SAYI

- 1

32

Emin Şirketler Grubu yayınıdır.

Ocak 2017Yıl:1 - Sayı:1

Emin Evim Emin Otomotiv İletişim Org.Paz. San. Tic A.Ş. adına sahibi

A. Emin Üstün

Genel Yayın Yönetmeni & Editör:Kübra Üstün Merhi

Yazı İşleri Müdürü:

Ömer Faruk Özcan

Prodüksiyon Sorumlusu: Ahmet Cemil Şişman

İçerik: Ahmet Cemil Şişman, Cemil Can Güçkan,

Doğukan Yılmaz, Ekrem Orcan, Kemal Akın, Mesut Mustafa Öcal, Ömer Faruk Özcan,

Zeynep Betül Kavak

Grafik Tasarım: Cemil Can Güçkan, Ekrem Orcan

Hukuk Müşaviri:Av. İsmail Tuğrul

İletişim:Kısıklı Cad. No: 36 Altunizade

Üsküdar / İstanbul Tel: 444 36 46

Faks: 0216 651 50 93www.emingrup.com.trwww.eminevim.com.trwww.eminoto.com.tr

/Eminevim

Basım Yeri:Form Baskı Teknolojileri

Reklam ve Pazarlama Tic. Ltd. Şti.Adres: Şerifali Mah. Bayraktar Blv. Şehit Sk.

No:16 Zemin Kat Ümraniye / İSTANBUL Telefon: 0216 337 37 96

E Mail: baski@formbaski.com.tr

Yapım:Kurumsal İletişim

Yayın Türü:Süreli Yayın

Emin Bülten Emin Şirketler Grubu’nun müşterilerine hediyesidir.

Bültenimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflar kaynak belirtilerek alıntı yapılabilir.

İçindekilerEmin Üstün “İnsan Yükseldikçe Ekonomi Yükselir”

Kolezyum Sahneye Çıkıyor

Eminevim Gönüllülük Sistemi

İşaret Dili Okulu

Bu Meydan, Er Meydanı!

Müşteri Hikayesi

Sizleri de Aramızda Görelim

79 Milyon İçin, 30 Kurşun

O Hayallere Emin Umutlar

Şubemizi Gezelim, Sistemi Öğrenelim

6101214161820222426

4

Bugüne kadar binlerce aileyi; önce araç sonrada ev sa-hibi yapabilme mutluluğuna ulaşan şirketimiz, bereketli elbirliği sistemini, diğer yaşamsal sektörlere de taşımayı hedefliyor.

İnancımız gereği biliyoruz ki; niyet hayr ise akıbette hayr oluyor biiznillah!..

Malumunuz ki, elbirliği sistemi sayesinde ev almak için her ay binlerce kişi bizlere başvururken aynı şekilde her ay bin’in üzerinde aile de evini teslim alıyor. Bu sistem; isteyene istediği yerden evini sunarken, takdir edersiniz ki; faizsiz olması da en önemli özelliği ve güzelliği...

Ülkemiz insanına deyim yerindeyse hediye gibi bir uygu-lama kazanımı sağlayan kıymetli büyüğümüzün elbirliği uygulaması sayesinde binlerce aileyi ev sahibi yapan Emin Şirketler Grubu, imece usulü benzeri bir uygula-mayı ihtiyaç cezbeden diğer sektörlere de taşımak için harekete geçti.

“Ortaklaşa kalkınmak büyük mutluluktur” sözlerini kendi-ne şiar edinen büyüğümüz Emin Üstün, Elbirliğinin milli bir kalkınma modeli olduğunu anlatarak, bunu geliştir-mek için bizlere de her daim yeni yöntem ve alternatifler üretiyor.

Malum darbe girişimi sonucunda, hain terör örgütlerinin ülkemizde oynamak istediği (milletimizin ve hükümeti-mizin dirayetli duruşu sayesinde bastırılan) saldırı, çoğu sektörde önemli duraklamalar, geri adımlar yaşattı.

Gerek bizlerin, gerekse hükümetimizin yaptığı kampan-yalarla bu duraksama bir nebze olsun atlatılsa da; 2016 yılının ilk iki çeyreği kadar olmadı.

Emin Şirketler Grubu olarak bizde, 2016 yılını; kendimize belirlediğimiz hedefler doğrultusunda yüzde 30 büyüme ile tamamladık. Bu oran, bizim kendimize her yıl belirle-miş olduğumuz bir hedefti aslında.

Bu zamana kadar 100 bine yakın aileyi ev ve otomobil sahibi yapan şirketimiz, bunu yaparken de kendi milli paramızdan başkasını kullanmadı. Tüm satışlarımız ve teslimatlarımız milli paramız, Türk liramız üzerinden oldu.

Biz bunu 25 yıldır yapıyoruz ve bundan sonra da yap-maya devam edeceğiz. Şu anda sektör, var olan mev-cut projelerin yoğunluğu ve insanlarımızın alım gücüne bağlı olarak 2017’yi biraz daha sakin geçirecek gibi gö-rünüyor; çünkü projelerde maalesef tabana inilmiyor. Bu nedenle insanımız bu projelere ister istemez ilgi göste-remiyor. İnsanımızın alım gücünü göz önünde bulundur-mamız lazım. Onları gözardı ettiğimiz süreç boyunca da sektörümüzün bir yerde tıkanacağı kanaati ağır basıyor.

Biz yapmış olduğumuz organizasyonlarla tabana inerek, ev sahibi olmak isteyip fakat maddi imkânsızlıklardan dolayı bu hayalini gerçekleştiremeyen vatandaşlarımızın yanında oluyoruz ve onların faizsiz ve en kısa yoldan, kendi bütçelerine göre ev sahibi olmalarını sağlıyoruz.

Bundaki en büyük başarı ise kendi Milli Ekonomimizi yani ‘Elbirliği Sistemi’ni uyguluyor olmamızdır.

Sizin varlığınızla kıymet bulan elbirliği sistemimiz, yine sizler için çırpınış ve gayretlerini sürdürecektir.

