7
73 EKOVİTRİN HAZİRAN 2016 BAŞBAKAN BİNALİ YILDIRIM EKOVİTRİN’E KONUŞTU İSTANBUL YENİ HAVALİMANIYLA DENGELER DEĞİŞİYOR yeni havalimanı, havayolu taşımacılığında İstanbul’u dünyanın merkezi haline getirecek. 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girebilmek için güçlü bir havacılık sektörüne ihtiyacımız var. Bilal KOÇAK [email protected] aşbakan Binali Yıldırım, Ekovitrin’e verdiği özel röportajda, “2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girebilmek için güçlü bir havacılık sektörüne ihtiyacımız var” dedi. Yıldırım, İstanbul Yeni Havalimanı’nın havayolu taşımacılında İstanbul’u dünyanın merkezi haline getireceğini söyledi. Yıldırım, önümüzdeki iki yıl içinde; başta İstanbul Yeni Havalimanı’nın ilk etabı olmak üzere Yavuz Sultan Selim Köprüsü, İstanbul – İzmir Otoyolu projesi, Avrasya Tüneli, gibi birçok önemli projenin hizmete gireceğini açıkladı. Sivil havacılıkta Türkiye’nin son 13 yılda çok önemli bir sıçrama yaptığını belirten Yıldırım, inşaatına 2015 yılında başlanan ve Türkiye’yi dünya havacılığında ilk sıralara taşıyacak olan İstanbul Yeni Havalimanı’nın tamamlanmasıyla İstanbul’un dünyanın merkezi olacağının altını çiziyor. Başbakan Yıldırım, “İstanbul Yeni Havalimanı, yüksek düzeydeki uçak ve yolcu trafiğini kaldıracak, uzun yıllar Türkiye’nin ve dünyanın havacılık hizmetlerine yeterince cevap verebilecek. Proje, Türkiye’nin havacılık sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu arasında da önemli bir transfer merkezi haline gelecek. Bu havalimanı, sadece Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak bir havalimanı değil aynı zamanda dünya hava trafiğinin uğrak noktası olacak” diyor. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme bakanlığı dönemlerinde son 13 yılda mega projelere imza atan Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye’de havacılık sektörünün geldiği nokta ve İstanbul Yeni Havalimanı projesi ile iglili Ekovitrin’e özel açıklamalarda bulundu.

İSTANBUL YENİ HAVALİMANIYLA DENGELER DEĞİŞİYOR · sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu

  • Upload
    others

  • View
    9

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: İSTANBUL YENİ HAVALİMANIYLA DENGELER DEĞİŞİYOR · sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu

73EKOVİTRİN HAZİRAN 2016

BAŞBAKANBİNALİ YILDIRIM EKOVİTRİN’E KONUŞTU

İSTANBUL YENİ HAVALİMANIYLA

DENGELERDEĞİŞİYOR

yeni havalimanı, havayolu taşımacılığında İstanbul’u dünyanın merkezi haline getirecek. 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girebilmek için güçlü bir havacılık sektörüne ihtiyacımız var.

Bilal KOÇ[email protected]

aşbakan Binali Yıldırım, Ekovitrin’e verdiği özel röportajda, “2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girebilmek için güçlü bir havacılık sektörüne ihtiyacımız var” dedi. Yıldırım, İstanbul Yeni Havalimanı’nın havayolu taşımacılında İstanbul’u dünyanın merkezi haline getireceğini söyledi.

Yıldırım, önümüzdeki iki yıl içinde; başta İstanbul Yeni Havalimanı’nın ilk etabı olmak üzere Yavuz Sultan Selim Köprüsü, İstanbul – İzmir Otoyolu projesi, Avrasya Tüneli, gibi birçok önemli projenin hizmete gireceğini açıkladı. Sivil havacılıkta Türkiye’nin son 13 yılda çok önemli bir sıçrama yaptığını belirten Yıldırım, inşaatına 2015 yılında başlanan ve Türkiye’yi dünya havacılığında ilk sıralara taşıyacak olan İstanbul Yeni Havalimanı’nın tamamlanmasıyla İstanbul’un dünyanın merkezi olacağının altını çiziyor.

Başbakan Yıldırım, “İstanbul Yeni Havalimanı, yüksek düzeydeki uçak ve yolcu trafiğini kaldıracak, uzun yıllar Türkiye’nin ve dünyanın havacılık hizmetlerine yeterince cevap verebilecek. Proje, Türkiye’nin havacılık sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu arasında da önemli bir transfer merkezi haline gelecek. Bu havalimanı, sadece Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak bir havalimanı değil aynı zamanda dünya hava trafiğinin uğrak noktası olacak” diyor.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme bakanlığı dönemlerinde son 13 yılda mega projelere imza atan Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye’de havacılık sektörünün geldiği nokta ve İstanbul Yeni Havalimanı projesi ile iglili Ekovitrin’e özel açıklamalarda bulundu.

Page 2: İSTANBUL YENİ HAVALİMANIYLA DENGELER DEĞİŞİYOR · sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu

74 EKOVİTRİN HAZİRAN 2016 75EKOVİTRİN HAZİRAN 2016

ÖZEL RÖPORTAJ / BİNALİ YILDIRIM

n Sayın Başbakan, dünya havacılık sektörü ile kıyasladığımızda Türkiye olarak neredeyiz? Son 10 yılda havacılıkta geldiğimiz noktayı rakamlarla ifade edersek nasıl bir tablo ortaya çıkıyor?

