Asef Bayat - Ortadoğu'Da Maduniyet

Embed Size (px)

DESCRIPTION

ortadoğu

Citation preview

  • ASEF BAYAT Ortadou'da Maduniyet

  • ASEF BAYAT Sosyoloji ve Ortadou almalan Profesr. Hollanda'daki Intemational lnstitute for the Study of Islam in the Modem World'n (ISIM) akademik direktr ve Leiden niversitesi'ndeki ISIM Krss'nn bakan. Leiden'dan nce, on yl akn bir sre, Kahire'deki Amerikan niversitesi'nde alu. Toplumsal hareketler, kentsel mekan, karlaurmal lslAmclk ve kalknma siyaseti ilgi alanlan arasnda. Aadaki kitaplann yazan: Workers and Revolution in lran [lran'da iiler ve devrim] (Londra, 1987), Work, Politics and Power [Emek, siyaset ve iktidar] (Londra ve New York, 1991), Strut Politics [Sokak siyaseti] (New York, 1997) ve Post-Islamism [Post-lslamclk] (yayna hazrlanyor).

    Subaltern in the Middle East: Politics and Movements 2004 Asef Bayat

    lleti.im Yaynlan 1134 Aratrma-lnceleme Dizisi 195 ISBN 975-05-0384-8 2006 lleti.im Yaynclk A. . 1. BASKI 2006, lstanbul (1000 adet)

    EDlTR Tan! Bora DlZl KAPAK TASARIMI mit Kvan KAPAK Suat Aysu KAPAK FOTOCRAFl M. Henley K APAK FlIMl Mat Yapm UYGULAMA Hsn Abbas DZELTi Serap Yeen MONTAJ ahin Eyilmez BASKI ve CiLT Sena Ofset

    lletiim Yaynlan Binbirdirek Meydan Sokak lletiim Han No. 7 Caalolu 34122 stanbul Tel: 212.516 22 60-61-62 Faks: 212.516 12 58 e-mail: iktisimiletisim.com.tr web: www.iletisim.com.tr

  • ASEFBAYAT

    Ortadou'da Maduniyet

    Subaltem in the Middle East: Politics and Movements

    DERLEYENLER VE EVRENLER zgr Gkmen - Seil Deren

    er t ' m

  • Kitaptaki makalelerin kaynaklar: 1- "Studying Middle Eastern Societies: lmperatives and Modalities of

    Thinking Comparatively." Midd/e East Studies Association Bul/etin 35, no. 2 (2001): 151-58.

    2- "From 'Dangerous Classes' to 'Quite Rebels': Politics of the Urban Subaltern in the Global South." lnternational Sociology 15, no. 3 (2000): 533-57.

    3- "Activism and Social Development in the Middle East." lnternational Journal of Middle East Studies 34, no. 1 (2002): 1-28.

    4- "Un-Civil Society: The Politics of the 'lnformal People'." Third World Quarterly 18, no. 1 (1997): 53-72.

    5- "Revol ution without Movement, Movement without Revolution: Comparing lslamic Activism in ran and Egypt." Comparative Studies in Societyand History40, no. 1(1998):136-69.

    6- "Of Politics and Dissent", Al-Ahram Weekly On/ine 634 (17-23 Nisan 2003).

  • iiNDEKiLER

    n sz ............................................................................................................................................... 7

    BiRiNCi BLM Ortadou Toplumlar zerine almak: Karlatrmal Dncenin artlar ve T rleri.. .............................. 11

    iKiNCi BLM "Tehlikeli Snflar"dan "Sessiz lsyankarlar"a: Kresel Gneyde Kentsel Maduniyet Siyaseti ............................. 27

    NC BLM Ortadou'da Aktivizm ve Toplumsal Kalknma ........................... 65

    DRDNC BLM Gayri Sivil Toplum: Gayri Resmi insanlarn Siyaseti.. ........... 119

    BEiNCi BLM Hareketsiz Devrim, Devrimsiz Hareket: lran ve Msr lslami Aktivizmlerini Karlatrmak ................. 153

    ALTINCI BLM Siyasete ve Muhalefete Dair ......................................................................... 205

  • n sz

    Bu ciltte derlenen makaleler deiim hakkndadr. Daha zgl olarak, Mslman Ortadou'da sosyo-politik dnmn failleri ve biimiyle ilgilidir. Ortadou toplumlarnda deiim fikrine ok uzun bir sredir byk lde Batl Oryantalist bir bak asyla yaklald. Ana akm Oryantalizm Mslman Ortadou'yu yekpare, aslen duraan ve dolaysyla "kendine has" bir yap olarak resmeder. Ortadou toplumlar, s bir (duraan) kltr ve din fikrine odaklanarak, deiimden ziyade tarihsel bir sreklilik asndan nitelendirilir. Bu bak asna gre deiim, nadiren olsa da, aslnda gerekleebilir; fakat ancak bireysel sekinler, askerler ya da savalar ve igal gibi harici gler sayesinde. Irak'n igali, bu bak asndan blgede deiimin nasl tetikleneceine dair ok iyi bir rnek. Dolaysyla grup menfaatleri, toplumsal hareketler ya da ekonomi-politik, deiimin dahili kaynaklar olarak dikkate alnmaz (bkz. Birinci Blm).

    Oryantalist aratrmaclarn "istisnai" eiliminin karsnda, konvansiyonel model ve kavramlar, bunlarn deiik tarihsel ecerelere sahip olduklarnn farkna varmadan,

    7

  • kendi toplumlarnn toplumsal gerekliklerine eletirel olmayan bir biimde uygulamaya meyleden genellikle "yerli" aratrmaclar yer alr ve bu da bu toplumlarn karmak doku ve dinamiini aklamaya pek yardmc olmaz.

    Bu kitap, birlikte planlanm olduu kadar planlanmam kolektif eylemlerin ya da Alberto Melluci tarafndan tanmlanan "kolektif aktr olmayan kolektif eylem"in, dnyann bu ksmnda toplumsal ve siyasal dnmn nemli bir kayna olduunu iddia ediyor. l 970'ler sonu ran'ndaki devrimci seferberlie ya da 1980'lerde Msr'daki slamc harekete bak, toplumsal hareketlerin bu milletlerin siyasal gzergahlarndaki inkar edilemez roln aa karacaktr (Beinci Blm) . Fakat bu, Mslman Ortadou'da toplumsal eylemliliin sadece dini ynelimli hareketlerle snrl olduunu gstermez. Bilakis, l 980'lerden bu yana ktisadi Reform ve Yapsal Dzenleme Program (Economic Reform and Structural Adjustment Program - ERSAP) konjonktr, blgenin birok ehrinde dinsel yn ok az ya da hi bulunmayan bir dizi hayat pahall protestosuyla akmtr. Sendikalar, kstlamalarla, geleneksel toplumsal szlemeleri savunmak iin mcadele etmilerdir. Dizginsiz kreselleme sreleriyle younlaarak artan kentsel elikiler cemaat eylemliliini tetiklemitir. Bunlara ek olarak, Sivil Toplum Kurulular (STK) halinde rgtlenme, genellikle popler mcadelelerin paralanmas lehine geleneksel snf eylemlerinden uzaklasa da, blgede u an yaanan, slami dernekleri de ieren STK patlamas, yeni bir tr sivil eyleme nclk etmitir (bkz. nc Blm) .

    Ortadou toplumlarn niteleyen mcadele trleri ne biricik ne de orijinaldir. Benzeri sreler dnyann baka blgelerinde de yaanmakta. Ortadou'nun kresel iktisadi sistemle btnlemesi bu blge ile kresel gneyin dier toplumlar arasnda birok benzeri yap ve sre yaratmtr. 8

  • Gene de, blgemizdeki eylemci ve mcadele dinamiklerinin zgllklerini gzden karmamak gerekli. Aynca, farkl lkelerde farkl yerel balamlar arasndaki varyasyonlar grmezden gelerek "blge"yi bir kabul etmek de doru deil. Nanslar dikkate alan yaklam tarz, hem Oryantalizmi hem de konvansiyonel sosyal bilim kavramlarnn eletirel olmayan uygulamasn reddeden analitik bir yenilik gerektirir. Ksaca, bakmak iin yeni bak alar, konumak iin yeni bir lgat ve gerekliklerimizi kavramak iin yeni analitik aralar bulmalyz. Bu tr abalar, talepkar olsalar da, sadece blgemiz hakknda eletirel ampirik bilgi retmemize deil, ayn zamanda genel olarak toplumsal kurama katkda bulunmamza yardmc olacaktr. kinci, nc ve Drdnc Blmler, kuramsal ve ampirik olarak, Ortadou'da madun siyasetinin, benim "sradan olann sessiz tecavz" ve "sokak siyaseti" olarak tabir ettiim en yaygn hallerine ynelik kavramsallatrmamn ayrntlarna giriyor. Bu kavramlar aslen 1979 ncesi ve sonras ran kent yoksullar zerine almamdan kaynaklansa da, bunlar daha sonra Kahire ve Beyrut d; dahil olmak zere Ortadou'nun baka kentleri zerine almalarmda kullandm. Meksika, Brezilya, Arjantin, Hindistan ve Gney Afrika'dan eylemci ve aratrmaclarn bu makalelerin bir ksmyla ilgilenmi olmas, bunlarn bu uzak corafya ve kltrel yaplarla ilgisini gsteriyor olabilir. imdi bu tartmalarn Trkiyeli okurla buluuyor olmasndan ok byk memnuniyet duyuyorum. Bu kitapta sunulan bak alarnn, Trkiye kent koullarnn prizmasndan bakldnda eer herhangi bir geerlilii varsa, bunun ne lde olduuna ancak Trkiyeli aratrmaclar belirli bir kesinlikle karar verebilirler.

    Bu makaleleri derleyip evirerek Trkiye bilim camiasna sunduklar iin gen aratrmaclar zgr Gkmen ve Seil Deren'e minnettarm. ran, Msr ve baka birtakm Arap l-

    9

  • kelerinde alm biri olarak Trkiyeli okurla entelektel bir ba kuruyor olmak benim iin bir ayrcalk. Bu kitabn Ortadou'daki sosyal bilimciler arasnda entelektel bir alveri iin mtevaz bir katk olabileceini dndm iin zellikle memnunum.

    1 0

    ASEFBAYAT Leiden, Hollanda

  • BiRiNCi BLM

    Ortadou Toplumlar zerine almak: Karlatrmal Dncenin artlar ve Trleri*

    Ortadou almalarnn durumuna dair gncel tartmalar, "saha almalan"n "kresel almalar"dan, "alan uzmanl"n disipliner ya da kuramsal ynelimden ayran varsaym tarafndan belirlenir. Bylesi bir ayrm aleyhine, karlatrmal bak alarna mracaat etmenin bu blnml gidereceini iddia ediyorum. Bu amaca ynelik olarak, baka alanlar karlatrmal aratrmalarn gndemine sokmak zere, karlatrmal dncenin art ve trleri ile bunlarn yansmalarn Ortadou balamnda ele alyorum. Ortadou toplumsal almalar alanndan rnekler zerine odaklanarak, kstl da olsa, Ortadou blgesi iindeki kendi karlatrmal aratrma deneyimim dolaymnda dnmeye alyorum.

    (*) Bu makale, 23 Mart 200l'de, Santa Barbara'daki Kaliforniya niversitesi'nde, Gney Asya ve Ortadou Karlatrmal almalar zerine bir program amak zere dzenlenen sempozyumda sunulan tebliin ksmen deitirilmi metnidir. Sempozyumu dzenledikleri iin Profesr Dwight Reynolds ve Garay Mennicucci'ye ve bu fikirlerin bir ksmn tarttm Eric Dennis'e minnettarm. Bu yeni programla ilgili daha fazla bilgi edinmek iin, Kalifomiya niversitesi'nin Ortadou almalar programnn web sitesine baknz.

    1 1

  • Saha al malar

    Eletirmenlerin ana akm Ortadou almalarnn en az temel marazla malul olduunu varsaymalar klie haline gelmitir: tk olarak, dar grllk (yani, kendi aramzda konuuyoruz, dardakiler bizden haberdar deil) ; ikincisi, kurama kar bir tutum (yani, almalarmz genellikle betimsel ve ampirist) ; ve son olarak (Ortadou'nun biricik bir varlk olduu ve konvansiyonel toplumsal bilimler kavramlar ve bak alaryla belirlenen almalarla uyumadn ne srerek Ortadou'ya dair aratrmalar gettolatran) istisnailik.

    Bu sorunlarn ap bytlmemeli. Ona farkl gzlerle bakmak zere Ortadou'nun dna kan aratrmaclar var. Ayn zamanda, modernleme kuramnn erken yandalar gibi, "rantiyeci devlet" kuramna ya da (Edward Said'in almalarn izleyerek) daha yakn dnemli smrge sonras tartmalara katkda bulunmu olan insanlara sahibiz. Cinsiyet ve kadn almalar zerine aratrmaclk daha dinamik bir saha olarak grnyor. Gerekten, Mark Tessler tarafndan derlenen yakn tarihli bir kitap, saha bilgisini toplumsal bilimler kavramlaryla birletiren almalar biraraya getirerek ilerin o kadar da kt gitmediini gstermeye alyor.1

    Fakat hakikat u ki toplumsal almalarmz genel olarak bu dezavantajlardan mustarip. Bana yle geliyor ki dier blgelerin uzmanlar bizim toplumsal bilimlere ilikin eserlerimizi gbela okuyorlar. Oxford'da, Venezella bir

    12

    Mark Tessler, et a l (der.), Area Studies and Social Science: Strategies for Undersanding Middle Eas Politics (Bloomington: ndiana University Press, 1999). Bu, aksi takdirde, iyi niyetli ve faydal derlemeye ilikin bir skntm var. Yazarlar sanki daha sonra kendi mutat yaklam ve almalarna dnecekleri, zel bir vesile (bir konferans ve bunu takip edecek bir kitap) iin kuram ve saha almalarn birletirecekleri makaleler yazmaya davet edilmiler!

