16
9 M e s n e v i d e n ( ş i i r l i ) H i k â y e l e r

s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

  • Upload
    others

  • View
    2

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

9Mesnevi’den (şiirli)

H i k â y e l er

Page 2: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

Mesnevi’den (şiirli)

Hikâyeler 9

İKİ KÖLENİN HİKAYESİ

Vural KAYA

ÖNSÖZ

“Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.”Mevlânâ Celâleddîn

Sevgili Okur,

Medeniyetimizin temeli olan değerlerimizi Hz. Mevlânâ’mızın Mesnevi’sinden anlatmaya “Dürüstlük” kavramıyla devam ediyoruz. Dürüstlük kitabımız, “Medeniyet Okulu” kapsamındaki üçüncü değer kitabımızdır.

Dürüstlük, hayatımızın vazgeçilmezi ve olmazsa olmazıdır. Kendi medeniyetine ve kültürüne sahip çıkacak olan sizler dürüstlük ile büyüyecek ve altın gibi kalbinizden bu duygu ve değerimizi asla çıkarmayacaksınız. Buna inanıyoruz. Yarınlarımızı siz dürüstlük abidesi çocuklarımıza emanet edeceğiz inşallah.

Canlar, ya olduğumuz gibi görüneceğiz, ya da göründüğümüz gibi olacağız. Mesnevi’sinde Hz. Pir Mevlânâ’mızın anlattığı gibi eşimizi dostumuzu gözetmede dürüst olacağız. Duygu ve düşüncelerimizde dürüst olacağız. Anne ve babalarımıza karşı dürüst olacağız. Öğretmenlerimize karşı dürüst olacağız. İnsanımıza karşı dürüst olacağız. Kısacası en başta yeri ve göğü yaratan ve bize hayat nimetini veren Allah’ımıza karşı dürüst olacağız...

Sevgili çocuklar,

Dürüstçe bir hayat yaşamaya dair biz en başta Allah’ımıza söz verdik. Bu sebeple dürüstlük imandandır. İnandığımız değerlere karşı saygı duymaktır dürüstlük.

Dürüstlükle kalınız canlar...

Sağlıcakla... Tahir AKYÜREK

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı

Konya Büyükşehir Belediyesi Adına SahibiTahir AKYÜREK

KoordinatörMücahit Sami KÜÇÜKTIĞLI

EditörMuhammet Ali ORAK

ResimleyenM. Ahmet DEMİR

Son okumaEnes ERGUNT

Ön Hazırlık A.Yasin CANDAN

Konya Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayınları No: 249Çocuk Kitapları Serisi/Mesnevi’den Hikâyeler: 9Medeniyet Okulu Serisi:9

ISBN978-605-389-148-2

Sertifika No21473

Baskı-CiltERMAN OFSET Yeni Matbaacılar SitesiYayın Cad. No: 12 Karatay / Konya+90 332 342 01 55

Yapım

KÜLTÜR A.Ş.www.konyakultur.com+90 332 352 81 11

Ocak, 2015

Page 3: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

Bağdat’ta zengin bir adam vardıAdam kısa sürede kaybetti bu zenginliğiniHar vurup harman savurduğundanYoksul ve muhtaç bir hâle geldi

Artık adam fakir oldu; bir yandan ağlıyorBir yandan da eski günlerini anıyorduGece gündüz, el açıp yalvarıyordu Allah’aEski zenginliğine kavuşacağını umuyordu

Ve nihayet bir gece rüyasında;“Sana gerekli olan şeyi elde etmen için Mısır diyarına gitmen gerekMısır’da büyük bir hazineye kavuşacakVe tekrar zengin olacaksın” dendi, adama

Page 4: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi
Page 5: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

Adam, uyanır uyanmaz büyük bir umutlaHiç vakit kaybetmeden düştü yollaraNice sıkıntı çekti ya; sonuçta vardı Mısır’a

Vardı varmasına da oralarda kaldı öyleceAç, susuz dolaştı Mısır sokaklarındaNe bir parça ekmek bulabildi ne de hazineGezinip durdu öyle haftalarca günlerce