Türk sivil hava taşımacılığı 83 yıl önce İstanbul’da 5 uçaklık bir filo ile faaliyete geçti. Bu zaman zarfında, hava ulaşımımızda büyük bir dönüşüm yaşandı. Ancak son 13 yıl hükümetimizin aldığı kararlar ve düzenlemelerle bu dönüşümün zirve yaptığı bir dönem oldu. Türkiye’de hava taşımacılığının serbestleşmesi ve rekabet ortamının oluşturularak halkımıza daha kaliteli ve fırsat eşitliğine dayanan hizmetin ulaştırılması amacıyla sivil havacılıkta serbestleşmeyi ana politika olarak belirledik.

Bu noktada sektördeki gelişmeler istatistiki göstergelere de yansımış, sektörün tüm

Havayolunu kullanan yolcu sayısı 13 yılda beş kat arttı

Avrupa sıralamasında 2013 yılında yolcu bazında İtalya’yı geride bırakarak 5. olan ülkemiz, 2014 yılında Fransa ve İspanya’yı da geride bırakarak Avrupa’da 3. sıraya yerleşti.

bileşenleri, zorlu küresel rekabet koşullarına rağmen gelişme gösterdi. 13 yıl öncesinde sivil hava trafiğine açık 26 olan aktif havalimanı sayısını 55’e yükselttik. Havayolunu kullanan yolcu sayısı beş katına çıkarak 2015 yılında 181 milyona çıkardık. Aldığımız kararlar ve izlediğimiz yolcu odaklı hareket edilmesi politikası ile “Havayolu halkın yolu” oldu.

Türk havacılık sektörü inanılmaz bir gelişme gösterdi. Sektörde 2003 yılında 65 bin civarında olan çalışan sayısı da 3 katına çıkarak 190 bine ulaştı. İkili hava ulaştırma anlaşmaları yapılmasına ağırlık verilerek, toplam anlaşma yapılan ülke sayısı on üç yıl öncesinde 81 iken 165’e yükseldi. Ticari uçak filosu 162 iken 496 oldu. Dünya havalimanları toplam yolcu sayısı sıralamasında Türkiye; 2005 yılında 16. sırada, 2013 yılında

11. sırada iken 2014 yılında ise iki basamak daha yükselerek 9. sıraya yerleşti. Avrupa sıralamasında ise 2013 yılında yolcu bazında İtalya’yı geride bırakarak 5. olan ülkemiz, 2014 yılında Fransa ve İspanya’yı da geride bırakarak Avrupa’da 3. sıraya yerleşti ve 2015 yılı kesin verileri henüz belli olmamakla birlikte 3. sıradaki yerini koruduğu tahmin ediliyor.

Aktif 26 havalimanı sayısını 55’e çıkardık

n İlk olarak 2002 yılında bakanlık koltuğuna oturdunuz. O günden bu güne bakanlık yaptığınız dönemde havacılık sektöründe gerçekleştirilen projeleri anlatır mısınız? 14 yıllık süreçte havalimanlarına ne kadarlık yatırım gerçekleştirildi?

Aktif 26 havalimanı sayısını

55’e çıkardık. Bunu hem sıfırdan yeni havalimanları inşa ederek hem de atıl olan havalimanlarını yenileyip, yeni terminaller inşa edip çağa uygun hale getirerek gerçekleştirdik.

2002-2015 yılları arasında kamu-özel sektör işbirliğiyle yapılan projelerimiz hariç Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genle Müdürlüğü’müz tarafından 7 milyar 840 milyonun üstünde yatırım gerçekleştirildi. Son 13 yılda; Sivas Nuri Demirağ, Tokat, Uşak, Balıkesir-Merkez, Zonguldak Çaycuma ve Sinop Havalimanları yeniden hava trafiğe açıldı. Hatay, Şanlıurfa-GAP, Amasya-Merzifon, Gazipaşa-Alanya, Çanakkale Gökçeada, Kocaeli Cengiz Topel, Aydın-Çıldır, Iğdır, Zafer, Bingöl, Şırnak-Şerafettin Elçi, Hakkâri Yüksekova Selahaddin Eyyubi ve Ordu-Giresun Havalimanları ise sektöre yeni kazandırılan

13 yıl öncesinde sivil hava trafiğine açık 26 olan aktif havalimanı sayısını 55’e yükselttik. Havayolunu kullanan yolcu sayısı beş katına çıkarak 2015 yılında 181 milyona çıkardık. Aldığımız kararlar ve izlediğimiz yolcu odaklı hareket edilmesi politikası ile ‘Havayolu halkın yolu’ oldu.

