48
2 nd 3-4 Ekim/October 2013 www.reputationconference.org İ stanbul/Türkiye BİLDİRİ ÖZETLERİ KİTABI ABSTRACT BOOK

Bildiri Özetleri Kitabı

  • Upload
    lenhan

  • View
    272

  • Download
    24

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Bildiri Özetleri Kitabı

w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

2nd

SPONSORLAR / SPONSORS

KAMU KURUMLARI/ PUBLIC INSTITUTIONS

SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI / NON-GOVERMENTAL ORGANIZATIONS

BASIN / PRESS

40.

Pantone 541 C

Pantone Cool Gray 11C

“Sponsorlarımıza katkılarından dolayı teşekkür ederiz.” “We thank to our sponsors for their contribution.”

HİZMET SPONSORLARI/ SERVICE SPONSORS

3-4 Ekim/October 2013

www.reputationconference.orgİstanbul/Türkiye

BİLDİRİ ÖZETLERİ KİTABIABSTRACT BOOK

Page 2: Bildiri Özetleri Kitabı

2nd

Page 3: Bildiri Özetleri Kitabı

2 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Prof. Dr. Banu Baybars Hawks Kadir Has University

ON BEHALF OF ORGANIZING COMMITTEE

Orhan SamastReputation Management Institute

2nd

In today’s global and local markets, reputation has paramount importance for corporations operating in almost every sector. Acknowledging that successful reputation management often translates into organizational success, an increasing number of professionals invest in creating, maintaining, and improving corporate identity and reputation. Based on such building experience, scholars have also researched, investigated, and theorized reputation and its management. These intersecting efforts have instituted a significant literature that would saturate back both commercial and academic aspects of reputation management.Although reputation has gained significance in almost every sector, especially in the service industries, which rely on long-term customer relationships built on trust, successful reputation management sits at the core of creating difference. Monitoring corporate reputation has thus increasingly become critical in such service sectors as healthcare, finance, and communications. Thus, cumulative experiences and research findings in such service sectors are valuable for this growing area of reputation management.The 2nd International Reputation Management Conference aims to bring together academic and corporate professionals to explore reputation within a multidisciplinary framework drawing insights from a number of research fields including politics, public administration, international relations, business management, human resources, communication, new media, public relations, marketing, corporate social responsibility, and sustainability. We hope that this conference will ignite much needed fresh thinking on reputation management among various disciplines.On behalf of the Organizing Committee,

WELCOME TO THE CONFERENCE

Page 4: Bildiri Özetleri Kitabı

3w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

DÜZENLEME KOMİTESİ ADINA

2nd

KONFERANSA HOŞGELDİNİZ

Günümüzün yerel ve küresel piyasalarında hemen her sektör için kurumsal itibar büyük önem taşımaktadır. Başarılı itibar yönetiminin organizasyonel başarının önemli bir adımı olduğu farkındalığıyla, profesyoneller kurumsal kimlik ve itibar oluşturma, sürdürme ve geliştirme konusunda her geçen gün daha fazla yatırım yapmaktalar. Akademisyenler bu alanda biriken kurumsal deneyime de dayanarak itibar yönetimini araştırmakta, incelemekte ve kuramsallaştırmaktadırlar. Birbiriyle kesişen bu çalışmalar önemli bir literatürün oluşmasına ve bu literatürün hem ticari hem de akademik alanları beslemesine yol açmaktadır.İtibar yönetiminin önemi hemen her sektörde fark edilmiş olsa da başarının uzun süreli ve güvene dayalı müşteri ilişkileri üzerine inşa edildiği hizmet sektörlerinde itibar yönetimi fark yaratmanın merkezinde bulunmaktadır. Kurumsal itibarı izlemek ve yönetmek sağlık, finans ve iletişim gibi alanlarda artan bir şekilde kritik bir sorumluluk haline gelmiştir. Özellikle bu sektörlerde biriken deneyim ve araştırmaları paylaşmak, gelişen bir alan olarak itibar yönetimi için oldukça kritik bir öneme sahiptir.2.Uluslararası İtibar Yönetimi Konferansı, siyaset, kamu yönetimi, uluslararası ilişkiler, işletme yönetimi, insan kaynakları, iletişim, yeni medya, halkla ilişkiler, pazarlama, kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik araştırma alanlarını kapsayan disiplinler arası bir çerçevede, itibar kavramı ve ilişkili alanları tartışmak amacıyla, akademik çevre ile iş dünyasını bir araya getirmeyi amaçlamaktadır.Bu konferansın itibar yönetimi alanında ihtiyaç duyulan, farklı disiplinlerden yeni fikirlere yön vermesini ümit etmekteyiz.

Prof. Dr. Banu Baybars Hawks Kadir Has Üniversitesi

Orhan Samastİtibar Yönetimi Enstitüsü

Page 5: Bildiri Özetleri Kitabı

4 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

This study analyses how Toyota Motor Corporation used its

website as a communication tool during 2010/2011 recall crisis.

Starting from January 2010, Toyota was forced to recall millions of

cars after problems were identified with breaking, floor mates, and

acceleration pedals in its vehicles. The study aims to explore how

Toyota used its Website to maintain the corporate and the brand

reputation by qualitative analysing for the corporate Website.

The theoretical framework of the study is based on situational

crisis communication theory (SCC), which provides guidelines for

matching crisis types to best restore organizational reputation

in times of crisis. The results showed that Toyota used four main

strategies to face the crisis: apology, corrective actions, diversion

for changing the bad image of word “recall”, building a new agenda

based on safety and technology. Toyota functionalized interactivity,

multimedia and hyperlinks to convey its message to the clients.

Toyota also used many web tools such as news rooms on the site,

speeches, news releases, reports, video files, advertisements,

links, and graphics. Toyota utilized the site to reflect interactivity

with clients, positivity, and openness.

USING CORPORATE WEBSITE IN REPUTATION MANAGMENT DURING CRISIS:THE CASE OF TOYOTA RECALL CRISIS

Sharjah UniversityAsst. Prof. Dr. Ahmed Farouk RADWAN

Page 6: Bildiri Özetleri Kitabı

5w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Bu araştırma Toyota Motor Corporation’ın 2010/2011 geri çağırma krizinde internet sitesini bir iletişim aracı olarak nasıl kullandığını analiz etmektedir. Ocak 2010’dan itibaren Toyota, araçlarında frenleme sistemi, gaz pedalı ve yer kaplaması ile ilgili sorunlar tespit edildiğinden milyonlarca aracı geri çağırmak zorunda kaldı. Bu araştırma, Toyota’nın kurumsal itibar ve marka itibarını sürdürmek için kurumsal internet sitesini nasıl kullandığını internet sitesini nitel araştırma yöntemiyle analiz ederek incelemeyi amaçlamaktadır. Araştırmanın teorik çerçevesi kriz zamanlarında kurumsal itibarı en iyi şekilde onarmak için kriz türlerinin eşleşmesini sağlayarak kılavuz görevi gören Durumsal Kriz İletişimi Teorisi (SCC) üzerine kuruludur. Sonuçlar Toyota’nın kriz ile yüzleşmek için 4 temel strateji kullandığını göstermektedir: özür dileme, düzeltici eylemler, ‘geri çağırma’ kelimesinin kötü imajını değiştirmek için çeşitlendirme, güvenlik ve teknoloji üzerine kurulu yeni bir gündem oluşturma. Toyota, müşterilerine mesajını iletmek için etkileşim, çoklu ortam ve bağlantı linklerini fonksiyonel hale getirdi. Toyota ayrıca haberler bölümü, konuşmalar, basın bültenleri, raporlar, video dosyaları, reklamlar, linkler ve grafikler gibi bir çok web aracını kullandı. Toyota sitesinden müşterilerine etkileşim, pozitiflik ve açıklık yansıtmak amacıyla yararlandı.

KRİZ DÖNEMİNDE İTİBAR YÖNETİMİ KAPSAMINDA KURUMSAL İNTERNET SİTESİNİ KULLANMAK: TOYOTA GERİ ÇAĞIRMA KRİZİ ÖRNEĞİ

Sharjah ÜniversitesiAsst. Prof. Dr. Ahmed Farouk RADWAN

Page 7: Bildiri Özetleri Kitabı

6 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

With rapid developments in technology, new media have become

complex to an unprecedented degree and this has impacted media

itself as well as society. As a result, reputation-building has become

both easier and more challenging, thus requiring new generations

to approach media with a critical perspective. This article aims to

concentrate on ethical grey areas such as the artificial creation of

public opinion, censorhsip of negative rhetorics, and attempting to

affect the visibility of a website in a search engine’s unpaid search

results through Search Engine Optimization (SEO) . This article will

investigate the most appropriate uses of these approaches while

adhering to ethical forms of online reputation management.

Kadir Has University

Dr. Ayten Görgün SMITH

APPROPRIATE USES OF NEW MEDIA TO BUILD AND MAINTAIN ONLINE REPUTATION

Page 8: Bildiri Özetleri Kitabı

7w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Teknolojideki hızlı gelişmeyle birlikte, yeni medya görülmemiş bir

derece karmaşık hale gelmiş olup bu hem medyanın kendisini hem

de toplumu etkilemiştir. Bunun sonucu olarak, itibarı kurma hem

kolay hem de daha zorlayıcı hale gelerek eleştirel bir bakış açışı ile

ortama yeni bir yaklaşımı gerektirmiştir. Bu makale; yapay kamuoyu

oluşturma, olumsuz retoriklerin sansürlenmesi ve Arama Motoru

Optimizasyonu (SEO) ile bir arama motorunun ücretsiz arama

sonuçlarında web sitesi görünürlüğü üzerine etkileme çabası gibi gri

etik alanlara yoğunlaşmayı amaçlamaktadır. Online itibar yönetimi

etik biçimlerine bağlı kalınarak bu makalede yaklaşımların en uygun

kullanımları araştırılacaktır.

Kadir Has Üniversitesi

Dr. Ayten Görgün SMITH

ONLİNE İTİBAR’IN OLUŞTURULMASI VE KORUNMASINDA YENİ MEDYA’NIN KULLANIMI

Page 9: Bildiri Özetleri Kitabı

8 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Corporate reputation composed of rational and emotional judgements of corporate stakeholders about corporation. Brand equity means of all feelings and considerations of consumers towards a brand of a company. Brand equity provides benefit to both brand and consumer. At the same time, brand equity is evaluated financially. The aim of the study is to identify the relationship level between corporate reputation and brand equity by measuring the relationship between them in terms of consumer perception. By identifying it, other aims of this study are to contribute to academic literature and intended to provide benefits for business.In this research, “The Relationship between Corporate Reputation and Brand Equity in terms of Consumer Perception” has been selected as the title of study with assumption that corporate reputation and brand equity are influenced each other. “There is a positive relationship between corporate reputation and brand equity” the hypothesis has been tested. Reputation Quotient RQ model developed by Charles Fombrun for corporate reputation and Brand Equity Model by developed David Aaker for brand equity are based on. A model is formed to show relationship between two concepts by measuring the corporate reputation and brand equity consisted of consumer perception of three corporations that operate in common industry and their brands through a research covered Turkey and this model is tested with structural equation modeling by using AMOS16 programme. According to the results of analysis, it is found that there is a positive and statistically significant meaningful relationship between corporate reputation and brand equity in terms of consumer perception. This study has occurred by a part of a doctoral thesis completed in December 2011, Afyon Kocatepe University, Graduate School of Social Sience.

