4 Erk Oykuleri - Carlos Castaneda

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Carlos Castaneda

Citation preview

10

1l612

tsBN 975-95491-6-6

g[7gg75g'l54g16gtl

llilIllililtilil|lililil]il

Erk OyktileriBu kjtabrn yazan Carlos castaneda, Los Angeles'teki Califbrnia Universitesi'nde insanbilim dahnda doktora ci$rencisiyken Meksika'uttr Sonora bolgesindeki KrzrlcleriIiler taraflndan kulIunrlan birtakrnr trbbi bitkilere iliqkin bilgi devqirdi[i srradir yaqh Yrclui Krzrlclerilisi clon Juan'la tanrgtr. ilk kitabr Don.luurt'm 0grctilcri, bu iki insanrn usta ve Eonrezi olarak birlikte ,eeEirclikleri ilk dcinernin oykt"istidi"ir. ikinci kitabr Bir Busku Gargcklift ise bu oyktini,in devermrdrr. Ugiincii kitirp, I.rtlun Wtlrtilttgu, yLrzaril) bi-iytici.ilti[i.in gizterini o$rendi[i yrllann-insanbiIim ararstrrmalan yaparken kuzeybatr Meksika'cJa tanrgtr[r qarsrrtrcr bir kiqilik olan YaclLri Krzrlclerilisi don Juan'rn krlavuzlr"rpunda bir "bilgi adarnr" olmasrnln son kerteiI

ginE oykiis iicli.ir.

Bu iiE kitup, elinizdeki doldtincti kitap gibi, gizernci bir yazar olern, ve Jarnes Joyce'un U lysscs adh yaprtrnr TtirkEeye kazanclrran Geqtalt Yaklaqrrnl uzmanr peclagog Nevzat Erkmenl tarafl nclan Tti rkgeye Eevrihniqti r.

Don Juan'rn iggortileri, Don Juau'in Ofretileri, Bir BuSkcr Gcrg'cklik ve lxtlurt Yolculu$l.r adh kitaplann yarynnlanrr yayrrtrlanmaz birer klasik olmasrna yol aEmrqtrr. hrlcr n Wtlt:ulu$rr'trcla Carlos Castaneda, "ulrqkanlrklann tutsakh[rnclan annmrq, ozgi-ir, seyyal, ne yapaca[r onceden kestirilerneyen" alvcl, savafEr ve bilgi adamr don Junn'rn bilgeli[ini, bilinmeyenle bir clizi lreyecan verici kar.;rl aqnralar ar acrhlryla o[renclikten sonrtr, Erk Oyklilari'nde, don Juan'la seriiveni, "son kerte ilginE ve clokunakh bir vedala;mayla sonuElanryor."

1

Nevzat Erkmen, don Juan d$retilerinin nem gevirmeni hem de uygulayrcrsr olarak okurlarryla yakrn gahgmalar igindedir.

qAGDA$

OcnsrilER (NEw AGE) nNaoizisi cARLos cASTENEnR plzisi: +Ozgiin Aclr:TALES OF POWER

igindekilerOnsiiz7

sOr-uN4

ein

with thc author', c/o BAROR INTERNATIONAL, INC., Annonk, New Yrrk, U.S.A.""PLrblishecl in ttgreenrent

Erk Eclimlerinin

TanrIr l3

Vtyrn Hakkr @ I()I4CARLOS CASTANEDA/ONK Ajlns Lrrl. $ri. Aracrlr[ryla Tiirkiye Yayrn Hakkr O 199-5, 2000 Sdz Yaytn Oyunujans Ltd. $ti.

Bilgiyle Bulu;ma l4Riiya G(irenle Rliyaclar GdrLilen 60Igrlclayan Varlrklann

Gizi

87

sOr-ur\4 irciTonal ve Nagual 109

yAyrMCrLrK vn zBrA OYUNLART LTD. $Ti.4. Gazeteciler Sitesi, C-2D:9, Leventt30630 istanbtrl

SOZ YAYIN OYUNAJANS

inanlna

Zorunlulufu I l0 Aclasl124136

Tonal

P.K. 7 Levent 80622 istanbul Tel: (02 12) 250 67 0l . Fax: (0212) 2t{0 6ti 03 e-mail: [email protected]

Tonalrn

Gtinii

Tonalr Ktigiiltmek 153Nagualrr-r

Zamanlncla 170

ISBN 975-95491

-6-6

Nagualln Frsrldarnasr l8tJ

'

Alglnrn.Kanatlan 204

.