Page 3: İSTANBUL YENİ HAVALİMANIYLA DENGELER DEĞİŞİYOR · sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu

76 EKOVİTRİN HAZİRAN 2016 77EKOVİTRİN HAZİRAN 2016

ÖZEL RÖPORTAJ / BİNALİ YILDIRIM

yatırımlar oldu.DHMİ Genel Müdürlüğü’müzün harcamaları dışında KÖİ

kapsamında yapılan yatırımlar ise yaklaşık 3,5 milyar avroya ulaştı ve bu tutar İstanbul Yeni Havalimanı tüm etaplarıyla devreye girdiğinde yaklaşık 14 milyar avroya ulaşacak. Ayrıca belirtmek istiyorum ki Türkiye’de Kamu-özel sektör işbirliğiyle gerçekleşen yatırım projelerinde Yap-İşlet-Devret (YİD) modeli son derece başarılı oldu. Bu modele birçok ülkede Türk modeli denmeye başladı. Özellikle kamu ve özel kesimin işbirliği halinde bu projelerin gerçekleştirilmesi ülkemiz açısından gurur verici.

“2015 yılında yolcu sayısı 181 milyona ulaştı”n Bakanlık yaptığınız ilk dönemde “Havayolu halkın yolu” hedefi ile işe koyuldunuz. Bu hedefi ne ölçüde yakaladınız?

Bakanlığımız tarafından “sivil havacılık” alanında oluşturulan mevzuata uygun olarak geliştirilen politikalar çerçevesinde seyahat maliyetlerindeki düşme, havalimanlarının fiziki şartlarının iyileştirilmesi ve modern bir çehreye kavuşturulması, yeni havalimanlarının dünyadaki rakipleriyle yarışacak nitelikte inşa edilmesi gibi faktörler sektöre ivme kazandırmıştır. “Her Türk

Vatandaşı Hayatında En Az Bir Kere Uçağa Binecek” sloganıyla yola çıkılarak 2003 yılında başlatılan “Havacılıkta Serbestleşme

Projesi” ile çapraz uçuşların canlandırılması sonucunda gerek taşınan yolcu sayısında gerekse uçuş sayısında önemli artışlar gerçekleştirdik. Bu itibarla; 2003 yılında yolcu sayısı 34 milyon 267 bin 168, uçak trafiği ise 368 bin 394 iken, 2015 yılında yolcu sayısı 181 milyon, uçak trafiği ise 1 milyon 456 bin 673 oldu.

Ayrıca “Türk Vatandaşının Dünyada Uçamayacağı Yer Kalmayacak” sloganıyla da yurt dışı uçuş ağımızın geliştirilmesine yönelik atılımlar neticesinde Türkiye, dünyanın en yaygın uçuş ağına sahip ülkelerinden biri haline gelmiştir. Dış hat uçuşlarının geliştirilmesi ile dünyanın pek çok bölgesi havayolu ile ulaşılabilir kılındı.

“Türk Modeli”dünyaya örnek oldu“Türkiye’de Kamu-özel sektör işbirliğiyle gerçekleşen yatırım projelerinde Yap-İşlet-Devret (YİD) modeli son derece başarılı oldu. Bu modele birçok ülkede Türk modeli denmeye başlandı.”

n Türkiye’de bugün itibarıyla kaç havalimanı aktif olarak faaliyet gösteriyor?

Sivil hava ulaşımına açık 55 aktif havalimanımız var. Bunlardan 49’u DHMİ Genel Müdürlüğü tarafından işletiliyor.

Zafer Havalimanı, Zonguldak Çaycuma Havalimanı, Antalya Gazipaşa Havalimanı ile Aydın Çıldır Havalimanı DHMİ Genel Müdürlüğü denetimi ve gözetiminde özel şirketler, İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, Savunma Sanayi Müsteşarlığı denetiminde özel şirket, Eskişehir Hasan Polatkan Havalimanı da Eskişehir Anadolu Üniversitesi tarafından işletiliyor. Ayrıca havalimanlarımızdan 38’i uluslararası tarifeli-tarifesiz, iç hat/dış hat seferler, 17’si ise sadece iç hat seferler için kullanılıyor.

n Hava ulaşımı anlamında Türkiye’nin gündeminde hangi projeler bulunuyor? Havacılıkta Türkiye’nin 2023 vizyonundaki hedefleri nelerdir?

Biliyorsunuz 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girme hedefimiz var. Bu hedefe ulaşmak için de güçlü bir havacılık sektörüne ihtiyacımız var. Bu doğrultuda, havacılık sektöründeki faaliyetlerimiz havacılık ve uzay teknolojileri alanındaki çalışmaları da kapsayacak şekilde sürdürülüyor.

Havacılıkta 2023 vizyonumuz kapsamında; havalimanlarının yolcu kapasitelerinin toplam 450 milyona yükselmesi, tamamen özgün yerli bölgesel uçak yapımı, roket ve uydu gönderme sistemlerinin,

roket teknolojilerinin, optik ve uydu takip teleskoplarının, uzay teknolojilerine yönelik malzemelerin ve nano teknoloji ürünlerinin yerli imkânlarla üretimi, yerli uydu ve yer kontrol istasyonu üretim teknolojilerinin geliştirilmesi, sınıflandırılması, ticari ürünlere dönüştürülerek dünya pazarlarına sunulması, yerli uydu rampa sisteminin ticari kullanıma açılması, Türkiye’nin derin uzay araştırmalarının ilk adımı olan yerli “Ay Gözlem Uydusu”nun imal edilip Ay’a gönderilmesi ve Uzay Mekiği projelerine katılım sağlanması gibi faaliyetler planlanıyor.

n İstanbul 3’üncü havalimanı projesi hangi ihtiyaçtan dolayı ortaya çıktı?

