İNŞACI PERSPEKTİFTEN TDP Fulya_Ereker_Tez

Embed Size (px)

Citation preview

T.C ANKARA NVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTS ULUSLARARASI LKLER ANABLM DALI

D Politika ve Kimlik: nac Perspektiften Trk D Politikasnn Analizi

Doktora Tezi

Fulya EREKER

Ankara, 2010

T.C ANKARA NVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTS ULUSLARARASI LKLER ANABLM DALI

D Politika ve Kimlik: nac Perspektiften Trk D Politikasnn Analizi

Doktora Tezi

Fulya Ereker

Tez Danman Prof. Dr. Mustafa Aydn

Ankara, 2010

Bu tez, Trkiye Bilimsel ve Teknolojik Aratrma Kurumu (TBTAK) Yurt D Aratrma Bursu Kapsamnda Desteklenmitir.

NDEKLER

GR........................................................................................................................... BRNC BLM: KURAMSAL ve KAVRAMSAL EREVE........................

1 8

I. DI POLTKANIN ANALZ ve YAPI-EDEN (AGENT-STRUCTURE) SORUNU.. 8 1. Geleneksel Bireyci ve Btnc Yaklamlar A. Bireyci Yaklamlar: dealizm, Realizm ve D Politika Analizleri 10 10

a. dealizm.. 10 b. Realizm.. c. D Politika Analizleri (DPA) 12 14

B. Btnc Yaklamlar: Neorealizm ve Dnya Sistem Analizleri...... 20 a. Neorealizm. b. Dnya Sistem Analizi (DSA) 20 25

2. Eletirel ve Postmodern Yaklamlar: Minimum Etkileim ve Karar Verilemezlik.............................................................................................................. 29 A. Eletirel Yaklamlar.... 30

B. Postmodernizm.....

34

3. Yap ve Edenin Ontolojik Eitlii: nac Yaklam (Constructivism). 37 A. Uluslararas likilerde Kurallar ve Onufun nacl.... 40 B. Uluslararas Politikann Sosyal Teorisi ve Wendtin nacl... 44

4. D Politikay Analiz Etmek...... 51

II. KMLK KAVRAMI VE ULUSLARARASI LKLER YAKLAIMLARINDA KMLK 56

1. Kimlik Kavram

56

2. Kimlik ve D Politika....... 61 IKINCI BLM: KMLN NASI 65

I. BRM DZEY: TRKYE DEVLET KML...... 65 1. Devleti Kurtarmaktan Devleti Kurmaya Modernleme/Batllama Olgusu... 2. Sfr Noktas: Kemalizm ve Yeni nsan II. DEVLET DZEY: ETKLEM VE KMLK KURUCU ETKS.. 1.na Srecinde nemli teki/Batyla Etkileim A. Osmanl Miras Diplomasi ve Bat....... 66 78 88 89 89

ii

B. Milli Mcadele: Bat Gibi Olmak in Batya Kar Olmak.........

117

C. Kemalist na Sreci: D Politikada Batclk.. 127 2.teki(ler)........ A. Komnizm ve Sovyetler Birlii........ B. Eski Uyruk, Zelil Dman ve Yeni Komu: Yunanistan.. 141 142 146

C. Gemiin Referans: Araplar ve Ortadou........ 158 III. YAPI: ULUSLARARASI SSTEMN YAPISI.. 169 1. Teorik Belirlemeler: Wendt ve Uluslararas Sistem. 2. Avrupa Uyumundan Souk Savaa Uluslararas Sistemin Yaps......... 169 172

NC BLM: KMLK, IKARLAR ve DEM (M)... 181 I.BIRIM DZEYI: MLTANLAMA, LBERALLEME, MUHAFAZAKRLAMA ve KMLK......... 181 1. ok Partili Hayata Gei... 181 2. 27 Mays ve 12 Eyll: Trk Siyasetinin Deus Ex Machinas.. 3. slamclktan Milliyetilie 1990l Yllar........ 4. Muhafazakr Demokrasi vs. Cumhuriyeti Muhafazakrlk........ 188 200 206

iii

II. DEVLET DZEY: KMLK, IKARLAR ve DI POLTKA PRATKLER... 214 1. Bat: Jeopolitiin Kifayet Etmedii Noktada tekilemek..... 215

A. Souk Sava Srecinde Trkiye ve Avrupa.. 217 B. Kimlikler Sorgulanrken 1990l Yllarda Trkiye ve Avrupa......... 2. Blgesel G Trkiye ve tekiler... A. Yeniden Kuzey Komu: Rusya Federasyonu... B. Yeni Bir Trk ve Mslman Biz: Orta Asya ve Kafkaslar........ C. Hep teki, Yine teki: Yunanistan.. D. Yaklatka tekileen: Ortadou........ 228 241 241 245 251 258

III. ULUSLARARASI YAPI: SOUK SAVAIN SONA ERMESI VE LOCKEANDAN KANTIANA ANARI........ 266SONU. 273 KAYNAKA................... 280

ZET.................... 312 ABSTRACT..... 313

iv

GR

nsanlar tarihlerini kendileri yaparlar, ama kendi setikleri koullar iinde yapmazlar, dorudan belirli olan ve gemiten gelen koullar iinde yaparlar. 1 Karl Marxn Ondokuzuncu yzyln ikinci yarsna ait bu sz, Uluslararas likiler disiplininde 1980li yllarn sonlarnda balayan, 1990l yllarda olgunlaan nc Tartma kapsamnda yeniden canlandrlm, bir bakma kutsallatrlmtr. Bu kutsallatrma, temelde Uluslararas likiler balamnda her zaman sylenecek iki hikye olduuna dair gre 2 kar, daha dorusu bu iki hikyeyi bir araya getirmek amacyla nc bir hikye ortaya koyma abasnn sonucu olarak ortaya kmtr. Sz edilen hikyelerden birisi, toplumun yapsn reten ve zaman zaman da dntren edenin (agent) 3 hikyesidir. Dieri ise, edenlerin pratiklerini olanakl klan ve de engelleyen yapnn (structure) hikyesidir. Bu iki hikyeyi biraraya getirme abas sonucunda ok farkl sentezler ortaya kmsa da, tmnn ortak zellii yap ya da edenden herhangi birine ontolojik ncelik vermekten kanmak olmutur. 4

Karl Marx, Louis Bonaparten 18. Brumairei, ev. Sevim Belli (Ankara: Sol Yaynlar, 1990), s. 13. 2 Martin Hollis ve Steve Smith, Explaining and Understanding International Relations (Oxford: Calerondon Press, 1991), s. 1. Kitap btnyle bu argman zerine ina edilmi, kitabn yazarlar birisini i (inside), dierini d (outside) olarak tanmladklar bu hikayeleri, aklamak ve anlamak balamnda yaptklar tartmalar sonucunda, birbirleri yerine geemeyecek, ayr olarak varlklarn srdrmesi gerekli aratrma odaklar olarak ortaya koymulardr. 3 ngilizce literatrde agent olarak kullanlan szcn Trkede yaygn kullanlan bir karl yoktur. lk anda birim veya e szckleri anlam karlar gibi grnse de, agent eylem yetenei olan, bireylerin eyleyeni anlamn tamaktadr. Birim ve e gibi szcklerin karlamad ak olan bu anlam, eden szc karlar grnmektedir. Bkz. Faruk Yalva, Uluslararas likiler Kuramnda Yapsalc Yaklamlar, Atila Eralp (der.), Devlet, Sistem ve Kimlik: Uluslararas likilerde Temel Yaklamlar (stanbul: letiim Yaynlar, 1997), s. 144, dipnot 22. 4 Roxanne Lynn Doty, Aporia: A Critical Exploration of the Agent-Structure Problematique in International Relations, European Journal of International Relations, Cilt 3 (3), 1997, s. 367.1

Uluslararas likiler disiplininde yap-eden (agent-structure) tartmas olarak bilinen, yap ya da edenden hangisine ontolojik ncelik verilecei zerine ina edilen bu tartma, nc Tartma (eletirel dnem) ile balamsa da, Hollis ve Smithin iki hikyesinde grld zere, aslnda disiplindeki tm tartmalarn temelinde yatmaktadr. Bu balamda yeni bir tartma da deildir. Disiplinde kinci Tartma olarak adlandrlan davransalc dnm dneminde, indirgemecilerlesistemciler, mikrocularla-makrocular, icilerle-dlar arasndaki tartmann temelinde de yap-eden sorunu yatmaktadr. Elbette bu tespit yaplrken, gelenekselci-davransalc tartmasnn epistemolojik adan pozitivist sosyal bilim erevesinde yrtlm olduu, bu balamda pozitivizme bir meydan okuma olarak ortaya km olan eletirel yaklamlardan kesin bir izgiyle ayrld gz ard edilmemektedir. nc bir hikye sylemek amacyla ortaya koyulan sentezler, birbirinden farkl biimlerde ortaya kmlarsa da, bir orta yol olmaya en yakn olan, inac (constructivist) yaklam olmutur. Zaten bu yaklam, disiplinde daha nce bir sorun olarak grlmemi ve bu nedenle de zel olarak ele alnmam olan yap-eden konusundaki ontolojik varsaymlar zerine kurulmutur. nac yaklamlarn temelinde yer alan, yap ve edenden herhangi birisine ncelik verilmemesi gerektii, bunlarn karlkl olarak birbirini ina edici olduu varsaym, bu almann da dayand temel argmandr. En genel anlamda, Trk d politikasnn bir analizi olarak bu alma, yap ve edenin birbirlerini karlkl ina ettii ve birisini dieri lehine gz ard etmenin olanakl olmad varsaym zerine temellendirilmitir. Kuramsal anlamda yap ve eden konusuna tek tarafl bir bak yerine, ilikili bir anlayla yaklalmasn salayan unsur, pozitivist sosyal bilim erevesi dnda, dnyann sosyal olarak ina edildii argmanna dayanan (eletirel) bak as olmutur. Yap ve edenlerin karlkl etkileimi zerine kurulu olan inac yaklam da, dnyann, dolaysyla da uluslararas ilikilerin sosyal olarak ina edildii varsaymndan yol klarak gelitirilmitir. Bu balamda inac yaklam, yap ve edenlerin zneleraras anlamlarca ina edildiini ne srerek kimlik kavramn dorudan yaklamn merkezine yerletirmektedir. Uluslararas ilikiler, zneleraras anlamlarla ina edilen edenlerin birbirleriyle etkileimlerinin alan olarak

2

tanmlanmaktadr ve etkileimi salayan d politika pratikleri de zneleraras anlamlarca ina edilmi kabul edilmektedir. Bu balamda inacln ve bu yaklam erevesinde analiz yapmak zere yol klm olan bu almann anahtar kavram da kimlik olmaktadr. Bu alma, yap ve eden kavramsallatrmas balamnda ve esasnda D Politika ve Kimlik ana baln tamakla daha en bandan kabul edilmi olduu gibi, inac bak as snrlar ierisinde gelitirilmeye allacaktr. Fakat kanlmaz bir durum olarak, herhangi bir teorinin/yaklamn lehine dierlerini dlamann, anlaymz kstlayaca ve birok nemli unsuru grmezden gelmeye yol aacann farknda olarak, bu almada analitik bir eklektizm tercih edilmitir. D politikann analizi balamnda yeterli bir ereveye sahip olmayan inac yaklam, D Politika Analizi yaklamlarndan belirli konularda nclk edebilecei oranda seici bir ekilde faydalanlarak tamamlanmaya allacaktr. Bu aklamalar nda, almann aratrma sorusu, en genel anlamda kimlik unsurunun Trk d politikasna etkisidir. Bu balamda Trkiye Cumhuriyeti devleti, edeni temsil etmek zere analiz edilecektir. Fakat yap-eden kavramsallatrlmasyla aklanmaya alld zere, eden olarak devlete odaklanmak, btnyle devletlerin Uluslararas likilerdeki birincil konumuyla ilgili ontolojik bir iddia olarak okunmamaldr. Devlet, aklamann kayna deil, bizatihi aklanmas gereken sorun olarak ele alnmaktadr. Eden olarak devlet, bu almada verili kabul edilmemekte, sosyal olarak ina edildii ya da dier bir deyile, bir kimlii olduu varsaymyla yola klmaktadr. Bu erevede analiz birimi devlet olan bu almada, analiz dzeyi (levels of analysis 5) sz konusu olduunda, d politikay analiz etmenin en iyi yolu olduu iddiasyla herhangi bir dzey lehine tercihte bulunulmayacaktr. Kuramsal anlamda bu almann dayand yap-eden kavramsallatrmasnn doal bir sonucu olarak,Analiz dzeyleri konusunda, J. David Singer, The Level-of-Analysis Problem in International Relations, World Politics, Cilt 14 (1), 1961, s. 77-92 ve A. Nuri Yurdusev, Level of Analysis and Unit of Analysis: A Case for Distinction, Millennium: Journal of International Studies, Cilt 22 (1), 1993, s. 77-88e baklabilir. (Bu makalenin Trke evirisi, Analiz Seviyesi ve Analiz Birimi: Bir Ayrm Argman balyla, Uluslararas likiler Dergisi, Cilt 4 (16), 2007-2008, s.3-19de bulunabilir.)5

