20
Murat Yiik sel - Marksivil Hu kuk MA RKS izM VE HUKUK 19 Doç Dr. Murat Yiiksel' 1. GENEL OLA RAK MARKSizM Marksizm bir dünya kendine çok daha bir hedef insan, tarih, devlet, toplum, T ann ve evren soru nlan na suretiyle gerek teori gerekse uygulamada bu çözümlerneyi ve bir senteze amaç edinmeye Bu yönüyle Marksizm, evren ve insanla ilgili tüm konularda genel bir sahip bir doktrin olup, bir felsefe olarak insanla ya da uzaktan ilgili tüm Bu noktad a yeryüzündeki yeri ve görevi, tarihsel özgürlük soru nu, özgürlüklerden yararlanabilme ilc gibi Marksizm, insanla ya da uzaktan ilgili tüm Marksizm genel olarak toplumun ve ekonominin temel önemi, sosyal ve toplumdaki belirlenmesi ve hukukun ideolojik fonksiyonu gibi kendine temel konular olarak Bu noktada Marksizm, üzerine Bu mdan Marksizm bir felsefi anlama sahip olup, felsef esini yapmakla kalmamakta, zamanda görünümünün • Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Anabilim AyferiGöze, Siyasa! Yönetimler ve 998, s.272. Hilaire Inroduction to Femini st Jurisprudcnce, London 1998. p. 134.

Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

  • Upload
    others

  • View
    0

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

Murat Yiiksel - Marksivil ı 'e HukukAnlayış ı

MA RKS izM VE HUKUK ANLAyıŞı

19

Doç Dr. Murat Yiiksel'

1. GENEL OLARAK MARKSizM

Marksizm yalnızca bir dünya görüşü olmayıp, kendine çok daha

geni ş bir hedef tanımlamakta, insan, tarih, devlet, toplum, doğa, Tann ve

evren soru nlan na eği l mek suretiyle gerek teori alanında, gerekse

uygulamada bu sorunl arı çözümlerneyi ve bir senteze ulaşmayı amaç

edinmeye çalışmaktadı r. Bu yönüyle Marksizm, evren ve insanla ilgili tüm

konu larda genel bir görüşe sahip bir doktrin olup, bir felsefe olarak insan la

yakından ya da uzaktan ilgili tüm sorunları kapsamaktadır. Bu noktad a

insanın nasıl orıaya çıktığı yeryüzündeki yeri ve görevi , tarih sel gelişmesi,

özgürlük soru nu, özgürlüklerden yararlanabilme olanağı , tanrı düşüncesi ilc

ilişkis i gibi konu l arı işleyen Marksizm, insanla yakından ya da uzaktan ilgili

tüm sorunl arı kapsamaktadır' .

Marksizm genel olarak toplumun yapısı ve geli ş imi, ekonominin

temel önemi, sosy al ilişkilerin ve toplumdaki sı nı f yapısının belirlenmesi ve

hukukun ideolojik fonksiyonu gibi kavramları kendin e temel konular olarak

seçmişti r. Bu noktada Marksizm, sını f yapıs ı üzerine odaklaşmıştır' , Bu

bakı mdan Marksizm geni ş bir felsefi anlama sahip olup, i nsanlığın

felsefesini yapmakla kalmamakta, aynı zamanda dünyanın görünümünün

• Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi AnabilimDalı.

ı AyferiGöze, Siyasa! Yönetimler ve Düşünceler, İstanbu! ı 998, s.272.

ı Hilaire Barne tı , Inroduction to Feminist Jurisprudcnce, London 1998. p. 134.

Page 2: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

20 MOHF- HAD , c. ıs. Sy.3-4

yönünü değiştirebilecek olanakl arı n ve araçların varlığı konu sunda bir

bilinçli birleşmeyi de zorunlu saymaktadır. Bu bakımdan Marksizm, açık ya

da kapalı bir biçimde açıklanabilen bir eylem düşüncesini ve bir siyasal

prograııu kapsamaktadır'.

Marksizm her şeyden önce bir dünya goruşu, bir dünya

anlayışıdır. Marksizm, insanlar dı şında aşamalı bir düzeninin olabileceğine

inanır. Ayrıca kurulu düzenle insanın kendiliğinden bağdaştığını ileri sürer

ve tek bir i nsanı ele alı r. İ nsanın daha doğrusu bireyin tek ki şi nin dışında

doğa gibi eylem gibi, bir toplumun iktisadi gibi nesnel öğeler vardır' .

Modern çağın tüm sorunlarını kavrayan bir dünya görüşü olarak

kabul edildiğinde Marksizm'i yalnızca Marx' ın düşüncesi ve eseri olarak

kabul etmek doğru olmaz. Marksizm, kendinden önceki düşünce

akımlarından esi nlenmiş, bu düşünce akımlarını bir biri ile tamamlayarak bir

senteze ulaşmaya ve yeni bir oriji nal dünya görüşü getirmeye ç ahşmıştır. Bu

noktada Marx' ın üzerin de durduğu konuların hemen hepsi ya da yaşadığı

yüzyılda ya da daha önceleri başkaları tarafından işlenmiş konulardı r' .

Alman düşünce geleneği içinde felsefi , biriki mi kapsamlı ,

siste mli ve devrimci bir politik ideolojiye dönüştüren düşünce akımı

Marksizm olmuştur. Hegel 'in düşünceyi öneeleyen düşünce sistemini ,

maddeyi öneeleyen düşünce sistemi ile yer değiştiren Marx, düşünce madde

ili şkisi içinde maddey i belirleyici faktör olarak kabul ederek non-idea bir

ideolojinin temelini armıştır. Marx'a göre bu ideayı beli rleyen maddi

koşullar olduğuna göre hareket noktasının idea olması düşünülemez . Ne var

ki maddi koşulların da ancak bir sınıf bilinciy le aşı labileceğinin farkında

varolan Marx' ın kendisi bu hareket noktasında önemli bir çelişki onaya

koyrnaktaydı. Bu çelişki kısaca şöyle özet lenebili r. Marx, bir yand an

determinist bir anlayı şl a maddi koşulların insan üstü tarihsel dinamikleri

oluşturduğunu ileri sürrnekte, bir yandan da kapi talist üretim biçimini aşmak

3 Göze, 5.272.

4 İlhan Akın, Kamu Hukuku, İstanbul 1987,5.223.s Göze, 5.277.

Page 3: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

Murat Yüksel - Marksi zm ve HukukAnlayışı 21

için gerçek anlamda sınıf bilincine ulaşmış örgütlü bir sosyal sınıf ile

devrim, başka bir deyişle yeni bir tarihsel süreç yaratmak istemiştir",

ı.MARKSİzMİNHUKUK ANLAYIŞI

Marksizm toplumsal sorunlara ilişkin analizlerinde hukuki

analizler yapmak yerine toplumsal yapıyı çözümlerneye ilişkin

değerlendirmelere yönelmiştir. Marksizm' e göre hukuk toplumun üst

yapısının bir parçasıdır. Bu noktada Marksizm, hukukun tarafsızlığını ve

rasyonel objektivite kavramlarını ileri sürer. Marksist perspektiften hukukun

rolü ne hukukun bir minimum çerçevesini sağlamak ne de devlet gücüne

karşı bireyi koruma kaynağı rolünü üstlenmektir. Bu bakışa göre hukukun

rolü ideolojik ve politiktir. Marksist perspektiften bakıldığında devlet ise

yapı koruyucu olarak objektif bir varlık olup, anahtar bir roloynamakta ve

bir bütün olarak işlev görmektedir'.

