73
T.C. BURSA TEKNİK ÜNİVERSİTESİ DOĞA BİLİMLERİ MİMARLIK VE MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ FİZİK BÖLÜMÜ FİZİK - II DENEYLERİ DENEY KILAVUZU (ELEKTİRİK VE MANYETİZMA) Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN BURSA - 2019

FİZİK - II DENEYLERİ DENEY KILAVUZU ELEKTİRİK VE MANYETİZMAdepo.btu.edu.tr/dosyalar/fizik/Dosyalar/Fizik 2 Deney Klavuzu (Deney Föyü).pdf · Bu deney kılavuzu fen ve mühendislik

  • Upload
    others

  • View
    52

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

T.C.

BURSA TEKNİK ÜNİVERSİTESİ DOĞA BİLİMLERİ MİMARLIK VE MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ

FİZİK BÖLÜMÜ

FİZİK - II DENEYLERİ DENEY KILAVUZU (ELEKTİRİK VE MANYETİZMA)

Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

BURSA - 2019

T.C.

BURSA TEKNİK ÜNİVERSİTESİ

FİZİK-II DENEYLERİ DENEY KILAVUZU

(ELEKTRİK VE MANYETİZMA)

Hazırlayan

Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Bursa – 2019

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

II Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

ÖNSÖZ

Sevgili Öğrenciler,

Bu deney kılavuzu fen ve mühendislik dallarında öğrenim gören öğrenciler için hazırlanmıştır. Amaç,

elektrik ve manyetizma ile ilgili temel kavram ve prensiplerin öğrenciler tarafından anlaşılabilirliğini

sağlamaktır.

Elektrik ve manyetizma yasaları, radyo, televizyon, elektrik motoru, bilgisayar, yüksek enerjili

hızlandırıcı sistemleri ve benzeri elektronik aygıtların çalışmasında başlıca rol oynar. Katı ve sıvıların

oluşmasını sağlayan atomlar ve moleküller arası kuvvetler temelde elektrik kökenlidir. Ayrıca cisimler

arasındaki itme ve çekme kuvvetleri, bir yaydaki esneklik kuvveti gibi kuvvetler, atomsal düzeydeki elektrik

kuvvetlerinden ileri gelir.

Deney kılavuzu laboratuvar çalışmaları boyunca ihtiyaç duyulacak bilgilerin bulunduğu genel

bilgiler kısmı ile başlayıp, 1. Ohm Yasası, Seri ve Paralel Bağlı Devreler, 2. Kirchhoff Kurallarının

Doğrulanması, 3. Wheatstone Köprüsü Yöntemiyle Direnç Ölçümü, 4. Transformatör, 5. Kondansatörün Şarj

ve Deşarj Edilmesi, 6. Akım Geçen Tele Etkiyen Manyetik Kuvvetlerin Ölçümü, 7. Bir Bobinin Manyetik

Alanı (Biort-Savart Yasası), 8. Dünyanın Manyetik Alanı, 9. Grafik Metodu ile Direnç ve EMK Ölçümleri,

10. Manyetik İndüksiyon başlıkları altında on deney ve rapor hazırlamada kılavuz olması amacıyla bir de

Örnek Deney Raporu Formundan oluşmaktadır. Deneyler Bursa Teknik Üniversitesi Doğa Bilimleri

Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi Fizik Laboratuvarındaki mevcut imkânlar doğrultusunda hazırlanmıştır.

2018-2019 Eğitim ve Öğretim yılı Bahar Döneminde fizik deneyleri fakültemizin çeşitli

birimlerinden araştırma görevlilerinin yardımıyla yürütülecektir. Deneyleri yürütecek olan asistanlarımıza

özverili destekleri için şimdiden çok teşekkür ederiz.

Bütün imkânlar ve gayretler sizlerin daha iyi yetişmesi ve dolayısıyla daha iyi bir gelecek içindir.

Lütfen hep birlikte elimizden gelen gayreti gösterelim.

Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Şubat, 2019

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

III Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

İÇİNDEKİLER

Sayfa No

ÖNSÖZ………………………………………………………………………………………………………..II

İÇİNDEKİLER……………………………………………………………………………………………...III

LABORATUVAR DERSİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME VE KURALLAR…...................................IV

GENEL BİLGİLER……………………………………………………………………................................VI

DENEY 1…………………………………………………………………………………................................1

OHM YASASI, SERİ VE PARALEL BAĞLI DEVRELER

DENEY 2…………………………………………………………………………………................................7

KİRCHHOFF KURALLARININ DOĞRULANMASI

DENEY 3……………………………………………………………………………………………………..13

WHEATSTONE KÖPRÜSÜ YÖNTEMİYLE DİRENÇ ÖLÇÜMÜ

DENEY 4……………………………………………………………………………………………………..18

TRANSFORMATÖR

DENEY 5…………………………………………………………..................................................................27

KONDANSATÖRÜN ŞARJ VE DEŞARJ EDİLMESİ

DENEY 6……………………………………………………………………………………………………..36

AKIM GEÇEN TELE ETKİYEN MANYETİK KUVVETLERİN ÖLÇÜMÜ

DENEY 7……………………………………………………………………………………………………..43

BİR BOBİNİN MANYETİK ALANI (BİORT-SAVART YASASI)

DENEY 8……………………………………………………………………………………………………..51

DÜNYA’NIN MANYETİK ALANI

ÖRNEK DENEY RAPORU FORMU……………………………………………………………………...57

EKLER

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

IV Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

LABORATUVAR DERSİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME VE KURALLAR

1. 2018-2019 Bahar döneminde toplam 8 deney yapılacaktır.

2. Laboratuvarda deneyler dönüşümlü olarak yapılır. Örneğin ilk hafta 5. deneyi yapan grup bir sonraki

hafta 6. Deneyi, 7. deneyi yapan ise 1. deneyi yapar.

3. Devamsızlık sınırı toplam deney sayısının % 20’sidir. Sağlık raporu alınan günler, deney raporu

teslim edilmediği için yok sayılan deneyler ve 2’den fazla alınan telafilerde buna dahildir.

4. Tüm rapor notlarının ortalaması dönem sonu ders notunun %20’sini teşkil eder.

5. Her öğrenci deney kılavuzu edinmeli ve bu kılavuzu mutlaka laboratuara getirmelidir. Kılavuzu yanında

olmayan öğrenci derse alınmaz.

6. Öğrenci laboratuvara gelmeden önce yapılacak deneyle ilgili kaynaklara başvurarak bir ön çalışma

yapmalıdır.

7. Kılavuzun ilk bölümü dikkatlice okunmalı, tüm deneylerde burada söz edilen bilgilere ihtiyaç

duyulacağı unutulmamalıdır.

8. Laboratuvara zamanında gelinmeli ve kendi deney masası dışında ki alanlarda bulunulmamalıdır.

9. Geç gelen öğrenci çok önemli bir gerekçesi olmadıkça derse alınmayacaktır.

10. Laboratuara yiyecek ve içecek getirmek yasaktır.

11. Deneye devam edebilmek için asistanların soracağı sorulara cevap verilmelidir. Cevap veremeyen

öğrenciler telafiye bırakılırlar. İkiden fazla telafi hakkı verilmez.

12. Telafiler devamsızlıktan sayılmazlar, bir öğrenci maksimum 2 telafi alır. 2 den fazla telafi devamsızlık

sayılır.

13. Telafi alınan deneyler telafi haftasında yapılır.

14. Deneyin yapılışı sırasında gözlemlerinizi, ölçümlerinizi ve hesaplamalarınızı not etmeyi unutmayınız.

15. Deney sonunda öğrenilen bilgiler, toplanan veriler, yapılan hesaplamalar, oluşturulan tablolar, çizilen

grafikler ve gerekli açıklamalarla birlikte hazırlanan raporlar bir sonraki hafta deneye gelirken

beraberinde getirilir ve ilgili asistana teslim edilir. Raporunu zamanında teslim etmeyen öğrenci o

deneye katılmamış kabul edilir.

16. Laboratuvardaki tüm araç ve gereçler kullanırken özenli ve dikkatli davranılmalıdır.

17. Çalışmalar sırasında ihtiyaç duyulduğunda görevlilerin yardımına başvurulur ve onların bilgisi dışında

araç ve gereç kullanılmaz.

18. Hazırlanan raporlar ilgili asistan tarafından incelendikten sonra hatalarını görmeleri için öğrencilere geri

verilmek üzere laboratuvarda bu amaçla ayrılan bölüme bırakılır.

19. Geri verilen raporlar için ayrılan bölümden, her öğrenci sadece kendi raporunu almalıdır. Diğer

arkadaşlarının raporunu almamaya özen göstermelidir.

20. Öğrenciler tüm rapor notlarını ve ortalamasını dönem sonunda öğrenir.

21. Dönem sonunda not veya devam konusunda herhangi bir itirazı olan öğrenci, katıldığı tüm deneylerin

incelenerek imzalanmış raporlarını ilgili öğretim üyesine zamanında sunmak durumundadır. Aksi halde

itiraz hakkı yoktur. Ortaya çıkacak durumdan dolayı ilgili öğretim üyesi ve derse katılan asistanlar

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

V Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

sorumlu tutulamaz. Bu gibi durumlar için öğrenciler tüm raporlarını ilgili asistandan imzalı olarak

geri almalı ve titizlikle muhafaza etmelidirler.

NOT: Tüm bu kuralların düzgün bir şekilde uygulanabilmesi ve faydalı bir yarı yıl geçirilmesi için

öğrenciler kadar dersin sorumlusu Öğretim Üyesi ve derse katılan Araştırma Görevlilerinin de titiz ve

sorumlu bir şekilde davranması gerekmektedir.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

VI Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

GENEL BİLGİLER

Ampermetre: Devreden geçen akımı ölçmeye yarar. İç direnci küçüktür. Bunun için

devreye seri bağlanması gerekir. Paralel bağlanırsa hiçbir değer okuyamayız.

Voltmetre: Devredeki iki nokta arasındaki gerilim farkını ölçmeye yarar. İç direnci

büyüktür. Bunun için devreye paralel bağlanması gerekir.

Şekil 1. (a) Tek dirençli basit bir devre (b) Bir devreye bağlanmış Ampermetre ve Voltmetre

Direnç: Elektrik akımına karşı sergilenen direnç maddenin bir özelliğidir. Deneyde

kullandığımız dirençler; Ohm kanununa uyan maddelerden yapılmış iletken araçlardır.

Renklerden Direnç Değerinin Okunması: Seramik dirençlerin değerleri, üzerine

basılmış olan renkli bantlardan belirlenir. Şekil 2’de görüldüğü gibi her bir renk 0’dan 9’a

kadar bir sayıyı simgeler. İlk iki bant iki basamaklı bir sayı verir. Örneğin; ilk iki bant

sırasıyla SARI, MOR olsun. Buna göre; SARI = 4, MOR = 7; yani 47 sayısını verir.

Üçüncü bant ise ilk iki banttan elde ettiğimiz iki basamaklı sayı ile çarpacağımız 10

sayısının kuvvetini verir. Örneğin; sırasıyla bant renkleri SARI, MOR, TURUNCU olsun.

Buna göre, SARI ve MOR dan 47 sayısını bir önceki örnekte elde etmiştik. Şimdi

TURUNCU = 3. Yani 47 x 103 sayısını elde ederiz. Dördüncü band, direncin tolerans

değerini verir (% olarak belirlenen belirsizlik değeri). Altın sarısı % 5, Gümüş rengi % 10,

4. band yoksa belirsizlik % 20 civarındadır. Eğer varsa, beşinci band direncin güç oranını

verir. Ama biz bununla ilgilenmeyeceğiz. Direnci okumak için baktığınızda hangi ucun

başlangıç olduğunu belirlemek için 4. bandın gümüş veya altın rengi olduğunu hatırınızda

tutmanız faydalı olabilir. Şekil 3’te renklerden direnç değeri okumaya örnek verilmiştir.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

VII Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Şekil 2. Renk kodları şeması

Şekil 3. 10 Ω ve 270 Ω değerli dirençlerin okunması

Akım: Yüklerin herhangi bir yüzey boyunca kararlı akışı olan akım (amper cinsinden) aşağıdaki denklemle hesaplanabilir.

tQI = (1)

Burada Q, t zamanı içerisinde yüzey boyunca iletilmiş elektriksel yüktür. Eğer Q ve t

coloumb ve saniye cinsinden ölçülürse, I amper cinsinden olur. Daha genel olarak, elektrik

akımı verilmiş yüzey boyunca yüklerin akış hızı olarak betimlenebilir.

dtdQI = (2)

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

VIII Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Doğru Akım (DC): Doğru akım elektrik yüklerinin yüksek potansiyelden alçak

potansiyele doğru sabit olarak akmasıdır. Alternatif akımdan farkı, elektrik yüklerinin aynı

yönde akması, yönünün ve şiddetinin değişmemesidir. Doğru akımın yönü değişmese de

şiddeti değişebilir. Düzgün doğru ve değişken doğru akım olarak adlandırılabilir. Doğru

akım telekomünikasyon sektöründe radyo, teyp, televizyon gibi elektronik

cihazlarda maden arıtma ve maden kaplamacılığında elektrikli taşıtlarda (metro, tramvay),

DC elektrik motorlarında vb kullanılmaktadır.

