Upload
baybay
View
229
Download
4
Embed Size (px)
DESCRIPTION
Nietzscheye Gore Sanat Ve Tragedyanin DoĞUŞU
Citation preview
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
1
NIETZSCHEYE GRE SANAT VE TRAGEDYANIN DOUU
Banu Tmkaya
ZET
Bu alma, sanat bilin yetilerinden biri olarak ele alan ve antik zamanlardan beri bilince
elik eden bir deer yaratm arac olarak kabul eden yaklam, sanat Antik Yunandaki formu
zerinden inceleyen Nietzschenin perspektifi araclyla bir yana brakmay nermektedir.
Bu yazda, Nietzscheci sanat perspektifi zellikle ve sadece onun ilk eseri olan Tragedyann
Douu zerinden incelenecektir. Nietzschenin felsefesinin temellerini att bu eser hem
sanat bir yeniden deerlendirme arac olduunu hatrlatmakta hem de gnmz bat
dncesinin Antik yunan toplumunun unutulmu zengin mirasyla balantszln
yermektedir.
Anahtar Kelimeler: Tragedya, Mitos, Sanat, Apollo, Diyonisos, Komedya, Hayal Etme,
Esrime, llzyon, Diyonisyak Nesnellik, Primal Oneness, Apollocu znellik, Pirincipium
Individuationis, Mzik, Estetik Yaratm, Trajik Koro, Satir, Euripides.
ABSTRACT
This work offers a suggestion to lay aside the approach which accepts art as a faculty of mind
and that it has been only an accompanying instrument to create new values. Instead, it
suggests trying to see art through Nietzsches perspective which deals with its role in the
context of Ancient Greeks. His first work, The Birth of Tragedy , containing considerable
account of Nietzschean perspective of art, is the main inspiration to this work and bares all the
references. The Birth of Tragedy reminds us about the art as a power to attribute different
senses and meanings to the universe and also criticizes the contemporary western thinking
marching forward oblivious of their rich heritage of Ancient Greeks. Akdeniz niversitesi/ Felsefe Blm/ Aratrma Grevlisi letiim: [email protected] Bu yazdaki btn alntlar bir tek bu esere referans vermektedir. Nietzsche, F. (1993) The Birth of Tragedy, London: Penguin Books.
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
2
Key Words: Tragedy, Mythos, Art, Apollo, Dionysos, Comedy, Dream,
Intoxication, Illusion, Dionysiac Self Negation, Primal Oneness, Apolline Subjectivity,
Pirincipium Individuationis, Music, Aesthetic Creation, Tragic Chorus, Satyr, Euripides.
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
3
NIETZSCHEYE GRE SANAT VE TRAGEDYANIN DOUU
Nietzsche Tragedyann Douunun yaynlanmasndan 16 yl sonra esere bir z eletiri
niteliinde ekledii n szde, eserini sanata, ama zellikle antik Yunann Sokrates ncesi
dnemine zg tragedya denilen sanat dalna, ilikin bir eyler sylemek adna kaleme
aldn belirtiyor (1993, s. 3). 16 yl sonra, hem kiisel hem de entelektel geliimi bir hayli
yol kat etmi olduu bir zamanda, geriye dnp Tragedyann Douunu fazlasyla cretkr
ve amatrln had safhasnda bir eser olarak deerlendirir Nietzsche. Wagner ve
Schopenhauerun etkisinde kalmln ve naifliini zehir zemberek bir dille yerden yere
vurur. Ancak bu eser hakkndaki dier dnceleri ise bir o kadar takdire ayan ve zamannn
ok tesinde bir eyler vadeden, Nietzscheci perspektifin ilk meyvesi olarak enlikli bir ho
gr deerlendirmesi niteliindedir. Eserde Nietzsche tarafndan en ok takdir edilen yn,
bir sanat eseri olarak dnya perspektifini barndrmasdr (1993, s. 4-10). Sanat yaam
olumlayc bir igddr der Nietzsche (1993, s. 9). Bu sebeple, eserle ilgili zellikle, bat
medeniyetine ynelik politik-kltrel eletiri ve metafizikte Nietzscheci dnm noktas
temalarn nceleyen, bu temalara kaynaklk eden, yaam olumlayc olanak olarak sanat
temas zerinde duracam. Sanat iin neredeyse sadece birer malzeme klnm olduunu
dndm dier temalarn nemine ise ksaca deinilecektir.
