Upload
ismail37
View
67
Download
1
Embed Size (px)
Citation preview
SAFRAN MÜHENDİSLİK A.Ş.
GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
ORTA ANADOLU PETROL
RAFİNASYONU KURULUMU
ÖN FİZİBİLİTE ÇALIŞMASI
MART -2007-
1
Proje Mühendisleri
Önder CAFEROĞLU
Tercan ÇATAKLI
Celal Utku DENİZ
Tülay DERELİ
Özge KAYA
İsmail ÖZTÜRK
Aynur SATI
Sinem SEZEN
Proje Sorumlusu
Yard. Doç. Dr. M. Sadrettin ZEYBEK
SAFRAN MÜHENDİSLİK A.Ş.
2
ARAŞTIRMA GELİŞTİRME DAİRESİ BAŞKANLIĞI
İÇİNDEKİLER
Sayfa No
1. GİRİŞ .................................................................................................................
2.PETROLÜN FİZİKSEL VE KİMYASAL ÖZELLİKLERİ............................
2.1.Petrolün Fiziksel Özellikleri..............................................................................
2.1.1.Petrolün Yoğunluğu……………………………………………………...
2.1.2.Petrolün Hacmi ..............................................................................................
2.1.3.Petrolün Viskozitesi........................................................................................
2.1.4.Petrolün Kırılma İndisi...................................................................................
2.1.5.Petrolün Flüoresans Özelliği..........................................................................
2.1.6.Petrolün Renk ve Kokusu
2.1.7.Petrolün Kalori Değeri …………………………………………………
2.1.8.Petrolün Parlama Noktası .............................................................................
2.2.Petrolün Kimyasal Özellikleri ..........................................................................
2.2.1.Parafin Serisi ………………………………………………………………
2.2.2.Olefin Serisi ………………………………………………………………...
2.2.3.Aromatlar Serisi …………………………………………………………..
2.2.4.Asetilen Serisi ……………………………………………………………..
3.HAM PETROL ÜRETİMİ ……………………………………………………….
3.1.Ham Petrolün Damıtılması …………………………………………………
3.1.1.Tuz Giderme ………………………………………………………………
3.1.2.Atmosferik Damıtma ………………………………………………………
3.1.3.Vakum Ünitesi………………………………………………………………
4.DÜNYADAKİ HAM PETROL ÜRETİMİ ………………………………………
5.PAZAR DURUMU ………………………………………………………………..
6.FİYATLAR ……………………………………………………………………….
7.PAZARDAKİ GELİŞMELER ………………………………………………….
8.RAFİNERİNİN KURULDUĞU İLİN HAKKINDA BİLGİLER ……………
8.1.İlin Coğrafi Konumu …………………………………………………………
8.2.İlin Ulaşım Durumu …………………………………………………………..
8.3.İlin Ekonomik Durumu ……………………………………………………….
3
8.4.İlin İklim ve Hava Koşulları ………………………………………………..
8.5.İlin Jeolojik Yapısı……………………………………………………………….
4
PROJE GENEL ÖZELLİKLERİ
Proje Kapasitesi: 5 milyon ton ham petrol /yıl
Üretilecek Ürün: Ham petrol
Yatırım Süresi: 3,5 yıl
Projenin Ekonomik Ömrü: 40 yıl ( 2007 – 2047)
5
1.GİRİŞ
Ulaştırma, sanayi, enerji, konut ve tarım alanlarında yoğun olarak kullanılan petrol,
adını Yunanca-Latincede taş anlamına gelen “petra” ile yağ anlamına gelen “oleum”
sözcüklerinden almaktadır. Petrol yeraltında rezervuar denen kumtaşları veya
kireçtaşları içerisinde bulunduğu için bu şekilde adlandırılmıştır.
Petrol denince; doğal halde bulunan ve yeraltından çıkarılan “ham petrol”
anlaşılmalıdır. Petrol; koyu renkli, yapışkan ve yanıcı bir sıvıdır. Metan, etan,
propan, bütan gibi bir takım hidrokarbonların karışımından meydana gelmiştir. Özel
bir kimyasal bileşimi yoktur. Farklı kimyasal bileşimlere sahip hidrokarbonlar, farklı
petrol tiplerini meydana getirirler. Ancak, ham olarak petrolün kullanım alanı çok
sınırlıdır.
Ham petrolün rafine edilmesi ile daha değerli ürünler elde edilir. Bunlar, üretim
sırasıyla, rafineri yakıt gazı, sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG), nafta, normal benzin,
süper benzin, kurşunsuz benzin, solvent, jet yakıtı, gazyağı, motorin, kalorifer yakıtı,
fuel - oil, asfalt, madeni yağ ve diğerleridir. Yağlar ve asfalt gibi ürünler ham
petrolün rafine edilmesiyle elde edilen yakıtlar dışındaki ürünler arasındadır. Ham
petrolün arıtımı ile parfüm ve böcek ilaçları gibi çeşitli ikincil ürünler de elde
edilmektedir. Ayrıca, yukarıda sayılan ürünlerin bir kısmı petrokimya sanayilerinde
girdi veya destek ürün olarak kullanılmaktadır. Temel petrokimya ürünleri etil,
propilen, benzen, amonyak, metanol vb. olarak sayılsa da, 4000’in üzerinde
petrokimya ürünü bulunmaktadır. Petrokimya sanayinin nihai ürünleri genel olarak
plastik, sentetik lifler, sentetik kauçuk, deterjan ve kimyasal gübreler olarak
sınıflandırılabilir.
6
2.PETROLÜN FİZİKSEL VE KİMYASAL ÖZELLİKLERİ
2.1.PETROLÜN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ
2.1.1.PETROLÜN YOĞUNLUĞU
Bir maddenin YOĞUNLUĞU, belli hacimdeki maddenin ağırlığının aynı hacimdeki
suya olan oranıdır. Petrolün yoğunluğu 600F (15,50ºC) sıcaklık ve 1 atmosfer basınç
altındaki petrolün yoğunluğu ile ifade edilir. Ham petrolün yoğunluğu onun kimyasal
bileşimini yansıtır. Petrol içerisindeki hidrokarbon yüzdesi, gaz miktarı, rezin ve
asfalt gibi ağır hidrokarbonların oranı, sülfür oranı, sıcaklık gibi faktörler petrolün
yoğunluğunu etkiler.
Petrolün fiyatı yoğunluğuna göre değişmektedir
En hafif olarak bilinen bir Rus petrolünün özgül ağırlığı (Ö.A.) 0.650 gr/cm3 ve en
ağır olarak bilinen bir Meksika petrolünün (Ö.A) ise 1.080 gr/cm3 dir. Bugün petrol
endüstrisinde petrolün özgül ağırlığı yerine A.P.I. Gravite derecesi kullanılır.
Petrolün özgül ağırlığı ile A.P.I. Gravite derecesi arasında ters bir orantı vardır.
Gravite büyüdükçe yoğunluk küçülmekte ve petrolün kalitesi yükselmektedir.
Gravite küçüldükçe yoğunluk artmakta ve petrolün kalitesi düşmektedir. A.P.I.
Gravite derecesi ile Ö.A. arasında aşağıdaki formülde görüldüğü gibi bir ilişki
vardır.
API= (141,5/ Özgül ağırlık (600F)) -131,5
Baume= (140/Özgül ağırlık (600F)) -130
Petrol genel olarak sudan hafiftir. Petrolü özgül ağırlığına veya A.P.I. Gravite
derecesine göre 3 gruba ayırmak mümkündür.
1. Hafif petrol …; özgül ağırlığı < 0.85 …; A.P.I. gravite derecesi > 30
7
2. Orta petrol ...; özgül ağırlığı 0.85 — 0.9 …; A.P.I. gravite derecesi 20 —
30
3. Ağır petrol …; özgül ağırlığı 0.9 — 1.0 …, A.P.I. gravite derecesi 10 — 20
2.1.2.PETROLÜN HACMİ
Sıvı petrolün hacmi 600F de ve 1 atmosfer basınçta ölçülür ve varil cinsinden ifade
edilir. 1 varil=159 litredir. Doğal gazın hacmi aynı koşullarda ft3 veya m3 cinsinden
ifade edilir. Hacmi denetleyen faktörler sıcaklık, basınç ve petrolün içerisinde
çözünmüş olan maddelerdir. Rezervuardaki petrol hacmi, petrolün tankta
dinlendirilmesi ile % 6 – 8 oranında azalır.
2.1.3.PETROLÜN VİSKOZİTESİ
Viskozite bir sıvı veya gazın akmaya karşı direncini ifade eder. Yani akışkanlığın
tersidir. Petrolün viskozitesi petrolün bileşimine bağlıdır. Yoğunluk ve ağır bileşen
miktarı arttıkça viskozite de artar. Sıcaklık ve gaz miktarı arttıkça viskozite düşer.
Viskozite birimi Poiz’dir. Bir sıvı 1 cm2 kesitindeki bir tüp içerisinde 1 dyn basınç
altında 1 saniyede 1 cm ilerleyebiliyorsa viskozitesi 1 Poiz’dir. Poiz’in yüzde birine
Santipoiz denir. Yüksek viskoziteli petrolün taşınması ve üretilmesinde güçlükler
vardır.
2.1.4.PETROLÜN KIRILMA İNDİSİ
Kırılma indisi petrolün kimyasal bileşimine bağlı bir özelliktir. Petrolün
yoğunluğuna göre 1,39 ile 1,49 arasında değişir, hafif petrollerin kırılma indisi de
küçüktür.
2.1.5.PETROLÜN FLÜORESANS ÖZELLİĞİ
Petrol ultraviyole ışık altında sarı-yeşil-mavi renklerde flüoresans gösterir. Bu
özellik eser miktardaki petrolün kolayca belirlenmesini sağlar.
8
2.1.6.PETROLÜN RENK ve KOKUSU
Petrolün rengi yansıyan ışıkta yeşilimsi, içinden geçen (kırılan) ışıkta ise açık sarı,
kırmızı ve bazen de siyahtır. Özgül ağırlık arttıkça renk de koyulaşır. Hafif
hidrokarbonlu petroller hoş kokulu; doymamış hidrokarbon, kükürt ve nitrojen içeren
petroller ise kötü kokuludur.
2.1.7.PETROLÜN KALORİ DEĞERİ
Petrolün kalori değeri özgül ağırlığı ile ters orantılıdır. Özgül ağırlığı 0,9 olan 17 API
petrolün kalori değeri 10500 kal/g iken özgül ağırlığı 0,7 olan 70 API petrolün kalori
değeri 11700 kal/g dir.
2.1.1.8.PETROLÜN PARLAMA NOKTASI
Petrol üzerine alev tutulduğunda petrol buharının ilk ateşlenme anı petrolün parlama
noktasıdır. Bu nokta petrolün bileşimine göre değişir. Parlama noktası çeşitli ısı
derecelerinde distile edilebilen ürün oranlarının belirlenmesinde kullanılır
2.2.PETROLÜN KİMYASAL ÖZELLİKLERİ
Petrol esas itibariyle birçok hidrokarbonların karışımından meydana gelmiştir.
Ayrıca az miktarda azot (N), kükürt (S) ile eser halinde de olsa metalik elemanlar
mevcuttur.
Ham Petrolün Analizi
(C) karbon % 82,2 ile % 87,7 arasında
(H) Hidrojen % 11,7 ile % 14,7 arasında
(S) Kükürt % 0,1 ile % 5,5 arasında
(O) Oksijen % 0,1 ile % 4,5 arasında
Organik Madde % 0,1 ile % 1.2 arasında
9
Petrol açısından en önemli hidrokarbonlar
Parafin veya metan serisi (CnH2n+2)
Olefin (Naften) serisi (CnH2n)
Aromat (CnH2n-6) serisi (Aromatikler)
Asetilen serisi (CnH2n-2)
2.2.1.PARAFİN SERİSİ (CnH2n+2)
Bütün hidrokarbon atomları birbirleri ile tek bağlarla bağlanmışlardır. Hidrojen
atomları doymuş olduğundan parafin serisine doymuş hidrokarbon grubu da denilir.
