YIL:18 SAYI:200 OCAK 2011 FİYAT: 2 TL

Sürekli ,

Etkili ,

Ý lkel i .

ATAKÖY1 81 8Yaþýnda

Bakýrköy’de1 Numara

http://www.atakoygazete.com.tr

2011 yıl ında, Huzur ve Güven dolu bir Türkiye için2011 yılında, Huzur ve Güven dolu bir Türkiye içinKardeşlikte ve Hoşgörüde birleştiğimiz Kardeşlikte ve Hoşgörüde birleştiğimiz

Sağlık, Mutluluk ve Başarı dolu Sağlık, Mutluluk ve Başarı dolu bir yıl temenni ederiz.. .bir yıl temenni ederiz.. .

Alb. İhsan BURSALIGarnizon Komatanı veBakırköy As. Şb. Bşk

Ateş ÜNAL ERZENBakırköy Belediye Bşk.

Yakup VATAN Bakırköy Kaymakamı

Mustafa ADAGÜLBakırköy C. Başsavcısı

Hüseyin ÖZCANBakırköy İlçe MilliEğitim Müdürü

İzzet KAPTANBakırköy İlçe Emniyet

Müdürü

2011 için ne dediler(19. sayfada)

ÇED raporunu aldıktan 21 gün sonra Çevre Bakanlığı yönetmeliği değiştirdi.

‘’İSTİM ARKADAN GELDİ’’

AVRUPA KÜLTÜR BAŞKENTİ İSTANBUL’DA

TARİHİ KÖPRÜ YOK EDİLDİ

Türk Hava Yolları tarafındanAtaköy’ün adete göbeğine,Ayamama Deresi’nin kenarınayaptırılan uçak yakıtı depolamatankları tüm uyarı ve tepkilerekarşı bitme noktasına geldi.Çevre Bakanlığı yürürlükte olanBüyük Endüstriyel KazalarınKontrolu Hakkındaki Yönet-

meliği, (ÇED) Çevresel EtkiDeğerlendirmesi raporunagerek yoktur onayını 17 Tem-muz 2008 tarihinde 26934sayılı Resmi Gazete’de yayın-lanan yönetmeliğe göre verdik-ten 21 gün sonra bu yönet-meliği 18.08.2010 tarihli 27676sayılı Resmi Gazete’de yayın-

latarak değiştirdi.Yeni yönetmelikte ‘’Havaalan-ları’’ ibaresi bulunmuyor.Dolayısı ile yasadışı olarakverdikleri ‘’(ÇED) Çevresel EtkiDeğerlendirmesine gerek yok-tur’’ onayını 21 gün sonrayönetmelik değişikliği ile yasalhale getirmiş oldular...

(Yazısı 17. sayfada)(Yazısı 17. sayfada)

(Yazısı 17. sayfada)

BU ÜLKEDE HER ŞEY YAPANIN YANINA KAR KALIYOR

3

AYIN YAZISI

UMUTLAR GERÇEKLEŞECEK Mİ?

Her yeni yıl insanlar için yeni umutlar demektir. Hemen herkes yeniyıla girerken hayallerinin gerçekleşmesini ister ve inanır da. Yeni yılkutlama mesajlarının hepsinde şu üç kelimeye rastlarsınız. Huzur,sağlık, mutluluk... Mutluluk ve sağlık temennilerinin geneldeçoğunlukla yerine getirildiğini görebiliyoruz. Huzur?...Siyasilerin durumu ortada. Pek çok konuda söylemeleri ile toplum-

da huzursuzluk yaratmaya devam ediyorlar. Dün böyleydi, bugünböyle, böyle devam ederse gelecekte de değişen pek birşey olmay-acak gibi. Bir ülkede adam kayırmacılık her geçen gün artıyorsa oülkenin genelinde huzur aramak mümkün değildir. Bizi yönetenlerkoltuklarını bırakmamak uğruna siyasi erki elinde bulunduranlarınher dediğini yerine getirmek için adeta birbirleriyle yarışıyorlar.Her zaman söylediğimiz bir cümleyi bir kez daha hatırlatmakta

fayda görüyoruz. Cebinde parası, siyasi gücü olan veya arkasınaalan herkes bu ülkede dilediğini yapıyor. Onlar için halkın huzuruve yasalar hiç önemli değil. Örnek mi istiyorsunuz;

Yaklaşık üç aydır yazıyoruz, belgeleri ortaya koyuyoruz, biziyönetenlerden ve işin sorumlularından çıt çıkmıyor. Ataköy’üngöbeğine Ayamama Deresi’nin yanına yapılan uçak yakıt tanklarıhavacılık uzmanlarının ve bu işi bilenlerin tüm uyarılarına rağmenbitme noktasına gelmek üzere. Bu işi yapabilmek için Türk HavaYolları yetkilileri İl Çevre Müdürlüğü’nden valilik onayı ile (ÇED)Çevresel Etki Değerlendirmesi raporuna gerek yoktur onayını28.07.2010 tarihinde alıyor. Ancak Çevre Bakanlığı’nın yürürlükteolan Büyük Endüstriyel Kazaların Kontrolü Hakkındaki Yönetmeliğegöre havaalanları arazisi içinde bu tankları yapmaları mümkündeğil. Tankların yapımı başlıyor, 21 gün sonra bakanlık aynıkonudaki yönetmeliği değiştirerek üçüncü maddede havaalanlarıkelimesini kaldırıyor. Yani yasadışı olarak verdiği onayı bir süresonra çıkardığı yönetmelikle yasal hale getiriyor. Yukarıda sözünü ettiğimiz gibi siyasi gücü olanlar veya siyasi erki

ellerinde bulunduranlar için toplum istek, talep ve beklentileri hiçbirşey ifade etmiyor. Onlar kendi kafalarına göre istedikleri zamanyasaları değiştirebiliyor ve yönetmelikler çıkarabiliyorlar. Bu arada belirli konularda devletin il ve ilçelerdeki temsilcileri ilebelediyelere bağış adı altında kaynak aktaranlara ne demeli? Bir bakıyorsunuz sözünü ettiğimiz yerlere kaynak aktaranlar yasalolmayan icraatlarını yasal hale getirebiliyor veya sorumluların yasalişlem yapmasını, konu ile ilgili şikayet ve zorunlu olarak yapmasıgereken herşeyi sümen altında tutabiliyorlar. (Gerçekten hayır içinolan ve hiçbir menfaat gözetmeden yapanları bu söylemlerimizindışında tutuyoruz). Kısaca para gücü herşeyi yaptırabiliyor. Sıradan vatandaşlar ise yasaların uygulanmasını bekliyor. Haklarınıaramak için yasalara sığınıyor.Adliyelerin durumu ise içler acısı. Adliyelerde duruşma salonlarınınkapılarına asılan günlük duruşmaları gösteren listelerde 5 dakika-da bir duruşma yapılacagı görülüyor. Bu durumda ‘’adalet nasıldağıtılır’’ sorusu akıllardan hiç silinmiyor. Mahkeme süreleriuzadıkça uzuyor. Uzadıkça da atı alan çoktan Üsküdar’ı geçiyor.2010 yılına kadar bu işler hep böyle yürüdü. Parası ve siyasi gücüolanlar hemen her istediklerini yaptılar ve yapmaya devam ediyor-lar.2011 ve daha sonraki yıllarda değişeceğini zannediyorsanızyanılırsınız. Bizden size tavsiye; değişeceğini hayal bile etmeyin...

Tüm okuyucularımın yeni yılını sağlık ve mutluluk dileklerimle

kutluyorum.

Özcan Atamere-mail

ozcanatamer@atakoygazete.com.tr

Bakırköy’de ilk kez düzenlenenUluslararası Heykel Sempozyumusonucunda heykeltıraşlar Tülayİçöz, Husam Chaya (Lübnan), UmutÇetiz, Ivan Tsıskadze (Gürcistan),Korkut Sönmez, Kyriak Didaskalou(Yunanistan), Deniz Erol, EgidioIovanna (İtalya), Bilal Karakaya,Ali Noori Ali Sata(Irak) ve EvrimKılıç tarafından hayat verilenheykeller, Yeşilköy Demokrasi Parkı(Olimpiyat Parkı), Yeşilyurt SporKulubü karşısı ve Ataköy Metroİstasyonu’na çıkan dar sokaktamonte edilerek sergilenmeye

başlanmıştı ve barış temasıyla işle-nen heykeller Bakırköy’ün heykelkent olma yolundaki ilk eserleri idi. Fakat çok geçmeden bazı kendinibilmezler bu güzel eserlere zararvermeye başladılar bile. YeşilyurtSpor Kulübü karşısındaki yeşilalanda sergilenen heykellerdenIraklı heykeltraş Ali Noori AliSata’nın “21.Yüzyıl’a Bir BarışPenceresi” isimli heykelindekikuşları yerlerinden sökerek çaldılar.

( Yavuz ARPACIK )

Kültür magandaları

GÜVERCİNLERİ ÇALDILARGÜVERCİNLERİ ÇALDILAR

ANKARA’DAN ESİNTİLER RESİM SERGİSİ ANKARA’DAN ESİNTİLER RESİM SERGİSİ SAKÜDER (Sanat ve Sanatkarlar Topluluğu Kültür Derneği) tarafındandüzenlenen ve Bakırköy Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen"Ankara'dan Esintiler" adlı resim sergisi Bakırköy Belediyesi Yunus EmreKültürMerkeziÇetin EmeçSergiSalonu’ndasergilendi.Sergide,Ayşe FidanTaneri, AyşePerranYeşeren,BurhanAlaybey,Bingül Nart,GülayTınaztepe,GünerYamaç,Gülizar İşçi,GülserenSönmez, HalilErkan,İbrahimBayram, Nes-rin Susantez,Nurgül Eren,Zekiye Kara-manoğlu’nunresimleri yeraldı.

5

İstanbul İncirli Lions Kulübü, her yıl geleneksel olarak verdiği''Atatürkçü Düşünceye Hizmet Ödülü'' nün 15.sini bu yıl,Yargıtay Onursal Başsavcısı (2002-2003 Dönemi) SabihKanadoğlu'na verdi.Kültür Üniversitesi'nin Ataköy Yerleşkesi'nde bulunanÖnder Öztunalı Konferans Salonu'nda düzenlenentörenle ödülünü İncirli Lions Kulübü Dönem BaşkanıLn. Dr. Merih Behiye Ömeroğlu ve MD 118-EYönetim Çevresi Federasyonu 2010-2011Dönem Genel Yönetmeni Ln. Gökhan Berk-er'in elinden alan Sabih Kanadoğlu, Türkiye'deson dönemlerde yaşanan konularla ilgili açık-lamalarda bulundu. Kanadoğlu törende yap-

tığı konuşmada, çağdaş demokrasiye ulaşmanınancak Atatürkçü Düşünce Sistemi ile gerçek-leştirilebileceğini ifade ederek; ''AtatürkçüDüşünce Sistemi'nin kaynağı akıl ve bilimdir.Çağdaş Demokrasi’ye ancak akıl ve bilimle ulaşılır.Günümüzde Türkiye'de çağdaş demokrasiden bah-setmemiz mümkün değil. Çünkü çağdaşdemokrasiyi oluşturan üç temel ilke; laiklik, ulusdevlet ve hukuk devleti ilkeleridir. Ancak sondönemlerde yaşanan olayları da göz önüne alır-sak bu üç temel ilkenin yok olmaya doğruilerlediğini görüyoruz. Ama bu geçici bir dönem,Türkiye 72 milyonluk bir ülke. Bazı ke-simleri her

zaman kandırabilirsiniz. Ama toplumun büyük kıs-mını kandırmak kim-senin yapabileceğibir şey değil.Atatürkçü DüşünceSistemi ile bu gün-lerinde üstesindengeleceğimizidüşünüyorum''dedi.Kanadoğlu, konuş-masını kendisinesunulan anlamlıödülden dolayı İncirli

Lions Kulübü'ne teşekkür ederek noktaladı.İncirli Lions Kulbü 2010-2011 Dönem BaşkanıMerih Behiye Ömeroğlu'da, buyıl Atatürkçü Düşünceye

Hizmet Ödülü'nü Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'na ver-mekten onur duyduklarını belirterek, Atatürlçü DüşünceyeHizmet Ödülü'nü 15 yıldır kesintisiz olarak vermeyi sürdüren ve

bayrağı hiçbir zaman bırakmayan İncirli Lions Kulübüüyelerine ve destekleyen tüm genel yönetmenlere

teşekkür etti.İncirli Lions Kulübü tarafından geleneksel olarak verilen

Atatürkçü düşünceye Hizmet Ödülü'nü daha öncesırasıyla alan isimler ise şöyle:

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Prof. Dr.Türkan Saylan (1996-97), Tarihçi Yazar Cemal

Kutay (1997-1998), Atatürk Vakfı BaşkanıAvukat Osman Şentürk (1998-1999), Emekli

Orgeneral Çevik Bir (2000-2001), Prof. Dr. KemalAlemdaroğlu (2000-2001), Eğitim Gönüllüleri ve

Mehmet Özdilek (2001-2002), Gazeteci Yazar CanDündar (2002-2003), Gazeteci Yazar İlhan Selçuk

(2003-2004), Yargıtay Emekli Cumhuriyet BaşsavcısıVural Savaş (2004-2005), Yazar Turgut Özakman

(2005-2006), Gazeteci Yazar Emre Kongar (2006-

2007), Gazeteci Yazar Tun-cay Özkan (2007-2008),

Öğretmen Refet Angın (2008-2009), Anayasa Mahkemesi Eski Başkanı Yekta GüngörÖzden (2009-2010).

İstanbul İncirli Lions Kulübü, her yıl geleneksel olarak verdiği ''Atatürkçü Düşünceye Hizmet Ödülü''nü bu yıl,

Yargıtay Onursal Başsavcısı SABİH KANADOĞLU’NA VERDİYargıtay Onursal Başsavcısı SABİH KANADOĞLU’NA VERDİ

Yazı ve fotoğraflar: Yavuz ARPACIK

Şehriban. Hayrullah Ertekin’in kızı Burcu ile Mak-bule ve Rauf Ergun’ oğlu Ferit Bakırköy Spor Vakfısalonlarında nişanlandı.Nişan törenine Ertekin ve Ergun ailelerinin yakın-ları ile Burcu ve Ferit’in Arkadaşları katıldı.Fotoğraf(soldan sağa doğru ): Ferhat, Funda, Rauf,Makbule, Ferit ERGUN, Burcu, Hayrettin, Şehriban,Ömür ERTEKİN

Burcu Ertekin ile FeritErgun’un nişanyüzüklerini ÖzcanATAMER mutlulukdilekleriyletaktı.Alyansları bir-birine bağlayankırmızı kurde-layı ise Mak-bule_RaufErgun ve Hayret-tin_ Şehriban Ertekinbirlikte kestiler.(En üstteki fotoğraf)

7

MMUUTTLLUU

GGÜÜNNLLEERR

Ferit ERGUNFerit ERGUN && Burcu ERTEKİNBurcu ERTEKİNNİŞANLANDINİŞANLANDI

9

Bakırköylü İşadamlarıDerneği (BİAD)’nin

yenilenen sosyal salonuaçıldı.

Bakırköylüişadamlarının çeşitliakviteler için kullan-

abilecekleri sosyal salo-nun açılışına Bakırköy

Kaymakamı YakupVatan, Bakırköy

Cumhuriyet BaşsavcısıMustafa Adagül,

Bakırköy Askerlik ŞubesiBaşkanı Alb. İhsan Bur-

salı, BİAD YönetimKurulu Başkanı SalimYılmaz ve çok sayıda

işadamı katıldı.Sosyal salonun açılışın-dan önce Mentalist Enis

Talas tarafındangerçekleştirilen interak-tif gösteri büyük beğeni

ile izlendi.Daha sonra ise, dav-

etliler yenilenen sosyalsalonda yemek yediler.Yemekte konuşan BİADYönetim Kurulu BaşkanıSalim Yılmaz, çok güzel

bir salonun açılışınıyaptıklarını ve

Bakırköylüişadamlarının çeşitli

aktiviteler için busalonu kullanabilecek-

lerini söyledi. Bakırköy Kaymakamı

Yakup Vatan daBİAD’nin yenilenen

salonunu beğendiğiniifade ederek,

işadamlarındanBakırköy’ü ilgilendiren

konularda duyarlıolmalarını istedi. SalimYılmaz’ın konuşmasınınardından BİAD’ta 20.

yıllarını dolduranüyelere sertifika verildi.BİAD lokalinde isteyenüyeler yemek yiyebile-cek, konuklarını ağır-layacak. BİAD Lokali

her gün saat 24’ekadar hizmet verecek.Rezervasyon telefonu:

(212) 583 31 30 / 31

BAKIRKÖY İŞADAMLARI LOKALİ YENİLENEREK AÇILDI

11

ATAKÖY KÜLTÜR EĞİTİM VE SPOR VAKFI SOSYAL TESİSLERİ’NDECAFE VE RESTORAN AÇILDICAFE VE RESTORAN AÇILDI

AtaköyKültür Eğitim SporVakfı (ATAVAK)’ndakicafe ve restauranthizmete açıldı.Açılışını BakırköyBelediye Başkanı Ateş ÜnalErzen’in gerçekleştirdiğitörene, MHP İstanbul İlBaşkanı İhsan Barutçu, MHP Bakırköy İlçeBaşkanı Av. Gürhan Kaya, BakırköyBelediye meclis üyeleri, ATAVAK yönetici-leri ile çok sayıda davetli katıldı.Açılış töreninde konuşan Bakırköy BelediyeBaşkanı Ateş Ünal Erzen, Ataköy KültürEğitim Spor Vakfı’nın bulunduğu tesisleryıllarca emek harcanarak kazanıldığını vesonuçta çok güzel bir tesisin ortaya

çıktığını söyleyerek, emeği geçen-lere teşekkür etti. Erzen, ayrıca yakınzamanda bu tesiste yüzme havuzu, kreş’inde yapılarak Ataköylüler’in hizmetinesunulacağınıda müjdeledi.

( Yavuz ARPACI )

13

İstanbul İncirli Lions Kulübü, her yıl gelenekselolarak verdiği ''Atatürkçü Düşünceye Hizmet Ödülü''nün 15.sini bu yıl, Yargıtay Onursal Başsavcısı(2002-2003 Dönemi) Sabih Kanadoğlu'na verdi.Sabih Kanatoğlu’nun konuşması adeta Demokrasidersi gibiydi.Sabih Kanatoğlu’nun Ataköy Kültür Ünıversitesi’n-deki ödül töreninde yaptığı konuşmanın tam metniaşağıdadır.Günümüzde aykırı düşüncelerin tartışıldığı birortamı ortadan kaldırdık. Biz gençleritarikatların, mezheplerin, hoca efendi-lerin eline bıraktık. Yurt açmadık.Üniversitenin içine özerk ve özgündüşüncelerin girmesini kendirahatımız için fazla bulduk. İşteşimdi gençlerden çok şey bek-liyoruz ama hala o gençlerisöylediklerinden istediklerindendolayı copla, gazla izliyoruz,üzerinde her türlü gücü kullanıyoruz vediyoruz ki, bunun adı demokrasidir.Hayır, bunun adı demokrasi değil. Zaten onuanlatmaya çalışacağım. Demokrasi nedir vebugün Türkiye'deki nasıl bir demokrasidir. Herşeyerağmen bütün aleyhteki bizim çalışmalarımıza rağ-men bugün de bir Türk gençliği var ve bu TürkGençliği'ne emanet edilen Cumhuriyeti yine onlarkoruyacaklar. Onun için biz herşeyden önce genç-lerin arkasında, yanında olmak zorundayız çünkügençlere karşı umudumuzu kaybedersek, geleceğehiçbir umudumuz kalmaz. O halde bizimyapacağımız iş, herşeyden önce gençlerinAtatürkçü Düşünce Sistemi içerisinde yetişmelerinisağlamak olmalıdır. Atatürkçü Düşünce nedir?Atatürkçü düşünce bir dogma değildir, bir nasdeğildir, inat değildir. Atatürkçü Düşünce; eleştirelakla ve bilime dayanan bir düşünce sistemidir.Çünkü zaten akıl ve bilimin olmadığı yerde hiçbirdüşünceyi bulmamız da mümkün değildir. O haldegençleri Atatürkçü Düşünce Sistemi içerisindeyetiştirme gayretimiz olmadığı sürecegeleceğe güvençle, inançla bakmaşansımız olmayacaktır. O haldedemokrasi diyorsak, vedemokrasiyi çok basit iki kelimeninbirleşmesiyle Demos (Halk), Kıratos(İktidar, Güç), böylece ortaya çık-mışsa ve geçmişi 2 bin 500 yılöncesine dayanıyorsa, herşeydenönce bugünkü çağdaş demokrasiyesadece akıl ve bilimin yol göster-işiyle geldiğimizi de hiç unutmamızlazım. Çünkü herşeyden önce işteo demokrasi halkın iktidarı, gücü 2bin 500 yıl önce Atina'da ortayakonduğunda tanımı bu ikikelimeyle bulunmuş ise zannet-meyin ki bugünkü çağdaşdemokrasi Atina'da bulunandemokrasidir. Çünkü o tarihtekidemokrasi bir sitede, 20 bin nüfus-lu bir yerde doğrudan yönetimi ve oyönetimi sağlayacak olan yasaların çıkarılmasını,doğrudan demokrasi olarak, doğrudan temsilolarak ortaya çıkaran bir sistemdi. Ama kadınlarınoy kullanam hakkı yoktu, konuşma hakkı yoktu,köleler vardı, köleler yoktu yabancılar zaten o sis-temin dışındaydı. İşte 2 bin 500 yıl öncesindenitibaren akıl herşeyden önce gelişe gelişe bizibugüne getirdi. İşte bu 2 bin 500 yıl aslında akıl vebilimin doğrudan doğruya insan onuruna enyakışan ve insan temel hak ve özgürlüklerininherşeyden önce elde edilebileceği bir sistem olarakişte şimdi çağdaş demokrasi dediğimiz bu sistemiortaya çıkardı. ama çok uzun bir mücedelenin vedökülen kanların pahasına bu çıktı. Şöyle bir bak-tığımız zaman, Voltaire'den, Gidero'dan ve gelelimJ.J. Russo'dan, John Lock'tan işte bunlar akıl ve bil-imin birraraya getirdiği bu düşünce insanı doğru-dan doğruya insan onuruna en yakıştığı söylenenve doğru olan çağdaş demokrasiyi ortaya çıkardı.Şimdi çağdaş demokrasi diyoruz ama onun temelilkelerini birer birer unutmaya başladık ki, aslındaçağdaş demokrasinin vazgeçilmez 3 temel ana

ilkesi Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesine deuygun olan ilkelerdir. Çünkü eğer, çağdaş birdemokrasi yaratmak istiyorsanız, ilk ilkeniz laiklikilkesi olacaktır. Laiklik ilkesi olmadan zaten her-halde insan onuruna yakışan bir rejimden bahset-

mek

mümkündeğildir ve onun üzerine herhangi bir şekildetemel hak ve özgürlüklerin oturtulması mümkündeğildir. İşte bu laiklik ilkesi her ülkeden kendideneyimiyle, kültürüyle, diniyle, gelenekleriyleşekil alır. Dünyada tek tanımı olan bir laiklik ilkesiyoktur. Her ülkenin kendisine göre verdiği, oluş-turduğu sistemin adıdır laiklik ilkesi. Fransız laik-liği dediğiniz zaman aklımıza gelen tek şey şudur. Kiliseyle devlet arasında 1905 yılında yapılmışolan anlaşma, uzlaşma, yani devlet kilisenin işinekarışmayacak, kilise de devletin işine karışmaya-cak. Fransa'daki sistem budur. Ancak herşeydenönce laik sistemin içerisinde laiklik ilkesinde elbet-teki vicdan özgürlüğü vardır. Devletin dinler

karşısında tarafsızlığı vardır. Doğrusu budur. AmaTürk Laikliği'nin temeli şudur: Din siyasete kesinlik-le alet edilmeyecektir. O halde, din siyasete aletedilmeyecek ise devlet dinin bu şekilde siyasetemüdahalesini önleme hakkına Türkiye'de sahiptir.Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bu Cumhuriyeti kuran-lar tarafından önceki bunun Türk Milleti'ne nasılbir zarar verdiğini görerek koydukları ilkedir. Amaşimdi dereceli olarak her siyasi parti dini siyasetealet etmenin oy getirme yolu olduğunu gördüğüsürece ve de devlet te buna seyirci kaldığı sürecelaiklik ilkesinin Türkiye'de sulandırılmadan veolduğu gibi uygulanarak yürütülmesi sağlanamaz.Şimdi nereden bakarsanız hep söylediğim gibiTürkiye'de bir türban sorunu yoktur dedim, nevardır? Dinin siyasete alet edilmesi vardır. Çünküsiyasetçiler gerçekte elbetteki kendi dini inancınagöre giyinebilme olayını kendilerine bir oy çıkarsağlama için devamlı olarak istismar etmektedirler.Ve Türkiye'nin başına bu derdi böylece çıkardılar.Çünkü bundan 20 sene önce böyle bir sorun zatenyoktu. Kimsenin birşey düşündüğü yoktu. Bunun

dinde kullanılabilmesini sağlayacak bir talepyoktu. Ama görüldi ki, bu oy getiriyor ve ondansonra da bu kullanılmaya başladı. Laiklik ilkesidedik, ikinci önemli olay ulus devlet, ulus devletgerçekte artık modası geçti, dünyada artık ulusdevlet kalmadı safsataları gerçekte emperyalizminbir oyunu olarak ortaya çıktı. Kendilerine, kendiülkelerine yarar sağlayacak herşeyin sahibidirler

ama karşılarında kendi çıkarlarına,emperyalizme karşı çıkacak olan ülkeler

için, onları zaten koruyan ulusdevlet ilkesini yıkma düşüncesi işte bu

tür tartışmaları karşımızaçıkardı. Ulus devlet niye koşuldur.

