14
Derleme: M. Cem GÜR Ağustos 2006 2 Latin yelken özellikle Akdenizlidir. Barbaros’un kalyonları, Fransa Kralı XVI. Louis’nin korsanı Nis’li Bavasto’nun gemileri gibi pek çok tekne XVII. yüzyıldan XIX. yüzyıla kadar Latin yelken ile donatılmışlardır. Şebekler, Mitcana barkaları, İtalyan tartanları Latin yelken kullanıyorlardı. Genellikle iş teknelerinde, balıı teknelerinde, Katalan kayıklarında, Ege piyadelerinde kullanılan bu yelkenlerin sadece resimleri bize ulaştı. Acaba öyle mi? Akdeniz de, geç Ortaçağdan beri diğer yelken tipleri (kare veya trapezidal) kullanılsa da karakteristik yelken tipi latindir. Paul Adam onu “ üçgen şekilli, direğin gerisindeki alanı önündekinden büyük, üst yakası eğimli bir bir seren ile donatılmış yelken” olarak tanımlıyor. Bu özellikleri ile orsaya girebilen mükemmel aerodinamik performansını oluşturuyor. Floka gelince daha sonraki dönemlerde okyanusta kullanılmaya başladı. Köken olarak incelendiğinde ilk varsayım latina/Latin kelimesi geometrik şeklinden “a la trina” yani bir üçgenin üç notasının belirtilmesinden gelmiş olabileceği ve zamanla a la trina” nın “latina” ya dönüşğü varsayılıyor. Br diğer varsayım ise Kuzey Avrupalıların bu yelken şeklini güneyde Latin dünyasında görmelerine ve Akdenizde kullanılan yelkenlerin genel ad olarak kullanıldığı şeklinde. Latin yelkenin kökenleri de yoruma açık. Antik kare yelkenden türetildiği söylense de antik çağlarda kullanıldığı konusunda bazı el yazmalarında referansları var En ünlüsü ve en şaşırtıcısı Atina Arkeoloji müzesinde bulunan bir lahitte bulunuyor. Alexander adlı Miletli bir balııya ithaf edilen ve İÖ II. Yy la tarihlenmiş bu anıtta hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde Latin yelkenli bir tekne görülüyor: Öne eğimli direk, serene çekilmiş bir yelken, ıkça görünen bir “ön palan” ve “orsa/pupa”, yelken arka yakasında seren de seçilebilen bir köstek… Aslında kare olup ta Latin yelken gibi düzenlenmiş. Tekne detayları çok belirgin olmasa da kuğu boynu formunda bir bodoslama uzantısı ve pupada yatay bir dümen. Dönemin bütün bilinen antik belgelerinde genel norm “kare” yelken gibi görünüyor.Latin yelken kesin olarak VII.yy dan itibaren belirmeye başlıyor. Tekrenkli, ne yazık ki günümüze ulaşamamış, İskenderiye kazılarında ortaya çıkarılmış bir belge ilk elle tutulur şahittir. Bu belge Antik Dönem tekneleri uzmanı Lucien BASCH tarafından MS.600–630 lara tarihlenmiş “Kellia Fellouk” u olarak biliniyor. Latin yelken 880 yılarına ait Gregoire NAZIANCE’a ait yunanca bir elyazması da süslüyor. (Paris Ulusal Müze) Tamamen ıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin yelken bulunan belgelere Akdeniz Dünyasında çokça rastlıyoruz. Bati Roma imparatorluğunun 5.yy da ikiye bölünmesi ardından deniz yolculukları çok daha fazla güvensiz hale geldi, deniz ticareti sahillere hapsoldu. Uzun mesafe yolculuklarında simetrik kare yelkenler uygun olmaktan çıktılar. Tersine orsaya girebilen, sahillerde rahatça dolaşabilen, kabotaj hizmeti veren Latin yelken ön plana çıktı. Yayılması çok çabuk olmalı. Çünkü savaş gemileri gibi küçük tekneler de hizla Latin yelken ile donatılmaya başladı. El yazmaları biz bu gelişimin IX. yy.a kadar tamamlandığını ispatlıyor. Haçlı Seferlerinin de bir sonucu olarak Akdeniz içi ticaret özellikle de Xİİ. yy.dan itibaren gelişmeye başladı. Bu da daha büyük tonajlı gemileri dolayısı ile daha etkin yürütme gücü gerektirdi. Direk sayıları arttı. Yelken alanları teknelere daha fazla hız sağlayacak şekilde büyüdü ve bölündü.

ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

  • Upload
    others

  • View
    17

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

Derleme: M. Cem GÜR Ağustos 2006

2

Latin yelken özellikle Akdenizlidir. Barbaros’un kalyonları, Fransa Kralı XVI. Louis’nin korsanı Nis’li Bavasto’nun gemileri gibi pek çok tekne XVII. yüzyıldan XIX. yüzyıla kadar Latin yelken ile donatılmışlardır. Şebekler, Mitcana barkaları, İtalyan tartanları Latin yelken kullanıyorlardı. Genellikle iş teknelerinde, balıkçı teknelerinde, Katalan kayıklarında, Ege piyadelerinde kullanılan bu yelkenlerin sadece resimleri bize ulaştı. Acaba öyle mi?

Akdeniz de, geç Ortaçağdan beri diğer yelken tipleri (kare veya trapezidal) kullanılsa da karakteristik yelken tipi latindir. Paul Adam onu “ üçgen şekilli, direğin gerisindeki alanı önündekinden büyük, üst yakası eğimli bir bir seren ile donatılmış yelken” olarak tanımlıyor. Bu özellikleri ile orsaya girebilen mükemmel aerodinamik performansını oluşturuyor. Floka gelince daha sonraki dönemlerde okyanusta kullanılmaya başladı.

Köken olarak incelendiğinde ilk varsayım latina/Latin kelimesi geometrik şeklinden “a la trina” yani bir üçgenin üç notasının belirtilmesinden gelmiş olabileceği ve zamanla “a la trina” nın “latina” ya dönüştüğü varsayılıyor. Br diğer varsayım ise Kuzey Avrupalıların bu yelken şeklini güneyde Latin dünyasında görmelerine ve Akdenizde kullanılan yelkenlerin genel ad olarak kullanıldığı şeklinde.

Latin yelkenin kökenleri de yoruma açık. Antik kare yelkenden türetildiği söylense de antik çağlarda kullanıldığı konusunda bazı el yazmalarında referansları var En ünlüsü ve en şaşırtıcısı Atina Arkeoloji müzesinde bulunan bir lahitte bulunuyor. Alexander adlı Miletli bir balıkçıya ithaf edilen ve İÖ II. Yy la tarihlenmiş bu anıtta hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde Latin yelkenli bir tekne görülüyor: Öne eğimli direk, serene çekilmiş bir yelken, açıkça görünen bir “ön palan” ve “orsa/pupa”, yelken arka yakasında seren de seçilebilen bir köstek… Aslında kare olup ta Latin yelken gibi düzenlenmiş. Tekne detayları çok belirgin olmasa da kuğu boynu formunda bir bodoslama uzantısı ve pupada yatay bir dümen.

Dönemin bütün bilinen antik belgelerinde genel norm “kare” yelken gibi görünüyor.Latin yelken kesin olarak VII.yy dan itibaren belirmeye başlıyor. Tekrenkli, ne yazık ki günümüze ulaşamamış, İskenderiye kazılarında ortaya çıkarılmış bir belge ilk elle tutulur şahittir. Bu belge Antik Dönem tekneleri uzmanı Lucien BASCH tarafından MS.600–630 lara tarihlenmiş “Kellia Fellouk” u olarak biliniyor. Latin yelken 880 yılarına ait Gregoire NAZIANCE’a ait yunanca bir elyazması da süslüyor. (Paris Ulusal Müze) Tamamen açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin yelken bulunan belgelere Akdeniz Dünyasında çokça rastlıyoruz.

Bati Roma imparatorluğunun 5.yy da ikiye bölünmesi ardından deniz yolculukları çok daha fazla güvensiz hale geldi, deniz ticareti sahillere hapsoldu. Uzun mesafe yolculuklarında simetrik kare yelkenler uygun olmaktan çıktılar. Tersine orsaya girebilen, sahillerde rahatça dolaşabilen, kabotaj hizmeti veren Latin yelken ön plana çıktı. Yayılması çok çabuk olmalı. Çünkü savaş gemileri gibi küçük tekneler de hizla Latin yelken ile donatılmaya başladı. El yazmaları biz bu gelişimin IX. yy.a kadar tamamlandığını ispatlıyor.

