164

Termo Klima

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Termo Klima

Citation preview

Page 1: Termo Klima
Page 2: Termo Klima
Page 3: Termo Klima
Page 4: Termo Klima
Page 5: Termo Klima
Page 6: Termo Klima
Page 7: Termo Klima
Page 8: Termo Klima
Page 9: Termo Klima

Murat DEMİRTAŞ

Gazeteler, televizyonlar ve günümüzün iletişim ortamı internet… Binlerce haber, yazı,yorum… Enerji konusunda kafa karıştırmaya devam ediyor. Nedir bu işin aslı?

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın internet sitesi; "Enerji ve maden kaynaklarını ve-rimli, etkin, güvenli, zamanında ve çevreye duyarlı şekilde değerlendirerek dışa bağım-lılığı azaltmayı ve ülke refahına en yüksek katkıyı sağlamayı görev edindik." bu başlıklabaşlıyor.

…verimli, etkin, güvenli, zamanında ve çevreye duyarlı şekilde… Enerji konusunda meselenin özü bu; verimli, etkin, güvenli, zamanında ve çevreye du-yarlı şekilde enerjimizi hangi kaynaktan ne şekilde elde edeceğiz? Enerji yönetimininsavı, enerji çeşitliliği… Bu nedenle nükleer enerji santrali kuruluyor. 2020 yılına kadar,nükleer enerji santrallerinin, elektrik enerjisi üretimi içerisindeki payının en az %5 se-viyesine ulaşması hedefleniyor. Ya zararları? Bkz. Çernobil, Fukuşima…

En çok eleştirilen de zaten nükleer enerji… Kimi çevreler geç bile kaldığımızı bir anönce yapılması gerektiğini söylerken, kimileri dünyanın artık yenilenebilir enerjilerdenyana tercih kullandığını belirtiyor. Son haber Almanya’nın nükleer enerji santrallerinikapatma kararıydı.

Bakanlığın sitesinde ise nükleer enerji ile ilgili olarak; “Elektrik üretiminin sürekliliği yö-nünden, nükleer santraller, termik ve hidrolik santrallere göre daha güvenli ve emreamadedir.” denilirken, bir kesim de henüz nehirlerimizden yeterince faydalanamadığı-mızı belirtip, hidroelektrik santrallerin yapımına ağırlık verilmesi gerektiğini öne sürüyor.Fakat çevre söz konusu edilerek bir başka kesim de HES’lere karşı çıkıyor. STK’ların savı;çevre katlediliyor. Neticede bakanlık bile “…çevreye duyarlı bir şekilde…” diyor. Bkz.Hopa…

Yenilenebilir enerjilere itirazlar…Nükleer santralin yapımını savunanların yenilenebilir enerjilere ilişkin en büyük itirazları,enerjide süreklilik problemi. Yine bakanlığın sitesinde rüzgâr enerjisi için; “Ancak rüzgârtürbinlerinin büyük alan kaplaması, gürültü kirliliği oluşturması ve üretilen elektriğinkalite sorunları gibi bazı dezavantajları bulunmaktadır.” denilirken, güneş enerjisi için;“Güneş pilleri için en önemli dezavantaj, halen ticari olan silisyum kristali ve ince filmteknolojisiyle üretimlerinin olağanüstü yüksek maliyetler oluşturmasıdır.” itirazları dil-lendiriliyor. Kim bilir belki de nükleere yer açılmak için söyleniyor.

Netice olarak enerji konusunda tam bir kaos hakim. Peki sizce?

Sağlıklı ve mutlu günler dileğiyle…

Enerji: Kaos

Isıtma, Soğutma, Klima, Havalandırma,Yalıtım, Pompa, Vana, Tesisat, Su Arıtma ve Güneş Enerjisi Sistemleri Dergisi

DÜNYA FUAR YAPIM LTD. ŞTİ. ADINA SAHİBİ EBRU DEMİRTAŞ[email protected]

YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ (SORUMLU)MEHMET Ö[email protected]

GRAFİK TASARIMABDULLAH [email protected]

ULUSLARARASI İLİŞKİLER EMRE ÇİÇEKÇİ[email protected]

MUHASEBE- FİNANS MÜDÜRÜAYNUR GÜLEÇ[email protected]

SİSTEM ANALİSTİHAKAN [email protected]

DANIŞMANMURAT DEMİRTAŞ[email protected]

REKLAM SATIŞ

NAZLI BOZDAĞ DEMİ[email protected]

BİLİM YAYIN KURULU

PROF. DR. HASAN HEPERKANDR. BURAK OLGUN

[email protected]

BASKIPORTAKAL BASIMHuzur Mahallesi Tomurcuk Sokak No:5/14 Levent -Şişli / İstanbulTel: 0212 332 28 01 (Pbx)

ADRESDereboyu Caddesi Meydan Sokak Beybi Giz PlazaNo: 28 Kat: 2 Daire: 3-4Maslak - İstanbul0212 290 33 [email protected]

YAYIN TÜRÜYayg›n, Süreli, Ayl›k

ISSN 1309-4599

Termo Klima’da yer alan makalelerdekifikirler yazarlarına aittir. Yayımlanan ilan-ların sorumluluğu reklam verene aittir.Termo Klima’nın bütün yayın haklarıDünya Fuar Yapım Ltd. Şti.’ne aittir. Yazı-lar kaynak gösterilmeden yayımlanamaz.

Page 10: Termo Klima

14 GÖRÜŞProf. Dr. Hasan A. Heperkan: Sistem verimliliği kavramı ve değerlendirilmesi

40 SEKTÖR GÜNDEMİ40- İMSAD: Tüketici gayrimenkulde mevcut koşulları

iyi değerlendirmeli

44- ISKAV, sektör eğitimcilerinin eğitimine devam ediyor

46- Friterm sanayicilere örnek oldu

52- Alp Kanal fabrikası “resmen” açıldı

İ Ç İ N D E K İ L E R

58 GÜNDEM58- Yabancı sermayenin öncelikli tercih ettiği OSB;

Gebze Organize Sanayi Bölgesi (GOSB)

62- Marka tescilinde dikkat edilmesi gerekenler64- KOBİ’ler için doğru insanları işe almada 5 adım

70- Shell: Enerji tercihlerimizi belirlemezsek dalgalanmalar ve belirsizlik kapımızı çalabilir

74- Mürşat Özkaya: 10 - 9 - 8… Geri sayım başladı!

76 YENİ PAZARLAMADr. Zeki Yüksekbilgili: Sizin şirketiniz nerede?

79 AYIN DOSYASI79- Split ve değişken debili klima sistemleri80- İSKİD Split ve Değişken Gaz Debili Klima Komisyonu (SDDK) Başkanı Hakan Otyıldız:

Türk malı klimalar artık tüm dünyada kullanılıyor84- Panasonic, Türkiye’de klimalarıyla da yer edinecek86- LG Türkiye Klima ve Enerji Çözümleri Satış

Müdürü Levent Özcan: LG, hızla büyüyen VRF pazarında öncü bir marka olmayı hedefliyor

88- Geniş ürün gamı ile Hitachi büyümeye devam ediyor89- Ürünler

Page 11: Termo Klima
Page 12: Termo Klima

149 KÜLTÜR-SANATAyın sanat gündeminden sizin için seçtiklerimiz

İ Ç İ N D E K İ L E R

135 TEKNİK136- Makale

Dr. Burak Olgun: Olgun İklimlendirme sistemleri, değişken hava debili sistemler

138- MakaleIsı pompaları

146- MakaleMakine Mühendisi Ertuğrul Mıhçı Yazgan: Mekanik tesisatın depremlerden koruması

124 FABRİKA GEZİSİDoğuş Vana Yön. Krl. Bşk. Bülent Hacıraifoğlu:Doğuş Vana dünya için üretim yapıyor

128 ARAMIZDAKİ PROFESYONELLERAirfel Genel Müdür Yardımcısı ve Yeni ProjelerKoordinatörü Zeki Özen: “Yakın dönem iklimlendirme tesisat tarihi!”

106 İZLENİM106- PAWEX’ 2011, pompa, vana, tesisat sistemleri

sektörünü buluşturdu108- Fuara katılan firmaların standlarından görüntüler112- 7. Pompa Vana Kongresi gerçekleştirildi114- Pompa ve Vana Sektörü, Sorunları,

Çözüm Önerileri ve Geleceği Paneli

98 SEKTÖREL SÖYLEŞİ98- Metrans Makina: “Hızlı üretim ve düşük maliyetle

en iyi üretimi yapmak için çok gelişmiş üretim teknolojilerine sahip olmak gerekiyor”

102- Fronius İstanbul Genel Müdürü Nusret Bilen: Fronius güneş enerjisi sistemleri alanında altyapısını oluşturdu

Page 13: Termo Klima
Page 14: Termo Klima

IMPRESSIONPAWEX 2011 brought together -110

pump, valve and installation sectors

Photo Reports -108

106

FACTORY TOURBülent Hacıarifoğlu, Chairman of

the Board of Directors of Doğuş Vana: Doğuş Vana producing for the world.

124

PROFESSIONALS AMONG USCoordinator of New Projects and Deputy

General Manager of Airfel, Zeki Özen: “History of air conditioning installation in near term!”

128

INDUSTRIAL INTERVIEWFronius İstanbul General Manager - 102

Nusret Bilen: Fronius solar systems completed it’s infrastructure

98

C O N T E N T S

INDUSTRY’S AGENDA40- IMSAD: Consumers should consider theexisting conditions in real estate sector well

46- Metin Duruk: Owner of the Friterm A.Ş.;Friterm has become a good example for manufacturers.

40

AGENDA64-5 steps to hire right employees for SME’s

74-Mürşat Özkaya Chemical Engineer Msc.:The one constant thing is change, unlicensedsystems regulations are changing again!

58

TECHNICSDr. Burak Olgun: - 1 3 6

Air conditioning systems, variable air flow systems

Ertuğrul Mıhçı Yazgan: - 1 4 6Earthquake protection of

mechanical installation

135

REKLAM İNDEKSİ

3 S NORM 109AIRFEL 25AKANTEL 23ALARKO 9ALDAĞ 55ARÇELİK 1ASTEKNİK 121ASTRAL 160BAHÇIVAN 133BAYMAK 13BOSCH TERMOTEKNİK 2-3, A.K.CFM SOĞUTMA 5DEMİRDÖKÜM 17DEMSAN 119DİNAMİK ISI 73DOĞAL JEOTERMAL 75DOĞUŞ TEKNİK 134

EKİN ENDÜSTRİYEL 101ERBAY 45EZİNÇ A.K.İ.FERROLI 61FLEXIVA 49FRİTERM 21GES TEKNİK 33ISK-SODEX 2012 78İKLİMSA 29İMCO 57İMEKSAN 83KLAS 57KLİMA TEKNİK 15KL‹MAKAR 67MAKRO TEKNİK 111METRANS 65MGT FİLTRE 123

ODE 63

ÖZFRİGO TEKNİK 35-37

PAMSAN 39

REHAU 31

RENEX ECO 2011 71

SODEX ANTALYA 2011 Ö.K.İ

SPIRAX INTERVALF 4

STANDART POMPA 11

TEKNO YANGIN 43

TERMO DİNAMİK 69

TESTO 59

TOROS SOĞUTMA 77

TROTEC 27

TÜRK HENKEL 19

VALFTEK 51

VIESSMANN 6

FILE OF THE MONTH79-Split and Variable Flow Air Conditioning Systems

80-Chairman of the Split and Variable Gas Flow AirConditioning Commission (SDDK) of ISKID: Hakan Otyıldız: Turkish brand air conditioners are being used all over the world 84-Director of Panasonic European Air Conditioners,Enrique Vlamitjana; Panasonic is going to also have a market share with it’s air conditioners in Turkey 86- LG Turkey Air Conditioning and Energy SolutionsSales Manager Levent Özcan: LG Aims to become aleading brand in the rapidly growing market of VRF88- Hitachi is keep growing with its wide product range

79

Page 15: Termo Klima
Page 16: Termo Klima

Yaklaşık 160 milyon bina stoku ileKYOTO protokolüne göre karbondioksityayılımını azaltmayı taahhüt etmiş olanAB, Binalarda Enerji Performansı Direkti-fini böyle bir hedefe yönelik olarak revizeetmektedir. Isıtma ve soğutma sistemleriyeni ve yenilikçi teknolojileri uygulayarakbinaların enerji verimliliğini artırmadaönemli bir rol oynarlar. Bu nedenle buteknolojilerin hem standartlara hem dehesaplama yöntemlerine entegre edil-mesi gerekir. Tasrımcıların yenilikçi tekno-lojileri kullanabilmeleri için enerjiverimliliğine pozitif katkıları gösterebile-cek gelişmiş hesaplama araçlarına, somutverilere ihtiyaçları vardır. Binaların enerji tüketimleri azaldıkçadaha önceden önemsiz kalan bazı unsur-lar ön plana çıkabilir. Bu nedenle hesap-lama yöntemlerinde en küçük ayrıntınınbile dikkate alınması gerekir. Isıtma ve so-ğutma sistemlerinin enerji performansıdeğerlendirilmesinde nasıl birleştirileceği-nin ana hatları EN 15603 de anlatılmak-tadır.

Burada temel yaklaşım ısıl kayıpların veyardımcı ekipmanın tüketiminin hesap-lanmasıdır. Isıl enerjinin izlediği yol• Üretim• Depolama• Dağıtım• Yayınımşeklinde planlanır (Şekil 1). Bu konudaortak bir yazılımın oluşturulması ve özel-liklerinin belirlenmesi için Haziran 2009da Brüksel. CEN’de bir çalıştay düzenlen-miştir. 17 ülkenin temsilcilerinin katıldığıtoplantıda konuun önemi vurgulanmış ve

yazılım geliştirme sürecinde, tasarımcıla-rın, uygulayıcıların, denetleyicilerin de ya-zılımcılarla birlikte hareket etmeleriönerilmiştir. Binaların enerji performansıile ilgili ikinci nesil standartlar, mutlaka ya-zılımların gereksinimlerine cevap verebi-len revizyonları içermelidir. Burada ikiönemli husus vardır. • Standartlar ne kadar ayrıntı içermelidir?Önceki standartlarla ilgili en büyük sıkıntıve eleştiri bu yöndeydi.• Veri toplama ve kullanılacak ortak veri-ler, veri tabanları nasıl olmalıdır?

Binalarda istenen şartların sağlanabil-mesi, mekanik tesisatın doğru projelen-dirilmesi ve uygulanması yanındasistemin işletilmesi sırasında tasarım de-ğerlerine uyumunun garanti altına alın-masına da bağlıdır. Bir sistemin verimliçalışabilmesi için arz ve talebin dinamikve eşzamanlı olarak eşleştirilebilmesi ge-rekir. Örneğin, bir binanın ısıtılmasında ısıkaynağının toplam kayıpları karşılayacakkapasitede olması yeterli değildir. Aynızamanda üretilen ısıl enerjinin, binanınanlık talebiyle de uyumlu olması ve yöne-tilmesi gerekir. Etkili bir kontrol çokönemlidir.Bir ısıtma sisteminin seçimi birçok para-metreye bağlıdır. Bunlar arasında, binanınkullanım şekli (konut, ticari bina, büro,fabrika, vb.), bütçe, yakıt cinsi ve maliyeti,mahallerin kullanım süreleri, hijyeniközellikler, vb. sayılabilir. İdeal bir çözümbulunabilmesi için bütün parametreler vebirbirleri ile olan ilişkileri üzerinde çok iyidüşünülmelidir. Genellikle herhangi birbinanın ısıtma sistemi için birden fazla se-

g ö r ü ş

14 Termo Klima Haziran 2011

Prof. Dr. Hasan A. Heperkan

elirli bir fonksiyonu yerinegetirmek üzere bir arayagetirilen bileşenler bir sis-tem oluştururlar. Stan-dartlar genelde bileşenlerive performanslarını belir-

lerler. Ancak çok iyi bileşenlerden oluşanbir sistemin performansının da iyi olacağıanlamına gelmez. Sistem performansı,kendisini oluşturan elemanların kaliteli ol-ması yanında, bunların birbirleriyleuyumlu olmaları, doğru kurulmaları vemonte edilmeleri, sistemin doğru işletil-mesi ve bu durumun zaman içersinde dedeğişmemesi için nasıl kontrol edildiğinede bağlıdır.Binaları ısıtan, soğutan, havalandıran yapı-ları bu kapsamda incelemek gerekir. AvrupaBirliği’nde de cihazlar ile ilgili hem üretim,hem performans için sayısız standart ve yö-nerge olmasına karşın, bunların oluştur-duğu sistemlerin performansını ve özellikleenerji performansını değerlendiren ortakstandartlar ve yöntemler çok kısıtlıdır. Bueksiklik şu anda da hissedildiğinden komis-yonlar kurulmuştur. Çalışmaların sonuçlarıhenüz tam olarak açıklanmamıştır.

B

Sistem verimliliği kavramı ve

değerlendirilmesi

Şekil 1. Enerjinin İzlediği Yol ve

Hesap

Page 17: Termo Klima
Page 18: Termo Klima

çenek bulunur. Örneğin, bir konut için bi-reysel ısıtma seçilebileceği gibi, havalıısıtma, kat kaloriferi veya merkezi ısıtmada tercih edilebilir. Bazı durumlarda da bi-nada birden fazla sistem bulunabilir. Ör-neğin endüstriyel bir tesiste, bürolar içinmerkezi sıcak sulu sistem, imalat mahal-leri için ise sıcak havalı sistem kullanılabi-lir. Ayrıca alternatif ısıtma sistemlerini de(ısı pompası, güneş enerjisi, vb.) göz ardıetmemek gerekir.

Binaların soğutulması ve havalandırılmasıgenellikle birlikte ele alınır. Aslında her ikifonksiyon farklı amaçlara hizmet eder. İçhava kalitesi etkili bir havalandırma ilesağlanırken, bina içersinde üretilen fazlaısı soğutma sistemi tarafından uzaklaştı-rılır. Birlikte anılmaları tarihi geçmişe da-yanır. İlk uygulamalar ABD de hava bazlısistemlerde kullanılmıştır. Birçok ülkedehala geçerli teknolojidir. Diğer taraftanson zamanlarda bazı yeni teknolojiler,soğuk tavan, chilled beam, TABS (ther-mally active building component), vb.enerji verimliliği potensiyeli taşımaktadır.Bilindiği gibi hava kötü bir enerji taşımaortamıdır. Enerji, sıvı ortamlarla, örneğinsuyla çok daha iyi taşınır. Bu gelişmelerinde hesaplara yansıtılması doğru bir seçe-nek oluşturacaktır (Şekil 2). EN 15316hesaplama yönteminin ana yapısını gös-termektedir. Burada ilginç olan kayıplarıngeri kazanılabilir ve kazanılamaz kısımla-rının da belirlenmesidir. Bu ayırım bize bi-nanın ve kullanılan mekanik sisteminenerji performansı hakkında çok kıymetliipuçları verir.