Çünkü ulus devlet yoksa,ulus devlet eğer dinsel ve etnik

birtakım dayanmalarındüşüncelerin siyasete

aksetmesi ise orada zatendemokrasi olmaz. Çünkü etnik

kimlik öne geçerse, o kimlik üzerinesiyaset yapılacaksa veya dinsel

bakımdan o kimlik üzerinden siyasetyapıılacaksa dinsel yönden doğrudan

doğruya tarikatların, mezheplerin, hoca efendi-lerin eline geçen bir siyaset herhalde çağdaş birdemokrasinin oluşabileceği bir zemin değildir.Tabii tıpkı, o etnik kimlik üzerinden siyaset yap-manın Türkiye'ye nelere mal olduğu önümüzdeaçık bir şekilde görülüyor. Doğrudan ikinci kimlik-lerin öne geçirildiği bir ülkede ulus devleti koru-mak çok zor bir olaydır. İşte bu da siyasete aletedildiği için bugün bu sıkıntıları çekiyoruz. Üçüncütemel ilkede hiç kuşknuz olmasın herhalde hukukdevleti ilkesidir. çünkü eğer hukuk devleti ve onunolmazsa olmaz koşulu yargı bağımsızlığı bitmiş iseo ülkede herhangi bir şekilde demokrasiden bah-setme olanağı hiç yoktur. Peki bu 3 ana temelgerçekte cumhuriyetin kuruluş felsefesinin temelilkeleridir. Atatürk İlke ve devrimleri'nin de temelilkesidir. O halde bu 3 ana temel Atatürkçü

Düşünce Sistemi dediğimiz sistemin tektek 3 temel, ana ilkesidir. O haldebunları kaldırmaya çalıştığınız zamansiz o ülkede evvela ulus devleti yıkıy-orsunuz, hukuk devletini yıkıyorsunuzve laikliği yıkıyorsunuz. bunların her-hangi birisinin yıkıldığı zaman ortayaçıkan manzara da herhalde çağdaşdemokrasi ile en ufak ilgisi olmayanbir sistemdir. Hukuk devletinikaldırdığımız zaman o doğrudandoğruya ülkeyi faşizme götürür. Eğerdin temeli ile götürürseniz bunun adıdinci bir diktadır. Ulus devleti kaldırır-sanız zaten parçalanmaktan sizi hiçkimse kurtaramaz. O halde çok rahatifade edebilirz ki, Cumhuriyetimizinkuruluş felsefesi işte Atatürk'ündüşünce sisteminin ortaya çıkardığı veuygulamaya koyduğu sistemin ulaş-mak istediği noktadır. Şimdi

Türkiye’de demokrasi hareketlerinin nezamanbaşladığı konusunda çeşitli iddialar var. Birkere ikinci cumhuriyetçi tanımlaması için de zatenbir tek parti dikta rejimiydi diyerek o dönemikötüleyenler neredden nereye geldiğimizin farkınavarmayanlar ya gaflettedir, ya delalettedir, ya daihanettedir. Çünkü eğer bakacak olursak olayadoğrudan doğruya çok rahat bir şekilde iddia ede-bilirizki , demokrasi hareketlerinin Türkiye’debaşlangıç noktası 22 Haziran 1919’dur. Çünkü 22Haziran 1919’da bir ay önce Samsuna'a çıkanMustafa Kemal Atatürk'ün Amasya'da SaraydüzüKışlası'ndan yapmış olduğu Amasya Genelgesiveya tahmini gerçekte ilk defa artık ümmet değilmillet kul değil yurttaş olmak yolunda atılmış ilkadımdır. Çünkü bu amasya genelgesinin 1. mad-desinde aynen şu yazıyordu: Milletmizin özgür-lüğü, bağımsızlığı ve ülkenin bütünlüğütehlikededir. Bu tehlikeyi ortadan kaldıracak olan

SABİH KANADOĞLU'NDAN DEMOKRASİ DERSİ

Yazının devamı içinSAYFAYI ÇEVİRİN

14

ZÜLKANÝ SÝRMEN

GELİNEN NOKTA…

Kim ne derse desin, kim ne söylersesöylesin, kim ne yazarsa yazsın, ülkemizingeldiği nokta ortada. Her gün bir krizyaşanıyor, ben söyledim öyle oldu. Askerişurada yaşanan kriz çözüldü gibi görünsede toplum içindeki çalkantıları ve hükümetile genel kurmay arasındaki görüş ayrılık-ları belirgin bir noktaya geldi. Umarımülkemiz açısından olumlu sonuçlanır.Geldiğimiz nokta fakir daha fakirleşti zen-gin daha da zenginleşti.

Üniversitelerimizde olan olaylar bizlereeski günleri hatırlatıyor. Öğrencilerimizisokak ortasında amansızca dövencoplayan devletin görevlileri, avrupada hiçde hoş olmayan açıklamalarla Türkiyeüzerindeki olumsuz yorumlara yol açtı.Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi dehükümeti sorumlu tutup insanların özgür-lüklerini, öğrencilerin demokratik hak-larını kısıtlayamazsınız açıklamasını yaptı.Bizler hala kişiler üzerinde haksızlık arıyor‘öğrenci böyle davranamaz herkes haddinibilecek’ diyoruz. Dünyanın hangiülkesinde böyle tutum ve davranış varbana söyleyin. Geleceğimiz olan öğrenci-lerimizi döverek coplayarak mı büyüte-ceğiz. Bu böyle gitmez. Neyse ki seçimlereaz bi zaman kaldı herkes şapkasını önüneeğip düşünüp taşınıp kararını verecekama bu seçim diğer seçimlere benzemeye-cek gibi görünüyor. Akp günden güne oyyitiriyor ana muhalefet partisi Chp iseparti içindeki sorunlarını çözüp halkınönüne dimdik ayakta gidiyor. Yıllardanberi Chp üzerindeki olumsuzluk bitip şef-faf bir parti olarak seçimlere projeleriniüretip hükümet olma iddiası ile meydan-lara çıkıyor.

Chp kurultayında görüldü ki Türkiye’ninher bir yanından kurultay salonunu doldu-ran gençler Atatürk’ün kurduğu partisinesahip çıkıp çıtayı yükseklere taşıdı.Umarım halkın beğenisini kazananmerkez karar yönetin kurulu üyeleri par-tiyi seçimlerde en yüksek noktaya taşırlar.

ÖRNEK BİR AİLE

Dedeleri Rumeli’den Küçükçekmece’yegöçen ve Küçükçekmece’de yaşamınısürdüren Güler ailesinin biricik evlatlarıCeyhun Güler’in yaşamı boyunca çeşitlisivil toplum derneklerinde görevinibaşarıyla yapan her kesimin sevgisinikazanan bu kardeşimize ülkemizin birgenç beyni olarak ihtiyacı olduğunudüşünüyorum. Başarılarının devamını dadiliyorum.

Yeni yılın herkese mutluluk ve sağlıkgetirmesini dileyerek her şeyin gönlünüzceolmasını dilerim…

sadece milletin azim ve kararlılığıdır. Şimdidüşünebilirmiyiz ki, Osmanlı devrimi daha önceçıkarıldı denen kanuni esasının doğrudan doğruyabir fermanla ortaya konduğu, milletin halkın içindeyer almadığı bir sistem milletin adının geçmediği birortam ilk defa Türkiye’nin işgale uğradığı veemperyalistlerin bir koz olarak parçası olarakTürkiye’yi işgale kalkışan bir küçük devletintürkiyeyi parçalanmaya götüren bir sistemin çalış-maya çalıştırıldığı ve o dönemde ilk defa milletin adıve azim ve kararı ortaya konmuş. O halde başkahiçbir söze gerek yok. Türk demokrasi hareketininbaşlangıç noktası 22 Haziran 1919'dur. Ve dediler kibize, Türkiye’de ilk defa sivil bir anaysa yapacağız.Dediler ki sizin yardımınızı istiyoruz çünkü biz bun-dan önce hiç sivil bir anayasa yapmadık. Yalansöylediler, neden yalan söylediler? Çünküdüşünebilirmiyiz yine TBMM 23 Nisan 1920’deaçıldı. O ekim ayında meclisin komisyonuna sevkedilen ilk 1921’de kabul edilecek anayasanıntasarısı idi. Ve bu tasarı 20 Ocak 1920’de İnönüzaferinin 10 gün sonrasında kabul edildi. Ve bununda birinci maddesi hakimiyet bilakayduşart mil-letindir sözünü taşıyor. Ve o milli mücadeleye buyurdu korumak kurtar-mak için gelen o mil-letvekillerinin çalış-ması ile ortaya çıkansivil bir anayasa idi.Buna rağmen ilkdefa sivil anayasayapacağız ve yahutdeğiştireceğiz diyen-ler bizi aldatmayakalkıştı. Yoksa bucumhuriyetinöncesinde ama yenidevletin ilk gün-lerinde kabul edilenanayasayı unutan-ların herhalde hep-imizinde hafızasınınyerinde olmadığını düşündükleri de ortaya çıkıyor.Ve bu anayasa dünyanın en kısa anayasasıdır. 23madde, bir de ek madde. Böylece dünya tarihinegeçmiştir. Ve dünyada bir örneği daha yoktur. İkianayasası birden yürülükte olan dünyadaki tek ülkede Türkiye’dir. Çünkü o ilk, yani 1921 anaysasınınhükümlerine aykırı olmayan 1876 kanuni esasınınmaddeleri de yürürlükte. Şimdi düşünebiliyormuyuz, İstiklal Savaşı’na girmiş bir mecliste gününgerektirdiği, o savaşı yürütmek millete dayanmak vemilletin karar ve aziminin iradesinin bir gerçeğiolarak ortaya çıkan o anayasa herhalde işte diktaböyle kuruldu diyenlerin suratına vurulabilecek enbüyük şamardır. Elbetteki çağdaş demokrasiye biranda geçmek mümkün değil. Çünkü çağdaşdemokrasi herşeyden önce bir kurallar rejimidir.herkesin her istediğini yapabileceği bir rejim değildirve zor bir sistemdir. Çünkü herşeyden önce kural-lara uymanın yanında kültür, etik, hoşgörü, uzlaş-ma, anlaşma ister, ve herşeyin başı birbirini sevmekgerekir. Birbirine düşman yurttaşların çağdaşdemokrasiyi yaşatmaları korumaları çok zordur. Bizbirbirimize olan sevgimizi birbirimize olan güveni-mizi kaybettik. Birlikte yaşama azmimizi ve onuyaşatma isteğimizi kaybetmeye başladık. İşte ulusdevletin hırpalandığı, yaralandığı dönemlerde oülkeyi oluşturan yurttaşlar bu şekilde düşüncelerekapılmak zorunda kalır. İşte şunu bir kez dahasöylemek gerekir ki, çağdaş bir demokrasi için busaydığımız 3 temel ilke yetmez çünkü herşeydenönce kuvvetler ilkesi ayrılığı ilkesinin geçerli olduğubir ülkede ancak çağdaş demokrasidenbahsedilebilir ki gelişe gelişe işte akıl ve bilimdeğimiz doğru yolu gösteren aklın ve bilimin ışığın-das biz bugüne çağdaş demokrasinin geçerli olduğuülkelerde niye bu noktaya ulaştıklarını çözmemizkolay. Çünkü bu akıl belirli bir şekilde bir rejimindoğru yürüyebilmesi için o 3 erkin yasamanın yürüt-menin ve yargının birbirine hiyerarşik bakımdanbağlanmadan medeni bir iş bölümü ve güç birliğiiçinde olmasını öngördüğü için kuvvetler ayrılığı var.Ama bizim ülkede şöyle bir düşünün yasama,yasamanın görevi sadece yasa yapmak değil yürüt-meyi denetleme görevi de var. Ama siz bir seçimkazanmasıyla iktidarı eline geçiren ve o siyasi par-

tinin genel başkanı olarak yasama da yer alacak herkişinin hangi sırada olduğunu tespit ediyorsagerekiyorsa yürütmenin başını da bizim arkadaşolsun diyerek tayin edebiliyorsa o ülkede demokrasiyoktur. Çünkü yasama yürütmeyi denetlemeolanağını kaybetmiştir. Peki yargı, eğer yargı bağım-sız değilse, yürütmenin etkisine açıksa o zaman oülkedeki rejimin adı dikta olur, faşizm olur. Pekibunlar yeterli mi? hayır, çoğulculuk ister, her türlüdüşüncenin rahat bir şekilde söylenebildiği bir ülke,biz şimdi basit taleplerini ortaya koyan gençlericopla, biber gazı ile koşturuyorsak, ve oradakiprotestonun karşılığı yıllarca hapis cezası oluyor iseo ülke hiç bir şekilde ben çağdaş bir demokrasiyesahibim demesin. Katılımcılık, eğer siyasi partilerdegenel başkan sultası devam ediyorsa ve o sultanoraya kendi yerinin kaptırılacağı düşüncesiniverdiğinden bazı vatandaşlara kapalıysa, o ülkedezaten çağdaş demokratik bir ülke değildir. Say-damlık, idarenin bütün eylemleri ve işlemleri yargıdenetimine tabii olmalıdır. Peki, sadece yargı dene-timine tabi olmak değil, bu eylem ve işlemler tümvatandaşların gözleri önünde yapılmalıdır. Say-damlık budur. Eğer, bir ülkede belirli bir yasa çok

kısa bir süre içerisinde17 defa çeşitliyararlar, üzerinedeğişiyor ise oülkede dedemokrasiden bah-setmekolanaksızdır. Ohalde öyle bir ülkehaline geldi ki, buçağdaşdemokrasinin adınıkendi çıkarları içinistismar eden birdüşünce sistemi ilekarşlı karşıyayız.bütün bu yapılan-ların karşısında

demokratikleşiyoruz diyerek halkı kandırmayaçalışanlar, hiç unutmasınlar ki, kendilerini kandırıy-orlar. Çünkü halkın belli bir kısmını her zamanaldatabilirsiniz, ama bütününü aldatmak kimseningücü içinde değildir. Sorun halka gerçekleri anlata-bilmekten geçiyor. Bu gerçekleri anlatabilmek içinAtatürkçü düşünce Sistemi gereklidir. Akıl ve bilim.Bu akıl ve bilim içerisinde davrandığımız ve bütüngücün halkta olduğunu bilerek, halka anlatmadanhiçbiryere varılamayacağı bilincinde olarak, bizimyapmak zorunda olduğumuz iş, bu akıl ve biliminiçersinde yurttaşlara devamlı olarak gerçeklerianlatmak olmalıdır. Çünkü halkın gücünün üstündebaşka hiçbir güç yoktur. halkın inandığı bir sistemino inancın, o güvenin neye malolduğu ve neyisağladığının en güzel örneği Mustafa KemalAtatürk'tür. Çünkü o nüfusumuzla o geri kalmışlıklaokuma yazma bikmeyenleri ile on yıl süren birsavaşın yarattığı o yıkıcı durumda bu halk o gücü ileo emperyalist ülkeleri Türkiye üzerindeki bütünarzularından vazgeçirebildi ise işte Atatürk'ün halk-tan aldığı güçle olmuştur. Atatürk akıl ve bilim ileçıktığı o yolda yani 22 Haziran 1919’da gençdinamik birbirine bağlı bir ulus devlet ortaya çıkardı.Şimdi yapılacak iş çok basit o günün şartları ilebugünün şartları karşılaştılamaz, mukayese edile-mez. şimdi gençlerimiz de var, şimdi akıllılarımız davar, kadınlarımız da ve herhalde bilim adamlarımızda var. O halde korkuyu ortadan kaldırabiliyorsak,nihayet bu dünyaya gelindiğinde herkesin tadacağıolayın korkaklar için her gün, ama yüreği olanlariçin bir defa olacağını biliyorsak korkulacakhiçbirşey yoktur. Ben hiçbir zaman umutsuzolmadım. Umutsuz olmak için de bir sebep görmüy-orum. Bunlar gelir geçer, belki deler geçer amamutlaka geçer. Çünkü 72 milyonluk bir Türkiye her-halde bir an ortaya çıkmış ve diğer güçlüleri, diğergüçlüleri derken aklıyla sahip oldukları bilimle eğerbunları geçici bir süre için korkutuyor ise, hiçkorkunuz olmasın bu çok geçici bir süredir. Bununiçin ben size saygılar sunuyorum. Çağdaş, uygar birdemokrasinin Türkiye'ye egemen olduğu huzuriçerisinde mutlu dirençli bir ülkede hepimizin yaşa-ma dileğiyle sizleri tekrar saygıyla selamlıyorum.

SABİH KANADOĞLU'NDAN DEMOKRASİ DERSİ

15

Bakırköy Kent Konseyi KadınMeclisi, Kadınlara Seçme veSeçilme Hakkı’nın verildiğigünün yıldönümünde, Prof. Dr.İlknur Güntürkün Kalıpçı’nınsunumuyla Atatürk ve TürkKadınını konu alan ‘İçimizden BiriATATÜRK’ isimli tiyatral konfer-ans düzenledi.Bakırköy Belediyesi Yunus EmreKültür Merkezi’nde sahnelenen veBakırköy Belediye Başkanı AteşÜnal Erzen’in de katıldığı konfer-ansın açılış konuşmasını yapanBakırköy Kent Konseyi KadınMeclisi Başkanı Yrd. Doç. Dr.Meltem Ünal Erzen, 76 yıl önce,Ulu Önder Mustafa KemalAtatürk sayesinde, TürkKadınının, birçok ülkeden öncedemokratik haklarına kavuş-tuğunu belirtti. 76 yıl önce mod-ernleşme ve demokratikleşmeaçısından kazanılan ivmeninbugün de sürdürüldüğünü söyle-menin güç olduğunu belirten ÜnalErzen, dünya ülkelerine örnek teşkileden bir ülkenin, 76 yıl öncegerçekleştirdiği büyük devrimlerdensonra, bugün hala 2 KadınBakanı’nın ve 2 Büyükşehir BelediyeBaşkanı’nın olmasını üzüntü verici bul-

duğunu, kadınların siyasete katılımıkonusunda Türkiye’nin, 119 ülkearasından 114. olarak birçok Afrikaülkesinin bile gerisinde kaldığını söyle-di. 27 yıllık araştırmacı olduğunu kayde-den Prof. Dr. İlknur Güntürkün Kalıpçı

ise, kadınlara Seçme ve SeçilmeHakkı’nın verildiği tarihte yayımlanan tüm

gazete ve dergileri taradığını belirterek, döne-min siyasilerinin ve aydınlarının yoğun itirazları-na rağmen gerçekleştirilen devrimin, Atatürk veTürk Kadınının, Kurtuluş Savaşı’ndan sonra zorkoşullar altında gerçekleştirdiği ikinci işbirliğiolduğunu belirtti.Yoğun ilgi gören konferansa, İstanbul’un çeşitliilçelerinden yüzlerce kadın katıldı.

“İÇİMİZDEN BİRİ ATATÜRK”“İÇİMİZDEN BİRİ ATATÜRK”

DEMOKRAT PARTİ GENEL BAŞKANI HÜSAMETTİN CİNDORUK BAKIRKÖY’DEDEMOKRAT PARTİ GENEL BAŞKANI HÜSAMETTİN CİNDORUK BAKIRKÖY’DE

Demokrat Parti 3. Bölge AR-GEKoordinasyon Merkezi Bakırköy’deaçıldı.Açılışını Demokrat Parti GenelBaşkanı Hüsamettin Cindoruk’ungerçekleştirdiği törene Ahmet Özal,parti temsilcileri ve çok sayıda par-tili de katıldı.Parti binasının penceresinden par-tililere seslenen Cindoruk,Demokrat Parti’nin yeniden yük-selişe geçme döneminde olduğunuvurguladı.Türkiye’nin son dönemde yaşadığısorunlarla ilgili görüşlerini belirtenCindoruk, demokratik özerkliğekarşı çıkarak, “Bizim içinDiyarbakır’da yaşayan yurt-taşlarımız ile Bakırköy’de yaşayanyurttaşlarımız arasında hiçbir farkyoktur” dedi.

Değerli okuyucularım, sevgili Bakırköylüler; geçen ay bu köşemizde CHP’ninyapacağı olağanüstü kurultaya hem başarılardilemiş; hem de yeni oluşuma birilerininçelme takmamasını, aksine destek vermesi-ni dilemiştik.

Bu ülkedeki siyaset insanlarınıniçine yerleşen ve hiç çıkmayan “BENCİLLİKVİRÜSLERİ” uzun yıllar siyaseti gözleyen birisiolarak bu konularla ilgili son yazımdaendişelerimi sizlerle paylaşmıştım. Kurultayın son dakikalarında hatta kapanış-tan sonraki bazı eski yöneticilerin yön-lendirdiği kesinleşen, seçim itirazlarında buendişelerimiz ve tahminlerimiz doğru da çık-mıştır.

Neyi hazmedemiyor, neyi şikayetediyoruz? Parti içinde, dışında yıllardır kav-gası verilen aksamaların yukarıda bahset-tiğimiz virüsün neden olduğunu biliyor, niçinduygulara fren yapılamadığını anlayamıyo-rum.

Bu davranışların yanlışlığını, ülkeye,partilere verebileceği zararları takdir ede-meyen ama yıllarını bu çatı altında sorumlu-luk taşıyanların yaptıkları bu yanlışlar kendi-lerini baş başa bırakmak daha doğru olacak-tır diyerek, önümüzdeki dönemlere gözatmakta fayda vardır.

Bugüne kadar yani son kurultay tari-hine kadar basamağın başında bulunup sonkata ulaşması kolay gözükmeyen SayınGenel Başkan Kılıçdaroğlu; yukarıda sözüneettiğimiz çok çeşitli engellere rağmen merdiv-en ortasında kalmamış, son kata yani; gerçekliderlik konumuna sahip olmuştur.

Kendisini daha önce de yaptığımızgibi yürekten kutluyor, yaptığı çok isabetli yenikadro için ayrıca alkışlıyoruz. Ancak: selameteçıkılması için de kalan eksikleri dile getirmekistiyoruz.Bu kadronun artık geriye bakmadan atılmışolan ve de daha atılması da mümkün olantüm engel ve çelmelere aldırmadan devametmesi doğru yolda hiçbir tavizin verilmemesikanısındayız.Bu sonucu yakalamak ve gerçekten bıçağınkemiğe dayandığı biçimde çoğalan ülkesorunlarına, işsizliğe, istihdama, yolsuzluğa,yoksuzluğa, ekonomik ve sosyal devrimlereulaşabilmesine sadece bir tek basamakkalmıştır, bunu da aynı anlayış ve sabırlatamamlamak zorunluluğu vardır. Daha önceki birkaç yazımızda değindiğimizgibi; seçim sandıkta kazanılacağından,zirvedeki değişimin, gelişimin ve yenilenmeninmutlaka örgüt tabanına, mahalleden beldeye,ilçeye, illere inerek aynı başarılı değişikliğinyapılabilmesi çok önem taşımaktadır.Çünkü; iktidarın yolu tepeden yağan yıldızlar-dan değil temelden çıkacak destek ve dayanış-maktan geçmektedir, yani tohumu, toprağısulamak gerekir ki yeniden yeşersin, büyüsün.Bugünden başlayarak önümüzdeki çokta uzunolmayan seçim süreci için yapılması zorunlubu taban organizesi çalışma sistemini enuygun biçimde belirlemek de önemli birunsurdur, partinin tek hedefi de artık bu

olmalıdır.Mahalle bazındaki ilçelerdeki eskiden seçilmişolan yönetim ve görevli kadrosunun yenidengözden geçirilmesi, bununla ilgili çalışmayıyapabilecek genel merkez yöneticileri deneti-minde yapılması uygun olacaktır. Lafıdolandırmaya, gevelemeye lüzum yok: Açıkçaaydın bir vatandaş, gözlemci bir yerel gazeteciolarak çoğu mahalle ve ilçelerin bugünkükadrolarının yetersiz olduğunu söylemek istiy-orum, daha da ileri giderek bu kadronunseçim sürecinde arzu edilen tempoyu dayakalayamayacaklarını söylüyorum.Bu arada partili belediyelerimize de büyükgörev düşmektedir. Son seçimlerde aldıklarıbölgesel oylardan ziyade yöreli yaşayaninsanların güncel sorunlarına, şikayetlerineçözüm getirip getirmediği de bir başka irde-lenmesi gereken konudur. Bu araştırmayıyaparken ilgili yerel yönetici veya partiligörevliden ziyade bireylerle direkt iletişim kur-mak, onları dinleme şeklinde olmalıdır.Yine çok gezen, gözlemleyen, araştıran, takipeden birisi olarak alınan oyların değilhalkımızın, esnafın, yaşlıların, gençlerin sorun-larını tespit ederek çözüm reçetelerini seçimsürecinde ortaya koymak daha doğru olacak-tır. Çünkü seçimin oy deposu onlardır.Daha sonra sandık başı görevli ve denetimkadrosunu parti teşkilatı ile birlikte tanzimederek sandık sonucuna ulaşmak bir çözümyoludur. Bu arada sandık emniyetinin,

tutanakların nakliyesinin ve seçim kurulunatesliminin sonuç tutanaklarının da eldeedilmesi ayrı bir çalışma alanıdır.

