16
Sadaka istemiyoruz! 32 *9-22 Ocak 2009 *Fiyat›: 1 YTL *ISSN: 1307-878X [email protected] S›n›fsal Yaklafl›m Emekçinin gündemi Pusula Evrensel Bak›fl Kavga ve direniflin yükseltil- mesinde kritik evre: 2009 yerel seçimleri Çal›flma tarz› üzerine -1- Strateji ve taktik üzerine Ezilenler “›slah” olmamakta kararl› Sayfa 3 Sayfa 4 Sayfa 11 Sayfa 13 Baflbakan Erdo¤an, kriz konusunda döktürdü¤ü incilere bir yenisini daha ekledi. Ama bu kez gerçek niyetini aç›ktan ilan ederek. Geçti¤imiz dönem, emekçilere geometri dersi vermeye kalkan, tüm dünyan›n gözü önünde olanlar› “ben görmezden gelirsem, sorun kalmaz” yaklafl›m›yla çocuklar› dahi kendine güldüren baflbakan, temsilcisi oldu¤u sömürücü egemenlerin emekçilere reva gördüklerini “Sadaka bizim kültürümüzde vard›r” diyerek aç›k etti. Bugüne kadar emekçilere verilen sadakalar› inkar edegelen egemenler Erdo¤an flahs›nda ilk kez gerçe¤in ad›n› koydular. Öyle ya, havadan suya kadar her fleye zam yap›ld›¤› bugünlerde asgari ücrete yapt›klar› zamm›, sadaka d›fl›nda baflka bir kavram›n aç›klamas› mümkün de¤il. Biz emekçiler ise bugün her zamankinden daha güçlü bir flekilde “Sadaka de¤il hakk›m›z›, bize ait olan› istiyoruz” diye ba¤›rmam›z gerekiyor. Çünkü bizim kültürümüzde de direnifl ve mücadele var! ‹flsizlik krizin patlak verdi¤i an- dan itibaren tart›fl›lan önemli konulardan biri. Krizin böy- lesi bir sonuca neden olaca¤› bilinen bir gerçektir. Tart›fl- malar›n oda¤›nda ise ortaya ç›kan ve küçümsenemeyecek rakamlarla ifade edilen bu kesime yönelik nas›l bir poli- tika belirlenece¤i vard›. Kitlelerin mevcut sistemin çarp›kl›¤›n› çok daha net gördü¤ü böylesi anlar, ha- kim s›n›flar›n da korkular›- n›n yo¤unlaflt›¤› bir süreci ifade eder. Oluflan y›k›m, açl›k, iflsizlik bu korkunun esas nedenidir. Zira patlamas› durumunda, hü- kümetlerin salland›¤›, siste- min ciddi yaralar ald›¤› çok iyi bilinmektedir.Sayfa 9 ‹flçi-köylü ‹flçi-köylü ‹ki ay› aflk›n bir süredir çeflitli etkinlik- ler, eylemler ve buluflmalarla kolek- tif bir çaba ve emekle sürdürdü¤ü- müz kampanyam›z› de¤erlendirirken, kuflkusuz ki içinden geçmekte oldu- ¤umuz süreçten ba¤›ms›z ele alama- y›z. Yine baflar› ve baflar›s›zl›k nokta- s›ndaki tespitlerimizi de önümüze koydu¤umuz hedeflerle ve d›fl›m›z- daki bir tak›m geliflmelerle birlikte de¤erlendirmek zorunday›z. ‹lk olarak vurgu yapmal›y›z ki, bölgesel bir tak›m farkl›l›klar sonucu kimi yer- lerde daha “canl›” ve “hareketli” ge- çen kampanyam›z, kimi yerlerde ise istenilen, arzu edilen ya da olabile- cek canl›l›kta geçmemifltir. Bunda belitti¤imiz gibi faaliyetimizin bölge- ler aras›ndaki farkl›l›¤› ve özgünlükle- rimiz önemli derecede etkendir. Sayfa 2 “Savra savra hatta nasr” Kampanyam›z›n ard›ndan 2009 kimin için kötü bir y›l olacak? Sinter’de direnifl var! Yerel seçimlere do¤ru hileler... Bu, iflçi s›n›f›n›n direnifli Kriz tar›m› da vuruyor... 19 Aral›k’tan bu yana direniflte olan Sinter iflçileri, asl›nda haks›z iflten ç›karmalara dönük tepkileri- ni, bu s›ralar birçok fabrika direni- flinde oldu¤u gibi, geçti¤imiz gün- lerde çok daha üst boyutlarda gös- terdiler. Sayfa 4 AKP Pertek ‹lçe Baflkanl›¤›’n›n, ‹stiklal, Derebafl›, Kaledibi ve So¤ukp›nar mahallelerinde ikamet eden 227 kiflinin ikametgâhlar›n›n ilçede bulunmad›¤› gerekçesiyle seçmenin kayd›n›n silinmesi için ‹l- çe Seçim Kurulu’na yapt›¤› itiraz üzerine, 163 kiflinin kayd› silindi. Sayfa 6 ‹flçileri örgütlemekten gö- rece daha zor bir fley varsa o da kad›n iflçileri örgütlemek. Yar›-feodal ülkemizin bariz gerçek- lerinden birisi olan bu durum Emine Aslan’›n direniflinde bir kere daha kendisini gösteriyor. Sayfa 12 Krizin tar›m ve köylülük üze- rindeki etkilerini daha yak›ndan ö¤renmek için Tar›m Orkam- Sen Genel Örgütlenme, E¤i- tim ve Bas›n Yay›n Sekreteri Atilla ‹rey’le görüfltük. ‹rey, kri- zin köylülük üzerinde etkilerinin önümüzdeki süreçte daha belirgin görülece¤ini söyledi. Sayfa 5 Say›: ÇIKTI TC’nin, Kürt halk›na dönük 80 y›l› aflk›n süredir hayata ge- çirdi¤i imha-inkar-asimilas- yon politikas›nda yeni bir sayfa aç›ld›! Devlet televizyonunda “TRT- fiefl (6)” ad› alt›nda bafllayan Kürtçe yay›n›n aç›l›fl›n›, Kürt halk›n›n, “keklik soyundan” olarak tan›mlad›¤› afliretle- rin, AKP’li milletvekilleri yapt›. Kanal›n aç›l›fl günü su- nuculu¤u ise, daha kanal aç›l- madan önce, “uygun” bir Kürt sanatç› aray›fl›na girildi- ¤inin duyulmas› ile birlikte “benden light Kürt bulamaz- lar” aç›klamas› yaparak “gö- reve” talip olan Rojin üst- lendi. Nilüfer Akbal ise Rojin’e efllik eden bir di¤er Kürt sanatç›yd›. Sayfa 9 Özgürlük- ler kendi- sine, yasaklar tebaaya Siyonist ‹srail devleti bir kez daha Filistin halk›n›n bafl›na ya¤d›rd›¤› bombalarla tarifsiz ac›lara neden oldu! 27 Aral›k Cumartesi günü, Siyonist ‹srail, Filistin’in Gazze kentini, hava sald›r›s›yla bombal- ad›. Sald›r› sonucunda ve devam eden günlerde, resmi rakamlara göre 500’den fazla Filistinli hayat›n› kaybetti, binlercesi de yaraland›. Gazetemiz bask›ya haz›rlan›rken de ‹srail Gazze’ye karadan sald›r› bafllam›flt›. Bir y›ldan fazla bir süredir abluka alt›nda bulunan Gazze’ye ilaç, g›da gibi temel insani malzemeler zaten ulaflmazken, yaflanan bu sald›r› sonras›nda hayat durma noktas›na geldi. Sayfa 16

ler kendi- Kürt sanatç› aray›fl›na girildi- sine, Devlet ...partizanarsiv2.net/file/2018/03/ik-32.pdf · Sayfa 12 Krizin tar›m ve köylülük üze-rindeki etkilerini daha

  • Upload
    others

  • View
    2

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

  • SSaaddaakkaa iisstteemmiiyyoorruuzz!!

    32 *9-22 Ocak 2009 *Fiyat›: 1 YTL *ISSN: 1307-878X

    [email protected]

    S›n›fsal Yaklafl›m Emekçinin gündemi Pusula Evrensel Bak›fl

    Kavga ve direniflin yükseltil-mesinde kritik evre: 2009 yerel seçimleri

    Çal›flma tarz› üzerine -1- Strateji ve taktik üzerineEzilenler “›slah” olmamakta kararl›

    ❐ Sayfa 3 ❐ Sayfa 4 ❐ Sayfa 11 ❐ Sayfa 13

    Baflbakan Erdo¤an, kriz konusunda döktürdü¤ü incilere bir yenisini daha ekledi.

    Ama bu kez gerçek niyetini aç›ktan ilan ederek. Geçti¤imiz dönem, emekçilere

    geometri dersi vermeye kalkan, tüm dünyan›n gözü önünde olanlar› “ben

    görmezden gelirsem, sorun kalmaz” yaklafl›m›yla çocuklar› dahi kendine

    güldüren baflbakan, temsilcisi oldu¤u sömürücü egemenlerin emekçilere reva

    gördüklerini “Sadaka bizim kültürümüzde vard›r” diyerek aç›k etti. Bugüne

    kadar emekçilere verilen sadakalar› inkar edegelen egemenler Erdo¤an flahs›nda ilk

    kez gerçe¤in ad›n› koydular. Öyle ya, havadan suya kadar her fleye zam yap›ld›¤›

    bugünlerde asgari ücrete yapt›klar› zamm›, sadaka d›fl›nda baflka bir kavram›n

    aç›klamas› mümkün de¤il. Biz emekçiler ise bugün her zamankinden daha güçlü bir

    flekilde “Sadaka de¤il hakk›m›z›, bize ait olan› istiyoruz” diye ba¤›rmam›z

    gerekiyor. Çünkü bizim kültürümüzde de direnifl ve mücadele var!

    ‹flsizlik krizin patlak verdi¤i an-dan itibaren tart›fl›lan önemlikonulardan biri. Krizin böy-lesi bir sonuca neden olaca¤›bilinen bir gerçektir. Tart›fl-malar›n oda¤›nda ise ortayaç›kan ve küçümsenemeyecekrakamlarla ifade edilen bukesime yönelik nas›l bir poli-tika belirlenece¤i vard›.

    Kitlelerin mevcut sistemin

    çarp›kl›¤›n› çok daha netgördü¤ü böylesi anlar, ha-kim s›n›flar›n da korkular›-n›n yo¤unlaflt›¤› bir süreciifade eder. Oluflan y›k›m,açl›k, iflsizlik bu korkununesas nedenidir.

    Zira patlamas› durumunda, hü-kümetlerin salland›¤›, siste-min ciddi yaralar ald›¤› çokiyi bilinmektedir.❐ Sayfa 9

    ‹‹flflççii--kkööyyllüü‹‹flflççii--kkööyyllüü

    ‹ki ay› aflk›n bir süredir çeflitli etkinlik-ler, eylemler ve buluflmalarla kolek-tif bir çaba ve emekle sürdürdü¤ü-müz kampanyam›z› de¤erlendirirken,kuflkusuz ki içinden geçmekte oldu-¤umuz süreçten ba¤›ms›z ele alama-y›z. Yine baflar› ve baflar›s›zl›k nokta-s›ndaki tespitlerimizi de önümüzekoydu¤umuz hedeflerle ve d›fl›m›z-daki bir tak›m geliflmelerle birliktede¤erlendirmek zorunday›z.

    ‹lk olarak vurgu yapmal›y›z ki, bölgeselbir tak›m farkl›l›klar sonucu kimi yer-lerde daha “canl›” ve “hareketli” ge-çen kampanyam›z, kimi yerlerde iseistenilen, arzu edilen ya da olabile-cek canl›l›kta geçmemifltir. Bundabelitti¤imiz gibi faaliyetimizin bölge-ler aras›ndaki farkl›l›¤› ve özgünlükle-rimiz önemli derecede etkendir.

    ❐ Sayfa 2

    ““SSaavvrraa ssaavvrraa hhaattttaa nnaassrr””Kampanyam›z›nard›ndan

    2009kimin içinkötü biry›l olacak?

    Sinter’de direniflvar!

    Yerel seçimleredo¤ru hileler...

    Bu, iflçi s›n›f›n›ndirenifli

    Kriz tar›m› davuruyor...

    19 Aral›k’tan bu yana direniflteolan Sinter iflçileri, asl›nda haks›ziflten ç›karmalara dönük tepkileri-ni, bu s›ralar birçok fabrika direni-flinde oldu¤u gibi, geçti¤imiz gün-lerde çok daha üst boyutlarda gös-terdiler. ❐ Sayfa 4

    AKP Pertek ‹lçe Baflkanl›¤›’n›n,‹stiklal, Derebafl›, Kaledibi veSo¤ukp›nar mahallelerinde ikameteden 227 kiflinin ikametgâhlar›n›nilçede bulunmad›¤› gerekçesiyleseçmenin kayd›n›n silinmesi için ‹l-çe Seçim Kurulu’na yapt›¤› itirazüzerine, 163 kiflinin kayd› silindi.

    ❐ Sayfa 6

    ‹flçileri örgütlemekten gö-rece daha zor bir fley varsa oda kad›n iflçileri örgütlemek.Yar›-feodal ülkemizin bariz gerçek-lerinden birisi olan bu durumEmine Aslan’›n direniflinde bir keredaha kendisini gösteriyor.

    ❐ Sayfa 12

    Krizin tar›m ve köylülük üze-rindeki etkilerini daha yak›ndanö¤renmek için Tar›m Orkam-Sen Genel Örgütlenme, E¤i-tim ve Bas›n Yay›n SekreteriAtilla ‹rey’le görüfltük. ‹rey, kri-zin köylülük üzerinde etkilerininönümüzdeki süreçte daha belirgingörülece¤ini söyledi. ❐ Sayfa 5

    Say›:

    ÇÇIIKKTTII

    TC’nin, Kürt halk›na dönük 80y›l› aflk›n süredir hayata ge-çirdi¤i imha-inkar-asimilas-yon politikas›nda yeni birsayfa aç›ld›!

    Devlet televizyonunda “TRT-fiefl (6)” ad› alt›nda bafllayanKürtçe yay›n›n aç›l›fl›n›, Kürthalk›n›n, “keklik soyundan”olarak tan›mlad›¤› afliretle-rin, AKP’li milletvekilleri

    yapt›. Kanal›n aç›l›fl günü su-nuculu¤u ise, daha kanal aç›l-madan önce, “uygun” birKürt sanatç› aray›fl›na girildi-¤inin duyulmas› ile birlikte“benden light Kürt bulamaz-lar” aç›klamas› yaparak “gö-reve” talip olan Rojin üst-lendi. Nilüfer Akbal iseRojin’e efllik eden bir di¤erKürt sanatç›yd›. ❐ Sayfa 9

    Özgürlük-ler kendi-sine,yasaklartebaaya

    Siyonist ‹srail devleti bir kez daha Filistin halk›n›n

    bafl›na ya¤d›rd›¤› bombalarla tarifsiz ac›lara

    neden oldu!

