40
AVRUPA TURU REHBER KİTAPÇIĞI

AVRUPA TURU REHBER KİTAPÇIĞI€¦ · Genellikle meze olarak balık veya salataların yanında servis ediliyor. Cacıki, Yunan Salatası, Yunan yahnisi yiyebileceğiniz yemekler

  • Upload
    others

  • View
    5

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

AVRUPATURUREHBERKİTAPÇIĞI

1

Selanik, YUNANİSTAN Para birimi: EURO Konuşulan diller: Yunanca Sınır komşumuz olan Yunanistan’ın ikinci büyük şehri Selanik, şehrin yapısı ve yaşantısıyla İzmir’e olan benzerliği sizi şaşırtacak. Köklü geçmişinden bugüne Roma, Bizans, Osmanlı mirasını taşıyarak günümüze kadar gözde bir şehir olarak gelebilmiş. Bugün Selanik meydanları, müzeleri, parklarıyla gözde bir ziyaret noktası. Selanik'te Gezilecek Yerler Gezilecek yerler listesinde birçok özel ve anlamlı mekân yer alıyor. Biz Türkler için çok önemli bir yere sahip, Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu şehir Selanik’te, en başta görülecek yerler arasında Atatürk’ün evi ve Atatürk Müzesi yer alıyor. Biz de programımızı Atatürk’ün evini ziyaret ederek başlatmış sayıyoruz. Devamında Atatürk müzesine hemen 50 metre uzaklıkta olan, birçok dini esere ev sahipliği yapan Agios Dimitrios Kilisesi şehrin özel noktalarından birisidir. 5. yüzyılın ortalarında yapılmış bu görkemli tapınak, 1988’de UNESCO Dünya Mirası Listesine dahil edilmiştir. Şehrin ana meydanı ve en sevilen yerlerinden Aristoteles Meydanı, Selanik’in en kalabalık ve canlı yerlerinden. Büyük İskender’in bir heykeli meydanın ortasında yer alıyor. Etrafta kafeler, alışveriş yerleri, barlar, kitapçılar, bankalar, oteller sıralanıyor.

2

Selanik’in simge yapılarından Beyaz Kule, Kanuni Sultan Süleyman zamanında yapılmış ve Osmanlı döneminde önce kale, sonra garnizon ve sonra da zindan olarak kullanılmış. Şehir el değiştirince simgesel olarak vaftiz edilerek ve beyaza boyanmış ve adını da buradan alıyor. Selanik'te Ne Yenir? Mousakas Musakka olarak bildiğimiz yemeğin adı Yunanistan'da mousakas ve kesinlikle çok lezzetli bir alternatif. Kalamari; Bizdeki kalamarın Yunanistan'da adı kalamari. Genellikle meze olarak balık veya salataların yanında servis ediliyor. Cacıki, Yunan Salatası, Yunan yahnisi yiyebileceğiniz yemekler arasında. Selanik’te ne yenir dediğinizde, gerek tarihi yapısı gerekse farklı kültürlere ev sahipliği yapmış olmanın getirdiği zengin mutfak kültürü ile Selanik, hem Yunan hem Türk hem de Balkan mutfaklarından lezzetler sunmaktadır. Bu çeşitliliğin yanında, deniz ve deniz ürünleri ile iç içe olan birçok yiyecek tadına doyamayacağınız anlar yaşatacaktır

Üsküp, MAKEDONYA Para Birimi: Makedon Dinarı Konuşulan Diller: Makedonca, Arnavutça, Türkçe Vardar Nehri’nin iki yakasına kurulu, sıcak insanları, bize oldukça yakın kültürü, sakinliği ve kültürel zenginliği ile Makedonya‘nın başkenti Üsküp. Makedonların büyük

3

çoğunluğunu oluşturduğu nüfus içerisinde Arnavutlar en büyük azınlık konumundalar. Arnavutların ardından Romanlar, Sırplar, Türkler ve Boşnaklar geliyor. Üsküp'te Gezilecek Yerler Makedonya Meydanı; Üsküp’te yer alan en büyük ve ünlü meydan. Vardar Nehri kıyısındaki bu meydan 18.5000 m2’lik bir alana sahip. Şehrin merkezi sayılan bu meydan ve çevresinde birçok önemli yapı yer alıyor. Büyük İskender Heykeli ve Ristik Sarayı bu bölgedeki önemli yapılardan. Yakın zamanda yenilenen meydanın ortasında Büyük İskender Heykeli tüm ihtişamı ile yer alıyor. Taş Köprü; 12 kemerli köprü, 214 metre uzunluğunda ve 6 metre genişliğindedir. Taş Köprü tarihi içerisinde birkaç kez yıkılma tehlikesi geçirmiştir. 1944 yılında Nazilerin köprüye yerleştirdiği patlayıcılar şehrin kurtuluşu ile etkisiz hale getirilmiştir. 15. yüzyılda inşa edilen Taş Köprü, Mimarının Mimar Sinan olduğu düşünülüyor, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü olarak da adlandırılmakta. Makedonya Arkeoloji Müzesi, ülkenin en önemli müzesi desek yeri. Tam tamına 20 farklı arkeolojik bölgelerden çıkarılan 6000’den fazla tarihi eserin sergilendiği bir yer. Müze, 6000 metrekarelik bir alana hakim. Antik Roma, Ortaçağ ve Osmanlı dönemi eserlerine ait koleksiyonların yanı sıra müzenin her katında sergilenen eserlerin dönemini yansıtan müzikler çalıyor. Üsküp Yemekleri Bir Başka! Genel olarak Balkan, Akdeniz ve Osmanlı mutfağının sentezi. Üsküp ya da Makedon mutfağı bizlere hiç uzak

4

değil. Bu mutfakta ilk akla gelen yemeklerin başında börek gelir. Arnavut böreği olarak da bilenen börekler oldukça lezzetlidir. Bir diğer önemli lezzet de köftesi. Kebap diye adlandırılır bu bölgede, bizim İzmir köftemize benzerliğiyle dikkat çekmekte ve yanında yiyebileceğiniz balkan baharatlarıyla tatlandırılmış Kuru fasulyesiyle birlikte servis edilir.

Belgrad, SIRBİSTAN Para Birimi: Sırp Dinarı Konuşulan diller: Sırpça Belgrad, Sırbistan’ın başkenti ve 1. Milyondan fazla nüfusa sahip en büyük şehri. Sava ve Tuna nehirlerinin birleştiği noktada kurulmuş bir şehir olan Belgrad, Avrupa’nın en eski şehirlerinden birisi ve eski çağlardan günümüze doğu ve batı arasında önemli bir geçiş güzergâhı görevi görmektedir. Çok değil 1999 yılında savaş içinde olmuş ve NATO uçakları tarafından bombardımana maruz kalmış ve 2006 yılında Karadağ ve Sırbistan ayrı devletler olarak bağımsızlık ilanlarıyla Sırbistan’ın başkenti olmuştur. Belgrad’ta Gezilecek Yerler Şehirde yapılabilecek aktiviteler arasında Kalemegdan Parkı ziyareti ve bu parkın içinde Belgrad Kalesini ziyaret edebiliriz. Bu meydandan Tuna ve Sava nehirlerinin birleştiği alanı görülüp, müthiş bir gün batımı manzarasıyla karşılaşılmakta. Şehrin ana alışveriş merkezi olan Knej Mihajlova caddesinde alışveriş yapabilir, aynı zamanda şehrin en eski mimari yapıtlarını bu cadde üzerinde görmek mümkün. Nicola Tesla müzesi ziyaret edilmesi gereken bir diğer mekan. Eğlence için ise, Scaderlija, canlı balkan

5

müzikleriyle kafe ve restoranlarıyla eşsiz bir bölge. Arnavut kaldırımlarının süslediği sokaklarda eğlence hayatı aralıksız devam etmekte. Belgrad’ta Ne Yenir? Karadordeva; Dana biftek, kaymak, yumurta ve ekmek kırıntılarına bulanıp yağda pişirilir. Bir nevi şnitzele benzer, popüler yemeklerinden birisidir. Cevapcici; Bir nevi köfteye benzer etler genelde pide ya da ekmek arasına da konarak servis ediliyor. Soğan ve kaymakla beraber sunuluyor. Belgrad, Zagreb gibi Yugoslav şehirlerinde çok sık bulunan bir yemektir. Sırpski Duvec (Güveç); Et ve sebzelerin toprak kaplarda pişirildiği güveçler, Belgrad yemek kültürün bir parçası Tütsülenmiş et; Tütsülenerek kurutulmuş etler, pastırmalar Sırbistan mutfağının önemli bir lezzeti.

Budapeşte, MACARİSTAN Para birimi: Forint Konuşulan diller: Macarca Danube Nehrinin ikiye ayırdığı ve üç ayrı şehrin birleşiminden meydana gelen, ziyaretçilerini sürprizlerle şaşırtan bir şehir. Barok ve gotik mimarinin hâkim olduğu şehrin tarihi merkezi Buda, yüksek bir tepeden, çoğu on dokuzuncu yüzyıldan kalma Pest bölgesine bakıyor.

