Upload
others
View
9
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
T.C.
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ
DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ
BİTİRME TEZİ
OBTÜRATÖR PROTEZLERLE REHABİLİTASYON YAPILAN
MAKSİLLEKTOMİ HASTALARINDA SAĞLIKLA İLİŞKİLİ YAŞAM
KALİTESİ: LİTERATÜR TARAMASI
PROTETİK DİŞ TEDAVİSİ ANA BİLİM DALI
Aykut GÜREL-0801150140
Danışman
[Doç. Dr. Erkan SANCAKLI]
[Mayıs-2020]
İSTANBUL
1
ÖNSÖZ
Obtüratör protezler ve belirleyicileri ile rehabilite edilen maksillektomi hastalarının yaşam
kalitesini (HRQOL) değerlendirmek ve en sık kullanılan HRQOL ölçümlerini tanımlamak
amacıyla bu literatür incelemesi yapılmıştır.
Tezimle ilgili her türlü konuda benden yardımlarını esirgemeyen Sn. Hocam Doç.Dr. Erkan
SANCAKLI’ya sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Her zaman yanımda olan maddi manevi desteğini hiçbir zaman eksik bırakmayan aileme çok
teşekkür ederim.
2
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ 1
İÇİNDEKİLER 2
1.GİRİŞ 3
2.GENEL BİLGİLER 4
3. GEREÇ VE YÖNTEM 5
3.1. YÖNTEMLER 5
3.2. SEÇİM KRİTERLERİ 5
3.2.1. Dahil Edilme Kriterleri 5
3.2.2. Hariç Tutma Ölçütü 5
3.2.3. Veri Çıkarma 5
4. BULGULAR 6
4.1. Çalışma Özellikleri
6
4.2. Yaşam Kalitesi Ölçümü
6
4.3. Bireysel Obtüratörlerin Üretiminde Kullanılan Farklı
Teknolojilerin Etkileri Üzerine Çalışmalar
6
4.4. Farklı Retansiyon Mekanizmalarının Etkileri Üzerine
Çalışmalar 7
4.5. ObtüratörReplasmanını Serbest Flep ile Karşılaştıran
Çalışmalar 7
4.6. Obtüratör Protez Takan Hastalar Arasında Obtüratör
Fonksiyonunu Değerlendiren Çalışmalar 8
4.7. Obtüratör Protez Kullanan Hastalarda HRQOL'yi
Değerlendiren Çalışmalar 8
4.8. Obtüratör Protez Takan Hastalar Arasından Bildirilen
Problemler 9-22
5. TARTIŞMA 23-25
6. SONUÇ 26
7. KAYNAKLAR 27-30
3
1.GİRİŞ
Maksillektomi defektinin protezle rehabilitasyonu, oral fonksiyonları ve yüz hatlarını
düzeltmek ve aynı zamanda hastaların sağlıkla ilişkili yaşam kalitesini (HRQOL) iyileştirmek
için önemlidir. Bu literatür incelemesi obtüratör protezleri ve belirleyicileri ile rehabilite
edilen maksillektomi hastalarının yaşam kalitesini (HRQOL) değerlendirmeyi ve en sık
kullanılan HRQOL ölçümlerini tanımlamayı amaçlamaktadır. 15 Nisan 2020’den önce
yayınlanan çalışmaları belirlemek için PubMed, EMBASE ve Google Akademik kullanılarak
bir literatür taraması yapıldı.Otuz beş çalışma tespit edildi. Tespit edilen çoğu çalışma kesitsel
çalışmadır.
En sık kullanılan HRQOL ölçümleri Obtüratör Fonksiyon Ölçeği(OFS) ve Washington
Üniversitesi Yaşam Kalitesi ölçeği sürüm 4'tü(UWQOLv4). Çalışmalar postoperatif
radyoterapinin, kalan dişlerin, obtüratör fonksiyonunun, yutma bozukluğunun, konuşmanın,
görünümün, tedavi kapsamının ve ağrının hastaların yaşam kalitesini (HRQOL) etkileyen
önemli faktörler olduğunu göstermiştir.
Bu derleme, klinisyenler ve araştırmacılar için hastaların ihtiyaçlarını belirleme, HRQOL
ölçümlerini seçme, gelecekteki çalışmaları planlama ve kapsamlı protez rehabilitasyon
programları planlama ve geliştirme konusunda bilgiler sunmaktadır. Farklı rekonstrüksiyon ve
retansiyon yöntemlerinin yanı sıra sosyodemografik, klinik ve psikolojik de dahil olmak üzere
çeşitli belirleyicilerin hastaların yaşam kalitesi üzerindeki etkilerini değerlendirmek için daha
iyi bir örneklemle iyi tasarlanmış klinik, çok merkezli, uzunlamasına çalışmalara ihtiyaç
vardır.
4
2. GENEL BİLGİLER
Bir hastanın sonucu bildirdiği gibi, baş ve boyun kanseri olan hastalarda sağlıkla ilişkili
yaşam kalitesinin (HRQOL) değerlendirilmesi ve izlenmesi, karar verme sürecinde ve tedavi
protokollerinin geliştirilmesinde ve destekleyici bakım sağlanmasında kritik bir rol
oynamaktadır. [1, 2].
Küresel olarak nüfus artışı, yaşlanma ve sigara içme, obezite ve diyet paternleri gibi risk
faktörlerinin yaygınlığı nedeniyle kanser yükü artmaktadır [3]. Oral kavite kanseri en sık
görülen baş ve boyun kanseri türüdür [4]. Tedavilerinde önemli ilerlemelere rağmen, oral
kanser kötü prognoza ve düşük sağkalım oranına sahiptir [5].
Global Hastalık Yükü Çalışması [6], periodontal hastalık, ağız kanseri ve diş çürüğünün
küresel yükünün 1990'dan 2010'a kadar ortalama% 45.6 oranında arttığını bildirdi. Ağız
kanseri dünya çapında sekizinci en yaygın kanserdir. Yüksek gelirli ülkelerle
karşılaştırıldığında, ağız kanseri düşük gelirli ülkelerde yaygındır [7]. 2012 yılında dudak,
ağız boşluğu ve faringeal kanserler 529.500 olay vakası ve 292.300 ölümden sorumluydu ve
tüm vakaların yaklaşık% 3.8'ini ve kanser ölümlerinin% 3.6'sını oluşturuyordu. Maksiller
kanser, mortalitesi artmış nadir bir tümördür ve tüm oral kanserlerin%10'u üst diş eti ve sert
damak,oral kavitealt bölgelerinde görülür. [8].
Ağız kanseri ve tedavisi hastaların fiziksel, psikolojik ve sosyal refahı üzerinde doğrudan bir
etkiye sahiptir. Maksillofasiyal tümörün rezeksiyonundan sonra, bu hastalar orofasiyal
fonksiyonel değişiklikler ve yaşam kalitesi ve obtüratör fonksiyonları üzerinde önemli
olumsuz etkileri olabilecek sosyal ve duygusal sorunlar yaşarlar. Maksillektomidefektinin
protez ile rehabilitasyonu, oral fonksiyonları ve yüz hatlarını düzeltmek ve aynı zamanda
hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek için önemlidir. Maksillektomi sonrası hastalar
konuşma, yutma, çiğneme ve orofasiyal estetik dahil olmak üzere ağız fonksiyonlarında ciddi
problemler yaşarlar ve bunların hepsi de yaşam kalitesi ve refahlarını etkiler. Bu nedenle,
multidisipliner ekip tarafından protez rehabilitasyonu hem oral fonksiyonu hem de yüz
formunu düzeltmek için kritik bir unsurdur [9].
Tümör rezeksiyonu sonrası maksillerdefektlerobtüratör protezi kullanılarak veya
maksillektomidefektinin boyutuna ve radyasyon tedavisi ihtiyacına göre cerrahi
rekonstrüksiyonla yeniden yapılabilir [9, 10]. Daha etkili tedavi seçeneği konusunda fikir
birliği olmamasına rağmen, obtüratör protezi en yaygın kullanılan noninvaziv yaklaşım ve
hastanın ağız fonksiyonlarını, estetiğini ve maksillerdefektlerin yönetiminde yeniden
sosyalleşmeyi düzeltmek için önerilen tedavi yöntemidir [10-15] Çünkü yaşlı hastalarda,
morbidite oranı yüksek olan hastalarda ve yaşam beklentisi olumsuz olan hastalarda hızlı ve
yeterli protez rehabilitasyonu sağlar [11]. Obtüratör rehabilitasyonu, yaşam kalitesini
iyileştirmek ve ileri malignite nedeniyle total veya genişletilmiş maksillektomi uygulanan
hastalarda komplikasyonları azaltmak için eşdeğer bir rekonstrüktif seçenektir [16]. Kapsamlı
oral rehabilitasyon yönetimi, preoperatif ışınlama, kemoterapi, cerrahi ve acil rekonstrüksiyon
dahil olmak üzere kombinasyon tedavisi ile tedavi edilen ileri evre hastalığı ve büyük
defektiolan hastalarda sağkalım ve oral fonksiyonların iyileştirilmesi için çok önemlidir.
Klinik parametrelerin yanı sıra, hastaların öznel değerlendirmesi hastaların ihtiyaçları,
beklentileri ve tedavi etkinliği hakkında daha fazla bilgi verir. Yaşam kalitesini
değerlendirmek için araştırmacılar tarafından beş gruba ayrılan hasta performans anketleri,
genel yaşam kalitesi anketleri, jenerik kanser anketleri, baş ve boyun kanseri anketleri ve baş
ve boyun fonksiyonel anketleri gibi birçok HRQOL belgesi kullanılmıştır: [17] .Bununla
birlikte, çalışmaların çoğu, hastaların yaşam kalitesini ölçmek için farklı anketler ve çalışma
tasarımı kullanmıştır ve bu da çalışmalar arasında doğrudan karşılaştırma yapma imkanını
5
engellemiştir. Ek olarak, mevcut çalışmalar hastaların HRQOL ve obtüratör fonksiyonlarını
etkileyen çeşitli faktörleri bildirmiştir. Obtüratör protezleri ve / veya serbest doku ile
restorasyon geçirmiş maksillerdefektli hastaların yaşam kalitesi üzerine yapılan son sistematik
derleme, en iyi yöntem ve ilgili faktörler hakkında kesin sonuçlara ulaşmak için bu tedavi
seçenekleriylebirlikte standart, prospektif, kör, randomize, çok merkezli çalışmaların gerekli
olduğunu bildirmiştir. [18].
Bu derleme obtüratör protezlerle rehabilite edilen maksillektomi hastalarının yaşam kalitesi
üzerine mevcut literatürü ana hatlarıyla sunmaktadır. Buna ek olarak, klinisyenler ve
araştırmacılar için hastaların ihtiyaçlarını belirleme, mevcut onaylanmış bir önlem seçme,
gelecekteki çalışmaları planlama konusunda bilgiler sağlar.
Bu literatür derlemesinin amacı obtüratör protezleri ve belirleyicileri ile rehabilite edilen
maksillektomi hastalarında yaşam kalitesini değerlendirmek ve en sık kullanılan yaşam
kalitesi önlemlerini tanımlamaktır.