Tragedya nasl bir sanatt? Bu soruyu cevap aramak, Antik yunan insann dnyasna
derinlemesine nfuz etme giriimine denktir. Sokratesten sonra artk hzla deien ve yok
olmaya doru yol alan anlamlar ifade eden Mitos ve Tragedya, Antik Yunan insannn her
trl yaantsna etkisi olan vazgeilmez unsurlard. Tragedya sanat, Nietzsche tarafndan,
parltl Antik Yunan medeniyetinin eritii en stn nokta, mkemmele en yakn durduu
seviyede, k ncesi bir delilik, dejenerasyona ve yozlamaya yz tutmuluun az
ncesinin ifadesi olarak deerlendiriliyor. Bu dnem kltrde, Diyonisyak etkinin Apollo ile
kurduu dengeli ilikide dengenin Diyonisosu olann lehine bozulmaya balamas ve buna
karlk, karmak olgularn tesinde, zaman d olduu dnlmek istenen bir hakikatle
sabitlenme talebi ba gsterir.
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
4
Tragedya sanat antik yunan toplumunun kendini daha sonra yeniden yaratmasna olanak
salayacak edilgin bir ruh haline dal, kendi karamsarlnda kendini acl yok edii
srecinin ifadesidir.
Mitos ve onun en youn hali olarak dnebileceimiz Tragedya, dnyann estetik bir yorumu
iken, mitosun yerini alan akl ve tragedyann yerini alan komedya kendini yeniden yaratan
Antik Yunan iin dnyann rasyonel bir yorumundan baka bir ey deildi (1993, s. 7). Yani
aslnda Antik Yunan kendine yeni bir yanlsama edinmiti. Yeni ahlak, ynetim anlay,
sanat ve diniyle Antik Yunan; bat medeniyeti iin rme, fakirleme, yaamdan kopma,
yaayan bedenden ayrlma sreci balad Nietzscheye gre. nk dnyann varl sadece
estetik bir fenomen olarak ele alndnda gerekelendirilebilir, meru klnabilirdi (1993, s.
8).
te bu ilke Tragedyann Douu adl eserin zerinde durduu temel ilkedir. Bunun yan sra
bu ilke Nietzschenin kendisinden sonraki dnce dnyasna miras brakt yeni
huzursuzluk kaynadr. Zira aydnlanma ile birlikte otoritesi iyice pekien akla ynelik,
Antik Yunan zlemiyle dolu iddetli bir darbe indirilmi olur. Bu nostaljik talep, hep ikinci
plana atlan estetik yetiyi yeni balanglar ve yaratmlar iin i bana aryordu. Varlkla
dolaysz iliki kuramama, insann onun hakknda zgr ve yaratc yorumlar getirmesine
engel deildir ve madem bylesi bir hilii akl gcmz ile aamyoruz, bu gln
kendisini de yaammzla birlikte sanatsal yorumlamalara tabi tutarak, katlanlr klabiliriz.
Varlkla iliki kurma iddiasnda bulunan akl ve bu ilikiye uygun eylemleri belirlediini
sanan ahlak yerine, ncelikle varl aramaktan vazgemeyi nerir Nietzscheci metafizik.
nk insan gerek varlkla dolaymsz bir iliki kuramaz ve varlk hakknda daima
yanlsama zerine kurulu bir vizyona mahkmdur. te bu sebeple sanat, insann temel
metafiziksel aktivitesidir. nk varlkla ilgili bu katlanlmas zor durumu ancak olumlayc
sanatsal yetimizle katlanlr klabiliriz. Sanat, yaamla ilgili her trl elikiyi iinde
barndran hem yaratc hem yok edici, kimi zaman kty kimi zaman da iyiyi ycelten her
trl yanlsamann kaynadr. Nietzsche tm kltr elerinin yanlsama ihtiyacndan,
katlanlmas imknsz, sama gerekliin olumsuzlanmas isteminden doduunu belirtir
(1993, s. 4-9).