6

Budapeşte’de Gezilecek Yerler St. Stephen Bazilikası; 50 yıldan uzun süren inşası 1800’lerde tamamlanan, Budapeşte’nin en büyük kilisesi. Parlamento Binası; Dünyanın en büyük üçüncü parlamento binası olan, Macar kraliyet mücevherlerine ve Macar kültürüne ait pek çok nadide parçanın yer aldığı ve içerisinde tam 691 odası bulunan Parlemento Binası. Kahramanlar Meydanı; Andrassy Bulvarı’nın sonunda yer alan Kahramanlar Meydanı (Hősök Tere) UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak koruma altına alınmış. Güzel Sanatlar Müzesi ve Sanat Sarayı’na ev sahipliği yapan meydanın en meşhur yeri ise 1900’da yapılan ve Macaristan’ın 1000. yılını temsil eden Milenyum Anıtı. Széchenyi Köprüsü (Zincir Köprü); Avrupa’nın en uzun asma köprüsü ve Budapeşte’nin en meşhur ikonlarından sadece birisi. 19. Yüzyılda ayrı iki şehir olan Buda ve Peşte’yi birleştirmek için Tuna nehri üzerine yapıldı. Gallert Tepesi; Danube Nehrinin yanı başındaki tepede tüm ihtişamıyla yükselen ve ziyaretçilerine Budapeşte’nin panaromik bir görüntüsünü sunmakta Gallert Tepesi. Gellert Tepesinde bulunan Kale Avusturyalı Habsburgs tarafından 1850 ile 1854 yılları arasında, şehri daha iyi kontrol edebilmek için yapılmış. Büyük Market(Central Market Hall); Budapeşte‘nin en popüler alışveriş noktalarından birisi. Aynı zamanda şehirdeki kapalı mekanların da en büyüğü. İçerisinde taze

7

meyve ve sebzeden, tekstil ve hediyelik eşyalara kadar bir çok ürün bulunuyor. Buda Kalesi; Aynı zamanda Kraliyet Sarayı olarak da bilinmekte ve şehrin Buda tarafındaki tepede yer alıyor. Avusturya-Macar İmparatorluğu döneminde pek çok seremoniye ev sahipliği yapan tarihi kale, günümüzde Budapeşte Tarih Müzesi, Macar Ulusal Galerisi ve Ulusal Szechenyi Kütüphanesi’ne ev sahipliği yapıyor. Budapeşte’de Ne Yenir? Langos; Budapeşte’de mutlaka ama mutlaka tadılması gereken sokak lezzetinin adı Langos. Alt kısmı pizza şeklinde olan Langos, üzerine kaşar, salam, domates ve isteğe göre sarımsak sosu eklenerek servis ediliyor. Langos’un üzerine eklenen sarımsak sosu da macar mutfağına ait Goulash;“Gulaş” şeklinde telaffuz edilen bu yemeğe Macar mutfağının en meşhur yemeği diyebiliriz. Çeşitli sebzelerden ve çoğu zaman dinlendirilmiş ceylan eti de eklenerek hazırlanan bir çorba türü Goulash. Sadece turistler tarafından değil Macarlar tarafından da hayli yoğun biçimde tüketilir. Paprika; Macar mutfağının olmazsa olması paprica dedikleri kırmızı biber. Bunu hemen her yemekte kullanıyorlar.

Viyana, AVUSTURYA Para birimi: Euro Konuşulan diller: Almanca

8

Yüzyıllardır Batı ile Doğu Avrupa arasında bir kapı olan Viyana, bir zamanların güçlü hanedanlığı Habsburgların doğduğu yer… Avusturya’nın başkenti ve Avrupa’nın en çok ziyaret edilen şehirlerinden birisi. İnsanları buraya çeken ise zengin tarihi geçmişi ve konumu sağlıyor. Viyana’da Gezilecek Yerler Hofburg İmparatorluk Sarayı (Hofburg Imperial Palace); tam 600 yıldır Habsburgların yönetim merkezi ve aynı zamanda 1275’ten beridir tüm Avusturya hükümdarlarının yaşamış olduğu yer. Mimarisi, Gotik, Rönesans, Barok ve Rococo akımlarının hepsinden bir parça barındırmakta. Aziz Stefan Katedrali (St. Stephen’s Cathedral); 1722’den bu yana Viyana’nın en önemli Gotik binası. 343 merdiven çıkılarak Steffl’ın Gözlem Odasına varabilir ve muhteşem Viyana manzarası görme şansı elde edebilirsiniz. Schönbrunn Sarayı (Schönbrunn Palace); Barok mimarisinin 18. yüzyıla ait olan en muhteşem eserlerinden birisi. 1,441 den fazla oda ve evl bulunduruyor içerisinde. Hemen önünde ise UNESCO dünya mirasları listesine giren bahçeleri mevcut. MuseumsQuartier; İçerisinde Mimarlık Müzesi, Kunsthalle Wien ve Leopold Museum olmak üzere sanat müzeleri, MUMOK modern sanat müzesi, interaktif çocuk müzesi Zoom Kindermuseum ve pek çok etkinlik alanlarının olduğu Viyana’nın müzeler bölgesi. Bunlarla birlikte, Belvedere Sarayı, Karl kilisesi, Avusturya Parlemento binası da ziyaret edebileceğiniz yerlerden.

9

Viyana’da Ne Yenir? Şnitzel; Ülkenin milli yemeği olarak kabul edilen şnitzel, Hindistan cevizi ve hardalla hazırlanmış soslarla pişiriliyor ve patates salatası eşliğinde servis ediliyor. Sacher torte Sacher; Dünyaca ünlü bol çikolatalı ve kayısı marmelatlı bir çeşit çikolatalı pasta. Yumurta, bitter kuvertür, un, tereyağı, toz şeker ve toz kakaodan oluşan karışımla hazırlanan sacher tortenin esas tarifi Hotel Sacher Wien’de gizli. Apfelstrudel; İnce hamurunun arasına ekşimsi büyük elma parçaları ve kuru üzüm konularak hazırlanan pasta, üzerinde pudra şekeri ile sıcak servis ediliyor. Tafelspitz Tafelspitz; özel hazırlanmış dana eti, geleneksel bir Avusturya yemeği; hatta kimilerine göre Avusturya’nın milli yemeği. Etin havuç, patates gibi sebzelerle ve baharatlarla haşlanmasıyla yapılıyor. Patates kızartması, elma püresi ve ekşi krema gibi garnitürlerle servis ediliyor. Wurst; Sokakta yemeniz önerilen wurst dedikleri sosisler, oldukça meşhur. Kahve; Viyana kahve türleri ve kahve dükkanlarıyla ünlü bir şehirdir. Burada kahve içmek önemlidir ve caddelerde masaları dışarı taşmak çok sayıda kahve dükkanı bulabilirsiniz. Aromalı ve aromasız sayısız kahve çeşidine de rastlayabilirsiniz.

10

Bratislava, SLOVAKYA

Para birimi: Euro Konuşulan diller: Slovakça Balkanların mini Avrupa‘sı olarak bilinen Bratislava, Slovakya’nın başkenti ve en büyük şehri. Tuna Nehri kıyısında kurulan ve kültürel zenginliğinin yanı sıra etkileyici tarihi dokusuyla da öne çıkan şehir, birbirinden önemli turistik noktalara ev sahipliği yapıyor. Slovakya’nın kültürel ve siyasi merkezi olarak da anılan şehir, her yıl çok sayıda festivale ve sanat etkinliklerine de sahne oluyor. Oldukça sevimli bir şehir olan Bratislava’nın sokaklarını gezerken kendinizi eğlenceli bir dünyanın içinde bulabilirsiniz. Arnavut kaldırımlı sokaklarına yayılmış kafeleri, küçük ara sokaklarıyla ve Cumil Schöner Naci ve Napolyon gibi heykelleriyle ünlü şehir Bratislava’ya, Avusturya‘nın başkenti Viyana’dan 1 saatlik bir otobüs yolculuğuyla ulaşıyoruz. Bratislava’da Gezilecek Yerler Old Town, şehrin önemli turizm adreslerinden olan Bratislava Kalesi’nin de içerisinde yer aldığı, otantik ve şirin bir bölge. Araç trafiğine kapalı olan bölgenin sokaklarında yürürken şehrin ünlü insan tasviri heykellerini görebilir Bratislava Kalesi, St. Martin Katedrali gibi tarihi mekânları ziyaret ederek kent tarihini öğrenebilir, Hlavne Meydanı’nda kent kültürüne ait izler yakalayabilirsiniz. Bratislava Kalesi; Küçük Karpatlar’ın uzantısı olan kayalık bir tepenin üzerine 9. yüzyılda inşa edilen Bratislava Kalesi