3.GEREÇ VE YÖNTEM
3.1. YÖNTEMLER
PubMed, EMBASE ve Google Akademik'te Temmuz 1996 – 15 Nisan 2020 döneminde
yayınlanan çalışmaları tanımlamak için bir literatür araştırması yapılmıştır. Maksillektomi
hastaları, palatalobtüratörler, hasta memnuniyeti, yaşam kalitesi ve obtüratör fonksiyonu ilgili
tüm çalışmaları tanımlamak için MeSH araştırması ile kombinasyonlar kullanılmıştır. Ayrıca,
bu yazıların referans listeleri ve dahil edilen tüm bölümler uygun makaleler için kontrol
edilmiştir.
3.2. SEÇİM KRİTERLERİ
3.2.1. Dahil Edilme Kriterleri
Başlıklar ve özetler yazar tarafından aşağıdaki dahil edilme kriterlerine göre tarandı: İngilizce
yayınlanan çalışmalar; nicel çalışmalar; çalışma örneği obtüratör protezlerle restorasyon
uygulanan maksillektomi hastalarından oluşuyordu; Temmuz 1996 – 15 Nisan 2020
döneminde yayınlanan çalışmalar; en az bir doğrulanmışyaşam kalitesi ölçümü kullanılan
çalışmalar; yaşam kalitesi ve hasta memnuniyeti ile ilgili belirleyicileri bildiren çalışmalar; ve
çalışmalarda maksillektomi uygulanan hastaların yaşam kalitesi sonuçları ve ardından farklı
protez yöntemleri karşılaştırıldı.
3.2.2. Hariç Tutma Ölçütü
Olgu sunumları veya olgu serileri, nitel çalışmalar, kendi kendine bildirilen yaşam kalitesi
faktörlerini kullanan çalışmalar, yayınlanmamış tezler ve denemeler hariç tutulmuştur.
3.2.3. Veri Çıkarma
Çalışma tasarımı, katılımcıların özellikleri, sonuç ölçüm (ler) i ve bulgular ile ilgili veriler
elde edilmiştir.
6
4. BULGULAR
Başlıkların ve özetlerin taranması 35 makaleden oluşan bir seçimle sonuçlanmıştır.
4.1. Çalışma Özellikleri
Bu incelemeye dahil edilen 35 çalışmanın Çin (n = 6), Amerika Birleşik Devletleri (n = 4),
Hindistan (n = 4), Pakistan (n = 3), Hollanda (n = 3), İngiltere (n = 2), Almanya (n = 2), Mısır
(n = 2), Kanada (n = 2), Brezilya (n = 1),Danimarka (n = 1), Türkiye (n=1), Sırbistan
(n=1),Japonya (n=1), Sudan (n=1) ve İtalya (n=1)
Çalışmaların örneklem büyüklükleri 8 ile 73 katılımcı arasında değişmektedir. 35 çalışmanın
seçilmiş özellikleri Tablo 1'de sunulmaktadır.
4.2. Yaşam Kalitesi Ölçümü
En sık kullanılan yaşam kalitesi ölçeği Obtüratör Fonksiyon Skalası(OFS) (n = 19) ve
Washington Üniversitesi Yaşam Kalitesi ölçek sürüm 4 (UW-QoLv4) (n = 7) idi. Yirmi
çalışma Yaşam Kalitesini ölçmek için birden fazla araç kullandı. On bir çalışmada sadece bir
ölçü kullanıldı.
En sık kullanılan baş ve boyun kanserine spesifik dökümanlar şunlardır: Avrupa Kanser
Araştırma ve Tedavi Teşkilatı genel formu (EORTC C-30), baş boynuna özgü versiyon
(EORTC HN35), UW-QoLv4, Performans Durum Ölçeği Baş ve Boyun Kanseri Hastaları
(PSS-HN), OFS, Yutma Yaşam Kalitesi (SWAL-QOL) ve Doğu Kooperatif Onkoloji Grubu
performans puanı (ECOG) için. Baş ve boyun kanserine özgü HRQOL ölçümü ile birlikte
sadece iki bölgeye özgü Yaşam Kalitesi önlemi [Kol, Omuz ve El Engellileri (DASH) ve
Amerikan Ortopedik Cerrahlar Akademisi (AOSS) Kalça ve Diz Anketi] kullanılmıştır. [19].
Sadece bir çalışmada, başlangıçta DOESAK (maksillofasiyal bölgenin tümörlerinde bir
Alman, Avusturya ve İsviçre çalışma grubu) için baş ve boyun kanserine özgü önlemler ile
birlikte geliştirilen bir anket kullanılmıştır [14].
Ağız sağlığı ile ilgili yaşam kalitesini kullanan sadece üç çalışma vardır [20–22]. Tanımlanan
üç çalışmadan biri Ağız Sağlığı Etki Profili'nin (OHIP-49) kırk dokuz maddesini, iki tanesi ise
OHIP-14 kısa versiyonunu kullanmıştır.
İki çalışma, bireyselleştirilmiş obturatörlerin imalatında kullanılan farklı teknolojilerin
hastaların HRQOL'u üzerindeki etkilerini değerlendirmiştir [11, 23], üçü obturatörler ve
flepler arasındaki maksillektomi sonrası HRQOL'u karşılaştırmıştır [12, 16, 24] ve üçü farklı
tutma mekanizmalı protez [20, 21, 25], biri üst protez obtüratöru ve üst kısmi obtüratöru olan
hastalar arasındaki HRQOL'u karşılaştırdı [26] ve biri serbest vaskülarize fleplerlerle destekli
sabit protezler [27]. İmplant destekli obtüratörleri ve implantı olan hastalar arasındaki
obtüratör fonksiyon ve HRQOL arasındaki farklılıkları değerlendirdi.
4.3. Bireysel Obtüratörlerin Üretiminde Kullanılan Farklı
Teknolojilerin Etkileri Üzerine Çalışmalar
Bireyselleştirilmiş obtüratörlerin üretimi için kullanılan farklı teknolojilerin karşılaştırılması
ile ilgili çalışmalar, hızlı prototipleme teknolojisine sahip bilgisayar destekli tasarımın
maksiller rezeksiyon sonrası hastalar için bireysel obtüratörlerin üretimi için alternatif ve
uygulanabilir bir yöntem olduğunu göstermiştir [23]. Diğer bir çalışmada, standart diş
implantlarının bilgisayar destekli tasarım / bilgisayar destekli üretim ile birlikte kullanımını
içeren tedavi protokolü iyi fonksiyonel ve sosyal sonuçlar göstermiştir [11].
7
4.4. Farklı Retansiyon Mekanizmalarının Etkileri Üzerine Çalışmalar
Farklı retansiyon mekanizmasının hastaların HRQOL üzerindeki etkileri üzerine yapılan
çalışmalar, eklerin eklenmesiyle arttırılan obtüratör protezinin retansiyonununa konuşma,
yutma ve çiğneme gibi oral fonksiyonda bazı iyileşmeler gösterdiğini bildirdi. Hassas bağlantı
ile gelişmiş bir retantifobtüratör protez ile tedavi edilen hastalar, konuşma ve yutma
alanlarında geleneksel ve manyetik retantif protezlerle tedavi edilen hastalara göre daha
yüksek puanlar bildirdi. Hassas bağlantı ile birlikte gelişmiş retantifobtüratör protez ve
manyetik ataşmanla birlikte gelişmiş retantifobtüratör protezi ile tedavi edilen hastalar, ``
yutma-katı ile sızıntı '' ve '' çiğneme / yeme '' HRQOL alanlarındaki geleneksel bir obtüratör
protezi olan hastalara göre daha iyi skorlara sahipti. Büyük tek taraflı defekt ve cinsiyet,
retansiyonu arttırmak ve hastanın güvenini ve estetiğini geliştirmek için önemli bir faktör
olarak bulunmuştur [25].
Parsiyalpalato-maksillektomi hastalarının rehabilitasyonunda
zigomatikimplantretansiyonluobtüratörün değerlendirilmesi üzerine yapılan çalışma,
konvansiyonel veya implantretansiyonluobtüratör ile maksillektomi hastalarının
rehabilitasyonunun ağız sağlığı ile ilgili fonksiyonel bozukluk, psikolojik yetersizlik ve sosyal
yetersizlik alanlarında, obtüratörü olmayan hastalara göre önemli bir iyileşme gösterdiğini
belirtti. Konvansiyonel obtüratörimplantretansiyonluobtüratöre dönüştürüldükten sonra
hastaların ağız sağlığı ile ilgili yaşam kalitesinde ve çiğneme işlevlerinde önemli iyileşmeler
bulunmuştur. Abutment dişlerde, gingival indeks, diş hareketliliği ve konvansiyonel obtüratör
ile implantretansiyonluobtüratör arasındaki kemik seviyesi gibi bazı klinik parametrelerde
istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu [20].
Radyasyon tedavisi ve / veya ablatif cerrahi ile tedavi edilen hastalar üzerinde yapılan bir
başka çalışma [21], sabit ve hareketli diş protezleri ile oral rehabilitasyondan sonra görünüm
ve çiğneme fonksiyonunda önemli bir iyileşme olduğunu bildirmiştir. Bu çalışmada, sabit ve
çıkarılabilir protezler arasında anlamlı bir etki ve implantın hastaların ağız sağlığı ile ilişkili
yaşam kalitesi üzerinde anlamlı bir etkisi bulunmamıştır. Seignemartin ve diğ. [26] parsiyel
hareketli protez kullanan hastaların yaşam kalitesinintotal hareketli protezlere göre daha
yüksek olduğunu bildirmişlerdir.
4.5. ObtüratörReplasmanını Serbest Flep ile Karşılaştıran Çalışmalar
Obtüratör protez kullanan hastaların HRQOL'sini serbest flep rekonstrüksiyonu yapılanlarla
karşılaştıran az sayıda çalışma vardır. Rogers ve ark. [24] bu gruplar arasında HRQOL'de
istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulamadılar ancak obtüratör hastaları görünümleri
hakkında daha fazla endişe duyuyorlardı, üst dişlerinin daha fazla farkındalar, daha fazla
bilinçlilerdi, üst protezlerinden daha az memnunlardı, fonksiyondan daha az memnunlardı ve
ağızlarında daha fazla ağrı ve sızı olduğunu bildirdiler. Benzer şekilde Wang ve ark. [27],
maksillektomi sonrası serbest vaskülarizefleplerdeimplant destekli obturatörleri ve implant
destekli sabit protezleri olan hastalar arasında HRQOL ve oral fonksiyonlar arasında hiçbir
fark bulamadılar ancak obtüratör hastaları sabit protezlere göre daha kötü zihinsel sağlığa
sahipti. Bu bulgularla tutarlı olarak Breezeve ark. [12] bu tedavilerin hastaların HRQOL'si
üzerindeki etkileri arasında anlamlı bir fark bulamamışlardır.
Aksine, başka bir kesitsel çalışma, vaskülarize kemik içeren serbest fleplerle palatomaksiller
rekonstrüksiyonun, bu yöntem ikinci bir cerrahi bölge gerektirmesine rağmen,
protetikobtüratör ile rehabilite edilen defektli hastalara göre fonksiyonu ve HRQOL
sonuçlarını iyileştirebileceğini bildirmiştir [19].
8
5 yıllık retrospektif bir kohort çalışmasında [16] obtüratör yerleşimi HRQOL faktörleri ve
komplikasyonları açısından eşdeğer bir rekonstrüktif seçenek olarak bulundu çünkü
maksillektominin (total veya genişletilmiş) dezavantajlı etkilerinin neden olduğu kaçınılmaz
morbidite bu hastalar tarafından kabul edilebilir olarak varsayılabilir. Bir diğer uzunl dönemli
çalışma yapan Breeze ve ark. [12] benzer bulgular bildirdiler. Bu tedavi seçeneklerinin
hastaların HRQOL'si üzerindeki etkileri arasında anlamlı bir fark bulamadılar.