Atatürk Havalimanı; 1953 yılından beri, 60 yıldır Türkiye ve dünya havacılığına hizmet veren Türkiye’nin en büyük havalimanı. Ancak ülkemizde yaşanan ekonomik gelişme ve sivil havacılık sektörümüzün bugün geldiği nokta artık İstanbul’a yeni bir havalimanı gerektiğinin sinyallerini verdi.

Türk sivil havacılık sektörü son yıllarda niceliksel ve niteliksel anlamda büyük bir hızla gelişme kaydetti. İstanbul dünyanın hava taşımacılığında mega kentlerinden bir olma yolunda hızla ilerledi ve dünyanın ve Avrupa’nın önde gelen transfer noktalarından biri haline geldi. İstanbul Atatürk Havalimanı’na olan talep ve hızla artan uçak trafiği nedeniyle

“Güçlü ekonomi için güçlü bir havacılık sektörüne ihtiyaç var”

“Havacılık sektöründeki faaliyetlerimiz havacılık ve uzay teknolojileri alanındaki çalışmaları da kapsayacak şekilde sürdürülüyor.”

Page 4: İSTANBUL YENİ HAVALİMANIYLA DENGELER DEĞİŞİYOR · sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu

78 EKOVİTRİN HAZİRAN 2016 79EKOVİTRİN HAZİRAN 2016

kapasite sorunlarıyla karşı karşıya kalınması sonucunda, Avrupa yakasında yeni bir havalimanı yapılması gerekliliği ortaya çıktı.

İstanbul Atatürk Havalimanı ticari uçak trafiği, 2015 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 6 artışla toplam 464 bin 774 uçağa yükselmiştir. Sabiha Gökçen Havalimanı’nda ise yüzde 18’lik artışla 219 bin 158 uçak oldu.

Bu durum, THY’nın ana üssü konumundaki Atatürk Havalimanı’nın bilinen bütün kapasite sorunlarına rağmen İstanbul ve İstanbul bağlantılı uçak seferleri için önemini, diğer bir ifade ile Avrupa Yakası’nda uygun kapasite de bir havalimanı gerekliliğini bir kez daha gösterdi.İstanbul Atatürk Havalimanı’nın hızla gelişmesi paralelinde,

havalimanı içerisinde ve çevresinde hızlı bir yoğunlaşma hasıl oldu. Bu yoğunlaşma, zamanla Atatürk Havalimanı’nın şehrin içerisinde kalması sonucunu doğurdu. Bu hızlı gelişim, altyapının geliştirilmesi gereğini beraberinde getiriyor. Ancak Atatürk Havalimanı’nın şehrin içinde kalmış olması, havalimanının hareket alanını genişletmeyi son derece güç hale getirdi. Zira çevredeki yapılaşmalar genişlemeye imkân vermiyor ve hava trafiği açısından da mânia teşkil ediyor. Tasarlanan projeler ise, kamulaştırmaların ve kamulaştırmaya konu olacak araziler üzerindeki yapıların transferinin aşırı maliyetli olması nedeniyle

uygulanamıyor. Genişlemenin önünün tıkalı olması ise; özellikle hava tarafında kapasite dar boğazlarına yol açarak, havalimanından kalkışta ve havalimanına inişte sıra beklemek zorunda kalan her uçak, gelirlerde ve hizmet kalitesinin olumsuz etkilenmesine sebep oluyor ve bunlara ek olarak uçuş emniyeti açısından da risk oluşturuyor.

Ayrıca Ülkemizin coğrafik konumu ve giderek doğu-batı, kuzey-güney aksları arasında transit yolcu pazarının giderek önem kazanması ve ülkemizin bu pazardan pay kapacak transit aktarma merkezi konumuna gelmesi, ancak İstanbul’a yapılacak yeni bir havalimanı ile yakalanacak önemli bir fırsat.

ÖZEL RÖPORTAJ / BİNALİ YILDIRIM

HAvAcILIKTAKİ BÜYÜME YENİBİR HAvALİMANI İHTİYAcINI ORTAYA KOYDU“Türkiye’de havayolu sektörüne yapılan yatırımlar, dünyada önemi ve ağırlığı giderek artan lojistik merkez oluşturma yarışında da ülkemizi iddialı bir konuma taşıyacak.”

“Toplam yatırım tutarı 10.2 milyar avro”

n İstanbul Yeni Havalimanı’nın projelendirilme ve ihale süreçlerinde nasıl bir yol izlendi? Yap-İşlet-Devret modeli ile ihaleye çıkartılan projenin kiralama ve yatırım maliyetleri ne kadardır?

İstanbul Yeni Havalimanı projesinin Yap-İşlet-Devret modeli ile uluslararası ihalesini 3 Mayıs 2013 tarihinde gerçekleştirdik. Havalimanının toplam yatırım tutarı 10 Milyar 247 milyon avro olup projenin ilk etabının en geç 42 ayda tamamlanarak işletmeye verilmesini planladık. 25 yıllık işletme süresi karşılığında devlete 22 milyar 152 milyon avro + KDV kira ödenecek. Yani toplamda 32 milyar 399 milyon avroya ulaşan bu rakam, havacılık sektöründe öz kaynak ve kamu özel işbirliği kapsamında gerçekleştirilen yaklaşık 3,5 milyar avro olan toplam yatırımın yaklaşık 10 katı.