Marksist bakış açısına göre liberal devlette hukuk, toplumdaki

elit sınıfın gücünü sürdürmek ve kontrol altına almaya çalışmaktır. Marksist

devlet anlayışında ise hukuk, liberal toplumlardaki gibi merkezi bir önem

taşımaz, Toplumsal koşullar ve bireyin pozisyonu Marksist bir hukuki bakış

açısıyla değil toplumdaki ekonomik ölçütler yoluyla değerlendirilir. Yine

Marksist bakış açısına göre devrimci değişim için ise, devlet ve hukuk

sistemi gibi birçok kurumlarda köklü bir sosyal dönüşümgereklidir'.

Marksizm' e göre ekonomik ilişkiler temel yapı ilişkileridir.

Üretim ilişkilerinin tümü toplumun sosyo ekonomik yapısını oluşturur ve bu

temel üzerine hukuki, siyasal, eritelektüel hayatını şartlandınr. Bu maddi

temel üretim ilişkilerinden oluşur, her şeyden önce mülkiyet ilişkileri yani

6 Ömer Çaha, "İdeoloji ile Hukuk Arasında Devlet", Doğu-Batı Dergisi, S.13,Y.2DD-2DDI, S.91-92.

7 R. Pringle / S. Watson, Women's İnterests and Poststructuraiist State FeministTheorize, London 1992, p. 55.

8 S. Picciotto, The Theory ofThe Staıe, Class Strugle and The Rule ofLaw, London1979, p. 166.

Page 4: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

22 M OHF- HAD, C I3. Sy.3-4

üretim araçlarının mülkiye tinde n doğan ili şkilere bağlı olarak değerlerin

paylaşılması, müb adele biçiml eri ve sosy al sı nı flara arasındaki ili şkiler bu

t ab anı meydana get irir. Bu ilişkiler insanların irade ve vicdanlarından

bağımsız olarak o l uşt ukları için doğrudan doğruya üretim güçlerinin evrimdüzeyine tabi olur',

Marksizm bir üst yap ı kurum olarak hukukun işleyi şi hakkında

ise iki teme l yorum ileri sürer. Buna göre Marksizm, hukuku n kapiıalist

sistemi destekl eyerek s ınıf baskıst aracı olarak i şlediğini ileri sürerken, iki nci

olarak ise hukukun kapitalist siste mi koruya n ve sürdüren doğrudan ve açık

bir sın ı f baskısı aracı olarak işl ediğini varsaymakıad ı r ' " .

Marksizm' c göre kapitalist devlet temel yapıdaki evrim sonucu

yıkılmaya mahkum bir üst yapı kurumdur. Bu y ı kılış devrimci smıfın bilin çli

olarak yapacağı sınıf mücadelesi ile gerçekleşecektir. Devrimden sonra

kapitalist toplu mdan komünist topluma geçiş aşamalı bir biçimde

gerçekleşecektir" .

Marksist felsefede dev let evrensel ve ulusal ihtiyaçlar

doğrııIı usunda gelişen ve tüm toplumu aynı noktada buluşturan bir kur um

olarak değil, egemen sınıfın egemenliğ i ni meşrul aştıran bir kurum olarak

gelişmiştir. Bu noktada Marx, devleti bir sınıfm çıkarlannı yinclcyen ve

geliş t iren bir kurum olarak varsaymıştır".

Marksist hukuki bakış açısına göre toplumdaki ezi l mişliği n

sebebi kapitalizm dir. Bu bak:ı şa göre toplumdaki teme l ezilmişliği u sebeb i,

kapitalist üretim tarzınm genel i şleyi ş yönte midir. Bu noktada ise

Marksistler toplumdaki eşitsizliği sürekli bir biçi mde yeniden üretim

kavramı nı analiz et mek suretiyle açıklamaya çal ışmışl ardır. Marksizm

öncelikli olarak kapitalist toplumsal i lişki lerde sömürücü ücret anlaşmasına

ise cv içi emeği n önemini açıklayan çalı şmal arın geli şmesiyle karşı çıkmaya

' Göze, s.286.

10 Barnet t, p. 137.

II Göze, s.289.

" Ömer Çaha, Sil'il Kadın, Konya 1996,s. 33.

Page 5: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

Murat Yiiksel - Marksia n ve Hukuk Anlayışı23

sosyalistçalı şmı ştı r. Bu eşitsizliğe son vermek için de kapitalist sistemin

sistem ile yer deği ştirmesi gerekti ğini ileri sürmüşlerdir.

Marksi st hukuki bakış a çısına göre toplumdaki ekonomik ve

sosyal eşi tliği kapitalist ekonomik sistemin yanlışlıklarmı onaya koymak ve

kamu alanın eş i tlik temelinde işlemesini sağlamak suretiyle gerçekleştirmek

mümkün değildirD

Marksizm'e göre, toplum gelişmelerinin itici gücü ve yaratıcısı

maddi koşullardır. Diğer bir deyişle toplumun üretim biçimidir. Tüm

toplum sal gelişme koşullarını ve yasalarını insanlarm üretim güçleri yle

üretim güçlerinden doğan üretim biçiml eri saptar, Toplumun üst yapısı

denen hukuk düzenini , rejimIeri ve siyasal kurumları yaratan temel yapıdır.

Bu temel yapıya alt yapı da denmek tedir. Her temel yapı aynı zamanda

kendin e uygun bir üst yapı doğurmaktadır. Toplumdaki sosyal değişme,

mülkiyet ve üretim biçimlerind eki değişimin sonucudur. Sosyalist düzene

geçmek için temel yapıdaki değişikliği işçi sınıfı yapacaktı r. Mark sizm' e

göre kapit alizmin gelişmesi ile ortaya çıkan sını f çatışması proletaryanın

burjuvaziyi devirip kendi egemenl iğini kurması ile bitecek ve toplum sımfsız

hale gelecektir. Marksist düşünce komünist topluma geçişi sağlayacak ara

döneme sosyalizm adını vermektedir. Marksizm açısından bir toplumun

komünis tlcşmesi kolay ulaşılan bir aşama değildir. Bu son aşamadır".

İnsan çalışmakla doğadan geçimi s ağlayacak ürünleri elde eder.