3

esasnda farkl analiz dzeylerinden sz etmenin anlaml olmad, nk her bir dzeyin dieriyle etkileim iinde olduu varsaymyla yola klmtr. Bu balamda, her analiz dzeyine eit derecede nem verilmesi gerektii argmanna bal olarak, ncelikle analiz birimi olarak eden/devletin eylemlerini yorumlamak ve bu balamda bu eylemlerin kaynana inmek, ardndan ortaya kan yorumlama temelinde etkileimi anlamak ve son olarak da daha derin balam, yani yapy ortaya karmak zere dzeyde de analiz yaplmaya allacaktr. 6 zetlenen kuramsal dayanaklar nda bu almada, Trk d politikasn belirleyen kimliin ne olduu, bu kimliin zaman ierisinde deiip deimedii ve deimise ne ynde deiime urad sorularnn yantlanmas amalanmaktadr. Bu balamda, blmden oluan tezde, ncelikle Trk d politikasnn analiz edilecei kuramsal ereve oluturulacak, ardndan kimlik kavramnn d politika analizinde aklayc gc llmeye allacaktr. Kimlik kavramnn, devletlerin kar ve nceliklerini belirleyen unsur olduu, dolaysyla d politika analizinin de temelinde yatt ortaya koyulduktan sonra ise, kimliin ne olduu ve ne ekilde ina edildii aklanacaktr. Bu aamalardan sonra, sz konusu kimliin deiip deimedii sorusuna, farkl analiz dzeyinde yant aranacaktr. almann birinci blmnde, kuramsal ereveyi kurmak bakmndan, ncelikle Uluslararas likiler disiplinindeki temel yaklamlarn d politikay ne ekilde akladklar incelenecektir. Disiplinde, kuramsal ayrmann temelinde yapeden kavramsallatrmasnn yatt varsaymyla, ele alnan yaklam ve teoriler pozitivist-postpozitivist genel erevesinde snflandrlacak ve yap-eden kavramsallatrmas zerine oturtularak analiz edilecektir. Kimlik kavramnn genel olarak uluslararas ilikiler, zelde de d politika analizleri balamnda aklaycln ortaya koymak bakmndan, bu kavram pozitivist kuramsal temelleri dolaysyla analizlerinde ihmal eden geleneksel yaklamlardan farkl olarak, kimlik kavramn analizlerinin odana yerletiren eletirel yaklamlar biraz daha ayrntl ele alnacaktr. Bu balamda, bu almann da kuramsal dayana olan inac bak as, bu bak asn Uluslararas likiler literatrne tantran ve ardndanBu ynde bir neri iin, Heiki Patomki ve Colin Wight, After Postpositivism? The Promises of Critical Realism, International Studies Quareterly, Cilt 44 (2), 2000, s. 233.6

4

gnmzn zerinde en fazla tartlan yaklam konumuna getiren iki ayr teorisyen olan Alexander Wendt ve Nicholas Onufun yaklamlar nda aklanacaktr. Ardndan, bir bakma bu yaklamlarn birok zelliklerini iinde barndran ve ayn zamanda onlar ama abasnda olan, bu tez almasnda kullanlan yntem aklanmaya allacaktr. Bu erevede, kimlik perspektifinde d politika analizi yapmann inac yaklamla olanakl olmakla birlikte, bu yaklamn d politika analizi iin yeterli derecede kapsayc olmad, dahas bizatihi d politikann doas gerei tek bir yaklamn snrlar ierisinde kalamayacak kadar kapsayc olduu varsaymna ulalmas, analitik eklektizmin tercih edilmesinin de kayna olmutur. lk blmn ikinci ksm, dorudan kimlik kavramn aklamaya ve anlamaya ayrlmtr. Farkl disiplinlerin kimlik kavramna yaklamlar da ierilmekle birlikte, bu ksmda kimlik kavram, temelde Uluslararas likiler balamnda ele alnacaktr. Kimlik kavram, ncelikle uluslararas ilikiler ve d politika yaznnda aklayc unsur olarak kullanlan ulusal kimlik kavram ile bu almann aratrma odan oluturan devlet kimlii kavram arasndaki farkllklar vurgulamak amac erevesinde kavramsallatrlacaktr. Ardndan, almann daha sonraki blmlerinin alt yapsn oluturacak ekilde d politika ve kimlik arasndaki iliki, inac yaklamn argmanlar temelinde aklanacaktr. Tahmin etmek iin aklamak, ama aklamak iin de anlamak gerektii dncesiyle ilintili olarak, bir devletin d politika eylemlerini yorumlamak ve gelecekle ilgili tahminde bulunmak iin ncelikle onun kim olduunu anlamak gerektii argman bu almann temel dayanaklarndan birisidir. Kimliin nas baln tayan, ikinci blmde amalanan da Trk d politikasn analiz etmeye ve gelecekle ilgili tahmin yrtmeye kalkmadan nce, Trkiyeyi anlamaktr. Bunun iin devlet olarak Trkiyenin kimliinin ne olduu ortaya koyulmaya allacaktr. Bu balamda, ncelikle bu kimliin nasl ina edildii, kurucu unsurlarnn ne olduu, devletin ina sreci olarak dnemlendirilen bir zaman dilimi erevesinde, hem birim, hem etkileim ve hem de yap dzeylerinde ayr ayr ele alnacaktr. Bu erevede, Trkiye Devleti kimliinin nasl ina edildiinin analizi, temelde modernleme/batllama olgusu ve bununla ilintili olduu varsaylan Kemalizm erevesinde gerekletirilmeye allacaktr. na sreci olarak yaplan

5

dnemlendirme, devletin kimliinin nasl ina edildii balamnda yaplacak bir analizin tarihsel gemii gzard ederek hedefine ulamasnn olanakl olmayaca varsaymyla, Osmanl mparatorluunun batllama srecine girmesiyle balantl olarak kurgulanmtr. kinci blm oluturan ksmn her biri, birim, devlet ve yap olmak zere bir analiz dzeyine iaret edecek ekilde oluturulmutur. Birinci ksmda, eden olarak devletin kendisine ve devletin (bileik) kimliini ina eden isel srelere, ikinci ksmda devletin d politika pratiklerini ortaya koyduu etkileim srelerine ve nc ksmda ise uluslararas sistemin yapsna odaklanlarak, Trkiye devletinin kimliinin nasl ina edildii, dolaysyla da ne olduu ortaya koyulacaktr. almann nc ve son blmnde ise, bir nceki blmde ortaya kan Trkiye devleti kimliinin deiim dinamikleri ele alnacaktr. Bu blm de bir nceki blmde olduu ekilde, her biri ayr bir analiz dzeyini gsterecek ekilde ksmdan olumaktadr. Bu balamda, kimliin deiim dinamikleri birim, etkileim ve yap dzeylerinde ortaya karlmaya allacaktr. D politika pratiklerinde grlen her deiim dinamiinin bir kimlik deiimi olarak grlemeyecei, aksine bu deiimlerin mevcut kimlii gvence altna almann bir yolu olarak kullanld varsaym bu blmn temelini tekil etmektedir. Bu balamda, zellikle 1990l yllarda Trkiyenin kimliinin deitii, neo-Osmanlc, Pan-Trkist vb. almlar gsterdii iddialarnn aksine, kimliin kriz yaamakla birlikte deiime uramad ve sz konusu deiim ve almlarn mevcut kimlii koruma gdsyle ortaya koyulduu ne srlecektir. Trkiyede Kemalist ina srecinin sona erdii ve toplumsal deiim dinamiklerinin harekete getii, 1950li yllardan 2000li yllara birim dzeyinde yaplacak bir analizle, ina sreci sonrasnda ortaya kan yeni bir kimlik olup olmad ortaya koyulmaya allacaktr. Ardndan sz konusu kimlik dinamiinin, 1990l yllarda etkileim srelerindeki d politika pratiklerine ne ekilde etkide bulunduu ve ayn zamanda bu etkileimlerden nasl etkilendii aklanarak, Trkiyenin kimliinin deimediine dair ne srlen argman kantlanmaya

6

allacaktr. Son olarak, yine 1990l yllarla birlikte uluslararas sistemin yapsnn kimliin kriz ve deiimine yapt etki yapsal srelerin analiziyle aklanacaktr.

7

BRNC BLM: KURAMSAL VE KAVRAMSAL EREVE

Bu alma Trk d politikasn geleneksel yntemlerin dnda, inac perspektif ierisinde saylabilecek, ama bu yaklamn da eksikliklerini amaya alan farkl bir yntemle aklamay amalamaktadr. Bu balamda teorik erevenin ortaya koyulabilmesi iin ncelikle Uluslararas likiler disiplinindeki temel yaklamlarn d politikay ne ekilde akladklar incelenecek, ardndan bir bakma bu yaklamlarn birok zelliklerini iinde barndran ve ayn zamanda onlar ama abasnda olan ve bu almada kullanlan yntem aklanacaktr.

I.

DI

POLTKANIN

ANALZ

VE

YAPI-EDEN

(AGENT-

STRUCTURE) SORUNUD politika analizi (Foreign Policy Analysis), Uluslararas likiler disiplininin bir alt dal olarak, d politikann kaynaklar ile d politikann tasarland, kararlatrld ve uyguland sreleri aklama giriimleri sonucu ortaya km bir zmleme dzeyi (level of analysis)dir. En geni anlamyla devletlerin uluslararas sistemde dier devletlere kar davranlar olarak tanmlanabilecek d politika, tek bir yaklamn snrlar ierisine hapsedilemeyecek bir nitelie sahiptir.7 Bu nedenle d politika, Uluslararas likiler disiplinindeki hemen tm temel yaklamlar iin olduu kadar, disiplinleraras bir inceleme gerektirdii iin sosyal bilimler ailesinin farkl yaklamlar iin de bir aratrma alan oluturmu/oluturmaktadr. D politika konusunun yalnzca d politika analizi yaklamnn snrlar iinde kalamayaca gznne alndnda, Uluslararas likiler disiplininin temel yaklamlarnca nasl ele alndnn ortaya koyulmas gerekmektedir. Disiplindeki her yaklam farkl bir bak asna sahip olduundan, d politika sorunlarn ve dolaysyla da analizlerini dierlerinden farkl biimde ortaya koymaktadrlar.7

M. Fatih Tayfur, Main Approaches to the Study of Foreign Policy: A Review, METU Studies in Development, Cilt 21 (1), 1994, s.113.

8

Uluslararas likiler disiplininde d politika ya da uluslararas politikaya bak alarn ve dolaysyla analizleri biimlendiren ve analizlerdeki ayrmay belirleyen en derinde yap-eden sorununun ele aln biimidir. Bu nedenle almada temelde Uluslararas likiler literatrnn artk klasik ayrm haline gelmi olan gelenekseleletirel teoriler ayrmna sadk kalnmakla birlikte, 8 bu ayrm, d politikann odak noktas olarak alnmasn salayacak ekilde yap-eden tartmas zerine oturtulacaktr. Yap-eden tartmas ayn zamanda disiplinde uluslararas politika-d politika ayrmasnn da temel nedeni olduundan nemlidir. Disiplinde kinci Tartma ya da davransalc etki ile balam olan bu ayrma, zellikle nc Tartma sonrasnda yap-eden konusunda birok sentez abas ortaya km olmasna karn, henz herhangi bir birlemeye dntrlebilmi deildir. Yap-eden sorunu ontolojik anlamda bu unsurlardan hangisine ncelik verilecei ayrmasna dayanmaktadr. Bu balamda, teorileri yap-eden sorununu ele al biimleri asndan btnc (holist), bireyci 9 (individualist) yaklamlar ile yap-eden konusuna etkileim asndan yaklaan sentezci yaklamlar ve/veya yaplanmaclar10 olarak ayrmak mmkndr. Bunun yannda, bireyci ve btnc yaklamlar geleneksel teorinin snrlar ierisinde bulunurken, eletirel teoriler bireyci ya da btnc olmadklar gibi, ne lde sentezci olduklar da tartmaldr.

Uluslararas likiler literatrndeki klasik ayrmlamann aksine, bu almada davransalc akm ve sonras geleneksel yaklamlar birlikte ele alnmaktadr. Klasik yaznda, davransalc akmn, geleneksel diye adlandrd yaklamlara tepki olarak ortaya kt olgusundan hareketle byle bir ayrm yaplmaktadr. Buna karn, davransalc akmn geleneksel yaklamlara yalnzca metodolojik bir bakaldr olduu, epistemolojik adan geleneksel yaklamlarla ayn izgide durduu gereinden yola kldnda, davransalc akmn geleneksel bal altnda deerlendirilmesi yanl olmayacaktr. Uluslararas likiler disiplininde 1980 sonrasnda ortaya kan yeni tartmalarn, gelenekselci ve davransalc yaklamlarn paylat pozitivizme bir meydan okuma olduklar gz nne alndnda, eletirel ve temelde eletirel teoriden ortaya kan yeni Uluslararas likiler yaklamlarnn yeni ve ayr yaklamlar olarak ele alnmalar daha uygun olacaktr. 9 Burada bireyci terimi, insan znesine odaklanmak anlamnda deil, edene ya da birime odaklanmak olarak anlalmaldr. Bu birim insan/birey ya da bireylerin oluturduu gruplar olabilecei gibi, ou zaman devlettir. 10 Bireyci yaklamlar, edene yap karsnda ncelik tanyan ve analiz birimi olarak setikleri bireysel aktre edenlii atfeden yaklamlardr. Yapsalclar, edenleri daha derin yaplarn yzeysel grnmleri olarak kabul ederek, yapya eden karsnda ncelik tanmaktadr. Buna karn yaplanmaclar, yap ve edenin birbirine karlkl bamlln vurgulamaktadr. Bkz. dipnot 102.8

