View
2
Download
0
Category
Preview:
Citation preview
ııKaynak: DrMunirDerman.net
102
LAMEKÂN ... MEKÂN… ZAMAN ... VAKİT... MÜDDET...
Bu kelimelerin ifade ettikleri mana inceliği ve hakikatının bugünkü
dilimize ve başka dillere tercümesi olmaz. Olursa da kupkuru bir
mana soysuzluğuna gidilmiş olur.
Lamekân " Mekân, zaman , vakit, müddet “ kelime-
lerinin ifade ettiği mefhumlarla sezilir.
Mekân olmadı mı, zaman mevzuu bahis değildir.
Zaman yok farzedilirse, vakit kendiliğinden kaybolur.
Vakit olmadı mı müddet konuşulamaz .
Zaman, devamlı bir nehir gibi akar gider. Bu nehrin menbaı yok-
tur. bilinmez. Döküldüğü mansap derya da mechullerin mechulüdür.
Mekân, zaman akışına girdiği anda vakit sözü ortaya çıkar.
O zaman müddet mefhumu mekana mana verir.
Görünmez mekansızlık ve görünür mekan arasında insan istifade
etsin, hakkı tanısın diye müddet murat edilmiştir.
Bu kitapta bunların mana ve incelikleri anlatılır, namaz ve vak
tinin esrarı etrafında laflar edilecektir.
Anlamıyanlar, tasavvufi bir kitap zannederlerse azim hataya
düşmüş olurlar.
Tasavvuf nedir? Bunu anlatmak, yazmak mümkün değildir . Tasav
vuf yaşanılan manevi bir halin tümüdür. Bu hal ne tarif edilir, ne izah
edilir.Tasavvuf hakkında yazı yazılmaz.Yazılmıştır ama,bu bir nevi
resim üzerinde geniş bir ormanı seyretmektir . Bu resmin içine
giremezsin. O resim de orman değildir.
Bu iş tevfiki Rabbaniye mazhar olan geniş gönül sahibi hak dostu
olanların yaşadığı manevi alemdir diye tarif etmişlerdir bazı büyükler.
Başka bir alemden bulunduğumuz alemi seyretmek hüneri diye
tarif edenler vardır .
İnsanın ademiyet mertebesinde, bu alemde iken aslı ile temas
kurup yaşamak hüneridir.Gel bunu izah et bakalım. Mümkün değil...
ııKaynak: DrMunirDerman.net
103
O halde sus... ( LEV ALİMET ELMELUKİ MA NAHNU FİHİ MİN
LEZZETİ Lİ HARABTENİ) .
Bizim bu haletteki duyduğumuz zevki sultanlar bilselerdi. bizi
kılıçtan geçirirlerdi. Elimizden almak için demişlerdir. O büyük insan
lar...
Tasavvufi söz: Ötenin lakırdılarıdır. Cesedi ile bu mekanda gönlü
ile sonsuzlukta olanların sözleridir.
Mutasavvıf: içini göstermeyen, sözlerine bakılarak bilmeyenler
tarafından kendisine verilen isimdir...
Rüzgar görülmez. Yaprakları salladığı, tozları uçurduğu, yaptığı
işlerin görünmesi ile sezilir.
Aslı gözle görülmez. Yaptığı işi görürüz . Sesini işitiriz o kadar...
Eskiden böyle kimler vardı onların iç alemlerini bilmek mümkün
değildi. Dışları görünürdü.
Sözlerinden mana çıkarılan manevi bir zevk alemine doğru,
yani aslına doğru hayal gibi bir seyahat yapardı.
Bugün özü kayboldu. O halin, o sözlerin manaları anlaşılmadan
o laflara tasavvufi sözler dediler.
Halbuki katiyen değil... Tasavvuf bir halettir .
Allah ile beraber oturmak hünerine ve tevfikine kavuşmuş insana
mutasavvıf ismi verilebilir."Verilir demiyoruz" dikkat buyurun ...
Laf çok incedir.
Hakiki (ehli tasavvuf) diyebilmek için:
Sünneti Resulullaha tamamiyle ittiba edip. şeriattan kıl kadar
ayrılmayan, hakkın emirlerini bihakkın yapan, kendisini her türlü
ruhi ve madde şaibelerden kurtarmış kimselerin verdikleri makamda.
kendilerini bilmiyenler,o hali yaşamıyanların inkara varmayıp
şüphede olanların verdiği isimdir (ehlitasavvuf) evliyalardır.
İzni ilahi ile velayet makamına ulaşanlardır.
Resulullahtan sonra nebilik izni ilahi ile. velayet makamına
tahavvül etmiştir ki bunlar Resulullahın varisleridir. “Benim alimlerim
beni İsrail Peygamberi gibidirler. hadisindeki alim, veli demektir.
Velilik kul ile mevlası arasındaki perdenin kalkması ile başlar.
İlim ile inanç arasında ince bir çizgi vardır.İnsan mana duvarlarını
aşıp öteye geçmek fıtratında yaratılmıştır.
İnsan ilk defa cesedini küfre sokar,kafir olur.Ruhun kafir olması
çok güçtür.Onun için şeriat ilk defa cesedi disiplin altına alır.Sonra o
zemin üzerinde ruhun serbest olarak haliki dönmesini sağlar.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
104
böylelikle ibadetlerle hakiki kul olur. İnsan aradığının aslını iç alemin de görebilir . Su dediğimiz zaman
bardağa konan ile anlatılmış olmaz. Yemek yiyorsun yemekten bir
şeymi bekliyorsun hayır. Aç olduğun için yiyorsun ve açlığın gidiyor. Açlık niçin murat edilmiştir? Tıbbi ve ilmi cevaplara gitme. on
lar mantık doyurmak içindir. Onları sormuyorum. Sual çok ince.
Manevi bir mâna ve hakikatı bağırmaktadır. Çok düşünmek lazımdır Münakaşa etmeğe lüzum yoktur. Bilmediğini bilenden sormak kaidedir . O da ancak hatalarını
düzeltmek istiyorsan, merak ettiğin bir şeyi sorma. Öğrendikten sonra
yapmazsan küfre gidersin. Bilmeden yapılan affedilir . Bildikten sonra yapmak cezayı davet
eder.
Küçük bir söz edeyim : Domuzdan maada her hayvanın zahiri hali hayatta iken tahirdir.
Mevt ile necis olur. Hayvanın derisi necis ile mülaki olmadıkça tahir
dir. Fil, köpek derisi bile... Batındaki necasetin hükmü zahir olmaz . İnsan bile bâtinen hamili necaset olur, barsaklarında pislik dolu
dur amma namazı sahihtir. Defi hacet ve idrardan sonra, abdest bozulur. Necis zahir oldu di
ye ...
Şeriat emirleri çok incedir, kılı kılına riayet etmek İslamın şia
rıdır. İstisnası yoktur. Rüyada bile aksini yaparsa rüyada kafir olur.
Cennette ademe verilen emir "şundan sakın yeme" emir ne ise ,
İslama haram olan şeylere yaklaşma emri de aynı emirdir.
Allahın bahşettiği bir feyiz vardırki , kul bu mazhariyetten ötürü
herşeyin aslına vukuf peyda eder. Bu feyz ile beslenir.Bu hali tasavvuf
diye tarif ederler ...
Kulun yaptığı iş yaradılış itibariyle Allahın iradesiyledir. O iş
kul tarafından elde etme ve kazanma itibariyle de kulun iradesiyledir.
Bu ince hakikati iyice anlamak gerekir islama ...
Kainatı kucaklıyan, hakikatin insanlığa ait olan kısmıki. ismi
şeriattır. Buna tam bağlı olmayan islam değildir...
Her meydana çıkıp zuhur eden şeyin aslı ,sırrı, o zuhur eden şe
yin içinde kalandır.Bu sözümü çok düşünmek gerek.bazı sözler vardır
ııKaynak: DrMunirDerman.net
105
akla sorarsan akıl halledemez bu gibi şeyleri başka türlü konuşmak
gerekir.
Hülasa tasavvuf derler Allahın bir sırrıdır,öğretilmez, öğrenilmez,
tarif edilmez, ulaşılır. İşte o kadar...
Tasavvufi kitaplar, tasavvufi sözler, tasavvufi cümleler bu şeyler
yoktur.
Ulaşılan bir makamdır tasavvuf...
Bir perde arkasıdır. O ne tarif edilir, ne söze, ne kelimeye gelir...
Tasavvuf hakkında sual sormak bile abesdir.
İlahi sırların açıklanmaması için, şeriat kaideleri vardır. Şeriat
kaideleri sırları, insanın lisanı ile anlatabilmek kudretidir.İdrak edilse
bile laf ve kelimelerle anlatmak mümkün olmadığından kelimeye vur
duğumuz zaman küfür şeklinde fehmedilir.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
106
LAMEKÂN... MEKÂN... ZAMAN... VAKİT... MÜDDET...
NAMAZ VAKİTLERİNİN ESRAR VE HAKİKATİ...
Lamekânın idrakı inananlar için (mekan, zaman, müddet) keli
melerinin ifade ettiği mefhumlarla sezilir. Her an yok olup, var olma mevcuttur. "EFEİNABİL, HALKILEVVEL BEL HÜM Fİ LEBESUN MİN
HALKİN CEDİD." Bu hal devamlı ilahi esmaların tecellileri icabıdır .
Bir elektrik lambası bir saniyede 60 defa yanar söner, bu mekansız-
lığı ve zamansızlığı idrak hassamız olmadığından biz lambayı devamlı
yanıyor görürüz .
Mekan, zaman,müddetler kısaldıkça idrak hassalarımızdan uzak
laşır. Nihayet bir hududa kadar gelirki,artık onu ne görür ne işitir
ne de idrak edebiliriz. Bu huduttan sonra lamekan başlar . (Bu hudut)
da mekansızdır. Başlamak kelimesi burada yalnız lamekanın mev
cudiyeti var demektir. Akıl hududunun ötesi. Sidresi .
Aslında ne zaman, ne mekan, ne müddet vardır. Yokluk bile yok
tur. Yalnız Hak taala vardır.
Resulü Ekrem buyurmuştur: Dünya bir andan ibarettir.
Bunların idrakı için : Hak dünyayı yedi günde halk etti buyurmuş
tur.
Asırlar, yıllar, aylar, günler, saatler, dakikalar, saniyeler, salise-
ler, rabialar, hamiseler ilaahır anlara kadar gider.
Zaman yok, azaldıkça hassamızdan ve idrakımızdan her şey
uzaklaşır ...
Kainattaki intizam ve işleme idrak hududumuza girmeyen mekan
sızlık ve zamansızlığın idraki içindir .
Hepsinin ifade mefhumu bir (an) dır. O kadar ...
Görünmez mekansızlık ve görünür mekan arasında kul istifade
etsin, Hakkı tanısın diye müddet murat edilmiştir...
Her anda ondan istifade etmelidir.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
107
Resulü Ekrem mübarek ayakları şişinceye kadar geceleri hu
zurda namazda dururlardı.
(Rızık) da bu uzanan (an) için verilmiştir.
Lamekana intikal edildiğinde, onun için cennet de nimetler var
dır. Fakat dünyadaki gibi değildir. Rızık. Hakkın en büyük nimetidir.
Ruhun cesette kalmasını temin eder... Rızık cesede, mekanda ruhun
hatırı için verilmiştir. Orada def'i hacet, bevil, uyku, yorgunluk, ih
tiyarlama denilen haller yoktur.
İhtiyarlama insanın fani olduğunu, Hakkın baki olduğunu. her
an ceseden ilan edip haykıran bir hakikati ilahiyedir.
Mekansızlık, hakkın mağfiret ve rahmetiyle dop doludur. Orada
Rahman ve Rahim esmaları temevvüç eder. Hakkın mağfiretinin hu
dudu yoktur.Ben ihtiyarlayan bembeyaz olmuş kuluma,sual sormak
tan hicap ederim) buyuruyor Hak taala bir hadisi kutside...
Hadis-i kutsiler lamekandan gelen ilahi lafızların. muratların
Resül tarafından bize nakil ve tercümeleridir.Kuran ise doğrudan doğ
ruya sessiz, sözsüz ilahi emir dalgalarının Resulü Ekremin mübarek
vücutlarında ses, söz halinde nebean edişidir. Hadisi (Şerifler) de,
Resulü Ekremin kendi düşünce, görüş, tavsiye ve sözleridir.
( Kuran lafızları insan sesi ile tecelli ettiği zaman onlardan bir
nur çıkar. Hadisi Kutsilerde Resule aksetmiş nurlar görünür, Hadisi
Şeriflerde Resulün kendi nurları nebean eder.) Onun için Kuran,
Hadisi Kutsi. Hadisi Şerifler bu nurun görülmesiyle anlaşılır ...
Hadisin doğru olup olmadığını. büyük veliler bu nuru görerek
anlarlar. Onun için Resulü Ekrem (benden bir hadis rivayet ederlerse,
aklınıza vurun kabul ederse bendendir. Etmezse benden değildir.)
buyurmuştur.
Herkes bu nuru göremez, akıl idrak eder. Ona danış demektir.
Akıl zaten insanlara doğru ve yanlış terazisi için verilmiştir.
Fiziki bir kanun icabı terazi icat edilmiştir ki:
Hakkın adil olduğunun, fizik kanunu şeklinde görünmesidir.
Terazilerini doğru tartınız demek,Allahın adil esmasına hürmet edin.
Hak terazide tecelli ediyor demektir. Hile sokarsanız şirk içinde olur
sunuz. Adil esmasına fiilen hakaret olur. Aman dikkat edin...
Yanlış tartanlara yazık olsun, onların hali çok müthiştir.
Her an, zamansızlık ve mekansızlıktan mekana ve zamana geliş
vardır, yine her an zaman ve mekandan, zamansızlık ve mekansızlığa
akış vardır.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
108
Kötürüm kadının rüyada Resulü Ekrem elinden tutuyor. Ayağa
kaldırıyor. İkinci adımını attığı zaman kadın uyanıyor ve ayaklarının
açıldığını görüyor.
Resulü Ekrem aç uyuyan bir adama rüyada ekmek veriyor. Adam
rüyada ekmeğin yarısını yiyor, uyandığı zaman elinde yarım ekmek
buluyor.
Zamansızlık ve mekansızlıktan zaman ve mekana geliş...
Gaflette olanlar, münkirler. akıllı diye geçinenler bunu an-
lıyamazlar.
Hülasa edersek:
- Vakit, lâmekanın mekanda idrakı için takdir edilmiştir.
- Zaman, muradın devamını bilmek içindir.
Ruh için zaman, mekan mevzubahis değildir.
Ceset bir mekanda, mekan olduğu için zamanla mukayyet olur.
Vakitle mukayyet değildir. Ceset mekanda olduğundan ve kendiside
bir mekan olduğu için mahluktur ve ibadette cesede tadili erkan em
rolunmuştur.
Ruh bu mekanda, yani cesette oturduğu için vakitle mukayyet
olur.
Ziya surati bu ölçüye göre saniyede üç yüzbin kilometredır.
Ruhun ise sürati hesap kadrosuna girmez...
