16
MARMARA iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSi SAYI:' 5-6 1987-1988 1993

MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ

iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSi

SAYI:' 5-6 1987-1988

İstanbul, 1993

Page 2: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

A V • A 1'\ • •

er-RAGIB ei-ISF AHANI ve TEFSIRI

Dr. Muhsin Demir ci

L HAYATI, YETlŞTlÖl MUHlTl ve ESERLERİ

A.HAYATI

Seçkin İslam bilginlerinden biri de, hicô V. asrın ikinci yansında yaşayan er­rağıb el-İsfahanl'dir. Asıl adı, el-Hüseyn b. Muhammed b. Mufaddal olan el­

lsfahanl'nin künyesi, ."Ebu'l-Kasım", lakabı ise "er-Rağıb" tır.l el-İsfahanl, daha ziyade lakabı 'ile meşhur olmuştur.2 bu sebepledir ki, kendisin­

den nakilde bulunan alimler genellikle (~1,.,.11 Jü veya ıra~~~ ~1,.,.11 Jü) ifad­esini ku~lanmışlardır. Bu da onun, diğer "el-lsfahanl" nisbesini taşıyan müfcssirlerle karıştın lmamasını sağlamıştır. 3 ,

er-Rağıb-cl-İsfahani, te'lif ettiği kudretli eserlerle İslam aleminde haklı bir üne kavuşmuştur. Ama ne yazık ki böylesine güçlü bir alimin hayatı hakkında bildikleri­miz, yok denecek kadar azdır.

el-lsfahanl, ez-Zirikli'nin belirtitğine göre İran'ın önemli kültür muhitlerinden biri olan lsfahan'da dünyaya gelmiş,4 (500/1106)5 veya (502/1108)6 tarihinde Bağdat'ta 7 vefat etmiştir.

ez~Zehebt;Siyeru A 1ami'n-NubeHi, XVlli, 120-121; IÜtib Çelebi, Keşfu'z~Zunun, I, 36; ez­Zirik11, el-A 1am, II, 279.

2 ez-Zehebi', age., XVlli, 121.. 3 Kaynaklar, "el-İsfahani'" nisbesini taşıyan müfessirlerden Muhammed b. Bahr el-lsfahani' (öl.

322/934)'yi kü~yesiyle, er-Ragıb el-İsfahanl'yi lakabıyla, Ebu's-Sena Muhammed b. Abdi'r­Rahman el-İsfahani (öl. 749/1348)'yi ğe nisbesiyle zikrederler.

4 ez-Ziriklt, age., II, 279. 5 es-Suyiitt, Buğyetu'l-Vu'at, II, 297. 6 ez-Ziriklt, age., II, 279; Kehhale, Mu'cemu'I-Muellifin, IV, 59. 7 Kehhale, age., II, 279; Brockelmaim,. GAL., I, 343; Suppll., I, 505-506.

Page 3: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl

1

Fıkıhta Şafii Mezhebine mensup olduğu zikredilen I el-İsfahani'yi Ömer Nasuhi

Bilmen "Büyük Tefsir Tarihi" adlı eserinde Hanefıyyu'l-Mezheb olarak gösterir.2

Ancak burada şunu hemen belirtelim ki, el-İsfahani'nin tefsiri incelendiği zaman,

alıkarn ayetleriyle ilgili yap.tığı ·izahlarda eş-ŞMii'nin gÖrüşlerine diğer mezheb

imamlarından daha çok yer verdiği, hatta bazen onun delillerini daha kuvvetli bul­

duğu görülür: Bu da, müfessirimizin. Şafii Mezhebine bağlı olduğu fikrini te~yid edi­

ci mahiyettedir.

Bazı al imler, el-İsfahani'nin akılcı. olduğunu iddia ederek itikaden Mu'tezile

Mezhebine mensup olabileceğini göstennek istemişlerdir. Bu iddiayı kabul etmek

mümkün görünmemektedir. Zira müellif, kaleme aldığı eserlerinde önce vahye sonra ·

akla itibar etmiştir. Hatta ona gö~e akıl bir lamba, şeriat ise bu lambanm içindeki

yakıt gibidir. O, Akıl ile dini mukayese ederken şunları söyler: "Akıl ko~utan, din

ise o komutanı doğru hareket etmeye sevkeden amildir. Akıl olmazsa din baki kal­

maz. Ancak din de yok olunca bu sefer akıl doğruyu bulmada şüpheye düşer."3 "Akıl yalnız başına beşeriyeti hidayete götüremez••4 sözü de sanınz onun rastyonal­

İst olmadığını açıkca göstermektedir .. Aynca müfessir er-Razi (öl. 606/1209) de söz

konusu bu iddiayı reddederek el~lsfahani'nin Ehl-i Sünnet akaidine bağlı bir &im · olduğunu zikreder. 5 .

Burada şunu rahatlıkla söyleyebiliriz_ ki, müfessir el-İsfahani, dini hususların

anlaşılması ve yorumlanmasında aklın önemli bir yeri olduğunu kabul etmekle bir­

likte hiçbir zaman onu, nassların önüne geçirmemiş, belki beşeriyetİn doğru yolu

bulması için yardımcı bir unsur· olarak ·görmüştür. Bu da onun itiz&i bir anlayışa sa­

hip olduğu şeklinde ileri sürÜlen iddianın tutarsızlığını ortaya koymaktadır.

Hayatı ve mezhebi hakkında verdiğimiz bu kısa bilgilerden sonra şimdi. de er­

Rağıb el-İsfahani'nin y~tiştiği çevre ile ilgili umumi bir malum~t vermenin yerinde

olacağı kanaatindeyiz.

H. YETlŞTlÖl MUHlT

Konuya geçmeden önce şunu hemen üade edelim ki, her ne kadar kaynaklar el­

İsfahani'nin tahsil hayatı hakkındk hiçbir bilgi venniyorlar~ da, biz onun ilk bilgile­

rini tsfahan'<4ıki hocalanndan aldığı varsayımından hareketle, yetiştiği muhit olarak

İsfahan'ı ele almak istiyoruz.

ı Muhammed Kürd Ali, Künuzu1-Ecdad, s. 256 . . 2 Ömer Nasuhi Bilmen, age, n, 441.

3 . el-lsfahani, ez-Zeri'a ila Mekarimi'ş-Şeri'a, s. 99. 4 el-İsfahani, Tafsilu'n-Neş'eteyn, s. 64, · . 5 es-Suyati, Buğyetu1-Vu'at, n, 297; Katib Çelebi, Keşfu'z-Zun~. n, 1773; Taşköprizade, Mev­

m'atu'l-Ulfun, n, 80; Brocllelmaiın, "Rağıp İsfahani" tA., IX, 593.