9

1. Geleneksel Bireyci ve Btnc YaklamlarA. Bireyci Yaklamlar: dealizm, Realizm ve D Politika Analizleri Geleneksel Uluslararas likiler teorilerinin ilk jenerasyonunu oluturan idealizm ve realizm ile ikinci jenerasyon olarak sayabileceimiz D Politika Analizleri (DPA) yaklamlar bireyci kategorisi iinde ele alnmaldr. Bu yaklamlarn bireyci olarak snflandrlmas edene odaklanmalarndan kaynaklanmaktadr. Bu yaklamlardan idealizm ve realizmde eden, insan doasndan karsanan bir varsaymla rasyonelliin yklendii devlettir. DPA de kendi ierisinde eden-lii hem devlet, hem de dorudan bireye ykleyen, fakat tm bireyci olan farkl yaklamlar barndrmaktadr. a. dealizm dealistler, 11 temel olarak Ondokuzuncu yzyl liberalizminin insan doasyla ilgili grlerini benimsemi ve bu balamda insan doasnn esasnda iyi ve ibirliine yatkn olduu sonucuna varmlardr. dealizmin temelindeki en nemli varsaymlarndan birisi insanlarn rasyonel olduudur. Bu varsaym idealistleri insanlarn sava d politika iin yararl bir ara olarak grmeyecekleri sonucuna gtrmtr. nsanlarn kt davranlarnn ya da daha dorudan savalarn nedeni, karlkl yanl anlama ve siyasal srelerdeki yanl ynlendirilmi zihniyetlerdir.dealist yaklamda d politikann ne ekilde ele alnd konusunda burada ortaya koyulacak grlerin birer genelleme olduu ve idealistlerin kendi ilerinde de farkl sylemler barndrdklar, tek bir ses olmadklar belirtilmelidir. Birinci Dnya Sava sonrasnda ortaya koyulan tm almalar tek bir balk altnda idealist olarak adlandranlar, daha sonra bu yaklama bir meydan okuma olarak ortaya kacak olan realistlerdir. Realistler kendilerini bu ekilde adlandrmadan nce aslnda idealizm adna konutuunu savunan kimse de yoktur. Yine de, tarihsel bar projelerinden Hristiyan ahlaka, ticaret serbestliinden dnya federalizmine iki sava aras dnemin uluslararas ilikiler sylemleri ortak baz temellere dayanmakta olduundan genellemelere gidilmesi olanakl olmaktadr. Bu balamda, disiplinde genel kabul gren bir yaklama dayanlarak, ama aradaki sylem farkllklarnn da farknda olarak burada idealizmin d politikay aklama biimini belirleyen temel noktalar ele alnacaktr. ki sava aras dnemin idealist sylemlerinin bir karlatrmas iin bkz. Cameron G. Thies, Progress, History and Identity in International Relations Theory: The Case of the Idealist-Realist Debate, European Journal of International Relations, Cilt 8 (2), 2002, s. 147-185 ayrca bkz. David Long ve Peter Wilson, Thinkers of Twenty Years Crisis (Oxford: Clarendon Press, 2003).11

10

Sava nlemenin yolu ise, uluslararas toplumda demokrasi ve bar kuracak kurum ve mekanizmalarn oluturulmasdr. Buna gre, nasl bar salayanlar tarafndan oluturulan Milletler Cemiyetinin bir misyonu varsa, idealizmin de bu ynde bir misyonu vardr. 12 dealizm, bu misyonuyla uluslararas kurumsallama konusu zerinde odaklanm, hatta Uluslararas likileri uluslararas kurumsallamayla ayn anlama tamtr. Bu balamda, uluslararas kurumsallama yoluyla barn salanaca ve srdrlebilecei aklc bir uluslararas ortam yaratma abas, idealizmin d politikay aklama biimi haline gelmitir. 13 Her ne kadar klasik liberalizmin temel varsaymlarndan yola kmlarsa da, idealistlerin tm uluslararas ilikileri liberaller ya da daha doru bir deyile Kant gelenee dayanan liberaller gibi insan toplumunun ilikileri olarak grmemi, aksine ulus devletlerin toplamndan oluan bir sistem olarak grmeyi yelemilerdir. Bu balamda, Ondokuzuncu yzyl liberalizminin insana ykledii rasyonellik varsaym Yirminci yzyln idealist Uluslararas likiler yaklamlarnn ounda devlete yklenmi ve rasyonellik varsaym devlete eden olmakln salayan unsur olmutur. Bu erevede Uluslararas likilerin idealist teorisi de uluslararas ilikiler ve d politikay edene odaklanarak analiz etmitir. dealist teoride yapy oluturan uluslararas sisteme ulus-devletlerin toplam (ya da insan toplumunun bir toplam) olmaktan te bir anlam yklenmediinden, yapya eden zerinde bir etki olasl tannmamtr. Uluslararas kurumsallama, uluslararas sistemde rasyonel ulus devletlerin kendi ktlar sonucu oluturulacak bir durum olarak grlmtr. Yapy gzard eden ve edene odakl analiz yapan bireyci bir yaklam olmasna karn idealizm, edeni aklayc bir ereveye sahip deildir. dealizm, insann ve dolaysyla devletin rasyonelliini varsayarak, insanlar/devletleri bu rasyonellikten uzaklatran etkiler mevcut olmadnda tm edenlerin ayn rasyonel davranlar ortaya koyacaklar argmanna dayandndan, edenleri farkllatran ve bu farkllklara dayanarak onu aklamay salayan bir ereveden yoksun kalmaktadr.

12 13

Hollis ve Smith, Explaining and Understanding International Relations, s. 19-20. Tayfur, Main Approaches to the Study of Foreign Policy, s. 118.

11

b. Realizm dealizmde grld ekilde devlete yklenen eden olmaklk, realizme

baktmzda rasyonellik yannda istek, niyet, inan gibi dier insani zelliklerin yklenmesiyle de desteklenmitir. Devlete insani zelliklerin yklenerek edenliinin salanmas abas en kolay ekilde realizmin devletlerin de insanlar gibi g erevesinde tanmlanan karlar peinde kotuklar nermesinde grlebilir. 14 Bunun yannda, realizmin en gl ynlerinden birisini oluturan, devletlerin btncl aktrler olarak kabul edilmesi de ayn ekilde kiiletirmeyle balantldr.15 Bu erevede realizme gre, devletler de insanlar gibi rasyonel ve btncl olduklarndan, d politika her devlet iin ayn olan ulusal karlarla ynlendirilen devlet davranlarnn etkileimiyle belirlenmektedir. Yalnzca g erevesinde tanmlanan ve devletleri bilardo toplar 16 gibi aynlatran ulusal karlar uluslararas sistemin durumundan kaynaklanmaktadr. Realizmde uluslararas sistemin bu durumu anari olarak tanmlanmaktadr. Anarinin Waltzdan dn alnan bir szckle durum 17 olarak tanmlanmas, realizmde anarinin yapsalc anlamda uluslararas sistemin yaps olarak grlmediinin altn izmek iindir. Devletler arasnda etkileimin ortaya koyulduu saha olan uluslararas sistem anariktir, fakat bu anari birimlerden bamsz bir varla sahip olan yap deildir. Bu balamda realizmde ve zellikle de Morgenthauda anari kavram Hobbesun doaUluslararas likiler literatrnde, realizmin babas saylan ve siyasi realizmin alt ilkesini ortaya koyan Morgenthauya gre, devletler doalar gerei bireyler gibi karlar peinde koan varlklardr. Srekli karlar peinde koan devletlerden meydana gelen uluslararas sistemde sonu gelmez bir g mcadelesi sz konusudur ve bu anlamda da kar, g ilikileri erevesinde tanmlanmaktadr. Bkz. Hans J. Morgenthau, Uluslararas Politika, Cilt I, ev. Baskn Oran ve nal Oskay (Ankara: Trk Siyasi limler Dernei, 1970), s. 4-5. 15 Btncl aktr varsaymna gre, devletlerin kendi iindeki farkllklar d dnyaya kar hkmetlerin tek bir azdan konumasna olanak salayacak ekilde zmlenir ve dolaysyla analitik adan dnyaya kar btnleik tek bir birim halinde kabul edilirler. Bkz. Mustafa Aydn, Uluslararas likilerin Gereki Teorisi: Kkeni, Kapsam ve Kritii, Uluslararas likiler, Cilt 1 (1), Bahar 2004, s. 40. 16 Devletlerin bilardo toplar olarak tanmlanmas, Morgenthauun realizmin ilkelerini ortaya att dnemden daha sonra ad konulmu olan bilardo topu modeline dayanmaktadr. Realizmin btncl aktr varsaymn en iyi ekilde aklayan bu modele gre, devletlerin d politika davranlarn belirleyen kendi i evrelerinde meydana gelen olaylar deil, birbirleri arasndaki etkileim (bilardo toplarnn birbirlerine arparak meydana getirdikleri hareket gibi) olacaktr. 17 Kenneth N. Waltz, Realist Thought and Neorealist Theory, Andrew Linklater (der.), International Relations: Critical Concepts in Political Science, Cilt IV (Londra, New York: Routledge, 2000), s. 1533.14

12

durumunun realist teoriye aktarmdr. Bu doa durumu ayn zamanda realist teori asndan uluslararas ilikiler alannda i ve d ayrmn yaratan temel unsur olarak ortaya kmaktadr. Uluslararas ilikilerin edenleri olarak devletlerin isel alan hiyerariyle tanmlanmakta ve anarinin hakim olduu dtan farkll vurgulanarak, uluslararas ilikiler asndan nemli olann dsal alanda bulunaca karmyla, i btnyle gzard edilmektedir. Realizmin izilen bu erevede edene odaklanan, ayr bamsz bir varlk olarak yapnn eden zerindeki etkilerini gzard eden bireyci bir yaklam olduu aktr. Fakat d politikay aklayc tek ve en nemli analiz aracnn ulusal kar ve bu balamda ortaya koyulan davranlar/etkileim olduu realist teoride bu ulusal karlarn nereden geldii konusunda tatmin edici bir aklama yoktur. nsan doasndan yaplan bir karmla, devletlerin temel ulusal karlar en bata beka, yaylma ve hakimiyet olarak belirlenmitir ve bu ulusal karlar insan doasna ikin kabul edildiklerinden, zaman ve mekana bal deil, 18 yani verilidirler. Ulusal karlar verili almak, nereden kaynaklandklar sorusunu sormamak, bu karlar peinde koan devletleri de verili almak anlamna gelmektedir. Bu balamda realizmin edene odaklanan, d politikay eden asndan aklayan bireyci bir yaklam olarak eden iin syleyecek bireyi yoktur. Bu durum realizmin pozitivist/rasyonalist erevesiyle de uyumludur.

Morgenthauun belirttii ekilde siyaset nesnel yasalarca ynetilmekteyse, rasyonel bir uluslararas ilikiler teorisinin amac da bu uluslararas ilikileri yneten nesnel yasalar ortaya karmak olmaldr. 19 Bunun iin de rasyonel/bilimsel bir uluslararas ilikiler teorisinin temeli, sosyal-kltrel unsurlar gibi zaman ve mekana bal ve greceli kavramlar yerine evrensel bir kavram olan ge, 20 dolaysyla da g erevesinde tanmlanan karlara dayanmaldr. Fakat tm devletler iin ayn ve verili olan karlar yoluyla bir devletin belirli koullar altnda, neden belirli bir d politika davrann setiini aklamak olanakszdr. Realizmin ulusal kar

Beate Jahn, The Cultural Construction of International Relations (New York: Palgrave, 2000), s. 14. 19 Morgenthau, Uluslararas Politika, s. 3. 20 Jahn, The Cultural Construction of International Relations, s. 15.

18

13

tanmlamas Weldesin deyimiyle devlet davrann aklamak iin fazla geni, fazla genel [ve] fazla belirsiz...dir. 21 c. D Politika Analizleri (DPA) D Politika Analizinin disiplinde ayr bir alan olarak ortaya k, sosyal bilimlerde davransalc devrimin yaand dneme rastlamaktadr. Bu dnem, uluslararas politika ve d politika almalarnn Uluslararas likilerde ayr iki alt-dal olarak ortaya kt tarih olarak da alnabilir. DPA, disiplinde d politikann analiz edilme yntemini nemli oranda deitirmi, kendisinden nceki yaklamlarn bak alarn bir bakma tersine evirmitir. Bu tersine eviri, bir yandan davransalc akmn etkisiyle bilimsel bir d politika teorisi ortaya koymaya alan karlatrmal d politika analizleri, dier yandan realizmin btncl aktr varsaymna soyut varlklar olan devletlerin kendi balarna deil, karar alclar araclyla hareket ettiklerini ne sren karar verme yaklam temelinde yaplan kar kla gerekletirilmitir. Karlatrmal d politika analizleri her ne kadar farkl bir yaklam tr olarak grlse de, onun da temelinde karar verme anlay olduundan, 22 genel olarak DPAnn temelinde karar verme yaklam olduu sylenebilir. D politika analizlerinde bir analiz tr olarak karar verme yaklam, esas itibariyle ilk kez Synder, Bruck ve Sapin tarafndan gndeme getirilmi ve bu yazarlar gnmzde bu konuda artk bir klasik haline gelen almalarnda geleneksel yaklamlar karsnda devrim saylabilecek dnceler ne srerek karar verme analizlerinin de ncs olmulardr. Sz edilen yazarlar devletlerin davranlarn, o devletin resmi karar alclarnn davranlar olarak tanmlam ve analiz iin nemli olan unsurun bu karar alclarn durumu nasl grdklerini anlamak olduunu ileri srmlerdir. 23 Yazarlar tarafndan ne srlen bu temelJutta Weldes, Constructing National Interests, European Journal of International Relations, Cilt 2 (3), 1996, s. 278. 22 James N. Rosenau ve Gary D. Hoggard, Foreign Policy Behavior in Dyadic Relationships: Testing a Pre-Theoretical Extension, James N. Rosenau (der.), Comparing Foreign Policies : Theories, Findings, and Methods (New York-Londra: John Wiley &Sons, 1974), s. 119. 23 Richard C. Snyder, H. W. Bruck ve Burton Sapin, The Decision-Making Approach to the Study of International Relations, James A. Rosenau (der.), International Politics and Foreign Policy: A Reader in Research (New York: The Free Press, 1969), s. 202.21