4.6. Obtüratör Protez Kullanan Hastalar Arasında Obtüratör
Fonksiyonunu Değerlendiren Çalışmalar
Bir obtüratör protezi kullanan hastalarda HRQOL'u inceleyen 20 kesitsel çalışma vardı.
Mevcut çalışmalar obtüratör fonksiyonunun defekt boyutu [26, 28, 29], yumuşak damak ve
sert damakta rezeksiyon boyutu [30], konuşma bozukluğu derecesi [14, 29], yutma [14],
toplumda yemek yeme ve konuşmanın anlaşılabilirliği [26] ile ilişkili olduğunu göstermiştir.
Bazı çalışmalar, defekt büyüklüğünün etkisi ile ilgili çelişkili sonuçlar bildirmiştir [14, 31].
Depprich ve diğ. [14] protez formunun, eski hareketli protezlerinin ve maksiller dişlerin veya
dentalimplantların varlığının obtüratör işlevi üzerinde anlamlı bir etkisi olmadığını
bildirmişlerdir.Kreeft ve diğ. [31], obtüratör fonksiyonunun adjuvan radyoterapi öyküsü ve
rezidüel dentisyon varlığı ile ilişkili olmadığını bildirmişlerdir. Rieger ve diğ. [29] cinsiyet,
protez retansiyonunun tipi, orbitaleksenterasyon öyküsü, radyasyon tedavisi öyküsü ve nihai
obtüratörün kullanım süresi gibi arka plan hasta özelliklerinin obtüratör fonksiyon ve
memnuniyetinin önemli belirleyicileri olduğunu bildirmişlerdir. Seignemartin ve diğ. [26]
obtüratör fonksiyonu ile yaş, tükürük akışı, maksillada diş ve tümör evresi arasında
istatistiksel ilişki bulmamışlardır.
4.7. Obtüratör Protez Kullanan Hastalarda HRQOL'yi
Değerlendiren Çalışmalar
Obtüratör protezlerle rehabilitasyon yapılan maksillektomi hastaları üzerinde yapılan
çalışmalar, postoperatif radyoterapinin [26, 28, 31, 32], defektin büyüklüğünün [26],
hiposalivasyon derecesinin [15, 26], konuşmanın anlaşılabilirliğinin [26], obtüratör protezinin
fonksiyonun [14, 15, 30, 33], yutma, konuşma ve görünüm bozukluğunun [14, 15], tedavi
derecesinin [14, 15], ağrının varlığının [14, 15, 24, 34], cerrahinin tipinin [33] ve
rezidüeldentisyonun [31] hastaların HRQOL'si üzerinde önemli etkileri vardı. Depprich ve
diğ. [14] maksillerdefektlerin sınıflandırılmasının ve cerrahi tipinin (transoral ve transfasiyal)
HRQOL üzerinde anlamlı bir etkisi olmadığını bulmuşlardır. Seignemartin ve diğ. [26]
tükürük akışı, maksillada diş ve tümör evresi ile HRQOL arasında istatistiksel bir ilişki
bulamamışlardır. Breeze ve diğ. [12] hem dikey defekt büyüklüğünün hem de postoperatif
radyoterapinin HRQOL üzerinde olumsuz bir etkisi olmadığını bildirmişlerdir. Demografik
özellikler ile ilgili çelişkili bulgular vardır. Bazı araştırmacılar, cinsiyetin [15] ve eğitim
düzeyinin [14] HRQOL ile ilişkili olduğunu bildirirken, diğerleri bu değişkenler ile hastaların
HRQOL'si arasında herhangi bir ilişki bulamamışlardır [14, 15, 26, 33]. HRQOL ile yaş
arasında anlamlı bir ilişki bulunamadı [14, 15, 26].
9
4.8. Obtüratör Protez Takan Hastalar Arasından Bildirilen
Problemler
Genel olarak, obtüratör protez takan hastalar tarafından bildirilen en yaygın problemler
şunlardır: yiyecekleri yutarken sızıntı, konuşma bozukluğu, çiğneme, yutma ve ağrı [14, 30,
33, 35]. Kelimeleri telaffuz etme, yiyecekleri çiğneme ve yutmadaki güçlükler ve ameliyat
sonrası ses değişiklikleri daha kötü uyumlamayla ilişkili bulunmuştur [30]. Kumar ve ark.
[13] tedaviden sonra EORTC QLQ-H & N35'in bazı maddelerinde daha önce olduğundan
daha önemli bir artış olduğunu bildirmişlerdir (örneğin, katı gıdaların yutulması, ağız
açılması, yemek yeme, yemek keyfi, insanlarla konuşma, telefonla konuşma, arkadaşlarınızla
ve başkalarıyla sosyal ve fiziksel temaslarda bulunmak). Bu bulgular Depprich ve ark.
tarafından yürütülen daha önceki kesitsel çalışmalarla tutarlıdır. [14], Irish ve diğ. [33] ve
Kornblith ve diğ. [30].
OHIP-14 kullanan bir başka uzun dönemli çalışma, protez rehabilitasyonu sonrası
maksillektomi hastalarında ağız sağlığı ile ilişkili yaşam kalitesinde konuşma, çiğneme ve
özgüven alanlarında anlamlı iyileşme olduğunu göstermiştir [22].
10
Yazar(yıl)/
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
Meltem ve
diğerleri(201
7)Türkiye
[40]
Obtüratör protez
kullanan
maksillektomili Türk
hastalarda fonksiyon ve
memnuniyetin
belirleyicileri
Kesitsel
çalışma
N=41(24 erkek, 17
kadın);Ortalama
yaş52.48 ±
12.84(18-77 yaş
arası)
OFS En çok bildirilen zorluk çiğneme zorluğuydu. Hasta
memnuniyeti ve obtüratör fonksiyonu için en önemli
belirleyiciler eğitim seviyesi ve cerrahi tipi
bulunmuştur.
Renu Grupta
ve
diğerleri(201
6)
Hindistan[41
]
Maksillektomi sonrası
hastaların yaşam
kalitesinin
değerlendirilmesi
obtüratör protez
rehabilitasyonu
Kesitsel
çalışma
N=16(11 erkek, 5
kadın);Ortalama
yaş 57.8 ± 9.5 yıl
QOL Maksillofasiyal defektli hastaların orofasiyal
rehabilitasyonlarında obtüratör protez kullanmak
uygun bir tedavi yöntemidir. Hasta durumunu
iyileştirmek için maksillektomi öncesi ve sonrası
tedavi hakkında yeterli bilgi, yeterli psikolojik
bakım, konuşma terapisi sağlanmalıdır.
Chen ve
diğerleri(201
6)Çin[28]
Maksillektomi ve
obtüratör protez
yerleştirmesi sonrası
hastalarda yaşam
kalitesi
Retrospektif
kesitsel
çalışma
N=29(16 erkek,13
kadın)Ortalama yaş
48.8 yıl; 29OP
UWQOL
v4
OFS
Postoperatif radyoterapi maksillektomi ve obtüratör
protez rekonstrüksiyonu olan hastalarda yaşam
kalitesini etkileyen en güçlü değişkendi. Defektin
boyutu obtüratör fonksiyonunu etkiledi.
Chen ve
diğerleri(201
6)Çin[25]
Maksillektomi ve
obtüratör protez
rehabilitasyonu sonrası
obtüratör protez
fonksiyonu
Retrospektif
kohort
çalışması (10
yıl)
N = 28(19erkek,9
kadın) Ortalama
yaş 62.05 yıl;
9COP
11AOP
8MOP
OFS Obtüratör protezleri maksillektomi hastalarının oral
fonksiyonlarını iyileştirir; obtüratör protezin
retansiyonunu ek ataçmanlar arttırdı ve oral
fonksiyonda daha fazla fayda gösterdi.
Bu üç alt grup arasında konuşma, yutma, çiğneme
gibi fonksiyonlarda anlamlı fark vardı.
11
Yazar(yıl)/ül
ke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
Breeze ve
diğerleri
(2016)
İngiltere[12]
Maksillektomi sonrası
sağlıkla ilişkili yaşam
kalitesi: Obtüratör
rehabilitasyonu, flep
rekonstrüksiyonu ile
kıyaslandığında
Girişimsel
araştırmalar:
öncesi ve
sonrası
araştırmalar
N=39(22 erkek, 19
kadın); ortalama
yaş= 64 ± 7 yıl; 18
flap
rekonstrüksiyonu
21 OP
UWQOL
v4
Tedavi öncesiyle kıyaslanmaya göre sağlıkla ilişkili
yaşam kalitesinde anlamlı bir azalma vardır fakat bu
tedavi metodları etkileri arasında sağlıkla ilişkili
yaşam kalitesinde anlamlı fark yoktur.
Obtüratörler, fleple rekonstrüksiyona göre önemli bir
seçenek olarak durmaktadır.
Wang ve
diğerleri
(2016)Çin
[27]
Maksillektomi sonrası
fonksiyonel sonuç ve
yaşam kalitesi: implant
destekli obtüratör ve
serbest
vaskülarizeflepteimplan
t destekli sabit protez
arası karşılaştırma
Karşılaştırma
lı kesitsel
çalışma
N = 38 (23 erkek,
15 kadın); 18
implant destekli OP
(ortalama 56.2 yıl)
İmplant destekli
sabit protezlerle 20
vaskülarize serbest
flep transferi
(ortalama yaş 45.6
yıl)
OFS
EORTC
HN 35
MHI
Bu hasta grupları arasında oral fonksiyon arasında bir
fark yoktur. Obtüratör protezli hastaların zihinsel
sağlığı sabit protez hastalarına göre daha kötüdür.
Gotfredsen
ve Abdullah
(2015)
Danimarka
[21]
Radyasyon tedavisi ve
ablatif cerrahi sonrası
implantlı ve implantsız
oral protez
rehabilitasyonu
Girişimsel
araştırmalar:
öncesi ve
sonrası
araştırmalar
N = 51 (35 erkek,
16 kadın); ortalama
yaş = 66 yıl; 10 OP
16 sabit protez
OHIP-49 Sabit ve hareketli diş protezleri ile oral
rehabilitasyondan sonra, tüm hastalarda ağız sağlığı
ile ilişkili yaşam kalitesinde önemli bir iyileşme
bulunmuştur.Oral rehabilitasyon daha iyi görünüm ve
çiğneme fonksiyonu ile sonuçlandı.Sabit ve
çıkarılabilir protezler arasında anlamlı bir etki ve
implantın OHIP skoru üzerinde anlamlı bir etkisi
bulunmamıştır.
12
Yazar(yıl)/
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
Salem ve
diğerleri
(2015)Mısır[
20]
Parsiyal
palatomaksillektomi
hastalarının
rehabilitasyonunda
zigoma implantı
retansiyonlu
obtüratörlerin
değerlendirmesi
Prospektif
karşılaştırmal
ı çalışma
N = 8 (5 kadın, 3
erkek); yaş aralığı
20 ila 58 yıl
geleneksel OP
İmplanttutuculuOP
OHIP 14 Abutment dişler için, bu hasta grupları arasında
gingival indeks, diş mobilitesi, kemik seviyesinde
istatiksel olarak anlamlı bir fark yoktur. İmplant
retansiyonlu obtüratör, geleneksel obtüratör ile
karşılaştırıldığında çiğneme fonksiyonu ve ağız
sağlığıyla ilişkili yaşam kalitesini oldukça geliştirdi.