Page 4: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

er-RAöm el-lSFAHANİ ve TEFSlRt 203

a. GENEL BtLGlLER

İsfahan, İran'ın tarihi ve kültür şehirlerinden biridir. "Biladu'l-Ffuis" yani İran

BeldeSi manasma gelen İsfahan, şehir anlamını ifade eden "Asb" (~t) ile f'aris ma­

nasında kullanılan "Han" (üLA) sözcüklerinden meydana gelmiş mürekkep bir, isim,..

dir.ı Aynca "Askerler" ve "Ordular" ,gibi manalar ifade ettiği de nakledilmektedir. 2

789/1387 tarihine kadar İran'ın başşehri oıan3 İsfahan, ilk defa Büyük İskender tarafından kurulmuştur.4

el-Kazvlni (öl. 682/1283) "Asfuı:ı'l-Bilad" adlı eserinde İsfahan hakkında bilgi

verirken şunları zikreder: "İsfahan havasının, suyunun güzelliği yanında verimli ve

bereketli topraklarıyla farklı özellikere sahip, ilim ve san'at yönüyle üstün ve nüfus

bakımından kalabalık bir şehirdir."5

İklim itibariyle ılıman bir bölgede yer alan İsfahah, her türlü bitkinin

yetişmesine müsaittir.6 Çeşitli meslek erbabının bulunduğu İsfahan'daözellikle yazı, dokumacılık, çanak ve çömlekcilik,7 altın ve gümüş süsleme8 gibi alanlarda değerli sanatkarlann yetiştiği rivayet edilmektedir.

b .. SlYASI ve İLMI DURUMU

M.Ö. VII. asn~ başlarına kadar varlığını koruyabilen "Elam" ve daha sonra hüküm süren "Anzan",' "Ahani" ve ~'Sasani" devleti sınırlan içerisinde yer alan tsfahin,9 Hz. Ömer'in bilafeti esnasında Abdullah b. Budeyl et-Huzai komu­tasındaki ı O bir ordu tarafından 23/644 tarihinde ll kan dökülmeden fethedilmiştir.12 Bu savaşta aynca Kadisiyye ye Sasani İmparatorluğunun başşehri olan Medain de İslam topraklanna katılmış~r .13

1 Yakutu1-Hamevi, Mu'cemu1-:Buldan, I, 270. 2 Mirza Bala, "lsfahan", lA., V /II, 1068. · 3 Ahmed Rıfat, LU:gat~ı Tarihiyye ve ~rafiyye, I, 186. 4 el-Kazvini, Asaru1-Bilad, s. 296. 5 el-Kazvini, age., s. 296. 6 Mirza Bala, age., V /II, 1068. 7 el-Kazvini, age., s. 296. 8 Ahmed Rıfat, age., I, 186 .

. 9 Mirza Bala, "lsfahan", lA., V/II, 1068. 10 Kaynaklar; Hz. Ömer'in Abdullah b. Budeyi'i gönderdikten sonra aynca Ebu-Musa el-Eş'ari'ye

de bir mektup yazarak beraberindeki kuvvetlerle lsfahan'a doğru yola çıkmasım emrettiğini kaydetniektedirler. Bkz. el-Belazuri. Futôhu1-Buldan, s. 319; Ebu Nu'ayriı el-lsfahani, Kitabu Zikri Alıbiri lsfahan, I, 19; lbnu1-Esir, el-Kamil fi't-Tirih, ni, 8.

ll lsfahan'm fetih tarihiyle ilgili kaynaklarda çeşitli rivayetler zikredilmektedir. Bkz. Yikutu1-Hamevi, age., I, 273; et-Taberi, Tin1ıu1-Umem ve1-Mululc, s. 33; el-Belazuti; age., s. 319; lbnu1-Esir, age., n, 8.

12 el-Belizuri, age., s. 319; Ebô Nu'aym el-lsfahani, age., I, 19; lbnu1-Esir, age., ID, 8; Yakutu1-Hamevi, age., I, 273.

13 Philip K. Hitti, Siyasi ve Kültürel İslam Tarihi (tre. Salih Tuğ), I, 236; Mirza Bala, age.; V/II, 1068. '

Page 5: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

204 M.Ü. lLAHlYAT FAKÜLTESI DERGlSl

Abbasi · Halifesi Mu 'tazz zamanında,{24 7/861) meydana gelen iç· isyanlar sebe­

biyle eski itibannı kaybeden lsfahan, X. asırda Rey'den sonra bölgenin en önemli

şehri olma vasfını kazanabiliniştir. İsfahan, 421/1030 tarihinde Gazneli Sultan Mah-

. ., mud tarafından bilhassa mezheb kavgalannı teskin etmek maksadıyla zaptedilmiş,

daha sonra da Selçuklu İmparatorluğunun kurucusu Tuğrul Bey'in 430/1040 tari­

hinde istila etmesiyle Selçuklu saltanatı boyunca bu sülalenin idaresi altında kalmıştır. ı

el-ls~ahani, bölgenin hakimiyetini ellerinde tutan Selçuklular devrinde yaşadığı

için bu dönemin siyasi ve ilmi durumundan kısaca söz etmenin faydalı olacağı ~a­

naatindeyiz.

Tuğrul Bey'in ölümünden (455/1063) sonra tahta geçen Alp Arslan, hem çeşitli

mezhep mensuplarına hem de hıristiyan ve yahudi unsurlara karşı son derece

müsamahakar davranıyor; ancak nadir hallerde ictimai nizarnı korumak ve mezhe• pler arası mücadeleleri yatıştırmak maksadıyla uzlaştırıcı bir rol oynuyordu.

