Yar m Bizimdir

Pazar26

T E M M U Z1 9 5 9 G Ü N L Ü K M Ü S T A K İ L S 1 Y A S4 G A Z E T E

H e r Gü n 4 S a y f a F i a t ı 1 5 M i lS A Y I : 1155 Y IL : 8

Müdtir ve imtiyaz Sahibi : CEMAL TOÛAN Adres : Asmaaltı No. 76, Lefkoşa — Kibri*. Telgraf : “B O Z K U R T "-P .K 8 * 4 -Tel: 2951 Dizilip Basıldığı Ver : »BOZKURT Basımevi.”

Büyük Kongre Oturumlarına Devam EdiyorGökler hava fişenkleriyle aydınlanırken hisarda atılan toplar Taksim sahasında toprağı titretiyordu

RAUF DENKTAŞ GENÇLİĞE ANAYURDUN SELÂM VE SEVGİLERİNİ GETİRDİ

nollKıbrıs Türk Gençlik Teg-

‘ ■' ilâtı “Bizim Zafer” sinema­mdaki Büyük Kongresine

r ^ ün de devam etmiştir. Dün ii kongre çalışmaları yapı- ı bir ruh ve samimî bir ha­fi içinde cepeyan etmiştir.

(Foto Bozkurt - MUSTÂFA) Sayın Rauf Denktaş gençliğe kitabede bulunuyor.

na devam etmiş ve bazı 0-

ıaile.

7g o w o |l

m

rek,

,2 BİR NUTKUNTAHLİLİ

: iKıbrıs Türk Gençlik Teşkllâ-

ının Lefkoşa’da tertiplediği ani İrlncl kongresinde cemaatimiz

deri Dr. Fazıl Küçük çok nemli bir konuşma yapmıştır, lıı konuşıııu daha fâzla gençll-

X'M e çizilen yolun polltlkasım (.•ıklamakta ve Türk cemaati- in siyasi bütünlüğü belirdikten

, onru takip edilen politikanın nahatlannı belirtmektedir. Bu

I Oj. akımdan nutkun üzerinde nemle durarak tahlil yapmayı

ıdaki aydalı buluyoruz._n.j Aylardanberl bir Türk çarşı- “ ı yaratmak ve cemaatimizin

sayın itlsadl bütünlüğünü sağlamak jln girişilen mücadeleyi bir oykot olarak kabul eden, hat- & bu boykotu bir husumet dl-

Wİ1İ e adlandırmağa çalışan Rum thmft atandaşlanmıza Dr. Fazıl Kü-

ük en İsabetli bir cevabı verl- or. Dr. Küçük bu konuda ay-

■X‘ *en şöyle diyor :. . Biz kendi kendimizi yük

elteceğlz; bunu yapmak; Kıb- ısı ayırmak, başkalarını bal ta­tmak değildir. Bizim kalkınma amiplerimize •‘husumet" rengi

ier aldanıyorlar. Kıbrıs ıtuııhurlyetl iki müsavi cema­lin ıııüsavaten ortaklığına ve blrliSine dayanmaktadır. Biz

ıdüviçi*u Igblrliğlni en İyi seklide te- ,jjr Jtıln edebilmek için kendi k«n-

Jmizi yükseltmek zorundayız. ~° H İcar! ve iktisadi kampanyamız .İmiş V|lndnr.”^ »i Evet, ticari ve iktisadi kam-

Aj.finyarmz budar. Bir cemaatin :tlsaden yükselmesine diğer r cemaat mftnl olamaz. Bun-

idÜVİÇ n daha tabii bir İnsan hakkı wj^vsavvıır olunabilir mi? Biz

fişkalarının hak ve hukuknna »nSU* müdahale etmeden yükselmek

ve kararındayız. Bir ln- „ r m topluluğunun yükselmek

■eall niçin “husumet” sayıi- Şnî Rum vatandaşlarımız bizi ■lninn.li ve takdir etmelidirler,

hiçbir kayıp yoktur, a- İçlnde llerUyen bir cemaat İktisadi kalkınma başta

Imektedlr. Biz bunu yapıyo- ve yapmak mecbnrlyetlnde-

Lider Dr. Küçük, konuşma­cımla çok daha ttnemll bir nok-

— 1ya dokunuyor ve Rum vatan- ışlanmızin şu veya bu şekll- » kötülemek İstediği cemaati-

’ İzin haklarını savunmak, lk- ladlyatlannı geliştirmek için rtştlklerl mücadelede ne dere- ıye kadar haklı olduğunu çok •ık bir şekilde belirtiyor. Dr. üçük şöyle diyor •“ Bir taraftan işçisi sermaye- ve herşeyl yüzde yüz Rum

an müesseseler peyda olur- n, biz Türklerln de yüzde yüz

müessesesl meydana ge- çahşmamıza hor bakıl-

’. Katşı tarafın mües- Ruırı müessesesl olmak

çıkar da "Kibritti” mües- esl olmağa başlarsa, biz de ıbnsh” ticaret zihniyeti İle reket edebileceğiz." işte yıllardan beri Rom va­rtalarımızın çözmeye çalık­ları fakat bir türlü çözeme-

kleri veyahut da çözmek Is- ıııedikleri hakikatin t& ken- *1- Bizim mücadelemiz btı rçeğe dayanmaktadır ve bıı rçeğtn ışığında yol alan re- «itimiz yarına güvenle bak- tktadır. “Husumet” ve "hoy- t " İddiaları bu gerçek karşı­nla her zaman Icta çürümeğe ıhkflmtar.

BOÜK1IRT

Kongre toplantı halinde iken, Türkiyeden dönen Kıb m Türk Kuramları Fede­rasyonu Başkanı Rauf Denk taş kendini uçak alanında karşılayanlarla birlikte ve 200 otomobilden müteşekkil lıii' kafile halinde Bizim Za­fer sinemasına gelmiş ve kongreye başarılar dilemiş­tir. Bir başka sütunumuzda da bildirildiği gibi Rauf Denktaş Gençlik Kongresin­de kısa bir de konuşma yap-

nemli kararlar almıştır.Dün Lefkoşa gene bir bay

ram havası içinde yaşamış­tır. Şehrin Türk kesiminde­ki caddeler şanlı bayrakları mızla ve millî renklerimizle donatılmış, gençlik Teşkilâ­tının dövizleriyle süslenmiş bulunmakta idi. Festivalde hazır bulunmak üzere uzak köylerden ve diğer kasaba­lardan gelen binlerce halk şehri bir o kadar kalabalık-

mıştır. Gençlik Kongresi sa- j taştırmış, halkın önemli birat 17 ye kadar toplantıları- ı kısmı evvelki geceyi ve dün

| geceyi otellerde yer bulama­maları sebebiyle açıkta ge­çirmişlerdir. Festival müna­sebetiyle akşam üzeri bütün eğlence yerleri 've kulüpleT kapılarını kapatmışlardır. Halk akşam üzeri Taksim sahasına akm etmiş ve orta­lık bir insan deryası haline gelmişti. Geceleyin saat 8 de Festival tekrar açılmış ve ilk olarak izciler sahada hal km takdirini toplayan bir yürüyüş yapmışlardır. Bun­dan sonra ilk ve ortaokullar tarafından halk oyunları oy nanmış, cimnastik gösterile­ri yapılmış, çadır kurma ve kasa ve minder hareketleri tertip edilmiştir. Limasol 19 Mayıs Koleji cimnastik gös­terileri de yapılmıştır.

Kıbrıs Türk gençl’ğiııin en heyecanlı bayramının yapıl­makla olduğu Taksim sahası dün akşam lıava iişeııkleri ile aydmlannıakta ve hisar üstün da patlayan toplarla zangır zangır titremekte idi. Taksim sahasına asgarî 25,000 kişi toplanmış bulunuyordu. Top sesleri ufuklarda akisler ya­parken Türkiyeden dün dön­müş bulunan Federasyon Baş­kanı Rauf Denktaş da en heyecanlı ve en özlü konuşma lanndan birini yapmakta idi. Kıbrıs Türk gençliğine Ana­yurdumuzun selâm ve sevgile riııi getirdiğini söyliven Rauf Denktaş, Türkiyede temas et- t’ği her sınıf halk arasında

(Foto Bozkurt - M USTAFA) Atatürk Enstitüsü talebeleri milli oyunlar oynuyor.

(Foto Bozkurt - M USTAFA) 19 Mayıs Koleji talebeleri Jimnastik gösterileri esnasında

Kıbrıs Türklerine ve Kıbrıs Türklerinin dâvalarına kar­şı beslenen alâkayı bizzat ya­kından müşahede ettiğini açıklamıştır. Kıbrıs Türkünün mücadelesinin sona ermediğ;> ni hatırlatan Rauf Denktaş, bu mücadelenin kazanılması için daha bil- müddet feda­kârlıklara katlanmak zorunda kalınacağını, bu mücadelenin bir sulh mücadelesi olacağını söylemiştir. Gençlik Teşkilâtı­nın kurulmasının Türkiyede her sınıf halk arasında yarat­tığı müsbet tepkiye de temas eden Rauf Denktaş: “ Hareke­tiniz Anavatanda müsait kar şllanmaktadır” demiş ve şiİit- ları 'lâve etmiştir:

“ İstiklâlimizi kazanmış bu­lunuyoruz, fakat bu istiklâl Kıbrısta bir başka toplumla paylaşılacağından şarta tabi­dir. Önümüzdeki mücadele talimin edildiğinden daha çe­tindir. Bu mücadele sulh mü­cadelesidir.”

Rauf Denktaş’ın sik sık al>- kişlarla kesilen konuşmasın­dan sonra oyunlara devam edilmiştir. Gençlik dün akşam tam bir bayram havası içinde

(F oto Bozkurt - M U STAFA) Galip Limasol Halat ekibi müsabaka esnasında.

gecenin gec saatlerine kadar eğlenmiştir.

Öğrendiğimize göre, bugün kü Kongre toplantısı sabah sa at Ö.30 da başlayacak ve ö.s. saat 5.30 a kadar devam ede­cektir. Öğleden sonra saat 4 te gençlik ve izciler Girne Boğa­zından Taksim sahasına yürü yüş yapacaklardır. Diğer ta>- raftan Bizim Zafer sinemasın da Kongreyi kapatacak olan

delegeler ö.s. saat 5.30 da kız ve erkek izcilerle birlikte ve bandonun refakatinde döviz taşıyan halk ile bir arada Lefkoşa sokaklarında bir yü­rüyüş yaparak Atatürk mey­danına gelecekler ve Atatür- kün büstüne çelenk koyduk­tan sonra Taksim sahasına gi­deceklerdir. Geceleyin genç­lik muhteşem bir fener alayı tertip edecektir.