Selam ve Dua ile..

G e n e l M ü d ü r

Hedefimiz, yüzde 30!..

76

Ülkemizde ekonomi ile ilgili bir dalgalanma var. Bununla ilgili ola-rak genel değerlendirmeniz nedir?

Biz, kalkınmakta olan ülkeler içindeyiz. Türkiye’miz de dünyadaki ekonomiye bağımlı; kendimize has bir ekonomi modeli koyamadığımız için, dünyadaki dalgalanmalar, eko-nomik olarak bizi hızlı bir şekilde etki altına alıyor. Ayrıca ülkemizin stratejik alan olarak bulunduğu bölge itibariy-le, siyasi gelişmelerden de etkileni-yoruz. Bu bakımdan Türkiye’nin hızlı bir şekilde kendine özgü bir model geliştirmesi lazım ki yurt dışından ge-lecek dövize ve yabancı paraya bağlı kalmayalım. Çünkü uluslararası tica-rette parayı biz basmıyoruz; parayı basanlar dünyayı organize ediyorlar. Bu bakımdan ülkemizdeki ekonomik dalgalanmalar, biz milli bir ekonomi oluşuncaya kadar devam edecek. Milli ekonomi ne olacak; kendimiz üre-teceğiz, milli gelirimizi 10 bin dolardan daha yüksek noktalara çıkaracağız, dışa bağımlılığımızı azaltacağız. Pet-role ve doğalgaza verdiğimiz 50 mil-

yarak, otomotiv sektörünü de destek-lemiş oluyoruz. Bunun yanında, Emin Şirketler Grubu olarak, inşaat çalışma-larımız, enerji çalışmalarımız da var; bu enerji daha ziyade güneş, rüzgar ve su enerjisi gibi yenilenebilir enerji. Bunun dışında tarım ve hayvancılıkla ilgili çalışmalarımız da devam ediyor.

Yaşadığımız bu global prob-lemlerin, kapitalist sistemin ve geliş-miş ülkelerin uyguladığı ekonomik modellerden kaynaklandığına dönük bir tespit var. Bu konuda ne düşünü-yorsunuz?

Dünyada tamamen rant eko-nomisi var. İnsanlar devamlı olmayan malı, olmayan petrolü, olmayan altını, olmayan senetleri satıyorlar. Dünyada, diyelim ki 75 trilyon dolarlık bir serma-ye varsa, 300 trilyon dolarlık da sanal bir sermaye döndürülüyor. Bu döndü-rülen sanal sermayenin şişkinliği de 75 trilyonluk para ile karşılanmıyor. Dünyada bir sanal dönüşüm var ve bu sanal dönüşümle de devletler başka ülkeleri bir noktada sömürmüş oluyor. Bizim bu sanal ticaretin dışında ger-

İnsanyükseldikçe

ekonomi yükselir

yar doları daha aşağı rakamlara çek-mek için Türkiye’mizde yenilenebilir enerji üreteceğiz. Enerjimizi kendimiz üreteceğiz, tarımımızı ve hayvancı-lığımızı geliştireceğiz. Ayrıca sanayi ile ilgili ihracata dönük marka mallar yapacağız. O zaman ülkemizdeki bu ekonomik dalgalanmalar da kendili-ğinden geçmiş olacak.

Ülke ekonomimizin geleceği hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

Türkiye’de girişimcilik ruhu var. Fakat Türkiye insanı olarak, girişim-ci olduğumuz kadar yönetici değiliz. Ayrıca Türkiye’de model sıkıntısı da var; Türkiye’ye uygun bir model orta-ya koyamıyoruz. Mesela Hollandalılar bir model geliştirmişler; sütçülük, hay-vancılık ve peynircilik üzerine ve bu modelle Avrupa’nın bir numarası ol-muşlar. Almanlar bir model geliştirmiş; kooperatifçilikte büyük ortaklıklar kur-mak suretiyle şimdiki büyük holding-lerin temelini atmışlar, kooperatifçilikle bu noktaya gelmişler. Bu işte maksat, insanların tek başına yapamadığı-nı, daha büyük sermayeler toplamak

çek ticareti yapmamız icap ediyor.

İslamî ekonomi modelleri, bu kapitalist modele nasıl bir alternatif uygulama getirebilir?

İslamî model, ancak ve ancak Müslüman’ların uygulayabileceği bir şey; kişinin empati yapmayı bilme-si lazım. Komşusu açken kendisi tok olmaması ve iki günü birbirine eşit olmaması lazım. Günümüzde ismen Müslümanlık var; uygulamada Müs-lümanlığı uygulayamıyoruz, model geliştiremiyoruz. Eğer Müslümanlar, Allah’ın emrettiği şekilde bir model ge-liştirirlerse; zekatlarıyla, sadakalarıyla toplumun ihtiyaç sahiplerini destekler ve elbirliğiyle yapılamayacak şeyleri yaparlarsa İslami bir model de ortaya çıkmış olur.

Bu konuda Emin Grup ola-rak çözüm önerileriniz var mıdır?

Bizim bununla ilgili ‘’Elbirliği’’ modelimiz var. Bu modeli, köylümüz-den şehirlimize kadar her kesim insa-nımız için uygulamak istiyoruz. Kendi imkanlarımız nispetinde, köylerde

maksadı ile birleşerek yapmak. Bu da tabi milletin devleti ile barışması ile mümkün. Artık Türkiye’de millet, dev-leti ile barışma sürecine girdi. Devleti-ni kendisinden kabul ediyor; kendisini devletin bir ferdi kabul etmeye başla-dı. Bundan sonra bu problemlerin çö-züleceğine inanıyorum.

Emin Şirketler Grubu’nun bu süreçteki performansı nedir? Malu-munuz kriz dönemleri fırsat dönemleri haline dönüştürülebilir. Bu konudaki çalışmalarınız nelerdir?