Doğru akım üreten kaynaklara örnek vermek gerekirse; kimyasal enerjiyi elektrik

enerjisine dönüştüren “pil” verilebilir. Akümülatörler, kimyasal yolla elektrik enerjisi

üreten elamanlara diğer bir örnektir. Dinamo, alternatif akım elektrik enerjisini doğru akım

elektrik enerjisine çeviren araçlardır. Güneş pili, güneş enerjisini DC elektrik enerjisine

çeviren elemanlardır.

Alternatif Akım (AC): Zaman içerisinde yönü ve şiddeti belli bir düzende değişen akıma

alternatif akım denmektedir. Alternatif akımın direnç üzerinden geçmesini sağlayan

gerilim kaynağına ise alternatif gerilim kaynağı denir. Alternatif akım ev ve ofis

binalarında, sokak aydınlatmasında vb alanlarda kullanılmaktadır. Batarya, pil, akü gibi

elektrik kaynaklarında alternatif akım bulunmamaktadır.

1893 yılında Tesla ve Westinghouse için mutlu sonla biten akım savaşları sayesinde

doğru akım mı yoksa alternatif akım mı sorusuna cevap bulunmuştur.

Westinghouse firmasının kurucusu George Westinghouse ile Nikola Tesla, elektrik iletimi

için alternatif akımın tercih edilmesini öne sürerken Thomas Edison, doğru akımın

savunucusuydu. Edison’un savunma çabaları yetersiz kalıp Nikola Tesla’ya boyun eğmek

zorunda kalmıştı. O günden bugüne gelecek olursak alternatif akımlı şebekeler, tüm

dünyada elektrik enerjisinin iletimine hakim olmuştur. Böyle bir sonucun tabi ki nedenleri

olmalıdır. Transformatörler sayesinde alternatif akım istenilen herhangi bir değere kolayca

ayarlanabilir; ayrıca alternatif akım, birbirine entegre güç şebekelerinin geliştirilmesine

imkan sağlamaktadır.

Alternatif akımın önemli dezavantajları da vardır. Elektriğin yüksek gerilimli güç

hatları ile uzun mesafelerde iletiminde her 1.000 km'lik mesafede elektrik

enerjisinin %10’undan fazlası kaybolmaktadır. Bu bakımdan doğru akım daha avantajlı

gözükmektedir. Sebebi ise doğru akımlı iletim sistemleri, güç hattındaki kayıpları 1/3

oranında düşürmektedir. Gelişen teknoloji ile birlikte elektronik güç yarı iletkenleri

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

IX Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

sayesinde güç santralleri ve rüzgâr çiftliklerinden çıkan alternatif akım, uygun fiyatlarla

doğru akıma dönüşebilmekte ve enerji kaybının minimize olduğu görülmektedir.

Multimetre: Laboratuar ortamında birçok elektronik devrenin istenilen biçimde çalışması

için gerekli ölçümlerin yapılması gerekir. Bu ölçümler multimetre olarak adlandırılan

cihazla yapılır. Günümüzde çok çeşit multimetreler vardır. Şekil 4’te fonksiyon tuşları

gösterilen bir multimetre görülmektedir.

Şekil 4. Multimetre ve fonksiyon tuşları

Osiloskop: Osiloskoplar bir laboratuardaki temel test ve ölçüm aletlerinin başında gelir

(Şekil 5). Osiloskoplar darbe genişliği ölçümlerinde, frekans ölçümlerinde ve farklı bir kaç

sinyalin aynı anda birbirlerine göre faz farklarının belirlenmesinde sıkça kullanılır.

Şekil 5. Osiloskop

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

X Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Şekil 6’da gösterilen katot ışını tüpü (ekran, CRT), dikey saptırma, yatay saptırma ve

hızlandırma devreleri osiloskobun yapısını oluşturmaktadır.

Şekil 6. Katot ışınları tüpü

Katot ışını tüpünün arka bölümünde bulunan flâman ısıtıldığında elektron yaymaya

başlar. Yayılan elektronlar, elektron merceği ve hızlandırıcı elektrottan geçtikten sonra

saptırma levhalarının arasından ekrana ulaşır. İç yüzeyi fosfor tabakasıyla kaplı olan

ekranda elektron hüzmesi nokta (benek) şeklinde bir görüntü oluşturur. Osiloskobun giriş

uçlarından uygulanan sinyalin şekline göre dikey ve yatay saptırma bobinlerinin gerilimleri

elektron hüzmesini yönlendirir (Şekil 6). Elektron hüzmesinin giriş gerilimiyle saptırılması

sonucu ekranda istenilen görüntü oluşur. Örneğin; girişe sinüzoidal şekilli bir gerilim

sinyali uygulanırsa ekranda da sinüs eğrisi gibi bir görüntü belirir.

Bir osiloskopla doğrudan yapılan ölçümler voltaj ve zamandır (peryod).

Osiloskopta en çok kullunılan peryodik sinyaller; sinüs dalga, üçgen dalga ve kare

dalgadır. Her üç dalga şekli tepe değeri (genlik), tepeden tepeye genlik, periyot (veya

frekans) ve faz parametrelerine sahiptir. Bu dalga şekilleri tamamen periyodiktir.

Hassasiyet bakımından biz genellikle alternatif sinyallerin tepeden tepeye değerlerini

ölçeriz. Tepe değeri (genlik) bunun yarısıdır. KOK değeri ise sinüs dalgaları için,

2T

KOKVV = veya

22TT

KOKVV = (3)

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

XI Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

olarak bulunur. Bu ifadelerle VT, voltajın tepe değeri (genliği) ve VT-T 'de tepeden tepeye

genlik olarak kullanılmaktadır. Bazı kaynaklarda bu ifadeler VT ve VTT olarak da verilir.

Elektriksel gerilim sinyallerini görünür hâle getiren osiloskoplar, elektronik cihaz

onarımcıları, devre tasarımcıları ve imalatçılar tarafından yoğun olarak kullanılmaktadır.

Örneğin karmaşık elektronik devrelere sahip, TV, video, kamera gibi aygıtların onarımı

yapılırken osiloskop büyük kolaylık sağlar. Bu cihazları üreten firmaların sunduğu devre

şemalarında belirli noktalarda olması gereken sinyalin şekli gösterilir. Teknisyen,

kontrollerini yaparken şemadaki sinyal ile ölçtüğü sinyali karşılaştırarak arızanın niteliğini

belirler.

Sinyal Üreteci (Function Generator): Genellikle Şekil 7(a)’da gösterildiği gibi kare,

üçgen, sinüs ve testere dişi tipli sinyalleri 1 Hz - 2 MHz kadar değişik aralıklarda ve

kademeli olarak üreten cihazlardır. Her kademesinde frekans ayarı bir potansiyometre ile

yapılır. Sinüs dalga çıkışı en az bozulma olacak şekilde ayarlanır. Üçgen dalga en doğru

lineerliğe göre ayarlanır. Standart kare dalga ve TTL seviyeli çıkışlar ise 50% darbe/boşluk

oranındadır. TTL çıkış 10 TTL yük sürebilecek kapasitededir ve kare dalga ile aynı

fazdadır. Genelde çıkış sinyalinin genliği ayarlı, Attenuator/zayıflatıcı ile

kademelendirilebilir ve çıkış DC-Offset ayarı mevcuttur. Ayrıca kiminde sayısal, kiminde

analog bir gösterge bulunur. Bazılarında simetri ayarı da mevcuttur. Laboratuvarımızda

kullandığımız sinyal jeneratörü Şekil 7(b)’de gösterilmiştir.

Şekil 7. (a) Sinyal şekilleri, (b) BTÜ Fizik Laboratuvarında bulunan sinyal jeneratörleri

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

1 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEY 1

OHM YASASI, SERİ VE PARALEL BAĞLI DEVRELER

DENEYİN AMACI: OHM yasasının gözlemlenmesi ve deneysel teorik sonuçların

karşılaştırılması, seri ve paralel bağlı devrelerin incelenmesi

KULLANILAN ARAÇ GEREÇ: Voltaj kaynağı, 2 adet multimetre, farklı dirençler ve

ampul

TEORİK BİLGİ

Bir iletkenin iki ucu arasındaki potansiyel farkın, iletkenden geçen akım şiddetine oranı

sabittir. Bu durum matematiksel olarak;

IRV = (1.1)

şeklinde ifade edilir ve Ohm kanunu olarak adlandırılır.

Şekil 1.1. deki gibi basit bir elektrik devresi çizelim; deney yaparken akım ve voltajı

ölçebilmek için ampermetre ve voltmetre nasıl kullanılır görelim.

Şekil 1.1. Basit bir direnç devresi ve Ohm kanunu

Şekil 1.2. (a) Tek dirençli basit devre (b) Devreye, ampermetre ve voltmetre bağlanması

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

2 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Şekil 1.2’de görüldüğü gibi ampermetre devreden geçen akımı ölçmeye yarar. Bunun

için devreye seri bağlanması gerekir. Paralel bağlanırsa hiçbir değer okuyamayız. Voltmetre

devredeki iki nokta arasındaki gerilim farkını ölçmeye yarar. Bunun için devreye paralel

bağlanması gerekir.

Şekil 1.1’deki gibi basit bir devre çizdiğimizde, V=IR formülünden R’yi çekersek:

R = V/I elde ederiz. Buna göre; devrenin V - I grafiğini çizersek, grafiğin eğimi (V/I) bize

devrenin direncini verir (Şekil 1.3)

Şekil 1.3. Şekil 1.1’deki basit devrenin V-I grafiği

Eğer devrede birden fazla direnç varsa bu dirençlerin bağlanış şekline göre bize bir

eşdeğer direnç verecektir. Bu durumda, devreden geçen akım Ohm kanuna göre bu eşdeğere

bağlı olarak belirlenecektir.

Şimdi dirençlerin seri ve paralel bağlanmasına ve özelliklerine göz atalım. Elektrik

akımına karşı sergilenen direnç maddenin bir özelliğidir. Deneyde kullandığımız dirençler

Ohm kanununa uyan maddelerden yapılmış iletken araçlardır.

Paralel ve seri bağlı dirençlerin eşdeğer direncinin hesaplanması: Dirençler, basit elektrik

devresine devredeki net direnci azaltmak ya da arttırmak için bağlanabilirler. Bu ayarlamalar

seri ve paralel bağlamalarla sağlanır.

Şekil 1.4’teki gibi seri bağlanan dirençlerin üstünden aynı akım geçer ve devreye

verilen voltajı direnç değerlerine göre paylaşırlar.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

3 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

21 VVVeş +=

21 RRIReş +=

21 RRReş += (1.2)

1 2

VR R

Şekil 1.4. Seri devre Eğer Şekil 1.5’teki gibi dirençleri paralel bağlarsak dirençlerin üstüne düşen

potansiyel eşit olur ve üzerinden geçen akım, direnç değerlerine göre belirlenir.

21 III +=

eşeşeş RVRVRV /// 21 +=

21 /1/1/1 RRReş += (1.3)

V 1R 2R

Şekil 1.5. Paralel devre

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

4 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEYİN YAPILIŞI

1. Şekil 1.6’da gösterilen devreyi kurun. Güç kaynağını açık konuma getirin. Voltaj kaynağını

sıfıra ayarlayın. Gerilim ayarlama düğmesini kullanarak kaynağın çıkış gerilimini 0 V’tan

10 V’a kadar 1 V aralıklarla değiştirin ve sırasıyla her bir direnç (50, 100, 500 Ω) için

voltmetre ve ampermetre göstergelerinden gerilim değerlerini (V) ve akım değerlerini (I)

okuyun ve Tablo 1.1’e kaydedin.

Şekil 1.6. Deney Düzeneği

2. Tablo 1.1’de verilen değerler için (V-I) grafiğini çizin. Grafiğin eğiminin sabit direncin

değerini verdiğini gösterin. Deneysel olarak bulduğunuz direnç değeri ile gerçek değer

arasındaki hatayı aşağıdaki eşitlikten faydalanarak hesaplayın.

100% xR

RRHata

Gerçek

GerçekDeneysel −= (1.4)

Tablo 1.1. Birinci kısımda alınan ölçümler

Voltaj (V) 50 Ω’luk için I (A)

100 Ω’luk için I (A)

500 Ω’luk için I (A)

3. Voltaj kaynağını tekrar sıfıra ayarlayınız. Direnç değerini bilmediğiniz bir ampülü devreye

bağlayınız. Ampülün yanması için devreye verdiğimiz voltaj değerini 6V ile sınırlayınız. 0

V tan 6 V’a kadar 0.5 V aralıklarla ölçümler alarak akım ve voltaj değerini Tablo 1.2’ye

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

5 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

kaydediniz. Voltaj arttıkça ışığın parlaklığının arttığını yani devreden geçen akımın

arttığını gözlemleyiniz.