  • OPEC lkesi olmasna ve bu anlamda ekonomisi OPEC yesi Arap lkelerininkine benzemesine ramen, Venezellal meslektalarmn "rantiyeci devlet" kavramn hi duymam (duyanlarn da aratrmaya tenezzl etmemi) olmalar beni hayrete drmt. slamclk zerine olduka ok almamz var, ama bildiim kadaryla bundan ok az kuramsal katk ortaya kt.2 Buna ilaveten, Ortadou'da rnein demokratikleme, sivil toplum ya da siyasal kltre dair ana akm bak alar, halen, asli nvesi dinsel-merkezcilik olan "Ortadou istisnailii" tarafndan belirleniyor. Bylece, blgenin otoriteryanizmi, ounluk dini olan lslam'a mal ediliyor. Elbette, istisnailik Ortadou'ya zg deildir. "Amerikan istisnailii" , "Avrupa istisnailii" ya da "lngiliz zgll" de var. Fakat Ortadou sz konusu olduunda, bu niteleme, dierlerinden farkl olarak, genellikle blgenin ana akm toplumsal bilimler syleminden yaltlmasna ve marjinallemesine yol ayor. (Ortadou almalarnn bu durumu, Middle East Reports, MESA Bulletin ve Arab Studies ]oumal dergilerinin de iinde bulunduu bir dizi blgesel yayn yapan dergide dile getirilmitir. )3

    Fakat zm saha almalarn olduu gibi amakta m yatyor? Saha almalarnn birtakm nemli karlatrmal avantajlar sunduu aikar; blgelere dair ayrntl bilgi burada retiliyor. ldeal bir saha uzman, sahasnn, tarih, din, corafya, dil, edebiyat ve toplumsal ile siyasal meseleleri de

    2 New York niversitesi Sosyoloji ve Onadou almalar blmleri, lslamclk almalarnn toplumsal hareketler kuramna nasl katkda bulunabileceine ve lslamclk zerine alanlarn toplumsal hareketler zerine almak zere gelitirilen kavramlardan nasl yararlanabileceine dair onak bir konferans ancak Aralk 1999'da dzenlediler.

    3 Mi dd!e East Reports 205 (Ekim-Aralk 1997); Arab Studies]ournal (Bahar 1998); Rashid Khalidi'nin bakanlk konumasn ieren MESA Bulletin (Temmuz 1995) ve lan Lustick'in incelemesine, "The Quality of Theory and the Comparative Disadvantage of Area Studies", yer veren MESA Bulletin (K 2000).

    13

  • ieren muhtelif ynlerini bilir. Toplumsal hayatn bu farkl alanlarnn ya da ulus devletlerin gittike artan bir biimde birbirlerini nasl etkilediini dnrsek, farkl alanlara (hatta daha da iyisi verili bir blgedeki birka lkeye) dair bylesi bir ainalk, aratrmacy toplumsal sorunlar ele almada ok ok avantajl klar. Saha uzman, belirli bir blgedeki uzmanlar ann paras olmann yansra, blgenin aratrlmasyla ilgili olarak farkl yerel dillere ainadr ve ou kez derinlikli bilgi edinmek zere saha almas yapar. Bu g, aratrmaclar gittike daha fazla oranlarda tek lke, tek konu uzmanlar haline geldikleri iin zc bir biimde azalr grnyor olsa da, karlatrmal avantajlar devam ediyor.

    Ana akm Ortadou toplumsal almalarnn asli dezavantajlarn tasfiye etmek ve gl taraflarn ne karmak mmkn mdr? Bu zor bir i ve bir zm sunacam iddia edecek deilim. Buna ramen, ie yarayabilecek bir eyden eminim: Blge hakknda, sadece nansl, ayrntl, ampirik bilgi retmemiz gerekmiyor, bunu yaparken ayn zamanda genel olarak toplumsal kurama da katkda bulunmalyz. Bu, Ortadou toplumlarnn vehelerini alrken, elimizdeki vakann yer ve zaman yaknln aan analitik aralar ve bak alar gelitirmeye de almalyz anlamna gelir. Karla trmal yntem, bu amaca erimek iin, basit bir entelektel merak ya da tercih deil, epistemolojik bir art haline gelir. Zira karlatrma sadece genellemelere deil, zgllklere de izin verir ve sadece "farkn mbalaa edilmesi"ni deil, "istisnailik iddialar"n da nler.4 Blgeleraras karlatrma bylece stratejik bir seenek haline gelebilir.

    4 Peter Gran, "Contending with Middle East Exceptionalism: A Foreword", Arab Studiesjoumal (Bahar 1997), s. 7.

    1 4

  • Karlatrmann trleri

    Karlatrmal uygulama nedir? Oxford Szl, "karlatrma"y, "benzerlik ve farkllklar gzlemleme ve tahmin etme eylem ya da durumu" diye tarif ediyor. Karlatrma, bir anlamda, insan ruhuna zgdr. Genellikle yargya varmann bir yolu olarak, daimi bir biimde eyleri, fikirleri, olaylar, davranlar kyaslyoruz. Bu anlamda "karlatrmalar", nyarglara, yceltmelere ve kendimizi sulamaya olduu kadar daha muazzam bir bilgiye erimemize de yol aabilir. Smrge kart bir lider olan Endonezya Cumhurbakan Sukamo'nun, nc Reich (ya da "Almanya'nn bu dnyadaki tm halklarn stnde tahta kt" nc mparatorluk) nedeniyle Adolf Hitler'i methedebilmesi artc olabilir. Fakat Benedict Anderson'n tabiriyle, bu "karlatrmalar tayf" ,5 "tersine evrilmi bir teleskop" ve hayal gcnn de yardmyla karlatrma yapmann, gerek hayatn nanslarn nasl da mutlak olarak bulanklatrabileceini gsterir. Bu vakalar, baz alardan, Olivier Roy'un "orijinal dzeni asla sorgulamadan, karlatrma unsurlarndan birisini dierinin yerine norm olarak kabul etmeye meylettii"6 iin hakl olarak skartaya kard kyaslama tiplerine iaret eder. Ne var ki, bu durumun kabahatini genel olarak "karlatrmaclk sorunu"na yklemek, (epistemolojik bir ara olarak) tm karlatrma deneyimini aklselim benzemeye indirgeme riskini tar.

    Burada benim odaklandm nokta, bir yntembilimsel toplumbilim arac olarak karlatrma ve bu anlamda ok daha karmak. Karlatrmalar, bizi gizli gerekleri grme-

    5 Benedict Anderson, The Spectre of Comparisons: Nationalism, Southeast Asia and the World (Londra: Verso, 998).

    6 Olivier Roy, The Failure of Political Islam (Cambridge, MA: Harvard University Press, 994), s. 8-9.

    1 5

  • ye, olduu gibi kabul edilmi gzlemleri sorunsallatrmaya ve aksi takdirde tek bir vakayla uram olsaydk sormayacamz sorular sormaya mecbur eder. rnein, ran asndan Msr'daki lslamcla baktmzda, hemen, din adamlarnn lslamc hareketin nderliini stlendii lran'n aksine, Msr'da lslamclk bayran tayanlarn neden halktan slamc eylemciler olduu sorunuyla karlarz. Ve hatta ran'n post-slamc hareketinin nderliinin niin 1990'larda halktan entelektellere devredildii sorunuyla. Bu sorulara verilecek cevaplar, bu iki lkede hem din adamlar - devlet ilikilerinin hem de lslam'n kamusal pratiinin doasna dair birok eyi aa karacaktr. Burada, dnl olarak, Msr'dan dolanp ran vakasna bakyoruz. Bylesi bir dnl karlatrmal bakta, esas odak noktas ran gibi tek bir zgl vaka olabilir; bununla birlikte , bunu kastetmemi dahi olsak, bu sre kanlmaz olarak dier vaka hakknda da bilgi sahibi olmamza yardmc olur.

    Tam da bu dnllk nedeniyle ve vakalar elverdii lde, genelleme yapmaya muktedir olabiliriz. Aikar bir ekilde, vakalarn says arttka, kuramsallatrma abamz daha zarif hale gelebilir. Skocpol toplumsal devrimleri byle kuramsallatryor; Putnam Kuzey ve Gney ltalya'daki sivil kltr zmleyerek "toplumsal sermaye"yi byle kavramsallatryor; Keddie "kktencilik" olgusunu ya da Eickelman ve Piscatori "Mslman siyaseti"ni byle zmlyor.7

    Sadece karlatrmal almalardan deil, tek tek vakalardan da yararl kavramlarn ortaya kabileceini syleme-

    7 Theda Skocpol, States and Social Revolutions: A Comparative Analysis of France, Russia and China (Cambridge University Press, 1979); Robert Putnam, Making Democracy Work: Civic Traditions in Modem ltaly (Princeton University Press, 1993); Nickie Keddie, "The New Religious Politics: Where, When and Why Does 'Fundamentalism' Appear?", Comparative Studies in Society and History 40, say 4 (Ekim 1998), s. 696-723; Dale Eickelman veJames Piscatory, Muslim Politics (Princeton University Press, 1996).

    16

  • ye gerek yok. usessiz tecavz" (toplumsal mallarn, kentsel kamusal alan; toprak; kent suyu, elektrik ve benzeri kentsel kolektif tketim; i olanaklar; yer ve etiket elde etme biiminde, kolektif olmayan ve atmaya dayanmayan yeniden paylam siyaseti) ve (sokan toplumsal ve fiziksel alannda ekillenen ve ifade edilen atmalar olarak) usokak siyaseti" kavramlar, benim l 980'ler boyunca Tahran'n kamusal mekan ve bu tr uzamlarda i gren toplumsal aktrlerin dinamii zerine gzlemlerimden ortaya kt.8 Kendi vakam zerine almay bitirdikten sonra, Kahire, stanbul, Dakar ve hatta La Paz'da, zde olmasa da benzer sreler yaandn grebildim. Daha sonra yaptm (farkllklara dair) bu karlatrmal gzlemler, genelleme yapmaya balamak zere kavramsal olanaklarm zenginletirmemi salad. Bundan sonra, bu kavramlar erevesinde Hindistan, Gney Afrika ve Latin Amerika'da yaayan ve alan kentsel uzmanlarla yararl karlatrmal siber tartmalar yapmaya muktedir oldum.

    Karlatrlabilir olduu iddia edilen vakalarn ounun aslnda karlatrmalar olmadnn altn izmek hayati bir nem tayor. Bunlar daha ziyade benzeimler. Benzeim, esasen karlatrma yapmann klasik ya da aklselim yolu. Belli bir lkenin ya da ehrin uzman olduumu ve karlatrlabilir olduu varsaylan baka kent ya da lkelerin uzmanlaryla fikir mtalaas yaptm dnelim. rnein, Kahire gecekondu cemaatlerinin nasl olduunu tarif etmekle balarm. Meslektam, Tahran'da nasl olduklarn tarif edebilir ve bir nc kii Sao Paulo hakkndaki gzlemlerini aktarr. Bylece benzerlik ve farkllklarn altn izeriz. Kolektif olarak yaptmz ey aslnda, sohbetlerimiz ya da daha biimsel ve yapsal bir ekilde seminerler

    8 Asef Bayat, Strcet Politics: Poor Peopld Movements in Iran (Columbia University, 1997) kitabna baknz.

    1 7

  • araclyla aratrma paralarn yan yana getirmektir. Bu yan yana koymalar birok adan yararl olabilir, fakat kurallara baklrsa, bunlar mukayese rnekleri deildir. Benzeimlerdir. Zira bu yan yana getirmeler, dier aratrmaclarn hangi kavramsal ereveden konutuunu, hangi yntemleri kullandklarn ya da kullandklar kavramlarn hangi yerel bohay beraberinde tadn bize sylemezler; bu yzden neyin karlatrldn aslnda bilemeyiz. Bu hususu biraz aaym.

    Kavramlarn ve yerel olarak tayabilecekleri anlamlarn tarihsel ve balamsal kkenleri bu tr bir karlatrma iin bir engel oluturabilir. Diyelim ki Brezilya'dan bir kent sosyolou, Msrl muadilinden Kahire'deki "igal yerleimleri"ni iittiinde, bu olguyu muhtemelen yanl anlayacaktr. Brezilyal meslekta, muhtemelen, Kahire'yi evreleyen " tepeler"i kaplayan, szmona dalm kylerin kyllerince kolektif olarak igal edilmi ve ele geirilmi barrios'larn [Portekizce: mahalle ] bulunduu geni araziler hayal edecektir. Muhtemelen, mahallelerde ahaneler, etkin cemaat rgtleri ve siyasal partilere bal sendikaclarla rgtlenmi insanlarn bulunduu kentsel cemaatler aklna gelecektir. Gerek u ki, bunlarn hibiri Kahire'nin enformel cemaatleri iin geerli deildir. Tahran ve lstanbul'daki muadilleri bile, lek, fiziksel biim ve yerel dzenleme bakmndan kayda deer farkllklar gsterir.

    Kahire'nin enformel cemaatlerinin (ashwaiyyat), hatal bir ekilde 1980'ler boyunca iddet yanls lslami gruplarn reme alan olarak grlmesi, belki de bu yer baml koullarn grmezden gelinmesine ve genellikle benzeimler dolaymyla paylalan kavramlarn vurgulanmasna baldr. Msr'da birok yerli sosyolog ve subilimci, ampirik almalar yapmak yerine, ABD'de gelitirilen "gecekondu" kavramn kullanmaya meyleder. Bu, ksmen 1930'lardaki 1 8

  • yoksul gmen cemaatlerine ynelik almalardan; byk lde de, isizliin ve aile yapsndaki kn su ve iddetin sebebi olduu sylenen bugnk kent ii AfrikalAmerikal gettolarna dair almalardan ortaya km bir modeldir. Bu Amerikan gecekondu modelini dn alan aratrmaclar, Kahire ashwaiyyat'nn, nsel olarak, toplumsal dzensizlikten ileri gelen bunalm, kanun tanmazlk, su, arlk ve nihayetinde slamc iddet yaratan kentsel ekolojiler olduunu varsayyorlar. Ne var ki, Kahire'nin yoksul cemaatlerine etnografik bir bak bu resmi teyit etmiyor. Ashwaiyyat'taki su oran, dier blgelerdekinden daha yksek deildir. Bu cemaatler, kayda deer lde farkl eitim, meslek ve gelir dzeyinden insan barndrr. Buralarda yaayanlarda, kuvvetli bir "hogrye dair kltrel sermaye", salam aile balar grlr; ocuk ve genlerin toplumsal denetimi skdr ve bu insanlar gelecek iin yksek umutlar tar. Kahire , muhtemelen, dnyadaki en tehlikesiz kentlerden biridir. 9

    Ya da ar kavramn dnelim. (slami) Ortadou kentleri, ou kez ehrin merkezindeki byk bir caminin yannda yer alan byk bir arnn varlyla bilinir. Fakat bunun yerel varyasyonlar ok arpcdr ve benzeimlerimize meydan okur. Tahran'da bir taksi ofrne sizi ar'ya gtrmesini sylediinizde, sizi hemen oraya gtrecektir. Bununla birlikte Kahire'de, isteiniz taksi ofrnn akln kartracak, hangi suq'a (pazara) gitmek istediinizi merak edecektir. Kahire'de, lran'daki arya tekabl eden, tek bir suq yoktur. Bu lkelerde bunun iki farkl anlam vardr. lran'da ar, sadece ticari bir merkez deildir, ayn zamanda belirgin bir kimlii olan siyasal, toplumsal ve corafi bir

    9 Bu meselelerin daha ayrntl bir zmlemesi iin, bkz.: Asef Bayat ve Eric Davis, "Who is Afraid of Ashwaiyyat? Urban Change and Politics in Egypt", Environment and Urbanization 12, say 2 (Ekim 2000), s. 185-99.