Kainatta bütün yaratılan, hesaba girmez yıldızlar, seyyareler her
şey bir mekan içindedirler. Zaman ve vaktin tezahürü için Cenabı Hak
bir merkezi sabit kılmıştır. "LEŞŞEMSÜ TECRİY Lİ
MÜSTEKARRİN LEHA ZALİKE TAKDİRÜL AZİZÜL ALİM" ...
(Ayet No: 36 - 38) Bütün seyyarat bunun etrafında muayyen bir za
manda dönerler... Ve kendi etraflarında da dönerler. Bu dönüşleri va
kitleri husule getirirler "YÜSEBBİHİ LEHÜ MAFİSSEMAVATI VE
LARD"..Semavat ve arz hakkı tesbih ederler...
Namütenahi mekanda... durmadan... diğer yaratıklarda, kendi et
rafında dönerken vakitle hakkı tesbih ederler...
Arz yuvarlak olduğundan vakitle olan bu tesbih vakitle mukayyet
gibi görünürse de devamlıdır. Çünkü dönmede vakit her an de
ğişmektedir. Ve tesbih devamlı olması için...
"VE LİLLAHİL HAMDİ RABBİSSEMAVATI VE RABBİL
ARDI RABBİL ALEMİN VELEHÜL KİBRİYAÜ FİSSEMAVAT VE
LARD VE HÜVEL AZİZÜL HAKİM "Ayetine uyulmak muradına
göre.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
109
ibadatın vakti de farz kılınmıştır. Ve ibadat bundan dolayı vakitle
mükayyettir.
Kaza yapıldığında kaza müddeti zamanla mukayyet olmakla
beraber vakitle mukayyet değildir. Zira kılındığı zaman arz üzerinde
kılınacak kaza namazının her an vakti mevcuttur.Hatta (fetvayı hindi )
de: farzın kazası olduğu gibi vacibin, sünnetin de kazası vardır. Bu
mesele kaza müddetinin vakitle mukayyet olmamasındandır.
Yalnız sabah namazının kazası yoktur. Olsa bile ki olur, bu ince
bir hikmettir:Bu, vaktinde kılınmasının tavsiye ve ihtarını haykırmak-
tadır ki Cenabı Hakkın ne kadar rahim olduğunu beyan etmektedir.
Bundan dolayı Resulü Ekrem bir hadisi şerifte (Sabah uykusu
insanın rızkına manidir) buyurmuştur ...
Çünkü sabah şükür vaktidir. Yukarıda beyan edilen (Velillahil
hamd) ayeti kerimesi Resulü Ekreme Allahu alem sabah vaktinde has
saten inzal buyrulmuştur ...
Sabah namazını kaçırmayın diye tavsiyelerimiz buna işarettir.
Daima abdestli olun. Israrımız ise (Yüsebbihu lehu) ayetinin her
an içinde bulunmanız içindir. (Daha açıklayamam) zira huzurunuz.
kaçar. Belki de bana hiddet eder nereden hocamın peşine düştük diye
kendi kendinize üzülürsünüz ... Amma hemen terkedebiürsiniz beni...
Ben üzülmem bir zarara da uğramam. Amma söylediklerimi hudutları
içinde ömrünüz boyunca devam etmeğe sai ederseniz, bana çok dua
edersiniz. (inşallahı rahman)... Bunlar sizin içinizde kalsın, kimseye
ifşa etmeyin. Sonra bana ciddi zarar vermiş olursunuz. Hak yardım
cınız olsun...
Diğer öğle, ikindi, akşam, yatsı vakitlerini söyliyemem ... Yalnız
ikindi vaktine de çok dikkat edin ...
İnsanlar hele bu son asırda, Diyanet işleri saat ve dakika ile bu
vakitleri harap edip karışık bir hale sokmuştur...
Hayvanat, nebatat bu vakitleri dakika şaşmadan bilirler... İnsan
lar ise gafletin insana lüzumlu hududunu çok aşmışlardır.Gaflet lazım
dır. Hududu aşarsa, küfre ve inkara, gizli şirke kadar yol alır ...
Bu lafları şimdiye kadar bazı kulaklar müstesna, hiçbir kulak duy
mamıştır.Benden sonrada duymuyacaktırda Allahu alem bu böyledir
Elbette olur bir gün sırrımız ayan
Ozaman anlayalar kim idük biz
Bir alamet belirir vakti gelince
Biz bu alemden öteye göç edince...
ııKaynak: DrMunirDerman.net
110
Şimdi namaz vakitlerinden ve sırlarından biraz bahsedeyim.
Bu vakitlerden beş vakit namaz rek'atlerinin adedinin ve sünnet
lerinin müekkede ve gayri müekkedelerin sırlarını öğrenmek
mümkün olacaktır.
"Bilfetvayi hindiye" şöyle bir kayıt mevcuttur:
Vel kazayi farzıl fil farz ve vacibül fil vacip ve sünnetin fi sünneti
"El babül hadi aşare fil kazayil fevahit" sayfa 121, Cilt 1
Farzın kazası, vacibin kazası, sünnetin kazası...
Ben müslümanım diye sabah namazında kalkar eğer namaz
kılmamaktan utanmıyorsa o islam değildir. Bu meselede özür kelimesi
mevzuu bahis değildir. İslamda namazın bağışlandığı hiç bir makamı
yoktur. Bizim namazımız kılınmıştır diyenler varmış. Eğer bu sözü
söyleyenler varsa, onlar tamamiyle münkir olmakla beraber
tamamiyle küfür içindedirler demektir. Asıl kafir bunlardır.
Şeriat: İnsan vücut makinasının ruh hesabına hakkın istediği
şekilde işlemesinin tarifnamesidir.Cesedin ruhu kandırmaması ve
ruhun da cesedi fena kullanmamasını temin eder:
Cesedi disiplin, gıdai disiplin, muvazene. :Sonra ruhu tekamülü
temin vardır.
Resulullahın buyurduğu: Benden sonra Ümmetim dediğim kit
leler 73 fırkaya ayrılacak tek bir fırka kurtulur ötekiler cehennemlik
tir buyurmuştur. Bu mezhepler: işlenmiyen zekaları sönmeye. düşün
miyen dimağları küflenmeye yüz tutturdu.Zekayı söndürdü,fikri
kuruttu,hayatı kuruttu.İslam aleminin gerileme ve çözüşünü hazırla-
yan birinci sebep.Bütün bu mezheplerin hepsi EŞARİ'de toplandı.
VAKİT : Her namazın bir vakti vardır. Namazın farz oımasının
şartı vakittir. Vakit girmeden o namaz farzolmaz. Bu vakit insanın
bulunduğu yere göredir. Namazın devamlı farz oluşu her an dünyada
namaz vakti oluşundandır. Dünyanın yuvarlak olması güneşe göre bu
vaktin hududunu çizer bir yerde şu namazın vakti bittimi diğer bir
yerde başlar.
Sabah namazı kulluk namazıdır .İbadet namazı değildir.
İnsan kulluğunu unutmasın diye...
Kulluğu unutmak, fani olduğunu unutmaktır. Her şey fanidir.
Hak bakidir.
Miraçta Resulu Ekrem "bir yay boyu" yanaştı. Tanrılık iddiası
olmasın diye (kul) olduğu için ...
ııKaynak: DrMunirDerman.net
111
Kula borç olanları yapımık bir nevi sessiz bir bakilik iddia kokusu
taşır ki küfre kadar. şirke kadar varır... (Ölümden korkmak da bir nevi
bakilik arzusundandır).
Sabah namazı kılmayan kulluğu bir nevi inkardır.
İbadet namazı öğle namazı ile başlar. Sabah namazı sünneti ile
birlikte öğleye kadar kılınır. Kaza olarak değil... Öğle,ikindi, akşam
ve yatsı namazlarını da ibadet namazı olarak söylersem huzurunuz
kaçar, perişan olursunuz.İbadet namazları ile Cenabı Hak,kendilerine.
Farz olan, yani Allahın sana rızık verdiğinden bu rızka şükran bor
cunu eksik etme. nankörlük hududuna girmemek için farziyet kon
muştur... Biz size emrettik niye yapmadın diye , iradeyi cuziyeye
hesap sorulsun diye farzdır.
Emretmedin ben de yapmadım kul diyemesin ...
Namazların vakitlerin de Cenabı hak emrimi tuttu kulum diye
( Elgani) esması ile tecellisi devamlı olduğundan, vakitte Allahın vere
ceği bir borç vardır kula...
Kaza yalnız senin borcunu öder. Rızkın borcunu ... O rızka haram
karıştırma... Elgani mukabilinde Allah bir şey istemez. Onun için ha
ram sokmazsan tekrar Allah'ı borca sokarsın o sana bir borç verir,
vakit bu borcun verileceği zamandır. Bu hediyemi kul alsın, mahrum
olmasın diye namaz vakti de farzdır. Miraç olan namazda cesed de
birşey kazanır. Onun için tadili erkan da farz kılınmıştır. Bunu yani
cesede verilecek hediyeyi söylemem ...Ama anahtar verebilirim (Tayyı
mekan) bunu biraz derin düşün ...
Bazı şeyler vardır ki söylenmesi, görülmesi için muayyen bir yer
lazımdır. O da (Halvet) dir.Namazda ceset burak olduğu için cesede
tayyı mekan vaciptir. Yani mümkündür demektir.
Vakit dedik. Namaz vakitlerini takvim,saat,dakikalar hakkıyla gös
teremez. Güneş doğmadan ortalık ağarmadan sabah namazının kılın-
ması lazımdır. Bu senin borcunun vaktidir. Kulluğun borcu şükrü için.
Şükretmek, ruhlara cesede inmeden evvel öğretilmiştir.
Her insan, hayvan, nebat, maden bu şükrü yaratılmadan evvel
öğrenmiştir.
Kuzu sabah meler.
Kuş öter.
Su içen bir hayvan kuyruğunu sallar.
Ağaç su emer; yaprakları canlanır.
Toprak su alır kokusunu verir toprak kokar.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
112
Bu bir nevi şükürdür. Aslında vardır.
Hamd sonradan öğretilmiştir. Resulü Ekrem öğretmiştir. Onun
için gönderilmişrir. Şükür ile mahluk cennete girer. Hamd ile cehen
nemden kurtulur...Kanatlı hayvanların birçoğu suyu ağızlarına aldık
ları zaman ağızlarını semaya doğru kaldırırlar yutmak için ... Bazıları
da kaldırmaz . O halde yutmak için değildir . Başka bir şey için... O
hayvanın yutması öyle murat edilmiştir. Bir şeyi bildirmek için. Ho
rozun su içişine dikkat edin ...
Sabah namazında senin borcun ile vakit yekdiğeriyle birleşmiş
tir. Sünneti ile farz arasında vakit boldur. Sünneti müekkededir. Bunu
düşün ... Onun için öğleye kadar müsaade var. Var amma... Ağam
paşam ( Amma) nın da amması vardır dikkatli olmak lazımdır.
Sabah namazının tam vaktinde bazı hadiseler olur. Onlara dikkat
etmek lazımdır. Horoz sabahtan çok evvel uyanır... Ötmeye başlar.
Ötmesi melaikeleri gördüğü içindir.Uzun bir müddet sonra seher mel
temi eser.On dakika kadar sürer.O zaman yalnız hayvanlardan kuzu
ve koyunlar meler. Sabah Yıldızı kımıldar,rüzgar kesilir kesilmez şeb
nem düşer. Bir ot vardır ki şebnem içinden çıkar. Şebnem çıktımı
yildız taş kesilir kımıldamaz. Tam sabah namazı vaktidir. Bu bahis
çok uzundur. (Seher vakti ve şebnem) diye risalemize merak edenler
müracaat edebilirler... Bu zaman için Resulü Ekrem buyurmuştur.
Bütün dualar kabul olunur. Zira dua edenin duasına melaikeler o
vakit arza inerler amin derler ...
Her ne ise bu bahis uzundur dedik... Mevzudan dışarıya çıkmı
yalım ...
Güneş tam semtülrese geldiği zaman gölge bile kalmaz. O zaman
öğle vaktine yani ibadet vaktine girecek zaman geliyor demektir.
Seferde ya güneşi kovalarsın, ya güneşten aksi tarafa gidersin.
vakit arası daralır. Ondan seferi namazlarda iki rekat kıl emri vardır.
Vakti kaçırmayasın diye kolaylıktır.Külfet kolaylığı değil.Seferde va
kit daraldığı veya uzadığı için sebepleri var.Amma söylenmez dedik
ya ...
Seyahatte daima namazı kıldığın vakit başka vakte intikal etti
ğinden senin vaktin belli olsun diye misafire 2 rekat olur.4 rekat de
ğil. Kolaylık değil dikkatli ol...
Güneş tam tepeye geldiği zaman senin bulunduğun yerin mukabil
tarafında gece yarısıdır.Batacağı zaman başka bir yerde sabah oluyor
demektir. Bu cümleleri çok düşünmek lazımdır.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
113
(YASİN) suresinde: Velkamere kadder nâhü menâzile hattâ
âdekel urcunilkadiym leşşemsü yenbagıy lehâ en tüdrikelkamere ve
lelleylü sabikunnehar ...( 36/39.40) Ayetini oku bakalım. Burada ne
gizlidir. Diğer bir ayette Şems sabittir. Bütün seyyarat onun etrafında
ve kendi etrafında dönerler.Dünya da döner.Niçin dönüyorlar, vakit
ler niçin güneş ile ayar edilmiştir. Sebep ve hikmetleri vardır.
Hak niçin böyle murat buyurmuştur. Hakiki muradı anlarsa insan
çıldırır... Amma çıldıranlar bunları öğrendikten sonra mı çıldırırlar
diyeceksin... Hayır efendim bu çıldırma başka çıldırmadır. İfade ke
limesi yokturda "Çıldırma" diyoruz.Bu çıldırmadan daha üst bir çıldır-
madır. Deliler bunu öğrendikleri zaman 3-4 derece daha çıldı
rırlar.
Bulunduğun yerde sabah olurken başka yerde akşam oluyor.
Öğle olurken başka bir yerde gece yarısı. Gece yarısı olurken
başka bir yerde öğle oluyor. İkindi olurken başka bir yerde yatsı
oluyor.
Yatsı olurken başka bir yerde ikindi oluyor. Gece yarısı olurken
başka bir yerde öğle oluyor. Bunlar senin bulunduğun yere göredir.
Güneş batmasına göredir.Her dakika farkında olmadan vakit durma-
dan değişiyor... O halde arzın her tarafında her an namaz vakti vardır.
Durmadan değişiyor o halde vakit kısadır demektir.
Aslında vakitde yoktur.Bulunduğumuz yere göredir.Vakit
mefhumu ...
Kainat devamlı bir tesbih, niyaz ve secde halindedir...
Biz ikindiye daha var, öğleyi kılarım, akşama var, ikindiyi kıla
rım yatsıya var, akşamı kılarım, sabaha çok var yatsıyı kılarım diye
debelenir dururuz. Bu hallerle borcumuzu öderiz. Kaza yapmadık
amma ... Allahın bize vereceği vaktin mükafatını hakkın borcu bize ne
olur... Vaktin hesabı vardır bu hesap ceza değildir. (Niçin verdiğini
kabul etmedin cevap veremezsin.