    27 Aral›k Cumartesi günü,

    Siyonist ‹srail, Filistin’in Gazze

    kentini, hava sald›r›s›yla bombal-

    ad›. Sald›r› sonucunda ve devam

    eden günlerde, resmi rakamlara

    göre 500’den fazla Filistinli

    hayat›n› kaybetti, binlercesi de

    yaraland›. Gazetemiz bask›ya

    haz›rlan›rken de ‹srail Gazze’ye

    karadan sald›r› bafllam›flt›. Bir

    y›ldan fazla bir süredir abluka

    alt›nda bulunan Gazze’ye ilaç,

    g›da gibi temel insani

    malzemeler zaten ulaflmazken,

    yaflanan bu sald›r› sonras›nda

    hayat durma noktas›na geldi.

    ❐ Sayfa 16

  • Merkezi olarak örgütlenen ‹flçi-köylü gaze-tesinin kampanyas›n›n Bursa aya¤› “Devrimcibas›n üzerindeki bask›lar ve devrimci ba-s›n›n kitlelerle buluflmas›” ile sonland›. Ça¤-r› ilan›m›z, davetiye kartlar›m›z ile okur kitlemi-zi ve devrimci, demokratik ve ilerici kurumlar›söylefliye davet ettik. Söyleflinin yap›ld›¤› salona“Devrimci bas›na yap›lan bask›lara sessizkalmayal›m, sahiplenelim” ‹flçi-köylü imzal›pankart as›ld›. Söylefli merkez büromuzun haz›r-lad›¤› sinevizyon gösterimi ile bafllad›. Egemenler4. güç olarak kabul edilen medya arac›l›¤› ile bizezilenlerin gündeminin, ilgi alanlar›m›z›n, taleple-

    rimizin ne olaca¤›n› k›sacas› yaflamtarz›m›z› ve düflüncelerimizi belirle-mek istiyor. Egemenlerin bu araçlayaratt›¤› suni gündemle ezilen emek-çilerde yaratmak istedikleri bilinçbulan›kl›¤›na karfl› halk›n kendi ger-çek gündemi ile yüzleflmek egemen-lerin gerçek katliamc› ve sömürücüyüzünü emekçi halka teflhir etmek

    ve mücadeleye ça¤›rmak görevi devrimci ve sos-yalist bas›na düflmektedir. Bundan dolay› ege-menlerin bilhassa son y›llarda devrimci ve sosya-list bas›na yönelik sald›r›lar›n› art›rd›¤›n›n dilegetirildi¤i aç›l›fl konuflmas›ndan sonra söz alanmerkez büro çal›flan›m›z, uluslar aras› ve ülke-mizdeki sermaye-medya iliflkilerini, medya pat-ronlar›n›n bankalar ve sanayi alanlar›nda nas›lholdingleflti¤ini örneklerle anlatt›. Ayr›ca medyatekellerinin haks›z savafllar›n ve sald›r›lar›n nas›ldestekledi¤ini Irak iflgali ile örneklendirdi.

    Ülkemizde medya tekellerinin hükümetleri

    bile devirdi¤ini, Do¤an Medya Grubu ile AKPhükümeti aras›ndaki ç›kar savafl›na vurgu yapt›.Ezilen emekçi halk›n sesi devrimci ve sosyalistbas›n›n ülkemizdeki tarihi sürecini anlatarakdevrimci bas›n›n önemi üzerinde durdu.

    Ard›ndan geçilen serbest kürsüde devrimcive demokratik kurum temsilcileri düflünceleriniifade etti. Devrimci Demokrasi ad›na sözalan arkadafl, devrimci, sosyalist bas›na yap›lanbask›lar›n ancak muhaliflerin ortak hareket et-mesi ile bertaraf edilece¤ini belirtti. K›z›l Bay-rak ad›na söz alan arkadafl ise, bugün devrimcibas›na bask›lar›n artt›¤› bir dönemde böyle biretkinli¤in yap›lmas›n› ayr›ca anlaml› buldu¤unuifade etti. SDP ‹l Baflkan› da burjuva sistemdedevrimci bas›na yönelik bask›lar›n do¤al oldu¤u-nu belirtti. Bursa Tuncelililer Derne¤i Bafl-kan›n›n kitlelerin devrimci ve sosyalist bas›n›sahiplenmesinin gereklili¤i ve önemi üzerinedurmas›n›n ard›ndan etkinlik alk›fllarla sonland›-r›ld›. (Bursa)

    Ezen ve ezilenler aras›ndakiuçurumun giderek derinleflti¤i için-den geçti¤imiz gibi kriz, yoksulluk,iflsizlik vb. süreçlerde genifl kitleleregitmenin, sistemin katliamc› yüzünüteflhir etmenin ve elbette ki bu kit-leleri düzene karfl› harekete geçir-menin önemi her zamankinden da-ha fazlad›r. Buradan bak›ld›¤›nda bi-zim aç›m›zdan önemli noktalardanbirinin kitlelerle iletiflim sorunu ol-du¤unu tekrar vurgulamak ve bu-nun da afl›labilecek bir noktada dur-du¤unun alt›-

    n› çizmek gerekmektedir. Bu t›ka-n›kl›¤› aflmak için öncelikle do¤rupolitikalara, sonra da bu politikala-r›n en genifl kitlelere aktar›lmas›için uygun araç ve yöntemlere ihti-

    yaç vard›r. Bu anlamda önemli araç-lar›m›zdan birinin de yay›nlar›m›zoldu¤una ve bu yay›nlar›n ayn› za-manda örgütleyici yönüne dikkatçekerek 17-30 Ekim tarihli gazete-mizde duyurusunu yaparak bafllatt›-¤›m›z “Daha nitelikli bir faaliyetiçin daha nitelikli bir gazete” fli-arl› kampanyam›z› bu say›m›zla bir-likte sona erdirmifl oluyoruz.

    ‹ki ay› aflk›n bir süredir çeflitlietkinlikler, eylemler ve buluflmalar-la kolektif bir çaba ve emekle sür-

    dürdü¤ümüz kam-panyam›z› de¤er-lendirirken, kuflku-suz ki içinden geç-mekte oldu¤umuzsüreçten ba¤›ms›zele alamay›z. Yinebaflar› ve baflar›-s›zl›k noktas›ndakitespitlerimizi deönümüze koydu-¤umuz hedeflerleve d›fl›m›zdaki birtak›m geliflmeler-le birlikte de¤er-lendirmek zorun-day›z.

    ‹lk olarakvurgu yapmal›y›zki, bölgesel birtak›m farkl›l›klarsonucu kimi yer-lerde daha “can-l›” ve “hareketli”geçen kampan-yam›z, kimi yer-lerde ise isteni-len, arzu edilenya da olabilecekcanl›l›kta geç-memifltir. Bun-da belitti¤imizgibi faaliyetimi-zin bölgeleraras›ndaki fark-l›l›¤› ve özgün-l ü k l e r i m i zönemli dere-

    cede etkendir.

    Kampanyam›za bafllarken alt›n›özellikle çizdi¤imiz noktalardan birihat›rlanaca¤› gibi yay›nlar›m›z›n ni-teli¤inin istedi¤imiz düzeyde olma-

    d›¤› ve bu s›k›nt›n›n kolektif biremek ile afl›labilece¤i idi. Bu nokta-da kampanyam›z süresinde at›lanolumlu ad›mlar oldu¤unu vurgula-mak gerekmektedir. Birçok bölge-deki okurlar›m›z bu süre zarf›ndabulunduklar› alanlardaki geliflmeleri,kat›ld›klar› eylem ve etkinlikleri,kampanya dahilinde yapt›klar› faali-yetleri gazetemize aktarm›fl ve bu-nun yaratt›¤› canl›l›k da gazetemiz-de gözle görülür bir hareketliliksa¤lam›flt›r. Bu durum bize bir kezdaha kolektif ajitatatör-propagan-dac› ve örgütleyici olan yay›nlar›m›-z›n gelifltirilmesinin, bütünün katk›s›sayesinde olaca¤› gerçe¤ini göster-mifltir. Ülkemizde yaflanan önemligeliflmelerle birlikte ele almaya ça-l›flt›¤›m›z kampanyam›z süresinceBursa’dan Diyarbak›r’a, Dersim’denÇanakkale’ye, Ankara’dan Van’a, ‹s-tanbul’dan Nevflehir’e birçok ildeokurlar›m›z yürüttükleri faaliyetleri,yorumlad›klar› geliflmeleri bizlerleve yay›n arac›l›¤› ile binlerle paylafla-rak bu gerçe¤in alt›n› kal›n çizgiler-le bir kez daha çizmifllerdir.

    Kampanyam›z›n önemli ayakla-r›ndan biri de zaten kendi kitlemiziçinde yay›nlar›m›z› gündemlefltir-mek ve bunun sonucunda sahipleni-fli art›rmak, okur kitlemizle ba¤lar›-m›z› daha da gelifltirerek elefltiri veönerilerini almak, yay›nlar›m›za yö-nelik ilgiyi art›rmak ve böylece da¤›-t›m a¤›m›z› gelifltirmekti. Çünkübafllarken de alt›n› çizdi¤imiz gibiyay›nlar›m›z›n en önemli eksik-lerinden biri s›n›f mücadelesi-nin farkl› alanlar›ndaki gelifl-melerini etkili ve canl› flekildedile getirememesidir. Bu, do¤al-l›¤›nda yay›n›n kendini tekrar et-mesini do¤urmaktad›r. Bunu afl-man›n en önemli ad›mlar›ndan biri,farkl› alanlarda faaliyet yürüten, ey-lem ve etkinlikler organize eden,örgütlenen eylemlere kat›l›m sa¤la-yan, k›sacas› kitlelerle içiçe olanokurlar›m›z›n düflüncelerini, pratik-lerini do¤rudan yay›nlar›m›za aktar-mas›d›r. Bu çal›flma tarz›n› oturttu-¤umuzda daha etkili ve canl› yay›n-lar ç›kartmam›z›n önünde hiçbir en-gel kalmaz. Örne¤in Kürt ulusu, ifl-

    çi s›n›f›, gençlik, kad›nlar içinde,yurtd›fl›nda faaliyet yürüten tümokurlar›m›z›n kitleleri ilgilendirengündemlerle ilgili haber ve yorum-lar›n› hem genifl kitlelerle hem dekendi kitlemizle paylaflmas› bir yan-dan önemli bir deneyim aktar›m›olurken di¤er yandan da daha canl›bir gazete ç›kmas›na olanak suna-cakt›r.

    Elbette ki sorun bununla yetin-mek de¤il, bu katk›y› ve eme¤i dahaüst boyutta harcayarak kitlelere da-ha nitelikli bir yay›nla gidebilmek vebu çabay› sürekli k›labilmektir.Kampanya dahilinde ele ald›¤›-m›z tüm çal›flmalar›m›z› sü-reklilefltirmek örgütlenmenoktas›ndaki sorunlar›m›z›nçözümünde de önemli birad›m olacakt›r. Kald› ki bu süreç-te tan›flt›¤›m›z ve kendimizi tan›tt›-¤›m›z her yeni iliflki ve kurum biz-den bu süreklili¤i beklemektedir.

    Kampanyam›z›n uzun vadeli birhedefi olarak ortaya koydu¤umuz,“ileri kitleler nezdinde güvenilir vearan›r bir yay›n” düzeyine ulaflmahedefi de ancak böylece baflar›yaulaflabilir. Örne¤in kampanya dahi-linde birçok bölgede sesli propo-ganda ile yay›n da¤›t›mlar› örgütlen-mifl, semtlerde kap› kap› gazete da-¤›t›larak yay›nlar›m›z›n ve siyasaldüflüncelerimizin propagandas› ya-p›lm›flt›r. fiimdi önemli olan tüm buçal›flmalar›n devaml›l›¤› ve yayg›nl›-¤›n› sa¤layarak, faaliyetin süreklilefl-mesinin ad›mlar›n› atmakt›r. Çünküher birimizin temel görevleri ara-s›nda yay›nlar›m›z›n da¤›t›m›n› ör-gütlemek ve bu da¤›t›m üzerindenç›kan olanaklar› de¤erlendirerek,iliflkileri saflar›m›za kazanmak bu-lunmaktad›r.

    Yay›n-okur iliflkisi

    Kampanyam›za bafllarkenalt›n› çizdi¤imiz önemli amaç-lardan birinin de yay›n-okuraras›nda nitelikli bir diyalo¤unsa¤lanmas› ve bunun sürekli-lefltirilmesi oldu¤unu belirt-mifltik. Bu noktada önemli ad›mlarat›ld›¤›n›, birçok bölgede yapt›¤›m›z

    okur toplant›lar›n›n önemli oldu¤u-nu belirtmeliyiz. Karfl›l›kl› beklenti-lerin özetlenmesi, elefltirilerin akta-r›lmas› ve önerilerin s›ralanmas›,birlikte kafa yormak ve emek har-camak kuflkusuz ki okur-gazete ilifl-kisinin geliflmesinin önemli ad›mla-r›d›r. Bu iliflkinin geliflmesi de dahanitelikli bir yay›n›n olmazsa olmazla-r›ndand›r.

    Yine kampanyam›za bafllarkenvurgulad›¤›m›z önemli noktalardanbiri de maddi sorunlar›m›z olmufl-tur. Bu noktaki düflüncelerimizi ves›k›nt›lar›m›z› yapt›¤›m›z okur top-lant›lar›nda ve yay›nlar›m›zda iflle-meye çal›flt›k. Ancak yukar›da bah-sini etti¤imiz birçok sorun gibi buda afl›lamayacak bir durum de¤ildir.Ürünlerimizin gelirlerinin düzenliolarak aktar›lmas› durumunda busorun ortadan kalkacakt›r. Hatta budurumda gündemimizde olan yenikitaplar› yay›mlamam›z, yay›nlar›m›-z› daha yayg›n ve aktif bir flekilde ta-n›tmam›z mümkün olabilecektir. Buvurgular›n yap›lmas›n›n ard›ndan bukonuda da belli ad›mlar atabildi¤i-mizi, yay›nlardan dönen miktardabir art›fl oldu¤unun alt›n›çizmekle birlikte bunun ye-terli olmad›¤›n› da belirt-meliyiz.

    Yine kampanyam›z›nönemli noktalar›ndan biride çeflitli alanda etkili ola-bilmesi için bölgelerin ye-rel sorunlar›yla birlikte eleal›nmas› idi. Bu noktadayeterince baflar›l› olamad›-¤›m›z›n vurgusunu yapmak

    gerekmektedir. Zira, kampanyam›-z›n gündemde oldu¤u zaman zarf›n-da ülkemizde oldukça önemli gelifl-meler yaflanm›flt›r. Örne¤in bu sürezarf›nda yaflanan önemli geliflmeler-den biri krizdir. Bu anlamda iki gün-demi birlikte ifllemek önemli biryerde dururken istisnalar hariç ye-terince baflar›l› olamad›¤›m›z veönümüzdeki süreçte aflmam›z ge-reken noktalardan birisi de bu ol-mufltur.