Sayın Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun kurultay-da tek, tek ortaya koyduğu otuz kırk maddeliksorunların hepsi doğru tespitlerdir. Ancakşimdi hazırlanmakta olduğu söylenen icraatprogramlarının da detayları ve kaynaklarıylabirlikte tüm Anadolu’yu kapsayacak şekildeorganize etmek mecburiyeti vardır.Bu konuda Genel Başkan ve birkaç kişininçalışmasının yeterli olmayacağı yeni değerlikadronun bu işte görev alması, beraberlikoluşturması, böylece sağlıklı, bilinçli, yöreselsorunları içeren programların uygulanmaolasılığı çok daha kolay olacaktır. Çünkü yaşantılarından, geçimlerinden, gelir-lerinden, özgürlüklerinden kısıtlı açlık sınırın-da yaşayan insanlara bir yeni hayat tarzıgetirilebileceği inancını taşıyorum.Cumhuriyet’i kuran laik, Atatürk ilkelerinesadık, köklü, saygın Cumhuriyet Halk Par-tisi’ne bu başarı yakışacaktır.Liderler ve yöneticiler, il-ilçe teşkilatı vehalkımız ile çok yakında sıcak iletişim içindeolmalıdırlar. Bu bağlamda eksik bulduğum bir görüşüsizlerle paylaşıyorum. Geçtiğimiz kasım ayı sonlarında Sayın Kılıç-daroğlu esnaf derneklerini ziyaret içinBakırköy’e gelmişti. Bu ziyaret belki desıradan, özel bir görüşme olabilir, bilemiyo-rum. Ancak Kılıçdaroğlu gibi halka çok yakınolduğunu gördüğümüz bir liderin %60 oyalmış olan bir ilçe ziyaretinde doğrusu karşıla-ma kalabalığının en az rakamla 20-30 misliolmalıydı. Hem organize edilmesi, hemkarşılana alan bu buluşmaya müsait olmamışve bence CHP’ye yakışmamıştır. Bizim kuşak-taki siyasetçilerin buna benzer karşılama mit-inglerinde ve buluşmalarda çok görkemli,coşkulu anlar yaşamıştır. Bendeniz o ziyarettedernek kapısı önündeki çok fazla koruma“etrafını sarmak” nedeniyle 2metre mesafede-ki Genel Başkan’ın elini sıkmak şöyle dursunyüzünü bile görmedim.Eskiler ve yaşayanlar bilirler kiBakırköyümüzde çeşitli alanlarda eski GenelBaşkanlarımızı; İsmet İnönüleri, Ecevitleri,Erdal İnönüleri, Deniz Baykalları çok dahamuhteşem toplulukla karşılandığını hep birlik-te hatırlayacaklardır. Bu buluşmaya bence %60’ın üzerinde oy almışilçe yöneticileri ile belediyemizin de katkıdabulunması, daha büyük coşku yaratılması arzuedilirdi.İnşallah tüm bu eksikleri ve yöntemleri yeniyöneticilerimiz düzeltir, bizi de sevindirmişolurlar. Bu duygular içinde yeni seçilmiş tüm partigörevlilerini toptan kutluyor, seçim düzeyindebaşarılı olmalarını ve de ülke için bir umut, birçözüm aracı olmalarını yürekten arzu ediyor,onların ve sizlerihde sevgili okuyucularım yeniyılınızda sağlıklı olmanızı, mutlu olmanızı dili-yorum. .

16

Fikret TORAMAN

YYAAÞÞAAMMIINN

ÝÝÇÇ ÝÝ NNDDEENN

SİYASETTEKİ YENİ UFUKLAR – UMUTLAR

Üzülme!..Dert etme can!..Görebiliyorsan, dokunabiliyorsan, nefes alabiliyorsan,yürüyebiliyorsan......Ne mutlu sana!..Elinde olmayanları söyleme bana...Elinde olanlardan bahset can!…Üzülme!..Geceler hep kimsesiz mi geçecek?.....Gidenler dönmeyecek mi?..

Yitirdiğin her ne ise; bir bakarsın yağmurlu bir gecede..

Veya bir bahar sabahında karşına çıkmış...

Bil ki! Güzellikler de var bu hayatta...

Gel Git’lerin olmadığı bir hayat düşünebilir misin?..“Hüzün olgunlaştırır” ...“Kaybetmek sabrı öğretir”..

(Mevlana)

Türkiye’nin pek çok yerinde cebinde parası vesiyasi gücü olanın her istediğini yapması bilinenbir gerçek. Para ve siyasi gücü elinde bulunduran-ların büyük bölümü dilediğini yaptırabiliyor.Yönetim erkini elinde bulunduranlar bugibi kişilerin istediklerini “Emir telakki”edip yasaların arkasından dolanarak istek-leri yerine getiriyorlar. 2010 yılının şubatayında Ataköy’de villalarda oturan bir kişiönündeki kamuya ait otoparkta “araçiçinde fuhuş yapılıyor, gençler arabalarıylabu parka gelip, içki içip kavga çıkarıyor,ayrıca site sakinleriyle tartışıyor. Bu neden-le can ve çevre güvenliğimiz amacıylaotoparkın girişine mekanik bariyerkoyarak kapatmak istiyoruz” diyor. Kay-makamlık da geçerli bir araştırma yap-madan 5442 sayılı İl İdaresi KuruluKanunu’nun 32. maddesine dayanarak“Her iki açık otoparkın girişlerine mekanikbariyer konulması kaymakamlığımızcauygun görülmüştür.” diyor. İmza BakırköyKaymakamı Dursun Ali Şahin.Oysaki bariyerle kapatılan otopark ve bağlantı

yolları Ataköy 11. kısımda bulunan 385 daire ile

villaların kullanımına açık, kamunun faydalan-masına terk edilmiş alanlardır. O dönemde yap-tığımız araştırmalarda Emniyet Müdürlüğü’nün

resmi yazışmalarla teyit ederek villa sahibinindilekçeyi verdiği tarihten geriye dönük son 2 yıl

içinde bu mahallede, bu ve diğer müşterekotoparklara gelerek, arabalar içinde fuhuşyapıldığı, gençlerin bu yerlere gelerek araç içinde

ve dışında alkol aldıkları ve sitesakinleriyle kavga ettikleriyleilgili hiçbir şikayete rastlan-madığı anlaşılmıştır. Özetle hatırlı kişiler yine iste-

diklerini yaptırarak kamuya aittüm site sakinlerinin fay-dalanacağı yol ve otoparkıbariyerle kapatmış hatta bir debekçi kulübesi dikerek buralarıözel otopark olarak kullanmayadevam ediyor. Kamu vicdanını yaralayan bu

duruma bizi yönetenler seyircikalmaya devam ediyor. Ayrıca11. kısımda yaşayanları hayretedüşüren bu olayın 50-60 metrekarşısında Emniyet GenelMüdürlüğü’nün üst düzeyyöneticilerinin bulunduğu

emniyet lojmanları bulunuyor.

17

ÇED raporunu aldıktan 21 gün sonra Çevre Bakanlığı yönetmeliği değiştirdi.

‘’İSTİM ARKADAN GELDİ’’

BU ÜLKEDE HER ŞEY YAPANIN YANINA KAR KALIYOR^

AVRUPA KÜLTÜR BAŞKENTİ İSTANBUL’DA TARİHİKÖPRÜ GÖZ GÖRE GÖRE YOKOLDU

Yakıt Tankları için Valilik 28.07.2010 tarihinde(ÇED) Çevresel Etki Değerlendirmesi raporunagerek yoktur yazısı verince yakıt tankları yapımınabaşlandı. Oysa o tarihte Çevre Bakanlığ’nın yürür-lükte olan yönetmeliğine göre havaalanı çevresinebu tankların yapımı mümkün değildi. İmalatbaşladıktan 21 gün sonra Çevre Bakanlığı yeni biryönetmelik yayınlayarak havaalanı ibaresiniçıkardı ve Ataköy’de Ayamama Deresi kenarındahazine arazisine Türk Hava Yolları tarafından yap-tırılan her biri 5bin tonluk yedi adet uçak yakıtıdepolama tankları tüm uyarı ve tepkilere rağmenbitme aşamasına geldi. Yakıt tanklarının yapıla-bilmesi için 2872 sayılı Çevre Kanunu ilgili mad-delerine göre (ÇED) Çevresel Etki Değerlendirilme-si Raporu alınması gerekirken İstanbul Valiliğitarafından ‘’Çevresel Etki DeğerlendirmesiRaporu’na gerek yoktur’’ onayı verilmiştir. İl ÇevreMüdürlüğü 28.07.2010 tarihinde2010/04/77/1581 karar numarası ile onay ver-miştir. Ancak Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nın17Temmuz 2008 tarihli ve Resmi Gazete’nin 26934sayılı nüshasında yayınlanan Çevresel Etki Değer-lendirmesi uygulanacak projeler listesinin 9.mad-desinde “Yollar, geçişler ve hava alanlarında” butür tesisler yapılamaz. Ayrıca yukarıda belirtilen(17 Temmuz 2008 Tarih ve 26934 sayılı ResmiGazete’de yayınlanan Çevresel Etki Değer-lendirmesi (ÇED) raporuna tabi olması gerekenhavaalanı arazisi üzerine kurulan ve Ataköy yer-leşkesi alanına çok yakın mesafedeki, her biri beşbin tonluk yedi adet uçak akaryakıt ikmal tan-klarının büyük tehlike arz ettiği ve bu alana kurul-masının teknik gerekçelere dayanmadığı yönet-meliklerde de açık açık belirlenmiştir.

Şöyle ki; kurulan bu akaryakıt tanklarının yeri

imar planlarında sanayi alanında olması zorun-ludur. 14.07.2005 tarih ve 2005/9207 sayılı ResmiGazete’de yayınlanan yönetmelik hükümlerinegöre birinci sınıf Gayrı Sıhhi Müesseseniteliğindedir. Bu nitelikteki tesiste ancak sanayialanında, ne yeşil alanlarda, hele hele meskenlereyakın hiçbir yerde kurulamaz ve tesis açılamazhükmü vardır. (ÇED) Çevresel Etki Değerlendirme-si’ne tabi olan bir yerin özelliğine göre gerekliizinlerin yasalar ve yönetmeliklerin hiçbirisi aran-mamış ve 17 Temmuz 2008/26939 sayılı ÇevreselEtki Değerlendirmesi uygulanacak projeler lis-tesinin 9. maddesindeki tabi olan yollar, geçişler,havaalanlarını 18.08.2010 tarih ve 27676 sayılıResmi Gazete ile tadil ederek madde üçtekihavaalanlarını muaf tutmuşlardır.

Görüldüğü gibi Türk Hava Yolları akaryakıt tan-klarını yapabilmek için İstanbul Valiliği’nden28.07.2010 tarihinde yasa ve yönetmeliklere aykırıolarak “ÇED” raporuna gerek yoktur onayı alaraktankların yapımına başlamıştır.

Ancak bu yasadışı uygulamayı, yasal hale getire-bilmek için, Çevre Bakanlığı yaklaşık 1 ay sonraBüyük Endüstriyel Kazaların Kontrolü HakkındakiYönetmelik’te değişiklik yaparak 3. maddedehavaalanlarını yönetmeliğin dışına çıkarmıştır.Yani “İstim arkadan gelmiştir.”

Görüşlerine başvurduğumuz hukukçular İl ÇevreMüdürlüğü’nün konu ile ilgili 28.07.2010 tarihindevermiş olduğu ‘’(ÇED) raporuna gerek yoktur ‘’onayı yasa ve yönetmeliklere aykırıdır.

TEPİKLER SÜRÜYORAtaköy’ün adeta göbeğine Türk Hava Yollarıtarafından yaptırılan ve uzmanların tüm uyarıları-na, halkın tepkilerine rağmen yetkililer adeta ölümsessizliğine bürünmüş, çıt çıkarmıyorlar.Ataköy 7.8.9.10 mahalle muhtarlığı tarafındantoplanan imzalar mahalle muhtarı tarafındanUlaştırma Bakanlığı’na gönderlirken CHP Bakırköyİlçe Başkanlığı’nın başlattığı imza kampanyası dadevam ediyor.

Ataköy Ayamama Deresi üzerinde bulunan Genç Devir Osmanlı Mimarisi özellikleri gösterdiğinden korun-ması gerekli kültür varlığı olarak tescilli Tarihi Köprü 3 yıllık tüm çabamıza rağmen ve Kültür ve TurizmBakanı Ertuğrul Günay’la iki kez görüşmemize ve kendisinin de “konuyla ilgileceğine dair” söz vermesine,Kültür’den sorumlu İstanbul Vali Yardımcısı’na yanımızda talimat vermesine rağmen Tarihi Köprü son gün-lerini yaşıyor. Bu arada Avrupa Kültür Başkenti İstanbul için harcanan yüzlerce milyon TL’den veya songünlerde gazete ve televizyonalara dağıtılan milyon TL’lerdan çok küçük bir pay bu köprünün ıslahı veçevre düzeni için ayrılsaydı İstanbul ancak o zaman Avrupa Kültür Başkenti olmaya hak kazanırdı. Konuylailgili olan sorumluların yandaki fotoğrafa baktıklarında yüzleri kızarıp kızarmadığını merak ediyoruz.

18

İSYANIMMMM VARRRR!!!!

PINAR KUMSALPINAR KUMSAL

İsyanım var bu ülkede yaşananlara. Gazetelerin manşetler-ine taşınan iç karatıcı haberler, tavan yapmış durumda.Okudukça; insanlara, cahilliğe, boş atıp dolu tutanlara,destek yerine köstek olmak için elindekini ardını koy-mayanlara, saygıyı sıfırlayanlara, dinlemeden anlamadankendince hayatı yorumlayanlara, menfaatçilere, yanınıdeğil hep arkayı kollayanlara ve nicelerine isyanım var……Ve isyanım var insan haklarına, kadın haklarına ve cinayethaberlerine….. Eskiden ikinci sayfa okuduğumuz haberler,birinci sayfaya taşınarak üstümüze üstümüze gelmeyebaşladı. Kendi adıma konuşmam gerekirse, arabesk isyanzillerim artan hızla birbirine vuruyor……Polisin teşhis ettiği cesetlerden biri kadın diğeri erkek.Kadının ismi, Soney Vural, erkeğin ismi de Zekeriya Vural.Gizlice evlendiler ve kızın abisi tarafından vuruldular.Neden gizlice evlendiler? Çünkü kız Hıristiyan, kocası Müs-lüman. Kız ermeni asıllı bir ailende geliyor. Vuran kim?Abisi. Gerekçe; iki genci akşam yemeğine davet eder,akşam yemeği sonrası arabada, damat Hıristiyandüğününe, örf ve adetlerine küfreder, abi dayanamaz birel kafasına sıkar, ardından şoka girmiş kardeşine. Zatenailede onaylamamıştı din ayrımı yüzünden, küfredincevuruverdim hakim bey. Ne uğruna bir hiç uğruna. İki kişitoprağın altında, biri demir parmaklıkların ardında. Yürekağlatan, toplumun seviyesini gösteren bu olayın ardındayatan din farkına değer miydi? Bence değmezdi. Aşk; din,dil, ırk, yaş, soy, sop gözetmeksizin yaşanan duygu yoğun-luğunun sonucu bu olmamalıydı. Olduğu içinde, memleke-time isyanım var cümlesini dalgalandırmakta haksızmıyım? Ben gerçek aşkın önünde eğilirim…Kim yüreğindeaşkı menfaat gözetmeden yaşayıp yaşatabiliyorsa,saygılarımla…….İkinci sarsıcı haberde, polisin protesto eden gençler içindebayan protestocuya attığı dayak sonucu bebeğini düşürme-si. Nasıl bir vahşettir bu? Hani biz demokratikülkeydik….Özgür düşünlerimiz vardı hani bizim…. Kendidüşüncemiz dışında savunulan düşünce olunca, şiddete mibaşvurmak gerekiyor? Tek suçu farklı düşünüp, bunuduyurmak isteyen gencin bebeğini öldüren polise ne ola-cak? Hiçççç… Peki bayanın psikolojisi ne olacak? Sanane,banane....Düşüncesini belirtmeseydi, kadınlığını bilip evin-de otursaydı dimi. İşte bizim cevaplarımız millet olarak dabu. Çünkü bizim kızımızın, bacımızın başına gelmedikçesusar, oturduğumuz yerden anca yargılarız. Şiddet uygu-layan polisin de bir yerlerde, bacısı, kızı ve kız kardeşiolma ihtimali varken, bu ihtimali göz ardı etmeseydi keşke.Biraz duyarlı olup, milletçe empati kurma dileklerimle……Birinci haberde duygu özgürlüğünün olmaması sonucuölüm ve hapishane, diğer haberde düşünce özgürlüğününolmaması sonucu bebeğin ölümü ve psikolojik kayıp. Mil-letçe bu iki örnek, ayıplarımızın adına, yetip de artmasılazım aslında. Kayıplarımız daha fazla olmaması umuduy-la…..

SON SÖZ: İSYANIMMMMM VARRRRRR!!!!!!! YETER!!!!!

Bakırköy Gençlik Eğitim Merkezi,(BAKGEM), tarafından dayanışmayemeği düzenlendi.Papalina BalıkRestoran’da düzen-lenen yemeğeBakırköy BelediyeBaşkanı Ateş ÜnalEdzen, BakırköyBelediye MeclisÜyeleri, BAKGEMBaşkanı KenanZülaloğlu,BAKGEM’de eğitimgören öğrenciler veaileleri ile öğret-menler katıldı.Bakırköy’deki yok-sul öğrencilere veTürkiye’de ilk kezişitme engelli öğrencilere üniversit-eye hazırlık kursu verdiklerini ifadeeden Kenan Zülaloğlu, ‘’Buradaeğitim gören çocuklarımız bizlerigirdikleri sınavlarda başarılı olarakçok sevindirdiler. Bu geceyi

düzenleyerek bizde hem öğrenciler-imize hem de onları yetiştiren öğret-menlerimize bir jest yapalım istedik’’

dedi.Bakırköy Belediye Başkanı Ateş ÜnalErzen ise, bu yıl BAKGEM

bünyesinde 500öğrenciye eğitimverdiklerini ifadeederek. ‘’Bu projebana geldiğizaman hiç düşün-meden onayverdim. Ve çokbaşarılı bir şekildeilerliyor.Önümüzdeki senedaha çok öğren-ciye hizmet vermekiçin çalışmalaryapacağız. Ayrıcabu geceyi

düzenleyen KenanZülaloğlu ve ekibini de kutluyorum’’diye konuştu.Konuşmaların ardından davetlilercanlı müzik eşliğinde eğlendiklerigecede BAKGEM Başkanı KenanZülaloğlu bir de şiir okudu. Yemek

gecenin ilerleyen saatlerine kadarsürdü.

( Yavuz ARPACIK)

Bakırköy Gençlik Eğitim Merkezi

BAKGEM’DEN DAYANIŞMA YEMEĞİ

Uzun zamandır ortalardagörünmeyen şarkıcı SinanÖzen kendisinden 21 yaşküçük kız arkadaşı ile AtaköyA Plus Alışveriş Merkezi çıkışıyakalandı…

Ataköy A Plus’ta “ÇakallarlaDans” filmine giden sevgililersinema öncesi el ele göz gözedünyaca ünlü NandosRestorant’ta baş başa yemekyediler… Sinema sonrasıvalede araçlarını beklerkengörüntülenen sevgililer biranda ne yapacaklarınışaşırdılar. Sinan Özen rahattavırlarıyla dikkat çekerkengenç bayan yüzünü göster-memek için oldukça çabaharcadı. İkili daha sonra vale-den araçlarını alarak A Plus’-tan ayrıldılar…

Sinan Özen’in Genç Sevgili Paniği

Ataköy'ün çeşitli kısımlarında bulunan baz istasyon-ları çevrede oturanları rahatsız ediyor. Ataköysakinleri, insan sağlığını olumsuz yönde etkileyenbaz istasyonlarının evlerine, özelliklede çocuklarının eğitim gördüğüokulların yakınında bulunmasındandolayı korku yaşıyor. Ataköy 9-10 Kısım Uğur MumcuBulvarı üzerinde AtaköyCumhuriyet Anadolu Lisesi'nin 25-30 metre yakınında bulunan bazistasyonunun ise kaldırılmasıisteniyor. Ataköy 7-8-9-10 Kısım Mahalle Muhtarı AylinKeserkaya tarafından Bilgi Teknolojileri ve İletişimKurumu İstanbul Bölge Müdürlüğü’ne konuyla ilgiliolarak şikyet dilekçesi de verilirken, Bilgi Teknoloji-leri ve İletişim Kurumu’ndan 14 Aralık 2009’daİstanbul Bölge Müdürü İbrahim Bayraktar imzalıgelen cevap yazısında, kayıtlarda yapılanincelemede, şikayete konu GSM Baz İstasyonununAvea İletişim Hizmetleri A. Ş’ne ait olduğu ve busistemlerin güvenlikmesafesi hesabında,”Güvenlik mesafesindeyaşam bulunmaması,Güvenlik mesfesineyetkisiz kişilerin girişininengellenmesi, Ulus-lararası kuruluşlarcabelirlenen, Dünya SağlıkÖrgütü (WHO)’nce dekabul edilen tek cihazbaşına limit değerinin%75 daha altında lim-

itlerde çalışması, Güvenlik mesafesi hesabındaokulların bahçe duvarının esas alınması” gerektiğibelirtiliyor..

Bunun üzerine A-26 A Bolk sakiniİsmet Kırmızıoğlu, 16.03.2010 tari-hinde Bakırköy Asliye HukukMahkemesi’ne başvurarak, Aveaİletişim Hizmetleri A.Ş.’ye aitolduğunu belirtilen GSM baz istasy-onlarının kaldırılması için davaaçtığını belirterek, “Bilgi Teknoloji-leri Bölge Müdürlüğü’nden gelen

yazıda güvenlik mesafesinde yaşambulunmamsı gerekir diyor ama bu baz istasyonucaddenin tam ortasında, binaların okulun hemenyanı başında, burdan sürekli olarak trafik işliyor,insanlar geçiyor ve burada nasıl bir güvenlikmesafesi var anlamakta güçlük çekiyorum” dedi.Öte yandan Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesi’nde20 Aralık 2010 tarihinde görülen duruşmada Aveayetkilileri dava edilen yerde bulunan baz istasyon-larının kendilerine ait olmadığını kaydederek,

husumet itirazlarnı yenile-di.Bunun üzerine İsmet Kır-mızıoğlu dava edilenyerde keşif yapılmasınıistedi. Bakırköy 2. AsliyeHukuk Mahkemesi’de,mahkemece seçilecek,bilirkişi heyeti tarafındankeşif yapılmasına kararvererek, duruşmayı05.04.2011 tarihineerteledi.

Dünyada 2010 yılında da bir takım sıkıntılar yaşandığını görüyoruz. Baktığınızzaman bir takım problemler olmasına rağmen yine de en huzurlu, ekonomikaçıdan büyüme hızı itibarı ile veya diğer göstergeler noktasında daha iyiyegiden bir ülke konumundayız. Bunun bilincinde olarak birlik ve beraberliğimizibozmadan 2011 yılının ben ülkemize öncelikle sağlık, başarı, mutluluk, huzurgetirmesini dilerken, 2011 yılında dünyanın huzura erişmesini bir yandantemenni ediyorum. Dünya da yaşanan bu sıkıntıların, yaşanan istismarların,mağduriyetlerin, savaşların olmamasını arzu ediyorum. İnşallah 2011 senesi veondan sonraki yıllarda dünya hak ettiği huzura, barışa kavuşur. Bunda daTürkiye'nin çok büyük bir etkisi olacağına inanıyorum.. Bu yüzden deönümüzdeki süreçte daha güçlü, daha biribirine kenetlenmiş,daha birbiriylebarış içerisinde,huzur içerisinde yaşayan ve güçlerini iyi noktada bir arayagetirebilen bir Türkiye istiyorum. Herkese daha sağlıklı, daha başarılı,dahahuzurlu bir yıl ve ömür temenni ediyorum.

Adet olarakher seneyeni yılmesajlarıyayınlanıy-or. Yayın-lanan mesajmuhakkakki sevgi,sağlık, barıştemalı oluy-or. Benonları tekrarlıyorum. Ama şimdiye kadarTürkiye ve Dünya için bu sonuca varamadık.Sevginin, barışın hakim olduğu, insanlarındaha mutlu yaşadığı bir dünyagöremedik.2011 yılında inşallah bu dileklergerçekleşir. Aileler açısından, ülke açısındandünya açısından ve Bakırköy ailemiz açısındançok güzel yıl ve yıllar olur Bakırköy bizim birailemiz ve çok çağdaş bir ilçe. Bu çağdaşlığınve aydınlığın Bakırköy'de sürmesi için elimiz-den gelen gayreti göstereceğiz. Umuyorum ki,Bakırköy’de çok mutlu olacağız. AmaBakırköy'de mutlu olduğumuz zaman buTürkiye'de veya dünyada mutlu olduğumuzanlamına gelmiyor ne yazık ki. Onu da sağla-mak lazım. Bu da büyüklerimize düşüyor.

19

Alb. İhsan BURSALIGarnizon Komatanı ve Bakırköy As.

Şb. Bşk

Ateş ÜNAL ERZENBakırköy Belediye Bşk.