Afyon Kocatepe University

Asst. Prof. Dr. Ayşe ÖZGÖZ

THE RELATIONSHIP BETWEEN CORPORATE REPUTATION AND BRAND EQUITY IN TERMS OF CONSUMER PERCEPTION

Page 10: Bildiri Özetleri Kitabı

9w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Kurumsal itibar; kurumun çalışmalarından etkilenen ve kurumu etkileyen çevrenin oluşturduğu kurumsal paydaşların, kurum hakkındaki rasyonel ve duygusal değerlendirmelerinden oluşmaktadır. Soyut bir değer olan olumlu kurumsal itibar işletmeler için kâr elde etmek, yaşamını sürdürmek gibi esas amaçlarının yanında yer almaktadır. Başka bir soyut değer olan marka değeri ise işletmenin sahip olduğu markası hakkındaki tüketicilerin duygu ve düşüncelerinden oluşmaktadır. Marka değeri, hem markaya hem de tüketiciye yararlar sunmaktadır. Aynı zamanda finansal olarak da değerlendirilmektedir. Bu çalışmanın amacı, tüketici algısı açısından kurumsal itibar ile marka değerinin ilişkisini ölçerek ve ilişkinin derecesini belirlemektir. Bunu tespit ederek akademik literatüre katkı sağlamak ve işletmeler için yarar sağlamak amaçlanmaktadır.Bu çalışmada, kurumsal itibar ve marka değerinin birbirlerini etkiledikleri varsayımıyla tüketici algısı açısından kurumsal itibar ile marka değeri ilişkisi başlık olarak seçilmiş ve “kurumsal itibar ile marka değeri arasında olumlu bir ilişki vardır” hipotezi sınanmıştır. Kurumsal itibar için Charles Fombrun’un geliştirdiği RQ itibar katsayısı modeli, marka değeri için ise David Aaker’in geliştirdiği Marka öz varlığı modeli temel alınmıştır. Türkiye genelinde yapılan bir araştırmayla ortak sektörde markaya sahip üç kurum ve markasının tüketicilerin algısında oluşan kurumsal itibar ve marka değerleri ölçülerek, iki kavram arasındaki ilişkiyi gösteren bir model oluşturulmuş ve bu model AMOS16 programı kullanılarak yapısal eşitlik modellemesi ile sınanmıştır. Analiz sonuçlarına göre tüketici algısı açısından kurumsal itibar ve marka değeri arasında pozitif ve istatistiksel açıdan anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Bu çalışma Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimleri Enstitüsünde İşletme Doktora Programında 2011 Aralık ayında tamamlanmış doktora tezinin uygulama bölümünün bir kısmından oluşacaktır.

Afyon Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ayşe ÖZGÖZ

TÜKETİCİ ALGISI AÇISINDAN KURUMSAL İTİBAR İLE MARKA DEĞERİ İLİŞKİSİ

Page 11: Bildiri Özetleri Kitabı

10 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Blogs, which occupy an important place among social media tools,

are critical tools that enable users’ thoughts and ideas via web

sites. Blog environment reserves text data that includes these ideas.

These text data can sometimes be expressions that users state in

order to explain their experiences with various products, services,

corporations or brands. From this aspect, the blog environment

provides important opportunities for the corporations in terms of

establishing efficient strategies by providing a large information

flow. Aforesaid expressions appearing in blog environment requires

this environment to be observed and analysed in terms of corporation

reputation. In this study, by focusing on blogs as social media tool

and notions such as online reputation management and blog mining,

the blog mining methods utilized by corporations are theoretically

analysed in order to determine how they observe their corporate

reputation in various environments.

Marmara University

Asst. Prof. Dr. Betül ÖZKAYA

A METHOD OF MONITORING CORPORATE REPUTATION IN ONLINE ENVİRONMENT:BLOG MINING

Page 12: Bildiri Özetleri Kitabı

11w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Son yıllarda küreselleşme süreci ile birlikte rekabetin artması ve bazı değerlerin yok olmaya başlaması ile birlikte dünyada, kurumların itibar gibi soyut ama somut sonuçları olan stratejik varlıklarının önemi daha çok tartışılmaya başlanmıştır. Küresel ısınma, çevre kirliliği, tüketiciyi kandırma, haksız kazanç gibi konular gündem oluşturdukça ve tüketiciler bilinçlendikçe kurumlar, sadece yüzeysel imaj çalışmalarıyla ve iddialı sözlerle ayakta kalamayacaklarını anlamışlardır. Tüm bunlara denk gelen bir dönemde internetin ortaya çıkması ve yaygınlaşması ile birlikte, bireylerin gücü de daha fazla ön plana çıkmıştır.

İlk zamanlarda etkileşim olanağı sunmayan ve sadece web sitelerinden ibaret olan internet, baş döndürücü bir hızla gelişmiş ve sosyal medya olgusu ortaya çıkmıştır. Sosyal medya, zaman içinde çeşitlenerek ve yaygınlaşarak adeta geleneksel medyanın tahtını sarsmıştır. İnsanlar, sosyal medya araçlarıyla artık çevrimiçi platformlarda kurumlarla ilgili olumlu, olumsuz düşüncelerini, fikirlerini giderek daha fazla paylaşmakta, ürün, hizmet ve markalarla ilgili çeşitli konuları tartışmakta ve tepkilerini anında gösterebilmektedirler. Böyle bir ortamda artık kurumlar, çevrimiçi ortamı ve çevrimiçi ortamda itibarın nasıl yönetilebileceğini ve nasıl izlenmesi gerektiğini bilmek zorundadırlar.

Sosyal medya araçları içinde önemli bir yere sahip olan bloglar, günümüzde kullanıcıların düşüncelerini, fikirlerini web sitesi aracılığıyla sunmalarını sağlayan kritik araçlardır. Blog ortamı ise bu fikirleri içeren metin veriler barındırmaktadır. Bu metin veriler, bazen kullanıcıların ürün, hizmet ya da markalarla olan deneyimlerini anlattıkları ifadeler olabilmektedir. Bu yönüyle blog ortamı, kurumlar için geniş bir veri akışı sağlayarak onlara etkin stratejiler oluşturma konusunda önemli fırsatlar sunmaktadır. Kullanıcıların ürün, hizmet, kurum ya da marka ile olan deneyimlerine ilişkin bu ifadelerin blog ortamında yer alması ise bu ortamın kurumlar tarafından izlenmesini ve analizini gerektirmektedir.

Bu çalışmada sosyal medya aracı olarak blog, çevrimiçi itibar yönetimi, veri madenciliği ile blog madenciliği kavramları üzerinde durularak çevrimiçi ortamlarda kurumların itibarlarını izlemek için blog madenciliği yönteminden nasıl yararlandıkları incelenecektir.

Marmara Üniversitesi

Yrd. Doç. Dr. Betül ÖZKAYA

ÇEVRİMİÇİ ORTAMDA KURUM İTİBARININ İZLENMESİNDE BİR YÖNTEM: BLOG MADENCİLİĞİ

Page 13: Bildiri Özetleri Kitabı

12 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Corporate reputation is a concept that represents all expectations and beliefs of the institutions’ stakeholders. In the present case, corporations need to satisfy their stakeholders’ expectations and needs to improve and continue their own reputation which necessitates long years to achieve but that could be damaged quite easily as well.

Without doubt the number and characteristics of the stakeholders of an institution would vary depend on its field of activity, sector and the other factors. The purpose of the paper is to determine the factors influencing a company and nonprofit organizations respectively and to find out the differences among them. By reviewing literature, state universities are determined as a case of nonprofit organizations and in addition to that companies will be examined as a whole.

Yıldız Technical University

Prof. Dr. Güler ARASAsst. Prof. Dr. Arzu KARAMAN AKGÜLArzu ÖZSÖZGÜNAsst. Prof. Dr. Emel ESEN

DIFFERENCES IN REPUTATION MEASUREMENT BETWEEN COMPANIES AND NONPROFIT ORGANIZATIONS

Page 14: Bildiri Özetleri Kitabı

13w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Asst. Prof. Dr. Arzu KARAMAN AKGÜL

Kurumsal itibar, o kurumla ilişki içerisinde olan paydaşların tüm beklentilerini ve inançlarını ortaya koyan bir kavramdır. Bu doğrultuda kurumlar, kazanması uzun yıllar alan ve kaybedilmesi de bir o kadar kolay olan itibarlarını geliştirmek ve sürdürmek için ilgili paydaşlarının beklentilerini karşılamak ve ihtiyaçlarını gidermek durumundadır.

Kuşkusuz, her işletmenin faaliyet alanına, bulunduğu sektöre ve daha birçok faktöre özgü olarak çok sayıda paydaşı bulunmakta ve bu paydaşlar birbirinden farklılaşmaktadır. Bu çalışmanın amacı da işletmelerin itibarını ortaya koyan faktörler ile kar amacı gütmeyen işletmelerin itibarını ortaya koyan faktörleri belirlemek, bu faktörler arası farklılıkları ortaya koymaktır. Teorik bir inceleme ile amaçlanan verilere ulaşılacak olan bu çalışmada, kar amacı olmayan organizasyonlar içerisinde örneklem olarak kamu üniversiteleri ele alınacak, bunun yanında da işletmelere de herhangi bir ayrıma gidilmeksizin genel bir açıdan bakılacaktır.

Yıldız Teknik Üniversitesi

Prof. Dr. Güler ARASYrd. Doç. Dr. Arzu KARAMAN AKGÜLArzu ÖZSÖZGÜNYrd. Doç. Dr. Emel ESEN

İŞLETMELER VE KAR AMACI OLMAYAN ORGANİZASYONLARIN İTİBAR ÖLÇÜMÜNDE FARKLILAŞMALAR

Page 15: Bildiri Özetleri Kitabı

14 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

This article aims to present the reflections of employee selection and recruitment process on reputation management within the selected sample. In recent studies it is pointed out that reputation management has an essential role in employee recruitment process to attract competent people to an organization. Also, adopting a transparent, fair and credible employee selection and recruitment process contributes to its reputation and therefore an organization could increase its credibility and work performance as well as produce value through its reputation. Besides, as reputation requires meeting customer satisfaction, reputable organizations would gain competitive advantage by ensuring the satisfaction. On the other hand losing reputation has become much easier as a result of rapid developments in communication technology. Within that scope, the relationship between employee selection and recruitment and reputation management in GSM industry is examined in this study. How Turkcell manages its reputation is also discussed. Obtained data is analyzed by the methods of document and discourse analyses. Results and suggestions are discussed in conclusion part.

Istanbul Kemerburgaz University

Marmara University

Asst. Prof. Dr. Fahri ERENEL

Ebru CAYMAZ

REFLECTIONS OF EMPLOYEE SELECTION AND RECRUITMENT PROCESS ON REPUTATION MANAGEMENT: TURKCELL CASE

Page 16: Bildiri Özetleri Kitabı

15w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Bu çalışma kapsamında personel temin ve seçim sürecinin, itibar

yönetimine yansımalarının ortaya konması amaçlanmıştır. Güncel

çalışmalarda itibar yönetiminin personel temin ve seçim sürecinde

yetenekli insanların örgüte çekilmesi açısından önemli rol oynadığı

belirtilmektedir. Ayrıca şeffaf, adil ve güvenilir bir personel temin

ve seçim sürecinin kurumun itibarına katkı sağladığı, dolayısıyla

itibar yoluyla değer yaratmanın yanı sıra örgütün güvenilirliğini ve

iş performansını da arttırdığı söylenebilir. Bunların yanı sıra itibarın

müşteri tatminini gerektirmesi nedeniyle itibarlı kurumların tatmin

sağlama yoluyla rekabet avantajı kazanacakları düşünülmektedir.