    Kampanya sürecinde gazetemi-zin kapat›lmas› ve toplatma sald›r›s›ile karfl› karfl›ya kalmam›z üzerineyap›lan eylemler ve buna ra¤menorganize edilen da¤›t›m, tan›t›m vb.etkinlikler bize kitleler taraf›ndansahiplenilen yay›nlar›n devletin tümsald›r›lar› karfl›s›nda misyonunu ye-rine getirmekte zorlanmayaca¤›n›da göstermifltir.

    9-22 Ocak 2009Kampanya‹flçi-köylü 2

    KKaammppaannyyaamm››zz››nn aarrdd››nnddaannKKaammppaannyyaamm››zz››nn aarrdd››nnddaann

    Gazetemizin bafllatm›fl oldu¤u kampanya çerçe-vesinde Gebze’de de bir okur toplant›s› yap›ld›.Kampanyan›n Gebze’deki faaliyetçileri olarak örgüt-ledi¤imiz okur toplant›s›n› iki gündemli ele ald›k. 1.gündem maddesi “Kampanya ve buna ba¤l› ge-liflmeler” olarak belirlendi. 2. gündem maddesiniise, iflçi ve emekçi y›¤›nlar aç›s›ndan büyük bir y›k›m›da beraberinde getiren kriz oluflturdu.

    Birinci gündemde, kampanyay› nas›l daha ifllevlihale getirebilece¤imizi, daha genifl kitlelere ulaflma-n›n yollar›n› ve kampanya kapsam›nda bugüne kadargerçeklefltirdi¤imiz faaliyetleri ele ald›k. Kampanyaboyunca yapt›¤›m›z çal›flmalar›, eksiklikleriyle birlik-te, yay›n›n kitlesel ve kap› kap› da¤›t›m›, gazetemizionlara anlatmak vb. olarak s›ralad›k. Toplant›da, ga-zetenin daha nitelikli hale gelmesi için, bir tak›möneriler de getirildi. Örne¤in, bulundu¤umuz bölge-de de¤iflik kesimlerle çeflitli sorunlar üzerine röpor-tajlar yapmak, bölgelerden bilgi ak›fl›n› daha sistemlihale getirmek için, do¤al muhabirlik görevini üst-lenmek gibi. Herkesin kendini bir do¤al muhabir ola-rak görmesi ve kendi bulundu¤u yerdeki sorunlar›yaz›l› hale getirerek, gazeteye tafl›mas›, daha yayg›nkitleye ulafl›lmas›, gazeteyi daha da canland›racakt›rdenildi.

    Ayr›ca, bölgemizde gerçeklefltirilen direnifl, grevvb. eylem yerlerinde olmam›z gerekti¤i de dile geti-rildi ve daha örgütlü ve derli toplu hareket etti¤imizdurumda, baflar›l› olaca¤›m›z›n alt› çizildi.

    Ard›ndan krizle ilgili gündeme geçildi. Krizin enyo¤un olarak hissedildi¤i bölgelerden birinde oldu-¤umuz belirtildi.

    Toplant›, önümüzdeki dönemde düzenli olarakbiraraya gelme çabas› içinde olmam›z gerekti¤ininvurgulanmas› ile sona erdi.

    (Gebze ‹K okurlar›)

    DDeevvrriimmccii bbaass››nn üüzzeerriinnee ssööyylleeflfliiOkur toplant›lar›m›z›n bir yeni-

    si 28 Aral›k’ta Gazi Mahallesi’ndegerçeklefltirildi. Saat 15.00’te baflla-yan toplant›m›za ilgi büyüktü, çal›fl-mas›n›n tam olarak yap›lamamas›nara¤men kitlesel olmas› olumlu birdurumdu.

    Toplant›m›z›n aç›l›fl konuflma-s›ndan sonra tek tek söz alan okur-lar›m›z elefltirilerini ve önerilerinisundular. Öncelikli olarak genel da-¤›t›mlar›ndan bahseden okurlar›-m›z, gazetemizin içeri¤inin daha iyiolmas› gerekti¤ine vurgu yaparakda¤›t›mlarla birlikte yeni bölgelereaç›lmak gerekti¤inden bahsetti. Ge-nel olarak da¤›t›mlarda yaflanan so-runlara de¤inen okurlar›m›z, kitleile irtibat kopuklu¤u yafland›¤›na,buna ra¤men da¤›t›mlar›n devametti¤ine ve zamanla bunlar›n afl›la-ca¤›na de¤indiler.

    Da¤›t›mlar üzerine eski bir ‹flçi-köylü da¤›t›mc›s› olan okurumuzkitle faaliyetinde gazetemizin öne-mine de¤indi. Gazetemizin özellikleDKÖ’lere verilmesi gerekti¤ini be-lirten okurlar›m›z çeflitli dernekleriçerisindeki okurlar›m›zla gazete-mizin tart›fl›lmas› gerekti¤ini söyle-diler.

    Yo¤un tart›flmalar içerisinde da-ha nitelikli kitle faaliyeti noktas›ndagazetemizin önemine de¤inildi. Ay-r›ca gazetemizin içindeki yaz›lar›nve resimlerin daha nitelikli olmas›gerekti¤i belirtildi. Örne¤in kad›nsayfas›nda kad›n hastal›klar› ile ilgilibir bölümün ve kad›nlar›n yaflant›la-r›ndan deneyim yaz›lar›n›n olmas›önerildi. Toplant› Ozan Raber’inbir müzik dinletisi ile sonland›r›ld›.(Bir gazete çal›flan›)

    GGeebbzzee’’ddee ookkuurr

    ttooppllaanntt››ss››

    GGaazziiMMaahhaalllleessii’’nnddeeookkuurr ttooppllaanntt››ss››

    Sizleri Partizan coflkusuyla selaml›yoruz. Ga-zetemizin bafllatm›fl oldu¤u “Daha nitelikli birkitle çal›flmas› için daha nitelikli bir gazete”kampanyas› ile birlikte bizler de Gebze ‹Kokurlar› olarak Ulafltepe ve Yavuz Selimmahallelerinde, kitlesel bir da¤›t›m gerçeklefl-tirdik.

    Özellikle son dönemlerde gazetemize uygu-lanan faflist bask›lar› k›nad›k. Ulafltepe’de kitle-sel da¤›t›m esnas›nda insanlar›n bizlere olan il-gisi yo¤undu. Özellikle de Ulafltepe Meyda-n›’nda ve ara sokaklarda, “‹flçi-Köylü seninsesindir, gazetene sahip ç›k” , “Emperya-

    lizme, feodalizme ve her türden gericili-¤e karfl› ‹flçi-Köylü Gazetesi” gibi sloganlar-

    la sesli ajitasyon yap›ld›. Daha sonra ise, kahve-hanelere girerek, halk›m›za ‹flçi-Köylü Gazete-si’nin içeri¤ine dair bir bildiri metni okuduk, ga-

    zetemizi orada bulunan bütün insanlara verdik.Daha sonra Yavuz Selim Mahallesi’ne

    do¤ru yol ald›k. Mahalleye geldi¤imizde, mahal-lede bulunan bir okurumuz kömür tafl›yordukendi evine. Bizler de kendisine yard›m ettik.Mahalledeki insanlar›n da bizlere ilgisi, her za-man oldu¤u gibi, oldukça iyiydi. Burada mega-fonla sesli ajitasyon yaparak, metnimizi okudukve gazetemizi insanlara vererek, oradan ayr›ld›k.

    Burada flunu özellikle belirtmek gerekiyor ki,gazetemizi verdi¤imiz insanlara, gazetemizikavratam›yorsak, sadece kap›dan verip gidiyor-sak, k›s›r döngü içerisinde bir faaliyet yürütmüfloluruz. Gazetemiz bizlerin kitlelere ulaflmas›için önemli araçlardan birisidir.

    (Gebze’den ‹K okurlar›)

    MMeerrhhaabbaa ddoossttllaarr;;

    fiunu belirtelim ki, eksik ve yetmezliklerimiz fazla

    olmakla birlikte bu kampanya ve çal›flma bize göster-

    mifltir ki, üzerine kafa yordu¤umuzda, birlikte çaba

    harcad›¤›m›zda ve kendimize güvenip kitlelere gitti¤i-

    mizde yaflad›¤›m›z tüm sorunlar k›sa vadede çözüme

    kavuflabilecektir. Da¤›t›m yapt›¤›m›z birçok bölgede

    kitlelerin elefltiri ve önerilerini sunmas› ayn› zamanda

    gazetemizi sahiplenmeleri anlam›na gelmektedir.

    Enerjimizin sadece bir bölümünü kullanarak elde etti-

    ¤imiz kazan›mlar›m›z bize göstermektedir ki, daha faz-

    la emek, çaba ve kafa yoruflla daha büyük ad›mlar at-

    mam›z›n, daha nitelikli yay›nlar ile daha genifl kitlelere

    ulaflmam›z›n önünde bir engel yoktur.

    Yo¤unlaflt›r›lm›fl bir faaliyet olan kampanya süre-

    cinde att›¤›m›z her ad›m› büyütmek, daha da büyüt-

    mek tamamen bizim çal›flmalar›m›za ba¤l›d›r.

    Daha iyisini

    yapabiliriz…

  • Sistemin merkez üssünde yaflanan dep-remin büyüttü¤ü ekonomik kriz ile Kürtsorununda yaflad›klar› derin bunal›m ara-s›nda s›k›flan egemen s›n›flar, belki de tarih-lerinde ilk kez bir yerel seçim sonuçlar›n-dan bu kadar fazla etkilenmifl olacaklar. Bu-nun bilincinde olduklar› anlafl›l›yor ki se-çimlere yönelik haz›rl›klara eskiye göreçok önceden bafllaman›n yan› s›ra benzer-siz hamlelerle a¤›rl›k koymay› da ihmal et-miyorlar.

    ‹lk iflaret T. Erdo¤an’›n Amed ve Der-sim’le (dolayl› biçimde di¤er Kürt illeri de)ilgili kesin ifadelerinde görülmüfl, bölgeyeziyaretleri bunu takip etmiflti. Ama dahaönemlisi TSK ile ittifak çerçevesinde gelifl-tirilen atak ve ‹lker Baflbu¤’un da görevebafllar bafllamaz yapt›¤› gezi, konuflma veçal›flmalarla ortaya serilen strateji ile ken-disini belli ediyordu. Sorun Ulusal Hare-ket’e yönelik bir sindirme ve boyun e¤dir-me plan› içerisinde, T. Kürdistan’›ndaki ye-rel yönetimlerin geri al›nmas›n› da hedefle-yen bir çal›flma ile örülmekteydi.

    Bir yandan en son 19 Kas›m’da bafllat›-lan görüflmelerde ABD ve Irak’la (merkezive bölgesel yönetim) PKK’yi tasfiye planla-r›nda belli bir aflamaya gelinirken; di¤eryandan bunun di¤er aya¤› TRT 6 (KürtçeTV)’n›n yay›na bafllamas› olarak örülmekte;üniversitelerde Kürt dili ve edebiyat› bö-lümlerinin aç›laca¤›, hapishanelerde Kürtçeiletiflim yasa¤›n›n kald›r›laca¤› vb. bir dizi“aç›l›mlar” s›ralanmaktad›r.

    Gelinen aflamada ulusal sorunun önemve hassasiyeti, hakim s›n›f partilerini bölgeözgülünde ayn› safta durufl sergileyecekbir konuma getirmifltir. Bunun tüm flehirve ilçelerde, aç›ktan bir kampanya fleklindegerçekleflmeyece¤i tabiidir. Ancak flimdi-den yap›lan aç›klamalar, bilhassa kritik öne-me sahip alanlarda bu ittifak›n sa¤lanaca-¤›n› göstermektedir. Amed bu konuya ör-nek olacak kentlerin bafl›nda gelmektedir.MHP’yi tart›fl›lmaz bir noktada b›rak›rsak,CHP’nin AKP’den daha floven bir çizgi tut-turdu¤u ve ›rkç› söylemlerle “çözüm”politikalar› üzerine tart›flma yürüttü¤ü sonsüreçte, anti-DTP ittifak›n kolayl›kla olufla-bilece¤i görülmek durumundad›r. Kald› ki,AKP d›fl›ndaki hakim s›n›f partilerinin T.Kürdistan’›nda bir iki istisna d›fl›nda boy öl-çüflebilece¤i pek fazla yerleflim alan› bulun-mamas› da baflka bir gerçekliktir.

    Faflist Türk devleti “Kürt sorunu”ndabüyük bir açmaz içerisinde derin bir buna-l›m yaflamaktad›r. Meseleye iliflkin güttü¤üpolitikalar iflas etmifl, yürüttü¤ü savafl bafla-r›s›z olmufl, çok a¤›r faturalar ödemifltir.Ulusal Hareket’in yok edilmesine yönelikhiçbir plan› ifllememifl, Kürt ulusunun dev-rimci dinamikleri da¤›t›lamam›fl, demokra-tik ve ilerici mevzileri susturulup geriletile-memifltir. Ezilen Kürt yoksul köylü kitlele-rine mal olan ve büyük bir potansiyel güçhaline gelen bu direniflin bast›r›lmas› içinyeni planlar devreye sokulmaya çal›fl›lmak-tad›r. ABD emperyalizmi Irak iflgaliyle be-raber bu soruna daha fazla dahil olmufl, ye-ni projelerle “çözüm” aray›fl› içerisinegirmifltir.

    AKP’nin baflat görevlerinden birisi, busorunla ilgili elle tutulur ilerlemeler göster-mesi, önemli mevziler kazanmas›, “çözücü”ad›mlar atmas›yd›. 6 y›l› aflk›n sürede AKPbu konuda baflar›s›z olmufltur. Gerek bölgegerekse de içerideki dengelerin ilk kez bukadar elveriflli oldu¤u yak›n dönem ve bu-günkü koflullarda sonuç al›naca¤› tespitin-den hareketle, emperyalistler ve yerli geri-cilikte büyük bir heves ve hareketlenmegörülmektedir. Yerel seçimlerde al›nacaksonuçlarla beraber sürecin daha rahat aka-ca¤› düflünülmekte, yüklenme buna para-lel a¤›rl›k kazanmaktad›r. Son genel seçim-lerden itibaren bir yandan askeri sald›r› veoperasyonlar (içeride ve d›flar›da) di¤eryandan provokasyonlar eflli¤inde her türlübask› ve terör kampanyas›na h›z verilmesi-nin nedeni budur.

    Yerel seçimlere kritik bir içerik kazan-d›ran ikinci husus ekonomik kriz olgusu-dur. ABD’de finans sektörü kaynakl› baflla-yan ancak geliflim süreci ve boyutlar› itiba-r›yla kaç›n›lmaz biçimde reel sektörü desarmalayarak ekonomik temele bütünüyleoturan emperyalist-kapitalist sistemin a¤›rkrizi; zaten kendi krizini yaflama aflamas›n-da olan Türkiye ekonomisini de kuflatarakdaha büyük bir bata¤a çekmifltir. De¤il, “te-¤et geçer” diye alay edenlerin, “deler ge-çer” diyenlerin bile gerçekçi olmad›¤› ko-flullarda, krizin kolay kolay geçmeyece¤içok geçmeden aç›kça itiraf edilmifl, bedeli-ni kimin ödeyece¤i ise 盤 gibi büyüyen ifl-siz nüfusu ile görülmeye bafllanm›flt›r.