Yakup VATAN Bakırköy Kaymakamı

Mustafa ADAGÜLBakırköy C. Başsavcısı

Hüseyin ÖZCANBakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürü

İzzet KAPTANBakırköy İlçe Emniyet Müdürü

Bakırköy gerek kültürelaçıdan gerekse insanlarıylaörnek bir yer. Bakırköydehepimiz huzur içinde yaşıy-oruz. Kültürümüz, kökeni-miz, dini inancımız ne olur-sa olsun mutluluk içindeyaşayan bir topluluğuz.Buradaki mutluluğun,düzenin ülkemize örnekolmasını diliyorum. 2011yılının tüm yurttaşlarımızave tabi Bakırköy’deyaşayan hemşerilerimesağlık, mutluluk ve huzurgetirmesini temenni ediyo-rum.

Dostluk, sevgi, sağlık dolu bir yıl diliyo-rum. İnsanların birbirlerini sevdikleri, birbir-lerine hoşgörü ile baktıkları bir yıl diliy-orum.Adalete inanan insanların, vicdanların-da adil olup haklarını yargı merci-lerinde aradıkları bir yıldiliyorum.Bu duygu ve düşüncelerle yeni yılınızkutlu olsun.

2010 yılının huzur, mutluluk ve sağlıkgetirmesini diler; güvenli ve huzurlu bir yılolmasını temenni ederim.

2011 yılının, güçlü ve çağdaş birTürkiye idealine, birlik veberaberlik içerisinde ilerlediğimizbir yıl olmasını diliyorum. Yeniyılda Türk Milletinin sorunlarınınazalmasını, huzur ve mutluluğu-nun artmasını, ayrılıkçıdüşüncelerin tükenmesini, tekyürek, tek vücut olmanın vereceğigüçle eğitim, kültür ve refahseviyesinin daha da yükselmesinitemenni ediyorum. Bu duygu vedüşüncelerle , sevgili Bakırköylü-lerin yeni yılını en içten dilekler-imle kutlar, sağlıklı ve mutlu niceyıllar diler, saygılar sunarım.

HOŞ GELDİN 2011HOŞ GELDİN 2011

Bakırköy Belediyesi tarafından geçtiğimizaylarda vefat eden Bakırköy BelediyeMeclis üyesi DoğuCoşkunfırat ve Türktoplumbilimci, yazar,şair ve siyasetçiZiya Gökalp’ın adınıtaşıyan parklaraçıldı. Bakırköy BelediyeBaşkanı Ateş ÜnalErzen, parkaçılışlarında yaptığıkonuşmada,Bakırköy’de kişi başı-na düşen yeşil miktarının 9.6 metrekareolduğunu ve Avrupa standartları olan 10.5metrekareye yükseltene kadar yeşil çalış-malarının süreceğini belirterek,.‘’Bakırköy’ün Avrupa standartlarına ulaş-masına 0.9 metrekarelik alan kalmışken,Türkiye’nin Avrupa’ya açılan penceresiİstanbul’un diğer bölgelerinde ise çarpıkyapılaşma ve artan betonlaşma sonucuağaçlar parmaklasayılıyor. Çevreuzmanlarına göreİstanbul’da kişi başı-na düşen aktif yeşilalan 1 metrekareninaltında. Şehirdeki enönemli yeşil alanlarise askeri alanlar,saray bahçeleri, tarihialanlar, mezarlıklar ve

türbelerin çevreleri.Plan Yapımına Dair Esaslara İlişkin Yönet-

meliğe göre, şehirlerde kişibaşına düşen aktif yeşilalan miktarının 10metrekare olması gerekir.Dünya’da bu oran 7metrekare, Avrupa Bir-liği’nde ise 10metrekaredir. Biz bu oranı10 metrekareye çıkarmayaçalışırken, kişi başınadüşen yeşil miktarında enön sıralarda bulunan

şehirler Amsterdam (45.5metrekare), Roma (45.3 metrekare), Stock-holm 87.5 metrekare, New York (29.1metrekare), Londra (26.9 metrekare.)’’ dedi.Doğu Coşkunfırat ParkıAtaköy 2. Kısım’da Ataköy İlköğretim Oku-lu’nun yanında, 1.500 metrekare alana kuru-lan Doğu Coşkunfırat Parkı’nda oturma alan-ları ve oyun grupları bulunuyor.Ziya Gökalp Parkı

Florya Mehmet Gerger-li Sokak ve DenizSokak arasında kalanalanda 2189metrekare alanüzerinde yapılan ZiyaGökalp Parkı’nda fit-ness grubu, 4 kuleliçocuk oyun grubu veyürüme alanı bulunuyor.

DOĞU COŞKUNFIRAT VE ZİYA GÖKALP PARKI ATAKÖY’DEKİ BAZ İSTASYONLARI KORKU YARATIYOR

20

Esra ERDOĞANEsra ERDOĞAN

İLK BEN - MÜLKİYET BAĞLANTISI

Çocukken çoğumuzun birlikte uyuduğu, yanından hiçayırmadığı bir oyuncağı olmuştur. Bu kiminde oyuncakayı, kiminde bir bebeklik battaniyesi, kiminde de –kızçocuklarında – oyuncak bir bebektir. Çocuğun ilk mülkiyet duygusunun gelişmesinde önemliolan bu ilk bağlantı nesneleri, genellikle çocuk tarafın-dan, yumuşak dokunulması hoşa giden materyallerdenseçilmiştir.Bizim ona sunduğumuz oyuncaklar arasında yumuşaklığı,dokunmasının hoş olması ve zamanla o nesnenin üzerinesinen koku çocuk için önemlidir.Bu ilk bağlantı ve geçiş nesneleri zamanla öneminiazalarak yitirir ve hayatımızda daha sonra hatırlanmaküzere yerlerini başka nesne ilişkilerine bırakırlar.Bu dönemde çocuğun battaniye, pelüş ayı gibi bir bağlan-ma nesnesi var ise elinden almak ve yıkamak yanlışsonuçlar doğurur.Çocuk ona sinen kokuyu sevmekte ve onunla rahatlamak-tadır. Yanından hiç ayırmadığı bu oyuncağın onun hay-atında farklı bir yeri ve önemi vardır. Kendisi ile ken-disinin bir uzantısı gibi algıladığı ve yaşadığı ilk çocuklukdönemine uygun olarak egosantrik - benmerkezci –yapısına bu nesneyi bağlar. İşte nesnenin elinden alınması ya da yıkanarak kokusu-nun değiştirilmesi çocuk için kendisine ait bir parçanın vekendi mülkiyetinde olan bir şeyin kendinden izinsiz fark-lılaştırılması ya da ortadan hepten kaybolması anlamınagelir.Bunun ileri ki yıllarda ki bağlanma modellerine yanlış birtaban oluşturacağı düşünülmektedir.Bazı ebeveynler, tüyleri ağzına girer ya da midesine kaçardiye çocuğun elinden bu materyalleri almaktadırlar. Ozaman oyuncak alırken yani çocuğun buna bağlanmasın-dan evvel alacağımız oyuncaklar yavrularımızın sıhhatinide göz önünde bulundurularak seçilmelidir.Önce fiziksel sıhhatini korumak için, sonradan ruhsaldurumda bozulmayı göze almakta bir mana yoktur. Budurum, baştan biraz dikkat ile halledilebilecek kolaylık-tadır.Çocuklar ilk yılarında egosantriktir demiştik bunu şöyleaçıklayabiliriz. Çocuğa güneş neden doğar dediğinizde osize, güneş doğunca dışarı çıkıp, oynayabileyim diyecevap verir. Bu ilk çocukluk yıllarında (0-3 yaş) her şeyin merkeziolarak kendini algılayan çocuk, elinden alınan oyuncağın-da da gerçek sebep yerine kendini suçlama eğilimindedir.Bu örnekten yola çıkarak söylemek istediklerimi şöyletoparlamam gerektiğini düşünüyorum;Çocuklar hayata bizim gözlerimizle bakmazlar, biz deçocukluğumuzu unutmuş ebeveynler olarak onları anla-makta zorlanabiliriz. Çocuktur unutur gibi tümcelerinyanlışlığından daha önce ki yazılarımda da bahsetmiştim.Sizin dünyanızda kapınızın önündeki araba ya da evinizeyeni aldığınız salon takımı ne kadar önemli ise onundünyasında da yanından ayırmadığı, koklayarak uyuduğuoyuncak tavşanı o kadar önemlidir.

YEDİKULE PSİKİYATRİ KİLİNİĞİ / Bakırköy ( 1 ) 212 444 80 81

Saygılarımla...

Bakırköy Belediyesi, Bakırköy’dekitüm devlet okullarına su arıtmacihazı koyarak musluktan temizsu içilmesini sağlıyor.2005 yılında Bakırköy’deki 44devlet okuluna su arıtma cihazıkoyduklarını belirten BakırköyBelediye Başkanı Ateş ÜnalErzen,” Bakırköy’deki tüm devletokullarına su arıtma cihazıkoyarak çocuklarımızın musluk-tan kana kana temiz su içmelerinisağladık. Zaman içerisinde arızayapan cihazları yeniledik, tümarıtma cihazlarının bakımını yap-tık. Bakırköy’de çocuklarımızın sumasrafı olmuyor. Bizim çocuk-luğumuzda olduğu gibi şimdi deçocuklarımız Bakırköy’de musluk-tan su içebiliyorlar.”dedi.

BAKIRKÖY’DE OKULLARDA MUSLUKTAN TEMİZ SU İÇİLİYOR

Hamileliğinizin 2. ayında bebeğinizincinsiyetini doktora gitmeden, evinizdeöğrenebiliyorsunuz. Bebeğiniz kız mıyoksa erkek mi? 10 dakikada öğrenin!Amerikalı annelerin 2006 yılından berikullandığı ‘Boy or Girl’ Cinsiyet Belir-leme Testi şimdi Türkiye'de.Hamileliğin 10. haftasından itibarenkullanılabilen basit bir idrar testi ileartık 10 dakika gibi kısa bir zamanda;bebeğinizin cinsiyetini, hastaneye yada doktora gitmeden, evinizdeöğrenebiliyorsunuz.Merkezi Amerika'da bulunan Intelli-gender firmasının Türkiye ve Avrupatek yetkili distribütörü Kır Pazarlamatarafından Türkiye'ye getirilen ‘Boy orGirl’ cinsiyet belirleme testinin tümeczanelerde satışa sunulduğunusöyleyen Genel Müdür M.Raif Işık, cin-siyet belirleme testinin Amerika,Rusya, Avusturya, Meksika, Polonya,Çek Cumhuriyeti, Slovakya, BirleşikArap Emirlikleri, Bahreyn, Ürdün,Mısır, Kuveyt, Lübnan, Katar, SuudiArabistan, Suriye başta olmak üzerebir çok ülkede yüz binlerce anne adayıtarafından denendiğini ve başarısınıkanıtladığını açıkladı.

Bebeğiniz kız mı yoksa erkek mi?Anne adaylarının hamileliklerinin ilkhaftalarında sıkça sordukları bu soru-nun yanıtını öğrenmenin artık çokkolay olduğunu sözlerine ekleyenM.Raif Işık, " Hamileliğin 10. haftasındkullanılabilen bu test evinizinrahatlığında, sağlıklı ve sadece 10dakikada, size bebeğinizin cinsiyetinisöylüyor. Amerikan Sağlık Bakanlığı,FDA, onaylı olan testimizi uygulamakdiğer yöntemlere göre daha sağlıklı,pratik, güvenilir ve ucuzdur. Anneadayı testimizi temin ettikten sonraevinde eşi ve sevdikleriyle berabersadece kendi idrarından aldığı birörnekle hayatının en önemli anların-dan birini yaşayabilmektedir" dedi.Ne zaman kullanılabiliyor?Hamileliğin 10. haftasında test uygu-lanılıyor. (hamileliğin teşhisinden 8hafta sonra) Bir çok anne adayıbebeğinin cinsiyetini ultrason testi ileancak hamileliğin 20. haftasındaöğrenebilmektedir. Cinsiyet BelirlemeTesti bu süreyi yarıya indirerekmüjdeyi sevdiklerinizle hemen paylaş-manıza olanak sağlamakta.Bu testeTürkiye'de eczanelerden ulaşabilirsiniz.

Doktora gitmeden 10 dakikada bebeğinizincinsiyetini öğrenebilirsiniz!

Kız mı?.. Erkek mi?

GGEELLEECCEEĞĞİİNN

RRAAKKEETTLLEERRİİNNİİ

AARRIIYYOORRUUZZ

( İstanbul Tenis Eğitim Spor Kulübü) İnfo@itesk.orgTELEFON (0212) 560 94 71- (0505) 728 38 28

ATAKÖY KÜLTÜR EĞİTİM VE SPOR VAKFI

SOSYAL TESİSLERİ

ATRIUM ESNAF VE ÇALIŞANLARIATRIUM ESNAF VE ÇALIŞANLARITelefon: Telefon: (0212) (0212) 661 12 33 /37 /41661 12 33 /37 /41 (0212)(0212) 560 36 65560 36 65

22001111

YENİ YILIN YENİ YILIN TÜM HALKIMIZA TÜM HALKIMIZA

SAĞLIK, MUTLULUK VE BAŞARISAĞLIK, MUTLULUK VE BAŞARIGETİRMESİNİ DİLERİZGETİRMESİNİ DİLERİZ

25

Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Özcan,İstanbul’un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olmasınedeniyle çok yoğun bir sene geçirdiklerini ifadeederek, yoğunluğun 2011 yılında da devam ede-ceğini belirtti.Hüseyin Özcan 2010 yılında Bakırköy’de yapılan-ları gazetemize değerlendirdi.Okullarda yürütülen insan haları konulu etkinlik-lerin çocuklar için çok yararlı sonuçlar verdiğinikaydeden Özcan, “Bizim buradaki amacımızdemokrasi ve hukukun üstünlüğü ilkesini herzaman her fırsatta öğrencilerimize vermek bu bil-inci oluşturmak, bilinçli başkalarının haklarınasaygılı yurttaşlar yetiştirmek. Biz sadece insan hak-ları ile ilgili değil, etrafımızdaki ilişki içerisindeolduğumuz herşeyle ilgili bilinç düzeyinigeliştirmeyi hedefliyoruz. Demokrasi ve hukukunüstünlüğü herkes için önemli. Gelişmiş birdemokrasi kültürünün ülkemizde veilçemizde yerleşmesi bizim en büyükarzumuz.” dedi.Akademik başarı konusundaSBS’de Türkiye birincisi olduklarınıda hatırlatan Özcan, son yıl-larda başarı grfiklerinin sürekliyükseldiğini dile getirdi.Bakırköy İlçe Milli EğitimMüdürü Hüseyin Özcan, şunlarıkaydetti:

‘’BAŞKALARININ HAKLARINASAYGILI ÖĞRENCİLER

YETİŞTİRİYORUZ’’Okullarımızda öğrencilerin kendi-lerini ifade etmeleri, insan olmanın hak vesorumluluklarının bilincinde olma, fark-lılıklara saygı gösterme konularında farkındalıkyaratacak çalışmalara yer vermekteyiz.Dolayısıyla okullarımızda yapılan demokrasi veokul meclisleri seçimleri de demokrasi kültürününöğrencilerimizde oluşmasını sağlamaktadır. Bunlarçok ciddi seçim kampanyaları ile yürütülmektedir.Çok değişik etkinlikler gerçekleştirdik. Okullarımız-da demokratik insan, iyi vatandaş olma kom-pozisyon yarışmaları, öğrencilerimize ve velilereinsan hakları ve demokrasi ile ilgili seminerlerdüzenlendi. İnsan hakları ile ilgili levha, afiş,broşür ve panolar hazırlandı. Okul kütüphaneler-ine insan hakları ile ilgili kaynak, dergi, kitap vebroşürler temin edildi. Engelli ve yoksul insanlaranasıl davranılması gerektiği konusunda seminerlerdüzenlendi. Ve engelli başarılı insanlarla röporta-jlar yapıldı. Okullarımızda ihtiyacı olan öğrenciler-imize yardım etmek ve yardım duygusunugeliştirmek için kampanyalar düzenlendik. Özellik-le demokrasi ve insan hakları külüpleri oluşturul-muş olup, bu alanda çok farklı etkinlikleryürütülmektedir. Yine pek çok okulumuzda vatan-daşlık ve insan hakları dersi seçmeli ders olarakokutulmaktadır. Okullarımızda sınıf temsilcileri veöğrencilerle toplantılar yapılarak talepleri okulyönetimlerine bildirilmekte ve okul yönetimleri deimkanları ölçüsünde bu talepleri yerine getirmek-tedir. Pek çok okulumuzda Atatürk ve cumhuriyetinTürkiye'de insan haklarına kazandırdıkları yazı veresimler sergilendi. Bunlar öğrenciler ve velilerlepaylaşıldı. Yine bir okulumuzda insan hakları vekadına yönelik şiddet konusunda bilinçlendirme vebilgilendirme çalışması olarak bir veli bültenihazırlandı ve velilere dağıtıldı. İnsan haklarınınönemini vurgulayan drama çalışması yapıldı. Özel-likle çocuk hakları konulu resim, şiir ve kompoziy-on yarışmaları düzenledik. Buradaki amaç,demokrasi bilinci ve çocukların haklarının bil-incinde olmasını sağlamaktı. İnsan haklarına yön-lik web siteleri öğrencilere tanıtıldı. Bir okulumuz-da demokrasi ve barış konulu duvar boyama çalış-ması yapıldı. Bir okulumuzda dünya barışı veçocuk hakları ile ilgili bir festival düzenlendi.Birokulumuzda öğrenciler tarafından demokrasi veinsan hakları ile ilgili fotoğraf çekimleri yapıldı vebu fotoğraflar okulda sergilendi. Bir okulumuzdademokrasi, insan hakları ve yurttaşlık konusunda

bilmece bulmaca yarışması düzenlendi.Okullarımızda çeşitli derslerde insan hakları ileilgili çeşitli konular işlenmektedir. Bundan sonrada insan hakları ile ilgili resim, kompozisyon, şiirve ayrıca proje çalışmaları devam edecek. Bir oku-lumuz hukuk devleti ve hukukun üstünlüğüilkelerinin kavranabilmesi doğrultusunda Sul-tanahmet Adliyesi’nde görülen bir duruşmayı izle-mek için başvuru yaptı onun sonucunu bekliyoruz.10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü ve o günüiçersine alan hafta içinde bir takım sunumlar,yarışmalar ve pano düzenlemeleri yapıldı. 8 MartDünya Kadınlar Günü'nde etkinlikler düzenlemeyidüşünüyoruz. Okullarımız demokrasi ve insan hak-ları konularında belirli gün ve saatlerde faaliyet

lerine devam edecektir. Bizim buradaki amacımızdemokrasi ve hukukun üstünlüğü ilkesini herzaman her fırsatta öğrencilerimize vermek bu bil-inci oluşturmak, bilinçli başkalarının haklarına saygılı yurttaşlaryetiştirmek. Biz sadece insan hakları ile ilgili değil,etrafımızdaki ilişki içerisinde olduğumuz herşeyleilgili bilinç düzeyini geliştirmeyi hedefliyoruz.Demokrasi ve hukukun üstünlüğü herkes içinönemli. Gelişmiş bir demokrasi kültürünün ülkem-izde ve ilçemizde yerleşmesi bizim en büyük arzu-muz.

‘’BAŞARI GRAFİĞİMİZ HIZLA YÜKSELİYOR’’Akademik başarı konusunda SBS'de Türkiye birin-cisi olduk. Son 2-3 yıldır başarı grafiğimiz ciddişekilde yükseldi. Bakırköy'de 2010 eğitim-öğretimyılında sosyal, kültürel, sportif bir çok etkinliklergerçekleştiridik. 2010-2014 yılları arasında Bakan-lığımızın yapmış olduğu plan çerçevesinde bizdestratejik planımızı yaptık. Çok yoğun bir yıl geçti.Özellikle sosyal, sportif ve kültürel etkinliklerde birçığır açtık. Sosyal sorumluluk etkinliklerinde çokbüyük ivme kazandık. Türkiye'nin formasyonel ilkbelgesel filmi olan Vefa Belgeseli'ni hazırladık. Çokbeğenildi ve bu bizi memnun etti. Şimdi ikincisinidüşünüyoruz şefkat diye bu sefer.anne babanınçocuğa karşı olan vazifeleri, yükümlülükleri ileilgili bunları düşünüyoruz. Önümüzde beşinci projebayramı kültür sanat etkinlikleri var. Şimdidenhazırlıkları devam ediyor. Planlamamızı yapıyoruz.Onun haricinde sosyal kültürel etkinliklerle ilgiliyoğun gündem devam ediyor. 2010 İstanbul Avru-pa Kültür Başkenti kapsamında çok ciddi projelerüretildi. Hala devam ediyor bu projeler.Çok proje kullandık. Bize 100 bin TL bir bütçeayrılmıştı. Bu bütçenin tamamı kullanıldı. Şimdi100 bin TL'lik bir bütçe yine istendi. Her okulda heröğretmen bir proje ile ilgili.1000 bin TL kullanabiliyordu. Bu demek ki biz şuanda 70 e yakın bir projeyi öğretmenler bazındadeğerlendirdik ve çok güzel ses getirdi. Çok yoğungidiyor ve inanın bunlara yetişmekte vakit olarak

güçlük çekiyoruz. Bunlar bizi çok mutluediyor.Çünkü bir yerde çocukları iyi yerlere kanal-ize ediyorsunuz. Yani çocuğun boş zamanlarınıdeğerlendiriyorsunuz. Bir şehirlik bilinci oluşturuy-orsunuz. Çocuk çevresini tanıyor. Yaşadığı şehritanıyor. Yaşadığı şehirle ilgili aksaklıklar,eksikliklervarsa bunları görüp bir bilinçle, bunları gidere-bilme noktasında bir sorumluluk hissediyor.İstan-bul'un güzelliklerinin farkında oluyor, dolayısıylaiyi işlerle meşgul oluyor. Şuanda zaten ciddi birkültür yozlaşması var. Televizyondaki dizilerdenveya internetteki bağımlılıkdan dolayı sıkıntı yaşıy-or aileler, çocuklar. Bu işlerde gündemi belirliyor-sunuz. Yani çocukların hayatına kültürü,sanatı,sporu,eğitimi koyduğunuz anda daha güzelişer yapıyorsunuz. Çocuk kötü alışkanlıklarındanuzaklaşıyor. Daha iyi idealler aşılamış oluyor-sunuz. Bu noktada çok mutluyuz.

Bakırköy ilçesinde eğitim noktasında birkültür yoğunluluğu arz etti ve bu yoğun-

luk 2011 yılında da devam edecek.

‘’GÜÇLENDİRME ÇALIŞMALARI SÜRENOKULLARIMIZI İKİNCİ

DÖNEME YETİŞTİRECEĞİZ’’Deprem güçlendirme çalış-

malarımız 7 tane okulu-muzda devam ediyor. İkinci

dönem büyük çoğunluğubitiyor. Tek Ataköy İlköğretim

Okulu’nda Anıtlar Yüksek Kuru-lu’ndan kaynaklanan bir

problem var. İkinci dönem tam günegeçen okullarımızın sayısı artmış

olucak. Biraz sıkıntılı bir süreç oldu ama iyioldu. Sağlam ve modern binalarada

çocuklarımız eğitim ve öğretime devam edecek.

‘’2010 YILI ÇOK YOĞUN VE BAŞARILI GEÇTİ2011’DE ÇITAYI DAHA DA YÜKSELTECEĞİZ’’2010 yılı çok çok iyi geçti. İnşallah 2011 de yük-seltmiş olduğumuz çıtanın daha da üzerine çıkmayıhedefliyoruz. Bu sene yeni kurulan AR-GE birim-imiz var ve çok etkin bir şekilde projeler üzerindeçalışıyor. Çok hareketli günler geçiyoruz. Bu dabizim hoşumuza gidiyor. Bizim açımızdan yorgun-luk gibi görünse de ben şahsen bu etkinliklerigörünce veya o etkinliklere gidince dinleniyorum. Çok huzurlu ve başarılı günler geçirdik. Daha çokçalışmamız gerektiğini düşünüyoruz. Çıtayıindirmeden daha da yükseye taşımak Atatürk'ünifade ettiği çağdaş Türk medeniyet seviyesininüzerine çıkamak noktasında daha büyük sorumlu-luğumuzun olduğunu düşünüyoruz. Bakırköy avan-tajları olan bir ilçe dolayısıyla bizim velilerimiz,öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz, okul eğitimyöneticilerimiz vermiş olduğumuz mesajları birebiralıyorlar. Bizlerle beraber hareket ediyorlar.Birortak akım noktasında. Dünyada 2010 yılında dabir takım sıkıntılar yaşandığını görüyoruz. Bak-tığınız zaman bir takım problemler olmasına rağ-men yine de en huzurlu, ekonomik açıdan büyümehızı itibarı ile veya diğer göstergeler noktasındadaha iyiye giden bir ülke konumundayız. Bununbilincinde olarak birlik ve beraberliğimizi boz-madan 2011 yılının ben ülkemize öncelikle sağlık,başarı, mutluluk, huzur getirmesini dilerken, 2011yılında dünyanın huzura erişmesini bir yandantemenni ediyorum. Dünya da yaşanan bu sıkın-tıların, yaşanan istismarların, mağduriyetlerin,savaşların olmamasını arzu ediyorum. İnşallah2011 senesi ve ondan sonraki yıllarda dünya hakettiği huzura, barışa kavuşur. Bunda da Türkiye'ninçok büyük bir etkisi olacağına inanıyorum. Bu yüz-den de önümüzdeki süreçte daha güçlü, dahabiribirine kenetlenmiş, daha birbiriyle barışiçerisinde, huzur içerisinde yaşayan ve güçlerini iyinoktada bir araya getirebilen bir Türkiye istiyo-rum.. Herkese daha sağlıklı, daha başarılı, dahahuzurlu bir yıl ve ömür temenni ediyorum.