“YİD modeli ile havacılıkta önemli bir mesafe alındı”

n projenin ihale edilişi, Yap-İşlet-Devret sistemi göz önüne alındığında Türkiye önemli bir mesafe kat etti. Dünyada durum nasıl?

Son yıllarda hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde altyapı yatırımlarının gerçekleştirilmesinde KÖİ projeleri önemli bir işlev gösteriyor. Avrupa genelinde kamu altyapı finansmanında KÖİ’nin çeşitli uygulamaları bulunuyor. Son yıllarda ulaştırma sektörünün geleneksel öncü rolü; okul, hastane ve cezaevi gibi bina ve çevre yatırımlarına doğru kaydı. AB ülkelerinin bireysel performanslarına bakıldığında KÖİ modelini uygulama konusunda İngiltere’nin yanı sıra Fransa, İspanya ve Almanya’da KÖİ pazarı geliştirilerek çeşitlendirildi.

1970’lerin sonlarına 1980’lerin başlarına gelindiğinde, dört temel gelişim nedeniyle büyük projeler için yeni finansman modelleri arayışı başladı. Bu gelişim nedenleri; nüfus artışına ve ekonomik büyümeye bağlı olarak artan altyapı ihtiyacı, üçüncü dünya ülkelerinde ortaya çıkan ve aşırı borçlanmadan

kaynaklanan ödeme güçlüğünün yarattığı ekonomik kriz, büyük inşaat firmalarının içine düştüğü karlı yeni projeler bulma zorluğu ve 1980’lerde birçok ülkenin hükümetleri ile uluslararası kredi kurumları tarafından savunulmaya başlanmış olan özelleştirme uygulamaları.

Bu temel altyapı hizmet ihtiyaçlarının giderilmesi için ülkeler farklı çözüm yollarına başvuruyorlar. KÖİ yöntemi de bu yollardan biri oldu.Gelişmekte olan ülkelerde 1990-2014 yıllarını kapsayan 25 yıllık sürede ilgili sektörler itibarıyla KÖİ kapsamında 2.413 milyar dolar tutarında yatırım yapıldı ve toplam 6.471 proje gerçekleştirildi. Bu projelerin yıllara göre sayısal dağılımına bakıldığında ilk birkaç yılda az sayıda proje gerçekleştiği, 1993 yılında 270 projeyle önemli ölçüde proje artışı olduğu, 1997 yılında bu rakamın 342’ye yükseldiği, 2011 yılında ise 439 projeyle zirveye ulaştığı görülüyor. Söz konusu projeler yatırım tutarı açısından değerlendirildiğinde 1997 yılına kadar genel olarak bir artış yaşandığı, ardından gelen düşüşlerle 2002 yılında

Page 5: İSTANBUL YENİ HAVALİMANIYLA DENGELER DEĞİŞİYOR · sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu

80 EKOVİTRİN HAZİRAN 2016 81EKOVİTRİN HAZİRAN 2016

en dip seviyenin görüldüğü, sonrasında ise yeni bir artış eğilimine girilerek 2012 yılında 196,3 milyar dolar tutarında proje büyüklüğüyle rekor seviyeye ulaşıldığı görülüyor. Bu rakam 2013 yılında bir miktar düşerek 156,6 milyar dolar olarak gerçekleşti ve 2014 yılı birinci yarısında 51 milyar dolar oldu.

Türkiye’de ise 80’li yılların ikinci yarısında mahalli idareler ve diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından önemli alt yapı hizmetleri YİD modeli ile hayata geçirilmeye başlandı. Bu modelin Türkiye’de en başarılı uygulamaları Bakanlığımız

uhdesinde yürütülüyor. Bakanlığımız tarafından 2003 yılında başlatılan “Bölgesel Havacılık Politikası” sonucu “Hava Ulaştırma Sektörü” olanca hızı ile büyüme eğilimine girmiş ve dünyada yüzde 5 olarak gerçekleşen sektörel büyüme hızı, ülkemizde rekor bir gelişme ile yüzde 30’a çıktı. Bu gelişmede ise YİD modelinin katkısı oldukça büyük.

n Asrın projesi olarak gösterilen İstanbul Yeni Havalimanı inşaatı tüm hızıyla devam ediyor. Dünyanın en büyük

havalimanlarından biri olacak bu proje hangi özellikleriyle fark yaratacak?

İstanbul Yeni Havalimanı, Avrupa Yakası’nda Yeniköy ve Akpınar Köyü arasında Karadeniz sahil şeridinde yer alan yaklaşık 76,5 milyon metrekare büyüklüğündeki alana yapılıyor. İstanbul Yeni Havalimanı, yüksek düzeydeki uçak ve yolcu trafiğini kaldıracak, uzun yıllar Türkiye’nin ve dünyanın havacılık hizmetlerine yeterince cevap verebilecek.