Namaz vakitleri de kadir gecesi gibi gizlenmiştir.Buda bir hikmet
tir. Kul arasın bulsun... Bir hadiste (Namaz vakti geliyor diye cami
kapısında veya seccade önünde bekliyen insan cennet kapısında bek-
ler gibidir.)Cennet verilen bir nimettir.Alınan değil.İşte bu (Vakit)dir.
Namaz vakti yanaştığı zaman Kerremallahu vechenin yüzü bembeyaz
olurmuş, huzura vaktinde çıkmak endişe ve korkusu. Acaba vakit
tamam mı değil mi korkusu...Onun için Hazreti Ali Efendimize Ker-
remallahü veche denilmiştir.Allah onun yüzünü aziz kılsın.)demektir.
Bu ismi Resulu Ekrem koymuştur.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
114
Bugün hakiki namaz vakitlerini ancak güneş battığı zaman saat
12.00 'dir. Her yer buna göre ayar ederse dünyanın her yerinde saat
12'de güneş batar... Eskiden güneş saatleri vardı. Her yerde muvak
kithaneler vardı.Herkes saatlerini burada ayar ederlerdi.Bunların aya
rının kontrolunu müftüler takip ederlerdi...
Gündoğduğu zaman düz bir yerde bir asanın boyu 4 mislidir.
Bunun gölgesi kaybolup da aksi tarafta 1/5 (Beşte bir) olduğu zaman
öğle vaktidir. 3 mislini geçerken ikindi. Dört misli olduğu zaman ak
şam oluyor. Kaybolur olmaz akşam namazı vaktidir. Bu güneş saati
bulutlu havalarda güneş battığı zaman 12.00 'ye ayar edilen saatle
tesbit edilirdi...
Devri saadette saat icat edilmemişti. Abbasiler devrinde saat
Harun- u Reşit zamanında araplar tarafından icat edilmiştir.
İkindi çok ehemniyetlidir. Onun için sünneti gayri müekkede
dir.Vakit girdiği zaman sunnet bırakılır. Vakte uyulur. Amma, bu vak
ti bilenler içindir.Arada vakit girerse gayrimüekkededen dolayı vaktin
borcunu alabilirsin...
Halbuki bizde müezzinin kadıkametiselâh dediği zaman biz va
kit diye namaza başlarız. Vakti bir nevi kendimiz tayin ediyor ve ona
göre de namaz kılıyoruz.
Hatta bazı imamlar müezzin kameti bitirmeden namaza başlar
lar. Sorarsanız hemen başlamak lazımdır.Kitaplarda öyle yazar. Yazar
ama vaktin tam girdiği sıraya tesadüf etmesi lazımdır. Vakitten isti
fade ve bu vaktin farzını edadır. Bu an meselesidir. Unutmayalım ki
dünya dönüyor.
Biz tam vakit geçtiği ve henüz girmediği zaman elimizdeki saate
uyarak sonunda da Allah kabul eder deriz. Evet namazı kabul eder
ancak tadili erkanla kabul edilir.Fakat vaktin hululünde hakkın vere
ceği nimet ve feyizden istifade edemeyiz
Vaktin kazası yoktur... Bunu hiç düşündünüz mü?
Ömründe ikindi namazının sünnetini kaçırmamış insan ararlar,
bütün hocalarımız bunun kıymeti hakkında kelam etmişlerdir. Bunu
kaçırmamış olanlar cennete namzettirler. Onların topluluğunda yapı
lan umumi dualar esnasında bulunurlarsa bütün dualar kabul olunur.
Yalnız duaların aynı maksatla olması lazımdır.
Yağmur duaları, felâket duaları, afet duaları gibi dualardır...
Yatsı namazı bambaşkadır.
Cuma namazı da çok büyük ehemmiyet taşır.Vakit bakımından
ııKaynak: DrMunirDerman.net
115
yalnız hakiki,ilahi borç verileceği zamana tesadüf ederse bütün niyaz-
lar kabul olunur.Bu vaktin kıymeti o kadar büyüktür ki,o günkü öğ
le namazı vakti zuhur ismini alır.Ve kılınması cuma vaktinin
feyzinden istifade edilemediyse öğle namazının borcunu kaybetmeme
kaybetmemek lâzımdır.
Cuma süresinde:"Cuma namazından sonra (fenteşiru) dağılınız,
yayılınız, bir yere kapanmayınız" niçin bildirilmiştir?Cuma günü fe
yiz çoktur.Melekler selavatları Resule o gün arzederler.Melekler sizleri
görür. Fakat siz onları göremezsiniz. Amma içlerine dağılınız, yayı
lınız.Gizlidirler.Amma hiç olmazsa aralarında bulunursunuz demektir
Cuma kılınmıyan yerde öğle namazı niyetiyle kılınır. Unutma...
Onun için camilerde Kur'an okuyanlar, vaaz edenlerin vakte dik
kat etmeleri gerekir... Bunlar öyle ayar edilmelidir ki kamet getirildiği
zaman tam vakit girdi mi imam (Allahuekber) demelidir. Onun için
iftitah tekbiri farzdır.
Halbuki imam müezzinin bitirdiği anı vakit zanneder. Belki vakit
tir, belki de vakit geçmiştir. Veya henüz girmemiştir.
Bu inceliklere göre ancak borcumuzu ödeyebiliyoruz.Vakitlermizin
hakiki olup olmadığını bilemiyoruz.Bugün cemiyette namaz vakitleri-
ni ancak Cenabı Hak bilir.bilenlerde vardır.Onlarda bu asırda gizlidir.
Hocam rahmetullah aleyh ile camiye giderdik. Bazan kendisi
saatine bakardı minareden ezan daha okunmamışken namaza başla
dığını çok def'alar görmüştüm. Fakat sormaktan haya etmiştim. Sonra
ları öğrendiğimde bunu anlayabilmiştim...
Güneş doğarken,güneş batarken,güneş semtülresse geldiği zaman,
gölge kaybolduğu zaman ( Kerahat vakti) ismini alır... Güneş doğma
sına yakın bütün hayvanat, nebatat secde ve tesbihtedir. (çimen ve
ağaç secde ediyor) "VEN NECMÜ VEŞŞECERÜ YESCÜDAN"
siz bunu göremezsiniz.Güneş doğarken kuşlar öterler. Güneş göründü
mü birden bire susarlar. Batarken ötmeye başlarlar. Battı mı hemen
susarlar... Bunu sabahtan horozlar haber verirler.Bu zamanda melaike
ler inerler. Horoz bunları görür ondan öter. Onun için bir hadiste
"Horoza söğmeyiniz" buyrulur. Horoz kurban edilebilir. Amma bıçak
vurmayınız... Tavuk, hindi, kaz, kurban edilmez. Dikkat buyrula ...
Şeytan "Bulut, su, koyun, horoz, şekline temessül etmez, edemez"
Ona öyle emrolunmuştur.
Horoz döğüştürmek çok fena bir harekettir. Haramdır. Efendim
biz bir Yerde tesadüf etmedik haram olduğuna,evet ammaaa. Cemiyet
diğer gün gibi belli haramları bilmiyor, bu basit gibi gürünen haramı
ııKaynak: DrMunirDerman.net
116
nereden bilsin... Sonra gördüğünü yapmıyorsun, görmediğini nereden
yapacaksın ...
Mesela : Çocuğa yalancı meme vermek haramdır Aldatmaktır.
Olta ile balık tutmak haramdır. Aldatmak vardır.
Yaş meyve ve nebatı ateşe atmak haramdır . Yasaktır.
Taş yakarak kireç yapmak haramdır.
Eski camilerde horosan denilen harç kullanılırdı.
Kurumuş kendir ve yumurta beyazı karıştırılır ve eski kaleler ve
camilerde bu kullanılırdı...
Efendi bunları kullanmağa cevaz varmı. Var. Sarımsak soğan
helaldır. Yiyen mescidimize gelmesin. Buyurur Resulü Ekrem. Amma
kendi .zatı muallarına bunları yemek haramdır ...
Bunlan düşün sonra cevaz var mı yokmu hükmünü sen ver...
Ben bunları Rahmetullahı aleyh hocamdan öğrendim. Her velinin
kelamı başkadır. Her biri kendi makamına göre konuşur. Her veli yeni
bir anlayış getirir. Kendinden önce gelene nasip olmayan bir mana ve
irfan yolu açar. Hocamın söylediklerini söylüyorum ... o kadar...
Bir hadiste buyrulur: Her ayetin bir zahiri bir de batını vardır.
Bir de matlaı, ve hattı vardır. Zahir, akla uyan manasıdır. Batın: İIahi
eşyaya karşı duyulan marifet halidir.
( Marifet hali demek: Kul ile mevlâsı arasındaki perdenin kalkma-
sıdır)...
Matla-ı: İç ve dış manaların birleştiği noktadır.
Had : Külli varlığın müşahedesine erdiren yoldur
Bu haller yediye hatta yetmişe kadar gider .
İnkarda olan yaşadığı devirdeki evliyadan faide alamaz. Onlar
ancak irşat ederler. Hilme bürünmüşlerdir. Affederler halkın ayıbını
örterler, cefaya dayanırlar,aslında Allah tan gelen,fakat zahirde kullar
dan gelen hallere razı olurlar. Bunlar aşikar olsaydılar, halka da eziyet
etmiş olsalardı hak ile çekişmeğe ve muharebeye girmiş olurlardı...
Onların böyle gizlenmesi hak tarafından halka bir merhamettir.
Halka belli olan bir veli ancak zahirdeki ilmi ile belli olur.
Velayet sırrını kimseye göstermezler. Her veliyi gizleyen bir çok
perdeler vardır. Bu perdeler çeşitlidir. Herkes veliyi anlıyamaz.
Bir çoğu inanamaz. Muteriz kalır.Bu da bir sırdır.Eğer halkın hepsi
onun büyüklüğünü kabul etseydi yalan isnat edenlere karşı hayır
halinden alacağı ecri bulamıyacaktı.Şayet hepsi yalancılık isnat etseydi
o zaman da tasdik edenlerin tasdiki için hakka şükredemeyecekti…
ııKaynak: DrMunirDerman.net
117
İMAN İKİYE AYRILIR : 1- Sabır, 2- Şükürdür.
Burası uzundur. Bu kadar kafidir. Mevzua gelelim:
Bir yerde sabah olurken başka yerde akşam oluyor.
Öğle olurken başka yerde gece yarısıdır.
İkindi olurken başka yerde yatsıdır.
Akşam olurken başka yerde sabahtır.
Yatsı olurken başka yerde ikindidir .
Gece yarısı başka yerde öğledir.
Şimdi sabah namazından sonra kametsiz 3 rekat akşam...
Öğle namazı. Son sünnet 2 rekat teheccüt yerinedir.
İkindi ilk gayri müekkede sünnet yatsıya mukabildir.
Akşam 2 sünnetdir, sabah yerinedir.
Yatsı 4 gayri müekkede sünnet ikindi yerinedir.
Böylelikle vaktin borcu bilinmeden verilmiş olur.
Bu hal gece ile gündüze göredir.Fakat her an dünyanın her yerinde
5 vakit her an mevcuttur.
Sabah olurken başka yerde akşam oluyor.
Sabah sünneti evvel iki rekattır. Ve sünneti müekkededir.
Akşam vakti çok kısa olduğundan sünneti sonradır . Bu sünnet
başka yerdeki sabah namazı vaktidir. O vakti tamamlar.
Akşam olurken başka yerde sabah henüz olmamıştır. Olunca
akşam kılınmıştır.Akşamın sünneti sabah vakti girdiği için onun ye
rine geçer ve müekkededir.
Öğle olurken başka yerde gece yarısıdır. Öğlenin son sünneti
de ikidir.
Teheccüt 2 rekattır: Son sünnet gece teheccüt vakti girmiştir.
Sünnetler cemaatle kılınmaz. Sebebi : Herkes ayrı ayrı mukabil
vakitlerin vakit borcundan istifade etsinler diyedir.Herkes mertebesi-
ne göre kazanç bulur.
Bunlar ümmetin gizli olan bu vakitlerde mahrum olmaması için
Resule hak tarafından verilmiş bir hüccettir. Sünnetlerle vakitlerin
borcu ödenir.
O hücceti Resul kendi sünnetleri içinde gizlenmiştir.
Bu Resulün namaz sünnetlerinde müekkede,gayri müekkede olmak
üzere ümmetine Allahın büyük bir lütfunu gizliyerek hediye etmiştir.
Gayri müekkede sünnetler vaktin darlığından dolayıdır.
Abdest, gusul, ve ibadete ait bütün sünnetlerde birçok şeyler
gizlidir.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
118
İbadet dışı, ahlaki, ruhi, nefsi sünnetlerde de Resulün kulluğu
gizlidir.
Onun için şeriat Resulün dışıdır.
Batını nur alemidir. O nur aleminin kapıları Resulün bütün sün
netleridir.
Bildiğimiz sünnet olmak büyük bir hikmet taşımaktadır.
Zahir olarak büyük cesedi temizlik ve uzva ariz olan bir çok has
talıklardan kurtulur. sünnet olan. Fakat o hastalıkların mevcudiyeti de
sünnetin sırrını gizlemek içindir. Bu sır Resulün sünnetli doğması se
bebinde gizlidir ...
Hocam rahmetulah aleyh Resulü Ekremin sünnetli doğmasının
sebep ve sırrını söylemişti. Fakat söylememe izin vermemişti. Sizde
(hocama itaat etmek mecburiyetinden dolayı) beni bağışlayın. söyle
yemem... Niçin söylememe müsaade etmiyorsun dediğimde iki def'a
sünnet mi olmak istiyorsun diye tebessüm etti.
Sözlerimizde birçok söylenemez, söylemem, söyliyemem gibi
insana garip gelen laflarımız vardır.Bunların sırlarını benden yüz sene
sonra gelecek bir veli açıklıyacağını rahmetullah aleyh hocam söyle
mişti.
Benim iznim yoktur o kadar.
Beni bağışlayın yalnız size bulutlu, gölgeli, gece yıldızlara bakıp
da bir şeyler sezerek akla dökülemeyecek bazı anahtarlar verebilirim...
Bunları ancak ben öldükten sonra sohbetlerinizde bulunanlar
anlayacaklardır. O zaman onların da bana dua ve mağfiret niyazlarını
eksik etmemelerini dilerim.
Bir kısım selavati şerifeden bahsedeceğim :
1- ESSELATÜ VESSELAMÜ ALEYKE YA RESULULLA
Bu selevati şerife : Efendimizin Resullüğüne İslamın hürmetidir,
borcudur. Resulün hakkını kaza etmektir. Bize her şeyi öğrettiği için
bu hakkı kaza ediyoruz demektir. Kaza kelimesi: Ödenecek borç
demektir
Bu kelimeyi çok düşünün bir çok yerlerde kullanılır ...
Aleyk: Sana olsun .
Ya Resulüllâh: Fe inneke rahmetellil alemin . Allahın duası ve
rahmeti sana olsun.
Allahümme Salli ala Muhammed
Salli: Dua et (emirdir)
ııKaynak: DrMunirDerman.net
119
ala: Ona
Salat arapçada mastardır. Salli âla muhammed: Dua edin Muham
mede.