( Yazı ve fotograflar: Yavuz ARPACIK)

Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Özcan,

‘’BAŞARI GRAFİĞİMİZ HIZLA YÜKSELİYOR’’‘’BAŞARI GRAFİĞİMİZ HIZLA YÜKSELİYOR’’

26

YAKIN GÜNDEM

Yumurta muhabbeti bitti!... “Seninki kaç santim” sloganıyla boğazdalüfer muhabbeti sürüyor!... İzmirmuhabbeti de cabası… Bir zaman-lar denizi kız, kızı deniz, sokaklarıhem kız hem deniz kokan İzmir,şimdi acaba pırıl pırıl nurtopu gibibir çocuk mu; yoksa burnu akmış,kir pas içinde bir şopar mı? Varınsiz karar verin…

Diyarbakır’da bir grup siyasetçi vekanaat önderinin “demokratiközerklik” adı altında ortaya koy-dukları ideoloji ise farklı bir gün-dem…

Demokratik Özerk Kürdistan Toplum kongresi,demokratik Türkiye Cumhuriyeti parlementosuna temsil-cilerini göndererek ülke politikalarının ortak zemindebelirlenmesini sağlayacakmış.Türkiye Cumhuriyeti, cumhuriyetin ilanından

günümüze, parlementer demokrasi ile yönetilmektedir.Parlementerler, ülke içinde yaşayan, seçme hakkınasahip vatandaşlar tarafından seçilir. Ülke politikaları dabu parlementerler tarafından belirlenir. Güçlü devletkanunların hakimiyetini sağlayan devlettir. Çok hukuklubir devlet literatürde görülmemiştir. TC’nin kuruluşundaçeşitli din ve etnik gruplar birleştirilerek ulus devletoluşturulmuştur. Ulus devlet aynı ırk ve aynı inançşartını koymuyor, ama bir arada yaşamak şartını koşuy-or. Öyleyse bir dil, bir toprak, bir bayrak olacak. Aksihalde bölünür, parçalanırsınız.

Ömer Çelik, iki dil kullanmayı “Türkiye’deki gerçekdemokratikleşme sürecine, gerçek açık toplumarayışlarına, suikast teşebbüsü olarak görüyorum”demektedir. Bu görüş hükümetimizin görüşü olarakdeğerlendirilirse eğer, zaten demokratik özerklik projesiölü doğmuş olacaktır.TC Anayasası resmi dilin Türkçe olduğunu emrediyor.

Ancak yasalarda anadil yasağı yok. Resmi dilimiz olanTürkçe, herhangi bir başka dille asla düşünülemez.Zaten bu durum anayasamıza aykırıdır.

Ortak toplumlar bir arada ve barış içine yaşayabilir.Ancak ayrılıkla ayrıcalık çok tehlikelidir. Hiçbir anadilTürkçe’nin yanında ikinci bir dil olarak düşünülemez.

Halbuki bu projede “Demokratik Özerk Kürdistan”adıyla sosyal, kültürel, siyasal, ekonomik, ekolojik,diplomatik konularda özerk yapılanma öngörülmekte.Köy, kasaba, ilçe ve mahalle meclisleriyle konfederal birformül geliştirilmeye çalışılmakta. En üstte “ÖzerkKürdistan Demokratik Toplum Kongresi” bulunmakta.Kendi güvenlik ve savunma güçlerini oluşturacak, kendi

sınırları içinde “hizmet dili” Kürtçe olacak. Uygulamalar-da Marksist bir terminoloji hakim olacaktır. Bir de hutbeokutup, adlarına para bastırsaydılar ya!...

Etnik ve dinsel kimlikleri ne olursa olsun, insanlarınanadillerini kullanma hakkına sahip olmalarından doğalhiçbir şey olamaz. Ancak devletin resmi dili mutlaka tekolmak zorundadır. Bu da Türkçe’dir.

Her ne kadar Türkiye toprakları coğrafya atlaslarındayedi bölge olarak gösterilmişse de; bu farklı iklim özel-liklerinden kaynaklanan bir iklim bölünmesidir. Feder-atif bir bölünme asla düşünülmemektedir. Esasen herbölgede, her etnik kimlikten insanlar yaşamaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti Liberal bir ekonomik yapıyı ben-imsemektedir. Hiçbir bölge farklı bir ekonomik yapıyasahip olamaz. Marksist bir terminoloji düşünülemez.

Halklar sosyolojik olarak çok iç içedir. Mal varlıklarıayrıştırılamayacak kadar birleşiktir. Hısımlık, akrabalıkbağları pek çoktur. Asla koparılamaz. Sağduyulu tümhalklara sesleniyorum. Birlikten kuvvet doğar. Gazagelmeyelim. Hoşgörü, sevgi ve saygı ile sürdürelim ilişk-ilerimizi. İnanalım güvenelim ki çağdaş uygarlık seviye-si yakınımızdadır. Adımlarımızı ters yöne değil, hedefedoğru atalım. Örfümüz, adetimiz, gelenek ve görenek-lerimiz aynı, ulaşılacak uygarlık düzeyinin de aynıolması dileklerimle…..

Ferhan KILIÇFerhan KILIÇ

BAKIRKÖY KENT KONSEYİ 4. OLAĞAN GENEL KURULU YAPILDIBakırköy Kent Konseyi 4. seçimsiz bil-gilendirme olağan genel kurulu gerçek-leştirildi.Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi TurhanTuzca Sahnesi’ndeyapılan genel kuru-la, Bakırköy KentKonseyi BaşkanıÖzcan Bilir, BakırköyKent Konseyi KadınMeclisi Başkanı Yrd.Doç. Dr. MeltemÜnal Erzen, siyasipartilerin ilçebaşkanları, kamukuruluşları ve siviltoplum kuruluşlarıtemsilcileri ilemuhtarlar katıldı. Katılımın beklenen-den düşük olduğugenel kurul toplan-tısının açılış konuş-masını yapan Bakırköy Kent KonseyiBaşkanı Özcan Bilir, genel kurulunamacının tüm paydaşlarının ilkeli kavram-lar ve süreçler konusunda bilgi sahibiolmalarının sağlanması ve bu sürecisahiplenmelerini kolaylaştırmak olduğunu

vurgulayarak, ‘’Yaşadığımız süreçte artıkküresel sivil toplumdan söz etmek olasıdır.Türkiye’de sivil toplum ve aktif vatan-daşlığın olgunlaşmadığını ve katılımcılığınyeterince sağlanamadığını görüyoruz.Bakırköy ilçemizde 300’e yakın siviltoplum kuruluşu var. Ancak bugün buradada görüyoruz ki, bu insiyatifi kullanmak

üzere henüz daha olgunlaşmış iradeyesahip değiliz. Bakırköy’de kent kültürünükentte sahip çıkmayı ve kentin ortak aklınıüretmeyi hedefleyen bir düşünceye

sahipsek eğer, bunukendi birimlerimiz-den başlayarak kentkonseyine ve kentkonseyinin diğermeclislerine yansı-tarak, kentin sorun-larının çözümündebir paydaşolmalıyız.’’ dedi.Bilir’in konuş-masının ardından,Kent Konseyi çalış-ma grubu kolay-laştırıcıları Eğitimçalışma Grubukolaylaştırıcısı SalihYıldız, Sağlık Çalış-

ma Grubu Kolay-laştırıcısı Süreyya Turan, Engelli ÇalışmaGrubu Kolaylaştırıcısı Naci Gürbüz, Tüketi-ci Hakları ve Çevre Çalışma Grubu kolay-laştırıcısı Bülent Yurtsever, Kültür SanatÇalışma Grubu kolaylaştırıcısı Zehra Sey-han, Afet Çalışma Grubu Kolaylaştırıcısı

Hüseyin Dinç. projelerini paylaştı.Kent Konseyi Çalışma Grubu kolay-laştırıcılarının gerçekleştirdikleri ve hede-fledikleri projelerin sunumundan sonrakatılımcılar tarafından Kent KonseyiBaşkanı Özcan Bilir ve çalışma gruplarınabazı sorular yöneltildi.

BAŞKANIN OBJEKTİFİNDENBakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen Parkaçılışında basın danışmanlarından Yalçın Çetin’infotoğraf makinasını alarak fotograf çekmesiilgiyle izlendi.‘’Hayrola başkan’’ diyenlerlere, tatillerde özellikle

aile üyelerininfotoğraflarınıçektiğinibelirtenBakırköy

Belediye Başkanı AteşÜnal Erzen, “Fotoğrafçekmek gençliğimdenberi içimdeki bir tutku”dedi.

27

Geçtiğimiz günlerde Afy-onkarahisar’da Kataraktameliyatı olan 7 kişiden 6sının gözlerinin kör olmasıüzerine Katarakt ameliy-

atının önemitartışılıyor.Dünyagöz Has-tanesi doktor-larından Prof. Dr.Kazım Devra-noğlu’na,katarakt ameliy-atı öncesindehastaları yeniteknolojiler vekatarakttedavisihakkındadikkat

edilmesigerekenlerin neler olduğunu sorduk. Katarakt nedir?Göz bebeğimizin hemen arkasında saydammerceğimiz yer alır. Bu saydam mercek göze+16 numaralık bir kırıcılık verir. Aynı zamandayakına bakarken şekil değiştirerek kırıcılığı 3derece daha artar ve lensin bu refleksisayesinde yakını 40’lı yaşlarımıza kadar gözlük-süz görürüz. Merceğimizin saydamlığının

yitirmesine katarakt denir ve katarakt kendinigörme azlığıyla hissettirir. Teknolojinin gelişimiyleson yıllarda kabuk değiştiren katarakt cerrahisiartık eskisi gibi korkulan bir ameliyat olmaktançıkmış, sıkça yapılan bir ameliyat haline gelmiştir.Katarakt ameliyatı nasıl gerçekleşir?Fako cerrahisinin başarısı küçük kesili bir ameliyatolmasından kaynaklanır. Göze küçük tünelleraçılarak girilir ve merceğin ön kapsülü soyularakalınır. Gözü hem normal basınçta bırakabilmekhem de fako sırasında gözün iç dokularını koruya-bilmek için gözün ön bölümü viskoelastikmaddeyle doldurulur. Bu aşamada konulanviskoelastiğin kalitesi çok önemlidir. Fako ileameliyat, merceğin çekirdeğinin küçük parçalarakırılması ve öğütülerek alınmasını sağlayan bir

cihazın kullanılmasıyla yapılır. Bu sırada merceğinkapsülünün korunması buraya yeni bir mercekkonulacağından çok önemlidir. Fako enerjisini enaz ve kısa sürede kullanmak göz içi dokularınınzarar görmesini engeller. Kataraktın çekirdeğifakoyla tamamen temizlendiğinde kalan lifler deemilir ve merceğin kapsül kesesi berrak bir şekildebırakılır. Bu kesenin sağlamlığından emin olunun-ca katlanır bir göz içi merceği tünelden göz içine

yerleştirilir. Katarakt ameliyatları dik-işsiz sonlandırılır. Gerek görüldüğütakdirde dikiş konulabilir.Ameliyat öncesi dikkat edilmesigereken en önemli unsurlar nelerdir?Katarakt ameliyatı, kullanılan teknikmalzemelerin gelişimiyle birlikte,günümüzde kısa süreli tedavi şeklinegelmiştir. Ancak başarılı bir kataraktameliyatını etkileyen üç önemli unsurvardır: Hekimin deneyimi ve ameliyatyapılan kurumun teknolojik vehijyenik alt yapısı iki önemli unsur-dur. Ameliyatın başarısını etkileyenüçüncü önemli unsur ise, ameliyat

esnasında gözün içerisine konulan veömür boyu göz içerisinde kalacak olan merceğin,kalitesidir. Kullanılması gereken merceğin FDA(Amerika Gıda ve İlaç İdaresi) onaylı olması önem-lidir. Dünya üzerinde yüzlerce farklı marka, özellikve kalitede mercek üreticisi bulunmaktadır. DünyaGöz Hastanesi’nde tüm katarakt-Fako ameliyat-larında Amerika FDA tarafından onaylı ve enkaliteli mercekler kullanılmaktadır.Göze yerleştirilen Merceğin kalitesi önemlidirKaliteli Merceklerle yapılan ameliyat; Sağlıklı venet görüş imkânı sağlar. Yüksek teknolojiyle özeltasarlanmış Gündüz görüşünüzün yanı sıra yüksekkontrast özelliği ile gece görüşünüzde artış sağlar.UV filtresi ile görme merkezi - sarı noktayı zararlıışınlardan korur.Kalitesiz Merceklerle yapılan ameliyat sonrası; Kısa

sürede görmede azalmanedeniyle yag lazer tedavisigerektirebilir. Merceğin say-damlığını yitirmesiyle, mer-ceğin tekrar ameliyatladeğiştirilmesi gerekebilir.

Dünyagöz hastanesi deneyimli doktorlarından Prof.Dr. Kazım DEVRANOĞLU açıklamalarına şunlarıekledi “Katarakt ameliyatı toplumda çok kolaygerçekleştirildiği düşünülen bir ameliyat olaraksanılır. Ancak bilinenin aksine gerek zorluk düzeyigerekse gösterilmesi gereken önem ve titizlikdüzeyi bakımından bir beyin ameliyatından hiçbirfarkı olmadığını çok net olarak söyleyebiliriz.Katarakt ameliyatında ameliyatın başarısını,

hekimin tecrübesi ve göz içine konulan merceğinkalitesi doğrudan etkiler. Hastanelerimizdeyapılan tüm ameliyatlarda Amerikan Sağlıkidaresi (FDA) onaylı Alcon IQ katlanabilir göz içimercekleri kullanılmaktadır. Bu lenslerinin vakaüzerindeki başarısı dünyada kanıtlanmıştır. IQgöz içi lensleri sayesinde görme düzeyi yüksekkalite ve kontrastta sahip olacak, gece görüşüdiğer merceklere göre çok daha kaliteli olacak-tır.” dedi.Katarakt ameliyatı ne zaman ve nerede yapıl-malı?Katarakt ameliyatının zamanı, kataraktın yolaçtığı görme bozukluğunun hastanın yaşamkalitesini bozduğu zamandır. Görme düzeyininönemi yoktur. Katarakt ameliyatı sonrasında

gelişebilecek en önemli komplikasyon göz içindeenfeksiyon gelişimidir. Enfeksiyon kontrolü düzgünyapılan, sürekli steril malzemelerin kullanıldığı,asepsi antisepsi kurallarının geçerli olduğu has-tanelerde çok nadir görülür. Bu tip enfeksiyonlarerken ve ciddi tedavi görmediklerinde gözün kay-bına bile neden olabilirler. Enfeksiyon riskini enaza indirmek için iyi bir cerrahi donamım ve steril-izasyon sistemi önemlidir. Hala ciddi risklerinin deolduğunu göz ardı etmeden bu ameliyatların cidditeknolojik alt yapılı kurumlarda, cerrahi deneyimiyeterli hekimlerce en iyi cihaz ve malzemelerinkullanılarak yapılmasının gerekliliği unutulma-malıdır.

KATARAKT ÖNEMLİDİR

Ataköy 4. Kısım Çarşı'nın yanındabulunan Türk Telekom Binası'ndayaklaşık 2 yıldır inşaat çalışmalarısürdürülüyor. Mahalle halkı veçarşı esnafı ise bir türlü bitirile-meyen inşaattan dolayı sıkıntılı. Çarşı esnafı hiçbir önlem alın-madan başlatılan inşaat çalışmalarısonucu inşaattangelen tozlar vegürültünedeniyleişlerinin bir haylidüştüğünü ifadeediyorlar. Konuile ilgili görüş-lerini aldığımızAtaköy 3,4,11.Kısım MahalleMuhtarı Fehamet Berk; hiçbirönlem alınmadan yapılan inşaatçalışmalarından dolayı her günyüzlerce kişinin muhtarlığa gelerekbu konudan dolayı dert yandığınısöyledi.

Berk,''İnşaatilkbaşladığızamanhiçbir önlem alınmadı. Etrafamuazzam şekilde toz geliyor vepencerelerden atılan molozlar

caddeye düşüyor-du. İnşaat tehlike-li bir şekildeilerledi ve hiçbirönlem almadılar.Bunlar garip birşekilde çalışıyor-lar. Orada çalışanbir işçi inşaattandüşerek yaralandıve dalağı patladı

şu an evinde yatıyor. Daha kötüşeyler olabilirdi. Şu anda adım,adım önlem almaya başladılar.Ama önlem almak için illa kaza mıolması gerekiyor. Bu inşaatın bir anönce bitirilmesini, çarşımızın ve

mahallemizin tekrar eski halinekavuşmasını istiyoruz’’ dedi.4. Kısım Çarşı esnafı, aynı zamandaçarşı başkanı da olan İsmailAlioğulları ise, “İki senedir buinşaat devam ediyor ve hiçbirönlem almadan inşaata başladılar.Yukarıdan dökülen molozlar cadd-eye düştü, inanılmaz bir tozçarşının içine doldu, camlarımızkırıldı, ağaçlarımız kırıldı, çarşıesnafımızın işleri büyük orandaazaldı. Özellikle de inşaata yakınyerde olan arkadaşlarımız siftahyapmadan dükkanlarını kapamakzorunda kaldılar. Kiralarını ödeye-mez hale geldiler. Çünkü vatan-daşlar o taraftan gitmiyorlar. Artıkmecburen bunları idare ediyoruz.’’diye konuştu.

(Yavuz ARPACIK)

Ataköy 3-4-11 Mahallesi Muhtarı Fehamet BERK dertli

TELEKOM BİNASI TEHLİKE SAÇIYOR

Bakırköy Belediyesi tarafın-dan 8-18 yaş arası çocuklarayönelik Fethiye’de yaz ayları

boyunca düzenlenen 2010Yaz Kampı ve Engelliler Kam-pı’nın kapanış töreni, Kamp

Belgesel Sunumu, EdipAkbayram ve ErdalBayrakoğlu konserleriylegerçekleştirildi.

Bakırköy Belediyesi AtatürkSpor ve Yaşam Köyü içerisindebulunan Kapalı Spor

Salonu’nda düzenlenentören, Erdal Bayrakoğlu kon-

seri ile başladı. ErdalBayrakoğlu konserinin ardın-dan kamp belgesel sunumu

gerçekleştirilirken, öğrencilereömür boyu anılarda yaşat-malarını sağlamak amacıyla

fotoğraf albümünün ve kampbelgeseli dağıtıldı. Son olaraksahneye çıkan Edip Akbayramise, öğrencilerden büyük ilgi

gördü. Sevilen şarkılarını ses-lerinden Edip Akbayram’aöğrencilerde eşlik etti. Düşleri

gerçekleştirmek, rekabetin,bireyciliğin ön plana çıktığı

28

BAKIRKÖY BELEDİYESİ’NİN YAZ KAMPINA KATILANLAR KONSERDE BULUŞTU

MSB’NİN 2011 YILI YEDEKLİK YOKLAMA DUYURUSU(UZMAN JANDARMA, UZMAN ERBAŞ, ERBAŞ/ ERLER)

Askerlik hizmetini tamamlayarak yedek durumuna geçen Uzman Jan-darma, Uzman Erbaş ve Erbaş/Erlerin yedeklik yoklamalarını yaptıracaklarıtarihler aşağıda açıklanmıştır.

1. 1111 Sayılı Askerlik Kanunu gereğince askerlik hizmetini tamamlayarakyedek durumuna geçen Erbaş ve Erlerin 31 yaş (1982 ve daha gençdoğumlular), 3466 Sayılı Kanuna tabi Yedek Uzman Jandarmaların 61 yaş,3269 Sayılı Kanuna tabi Yedek Uzman Erbaşların 50 yaş sınırına girinceyekadar her yıl 01 Ocak – 31 Ekim tarihleri arasında yedeklik yoklamalarınıyaptırmaları gerekmektedir.

2. Yükümlülerin, mesleki gelişimlerinde, sağlık durumlarında ve adres-lerinde meydana gelen değişiklikler ile ilgili, belge ve bilgileri en geç 31Ekim 2011 tarihine kadar şahsen, mektup, telgraf, veya faks aracılığı ileyerli Askerlik Şubesi Başkanlığı’na bildirmeleri yasal bir zorunluluk vevatandaşlık görevidir.

3. Bu duyuru yükümlülere tebliğ mahiyetinde olup, terhis kaydını veyedeklik yoklamalarını yaptırmayanlar hakkında, 1111 Sayılı AskerlikKanunu’nda belirtilen cezai işlemler uygulanacaktır.

İlgililere duyurulur

MSB’NİN 2011 YILI YEDEKLİK YOKLAMA DUYURUSU(SUBAY, ASTSUBAY, YEDEK SUBAYLAR)

Askerlik hizmetini tamamlayarak yedek durumuna geçen, Subay ve Ast-subayların yedeklik yoklamalarını yaptıracakları tarihler aşağıda açıklan-mıştır.

1. Muharip sınıf olarak askerlik hizmetini yapan Üsteğmen, Teğmen veAsteğmenler 41 yaşına kadar, yardımcı sınıf olarak askerlik hizmetiniyapan Üsteğmen, Teğmen ve Asteğmenler 51 yaşına kadar, TSK. da görevyapan diğer subay ve astsubaylar ise Ek’te gönderilen yaş sınırı çizelgesinegöre yedeklik yoklamalarını yaptıracaklar.

2. 1076 Sayılı Askerlik Kanunu gereğince Yasa’da yazılı yaş sınırı içerisindeolanların her yıl 01 Ocak – 30 Haziran tarihleri arasında yedeklik yokla-malarını yaptırmaları gerekmektedir.

3. Yükümlülerin, mesleki gelişimlerinde, sağlık durumlarında ve adres-lerinde meydana gelen değişiklikler ile ilgili, belge ve bilgileri en geç 15gün içerisinde şahsen, mektup, telgraf, veya faks aracılığı ile yerli AskerlikŞubesi Başkanlığı’na bildirmeleri yasal bir zorunluluk ve vatandaşlık görev-idir.

4. Bu duyuru yükümlülere tebliğ mahiyetinde olup, terhis kaydını ve yedek-lik yoklamalarını yaptırmayanlar hakkında, 1111 Sayılı Askerlik Kanunu’n-da belirtilen cezai işlemler uygulanacaktır.

İlgililere duyurulur.

T.C.MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI

BAKIRKÖY ASKERLİK ŞUBESİ BAŞKANLIĞI’NDANBİLDİRİLMİŞTİR

günümüzde inadına paylaşma ve dayanışmayı yinehep birlikte diretme temasıyla yaz kampını düzen-lediklerini belirten Bakırköy Belediye Başkanı AteşÜnal Erzen,” Kampta sadece tatil yapılmıyor. Bitkil-erle uğraşıyorlar, kültür gezilerine katılıyorlar,kurabiye yapıyorlar. Kısacası paylş,aşmayı öğreniy-orlar.Çocuklarımızın kendi elleriyle yaptıkları kura-biyelerin tadını unutamıyorum. “dedi.Bakırköy Belediyesi tarafından ücretsiz olarakyapılan yaz kampına bu yıl 1500 8-18 yaş genç ile120 engelli ve ailesi katıldı.

29

Yılbaşından sonra yeni zamlar kapıda.Kırmızı ışık ihlali yapanlar ile hız limitiniaşanlar 140 TL ceza ödeyecek.

VERGİ VE HARÇLAR ZAMLANIYOR

Maliye Bakanlığı’nın yeniden değer-lendirme oranı çerçevesinde trafikcezaları, pasaport ve silah ruhsat harçlarıile kabahatler kanunu çerçevesinde uygu-lanan idari para cezaları yılbaşındansonra zamlanacak. Yılbaşından sonraalkollü araç kullananlar 590 TL, kırmızıışık ihlali yapanlar ile hız limitini aşanlar140 TL ceza ödeyecek. Zamla birlikte 1yıllık pasaport harcı 102, silah taşımaruhsat harcı da 2 bin 339 TL'ye çıkacak.

Maliye Bakanlığınca belirlenen yenidendeğerleme oranına esas teşkil edenTürkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) üreti-ci fiyat endeksi, 12 aylık ortalamalaragöre yüzde 7,7 oranında artış gösterdi.Vergi ve harçlarla ilgili kanunlarda, vergi,harç ve ceza tutarlarının her yıl yenidendeğerleme oranı kadar artmasıöngörülüyor.

Silah Ruhsatı; Buna göre, yılbaşındanitibaren, silah bulundur-ma ruhsatı harcı, 695TL'den 748,5 TL'ye, silahtaşıma ruhsatı harcı da 2bin 172 TL'den 2 bin 339TL'ye çıkacak. Ayrıca kimlik bildirmeyenve alenen silah taşıyanlar da 75 lira cezaödeyecek.

Pasaport Harcı; Yeni yılda6 aylık pasaport harcı, 65TL'den 70 TL'ye, 1 yıllıkpasaport harcı 95 TL'den102 TL'ye, 2 yıllık pasaportharcı 155 TL'den 167TL'ye, 3 yıllık pasaportharcı 220 TL'den 237 TL'yeve 4 yıl ve üzeri pasaport harcı ise 310TL'den 334 TL'ye çıkacak. Pasaport defterbedeli ise 53,85 liraya yükselecek.