Biz, Emin Şirketler Grubu olarak, amiral gemimiz Eminevim’de olduğu gibi, diğer şirketlerimizde de elbirliği sistemini uyguluyoruz. Böylece, başta inşaat sektörü olmak üzere, ekonomi-mize önemli bir katkı sağlıyoruz. Her gün yüzlerce, her ay binlerce insana ev sahibi olma imkanı oluşturarak, mü-teahhitlerin önünü açmış ve sermaye birikimimizden dolayı da onlara büyük bir fırsat sunmuş, destek sağlamış oluyoruz. Ayrıca yine elbirliği siste-mi ile otomobil alma şansı olmayan insanların otomobil almalarını sağla-

elbirliği modelini geliştirmek suretiy-le, köylümüzü tek başına 5-10 tane hayvan ile meşgul olmaktan daha ileri noktalara taşıyacağız. Onların imkân-larını birleştirerek, birlikte daha büyük kazanç elde etmelerini sağlayacak bir model geliştiriyoruz. 200 haneli bir köyde, 200 tane traktör, 200 tane ziraat aleti var. 200 tane insan, 200 tane ço-cuk meşgul oluyor ve herkesin elinde 5-10 tane hayvan var. Az da bir tarla ile uğraşıyorlar. Halbuki, biz bunu bir şirket bünyesinde birleştirirsek; o in-sanlar diyelim ki yılda %5 bile kazana-mıyorlarsa, yapmış oldukları yatırım ile biz onlara çok ciddi bir kazanç sağla-mış olacağız. Üstelik sermayelerini bu şirket ile değerlendirmek suretiyle de onları çok daha rahat ve boş bir hale getirmiş olacağız. Hem de 200 kişinin yaptığı işi 3- 4 kişi, 200 traktörün işini de 2 tane traktör yapmış olacak. Böy-lece hem kurumsallaşma olacak hem de köye geri dönüşler hız kazanma-ya başlayacak. Bunların içinden nice gençler çıkacak, bu işlerde çalışacak. Kim bilir belki bu boşa çıkan 200 kişi-

EminÜstün

Aslında gönüller mütevazi olacak; Müslüman fakir gibi yaşayacak, fakat zengin olacak. Fakir olan zaten fakir gibi yaşıyor; mühim olan zengin olup fakir gibi yaşamaktır.

98

nin içinden de iş adamları çıkacak; bu iş adamları belki 10, belki 100, belki 1000 tane yuvaya ekmek kapısı ola-cak. Ama şimdi biz onları 5-10 tane hayvan ile meşgul etiğimiz için düşün-me ve üretme fırsatı bulamıyorlar; baş-ka yerleri gezme fırsatı bulamıyorlar. Geçmişteki devlet politikasında, aman insanlar boş kalmasın, 10 tane inek verelim de meşgul olsunlar düşüncesi vardı. Halbuki onların elindeki bu meş-guliyetleri almamız ve onları daha iyi işlere yönlendiriyor olmamız gerekirdi. Biz şimdi bunu gerçekleştirebilmek için çaba gösteriyoruz. Modelimize uygun alanlar bulduğumuz ve insan-ları da buna ikna ettiğimiz takdirde inşallah onlara daha büyük kazanç sağlayacak kazan kazan sistemi ile sermayelerini şirketlerimizde birleştir-meyi düşünüyoruz.

Tasavvuftaki ‘’Bir lokma bir hırka’’ anlayışının toplumumuzda yanlış bir algısı var. Bunu ekonomi açısından nasıl doğru yorumlamamız gerekir?

Müslümanın, komşusu açken

gençlerimizi, çocuklarımızı bu yolla geleceğe hazırlamalı ve vizyon sahibi yapmamız lazım.

Enerji, otomotiv, savunma sanayinde kullanmış olduğumuz araç-ların, akıllı telefonların yerlileşmesi ile ilgili olarak hükümetimizin ciddi bir desteği var. Şirket olarak, sizlerin de bu konuda epey çalışmaları olduğunu biliyoruz. Bu konuda okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Dışarıdan almış olduğumuz ürünleri kendimiz üretmemiz lazım; bununla ilgili olarak da devlet erkâ-nıyla görüşmemiz lazım. Şirketlerimi-zin, Ar-Ge çalışmalarına da zaman ve para ayırması lazım. Bizlerin, bu top-raklardan nice marka şirketler çıkartı-yor olmamız lazım ki imalatlarımızı ar-tık kendimiz yapalım. Dünyada nüfusu bugün 1.5 milyara dayanan bir Çin ve önümüzdeki yıllarda 1.5 milyara ula-şacak bir Hindistan var; bu saydığım ülkeler dünyada çok büyük bir ekono-mik müşteri haline geldiler. Biz, bun-lara mal satmak için neler yapabiliriz; bunları düşünmemiz lazım.

kendisinin tok yatma şansı yok. Af-rika’daki insan su bulamıyor, ekmek bulamıyor; biz de burada işi dervişliğe bozarak, biz işte “bir lokma bir hırka” ile idare edeceğiz dediğimiz zaman, mesuliyet altına girmiş oluyoruz. O, mütevazilik açısından söylenmiş bir sözdür. Aslında gönüller mütevazi ola-cak; Müslüman fakir gibi yaşayacak, fakat zengin olacak. Fakir olan zaten fakir gibi yaşıyor; mühim olan zengin olup fakir gibi yaşamaktır. Hüner olan zenginliğin içinde bu duyguyu taşı-mak… Bir hırka yerine bin hırka ola-cak, bir lokma yerine bin lokma ola-cak; o bin lokmayı paylaşacağız, bin hırkayı paylaşacağız.

Dünyada israf ekonomisi var; bunun da ciddi bir problem olduğu aşikâr. Bununla ilgili kanaatiniz ve çö-züm önerileriniz nelerdir?