Haçlı Seferlerinin de bir sonucu olarak Akdeniz içi ticaret özellikle de Xİİ. yy.dan itibaren gelişmeye başladı. Bu da daha büyük tonajlı gemileri dolayısı ile daha etkin yürütme gücü gerektirdi. Direk sayıları arttı. Yelken alanları teknelere daha fazla hız sağlayacak şekilde büyüdü ve bölündü.

Page 2: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

3

Latin yelken 2 parçadan oluşan bir seren ile kullanılan üçgen kesimli bir yelkendir. Daha kalın ve sağlam ağaçtan yapılan seren alt bölümü “beden” ve daha esnek ve ince kesitli yapılan üst bölümü “pena”nın birbirlerine ip ile eklenmesiyle oluşur. Seren ve yelken kısa bir direğe basılır. Bu donanım yelkenin ve serenin mandar bağlantı noktası etrafında büyük bir hareket olanağı ile belirginleşerek sonsuz manevraya ve tekne performansına olanak verir. Bu donanım genelde Akdeniz havzası küçük teknelerinde kullanılır. Form gövdeli veya düztabanlı, su kesimleri düşük, yalancı omurgalı, sahile kolayca baştankara olabilen veya plajlara çekilebilen teknelerdir. Tamamı salmasız teknelerde bu mahsuru ancak yeterince su kestiğinde takılabilen ve omurgayı hayli aşan bir dümen ile düzeltirler. İtalyan ve Katalanlarda Latin yelken bu ulusların özdeşik sembolü olup Latin yelken kulüpleri ve Latin yelken organizasyonları sayısızdır. Buna karşın Fransa Akdeniz sahillerinde yeniden, ancak yavaş yavaş, tarihi mirası korumak amacı ile canlandır- maya çalışılmaktadır. Oysa tekneler yok değildir. Belki de meşhur “Beni tanımıyorsan ilişme” sözünün hatasındandır. Oysa dokunmaz isek asla tanıma fırsatı bulamayız. ÇN: 1975lere kadar İstanbul çevresinde ve Bodrum’da Latin yelken kullanan kayıklar vardı. Şahsen 6 metrelik piyade ile günlük turumuzu bitirdikten sonra öne eğimli kısa direği üzerine Latin yelkeni basıp liman önünde volta atardık.

4 Yuvarlak yelkenli Katalan kayıkları ile Provansa bölgesi sivri yelkenli espigada’lar Latin yelkeni iki ana kola ayırır. Yuvarlak yelken daha özgün olup en güzel trimlere olanak verir. İster yuvarlak, ister sivri olsun üçgen yelkenin, hipotenüs, seren yakası tekne tam boyunun 1,5 katı kadardır. İki tip yelken arasındaki fark ise Katalan kökenli yuvarlak yelkenin bütün itici gücü mayistra yelkeni buna karsı Provansa kökenli sivri yelkenin itici gücü mayistra ve flok yelkene dağılmış olmasıdır. Latin yelkenin manevralarda kullanım zorluğu karulanın her iki kontrada kullanılamamasından kaynaklanır. Yelken direğe göre rüzgâr altında ise – a la bona- iyi kontrada, eğer yelken direğin rüzgâr üstünde olup direğe yaslanıyorsa – a la bruta- kötü kontrada kullanılıyordur. Eğer uzun bir mesafe kat edilecek ise yola çıkmadan önce serenin ve yelkenin iyi kontrada olması için düzen kurulur. Şartlar değişirse beden aktarma yani seren ve yelken diğer kontraya aktarılır. Bu güzel manevra yuvarlak yelkende ekibin senkronize ve iyi kondisyonlu olmasına ve çok çalışmasına bağlıdır. Sivri yelkenlerde kötü kontrada direğe yaslanan yelken bölümü önemsizdir. Latin yelkende ikinci zorluk yelkenin alabileceği sonsuz sayıda pozisyonun ayarlanmasıdır. Direğin üzerine tek bir noktadan bağlı seren ve yelken 3 ana eleman ile yönlendirilir: Ön palan Orsa/pupa Iskota (escota)

Page 3: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

5Ön palan ve orsa/pupa serenin alt ucuna, bedene, bağlıdır. Ön palan bodoslama iç yüzünde bulunan bir aneleden geçerek rüzgâr üstünde bir koçboynuzuna toka edilir.