Seignemartin
ve diğ.
(2015) /
Brezilya [26]
Konuşmanın
anlaşılabilirliği,
obtüratör protez ile
restore edilmiş
maksillektomi hastaları
arasında yaşam
kalitesini öngörür
Retrospektif
kesitsel
çalışma
N = 73 (37 erkek,
36 kadın); ortalama
yaş = 62.2 yıl; 52
üst total OP ve 21
üst parsiyel OP
PSS-HN
UWQOL
v4
OFS
Konuşmanın anlaşılabilirliği HRQOL nintek
öngörücüsüydü.
Defekt sınıflandırması, Toplum içinde yemek ve
konuşmanın anlaşılabilirliği daha kötü obtüratör
fonksiyonlarının belirleyicisiydi.
Parsiyal hareketli protez kullanan hastalar, total
protez kullanan hastalara göre daha iyi
HRQOL'ye sahiptiler.
Yaş, cinsiyet, maksiller diş durumu ve tümör evresi
ile HRQOL ve OFS skorlarının herhangi bir
istatistiksel ilişkisi yoktu.
Murphy ve
diğ. (2015) /
ABD [16]
Yaşam kalitesi
faktörleri ve sinonazal
maligniteler için total
veya genişletilmiş
maksillektomi
sonrasında
hayatta kalma
Retrospektif
kohort
N = 25 (12 erkek,
13 kadın); ortalama
yaş = 67,8 yıl; 13
serbest flap 11 OP
1 rejyonelflap
ECOG
performa
ns skoru
Kaçınılmaz morbidite hastalar tarafından kabul
edilebilir olarak değerlendirilebilir. Obtüratör
rehabilitasyonu yaşam kalitesi faktörleri ve
komplikasyonları açısından bu hastalarda eşdeğer bir
rekonstrüktif seçenek olarak bulundu.
13
Yazar(yıl)/
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
Hussain ve
diğ. (2014) /
Pakistan [22]
Maksiller obtüratörlerin
verilmesinden sonra
oral kanser hastalarında
yaşam kalitesi
Girişimsel
araştırmalar:
öncesi ve
sonrası
araştırmalar
N = 32 (25 erkek, 7
kadın); 15-74 yaş
aralığı 32 OP
OHIP-14 Obtüratörlerin sağlanmasından sonra, bu hastalarda
ağız sağlığı yaşam kalitesinde, özellikle konuşma,
çiğneme ve kendine güven konusunda önemli ölçüde
iyileşme olmuştur.
Khan ve
diğ./Pakistan
[35]
Hemimaksillektomi
hastalarında obtüratör
fonksiyonunun subjektif
değerlendirilmesi
Kesitsel
çalışma
N = 50 (37 erkek,
13 kadın); yaş
ortalaması = 41.7
yıl. 50 OP
OFS Obtüratör protezi, konuşma ve estetikte daha iyi
işleyiş sağlar, ancak çiğneme ve yutma açısından çok
etkili değildir.
Jiao ve diğ.
(2014) / Çin
[23]
Bilgisayarlı tasarım ve
hızlı prototipleme
kullanılarak üretilen
obtüratör protezlerle
maksillektomi
defektlerinin
rehabilitasyonu: pilot
çalışma
Girişimsel
araştırmalar:
öncesi ve
sonrası
araştırmalar
N = 11 (7 erkek, 4
kadın); yaş aralığı
25-68 yaş
OFS Bu yöntemler oral fonksiyonları ve sosyal kabulü
geliştirir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde
kullanım için önemli klinik değer göstermiştir.
Chigurupati
ve diğ.
(2013) /
ABD [32]
Maksillektomi ve protez
obtüratör
rehabilitasyonu sonrası
yaşam kalitesi
Retrospektif
kesitsel
çalışma
N = 23 (14 erkek, 9
kadın); ortalama
yaş = 61 yıl
UWQOL
v4
OFS
MHI
Maksillektomi ve protez obtüratör rekonstrüksiyonu
olan hastalarda postoperatif radyoterapi HRQOL'un
en önemli belirleyicileriydi. Maksillektomi sonrası
hastaların HRQOL'sini etkileyen faktörlerin
rekonstrüksiyon seçimini nasıl etkileyebileceğini
belirlemek için büyük örneklem büyüklüğüne sahip
başka çok merkezli çalışmalara ihtiyaç vardır.
14
Yazar(yıl)/
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
Kumar ve
diğ. (2013) /
Hindistan
[13]
Maksillektomi
hastalarında yaşam
kalitesinin
değerlendirilmesi: uzun
dönemli çalışma
Uzun
dönemli
çalışma
N = 30 (20 erkek,
10 kadın); ortalama
yaş = 46.83 yıl
EORTC
QLQ-H
&N
35v1
Obtüratör protezler, hastaların HRQOL'sini
iyileştirmek için oldukça pozitif ve invazif olmayan
bir yaklaşımdır.Katı gıdaları yutma problemleri, ağzı
geniş açma problemi, yeme problemi, ailenin ve
diğer insanların önünde yemek yeme güçlüğü,
yemeğin tadını çıkaramama problemi, insanlarla
konuşma güçlüğü ve telefonda, arkadaşlarla sosyal
temasta bulunma sorunu, kamusal görünümde
bulunmada sorun ve başkalarıyla fiziksel temasta
bulunmada zorluk gibi problemlerde istatistiki olarak
belirgin bir gelişme bulundu.
Kreeft ve
diğ. (2012) /
Hollanda
[31]
Maksillektomi sonrası
oral fonksiyon ve
obtüratör ile
rekonstrüksiyon
Retrospektif
kohort
N = 32 (13 erkek,
19 kadın); ortalama
yaş = 49 yıl 32 OB
EORTC-
H&N
35
OFS
Maksillektomi kusurunun boyutu fonksiyonel sonucu
önemli ölçüde etkilemedi ancak adjuvan radyoterapi
daha kötü ağız açıklığı ve rapor edilen oral ve yutma
problemlerine neden oldu. Kalan dişlerin çiğneme ve
HRQOL üzerinde önemli bir etkisi vardı.
Depprich ve
diğ. (2011) /
Almanya
[14]
Obtüratör protezleri ile
protez tedavisi sonrası
maksillofasiyal defektli
hastaların yaşam
kalitesinin
değerlendirilmesi
Kesitsel
çalışma
N = 31 (14 erkek,
17 kadın); ortalama
yaş = 67,6 yıl; 31
OB
DOESA
K
EORTC
QLQH &
N35 OFS
Obtüratör fonksiyon, yutma bozukluğu, konuşma,
görünüm, tedavi derecesi ve ağrının varlığı HRQOL
üzerinde önemli bir etkiye sahipti. Obtüratör
protezleri kullanılarak maksillofasiyal defektli
hastaların orofasiyal rehabilitasyonu uygun bir tedavi
yöntemidir. Maksillektomi öncesi ve sonrası
hastaların durumunu iyileştirmek için tedavi ve
yeterli psikolojik bakım ve konuşma terapisi
hakkında yeterli bilgi sağlanmalıdır.
15
Yazar(yıl)/
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
Riaz ve
Warriach
(2010) /
Pakistan [15]
Obtüratör protezli
hastalarda yaşam
kalitesi
Kesitsel
çalışma
N=30 (19 erkek, 11
kadın); ortalama
yaş = 57,6 yıl; 30
OB
UW-
QOLv4
OFS
Obtüratör fonksiyonu, yutma, konuşma ve görünüm
bozukluğu, tedavinin kapsamı ve ağrının varlığı
HRQOL üzerinde önemli bir etkiye sahipti. Obtüratör
protezler kullanılarak yapılan orofasiyal
rehabilitasyon uygun bir tedavi yöntemidir.
Maksillektomi öncesi ve sonrası hastaların durumunu
iyileştirmek için tedavi, yeterli psikolojik bakım ve
konuşma terapisi hakkında yeterli bilgi sağlanmalıdır
Lethaus ve
diğ. (2010) /
Hollanda
[11]
Maksillektomi
hastalarında cerrahi ve
protez
değerlendirmeleri
Retrospektif
kohort
çalışması
11 (6 erkek, 5
kadın); ortalama
yaş = 60 yıl; CAD /
CAM protezleri
OFS CAD/CAM tekniği ile üretilmiş obtüratör protezi,
oral fonksiyonu ve sosyal kabulü geliştirir.
Irish ve diğ.
(2009) /
Kanada [33]
Maksillektomi protezi
olan hastalarda yaşam
kalitesi
Kesitsel
çalışma
N = 42 (12 erkek,
30 kadın); ortalama
yaş = 60,7 yıl; 42
OB
OFS
MHI
IES
IIRS
CES-D
Yiyecekleri yutarken sızı en sık bildirilen sorundur.
Konuşma ve yeme güçlüğü, sosyal yaşamdan
kaçınmada artışa neden oldu. Cerrahi yaklaşım OFS,
IES ve MHI alt ölçekleri üzerinde anlamlı bir etkiye
sahiptir. İyi obtüratör fonksiyonu daha iyi bir
HRQOL ile ilişkilidir.
16
Yazar(yıl) /
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
Hertrampfve
diğ. (2004) /
Almanya
[34]
Malignite tedavisi
sonrası maksillofasiyal
defektli hastaların
yaşam kalitesi
Vaka-kontrol
çalışma
Protez tedavisi alan
defekti olan
hastalar (n = 17,
ortalama yaş 61.7
yıl); Malign
olmayan bir
durumdan
etkilenen kişiler
(kontrol; n = 17,
ortalama yaş 53.4
yıl) Alman nüfus
referans verileri (n
= 2028)
EORTC
QLQ-
C30
EORTC-
H&N
35
Tümör hastaları, toplam HRQOL açısından tümör
olmayan hastalardan anlamlı olarak farklı değildi.
Tümör hastaların konuşma, ağız açma ve ağız
kuruluğu, ağrı ve yutmada daha kötü skorları vardır.
Alman popülasyonunun referans verileriyle
karşılaştırıldığında, tümör hastalarının solunum
güçlüğü, finansal zorluklar, yorgunluk, uykusuzluk
ve iştahla ilgili daha fazla eksikliği vardır. Tümör
hastaları tanıyı en stresli olay olarak
değerlendirmiştir ve ailenin iyileşme sürecinde en
etkili şey olduğunu bildirmiştir. Maksillofasiyal
defekti olan hastalar, protez tedavisinden sonra bile
birçok semptom ve problemden muzdariptir. Bu
hastalar tanı sırasında psikolojik bakıma ihtiyaç
duyarlar ve protez tedavisinin tamamlanmasından
sonra ağrı veya konuşma problemleri için tedavi
seçenekleri önerilmelidir.
Rieger ve
diğ. (2003) /
Kanada [29]
Maksiller obtüratörler:
hasta memnuniyeti ve
konuşma sonucu
arasındaki ilişki
Kesitsel
çalışma
N = 20 (12 kadın, 8
erkek); ortalama
yaş 55 yıl 20 OP
OFS Daha zayıf aeromekanik konuşma sosyal olaylardan
kaçınmakla ilişkilendirilirken, daha düşük konuşma
anlaşılırlığı sonuçları OFS'deki daha kötü konuşma
işleviyle ilişkiliydi. Cinsiyet, rezeksiyon derecesi,
protez retansiyonu tipi, orbitaleksenterasyon öyküsü,
radyasyon tedavisi öyküsü, nihai obtüratör kullanım
süresi gibi arka plan hasta özellikleri, fonksiyonel
konuşma fonksiyonlarının ve hasta memnuniyetinin
en önemli belirleyicisidir.