İstanbul Yeni Havalimanı, Türkiye’nin havacılık sektöründe

ÖZEL RÖPORTAJ / BİNALİ YILDIRIM

büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu arasında da önemli bir transfer merkezi haline gelecek. Bu havalimanı, sadece Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak bir havalimanı değil aynı zamanda dünya hava trafiğinin uğrak noktası olacak.

n İstanbul Yeni Havalimanı’nı planlarken kaç yıl sonrasını öngördünüz? Yeni havalimanı İstanbul ve Türkiye’nin ihtiyaçlarını ne ölçüde karşılayacak?İstanbul Yeni Havalimanı ile birlikte dünya hava ulaşımı yeni bir merkeze kavuşmuş olacak. Bu projeyle önümüzdeki uzun vadeli bir dönemi kapsayacak şekilde uçak, yolcu ve kargo talebini karşılayacak bir havalimanı olacak.

Yeni havalimanı projesiyle, İstanbul Atatürk Havalimanı’nın mevcut darboğazlarının (mânialar, hava tarafı kapasite sıkışıklıkları, pistlerin mevcut konumlarından kaynaklı darboğazlar gibi) aşılmasıyla, bölgenin geleceğine yönelik olarak endüstriyel, sosyal, ekonomik ve turistik anlamda

gelişmesine katkı sağlayacak. Bununla birlikte ülkemizde en önemli taşıyıcı olan Türk Hava Yolları’nın filosunu devamlı büyümesiyle orantılı olarak yolcu ve kargo ihtiyacının karşılanmasına yönelik ve İstanbul Atatürk Havalimanı’nın içinde bulunduğu durum ile Türkiye’nin havacılık sektöründeki gelişim hızı düşünüldüğünde, İstanbul’un bu sektörel gelişiminin ana lokomotifi olduğu görülüyor Ayrıca; 2023 hedefleri kapsamında ulaşılması planlanan 450 milyon yolcu/yıl hedefine varılması yolunda da İstanbul Yeni Havalimanı’nın tüm etaplarıyla hava ulaşımına açılmasıyla çok büyük katkı sağlayacak.

“İlk etap 2018’de hizmete girecek”

n Havalimanının tüm birimleri ne zaman faaliyete geçecek? Faaliyete geçtiğinde kaç yolcuya hizmet verilecek? İstanbul’daki diğer havalimanları ile birlikte kaç yolcuya hizmet verilmesi planlanıyor?

Havalimanı sözleşmesini 3 Mayıs 2013 tarihinde

gerçekleştirdik. 19 Kasım 2013 tarihinde “Uygulama Sözleşmesi” imzaladık. Projenin gerçekleştirileceği alanın yer teslimi de 1 Mayıs 2015 tarihinde yapıldı ve 42 aylık 1. Etap yatırım dönemi başlamış oldu.

İstanbul Yeni Havalimanı, 2018 yılında hizmete girmesi beklenen 1. Etap çalışmaları sonunda yıllık 90 milyon yolcuya hizmet verecek. “İstanbul Yeni Havalimanı Projesi” toplam 4 etapta gerçekleştirilecek olup tüm etaplar tamamlandığında; toplam 1,4 milyon metrekare kapalı alanlı, yıllık yolcu kapasitesi 150 milyon yolcu/yıl olan ve aralarındaki ulaşım raylı sistem bağlantısı ile sağlanacak olan terminal binalarıyla hizmet verecek.

Bu bakımdan 2018 yılında gerek ülkemizde gerekse Avrupa hava sahası trafiğinde belirgin bir kapasite artışı ve sıçrama bekleniyor. EUROCONTROL 2015-2021 tahminlerinde Türkiye’nin dinamik bir büyüme eğilimi içinde olacağı ve Avrupa hava trafiğine en çok katkı sağlayacak ülke konumunu sürdüreceği öngörülüyor. Özellikle Avrupa’daki tüm ulaşım ağını etkileyecek olan İstanbul

İstanbul Yeni Havalimanıdünya havacılık hizmetlerine cevap verecek“İstanbul Yeni Havalimanı, Türkiye’nin havacılık sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu arasında da önemli bir transfer merkezi haline gelecek.”

Page 6: İSTANBUL YENİ HAVALİMANIYLA DENGELER DEĞİŞİYOR · sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu

82 EKOVİTRİN HAZİRAN 2016 83EKOVİTRİN HAZİRAN 2016

Yeni Havalimanı’nın aktif hale gelmesi ile Türkiye’deki kapasite artışı sayesinde Avrupa hava trafiğinin 2017-2021 periyodunda yılda ortalama yüzde 2,1 olan büyüme beklentisinin % 2,3’e yükselmesi bekleniyor. EUROCONTROL ülkemizin Avrupa’daki büyümeye önemli katkı sağlamaya devam edeceğini tahmin ediyor.

Diğer uluslararası kuruluşlar tarafından yapılan tahmin çalışmalarında da, ülkemiz yolcu ve uçak trafiğindeki istikrarlı büyümenin devam edeceğine işaret ediliyor. Türk sivil havacılık sektörünün son yıllarda niceliksel ve niteliksel anlamda büyük bir hızla kaydettiği gelişmeler, havayolu yolcusunun yüzde 49’una hizmet veren İstanbul şehrini dünyanın ve Avrupa’nın önde gelen transfer noktalarından biri haline geldi.