5 Karbona kadar olanlar doğal gaz 5 – 17 Karbonlu olanlar sıvı (benzin, gazyağı,
mazot).
17 – 22 Karbonlu olanlar yarı katı (makine yağları, jölemsi petrol ürünleri) 23 ve
daha fazla Karbonlu olanlar katıdır (parafin, asfalt, zift).
2.1.2.2.OLEFİN (NAFTEN) SERİSİ (CnH2n)
Parafinlere göre iki hidrojen atomu eksiktir. Bu nedenle herhangi iki Karbon atomu
birbirlerine çift bağla bağlanmışlardır. Hidrojen eksikliği ve çift bağı bulunduğu için
doymamış hidrokarbon grubuna dahildirler. Doymamış oldukları için kolayca
kimyasal reaksiyonlara girerler, bu nedenle de petrol içerisinde seyrek bulunurlar.
2.1.2.3.AROMATLAR SERİSİ (CnH2n-6)
Doymamış hidrokarbon grubuna dahildir. Çok ağır kokuları vardır Bazen renksiz ve
uçucu sıvı halinde bulunurlar
2.12.4.ASETİLEN SERİSİ (C2H2n-2)
10
Doymamış hidrokarbon grubuna dahildir. Doğada az bulunurlar. Petrol içerisinde
sadece yüksek karbonlu olanları bulunur.
3.HAM PETROL ÜRETİMİ
Şekil 3.1: Kırıkkale Rafinerisi Akım Şeması
11
3.1.HAM PETROLÜN DAMITILMASI
Bu ünitelerde ham petrol önce desalter’lardan geçirilerek bünyesindeki tuzlardan ayrılır. Daha sonra
ham petrol fırınlarında 360 0C ye kadar ısıtılan petrol ana distilasyon kolonuna verilir. Bu kolonun
dibine ayrıca (370 – 380 ) 0C sıcaklıkta sıyırma steami verilerek ham petrol aşağıdaki ürünlerine
ayrıştırılır.
1. WSRN (Nafta + LPG)
2. Kerosen (Gaz Yağı)
3. Hafif Dizel
4. Ağır Dizel
5. FCC Şarj
6. Atmosferik Rezidyum
12
Şekil3.2.Ham Petrol Damıtma Ünitesi
3.1.1.Tuz Giderme
Petrol kuyuları civarında büyük toplama tanklarında dinlendirilen ham petrolün
içindeki çamur ve su çökelir; üst taraftan alınan petrol boru hatlarıyla ya da
tankerlerle rafinerilere gönderilir. Rafineriye gelen ham petrolün içinde mineral
tuzları, su ve eser miktarda çeşitli metaller vardır. Bu katışıklıklar rafinerideki
süreçleri fiziksel ya da kimyasal olarak engelleyebileceğinden (tortu yapma,
korozyon, kataliz zehirleme vb.) önce bunların petrolden ayrılması gerekir.
Tuz ayırma (Desalting), mekanik, kimyasal ve elektriksel yöntemlerle yapılabilir.
Süreç seçiminde temel ilke tuzun petroldeki dağılımı ve ham petrolün viskozitesidir.
Tuzun emülsiyonlarını kırmak için genellikle kimyasal maddeler (demülsifier)
kullanılır. Isıtılan petrol kimyasal madde ve yıkama suyu ile karıştırıldıktan sonra bir
tankta dinlendirilir. Tuzlu su dibe çöker, tuzu giderilmiş petrol sistemden alınır.
Ancak bu çöktürme tankına daldırılan elektrotlara yüksek gerilim uygulanarak
çöktürme çok hızlandırılabilir. Ham petrolün dilektrik madde olarak kullanıldığı bu
yöntemde önce ham petrol 60-140C’ ye ısıtılır; büyük, yatay bir silindirik kapta
yüksek voltajlı iki elektrot arasına yollanır. Elektrotlar arasına 10000-15000V
gerilim uygulanır. Hidrokarbonlarda çok daha polar yapıya sahip olan tuzlar ve en
yakın elektrota giderler. Bu arada tuzların çözünmesini ve dolayısıyla iyonlaşmasını
sağlamak üzere sisteme su da eklenir. Elektrotlarda toplanan tuz ve metaller kendi
ağırlıkları ile aşağıya akar ve tankın dibinden dışarı atılır.
3.1.2.Atmosferik Damıtma
Damıtma, maddelerin kaynama noktaları arasındaki farklılıktan faydalanır. Isıtılan
bir karışımdaki düşük sıcaklıktaki kaynayan maddeler tepe ürünü, yüksek sıcaklıkta
kaynayanlar ise dip ürünü olarak ayrılabilirler. Damıtma olayının tek, değil çok
basamaklı olarak yapılabilir. Yani, bir basamakta ayrılan üst ürün biraz daha düşük
13
sıcaklıktaki ikinci bir basamakta tekrar hafif/ ağır ayırımına uğratılır. İkinci
basamakta yoğunlaşan ağırlar 1. basamağa geri yollanırsa üst üründe hafif
maddelerin, dip üründe de ağır maddelerin değişimleri arttırılmış olacaktır. Besleme
yaptığımız. Basamağın altına, bu kez biraz daha yüksek sıcaklıkta çalışan 3.bir
basamak eklenirse üst ve dip ürünlerdeki hafif ya da ağır maddelerin derişimlerini
daha da arttırmak kolaylaşır. İkinci basamakta üst ürünün zenginleşmesi yapılırken 3.
basamakta da ağır sıvı ile beraber aşağı kaçan hafifler geri yollanır. Buradaki her
damıtma basamağı ters yönlü hareket eden sıvı ve gaz evrelerin karıştığı, böylece
kütle ve ısı aktarılan bir birimdir. Böylesine n tane basamağın bir tane aygıt içinde
‘’n’’ kez yapılabileceği ortaya çıkar. İşte rafinerimizde kullanılan çok basamaklı
damıtma kuleleri de böyle bir aygıttır. Yalnız petrol çok bileşenli bir karışım
olduğundan yalnızca tepe ve dip ürün alınmaz, basamaklar arasında da çeşitli ürünler
alınır.
Damıtma kulesinin yukarıdan aşağıya doğru artan ısı profiline uygun olarak alınan
çeşitli kesimlerin gerçek kaynama aralıkları – kulede çok iyi bir ayrım
yapılmadığından – kesimlerin alındıkları tepsilerin sıcaklıklarından farklıdır.
Ham petrolün 350ºC ‘ ye kadar kaynayan bölümünü genellikle atmosferik basınçta
damıtılır. Besleme tepsisinin üstündeki bölüme ‘Ayırma ve zenginleştirme ’ bölümü,
alttakine de Sıyırma bölümü denir. Hafiler üst bölümde giderek artan – zenginleşen –
oranlarda birikirken alt bölüme kaçan hafifler de alttan ( Dip kaynatıcıdan ) gelen
buharın yardımı ile sıyrılarak tekrar ‘Zenginleştirme Bölümüne giderler. Hafiflerin
sıyrılmasına yardım için kulenin alt bölümünden kızgın su buharı da yollanır.
Buharın beslemeye oranı % 4–5 kadardır.
Atmosferik damıtmanın en önemli aygıtı olan kulenin önemli yan donanımları vardır.
Bunlar, tepe ürünü için bir yoğuşturucu, tepe ürünü için bir tank, dibe inen sıvıyı
kısmen buharlaştırmak için bir dip kaynatıcı, besleme, geri döndürme ve ürünleri
basan ya da emen pompalar ile otomatik denetim gereçleridir.
14
Şekil 3.2: Damıtma Ürünleri
3.1.3.VAKUM ÜNİTESİ
Ham petrolün damıtılmasında sıcaklık sınırlayıcı bir faktördür. Çünkü:
1. Yağlama Yağı ( madeni yağ ) niteliğindeki yüksek hidrokarbonlar yüksek
damıtma sıcaklığında bozunabilirler.
2. Yüksek damıtma sıcaklığı yüksek ön ısıtma sıcaklığı gerektirir ki bu da
fırında koklaşma vb. arızaların oluşumunu hızlandırır. Çok yüksek sıcaklıkta
15
kaynayan ya da ısı ile bozunabilen maddeleri ayırmak için vakum damıtması
uygulanır. Basınç azaldıkça kaynama noktası düşer.
Vakum damıtması, madeni yağ, asfalt ve katalitik parçalama bölümüne beslenecek
ağır gazyağı yapmakta kullanılır. Kule basıncı 30–50 mmHg arasında tutulur. Buhar
jetleri ile sağlanan vakum uygulaması masraflı bir süreç olduğu için kulenin
tasarımında basınç düşmeleri en düşük düzeyde tutulmasına dikkat edilmiştir. Bunun
yanında kuledeki yüksek buhar hızı ile önemli ölçüde tutuklanma olayı (sıvı
taneciklerinin gaz tarafından taşınması) meydana gelir. Bunu önlemek için besleme
noktasının üst tarafına nem tutucu (demister) denen örgülü bir tel tepsi konmuştur.
Bunlar zamanla kirlenip tıkanacağından belirli sürelerle değiştirilmeleri gerekir.
Ayrıca küçük bir geri döndürme (gazyağı) ile bu tepsiyi yıkamak ta kirlenmeyi
azaltır. Vakum kulelerinde kirlenme, kok bağlama gibi problemler önemlidir ve bu
yüzden bakım kapakları sık sık aralıklarla yapılmıştır.
AĞIR GAZYAĞI 270 – 400
İNCE YAĞ 390 – 450
YAĞLAMA YAĞI 1 430 – 500
YAĞLAMA YAĞI 2 400–570
DİP ÜRÜNÜ ( BİTÜM )
PENETRASYON NO 80–200–300
Tablo 3.1: Vakum Damıtması Ürünleri
( NOT: SICAKLIKLAR atmosferik basınca göre düzeltilmiştir.)