Tablo 1.2. İkinci kısım için alınan ölçümler

Voltaj (V) Akım (I)

4. Tablo 1.2’de verilen değerlerden V-I grafiğini çiziniz. Grafiğin eğiminden sabit tutulan

(bilinmeyen) direncin değerini bulunuz.

Dirençlerin Seri ve Paralel Kombinasyonu

Bilinmeyen dirençleri kullanarak Şekil 1.7’de verilen devreyi kurun

1

2

3

RR

R

A

V+

+

-

-

V+ -

A B C

Şekil 1.7. Dirençlerin seri ve paralel kombinasyonundan oluşan devre

1. R2 ve R3 dirençlerinin değerlerini ölçün ve kaydedin. Bunu yapmak için ilk kısmında

yaptığımız işlemleri her bir direnç için sadece bir kez (V ve I değeri alın) almanız yeterli

olacaktır ve bu değerlerden R = V/I denklemini kullanarak R değerlerini bulabilirsiniz.

Renk kodlarından da bu dirençlerin teorik değerlerini bulun ve bu iki değeri karşılaştırın.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

6 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

2. Burada R2 ve R3 paralel olarak, bunların eşdeğer dirençleri de R1 ile seri olarak

bağlanmıştır. V ve I ölçümlerini bir kez alarak üç direncin eşdeğer direncini bulun. Daha

önce renk kodlarına göre bulmuş olduğunuz değerlerden eşdeğer direnci hesaplayın ve

sonuçları karşılaştırın.

SORULAR

1. Dirençlerin değerleri nelere bağlıdır? Açıklayınız.

2. Şehirlerarası elektrik iletim hatlarında neden yüksek voltaj-düşük akım tercih edilir

açıklayınız. Eğer iletim hatları omik malzemeden yapılabilseydi bir şey değişir miydi?

3. Ampermetre ve Voltmetre devreye nasıl bağlanır? Nedenini açıklayınız.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

7 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEY 2

KİRCHHOFF KURALLARININ DOĞRULANMASI

DENEYİN AMACI: Kirchhoff kurallarını test etmek.

KULLANILAN ARAÇ GEREÇ: DC güç kaynağı, temel elektrik seti, multimetre, bağlantı

kabloları, pil, milimetrik grafik kâğıdı.

TEORİK BİLGİ

Bazı elektrik devrelerinde, devreyi basit bir devreye dönüştürmek kolay olmayabilir.

Hatta bazı devrelerde, devre kolları öyle karışıktır ve devrede birden fazla üreteç vardır ki bu

durumda akımın yönüne bile karar veremeyebiliriz. Bu tür başa çıkmakta zorlandığımız

devreler için Kirchhoff Kurallarını uygularız. Kirchhoff Kuralları ile akımın yönünü

bilmemize gerek yoktur. Şimdi bu kuralları inceleyelim:

Kirchhoff Kuralları:

1. Düğüm noktası kuralı: Kapalı herhangi bir elektrik devresinde, herhangi bir noktaya

gelen akımların toplamı o noktadan çıkan akımların toplamına eşittir.

Şekil 2.1. Düğüm noktası kuralı

2. Halka kuralı: Tüm elektrik devrelerinde; kapalı bir halka üzerinde herhangi bir

noktadan başlayıp kapalı halkayı herhangi bir yönde takip ederek tekrar başladığımız

noktaya geldiğimiz zaman devre elemanlarının uçları arasındaki gerilim farklarının

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

8 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

toplamı sıfır olur. Bu ikinci kuralı uygulayabilmek için dikkat etmemiz gereken bazı

önemli noktalar vardır:

I

I

ε

ε

A

A

A

A

B

B

B

B

∆V=-IR

∆V=+IR

∆ εV=+

∆ εV=-

AB

AB

AB

AB

+-

+ -

Şekil 2.2. Gerilim farklarının gösterimi

Yükler, direncin yüksek potansiyelli ucundan düşük potansiyelli ucuna hareket ettiği

için bir direnç akım yönünde geçiliyorsa, direncin uçları arasındaki potansiyel değişimi –

IR’dir. Direç akımla ters yönde geçiliyorsa, direncin uçları arasındaki potansiyel farkı

+IR’dir.

Bir emk kaynağı, emk yönünde (- uçtan + uca doğru) geçiliyorsa, potansiyel değişimi

+ ϵ’dir. Bir emk kaynağı (iç direnci sıfır farzediliyor), emk’nın ters yönünde (+ uçtan - uca

doğru) geçiliyorsa, potansiyel değişimi - ϵ’dir

Şekil 2.3’teki gibi bir devreyi inceleyelim. Bu devrede akım yönlerine karar

veremediğimizi düşünelim. O zaman, akım için her hangi bir yön seçelim ve o yönde devre

elemanlarının uçları arasındaki gerilim farklarını toplayarak devam edelim. Örneğin; aşağıda

verilen devrede ABCF halkasını inceleyelim.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

9 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Şekil 2.3. Deney Şeması

ABCF: Gösterilen yönde akım aktığını varsayalım ve o yönde kuralı uygulayalım:

V1 - I1R1 -I3R3 = 0 (2.1)

DEFC: Gösterilen yönde akım aktığını varsayalım ve o yönde kuralı uygulayalım:

-V2 -I3R3 -I2R2 = 0 (2.2)

Seçtiğimiz yönlerdeki akım şiddetlerinin 1. kurala göre yazarsak I1 + I3 = I2 denklemini elde

ederiz. Bu üç denklemi kullanarak üç bilinmeyenli üç denklemi çözdüğümüz zaman tek tek

tüm akımları bulabiliriz. Eğer bu sonuçlara göre akımlar – işaretli çıkarsa bunun anlamı; o

akım seçtiğimiz yönün ters yönünde akmaktadır.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

10 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEYİN YAPILIŞI

A) Birinci Kısım

1. Şekil 2.3’te verilen devreyi temel elektrik setinde kurun ve kurduğunuz devrede,

ampermetre yardımıyla her bir koldaki akımları ölçerek kaydedin.

3. Her bir devre elemanının uçları arasındaki gerilim farkını ölçerek Tablo 2.1’e kaydedin.

Tablo 2. 1. Birinci kısım veriler

𝜀(𝑒𝑚𝑘) (𝑉) 𝜀1 = ……… 𝜀2 = ………

𝑅 (𝛺) I deneysel (A) V deneysel (V) 𝑅 (𝛺) I deneysel (A) 𝑅1 = ………. I1 = ………. V1 = …….... 𝑅1 = …….. I1 = ……… 𝑅2 = ………. I2 = ………. V2 = ………. 𝑅2 = …….. I2 = ……… 𝑅3 = ………. I3 = ………. V3 = ………. 𝑅3 = ……… I3 = ………

B) İkinci Kısım

1. Şekil 2.4’te verilen devreyi temel elektrik setinde kurun.

BREA

D BO

ARD

ε

-+

R1 R2

R3 R4

R5

R1

R5 R4

R3

R2

Şekik 2.4. Kurmanız gereken devrenin deney seti üzerine örnek bir yerleştirilmesi.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

11 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

2. Kurduğunuz devrede, ampermetre yardımıyla her bir koldaki akımları ve yönlerini

belirleyerek Tablo 2.2’ye kaydedin.

3. Her bir devre elemanının uçları arasındaki gerilim farkını ölçün ve Tablo 2’ye kaydedin.

4. Bu devre için Kirchhoff kurallarını kullanılarak hesaplama yapın. Ölçümlerinizdeki akım

yönleri ve büyüklükleri ile hesaplamalarınızı karşılaştırın.

Tablo 2.2. Ölçülen akım ve voltaj değerleri

Ölçümler Akım değerleri ve

yönleri

Gerilim değerleri ve

yönleri

Ampermetre ve voltmetre ile okuduğunuz

değerleri kaydedin

IAB = A ↔ B VAB = A ↔ B

IBC = B ↔ C VBC = B ↔ C

ICD = C ↔ D VCD = C ↔ D

IDE = D ↔ E VDE = D ↔ E

IEF = E ↔ F VEF = E ↔ F

IFG = F ↔ G VFG = F ↔ G

IBH = B ↔ H VBH = B ↔ H

IHF = H ↔ F VHF = H ↔ F

IAG = A ↔ G VAG = A ↔ G

5. Şimdi Kirchhoff kurallarını kullanarak kollardaki akımları ve voltajları hesaplayın ve Tablo

2.3’e kaydedin.

ε

- +

R1

R2

R3

R4

R5

A

B

C D E

F

G

H

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

12 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Tablo 3.3. Hesaplanan akım ve voltaj değerleri

Akım değerleri ve

yönleri

Gerilim değerleri ve

yönleri

Hesaplanan değerleri kaydedin

IAB = A ↔ B VAB = A ↔ B

IBC = B ↔ C VBC = B ↔ C

ICD = C ↔ D VCD = C ↔ D

IDE = D ↔ E VDE = D ↔ E

IEF = E ↔ F VEF = E ↔ F

IFG = F ↔ G VFG = F ↔ G

IBH = B ↔ H VBH = B ↔ H

IHF = H ↔ F VHF = H ↔ F

IAG = A ↔ G VAG = A ↔ G

6. Ölçmüş olduğunuz deneysel akım ve voltaj değerlerini elde ettiğiniz teorik değerlerle

karşılaştırarak yüzde hata hesabı yapın.

ε

- +

R1

R2

R3

R4

R5

A

B

C D E

F

G

H

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

13 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEY 3

WHEATSTONE KÖPRÜSÜ YÖNTEMİYLE DİRENÇ ÖLÇÜMÜ

DENEYİN AMACI: Wheatstone köprüsünün çalışma prensibini incelemek, Wheatstone

Köprüsü yardımıyla bilinmeyen bir direncin ve bir telin özdirencinin bulunması

KULLANILAN ARAÇ GEREÇ: Wheatsone devresi, güç kaynağı, multimetre, sabit

dirençler, çeşitli teller

TEORİK BİLGİ

Direnç ölçümünde kullanılan birçok yöntem vardır. En dolaysız ölçme yöntemi

ampermetre - voltmetre yöntemidir. Bu yöntemle yapılan ölçümlerin duyarlılığı için

ampermetre ve voltmetrenin uygun ölçme aralıklarının olması ve ayrıca doğru okuma yapan

bu aletlerden en az birinin iç direncinin bilinmesi gerekir.

Hem karşılaştırma hem de sıfırlama yöntemi olduğu için bu deneyde kullanılan

Wheatstone köprü yönteminin ampermetre - voltmetre yöntemine göre açık bir üstünlüğü

vardır. Bu devre yardımıyla bilinmeyen bir direncin değeri bulunabilir. Bunun için Şekil

3.1’de ki devre kullanılır ve bu devreye Wheatstone Köprüsü denilir. Bu devrede R1 ve R2

büyüklüğü bilinen dirençlerdir. RA ise değeri değiştirilebilen bir dirençtir. RX direnci ise

değeri bulunmak istenilen dirençtir. Bu yöntemde köprü devresine bağlanmış olan

galvanometredeki sapmanın sıfır yapılması ile direnci bilinmeyen bir eleman, değeri bilinen

standart bir dirençle karşılaştırılır.

Şekil 3.1. Wheatstone köprü devresi

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

14 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Devredeki ampermetrenin gösterdiği akım değeri sıfır olduğunda; K ve L noktaları

arasında potansiyel fark yoktur demektir. Bu durumda Kirchoff Kanunlarına göre;

VMK = VML → I2R2 = I1RX (3.1)

VNK = VNL → I2RA = I1R1 (3.2)

olur. Denklem (3.1) ve (3.2) taraf tarafa bölünürse,

1

2

RR

RR X

A

= (3.3)

olarak bulunur. Denklem (3.4) düzenlenirse,

12 R

RRR

AX = (3.4)

durumuna gelir. Bu eşitlikte R1, R2 ve RA biliniyorsa RX direncinin değeri de bulunabilir.

Bizim deney düzeneğimizde Wheatstone köprüsü devresi Şekil 3.2’de ki gibi tel

sürgülü köprü olarak dizayn edilmiştir. Burada RA ve R2 dirençleri yerine direnci yüksek bir

telden faydalanılmıştır. Bu şekilde ampermetrenin okuduğu değeri tam sıfır konumuna

getirmek için gerekli olan RA direncini ayarlamak daha kolay olmuştur.

Şekil 3.2. Tel sürgülü Wheatstone Köprüsü şematik gösterimi.