    1 9

  • birimdir. Sk sk arnn u ya da bu konuda fikrinin ve kararnn ne olduunu iitiriz (tpk Msr'daki el-Ezher kurumununkileri iittiimiz gibi) . Kahire'nin Khan Khalili'sinde durum farkldr. Ksaca, benzeimler ou kez bu tr uyumsuzluklar gzden geirmede baarsz olsalar da, karlatrmalar baarsz olmaz, nk karlatrmalar farkl tr pratiklerden elde edilirler.

    Karlatrmalar, halihazrda bitmi almalar takip eden, benzerlik ve farkllklar deerlendirmeye dnk gemii kapsayan edimler deildir. Daha ziyade, belirgin aratrma sorularyla balarlar - bizi karlatrmal olarak dnmeye ve hareket etmeye mecbur eden sorularla. Karlatrma, o zaman, analitik bulmacalar zmek iin gerekli olan epistemolojik bir art haline gelir. Bu pratikte, ezamanl olarak iki (ya da daha ok) alanda alan aratrmac, karlatrlabilir vakalara bakmak zere ayn bak asnda kalarak, ayn metotlar ve kavramsal aralar kullanarak alacaktr. Aslnda vakalar ve parametreleri seme slubu konusunda aratrmacya rehberlik eden aratrma sorulardr.

    Bu adan, iki tip soru tasarlayabilirim. llkin, rasgele gzlemler ya da bizi karlatrmal zmleme yapmaya sevk edebilecek grne gre birbirine benzer iki vakann biraraya getirilmesiyle ortaya kan sorular vardr. rnein l 990'larn banda Msr'da bir sosyoloji retmeni olarak yerleik, lran devrimini byk apta gzlemlemi bir ranl olduum iin, hem Msrl hem de ranl arkadalarm bana ne zaman Msr'da muhtemel bir slami devrim beklemeleri gerektiini sorarlard. Zamann siyasal balamnda, bu makul grnen bir soruydu. Bylece l 960'lardan l 980'lere kadar geen yllar kapsayan bir dnemde ran ve Msr'daki slamcln karlatrmal bir almasna giritim. 10 Bu a-

    o Bu derlemedeki Beinci Blm'e baknz.

    20

  • lmada, Msr, dramatik siyasal bir dnm olmadan, toplumu kayda deer bir ekilde deitiren yaygn bir slami hareket yaarken, ran'n nemli bir slami hareket gelitirmeden neden bir slami devrim yaadn aklamaya altm. Bu arada bu karlatrma, toplumsal hareketler ve toplumsal devrimler arasndaki ilikiye dair birka kuramsal yorum yapmama elverdi. Kabaca syleyecek olursam, etkin bir sivil toplumun paras olarak kuvvetli toplumsal hareketlerin, bu hareketlerin kendi varlklar devrimci dnmn cazibesini dengeleyen bir deiime neden olduu iin, devrimlerin ynn evirebileceini iddia ettim. Yaygn toplumsal hareketler ou kez kendi varlk koullarn dntrrler. Blgesel olmayan bir dergide yaymland ve daha sonra toplumsal devrimler zerine kuramsal bir kitapta 11 yeniden basld iin, bu almann (belki Lila AbuLughod'un cinsiyet ve Mslman kadnlar hakkndaki antropolojik almalarnn Ortadou temelli olmas fakat blgenin dna kmasna benzer ekilde) Ortadou haricindeki aratrmaclarca da okumu olmas muhtemeldir. Dier bir deyile, Ortadou'da birka lkeyi kapsayan karlatrmal bir alma, hem kuramsallatrma hem de bylece Ortadou dndan uzmanlara ulama (gettolamay krma) olanaklarn sunabilir.

    kinci soru tipi muhtemelen daha zordur. Bu tr soru, snanmas karlatrmal bir alma gerektirecek belirli hipotezlere baldr. u aadaki hipotezi dnelim: Ortadou'da kentsel toplumsal hareketlerin (kolektif tketim iin mahalle tabanl mcadelelerin) yokluu, hakiki parti siyasetinin zayfl, poplizmin* kolay kolay gemeyen et-

    ll Rosemary O'Kane (der.), Revolutions: Critical Concepts, 4 Cilt (Londra: Routledge, 2000) .

    (*) Bayat, poplizm-poplist kavramlarn metin boyunca aadaki anlamda kullanyor [ G 1: "Poplist, milliyeti ideoloji ile kalknma stratejisini birleti re-

    21

  • kisi ve akrabalk balarnn gl olmasna baldr. Bu karlkl ilikiyi Msr'da grebilirim. lran'da da aa yukar benzer ablonlar bulabilirim. Gene de, tersine evrilmi karlkl ilikiyi (yani, parti siyasetinin varl ve poplizmin yokluu koullarnda bir tr kentsel toplumsal hareket umabiliriz) snayabilmek iin, ters gereklere dayanan Trkiye'yi ie dahil etmeliyim. Msr ve lran'dan farkl olarak Trkiye, akrabalk balar halen gl olsa da, makul dzeyde parti siyasetinin mevcut, (Kemalist halkln ciddi bir biimde alt oyulduu iin) poplizmin de nispeten yok olduu bir lkedir. Dier bir deyile , burada olabildiince Msr'a benzer, fakat hipotezimizin geerliliini snamaya yardm edecek ve muhtemel bir kuramsallatrma iin yolumuzu aacak zmni farklar olan bir vaka bulmaya altk.

    Bu tr karlatrmal bir alma dolaymyla birtakm hayati sorulara cevap vermeye muktediriz. rnein, Ortadou'da otoriter rejimlerin asli msebbibi "rantiyeci devlet" midir? Bu modelin, byk lde lran Krfezi'ndeki petrol reten devletlerin "rantiyeci ekonomileri "nden salanan kantlarla ina edildiini biliyoruz.12 Gene de bu speklasyonu tasdik etmek zere, bu karlatrmal eitlie ters gereklere dayanan kant olarak, rantiyeci ekonomisine ramen Latin Amerika'daki en srekli demokrasilerden biri olduu iin, Venezella'y dahil etmeliyiz. llaveten, lslam'n demokrasiyle uyumlu olup olmadna dair ok sorulan so-

    rek, toplumsal taban olarak (iileri, kylleri, "yoksullar" ve kk burjuvaziyi ieren) "halk kitleleri"nin desteini salayan nc Dnya rejimlerini tarif eder. Bu rejimler, iktisadi olarak, otoriter bir devlet biimi erevesinde (karlla ve birikime vurgu yapan) bir devlet kapitalizmi izlerler." Bkz. : Assef Bayat, "Populism, Liberalization and Popular Panicipation: Industrial Democracy in Eygpt", Economic and lndustrial Democracy 14 (1993): 65-87.

    12 G. Lucciani (der.), The Arab State (Londra: Routledge, 1990) iinde nsz ve Hazem Beblawi ve G. Lucciani (der.), The Rentier Stae (Londra ve New York: Croom Helm, 1987) iinde nsz.

    22

  • ruyu da ortaya atmak isteyebiliriz. Bu meseleyi karlatrmal bir biimde ele alabilmek iin, seilmi farkl, Mslman lkelerde slam'n nasl alglandn ve yaandn bilmemiz gerekir. Aksi takdirde, basit benzeimler, hatal bir biimde, zellikle doktrinsel terimler erevesinde alglanan, szmona Mslman toplumlarda siyasal dinamikleri ekillendiren tek bir slam olduunu varsayabilir. Tm bu rneklerde almalar, mukabilinde karlatrmay gerekli klan ve benzerlerin seilmesine rehberlik eden aratrma sorularyla balar.

    yleyse karlatrlabilir vakalarn seimi ardndaki mantk nedir? Baz vakalarn karlatrlabilir, dierlerinin karlatrlamaz olduunu sylerken ne kastediyoruz? iftleri nasl seiyoruz? Karlatrlabilir vakalarn zde olmamas gerektiini biliyoruz, nk aksi takdirde analitik giriimler olmazlar. Esasen, bir ya da birden ok vakay karlatrlabilir yapan, ehrelerindeki farklarla karm bir halde ontolojik kimlikleridir. Bu yzden elmayla elmay, armutla armudu karlatrdmz sylenir; elmayla armudu karlatrmayz. Bununla birlikte, bu varsaym, karlatrmann ancak belirli bir aamasnda geerlidir; tabir caizse, "elmann elma", "armudun armut" olduu aamada. Karlatrmann birok farkl aamas olabilir. Elmalarla armutlarn belirli bir aamada ("meyve olma") karlatrlabileceini iddia edeceim - her ikisi de meyvedir (ontolojik kimlik), benzer biim ve lde, tatl fakat belki farkl renk ve tatlarda. Asl mesele, bu yzden, benzerlik ya da farkllk deil, ilgidir - eldeki aratrma sorularna olan ilgi. Benzerlik ve farkllk, sadece ilgi derecesini belirledii iin nemli, esasen temeldir. rnein bazlar slamc tecrbeleri zmlemek iin ran ve Msr'n karlatrlabilirliine itiraz edebilirler. lran'da slami bir devrim oldu; Msr'da ise slami bir toplumsal hareket vard; bunlar iki farkl ontolojik

    23

  • gerekliktir. Bir anlamda Msr belki de Cezayir ile karlatrlmaldr. Gene de, neden lran'da lslami bir devrim, Msr'da lslami bir hareket vardr diye asli sorumu sorduumda, aslnda farkl bir karlatrma dzeyinde i gryorum - sosyo-dinsel deiim dzeyinde.13 Bylece, bir bakma benzer yapsal ve kltrel deneyimler sergileyen lkelerdeki lslamc dnmn bu iki farkl yrngesinin ardnda yatan mant anlamlandrmaya alyorum. Tm bu farkl yrngelerin bize toplumsal hareketler ve genel olarak toplumsal deiim hakknda ne dediini anlamak istiyorum. lran'la karlatrlabilir bir ift olarak, onlar da sosyo-dinsel deiime tabi olduklar halde Lbnan ya da Filistin'i deil, Msr' setiim aikar. Byle yapyorum, nk tanm itibaryla mmkn olduunca benzer (zde deil) iftler semek, inceleme konularmza hitap edecek en verimli epistemolojik giriimi sunuyor.

    Ortadou ve tesi

    Bu zmlemeler Ortadou ile karlatrlabilir eler olarak dnyadaki dier blgelerin, rnein Gney Asya ya da Latin Amerika'nn, ilgisi hakknda ne diyor? Genel olarak, dnyadaki blgelerin kresel kapitalist ekonomiyle artan btnlemesi, evrede de benzer sreleri yaratmaya meylediyor. Halihazrda, kresellemenin trdeletirici etkisi zerine ok ey sylendi. ok daha nce, Kari Marx ve dierleri kapitalizmin btnletirici ve ayrtrc gcne iaret etmilerdi. Aslnda yerel kltrler ve tarihler, melez tiplere ve farkllamaya yol aarak, kresel etkilere araclk et-

    13 janet Abu-Lughod"un Kahire ile snailemi dnyadan, rnein Londra ya da Hong Kong ile karlatnlabilecei sylenebilecek olan, New York'u nasl karlatrdna dikkat ediniz: Janet Abu-Lughod, "New York and Cairo: A View from the Street Level", Intenational Social Sciace]oumal 42 (1990), s. 307-18.