Oda sıcaklığının tam istenen değerde tu-tulması kontrol sisteminin en önemlifonksiyonlarından biridir. İstenen değerlegerçekleşen değer arasındaki farkınmümkün olduğunca küçük olması gere-kir. Dış hava sıcaklığına bağlı olarak sis-temde dolaşan suyun sıcaklığının merkezişekilde kontrol edilmesi (dış hava kom-panzasyonu) burada etkili olur. Bu amaçla

dış ortama veya uygun bir iç ortama yer-leştirilen bir duyargadan yararlanılır. Gidiş suyu sıcaklığının merkezi olarakkontrol edilmesinde iç ortam olarak ge-nellikle oturma odası seçilir. Ancak bu du-rumda odaya gelen bir ısı kaynağınınetkisiyle diğer odalardaki ısıtma da etki-lenir veya bazen gereksiz yere fazladanısıtılmış olur. Bu nedenle gidiş suyu sıcak-lığının dış hava sıcaklığına göre ayarlan-ması daha uygundur. Binanın ısılözelliklerine göre belirlenen bir ısıtma eğ-risi kullanılarak hangi dış hava sıcaklı-ğında gidiş suyu sıcaklığının hangi değereayarlanacağı tespit edilebilir. Dış ortamayerleştirilen duyargadan gelen sinyal ka-rışım vanasına veya kazana iletilir. En iyikontrol şekli karışım vanası yerine doğru-dan kazan suyu sıcaklığının gidiş suyu sı-caklığına ayarlanabildiği durumdur. Bu tipkontrol modülasyonlu bir brülör ile sağ-lanabilir.

Merkezi kontrol panellerine mahallerdekikonfor şartlarını iyileştirecek ilave fonksi-yonlar da yerleştirilebilir. Merkezi birodaya yerleştirilen ek bir duyarga ile gidişsuyu sıcaklığı değiştirilebilir veya kazankapatılabilir, böylece iç ısı kaynaklarındanyararlanılmış olur. Benzer şekilde güneşlihavalarda güneş enerjisinden faydalan-mak için güneş çıktığında kazanı kapatanveya gidiş suyu sıcaklığını düşüren bir ekkontrol kullanılabilir. Binanın enerji depo-lama özelliğinden yararlanmak üzere dışhava sıcaklığı değiştiğinde belirlenen birgecikmeyle ısıtma sistemine müdahaleeder, yani dinamik kontrol yapılır. Dışhava sıcaklığı sistemin belirlenen limit de-ğerinin üzerine çıkınca ısıtma sistemi ka-patılır. Sıcaklık tekrar düşerse sistemhemen çalıştırılmaz, binanın depoladığıenerji kullanılır. Belirli bir süreden sonratekrar çalıştırılır, bu kontrole periyodikkontrol denilir.Isıtma sisteminin kontrolü bir duyargadanokunan değer yerine zamana bağlı ola-rak da yapılabilir, yani günün belirli saat-

lerinde sıcaklık ne olursa olsun sistem ka-patılır veya kısılır. En sık görülen uygu-lama geceleri ve hafta sonlarındaısıtmanın azaltılmasıdır. Konutlarda sa-dece gece kısılması, iş yerlerinde her ikiside söz konusudur. Belirli bir süreyle (ge-nellikle 8 saat) mahallin sıcaklığının iste-nen değeri 5 ile 12°C azaltılır. Ayrıcakonutlarda çalışanlar için gündüz saatle-rinde sıcaklığın düşürülebilmesini sağla-yan fonksiyonlar da kullanılabilir.Kontrol sisteminin seçiminde binanınenerji depolama özellikleri göz önündebulundurulmalıdır. Ağır yapıların depo-lama özellikleri fazladır, bu binalarda be-lirli sürelerde ısıtmanın açılıp kapatılmasıetkili olmaz, çünkü iletimle ısı kaybınınduvarlarda depolanan enerjiye oranı çokdüşüktür. Duvarların enerji depolamaözelliği sadece radyatörlerden yayılan ısı-nın depolanması değil aynı zamanda iç ısıkaynakları hatta dış kaynaklardan yayılanısının da depolanmasına yardımcı olur.Ayrıca ısıtma sisteminin kütlesi de önemtaşır, çünkü su kütlesi büyüdükçe reaksi-yon süresi de uzar. İç ve dış ısı kaynaklarının etkisini göz ardıetmemek gerekir. İç ısı kaynaklarından(insanlar, cihazlar, aydınlatma, vb.) gelenenerji 20 - 25 kWh/m2 alınabilir (VDI yö-nergesi 3808). O halde 110 m2 bir dai-renin iç kaynaklardan bir yıldakazanacağı enerji 2250 kWh kadardır. Dışkaynak olarak pencerelerden giren güneşışınları önemlidir. Kazanılan enerji yön vepencere alanına bağlıdır. 110 m2 bir dai-renin 30 m2 pencere alanı olması halindeyıllık kazanç 5500 ile 7500 kWh arasındadeğişir (VDI yönergesi 3808). Burada enönemli etken odanın hangi yöne baktığı-dır. İç ve dış ısı kaynaklarından yakıt ta-sarrufu olarak yararlanmak için bukaynakların var olması yeterli değildir,ısıtma sisteminin de uygun olması, örne-ğin iyi bir oda kontrol sisteminin olmasıgerekir. Bu amaçla kullanılabilen termo-statik vanalar yaklaşık %10 civarındaenerji tasarrufu sağlayabilmektedir.

Kaynaklar1. Yeşil Binalar ve LEED, RVC Dergisi, Sayı4, Şubat 20092. Isıtma Sistemleri, ECA Yayınları, 20053. VDI yönergesi 38084. Zweifel, G., Air Conditioning, an out-dated term for the current practise forthe cooling of buildings, Rehva Journal,vol. 48, Ocak 20115. Zirngibl, J., Need for uniform energyefficiency evaluation methods for hea-ting and cooling systems, Rehva Journal,vol. 48, Ocak 2011

g ö r ü ş

16 Termo Klima Haziran 2011

Şekil 2. Yenihesap yöntemle-rinin genel yapısı

Page 19: Termo Klima
Page 20: Termo Klima

k ı s a - k ı s a

18 Termo Klima Haziran 2011

UGETAM ve TWI- Turkey (The WeldingInstitute, İngiltere)’in, uluslararası eğitimprojesi düzenlenmesi konusuyla ilgili yap-tıkları görüşmelerin neticesinde, UGETAMve TWI’ın ortaklaşa işbirliği yapması hu-susu ile ilgili taraflarca anlaşmaya varıldı.Bu anlaşma çerçevesinde, “Boru Hatla-rında Dış ve İç Korozyonun Doğrudan De-ğerlendirilmesi” konusunda, İstanbul -Kurtköy UGETAM Eğitim Tesislerinde, TWI(The Welding Institute, İngiltere), GTI (GasTechnologies Institute, ABD) ve UGETAMişbirliği ile, ABD, İngiltere, İran, Türkiye’denbir çok kursiyerin katılacağı İlk eğitim or-ganizasyonu, İngilizce olarak, 9-18 Mayıs2011 tarihleri arasında, UGETAM Kurtköytesislerinde gerçekleştirildi. UGETAM veTWI’ın yapmış olduğu dev eğitim iş birliğikapsamında, Temmuz ayında yapılması

planlanan; Cathodic Protection (KatodikKoruma), Ekim ayında yapılması planlanan;ASNT Level III Refresher Courses (ASNT Se-viye III Hazırlık Kursları) ve Aralık ayında ya-

pılması planlanan; Welding Inspector-CSWIP 3.1 (CSWIP 3.1 Kaynak İnspektör-lüğü) konularını içeren eğitim programıtüm hızıyla devam edecek.

Enerji Verimliliği Danışmanlık Şirketi yet-kisini alan UGETAM, Yıldız Teknik Üniver-sitesi ile yaptığı protokol gereğidüzenlediği, Bina Enerji Yöneticiliği Eği-timi 3. Etap programı da YTÜ’nin Beşiktaşkampüsünde Nisan ayında tamamlandı.Eğitimlere, Makine, Elektrik veya Elek-trik-Elektronik Mühendisliği, Gemi İş veMakineleri Mühendisliği, Harp OkullarıMakine bölümleri veya Teknik Eğitim Fa-kültelerinin Makine veya Elektrik bölüm-lerinde lisans eğitimi görmüş, farklımesleklerden kursiyerler katıldı.

UGETAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof.Ümit Doğay ARINÇ , YTÜ Makine Fakül-tesi Dekanı Prof. Dr. Yunus Ali ÇENGEL,YTÜ Eğitim Koordinatörü Prof. Dr. OlcayKINCAY, UGETAM Eğitim ve İş GeliştirmeMüdürü Selim Serkan SAY, UGETAM Eği-tim uzmanları, YTÜ öğretim elemanlarıve sektörün önde gelen firmalarının tem-silcilerinden oluşan 27 eğitimci eğitim-lerde görev aldı. Yoğun katılımların sağlanacağı BinaEnerji Yöneticiliği Eğitimi 4. Etap prog-ramı, 23 Mayıs – 01 Haziran 2011 tarih-

lerinde YTÜ Beşiktaş kampüsünde dü-zenlenecek.

UGETAM’ın düzenlediği bina enerji yöneticiliği eğitimleri devam ediyor

2010 yılında başlanmış olan İGDAŞ per-soneline yönelik düzenlenen ve çeşitli

konulardan oluşan teknik eğitim hiz-metleri, 2011 yılında da tam gaz devam

etmekte olup, şu ana kadar 800 perso-nele toplam 1820 Adam/Gün eğitimUGETAM tarafından sağlandı. RMS-A,Endüstriyel Sayaçlar, Doğalgaz Yangın-larına Müdahale Teknikleri, KontrolsüzGaz Çıkışlarına Müdahale Teknikleri,Teknik Emniyet ve İş Güvenliği, Gaz Risk-leri, Şebeke Aktiviteleri, Regülatörler veÇalışma Prensipleri, Genel Meteoroloji veKalibrasyon, Doğalgazlı Bina ve TesislerdeBaca Uygulamaları ile Kokulandırma Sis-temleri konularında eğitimler düzen-lendi. İGDAŞ ile yapılan işbirliğikapsamında, eklenecek yeni eğitim ko-nularıyla da, eğitim organizasyonlarıtüm hızıyla devam edecek.

UGETAM’dan İGDAŞ personeline teknik eğitim

UGETAM eğitim hizmetlerine stratejik işbirliği ile devam ediyor…

Page 21: Termo Klima
Page 22: Termo Klima

k ı s a - k ı s a

20 Termo Klima Haziran 2011

Sanko Holding şirketlerinden Airfel, 2010yılından bu yana gerçekleştirdiği iş ortaklarıbilgilendirme toplantılarını son olarak Elazığve Adıyaman’da düzenledi. Büyük ilgi görentoplantılarda Airfel yetkilileri; yerel yönetimi,bayilerini ve sektör profesyonellerini iklim-lendirme sektörü hakkında bilgilendirdi.Isıtma, soğutma ve havalandırma sektörü-nün öncü markası Airfel, 14 Nisan’da Adı-yaman’da ve 15 Nisan’da Elazığ’dadüzenlediği toplantılarla iş ortaklarıyla bu-luştu. Sektör temsilcileri, yerel yönetim yet-kilileri ve ilgili meslek kuruluşlarının katıldığıtoplantılarda Airfel’in geniş ürün gamı hak-

kında bilgi verildi. A sınıfı klima ürünleri ileyeni yoğuşmalı seriler, kombiler ve Ambas-sador kazanların anlatıldığı toplantılarda,Airfel’in 2011 stratejileri de iş ortaklarına ak-tarıldı. Toplantıların açılış konuşmasını yapanAirfel Yeni Projeler Koordinatörü Zeki Özen,Airfel olarak müşteri memnuniyetine önemveren ve sektördeki en geniş ürün gamınasahip firma olduklarını belirtti. Avrupa stan-dartlarında ürünler ürettiklerini ve dünyanınen önemli markalarının distribütörlüğünüyürüttüklerini söyleyen Özen, sektör profes-yonelleri ile bir araya gelinen bu toplantılarabüyük önem verdiklerini de vurguladı. ZekiÖzen, “Airfel olarak Türkiye genelinde hiz-met veren geniş bir bayi ağımız bulunuyor.Tüm bayilerimize ulaşabilmek amacıyla dü-zenli olarak bölgesel toplantılar düzenliyo-ruz. Toplantılarda sektör profesyonelleri veyerel yönetimlerle bir araya gelmek bizimiçin çok önemli. Toplantılarımız sayesindeher bölgesinde farklı iklim şartlarının yaşan-dığı ülkemizde bölgesel ihtiyaçları yerinde

tespit ediyoruz. Böylelikle bölgelerin ısıtma–soğutma ihtiyaçlarına yönelik ürünler geliş-tiriyoruz” diye konuştu.

Toplantılar Yoğun İlgi GördüGökay İnşaat ve Efe Mühendislik’in katkıla-rıyla Adıyaman’da gerçekleştirilen toplan-tıya, aralarında Ticaret Odası BaşkanıMustafa Uslu ve Akmercan Gaz KuruluşuGenel Müdürü Oğuzhan Soysal’ın da bu-lunduğu toplam 150 kişi katıldı. Ekim Mü-hendislik ile Airfel’in ortaklaşa düzenlediğiElazığ toplantısı ise, Airfel bayilerinin yanısıra İl Özel İdaresi Kontrol Mühendisleri,Makine Mühendisleri Odası Başkanı ve yö-netim kadrosu, Elazığ Gaz yönetimi ile Ela-zığ Bayındırlık ve İskân İl Müdürlüğü YapıDenetim Şube Müdürü ve İhale Kontrolmühendislerinden oluşan, toplam 170 kişi-lik katılımla gerçekleştirildi. Airfel faaliyetleri hakkında detaylı bilgilerinpaylaşıldığı toplantılarda Airfel Bireysel Sis-temler Satış Müdürü Hüseyin Mulhan, ka-tılımcıları ürün gamı ile satış ve bayi ağıhakkında bilgilendirdi. Airfel Ürün Mühen-disi Can Ustalı ise yoğuşmalı cihazlar ve kas-kad sistemlerini dinleyicilere anlattı. Airfel’insatış sonrası hizmetleri, geniş servis ağı vefaaliyetleri hakkında detaylar ise, BireyselSistemler Satış Sonrası Müdürü Mükreminİlhan tarafından dinleyicilerle paylaşıldı.

Airfel’de yeni atama:Hüseyin Mulhan AirfelBireysel Sistemler SatışMüdürü oldu

Airfel’in Elazığ ve Adıyaman’da düzenlediği toplantılara büyük ilgi

SODEX ANKARA 2011’in çekiliş spon-soru olan Airfel’in, fuar ziyaretçileri ara-sında yaptığı çekiliş sonuçlandı. MilliPiyango izniyle düzenlenen çekilişte, AirfelDigifix kombi ve Airfel Conaplus klima ka-zanan talihlilere hediyeleri teslim edilmeyebaşlandı. Sanko Holding şirketlerinden ik-limlendirme sektörünün öncü markasıAirfel, Sodex Fuar’ının çekiliş sponsorlu-ğunu bu yıl da sürdürdü. İki yılda bir İs-tanbul’da düzenlenen ve bu yıl ilk kezAnkara’ya da taşınan SODEX ANKARA2011, 10 – 13 Mart’ta Anfa AltınparkFuar Merkezi’nde gerçekleştirildi. Airfel,fuar katılımcılarından 5 kişiye çekilişlekombi ve 5 kişiye split klima hediye etti. Milli Piyango İdaresi’nin izniyle düzenle-nen ve fuar ziyaretçilerinden büyük ilgigören çekiliş sonuçlarına göre Airfel Digi-fix kombi kazanan asil talihlilerin isimlerişöyle: Tekmile Kulaksız, Musa Özdemir,Münir Karahasanoğlu, Neşet Oflaz,Özlem Öztürk. Airfel Conaplus split klima

kazanan isimler ise; Tevfik Yılmaz, HilmiBalkaya, Erhan Aktepe, Abdulhadi Kara-kuş ve Hüseyin Baltacı. Airfel Ankara Bölge Müdürü Recep Gök-men, talihlilere hediyelerinin dağıtılmayabaşlandığını belirtti. Recep Gökmen,“Hava şartlarındaki olumsuzluklara rağ-men yoğun ilgi gören Ankara Sodex Fua-rı’ndaki standımızda, Airfel merkezisistemler ve bireysel sistemler ile MHI veAuer markalı ürünlerimizi sergiledik. Mer-kezi sistemlerdeki geniş ürün gamımıza,özellikle kamu kuruluşları ve sektör pro-fesyonellerinin ilgisi büyük oldu. Tüketici-ler ise Mitsubishi, Auer ve Airfel bireyselsistemlerdeki ürünlerimize büyük ilgi gös-terdi ve bu durum çekilişe de yansıdı. Çokgeniş bir katılımla gerçekleştirdiğimiz çe-kiliş sonucunda, hediyelerimizi sahiplerineulaştırmaya başladık” diyerek fuarların tü-keticilere ulaşmada önemli bir araç oldu-ğunu vurguladı.

Sanko Holding şir-ketlerinden, iklimlen-dirme sektörününöncü markası Air-fel’de görev değişimiyaşandı. HüseyinMulhan, Nisan 2011itibariyle, Airfel Birey-sel Sistemler SatışMüdürlüğü görevine getirildi.Dokuz Eylül Üniversitesi Makine Mü-hendisliği mezunu olan Hüseyin Mul-han, iş hayatına 1996 yılında BilçağMühendislik’te Proje Mühendisi olarakbaşladı. Sırasıyla Feniş Teknik ÜrünlerAŞ, Eca Emar AŞ ve Vaillant’ta çalışanMulhan, 2010 yılında Airfel ailesinekatıldı. Hüseyin Mulhan, Airfel’de Bi-reysel Sistemler Bayi Geliştirme Mü-dürlüğü görevini üstleniyordu.

Airfel Sodex Talihlileri açıklandı

Page 23: Termo Klima
Page 24: Termo Klima

k ı s a - k ı s a

22 Termo Klima Haziran 2011

Pompa ve vana sektörlerini ilk kez tek ba-şına bir fuarda bir araya getiren PAWEX2011 Pompa, Vana ve Tesisat SistemleriFuarı, 28 Nisan-01 Mayıs tarihleri ara-sında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçek-leştirildi. Fuara, 144 m2’lik özel yapımstandı ile katılan Alarko Carrier, dalgıçpompa, hidrofor, sirkülasyon pompası vegenleşme tankı ürünlerini sergiledi. Türkiye pompa ve vana sektörünündünya ölçeğinde global markaların da yeralmasıyla oldukça önemli bir konumdabulunduğunu belirten Alarko Carrier İma-lattan Sorumlu Genel Müdür YardımcısıMurat Çopur, “Pompa-vana sektörü,pompada 1,5 milyar dolar, vanada ise800 milyon dolar civarlarında bir dış tica-ret hacmine sahip… Özellikle Avrupalımarkaların ülkemizde yatırım kararları al-maları, ülkemizde büyük bir potansiyeloluşturmuş durumda…” dedi.Alarko Carrier sektör profesyonellerine veziyaretçilere ürünlerini tanıtırken yapılacakgeliştirmeler ile ilgili bilgi aktarımında da bu-lundu. Fuar süresince ziyaretçilere yazılımıAlarko Carrier tarafından yaptırılan dalgıçpompa seçim programı CD’si ve Alarko Car-rier genel ürün katalog CD’si dağıtıldı.