17
Yazar(yıl) /
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
Feng Wang
ve
diğ.(2016)/Çi
n[42]
Maksillektomi sonrası
fonksiyonel sonuç ve
yaşam kalitesi: serbest
vaskülarize flepte
implant destekli
obtüratör ve implant
destekli sabit protezler
arasındaki karşılaştırma
Vaka kontrol
çalışma
İmplant destekli
obtüratörlü grup
(N=18, ortalama
yaş 56.2 ± 12.3 yıl) Vakülarize fleple
implant destekli sabit
protezle tedavi edilen
grup(N=20, ortalama
yaş 45.6 ± 14.1 yıl)
OFS
EORTC
MHI
Bu çalışmanın sınırları dahilinde, maksillektomi
sonrası implant destekli obtüratör ve serbest
vaskülarize flepte implant destekli sabit protezler
arasında oral fonksiyonları açısından fark
görülmediğini gösterdi. Obtüratör tedavisi alan
hastalar, sabit protez hastalarından daha zayıf bir
zihinsel sağlığa sahip gibi görünüyordu fakat bu
çalışmanın sınırları dahilinde ihtiyatlı bir şekilde
yorumlanmalıdır.
IoliIoannaArt
opoulou ve
diğ.(2016)/Sı
rbistan[43]
Obstrüratör protezlerle
restore edilen
maksillektomili
hastaların
sosyodemografik, tedavi
değişkenleri ve tıbbi
özelliklerinin yaşam
kalitesi üzerine etkileri
Kesitsel
çalışma
N=57 EORTC
QLQ-
C30
QLQ-
HN35
Maksiller rezeksiyonlu hastalarda gelişmiş yaşam
kalitesi için iyi fonksiyon gören obtüratör protezi en
önemli belirleyicidir. Ameliyat sırasındaki yaş,
adjuvan tedaviler, mandibular dişlerin varlığı ve daha
önce maksiller hareketli protez deneyimi daha iyi
obtüratör fonksiyonu için en önemli belirleyicilerdir.
Buna karşılık maksillektomi defekti büyüklüğünün
yaşam kalitesi üzerinde anlamlı bir etkisi olmuştur
ancak fonksiyonel sonucu etkilememiştir.
18
Yazar(yıl)/
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
MarwaMoha
mmed Ali ve
diğ.(2018)/S
udan[44]
Obtüratörlü
maksillektomili
hastalarla ilişkili yaşam
kalitesi ve problemler
Kesitsel
çalışma
N=30 OFS Yaşam kalitesi medeni durumdan önemli ölçüde
etkilenmiştir. Evli hastaların daha iyi yaşam kalitesi
var iken 61.3% bunu takiben boşanmış hastalarda
38.8%, dul hastalarda 37.3% ve son olarak bekar
hastalarda 36.5% belirlenmiştir. Obtüratör protezin
retansiyonu yaşam kalitesiyle son derece önemli
ilişki içindedir. Maksillektomi tipi obtüratör
retansiyonuyla önemli miktarda ilişkilidir.
Stabilite yaşam kalitesiyle önemli korelasyona
sahiptir. Radyoterapi ile tedavi görmüş obtüratör
kullanan hastaların yaşam kalitesi radyotepi tedavisi
görmemişlerden daha düşüktür.
Pompa G ve
diğ.(2019)/İt
alya[46]
Rekonstrüksiyonsuz,
obtüratör ile rehabilite
edilen hastaların yaşam
kalitesine karşı
maksillektomi defekti
rekonstrüksiyonu
sonrası implant üstü
sabit protezler
Kesitsel
çalışma
N=68 VAS
OHIP–
14
Deneyimlerimize ve test sonuçlarımıza göre;
maksillektomi defektinin cerrahi rekonstrüksüyonu
sonrası implant destekli sabit protez ile
rehabilitasyonu, baş boyun onkoloji hastalarında en
iyi çözümü temsil ediyor.
Mohamed M.
Said ve
diğ.(2017)/Ja
ponya[47]
Kapalı veya açık
defektli parsiyel
maksillerektomi sonrası
hastalarda çiğneme
fonksiyonu ve ağız
sağlığı ile ilişkili yaşam
kalitesi
Vaka kontrol
çalışma
N=38
(N=19 kapalı
defekte sahip,
N=19 açık defekte
sahip)
OHRQo
L
GOHAI
2 grup arasında objektif karıştırma yeteneği(yiyeceği
ağzında karıştırmak), subjektif çiğneme skoru ya da
Geriatrik Oral Sağlık Değerlendirme İndeks(GOHAI)
de önemli fark yoktur.
19
Yazar(yıl)/
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
Kanchan P.
Dholam ve
diğ.(2020)/Hi
ndistan[49]
Maksillektomi sonrası
obtüratör ile protetik
rehabilitasyonun çeşitli
aşamalarında hastaların
yaşam kalitesindeki ve
akustik konuşma
parametrelerindeki
değişiklikler
Deneysel
Çalışmalar:
Öncesi ve
Sonrası
çalışma
N=30 EORTC
QLQ-
C30
QLQ-
H&N35
Genel olarak yaşam kalitesi ve hastanın konuşması şu
sıra ile artış gösterdi: cerrahi obtüratörler, immediyat
obtüratörler ve kalıcı obtüratörler.
Hastalık semptomları ve oral fonksiyonlar immediyat
postoperatif fazda kötüleşti ancak giderek iyileşti ve
nihai obtüratör protezleri ile preoperatif seviyeye
yaklaştı.
Reilly J. de
Groot ve
diğ.(2020)/H
ollanda[50]
Maksillektomi sonrası
obtüratör protez ile
rehabilitasyon ve dijital
planlanmış, prefabrik,
serberst, vaskülarize
fibula flep ile
rekonstrüksiyon
arasında çiğneme
fonksiyonu kıyaslaması
Pilot çalışma
Prospektif
kohort
N=24(Rekonstrükte
edilmiş hastalar
(n=11),
rekonstrükte
edilmemiş(n=13))
EORTC-
QLQH&
N35
Maksiller rekonstrüksiyon, maksillektomi uygulanan
hastalarda çiğneme performansı için yararlı olabilir.
Karıştırma kabiliyeti, ısırma kuvveti ve sağlıkla
ilişkili yaşam kalitesi ile ilgili maksiller defektlerin
rekonstrüksiyonunun olası yararını desteklemek için
yapılmış daha büyük bir çalışma haklı çıkarılmıştır.
Chen ve
diğerleri(201
6)/Çin[45]
Maksillektomi sonrası
hastalarda yaşam
kalitesi ve obtüratör
protezin yerleştirilmesi
Kesitsel
çalışma
N=29(16 erkek, 13
kadın);ortalama
yaş=48.8 yıl
UW-
QoLv4
OFS
Ameliyat sonrası radyoterapi, maksillektomi ve
obtüratör protez rekonstrüksiyonu olan hastalarda
yaşam kalitesini etkileyen en güçlü değişkendir.
Defektin boyutu obtüratör fonksiyonunu biraz
etkilemiştir ancak genel yaşam kalitesini
etkilememiştir.
20
Yazar(yıl)/
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
ParithimarKa
laignan ve
diğ.(2018)/Hi
ndistan[51]
Maksillofasiyal
protezlerin oral sağlıkla
ilişkili yaşam kalitesine
etkisi
Kesitsel
çalışma
N=25 OHIP-
Edent-19
OFS
Rehabilitasyonun temel amacı
fonksiyonel faaliyetleri korumak ve geri
kazandırmak ve dolayısıyle toplum içine geri
dönebilmeleri için maksillofasiyal defektin
sonuçlarından etkilenmiş hastaların özgüvenlerini
arttırmaktır.Bu çalışmanın sınırları dahilinde,
nihai obtüratör protezleri ile oral sağlıkla ilgili yaşam
kalitesi (OHRQol) arasında yüksek pozitif
korelasyonun var olduğu sonucuna varılmıştır.
Rogers ve
diğ. (2003) /
İngiltere [24]
Maksillektomi sonrası
sağlıkla ilişkili yaşam
kalitesi: protez
obtürasyonu ve serbest
flep karşılaştırması
Kesitsel
çalışma
N = 28 (18 erkek,
10 kadın); ortalama
yaş = 64 yıl; 10 OB
18 SR
UW-
QOL
EORTC
QLQ
C30 -
EORTC
HN 35
HAD
Obtüratör ve serbest flep grupları arasında anlamlı
fark saptanmamıştır. Obtüratör hastaları görünümleri
hakkında daha fazla endişe duymaktalardı. Üst
dişlerinin daha farkında, daha fazla bilinçli, üst
protezlerinden ve fonksiyondan daha az
memnunlardı. Ağızlarında daha fazla ağrı ve
rahatsızlık vardı.
Mostafa I
Fayad ve
diğ.(2019)/M
ısır[48]
Yapımında Farklı
Materyaller Kullanılmış
Obtüratör Protezler ile
Rehabilite Edilmiş
Maksillektomi
Hastalarında Oral
Sağlık İlişkili Yaşam
Kalitesi
Kesitsel
çalışma
N=14(9 erkek, 5
kadın); ortalama yaş
41 yıl;Grup 1
konvansiyonel
obtüratör(metal ile
kombine sıcak
akrilik, Vertex™
Regular)Grup 2
obtüratörleri
termoplastik bazlı
dental materyalle
yapıldı.(Vertex™
ThermoSens)
OFS(Büt
ün
sorular 5
puan -
Likert
Skalası -
üzerinde
n
oylandı)
Hemimaksillektomi hastalarında 6 aylık obtüratör
protez kullanımı sonrası sonuçlarına göre
termoplastik obtüratörler, konvansiyonel olanlardan
daha iyi oral sağlıkla ilişkili yaşam kalitesiyle
sonuçlanmıştır. Bu nedenle oral sağlıkla ilişkili
yaşam kalitesini geliştirmek için tedavi planı olarak
düşünülmelidir.
21
Yazar(yıl) /
ülke
İsim Çalışma
yöntemi
Hasta bilgisi HRQOL Genel sonuçlar
Genden ve
diğ. (2003) /
ABD [19]
Palatomaksiller
rekonstrüksiyonu olan
ve olmayan hastalarda
fonksiyonel ve yaşam
kalitesi sonuçlarının
karşılaştırılması: bir ön
rapor
Karşılaştırma
lı kesitsel
çalışma
N = 8 (5 erkek, 3
kadın); ortalama
yaş = 42 yıl; 4 OB
doku kaynaklı
protez obtüratör; 4
vaskülarize kemik
içeren serbest flep
DASH
AAOS
HipandK
neeQuest
ionnaire
SWALQ
OL
Serbest flepli hastalar, çiğneme ve konuşmada
obtüratör protezli olan hastalardan daha yüksek
skorlara sahipti. Protez muadilleriyle
karşılaştırıldığında flep hastaları, önemli donör
bölgesi morbiditesi geçirmeden daha iyi bir HRQOL
elde etmişlerdir. Serbest flepler ikinci bir ameliyat
yeri gerektirmesine rağmen, bu yöntem obtüratör
protezlerden daha iyi fonksiyonel ve HRQOL
sonuçları sağlayabilmiştir.