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
5
Bu sebeple Nietzsche, Antik Yunanlnn, var oluun btn korku ve dehetli bilinmezlikleri
karsnda varln srdrmek iin bu korkularla kendisi arasna Olimpik tanrlar dnyasn
yerletirmesini zellikle nemli bulur. Bir orta dnya olarak bu renkli hayal rn tanrlar
dnyas ile varoluun tm dehetli bilinmezlii bir rtyle gizlenerek, stesinden gelinmitir
(1993, s. 22). Bu orta dnya, baka bir deyile mitos, kltrn estetik ve yaratc bir tutumla
zenginlemesine, reticiliine katkda bulunur. Bu arada, Yunan mitolojisinde, tanrlarn
kendileri de yaayarak, oluu insanla paylaarak, insan yaamna bir meruiyet, bir gereke
kazandrrlar. Bu tip bir teoloji Nietzsche tarafndan en tatmin edici teoloji olarak
deerlendirilir (1993, s. 23). yisiyle ktsyle yaamla ilgili her eye kendileri de maruz
kalan tanrlarla bir teoloji
Tragedyann Douunun giriinde, sanatn geliiminin Apollocu ve Diyonisyak ikililie bal
olduu belirtilir. Bu dualite iinde kimi zaman kartlk ve atma kimi zaman da birleme ve
karma biiminde ilikinin, antik Yunan kltrnde, kavramsal bir kaynaa dayanmad,
sahip olduklar doal evren kavrayndan ortaya km olmas zellikle vurgulanr. Apollo
heykeltralk gibi grnmsel, biimsel sanat yaratmlarna etki eden g, Diyonisos ise
mzik gibi biimsel olmayan sanatsal yaratmlara etki eden gtr. Tragedya bu 2 farkl
sanatsal gcn eleip karmasndan ortaya kan sentetik bir sanat rndr (1993, s. 14).
Nietzsche, insann estetik yaratmnn iki temel yeti zerine kurulu olduunu belirtir. Bunlar
hayal etme ve esrimedir (1993, s. 14). Hayal dnyas, biimsel olann en gzel, en mkemmel
ekilde tasarland, duyularla alglanan dnyann yanltc bir grnmnn -bir illzyonun-
yaratld bir alandr. Parlayan k, k tanrs olan Apollonun Antik Yunan kltrndeki
yerini Nietzsche, isel fantezilerin gzel illzyonlarn ynetici g olarak, doann
kavranndaki eksiklii tamamlayan, hayat yaamaya deer klnmasna yardm eden bir g
olarak yorumluyor. nk Apollonun zerinde parlad eyleri bireysel ve kendine
zg (pirincipium individuationis) klarak gereklii trl biimlerde yeniden sunar (1993, s.
16).
Esrime ise kendinden geme, kendini unutma, dier her eyle birlikte ayn, tanmlanamaz
gereklii (primal oneness) paylat hissi ile bireysellik ve zgllklerin reddi,
olumsuzlanmasdr. Bireysel ve zgn imgeler, insann doasndan ykselen, esriyen itkilerle
bir anda karanla gmlp, anlamlarn kaybederler. znellik bir anda aynlk (primal
oneness) ve dolaysyla hilie dnr. Apollonun Maya adl yanltc tl Diyonisyak
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
6
itkilerin uyan karsnda yrtlr ve tln ardndaki genel hilik tm dayanlmazl ile
ortaya kar (1993, s. 17).
Antik Yunan bu iki yaratc gc kltrlerinde dengelemeyi baardklar iin, barbar
kavimlerden ayrlrlar. Ayn dnemde, kendini Diyonisyak glere teslim eden dier
topluluklarn, salt esriklik iinde kalp, kendilerinden geer, cinsel igdlerin ve sarholuun
esiri elencelerde mahvolurlard (1993, s. 19). Ancak, bylesine dengeli bir yaratclk
baars sergiledii iin Antik Yunann, yceltilmi belirli bir ahlak anlay, belirli bir dini
inan, kutsallk veya ruhanilik biimlerine ynelmenin yanl olduunun alt izilmelidir.
nk Antik Yunanda var olan her ey zengin ve muzaffer bir varolu iinde kavranr (1993,
s. 22). dev veya ruhanilik gibi kendini yaamdan alkoyan, asketik hibir tutuma yer
vermeyen btnsel bir kavraytr Antik Yunan kltr.
Diyonisyak yaratm, sanatnn kendini tm olua hakim, ac ve elikilerle dolu birlii ile
birletirmesi ve bu her eye ncel birlii ancak ve sadece her trl imge ve kavramdan
bamsz olan mzik ile taklit ederek ifade etmesidir. Mzik olarak ifade edilmedike bu
deneyim ac ekmek ve hilikten baka hibir ey deildir. Diyonisyak olann nesnel bir
nitelie sahip olmas, sanatnn bu her eye ncel birlik ile birlemeye ynelerek her trl
znelliini geride brakmasn gerektiinden kaynaklanr. znellik Apollocu naif sanatnn
hayal dnyasnda tasarlad bir gereklik ile ortaya karken her trl bireysel istemi susturan
Diyonisyak nesnellik eseri gerek bir estetik yaratma dntrr.