Salli ala Muhammed: Erkan Muhammed veya Terham ala Muham
med.
Selavat II. hicri yılda emrolmuştur. Peygamberimizin üzerine olan
hakkı kaza etmektir.
Allahümme Salli alâ ali Muhammed: YA İLAHİ MUHAMMEDİN
KENDİNE MAĞFİRET ET
Al kelimesi arapçada kendisi demektir. Ali Musa, Ali İsa, ve Mu
sanın kendisi İsanın kendisi demektir.Ali Muhammed ise ehli beyt
tir.
2- ESSELATÜ VESSELAMÜ ALEYKE YA HABiBALLAH
Peygamberliğine selevattır. Vaciptir.
3- ESSELATÜ VESSELAMÜ ALEYKE YA SEYİDEL EVVE
LİNE VEL AHİRİN.
Nebiliğine selâvattır. Farzdır. (Ayet) le sabittir.
Yani Peygamberliğine inanmak ve peygamberliğini tasdik etmek
tir.
Cuma günleri çok selâvat getirmek lazımdır. Yemeğe otururken
Esselatü aleyke ya habiballah deyip Besmele ile başlamak,
abdestli olmak lazımdır.
Yatarken (Esselatü vesselamü aleyke ya resulullah) ve ondan sonra
bilinen ve sevilen ayetleri okumak. Abdestli olmak lazımdır.
Ezan okunurken: Namaza giderken (Esselatü vesselamu aleyke
ya seyyidel evveline velahirin) sabah kalktığın zaman abdest aldıktan
sonra:
Esslatü vessalamü aleyke ya Resulüllâh
Esselatü vesselamü aleyke ya habiballah
Esselatü vesselamü aleyke ya seyyidel evveline vel ahirin.
Hemen bir secde yap. Secdede "Elhamdülillahi rabbil alemin.
Hamden kesiren tayyiben mubareken fih" söyle..
(M) Harfi ile başlıyan resulün ismi mübarekleri olan selevatları
sessiz söyle abdestsiz ağzına alma...
Çok dikkat etmek lazımdır.
Resulü Ekremden bahsolunurken: Daima (M) harfi ile başlayan
mübarek ismi ile söyleme...
ııKaynak: DrMunirDerman.net
120
Çok dikkatli ol: Resulü Ekrem Sallallahü aleyhi vesellem. Resu
lullah efendimiz diyebilirsiniz...
Ekrem Allahın verdiği isimdir. Sonunda efendimiz deme .
Bir yerde (M) ile başlıyan ismini işitirsen içinden (Sallallahu aleyhi
vesellem) de . Unutma. Hem kendin içindir bu ... Hemde söyleyenin
bilmeden yaptığı manevi kusurdan onu kurtarırsın. Ecir vardır.
Ecir iltifatı ilahiyedir ; unutma... O adamı ikaz edeceğim diye
uyarma...O alışmıştır. Terk çok güçtür.Hataya girer bilmeden yapması
kusur olur kusur hoş görülebilir ... Bunları yaparsan ne olur deme.
Himmet kapılarının açılmasına sebep hazırlamış olursun. Himmet
verecekler bunu senin yüzünden okurlar unutma...
"Şimdi bu bir nevi söylenemezdir" Şimdi anladınız mı... En ba
sididir bu ... Yapmamanın cezası vardır çekilir sonunda kurtulunur.
Hazmedemiyecekler şüpheye düşerler. Bid 'ate girerler, küfre giderler.
Kusurlar ihtar edilmezler. Edilmeden tekrar kusur yapılırsa hesap
vardır.Hesabında sonu yoktur gelmez.Hesap Cehennemden korkunç
tur. Hakka sığınırım.
Bu (YA HASRETEN ALEL İBAD... ) Allahın emirlerini ve Resu
lün bildirdikleri ile alay istihza ayetine girer . Maazallahu Taalâ...
Allah hıfz buyursun ...
Onun için büyük insanların yanlarında himmet kapısından gire
bilmek için senelerce uğraşanlar vardır. Kusurlarını o büyük hakiki
veli yüzlerine vurmadığı için oldukları yerde sayar dururlar. seneler
ce...
Kusurları yapanlar kendi kendine idrak eder. Hiç kimseye arzet
meden tövbe ederse, bir daha yapmazsa bu kusurdan kurtulabilir.
Buradaki tövbe, tövbeye tövbe etmektir.Çok güçtür. Allah muvaf
fak buyursun ...
İhtiyaçlar içinde bulunan bir insanın artık hiçbir şeye ihtiyacı
yoktur.
Tövbeye tövbe eden, artık tövbeye ihtiyaç gösterecek bir durum
dan kurtulur. Zira hak onu mahfuz kılmıştır .
Ondan sonra asıl ince tövbeler, istiğfarlar gelir. Resulü Ekrem her
gün yetmiş defa istiğfar ederlerdi.
Tövbe: Bütün irade ve aklı kullanarak peşiman olup bir daha
yapılmıyacağına kat'i söz vererek Allah'tan yardım istemektir.
İstiğfar: Dua değildir. Duanın kabulü için muayyen temizliğe
ııKaynak: DrMunirDerman.net
121
mani olacak kusurların yapılmayacağına gayret edeceğim, bir daha
yapmıyacağım diye söz vermektir. Hakkın yardımım talep etmektir...
Resulü Ekrem Süheyü Rumi için: O iyi bir kuldur. Allah'tan
korkmasaydı dahi hiç günah işlemezdi. Çünki kusur nedir bilmez
di ömründe... "Hadis"dir.
Allah korkusu: Kusur yapar da halik-ı gücendirmek endişesidir.
(RE'SİL HİKMETİ MEHAFETULLAH) Hikmetlerin başı Allah korku
sudur.Buradaki korku, Allah'tan korkmak değildir.Kusur yapacağım
da Rabbimi inciteceğim korkusudur.Sevgiden gelen korku, korkudan
gelen korku değildir. Gaflete girme...
O halde:
1.Vakit geldiği zaman namaz farz oluyor. Girmeden farz değil.
Sabah namazını kıldın...
Öğle vakti, öğleyi de kıldın...
İkindiyi de kıldın...
Akşam oldu, akşamı kıldın...
Yatsıya birbuçuk saat var...
Acele olarak tayyare ile mesela Batıya doğru hareket ettik.
Hareket ettiğin yerde henüz yatsı vakti girmemiş:
Fakat bu ara zamanda tayyare çok süratli gidiyor.
Gideceğin yere vardın. Baktın ki güneş henüz orada batmamış.
Yirmi dakika veya yarım saat sonra orada güneş battı akşam ezanı
okunuyor.
Şimdi ne yapacaksın?
Bunun cevabı basit değildir . Ona göre düşün.
2. Ramazan, Oruçlusun. Akşama yarım saat var.
Tayyareye bindin batıya hareket ettin. Tayyare süratli gidiyor.
Sizin saatinize göre akşam oldu fakat güneş henüz batmamış
yola devam ettikçe batıya gittiğin için güneş bir türlü batmıyor. Oruç
devam ediyor o halde bu halde durumun nedir?...
Bu iki sual doğuya doğru giderken de aynı durumun aksi de bu
vaziyette ne olacak?
Öğle namazını kıldın doğuya doğru tayyare ile hareket ettin.Senin
saatine göre ikindi henüz olmadı fakat çok süratli gittiğin için bir de
baktın ki güneş batmış, akşam olmuş ikindi ne oldu. Durumun nedir.
Ve aynı zamanda oruçlusun, oruç bozulacak mı?
Namaz vakitle farzdır.
Oruç da güneş doğmadan batışına kadar emrolunmuştur.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
122
Bu durumlarda büyük olduğu kadar çok ince meseleler vardır.
Frankkfurt'tan Amerika'ya Los Angelous'a saat öğle 13.50 tayyare
kalkıyor. 4,5 saatte Amerika'ya varıyor.
Henüz sizin saatinize göre ikindi ve akşam olmadan Amerika'da
güneş doğmak üzeredir.
Vakitler ve oruç ne olacak.Henüz akşam olmuyor ama sabah
oluyor.
Burada çok düşünme. Kimseye de sorma . Sorarsan birçok fetva
lar verilir. Kıyaslar yapar bu işlerden fetvalar, kıyaslar birşey ifade et
mezler. Ancak bu gibi fetva ve kıyaslardan bid 'atler doğar. Bid 'atlerin
hiçbiri makbul değildir. Ne şekilde olursa olsun...
Vakit: Farzdır ve muayyendir. Uzun olmayan bir süredir.
Vaktin tam olduğunu bugün bulmak çok güçtür.
Mesela: Öğle vakti tam olduğunu farzedelim: Niyet şöyle olur:
öğle vaktinin mesela (Dört rek'at farzını kılmaya) ... Vakit geçti fakat
ikindiye daha çok var.O zaman (öğle namazının dört rek'at) farzını
kılmaya niyet ettim diyeceksin ... Bu kaza değildir.
Kaza demek ödenecek borç demektir. Borç ödendi fakat vakit
gelmeden namaz farz olmadığı için tam vaktinde namaz kılınan na
mazda hakkın o zaman kula vereceği bir borçtan bu mahrum kalır...
Bu kitap büyük bir kitaptır. Amma maddi imkan bulamadığı
mızdan hülâsa ederek bu kadarını neşredebildik. Hak ömür verir ve
maddi imkân verirse tamamı çıkabilir. Bu sözlerimizin hülasası şu :
Namazınızı terketmeyin. Daima abdestli olun. Yalan dedikodu,
gıybet yapmayın. Kanaatkâr olun. insanları, hayvanları nebatları
lekesiz gönülden seviniz...
Bazı dostlarım vardır söz ve hareketlerinden dışından içlerini
görmek mümkündür. Bazıları vardır dışından içini görmek mümkün
değil. Zira dışı içinden utanıyor, buğulanıyor. Bu buğunun tahlil
raporu ve tenkidi şu:
Dedikodu, arkadan söyleme.
Saçlarıma karışan,namazıma,param olmadığı halde parama karış-
mak gibi lâkırdıları kulaklarınızla duyulmayan şeylerle haber alı
yorum.
Ben kimsenin yüzüne vurmam. Bu gibiler vakit varken başka kapı
arasınlar.Ben doğruluğu kendim için deniyorum.İnsanlara elçi deği
lim ki onlardan istiyebileyim... Doğruluk, merhamet, adalet, kanaat
hasletlerinin güzel olduğunu anlatıyorum. Kimseyi zorlamak hakkını
Hak kimseye vermedi.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
123
Resulü Ekrem bile söyledi geçti. Allah da insana büyük, geniş bir
serbestiyet vermiştir. Kimse hakkında hüküm ve fikir, düşünce serdet
mem. Benim indimde doğru olmaz. Hakkın serbest bıraktığı, akıl
verdiği insana karışmak iznim yok ... Resulullah bile böyle işe karış
madı. Ben neyim ki karışayım...
Böyle hususlar karşısında ancak kendimi deneyebilirim hepsi
o kadar...
Herkes körlere acır,fakat hakikatı görenlere kimse acımaz...
Her tohumun içinde büyük bir orman gizlidir.Tohumu tohum,
ormanı orman bilir. O kadar ... Bu sırrı bilemez. Allah en iyisini bilen
dir... Bu ormana gireceklerin elinde balta bulunmaz…
ııKaynak: DrMunirDerman.net
124
SALAT - NAMAZ VAKTİN ESRARI:
Salât kelimesi yanlız Kuran-ı kerimde kullanılmıştır.
Dua manasına gelir. Namazda okunan fatiha dua olduğundan
Kur'anda salât kelimesi kullanılmıştır.
Namazda fatiha okunmasının hikmeti, Allahın varlığı üzerinde
zihni durdurmak güç olduğundan Kur'an okumakla, ALLAH'ı tesbih
ederken uluhiyet üzerinde durmak imkanı hasıl olur.
Namazda Allah ile mülakat vardır. Şah damarından daha yakın
olan Allah ile yakınlık uzaklık derece itibariyledir . Mesafe değildir...
Namaz kelimesi farsçadır. Aslı Sanskritçe'den gelmedir. Eğilmek
anlamına gelir .
Namaz miraçtır. Namaz Allaha yanaşmanın merdivenidir.
Namazın yarısı benim için, yarısı kulum içindir. "Hadisi kutsi"
Namaz hicretten 18 ay evvel miraç gecesinde doğrudan doğruya
Resul Ekreme emrolunmuştur . Arada cebrail vahiy meleği girme
miştir.Diğer emirler vahiyledir.Namaz başkadır.Rebüül evvelde Hic
ret olduğuna göre "Leyleyi miraç" Recep ayının 27 sine tesadüf et
ııKaynak: DrMunirDerman.net
125
miştir. Sonradan namaz ayeti kerimeyle tekiden bildirilmiştir.
Namaz emri ilahi ile farzdır. Şekli de talimi ilahi ile farz kılınmış
tır:Namazın hikmeti,dünyada vacibin zimmetten sukutu ve ukbada se
vap husulüdür.Sevap demek Allah'ın fadıl kapısının açılmasına sebep
olan dini bir tabirdir. Fadıl kapısı, sana senden yakın olanla senli benli
konuşmak imkanıdır. Bir iltifatı rabbanidir. bir mükafattır.
Fadıl kapısında "Elgani" esması tecelli ettiğinden her iyi amele
10 misli kazanç verilir. Verilen bu kazanç nedir? İşte onu söyliyemem.
Söylemem sen emri yap... O kadar... "Her ayın 3 gününü oruçlu geçi
ren bütün ayı oruçlu geçirmiş olur" hadisi şerif... Bu cevap yetmezmi...
Kötülük nefsin varidatından hasıl olduğundan ceza bire birdir.
Çünkü Allah zalim değildir. Adildir. Cezada adül kapısı açılır. "Nefsil
levvame" insanın kendi kendini kötülük yaptığında suçlu görmesi.
Adül kapısının aralığından sızan bir duygudur.
Başlangıcı olmayan, başlangıcının da sonu olmayan, sonun hakkı
için gönül aynasında kendini ara... Yapamıyorum deme... Secdeye ba
şuıı koy kendini küçük görme...
Zavallı bir adama, kum ile karışık bir oda dolusu pirinci ayırt et
demişler..Yoksa kafanı vururuz...imkan haricinde bir iş...Sabaha kadar
bu olacak ... Bu zavallının karınca arkadaşları varmış... Onlara derdini
söylemiş.Sabaha kadar kumlar bir tarafa,pirinçler bir tarafa ayrılmış…
Şaşa kalmışlar…Sende bir karınca arkadaş bul.herkesi hor görme. Kib
ri bırak ... O karınca gibi gördüğün belki bir arif olur...
Arif demek, sende senin mahremini. gizli tarafını bulan ve seni kar
şısında tek kelime söyleyemiyecek hale getirendir. Bu işlere ne kadar
bakarsan o kadar görünür.Karaya mensup olanlar,denize mensup ol-
anların işlerinden birşey anlıyamazlar.Diken ile gül yan yana, omuz
omuzadır bilirmisin ...
"Hafızu alas selevatı vessalatil vusta ". Ayeti kerimesi namazın far
ziyet ve beş vakit olmasına delildir.