11 U

W W

\ J t Jm ' d - mm İü T İB B p J fe r

. J

Güreşte galip gelen Mahmut Şemınedi.(F oto Bozkurt - M U STAFA)

1959 Milletlerarası Güzellik Müsabakası Türkiyede Yapılıyor

İstanbul 25 (Basııı-Yayın): 1959 Milletlerarası Güzellik

Sağlık Dairesi Bir Faaliyet Raporu Yayınladı

Federasyon Başkammız Ankara Temaslarını Tamamlıyarak Avdet Etti

Denktaş Gençlik Kongresine Hitaben İlk Konuşmasını YaptıBeş gündenberi Ankarada

temaslar yapmakta olan Kıbrıs Türk Kurumlar Federasyonu Genel Başkam Rauf Ralf Denk­taş Türk Hava Yollarına bağlı bir uçakla dün Lefkosaya av­det etmiş, hava alanında ce­maat lideri Dr. Fazıl Küçük tarafından karşılanmıştır.

Hava meydanını dolduran yüzlerce Türkün alkışlan ara­sında uçaktan inen Denktaş doğruca Gençlik Kongresinin yapıldığı Zafer Sinemasına git­miş, kongre üyelerini selâıtüı- yarak başarılar temennisinde

bulunmuştur. Kongrenin ısrarlı talebi üzerine söz alan Denktaş kısa bir konuşma yapmıştır.

Federasyon Başkammız bu konuşmasında Adadaki Türk gençliğinin çok kısa bir zaman­da teşkilâtlanmasının Tür^dye­de müsbet tepkiler yarattığım tebarüz ettirmiş ve Türk genç­liğinin ancak şimdi istiklaline kavuştuğunu kaydetmiştir.

Konuşmasına devam eden Fe derasyon Başkammız, son za­manlarda bazı nahoş hâdisele­rin vuku bulduğuna işaret et­miş, hiç kimsenin bir başkası-

Londra Karma Komisyonu Salı Günü Tabiiyet Meselesini

înceliyecek

mu hakkına tecavüz etmeğe salâhiyeti olmadığım, bu gibi hâdiselerin üzüntü verici, nahoş hâdiseler olduğunu söylemiş ve kısa bir zaman sonra herşeyin merkezden idare edileceğini ve ahengin bu surette temin edile­ceğini beyan ettikten sonra Türkten Türke kampanyasına da temas ederek ezcümle şöyle demiştir :

“Türkten Türke kampanyası cemaatimizin kendi kendini ik- tisaden kalkındırma mücadele­sinden başka blrşey değildir. Kampanyamızı devana ettirdi­ğimiz nisbette m uvaffak ola­cağımızdan endişe etmemeli­yiz.”TURKIYEDEKİ TEMASLAR

Kıbrıs Türk Kurumlar Fede-

ASKERI ÜSLER KONUSU tLERÎDE ELE ALINACAKKıbrıs Kar- ele alınacak ve pek muhtemel

olarak bu Oturumda bu konu­daki ihtilaflı ve pürüzlü nok­talar aydınlatıldıktan sonra nihaî bir karara Varılacaktır.

U f

Londrağ 25- ma Komisyonu düıı yaptığı bir toplantıyı müteakip dağıl­mıştır. Karma Komisyon otu>- runılarına Salı gün devam edecektir. Dün yapılan toplan tıda tabiiyet meselesi müzake­re edilecekti, fakat tabiiyet mevzuu ile ilgili teklifler ha­zırlanmadığı için Karma Ko­misyonuna getirilememiş ve bu yüzden toplantı Salı günü­ne talik edilmiştir.

Sah günü tabiiyet meselesi

Ancak tabiiyet meselesinin hallinden sonra Adadaki İn­giliz üsleri mevzuu ele alına­cak ve görüşülecektir. İngiliz üslerinin tayin edilecek hu­dutları hakkında taraflar ara­sında ihtilâfın mevcut olduğu malfimdur.

rasyonu Başkam Rauf Denktaş bu arada Ankarada yaptığı te­maslar hakkında da konuşmuş ve Ankara temaslarından çok memnun olduğunu müsbet ne­ticeler alındığım tebarüz ettir­miştir.

Bilindiği gibi Federasyon Başkammız Ankarada kaldığı beş gün zarfında Dışişleri Ba­kanımız Fatln Rüştü Zorlu ile iki defa ve Maarif Vekil Veiklll Tevfik İleri İle de bir defa gör- rüşmüştür. Rauf Denktaş, bu arada Dışişleri Bakanlığındaki ilgili Daireler ve M aarif Müste- şarlarlyle çeşitli konular üze­rinde önemli temaslarda bu­lunmuştur.

Kıbrıs Geçici Hükümeti Koopera­tiflerin Ayrılmasını Tasvip Etti

KANUN TASARISI HAZIRLIYACAK ENCÜMENLER KURULACAK

Kıbrıs Geçici Hükümeti nun tasarısı hazırlıyacak dünkü oturumunda Koopera tifler meselesini almış, Zürilı ve Londra anlaşmalarının ışı­ğında bu konuyu müzakere1 ederek Türk ve Rum koopera tiflerinin ayrı ayrı kurulmasını tasvip etmiştir

Geçici Hükümetin aldığı kararla, Rumlar ve Türkler için ayrı ayrı kooperatif daire İer kurulacak, bu konuda ka­

birencümen seçilecek ve en kısa bir zamanda Kooperatifler ay n ayrı çalışmalarına başlıya- c aktır.

Kooperatif meselesinde ica bı halinde işbirliği yapabile­cek ve iki cemaatten teşekkül edecek olan Özel bir komisyon da kurulacak vebazı zamanlar icabettiği takdirde bu özel ko­misyon işbirliği yapacaktır,

Sağlık Dairesi yıllık faaliyet raporunu yayınlamıştır. Ra­porda tethiş yüzünden birçok köylerin ihmal edildiği ve Malarya Mücadelesinin du­rakladığı belirtilmekte ve sağ­lık dairesine bağlı sağlık ekip*- lerinin tethiş günlerinde köy­leri ziyaret edememeleri n e-, ticesi Malarya mücadelesinde duraklama kaydedilmesiyle sineklerin gene çoğaldığı be­lirtilmektedir.Raporda çocuk felcinden de

bahsedilmekte ve dört yaşına kadar 88 çocuğun felce tutul­duğu, 150 bin aşı yapıldığı kaydedilmekte, ölüm nisbetin- de tethiş neticesinde evvelki senelere nazaran bir derece kabarık olduğu ileri sürülmek tedir.

Müsabakası” 29 Temmuz ile 10 Ağustos tarihleri arasında İs­tanbul’da yapılacaktır. Bu mü­nasebetle Hilton Otelinde bir basın toplantısı yapılarak mü­sabaka hakkında gazetecilere izahat verilmiştir.

Türkiye’de ihdas edilen ve her sene Ağustos ayında tek­rarlanacak olan “ 1959 Milletler arası Güzellik Müsabakası’ 'na şimdiye kadar 21 milletten 19’u iştirake karar vermiştir. Müsabakaya katılacak olan mil letler Birleşik Amerika, Birle­şik Arap Cumhuriyeti, İsrail, Lübnan, Yunanistan, İtalya Avusturya, Almanya, İsviçre, Fransa, Belçika, Lüksemburg,’ İzlanda, Danimarka, Hollanda, Japonya Cenubî A frika ve Tür kiye’dlr.

1959 Milletlerarası Güzellik Müsabakasına iştirak edecek olan güzeller önümüzdeki haf­ta şehrimize gelerek, Çınar Ote linde ikamet edeceklerdir.

Diş Hekimi Sinan H. Adal

Mağusa’da, Lârnaka Y o­lu, 15’te yeni açmış olduğu muayenehanesinde hasta -ka bulüne başlamıştır.

HAVA ALANINA GİRMEK BİR MESELE OLDU

tNGÎLÎZ VE RUM İDARECİLER TÜRK BASIN MENSUPLARINA ZORLUKLAR

ÇIKARIYORLARLefkoşa Hava Alanına gir­

mek al’tık bir mesele olm uŞ1- tur. Sanki hava alaııi yedi ki­lit altında tutulmakta ve her kilitten geçmek için ayrı ayrı müsaadeler istarı icabetmekte dir. Hele Türk basın mensup­larının hava alanına girmele­rine müsaade edilmeyişi ve zorluklar çıkarılışı infial uyan dırm aktadır.

Bu arada ileri gelen Türk şahsiyetlerinin meydana gir­mesi Rum memurlar tarafın­dan tahdit edilmiş bir durum dadır. Hatta dûn bir Türk

Bakanın bile gümrüğe girme­sine müsaade edilmemiş, zor­luklar çıkartılmıştır. Bunlar, esef verici olaylardır. Derhal durdurulmasının bir mecbu­riyet olduğunu ilgililere ha­tırlatmak isteriz.

Diğer taraftan Rum basın mensuplan ellerini kollarını sallayarak meydana girmek­te Rum ileri gelen şahsiyetleri hiç bir müsaadeye tabi tutul­madan istediği şekilde hare­ket edebilmektedir Bu çifte ölçü daha ne kadar zaman devam ed'P gidecektir

Suat Bilge Ankaraya gitti

Anayasa Komisyonunda Türkiyeyi temsil etmekte olan Doçent Suat B'lge dün Türk Hava Yollarına bağlı bir uçak la Ankaraya gitmiştir. Bilge Ankarada nıutad temaslarda bulunduktan sonra tekrar ada ya avdet edecektir.

Ankara görüşmelerine katılacak olan Yunan

temsilcisitstsanbul 25 ( Basın-Yayııı) : Atinada başlamış bulunan

Türk - Yunan görüşmelerine önümüzdeki hafta Ankarada devam edilecektir. Türkiye ile Yunanistan arasındaki muhte­lif meselelerin ele alındığı bu görüşmelerde Yunan hükûme tini temsil eden Yunan Hâri­ciyesi Orta Doğu Dairesi Şe­fi Dimitri Bitsos, uçakla Ati- ııadan Istanbula gelmiştir.

Dimitri Bitsos, Pazartesi gün Ankaraya gidecektir.

Herter Batı Berlini ziyaret etti

Berlin (R ) 25— Birleşik Amerika Dışişleri Bakanı Mr. Christian Herter bugün Batı Berlini ziyaret etmiş ve bu arada bir konuşma yapmıştır. Batı Berlinde 6 saat kalan Herter, Batı Berlinlilere karşı Batılı devletlerin mükellefiyet lerini yerine getireceği husu­sundaki vaadinden geri dön>- miyeceğiııi söylemiştir.

Kooperatif Memurları avdet etti

Kooperatif tnkiş'f Komiseri Muavini Bay M. R. Kenan, M.B.E. ile Bağ Mahsulleri Projesi İdaTe Sekreteri Mr. N. Rodlıas, Türkiye bağcılık endüstrisinin bazı hususlarını tetkik etmek için Türkiyeye yapmış oldukları iki haftalık ziyaretten avdet etmişlerdir.