Kornblith ve
diğ. (1996) /
ABD [30]
Obtrüratör protez
kullanan maksillektomi
hastalarının yaşam
kalitesi
Retrospektif
kesitsel
çalışma
N = 47 (31 erkek,
16 kadın); ortalama
yaş = 59,5 yıl; 47
OP
OFS,
PAIS,
MHI,
IES,
FamilyF
unctionin
gScale,
Perceive
dNegativ
eSocioec
onomicI
mpact of
Cancer
Index
Obtüratör fonksiyonu, kelimeleri telaffuz etme,
yiyecekleri çiğneme ve yutma ve ameliyat sonrası ses
kalitesinde bir iyileşme ile ilişkilidir. Obtüratör
fonksiyonunun en önemli belirleyicileri yumuşak
damağın (üçte biri veya daha az) ve sert damağın
(dördüncü veya daha az) rezeksiyon boyutudur. İyi
fonksiyon gören obtüratör protezler, maksillektomi
hastalarının HRQOL'sini iyileştirmek için önemlidir.
22
Not:
OP, obüratörler;
COP, geleneksel retansiyonlu obtüratör protezler;
AOP, hassas bağlantılar ile geliştirilmiş retantif obtüratör protez;
MOP, manyetik ataşmanlı geliştirilmiş retantif obtüratör protez;
HRQOL, sağlıkla ilişkili yaşam kalitesi;
UWQOLv4, Washington Üniversitesi Yaşam Kalitesi ölçeği sürüm 4;
OFS, Obtüratör Fonksiyon Ölçeği;
EORTC QLQ-C30, Avrupa Kanser Araştırma ve Tedavi Genel Formu;
EORTC HN 35, Avrupa Kanser Araştırma ve Tedavi Genel Formu, baş-boyun spesifik versiyonu;
QOL, Yaşam kalitesi;
MHI, Akıl Sağlığı Envanteri
OHIP-49; Ağız Sağlığı Etki Profilinin 49 maddesi
OHIP 14, kısa versiyon
OHIP; Baş Boyun Kanseri Hastalarında Performans Durum Ölçeği PSS-HN;
PSS-HN; Baş ve Boyun Kanseri Hastalarında Performans Durum Ölçeği;
ECOG; (Doğu İşbirliği Onkoloji Grubu) performans puanı
DOESAK; Maksillofasiyal bölgenin tümörleri üzerine Alman, Avusturya ve İsviçre kooperatif grubu
IES, Olayların Etkisi Ölçeği;
IIRS, Hastalık Müdahale Puanları Ölçeği;
CES-D, Epidemiyolojik Araştırmalar Merkezi Depresyon Ölçeği;
HAD, Hastane Anksiyete Depresyonu;
DASH, Kol, Omuz ve El Yetersizlikleri;
AAOS (Amerikan Ortopedi Cerrahları Akademisi) Kalça ve Diz Anketi;
SWALQOL, Yutkunma Yaşam Kalitesi;
PAIS, Hastalığa Psikososyal Uyum Ölçeği;
VAS, Görsel Analog Skala;
GOHAI, Geriatric Oral HealthAssessment Index
Kullanılan genel yaşam kalitesi ölçütleri şunlardı: Ruh Sağlığı Envanteri (MHI; n = 4), Olayların Etkisi Ölçeği (IES; n = 2), Hastalık Müdahale
Puanları Ölçeği (IIRS; n = 1), Epidemiyolojik Araştırmalar Depresyon Ölçeği (CES-D; n = 1), Hastalığa Psikososyal Uyum Ölçeği (PAIS; n =
1), Aile Fonksiyon Ölçeği (n = 1), Algılanan Olumsuz Sosyoekonomik Etki Endeksi (n = 1) ve Hastane Kaygısı ve Depresyon Ölçeği (HAD; n =
1).
23
5. TARTIŞMA
Son yıllarda obtüratör protezlerle rehabilite edilen maksillektomi hastalarında hasta tarafından
bildirilen sonuç ölçütleri olarak HRQOL ve hasta memnuniyetinin değerlendirilmesine
yönelik ilgi artmaktadır.
Oral kavite kanseri nedeniyle radyoterapi uygulanan hastalar, ağız sağlığı ile ilişkili yaşam
kalitesinin diğer tümörlü hastalara ve popülasyon ortalamasına göre daha kötü sonuçlar
göstermiştir. Kanser hastalarında tümör bölgesi HRQOL'yi etkileyen diğer diş veya protez
tiplerinden daha önemli bir faktördür [36].
Sadece bir çalışma maksillektomi hastalarında HRQOL'yi genel popülasyonunki ile
karşılaştırmıştır. Tümörsüz hastalar ile karşılaştırıldığında, tümör hastalarında konuşma, ağız
açma, ağız kuruluğu, ağrı ve yutma gibi oral fonksiyonlarda anlamlı bir azalma görülmüştür.
Alman popülasyonunun referans verileriyle karşılaştırıldığında, tümör hastalarında fonksiyon,
dispne ve finansal zorluklar ile ilgili bazı sorunlar yaşanmıştır [34].
Ek radyoterapi ve kemoterapi nedeniyle, ileri malignitesi ve büyük defekt boyutu olan
maksillektomi hastaları, gelecekten daha fazla korkma ve depresyonda olma eğilimindedir
çünkü nüks etme riski daha yüksektir [15]. Hastaların HRQOL'sinin rezeksiyonun kapsamına
ve yerine, kanser tedavisinin türlerine, protezlerin işlevselliğinin yanı sıra hastaların başa
çıkma stratejilerine ve rehabilitasyon türüne bağlı olduğu bilinmektedir [37].
Genel olarak, obtüratör protez kullanan hastalar tarafından bildirilen en yaygın problemler,
yiyecekleri yutarken sızı, konuşma bozukluğu, çiğneme, yutma ve ağrı idi [14, 30, 33, 35].
Maksiller obtüratör kullanmak konuşma, çiğneme, estetik, yutma ve kendine güveni artırır
[22, 30, 35]. Bu hastalarda konuşma, yemek yeme ve yutma güçlüğü sosyal yaşamdan
kaçınmaya neden olabilir [13–15, 26, 29, 33]. Obtüratör fonksiyonu, daha iyi psikososyal
uyum ve kelimeleri telaffuz etme, yiyecekleri çiğneme ve yutma ve ameliyat sonrası ses
kalitesi ile ilişkilidir [30].
Protetik tedaviden sonra bile bu hastalar psikolojik, fonksiyonel veya davranışsal
problemlerden muzdariplerdi [26, 27, 30, 33, 34]. Hasta ile ilişkili klinik faktörler, ihtiyaçlar
ve kişilik hakkındaki bilgileri değerlendirdikten sonra, hastaların HRQOL'sini iyileştirmek
için multidisipliner ekip tarafından psikolojik bakım, konuşma terapisi ve ağrı yönetimi dahil
kapsamlı ağız sağlığı rehabilitasyonu yapılmalıdır [14, 15, 19, 21 , 26, 29–31, 33, 34].
Obtüratör protezleri cerrahi sonrası hastaların oral fonksiyonlarını iyileştirir. Ataçmanların
eklenmesiyle arttırılan obtüratör protezinin retansiyonu oral fonksiyonda daha fazla fayda
sağlayabilir [25].
İmplant retansiyonlu obtüratörler, bu hastaların HRQOL'sinin sosyal ve psikolojik yönlerinde
konvansiyonel obtüratörlere göre belirgin gelişmeler göstermiştir. Çünkü ek retansiyon
konuşma sırasında obtüratörün hareketini önleme fırsatı sağlamıştır [20].
Bugüne kadar yapılmış, obtüratörleri maksillektomi defektlerinin serbest flep
rekonstrüksiyonları ile karşılaştıran az sayıda çalışma vardır [12, 16, 19, 21, 24, 27]. Bazı
çalışmalar flepler ve obturatörler arasındaki tedaviden sonra HRQOL'de anlamlı bir fark
olmadığını bildirirken [12, 21, 24], bazıları ise bu hastalar arasındaki fonksiyonel ve HRQOL
sonuçlarında anlamlı bir farklılık olduğunu bildirmiştir [19, 27]. Gelecekte, farklı tipteki
fleplerin ve alternatif rekonstrüksiyon yöntemlerinin (yani kök hücreler) hastaların
24
HRQOL'siüzerindeki etkilerini karşılaştırmak için çok merkezli çalışmalara ihtiyaç
duyulmaktadır [12, 14, 15, 19]. Obtüratör protez kullanan hastaların HRQOL'sini serbest flep
rekonstrüksiyonu yapılanlarla karşılaştırmak ve fonksiyonel faktörlerin ve hasta tarafından
algılanan semptomların uygun tedavi seçimi üzerindeki etkilerini anlamak için prospektif ve
uzun dönemli çalışmalara ihtiyaç vardır [24, 29]. Ek olarak, maksillektomi sonrası HRQOL'yi
etkileyen ve rekonstrüksiyon seçimini etkileyebilecek faktörleri belirlemek için çok merkezli
çalışmalara ihtiyaç vardır [26, 32].
Sadece iki çalışma, bireyselleştirilmiş obturatörlerin üretiminde kullanılan farklı teknolojilerin
hastaların HRQOL´si üzerindeki etkilerini incelemiştir. Bu çalışmalar, özellikle gelişmekte
olan ülkelerde, hastaların HRQOL ve obtüratör işlevlerini geliştirmek için üç boyutlu (3-D)
teknoloji, implant yerleştirme ve rezeksiyonun tedavi protokolünün entegrasyonunu
önermektedir çünkü CAD / CAM teknikleriyle üretilen obtüratör protezleri ya da hızlı
prototipleme, oral fonksiyonu ve sosyal kabulü geliştirmenin yanı sıra tedavi maliyetini,
süresini ve çabasını da azaltır [11, 23]. Gelecekte, bu yöntemlerin geçerliliğini
değerlendirmek için maksiller defekt ve yumuşak damak birleşiminin sınıflandırılması için ek
değerlendirme kullanan çalışmalara ihtiyaç vardır.
Obtüratör protezi kullanan hastalarda HRQOL'yi inceleyen 20 kesitsel çalışma vardı. Çok
değişkenli analiz yöntemini kullanan çalışmalar obtüratör protezi kullanan hastalarda
HRQOL'yi etkileyen en önemli faktörlerin postoperatif radyoterapi [28, 32], konuşmanın
anlaşılabilirliği [26], obtüratör fonksiyonu, yutma bozukluğu, görünüm, tedavi derecesi, ağrı
varlığı [15] ve rezidüel dentisyon [31]olduğunu rapor etmiştir. Obtüratör işlevi ile ilgili en sık
bildirilen faktörler defekt boyutu [28], cerrahi yaklaşım [33], postoperatif radyoterapi ve
premorbid dentisyon [25] idi. HRQOL ve obtüratör fonksiyonundaki zamansal değişiklikleri
değerlendirmek için daha çok uzun dönemli çalışmalara ihtiyaç vardır çünkü çoğu çalışma
kesitsel tasarım kullanmıştır. Bu çalışmalar çeşitli hastalık, tedavi ve rehabilitasyon
aşamalarının hastaların HRQOLsi üzerindeki olası etkileri hakkında değerli bilgiler
sağlayabilir.