Orsa/pupa ise teknenin kıçına doğru rüzgâr altında bir koçboynuzuna alınır. Çünkü bu iki donam serenin eğimini ve yelkenin rüzgâr yatağı ile açısını sağlar. Iskota ise kıç bodoslamada bulunan kertiden veya kıç bodoslama iç yüzeyinde bir aneleden geçerek dümenci yakınında bir koçboynuzuna toka edilir.

Latin yelken tek başına kullanmaya uygun değildir. En az 2 kişi olmalı, değişik yelken trimlerinde ve özellikle de orsa/pupa ve ön palan kullanımında ustalaşmalıdır. Bütün bunlara karşın Latin yelken donanımı çok basittir. Kısa direk ve seren özel bir imalat gerektirmez. Donanım hızla sökülüp takılabilir. Büyük bir denizcilik mirası olan Latin yelken şaşırtıcı aerodinamik randıman sağlayarak hoş duygular yaşatır. Ancak dikkat gerektiren bir donanım olduğu unutulmamalıdır.

6 Bu tip yelkeni kullanan bütün tekneler güverte üstünde bir tabernakıl veya omurgada bulunan ıskaçaya oturtulan ve güverte hizasında sağlamca desteklenen kısa bir direk ile donatılmışlardır. Direk başa doğru %20 eğimlidir. Seren basıldığında beden ucu baş bodoslamaya ve ıskota ucu kıç bodoslamaya çok yakındır. Altabaşo yakası tekne boyundan %10 kısadır. Seren direğe bir palanga düzeneği ve direk cundasında bulunan larvadan geçirilen mandar ile basılır. Palanga düzeneği direk dibinde yer alır.

Hem sereni ve hem de direği kavrayan bir sapan ve direk hizasında bordada yer alan bir palanga düzeneği hem serenin direkten uzaklaşmasını engeller hem de çarmıh görevi yapar. Ön palan ile orsa/pupa tekne boyundadır ve sonlarında büyük kropi düğümleri ile sonlandırılır.

Iskota kıç bodoslamada bulunan bir kertikten geçerek dümenciye gelir.

Page 4: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

7Yüksek denizlerde veya sert pupa seyirlerde serenin üst ucundan 1/3 mesafede basit bir ip köstek bağlanır. Bu ip serenin kamçı etkisini engeller. Katalan kökenli yuvarlak yelkenin tok bir kumaştan

yapılır ve dikine şeritler ile oluşturulan bir tora sahiptir. Seren yakası düz değil hafif bir eğime sahiptir ve seren de bu kesime uyar. Altabaşo yakası kürek çekerken engellemesin diye iç bükey kesilir. Bu tip yelken iyi kontrada çok randımanlıdır; şişer ve tekneyi rahatlatır. Kötü kontrada ise direğe yaslanarak teknenin kafasını suya basar.

KATALAN YUVARLAK YELKENİ

Geniş apaz & pupa trimi

8

Daha sivri olan Provansa kökenli Latin yelkenin altabaşo yakası çok daha kısadır. –Tekne boyunun 2/3 ü – ve geriye hafif eğimli bir direk üzerinde basıldığından iyi kontrada veya kötü kontrada kullanılması arasında önemli bir fark yoktur.

Geleneksel olarak tekne sahipleri hep aynı kontrada yelkeni bastıkları için ve direk cundasında bulunan larvadan geçen seren mandarı tekne boyuna eksenine dikey olarak direk hizasına bağlanır. Bu donanımda serenin diğer kontraya aktarılması söz konusu değildir. Mayıstra yelkeni bodoslamanın biraz gerisine, flok ise bodoslamaya veya cıvadraya karulalanır.

Manevralar ve yelken trimleri yuvarlak yelken ile aynıdır. En basit provansa donanımı Thau Gölünde kullanılan düztabanlı “nacelle” teknelerinde uygulanandır. Göz açıp kapayıncaya kadar donatılıp yola koyulurlar. Direk taban ıskaçası ve oturak tahtasındaki direk larvasından geçirilerek monte edilir. Direk üzerinde 2 delik vardır. Üst delikten seren mandarı alınır. Mandar aynı zanda çarmıh görevi yapar. İkinci delik camadan basmak için kullanılır. (Yukarıdaki resim)

Orsa & Dar apaz trimi

Page 5: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

9Seren alt ucuna ön palan ve orsa/pupa bağlanmıştır. Orsa/pupanın diğer ucu direğe bağlanır. Ön palan ise bodoslama içinde bulunan bir aneleden geçirilerek bir oturağa bağlanır. Iskota da kıç bodoslama üzerinde bulunan bir aneleden geçirilerek diğer ucu dümenci eline gelir. İşte en basit Latin yelken donanımı. 4 uç ve sıfır hareketli parça. Marsilya kayıklarında tekne sahipleri bir mandar palangası, bir germe halatı, bazen bir ön palanga ile donanımı zenginleştirilirlerdi. Ama mantık hep aynıdır: Sadeliği korumak.