Yeryüzünde Cenab-ı Hak hiçbir şeyi israf etmiyor. Her şeyin atığı bile gübre oluyor, sanayiye, tarıma, hay-vancılığa gidiyor ve hiçbir israfın olma-dığını görüyoruz kâinatta. Bizler, israf etme hakkına sahip değiliz; bizler, bu

israf ettiğimiz şeylerle, geleceğimizi israf etmiş oluyoruz. Ecdadımızın biz-lere bırakmış olduğu bu vatanı çocuk-larımıza, torunlarımıza daha iyi tes-lim edemezsek mesul olmuş oluruz.

Ekonominin durumu ile toplumun durumu arasında bağlantı vardır. Bu noktada sizce bugün toplu-mumuz hangi alışkanlıklarını değiştir-melidir?

Öncelikle, insanlarımıza düşün-meyi öğretmeliyiz. “Benim ne yapmam lazım?”, “Nasıl yaşamam lazım?”, “İn-sanlara nasıl faydalı olabilirim?” gibi soruları herkes kendine sormalı. Bir kere insan olduğumuzu unutmamamız lazım; insan ile hayvan arasındaki fark şudur ki bizim sorumluluklarımız var. Cenab-ı Hak, bizlere öyle bir beyin vermiş ki; her insanda dünyayı yöne-tecek kadar büyük bir beyin var. Dün-yadan daha büyük bir bilgisayarız biz, beyin olarak… Sorumluluklarımız çok fazla; insanlara sorumluluk vermemiz lazım. Tabi bunun da küçükken eğitim ile başlaması lazım. Büyüklerde, belki bu noktada istenen etkisi olamaz ama

1110

Bugüne kadar yapmış olduğu ev ve otomobil teslimatlarıyla 100 bine yakın kişiye ulaşan ve sektöre can veren yegâne firma olan Eminevim, yeni projelerini emlak fuarında görücüye çıkardı.

Emin Şirketler Grubu, 1991 yılından bu yana hizmet verdiği ülkemizde pek çok önemli sektörde gösterdiği başarılarının yanı sıra, hayallerimiz arasında başköşeyi kaplayan yaşamsal ihtiyaçları da en kolay yoldan gerçekle buluşturuyordu.

İnsanların otomobil ve ev sahibi olmaları noktasında ilkleri başaran Emin Şirketler Grubu, kurmuş olduğu elbirliği sistemi ile 100 bin’e yakın ailenin otomobil ve ev sahibi olmalarını en kolay yoldan sağlıyordu.

Otomotiv ile başladığı sektörde; Eminevim, Emin Enerji, Emin Tarım ve Hayvancılık, Emin Construction olarak

Sahneye Çıkıyorİsmi kadar tecrübeleri ile de güven veren Eminevim, bu sefer de

Kolezyum Projesi ile sahneye çıkıyor.

büyümeye devam eden Emin Şirketler Grubu, yeni projeleri ile yine deyim yerindeyse güç istekleri, ulaşılabilir kılıyor.

Emin Şirketler Grubu’nun yakın zamanda inşaatına başlayacağı projelerinden bir tanesi Yalova’nın Gaziosmanpaşa mahallesinde bulunmaktadır.

Projemizin Tasarım çalışmalarına Türkiye’nin ileri gelen mimari bürolarından olan Atölye T gurubuyla başlanmış, Emin Construction proje geliştirme bölümünün katkılarıyla tamamlanmıştır.

İtalya’nın başkenti Roma’da bulunan ve Vespasianus tarafından M.S. 72. yılında yapımına başlanmış, M.S. 80 yılında Titus döneminde tamamlanan ve Flavianus Amfitiyatro olarak da bilinen Kolezyum Arena’dan esinlenerek tasarlanmış olan KOLEZYUM YALOVA

projemizde konut ve ticari alanların yanı sıra muhteşem bir peyzajla detaylandırılmış yaklaşık 1.000 m2 iç avlu bulunmaktadır.

İlk yapıldığı dönemlerde Kolezyum Arena’da Roma halkı için, eğlenceler düzenlenmiştir. Daha sonra barınma yeri olarak, ticari ve dini amaçlarla da kullanılmış olması, KOLEZYUM YALOVA proje için ilham kaynağı olmuştur.　

Kolezyum Yalova Projesi kasım ayında CNR Emlak Fuarı’nda ev sahibi olmak isteyenlerle buluşmuş ve yoğun ilgi görmüştür.

KOLEZYUM Projemiz: Yaklaşık 6.000 m2 arsa üzerinde 21.000 m2 inşaat alanına sahiptir. Projemizin konut alanında; 36 adet 3+1 daire, 24 adet 2+1 daire, 6 adet 1+1 daire olarak toplamda 66 adet daire vardır. Ticari alan olarak, 14 adet dükkân, 15 adet ofis bulunmaktadır.

Her daireye bir kapalı otopark verilecek şekilde geliştirilen projemizin kapalı yüzme havuzu ve fitness alanları da tasarlanmıştır.　

Mimarisi ile sıra dışı olan proje, Osmangazi Köprüsü’nün açılmasıyla daha cazip hale gelmiştir. Yüksek teknoloji kullanılarak güzel imkânlar sunan, aile yaşantısına özen göstererek, çocukların da yaşayabileceği uygun bir ortam sağlayan projede, insanların yaşam alanlarını güzelleştirmek için ferah, kullanışlı bir ortam oluşturulmuştur. Ev sahibi olmak isteyenlerin geniş, sağlıklı, güvenilir bir ortamda mutlulukları hedeflenmiştir.

1312

Eminevim Destek ve Organizasyon (EDO) biriminin, “Elbirliği Gönüllüsü” ve “Tanıtım Gönüllüsü” olarak iki ayrı kategoride isimlendirilen temsilcilik çalışmaları bulunmaktadır. Aynı zamanda, bir yan kol olarak faaliyet gösteren Hanımlar Kulübü çalışmaları da EDO tarafından yapılmaktadır. Her birinin, kültürel ve ticari anlamda, Emin Şirketler Grubu’na önemli katkıları vardır.