Batınller ve müfrit şiiler müstesna ~elçukluların bu dönemde her türlü din ve me­zhebe hürriyet bahşettikleri .ve bunlar arasında kesinlikle ayırım yapmadıkları bilin­

en bir gerçektir. 2

İctimru nizarnı sağlam temeller üzerine oturtınayı başaran Alp Arslan ve veziri

Nizamu'I-Mülk bununla yetinmiyerek Bağdat, tsfahan, Rey, Nişalmr, Merv, Herat,

Basra ve Musul gibi ilim merkezlerinde İslami ilimlerle birlikte akli ilimierin de ok­

utulduğu, mükemmel bir teşkilata sahip, yüksek seviyede öğretim yapan medreseleri

(Akademi)kurrriuşlardır.3 Te'sis edilen bu medreseler vasıtasıyİa bir yandan ilmin

himayesi ve yükseltilmesi düşünülürken, öte yandan da söz konusu bu kurumlarda

yetiştirilen irfan ordusu sayesinde Sünni aleyhtarı propagandalara karşı devletin . bünyesi güçlendirilmiş oluyordu.4 '

Alp Ar.slan z~manında Nizarniye Medresesinin inşasıyla başlatılan bu kültür faa­

liyetlerine daha sonra gelen sultanlar, vezirler ve beyler de iş'tirak etmişler; böylece

İslam Dünyası Çin hudutlarından Akdeniz kıyılarına kadar ilim, kültür, ictimai

yardım müesseseleri ve san'at abideleri ile dolup taşmış, S İslam siyasi ·tarihi itiba­

riyle en p~lak dönemine girmiştir. Bu dönemde, İslam alimleri arasında' haklı bir ,

şöhrete ulaşmış Ebfı zCkeriyya Yahya b. Ali et-Tebrizi (öl. 502/1 108), Muhammed

b. Muhammed el-Gazzali (öl. 505/1111), Hüseyn b. Mes'fıd el-Bağavi (öl. 516/

Mirza Bala, "İsfahan", lA., V/ll, 1068. 2 Osman Turan, Selçuklular Tarihi, s. 255-256. 3 Osman Turan, age., s. 257. 4 Osman Turan, age., s. 258. 5 Osman Turan, age., s~.,258.

Page 6: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

"er-RAÖIB el-lSFAHANi ve TEFSlRl 205

1122), Ebu Hafs Ömer b. Muhammed en-Nesefi (öl. 537/1 142) ve Mahmud b. Ömer.

ez-Zemahşeri (öl. 53~/1143) dışında, İsfahan ve havalİsinde Muhammed b. Ahmed

ei-İsfahani (öl. 480/1087), Hüseyn b. Muhammed el-İsfahani (öl. 502/1 108), İsmail

b. Muhammed el-lsfahani (öl. 535/1 140) ve Mahmud b. Muhammed el-İsfahani (öl.

536/1141) gibi değerli alimierin de yetiştiğini s~yleyebiliriz.

C . E s· E R LE R t

er-Rağıb el-lsfah.ani, başta ahlak olmak üzere tefsir, lugat ve felsefe gibi çeşitli ilimlerde eserler vermiş dirayetli bir aiimdir. Biz şimdi onun bilinen belli başlı eser­

lerini sıralarken hem söz konusu bu eserlerin muhtevalarıyla ilgili kısa bilgiler ver­

mek hem de yazma nüshalarının bulunduğu kütüphane ve numaralarını, matbu­

larının ise basılış tarih ve yerlerini de göstererek tanıtmak istiyoruz.

1. HALL U MüTEŞ ABlHATl'L- KUR' ANı

Muhkemin zıddı olan "Müteşabihu'I~Kur'an" konusunun değil de Kur'avJdaki

lafız ve mana yönüyle birbirine benzeyen·ayetlerin ele alınıp incelendiği bir eserdir. ·

Bu eser ayrıc~ "Durretu't·;Te'vil fi Müteşabihi't-Tenzil" adıyla da bilinmektedir.2

Ancak burada şuna da işaret edelim ki, İslam Ansiklopedisine "Rağıb lsfahani". mad­

desini yazan Brockelmann, müellifin bu eserinden bahsederken, "Hallu

Müteşabihati'l~Kur'an ile Durretu't-Te'vllgaliba aynıdır."3 diyerek tereddütlü bir

ifade kullanmaktadır. Bu tereddüdün izale edilmesi için, ayrı iki eser gibi değişik

. isimle kütüphanelerimizde mevcut olan söz konusu bu yazma nüshaları mukabele

ettiğimizde aynı eser olduğunu gördüğümüzü burada belirtmek istiyoruz.

2. KtTABU'L-AHLAK

İsminden de anlaşılacağı gibi ahlak konularının işlend.iği bir kitaptır. Henüz yaz-ma halindedir.4 .

3. KlTABU'Z-ZERl'A İLA MEKARlMl'Ş-ŞERl'A

Ahlak ve tasavvufa dair mevzuların genişce ele alındığı bir eserdir. el-Gazzali

· 1 Yazma nüshası için bkz. Rağıp Paşa Ktp. No: 180. 2 Yazma nüshası için bkz. Sül. Ktp. Hüsrev Paşa Böl. No: 25; Esad Ef. Böl. No: 176. 3 Brockelmann, "Rağıb İsfahani'', İA., IX, 594. 4 B\l eserin (Berlin, 5392) nurnarada kayıtlı olduğu zikredilir. Bkz. Br~kelmann, GAL., I, 343;

Suppll., I, 506.

Page 7: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

206. M.Ü. lLAH!YAT FAKÜLTESl DERGlSl

(öl. 505/ı ı ı ı)'nin sözü edilen bu eseri çok beğendiği ve daima yanında taşıdığı nak-

ledilmekt~ir.ı ı299 ve ı324 yıllarında ~ire'~ tab edilmiŞtir.2 1

4. el'-MüFR EDAT fi G ARİB l' L-KUR' AN

Kur'an'da geç~n garip. lafızların alfabetik sırayla açıklandığı ve biı lafızlann yer

aldığı ayet yahut ayetler topluluğunun yapılan izahlardan sonra zikredildiği . ' '

mükemmel bir Kur'an lfıgatıdır. Bu eserde lafızların yalnızca lfıgavi maanaları

üzerinde durolmamış mecazi ve kinai yönlerine de temas edilmek suretiyle ·faydalı

bilgiler verilmiştir. Ehl-i ilim arasında pek muteber bir eser olarak kabul edilen ei­

Müfredat te 'lif edildiği günden zamanırriıza kadar alimlerin, özeilikle müfessirlerin

daima müracaat ettikleri kaynak .eserlerden olmuştur. Çeşitli baskdan vardır. ı322,

ı323 yıllannda Kahire'de, ı986'da İstanbul'da ve Muhammed Seyyid Keylani ta­

rafından yapılan tahkikli bir nüshası da tar~hsiz olarak Beyrut'ta basılmıştır.