    24

  • tii, bunlar krd ve ksmen deitirdii iin trdeletirme tezinin ou kez mbalaa edildii dorudur. Karlatrma amacmz iin hayati nemde olan bu farkllklardr. Gene de evrenin, eitsiz olsa da toplumsal ve iktisadi yaplarda (rnein kentsel srelerde ve iktisadi ilemlerde) ve ayn ekilde toplumsal gler ve mcadele trlerinde tecrbe ettii artan benzerlie gerek deerinin altnda paha biilemez. Daha genel kresel etkenlere ilaveten, belirli ortak tecrbeler iki ya da daha fazla blge arasnda karlatrmal inceleme yaplmas imkanlarn daha ok artrabilir. rnein, Ortadou ve Gney Asya arasnda karlatrmal alma zeminleri, bu blgelerin, fikir, din, mal, kltr, imge (filmler) , tccar, ii ve haclarn seyahati dolaymyla tarihsel ve gncel ba ve aklarna bal olan birok ortak tecrbesi tarafndan artrlabilir. Temel soru, bu yzden, blgeleraras karlatrmann meruiyetiyle ilgili deildir. Zira bu tr karlatrma giriimleri sadece meru deil, kanaatimce vazgeilmezdir. Hayati soru, daha ziyade, blgeleraras karlatrmann zorluklarna dayanacak entelektel ve lojistik gcmzle ilgilidir. rnein, anlaml bir karlatrma yapmak iin bireysel aratrmaclarn birden fazla alan ve dil bilmesi ne kadar sk rastlanan bir durumdur? Bir aratrmacnn, rnein hem Ortadou hem de Gney Asya ya da Latin Amerika zerine uzmanlamas ne derece mmkndr? Bu engeli amann bir yolu, farkl a1an ve blgderden uzmanlar arasnda, belirli karlatrmal projelerde, ibirlii yaplmasn salamaktr. Mmkn ve tercih edilebilir olduu halde, bu i hi de kolay deil. Yanl ynlendirilmi karlatrmalardan ya da yan yana koymalardan kanmak iin, aratrma ortaklarnn kavramsal ortak zeminler yaratarak, zorluklar ve karlatrlabilirlikleri tanmlayarak, zde yntemler benimseyerek ve alann birrnek manasn destekleyerek ie balamas gerekiyor. ldeal

    25

  • durumda bu aba, tek bir aklla dnen ve tek bir mercekten bakan bir grupa stesinden gelinen, birbirine sk skya bal ve btnlemi bir takm almasnn rn olacaktr.

    eviren ZGR GKMEN

    26

  • iKiNCi BLM

    .. Tehlikeli Snflar"dan .. Sessiz lsyankarlar .. a: Kresel Gneyde Kentsel Maduniyet Siyaseti*

    Giri

    Kreselleme tezinin (ulus-devletlerin azalan rol, snrlarn ortadan kalkmas, hayat tarzlarnn, kltrlerin, siyasal sistemlerin ve benzerlerinin trde hale gelmesi benzeri 1 birtakm ar deger biilen iddialarndan bamsz olarak, kresel pazar "disiplin"i, esnek birikim ve "finansal derinleme"den oluan kreselleme iktisadiyatnn smrge sonras toplumlarda derin bir etkisi oldugu zerinde genel olarak uzlalr (Hoogvelt, 1 997) . Yeni kresel yeniden yaplanmann gelimekte olan lkelerdeki temel sonularndan biri , bir yandan btnlemeyi, te yandan toplumsal dlanma ve enformalizasyonu ieren ikili bir sre olmutur.

    (*) Bu metni ilk olarak l 998'de Montreal'deki Dnya Sosyoloji Kongresi'nin Kreselleme ve Kolektif Eylem balkl panelinde sundum. Profesr jan Nederveen Pieterse'ye paneli dzenledii ve deerli yorum ve eletirileri iin teekkr ederim.

    1 Kreselleme tezinin abartlm halinin bir eletirisi iin Gordon'a (1988) baknz.

    27

  • Periferide, Yapsal Dzenleme Program dolaymyla, sosyalist ve poplist rej imlerden liberal iktisat politikalarna doru yaanan tarihsel kayma, toplumsal szlemenin, kolektif sorumluluun ve refah devleti yaplarnn ounun erozyonuna sebep olmutur. Bylece, kresel Gney'de devlet yardmna dayanan milyonlarca insan artk kendi bana hayatta kalmak zorundadr. Konut, kira ve gider bedellerinin dereglasyonu, birok yoksul insann mlkiyet gvenliini, bu insanlar evsiz kalma riskine maruz brakarak tehlikeye atmtr. Toplumsal programlara ynelik harcamalarda yaplan kstlama, iyi bir eitim, salk bakm, kentsel gelime ve kamu konutlarna kstlanm eriim anlamna gelmektedir. Ekmek, otobs cretleri ya da yakt zerindeki sbvansiyonlarn tedricen kaldrlmas, milyonlarca korunmasz grubun hayat standartlarn radikal bir biimde etkilemitir. Ayn zamanda, zelletirmeye ynelik bir taarruzla, kamu sektrleri ya satlm ya da reforma tabi tutulmutur ki her iki durum da belirgin bir iktisadi gelime salama ve varl srdrebilir iler yaratma ihtimali olmadan kitlesel iten karmalara sebep olmutur. Dnya Bankas'na gre, 1990'larn banda, sosyalizm sonras pazar ekonomilerine geite, slah edilen Latin Amerika ve Ortadou lkelerinde, resmi istihdam yzde 5-15 arasnda azalmtr (Dnya Bankas, 1995). Afrika'da 1980'ler boyunca emein formel cretli emek sektr iinde sourumu azalmaya devam ederken, isizlerin says her sene yzde 10 artmtr (Vandemoortele, 1990). 1990'larm sonuna gelindiinde, dnya emek gcnn te birini temsil eden, ou Gney'den hayret verici sayda 1 milyar ii ya isizdir ya da yetersiz istihdam edilmektedir (CIA, 1992) . Bir zamanlarn eitimli, hali vakti yerinde orta snflarnn byk bir kesimi (hkmet alanlar ve renciler), kamu sektr alanlar ve ayn ekilde kyllerin byk bir 28

  • ksm, emek ve konut pazarlarnda kent yoksullan mevkiine itilmitir.

    Bylece bu yeni yaplanma, an derecede zengin gruplann geliimi refakatinde, nc Dnya kentlerinde marjinallemi ve kurumsuzlam bir maduniyetin geliimini hzlandrmtr. Artk gittike artan sayda isiz, ksmen istihdam edilmi, arzi emek gc sahibi, geimini sokaktan kazanan ii, sokak ocuu ve yeralt dnyas mensubu mevcuttur - bunlar deiken bir biimde "kent marjinalleri", "kent yoksunlar", "kent yoksullar" olarak atfta bulunulan gruplar. Bylesi toplumsal olarak dlanm ve enformel gruplar kesinlikle yeni bir tarihsel olgu deildir. Bununla birlikte, yakn zamanl kresel yeniden yaplanma bunlar younlatrm ve geniletmi grnmektedir. Sadece 1998 finansal krizinde Gney Kore' de en az 2 milyon, Tayland'da 3 milyon ve Endonezya'da hayret verici 10 milyon insan isiz kalmtr (ILO, 1999; McNally, 1998). Bu dneme dair orijinal olan, byk orta snf kesimlerinin marjinallemesidir. Gecekondularda yaamak, geici iler ve sokak satcl artk geleneksel yoksullarn nitelii olmaktan km, daha yksek stat, beklenti ve toplumsal becerilere sahip eitimli genler arasnda yaygn hale gelmitir.

    nc Dnya'da artan saydaki bu kent yoksunlar hayatlarn etkileyen daha byk toplumsal sreler karsnda nasl tavr alyorlar, elbette eer bir tavr alrlarsa ve aldklarnda? Kresellemeyi destekleyenler, nihai bir milli iktisadi bymenin dolayl sonularnn uzun vadede yoksullarn gei dneminde maruz kaldklar kanlmaz fedakarlklar karlayacan ileri srmekte. Ara dnemde, toplumsal fonlar ve STK'lar i yaratmaya ve zorluklar giderecek ve toplumsal huzursuzluu engelleyecek toplumsal programlar desteklemeye tevik ediliyorlar. Gerekten, bazlar STK'larn 1980'1erden bu yana Gney' de artn, top-

    29

  • lumsal gelime iin rgtl eylemliliin ve tabandan gelen kurumlarn bir tezahr olarak grrler. Bununla birlikte, kalknma STK'larnn kayda deer biimde farkllk gsterdiinin kabul, bunlarn yoksullar iin bamsz ve demokratik kalknma rgt olarak mevcut potansiyeline olduundan fazla deer bimektedir. Hindistan zerine yazan Niel Webster'in (1995) kaydettii zere, savunucular kalknma STK'larndan kabaca ok fazla beklentide bulunmaya meylederler ve bylece anlaml bir kalknma stratejisi iin yapsal kstllklarn (rnein, rgtsel mantk, ykmszlk ve profesyonel orta snf liderlik) kmserler. Benim Ortadou kalknma STK'lar zerine almalarm bu sonucu destekliyor. STK'larn profesyonellemesi, tabandan eylemliliin seferber olabilme niteliini azaltyor, ayn zamanda yeni klientalizm trlerinin olumasna sebep oluyor (Bayat, 2000).

    Soldaki biroklar, kresellemeye, bu olgunun sunduu teknolojileri kendine mal ederek meydan okuduunu syledikleri "tepkisel hareketler"e (kimlik politikalar) iaret ediyor. Melucci'nin "yeni toplumsal hareketler"i (2004) zellikle "st dzeyde farkllam" Batl toplumlara odaklanrken, Manuel Castells ve Ankie Hoogvelt gibi dierleri, gneyli bir bak asyla, dinsel, etnik ve feminist hareketler kadar Latin Amerikan kalknma-sonras fikirlerin kreselleme kart eilimin belkemii olduunu sylyorlar. Kimlik hareketleri smrge sonras toplumlarda kresellemenin meydan okumalarnn bir ksmn oluturuyor. Bununla birlikte, bunlar sradan insanlarn hakiki gndelik pratiklerinden ziyade orta snf entelektellerin dncelerini yanstyor. Tabandakiler ne dnyor ya da ne yapyorlar? Kentli marjinallemi gruplar, eer siyasetle urayorlarsa, ne tr bir siyaset gdyorlar? Bu makale bu sorulara cevap vermeye alyor. Yoksulluk kltr, hayatta 30

  • kalma stratejisi, kentsel toplumsal hareketler ve gndelik direnii ieren hakim modeller arasnda eletirel bir biimde dolanarak, yeni kresel yeniden yaplanmann (isizler, geici emek, geimini sokaktan salayan iiler ve sokak ocuklar gibi marjinallemi ve kurumsallktan yoksunlam) znellikleri, toplumsal mekan ve dolaysyla bugnk kuramsal bak alarnn kendi balarna muhasebesini yapamad siyasal mcadele alann yeniden rettiini iddia edeceim. Kresel Gney'in kentlerindeki marjinallemi gruplarn eylemlerine daha uygun olabileceini dndm alternatif bir bak teklif ediyorum: "sessiz tecavz" .* Sessiz tecavz, bireylerin ve ailelerin, hayatlar iin temel ihtiyalar (barnacak yer, kentsel kolektif tketim, enformel iler, i olanaklar ve kamusal alan) karlamak zere, sessiz ve mtevaz bir tarzda kolektif olmayan fakat uzun sre devam eden dorudan eylemine atf ta bulunur. Bu bak benim Ortadogu'daki kentsel srelere ynelik gzlemlerimden domu olsa da, dier nc Dnya kentleri iin de geerlilik tayabilir.

    Hakim bak alar

    Kent "marjinallii"nin sosyolojik olarak incelemesi on dokuzuncu yzyl Avrupa'sna dayanr. Kentlemeyle badatrlan sorunlar (kent sular, kent ii koullar, isizlik, g, kltrel ikilik ve benzerleri) toplumsal bilimler cemaatince ele alnmtr. George Simmel'in "Yabanc"s ehre yeni yerleenlerin sosyo-psikolojik zellikleri zerinedir, Durkheim ise zellikle onlarn "mitsizliine" merakldr. Bu tr bir kavramsallatrma, daha sonra 1920 ve 1930'larda ikago, bu ehre akn eden saysz etnik gmenin toplumsal

    (*)Ayn zamanda, el uzatma, gasp olarak anlalmal. [G]

    31

  • varlklarn inceleyen bir laboratuvar haline geldiinde, ABD'de ikago Sosyoloji ve Kentsel almalar Okulu'nun almalarn belirlemitir. Everrett Stonequist ( 1 935) ve Robert Park (1928) iin birok gmen, "marjinal"di - bu onlarn toplumsal yaplarnn iine iyice yerlemi olan bir zellikti. Marjinal kiilik, hibirinin tam yesi olmadan iki kltrn de snrnda yaayan, kltrel melezliin bir belirtisiydi.

    Bununla birlikte, ana akm Marksizm, ikago Okulu ilevselcilerinin aksine, bu meseleyi ciddiye almad. Toplumsal dnmn faili olarak almann merkeziliiyle ilgili olarak, Marksist kuram kent yoksullarn ya grmezden geldi ya da onlar "lmpen proletarya" (Marx'n kendisi tarafndan kullanlan bir kavram olan) , "proleter olmayan" kentsel gruplar olarak tarif etti. Bu durum, Hali Draper'in (1978: Cilt 2, 453) kaydettii gibi, "sonu gelmeyen yanl anlamalara ve hatal evirilere" yol at. Marx iin lmpen proletarya bir siyasal iktisat kategorisiydi. retmeyen mlksz insanlara, "almayan proletarya"ya atfta bulunuyordu - bunlar, genelde yoksul olan ve dier alan insanlarn emeiyle yaayan, dilenciler, hrszlar, ekyalar ve sulular gibi terkedilmi toplumsal unsurlard. Byle bir iktisadi varolua bal olarak, nihayetinde reten snflarn karlarna aykr olabilecek bir bal olmama siyaseti gttkleri syleniyordu (Draper, 1978: Cilt 2, Blm 15) . Hem Marx hem de Engels iin lmpen proletaryay "toplumsal cruf' , "tm snflarn sprnts", "tehlikeli snflar" klan bu belirsiz siyasetti. Her ne kadar Marx daha sonra onlar "yedek emek ordusu", dolaysyla ii snfnn bir paras olarak kuramsallatrdysa da, bu insanlarn yeniden istihdam edilmesine ok ans tanmad iin bu kavramn mevcut kapitalist yapsallama iindeki geerliliine dair tartmalar devam etmitir. Bazlar, kent yoksunlarnn 32

  • "yedek"te olmann tam tersine, kapitalist ilikiler iinde btnlemi olduklarn iddia etti (Worsley, 1984) . Frantz Fanon'un (1967) lmpen proletaryay smrgelerdeki devrimci g olarak tutkulu savunusuyla dahi, nc Dnya'daki komnist partileri kent yoksunlarna ii snfyla bir ittifak potansiyeli tayabilecek "alan kitleler" olarak bakmann tesine gemediler.

    Ne var ki, (birok gelimekte olan lkede saylar snai ii snfnn saysnn aka stnde olan) bu "enformeller"in sregiden nemi ve gelimekte olan lkelerdeki siyasal istikrara ynelik varolduu farzolunan tehdidi, onlar tekrar akademik incelemelerin konusu yapt. Betimsel "enformeller" ve kmseyici "lmpen proletarya" kavramlarna kar, McGee (1979) ve Cohen ( 1982) "proto-proletarya " ; Peter Worsley ( 1984) "kent yoksullar" kavramlarn tercih etti - bunlar bu kesimlere bir tr faillik atfeden kavramlard.