Cemi selatın muhafazası emrolunuyor.Bir de selatu vusta vardır.
Bir vasatı tasavvur edilecek cemün en azı dörttür.Bunun ortası
olması için beş olması iktiza eder.
Ekalli Mutesaviyine munkasım, "Ekalli Mutesaviyyini munkasım
iki adet zevce adetki fert tavassut ederse beş olur.
"İnnellaha tealaferada ala kulli müslimin ve müslimetin fi kullin
yevmin veleyletin ham selavat" hadistir.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
126
Allahın emri bütün kadın ve erkek müslümanlara gece ve gündüz
5 vakit namazdır ...
Namazda ruku, sucud. kade, vardır. İnsan vücudu bu hareketi
yapmak için(Bel, diz, ayak mafsalları)ona göre yaratılmıştır. Namazda
cesedi hareketler,ruku, sucud , kade ve diğer hareketler namazın erka
nıdır. (Tadili erkan} ismi Verilir ve cesede farzdır.
Namaz miraçtır. Miraç Resulu Ekremden başkasına yalnız ruhen-
dır.
Hiç bir peygamber ceseden miraç yapmamıştır.
Mekke'den Kuduse kadar (İsra) ceseden olmuştur.
Bu, namazda tadili erkanın farziyetini ilan eder. Aynı zamanda
tayyı mekanın mümkün olduğuna işarettir.
Ondan ötesi sırların sırrıdır. Ahadiyet ifadesidir.
Namaz kılan ruhtur . Cesed değildir. Tadili erkan cesedin ruhla
birlikte hareket etmemesi için cesedi bir nevi disiplin altında durdur
maktadır ... Bu bahis uzundur. İleride tafsilen izah edilecektir.
Baş yere koymak isteniyor.Namazda koymasak olmaz mı? Olmaz...
Kimin başı yere gelmemiş.Dünyaya hakim büyük İskender bile bugün
bir harabede yatıyor .
Namaz niçin emrolunmuştur :. Muhakkak ki kullara bir şeyle bir
şeyin arasındaki hattı faslı gizlemek ve kulunu sevdiği için bir hataya
girmesin diye emrolunmuştur. Namaz o halde nedir ki? Bu hattı faslı
temin ediyor. (Kelimeyi şahadet, hac, zekat, selat, savm bunlarda bir
şeyin bir şeyle temasını kesmek ve yanaştırmak için köprülerdir.
Farzlar : Allaha yanaşmak için şekil değiştirmiş bir durumun fiili
hareketleridir. O halde gizlenen şey (FARZ) dır. Bu köprüleri geçmek
için (ŞAKKI SADIR) geçirmek gerekir ... Ve ondan sonra (VE İLA
RABBİKE FERGAB) ancak ondan sonra yaklaş emri çıkıyor.
Kula (ŞAKKI SADIR) ibadetleri hakiki tadili erkanı ile yapmasıy
la mümkün oluyor demektir. Tadili erkan o halde :
Ruhla cesedin bilmediğimiz bağlanışında gizli bazı ülvi hasletleri
ortaya çıkarmak gayesine matuftur.
Bu areketier senelerce vücuttaki bu hasletleri ortaya çıkarır.
Herhangi bir şeyi yerine getirmek veya harekete geçirmek için sallarız.
Bunun gibi...Bunun izahı kelimelere girmiyor.Bundan birşey anlamıya
çalışınız ... Sana senden yakın olanla temas ancak böyle, mümkündür.
O halde namazAllaha yanaşmanın merdivenidir.
İnsanı madleden soyar,temas kabiliyetini yükseltir.Kulun tesli-
ııKaynak: DrMunirDerman.net
127
miyetini görünce ünsüyet başlar. O vakit insan (Adem) olur. Makamı
teslimiyet (İbrahim Makamı) dır. Zor bir makamdır.
(YAVRUNU BANA ZEBHET EMRİ) tam teslimiyetin, muradı
ilahı olduğunun ifadesidir.
Bu makamda ilahi davet vaki olur. Yanaş... İşte bu davete (NA
MAZ) denir...
Namazın yarısı benim için , yarısı kulum içindir. Buyrulmuştur.
Şimdi aklımıza gelmiştir. Efendim Kur'anda Cenabı hak niçin doğ
rudan doğruya 5 vakit demedi de, namazları muhafaza edin (ORTA
NAMAZI) da paşam bu Kur'anın sırrıdır.Bu sırrı anlamak için namaz-
ın Resule doğrudan doğruya emrolunması ve vahiy meleğinin araya
girmemesi sebebini bilmek lazımdır.
Allah kelamı olması burada... Bunları açıklayamayız ... Hele senin
alnın secdede ezilsin ... Bakalım. Hele hele. Bunlar senelerce secdeden
başını kaldırmıyanlara bile nasip olmuyor.
Nasip olup bu sırları bilenlerde az değildir...
Tadili erkanda hareketler, insanı bulunduğu halden başka bir hale
sokmaz değiştirmez . Var olan bir şeyi ortaya çıkarır.
(Ruku, sucud, varlık halkasını Allah kapısına vurmaktır) hadis
Vurmasını bilirsen devlet baş gösterir .
Vücud makarrı ilahi olduğuna göre, varlık madde evin kapısının
üstündeki kapıyı çalma halkası da onu vurmak içeriye bir nevi işit
tirmek olur. Oda ölmeden evvel, vücut şaibesini yok etmektir. Yani
temizliğin maddeden başlayıp ruhi en ince hasletlere kadar temizlen-
mesi, şaffaflaşmasıdır.
(ŞAKKI SADIR) DA BUDUR. Ondan sonra, (YAKLAŞ) emrine
göre yaklaşmak gerekmektedir.
Gıybet, haset, yalan, dedikodu, haram lokmanın yasaklanması
buralara gitmek imkanına namzet kulu korumak içindir konuşulmuş.
O halde namazın kendisi farzdır.
Şekli de talimi ilahi ile farzdır.
Vakitleri de farzdır. Vakit girmeden namaz farz olmaz.
Namaz, insanı tabiat, madde libasından soyar. İmkan elbisesinden
çıkarır. Nâsut zindanından azat eder.
Namaz bütün ibadetlerin envaına şamil bir fihristi nuranidir .
Kulun dergahı uluhiyetde kendi aczini ilan ettirir. Ve merhameti
ilahiye önünde secde ettirir..
Asıl namaz,ibadet halinden aşk ile duyarak,tadarak kılınan namaz-
ııKaynak: DrMunirDerman.net
128
dır.
Kıyamda işle meşgul, rukuda hayali ile, sucutta alavere ve dala
veresiyle meşgul olarak fiziki halde kılınan namaz degil... Namazda
tadili erkan, erkanı mahsusası ile hakkını vermek olduğu gibi, enfüste
huzuru ilahiyeye girince alemi nasuttan soyunmaktır.
Namaz dinin direği Allaha yaklaşmanın merdivenidir .
Allaha muhatap insandır. Herhangi bir kimse makamı ademiyete
ayak bastımı, ona iman teklif olunur. Yani : Kimsin, nereden geldin.
ne olacaksın nereye götürüleceksin denir.Bu makama sahip olana(MÜ
MİN) derler.Bu kafi gelmez.Allah kulun inandığına teslim olmasını
ister. Teslim olur. İnanırsa İSLAM OLUR. ( MÜMİN ) başka (İSLAM)
başka dikkat et...
Hakka teslim olmak dernek ( ELHAMDU LİLLAHİ RABBiL ALE
MİN) rutbe ve sırrına varmak demektir.Herhangi bir bela karşısında
kaşlarını çatmamak hünerdir.
Bu çok zor bir makamdır . Makamı teslimiyettir.
Hazreti lbrahimin Makamıdır. Şimdi senin söylediğin ( ELHAM-
DÜ LİLLAHİ RABBİL ALEMİN)'i bu ölçü ölç. Tart. bakalım ne
kadar yaya, ne kadar yavan olduğunu anla...Emeklerin boşuna gitti
gider.Kulun teslimiyetini görünce daveti ilahiye vaki olur :
İşte bu davete (NAMAZ) denir... (NAMAZIN YARISI BENİM
İÇİN, YARISI KULUM İÇİN) buyrulmuştur .
Tekbir alınır . Kalben ve lisanendir. Burada el ile işaret vardır.
Bütün aza ile kıbleye teveccüh etmektir.
"FEVELLl VECHEKE ŞADRAL MESCİDİL HARAM" emriyle
memur olduğundan sair azasiyle de teveccüh ettiği gibi, adresi ilahi
olan kıbleye mütevveccih bulunarak:Yarabbi sen beni ahseni
takvim sırrına mazhar olarak halk ettin,beni kendine muhatap
tuttun. bende yüzümü senden gayrisine çevirmedim.Zalime, zülme,
küfre, münafıka meyletmedim.İnsani veçhimi takdim ediyorum diye
ellerini kulakların kaldırır dünyayı arkada bırakır. Yüz çevresini
Allaha arz eder tekbir alır. Allahın büyüklüğünü ilan eder. ALLHU
EKBER . "
"ALLAHU EKBER" demek " ALLAH '' o büyük yok mu. işte
onun şanını haykırıyorum demektir.Tanrı uludur bu manada değil-
dir...
Kabe bir surettir. Bütün melek cin ve mahlükatın secde noktası...
Nuri ilahinin esrar adesesi,bütün ilahi feyz ve ışıkları bir noktada top
lıyan ve yeryüzü perdesine aksettiren yerdir. Kabe...
ııKaynak: DrMunirDerman.net
129
Kıble: Zahirde beytullah...
Hakikatte : Nuru (M) i...
Sırda: Allahtır.
"Namazda açılır perdeler ötenin ötesinde
Sureti rahman görünür kabenin perdesinde
Namazda hak ile mülâkat konuşma vardır.
Namaz avam için : Huzuru baridir.
Havas için : Urucu ilahi.
Tekbirden sonra huzura girer. Eline bağlar. İftitah tekbirinde el
ile işaret vardır. Sağ elini sol elinin bileğine halka yapar. Sol el ameli
şeytan vasıtasıdır ...
Fena düşüncelerimi bağladım. Söz veriyorum. Şahidim olsun.
işaret parmağı şahittir. (BELÂ KADİRİNE ALA EN NUSEVVİYE
BENANEH)bu parmak vücutta Allahın hesabına çalışan ve onun
istihbarat memurudur.
Her işe besmele ile başladığı halde, namaza besmele ile başlan
maz. ister huzurda, ister uruçta olsun. Allah ile aranda perde yok
tur . İnsan Allah iledir . (MUSALLİ)...
İsim ile başlamak burada edebe münafi olduğundan tesbih ve tak
dis ile başlanır.
İnsan İlmen. Ahlaken kendisinden büyük bir zate ismen hitap et-
mez . Ona layik bir sıfat arar....
(SUBHANEKE ALLAHÜMME VE BİHAMDİK) duası ile başlar .
Badehu euzu besmele okunur .
Bu kıyam, makamı beşeriyettir .
Biz namaz kılarken bunların hiç birinden haberdar değiliz .
Sebebi ise biz taklit olarak namaz kılıyoruz.
Yalnız Cenabı Allahın lütuf kapısı büyük olduğundan:
Bunlar ehli hakiki takliden kapıya kadar gelmişler. Kovmayın
içeri alın. Allahın iltifatından hissedar olsunlar. Amma bunlar birinci
sırada değillerdir...
(SUBHANE) ile huzurda: Kulum buyur selamını kabul ettim.
Arzun nedir, hitabı çıkar.
Euzu besmele : Yarabbi , beni fena düşüncelerden, şeytandan
muhafaza buyur. Maruzatım vardır.
Peki kulum. Koruyacağım ... Şimdi isminle başlıyorum. Besmele
çekersin ...
(ELHAMDÜ LİLLAHİ RABBİL ALEMİN ERRAHMANİRRA-
ııKaynak: DrMunirDerman.net
130
HİM.MALİKİ YEVMİDDİN
İYYAKE NAĞBUDU VE IYYAKE NESTEİN)
"Ya Allah seninle sana ibadet eder. senin kapından başka kapı
çalmayız. İbadetimiz cennet talebi değildir ." deyince :
Cenabı Hak : Lebbeyk der.
Ne istiyorsun kulum : isteğine muntazırım buyur .
Burası dünya makamıdır kul istediğini ister...
Sıratı müstakim . Kuranı azimi ister. Ahlakı Resulu ister. tevhidi
ister. Daha yüksek makamlar ister...
O halde belini bük ... Oraya dimdik girilmez.
Emri çıkar. Kul belini büker. Rukue gider.. Perde açılır... Kud
reti ilahiye görünmeye başlar..O azametin karşısında abit gayri ihtiya
rı (SUPHANE RABBİYEL AZİM) demeye başlar.
Gördüğü azamet karşısında bunları söyler... Biz rükua bunları gör
mek değil (SUPHANE RABBİYEL AZİM) demek için gideriz.
Efendim. Hoca efendi ben bunları göremiyorum ...
Sen jimnastik yapıyorsun. Namaz kılmıyorsun ki...
Sen bunları gördün mü .. . Sana ne... Görmesem 48 senedir hayvan
gibi yatar kalkarmıydım ...
Bana da öğret dersen ... Pek ala derim ...
Kibrini , gururunu yere at... Gel... O zaman bir şey bildiğini zanne
diyorsun amma ... Sende hiçbir şey yok . Yok olanlara söylüyorum.
Kendini kandırıyorsun...İslamiyette kibir yok ... özür yok... teslimiyet
var...
Namazda secde penceresinden gören göz, ne güzel gözdür...Gör-
meye lâyık olmıyan hale gelmemiş göze de gözükmez :
(GÖRMEDİĞİM ALLAHA SECDE ETMEM) diyor Cenabı Ali
Keremullahi vecheh...İslam olmak kolay.Hepimiz Müslümanız.Müslü-
manım demek güç... Kendimizi ölçelim tartalım ... O zaman dilimiz
dolaşmağa başlar ...
Kadın, ellerini erkek gibi yukarı kaldırmaz. Ellerini aşağı çek.
Aynı hukukta değilsin... Ay hallerinde huzura çıkamazsın ...
Elini az aşağıdarı tut... . Göbek hizasında ellerini bağlıyamazsın.
Bizzat bir şeye malik değilsin. Gururlanmıyasın diye ellerini göğsüne
bağla... Hay esmasının tezgahısın. Çocuğun sahibisi sen olmadığını
bilirsin ... Bu işi gördüğünden sana fadıl kapılarımdaha çok açıktır .
5 vakit namazını kılar, müstakim gidersin. erkekten 7 defa daha
erken bana kavuşabilirsin...
ııKaynak: DrMunirDerman.net
131
Bundan dolayı doğumda ruhunu teslim edersen şehit olursun...
Cennet anaların ayağı altındadır.
Ruku , secde : varlık halkasını Allah kapısına vurmaktır. Hadis
Ruku da : Birinci suphane rabbiyel azim... Azameti ilahiye efal
kaydından münezzehtir.
İkinci süphane rabbiyel azim... Azemeti ilahiye ıtlak kaydından
münezzehtir. Olduğuna delalet eder.