14

argman d politika analizlerine bireyleri, dolaysyla bu bireylerin iinde alt gruplar ve bu gruplarn d politika kararlarn oluturmak zere iinde altklar rgtsel sreleri getirmitir. Devlet ve hkmetlerin kendi balarna deil, karar alc olarak adlandrlan somut bireyler araclyla hareket ettikleri grnn ortaya koyulmas, davransalclarn geleneksel olarak adlandrdklar yaklamlarn (zellikle realizm) en nemli dayanak noktas olan rasyonellik konusunun sorgulanmasna yol amtr. Rasyonellik varsaymnn sorgulanmas; insan rasyonalitesinin snrl olduu, bireylerin ihtiya ve arzularn optimize etmek yerine tatmin olmaya altklar; eksiksiz bilgiye sahip olamayacaklar gibi ayn anda iki ya da ten fazla alternatifi birden ayn lde deerlendiremeyecekleri; stres altndayken normal koullarda olduundan farkl ekilde bilgi toplayacaklar ve bireylerin kiisel zellikleri ve kltrel-sosyal eilimlerinin iinde bulunduklar durumu yorumlamalarnda etkili olduu eklinde nemli karsamalara yol amtr. Rasyonellik varsaymna bu ekilde kar k d politika analizlerine bugn bilisel devrim olarak adlandrlan dnm getirmitir. Bilisel devrimin d politika yapcs bireylerin zihinleri bo birer kukla gibi (tabula rasa) ele alnmalarnn olanaksz olduunu ortaya koymasyla birlikte, karar verme analizlerine karar vericilerin alglamalar, inan sistemleri, deerleri, duygular ve kar karya bulunduklar durumlarla ilgili kavramsallatrmalar dahil olmutur. Aslnda btn analiz odaklarnn ortaya knda alglama anahtar kavram olmutur. Karar vericilerin alglamalarn hangi unsurlarn etkilediinin bilinmesi abasyla birlikte, bireylerin alglamalarnn deerleri, kiisel zellikleri, gemi deneyimleri gibi unsurlarn oluturduu inan sistemlerinden etkilendii ortaya koyulmutur. 24 D politika analizlerine bireylerin dahil olmas, ayn zamanda bu bireylerin karar verme srecinde altklar gruplarn neminin vurgulanmasna da yol amtr.25 Karar vermenin her zaman bir grup eylemi olduu ve d politikann oluturulma24

James F. Voss ve Ellen Dorsey, Perception and International Relations, Eric Singer and Valerie Hudson (der.), Political Psychology and Foreign Policy (Boulder: Westview Press, 1992), s. 6. 25 Karar alclar mensup olduklar kk grup ierisinde inceleyen ve bu gruba ait olmann, d politika kararn ne ekilde etkileyeceini ortaya koymaya alan temel bir alma iin bkz. Irving Janis, Victims of Groupthink (Boston: Houghton-Mifflin, 1972).

15

srecinin btnyle tek bir bireyin elinde olmad gryle yola kanlar, d politika analizlerinde gruplarn yaps zerine odaklanmlar ve gruplarn etkisi ok kk gruplardan, byk rgtsel yap ve brokrasilere kadar deien dzeylerde en ok analiz edilen alanlardan birisi olmutur. Bu erevede, karar verme yaklamlar iin yaplan klasik bir ayrm olarak d politikay aklamada analiz tr olduu kabul edilmektedir. Graham T. Allison tarafndan yaplan snflandrmaya gre bu analiz trleri; Rasyonel Aktr Modeli (RAM), rgtsel sre modeli ve brokratik politika modelidir. 26 RAM bir DPA yaklam olmasna karn, aslnda realist teorinin DPA ierisindeki temsilcisi olarak da tanmlanabilir. RAM, karar alma faaliyetini, belirli durumlarda merkezi ekilde kontrol edilen, tam bilgi edinmi ve deerleri maksimize eden rasyonel bir karar alc veya bir birimin hareketi olarak aklamaktadr. 27 Rasyonalite varsaymna dayanan bu modelin temel varsaymlar; karar alcnn btn alternatifleri gz nne ald, gerekli tm bilgiyi elde ettii ve kulland, fayda/maliyet hesabyla hareket ederek kararn olumlu ve olumsuz tm sonularyla, seilen kararn uygulanmasnn sonularn hesaplad biiminde zetlenebilir. Karar alc rasyonel varsayldndan, bu aamalarla en iyi karar semeye alrken kiisel zellikleri, nyarglar ve gemi tecrbeleri gibi unsurlarn etkisine ak deildir, bir bakma btn karar alclar ayn kiilie sahipmi gibi ele alnr. 28 Bu erevede bakldnda, RAM edeni d politika analizlerinin genel erevesine uygun bir grnmle btncl almaz, d politika davranlarn karar alclarn faaliyetlerinin sonucu olarak grr. Fakat bu noktada DPAnn genel olarak sorgulad rasyonalite varsaymna sahip olmasyla realist argmanlara geri dner. Bireylerin rasyonel varsaylmas, sosyal balamdan kopuk, inan, alglama, istek gibi nitelikleri grmezden gelinerek mekanik bir ncelikler srecine oturtulmas26

Graham T. Allison, Essence of Decision: Explaining the Cuban Missile Crisis (Boston: Little Browm, 1971). Bu klasik ayrma gre analiz birimi olarak dorudan bireylerin alnd analiz trlerinin rasyonalite varsaymna dayand gibi bir sonu ksa da, DPA almalarnn daha ilk yirmi yl gemeden psikolojik unsurlarn, dolaysyla da rasyonaliteyi reddeden birey odakl almalarn zireye oturmu olduu gzden karlmamaldr. 27 Allison, Essence of Decision, s. 67. 28 Sydney Verba, Assumptions of Rationality and Non-Rationality In Models of the International System, James N. Rosenau (der.), International Politics and Foreign Policy a Reader in Research (New York: The Free Press, 1969), s. 219.

16

sonucunu getirmitir. 29 Sonuta, rasyonellik dnda bir nitelikleri olmayan karar alclarn tercihleriyle ortaya koyulacak d politika davran, yine realist teoride olduu gibi btncl bir aktr yaratmaktadr. RAM da realist teori gibi d politikay eden zerinden aklamasna karn, eden ile ilgili aklayc bir yaklama sahip deildir. Aslnda RAM, d politika davranlarn aklamak iin kullanlan bir ereve olmaktan ok tercih stratejilerini ortaya karmaya yarayan bir modeldir. 30 Yani, belirli bir d politika davrannn neden seildii ile ilgilenmez, belirli koullar altnda rasyonel aktrlerin rasyonel tercih yapabilmek iin hangi tr stratejiler izleyebileceklerini ortaya koymaya alr. Yine devletler aras etkileim srecini rasyonel bir oyun olarak gren bu modelde de oyunlarn ortaya koyulduu yer olan uluslararas sistemin yaps gzard edilmitir. Bu noktada RAMn eksiini gideren davransalc akmn d politika almalar, hatta Uluslararas likilerdeki ilk yansmas olarak karar verme odakl analiz trlerinden daha nce ortaya kan ve analizlerin odak noktasn davranlara ynelterek gidermeye alan karlatrmal d politika analizleri olmutur. Karlatrmal d politika analizlerinin en nemli drts bilimsel bir d politika teorisi kurmak olduundan, gzlemlenebilir davranlar arasndaki dzenlilikleri analiz etmeye odaklanmtr. Karlatrmal d politika analizlerini Uluslararas likilerle tantran James Rosenauya gre, devletlerin davranlarnn biricikliini (unique) grebilmenin yolu bu davranlarn karlatrlmasndan gemektedir. 31 Bu erevede Rosenau, ncelikle analizlerde karlatrma salayc deikenleri (d politikay aklayc deikenler olarak incelenen devletin bykl, gelimilii ve siyasal sorumluluk derecesine gre, kiisel, hkmetsel, sosyal, sistemsel ve rol olarak) belirlemi, bu deikenlere gre yaplan karlatrmal analizlerle birden fazla devletin d politikalarndaki benzerlik ya da farkllklarn belirlenebileceiniRAMda gzard edilmi olsa da ncelik analizlere sosyal unsurlar davet eden bir kavramdr. D politika oyununda aktrlerin ncelikleri etkileimler sonucu deiebilir, yani ya baka bir devletin ortaya koyduu d politika davran ya da yapnn zorlamas aktrlerin nceliklerinde deiiklik yapabilir. Bu deiikliin gereklemesi aktrn durumu yorumlamasna ve dolaysyla da anlamlandrmasna yol aacandan mekanik deil btnyle sosyal bir sretir. Fakat RAMda aktrlerin sabit, deimez bir ncelikler demetine sahip olduklar varsaylmtr. 30 Walter Carlsnaes, The Agency-Structure Problem in Foreign Policy Analysis, International Studies Quarterly, Cilt 36 (3), 1992, s. 251. 31 James N. Rosenau, Introduction, James N. Rosenau (der.), Comparing Foreign Policies: Theories, Findings, and Methods (New York-Londra: John Wiley &Sons, 1974), s. 11.29

17

ne srmtr. 32 Bu balamda bakldnda, karlatrmal d politika analizlerinin odak noktas olan davran nesnel olarak llebilir olduundan, davrana odaklanmak ayn zamanda bilimsel Uluslararas likiler analizi yapmann da tek yolu olarak grlmtr. 33 Pozitivist sosyal bilim erevesine uygun olarak bu yaklam da bireyi sosyal bir varlk olarak grmez, davrann ardndaki drtleri zihinsel sreleri- dlar. Bu eksiklii ise karar verme yaklamlar denildiinde ilk akla gelen birey odakl analiz trleri tamamlamaya almtr. D politika analizlerine bireylerin karmak i dnyalarn getiren karar verme yaklamlarnn edeni bireylerdir. Bu yaklamlar devleti eden olarak kabul etmezler, nk bir soyutlama olan devletin eden olmasna olanak olmadn, edenliin yalnzca insanda bulunabileceini ve dolaysyla da uluslararas ilikilerin kaynann btnyle insan olduunu ne srerler. 34 Bu balamda karar verme yaklamlarnda analiz dzeyi devlet olmasna karn, analiz birimleri bireyler, bireylerin oluturduu gruplar veya bu gruplarn ierisinde altklar brokratik-rgtsel srelerdir. Karar verme yaklamlar daha ok karar alclarn sbjektif durumuna odaklanm ve bunu yaparken de bilimsel olmaya almlardr. Davranlar, bu davranlarn ardndaki alglamalar, imajlar, inan sistemleri gibi sosyal psikolojiden alnan kavramlar yoluyla aklama yoluna giderek analizlere sbjektif fenomenleri getirmilerdir. Fakat her ne kadar sbjektif fenomenlere odaklanm olsalar da, pozitivist epistemoloji erevesinde bilimsel olma amacn yitirmediklerinden, bu fenomenleri objektif durumlar olarak tanmlamlardr. nk pozitivist sosyal bilime gre insann sbjektiflii, sosyal davranlarn objektif olarak analiz edilmesine engel deildir. 35 Btn bu bilisel ve psikolojik unsurlar karar alclarn ierisinde bulunduklar objektif gereklii doru ekilde yorumlamalarna veJames N. Rosenau ve Gary D. Hoggard, Foreign Policy Behavior in Dyadic Relationships: Testing a Pre-Theoretical Extension, James N. Rosenau (der.), Comparing Foreign Policies, s. 119. 33 Vendulka Kubalkova, Foreign Policy, International Politics, and Constructivism, Vendulka Kubalkova (der.), Foreign Policy in a Constructed World (New York-Londra: M. E. Sharp, 2001), s. 18. 34 Valerie M. Hudson, Foreign Policy Analysis: Actor-Specific Theory and the Ground of International Relations, Foreign Policy Analysis, Cilt 1 (1), 2005, s, 2. 35 Richard Ashley, The Poverty of Neorealism, Robert E. Keohane (der.), Neorealism and Its Critics (New York: Cambridge University Press, 1986), s. 281.32

18

dolaysyla da rasyonel olmalarna engel olan unsurlar olarak ele alnmlardr. Bu balamda, her ne kadar karar alclarn kararlarn alrken snrl bir rasyonaliteye sahip olduklar ne srlse de bu durum temelde aktrlerin sorunlar ve zorluklar altnda en iyi seenei tercih etmeleri ile ilgili varsaymlardan karsanmaktadr. Burada karar alclarn karsnda verili bir seenekler demetinin varl ve bunlar arasndan en iyi olan seme beklentisi rasyonalite temelinden btnyle uzaklalmam olduunu gstermektedir. 36 Ayrca, karar verme yaklamlar birey psikolojisine fazlasyla odaklandklarndan, bireyin ierisinde bulunduu sosyal balam ve dolaysyla da yapy gzard etmilerdir. Bununla birlikte bireysel dzeyde psikolojik unsurlara odaklanmakla karar alma yaklamlarnn analiz sorular d politika ile ilgili olmaktan ok, d politika kararlarnn olutuu srelerle ilgili olmutur. 37 DPAnn zellikle birey odakl almalarnn yapy btnyle gzard etmi olduunu sylemek yanl olmayacaktr. Bunun yannda sosyal yaplar bir lde analizlerine dahil eden DPA yaklamlarndan da sz etmek olanakldr. rnein, brokratik politika modeli d politika kararlarnn olutuu brokratik sreleri inceleyerek, kurumlar yoluyla analizlere yapy getirmitir. Fakat bu modelde sosyal yap analize yine yalnzca bireyler araclyla girebilmektedir 38 ve bu yap da d politikann oluturulma srecini ertkileyen isel sosyal yap olmakla snrldr. D politika analizlerinde yapnn (uluslararas sistemin yaps olarak) gzard edilmi olmas, d politikayla dnya balam arasnda iliki kurulmasn engellemektedir. D politika kararlarnn ne ekilde ortaya ktn bilmek analizler iin nemlidir fakat, birey psikolojisinin karar ne ekilde etkiledii ya da brokratik ve rgtsel srelerin kararlarn olumasnda ne trden etkilerinin olduunun bilinmesi devletler aras alanda bu d politikalarn nasl bir etki yaptn ve ayn ekilde devletler aras balamn d politika zerindeki etkilerini aklamaya yetmemektedir.