MARSİLYA LATIN YELKEN TEKNESİ

10

* Ön palan ve orsa/pupa seren bedeni ucuna bağlandıktan sonra yelkenin bir ucu bedene bağlanır. Pena cundasından yelken gerilir. Yelken seren üzerine matafyonlardan geçen filadorlar ile sabitlenir. Veya yine matafyonlardan geçen uzun bir gırcala ile serene dikilir ve yine pena cundasında bulunan lavradan boşu alınarak gerilir. * Iskota donatılır. Her şey netadır. Derin suya erişildiğinde uzun dümen ve yeke takılarak yelken mümkünse iyi kontraya 2/3 oranında basılır.

* Dümenci, yelkenin bocalamaması ve direğe yaslanmaması için tekneyi biraz rüzgâr altında tutar. * Baş üstü adamı, ön palan ve orsa/pupa ayarlarını yapar. * Mayistra tam olarak basıldığında

tekne de rüzgârı tam olarak kullanmaya başlar. Üç eleman vasıtası ile yelken rüzgâr üstüne yönlendirilmek istendiğinde genel kural ıskotaya fazla ellemeden ön palan ve orsa/pupa ile yelkeni trimlemektir. Orsa seyirlerde seren teknenin boyuna eksenine tutulmalıdır. Bu işlem iyi kontrada kolaydır.

• Yuvarlak yelkenlerde seren bedeni bodoslamaya doğru ön palan ile yaklaştırılır. ( orsa seyir)

Basit Ön beden & orsa / Pupa

Katalan teknelerinde ön palan ve orsa/pupa düzeneği

Mandar = Çarmıh donanımı

Page 6: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

11

• Sivri yelkenlerde seren bedeni direk ile bodoslama arasına ön

palan ve orsa/pupa ile alınır. (orsa seyir • Kötü kontrada yelkenin rüzgâr altında fazla cep yapmaması için seren bedeni hafifçe rüzgâr üstüne taşırılır. • Rüzgâr yatağından uzaklaşılırken yavaş yavaş seren bedeni ön

palan gevşetilerek ve orsa/pupa biraz daha geriye doğru kasılarak taşırılır. ( dar apaz seyir)

• Apaz ve geniş apaz seyirlerde ön palan yavaş yavaş boşlanır ve yelkenin şişmesi için ıskota da çok az salınır.

Bu seyirden sonra 2 seçenek olasıdır: Ya seren dikey durumda iken yelken kısa orsa ile doldurulur ya da orsa/pupa boşlanarak seren ucu havaya kaldırılır. Tabii ıskota da boşlanır.

• Böylece geniş apaz ve pupaya dönülür. Seren hemen hemen yatay, ıskota neredeyse direk dibindedir. Bu seyirde serenin kontrolsüz salınışını engellemek için ucuna yakın vurulan köstek kullanılmalıdır.

Kötü kontrada seyirler

12

Biraz garip bir görüntü vermesine rağmen bu trim müthiş bir güç üretir.

İyi kontrada seyirler

Page 7: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

13 Kavança atarak kontra değiştirmek için tekne üzerinde yeterince hız olmalıdır. Gerekirse dümenci biraz daha hızlanır. Her şey neta olduğunda yekeyi hafifçe rüzgâr üstüne basar ve aşırı bir açı vererek kontrolsüz bir kavança yemeyi engelleyip ve tekneyi durdurmayacak şekilde manevrayı izler. Baş üstü adamı ya flok yelkeni ya da mayistrayı eliyle ters kontraya alır ki bu da teknenin kontra değiştirmesini sağlar Katalan donanımında baş üstü adamı rüzgâr kanalına girer girmez seren bedenini bodoslama üzerinden aşırır sonra yeni kontra için ön palan ve orsa/pupa ayarlarını yapar. Bu esnada dümenci de ıskotayı diğer kontraya almıştır.