te Yunan Tragedyasnn esasl bir sanat eseri olarak bileenleri Homer ve Archilochusun
iirsel katklarndan oluur. Homerin ben diyerek balatt msralar Apollocu znellii,
Archilochusun yerme ve hicivlerindeki karamsarl ve nefret ve tutkularndan sz eden
msralar ise Diyonisyak nesnellii temsil eder (1993, s. 28). Archilochusun Yunanda
grd takdir ve isminin Homer ile birlikte anlmas onun halk arklarn edebiyata katm
olmasndan kaynaklanr. Nietzsche halk trklerinin en youn ekilde retildii dnemlerin
kltrde Diyonisyak etkinin kendini en ok hissettirdii zamanlara denk geldiini ner srer.
nk Diyonisyak etki ona gre halk trklerinin temeli ve n kouludur (1993, s. 32-33).
Nietzscheye gre, mzikal bir ruh hali iir yazmn nceler, iirin nesnesini oluturan
kavramlar dnceler ancak bu ruh halinden sonra ortaya karlar (1993, s. 29). Yani
Diyonisyak etki estetik yaratmn kaynadr. lham denilen eye karlk gelir. Evrensel ve
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
7
her eye ncel olan melodi, iiri dourur. iirde taklit bu kez dilin mzii taklit etmesi
eklinde karmza kar.
Trajik sanat eseri izleyicilerin geliimi veya eitimi iin canlandrlmaz. Sanat eseri, yaratcs
bizler olan, imgeler ve estetik grnmlerin dnyasdr. nk dnyann var oluu sadece
estetik bir fenomen olarak hakllatrlabilirse (1993, s. 32), insan iin yaamak katlanlabilir
bir ey haline gelir. Bu, dnyay imgeler ve estetik grnmler klma ii olarak seyirci
tarafndan yaamn etkin bir biimde olumlanmas iidir. Bu sebeple antik Yunan
tragedyasnda seyircinin konumu nemli bir yer igal eder. Tragedyann Yunan gndemindeki
etkisinin zayflayp yerini brakt yeni tr olan Komedyada veya gnmz Modern temsil
sanatlarnda olduu gibi edilgin bir seyreden topluluu deildir tragedyann seyircisi. Seyirci
koroya karan, oraya koronun arklarnda kendinden gemeye gelen topluluktur.
Koro ise tragedyann en nemli unsuru, hatta Nietzscheye gre tragedya sanatnn
kendisinden doduu ilham kaynadr (1993, s. 36). Koro, Satir ad verilen yar insan yar
kei bedenli mitolojik karakterlerden oluur. Satir, Diyonisyak mzii insana tayan bir arac
olarak insan kltr tarafndan uydurulmu bir varlktr (1993, s. 38). Nietzsche Tragedyada
bilfiil sergilenen oyuna katlan koronun, seyirci topluluunun kendisi olduunu ne sren
grlere tam olarak katlmaz. Byle olsayd, sergilenen anlatdan etkilenen ve tepki veren bir
seyirci topluluunun kendini emprik bir gerekliin paras saymas sz konusu olurdu. Oysa
tragedya emprik bir gereklik deil bir sanat eseridir. Tragedyadaki mitik figrlere fiziksel bir
grnm verilmesini seyirci, estetik bir biimde grr. Bu sebeple Nietzsche koroyu
tragedyann kendi etrafna ektii yaayan bir duvar olarak gren yoruma daha yakn durur.
Tragedya bu yaayan duvarla kendini gerek dnyadan tamamen koparr ve bylece kendine
zg zeminini ve zgrln srdrebilir (1993, s. 36-37).
Satir koronun tragedyay, kendini somut gerekliin zemini olarak gren kltrden ayran
yaayan bir duvar olduu dncesinden sz etmitik. Bizi bu yoruma gtren, Satir koronun
var oluu daha otantik, daha btnlkl olarak resmetmesinden kaynaklanr. Tragedyann
sunduu metafizik avuntu, gereklik ve grn dnyas arasndaki ztl gzler nne
serercesine, insan kltr dnyasna kar bir ztlk sunar. Satir koro ile sembolize edilen,
kendinde eyler ile grnler dnyas arasndaki temel ilikidir (1993, s. 41). Satir, koroda
Ditriamblar syleyerek, fiziksel bir grnme girer ve insan kltryle iliki kurar, ifadesini
ettii ey ise, tanrsnn bilgelii, var oluun zdr. Satir, Diyonisos ayinleri kutlanrken
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
8
insanlarn iine girdikleri ruh hali ve i gr ile doalarn yeniden kurmalar, kendilerini yle
hissetmeleri ile ortaya kan bir imgedir.