Dolayı sı yl a bir toplu mun ana ilişkil eri, doğa ile olan ana ilişkilerdir. Bu

ilişkiler ise doğrudan doğruya üretime dayandı ğına göre her toplum her

şeyden önce üretim ilişkileriyle tanımlanacakt ır. Bu üretim ilişkisi

ç ö zü mlcndi ğ i ndc karşımıza üç öğe çıkar. Doğal koşullar, üretimi sağlayacak

araçlar, aygıtl ar dolayı sı yla bunların kullanılması, yeni üretim tekniği, bir de

toplu çalı şmanın düzene sokulması, yani i ş bölümü Marx' ın ürtirn gücü diye

adl andı rdığı bu öğelerin her biri kendine göre değişir, gelişir ayrı yollardan

gelişmesine rağmen üçü de bir birinden ayrılamaz. Her toplumun temeli bu

13 Barneıt, p. 138.

14 Şeref Gö zübüyük, Anayasa Hukuku, Ankara 1986,s.43.

Page 6: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

24 MOHF- HAD, C13, Sy.3-4

üretim gucune dayanır. Marx, buna toplumun alt yapısı demektedir.

Toplumun üst yapısı dediği kültür, hukuk, siyasal kurumlar, ahlak bu üretim

ilişkilerine bağlıdır. Bu anlamda insanın toplumsal varlığı, bilinci ve kültürü

üretim gücüne göre tanımlanrnakradır".

Marksizm'e göre toplumun sosyal, siyasal düzeni, din, ahlak,

hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı temel

kurumlar dayandıkları belli bir temel yapıyı yani ekonomik temeli yansıtır.

Zira çeşitli sosyal teoriler, siyasal kurumlar hepsi temeldeki sosyal ekonomik

ilişkilerin aynası konumundadır. Kapitalizmde olduğu gibi bu temel yapı

ilişkileri iktidar ve tabiiyer ilişkileri iktidar ve tabiiyet ilişkileri biçiminde

olunca üst yapıda bu sınıflar arasındaki zıtlaşmayı gösterir. Toplumun

ekonomik yapısı da değiştiği zaman üst yapı da bu temel yapıya paralel bir

biçimde değişmelidir. Bilindiği üzere ekonomik yapı üretim güçlerinin

gelişme derecesine tabidir ve üretim güçleri de toplumun tüm değişiklerini

yaratan hareket gücünün meydana getirir. Böylece Marksizm'e üst yapıda

olup bitenleri temel yapıdaki gelişmelerle açıklamakta fakat üst yapının alt

yapıya tabiiyctini tek yönlü bir determinizme bağlamaktadır".

Genelolarak tarihe bakıldığında insanların şu aşamalardan

geçtiği görülür: İlkel kornünote, köleci toplum, burjuva toplumu, sosyalist

toplum ve komünist toplumdur. Diyalektik yöntemin ilkeleri insan

toplulukları için de geçerlidir. Düşünceler arkasında sosyal sınıflar vardır.

Tarih, sınıflar arasındaki ekonomik mücadeleler tarihidir. Toplumlar ancak

bu tarihsel akış içinde incelenebilir. Buna göre önce ilkel körnünal toplum

vardı. İnsanlar bir arada özgürce yaşıyordu. Toplum mülkiyeti kavramı

henüz yoktu. Zamanla toprak nıülkiyeti başladı. Mülk sahipleri üretimde

rarıtabiliyeri sağlamak için savaşlar ve çeşitli entrikalarla kölelik kurumunu

yaratırlar. Köleci toplum düzeni ortaya çıktı . Daha sonra sosyal baskılar

nedeniyle, köleci toplum feodal toplum düzenini geliştirdi. Rönesans ve

Ticaret Devrimi olayları yeni bir sınıf oluşturdu. Burjuvazi, burjuvazi

kapitalist toplum düzenini kurdu. Endüstri devrimiyle birlikte yeni bir sosyal

15 Akın, s.228.

16 Göze, 5.286-287.

Page 7: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

Murat Yiiksel - Marksizm re HukukAnlayışı25

sını f tarih sahnesinde kendini gösterdi. Yönetimi işçi sınıfı ele alacaktır. Bu

sosyal gelişme içinde sını fl ar kendi üretim ilişkil erini yansıtan bir hukuk ve

ahlak düzeni kurmuştur. Örneğin köleci üretim ilişkilerinin geçerli olduğu

toplumun ahlak ve hukuk düzeni o anlayışı dile getirmekteydi. Burjuvalar

kendilerinin benimsendiği üretim ili şkilerine uygun bir hukuk yaratmıştır.

Başka bir deyi şl e Marksist bakış açısma göre alt yapı ili şkileri (sosyo

ekonomik i li şki ler) üst yapı kurumlarını oluşturmuştur. Bu itibarla hukuk ve

ahlak gibi üst yapı kurumları alt yapı ili şkileri oluşturur. Bununla birlik te

hukukun sosyo-ekonomik yanını görmezlikten gelmek kuşkusuz

olanaksızdır. Ancak daha önce deneyci tümevarımcı yöntemlerle yapılan

ele ş tir i leri burada da irdelernek gerekir. Bu noktada sosyo ekonomik alt yap ı

ilişkileri mekanik bir şekilde hukuku oluş tıınnaz" .

Marksizm, alt yapının üst yapıyı belirlemesinde önemli

olduğunu belirtmekle hukukun oluşumunda sosyo ekonomik faktörün

varlığın ı vurgulamıştır. Hukuk, soyut tepeden inme bir ide olamaz. Tarihsel

akı ş içinde köleci toplum, feodal toplum ve burjuva toplum aşamaları

mevcuttur. Marx ' ın yukarıdaki gözlemleri yerindedir. Fakat sosyalist ve

komünist topluma geçecek diye bir yargıda bulunmak bilimsel dayanaktanyoksundur's

Klasik Materyalist düşünce içinde insanın belirli ve ayrıcalıklı

özel bir yeri o lmamasına rağmen, Marksist düşünce içinde insana ayrıcal ıklı

ve hatta yarı tanrısal bir yer veri l miştir. Marksist görüşe göre insanın

ayrıcalıklı üstün bir yere sahip olması onun çalışan bir varlık olmasından

ileri gelir. Çalışan insan işi ve emeği ile maddeyi değiştirme olanaklarına

sahiptir. Bu nedenle Marksist düşüncede işe, emeğe ve çal ışmaya son derce

önem verilir. İnsanı insan yapan i şi ve çalışmasıdı r. insan aktif bir biçimde

bilinçli ve sonuçl arını düşünerek doğayı kendine, kendi ihtiyaçlarına cevap

verebilecek biçime sokar. Doğayı bilinçli bir şekilde değiştirebilmeleri

sonucu insanlar yal nızca yaşayab ilmeleri için gerekli olanakl arı sağlamakla

17 Niyazi Öktem, Felsefe, Sosyoloji, Hukuk ve Devlet. Istanbul 1999, s. 48.i ' Öktem. s.302.

Page 8: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

26 M01IF· HAD, c.ıs. Sy.3-4

kalmazlar, Aynı zamanda çalı şmalan için gerekli araçları da üretmiş

olurlar",

Marksist bak!ş açısına göre devlet. siyasal partiler . hukuk. ahlak,

din . sanat ve üst yapı kurumları dayandıklan belli bir ekonomik temeli

aksettirirler. Sınıflara bölünmüş bir toplumda devlet, ekonomik bakımından

hakim sınıfını siyasal gücüdür. Marksizrn'e göre sayı bakımından azınlıkta

olan sömüren sııııfın çoğunluğu oluşturan sömürülenler sınıfına hakim

olabilmesi için yalnızca ekonomik güç yeterli değildir. Bir zorlama

mekanizmasına da gerek vardır" .