Diğer yandan iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişmelerin bir

sonucu olarak, itibarı kaybetmek daha kolay hale gelmiştir. Bu

bağlamda GSM sektöründe personel temin ve seçimi ile itibar

yönetimi ilişkisi incelenmiştir. Ayrıca Turkcell’in itibarını nasıl

yönettiği de tartışılmıştır. Elde edilen veriler doküman ve söylem

analizi yöntemleri ile analiz edilmiştir. Sonuç bölümünde elde edilen

sonuçlar ve öneriler tartışılmıştır.

İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi

Marmara Üniversitesi

Yrd. Doç. Dr. Fahri ERENEL

Ebru CAYMAZ

PERSONEL TEMİN VE SEÇİM SÜRECİNİN İTİBAR YÖNETİMİNE YANSIMALARI: TURKCELL ÖRNEĞİ

Page 17: Bildiri Özetleri Kitabı

16 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

The digital revolution has transformed the way Human Resources departments function much like the other departments of a company. With the unchanging objective of reaching the best and most accurate talented human resource pool and attract their future employees, HR specialists are shifting their search to online channels where their target audience now dwells; further, they actually take part in these channels and participate in an ongoing discussion about their company.

On the one hand, thanks to the HR oriented online reputation management, companies can express themselves more clearly in matters such as recruitment strategies, career paths, job opportunities and corporate culture. Concurrently, they can track both positive and negative feedback about their company and take the appropriate action. On the other hand, candidates can quickly establish communication with companies, receive answers to their questions in an environment that is increasingly transparent and create positive diffusion by sharing their favorite applications with their friends. Conversely, if they are unhappy about a process or matter, they can report their complaints online.

This proposal has two objectives. The first is an analysis of the changes in HR policies and recruitment processes that were brought about by the increasing importance of online reputation management. With this new approach, also called HR 2.0, companies’ expectations of their HR experts have also shifted. Some of these new expectations are a mastery of online tools, knowledge about Y and Z generations and their language and maintaining a communication and marketing oriented vision.

The second objective of the paper is to share information about the necessary planning for successful online reputation management and the local resources that can be used in the implementation stage. In this vein, this proposal will take up questions such as the structure of the team, the guides that need to be prepared, an online crisis management plan, monitoring and reporting and the creation and sustenance of an online presence. This way, the proposal will present an applicable road map for executives who are in the charge of designing employer-brand strategies.

TO BE OR NOT TO BE ONLINE:HR ORIENTED ONLINE REPUTATION MANAGEMENT

EY TURKEY

Hikmet AKŞEHİRLİOĞLU

Page 18: Bildiri Özetleri Kitabı

17w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Dijitalleşmenin etkisiyle, firmaların birçok departmanı gibi İnsan Kaynakları departmanının da iş yapış şekli değişmiştir. En iyi ve doğru insan kaynağına ulaşma ve bu kişileri kendilerine çekme hedefiyle yola çıkan İK departmanları aramalarını hedef kitlelerinin bulunduğu mecralara doğru kaydırırken aynı zamanda bu mecralarda bilfiil yer alarak, online ortamda kendileri hakkındaki konuşmalara dahil olma yoluna gitmektedirler.

İK odaklı online itibar yönetimi sayesinde kurumlar; işe alım, kariyer fırsatları, kurum kültürü gibi konularda kendilerini daha doğru bir şekilde ifade etme imkanı bulurken, firmayla ilgili olumsuz geri dönüşleri de takip ederek, bu süreçlerle ilgili aksiyon alma yoluna da gitmektedirler. Adaylar ise, giderek şeffaflaşan bu iletişim ortamında, kurumlarla daha hızlı bir şekilde iletişime geçip sorularına cevap bulabilmekte, beğendikleri uygulamaları arkadaşlarıyla paylaşarak olumlu bir yayılım sağlamakta ve memnun olmadıkları işleyiş, süreç ve konularla ilgili şikâyetlerini bildirmektedirler.

Bu bildirinin iki amacı vardır. Birincisi, online itibar yönetiminin öneminin artmasıyla, firmaların İK politikaları ve işe alım süreçlerinde meydana gelen değişikliklerin incelenmesidir. İK 2.0 olarak tanımlanan bu yeni yaklaşımla kurumların, bünyelerindeki İK uzmanlarından beklentileri de şekil değiştirmiştir. İK uzmanlarının online araçlara hakim olmaları, Y ve Z kuşaklarını tanımaları ve onların dilinden anlamaları, iletişim ve pazarlama odaklı bir bakış açısına sahip olmaları bu beklentilerden bazıları olarak sıralanabilir.

Bildirinin ikinci amacı; başarılı bir online itibar yönetimi için yapılması gereken planlamalar ve uygulama aşamasında kullanılabilecek kaynaklar hakkında bilgi paylaşmaktır. Bu kapsamda; kurulması gereken ekip yapısı, hazırlanması gereken rehberler, online kriz yönetimi planı, dinleme (monitoring) ve raporlama, online varlığın yaratılması ve sürdürülmesi gibi başlıklar ele alınacaktır. Bu sayede kurumların işveren markası politikalarını belirleyen yöneticilere uygulanabilir bir online itibar yönetimi yol haritası sunulması planlanmaktadır.

ONLİNE OLMAK YA DA OLMAMAK:İK ODAKLI ONLİNE İTİBAR YÖNETİMİ

EY TURKEY

Hikmet AKŞEHİRLİOĞLU

Page 19: Bildiri Özetleri Kitabı

18 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

The aim of this paper is to present the results of a theoretical approach conceptualizing communication about Corporate Social Responsibility (CSR) as a strategy companies can apply for Reputation Management. The presented theoretical approach is based in communication studies, hence it does not discuss the concept of CSR itself but the communication about it, and the effects it can have on the reputation of business companies. Business companies have to manage their reputation by fulfilling the expectations of their diverse stakeholders, such as consumer, supplier, or shareholder. The main assumption of this paper is that communication about CSR is one strategy to reach the aim of fulfilling the expectations of stakeholders. To describe the relevant relations a business company has networks theory will be used. Based on that it will be shown that and why stakeholder relations can be influenced positively by communicating about CSR. This will be done by discussing communication about CSR as a strategy that can be applied 1) to demonstrate the fulfilment of shareholder expectations, and by that 2) to evoke trust and ultimately 3) to motivate stakeholders to communicate about the company in a positive manner. If stakeholders are motivated to do the latter the company reaches the goal of positively influencing its own reputation. The paper will discuss why especially communication about CSR can have the described influence on the reputation of the company. One possible explanation is that so far CSR is something not many companies have and hence a way of positively differentiating oneself on competitive markets. Another explanation is the growing consciousness of consumer who consider it personally relevant to support socially responsible companies. These and other aspect will be discussed and a network model considering communication about CSR and it’s influence on the reputation of business companies will be shown.

MANAGING REPUTATION BY COMMUNICATING ABOUT CORPORATE SOCIAL RESPONSIBILITY

Mannheim University

Imme BAUMÜLLER

Page 20: Bildiri Özetleri Kitabı

19w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Bu makalenin amacı şirketlerin itibar yönetimi için strateji olarak kullanabildikleri kurumsal sosyal sorumluluk (KSS) iletişimini kavramsallaştıran bir teorinin sonuçlarını sunmaktır.Sunulan teorik yaklaşım iletişim çalışmalarına dayanmaktadır; bu nedenle, KSS kavramının kendisini değil, onunla ilgili yapılan iletişimi ve bu iletişimin şirketlerin itibarı üzerinde oluşturabileceği etkiler irdelenmektedir. Şirketler itibarlarını müşteriler, tedarikçiler veya hissedarlar gibi çeşitli paydaşlarının beklentilerini karşılayarak yönetmek zorundadır. Bu makalenin temel varsayımı, KSS iletişiminin paydaş beklentilerini karşılamak amacına ulaşmak için kullanılan bir strateji olduğudur. Bir şirketin ilgili ilişkilerini aktarmak için ağ kuramı kullanılacak. Buna dayanarak, paydaş ilişkilerinin neden KSS iletişimi vasıtasıyla olumlu yönde etkilenebileceği gösterilecek. Bu da KSS iletişiminin şu sebeplerle uygulanabilecek bir strateji olduğunun tartışılmasıyla gerçekleşecek: 1) paydaş beklentilerinin karşılandığını kanıtlamak, bunun sonucu olarak 2) güven yaratmak ve sonuç olarak da 3) paydaşların şirket hakkında olumlu iletişim kurmasına sebep olmak. Eğer paydaşlar bahsedilen olumlu iletişime teşvik edilirse, şirket kendi itibarını olumlu yönde etkileme amacına ulaşmış olur. Makale neden özellikle KSS iletişiminin şirket itibarına bahsedilen etkileri yapabileceğini tartışacaktır. Olası bir açıklama şöyledir; KSS birçok şirketin sahip olmadığı bir şeydir ve dolayısıyla şirketlerin rekabetçi piyasalarda kendilerini olumlu şekilde farklılaştırabilecekleri bir yoldur. Bir diğer açıklama da sosyal sorumluluğunu gerçekleştiren şirketleri kişisel olarak desteklemeyi uygun gören tüketicilerin devamlı artan bilinçliliğidir. Farklı bakış açıları tartışılacak, KSS iletişimi ile ilgili bir ağ modeline ek olarak bu iletişimin şirketlerin itibarına olan etkileri gösterilecektir.

KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK İLETİŞİMİ İLE İTİBARI YÖNETMEK

Mannheim Üniversitesi

Imme BAUMÜLLER

Page 21: Bildiri Özetleri Kitabı

20 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Reputational warfare has become increasingly more significant as technological advances create a new media landscape where asymmetric players, such as a single corporate critic lashing out on Facebook, may for the first time destabilize powerful corporations or organizations. Such critics employ new online tools, particularly information-rich ones (blogs, Tweets, video, digital cameras, Facebook anti-sites, text messages, instant messaging, online petitions).

The rules of the game in defending reputation have altered. Antagonistic individuals or small groups are rising up, massaging and even manipulating messages that were traditionally owned by corporations. Often many of these antagonists are no more than reputation snipers who attack corporations with datagrams that may or may not be truthful.

Powerful companies are finding themselves at a loss as to how to battle these critics, who would in the past have been considered inconsequential and barely worthy of attention. Even where criticism is based on fact or is constructive, corporations find themselves unable to respond constructively on a level playing field.

Strategies on how to counter reputation insurgents are now essential. Not an easy task under any circumstances, developing such strategies is particularly problematic if only because most CEOs and other top leaders are older members of the workforce and not “digital natives” as are their younger counterparts. They must accept that the battleground for reputation is a “social” terrain with which they may neither be comfortable nor even familiar. They must recognize that a fierce war for reputational mindshare on this terrain is ongoing.

My talk would focus on how a company may combat online reputation assailants to maximize its chances of surviving, if not winning, at reputation warfare. I would use examples to illustrate the response strategies. These lessons are:

1. Be careful of using excessive or inappropriate force2. Respond at high-speed 3. Empower your team to help tell the company’s story4. Go rogue, for the new media can be your friend 5. Find your “force multipliers” (engage sympathetic third parties)6. Get credentialized

THE NEW REPUTATION WARFARE

Weber Shandwick

Leslie Gaines-ROSS

Page 22: Bildiri Özetleri Kitabı

21w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

İtibar mücadelesi gün geçtikçe daha fazla önem kazanıyor çünkü Facebook’ta saldıran tek bir kurum eleştirmeni gibi asimetrik oyuncuların var olduğu yeni bir medya ortamı yaratan teknolojik gelişmeler ilk defa kurum ve kuruluşların dengesini bozabilir. Bu tür eleştirmenler özellikle bilgi yönünden zengin (bloglar, Tweetler, video, dijital fotoğraf makineleri, Facebook karşıtı siteler, metin mesajları, anlık iletiler, online dilekçeler) yeni online araçları kullanırlar.