11

(Bratislava Castle), 1811’de çıkan yangında büyük zarar görmüş ve 2. Dünya Savaşı bittikten sonra aslına uygun olarak yeniden inşa edilmiş. Nefis konumu sayesinde şehri ve Tuna Nehri’ni kuşbakışı gören askeri yapının üst kısımlarından, hava açıkken, Avusturya ve Macaristan’ın kente yakın bölgelerini bile görebilirsiniz! St. Martin Kilisesi; Old Town bölgesinin batısında yer alan St. Martin Katedrali (St. Martin’s Cathedral), uzun süren yapım sürecinin ardından 1452’de faaliyete girmiş. Kentin en büyük kilisesi olan St. Martin, tarihte kralların taç giyme törenlerine de ev sahipliği yapmış. Çevresinde farklı mimari stile sahip şapellerin bulunduğu yapının 16 m yüksekliğindeki kulesinin tepesinde Aziz Stephen’ın tacının kopyası bulunuyor. Bratislava’nın göz alıcı yapıları arasında olan, zaman içerisinde eklenen yeni şapellerle genişletilen St. Martin, 70 m uzunluğu ve etkileyici Gotik mimarisi ile hayran olacağınız bir yapı. Michael Kapısı; Bratislava’nın sembol yapılarından biri olan Michael Kapısı, ortasında bulunan Gotik tarzı kulesiyle hayli dikkat çeken bir yapı. Nový Most; Tuna Nehri üzerinde bulunan bir köprü ve ortasında bulunan gözlem kulesi olan Nový Most, 1967-1972 yılları arasında inşa edilmiş. Dünya’nın En Yüksek Kuleleri Listesi’nde 95 m yüksekliği ile 32. sırada bulunan kulenin seyir bölümünden tüm şehri seyredebilirsiniz. Özellikle gün batımında eşsiz bir Bratislava manzarası sunan gözlem kulesinde ayrıca lezzetli yemeklerin servis edildiği Ufo Watch Taste Groove isimli bir restoran da var.

12

Bratislava’da Ne Yenir? Haluski; Noodle ve beyaz lahana karışımıyla yapılan bir yemek. Slovakların çok sevdiği bir yemek. Kafe ve barlarda balık ve patates kızartması ikilisini bulabilirsiniz. Bratislava küçük ve tatlı bir başkent olarak rotamızın en renkli noktarından biri.

Prag, ÇEKYA (ÇEK CUMHURİYETİ) Para birimi: Çek Kronu Konuşulan diller: Çekce Dünya'nın en güzel şehirlerinden biri olarak anılan ve Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag, Vltava Nehri üzerinde yer alır. Avrupa’nın şüphesiz en romantik şehirlerinden. Barok tarzı mimarinin sadece dini yapılara değil, 19. yüzyıldan itibaren evlere kadar uygulandığı Prag’ı yürüyerek gezdiğinizde ne yanıza baksanız görkemli bir şey ile mutlaka karşılaşıyorsunuz. Sadece mimarisi ile değil, tarihi mirası, doğal güzellikleri, renkli sokakları, canlı ve eğlenceli gece hayatı ile de Prag büyüleyici bir şehir. Prag’da Gezilecek Yerler Eski Şehir Meydanı, Prag’ın en önemli ve turistik şehir meydanı. Astronomik Saat ve Eski Belediye Sarayı, Tyn Kilisesi, Aziz Niklaus Kilisesi, Kinsky Sarayı ve Jan Hus Anıtı bu meydan ve çevresinde yer alan en önemli yapılardan bazıları.

13

Astronomik Saat; Prag eski şehir meydanı’nın en önemli yapılarından olan tarihi saat, her saat başı gerçekleşen ufak gösteri ile oldukça ilgi çekici. Karl Köprüsü; 1357 yılında inşa edilen Karl Köprüsü, Prag Kalesi ve Mala Strana ile Stare Mesto bölgelerini birbirine bağlayan güzel bir yapı. Kenti simgeleyen iki önemli tarihi yapıdan biri olan köprü 1600’lerden 1800’lü yıllara kadar Katoliklerin heykel merakı nedeniyle çok sayıda görkemli eserle donatılmış. Dans Eden Ev; 1996’da inşası tamamlanan Dans Eden Ev, postmodern mimari akımının örneklerinden. Çek mimar Valdo Milunic ve Kanadalı mimar Frank Gehry tarafından tasarlanan bu bina, oldukça ilgi çekici. Vaclav Meydanı; Prag’ın iki ana meydanından biri olan ve adını Bohemya Dükü I. Vaclav’dan alan Wenceslas Meydanı (Václavské náměstí), alışveriş için ideal bir konum. Mağazaların yanı sıra pek çok bar, gece kulübü, restoran ve otel bulunan meydan, bu özelliğiyle kentin eğlence, ticaret ve finans merkezi. Prag Kalesi; Dünyanın en büyük ve en görkemli kalesi. Farklı mimari tarzlarda saray ve kiliselerin yer aldığı oldukça büyük bir kompleks olan kale inşa edildiği 880’den bu yana kentin siluetinin önemli bir parçası konumunda. Giriş kapısında her saat başı yapılan nöbet değişim törenini de oldukça ilgi çekici. Aynı zamanda Çek Cumhuriyeti’nin en büyük katedrali Aziz Vitus da Prag Kalesi içinde yer alıyor. Kafka Müzesi; Edebiyat tarihinin önemli yazarlarından Kafka’nın düşüncelerinin içine girmiş gibi hissettiğiniz

14

Kafka Müzesi’nde Kafka’nın yaşamı ve yapıtlarına dair pek çok obje ve belgeye rastlıyorsunuz. Prag’da Ne Yenir? Çek yemek kültürünün en önemli parçası Çorbalar. Ana öğün sayılan öğle yemeklerinde ve aşırı özen gösterilen akşam yemeklerinde çorba mutlaka tüketiliyor. Özellikle patates ağırlıklı ve karışık bol sebzeli Bramboracka çorbası en sık tercih edileni Trdelník: Aslen Slovak tatlısı olan Trdelník’i Prag genelinde bulabilirsiniz. Genellikle köz ateşinde pişirilen, tarçınlı ve üstü şekerle kağlı ünlü hamur tatlısı. Dileyenler içine çikolata ekletebiliyor.

Berlin, ALMANYA Para birimi: Euro Konuşulan diller: Almanca Almanya deyince akla ilk gelen şehirlerden biri olan Berlin, tarih, sanat, keşfedilmek için bekleyen sokak ve müzelerle dopdolu bir şehir. Berlin’de Gezilecek Yerler Brandenburg Kapısı; Berlin’in ana şehir sembolü olan Brandenburg Kapısı (Brandenburger Tor), Berlin’in imparatorluk dönemlerinde kullanılan kapılardan biri. Kapının üzerinde mahşerin dört atlısını temsil eden heykelin yanı sıra, on iki sütuna, altı giriş kapısına ve altı çıkış kapısına sahip. Berlin’in en çok turist çeken bölgelerinden biri olan Brandenburg’un kuzeyinde ise Reichstag

15

bulunuyor. Burayı gördükten sonra Reichstag’a yürüyerek devam edebilirsiniz. Zira Berlin’in geniş cadde ve sokakları kenti yürüyerek keşfetmek için ideal. Berlin Duvarı; Kentin doğusunda, Spree Nehri boyunca görebileceğiniz 46 km uzunluğundaki Berlin Duvarı (Berliner Mauer), Doğu ile Batı Almanya arasında, yıllarca “Utanç duvarı” olarak anıldı. Berlin Duvarı’nın en büyük kalıntısı olan ve bir kilometre boyunca uzanan Doğu Yakası Galerisi (East Side Gallery), Friedrichshain’da yer alıyor. 1961’de Doğu Almanya vatandaşlarının Batı Almanya’ya kaçmalarını önlemek için yapılan duvar, günümüzde ünlü grafiti sanatçılarının resimleriyle halen, oldukça dikkat çekici. Buradan Katledilen Avrupalı Yahudiler Anıtı’na (Holocaust-Mahnmal) doğru devam edip ardından Brandenburger Tor’a çıkabilirsiniz. Checkpoint Charlie; Batı ve Doğu Berlin arasındaki geçiş noktası. Burası, 1961’de Amerikan ve Sovyet tanklarının karşı karşıya durduğu ve üçüncü ittifak geçiş noktası olarak kullanılan geçiş kapısı. Günümüzde o günlerin izleri belge ve objelerle bu noktada sergileniyor. Checkpoint Charlie’de nöbet tutan askerlerle fotoğraf çektirmek ve hemen yanındaki Einstein Cafe’de bir kahve molası vermek olmazsa olmaz turist aktivitesi. Alexanderplatz; Berlin’in en önemli ve cıvıl cıvıl meydanı. Meydanın ortasındaki Tv Kulesi de (Fernsehturm), şehrin önemli simgelerinden biri. 1965-1969 yılları arasında Doğu Berlinli mimarlar tarafından yapılmış Tv Kulesi, 368 m yüksekliğiyle Almanya’nın en yüksek yapısı olma özelliğine sahip. Alexanderplatz’de ayrıca 1891’den bu yana Roma Tanrısı Neptün’e adanan Neptün Çeşmesi (Neptunbrunnen) bulunuyor. Bu çeşmede Neptün’ün

16

çevresindeki kadın heykeller Prusya’nın dört büyük ırmağını temsil ediyor. Alexanderplatz’den Berliner Dom’a doğru yürüyebilir, oradan Museumsinsel’e devam edebilirsiniz. Berlin’de Ne Yenir? Currywurst, Almanların en sevdiği yemeklerin başında gelir. Küçük parçalara kesilerek pişirilen sosisin üzerine köri ve ketçaplı sos eklenir. Bunu Berlin’de her yerde bulabilirsiniz. Gebratene Leber, ciğerle yapılan bir yemektir. Ateşte pişirilen soğan halkalarına sotelenmiş ciğerle karıştırılır. Lezzetli olduğunu söyleyebiliriz. Kartoffelpuffer Patates; Alman yemeklerinin vazgeçilmezidir. En ünlü patates yemeklerinden biri de Kartoffelpuffer adı verilen patates köftesidir. Yumurta, soğan ve patatesle hazırlanıp elma sosuyla servis edilir. Kartoffelsalat ise yine patates, soğan ve sirkeyle hazırlanan bir salatadır.