Elbirliği Gönüllüsü olarak adlandırılan kategoride, be-lirtilen performans kriterlerinin tutturulması halinde, gönüllülere aylık 2 çeyrek altın ödülü verilmekte ve Elbirliği Gönüllüleri getirdikleri kayıt üzerinden de ay-rıca ödül kazanmaktadır. Kayıt ödülü, getirilen kayıt üzerinden alınan organizasyon ücretinin (KDV hariç) %10’una denk gelen tutarın o ayki gram altın piyasa-

Bir yan kol olan Hanımlar Kulübü çalışmaları çerçevesinde ise üye olunsun ya da olunmasın her hafta hanımlar için özel eğitimler düzenlenmektedir. Özellikle çağımızın büyük sorunlarından, hatta en önemli sorunlarından biri olarak nitelendirebildiğimiz iletişimsizlik sorununa çözüm sunabilmek adına, Psikoloji alanında çok değerli bir eğitmen olan Rabia Laçin ile hanımlar-beyler arasındaki iletişim ile aile içi iletişimi konu alan seminerler gerçekleştirilmektedir. Ayrıca el işi eğitimlerinin yanı sıra Suriye’li bir öğretmen olan Muhammed Cuma’nın vermiş olduğu Arapça kursu da hayata geçirilen etkinliklerden bazılarıdır.

Genel olarak yorumlandığında; geçmiş olduğumuz

sı baz alınarak gram altına dönüştürülmesi ile belir-lenmektedir. Elbirliği Gönüllüsü, ayrıca getirdiği her 50.000 TL’lik kayıt karşılığında 50 Kulüp Puanı kazan-maktadır. Kazanılan Kulüp Puanlar, 1 yıl boyunca birik-tirilebilmekte ve EDO tarafından düzenlenen yurt içi ve yurt dışı gezilerde kullanılabilmektedir. Kulüp Puanları her yıl sonunda sıfırlanmaktadır.

Tanıtım Gönüllüsü olarak adlandırılan kategoride ise Tanıtım Gönüllüleri getirdikleri her 50.000 TL’lik kayıt karşılığında 1 çeyrek altın ödülü ve 50 Kulüp Puanı kazanmaktadır. Kazanılan Kulüp Puanlar, 1 yıl boyunca biriktirilebilmekte ve EDO tarafından düzenlenen yurt içi ve yurt dışı gezilerde kullanılabilmektedir. Kulüp Puanları, her yıl sonunda sıfırlanmaktadır.

dönemlerde temsilcilik birimi aracılığıyla Umre, Kudüs, Balkanlar, Kıbrıs, Fas gibi birçok organizasyona temsilciliklerden kişiler gönderilmiş ve yeni ismi ile birlikte temsilcilik kavramının olumlu anlamda çok daha farklı bir boyuta taşınması sağlanmıştır.

Emin Şirketler Grubu, yeni kaydolan müşterilerine ekstradan “Hoş Geldin” puanı vererek, ileride tanıtım gönüllüsü olma konusunda teşvik etmektedir. Böylece üyeler, puanlarını biriktirerek hem primlerini alıyor hem de yurt içinde ve dışında tatil fırsatı yakalamış olmaktadır.

Puan Tablosu ve Puanlara Göre Tatil Gezisi Fırsatları

1514

İşaret DiliOkulu

İşaret DiliOkulu

Her Yeni Kelime Yeni Bir Hayattır

Sen Sus Ellerin KonuşsunBilinmektedir ki toplum içerisinde her insan eşit hak ve özgürlüklere sahiptir. Ve bunun devamlılığının sağlanması da başta devlet yetkilileri olmak üzere tüm insanlığın sorumluluğundadır. Her insan eşit hak ve özgürlüklere sahip olarak dünyaya gelse de kimi zaman doğuştan ya da sonradan geçirmiş olduğu bir kaza ya da hastalık sonucu duyma, konuşma yetisini kaybedebilmektedir. Kimi insan imtihan içine doğarken kimileri hayatın içinde farklı basamaklarda imtihana tabi tutulmaktadır. Doğuştan, çeşitli genetik bozukluklar sonucu ya da geçirilen bir kaza sonucu bir takım sıkıntılar yaşayan bu insanların var olduğunu toplum bazen unutabilmekte ve görmezden gelmektedir. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2010 Sağlık Araştırması’nda, Türkiye’de işitme cihazı kullanarak yaşamlarını sürdüren insanların oranı toplam nüfusun %3,7’sini; işitme cihazı kullanamayacak derecede işitme kaybı olanların oranı da %0,1 düzeyinde olarak açıklanmıştır. Bu oranlar yaklaşık 3 milyon insanda işitme engeli olduğunu göstermektedir. Bu oranlar göze alındığında, herkesin birlikte yaşadığı bu dünyada engelli bireylerin de var olduğu bilinci içerisinde, “Neler yapabiliriz?’’

sorusunu toplum kendine sormalı; daha mutlu bireyler, daha huzurlu bir toplum olmak adına bu noktada çalışmalar gerçekleştirmelidir. ‘Bizler gibi duyguları olan, hisleri olan, kırgınlıkları olan, dili ile konuşamasa da ellerini kullanarak aslında bizler gibi konuşan insanlara nasıl daha yakın, nasıl ötekileştirmeden hayatın içinde var edebiliriz’i toplum içerisinde yaşayan herkesin düşünmesi lazım.

Bu düşünceyle Emin Şirketler Grubu’nun bünyesindeki Elbirliği Hanımlar Kulübü, İşaret Dili Okulu eğitimi vermektedir. Hanımlar Kulübü sorumlusu Emine Akşit’in, bir televizyon programında tanıklık ettiği engelli bireylerin ötekileştirildiğine dair sahnelerden ciddi rahatsızlık duyması sebebiyle, Merve Berber’e önerisiyle 16 Ekim 2016 tarihinde açılan okul, engelli kişilere yardımcı olmak, toplumda daha duyarlı bireylerin yetişmesine katkı sunmak gibi amaçlara hizmet etmektedir. Aynı zamanda hanımların sosyal yaşamda daha aktif hale gelmelerini amaçlayan okul, hanımların kabiliyetlerini geliştirmelerine yardımcı

olmayı, daha bilinçli kişilerin yaşama katılımlarını

sağlamayı da hedeflemektedir. Her

geçen gün daha fazla talep gören okul toplamda 50 kişiye eğitim vermektedir.