Mark sist bakış açısına göre toplumdaki eşi tsizliğin

nedenlerinden biri özel mülkiyettir. Mark sist bakış açısına göre özel

mülkiyetiri kurumlaşmasıyla birlikte üretim araçlannı eline geç iren mutlu

azınlığm oluşturduğu toplumsal yaşam olan kapi talizm topl umd aki varolan

eşitsizliğin temel kaynağı ve ortamı olarak kabul edilir" .

Marksizm 'e göre kapi talizm realitede aynı olan tüm insanlar

açısından ezici bir sistemdir. Bu bakı ş açısına göre işçi sınıfına baskı

uygulayan ve bu baskıyı destekleyen sistem kapitalist siste mdir. Sınıf farkı

gözetmeksizin bütün insanlara baskı uygulayan kapitali zm tamamen ataerkil

özellikler taşır. ;\lc var ki Marksistler toplumdaki varolan eş i t s i z ilişkileri

tatmin edici bir tarzda adreslemeyi başaramaımştır.

Marksizm 'e getirilen bir diğer eleştiri şudur: Cinsiyete dayalı iş

bölümü kapitalizm öncesi de mevcut olup kapit alizm tarafından

yaratı l mamı ştı r. Kapitalizm olsa olsa daha güçlü bir ci nsiyete dayalı iş

bölümü i nşa et miş olabilir". Bununla birlik te gelenekse l Marksist yaklaşım

toplumda ki ataerkillik ve cinsiyet analizlerini sağlamada da başarısız

olmuştur.

J9 Göze, S.28I.

20 Göze, s.287.

z ı H. Hartmann, "The Uıılıappy Marriage of Marx/sm and Femiııism : Towards aMore Progr essive Union ", W011lQ1l and Revotution. Bostan 1981, p. 19-20.

22 Barrett, s. 137·138.

Page 9: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

Murat Ytiksel -:Marksiznı ı'e HukukAnlayışı27

Kapitali zm ve sınıf boyutu içinde yalnızca üretim ilişkilerine

odaklaşan Mark sizm bu yönü ile tek boyutludur. Aynca Marksizm'in üretim

ilişkilerini analiz etmede başanh olduğu söylenemez". Zira Marksistler

üretim ilişkileri anali zlerinde ev içi emeğin kapitali st sistemin doğal bir

parçası olduğunu kanıtlamışlardır. Marksistlere göre toplumdaki eş i tsi zliğin

sebebi kapitalizmin yükselişi ve emeğin sömürülınesidir. Oysa bu görüş

dayanak tan YOksundur. Zira kapitalizm öncesi toplumlarda ve sosy alist

toplumlarda eşitsizlik vardır ve varolmaya devam edecektir".

Doğaya ege men olan diyalektik praksis zorunluluk ilkeleri

toplumsal yaşamı da içine alır. Marx' a göre topluma egemen olan iki temel

kural, diyal ektik, tarihsel maddecilik ve sınıf mücadelesidir. Toplumsal

gelişmelerde alt yapısal üretim biçimleriyle onun yansıması olan hukuk ve

alılak üst yapı kurumları arasında zorunlu bir ilişki mevcuttur. Üretim

araçlannı elinde bulunduran kişiler kendi üretim biçimleri doğrultusunda

hukuk ve ahlakı düzenler. Örneğin liberal mülkiyet anlayı şı içinde kent soylu

sın ıfı, siyasal iktidarı elinde tutarak kendi çıkarlan doğrultu sunda hukuk

yapar. Marx' a göre bu olgu, üretimin yaraııcısı olan bu çal ı şmalann

aleyhin edir. Çalışanlarla çalıştın lanl ar arasında bir çelişki başl ar, çalı şmaya

kadar gider" .

3.MARKSizMiN DEMOKRASi ANLAyıŞı

Genelolarak klasik demokrasilerde, kişi haklarına büyük önem

verilir. Klasik demokras i anlayışı içinde bireyin özgürlüğü son derece

önemli bir yere sahiptir. Bu yüzden bu demokrasilere özgürlükler rej imi de

denir. Marksist demokrasi ve düşünce sisteminde ise bireyin yüceltilmesi

esastır . Marksist demokraside önemli olan özgürlük değil , insanın

ö zgürlcşririlmesidir. Buna göre ekonomik koşullar, üretim biçimi ve toplum

düzeni değiştikçe insanlar özg ü rleşecektir . Marksist demokraside

23 Barneu, p. 14 1.

u Barrett, 5. 140.

25 Öktem, 5.300.

Page 10: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

28 MOHF- HAD, CI3, Sy.3-4

özgürleşmenin başanlı olabilmesi için klasik demokrasinin temelini

oluşturan özgürlükler kısıtlanabilir. Bu noktada özgürlükler toplumu

ö zgü rlcş tirmenin bir aracı değildir".

Genel anlamda sosyalizm, geniş ve dar anlamda olmak üzere iki

anlamda kullanılır. Genel anlamda sosyalizm, liberal demokrasi ve

kapitalizmin doğurduğu düzeni yetersiz ve adaletsiz bulan ve onu

değiştirerek yerini almak isteyen sosyal ve ekonomik bir düzendir.

Sosyalizm üretim araçlarının özel mülkiyet konusu olduğu piyasa

ekonomisine dayalı liberal düzene karşı çıkar, adaletsiz ve çağdışı bulur. Bu

noktada sosyalist düzen, üretim araçlannın topluma mal edilmesini üretimin

insanların gereklerine göre yapılmasını' ve bunlarının tümünün demokratik

bir yöntemle gerçekleştirilmesiniöngören bir düzendir".

Genelolarak Marksizm, mevcut düzeni reddeden yeni bir

anlayış dile getirmiştir. Buna göre sınıfsız bir toplum yaratılacak ve tüm

üretim araçlan topluma ait olacak ve toplum yararına kullanılacaktır.

Böylelikle komünist topluma ulaşıldığında sadece ve sedece baskı aracı

olarak işlev gören devlete de gerek kalmayacaktır. Marksist düşünce

komünist topluma geçişi sağlayacak olan ara döneme sosyalizm adını

vermektedir. Marksizm kendisini bilimselliğinden ötürü de sosyalizm olarak

adlandırır. Bu bakışa göre sosyalizm tekeliro da bilimsel sosyali zmdir".