    Yerli, yabanc› sistem ak›l hocalar› ilesözcüleri dahi krizin 2010’dan önce sonaermeyece¤inden söz etmekte, “felaketle-rin” yo¤un biçimde yaflanaca¤› y›l olarak2009 iflaret edilmektedir. Ekonomik kriz,metropollerden yar›-sömürgelere ya dason dönemde tercih edilen tabirle merkez-den çevreye h›zla yay›lm›fl (asl›nda büyükoranda tafl›nm›fl), fatura daha büyük bedel-lerle “geri b›rakt›r›lm›fl” ülke halklar›naödettirilmeye bafllanm›flt›r. Merkezdeki f›r-t›na finans-kapitalin ba¤r›nda, daha sonrakis›çramas›yla önde gelen sektörlerin çerçe-vesinde iflçi-emekçi cephesiyle iliflkilendi¤ioranda belli boyutlara yay›larak kopmakta

    iken, yar›-sömürgelerde kas›rgaya dönüfl-mesi için fazla bir zaman geçmesi gerekme-yecektir.

    Oysa, kendi direktörlerinin de ifadesiy-le, esas yükü omuzlamaya aday kitleler (on-lar›n da deyimiyle ac›y› çekecek yüzmilyon-lar) ezilenlerin daha büyük cendere alt›ndatutuldu¤u ve sömürü mekanizmas›n›n dahaelveriflli koflullarda iflletildi¤i ülkelerdekiemekçilerdir. G-20 bunun için G-8’in önü-ne geçmifltir, IMF bu nedenle yeniden y›l-d›z› parlat›larak sahnededir, ilk vartay› atla-tan ABD ve AB düne göre biraz daha ra-hatlam›fl olarak bizimki gibi uflaklar›n›n s›r-t›n› s›vazlamakla meflguldür…

    Tam da bu nedenle Yunanistan’da baflgösteren “isyan” çok “kötü” bir sürprizeimza atm›flt›r. Zamanlamas› düflman aç›s›n-dan son derece talihsizdir. Baflta Sarkozyve Merkel pani¤e kap›lm›fl, bütün Avru-pa’ya dehflet havas› yay›lm›flt›r. Fransa’dageliflen ilk ö¤renci eyleminin talebi hiç te-reddütsüz kabul edilmifl, büyük bir hassasi-yetle süreç gözlenmeye bafllanm›flt›r. Di-¤erleri, mayalanmakta olan sürecin ne ka-dar fark›ndad›r bilinemez ama Yunanistanhalk›, korkular›n›n bofla olmad›¤› yolundaönemli bir iflaret göndermifltir.

    Herkes Yunanistan’da haftalara yay›laneylem ve direniflin polis cinayetini protestoeden bir grup anarflist gençli¤in sürükledi¤ihareket olmad›¤›n›n ay›rd›ndad›r. ‹flçi,emekçi yoksul kitlelerin emperyalist, faflist,gerici politikalar› “küreselleflme” ismiverilen süreçte özellikle son ony›llarda bü-tün ülkelerde flu veya bu biçimde belli biröfke, tepki ve birikim yaratm›flt›r. Bununreformist, oportünist, revizyonist güçlereliyle boflalt›lmas› yolunda gelifltirilen hertürlü politikan›n da bir yere kadar etkiliolaca¤›, orta vadede birikimin katlanaca-¤› ve bentlerin y›k›laca¤› da baflka bir ger-çekliktir. Nitekim Yunanistan’daki “komü-nist” maskeli revizyonistler devletin derdi-ne çare olmakta aciz kalm›fllard›r.

    Ülkemizde 2008 yaz›nda kendini gös-termeye bafllayan, sonbahar aylar›yla t›r-man›fla geçen ekonomik kriz, bütün sek-törlerde kendini hissettirmeye bafllam›fl;önceki y›llar›n kârlar› üzerinden büyük biri-kimler yaratan sanayi dallar›n›n efendileride dahil olmak üzere bütün sermaye krizegöre ortak bir durufl sergileyerek fatura-y› emekçi s›n›flara y›kmak üzere hareketegeçmifltir. Bunun için AKP’nin 12 Eylül hu-kuku üzerinden güçlendirdi¤i çal›flma yafla-m›na iliflkin düzen ve iflçi konfederasyonla-r›n›n iflbirli¤i de kolaylaflt›r›c› rol oynamak-ta, k›sa sürede yüzbinlerce iflçi soka¤a at›l-d›¤› gibi, bu süreç h›zla devam ettirilmekte-dir.

    Di¤er yandan, temel tüketim maddele-ri baflta olmak üzere, elektrikten do¤alga-za, kiralardan ulafl›ma yaflamsal her alandazam furyas› reel enflasyonu iki haneli ra-kamlar›n s›n›r›na ulaflt›rmakta, hükümet ha-la bir dönem sahtekarca ilan etti¤i tekli enf-lasyon oran›n›n propagandas›n› yürütmek-tedir. Açl›k s›n›r› 800, yoksulluk s›n›r›2.500 bin YTL’ye dayanm›flken asgari üc-ret yüzde 4.3 art›flla 527 YTL olarak belir-lenmekte, kamu emekçilerine yüzde 4 ora-n›nda zam yap›lmaktad›r. Krizin iflsizli¤i vepahall›¤› h›zla t›rmand›rd›¤› günümüz koflul-lar›nda, asgari ücrete ve kamu emekçileri-ne verilen zamlarla açl›k ve yoksulluk ala-bildi¤ine derinleflmifltir.

    Son iki ay içerisinde bafl döndürücüh›zla yaflanan bu geliflmelerin ortaya ç›kar-d›¤› ilk sonuç, bir dizi fabrika ve iflyerindeiflgal ve direnifller ile çeflitli sendika flubele-rine ait platformlar›n, iflçi komiteleri ve ini-siyatiflerin gösteri ve protestolarla soka¤ayans›yan eylemleridir. Bunlarla beraber, çe-flitli semtlerdeki yoksul kitlelerin krizin so-nuçlar›na dair bütün bu geliflmelere yöne-lik, paralel nitelikte ortaya koydu¤u göste-rilerdir. Bunlar›n gerek 9 Kas›m Alevi mi-tingi gerekse de D‹SK ve KESK öncülü¤ün-de gerçeklefltirilen 29 Kas›m’daki Ankaramitinginin verdi¤i mesajlarla birlikte okun-mas› halinde, durum daha iyi anlafl›lacakt›r.

    S›n›f mücadelesine önderlik bak›m›n-dan genel, sendikalar ve demokratik kuru-lufllara önderlik bak›m›ndan özel aç›dan ya-flanan sorun; örgütlenme ve eylem birlik-lerindeki zafiyetle de birleflince, en elverifl-li koflullar dahi devrimci-demokratik müca-delede ileriye do¤ru hamle flans›n› zorasokmaktad›r. Buna karfl›n sonsuzluk içer-meyece¤i mutlak bu dezavantajlarda eroz-yon, baflka bir deyiflle devrim lehine çözül-me oldu¤u gibi, devrimci durum çok dahayak›c› gündemlerle kendini dayatarak kitlebas›nc› yaratmaktad›r. Krizlerin f›rsatlaragebe olmas›ndan kast edilen budur…

    Hakim s›n›flar yerel seçimlere bu at-mosferde gitmektedir. Yerel seçimler, herne kadar kendine ait bir platforma sahip ol-sa da genel seçimlerle mesafesi oran›nda“güvenoyu” nitelikli bir içerik de kazan-m›fllard›r. Sonuçlar, hükümette olanlar›nzaferine göre “yeniden” hareketlenme vegüç kazanma, muhalefetin baflar›s›na göre“yüklenmenin” dozunu art›rma vizesi gi-bi anlam ve mesajlar içerebilmektedir. Budurum, yerel yönetimlerin olanaklar› üze-rinden merkezi yönetime yönelik hesap vehaz›rl›klarla beraber di¤er hedeflerin göze-tilmesi bak›m›ndan seçimlerin kendi bafl›nastratejik önemini hiç kuflkusuz azaltma-

    maktad›r. Bu kez de AKP hükümeti cephesinden

    böylesi bir durumdan söz edilece¤i gerçe¤i,üzerinde durulmaya de¤er bir konum tafl›-maktad›r. Zira son genel seçimler üzerin-den 20 ayl›k bir süre geçmifl, AKP’nin top-lam hükümet etme süresi ise 7 y›la yaklafl-m›fl olacakt›r. AKP, a¤›r ihtarl› bir kararlakapat›lman›n efli¤inden dönmüfl, TSK ilekol kola operasyon, bask› ve katliamlarlaördü¤ü dönemin devam›nda Kürt sorunun-da “yeni” bir sürecin ad›mlar›n› atarak“çözüm” konusunda önemli geliflmelerinmüjdecisi koltu¤una oturmufltur. 6 y›ll›k“refah” yan›lsamas› ve aldatmacas›n›n pe-flinden kitleleri derin bir yoksullaflman›npençesine atm›fl, özellikle son süreçte az-g›n bir polis terörü eliyle iflkence, ölüm,dinleme, izleme, bask›n ve yasaklar› dizgin-lerinden boflaltm›flt›r.

    fiimdi, yüzde 47 ile geldi¤i hükümette-ki icraatlar›n› devam ettirmek için, gerekilan etti¤i yeni planlar› gerekse de flu anakadar uygulad›¤› politikalar›na vize iste-mektedir. Bu dönemde, CHP ve MHP ileDSP’den ANAP’a ve di¤er hakim s›n›f par-tilerine kadar tümüne ise AKP’ye koltukde¤ne¤i olmak, flovenizmde ç›tay› yükselt-mek gibi “muhalefet” rollerini oynamakdüflmüfltür. Kemalist klikle girilen dalaflta,egemen s›n›flar›n kârl› ç›kt›klar› “laik-‹s-lamc›” çat›flmas› ekseninde kitlelerin ma-niple edilmesi sa¤lanm›fl, Ergenekon davas›-na uzanan süreçte “darbecilik” olgusuönde tutularak kontr-gerilla faaliyetinin te-mize çekilmesinde klikler aras›nda adetarol paylafl›m› (avukat-savc›) yaflanm›flt›r…

    Parlamentoda temsil edilen hakim s›n›fpartileri CHP ve MHP’nin son bütçe(2009) görüflmelerinde de bir kez daha te-yit edildi¤i üzere, AKP ile ciddi manada hiç-bir al›p veremedikleri husus yoktur. Hattaöyle ki, gerek krize karfl› izlenecek politika-lar, baflka bir ifadeyle halka yönelik bask› vesömürünün alabildi¤ine yo¤unlaflt›r›lmas›,gerekse de ulusal sorunla ilgili plan ve he-saplar konusunda esasl› bir mutabakatsergilenmifltir. Durumun, para-medyadakibirçok flahsiyet taraf›ndan, “ayn›laflma”,“benzeflme” olarak nitelendirilmesi, fla-fl›rt›c› kabul edilmemelidir. Zira, özellikleher iki konuda gündemlefltirilen politikalar,emperyalist merkezlerden ›srarla dayat›lanözellikleriyle tart›flmaya aç›k olmayan “ni-telik” arz etmektedir.

    Yerel seçimler, egemen s›n›flar aç›s›n-dan böyle bir a¤›rl›¤a sahip olmakla bera-ber, sorunun kitleler nezdinde ald›¤› boyutçeflitli aç›lardan farkl›l›k göstermektedir.Her fleye ra¤men yerel yönetimlerden s›-n›rl› da olsa beklentiler bulunmakta, mer-kez-yerel iliflkisinin derecesi bilindi¤i halde,seçimlere belli aç›dan özgünlük atfedilebil-mektedir. Bu durum küçük beldelere inildi-¤inde daha fazla kendini göstermekte, ifliniçerisine kolektif bazda olanaklarla bera-ber, konut sorunundan çeflitli altyap› hiz-metlerine kadar birçok talep ve ç›kar iliflki-si girmektedir. Bütün bunlara karfl›n, kitle-ler nezdinde en az aday kadar parti kim-li¤i de önemini korumakta ve yerel seçim-ler genel seçimlerden bu yönüyle kopukbir zeminde gerçekleflmemektedir. Beledi-ye meclis üyelikleri için kullan›lan oy oran-lar› ile baflkanl›k seçimindeki oy oranlar›aras›nda büyük fark görülmemesi bu duru-mun kan›t› olarak kabul edilmelidir.

    Bu gerçeklik; kitlelerin, düzenin meflru-laflt›r›lmas›, parlamentonun ifllevli görülme-si, seçim tezgah›na do¤rudan alet edilmesigibi hususlarda yerel seçimlerin, genel se-çimlerden ayr›lmas›n› engellememektedir.Bunlar temelli farkl›l›klard›r. Bu fark, öz-gün durumlar d›fl›nda, yerel seçimlere gü-cümüz oran›nda kat›l›m göstermenin önün-de önemli engellerin bulunmad›¤› anlam›nagelmektedir. Sorun tamamen koflullar vegücümüzle, ilkelerimiz ve ittifak anlay›fl›-m›zla ilgilidir. Bunlar›n aç›k biçimde ortayakondu¤u ve hayata geçirildi¤i oranda, yerelseçimlerle ilgili görevimiz, devrim ve halksavafl›na tabi olarak yerine getirilmifl ola-cakt›r.

    ‹lk elden alt›n› çizmemiz gereken hu-sus, egemen s›n›f partilerin hiçbir aday›n›nkesinkes desteklenmemesi gerekti¤idir.Aday›n kimli¤i, partisinden ba¤›ms›z olarakkafa kar›fl›kl›¤› yaratabilir, kitlelerde bellioranda bilinç bulan›kl›¤› oluflturabilir, hattabelli ilerici, yurtsever çevrelerden destekde bulabilir, ancak hiçbir koflulda faflist par-ti listesinden aday olan kifli desteklenme-melidir. Bu prensip edinilmelidir. Bu durumdaha çok CHP, SHP vb. sosyal demokratetiketli partiler cephesinden gündeme ge-lebilir. Bunlara verilecek her oyun, gerekgeçmifl süreçte gerekse de çok aç›k biçim-de gelecek süreçte faflizmin mevcut politi-kalar›na aç›k destek niteli¤i tafl›d›¤› unu-tulmamal›d›r. Bu ilkesel bir sorundur.

    Gücümüz oran›nda kendi gösterece¤i-miz adaylardan öte kimlerin desteklenebi-lece¤i hususu bu seçimler özgülünde kritikbir özgünlük kazanm›flt›r. Bunun bafll›ca se-bebi Kürt ulusal sorunudur. Savafl›n geldi¤iaflamadan öte faflist Türk devletinin gide-rek gerilemesi ve düfltü¤ü açmaz yaz›m›-z›n bafl›nda da belirtti¤imiz üzere hakim s›-n›flar› belli aray›fllara itmifltir. Bu aray›fllaremperyalistlerin planlar›nda kendine yerbulmaktad›r. Nitekim 2005’ten bafllayaraksald›r›lar›n› belli konseptlerle t›rmand›ran,en son 2007’de tekrar ivmeyi yükselten fa-flist Türk devleti Oramar bask›n›n›n ard›n-dan Kara operasyonuna da giriflmifl, Bezelebask›n› sonras›nda ise ifli bir zamanlar›n

    “Kürt sorunu benim sorunumdur” diyen Bafl-bakan› a¤z›ndan “ya sev ya da terk et”li söy-lemlere kadar vard›rm›flt›r.