Amsterdam, HOLLANDA Para birimi: Euro Konuşulan diller: Flemenkçe Hollanda‘nın başkenti ve Avrupa’nın en popüler ve en ilginç turistik şehirlerinden biri. Bir merkezden yelpaze şeklinde genişleyen kanalları ve bunun etrafında sıra sıra dizilmiş kırmızı tuğlalı şirin evleriyle ikonik bir şehir burası.

17

Amsterdam’da Gezilecek Yerler Dam Meydanı; Amsterdam’ın kalbi tam da burası. Şöyle etrafınıza baktığınızda dünyanın her yanından gelmiş turistleri etrafta görüyorsunuz. Hünerlerini gösteren akrobatlar, müzisyenler, aşıklar, meraklı gözlerle etrafı inceleyenler, fotoğraf çekenler veya anın keyfini çıkaran sırt çantalı gezginler. Şehrin en cezbedici yerlerinden biri olamasa da yorucu bir şehir turundan sonra, hoş ambiyansı ile biraz mola vermek isteyebileceğiniz bir yer. The Royal Palace; Dam Meydanındaki Kraliyet Sarayı, kralın şehre geldiğinde kullandığı rezidans olarak hizmet veriyor. Red Light District, çok sayıda barları, seks shoplar, striptiz kulüpler ve aralarında üç Bulldog Coffee Shop olmak üzere her biri kendine has tarza sahip coffee shopları ile kendine münhasır bir yer. Rijksmuseum; Hollanda’nın ulusal sanat galerisi, Amsterdam’ın en önemli müzesi. Dünyaca ünlü sanatçılardan Rembrandt, Vermeer, Frans Hals ve Jacob van Ruysdael gibi ünlülerin eserleri sergileniyor. Hollandalı Mimar Pierre Cuypers tarafından 1885’te inşa edilen ve 2012’de Hollanda Kraliçesi Beatrix tarafından tekrar açılan Rijksmuseum’da 8 bin sanat eseri, heykel, gemi maketleri, antika objeler, yöresel kıyafetler gibi Hollanda’nın en önemli sanat koleksiyonları sergileniyor. Resimlerinin yanı sıra Rijksmuseum, 35 bin kitap ve el yazması içeren iyi donatılmış kütüphanesiyle oluğu kadar, Hollanda sanatı ile kültürünün gelişimini gösteren sayısız sergi eserleriyle de haklı övgüyü hakediyor.

18

Van Gogh Müzesi; Dünyanın en ünlü ressamlarından Hollandalı sanatçı Van Gogh’un eserlerini sergileyen Van Gogh Müzesi kentin en çok ziyaret edilen müzeleri arasında ilk sıralarda. Dünyanın en geniş Van Gogh koleksiyonu olan 200’den fazla resim, çizim ve mektup yer alıyor. Anne Frank Evi; Amsterdam’da Prinsengracht kanalına bakan Anne Frank Evi, II. Dünya Savaşını tuttuğu günlüklerde anlatan bir Yahudi kıza adanmış. Dünyanın en ünlü Nazi soykırımı kurbanlarının fazla kısa sürmüş hayatlarına adanan müzenin 1635′ tarihlenen binası eski bir tüccara ait. 1942’de Frankfurt’ta Nazilerden kaçan Yahudilerden Frank ve Van Pels aileleri, 25 ay boyunca bu binadaki gizli bir dairede saklanmışlar. Anne Frank 1942-1944 arasında burada saklandığı süre boyunca yaşadıklarını günlüğüne kaydetmiş. 15 yaşındaki ölümünden sadece birkaç yıl sonrasında dünya çapında çok-satan bir kitaba dönüşen günlüğünü Anne Frank burada yazdı, ancak savaşın bitmesinden sadece 2 ay önce öldü. Evin büyük kısmı Anne’in yaşadığı dönemdeki gibi korunarak tarihin trajik bu dönemine ait dokunaklı bir anıt olarak gezilebiliyor. Heineken Experience; Aslında müzeden çok bir deneyim olan ve Heineken Experience olarak geçen Heineken Müzesi, ülkenin ünlü bira firması olan Heineken ile çeşitli eğlenceli sunumların yapıldığı bir nevi interaktif bir müze. 1988’e kadar Heineken’in genel merkezi olarak kullanılan bina şimdilerde Heineken’in tarihçesi ve bira yapımı gibi bilgiler sunuyor. Amsterdam’da Ne Yenir? Peynir; Hollanda peynirleriyle ünlü bir ülkedir. Amsterdam’a da gitmişken çeşit çeşit lezzetli peynirlerinden

19

mutlaka tatmalısınız. Peynir alışverişinizi dilerseniz peynir dükkanlarından ya da Albert Cyup gibi sokak pazarlarından yapabilirsiniz. En ünlü peynir çeşitleri Edam ve Gouda peyniridir. Vlaamse Frites; (Patates kızartması) Amsterdam’a özgü yiyeceklerin başında vlaamse frites (patates kızartması) gelmektedir. Şehirde hemen her köşe başında patates kızartması satan yerler bulabilirsiniz. Patates kızartmaları çeşit çeşit soslarla servis edildiği için klasik bir patates kızartması gibi düşünmeyin. Rijsttafel; Amsterdam’a özgü aslında Uzakdoğu mutfağından esinlenerek yapılan bir pilav türüdür. Risttafel acı ve değişik soslardan yapılan bir pilav türü olduğu için sipariş verirken dikkatli olun. Broodjes; Amsterdam’a özgü sandviçlere broodjes denir. Köşe başlarında lezzetli ve değişik broodjes satan yerler bulabilirsiniz. Bu sandviçler de birbirinden farklı soslarla hazırlanmaktadır. Falafeller; Amsterdam’a özgü bir başka sandviç seçeneği de falafeller’dir. Falafel sandviçleri pita ekmeğine yapılır.

Brugge, BELÇİKA Para birimi: Euro Konuşulan diller: Flemenkçe, Fransızca Brugge, Belçika’nın 3 bölgesinden biri olan Flaman bölgesinde bulunur. Flaman bölgesinde Belçika’nın diğer şehirlerinin aksine resmi dil Flemenkçe’dir ve sokak tabelaları diğer şehirler gibi çoğunlukla iki dilli değil sadece Flemenkçe’dir. Çikolataları, dantelleri, biraları ve en

20

önemlisi orta çağdan kalma mimarisi ile ünlüdür. Şehirdeki kanallardan dolayı Kuzey’in Venedik’i olarak bilinir. Nufus yaklaşık olarak 120 bin civarıdır. Brugge’de Gezilecek Yerler Grote Markt (Büyük Meydan) Şehrin en önemli noktası ve ana meydanıdır. Her türlü dükkan ve restoranın bulunduğu meydanda eğlence mekanları ve buna benzer yerlerde bulmak mümkün. Belfry Kulesi; Belçika gezilecek yerler arasındaki Brügge’e gelen herkesin görmesi gereken 83 metre uzunluğundaki kule şehrin nefes kesici güzellikte bir panaromik görüntüsü ile ziyaretçilerinin tüm beklentilerini karşılıyor. Meryem Ana Kilisesi; Belfry Kulesi’nden sonra 122 metre yüksekliğindeki Meryem Ana Kilisesi, Brugge’de gezilecek yerler arasındaki en etkileyici ve en güzel binalardan biri. Bu efsanevi kilisenin içinde ziyaretçiler Michelangelo’nun meşhur Madonna and Child tablosunu ve Burgonyalı Mary ile Cesur Charles lahitlerini görebilirler. Kutsal Kan Bazilikası; Burg Meydanı’nda bulunan bazilika 1100’lü yıllara dayanan St Basil Şapeli ile Hz. İsa’nın kanının bulunduğu varsayılan Kutsal Kan Şapeline ev sahipliği yapıyor. Kutsal kan ufak bir şişede saklanıyor. Bu şişenin 12.yy’da Kudüs’e düzenlenen bir haçlı seferi sırasında ele geçirildiği düşünülüyor. Bazilikada ayrıca kiliseye ait bir sergi de bulunuyor ancak buna giriş ücretli olarak yapılıyor.