16
4.DÜNYADA HAM PETROL ÜRETİMİ
DÜNYA HAM PETROL ÜRETİMİ DÜNYA HAM
PETROL ÜRETİMİ
Değ. Pay (%) Değ. Pay (%)
1999 2000 (%) 2000 1999 2000 (%) 2000
S. ARABİSTAN
8.550 9.145 7,0 12,3 ABD 18.635 18.745 0,6 25,4
ABD 7.730 7.745 0,2 10,4 JAPONYA 5.620 5.525 -1,7 7,5
RUSYA FED. 6.180 6.535 5,7 8,8 ÇİN 4.415 4.840 9,6 6,5
İRAN 3.550 3.570 0,6 4,8 ALMANYA 2.825 2.760 -2,3 3,7
MEKSİKA 3.345 3.450 3,1 4,6 RUSYA FED. 2.535 2.475 -2,4 3,3
NORVEÇ 3.205 3.365 5,0 4,5 GÜNEY KORE 2.160 2.200 1,9 3,0
ÇİN 3.215 3.245 0,9 4,4 FRANSA 2.045 2.010 -1,7 2,7
VENEZUELA 3.175 3.235 1,9 4,3 HİNDİSTAN 2.015 2.070 2,7 2,8
İNGİLTERE 2.885 2.660 -7,8 3,6 İTALYA 1.980 1.945 -1,8 2,6
KANADA 2.605 2.710 4,0 3,6 BREZİLYA 1.805 1.825 1,1 2,5
IRAK 2.580 2.625 1,7 3,5 KANADA 1.795 1.775 -1,1 2,4
BAE 2.325 2.515 8,2 3,4 MEKSİKA 1.765 1.840 4,2 2,5
NİJERYA 2.030 2.105 3,7 2,8 İNGİLTERE 1.720 1.675 -2,6 2,3
KUVEYT 2.025 2.150 6,2 2,9 İSPANYA 1.425 1.455 2,1 2,0
ENDONEZYA 1.405 1.430 1,8 1,9 S. ARABİSTAN 1.305 1.335 2,3 1,8
LİBYA 1.425 1.475 3,5 2,0 İRAN 1.210 1.170 -3,3 1,6
CEZAYİR 1.510 1.580 4,6 2,1 ENDONEZYA 980 1065 8,7 1,4
BREZİLYA 1115 1.255 12,6 1,7 HOLLANDA 880 900 2,3 1,2
UMMAN 910 960 5,5 1,3 AVUSTURALYA
840 870 3,6 1,2
ARJANTİN 850 820 -3,5 1,1 TAYVAN 820 815 -0,6 1,1
Liste Toplamı 60.615 62.575 3,2 84,0 TAYLAND 735 715 -2,7 1,0
TÜRKİYE 640 690 7,8 0,9
DÜNYA TOP. 71.850 74.510 3,7 100,0 Liste Toplamı 58.150 58.700 0,9 79,4
OPEC 29.295 30.825 5,2 41,4 DÜNYA TOP. 73.315 73.905 0,8 100,0
OECD 21.095 21.545 2,1 28,9 OECD 46.300 46.335 0,1 62,7
AB(15) 13.450 13.305 -1,1 18,0
Tablo 4.1: Dünyada Ham Petrol Üretimi ve Tüketimi
Değ. Pay (%) Değ. Pay (%)
1999 2000 (%) 2000 1999 2000 (%) 2000
S. ARABİSTAN
8.550 9.145 7,0 12,3 ABD 18.635 18.745 0,6 25,4
ABD 7.730 7.745 0,2 10,4 JAPONYA 5.620 5.525 -1,7 7,5
RUSYA FED. 6.180 6.535 5,7 8,8 ÇİN 4.415 4.840 9,6 6,5
İRAN 3.550 3.570 0,6 4,8 ALMANYA 2.825 2.760 -2,3 3,7
17
MEKSİKA 3.345 3.450 3,1 4,6 RUSYA FED. 2.535 2.475 -2,4 3,3
NORVEÇ 3.205 3.365 5,0 4,5 GÜNEY KORE 2.160 2.200 1,9 3,0
ÇİN 3.215 3.245 0,9 4,4 FRANSA 2.045 2.010 -1,7 2,7
VENEZUELA 3.175 3.235 1,9 4,3 HİNDİSTAN 2.015 2.070 2,7 2,8
İNGİLTERE 2.885 2.660 -7,8 3,6 İTALYA 1.980 1.945 -1,8 2,6
KANADA 2.605 2.710 4,0 3,6 BREZİLYA 1.805 1.825 1,1 2,5
IRAK 2.580 2.625 1,7 3,5 KANADA 1.795 1.775 -1,1 2,4
BAE 2.325 2.515 8,2 3,4 MEKSİKA 1.765 1.840 4,2 2,5
NİJERYA 2.030 2.105 3,7 2,8 İNGİLTERE 1.720 1.675 -2,6 2,3
KUVEYT 2.025 2.150 6,2 2,9 İSPANYA 1.425 1.455 2,1 2,0
ENDONEZYA 1.405 1.430 1,8 1,9 S. ARABİSTAN 1.305 1.335 2,3 1,8
LİBYA 1.425 1.475 3,5 2,0 İRAN 1.210 1.170 -3,3 1,6
CEZAYİR 1.510 1.580 4,6 2,1 ENDONEZYA 980 1065 8,7 1,4
BREZİLYA 1115 1.255 12,6 1,7 HOLLANDA 880 900 2,3 1,2
UMMAN 910 960 5,5 1,3 AVUSTURALYA
840 870 3,6 1,2
ARJANTİN 850 820 -3,5 1,1 TAYVAN 820 815 -0,6 1,1
Liste Toplamı 60.615 62.575 3,2 84,0 TAYLAND 735 715 -2,7 1,0
TÜRKİYE 640 690 7,8 0,9
DÜNYA TOP. 71.850 74.510 3,7 100,0 Liste Toplamı 58.150 58.700 0,9 79,4
OPEC 29.295 30.825 5,2 41,4 DÜNYA TOP. 73.315 73.905 0,8 100,0
OECD 21.095 21.545 2,1 28,9 OECD 46.300 46.335 0,1 62,7
AB(15) 13.450 13.305 -1,1 18,0
Arama ve Sondaj
Petrol sondaj teknolojisi hem karada hem de denizde petrol arama yapmak üzere
geçtiğimiz 150 yılda çok gelişme göstermiştir. Bugün 2000 metreyi aşan deniz
derinliklerinde petrol sondajı yapabilecek teknoloji mevcuttur.
Karada ve Denizde Petrol Sondajı
Arama sondajı denilen ve yeni bir sahada açılan ilk petrol kuyusunda petrole
rastlandığı takdirde, ekonomik bir rezerv olup olmadığını tespit ettikten sonra
18
geliştirme sondajları ile sahanın üretime açılması söz konusudur. Üretim de hem
karada hem de denizde olabilmektedir. Sondaj ile arama ortalama 6 ay gibi bir zaman
almasına karşın üretim 30 yıldan fazla süren bir süreç olabilmektedir. Petrol 200
metre gibi çok sığ derinliklerde bulunabileceği gibi 6000 metreyi aşan derinliklerde
de bulunması olasıdır.
Türkiye ‘nin Petrol Potansiyeli
1945 yılında keşfedilen Raman petrol sahasının keşfinden bugüne yapılan çalışmalar
Türkiye'de petrol ve gazın varlığını kanıtlamıştır. Bugüne kadar irili-ufaklı yaklaşık
120 tane petrol ve doğal gaz sahası keşfedilmiştir. Keşifler ağırlıklı olarak Kilis'ten
Siirt’e kadar uzanan ve Adıyaman-Diyarbakır-Batman'ı kapsayan Güneydoğu
Anadolu bölgesinde ve Trakya bölgesinde gerçekleştirilmiştir. Trakya bölgesinde
genelde doğal gaz sahaları, Güneydoğu Anadolu bölgesinde ise genelde petrol
sahaları keşfedilmiştir.
Dolayısıyla, Türkiye'de petrol vardır ve ararsanız bulabileceğiniz kanıtlanmıştır.
1954 yılındaki petrol yasası sonrasında T.P.A.O'nun ve özellikle Shell ve Mobil gibi
uluslararası şirketlerin arama ve sondaj çalışmaları neticesinde 1969 yılında ve ayrıca
1973 ilk petrol krizi ve şoku sonrasında petrol fiyatının 10 katı artması yerli petrol
aramacılığına ve sondaj çalışmalarına verilen önem ve ağırlık neticesinde 1991'de
yerli petrol üretimleri rekor düzeylere, yılda 4.5 milyon tona, ulaşmıştır. Ancak, daha
sonraki yıllardan günümüze kadar, değişik nedenlerle, petrol ve doğal gaz
aramacılığına ve sondajına ayrılan bütçe azaldı ve halen yıldan yıla azalmaktadır.
1954 sonrası dönemde aramaya verilen önem neticesinde 1965'te 150 000 m'lik
maksimum metraja ulaşıldı. Arama etkisini 4 yıl sonra 1969'da yıllık üretimi 3,6
milyon tona ulaştırarak gösterdi. 1973 sonrasında arama çalışmaları 1985'de 260 000
m'lik maksimum metraja ulaştı. 6 yıl sonra ise 1991'de üretim rekor sayılan 4,5
milyon ton olarak gerçekleşti. Aramaya yapılan yatırım etkisini 4–6 yıl sonrasında
üretimde göstermektedir.
19
1991'de 4,5 milyon ton olan yıllık yerli üretimimiz şu anda 2,5 milyon ton kadardır.
Söz konusu azalmanın önümüzdeki yıllarda da devam edeceği kesindir. Yalnız;
kanıtlanmış bir ilişki vardır, o da şudur: Türkiye'de petrol aramacılığına ve sondajına
bütçe ayrılırsa petrol bulunabilmektedir.
Türkiye'de petrole ülkemizin değişik bölgelerinde rastlanmıştır, varlığı kanıtlanmıştır
ve ağırlıklı olarak Güneydoğu Anadolu bölgesindeki sahalardan üretim
yapılmaktadır. Güneydoğu Anadolu bölgesinde Batman, Mardin, Siirt, Diyarbakır,
Adıyaman ve Kilis illeri içinde bulunan sahalardan ve ayrıca Trakya bölgesinde
küçük sayılabilir 1–2 sahadan petrol üretimi yapılmaktadır. Karadeniz ve Akdeniz'de
petrol ve özellikle doğal gaz aramaları bütçe elverdiğince sürdürülmektedir.
Türkiye’de son yıllarda yapılan en önemli keşif, 2 yıl önce Ege bölgesinde Manisa
Alaşehir'de delinen bir kuyuda petrolün bulunması olmuştur. Çünkü Ege bölgesinde
ilk defa petrol bulunmuş oldu. Bundan sonra da aranırsa bulunabileceği ipucunu
vermiştir. Orta Anadolu bölgesinde Tuz Gölü civarında doğal gaz ve petrol
potansiyelinin olabileceği söylemektedir. Türkiye de son yıllarda yeni petrol kuyuları
bulunmakta ve bulunan bu petrol kuyularından da Türkiye nin petrol ihtiyacının bir
kısmı karşılanabileceği görülmüştür.
Türkiye'de bugüne kadar yaklaşık 1 milyar ton petrol keşfi yapılmıştır. anak bunun
%15'i olan yaklaşık 150–160 milyon ton petrol üretilebilir olarak tahmin edilmiştir.
Bunun 112 milyon tonu (2000 sonu itibariyle) bugüne kadar üretilmiş olup, geriye
kalan 40–50 milyon ton petrol Türkiye'nin üretilebilir petrol rezervidir. Bir başka
deyişle, Türkiye'nin petrol rezervi yüksek değildir ve ancak 1,5 yıllık Türkiye petrol
tüketimini karşılamaya yetecek kadardır.
20
Keşfedilen toplam petrol rezervi 964 milyon ton
Keşfedilen doğal gaz rezervi 19,8 milyar m3
Üretilebilir petrol rezervi 153 milyon ton
Üretilebilir doğal gaz rezervi 13,5 milyar m3
2000 yılı itibariyle kalan üretilebilir petrol rezervi
47 milyon ton
2000 yılı itibariyle kalan üretilebilir doğal gaz rezervi
8,6 milyar m3
Tablo: Türkiye’nin petrol ve doğal gaz rezerv durumu
Türkiye’de Petrol Arama
1954 yılından günümüze Türkiye'de 200'e yakın şirket arama ve işletme
faaliyetlerinde bulunmuş, bunlardan 27 tanesi halen faaliyetlerine devam etmektedir
ve 5 tanesi (T.P.A.O., Ersan Petrol, Polmak, Demir Enerji ve Güney Yıldızı) yerli
şirkettir.
Petrol aramacılığında toplam 18 bölgeye ayrılmış olan Türkiye'de 1935'ten bugüne
kadar 3000'e yakın kuyu delinmiş olup, bunun yaklaşık 1100 tanesi arama ve 1300
tanesi üretim kuyusudur. Arama kuyularının derinliği 2300 m'dir. Arama
Kuyularının %30'u X. Bölgede (Siirt), %19'u XI. Bölgede (Diyarbakır), %18'i I.
Bölgede (Marmara), %15'i XII. Bölgede (Gaziantep), %5'i XIII. Bölgede (Hatay) ve
%4'ü XIV. Bölgede (Adana) delinmiştir.