Bundan sonra : (SEMİ ALLAHU LİMEN HAMİDEH) Allah be nim
hamdimi işitti çok şükür... Doğrulur... Kulum bu ilemde hictir.
Alemi lahuta çık bakalım... Sarayı lamekanı gezmek istermisin?...
Aman yarabbi... İhsan buyur ...
Oraya beli bükük girilemez. Hakka yanaşmağa buradan başlar...
Başını yere koy ... Emri çıkar... Hakikat perdesi açılır...
Birinci secde : Namaz aslından mahv ve fani olur. Yani cesedden .
ruh ayrılır.Beşeriyetten kurtulur.Allah namına her şeyden soyundu-
ğuna işarettir. Kendine kendinden yakın olana yanaşmağa başlar...
İkinci secde : Vücut kokusundan eser kalmaz...
Kendini hakka terkettiğine, yok olduğuna işarettir.
Bundan sonra tamamen perdeyi hakikat açılır...
(SUPHAE RABBlYEL ALA) demeye başlar...
Birinci : Mertebeyi rububiyetten
İkinci : Mertebeyi uluhiyetten
Üçüncü:Her türlü kuyudattan münezzeh olduğuna işaret ve isbattır
İşte bu secde (İBADET SECDESİ) dir .
Secdelerin en makbulü,indi ilahide en sevilenidir.Bunda rıza gizli.
Hazreti Adem'e yapılan secde başkadır. (TAZİMİ TAHİYYAT)
secdesidir.
Birinci kade: : Allaha seyre işarettir.
Beşeriyetten soyunup vahdete seyir vardır.
Seyirde kesret olmadığından yalnız ETEHIYYAT okunur.
İkinci kade: Vahdetten kesrete rucu - dönüş olmakla efendimize
selavat mevcuttur. Miraçtan dönüş kendindeki(NUR M)yedir. Selavat
ha unutma.Namaz tamam olur.Kesret alemine girilir ve selam verilir...
Miraç bir anda (TÜRFETÜLAYN ) içinde olmuştur.
Burak : Burak yıldırım kelimesinden müştaktır.
Sende namazda bir anda bu miracı ruhunla yaparsın ...
Gaflette olursan, bu miraçtan haberin olmaz...
Çünkü bir an olması :Tahammül edemez insan, şimşek çakar
ııKaynak: DrMunirDerman.net
132
gibi bir andadır .
Musallinin miraca hürmetsizlik, yani habersiz olması insanı tadili
erken ile mukayyet kılmıştır. Bundan dolayı haberin olmaz miraçtan...
Allahın huzurundan aynldığı için :
(ALLAHÜMME ENTESSELAM VE MİNEKESSELEM TEBAREKTE
YA ZELCELALİ VELİKRAM) söylenir ... Yani ya Allah selam senin
ismindir. İsmin senden sudur eder. Her ikram ve ihsan ile mütecelli ve
senden gayri yoktur.Bunu anlıyanlar : (HUVEL EVVEL HUVEL AHİR
HUVEL ZAHİR HUVEL BATIN) sırrının manasına aşına olur.
Namazı hakkıyla kılanlar, bu halleri zevk edenler, birinci sınıf mü
minlerdir. Biz onları taklit ediyoruz.
Allahın rahmeti vasi olduğundan, bizi takliden yaptığımız şu ibade
timizde de elimizi boş çevirerek göndermez.Defteri amalimize bir şey-
ler yazılır. Bunu Cenabi Hak bildiği için,tadili erkanı da talim ile farz
kılmıştır.Hiç olmazsa,hareketi,yatıp kalkmayı doğru yapsınlar diye...
Namazın hakikatına vasıl olup, zevken kılanlar ondan ayrılmak
istemezler ...
Hazreti Ali Efendimiz almış olduğu yaranın tedavisinde
yarasına el sürülse çok vecağ duyuyordu.
Kendisini tedavi edecek. cerraha : (BENi NAMAZ MASASINDA
AMELİYET YAPINIZ) Orada huzuru izzette zevke daldığım zaman
hiçbir şeyden haberim olmaz buyurmuştur .
Nerede biz...Henüz pirenin ısırmasından haberdar olur çifte atarız...
Verilen şeye rağbet edenin nasibi yoktur.
Rağbet, verilen şeye değil, onu verenedir.
Dikkat et bu lafa... Günlerce oku... Düşün hele...
Doğruluk ve ibadet ehli, öyle bir deryadadır ki, dalgaları onları
döğer, onlarda rablerine boğulanlar gibi yalvarır ve kurtuluş isterler...
Sana hizmet edeyim, beni irşat eyle : Dediler ona...
Allaha hizmet et. Yoksa yaklaşmak istemiyormusun...
Nedir onun bunun peşinden koşar durursun...
Bir damla bal, bir gemi ziftinin getiremiyeceği sineği toplar...
Namaz kılmıyan mümindir amma.Resulu Ekremi ancak dürbünle
seyreder müslümanlar arasındadır.Tamamiyle terkederse küfre girer.
Namaz için iskat yaparlar. Olmaz. Onbin def'a olmaz. Namaz borcunu
hiçbir şey ödemez. Çünkü, namaz insan olmanın şükrüdür.Resulü Ek
rem kendi arzusu ile miraç yapmadı,Hakkın emriyle miraca götürüldü
Namaz miraçtır buyrulmuştur.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
133
"İNSANLAR, EZAN OKUMAKTAKl ECİR VE SEVABI BİL-
SELER, HER BİRİSİ BEN OKUYACAĞIM DİYEREK KILIÇ İLE
VURUŞURLAR." H. Şerif.
Namaza başlamadan ve namaz vakitlerinde {EZAN) okunur.
Ezan lugatta isimdir.
Te'zin : Okumak vakit bildirmek manasına gelir.
Müezzin : Failine okuyana denir.
Ezan : Arabça bir kelimedir. Ezan eski tabiriyle lafzı arabi ile
âkülden suduru rahmetdir. Okuyanın baliğ olması şart değildir.
Sıfatı şeriyesi : Ezan : Sünneti müekkededir.
Medineyi münevverede meşru olmuştur. Hicretin ikinci senesindedir.
Evvelce "Esselat Essalat" namaza namaza diye nida ederlerdi.
Camiye giren müezzin kâmet getiriyor,imam kaim oluncaya kadar
oturmak lazımdır. Ayakta durmamalıdır. Aksi mekruhtur.
Mekruh cami içinde büyük hürmetsizliktir. Günaha karşı ayna
tutmağa benzer. "İnsanlar, ezan okumaktaki ecri sevabı bilseler, her
birisi ben okuyacağım diyerek kılıç ile vuruşurlar" Hadisi Şerif
Burada kısa olarak cenaze namazına temas edelim.
Cenaze namazı Hazreti insanın kıymetini bildirir. Ruha kılınır,
cesede değilYani nazargahı ilahi olan kalbin hizasında durulur.Hemen
söyliyelim :
Herkesin cenaze namazı kılınmaz.
Resulü Ekrem efendimze tarafı ilahiden ilham ile emir gelmiştir..
Bir sahabenin ölümünde Resulu Ekrem karşısına alarak ayakta
kılmıştır.Tek başına ondan sonra meşru olmuştur.
(MÜNAFIKLARIN. NAMAZINI KILMA ! VE CENAZELERiNİ
KABRE KADAR TEŞYi ETME) Hayatta olanlara cenaze namazı
kılınmaz. Zira nefesleri bakidir. Ölümden sonra kılınır. Ölüm alemi
fenaya işarettir. Cenaze namazı ruha kılınır,onun için cenaze namazı
nın yarısı tenzihidir. Yarısı teşbihidir. Ruku ve sucut onda yoktur.
Mürtedin,müşrikin,münafıkın cenaze namazı kılınmaz.Cenaze na-
mazında ezan okunmaz.Cenaze namazı yalnız islam dinindedir. Diğer
gelmiş geçmiş dinlerde yoktur.Kur’anı kerimde cenaze namazı için
sarih bir âyet yoktur.Hicretin 9 uncu senesinde meşru olmuştur. Farzı
kifayedir.Cenaze namazı duadır.Cenazenin yanında başkası olmazsa,
tek kişi olursa o kimseye farzı ayın olur.Cemeat şart değildir. Kadında
kılar.Yalnız kıldığında:Selâm verileceği zaman niyet edilir. Sağdaki ve
soldaki hafaza meleklerine sonra ilk def’a sağa ve sola selam verilir...
ııKaynak: DrMunirDerman.net
134
1- Hafaza melekleri nedir? Neyi hıfzederler? Ruh Levhtenayn
lıp anne rahmine geldiği zaman iki yavru melek ile birlikte gelir.
2- Niçin ilk def'a sağa selam verilir ?
Hafaza melekleri:İnsanda bulunan ilahi emanetin cüz'i irade ile
fena kullanmağa kul gitmesin.Haramdan, fenalıktan uzaklaşsın diye
insanı ikaz edip doğru yola sevkeden,fena ile kötüyü ayırmayı akla il
ham eden hususi meleklerdir .
Namaz kılan bir insan : Vehleten doğru yola devam eden fenalık
lardan kaçan bir insan olarak kabul edilir ve düşünülür.Bundan dolayı
namaz kılan müminin (HAFAZA MELEKLERİNE) selâm ve teşekkü
rüdür.
Cemaatla kılınan namazda ise evvela ( İMAMA) sonra en sağdaki
mümine tekrar (İMAMA)en soldaki mümine selâm niyetle selâm ve
rilir. Bu suretle bütün cemaatin hafaza meleklerine birlikte teşekkür
edilmiş olur.
Sağdaki melek cana ait (HAY) esmasının hadimidir.
Soldaki melek ruhun hadimidir.
Sağ ahirete, tekrar dirilecek ceseddeki (HAY) a...
Sol dünyaya.Aynı zamanda selamıdır. Bir nevi dünyada imtihan
geçiren ruha selamdır. Hepsi birlikte cesedin ruha, ruhun cesede karşı
lıklı selamıdır.
Topraktan halk olunan cesedi temiz tutmak, alındığı gibi geri ver
mek niyetinde olan cesedin hay ile birlikte toprağa götürüleceğine da
ir olan vefanın daima bozulmadığını burada ruh ilan ediyor demektir.
Bundan dolayı ruhun emrinde olan cesedin temiz olmasından do
layı namaz miraçtır.
Cesedin tamamiyle her türlü şaibeden uzak tutulmasından cesede
bir ikram verilir.O da namazda,ruhla birlikte miraca tadili erkan ile
iştirak eder ki tadili erkan da farzdır.
Miraçta Resulü Ekrem Kudüse kadar cesetle teşrif etmişlerdir.
Onun için cesedin son haddinde temizlenmesi neticeside cesede(TAY
Yİ MEKAN) vacip olur, mümkündür demektir.
Velilerin tayyi mekan etmeleri bundan mümkündür. Ve haktır...
Burada biraz düşünmek için her İslamın bildiği bir şeyi tekrarla -
mak isteriz, fakat biraz bunun üzerinde fikir yürütmek gerek ...
İbadet, nefsin zahirinin meşguliyetidir.
Teravih namazı Ramazan ayının sünnetidir.
Orucun değil... Teravih namazı oruca bağlı değildir. TERHİVA
ııKaynak: DrMunirDerman.net
135
huzurla oturuş... TERVİH beklemek... TERAVİH oradan gelir teravih
20 rekattir. Teravih sünnettir Cemaatle kılındığı gibi yalnızda kılınır.
Resulü Ekrem hiç çorap giymemişlerdir. Bu sıhhi bakımdandır.Yalnız
manevi tarafında Resulü Ekrem'e ait bir hürmer gizlidir.Teravih nama
zını çıplak ayakla kılmakta büyük bir sır gizlenmiştir.
Resulün sünnet olarak buyurduğu teravihe hürmettir, tazimdir.
Teravihte "Salli ala Muhammed" söylendiği zaman burada selavat
getirmek farzdır.
Teravih sünnettir.Cemaatle kılınır ve bundan dolayı Resule hürme
ten nuruna selat getirilir.Devamlı olarak "Salli ala Muhammed" demek
de doğru değildir.Allahı ve melekleri tesbihlerinden ala koymak
vardır burada Dikkat et ...
Zira, Nuri Muhammediye selat edin demektir. Namazda olan bir
insana seni acele telefondan istiyorlar diyerek namazı bozmasına ben-
zer bu iş.
Teravih 20 rekattır.
Şimdi: Günlük namazlarda 20 rekattır.
SÜNNET FARZ
MÜEKKEDE 2 2 Sabah Namazı
MÜEKKEDE 6 4 Öğle Namazı
GAYRI MÜEKKEDE 4 4 İkindi Namazı
MÜEKKEDE 2 3 Akşam Namazı
2 MÜEKKEDE 4 GAYRI
MÜEKKEDE 6 4 Yatsı Namazı
VİTİR 3
20 + 20 = 40
3'de vitir vardır.
SÜNNET de ilahi emrin hikmeti gizlidir. Sünnet vahyin devamı
dır. Resule itaatın derecesi ölçülüyor...
Namazların farz bakımından bir kısmı 4 rekat, bir kısmı 2 rekat,
bir kısmı 3 rekattır. Bunlar 3 cinstir.
4 Rekatlı Namazlarda :
İlk iki rekatı kesrete işarettir.Zammı sure okunur. Son iki rekatı
vahdetten kesrete işarettir.Müsalli namaz kılan,burada her türlü dün-
ya işlerinden soyunduğu için hafi gizli okunur.
Rabbinde yok olmuştur. Fatiha burada kâfi gelir. Zammı süreye
lüzum yoktur.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
136
Öğle, ikindi namazları gündüz namazıdır. Diğer 3 vakit selatı leyl
dir.Gündüz geceyi,gece de gündüzü aradığı için ...Mertebeyi batın
zahir olmak için mertebeyi zahiri arar.Mertebeyi zahir aslı olan mer
tebeyi batını ister. (TOHUMDAN ZAHİR OLAN AĞAÇ ORTAYA
ÇIKTI MI TOHUM KAYBOLUR BATIN OLUR .AĞAÇ GAYEYE
VASIL OLUNCA MEYVE VERİNCE TEKRAR BATINI ARADlĞIN
DAN TOHUM YARAR ONDA GİZLENİR) (iNSAN BATINDAN
ZAHİR OLMAK İÇİN DÜNYAYA GELMİŞTİR. BATINI ARADIĞIN-
DAN DÜNYAYI TERKEDEREK GÖÇER BATIN OLUR.)
Zahir namazları : Öğle, ikindi namazları bunu talep ettiğinden
kıraatleri gizli ve batın olur.Diğer 3 vakit akşam, yatsı, sabah namazla-
rı ise gece namazları olduğundan zuhuru ararlar. Ve ona işareten kı-
raatleri cehri ve zahir olur.
Akşam namazı : Mevsimin sonu ahirete doğru gidiş... Mahlukat
ve insanın akibetini,dünyanın kıyamet ibtidasında harabiyetini ihtar e-
der .
Yatsı namazı : Gündüz aleminin bütün asarının siyah kefenle örtül
müş kahhar sıfatının tasarrufunu ilan eder.Bir hadiste (HER NAMAZI
KILINIZ HELE İKİNDİ NAMAZlNI SIKI MUHAFAZA EDİNİZ)
buyrulmasında büyük incelikler vardır...