14 Hava sert estiğinde kontra değiştirmek zor olabilir. Bu durumda tramola ile kontra öngörülmelidir. Dümen rüzgâr üstüne basılıp yelken pırpırladığında dümenci yelkenin arka yakasını aşağı basarak baş üstü adamına seren bedenini yukarı kaldırıp bodoslama üzerinden aşırmasında yardımcı olur. Rüzgâr arttığında ve hızla limana geri dönüş umuluyorsa öncelikle seren bedeni rüzgâra laçka edilmelidir. Bu şekilde yelken tepesinden rüzgâr kaçar ve tekne rahatlar. Bu manevra durumu yumuşatmaz ise seren biraz indirilerek yelkende rüzgâr kuvvet merkezi aşağı alınır. Seren bedeni rüzgâra doğru kalkar. Aynı yelken alanı aynı hız daha verimli bir trimle korunmuş olur. Yelken şişer ve tekne daha az yalpa yapar. Bu iyi kontrada hızlı bir manevradır. Hava gerçekten sert ise camadan vurmak gerekir. Latin yelkende camadan vurmak için seren güverteye indirilir.Camadan matafyonlarından yelken yeniden serene bağlanır. Camadan vurma işlemi bittiğinde seren üzerindeki mandar düğümünün öne doğru kaydırılması gerekir. Küçültülmüş yelken alanı ile birlikte seren yeniden direğe basılır.

Page 8: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

15Hava gerçekten sert ise camadan vurmak gerekir. Latin yelkende camadan vurmak için seren güverteye indirilir. Camadan matafyonlarından yelken yeniden serene bağlanır. Camadan vurma işlemi bittiğinde seren üzerindeki mandar düğümünün öne doğru kaydırılması gerekir. Küçültülmüş yelken alanı ile birlikte seren yeniden direğe basılır. Liman giriş çıkışlarında olduğu kadar Latin yelken teknelerde kontra değiştirmeye yardımcı olmak amacı ile kürek kullanılır. Bu çalışmanın amacı unutulmaya yüz tutmuş bizim denizlerimizin de tarihi mirası Latin Yelkenleri yeniden hayatın içine katabilmektir.

16 Aïgo Su rjoou Yeke Ban d’arboura Direk oturağı Baou Güzel Bartallo Cıvdra / baston Bido Kötü kontra Bordagi Borda Boueno Man İyi kontra Caïquo Kayık Calafa Kalafat Carelo Makara Chaïne Yeşil meşe Cheïno Zincir Cuberto Güverte Désarboura Direği sökmek Enténo Seren Escotto Iskota Garbé Gabari Gouletto Gulet Grégali Kuzey doğu Issuro Güney doğu Labé Güney batı Levan Doğu Ligno d’aïgo Su hattı Manténén Kürek sapı Mata Direk dikmek Matifién Matafyon Mestro Büyük Latin yelken Miéjou Güney Mistraou Kuzey batı Orsa Rüzgara gelmek Pounén Batı Poupo Kıç Proua Baş Tayo-Mar Deniz biçen Timoun Dümen Trémountano Kuzey (rüzgarı) Vélo Yelken

Page 9: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

17

18

“EPERON” PROVANSA TEKNELERİ

Fransa Provansa bölgesinde balıkçılık, pilotaj, liman ve gümrük hizmetleri, genel taşımada ve pek çok da özel amaçlı kullanılan bu bölgeye has, tamamı Latin yelken ile kullanılan teknelere genel olarak EPERON’lu tekneler adı verilmiştir. Donanımları bir adet Latin yelken ve bir adet flok’tan oluşur ve yukarıdaki bölümlerde bahsettiğimiz “sivri Latin yelken” sınıfının en iyi örnekleridir. EPERON baş bodoslamalarının büyük bir ihtimalle tarihten gelen ve kadırgaları çağrıştıran özelliğidir. Bir diğer benzetme de yöresel “Mourré dé pouar” domuz burnu deyişinin değişikliğe uğramış hali olmasıdır. Eperon tekneleri fizyonomisi tümü ile yöreseldir. Bu bodoslama flok yelkeni karula yakasının bağlama noktası olduğu kadar teknelerin baştankara olduğunda boşaltma/yüklemelerinde de yardımcı olur. Eperon teknelerde baston/cıvadra bulunmaz. Yöresel olarak çok sert esen Kuzey-Batı (Mistral) rüzgârlarında mükemmel denizci teknelerdir. Tüm Akdeniz havzasında olduğu gibi tekneler plan üzerinden değil babadan oğla geçen geleneksel yöntemlerle “St.Josephe” Gabarisi kullanılarak inşa edilir.