21

Brugge’de Ne Yenir? Midye; Belçika’da hemen her yerde rahatça bulabileceğiniz yemeklerin başında midye gelir. Bizim midyelerden farklı olarak burada midyeler sos eşliğinde, genelde büyük siyah kaplarda servis edilir. Patates Kızartması; Belçika’nın her yerinde meşhur olan patates kızartması burada da gözde. Biraları ile ünlü Belçika’da Patates bira midye üçlüsünü deneyebilirsiniz. Waffle; Brugge’ün neyi meşhur diye sorsanız size hemen Waffle, patates kızartması ve midye derler. Waffle sevenler için de Brugge’de lezzetli adresler var. Genelde waffle üzerine pudra şekeri serpilerek sunuluyor.

Paris, FRANSA Para birimi: Euro Konuşulan diller: Fransızca Dünyanın en romantik şehirleri arasında yer alan ve 1860’lı yıllarda sokaklarının gaz lambası ile donatılmasında dolayı Avrupa’nın ilk ışıklı şehri olarak da kabul edilen Paris, Fransa’nın başkentidir. Kültürel olduğu kadar ekonomik açıdan da öneme sahip orta çağdan kalma bu şehir, aynı zamanda modanın can damarı olarak da bilinir. Paris’de Gezilecek Yerler Eiffel (Eyfel Kulesi); Fransa’nın ve dünyanın en tanınmış yapılarından biridir. Yapıldığı zamanlarda bazı aydınlar ve sanatçılar tarafından tepki çekse de daha sonra ülkenin on sekizinci yüzyılın ilk bilim hareketi olarak kabul görmüştür.

22

Alexandre Gustave Eiffel tarafından 1889 yılında inşa edilen kulenin yüksekliği 324 mt’dir. Notre Dame Kilisesi; Seine nehri kıyısında bulunan ve günümüzde halen Roma Katolik kilisesi olarak kullanılan yapının başpiskoposluğa ev sahipliği yaptığı bilinir. Romanesk mimarinin devamı olarak kabul edilen Gotik tarzda inşa edilmiştir. Fransız devrimi sırasında zarar gören kilisede 19. Yüzyılda Victor Hugo’nun eseri sayesinde yenilenme çalışması yapılmıştır. İlerleyen zamanlarda inşa edilen diğer katedrallere de model olan kilise 12. Yüzyılın eşsiz güzelliğini yansıtmaktadır. Sacre Coer; Şehrin en yüksek yeri olarak kabul edilen Montmartre tepesinde bulunan bazilika, Hem Hz. İsa’nın kalbine hem de Fransa ve Prusya savaşlarında hayatını kaybeden askerlere ithafen inşa edilmiştir. Mimar Paul Abadie tarafından tasarlanan yapının inşaatına 1875 yılında başlanmasına rağmen bazilika 39 yıl sonra tamamlanabilmiştir. Monmarte; 15. yüzyılda meyve bahçeleri ve üzüm bağları bulunan bu yer, günümüzde üzerinde barındırdığı kiliseler ve müzelerle turistlerin ilgisini çeken önemli yerler arasında anılmaya başlamıştır. Salvador Dalli, Monet ve Picasso gibi sanatçıların stüdyolarını kurduğu tepe Paris’in en yüksek yeri olarak kabul edilmektedir. Champ –Elyess; Kral Louis XIV zamanında üzerinde çiçekli bahçeler bulunan bir arazi iken daha sonra bulvar haline dönüştürülen bu yer, 18. Yüzyılın sonlarına doğru iki tarafında süslü bahçeler bırakılarak cadde halini almıştır.

23

Louvre Müzesi;12. yüzyılın sonlarında kale olarak inşa edilen bu yapı, saray yapılmak için genişletilmiş, ancak Fransız devriminden sonra hükümet tarafından müze olarak kullanılmasına karar verilmiştir. İçerisinde antik Yunan, Roma koleksiyonları, ünlü ressamlara ait tablolar ve heykeller barındıran müze ayrıca dünyanın en büyük müzelerinden biri unvanını taşımaktadır. Museé d Orsay; 1900’lü yıllarda tren istasyonu olarak inşa edilen yapının, 1978 yılında müze olarak kullanılmasına karar verilmiş. Seine nehri kıyısında yer alan müzenin içerisinde Monet, Julies Cavalier, Rousseau, Bonnard, Jean Baptiste ve Van Gogh gibi sanatçıların önemli eserleri yer almaktadır. Picasso Müzesi; Ünlü ressam Pablo Picasso’nun eserlerinin sergilendiği Picasso Müzesi, hem turistler hem de Parisli sanatseverlerin yoğun ilgi gösterdiği bir müzedir. Bilindiği üzere sadece resim alanında eserler vermeyen Picasso’nun çok sayıdaki heykel, çizim ve el yazması şiirleri müzede sergilenmektedir. Paris’te Ne Yenir? Şarap; Fransa dünyanın en önemli şaraplarını üreten ülke olarak ün salmıştır. Böyle olunca da Paris’te lezzetli Fransız şaraplarından tadabilirsiniz. Zaten Fransızlar yemeğin yanına genelde şarap içmeyi tercih eder. Fransa'da 10 civarında belli başlı şarap üretim bölgesi vardır. Kruvasan; Fransız mutfağına özel bir açma türüdür. Hilal şeklinde dışı hamur, içi ise çikolata kaplıdır. Kat kattır. Sadece tereyağıyla yapıldığı için açma ile farkı büyüktür.

24

Genellikle yanında kahve ile yenilir. Fransız kahvaltısının vazgeçilmezidir. Kurbağa Bacağı; Fransız mutfağının en önemli yemeklerinden biridir. Paris’te birbirinden şık restoranların menüsünde bulabilirsiniz. Tadının biraz tavuk etine benzediğini söyleyebiliriz. Salyangoz; Bize ters gelen bir yiyecek gibi görünse de Fransızların ve Parislilerin çok önem verdiği yemeklerin başında gelir. Belli aşamalarda işlemden geçirilmiş salyangozlar hazırlanan özel soslarla birlikte servis edilir. Ördek Konfi; Fransız mutfağının önemli yemeklerinden biri ördektir. Aslında Gaskonya bölgesi yemeği olmasına rağmen Fransız mutfağının ünlü yemeklerinden biridir. Paris’te ördek etiyle yapılan yemekler yiyebilirsiniz.

Barselona, İSPANYA Para birimi: Euro Konuşulan diller: İspanyolca, Katalanca İspanya’nın olduğu kadar Avrupa’nın da en çok ziyaret edilen kentlerinden biri olan Barselona, Katalan kültürü ve başkaldırı dansı olarak bilinen Flamenko dansıyla özgürlüğün kenti! İklimiyle sıcak ve canlı bir yapıya sahip olan şehir, Gaudi’nin eserlerine yansıyan estetik ve masmavi denizden gelen rahatlamayı her köşesinde taşıyor. Barselona’da Gezilecek Yerler Barselona’da mutlaka görülmesi gereken yerler Gaudi’nin yarım kalan bazilikası La Sagrada Familia, Gaudi tasarımı

25

Parc Guell, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Palau de la Música Catalana, La Boqueria, Picasso Müzesi ve Fundació Joan Miró olsa da, şehrin güzel alışveriş caddesi Passeig de Gràcia’da dolaşıp, Barceloneta’da bisikletle dolaşabilirsiniz. Sagrada Familia; 1882′de inşasına başlanan ve yaklaşık 50 yıldır üzerinde vinçlerin durduğu henüz bitmemiş bir başyapıt. Barselona’nın simgesi olan katedral, Antoni Gaudi’nin 40 yıl boyunca çalıştıktan sonra ölene dek tamamlayamadığı bir proje. Neo-gotik tarzdaki katedralin on sekiz 8 kulesinden birine çıkarak muazzam Barselona manzarasını izleyebilirsiniz. Gaudi’nin heykellerinin ve çalışmalarının sergilendiği bir müzenin de yer aldığı Sagrada Familia’nın zemin katında ise, Gaudi’nin mezarı bulunuyor. Park Guell; Gracia Bölgesi’nde yer alan ve Guell ailesinin soyluluk göstergesi olarak Gaudi’ye yaptırılan Park Guell, şehrin en büyük, en gösterişli ve en güzel parklarından biri. Gaudi’ye özgü kıvrımlar ve seramik parçalarından yapılmış mozaiklerle tasarlanan parktan muhteşem bir Barselona manzarası sunan park, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor. Passeig de Gracia’nın arkasındaki tepede yükselen parkın girişindeki ejderha heykeli, renkli ve kubbeli iki yapısı, seksen altı devasa sütunun desteklediği merdivenler ve kıvrımlı yürüyüş yollarının yanı sıra, park alanı içerisinde, bir zamanlar Gaudi ailesinin de uzun yıllar yaşadığı beş villa bulunuyor. Las Ramblas & Mercat de la Boqueria; Günün her saati kalabalığın eksik olmadığı, turistlerin ilk durağı olan Las Ramblas, Barselona’nın en popüler, en canlı ve en renkli caddesi. Las Ramblas, 2 km uzunluğuyla kuzeyde Plaça de Catalunya’dan başlayıp denize doğru devam ederek Port