Koroyu oluturan satirler ile seyirci arasnda temel bir kartlk yok; yle ki, dans eden, ark
syleyen satirler ile ve bu temsilin kendilerine sunulduu iki kesim vardr ama koro
tragedyay izleyen tek seyirci topluluudur. Sahnede yaratlan estetik dnyay kendi
mziinden yaratp seyreden izleyicidir. nk Antik Yunanda bizim bildiimiz anlamda bir
seyirci topluluu yoktur. Bu durum, canlandraca rol gzlerinin nnde apak bir ekilde
izleyebilen bir aktr gibi dnlmelidir. Nietzsche, trajik koronun temel dramatik
fenomeninin koroyu oluturanlarn zgn durumlar ile ilgili olduunu sylyor. Koroyu
oluturanlar kendilerini adeta baka bir bedene girmi gibi baka bir karaktere dntrrler.
Ve iinden kp geldikleri gemi yaamlar, sosyal durumlar tamamen unutulur. Korodaki
tek statleri tanrlarna ibadet edenler olmalar olur. Ditriamblar syleyenler, Apollocu
arklardakinden farkl olarak, bilinsiz ve tamamen farkl karakterlere dnm bir aktrler
topluluundan oluur. Bu aktrler grubu kendilerini satir zannederler.
Yunan Tragedyas Diyonisyak koronun kendini Apollocu imgeler dnyasnda zgrletirdii
bir alan olarak dnlmelidir (1993, s. 43) Baka bir deyile tragedyadaki olay rgs
Diyonisyak bilgi ve etkilerin Apollocu yollardan sembollere dkl tazdr. O halde aka
anlalyor ki, Tragedyada birinci planda olan olay rgs deildir. Olay rgs sergilenirken
trajik koro orada bulunan herkese Diyonisyak ruh halini canl ve cokun tutma grevini
stlenir.
Diyonisyak esrime olu snrlarna meydan okuyan, bir unutu durumu olduu iin ister
istemez kiiyi gndelik hayatndan tamamen farkl bir ruh haline tar ve gndelik hayattan
koparr. Bu nedenle tragedyada Diyonisyak etkinin altna giren kiinin iradesini tamamyla
yadsmas gibi bir durum olasdr. nk varln asli zeminine Diyonisyak itki ile yneltilen
dehetli baklar eylemde bulunmay gereksiz klar. Eylemde bulunmak hibir eyi
deitirmeyecektir. Bu sebeple salt Diyonisyak etki edilgin bir nihilizm durumu yaratmaktan
baka bir ey deildir. Apollocu etki burada devreye girerek, kiiyi eylemde bulunmaya ama
yanlsama tlnn ardndan dnyaya bakmaya tevik eder. Bu eylem, deitirmek, dzen
vermeye almak deil, hakikate bir perspektifle bakmaktr. Bu da iyiletirici bir g olarak
sanat yoluyla baarlabilecek, yeniden yaratma ve deerlendirmedir baka bir deyile etkin
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
9
nihilizmdir. Sanat varoluun dehet ve samaln, yaamla badatrr. Deheti ycelik ve
stnle, samal ise komediye dntrr.
Bilgelik, zellikle Diyonisyak bilgelik doaya kar ilenen bir sutur (1993, s. 47). Nietzsche
antik yunan kltrnde var olan mitosun bize bunu gstermeye altn ileri srer. Oidipus
adl mitosu gz nne alarak bu iddiay gzden geirirsek, bu mitte doal olmayan eylemler
araclyla doann srlarn amaya zorland bir durum sz konusudur. Asil ve bilge bir
adam olan Oidipus, tm bilgeliine ramen kaderi yanlglar ve sefalet ile izilmitir. Oidipus
gnah ilemez ama eylemleri dolaysyla her yasay, ahlak anlayn ve doal dzeni
bozacaktr. Theba kentinin Kral Laius ve Kralie Jokastann olu olarak dnyaya gelir.