21
Şekil : Türkiye’de Petrol Aramacılığı
Sonuç olarak;
Türkiye’ de 57 yıllık bir süreyi kapsayan petrol aramacılığında açılabilen
kuyu sayısı çok azdır. Bugün Türkiye’ nin petrol bulunabilecek sahaların
ancak % 20 si aranmıştır.
Karadeniz ve Ege Denizi’ nin petrol potansiyelleri henüz tesbit edilmemiştir.
Halen petrol üretiminin alındığı bölgelerde derin yataklarda arama
yapılmamıştır.
Petrolcülük mesleğinin meşakkatli bir meslek olduğu ve ancak mesleğini
seven ve kendini adayan kişilerin başarılı olabileceği gerçeğini kabul
etmemiz gerekir.
Dünyada Petrol Rezervleri
Coğrafik konumlarına göre dünyadaki petrol bölgeleri aşağıdaki haritada
görüldüğü gibi 6’ya ayrılmaktadır:
22
Şekil: Dünya’da Petrol Rezervleri
2003 yılında 1188,3 milyar varil (161,8 milyar ton) olan ham petrol
rezervi çok az bir artış göstererek 2004 yılı sonu itibariyle 1188,6
milyar varil (161,9 milyar ton) olmuştur. OPEC, 890,3 milyar varillik
rezervle dünya petrol rezervlerinin %74,9’una sahiptir. Eski SSCB
%10.2, OPEC’e ve Eski Sovyetlere dahil olmayan ülkeler ise
%14.9’lik paylara sahiptir. OECD ülkelerinin toplam içindeki payı
82,9 milyar varil petrolle %7,0’dir. Avrupa Birliği’nde çok küçük
petrol rezervine sahip diğer ülkeler sayılmazsa İngiltere, Danimarka
ve İtalya’nın toplam 6.5 milyar varil rezervi olup, bunların
toplamdaki payı %0,54’tür. Coğrafik bölgelere göre ispatlanmış
petrol rezervlerinin miktarı (milyar ton) ve yüzdesel dağılımı
aşağıdaki tabloda gösterilmiştir:
23
1984 1994 2003 2004
Kuzey
Amerika
101,
9
%
13,38
89,8 %8,8
3
62,2 % 5,23 61,0 %5,13
Orta ve
Güney
Amerika
36,3 % 4,77 81,5 %8,0
1
100,3 %8,44 101,2 %8,51
Avrupa –
Asya
96,7 %
12,70
80,3 %7,8
9
138,6 %11,6
7
139,2 %11,7
2
Orta
Doğu
430,
8
%56,56 661,7 %65,
3
733,9 %61,7
6
733,2 %61,7
4
Afrika 57,8 %7,58 65,0 %6,3
9
111,8 %9,41 112,2 %9,44
Asya-
Pasifik
38,1 39,2 %3,8
5
41,6 %3,50 41,1 %3,46
761,6 1017,
5
1188,
3
1188,
6
Tablo:İspatlanmış Petrol Rezervleri (Milyar Varil)
Dünya petrol rezervleri 2004 yılı üretimleri ile 40,5 yıllık ihtiyacı
karşılayacak düzeydedir. 2004 yılı üretim düzeyi ile Orta Doğu’daki
rezervler 81,6 yıl, Kuzey Amerika’dakiler 11,8 yıl, Orta ve Güney
Amerika’dakiler 40,9 yıl, OECD ülkelerindekiler 10,9 yıl ömre
sahiptir. 2003 yılında 179,21 trilyon m3 olan doğalgaz rezervi bir
miktar artarak, 2004 yılında 179,53 trilyon m3’e yükselmiştir. Rusya
dünya doğalgaz rezervinin 48,00 trilyon m3 ile %26,7’sine, İran
27,50 trilyon m3 ile %15,3’üne, Katar 25,78 trilyon m3 ile
%14,4’üne, ABD ise 5,29 trilyon m3 ile %2,9’una sahiptir. Eski
Sovyetler Birliği Ülkeleri’nin toplam rezervi 58,51 trilyon m3 ile
%32,6, OECD ülkeleri 15,02 trilyon m3 ile %8,4, Avrupa Birliği’ne
bağlı ülkeler 2,75 trilyon m3 ile %1,5’lik oranlara sahiptirler.
24
SU KAYNAKLARI
İçme Suyu Kaynakları ve Barajlar
DSİ Tarafından enerji tesisi olarak 1989 yılında işletmeye açılan Kapulukaya Barajı
elektrik enerjisi üretiminde kullanılmakta ve aynı zamanda da Kırıkkale İlinin içme
ve kullanma suyunu karşılamaktadır. DSİ V. Bölge Müdürlüğü verilerine göre,
Kırıkkale İli ve çevresindeki yerleşim yerlerine içme ve kullanma suyu temini
amacıyla Barajdan 142,5 hm3/yıl su tahsisi yapılmıştır. Tesis TEAŞ tarafından
işletilmekte olup işletme ve bakım faaliyetleri bu kuruluş tarafından yapılmaktadır.
Baraja ait özellikler tabloda verilmiştir.
Barajla İlgili Bilgiler
1-SU KAYNAĞI
Akarsu Kızılırmak Nehri
Amacı Enerji,çme-kullanma ve sanayi suyu
temini
İnşaatın ( Başlama – Bitiş ) Yılı 1979–1989
Yıllık Ortalama Su 2700 hm3
Tipi Toprak Dolgu
Yükseklik ( Talvegden) 44m
Yüksekliği ( Temelden) 61 m
Toplam Gövde Hacmi 1,56 hm3
Aktif Hacim 136,6 hm3
Toplam Göl Hacmi 282 hm3
Dolusavak Proje Debisi 2960 m3 / sn
Yıllık İçme Suyu 142,5 hm3
Sulama Sahası 2.086 ha
Ankara’ya su temini ( 1995) 2028-2050 yıllarında 500 hm3
2- HES
Kurulu Güç 54MW
Firm Enerji 150 GWh / yıl
Sekonder Enerji 40 GWh / yıl
Toplam Enerji Üretimi 190 GWh / yıl
25
Tablo: Kırıkkale İli İçme ve Kullanma Suyunu Karşılayan Kapulukaya Barajı
Değerleri
PETROL ÜRÜNLERİNİN ELDESİ VE KULLANIMI
ÜRÜN ARITMA PROSESİ KULLANIMI
HAFİF GAZLARHam petrolün damıtılması
Kimyasal üretim, benzin üretimi,
yakıtlar ( LPG )
BENZİNHam petrolün damıtılması, ağır
katmanların parçalanması ( ısıl,
tezleştirilmiş, hidro parçalama vb.)
Düzeltim (tezleştirilmiş ve ısıl ) hafif
olefinlerin polimerleştirilmesi C5 ve C6
parafinlerinin izomerleşmesi. Olefinleri
izoparafinlerle alkillenmesi
Otomotiv ve havacılık yakıtları,
çözgen, kimyasal üretim
KEROSİN Ham petrolün damıtılması, ağır
katmanların parçalanması ( ısıl,
tezleştirilmiş vb. )
Jet yakıtı, aydınlatma, pişirme ve
yakıt ısıtılması, çözgen
MOTORİN Ham petrolün damıtılması (atmosferik
ve vakum ). Ağır katmanların
parçalanması ( ısıl ve tezleştirilmiş ).
Kalıntı yağların hidro parçalanması;
kalıntı yağlarının çözgen arıtması
Evsel ve hafif endüstriyel yakıtlar,
dizel yakıtları, kimyasal üretim,
benzin üretimi, çözgenler
YAĞLAMA
YAĞLARI
Ham petrolün damıtılması. (atmosferik
ve vakum ). Özel kalıntı yağlarının hidro
parçalanması, kalıntı yağlarının çözgen
arıtması
Çeşitli yağlama yağları, wax kaynağı,
asfalt, yağlama gresleri
26
KALINTI
(RESİDUE)
Ham petrolün vakum damıtması.
Parçalanma ile yapılan yapay petrolün
damıtması
Yağyakıt ve benzin üretimi, kimyasal
üretim, kok kaynağı, asfalt
KOK Kalıntı ve ziftlerin ısıl parçalanması Yakıt, metalurji, endüstriyel
elektrotlar
Tablo: Petrol Ürünlerinin Eldesi ve Kullanımı
Spesifik Gravite 60 0F / 60 0F 0.8445Gravite Api 36.1Kinematik Viskozite, cst 100C 210C 37,80C
12.674.45
Erime Noktası,0F -30Wax Erime Noktası,0C 51.7Wax Miktarı, % Ağırlık 6.5Asfalt Miktarı, % Ağırlık 1.3Karbon Bakiyesi, % Ağırlık 3.7
Kül Miktarı, % Ağırlık 0.007Su Miktarı, % Hacim 1.0Su ve Tortu, % Hacim 0.2Asitlik, mg KOH/g 0.17
Toplam Klor, % Ağırlık 0.0006Tuz Miktarı, lb/1000bbl 2.3Tuz Miktarı, ppm 100Kükürt Miktarı, % Ağırlık 1.88H2S Miktarı, % Ağırlık 0.002
Buhar Basıncı (Reid), lb 4.8
Tablo: Kerkük Ham Petrolü Özellikleri
Gravite, API 33.5
Kükürt Miktarı, % Ağırlık 1.4
Erime Miktarı, 0F -20
Viskozite, cst
1000F1300F
6.41
4.83
Buhar Basıncı, psi 6.5
Karbon bakiye, %Ağırlık 3.4
Vanadyum, ppm 35
27
Nikel, ppm 13
Etan, % Hacim 0.1
Propan, % Hacim 0.4
İzobütan, % Hacim 0.3
Tablo: Hafif İran Ham Petrolü Özellikleri
GAZ ATIKLARIN KAYNAKLARI VE NİTELİKLERİ
Rafinerinin havaya saldığı kirleticiler başlıca dört türde üretilirler:
A.Yanma işlemleri, kazan ve ısıtıcılar,
B.Üretim birimleri, FCC –katalizör rejenarasyonu, kok fb.
C.Gaz atık denetim sistemleri, Claus birimi,
D.Depolar, benzin, nafta, BTX gibi.
Miktarı en büyük kirletici her ne kadar hidrokarbonlar ise de çevreye etki
bakımından SOx daha önemlidir.
28
Süreç Katı
Parçacıklar
SOx CO HC NOx Aldehitler
1.Kazan ve Isıtıcılar
Kg/ 103 1 yağyakıt
Kg/ 103 m3 gaz yakıt
2,4
0,32
19,2*
32
i.e
i.e
0,4
0,48
8,3
3,7
0,071
0,048
2.FCC-Parçalama
a.Denetimsiz
kg / 10 3 1 besleme
b.Elektrostatik çöktürme ile
kg/10 3 1 besleme
0,3-1
0,04–0,18
0,9-1,5
0,9–1,5
39
i.e
0,63
0,63
0,1-
0,4
0,05
0,05
3.TCC – Parçalama
Kg / 103 1 besleme 0,05 0,17 10,8 0,25 0,014 0,034
4.Kok fb.( Fluid )
a.Denetimsiz
kg / 10 3 1 besleme
b.Elektrostatik çöktürme ile
kg / 10 3 1 besleme
1,50
0,02
i.e
i.e
i.e
i.e
i.e
i.e
i.e
i.e
i.e
i.e
5.İçten Yanmalı
Kompresör Motorları
Kg / 10 3 m3 gaz yakıt i.e 32 i.e 19,3 14,4 1,61
6.Buhar Geri Kazanma ve
Meşale
Kg/10 3 1 raf. Sığası i.e i.e i.e 0,014 i.e i.e
7.Vakum Jetleri
Kg/ 10 3 1 vak . destilat i.e i.e i.e 0,37 i.e
8.Soğutma Kulesi
Kg / 10 3 1 su i.e i.e i.e 0,72 i.e
29
9.Vana ve Flanjlar
Kg / 10 3 1 raf sığası i.e i.e i.e 0,08 i.e
10.Pompa Keçeleri
Kg / 10 3 1 raf sığası i.e i.e i.e 0,05 i.e i.e
11.Atma ( Blowdown )
Kg/ 10 3 1 raf sığası i.e i.e i.e 0,86 i.e i.e
12.Çeşitli
Kg / 10 3 1 raf sığası i.e i.e i.e 0,8 i.e i.e
Yağ yakıttaki kükürt, Ağ % .Hepsinin SO2 ye yandığı varsayılmıştır.
i.e: ihmal edilebilir.