Alarko Carrier PAWEX 2011’de

sektör profesyonelleriile buluştu

Standart Pompa’nın ana sponsoru ol-duğu ve sektöre ait bildiriler yayınladığı,Türk Pompa ve Vana Sanayicileri Derneği,İstanbul Teknik Üniversitesi, OrtadoğuTeknik Üniversitesi ve Teknik YayıncılıkGrubu tarafından düzenlenen 7.Pompa-Vana Kongresi, 28-29-30 Nisan2011 tarihleri arasında, İstanbul FuarMerkezi’nde gerçekleştirildi. StandartPompa, 7. Pompa – Vana Kongresi’ndeViskoz Sıvıların Santrifüj Pompalarla Ba-sılması, Santrifüj Pompalarda KavitasyonProblemi ve Maksimum Emme YüksekliğiHesabı, Pompalarda Malzeme KaynaklıHasarlar ve Malzeme Seçimi konularındabildiriler yayınladı. Standart Pompa AR-GE bölümünün ha-zırladığı, Eren Çakır ve Metehan Kara-ca’nın sunduğu, Viskoz Sıvıların SantrifüjPompalarla Basılması konusunda ISO17766 Teknik Raporu Üzerine İnceleme-lerin konu edildiği bildiride, viskoz akış-kanlar basılması durumunda pompa

performans eğrisindeki değişikliği belirle-mek için ISO 17766 Teknik Raporundabelirtilen yöntem incelendi. Literatürdekullanılmakta olan diğer yöntemler ile kı-yaslamalar yapıldı. Kavitasyon konusunundaha iyi anlaşılması bakımından kısa bil-gilerin verildiği, özellikle son kullanıcılarayönelik bilinen ancak yeterince önemsen-meyen maksimum emme yüksekliği(MEY) hesabının nasıl yapılacağının ör-neklerle gösterildiği Santrifüj PompalardaKavitasyon Problemi ve MaksimumEmme Yüksekliği Hesabı konulu bildiriyiise Cezmi Nurşen sundu. Hamdi NadirTural sunduğu Pompalarda MalzemeKaynaklı Hasarlar ve Malzeme Seçimi ko-nulu bildiride, pompalarda oluşan hasar-lar malzeme seçimi ve işletme koşullarıaçısından incelendi. Hasar oluşumundakitemel faktörler belirtilerek, hasarlarınoluşma şekilleri irdelendi. Bazı uygulama-lar için malzeme seçimi konusunda yolgösterici bilgiler verildi.

Standart Pompa 7. Pompa-Vana Kongresindeydi

Teskon Sodex Fuar ziyaretçileri ve sek-törün duayen isimleri tarafındanyoğun bir ilgiyle karşılaşan İnka standı;A katı / 371 no’lu alanda yerini aldı.Fuar standında İnka ürünleriyle bera-ber distribütörlüğünü yaptığı Pam Glo-

bal Pik döküm atık su boru sistemlerinive ürün gamına yeni eklediği kaplinlerde sergilendi.İnka ayrıca; Torofix markalı kimyasaldübel, Zip – Clip markalı çelik halatlıaskı sistemi ürünlerinin de Türkiye dekisatışını üstlenmiş durumda. İnka; Tür-kiye’nin yanı sıra Rusya, Ukrayna, Bul-garistan, Romanya, Bosna Hersek,Yunanistan, Mısır, Filistin, Cezayir, Lüb-nan, Katar, Suudi Arabistan, BAE, Ku-veyt, İran, Irak, Suriye ve TürkiCumhuriyetlerde oluşturduğu yereldistribütörlerinde kataloğundaki tümürünlerin stoğunu da bulunduruyor.

İnka teskon+Sodex 2011’de ürün gamına yeni eklediği ürünleri sergiledi

Page 25: Termo Klima
Page 26: Termo Klima

k ı s a - k ı s a

24 Termo Klima Haziran 2011

REHAU, 2010 senesinde piyasaya sun-duğu polimer manşon ve fittinglerin üre-tim tesislerini göstermek için bayilerini“Viechtach” fabrikasına götürdü. 07-10Nisan arasında gerçekleşen gezide katı-lımcılar son teknolojinin kullanıldığı,insan eli değmeden tamamen robotlar ileüretilen malzemeleri yakından görme fır-satı yakaladılar. Aynı fabrikada üretilen,

kullanım suyu ve ısıtma tesisatlarında kul-lanılan PE-Xa borular ve sessiz atık su sis-temi RAUPIANO PLUS katılımcılarınyoğun ilgisini gördü. Uzman REHAU çalı-şanları tarafından hammadde tedariki,üretim, kalite kontrol, depolama ve sev-kiyat konularında bilgilendirildiler. Gezi,REHAU’nun ürünlerine yaptığı yüksek ya-tırımların yerinde görülmesi ile bayilerin

REHAU markasına olan bağlılıklarını art-tırarak başarılı bir biçimde sonuçlandı.

REHAU bayilerini Almanya fabrikasına götürdü

Berdan Cıvata Mersin–Tarsus OSB’de23.000 m² alan üzerinde, 6000 m² kapalıtesislerde, 12’si mühendis olmak üzere110 vasıflı elemanla cıvata, somun, sap-lama ve üzerinde vida dişi bulunan hertürlü bağlantı elemanını üretiyor. Berdan

Cıvata Türkiye’de en büyük otomatiksomun üretim tezgahı, en büyük vida dişiovalama tezgahı, cıvata somun sektö-ründe en zengin test laboratuarı, bu labo-ratuvarda sıfır altı sıcaklıklarda -150°C’deÇentik Darbe Testi yapılabilen bir test ci-hazına sahip ender firmalardan biri.Berdan Cıvata, hidrojen kırılganlığı riskiyaratmayan, çevreye ve çalışanlarınazarar vermeyen, galvaniz öncesi temizlikiçin asit kullanmayan Çevre Dostu Dal-dırma Galvaniz Tesisi’nde üretilen CE veTUSCAMARK Belgeli, uluslararası stan-dartlara, teknik çizimlere ve numunelereuygun her çap, boy ve kalitede Cıvata,

somun, saplama ve ankrajlarla bir çoksektöre hizmet veriyor. Firma ayrıca sı-cağa ve basınca dayanımlı ASTM A 193Gr B7, B8, B16 saplamaları, 10.9 HV ka-lite çelik konstrüksiton cıvata, somun vepulları, rüzgar enerji santralleri ve için CEBelgeli 10.9 kalite daldırma galvanizlikule bağlantı civataları, rüzgar enerjisantralleri için kanatları rotora bağlayansaplama ve özel somunları, demir çelikfabrikalarının hadde tezgahlarını zeminbetona bağlayan çekiç başlı ankraj civa-taları, hidroelektrik santrallerinin barajkapak millerin de (M 200 Çap ve 9,8metre boylarda) üretimini gerçekleştiriyor.

Berdan Cıvata, Türkiye’ni en büyük cıvata,somun, saplama ve ankarajların CE ve TUCSAmark belgeli tek üreticisi

Hollandalı Multi Development Türki-ye’nin, İstanbul’daki ikinci yatırımı olan,1 milyar dolar harcanarak, 375 bin met-rekare alanda inşa edilen MarmaraForum AVM’de, 110 bin metrekarelik,4500 araçlık otoparkta ATC Air TradeCentre’nin Jet Fan’lı Otopark Sistemleritercih edildi. Türkiye’deki en büyük ka-palı otoparkların havalandırmasını so-runsuz ve profesyonel bir anlayış ileçözümleyen ATC Air Trade Centre, bu

çapta bir proje için yine tercih sebebioldu.

Otoparkın havalandırması için;194 adet Jet Fan44 adet Aksiyel Fan (egzoz şaftlarıiçinde yeralan)30 adet 2.500x2.000 mm Şaft Damperi9 adet MCC Panosu kullanıldı.Belirtilen ekipmanların adedi açısındanbakıldığında, bu sistem Türkiye’nin en

büyük Kapalı Otorpark Jet Fan’lı Hava-landırma Sistemi’dir. ATC Air Trade Centre Teknik Ekibi tara-fından AVM’nin açılışından önce dev-reye alma işlemleri ve tüm senaryolarıntest edilmesi neticesinde sistem mü-kemmel bir şekilde devreye alınmıştır.Ayrıca otopark haricinde, AVM’nin içe-risinde de çok sayıda ATC marka fançeşitli uygulamalara hizmet etmekamaçlı kullanıldı.

Marmara Forum’da ATC Air Trade Centre‘nin en yeni jet fanlı otopark havalandırma sistemleri kullanıldı

Tahtakale Spot 5 yeni mağazasında FUJİTSU VRF PLUSS sistemleri ile iklimlendirilecekAkdeniz Bölgesi’nde ve Antalya gene-linde hızlı yükselişine yeni mağazaları iledevam eden Tahtakale Spot Varsak Gıda,Varsak Giyim, Düden, Larave Elmalı şu-beleriyle bölgesel anlamdaki en güçlümarketler zinciri olma yolunda ilerliyor.5 yeni mağaza da Fujitsu VRF Plus sistem-leri kullanılacak. Mağazalarda Tavan tipi

iç üniteler ve teknolojinin son noktasınıyakalayan VPluss serisi yüksek COP li Fu-jitsu cihazlar ile tesis edilecektir. Ayrıcamağazaların ofis bölümlerinde duvar tipiVRF cihazlar kullanılacaktır. 46 adet içünite ve 15 adet dış üniteden oluşan sis-temlerin kurulumu 30 gün içerisinde ta-mamlanacaktır.

Satın alma aşamasında cihazların EER veCop verimlilik oranlarını özellikle incele-yerek markamızı tercih eden TahtakaleSpot Yönetim Kurulu başkanı Sedat Cen-giz Bey’e ve değerli yönetim kurulu üye-lerine Abkay Grup Fujitsu KlimaSistemleri Türkiye Distribütörü olarak Te-şekkürlerimizi sunarız.

Page 27: Termo Klima
Page 28: Termo Klima

k ı s a - k ı s a

26 Termo Klima Haziran 2011

Mitsubishi Electric Klima Sistemleri’ninTürkiye’deki tek yetkili distribütörü Kli-maPlus, uluslararası Gobi Çölü Ultra Ma-ratonu’nda, Alper Dalkılıç’ın sponsoruoldu. Türkiye’de adını, Omurilik FelçlileriDerneği yararına yaptığı Uluslararası LikyaYolu Ultra Maratonu ile duyuran AlperDalkılıç, bu yıl da Anadolu coğrafyasınacan vermek için koşuyor. Gobi Çölü’ndeKlimaPlus’ın desteği ile koşacak olan Dal-kılıç, Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillen-dirme Kurumu yararına adımlarını atacak.26 Haziran – 2 Temmuz 2011 tarihleriarasında, 250 kilometrelik Gobi ÇölüUltra Maratonu, Amerika, Avustralya,İtalya, İngiltere, İspanya, Çin, Almanya,Arjantin, Japonya, Hindistan gibi dünya-nın pek çok ülkesinden, 160’ı aşkın spor-cunun katılımıyla gerçekleşecek.

KlimaPlus Genel Müdürü Yenal Altaç,Gobi Çölü Ultra Maratonu ile ilgili düşün-celerini şöyle dile getirdi;“Sayın Alper Dalkılıç’a yüreğini koyduğubu yolda destek vermekten mutluluk du-yuyoruz. İnsanın, hayatının her aşama-sında hem ruhsal hem de fiziksel olarakkendini sınaması gelişime katkı sağlar.Alper, bu gelişimi sağlamanın yanı sıra,

zorlu koşullara dayanarak atacağı heradımla aslında Türkiye’nin geleceği içinyürüyecek. Bu bizleri daha da çok gurur-landırıyor. Her koşul altında performan-sını sürdürmek, yarı yolda kalmamak vebunu yaparken çevreye katkı sağlamakbugünümüzün ihtiyacı, yarınımızın yatırı-mıdır. Alper bu amaçla yola çıkıyor. Ken-disine başarılar diliyor ve gelecekaktivitelerini de aynı inanç ve başarılarlasürdürmesini diliyoruz.”

Alper Dalkılıç, sıcaklıkların 50 derecelerekadar çıktığı Gobi Çölü’nün zorlu şartla-rına, dayanıklı ürünleriyle sorunsuz kulla-nım vaat eden KlimaPlus’ın desteği iledayanacak. Çöllerdeki her adımında birfidana hayat verecek olan Dalkılıç, projehenüz başlamadan 2.000 fidanı Anadolutoprağına kavuşturdu. Türkiye Çevre Ko-ruma ve Yeşillendirme Kurumu’na bağış-lanacak her 6,5 TL’de İl Çevre ve OrmanMüdürlükleri tarafından bir fidan dikile-cek ve bağışçılara elektronik sertifikagönderilecektir.26 Haziran Gobi Çölü Maratonu’nun ar-dından, 2 Ekim 2011 tarihinde SahraÇölü’nde, 4 Mart 2012 tarihinde Ataka-ma’da ve 26 Kasım 2012 tarihinde ise An-

tartika’nın zorlu havakoşullarında maraton-lara katılacak olanAlper Dalkılıç, 2 seneiçerisinde, 4 ultra ma-raton tamamlayarak1000 kilometreyi ka-tetmiş ilk Türk olmayıhedefliyor.Meraklıları, maratonboyunca, Alper Dalkı-lıç’ın Gobi Çölü’ndenses dosyaları, videogörüntüleri ve fotoğ-raflarını, KlimaPlus’ınresmi Facebook say-fası üzerinden canlıolarak takip edebile-cekler.

TÜRÇEK'e Bağışlarınız için; Banka Adı: Türk Ekonomi BankasıŞube Adı: Kadıköy Rıhtım ŞubesiŞube Kodu: 137Hesap Numarası: 11161 (Vadesiz TL) IBAN No: TR65 0003 2000 1370 00000111 61

(Açıklama kısmına “GOBİ ÇÖLÜ + e-posta adresi” yazılması gerekmektedir.)

“Klimaplus, Gobi Çölü Ultra Maratonu ile Anadolu coğrafyasına can veriyor”

Danfoss Isıtma Çözümleri Türkiye Gele-neksel Bayiler Toplantısı 6-8 Mayıs 2011tarihlerinde Antalya’da yapıldı. Isıtma, Soğutma ve Havalandırma(HVAC) sektörüne; tasarım, verimlilik veekonomi odaklı ürünler sunan Danfoss,yeni ürün ve çözümlerini bayileri ile pay-laştı. Toplantının açılışını yapan DanfossIsıtma Çözümleri Türkiye DirektörüYaşar H. Şan; ‘‘2011 yılında yeni ürün-lerimizi Türkiye pazarına sunarak, bayi-

lerimiz ile birlikte büyümemizi devamettireceğiz’’ dedi. Şan sözlerine şöyle devam etti; ‘‘Yetkilibayilerimize yatırım yapmaya devamedeceğiz. Bayilerimiz müşterilerimiz ilearamızdaki en önemli köprüdür ve Dan-foss’un gelecek planlarında bayilerimizönemli bir yer tutmaktadır.’’

Danimarka’dan Üst Düzey KatılımTürkiye’nin dört bir yanından Danfoss

bayilerinin yoğun ilgi gösterdiği toplan-tıya; Danfoss A/S Gelişen Pazarlar Direk-törü Jurij Gabedov, Danfoss A/S TeknikDestek Müdürü Tamasz Szekely ve Dan-foss A/S Ürün Müdürü Jensen HenrikEnevold de katıldı.

Toplantının son gününde, Türkiye’ninturizm merkezi Antalya’nın tarihi vedoğal güzelliklerine yapılan turda, Dan-foss bayileri keyifli anlar yaşadı.

Danfoss, gelecek hedeflerini bayileri ile paylaştı

Page 29: Termo Klima
Page 30: Termo Klima

k ı s a - k ı s a

28 Termo Klima Haziran 2011

Türkmenistan’ın başkenti Aşgabat’daDoğanlar İnşaat tarafından inşa edilenve Türkmenistan’da 2011 yılında açıla-cak en büyük proje olan “MedeniyetMerkezi”nin havalandırmasında HSKmarkalı Flexline serisi klima santralleritercih edildi. Toplam 360.000 m²’lik biralana inşa edilen proje; okul, enstitü bi-nası, kreş, halkevi, alışveriş merkezi, yarıolimpik yüzme havuzu, konferans salonu,restaurant ve konutlardan oluşuyor. Me-deniyet Merkezi’nin havalandırması vehava şartlandırılması; kapasiteleri 2.000

m³/h ile 22.500 m³/h arasında değişen,toplam 43 adet Klima Santrali, 3229adet Fan Coil ve 20 adet Dunham Bushmarkalı Soğutma Grubu ile sağlanacak.Medeniyet Merkezi için imal edilenKlima Santralleri, patenti HSK’ya aitolan Frame Drill® üretim teknolojisi iledemonte olarak üretildi. HSK’nın de-monte olarak üretilen Klima Santralleriile nakliye maliyetlerinde % 45 avantajsağlandı. Projenin 2011 yılının Eylülayında tamamlanması ve faaliyete geç-mesi planlanıyor.

Türkmenistan’ın başkenti Aşgabat’da Po-limeks İnşaat tarafından inşa edilen ve211 m yüksekliğe sahip olan “Aşgabat TVKulesi” projesinde, havalandırma ve havaşartlandırılma ekipmanları olarak HSK’nınEurovent’ten onaylı birinci sınıf Flexlineserisi klima santralleri, Fan Coil cihazlarıve Dunham Bush markalı Soğutma Grup-ları tercih edildi. Proje kapsamında; 20 adet büyük stüdyo,10 adet orta stüdyo, 10 adet küçükstüdyo, 100’e yakın montaj atölyesi ve 10adet yayın atölyesi için oda inşa edildi.Projenin havalandırması ve şartlandırıl-ması; kapasiteleri 6.000 m³/h ile 55.000m³/h arasında değişen toplam 37 adetKlima Santrali, 530 adet Fan Coil cihazıve 4 adet Soğutma Grubu ile sağlanacak.