IIA İT A T( B O Z K O B I )

AKİSLER:

DİSİPLİNLİ GENÇLİKKıbna Tiirk Gençlik Teşkilâtının

< evveutı guu i*etııo§aaa "Bizim krater” '< i tjinom&uuua terup ettiği uk üuyük

a.augro ue sus auın haupier, K ıu m ta unutm nare*et öuoü, ağır başlı, Oıaıp- nıııi ve Dır Tura Uençngı gör­men uMOiııienıu beürtanşiöroır, l*la- ıııiiiifi i'urK topıumu butun geıeoegıni ve en çeım davalarını gen liğ in onma­larına. emanet etmiştir; o haıde Kıbrıs i ur* gcuyuguua yapıcı, yaratıcı ve yö* übuci utr unsur uuuatuıu beKiemeK tıe- jıamauı en auyu*. luuua olmalıdır.

T Ork vatanının kurtarmışı ve Tür­kiye Uuın&tmyeuuıu Kurucusu Büyük Auttur*, gençugııı vatan ve millet da- vtutumda oynanacağı müstesna rolü a«r vesue ue veciz aoslerıe belirtmiş ve gcnçngü olan güvenini delatıe teyıd et- mmu, lurk vatanı düşman istilasından üurıuıüuKian sonra, meımeKetin ve mıL iuua ner sabada kalkınması ve yüksel­mesi için mrDin araısıra devrimler ya- mıusuş ve Tura Uençlıgi bu devrimle- nn ve ueri hareaetlerm bengisi haline gemuytı, Buğun Kı Dr ıs Türk toplumu ua ıtenoı ölçüsünde olmak üzere aynı şeauue çetin ve çetin oıauğu kadar da autsaı ve luzumıu bir kaımnma ve yük âturne savaşı içinde bulunmaktadır. Bu uen çalışmada, Kıbrıs Tür* gençliğine en Duyun ve şerelıi ödev venımıştir. tu um ı'ürtuügunun kalkınması için gençngın şuurıa hareket etmesi, gayeyi ve davayı çığırından çıkarıp dejenere ctincmesı gereklidir.

Gerek Kıbns Türkleri lideri Dr. Fazıl Küçük, gerekse K.T.G.T. Merkez Baş*anı ueıaı Hordan evvelki gün yap- tituan konuşmalarda, bazı mesuıiyetsiz şahısların TeşKiıatiu ismini istismar ederek, bilhassa Köylerde halkın başına beta kesildin terini söylemişler ve bu gi- buerm şiddetle cezalandırılacaklarını aestn bir dılıe açıklamışlardır.

Uenşiik Teşkilatı pek tabi 1 olarak ulvî maKsatlarıa kurulmuştur. Teşkilât, yıllarca geri kalmış, yıpranmış ve yıp­ratılmış oır topıuma dert olmak değil: onun yoluna işik tutmakla yükümlü­dür. Zorbalık ve derebeylik zamanı çoKıan geçmiştir. Demokratik bir anla-

08MAJN IÜB.KAY

yışla ve plânlı bir hareketle başanlma- yacak hiç bir iş, aşılmayacaK hiç bir en­gel ve yenılmiyeceK hiç bir müşKüi yok­tur.

NİXON — KBUSTÇEF TARTIŞMASI• Ajans muhabirlerinin Moskova'dan bildironaenne gore, Amenna Oumhur- oaşKauı Yardımcısı Bıchard Mıxon ile jovyet üaşDaKam NıKita Krustçef ara­sında, geçen gun MosKova da açılan Amerimin sergisinde, binlerce halkın önünde, Komünizm ve kapitalizm üstü­ne iıeyecanıı Dır sos düenosu oımuştur. Kenan televizyon taralından yayınla­nan bu söz dueiıosunda, iki lider etraf­larına tebessümler saçmışlarsa da, Mr. ]N ıxon un Sovyet BaşDananına : “ Niha­yet, sız de biliyorsunuz ki, her şeyi bil­m iyorsunuz demesi üzenne tartışma bir donum noktasına gelmişti. Espri­leri ve nazır cevapııgı 11e tanınmış olan Krustçei, buna Karşı derhal § unlan söy lem ıştır : "şayet ben her şeyi bilmiyor­sam, sen de Kor kus undan başka, komü­nizm haKKindaKi bir şey bilmiyorsun!”

Haber verildiğine göre, Krustçef - Nizon tartışması, ürustçef in, esir in-

K .I. Çiftçiler Birliği

BülteniÇiftçilerin Türkiye Gezisi....

Bu hususta dana önee ya­pılan büdırığe ek olarak şu açuamayi yapıyoruz: Ue-zı masrafları şöyiedir : A - Uidış — geliş uçak ücreti ülö.VöO. B — Pasaportu oi- mıyanlar için pasaport mas- ralı, C— Harçlık Olarak go*- türmek istiyecekieri para. D — Pasaportu olanlar Be­raberlerinde getirmelidirler, isteki ilerin çok acele olarak müracaatları reca olunur.

Tohumluk Buğday — ArpaTeminiO çe ıı yıllarda olduğu gi­

bi, Çıltçımızuı bu yılda bu­lundukları köyün şirketine veya kendilerine uygun bir Türk köyü şirketine tohum ihtiyaçlarını gecikmeden bil dilmeleri lâzımdır. Şirketle rin ayrılacağı veya borçlu bulunmak düşüncesi yüzün­den tohumluk yazılmayı ih­mal edemeyiz.

İI $I I*? ■ ' ..w*m ■ •?X Baytar servisinden (Lefko-

şa) yardım istemiye çekin­il; meyiniz. Çiftçilerimiz lıay-

İKİ FECİ OTOMOBİL KAZASIİKÎ ÖLÜ, YEDİ YABALI VAR

Birisi jam ı ve

Perşembe ak- diğeri deevvelki

ak^am olmak üzerea iki feci otomobil kazası olmuş, kaza neticesinde iki kişi ölmüş yedi kişi de ağır surette yara<- laııarak tedavi için hastahane ye kaldırılmıştır.

Evvelki akşam saat on rad­delerinde Girneden Lefkoşaya gelmekte olan askeri bir Oto­mobil sekizinci mil yakınların da bir ağaca çarparak, yo] üze rindeki köprüyü yıkmış ve dereye yuvarlanmıştır. Oto­mobilde bulunan dört kişiden biri ölmüş, diğer üç kişi de ağır yaralı olarak kurtarılmış­tır.

Dün de Piroyi yakınlarında bir otomobil kazası olmuş, oto

dört yaraJı dakaldırılmıştır.

mobilde bulunan S oü rısA posteh deS b^ ba^

Kıbrıs Türk KurumlanFederasyonundan:

Türkiye gezisine iştirak et

£ s ,

olarak £». 250 mil*»karşılığında yatınTiaiaın ıJc olunur. A ğustosun Jk hafta* da gidilm esi düşünülm ekte duğuııdan acele edilm esi.

Gezi Kolu Bofkankğtndan

Nişanlandılarözel Mehmet Salih

ileHüseyin Halil Mustafa

Çavuş Nişanlandılar

Lefkoşa: 25.7.1959

sanlar için Birleşik AmeriKa Hüaumeti ! yanlarının ani bir hastalığa taralından bir “ Dua Haftası” tertiplen. !£ 1------- - ■ K:- :Kf’-mesıne Karar verilmesiyle alay etmesi ;İ‘ üzerine başlamıştır. Bilindiği gibi ko- munis tier, cimden, imandan, duadan an- £ layan insanlar değillerdir. Son zaman - $ nurda, Arap dünyasına kendini bir pey- X gamDer olarak tanıtmak isteyen Krust- X çef, kendi mevkiini tahkim etmek için ölümünden sonra Stalin’i kötüiemişse ;{♦ de, halâ onun bir çırağı olarak kalmak- ta devam ediyor. Batılı devletlerin, j}; Yalta konferansı esnasında, Hristiyan- ’*• lık dünyasının bağlı bulunduğu Papa- £ lığın da temsil olunmasını istemesi üze- X nne, o zaman Stalin şöyle bir sual sor- V muştu : “ Peki ama, Papanın kaç tü- men askeri vardır?” Bu sözler pek tabiî || komünistlerin neye inandıktan göster- £ mesi bakımından önemlidir. İşte bunun Ş için Sovyetlere, esir insanlan kurtar- $ mak için, dua yerine kuvvet gösterisi j; mi yapılması gerekeoektir ? İ

yakalanması veya bir ihti­yaç anında derhal aşağıda­ki adrese müracaat etmeleri ve baytarlığın yardımını iste­meleri büdirilir.

Aşağıda verilecek adres geceli gündüzlü yardıma ha z irdir.

Çekinmeden müracaat Ediniz

Adres : 4 binden 2258 tele­fon numarasıGece için : 4 binden 2259 telefon numarası

EnteresanRÖS& * 1

J L ı JL j

BAHİSLEEAU DE COLOGNE

Günlük hayatımıza iyice girmiş olan kolonyanın hikâyesi

Bir icadın veya bir mah­sulün, bir şehri meşgul etti­ği pek nadir değildir ama, dünya yüzünde, adını bir nesneye vermiş ve o nesne­nin bütün küreye yayılıp se. vilmiş olması yüzünden keıı di de meşhur olmuş tek şe­hir, muhakkak ki Fransızla rın Cologne, Almanların Köin ve bizim de Italyanlar dan alarak Kolonya dediği­miz Alman şehridir. Bu şe­hir, hep bildiğimiz gibi Al- manyanın batısında, Ben su yu üstünde bulunur, ikinoi Dünya Harbinden önee B00 bine yakın nüfusu vardı ve müyonluk bir şehre doğru inkişaf ediyordu. Harpte a- ğır şekUde harap oldu. Şim­di yine kalkınma yolunda ol duğu bildiriliyor. Şehrin ki­lisesi gayet meşhurdur ve Cotik mimarinin en nefis eserlerinden biridir. 157 met re yüksekliğindeki kuleleriy le Sen Piyer adına izafe edil miş bu kilise, hıristiyanlığın en namlı mabetlerinden biri ni teşkil eder.

Kolonya, İsanın doğu­mundan önceki 38 yılında fiomalı kumandan Agrippa tarafından kurulmuştu. Kra liçe Agrippina burada doğ­duğu için Roma, buraya şe­hir hakkı tanıdı Romalılar ve sonradan Italyanlar, Ko

lonyayı Alman şehirleri için de en ziyade sevmişler ve sık sık Italyadan buraya göçler olmuştur.

Bugün Kolonya adını ver diğimiz ve her evde bulun­masını pek tabiî addetiğimiz şüphesiz sık sık da kullan­dığımız suyun vatanını kısa ca tarif ettikten sonra ken­dinden bahsedeyim: Kısaca kolonya dediğimiz su, bütün dünyada Fransızca adıyla "Eau de Cologne - O dö Ko- lony diye okunur!” meşhur olmuştur. Ama ilk icat edil­diği vakit adı böyle değildi. Onun ismini‘ ‘Agua mirabilis Mucite suyu” koymuşlardı. Frang,zea olarak “ Eau ad- mirable” de denirdi.