5, MUHADARATU'L-UDEBA ve MuHAVERATU'Ş-ŞUARA ve'I-BULEGA

Ahlaki, itikadi ve felsefi konuların ~yet, hadis özellikle şiirlerle

örneklendiriterek anlatıldığı bir. eserdir. Bazen sahabe, tabi un ve etbau't-Tabiin

sözlerine de yer verildiğ(olmuştur. Söz .konusu eser, 25 bölüm olarak ele alınmış ve

her bölümde değişik mevzular işlenmiştir. tık defa Flügel (Wien, ı 829)'in bir

kısmını neşri ile tanınmış3 daha sonralan (Ken,annda İbn Hicce el-Hamevi'nin

"Semeratu'I-Evr~k" adlı eseriyle birlikte) ikicildolarak (1284, ı287, ı303) tarih­

lerinde basılmıştır. Aynca Kahir~ (13ıO, 1324, ı326) baskılan da mevcuttur.4 .

6. MUKADDlMETU'T- TEFSlR

Tefsir usfılü ilminirı bazı konulannı ihtiva eden bir eserdir. Kadi Abdu'l-Cebbar (öl. 415/ı024)'ın "Tenzihu'l-Kur'an ani'l-Meta'in" adlı tefsirinin zeylinde (1329, Mısır) ·basılmıştır.

7. TAFSİLU'N-NEŞ'TEYEN ve TAHSİLU'S-SEADETEYN

Ahlak ve felsefeye dairdir. Tarihsiz olarak Kahire'de 13ı9, ı323 yılında ise Bey­

rut'ta basılmıştır.5 Aynca Hüseyin Mazhar tarafından yapılan tercemesi de ı333 yılında İstanbul'da tab edilmiştir.

1 Katib Çelebi, Keşfu'z-Zunun, I, 827. 2 Serkis, Mu'cemu1-Matbu'ati1-Arabiyye, n, 922. 3 · Brockelmann, "Rağıb 1sfahani'',1A., IX, 594. 4 Serkis, age., n. 922-923. 5. Serkis, age., n. 923.

Page 8: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

er-RAÖill el-lSFAHANİ ve TEFSllU 207

8. T AHKlKU'L-BEY AN

Ahlak, itikad, felsefe, dil ve kitabet .ko~ ularının işlendiği bir eserdir. Brockel­

mann, söz konusu eserin Meşhed'de (Oktai Fihrist-i' Kütüphane-i Mübareke-i Asitani

Kutsi Rızavi, 1845, L 24, nr. 56) bulunduğunu habçr vermektedir.!

9. TEF S tR U'L-KUR' AN

"Camiu't-Tetasir" adıyla da tanınan bu.eser, müfessir el-İsfahani'nin el-Fatiha ve

el-Bakara Suresinin 223 ayetini açıkladığı bir tefsirdir.2 1985 tarihinde Ahmed Ha­

san Perhad tarafından Kuveyt'te tahkikli olarak basılmıştır.

er-Rağıb el-İsfahani'nin saydığımız 'bu eserlerinin dışında kaleme aldığı birkaç

risalesi de mevcuttur. Bunları şÖyle sıralayabiliriz.

ı. Risa.Ie fi Actabi Muhalatati'n-Nas.3

2. Risaie' fi Enne Fazilete'I-lnsan bi'l-Ulfım.4 3. Risaie fi'I-l'tikad.s

4. Risaie fi Meratibi'l-Ulfım.6 5. Risaie fi Zikri'l-Vahid ve'l-Ah~d.7 Bıiraya kadar müellifin hayatı ve eserleri hakkında kısa bir b!lgi verdikten sonra

şimdi de tefsirini tanıtmaya geçebiliriz. · ·

II. TEFSlRl

~A. TEF SIRtNIN KAYNAKLAR I

Müfessir el-İsfahani, bu tefsirinde (ı:,.,~l Jll), (~Wl JAI JU), (~ Jl.l

. ~1), (U.UI JAI Jl.:i) ve(~) gibi umumi tabirler kullamrsa da bizzat isim tasrih

ederek yaptığı nakiller hiç de. az değildir. Bu rivayetlere bakarak "Tefsiru'I-Kur'an"ın

kaynaklarını iki başlık altında inceleyebiliriz~

a. Rtv AYET KAYNAKLARI

Eks~ri müfessirler gibi er.,.Rağıb el-İsfaliani de sahabe, tabi'fı~ ve etbau't­

tabi'in'in kavillerine yer vererek bunları ij.t:. C.S.J.J, ı:,)U <s.J.J ve~~ şeklindeki tabit-

lerle zikretmektedir. -

· ı Brockelmann, "Rağıb İsfahanf', İA., IX, 594. 2 Yamıa nüshası için bkz .. Sül. Ktp. Ayasofya Böl. No: 0.212; Laleli böl. No: 171. 3 Yamıa nüshası için bkz .. Esad Ef. böl. No: 3654/3. 4 Yamıa nüshası için bkz. Esad Ef. böl. No: 3654/1. 5 Yamıa nüshası için bkz. Şehid Ali Paşa No: 382/3. 6 Yazma nüshası için bkz. Esad Ef. böl. 3654/4. 7 Yazma nüshası için bkz. Esad Ef. böl. 3654/2.

Page 9: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

208 M.Ü. ILAHlYAT FAKÜLTESI DERGlSl

el-lsfahani, en fazla büyük 8ahabi ve "Tercümanu'l-Kur'an" ünvanırun sahibi

Abdullah İbn Abbas (öl. 68/687)'tan nakilde bulunmuştur. ı Bundan başka el-Hasan.

el-Basri (öl. 110/728),2 Katade b. Diame (öl. 117/735),3 Dahhak b. Müzahim (Öl.

105/723),4 Mücahid b. Cebr (öl. 127!744)6 gibi tedvin devri öncesi müfessirlerden

de rivayette bulunduğunu görmekteyiz.

b. YAZILI KAYNAKLARI

er-Rağıb el-!sfahani, Kur'an ayetlerini açıklarken sfıre ve ayet tertibine göre te'lif

edilen ilk lugavi tefsirlerle dil konusunda kaleme alınan hicri II. asra ait önemli kay­

naklardan istifade etmiştir. Bunların başında Ebu Zekeriyya Yahya b. Ziyad el-Ferra

(öl. 207/822),7 Ebfı Ubeyde ma'mer b. el-Musenna (öl. 210/825)8 ve Ebfı İshak ez­Zeccac (öl. 311/923)9 ın tefsirleri gelir. Aynca el-Halil b." Ahmed (öl. I 70/786), ı O

Amr b. Osman b. Kanber Sibeveyh (öl. 180!796), ı ı Ali b. Hamza el-Kisa! (öl. 189/ 805)12 ve Sa"id b. Mes'ade ei-Ahfeş (öl. 221/845)13 in kitaplarını da onun müracaat

kaynakları arasında sayabiliriz.