İtibarı savunma oyununda kurallar değişti. Muhalif bireyler veya küçük gruplar artıyor, geleneksel olarak kurumların sahiplendiği mesajları değiştiriyor hatta manipüle ediyorlar. Bu muhalifler çoğunlukla kurumlara gerçek veya gerçek dışı veri bloklarıyla saldıran itibar avcılarından başka bir şey değildir.

Güçlü şirketler, geçmişte önemsemedikleri veya dikkate değer bulmadıkları bu eleştirmenler karşısında kendilerini ne yapacaklarını bilemez halde buluyorlar. Hatta eleştiri gerçeğe dayandığı veya olumlu olduğunda bile, kurumlar eşit şartlarda yapıcı bir şekilde cevap veremeyecek halde buluyorlar kendilerini.

İtibar isyancılarına nasıl karşılık verileceği ile ilgili stratejiler artık temel zorunluluk halini aldı. Hiç bir şart altında kolay olmayan strateji geliştirme işi çoğu CEO ve üst düzey yöneticilerin iş gücünün eski üyelerinden oldukları için genç meslektaşları gibi doğuştan dijitale yatkın olmamaları sebebiyle daha da sorunludur. Kabul etmeliler ki itibar savaş alanı onların aşina olmadıkları ve rahat olmadıkları “sosyal” bir yerdir. Bu alanda itibar fikir alışverişi üzerine zorlu bir savaşın devam ettiğini kabullenmeliler.

Sunumum, bir şirketin itibar savaş alanında, itibar saldırganlarına karşı kazanmasa bile hayatta kalma şansını en yüksek seviyeye çıkarmak için nasıl mücadele edebileceği üzerine olacaktır. Karşılık verme stratejilerini göstermek için örnekler kullanılacaktır. Alınacaklar dersler aşağıdaki gibidir:

1. Abartılı veya uygun olmayan güç kullanmamaya dikkat edin2. Olabilecek en hızlı şekilde karşılık verin3. Takımınızı şirketin hikayesini anlatmaya yardımcı olması için güçlendirin4. Gelenekselin dışına çıkın çünkü yeni medya arkadaşınız olabilir5. “Kuvvet çarpanlarınızı” bulun (destekleyici üçüncü şahıslarla bağlantı kurun)6. Yetki alın

YENİ İTİBAR MÜCADELESİ

Weber Shandwick

Leslie Gaines-ROSS

Page 23: Bildiri Özetleri Kitabı

22 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

During the information age people require immediate reaction to any uncertainty. Especially when it comes to rumors and communication in social media. Each company has a strategy how to deal with ru-mors, but we know that there are no guaranteed plans for preventing or neutralizing rumors that can provide a safe result. Threats to re-putation – whether real or perceived – can destroy an image or brand of company (Kimmel, 2004).

Global financial crisis shook the world and also financial sector of Latvia. To avoid one’s bank going down, State took it over. Most pe-ople regained their money, but the trust was shaken and fear settled in people’s minds.

Moreover, in the coming years most of largest banks were reporting losses of hundreds of millions. Budget cutting by State was taken somewhat peacefully – no public protests, no cars burned. But it was clear that the tension has to burst out some day.

During the second week of December 2011 some individuals in social media started to express concern about the stability of the Swed-bank (Latvia’s largest bank and one of four largest banks in Sweden). On the weekend unreasonable rumors about were distributed. There are no certain facts in the rumors, no reference to an author. People start queuing up by Swedbank ATMs and some municipalities with-draw deposits. The stakes were high – if the panic spreads, it might destabilize not only Swedbank, but Latvian economy.

This case study shows many interesting outcomes and conclusions: long-term investment in Swedbank’s reputation pays off - media take supportive role, clients were hesitant. It also showed the very important role of employees. Special web page was made to rese-arch “anatomy of rumors”. The crisis was prevented in 2 days and only 10% of clients react to rumors. In 2012 Swedbank announced the safest bank in Latvia.

EXAMINING REPUTATION: THE POWER OF RUMORS

Lolita STASANEUniversity of Latvia

Page 24: Bildiri Özetleri Kitabı

23w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Letonya Üniversitesi

Bilgi çağında insanlar her türlü belirsizliğe hemen reaksiyon veril-mesini talep etmektedirler. Özellikle sosyal medyada iletişim ve söylentiler söz konusuysa bu talep daha da güçlüdür. Her şirketin söylentilerle başa çıkmak için stratejileri vardır ama söylentileri en-gelleyecek veya etkisiz kılacak ve güvenli sonuç sağlayacak kesin garantili bir plan olmadığı da bilinmektedir. İtibar tehditleri – mev-cut veya hissedilen- bir şirketin imajını veya markasını zedeleyebilir (Kimmel, 2004).

Küresel mali kriz tüm dünyayı sarsmıştır ve Letonya finans sektö-rünü de bundan etkilenmiştir. Birinin bankasını düşüşten kurtarmak için devlet o bankayı devralmıştır. Çoğu insan parasını geri almıştır, ancak güven sarsılmış ve insanların aklına korku yerleşmiştir.

Ayrıca, ilerleyen yıllarda en büyük bankaların çoğu yüz milyonlarca kayıpları olduklarını rapor etmiştir. Devlet tarafından uygulanan büt-çe kesintisi oldukça barışçıl bir şekilde karşılanmış; halk protestosu ve yakılan araçlar olmamıştır. Ancak, gerginliğin bir gün patlak ve-receği aşikardı.

2011 Aralık’ının ikinci haftasında bazı kişiler sosyal medyada Swedbank’ın (Letonya’nın en büyük bankası ve İsveç’in en büyük dört bankasından biri) istikrarı ile ilgili endişelerini dile getirme-ye başladı. Hafta sonu akıl almaz söylentiler yayıldı. Bu söylenti-lerde kesin bilgiler ve kaynak gösterme yoktu. İnsanlar Swedbank atm’lerinin önünde kuyruklar oluşturmaya başladı ve bazı belediye-ler banka hesaplarından paralarını geri çektiler. Hisseler yüksekti, eğer panik yayılırsa bu durum sadece Swedbank’ın dengesini değil, Letonya ekonomisinin dengesini bozabilirdi.

Bu vaka analizi çalışması bir çok ilginç çıktı ve sonuçlar göstermek-tedir: Swedbank’ın itibarına yönelik uzun süreli yatırımlar işe yara-maktadır – medya destekleyici rolde, müşteriler ise şüphe içindeydi. Bu vaka ayrıca çalışanların da çok önemli rolü olduğunu göstermiştir. Söylentilerin anatomisini incelemek için bir internet sitesi kuruldu ve kriz iki gün içinde önlenerek müşterilerin sadece %10’unun söylenti-lere tepki vermesini sağlamıştır. 2012 yılında Swedbank, Letonya’nın en güvenli bankası ilan edilmiştir.

İTİBARIN İNCELENMESİ: SÖYLENTİLERİN GÜCÜ

Lolita STASANE

Page 25: Bildiri Özetleri Kitabı

24 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

In condition of changing economy, business and competition for today’s corporations identities no longer at the forefront of the distinctions. It’s obvious that similarities between corporations weren’t respected as before. Besides, consumer sensitivity and pressure in a high interaction environments emergence of reputation as a decisive factor. That’s why ethical practices in corporations has become mandatory. Therefore, in an environment of which mediums makes a corporation appreciated from the others, the reputation and the ethic of the corporation is become one of the functional ways to achieve this goal.

The process of the production and innovation of Modern corporations at the same time transforms them to center of the power. Thereby, the corporations produce discourses both internal and external for creating the truth is inevitable. The corporations using the ethical discourse that will form their reputation, doesn’t mean that those discourses are right or wrong. also the truth knowledge wanted to created by the power only , get used for corporate stability. The Conceptual side of this study with Michel Foucalt, but also Parrhesia in Ancient Greece-‘ the honesty about telling the truth’ with this Notion, corporate reputation and ethic title aims to establish a dialectical relationship.

Even though the Ethic and reputation concepts are thought out from the point of business/Professional life and handled by corporate context it seems as a ’new’ discipline, but ethical issues has been questioned this way or another and has been searched the answers since the ancient times. But today in modern life those questions has to be evolved and expanded against the more complicated issues. The ethic, when it s considered in terms of corporate reputation, of course it is possible to meet the generally accepted set of values and principles. For example; transparency, honesty, integrity, justice, independence, diversity. It has been experienced that the first moves jarring the reputation of the corporations possibly come from integrity and honesty. In this direction can we talk about focusing on the current problems of modern corporation and companies or based on these problems can we mention the innovative parrhesia orientation that shapes their ethical understanding?

What the corporations knows about one of the ethical values ’telling the truth’ as they manage their reputation ? what they has been doing? And, what they are thinking to do in future about ‘telling the truth’ ? technology and communication tools getting important for gain momentum both directly motional movements and if we look that makes possible for a deep and fundemental breakthroughs on the way of converting the collective.’telling the truth’ with this Notion, how and which mediums will it reshape itself under these conditions?

Asst. Prof. Dr. Cengiz ERDALRes. Asst. Aynülhayat UYBADIN

THE NOTION OF PARRHESIA FOR MODERN CORPORATIONS COMPREHENSION OF REPUTATION AND ETHIC

Prof. Dr. Metin IŞIK

Sakarya University

Page 26: Bildiri Özetleri Kitabı

25w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Değişen ekonomi, iş ve rekabet koşullarında günümüz kurumları için artık özdeşlikler değil, ayrımlar ön plandadır. Kurumlar arası benzerliklerin eskisi gibi itibar görmediği açıktır. Ayrıca, tüketici duyarlılığının ve baskısının yüksek etkileşim ortamlarında itibarı belirleyici bir faktör olarak ortaya çıkışı, kurumlarda etik uygulamaları zorunlu hale getirmiştir. Dolayısıyla, bir kurumu diğerinden farklı kılan araçların değerlendiği bir ortamda, kurumsal itibar ve etik bu amaca giden işlevsel yolların başında gelmektedir.

Modern kurumların üretim ve yenilik süreci aynı zamanda onları birer iktidar merkezi haline getirmektedir. Dolayısıyla kurumların gerek kurum-içi gerek kurum-dışı söylemler üreterek hakikat inşa etmesi kaçınılmazdır. Kurumların itibarlarını şekillendirecek etik söylemler kullanması o söylemlerin doğru ya da yanlış olduğunu göstermemekle birlikte, yalnızca iktidar tarafından yaratılmak istenen hakikat bilgisinin yerleşimi ve kurumsal istikrarı için kullanılır. Bu çalışmanın düşünsel boyutunda Michel Foucault olmakta birlikte, Antik Yunan’daki parrhesia –“hakikati söyleme konusundaki dürüstlük”- mefhumunun kurumsal itibar ve etik başlığı ile diyalektik bir ilişki kurmaları amaçlanmaktadır.