2. Baskr: 2000

eoluna ugBliyi.ictilerin Agrklamasr 217

Kapak tusi.trtntt: Ali Erknren

Naguala Ug

Tanrk

218

Baskr ve Cilt: Mart Matbaacrlrk Sanatlarr Tic. ve Sun. Ltcl. $ti. istanbul (0212) 212 03 39-4(, Tel: (0212\ ztz 03 39 (Pbx)

Biiyiiciintin Stratejisi 235 Algr Balonculu 266

iki Savaqgrnrn Yeflecli[i

283

Onsoz

Kitaplanma yazdrlrm bu onscizler benirn igin aynr zamemda siz okurlanma birer rnektup. Sizden de epey mektup ahyorum. Sa[ oh-rn! Bana yazanlanntz araslnda Eok deferli, sevgili insanlar var, birgolunuzla da tanrqtrm. Sizler bana yaqzrmrmda igittigim en gtizel sozleri soylediniz. Iqte, son gelen mektuptan (geng bir trp doktoru kadrn diyor ki): "Sizir-r gibi yan hippi, yan bilimadamr bir aynkotu olan bir insanla aynr duygulan paylaqtr$rm igin yaztnaya kauar verdim. GeEralt Terupisi iEitwiznEKi QocuP aclh kitabrnrz crii;lin-

2

Benim gevirmiq ve Ocak 1992'de yayrmlamtg oldu$urn Gegtalt Terapisi iQiUiZDEKI QOCUK adh kitabrmla, Sayrn Do$an.Cticeo$lulnlrn, 1 992 ytltntn sonlanna do$ru Remzi Kitabevi'nce yayrmlanan IQIMIZDEKI QOCUK adlt kitap araslnda, ad benzerliSinden bagka bir iligkisi yoktUr.

#,m

E,RKcel

OvrUlpniLr

ONSOZ bi"iyLik yer vercli. Tintc dergisincleki yazrrcla Carlos Castanecla'nrn don Jr-ran'i bulrnasr Dante'r-rin Beatrice'i bulmasrna benzctilrniqtir... Carlos Castar-rccla bilgelife erclikten sonl'ul artrk Eeqitli bitkilerir-r biiytilti gi"ici,ine gelekser-ne duyrnadiur bu herkese agrk olrrayar.r gerEekligi gorebiliyorclu. Yeter ki saclece gozleriylc gdli.ip akhyla kavranrakla kalnrrrslr.l, btittin viicuclnr-ru bir al grl ayrcr olarak kullal-rsrr-t. "

erimde devrim yitrittan, mi bileyen..."

cil-ry g

l

arr rn

r tu tr-r qtu run ve sezgi leri-

yc

t' rn "Ki-ilti.ir-Yagau-r " saytrsr nclak i "clti qiince- i ncelenre- aral ttrma" koqesinde yayrnllaniut bir yazrnu sullliik istiyorunl:

Don Juan'rn ofretileri l-rer geEen gtirr ilgileri claha Eok qeknrekte. BirEok okur, ve ben, Carlos Castunecllr'nln kitaplarrncla clofunun, battnur., eskinin ve yeninin bilgeliklerinin bir clerleniini gonnekteyrz. Ozellikle yakur ilgi oclafnn ve uygr-rlanru alanlartm olan Geqtalt Yaklaqrmt,Zen ve Tao dgretilerine yakrnllIutr sattr sitttr tzltyor ve don Juan'a hayranh[rm daha cla altryor. Buradn, Sayrn $ahin Alpay'ut 7 ekint 1982'tle Cttntlturi-

Zen'lc, gizemcilikle, Geqtalt terapisiyle, arrlarnbililnle, nieclitasyon yonteniieriyie yofunca ilgiler-renler, ya;amsal o[retilerin heyecunh bir ronriut gibi sergilencli[ini gorecekler(torul) ve olapandrqr gerEeklikleri (truguul)anlatryor. ('['onul ve nuguul Aztek dilinde sozclikler.) Olafan gergeklik, hepin-rizin bildifi, adlanchrabildifiCastrrneda'du. Don Juan, olafan

DON .IUAN'IN OGRETIIPNi Carlos CastanedaNevzat Erkmen Qevirisi 1925'te inker'lann yurclu Peru'cla clofan, 1959'cla ABD vatandagh[rna geEen Carlos Castanecla o[renimini Kalifbrniya Universitesi'nde yapmrq (1959- 1973), Meksika'dA s:utnlalrcLncr (hallucinogenic) bitkiler iizerirrde ara$tr nn al ar yaparken, Yrclu i Krzrlderilisi don Juan Matus'la tanrgmrq. Btiytik bir btiylici"i diye biliniyor o yorelerde, don Juan. Biiyi-icli, ofrenci Castanedet'yr, tlirn gizli bilgilerini aktararcafr, "seEilen kiqi" olarak giiztine kestiriyor, ve beq yrl birlikte, Castaneda iEin hiE beklenrnedik yonlere dofn-r sliriiyor yarbansr, tinseI yolcuIr-rkIan. Sonra Castaneclzr, tiniversitesine cloni-iyor ve clon Juan'lir gegirdi[i deneyimleri antropoloji dall-rda doktora tezi olarak igliyor. Bu tezi beq kitabr daha izhyol Si-iriikleyici, gi,iElr-i bir yazar Carlos Castaneda. Altr kitabr da "best-seller" oluyor. Cumhuriyat'te (23 Ocak 1981) yayrmlanan "Bitkiler" baqhklr yazrsrnda Melih Cevdet Anclay qunlarr soyltiyor: "GenE bir bilgin, biiyi-icti dunyasrnrn kendine ozgii gerEekli[ine srzmaya gahqlyor. Bunun uyandrraca[r tepkileri tasarlarnak hiE de gLiE oltnasn gerek. Time dergisi I9l3 Martrndaki sayrsrnda konuya