Öğle namazı : Sırf zahiri, yatsı sırf batini olup edaya dalıi vakit
geniş olduğundan farzdan sonra 2 şer rekat sünnet kılınır.
Sünnet namazları Allaha KURBİYYET içindir.
Bazı UREFA aksam namazından evvel sünnet namaz kılarlar. Far
zın kazası vardır. Sünnetin kazası yoktur.Amma Fetevayı Hindiyede
şöyle bir işaret vardır : Farzın kazası, vacibin kazası, sünnetin kazası
vardır. Denilmiştir ...
Sünnet namazları talibi vahit olduğundan hem zammı süre ve hem-
de hafi okunur. Vakti mahsus ile edası yoktur. Farz namazlara tabidir.
Namazda konuşmak. ağızda bir şey çiğnemek.
Namazın aslını bozar. Yani miraciyetini tadili erkan yerinde yapıl
mış ise tadili erkan bozulmaz. Zira, tadili erkan cesede ait bir farzdır.
Resulü Ekrem Mekkeden Kudüse kadar (ABD) olarak ruh ve ceset
le birlikte teşrif etmişlerdir. Öte tarafı hakkında konuşma yapılmaz.
Bir yay boyu kadar yanaştılar. İnsan fanidir. Tanrı olamaz. Bun
dan dolayı teşrifleri bir yay boyu kadar yanaşmıştır.
Sidretül müntehaya geldikleri zaman, Cebrail burasan öteye ben
ııKaynak: DrMunirDerman.net
137
geçemem Ya Resulullah demişlerdir. Artık aşikar olarak huzuru ila
hiyeye, senli ve benli kalmaları için geçmek Cebrail'in edebinin dışın
dadır.
Ondan dolayı ben geçemem yanarım demişlerdir. Ruhan diğer
peygamberler miraç yapmışlardır.Ceseden miraç yalnız “RESULU EK
REM"e müyesser olmuştur. Rabbil alemin habibine öyle murat ve ih
san buyurmuştur. Namazda olan bir mümin ruhan miraçta demektir.
Namazda konuşursa birşey çiğner, yerse. Konuşmak, yemek
cesedde vaki olduğundan miraca cesedi de iştirak ettirmiş olur.Resulu
Ekremi taklit olur. Cebrail ile geçemediği yerden edep dışı bir hareket
yapmış olur.
İnsan... Bu hata bir cezayi müstelzim olmadığından ancak namaz
bozulur.İadesi icap eder.Hatta imamla namaz kılarken aşikar okuma
larda imamın yanlış okuması veya unutması halinde arkadan cemaat
içinden söylemek de caiz değildir.İmam bu gibi hallerde hemen rukua
varmak için (ALLAHU EKBER)der.Namaza devam eder.Efendim söy
lenir diye İslami kitaplarda kayıt var, diyeceksiniz...
Bunu bizde biliyoruz amma... Söylenmez efendim işte o kadar...
Siz isterseniz söylersiniz. Hak önünde miraca kabul edilen bir mü
minin gayet edepli olması meselesidir. Bu münakaşa olur olmaz mese
lesi değildir.
Daha biraz işi derinleştirirsek o zaman namaz bile kılamazsın ...
Namazlar oluyor olmuyor diye de bir şey söylemiyoruz.
Hakiki miraç olan namazı anIatıyoruz.
Kıldığımız namazlar,o da gayret edersek ancak tadili erkan olarak
ceset namazlarıdır. O da açık söylemek lazımsa bir abdest alıp yatıp
kalkıyoruz o kadar... Kabul oluyor mu, olmuyor mu hakkında söz söy
lemek yetki ve kudretimiz de yoktur. Zira, bidat, münakaşayı
öğrenmedik.
Bilmeyizde... Ya dikkat edersin. Yahut bildiğin gibi hareket eder
sin. Tepişmeden birşey çıkmaz. Biz derin durgun sular gibiyiz...
Mülayim, halim, sessiz, namsız, nişansız, rutbesiz, makamsız bir
kuluz..Kaynarsak dibten kaynarız.Bir damlamız buhar olursa gemile
ri yürütüıüz. Bir damlamız donarsa koskoca kayayı çatlatırız...
"SAKIN ŞAHSI HALİMİN GAZABINDAN, ZiRA YUMUŞAK
HUYLU ATIN ÇİFTESİ PEKTİR".
Resulu Ekrem bir gün ashabına namaz kıldırıyordu.
Okuduğu surenin bir ayetini terketmişti.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
138
Namazdan sonra cemaata sordu:
Ben ne okudum.
Cemaat sustu.
UBEYYE Radiyallahu anh. Falanı okudun, falanı terkettin ya
Resullah, dedi.
Resulü Ekrem : Namaza gelip saflarını tamamlayıp peygamberi
arasında bulunan kavimlere ne oldu.Hangi sürenin okunduğunu bil-
miyorlar.Dikkatli olun İsrail oğullarına ve onların yoluna sapmayınız.
Allah Musa'ya bildirdi . . .
Huzura varıyorlar bedenleriyle lisanlarını bana veriyorlar. Ve fa-
kat kalpleriyle uzaklaşıyorlar. Yaptıklarının nasıl olduğunu bilsinler...
(SABAH, AKŞAM, YATSI) FARZLARINDA KIRAAT CEHRİDİR yani
aşikar okunur.
Diğer öğle ve ikindi namazlarında gizlidir. Niçin Sebepsiz değildir.
Sebebini söyledim. Bu namazlarda da cehri idi. Fakat Resulü
Ekrem, öğle ile vusta namazını yani ikindini hakiki olarak sonraları
emretmiştir. Sünnetlerde imam meselesi mevzuu bahis olmadığından
her şahsın kendine aidiyeti itibariyle okuma hakkıdır.
Namaz; Azizler : idman değildir. Yatmak kalkmak hiç değildir.
Emrolundu diye yapıyorum deme..Resulü Ekremin arkasından miraca
gitmek hakka kavuşmak zevk ve neş'esine varmak için kılıyorum
demelidir. Cennete gireceğim hülyaları, cehennem azabından korkma
endişeleriyle kılınan namaz ne miraçtır, ne namazdır, o idman bile
değildir. İsmi de yoktur ...
Kötü bir harekette ister namaz içinde olsun. Geçmiş namaz, oruç
lar ibadetler sarsılır.
Bütün haramlarda yapılan ibadetler sarsılır. Bu halde olanlar iba
detlerini bile tekrar kaza edemezler.
Haram yemek ne suretle olursa olsun...
Gıybet, iftira, yetim malı yemek ... Bu hallerde insanın geçmiş
namazları ve oruçları ve ibadetleri sarsılır, bozulur.
Bazı hallerde bunları insan kaza bile edemez...
Çok dikkatli olmak lazımdır. Sünneti Resulden ayrılmak derece
derece, harama doğru gider. Haram para ile veya mübadele ile
alınmış bir gömlek, yani vücude değen gömlek veya iç çamaşırı (40)
gün namazın kabulünü ref eder..
Ondan sonra ne olur,(40) gün bila özür namaz kılmıyan küfre girer
Küfür de olanın namazı kabul olunmaz.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
139
"NAMAZ GİDİNCE DİN VE İSLAM YOKTUR. VE BİZİMLE KA
FİR VE MÜŞRİKLER ARASlNDAKİ FARK NAMAZI TERKTİR)
Hadis.
Allah ve peygambere şek şüphesiz inanan kimse emirleri yapmaz,
yasakları terk etmezse o kimse İslâm değildir.
Bizden bildirmek, sizden düşünmek gerek, Allah hakkı için söyle
diklerimiz de doğrudur.
Sözlerimizin hepsi 5 vakit namazı kılanlara aittir . Yalan bilmeyen ,
dedikodu yapmıyan, gıybet etmiyen, midesinde haram bulunmıyan
Allah Resulünün emirlerini yapan kullara söylüyorum. Namaz kılmı-
yanlara sözümüz yoktur.
Onları tenkit etmiyoruz. Hakir görmüyoruz . Buna hak ve selahi
yetimiz yok.
Hakkın yarattığı insanlardaki süslerin, hakkın verdiği güzellikle
rin, nasıl ortaya çıkacağı ve yarın hakkın huzurunda utanmamamız
ve rizasına kavuşmak için yolları haykırıyoruz.İnsanın bir beşeri ve
bir de ilâhi tarafı vardır.
Beşeri tarafını tamamiyle silip, ilahi tarafı ile görünmek hünerine
vasıl olursa insan, o insana MUTASAVVIF ismi verilebilir. Bu alim
velidir. TASAVVUF'DA onun yaşadığı haldir. Bu hal lafla, kitapla
anlatılamaz.
Nebilik Resulüllâhın dünya hayatındaki tavrı, ruhu mübarekleri
cesedi muallalarında bulunduğu zaman... Resulullah alemi manaya
teşrif ettikten sonra, Nebilik velayet makamına izin ile çevrilmiştir.
İşte bu makamı işgal eden (VELİ) dir...
Namaz : Miraçta doğrudan doğruya Resule emrolunmuştur. Sonra
ayet ile tekit edilmiştir. Hicretten 13 ay evvel.
Abdest : Abdest Medinede ayet ile emrolunmuştur.
Gusul : Resulü Ekrem abdest emrolunmadan evvel namazdan
evvel ellerini yıkar,ağzını yıkardı.Eski peygamberler böyle yapardı.Bu
yurmuştur.Buna ittibaen misvak kullanmak sonradan kendilerine farz
olmuştur.Bu bir nevi eski peygamberlerin fiillerini tasdik demektir.
Cenaze Namazı :Cenaze namazı Medine'de meşru olmuştur.9 uncu
Hicri senesinde, farzı kifayedir. Ayet olmadığı halde niçin farzdır ve
niçin kifayedir. Bu ne demektir?
Teyemmüm : Hepsi İslam dininde vardır.Diğer dinlerin hiç birin
de bunlar yoktur. Diğer peygamberlerin haberleri hep :
Tek tanrının kullarısınız.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
140
İnsanlar kardeştir.
Birbirinizi seviniz.
Çalışınız.
Fenalık yapmayınız.
Yalan söylemeyiniz.
Selat onlarda dua idi.
Hatta Resulü Ekremin peygamberlik gelmeden gusul yaptı mı,
varmıydı bilmiyoruz. Uydurma rivayetlerin kıymeti yoktur.
Allahın yanında sizin kıymetinizi aramayın ...
Allahın sizin yanınızdaki kıymetini ölçün...
O zaman kendi kıymetinizi anlarsınız ... Allahtan ayrılmayan in
sanın fotoğrafını kudret makinası çekmiştir.
Arşda onu seyretmeye gayret et... Arşın penceresi kalbin gönül
kısmındadır. O aralıktan bakmaya çalış... Tevhide girmeye savaş.
Ama çok güçtür. Tevhid, bire girip kaybolmadır. Vahidde ahadı bul
madır.
Görüneni görmede hüner yoktur. Görülemeyeni görmede hüner
vardır.
Görülemeyen alemin maddi alemdeki. eşyada tel tel titreşimlerini
ve işaretlerini sezenlere selam olsun ...
Dışa ehemmiyet verip yürüyenler birşeylerini bilerek veya bilme
yerek gizlemek için uğraşanlar.
Bu iç ve dış dengesini muhafaza etmek isterseniz hiç olmazsa
dürbin ile içinizi seyrediniz. Buna muvaffak olursanız dürbini atınız...
Mahmut Sebuktekin Bastami'nin mezarını ziyarete gitmiş... me
zar başında bir derviş görmüş...
- Dervişe Bastami ne söylemiştir.
- Derviş "Beni göreni cehennem ateşi yakmaz" demiştir. Sul-
tanım ... Sebuktekin bu söz doğru değildir.Çünki Ebucehil Peygamberi
gördüğü halde cehenneme yuvarlandı...Bastami bu sözü nasıl söyler ...
Derviş : Gözlerini tavazu ile yere eğerek : Evet sultanım doğrudur.
Ebucehil Peygamberi Abdülmuttalbin yetimi olarak gördü.Peygamber
ııKaynak: DrMunirDerman.net
141
olarak görseydi akibeti böyle olmazdı ...
Gönlü derin bilgi kapılarına açık insanlara söylüyoruz, bunları
maddi ölçülerle ölçmek mümkün değildir. Bunları kurcalamak bir
çocuğun oyuncağını bozduğu gibi, kurcalamak olur ki, bunun sonu
ifade ve anlamdan yoksun olmağa kişiyi götürür.
İç alemini maddeye sığdırmaya çabalamak doğru değildir.
Bu hal el ile tutulamayan hava gibi lüzumlu ve insan gönlüne
lazım birşeyin kaybolduğunun delilidir.Görmezmisin "işitmezmisin
demiyoruz dikkat et" görmek ve işitmek arasında fark var.Biz birşey
söylüyoruz nedenini düşün hele.Hep içeriden üfülerken ses çıkaran
hem de içe çekme olmadan.Kamıştan çıkan nağmeleri... Gaflet ve Al-
lah'tan uzak kalma şemsiyesini başından kaldır...İnsan Allah'ın yanın-
daki kıymetini kat'iyen aramamalıdır.Allah'ın sizin yanınızdaki
kıymetini ölçün. O zaman kendi insan kıymetinizi anlarsınız..
İslamda küfür, hakikati örtmek ve perdelemektir. Bu işleri beş
duygu ile veya tasavvurları ile anlamağa çalıştığı zaman insan açık
veya gizli putperest durumuna düşer. "İnsanda zahir olduğum kadar
hiçbirşeyde zuhur etmedim. "Hadis-i Kutsi'de Hak bildiriyor... O hal
de Allah'ın cilvesinden korkmalıdır. Birçok mübah gibi görünen hare
ketler ve gıdalar vardır ki zahiri, Allah'ın bir ikramıdır.Batını ise imti
handır.
Hallaç idam edilirken Hakka şöyle dua ediyordu :
İdamımı isteyenleri ve seyre gelenleri affeyle... Bana açtığın sır
ları onlara da açsan veya onlardan gizlediğin şeyleri benden de gizle-
sen bu hal başıma gelmezdi...
İnsan kendi değerinin, kıymetini Allah'ın sesine kulak verdiği
zaman anlar. insan çok büyük şerefli bir mahluktur. Amma.. Amması
var. Bunu söyleyemem. Hepimiz utancımızdan yerlere girmek için
kaçarız.
Söylemem dedim. Evet. Öyle meseleler vardır ki inanılmadığı
takdirde insan kafir olur.
İnsanda bir kalp vardır. Ruh vardır. Sır vardır. Hafi vardır. lhva
vardır. Bu LA İ L A HA İ L L A L LA H'da gizlidir. Bununla İnsan
tevhide girer demişlerdir.
Tevhid demek. "Vahid" de "Ahad"ı bulma. Bire girip kaybolma
dır... O "Birin" selamı üzerinize olsun.
Her meydana çıkıp zuhur eden şey'in aslı, sırrı O zuhur eden
şey'in içinde kalandır. Bu sözü çok düşünmek gerekir...