Etik ve itibar kavramları her ne kadar iş/meslek yaşamı çerçevesinden düşünülüp kurumsal bağlamda ele alınınca “yeni” bir disiplin olarak görülse de, etik sorunlar Eskiçağdan beri şu ya da bu biçimde sorulup yanıtları aranmaktadır. Fakat bugün o sorular modern hayat içerisinde daha karmaşık sorunlar karşısında geliştirilmek ve genişletilmek durumundadır. Etik, kurumsal itibar açısından düşünüldüğünde elbette genel kabul görmüş birtakım değerler ve ilkelerle karşılaşmak mümkündür. Örneğin; şeffaflık, dürüstlük, doğruluk, adalet, bağımsızlık, çeşitlilik. Kurumların itibarlarını sarsıcı ilk hamlelerin ise çoğunlukla doğruluk ve dürüstlükten gelebileceği deneyimlenmiştir. Bu doğrultuda modern kurum ve şirketlerin güncel sorunlara odaklanan ve/veya bu sorunlardan yola çıkarak etik anlayışlarını şekillendiren yenilikçi bir parrhesia yöneliminden söz edebilir miyiz?

Kurumlar itibar yönetimlerinde etik değerlerden “doğruyu söylemek” üzerine ne biliyorlar? Ne yapmışlardır? Ne yapmaktadırlar? Ve, gelecekte “doğruyu söylemek” üzerine ne yapmayı düşünüyorlar? Teknolojinin ve iletişim araçlarının önemli bir ivme kazanarak gerek doğrudan devrimsel hareketlere gerekse de toplumsalı dönüştürme yolundaki derin ve köklü atılımlara olanak verdiğine bakacak olursak, “doğruyu söylemek” edimi bu şartlarda kendini nasıl ve hangi araçlarla yeniden şekillendirecektir?

Yrd. Doç. Dr. Cengiz ERDALArş. Gör. Aynülhayat UYBADIN

MODERN KURUMLARIN İTİBAR VE ETİK ANLAYIŞINDA “PARRHESİA” MEFHUMU

Prof. Dr. Metin IŞIK

Sakarya Üniversitesi

Page 27: Bildiri Özetleri Kitabı

26 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Brand, a bunch of promises that differentiate any kind of product or services, is the answer of the consumers’ question why they should choose that product or services. Depending on the development of technology, products and services are increasingly resemble each other. In such a severe competition, these products or services can be differed from competitors’ products or services through a powerful corporate brand. In this regard, corporate marketing, which is different from traditional marketing with being corporate brand oriented, is gaining importance. Therefore, reputation management as one of the elements of the corporate marketing mix, which aims to defend, support or measure the corporate reputation in offline or online world, has been one of the issues of interest to the business community as well as the academic community. However competition is not only for product, services or corporate brands but also for people, due to the growth of the number of people who have similar life experience or trained in almost same way. At this point, just as the product, services or corporates create their own brands, individuals need to be a brand in individual basis in terms of taking distance from competitors. That competition between individuals makes necessary a marketing concept which puts individual’s name and personal brand at the center like corporate marketing.

This study is based on corporate marketing concept, focuses on reputation management while individuals managing their names and personal brands in online world. The main questions that study aims to figure out are what the advantages of effective reputation management for individuals means and what individuals should do to manage their reputation in online world. To do that, related literature was examined and the study was supported by examples.

FROM CORPORATE BRAND TO PERSONAL BRANDONLINE REPUTATION MANAGEMENT

Prof. Dr. Metin IŞIKAsst. Prof. Dr. Cengiz ERDALRes. Asst. Damla KARŞUSakarya University

Page 28: Bildiri Özetleri Kitabı

27w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Bir ürün veya hizmeti rakiplerinden farklılaştıran vaatler topluluğu olan marka hedef kitlenin “ben bu ürünü veya hizmeti neden seçeyim” sorusuna da cevap niteliği taşımaktadır. Teknolojinin gelişmesine bağlı olarak ürünlerin ve hizmetlerin git gide birbirine benzediği günümüzde bir ürün veya hizmetin rakiplerinden farklılaşması güçlü bir kurumsal marka ile mümkün olmaktadır. Ürün veya hizmetin pazarlandığı klasik pazarlamanın aksine odağa kurumsal markayı yerleştiren kurumsal pazarlama da bu anlamda önem kazanmaktadır. Dolayısıyla kurumsal pazarlama karmasının ögelerinden biri olan, mevcut itibarı çevrimiçi veya çevrimdışı dünyada muhafaza, destekleme veya ölçme gibi konuları kapsayan itibar yönetimi özellikle son zamanlarda gerek akademik çevrenin gerekse iş dünyasının ilgisini çeken konulardan biri olmuştur. Ancak rekabet sadece ürünler, hizmetler veya kurumlar arasında değil aynı zamanda benzer hayat deneyimine sahip, hemen hemen aynı eğitimi almış bireylerin çoğalmasına paralel olarak bireyler arasında da gerçekleşmektedir. Bu noktada tıpkı ürünlerin, hizmetlerin veya kurumların markalaşması gibi bireylerin öteki bireylerden farklılaşarak mesafe alması açısından bireysel anlamda markalaşması önem kazanmaktadır. Söz konusu rekabet tıpkı kurumların rakiplerinden farklılaşmak adına markalarını merkeze alan kurumsal pazarlama faaliyetlerinde olduğu gibi bireylerin kendi markalarını, isimlerini merkeze alan bir pazarlama anlayışını gerekli kılmıştır.

Bu çalışma kurumsal pazarlama anlayışından yola çıkarak çevrimiçi dünyada bireylerin kendi isimlerini, markalarını pazarlama süreçlerinde itibar yönetimi kavramının önemine odaklanır. Bireylere etkin bir itibar yönetimin ne kazandıracağı ve bireylerin çevrimiçi dünyada kendi itibarlarını nasıl yönetmeleri gerektiği çalışmanın odaklandığı ana sorularını oluşturur. Bu amaçla ilgili alan yazın incelenmiş ve çalışma örneklerle desteklenmiştir.

KURUMSAL MARKALARDAN BİREYSEL MARKALARA ONLİNE İTİBAR YÖNETİMİ

Prof. Dr. Metin IŞIKYrd. Doç. Dr. Cengiz ERDALArş. Gör. Damla KARŞUSakarya Üniversitesi

Page 29: Bildiri Özetleri Kitabı

28 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Reputation, in its simplest form is defined as “reputability” and bears within itself, the concept of “trust.” Being prestigious mandates consistency and abiding to promises. Corporations earn reputation as far as their beliefs and ethical values are externalized. Corporate Reputation is equal to an “intangible, invisible and invaluable merit.” Salim Kadıbeşegil, thus, brings together the concepts of “Corporate Reputation” and “Corporate Social Responsibility”: “Corporate Reputation is the single most crucial and valuable fortune belonging to an organization. It is unthinkable for an organization to survive without reputation. Corporate Reputation resembles the concrete poles and the rough construction of a structure. Corporate social responsibility is mixed in the mortar of the foundation of this structure.” All in all, Corporate Social Responsibility not only is an essential factor in the consolidation of corporate reputation, but also is a concept intermingling with ethics, moral values, vision and corporate culture. Thus, the social responsibility projects supported by certain companies need to correlate to their corporate vision and mission. The “One Master: A Thousand Masters” project, actualized by Anadolu Sigorta in 2010, has been initiated in an effort to reignite demand for occupations that are extinct or facing extinction in Anatolia, and to revive these occupations; it is anticipated to reach completion in a ten-year period. In 2012, the “One Master: A Thousand Masters” project has been rewarded one of the most prestigious awards for the communication industry in the world, the “Golden Sabre 2012 Award.” In this study this long-running and certifiably successful project is going to be analyzed in the context of the influence of Corporate Social Responsibility on Corporate Reputation, and the benefits of the projects within the scope of both the initiator and the society at large, will be examined.

CAN CORPORATE SOCIAL RESPONSIBILITY ESTABLISH CORPORATE REPUTATION?AN EXEMPLIFICATION:“ONE MASTER: A THOUSAND MASTERS PROJECT”

Giresun University

Kadir Has University

Asst. Prof. Dr. Murat GÜREŞÇİ

Dr. Arzu KIZBAZ

Page 30: Bildiri Özetleri Kitabı

29w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

İtibar, en yalın haliyle “saygınlık” olarak tanımlanır ve beraberinde “güven” kavramını da getirir. İtibar sahibi olmak tutarlılık ve sözünde durmayı gerekli kılar. Şirketler ise, sahip oldukları inançları ve değerleri dışarıya yansıttıkları ölçüde itibar kazanır. Kurumsal itibar, “elle tutulamayan, gözle görülemeyen, paha biçilmez bir değer” olarak karşılık bulmaktadır. Salim Kadıbeşegil, “Kurumsal İtibar” ile “Kurumsal Sosyal Sorumluluk” kavramlarını şöyle biraraya getirmektedir: “Kurumsal itibar, bir organizasyonun en önemli ve en değerli sermayesidir. İtibarı olmayan bir organizasyonun ayakta durabilmesi düşünülemez bile. Kurumsal itibarı, bir binanın beton direkleri ile birlikte kaba inşaatına benzetebilirsiniz. Kurumsal sosyal sorumluluk bu binanın temelinin atılmasında kullanılan harcın bir parçasıdır”. Özetle Kurumsal Sosyal Sorumluluk, kurumsal itibarın güçlenmesi için yadsımaz bir faktör olmakla birlikte etik, ahlaki değer, vizyon ve kurum kültürü ile de içiçe geçmiş bir kavramdır. O nedenle şirketlerin destekledikleri sosyal sorumluluk projelerinin kendi vizyon ve misyonlarıyla örtüşmesi gerekir. 2010 yılında Anadolu Sigorta tarafından “Kaybetmek Yok” sloganıyla hayata geçirilen “Bir Usta Bin Usta” projesi, Anadolu’da kaybolan ya da kaybolmaya yüz tutan mesleklere olan ilgiyi artırmak, bu meslekleri yeniden canlandırmak amacıyla başlatılmış olup, 10 yıllık bir süreçte tamamlanması öngörülmüştür. “Bir Usta Bin Usta” projesi” 2012 yılında iletişim sektöründe dünyanın en prestijli ödüllerinden biri “Altın Sabre 2012 Ödülü”nün sahibi olmuştur. Bu çalışmada, uzun soluklu ve başarısı tescillenmiş olan bu proje, Kurumsal Sosyal Sorumluluk projelerinin Kurumsal İtibar’a olan etkisi ve medya yansımaları bağlamında incelenerek analiz edilecek, bu sosyal sorumluluk projesinin hem ülkeye,hem projenin sahibine katkıları irdelenecektir.

KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK, KURUMSAL İTİBAR YARATIR MI? BİR ÖRNEKLEME:“BİR USTA BİN USTA PROJESİ”

Giresun Üniversitesi

Kadir Has Üniversitesi

Yrd. Doç. Dr. Murat GÜREŞÇİ

Dr. Arzu KIZBAZ

Page 31: Bildiri Özetleri Kitabı

30 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

The purpose of the present study is to investigate the role of brand management for engaging employees, while building the reputation of the company. Most research on reputation management and branding focus either on social expectations and trust of external stakeholders and emphasis on internal stakeholders, particularly employees, is quite recent. “Employer branding” has been the application of branding principles for competitive advantage in strategic human resource management. Internal marketing of employer brands need to support external marketing so that organizational reputation is persistent. Employee commitment here refers to the degree to which an employee has positive associations and perceptions towards the organization, its brand values, personality and reputation.

The presumption of employer branding enhanced by internal marketing is; however, to make customer-conscious employees to handle services better by being aligned with business goals. That is why; employees should be well-informed, empowered, trusted about a company’s offerings, brands and understand the strategies. How well do the employees identify with the “brand personality” is among the aims of employer branding.