2015 yılında İstanbul Atatürk Havalimanında 61,3 milyon yolcuya, İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanında 28,1 milyon olmak üzere toplam 89,4 milyon yolcuya hizmet verildi. Bu durumda İstanbul’da yer alan havalimanlarının terminal yolcu kapasitesi yüzde 90 oranında kullanılıyor.2016 yılı için Türkiye genelinde ulaşılması beklenen 200 milyon yolcu hedefinin 97 milyonu aşkın kısmının İstanbul’da gerçekleşeceği, 2017 yılında ise Türkiye genelinde ulaşılması beklenen 209 milyon yolcu hedefinin 106 milyonu aşkın kısmının İstanbul’da gerçekleşeceği bekleniyor.

“İstanbul, 2033 yılında 42mega şehir arasına girecek”n İstanbul Yeni havalimanının tüm birimleriyle hizmete girdiğinde dünya hava

taşımacılığında dengeleri değiştireceği ifade ediliyor. Siz bu görüşe katılıyor musunuz? Bu anlamda nasıl bir değişim yaşanacak? New York, Londra, Frankfurt ve pekin ekseninde İstanbul, nasıl bir konuma ulaşacak? İstanbul’un dünya havayolu taşımacılığında rolü ne olacak?

İstanbul, dünyanın merkezi olmak yolunda ilerliyorHer alanda cazibe merkezi olan İstanbul, İstanbul Yeni Havalimanı’nın faaliyete geçmesine müteakip genel

ve küresel havacılıkta daha yüksek bir şehir profili çizmeye hazırlanıyor. İstanbul’un kendisini Uzakdoğu’dan Avrupa’ya, Doğu Avrupa’dan Afrika kıtasına kadar ana çekim noktası kılan coğrafi pozisyonu, yolcu ve kargo ağındaki rolünü giderek daha da pekiştiriyor.

AB’nin 2007 yılında yayımlanan TEN-T projesinde de bahsi geçtiği üzere 2020 yılına kadar İstanbul’a yeni ve daha büyük bir havalimanı yapılması elzem görülüyor. İstanbul’a yeni bir havalimanı yapılması yalnızca ülkemizin değil, Avrupa Birliği ve

ÖZEL RÖPORTAJ / BİNALİ YILDIRIM

“Havayolu yolcusunun yüzde 49’una hizmet veren İstanbul şehri dünyanın ve Avrupa’nın önde gelen transfer noktalarından biri haline geldi.”

diğer ülkelerin de ihtiyaç olarak değerlendirdiği bir proje.

İstanbul’a orta menzilli bir uçağın duraksız olarak uçabildiği 3000-3500 km yarıçapındaki bölgede; Avrupa Birliği Ülkeleri, Rusya Federasyonu, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri, Ortadoğu ülkeleri ve Kuzey Afrika Ülkelerini kapsayan bir alanda seyahat etme imkânı sunuyor. Bu bakımdan İstanbul mevcut durum itibariyle doğal bir “HUB” konumunda. İstanbul’un kuzey- güney, doğu-batı ekseninde konumlanmış bulunması yeni “HUB”ların oluşumuna da imkân sağlıyor. Gelişmekte olan bölgeler 2033 yılı itibariyle dünya havayolu trafiğinin yaklaşık üçte ikisini teşkil edecek. Bu dönemde Ortadoğu, Afrika, Rusya, Çin ve Hindistan en hızla büyüyen

bölgeler arasında yer alması bekleniyor. 2033 yılı itibariyle 42 mega şehir arasında İstanbul, yalnızca büyük havalimanlarını değil, önemli trafik artış hızına sahip bölgeleri birbirine bağlayan en önemli mega “HUB”lardan biri olacaktır ki bu durum da İstanbul Yeni Havalimanı’nın tüm etaplarının tamamlanması sonunda hedeflenen yolcu kapasitesine erişilmesini kolaylaştıracak. Ekonomik büyümenin gelişim ekseninin Doğu’daki yükselen ekonomilere doğru kaymasıyla paralellik arz edecek şekilde, havalimanı bazında yolcu trafiğinin coğrafi ortalaması da Doğu’daki “HUB’lara” doğru kayıyor. Havalimanlarındaki yolcu sayısı bakımından ağırlık merkezinin Doğu’ya doğru kaymasında, İstanbul’un ve Türkiye hava ulaşım trafiğinin artış hızının dünya ortalamasının çok üzerinde seyretmesi de önemli bir rol oynuyor. Bu bakımdan Türkiye; gerek Avrupa gerek dünya açısından bu eksenin ortasındaki konumunu değerlendirerek, hedeflerini belirliyor.

“120 bin kişiye iş imkânı doğacak”

n Yeni havalimanı inşaatı sadece Türkiye’nin değil dünyanın dev projelerinden biri. proje, Türkiye ekonomisine nasıl bir katkı sağlayacak?

Günümüzde ulaşım, kısa zamanda istenilen bir yere gitmek, bir istek olmaktan çok zorunluluk olarak algılanıyor. Bu nedenle havayolu ulaşımını tercih edenlerin sayısı her geçen gün daha da artıyor. Günümüz toplumları, artık yaşam biçimlerini “hız” odaklı

olacak şekilde düzenleniyor. Bu bağlamda da havalimanlarına ihtiyaç giderek artıyor.