nriz her qeyi iEeren gerEekliktir. Toplumsal uzlaqunlarrn gergekli[i... Bi"iyLiciilerin gerEekligi var bir de: olafiurcLqr gerEeklik. Felseleci-ruhbilimci Sarn Keen, P.s.ycholo,qv'l-oduy, dergisin Arirlrk l9lI sayrsrncla yaynnlanrn, Carlos Castanecla'yla yaptr[r rdportajrnda ,soyle anlatryor tonul ile naguah: "Her bireyin, lrer toplumuu ya da br-r cirinyanrn iki yanr vtu'.'ktrtul toph-unsal kiqiligirntz yLr cla benlifinrizdir'. Do[urnla baqlar oli"imle biter. Tti rn bildifinr iz, adlanclrrabild i g inr iz qeyleri, olafan dtinyamrzr oltrqtrrran her qeyi iEeren bir adadr r bu tonul . Nuguul ise bu aclayr geviren varhk denizidir'. Benlifin ve gerEekli$in srnrrr olnrayan, adlar-tcLrrlamayan boyutudr"rr o. Yer yel' sezebiliriz ol-rll, anta turrrnrlayarnayrz. Qo[n gizernciler gibi don Juan da nihai gerEek l igin agza aL nnrazl rlrr-rr, anl atrrnrnrn olanaksrzhfr nl vurgrrltryor. Tek yolu var onrr yaklarsrnanrn: defillenre Qtcgcttiort): zilrirr defil ttugttul, ruh clefil, yagalnsal gLiE cle, Tirnn fnlan da degil. KantEr cleyimle, rortul, gori"ingrisel lilcrn; nuguul ise kendiligindeki rsey, tiirn gorlingiiniin ternelinclekr nountcnon (l.ncak varsayrlan asrl, oz) oluyor. Don Juan, ahqrlmadrk sezgilerre yontemlerine baqvuruyot nuguull br-rlntak iqin: igsel soyler; ilerin i sustururyor, cltiqlerin i bilingl i olarak denetliyor. Uyanrkkenki ilenrle cli"iqteki lilem yer clefiqtiriyor. Quan Zu'nun decligi gibi yani: "Dlin gece dtiqi.irlde bir kelebek ohnu;urn. Di-iqi"incle kelebek oldLrlLrnu goren bir aclarn lnlylm ben'J... Yoksa, clii-

ERK OyrcUIBniqiinde adam oldu$unu goren bir kelebek miyim?..." Kimilerine gore don Juan Matus, Carlos Castanecla'nrn bir

Koskoca Kalifbrniya Universitesi'niu anh qanh antropoloji profesorleri hzryal tiri.inti bir araqtu'mu tezine mi verdiler o doktora diplornasrrl'/ Qok qey soylendi bu konuda, salt bu sorLlull iqleyen kitaplar bile var. Dcln Juuydunnasr. Berbat birdr-rrr.rm.

an ya$ermtgfir, diyenler de var, buna inunuiayar-rlar cla. ama ger'-

bol sergilenen bilgelikler ilgilendirmeli okuru; don Juan'rn varlr[r ya cla yoklufu, Carlos Castanedir'nm kiqilifi degil. $unu cliyor Arrierikan Psikolo.iik Araqtrnna Deme[i araqtrrmanlannclan Chester F. Carlson: "Gtiglti bir yazar olan Castiurecler'nrn bayafr rnucizeler cllizmekten kaErnarak, ufraqrna yariigarr yolda ilerleyecefiini urnarrrn. E[er bir gtin Kalifomiya Universitesr, "tt)t]u/" yLiktinrltiliikleri gerefi, Castaneclu'yn antropoloji clalrncla verilen Doktorluk tinvanr konusunclaki yanhqrnr i.istlenirse buna karrsrlrk Castanedzr'yr, Amerikan yazlnlna yaptrfr cle[erli katkrlannclan otiirti bir onursal (fahri) Doktorluk linvanryla odi.illendinneli, ve"nugual"a olnn derin saygl borcunu oderneliclir."Eekte Castanedir'nln kitaplanncla bol

Yulnrz bir kug ohtruntn btS Scu"tt t,ut': birincisi, ctt yiiksck rutktuyct ug'musulu';iki rtcisi, rtrkuduSstzl tktutt \t(ttlu ;1um g'ckntanrcsiclir,kc

rrcligu

t

liriintlcn olunlur cluhil

; ;

iiq'i,ittt'

iisii,

gustyIu,qdkIct'c ttigutt uImusrclu'

cl6rrll.ittr'tisii, bcl I i bir rcngi olntuntus ulu', bcsirtcis'i, gttyct yumuSuk clcnt ;climcsi.