While brand personality is defined as the human characteristics that can be attributed to a brand, how well the personality of the brand is communicated to the employees is at the crux of internal marketing communication. Then, employee behaviors will reflect an understanding of this brand personality.

This study aims to fill this research gap by trying to relate employee-perceived brand personality and employer branding conceptually, particularly within the context of emergent markets where the cult of brands are flourishing. After reviewing the literature regarding employer branding, internal marketing and brand personality, how the employees perceive their company reputation and its brand personality will be analyzed empirically with a case study in Turkey.

Kadir Has University

BRAND MANAGEMENT FOR CONSTRUCTING & RETAINING REPUTATION CAPITAL IN EMERGENT MARKETS

Asst. Prof. Dr. Müberra YÜKSEL

Page 32: Bildiri Özetleri Kitabı

31w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Bu çalışmanın amacı, marka yönetimi sürecinde çalışanlarının kurumsal itibsar üzerindeki etkisini incelemektir. Önceki araştırmaların çoğu ya ağırlıkla firma dışındaki sosyal paydaşların, öncelikle müşterilerin beklentilerine karşılık vermeye ve güvenini kazanmaya odaklanmış ya da iç müşteri olan çalışanların rolü gözardı edilmiştir.

Son zamanlarda gündemde olan “İşveren markası” kavramı, firmalararası rekabetin artmasıyla, insan kaynakları yöneticilerinin marka yönetimine ait temel ilkeleri hem uygulamalarında hem de iç iletişimlerinde kullanmalarıyla yaygınlaşmıştır. İçsel pazarlama ve iletişimle, çalışanların marka kişiliği, değeri ve itibarı hakkında algılarını oluşturmak ve yönetmekle kurumun itibarı arasında doğrudan bir ilişki vardır. Bu nedenle de, çalışanların işletmenin temel misyon, vizyonuyla uyumlu olması yanısıra, marka kişiliğini anlamaları ve benimsemeleri de gerekmektedir.

Bu araştırma çalışanlar gözünden marka kişiliğinin nasıl anlaşıldığına bir işletme içinden bakacaktır. Böylelikle, firma çalışanlarının algılarının kurumun itibarıyla olan ilişkisi incelenerek, stratejik insan kaynakları açısından artan önem arzeden işveren markası ve marka kişiliği birlikte ele alınarak, içerden dışarıya itibar oluşum sürecinde önemine dikkat çekilecektir.

Kadir Has Üniversitesi

KURUMSAL İTİBAR SÜRECİNDE MARKA YÖNETİMİNİN ÖNEMİ KURUMSAL İTİBAR SÜRECİNDE MARKA YÖNETİMİNİN ÖNEMİ

Yrd. Doç. Dr. Müberra YÜKSEL

Page 33: Bildiri Özetleri Kitabı

32 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Purpose: The research was made in order to determine corporate reputation perceptions of nurse managers and nurses. Method: The study was conducted between 15.12.2011 and 13.06.2012 with 121 nurse managers and 644 clinical nurses working at two research and training hospitals and two private hospitals in Istanbul. Data were collected by the “Introductory Information Form” (consisted of 17 questions including years of professional work, manner of work, number of patients and etc.) and “Reputation Quotient Scale” (6 sub-dimensions consisted of emotional commitment, quality of the goods and services, leadership, working environment, social responsibility, and financial performance). The data were evaluated by percentage, arithmetic mean, standard deviation, Cronbach Alfa, factor analysis, Mann Whitney–U, and Kruskall Wallis-H tests.

Findings: The concept of reputation was described as “the product of the complex network of interactions among the stakeholders and between the organization and stakeholders” by %18.6 of the nurse managers and 17.7% of nurses working at research and training hospitals and by 17.7% of the nurse managers and 21.4% of nurses working at private hospitals.

According to the ranking of importance between the sub-dimensions of corporate reputation, “emotional commitment” was found to be the most important component by nurse managers and nurses working at research and training hospitals whereas “social responsibility” was found to be the most important component by nurse managers and nurses working at private hospitals.

It was seen that the general corporate reputation perception mean score of nurse managers and nurses was 3.50±0.88 and they had a positive perception of corporate reputation; whereas the mean score of the nurse managers and nurses working at research and training hospitals were 3.13±0.94 and 3.28±0.95, respectively and it was seen that the did not have a positive perception of corporate reputation. The mean scores of nurse managers and nurses working at private hospitals were found as 3.95±0.98 and 3.60±0.92, respectively and they had a positive perception of corporate reputation.

It was determined that marital status, educational status, and monthly income which were among the descriptive features of nurses and years of professional work, years worked at the institution, manner of work, and number of patients which were among the professional features of nurses affect the sub-dimensions of corporate reputation and a statistically significant difference was observed between them (p<0.05).

Conclusion: This research has revealed that nurse managers and nurses working especially at research and training hospital experience problems in the perception of corporate reputation. Nurse managers and nurses should participate in training programs about corporate reputation management in order to contribute to the creation, preservation and improvement of corporate reputation management.

DETERMINING CORPORATE REPUTATION PERCEPTIONS OF NURSE MANAGERS AND NURSES

İstanbul University

Asst. Prof. Dr. Nefise BAHCECİK

Yildiz Ayse KASAPOGLU Marmara University

Page 34: Bildiri Özetleri Kitabı

33w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Amaç: Araştırma, yönetici hemşire ve hemşirelerin kurumsal itibar algılamalarının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırma, İstanbul ilinde 2 eğitim ve araştırma hastanesi, 2 özel hastanede çalışan 121 yönetici hemşire, 644 servis hemşiresi ile 15.12.2011-13.06.2012 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Veri toplama aracı olarak, “Tanıtıcı Bilgi Formu” (çalışma yılı, çalışma şekli, bakılan hasta sayısı vs. olmak üzere toplam 17 soru) ve‘’İtibar Katsayısı Ölçeği’’ (duygusal bağlılık, ürün ve hizmet kalitesi, liderlik, çalışma ortamı, sosyal sorumluluk, finansal performans olmak üzere toplam 6 alt boyut) kullanılmıştır. Veriler, bilgisayar ortamında yüzdelik, aritmetik ortalama, standart sapma, Cronbach Alfa, Faktör Analizi, Mann Whitney – U, Kruskall Wallis-H testleri kullanılarak değerlendirilmiştir. Bulgular: İtibar kavramını eğitim ve araştırma hastanesinde çalışan yönetici hemşirelerin %18.6’sının, hemşirelerin %17.7’sinin, özel hastanede çalışan yönetici hemşirelerin %17.7’sinin, hemşirelerin ise %21.4’ünün “paydaşların kendi arasında ve örgüt ile paydaşlar arasında oluşan karmaşık etkileşim ağının ürünü” olarak tanımladığı görülmüştür.

Eğitim ve araştırma hastanesinde çalışan yönetici hemşirelerin ve hemşirelerin itibar öğeleri arasından yaptıkları önem sıralamasında duygusal bağlılığı, özel hastanede çalışan yönetici hemşirelerin ve hemşirelerin ise sosyal sorumluluğu ilk sırada belirttiği görülmüştür.

Yönetici ve hemşirelerin genel İtibar Katsayısı puan ortalamasının 3.41±1.29 olduğu ve kurumsal itibarı olumlu algıladığı; eğitim ve araştırma hastanesinde çalışanların puan ortalamasının 3.17±1.23 olduğu ve kurumsal itibarı olumlu algılamadığı; özel hastanede çalışanların puan ortalamasının ise 3.86±1.35 olduğu ve kurumsal itibarı olumlu algıladığı görülmüştür.

İtibar Katsayısı Ölçeği alt boyutlarından olan duygusal bağlılık, ürün ve hizmet kalitesi, liderlik, çalışma ortamı, sosyal sorumluluk, finansal performans boyutları üzerinde eğitim durumunun; ürün ve hizmet kalitesi, çalışma ortamı, sosyal sorumluluk boyutlarında ise bakılan hasta sayısı ile çalışma yılının etkili olduğu ve aralarında istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu bulunmuştur (p<0.05).

Sonuç:Bu araştırma, yönetici hemşirelerin ve hemşirelerin kurumsal itibarı algılamaları ile ilgili özellikle eğitim ve araştırma hastanesinde sorun yaşadığı sonucunu ortaya çıkarmıştır.Yönetici hemşirelere ve hemşirelere itibar yönetimi ile ilgili eğitim programı düzenlenebilir, itibar yönetiminin korunması ve geliştirilmesine katkı oluşturulabilir.

YÖNETİCİ HEMŞİRELERİN VE HEMŞİRELERİN KURUMSAL İTİBAR ALGILAMALARININ BELİRLENMESİ

İstanbul Üniversitesi

Yrd. Doç. Dr. Nefise BAHÇECİK

Yıldız Ayşe KASAPOĞLUMarmara Üniversitesi

Page 35: Bildiri Özetleri Kitabı

34 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Question: Is oppressive regime applied on behalf of reputation management ?Social (communal) medium became an important thing for communication systems and forms in recent years. With the development of technology also eased the availability of social networks and social events especially for communication and the “right” (positive direction ) has been used as a source of news. In this content, many private, public institutions and organizations set up departments for effective use of social networks and to protect the reputation in their company .

The prestige and reputation of the highest level of management are the most important institution, the governments also want to protect their own reputation, therefore they develop and use effectively reach the public in the name of social media. The Prime Minister, government spokespersons, ministers supports their social networks on government policy discourses are located about current events. At the same time the government representatives of local authorities to inform the people about the effective use of social mediums. The public reputation of the government’s current policies is crucial to effective communication. A sense of trust that must be protected, which means the reputation and image that a convulsion. Turkish language institute “reputation” defines dignity. Therefore, the purpose of government uses social media as an effective functioning.

In this content, we can analyze government’s social medium policy about the resistance of Taksim Gezi Parkı to prove of importance of reputation management. This research is in the process of the events on Facebook and Twitter social channels are carried out to protect the reputation of the government’s policy is to investigate the networks. For this purpose, these social medium sources, information, discussions, case statements, and the statements in the period examined government spokesmen and the Prime Minister on television. As a result of the impact on the reputation of social medium and how it can be used for the correct solutions will be presented.

REPUTATıON MANAGEMENT IN SOCIAL MEDIA: SOCIAL MEDIA POLICY OF GOVERNMENT IN TAKSIM SQUARE GEZI PARKI

Yeditepe UniversityÖzlem Tuğçe KAYMAZ

Page 36: Bildiri Özetleri Kitabı

35w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Soru: İtibar yönetimi adına baskıcı bir rejim uygulanmalı mıdır?Sosyal (toplumsal) paylaşım ağları son yıllarda oldukça talep gören bir iletişim ve haberleşme yöntemi haline gelmiştir. Teknolojinin de gelişmesi ile ulaşılabilirliği de kolaylaşan sosyal paylaşım ağları özellikle toplumsal olaylarda haberleşme için ve “doğru” (pozitif yönde) haber kaynağı olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bu bağlamda birçok özel, kamusal kurum ve kuruluş sosyal paylaşım ağlarını etkin kullanmak amaçlı birimler kurmuş ve şirket itibarını korumak, güçlendirmek ve kurum hakkında doğru bilgi akışını sağlamak amaçlı bu ağlara başvurmaya başlamışlardır.