    Bununla birlikte, nc Dnya'da kentsel madunlarn toplumsal koullar ve siyasetine dair daha ciddi almalar ABD'li toplumsal bilimciler iin 1960'larda bir alan olarak ortaya kt. Modernleme ve kentsel g, gelimekte olan lkelerde yoksullam kentsel yerleimlerin dramatik olarak yaylmasna yol amt ve byyen "snfalt"nn, Souk Sava'n ortasnda ABD'nin ve yerli sekinlerin siyasal karlar iin tehlike olarak alglanan radikal gerilla hareketlerinin yaylmas iin bir reme alan salad kabul ediliyordu. 1949'daki in devrimi ile 1959'daki Kba devrimi ve nc Dnya'nn muhtelif blgelerindeki byyen gerilla hareketleri siyasal gzlemcilerce ikna edici kantlar olarak kabul ediliyordu. Bununla birlikte, Latin Amerika, kentsel snfaltnn toplumsal ve siyasal davranlarna dair ok tartlan kuramlarn bir laboratuvar olarak ilev grd. Dierlerinin yansra, Samuel Huntington ve Joan

    33

  • Nelson'n almalar dnemin kayglarn yanstr (Huntington, 1968; Nelson, 1970; Huntington ve Nelson, 1976). Burada almalarn hakim ilgisi yoksullarn mevcut dzene "siyasal tehdidi" zerine odaklanmtr. ou toplumsal bilimci olan aratrmaclar, gmen yoksullarn istikrar bozucu bir g olup olmadyla meguldr. Joan Nelson ( 1970: 393-414), "yeni gmenlerin radikal ya da iddete meyilli olduklarn gsterir hibir kant olmadn" ne srer. Bu tr meguliyetler yoksullarn gndelik hayat dinamiklerini gzden kard. Biroklar yoksulluk siyasetini, meseleye baka bir adan bakma ihtimalini kstlayan devrimci/edilgin ikilii erevesinde ele ald. zclk tartmann her iki tarafn da belirledi. kan tartmalar drt ayr tanmlanabilir bak asna evrildi: "edilgin yoksullar" , "hayatta kalma stratejisi", "kentsel yerel hareket" ve "gndelik direni" modelleri.

    Edilgin yoksullar

    levselci paradigmayla alan birtakm gzlemciler kent yoksullarn esasen kargaaya yol aan nitelikte ve mitsizlik hisleriyle dolu olarak grse de; bunlarn ou, yoksullar hala sadece ay sonunu getirebilmek iin mcadele eden siyaseten edilgin bir grup olarak deerlendiriyordu. Oscar Lewis'in ( 1959, 196 1 , 1966), Puerto Rico ve Meksika'daki kent yoksullar iinden etnografilere dayanan "yoksulluk kltr" kuram, bu fikirlere bilimsel bir meruiyet kazandrd. Yoksulluk kltrnn bileenleri olarak (kadercilik, kkszlk, uyumsuzluk, gelenekselcilik, su, amaszlk, umutsuzluk ve benzeri) belirli kltreVpsikolojik esaslara dikkat eken Lewis farknda olmadan "edilgin yoksul" fikrini yaygnlatrd. "Marjinal insan" kltrel bir tip olarak tanmlayan temel vurgusuyla "yoksulluk kltr", ABD'de 34

  • yoksulluk-kart sylemi ve politikay olduu gibi, nc Dnya sekinlerinin yoksullara ynelik algsn da belirleyerek uzun yllar boyunca baskn bak as olarak kald.

    Yoksullarla duygudalna ramen Lewis'in "yoksulluk kltr"nn kavramsal zayfl ok gemeden ortaya kt. Kabaca, Lewis "yoksulluk kltr" birok baka kltrden sadece biri olduu iin., yoksullarn kltrnn zn tanmlad. Lewis'in genellemesi , farkl kltrlerde yoksullarn yoksullukla ba ettikleri birbirinden farkl yollar gz ard etti. Worsley gibi eletirmenler, Lewis'i yoksulluklarndan ve edilginliklerinden tr yoksullar sulayan orta snfa mensup bir aratrmac olmakla itham etti (Worsley, 1984: 190-4). 2 Lewis'in kavramsallatrmas, ilgin bir biimde, Stonequist ve Robert Park gibi ikago Okulu kent sosyologlar ve hatta daha nceki kuan Simmel gibi dnrleriyle birok zellii paylar. janice Perlman'n (1976) The Myth of Marginality balkl gl eletirisi, Manuel Castells'in eletirel katklaryla beraber, bu grn temelini resmiyette olmasa dahi akademide rtt. Marjinallik mitinin yoksullarn toplumsal denetiminin bir arac olduunu ve marjinallemi yoksullarn kapitalist toplumsal yapnn rn olduunu gsterdiler.

    Hayatta kalma mcadelesi veren yoksullar

    "Hayatta kalma stratejisi", aslnda dorudan yoksulluk siyasetiyle uramad. Bu bak asnn temelini, ilintili, st kapal kavramsal bir varsaym tekil eder. Hayatta kalma stratejisi modeli, yoksullarn gsz olmalarna ramen, kaderlerinin hayatlarn belirlemesini beklemediklerini ima ederek bir adm ileri gider. Bekalarn salamak iin kendi

    2 Yoksulluk kltr tezinin daha geni bir eletirisi iin Leeds (1971) ve Valenine'a (1968) baknz.

    35

  • tarzlarnda etkindiler. Nitekim isizlik ya da fiyat artlarna kar koymak iin sk sk hrszla, dilencilie, fahielie ya da tketim kalplarn yeniden ekillendirmeye mracaat ederler; ktlk ya da savaa kar, g yetkili makamlarca engellendiinde dahi yaadklar yerleri terk etmeyi seerler. Bu dnceye gre, yoksullarn hayatta kaldklar ve yaamaya devam ettikleri kabul edilir; ne var ki hayatta kalmalar kendi ya da yoldalarnn hayatlar pahasna gerekleir (Scott, 1996) . Birok kltrde, yoksullar arasnda gerek hayatta baa kma mekanizmalarna mracaat etmek ok yaygn grlse de, hayatta kalma stratejisi dilinin gereinden fazla vurgulanmas, Escobar'n ( 1995) kaydettii gibi, yoksullarn, onlara herhangi bir faillik tannmadan, kurban olarak tasvir edilmelerini glendirmeye katkda bulunabilir. Gerek, yoksullarn da direnmeye ve frsat ktnda hayatlarn iyiletirmeye abaladklardr. Bunun tesinde, dnyann birok blgesindeki deliller, hayatlarn iyiletirmek iin frsatlar yarattklarn gsteriyor - rgtlenirler ve ekimeli siyasete dahil olurlar. john Friedmann's ( 1992, 1996) "salahiyetli klma" kavram, yoksullarn bylesi frsat yaratma eilimlerinin kantlarndan sadece bir tanesidir. Yoksullarn kolektif olarak hayatta kalmak iin kendinden rgtlln, rzkn retilmesi iin merkezi unsur olarak hane halk kurumu, trel iktisat (gven, karlkllk, iradecilik) ve "toplumsal gleri"nin (serbest zaman, toplumsal yetenek, a ilikileri, retim birlikleri ve aralarnn) kullanlmas dolaymyla tarif eder.

    Siyasal yoksullar

    "Edilgin yoksullar" ve "yoksulluk kltr" modellerinin eletirisi, kentsel madunlarn siyasal aktrler olarak belirdikleri bir bakn, "kentsel yerel hareket" baknn gelimesine 36

  • yol at. Perlman, Castells ve Latin Amerikal baka aratrmaclar yoksullarn marjinal olmad, toplumla btnlemi olduklar konusunda srar ettiler. Daha ziyade "marjinalletirilm i olduklar"n, iktisaden smrlm, siyaseten bask altna alnm, toplumsal olarak damgalanm ve kltrel olarak kapal bir toplumsal sistemden dlanm olduklarn ileri srdler. Yoksullar, sadece parti siyasetine, seimlere ve ana akm iktisadi etkinliklere katlmyor, daha nemlisi kendi yerel toplumsal hareketlerini ina ediyorlard. Bylece, cemaat dernekleri, banios, tketici rgtleri, ahaneler, gecekondu destek gruplar, kilise etkinlikleri ve benzerleri, (Castells'e gre, 1983) "toplumsal dnm", (Schuurman ve Van Naerssen'e gre, 1999) "zgrleme" iin abalayan yoksullarn rgtlenmi ve yerel temelli hareketleri ya da john Friedmann (1989) kelimeleriyle, modernitenin tiranlna kar bir alternatif olarak grld. Gndelik etkinliklerinde yoksullar kentsel hizmetler ya da "toplumsal tketim"den bir pay elde etmek iin mcadele ederler.

    Bu hareketlerin yerel nitelii, faillerinin (kent yoksullarnn) var olma tarzlarndan kaynaklanr. (Gelir, stat, meslek ve retim ilikileri bakmndan) ok farkllam olsalar da, kent yoksullarnn ortak bir ikamet mekann, bir cemaati paylatklar dnlr. Ortak mekan ve ortak mlkiyetle ilintili ihtiyalar bylece bu insanlara bir "mekansal dayanma" imkan sunar (Hourcade, 1989). Kent yoksullar arasnda ekimeli siyaseti olduu kadar ekimeli olmayan ibirliini vurgulamaya ynelik abalar, kent yoksunlarna nemli bir faillik tanyarak iddetli bir biimde hem "yoksulluk kltr" hem de "hayatta kalma" grlerinin altn oyar. Bununla birlikte "kentsel hareketler bak as" , byk lde blgenin sosyopolitik koullarna dayal bir Latin Amerikan modeli olarak ortaya kar. artc olmayan bir biimde, aslen Latin Amerika zerine alan aratrma-

    37

  • clarca (rnein, Stiefel ve Wolfe, 1994) nerilmitir. Yerel ahaneler, mahalle dernekleri, kilise gruplar ya da seyyar satc sendikalar, (Hindistan ve Gney Afrika gibi lkeler istisna tutulursa) rnein, Ortadou, Asya ya da Afrika'da grnen ortak olgular deildir. Ortadou'da, rnein, sivil derneklerden saknan (despotik, poplist ya da diktatryel trden) otoriter devletlerin hakimiyeti, aile ve akraba balarnn gl olmasyla birlikte, birincil dayanmalar, ikinci dereceden dernekler ya da toplumsal hareketlerden daha uygun klar (Bayat, 2000) . Hayr cemiyetleri ve cami dernekleri gibi kolektif rgtler bulunsa da, bunlar popler snflarn siyasal hareketliliine nadiren nclk eder. Mahalle ilikileri, ev halk ya da geleneksel kredi sistemlerine dayanan dernekler olduka yaygn da olsa, akrabalk ya da etnisiteyi aan toplumsal alar byk lde geliigzel, yaplanmam ve paternalisttir (Bayat, 1997a, 2000). Baz aratrmaclar, blgedeki slami hareketleri, kentsel toplumsal hareketlerin Ortadou modeli olarak sunma eilimindeler. Birka ilevsel benzerlik bir yana, slamclk kimliinin zellikle kent yoksullarna ilikin bir kaygdan hasl olmad gerei deimiyor. Katolik Kilisesi, zellikle de Kurtulu Teolojisi Hareketi'nden farkl bir biimde slami hareketler genellikle yoksullar deil, siyasal deiimin asli failleri olarak grdkleri eitimli orta snflar seferber etmeye meyleder (Bayat, 1998) . Bylece, belli bir dzeyde seferberlik ve ekimeli siyaset, devrimci lran ya da kriz iindeki Cezayir'de olduu gibi, temel olarak istisnai durumlarda (rnein, kriz ve devrim koullarnda) tevik edilir. Trkiye'de slamc Refah Partisi'nin gecekonducular seferber ettii dorudur, ancak bu esasen Trkiye'nin serbest seim sisteminin kent marjinallerine oy kullanma yetkisi, dolaysyla meru bir siyasal parti olarak slamclarn kullanabilecei bir g tanm olmas nedeniyle byle olmutur. 38

  • Gene de Latin Amerika'daki kentsel hareketlerin yaygnlnn epey eitlilik arz ettiini kaydetmek gerek. Leeds ve Leeds'in ( 1976: 21 1 ) gstermi olduu gibi, birbiriyle ekien kar gruplarnn (hkmet, zel karlar ve dierlerinin) okluuna bal olarak yoksullar, maruz kaldklar skntlarn derecesinin yoksullar, "hayatlarn iyiletirmeyi iltimas ve kar ticaretinin paternalist, bireyci kanallarnda aramaya" mecbur kld Brezilya'dan ziyade Peru'da kolektif eylem frsat bulmulardr. ili'de, siyasal aklk ve radikal rgtlenme dnemlerinde, yoksullar daha yaygn olarak rgtlenmilerdir.

    Direnen yoksullar

    Geleneksel kolektif eylemlerin -zellikle de madun gruplar (yoksullar, kyller ve kadnlar) arasnda ekimeli protestolarn- yokluu, hakim sosyalist partilerin neden olduu hayal krklyla birlikte, birok radikal gzlemciyi, her ne kadar kk apl, yerel ya da bireysel dahi olsa, farkl eylemlilik trleri "kefetmeye" ve bunlar n plana karmaya itti. Bu aray, 1 980'lerde mikro-siyaseti ve "gndelik direni"i popler bir bak as klan yapsalclk sonrasyla ilintilendirilen kuramsal paradigmalar dalgasna hem katkda bulundu hem de bundan yararland. james Scott'un, l 980'lerde, Asya'da kylln davranlarn alrken (kendisinin trel iktisat olarak adlandrd, geimlik kyller ile toprak aalar arasndaki karlkl ilikiyi aklayan) yapsalc bir pozisyondan yola karak, kyllerin bireysel tepkilerine odaklanan daha etnografik bir ynteme ulamas, bu paradigma kaymasna nemli katkda bulundu (Scott, 1985). Bu srada, Foucault'nun "merkezden arndrlm" iktidar kavram, yeni Gramscici kltr siyasetinin (hegemonya) yeniden dirilmesiyle birlikte, mikro-siyaset ve

    39

  • bylece "direni" paradigmasna temel bir kuramsal destek salad.