Kolonya, buffünkü mfina- siyle bir güzellik vasıtası ola rak değü, sürülerle hastalı­

ğa deva bir üâç olmak gaye, siyle iuat olunmuştu. Hem dı şandan kullanılır, hem üâç olarak içilirdi. Bir takım kokulu çiçek yağlarının, şa­rap ispirtosunda eritilmesin den ibaret olan kolonyanın, ve kullanıldığı anlaşılıyor, çok esküerden beri bilindiği Asü kolonyadan önce “ Eau da le reine d ’Hongrie” veya kısaca “Macar Suyu” denen bir başka hassalı su kulla­nılıyordu, ki bu da hakikat­te kolonyodan ibaretti, 18 in ci asır içlerine kadar Macar Suyu kullanılmış, sonra ko­lonya adı Macar suyu ismini unutturup tamamiyle yerleş miştir.

Kolonya şehrinde, Kolon­ya suyunun ilk yapüışına ait hikâyeler arasında karşüaşı lan ük insan ismi Giovanni Paolo Feminis adlı bir Ital- yana aittir. Bu adam Kolon ya’da yaşıyordu ve Kolonya suyunu ilk yapan odur. Ken disi Italyada, Piemonte eya letinde doğmuş, 1685 de bak kal olarak Almanyada yer­leşmiş, 1694 den itibaren de muhtemelen Kolonyada yer­leşmiş bir akrabasının bak­kal dükkânının idaresini ele almıştır, 1695 de Kolonya bakkallar loncası, kendisini resmen âzalığa,kabul etti. 1704 de de Kolonya hemşe- riliğine kabul olundu. Bu adam 1735 de öldü. Ka­rısı 1739 a kadar kolonya imaline devam etti. Nihayet Feminis’in hayatta kalan tek kızı, rahibe olunca, ko­lonya imalâthanesi de, geliri şehir fakirlerine harcanmak üzere vakıf halinde idare e- dildi.

Anlaşılan kolonya imalâtı hayli kazançlıydı. Zira Fe- minis'in Italyada doğduğu şehir küisesinde asılı resmin altında o kiliseye 60 bin altın liret teberruda bulun­duğu yazılıdır.

Feminis, harika suyunu nasıl yaptığına ait bir reçe­te bırakmamıştı. Kendisinin bu reçeteyi bir sır saymadı ğı anlaşılıyorsa da, ondan sonraki kolonya imalâtçılan reçeteyi esrarengiz bir ha­

le getirmiş ve bucak bucak saklamışlardır.

Feminis’in bu suyu Ko- lonya’da ilk imal eden adam olduğuna bir delü de 1727 Ocağının 13 ünde. Kolonya Üniversitesi Tıb Fakültesi Profesörlerinden Dr. Seut- ter’in bir şahadetname vere rek, Feminis in kolonyasının sıhhî ve birçok hastalıklara yararlı olduğunu tekit etme sidir. Feminis bu şahadetna­meye dayanarak rahat rahat kolonya imâl edip satabili­yordu. Feminis’in vasiyetna mesi çıkmadı. Dul karısı, ti­carete devam ederek koca­sından kalan stoklan sattı. Kendisinin yetişemediği ye­ni imalâtı da 1714 den beri kolonyada yerleşmiş bulu­nan Johanın Maria Farina imalâthanesine yaptırmıya başladı. Feminis’in kansı da öldükten sonra Farina, o imalâthaneyi kendininkine ekliyerek kendini Feminisin halefi ilân etti. Fakat Femi­nis’in asü halefi olmak hak­kını Johann Auton Femini- resmen almıştır. Çünkü Fe­minisin yeğeni olduğu iddi- asındaydı. Hakikaten öyle miydi, değil mi, bugün bili­nememektedir. J. Anton Fa- rine 1750 de Kolonya’da bir işe başladı ve ondan sonra kolonya fabrikası kurarak da Feminis’in adı tamamiyle unutuldu. Bugün dünyada kolonyanın hiç değilse adı­nın hakikî mucidinin Femi­nis olduğunu bilen pek az­dır. Farine markası hâlâ de vam etmektedir ve dünya­nın en eski kolonya marka­sıdır. Ama Fransızlar, ne yapmışlar, etmişler, dünya yüzünde en iyi kolonyayı kendilerinin yaptığı propa­gandasıyla yerleşmişlerdir ve hâlâ vatanın adını taşı­yan bu mucize suyunun Al­manyada bir İtalyan tarafın dan yapddığı unutulup git­miştir.

Tarla ve su sahibi olup da işletmiyen vatandaşlarla, sebzecilikten anlıyan fakat toprağı ve suyu olmıyanla- rın birliğimize müracaat et­meleri reca olunur. Birlik bu iki sınıf vatandaşın fay­dasına olacak şekilde faali­yet göstereoektür.

K.T.Ç.B, Başkanlığından

DoğumLefkoşa polislerinden Ün-

sal Mehmet Isa’nın 24.7.959 tarihinde Lefkoşada bir oğlu dünyaya gelmiş ve Ulus diye isimlendirilmiştir.Anne ve babayı tebrik eder

yavruya mes‘ut bir ömür di­leriz.

T E S K İ N

FETHl ATA DAYANÇ TICARETEV1

Eski Kadınlar Pazan No.10En son posta ile Londra

ve Avrupanın diğer muhte­lif memleketlerinden aşağı­daki eşyalarımızın mağaza­mıza vasıl olduğunu müjde­leriz.

Bluzlar - Gelin Başlıkları - Bilezikler - Yelpazeler - Vazolar - Hediyelikler - Naylon Tenteler ve Ayak - kablan . . .

Pek yakında yemeni bon­cukları ve elbise seylanları, bir çok desenlerde elbise pulları, çocuk entarileri ve etekler’imizin gelmesi bek­lenmektedir.

Ayrıca çarşımızın eksikli­ği olan bakara, moline ve yumak acentlikleri de temin ettiğimizi iftiharla müjdele­riz.

i

ve .teM C û n . C eh ri:6 adetlik paket- Satış F.

50 mil.A. KÛFİ

Türk Ecza ve Kimya EviLefkoşa

İlânFiat Teklifnamesi

Tıb Dairesinin Akıl Hasta hanesine 300 çift bağjsız kun>- dura, 20 çift kadın ayakkabı ve 25 çift erkek ayakkabı te­dariki için fiat teklifnameleri 8, Ağustos, 1959 ö. e. saat 10.00 dan geç olmamak üzere Defterdarlığa vasıl olmalıdır. Teklif name sahipleri, Tıp Ser visleri Müdürüne müracaat ederek bu hususta tafsilât elde edebilirler.

Yeni Otomobil Nizamları

20 TemjnÜZt 1959 tarifli ' ® No 4246’lu Resmî Gazetede neşS l ı „ y a — • ' Slan gereğince muhtelif rutaat ve .saire İçin öd en ecek yeni üc­retler aşağıdaki şekilde ola-çaktır:— *(a) SiİrUfl imtihanı iğin yapılan

her istida için £0.750 mil(b) Motorlu bir taşıt

vasıtası sürmeğedair ruhsat için 0.800 mi.

(c) Bozulan ruhsatve fotoğraflar için 0.300 mil

(d) Satıcı ruhsatı için 5.000 mil(e) Beynelmilel sü­

rüş ruhsatı için(f) öğrenci .ruhsatı

için(g) Muvakkat sü­

rüş ruhsatı için(h) Kayıd şehadet-

namesi kopyesi için

(b) (c ) (e) (f) ve (h) özel vergi de İhtiva etmektedir.

Motorlu taşıt vasıtası ruhsat lan şimdi senelik, altı aylık ve üç aylık olarak verilecektir.

Camlarımız GeldiBeklemekte olduğumuz her

boyda 2 milimden 6 milime kadar olan camlarımız vasıl olmuştur.

Kaim kapu ve vitrin cam­larımız en iyi kalite olup ga rantilidir.

Yusuf H, PARALIK Hüseyin H. PARALIK

h i k a y e

BİR KAPI AÇILDI

0.550 mil

0.550 mil

0.250 mil

0.300 mil

İbrahim Zeki

Hava sıcak mı sıcak, 'l^mmuz aymıa Oüneş binaların tepesinde. Damlar, du^

ı . • ici ve dışı yanıyor da yanıyor.iVİeUÛ. ... .W,»» t A Al Yİ fi _ trnwHİ r s e n 'y ^ a e a k a m . İ^ rd e ,

iuldardaıı. ağaç, dallarından ne bu e*mti

KARABİBERH A L İ S

YEStLADAÖĞÜTÜM EVİ

Meoidiye 51 Lefkoşa.

BAKKALINIZDANISRARLA

■ n « 'SLÂLE SABU

İSTEYİM ®

ÇIRAKLI Lokumları, Lokumiann EN İYİSİDİR. Tercih Ediniz.

KELVINATORBUZ D O L A P L A R I

Altın AnahtarKıbns Türklerinin en bü­

yük eksikliklerinden biri olan oto döşeme evi mobilya dö­şeme» ve daha bir çok döşe­me işleri Ali Ülgünün yeni aç mış olduğu Belediye sok. 73 deki Altın., Anahtarı” döşeme evi bunu tamamlamaktadır.

Prensib; temiz, sağlam, ucuz

VASIL ftlMIÎÇTITPBeklemekte olduğumuz 1959 modeli K /LVINATOR

muhtelif renk ve hacimlerde olmak üzereve satışa arzedilmiştir. vasıl

buz olmuş

KELVINATOR alacağmız en iyi ve garantili w a i i olup sîzlere seneler boyunca müskHât vemeden ™ iıİ°v,Pİa? yegane makinelerdir. meaen çalışabilecek

KELVINATOR FABRİKALARIith a lâ t?1118 MÜI^ a®,r yegâne Türk ithalatçıları ve Tevziatcıları •

A T A i K A R D E Ş L E RLEFKOŞA - ATATÜRK M E Y m m MAGITSA - Prenses Elizabefh ^

Uiukiaraau, üe ^

hİr SS y ü / a e g îd in , olmadı. Pamuk yatafo ulpiak uzandın, yuıe olmadı. Llıne kılap 3

inıdun‘ gözlerin kapandı; uyukluyorsım.S n i açamazsın ki! Sıcağın etkisi o d a n ın ^ İmdai vücudunda, barnunda ıçınde

Balkun kapısını her gunku gibi kapad^; yed en s ıc a k g e lm e s in . G e lm e s in aıua y a ^ateşi. Haydi, ellerini, y ^ u n u b u - daka yıka, tın yıkadın her yernıı bir daha, buyun serişte ivi be! A b simdi insan denizde olmalı 1 b a l Z i m a bir daha. Sonra yanında tam on sekk i^J U Mayolu bir kız. Suya özlem Sekmi|

’Senin gibi yanık bir kız. budaıı eıkınca ağaçw i;uyu golgesindesiniz. K oyu gölge, .serindir. § 3 i iğ in iyinde, kızın dizlerinde...