-San

Juan de la Cruz, Dichos dc Luzy Amor Ti"irkqesi: Nevzat Erkrnen

Son olarak rsunlan soylernek istiyorurn: bilim cli-inyasruclaki ilerlerneler biriktikEe, gizenrsel dedifim iz ofretilerin gerEekli$i daha yakrndan anlaErlnraktaclrr. Omefin, Tirocularnr YinYong kavrunlttn br-rglin Geqtalt Terapisi'nin ve Vrrolursq:u Terapi'nin temel taqlannr oluqtunnaktadrr. Srk srk sorarlar banir okurlanm, hangi kitaplan okumalarrnr dnerdigimi. Ben cle onleua, cince TiirkEeyi iyi bir qekilde o[renmelerini, sorlra cla yaygrn bir yabancr clili o[renerek cli.inyaya aErhralanrrr saltk veririrn. Yabancr dildeki yaprtlarr asrlliurnclan okuyabilecek cllizeye gelene clek, Soz Yriyrn'cr 2. baskrsr yaprlan yiw YAIV(; Qin;clc Srr,i{ntc ve 3. baskrsr yaprlan Gcstctlt Tcrupisi iqtU.tZ. DEKI QOCU K ve son olanrk yayttnlanan GcStult Tcrupisi IQIMIZDEKI QOCUK 2 acllr kitaplar, kzutrmca, ilk okr-rnntasr gerekenlerdir. E,lbet sonra, CastaneclA'ntn btitiirr obi.ir kitaplarr. N.E,.

[email protected]

BOLUM BIR

Erk Edimlerinin Bir Tarugr

BILGIYLE BULU$MA

l5

Gi,ildi,i; qaqkrnhfrnt onLr horsttttt etrniE gibiydi. On kaprya clofm, boq bir siit sandr[rnrn tizerincle otLlrllyordr-r. Beni bekliyonnLl$ gibi bir hali valdr. Kolay kazantlmrq bir baqan havastyla berri selanrladr. $apkasrnr Etkararak gtili"inq bir r;ekilde sallacL. Sonra, yeuiden baErna geEirip asker selamt verdi. Serner gibi t.izerine oturdu[u sanchfrn [izerinde. araclzt bir duvara yaslitrrryordu.

"Otur, otLlr," dedi neqeli bir sesle. "Seni yeniclen gonlek gtizel." "Bi,iti,in orta Meksika yolr-rnu boqutrit kat edecektint," derlirn. Sonra yeniden Los Angeles'a clcinttrenr gerekecekti. Seni br-rracla bulntak, beni glinlerce clireksiyon sallamaktitn kurtarcil.

"

"Nasrl olsa bulacakttn beni," dedi, gizernli bir sesle, "orilya gitnren igin gereken altr gtinti bana borElusun, cliyelirn. Btt glinleri, arabanrn gaz pedalura basrnitktan clalta ilging qeylerle geEirirsin artrk." Don Juan'rn giiltiqi.incle Eekici bir' qeyler varclt. SrcaklrfrbulaqrcrycL.

"Yzrzt taklavatrn nercle'/" diye sorclu.

Bilgiyle Bulugma

Arabacla brrtktrfrmr soyleclim; clnlnr r.rlrnadnn Eok tuhaf gori,indii$i"imti belirtti, gidip onu getirrnemi istedi. "Yeni bir kitabur yazlnlnl bitirclirn," cleclim. Oylesine Llzlln, yabansr, bir biEinrcle baktr ki bana, sonunda, karutmtu gtclkl anci rlrnr cluynrirsaclrrn. Sanki, beclen ir-n in ortit kesirn ini yumuqak bir nesneyle itiyorclLr. Saynlanitca[ttnt sandtm, Arna bit$lnr yanir gevirc-li de, ben de eski sa$rklr kouumuma donebilclint.