Havalimanları toplumların büyüme ve gelişmesinde hayati bir rol oynamaya başladı. Hızlı ulaşımın yanı sıra, bulunduğu bölgenin ve ülkenin ekonomisinin gelişmesinde önemli katkıları bulunuyor.

İstanbul Yeni Havalimanı’nın yatırım süreci boyunca ve faaliyete geçmesiyle, söz konusu havalimanın bulunduğu bölgeye ve ülke ekonomisine katkıları şu şekilde özetlenebilir:

Başta turizm sektörünün gelişmesine katkıda bulunacak. İş olanakları sağlaması ki havalimanının hizmete girmesi ile birlikte yıllık ortalama 120 bin kişiye iş imkânı doğacak. Gelecekteki ekonomik gelişme stratejilerinin gelişmesine katkıda bulunacak ve ülke içi ve dışına kolayca ulaşımı sağlayacak. Arz edilen kapasite ile doğru orantılı olarak uçak ve yolcu talebi süratle artacak, havayolu şirketleri, yer hizmet kuruluşları, bakım-onarım, yeme-içme, vb. tüm sektör bileşenlerine doğrudan ve dolaylı katma değer sağlayacak. Ayrıca; ülkemizde yolcu ve uçak trafiğinde olduğu gibi hava kargo taşımacılığının da merkezinde İstanbul bulunuyor. Yine Türkiye’de havayolu sektörüne yapılan yatırımlar, dünyada önemi ve ağırlığı giderek artan lojistik merkez oluşturma yarışında da ülkemizi iddialı bir konuma taşıyacak. Bugün için Avrupa ve Ortadoğu’nun büyük havalimanlarında bulunan üstünlüğün ülkemize kaydırılması, ancak kargo taşımacılığına yönelik bütünleşmiş, mevcut ve gelecekte oluşabilecek

Page 7: İSTANBUL YENİ HAVALİMANIYLA DENGELER DEĞİŞİYOR · sektöründe büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak olmasının yanı sıra ülkemiz; Batı Avrupa ile Uzak Doğu

84 EKOVİTRİN HAZİRAN 2016

ÖZEL RÖPORTAJ / BİNALİ YILDIRIM

talepler dikkate alınarak yapılacak tesislerle mümkün olabileceği değerlendiriliyor. İşte, İstanbul’un İstanbul Yeni Havalimanı projesi bu alanda da ülkemizin önemli bir eksiğini giderecek çok önemli bir yatırım.

“projede engellemelerle karşılaşılması normal”

n Dünya havayolu taşımacılığında dengeleri değiştireceği öngörülen İstanbul Yeni Havalimanı’nın projelendirme aşamasından itibaren yurt içi ve yurt dışında projeyi engelleme çalışmaları olduğu iddia ediliyor. Bunun sebebi nedir?

İstanbul Yeni Havalimanı ile ilgili ÇED Raporu’nun, ihalenin, sözleşmenin ve imar planının iptali

istemiyle çok sayıda dava açıldı. Bu davalardan pek çoğu şahıslar tarafından açılan, kamulaştırmaya ilişkin kamu yararı kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması davalardan oluşuyor. Böylesine büyük bir projenin planlanması ve hayata geçirilmesi sırasında çeşitli engellemelerle karşılaşılması normal, çünkü bu projenin hayata geçmesi ile Türkiye sivil havacılıkta çok üst sınıflara taşınacak ve dünyada söz sahibi olacak.

“AHL’de ticari uçuş yapılmayacak”

n Atatürk Havalimanı ve Sabiha Gökçen’de uçuş trafiği açısından bir düzenlemeye gidilecek mi? Atatürk Havalimanı’nın geleceği ne olacak?

İstanbul Yeni Havalimanı’nın hizmete girmesi ile birlikte, İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan (AHL) ticari uçuşlar yapılmayacak. Genel havacılık (iş jetleri), uçak bakım-onarım, müstakil kargo ve devlet uçaklarıyla yapılan uçuşlar ile VIP/CIP uçuşları gibi hizmetler için kullanılması planlanıyor. Türkiye hava sahasının kontrolü ve hava seyrüsefer hizmetlerinin verilmesi DHMİ Genel Müdürlüğü’nün sorumluluğu altında. Hava seyrüsefer hizmetlerinde uçuş güvenliği her zaman ilk sırada. İstanbul Yeni Havalimanı’nın sivil hava ulaşımına açılmasıyla ilgili kurum tarafından uçuş trafiğine ilişkin ihtiyaç duyulan düzenlemeler yapılacak.

“İstanbul Yeni Havalimanı’nın hizmete girmesi ile birlikte, İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan (AHL) ticari uçuşlar yapılmayacak. Genel havacılık (iş jetleri), uçak bakım, onarım, müstakil kargo ve devlet uçaklarıyla yapılan uçuşlar ile VIP/CIP uçuşları gibi hizmetler için kullanılması planlanıyor.”

Atatürk Havalimanı’ndanticari uçuşlar yapılmayacak

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

süvari haziran.pdf 1 26/05/16 17:38