Burada )( 11 A

LR ρ ve )( 2

ALRA ρ dirençleri kullanılan metal telin akıma karşı gösterdiği

dirençlerdir ve bu direnç değerleri denklem (3.4)’te yerine yazılırsa,

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

15 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

22

1 RLLRX = (3.5)

şeklinde bilinmeyen direncin değeri elde edilir.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

16 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEYİN YAPILIŞI

A) Bilinmeyen Direncin Bulunması

1. Şekil 3.3’teki devreyi kurun.

Şekil 3.3. Tel sürgülü Wheatstone Köprüsü deney düzeneği

2. Voltaj kaynağını sıfıra ayarlayın.

3. Sürgüyü tel üzerinde değişik konumlara dokundurun. Ampermetre ibresi ya sağa ya da sola

doğru sapma gösterecektir. Denge durumunu buluncaya kadar, yani sürgünün akımı sıfır

oluncaya kadar konumunu ayarlayın ve bu konumdaki uzunluğunu Tablo 3.1’e not edin.

4. Aynı işlemleri farklı R2 değerleri için de tekrarlayın ve tabloya not edin.

5. Denklem (3.5) yardımıyla Rx bilinmeyen dirençlerin değerlerini bularak ortalamasını alın

ve teorik değeri ile karşılaştırın.

Tablo 3.1. Değerler tablosu

R2(Ω) L1(cm) L2(cm) 22

1 RLLRX = Ortalama

RX % Hata

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

17 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

B) Telin Özdirencinin Bulunması

1. Şekil 3.3’teki devrede tekrar voltaj kaynağını sıfıra ayarlayın.

2. Belli bir uzunlukta olan telin direnç değerini bulmak için herhangi bir direnci devreye

bağlayınız.

3. Sabit bir gerilim uygulandığında denge durumunu buluncaya kadar, yani sürgünün akımı

sıfır oluncaya kadar konumunu ayarlayınız ve bu konumdaki uzunluğunu Tablo 3.2’ye not

ediniz.

4. Aynı deneyi farklı teller için tekrarlayınız ve Tablo 3.2’ye kaydediniz.

5. Tellerin alanını A=πr2 denkleminden hesaplayınız ve Tablo 3.2’ye kaydediniz.

6. R1/L1 = RTel/LTel bağıntısından faydalanarak telin direncini bulunuz.

7. L

AR=ρ denkleminden faydalanarak ρ değerini hesaplayınız.

Tablo 3.2. Değerler tablosu

R1(Ω) L1(mm) L2(mm) LTel(mm) r(mm) ATel(m2) RTel(Ω) ρTel(Ω.m)

SORULAR

1. Wheatstone köprülerinin kullanım yerlerini açıklayınız.

2. Şehirlerarası elektrik iletim hatlarında neden yüksek voltaj-düşük akım tercih edilir.

3. Eğer iletim hatları omik malzemeden yapılabilseydi bir şey değişir miydi?

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

18 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEY 4

TRANSFORMATÖR

DENEYİN AMACI: 1. Transformatörün giriş ve çıkış geriliminin gözlenmesi, 2.

Transformatörün yükseltme ve alçaltma katsayısının belirlenmesi. 3. Transformatörün yüklü

ve yüksüz durumda çıkış geriliminin incelenmesi.

KULLANILAN ARAÇ GEREÇ: DC/AC güç kaynağı, farklı sarımlı bobinler, multimetre,

trafo paneli, bağlantı kabloları, anahtar kutusu

TEORİK BİLGİ

Türkçe’ye Fransızca’dan girmiş olan transformatör sözcüğü “dönüştürücü” anlamına

gelir. Transformatörler, bir elektrik akımının gerilimini, yani “voltaj” diye adlandırdığımız

elektrik basıncını değiştiren aygıttır.

Transformatör, iki veya daha fazla elektrik devresini elektromanyetik indüksiyonla

birbirine bağlayan bir elektrik aletidir. Bir elektrik devresinden diğer elektrik devresine

enerjiyi elektromanyetik alan aracılığıyla naklederler. En basit halde, birbirine yakın konan iki

sargıdan ibarettir (Şekil 4.1). Eğer bu iki sargı ince demir levhaların üzerine sarılmışsa buna

demir çekirdekli transformatör denir. Eğer demirsiz plastik tüp gibi bir çekirdeğe sarılmışsa

buna hava çekirdekli transformatör denir.

Şekil 4.1. Transformatör yapısı. N1 ve N2 Sarım sayıları, VG Giriş geilimi, VÇ Çıkış

gerilimi (indüklenen gerilim)

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

19 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Aynı çekirdek üzerinde fakat birbirinden elektriksel olarak yalıtılmış iki bobinden biri

olan, N1 sarımlı bobine bir gerilim uygulanırsa, bir manyetik alan yaratılmış olur. Birinci

bobinin yakınına konulan ikinci bobin bu manyetik alandan etkilenir. Birinci bobine

uygulanan gerilim eğer alternatif gerilim olursa oluşan manyetik alanın büyüklüğü ve yönü,

alternatif gerilimin frekansına bağlı olarak değişir.

wtII sin0= (4.1)

Bu da ikinci bobinde indüklenmiş bir gerillim oluşmasına sebep olur. Oluşan bu

indüklenmiş gerilimin sebebi manyetik akının zamana bağlı değişimidir ve 1830 ‘lada

Faraday tarafından bulunmuştur. Eğer manyetik alanın geçtiği yüzeyin alanı A ve manyetik

alan vektörüne →

B dersek, manyetik akıyı;

→→

∫=Φ AdB. (4.2) şeklinde tanımlarız. Burada ϕ manyetik akıyı temsil eder.

Şekil 4.2. Bir yüzeyden geçen manyetik alan çizgiler

Faraday Kanunnuna göre, eğer manyetik akıyı zamanla değiştirecek olursak, elektrik

akımı oluşturmuş oluruz. Yani, bu yüzeye bir devre bağlarsak ve manyetik akıyı zamanla

değiştirirsek, bu devrede indüklenmiş bir gerilimin oluşmasına sebep olur.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

20 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

𝑈 = −𝑑∅𝑑𝑡

(4.3)

Burada bobinin sarıldığı demir çekirdek, manyetik alan etkisiyle manyetize olur ve böylece

oluşan manyetik alan yoğunlaştırılmış olur. Demir manyetik özellikleri ve manyetik alanı

yoğunlaştırması sebebiyle çok az enerji kaybı olur ve verim % 97 - 99,9 arasındadır.

Transformatörde gerilim değişikliği, iki bobindeki sarım sayılarının farklı olmasıyla sağlanır.

Güç kaynağına bağlanan bobine birincil sargı (primer), akım çıkış bobine (sekonder) denir.

Genel olarak tranformatörler bir elektrik devresinde gerilimi ya da akımı yükseltmek veya

düşürmek için kullanılırlar. Transformatörün girişine uygulanan gerilimi ya da akımı

yükseltmesi veya düşürmesi sarım sayılarına bağlıdır. Gerilim yükseltici transformatörlerde,

ikincil bobinin sarım sayısı birincil bobinin sarım sayısından fazladır ve çıkış gerilimi (akımın

tranformatörden çıkarkenki voltajı) giriş geriliminden yüksektir. Gerilim düşürücü

transformatörlerde ise, ikincil sargının sarım sayısı birincil sargıdan daha azdır, çıkış gerilimi

de giriş geriliminden daha düşüktür. Eğer ikincil sargının sarım sayısı, birincil sargının sarım

sayısının 40 katıysa, çıkış gerilimi de giriş geriliminin 40 katı olur. Birincil bobine uygulanan

alternatif akımın değeri de aynı oranda düşer. Bunun nedeni, tranformatörün aldığı güçten

daha fazlasını verememesi ve elektirk gücünün akım (birim zamanda akan elektirik miktarı)

ile gerilimin çarpımına eşit olmasıdır.

𝑛 = 𝑉𝑠

𝑉𝑝= 𝑁2

𝑁1= 𝐼𝑝

𝐼𝑠 (4.4)

Yüksek gerilimlerde, yükseltme ya da düşürme sırasında, manyetik alanın zamanla değişimi

nedeniyle demir çekirdek ısınır ve bu ısınmadan dolayı gerilim transferi sırasında bir güç

kaybı gerçekleşir. Bunu minimuma indirmek için çekirdek tek parça döküm olarak değil, ince

levhaların üst üste konulması şeklinde yapılır. Deney setimizde kullanılan gerilim değerleri

küçük olduğundan çekirdek tek parça döküm olarak tasarlanmıştır.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

21 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Şekil 4. 3. Yüksek amperli gerilim bobininin sarım sayısı N1 ve uygulanan gerilim VP, düşük

amperli gerilim bobininin sarım sayısı N2 ve indüklenen gerilim VS dir.

İki bobin için kullanılan teller farklı kalınlıklardadır ve daha yüksek amperli akımı

taşıyan tel daha kalındır (Şekil 4.4). Enerji santrallerindeki üreteçlerin ürettiği elektrik

akımının şiddeti (miktarı) yüksek, gerilimi düşüktür. Eğer elde edilen bu enerji, bu

değerleriyle doğrudan evlere ve sanayi kuruluşlarına iletilseydi, bunu taşıyacak tellerin kesit

alanın büyük olması gerekirdi ve bu da pahalı olurdu. Dahası, eğer elektrik uzun mesafelere

yüksek gerilim ve düşük akım şiddetinde gönderilirse, enerji iletim hatlarındaki dirençten

kaynaklanan ısınma etkilerinin yol açacağı enerji kaybı daha az olur. Bu nedenle elektrik

santrallerinde elde edilen elektrik akımı, enerji iletim hatlarına verilmeden önce yükselteci

tranformatörlerden geçirilerek gerilimi yüzbinlerce volt düzeyine çıkarılır ve böylece şiddeti

çok aşağılara düşürülür. Enerji iletim hatları boyunca yer alan elektirk dağıtım

istasyonlarındaki gerilim düşürücü transformatörlerde gerilim, ağır sanayi, elektrikli

demiryolları, hafif sanayi, hastaneler, mağazalar ve evlerce istenen çeşitli düzeylere göre

birkaç kez düşürülür.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

22 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEYİN YAPILIŞI

A) Transformatör Yüksüz Durumdayken Giriş ve Çıkış Gerilimlerinin Okunması

Şekil 4.4. Giriş ve çıkış gerilimlerinin ölçülmesi devresi

Devre bu şekilde kurulduğunda sekonder bobinin uçları açık durumdadır. Çünkü bağlanan

multimetre voltmetre olarak kullanıldığında sonsuz iç dirence sahiptir ve açık uçmuş gibi

davranır.

1. Şekil 4.4’te görülen devreyi kurunuz.

2. DC/AC Güç kaynağını en kısık konuma getirerek açınız.

3. Multimetreyi uygun skalaya getiriniz (deneyin bu kısmında gerilim okunacaktır.

Okunan gerilimin alternatif olduğunu unutmayınız).

4. Güç kaynağının üzerindeki ayar düğmesinden faydalanarak giriş gerilimini 2, 4, 6,

8, 10, 12, 14 V değerlerine ayarlayınız.

5. Anahtarı “1’’ konumuna getirerek “CH1” girişinden giriş gerilimini multimetreden

okuyarak Tablo 4.1’e kaydediniz. (Anahtar kutusundaki anahtar “0’’

konumundayken herhangi bir yeri okumaz. Anahtar hangi tarafa basılırsa, basılı

olan taraftaki uçlar arasındaki potansiyel farkı gösterir).

6. Sarım sayıları oranını𝑛 = 𝑁1𝑁2 hesaplayınız.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

23 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

7. Giriş gerilimini, sarım sayıları oranına bölerek beklenen çıkış gerilimi değerini

hesaplayınız.

8. Anahtarı “2’’ konumuna getirerek “CH2” girişinden çıkış gerilimini

multimetreden okuyunuz.

9. Beklenen çıkış geilimi değeriyle 8. madde de okunan çıkış gerilimi değerini

karşılaştırınız.

10. Ölçüm sırasında yapılan hata oranını hesaplayınız.

11. Aynı işlemleri farklı primer ve sekonder bobinler için tekrarlayınız.

Dikkat:

• Bobinler yerleştirilirken yüksek akımın geçeceği bobinin telinin kalın olmasına özen

gözteriniz.

• Yükseltici transformatör (N2>N1) tasarlandığı zaman sekonder bobinden çıkıcak

gerilimin 60 V’u geçmemesi gereklidir. Aksi takdirde yaralanmalara sebep olabilir.

• Transformatör çekirdeğinin kapağını düzgün şekilde yerleştiriniz ve iyice sıkınız.

Tablo 4.1. Transformatör yüksüz durumdayken giriş ve çıkış gerilimlerinin okunması

N1 =………… N2 =………….. n = N1/N2 (kuramsal)………………..