B. TEFSlRlNlN ÖZELLIKLERI

er-Rağıb el-lsfahani'nin tefsirini yazarken istifade ettiği kaynakları zikrettikten

sonra şimdi de tefsirinin muhtevasına bakarak rivayet ve dirayet yönüyle

özelliklerini tesbite çalışalım.

a. Rtv AYET TEFSlRl AÇlSINDAN ÖZELLIKLERİ

Rivayet tefsirinin konuları içerisinde ele alınabilecek hususları, Kur'an'ın

Örnekleriçin bkz. Tefs1nı1-Kur'an, Sül. Ktp. Ayasofya Böl. No: 0.212, vr. 20b, 28a, 82a, 112b,

145b.

2 Bkz. age., vr. 40a, 90b, 141 b.

3 Bkz. age., vr. 40~ 77b, 145b.

4 Bkz. age., vr. 83b.

5 Bkz. age., vr. 77b.

6 Bkz. age., vr. 77b.

7 Bkz. age., vr. 28a, gzb.

8 Bkz. el-Isfahiinl. Tefslru1-Kur'an, vr. 30~ 3la.

9 Bkz. el-!sfahiini, age., vr. 7~.

10 Bkz. el-!sfahani, age., vr. 42b

ll Bkz. el-lsfahiini, age., vr. 2~.

12 Bkz. el-Isfahani, age., vr. 79a.

13 Bkz. el-İsfahanl, age., vr. 27b.

Page 10: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

ercRAÖIB el-1SFAHANİ ve TEFS1Rl io9

Kur'an·ı~, Kur'an'ın sünnetle ayrıca Sahabe tabi'un kavilleri ve nüzfıl sebebleri ile

tcfsiri şeklinde sıralamak mümkündür.

1. KUR'AN'IN KUR'AN'LA TEFSlRt

Kur'an'ın Kur'an'la tefsirine gereken önemi veren müfessirlerden biri de er-Rağıb

el-lsfahani'dir. O, bazen yaptığı nahvi tahlilierin doğruluğunu· göstermek yahut bazı

garip lafızlann manalannı tefsir etmek, bazen de açıkladığı ayetin manasını te'yid et­

mek için bu yola başvurmuştur. Mesela: ~WJI 'J .J ~ '-:-',..w.til ~ ayetinin tef­

siri esnasında şöyle der: "Burada~ '-:-'.,_.Atil ilc yahudiler ~L..AJI 'J .J ile de

hıristiyanlar kasdedilmektedir. Zira Allah Teala'nın yahudiler hakkında "Allah kim­

lere lanet ve gazap etmiş .. :·ı hıristiyanlarla ilgili olarak da " ... önceden sapmış ve

birçoklarını da saptırmış bir milletin keyiflerine uymayın:•2 şeklindeki sözleri de bu

hususa delalet etm~ktedir."3 tfade aynen şöyledir.

~ l..l_,.l.J • ... ~ ~ .J J.ıı Y.t.J C.:,...• :J~I ~ 1..1_,.1 d.Jj .)..c JJ .J •... 1~ ı .,.ı...... ı .J J.:ı.:i.:,..... ı,L. ..ı.A ~_,:i .ı.,..ı 1~ " .J. (,S.)L..-.l.J 1

2. KUR'AN'IN SüNNETLE TEFS1R1

Rivayet tcfsirinin Kur'an'dan sonra ikinci ana kaynağı sünnettir. Çünkü sünnet,

sadece mücmeli beyan, mutlakı takyid ve arnını tahsis etmekle kalmaz, ayrıca

Kur'an'da varid olan hususları te'kid etmek ve hüküm koymak gibi fonksiyonları da

icra eder.4 Bu sebebiedir ki, müfessir el-lsfahani tefsirinde Hz. Peygamber (sav)'in

sünnetinden büyük ölçüde istifade etmiştir. Onun hadisleri istişhactı, ya bir ayetin

· izahı, ya verilen mananın te'yidi, ya da garip bir kelimenin açıklanması esnasında

daha çok görülebilir. Mesela: "Ey iman edenler sabır ve namazla (Allah'tan) yardım

isteyin, muhakkak ki Allah sabredenlerle beraberdir."S ayetini izah ederken şunları

zikreder: (~1. ~~~ ~ JL:i l.:ı.....J .J •4-ll-- ~I.J ı:ıl.....:!tl i~ ~1 ::,ı.J • ı:,~.) 1 .....t..-.:ı "Sabır imanın başlangıcı, şükür ise sonucudur. Bunun içindir ki, Hz.

Peygamber (sav): "Sabır, imanın yan~ıdır" buyurmuştur."6

Kur'an, 5(ei-Maide)/60. 2 Kur'an, 5(ei-Maide)n7.

3 el-İsfahan1, Tefsiru1-Kur'an, vr. 21a. Aynca bkz. vr. 31a, !33a. 4 ez-Zeheb1, et-Tefs!r ve1-Müfessin1n, I, 55 vd. 5 Kur'an, 2(el-Bakara)/153.

6 ei-İsfahani, age., vr. 133b, Aynca bkz. zob, 26b.

Page 11: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

210. M.Ü. lLAHİYAT FAKÜLTESl DERGlSl

3. KUR'AN'IN SAHABE ve TABl'ÜN

SöZLERtYLE TEFSlRl

er-Rağıb el-lsfahani, Kur'an ayetlerini tefsir ederken sahabe ve tabi'un kaville­

rine de işaret etmektedir. Ancak o, bu taı:z riv~ye~leri senedsiz olar~ yalnızca ilk ravi~in ismi~e yer vermek suretiyle zikretmektedir. Mesela: el-Fatiha Suresinin ilk

. ayetinde yer ahin (..L4.::JI) "Hamd" ~elimesinin izahını yaparken şunları söyler: "Her

şükür, hamd, fakat her hamd şükür değildir. Yani hamd şükre göre daha umumi bir mana ifade çtmektedir. Bu kelimenin tefsiri ile alakah lbn Abbas (ra)'um gelen bir

rivayette de onun: "Hamd, Allah Taala'ya şük.retmek ve nimetlerini anmaktan ibaret­

tir" dediği nakledilir."l

Yine el-lsfahfuıi, "Onların kalplerinde hastalık vardrr"2 ayetinin tefsiri esnasında el-Hasan el-Basri ve ;Katade'ni~ söz konusu ayette geçen (uoe.J-fl) ~'hastalık~' kelimesi­

ni (d..!.) "şüphe" olarak açıkladıklarını nakletmektedir.~

4. 'KUR'AN'IN NüZÜL SEBEBLERİYLE TEFSlRl

Kur'an-ı Kerim'de'mevcut ola!) ayetlerdenbazıları, muayyen bir sebebe bağlı ol­

arak indirilmişlerdir. Bu nevi ayetlerinnazil olmalarına vesHe teşkil eden hadiselere ve Hz. Peygamber (SA V)e sorulan suallere "nüzfıl sebebi" denilmektedir. Sayıları

beşyüz civarında olan bu ayetler, toplum hayatına yön verici teşrii hükümler ihtiva

ederler.