Marksist bakış açısına göre devlet, toplumun sınıflara

bölünmesine, bu sınıfların çatışmasına dayanır. İnsanlık tarihi, bu

çarpışmaların tarihidir. Özgür insanla köle , patrisyenlerle halk, baronla serf,

ustayla çırak, sömürenle sömürülen kimi zaman gizli ama kesintisiz ve

amansız, sürekli bir savaşa tutuşmuşlardır. Devlet , bu sınınara bölünme

olayının bir sonucu olup, sınıf bölünm esine dayanır. Gerçekte devlet, her

zaman ve her yerde bir sınıfın öteki sınınarı baskı altında tutmasına yarayan

26 Gözübüyük, s.44.

21 Gözübüyük , s.4ı.

28 Gözübüyük, s.4 ı.

Page 11: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

Mura t Yiiksel - Marksizm ve Hukuk Anlayışı29

bir araçtır. Dolayısıyla devlet, ancak bu çelişmenin yani sınıflara bölünmeninortadan kalkmasıyla yok olabilir".

ÇoğuıCu demokrasilerin egemen olduğu ülkelerde bir yandan

sosyalist partiler diğer yandan komünist partiler yan yana yaşamaya

başlamıştır. Sosyalist partiler demokratik sosyalizmi, komünist partiler ise

Marksizm' i temsil etmektedir. Bilindiği üzere Marksizm proletarya

diktatörlüğünü sınıfların yok olacağı aşamaya kadar sürdürme düşüncesine

dayanır. Buna karşılık demokratik sosyalizm ise devrimci yönetimi reddeden

ve sosyalist düşünceleri klasik demokrasi kalıpları içinde geliştirmek isteyen

bir düşünce biçimidir. Burada iki kavram ortaya çıkar. Bunların birincisi

sosyalist devlet, diğeri ise sosyalist hükümettir. Sosyalist devlet kavranıı ile

Marksist Leninist devlet modeli anlatılır. Sosyalist hükümet kavramı ise

çoğulcu demokrasinin egemen olduğu hükümlerde sosyalist partilcrce

kurulan hükümetler anlanıına gelir".

Marksist demokrasinin en belirgin özelliği tek ve bir ideolojiye

dayanmış olmasıdır. Marksist demokraside iktidar, Marksist ideolojinin

uygulayıcısıdır. Bunu gerçekleştirmek için ise yönetilenleri zorlar. Marksist

demokrasi klasik demokrasi modellerinin tersine çoğulcu değildir. Bununla

birlikte Marksist demokrasilerde iktidar geçici ve değişken değildir. Zira

Marksist demokrasi işçi sınıfının iktidarına dayanır. Bununla birlikte

Marksist demokrasinin uygulandığı ülkelerde de tam bir uygulama birliği

görmek mümkün değildir. Marksist demokrasinin egemen olduğu ülkelerde

Marksist ideoloji zaman içersindeki bir gelişmenin sonucu olarak değil. bir

devrim ile yerleştirilmiştir" .

Marksizm' in demokrasi anlayışı liberal devlet sisteminde

düşünülen biçimden çok daha değişiktir. Zira Marksizm'in savunduğu

demokraside özgürlük. değişik açıdan değerlendinniştir. Marksist görüşe

özgürlük insanların özünden doğan bir özelliği olmayıp, gelişme ve

29 Akın, 5.232.

30 Gözübüyük, s.42.

31 Gözübüyük, 8.43.

Page 12: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

30 MOHF- HAD, C B, Sy.3-4

bilinçlenmeleri sonucu kazanacaklan bir değer olunca demokrasi de başka

bir biçimde gelişecektir, Marksizm' e göre liberal devlet sisteminin getirdiği

ve gerçekleştirdiği demokrasinin biçimsel bir demokrasini n yeni baştan

kurulması gerektiği ni savunur".

Marksist düş üneeye göre demokratik burjuva devleti diyalektik

ve çelişik bir karaktere sabiptir. Devlet, toplumda sını fların varlığı nı ve

mücadelesini ifade eder. Burjuva devleti , bir taraftan hakiın sın ı fı nın baskı

aracı olarak onu fiili diktatörlüğünü gerçekleştirirken öte taraftan sömü rülens ın ı fların istek ve çıkarl arı nı ve siyasa l amaçl arını da dile getinneme!erine,

çalışan sını fın örgüt lenmesine izin vermek zorunda kalmıştır. Demokratik

burjuva devleti sını flar arası bir uzlaşmayı gerektirir. Fakat bu uzlaşma sınıf

mücadelesini ortadan kaldırınaz. Aksine bu mücade lenin bir ifadesidir. Bu

bakımdan Marksizm'e göre burjuva demokras isi dengesiz bir rejimdir.

Marks izm' e göre özgürlükten hareket eden ve amacı özgürlüğü

gerçekleştirmekte olan liberal devletıe demokrasi hedeflerine

ulaşamanuşur".

Marksist bakış açısına göre bir toplumun sosyal ekonomik yapısı

o toplumun siyasal düzenini belirler. Bu açıdan siyasal demokrasi, kapitalist

bir toplumda gerçek demokrasi olmaktan uzaktır ve biçim sel bir demokrasi

kapitali st bir sı ııı fııı emekçi sını f üzerinde egemenliğini gizlerneye

yaramaktadır. Buna karşılık gerçek demokrasi, ancak insanlar arasında

gerçek özgürlüğün sağ landığ ı sı nıfsız bir toplumda mümkündür. Bu

bakımdan Marksist bakış açısına göre gerçek demokrasi ancak kapitali st

düze n yıkıldıktan sonra gerçekleşebili r" .

Marksist bakışa göre, devletin bir çırpıda ortadan kalkması

beklenemez. Zira işçi sı nıfı iktidara geldikten sonra devlet bir süre daha iş

başında kalacak , burjuva kalıntılannı temizleyecek, üretim araçlannın

topluma aktarı l masını sağlayacak ve yeni düzeni iç ve dış düşmanlara karşı

II Göze, 5.297.33 Göze, s.297.

34 Göze, s.297 .

Page 13: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

Murat Yüksel> Marksizm ve Hukuk AııltlylŞl31

koruyacaktır. Ancak bu koşullar gerçekleştikçe devlet kendiliğinden

görevsiz kalmaya, zayıflamayave yavaş yavaş ortadan kalkmaya yüz tutar".

Marksist demokrasinin dayandığı temel ilkelerden biri de üretim

araçlarına kamunun sahip olmasıdır. Bu, Marksizm'in dayandığı en temel

ilke lerden biridir. Buna göre önemli olan toplum yapısını ve toplum içindeki

temel ilişkileri etkileyici, sınıf egemenliğine götürücü nitelikte mülkiyetın

ortadan kaldırtlmasıdır".

4.MARKSİzMİNEKONOMİANLAyıŞı

Marksist bakış açısına göre kapitalizm temelolarak kar güdüsü

ile hareket eder. Bu da toplumda varolan eşitsizliği körükleınekte ve işçi

sınıfnun sömürülmesine yol açmaktadır". Bu itibarla Marksizm, toplumdaki

eşitsiz maddi koşulları üzerinde değerlendirmelerdeve analizlerde bulunur.