Endüstriyel Emisyonlar
Endüstriyel kirliliğe neden olan kuruluşlar çeşitli zamanlarda yapılan denetimler
sonucu kontrol altına alınmaya çalışılmaktadır. İlimizde hava kirliliğine büyük etkisi
olan endüstri kuruluşlarından Barmek-Gama baca gazı arıtma sistemlerinin
bulunmasına rağmen zaman zaman arıtma tesisinin devreden çıkması sonucu hava
kirliliğine neden olmaktadır.
Trafikten Kaynaklanan Emisyonlar
Bilindiği üzere motorlu taşıtlardan kaynaklanan emisyonlar hava kirliliğinde önemli
bir yer tutmaktadır. Egzozlardan yayılan CO (%70–90), NO(%40–70),
Hidrokarbonların(%50) ve Pb (%100) emisyonlardan hava kirliliğinin %40’ı
oluşmaktadır.
Yıllar Toplam Araç(Adet) Emisyon Ölçümü Yapılan Araç
Sayısı(Adet )
1999 19.825 10.850
2000 21.700 10.640
2001 22.723 11.780
2002 24.350 14.457
2003 2.389 11.017
30
2004 24.858 14.074
2005 25.408 14.206
Tablo: Yıllara Göre Araç Sayıları ve Egzoz Gazı Ölçümü
Havayı Kirletici Gazlar ve Kaynakları
Kükürtdioksit Konsantrasyonu ve Duman
Kırıkkale İl Merkezinde İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı Halk Sağlığı Laboratuarı, 5
nolu Sağlık Ocağı, 9 Nolu Sağlık Ocağı ve Kadın Doğum Hastanesi olmak üzere dört
yerde ölçüm yapılmaktadır.2005 yılı SO2 ortalaması 70 mg/m3, partikül madde
(duman) ortalaması 15 mg/m3, olarak tespit edilmiştir. İl Sağlık Müdürlüğünden
alınan verilere göre, İlimize ait 2005 yılı SO2 ölçüm sonuçları tabloda verilmiştir.
Aylar Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık
SO2 134 1113 95 70 35 38 35 29 41 67 79 107
Tablo: 2005 Yılı Aylara Göre SO2 Ölçüm Sonuçları
31
Şekil: Yıllara Göre Halk Sağlığı Laboratuarı Müdürlüğü Çalışmaları Kükürt
dioksit (SO2) Ölçümleri
Partikül Madde (PM) Emisyonları
Ortalama gaz molekül büyüklüğü 0.0002g/m3 çaptan iri olan ve havada bir süre
askıda kalabilen katı veya sıvı her türlü madde, partikül sınıfına girmektedir. Partikül
şeklindeki kirletici emisyonlar iriliklerine, yoğunluklarına ve kimyasal yapılarına
bağlı olarak aerosol, duman, is ve toz şeklinde isimlendirilmektedir. Kırıkkale İl
merkezinde İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan ölçümlere göre; partikül
madde(duman) ortalaması 15 mg/m3,değişim oranı %25 olarak tespit edilmiştir.2005
yılı aylara göre PM ölçüm sonuçları tabloda verilmiştir.
Aylar Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık
PM 31 16 10 12 9 12 13 7 11 14 23 25
Tablo: 2005 Yılı Aylara Göre PM Ölçüm Sonuçları
32
Şekil: 2002–2005 Yılı Halk Sağlığı Laboratuarı Müdürlüğü Çalışmaları
Aylara Göre PM Ölçümleri
Karbon monoksit
Yerleşim civarlarında ve içlerinde en çok rastlanan kirletici gazlardan biriside
karbonmonoksittir. Karbonmonoksit; kokusuz, renksiz ve zehirli bir gazdır. Oldukça
stabil bir gaz olup, atmosferde kalma süresi 2–4 aydır. Bu gaz, içten yanmalı
motorların egzoz gazları ile tam yanmayan yakıtlardan bol miktarda üretilmektedir.
Normal egzoz gazında %3–4, iyi yakılmayan yakıt gazında %7 düzeyinde
bulunmaktadır. Kırıkkale ilinde havada karbonmonoksit ölçümü yapılamamıştır.
Azot Oksit (NOx) Emisyonları
NOx kaynakları göz önünde bulundurulduğunda; Kırıkkale ilinde NOx‘lerin en büyük
kaynağının enerji kazancı, taşımacılık ve tarımsal faaliyet oluşturmaktadır. Kırıkkale
İlinde havada azot oksit ölçümü yapılamamıştır.
Hidrokarbon ve Kurşun Emisyonları
İlimizde, hidrokarbon ve kurşun emisyonları ile ilgili veri elde edilememiştir.
5.PAZAR DURUMU
33
Şirketler
Toplam RafinajKapasitesi (milyon
ton/yıl)Tüpraş 27,6Cepsa 19,5Erg 15,3OMV 14PKN 12,6Hellenic 12MOL 11,6Şirketler Kapasite KullanımıHellenic 97OMV 94PKN 89Tüpraş 85Lukoil 66MOL 63YUKOS 43
Dünyadaki Rafineri Kapasiteleri
Ülkeler
Kapasite(Milyon ton)
Toplam DünyaKapasitesi İçindePay(%)
ABD 841 20,2Rusya Federasyonu 274 6,6Çin 273 6,6G. Kore 115 2,8İtalya 114 2,7Brezilya 95 2,3S. Arabistan 95 2,3İran 74 1,8TÜRKİYE 32 0,8
34
FİYATLAR
Yıllık Ortalama Ham Petrol Fiyatları (USD $ )
YIL ORT. YIL ORT. YIL ORT. YIL ORT.YEARS Avr. YEARS Avr. YEARS Avr. YEARS Avr. 1961 2.1 1973 3.5 1985 29.0 1997 18.51962 2.2 1974 9.0 1986 15.0 1998 12.01963 2.3 1975 10.9 1987 18.7 1999 17.01964 2.3 1976 11.8 1988 15.2 2000 27.01965 2.1 1977 13.3 1989 18.1 2001 22.71966 2.0 1978 13.1 1990 23.6 2002 23.41967 2.0 1979 18.1 1991 18.9 2003 27.01968 1.9 1980 33.0 1992 18.6 2004 34.61969 1.9 1981 38.1 1993 16.0 1970 1.9 1982 34.6 1994 15.5 1971 2.3 1983 30.7 1995 16.8 1972 2.5 1984 29.5 1996 20.4
Petrol Ürünleri Fiyatları
Sıra No Ana Mallar Yıllar 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005
(1) (2) (3) (4) (5) (6) (7) (8) (9)1 LPG 71 146 239 293 381 423 5252 Nafta 131 293 506 480 538 852 7263 Kurşunsuz Benzin 55 171 448 920 1209 1660 25704 Süper Benzin 92 196 236 382 491 326 3015 Normal Benzin 115 190 257 98 0 0 06 Jet 81 192 353 426 502 770 11787 Gazyağı 1 9 8 10 34 22 248 Motorin 498 1197 2087 2513 3158 4007 52079 Kalyakıtı 74 177 216 287 383 286 34810 Fuel-oil 208 489 882 1154 1344 1286 158411 Madeni Yağ 34 67 89 127 165 185 22912 Asfalt 64 131 197 325 377 393 720
35
13 Diğer (*) 17 43 96 169 103 176 16214 Askeri Ürünler 56 126 210 262 298 368 538 Toplam 1499 3427 5825 7446 8982 10756 14113
7. PAZARDAKİ GELİŞMELER
Dünya enerji tüketiminin karbon türü fosil kaynaklara dayalı yapısına rağmen, arz
imkânlarının çokluğundan dolayı sıkıntı çekilmemektedir. Ancak, enerji kaynakları
ülkeler ve bölgeler arasında eşit bir dağılıma sahip değildir. Sanayi devriminden bu
yana dünyada enerji kaynaklarına sahip olabilmek için kıyasıya bir yarış başlamış, bu
yarış birçok savaşa da sebep olmuştur. Zira üretebilmek için gerekli olan temel
girdilerin başında enerji gelmektedir. Enerji kaynaklarına sahip olan ülkeler bu
güçlerini uluslararası politikada da kullanmış ve dönem dönem dünya çapında
krizlere neden olmuşlardır.
Ekonomik ve sosyal kalkınma için temel girdilerden olan enerjinin tüketimi, artan
nüfus, şehirleşme, sanayileşme ve teknolojinin yaygınlaşmasına paralel olarak
sürekli artış göstermektedir.1900 yılında dünya nüfusu 1,6 milyar, birincil enerji
tüketimi 1.000 milyon ton petrol eşdeğeri (Mtep) iken, 1997 yılında dünya nüfusu
3,8 kat artışla 6 milyara, birincil enerji tüketimi ise 8,7 kat artışla 8.639 Mtep
düzeyine çıkmıştır.
2000 yılında 8.752 Mtep olan dünya enerji tüketiminin yüzde 40’ı petrolden
oluşmaktadır. Yeni bulunan enerji kaynakları ve doğal gaz kullanımının
yaygınlaşmasına rağmen, 2020 yılında petrolün mevcut payını koruyarak %38
seviyesinde kalması beklenmektedir. Ancak, burada unutulmaması gereken bir nokta
da1970 yılında dünya enerji tüketiminde petrolün payı %50’lere yaklaşırken, doğal
gazın payının %20’nin altında kaldığı hususudur.
2020 yılına kadar petrol tüketiminin ortalama yıllık %1,9 oranında artarak, günlük
73 milyon varilden, 113 milyon varile yükselmesi beklenmektedir.
36
Söz konusu dönemde sanayileşmiş ülkelerin toplam enerji tüketimi içindeki payında
yaklaşık 11 puanlık bir gerileme beklenirken, gelişmekte olan ülkelerin payı
%19,8’den, %28,4’e yükselecektir.
1999 yılı Mart ayında OPEC’in üçüncü kez üretim kısıtlaması kararı alması ve
üyelerle birlikte Norveç ve Meksika gibi OPEC üyesi olmayan petrol üreticisi
ülkelerin de bu karara büyük oranda katılması neticesinde Aralık 1998 tarihinde
varili 9,33 dolar olan Brent türü petrol Ocak 2000 tarihinde 25 dolara yükselmiştir.
1999 yılında global kriz artık sona ermiş ve dünya ekonomisi %3,4 büyüme
göstermiştir. 1998 yıl ortalaması 13,11 dolar/varil olan Brent türü ham petrolün fiyatı
talepteki canlanmayla birlikte 1999 yılında 18,25 dolara yükselmiştir.
Dünya petrol stoklarının uzun yıllar ortalamasının oldukça altına inmesi nedeniyle
ham petrol fiyatlarındaki tırmanış 2000 yılında da devam etmiştir. Batı Teksas
petrolü Eylül 2000 tarihinde 37 doların üzerine çıkmış, ABD Başkanının stratejik
petrol rezervlerinden 30 milyon varil petrol kullanılmasına izin vermesi ile fiyatlar 3
dolar gerilemiştir.