    Kürt kurmayl›¤›na en güvenilir adam›Mir Dengir Mehmet F›rat’›n yerine SavaflA¤as› Abdülkadir Aksu’yu getirmek sure-tiyle sürece var gücüyle as›lan, ‹mral›’ya ekko¤ufl inflaat› ile Kürtçe TV yay›n›ndanIrak’taki iflbirlikçilere kadar bütün kozla-r› devreye sokan ve sokmaya devam edenAKP ile ona tam destek pozisyonundaki di-¤erleri, Kürt illerinden koparabildikleri ka-dar yeri koparmak derdindedir.

    Kürt illerindeki yerel yönetim seçimle-ri, 29 Mart 2009 özgülünde, mevcut “sa-vafl satranc›”nda bir perde olarak tasar-lanmakta, “kalelerin” düflürülmesi hedef-lenmektedir. Son genel seçimlerdeAKP’nin bölge genelinde oy oran›n› art›ra-rak elde etti¤i moral üstünlükten belli birsüre nas›l yararland›¤› göz önüne al›nacakolursa, yerel yönetimleri elinde bulundur-ma halinde bunun bambaflka bir silah olufl-turaca¤› da hesaba kat›lmak durumundad›r.Bu durum, DTP’li yerel yönetimlerin geç-mifli ve gelece¤ine iliflkin muhasebe yapma-y› belirleyici bir husus olmaktan ç›karmak-tad›r. Pek tabii ki adaylar›n belirlenmesin-deki tasarruf hakk›na sayg› gösterilmesi bututumun do¤al sonucu olarak görülmekdurumundad›r.

    Politikam›z yurtsever güçlerle dayan›fl-ma içerisinde hayata geçirilmeli, gerekçele-rimiz kendi propaganda araçlar›m›zla duyu-rularak destek faaliyetimiz yürütülmelidir.Türkiye Kürdistan› genelindeki bütün yer-leflim alanlar›nda kendi adaylar›m›z› önerdi-¤imiz durumlar olsa dahi dayatmac› bir tu-tum tak›nmamal›, sonuç itibar›yla uzlaflmayoluna gidilmeli ve DTP adaylar› desteklen-melidir.

    Her türlü politikan›n belirlenmesindetek k›stas›m›z s›n›f mücadelesinin ilerletil-mesi, di¤er ifadeyle karfl›-devrimin geriletil-mesi, devrimci mevzilerin güçlendirilmesi,yeni alanlar›n aç›lmas›d›r. Hangi taktik vepolitikalar o anda proletaryan›n ç›karlar›nahizmet ediyorsa onu saptay›p uygulamak veo alanda yarat›c› biçimde tüm gücümüzüo yöne sevk etmekle yükümlüyüz. TürkiyeKürdistan›’nda Halk Savafl›n› gelifltirmeyeçal›flt›¤›m›z (gerilla savafl› yürütülen alan)bölge baflta olmak üzere tüm bölgelerdeproletaryan›n ç›karlar›; düflman yönelimi-nin gö¤üslenmesi üzerinden dost güçlerledayan›flma ve ittifak› getirmekle, hassasbir süreci dayatmaktad›r.

    Di¤er flehirlerde ve bat›da ise durumelbette farkl›l›k göstermektedir. Bu alanlar-da yerel yönetim seçimleri için önceki dö-nemlerde belirledi¤imiz k›staslar› ve ittifakpolitikam›z› günümüzde kazand›¤› anlam veözgünlük ba¤lam›nda özetlemek gereke-cektir.

    Yerel ya da baflka bir ifadeyle yerindenyönetim, eski kullan›l›fl›yla belediyeler; birco¤rafi alanda, merkezi iktidar›n, denetimi-ni koruyarak, bir tak›m kamu görev ve yet-kilerini, yerele aktarmas› üzerinden oluflanidari yap›lanmalard›r. Bunlar çeflitli devlettiplerinde farkl› flekillenmelere sahip olabil-mektedir. Kimilerinde sadece s›radan hiz-metlerle s›n›rl› kalmakta, kimilerinde ise si-yasi iktidara paralel hizmetlere/yetkilerekadar donat›labilmektedir. Kavram, federa-tif yönetim ya da “yerel siyasi iktidar” ilekar›flt›r›lmamal›d›r.

    Bizimki gibi faflist diktatörlüklerin hü-küm sürdü¤ü ülkelerde demokratik, kat›-l›mc›, halkç›, üretimci vb. niteliklere sahipbir yerel yönetimin kurulmas›, kurulsa bileuzun süre yaflat›labilmesi mümkün de¤ildir.Bu konuda en bilinen örnek olarak tarihte-ki yerini alan Fatsa deneyi yeterince ö¤re-ticidir. Çeflitli reformist partilerin (DTP’libelediyeleri anmamak olmaz!) birçok yerelyönetim prati¤i ise s›ralad›¤›m›z vas›flar›nuza¤›ndan bile geçememifl, ya kendi tercih-leriyle kötü pratikler sergilemifl ya da mer-kezi iktidar taraf›ndan bo¤ularak di¤erleriy-le ayn› kulvara sokulmufllard›r.

    Bu nedenle yerel seçimlere girmemek,flartlar› sonuna kadar zorlamamak, yeni (vedaha iyi) Fatsa’lar (bütün eksik ve zaaflar›-na karfl›n) yaratmaya çal›flmamak do¤ru de-¤ildir. Seçim faaliyetinin kendisi dahi bafll›bafl›na önemli bir kampanyad›r. Kald› kiseçimler yaln›zca baflkanl›kla s›n›rl› de¤ildir.Yörenin/beldenin somut sorunlar› ve ta-lepleri üzerinden yürütülecek çal›flmalar,halkla do¤rudan kitle iliflkisini gelifltire-cektir. Yerel yönetim meclisinde yer al›nd›-¤›nda bu iliflkinin daha da ilerletilmesininzemini güçlendirilmifl olacakt›r. Seçimin ka-zan›lmas›n›n sonuçlar› ise çok daha farkl›-d›r. Bu durumda elde edilecek deneyimle-rin, iyi etüt edilmesi halindeki getirileri,halk savafl›n›n örgütlenme prati¤i aç›s›n-dan önemli de¤erler tafl›maktad›r. Yerelyönetimler, do¤ru iflletildi¤i takdirde ku-rumsal olanaklar› bak›m›ndan demokrasi-nin en iyi biçimde uygulanabildi¤i alanlar-d›r. Halk›n yönetime ve denetime kat›lmaprati¤i ciddi kazan›mlar sunmaktad›r. Bue¤itim sürecinden geçen kitleler belli birkültürel geliflime aç›k hale gelecektir. Bunauzun süreli halk savafl› mücadelesinde çokbüyük ihtiyac›m›z oldu¤u aç›kt›r.

    Adaylar›m›z, o alandaki s›n›f mücadele-sinde eme¤i ve bu nedenle sayg›nl›¤› olan;devrimci, demokrat, yurtsever özelliklertafl›mal›d›r. Bu özellikler ayn› zamanda des-tekleyebilece¤imiz adaylarda da arayaca¤›-m›z k›staslar olacakt›r. Bunun baflka bir ifa-desi, aday›n anti-emperyalist, anti-faflist,anti-flovenist bir kimli¤e sahip olmas›d›r.

    Emperyalizmin dünya çap›nda gelifltirdi¤isald›r›lara, ülkemizdeki temsilcilerinin bu-günkü AKP hükümeti eliyle uygulad›¤› poli-tikalara ve özellikle Kürt ulusuna yönelikulusal zulüm ve imha stratejisine karfl› du-rufl sergileme noktas›nda tutarl› bir tutumiçerisinde olmal›d›r.

    Adaylar›m›z, yerel yönetimlerde, halk›nher aflamada söz ve karar sahibi k›l›nd›¤›tipte bir demokrasiyi (halk meclisleri-ku-rullar›) tam kat›l›mc›l›k ilkesi çerçeve-sinde, yönetimde saydaml›k anlay›fl›n› daiçeren bir derinlikte savunacaklard›r.AKP’nin önceki dönemde gündeme getir-di¤i yerel yönetimleri güçlendirme (yerel-lerde reform) yalan›n› teflhir edecek, de-netim ve geri ça¤›rma ilkelerini ifllerlik›lan mekanizmalar›n önemi üzerinde du-racaklard›r. Son dönem icraatlar›nda rantve talan amaçl› gecekondu halk›na sald›r›projesi olarak gündemlefltirilen “kentseldönüflüm” aldatmacas› üzerinde yo¤unla-flacak; kentleflme olgusu, göç sorunu, ba-r›nma ve konut hakk›/sorunu eksenindekitleleri bilinçlendirmeye çal›flacaklard›r.

    Adaylar›m›z›n, yerel bazda belli bir itti-fak neticesinde belirlendi¤i durumlarda dasürece yön veren ana ilkelerimiz de¤iflme-yecektir. Bu ilkelerimizi tamamlayan nokta,böylesi durumlarda seçim kampanyas›ndaajitasyon propaganda faaliyetimizdentaviz vermeyece¤imiz hususudur. Yerel se-çimlerde merkezi ittifak oluflturulmas›nagenel olarak karfl› oldu¤umuzu daha ön-ce aç›klam›flt›k. Bu tavr›m›z› mutlaklaflt›r-m›yoruz. Tavr›m›z›n birinci nedeni, bellibölgelerin hassasiyeti nedeniyle aday sap-tanmas›ndaki uzlaflma aray›fllar›nda yaflana-bilecek sorunlar›n giderilememesine dair-dir. Merkezi ittifaktaki stratejik yönelimçeliflkisinden kaynakl› bu sorunlar›n afl›lma-s›nda olumsuz sonuçlar ortaya ç›kabilecek-tir. ‹ttifak belli bir güç birli¤i oldu¤u kadarayn› oranda irade k›s›tlamas› olarak da ka-bul edilmelidir.

    ‹kinci nedenimiz, ittifaklara ana tema-dan kopmayan ve hedefe yönelen bir pra-tik hatt›n egemen olaca¤›na dair asgari birgüvenin duyulmas› flartt›r. Bunun sa¤lana-mad›¤› koflullarda ve bu davran›fl kültürüve sorumluluk duygusu konusunda yeterlibir güvenin tesis edilemedi¤i durumlardaittifak toplam de¤il toplama bir sonuç do-¤urur ki, “hepsi ya da ço¤u bir fley ifade et-miyor”dan, “ayn›laflma” olgusunun alt›n›çizmeye kadar bir dizi sorun kendini kuv-vetle hissettirmeye bafllayacakt›r. ‹ttifakkapsam› d›fl›nda kalan bir di¤er sorun, be-lirleme sürecine hiçbir biçimde dahil olma-d›¤›m›z adaylara iliflkin politikam›zla ilgilidir.Yukar›da da de¤indi¤imiz gibi, kendi adayla-r›m›zda arad›¤›m›z k›staslar, destek verece-¤imiz adaylar için de geçerlidir. Bunlar, re-formist partiler ya da devrimci çevrelerinlistelerinden seçime giren kifliler olabilir.

    Destek eylemi soyut bir faaliyet ola-rak alg›lanmamal›d›r. Bunun için alan özgü-lünde örgütlü bir çal›flman›n yürütülüyorolmas› gerekmektedir. Destek çal›flmas›, izibelli olmayan, denize düflen bir damla misa-li olmamal›d›r. Bunun o aday›n temsil etti¤igüçlere deklare edilmesi, destek nedenleri-mizle beraber aktif bir çal›flma fleklindekampanya faaliyetine dahil olunarak haya-ta geçirilmesi gerekir. Aksi takdirde tak›n›-lan tutumun politik de¤eri, anlam ve kaza-n›m› olmayacak, s›n›f mücadelesine komü-nistlerin müdahalesi bak›m›ndan hiçbir ge-tiri sa¤lamayacakt›r. Bu tarz bir seçim kam-panyas›nda, aday›n seçim çal›flmas›n› gölge-lememek kayd›yla, kendi özgür faaliyetimi-zi yürütmemize k›s›tlama konulmamas›, il-kesel koflulumuz olmak zorundad›r.

    Yerellerde gereklefltirilecek ittifaklar›noluflumu ve destek tavr›n belirlenmesi gibidurumlar konusunda proletarya partisi ni-hai karar› en üst organ›na b›rakmakla do¤-ru bir belirleme yapmaktad›r. Kimi durum-larda belli bir zaman sorununa yol açabile-cek bu durum, konunun hassasiyeti nede-niyle kabul edilebilir olmal›d›r. Buradakik›stas s›n›f mücadelesine mevzi kazand›r›l-mas›d›r. Düzene yedeklenmeye namzet,kitlelere yabanc›laflma potansiyeli tafl›yan,reformizmin kalesi olmaya aday bir yöneti-me mi, devrim ve demokrasi güçleri içinmevzi oluflturulmas›nda eflik yaratacak biryönetime mi gidilmekte oldu¤unu tartacakolan, alan örgütünden beslenmek suretiyleen üst organd›r.

    Görüldü¤ü üzere gerek kendi adaylar›-m›z›n saptanmas›, gerek ittifaklar oluflturul-mas› gerekse de destekleme politikam›zdasorun dar bir çerçevede tutulmam›fl, engenifl güçlerin birlik ve ç›karlar›, halk›n vedevrimin ç›karlar› perspektifiyle hedeflen-mifltir. Yerel yönetim olgusunun özündekiilkeler hat›rland›¤›nda, bunun demokratikhalk devrimi ›fl›¤›nda yoruma tabi tutulmas›,böylesi bir sonucu kaç›n›lmaz k›lmaktad›r.

    Ama bunun da ötesine taflan durum,yaz›m›z›n bafl›nda de¤indi¤imiz, önümüzde-ki yerel seçimlere rengini veren hususlar-dan bir di¤eri olan krizle ilgilidir. Ekonomikkrizin keskinlefltirdi¤i çeliflkiler, s›n›f müca-delesinin çarklar›na büyük bir ivme kazan-d›rm›flt›r. Bu daha da fliddetlenecek, büyüky›k›mlar, sald›r›lar, çat›flma ve direnifllerbirbirini izleyecektir. Yerel seçimler, f›rt›-nal› günlerin ortas›nda yap›lmaktad›r. Kürtillerindeki cepheleflmenin saflar› büyükoranda netleflmifl olmakla beraber, di¤erbölgeler bak›m›ndan, böyle bir oluflumu“parti adresi” tarz›nda gösterebilmeninkoflullar› yoktur. Bunun çat› partisi ile afl›l-mas›na yönelik çal›flmalar geç kalm›fl baflka

    bir noktaya evrilmifltir. Seçime yönelik fa-aliyet ise Güçbirli¤i isimli merkezi bir ‹tti-fak üzerinden yürütülmeye çal›fl›lmaktad›r.