Jutta Weldes, Bureucratic Politics: A Critical Constructivist Assesment, Mershon International Studies Review, Cilt 42 (2), 1998, s. 222. 37 Kubalkova, Foreign Policy, International Politics, and Constructivism, s. 18. 38 Carlsnaes, The Agency-Structure Problem in Foreign Policy Analysis, s. 252.

36

19

B. Btnc Yaklamlar: Neorealizm ve Dnya Sistem Analizleria. Neorealizm Bireyci yaklamlarn sorun ve avantajlar balamnda tam karsnda yer alanlar btnc/yapsalc yaklamlardr. Yapsal realizm olarak da adlandrlan neorealizm, her ne kadar tartmal olsa da geleneksel btnc yaklamlarn ilk rnei olarak ele alnabilir. Kenneth Waltzun 1979da yaynlad Theory of International Politics39 kitabyla Uluslararas likiler literatrnde ayr bir yaklam olarak beliren neorealizm, adndan da anlalabilecei gibi realist temel zerine gelitirilmitir. Fakat Waltzun neorealizmini realizmden -ve dier bireyci yaklamlardan- ayran en nemli unsur yapsalc olma iddiasdr. Bu erevede, neorealizmin yap-eden tartmasndaki konumunu belirleyebilmek iin ncelikle yapsalcl ne ekilde ele aldnn aklanmas gerekir. Waltz neorealizmin, dolaysyla da yapsalc Uluslararas likiler teorisinin temellerini ncelikle uluslararas politika teorilerini analiz yollarna gre indirgemeci ve sistemsel teoriler olarak snflandrmakla atmaktadr. ndirgemeci teoriler birimlerin teorisidir, uluslararas politikay birey ya da ulus dzeyinde analiz ederler. 40 Sistemsel teoriler ise uluslararas sistem dzeyinde ileyen nedenler zerine odaklanrlar. 41 Fakat Waltza gre kendisinden nceki sistemsel analizler de aslnda indirgemeci yaklamlardr. Neorealizm ncesi sistem analizleri, sistemi devlet ve dier aktrlerin bir toplam olarak ele alm ve uluslararas sistemle ilgili deerlendirmeleri bu aktrlerin davranlar ile bu davranlarla ortaya kan etkileimlerden karsamlardr. Waltza gre byle bir kabulle ortaya koyulan aratrmalar yine birim dzeyinde bir analiz olacandan, neorealizm ncesi sistem yaklamlar da indirgemeci yaklamlardr. 42

39

Kenneth N. Waltz, Theory of International Politics (Reading, MA: Addison-Wesley Pub. Co., 1979). 40 Ibid, s. 60. 41 Ibid., s. 71. 42 Ibid., s. 60-63.

20

Birim dzeyinde analiz yapan indirgemeci yaklamlar Waltza gre uluslararas politikay aklamak iin yeterli deildir. Uluslararas politika ne devletlerin isel yapsndan, ne de d politika davranlarnn basit bir toplamndan analiz edilebilir. Birim dzeyindeki deikenler sistem dzeyindeki deikenlerle etkileim halinde olduundan, Waltza gre devletlerin isel yapsndan yaplacak analizler uluslararas sistemde gzlemlenen sonularla uyumayacaktr. 43 Bu deerlendirmenin ardndan her iki dzeyde de analiz yapmann nemli olduu sonucunu karmak olanakl olsa da, Waltz bu ynde bir sonuca varmamtr. Waltz, uluslararas ve birim dzeyinde etkileim halindeki deikenlere dayal bir analizin, bir uluslararas politika teorisi deil, ancak bir d politika teorisi olabileceini ne srererek, 44 birim dzeyinde analiz yapma gerekliliinden kanmtr. D politika analizi deil, uluslararas politika teorisi kurmann yolu ise, birim ve sistem dzeyindeki etkileimi kabul etmekle beraber, bunlar bir yapya bal klmaktan gemektedir. 45 Neorealizmde sistem, birbiriyle etkileim iindeki birimlerden olumaktadr; fakat bu sistemin, kendisini oluturan birimlerden farkl bir yaps vardr. Waltza sistemin paralarnn toplamndan fazla birey olduunu dndren de bu yapdr. 46 Yap, Waltzun teorisindeki anahtar kavramdr. 47 Yaplar, Waltza gre birimlerin zellikleri, davranlar ve etkileimlerinden soyutlanarak tanmlanmaldr. nk sistem dzeyindeki deikenlerle, birim dzeyindeki deikenler arasnda ayrma gidilebilmesi ve sadece sistem dzeyindeki deikenlerle analiz yaplan bir sistem teorisine ulalmas bu ekilde olanakl hale gelecektir. 48 Birim dzeyindeki deikenlerden soyutlanmak, siyasal liderler, ekonomik-sosyal kurumlar ve ideolojik43 44

Ibid., s. 68. Ibid., s. 71. 45 Waltz bir d politika teorisi ile uluslararas politika teorisi arasndaki ayrm u ekilde ortaya koymaktadr: ...hem uluslararas hem de isel dzeyi ve hem siyasal hem ekonomik konular kapsayan tek bir teorinin, basit bir uluslararas politika teorisinden ok daha iyi olacan kimse reddetmeyecektir. Fakat, kimse henz bunun nasl yaplacan dnmemi [bulamamtr]... Patrick James, Systemisim and International Relations: Toward a Reassessment of Realism, Micahel Brecher ve Frank P. Harvey (der.), Millenial Reflections on International Studies (Ann Arbor: The University of Michigan Press, 2002), s. 131. 46 Waltz, Theory of International Politics, s. 79. 47 Bu noktada Waltzun ncelikle uluslararas yaplar arasnda ayrm yapt, yalnzca uluslararas siyasal yapyla ilgilendii, ekonomik, kltrel vb. yaplar dlad belirtilmelidir. 48 Waltz, Theory of International Politics, s. 74.

21

tutumlar ile devletler aras ekonomik, askeri, siyasi ve kltrel etkileimlerden soyutlanmak demektir. 49 Btn bu soyutlamalar sonrasnda Waltz, yapnn birimlerinin konumlanmasna gre tanmlanmas gerektiini ne srmektedir. Yani, uluslararas sistemin yaps onu oluturan birimlerinin sistem ierisindeki konumlar ve bu konumlanmay salayan ilkeye gre tanmlanmaldr. Waltz yap tanmn oluturduktan sonra, bir uluslararas politika teorisi kurulurken birimlerin zellikleri ve davranlarnn soyutlanmas, gz ard edilmesinin mantn salamlatrmak iin yapnn birimler zerindeki aynlatrc etkisini ortaya koymaya alr. Waltzun neorealizminde yaplar, birimlerin zellikleri, amalar ve eylemleri farkl olsa da, onlar birbirine benzer d politika ktlar ortaya koyacaklar ekilde etkilemekte ve snrlamaktadr. Neorealizm, uluslararas sistemin birimlerini fonksiyon olarak birbirinin ayn kabul ettikten sonra, sistem dzeyinde analiz yapabilme olanan salayacak farkl bir deiken olarak yetenekleri ortaya koymaktadr. Yetenekler birimlerin zellikleri gibi grnse de, Waltza gre bir uluslararas politika teorisinin analiz oda bu yeteneklerin kendileri deil, yeteneklerin dalm olmaldr. Yetenekler birim dzeyinde deikenler olmasna karn, yeteneklerin dalm sistem dzeyinde bir unsurdur. Yeteneklerin dalm daha ak bir ifadeyle, devletlerin sahip olduklar gcn birbirlerine gre durumu olarak ortaya konulabilir. Waltzun uluslararas sisteminin yaps anariktir. Birimlerin birbirlerine kar durularnn hiyararik dzenlenmi olduu ulusal sistemlerden farkl olarak, uluslararas sistemde yapy oluturan birimler arasnda hiyerari olmadndan, devletlerin temel motivasyonu bek olmaktadr. Her birim yalnzca kendi beksyla ilgilendiinden, bu bir kendini kurtarma(self-help) sistemi olur ve uluslararas sistemin dzenleyici ilkesi kendini kurtarma (self-help) haline gelir. zetlenen bu ana erevesinden anlalaca gibi, yapsalc bir teori olarak neorealizmde edene yer yoktur. D politika ktlarn ortaya koyan aktrler devletlerdir fakat bu devletlere yapya etki edebilecek, onu deitirip dntrecekBu tanmlamay bir bakma, hem karar verme, hem de karlatrmal d politika analizleri asndan d politika analizlerinin bir eletirisi olarak okumak yanl olmayacaktr.49

22

edenlik yklenmemitir. Yapnn birimleri aynlatran bir unsur olarak ele alnm olmas bu dncenin kaynan oluturmaktadr. Uluslararas sistemin yaps tm devletlerin ayn gdlerle (rnein gvenlik) hareket etmelerine sebep olan kendini kurtarma (self-help) sistemini getirdiinden, devletler isel olarak farkllklar nemsiz olan btncl aktrlerdir. Bylece neorealizmde birimler btncl aktr varsaym yoluyla yap karsnda nemsizletirilmitir. Waltzun amac teorisini kurarken yapy bamsz deiken olarak almaktr. Yapy analizde baml deiken olarak almak indirgemeci yaklamlarn yntemi olduundan ve bu durumda analizin kaynaklarnn birimler ve birim etkileimlerinden karsanmas zorunluluu doacandan Waltzun amacna da hizmet etmeyecektir. 50 Bu sorun karsnda Waltz yapy, birime ait bir zellik olmad gerekesiyle birimlerin uluslararas sistem ierisindeki konumu yoluyla tanmlamaktadr. 51 Birimlerin sistem ierisindeki konumlar da, yine Waltza gre birim dzeyinde bir etken olan yetenek deil, sistem dzeyinde bir etken olan yeteneklerin dalm yoluyla belirlenmektedir. Fakat bu noktada Waltzun her ne kadar aksini ne srse de yapy birimlerinden bamsz bir ekilde aklayamad grlmektedir. Bunun en nemli nedeni Waltzun yapy yalnzca bir soyutlamaya dayandrm olmasdr. 52 Bu, Waltzun neorealizminin aslnda yapsalc yaklamlar arasnda olup olmad konusundaki tartmalarn da kilit noktasdr.53 Waltz son kertede yapy, birimlerinden bamsz ekilde tanmlayamad halde, birimleri karsnda bamsz deiken olarak ele almaktadr. Pozitivist sosyal bilim erevesinde davransal ve nedensel etkilerle ilgilenen Waltz, yapy bamsz deiken olarak almasna karn bunu dayandraca bir temele sahip deildir. Bu

John G. Ruggie, International Structure and Internatonal Transformation: Space, Time and Method, Ernst Otto Czempiel ve James N. Rosenau (der.), Global Changes and Theoretical Challenges (Lexington: Lexington Books, 1989), s. 22. 51 Dessler bu balamda Waltzun ontolojisini konumsal ontoloji olarak tanmlamaktadr. David Dessler, What is at Stake in the Agent-Structure Debate, International Organization, Cilt 43 (3), 1989, s. 448. 52 Waltz, Theory of International Politics, s. 80. 53 Kendi yaklamn byk oranda neorealizmin eksiklerine kar kuran Alexander Wendtin birok almas bu balamda eletiriler ierir. zellikle Alexander Wendt, The Agent-Structure Problem in International Relations Theory, International Organization, Cilt 46 (2), 1992 ve Alexander Wendt, Social Theory of International Politics (Cambridge: Cambridge University Press, 2000). Ayrca bkz. Richard Ashley, The Poverty of Neorealism.

50

23

balamda Waltz, Wendtin syledii gibi, davran eden dzeyinde aklamaktan kanmasna karn, ontolojik olarak indirgemecidir. 54 Waltzun yap kavramsallatrmasnda bir dier sorun yapy yalnzca materyal olarak grmesidir. Waltza gre gzlemleyemediimiz bir soyutlama olan yap, materyal zellikleri yoluyla farkedilmektedir. Sosyal unsurlar (kltr ve ideoloji gibi) birimlerin zellikleridir ve bu bu zellikler yapy etkilemez. nk materyal yap birimleri, kltr ve/veya ideolojileri gibi sosyal niteliklerinden bamsz ekilde ayn davranlar ortaya koymaya zorlamaktadr. Bu materyal yap ise birimlerin davranlarn iki yolla belirlemektedir; sosyalleme ve rekabet. 55 Waltz bu etkileri birimler arasndaki farkllklar azaltc, aynlatrc olarak ortaya koymaktadr. Bu noktada zellikle sosyallemenin etkisinin farkllnn, eitlilii azaltmasnda aranm olmas tartmal grnmektedir. Sosyalleme birimlere atfedilen bir durumdur Waltzun teorisinde. Birimler sosyalleme yoluyla, uluslararas sistemin anarik yapsnn gerektirdii davranlar ortaya koymay renmektedirler. Bu durumda sosyallemenin birimler arasnda gerekleen bir sre olduu kabul edilmi olmaktadr. Waltz bu ekilde, birimlerin sosyalleme/sosyal renme yoluyla kendilerini etkileyen ve snrlayan yapy deitirebilecek duruma gelebileceklerini gzard ederek argmann zayflatmaktadr. 56 Waltzun materyal yapsnn paylalan anlamlar ve bilgiler gibi sosyal sreleri iermemesi ve dolaysyla edenin de bu bilgiler yoluyla yapy deitirme olanaklarnn kalmay neorealizmin yine en fazla eletirilen ynlerinden birisi olan deiimin olanakszl konusuna ulamaktadr. Bizatihi yapsalcl tartmal olan neorealizmde, sorunlu bir temele dayansa da son tahlilde yapya eden karsnda ncelik tannm olduu aktr. Bu ereveye yerletirilmi bir yapsalcln varaca sonucun verili ve deimeyecek bir yap iinde yer alan devletlerin, bu yapy deitirme olanaklarnn olmadnn farkna varmalar ile mevcut yapnn merulatrlarak srdrlmesi olaca aktr.54 55

Wendt, The Agent-Structure Problem in International Relations Theory, s. 341-342. Waltz, Theory of International Politics, s. 74. 56 Naeem Inayatullah ve David L. Blaney, Knowing Encounters: Beyond Parochialism in International Relations Theory, Yosef Lapid ve Friedrich Kratochwill (der.), The Return of Culture and Identity in International Relations Theory (Londra, Boulder: Lynne Rienner, 1996), s. 71.