Ancak Defli khinin sylediklerine gre babasn ldrecek ve annesiyle cinsel ilikiye
girecektir. Bu kehanetin stne annesi bebeini ayaklarndan balayarak ldrlmesi iin bir
hizmetliye teslim eder. Ancak bebek bir oban tarafndan kurtarlr ve ona ayaklar bal
anlamna gelen Oidipus ismi verilir. oban bebei Corinth kentinin ocuklar olmayan Kral
ve Kraliesine verir ve Oidipus byyene kadar onlar gerek ailesi olarak bilir. Ancak aksine
sylentiler de kulana gelmektedir. Oidipus phesini gidermek iin Defli khinine gider ve
kahin ona biyolojik ailesinin kimler olduunu sylemez ama babasn ldrp annesiyle
birlikte olacan syleyince Oidipus bana gelecekleri engellemek adna Corinth kentini terk
etmeye karar verir. Yolda Theba kentinin yneticisi ve asl babas olan Kral Laius ile
karlar. Hangisinin vagonlarnn dierine yol vermesi gerektii ile ilgili kan kavgada
Oidipus bilmeyerek biyolojik babasn ldrr. Yolda Theba kentinin Sfenks denilen kt
ans getirmesi ve ykcl ile tannan eytani bir g tarafndan esir alndn renir.
Sfenksin insanlara sorduu bir bilmece vardr. Bilmecesi cevaplanana kadar Sfenks sorduu
herkesi boarak ldrecektir. Oidipus Sfenksin karsna kp bilmecesini cevaplar ve
Sfenks bunun zerine kendini uurumdan atp ldrr. Theba kentini bu uursuzluktan
kurtaran Oidipus, kentin kral olur ve ldrd kraln karsn yani kendi annesini yine
bilmeden kendine e olarak alr. Tanrlar, bilinsizce de olsa Oidipusun bu eylemini doa
dzenine aykr olduu iin lanetleyerek Theba kentini veba salgnyla cezalandrr. Halk
vebann, Krallar Laiusun ldrlmesi nedeniyle tanrlardan geldiini dnerek, Oidipusa
Laiusun katilini bulup cezalandrmas iin yalvarr. Olay rgs bu ekilde devam eder gider.
Babasnn katli ve ensest ile birlikte doa kanunlar inenmi olur ancak doann kanunlarn
ineyen onun zln izlemek, bu zl kendisi de yaamak durumunda kalr.
Nitekim Oidipusun devam eden hikyesi kt talih ve sefalet ile doludur. Oidipus yazgsna
kar gelmek zere giritii her bilinli eylemde doal belirlenimini pekitirmekten te bir
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
10
sonu alamaz. Bilgi araclyla olua mdahale giriimi, rnts zlmek istenen doayla
birlikte mahvolmaya mahkmdur.
Aeschlusun iirine konu edindii mitos ise Promethe adl titann Olympos tanrlarnn
zulmlerine kar gelmek, kendi gibi akl, duygular ve iyi niyetleri olan varlklar oaltmak
iin insan yaratmas-insan kendi gzya ve toprak karm bir balktan yaratr- ve ona
tanrlardan ald atei vermesi mitosudur. Promethenin bu davran Zeus tarafndan 30 bin
yl boyunca Kafkas danda zincire vurulu vaziyette kalmas eklinde cezalandrlr. Promethe
yar tanr yar insan Herakles tarafndan kurtarlr. Nietzsche tanr ile insanlar arasnda
tasarlanan bu atmann her trl kltrn zenginlemesi ve ykselmesi iin bir zemin
yarattn syler. nsan rknn kendi geliimi iin edinebilecei en deerli ara dine, kutsal
olana, tanrlara kar saygszlkla kazanlmtr. Ancak insann, bunun ac ve sknt
dalgalaryla onu vuracak sonularna katlanmayaca sanlmasn. nk Zeus insanlardan
cn almak iin onlara elinde ktlk ve aclarla dolu bir kutuyla Pandoray yaratp
gnderdi.
Mitin lmekte oldu srada sahneye kan Euripides mitin tarihsel bir olguya indirgenmesi,
evren kavray olmaktan karlmas iin nemli katklarda bulunmu yeni bir sanatdr. Ve
ncs olduu yeni sanat anlay komedyadr. Nietzsche, mitin ve Tragedyann lm
(1993, s. 54-55) gibi karamsar ifadelerle betimliyor bu durumu. Bunun nedeni, tragedyann,
siliklemeye balayan dier sanat dallar gibi yava yava batarken kendinden kan
tohumlarla yeni sanat dallarnn ortaya kmas gibi bir ans olmamasdr. Onun yerini alan
komedya, Helen ruhunun ve evren kavraynn esasl bir deiime uramas, mitik hibir
unsura kesin bir ekilde yer vermemeye kararl ilerleyiinin sonucu olarak ortaya kar.