    Ekonomik krizle a¤›rlaflan koflullardaen genifl güçlerin eylem birli¤ini sa¤layarakplatformlar oluflturmak, kitleleri mücadele-ye seferber ederek direnifl cepheleri olufl-turmaya çal›flmak öncelikli görev halinegelmifltir. Yerel seçim faaliyeti bu görevinparças› olarak ele al›nmak durumundad›r.Yerel seçimler sona erecek, ancak kriz veonun yaratt›¤› koflullara ba¤l› olarak keskin-leflen çat›flma ve buna yön verme u¤runadevrimci faaliyetimiz kesintisiz biçimdesürecektir. Seçimlerin özgün görevlerini ih-mal etmeden, ama krize karfl› mücadeleninana ekseni için oluflturulacak eylem birlik-lerini örme sürecini d›fllamadan yürümekdurumunday›z. Reformizmin kriz olgusunayaklafl›m›, gerek sendikalar, gerekse de çe-flitli demokratik kitle örgütleri üzerindengelifltirdi¤i politikalar arac›l›¤›yla yapt›¤›müdahaleler ile kendisini göstermektedir.Seçim ittifak› çok farkl› ç›karlar eksenindeoluflabilmekte, sorun daha farkl› bir çat›fl-maya evrildi¤inde zemin kaymaktad›r. Buhusus ihmal edilmeden hareket edilmeli-dir…

    Kemalist kli¤in terkisine yedeklenenrevizyonistlerden, sosyal-flovenizmle maluloportünistlere kadar bir dizi parti ve çev-renin “emperyalizme karfl› olma, Kürt sorunu-na duyarl›l›k ve askeri vesayete tav›r” ekse-ninde baz› devrimci, yurtsever ve ilericiçevrelerle bir araya gelmesi ve DTP’yeaç›ktan destek sunmas› her fleye karfl›nolumludur. Bu nedenle, aday gösterme-di¤imiz alanlarda bu oluflumun belirleyece-¤i adaylara destek konusunda esnek birpolitika izlemek, sürecin gere¤i olarak ka-bul edilmelidir. Bu koflullarda izlenecekyöntem ve yürütülecek çal›flman›n yukar›dabelirtti¤imiz esaslardan ayr›lmamas› ge-rekti¤i aç›kt›r. Güçbirli¤i ‹ttifak›’n›n geçmifly›llarda düflülen k›s›r çekiflmelere kurbangitmeden, oluflturduklar› platform ve des-tek hatt›ndan kopmadan süreci tamamla-mas› yararl› olacakt›r.

    Yerel seçimler bahsinde de¤inmemizgereken bir di¤er nokta da muhtarl›k se-çimleridir. Bilindi¤i gibi gerek köy gereksede mahalle muhtarl›klar› esasen daha çokkimi idari görevlerle donat›lm›fllard›r. “Hiz-met”leri bununla s›n›rl›d›r. Böyle olmas›nakarfl›n içlerinden biri olarak seçilmifl olmas›fat›yla bulunduklar› bölgede halkla iliflki-lerde küçümsenmeyecek bir role sahiptir-ler. Mahalle, semt ve köyün bir dizi sorunve çeliflkisinin paylafl›m ve çözümünde, yineçok yönlü iliflki ve dayan›flmada muhtarlaryerine göre fonksiyonel ve etkin olabil-mektedir. Bütün bu ve baflka nedenlerlemuhtarlar ve muhtarl›k kurumu, özellikleköylerde, küçük yerleflim birimlerinde vekentlerin gecekondu semtlerinde a¤›rl›¤›-n› korumaktad›r. Ancak s›n›f mücadelesi ileiliflkisi ba¤lam›nda, muhtarl›k seçimlerininbu önemine paralel bir ilgi gördü¤ü, geçmifldeneyimler ›fl›¤›nda söylenemez. Bu konu-ya da ayn› duyarl›l›kla yaklaflmam›z gerekti-¤i aç›kt›r.

    Muhtarl›k seçimlerinde; devletin resmitarifesi d›fl›nda ekstra bir ücret al›nmayaca-¤›ndan, ifllemlerin kolaylaflt›r›laca¤›na dairbir tak›m pratik yönetim anlay›fllar›yla ilgilivaatlerden, sorunlara sahip ç›k›laca¤›na vedayan›flma mesajlar›na dair kimi propagan-dalardan öte bir kampanya tasarlanamasada, adaylar›m›z ve desteklenebilecek aday-lar hiç kuflkusuz yerel yönetimler için belir-ledi¤imiz k›staslara uygun olmak durumun-dad›r. Zira muhtarlar›n s›n›f mücadelesindedüflündü¤ümüz anlamda rol oynayabilmesi-nin yegane yolu bu vas›flar› tafl›yabilme-sinden geçmektedir. Aksi takdirde, ehven-ifler gibi anlay›fllarla, daha az önemli ve ifl-levsiz gibi düflüncelerle ilkesiz bir yol tut-turman›n olas› kay›plardan öte zararl› so-nuçlar›na katlanmak gerekecektir.

    Yerel seçimler, her ne kadar mevcutdüzenin yasalar›, kurallar›, büyük tezgah vealdatmacalar› içerisinde yap›lmaktaysa da(örne¤in seçmen say›s›ndaki 6 milyonlukart›fl) demokratik halk devrimi mücadele-mizde belli kanallar açmak, düzenin teflhi-ri ve hesaplaflmada yeni mevziler yarat-mak için özgün koflullarda gücümüz ora-n›nda de¤erlendirilebilir özellikler arz et-mektedir. Bunu günün öncelikli görevleriy-le birlefltirerek kullanmak ve sürecin ak›fl›-na yön verme konusunda gayretli olmakdurumunday›z. Bu, kitle hareketinin yük-seldi¤i koflullarda, ilkeli ve sa¤lam zemindeoluflturulacak militan mücadele sayesin-de baflar›labilecek bir olgudur.

    Bir kez daha alt› çizilmelidir ki, sorunflu veya bu beldeyi kazan›p kazanmamak, fluveya bu kadar encümen üyesi sahibi olupolmak, flu kadar muhtarl›¤› elde edip etme-mek sorunu de¤ildir. Hiç kuflkusuz, bunlar›kazanmak üzerinden çal›flma yürütülecekve bu konuda azami çaba da gösterile-cektir. Bilhassa belli alanlarda bu tip kaza-n›mlar kritik öneme sahiptir. Hakeza, Tür-kiye Kürdistan›’nda DTP’li adaylar›n des-teklenmesi ve bu belediyelerin hakim s›n›fpartilerinin (esasta AKP) eline geçmemesison derece önemli hale gelmifltir. Ancaken az bunlar kadar, yani bunlardan dahaönemlisi; seçim atmosferini de kapsayacakve aflacak bu süreçte yükseltilecek kavgave direnifl neticesinde, emperyalizme vefaflizme karfl› halk kitlelerinin tek tek alan-lar ve ülke genelinde karfl› durufl ve kar-fl› koyuflu sergilemesini baflarabilmemeselesidir.

    9-22 Ocak 2009 ‹flçi-köylü 3S›n›fsal Yaklafl›m

    KAVGA VE D‹REN‹fi‹N YÜKSELT‹LMES‹NDE

    KR‹T‹K EVRE: 2009 YEREL SEÇ‹MLER‹

  • Dünyan›n önde gelen bilgi-sayar üreticilerinden IBM, ser-mayesine sermaye katmaya,“baflar›lar›n›n” reklam›n› çarflafçarflaf yaymaya devam ediyor.“Baflar›lar›n›n” arkas›ndaki as›lgüç olan iflçilerinin ise, sendika-laflma mücadelesinin önündeengel olmay› sürdürüyor. Ade-ta bir bilgisayar virüsünü and›-ran IBM, flimdilik kabu¤una çe-kilmifl bekliyor. Ne zaman kisendikal mücadele kazanacak,iflte o zaman bu virüsün temiz-lenmesi için bir ad›m at›lm›flolacak.

    IBM iflçileri, 31 Aral›k2008 Çarflamba günü, “Çar-flamba eylemlerine” y›l›nson gününde de devam etti.Tez Koop-‹fl Sendikas›’nda ör-gütlendikleri için iflten at›lan

    IBM iflçileri, Çarflamba eylemle-rinin dördüncüsünü yo¤un karya¤›fl› alt›nda yapt›. 2008 y›l›n›nson Çarflamba eyleminde IBMiflçilerine, Desa Deri’den at›lanDeri-‹fl Sendikas› üyesi EmineArslan ile Dev Sa¤l›k-‹fl üye-si K›z›lay Çapa Kan Merke-zi iflçileri destek verdi.

    Levent’teki Yap› Kredi Plazaönünde yap›lan eylemde iflçilerö¤le tatilinde Plazadan ç›kanemekçilere mücadeleye kat›l-malar› yönünde ajitasyon ko-nuflmalar› yapt›.

    Bas›n aç›klamas›n›, Tez Ko-op-‹fl Sendikas› Örgütlen-me Uzman› Sinan Kahra-man okudu. Kahraman, “Sen-dikalaflarak biliflim sektöründebir ilki gerçeklefltiren IBM çal›-flanlar› ile dayan›flmak için bir

    kez daha buraday›z” dedi. IBM iflçileriyle dayan›flmak

    için gelen deri iflçileri ad›na,Deri-‹fl Sendikas› GenelBaflkan› Musa Servi, iflten at-malara, sendikas›zlaflt›rmaya,krizin bedelinin ödettirilmesinekarfl› tek çözüm yolunun birle-flik mücadeleden geçti¤ine vur-gu yapt›. Aç›klamaya destek ve-ren, Çapa Kan Merkezi iflçi-leri ile Desa Deri iflçisi Emi-ne Arslan da mücadele dene-yimlerini anlatt›. Eylemin so-nunda iflçiler, Siyonist ‹sraildevletinin Gazze’deki katliam›-n›, “Katil ‹srail Filistin’den de-fol” sloganlar›yla lanetledi.

    (‹stanbul)

    ‹zmir Büyükflehir Belediyesi’neba¤l› Park ve Bahçeler Daire Baflkan-l›¤›’n›n sorumluluk alanlar›nda çal›flanVira ve Kürflat isimli tafleron flir-ketlerde çal›flmakta olan iflçiler yap-t›klar› bir bas›n aç›klamas› ile tafleronflirketlerde de¤il Belediye’nin her-hangi bir flirketinde istihdam edilmek

    istediklerini dile getirdiler ve ifl gü-vencesiz çal›flma koflullar›n› protestoettiler.

    30 Aral›k Sal› günü Basmane’debiraraya gelen iflçiler, buradan ‹zmirBüyükflehir Belediyesi önüne kadaryürüyüfl yaparak Belediye önündebas›n aç›klamas› yapt›. Tafleron iflçile-

    ri ad›na bas›n aç›klamas›n› okuyan

    Kemal Köro¤lu iflçilerin al›nterinin

    karfl›l›¤› olan ücretin patronlar›n ce-

    bine de¤il al›nterini döken, ‹zmir’in

    park ve bahçelerini temizleyip, güzel-

    lefltiren iflçilerin mutfaklar›na yans›-

    mas›n› istediklerini söyledi. Eylem Vi-

    ra ve Kürflat tafleron iflçilerinin tem-

    silcilerinin yapt›¤› konuflmalar›n ar-

    d›ndan sona erdi. (‹zmir)

    Sinter iflçileri,19 Aral›k’ta 39 iflçi-nin ifl akdinin feshedilmesiyle bafllayandireniflte Naz›m Hikmet’in ünlü fliirin-deki dizelerini, kendi pozisyonlar›naböyle uyarl›yorlar. Sinter iflçilerinindirenifli son dönem kriz bahanesinesar›lan patronlar›n gerçeklefltirdi¤i iflçik›y›mlar›yla birlikte ortaya ç›kan, an-cak oldukça ses getiren direnifllerdenbiri.

    Sinter direniflinin bu kadar ses ge-tirmesi her fleyden önce, BirleflikMetal-‹fl üyesi iflçilerin kararl› tutum-lar›ndan kaynaklan›yor. Bu kararl› tu-tum, fabrika önünde sürdürülen dire-niflte ilk göz çarpan fley oluyor.

    19 Aral›k’tan bu yana direniflteolan Sinter iflçileri, asl›nda haks›z iflten

    ç›karmalara dönük tepkilerini, bu s›ra-lar birçok fabrika direniflinde oldu¤ugibi, geçti¤imiz günlerde çok daha üstboyutlarda gösterdiler. Sinter iflçileridirenifle bafllad›klar› günlerde fabrika-y› iflgal ederek, hak alma mücadelele-rinde ne kadar kararl› olduklar›n› vegerekti¤inde “gemileri yakabile-ceklerini” ilan ettiler. Ancak bu sü-reçte gerçeklefltirilen tüm fabrika ifl-galleri gibi, bu iflgal eylemi de, patron-

    polis-sendika aras›nda yap›lan “görüfl-meler” sonucunda bitirildi ve iflçiler,daha geri bir pozisyonda direnifllerinisürdürmeye zorland›.

    “Patron köle muamelesiyapmak istiyor…”

    Sinter direniflinin sürdü¤ü günler-de, y›l›n son günü olan 31 Aral›k’ta di-reniflteki iflçilerin yan›na gittik. ‹flçilerso¤uk ve karl› havada ›s›nabilmek için

    yakt›klar› atefllerin bafl›na befler-onarkümelenmifllerdi. Direniflin bafllad›¤›günden beri, çok say›da kurum vesendika taraf›ndan gerçeklefltirilençok say›da dayan›flma ziyareti o günde sürüyordu. Ayr›ca ö¤len saatlerin-de bir de bas›n aç›klamas› gerçekleflti-rilecekti.

    Sohbet etti¤imiz iflçiler iflten atma-lar›n, o s›ralar fabrikada gerçeklefltiri-len sendikal faaliyette öne ç›kan 38 ifl-çinin iflten at›lmas›yla bafllad›¤›n› söy-lüyorlar. ‹flten ç›karmalar duyulunca,470 iflçinin çal›flt›¤› fabrikada, yaklafl›k400 iflçi ayn› anda sendikaya üye ol-mufllar. Bunun duyulmas› üzerine pat-ronun iflten att›¤› iflçi say›s› bir anda380’e yükselmifl. Fabrikada üretimdurmufl, ancak buna karfl›n patron,sendikal› iflçi çal›flt›rmama tavr›n› sür-dürmüfl. “Bizi örgütsüz olarak iflealmak, köle muamelesi yapmakistiyor” diyor iflçilerden biri.

    “Hava yeni y›lda bize dönecek!”

    Söz iflgale ve neden sonland›r›ld›¤›-na geliyor. ‹flgal sürecinde, patron-polisve sendika aras›nda yap›lan görüflmele-rin sonucunda sendika avukat› iflçilere

    bir aç›klama yaparak, gerçekte hak al-ma mücadelesi yöntemi aç›s›ndan mefl-ru olan iflgalin “hukuksuz” oldu¤unusöylemifl! Yani, iflçileri hukuksal çerçe-venin d›fl›na “ç›kmamaya” ça¤›rm›fl!