İtibarın ve itibar yönetiminin en önemli olduğu ve en üst seviyede koruması gereken kurum olan Hükümet de kendi itibarını korumak, geliştirmek ve halka ulaşmak adına sosyal paylaşım ağlarını etkin kullanmaktadır. Başta Başbakan olmak üzere, hükümet sözcüleri, bakanlar ve vekiller kendi sosyal paylaşım ağlarından gündemdeki olaylar hakkında hükümet politikasını destekleyen söylemlerde bulunmaktadırlar. Aynı zamanda yerel yönetimlerin hükümet temsilcileri de sosyal mecraları halkı bilgilendirmek adına etkin kullanmaktadırlar. Mevcut politikaların halka etkin bir şekilde iletilmesi Hükümetin mevcut itibarı için çok önemlidir. Bir anlamıyla güven anlamına gelen itibar sarsılmaması ve korunması gereken bir imajdır. Türk dil kurumu “itibar” kelimesini; saygınlık olarak tanımlamaktadır . Bu nedenle hükümetin sosyal medyayı birinci ağızdan etkin kullanmasındaki amaç hükümetin işleyişini, çalışmalarını lanse etmek ve saygınlığını bu şekilde nitelemektir.

Bu bağlamda; Hükümetin sosyal mecralardaki uyguladığı politikayı değerlendirmek adına Taksim Gezi Parkı Direnişi karşısındaki tepkisi ele alınarak incelenebilir. 2013 yılının Mayıs ayında Hükümet sözcüsü tarafından yapılan açıklama ile Taksim’in yayalaştırılması kapsamında Gezi Parkı’nın bir AVM’ye dönüştürüleceğinin açıklanması üzerine, 30 Mayıs’ta birbirinden habersiz birçok insanın katılımı ile başlayan ve bir anda çığ gibi büyüyen Taksim Gezi Parkı Direnişinin sosyal paylaşım ağlarındaki gücü ve hükümetin bu direnişe olan tepkisi oldukça tartışmaya açık olmuştur. Hükümetin tepkisinin takibinde anlık müdahalelerin yanı sıra sosyal mecraya ulaşımın kısıtlanması hükümetin kendi itibarını korumak ve bilgi akışını bu yönden kontrol altına almak istemesi olarak değerlendirilebilir.

Bu araştırma bu süreç içerisinde yaşanan olayların sosyal mecralar olan Facebook ve Twitter ağlarında hükümetin itibarını korumak adına uygulamış olduğu politikaları incelemeyi amaçlamaktadır. Bu amaçla bu sosyal medyalardaki bilgiler, tartışmalar, örnek demeçler ve dönem içerisinde Hükümet sözcülerinin ve Başbakan’ın televizyondan verdiği demeçler incelenecektir. Sonucunda sosyal medyanın itibar üzerindeki etkisi ve bunun nasıl doğru kullanılabileceği ile ilgili çözüm önerileri sunulacaktır.

SOSYAL MEDYADA İTİBAR YÖNETİMİ: GEZİ PARKI OLAYLARINDA HÜKÜMETİN SOSYAL MEDYA POLİTİKASI

Yeditepe ÜniversitesiÖzlem Tuğçe KAYMAZ

Page 37: Bildiri Özetleri Kitabı

36 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Tourism is one of the most important points and this is to create a strong brand, a strong brand reputation that will allow Turkey to equip elements. Turkey brand with a strong reputation in the world to have the right perception to create and strengthen these values every year. However, in June, the Gezi Park Taksim square uprising has become a bigger problem than expected. And this problem was published by the world’s largest media companies. The reputation of the uprising across the country starting in Taksim, Turkey had a negative impact in the world. This can be described as a crisis of social events on behalf of the Government and the country was ruled wrong. Violence by the Turkish National Police, especially in the Middle East in the ‘Arab Spring’ led to the perception of a similar uprising. During several days of riots, has caused negative impact on the perception of Turkey for summer holidays. At that time, there was significant decrease in the number of tourists were coming to Istanbul. In summary, this study has reached Turkey to see how the brand reputation of the present work in terms of tourism. In recent years carried out a much more professionally and in an informed manner how it affects the reputation of tourism policies and Gezi Park uprisings in Turkey to question and try to explain the statistical values .

Marmara UniversityDr. Rafet Aykut AKAY

TOURISM IN THE WORLD, TURKEY’S BRAND REPUTATION MANAGEMENTAND GEZİ PARK CRISIS EFFECTS

Page 38: Bildiri Özetleri Kitabı

37w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Turizmde en önemli noktalardan biri güçlü Türkiye markası yaratmak ve bu markayı güçlü itibar sağlayacak unsurlarla donatmaktır. Güçlü itibara sahip Türkiye markası dünya üzerinde doğru algı yaratabilmeli ve sahip olduğu bu değerleri de her geçen yıl daha da güçlendirerek sahiplenmelidir. Ancak son dönemlerde Taksim’de meydan gelen Gezi Parkı olaylarının tahmin edilenden daha büyük bir sorun haline gelmesi ve bu sorunun dünyanın en büyük medya kuruluşları tarafından yayınlanması sonucu dünyanın gözünde Türkiye’nin sahip olduğu itibar değerlerinde olumsuz etki yaratmıştır. Hükümet ve ülke adına kriz olarak tanımlayabileceğimiz bu toplumsal olayların yanlış yönetilmesi, özellikle şiddet unsurunun kullanılarak Ortadoğu’da yaşanan ‘Arap Baharı’ benzeri bir ayaklanma algısına neden olunması nedeniyle yaz turizmi güçlü bir ülke olan Türkiye algısının kısmen de olumsuz etkilenmesine neden olmuştur. Özetle bu çalışmamızda Türkiye markasının turizm açısından sahip olduğu itibara nasıl erişildiğini, son yıllarda çok daha profesyonelce ve bilinçli bir şekilde yürütülen turizm politikalarını ve Gezi Parkı olaylarının Türkiye’nin sahip olduğu itibarını ne yönde, nasıl etkilediğini sorgulayarak istatistiki değerlerle anlatmaya çalışacağız

Marmara Üniversitesi Dr. Rafet Aykut AKAY

DÜNYA TURİZMİNDE TÜRKİYE MARKASININ YÖNETİLEN İTİBARI VE GEZİ PARKI KRİZİNİN ETKİLERİ

Page 39: Bildiri Özetleri Kitabı

38 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

The Information Revolution’s effect on relations between national governments and global communities is well recorded. Emerging media moves key audiences swiftly along a trajectory of fast-changing opinions and actions. Many governments from democracies to totalitarian regimes confront a deluge of major and mini-crises that affect their global reputation. The damage is increased because States usually react to sudden events far more slowly online than individuals and groups. Can History suggest ways of stabilizing the process?

This paper discusses the relevance of introducing ‘fixed’ reputation management assets drawing on earlier approaches to State communication. These approaches evolved with the rise of national rather than dynastic states in Europe, and were also grounded in new notions of the natural that emerged the Age of Reason, and the Enlightenment, and in particular the concept of “natural frontiers” which set firm parameters not only to state geography and by extension a “natural” state identity. This was in turn used to communicate a reputation that was stable and consistent, as well as clear and comprehensible to external audiences.

We ask if such a border-focused approach, even in this age of globalization and communication flux, can address challenges to national reputation management. We examine:

• The relevance of fixed and physical assets to reputation management strategy.

• The historic relationship of physical “natural frontiers” to Government identity.

• How Government identities centered on “natural frontiers” have historically been used to shape international reputation management.

• The continued relevance of borders as a fixed communication asset

• Incorporating “frontier-focused” communication as a stabilizing element in a Government’s reputation management.

• Using social media’s collaborative potential to execute a strategy focused on the communication assets of frontiers.

Bentley University

Asst. Prof. Dr. Sean MCDONALD Asst. Prof. Dr. Simon MOORE

NATURAL FRONTIERS AND NATIONAL IDENTITIES: STABILIZING GOVERNMENT REPUTATION MANAGEMENT

Page 40: Bildiri Özetleri Kitabı

39w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Bilgi Devrimi’nin ulusal hükümetler ve küresel topluluklar arasındaki ilişki üzerine olan etkileri üzerine hayli yazıldı. Gelişmekte olan medya, temel hedef kitleleri hızlı bir şekilde, çabuk değişen fikirler ve hareketler yörüngesine doğru harekete geçiriyor. Demokrasiden totaliter rejime bir çok hükümet, küresel itibarlarını etkileyen büyük ve küçük kriz tufanlarıyla karşı karşıya kalıyor. Hasar büyük oluyor çünkü devletler genellikle ani gelişen olaylar karşısında online olarak bireyler ve gruplardan çok daha yavaş harekete geçiyorlar. Tarih bu süreci dengeleyecek önerilerde bulunabilir mi?

Bu makale devlet iletişimi ile ilgili daha önceki yaklaşımlardan yararlanan “sabit” bir itibar yönetimi varlıkları getirmenin uygunluğunu tartışmaktadır. Bu yaklaşımlar, Avrupa’daki hanedanlık devletlerinden ziyade ulusal devletlerin yükselişi ile gelişti ve Aydınlanma ve Akıl Çağı ile ortaya çıkan doğalın yeni kavramları üzerine ve özellikle de devlet coğrafyasına ve bunun uzantısı olarak “doğal” devlet kimliğine katı parametreler getiren “doğal sınırlar” konseptine dayanıyordu. Bu da dış kitleler ile istikrarlı ve tutarlı bir itibarın olduğu kadar, açık ve anlaşılır bir itibarın da iletişimini gerçekleştirmek için kullanıldı.

Biz böyle sınır odaklı bir yaklaşımın – bu küreselleşme ve iletişim akımı çağında bile – ulusal itibar yönetimine karşı çıkabilir mi? sorusunu soruyoruz. Bunun için de aşağıdaki konular sorgulanacak:

• Sabit ve maddi varlıkların itibar yönetimi stratejisine uygunluğu• Fiziki “doğal sınırlar” ile devlet kimliği arasında tarihi ilişki• “Doğal sınırlar” merkezli devlet kimliklerinin tarih boyunca

uluslararası itibar yönetimini şekillendirmek için nasıl kullanıldığı

• Sabit bir iletişim varlığı olarak sınırların süregelen uygunluğu• “Sınır odaklı” iletişimi devletlerin itibar yönetiminde

dengeleyici bir unsur olarak dahil etmek• Sosyal medyanın işbirlikçi potansiyelini sınırların iletişim

varlıklarına dayanan bir strateji yürütmek için kullanmak

Bentley Üniversitesi

Asst. Prof. Dr. Sean MCDONALD Asst. Prof. Dr. Simon MOORE

DOĞAL SINIRLAR VE ULUSAL KİMLİKLER: DEVLETİN İTİBAR YÖNETİMİNİ DENGELEMEK

Page 41: Bildiri Özetleri Kitabı

40 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

The regulation of the financial industry restricts how it can market and communicate with the public. Yet its presence in banking, investing and the economy makes it a prominent focus of the public’s analysis and discussion. That attains prominent visibility on the Internet, often resulting in online reputation management issues.

This presentation will begin with an overview of actual online reputation risk events experienced by multinational financial companies, hedge funds and private investment firms. It will then address how such issues occurred and how they were resolved – and often could have been prevented or minimized.

Case study overviews of how companies like Bank of America and Goldman Sachs successfully navigated online reputational issues will be included. How companies like Prudential are using new social media strategies to engage and win consumers will also be addressed, since such campaigns contribute to positive online reputations.

At the end of this presentation, attendees will know:

• The most common online reputation issues and threats facing the financial industry and its leaders

• • “Best practice’ guidelines for Internet use to safeguard against

company online reputation risks. • • Current strategies the financial industry is using to effectively

build a social media presence and allies online.