Don Juan'r birkaE aydrr gcinnemiqtim. IL)71 yrhnrn giizriydri. Onun, don Genzlro'l-lun orta Meksika'claki evincle olclufr-rnciarr emindirn. Arabayla altr ya da yedi gtin stirecek bir yolcLrlLrfr-nr hazrrhfrrl yaptrm. Ne var ki, yola grkrsrmrrr ikinci giintincle dgleden sonra bir dtirtiiyle Don Juau'rn Sorrora'claki ycrirrcle clurdum. Arabayr park eclip eve giclen krsa yolu yi.irticlLinr. $a,sklnhkla, oracla oldu[unu gordLirn. "Don Juan! Seni burada br-rlmayr ulnnlltyorchlllt," declirn.

Kitabnldan soz etrneyi arzulacLm, ne ver, eliyle bu konu hakkrndu, bir qey cluymak isternecli$ini belirten bir harekette bulLrnclu. Gi.ildli. Qekici, rahitt bir havast vardt. Beni gabucak, insanlarla, glinlrik olaylarla ilgili, srnrdiur bir konuqrtallll igine qekti. Sonunda, konuqntayr kendi ilgi alanrrnat Eevinneyi becerclir-n. Eski notlanmr yeniden gozden geqirdi$itni, otttttt, birlikteliIirnizin ba;rndan bu yanA, biiyiictilerin cli-inyasryla ilgili ayrrntrlr tanrnrlurnalar verclifinin ayrrclrna vardrftnrt belirterek ba;lacLm sozlerirne. O clonemlerde bana soylediklerinin rEr[rn-

ERK OYKUIpnida, sanrrlanclrn cr bitkilerin iqlev ini sorgu larnaya barslarnrq tr rn. "Erk bitkilerini bol bol yr-rtrnarnr neden isteclin'/" cliye sordurn. Kahkahayla glilerek gok yavagEa nlrrrlclancir, "Qtinki-i sen

BiLGivr-E BULU$MA

t7

budalanrn tekisin." Bunu ondan ilk kez iqitiyordurn. Soyledi$inclen ernin olmak istedifirnden, arnlziy;rmamrq gibi yaptrrn. "Ne dedin, iqitemedim," dedim. "Ne dedifimi biliyorsur-r," diye yanrtlacl; ayafa kalktr. Bana dofru yiiriiyerek kafarna vurdu. "Sen biraz yavaf sln," dedi. "Seni silrslnanln ba.,ska bi yolu yoktu."

,sey olrnahydr. Baqrnr, dinliyonnuq gibi soluna e[di. Goztinii, evin otesinde sol yandaki gahhklara odaklurnrqtr. Gozlerinin akrt-tt gorebiliyordum. Bir si"ire dikkatlice ortahfir dinledi. Sonra aya[a kalkarak yaurrna geldi, kulafrma fisrldayarak evi terk edip yiirliyiiqe Erkmamrz gerekti[ini soylecli. Ben cle, fisrltryla, "Yolunclu gitrneyen bir Eey rni var'/" di-

ye sordum.

"Dernek ki, bunlann hiqbiri, kesinlikle gerekii cle[ilcli'/"

diye sorclum. "Yo, sunit gerekiyordu. Arnu, kirni illsanlar var ki onlar iEin yok bi gerefii." Evinin solutrdzt yer alan Ealrlrklann uElarrna gozri takrlrnrq bir biEirnde yanrmda, ayakta durclu. Ardrnclan, yeniclen o[urclu, obi"ir'gornezi Eligio'dan sciz etmeye baElacL. Eligio'nun, psikotropik bitkileri, gomez oldulundan bu yunir, yalnrzca bir kez kullancLfrnr. tistelik belki de benden Eok claha ilerilerde oldufunu soyledi. "Duyarh olmak kirni insanlann dofasrnclzi virr," decli. "Serr oyle clefilsin. Anra, ben de oyle defilirn. Ne var, ch-ryarh olnranrn yok tztzltt bi cinemi." "Nedir o halde onernli olan'/" diye sordurn. D.ggru yanrtr anyormlrq gibiydi "Onemli olan bi sava;Eu-un knsursuz ohnasrdrr!" cledi, sonundir. "Ama, ytrluzcabi lakrrdr salatasr bu. Sen, btiyrici"iltiftin kirni gereklerini yerine getirdifine gore, en onernli qeyclen soz ettnenin zantanl geldi galiba. Diyece$irn o ki, bi savaqElnln varacafr en onernliyer o?tin biittirisellilidir." "Ozi-in btiti.inselli[i neclir, don Juan'/" "Yallttzca sdz eclece[irn, cleclim. Ozlin btittinselIifini rLq'rklantadan cince, yaqamrndzt tarnarnlarnan gereken bi clolu yal'lnt kalnlrs iq vitr." Konuqmumlzl burada bitirdi. Flleriyle konuqrnalnr ciurclurntiunl imlercesine, bir l-rareket yaptr. Yrkrnlurdl biri, ya cla bir