    Ancak iflçiler umutlar›n› koruyor-lar. “Ya kazanaca¤›z, bizi geri ala-caklar, ya da fabrika kapanacak”diyorlar ve ekliyorlar “Hava y›lba-fl›ndan sonra bize dönecek!”

    Çünkü, otomotiv sektöründe olanve yurtd›fl›na flanz›man, difransiyer,kompresör gibi araba parçalar› üretenfabrikan›n müflterilerinin flu an Noeltatilinde oldu¤unu, tatil bittikten son-ra ise, üretim olmamas›ndan kaynakl›patronun yurtd›fl› müflterileri karfl›s›n-da zora düflece¤ini belirtiyorlar.

    “Sinter iflçisi sat›l›k de¤il!”‹flçilerle sohbet etti¤imiz s›rada bir

    hareketlenme yaflan›yor. Karfl›dan birgrubun sloganlarla yaklaflt›¤›n› görü-yoruz. Gelenler “‹MES ‹flçileriDerne¤i” (OS‹M-DER) ve BDSP’li-lerdi. Ziyaretçiler, direniflteki iflçilerin“Sinter iflçisi sat›l›k de¤ildir”, “‹fl-çiyiz hakl›y›z kazanaca¤›z” slogan-lar›yla karfl›lan›yor.

    O s›rada, aralar›nda Birleflik Me-

    tal-‹fl Sendikas› Genel Baflkan› AdnanSerdaro¤lu’nun da bulundu¤u D‹SKyöneticileri ve de¤iflik sendika ve ku-rumlardan bir grup, yap›lacak olan ba-s›n aç›klamas› nedeniyle direnifl alan›-na geliyor. Gelenler aras›nda, direnifliseçimlerde oya çevirmeye çal›flan par-tilerin temsilcileri de var.

    S›ra bas›n aç›klamas›na geliyor.Serdaro¤lu iflçilere hitaben bir konufl-ma yap›yor. Konuflmas›nda, sanki da-ha birkaç gün önce iflgalin bitirilmesi-ne “arabuluculuk” yapan kendileri de-¤ilmiflçesine, baflka fabrikalarda iflgalgerçeklefltiren iflçileri selaml›yor! Ser-daro¤lu bir dizi “radikal” söylemlesüsledi¤i konuflmas›n›, “hesap soru-laca¤›, mevcut güç buna yetmez-se, bu dünyada olmasa da, ‘öbürdünyada’ hesab›n mutlaka soru-laca¤›” sözleriyle sürdürüyor.

    Ancak, Serdaro¤lu hesab› “öbürdünyaya” havale etse de, Sinter iflçile-ri hesab› “bu dünyada” sormaya ka-rarl›lar. Çünkü direniflleri hala sürü-yor! (Kartal)

    ‹flçi-köylü 4

    S›n›flar mücadelesi prati¤inde za-man zaman iniflli ç›k›fll› süreçler yaflan-m›flt›r/yaflanmaktad›r. Çal›flmada bellit›kan›kl›klar›n yafland›¤› bu dönemlerözellikle de birlikte mücadele, yanyanadurma gibi yaklafl›mlar›n y›prand›¤› dö-nemler olmaktad›r. Esas olan siyasal vepolitik ihtiyaçlar yerine daha çok mak-yavelist yaklafl›mlar böylesi süreçleredamgas›n› vurabilmektedir. Durumböyle olunca yani a¤›rl›k siyasal ve poli-tik sorunlara verilmeyince, bugün bir-likte yürüyenler, yar›n politik ve siyasalfarkl›l›klar olmamas›na ra¤men ayr›flabi-liyor. S›n›f hareketleri içinde de bu tür

    olaylara rastlamak mümkündür. Oysafluras› kesin ki, bu yaklafl›m bugüne ka-dar büyüten de¤il küçülten ve da¤›tanbir ifllev görmüfltür. Bugün içinde geçti-¤imiz süreç bize siyasal düflüncelerimiz-de netlik, mücadelemizde kararl›l›k, or-tak ifl yapmada ise olabildi¤ince esnekdavranmay› getirmektedir. Keza s›n›fiçinde süreklili¤i sa¤lanm›fl ve do¤ru birçal›flma tarz› bugüne kadar oldu¤u gibi,bundan sonra da kazand›racakt›r.

    1980 AFC sonras›nda ’89’dan itiba-ren toparlanan s›n›f harekat›, bu süreç-te dipten gelen dalgaya, yani s›n›f›n k›-p›rdan›fl›na yeteri kadar haz›r olmad›¤›

    ya da geliflmeleri do¤ru okuyamad›¤›için mücadele seyrini bir üst noktayas›çratamam›flt›r. Buna karfl›n egemenlerbu sürecin kendisi için tehlikeli tümyanlar›n› görerek sürece müdahale et-mifltir. Bu müdahale do¤al olarak s›n›f›nörgütlerini de etkiledi. Bu da¤›t›c› süreçkendi içinde farkl› tart›flmalar› yaratt›.Bugün bu tart›flma konular›ndan biri dedün oldu¤u birleflik mücadele etmeanlay›fl›d›r. fiuras› aç›k ki, bizler birleflikmücadeleyi önemsemeliyiz. Bizim birle-flik mücadeleden anlad›¤›m›z s›n›f›n da-¤›n›k ve etkisiz çizgisini birlefltirerekmücadelesini ortaklaflt›rmak ve di¤ertoplumsal katmanlar›n sorunlar› ile or-tak bir hatta yürümesini sa¤lamakt›r.

    Görünen o ki bizim ülkemizde2009 y›l›nda krizin etkileri biz emekçile-re daha fazla yans›yacakt›r. ‹flte birleflikmücadelenin önemini bununla birliktebakt›¤›m›zda do¤ru anlamal›y›z ve kapi-talist sistemin krizinin biz iflçi ve emek-

    çilere yans›yan boyutlar›na (iflten ç›kar-malar, düflük ücret, iflyeri kapatmalar›vb.) karfl› yürütülen mücadelelerin or-taklaflmas›n› sa¤layacak birleflik müca-deleyi örmeyi amaçlamal›y›z.

    Bizler de DDSB’liler olarak kriz sü-recindeki mücadelenin müdahalecileriolmal›y›z, bu süreç bize önemli bir so-rumluluk yüklemektedir. Çünkü bilinirki böylesi süreçler ayn› zamanda siste-min en zay›f oldu¤u süreçlerdir. Krizs›n›flar mücadelesinde bizlere muaz-zam olanaklar yarat›r. Bizim bakmam›zgereken yan buras›d›r. Bu nedenle bü-tün DDSB’liler olarak bu olanaklar›küçümsemeden, büyütmenin yolunuaramal›y›z.

    Her gün onlarca iflçinin iflinden at›l-d›¤› ve küçük küçük ancak uzun sürelionlarca direniflin yafland›¤›, ifl yeri iflgal-lerinin gerçekleflti¤i bu sürece müdaha-le ederek, direniflleri ve iflgalleri yayg›n-laflt›rmal›y›z. Her gün yap›lan zamlara

    karfl› genifl emekçi kesimleri, yoksullu¤akarfl› sokaklara ç›kararak sistemin tefl-hirini aç›ktan yapmal›y›z.

    Bir yandan bunlar› yaparken di¤eryandan da s›n›f hareketi içinde mücade-leyi örgütleyen ve öne ç›kan öncü iflçi-lerin örgütlenmesi gerekmektedir.Çünkü s›n›f hareketinin seyrini belirle-yen siyasetin üzerinde yürüdü¤ü faali-yetçilerin varl›¤› oldukça önemlidir. Bu-gün bu eksiklik çok aç›k görülmektedir.Tüm bunlarla birlikte s›n›f hareketi için-de öne ç›kan iflçilerle bir yandan s›n›f›nsürece müdahalesini örgütlerken, di¤eryandan bu iflçilerin siyasal olarak sürecido¤ru görmeleri ve müdahale edebil-meleri için politikleflmesi gerekmekte-dir. Bu nedenle bu süreç bizi de yenile-yen ve de¤ifltiren bir süreç olacakt›r.

    K›sacas› bizler s›n›ftan ö¤renece¤iz,s›n›ftan ö¤rendiklerimizi s›n›fa gerigötürece¤iz. Bugün yapmam›z gerekenbu sistemati¤i kurmakt›r.

    9-22 Ocak 2009‹flçi/köylü

    EEmmeekkççiinniinn ggüünnddeemmiiEEmmeekkççiinniinn ggüünnddeemmii

    Çal›flma tarz› üzerine -1-

    PPiirreellllii’’ddee iiflfltteennçç››kkaarrmmaallaarr

    Lastik iflkolunda iflten ç›karmalardevam ediyor. Geçti¤imiz hafta-larda Kocaeli’de bulunan Bri-sa’da iflçilerin iflten ç›kar›lmas›-n›n ard›ndan, yine ayn› bölgedefaaliyet sürdüren Pirelli LastikFabrikas› da çok say›da iflçininifline son verme karar› ald›.

    25 Aral›k’ta ‹fiKUR’a baflvuranPirelli patronu, kriz ve sektördedaralma bahanesiyle, 80 iflçininifline son verece¤ini bildirdi.

    Pirelli patronunun bu giriflimininard›ndan Lastik-‹fl ile Pirelliyönetimi aras›nda bir görüflmegerçeklefltirildi. Görüflmenin ar-d›ndan yap›lan aç›klamada, ifltenç›karmalar›n flimdilik durdurul-du¤u, ancak fabrikada 25 Aral›k-2 Ocak tarihleri aras›nda üreti-me ara verildi¤i belirtildi.

    Pirelli iflçileri ise al›nan karara tep-ki göstererek, patronun ücret-leri afla¤› çekmek ve muhalif ifl-çileri iflyerinden uzaklaflt›rmakiçin krizi kulland›¤›n› söylediler.

    (Kartal)

    Ne ya¤mur ne kar, Sinter’de direnifl var!

    HHaakkllaarr››mm››zz››iissttiiyyoorruuzz kkaammppaannyyaass››nnaa2200 bbiinn iimmzzaaD‹SK’e ba¤l› Emekli-Sen üyeleri

    “Haklar›m›z› istiyoruz” fli-ar›yla sürdürdükleri kampanyaçal›flmalar›nda toplad›klar› 20bin imzay› 24 Aral›k günü Bafl-bakanl›¤a teslim etti.

    Ankara Necatibey Caddesi’ndekiGenel Merkezi önünde topla-nan Emekli-Sen üyeleri, slogan-lar eflli¤inde ‹zmir Cadde-si’nden Baflbakanl›k Merkez Bi-nas›na yürüdü. Adalet Bakanl›¤›Ek Binas› önünde barikat kuranpolis, kitlenin daha ileriye git-mesine izin vermedi.

    Bunun üzerine Emekli-Sen GenelBaflkan› Veli Beysülen ve be-raberindeki iki kifli, kampanyakapsam›nda toplanan 20 bin im-zay› vermek üzere Baflbakanl›¤agitti. Beysülen, imzalar› teslimettikten sonra yapt›¤› aç›klama-da, AKP’nin, muhalefetteykenkarfl› ç›kt›¤› IMF politikalar›n›,iktidar› döneminde “tavizsiz”uygulad›¤›n›, bu politikalar›nac›s›n› en çok emeklilerin his-setti¤ini, AKP’nin bu süreçteemeklileri ma¤dur eden birçokuygulamaya imza att›¤›n›, bununsonucunda emeklilerin yüzde90’›n›n açl›k s›n›r›n›n alt›ndamaafl ald›¤›n› dile getirdi. Bey-sülen, emeklilerin sorunlar›n›nçözülmemesi halinde mücade-lelerinin yükselerek devamedece¤ini söyledi. (Ankara)

    TTaaflfleerroonn iiflflççiilleerr eeyylleemmddee

    IIBBMM vviirrüüssüünnee kkaarrflfl›› mmüüccaaddeellee ssüürrüüyyoorr

    “Çocuklar inan›n, inan›n

    çocuklar,güzel günler gö-

    rece¤iz çocuklar,biz bu

    sendikayla buraya girece-

    ¤iz,zafer flark›lar›m›z› söy-

    leyece¤iz”

    Batman Türkiye Petrolleri AnonimOrtakl›¤›’ndan (TPAO) ç›kar›lan85 iflçi, 30 Aral›k’ta haklar›n›n ve-rilmesi için eylem yapt›.

    Hat›rlanaca¤› gibi 2006 y›l›nda BatmanTPAO’da iflten ç›kar›lan 640 kifli-den 555’i ifle geri al›nm›flt›, ancak85 kifli al›nmam›flt›. TPAO Bölge

    Müdürlü¤ü’nün 2. kat›nda topla-

    nan 85 iflçi, eylem yapt›. ‹flçilerin

    bu eylemini sonuna kadar sürdü-

    rece¤ini ve iflçilerden bir kiflinin

    dahi haklar› verilmedi¤i takdirde

    eylemlerin devam edece¤ini belir-

    ten Genel-‹fl Baflkan› Mehmet

    Do¤u, “Bizim 2 muhatab›m›z var.

    Bunlardan biri siyasetçilerimiz, di-¤eri ise, TPAO’dur. Bunlar bizimtaleplerimizi kabul edene ve iflçile-rin haklar› verilene kadar devamedecektir”dedi.

    Do¤u, 85 iflçinin flu ana kadar hiç birhaklar›n›n verilmedi¤ini, 6 ay çal›fl-t›r›p 6 ay iflten ç›kart›ld›¤›n›, bununiflçileri kand›rma politikas›ndanbaflka bir anlam ifade etmedi¤inisöyledi. (H. Merkezi)

    TTPPAAOO iiflflççiilleerrii hhaakkllaarr››nn›› iissttiiyyoorr

    Levent’teki Yap› Kredi Plaza önünde yap›lan eylemde iflçi-ler ö¤le tatilinde Plazadan ç›kan emekçilere mücadeleyekat›lmalar› yönünde ajitasyon konuflmalar› yapt›.

    DESA Deri’nin, Düzce Fabrikas›’ndan ç›kar›-lan iflçilerin 29 Nisan’dan, Sefaköy’deki fabrikadanç›kar›lan Emine Arslan’›n ise, 3 Temmuz’dan buyana, Deri-‹fl Sendikas› öncülü¤ünde süren dire-niflleri, geçti¤imiz günlerde sendika ile patron ara-s›nda yap›lan görüflmelerle yeni bir aflamaya s›çra-m›fl bulunuyor.

    DESA direnifline iliflkin geliflmelerin hanginoktada oldu¤unu ö¤renmek için, patronla görüfl-meleri de yürüten, Deri-‹fl Genel Baflkan› MusaServi ile k›sa bir görüflme yapt›k.

    Musa Servi, Desa patronunun oluflan kamu-oyu ve de uluslararas› bask›lar sonucunda, geriad›m atmak zorunda kalarak, görüflme talebindebulundu¤unu aktar›yor. Görüflmelerin, DESA’n›nüretim yapt›¤› dört uluslararas› firman›n sipariflle-rini kesmesinin ard›ndan geldi¤ini de ekliyor.