    "Direni" kavram, iktidar ve kar iktidarn ikili bir kartlk iinde bulunmadnn, birbirinden ayrlm, karmak, kararsz ve srekli bir "denetim dans" olduunun altn izdi (Pile, 1997: 2). "Nerede iktidar varsa, orada direni vardr" fikrini temel ald; direni, byk lde faillerinin, maruz kald siyasal bask koullar altnda, eklemlemeye muktedir olabildikleri kk apl, gndelik, kk etkinliklerden meydana gelse de. Bu direni kavray, sadece o gne dek kuramsal olmayan kyl almalarna deil , emek almalar, etnisite, kadn almalar, eitim ve kentsel maduniyet almalar gibi farkl alanlara nfuz etti.

    Bylece eitli almalar, mucizelerle ilgili hikayelerin "popler direnie" nasl "ses verdiini" (Revees, 1995), yoksun kadnlarn halk hikayeleri anlatarak, arklar syleyerek ya da deli ya da kak grnerek ataerkillie nasl direndiklerini (Abu-Lughod, 1990) , aile balarnn genilemesinin kent yoksullar arasnda nasl bir "siyasal katlm yolu"nu temsil ettiini (Singerman, 1995) ele ald. Barlarda alan Filipinli kzlarla Batl erkeklerin ilikisi, basit bir ekilde topyekun tahakkm olarak deil, karmak ve koullara bal bir tarzda tartld (Pile, 1997) . alan Mslman kadnlarn rtnmesi, basit bir ekilde itaat olarak deil, kararsz bir ekilde protesto ve kendine mal etme, dolaysyla "protestonun telif edilmesi" olarak sunuldu (Macleod, 199 1 ) . Gerekten, duruma bal olarak, rtnmek de, rtnmemek de ezamanl bir ekilde direni simgesi olarak kabul edildi !

    phesiz, o vakte kadar "edilgin yoksullar", "itaatkar kadnlar" , "apolitik kyller" ve "bask altna alnm iiler" olarak tarif edilen znelere faillik atfetmeye ynelik bu tr bir aba, olumlu bir gelimeydi. Direni paradigmas, genel 40

  • olarak toplumdaki iktidar ilikilerinin karmaklnn, zel olarak da maduniyet siyasetinin rtsn kaldrmaya yardmc olur. Bize, evrensel bir mcadele tarz umamayacamz; her eyi biraraya toplayan resimlerin genellikle insanlarn deiim hakkndaki alglamalarndaki farkllklar tahrip ettiini; yerelin bir zmleme birimi olduu kadar, nemli bir mcadele alan olarak da tannmas gerektiini; rgtl kolektif direniin her yerde mmkn olamayabileceini, dolaysyla alternatif mcadele tarzlarnn kefedilmesi ve tannmas gerektiini; basknn hkm srd durumlarda rgtl protestonun illa ki ayrcalkl bir konumu olamayabileceini syler. Dolaysyla, daha esnek, kk apl ve brokratik eylemliliin nemi de kabul edilmelidir. 3 Bunlar, "direni"in post-yapsalc taraftarlarn eletirenlerin (rnein, Cole ve Hill'in, 1995) grmezden geldii meselelerin bir ksmdr.

    Gene de bu paradigma, bir dizi kavramsal ve siyasal sorunu beraberinde getirir. Hemen karmza kan ilk sorun, direniin, iktidar, tahakkm ve itaatle olan ilikisini nasl kavramsallatracamzdr. james Scott, direnile ne kastettii hususunda ak grnyor:

    Snf direnii, st snf karsnda, bir alt snf yesinin/yelerinin, ya bu snfa st snf (rnein, toprak aalan, byk iftiler ya da devlet) tarafndan dayatlan talepleri (rnein, kira, vergi, nfuz) tadil ya da reddetmeye; ya da kendi taleplerini (rnein, i, toprak, yardm, sayg) dayatmaya meyleden her tr eylemini ierir (Scott, 1995: 290; vurgular benim) .

    Ne var ki, "her tr" deyimi, Scott'un sralad niteliksel olarak birbirinden farkl eylem trlerini, bunlarn arasna bi-

    3 Piven ve Cloward'n ( 1979) Amerikan yoksul halk hareketlerinin sahip olmas. n diledikleri bir nitelik.

    41

  • rer izgi koyarak betimlemeye engel olur. Byk apl kolektif eylemle, bireysel eylemler, rnein vergi hilekarl arasnda ayrm yapmayacak myz? Ykc da olsa, gzlerden uzak bir ekilde iir okumak ile silahl mcadele eit deerde midir? Bylesi farkl eylemlerden birbirine denk olmayan etkililik ya da karsamalar beklememeli miyiz? Scott, bunun farkndayd ve farkl direni trleri, -rnein, rgtl, sistemli, nceden planlanm ya da devrimci sonular douran dierkam eylemlere atfta bulunan "gerek direni"le, devrimci sonular yaratmayan, rgtsz, rastlantsal ve iktidar yaps iinde telif edilen eylemlere iaret eden "sembolik direni" (Scott, 1985: 292)- arasnda ayrm yapanlarn fikirlerine katld. Gene de, "sembolik direni"in, en az "gerek direni" kadar gerek olduu hususunda srar etti. Bununla birlikte, Scott'un takipileri yeni ayrmlar yapmaya devam ettiler. Nathan Brown (1990) , rnein, Msr'da kyl siyaseti zerine alrken, tr siyaset tanmlar: atomist (bireylerin ya da kk gruplarn anlalmas g bir ierie sahip siyaseti) , ortak (retimi yavalatmak ve benzeri, sistemi bozmaya ynelik grup abas) ve ayaklanma (sistemi etkisiz hale getirecek devrimin bir alt aamas).

    Bunun tesinde, direni zerine yazan birok kii, bask konusundaki bir bilinlilik ile baskya kar direnii birbirine kartrmaya meyleder. Yoksul kadnlarn zel toplantlarnda kt durumlar hakknda ya da erkekleri alay konusu etmek iin syledikleri arklar, cinsiyet dinamiini kavraylarn gsterir. Ne var ki ne bu; ne de yoksul kentlilerin azizlerin gelip zorlular cezalandrdn hayal eden mucize hikayeleri, onlarn direni eylemlerine katldklar anlamna gelir. Bylesi bir "direni" kavray, atma ve rza gsterme ve iktidar sistemleri iindeki fikir ve eylemler arasndaki ar derecede karmak karlkl oyunu anlamaktan yoksundur. Bilin ve eylem arasndaki ba, gerekten temel 42

  • bir toplumbilimsel ikilem olarak varln srdryor (Giddens, 2000).

    Scott, direniin kastl bir eylem olduunu aka belirtir. Weberci gelenee bal olarak, eylemin anlamm temel bir unsur olarak ele alr. Bu kastllk, kendi iinde nemliyken, kastl ya da kastsz sonular birbirine uymayan birok bireysel ya da kolektif eylemi aikar bir biimde darda brakr. Kahire ve Tahran'da, rnein, birok yoksul aile, yasad davranlarnn farknda olmalarna ramen, belediyenin elektrik ve suyunu yasal olmayan ekillerde kullanr. Lakin kentsel hizmetleri otoriteler nezdinde muhalefet ve mukavemetlerini ifade etmek iin almazlar. Bunu, daha ziyade, onurlu bir hayat iin bu hizmetlere ihtiya duyduklarndan, bu hizmetleri baka bir ekilde alamadklar iin yaparlar. Fakat bu ok sradan eylemler srdnde, kentsel yap, toplumsal politika ve faillerin kendi hayatlarnda nemli deiikliklere yol aar. Faillerin gndelik eylemlerinin kastl olmayan sonularnn nemli olmas bundandr. Gerekten, direni paradigmas iindeki birok yazar, "direni"in tezahrleri olarak hem kastl hem de kastsz pratiklere odaklanarak, kast ve maksad terk etmilerdir.

    Bir soru daha var. Direni, halihazrda elde edilmi bir kazanm korumak (Scott'un terimleriyle hakim gruplarn alt gruplardan taleplerinin reddedilmesi) anlamna m gelir, yoksa benim "tecavz" olarak adlandrdm, yeni taleplerde bulunmak ("kendi isteklerini ilerletmek") anlamna m? Direni yaznnn ounda bu ayrm eksiktir. Bunlarn rtt anlar hayal edilebilse de, bu iki strateji farkl siyasal sonular takip eder; bu, zellikle bunlar haKim iktidarla ilintili olarak ele aldmzda byledir. Lenin'in Ne Yapmal's (1973), "ekonomizm/sendikaclk" ve "sosyal demokratik siyaset/parti siyaseti" terimleriyle bu iki stratejinin tartmasna adanmtr.

    43

  • Leninist/ncc paradigma hakknda ne dnlrse dnlsn, bu zgl bir devlet ve iktidar kuramna (ii snf partisinin nderlik ettii kitlesel bir hareketin ele geirecei kapitalist bir devlet) tekabl ediyordu; buna ek olarak, bu stratejinin ii snfn nereye (sosyalist bir devlet kurmaya) gtrmek istedii akt. imdi, "direni" paradigmasnn devlet kavray nedir? Direni paradigmas faillerinVznelerini, "en ktsne mani olma ve daha iyisini taahht etme"nin (Scott, 1985: 350) tesinde nereye gtrmek istiyor?

    Direni yaznnn ou Foucault'nun eklemledii bir iktidar anlayna dayanr; iktidar her yerdedir, "dolar" ve asla "burada ya da orada birinin elinde yerini belirlemez" (Foucault, 1972). Bylesi bir dzenleme, sradan olann gszl mitini amak ve sradan olana bir faillik atfetmek iin elbette yol gstericidir. Gene de bu birok post-yapsalc "direni" yazarnca paylalan "merkezden arndrlm" iktidar kavram, iktidar deveran ediyor olsa dahi, bunu eit olmayan bir biimde yaptn (baz yerlerde, dierlerine gre, daha ar, daha younlam ve "kesif'tir) grmeyi beceremedii iin, devlet iktidarna, zellikle de bunun snf boyutuna deerinin altnda bir paha bier. Dier bir deyile, hounuza gitsin, gitmesin, devlet nemlidir ve kentsel maduniyet eylemliliinin potansiyeli tartlrken bunu gznnde bulundurmak gerekir. Foucault, iktidar sistemlerinin dnda ve ondan bamsz gerekletiinde direniin gerek olduunda srar ederken, "direni" yaznn belirleyen iktidar kavray, bir iktidar sistemi olarak devlet iktidarn zmlemeye ok imkan tanmaz. Bu yzden, "direni" aklamalarnn neredeyse tmnde bir devlet kuram ve kendine mal etme ihtimalinin eksik olmas rastlantsal deildir. Bunun bir sonucu olarak, yrekten benimsenen "direni" eylemleri, mevcut iktidar dzeni ile kararsz ve gergin bir 44

  • uyum sonucuna yol aarak bilinmeyen, belirsiz ve kararsz bir iktidar ilikileri evreninde amaszca yzer.

    Belirgin bir direni kavramnn yokluu, bunun tesinde, bu trn yazarlarnn genellikle faillerin edimlerini ok fazla ele almasna ve bunlara gereinden fazla deer bimelerine sebep olur. Sonu, znelerin neredeyse her eyleminin potansiyel olarak bir "direni" eylemi olarak grlmesidir. "Kanlmaz" direni eylemleri tespit etmeye kararl postyapsalc yazarlar genellikle "znelerini deitirmek" zorunda kalrlar (MacAdam et al. , 1997) . "Edilgin yoksullar" , "itaatkar Mslman kadnlar" ve "etkisiz kitleler" tr bak alarnn zclne meydan okumaya kalksalar da, sradan davrana ok fazla deer bierek, bunu illa ki bilinli ya da ekimeli bir muhalefet eylemi olarak yorumlayarak tersinden bir zcln tuzana derler. Bu, bu eylemlerin oklukla hakim iktidar sistemleri iinde meydana geldiine dair nemli gerei grmezden geldikleri iin byledir.

    rnein, Ortadou'da, baz yazarlarn "direni", muhalefetin "teklifsiz siyaset"i ya da "katlm yolu" olarak okuduklar birtakm alt snf etkinlikleri, esasen devletin istikrar ve meruiyetine katkda bulunabilir (Singermann, 1995; Hoodfar, 1997) . nsanlarn kendilerine yardm edebilmeye ve alarn geniletebilmeye muktedir olduklar gerei, phesiz gndelik eylemliliklerini ve mcadelelerini gsterir. Ne var ki, byle yaparak failler devletten (ya da sermaye ve ataerkillik gibi dier iktidar odaklarndan).hemen hemen hibir ey kazanamazlar - tahakkme illa ki meydan okuyor deildirler. Aslnda hkmetler, muhalif olmadklar mddete, kendi kendine yardm ve yerel giriimleri ou kez tevik ederler. Bunu, refah devleti koul ve sorumluluklarnn yknn bir ksmn vatandan stne kaydrmak iin yaparlar. Kresel Gney'de STK'larn hzla oalmas

    45

  • bunun gvenilir bir belirtisidir. Ksaca, direni yaznnn ou, (faillerin bekasnn kendileri ya da yoldalar pahasna saland) baa kma stratejileri olarak grlebilecek eylemlerle, etkin katlm ya da tahakkmn yklmasn birbirine kartrmaktadr.

    Son bir soru daha var Yoksullar hr zaman farkl yollarla (sylem ya da eylemle, bireysel ya da kolektif olarak, st rtk ya da ak biimde) tahakkm sistemlerine kar direnmeye muktedirse, onlara yol gsterme ihtiyac nereden kaynaklanyor? Yoksullar her daim siyaseten muktedir vatandalarsa, devletin ya da herhangi baka bir failin onlar glendirmesini neden beklemeliyiz? Yoksullarn davranlarn hatal okumak, esasen, savunmaszlara kar ahlaki sorumluluumuzu boa karyor. Michael Brown'n ( 1996: 730) kaydettii gibi, "ocukluun kk maduriyetlerini gerekten bask altnda olanlarn straplar dzeyine kardnzda, adaletsizlie duyarllmz younlatrmaktan ziyade azaltan zalim bir tesviye" yapm oluyorsunuz.