26

Vell’de sonlanan bir merkez. Şehrin nabzını tutmak için ideal olan Las Ramblas’da, sokak performans sanatçıları turistleri belki de en ünlü İspanyol caddesinde karşılıyor. Sevimli kafelerin, şık restoranların yer aldığı meydanın en popüler adresi ise Mercat de la Boqueria. 19.yüzyıldan kalma bir pazar olan La Boqueria’da, balık, deniz ürünleri, şarküteri ürünlerinden meyve sebzeye el yapımı şaraplardan taze kesilmiş İtalyan makarnalarına kadar her şey var. Mercat de la Boqueria Las Ramblas’nın en keyifli yerlerinden biri. Casa Batllo & Casa Mila; Gaudi’nin dış cephesi ile iç tasarımını yaptığı Casa Batllo, Casa Mila ile birlikte Passeig de Gràcia Bölgesi’nin en özel ve dikkat çekici yapılarından. 2005’te UNESCO Dünya Mirası listesine giren yapı, modernizmin başyapıtlarından biri olarak kabul ediliyor. 1912’de tamamlanan Casa Mila ise, dalgalı hatlarıyla hiç düz duvarı bulunmayan bir başka modernist başyapıt. Gaudi tarzı süsleme ve sembollerin bulunduğu, seramik ve mozaiklerden inşa edilen yapılar, kıvrımlı dış hatları, kullanılan farklı dokular ve parlak renkleriyle göz alıcı. Museo Picasso; Paris’te yer alan müzeden sonra en büyük Picasso müzesi olan Museo Picasso (Picasso Müzesi), Barselona’nın en çok ziyaret edilen yerlerinden biri. Picasso’nun ilk çalışmalarının yanı sıra, 3 binden fazla resim, çizim ve seramik eserlerinin de bulunduğu önemli bir müze olan Museo Picasso, Carrer Montcada üzerindeki 5 Orta Çağ sarayının birbirine bağlanmasıyla oluşturulmuş. Kalıcı sergilerin de bulunduğu müzeyi, pazartesi günleri hariç her gün, 10.00-20.00 saatleri arasında gezebilirsiniz. Ayrıca müze, her ayın ilk pazar günü ücretsiz. Barselona’da bu adreslerin haricinde müze gezmeyi sevenler için pek çok seçenek var. Dünyaca ünlü Salvador Dali

27

Müzesi, Montjuic Tepesi’nde yer alan ve ünlü sürrealist Katalan ressam Joan Miro’nun eserlerinin sergilendiği Miro Müzesi en önemlileri. Özellikle futbol severlerin görmekten en çok keyif alacağı yerlerden biri olan Nou Camp Stadyumu ile kentin en yüksek tepesi olan Tibidabo da oldukça güzel seçenekler. Bölgede yer alan Parc d’Atraccions Lunaparkı, Torre de Collserola Kulesi ve Temple Expiatori del Sagrat Cor Kilisesi’ni de görebilirsiniz. Barselona’da Ne Yenir? Tapas;İspanyol mezelerine verilen genel ad olarak bilinir tapas. Barselona’ya gitmişken meşhur İspanyol mezesi Tapas yemeden dönmeyi kimse düşünmüyordur herhalde. Zaten Barselona tatilinin en güzel tarafı bol bol güzel yemek yemek, tapas gibi İspanyol mutfağına özgü lezzetlerin tadını çıkarmak. Tapas ana öğünden ziyade öğle ve akşam arası içceğinizle keyifle yiyebileceğiniz bir atıştırmalık diyebiliriz. Yaklaşık 600 çeşidi bulunan Tapas’ın Gayet tatmin edici bir aperatif olduğunu söyleyebiliriz. Sangria; meyveli bir şarap kokteylidir. Tipik olarak içinde kırmızı şarap, meyve parçaları, şeker veya bal gibi bir tatlandırıcı ve rom ya da votka gibi kuvvetli bir içki bulunur. Serinletici ve rahatlatıcı tadıyla denemeden dönmemeniz gereken bir içecek sangria. En güzellerini Gotik sokaklarda karşılaşabileceğiniz el yapımı olan butik bar ve cafelerden içebilirsiniz.

CANNES – FRANSA Para birimi: Euro Konuşulan diller: Fransızca

28

Fransa’nın güney sahillerinin en güzel noktalarından biri Cannes. Cannes Film festivali ile biliniyor olsa da güzel plajları ve lüks yaşam tarzıyla da öne çıkan şehirlerden. Palais des Festivals et des Congres; Cannes’ın en turistik ve en görmek isteyeceğiniz noktalarından biri tabi ki Cannes Film Festivali’nin gerçekleştiği alan. Kırmızı halıyı görmeden dönmek olmaz tabi ki. Cannes’da çok fazla tarihi yerleşimlerinin olmamasıyla beraber şehirde yürüş yaparken Old Town’a yürüyebilir. Muhteşem plajlarında denize girebilirsiniz. Klasik Fransa mutfağına Cannes’da da rastlamak mümkün.

MONAKO Para Birimi: Euro Konuşulan diller: Fransızca Dünya’nın en küçük ikinci devleti aynı zamanda bağımsız prenslik. Metrekareye düşen nüfus yoğunluğu açısındansa lider bir ülke Monako. Başkenti MonacoVille, prenslik sarayını görebilir askerlerin nöbet değişimini bekleyen kalabalığına siz de katılabilirsiniz. Başkentten bir diğer önemli şehir olan MonteCarlo’ya yürüyerek inmenin keyfini yaşamanız gerek. Bir km bile olmayan mesafede, dünyaca ünlü pilotların Formula1 araçlarının geçtiği piste ayak basacaksınız. Yürüyüş yolu boyunca sahil kenarında birçok yat tekne ve kumarhaneler görecek, lüksün ne derece yüksek olduğunu burada anlayacaksınız.

Pisa - İTALYA

29

İtalya seyahati planlayan herkesin rotasına kattığı, dünyanın dört bir yanından herkesi ağırlayan bir şehir Pisa. İtalya’ nın kuzeyinde bulunan bu küçük şehir aslında ününü, Pisa kulesi yani herkesin bildiği eğik kule, katedral ve İtalya’nın en büyük vaftizhanesini bulunduran Mucizeler meydanından ( Piazza del Miracolide ) almaktadır. Bu yüzden Pisa’dan söz ediyorsanız aslında mucizeler meydanından bahsediyorsunuz demektir. Pisa’da kule ile fotoğraf çektirmenin yanında mucizeler meydanın havasını solumalısınız.

Roma - İTALYA

Para Birimi: Euro Konuşulan diller: İtalyanca İtalya’nın 4 buçuk milyon nüfuslu başkenti. Tarihi geçmişi, antik kalıntıları ve kültürel zenginliği ile en gözde turistik kentlerden biri olma özelliğini taşımakta. Aynı zamanda Roma, İtalya’nın nüfusu en kalabalık ve yüzölçümü en geniş şehridir. Tarihi kalıntılar, korunan binalar adeta sizi bir açık hava müzesinde hissettiriyor. Colosseum; Gladyatör ve vahşi hayvanların dövüştürüldüğü bir amfi tiyatro. Romanın eski tarihine ait geçmişi hafızalarda tutan bir simge Colosseum. Kentin en pahalı alışveriş mağazalarının, dünyaca ünlü markaların bulunduğu bölgelerden birisi Piazza Spagna, Türkçe adıyla İspanyol Merdivenleri. Tüm dünyada Aşk Çeşmesi olarak bilinen Fontane Di Trevi Çeşmesi, Antik Roma’dan kalma eserlerden olan Pantheon, Vittorio Emanuel Anıtı, Trastevere, Avantine tepesi ve Piazza Del Popolo Roma’da mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden. Roma ulaşım konusunda oldukça rahat, metro ağı ile birçok noktaya küçük aktarmalar yaparak ulaşabilirsiniz.

30

Roma’da Ne Yenir Gelato; Roma dondurması dünyanın en bilinen dondurması. Roma’da kaldığınız süre boyunca en az bir kaç çeşidini deneyin. Şarap; Eski Dünya Şaraplarının en en büyük üreticilerinden biri İtalya. Kırmızı veya beyaz farketmez şarapları son derece kalitelidir. Roma’da şarap tadımı yapabilirsiniz. Böyle şaraplarını daha yakından tanıyabilirsiniz. Pizza; Her yerde karşınıza çıkan kesip satılan pizza çeşitlerine rastlayabilirsiniz. Makarna; Bir çok çeşit makarna ve içeriği ile karşılaşabilirsiniz. Damak tadınıza göre seçim yapabilirsiniz. Risotto; İtalyan mutfağı denince akla ilk gelenlerden biri de Risotto. Roma’da gezmenin tadını çıkarmanın yanında yemeklerinin ve lezzetlerinin de hakkını vermek lazım.