Ehliyet; Zamla birlikteA sınıfı sürücü belgesiharcı için 84, B sınıfısürücü belgesi harcıiçin 252 ve E sınıfısürücü belgesi harcı için ise 421 TLödenecek. Uluslararası sürücü belgesiiçin 168 lira harç verilecek.

KAPALI ALANDA SİGARA İÇMENİN CEZASI

ARTTIYeni yılla birlikte KabahatlerKanunu çerçevesinde kollukgücünün uyguladığı idari paracezaları da artacak. Bu kap-samda dilencilere 75 TL, kumaroynayanlara ise 154 TL ceza verilecek.Gürültüyle çevrenin rahatsız edildiği iş

yerlerinin sahipleri de bin 562 ila 7 bin820 lira arasında ceza ödeyecek.

Sigara Cezası; Zamla birlikte kamubinaları ve toplu taşıma araçları ile özelkişilere ait herkesin girebileceği binalarınkapalı alanlarında sigara içmenin cezası75 TL olacak.

Kaldırımı işgal eden veya mal satışı yapankişilere 75 lira, kaldırımlara izin olmak-sızın inşaat malzemesi yığan kişilere ise154 ila 778 TL arası ceza kesilecek.

Evsel atıklarla çevreyi kirletenlere 26 lira,inşaat atıklarıyla çevreyi kirletenlere de154 ila 4 bin 689 lira ceza verilecek.

TRAFİK CEZALARIMaliye Bakanlığının yenidendeğerlendirme oranıçerçevesinde trafik cezalarıda artırılacak.Yeni yıldan itibaren, alkollüaraç kullananlar 1. defada590 TL, 2. defada 740 TL, 3ve üçten sonra ise hapiscezasının yanı sıra bin 186 lira para cezasıödeyecekler. Uyuşturucu veya keyif vericimadde alarak araç kullananlar da bin 186lira ceza verecek.

Zamla birlikte kırmızı ışık ihlali yapanlar140 TL, yasak yerlere park edensürücüler de 67 TL ceza ödeyecek.

Tescil edilen araçları trafik belgesi vetescil plakası almadan karayolunaçıkaranlara 590TL, tescil belgesi,trafik belgesi vetescil plakalarınıaraç üzerinde veuygun durumdabulundurmadantrafiğe çıkanlara67 TL ceza verilecek.

Araçların muayene süresini geçirensürücüler ile servis freni, lastikleri, dış ışıkdonanımından yakını ve uzağı gösterenışıklar ilepark, frenve dönüşışıkları nok-san, bozukveya teknikşartlaraaykırı olanaraçlarıkullanan-lara 67 liraceza uygu-lanacak.

Sürücü bel-gesi almak için yanlış bilgi veya sahtebelge vermenin cezası 740, araç kul-lanırken sürücü belgesini yanında bulun-durmamanın cezası 140, sürücü belgesiz

araç kullanmak ve sürülmesine izin ver-menin cezası da 291 TL ve 1-2 ay,tekrarında ise 2-3 ay hapis cezası olarakbelirlendi. Kamyon, otobüs ve çekicilerdetakograf, taksilerde ise taksimetre kullan-mayanların cezası da 291 TL olarak tespitedildi.

Ses, müzik, görüntü ve haberleşme ciha-zlarını şartlarına uygun olmadan araçlar-da bulunduran ve bu cihazları vatan-daşların huzurunu bozacak şekilde kul-lananlara 67 lira ceza verilecek.

Park yerlerindeki araçlardan yetkisiolmadığı halde park ücreti alanlar ilekarşıdan karşıya geçişlerde işaretlereriayet etmeyen yayalara da 67 lira cezayazılacak.

HIZ SINIRINI AŞANLARHız sınırlarını yüzde10'dan yüzde 30'a kadaraşanlar (yüzde 30 dahil)140 TL, yüzde 30'danfazla aşanlar da 291 liraceza ödeyecek. Cezayıpeşin ödeyenlere indirimuygulanacak. Buna görehız sınırını yüzde 30'a kadar aşanlar 105lira, yüzde otuzdan fazla aşanlar ise 218lira verecek.

Hız sınırlarını tespite yarayan cihazlarınyerlerini belirleyen veya sürücüyü ikazeden cihazları imal veya ithal edenlerbin 785 TL- 2 bin 975 TL para ve 6-8 ayarası hapisle, bu cihazları araçlarındabulunduranlar da bin 186 TL ile bin 785TL para ve 4-6 ay arası hapisle ceza-landırılacak.

Gerekli yerlerde hızını azaltmayan,öndeki aracı güvenli bir mesafeden takipetmeyen, sağa, sola dönüş kurallarınauymayan ve emniyet kemeri takmayansürücüler 67 TL para cezasıyla karşılaşa-cak.

Geçme kurallarına uymayan ve geç-menin yasak olduğu yerlerde geçensürücülere 140 lira ceza verilecek.

Özürlülerin araçları için ayrılmış parkyerlerinde park edenler 133 lira cezaödeyecek. Taşıma sınırı üzerinde yolcualanlara da 68 TL ceza kesilecek.

Sürücü belgeleri geri alındığı halde, gerialma süresi içerisinde araç kullananlara291 TL para cezası ile 1-2 ay hapis,tekrarında ise 2-3 ay hapis cezası verile-cek.

Ölümlü veya yaralanmalı trafikkazalarında polisten izin almadan olayyerinden ayrılanlar 291 TL ceza ödeye-cek.

YENİ YILDA YENİ ZAMLAR!

30

Meclis oturumlarýnýn tamamýný gazetemizin

www.atakoygazete.com.trsitesini ziyaret ederek okuyabilir ve sesli olarak dinleyebilirsiniz.

06 ARALIK 2010 PAZARTESİYapılan yoklamada meclis üyelerinden Serdal Kılavuz’un bulun-madığı, Mehmet Emin Ertekin’in izinli olduğu gelmeyen üyelerinizinli sayıldığı tespit edilerek birleşim, Meclis 1. Başkan VekiliHasan Ersoy tarafından açıldı. Gündem okundu, oybirliğiyle kabuledildi. AK Parti, meclis üyelerinin vermiş olduğu 3 adet soruönergesi okundu. 1- Ağız ve Diş Sağlığı hizmet alımı ihalesibaşlıklı soru önergesinin başkanlık makamına gönderilmesininoybirliğiyle kabulüne, 2- Ağız ve Diş Sağlığı hizmet alımı başlıklısoru önergesinin başkanlık makamına gönderilmesinin oybir-liğiyle kabulüne, 3- Diş Hakimliği, soru önergesinin başkanlıkmakamına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. Gündemmaddelerinin görüşülmesi neticesinde, 1- İnsan Kaynakları veeğitim Müdürlüğü başlıklı 04.01.2010 tarih ve 04 sayılı belediyemeclis kararının iptali ile Sağlık İşleri Müdürlüğü’nün kurulmasınaVeteriner İşleri Müdürlüğü’nün de, teknik olarak Sağlık İşleriMüdürlüğü’ne bağlanmasına dair başkanlık teklifinin oybirliğiylekabulüne, 2- Yazı İşleri Müdürlüğü başlıklı 2011 yılı çalışmatakvimine dair başkanlık teklifinin oybirliğiyle kabulüne, 3- Yazıİşleri Müdürlüğü başlıklı meclis toplantılarının sesli olarak kayıtaltına alınmasına dair başkanlık teklifinin oybirliğiyle kabulüne, 4-Fen İşleri Müdürlüğü başlıklı İstanbul Silivri Mahallesi Mevkii 71ada 195 parsel 8.500 metrekare tarım arazisi taşınmazda hayvanbarınağı ve bakım evi tesisleri kurulmasına dair evrakın HukukKomisonu’na havalesine oybirliğiyle kabulüne ve çeşitli komisy-onlara havale edilmiş olan ancak görüşülmesi bitmemiş başkan-lığımıza iade edilmiş dosyaların görüşülerek neticelendirilmeküzere 1 ay komisyonlara ek süre

verilmesinin oybirliğiyle kabulüne karar verilerek birleşim, Meclis1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından 08.12.2010 Çarşambagünü saat 16.00’da toplanmak üzere kapatıldı.

08 ARALIK 2010 ÇARŞAMBAYapılan yoklamada meclis üyelerinden Levent Gökçe, ServetDeniz ve Suna Ergün’ün bulunmadığı, Serdal Kılavuz ve SelimMalgaz’ın izinli olduğu, gelmeyen üyelerin izinli sayıldığı,ekseriyetin bulunduğu tespit edilerek birleşim, Meclis 1. BaşkanVekili Hasan Ersoy tarafından açıldı. Geçen birleşime ait zabıtözeti okundu. Oybirliğiyle kabul edildi. Gündem maddeleriningörüşülmesi neticesinde, Zabıta Müdürlüğü başlıklı 2011 yılı aylıkfazla çalışma ücretlerine dair başkanlık teklifinin oybirliğiyle kab-ulüne, Özel Kalem Müdürlüğü başlıklı çalışma yönetmeliğine dairevrakın Hukuk Komisyonu’na havalesinin oybirliğiyle kabulüne,İmar ve Şehircilik Müdürlüğü başlıklı Bakırköy Merkez veAtaköy’e ilişkin nazım imar ve tadilatlarına dair evrakın okunmuşolarak kabul edilmesinin oybirliğiyle kabulüne ve incelenmeküzere İmar Komisyonu’na havalesinin oybirliğiyle kabulüne, İmarve Şehircilik Müdürlüğü başlıklı Şevketiye Mahallesi 30-4,5 pafta

1221 ada 191,192,193 parsellere ilişkin Dünya Ticaret Merkezi1/1000 ölçekli uygulama imar planına dair evrakın okunmuşolarak kabul edilmesinin oybirliğiyle kabulüne ve incelenmeküzere İmar Komisyonu’na havalesinin oybirliğiyle karar verildi.Bakırköy Belediye Meclis üyelerinin vermiş olduğu Ataköy’debulunan 5 bin tonluk 7 adet yakıt tankının kaldırılmasına dairtemenni dilekçesi okundu ve birleşim, Meclis 1. Başkan VekiliHasan Ersoy tarafından 10 Aralık 2010 Cuma günü saat 16:00’datoplanmak üzere kapatıldı.

10 ARALIK 2010 CUMAYapılan yoklamada meclis üyelerinden Bahar Sunman ve SerdalKılavuz’un izinli olduğu, , gelmeyen üyelerin izinli sayıldığı,ekseriyetin bulunduğu tespit edilerek birleşim, Meclis 1. BaşkanVekili Hasan Ersoy tarafından açıldı. Geçen birleşime ait zabıtözeti okundu. Oybirliğiyle kabul edildi. Gündem maddeleriningörüşülmesi neticesinde 1- İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdür-lüğü’nün 2011 mali yılı ücret tarifesine dair Tarife KomisyonRaporu’nun oybirliğiyle kabulüne, 2- Zabıta Müdürlüğü’nünBakırköy Belediyesi Emir ve Yasakları Yönetmeliği’ne ek maddehakkındaki Hukuk Komisyonu Raporu’nun oybirliğiyle kabulüne,3- Fen İşleri Müdürlüğü başlıklı İstanbul Silivri Mahallesi Mevkii71 ada 195 parsel 8 bin 500 metrekare tarım arazisi taşınmazdahayvan barınağı ve bakım evi tesislerinin kurulmasına dair HukukKomisyonu Raporu’nun 2 re, Ayhan Can, Elif Arıkan Can, 1çekimser Ramazan Baş oya karşın oyçokluğuyla kabulüne kararverilerek birleşim, Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafın-dan 03 Ocak 2010 Pazartesi günü saat 16:00’da toplanmak üzerekapatıldı.

ARALIK 2010BELEDÝYE MECLÝSÝ’NDE

NELER GÖRÜÞÜLDÜ

Bakırköy Belediyesi’nin evsahipliğinde düzenlenen 35. İsmetKüntay Tiyatro Ödülleri’ne dört ödülbirden kazanan “Kerbela” damgasınıvurdu.Kerbela, en iyi yapım,en iyi yönetmen,en iyi oyun yazarı,en iyi müzik ödülükazandı.Bakırköy BelediyeBaşkanı Ateş ÜnalErzen’in de katıldığıödül törenindeAyşe Mesci en iyiyönetmen ve en iyiyapım, Ali Berktayen iyi oyun yazarı,Tahsin İncirci iseen iyi müziködülüne Kerbela ilekavuştular.

35. İsmet Küntay ödüllerini kazanan diğer isimler şöyle:En iyi kadın oyuncu: Seray Gözler Yeniay (İki Çarpı İki-İstanbul DT), en iyi erkekoyuncu: Kazım Sinan Demirer (Dost-EBBŞT), en iyi kostüm ödülü: Nilgün Gürkan(Düşüş-İİBBŞT), en iyi ışık ödülü: Serhat Akın (Lozan-İstanbul DT), en iyi dekorödülü: Barış Dinçel (Binali ile Temir-İBBŞT), en iyi dramaturg ödülü: Firuzan Tez-

can (DT Başdramaturgu).Öte yandan İsmet Küntay özendirme ödülünü Tiyatro Öteki Hayatlar(Duriye Teyze ), İsmet Küntay jüri özel ödülünü Mustafa Kurt (Kmayon-İBBŞT), İsmet Küntay onurödülünü Toron Karacaoğlu, İsmet Küntay tiyatro özel ödülünü de Hurmetullah Utyaşev kazandı.Ödül töreninin ardından Ahmet Önel’in yazdığı, Ali Yenel’in sahneye koyduğu, Bakırköy Belediye Tiy-atroları’nın Aklı Havada oyunu sahnelendi.

“KERBELA” DÖRT ÖDÜL BİRDEN ALDI

HAYVAN BARINAĞI VE BAKIM EVİ SİLİVRİ’YE TAŞINIYOR

Bakırköy Belediyesi’nin 5199 sayılı Hayvanları Koruma ve Uygu-lama yönetmeliği kapsamında sokak hayvanları rehabilitasyonmerkezi, klinik bina ve hayvan bakım üniteleri olarak 2 ana kısım-da hizmet vermekte olan üniteleri, çevrede oturan sakinler veözellikle de Bakırköy Adliyesi’nden gelen yoğun şikayetler üzerineSilivri’ye taşınıyor.Bakırköy Belediyesi ile Silivri Belediyesi arasında yapılangörüşmeler neticesinde, Silivri Belediyesi’nce hayvan barınak vebakım evi alanı olarak tahsis edilen ve inşaata başlanarak kısasürede projenin tamamlanması öngörülen İstanbul SilivriMahallesi Silivri Mevkii 71 ada 195 parsel 8 bin 500 metrekareliktaşınmazın projesi doğrultusunda hayvan barınağı ve bakım evitesisleri inşaatının tüm giderleri Bakırköy Belediyesi’ncekarşılanacak, hizmet Silivri Belediyesi’nce yerine getirilecek, hay-

van barınağı ve bakım evi tesisleri hizmetlerinden BakırköyBelediyesi tarafından getirilecek hayvanlar 25 yıl için tüm barınakve bakım evi hizmetlerinden bedelsiz yararlandırılacak.Barınak vetesislerin inşaatı ve bitimini takiben hizmetin yürütülmesineyönelik olarak Bakırköy Belediyesi’nce 3 adet veterinergörevlendirilmesi dışında gerekli görülen diğer hususların, mecliskararı onayını takiben ek protokol halindedüzenlenebilecek.Bakırköy Belediyesi ile Silivri Belediyesi’ncemutabık kalınarak hazırlanan proje dahilinde inşaatın yapılmasınakarşın Bakırköy Belediyesi’nin kusurundan kaynaklanmayan birnedenle hedeflenen hizmetin sağlanamaması halinde BakırköyBelediyesi, şirket ve inşaat için yapılan tüm masrafların belgelen-mek kaydıyla Silivri Belediyesi’ne rücu edilecek.Bakırköy Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü’nün bu yazısı belediyemeclisinin 10.12.2010 tarihli 3. birleşemende görüşülerek 2 ret,Ayhan Can, Elif Arıkan Can, 1 çekimser Ramazan Baş oya karşınoybirliğiyle kabul edildi.

SAĞLIK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜYENİDEN ..

Bir süre önce Bakırköy Belediyesi Hukuk İşleri Müdürlüğü’nce alı-nan karar ve belediye meclisinin onayı ile Sağlık İşleri Müdür-lüğü’nün ismi değiştirilerek Veteriner İşleri Müdürlüğü olmuştu. Bakırköy Belediye Meclisi’nin 04.01.2010 tarihli ve 04 sayılıkararının İstanbul 2. İdare Mahkemesi’nce iptaline karar verilerek,Bakırköy Belediyesi Hukuk İşleri Müdürlüğü’nce yürütmeyi dur-durmu istendi. Bu nedenle 04.01.2010 tarih ve 04 sayılı belediye mecliskararının iptali ile Sağlık İşleri Müdürlüğü’nün yeniden kurulması-na Veteriner İşleri Müdürlüğü’nün de şeflik olarak Sağlık İşleriMüdürlüğü’ne bağlanmasına karar verildi.Karar, Bakırköy Belediye Meclisi’nin 06.12.2010 tarihli 1. birleşi-minde oybirliğiyle alındı.

31

İNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİİNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİÖnsöz İnsanlık topluluğunun bütün üyelerinde bulunan onurun; eşit vebaşkasına aktarılamaz hakların tanınması, dünyada özgürlük,adalet ve barışın temeli olduğu,İnsan haklarının tanınmaması ve hor görülmesi insanlık vicdanınıisyana yönelten zorbalıklara yol açmış olduğu ve insanları korkuve yoksulluktan kurtulmuş, söz ve inanç özgürlüğüne kavuşmuşbir dünya kurulması insanoğlunun en yüksek ideali olarak ilanedilmesi olduğu,İnsanın baskıya, baskı yönetimine karşı son çözüm olarak ayak-lanmak zorunda kalmaması için, insan haklarının bir hukukdüzeniyle korunması bir zorunluluk olduğu,Devletler arasında dostça ilişkilerin geliştirilmesi zorunlu olduğu,Birleşmiş Milletleri Halkları Antlaşma'da, insanın temel haklarına,insan kişiliğinin onur ve değerine, erkek ve kadınların eşitliğineolan inançlarını bir kez daha açıklamış oldukları ve toplumsal iler-lemeyi kolaylaştırmaya, daha geniş bir özgürlük içerisinde, dahaiyi yaşam koşulları oluşturmaya karar verdiklerini bildirmiş bulun-dukları,Üye devletler, Birleşmiş Milletler örgütü ile işbirliği yaparak,insan haklarına ve temel özgürlüklere bütün dünyaca saygı gös-terilmesinin sağlanmasını üstlenmiş oldukları,Bu hak ve özgürlüklerin herkesçe özdeş biçimde anlaşılması,yukarıdaki üstlenmenin yerine getirilmesi açısından çok büyükönem taşıdığı için,Genel Kurul Toplumun her bir birey ve her bir organının, bu Bildirge'yi herzaman göz önünde tutarak, söz konusu hak ve özgürlükleresaygıyı geliştirmek için eğitim ve öğretim yoluyla ve gerek üyedevletlerin halkları arasında, gerek üye devletlerin yönetimi altın-daki bölgelerin halkları arasında bu hak ve özgürlüklerin evrenselve etkin biçimde benimsenmesi ve uygulaması için giderekgelişen ulusal ve uluslararası önlemler aracılığıyla harcayacağıçabalarda bütün halklar ve devletler için ortak standart olarakişbu Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi'ni ilan eder. Madde 1: Bütün insanlar özgür; onur ve hakları yönünden eşitdoğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşçedavranmalıdırlar. Madde 2: Herkes, ırk, renk, cins, dil, din, siyasal ya da her hangibir başka inanç, ulusal ya da toplumsal köken, varlıklılık, doğuşya da herhangi bir başka ayrım gözetilmeksizin bu Bildirge'deaçıklanan bütün haklardan ve bütün özgürlüklerden yararlanabilir. Bundan başka, ister bağımsız ülke uyruğu olsun, isterse bağımlı,özerk olmayan ya da başka bir egemenlik kısıtlamasına bağlı ülkeuyruğu olsun, bir kişi hakkında, uyruğu bulunduğu devlet ya daülkenin siyasal, adli ya da uluslararası durumu bakımından hiçbirayrım gözetilmeyecektir. Madde 3: Yaşamak, özgürlük ve kişi güvenliği herkesin hakkıdır. Madde 4: Hiç kimse köle ya da kul olarak kullanılamaz; kölelik veköle alım satımı her türlü biçimiyle yasaktır. Madde 5: Hiç kimse işkenceye ya da acımasız, insanlık dışı yada onur kırıcı ceza ya da muameleye uğratılamaz. Madde 6: Herkes, nerede olursa olsun, kişiliğinin tanınmasıhakkına sahiptir. Madde 7: Yasa önünde herkes eşittir ve herkes ayrımgözetilmeksizin yasanın koruyuculuğundan eşit olarak yararlanmahakkını taşır. Herkesin, bu Bildirge'ye aykırı her türlü ayrıma vebu tür ayrım gözetici işlemler için yapılacak her türlü kışkırtmayakarşı eşit korunma hakkı vardır. Madde 8: Her kişinin, kendisine Anayasa ya da yasa ile tanınantemel haklara aykırı işlemlere karşı ilgili ulusal mahkemelerin

etkin koruyucu önlemlerinden yararlanma hakkı vardır. Madde 9: Hiç kimse, keyfi olarak tutuklanamaz, alıkonulamaz,sürülemez. Madde 10: Herkes, haklarının ve ödevlerinin ya da kendisineyöneltilen ve ceza niteliği taşıyan herhangi bir suçlamanın sap-tanmasında, davanın bağımsız ve tarafsız bir mahkemece, tambir eşitlikle, adil ve açık olarak görülmesi hakkına sahiptir. Madde 11: (1) Bir suç işlemekten sanık herkes, savunması içinkendisine gerekli bütün güvencenin sağlanmış bulunduğu açık biryargılama ile yasaca suçlu olduğu saptanmadıkça, suçsuz sayılır. (2) Hiç kimse, gerçekleştiği sırada ulusal ya da uluslararası huku-ka göre suç oluşturmayan eylem ya da ihmalden dolayı mahkumedilemez. Yine hiç kimseye, suçun işlendiği sırada uygulanancezadan daha ağır bir ceza verilemez. Madde 12: Hiç kimse, özel yaşamı, ailesi, konutu ya da yazış-ması konularında keyfi müdahaleye, onuruna ve adına karşısaldırıya uğrayamaz. Herkesin, bu müdahale ve saldırılara karşıyasa ile korunmaya hakkı vardır. Madde 13: (1) Herkes, herhangi bir devletin sınırları içindeözgürce dolaşma ve oturma hakkına sahiptir. (2) Herkes, kendi ülkesi dahil herhangi bir ülkeden ayrılma ya dakendi ülkesine yeniden dönme hakkına sahiptir. Madde 14: (1) Herkesin, zulüm karşısında, başka ülkelere sığın-ma hakkı vardır. (2) Bu hak, adi bir suçla ya da Birleşmiş Milletler ilke veamaçlarına aykırı eylemlerle ilgili kovuşturmalar halinde, ilerisürülemez. Madde 15: (1) Herkesin bir yurttaşlığa hakkı vardır. (2) Hiç kimse, yurttaşlığından ya da yurttaşlığını değiştirmehakkından keyfi bir biçimde yoksun bırakılamaz. Madde 16: (1) Evlenme çağına gelen her erkek ve kadın, ırk,uyruk ya da din bakımından hiçbir sınırlamaya bağlı olmaksızınevlenme ve aile kurma hakkına sahiptir. Söz konusu kişiler,evlenme konusunda, evlilik süresince ve evliliğin sona ermesindeeşit haklara sahiptirler. (2) Evlenme ancak, evleneceklerin özgür ve tam rızası ile gerçek-leştirilebilir. (3) Aile toplumun doğal ve temel öğesidir ve toplum ve devletçekorunur. Madde 17: (1) Herkesin, tek başına ya da başkalarıyla birliktemal ve mülk edinme hakkı vardır. (2) Hiç kimse keyfi olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılamaz. Madde 18: Herkesin düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne hakkıvardır; bu hak din ya da inanç değiştirme; dinini ya da inancınıtek başına ya da topluca, açık ya da özel olarak öğretim, uygula-ma, tapınma ve anma bağlamında açığa vurma özgürlüğünüiçerir. Madde 19: Herkesin düşün ve anlatım özgürlüğüne hakkı vardır;bu özgürlük düşüncelerinden dolayı rahatsız edilmemek, ülkesınırları söz konusu olmaksızın bilgi ve düşünceleri her araçtaarama, elde etme ve yayma hakkını içerir.Madde 20: (1) Herkesin barışcıl biçimde toplanma ve dernekkurma özgürlüğü vardır. (2) Hiç kimse bir derneğe girmeğe zorlanamaz. Madde 21: (1) Herkesin, doğrudan ya da özgürce seçilmiş kişileraracılığıyla ülkesinin kamu yönetimine katılma hakkı vardır. (2) Herkes ülkesinin kamu hizmetlerinden eşit olarak yararlanmahakkına sahiptir. (3) Halkın iradesi, hükümet erkinin temelidir; bu irade, gizli ya dabuna denk bir yöntemle yapılacak ve genel ve eşit oy vermeyoluyla gerçekleşecek olan dönemsel ve dürüst seçimle belirir.Madde 22: Her kişinin, toplumun bir üyesi olarak, sosyal güven-