“Aşgabat TV Kulesi”Projesinde HSK markası

tercih edildi

Türkmenistan “Medeniyet Merkezi”nin havalandırmasında HSK markası tercih edildi

Vaillant, Avrupa Birliği tarafından destek-lenen "Binalarda Enerji Verimliliği Konu-sunda Gençlerin Eğitimi Ve İstihdamEdilebilirliğinin Sağlanması Projesi (YeşilMeslekler İçin Gençlerin Eğitimi Pro-jesi)"nde eğitmen olarak görev alıyor. Türk Tesisat Mühendisleri Derneği(TTMD) ve İŞKUR ortaklığıyla hayata ge-çirilen projede; Samsun, Erzurum veKayseri’de makine, inşaat, elektrik, mi-marlık konularında lisans, inşaat/yalıtım,tesisat/ısıtma-soğutma ve elektrik konu-larında meslek yüksek okulu ve meslek

lisesi düzeyinde mezun olan ancakhenüz istihdam edilmemiş gençler, teo-rik ve uygulamalı eğitimden geçecek. Bölgelerdeki yetişmiş eleman ihtiyacınınkarşılanması amacını taşıyan proje,Samsun Atakum Teknik ve EndüstriMeslek Lisesi, Kayseri Mimar Sinan Tek-nik ve Endüstri Meslek Lisesi, ErzurumKazım Karabekir Teknik ve EndüstriMeslek Lisesi’nin ortaklığında, Haziran-Temmuz-Ağustos aylarında verilecek12’şer günlük teorik ve pratik eğitimlerikapsıyor. Proje kapsamında eğitilecek156 genç, kendi uzmanlık dalları ileorantılı olarak 132 saat teorik ve 192saat uygulamalı olmak üzere toplam324 saatlik eğitim alacaklar. Vaillant katılımcılara, termal solar sistem-ler (sıcak kullanım suyu hazırlama vegüneş enerjisi destekli mahal ısıtma sis-temleri), güneş enerjisinden elektrikenerjisi üreten sistemler (Photovoltaik),

Isı pompası sistemleri (Hava, Su ve Top-rak kaynaklı) hakkında eğitimler verecek.Eğitimlerle ilgili olarak, TTMD’nin ilgilişehirlerde bu projeye özel kurmuş ol-duğu irtibat büroları ve İŞKUR temsilci-likleri üzerinden duyurular yapılacak. Proje kapsamında verilecek diğer eğitimler“Yönetmelikler ve Teori”, “Yalıtım Uygu-lama Esasları”, “Tesisat Sistemleri”,“Güneş Enerjisi Isı ve Elektrik Sistemleri”,“Aydınlatma, Elektrikli Cihazlar”, “BaşarıÖlçümlemeleri ve Audit”, “İş Güvenliği”,“Girişimcilik, İletişim ve Müşteri İlişkileri”temel başlıkları üzerinden gerçekleştirile-cek. Gençlerin eğitiminin yanı sıra, Erzu-rum, Kayseri ve Samsun’da kamuoyununenerji verimliliği konusunda bilinçlendiril-mesi amacıyla Enerji Verimliliği Bilgi Gün-leri ve Enerji Verimliliği FarkındalıkHaftası çerçevesinde çeşitli etkinliklerdüzenlenecek.

Vaillant enerji verimliliği dersi veriyor

Page 31: Termo Klima
Page 32: Termo Klima

k ı s a - k ı s a

30 Termo Klima Haziran 2011

Isıtmanın devi Buderus ve klimanın değiş-mez ismi Daikin yeni kurumsal konsepteuygun bayi showroomunu ilk Bahçeşe-hir’de açtı. 30 Mayıs 2011 Pazartesi günüBosch Termoteknik Bahçeşehir’de açtığıyeni konsept bayi showroomu ile Bude-rus ve Daikin markaları ile hizmet verenTürkiye çapındaki bayi ağına bir yenisini

daha ekledi. Bahçeşehir’deki yeni bayisiSerka Teknik, 250 metrekarelik bir alandaBuderus yoğuşmalı ve konvansiyonelkombiler, kaskad sistemler, Daikin duvartipi ve salon tipi inverter split klimalar,multi sistemler, Elicent havalandırma ci-hazları, Amana buzdolapları gibi yaklaşık30 çeşit ürünü müşterileriyle buluşturuyor.Açılışa Bosch Termoteknik Yönetim KuruluÜyesi ve Ortadoğu Satış Direktörü SelmanTarmur ile birlikte Bosch Termoteknik yet-kilileri ve sektör temsilcileri katıldı. Açılış töreninde Tarmur, şunları dile ge-tirdi: “Bosch Termoteknik olarak yeni ba-yiler ile tüketicilerimize ulaşmaya devamederken aynı zamanda yatırımlarımızı dasürdürüyoruz. Bu doğrultuda, Türkiye ge-

nelindeki bayi sayımızı arttırıyoruz. Bah-çeşehir’de açtığımız bayimizle bölgedekitüm kullanıcılara tam kapasite ile hizmetvereceğiz. Bu bölgede yerleşimin ve sitepotansiyelinin yüksek olması Buderus veDaikin kalitesini ve hizmetlerinin farklılığınıoldukça geniş bir lokasyon ile tanıştıraca-ğımız anlamına geliyor. Bahçeşehir sakin-leri ile hizmetlerimizin ve ürünlerimizinfarklılığını paylaşırken, bayi ağımızda Bah-çeşehir bayimiz Serka Teknik’in de önemlibir oyuncu olacağına inanıyoruz.” Bosch Termoteknik Buderus ve Daikinmarkalı ürünleri ile hizmet veren yeni ba-yisiyle bölgede kaliteli hizmet anlayışınımüşterilerine sunmayı ve bayi sayısını ar-tırarak bayi ağını genişletmeyi hedefliyor.

Isıtmanın ve soğutmanın dev markaları Bahçeşehir’de

Isısan yetkili servisleri, Antalya Rixos Pre-mium Otel'de 15–17 Nisan tarihleri ara-sında gerçekleştirilen servis toplantısı içinbir araya geldi. Türkiye’deki 360 Isısanservis firması yöneticisinin yer aldığı et-kinliğe katılanlar, 2010 yılını değerlendi-rerek 2011 yılında gerçekleştirilecekyenilikler, yatırımlar ve ürünler ile ilgili songelişmeler hakkında bilgi sahibi oldular.İki yılda bir gerçekleştirilen 3 günlük top-lantı süresince, servisler arasındaki birlikve beraberliği arttırmak aynı zamandayoğun geçen senenin stresini atmakamacıyla çeşitli aktiviteler ve turnuvalardüzenlendi. Toplantının ikinci günündeIsısan Servis Müdürü Ali Aktaş yetkili ser-

vislere, 2010 yılında Dünya ve Türki-ye’deki ekonomik ve siyasi gelişmeler-den, bu gelişmelerin HVAC sektörüneetkilerini değerlendirirken, 2011 yılı ile il-gili öngörülerini paylaştı. Bosch Termo-teknik grubu ve 2011'de pazara sunulanyeni ürünler hakkında da kısa bilgilerverdi. Isısan Servis biriminin 2011 yılı içe-

risinde uygulamaya başlayacakları yeniprojelerden ve müşteri memnuniyet an-ketinin olumlu sonuçlarından bahsede-rek Isısan Servis ailesini mutlu edenaçıklamalarda bulundu. Toplantı servis-lerden gelen soruların cevaplanması iletamamlanırken, son gün düzenlenengala gecesi ile etkinlik sona erdi.

Isısan yetkili servisleriAntalya'da buluştu

ODE Yalıtım, 14 Nisan 2004 tarihindenbu yana Ege Bölge Takım Lideri olarakgörev yapan Ersan Büyükönder'i kay-betmenin acısını yaşıyor.

21 Mayıs'ta ailesi ve arkadaşlarıyla ka-tıldığı bir yemekte düşen ve başınıçarpma neticesinde hayatını kaybedenErsan Büyükönder'in vefatı nedeniylebüyük şok yaşadıklarını belirten ODEYalıtım Genel Müdürü Bülent Çolak,"Şirketimizin Ege yapılanmasındabüyük emekleri olan, ODE'nin büyüme-sinde, gelişmesinde katkı sağlayan ar-kadaşımızı, genç bir yaşta ebediyete

uğurlamaktandolayı derin birüzüntü yaşıyo-ruz. Şirketimizekattığı değer veemeklerindendolayı kendi-sine müteşekkiriz. Merhuma Tanrı'danrahmet, acılı ailesine başsağlığı ve sabırdiliyoruz" diye konuştu.

1972 doğumlu ve Ege Üniversitesi Zi-raat Fakültesi mezunu olan Büyükön-der evli ve 2 yaşında bir kız çocuğubabasıydı.

ODE Yalıtım ailesinin büyük kaybı

“Gemilerde kullanılan klima santralle-rinde kendini her gün geliştiren PAMSAN,Meksika ordusuna ait gemilerde kullanı-lacak klima santrallerinin ilk sevkiyatınıgerçekleştirdi. Türkiye’nin ilk milli gemisiolan MİLGEM’in klima santrallerini desağlayan PAMSAN A.Ş, Meksika ordu-suna ait gemilerde kullanılacak klimasantrallerinin de sağlayıcısı olarak mayısayı başında ilk sevkiyatını gerçekleştirdi.

Pamsan’dan Meksika ordusugemilerine klima santrali

Page 33: Termo Klima
Page 34: Termo Klima

Gökyüzüne doğru uzayıp giden plazalar,iş, alışveriş ve eğlence merkezleri derkenzamanımızın büyük çoğunluğunu duvarlararasında geçirmeye başladık. Özellikleinsan trafiğinin çok yoğun olduğu bu or-tamlarda kaliteli hava teneffüs etmek iseson derece zor. Tüm bunlara küreselısınma, iklim değişiklikleri, aşırı sıcak ya dasoğuklar eklenince yaşam alanımızdakihavanın kalitesi büyük önem kazanıyor.İskandinav ve dünya pazarının önde gelenHVAC sistemleri üreticilerinden Swegon,sağlığınız ve rahatlığınız için size kaliteli ik-limlendirme çözümleri sunuyor. Yaptığı işinönemini ’’Tasarladığınız yapılar salt mima-riden daha fazlasını ifade ettiğinde gece-leri daha rahat uyursunuz. Bununla dakalmaz, yapılarınızda zaman geçirenlerinbundan memnun olduğunu bilirsenizdaha kolay soluk alırsınız. Biz, onlara sağ-lıklı yapılar diyoruz’’ şeklinde özetleyenSwegon, yapıları sağlıklı iklimlendirme sis-temleriyle donatmaya devam ediyor.

Swegon’la akıllı binalar düşük enerjisarfiyatıyla enerji tasarrufu sağlıyorTürkiye pazarına Akcor ortaklığında adımatan, dünya pazarının önde gelen HVAC*sistemleri üreticilerinden Swegon, sağlı-ğınız ve rahatlığınız için akıllı binalar ya-ratıp, kaliteli iklimlendirme çözümlerisunuyor. Swegon’u rakiplerinden ayıranen önemli özelliği ise ürün değil, birbirle-riyle uyumlu olarak çalışan “akıllı komplesistemler” sağlıyor olması. Paket klimasantralleri ve chilled beam* konusunda

dünyanın ilk üreticisi olan Swegon, hiçara vermeden sürdürdüğü Ar-Ge çalış-maları ile sürekli gelişerek yenilikleri pa-zara sunmaya devam ediyor. Swegon,çevreye olan duyarlılığı ve düşük enerjisarfiyatına verdiği önem ile sadece kulla-nıcısına değil, insanoğlunun harcadığıkaynaklar ile büyük zararlar verdiği geze-genimize de yarar sağlamaya çalışıyor.Kendi bünyesinde barındırdığı SwegonAir Academy ile dünyanın dört bir ya-nında eğitim ve seminerlere katılarak sek-törün gelişimine katkıda bulunanSwegon, profesör ve mühendislerin yeraldığı akademisinde hiçbir pazarlamaamacı gütmeden, insan kaynağının geli-

şimini destekliyor. Swegon bugün toplam1250 çalışanı ile 260 milyon Euro’luk ci-roya sahip. Sürekli büyümesini her ülkedeaçtığı ofisler ve kurduğu ortaklıklar ile gü-nümüze kadar getiren Swegon, organikgelişiminin sınırlarını aşmak için sistemle-rine uygun çözümler üretebilecek fabri-kaları bünyesine ekliyor. Bunun en sonörnekleri ise 2007 yılında Swegon şirket-ler grubuna katılan, konut havalandırma-sında İskandinav pazar lideri FinlandiyalıILTO ve 2010 sonlarında satın aldığı İtal-ya’nın önde gelen soğutma grupları veHeat Pump üreticilerinden BlueBox. Dün-yanın dört bir yanında bulunan önemli veünlü binalarda Swegon imzasını görmemmümkün. İsveç’in Malmö kentinde bulu-nan ve dönen gövdesi ile Avrupa’nınikinci büyük binası olan Turning Torso bi-nasına yaşamak ve çalışmak için sağlıklıbir iç iklim yarattı. St. Petersburg, Oslo veKopenhag’da bulunan opera binaları sonderece sessiz bir iklimlendirme sistemiyledonatıldı. Londra’daki 40 katli 180 metreuzunluğunda ve değeri £600.000.000olan St. Mary Axe Swegon’u tercih edenbinalar arasında. Türkiye’deki en büyükörnekleri ise Akcor ortaklığında gerçek-leştirilen Ciner Medya Grubu Merkez Bi-nası, ORA Kentsel Eğlence Merkezi gibiSwegon çözümlerinin kullanıldığı büyükölçekli projeler. Swegon Türkiye’de yakınzamanda başlayacağı yepyeni projeler ileçalışmalarını sürdürecek.

Dünyaca ünlü binalara nefes aldıran “Swegon” Türkiye’de ilklere imza atıyor

k ı s a - k ı s a

32 Termo Klima Haziran 2011

G20 Genç Girişimciler İttifakı’nda Türki-ye’yi temsil eden TÜGİAD, Türkiye’ninGirişimcilik Strateji Belgesi olması gerek-tiğini bildirdi. G20 nezdinde yaklaşık 1milyon genç girişimciyi temsil eden G20Genç Girişimciler İttifakı, Fransa’da Li-derlere sunulmak üzere 4 stratejik temabelirledi; 21. Yüzyıl Girişimcilik Çağı, Gi-rişimcilik Eko-Sistemi Kurulması, Finans-mana Erişim ve Girişimcilik KültürününYaygınlaştırılması.G20 üyesi ülkelerde bulunan en etkin gi-rişimcilik derneklerini bir araya getirenG20 Genç Girişimciler İttifakı, birinci icrakurulu toplantısını, Türkiye Genç İşa-damları Derneği - TÜGİAD’ın ev sahipli-ğinde, 6-9 Mayıs tarihlerinde İstanbul’dagerçekleştirdi. Dünyanın en geniş katı-lımlı uluslararası genç girişimci birliğiolan ‘G20 Genç Girişimciler İttifakı’nınyeni dönem stratejileri, Kasım ayında

Fransa’da düzenlenecek G20 zirvesi ön-cesi İstanbul’da belirlendi. G20 üyesi ül-kelerde girişimcilerin yaşadığı sıkıntılarıntespit edilerek, çözüm önerilerinin pay-laşıldığı toplantıda alınan kararlar, G20liderler zirvesinden önce Fransa’da 3 bingenç girişimciyi bir araya getirecek G20Genç Girişimciler Zirvesi’nde deklareedilecek.

Dünya Genç Girşimciler Birliği’nin temelleri İstanbul’da atıldı 4 gün süren toplantılara ev sahipliğiyapan TÜGİAD International BaşkanıFerda Kertmelioğlu, dünyanın en genişkatılımlı uluslararası genç girişim birliği-nin temellerinin İstanbul’da atılmasın-dan duyduğu memnuniyeti belirterek,şunları söyledi: “G20 Genç GirişimcilerZirvesi’nin amacı, üye ülkeler nezdindeetkin bir genç girişimci lobisi olarak, sa-

dece G20’dedeğil tüm dün-yada girişimci-lik kültürünüyaymak, gençgirişimciliği birkariyer olaraktanıtmak vefarklı ülkelerde benzer zorluklarla müca-dele eden girişimcilerin ortak sesi olmak.Bu doğrultuda İstanbul’da düzenlenentoplantıda dünyadaki genç girişimcilerinkarşılaştıkları güçlükler, finansmana eri-şim, karmaşık bürokratik yapı ve aşırıvergi yükleri, teşvik ve desteklerdeki da-ğınıklık, eğitim kurumlarında girişimcilikderslerinin verilmesi ve girişimcilik kültü-rünün doğru algılanmaması olarak be-lirlendi. Fransa’da düzenlenecektoplantıda bu maddelerin detaylarınıG20 Liderlerine sunacağız.”

TÜGİAD’da hedef; G20 liderlerine “Girişimcilik” dersi vermek

Page 35: Termo Klima
Page 36: Termo Klima

k ı s a - k ı s a

34 Termo Klima Haziran 2011

Metrans Makina Bredel ve WildenPompa Uygulamaları Semineri ile müşte-rilerine pompa konusunda güncel tekno-lojileri anlattı. Konularında dünya lideri hortum (peristal-tik) pompa üreticisi Watson Marlow BredelHollanda ve hava tahrikli çift diyaframlıpompa üreticisi Wilden Pump ABD ile Tür-kiye distribütörleri ve satış sonrası hizmetsağlayıcıları Metrans Makina firmaları, İs-tanbul'da “2011 Pompa Uygulamaları”konulu bir seminer düzenledi. Güncel tek-nolojilerin sunulduğu seminer, 27 Nisan2011 günü Radisson SAS İstanbul OrtaköyBosphorus Hotel’de gerçekleştirildi.

Watson Marlow Bredel firmasından Av-rupa Bölge Müdürü Adrian Groeneveldile Eğitim ve Uygulama Müdürü Johan-nes Meijer’in, Wilden Pump firmasındanise İş Geliştirme Direktörü Habib Diallo ileBölge Direktörü Rainer Wulf’un konuş-macı olarak katıldığı seminer büyük ilgigördü. Seminere Marmara ve İç Anadolubölgelerinden gıda, içecek, ilaç, seramik,kimya, boya, arıtma ve maden sektörle-rinin önde gelen firmalarından 100 kişiyeyakın katılım sağlandı. Tüm gün süren se-minerin ilk yarısında hava tahrikli çift di-yaframlı pompalar anlatılarak kullanımalanları, avantajları ve malzeme seçenek-

leri konularına yer verildi. Hortum pom-paların anlatıldığı ikinci yarıda ise, Bredelteknolojisi, bakım periyodunu uzatma,yüksek katı partikül oranlı sıvıların trans-feri gibi konular detaylandırıldı. Ayrıca ka-tılımcılara tüm pompaları yakındantanıma ve inceleme fırsatı tanındı.Seminerin kapanış konuşmasını, MetransMakina Genel Müdürü Vedat Kirişçiyaptı. Kirişçi, “2011 yılında kuruluşumu-zun 20. yılını kutlarken hedefimiz müşte-rilerimizin sadece ürün sağlayıcısıolmaktan öte, onlarla karşılıklı güvenüzerine kurulu iş ortaklığı ilişkisi kurmakve çözüm odaklı hizmet yaklaşımı ilemüşterilerimizin iş süreçlerine katmadeğer sağlayan, vazgeçilmez bir markaolmaktır. Bu kapsamda ülkemize teknolojive bilgi akışı sağlayarak müşterilerimizinüretim süreçlerini daha etkin ve verimlidüzeye çıkarmaya çalışıyoruz.” dedi.Katılımcılar, Watson Marlow Bredel veWilden Pump firmalarının yenilikçi tekno-lojilerini ilgi çekici, sunumlarını faydalı veverimli bulduklarını belirterek güzel biratmosferde öğrenmelerine fırsat sağlan-dığı için seminerden memnun ayrıldılar.