VATİKAN Vatikan, İtalya’nın başkenti Roma’da yer almaktadır. Ancak bağımsız bir ülke statüsünde olan bu devlet, aynı zamanda dünyanın en küçük ülkesidir. Katoliklerin yönetim ve ruhani merkezidir bu ülke. Metro ile hatta isterseniz yürüme mesafesinde olan Vatikan’a ulaşım çok kolay. Müze kısmı ve normal girilip gezilebilecek ayrı kısımları mevcut. Vatikan’ı ziyaretiniz sırasında giriş yapabilmeniz için kıyafet konusuna dikkat etmeniz gerekmektedir. Kadınlar için çok

31

kısa şort ve askılı bir kıyafetin giyilmesi içeriye girişinize engel olabilir. Erkekler için de aynı durum söz konusu.

Venedik - İTALYA

Kanalları, gondolları, köprüleri ve meydanlarıyla gönüllerde taht kuran şehir Venedik. Doğal güzellikleri dışında Venedik sahip olduğu dini yapılar, müzeler ve bölgeler ile de dikkat çeken bir şehir. Venedik’te Gezilecek Yerler Şehri adeta iki parçaya bölen Büyük Kanal ve çevresinde yer alan tarihi yapılar görülmesi gereken yerlerinde başında geliyor. Rialto Köprüsü buradaki en dikkat çekici yapı. Tarihi şehrin turistik merkezi ise San Marco Meydanı. Meydan çevresinde birçok önemli yapı var; San Marco Bazilikası, Dükler Sarayı ve Aziz Mark’ın Çan Kulesi gibi. Kendinizi Venedik sokaklarına bırakın ve kaybolmanın tadına varın. Sokak aralarında gezerken göreceğiniz yerlerden Venedik in sembolü olan maskelerden alabilir bir çok İtalyan yemeğinin tadına bakabilirsiniz

Lübyana - SLOVENYA Para Birimi: EURO Konuşulan diller: Slovence, İngilizce genel olarak bilinir. Slovenya‘nın başkenti ve en büyük şehri olan Lübyana, doğal güzellikleri, ormanları, dağları ve gölleriyle yemyeşil bir kent. Düzenli, güvenli ve sakin yapısı ile huzur vadeden bir şehir olan Lübyana, Save ve Lübyanika Nehirleri üzerinde kurulu. Alpler ile Akdeniz arasında, Slovenya’nın

32

tam kalbindeki konumuyla Old Town ve New Town olmak üzere iki bölgeden oluşan Lübyana, kütüphane, tiyatro ve sanat galerileriyle ülkenin kültür merkezi. Lübyana’da Gezilecek Yerler Lübyana’yı İtalyan Barok, Rönesans ve Art-Nouveau tarzı mimari yapılarının arasından yürüyerek ve kentin simgesi olan köprülerinden geçerek keşfetmesi çok keyifli. Yaz aylarında canlanan nehir kıyısındaki kafelerde canlı müzik yapan müzisyenleri izlemek ise ayrı bir keyif veriyor. Lübyana Kalesi; 15’inci yüzyılda Türk akınlarını durdurmak amacıyla yapılan Lübyana Kalesi (Ljubljana Castle), eşiz Lübyana manzarası sunan en gözde yer. Özel bir gözlem kulesinin de yer aldığı kalenin girişinde yerel el işçiliği ile yapılmış ürünleri görebileceğiniz Galerija Rustika yer alıyor. Avlusunda Gotik mimari sitilde yapılmış St. George Şapeli’ne de ev sahipliği yapan Lübyana Kalesi’nde yerel Sloven yemeklerini tadabileceğiniz bir de restoran var. Yürüyerek, fünikülerle veya araçla çıkmanın mümkün olduğu kale, geçmiş yüzyıllarda kraliyet ailesinin ikametgahı ve ordu karargâhı olarak da hizmet vermiş. Tromostovje, ünlü mimar Joze Plecnik’in en önemli eseri. Aynı zamanda da kentin simgesi olan taş köprü, 3 katlı yapısıyla Üç Köprü ve Üç Kardeşler Köprüsü olarak da biliniyor. Kentin New Town kısmı ile Preseren Meydanı’nı birbirine bağlayan Tromostovje, Ljubljanica Nehri’nin üzerinde, ikisini yayalar, orta kısmını ise araçlar kullanıyor.

33

Ejderha Köprüsü; 1901’den bu yana şehrin ana köprülerinden bir diğeri olan Ejderha Köprüsü (Dragon Bridge) ise etrafında Lübyana’nın simgesi olan 4 ejderha heykeliyle görülmesi gereken yapılar arasında. Vodnik Meydanı’ndaki pazaryeri ile New Town’u birbirine bağlıyor. Ljubljanica Nehri’nin üzerinde bulunan köprünün farklı yerlerinde 16 ejderha heykeli de bulunuyor. Preseren Meydanı; Adını Sloven şair France Preseren’den alan Preseren Meydanı (Preseren Square), Lübyana’da hayatın aktığı merkez. Kent merkezindeki üç köprünün buluştuğu yer olan Preseren Meydanı, sergi salonları ve müzelerin, Fransisken Kilisesi, Ulusal Kütüphane, Zale Mezarlığı ve Tivoli Parkı gibi turistik adreslerin bulunduğu nokta. Kentin kalbi olan ve bir köşesinde şairin heykelinin de yer aldığı Preseren Meydanı’na açılan yollar trafiğe kapalı. Üç tarafı şirin evlerle çevrili, bir tarafı ise Ljubljanica Nehri ve Üçlü Köprü’yü gören meydan yıl içerisinde pek çok etkinliğe de ev sahipliği yapıyor. Aziz Nicholas Katedrali; Ciril Metodov Meydanı’nda yer alan Aziz Nicholas Katedrali (St. Nicholas Cathedral), yeşil kubbesi ve ikiz kuleleriyle 1707’den bu yana kentin merkezinde ziyaretçilerini selamlıyor. Gotik tarzdaki kilisenin yerine Barok stille yeniden inşa edilen katedralin güney duvarındaki oyuntulara yerleştirilmiş kumtaşı heykeller ve freskler en çok ilgi çeken ayrıntılarını oluşturuyor. Ayrıca yapının güney tarafında yer alan demir kabartmalı kapı Cennet Kapısı olarak adlandırılıyor. Tivoli Parkı; 1813’ten bu yana Lübyana’nın en büyük kent parkı olan Tivoli Parkı (Park Tivoli), Fransız Jean Blanchard’ın Podturn ve Cekin konutlarının çevrelediği bir dizi parkı birleştirmesiyle kurulmuş. Doğal park kapsamında

34

olduğu için koruma altında olan Tivoli, çeşitli ağaç ve kuş türlerinin de barınma alanı. Tivoli Park’ta, bisiklet kiralayabilir, mini golf sahasında keyifli vakit geçirebilir, Cekin Konutu Çağdaş Sanat Tarihi Müzesi’ni ve Haus of Experiments Bilim Müzesi’ni gezebilirsiniz. Bled Gölü, Alp Dağları eteğinde yer alan bir doğa harikası. Yemyeşil bir doğa içerisindeki bir göl ve gölün ortasında sivri kuleli masalsı bir yapıdan oluşan Bled Gölü manzarası, Avrupa’nın en çok fotoğrafı çekilen turistik bölgesi. Buzul Çağı’nda oluşmuş bir göl olan Bled’in etrafında yapılan kazı çalışmalarında bu çağa ait birçok kalıntı yer alıyor. Tertemiz havası, yemyeşil dağ manzarasına karşı, yürüyüş yapabilir, bisiklet kiralayabilir veya su sporları yapabilirsiniz. Ljubljana şehir merkezinden 54 km uzaklıktaki Triglav Milli Parkı içerisinde yer alan Bled Gölü’ne, Ljubljana’dan ulaşım oldukça rahat. Lübyana’da Ne Yenir? Slovenya mutfağında çorba çok önemli bir yere sahip. Her türlü sebzeden etten yapılan nefis çorbalar içebilirsiniz. Ama yöresel en ünlü çorbası mantar çorbasıdır. Idrian Zlikrofi; İzmir köfteye benzeyen patates ve köfte karışımı bir yemek türü. Balkan mutfağında önemli bir yere sahip börek türlerini Ljubljana’da da bulabilirsiniz. Ispanaklı, peynirli, patatesli lezzetli böreklerden mutlaka tadın. Macar mutfağının ünlü yemeği Gulaç da Ljublajana’da çok popüler. Ülkede zaten ciddi bir Macar nüfusu da var. Gulaç etli çorbaya benzer bir yemek türü.

35

Slovenya’nın başkenti Lübyana, baş döndürücü doğal güzellikleri ve verimli topraklarıyla göz dolduran, Avrupa’nın tarihi miraslarını en iyi korumayı başaran şehirleri arasında bulunuyor. Masalsı yapılar ve nefes kesici güzellikteki dev heykel ve çeşmelerle bezenmiş otantik bir şehir olan Lübyana, genç bir nüfusa sahip, tam bir üniversite şehri.