Page 10: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

19 Eperonlar büyüklükleri ve işlevlerine göre güvertesiz, tam güverteli ve yarım güverteli olarak kullanılır. Küçük balıkçı, gezi tekneleri güvertesiz, yarış amaçlı olanlar yarım güverteli ve açık deniz balıkçı, Marsilya limanı pilotaj tekneleri ve Toulon sahil muhafaza tekneleri tam güvertelidir.

GÖVDE ORANLARI – BAŞLICA ÖLÇÜLER BOY - Eperon tekneleri boyu bir ölçü birimi olan pan ile ifade edilir. 1 pan 0,25 metredir. Tekne boyu baş ve kıç bodoslama dikmeleri rasındakiki mesafe olarak ölçülür. 16–36 pan arasında inşa edilirler. (4–9 metre) EN- Eski pus cinsinden ifade edilir. 8-9 metre tekneler için en boyun %34-36 sı, 4-5 metre tekneler için boyun %37-39’u kadardır. DERİNLİK- Yine eski pus cinsinden ifade edilir. Büyün boydaki tekneler için enin %35–37 si kadardır. Farklı uygulamalar yöresel geleneklere ve teknenin vereceği hizmete göre değişiklik gösterir. KARİNA DERİNLİĞİ- Orta postada derinliğin %36 sı kadardır. BORDA YÜKSEKLİĞİ- Orta posta derinliğinin %64’ü kadardır. ÇEKTİĞİ SU- Kıçta teknenin her metresi için 7 ila 15 santimetredir. Omurga düzdür. ÇAKMAK-ŞİYER HATTI- Omurga üzerinden orta posta küpeştesine oranla Baş bodoslamada orta posta derinliğinin %35 fazlası kıçta ise %50 fazlasıdır. ORTA POSTA – Teorik olarak tekne boyunun ortasındadır. Küçük teknelerde en geniş yerin küpeşte seviyesinde olacak şekilde genişlemesine dikkat edilir. 6,5 metre üzerindeki teknelerde en geniş yer orta posta derinliğinin ortalarına denk getirilir. Bu noktadan sonra borda negatif açı i hafifçe

20 içe kapanır. Büyük teknelerde mükemmel bir estetik bütünlük ve denizcilik üstünlüğü sağlar. Bütün teknelerde döşekler hemen hemen düzdür veya çok az açılıdır.

KABUĞUN BİLEŞENLERİ OMURGA – Tek bir parçadan ve meşe veya karaağaçtan yapılır. BODOSLAMALAR – Omurga kalınlığı ile aynıdır. Suyuna kesilmiş meşe tercih edilir. EĞRİ TAKSİMATI – Bütün teknelerde 20 santimetedir. Bazı yapımcılar tekneyi hafifletmek amacı ile aşağıdaki taksimatı uygularlar. EĞRİLER – Yerel çamdan yapılır Suyuna kesilmesine özen gösterilir. Omurga üzerine yerleştirilirler. KAPLAMA – Yöresel çamdan yapılır. Genel olarak omurgaya bağlanan ilk kaplama (Galbord) meşedir. KÜPEŞTE – Çam BAŞ/KIÇ PRAÇOLLARI – Her zaman meşe

Page 11: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

21PARAMPET – Bütün Eperon teknelerinde baştan kıça giden ayni yüksekliği koruyan parampet vardır. En küçük boy 4 metre teknede 113 santimetre yükseklik her fazla metre tekne için 23–24 mm arttırılır. Parampet kalınlığı 15–25 mm arasındadır. Parampetler yüksekliklerinin 1/6 oranında içeri doğru eğimlidirler. DÜMEN- Dümenin en geniş yeri aşağıdaki formülle hesaplanır: (L) tekne boyu. L x 0,05+10 cm OMURGA HIZASI ALTINDA DÜMEN BOYU – Eperon teknelerinde dümen omurgayı 3 pan veya 0,75 metre aşar. Bazı ustalar da omurgayı aşacak miktar için tekne boyunun 1/10 u olarak uygular.