24

b. Dnya Sistem Analizleri (DSA) Yapsalcl neorealizm gibi tartmal olmayan dier bir btnc yaklam Immanuel Wallersteinin Uluslararas likiler literatrne kazandrd Dnya Sistem Analizidir. DSA, en genel ifadesiyle dnya sistemi ierisinde birimlerin birbirleriyle nasl ilikili hale geldiini ortaya koymaya almaktadr. Fakat, bu yaklamda dnya sistemi, analiz birimleri ve bu birimleri ilikili hale getiren deikenleri, hem aktrleri bireysel olarak ulusal devletler olan, hem de sistemselyapsal olan dier yaklamlardan farkl kavramlarla tanmlanmaktadr. Wallersteina gre sosyal fenomenler, sosyal sistem olarak adlandrlan btnlk iinde anlalabilir. Sosyal ilikiler birimlerine indirgenemez ve bu ilikiler birimlerden analitik olarak bamsz ve ontolojik olarak da ncel ele alnmaldr.57 Ulusal devlet ya da birey olsun, dnya sisteminin aktrlerini sistemin rn olarak gren bu yaklamla DSA, ilk olarak standart analiz birimi olan ulusal devletin yerine dnya-sistemini koymaktadr. 58 DSAnn analiz birimi olan dnya-sistemleri, Uluslararas likiler literaratrnde kendisinden nce ve/veya ayn dnemlerde ortaya koyulmu olan sistem yaklamlarndan farkl bir kavramsallatrmaya sahiptir. Wallersteinn analiz birimi olan dnya-sistemi, tarihsel-sistemdir. 59 Tarihsel sistem kavramnn yenilii,

Carlsnaes, The Agency-Structure Problem in Foreign Policy Analysis, s. 252. Immanuel Wallerstein, World System Analysis: An Introduction (Darham, Londra: Duke University Press, 2004), s. 16-21. 59 Bu tarihsel-sistem kavramsallatrmas, Annales Okulunun nl tarihisi Fernand Braudelin II. Felipe Dneminde Akdeniz ve Akdeniz Dnyas, ev. Mehmet Ali Klbay, (stanbul: Eren Yaynlar, 1990) balkl kitabnda ortaya koyduu kavramsallatrmaya dayanmaktadr. Braudel, tarihin farkl zamanlarda ilerlediini ne srerek, analizlerin dayanmas gereken ayr zaman kategorisi belirlemitir. Geleneksel tarihin ilgilendii olaylarn ksa-tarihi, ekonomi biliminin uzun dnem eilimleri kavramyla sosyal bilim literatrne girmi olan, ekonomik ve sosyal sistemleri ieren, 20-50 yllk periyodlar kapsayan konjonktrel-tarih ve son olarak olaylar ve hatta sistem yaplarn aan, en az yz yllk periyodlar kapsayan derindeki yapnn tarihi olan uzun-dnem tarihdir. Fernand Braudel, History and the Social Sciences, Peter Burke (der.), Economy and Society in Early Modern Europe: Essays from Annales (Londra: Routledge&Kegan Paul, 1972), s. 13-18. Ayrca bkz. Fernand Braudel, A History of Civilizations (New York: The Penguin Press, 1994), zellikle ilk blm. Wallerstein asndan bu yeni kavramsallatrmann en nemli etkisini yaplara yaplan vurguda bulmak mmkndr. Braudelin tarihte insanlarn yeri olmadn syleyecek kadar [bkz. Fernand Braudel, On History, trans. Sarah Matthews, (Chicago: The58

57

25

sistemlerin ncesiz-sonrasz kabul ediliinin bir yana braklmas ve her sistemin bir balangc olduu gibi dnmnn de olacann kabul edilmesindedir. 60 Bu erevede Wallersteinn uluslararas sistem balamnda yapy neorealizmde grldnn aksine verili almad dnlebilir. Fakat, yap-eden ilikisi asndan bakldnda Wallersteinn bu konuda elikiye dt de aka ortaya kmaktadr. Dnya sistem analizlerinde yapya tannan ontolojik ncelikle birlikte, edenler bu yapnn etkilerine indirgenmitir. Wallersteina gre birey, devlet, snf vb. aktrlerin tm yalnzca uluslararas yapnn etkilerinin bir rndr. 61 Bu yap, dnya kapitalist ekonomisinin dzenleyici ilkeleri yoluyla tanmlanr. 62 Devletlerin eden olarak varlklar da bu kapitalist dnya sistemi ile ilikileri erevesinde aklanmtr. Wallersteina gre, devletler aras bir sistemde yer alan devletler kapitalizmin kurumlarndan birisidir. Kapitalist dnya ekonomisi siyasal bir yapdan yoksun olduundan, 63 sistemi birarada tutacak unsur olarak emein blmne dayanmaktadr. Emein blm ise byk oranda devletlerin ya da devletler aras sistemin varlna baldr. nk kapitalistlerin her zaman ncelii olan sermaye birikimini salayabilmelerinin yolu, kapitalist firmalarn uygulamalarn ortaya koyabilecekleri siyasal ve kltrel yaplardan gemektedir. Modern dnyasisteminde bu siyasal ve kltrel yaplar salayan da devletlerdir. 64 Bu balamda,

University of Chicago Press, 1980), s. 10] determinist olan bak asnn etkileri, Wallersteinn yaklamnda da kolaylkla grlebilir. 60 Wallerstein, World System Analysis, s. 18. 61 Ibid., s. 21. 62 Wallerstein, modern dnya sistemini dorudan kapitalist dnya ekonomisi olarak tanmlamaktadr. Wallersteina gre 16. Yzylan bu yana iinde bulunduumuz modern dnya sistemi kapitalist dnya ekonomisidir. Dnya ekonomisi kavram ise yalnzca dnyaya ait bir sistem ya da ekonomi olmann tesinde bu dnyann bizatihi kendisidir. Bkz. Wallerstein, Ibid., s. 16-17. 63 Wallersteina gre, kapitalist dnya ekonomisi, dnya sistemlerinden bir dieri olan dnyaimparatorluklarndan farkl olarak siyasal yapdan yoksundur. Dnya-imparatorluklar tm dnya sistemini kapsayan geni siyasal yaplar olarak tanmlanrken, dnya ekonomisi ortak siyasal bir yapdan yoksun saylmaktadr. Devlet olarak adlandrlan birok siyasal yap ieren dnya ekonomilerinde siyasal sre bu devletler arasnda ilemektedir. Fakat, devletlerin snrlar dnya ekonomisinden ok daha dar olduundan, dnya ekonomisi bu devletleri, dolaysyla da siyasal sreleri ierir konumdadr. M. Fatih Tayfur, Systemic-Structural Approaches, World System Analysis and the Study of Foreign Policy, METU Studies in Development, Cilt 27 (2-3), 2000, s. 283. 64 Ibid., s. 283-284.

26

DSAda devletler eden olarak sadece kapitalist dnya sisteminin etkileri olmaktan ibarettir. 65 Bu erevede, edene hibir kurucu zellik (eden-lik) atfedilmediinden, yapnn neden ve nasl kurulduunu aklamak da olanakszlamakta, dolaysyla Wallerstein yapy verili alm olmaktadr. Bu durumda, yapya ontolojik ncelik tannan, btnc/yapsalc bir yaklam olarak DSAda eden iin var olmayan aklayc erevenin, aslnda yap iin de kurulamad grlmektedir. Btnc bir yaklam olarak DSAya bir dier adan bakldnda, bu yaklamn aslnda dnya sistemini oluturan devletlerin davranlarn aklama abas zerine kurulduunu da grmek olanakldr. Wallerstein analizlerini byk oranda devletleri dnya ekonomisindeki yapsal konumlarna gre yapt snflandrma zerine temellendirmektedir. Bu snflandrmadaki lt ise, devletler arasndaki balantlar aklamak amacyla kullanlan merkez, evre ve yar-evre kavramlardr. 66 Bu snflandrma aslnda uluslararas ilikiler literatrndeki gl-zayf ve orta byklkte devlet snflandrmasyla rtmektedir. Wallersteinn bu noktadaki fark, devletler aras etkileim alan olarak uluslararas sistemi siyasal deil, kapitalist dnya ekonomisi adyla ekonomik olarak olarak kavramsalllatrm olmas ve devletlerin gcn bu yapdaki rolleriyle aklyor olmasdr. 67 Uluslararas likilerdeki geleneksel kavramsallatrmann aksine, anarik deil hiyerarik olarak tanmlanan 68 dnya sisteminde merkez, evre ve yar-evredeki devletler arasndaki ilikilerde, yine geleneksel Uluslararas likiler yaklamlarnn anahtar kavram g ne kmaktadr. Hiyerarik olan sistemin en altnda yer alan evre devletler ve hiyararinin en stnde yer alan merkez devletlerdir. Bu hiyararide ara bir konumda bulunan yar-evre devletlerin stat ve glerini merkez devletler karsnda artrma mcadelesi ise g dengesi biimini alan bir rekabetle

Wendt, The Agent-Structure Problem in International Relations Theory, s. 346. Wallerstein, World System Analysis, s. 29. Wallerstein, bu noktada merkez, evre ya da yar-evre olann devlet deil, retim sreci olduunun gzden karlmamas gerektiinin altn izmesine karn, pratikte analizlerinde bu kavramlar dorudan devletlere karlk kullanmaktadr. 67 Tayfur, Systemic-Structural Approaches, s. 283-284. 68 Immanuel Wallerstein, Geopolitics and Geoculture: Essays on the Changing World System (Cambridge, New York: Cambridge University Press, 1991), s. 140.66

65

27

sonulanmaktadr. G dengesine gre sistemde tek bir devletin hakim olmas ve istedii gibi davranmasna izin verilmedii halde, merkez devletler glerini artrma abalarna devam ederler. Bu noktada, Wallersteina gre bir devletin sistemde hakimiyet salamasnn en etkili yolu, DSA iin anahtar bir kavram olan hegemonyadr. Wallerstein hegemonik gc, belirli bir zamanda devletler aras sistemde oyunun kurallarn belirleyen, dnya-ekonomisine retim, ticaret ve finans asndan hakim olan ve amacna en az dzeyde askeri g kullanmyla ulaan, ayn zamanda dnyann kltrel dilini de formle eden g olarak tanmlamaktadr. Hegemonya ekonomik gle balamasna karn, bu konumunu srdrebilmek iin siyasal ve askeri gle desteklenmelidir. Yine de, ksa bir zamanda dier merkez gler ekonomik kapasitelerini artrp, hegemonik gce meydan okumaya, hegomon devlet de gcn yitirmeye balayacaktr. 69 Grld gibi, Wallerstein merkez-evre ilikilerini devletler zerinden aklamakla, devletler aras ilikilerde g kavramn ne kararak ve yine hegemonya kavramyla hegemonik g analizi yaparak, aslnda yapsalclna karn Carlsnaesin ifadesiyle, dnya sistemini oluturan egemen devletlerin davranlarn aklama abasndan ok da uzak deildir. 70 Bu noktada, DSAnn geleneksel yapsalc neorealizme baz kavramsal farkllklar dnda ok benzediini ne srmenin de olanakl olmad zellikle vurgulanmaldr. DSAnn neorealizmden en nemli fark, yapy btnyle materyal olarak almamasdr. Wendtin belirttii ekilde, yaklam retim ilikilerine odaklamak, sosyal ilikiler zerine oturtmak, dolaysyla da materyal almamay getirmektedir. DSAnn geleneksel Uluslararas likiler yaklamlar bal altnda incelenmesi konusunda literatrdeki tereddt de byk oranda bundan kaynaklanmaktadr. Fakat Wallersteinn bu sosyal ilikilerin edenden bamsz

69 70

Wallerstein, World System Analysis, s. 58-59. Carlsnaes, The Agency-Structure Problem in Foreign Policy Analysis, s. 252. DSAnin determinist yapsalc teorik erevesinin aksine aslnda d politika analizi iin uygun bir ereve saladn gstermeye ynelik almalarn mevcut olmas yaklamn bu balamdaki elikisini de orataya koymaktadr. DSA temelinde yaplm bir d politika analizi almas iin bkz. M. Fatih Tayfur, Semipheriperal Development and Foreign Policy: The Case of Greece and Spain (Aldershot: Ashgate, 2003).