Nüzfıl sebeblerinin~ ayetlerin açıklanmasında önemli bir yeri 'olduğu muhak­

k~tır. Bu yÜZdendir ki İslam alimleri, esbabu'n-Nüzfıl ilmini müfessirlerinin bilme­leri gereken ilimler arasında saymışlardır.

Tefsiru'l-Kur'an'a bakıldığı zaman müfessir el-lsfahani'nin ayetleri açıklarken nüzfıl sebeblerine de başvurduğu görülür. Bazen bir; ayetin nüzfıl sebebini anlatan

müteaddid haberler zikrederse de ekseriya tek ri vayete yer verir. Konuyla ilgili şu

örneği verebiliriz. "Yahudiler: "Hıristiyanlar bir temel üzerinde değildir" dediler.

Hristiyanlar da: "Yahudiler bir temel üzerinde değildir" dediler ... "4 ayetinin tefsiri

esnasında el-lsfahani: "Bu iki fırkadan her birinin diğerine: "Siz dini hiç bir esas . . . '

üzere değilsiniz" demelerinden dolayı Allah Teala SÖZ konusu ayeti indirdi" demek-tedir.5 .

1, .el-lsfahini, Tefsinı1-Kur'an, vr. ırJl. 2 Kur'an, 2(el-Bakara)/10.

3 el-İsfahani, age., vr. 4(jl~b .. 4 Kur'an, 2(el-Bakara)/l 13.

5 el-lsfahini, age., vr. 1 13b. Misal için aynca bkz. 102b-1.038.

Page 12: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

er-RAÖIB el-lSFAHA:Nİ ve TEFS1R1 211

b. Dt RA YET TEFS1R1 AÇlSINDAN ÖZELLİKLERİ

Dirayet tefsiri 7 akla dayandınlarak yapılan bir tefsir şeklidir. Buna akli tefsir veya re'y tefsiri (et-Tefsir bi'r-Re'y) de denir. Dirayetten maksat ictihad demektir.

Aneale burada kıyastan da söz edilebilir.ı

er-RaR;ıb el-İsfahani, öncelikle rivayet tefsirinin kaynaklanna başvurmalda bir­

likte, bazen de kendi dirayetini kullanarak ayetlere mana vermiştir. Tefsirinde Ehl-i Sünnet yolunun dıŞına çıkmayan el-İsfaharn'nin Kur'an'a dair yorumlan, memduh

tefsir olarak kabul edilebilir. Zira az öncede ifade ettiğimiz gibi O, ayetleri sırf

mücerred re'yi ile izah etmemiştir.

Müfessir el-lsfahani'nin tefsirdeki dirayetini şu başlıklar altında gösterebiliriz.

ı. AHKAM AYETLERiNE B AKIŞ I Kur'an'~ it.ikadi, ahlaki ve kevni ayetler yanmda alıkarn ayetleri de yer almak­

tadır. Arneli hükümler taşıyan bu ayetler, fıkıh ilmi'nin konusunu teşkil ederler. Bu sebeble denilebilir ki, Kur'an ayetlerini refsir eden kimsenin bilmesi gereken ilim­

. lerden biri de fıkıh ilmidir. 2

Müfessir el-Isfahani'nin ~fsirindeki alıkarn ayetleriyle ilgili izahiara bakildığı zaman onun, fakih sahabe, tabifm ve etbau't-tabiinin ictihadlan_ yanında, mezheb

imamlannın görüş ve delillerine de yer verdigi açıkca görülebilir. Şafii Mezhebine bağlı olmasından dolayı da en fazlaeş-Şafii'nin görüşlerine itibar eder. Mesela müellif, "Allah size leş, kan, domuz eti ve Allah'tan başkası adına kesileni haram

kıldı. Ama kim mecbur kalırsa (başkasına) saidırmadan ve sınırı aşmadan

(bunlardan) yemesinde bir günah yoktur ... "3 ayetini t~fsir ederken eş-Şafii'nin şunları söylediR;ini zikreder: ~'Ayette ifade edilen (Jl& 'i_, t 4 ~) "Saidırmadan ve sının aşmadan" sözü mecburiyet haliyle ilgilidir. Yani muzdar duruma düşen bir kimsenin ancruc "saldırmadan ve sınırı aşmadan haram yiyeceklerden yemesi caizdir."4

ei~Isfahani, ahkAm ayetlerinin iefsiri ile alakah yapmış olduğu nakiller esnasında bazen kendi tercihine de yer vermektedir. s

1 ez-Zebebt, et-Tefsir ve'l-Müfessiııln, I, 255. 2 es-Suyôt.i. el-Ilkin, I, 81. 3 Kur'an. 2(el-Bakara)/173.

4 el-Isfahini, Tefsiru'l-Kur'aİı, vr. 141 ~ Aynca misaller için bkz. vr. 143~ 1468 , 147b.

5 Miw için bkz. el-Isfahani, age., vr. 153~

Page 13: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

212 M.Ü. lLAHlYAT FAKÜLTESI DERGlSl ..

"ı . NA S t H v e M E N S Ü H A Y ET L ER 1 TE S B TT 1

Kur'an'da neshin varlığını kabul eden müfessirlerden biride el-1sfahan1'dir.

Ancak onun, hadislerin Kur'an ayetlerini neshedip edemiyeceği hususundaki görüşü

pek net değildir. Zira, "Birinize ölüm geldiği zaman eğer bir hayır (mal) bırakacaksa

anneye, babaya, yakıniara uygun bir biçimde vasiyyet etmek Allah'tan korkanlar

üzerine bir borçtur" 1 ayetini izah ederken Şöyle demektedir: "Şafi'llere göre SÖZ ko­

nUSU bu ayet, miras ayeti2 ile neshedilmiştir. Bazıları da Hz. Peygamber (sav)'in: Mi­

rascılar için vasiyyete gerek yoktur"3 hadisiyle mensuh olduğunu ileri sürmüşlerdir."4 .