İşaret Dili nedir? İşaret dili, işitme veya konuşma engellilerin aralarında iletişim kurabilmek için el hareketlerini, yüz mimiklerini ve bir bütün olarak vücut dilini kullanarak oluşturdukları sessiz, görsel bir dildir. İşaret dili sözcük, deyim ve düşüncelerin el, yüz ve beden hareketleriyle karşılığının ifade edildiği bir iletişim yöntemidir.

Emin Şirketler Grubu Elbirliği Hanımlar Kulübü’nün İzmir Şubesi tarafından oluşturulan okulda, Deren Kaya eğitmen olarak dersler verirken, çalışmaların devamı ve daha çok kişiye ulaşması adına da Emin Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Merve Berber’in katkılarının yanı sıra Hanımlar Kulübü sorumlusu Emine Akşit, Sevcan Özkaya çalışmalarına hız kesmeden devam

etmektedirler.

/izedo_hanimlarkulubu

1716

Faizsiz kampanyaları ile ülkemiz insanının hayallerini gerçekle buluşturan Emin Şirketler Grubu, şirket içerisinde düzenlediği organizasyonlarla da personel motivasyonunu en üst düzeyde tutarak; birliktelik duygusunu, sözde değil özde yaşatıyor.

Yeni yılla beraber yepyeni projelerini de hayata geçiren Emin Şirketler Grubu, ekibimiz arasına tatlı rekabet getiren bir kampanyanın da sonuçlarını paylaştı.

2016 yılı Nisan ayı süresince devam eden Er Meydanı Kampanyası ile farklı heyecanlara ortak olan Emin Şirketler Grubu, bu kampanyayla KIRKPINAR AĞASI olan bölge müdürünü belirledi.

Konuya ilişkin verilen bilgilerde, bu heyecanlı kampanyada önce şubelerimiz son 6 aylık prime esas cirolarına göre sıralandı. Ardından en üstte yer alan şubeden başlamak üzere, (kendi bölgesinden olmamak kaydıyla) bir altındaki şubeyle eşleştirmeler yapılarak; bölgeleri farklı olan 34 adet müsabaka için eşleşme sağlandı. BAŞ, BAŞALTI, DESTE BÜYÜK BOY, DESTEK KÜÇÜK BOY, TOZKOPARAN boylarında gruplandırılan bu karşılaşmalar, geçen günlerde sonlanırken, ortaya çıkan sonuçlarda ilginç istatistiki rakamlar da ortaya çıkıyordu.

Nisan ayı boyunca devam eden ve şubelerimizde büyük bir heyecan oluşturan Er Meydanı Kampanyası Nisan

ayı cirolarının kesinleşmesiyle beraber sonuçlandı. Ay boyunca el değiştiren Kırkpınar Ağalığı sonuçların kesinleşmesiyle birlikte 6 şubesinin 6’sı da eşleştiği şubeleri ciroda geçerek başarılması zor bir sonuca imza atan Doğu Bölge Müdürümüz Duran Ateş tarafından kazanılmış oldu.

Bu meydan,er meydanı!

1918

Saygıdeğer Eminevim Ailesi...

Hepinize merhaba...

Ben Bursa’dan Yalçın Yılmaz;

Eminevim’e üye olarak 80 ay vadeli sisteme girdim. 2009 yılına kadar babaannemden kalma harabe bir evde oturuyorduk. Sonra rutubetten sağlığımız bozuldu; kiraya çıktık, çünkü dar gelirli olarak ev alacak paramız, birikimimiz yoktu. Fakat kiradaki evlerde kalitesiz ve masraflıydı. Malum evsahipleri de kiracının sadece parasını sever. Bu ev alma işine bir çare bulmalıyım, ben dar gelirli bir vatandaş olduğumdan kira, fatura, çarşı, pazar derken hiç para kalmıyordu. Bu bir ömür böyle gidemezdi diye kara kara düşünüyordum.

Çok eskiden Moral FM’de, Emin abiyi dinlemiştim. Hemen Bursa şubesine gidip detaylı bilgi aldım. Birazcık peşinat için paraya ihtiyacım vardı. Eşten dosttan harıl harıl borç para aradım. Çok zor da olsa bir miktar borç buldum. Yüzde 40 peşinatla sisteme dahil oldum. Bana kurada çıkmadı ama 14’üncü ayın sonunda teslimatı aldım. O arada bir sıfır daire bulmuştum 70 bin TL’ye. Tabii ki de 3 yıl kirada kalarak taksit ödemek zor olsa da 2013 yılının ocak ayında kendi evime geçince rahatladım. Taksitleri kira öder gibi ödüyorum. Yandaki komşum kiracı, onunla aynı parayı elden çıkartıyoruz;

aradaki fark ben kendi evimi ödüyorum. Cenab-ı Allah ihtiyacı olan tüm kardeşlerimize kolayca, hayırlısıyla yani harama faize bulaşmadan ev alabilmeyi lütfetsin!

Vesile olduğu için Eminevim’e ve destekleyenlere çok teşekkür ederim. Allah razı olsun.

Bu yazıyı okuduktan sonra Eminevim’i rahatlıkla tavsiye edeceğinize inanıyorum, neden mi?

Çünkü ben iki göz görmez, kulakları az işiten, engelli bir kardeşinizim. Ben aldıysam Allah’ın izniyle dar gelirli de olsa sağlıklı insanlarımız haydi haydi alırlar.

Dua eder, duanızı beklerim. Allah’a emanet olun.