Metrans Makina’dan Bredel ve Wilden Pompa Uygulamaları Semineri

GSR Enerji’nin, güneş paneli üreticisi İs-panyol enerji devi İsofoton ile Türkiye dis-tribütörü olarak mart ayında başlattığıişbirliği, ilk meyvesini Van’da verdi. Vanİli ve çevresindeki karayollarının trafik sin-yal ışıklarının güneş enerjisiyle çalışmasınıamaçlayan proje kapsamında, GSR Ener-ji’nin Türkiye’de satışını yaptığı 22 wattgücünde 1100 adet güneş paneli kulla-nılacak. Van’daki tüm trafik ve ikaz ışık-larını aydınlatmak için güneşten elektriküretecek GSR Enerji’nin panelleri, mali-yetleri düşürürken bölgenin karayolla-rında ikaz ışıksız nokta bırakmayacak.Paneller, bölgedeki ciddi sorunlara yolaçan viraj ve riskli kör noktalara da uygu-lanacak. Böylece olası kazaları önlemeyeyardımcı olacak. GSR Enerji’nin satışınıüstlendiği güneş panelleri 30 yıllık tecrü-beye sahip İsofoton’un İspanya’daki fab-rikasında üretiliyor. 10 yıl ürün garantisive 25 yıl enerji üretim garantisi ile satışıyapılan paneller, bakım istemiyor ve tü-kenen bir parçası bulunmuyor.GSR Enerji’nin güneş enerjisiyle çalışansisteminde İsofoton’un geliştirdiği yüksekenerji elde eden photovoltaic paneller

kullanılıyor. Bu paneller yardımıyla güneşışığından üretilen elektrik enerjisi, aynızamanda istenirse depolanarak, sistemegeceleri ve güneşsiz günlerde de kesinti-siz enerji sağlayabiliyor. Yaşanacak elek-trik kesintilerinden etkilenmeyeceksistem, sinyalizasyon hatalarına bağlı tra-fik kazalarını ve tıkanıklıkları da önleye-cek. Viraj ve riskli kör noktalara dauygulanacak GSR Enerji’nin Van bölge-sinde başlatacağı uygulamadan elde edi-lecek verilerle sistemin Türkiye genelindeyaygınlaştırılması hedefleniyor. Rüzgârtürbini üretiminin yanısıra bu uygulamasonrası güneş enerjisinden de elektriküretme ve anahtar teslimi projeler ger-çekleştirme hedefinde olduklarını söyle-yen GSR Enerji Genel Müdürü İsmail İnci,İsofoton’la yapmış oldukları işbirliği son-rası yoğun talep aldıklarını söyledi. Gele-cek talep artışlarına dünyada kalitesinikanıtlamış Isofoton güneş panelleriyleyetişebileceklerini ifade eden İnci, şirketolarak stoktan iç piyasaya ürün tedarikedilebilme yeteneklerinin olduğunu söy-leyerek, sipariş veren bir yatırımcının bek-lemeden panele kavuşabildiğini aktardı.

25 yıl kesintisiz enerji garantisiGSR Enerji’nin satışını gerçekleştirdiği İso-foton firmasının güneş panelleri birleşti-rilmiş güneş pillerinden oluşuyor ve çoksayıda güneş hücresinin birbirine paralelveya seri bağlanarak bir yüzey üzerinemonte edilmesiyle oluşturuluyor. Dün-yaca ünlü güneş panelleri, yüksek kalitekristalize solar hücreler ile maksimumenerji üretiyor. Yüksek wattlık panellerinkullanımı için 10 yıl, ekonomik ömrü içinise 25 yıl garanti veren şirket, rakiplerineoranla en uzun garanti süresini sunuyor.

Trafik sinyal ışıkları, GSR enerji’nin panelleriyle çalışacak

Page 37: Termo Klima
Page 38: Termo Klima

ü r ü n t a n ı t ı m ı

36 Termo Klima Haziran 2011

ANK, evsel sıcak su üretimi için havadan suya ısı pompalarıANK heat pump serileri, dış ortam montajıiçin dizayn edilmişlerdir ve genelde yerdenısıtma ve fancoil cihazlarının birleşimi konutprojelerinde tavsiye edilirler. ANK havadansuya heat pump serisi, dış ortam havasınıısı kaynağı olarak kullanarak, yazın mahalsoğutma için soğuk su, kışın mahal ısıtmaiçin sıcak su ve evsel kullanım için kullanımsıcak suyu üretir.ANK serisi cihazlar kış şartlarında çalışmaiçin optimize edilmiştir. Bu geleneksel ısıpompaları ile karşılaştırıldığında, enerji veri-minde, ısıtmada ortalama %10 artış sağlar.İklim kontrolü ( soğutma ) dönemince vetüm bunlardan öte ısıtma ve evsel sıcak suüretimi kullanımı süresince enerji verimin-deki artış, belirgin olarak daha düşük enerjifaturası anlamına gelmektedir.

Dış sıcaklığın -10 °C’den 42 °C’ye kadardeğiştiği bir iklimde evsel sıcak su kulla-nımı 60 °C’ye kadar, dış sıcaklığın -20°C’ye kadar değiştiği bir iklimde evselsıcak su kullanımı 50 °C’ye kadar tüm yılboyunca sağlanmaktadır.PCB, evsel sıcak su kullanımını veyaısıtma devresi ve kullanım sıcak suyu ara-sında değişiklik gösteren önceliği ayarla-maya yarar.

ANK heat pump serisi, ultra ses yutuculuscroll kompresörü sayesinde sessiz çalış-mayı garanti eder.ANK havadan suya heat pump serilerindeısıtma kapasitesi 8 kW'dan 18 kW'akadar değişmektedir. ANK heat pump,Aermec'in VMF Kontrolu ve Yönetim Sis-temi ile kombine edilebilir.

ATC Air Trade Centre – Aermec’den bir ürün daha tüketicilerin hizmetinde

Aermec FCL kaset tipi fan coil ürün ga-mını, daha büyük 3 kapasitede, 840 mmx840 mm çerçeveli olarak genişletiyor.FCL ürün gamı, 1500 W’dan 11000Watt’a kadar giden soğutma kapasiteleri,ve 2380 W’dan 13000 Watt’a kadargiden ısıtma kapasitelerine sahiptir.

Daha büyük kapasiteler, bu cihazlardandaha büyük ve gürültülü eski çift fan mo-delleri yerine, tek havalandırma ünitesinesahip olarak sunulur.Tek bir fanın varlığı ve cihazın içindeki ti-tizlikle çalışılmış konforlu hava akışları sa-yesinde iki fanlı FCA modellerinenazaran, 10 db (A)’ya kadar belirgin sesdüşümü elde edilir.

Daha küçük kapasitelerde olduğu gibi,yeni model kapasiteler de performansgüvenilirliği, standart üç yollu vana, pra-tik montaj, bakım ve dizayn özelliklerinesahiptir.

FCL fan coil üniteleri hepsi Eurovent ser-tifikalı 4 farklı hıza (devir) sahiptir. Dör-düncü hızın ilavesi, daha eski FCA ürüngamının üç hızına nazaran süper mini-mum hıza sahiptir ve bu normal çalışmaşartlarında fancoili daha da sessiz yapar.Yeni FCL ürün gamının en önemli ele-manı, ısı eşanjör serpantininin iki defakıvrılan bölümü, geleneksel kaset tiple-rinde kullanılan dairesel serpantinler ilekarşılaştırıldığında daha fazla kullanılabilirısı transfer yüzeyi sağlar. Sonuç, çekilen

elektrik gücünde %40’lara varan düşüşile, daha fazla enerji tasarrufudur. FCLfancoil, iki yollu vana (istek üzerine konu-lur) sayesinde, değişken su debili sis-temlere tatbik edilebilir. 4 borulusistemler için ilave serpantin kul-lanıldığı durumlarda da, iki yolluvana konulması mümkündür.

FCL ürün gamının başka birönemli özelliği ise, uzaktankumanda ile kontrol panelliversiyonunda, hava akış kanatçık-larının motorize edilmesidir.

Kolay montaj ve bakım cihazın alt bölüm-lerinde bulunan hidrolik, aeraulic, elektrikve elektronik bölümlerine ulaşılabilirliğisayesinde mümkündür. Cihaz tarafında,asma tavanda açılacak kare açıklığagerek yoktur. Bunun yanısıra, elektrik ku-tusundaki bayonet bağlantı bu parçadakimüdahaleyi kolaylaştırır.

Aksesuarların geniş ürün gamı sayesinde,maksimum montaj seçeneği elde edilir:• GLL20: Manuel olarak hareket ettirile-bilir hava emiş ve üfleme, ızgarası ve kab-lolu kontrol ile birlikte kullanıma uygun,• GLL20R: Manuel olarak hareket ettiri-lebilir hava emiş ve üfleme ızgarası veuzaktan kumanda kontrolü ile birliktekullanıma uygun,• KFL20: Yan odaya hava akışını sağlaya-cak flanş, maksimum üçü kullanılarak uy-gulanabilir,

• KFLD20: Dış havanın içeriye verişi içinflanş ve başlık,• RXLE20: GLL20 ızgarası ile akuple çalışa-cak, elektrikli ısıtıcı rezistansı,• VHL20: 4 borulu sistemlerde, ısıtıcı ser-pantinler için motorlu on-off 3 yollu vana,• VHL22: 4 borulu sistemlerde, ısıtıcı ser-pantinler için motorlu on-off 2 yollu vana,• SIT3 –SIT5: Tek bir termosta birlikte, bir-den fazla kaset tipi fancoilin kontrol edile-bilmesi için arayüz kartı,• SW3-SW4: PXAE (SW3) termostatlarıveya uzaktan kontrollü (SW4) ızgaralarile kullanılmak üzere minimum su sıcaklıksensörü,• SWA: FMT20AW termostatlar ile kulla-nılmak üzere mininum su sıcaklık sensörü,• PXAE-PXAR: Duvara asılı termostatlar,• FMT10 – FMT20AW –WMT10-PX –PX2: Duvara asılı termostatlar veswitchler.

ATC Air Trade Centre – Aermec Fcl kaset tipi fancoil ürün gamını genişletiyor

Page 39: Termo Klima
Page 40: Termo Klima

ü r ü n t a n ı t ı m ı

38 Termo Klima Haziran 2011

G ü n ü m ü z d eenerji kaynakla-rının hızla azal-ması ve talebingün geçtikçe

artmasından dolayı ısıtma ve soğutmasektöründe her geçen gün yeni ürünlerve yeni yöntemler geliştirilmektedir. Isıpompaları bu yöntemler içinde en çokkabul gören yöntemler içindedir ve kulla-nım alanları hızla gelişmektedir. Sektörünürünü ve uygulama yöntemlerini benim-semesi sayesinde bu uygulamalar önü-müzdeki günlerde çok daha fazlaalanlarda karşımıza çıkacaktır. Bu uygula-malarda kullanılan ürünlerin standart uy-gulamalara oranla daha hassas ve verimliolması uygulanabilirlik ve maliyet açısın-dan son derece önemlidir. Plakalı ve lehimli ısı eşanjörlerinde sektö-rün önde gelen firmalarından Ekin En-düstriyel, ısı pompalarına özel olarakdizayn edilmiş ‘Micro-Heat Plate HeatExchanger’ serisi eşanjörleri ile sektördekibu boşluğu doldurmak açısından çokbüyük bir adım atmıştır. Standart LehimliEşanjörlere göre %20 daha az ısı transferalanında, %14 daha az basınç kaybı ileaynı kapasiteleri karşılayan ‘Micro-HeatPlate Heat Exchanger’ serisi, bu özelliğiniplaka tasarımında çığır açan yeni tipplaka dizaynından almaktadır. Bu plakadizaynı Danfoss tasarımcıları tarafındangeliştirilmiştir ve Danfoss’un patentli ta-sarımıdır. Standart plakalardaki dar vegeniş açı kavramlarını tamamiyle tarihegömen bu teknoloji, dar açılı plakalarındüşük basınç kaybı ve geniş açılı plakala-rın yüksek ısı transferi özelliklerini bünye-sinde toplamaktadır.

Danfoss’ un üretim kalitesi ve Ekin En-düstriyel’ in uzman mühendisleri işbirli-ğinde Türkiye pazarına sunulan‘Micro-Heat Plate Heat Exchanger’ lar,ısıtma ve soğutma sektörüne ve özellikleısı pompası uygulamacılarına, yüksek ka-litesi, düşük hacim ve ağırlık değerleri vefiyatları ile fayda sağlamaya devam ede-cektir.

Ekin Endüstriyel’den ısı pompalarına özel Micro Heat Lehimli Isı Eşanjörleri serisi

Makro Teknik Yanmaz Akustik Köpük,yanmazlık arttırıcı mineral madde em-prenye edilmiş esnek bir poliüretan kö-püktür. Açık gözenekli hücre yapısına,düşük ve yüksek frekanslarda mükem-mel ses yutumuna sahiptir ve alevalmaz. Tüm teknik değerleri ilgili kuru-luşlarca test edilerek sertifikalandırıl-mıştır. Makro Teknik MT 70 ve MT 100 yapış-tırıcılarla uyum içerisinde kolayca kul-

lanılabilir. Kendinden yapışkanlı ve /veya alüminyum folyo kaplama seçe-neklerimiz de mevcuttur.

Makro Teknik yanmaz akustik köpük

Kalınlık 3 mm den 55 mm‘ye kadar

Renk Siyah

Çekme dayanıklılığı < 80 kpA.

Kopma anı uzaması % 150

Isı iletkenliği 0,045 W/mk.

Isı çalışma aralığı (Kısa kullanım) -30 'C, +130 'C

Isı çalışma aralığı (Devamlı kullanım) -30 'C, +100 'C

Test Adı Sonuç Testi Yapan

Yanmazlık Sınıfı Class 0 Warrington Fire Global Safety (İngiltere)

Damlama Testi Damlama Yok Tubitak ( Türkiye)

Oksijen İndeksi LOI 25 C = 45 İstanbul Üniversitesi (Türkiye)

Antibakteriyel Antibakteriyel Sanitized ( İsviçre)

Sunstrip, ülkemizin güneş enerjisi potan-siyelinden mümkün olduğunca yararlana-bilmesine olanak sağlayan farklıuygulamalarda konumlanabilecek DoğruAkımlı Sirkulasyon Pompa İstasyonu, Mo-noblok Termal Kasa, 100% Termal Kon-taklı Seçici Soğurucu gibi, hepsi termalgüneş enerjisi uygulamalarına yenilik vederinlik katmış olan yüksek teknolojiliürünlere bir yenisini daha ekledi.

Dolgulu trapez çatı panellerine entegre,yüksek verimli “Çatı/Kollektör’ uygula-ması; “Solarbooster RoofMode”…solarbooster RoofMode, kendindendolgulu çatı kapama panellerine en-tegre edilmiş özel bir termal güneş kol-lektörü uygulamasıdır. Türkiye’de ilk vetek olarak uygulanan ve 7 metreyevaran ölçülerde imal edilebilen, 100%termal kontaklı, seçici yüzeyli Sunstriptermal şeritlerinin panellere entegreedilmesi ile elde edilen kollektör, panelve kollektör toplam yatırımını düşür-mekte ve tamemen çatıya entegre veestetik bir görünüm ile uygulanarak,kapasite ihtiyacı kadar panelin “kollek-

törleştirilmesini“ sağlamaktadır. Böyle-likle işletmelerinde proses veya tüketimsıcak suyu, termal güneş enerjisi des-tekli mekan ısıtma ve soğutma ihtiyacıiçerisinde olan kullanıcıların tek bir ya-tırım yaklaşımı ile hem çatı izolasyonunuhem de termal güneş enerjisi katkısınısağlamaları mümkün olacaktır. 4 hadvelitek bir panele uygulandığında yaklaşık 5m2 lik soğurucu alanı imkanı veren kol-lektör, montaj elemanları için gerekliçatı yüklerini ve çatıya müdahaleleri debertaraf etmektedir. Türkiye’de ilk defaüretilen ve patent başvuru süreci devameden ürünün, hem yapı hem de tesisatkonularında faaliyet gösteren sistem en-tegratörleri için yeni açım imkanları do-ğuracağı ifade edildi.

Sunstrip’ten yeni ürün; dolgulu trapez çatı panellerine entegre yüksek verimli çatı/kollektöruygulaması: Solarbooster RoofMode®

Page 41: Termo Klima
Page 42: Termo Klima

s e k t ö r g ü n d e m i

40 Termo Klima Haziran 2011

İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği’nin(İMSAD) yayınladığı Türkiye’nin ilk detaylıaylık inşaat sektörü değerlendirme rapo-runda gerek kredi hacmine yönelik Mer-kez Bankası’nın önlemleri, gerekseyükselen emtia fiyatları nedeniyle gayri-menkul sektöründeki koşulların tüketicialeyhine gelişebileceğine değinildi.

EKONOMİDE VE İNŞAAT SEKTÖRÜNDE SON BİR AYArka arkaya isyanlarla sarsılan petrol böl-gesi ülkelerindeki karışık ortamın bir so-nucu olarak yüksek seyreden malzemefiyatları inşaat üretiminin maliyetini yük-seltmiştir. Buna göre inşaat malzemesi fi-yatlarında 2011’in birinci çeyreğinde birönceki çeyreğe göre %4,91, bir öncekiyılın aynı dönemine göre ise %8,79 ora-nında artış kaydedilmiştir. Genel inşaat

maliyetlerindeki artış oranı ise %4,37 ol-muştur. Kuzey Afrika’daki karışıklık ihracatı olum-suz etkilemiştir. Bu noktada özellikle in-şaat sektörünün ihracatı açısından kritikolan Libya’ya yönelik ticarette meydanagelen düşüş dikkat çekicidir. Buna göreLibya’ya yapılan ihracat Mart ayında birönceki yılın aynı ayına göre %84 ora-nında azalış göstermiştir. Libya’daki isyan-larda oluşan bu olumsuz tablonun devametmesi beklenmelidir.