    Sradan olann sessiz tecavz

    Hakim bak alarnn kusurlarn (yani, "edilgin yoksullar"n zcln, "hayatta kalma"nn indirgemeciliini, "siyaseten etkin yoksullar"n Latin-merkezciliini ve "direni yazn"nm kavramsal karkln) gz nnde tutarak, gelimekte olan dnyada kentsel marjinaller siyasetini bir baka adan, "sradan olann sessiz tecavz" olarak deerlendirmek istiyorum. Bu kavramn, bu yetersizliklerin bir ksmnn stesinden gelebileceini ve kreselleme koullarnda kentsel maduniyet siyasetinin zn daha iyi kavrayabileceini dnyorum. 4

    4 Bu bak asn btn aynntlanyla Sree Poliics kitabmda ele aldm. Burada sadece temel noktalara deiniyorum.

    46

  • "Sessiz tecavz" kavram, sradan insanlarn hayatta kalabilmek ve hayatlarn iyiletirebilmek iin mlk ve iktidar sahibi olanlara doru suskun, uzun vadeli fakat yaygn ilerleyiini tarif eder. Bu, dnemsel kolektif eylemlerle, suskun, byk lde paralara blnm ve uzun vadeli bir seferberlike (belirli bir liderlii, ideolojisi ya da yaplandrlm bir rgt olmayan ak ve pozisyon deitiren mcadelelerce) belirlenir. Sessiz tecavz kendi bana bir "toplumsal hareket" olarak grlemezse de, ayn zamanda hayatta kalma stratejilerinden ya da "gndelik direni"ten de farkldr; nk ilk olarak, faillerin mcadele ve kazanmlar kendileri ya da yoldalarnn pahasna deil, devletin, zenginlerin ve iktidar sahiplerinin pahasna gerekleir. Nitekim kent yoksullar barnaklarn aydnlatmak iin elektrii komularndan deil, belediyenin elektrik direklerinden alarlar; ya da hayat standartlarn ykseltmek iin ocuklarnn okula gitmesine engel olmazlar da enformel sektrde ikinci bir i yapmak iin kendi i saatlerinden alarlar.

    Buna ek olarak, bu mcadeleler srf direni alannda ille de savunmaya ynelik olarak grlmez, artan bir biimde mtecavizdir; yani aktrler ilerleyecek yeni pozisyonlar kazanarak alanlarn geniletirler. Bu tr sessiz ve tedrici tabandan hareketler, devlet yetkilerinin (dzenin anlam, kamusal mekann, kamusal ve zel mallarn denetimi ve modemitenin anlamll dahil olmak zere) birok temel ehresine meydan okumaya eilimlidir.

    Dalgalanan toplumsal gruplarn (gmenlerin, mltecilerin, isizlerin, gecekonducularn, sokak satclarnn, sokak ocuklarnn ve artlar iktisadi kreselleme ile hzlanan dier marjinal gruplarn) hayat boyu sren mcadelelerini kastediyorum. Aklmda, milyonlarca erkek ve kadnn uzun g yolculuklarna ktklar, i, barnak, toprak ve yaama letafeti elde ederek uzak ve ou kez yabanc evrelere ya-

    47

  • yldklar uzun sreler var. Krsal gmenler kentlere ve kentlerin kolektif tketimine el uzatrlar, mlteciler ve uluslararas gmenler konuk devletlere ve onlarn saladklarna, gecekonducu ve igalciler kamusal ve zel arazilere ya da halihazrda ina edilmi evlere ve isizler, geimini sokaktan salayan insanlar olarak kamusal mekanlara ve dkkan esnaf tarafndan yaratlan i olanaklarna. Ve hepsi birden nc Dnya sekinlerince benimsenen dzen, modern kent ve kentsel ynetim kavramlarna meydan okumaya meylederler.

    Somut tecavz biimleri epey eitlidir. Devrim sonras lran, kamusal ve zel kentsel alann, apartmanlarn, otellerin, kaldrmlarn ve kamu aralarnn, ou kez yoksullar tarafndan, benzeri grlmemi _bir biimde smrge haline getirildiine tank oldu. 1980 ile 1992 arasnda, hkmetin muhalefetine ramen, Tahran'n yzlm 200 km2'den 600 km2'ye kt ve bu byk Tahran ve evresinde lOO' akn enformel cemaat olutu (Bayat, 1997b: 79). Kitlesel enformel iktisadn aktrleri, yeni "lmpen orta snf" , 1980'lerde kamu sektr konumlar hzla ken eitim sahibi maallar da kapsayacak biimde tipik marj inal yoksullarn tesine geti. Daha dramatik bir vaka, Kahire'nin eteklerinde milyonlarca krsal gmenin, kent yoksulunun ve orta snf yoksullarn sessizce mezarlklar, atlar ve devlet/kamu arazilerini ele geirerek, 5 milyon kiiyi barndran lOO'n zerinde kendiliinden cemaat yaratmas oldu. Bir kere yerleti mi, tecavz birok ynde yaylr. Oturanlar, biimsel tanm ve koullara kar, binalarn iine ve stne odalar, balkonlar ve ek mekanlar eklerler. Devlet tarafndan ina edilmi kamu konutlarnda kendilerine ev verilenler, mekanlarn blerek, yeni alanlar ekleyerek ve icat ederek, yasal olmayan biimlerde kendi ihtiyalarna gre yeniden tasarlar ve dzenlerler (Bayat, 1997a; Ghannam, 48

  • 1997). Yoksullar ile yetkililer ve sekinler arasnda gndelik hayatlarndaki youn mcadele ve uzlamalar sonucunda ou kez tamamen yeni cemaatler ortaya kar (Kuppinger, 1997).

    Ayn zamanda, mtecavizler, aksi takdirde bunlar yasal olmayan biimlerde ekip cretsiz kullanarak yetkilileri mahallelerine kentsel hizmet getirmeye zorlamlardr. Ne var ki hizmet salandktan sonra birou kulland hizmetin bedelini demeyi reddeder. Gney Beyrut'ta enformel bir cemaat olan Hayy-Assaloum'un yoksul mukimlerinin yzde 40' elektrik faturalarn demeyi reddediyor. Msr lskenderiye'de denmemi su faturalarnn maliyeti ylda 3 milyon Amerikan dolarn buluyor. Yoksullarn ou kez yetkililerin arzusu hilafna kentsel kamu hizmetlerini elde etmek iin mcadele ettikten sonra, bunlarn bedelini demeyi dnemsel olarak reddettii ili ve Gney Afrika'nn kentsel blgelerinden de benzer hikayeler duyuluyor. Kahire, stanbul ve Tahran'da yz binlerce sokak satcs, dkkan esnafnn yaratt elverili i olanaklarna tecavz ederek belli bal ticari merkezlerde sokaklar igal etmitir. Bu kentlerde binlerce kii, denetim altnda tuttuklar ve azami park yeri yaratmak zere dikkatle dzenledikleri sokaklarda araba parkndan kazandklar bahilerle geimlerini salyor. Son olarak, Gney Kore'dekiler gibi, birok nc Dnya ehrinde sokak satclarnn etiket ve markalarn telif haklarna ynelik tecavz okuluslu irketlerin kanlmaz tepkilerine yol ayor.

    Bu aktrler eylemlerini nceden dnlm siyasal edimler olarak gerekletirmiyor; daha ziyade, bunlar ihtiyalar dayatt iin yapyorlar. Hayatta kalmak ve daha onurlu bir hayat kurmak gerei onlar zorluyor. Onlarn onurlu bir hayat srmek iin ou kez kanun d olan edimlerini ahlaki, hatta "doal" olarak meru klan, ihtiya

    49

  • kavram. Gene de, bu ok basit ve grnte sradan pratikler, onlar ekimeli siyaset alanna kaymaya meylediyor. ekienler, kolektif eyleme giriyorlar ve kazanmlarm tehdit edenlerle karlatklarnda, eylemlerini ve kendilerini siyasi olarak gryorlar. llerleme, sessiz, bireysel olarak ve tedricen salansa da, kazanmlarn savunulmasnn, her zaman olmasa da, kolektif ve sesli olmas, bu yzden sessiz tecavzn nemli bir nitelii.

    htiyalarnn (iktisadi yeniden yaplanmann etkileri, tarmsal iflas, fiziki glkler, sava ve yerinden yurdundan olma) zoruyla gdlerek, ie, ou kez akrabalk balaryla rgtl bir ekilde, daha ziyade bireysel ve ok yaygara karmadan atlyorlar. Hatta zellikle kolektif abalardan, byk apl ilerden, karmaadan ve reklamdan kanyorlar. Zaman zaman gecekonducular, rnein, belli yerlerde dierlerinin kendilerine katlmasna engel oluyor ve sokak satclar ayn ii yapan dierlerinin ayn blgede i yapmasnn nne geiyor. ou, hatta benzer gruplarla kent hizmeti alma stratejileri hakkndaki bilgilerini paylamaya dahi tereddt ediyor. Gene de grnte aresiz olan bu birey ve aileler, benzer yollar takip ettike, srf birikerek artan kazanmlar onlar nihayetinde toplumsal bir g haline getiriyor. Bu da sessiz tecavzn bir baka nitelii.

    Fakat neden kolektif taleplerde bulunmak yerine bireysel ve sessiz dorudan eylem seiliyor? Fabrika iilerinden, rencilerden ya da meslek sahiplerinden farkl olarak bu insanlar, srekli deiiklik iinde olan gruplar temsil ederler ve yapsal olarak, byk lde, maduriyetlerini ifade edebilecekleri ve taleplerini dayatabilecekleri kurumsal mekanizmalarn dnda hareket ederler. rgtsel engel olma gcnden, rnein grev yapma ihtimalinden, yoksundurlar. Popler honutsuzluun genel ifadesinin bir paras olarak sokak gsterilerine katlabilirler; ama ancak (devrim sonra-so

  • s lran, i sava dnemi Beyrut ya da l 988'de Endonezya'da Suharto dtkten sonra olduu gibi) bu yntemlerin makul bir geerlilii ve meruiyeti olduunda ve harici liderler tarafndan seferber edildiklerinde. Bylece, kentsel arazi igalcilerine solcu eylemciler rehberlik edebilir ve isizler ile sokak satclar sendika kurmaya davet edilebilir (devrimden sonra lran'da, Lima'da ya da Hindistan'da olduu gibi) . Ne var ki bu olaand bir olguyu temsil eder nk ou zaman kolektif talepleri dile getirmek iin seferberlik, bu mcadelelerin ounlukla gerekletii gelimekte olan lkelerde siyasal bask yoluyla engellenir. Bunun sonucunda, bu gruplar protesto etmek ya da halkn dikkatini ekmek yerine, her ne kadar bireysel ve ihtiyatlca da olsa, ihtiyalarn kendileri karlama yoluna giderler. Ksaca, onlarnki protesto deil tazminat siyaseti, bireysel dorudan eylem yoluyla acil sonu elde etme mcadelesidir.

    Bu insanlarn amac nedir? lki temel hedef gdyor gibi grnrler. llki, kolektif tketim (toprak, barnak, su, elektrik, yol), kamusal mekan (kaldrmlar, kavaklar, caddelerde park alanlar), frsat (elverili i koullar, mevki ve etiket) ve hayatta kalmak ve asgari standartlar salamak zere gerekli dier yaam frsatlar biimde toplumsal meta ve frsatlarn (kanun d ve dorudan) yeniden datmdr.

    Dier hedef, devlet ve dier modern kurumlarn dayatt kural, kurum ve disiplinden hem kltrel, hem siyasal zerklik elde etmektir. Enformel bir hayat arayndaki yoksullar, ilikilerini bireysel kar, sabit kural ve szlemelere dair modem kavramlardan ziyade karlkllk, gven ve pazarla dayandrarak, mmkn olduunca devletin ve modem brokratik kurumlarn dnda hareket ederler. Bylece, modem i yerinin disiplini altnda almaktansa, kendi yarattklar ilerde almay; sorunlarm polise gitmektense enformel bir ekilde zmeyi; belediye dairesin-

    51

  • dense, yerel enformel prosedrler altnda (Ortadou'da imam nikah ile) evlenmeyi; modern bankalardansa enformel kredi derneklerinden bor almay tercih edebilirler. Bu, esasen bu insanlar gayri ya da anti-modern olduklar iin deil, varolular onlar enformel bir hayat tarzna zorlad iin byledir. Zira modernite pahal bir keyfiyettir, herkesin durumu modern olmaya elvermez. nk modernite, ou korunmasz insann gerekten bedelini deyemeyecei davran biimlerine ve hayat tarzlarna (zaman, mekan, szleme ve sair disiplinlere sk ballk) uyum yeteneini gerektirir. Bylece, yoksunlar renkli televizyon seyretmeyi, temiz musluk suyu imeyi ve i gvencesi elde etmeyi arzu ederken, vergilerini ve faturalarn demekten ya da belirli saatlerde i banda olmaktan bezerler.

    Fakat kreselleme koullarnda, yaygnlaan btnleme ortasnda, kentsel madunlar zerklii ne derece kullanabilir? Sorun yoksullarn sadece zerklik aramalar deil, ayn zamanda devlet gzetiminden gvenli olma ihtiyac duymalardr. Modernite koullarnda enformel bir hayat ayn zamanda gvensiz bir hayattr. rnek olarak, sokak satclar modern i kurumlarnn disiplininden azade olabilirler ama alma izinleri olmad iin polis tacizinden mustariptirler. Yoksullarn cemaatlerini glendirme, okul, klinik ve kanalizasyon elde etme mcadeleleri onlar, kanlmaz olarak, uzak durmak istedikleri hakim iktidar sistemleriyle (yani devlet ve modern brokratik kurumlarla) btnletirecektir. Gvenlik araynda yoksullar bylece zerklik ve btnleme arasnda daimi bir pazarlk ve tereddt iindedirler. Gene de, btnleme yap ve sreleri iinde mevcut muhtemel her alanda zerklik arayn srdrrler.