V1 (V) V2 (V)

Ölçülen Hesaplanan

2

4

6

8

10

12

14

Hata Oranı (%) :

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

24 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

B) Transformatör Yüklü Durumdayken Giriş Çıkış Akımlarının Ölçülmesi

Transformatörün yüklü olması demek; sekonder bobinin uçları arasına devre elemenları

bağlanarak birleştirilmesi veya iki ucun kısa devre edilmesi anlamına gelir. Biz deneyimizin

bu aşamasında sekonder bobinin uçlarını kısa devre edeceğiz.

İlk olarak sekonder bobinin uçları kısa devre edilmeden, primer bobinden geçen akımı

okuyunuz. Bunun için Şekil 4.5’de görülen devreyi kurunuz. Bu devrede sekonder bobinin

uçaları açık durumdadır.

Şekil 4.5. Primer akımının okunması devresi

1. Şekil 4.5’teki devreyi kurunuz.

2. Primer ve sekonder bobinleri kendi isteğinize göre seçiniz ve yerleştiriniz.

3. Güç kaynağını en kısık konuma getirerek açınız.

4. Primer bobine uygulanacak gerilimi istediğiniz değere ayarlayınız.

5. Ampermetre olarak kullanılacak olan multimetrenin skalasını “alternatif akım, 20A’ya

getiriniz.

6. Primer bobindeki gerilim ve üzerinden geçen akım değerini Tablo 4.2’ye not ediniz.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

25 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Tablo 4.2. Transformatör yüklü durumdayken giriş çıkış akımlarının ölçülmesi

N1 =………… N2 =………….. n = N1/N2 (kuramsal)………………..

V1 (V)

V2 (V)

I1 (A) I2 (A)

Ölçülen Hesaplanan

2

4

6

8

12

14

Hata Oranı (%) :

Sekonder bobinin çıkışına seri ampermetre bağlayınız ve güç kaynağından çıkan

gerilim değerini değiştirmeyiniz. Bu durumda sekonder bobinin çıkışı kısa devre edilmiş olur.

Sekonder bobinin iki ucu arasına bir kablo bağlamakla ampermetre bağlamak aynı şeydir.

Çünkü multimetre, ampermetre durumundayken iç direnci sıfırdır.

Şekil 4.6. Primer ve Sekonder bobinden geçen akımların ölçülmesi devresi

1. Şekil 4.6’daki devreyi kurunuz.

2. Primer bobin akımını okuyunuz.

3. Okunan primer bobin akımını sarım sayıları oranı (n) ile çarparak beklenen sekonder akımı

değerini bulunuz.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

26 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

4. Sekonder bobinin üzerinden geçen akım değerini okuyarak not ediniz.

5. Beklenen değer ile ölçülen sekonder bobin akım değerlerini karşılaştırınız ve hata hesabını

yapınız.

6. Primer bobindeki gerilim ve akım değerlerini, sekonder bobinin uçları açıkken ki gerilim ve

akım değerleriyle karşılaştırınız. Sekonder bobinin ucu açıkken okunan değerlerle ucu kısa

devreyken ki değerlerin farkını yorumlayınız.

7. Aynı işlemleri farklı primer ve sekonder bobinler için tekrarlayınız.

SORULAR

1. Transformatör nedir? Transformatörlerin günlük hayattaki kullanım alanları nelerdir?

2. Transformatörlerde niçin alternatif akım kullanılır? Doğru akım kullanılırsa ne olur?

3. Transformatörde ikincil devre akımının nasıl oluştuğunu açıklayınız.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

27 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEY 5

KONDANSATÖRÜN ŞARJ VE DEŞARJ EDİLMESİ

DENEYİN AMACI: 1. Boş bir kondansatörü şarj etmek, 2. Doldurduğumuz bu

kondansatörü boşaltmak, 3. Kondansatörü şarj ve deşarj ederken kronometreyle zaman tutup,

akımın zamana bağlı grafiğini çizmek, 4. Bu grafikten yararlanarak devrenin zaman sabitini

hesaplamak, 5. Oluşan grafiğin üstel bir fonksiyon grafiği olduğunu doğrulamak.

KULLANILAN ARAÇ GEREÇ: DC güç kaynağı, kondansatör, farklı dirençler,

ampermetre, iki yönlü anahtar, bağlantı kabloları, kronometre, milimetrik grafik kağıdı.

TEORİK BİLGİ

Bu deneyde diğer devrelerden farklı olarak zamanla devreden geçen akımın değiştiği

devreler ve bir devre elemanı olan kondansatör üzerinde çalışacağız. Kondansatör, elektrik

depolamaya yarayan pasif bir devre elemanıdır. Paralel lavha kapasitörler, her birinin alanı A

olan iki iletken levhanın paralel olarak birbirinden d kadar uzağa yerleştirilmesiyle

oluşturulur. Böyle bir kapasitörün kapasitansı;

dAC εκ= (5.1)

formülü ile hesaplanır. Buradaki; C: kapasitans (farad), A: her bir levhanın alanı (m2), d:

izolasyon (dielektirik) kalınlığı (m), ε: iki levha arasındaki bölgenin elektirik alan geçirğenliği

(F/m), κ(kappa): dielektirik sabitidir.

Şekil 5.1. Kapasitör ve direnç devre elemenlarından oluşan devre.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

28 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Kapasitör devreye bağlandıktan sonra şarj olmaya başlar ve toplanan bu şarj

kondansatör uçları arasında voltaj farkı oluşturur. Kondansatörü meydana getiren bir

yalıtkanla (plastik, kağıt, hava...) ayrılmış iki iletken levhada eşit fakat zıt yükle yüklenir (+Q

ve –Q ). Kondansatörün şarj olurken maksimum taşıyabileceği bir Q yükü miktarı vardır.

Daha fazlasını taşıyamaz. Bu Q yükünün, kondansatörün uçları arasında oluşan voltaj farkına

oranı bize kondansatörün kapasitansını verir.

VQC = (5.2)

burada; Q: kapasitördeki yük miktarı (coulombs), V: uçları arasındaki gerilim farkı (volt), C:

kapasitans (farad) dır. Şekil 5.1’deki gibi bir devrede anahtar kapatılır kapatılmaz, kapasitör Q

yükü ile dolmaz bu maksimum Q yük miktarına ulaşması biraz zaman alır. Bu durumu su

doldurduğumuz bir kap olarak düşünebiliriz. Bu durum şematik olarak aşağıda Şekil 5.2’de

verilmektedir.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

29 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Anahtar açıkken; kondansatörümüz boş.

Anahtarı kapattığımız anda aynı suyu açtığımızda kabın dolmaya başlaması gibi devre üzerinde elektronlar akmaya başlar.

Kapasitörün plakası üzerinde bu elektronlar birikmeye başlar. Aynı zamanda buraya gelip biriken her bir elektron nötr olan karşı plakada bir elektronu iter ve elektirik akımı bu şekilde devreyi tamamlar. Bunun sonucunda üreteçten çıkan bir elektron kapasitörün plakasına gelince karşı plakadan ittiği elektron devreyi tamamlar ve böylece karşı plaka da + yüklenmiş olur. Herbir elektrona karşılık bir + yük karşı plakada kaldığı için plakalar, eşit ama zıt yüklerle yüklenmiş olur

Şekil 5.2. Şarz devresinin temsili gösterimi

Yukarıdaki Şekil 5.2, başta boş olan bir kondansatörün şarj devresini gösteren bir RC

devresidir. Başlangıçta S anahtarı açıktır ve devreden akım geçmez. t = 0 anında anahtarı

kapatırsak kondansatör q yüküyle dolmaya başlar ve I(t), q(t)’ nin ve kondansatörün uçları

arasındaki voltaj farkının zamanla değiştiği gözlenir. Anahtarı kapattıktan sonra, herhangi bir

t zamanında kirchhoff kapalı devre kanunu bize toplam voltajı verir.

Vc(t) + VR(t) = V (5.3) V = q(t)/C + I(t).R (5.4)

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

30 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

I(t) = V/R – q(t)/RC (5.5)

ve I(t) = dtdq denklem (5.5)’de yerine koyarsak

dtdq = V/R – q(t)/RC

(5.6)

Yukarıdaki denklem (6), q(t)’ye bağlı diferansiyel denklemi bize q’nin zamanla değişimini ve

denklemin çözümü ise;

q(t) = VC(1 – RCte /− ) (5.7)

verir ve I(t) = dtdq denkleminde yerine koyarsak;

I(t) = V/R RCte /− (5.8)

Yukarıdaki q(t) ve I(t) denklemi bize q ve I’nın herhangi bir anlık zamandaki davranışlarını verir. t = 0 anında q(t) = 0 ve I(t) = V/R olur. t = ∞ anında q(t) sabit bir değere ulaşacak ve (𝑞 = ∞) = VC olacaktır (Şekil 5.3).

Şekil 5.3. Dirençli bir şarj devresinde kondansatörün (a) q-t grafiği ve (b) I-t grafiği.

Şimdi deşarj olma işlemini inceleyelim. Şekil 5.4’teki gibi bir devrede anahtar kapatılır

kapatılmaz, Q yükü ile dolu olan kapasitör hemen boşalmaz. Boşalması biraz zaman alır. Bu

durumu su doldurduğumuz bir kabın dibindeki bir musluğu açtığımızda suyun boşalması

olarak düşünebiliriz. Bu durum şematik olarak aşağıda verilmektedir.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

31 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Yüklü kapasitörümüzü su dolu kap olarak

düşünebiliriz.

Devre anahtarı kapatılır kapatılmaz

kondansatörün üzerindeki – yükler, + yüklü

plakaya doğru harekete geçer. Burada

devredeki akım şiddetini su dolu kaptan

suyun boşalma hızı ile ilişkilendirebiliriz.

Yani kapta su miktarı fazlayken musluktan

su hızlı ve daha uzağa akar. Su seviyesi

azaldıkça hızıda azalır. Devredeki I akımı da

aynı şekilde kapasitör doluyken yüksektir ve

boşaldıkça azalır.

Şekil 5.4. Deşarz devresinin temsili gösterimi

Şekil 5.4’deki RC devresi şarj olmuş (q = VC) bir kondansatörün deşarj olma devresidir.

Kondansatör ve akım zamanla azalacak ve t = ∞ anında sıfıra ulaşacaktır.

q(t) = qo RCte /− ; qo = VC (5.9)

I(t) = Io RCte /− ; Io = V/R (5.10)

Yukarıdaki eşitliklerin grafikleri Şekil 5.5’teki gibidir.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

32 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Şekil 5.5. Dirençli bir devrede deşarj edilen kondansatörün (a) q-t grafiği ve (b) I-t grafiği

RC devrelerinin önemli bir bölümü de; devrenin zaman sabitidir. Eğer t = RC dersek;

I(t = RC) = V/R RCte /− = 0.37V/R = 0.37Io (5.11)

q(t = RC) = VC(1- RCte /− ) = 0.63VC (5.12)

q(t = RC) = VC(1 – RCte /− ) (5.13)

Bu deneyde, bir RC devresinde iki yönlü anahtar kullanarak şarj ve deşarj göreceksiniz.

Şekil 5.4 size herhangi bir devre elemanını çıkarmadan kondansatörü şarj ve deşarj etmenizi

sağlayacaktır. S anahtarını kapattığımızda I(t) akımı devreden geçmeye başlar ve devrenin

akım kaynağı şarj olmuş kondansatördür. Kondansatör zamanla boşalır ve akım azalır.

Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Fizik Bölümü

33 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEYİN YAPILIŞI

1. Aşağıdaki devreyi kurun.

Şekil 5.6. Deneye ait devre

2. Farklı kapasitans (C) değerleri için sabit voltaj (V) ve sabit direnç (R) değerlerinde

akımın zamana göre değişimini göstermek için Şekil 5.6’daki deney düzeneği

kullanılmıştır. Kronometre yardımıyla sabit voltaj gerilimi V = 15 Volt ve sabit direnç

R = 2 MΩ iken farklı kapasitans değerleri (C = 1 µF; 4,7 µF; 30 µF; 60 µF) için akımın

zamana göre değişimini ölçünüz ve Tablo 5.1’e kaydediniz.

3. Tablo 5.1’deki değerleri dikkate alarak I-t grafiklerini aynı milimetrik kağıda çizin.

Çizdiğiniz grafiklerden akımın ilk değerinin % 37’si olan değere düştüğü zamanı

bularak devrenin zaman sabitini elde edin.

4. τ = RC formülünü kullanarak zaman sabitinin teorik değerini bulun ve grafikten

bulduğunuz değerlerle karşılaştırın.