liğe; onuru için ve kişiliğinin özgürce gelişmesi için zorunlu olanekonomik, toplumsal ve kültürel hakların, ulusal çaba ve ulus-lararası işbirliği yoluyla ve her devletin örgütleriyle ve kay-naklarıyla orantılı olarak gerçekleştirilmesine hakkı vardır. Madde 23: (1) Herkesin çalışmaya, işini özgürce seçmeye, adilve elverişli çalışma koşullarına ve işsizlikten korunmaya hakkıvardır. (2) Herkesin hiçbir ayrım gözetilmeksizin, eşit çalışma karşılığıeşit ücrete hakkı vardır. (3) Çalışan herkesin, kendisine ve ailesine insanlık onurunauygun bir yasayış sağlayan, gerekirse her türlü sosyal güvenlikaraçlarıyla da desteklenen bir ücrete hakkı vardır. (4) Herkesin, çıkarlarının korunması için başkaları ile birliktesendika kurmaya ve kurulu bir sendikaya katılmaya hakkı vardır. Madde 24: Herkesin, çalışma saatlerinin makul ölçüde sınır-landırılması ve belirli aralıklarla ücretli izin dahil olmak üzere, din-lenme ve boş zamanlarını değerlendirme hakkı vardır. Madde 25: (1) Herkesin gerek kendisi, gerek ailesi için yiyecek,giyecek, konut, sağlıksal bakım, gerekli toplumsal hizmetler deiçinde olmak üzere sağlığına ve esenliğine uygun bir yaşamdüzeyine; işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, yaşlılıkta ya da geçimolanaklarından kendi iradesi dışında yoksul kaldığı başka durum-larda, güvenliğe hakkı vardır.(2) Analık ve çocukluk özel bakım ve yardım hakkı doğurur.Bütün çocuklar, ister evlilik içinde, ister evlilik dışında doğsunlar,eşit sosyal güvenlikten yararlanırlar. Madde 26: (1) Herkesin eğitim hakkı vardır. Eğitim hiç olmazsailk ve temel eğitim evrelerinde parasız olmalıdır. İlk eğitim zorun-ludur. Teknik ve mesleki eğitimden herkes yararlanabilmeli veyüksek öğretim, başarıya göre, herkese tam bir eşitlikle açıkolmalıdır. (2) Eğitim, insan kişiliğinin tam gelişmesini, insan haklarıylatemel özgürlüklere saygının güçlenmesini amaç olarak almalıdır.Eğitim bütün uluslar, ırklar ve dini topluluklar arasında anlayış,hoşgörü ve dostluğu güçlendirmeli ve Birleşmiş Milletler'inbarışın sürdürülmesi yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir. (3) Ana baba, çocuklarına verilecek eğitim türü için öncelikliseçme hakkına sahiptir. Madde 27: (1) Herkes, toplumun kültürel etkinliklerine özgürcekatılma, güzel sanatları tatma, bilim alanındaki ilerlemelerden vebunların nimetlerinden yararlanma hakkına sahiptir.(2) Herkesin, sahibi bulunduğu her türlü bilim, yazın ya da sanatyapıtlarından kaynaklanan ahlaki ve maddi çıkarlarının korun-masına hakkı vardır. Madde 28: Herkesin, bu Bildirge'de yer alan hak ve özgürlüklerintam olarak uygulanmasını sağlayacak bir toplumsal ve ulus-lararası düzene hakkı vardır. Madde 29: (1) Herkesin, kişiliğinin özgürce ve tam gelişmesineolanak sağlayan topluluğa karşı ödevleri vardır. (2) Herkes, haklarını kullanmak ya da özgürlüklerinden yararlan-mak konusunda, salt başkalarının hak ve özgürlüklerinin tanın-masını ve bunlara saygı gösterilmesini sağlamak amacıyla vedemokratik bir toplumda törenin, düzenin ve genel esenliğin haklıgereklerini karşılamak için yasa ile saptanmış olan sınırlamalarabağlıdır. (3) Bu hak ve özgürlükler, hiçbir biçimde, Birleşmiş Milletler'inamaç ve ilkelerine aykırı olarak kullanılamaz. Madde 30: Bu bildirgenin hiçbir unsuru, içinde açıklanan hak veözgürlüklerin bir devlet, topluluk ya da bireyce ortadan kaldırıl-masını amaçlayan bir etkinlik ya da girişime hak verir biçimdeyorumlanamaz.

HAKLARINIZIN NE OLDUĞUNU BİLİN VE HAKKINIZI ARAYINHAKLARINIZIN NE OLDUĞUNU BİLİN VE HAKKINIZI ARAYIN

HAK İHLALİNE ŞAHSEN UĞRADIĞINIZ VE TANIK OLDUĞUNUZ HER DURUMDA , VALİLİK VEYA KAYMAKAMLIK BİNASINDA BULUNANİNSAN HAKLARI DANIŞMA VE BAŞVURUİNSAN HAKLARI DANIŞMA VE BAŞVURU MASALARI ARACILIĞI İLE

BU KURULLARA BAŞVURUDA BULUNABİLİRSİNİZ.İnsan Hakları: İnsan olmanın kazandırdığı hak-lardır; başkası tarafından verilen bir söze ya dateminata bağlı olarak ya da satın alarak eldeettiğimiz haklar değillerdir. İnsan hakları, insanolmamızın ve insan onurumuzun doğal bir sonu-cudur. İnsan onuru ve eşitlik: İnsan haklarıfikrinin merkezinde yer alan iki temel değerdir.Bütün insanların eşit olması, insan haklarınıevrensel kılar.Ayırım gözetmeksizin herkes insan haklarınasahiptir.İnsan Hakları ve Temel Özgürlükler alanındadiğer demokrasilerle aynı değer ve amaçlarıpaylaşan TÜRKİYE, İnsan Hakları standartlarınınen yüksek düzeye getirilmesi amacıyla son yıllar-

da birçok önemli adım atmıştır. Bu amaçlaülkemizde İl ve İlçe kurulları oluşturulmuş.Kurullar, öncelikle idarenin uygulamalarındavatandaşlara hoşgörü ve nezaketle yaklaşıl-masını sağlamakla ve İnsan Hakları İhlallerininönlenmesi için gerekli çalışmaları yapmaklayükümlüdür.

İnsan Hakları Kuruluna Yapılacak Başvurularda:Başvuruda açık kimlik bulunması ve adres bilgi-lerinin bulunması:Başvuru dilekçelerinde başvuranın açık kimlik ve

adres bilgilerinin bulunması gerekir. Ancaksomut veriler içeren, takip değerlendirilmesindekamu yararı görülen başvuruların isimsiz dahiolsa incelenmeye alınmasına Kurul tarafındankarar verilebilecektir.

İddiaların insan hakkı ihlali niteliğini taşıması:Uygulamada sıkça görüldüğü üzere iş talepleriveya anlaşmanın bozulması sebebiyle tazminattalep edilmesi vb. gibi tamamen idari veya adliorganlara iletilmesi gereken ve insan hakkı ihlaliniteliği taşımayan başvurular söz konusu ola-bilmektedir. Kurul, başvurunun somut biçimdebelli bir insan hakkının ihlali iddiasını içermesihususuna özellikle dikkat eder

İNSAN BİZİM İÇİN VARDIR

Ofset Baský ; ÜNÝFORM

Renk Ayýrým; FÝLMEVÝ

Tel: (0-212) 543 86 64-543 86 65-543 86 47 Fax: 543 86 16

Ataköy Gazetesi, Yurtgün Ýç ve Dýþ Ticaret A.Þ.tarafýndan yayýnlanmaktadýr.

Hukuk Danýþmaný: Av. Taner KÜÇÜKTEPE

GAZETEMÝZ BASIN AHLAK YASASINAUYMAYI TAAHHÜT ETMÝÞTÝR

Ýdare Yeri: Ýncirli Caddesi Yeþilada Sokak No:2/1 Ferhat Apt. Kat: 1 D:4 Bakýrköy / Ýstanbul

YIL: 18 Sayý: 200 OCAK 2010

ÝMTÝYAZ SAHÝBÝ, GENEL YÖNETMENVE SORUMLU YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜ

Haber Koordinatörü

Gökhan ATAMER

Ofset Baský : ÜNÝFORM

Renk Ayýrým : FÝLMEVÝ

Tel: (0-212) 543 86 64-543 86 65-543 86 47 Fax: 543 86 16

Ataköy Gazetesi, Yurtgün Ýç ve Dýþ Ticaret A.Þ.tarafýndan yayýnlanmaktadýr.

Gazetemizde yayýnlanan yazý ve fotoðraflar kaynakgösterilmeden kullanýlamaz

Özcan ATAMER

Hukuk Danýþmaný: Av. Taner KÜÇÜKTEPE

T E K N O LO J Ý D Ü N YA S I

Haber Merkezi

Yavuz ARPACIKArzu BERATOĞLU

A T A K Ö Y

info@atakoygazete.com.tr

gokhanatamer@atakoygazete.com.tr

Aylýk Süreli yayýn

Köþe yazýlarýndaki sorumluluk, yazarlarýna aittir. Gazetemizde yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahibine aittir

Ýdare Yeri: Ýncirli Caddesi Yeþilada Sokak No:2/1 Ferhat Apt. Kat: 1 D:4 Bakýrköy / Ýstanbul

AYLIK BÖLGE GAZETESÝ

GÖKHAN ATAMER

CEP TELEFONUYLA KAN TAHLİLİNEAVEA DESTEĞİ

Kaliforniya Üniversitesi (University of CaliforniaLos Angeles / UCLA ) ve aynı üniversiteden biote-knoloji ve nanoteknoloji alanındaki çalışmalarıylafark yaratan Dr. Aydoğan Özcan’ın sağlıkta yenibir dönem başlatan çalışması, Avea’nın ortaklığı vekatkılarıyla Mobil Tahlil Projesi olarak hayat buluy-or. Mobil Tahlil Projesi, yakın bir gelecekte zaman-dan ve büyük yatırımlardan tasarruf edilerek, kansayımı gibi tahliller ile sıtma, AIDS, tüberküloz vb.hastalıklara cep telefonu kullanılarak uzaktan tanıve teşhis konulmasını mümkün kılacak. Projetamamlandığında, cep telefonu aracılığıyla bazıhastalıkların tetkiki için tahlil yapılabilecek,sonuçlar mobil iletişim yoluyla sağlık merkezlerineanında iletilebilecek. Projenin detaylarının pay-laşıldığı basın toplantısı, Ulaştırma Bakanı BinaliYıldırım’ın katılımlarıyla, Avea CEO’su ErkanAkdemir ve Avea Ar-Ge Direktörü Egemen Kur-doğlu’nun ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Toplan-tıda, proje detayları Dr. Aydoğan Özcan tarafındancanlı demonstrasyon aracılığıyla paylaşıldı. Konuş-masında, sağlık alanı ile mobil teknolojileri bir-leştirme yolunda ilk adımı attıklarının altını çizenAvea Ar-Ge Direktörü Egemen Kurdoğlu; “MobilTahlil Projesi'yle sağlıkta yeni bir formatın yaratıl-ması için öncülük ediyoruz. Projemiz, 7000’e yakınsağlık ocağımızı, merkezlerdeki gelişmiş sağlıkkuruluşlarına bağlayacak bir köprü olacak. MobilTahlil Projesi ile kan sayımı gibi tahliller, sıtma,AIDS ve tüberküloz vb. hastalıklara cep telefonukullanılarak uzaktan tanı ve teşhis konulmasınımümkün olabilecek. Bu daha bir başlangıç... Yakınbir gelecekte Avea’dan daha pek çok yenilik göre-ceksiniz’’ dedi. Toplantıda projenin detaylarınıanlatan Dr. Aydoğan Özcan; “Kalifornia Üniver-sitesi’ndeki akademik çalışmalarımızla, sağlık sek-törünün en önemli sorunlarından biri olanzamanında teşhis ve zamanında müdahalekonusuna çözüm bulmaya odaklanmıştık. Bir takımhastalıkların uzaktan teşhisini mümkün kılacakyerinde tahlil yöntemleri üzerinde epey mesafe katettik. Bu noktada Avea çalışmamızın değerinitakdir ederek gerçek hayata taşımanın mümkünolabileceği bir platformda teknolojisi ile destekvermeyi teklif etti. Şu an çalışmalarımızı Avea’nındeneyimi paralelinde mobil iletişim platformunataşıma yönünde sürdürüyoruz. Sağlık çözümleriylemobilitenin buluştuğu bu proje, günlük yaşamdayeni bir çığır açacak” dedi.

1000 ÇEKİRDEKLİ İŞLEMCİ ÜRETİLDİİskoç bilimadamları bugünkü işlemcilerden 20 katdaha hızlı ve bunun yanında daha az enerji har-cayan bin çekirdekli işlemci üretti. GlasgowÜniversitesi'nde yapılan çalışmayla işlemci tam binparçaya bölündü ve her biri kendi işlemini yürüte-

biliyor. Dr. Wim Vanderbauwhede'nin araştırmaekibinin başında bulunduğu çalışmada milyonlarcamantık kapısı bulunan bir yonganın defalarca pro-gramlanabilmesini sağlayan FPGA yonga oluştu-ruldu. Piyasanın en iyi işlemcilerinden olan Intel'inCore i7'de 6 işlemci bulunduğunu hatırlattıktansonra bin çekirdekli işlemcinin saniyede 5 gigabaytişlem yapabildiğini belirtelim. Bunun yanındaüretilen işlemci, normal işlemcilerden daha azenerji kullanıyor. Daha enerjinin sebebi olarak dadaha etkili FPGA yongaların kullanılması göster-iliyor. 2011 yılı Mart ayında tanıtılacak araştır-manın mimarı Vanderbauwhede, "Önümüzdekibirkaç yıl içinde bu işlemcilerin yaygınlaşabile-ceğine inanıyorum" dedi.

HP, NASA’NIN 2,5 MİLYAR DOLARINI KAPTIHP ve NASA 27 Aralık tarihinde 2,5 milyar dolardeğerinde bir sözleşmeye imza attı. Yapılan anlaş-ma gereği HP 10 yıl boyunca NASA’ya 2,5 milyardolar değerinde PC, yazılım, çevre birimleri ve Bil-işim Teknoloileri hizmetleri sunacak. ÖzellikleNASA personeline yönelik sunulacak bu kazançlıhizmetle HP, NASA’ya uzun süredir dış kaynakhizmeti veren bir başka alternatifi, Lockheed Mart-in’i bertaraf etmiş oldu. Bu HP’nin NASA ile yaptığıilk sözleşme değil. En son 2007 yılında NASA'ya6,5 milyar değerinde dış kaynak hizmeti vermeyikabul eden şirket 7 yıl süresince ajansa bilgisayar,yazılım ve donanım gibi kaynaklar sunmaklayükümlü.

ÇİFT ÇEKİRDEKLİ İŞLEMCİLİİLK AKILLI TELEFON

Güney Koreli elektronik devi LG Electronics,dünyanın ilk çift çekirdekli akıllı telefonunu duyur-du. Optimus 2X, 1GHz hızında çift çekirdekli Tigra2 işlemci seti kullanıyor, Android 2.2 (Froyo) ileçalışıyor. Firmanın basın açıklamasında LG Opti-mus 2X'in 800x480 çözünürlükte 4 inç ekrana,HDMI çıkış kapısına, öndeki 8MP olmak üzere ikikameraya, 8GB dahili depolama alanına, 1080pHD video oynatma becerisine sahip olduğu bilgi-leri verildi. Cihazın hızlı işlemcisi ve parlak koca-man ekranından sonra en önemli özelliği, 'HDMImirroring' yoluyla HD televizyonlara bağlanıp,örneğin, telefondaki oyunları büyük ekrandaoynatabiliyor olmak. Optimus 2X'in Avrupa'da2011'in ilk çeyreğinde piyasaya sürülmesi bek-leniyor. Android 2.2 ile çalışacak telefonlar son-radan Android 2.3'e (Gingerbread) yüksetilebile-cek.

GOOGLE’I TAHDINDAN İNDİRDİFacebook, yıllardır ABD’de en çok tıklanan internetsitesi ünvanını kimselere bırakmayan Google’ıkoltuğundan etti. Bitmekte olan 2010 yılına aitziyaret raporlarına göre ilk sıraya yükselen Face-book’ı, Google ve Yahoo! izledi. Hitwise internetistatistik firması, 2010’da ABD’deki internettrafiğinin yüzde 8.93’ünün Facebook’a gittiğiniaçıkladı. Onu yüzde 7.19 ile Google, yüzde 35.2ile Yahoo! ve yüzde 3.3 ile YouTube izledi. Ancakistatistikler arasında iki de ilginç bilgi var. Google’-da bu yıl en çok aratılan sözcük Facebook oldu.Yani Facebook, Google’ın trafiğine de katkı yaptı.Öte yandan Facebook üzerinden yapılan videoizlemelerinde ise bir Google firması olan YouTubeaçık farkla birinci sırada yer aldı. Facebook, uzunsüredir Türkiye’de de en çok tıklanan internet sitesiünvanını koruyor. Sitenin kurucusu Mark Zucker-berg, geçtiğimiz haftalarda Time dergisi tarafından'Yılın Kişisi' seçilmişti. Sitenin üye sayısı, son 1 yıliçinde neredeyse ikiye katlanarak 550 milyonayaklaştı.

ANDROID’DEN BAL PETEĞİAndroid dünyasında her şey çok hızlı ilerliyor.Google, birkaç hafta önce mobil işletim sistemi

Android Gingerbread'i gün yüzüne çıkardı. Ginger-bread, şu an Samsung Nexus S dışında hiç bir tele-fonda bulunmuyor. Her ne kadar diğer pek çokcihaz kullanıcısı bu güncellemeyle heyecanlanmışolsa da, Android 3.0 için de gözler dikilmiş durum-da. Google, Honeycomb kod adlı Android 3.0'ın2011'in ilk çeyreğinde çıkacağını onayladı. Yakınzamanda piyasaya sürülecek Motorla Androidtablet, yeni sürümün tüm özelliğini gözler önüneserecek. Motorola, ocak ayında gerçekleşecekConsumer Electronics Show'da ürünü kullanıcılarınbeğenisine sunacağını bildirdi.

EFSANE COMMODORE 64 GERİ DÖNÜYOR80'li yıllarda çocukluğunu yaşamış olan veya budönemlerde çocuğu olanlar Commodore 64'ümuhakkak bilirler. 1982 yılında 595 usd'lik fiyatıy-la hemen herkesin evinin başucunda yıllarcaduran bu muhteşem bilgisayar, tüm zamanlarınen çok satılan bilgisayarı olma özelliğine de sahip.64k hafızası, ses ve grafik yongalarıyla hem ticarihem de eğlence amaçlı kullanılan Commodore,popüler olduğu yıllarda Amiga ve Amstrad’larlarekabetini uzun yıllar boyunca kazanmıştı. FakatSony, Nintendo ve Microsoft gibi devlerin oyunadahil olmasıyla rekabetten uzaklaşmıştı. Barry Alt-man tarafından Nisan 2010'da kurulan Com-modore USA firması güncellenmiş bir C64 üretm-eye çalışıyor. Atom D525 1.80 GHz işlemci, 2 GBRAM, hafıza kartı ve DVD okuyucuyla birlikte gele-cek bu bilgisayar, nostaljik sürümün tıpatıp benzeriolacak. Hali hazırda Commodore 64 emülatörüylebirlikte gelecek olan yeni bilgisayarın işletim sis-temiyse kiişiselleştirilmiş yeni bir C64 işletim siste-mi olacak. Ancak kullanıcılar isterse standart işle-tim sistemlerinden birini de ekleyebilecek. Bilgisa-yarın şu an için fiyatı belli değil. Yakın zamandadetayları internette yayılmaya başlar sanırım.

McDONALD’S MÜŞTERİ BİLGİLERİNİ ÇALDIRDIBilgisayar korsanları, ABD’nin popüler restoranzinciri McDonald’s’ın bugüne kadarki kampa-nyalarda topladığı müşteri bilgilerine ulaşmayıbaşardı. Korsanların elde ettiği bilgiler arasındamüşterilerin isim, adres, e-posta, telefon, kimlikbilgileri vs. gibi çok önemli detaylar bulunuyor.Huffington Post’un haberine göre, ABD'dekisunucularının bilişim güvenlik önlemlerinin kor-sanlarca aşıldığını açıklayan firma, sorumlulularıntespiti için yasal yollara başvurdu. Çaldırdığı bilgi-lerin miktarı hakkında sessiz kalmayı sürdürenMcDonald’s, bu bilgiler arasında kişilerin finansalbilgileriyle Sosyal Güvenlik numaralarının bulun-madığını bildirdi. Firma ayrıca, hediye ve indirimkampanyalarına katılmak için firmaya kişisel bilgi-lerini teslim eden onbinlerce müşteriye uyarılargöndermeye başladı. Uyarıda, McDonald’stanaradığını söyleyen kişilere hiç bir şekilde bilgi ver-ilmemesi gerektiği belirtildi.

FOXCONN HITACHI DISPLAYS’İ SATIN ALIYORiPhone ve iPad başta olmak üzere Apple'ın ürün-lerini üreten Foxconn'un sahibi Hon Hai PrecisionIndustry, Hitachi'nin LCD panel üretim biriminisatın almak üzere şirketle görüşmeler yürütüyor.Japon Hitachi'nin başkanı Hiroaki Nakanishitarafından açıklanan geçtiğimiz günlerde de WallStreet Journal'de yer almıştı. Hitachi ile Foxconnarasında henüz bir anlaşma sağlanmış değil ancakönümüzdeki dönemde bu anlaşmanın hayatageçmesi bekleniyor. Anlaşma satın alma şeklindeolabileceği gibi ortaklık şeklinde de gerçekleşebilir.İki devin birlikteliğinden doğacak şirketin küçük veorta büyüklükte LCD panel pazarında yüzde 15,5payla büyük bir güce sahip olacak. WSJ'nin iddi-asına göre ise Foxconn 1,2 milyar dolar karşılığın-da Hitachi Displays'in çoğunluk hissesini satın ala-cak ve bu parayla kuracağı fabrikada Foxconn içinüretim yapacak.

33

AATTAAKKÖÖYY 1111 .. KK IISS IIMM 22001111 ’’ İİ EEĞĞLLEENNEERREEKK KKAARRŞŞII LLAADDII

Ataköy 11. Kısımyönetimi 2011yılını sitenin

ortak alanların-da düzenlediği‘’Yeni yıla mer-haba’’ partisi ile

karşıladı.Özellikle çocuk-

lara yönelketkinliklerin

organize edildiğipartiye yüzlerceçocuk aileleri ilebirlikte katıldı.

Etkinlikte çocuk-lara çeşitliikramlardabulunuldu,hediyelerdağıtıldı.

Çocuklar Noelanneden!

armağanlarınıalabilmek içinbirbirleri ile

yarıştı.

Türkan Saylan Yüksek Öğrenim Kız Misafirhanesi184 üniversiteli kıza ev sahipliği yapıyor.Bakırköy Belediyesi, Kartaltepe Mahallesi’ndebulunan Türkan Saylan Yüksek Öğrenim Kız Mis-afirhanesi’nde 184 üniversite öğrencisi kız hizmetalıyor.Türkan Saylan’ın adını sonsuza kadar Bakırköy’deyaşatacaklarını ifade eden Bakırköy BelediyeBaşkanı Ateş Ünal Erzen, “Türkan Saylan ömrünükız çocuklarının eğitime kazandırılmasınaadamıştır. Biz de Kartaltepe Mahallesi’nde

hizmete açılan yüksek öğrenim kızmisafirhanesine Türkan Saylan’ınadını vererek adını son-suza kadar yaşatmak istedik.Türkan Saylan Yüksek Öğrenim KızMisafirhanesi’nde 184 kızöğrencimiz hizmet alıyor. Mis-afirhanede 24 oda, yemekhane,teras-cafe, içinde 10 bilgisayarıbulunan bilgisayar odası, revir,psikolog odası, etüt odaları, din-

lenmeodalarıveçamaşırhanebulunuyor.Yemekhane-mizde üçöğün yemekdahil hiçbirhizmettenücret alın-mıyor.” şek-linde konuştu.

35

Carousel’de vizyon filmlerini izlemek artık bir başka keyifli

CC İİNNEEMMAA PPİİNNKK EENN SSOONN TTEEKKNNOOLLOOJJ İİ İİ LLEE CCAARROOUUSSEELL’’DDEE PPEERRDDEELLEERRİİNNİİ AAÇÇTT II

Carousel Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nin en sonteknoloji ile kapılarını açan sineması Cinema Pink’inresmi açılışı gerçekleşti.Seçkin davetlilerin katılımıyla gerçekleştirilenCarousel Cinema Pink açılış kokteyli, film müzikleridinletisi eşliğinde geçen keyifli dakikaların ardındanyapılan özel film gösterimiyle sona erdi.Toplam 700 koltuk kapasiteli, dolby dijital ses siste-mi ile donatılmış olan ve 2 büyük salonunda 3Dteknolojisine uyumlu toplam 7 adet sinema salonuile misafirlerini ağırlamaya başlayan Carousel’devizyon filmlerini izlemek artık daha keyifli.Çift kişilik koltuk alternatifleri olan ve tüm koltuk-ların deri kaplamalı olduğu Cinema Pink, CarouselAlışveriş ve Yaşam Merkezi misafirlerine 200metrekarelik bir alana yayılmış olan farklı cafe verestaurant alternatifleri ile de hizmet edecek.