CEO, Reputation Communications

Shannon M. WILKINSON

ONLINE REPUTATION MANAGEMENT ISSUES FACING THE FINANCIAL INDUSTRY

Page 42: Bildiri Özetleri Kitabı

41w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Finans sektörü düzenlemesi, sektörün paydaşlarıyla nasıl iletişim kuracağını ve piyasada varlığını sürdüreceğini kısıtlamaktadır. Yine de bu düzenlemelerin bankacılık, yatırımcılık ve ekonomideki varlığı, finans sektörünü halkın analiz ve görüşlerinin göze çarpan odak noktalarından biri haline getirmektedir. Bu da beraberinde online itibar yönetimi sorunlarının internet ortamında görünmesiyle sonuçlanmaktadır.

Sunum, çokuluslu finans şirketlerinin, koruma amaçlı fonların ve özel yatırım firmalarının karşılaştığı gerçek online itibar riski vakalarının genel açıklamasıyla başlayacak. Daha sonra bu tür sorunların nasıl ortaya çıktığı ve çözümlendiği ve hatta nasıl önlenebileceği veya minimum düzeye indirilebileceği üzerinde durulacak.

Bank of America ve Goldman Sachs gibi şirketlerin başarılı bir şekilde online itibar sorunlarını idare ettikleri örnek vaka analizleri ele alınacak. Prudential gibi şirketlerin müşteri kazanmak ve bağlarını güçlendirmek için nasıl yeni sosyal medya stratejileri kullandıklarına da değinilecek çünkü bu tür kampanyalar online itibara olumlu katkılar sağlamaktadır.

Bu sunumun sonunda dinleyiciler:

• Finans sektörü ve liderlerinin en sık karşılaştığı online itibar sorunlarını ve tehditlerini

• Şirketleri online itibar riskine karşı koruyacak ‘en iyi’ internet kullanım rehberliğini

• Finans sektörünün etkili bir şekilde sosyal medyada yer almak ve online birliktelikler kurmak için kullandığı mevcut stratejileri öğrenmiş olacaklar.

CEO, Reputation Communications

Shannon M. WILKINSON

FİNANS SEKTÖRÜNÜN KARŞILAŞTIĞI ONLİNE İTİBAR YÖNETİMİ SORUNLARI

Page 43: Bildiri Özetleri Kitabı

42 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Personal reputation is considered to represent a general consensus regarding how others view an individual. In organizations, personal reputation is related with having a good relationship with employees and managers, performing jobs effectively, being a good role model, trustable and reliable. There are many antecedents of personal reputation to be discussed. One of the factors that affect personal reputation is self-esteem. People with high self-esteem are likely to be more productive, more satisfied and better at their jobs so they might have higher personal reputation than others. On the other hand, internal locus of control can be assumed as an important antecedent of personal reputation. Internals who control their successes, failures and outcomes by their own behaviors might have high reputation than externals who believe that their successes, failures and outcomes are controlled by other forces.

The purpose of this study is to examine the effect of self-esteem and locus of control on personal reputation of manager trainees in Istanbul. Heatherton and Polivy (1991)’s self-esteem scale, Rotter’s (1966) locus of control scale and Zinko et.al (2007)’s personal reputation scale were used to collect data for the study. This study is important from many aspects, one of which is that it may reflect the relationship between variables such as self-esteem, locus of control and personal reputation among management trainees who are potential managers of the near future in Turkey. Another contribution of the study may be that researchers often investigate the reputation at organizational level, but reputation is considered at individual level in this study. Particularly when the role of a manager’s personal reputation’s influence on organization’s reputation is considered, this study may provide some beneficial findings. Since personal reputation has not yet been studied in terms of its relationship with other important personality factors such as self-esteem and locus of control, it is expected to contribute to the academic literature from this point.

Yıldız Technical University

Asst. Prof. Dr. Turhan ERKMEN

Asst. Prof. Dr. Emel ESEN

THE EFFECT OF SELF-ESTEEM AND LOCUS OF CONTROL ON PERSONAL REPUTATION

Page 44: Bildiri Özetleri Kitabı

43w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Kişisel itibar, bireylerin, diğer bireyler tarafından nasıl görüldüğünü ve algılandığını ortaya koyan genel bir değerlendirmedir. Örgütlerde, kişisel itibar, yöneticiler ve çalışanlarla iyi ilişkiler kurma, etkin bir biçimde performans gösterme, iyi bir rol model ve güvenilir olma ile ilgilidir. Kişisel itibarın çok sayıda öncülü bulunmaktadır. Kişisel itibarı etkileyen bu faktörlerden biri de öz saygıdır. Öz saygısı yüksek bireylerin, daha üretken, daha motive ve işlerinde daha iyi olma ihtimalleri yüksektir, bu sebeple daha yüksek kişisel itibara sahip olabilirler. Diğer yandan, içsel kontrol odağı da önemli bir öncel olarak varsayılabilir. İçsel kontrol odağı yüksek bireyler, dışsallara göre daha yüksek itibara sahip olabilirler. Bu çalışmada İstanbul’daki yönetici adaylarının özsaygıları ve kontrol odaklıklarının, kişisel itibarları üzerindeki etkisi ortaya konmak amaçlanmıştır. Heatherton and Polivy (1991)’nin öz saygı ölçeği, Rotter’s (1966)’in kontrol odağı ölçeği ve Zinko (2007)’nin kişisel itibar ölçeği, bu çalışmada veri toplamak amacıyla kullanılmıştır. Bu çalışma, birçok yönden son derece önemlidir. Bu çalışmada, araştırmadaki değişkenler arası ilişkilerin ortaya konması, itibarın bireysel düzeyde ele alınması gibi katkılar ortaya konabilmektedir.

Yıldız Teknik Üniversitesi

Doç. Dr. Turhan ERKMEN

Yrd. Doç. Dr. Emel ESEN

ÖZ SAYGI VE KONTROL ODAKLILIĞIN KİŞİSEL İTİBAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

Page 45: Bildiri Özetleri Kitabı

44 w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Despite the violence in Turkey’s healthcare environment reach to serious dimension in which parliamentary committee was created to relevant to subject, it is not discovered a comprehensive study related to causes, effects and management of violence which is examined so far. Information on the topic is limited with research based on opinion surveys that include descriptive questions and news reflected in media organizations. Also, the case makes it difficult systematic analysis of the problem and consequently generation of healthy solution. When the legislative work on the subject is examined recently, envisaged arrangements is observed that they are limited with precautions that are deterrent to intruders, punitive and putting pressure on the violence, rather than relieving the roots of problem.

However, international studies demonstrate that; 1. Workplace violence in health care is emerged as a result of complex interplay of communication between parties, organizational factors and social variables,2. Trust and consequently diminishing corporate reputation is one of the major social variables that increase the violence.Also independently from the studies on the subject, when it is concerned that he/she can not commit violence to person respected, it is said that corporate reputation is the primary variable that is investigated and the most powerful obstacles to violence.In this context, it is carried out face to face interviews with 63 doctors and 94 nurses, totally 157 health care workers, in 11 different health institutions, in order to determine the relationship between corporate reputation-violence in the health sector in Turkey. After the interviews using semi-structured questionnaire, it is observed that people who believe that there is a loss of corporate reputation in health sector in Turkey, at the same time, believe the idea of increase of violence in health care. Other than that, in Turkey;

1. In conjunction with the Health Transformation Program, rising patient expectations, but existing infrastructure is not at a level to meet these expectations,

2. Depending on the technological developments in the field of health care, reduction of doctor-patient communication,

3. it is determined that increasing disinformation about health issues is fundamental factor of increase of violence by reducing the corporate reputation and each factor is investigated in detail.

Yeni İK Consulting Group

Sakarya University

Prof. Dr. Türker BAŞ

Özlem DÖNMEZ

REPUTATION MANAGEMENT IN HEALTHCARE

Page 46: Bildiri Özetleri Kitabı

45w w w. r e p u t a t i o n c o n fe r e n c e . o r g

Türkiye’de sağlık ortamında şiddet, konu ile ilgili meclis komisyonu oluşturulacak kadar ciddi bir boyuta ulaşmasına rağmen, şiddetin nedenleri, etkileri ve yönetimine ilişkin şu ana kadar yapılmış kapsamlı bir çalışmaya rastlanamamıştır. Konuya ilişkin bilgiler daha ziyade, tanımlayıcı sorular içeren görüş anketlerine dayalı araştırmalar (Örn: Yıldırım, 2011; Annagür, 2010; Aydın, 2008) ile basın yayın kuruluşlarına yansıyan haberlerle sınırlı kalmaktadır. Ayrıca bu durum, problemin sistematik bir şekilde analizini ve buna bağlı olarak sağlıklı çözüm üretimini güçleştirmektedir. Son dönemde konu ile ilgili yapılan mevzuat çalışmaları incelendiğinde de, öngörülen düzenlemelerin sorunun köklerine inmekten çok, saldırganlara caydırıcı, cezalandırıcı, şiddeti baskı altına alan tedbirlerle sınırlı kaldığı görülmektedir. Bununla birlikte uluslararası çalışmalar (Curbow, 2002; Mayhew ve Chappell 2003) , sağlık işyerlerinde şiddetin;

(1) Taraflar arası iletişim, örgütsel faktörler, çevresel faktörler ve toplumsal değişkenlerin karmaşık bir etkileşimi sonucu ortaya çıktığını, (2) Güven ve buna bağlı olarak yaşanan kurumsal itibar kaybının şiddeti arttıran temel toplumsal değişkenlerden biri olduğu göstermektedir. Ayrıca konu ile ilgili yapılan çalışmalardan bağımsız olarak, bir insanın saygı duyduğu bir kişiye şiddet uygulamayacağı düşünüldüğünde, kurumsal itibarın şiddetin önündeki en güçlü engel ve araştırılması gereken öncelikli değişken olduğu söylenebilir. Bu çerçevede Türkiye’de sağlık sektöründe kurumsal itibar – şiddet ilişkisini belirlemek amacıyla 11 farklı sağlık kurumunda 63 doktor ve 94 hemşire olmak üzere toplam 157 sağlık çalışanı ile yüz yüze görüşme gerçekleştirilmiştir. Yarı yapılandırılmış anket formu kullanılarak yapılan görüşmeler sonrasında, Türkiye’de sağlık sektöründe kurumsal itibar kaybı yaşandığını düşünenlerin aynı zamanda sağlıkta şiddetin de arttığı düşüncesini taşıdıkları görülmüştür. Bunun dışında Türkiye’de; 1. Sağlıkta Dönüşüm programı ile birlikte hasta beklentilerinin

yükselmesi, fakat mevcut altyapının bu beklentileri karşılayacak düzeyde olmaması,

2. Sağlık alanındaki teknolojik gelişmelere bağlı olarak doktor-hasta iletişimin azalması,

3. Sağlık konuları ile ilgili artan dezenformasyonun, sağlık sektörünün Kurumsal İtibarını düşürerek şiddeti arttıran temel faktörler olduğu belirlenmiş ve her bir faktör ayrıntılı olarak sorgulanmıştır.

Yeni İK Danışmanlık Grubu

Sakarya Üniversitesi

Prof. Dr. Türker BAŞ

Özlem DÖNMEZ

SAĞLIK SEKTÖRÜNDEKURUMSAL İTİBAR - ŞİDDET İLİŞKİSİ

Page 47: Bildiri Özetleri Kitabı

2nd

Page 48: Bildiri Özetleri Kitabı