Nihayet adam açlıktan, susuzluktan kötüleştiÖlmemek için, mecburen dilenmeye karar verdi Zenginlik umuduyla açlıktan ölecekti yoksaFakat başına bu gelenleri de hazmedemiyorGururuna yediremiyordu, utancından; biçareydiGündüzleri değil de geceleri dileniyordu

Page 6: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

Gece olunca, dilenerek sokaklarda dolaşıyorduBir lokma ekmek için el avuç açıyorduFakat o günerde, ülkede hırsız kaynıyorduHırsızlıklar arttıkça tedbirler de artıyorduBir gece vakti dilenirken bizim BağdatlıUzaktan bir gece bekçisi adama yaklaştıVe şüphelendi adamdan; sonra adamı yakaladıHırsız zannedip bir güzel dövdüBöyle dayağı adam belki de ömrünce hiç yemedi

Zavallı adam yediği dayağın acısıyla; “Ne olur artık vurma bana bekçi efendiSöz veriyorum doğruyu söyleyeceğim sanaNe olur vurma, yeter artık” diyordu

Page 7: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

Gece olunca, dilenerek sokaklarda dolaşıyorduBir lokma ekmek için el avuç açıyorduFakat o günerde, ülkede hırsız kaynıyorduHırsızlıklar arttıkça tedbirler de artıyorduBir gece vakti dilenirken bizim BağdatlıUzaktan bir gece bekçisi adama yaklaştıVe şüphelendi adamdan; sonra adamı yakaladıHırsız zannedip bir güzel dövdüBöyle dayağı adam belki de ömrünce hiç yemedi

Zavallı adam yediği dayağın acısıyla; “Ne olur artık vurma bana bekçi efendiSöz veriyorum doğruyu söyleyeceğim sanaNe olur vurma, yeter artık” diyordu

Page 8: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi
Page 9: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

Bekçi, şöyle seslendi adama;“Peki, söyle bakalım gecenin bu vakti Burada işin ne? Madem ki sen hırsız değilsinHem belli ki sen yabancısın da; anlat bir birSakın yalan söyleme; yalan söylersen hakkın kötektirCanını daha fazla yakarım, ha!”

Adam, yeminler edip başladı anlatmaya;“Ben ne bir hırsızım, ne de bir dolandırıcıBen garip bir Bağdatlıyım bekçi efendi”, dediDosdoğru anlattı başından geçenleri

Page 10: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi
Page 11: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

Bekçi, adamın doğru söylediğine inandıVe dedi ki; “Be hey adam ne kadar akılsızsın böyleBir rüyaya inanıp; kapılıp bir hayaleTa buralara kadar gelinir mi hiç?Ben de yıllardır Bağdat’ta Falan mahallenin falan sokağındaFalan evin altında bir define saklı Diye, rüyalar görüp dururum daHiç inanmam ya ben o rüyalaraBe hey akılsız adam yürü git işineBir daha da gözüme sakın gözükme”

Page 12: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi
Page 13: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

Bunları duyan adamın fal taşı gibi açıldı gözleriO anda bekçiye belli etmedi amaSevincinden uçtu göklere; zira adamın eviBekçinin tarif ettiği kendi eviydi; Bağdat’taki

Page 14: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi
Page 15: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi

Adam, bekçinin yanından koşarak ayrıldıUmudun hazinesi kendi evindeymiş de meğerOnu yine de ta buralara kadar çağırmış kaderErtesi gün sevinçle Bağdat’a doğru yol aldı Eski umudu yeni bir umut doğurmuştu işteAdamın tek düşü vardı artık; Bağdat’taki evine dönmekVe bir an önce umudu olan hazineyi elde etmek…

Page 16: s n e v i’de 9 - Medeniyet Okulu...Bağdat’ta zengin bir adam vardı Adam kısa sürede kaybetti bu zenginliğini Har vurup harman savurduğundan Yoksul ve muhtaç bir hâle geldi