Marksizm' e göre üretim gücünün öğelerinden biri olan

işbölümü, özel mülkiyeti doğurması bakımından insanlığın gelişmesinde

büyük bir önem taşır. Üretim araçlan ve toprak bir takım kişilerin eline

geçer. İşin kendisi de yüksek ve aşağı diye ayrılır. Yüksek işlerde çalışanlar

üretim araçlarını elle geçirirler, bu yüksek görevleri de üretim araçlan gibi

çocuklarına bırakırlar. Böylece toplum içindeki işbölümü sınınarın

belirlenmesine yol açar".

Kapitalei topluma bu açıdan bakıldığında büyük çelişkilerortaya

çıkmaktadır. Üretim, çoğunluğun işi olduğu halde üretim araçları bir

azınlığın elindeelir. Bu azınlık kendi baskısını sürdürrnek için gerçekteki bu

çelişmeden sıyrılmak istemektedir. Gerçeğin dışında diğer bir deyişle bu

çelişmeyi yansıtmayan bir ınetafizik, bir din, bir ahlak kurar. Bunların tümü

üretim araçlarının özelliği ile üretimin genelliği arasındaki çelişkiyi

35 Akın, s. 234.

36 Gözübüyük, s.44.

37 Barnett, p. 139.

38 Akın, 8.228.

Page 14: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

32 MOHF- HAD, CJ3. Sy.3-4

giz lerneye , diğer bir deyişle kurulu düzen, bir sın ı fın çıkan nı korumaya

yaramaktadır" .

İnsanlar kendi icadı olan araçlarla doğayı işleyerek onun

görünümünü de ği ş tirebilmekte, maddeyi işleyerek onun kendisi için yararlı

olacak biçiml ere sokmaktadır . İnsan çalı şarak kendi kendini yapmakta,

emeği ile kendi varlığı nı, kendi içinde saklı kalnuş gücünü ortaya

koyabilrnektedir. İn sanlar aynı zama nda çalışarak da entelektüel gelişmesini

sağlamaktadır. Düşünme yeteneği insana üstün bir güç tarafından babşedilen

bir öze llik değildir. Sadece emek harcayarak ve çal ı şarak bir şeyler yaratma

olanağının gelişmesidir. İnsan ancak çalışması ile doğaya hakim olabilrnekte

ve determinizm zincirini kırabilmektedir'" .

Marksizm üretim güçleri i ş araçlarıdı r. İnsanlar bu araçlar

aracılığı yla doğa üzerinde etkili olmaya ve doğa gücü ne hakim olmaya

çalışmaktadır. İnsanın kendisi ile iş konusu olan madde arasına koyduğu bu

araç lar her şeyden önce makinelerdir. Bunun gibi bu üre tim araçlannı

mesleki bilgileri yete nekleri ile hare kete geçire n insan lar da üretim araçları

arası nda yer alı r. İnsanlar üretimde bulunurken ise tek başlanna değ ildirler.

Kendi kendin e yettiğ i düşünülen en küçük bir i şletme dabi sosyal üretim

sürecinin unsurudur. En küçük işletmede çalı şan kişi de çalıştı ğı kullandığı

araçlan kendisi yapmamış onları başkasından al mıştır. Böyl ece üretim

i li şkileri kategorisi üretim güçleri kategorisine eklcnmek te, onu

tamamlamaktadır. Üretim mekanizmasının geçi rdiği evrim içinde, önce

üreti m araç lannda bir deği şme olur. Bu da sosyal ilişkilerin değişmesine yol

açar. Bu duru m ise Marksizm'de ilk önce ilkel toplumdan köleci topluma

geçiş aşamasında görülür".

Marksist bakış açısına göre toplumd aki eşitsizliği n

nedenlerinden biri özel mülkiyettir. Marksizm'e göre özel mülkiyetin

kurumlaşmasıyla birlikt e üret im araçlannı elin e geçiren mutlu azınlığın

39 Akın. s.229.

;O Göze, s.281.

" Göze, s.283.

Page 15: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

Murat Yiikset -. Marksiını )ıe Hukuk Anlayışı33

oluşturduğu toplumsal yaşam olan kapitalizm toplumdaki varo lan eşitsizliğin

temel kaynağı ve ortamı olarak kabul edilir".

Bununla birlikte Marksist bakış açısına göre kapitalizm,

realitede aynı olan tüm insanlar açısından ezici bir sistemdir. Bu bakışa göre

i şçi sınıfına baskı uygulayan ve bu baskıyı des tekleyen sistem kapitalist

sistemdir. Sııı ıf farkı göze tmeksizin bütün insanlara baskı uygulayan

kapitalizm bu yönüyle tamamen ataerkil bir özellik taşır.

Marksizm' e göre kapitalist düzenin yeni üretim i lişkileri temel

olarak üretim araçlarının özel mülkiyetine dayanmaktadı r. Bu üretim

ilişkileri başlangıçta üretim güçlerinin hızla gelişmesini sağlamıştır. Buhar

ve elektrikli makinelerin kullarulması ile büyük sanayi doğmuştur. Sosyal

düzeyde ise kapitalist sistem kapitalist sınıf ile işçi sınıfının çelişkisine

dayanır. Marksizm 'e göre emek emekçi sınıf serfler kadar bağımlı durumda

değildir. Fakat üretim araçlarını da sahip değildir. Açlıktan ölmemek için kol

gücünü satmak zorundadır. Bununla birlikte siyasal yapıda da değişiklik

olmuştur. Fakat kapitalist evrim içinde öyle bir an gelir ki mevcut üretim

i li şkileri üretim güçlerinin gelişmesini engeller. Bununl a birlik te ekonomik

krizler üretim güçlerinin gelişmesini olumsuz yönde etkiler. bu

Engellemeleri ortadan kaldırmak için kapitalist sistemin temel çelişkilerinin

ortadan kaldırılması gerekir. Bu çelişkiyi çözümlernek içinde üretim

araçları nın özel mülkiyetine son verilmesi gerekmektedir. Bu itibarla

Marksist düşünce içinde üretim araçları ilzerinde kolektif mülkiyet sosyalist

üretim biçiminin temeli ni oluşturur".

Marksizrn'e göre üretim araçlarını elinde tutan sınıfın devleti

toplum hayatını sınıflara bölmüş, ortak yaşamayı ve eşitliği ortadan

kaldırmıştır. İnsanın doğa üzerindeki gücü özel mülkiyet yoluyla bir sınıfın

eline geçmiş çalışanların emeğine denk olan para bu ernekten ayn tutularak

çalışanların efendisi durumuna yükselmiş, yine çalışanl ar sayesinde ortaya

42 H. Hartmann, "The Uııhappy Marriage of Marxism and Feminism: Towards aMore Progressive Union", Womaıı al/d Revolutioıı , Bostan 1981, p. 19·20.

" Göze, s.285.