    52

  • Siyasallamak

    Tecavz, kendine atfedilen ok az bir siyasal anlamla balyorsa, yasad eylemler ou kez ahlaki temelde meru klnyorsa, nasl kolektif/siyasal bir mcadeleye dnr? Aktrlerin, herhangi bir otoriteyle ciddi olarak kar karya gelmeden gndelik kazanmlarn elde ettikleri srece, kazanmlarn sradan gndelik pratikler olarak deerlendirmeleri muhtemeldir. Ne var ki, kazanmlar bir kez tehdit edildiinde, ou kez bunlar kolektif ve sesli ekilde savunarak, hareketlerinin ve kazanmlarnn deerinin bilincine varmaya meylederler. rnekler, Tahran'da 1976'da gecekonducularn, l 980'de sokak satclarnn seferber olmas ve l 990'larn banda muhtelif kentlerde gecekonducularn kard sokak isyanlar olabilir. Ya da aktrler kazanmlarn ille de kolektif direnie gemeden sessiz itaatsizlikle koruyabilirler. Kahire ya da lstanbul'da seyyar satclar, zabta geldiinde kolektif olarak ilerinin balarnda durmak yerine, arka sokaklara ekilirler ve zabta gider gitmez hzla ilerinin bana dnerler. yle ya da byle, aktrlerin otoritelere kar mcadelesi bir kazanm elde etmekle deil, esasen halihazrda elde edilmi kazanmlar korumak ve gelitirmekle ilgilidir. Ama bu mcadeleler hemen hemen her zaman devlet iktidarn ierirler.

    Devletin bu tr etkinliklere kar pozisyonu, ilk olarak gzetleme yeteneinin ls, ikinci olarak sessiz tecavzn ikili doas (mlke ve iktidara tecavz etme ve ayn zamanda kendi kendine yetme etkinlii) tarafndan etkilenir. nc Dnya lkeleri, ok snrl olsa da, benzeri etkinliklerin gerekletii ABD gibi sanayilemi lke devletlerine gre, sessiz tecavze kar daha hogrl grnrler. Sanayilemi lkeler, nfuslarn gzetleme altnda tutmak iin ideolojik, teknolojik ve kurumsal aralarla ok daha iyi

    53

  • donanmlardr. Dier bir deyile, insanlar Gney'in korunmasz ve "mlayim devletleri"nde, vergiden kamann, zel mlke ve devlet arazisine tecavzn ciddi su sayld gelimi endstriyel lkelerdekine gre, daha fazla zerklik alanna sahiptir.

    te yandan, sessiz tecavz, kamu mlk ve iktidarna tecavz olmakla beraber, birok adan nc Dnya hkmetlerinin iine gelebilir. Bu hkmetlerin bu trden etkinliklere ou kez birbiriyle elikili tepkiler gstermesi artc deildir. "Mlayim" ve korunmasz devletler, zellikle kriz zamanlarnda, tecavz halen snrlyken buna izin vermeye meylederler. Mtecavizlere gelince, onlar aslnda kar konulmas ok zor olacak derecede yaylrken, daimi olarak snrl ve hogrlebilir grnmeye alrlar. Bunu taktiksel olarak geri ekilerek, grnmez hale gelerek, memurlara rvet vererek ya da belirli ya da daha az stratejik yerlerde younlaarak (rnein, uzak yerlerde gecekondular kurarak ya da gzden rakta iportaclk yaparak) becerirler.

    Bununla beraber, gerek yaylmalar ve etkileri bir kez aa ktnda, aktrlerin ve hareketlerinin birikerek oalan bymesi hogrlebilir snrlar atnda, devletin sk nlemleri beklenir hale gelir. Gene de birok durumda bu nlemler sonu dourmaz, zira ok ge, mtecavizler grnebilir hale gelerek ve geri dn olmayan noktay geerek yaylm olduklarnda uygulanmlardr. Gerekten, grevlilerin bu sreci "kanser" olarak tarif etmesi, bu hareketlerin dinamiini tecrbeye dayanarak ispat eder.

    Aktrler ve devlet arasndaki atma kaynaklarn tanmlamak zor deildir. tk olarak, kamusal hizmetlerin ou kez "enformel" ve cretsiz datm, devletin denetledii kaynaklara ar bir yk getirir. Yansra zenginler de (gayrimenkul sahipleri, tccarlar ve dkkanclar) mal, marka ve i frsatlarn kaybederler. Devlet ve mlkl gruplarn ittifa-54

  • k, atmaya bir snf boyutu katar. te yandan aktrlerin gndelik hayatlarnda zerklik aray modern devletin egemenlik alannda ciddi bir boluk yaratr. zerk hayat, modern devletleri, zellikle de poplist olanlarn, anlamsz klar. Bunun da tesinde (faillerin, etkinliklerin ve mekanlarn) zerklii ve enformellii, devletleri gzetleme uygulamak iin gerekli bilgiden yoksun brakr. Dzenlenmemi iler, kayt altna alnmam insanlar ve mekanlar, isimsiz caddeler ve dar sokaklar, polissiz mahalleler, bunlarn devletin sicil def terlerinde yer almad anlamna gelir. Denetleyebilmek iin devletlerin bunlar effaf hale getirmesi gerekir. Gerekten, gecekondu slah programlar, denetim altna alabilmek iin bilinmeyeni ama stratejisinin bir paras olarak grlebilir. Mtecavizlerle devlet arasnda atma, bu yzden kanlmazdr.

    Bu atma, hibir yerde, esiz bir kamusal mekan olan "sokaklar" da olduu kadar aikar deildir. Zira "sokaklar" , gecekonducular, isizleri, geimini sokaktan salayanlar, sokak ocuklarn, yeralt dnyasnn insanlarn ve ev kadnlarn ierecek ve sadece bunlarla snrl olmayan bir biimde, ou kez honutsuzluklarn dile getirecek kurumsal ortam olmayanlar iin tek kolektif ifade mevkii olma ilevi grr. Fabrika iileri ya da renciler rnein, grev yaparak aksama yaratabilirken, isizler ve iportaclar ikayetlerini sadece kamusal mekanlarda, sokaklarda dile getirebilir. Gerekten bu yoksunlarn ou iin, sokaklar (toplanmak, arkada edinmek, geimlerini kazanmak, bo zamanlarn geirmek ve honutsuzluklarn dile getirmek gibi) gndelik ilerini yapabilecekleri temel, belki de tek yerdir. Buna ek olarak sokaklar ayn zamanda, polis devriyesi, trafik dzenlemesi ve mekansal ayrmlar, ksaca kamu dzeni olarak ifade edilen devlet varlnn en aikar biimde grlebilecei kamusal mekanlardr. Mtecavizler ve otoriteler

    55

  • arasndaki iktidar ilikisinin dinamii, benim "sokak siyaseti" dediim eydir. "Sokak siyaseti" ile (dar sokaklardan daha gz nndeki caddelerin kaldrmlarna, kamu park ve spor alanlarna kadar) "sokaklar"n fiziksel ve toplumsal mekannda oluan ve ifade edilen, kolektif bir nfus ile otoriteler arasndaki bir dizi atma ve buna bal sakl anlamlar kastediyorum. Sokak siyaseti, farkl toplumsal fail gruplarnn honutsuzluunun byk lde modern kurumlar dnda, tutarl bir ideoloji ya da belirgin bir liderlik olmakszn eklemlenmesi anlamna gelir (Bayat, 1997b).

    lki ana unsur sokaklar siyaset arenasna evirir. llki, kamusal mekann aktrler ile otoriteler arasnda bir ekime alan olarak kullanmdr. Bu anlamda, sokaklar siyasal bir alan klan, kamusal mekann etkin ya da (edilgin kart) katlmc bir biimde kullanlmasdr. Bu, bu alanlar (kaldrmlar, kamusal parklar, kavaklar ve benzerleri) giderek artan bir biimde, bunlarn kullanmn dzenleyen, onlar "dzenli" hale getiren devletin sahas haline geldii iin byledir. Devlet kullanclarn buralarda edilgin olmasn istiyor. Etkin bir kulhmm, devletin ve bu dzenden kar salayan gruplarn otoritesine meydan okuyor.

    Sokak siyasetini ekillendiren ikinci unsur, kamusal mekan kullanan ve burada i gren insanlar arasnda, benim "edilgin a" olarak adlandrdm eyin varldr. "Edilgin a" ile ortak kimliklerinin szsz ifade olunan kabulnce yaratlan ve mekan dolaymyla arabuluculuk edilen paralanm bireyler arasndaki ani iletiimi kastediyorum. Bir kadn erkek davetlilerle dolu bir partiye gittiinde partideki dier kadn aniden grr. Bir sokaktaki iportaclarn birbirlerini tanmas, daha nce birbirlerini grmemi ve tanmam olsalar dahi ok muhtemeldir. Partideki kadnlar ya da sokaktaki iportaclar bir tehditle karlatklarnda, birbirlerini tanmasalar ya da bunu daha nceden plan-56

  • lamam olsalar da biraraya gelirler. Bu kavramn nemi, rgtlerden ya da kastl alardan byk lde yoksun, sessiz mtecavizler gibi paralara ayrlm bireylerin seferberliini hayal etme imkannda yatar. "Edilgin a" bireylerin etkin ya da kastl olarak ina edilmi alar olmakszn seferber edilebileceini ima eder. Kamusal mekan olarak sokak, edilgin alar kurulmas dolaymyla insanlarn seferber olmasn mmkn klan bu esasl nitelie sahiptir. Bireysel aktrler, mtecavizler, bir kez tehditle kar karya geldiklerinde, edilgin alarnn etkin iletiim ve ibirliine dnmesi muhtemeldir. Bir tahliye tehdidi ya da polis baskn, birbirini daha nceden tanmayan gecekonducular ya da iportaclar aniden byle biraraya getirir. Elbette, edilgin adan kolektif direnie kay asla verili deildir. Aktrler, taktik geri ekilmenin atmadan daha iyi sonu verebileceini hissedebilirler. Bu bugnk Kahire sokaklarnda ok yaygn bir eilimdir, fakat yerinde kolektif direniin hkm srd devrim dnemi lran'nda olaandyd (Bayat, 1997b).

    Sonu

    Balarken, yeni kresel yeniden yaplanmann temel bir sonucunun, bir yanda btnleme, te yanda toplumsal dlama ve enformalizasyon olmak zere ikili bir sre olduunu ne srdm. lki sre de nc Dnya'daki kentsel tabanlar adna byk bir honutsuzluk yaratyor.

    tlk olarak, kentsel yoksunlar arasnda, pazar disiplini, szlemeler, deiim deeri, hz ve brokratik mantk tarafndan nitelenen modernletirici iktisadi ve kltrel sistemler ierisinde, i grmeyi, yaamay ve almay zor bulan biroklar bulunuyor. Bu insanlar, alternatif ve daha tandk ya da enformel kurumlar ve ilikiler arayarak, bylesi top-

    57

  • lumsal ve iktisadi dzenlerden kmaya alyor. lkinci olarak, kreselleme, yapsal dzenleme programlar dolaymyla , birok insan isiz klarak ya da onlar enformel retim, ticaret, barnma ve ulama iterek bir enformelletirme eilimi tayor. (rnein, yeni Orta Asya Cumhuriyetleri ve stanbul ya da jamaika ve Miami arasnda dolaan) ulusar iportaclar, bu an son rnlerinden. Ksaca, yeni kresel yeniden yaplanma, gelimekte olan lkelerin kentlerini belirlemeye balayan znelliklerin, toplumsal mekann ve siyasal mcadeleler alannn bymesini younlatrmaya meylediyor.

    Hakim bak alar (hayatta kalma stratejisi, kentsel toplumsal hareketler ve gndelik direni) , kentsel madunlarn etkinliklerine bakmak iin yararl alar salamakla beraber, bunlarn baz temel kusurlar var. Bu kusurlar, "edilgin yoksullar"n zclnde, "hayatta kalmaya alan yoksullarn" indirgemeciliinde, "siyasal yoksullar"n Latin merkezci olmasnda ve "direni yazm"nn kavramsal karklnda grlyor. Ben "sessiz tecavz" bak asnn bu kavramsal sorunlara bir zm olabileceini iddia ettim. Bu adan baknca, yoksullar sadece hayatta kalmak iin mcadele etmiyor, kendi paylarn artrmak iin, kamu mallar ile sekin gruplarn iktidar ve mlklerine ou kez bireysel ve sessizce tecavz ederek, hayat boyu bir srete abalyorlar. Bu srete yoksullar kresellemenin etkisine dorudan meydan okumuyor. Daha ziyade, gvenlik araylarnda, etkilenmeden kalm her alanda zerklik salamak ve aramak iin, kresellemeyle daimi bir pazarlk iine giriyorlar. Ayn zamanda, bu srete, gnlk tecavz ve pazarlklarnn niyet edilmemi sonular, kentsel yaplar ve srelerde, demografide ve kamu politikasnda nemli toplumsal deiiklikler douruyor. Bylesi bir stratejinin kentsel tabann hayatnda ne denli nemli olduunu daha nce 58

  • tarttm. Gene de sessiz tecavzn bu aktrleri nereye kadar gtrebilecei sorusu duruyor.

    Varolusal kstllklarnn (kt yetenek ve eitimlerinin ya da yetersiz gelir, ba ve rgtlerinin) verili olduu koullarda, sessiz tecavz, marjinallemi gruplarn hayatta kalmas ve paylarna deni artrmas iin uygun bir muktedir klma stratejisi olarak i gryor. Bununla beraber, bu gayri hareket ne daha geni siyasal dnme yol amaya muktedirdir ne de byle bir amac vardr. Daha geni milli toplumsal hareketlerin bylesi bir dnm yetenei vardr. Gene de kresel/milli seferberlikle kyaslandnda, bu yerel mcadeleler aktrler iin hem anlaml hem de idare edilebilirdir. Aktrler amacn ne olduunu anlayabildikleri ve bu eylemlerin sonular hakknda bir fikir sahibi olabildikleri iin anlamldr. Uzaktaki milli liderlerden ziyade, aktrlerin kendileri gndemi belirledii, hedefleri saptad ve sonucu denetledii iin idare edilebilirdir. Bu anlamda yoksullar iin yerel olan, kresel/milli olandan daha ayrcalkldr.

    Kentsel tabann hayat boyu sren mcadeleler dolaymyla hayat imkanlarn geniletmede grece baarl olduu dorudur; bununla beraber, ok nemli toplumsal mekanlar