En sık kullanılan baş ve boyuna özgü HRQOL ölçütleri OFS [11, 14, 15, 20, 23, 25–27, 29,
30–33, 35, 40, 42, 44, 45, 48, 51] ve UW-QoLv4 [12, 15, 24, 26 , 28, 32, 45]idi. OFS alt
bölgesine özgü anket en sık obtüratör protez kullanan maksillektomi hastalarının
çalışmalarında kullanılmıştır. Her ne kadar bu önlem klinisyenler tarafından protez
rehabilitasyonu sonuçlarını iyileştirmek için zayıf bir HRQOL’si olması muhtemel hastaları
tanımlamak için kullanılabilse de [33], OFS'nin klinik faydasını bir tarama ölçütü olarak
değerlendirmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.
Ağız sağlığı ile ilişkili yaşam kalitesini kullanan sadece üç çalışma vardır [20–22,50].
Karşılaştırma çalışmaları, OHIP-49'un tedavinin etkisini ölçmek için daha iyi bir yöntem
olduğunu oysa bireysel sistematik görüşme yönteminin OHIP-49'dan daha ayrıntılı karar
almak için daha uygun olduğunu göstermiştir [38]. HRQOL belgelerinin çoğu ilgili tüm
belirleyicileri yakalamaz [39]. Bu nedenle, beş çalışmada kombine HRQOL ölçümleri (baş ve
boyun kanserine özgü ve genel) kullanılmıştır [24, 27, 30, 32, 33]. Bazı çalışmalar,
maksillektomi ve obtüratör protezlerle rehabilitasyon sonrası hastaların iyi belirlendiğini
bildirmiştir [15, 30].
25
Yaşam koşulları ve psikososyal faktörler HRQOL'nin en önemli belirleyicileridir [21, 24, 27,
30, 32, 33]. Bu nedenle, gelecekteki çalışmalar, kişisel kaynakların ve sevgi dolu bir aileye
sahip olma, sosyoekonomik avantajlar, psikolojik olarak bağımsız stresli yaşam olaylarının
olmaması ve sosyal destek gibi hastaların HRQOL'si üzerindeki yaşam bağlamıyla ilgili
faktörlerin etkilerini incelemelidir.
Yaşam koşulları ve psikososyal faktörler HRQOL'nin en önemli belirleyicileridir [21, 24, 27,
30, 32, 33]. Bu nedenle, gelecekteki çalışmalar, kişisel kaynakların ve sevgi dolu bir aileye
sahip olma, sosyoekonomik avantajlar, psikolojik olarak bağımsız stresli yaşam olaylarının
olmaması ve sosyal destek gibi hastaların HRQOL'si üzerindeki yaşam bağlamıyla ilgili
faktörlerin etkilerini incelemelidir. Birçok jenerik, kansere özgü ve baş ve boyun kanserine
özgü ölçümlerin örtüşen içeriğe sahip olduğu bilinmektedir. Araştırmacılar ve klinisyenler,
çalışma hedefleri, araştırma sorusu, çalışma örneği, belge özellikleri, içerik / HRQOL alanları,
önlemlerin yararları ve HRQOL belgelerini seçerken soruların zaman çerçevesi gibi faktörleri
göz önünde bulundurmalıdır. [17, 39].
Demografik özellikler ile ilgili çelişkili bulgular vardır [14, 15, 26, 32, 33].,
Gelecekteki çalışmalar, önceki çalışmaların bulguları ve önerileri göz önüne alınarak
hastaların sosyodemografik ve klinik faktörlerinin HRQOL ve obtüratör fonksiyonları
üzerindeki etkilerini değerlendirmek için planlanmalıdır.
Nazometri, tükürük akış testi, çiğneme performansı ve karıştırma kabiliyeti testi gibi ek klinik
test kullanan nispeten az sayıda çalışma vardır [19, 20, 26, 29, 31]. Hem klinik hem de
hastaların subjektif değerlendirmesini kullanmak, bu hastaların protez tedavisi için daha iyi
bir karar verebilmesini sağlamıştır [31]. Klinik pratiklerde HRQOL belgeleriyle birlikte klinik
testlerin entegre kullanımı için klinisyenler tarafından daha fazla dikkat edilmelidir. Bu
hastalarda başarılı protez yönetimi için fonksiyonel durum ile HRQOL sonuçları arasındaki
ilişkiyi değerlendirmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.
Maksiller defektler için en sık kullanılan sınıflandırma sistemi bu çalışmalarda Brown
sınıflamasıdır [12, 14, 15, 25, 26, 28, 31, 32]. Farklı boyuttaki sınıflandırma sistemlerinin
(Armany ve Okay gibi) hastaların HRQOL'si üzerindeki etkilerini değerlendirmek için daha
fazla karşılaştırmalı çalışmalara ihtiyaç vardır.
Obtüratör protezlerle rehabilite edilen maksillektomi hastalarında HRQOL ile ilgili
çalışmalarda örneklem büyüklüğü küçüktür çünkü maksiller kanser mortalitesi artmış nadir
görülen bir tümördür. Bu çalışmalarda farklı çalışma tasarımı ve HRQOL ölçümleri
kullanılmıştır. Bu nedenlerden dolayı, çalışmalar arasındaki karşılaştırmalar zordur. Bugüne
kadar, baş ve boyun kanseri hastalarının HRQOL'sini ölçmek için altın standart bir yöntem
yoktur. Mevcut HRQOL ölçümlerini, HRQOL çalışmalarını ve sonuçlarını gözden geçirerek,
bu gözden geçirmenin obtüratör protez ile rehabilitasyon yapılan maksillektomi hastalarında
gelecekteki HRQOL çalışmalarını iyileştirme fırsatı sağladığını umuyorum.
26
6. SONUÇ
Bu derlemenin ana bulguları obtüratör protezlerin hastaların HRQOL'si ve fonksiyonu
üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğunu ortaya koymuştur. Çalışmalar, postoperatif
radyasyon tedavisi, rezidüel dentisyon, obtüratör protezin fonksiyonu, yutma bozukluğu,
konuşma, görünüm, tedavi derecesi ve ağrının varlığı hastaların HRQOL'sini etkileyen önemli
faktörler olduğunu göstermiştir. Bu derleme, klinisyenler ve araştırmacılar için hastaların
ihtiyaçlarını belirleme, gelecekteki çalışmaları planlama ve kapsamlı protez rehabilitasyon
programları planlama ve geliştirme konusunda bilgiler sunmaktadır. Farklı rekonstrüksiyon ve
retansiyon yöntemlerinin hastaların HRQOL’si üzerindeki etkilerini değerlendirmek için iyi
tasarlanmış klinik ve çok merkezli, uzun dönemli çalışmalar gereklidir. Sosyodemografik,
klinik ve psikolojik de dahil olmak üzere hastaların HRQOL'sini ve memnuniyetini
etkileyebilecek çeşitli belirleyicileri tanımlamak için daha büyük bir örneklemeyle çok
merkezli ve kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır
27
7. KAYNAKLAR
[1] Rogers SN. Quality of life forheadandneckcancerpatients—has
treatmentplanningaltered? Oral Oncology. 2009;45(4-5):435-439. DOI:
10.1016/j.oraloncology.2008.11.006
[2] Rogers SN, Semple C, Babb M, Humphris G. Quality of life considerations in
headandneckcancer: United KingdomNationalMultidisciplinaryGuidelines. TheJournal of
LaryngologyandOtology. 2016;130(Suppl 2):49-52. DOI: 10.1017/S0022215116000438
[3] Global Burden of DiseaseCancer Collaboration, Fitzmaurice C, Dicker D, et al. The
Global Burden of Cancer 2013. JAMA Oncology. 2015;1(4):505-527. DOI:
10.1001/jamaoncol. 2015.0735
[4] Ayaz B, Saleem K, Azim W, Shaikh A. A clinico-pathologicalstudy of oral cancers.
Biomedica. 2011;27:29-32
[5] Noguti J, De Moura CF, De Jesus GP, Da Silva VH, Hossaka TA, Oshima CT, Ribeiro
DA. Metastasisfrom oral cancer: An overview. CancerGenomicsProteomics.
2012;9(5):329-335
[6] Murray CJ, Vos T, Lozano R et al. Disability-adjusted life years (DALYs) for 291
diseasesandinjuries in 21 regions, 1990-2010: A systematicanalysisforthe Global Burden
of DiseaseStudy 2010. Lancet. 2012;380(9859):2197-2223. DOI: 10.1016/S0140-
6736(12)61689-4
[7] FDI World DentalFederation. Oral HealthWorldwide—A reportby FDI. Geneva: The
FDI World DentalFederation; 2014
[8] Nagy J, Braunitzer G, Antal M, Berkovits C, Novák P, Nagy K. QOL in
headandneckcancerpatientsaftertumortherapyandsubsequentrehabilitation: An
exploratorystudy. Quality of Life Research. 2014;23(1):135-143. DOI: 10.1007/s11136-
013-0446-1
[9] Pace-Balzan A, Shaw RJ, Butterworth C. Oral rehabilitationfollowingtreatmentfor oral
cancer. Periodontology 2000. 2011;57(1):102-117. DOI: 10.1111/j.1600-
0757.2011.00384.x
[10] Andrades P, Militsakh O, Hanasono MM, Rieger J, Rosenthal EL. Currentstrategies
in reconstruction of maxillectomydefects. Archives of OtolaryngologyHeadNeckSurgery.
2011;137(8):806-812. DOI: 10.1001/archoto.2011.132
[11] Lethaus B, Lie N, de Beer F, Kessler P, de Baat C, Verdonck HW.
Surgicalandprostheticreconsiderations in patientswithmaxillectomy. Journal of Oral
Rehabilitation. 2010;37(2):138-142. DOI: 10.1111/j.1365-2842.2009.02031.x
[12] Breeze J, Rennie A, Morrison A, Dawson D, Tipper J, Rehman K, Grew N, Snee D,
Pigadas N. Health-relatedquality of life aftermaxillectomy:
Obtüratörrehabilitationcomparedwithflapreconstruction. British Journal of Oral
andMaxillofacialSurgery. 2016;54(8):857-862. DOI: 10.1016/j.bjoms.2016.05.024
[13] Kumar P, Alvi HA, Rao J, Singh BP, Jurel SK, Kumar L, Aggarwal H. Assessment
of thequality of life in maxillectomypatients: A longitudinalstudy. Journal of Advanced
Prosthodontics. 2013;5(1):29-35. DOI: 10.4047/jap.2013.5.1.29
[14] Depprich R, Naujoks C, Lind D, Ommerborn M, Meyer U, Kübler NR, Handschel J.
Evaluation of thequality of life of
patientswithmaxillofacialdefectsafterprosthodontictherapywithobtüratörprostheses.
International Journal of Oral andMaxillofacialSurgery. 2011;40(1):71-79. DOI:
10.1016/j.ijom.2010.09.019
[15] Riaz N, Warriach RA. Quality of life in patientswithobtüratörprostheses. Journal of
AyubMedicalCollege, Abbottabad. 2010;22(2):121-125
28
[16] Murphy J, Isaiah A, Wolf JS, Lubek JE. Quality of life factorsandsurvivalafter total
orextendedmaxillectomyforsinonasalmalignancies. Journal of Oral
andMaxillofacialSurgery. 2015;73(4):759-763. DOI: 10.1016/j.joms.2014.11.002
[17] Kanatas AN, Rogers SN. A guide of thequestionnairesused in themeasurement of
health-relatedquality of life in headandneckoncology. Tumori. 2008;94(5):724-731
[18] Brandão TB, VechiatoFilho AJ, Batista VE, de Oliveira MC, Santos-Silva AR.