Page 16: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

34 M OHF- HAD, c. ıs. Sy.3-4

çıkan ze nginlik. sermaye çalışanları baskı altında tutmaya. yoksullaştırmaya

yaramıştır" .

S.MARKSİzMİN ÖZGÜRLÜK VE EşİTLİK ANLA YIŞI

Marksist bakış açısına göre kapi tali st toplu mda eşitl ik sı nıfsal

eşitlik üzer ine kurulur ve sın ıfs ız bir toplumda da farklılık ya da eşitsizlikler

bireyler arasında çeş i tli yönlerden eşitsiz güç lü ya da zayıf yanlar olmaya

devam edecektir. Ortak mülkiyete ve eşit b öl ü ş üme dayalı gerçekte n adi l bir

toplum bu eşitsizli kleri dikkate alacak ve ibtiyacı olana dalıa fazla verecek.

daha çok ve reb ile nde n ise dah a fazla talepte bulun abil ece ktir. Bu durum ise

birey in insanlığı açısından vazgeçilmez nite likle riyle bir likte gerçekten

dikkate alınması anlamına gelecektir".

M arksist hukuki bakışa göre kapitalizmin eşitlik anlayışı yasa

önünde eşiılik anlamına gelir. Kapitali zm, dayandığı sımıl ı top lumun temel

eşitsizliklerini dikkate alması mümkün olmadığı için. hukukun kendisi

bireyler i genelleştiri lebi lir ; bu bakımdan ka pitaliz m bireysel farklılıkl arı

farklı ihti yaç ve yetenekle rini değ il aynı zamanda toplu msal ve eko no mik

durumlarındaki mutl ak farklılıkl arı da yadsımaktadı r. Yine marksist hukuki

bakışa gö re kapitali st hukuk sis temi herk esin yasa önünde eşit olduğunu

kab ul ed en gene l bir hukuktur. soy uttur ve her durumdaki in san a uygulanır.

Bununla birlikte kapitalist sistemde asgari bir eşitlik garanti edilmiştir. Zira

eğer yasa koyucu soyut ki şileri ve durumları ele alacak o lursa kişileri ve

durumları eşit kabul etmek ve belir li bir kişiye karşı aynm gözetmeme k

zorundadır. Bu bakış açısına göre kapitalist sistemin öngördüğü yasa önünde

eşitlik ilkesi ekonomik eşitsizliklere uygulanmaz. bilakis yasa önünde eşitlik

ilkesinin varlık nedeni eşitsizliği rrıaskelemektir. Yasa ge neldir. dolayısıyla

insan olarak işçi ve i şveren herkes eş it olduğuna gö re yasa onların

duruml arındaki eşitsizlikleri dikkate almaz. Yasa önünde eşit lik daima bi r

" Göze. s.230.

",5 Juliet Mitchel, / Ann Oakley. Kadııı ve Eşit lik . çev. Fatrnagü l Berktay, İst anbul

1998. s. 44.

Page 17: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

Murat Yüksel - Marksivil ve HukukAnlayışı35

kavram olarak eşitsizliği yadsır. Eşit lik yasa önünde soyut insanlığa

indirgenmiş olan kişiler arasında soyut bir ölçü birimi olarak mevcuttur" .

Marksist felsefenin temelind e zorunluluk kavramı yatar.

Marksizm ' e göre evrende belli yasalar vardır buğday ekersen buğday

biçersin. Bu temel bir zorunluluktur. Bu zorunluluk, doğadaki ilk ve objektif

geçerliliktir. Ancak bu yasaya kendini bırakmamak gerekir. İn san doğanın

yasal arın ı ka vrar ve geli şti ri r. Bu yüzden Marx'da zorunluluk objektif bir

realite niteliğindir. Zorunluluğu kavramak, tanımak, geli şme yasaların ı

bilmek ve subjektif duygusal hareketlerden kaçınmak ö zgürleşrnek demekti r.

İnsan doğada olduğu kadar toplum içindedir. Bu noktada insan tarihin hem

yaratıcısı hem de ürünüdür. Doğayı dizgin al tına alabileceği gibi toplumu da

dizgin al tı na alıp, onun efendisi olabilir. Bu ise sosyal ekonomik ilişkil erin

iyi düzenlenmesi rasyonel olmasıyl a gerçekleşebilir" .

Marksizm'in özgürlük sorununa ışık tutacak kavram

yabancılaşmadır. İ nsanlar yaşama biçimlerini belirl eyen objekti f koşullarm

bilincine vardıkları zaman bu koşulları değiştirebilirler. Bu bakışa göre insan

doğanın yasaları nı anl ayıp öğrendikçe, doğaya hükmedebilme gücüne sahip

olabiliyorsa ve doğaya karşı özgü r olabiliyorsa aynı zamanda sosyal

determinizm zincırını kırabilir. Marksizm'e göre gerçek özgürlük

kazanılması gereken hir özgürlüktür. İnsan özgürlüğünü doğduğu an bulmaz,

ancak büyük mücadeleler sonucu elde edebilir. İnsan doğa karşısında ve

toplum içind e mutl ak tartışmasız bir güce sahip olduğu zaman özgür

olacaktır. Doğaya hakim olan yasal arı öğrenerek bunları kendi çıkarl arına

kullanabilen insan sosy al evr ime hakim olan yasay ı öğrenerek de kendi

sosyal evrimine bilinçli olarak yön verecek ve gerçek özgürlüğe

kavuşacaktır. Bu anlayı ş ise liberal devletin özgürlük anlayışına ters düşer.

Zira liberal siste mde özgü rlük, soyut bir kavram olarak al ınmıştı r. Özgürlük

sorunu zaman kavramı dışında değerlendirilmiştir. Liberal görüşe göre

ekonomik, siyas al ya da sosy al koşulların değişmiş olması özgürlük

sorununu değiştirmez. Zira özgürlük, insanın doğasından ayrılması olanaksız

46 MitchellOakley, s. 29-30.

47 Öktem, s.298.

Page 18: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

36 MOHF- HAD , en Sy.3-4

bir niteliktir. Marksizm ise özgürlüğü soyut bir kavram olarak ele

a1marruşt ır. Özgürlüğü tarihse l gelişme içinde sosyal ekonomik geli şmeler

içinde değ erlendirrni ş tir'" ,

Marksist görüşe göre sı nıfl ara bölünmüş bir toplum düzeni

içinde insanın kendi kendine karşı yabancılaştı ğ ı . insanın kendi kendinden

uzaklaştığı görülmektedir. Marksizm bunu yabancılaşma deyimiyle açıklar.

Yabancılaşma insanı insanlıktan uzaklaştıran dış güçler lehine olur.

Marksizm' e göre yabancı laşan insan, kendisini özgür ve yaratma gücüne

sahip doğaya hükmedebilen bir insan olarak görme gücünü kaybetmiş

insandır. Marksizm insanm bu yabancılaşmasmm kaynağını kapitalist

ekonomik düzeni belirl eyen eko nomik temel yapıda bulur. Buna göre

i nsanın yabancılaşmasının kökü ve nedeni ekonomik yabancıl aşmadır.