Vallahi iyi hayal bu. Kıu- oğlum, h ay a li Hem hayal kurmayıp da ne lıalı edeceksin. W isin hayale kaldı, ü u kuçuk kasabada, kime

'san söz olur; kimseye bakmasan goz olur. NfifJ emi un gü?el kızı, sana burun kıvırıyor, kıv*j» ya fakıilteli o. Savemın ^ fa r ın ı sen b c ğ t o d sun. Hoppa değil mi büyüğü. Bucakları iğri, büyük. Dün, nasıl kırıtarak geçti. Hem dönd» döndü baktı. Baktı Imktı ama sen de iş yok. t, 4 sa ne yapacaksın, çok yapsan y apsan sen de ^ bakarsın. Daha ileri gidersin küçük bir kâğıt ij. J tüne üç dört satır y a z ı: Seni gördüğümden beri..,

Tekrar uzan yatağa, keyfine bak. Bir saatda. • lıa geçsin.’ Saat be§te parka iııer bir hava alırnn I 'Arkadaşlarınla hoşbeş edersin. Saat altıya vardi mı serinler her yer.

Balkon kapısını arala. Aç, a<; kapıyı; ne de ol-1 sa açık hava başkadır; bir serinlik dolar içeriye, 1

Açtın kapıyı. Kapı altından d li -santim tahta, 9 üstü boydan boya cauı.

Açtın kapıyı, herşey açddı. l ’amda masmavi,! uçuk mavi, güzel mi güzel bir gök yüzü. Soma | Camın solundan ‘üst kısmı dolduran bulutlar,.

Uzandın yatağına. Başını sola çevir, camın, I balkon kapısının camının odana doldurduğu mm. I zara bir ömür. O tiiyleşen bulutlar beyaz. Gama I içine doluveren mavilik. Bak, bak, bak... Manzara, r da bir hafiflik var. Camdan, gözlerine, güzlerinden içine.

Elindeki dergi, yeni. Karıştır yapraklan.!^ bir hikâye. Yeni kuşak yazarlar gerçekten gia yazıyorlar. Hemde çok çok ruh durumlarnueleıB. yorlar. Yeni hikâyelerimizde insan var gerçekte, | İnsan, etiyle kemiğiyle ve iç dünyasiyle.

Şu hikâyeyi okuyacaksın ama balkon kapısmı I kapayacaksın, ne de olsa bahçenin sıcağı!... Bap S sola, kalkıyorsun. Camın manzarası değişmiş. El i altta bir balkon, balkonda bir kız. Kız, açıksaçil Kız uzun boylu, fidau gibi. Tanı nenemin dedijil gibi: Tatlı elma fidanı...

(Devamı Var)

•"” r

İLANSatılık Apartman D aireleri ve Dükkânlar

Dr. Mısırlıoğlu Apartmanı namı ile marul binada I» 3, 4, 6, 8, 9 ve 10 numaralı Apartman Daireleri il* alttaki ikişer kapılı (çift) iiç dükkân hktır. ' „

Apartman Dairelerinin işler vaziyette kaloriftf ve asansör teşkilâtı mevcuttur.

İsteklilerin her daire ve dükkân için kapalı zârf dahilinde fiyat tekliflerini 15 Ağustos. 1959 tarihinde#

olmamak üzere Lefkoşa Türk Bankası Umun Müdürlüğüne göndermeleri luzumıı ilân olunur.

Dükkânlar için yapılacak teklifler u'erek çift f rek tek dükkân için yapılmalıdır.

Teklifnamede dükkânların tarifi methalin « a ırmci, ikinci, üçüncü ve dördüncü kapı ve sol® i a ırınci ve ikinci kapı olarak yapılmalıdır.

■ partman Daireleri için yapılarak tekliflerde da-: teenn tarifi daire kapılarının üzerindeki numaralaTN

gore yapılmalıdır. Meselâ, birinci katta bir veya ® mara ı aire, ikinci katta üç veva dört ııurnarak re olarak tasrih edilmiştir.

İprinrl0 <<1 To! eIerİ iht:va ^ en zarflar kapalı ve üzerTOKT t F S ^ IOÖLU APARTMANLARI M

AME ibaresi yazılı olarak sröndeıilmelidi’'.etmevl l v™ veva herbanei bir »rklifi kal 'etmeye mecbur değildir

n dünyamn en iyi Televi*y°Bir cok ^ 0,i lu^una emin olabilirsiniziyonlarını olan B R A 1«örmeden karar vermeyini

Genel Mümessili Ahm et Sedftd

Glrnp Yolu-

VAZAB, M TKMMtJZ, » 6 » ( B O U D I I )SAYFA 8

NişanlılarBir yahut iki »esil önce bs

, ı j j o / m a k , biı kaı ı koca- un ayrılması katlat mühim >c ciddî bir meseleydi, ihıgüıı se yüzükleri atan nişanlıların ayısı, gittikçe yükselmektedir, lir Amerikalı, bu mevzu uda >ir istatistik tertiplemek mak- udıyıe temas ettiği 1UUU il t te, erkeklenil en agağt iıç- e birinin, kadınların da takıı jen yarısının dalıa önce başka artyle nişanlanıp ayrılmış ol- luklarınl açıklıyor.

Bu modern nişanlanmalar itaba niye böyle kısa ömürlü Yuyorlar.'1 Devrimizdeki genç- er ince eleyip sik dokumadan ılelacele kararlar verdikleri çin mi, yoksa zamane genç tızlariyia delikanlılarnmı may nun iştahlı olucundan mı:’

Şimdi aşağıda bu suallerin rzun araştırmalar neticesinde ^eşledilmiş olan cevaplarını >kuyarak, evlilik hayatını bü­tün dünyada nasıl bir istik- jaliıı lıeklediği hakkında va­lili bir lİkir edinebileceksiniz.

/ . Sahiden âpk olmamak:Nişanlıların ayrılmalarının

en belli başlı sebeplerinden bi­ri, bir çok gençlerin hakikatle birbirlerini sevmedikleri halde yüzükleri parmaklarına geçiri vermeleridir. Romantik bir ha letiruhiye ve romantik bir at­mosferin tesiriyle nişanlanıp çok geçmeden yaptıkları hata yı anlayarak ayrılan çiftler sa yılmayacak kadar çoktur.

2. Ayrılık:Kız ve erkek yekdiğerini ha

kikî ve derin bir aşkla sevmi­yorsa, nişanı bozmaları için ay n ilk tan dalıa kuvvetli bir se­bep tasavvur edilemez. Zira hem zamanın insanların lıisle ri üzerindeki öldürücü tesir muazzamdır, hem de nişanlıy keıı ayrı ayrı yerlerde bulu*- lunan kimselerin başkalarını sevmeye başlamaları kuvvetle ihtimal dahilindedir.

3. Ailelerin itirazı:Yapılan etüdlerin en şaşır­

tıcı neticelerinden biri de şu­dur ki, ebeveynler bir çok ni­şanların bozulmasında baş ro­lü oynamaktadırlar. Gerçi bu­günkü modern gençler eşlerini kendi başına seçmektedir ve bunların arasında annesine ba basına danışmaların nisbeti pek düşüktür ama yine de, ai1- lelerin müstakbel gelinlerin­den veya damaüaıiııdan hoş­lanmamaları veyahut bu işin

Undıierine sorulmadan yapıl­masına öfkelenmeleri yüzün­den birbirlerinden ayrılan ni­şanlılar sayıklayacak kadar çoktur.

4, Yetişme tara ve noktai­nazar farkları:Nasıl ki fizik ıhnüıdr aynı

cins elektrikle yükü parçala­rın (pozitif veya negatif) yek diğerini ittiği ve buna muka­bil ayrı cins elektrikle yüklü parçacıkların birbirini cezbet- tiği malûmata, kadın erkekmünasebetlerinde de bununaksinin varit olduğu tecrübe­lerle sabittir. Yani umumî bir kaide olarak ancak aile yetiş­me tarzt ve noktainazar bakı­mından birbirine denk olan«- lar sağlam temelli birleşmeler yapabilmektedirler. Bununla beraber bu bilhassa başlangıç­ta her zaman böyle olmaz.

5. Meslekler:Çiftlerin muayyen bir yüz-

desı de meslek meselesi yüzün den ve bilhassa nişanlıların­dan biri /a öbürü bir mesleğe girerken veya kendini o mes­lekte hazırlanırken ayrılırlar. Meselâ üniversitenin felsefe bölümünden mezun olmak ü- zere olan bir genç kız, yalnız ve yalnız rakkamlardan bal ise den tüccar nişanlısından mu­hakkak ki -ergeç bıkacaktır. Ayni şekilde genç ve hevesli bir doktor namzedinin apadisi tin nerede olduğundan bihaı- ber bir genç kızın adını yüzü­ğünde uzun müddet taşıyamı yacağı besbellidir.

Araştırmalar neticesinde an laşıluııştı ki, nişanların bozul­masında sahiden âşık olma­mak, ayrılık, ebeveyinin itira­zı, yetişme görüş farkları, mes lek ve şahsiyet meseleleri pek nadiren münferit olarak rol oynamakta, çoğu zaman bun larin ikisi yahut dalıa fazlası bir araya gelerek gençleri yek- diğerinden ayrılmaktadır.

İleride anlaşmalarına im­kân olmadığını şu veya bu se beple hissederek daha ııişan>- lıyken birbirine veda eden gençler bir bakıma cemiyet hayatı için faydalı bir iş yap­makta, yani hatalarını evle­nip çocuk sahibi olmadan an- lyarak tezelden geri dönmek

tedirler. Ve bozulan nişanla­rın sayısı arttıkça, dünya yü­zündeki boşanmaların da-o nisbette azalacağına muhak kak nazariyle bakılmaktadır.

KIBRIS fİM İHH im sırtıLT\DZ\.n I

B İ L D İ R İ RKızımız önol Uasaıı ile oğlumuz Mehmet Sa-

dık’ın 26.7.1959 Pazar günü Çağlayan Salonundaki Evlenme törenleri, davetiyelerde belirtildiği gibi ö.s. saat 5 ten 7 ye değil 4 ten 6’ya yapılacağı sayın davetlilerimize bildirilir.

Şaziye Haşan Barutçu Haşan Hüseyin

Servet Sadık Sadık H. Mehmet

“ SHEER PRİDE ”

Ingiliz mamulâtı ÇELİK OFİS mobilyala­rımızın değişik modelli ve bol çeşitli ikinci par­tisi henüz vasıl olmuştur.

Görmeden karar vermeyiniz.Kıbrısta Acentalan :HAŞAN E. HAKKI 6, Cumhuriyet Sokak,

Atatürk Meydanı, Lef koşa.