2001 yılında global durgunluk neticesinde pek fazla yükseliş gösteremeyen ham
petrol fiyatları genelde 22-28 dolar arasında dalgalanmıştır. 11 Eylül olayları
neticesinde global durgunluğun büyüyeceği ve bir müddet daha süreceği yorumları
üzerine petrol fiyatlarında hızlı bir düşüş yaşanmış, 20 doların altındaki fiyatlar 2002
yılının ilk aylarına kadar sürmüştür. Daha sonra Irak’a müdahale ihtimalinin
belirmesi ve İsrail’in Filistin’de uyguladığı şiddet politikalarının dozunun artması
üzerine petrol fiyatları yeniden artış kaydetmeye başlamıştır.
8.RAFİNERİ ‘NİN KURULACAĞI İL HAKKINDA BİLGİLER
8.1.İLİN COĞRAFİ KONUMU
Kırıkkale İli, kuzey yarım kürede 330 20’-340 25’ doğu meridyenleri ve 390 20’-400
20’ kuzey paralelleri arasında yer alır. Deniz seviyesinden yüksekliği 700 m,
37
yüzölçümü ise 4.630 km2’dir. Bulunduğu yer, Orta Kızılırmak yöresindedir.
Doğusunda; Çorum, Yozgat, Kırşehir, güneyinde; Kırşehir, Ankara, kuzeyinde;
Çankırı İli yer almaktadır. Kırıkkale İl sınırlarının büyük bir bölümü, küçük ya da
büyük akarsularla çevrelenmiş ve komşu illerle doğal sınırlar oluşmuştur. Batı
sınırlarının büyük bir bölümünü, Kızılırmak Ankara İlinden, doğu sınırlarını Kılıçözü
Çayı Kırşehir ilinden, yine doğu sınırlarının Çorum kesimini ise Delice Çayı Çorum
ilinden ayırmıştır.
8.2.İLİN ULAŞIM DURUMU
Kırıkkale ulaşım açısından, demiryolu-karayolu bağlantılarının tam ortasında,
Ankara’ya yaklaşık 45 dakika mesafede, Esenboğa Havaalanına 78 kilometre,
Samsun Limanına uzaklığı yaklaşık 3,5 saat civarında olup, ulaşım olarak doğudan
batıya açılan duble yollarla 43 ilin kapısı olma özelliğini taşımaktadır .
8.3.İLİN EKONOMİK DURUMU
Kırıkkale bir sanayi kenti olduğu kadar aynı zamanda önemli bir tarım kenti
konumundadır.
Nüfusun % 52'si tarım alanında iştigal ederken sanayi kesiminde çalışan % 21
oranındadır. MKEK fabrikaları, Kırıkkale Üniversitesi ve TÜPRAŞ Rafinerisi ilin
önemli ekonomik yapısını oluşturur. OSB'deki gelişmeler yeni istihdam
oluşturmakla birlikte daha arzu edilen seviyeye ulaşılamamıştır. Özel sektör
yatırımlarında son yıllarda belirli bir artış gözlenmektedir. Tarım ve hayvancılık
ilin ekonomik yapısında önemli bir gelir payına sahip olup özellikle ilçe, kasaba
ve köylerin geçim kaynağını bu sektör oluşturmaktadır.
2000-2004 döneminde yabancı sermaye yatırımının yapılmadığı ilde İl Sanayi ve
Ticaret odalarının rekabet gücünün yüksek olduğu yatırım alanları olarak
öngördükleri sektörler; makine ve teçhizat imalatı, kok kömürü, rafine edilmemiş
petrol ürünleri ve nükleer yakıt imalatı ile motorlu kara taşıtı römork ve yarı römork
imalatıdır.
38
8.4.İLİN İKLİM VE HAVA KOŞULLARI
Kırıkkale İli, denizden 747 m yükseklikte, ılıman iklim kuşağında yer almaktadır.
Ancak bulunduğu alanın denizden uzak oluşu, günlük sıcaklık farkının bozkır
olmasından dolayı değişmelere uğraması gibi nedenlerle iklim karasallaşmaktadır.
Kırıkkale Meteoroloji Müdürlüğü verilerine göre Klimatik ve Snoptik meteoroloji
istasyon çeşitleri bulunmaktadır. Kırıkkale merkezde 24 saat snoptik, Keskin
ilçesinde ise 3 kez/gün klimatik ölçüm yapılmaktadır. Devlet Meteoroloji İşleri
Genel Müdürlüğü’nden alınan bilgilere göre, 2004 yılında ortalama yüksek sıcaklık
açısından en sıcak ay Ağustos (31ºC;20 gün), en soğuk ay ise Ocak (-13,7 ºC;10 gün)
olarak belirlenmiştir. İlde yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk geçer.
KIRIKKALE Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık
Uzun Yıllar İçinde Gerçekleşen Ortalama Değerler (1975-2006)
OrtalamaSıcaklık (°C) 0,6 2,3 6,6 12,2 16,8 21,1 24,5 24,0 19,5 13,5 6,7 2,3
Ortalama En YüksekSıcaklık (°C) 4,2 6,8 12,2 18,0 22,9 27,2 30,7 30,5 26,8 20,5 12,0 5,8
Ortalama En DüşükSıcaklık (°C) -2,6 -1,8 1,2 6,2 10,2 13,7 16,7 16,3 12,1 7,4 2,2 -0,8
Ortalama GüneşlenmeSüresi (saat) 2,9 4,3 5,7 6,7 8,6 10,5 11,6 11,1 9,2 6,6 4,3 2,3
Ortalama YağışlıGün Sayısı 11,5 10,4 9,6 12,6 11,6 8,0 3,6 3,1 4,2 6,9 0,9 10,9
Uzun Yıllar İçinde Gerçekleşen En Yüksek ve En Düşük Değerler (1975 - 2006)*
En Yüksek Sıcaklık (°C) 17,0 20,8 27,9 30,4 344,0 37,6 41,6 39,0 36,9 33,0 24,8 19
39
En Düşük Sıcaklık (°C) -22,4 -21,3 -19,8 -5,8 0,4 5,4 7,4 8,0 2,8 -2,6 -9,7 -17
8.5.İLİN JEOLOJİK YAPISI
Genel Jeoloji: Yöre; Volkanik olayların oluştuğu Keskin, Hirfanlı, Kesik köprü,
Kırıkkale ve Kızılırmak boyunca uzanan “Kırşehir Masifi’nde yer almaktadır.
Kırşehir Masifi olarak adlandırılan Masifte; granit, homblengranıt, siyenit,
monzonit, tonolit, ağlit, pegmatit, granodiyorit, kuvarslı diyorit, bitotit granitler
mevcuttur. Bunları Kırıkkale ile Keskin arasında görmek mümkündür.
Deprem : Kırıkkale il toprakları 1., 2., 3., 4. Derece Deprem Bölgesi içinde yer
almaktadır. İlin büyük bölümü 2. Derece Deprem Bölgesi içinde kalmaktadır.
Güneybatıda Yahşihan, Bahşili ve Çelebi ilçeleri 3. Derece; Karakeçili ilçesi ise 4.
Derece Deprem Kuşağı içerisinde yer almaktadır.
Toprak Yapısı ve Nitelikleri: İl topraklarını genelde kahverengi topraklar
oluşturmaktadır. Kireç oranı oldukça yüksektir. Ana kayası volkanik özellik
gösterir. Bu topraklar çok engebeli alanlarda çukurumsu bölümlerde birikmiştir.
Üzerlerinde çıplak volkanik kaya yüzeyleri görülür. Mineral bakımındın zengin
olduklarından verimlidirler. Ayrıca güneyde akarsu kenarlarında alüvyon topraklar
bulunur. Bunlar yer yer kalın örtüler oluşturur. Eğilimleri çok azdır. Tarla tarımına
ve sulu tarıma elverişlidir. Yörenin az yağış alması ve kuraklık toprak oluşumunda
önemli etmendir
40
A. YATIRIM TUTARININ HESAPLANMASI
YATIRIM TUTARI TABLOSU
Birim Fiyat Adet TOPLAM (ABD$)
1. Etüd proje 230.893
2. Know how -
41
3. Arsa bedeli 600.000
4. Arazinin düzenlenmesi 60.000
5. İnşaat işleri 230.893
6. Ulaştırma yatırımları 1.500.000.000
7. Ana fabrika makine donanımı 2.308.935
8. Taşıma ve sigorta giderleri 164.000
9. Dış alım ve gümrük giderleri 63.268
10. Montaj giderleri 230.893
11. Genel giderler 158.783
12. Taşıt araçları 500.000
13 İşletmeye alma giderleri 46.180
ARA TOPLAM 1.504.363.182
16. Beklenmeyen giderler 361.260
SABİT YATIRIM 1.507.975.782
17. İşletme sermayesi 1.366.251.430
İLK YATIRIM TOPLAMI 2.874.227.212
A.1. Etüd ve Proje Giderleri
Ana fabrika makine donanımının %10’u alınmıştır: 230.893 ABD$
A. 2. Know-How:
Know-how satın alınması öngörülmemiştir.
A.3. Arsa Bedeli:
Ham petrolün damıtılması, vakum damıtma ve atık arıtma üniteleri için 20.000 m2
alan gerekmektedir. m2’si 45 YTL’den arsa bedeli 900.000 YTL (1$=1.5 YTL)
600.000 ABD$ öngörülmüştür.
A.4. Arazinin Düzenlenmesi:
Arsa bedelinin %10’u alınmıştır: 60.000 ABD$
42
A.5. İnşaat İşleri:
İnşaat işleri için tesis makine donanımının %10’u alınmış ve 230.893 ABD$
öngörülmüştür.
A.6. Ulaştırma Yatırımları:
Arsa bedelinin %10’u alınmıştır: 1.500.000.000 ABD$
A.7. Ana Fabrika Makine Donanımı:
Ayrıntısı Ek-1’de verilen ana fabrika makine donanımı için 2.308.935 ABD$
öngörülmüştür.
A.9. Taşıma ve Sigorta Giderleri:
Makine donanımı toplamının %8’i alınmıştır: 184.714 ABD$
A.10. Dış Alım ve Gümrük Giderleri:
Yatırımın teşvikli olacağı kabul edilmiştir. Dış alım ve gümrük gideri olarak tesis
makine donanımının dış para toplamının %3’ü alınarak hesaplama yapılmış ve dış
alım ve gümrük giderleri olarak .63.268 ABD$’ı öngörülmüştür.
A.11. Montaj Giderleri:
Tesis makine donanımının %10’u alınmıştır:230.893ABD$
43
A.12. Genel Giderler:
Bu
kaleme kadar olan harcamalar toplamının %4’ü alınmıştır. 158.783 ABD$
A.13. Taşıt Araçları:
HARCAMA
TÜRÜ
GİDER
MİKTARI
(ABD$)
AMORTİSMAN
ORANI (%)
YILLIK
AMORTİSMAN
MİKTARI
1. Etüd proje 230.893 20 46.179
2. Know how -
3. Arsa bedeli 600.000
4. Arazinin
düzenlenmesi
60.000
5. İnşaat işleri 230.893 4 9.236
6. Ulaştırma
yatırımları
1.500.000.000 6 90.000.000
7. Ana fabrika
makine donanımı
2.308.935 10 230.893
8. Taşıma ve
sigorta giderleri
164.000
9. Dış alım ve
gümrük giderleri
63.268
10. Montaj
giderleri
230.893
11. Genel giderler 158.783
12. Taşıt araçları 500.000 15 75.000
13 İşletmeye alma
giderleri
46.180
16. Beklenmeyen
giderler
361.260
TOPLAM 1.504.955.103 90.361.308
44
Cinsi ve niteliği daha sonra belirlenecek olan araçlar için 500.000 ABD$
öngörülmüştür.