"Haylr, ters bi qey yok,"dedi. "Aksine, her ,sey dofru." Beni, Eoldeki Eahhklara dofru gottirdti. Yanrn serat kadar yi"irticli.ikten soura, bitkiden annlnr$, ki.igi.ik, def;irmi, iiE buguk clort metre Eaprncla, krzrl gamurclan temizlenmig, Eok cliiz bir alanrn yanlua geldik. Ne viu, buranrn lnakineyle temizlenip cltizeltildigine iliqkin hiEbir iz gozLikrnr-iyordr"r. Don Junn, yiizrt giincyclofuya clonlik biEintde, br-r alanrn merkezine oturdu. Kenclinclen bir buEr-rk rnetre otede bir yeri gostererek, ytiztirn orra doni"ik oturmamr buyurdu. "Bnrada ne yapacaplz'/" diye sorcil-un. "BuntdA bi br"rlr-rqma var bu gece," diye yanrtladr beni. Oturdufu yerin etratrnda yeniclen giineydofr-r yontine gelinceye dek clcinerek, Eevreyi gozleriyle gabucak taradr. Devinirnleri beni korkutmuqtu. Ona, kirninle bulugacafirrt-trzr sordurn.

"Bilgiyle," dedi. "Diyelim ki, biigi buralarda sinsi sinsi cloluqryor. " Bu gizli kapakh yanrta karqrhk venneye brrzrkmadr beni. Konuyn gabucak defiqtirerek neqeli bir sesle, dofal olmarnr,yani evdeymirsiz gibi, konrlqup notlar alnrermr buyurdr-r. O srralar, altr ay once bir Eakalla "konugmuq" ohnamla ilgili canh cil-rygular aklundan hig Erkrnryordu. Bu olay, ilk kez, clengeli bilinEle ve duyulelnrn aracrh[ryla, btiytictjlerin dtinyant ti rn ki-i

betirnlenresini, hayvanlarla konuqarak iletiqime girmenin n ol du [u bi r betim lemeyi goziimcie canl anclrrabildi[irn i ya da kavrayabildifiirni gcistermi;ti. "Bu tlirden hiEbi derreyirne ginneyecefi2," dedi don Juan, sorLllnlr duydr-rktan sonra. "Dikkatini geEmiq olaylara odaklalulanir izin vennek dofn-r olmaz. Onlardan ancak soz edebilit'tL."

l8

ERK OyrcUIEni

BiLGivr-p BULU$MA

l9

"Neden boyleclir bu, don Junrr'/" "Btiytictilerin aErklamaslnll-l peqine di.iqecek denli kiqisel erkin yok, senin." "Demek ki biiyi-ictilerin cle aErklalnasl var!" "Tabii ki var. Biiyticiiler cle insal t. Biz cle dtirsiinen yaratrkItvrz. Biz de agrklamzrlarr gereksiniriz." "En biiyiik kusurumLut aqrklarnalarr gereksinmek olclufu

Tarn olarak ne yapnlanr gerekti[ini soyle, daha cince stiyledirn cliyorsan, varsay ki ultttttum." Don Juart krkrrcladr, ellerini ba;rnrtt itrdtna koyarak yereuzancL.

" "Htiytr. Senin en bt"iytik kusurur-r, hern sana henr de senin di"inyana Llyiln aErklamalar iuamak. Benirn en gok karqr ErktrEtm, senin mantrkhh$rn. Bi bi.iylicti de aErklar clt-inyasrnciaki qeyleri, ama o hiEbir zameut senin gibi katr olntaz." "Peki, biiyiiciilerin aErkliunirsIlta nasrI ulaqabiIirirn'i " "Kiqisel erk toplayarak. Kiqisel erk, senin kolayca btiyLici-ilerit-r aEtklantasrna kayabilrneni sa$ar. Agrklanra, senin aErkl irrna dedi[in qey defil ashnda; ne virr, di-inyayr cla gizeu-tlerini cle agr[a gtkaramnzsa bile, claha az korku verici krlar. Aq;rklanranrrr oztj bu ohnalt. Atnn, bu senin aracLfrn degil. Ya! Sen kencli fikirlerinin yansrmalannln peqinclesin. " Soru solrna istefimi yitirrni;tirn. Arna, onlrn gtiliirnseniesi beni yeniden konll$maya yoneltti. Beninl iqin Eok onenili bir' ba;ka konu cla, clostu don Genitro'yla onLln eclimlerinin i-izerinrde yitptr$r ola[andr;r etkiydi. Onunla her bir araya geli..sirnizcle,diiqtinces indeydirn.