DİKKAT DİKKAT

VATAN OTOBÜS SERVİSİPAZARDAN MAADA HEB GÜN

LEFKOŞA - LİMASOL - BAF BAF — LÎMASOL — LEFKOŞA

Hareket: Sabah Saat 8 de

Baf • Lefkoşa Dimi-Mantirka . „ Kukla - Evdim - „Paramal - „ Piskobu - „

P İ A T L A B8 /-5 /-5 /-5/ -4/ -4/ -4/ -

Dimi - Leymosun B a f -Mantirka - „ Kukla -

2 /3/ -21-

2 / -

LEFKOŞA: Yakub Haşan Tel: 8874 Büyük Han arkası

LEYMOSUN: Ali Kâzım VelesbitçiTel: 2994

BAF: Şöfer Kara Mehmed Tel: 2242

ETNOS, Kıbrıs Rumla­rının ikiye ayrılmaları­na ve liderlerinin uyu- şamamalanna dair Ati­na basınında intişar eden haberlere temasla şunları yazmaktadır:

Dört yıllık bir müddet zar frnda az ve eski tip küçük .silâhlarla bütün dünyanın pazarlarını üzerimize çevir­mesine sebep olan bir eşsiz hürriyet mücadelesi yapmı­şız. Bir avuç insan ve bu küçük çaptaki silâhlarla ba- tdıların en kuvvetli devleti­nin askerleri ile başa çıktık. Bu müddet zarfında da bazı anlaşmazlıklar zuhur etmiş­ti. Hatta izzeti nefsimizi ren e ide edecek hareketlerde bu luııarak bizi heışeyden vaz geçirmek için uğraşanlar- da eksik değildi. Netice ne ol­du? İşte yine bir zaferimizi elde ettik . liu tarih şimdi tekrarlanıyıfr Zira ‘ ‘Mücade­le heniiz bitmiş değildir.” Bombalar ve şiddet kullan­malar belki yoktur ama bir­liğimizi torpillemeler ve gayretlerimizi gizlice dina­mitlemeler halâ devam et. inektedir. Mücadelemizin en kritik anlarında bile muvaf­fak olamıyanlar şimdi de muvaffak olamazlar. Maale­sef şimdi bizi iyice bilmiyen mamafih bize kardeş kadar yakın olan Yunanlılar aksi, ve bize zarar verici bir siy- set takip etmeğe başlamışlar dır. Bizim onların tavsiyele­rine ihtiyacımız yoktur. On­lar Kıbrısı ilgilendiren me­selelerde şüpheli biı- rol oy­nuyorlar. Bu gürültüyü ya­pan bir V imanlı gazeteci grubu , bizi bilmemekte ve alacağı neticeyi de kestire- memektedir. Liderlerinin her ikisinin de canlarını kay betmek tehlikesi geçirdiği zaman bilebirliği muhafaza edenler şimdi daha sıkı bir şekilde birleşmişlerdir.

ELEFTERİYA, sahibi­nin Yunan hükümeti ile ilişiği olan “ A sır” mec­muası son sayısında Kıb m meselesi iğin Türki. ye ile Yunanıstanın ge­çirdikleri tehlikeyi şöy­le anlatmaktadır.-

, Kıbrıs meselesinin en kri­tik anlarında Türkiye üe Yunanistan arasında üç de­fa harp patlama tehlikesi en kritik safhaya girmişti. Hiç olmazsa bu üç defanın birin de Y unan ordusuna ‘ hazır ol” emri verilmişti. Birinci harp patlama tehlikesi Türk- ier tarafından gelmişti. Zira Türk hükümeti kötü safham ya giren Kıbrıs gelişmeleri­nin Türklerin menfaatlerine zarar getirmiyecek derecede halledilmesi için harbedilme sinin kaçınılmaz olduğuna karar vermişti. Nitekim mil letlerarası teşekküllerin meydana çıkan düşmanca hareketlere bir son vererek bir netice ve hal çaresi bul­maları beklenmekteydi. Di­ğer bir harp tohlikesi Yunan lılar tarafından gelmişti. Bir grup Yunan askeri “ ha­zır ol” vaziyetinde bekler­ken bütün ordu da hazır­lanmak için her dakika emir bekliyor ve hücuma ha zırlanıyordu. Bazı netice ve­rici gayretler sayesinde bir genel hareketin tam bir da­kika önce önlendiği bir ha­kikattir. Mecmua, bu haber­lerin Resmî Yunan sözcüsü­nün tasdiğine mazhar olma­dığını da ilâve etmiştir.

F1LELEFTEROS, Lond ra Karma Komisyonu­nun dünkü toplantısı­nın Türklerin yüzün­den tehire sebep oldu­

ğunu yazmakta ve şun­ları ilâve etmektedir:

Dün yapılması beklenen Londra Karma Komisyonu­nun toplantısı hazırlıklarını tamamlamadıklarını ileri sü ren Türkler yüzündon tehir edilmişlerdir. Türk delegas­yonuna göre Kibri stan bek­lenilen Türk direktifleri da­ha henüz bugün alınmıştır, yapılan resmî bir açıklama­da durum izah edilmiş ve adadaki üsleri için tngilizle. riıı tekliflerinin de görüşül­mediği de ilâve edilmiştir. Gelecek Salı toplanacak olan delegelerin üsler mese­lesine yine temas edemiye- ,çekleri haber verilmektedir. Diğer delegeler bu sebepten dolayı tehiri kabul etmek mecburiyetinde kalmışlar­dır. Türklerin de artık me­seleleri ciddiye aldıkları göz den kaçmamaktadır. Diğer delegelerin de bu kanatta oldukları anlaşılmaktadır.

CYPRUS MAİL, Türk Gençlik Festivaline te­masla şunları yazmakta dır:

Dün-Taksim sahasında ter t iplenen ilk Kıbrıs Türk

! Geııelik Festivalinde büyük i bir kalabalık halk kitlesine hitaben yaptığı bir koıruş-

, mada adanın sulh ve refahı j için her türlü faaliyeti Türk lerin göstereceğini söyle­miştir. Hürriyetimizi sağla­dığımız zaman onu elde mev cut bütün vasıtalarla koru­yacağını söyliyen Dr. Kü­çük festivali açmıştır. Türk semti bayraklarla ve ışıklar la süsletilmiştir. Sokaklarda yaftalar çekümiştir. Kıbrıs Türk Gençlik Teşküâtı Ge­nel Başkanı Hordan da iki konuşma yapmıştır. Türki- yeden adaya gelerek bu fes­tivalde gösteriler yapmaları için ilavet edilen Türk Gü- reşçüeri ancak festivalin ikinci günü geleceklerini ha her vermişlerdir.

TIMES OF CYPRUS, Kıbrısı temsilen Mısır ihtilâl yıldönümünde hazır bulunan Kıbnslı delegasyonun faaliyet­leriyle ilgili şu haberi yayınlamaktadır:

Kıbıas delegasyonu Kahi- rede yapılan ihtilâl yıl dönü mü • gösterilerinde Cumhur- ı-eisi Nasır’ın yanında otur­muşlardır. Nasır tarafından yapılan ve üç saat süren ko­nuşmadan hiç bir kelime bi­le anlamadıkları halde icab eden yerde onlar da hatiple­ri alkışlamışlardır. Akşam yemeği için gösterileri ter- kettikleri zaman geceyarısı olmuştu. Ertesi gün yapdan askerî yürüyüşlerde Kıbrıs- lı delegeler yine Nasırın ya­nında hususî koltuklarda oturmakta idiler. Askerî yü­rüyüşler sona erince Ticaret ve Sanayi Vekili Paskalides Nasır’a takdim edildi. Pas- kalidis, Nasır’a Makariostan selâm getirdiğini söylemiş­tir. Nasır misafirleri pek memnun biı* şekilde karşda- mış ve Münakalât Vekili Yeorgiadis, Atinadan geldi ğini ve Grivasın selâmını kendisinegetirdiğini söyle­yince Nasır ona teşekkür et­miştir. Daha sonra Yunan ElçUiğindeki ziyafete Kıb- rıslı Vekiller hazır bulun­muşlardır.

B U L M A C AHazırlayan : M. Ş.

1 2 3 4 5 6 7 8 9ı □ □ □ □ □ ■ □ □ a a3 □ D D O C O C * :4 □ □ □ □ ■ □ □ a n.56 □ □ □ □ □ □ □ ■ □ 7 d Q d B a x r a i s m r ı r e m9 □ □ □ ■ □ □ □ □ □Soldan Sağa:t. Dokuzuncu Osmaıılı Pa­dişahının lâkabı. Yapmak. 2 Soylu. Rica anlatır. 3. ö l ­müş insan cesedi. 4. Fransız külhanbeyi. Sırt. 5. Nota Asker. 6. İstifadeli (Fransız­ca). 7. llutubet. Çevik. 8. Su ortasındaki kara. Osmanlıca alfabede bir harf. 9. Tersi damarda gezer, öncesiz ve sonrasız.Yukarıdan Aşağıya:

1. Tutulan. 2. Sinirler. A y rdışta esenleşme. 3. Burgu- çiviyi yerine yerleştirmek. 4. Vasd olan. 5. Henüz Bayat­lamamış. 6. Yüksek bir dağ ismidir. 7. Bayındırlık. Bir nevi yelek. 8. Nota. Harf okunuşu. B ir emir. 9. Türki- yenin ikinci kalabalık şehri Nota.DÜNKÜ BULMACAMIZIN

ÇÖZÜMÜSoldan S ağa:

1. Hayat, Kik. 2. Avene, Acı. 3. Si, irin. 4. Iztırap. 5. Re, Reşat. 6. Kafes. 7. Adana, Fa. 8. Tıf, Hedef. 9. Avam, Bora.

Yukarıdan Aşağıya:1. Hasır, Ata. 2. Avize,

Dev. 3. Ye, Kafa. 4. Andı­ran. 5, Te, Refah. 6. iaşe, Eb (be). 7. Karpas, Do. 8. İçi, Fes. 9. Kına, Safa.

Parmaklığın üstünden ajıra1- iak taşları bahçeye attım. Ses seda yok!

Kapılını yamııdaki bekçi kuiübesüüıı camına da biı iki küçük taş attım. Oradan da ses sada çıkmadı. Demek ki, ne bahçede köpek var, ne de kulübede bekçi! İşim kolayla 51 yordu.

Çocuğa:— Sen burada, arabada

kal! dedim. Şayet biri gelir de sorarsa "Motöl’de bir ârıza oldu, şoför tamir içnı şehirden âlet almağa gitti” dersin..

Tabancamı çıkarıp, elime 'aldım:'' — Ya Allah! bismillah!

' Deyip parmaklığı bir lıam- 'lede aştım. Bahçeye girdim. Etrafı şöyle bir kolaçan ettim. Öıtalık derin bir sessizliğe gö mülmüştü.

Köşke dalıa evvel bir defa daha geldiğim için, teşkilâtı hakkında aşağı yukarı bir fik rim vardı. Hele köşkün içeri sini gayet iyi biliyordum.' Kapıyı yokladım, çok sağ­lamdı. Öyle omuzla, güçle

“ SONDERBORG” Örgü YünleriKALİTEDE ÜSTÜN, FİYETTE ÇOK

REKABETL1 OLDUĞUNU 1SBAT ETMİŞTİR.

En Halis, en Tem iz ve en Ucuz

«tu_

Kuru KahvesiniTercih ediniz.