Görüldüğü gibi müfessir el-1sfahan1 kendi kanaatini açıkca belirtmemekle bir­

likte, 2 (el-Bakara) 180. ayetinin (.!:.~JI~ ~..,- '1) hadisiyle neshedildiğini ileri

sürenleri de tenkid etmemektedir. Bu da onun, en azından bu görüşü reddetmediği

fikrini ortaya koyabilir .

. er-Rağıb el-1sfahan1, bazen de nesh ile ilgili farklı görüşleri beyan ettikten sonra

kendi görüşüne de yer vermektedir. Mesela, " ... İnsanlara güzel söz söyleyin ... "5

· ayetinin " ... Ortak koşanları nerede bulursanız öldürün ... "6 ayetiyle neshedilip edil­

mediği hususundaki görüşleri naklettikten sonra "Bana göre sahih olan burada ne­

sh in olmamasıdır. Zira müşriklerin katledilmeleri, kendi~erine güzel söz

söylenmesine engel değildir" diyerek? sözü edilen ayette neshin vuku bulmadığını açıkca ifade etmektcdir.s

3. ARAP D1L1NDEK1 YERl

er-Rağıb el-1sfahan1, tefsirinde lfıgat, sarf ve nahve çok önem vererek, kelimele­

rin manalarını ayetlerin ruhuna uygun bir şekilde açıklamaya çalışmaktadır. Dil kon­

usunda el-Ferra, Ebfı Ubeyde Ma'mer b. el-Musenna_, Ebfı Ubeyd el-Kasım b. Sellam

ve ez-Zccdic'ın görüş'lerine de yer veren el-1sfahan1, özellikle garip lfıgatler üzerinde

fazla durarak bazen·ayet ve hadislerden bazen de arap kclamından istişhadda bulun­

maktadır. Mesela: ."Ey iman. edenler! Oruç, sizden önce gelip-geçmiş ümm~tlere farz

kılındığı gibi sizin üzerinize de farz kılındı. Umulur k.i korunursunuz"9 ayetini tefsir

1 Kur'an, 2(el-Bakara)/180. 2 Kur'an, 4(en-Nisa)/l 1. 3 et-Tirmizi, es-Sunen, K.el-Vesaya, bab, 5. 4 el-İsfahanl, Tcfsiru1-Kur'an, vr. 144. 5 Kur'an, 2(el-Bakara)/83. 6 Kur'an, 9(et-Tevbe)/5.

7 el-İsfahanl, age., vr. 89b.

8 Misal için aynca bkz. el-İsfahanl, age., vr. 83~ 108b, 1 12b, 145b. 9 Kur' an, 2(ei-Bakara)/l 83.

Page 14: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

er-RAÖIB el-lSFAHANİ ve TEFSlRl 213

ederken (r~ 1) "Siyam" ~elimesiyle ilgili olarak şunları zikreder: "Savm lfıgatte,

ncfsi arzu ettiği şeylere karşı tutmaktır. Istılahta ise: mükellefin, nefsini fecr-i

sadıktan itibaren yemekten, içmekten, cinsi yaklaşımdan ve buruna ilaç çekmekten

men etmcsidir."l ,

el-lsfahanl, terkipler üzerinde de durarak mübteda, haber, sıfat, hal, şart, ceza,

bedel, temyiz, istisna, İstitharn ve hazf gibi hususlara da tefsirinde işaret etmektedir.

Mesela: (~ J.ı (,_i.J 1 0t ... I_,...,JJ.;. ~:J lt.S~ _,J ..,)2 ayetlndeki (~ J.J (,.iJ 1 0 1)

cümlesinin (~:J 1) den bedel yahut {ı,s~) fiilinin mefulü. olduğunu belirtmcktedir.3

4. HURÜF-1 MUKATTAALARLA İLGlLl GöRÜŞÜ

el-lsfahanl'nin bu konudaki görüşünü, 2(cl-Bakara)/1. ayetin tefsiri esnasında

yaptığı açıklamalardan öğreniyoruz. MüCllif özet olarak şöyle demektedir: "Hurfıf-i

Mukattaalarla ilgili değişik rivayetlere rastlamak mümkündür. Bunların çoğu, el­

Ferra ve Kutrub gibi lfıgat ~iml~rinin İbn Abbas kanalıyla yaptıkları nakillerdir. Bu

rivayetlerden bazılarını kabul etmek mümkün görünmemektedir; En makul görüş,

tabi'lierin ekserlsinin ileri sürdüğü, "Söz konusu harfler, kclamın madde ve unsur­

larıdır. Bu sebebiedir ki Allah Taala, Kur'an'ın mucizeliğini bu harflerle ortaya koy­

muştur" şeklindeki görüştür.4

5 . ş tt RL E İ s T ı ş H A DDA B u Lu N M A s I

er-Rağıb el-lsfahani tefsirinde, garip lafızların izahı başta olmak üzere, bazı ayetlerin tefsiri ve grameric ilgili hususlarda kadim arap şiirini hüccct olarak kul­lanmıştır. Şiirle istişhada oldukça önem veren müellif, şiirleri şairlcrin ismini tasrih etmeden (.>&L!ı..J 1 J ll) ifadesiyle zikretmcktcdir. Mesela: "elinizdekinin (Tcvrat'ın) aslını tasdik edici olarak indirdiğime (Kur'an'a) iman edin! Sakın onu inkar edenlerin ilki olmayın! ... "s ayetindeki (<L;a ,rııı.s: J~l) sözü üzerinde dururken şöyle dcr: "Şayet­Allah Tealaneden buradaki "kafir" kelimesini müfred olarak zikretti? Diye bir soru tcvcih edilirse, denilebilir ki, "Her ne kadar bu kelime lafız itibariyle fT!üfrcd ise de, mana Ü.ibariylc cemidir. Zira aynı durum şairin şu sözünde de mevcuttur: ( r-A 1.:ıu t ~ .,..!..lı 1~4- l.:ıl .., ~LL:. i~Li 1~) "Onlar kannlarını doyurduklan zaman anne­Ieri de doyar, aç olduklarında ise annelerinin açlığı daha fenadır."6

el-İsf~hanf, T~fsfnı'l-Kur'an, vr. 145~ Aynca bkz. vr. 25b, 35a, 98a, 122a, 125b, 147b. 2 · Kur'an, 2(el-Bakara)/165.