en galplcr dr-rygusal bozulnralan yaqarlrqtun. Sotuuru dile getirclifirnde, don Jnan kahkahalarla gt.iIcli-i. "Gerlaro akrl ahnaz bi herifiir," clecli. "Ne vilr, qu ancia or-rdetn da sana yaptrklannclan da soz etmenir-r yok bi arrlarnr. Gene diyorunt, bu konuyu Eoztimleyecek yeterli kirsisel erkin iiok senin. Oluncaya dek bekle, sonra gene konuqunrz." "Yzr higbir znman olmazsa'/" "Higbi zamiln ohnazsa, hiEbi zamau konuqmaytz." "Bu gidiqle, higbir zaman elcle ecleureyecek rriiyinr uca-

"Tiun oliuak ne -qerektifini biliyorsun," dedi. Ona, kinri zatnanlat' bildi[irui sandlfllltl, tuna Eo[unlukla iizgliverrirni yitirdigirni soyledirn. "Ola ki, konulart kurtEtlnyorsttn, selt," dedi. "Savaqgtntn ozgliveniyle, sokaktaki adantnt ozgtiveni aynl gey cle$ildir. Sokaktaki aclau-r, seyircinin goziindeki kesinlifi arar, butrtt cla ozgtiven cler. SavuqEr ise kendi gozlerincle kusttrsuzlufu arttr, buna alaEakgdntil I til tik cler. Sokaktaki aclatn arkaclaglartua gengellcnrniqtir. Sava.,sEr ise yalrtrzca kendine ba$rdrr. Belki de sen akrntrya kLirek qekiyorsr-rn. SavaqErnrn ozgi"iveninin ardtnda olnri ur gerek i rken, sokaktaki aciatn ur ozgi-ive.n in in peqinclesin. B r"r ikisinin arasrncla ola$anlistti bir'I'ark var. Ozgiiverr, bi qeyi kes in biE i mcle b i lmeyi gerektirir; alqakgontil li.i li.ik, ki;inin eylemlerincle ve duyguIartncla kusursuzlu[r"r gerektirir." 'Senin telkinlerine Llyglln bigirnde yitgalnaya EabahyorclLun," cledim. "En iyisi olrnayabilirirl, atna ben kendirnin en iyisiyim. Kusursuzluk defiil tni btt'/" "Hayrr. Bunclan claha iyisini yaplnan gerekir. Kencli slnlrlarrnr zclrIamalrsur, lter zitnrattt! " "Amir bu insaf,srzhk olur', dott Juatr. Kimse yapamatz bunLr.

"

ba'/" diye sorclum. "BLl sanzl bzr$r," diye yanrtladr. "Gereken ti"ini bilgiyi verdim sana. Yeterince kiEisel erk kazanmik, kuntarrn to;ruzunu

"$u auda yaptr[rn bi clolu edirn vilr, on yrl once sulnit insaf-srzlrknrrrs gibi geleu. Bu geylerin kenclisi defirsntecli. Atna, senirr kenclinle ilgili f ikirlerin c1efiiqti. Onceleri olauakstz olttn, .,sirncli cllanaklr. Senin kendini cie[iqtirrnede timr attlamryla ba$anya ulaqnran, belki de yalnrzca bi zamzut sorLlnu. Bu olayda bi qavalgnrn izleyece[i, olast tek yol, tutarlt, ikirciksiz eylernlercle bulunrnaktrr. Bi savaqgurtn yoluyla ilgili yeterli bilgin var', ;g-pin. Artra eski ahqkanlrklarrtr da yontemlerin de kesiyoryolttrttt." Ne cieurek istedifini anlamt;ttm. "Ytrzrna irsinin brrakmatn gereken eski ahqkanhklitrtmdetn biri olclufiuna inuttryor lnllsun'1" dedim. "Yeni kitabrmtn metni-

krnnak senin elinde." "Kinayeli konr-rquyol slln," cJeciirn. "$unu clofr'trclarr lrrrlat.

2A

ERK OYKUIENiarteryrm

BiLCivle BULU$MA

2l

nr yntrp

mr'/"

mak amacryla clondti. Ona, kirni insanlarclan, Ecirnezli[irni yazlnarnln clo[rr_r olmadrlrnr belirten mektuplzrr alcL$unr soyledirn. Dofuh-r gizli doktrinlerin ustalannrn, o$retileri konusnr-rcla kesin gizlilik is-

Yanrt vermedi. Ayafa kalktr, gtir Eahhklzinn kenanna bak-

cefini biliyor uruydun'/" diye siirdi,irdii. "Tek bi antn sonsuzluk olabilecegini biliyor tnuyclun? Bu bi bilrnece de[il, bi gergek, bunu, yalntzca o ana binip, oztintin bi-itiinsellifini herhangi bi yone dofrLr taqitnada kullanabilirsen, e[er."Burtit baktr.