DÜNYA EKONOMİSİDünya ekonomisinde gündemi MerkezBankaları’nın çıkış stratejileri oluşturuyor.Avrupa Merkez Bankası’nın faiz artırımsürecine girmiş olması, Fed’in ise toplantıtutanaklarında çıkış için henüz erken ol-duğuna dair mesaj verse de yetkiler ba-

zında yaptığı açıklamalarda çıkışın uzakolmadığının mesajını vermesi global eko-nomi tarafından yakından takip edilmek-tedir. Buna bağlı olarak büyük fonlarınözellikle emtilardan çıkış yapması sonu-cunda emtia fiyatlarında geri çekilme ya-şandığı görülmektedir.3 aylık Hazine bonosuna göre Türkiye,kısa vadeli faiz oranlarında göreceli ola-rak yüksek oran sunan ülkelerden biridir.Türkiye’ye olan yabancı ilgisini bu oranlaraçıklayabilmektedir. Buna göre Türkiye%8,11’lik bir kısa vadeli faiz oranı sunar-ken, aynı klasmanda değerlendirilenGüney Afrika’da bu oran %5,47 düze-yinde gerçekleşmiştir. Merkez Bankası’nınzorunlu karşılık oranları üzerindeki baskısıdüşünüldüğünde bu oranın daha fazlayükseldiği görülebilecektir.Geçen yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldı-

İMSAD: Tüketici gayrimenkulde mevcutkoşulları iyi değerlendirmeli

Page 43: Termo Klima

s e k t ö r g ü n d e m i

41Termo KlimaHaziran 2011

ğında birçok ülkede enflasyon oranlarınınartış eğilimine girdiği görülmektedir.Buna göre Türkiye’nin enflasyon verile-rindeki gerileme bu durumla tezat oluş-turmaktadır. Dolayısıyla Türkiye’deki butablonun önümüzdeki aylarda değişmesibeklenmelidir. Bununla birlikte Türki-ye’nin karşılaştırıldığı Güney Afrika’nınenflasyon rakamının %4,05 olması, yineMacaristan’da bu oranın %4,5 düze-yinde gerçekleşmesi enflasyon üzerindeşok artışlar beklenmemesi gerektiğineişaret etmektedir. Rusya’da %10’a daya-nan enflasyon ise dikkat çekmektedir.Türkiye’nin kargalaştırıldığı Güney Af-rika’da işsizlik oranı %24 düzeyinde sey-rederken, Brezilya’da bu oran %6,4düzeyinde gerçekleşmektedir. Yine geliş-mekte olan ülke grubundaki Macaris-tan’da bu oran %10,6 seviyesidir.Dolayısıyla Türkiye işsizlik oranları ilediğer ülkelerden belirgin bir şekilde ayrış-mamaktadır. Gelişmiş ülkelerde ise buoranının %10’a yakın oluştuğu görül-mektedir. Bu noktada önümüzdeki dö-nemdeki iyileşme önemli olacaktır.Nitekim, kriz nedeniyle işsizlik oranınınhızla arttığı gelişmiş ülkeleri bu paramet-rede yakalamak mümkündür. Bu noktadaTürkiye’nin genç nüfusu nedeniyle işgü-cüne katılımın hızının yüksek olması en-gelleyici bir unsurdur. Global ekonominin seyri açısından önü-müzdeki dönemde kredi derecelendirmekuruluşlarının pozisyonu da önem arz et-mektedir. Geçtiğimiz ay içinde beklenme-dik bir şekilde ABD’nin görünümünüdüşüren Standard & Poor’s’un kararıbuna bir örnek olarak ele alınabilir.ABD'nin uzun vadeli kredi notu görünü-münü "durağandan" "negatife" çevirenkurumun diğer ülkelere yönelik adımlarıfonların yönünde belirleyici olacaktır.

TÜRKİYE İNŞAAT SEKTÖRÜ 2011 yılının ilk çeyreğinde beklentilerimizdoğrultusunda emtia fiyatlarının yüksek

düzeyde seyretmesinin yarattığı arz yönlübaskı hissedilmiştir. Kuzey Afrika ve Orta-doğu’daki gerilim nedeniyle özellikle pet-rol fiyatlarında meydana gelen yükselişüretim maliyetlerini yükseltmiştir. Bu et-kene bağlı olarak inşaat malzemelerininfiyatlarında da artış yaşanmıştır.Daha önceki aylardaki raporlarımızda dadikkat çektiğimiz üzere genel inşaat mali-yetleri ile, malzeme fiyatları arasında pozitifkorelasyon vardır. 2011 yılı 1.çeyrek döne-mini de içeren İnşaat Maliyeti Endeksi Gra-fiği’nde de görüldüğü üzere, inşaatmalzemesinin maliyet yapısında emtia fi-yatlarının ağırlığı düşünüldüğünde sektöreilişkin maliyet analizinde emtianın önemigöze çarpmaktadır. 2011 yılının ilk çeyreğibu açıdan fiyatlara olumsuz yansımıştır. Arka arkaya isyanlarla sarsılan petrol böl-gesi ülkelerindeki karışık ortamın bir so-nucu olarak yüksek seyreden emtia fiyatlarıinşaat ve inşaat malzemelerinin üretim ma-liyetini yükseltmiştir. Bu duruma göre in-şaat malzemesi fiyatlarında 2011’in birinciçeyreğinde bir önceki çeyreğe göre%4,91, bir önceki yılın aynı döneminegöre ise %8,79 oranında artış kaydedilmiş-tir. Genel inşaat maliyetlerindeki artış oranıise %4,37 düzeyinde oluşmuştur. Artışıninşaat malzemesi fiyatlarına göre daha sı-nırlı olmasında işçilik fiyatları etkili olmuş-tur. Buna göre işçilik fiyatlarında 2010yılının 2. çeyreğinde yaşanan sert artış son-rasında geçtiğimiz yılın üçüncü ve dör-düncü çeyreğinde ivmelenme hız kesmiştir.Son açıklanan 2011 birinci çeyrek rakam-larına göre işçilik maliyetleri bir önceki çey-reğe göre %9,26 düşüş göstermiştir. Yinegeçen yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldı-ğında bu değişim -%5,12 düzeyinde oluş-muştur. Bu rakamlar sonucunda genelinşaat maliyetlerindeki değişim bir öncekiçeyreğe göre %4,37 olurken, bir öncekiyılın aynı dönemine göre ise %8,44’lük ar-tışa işaret etmiştir.İnşaat üretimi maliyetlerindeki artış eğilimigrafikten de görülmektedir. 2008 yılının ilk

dilimindeki artış oranlarına ulaşmasa da fi-yatların yükseliş eğiliminde olduğu tespitedilmektedir. Son üç dönemdir malzemefiyatlarının bir önceki çeyrek döneme göredeğişimleri sırasıyla %2,24, %1,94 ve%4,91 olmuştur. Özellikle emtia fiyatların-daki yükselişin önümüzdeki dönemde gay-rimenkul fiyatlarına da yansımasıbeklenmelidir. Üreticinin tüketiciye ‘fiyatartışını’ gecikmeli olarak yansıtması nede-niyle açılan ÜFE - TÜFE makas aralığı da-raldıkça tüketicinin gayrimenkulfiyatlarındaki artışı daha fazla hissettiği gö-rülebilecektir. 2011 yılının ilk çeyreğinde inşaat sektörüyeni konut projeleri ile büyümesini sür-dürmüştür. Bununla birlikte gayrimenkulsatışları yine istenen düzeyde gerçekleşme-miştir. Gayrimenkul fiyatlarının yüksek birdüzeyde seyretmesi konut satışlarının iste-nen bir düzeyde gerçekleşmemesineneden olmuştur. İnşaat maliyetlerindekiartış gayrimenkul fiyatlarındaki yükselişinsürmesine neden olacaktır. Bununla birlikteborsa ve faizin mevcut seviyeler nedeniylecazibesini yitirmesi yatırımcıların odaklan-dıkları alanın gayrimenkul olmasını sağla-maktadır.Yine inşaat malzemeleri konusunda izle-nen rakamlardan olan metalik olmayandiğer mineral ürünlerinde ise fiyatlar yük-seliş eğilimindedir. TÜİK’in açıkladığı üreticifiyatları endeksinin bir alt başlığı olan me-talik olmayan diğer mineral ürünler fiyatendeksi Nisan ayında bir önceki yılın aynıdönemine göre %7,49 oranında yükselişkaydetmiştir. İnşaat malzemeleri fiyatla-rında ilk çeyrekte yaşanan artışının 2. çey-reğin başında devam edeceği burakamlarda görülebilmektedir. Yine metalik olmayan diğer mineral ürün-leri imalatında ise ivme kaybı yaşandığı gö-rülmektedir.Sanayi üretimi başlığı altında inşaat malze-meleri sanayisine yönelik bilgi veren burakam 2011 yılının Ocak ayında bir öncekiyılın aynı dönemine göre %23,14’lük artış

Page 44: Termo Klima

kaydetmiştir. Şubat ayında %16,73’lükartış gösteren veri Mart ayında ise %6,7olarak gerçekleşmiştir. Buna göre metalikolmayan diğer mineral ürünlerinin üreti-minde 2010 yılının Haziran ayından beri ilkkez tek haneli büyüme yaşanmıştır. Üretimhızındaki ivme kaybını fiyatlardaki artışınyanı sıra Kuzey Afrika’daki karışıklığa bağ-lamak mümkündür.

Bu noktada Türkiye için özellikle inşaatsektörünün ihracatı açısından kritik olanLibya’ya yönelik ticarette meydana gelendüşüş dikkat çekicidir. Buna göre Libya’yayapılan ihracat Mart ayında bir önceki yılınaynı ayına göre %84 oranında azalış gös-termiştir. Libya’daki isyanlarda oluşan buolumsuz tablonun devam etmesi beklen-melidir. Bununla birlikte, Libya’ya yapılan

ihracat iç isyanlar öncesinde, aylık bazda100-200 milyon dolar aralığında seyret-mektedir. Son olaylar ile birlikte bu rakam30 milyon doların altına gerilemiştir. Dola-yısıyla ölçek bazında incelendiğinde bu ih-racatın zayıflamasının dış ticaretiningenelini etkileme düzeyi oldukça düşükgerçekleşecektir. Bununla birlikte pazardakidaralmanın inşaat sektörüne etkisi Türkiyegeneline göre yüksek olacaktır.

Tüketici ayağında ise konuta yatırım yapmaeğiliminin hızlı bir şekilde yavaşladığı gö-rülmektedir. Bunda T.C. Merkez Banka-sı’nın kredi hacmi üzerinde uyguladığıbaskının etkili olduğunu düşünüyoruz.

Merkez Bankası’nın gösterge faizi aşağıçekmeye devam etmesine karşın bankalarızorunlu karşılık oranlarıyla sıkıştırması tü-keticinin konut alma/inşa ettirme ihtimalinizayıflatmaktadır. Özellikle bankaların kredifaiz oranlarını yukarı çekmesiyle birlikte ta-lebin geri çekildiği görülmektedir. Bunagöre konut inşaa etme/alma isteği Martayında %2,88’lik gerileme göstermiştir.

Konut talebi konusunda izlenmesi gerekenkalemlerin başında kredi miktarı gelmek-tedir. Bu noktada konut kredisi kullanımla-rına dikkat edilmelidir. Nitekim, Şubat,Mart ve Nisan aylarında kredi kullanımı sı-rasıyla %2,11,%2,91 ve %2,23oranında artış kay-detmiştir. Yani konutkredisi kullanma eği-limi devam etmiş,bununla birlikte Mer-kez Bankası’nın kredihacmini sınırlamapolitikasına paralelolarak Nisan ayındahız kaybetmiştir.Merkez Bankası’nınkredi hacmi üzerin-deki baskısını sürdür-

mesi durumunda kredilerdeki düşüşün sür-mesi beklenmelidir. Merkez Bankası’nıntakip ettiği vade yapısındaki dağılım iseolumlu görünmektedir. Buna göre mevcutdurumda vade dağılımında 5-10 yıllık ve 3-5 yıllık kredilerde payların sırasıyla %50 ve%30 civarında oluştuğu görülmektedir.Dolayısıyla konut finansmanında uzun va-deli kredinin tercih edildiği görülmektedir.Bununla birlikte bankaların mevduat yapı-sının halen 1 aya yakın bir ortalama ile sey-retmesi bankacılık sektörü açısından birrisk faktörü olarak ön plana çıkmaktadır.Dikkat çekici bir diğer unsur Merkez Ban-kası’nın uzun vadeye yöneltme amacıylaaldığı kararların sınırlı da hissedilmeye baş-lanmasıdır. Bununla birlikte mevcut du-rumda uzun vadeli faiz oranlarının şimdiliksert oynamalar kaydetmedikleri görülmek-tedir. İnşaat sektörünün istihdamında isehızlı bir gerileme yaşandığı görülmektedir.Mevsimsellik etkisiyle yaşanan bu gerilemeAralık ayında %6,12 düzeyinde oluşurken,Ocak ayında %8,85 seviyesinde gerçekleş-miştir. Önümüzdeki dönemde, MerkezBankası’nın kredi hacmini sınırlandırmapolitikasının etkileri gayrimenkul sektö-ründe daha fazla hissedilecektir. Stoklarınyüksek düzeyi göz önünde bulundurula-rak konut talebinde meydana gelebilecekolası daralmalar bir risk unsuru olarakdikkate alınmalıdır.

s e k t ö r g ü n d e m i

42 Termo Klima Haziran 2011

Page 45: Termo Klima
Page 46: Termo Klima

ISK

AV, S

ektö

r eğ

itim

cile

rinin

eği

timin

e de

vam

edi

yor

ISK

AV, d

üzen

ledi

ği s

ektö

r eğ

itim

cile

rinin

eği

timin

e “E

ğitm

en G

rubu

VIII

. Uyg

ulam

alı İ

klim

lend

irme

Soğu

tma

Sem

iner

i” il

e de

vam

edi

yor.

Sekt

öre

önem

li bi

r ka

tkı s

ağla

mas

ı düş

ünül

en s

emin

erle

rde

katıl

ımcı

lar

teor

ik v

euy

gula

mal

ı ola

rak

yeni

tek

nikl

er h

akkı

nda

bilg

ilend

irile

cek,

bilg

i ve

ders

not

ların

ın p

ayla

şılm

ası s

ağla

naca

k.

s e k t ö r g ü n d e m i

44 Termo Klima Haziran 2011

11-1

4 TE

MM

UZ

2011

İTM

EN G

RU

BU

VII

I. U

YG

ULA

MA

LI İ

KLİ

MLE

ND

İRM

E SO

ĞU

TMA

SEM

İNER

PR

OG

RA

MI

15.0

0 -

17.3

0

Yer

:ISK

AV M

asla

k K

on

u:

İklim

len

dir

me

Lab

ora

tuva

rU

ygul

amal

arı

Y.D

oç.D

r. K

adir

İSA

(İÜ

)Y.

Doç

. Dr.

Hüs

eyin

BU

LGU

RCU

(BA

Ü)

Yer

:FRİ

TERM

Tuz

laK

onu

:Tic

ari v

e en

düst

riyel

uy

gula

mal

arda

CO

2 ku

llanı

Doç

. Dr.

Arif

Em

re Ö

ZGÜ

R (S

)

Yer

:TEK

SO -

Geb

zeK

onu

:Süp

erm

arke

t so

ğutm

a si

stem

leri

(uyg

ulam

a)M

esut

AK

SOY

(TEK

SO)

Yer

:ISK

AV M

asla

k K

onu:

İklim

lend

irme

- soğ

utm

a m

esle

kst

anda

rtla

rı ve

mes

lek

soru

mlu

luğu

Y.D

oç.D

r. K

adir

İSA

(İÜ

)

DEĞ

ERLE

ND

İRM

E-K

APA

NIŞ

TAR

İHSA

AT

11 T

emm

uz

2011

Paza

rtes

i12

Tem

mu

z 20

11Sa

lı 13

Tem

mu

z 2

011

Çar

şam

ba

14 T

emm

uz

201

1Pe

rşem

be

09.0

0 -

10.3

0

Yer

: ISK

AV M

asla

k K

onu

:Soğ

utm

a si

stem

lerin

de

yük

hesa

plam

alar

ıY.

Doç

. Dr.

Ayh

an O

NA

T (M

.Ü.)

Y. D

oç. D

r. K

adir

İSA

(İ.Ü

.)

08:3

0 İT

Ü-M

asla

k’ta

n ha

reke

t Ye

r:D

EMİR

M-V

AIL

LAN

T P

endi

kK

onu:

Su ıs

ıtıcı

ları

ve b

ireys

el ıs

ıtıcı

lar

Serk

an Z

ARP

LI

(Dem

irdök

üm-V

ailla

nt)

08:3

0 İT

Ü-M

asla

k’ta

n ha

reke

tY

er:G

RUN

DFO

S -

Geb

zeK

onu

:Fre

kans

kon

trol

lü p

ompa

lar

Mak

. Y. M

üh. D

erya

Çuh

a (G

RUN

DFO

S)

Yer

:ISK

AV M

asla

kK

onu

:Taş

ıt ik

limle

ndirm

esi

Tek.

Öğr

. Tah

sin

USL

U

(Sey

it Şa

nlı E

ML

- SA

FKA

R)

10.3

0 -

10.4

5

ÇA

Y M

OLA

SI

10.4

5 -

12.3

0

Yer

:ISK

AV M

asla

k K

onu

:Soğ

utm

a si

stem

lerin

de

boru

çap

ı hes

apla

rıY.

Doç

. Dr.

Hüs

eyin

BU

LGU

RCU

(BA

Ü)

Yer:

DEM

İRD

ÖK

ÜM

-VA

ILLA

NT

Pen

dik

Kon

u:Bi

reys

el ik

limle

ndirm

e ci

hazl

arı

Serk

an Z

ARP

LI

(Dem

irdök

üm-V

ailla

nt)

Yer

:GRU

ND

FOS

- G

ebze

Ko

nu

:Po

mp

a ka

rakt

eris

tikl

erin

inde

neys

el o

lara

k be

lirle

nmes

iM

ak. Y

. Müh

. Der

ya Ç

uha

(GRU

ND

FOS)

Yer

:ISK

AV M

asla

kK

onu

:Frig

orifi

k ka

sala

r ve

tas

arım

prob

lem

leri

Tek.

Öğr

. Tah

sin

USL

U

(Sey

id Ş

anlı

EML

- SA

FKA

R)

13.1

5 -

14.4

5

Yer

:ISK

AV M

asla

k K

onu:

Soğu

tma

Labo

ratu

var

Uyg

ulam

alar

ıY.

Doç

.Dr.