A.14. İşletmeye Alma Giderleri:
Tesis makine donanımı toplamının %2’si alınmıştır: 46.180 ABD$
A.15.Beklenmeyen Giderler:
Bu kaleme kadar olan harcamaları toplamının %8’i alınmıştır . 361.260 ABD$
A.16. İşletme Sermayesi:
— Yıllık Ham Petrol Gereksinimi
70$ * 6,5 * 5.000.000 = 2.775.000.000$
— Toplam Ekipman Giderleri
1.896.118 $
— Bakım Onarım Giderleri
189.611 $
Yukarıda hesaplanan toplam giderlerin % 60 ‘ı alınarak yıllık işletme sermayesi
hesaplanmıştır.
İŞLETME SERMAYESİ (1 YILLIK) 1.366.251.437 ABD$
EK – I
RAFİNERİ ATIKLARI
1. GENEL
45
Her fabrika gibi rafineriler de çevreye gaz, sıvı ve katı atıklarını salarlar, bunlardan
gaz ve sıvı atıklar önemli miktarlarda olduklarından çevreyi kirletirler. Çevre koruma
yasalarının yürürlüğe girişi ile her işyeri gibi rafineriler de kendi atıklarını daha iyi
tanıma ve onları temizleme amacıyla çalışmaları başlatmışlardır. Önceleri yalnızca
atık sudaki petrolü geri kazanmak, kötü kokulu gazları rafineri meşalesinde
yakmakla sınırlı olan çabaları artık gaz ve sıvı atıkları yasaların öngördüğü düzeye
kadar temizleme aşamasına gelmişlerdir. Kuşkusuz rafineriler çevreyi en çok kirleten
sanayi kuruluşları değillerdir, ancak genel önlemleri diğer sanayi dallarından daha
önce uygulamaya koymuşlardır.
Kirleticiler
Yağ Yakıt
Rafinerisi
Benzin
Rafinerisi
A. Hava Kirleticiler (kg/gün)
Katı Parçacıklar 1212 2218
SOx 3066 4834
CO 231 483
NOx 2272 6374
Hidrokarbon 14046 16342
B. Su Kirleticiler (kg/gün)
Katı Asıltılar 48 53
Çözünmüş Katılar 1777 1966
Organik Maddeler 10 11
C. Katı Atıklar 1533 2976
Çizelge 1: Önemli Rafineri Türlerinin Çevreye Saldığı Kirleticiler
Yukarıdaki çizelgeden de görüleceği gibi rafinerilerin hava kirlenmesine katkısı
diğerlerinden çok daha önemlidir ve en önemli kirletici de hidrokarbonlardır. Diğer
önemli hava kirleticiler de rafinerinin fırınlarındaki yanma olayları sonucunda oluşan
kükürt ve azot oksitlerdir. SOx simgesi SO2ve SO3 karışımını, NOx simgesi de çoğu
NO ve NO2 olan azot oksitleri karışımını göstermektedir.
46
2. RAFİNERİ ATIK SULARI
2.1 RAFİNERİ ATIK SULARININ KAYNAKLARI VE ÖZELLİKLERİ
Rafineriler çok su tüketen iş yerleridir. Su, soğutma suyu, buhar ve yıkama suyu
olarak kullanılır. Bir ton ham petrolü işlemek için 5 -30 ton su kullanılır. Benzin
üretimi için bu değer ortalama 12litre su/litre benzin olarak kabul edilebilir. Ancak
son yıllarda rafinerilerde yoğun bir ısı ekonomisine gidilmiş, ürünlerin ürünlerle
ısıtılıp soğutulmasıyla birim ürün başına harcana su miktarı önemli ölçüde azalmıştır.
1974 yılında tüm Amerikan endüstrisinin tükettiği suyun % 12’sinin tüm Amerikan
endüstrisinin ürettiği artı değerin sadece % 4’ünü üreten rafinerilerce tüketildiği
söylersek bu iş dalındaki su tüketiminin büyüklüğünü daha iyi belirtmiş oluruz.
Ancak rafinerilerde ancak rafinerilerde kullanılan suyun % 80 -90 kadarı soğutma
suyu olarak kullanıldığından sistemde devamlı gri döndürülür, % 10 -20 kadarı dışarı
atılır.
Rafineri atık suyunda ham petrol ve türevleri çözünmüş veya asıltı, emüsyon hallerde
organik ve anorganik maddelerle beraber bulunur. Çok çeşitli nitelikte olan bu atıklar
American Petroleum Institute (API) tarafından meydana geldikleri yerlere ve
işlemler göre sınıflandırılmıştır. Buna göre bir rafinerideki atık su kaynakları başlıca
şunlardır:
1. Ham petrol tankları,
2. Damıtma kuleleri,
3. Parçalama (kraking) bölümleri,
4. Tatlılaştırma, asitle arıtım, nötürleştirme gibi çeşitli bitirme işlemlerinin
yapıldığı bölümler,
5. Gaz temizleme ve geri kazanma, asit geri kazanma bölümleri,
6. Soğutma kulesi, kazan suyu hazırlama bölümü.
Çeşitli su atıkların kaynakları basitleştirilmiş bir akış şeması üzerinde şekil 1’de
gösterilmiştir, bunların içerdikleri kirleticilere göre ayrıntılı sınıflaması çizelge
2’te verilmiştir. Çizelge 3’de ise işlenen her varil petrol başına ne kadar kirletici
oluştuğu gösterilmiştir.
47
Şekil 1: Çeşitli Sıvı Atıkların Kaynaklarının Basitleştirlmiş Bir Rafineri Akış
Şeması Üzerinde Gösterilmesi
Atık suların kaynaklarını kısaca belirttikten sonra bu suları – temizleme açısından
daha uygun olduğu için – bir de karateristik özelliklerine göre sınıflayacak
olursak rafineride beş ana atık su olduğunu görürüz.
Atık Su Kaynağı H2S NH3 Fenoller YağÇözünmüş
KatılarKatıAsıltı BOİ5 KOİ
1. Proses Atıkları Ham Petrol tuz Ayırma - - x x x - x xAtmosferik Damıtma x x x x - - x xPentan ile Asfalt Ayırma - - - x - - x xAğır Yağ Kükürt Giderme x x - x - - x x
48
Kısmi Yükseltgenme x x - x x - x xFCC Parçalama x x x x - - x xHidrokraking x x - x - - x xHF Alkilleme x - x x - - x xKükürt Geri Kazanma x - - - - - - -2. Rafineri Soğuma Kulesi - - - - x - - -3. Yardımcı Sistemler Buhar Üretimi - - - - x - - -Elektrik Üretimi - - - - x - - -Kanalizasyon - - - - - x x xYağmur Suyu - - - x - x x xSu Hazırlama Birimi - - - - x x - -Diğer - - - x x x x x
Çizelge 2: Rafineri Atık Su Kaynakları ve İçerdikleri Kirleticiler
KirleticiMiktar (g/varil)
BOİ5 11KOİ 32Katı Asıltılar 4Yağ 4Fenoller 0,5Amonyak 2Sülfürler 2Atık Su 125 litre/varil
Çizelge 3: Tipik Bir Rafineri Atık Suyundaki Kirleticiler
a. Yağlı Sular: Tanklardan, damıtma ve yıkama işlemlerinden gelen sular ve
soğutma suları,
b. Kimyasal Maddeleri İçeren Yağlı Sular: Yağın yanında alkali, asit,
merkaptan, sülfit, fenol ve diğer kimyasal maddeleri içeren sular (parçalama,
hidrojenleme, özütleme ve gaz temizleme tesislerinden gelen sular),
c. İçinde Sadece Kimyasal Maddeler Olan Sular: Kazan suları, kimyasal
madde depolarının temizleme suları vb.,
49
d. Normal Kullanma Suyu: Tuvalet, mutfak vb.,
e. Yağmur Suyu.
Rafinerideki atık suları türlerine ve kaynaklarına göre tanımak atık su temizleme
tesislerinin tasarımı açısından çok önemlidir. Uygun nitelikteki atık suları sadece
birbirleriyle karıştırarak seyreltme, emülsiyonları kırma ve nötrleştirme gibi ön
işlemleri kolay ve masrafsızca yapmak mümkün olduğu gibi birbirleri ile tepkiyip
yeni kirleticiler yapan iki tür atık suyu karıştırıp temizleme işini daha da zorlaştırmak
olasıdır. Örneğin nafta yıkama suyundaki naftenik asitler kostikli sularda sabunlaşıp
köpürme yaparlar; bu sabunların parçalanmaları ise çok zordur.
2.2 TEMİZLEME YÖNTEMLERİ
Yukarıda karakteristik özelliklerine göre sınıflandırılan atık suların temizlenmesi için
kullanılan yöntemler aşağıda kısaca anlatılmıştır:
A. Yağlı Sular
Su ve yağın yoğunluk farkı ile iki evreye ayrılmasından faydalanılarak sudaki yağ
miktarı 10 -30 mg/l’ye kadar mekanik bir ayırma işlemi ile azaltılabilir. Rafinerilerde
iki tür yağ ayırıcı kullanılmaktadır:
1. API Ayırıcısı
2. Shell’in Paralel Plakalı Ayırıcısı
Birincisinde yağ, su üzerinden sıyrılarak toplanır. Daha yeni olan ve daha yüksek
verimle çalışan ikincisinde ise yağ plakalar üzerinde toplanır.
Su ekonomisine iyi bir örnek ağır yağ içeren suların (bitüm ve vakum damıtma
tesislerinden gelen kondensat, yıkama suyu vb.) elektrostatik tuz ayırıcıda ilave su
olarak kullanılabilmesidir. Bu işlem sırasında sudaki yağ da ham petrole geçer,
böylece geri kazanılmış olur. Yağlı sular, kimyasal maddeler içermedikçe bu tür tesis
içi geri döngülere sokulabilir.
Sadece yoğunluk farkı ile daha etkili bir ayırma mümkün olmadığından yağlı sulara
FeSO4, Al2(SO4)3.xH2O gibi pıhtılaştırıcı kimyasal maddeler ilave edilip yağlar bu
maddelerin oluşturduğu çamurun üzerine soğurulup sudan ayrılırlar. Bu arada oluşan
50
çamurun % 5 -10’dan fazla yağ içermemesine dikkat edilirse atık sudaki yağ miktarı
2 mg/l’ye kadar düşürülebilir. Ayrıca pH’ı ayarlanarak -çoğunlukla 7 nin altına-
emülsiyonları da bozmak mümkündür. Oluşan çamur kendi ağırlığı ile dibe çöker,
alttan dışarı alınır. “Accelarator” denilen çöktürücülerde bu tür çöktürme işlemleri
için gerekli kap, havuz vb. gereçlerin boyutları küçültülmüş ve işlem
hızlandırılmıştır.
Ancak kimyasal maddelerle pıhtılaştırma yöntemi son yıllarda yerini biyokimyasal
temizlemeye bırakmakta ya da onunla bütünleştirilmektedir. Atık sulardaki ağır
hidrokarbonların pıhtılaştırılarak sudan ayrılmaları çok zor olduğundan ve bu tür
maddeler sularda yaşayan canlıların en büyük ihtiyacı olan oksijeni tükettiklerinden
rafineri atık sularını alıcı sulara vermeden önce içlerindeki organik maddelerin
parçalanmaları için gerekli oksijen ihtiyacını azaltmak gerekir. Burada kullanılacak
en önemli parametre atık suların biyolojik oksijen ihtiyacıdır (BOİ).