5. Denklem (5.13)’ü kullanarak kondansatörün tamamen şarj olduğu zaman depolanan yük

miktarını hesaplayın. Bulduğunuz t = τ’daki değeri q(t = ∞) = VC yük değeriyle

karşılaştırın. q(t = RC) = VC(1 – e-t/RC )

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

34 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Tablo 5.1. Farklı sığa değerleri için akımın zamana göre değişimi FARKLI C DEĞERLERİ İÇİN U ve R SABİT, V = 15 Volt, R = 2MΩ

C = 1 µF C = 4,7 µF C = 30 µF C = 60 µF I

(µA) t(s) I

(µA) t(s) I

(µA) t(s) I

(µA) t(s) I

(µA) t(s) I

(µA) t(s) I

(µA) t(s) I

(µA) t(s)

6. C = 4.7 µF, R = 1 MΩ ve V = 15 volt iken akımın zamana göre değişimini ölçünüz

ve R = 2 MΩ için olan değerieri Tablo 5.1’den alarak Tablo 5.2’ye kaydediniz.

Tablo 5.2. Farklı direnç değerleri için akımın zamana göre değişimi

R = 1MΩ I (µA) t(s)

R = 2MΩ I (µA) t(s)

7. C = 4.7 µF, R = 2 MΩ ve V = 8 volt iken akımın zamana göre değişimini ölçünüz ve

V = 15 volt için olan değerieri Tablo 5.1’den alarak Tablo 5.3’e kaydediniz.

Tablo 5.3. Farklı voltaj değerleri için akımın zamana göre değişimi

V = 8 Volt I (µA) t(s)

V = 12 Volt I (µA) t(s)

8. 3, 4 ve 5. basamaklarda yapılan işlemleri 6. ve 7. basamaklarda aldığınız ölçüm

sonuçlarınada uygulayınız. Farklı direnç değerleri için yapılan ölçüm sonuçlarını aynı

grafik kağıdına (2 grafik), farklı voltaj değerleri için alınan ölçüm sonuçlarınıda farklı

grafik kağıdına (2 grafik) birlikte çizerek sonuçları karşılaştırınız.

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

35 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

SORULAR

1. RC çarpımının zaman boyutunda olduğunu gösterin.

2. A anahtarı kapatılınca kondansatör niçin hızla doluyor da boşalması yavaş oluyor?

3. Kondansatörün boşalma zamanını ayarlama imkanımız var mıdır? Nasıl?

4. Seri ve paralel bağlı kondansatörler için eşdeğer sığa ifadelerini türetin.

5. Yaptığınız deneyi göz önüne alarak, sığanın değişimi ile zaman sabiti arasında nasıl

bir ilişki vardır. Açıklayınız.

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

36 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEY 6

AKIM GEÇEN TELE ETKİYEN MANYETİK KUVVETLERİN ÖLÇÜMÜ

DENEYİN AMACI: 1. Bu deneyde, düzgün ve statik bir manyetik →

B alanı içerisinde →

I

elektrik akımını taşıyan tele etkiyen bir kuvvet olduğunun gözlenmesi. 2. Bu kuvveti (→

B

ve →

I arasındaki) θ açısı, tel uzunluğu l ve →

I akımına bağlı olarak incelemek.

ARAÇ GEREÇ: Dijital terazi, akım kaynağı ve ampermetre, akım devresi, döner bobin

seti, mıknatıs takımı, akım tel seti (50, 25, 12.5 cm 1 turlu 50 ve 25 cm 2 turlu)

TEORİK BİLGİ

Tel üzerine etki eden manyetik kuvvet Lorentz denklemiyle açıklanmaktadır;

→→

= BIlxF (6.1)

Burada →

I , akım vektörünü l ,telin manyetik alan içinde kalan boyunu ve →

B , manyetik

alan vektörünü göstermektedir (Şekil 6.1). Bu kuvvetin büyüklüğü;

IlBF = Sinθ (6.2)

denklemiyle açıklanabilir. Burada θ şekilde de gösterildiği gibi I ve B arasındaki açıdır.

Şekil 6.1. Manyetik alan içine yerleştirilmiş akım taşıyan tel

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

37 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Bu deneyin ilk kısmında manyetik alanın akımın yönüne dik olduğu varsayıldığından 1

numaralı eşitlik aşağıdaki şekilde basitleştirilebilir.

IlBF = (6.3)

Akım Şekil 6.2’de gösterilen daha önceden hazırlanmış akım döngüleri boyunca akacaktır.

Denklem 6.1’deki l uzunluğu mıknatısın kutupları arasındaki akım geçen telin yatay

uzunluğunu göstermektedir. Buna test uzunluğu diyeceğiz. l uzunluğu 1 ile 7 birim

arasında değiştirilebilir ve her birim yaklaşık 1 cm boyundadır. Deneyi yaparken

kullandığınız test uzunluklarını ölçmeniz gerekmektedir. Akım döngüleri, üzerinde

ampermetre bulunan bir doğru akım kaynağına bağlanacaktır. Eğer manyetik alan şekilde

gösterildiği gibi ise (sayfa düzleminden içeri doğru) mıknatıs üzerinde istenilen yönde

kuvvet oluşturulabilmesi için akım yönü şekilde gösterildiği gibi olmalıdır (Bu konu

deneyin yapılışı bölümünde daha ayrıntılı açıklanacaktır).

B A C D E D

I B

Şekil 6.2. Akım devresi önden görünüş (sağ), arkadan görünüş (sol)

Tablo 6.1. Akım döngüsündeki tel uzunlukları

Akım döngüsü Test uzunluğu l

AB veya BC 1 birim

AC veya CE 2 birim

BE veya ED 3 birim

AE 4 birim

CD 5 birim

BD 6 birim

AD 7 birim

**DİKKAT: Akım döngülerinden geçen akım 5 amperi geçmemelidir.

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

38 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEYİN YAPILIŞI

A) Manyetik Kuvvetin Akımla Değişmesi

1. 5 mm aralıklı mıknatıs gurubunu terazi üzerine yerleştiriniz.

2. En uzun l ’ye sahip akım döngüsünü seçin ve bu uzunluğu kaydedin.

3. Akım döngülerinin bulunduğu akım devresini aşağıya doğru uzayacak şekilde ana

üniteye takın. Devre yüzeyinin aşağıya dönük olduğundan emin olun. (Şekil 6.3’e

bakın)

Şekil 6.3. Akım terazisinin kurulumu (yandan görünüş)

4. Akım devresini alt kısmı mıknatıs grubunun kutupları arasından geçecek şekilde

yerleştirin. Akım devresi düzleminin mıknatıs grubuna paralel olduğundan ve

mıknatısa değmediğinden emin olun. Eğer gerekiyorsa ana ünitenin yüksekliğini

ayarlayın.

5. Devrede akım yokken dijital terazinin dara “tare” butonuna basarak göstergede 0.00

gram değerini görün.

6. Akım kaynağını devreye bağlayın (Şekil 6.3’e bakın).

7. Devredeki akımı en fazla 5 ampere çıkana kadar 0.5 amperlik adımlar halinde artırın.

Her akım değeri için mıknatıs takımının yeni kütlesini dijital teraziden okuyun. Eğer

akım arttıkça mıknatıs takımının kütlesi azalıyorsa manyetik alan içerisindeki akımın

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

39 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

yönü Şekil 6.2’de gösterildiği gibi değildir. Bu durumda ana ünitedeki bağlantıları ters

çevirin.

8. Ölçümlerinizi akım değerleri ile bunlara karşılık gelen dijital teraziden okunan kütle

değerlerini Tablo 6.1’e kaydedin.

Tablo 6.1. Birinci kısım için veri tablosu

I (A) Ölçülen Kütle (g) F (Manyetik Kuvvet)

0.5

1

1.5

2

2.5

3

3.5

4

4.5

5

Analiz:

1. Okunan kütle değerini 2/8.9 smg = ile çarpın. Bu manyetik kuvvet F ’i verir.

2. Manyetik kuvveti (F) akımın (I) fonksiyonu olarak çizin.

3. Grafiğe en uygun olan doğrunun eğimini bulun.

4. En uygun doğrunun eğimi (Denklem 6.2’den görüleceği gibi) lB ’ye karşılık

gelmektedir (akım geçen telin uzunluğu ile manyetik alanın vektörel çarpımı).

Grafiğinizin eğiminden yararlanarak mıknatısın yarattığı manyetik alanın gücünü

bulun.

B) Manyetik Kuvvetin Tel Uzunluğu İle Değişmesi

1. Önceki bölümde kurulan düzeneği bozmadan akımı sıfırlayın.

2. Tel uzunluğunu en kısa olacak şekilde ayarlayıp akım devresini ana üniteye bağlayın.

3. Dijital terazinin dara “tare” butonuna basarak ekranda 0.00 gramı değerini okuyun.

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

40 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

4. Akımı 3 ampere ayarlayarak bu tel uzunluğu için terazinin gösterdiği değeri okuyup

kaydedin.

5. Akımı sıfırlayın ve akım kaynağı bağlantılarını ana üniteden çıkarın.

6. 3, 4 ve 5 no’lu adımları farklı tel uzunlukları için tekrarlayın.

7. Akım devresinde kullanılan uzunlukları ve karşılık gelen kütle değerlerini Tablo 6.2’ye

kaydedin.

Tablo 6.2. İkinci kısım için veri tablosu

I (A) Uzunluk Ölçülen Kütle (g) F (Manyetik Kuvvet)

AB veya BC 1 birim

AC veya CE 2 birim

BE veya ED 3 birim

AE 4 birim

CD 5 birim

BD 6 birim

AD 7 birim

Analiz:

1. Okunan kütle değerini 2/8.9 smg = ile çarpın. Bu manyetik kuvvet F ’i verir.

2. Manyetik kuvveti (F) tel uzunluğunun ( l ) fonksiyonu olarak çizin.

3. Grafiğe en uygun olan doğrunun eğimini bulun.

4. Bu doğrunun eğimi (denklem 2’den görüleceği gibi) IB çarpımına eşittir. Bu çarpım

akım ile manyetik alan kuvvetinin vektörel çarpımıdır. Doğrunun eğimini kullanarak

mıknatısın yarattığı manyetik alan gücünü bulun. Bu değeri Bölüm 1’de elde

ettiğimiz değer ile karşılaştırın.

C) Manyetik Kuvvetin Açı ile Değişmesi

1. 22 milimetrelik mıknatıs takımını dijital terazinin üzerine yerleştirin.

2. Dönen bobinin devre ünitesindeki tel uzunluğunu ölçüp kaydedin.

3. Dönen bobin devresini, bobin tarafını aşağıya gelecek şekilde ana üniteye takın.

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

41 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Şekil 6.4. Akım terazisinin kurulumu (yandan görünüş)

4. Dönen bobin devresindeki tel kısmı mıknatıs takımının kutupları arasından geçecek

şekilde yerleştirin. Bu kısım, mıknatıslara kesinlikle değmemelidir. Tel yüzeyinin

mıknatıs takımına paralel olduğundan emin olun. Eğer gerekiyorsa ana ünitenin

yüksekliğini ayarlayın.

5. Bobinden akım geçmezken dijital terazinin dara “tare” butonuna basarak göstergede

0.00 gram değerini görün.

6. Akım kaynağını devreye bağlayın.

7. Açıyı bobin teli manyetik alana paralel olacak şekilde 0 dereceye ayarlayın. Akımı 3

amper gibi sabit bir değere ayarlayın. Terazideki kütle değerlerini kaydedin. Eğer bu

değerler akım arttıkça azalıyorsa manyetik alan içerisindeki akım yönü Şekil 6.2’de

gösterildiği gibi değildir. Bu durumda ana ünitedeki bağlantıları ters çevirin.

8. Bobini saat yönünde döndürerek açıyı 10’ar derecelik basamaklarla 90° dereceye kadar

arttırın, her adım için açı değerlerini ve karşılık gelen kütle değerlerini kaydedin.

9. Açıyı tekrar 0° ye ayarlayın ve 8 no’lu adımda yaptığınız işlemi saatin tersi yönünde

tekrarlayın

10. Tablo 6.3’e açı değerleri ve karşılık gelen kütle değerlerini kaydedin.

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

42 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Tablo 6.3. Üçüncü kısım için veri tablosu

θ Ölçülen Kütle (g) F (Manyetik Kuvvet) 10 20 30 40 50 60 70 80 90

Analiz:

1. Okunan kütle değerini 2/8.9 smg = ile çarpın. Bu manyetik kuvvet F ’i verir.

2. F - Sinθ grafiğini çizin.

3. Grafiğe en uygun olan doğrunun eğimini bulun. Bu doğrunun eğimi denklem 2’deki

IlB çarpımına eşittir. Bu değer akımın, akım geçen telin uzunluğunun ve manyetik

alan kuvvetinin vektörel çarpımıdır. Grafiğin eğimini kullanarak mıknatısın yarattığı

manyetik alan gücünü bulun. Bulduğunuz değeri Bölüm 1 ve Bölüm 2’de

bulduğunuz değerlerle karşılaştırın,

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

43 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEY 7

BİR BOBİNİN MANYETİK ALANI (BİORT-SAVART YASASI)

DENEYİN AMACI: 1. Bir tel halkanın manyetik alanını ölçerek Biort-Savart kanununu

deneysel olarak doğrulamak, 2. Bobinde meydana gelen manyetik alanı incelemek.