Komedya artk iine girildiinde doann, yaamn estetik bir olumlamasnn yapld, d
dnyadan bir anlna syrlp herkesin ayn eit gereklii paylat bir yer deil, gndelik
sorunlarn ele alnp, elenme, renme gibi amalara hizmet eden, soylunun soylu, klenin
de kle olarak belirdii, bireyselliklerin n plana kt bambaka bir anlam dnyasn temsil
etmeye balad. Koro artk bir ef nderliinde ynlendirilip konuan, cevap veren, kendisine
sunulan ncllere gre akl yrten tamamen bilinli ve esriklii dlayan bir tutumdan oluan
ve kendini seyircilerden ayran bir topluluktan oluuyordu (1993, s. 54-59).
Nietzscheye gre Euripidesin niyeti tragedyadan ilkel ve gl Diyonisyak unsuru
karmak, onu Diyonisyak olmayan bir temelde yani felsefe ve ahlakla yeniden ina etmekti.
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
11
Promethe, Oidipus ve dierleri, Nietzsche bu kahramanlarn hepsini Diyonisosun maskeleri
olarak deerlendiriyor (1993, s. 51). Diyonisosun trajik sanatta kendileri araclyla
konutuu mitlerdir onlar. Dolaysyla mitos tragedyann en belirgin ieriidir. Mitosun
silikletirildii yeni sanat artk komedya olarak adlandrlacakt.
Nietzscheye gre Euripidesin kendisi de aslnda sadece bir maskeydi. Ancak bu maske
araclyla konuan Diyonisos veya daha iyi bir ihtimalle Apollo da deildi. Euripides
maskesinin ardndan konuan yeni doan tanrnn ad Sokratesti (1993, s. 60). Apollocu ve
Diyonisos arasndaki yaratc kartlk tragedyada artk, Diyonisosla Sokrates arasndaki
ykc kartla dnmt. Euripides ak ve basit bir biimde Diyonisyak temalarn
gerekliini sorgulamtr. Sorgulamasnn sonucunda, yani mitosun insann salt akli yetileri
ile kavranlmas mmkn olmayan temalar anlamadn grp, estetik olann ncelikle
anlalr olmas gerektii ilkesini kabul etmiti.
Komedyada gsterinin banda biri kp kim olduunu, sergilenecek oyunun ne ile ilgili
olduunu, karakterlerin kimler olduunu ve olay rgsnn genel seyrini anlatan bir n
konuma yapar. Nietzsche, bunu Descartesin d dnyann gerekliini kantlamasna,
Tanrnn drstl ve bundan dolay insan aklna yanltc bir d dnya gstermesinin
mmkn olamayaca postulatyla girmesine benzetir (1993, s. 62-63). Euripides bunu
kendinden nceki trajik performanslarda seyircinin yaadn dnd kafa karkl, her
an ne olacan bilemeden korkuyla bekleyii gibi durumlarn nne gemek zere akl
etmiti. Bylelikle seyirci iirsel gzelliklerin ve dier heyecanlarn onu rahatsz edici hibir
unsur olmadan tadna varabilecekti. Seyirciye ynelik, onlarn kavrayn kolaylatrmaya
ynelik tutumu ile seyircisi tarafndan en ok sevilen oyun yazar haline geldiini sylyor.
Seyirci onunla birlikte, sergilenen korku ve zdraplara nefesini tutarak katlmak zorunda
kalmaktan kurtulmu oldu.
Mziin dorudan iradenin taklidi olmaktan karlp fenomenlerin, emprik nesnelerin veya
durumlarn taklidi haline getirilmesi Euripides tarafndan gelitirilen yeni tragedya anlaynn
eseridir. Mziin bu yeni ierii ile yoksun kaldmz ey, rnein sava temsil eden bir
mzii dinlerken hayal gcmz sava imgelerine taklp daha ileri gidemeyecektir. Oysa
Diyonisyak mzik evrensel bir iradenin, hayal edilemeyecek kadar geni tanmlanamazlnn
temsili olmaya alt iin sonsuz bir yaratcla gebeydi. Ancak yeni Ditriamblarda mzik
fenomene esir klnmtr (1993, s. 83).