Kanalizasyon sularının etkin çamur yöntemi ile seçici olarak görev yapan bakterileri
kullanarak temizlenmesi için de iyi bir örnek olmuştur. Atık sulardaki oksijen
tüketici maddeler havalandırma ile kısmen yükseltgenebilir. Havalandırma tek ya da
çok basamaklı olarak yapılabilir. Ancak hidrokarbonları parçalayıp tüketen ya da
kolay parçalanabilen parçacıklara bölen, seçici olarak görev yapan bakterilerdir. Bu
mikroorganizmalar başlangıçta rafinerinin kendi atık suyunda amonyak, fosfat gibi
bazı besin maddeleri katılıp uygun pH’ta iyi bir havalandırma sağlanarak aerobik bir
bozunma sonucu 1 – 3 ay gibi bir sürede üretilir. Daha sonra havalandırmalı açık
havuzlarda atık sular bu mikroorganizmalarla temas ettirilir. Ortamdaki
hidrokarbonları parçalayabilecek nitelikte geliştirilmiş olan bu biyo-kütle dışarı
atılması istenmeyen hidrokarbonları yiyerek normal yaşamlarını ve üremelerini
sürdürürler. Biyokimyasal yöntemle atık sularda bulunan oksijen tüketici maddeler
büyük ölçüde azaltılabilir, bir başka deyişle atık suyun BOİ yükü azaltılır.
B. Kimyasal Maddeli ve Yağlı Sular
Bu tür suların miktarı azdır. Bunarlı temizlemek için en iyi yöntem kaynaklarına en
yakın yerde, diğer sulara karışamadan önce biriktirip temizlemektir. Gerekli
51
nötrleştirme yapıldıktan sonra bunlar da diğer yağlı sulara katılırlar. Örneğin
parçalanma biriminden gelen atık sularda yağ ve fenollerin yanında H2S’te vardır, bu
nedenle kötü kokar. Bu su tepsili ya da dolgulu bir kulede baca gazı ile sıyrılabilir ve
içindeki H2S ayrılabilir (Baca gazı meşaleye gider, yakılır). Sıyırma işlemi için hava
ya da buhar da düşünülebilir.
Bazı hallerde atık sulardaki kimyasal maddeleri geri kazanmak ekonomik olabilir.
C. Kimyasal Maddeli Sular
Yağ içermeyen bu tür sular kimyasal madde doldurma, boşaltma, depolama
bölümlerinden gelebilir. Asitli sular kireç kazanlarından geçirilip nötrleştirilebilir.
Alkalilerin nötrleştirilebilmeleri için en uygun asit sülfürik asittir. Tuz miktarı çok
yüksek olmadığı zaman nötrleştirilmiş bu sular doğrudan dışarı atılabilirler. Buhar
kazanlarından atılan sular da bu gruba girerler.
Çeşitli temizleme yöntemlerinden rafinerilerde kullanılanlar çizelge 4 de gösterilerek
verimlilikleri konusunda özet bilgi sunulmuştur. Rafineri ve petrokimya tesislerinin
atık sularını temizlemek için geliştirilen bazı yeni işlemler şunlardır:
1. Ozon/UV İşlemi
Sıcağa dayanıklı, zehirli ve güç yükseltgenebilen alkol, asit yağ asiti gibi kimi
maddelerin daha önce belirtilen yöntemlerle parçalanmaları zor olduğundan atık
sulardaki bu tür maddeler UV ışığın yardımı ile ozon tarafından CO2 ve H2O’ ya
yükseltgenmektedir.
2. Etkin Karbon Süzgeci
Bitümlü kömürden ya da linyitten yapılan etkin karbon iki türlü kullanılmaktadır:
Atık su iri taneli karbonla doldurulmuş bir kuleden geçirilir.
Toz halindeki etkin karbon etkin çamura eklenir. Böylece pıhtılaştırma için
eklenen kimyasal maddelerin miktarı azaltılır.
52
Buraya kadar anlatılanları rafinerideki tüm suların akışı için önerilen bir sistemle
somutlaştıralım. Şekil 2’de bu sistem gösterilmiştir. Bu sistemde ham ve atık suların
beraberce kullanılmaları su ekonomisi açısından öngörülmüştür. Her türlü fiziksel ve
kimyasal su temizleme ve hazırlama işlemleri sonucunda atılan su miktarı önemli
ölçüde azaltılmıştır. Bu şekildekine benzer bir su sistemi kurulduğunda atık suyun
nitelikleri de çizelge 5’te gibi iyileştirilecek ve bu haliyle çevre koruma yasalarına
uygun olacaktır.
Şekil 2: Bir Rafineride Öngörülen Atık Su Temizleme Birimlerinin Diğer Su
Kaynakları ile Bütünleştirilmesi
İşlem BOİ5 KOİ TOK KA Fenol Yağ NH3 SülfürAPI Ayırıcısı 5 - 60 5-30 VY 10-50 60-99 0-50 VY VY
Durultucu30 - 60 20-50 VY 50-80 60-95 0-50 VY VY
Çözünmüş Hava ile Yüzdürme
20 - 70 10-60 VY 50-85 70-85 10-75 VY VY
Süzgeç40 - 70 20-55 VY 75-95 65-90 5-20 VY VY
Yükseltgeme Havuzu40 - 95 30-65 60 20-70 50-90 60-99 0-15 70-100
Sıyırıcı
Sıyırıcı
Damıtma ve hidrojenlematık suları
TuzAyırma
YağAyırma
(Yoğ. Farkı ile)
Biyo-kimyasal
Temizleme
Havalandırma
YağAyırıcı
Koyulaştırma Kurutma ÇamurYakma
Tank Yıkama,Nötürleş., Lab. Ve kazan atık suları
Normal Kullanma
Suyu
Yıkama, emniyet hendeği
ve yağmur suları
Çöktürme Soğutmasuyu
Yağmur Suyu
Sarnıcı
TemizlenmişAtık Su
Kum Filtresi İyonDeğiş.
Yangın sönd.Suyu
Yangın Sönd. Suyu
Nötrleştirme
Ham Su(Nehir, göl, Artezyen)
NaOHSuyu
53
Katı parçalardan
gelen merkaptan ve fenollü atık su
Havalandırmalı Havuz75 - 95 60-85 VY 40-65 70-90 90-99
010-45 95-100
Etkin Çamur80 - 99 50-95 40-90 60-85 80-99 95-99 33-99 97-100
Damlatmalı Süzgeç 60 - 85 30-70 VY 60-85 50-80 70-98 15-90
70-100
Soğuma Kulesi50 - 90 40-90 10-70 50-85 60-75 75-99 60-95 VY
Etkin Karbon70 - 95 70-90 50-80 60-90 75-95
99-100
007-33 VY
Çizelge 4: Rafineride Uygulanan Çeşitli Temizleme İşlemlerinin Kirlilik Azaltma
Verimleri
Açıklama:
1) Her işleme atık suların yollandığı kabul edilmiştir. Yalnız API ayırıcısına
her türlü ham atık yollanabilir.
2) BOİ5 = 5 günlük Biyokimyasal Oksijen İhtiyacı
KOİ = Kimyasal Oksijen İhtiyacı TOK = Toplam Organik Karbon
KY = Katı Asıltı VY = Veri Yok
Ham Atık Su Temizlenmiş Atık SuKirletici kg/gün mg/l kg/gün mg/l
BOİ5 2273 91 118 4,7Toplam Katı Asıltı 873 35 118 4,7KOİ 6364 254 645 25,8Yağ 873 35 23 0,9Fenoller 91 3,6 0,5 0,02Amonyak (N) 318 12,7 144 5,7Kükürtlüler 318 12,7 2 0,08Toplam Kükürtlüler Değişir Değ. 6 -
Çizelge 5: Ham ve Temizlenmiş Rafineri Atık Suyun Özellikleri
1. Atık Su Akış Hızı: 1,5x103 ton/ gün
2. Veriler günde 200.000 varil işleyen parçalama türü rafineri için ABD – EPA
tarafından kabul edilen ortalama değerlerdir.
54
EK – IIÇED RAPORU
BAKANLIK RAPORUN FORMATA UYGUNLUĞUNU İNCELER (3 İŞ GÜNÜ)
PROJE TANITIM DOSYASI HAZIRLANIR BAKANLIĞA SUNULUR
BAKANLIK UYGUNLUK YÖNÜNDEN İNCELER
10 İŞ GÜNÜBİLGİLENDİRME TOPLANTISI YAPILIR
HALKIN KATILIM TOPLANTISI YAPILIR
BAKANLIK RAPORUN FORMATA UYGUNLUĞUNU İNCELER – 7 İŞ GÜNÜ
İDK ÜYELERİNCE İNCELEME VE DEĞERLENDİRME YAPILIR – 30 İŞ
GÜNÜNİHAİ ÇED RAPORU BAKANLIĞA
SUNULUR30 İŞ GÜNÜ
ÇED OLUMLU KARARI
ÇED OLUMSUZ KARARI
5 YIL İÇERİSİNDE YATIRIMA
BAŞLANMALIDIR
YATIRIMYAPILAMAZ
BAKANLIKÇA KARAR VERİLMESİ10 İŞ GÜNÜ
BAKANLIKÇA İDK KOMİSYONU KURULUR
İDK TARAFINDAN OLUŞTURULAN FORMAT
YATIRIMCIYA VERİLİR – 30 İŞ GÜNÜ
ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ YÖNETMELİĞİ AKIM ŞEMASIÇED PROSEDÜRÜ ÇED PROSEDÜRÜ 16.12.2003 TARİHLİ YÖNETMELİK ( 38 İŞ GÜNÜ) 06.06.2002 TARİHLİ YÖNETMELİK
( 117 İŞ GÜNÜ)
PROJE TANITIM DOSYASI HAZIRLANIR BAKANLIĞA SUNULUR
BAKANLIK PROJE TANITIM DOSYASINI İNCELER VE İDK KURULUR ( 3 İŞ GÜNÜ)
HALKIN KATILIMI VE FORMAT VERİLMESİ ( 12 İŞ GÜNÜ)
BAKANLIKÇA ÇED OLUMLU/OLUMSUZ KARARI VERİLİR
( 5 İŞ GÜNÜ)
5 YIL İÇERİSİNDE YATIRIMA BAŞLANMALIDIR
NİHAİ ÇED RAPORU BAKANLIĞA SUNULUR ( 5 İŞ GÜNÜ)
KOMİSYON ÜYELERİNCE İNCELEME VEDEĞERLENDİRME YAPILIR
( 10 İŞ GÜNÜ)
YATIRIMYAPILAMAZ
ÇED RAPORUNUN BAKANLIĞA SUNULMASI (MAX. BİR YIL İÇERİSİNDE)
55
ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ YÖNETMELİĞİ AKIM ŞEMASI EK II LİSTESİ ÇED ÖN ARAŞTIRMASI PROSEDÜRÜ 16.12.2003 TARİHLİ YÖNETMELİK ( 25 İŞ GÜNÜ) 06.06.2002 TARİHLİ YÖNETMELİK ( 75
İŞ GÜNÜ)
ÇED ÖN ARAŞTIRMA RAPORU HAZIRLANIREK IV
RAPOR VALİLİĞE SUNULUR
VALİLİK UYGUNLUK YÖNÜNDEN İNCELER10 İŞ GÜNÜ
HALKIN BİLGİLENDİRİLMESİ YAPILIR20 İŞ GÜNÜ
ÇED GEREKLİDİR
KARARI
ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR KARARI
RAPORUN DEĞERLENDİRİLMESİ 45 İŞ GÜNÜ
PROJE TANITIM DOSYASI EK IV ‘E GÖRE HAZIRLANIR
PROJE TANITIM DOSYASI BAKANLIĞA SUNULUR, BAKANLIK UYGUNLUKYÖNÜNDEN İNCELER ( 5 İŞ GÜNÜ)
ÇED PROSEDÜRÜ UYGULANIR
ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR KARARI
PROJE TANITIM DOSYASININ DEĞERLENDİRİLMESİ (15 İŞ GÜNÜ)
BAKANLIĞIN KARAR VERMESİ (5 İŞ GÜNÜ)
ÇED GEREKLİDİR
KARARI
56