ARAÇ GEREÇ: Doğru Akım kaynağı, teslametre, farklı boyda ve farklı sarımlı bobinler,

bağlantı kabloları, cetvelli ray, tel halkalar, hall probu.

TEORİK BİLGİ

Oersted, 1819 yılında akım taşıyan bir iletkenin bir pusula iğnesini saptırdığını

keşfetti. Bunun anlamı akım taşıyan bir iletken tel çevresinde bir manyetik alan

oluşturmasıydı. Bu keşiften kısa bir süre sonra, Jean Baptiste Biort ve Felix Savart kararlı

akım taşıyan bir iletkenin bir mıknatıs üzerinde kuvvet oluşturduğunu gördüler. Biot ve

Savart deneysel sonuçlardan yola çıkarak uzayın bir noktasındaki manyetik alanı, bu alanı

oluşturan akım cinsinden veren ifadeyi buldular. Bu yasanın matematiksel olarak elde

edilişini, Şekil 7.1’i kullanarak inceleyelim.

Şekil 7.1. İletken bir telden geçen sabit akımın uzaydaki bir P noktasında oluşturduğu manyetik alan

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

44 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Üzerinden “i” akımı geçen tel üzerindeki 𝑑𝑙 elemanından eksen üzerindeki ölçüm

noktasına uzanan vektör ise, o noktadaki manyetik alan şiddeti 𝑑𝐻 her iki vektöre de dik

olup aşağıdaki şekilde yazılabilir;

𝑑𝐻 = 𝑖4𝜋

𝑑𝑙×𝑟3

(7.1)

Şekildeki 𝑑𝑙 vektörü sayfa düzlemine dik, ve 𝑑𝐻 vektörleri ise sayfa düzlemindedir. Bu

durumda tüm çembersel iletken üzerinden integral alınırsa;

𝐻 = 𝑖

4𝜋 ∫𝑑𝑙𝑟2

sin 𝜃 (7.2)

𝐻 = 𝑖

4𝜋 ∫𝑑𝑙×𝑅𝑟3

(7.3)

𝐻 = 𝑖

4𝜋2𝜋𝑅 𝑅

(𝑥2+𝑅2)32 (7.4)

𝐻 = 𝑖

2𝑅2

(𝑥2+𝑅2)3 2 (7.5)

Ölçüm noktasındaki (P noktası) manyetik alan vektörü 𝑑𝐻 , biri z-ekseni

doğrultusunda(dHz), diğeri ise x-ekseni doğrultusunda(dHx) olmak üzere iki bileşene

ayrılabilir. İletken tel üzerindeki tüm dl elemanlarından kaynaklanan bütün x-ekseni

bileşenleri aynı yönde olduklarından birbirlerine eklenirler. Fakat bütün iletken tel

üzerindeki dl elemanlarının yarattığı manyetik alanların z-ekseni bileşenleri ters yönlü

olduğundan birbirlerini yok ederler (Şekil 7.2).

Manyetik alan(𝐵 ) ile manyetik alan şiddeti(𝐻 ) arasında,

𝐵 = 𝜇𝑟𝜇0𝐻 (7.6)

ilişkisi vardır. 𝜇𝑟 = 1.000004 olduğundan ihmal edilebilir. Eşitlik 7.5’i, Eşitlik 7.6’yı

kullanarak yazacak olursak, P noktasında oluşan manyetik alan büyüklüğü;

𝐵 = 𝑖𝜇0

2𝑅2

(𝑥2+𝑅2)3 2 (7.7)

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

45 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Şekil 7.2. İletken tel üzerinden geçen sabit akımın uzaydaki bir P noktasındaki manyetik alan bileşenleri

ve net manyetik alan vektörünün yönü.

Sonuç olarak, R yarıçaplı, N adet iletken tel çemberden i akımı geçtiğinde çemberin ekseni

boyunca ve merkezden z uzaklığında oluşan manyetik akı yoğunluğu aşağıdaki denklemle

verilir:

𝐵(𝑥) = 𝑁𝜇0

𝑖2

𝑅2

[𝑥2+𝑅2]3 2 (7.8)

Uzunluğu ihmal edilemeyecek kadar büyük ve L olan N sarımlı bir bobinin ekseni boyunca

manyetik akının karakteristiği sonsuz küçük sayıda ve uzunlukta bobinlerden oluştuğu

varsayılarak elde edilir (Şekil 7.3).

Şekil 7.3. Uzunluğu ihmal edilemeyecek kadar uzun ve L olan N sarımlı bobin

Orijinden belli bir uzaklıktaki bir bobinin kesiti, sonsuz küçüklükte bir manyetik alan verir;

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

46 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

𝑑𝐵(𝑥) = 1

2𝑁𝐿𝜇0𝑖

𝑅2

[𝑅2+(𝑥−𝑎)2]3 2𝑑𝑎 (7.9)

olarak bulunur.

Burada 𝑁𝑑𝑎 𝐿 ; da kalınlıklı bobin kesitindeki sarım sayısıdır. Toplam manyetik alan “a”

üzerinden integral alınarak bulunur.

𝐵(𝑥) = 𝑁𝜇0𝑖𝑅2

2𝐿 ∫ 𝑑𝑎

[𝑅2+(𝑥−𝑎)2]3 2

𝐿0 (7.10)

Eğer bu integral alınırsa;

𝐵(𝑥) = 𝑁𝜇0𝑖2𝐿

𝑥√𝑅2+𝑥2

− 𝑥−𝐿𝑅2+(𝑥−𝐿)2

(7.11)

Uzun, ince bobinin (R<<L) merkezine yakın bir noktada 𝑥 = 𝐿

2 manyetik alanın

büyüklüğü Eşitlik 7.11’den şöyle bulunur;

𝐵𝑚𝑒𝑟𝑘𝑒𝑧 = 𝜇0𝑖

𝑁𝐿

(7.12)

Bobinin merkezindeki manyetik alanın büyüklüğü bu iken bobinin uçlarındaki (𝑥 = 𝐿)

manyetik alanın büyüklüğü bu değerin yarısı kadardır.

𝐵𝑢ç = 1

2𝜇0𝑖

𝑁𝐿

(7.13)

NOT: GmA

NsmC

NT 410./.

1 === , µ0 = 4π x 10-7 T.m/A

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

47 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEYİN YAPILIŞI

Deneyimiz iki aşamadan oluşmaktadır. Birinci olarak farklı sarımlı ve yarıçaplı

tellerin üzerinden, sabit değerli bir doğru akım geçirildiğinde yuvarlak telin merkezinde

oluşan manyetik alan büyüklüğünden 𝜇0 manyetik alan sabitinin bulunmasıdır. Bunun için

öncelikle Şekil 7.4’deki devreyi kurun.

Şekil 7.4. İletken telin oluşturduğu manyetik alanın ölçülmesi devresi

A) Dairesel Tel Üzerinden Geçen Manyetik Alanın Ölçülmesi

1. Devre kurulduktan sonra öncelikle 3 cm yarıçaplı dairesel tellerden 1 sarımlı olanı

yerleştirin.

2. Doğru akım kaynağını açın (açmadan önce amplitude ayarının en düşükte olduğundan

emin olun).

3. Doğru akım kaynağı üzerindeki amplitude ayarını kullanarak 5A’e ayarlayın.

4. Gaussmetreyi açın.

5. Gauss-militesla ayarından (Gs/mT) gauss skalasına geçin (bunun yapılmasının sebebi

gaussun daha hassas olmasıdır. Çünkü 104 Gs = 1 T).

6. Gaussmetre üzerindeki “RANGE” tuşunu kullanarak skalayı virgulden sonra 110

hassasiyete getirin.

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

48 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

7. Gaussmetrenin probunun ucunun, kullanılan dairesel telin merkezinde olmasına dikkat

edin.

8. Aynı işlemi 2, 3, 4 sarımlı dairesel teller için tekrarlayın ve Tablo 7.1’ e kaydedin.

9. Okunan manyetik alan değerlerine karşı sarım sayısı grafiğini çizin. Her yarıçap için

çizimleri aynı grafik kâğıdına farklı renkte çizin.

10. Grafiğin eğiminden ve Eşitlik 7.8’i kullanarak manyetik alan sabitini hesaplayın

(okuduğunuz manyetik alan değerini SI birimi olan Tesla’ya çevirmeyi unutmayın).

11. Üçünün ortalamasını alarak elde edeceğiniz deneysel değerinizi, manyetik alan

sabitinin kuramsal değeriyle karşılaştırarak, hata hesabı yapın.

Tablo 7.1. Dairesel tel üzerinden geçen manyetik alanlar için deneysel değerler

Yarıçap R (cm)

Sarım Sayısı N

Manyetik Alan B(Gauss)

Manyetik Alan B(mT)

3

1 2 3 4

4.3

1 2 3 4

6.1

1 2 3 4

B) Yer Değiştirmeye Bağlı Olarak Manyetik Alanın Değişimi

1. Gaussmetrenin probunun ucunu bobinin tam ucuna yerleştirin (probun ucunun bobinin

kesit alanının tam merkezinde olmasına dikkat edin).

2. Akım değerini 0.8 A’e ayarlayarak bobinlere sabit voltaj uygulayın.

3. Probu raya bağlayan parçanın bir noktasını referans alarak yavaş hareketlerle bobinin

içine doğru hareket ettirin.

4. 1 cm aralıklarla Gaussmetreden okunan manyetik alan değerlerini Tablo 7.2’ye not

edin.

5. Bobinin tam ortasında okunan manyetik alan değerini yorumlayın.

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

49 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

6. x = L/2 iken okunan manyetik alan ile Eşitlik 7.11’i kullanarak hesaplayacağınız

manyetik alan değerini karşılaştırınız (okuduğunuz manyetik alan değerini SI birimi

olan Tesla’ya çevirmeyi unutmayınız).

7. Aynı işlemleri farklı sarımlı fakat aynı boylu ve yarıçaplı bobinler için tekrarlayınız.

Tablo 7.2. Yer değiştirmeye bağlı olarak manyetik alan için ölçümler

X (cm)

Bobin 1 N =……. R =…….cm L =……..cm

Bobin 2 N =……. R =…….cm L =……..cm

Bobin 3 N =……. R =…….cm L =……..cm

Bobin 4 N =……. R =…….cm L =……..cm

B (mT) B (mT) B (mT) B (mT) 0 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

C) Bobinin Merkezindeki Manyetik Alan

1. Hall probunu farklı sarım sayılı bobinler için bobinin tam merkezine geldiğinde (x =

L/2) manyetik alanın değerini okuyarak Tablo 3’e kaydedin.

2. Eşitlik 13’ten manyetik alanını hesaplayınız ve ölçülen değerler ile karşılaştırarak hata

hesabı yapınız.

Tablo 7.3. Bobinin merkezindeki manyetik alan için ölçüm değerleri tablosu

N (sarım sayısı) L (bobinin boyu cm) R (yarıçap cm) B (manyetik alan mT)

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

50 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

SORULAR

1. Bobinin ucundan başlayarak gaussmetrenin probu içeri doğru hareket ettirildiğinde okunan

manyetik alan büyüklükleri nasıl değişiyor?

2. Bu değişimin sebebini yorumlayınız.

3. Dairesel tellerde oluşan manyetik alan büyüklükleri neden bobinlerin yarattığı manyetik alandan

küçüktür?

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

51 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEY 8

DÜNYANIN MANYETİK ALANI

DENEYİN AMACI: 1. Helmholtz bobin sisteminin ayar sabitini bulmak, 2. Dünyanın

manyetik alanının yatay ve dikey bileşenlerini ve manyetik alan şiddetini bulmak

KULLANILAN ARAÇ GEREÇ: 1 adet Helmholtz bobin çifti, ayarlanabilir DC güç

kaynağı, reoasta, dijital teslametre, hall probu, multimetre, yatay ve dikey eksenli pusula,

destek çubuğu.

TEORİK BİLGİ

Bilindiği gibi, pusula yön tayininde çok eski zamanlardan beri kullanılan bir araçtır.

Pusulanın iğnesi (manyetik iğne) dünya’nın her yerinde kuzey - güney doğrultusunda

hizalanır. Bu durumun sebebi bir manyetik dipol olan pusula iğnesi ile dünya’nın manyetik

alanı arasındaki etkileşimdir.