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
12
Sokrates trajik sanat ve mitosun hakim olduu yaamn igd nderliinde nafile bir aray
olmasn eletirdi. Amacnn irrasyonel olan rasyonel olanla deitirmek olduunu biliyoruz
ve bunun iin kulland yol da; hi bir ey bilmediini syleyerek Atina sokaklarnda
dolamak ve karlat insanlara ne biliyorlarsa bunu igdsel olarak bildiklerini itiraf
ettirmektir. Ancak Nietzsche Sokratesin igdsel belirlenimini bu kadar hor grrken, onun
daimonion dedii iinden konuan bir ses tarafndan ynlendirildiini iddia etmesini bir hayli
tuhaf bulur. Bu ses bilgisinin yetersiz olduu durumlarla karlatnda onu eletiren, konuyla
ilgili soruturmasn en temelden almas gerektiini syleyen bir sestir. Bu da bir eit igd
olsa gerek. Nietzsche retici insanlar iin i gdnn yaratclk gc olarak i grrken,
Sokrateste igdnn eletiri ve caydrclk rolne brndn syler (1993, s. 66).
Sokrates Tragedya sanatnn bsbtn irrasyonel olduunu dnr. Neden ve etkilerin
zincirlenii belirgin deildir ve doru drst bir srada takip etmemektedir. Tragedyann yeteri
kadar akl olmayanlara hitap ettiini dnr. Bu sebeple Tragedyay ho ama bir ie
yaramayan sanat dallarndan biri olarak adlandrr ve byle felsefi olmayan eylerden uzak
durulmasn salk verir. Sokratesin dnn etkisini Platonun stnde apak grmek
mmkndr. Platon Sokrates ile karlamadan nce gen bir tragedya yazardr. Ancak
sonrasnda eserlerini ykleyici, lirik iirle dzyaz aras bir ekilde vermeye balar.
Nietzsche bu sanat trnn roman dediimiz trn ilk rnei olarak grlebileceini ve iirin
bu ekilde ikincil bir duruma itildiini ileri sryor. Bylelikle sanat, felsefi dnce ile alan
ve diyalektiin bir dal haline getirilen bir fenomene dntrlm olur.
Euripidesin yapt, Diyonisyak olan doal duygulanmlar olarak yeniden temsil etmeye
almakt. Bylece yeni sanat anlaynda iyimser bir hava esebilecekti. Ayrca diyalektik
ilkelerden doan aklk ve gvenlik hissi ile trajik belirsizlik ve teslim olunmas gereken
kader gibi engellerden kurtulma ve zgrleme mmkn olabilecekti. Bu ilkeler: Bilgi
erdemdir, Btn ktlkler bilgisizlikten doar, Erdemli insan mutlu insandr. Bu ekilde
bilgi ile erdem kader ile ahlak arasnda elle tutulur balar kurulacak ve kontrol insan aklna
gemi olacaktr.
Teorik insann prototipi (1993, s. 72) olarak Sokrates rasyonel dnceye sarslmaz bir inanc
simgeliyordu. Oluun derinliklerine nfuz ederek hakkndaki her eyi bilmeye ve hatta oluu
dzeltmeye (1993, s.73) dahi muktedir gcn kiisi olarak belirgin bir illzyondu Sokrates.
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
13
Bilgi ve bilime bylesine byk bir ilgiyle balayan ve tm dnyaya yaylan bilgi alnn,
gnmze kadar biriktirdiimiz bilgi miktarnn, yasalarn, bulularn ve icatlarn miktarnn
bugn ne amalar iin kullanldn grnce, Sokratesin insanlk tarihinde nasl bir dnm
noktas yarattn hayal etmek daha kolay olacaktr. phesiz insanln bilgi sayesinde
edindii kazanmlar bugn bilgi edinmenin kendisine deil ama bencil, yok edici ve ktcl
amalara hizmet etmektedir.
Tragedyann lm mzikten al konmas ile olmutu, o halde yeniden douu ancak
mziin ruhundan sz konusu olabilir. Tragedya ve trajik felsefe, diyalektik itkilerle yolundan
alkonulup, bilgi ve bilime doru baka bir yry balatldysa da tragedyann yeniden
douu iin hala bir olaslk vardr. nk Nietzscheye gre, bilimsel dnce ve akl
kanlmaz bir ekilde kendi snrlarna doru hzla ilerlemektedir (1993, s. 74). Bilgi ve
bilimselliin kendisinden kaamayacaklar kaderleri, sanata ve trajik kavraya olan ihtiyacn
bir kez daha ortaya kmasn salayacaktr.
ETHOS: Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar // Temmuz 2008 // Say: 1/4
ETHOS: Dialogues in Philosophy and Social Sciences // July 2008 // Volume 1/4
14
KAYNAKA
Nietzsche, F. (1993) The Birth of Tragedy, London: Penguin Books.