28

gelitiini ne srmesi, bir dzeyde dnya-sistemini devletten bamsz bir ileyie sahip kabul etmesini gerektirdiinden aslnda yapy maddeletirmi olmaktadr. 71

2. Eletirel ve Postmodern Yaklamlar: Minimum Etkileim ve Karar VerilemezlikEletirel teoriler bal altna giren tm teorilerin ortak noktas olan dnya politikasnn sosyal olarak ina edildii 72 anlay yap ve eden konusunda tek tarafl bir bak as yerine, ilikili bir anlay gelitirmelerini getirmitir. Bu noktada, yap-eden tartmasnn da aslnda tek tarafl olduunu sylemek nemlidir. 73 Yani bu tartma, bireyci ya da btnc yaklamlarca hi gndeme getirilmemi olduu gibi, bu erevede yapsalcl ya da edeni savunma giriiminde de bulunulmamtr. Tartma, inac anlayla gelien, yap ve eden arasnda bir iliki kurma gereinden doduundan, konuyla ilgili alma ve tartmalar da bu yaklamn savunucular arasnda gelimitir. Bu balamda tartma konusu da yapnn m, edenin mi ncelenecei deil, aralarndaki ilikinin nasl kavramsallatrlaca zerine gelimitir. 74 A. Eletirel Yaklamlar Eletirel Teorinin ve dolaysyla Eletirel Uluslararas Teorinin 75 spesifik olarak yap-eden konusu zerinde durduu sylenemez. Fakat, sosyal bilimlerde insanWendt, The Agent-Structure Problem in International Relations Theory, s. 347. Wendt bu balamda eletirel teorilerin tmnn aslnda inac olduklarn vurgulamaktadr. Alexander Wendt, Constructing International Politics, International Security, Cilt 20 (1), 1995, s. 71. naclk/constructivism teriminin bu anlamda kullanld birtakm almalara rastlamak olanaklysa da, inaclk teriminin artk belirli bir yaklama iaret ettii kabul edildiinden, bu tr snflandrmalarn zaten karmak olan eletirel teoriler konusunu daha da karmak/ayrt edilemez hale getirmek gibi bir olumsuzluk yaratt sylenebilir. 73 Harry D. Gould What is at Stake in the Agent-Structure Debate?, Vendulka Kubalkova, Nicholas Onuf ve Paul Kowert (der.), International Relations in a Constructed World (Armonk, NY.: M. E. Sharpe, 1998), s. 83. Sonnot 2de yazar, bu durumun kendisine Paul Kowert tarafndan hatrlatldn belirtmektedir. 74 Ibid. 75 Eletirel Sosyal ve Uluslararas likiler teorileri daha tanmlanrken tek bir yaklam olarak deil, bir yaklamlar dizisi olarak tanmlanabilmektedir. rnein, Jones Eletirel Teoriyi bir takmyldzna benzetmektedir. Richard Wyn Jones, Introduction: Locating Critical International72 71

29

znesine, pozitivist sosyal bilimlerin grmezden geldii eden-lii geri vererek ve ayn zamanda sosyal olgularn insan eylemlerini etkilediklerini de gzard etmeyerek yap-eden konusunda bir bakma etkileimi kabul etmektedir. Eletirel Teorinin kayna Frankfurt Okulu, geleneksel teorilerin (pozitivist sosyal bilimlerin) aksine sosyal gereklii verili almaz, tarihsel olarak insanlar tarafndan ina edildiini kabul eder. rnein, Max Horkheimera gre dnya, btnyle insan eylemlerinin rndr. 76 Sosyal olgu ve koullar insan eyleminin rnleri olarak grldkten sonra, bunlarn deimez olduu fikri reddedilerek insanln retilenlerden farkl potansiyellere sahip olduu grne varlmaktadr. Bylece, geleneksel teorilerin toplumu verili alarak insan bu toplumun dntrlmesi aamasnda nemsizletirmesine karlk, Eletirel Teori insann byle bir potansiyeli olduunu ortaya karm olur. nsan znesini sosyal bilime geri getirmek ve iinde bulunduklar sosyal balamn pasif aktrleri olmadklarn ortaya koymak, dorudan Eletirel Teorinin temel hedefi olan zgrleimi (emancipation) 77 salayacak unsur olmaktadr. Bu noktada, Eletirel Teorinin insan znesini vurgulamasna karn yapy gzard eden bireyci bir yaklam olduu dnlmemelidir. Aksine, gerek Eletirel Teori, gerekse de Eletirel Uluslararas Teorinin yapy daha fazla vurgulayan yaklamlar ortaya koyduklar sylenebilir. Bu balamda Eletirel Teorinin Uluslararas likileri en fazla etkilemi versiyonlarndan birisi olan Jrgen Habermasn yaklamnda da yapsal bir vurgu olduunu grmek mmkndr. Habermas yaklamna ncelikle pozitivizmi, hibir teorinin bu kriterleri yerine getiremeyeceini ne srerek eletirmekle balamaktadr. Bu erevede, modern toplumlarda politikann klasik anlamn yitirdiini, politikann sosyal dzenle deil, bilimsel rasyonalite erevesinde dnld iin zgrletirici zelliini kaybettiini ne srmtr. Devlet, tamamen fonksiyonel veRelations Theory, Richard Wyn Jones (der.), Critical Theory & World Politics (Boulder, Londra: Lynne Rienner Pub., 2001), s.4. Bu balamda, Eletirel Teorileri tek tek aklamak, almann bu ksmnda gdlen amac fazlasyla aacandan yap-eden sorunu erevesinin dna klmamaya zen gsterilmitir. 76 Max Horkheimer, Critical Theory: Selected Essays, ev. Matthew J. OConnell vd., (New York: Seabury, 1972), s. 200. 77 Eletirel Teoride insann kendisini gerekletirmesi, kendisini engelleyen, snrlayan derin yaplarn engellerinden kurtulmas anlamn karlamak zere kullanlan emancipation kelimesini, anlam bakmndan ayrabilmek iin zgrleme deil, zgrleim kelimesi kullanlmtr. zgrleme kelimesi ise serbest kalma eyleminin ifade edilmesi gerektii ksmlarda kullanlmtr.

30

teknik bir kurum, toplum da bireye dsal bir dzen olarak dnlmektedir. Habermas, politikann bu teknokratik bak asndan uzaklaabilmesi, zgrletirici olunabilmesi iin bilimsel akl yrtme ve rasyonalitenin bilginin z olduu grnden uzaklalmas gerektiini ne srmtr. 78 Habermasa gre, temelinde bilgi oluturucu karlar 79 kavram yatan bu tr bir yaklamla tek meru bilginin teknik-ampirik bilgi olduu iddiasnn rtlmesi, insann iindeki zne-liin ortaya karlmas, dolaysyla da Eletirel Teorinin hedefi olan insan zgrlemesi salanabilecektir. Habermasn yaklamnda insann zne-liinin geri verilmesi konusundaki vurguya karn, dier yandan znenin sistem-dnya yaam (lifeworld) ayrm yoluyla nemsizletirildii de bir gerektir. 80 Habermasn eletirel yaklamnda toplum, sistem ve dnya yaam olarak iki perspektife ayrlmtr. Sistem, piyasa ve siyasal rgtlenmeler gibi eitli aygtlardan oluurken, dnya yaam bireylerin gnlk yaam olarak, kltrel ekilde ortaya kan, dilsel olarak dzenlenmi bir alan olarak tanmlanmaktadr. 81 Buna gre, Habermas eden olarak insan brokrasi ve politika dnyasndan karm ve dnya yaamna sktrmtr. zetle, Habermas da yapy eden aleyhine imtiyazl hale getiren yapsal bir bak asna sahiptir denilebilir.

Mark Hoffman, Critical Theory and the Inter-Paradigm Debate, Millenium: Journal of International Studies, Cilt 16 (2), s. 234. 79 Metodolojik kurallarla ilikili olan ve pozitivizmin tuzaklarndan birisi olan karlar tanmlamak iin kullanlan bu kavram Eletirel Teorinin en temel argmandr. Habermas bilgi oluturucu karlar; teknik, pratik ve eletirel olarak e ayrlmaktadr. Teknik karlar, zneye hi bavurulmayan, nesneler arasndaki dzenliliklerle ilgilenen ampirik-analitik bilimlerin karlardr. Pratik karlar, zneleraras anlamalar kavramaya dayanan tarihsel-yorumsamac bilimlerin karlardr. Teknik ve pratik karlar birbirlerini desteklemekle birlikte, Habermasa gre zgrletirici zellie sahip deildir. Bu noktada, teorik ifadelerin ierdii ideolojik bamllk ilikilerini belirlemeyi salayan eletirel bilgiye ihtiya vardr. Daha fazla bilgi iin Jrgen Habermas, Knowledge and Human Interests, ev. Jeremy J. Saphiro (Oxford: Polity Press, 1998), zellikle s. 308-311. 80 Roger Sibeon, Rethinking Social Theory (Londra: Sage Pub., 2004), s. 41. 81 Alexander Anievas, Critical Dialogues: Habermasian Social Theory and International Relations, Politics, Cilt 25 (3), 2005, s. 137.

78

31

Yapy eden karsnda vurgulamak Eletirel Teori iinde Habermasa zg bir durum deildir. Eletirel Teorinin Gramscici koluna 82 ve Uluslararas likilerdeki yansmas olan yaklamlara baktmzda bunun ok daha baskn olduu grlmektedir. Zaten, Gramsciciler ounlukla dorudan yapsalc yaklamlar iinde snflandrlsalar da, 83 yapsalclktan farklar olduu kadar, yaplanmac yaklamlarla da ortak zellikleri olmas yaklam kararsz bir yerde tutmaktadr. Bunu, yaklamn Gramscinin grleri temelinde gelitiren ve Eletirel Teorinin etkilerini Uluslararas likiler literatrne ilk olarak Social Forces, States and World Orders: Beyond International Relations Theory balkl makalesiyle yanstan Robert Coxun grlerini izleyerek ortaya karmak olanakldr. Coxa gre eletirel bir teori, kurumlar ve sosyal ilikileri verili almaz, tarihsel olarak ina edildiklerini kabul eder. 84 Bu balamda Coxun kilit kavram tarihselyaplar olan yaklamnda yaplar, kolektif insan eylemlerinin rn olmakta 85 ve bu erevede insanlar tarafndan oluturulduklar kabul edilmektedir. Fakat, ayn zamanda yapnn da zaman iinde bireylerin dnce ve eylemlerini biimlendirdii vurgulanr. Bu grlerden yola karak Coxun yap-eden konusunda etkileimi vurgulayan bir yaklama sahip olduu sonucuna varmak yanltc olacaktr. nk, nihayetinde Cox edeni yaplara ikin saymaktadr. Bunun, edenin dorudan yaplarca belirlendii (determined) kabulne dayanan yapsalclkla ayn anlama

Eletirel Uluslararas Teorinin etkilendii iki nemli kaynak vardr; bunlardan ilki Habermasn da dahil olduu ve Eletirel Sosyal Teorinin temel k noktas olan Frankfurt Okulu, dieri ise Antonio Gramscinin grleridir. Gramscinin grlerinden yola kan Gramscici olarak adlandrabileceimiz Eletirel teorisyenler, Frankfurt Okulunun daha fazla vurgulad kltrel temalarla tamamen ilgisiz olmamakla birlikte, daha ok retim ilikilerinin belirleyici olduu sosyal bir teori balamnda almlardr. Gramscinin grleri iin temel olarak bkz. Antonio Gramsci, Letters from Prison, ev. Lynne Lawner (Londra: Quarted Books, 1979). Ayrca, Gramscinin grleri zerine yazlm eserler olarak bkz., Paul Randsome, Antonio Gramsci: A New Introduction (New York, Londra: Harvester Wheatsheaf, 1992) ve Luciano Pellicani, Gramsci: An Alternative Communism? (Stanford: Hoover Institution Press, 1976). 83 rnein Wendt, bireyci ve btnc (holist) teorileri gsterdii tablosunda Gramscici teorileri btnc kategorisine yerletirmitir. Wendt, Social Theory of International Politics, s. 32. 84 Robert Cox, Social Forces, States and World Orders Beyond International Relations Theory, Millenium Journal of International Studies, Cilt 10 (2), 1981, s. 129. 85 Robert Cox, Production, the State, and Change in World Order, James N. Rosenau (der.), Global Changes and Theoretical Challenges (Lexington, Mass.: Lexington Books, 1989), s. 38.82

32

gelmedii iddialarna 86 katlmak bir dereceye kadar olanaklysa da, sonuta eden olarak sosyal glerin yap karsnda nemsizletirildikleri de gzard edilemez bir durumdur. Cox ya da genel olarak Gramscici yaklamlarda edenin yaplara ikin varsaylmas, yaklamn temelinde yatan tarihsellik fikrinden kaynaklanmaktadr. Tarihsellik kavramyla analizlere getirilen zaman unsuru, yaplar imdiki zamanda yaayanlar/edenler iin verili hale getirmektedir. 87 Yaplar gemite meydana gelen kolektif insan eylemiyle yaratlmlardr ve dolaysyla imdide insanlar verili bir sosyal yap ierisinde bulunurlar. Bu durumda da [imdide] iinde bulunulan yaplar zerinde edenin bu yapy ina etme olasl kalmam olur. Edene imdide kurucu zellik tannmad oranda yaklamn yapsalcla yaklat aktr. Buna karn, Eletirel Teoriler bal altnda olabilen yaklamlar yapsalc olmaktan ok minimum etkileimi ne sren yaklamlar olarak ele almak daha doru olacaktr. nk, yaplar temelde insan eyleminin rn olarak kabul edildiinden, deitirilebilme olasl ortadan kaldrlmamtr. Zaten nihai amac mevcut derin yaplar ortaya kararak insan zgrleimini salamak olan eletirel bir teori iin de aksi anlamsz olacaktr. Edeni yap karsnda nemsizletirmesi yannda, Coxun yaklamnda Eletirel Teoride eden kavraynn da eksik olduu sylenebilir. Coxta edenlik sosyal glere atfedilmitir ve bu sosyal gler karln snf kavramnda bulmaktadr. Bieler ve Mertonun belirttii ekilde, Coxun yaklamnda geen snf terimi yalnzca tek bir snfa indirgenemez olmakla birlikte, 88 yaplarn deiim olaslklarnn son tahlilde retim ilikilerine balanm olmas, sosyal glerin geni yelpazesini kstlar grnmektedir.