TÜRKAN SAYLAN’IN ADI BAKIRKÖY’DE YAŞAYACAK

Airport Outlet Center, 100TL harcama sözü verenherkesi evinden faytonlaalıp, evine faytonlabırakıyor.

İstanbul Ataköy’de bulunanAirport Outlet Center, müş-terilerine birbirinden değişikhizmetler sunmaya devamediyor. Airport’un müşteriler-ine sunduğu en son hizmet,“Fayton Servisi Hizmeti”. Airport Outlet Center GenelMüdürü Burçin Bendegül, kam-panyanın hafta içi her gün10.00 – 18.00 saatleri arasında 100 TL ve üstü alışverişlerde geçerliolduğunu belirterek, “Airport Outlet Center’a alışveriş yapmak içingelmek isteyen müşterilerimiz 0212 465 85 75 numaralı müşterihizmet hattını arayarak ad, soyad, telefon ve adres bilgilerini kayıt ettiriyor.İletişim servisimiz ilgili bilgileri fayton seyislerine iletiyor. Müşterimiz yarımsaat içinde evinden faytonla alınarak AVM’ye getiriliyor. AVM’den alışverişyapan müşterilerimiz yapmış oldukları alışverişin fiş veya faturasını danış-maya ibraz ederek evlerine yine fayton ile dönebiliyor”.

Fayton Servisi Hizmeti’nin şu an için sadece Bakırköy ilçesi sınırları için geçerliolduğunu belirten Bendegül, “Kampanya halkımız tarafından yoğun bir ilgi ilekarşılandı. Kampanyanın ilgi görmesi nedeniyle başlangıçta iki adet olan fay-ton ve seyis sayımız üçe çıkarttık” dedi.

37

Türkiye Omurilik FelçlileriDerneği (TOFD) Tiyatro Atölye-si tarafından hazırlananHurafeleme-Hurafemleşmeisimli komedi oyunu YunusEmre Kültür Merkezi MüşfikKenter Salonu’nda sahnelendi.Bakırköy Belediye Başkanı AteşÜnal Erzen ve Bakırköy BelediyeMeclisi Üyeleri’ninde izlediğioyun izleyiciler tarafından ayak-ta alkışlandı.Senaryosunu TOFD BaşkanıRamazan Baş’ın yazdığı“Hurafeleme-Hurafeleşme” isimlikomedi oyununun yönetmenliğini

iseAytekinÖzelyaptı.Oyununsonundasahneyeçıkarakoyuncuları kutlayan AteşÜnal Erzen, çok güzel ve

komik bir oyun izlediğini belirterek, oyunculara, senaryoyu yazan RamazanBaş ve yönetmen Aytekin Özel’e teşekkür etti.

Ramazan Baş’ın senaryosunu yazdığı oyun Yunus Emre’de sahnelendi

‘’‘’HurafelemeHurafeleme--HurafemleşmeHurafemleşme’’’’

ATAKÖY’DE FAYTON TURUNA ATAKÖY’DE FAYTON TURUNA NE DERSİNİZ?NE DERSİNİZ?

Airport Outlet Center, Türkiye’de ilk kez kendi alanlarında en fazlatanınan 20 koleksiyoneri bir araya getirerek “Geçmişe DavetlisinizEfendim 16 Sergisi” adlı sergiye ev sahipliği yaptı.Airport Outlet Center ve Colection Clup işbirliği ile Türkiye’de ilk kezbu kadar büyük ve geniş katılımlı olarak gerçekleştirilen sergiye 20koleksiyoner 500’den fazla paha biçilmez koleksiyon eseri ile katıldı.Özel güvenlik önlemleri alınarak Airport Outlet Center fuaye alanındagerçekleştirilen sergi, Airport Outlet Center fuaye alanında ücretsizolarak gezildi.Sergide, Türkiye’nin en geniş Fotoğraf makinesi koleksiyonuna sahipolan Hilmi Nakipoğlu’nun “100 Yıllık Fotoğraf Makineleri” koleksiy-

onu,Doğan Güral’ın “PiyangoBiletleri”koleksiyonu, Dr ErcanTopçu’nun “Hamam Nalınları”koleksiyonu, Mehmet AltuğErsoy’un “Eski İstanbul Kart-postalları” ve “Eski Noel Kart-

postalları” koleksiyonları, A. Ruhan Çubuk’un “Haritalar” koleksiyonu, Can Özkarakoç’un “OtomobilTarihimizden İzler” adlı Otomobil Efemera koleksiyonu, Emine Semra Erkan’ın “İstanbul Oyaları”koleksiyonu, Çoşkun Sakarya’nın “Parfüm Şişeleri” koleksiyonu, Şerif Anteplinin Kaşık Koleksiyonu,Bavyera Kraliçesi, İngiltere Kraliçesine, Fransız Sarayı’nın giyimleri hakkında fikir vermek için 17.asırda modayı aksettiren porselen ve bisque başlı bebekler, Fadime Geleş’in nadide porselen bebek-lerden oluşan “Moda (Model) Bebekler” koleksiyonu, en eski Devlet Hava Yolları bileti (1944), Mar-mara Denizi’ne düşen TC-JAP’ın parçası, cam negatifler, gazete klişeleri gibi nadide eserlerin yeraldığı Stuart Kline’nın “Türk Havacılık Tarihi” adlı koleksiyonu yer aldı.

20 KOLEKSİYONERİN ESERLERİ İLGİ İLE İZLENDİ20 KOLEKSİYONERİN ESERLERİ İLGİ İLE İZLENDİ

39

EENNGGEELLLLİİLLEERRLLEE EELL EELLEE EENNGGEELLSSİİZZ GGÜÜNNLLEERREEAK Parti Bakırköy İlçe Başkanlığı, engelli vatandaşlar veaileleri için engelliler şenliği düzenledi.Bakırköy Cem Karaca Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkin-liğe AK Parti Bakırköy İlçe Başkanı Mahmut Gürcan,Bakırköy Belediye Meclis üyeleri Mehmet Emin Ertekin,Ayhan Can, Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği (TOFD)Başkanı Ramazan Baş ile birlikte çok sayıda engelli veaileleri katıldı.Şenlik öncesinde bir konuşma yapan AK Parti Bakırköy İlçeBaşkanı Mahmut Gürcan, engelliler için düzenledikleri şen-liğe “Engellilerle El Ele Engelsiz Günlere” ismini verdiklerinibelirterek, her zaman engelli ve ailelerinin yanında olduk-larını söyledi.Gürcan’ın konuşmasının ardından engelli çocuklar tarafın-dan müzik dinletisi ve tiyatro gösterileri sunuldu.Engelli çocukların gösterilerinin ardından sahneye çıkanşarkıcı Çılgın Sedat; engelli bir çocuğunun olduğunu söyle-yerek, engelli ve ailelerinin çektiği sıkıntıları kendisinin deyaşadığını söyledi.Çılgın Sedat, konuşmasının ardından mini bir konser ver-erek, katılımcılara müzik ziyafeti sundu.Gün boyunca süren şenlik sonunda, AK Parti Bakırköy İlçeBaşkanı Mahmut Gürcan tarafından, şarkıcı Çılgın Sedat veengelli çocukları eğiten öğretmenlere plaket takdim edildi.

ENGELLİLERDEN ATEŞ ÜNAL ERZEN’E TEŞEKKÜR ZİYARETİ

Bakırköylü bir grup engelli, Dünya Engelliler Gününedeniyle Bakırköy Belediye Başkanı Ateş ÜnalErzen’i ziyaret ederek Bakırköy’de engellilerleilgili yapılan çalışmalardan dolayı kendisineteşekkür etti.Engelli Rehabilitasyon ve Kültür-Sanat Merkezikurucusu Jale Sezgin ve beraberindeki engelliçocuklar, Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen’e

engelli konusunda hassasiyetin ve yapılanlarındevam etmesini istediklerini söylediler.Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen de“Bakırköy’de engelsiz yaşam” parolasıyla hareketettiklerini belirterek; “Bakırköy’de engelsiz yaşamiçin fiziki düzenlemelerin yanı sıra moral-motivasy-on çalışmalarına da ağırlık veriyoruz. Atatürk SporYaşam Köyü’ndeki engelli kapalı havuzu, görme

engelli sesli kütüphanesi, engelli kapalı sporsalonu ve fizik-tedavi merkezi, engelli ulaşımaraçları, engelli asansörleri, engellilerin rahat kul-lanabilecekleri engelsiz parklar, işitme engellilerüniversite ve KPSS hazırlık eğitimleri, engelliler yazkampı ve kış termal kamp çalışmalarımız hep buamaçladır. Engelli gruplarımızın yönlendirmeleriyleçalışmalarımızın devamı gelecek.” dedi.

Bakırköy Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve DayanışmaVakfı, Bakırköy Sağlık Yüksek Okulu ve İŞKUR BeyoğluŞube Müdürlüğü işbirliğiyle 15 kadına "yaşlı ve hastabakımı" kursu verildi. Kursiyerlerin bir kısmı bu alanda işebaşladı.İŞKUR Beyoğlu Şube Müdürlüğü ile yapılan protokol kap-samında Bakırköy Sağlık Yüksek Okulu'nda açılan kursta15 kadın, yaşlı ve hasta bakımı konusunda 150 saat teorikve pratik eğitim aldı. Dersleri, Bakırköy Sağlık Yüksek Oku-lu'nun öğretim görevlileri verdi. Meslek sahibi olan kursi-yerlere eğitimleri süresince günlük 15 TL harçlık verildi.Yaklaşık 80 saat süren uygulamalı eğitim de BakırköyBelediyesi Şefkatevi'nde yapıldı. Sınavda başarılı olan kursiyerler, sertifikalarını BakırköySosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Mütevvelli HeyetÜyelerinden aldı. Heyet üyeleri bayanlara, iş hayatındabaşarılar diledi. Kursiyerlerden beş bayan hasta bakıcı işebaşladı.

BBAAKKIIRRKKÖÖYYLLÜÜ KKAADDIINNLLAARRAA YYAAŞŞLLII VVEE HHAASSTTAA BBAAKKIIMMIIKKUURRSSUU VVEERRİİLLDDİİ

“Lezzet, Kalite ve müşteri memnuniyeti “1984 yılında Danimarka’da kurulan “big mamma’s”ın ilk ğünden buyanasürdürdüğü asla vazgeçemeyeceği ilkeleri.

LL EEZZZZEETT TTEESSAADDÜÜFF DDEEĞĞİİ LLDDİİRR

“Lezzet, kalite ve müşteri memnuniyeti “1984 yılında Danimarka’da kurulan “big mamma’s”ın ilk günden bu yanasürdürdüğü asla vazgeçemeyeceği ilkeleri...Tarifsiz lezzetlerin kalitesi ve keyifli ortamıile Türkiye’nin markası haline gelen “ big mamma’s “ bu hizmet anlayışını velezzetini daha geniş kitlelerle paylaşmak-tan büyük bir onur duyuyor.

ATAKÖY KÜLTÜR EĞİTİM VE SPOR VAKFI SOSYAL TESİSLERİ

Ataköy, 7-8-9-10 Kısım Uğur Mumcu Bulvarı, Hanımeli Caddesi

TTEELLEEFFOONN:: ((00221122)) 666611 0033 0099

PAKET SERVİSİ PAKET SERVİSİ ((00221122)) 666611 7788 0000

Tarifsiz lezzetlerin kalitesi ve keyifli ortamıile Türkiye’nin markası haline gelen “ big mamma’s “ bu hizmet anlayışını velezzetini daha geniş kitlelerle paylaşmak-tan büyük bir onur duyuyor.

Türk Böbrek Vak-fı’nın her yıl

gelenekselolarak düzen-

lediği yeni yılkutlama yemeğiYeşilköy’deki

YeşilköylüDürümcü Baba

Restoran’dagerçekleştirildi.Böbrek hastasıçocuklara moral

vermek amacıyladüzenlenen geceye,

Türk Böbrek VakfıBaşkanı Timur Erk,sanatçılar Linet,Serkan Sokulgan vemanken Gizem Özdil-

li ile birlikte böbrekhastaları ve aileleri

katıldı.Sunuculuğunu

İpek Tanrıyar’ınyaptığı gecede,

yemeğe katılansanatçılara Türk

Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk tarafından birer plakettakdim edildi.Gecede konuşan Timur Erk, yemeğe katılan sanatçılara

vakıf adına teşekkürederek, ‘’Sizler bizlere herzaman destek oluyor vehastalarımıza moral veri-yorsunuz. Eminim ki bun-dan sonrada desteklerinizartarak devam edecektir.Sizlerle daha nice senelerkutlayacağız’’ dedi.Plaket töreni sırasındaduygu ve düşüncelerinibelirten sanatçılar ise,Türk Böbrek Vakfı’na herzaman destek verecekleri-ni ifade ederken, sanatcamiasından vakfayardımların da artması içinellerinden geleni yapacak-larını belirttiler.Geleneksel olarak düzen-lenen geceden mutluayrılan hastalar sanatçılar-la oldukça güzel vakitgeçirdiklerini belirtirken,bir nebze de olsa bunabenzer günlerde hastalık-larını unuttuklarını belirt-

tiler. Yeni yıl kutlama yemeği, çekilen hatıra fotoğrafları ile sonbuldu.

( Yavuz ARPACI )

41

BÖBREK VAKFI’NDAN YENİ YIL YEMEĞİ

Bayrampaşa Akvaryum Alışveriş Merkezi’nde, muharrem ayı veaşure günü kapsamında düzenlenen etkinlikte, vatandaşlara aşuredağıtıldı.Etkinliğe, Bayrampaşa Kaymakamı Abdülkadir Yazıcı, AkvaryumAlışveriş Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Cemil Dalkıran,Akvaryum Genel Müdürü Cengiz Asrak ve çok sayıda vatandaşkatıldı.Akvaryum Alışveriş Merkezi içinde kurulan ocakta pişirilenaşurelerin dağıtımına geçilmeden önce, Bayrapaşa Hoca HayriEfendi Merkez Camii İmamı Arif Küçükbenli tarafından AşureDuası yapıldı.Duanın ardından vatandaşlara dağıtılan aşureler kısa sürede tük-endi.Bu arada etkinlik öncesinde Bayrampaşa Kaymakamı AbdülkadirYazıcı, Akvaryum Alışveriş Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı CemilDalkıran ve genel müdür Cengiz Asrak, Akvaryum içinde yer alanNaci El Ali’nin Hanzala isimli karikatür sergisini gezdiler.

BAYRAMPAŞA AKVARYUM’DA VATARDAŞLARA AŞURE DAĞITILDI

Küçükçekmece Belediyesi ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle hazırlanan,“Küçük İstanbul Buluşmaları”, bu kez MÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan’ı ağır-ladı. Vardan, meslekteki deneyimlerini ve başkanlığa uzanan süreci Küçükçekmeceliöğrencilerle paylaştı.Yarının başarılı bireylerini yetiştirmek amacıyla düzenlenen Küçük İstanbul

Buluşmaları’na, MÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan konuk oldu. Vardan’ın,mesleki yaşamındaki tecrübelerini ve başkan olma sürecini anlattığı söyleşiyeöğreniciler büyük ilgi gösterdi. Küçükçekmece Belediyesi Sefaköy Kültür veSanat Merkezi’nde gerçekleştirilen programa Küçükçekmece Belediye BaşkanıAziz Yeniay, İlçe Milli Eğitim Müdürü Adem Koca, Belediye Başkan YardımcısıAhmet Turan Koçer, lise öğrencileri ve öğretmenler katıldı. Söyleşi öncesi, ÖmerCihad Vardan’ı anlatan kısa bir tanıtım filmi gösterildi. Vardan, kendisi hakkındabilinmeyenlerin anlatıldığı tanıtım filmini büyük beğeni ile izledi.

İŞ HAYATINAKÜÇÜKÇEKMECE’DE ATILDIM

Hayatının anlatıldığı kısa tanıtım filminin ardından kürsüye gelen Vardan, bubuluşmanın daha önce defalarca planlandığını ancak bu güne nasip olduğunusöyledi. Burada olmaktan dolayı büyük mutluluk duyduğunu ifade eden Vardan,başta Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay olmak üzere bütün protokolüyelerine teşekkür etti. Küçükçekmece’nin kendisi için özel bir yer olduğunuanlatarak söze başlayan Vardan, “Küçükçekmece benim mezun olduktan sonrailk çalıştığım yerdir. Burada bir fabrikada mühendis olarak işe başladım.

Kazandığım tecrübeler sonucunda Endüstriyel ısıtma işinde Türkiye’de ilkleri başaran birioldum. Tofaş, Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu stadı gibi yerlerin ısıtma işlerini biz yaptık, son-rasında beni MÜSİAD Başkanlığına layık gördüler ve şimdi burada karşınızdayım” diye konuştu.KİŞİSEL GELİŞİME DE KATKI SAĞLIYORUZ

1991 yılında bir arkadaşının vasıtasıyla MÜSİAD’la tanıştığını söyleyen Vardan, derneğingünümüzdeki önemine dikkat çekti. Vardan; “MÜSİAD işadamları için büyük bir yapılan-

ma. Derneğimize üye arkadaşlarımızın hem kişisel hem de kurumsal gelişimlerinisağlayarak onların imkanlarını artırmaya gayret gösteriyoruz. Sonuç olarak ülke

ekonomisine katkı sağlamaya çalışıyoruz. Bu nedenle derneğimizin genç iş adamlarıiçin yaptıkları çalışmaların önemi büyüktür.” dedi.

BAŞARI İÇİN BEŞ ÖNEMLİ NOKTAKendisine soru soran öğrencilere tavsiyelerde de bulunan Vardan; gençlerin hay-atında beş konunun önemli olduğunu ifade ederek “Bunlar, hedef belirlemek, çok

çalışmak, karşılaşılan zorluklardan yılmamak, morali yüksek tutmak ve iyi çevrekurup insani ilişkileri iyi tutmak” diye konuştu.

BU TECRÜBEYİ BAŞKA HİÇBİR YERDEBULAMAZSINIZ

Söyleşi sonunda Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, MÜSİADBaşkanı Ömer Cihad Vardar’a katılımlarından dolayı plaket verirken, İlçe MilliEğitim Müdürü Adem Koca da çiçek takdim etti. Plaket verdikten sonra kısa birkonuşma yapan Yeniay; “Buradaki tecrübeyi bir başka yerde bulma şansınızyok. Burada paylaşılanlar bir nasihat değil hayat hikayesidir. Buradaki tecrü-beleri yaşayarak öğrenmenin bedeli ağır olur. Bu bağlamda bu ağır bedelleriödemememek için bu örnek insanların anlattıkları, tecrübeleri sizlere yolgösterecektir.” diye konuştu.

Küçükçekmece Belediyesi, Türkiye’nin en modern lise pro-jelerinden birine imza atıyor. Lisenin yanı sıra içinde sağlık ocağı,bilgi evi ve kapalı spor salonunun da yer alacağı kompleks, 2011yılında hizmete girecek. Atatürk Mahallesi’nde yapılacak olan lise projesinin temeli atıldı.10 ayda tamamlanması planlanan proje, lisesi bulunmayanAtatürk Mahallesi’nde önemli bir ihtiyacı karşılayacak. Projede, 4’ülaboratuar olmak üzere 36 dersliğe sahip olacak liseye ek olarak,

600 kişilik kapalı spor salonu, 4000 (yılda) öğrenciyeöğrenim imkanı sunacak Bilgi Evi ve 16 odalı modern

bir sağlık ocağı bulunacak. 5 katlı olarak tasarlanan vetoplamda 15 bin 612 m2 inşaat alanına sahip olacak projenin

lise bölümünde, 215 m2 kütüphane, 300 kişilik çok amaçlı tiyatrosalonu, resim ve müzik sınıfları ile birlikte yemekhane yer alacak.Öğrencilere kaliteli eğitimi tam anlamıyla sunabilecek proje, içindebulunan Bilgi Evi sayesinde, Atatürk Mahallesi’nde yaşayançocuklara bilgi, hobi ve beceri kazandıracak. Küçükçekmece’dekibüyük değişimin simgelerinden biri olan proje, bunlara ek olaraktüm mahallenin rahatça kullanabileceği son teknolojiye göre plan-lanmış sağlık ocağıyla tam bir huzur yuvası olacak. Atatürk veMehmet Akif Mahallesi’nde yaklaşık 120bin nüfusun yaşamasına

rağmen tek bir lisenin dahi bulunmadığını belirten Küçükçek-mece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, “Belediye olarak bunoktada duyarsız kalamazdık. Çalışmalara başladık. 10 aygibi bir sürede bitirmeyi planlıyoruz. Çünkü çocuklarımızabir söz verdik.” diye konuştu.

42

“ÜÇÜ BİR ARADA” LİSE, SAĞLIK OCAĞI, BİLGİ EVİ“ÜÇÜ BİR ARADA” LİSE, SAĞLIK OCAĞI, BİLGİ EVİKOMŞU İLÇELER:

KÜÇÜKÇEKMECE

MÜSİAD Başkanı Ömer Cihat VARDAN başarının püf noktalarını öğrencilerle paylaştı

KOMŞU İLÇELER:BAHÇELİEVLER

Bahçelievler Belediyesi, 100 bin lale soğanı dağıtıldı.İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nce verilen ve ilk kez İstanbul’da

Bahçelievler’den başlatılan lale dağıtım töreninde konuşanBelediye Başkanı Osman Develioğlu “Kentleşmenin güzelliğinilalelerle bezenmiş İstanbul’umuzda, Bahçelievler’imizdehalkımızla birlikte yaşıyor ve yaşatıyoruz. İlk lale soğanını daBahçelievler’de halkımıza sunduk ve 100 bin adet lale soğanınıda dağıtımını gerçekleştirdik” dedi.

Türkiye Spor Yazarları Derneği,Bahçelievler Belediye’sine, düzenle-nen törenle “Yılın Hizmet Ödülünü”verdi.Bahçelievler Belediye Başkanınınmakamında düzenlenentörene katılan TSYD GenelBaşkanı Esat Yılmaer “Türksporuna yaptığınız yatırımlarlaher zaman yanınızdayız. Türksporuna desteğinize Hizmetödülümüzle teşekkür ediy-oruz” dedi. Bahçelievler BelediyeBaşkanı Osman Develioğlu da “Türkspor basınının, hizmetlerimizi görme-si bizi gururlandırıyor. Biz, gençliğeyani geleceğe yatırım yapıyoruz.Yapmayı da sürdüreceğiz. SporYazarlarının “Hizmet Ödülü” çalışmaazmimi ve gücümüzü arttırıyor.

Türkiye SporYazarlarına halkımız adına sonsuzteşekkür ediyorum” dedi.

Törene TSYD Genel Sekreteri AhmetÇakır, Yöneticiler İlyas Namoğlu,

Zafer Ertem, Murat Ağca veOrhan Ayhan’da katıldı.

Öte yandan BahçelievlerBelediye Başkanı Osman

Develioğlu, ayrıca TSYD’dehizmeti geçmiş

yazarlarında içinde bulun-duğu ve daha önce park-

lara isimlerini vererekölümsüzleştirdikleri

tabloyu TSYD Genel BaşkanıEsat Yılmaer’e sundu. Ayrıca Başkan Osman Deve-

lioğlu, TSYD’nin Kasım - Aralık 2010,yayın organı Medyatlet Dergisinde“Yılın değil, yılların Başkanı OsmanDevelioğlu” manşetiyle kapak oldu.

BAHÇELİEVLER’DE 100 BİN LALE SOĞANI DAĞITILDI

BAHÇELİEVLER BELEDİYESİ’NE TSYD’DEN YILIN HİZMET ÖDÜLÜBAHÇELİEVLER BELEDİYESİ’NE TSYD’DEN YILIN HİZMET ÖDÜLÜ

Türk tiyatro vesinemasınınyaşayan çınarı ustasanatçı Üstün Asu-tay’ın 50. sanat yılıkutlandı.KüçükçekmeceBelediyesi SefaköyKültür ve SanatMerkezi’ndedüzenlenen geceyeKüçükçekmeceBelediye BaşkanıAziz Yeniay, ÜstünAsutay’ın tiyatro vesinemadan yakındostları ile çoksayıda davetlikatıldı. Gece, Üstün Asu-tay’ın 50 ylıllık tiya-tro ve sinema hay-atını konu alansinevizyon gösterisiile başladı.Sinevizyon göster-isinin ardındanyakın dostları ilesanatçı arkadaşlarıÜstün Asutay ileilgili düşüncelerinive anılarını pay-laştılar. Sanatçı dostlarınınkendisi ile ilgilidüşünceleriniaktarmasınınardından sahneyeçıkan Üstün Asutay,katılımcılar tarafın-dan uzun süreayakta alkışlandı.Oldukça duyguluanlar yaşayanÜstün Asutay,meslek hayatındaunutamayacağıgecelerden biriniyaşadığınıbelirterek,katkılarındandolayı Küçükçek-mece BelediyeBaşkanı Aziz Yeni-ay’a teşekkür etti. Asutay, “Bizimmeslek için suyayazı yazmak derler.Ama benimyazdığım su öylegönüllere akmış ki,geriye dönüp bak-tığımda herşeyedeğer diyorum”dedi. KonuşmalarınardındanKüçükçekmeceBelediye BaşkanıAziz Yeniay tarafın-dan Üstün Asutay’aplaket takdim edil-di. Plaket töreniniardından ÜstünAsutay için hazır-lanan 50. yıl pas-tası kesildi.Üstün Asutay’ın50. Sanat Yılı içinhazırlanan gece,toplu şekilde çek-ilen hatıra fotoğrafıile son buldu.

5050SAHNELERDESAHNELERDE YILYIL