3 el-İsfahanf, age., vr. 138a.

4 el-İsfahanf, age., vr. 28a. 5 Kur'an•, 2(el-Bakara)/41.

6 el-İsfahanf, age., vr. 67b.

Page 15: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

214 M.Ü.lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGİSl

Görüldüğü gibi bu beyitre yer alan (rVI) kelimesi de lafzen müfred olmakla bir­

likte mana yönüyle çoğuldur. lşte müellifil:niz el-lsfahani de şiirle istişhad yoluna

başvurmalda hem yaptığı açıklamayı te'yid' etmek hem de ayettekullanılan ifade

tarzirim araplar arasında da mevcut olduğuna işaret etmek istemiştir.!

6:·. KIRAATLERE YER VERMESl

Tefsirine bazı sahih kıraatleri alan el-lsfahani, bunları isim zikretmeksizin

meçhul siğa ile belirtmiştir. Bu yüzden "Tefsiru'l~Kur'an"ın kıraatler yönüyle bir

özelliğe sahip olduğunu söyleme imkanına sahip değiliz. Konuyla ilgili şu örneği

verebiliriz. ( ... J.J&,.J.4 ı,.,~ll:a..ı&l.,(s,.,l ~~,.,ı U"""'_,..gl:a..t.&I.J ll.,).2

er-Rağıb el-İsfahani'nin tefsiri ·hakkında sonuç olarak ·şunları söyleyebiliriz.

Müellif ayetleri jzah ederke.n rivayet tefsirinin konuları içerisinde mütalaa edilen

Kur'an~ın Kur'an'la, aynca Hz. Pegyamber (sav), sahalle ve tabi'fın sözleriyle tefsi­

rine geniş yer vermiştir. Eserini logavi ve nahvi tefsir açısından zenginleştirrneğe çalışan el-İsfahani, kelimelerin asıllarını beyan, cümlelerde bulunan istit_ham, tak­dim, te'hir ve hazf gibi hususlara da işaret etmiştir. Ayetlerin nüzfıl sebeblerine ve

nesh konusuna ihtimam göstermesi, hatta bazen nesh ile ilgili farklı görüşleri serdet­

tikten sonra kendi tercihini de belirtmesi, Tefsiru'l-Kur'an'a ayn bir özellik ka­

zandırmıştır.

Eski arap şiirini hüccet ·Olarak kullanan müfessirimiz, başta garip lafızlann izahı

olmak i,izere ayetlerin izahı ve grainerle ilgili konularda da şiirle İstişbadda bulun­

muştur.

BlBLlYOGRAFYA

Ahmed Rıfat, Lugat-ı Tfuihirre ve Coğrafiyye, İstanbul, 1299.

el-Bel~uri, Ahmed b. Yahya b. Cabir, Futfıhu'l-Buldfuı, Kahire, 1319/19ol.

Bilmen, Ömer Nasuhi, Büyük Tefsir Tarihi, İstanbul, 1973. i

Brockelm~nn, Cari, Geschte Der Arabischen Littenitur, Leiden, 194~:..1949.

GAL.

- SuppJiementbande, Leiden, 1937-1942.

Ebfı Nuaym Ahmed b. Abdiilah el-İsfahani, Kitabu Zikri Alıbari lsfahan, Tah-ran, 1931. · ·

Misal için bkz. el-İsfahiini, Tefsinı1-Kur'an, 38b, ıoob, 1028, 1598•

2 el-İsfahan, age., vr. 74~ Ayet numarası için bkz. 2(yl-Bakara)/51.

Page 16: MARMARA ÜNİVERSİ·TESİ iLAHiV AT FAKÜLTE DERGiSiktp.isam.org.tr/pdfdrg/D00072/1987_1988_5-6/1987_1988_5-6_DEMIRCIM.pdf202 M.Ü. lLAHlY AT FAKÜLTESl DERGlSl 1 Fıkıhta Şafii

ty.

er-RAöm el-lSFAHANİ ve TEFSlRl 215

Hitti, Philip K., Siyasi ve Küitürel İslam Tarihi (tre. Tu~ Salih) İstanbul, 1980.

Katib Çelebi, Keşfu'z-Zunun, İstanbul, ı 943.

el-Kazvini, Zekeriyya b. Muhammed, Asaru'l-:Bilad ve Ahbaru'l-İbad, Beyrut,

Kehha.Ie, Ömer Rıza, Mu'cemu'l-Muellifin, Beyrut, 1957.

Muhammed Kürd Ali, Künuzu'l-Ecdad, Dım~şk, 1984/1404.

Mirza Bala, "İsfahan", İslam Ansiklopedisi, 1968. İA.

er-Ra~ıb el-tsfahani, el-Huseyn b. Muhammed b. Mufaddal, Tefsiru'l-Kur'an,

Süleymaniye Ktp. Ayasofya Böl. No: 0.2 12.

Serkis, Yusuf tıyan, Mu'cemu'l-Matbu'ati'l-Arabiyye ve'l-Mu'arrebe, Mısır,

1928.

, es-Suyuti, Celalu'd-Din Abdu'r-Rahman b. Ebi Bekr, Bu~yetu'l-Vu'at, fi Ta­

bald\ti'l-Lu~aviyyin ve'n-Nuhat (thk. Muhammed Ebu'l-Fadl İbrahim), yy., 1399/

1979.

- el-ltkan fi Ulumi'l-Kur'an, Mısır, 1398/1978 .

. et-Taberi, Ebu Ca'fer Muhammed b. Cerir, Tanhu'l-Umem ve'l-Muluk, Kahire,

1357/1935.

Taşköprizade, Ahmed b. Mustafa, Mevzu'atu'l-Ulum (thk.. Kamil Bekrl, Abdu'l-

. Vahh~b Ebu'n-Nfn:), Kahire, ty.

et-Tirmizi, Muhammed b. İsa, es-Sunen, İstanbul, 1981.

Turan, Osman, Selçuklular Tarihi, İstanbul, 1969.

Yakutu'l-Hamevi, Şihabu'd-Din Abdullah, Kitabu Mu'cemi'l-Buldan, Mısır,

1323/1906.

ez-Zehebi, Ebu Abdullah Muhammed b. Muhammed, Siyeru A'lami'n-Nubela,

Beyrut, 1404.

ez-Zehebi, Muhammed Hüseyn, et-Tefsir ve'l-Müfessirun, yy., 1976. r

ez-Zirikli, Hayru'd-Din, el-A'lam, yy·., 1954-1959.