ııKaynak: DrMunirDerman.net
142
Bazı sözler vardır . .Akla sorarsan akıl halledemez . Bu gibi şeyleri
başka türlü konuşmak gerek ...
Bütün kainat Hakkın güç ve kudretlerinin görünüşüdür.Bu güç
lerde Hakkın görünüşüdür.İlim ile inanç arasında ince bir çizgi vardır.
İnsan mana duvarlarını aşıp öteye geçmek fıtratında yaratılmıştır.
İnsan aradığının aslını iç aleminde görebilir... Her tohumda bir orman
gizlidir . Tohumda ormanı görmelidir. Bu ormana ve gizlendiği yere
balta ile girmemelidir.
Kendinde tanımadığın çok ulvi bir dost taşıyorsun. Allah kudret
ve güçleriyle insanın görülmeyen içinde ademiyyet hamulesine sarıl
mıştır.Fakat bunu bilen çok azdır.Onu bilen:Ölümden,İhtiyarlıktan.Iz-
dıraptan kurtulmuştur. Çünki ölümün, ihtiyarlığın, ızdırabın ne oldu-
ğunu öğrenmiştir. Biliyor demektir. İnsan Rahim ve Rahman gözüyle
bakıp yek diğerini sevseydi Hakkın cenneti dünyadan görülürdü.
Bu ince sırları bilmeyenler, bilmek istemeyenler, kibir içindedir
ler.Zalimdirler.İnsanlık asırlardır bu gibilerinin körlüğü yüzünden,der
di, ızdırabı, açlığı, huzursuzluğu kendinden ayrılmaz bir arkadaş
yapmıştır.Bundan dolayı insanlar güvenmenin ne olduğunu unutmuş
lardır. Bugün...Fakat Allah her yerde bütün güçleriyle hazır ve nazır
dır. Onsuz boş mekan yoktur. Görünür görünmez hepsi bu güçlerin
görünüşüdür.Güçlerde Hakkın görünüşüdür.Şah damarından size ya
kınım. Hak kelamı bu demektir. Hak herşeyden kudreti ile herşeye
yakındır demektir. Bu yakınlığı perdeleyen nefistir.Ulema nefisleri
mertebe mertebe tarif etmiştir.
Nefsi levvame. Her nefis ölümü tadacaktır. Nefsin kaldıramadığı
yükü Allah teklif etmez. Bunlar hangi nefislerdir . Bunları bilmek ve
ayırmak lazımdır.
Kendi nefsini suçlayan insanı şahit tutarım. Her nefis ölümü ta
dacaktır . Burda zaika lafzı tatdır. O halde ölümde bir tad, bir zevk
var demektir.
Nefis : İslam lügatından başka bir dilde yoktur.
Nefis denilen insana bitişiktir. Gölgesinden insana daha yakın
dır.Adeta insanın içindedir.insanın kendisidir. Lügat manası, birşeyin
zatı aynı fakat o değil.Aynada insan kendini görür,fakat o görünen de-
ğildir.Allah ile kulun ademiyeti arasında en büyük perde nefistir.Nef-
sini bilen rabbini bilir.Haramlar,Yasaklar bu perdeyi kaldırmak
için kula bahşedilen imkanlardır.Çarelerdir.Günah:Hakkın emirle-
rine muvafık olmayan ameller.Burada amel ne demektir onu bilmek
ııKaynak: DrMunirDerman.net
143
gerekir.
Haram : Şer'an memnu olan şey. Helâlın zıddı.
Küfür : Vahdaniyyet ve nübüvveti inkâr. İmanın zıddı.
Bir şeyi nefse mal eden iddiacıdır.Küfre kadar uzar.Nefsi insanın
bütünden süzmek,ayırmak,çıkarmak için düşüncede,fikirde nefsi şa-
hıslandırmak gerekir...Ruhun zıddı olmaktan çıkıncaya kadar nefisle
mücadele lazımdır.
Herşey Allah ile Kaimdir. Herşey ona karşı yoklukta... Herşey
Allah ile beraber yoğrulmuş, kudretleriyle, güçleriyle bütün kainatta...
Cenabı Allah bunlardan, hissedilebilecek ve idrak olunamayacak
bir anda insanı kudretleriyle,güçleriyle terkeder.Bu an Allahın insana
en yakın olduğu andır ki, o varlığın ölüm anıdır. Bunu kıyamet sûre
sinde bildirmektedir. Hiçbir ressamın çizemediği, hiç bir fikrin tasvir
edemiyeceği, hiç bir ruhiyatçının tahlil edemeyeceği bu an Hak tara
fından Kıyamet süresinde adeta görünmektedir.
Bu an en büyük merasimin yapıldığı dakikadır diyelim. Azrail
ruha refakat için teşrif eder. Bu an çok tatlı bir andır. Her nefis ölümün
zaikasını tadacaktır. Tatmak zaika lafzı ile bildirilmiştir. Zaika zevke
müteallik bir lafızdır. İnsanın asıl kıymetinin anlaşıldığı andır. Aslına,
vatanına, yaratıcısına kavuşmaktır. Bütün akılların idrak edemiyeceği
Allah sırrının çözüm noktasıdır burası.
Cesette ondan sonra süsleriyle bir taze yaprağın yavaş yavaş sara-
rıp,kuruyup,çürüyüp aslına varması gibi cesetde toprakta erimeye gi-
der.Bütün yapraklar toprağa doğru düşerler,havaya doğru
yükselmezler.Yalnız bütün ağaçların yaprakları göğe bakar.Yere
düşerkende yine yüzü göğe doğru olarak düşerler.
Resul-ü Ekrem'in şehadet parmakları ile "EL REFiKi ALA"
demeleri bunun ızharıdır.İmanlı gitmek bunu evvelce imanlı olarak
idrak etmiş, küçük bir şüphesi olan insanın hakikatı yavaş yavaş anla
yarak idrak etmesidir. Şeytanın kandırması tamamiyle zaikayı acı
dert bilenlerin akibetinde görülür. Ölümü de yokluk bilenlerin akibe
tinde vaki olur. Şeytan ruha musallat olmaz. Nefse musallat olur.
Nefs ile ruhu ayıranlara şeytan yanaşamaz.
Ölüm Perde.
Ahiret Perde.
Cennet Perde.
Cehennem Perde.
Dünya Perde.
Ceset Perde.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
144
Güzel Haberler Perde.
Sözler Perde.
Kime Perde. Kimi gizliyor bu perdeler. Yetmşbin perde...
Hak bu kainatı, herşeyi görünür,görünmnez her varlığı çift yarat
tı. Müsbet. Menfi. Dişi, Erkek, Hayır ve Şer. Hayat ve Ölüm de kud
retini bu zıtların birleşmesinde izhar etti.
Dişi erkek birleşmesınin altında hay kudreti gizli. Canlılar, nebat
lar bu birleşmenin altında gizli.Bu perdeler o kadar yakın ki bu yakın
lık uzaklığı doğurur. Sonsuzluğa kadar uzuyor. Sonsuzlukta bu yakın
lıktan daha yakın.Kainatta herşeye...Şiddetle zahir olduğundan bu
zuhur Hakkın perdesidir...
Lenterani "beni göremezsin". Lenera "ben görünmem demiyor"
o halde düşün... Ben herşeyde zahirim. Varım. Yalnız insanda zahir
olduğum kadar hiç bir şeyde zahir olmadım. Hülasa : Ben görünmem
diyor.O halde perdelerin ne olduğunu anladınız mı? "Görünmemezlik
asıl perde".
Dünyada senin haberin olmadan Allah ismi sana daima yoldaş,
senden ayrılmaz. Ademe secde emrolundu meleklere... Secdeyi emre-
dene secde ediliyor. Bu secdede perdedir.
Hak bu perdeyi yapmak için, insanı topraktan halk etti. Melekle-
rin hocası şeytan secde etmedi.Bu bütün perdelerin en gizli ve büyük
perdesi. Şeytan deyip geçme. Hakkın büyük sırrını gizliyor ve ilan
ediyor .
Ahiretde, cennetde, cehennemde artık şeytan yok ... Söz edilmi-
yor. Vazife bitti. Şeytan aslına döndü.
Neyi ki Allah zannediyorsun o zannettiğin şey Allaha perdedir.
Şeytan dedikodu etmez ve bilmez. Melekler de bu hal yoktur...
Allah ötelerin , ötelerin sonu gelmez ötelerin ötesindedir. Bu öte
o kadar yakındır ki aralık yoktur. Gözle görülemiyecek ve akıl ile
düşünebilecek mesafeden daha yakındır.
ALLAH Lügatda "Yoktan var eden" demektir. Bu zıtları birleş
tiren kudrettir..Aklın durduğu ve kıpırdamaz olduğu bu noktada son
suz kudrettir ki ALLAH'tır.
ALLAHU EKBER diyoruz. Bu Allah büyük demek değildir. Al
lah işte o büyük. Herşeyi mühit olan, yalnız o vardır demektir.
Allah'ı kendi kudret ve akıl seviyene indirmeğe savaşma .Sence
ııKaynak: DrMunirDerman.net
145
birleştirilmesi muhal olan bu tezadı, bu zıtları önceden birleştirilemez
zannediyorsun. Allah herşeyi takdir eder, cebir etmez. Bütün sır bu
noktadadır. Allahın bu takdiri : Kaza ve kader ile bildirilir.Kaza ve
kader olmasa insan hiç bir şeye muktedir olamaz. Müsbet ve menfi
elektrik kutuplar birleşmeden ziya olmaz. Basitlerin basiti tarif, izah
işte budur. Allah mahlukun herşeyin ne yapacağını önceden bilir.
Bu bilginin belirttiği çizgiler kaderdir. Akla bundan başka birşey
söylenemez.
Allah kulunu muntar yaratmıştır:Hem de önceden bunları mühit
olduğu gibi akıl almaz tezadı birleştiren kudrettir. Resul-ü Ekrem
zamanında kendilerine hiç kimse itikadi meselelerle, Allah'ın sıfatları
hakkında sual sormamıştır. İtikadi meseleler başıboş felsefi fikirle izah
edilemez. Bunu düşünmek bile İslamda küfürdür.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
146
SELAVAT
S E L A T : Arapçadır Mastardır. Dua, mağfiret, rahmet mana
larını taşır...
S E LA V AT : İkinci hicri yılda emrolunmuş. (BEN VE MELEK
LERİM NEBİYE SELAVAT GETİRİYORUZ. SlZDE GETİRİN.) ...
Bu ayeti kerimeye göre Resule Selavat getirmek farzdır.
Buradaki selavat Resulün yaratıldığı nuradır. Yani hak nurunun ,
kudretinin, güçlerinin hakikatını bildiren Resulde tecelli eder. Risa
lettir.
Resulü Ekremde bu nura selavat getirirlerdi. Şahıslarına değil.
Taşıdıkları nuri risalete...
Cesetleri bu nurun makesi olan mekandaki varlığı kul olarak.
Nebilik bu nurun icaplarını izhar ve tebliğ ettikleri müddet .
Ruhları her iki lamekan ile mekanı kelam ile birleştiren hakkın
nurunun makesi. Bunların cümlesi hakkın namına olması.. Resulullah
hakkın elçisi olmasıdır.
Bunların böyle olduğunun (DELİL, BURHAN, ÂYET) İsbat
cısı mücizeleridir.
Şakkıl kamer, Fevkalade gösterdiği bütün akılları durduran muci
zeleridir.
Şakkıl Sadır. Üzerinde bulut gitmesi. Miraç . Bunlar mücize değil-
dir.
Kur'anı kerim mucize değildir. Allah kelamıdır. Bütün bunlar Pey
gamber olduğunun delilidir.
Selavatta, cesetlerine, nurlarına, nebiliğine, taşıdığı nura yapılır.
Nurlarına selavatı kendileri getirirler.Diğerleri ona iman edenlerin ge-
tirecekleri selavatlardır ki bunlar Peygamberimizin üzerine olan hak
kını kaza etmektedir.
ESSELATÜ VESSELAM... HAKKIN MAĞFİRETİ VE SELAMI
ııKaynak: DrMunirDerman.net
147
YANİ CENABI ALLAH'IN MELAİKELERİYLE GETİRDİGİ SELAT
VARYA O:
ALEYK... SANA OLSUN.
YA RESULULLAH ... ALLAH'IN MAĞFİRETİ VE RAHMETİ
SANA OLSUN DEMEKTİR.
ALLAHÜMME... YA RABBİ. SALLİ = DUA ET. MAĞFİRET ET.
RAHMET GÖNDER. BU EMİRDİR.
ALA: ONA. KlME (M) E.
SALLI ALA (M) = ONA EDİN YANİ (M) BUNU DERHAL
YAPMAK LAZIMDIR. BU TARZ FARZDIR. TEHİR EDİLMEZ.
BU ER HAM ( M ). TERHAM ALA ( M ) DEMEKTİR.
ALLAHUMME SALLİ ALA AL (M) MİN KENDİSİNE MAĞ
FİRET ET DEMEKTİR.
AL ARAPÇADA KENDİSİ DEMEKTİR.
MESELA ALİ MUSA MUSA'NIN KENDİSİ. ALİ (M) iSE EHLİ
BEYİTTİR.
ALLAHÜMME SALLİ ALA (M) Bu selavat nuruna. Arşa.
ALLAHÜMME SALLİ ALA (M). ve ALA Ali ( M ) Nuruna,
nuru taşıyan kendisine.
ALLAHÜMME SALLİ ALA SEYYİDİNA ve NEBİYYENA
(M). Resulun kendisine, nebiliğine, nuruna.
Bazı selavatı şerifelere de devam şefaati Resule mazhariyeti
hazırlar.
ııKaynak: DrMunirDerman.net
148
Şimdi birçok misaller verelim. Üzerinde tahlil ederek manalarını
anlamağa çalışınız.
ESSELATU VESSELAMI ALEYK YA RESULLULLAH (Ey Allahın Resulü)
YA HABİBALLAH (Ey Allahın sevgilisi)
YA HALİLULLAH (Ey. Allahın sadık dostu)
YA NEBİYALLAH (Ey Allahın nebisi, hakkın nuruna makes olan)
YA NURULARŞULLAH (Ey Allahın arşının nurundan yaratılan nur)
YA RUHULCESEDİL KEVNEY (Ey Alemi Cismaniyle, ruhaninin
nurunu akseden cesedi)
YA AYNEL HAYATİD DAREYN (Ey dünya ue ahiretin hayatının görünen
gözü)
YA RESUL-Ü RABBlLALEMİN (Ey alemlerin Rabbinin Resulü)
Bir çok selavati şerifeler bildirilmiştir. Bunlar içinde Resulü
Ekrem'in ruhaniyetinden mucizevi bir şekilde temas mümkündür.
Veli'lerde görülen birçok kerametlerin bu gibi selavatı şerife ile müm
kün olduğunu büyükler söylemişlerdir. Bu selavatı şerifenin hangisi
olduğu hakkında hakiki mürşitler telmihen müritlerine bildirir
iselerde bu bir nevi mürşidin o müride bu husustaki iznidir.Eğer o
murit bunu haketmiş ise o müride ricali gayb tarafından ya doğrudan
doğruya veya rüyada bildirilir.
Recommended