D İ R E K Eperon teknelerinde direk ve seren tekne boyuna göre yapılır. Demonte edildiklerinde tekne içine sığmalarına ve kürek çekenlere çapariz vermemelerine dikkat edilir. DİREĞİN YERİ – Direk yeri tekne boyunun 11/25ine veya baştan itibaren %44üne denk gelir. Eski usulde bodoslamalar arası mesafe 5 eşit parçaya bölünür, ikinci bölümde ayrıca beş’e bölünür 2.parçanın 1/5 ine direk yeri saptanırdı. DİREK EĞİMİ – Direk geriye doğru her metresi için 1/12 veya 0,0834 metre eğimlidir. DİREK BOYU – Tekne boyunun ortalama %82sidir. DİREK ÇAPI – Direğin en geniş çapı tabandan ölçülür. Direk boyu x 0,030 dur. En küçük çapı ise 0,015 dir.

22 SEREN - Pena ve Bedenden oluşan iki parçadan yapılır. Beden aşağıda, pena yukarıdadır. Genelde pena bedenden 50 santimetre daha uzun yapılır. Seren boyunu (L) olarak tanımlarsak: 1o PENA: l- (min)1 metre- (max) 0,50 metre 2o BEDEN: 1-(MİN)1 metre normal l–1,75 metre Trenket için 3o Pena / Beden bağlantı bindirmesi: Penanın her metresi için 19–20 santimetredir. Genel olarak seren boyu tekne boyunun 1,36 ile 1,61 fazlasıdır. SEREN ÇAPI- l - pena boyu l’ - beden boyu l’’ – Trenket beden boyu PENA en uç noktası l x 0,008 En kalın yeri l x 0,014 BEDEN en kalın yeri l’ x 0,016 En alt uç çapı l’ x 0,012 TRENKET BEDENİ en kalın yeri l” x 0,019 En alt uç çapı l” x 0,015 SEREN ASKI NOKTASI – Genel olarak pena/beden bağlantısı alt ucudur. Bazen penadan itibaren bedenin ¼ üne bağlanır. Ama kural olarak alt uçtan itibaren serenin 2/5 inden fazla olamaz. SERENİN DİREĞE AÇISI- Ortalama 132 o.Direğin 1/12 eğimi göz önüne alınırsa bu açı su hattına 147 o dir.

Page 12: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

23

Düztabanlı geleneksel Akdeniz teknesi

24

Page 13: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

25

26

Page 14: ı Latin yelken ile donat ş Ş İ ş ğ ş ğ ş ğ ş · 2015-11-22 · açıklayıcı ve açık bu resimler bir akımı da tasvir ediyorlar. Daha sonraki dönemlerde ise Latin

27

YELKENLER

Eperon teknelerinde yöresel olarak normal hava yelkenine “ Mayistra” sert hava yelkenine “Trenket” denir. Ana yelken olan mayıstra toplam yelken alanının %86sını ve flok yelken de mayıstranın %16sını veya toplam alanın %14 ünü meydana getirir. Tekne boyunun ortasından çizilecek bir dikmeden geriye doğru yukarıdaki tabloda görüldüğü şekilde yelken merkezi ve oranları verilmiştir. Plan üzerinden teknenin dikdörtgen alanı yelken alanını belirler

28 YELKEN ALANI MERKEZİ – Tekne su hattı boyunun ortasından çizilecek bir dikmenin kıça doğru %14-%17 sindedir. Bütün Akdeniz havzasında olduğu gibi bizim Ege, Akdeniz, Marmara ve Karadeniz sahillerinde de geleneksel olarak 1975’lere kadar kullanılan Latin Yelkenin tarihi bir miras olduğunu ve gelecek kuşaklara en iyi örnekler ile aktarılması gerektiğini düşünüyorum. Bu çalışmada Akdeniz’in Batı ucundan yazılı kaynaklara dayanarak bir derleme yaptık. Latin yelkenin ana prensiplerini yakalamaya öğrenmeye çalıştık. Ülkemizde inşa edilecek teknelerde uygulanacak Latin Yelkenlere bir bilgi başlangıcı yapmaya çalıştık. İstanbul, Ağustos 2006

Yelken alanı (PP)

T.Boyu T.Eni Dikdörtgen alanı (S)

(S) / (PP) oranı