Kad

ir İS

A (İ

Ü)

Y.D

oç. D

r. H

üsey

in B

ULG

URC

U (B

)

Yer

:FRİ

TERM

Tuz

laK

on

u:

Soğ

utm

a si

stem

leri

nd

een

erji

verim

liliğ

iM

ak. Y

ük. M

üh. H

asan

AC

ÜL

(FRİ

TERM

)

Yer

:TEK

SO -

Geb

zeK

onu:

Süp

erm

arke

t so

ğutm

a si

stem

leri

Mes

ut A

KSO

Y (T

EKSO

)

Yer

:ISK

AV M

asla

k K

onu

:Hijy

enik

iklim

lend

irme

sist

emle

ri(H

SK)

14.4

5 -

15.0

0

AK

ŞAM

YEM

EĞİ

18.0

0 -

19.0

0

12.3

0 -

13.1

ğle

yem

eği:

Mas

lak’

taÖ

ğle

yem

eği:

Dem

irdök

üm’d

ğle

yem

eği:

Gru

ndfo

s’ta

Öğl

e ye

meğ

i: M

asla

k’ta

ÇA

Y M

OLA

SI

Page 47: Termo Klima
Page 48: Termo Klima

İTO’nun Meclis Salonu’nda düzenlenenZümre Toplantısı Makine ve EkipmanlarıMeclis Üyesi Mehmet Akif Özyurt’un açı-lış konuşmasıyla başladı. Oturum başkan-lığını Hidromode Hidrolik MakineYönetim Kurulu Başkanı Hasan Büyükde-de’nin yaptığı toplantıda Fatih ÜniversitesiMalzeme Mühendisliği Bölümü ÖğretimÜyesi Doç. Dr. Hayrettin Karcı’nın verimli-lik üzerine konuşmasının ardından sözalan Metin Duruk, konuşmasına Türkiyeiklimlendirme sektörünün durumunu de-ğerlendirerek başladı. İklimlendirme sek-törünün, şuanda % 16,7 gibi bir ihracatrakamına sahip konumda bulunduğunu

belirten Duruk, “Sektör olarak strateji yolharitamızı çıkardık, cumhuriyetimizin100. yılı olan 2023 yılında 20-22 milyardolarlık bir ihracat hedefliyoruz. Bu hedefigerçekleştirmek istemek güzel, ülkemizedaha fazla katkı koymak istiyoruz ama buhedefi gerçekleştirebilecek miyiz? Ülkeolarak uluslararası alanda rekabet gücükonusunda hiç de iç açıcı bir konumda de-ğiliz. 252 pahalı enerji, yüksek vergi oran-ları, düşük yatırım kredileri, Çin veHindistan’a oranla yüksek işçilik bedellerive yetersiz sermaye… Bunların hepsiniüst üste koyduğumuzda içimizi karartanbir ortam var. Çözümün katma değeri

yüksek ürün ve mühendislikte olduğunugörüyoruz. Türkiye’nin öz gücünün mü-hendislik olarak çıktığı açıklıkla bellidir. Ozaman bizim bu konuya dayanmamız ge-rekiyor. Fakat planlı ve programlı bir şe-kilde kurmamız ve sanayici olaraköncelikle fark yaratmamız gerekiyor.Bunun için de, yüksek tasarım teknolojisi,elektronik entegrasyon, yazılım entegras-yonu, yüksek üretim ve süreç teknolojileri,yüksek enerji verimliliği konuları bizim farkyaratmamız için önemli faktörler olarakkarşımıza çıkıyor. Yaratılan farkında mut-laka belgelendirilmesi, sertifikalandırılmasıgerekiyor.“ açıklamasında bulundu.

Friterm A.Ş.’nin sahibi Metin Duruk, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Makine ve Ekipmanlarıile Takım Tezgâhları ve Otomasyon meslek komitelerinin düzenlediği Makine İmalat Sek-töründe İleri Teknoloji Uygulamaları konulu zümre toplantısında Friterm’de uyguladıklarıinovatif uygulamaları anlattı.

Friterm sanayicilere örnek oldu

s e k t ö r g ü n d e m i

46 Termo Klima Haziran 2011

Page 49: Termo Klima

s e k t ö r g ü n d e m i

47Termo KlimaHaziran 2011

“ÜRETİMDEKİ BÜTÜN SÜREÇLER EN-TEGRE BİR SİSTEM İÇERİSİNDE OLMALI”Konuşmasının devamında Friterm’de uy-guladıkları inovatif çalışmalardan örnek-ler veren Duruk, “Mühendislerimizüretimi esas alıyorlar fakat nasıl üretiyo-ruz diye de bakmamız gerekiyor. Hangielemanları kullanarak üretiyoruz. Biz Fri-term’de 7 yıldır satış, satın alma, stok yö-netimi, üretim, kalite kontrol, sevkiyat,muhasebe, finansman, insan kaynaklarıve bakım bölümleri gibi tüm süreçlerikapsayan ortak entegre bir sistem üzerin-den yönetiyoruz. Bu çok zor ve sıkıntılı birsüreçtir. 5 kişilik bir ekip planlama depart-manımızda sürekli bu konuyla ilgileniyorve hâlâ yeni geliştirmeler üzerinde çalış-malar yapıyorlar. ERP dediğimiz sistemimutlaka küçük boy işletmelerin orta boyişletmeye geçerken veya orta boy işlet-melerin büyürken bir yandan da yazılımabaşlamaları gerekiyor. Bunu yapmadığı-mız zaman bir süre sonra tökezlemelerbaşlıyor.“ diyerek firmaların üretimdekibütün süreçlerin entegre bir sistem içeri-sinde ele alınasının önemine vurgu yaptı.

“AVRUPA’NIN EN GELİŞMİŞ LABORA-TUVARLARINDAN BİRİSİNİ YAPTIK”Friterm olarak yabancılara karşı güçlen-dirmek için 5 yıl önce tekrardan düşün-düklerini belirten Duruk, Avrupa’nın engelişmiş laboratuvarlarından birini yaptık-

larını söyledi. Duruk konuşmasının deva-mında, “Laboratuvarlar kurmamız oldukçamaliyetli ve oldukça zor süreç oldu. Tabikidevletin desteklerini de aldık. Kanunlarçerçevesinde bu destekler yüzde 25’lik birbölümünü karşılıyor. Laboratuvarımızdasektörümüzde dünya hangi yöne gidi-yorsa o yönde araştırmalar yapmamız ge-rekiyordu ve karbondioksit soğutucugazlar konusunda araştırmalar yapmakiçin bu konuda Avrupa’nın en gelişmiş la-boratuvarlarından birisini yaptık.” dedi.Metin Duruk, konuşmasının devamındafark yaratmak adına Friterm’de gerçekleş-tirilen diğer çalışmaları şu şekilde açıkladı;

“KENDİ YAZILIMIMIZI YAPTIK”“Fark yaratmak adına 1998’den buyanaFriterm’de bir programı önümüze koydukve mühendislik tasarlama konusunda biryazılım programı geliştirmeye başladık.Şuana kadar 6. versiyonunu tamamladık.Son versiyonu üç buçuk yıllık bir çalışma-nın neticesinde tümüyle ulusal çalışmalarneticesinde ortaya çıktı. Bu yazılımla müş-teriye özel yazılımlar sunarak farkımızı or-taya koyduk. Bu programdan çıkansonuçları Eurovent onaylamış durumda.“

“SERTİFİKASYONUN ÖNEMİNİ ANLATTIK”“Sektörümüzde ise sertifikasyonun öne-

mini geliştirdik. Sertifikasyonu sağlama-larını programlı olarak bütün firmalarasöyledik. Bunu sonuncunda İtalya, Fransave Almanya’dan sonra Türkiye, 17 firmave % 9’luk bir payla AB Eurovent Sertifi-kasyon Programı içerisine dâhil oldu.Bunun sonucunda da endüstriyel iklim-lendirme, klima cihazları büyük bir ihra-cat potansiyeli yakalamış durumdadır.“

“ÇEVRE VE ENERJİ VERİMLİLİĞİ ARTIKÇOK ÖNEMLİ”“Günümüzde enerji verimliliği üzerindedurmak zorundayız. Yeşil binalar konu-sunu takip ederek yenilenebilir enerjilerikullanan, enerji maliyetlerini düşüren sis-temler üzerine çalışmalar yapmalı ve buyönde ürünler ortaya çıkarmak zorunda-yız. Gerek yurt dışında gerekse ülkemizdeçevre konusunda alınan kararlar, yapılankanunlar ve uygulamalar neticesinde çev-reye önem veren ürünler üzerinde çalış-malar yapmamız gerekiyor. Bu konuüzerine Friterm 3 yıllık bir programı dev-reye aldı. Bu program çerçevesinde uy-gulamaya koymayı hedeflediklerimizihenüz Avrupalı firmalar bile tam anla-mıyla gerçekleştirememiş durumda. Buanlamda firma olarak öncülük yapıyo-ruz. Yaptığımız bu çalışmalar netice-sinde Friterm olarak büyük bir ihracatpotansiyeli yakalamış durumdayız.”

Page 50: Termo Klima

İklimlendirme sektörünün öncü kuruluşuAlarko Carrier, Türkiye’de ısıtma, so-ğutma, klima, pompa ve su tesisatı sek-törlerini biraraya getiren yedek parçatedarik zinciri Totaline’ın dördüncü mağa-zasını Antalya’da açtı. 300 m2 alana sahipmağazanın açılışı, 11 Mayıs Çarşambagünü Alarko Carrier Genel Müdürü ÖnderŞahin’in katılımı ile gerçekleşti.Totaline’ın sektöründe dünyanın enbüyük organizasyonu olduğunu belirtenAlarko Carrier Genel Müdürü ÖnderŞahin, “Totaline ile müşterilerimize yük-sek kaliteli ve orijinal malzemeleri, en kısasürede ve en düşük maliyetle sunuyoruz.Totaline’da hedefimiz, kendi alanındaTürkiye’nin dinamik ve büyüyen market-ler zincirini oluşturmak… İstanbul, An-kara ve İzmir mağazalarımızın ardından

Antalya mağazamız ile bu hedefimizeemin adımlar ile ilerliyoruz. Çalışmaları-mızı her yıl bir yeni mağaza açma hedefidoğrultusunda şekillendiriyoruz” dedi.

“Satış Sonrası Hizmetler’de 2014 hedefi iki kat büyüme”Satış Sonrası Hizmetler bölümünü, dahaiyi hizmet için tek çatı altında topladıkla-rını ifade eden Şahin, “Müşteri memnu-niyetini en üst seviyeye taşımak vepazarın değişen koşullarına daha uygunhizmet verebilmek için organizasyonu-muzu daha yalın hale getirdik ve değiş-tirdik. Isıtma, iklimlendirme, soğutma vesu basınçlandırma alanlarında kullanılan,farklı özelliklere sahip çok sayıda ürünü-müz var. Ürünlerimizin cinsine ve tipinegöre verdiğimiz hizmet ve bunları kulla-

nan müşterilerimizin bizden beklentilerideğişkenlik gösteriyor. Bu amaçla ürünçeşitliliğimizi arttırdık, ürün teslim sürele-rini kısalttık. Ve 2014 hedefimizi iki katbüyüme olarak belirledik.” dedi.

“İklimlendirme sektörü 2011 yılında dabüyüyecek”İklimlendirme sektörünün, 2008 yılında1.9 milyar dolar olan pazar büyüklüğünün,2009'da 1.2 milyar dolara indiğini belirtenÖnder Şahin, sektörün 2010 yılında iseyaklaşık yüzde 20 artışla 1.5 milyar dolarseviyesine ulaştığını söyledi. Şahin, sözlerineşöyle devam etti; “Rakamlar, 2008’dekiyüzde 40’lık gerileme nedeni ile henüz2008 seviyelerine ulaşamadı. Ancak paza-rın 2011’de de büyümeye devam etmesinibekliyoruz. Bu yıl itibari ile sektör eski iv-mesini yakalamaya başlayacak.”

Alarko Carrier Genel Müdürü Önder Şahin; Satış Sonrası Hizmetler’de yenidenyapılanmaya giden Alarko Carrier, yedek parça tedarik zinciri Totaline’ın dör-düncü mağazasını Antalya’da açtı. Alarko Carrier, her yıl bir yeni Totaline ma-ğazası açmayı hedefliyor.

“Totaline’da hedef Türkiye’nin büyüyenmarketler zincirini oluşturmak…”

s e k t ö r g ü n d e m i

48 Termo Klima Haziran 2011

Page 51: Termo Klima
Page 52: Termo Klima

Makro Teknik, her yıl olduğu gibi mayısayının ilk cuma gecesine denk gelen 6Mayıs 2011 tarihinde, havalandırma sek-törünü bir araya getiren “Bahara Mer-haba” yemeğini düzenledi. Yıldız TeknikÜniversitesi Hisar Tesisleri’nde, boğazınenfes manzarasına karşı düzenlenenyemek geleneksel hale geldi. Baharı kar-şılamak olarak da algılanan bu buluşma,sektörün tüm önemli temsilcilerinin katı-lımı ile zenginleşti. Makro Bahar Buluş-masına 250’nin üzerinde davetli katıldı.21. yüzyılda iletişim gücü ön plana çık-mıştır ve bu gücü doğru kullananlar ba-şarılı işler ortaya koymaktadır. MakroTeknik, Geleneksel Bahara Merhaba or-ganizasyonu ile havalandırma sektörününgenelinde bu gücü verimli kullanmakadına girişimde bulunmaktadır. Havalan-dırma sektörünün içinde faaliyet göste-ren üreticiler, tedarikçiler, proje ofisleri,şantiyeler, akademik kadrolar, sektörelbasın temsilcileri gibi çeşitli birimler biraraya gelme fırsatını elde etmiş, yeni bağ-lantılar, görüşmeler ve iş hacimleri filizlen-mesine katkıda bulunmuştur. Makro Teknik Genel Müdürü NurettinÖzdemir, bu bahar buluşmasına katılantüm dostlarına teşekkür ederek sözlerinebaşladı ve “Firmamızın öncelikli sosyalprojelerinden biri haline dönüşen bubahar etkinliğimizi, bundan sonra dahabaşka projeler ile zenginleştireceğimizibelirtmek istiyorum. İnsan olmanın erde-mini, nasıl ki bireyin diğer insanlara göster-diği hassasiyet ve duyduğu sorumlulukbelirliyor ise kurumların omurgasını ve kim-liğini de, kendisini var eden toplumunakarşı geliştirdiği sorumlu davranışı belirler.

Bu da firmaların omurgasını belirlemek-tedir. Biz, hem bireysel, hem de kurumsalolarak sorumluluklarımızın farkındayız.Bu sorumluluklarımızı yerine getirmekiçin büyük gayret içindeyiz. Bütün bunlarıyapabilecek enerjiyi de siz değerli dostla-rımızdan, müşterilerimizden, tedarikçile-rimizden yani bir aile olarak gördüğümüztüm iş ortaklarımızdan alıyoruz.“ diyeduygu ve düşüncelerini paylaşan bir ko-nuşma yaptı. Ardından “Makro Teknikkurulduğumuz 1998 yılından bu yana,ciddi gelişmelere imza atan bir firma ola-rak, ilk üretim konumuz olan kanal flan-şını üretmeye başladığımızda, bu ürünsektöre ithal giriyordu. Bugün ise ihraçediliyor, hatta biz tek başımıza, Türki-ye’nin ithal ettiği flanşların onlarca katınıihraç ettik.” diye ekledi.Makro Teknik’in Türkiye distribütörü ol-duğu ISOPIPE firmasını temsil etmeküzere Genel Müdür Yardımcısı SocratesTsikoudis bu organizasyon için Yunanis-

tan’dan geldi. Konuklara hitaben yaptığıkonuşmasında “Makro Teknik’in bugüzel organizasyonunda sizlerle birlikteolma şansını elde ettiğim için onur duyu-yorum. Makro Teknik kelimelerinin Yu-nanca’daki anlamı ile sözlerime başlamakistiyorum. Teknik her iki dilde de aynıdır.Makro ise bizim dilimizde iki anlamı vardır.Birincisi uzun, ikincisi ise uzak anlamlarınıtaşır. Yani, biz ISOPIPE olarak Makro Tek-nik ile uzun soluklu işler yapacağız mesa-jını alıyoruz. Isopipe, yalıtım malzemeleriolarak dünyanın önemli markalarından bi-ridir. İnanıyorum ki, ürünlerimizin kalitesi,doğru fiyat ve Türkiye pazarında MakroTeknik ile işbirliğimiz sonucu çok başarılıbir gelecek bizleri bekliyor.“ dedi.

Geleneksel Makro Bahar Buluşması, sek-tördeki değerli katılımcıların bir arada eğ-lenceli bir yemek yemesi ardından,gelecek yıl tekrar buluşma dilekleri ile sonbuldu.

Makro Teknik geleneksel “Bahara Merhaba”buluşmasına büyük katılım

s e k t ö r g ü n d e m i

50 Termo Klima Haziran 2011

ISOPIPE Genel Müdür Yardımcısı Socrates Tsikoudis

Page 53: Termo Klima
Page 54: Termo Klima

24 Mayıs 2011 Salı günü Ankara SincanOrganize Sanayi Bölgesi’nde resmi açılışıgerçekleştirilen İtalyan-Türk ortaklı olarakAlp Kanal Sistemleri Fabrikası 23 Ekim2010 tarihinde üretime başlamıştı. Alpyetkilileri ön yalıtımlı gofrajlı alüminyumklima kanalında dünya lideri AlpS.R.L.’nin ülkemize, inşaat ve tesisat sek-törüne güveninin kanıtı olarak gerçekleş-tirdiği İtalyan/Türk ortak yatırımı ileAnkara Sincan Organize Sanayi Bölge-si’nde üretime başlamış olmaktan gururduyduklarını belirttiler.Açılış töreninde konuşan Alp Kanal GenelMüdürü Osman Yılmaz, fabrika açılış tö-renin de yaptığı açıklamada “Alp İtalya ileyapılan anlaşma ile Alp Teknoloji ürünleriTürkiye’de üretilmeye başlandı. 23 Ekimtarihinden beri üretim devam etmekte,ocak ayının başında fabrika içinde eğitimsalonu da hizmete açıldı. Bu eğitim sa-lonu ile kanalın üretiminin dışında mon-

tajının eğitimleri de Alp tarafından ücret-siz olarak verilecek. Ülkemize bu yatırımıgetirdiğimiz için kendi adıma onur duyu-yorum.” ifadelerini kullandı.

Bir İtalyan geleneği olarak iki ülkenin millimarşlarının çalınmasının ardından bir ko-nuşma yapan Alp S.R.L. Yönetim KuruluBaşkanı ve Alp Kanal Sistemleri OrtağıGiuseppe Librizzi, Alp’in 1992 yılındaTürkiye’ye geldiğini o dönemden bugüne Alp ürünleriyle çok önemli işler ya-pıldığını söyledi. Türk halkının açık fikirlive yeni teknolojilere yatkın olduğunu ogünlerde fark ettiğini söyleyen Librizzi,“İtalya’daki Akdenizli tutumuyla çok ben-zer durumlarla karşılaştığını, Türklerinaçıklık ve hoşgörüsü sayesinde Türkiye’deişe başlamanın çok kolay olduğunu be-lirtti. 2005 yılında Osman Yılmaz Bey’letanıştıklarını ve o tarihten itibaren Alp’inTürkiye’de bir geleceğinin olacağını dü-şünmeye başladıklarını belirten Librizzi,piyasada rekabetçi olabilmek için Tür-kiye’de yatırım yaparak üretim hattınıkurmayı düşündüklerini belirtti.

Konuşmaların ardından kurdele kesilerekfabrikanın açılışı gerçekleştirildi. Açılışınardından ise törene katılanlar fabrikayıgezerek yetkililerden üretim hattı veürünler hakkında bilgi aldılar.

ALP KANAL PROJECİ VE TASARIMCI-LARI SEMİNERDE BULUŞTURDUAlp Kanal fabrika açılışının iki gün sonra-sında 26 Mayıs Salı günü İstanbul CevahirKongre Merkezi’nde Ürün Tanıtım Semi-neri, 150 ye yakın tanınmış projeci ve uy-gulamacının katılımı ile gerçekleştirildi.Seminerin açılışında Alp S.R.L. YönetimKurulu Başkanı ve Alp Kanal SistemleriOrtağı Giuseppe Librizzi, Alp Kanal GenelMüdürü Osman Yılmaz, Alp S.R.L. DünyaTicaret Müdürü Marco Pescali birer ko-nuşma yaptılar. Konuşmaların ardındanAlp Kanal Bölge Temsilcisi ve AKS KanalGenel Müdürü Mefdun Gürdallar “HavaKanallarındaki kayıp ve kaçakların neleremal olduğu ve bir kanal sistemini seç-meye karar verirken hangi parametreleredikkat edilmesi gerektiği” konulu birsunuş gerçekleştirdi.