Zagreb – HIRVATİSTAN Para Birimi: KUNA Konuşulan diller: Hırvatça, Yarı resmi dil İtalyanca Hırvatistan‘ın başkenti ve en yeşil Avrupa kentlerinden biri olan Zagreb, ülkenin kuzeyindeki Sava Nehri üzerinde kurulu. Barok evleri, Arnavut kaldırımlı dar sokakları, geniş meydanları, sarayları, yeşil alanları, açık hava pazarları, müzeleri ve tarihi eserleri ile tam bir Orta Avrupa şehri görünümünde olan Zagreb, küçük ve şirin bir şehir. Zagreb’de Gezilecek Yerler Kaptol ve Gradel şehirlerinin birleşmesinden oluşan Zagreb’te kenti yürüyerek veya bisiklet kiralayarak gezebileceğiniz gibi, sevimli tramvay hattıyla da gezilecek yerlerini keşfe çıkabilirsiniz. Upper Town (Gornji Grad) ve Lower Town (Donji Grad) olmak üzere iki bölgeden oluşan Zagreb bir yandan da gece hayatının oldukça eğlenceli yaşandığı, Tkalciceva bölgesindeki popüler barları ve Jarun Gölü kıyısındaki gece kulüpleri ile de ünlü. Zagreb Katedrali (Zagreb Cathedral), 12. Yüzyıldan bu yana şehrin en önemli turistik mekânı olma unvanını

36

koruyan Neo-Gotik mimari tarza sahip bir yapı. 105 m’lik kuleleriyle Zagreb’i kuşbakışı izlemek oldukça güzel bir manzara sunan Zagreb Katedrali’nin tam önündeki meydanda Kutsal Bakire Meryem ve Dört Melek Sütunu yer alıyor. Josıp (Ban) Jelačıć Meydanı, etrafındaki 19. yüzyıla ait farklı mimarilere sahip yapılarıyla modern Zagreb’in merkezi. Kutlama ve gösteri gibi etkinliklere ev sahipliği yapan ve Zagreblilerin en gözde buluşma yeri olan meydan kentin en hareketli bölgesi. Dolac Pazarı (Dolac Market), Eski Şehir meydanında kurulan ve yakın kasabalardan gelen çiftçilerin, yetiştirdikleri doğal ürünleri satmak için kurdukları tezgahlardan oluşan, ünlü Pazar yerlerinden biri. St. Mark’s Kilisesi; Gornji Grad bölgesinde yer alan ve Avrupa’nın en özgün kiliselerinden biri olan St. Mark’s Kilisesi (St. Mark’s Church), 13. yüzyıl Romaneks özelliklere sahip mimari bir yapı. Beyaz ve mavi renkli seramiklerle süslü kırmızı çatısıyla şahane bir görüntüsü olan kilisenin kusursuz ve şirin görüntüsü, fotoğrafla ilgilenenler için bulunmaz bir fırsat. Hırvat Ulusal Tiyatrosu; (Hrvatsko Narodno Kazaliste), Avusturya-Macaristan İmparatoru I. Fransz Joseph‘in kurduğu, opera, bale ve tiyatro performanslarının yanı sıra mimari yapısıyla da dikkat çeken bir yapı Botanik Bahçesi; (Botanicki Vrt), Donji Grad içerisindeki Mihanovic Caddesi’nde yer alan şahane bir şehir parkı. Yüzlerce tür bitkiye ev sahipliği yapan Zagreb Botanik Bahçesi, 1892’den bu yana kentin nefes alma durağı.

37

İçerisinde göletler, köprüler, yapay mağaralar ve tepeler bulunan Botanik Bahçesi birkaç saatlik bir ziyaretle keşfedilebilir. Trakošcan Kalesi; Zagreb’in en çok ilgi gören kültür duraklarından biri. 12-13. yy’da inşa edildiği tahmin edilen Trakošcan Kalesi, Hırvat tarihi boyunca önemli isimlerin konutu olarak kullanılmış ve 1954’te müzeye dönüştürülmüş. Zagreb’te gezilecek yerler buralarla sınırlı değil elbette Arkeoloji Müzesi’ni (Arheoloski Muzej u Zahrebi) gezebilir, tarih öncesi, Hırvat Mısır, Yunan, Roma ve Bizans gibi farklı kültüre ait eserleri inceleyebilirsiniz. Veya 13. Yüzyıl yapısı olan Lotrscak Kulesi’ne çıkarak muazzam Zagreb manzarasının keyfini sürebilirsiniz! Zagreb’te Ne Yenir? Cevapi; Öncelikle yiyebileceğiniz yiyeceklerin başında Cevapi gelir. Cevapi bildiğimiz köfteden başka bir şey değil. Kürdan ile servis ediliyor. Burek yiyebilirsiniz. Burek de adından anlayabileceğiniz gibi bizim kültürümüzdeki böreğin aynısı. Kendinizi vatanınızda hissettirecek bir diğer lezzet jogurt. Bildiğimiz yoğurt ve ayran arası bir kıvama sahip jogurt, genellikle burek ile birlikte tüketiliyor Milföy hamuru ve pudra şekeri ile hazırlanan Kremsnita, yanında kahve ile yenen lezzetli bir tatlı.

Sofya – BULGARİSTAN

38

Para Birimi: LEV Konuşulan diller: Bulgarca Bulgaristan’ın başkenti Sofya, Vitosha Dağı eteklerinde, her tarafı dağlarla çevrili, içinden birkaç küçük nehrin geçtiği geniş Sofya Vadisi’nde kurulmuş. Osmanlı döneminde 500 yıl Anadolu’yla içiçe yaşayan, 7,000 yıllık tarihi geçmişiyle farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan Sofya gerçek bir Avrupa başkenti. Doğu Roma ve Osmanlı İmparatorluğunun kudretini taşıyan tarihi izleriyle Sofya tam 7000 yıllık bir tarihi gözler önüne seriyor. Yüzyıllara meydan okuyan kiliseleri, gösterişli bulvarları, şahane kafe ve restoranlarıyla baştan çıkarıcı bir başkent burası. Sofya’da Gezilecek Yerler Aleksandr Nevski Katedrali; Sofya Sahip olduğu binalarının bir çoğu II. Dünya Savaşı sonrası inşa edilmiş Sofya, 545 metreli rakımıyla Avrupa’nın en yüksek başkentlerinden birisi. Şehri güzel parklar, Bizans ve Osmanlı eserlerini süslüyor. Dev ağaçların sıralandığı geniş caddelerinde yürürken, 19. yüzyıl mimarisine tanıklık eden evlerin hissiyle inanılmaz duygular yaşatabilir. Sofya’nın neredeyse her köşe başında bir kilise ya da katedralle burun buruna gelmek mümkün. Freskleriyle ünlü Aziz Gregorius Kilisesi, altıncı yüzyıl Bizans kilisesi olan Sveta Sofia Bazilikası, altın kubbeleriyle görkemli Alexandar Nevski Katedrali en bilinenleri arasında yer alıyor. Kent merkezindeki Sveta Nedelya Katedrali, kentin sembollerinden birisi. Şehirde, Osmanlı döneminden kalma Türk hamamları, Rus Kilisesi ve Ulusal Tarih Müzesi de unutulmamalı ayrıca.

39

Cumhuriyet döneminde Ankara ile kardeş şehir ilan edilen şehir, Konser salonları, opera ve tiyatrolarıyla sanat kokan Sofya, müze ve galerileriyle de sanatseverlerin gözdesi. Müze zengini Sofya’da Arkeoloji Müzesi, Yeryüzü ve İnsan Müzesi, Ulusal Tabiat Bilimleri Müzesi, Etnografya Müzesi mutlaka görülmesi gereken yerler arasında. Vitosha Boulevard; Birinci Dünya Savaşı döneminde büyüyen ve şehrin önemli bir ticari merkez haline gelen Vitosha Boulevard, Sofya’nın ana alışveriş bölgesi konumunda. Sofya Adalet Sarayı, Ulusal Kültür Sarayı, Sveta Nedelya Ortodoks Kilisesi bulvarda görülmesi gereken yerler arasında. 1911’de açılan ve günümüzde kentin en önemli ticaret merkezi konumundaki Central Sofia Market Hall, kent merkezindeki Marie Louise Bulvarı’nda yer alıyor. Dünya mutfaklarının tümünün örneklerine rastlayabileceğiniz Bulgaristan’da yöresel Kaşkaval peyniri ve şarap çeşitlerini mutlaka denemelisiniz. Kuru et, yöresel sucuk ve pastırma, Sarmi (sarma), Snezhanka (ceviz ve sarımsaklı yoğurt), Bob chorba (fasulye çorbası), Chushki byurek (peynir doldurulmuş kızartma biber), Kavarma (etli ve sebzeli haşlama), tarator (soğuk yoğurt ve salatalık çorbası) ile Sirene (Bulgar beyaz peyniri) tadına bakmanız gereken lezzetlerden.