Dipnot: Biz bu işi halledince olumlu olumsuz tepkiler aldık. Kimi “Nasıl güvenip onca parayı verdiniz? Şu kadar şirket battı!” derken, kimi de “Biz bunca yıl çalışıyoruz sağlıklı halimizle ev alamadık sen özürlü halinle nasıl üstesinden geleceksin?” dedi.

Kimi de “Abi, bu işin yolunu bize de göster biz de ev sahibi olalım” derken kimi de “Maşallah Yalçın abi vesilenle biz de ev almayı düşünüyoruz, boşu boşuna kirada sürünmenin bir anlamı yok, en azından yatırım yapmış oluruz” dediler.

“Kiracı komsumla aynı parayı

ben kendi evime ödüyorum.”

elden çıkartıyoruz;

aradaki fark

“Çok eskiden Moral FM’de, Emin abiyi dinlemiştim. Hemen Bursa şubesine gidip detaylı bilgi aldım. Birazcık peşinat için paraya ihtiyacım vardı. Eşten dosttan harıl harıl borç para aradım. Çok zor da olsa bir miktar borç buldum. Yüzde 40 peşinatla sisteme dahil oldum. Bana kurada çıkmadı..”

2120

SİZLERİ DE ARAMIZDA GÖRELİM!Yüzlerdeki tebessümler en büyük desteğimiz...

Bugüne kadar 100 bine yakın aileyi ev ve otomobil sahibi yapan Emin Şirketler Grubu, her ay düzenlediği çekilişler ile de müşterilerinin yüzlerinde hayran bırakan sevinç izleri oluşturuyor.

130 bini aşan kayıtlı müşterisi ile 25 yıldır sektöre hizmet veren Emin Grup, geçen ay bin 262 iştirakçisini ev ve araç sahibi yaptı.

Geçen ay itibarı ile toplamda 69 bin 260 kişi araç, 27 bin 172 kişi ise konut sahibi olurken; ülke genelinde önemli bir teslimat sayısına ulaşan Emin Grup, adı gibi “emin” adımlarla ilerleme ve büyümesini yine sizlerden aldığı destekle devam ettiriyor.

Her ay noter huzurunda Eminevim Sefaköy Milsan Tesisleri’nde yapılan sıra tespiti kuraları yoğun bir katılımla gerçekleşiyor.

Aralık ayında yapılan teslimat sırasının belirlenmesi çekilişi 69 farklı grupta toplam 5 bin 90 iştirakçı katıldı. Bu heyecana ortak olmak isterseniz, çeşitli ikram ve sürprizlerin de sunulduğu çekiliş günümüze sizleri de bekleriz.

Türkiye’de ve dünyada bir ilki gerçekleştiren Elbirliği Sistemi; faiz ödemeden, kişinin bütçesine göre dilediği yerden, istediği gayrimenkulü alabilmesini sağlıyor.

Taksit sayısının yarısına kadar yapılan sıra tespit çekilişlerinde, her ay her gruptan bir kişi gayrimenkul ya da aracını alır. Vade ortasına kadar çekilişte evi henüz çıkmamış kişiler, daha fazla bekletilmez ve tamamının evi taksit sayısının ortasında teslim edilir. Yani hiç kimse taksit yarısından sonrasını beklemez.

En son alan kişi, taksit sayısının yarısında evini alır. Belirlenen kesin teslim tarihinde ev teslim edilir. Daha sonra müşteri, kalan taksitleri sabit bir şekilde, kendi evine geçerek öder.

İmece ve yardımlaşma prensibi ile oluşturulan Eminevim Sistemi’nin bir adı da Elbirliği Sistemi’dir. Her ay havuzda toplanan parayla, noter huzurunda yapılan sıra tespiti sonucu, nasibi gelen kişiye ev alınır.

Tüm Türkiye’ye ulaştığımız ve özünde yatan yardımlaşma marifetiyle arzu edenlerin ev ve araç hayallerini gerçeğe dönüştüren Elbirliği Sistemi’ne sizleri de bekliyoruz.

2322

15 Temmuz Darbe Girişimi’nin seyrini değiştiren asrın kahramanlarından Şehit Ömer Halisdemir, 1974 yılında Niğde’nin Bor ilçesine bağlı Çukurkuyu beldesinde dünyaya geldi. Çocukluğunu doğduğu beldede geçiren, okul sonrasında Çukurkuyu’da çobanlık yapan Şehit Ömer Halisdemir, Niğde Endüstri Meslek Lisesi Makine Bölümü’nde okudu. Fakat Şehit Ömer Halisdemir’in asıl hayali askerlikti. Ve 1993 yılında askere gittikten sonra da üniformayı üzerinden bir daha asla çıkarmadı. Askerliğini bitirdikten sonra uzman çavuş olarak orduya katılan Şehit Ömer Halisdemir, 1996’da Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda göreve başladı. Başarılı ve iyi bir asker olan Halisdemir, 1999’da ise astsubaylığa terfi etti. Babasının “Şerefinle yaşa, büyüğüne saygılı, küçüğüne şefkatli ol” nasihatını kendine şiar edinen kahraman Şehit Ömer Halisdemir’in Hatice Halisdemir ile olan evliliğinden Elifnur ve Doğan Ertuğrul adlarında iki çocuğu vardır.

Tarih 15 Temmuz 2016… Görevi başındaydı Ömer Halisdemir. Sıkıntılıydı. O akşam babası Hasan Hüseyin Halisdemir’i aramış, “Baba içimde bir his var... Ağır bir his... Üzerime çok ağırlık çöktü.” demişti. Babası da “Oğlum dikkatli ol, tedbirli ol. Allah muhafaza bir şeyler

“De ki Ömer size bir vatan bıraktı. Çekinmeden bu vatan bizim diyebilirsiniz. Çünkü bedelini ödedim. Otuz kurşun yedim.’’