51, M ecidiye sokak, Lefkoşa

İnşaat Yaptıran Sayın HalkımızaEğer modern bir inşaat yaptırmak istiyorsanız da­

ima en modern desenlerde demir K API ve PENCERE­LERİ tercih ediniz. Bütün modern Avrupa şehirlerinde KAPI ve PENCERELER demirden tercih olunmaktadır çünkü demirden yapılan K A PI ve PENCERELER zarif görünüşlü “ Demir gibi sağlam” ve ehven yapılmaktadır. O halde siz de evinizi bir kat daha kıymetlendirecek modern desenlerde KAPI, PENCERE BALKONLARI ve SICAK, SOÖUK SU TESİSLERİNİ ehven fiatlarle yap- tıra bilirsiniz.

Müracaat : OSMAN H. ZEKİ

i - Demiroi AtölyesiYorganoı Başı Sokak No 27

Veya Dedezade Ham No. 5 J ve 5 E Telefon* $189

N O T: Hariçte Kaynak işleri yapmak için 500 Amper kuvvetinde en kalın demirleri dahi kaynatan makinemiz de mevcuttur. Köylerden de müracaat kabul olunur.

Mimose (Makarna)Highland - Freesia Crepe (Zincir) - Manimi - Simli yünOrlon - Perlon - çeşitlerimiz arasındadır.

Yukarıdaki çeşitlerimizden biri mutlaka arzu­larınıza cevap verecektir.

Toptan ve Perakente satış yapılır. Leymosun Acentemiz :

Âteş Ticaretevi, KEMAL ZİYA.

Sonderborg Fabrikaları Kıbrıs Genel Vekili: DERSEV 1DHALÂT ACENTESİ

(Büyük Hamam Karşısı)Lefkoşa.

kuvvetle açılacak değildi.iiaiıçede bir iki minimini

taş buıdum, pencerelere attım. Yine ses sada çıkmadı. Kapı­dan değil de köşke pencere^ den girmek daha uygun ola­caktı. Fakat, birinci'kat peııce releri demir parmaklıydı.

Şöyle bir düşündüm. Dam­dan yere kadar inen demir bir 'su borusu gördüm. Yokladım: Boru çok sağlamdı, beni rahat ça ikinci kata çıkarabilirdi.

Tabancamı cebime yerleş­tirerek boruya sarıldım. İkinci katı bulmak hiç de zor olma­dı, fakat aksiliğe bakın ki tam pencereye yalaştığım sırada o çok sağlam zannetiğim su bo­rusu çatııtamaya başlamasın mı?

1 - *■Boruyla beraber aşağıya u1-

çarsam hem gürültü olacaktı, hem de ben muhakkak sakat- lanacaktım. Bereket, bir çam ağacı imdadıma yetişti. Ağa­cın hir dalı pencereye doğru uzanıyordu ve benim de pek yakınımda idi.

Elimi atıp dala sarıldım. Dala kendimi çekip, pencere­nin genişçe olan kenarına tu­tundum.

Kendimi pencerenin perva­zına attım. Orada rahat bir nefes aldım.

Pencereyi açmak hiç de güç olmadı, hemen içeriye süzülü verdim.

Hava çok sakindi. Yaprak kımıldamıyordu bile. Bu, be­nim işimi zorlaştırabilirdi. Çünkü bu sâkin havada, busessizlik içinde çıt çıksa duyu lıırdu. Daha evvelki bazı tec­rübelerimle biliyordum ki, rüz gârlı havalarda böyle yüksekağaçlı bahçeler arasındaki bir köşke girmek çok kolaydır. Zi­ra, ağaç dallan rüzgârdan sal­lanıp hışırdaması arasında, bir insanın ağaç üzerinde hareke­tinden hâsd olacak sesi kapa>- tır, kaybediverir.

Neyse!.. Bereket gösterdi­ğim dikkat sayesinde öyle dik kati çekecek bir ses olmadı. Girdiğim oda ufak bir odaydı. Yerde ufak halı vardı. Hemen silâha sarıldım. El fenerini de cebimden çıkarttım. Kapıyı usulca araladım. Burası Arap ihtilâlcilerinin beni dâvet ve misafir ettikleri salondu. Du­vara sürünerek salonu geçtim. İnsanda, köşkte hiç kimse ol­madığı intibaını uyandırıyor­du.

(Devamı var)

Satılık EvHaydar Paşa mahallesinde

Nausa sokağında Standart ev­lerde No. 25 iki üst ve iki alt 4 odalı içinin suyu, elektriği ve lâzımlığı ile satdıkbr.

İstekliler Ermo Sokak No. 168 Saffet Mehmet’e müra­caatları reca olunur.

Bütün E v Kadınları

B R 1 L L 0Hakkında Konuşuyor.. .

M Ü J D E ! ! ! M Ü J D EÖrgü yünlerini nerede bulacağım diye

üzülmeyiniz. Ateş Ticaretevi emrinizdedir. Fi­yatlar her keseye uygun, 6 kalite üzerinden, en cazib renklerle sizi memnun edecek yünlerimiz gelmiştir.. Acele ediniz.

Soniderborg yünlerini mutlaka görünüz. ORLON ile PERLON da çeşitlerimiz arasın­dadır. Toptan sipariş de kabul ederiz.

KEMAL ZİYA

ATEŞ MAĞAZASI SAHİBİ LEYMOSUN

TÜRK ÇARŞISININ BÜYÜK İ F T İ H A R I

Çarşımızda büyük eksikliği olan “ALÜMİN­YUM ” Tencere, çaydanlık, tava v. s. çeşitleri için sipariş kabul edilir.

Ayni zamanda SHEFFILD’den ithal etti­ğimiz biçak, kaşık, piron cinslerimiz düzine ve set olarak vasıl olup rekabet kabul etmez fiyat- larle satışa arz edilmiştir.

Müracaatınız menfaatiniz icabıdır.Kıbrıs Genel Komisyoncusu

HÜSEYİN A. BEYAZ Lefke. Tel: 238

BR1LLO toz değildir. Fakat sabun ihtiva eden dört köşe bir, teldir. Kab - lan parlatmak için hususî bir cilâya haizdir.

BR1LLO her şeyi kolay ve çabuk parlatır. Mutfak eşyalarını yeni gibi yapar. Gas fırınları ve gaz ocak­ları için bire birdir.

Bakkalnızdaıı BRİLLO isteyiniz, neticeden sürpriz de kalacaksınız.

|' Yazlık Alman GömlekleriHAZIM REMZİ

HÜRRİYET T1CARETEV1NE En iyi Kalite ve Muhtelif Renklerde

^ AZLIK GÖMLEKLER’in İKİNCİ BÜYÜK Partisi Gelmiştir.

Seçmekte acele ediniz.KETEN, POPLİN ve ÜTÜ ISTEM1YEN

Poplin Kumaşlarda BLUZON CAKET ve SPOR MODELLER

Ayrıca Çocuklar için de iyi cins Gömlek ve Bluzonlar...

HÜRRİYET TİCARETEVİ Lefkoşa.Tel: 3364

( B O Z H D B I )

I

H/VYF.% t

> k İ t i » a

SporSUAT, LAZİO ile Anlaştı

Laizo kulübü kendisi ile iki senelik bir mukavele yapan S u a t ’Ispanya’ya Kirakyor

Roma, İS (Hususi) — La- zio kulübü tarafından davet edildiği söylenen Suat burada iki gün gizli bir şekilde dolaş­tıktan »onra ortaya çrtauijjtır. Dünkü yazımızda Suat'ın La- 7iO idarecileri tarafından baş ka kulübe gitmemesi düşün­cesiyle gizli bir yerde bulun­durulması ihtimalinden balı>- setmigtik. Nitekim Suat’ı ken­dilerinin davet etmediğini ve böyle bir futbolcuyu tanıma­dıklarını iddia eden Lazio Ku lübü Suat’ la iki senelik bir mukavele imzalamıştır.

Suat’la iki senelik mukave­le imzalayan Lazio Kulübü, büyük bir malî kriz içinde bu­lunduğu için bu futbolcuyu İs panya’da bir kulübe bir sene için kiralama kararını vermiş tir.

iiu sabah bizzat Sual i buıa tak kendisiyle konuştum ve bana ju beyanatı verdi:

‘ ‘Bazı seOepıerduı dolayı Lazio ya gelüıgımi, buradaki idareciler gizli tuttular. Lazio ile iki senelik mukavelemi un /aladuu, uçak tarılesıne göre ya salı veyanut çarjjamba saba ni buradaıı menaceıım, ben ve Lazıo'iu bir idareci. Mad­rid’e giderek lıaııgı kulübe gi1- receğıme dair müzakereler ya pacagız. Buna rağmen, zanne­dersem yüzde doksan dokuz ih umalle birinci ligden Valen- cıa ile, olmazsa birinci küme­den Atletıco Madrid’e guece- ğim.

Lazio idarecileri . benim oyunlarımı bir müddetten beri takıp etmekteymişler ve be­nim h a k k ı m d a

Galatasaray Gündüz’ü Kulüpten İhraç Edecek

la tan bul —• Gündüz Kılıç’- ıa Feriköy kulübü ile yaptı­ğı anlaşma gereğince antre­nörlüğü kabul etmesi kargı­sında Galatasaray idare he­yetinin nasıl bir hareket tar zı takip edeceğinin günün mevzuu olarak münakaşası bitmeden bu hususta ortaya yeni bir vaziyet çıkmış bu­lunma ktadır. Galatasaray idare heyetine, Feriköy ant­renörlüğüne müsaade edil­mesi için Ğündüz’ün yaptığı müracaat idare heyetince ni­haî bir karara bağlanmış ve meselenin kulüp divan heye ti tarafından tetkiki talep edilmiştir. \ ,

Divan heyetinin, Ğündüz’­ün talebi hakkında naaıl bir karara varacağı bilinmemek le beraber kulüp idare heye­ti Gündüz Kılıç’a yazılı ola­rak dün verdiği cevapta ni­zamnamenin 4. maddesinin (c) fıkrasına gö?e:

(Rakip sayılabilecek bir kulüpte kayıtlı olmamak ve­ya vazifeli bulunmamak) kaydı bulunduğu ve bu mad dçnin kayıtsız şartsız tatbik edilmesinin zarurî olduğu noktasında divan heyetinin ısrarlı oluşu karşısında ni­zamnamenin tefsirinin di­van heyetine ait olduğu bil­dirilmiştir. idare heyetinin bu müracaatı üzerine divan heyetji bugünlerde toplana­rak Gündüz Kılıç hakkında karara varacaktır.

Kulüp çevrelerinden sızan haberlere göre divan heyeti­nin nizamnamenin 4. madde sini Gündüz Kılıç’la birlikte Adalet antröneri Musa Se­zer, Beyoğluspor antrenörü Bülent Ekin hakkında da tatbik edeceği ve her üç ku­lüp âzasının kayıtlarının si­lineceği katı olarak ifade edilmiştir.