    Görüflmeler, DESA’n›n imzalad›¤› uluslarara-s› sosyal etik kurallar›na uymama maddesi üzerin-

    den yürümüfl. Desa patronu, iflçilerin % 90’›n› iflealmay› kabul etmifl, ancak aralar›nda, ifle geri dö-nüfl davas›n› kazanan Emine Arslan’›n da bulundu-¤u baz› iflçileri geri almaya yanaflm›yormufl. Pat-ron, iflyerine sendikan›n girmesi ve T‹S yetkisi ve-rilmesi noktas›nda ise, ILO sözleflmelerine ayk›r›olan, sendikan›n henüz yetki almamas› gerekçesi-ne s›¤›n›yormufl. Desa patronu iflte tam bu görüfl-melerin sürdü¤ü günlerde içlerinde sendikal› iflçi-lerin de bulundu¤u 23 iflçiyi daha iflten atm›fl.Önümüzdeki günlerde iflten at›lacak iflçi say›s›n›n300 olarak verildi¤ini söyleyen Servi, iflten atmagerekçesinin, krizin yan›s›ra, uluslar aras› marka-lar›n siparifllerini kesmesi olarak getirildi¤ini akta-r›yor. Patron, sendikay› suçluyor ve “siparifller si-zin yüzünüzde kesildi, iflten ç›karmalar›n sorum-lusu sizsiniz” diyor, bunu da iflçilere böyle kabul-lendirmeye çal›fl›yormufl.

    Görüflmelerin önümüzdeki günlerde devamedece¤ini aktaran Servi, geri ad›m atmamakta ka-rarl› olduklar›n› ise flu sözlerle dile getiriyor:“Patron ya taleplerimizi kabul edecek, ya da tümyurtd›fl› sipariflleri iptal olacak. Böylece kaybedenkendisi olacak!” (Kartal)

    PPaattrroonn ttüümmkkoozzllaarr››nn›› ooyynnuuyyoorr

  • Krizin etkileri tüm fliddeti ile sür-erken Petrol-‹fl’e ba¤l› Mecaplast ‹flyeriBafl Temsilcisi ile yapt›¤›m›z söylefliyi su-nuyoruz.

    - Krizin iflçileri nas›l etkiledi¤inianlat›r m›s›n›z?

    - Ülkemizdeki mevcut iktidar her nekadar kriz te¤et geçecek dediyse de, bizde ciddi anlamda etkilenmekteyiz. Orta-da bir gerçek var, o da, binlerce emek-çinin iflinden-ekme¤inden olmas›d›r, ay-r›ca ücretsiz izinler ve esnek çal›flma ko-flullar›yla da karfl› karfl›yad›r emekçiler.Krizin etkilemedi¤i iflyerleri dahi kriz f›r-satç›l›¤›na soyunup benzer uygulamalar-la iflçilerin-emekçilerin sofras›na gözdikmektedir. Bütün dünyada krize karfl›paketler aç›klan›rken bizim ülkemizinMaliye Bakan› yast›k alt›ndakileri ç›kar-mam›z› istiyor. Ama flunu bilmeleri ge-rekir ki, yast›k alt›nda faturalar ve borçsenetleri ç›kabilir ancak. fiimdiye kadars›rt›m›zdan sermayelerine sermaye ka-tan patronlar flimdi krizin faturas›n› bizeödetmeye çal›fl›yorlar. Bu krizi bizler ya-ratmad›k. Krizi yaratanlar afl›r› kâr h›rs›olan kapitalist sistemin sahiplerinin takendisidir.

    - Sendikalar›n tutumunu nas›l de-¤erlendiriyorsunuz?

    - ‹flverenler daha krizden etkilenme-den baz› tedbirler almaya bafllad›lar. An-cak sendikalar geliflen olaylar karfl›s›ndaherhangi bir strateji belirleyemediler.Birçok iflçi ve emekçi iflinden olduktan

    sonra bir Ankara mitingi yapt›lar ve de-vam›n› getiremediler. Bunun karfl›s›ndasermaye sald›r›lar› devam etti.

    ‹flçilerin sendikalara karfl› zaten azolan güvenleri giderek azalmaktad›r.Sendikalar›n üzerine düflen görevleriniyerine getirmediklerini düflünüyorlar.‹flverenlerin bütün dayatmalar›na karfl›eylemsel gücünü ortaya koymak yerineuzlaflma yoluna gitmektedirler. ‹flçi s›n›-f›n›n bedeller ödeyerek kazand›¤› mevzi-leri uzlaflarak terk etmektedirler.

    - ‹flçi s›n›f› içinde örgütlü mücade-lenin temel noktalar› nelerdir?

    - Bütün iflçiler, iflsizler, yoksul halk,k›sacas› ezilen kesim biraraya getirilerekve mücadeleye sevk edilerek örgütlen-me metodlar› ortaya konulmal›d›r. Ör-ne¤in; birçok iflyerinde sald›r›lara karfl›lokal eylemlikler geliflmektedir. Birincisibu eylemleri birlefltirecek, güçlendire-cek dayan›flmalar örgütlenmelidir. Bura-da en büyük görev sivil toplum örgütle-rine, sendikalar ve devrimcilere düfl-mektedir. ‹kincisi ileri iflçilerin sendika-lar içerisinde aktif rol almas› ve sendika-lar›n taban›n› harekete geçirecek iflçikomiteleri kurarak, s›n›f mücadelesinindalga dalga büyüyece¤i zeminler olufl-turmas› gerekir. E¤er iflçi s›n›f›n›n taban›üretimden gelen gücünü s›n›f bilinciyleharekete geçirebilirse karfl›s›nda hiçbirgücün duramayaca¤› aflikard›r. ‹flçi s›n›f›-n›n tarihi örneklerle doludur.

    (Gebze ‹K okurlar›)

    Krizin, dünya genelinde tüm sanayialanlar›nda kendini hissettirmeye bafllama-s›yla iflçi ve emekçi kitleleri baflta olmaküzere orta s›n›flar, küçük esnaf da dâhilhalk›n tamam› kapitalist krizden belli dere-celerde etkilendi. Kriz, ilk belirtilerini ifltenatmalar, yükselen iflsizlik oranlar›, zamlarve yoksulluk olarak gösterirken çokuluslutekeller cephesinde düflen kâr oranlar›ylabirlikte, tekellerin daha fliddetli rekabetegirerek küçük ve orta ölçekli iflletmeleriyutmas›, tröst, kartel vb. flekillerde birlefl-meler, hammadde ve sermaye kaynaklar›-n›n yeniden paylafl›lmas› fleklinde göster-mektedir kendini. Devlet taraf›ndan haz›r-lanan tekelleri kurtarma planlar›n›n faturas›ise on binlerce iflsiz ve artan hayat pahal›l›-¤› olarak emekçi halka ç›kar›lmaktad›r.

    Bunun yan›nda krizden henüz etkilen-memifl gibi görünen tar›m ve köylülük, ya-k›n bir zamanda krizin sonuçlar›n› en a¤›rflekilde yaflayaca¤›n›n sinyallerini vermekte-dir. Tar›m ve köylülük üretim biçimlerineba¤l› olarak yaflanan krizden farkl› derece-lerde etkilenmektedir. Çokuluslu tekellerinve tohum flirketlerinin elinde olan tar›msanayisi küçük köylülerin bitirilmesi, tar›müreticisinin üretemez hale getirilmesiylepalazlanmaktad›r. En a¤›r bedeli ödeyen

    yoksul köylülü¤ün bir k›sm› topraklar›n›terk edip mevsimlik iflçi olarak çok düflükücretlerle a¤›r koflullarda çal›flmak zorundakal›rken, büyük bir k›sm› ise kentlere göçederek iflsizler ordusuna kat›lmaktad›r.

    Krizin tar›m ve köylülük üzerindeki et-kilerini daha yak›ndan ö¤renmek için Ta-r›m Orkam-Sen Genel Örgütlenme,E¤itim ve Bas›n Yay›n Sekreteri Atil-la ‹rey’le bir görüflme yapt›k. ‹rey kriz ön-cesinde de devletin genel tar›m politikas›-n›n zaten tar›m› yok etmeyi amaçlad›¤›n›belirterek flunlar› söyledi; “Yeni dünya dü-zeni dedikleri yeniden yap›land›rma süre-ci15–20 y›l› kapsayan ve GATS’la bafllam›fl,IMF, Dünya Bankas› vb. emperyalist ku-rumlar arac›l›¤›yla bizim gibi ülkelerde tar›-m› neredeyse çökertme noktas›na getir-mifltir. Tar›m sektörü tarihinin en kötügünlerini yafl›yor. Tar›ma yani köylüye azçok deste¤i olan kurumlar bildi¤iniz gibi ka-pat›ld›. Et ve Bal›k Kurumu’nun kapat›lmas›,süte dair tüm kurumlar›n kapat›lmas› gibiuygulamalar Türkiye tar›m›n› çökertmifltir.”

    “Öyleyse krizle birlikte tar›m›ndurumu ne olacakt›r?” sorumuzu daflöyle yan›tlad›; “Zaten tar›m sektöründekitoplam nüfus, kentlerin varofllar›na bir ye-dek ifl gücü olarak kayd›. Buradan muazzam

    bir iflsizler ordusuoluflturuldu. S›k›nt›n›nbir tanesi burada.Ama flimdi gübredentut da mazota kadaremekçi halk› zamlarlavuracak, hayat pahal›-l›¤›yla vuracak ve ta-r›m sektörü de girdi-lerini daha bir zamlaalmak zorunda kala-cak.”

    ‹rey konuflmas›n›ndevam›nda krizin ta-r›m sektörüne veköylülü¤e etkisini bel-ki geç ama daha a¤›rhissettirece¤ini vurgulayarak; “Do¤rudanGelir Deste¤i uygulamalar›ndan Türkiyeçiftçisi yararlanam›yor. Kendi kaderiyle baflbafla b›rak›lm›fl durumda, her fleyin bu ka-dar pahal› oldu¤u bir dönemde; mazotun,gübrenin vb. girdilerin pahal› oldu¤u bir dö-nemde özellikle küçük üretim yapan çiftçi-ler ürününü ekemez-biçemez duruma geti-rilmifltir. Tar›m sektöründe kapitalist krizinetkileri daha çok önümüzdeki aylarda his-sedilecektir. Sanayi sektöründe birden ifl-sizlik olarak karfl›m›za ç›kan, günlük yaflam-

    da zam ve hayat pahal›l›¤› olarak görünengerçek ekemedi¤i, biçemedi¤i zaman do¤alolarak hissedilecektir.”

    Tar›m alan›ndaki tüm bu sald›r›lara kar-fl› sendika olarak ne yapmay› planlad›klar›fleklindeki sorumuza ‹rey; “KESK olarakkrize karfl› mücadele çerçevesinde di¤ertoplumsal kesimleri, örgütlü iflçi sendikala-r›n› örgütsüz kesimlerinden insanlar›, üreti-ci köylülü¤ü, kad›nlar›, gençli¤i biraraya ge-tirip krize karfl› bir mücadele cephesi aç-mak istiyoruz” dedi. (Ankara)

    9-22 Ocak 2009 ‹flçi/köylü 5 iflçi/köylü

    Asemat iflçisigrevde!

    Kot iflçilerinindram›

    Samand›ra’da bulunan ÜnsaAmbalaj Çuval iflçilerinin, ifltenç›kar›lmaya karfl›, 4 Aral›k’ta bafl-latt›klar› direnifl sürüyor. Yaklafl›k2 bin iflçinin çal›flt›¤› fabrika bünye-sindeki tafleron firmalardan ç›kar›-lan iflçilerden, Do¤a adl› tafleron-dan at›lan 85 iflçi, fabrika önündekibekleyifllerini, 31 Aral›k’ta iflgaleçevirdiler. Ancak iflgal, jandarma-n›n fabrika içinde direnifli sürdüreniflçilere sald›rarak, iflçileri gözalt›naalmas›yla sona erdi.

    ‹flgal jandarma zoruyla bitirilsede, Ünsa iflçileri direnmekte ka-rarl›lar.

    Ünsa iflçileri üzerindeki jandar-ma bask›s› asl›nda direniflin bafl›n-dan beri söz konusu. Ünsa iflçileri-nin fabrikay› iflgal ettikleri gün, er-ken saatlerde yanlar›na gitti¤imizde

    yapt›¤›m›z görüflmede, süren jan-darma bask›s›ndan söz etmifllerdi.“Kar-k›fl-f›rt›na bizi y›ld›ra-maz, hakk›m›z› alana kadarburaday›z” sözleri eflli¤inde ak-tard›klar›na göre, direnifl bölgesin-den ayr›lmayan jandarma, ayn› gün-lerde bask›y› art›rmak için, patro-

    nun kendilerinden fli-kayetçi oldu¤unu söy-leyerek, kendilerinitehdit ediyormufl.

    Direnifl iflgale dönüflüyor

    Karl› ve so¤uk ha-vada yakt›klar› ateflle›s›nmaya çal›flarak di-renifllerini fabrikaönünde devam ettireniflçiler, kendileriyle gö-rüfltü¤ümüz 31 Aral›k

    günü saat 14.00 gibi, fabrika içinegirip, fabrikay› iflgal ettiler. ‹flgalinhemen ard›ndan fabrikaya gelenjandarma ile iflçiler aras›nda ger-ginlik yaflanmas›na karfl›n, fabrika-dan ç›kmayarak, bekleyifllerini sür-dürdüler.

    ‹flgal s›ras›nda yaflanan “ilginç”,ancak bizler aç›s›ndan flafl›rt›c› ol-mayan bir geliflme ise, ana firmadaörgütü olan D‹SK Tekstil Sendika-s›’n›n fabrika kap›s›na “iflyerindekieylemle ilgisinin olmad›¤›” yönlübir yaz› asarak, patron yanl›s› tutu-munu aç›kça ortaya koymas› oldu.

    ‹flgale jandarma sald›r›s›‹flgal sürerken, saat 17.00’ye

    yaklaflt›¤› s›rada, fabrika önüne ge-len jandarma çevik gücü, önce kap›önünde destek için bekleyen yakla-fl›k 25 kifliyi gözalt›na ald›. Gözalt›-na al›nanlar Samandra Karakolu’nagötürüldüler.

    Çevik güç, saat 18.00’de defabrika içine girerek, iflgali sürdü-ren iflçileri ve sendikac›lar› gözalt›-na ald›. Jandarman›n bu sald›r›s› ifl-

    çiler taraf›ndan sloganlarla cevap-

    land› ve gözalt›na al›nan iflçiler, jan-

    darma kendilerini zorla otobüslere

    bindirmeye çal›flt›¤› s›rada da slo-

    ganlarla karfl› koymay› sürdürdüler.

    Gözalt›na al›nanlar yeni y›la bir sa-

    at kala, saat 23.00’e yaklafl›rken,

    sa¤l›k kontrolünden geçirilerek,

    serbest b›rak›ld›lar. Serbest b›ra-

    k›ld›klar› saatlerde görüfltü¤ümüz

    Ünsa iflçileri, direnifllerini fabrika

    önünde sürdürmeye devam ede-

    ceklerini söylediler. Çün