Gramscici tarihsel-yap yaklamnn yapsalc olmad ve hatta yap-eden sorununa en iyi zm saladn ne sren bir alma iin bkz. Andreas Bieler ve Adam David Merton, The Gordian Knot of Agent-Structure in International Relations: A Neo-Gramscian Perspective, European Journal of International Relations, Cilt 7 (1), 2001, s. 5-35. 87 Yap-eden konusuna zaman unsurunu ekleyerek zm aray temelde Giddensin yaplanma teorisinin yap-eden sorununa bir zm bulamad iddiasyla yola kan Margaret Archern morphogenetic yaklamna dayanmaktadr. Margaret Archer, Realist Social Theory: The Morphogenetic Approach (Cambridge: Cambridge University Press, 1995). 88 Bieler ve Mertona gre Cox snf kavramn ulusal, dinsel, etnik ya da cinsel her trl kolektif kimlii kapsayacak ekilde kullanmtr. Bieler and Merton, The Gordian Knot of Agent-Structure in International Relations, s. 22-23.86

33

B. Postmodernizm 89 Postmodern yaklamlar, balangta eletirel teoriler iinde saylmalarna karn, zellikle Eletirel Teorinin zgrleim projesine kar kmalar nedeniyle zamanla onlardan ayrmtr. Postmodern yaklamlar zgrleim projesine, bu projenin yeni sosyal ve siyasal egemenlik yaplarnn tohumlarn att gerekesiyle pheyle yaklamlardr. Bu tartmann merkezinde postmodernlerin, Habermasn sosyal renme ve moral gelime zerine kurduu evrensel ahlak yaklamnn bizatihi dlayc olduu iddias yatmaktadr. Postmodernlere gre, evrensel ahlaklarn Batnn etik kodlarnn stnln aa karabilmesini beklemek iin hibir neden yoktur ve Eletirel Teori aslnda tamamen keyfi olan evrensel ahlak anlaylar zerine kurulmamaldr. 90 Bu tartma, Eletirel Teoriyi modernite ve aydnlanma projesinin savunucular konumuna sokarken, postmodernliin amac dorudan aydnlanma projesinin getirdiklerinden duyulan kuku ve honutsuzluu aklamak olarak tanmlanmtr. 91 Tek bir okul olmamakla birlikte -ki zaten znde tm temellere kar olduklarndan gstergebilim ayndr. Postmodern yaklamlar ncelikle bilgi, gereklik ve anlamn nasl ina edildiini sorunsallatrarak Bat rasyonalizmi ve pozitivizminin dayand temelleri sarsmakBu yaklamlar genellikle postmodern ya da post-yapsalc olarak adlandrlrlar. Trke literatrde daha yaygn kullanm olduundan bu almada genellikle postmodern terimi tercih edilmi, fakat bu yaklama dahil yazarlardan yaplan alntlarda bu ekilde kullanlmsa- post-yapsalclk terimi deitirilmeden braklmtr. Bu balamda, bu almada iki terim birbirlerinin yerine geecek ekilde okunmaldr. 90 Linklater, The Question of the Next Stage in International in International Relations Theory, Richard Wyn Jones (der.), Critical Theory & World Politics (Boulder, Londra: Lynne Rienner Pub.), s. 80. 91 Donna U. Gregory, Foreword, James Der Derian and Michael Shapiro (der.), International/Intertextual Relations: Postmodern Readings of World Politics (Lexington: Lexington Books, 1989), s. xiii.89

bunu

kendileri

reddederler-

yap-zmc ve

(deconstruction), metinlerarasclk

(semiotic),

soykt

(genealogy)

(intertextualism) olarak ayrlan bu yaklamlarn temel k noktalar bu balamda

34

hedefiyle ona meydan okumaktadrlar. Anlamn nasl yerletirildii, sorguland ve nasl yorumlanp yeniden yerletirildii sorusunu sorarak, bilgi pratiklerinin ortaya koyulduu metinleri ele alarak hakim hiyerarileri tersyz etmeye ynelirler. 92 Bu erevede ilk bata teorinin kendisi, her biri yeni egemenlik temelleri kurmaya alan anlatlar olarak analiz nesnesi haline gelmektedir. Bu nedenle postmodern yaklamlar iin kendilerini hi bir yerde konumlandrmak ok nemlidir.93 Postmodern teoriler durduklar bu hi bir yerden geleneksel teorilerin nerede ve nasl konumlandn, bir teorinin hangi koullarda dierleri karsnda hakim konuma ulatn ve teorinin nasl ounlukla keyfi olarak olaylardan ayrtrldn ortaya karmak, bylece verili tm snrlara meydan okumak amacndadrlar. 94 Postmodernler bu tr bir yaklamla kuramsal tartmalarn merkezine geleneksel metodoloji tartmalar yerine epistemolojiyi yerletirince, Uluslararas likilerin temel sorusu bildiklerimizi nasl birilirize dnm, almalar da uluslarararas ilikilerin (dolaysyla d politikann) ne olduundan daha ok, disiplin olarak Uluslararas likilerin sylemsel pratiklerinin bunu nasl ina ettikleri olmutur. 95 Postmodern yaklamlar da Eletirel yaklamlar gibi yap-eden sorunuyla zel olarak ilgilenmemitir. Fakat genel olarak, kuramsal balamda tm sentezlere kar olduklar gibi yap-eden konusunda da sentezlere kardrlar. Bu tartmann temelini oluturan yapnn m, edenin mi ontolojik ncelie sahip olaca konusunun ise karar verilemez olduunu ne srmektedirler. 96 Postmodernlerin bu karar verilemezlik anlay hi bir konumda konumlanmama tercihi ile ilikili olsa da, 97

Mark Hoffman, , Restructuring, Reconstruction, Reinterpretation, Rearticulation:Four Voices in Critical International Theory, Millennium: Journal of International Studies, Cilt 20 (2), 1991, s. 178. 93 Richard Ashley, Living on Border Lines: Man, Postructuralism, and War, James Der Derian and Michael Shapiro (der.), International/Intertextual Relations (Lexington: Lexington Books, 1989), s. 272. 94 James Der Derian, Boundaries of Knowledge and Power in International Relations, James Der Derian and Michael Shapiro (der.), International/Intertextual Relations (Lexington: Lexington Books, 1989), s. 6. 95 Kimberly Hutchings, The Nature of Critique in Critical International Relations Theory, Richard Wyn Jones (der.), Critical Theory & World Politics, s. 82. 96 Doty, Aporia: A Critical Exploration of the Agent-Structure Problematique in International Relations ve Ernesto Laclau, Evrensellik, Kimlik ve zgrleme, ev. Erturul Baer (stanbul: Birikim Yaynlar, 2003), s. 93. 97 Ashley, Living on Border Lines, s. 278.

92

35

daha derinde zne ve nesnenin yok oluuyla ilgili grleriyle ilintili grnmektedir. Postmodern/post-yapsalc yaklamlar bu balamdaki fikirlerini, yapsalc dil teorisinin metinlerarasclndan aktarmlardr. Metinlerarasclk, metinlerin yalnzca metinleraras okunabileceini ne srmekle yazar ortadan kaldrmlardr. Bu durum dorudan insan unsuruna gtrldnde, insan herhangi bireyin merkezi olmaktan km olur. Bu balamda, Aydnlanmann tarihi yapan insan lm olur. Yapsalc dil teorisinden farkl olsalar da, postmodernler zne ve nesnenin yok oluu fikrini srdrmlerdir. 98 nk, zneyi dorudan sylemin iine yerletirirler ve bylece znenin zne-liini ortadan kaldrrlar. Yap-eden asndan bakldnda, edenler gibi yaplar da syleme yerletirilmitir. Doty bunu pratii ne karmak, vurgulamak olarak aklamaktadr. 99 Postmodernizme gre yaplar da, edenleri de ina eden pratiklerdir. Pratikler ise sylemlere yerleik olan anlamlardr. Bu balamda edeni de, yapy da sylem yaratm olmaktadr. Postmodern yaklamlar sylemden bamsz zne varsaymna kar olduklarndan, zneye sylem/sosyal ncesi eden-lik atfeden tm yaklamlar (zelde inac yaklam) eletirirler, 100 nk postmodern yaklamlar insana ikin bir eden-lik kabul etmez. Zaten, sylem odak noktas olduunda verili eden varsaym da ortadan kalkm olur. 101 Yapy da sylem tarafndan ina edilmi varsayan postmodern yaklamlar, aktrn zne-lii ile ayn zamanda/dolaysyla znelerarascl da gzard ederler. 102 zneleraras anlamlar ve etkileim gibi unsurlar yok sayldnda yap ve eden arasnda bir iliki olmas da sz konusu olmayacaktr. Bu balamda yap-eden kavrayn btnyle sylem iine yerletirerek postmodernlerin de aslnda yapsalclar kadar determinist olduklar sylenebilir.

Chris Brown, Turtles All the Way Down: Anti-foundationalism, Critical Theory and International Relations, Andrew Linklater (der.), Critical Concepts in Political Science (Londra, NY: Routledge, 2000), s. 1664. 99 Doty, Aporia: A Critical Exploration of the Agent-Structure Problematique in International Relations; s. 377. 100 Ibid., s. 380-381. 101 Roxanne Lynn Doty, Desire All the Way Down, Review of International Studies, Cilt 26, 2000, s. 138. 102 Sibeon, Rethinking Social Theory, s. 18.

98

36

3. Yap ve Edenin Ontolojik Eitlii: nac Yaklam (Constructivism)nac yaklam dorudan, kendisinden nceki yaklamlar tarafndan bir sorun olarak grlmemi ve bu nedenle de zel olarak ele alnmam olan yap-eden konusundaki ontolojik varsaymlar zerine kurulmutur. nac yaklamn bu zellii, uluslararas ilikiler ve d politikaya bak asn da dorudan yap ve eden konusundaki ontolojik kabullerine dayandrmasna yol atndan, inaclk yapeden konusundaki grleri ile genel grleri arasnda ayrm yaplmadan ki zaten byle bir ayrm olanakl da deildir- anlatlmaya allacaktr. naclarn hemen tmnn entelektel kkenlerini disiplindeki nc Tartmaya dayandrarak, kendilerini eitli yaklamlardan oluan geni eletirel teoriler ailesinin bir yesi sayyor olmalar, 103 disiplinin erken eletirel teorisyenleri tarafndan bu aileye kabul edilmelerini salamamtr. Eletirel teorilerin inacl dlayc tavrlarna karn, birok ortak varsaymdan yola ktklar da yadsnamaz. ncelikle, epistemolojik olarak inaclk da pozitivizmi sorgular, gerekliin sadece gzlemlenebilir olgularda aranmasn eletirir. Buna karn, yaadmz dnya hakknda anlaml bilgi elde edebileceimiz inancn da korur. 104 Epistemoloji sorununun ontolojik kabullerden kaynaklandn ve farkl ontolojik kabullerle bu sorunun alabileceini ne srer. Aslnda inaclar, Uluslararas likiler disiplininin epistemolojik sorunlarla tkanp kalmasndan rahatszdrlar. Pozitivist ve postpozitivistler arasndaki epistemoloji tartmasnn disiplini bir yere gtrmediini ne srerler. 105 Ontolojik olarak, eletirellerle ayn ekilde dnyann sosyal olarak ina edildii grn kabul ederler. Fakat bu noktada postmodernlerin gerekliin yalnzca dille

rnein, nacln (constructivism) dorudan isim babas olan Nicholas Onuf yaklamnn Habermasn eletirel sosyal teorsine dayandn belirtmektedir. Nicholas Onuf, Worlds of Our Making: The Strange Carrer of Constructivism in International Relations, Donald J. Puchala (der.), Visions of International Relations (Columbia: University of South Caroline Press, 2002), s. 126. 104 Ibid. 105 Onufa gre, pozitivistlerin epistemoloji konusundaki kendine gvenleri ile post-pozitivistlerin yntemi btnyle kenara atmalarnn yaratt kmazn tek k yolu ontolojide yatmaktadr. Ibid. Wendte gre ise asl nemli olan orada/bizim dmzda ne olduunu bulmaktr, bunu nasl bildiimiz deil. Alexander Wendt, Social Theory of International Politics, s. 40.103

37

ina edildii iddias kadar ileri gitmez, dilden bamsz bir gerekliin de var olduunu ve epistemolojik adan bu gereklik hakknda bilgi sahibi olunabileceini kabul ederler. Gerekliin sosyal olarak ina edildii argman, inann zneleraras anlamlar yoluyla gerekletirildii sonucuna varr. Fakat inaclar bu sosyal dnyann (ya da gerekliin) inasnda materyal olan da btnyle reddetmez, gerekliin sosyal inaasnn materyal zeminde ve materyal olan unsurlarn yardmyla gerekleeceini ne srerler. 106 Bir dier ontolojik kabul ise, yap-eden tartmasnn temelini hazrlam olan yap ve edenin birbirini karlkl olarak ina ettii varsaymdr. nac yaklam, edeni ncelikli konuma getiren bireyci ve yapya ncelik veren btnc ontolojilerin aksine, ontolojik eitlik zerine kurulmutur. Yap ve edene tannan bu eitlik, pozitivizmin epistemolojik zne-nesne ayrmnn almasn da salamaktadr. Kkeni Anthony Giddensin yaplanma (structuration) teorisine 107 dayanan bu nerme Uluslararas likilere aktarldnda uluslararas ilikilerin tek bir etmenle aklanmasnn (btnc-bireyci aklamalarn) nne geilmi olunur. nac yaklamlar metodoloji konusunda ise yorumsamac stratejilerin altn izerler, fakat metodolojik farkllklar barndracak ekilde eklektik ya da Onufun deyimiyle bricoleur 108 oldukla