Limasol 19 Mayıs Lisesi Öğrencilerinin Dikkatine!Ortaoul ve Lise ders kitaplarımız gelmek üzere»-

dir. Şimdiden müracaat edip kitapları ayırtanlar ol­du. Sizin de Erdoğan Reşat Spor Ticaretevine müra­caat edip kitaplarınızı ayırmanız menfaatiniz icabıdır,

ERDOĞAN REŞAT SPOR TİCARETEVİ 42 tsmetpaşa Caddesi (Eski Mezarük YanıJ

LİMASOL**W # ^ * * * * * * « « * * « « '4 « « * K “K»X«:«K«X“>*>*J*X«J*M

HİÇ ŞAŞMAYINIZ!

muntazam malûmat alıyorlar­mış, bu sebeple benimle mu­kavele imzalamak için tecrü­be maçına veya antıemana ih tiyaç görmediler.”

ASTVlNi'/l YABANCI OYUNCU İTHALİNİ

MENETTİ Fransanın meşhur "I ’Egui-

pe” günlük spor gazetesinin 17 Temmuz tarihli nüshasın­da “Real’in Didi ve Pele’yi al mak için 15 günü var’- başlı­ğı altındaki Barcelona mah - reçli haberinde şunlar yazıl­maktadır :

“ M. Elola ve Reisi bulun­

duğu Millî Spor Temsilciler heyeti bir lıak kazandılar. Zi­ra, Millî Spor Temsilciler He­yetinin ileri sürmekte olduğu yabancı oyuncu toplamayı meneden tezini umumî heye>- te kabul ettirmiş bulunuyor.

Görüldüğü gibi, şimdi Suat m Ispanya’ya transferine mâ­ni olabilecek bir kanun çık­mış bulunmaktadır. Tahinin edildiğine göre, bu futbolcu­nun tspaııyol kulüplerine res­mî transferi bu müddet dol­madan yapılacak, aksi halde Suat ortada Lazio’nun malı olarak kalacaktır.

VASAS İLK MAÇI PEŞTE’DE İSTEMİYOR

İstanbul — Fenerbahçe Avrupa Şampiyon Kulüpler Tumuasmdaki rakibi Maca­ristan şampiyonu Csepel Vasas’la 13 Eylülde İstanbul da, 27 Eylülde de Peşte’de karşılaşacaktır.

Maçların tarihleri dün Peşte ile bir telefon konuş­ması yapan Fenerbahçe ant. renörü Molnar’a Csepel Va- sas kulübü Genel Sekreteri Devecseri tarafından bildi­rilmiştir. Genel Sekreter, Molnar’ın ilk maçın Buda- peştede oynanmasına dair teklifini reddetmiş ve "Sta­tü bunu istiyor. Kulübümüz teklifinizi alâka çekici bul­mamaktadır.” demiştir. Mol-

nar teklifinde ısrar etmiş ve ilk maç tarihine tesadüf eden eylül ortasında Istan- bulun çok sıcak olduğunu söylemiştir. Bu sözler de Mjacar idarecileri üzerinde hiç bir tesir yapmamıştır.

Fenerbahçe - Vasas Cse- pel’in Budapeştede yapacak ları maç muhtemelen bu ku­lübün 25.000 kişilik istadın- da oynanacaktır. 110.000 ki­şilik Nep Stadyumunda ya­pılması için ileri sürülen tek lifi de Vassas Csepel kulübü müsait karşılamamış ve bu­na 27 eylülde aynı stadyum da Rusya - Macaristan millî maçının oynanmasını sebep olarak göstermiştir.

a n Dondurma Servilimizi Teknik S e b ^ .

Hauv. ^ 1 » ^ ^ a T L A R i m i z

— ^ ^ J nAR DONDURMALARI ’ ’7 T İ n k t o »atü» bilecek tarzda imal eddmekted*. S * *

nıızlTugUilere Ö * teminin»■ İatteT te modern usullerle imal edilmek-AKPINAR DONDURMALARI olan yavrularınıza taze ve Halis süt-

te olup hiç el tereddütsüz ve.eb.U.sum,ten ima. edilen AKPINAR

l) Sütlü (Vanilyalı.) 2) Çikolatalı. 3) Kar,Ut. 4.) gam fsttk l, 5)6) Marmeletli. o,.?ililen AKPINAR DONDURMALARI üç hacın».

Mumlu kutularda satışa a n » » » Toptan satışımızı deruhte edecek Ugiüda olup 25-40 ve 5 0 mihmden satılmakted • lmaktadır.

^^SSSST^SSSfS Uân edneeekti, „

ÜSTÜN KALİTE UCUZ FİY ATİ YALNIZ A K PINARDONDURMALARINDA B U L A B İ « İ N Î L

AKPINAR PASTAHANESİMecidive Sokağı No. 20, P.K. 759 Lefkoşa

Tel: 3326.

DENİZ. . . DENİZ. . .HER GÜN

Gime ü ç Mile

LOZAN OtobüsleriSeferlerine Başlamış Bulunuyor

Hareket Saati Lefkoşadan ö. s. Saat 2 de

Gime Üç Milden Dönüş ö. s. Saat 6.30 da

İşte LOZAN İşte GirneLOZAN Otobüsleri

* > * * * * * * * * * * * * * * * * * * t^ t# * * * * * ^ ^ o * * * * * * * «* i SAYIN KIBRIS TÜRK KUNDURACILARINA

M Ü J D EKıbrıs’ta büyük eksikliğini hissederek,

her nevi kunduracı malzemesini yeni aç­mış olduğumuz mağazamızda bulabilece­ğinizi iftiharla müjdeleriz.

Adrese Dikkat : NEŞET TEMEL

Eski Kaloyiro Hamt ™ ■ No. 13, Lefkoşa.* * * * * * 'T' » '1'» » 'Iı !{.»<. 1

Dikkat Dikkat A. RüSTEM TİCARETEV1NDEüTwVT nTîzaİnandan beri beklemekte olduğumuz LMUD Radyogramlar (diktafonlu stereofonik 4 hoparlör) ayrıca her çapta Masa Radyoları, Tıger Marka Oto Radyolan vasıl olmuştur. Fıatlanmız rekabet kabul etmek.

G E N Ç L İ K F E S T İ V A L İ: m ü n a s e b e t i y l e

ÇAĞLAYAN BARCumartesi ve Pazar günleri yalnız gündüz ve gece saat 10 dan itibaren açık olacaktır.

HER AKŞAM SAAT 10.30 DA

R0SARI0 ve RAM0NÇiftinden İspanyol müziği ve danslar

Türkiyeden getirttiğimiz baş ahçımız tarafından en nefis yağlardan yapılan ye­meklerimiz, herkesi memnun bırakacak tatdadır.

Aynca döner kebab, şiş kebab, şeftali kebabı, ızkaralar, her türlü içkiler ve en taze meyveler servis yapılır.

YEMEKLERİNİZİ ÇAĞLAYANDA ALINIZ

MÜDÜRİYETS£»X»X«X

Almanya Reisicumhuru iki Türk profesörün nişan verdi

İstanbul 24 (Baaın-Yayın) : İstanbul Üniversitesi ordina­ryüs profesörlerinden Dr. Arif Mansel ile İzmir Ziraat Fakül­tesi eski dekanı ve İzmir mebu­su profesör Dr. Vamık Tayşi’ye Federal Almanya Reisicumhu­

ru Ekselftns Prof. T. Hem* rafındBn Alman liyakat da tevcih edilmiş ve olMttl Federal Almanya BüytUj Dr. Fritz OeUers tında merasimle kendilerineTtffc tir.* ^ ***

MÜJDE. . . MÜJDE...B A F T A N LE FK O ŞA YA

H E R GÜNL O ZA N Otobüsleri

Günde üç sefer yapıyor

Baftan LefkosayaH areket Saatleri

D İK K A T Sabah Saat 7 de

Sabah Saat 10.30 da Öğleden Sonra 1 30 da

Lefkoşadan BafaH E R GÜN Sabah Saat 7 de

Sabah Saat 10.30 da Öğleden Sonra 1 . 30 da

LE FK O ŞA - LE YM O SU N - BAF yolu» rinde Em niyet, K on for şarttır. Bunları yans Lozan Otobüslerinde bulabilirsiniz.

Lozan Lozan

>X~X«X~î

C“X"X“X~X"X"X"X"X“X*»X"X"X“X"X«X“X"X*»X~X"X«,’”*»0

SAYIN HALKIMIZA BİLDİRİYeni vasıl olmug çeşitlerimizi muhterem

takdim etmekle çarşımızın en büyük binsının daha temin edildiğini iftiharla bildirmek isteri*.

Çeşitlerimiz aramda Amerika^ dahi hayretler için-

" î " ? V° mvht6Ut h «büyüklükte makaslar Üe plastik fotoğraf çerçeveleri h«-çeşit düğün hediyeleri, aramakla bulannyacağımz mut- bak eşyaları, pille çalışan masa ve oto vantilatörleri, «u yet ucuz fiatlarla satışa arzedilmiştir.

Bir defa ziyaretiniz menfaatiniz ioabıdır.

İşte ha^ffmzden geçirdiğiniz bir gece uyku­su, Akşaplan rahat uyumam diye üzülmeye hacet yok çünkü artık bundan böyle siz de bası­nızın altına bir KUŞTÜĞÜ YASTIK korsanız şu rahat uykulara siz de erişebÜirsiniz

Küstüğü Kuştüğü YASTIKİnsanlara sıhhat, afiyet ve rahat uyku saclar

Kıbrıs Genel Acenti :Hü s e y i n h . s o n g u r (v a d i l i l d

18, tblik Pazar, Lefkoşa.

°Jdu8undan almakta acele ediniz. Bir defa görmek menfaatiniz icabıdır.

Asmalta No. 10 (Bozkurt Matbaası Karşısı)

* > * * * * * * s * * ~ u ^ --------------- 1 1 1 1 n n m 1 1 1 , | M

MEHMET TAHSİN31, Asmaltı. Lefkoşa

x « î» x ‘< -x -x «x -x » x -x - :« 0 .x-

'x*<-x~x~.»>x.j«x**:«e-i-x":-x~x~x-x»x~x~:">*x<<«»«

Orijinal YAZLIK SPORAlman Gömlekleri

Bu zamanda modaya göre giyinmek yalnız tu- } anlara mahsusdur demeyiniz. Siz erkekler de, ıntcrnasyona] Moda Konseyinin sîzler için tığı 1959 modelleri olan

“ MİLANO ”“ W E E K E N D ”“ CARRIBEAN ”

• por gömleklerini geymelisiniz. Bunları neredej n İ a n ? l 1dersinizt Elbette AKARSU OtYlMEVtÜ

yunkü AKARSU O lY lM E V l, bayanlara SUS olan modayı takib ettiği kadar, Avrupa* 2 * ?ehl**lerindeki acentelikleri vasıtWjj mektedfr1Çm de modayı devamh ‘>larak takib

“ ÜTttItss1T'Bnuîde^ er m*z*11 hemen hapsi S tSJ EM1YEN ” hos ve eazib renklerded* i ercin ederseniz siz de memnun olacaksınız.

Acentesi ve Dağıtıcısı: AKARSU OİYiMEVt

Girne Caddesi 40 - 42, L e »11 > UI » u > _____

b a h a r m ü j ^ i- - - - - - - - - - - - - - - - ^

Simdi sterilize şişelerde bütün dünyada u - • . , valdığı şekilde sunuluy01