tediklerinden soz ettiklerini belirttim. Don Juan, bitna bakrnadan, "Belki cle o ustalar, yalnrzcrr usta olma diiqklinltifii iEindedirler," cledi. "Beu r-rsta cle[il, bi sava$Elylm yalntzca. Bi ustatnttr rreler duyurnsadrlurr [rilenreni. Ya!" "Ama, belki cle aEr$a Erkamrarnam gereken qeyleri agrfa Erkarryorumdur, ha don Juan'/" "Birinin bi qeyleri agrfa grkannasr ya cla kenclilte saklanrasr cinemli de[il," dedi. "Yrptr[rnlz ve olclufurnuz her qey, kiqisel erkimizde ketlrr. E[er yeterince erkirniz vilrsA, bize edilen tek bi soz bile yagirmlntrzrn akr;rnr clefi;tinneye yeter. Ne vur, yeterince kiqisel erkimiz yoksa bilgelifin en gorkemli parqrrsr bile bi grdrm fark etrnez." Ardrndan, grzli bir gey soyleyecekrni; gibi, sesini alEalttr. "Belki de dile getirilebilecek en btiyiik bilgi parEasrnr soyleyece[im szlna," dedi. "Gcirelim, bakalrm, lte yapacaksrn buhunla. ?rm qu anda, Eevrenin sorrsuzlukla kaplr olclufunu, Listelik, efer gok istersen, bu sonsuzlu[r-r kr-rllanabilecegini biliyor'mLlsun'J"

"Dalta once bLr bilgi yoktr-r sende," dedi, giiliirnseyerek, "$irncli var. Bunu sillta agrkladrm, all-ltt bi nebze de[iqiklik olrnacll sencie. gi"inkli agtklarnamt kullitnacak yeterince kiqisel erkin yok. Olaydr, ytrhnzczt qu sozlerinrin aracrhft bile, oztini,itl

bi-itlinsellifini yakalayrp, en otletuli pargastnt stntrlarr iEindengekip altnana yetercli." Yartrrna gelip, parntaklanyla gofsi,ime vurdu; gok hafif birclokunuqtu, bu.

"iqte, sozLini-i etti[irn surtrlar bLlnlitr," dedi. "lttsan bunlitrttliginclerr qrkabilir.E t."

Biz buracla sakh bi

cluygr-ryr-rz;

bi bilinqlili-

Gozlerinin belirsiz devinirnleriyle beni yanrt verrneye youzllltcal bir sessizligin ardurclan, soylecliklerinden bir rley amlamadrfunr belirttirn. "Orada! Sonsuzluk orada!" dedi, ufku irnlerken. Arclrnclau goftin dorulunu imledi. "Yir dzr oradzr, belki de sclr.rsuzlLrk qdyle bi $ey." Dofuyu ve batryr imlerr-rek arnacryla her iki elini cle

nelttifi

uzattr.

Birbirimize baktrk. Gozlerinde biro'Bunal

sorr,r if'adesi varcL.

ne dersin'/" diye sorclu, beni sozleri iizerinde cl-ilr-in-

meye yonelterek.

Ne diyecefimi bilemeclirn. "Kendini, irnledi$irn yonlere dofn-r soltsLlza ciek uzatabile-

E,lleriyle, ornuzlartmr hafifle sitrstt. Kalernirnle defter altlrIrrn yere clLiqtli. Don Juan althfa ayafryla batstt, bana bakrp kahkahayr patlattr. Not ahnamr kafastna takrp takmadrflnl sordurn. Gi.iven verici bir titrernle, "Hztytr," diyerek zryafrnr gekti. " B iz ler lclayan varl tkl art 2," dedr, ka{'as t t-tt titrtttnl a sal I itrryt kcn. "lr;rlclayan bi varhk iqin onernli olan tek ;ey kiqisel erktir. Arna kiEisel erkin ne olclr,rfunu sorilcak olursitn, betlitn aErklan'liull blttrrt aglklayan-ratz derirn, stllttt." Don JLtan batr lrfkutra bitkarak, hiilii birkaE saatlik gtinr;rfr kalcLIrrrr soyledi. "BuLrtcla Lrzlln bi stire kitltnittntz gerek," diye aqrkladt. "Ya sessizce otnruruz, ya da konuquruz. Sessiz duttnak senin igin dofal defil. O halcle, konu;maya devam! Bu noktzt bi erk yeri, irkqanr karanh[r dtiqmedeu cince de bize altqmast gerek. Korku ya cla sabrrstzltk gostenneden, olabilcli[ince do[al bigimde oturnrulrsrn buracla. Senin igin, dinginleqrnenin en dofal yolu yaznrak. Doya doya yaz bakalrn-r! "$irndi de varsay ki, bauit ri-iya gonnenden soz ediyorsun." Br-r ani clefiqirne karqr hazrltkstz yakalanmtqtttn. Arzusttyinelecli. Bu konuda sovlenecek gor qev vardt. "Riiyit gornr-r lJle", irrsauru kendi rtiyalan tizerinde belirli bir denetirn geliEtir

22

ERK

oyrUlEr