Ekonomik alt yapı toplumların temelini oluşturur".

Yabancılaşma psikolojik, ente lektüel, metafizik, din sel,

sosyo loj ik ve poli tik alanlarda ortaya çıkar. Yabancılaşma durum

özgürsüzlük, ondan kurtulma ise ö zgü rleşmedir. Burjuva özgürlüklerinden

sosyalist özgürlüğe geçişte bu doğrultudadır. in san gerçekleştiremediği bu

soyut özgürlüklere yabancı dır. Önemli olan ise haklardan

yararlanabilmektir".

Özgürleşme, yabancılaşmadan kurtulma praksis aracılığıyla

gerçekleşir. Marksist anlayışta praksis yabancılaşmadan kurtulmadır. in san

yabancılaşmadan kurtulacak tarihsel zorunluluk yasaları gereği kendi

yarattığı kültür, değer ve üretime ulaşacaktır. Ancak bu gidi ş i hızlandırmak,

kurtuluşu çabuklaştınnak için kendi katkısı da gereklidir. Başka bir deyişle

evreni yorumlamak yeterli değildir. Önemli olan bunu değiştirmektir.

Böylece praksis her an tüm varlığıyla hareket eden düşünen insan özgü r

48 Göze, s.292.

49 Göze, s.289.

" Öktem, s.298.

Page 19: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

Murat Yiiksel - Marksizm 1'e HukukAnlayışı37

akışım anlayıp, ona katılan ,konumundadır. Marksist insan, tarihin genelbilen yorumlayan ve eyleme katılan insandır".

Marksizm'e göre yabancılaşma psikolojik olarak başlar. İnsan

ürettiği malın, yarattığı işin ve aygı tı n tutsağı olur. Daha sonra entelektüelbir yabancıl aşma ortaya çıkar. İnsan üretim verilerinin ve çalışma ortamının

geti rdiği sonuçl arı düşünüp , değerlendirir. Çalışma saatleri, iş otomatizmi,makinenin tutsak edici öğeleridir. Öte yandan ürettiği malondan alınmakta

ona yabancılaşmaktadır. Bununla birlikte yabancılaşma süreci kapitalisttoplumda daha ş iddet lidir. Bir başka yabancıl aşma ise satın alınan çalışma

gücü için ödenilen paranın malın değerinin altında olmasıdır. Böylece artı

değer ortaya ç ıkar. Artı değer ise servete servet katan ö ğ elerdir. Bu ise aynı

zamanda ahlaksal bir yabancılaşmadır. Bütün bu yabancılaşmalar politikyabancılaşmanın temelidir. Üretim araçlarına sahip olanlar, ayn bir sosyalsınıf oluştururlar. Bu sınıf ise çıkarları uğruna diğer sınıfları sörnürür ve

onlan horlar. Horlanan sı nıflar topluma yabancılaşır. Üretim araçl arını

elinde tutanlar, güçlü sını f oldukl arından siyasal iktidarı da ele geçirirler.Toplumu oluşturan, topluma yaşama olanağı sağlayan üretici sı nıf buiktidara yabancıdı r. Tüm bu yabancı laşmanın akıl ve bilinciyle farkına varaninsan, yabancıl aşmadan kurtulduğu oranda özgü rleşir, zincirlerini kırar .

Dolayısıyla felsefe açısından maddenin ürünü olan akıl-bilinç insanı

özgü rleştirmekte doğa ve topluma egemen olması nı sağlamaktadı r" .

Toplumdaki eşitsizl iğin temel sebebi olan kapitalist üretimsitemi ve bu sitem içinde çalışan insana verilen yer, insanın ekonomikyabancılaşmasını doğurmuşnır". Marksizm'e göre ekonomikyabancılaşmayı sosyal yabancılaşma izler. Kapitalist üretim sistemi,toplumun iki sınıfının bölünmesi sonucunu doğunnuştur. Bunlar üretimaraçları üzerinde özel mülkiyete sahip olan sımf ve üretim araçl arının

mülkiyetine sahip olmayı ortaya koyar. Sosyal yozlaşma siyasalyabancı laşmayı yarat ı r. Birbiri ile düşman bir biri ile mücadele halinde

sı Öktem. 5.299.

52 Öktem. 5.300.

53 Göze. 5.290.

Page 20: Murat Yiiksel -Marksivil ı'e Hukukdosya.marmara.edu.tr/huk/fakültedergisi/2007C.13S.3-4/19... · 2013-08-06 · hukuk ve felsefe gibi kurumlar üst yapı kurumlardır. Üst yapı

38 MOHF- HAD, C 13, Sy.3-4

bulunan sını fl arı n bulunduğu bir toplumda devleı bu sınıflar arasındaki

mücadeleyi yatıştıran bu sın ıfları uzlaşııran bir kurum görünümündedir.Böyle bir devlet toplumda baskı ve zorlama aracı olmaktan öteye gidemez".

SONUÇ

Marks izrn'e göre toplumun üst yapısı nı n bir parçası olan

hukukun rolü ideolojik ve poliliklir. Marksist perspekliften bakı ldığmda

devlet, yapt koruyucu olarak objektif bir varlık olup, anahtar bir rol

oynamakıa ve bir bütün olarak işlev görmektedir. Marksisı bakış açısına göre

liberal devlette ise hukuk , toplumdaki elit s ınıfın gücünü sürdürmeye ve

kontrol alı ına almaya çalışmakıadı r. Bununla birlik te Marksist toplumlarda

hukuk, liberal toplumlardaki gibi merkezi bir önem taşımaz , Zira toplumsal

koşullar ve bireyin pozisyonu hukuki bakış açısıyla değil, ıoplumdaki

ekonomik ölçü ıler yoluyla değerlendirilir.

Marksizrn'e göre üst yapı bir temel kurum olan hukuk,

dayandıklan belli bir temel yapıyı yani ekonomik temeli yansıt ı r. Zira çeşitli

sosya l teoriler, siyasal kurumlar hepsi temeldeki sosyal eko nomik ilişkil erin

aynası konumundadır. Toplumun ekonomik yapısmın değişmesiyle birlikte

üst yap ı kurum lardan biri olan hukuk da bu temel yapıya paralel bir biçimde

değişecektir.

Marksizm, bir üst yapı kurum olarak hukukun i şleyi şi hakkında

ise iki temel yonım ileri sürer. Buna göre Marks izm hukuku n, kapiıalist

sistemi destekleyerek sınıf baskısı aracı olarak işlediğini ileri sürerken, ikinci

olarak ise hukukun kapitalisı sistemi konıyan ve sürdüren doğrudan ve açık

bir sınıf baskısı aracı olarak işlediğini varsaymakıadır. Bu noktada Marksisı

hukuki bakış açısına göre toplumdaki ezilmişliğin temel sebebi ise

kapitalizm ve kapitalist üretim tarzmm genel i şleyi ş t arzıdır.

54 Göze, 5.29 1.