Obtüratörprosthesesversusfreetissuetransfers: A systematicreview of the optimal
approachtoimprovingthequality of life forpatientswithmaxillarydefects. TheJournal of
ProstheticDentistry. 2016;115(2):247-253.e4. DOI: 10.1016/j.prosdent.2015.08.002
[19] Genden EM, Okay D, Stepp MT, Rezaee RP, Mojica JS, Buchbinder D, Urken ML.
Comparison of functionalandquality-of-life outcomes in
patientswithandwithoutpalatomaxillaryreconstruction: A preliminaryreport. Archives of
OtolaryngologyHeadNeckSurgery. 2003;129(7):775-780. DOI:
10.1001/archotol.129.7.775
[20] Salem AA, Shakel EA, Sadakha AA, Kassem EM, El-Segai AA. Evaluation of
Zygomaticimplantretainedobtüratör in rehabilitation of partialpalato-
maxillectomypatients. TantaDentalJournal. 2015;12(1):35-40. DOI:
http://dx.doi.org/10.1016/j.tdj.2014.10.003
[21] Gotfredsen K, Abdullah S. Oral
prostheticrehabilitationwithandwithoutimplantsafterradiationtherapyandablativesurgery.
International Journal of Dentistry Oral Science. 2015;2(4):21-25. DOI: http://dx.doi.
org/10.19070/2377-8075-SI02004
[22] Hussain M, Naqvi SK, Ali SA, Yazdanie N, Khan MY, Khan M. Quality of life in
oral cancerpatientsafterprovision of maxillaryobtüratörs. Pakistan Oral andDentalJournal.
2014;34(4):761-764
[23] Jiao T, Zhu C, Dong X, Gu X. Rehabilitation of
maxillectomydefectswithobtüratörprosthesesfabricatedusingcomputer-
aideddesignandrapidprototyping: A pilot study. International Journal of Prosthodontics.
2014;27(5):480-486. DOI:10.11607/ijp.3733
[24] Rogers SN, Lowe D, McNally D, Brown JS, Vaughan ED. Health-related QOL
aftermaxillectomy: A comparisonbetweenprostheticobturationandfreeflap. Journal of Oral
andMaxillofacialSurgery. 2003;61(2):174-181. DOI: 10.1053/joms.2003.50044
[25] Chen C, Ren W, Gao L, Cheng Z, Zhang L, Li S, ZhiPK.Function of
obtüratörprosthesisaftermaxillectomyandprostheticobtüratörrehabilitation.
BrazilianJournal of Otorhinolaryngology. 2016;82(2):177-183. DOI:
10.1016/j.bjorl.2015.10.006
[26] Seignemartin CP, Miranda ME, Luz JG, Teixeira RG. Understandability of
speechpredictsquality of life amongmaxillectomypatientsrestoredwithobtüratörprosthesis.
Journal of Oral andMaxillofacialSurgery. 2015;73(10):2040-2048. DOI: 10.1016/j.
joms.2015.04.031
[27] Wang F, Huang W, Zhang C, Sun J, Qu X, Wu Y. Functionaloutcomeandquality of
life after a maxillectomy:Acomparisonbetween an
implantsupportedobtüratörandimplantsupportedfixedprostheses in a freevascularizedflap.
Clinical Oral ImplantsResearch. 2016:1-7. DOI: 10.1111/clr.12771
[28] Chen C, Ren WH, Huang RZ, Gao L, Hu ZP, Zhang LM, Li SM, Dong K, Qi H, Zhi
KQ. Quality of life in patientsaftermaxillectomyandplacement of prostheticobtüratör.
International Journal of Prosthodontics. 2016;29(4):363-368. DOI: 10.11607/ijp.4608 [29]
Rieger JM, Wolfaardt JF, Jha N, Seikaly H. Maxillaryobtüratörs:
Therelationshipbetweenpatientsatisfactionandspeechoutcome. HeadNeck.
2003;25(11):895-903. DOI: 10.1002/hed.10299
29
[29] Rieger JM, Wolfaardt JF, Jha N, Seikaly H. Maxillaryobtüratörs: Therelationship
betweenpatientsatisfactionandspeechoutcome. HeadNeck. 2003;25(11):895-903. DOI:
10.1002/hed.10299
[30] Kornblith AB, Zlotolow IM, Gooen J, Huryn JM, Lerner T, Strong EW, Shah JP,
Spiro RH, Holland JC. Quality of life of maxillectomypatientsusing an
obtüratörprosthesis. Head
[31] Kreeft AM, Krap M, Wismeijer D, Speksnijder CM, Smeele LE, Bosch SD, Muijen
MS, Balm AJ. Oral functionaftermaxillectomyandreconstructionwith an obtüratör.
International Journal of Oral andMaxillofacialSurgery. 2012;41(11):1387-1392. DOI:
10.1016/j.ijom.2012.07.014
[32] Chigurupati R, Aloor N, Salas R, Schmidt BL. Quality of life
aftermaxillectomyandprostheticobtüratörrehabilitation. Journal of Oral
andMaxillofacialSurgery. 2013;71(8):14711478. DOI: 10.1016/j.joms.2013.02.002
[33] Irish J, Sandhu N, Simpson C, Wood R, Gilbert R, Gullane P, Brown D, Goldstein D,
Devins G, Barker E. Quality of life in patientswithmaxillectomyprostheses. HeadNeck.
2009;31(6):813-821. DOI: 10.1002/hed.21042
[34] Hertrampf K, Wenz HJ, Lehmann KM, Lorenz W, Koller M. Quality of life of
patientswithmaxillofacialdefectsaftertreatmentformalignancy. International Journal of
Prosthodontics. 2004;17(6):657-665 [35] KhanMWU,Shah AA, Fatima A, Hanıf A.
Subjectiveassessment of obtüratörfunctioning in patientswithhemimaxillectomy. Pakistan
Journal of MedicalandHealthSciences. 2014;8(3):694-697
[35] KhanMWU,Shah AA, Fatima A, Hanıf A. Subjectiveassessment of
obtüratörfunctioning
in patientswithhemimaxillectomy. Pakistan Journal of MedicalandHealthSciences.
2014;8(3):694-697
[36] Schweyen R, Kuhnt T, Wienke A, Eckert A, Hey J. Theimpact of oral rehabilitation
on oral health-relatedquality of life in patientsreceivingradiotherapyforthetreatment of
headandneckcancer. Clinicaland Oral Investigation. 2017;21(4):1123-1130. DOI:
10.1007/s00784-016
[37] Hahn TR, Krüskemper G, Enkling N, Kübler NR.
ZurLebensqualitätnachchirurgischerTherapievonMundhöhlenkarzinomen—
eineretrospektiveMulticenterstudie. Mund-, Kiefer- undGesichtschirurgie. 2007;11(1):27-
33. DOI: 10.1007/s10006-006-0038-0
[38] Ozhayat EB, Gotfredsen K, Elverdam B, Owall B. Patient-generatedaspects in oral
rehabilitationdecisionmaking. II. Comparison of an
individualsystematicinterviewmethodandthe oral healthimpact profile. International
Journal of Prosthodontics. 2010;23(5):421-428
[39] Ojo B, Genden EM, Teng MS, Milbury K, Misiukiewicz KJ, Badr H. A systematic
re- view of headandneckcancerquality of life assessmentinstruments. Oral Oncology.
2012;48(10):923-937. DOI: 10.1016/j.oraloncology.2012.03.025
[40] Meltem Ozdemir-Karatas, PhD, DDS,a Ali Balik, PhD, DDS,a Gülümser Evlioglu,
PhD, DDS,a Ömer Uysal, PhD,band Kadriye Peker, PhDcPredictors of
obtüratörfunctioningandsatisfaction in turkishmaxillectomyDOI:
10.1016/j.oooo.2017.11.002
[41] RenuGupta, R. P. Luthra, ShikhaGupta ;Evaluation of quality of life of
maxillectomypatientsafterprostheticobtüratörrehabilitation; doi: 10.15713/ins.idmjar.51
[42] Feng Wang Wei Huang; Functionaloutcomeandquality of life after a maxillectomy: a
comparisonbetween an implantsupportedobtüratörandimplantsupportedfixedprostheses in
a freevascularizedflap; https://doi.org/10.1111/clr.12771
30
[43]IoliIoannaArtopoulou, Evangelos C. Karademas, NikolaosPapadogeorgakis,
IoannisPapathanasiou, GregoryPolyzoi , DrDen; Effects of sociodemographic,
treatmentvariables, andmedicalcharacteristics on quality of life of
patientswithmaxillectomyrestoredwithobtüratörprostheses; DOI:
https://doi.org/10.1016/j.prosdent.2017.01.021
[44] MarwaMohammed Ali1, Nadia Khalifa1,2 andMohammedNasser Alhajj1,3*;Quality
of life andproblemsassociatedwithobtüratörs of patientswithmaxillectomies; DOI
10.1186/s13005-017-0160-2
[45]ChenC,RenWH,HuangRZ,GaoL,HuZP,ZhangLM,LiSM,DongK,QiH,Zhi KQ; Quality
of Life in PatientsAfterMaxillectomyandPlacement of ProstheticObtüratör; DOI:
10.11607/ijp.4608
[46] Pompa G.*, Brauner E., Jamshir S., De Angelis F., Giardino R., Di Carlo S.; Quality
of Life in
PatientsRehabilitatedwithPalatalObtüratörwithoutReconstructionVersusFixedImplant-
ProsthesisafterReconstruction of MaxillectomyDefects;
https://www.researchgate.net/publication/317027777
[47]MohamedM.SaidBDS, MPhilaTakafumiOtomaruDDS,
PhDbYesiboliYeerkenDDScHisashiTaniguchiDDS, PhDd; Masticatoryfunctionand oral
health-relatedquality of life in patientsafterpartialmaxillectomieswithclosedoropendefects;
https://doi.org/10.1016/j.prosdent.2016.11.003
[48]Mostafa I Fayad*, Ihab M Atito** andMahmoudAmmar*;ORAL HEALTH
RELATED QUALITY OF LIFE IN HEMIMAXILLECTOMY PATIENTS
REHABILITATED WITH OBTÜRATÖR PROSTHESIS FABRICATEDUSING
DIFFERENT MATERIALS; www.eda-egypt.org • Codex : 178/1901
[49] Kanchan P. Dholam, MDSa, GurmitBachher, PhDb, Sandeep V. Gurav; Changes in
thequality of life andacousticspeechparameters of patients in variousstages of
prostheticrehabilitationwith an obtüratöraftermaxillectomy; DOI:
https://doi.org/10.1016/j.prosdent.2019.03.005
[50]Reilly J. de Groot, DDS, MDa, Jana M. Rieger, PhDb,1, Antoine J.W.P. Rosenberg,
DDS, MDc, Matthias A.W. Merkx, DDS, MD, PhDd, Caroline M. Speksnijder; A pilot
study of masticatoryfunctionaftermaxillectomycomparingrehabilitationwith an
obtüratörprosthesisandreconstructionwith a digitallyplanned, prefabricated, free,
vascularizedfibulaflap; DOI: https://doi.org/10.1016/j.prosdent.2019.06.005
[51] ParithimarKalaignanandJayaShreeMohan; Impact of MaxillofacialProstheses on Oral
HealthRelatedQuality Of Life; http://dx.doi.org/10.13005/bpj/1428