Bir manyetik dipolün, bulunduğu konum civarındaki manyetik akı yoğunluğundan,

yani manyetik alan şiddetinden veya kısaca manyetik alandan, etkilenimi manyetik

moment denen bir (vektörel) nicelik kullanılarak ifade edilebilir. Her manyetik dipolün bir

manyetik momenti vardır ve genelde μ ile gösterilir. Böylece bir B manyetik alanının

içinde bulunan bir manyetik dipole alan tarafından uygulanan tork (kuvvet momenti) τ ve

dipolün sahip olduğu potansiyel enerji U sırasıyla τ = μ×B ve U = −μ⋅B formülleri ile

ifade edilir. Dolayısıyla alan içerisine konan bir manyetik dipol belli bir denge açısı

etrafında, eğer sürtünme varsa ki bu deneyde mevcuttur, sönümlü salınım yapar ve

sonunda denge açısında hizalanır. Dikkat edilirse denge halinin μ//B durumunda

gerçekleştiği vektörel ve skaler çarpımların özelliklerinden görülebilir (Şekil 8.1).

Dünya’nın çekirdeğindeki akımlardan kaynaklandığı düşünülen kuzey - güney

doğrultusundaki bir manyetik alan etrafımızı sarmaktadır. Bu nedenle dünyanın her hangi

bir yerine konan bir manyetik iğne yukarıda açıklanan olgulardan dolayı dünyanın

manyetik alanı doğrultusunda hizalanacaktır. Böylece dünyanın manyetik alanının yönü

saptanabilecektir. Bu tespitle beraber pusulanın çalışması da açıklanmış olur.

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

52 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Şekil 8.1. Manyetik alanın içerisinde bir manyetik dipol. β, dipolü kesen alan vektörüyle dipolün

momenti arasındaki açıdır.

Dünyanın manyetik alanının bileşenleri, büyüklüğü ve yönü bilinen sabit (düzgün)

bir manyetik alanın kullanımıyla belirlenebilir. Bilinen manyetik alan için bir çift

Helmholtz bobini kullanılır.

Helmholtz bobinlerinden akım geçmediği sürece manyetik iğne bulunduğu

konumdaki dünyanın manyetik alanının yatay bileşeni By ile kuzey-güney doğrultusu

boyunca hizalanır.

Sabit Helmholtz alanı BK eklenirse, manyetik iğne α açısı kadar dönecektir. O zaman

manyetik iğne toplam manyetik alan BT = By+BK boyunca hizalanır. Şekil 8.2 (sol)’daki

geometri dikkate alınırsa, ϕ dar açı olsa dahi, sinüs teoremi kullanılarak, By ve BK

vektörlerinin büyüklükleri arasında aşağıdaki bağıntı elde edilebilir:

BK / By = sin(α) / sin(φ-α) (8.1)

Helmholtz alanının şiddeti BK, akımla doğru orantılıdır:

BK = k IK (8.2)

Burada k, deneyde belirlenecek olan kalibrasyon faktörüdür. φ = 90° özel durumunda, yani

Dünya’nın manyetik alanının doğrultusu Helmholtz bobinlerinin eksenine dik olduğunda,

yatay bileşen By, BK’ye karşı sapma açısı α’nın tanjantı grafiğinin eğimi olarak elde

edilebilir:

Bytan(α) = BK (8.3)

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

53 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

By bulunduktan sonra, θ By ile BD arasındaki açı olmak üzere, dünyanın manyetik alanının

düşey bileşeni Bd Şekil 8.2 (sağ)’den türetilebilecek olan aşağıdaki bağıntı kullanılarak

elde edilebilir.

Bd = Bytan(θ) (8.4)

Buradan da, dünyanın manyetik alanının büyüklüğü;

BD = (By2 + Bd2)1/2 (8.5)

olarak bulunur.

Şekil 8.2. Bobinlere göre yatay (sol) ve düşey (sağ) düzlemlerdeki manyetik alanların vektör diyagramları

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

54 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEYİN YAPILIŞI

Şekil 8.3’de devre şeması verilmiş olan deney düzeneğini kurunuz.

Şekil 8.3. Deney düzeneği

A) Helmholtz Alanının Kalibrasyonu ve k’nın Bulunması

1. Manyetik alanı ölçmeden önce teslametreyi kalibre ediniz.

2. Helmholtz alanını (BK), hall probunu kullanarak, IK akımının fonksiyonu olarak

ölçünüz.

3. Ölçümlerinizi Tablo 8.1’e kaydediniz.

4. BK-IK grafiğinden kalibrasyon faktörü k’yı hesaplayınız.

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

55 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

Tablo 8.1. İlk kısım için deney verileri tablosu

BK (mT) IK (A)

0.5

1.0

1.5

2.0

2.5

B) Sapma Açısının IK’nin Fonksiyonu Olarak Ölçülmesi ve By’nin Bulunması

1. Manyetik alanı ölçmeden önce teslametreyi kalibre ediniz.

2. Pusulayı Helmholtz bobinlerinin arasına yerleştiriniz ve ölçek düzleminin yatay

olmasını sağlayınız.

3. Pusula ve bobin sistemini, manyetik iğnenin kuzey - güney doğrultusu Helmholtz

bobinlerinin eksenine dik olacak biçimde çeviriniz.

4. Açının belirlenmesinde iğnenin iki ucu da dikkate alınmalıdır α değerlerini

sağlayan IK akımlarını Tablo 8.2’ye kaydedin.

5. BK-tanα grafiğinden By’yi hesaplayınız.

Tablo 8.2. İkinci kısım için deney verileri tablosu

IK (mA) α (+) α (-) α (ortalama) tanα

10

20

30

40

50

60

70

80

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

56 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

C) Eğiklik Açısı θ’nın Ölçümü ve Bd’nin Bulunması

1. Akım sıfırken pusulayı 90° döndürünüz, düşey düzleme paralel hale getiriniz ve

eğiklik açısı θ1’i ölçünüz.

2. Pusulayı 180° döndürünüz ve θ2 eğiklik açısını ölçünüz.

3. Bd’yi eğiklik açısı θ’yı θ1 ve θ2’nın aritmetik ortalaması olarak alıp hesaplayınız.

D) Bileşenlerini Bulmuş Olduğunuz Manyetik Alanın Büyüklüğünü Hesaplayınız.

Pusula Helmholtz bobinlerinin arasına yerleştirildikten sonra hareket ettirilmezse

daha iyi sonuç alınır. Bu nedenle yukarıdaki yapılış sırasının takip edilmesi tavsiye edilir.

Ayrıca pusulanın döndürülme işlemleri ayağı hareket ettirilmeden sadece ayağı ile

arasındaki bağlantıyı sağlayan mil ekseni etrafında yapılmalıdır.

Notlar: Deney sırasında reostayı kullanmayı unutmayınız. Bildiğiniz gibi bir devreye

uygulanan gerilimin devrede yaratacağı akım devrenin eşdeğer direnciyle ters orantılıdır.

Dolayısıyla gerilimi yükseltemezseniz akımı arttırmak için reostanın direncini

düşürebilirsiniz. Ayrıca deneyin yapılış aşamalarının üçüncüsünde gerekli açı değerlerinin

yüksek duyarlılıkla elde edilmesinde reosta direncinin büyük olması gerekmektedir.

SORULAR

1. Sizce bu deneydeki hata kaynakları nelerdir?

2. Pusula düzleminin hizalanmasının manyetik iğnenin açısı üzerinde nasıl bir etkisi

vardır? Planlanan dönme yönünü ve sonuçtaki torkları düşünün.

3. Galvanometrenin (bobinlerin) bağlantıları tersine çevrildiği zaman açısal sapma

neden tersine döner?

4. ϕ dar açı olduğunda Denklem (I)’in elde edilebileceğini gösteriniz.

5. Pusula açısının ölçümündeki % 5 hata hesaplanan manyetik alanda ne kadar hataya

sebep olabilir?

6. Bir çubuk mıknatısın kuzey kutbu dünyanın coğrafi kuzey kutbuna doğru çekilir.

fakat, benzer kutuplar birbirini iter. Bu ikilemden nasıl çıkılabilir?

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

57 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

ÖRNEK DENEY RAPORU FORMU

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

58 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

(KAPAK SAYFASI)

DENEY – NO

(Yapılan Deneyin Adı)

Adı Soyadı :

Numarası :

Bölümü :

Deney Tarihi :

Rapor Teslim Tarihi :

Sorumlu Asistan :

İlgili Öğretim Üyesi :

Öğrencinin İmzası :

…/…./2019 Sorumlu Asistanın İmzası

Tarih

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

59 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

DENEYİN AMACI:

Deneyin amacı kısa, sade ve net bir biçimde yazılır.

KULLANILAN ARAÇ VE GEREÇ:

Deneyde kullanılan alet ve araç-gereçlerin isimleri yazılır.

TEORİK BİLGİ:

Gerçekleștirilen deneyin dayandığı kuramlar, gerekli tanımlar kısaca anlatılır, önemli eșitlik, grafik ve

denklemler ilgili kaynaklara atıf yapılarak verilir. Deneyin anlam ve önemi üzerinde durulur, Fizikteki

öneminden ve diğer gerekli temel bilgilerden bahsedilir. Bu bölüme yazılanlar konunun temelini teşkil

etmeli, fazla, gereksiz ve tekrar bilgilerden kaçınılmalı, sade ve net bir şekilde yazılmalıdır.

DENEYİN YAPILIŞI:

Bu bölümde deneyde kullanacağınız özel bir metot varsa adı ve sırasıyla işlem metodun basamakları yazılır

ve ardından da deneyin yapılışı anlatılır. Deneyin yapılışı paragraf, liste ya da şematik olarak (ancak detaylı

şekilde) anlatılabilir.

- Edilgen bir dil kullanılmalıdır.

- Birden fazla kısım varsa alt başlıklar halinde anlatılmalı.

ELDE EDİLEN VERİLER:

Deneyde elde ettiğiniz veriler yazılır. Veriler ile ilgili açıklama ve yorum bu kısımda yapılmaz.

HESAPLAMA/ANALİZ

-Veri bölümüne yazdığınız rakamsal veriler ile yaptığınız matematiksel hesaplamalar bu bölüme yazılır.

-Deney esnasında ve deney tamamlandıktan sonra yapılan hesaplamalar ve grafikler verilerek açıklamalarda

bulunulur.

-İlk olarak hesapları yaparken kullandığınız formül ve bağıntıların yazılması (düzenli olması) gerekmektedir.

Sonra hesaplamalara başlanmalıdır. Daha sonrasında hesaplanmış değerlerin birimleri yazılmalıdır. Birimler

belirtilmemiş ise bunlarda gerekli formüller kullanılarak türetilmelidir.

GRAFİK/TABLO:

Ölçülen değerler ve hesaplamalar sonucu çizilmesi ya da oluşturulması gereken grafik veya tablolar bu

bölüme yazılır. Grafikler milimetrik kâğıda çizilmelidir. Çizdiğiniz grafiği kesip kendi raporunuza

ekleyebilirsiniz veya tam sayfa grafiklerinizi sayfa sırasını kaybetmeden raporun içine de ekleye bilirsiniz.

Grafik nasıl çizilir?

En başta uygun grafik kağıdının (logaritmik, lineer....) seçilmesi ile işe başlanmalıdır. Sonra hangi eksene

hangi değişkenin yazılması gerektiğine karar verilmelidir. Genel bir kural olarak, bağımsız değişken x-

eksenine bağlı değişkende y-eksenine yerleştirmek gerekir. Ek olarak eksenlerin ölçekleri de ayarlanmalıdır.

Ölçeklerin ayarlanmasında en büyük veriden (data) en küçük veri (data) çıkarılır ve eksenin uzunluğuna

Bursa Teknik Üniversitesi, DBMMF, Fizik Bölümü

60 Doç. Dr. Songül AKBULUT ÖZEN

bölünür. EN MANTIKLI ÖLÇEĞİ SEÇMEYİ UNUTMAYIN. Gerekiyorsa grafiğin eğimini hesaplayın. Son

olarak, EKSENLERE BİRİM YAZMAYI UNUTMAYIN.

Tablolar nasıl oluşturulur?

Elde ettiğiniz bütün verilerin düzenli bir şekilde tabloya döküldüğü bölümdür. Bir tabloda bulunan bütün

değerlerin birimleri, ilgili yerlere yazılmalıdır.

SONUÇ/ TARTIŞMA/ÖNERİ:

Elde edilen deneysel sonuçların teorik değerlerden farklılık nedenleri, sonuçların anlamı ve mümkünse

hassasiyet, doğruluk ve tekrarlanabilirlik ölçüleri verilir. Deney sonucunun olumlu veya olumsuz olmasının

sebepleri, Deneyde hatalı yaptığınızı düşündüğünüz noktalar veya beklemediğiniz dış etkenlerin etkileri,

Varsa daha sonra kullanmak ya da bu deneyi daha sonra yapacak olanlar için öneriler bu bölümde belirtilir.

Bunlar farklı paragraflar halinde de yazılır. Kısaca deneyden ne öğrendiğinizi belirte bilirsiniz. Deneyi daha

önce anlattığımız için, İŞLEM BASAMAKLARINI TEKRAR YAZMAYIN.

KAYNAKÇA:

Faydalanılan kaynaklar sıralanır.