Dursun Ali Erzincanlı

79 Milyon30 Kursun

için,

olabilir!” diye telkinlerde bulunmuştu. Ömer Halisdemir bu telkinlere “Baba çok hisliyim, şiddetleniyorum” diye karşılık veriyordu. Sonrasında telefonu çaldı. Arayan komutanı Zekai Aksakallı; Semih Terzi’nin cuntacı olduğunu, Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı ele geçirmek için yola çıktığını söyledi. “Senden son bir görev isteyeceğim” dedi. Terzi’yi öldürmesini emretti. Görevin sonunda şehit olmak vardı; komutanının dudaklarından kahraman askere son bir söz dökülüverdi: “Hakkını helal et Ömer!”. Ömer Halisdemir ise hiç duraksamadan cevabını veriyordu: “Emriniz başım üstüne. Hakkım helal olsun!”. Aksakallı Paşa’dan almış olduğu emri gerçekleştiren Halisdemir, Terzi’ye sıktığı iki kurşunla sadece o gecenin değil, bir ülkenin ve hepimizin kaderini değiştiriyordu.

Ömer Halisdemir, yetiştiği ortam, aile terbiyesi, samimiyeti, asil ve unutulmaz duruşu ile 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ve Türk Milletinin bekasına yönelik yapılan hain kalkışmayı önlemek için canını çekinmeden feda ederek, tarih sayfalarında bu ülkenin yetiştirdiği en büyük kahramanlardan biri olarak yerini almıştır. Bu duruşu ile büyük bir kahramanlık örneği sunmuş olan Şehit Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer

Halisdemir, 15 Temmuz darbe kalkışmasının seyrini değiştirmiş ve demokrasinin temsili haline gelmiştir.

Merhum Mehmet Akif Ersoy’un:

‘’Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın;

Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.’’

dizelerini ömrüne nakış nakış işleyen, 15 Temmuz darbe kalkışmasının önlenmesindeki önemli isimlerden biri olan Kahraman Şehit Ömer Halisdemir, 1999 yılında Piyade Astsubay olarak katıldığı Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde, yurt içinde ve yurt dışında pek çok görevde bulundu. Darbe kalkışmasına ilk kurşunu sıkarak canı pahasına kahramanca bir duruş sergileyen ve çok kritik bir noktada, çok kritik bir müdahaleye imza atan Astsubay Kıdemli Başçavuş Halisdemir, 15 Temmuz’da cuntacı askerler tarafından şehit edildi.

Tüm sözler tek bir kelimeye çıktı o gece: ‘VATAN’.

Muhakkak ki inananlar için zafer vardı.

Milletimiz inandı, dayandı ve kazandı.

2524

O Hayallere EMİN Umutlar!Çeyrek asırlık birikiminin getirdiği güven ve tecrübe ile hayalleri gerçeğe kavuşturan Emin Şirketler Grubu, hemen her ay faaliyete sunduğu yeni şubeleri ile de hizmet halkasını genişletiyor.

İnsanımızı faizsiz bereketli satışlar ile tanıştıran Emin

Grup, son olarak Arnavutköy sakinlerini de bereketli sistemden nasiplendirebilmek için burada oluşturduğu şubeyi hizmete sundu.

Küçükcekmece Sefaköy’de ise Milsan yerleşkesindeki şubesinden sonra ikinci şubeyi Halkalı Caddesi’nde Arel

Üniversitesi yakınında açtı.

Her ay bin’in üzerinde aileye ev ve araç teslimi gerçekleştiren Emin Şirketler Grubu, iki şubesinde de faizsiz satış uygulamasını barındıran elbirliği sistemi ile; nasibi olanların kazanımlarına vesile olacak.

2726

“Şubemizi gezelim, sistemi öğrenelim”

Selahattin Sarıkaya’ya ait TRT Repertuarında yer alan ve Halil Atılgan’ın derlemesi ile dinlenilesi bu bilindik eser; farklı tınıları ile de müzikseverlerin gönlünde taht kurmuştur.

Çeyrek asırlık tecrübesi yanında önemli proje ve organizasyonlara attığı imzalar ile de ülkemiz insanının gönlünde başköşeyi alan Emin Şirketler Grubu, takdirlik başarılarını ekip birlikteliği ile de adeta taçlandırıyor.

Elbirliği Sistemi üzerinden on binlerce insanımızı ev ve araç sahibi yapan Emin Grup, ülke geneline ulaştırdığı çalışmalar ile de göz dolduruyor.

Ülkemizin en kalabalık illeri arasında yer alan Adana şehrinde iki farklı şube ile hizmet veren şirketimiz; çalışma azmini tatil günlerinde de devam ettiren personelimizle bilgilendirdiği misafirlerinin hayallerini gerçeğe çeviriyor.

Adana Türkiye’deki altıncı büyük metropolitan alan olup ülkenin önde gelen bir ticaret ve kültür merkezi olarak bilinmektedir.

Seyhan ve Ceyhan nehirlerinin deltasında verimli sulak arazide kurulu Adana’nın tarihi, coğrafi konumu nedeni ile M.Ö. 6000 yıllarına kadar uzanmaktadır.

Tarihi araştırmalardan elde edilen bilgilere göre; Yontma Taş Devri’nden bu yana yerleşim yeri olan Adana’da da çalışmalarını devam ettiren Emin Şirketler Grubu, bölge insanımızı faizsiz satışlarla buluşturuyor.

Bölge Müdürü Hüseyin Karakoç’un tecrübeleri ışığında Çukurova ve Seyhan şehirlerinde faaliyetlerini sürdüren ekibimiz; yoğun gayret ve şevkle ilerlemeye devam ediyor.

Şirket kurucumuz ve Yönetim Kurulu Başkanımız Emin Üstün’ün geçen günlerde ziyaret ettiği bölge şubelerimiz; görsel sunum, iç dizayn ve personelin misafirlere gösterdiği samimi ilgi ve sıcak diyaloglar nedeniyle bu ayın “Takdirlik Şubesi” unvanını almaya hak kazanmıştır.

Arkadaşlarımızı tebrik ediyor, heyecan ve azimlerinin artarak devam etmesini temenni ediyoruz.

Adana köprü başıOtur saraya karşıGel beraber gezelimDosta düşmana karşı.

28