23 Ekim 2010 tarihinde üretime başlayan Alp Kanal Sistemleri Fabrikası’nın resmiaçılışı geçtiğimiz günlerde düzenlenen törenle gerçekleştirildi.

Alp Kanal fabrikası “resmen” açıldı

s e k t ö r g ü n d e m i

52 Termo Klima Haziran 2011

Alp S.R.L. Yönetim Kurulu Başkanı ve AlpKanal Sistemleri OrtağıGiuseppe Librizzi

Page 55: Termo Klima
Page 56: Termo Klima

İtalyan-Türk ortaklı olarak kurulan AlpKanal Sistemleri’nin üretim hattının An-kara’da gerçekleştirilen fabrika açılışı ön-cesinde Alp Kanal Genel Müdürü OsmanYılmaz sorularımızı cevaplandırdı.

Öncelikle şirketin yapısından bahsedebilirmisiniz?Bundan 19 yıl önce Alp kanal Türkiye’yegiriş yaptı. Fakat bir takım nedenlerdendolayı çok fazla rağbet görmedi. Fakatpazar geliştikçe, -ben öncelikle Türkiyedistribütörü olarak Alp Kanal ailesine ka-tıldım- artık bu teknolojinin Türkiye’dehak ettiği yere gelmesi gerektiğine inan-dık. İtalyan ortağımı da buna ikna ettim.Neticesinde 1 yıl önce Türk İtalyan ortaklıve üretim amaçlı olarak bu şirketi An-kara’da kurduk. Alp Teknoloji İtalya’da kurulmuş ve 26. yı-lını tamamlamış bir firmadır. Sektörün herzaman lideri olmuştur. Bunun nedeni iseürün gamındaki değişik ürünlerdir. Birinciürün olan standart ürün herkesde olan

bir üründür. Ancak antimikrobiyel dedi-ğimiz Alp Activ ürünü dünyada sadeceAlp Teknoloji’de mevcuttur. İkinci üründairesel alüminyum hava kanallarındanyine dünyada hiç kimsede yoktur. Üçünçüürün Inseif dediğimiz antimikrobiyel pa-neller. Bu sayılan üç ürün hiçbir rakibimi-zin ürün gamında, üretim portföyünde veAr-Ge’lerinde yoktur. Alp Teknoloji Ar-Ge’ye yaptığı yatırımlar nedeniyle süreklikendini yeniliyor, bunun sonucunda her-kesin dışında farklı alternatif ürünlersunma imkanı sağlıyor. Bu da bizimle ça-lışan bayilerimiz için büyük bir avantajsağlıyor.

Bu kanala neden yatırım yaptığınızı sorsak?Öncelikle hangi konuda yatırım yaparsa-nız yapın öncelikle inanmanız gerekiyorve biz bu ürüne inanıyoruz. Çünkü mua-dil kanal sistemlerine göre özellikle tek-nolojinin de gelişimi ile o kadar avantajlargetirdi ki, bu kanalın tercih edilmemesiiçin hiçbir neden yok.

Nedir bu avantajlar?Her şeyden önce kanal konusunda ikifarklı malzemeden bahsediyoruz. Birincisigalvaniz denilen ve sonuçta siyah birdemir üzeri galvanizleme, diğeri ise bizimürünümüz alüminyum. Geleneksel siste-min yalıtımı cam yünü, kauçuk, taş yünügibi ürünlerle yapılırken bizim ürünü-müzde kompozit bir izolasyon malzemesivar. Bu malzemeleri kıyasladığınızda kla-sik sistemin yapım aşamasında harcananzaman bizim sistemimizin iki katı. Çünküklasik yöntemlerde iki ayrı işlem yapmakzorundasınız oysa bizim ürünümüzle tekişlem yapıyorsunuz. Hele hele dış mekânuygulamalarında klasik sistemde üç ayrıişlem yapılıyor. Önce kanal, sonra izolas-yon sonrasında üzerine bir kaplama dahayapılıyor. Bizim ürün gamımızdaki ka-nalda ise bir seferde bütün bu işlemleribitiriyorsunuz. İkinci önemli bir özellik, galvaniz havuzgibi ortamlarda klor veya deniz kenarındaolan nem ve tuz oranının yüksek olduğuyerlerde büyük oranda deformasyona uğ-ruyor. Çünkü artık eskisi gibi çinko oranıyüksek galvanizler kullanılmıyor. Oysa alü-minyumun deformasyonu söz konusudeğil. Malzememiz diğer hava kanalı veizolasyonla kıyasladığımızda binalara10’da 1 daha az yük getiriyor. Biraz işintekniğine girersek enerji verimliliği açısın-dan çok önemli avantajlarımız var.

ÜRÜNÜMÜZ YÜZDE 50 DAHA DÜŞÜKBİR LAMDA DEĞERİNE SAHİPBilindiği gibi her akışkan bir yerden geçer-ken kendi ısısını etrafın ısısıyla transfer yapar.Bunun için sac hava kanalları çeşitli malze-melerle izole edilirler. Bu izolasyonun amacıkanalın içinden geçen havanın sıcaklığı veyasoğukluğun dış ortamla ısı transferini engel-lemek amaçlıdır. Netice olarak en iyi izolas-yon malzemesi bizim ürünümüzünkarşısında lamda değerine göre biz yüzde50 daha düşük bir lamda değerine sahibiz.Bu açıdan baktığımızda günümüzde buüretimle beraber ekonomik avantaj anla-mında bir avantaj sağladık. Fiyat olarak camyünü uygulaması ile aynı fiyattayız, kauçukizolasyonu ile bir kanal yapıldığında dahaucuzuz, taş yünü ile mukayese ettiğinizdeen az yüzde 20 daha ucuzuz.

Alp Kanal Genel Müdürü Osman Yılmaz:“Alp sektörün her zaman lideri olmuştur.”

s e k t ö r g ü n d e m i / s ö y l e ş i

54 Termo Klima Haziran 2011

Page 57: Termo Klima
Page 58: Termo Klima

s e k t ö r g ü n d e m i / s ö y l e ş i

56 Termo Klima Haziran 2011

NAKLETMEK ÇOK KOLAYHazır galvaniz bir hava kanalını naklet-mek istediğinizde bir tırda yaklaşık 800metrekare kanal nakledebilirsiniz. Oysabiz bir tırda panel olarak 3.500 metre-kare kanalı sevk edebiliyoruz. Bizim ka-nallarımız şantiyede yapıldığı için veyapımı da çok kolay olduğu için panel ha-linde gönderiyoruz. Dolayısıyla hacim ola-rak daha az yer kaplıyor. Bu durumihracatta çok önemli avantajlar getiriyor.

Fabrikanın üretim kapasitesi ne kadar?Fabrikamızı teknoloji olarak en üst tek-noloji ile gerçekleştirdik. Üretim kapasi-temiz günlük yaklaşık 5500 m2.Üretimimiz hem buradan operatör vası-tasıyla hem de İtalya merkezden anındakontrol edilebiliyor.

Ürün şantiyede imal edildiğine göre mon-taj ustalarının eğitimi çok önemli olmalı? Üretime başlamadan önce Ankara’da 5uygulayıcı ekip görev alıyordu. Bu sayı2005 yılı şartlarında yeterli geliyordu.Fakat bu yıl itibariyle 25 uygulayıcı ekipsadece Ankara’da görev yapıyor. Ayrıcaüretim tesisimizle birlikte eğitim salonu-muzu da hizmete aldık, çünkü bu işin enönemli noktası uygulamadır.

Eğitim sonucunda elemanlar sertifikasyonalıyor mu?Bu eğitim sürecinde önce anlatım yapı-yoruz, sonra istediğimiz parçaların yapıl-masını istiyoruz. Bu parçaları standartlaragöre yapabilenlere sertifika veriyoruz.Eğitimi hiçbir ücret almadan veriyoruz.Bizim için önemli olan eğitimi alan ar-kadaşlarımızın bu kanalın üretimindenkazanç sağlaması ve doğru iş yapılma-sını sağlamak.

Eğitim süreci periyodik mi?Eğitim süreci periyodik değil ancak eğitimsonucunda başarısız olanlar bir sonrakieğitime tekrar katılabilirler.

Sertifika verildikten sonra bir kontrol me-kanizması var mı?Sertifika verildikten sonra kontrol meka-nizmamız var. Şantiye denetimleri yapılı-yor. Bu denetimler iki aşamalı olarakgerçekleştiriliyor. İlk aşamada imalatın ya-pılması için gerekli olan malzeme ve do-nanımın şantiyede olup olmadığıdenetleniyor. İkinci aşamada yapılmışolan imalat kontrol ediliyor. Bu kontroldeasılmış olan bir kanalın sökülmesi isteni-yor, böylece eksik olan bir parça varsaanında ortaya çıkıyor. En son aşamada ser-tifikalı arkadaşlardan işin doğru yapılaca-ğına dair senet isteniyor ve bu senetlernakde çevrilebiliyor. İmalat aşamasında ya-pılan her negatif işlemin bir puanı var.Süreç sonunda en iyi iş yapan ve en az

hata puanı alan arkadaşımız bu senetler-den ödül kazanıyor.

Bilinen kanallarda kayıp kaçak oranları ol-dukça yüksek, bu kanalın kayıp kaçakoranı nedir ve diğerlerine göre nasıl biravantaj sağlar?Kanal, kayıp kaçak oranında 400 paskalakadar yapılan testlerde C sınıfı sızdırmaz-lık belgesine sahiptir. 400 paskal ve üze-rinde ise B sınıfı sızdırmazlık belgesinesahiptir. Bu oranlara göre kabul edilebilirbir sınıflandırmadır. Ayrıca kanal anti mik-robiyal olarak üretilmiştir ve dünyada hiç-bir firmada olmayan bir özelliktir. Kanalıniç yüzeyi gümüş iyon kaplıdır. Hijyenik or-tamlarda havadaki mikro organizmalargümüş iyonlar tarafından parçalanır.

Kanalların yangına olan dayanıklılığı hak-kında bilgi verebilir misiniz?Alp Avrupa normlarında EN 13501 yan-gın sertifikasına sahip bir üründür. Kulla-nılan malzeme B sınıfıdır ve zor alev alır.Ayrıca eriyip damlama yapmaz.

Page 59: Termo Klima
Page 60: Termo Klima

537 hektar alan üzerine kurulmuş olanGOSB’da, 192 parselde, 127 işletme üre-tim yapmaktadır. Bu işletmelerden 34adedini yabancı sermayeli kuruluşlar oluş-turmaktadır. GOSB’un fiziki altyapısı vesunduğu hizmetler, gelişmiş ülkelerdekiendüstri parkları ile eş düzeyde, hattabazı konularda daha da gelişmiş durum-dadır. Bu nedenle; yabancı sermayeli ku-ruluşlar, Türkiye’de GOSB’u tercihetmektedir. Bu kuruluşların arasında; Al-manya, Amerika, Danimarka, Fransa,Hollanda, İngiltere, İsrail, İsveç, İsviçre,İtalya, Japonya ve Kore’den katılımcılarbulunmaktadır. 2011 yılı Mart ayı itiba-rıyla yaklaşık 20.000 kişi istihdam edil-mektedir.Bölgede sanayi parselleri içerisinde; gıda,ambalaj, plastik, elektrik-elektronik, ma-kine, kimya, otomotiv ve bilişim sektör-leri, Sanayi parselleri dışında ise, tır parkı,teknopark, indirici merkez, spor, okul vepark alanları bulunmaktadır. Katılımcıla-rına farklı hizmetler sağlayan GOSB’unkuruluşlara sunduğu hizmetlerin başındaOSB’ler tarafından verilen ruhsat ve izin-ler gelmektedir, bu çerçevede; İmar du-rumu, Yapı ruhsatı, Basit tadilat ve kazı,Arıtma tesis onayı, Asansör ruhsatı, İt-

faiye yeterlilik belgesi, Deneme izni, Bağ-lantı belgesi, Yapı kullanma izni, İş yeriaçma ve çalışma ruhsatı verilmektedir.GOSB’un elektrik hizmeti, Scada uzaktankumanda sistemi ile desteklenmekte vebölgeye 7 gün, 24 saat hizmet verilmek-tedir. İSU (İzmit Sular İdaresi) tarafındankarşılanan bölgenin su ihtiyacı 10.000metreküplük su deposu ile desteklen-mektedir. Yine İSU ile birlikte Denizli Gö-leti’nden su getirilmesi ile ilgili ortak projebitirilmiştir. İletim şebekesi ve arıtma tesi-sinin tamamlanmasıyla beraber arıtılmışsu, 2009 yılı Mart ayı itibarıyla hatta ve-rilmeye başlanmıştır. Merkezi Atıksu Arıtma Tesisi inşaatı 1sene gibi kısa bir sürede tamamlanmıştır.Tesisin günlük kapasitesi 6400 m3 olup,tesisin tamamlanması ile birlikte ÇevreKanunu ve ilgili Yönetmelikler çerçeve-sinde tüm gereklilikler yerine getirilmiştir. Atık Denetim Merkezi tarafından endüs-triyel atık su çıkışı bulunan katılımcılarınındebimetre ile saatlik atık su parametreleriölçülmektedir. Merkez, tehlikeli atık nakli,evsel ve endüstriyel katı atık nakli, vidan-jörle atık su ve çamur nakliyesine ilavetenalt yapı sisteminin işletilmesini ve bakı-mını sağlamaktadır. Katılımcıların atık su

deşarj parametreleri akredite bir labora-tuvar tarafından ölçülmektedir.19 barlık iletim ve 4 barlık dağıtım hatları,basınç düşürme ve ölçüm istasyonları iledoğal gaz hizmeti veren GOSB’da, yıldayaklaşık 30 milyon metreküp doğal gaztüketilmektedir. IT Alt yapı hizmeti ile akıllıbölge haline gelmeyi hedefleyen GOSB,fiberoptik ve ISDN hatlarla internet servissağlayıcılığı ve VOIP hizmeti vermektedir.Bu alt yapı ile sayaç okumalarının yapıl-ması, trafiğin izlenmesi, bölge güvenliği-nin kontrolü v.b. bilgilerin ana merkezdetoplanılması hedeflenmektedir.Bölge güvenliği, özel güvenlik birimi ilesağlanmakta, bölgenin 3 girişi mantar vekollu bariyerlerle desteklenerek korun-maktadır. Yangın ve patlamalara karşı alı-nacak önlemler konusunda eğitim veyeterlilik belgesi veren GOSB İtfaiyesi,yangınlara en kısa sürede müdahale et-mektedir. Bugüne kadar 11.000’i aşkın ki-şiye ilkyardım ve yangın eğitimi verilmiştir.GOSB bölge içinde her türlü hava şar-tında, kesintisiz ulaşımı sağlamak üzereteknik ekip ve ekipmana sahiptir.Hizmetler ve yeniliklerde hızını kesmeyenGOSB, eğitime %100 destek kampanyasıçerçevesinde Tadım ve Kocaeli Valiliği iş-

Türkiye’nin kişi başına düşen üretim miktarının en yüksek olduğu İstanbul veKocaeli sınırında Gebze’de yer alan GOSB’u cazibe merkezi yapan, kalifiye per-sonel, ham madde tedariki, pazara yakınlığı ve her noktadan ulaşım kolaylığıdır.GOSB, 1986 yılında Kocaeli ve civarında çarpık sanayileşmenin yol açtığı çevrekirliliğini önlemek, sanayiyi disipline edebilmek amacıyla kurulmuştur.

Yabancı sermayenin öncelikli tercih ettiğiOSB; Gebze Organize Sanayi Bölgesi (GOSB)

g ü n d e m

58 Termo Klima Haziran 2011

Page 61: Termo Klima
Page 62: Termo Klima

birliği ile “GOSB TADIM Jale Yücel Teknikve Endüstri Meslek Lisesi”ni tamamlaya-rak, 2009-2010 öğretim yılında hizmetegirmesini sağlamıştır. Okul bünyesindeyer alan e-kütüphane ile pek çok üniver-site ve araştırma merkezinin kütüphane-sine bağlanılmaktadır. Bankalar alanındaVakıfbank, TEB, İş Bankası, Garanti, Fi-nansbank, Yapı Kredi bankaları, eczaneve Koçtaş kurumsal mağazası olan Depo-fix hizmet vermektedir. Tır Parkı Alanı'nda 134 adet TIR, 73 araç-lık servis parkı bulunmaktadır. 7 gün bo-yunca, 80 tonluk kantar hizmetiverilmekte olup, bu hizmet ring servisi iledesteklenmektedir. GOSB her geçen güncazibesini arttırmakta ve bu nedenle ya-bancı sermayenin öncelikli tercih ettiğiOSB olmaktadır. 170 kişilik konferans salonu ve çok amaçlısalon, toplantılar, kokteyl, resim ve heykelsergisi, ürün sergileri vb. etkinlikler içinson derece uygundur. GOSB restoran isekonuklarına seçkin bir ortamda a la carteolarak hizmet vermektedir.

KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUKLARGebze Organize Sanayi Bölgesi, insan veçevre hakları konusunda topluma önemlitaahhütler veren Küresel Sorumluluk An-laşması /Global Compact’i imzalamıştır. Birleşmiş Milletler Eski Genel Sekreteri veNobel Barış Ödülü sahibi Kofi Annan ta-rafından 1999 yılında World EconomicForum’da dünya kamuoyu ile paylaşılanve özel sektörü “daha iyi bir dünya için”çalışmak amacıyla bir araya getirmeyi he-defleyen sivil girişim Küresel İlkeler Söz-leşmesi / Global Compact; insan hakları,çalışma, çevre ana başlıkları ve yolsuzlukkarşıtı 10 evrensel prensip doğrultusundaçalışıyor.

GOSB Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin be-şinci ve altıncı maddeleri doğrultusunda,yönetim dünyasında belirleyici olanın ye-

tenek olduğunun ve bunun da cinsiyetebağlı olmadığını gündeme taşımayı he-defleyen “Yönetimde Kadın erkek Eşit-liği” bildirgesinin altına da imza atmıştır.GOSB, “En Başarılı AB Projesi” seçilen Bi-zimköy projesine destek vermiştir. Sana-yide istihdamı mümkün olmayan engellibireylere yönelik, üretim ve sosyal hizmetbirimleri oluşturarak mesleki sağlık vesosyal rehabilitasyon ile istihdam ve eği-tim olanakları sağlayan ve üretim birim-lerinde, konfeksiyon, mantar üretimi,seracılık, tavşan yetiştirme, mozaik vefason atölyesi, meyve ve sebze yetiştirici-liği ile arıcılık ve gıda işleme bölümleriolan Bizimköy projesiyle sanayi-engelli iş-birliğinin yaratılması hedeflenmiştir.

GOSB, kuruluşundan bugüne kadar herzaman çevreye değer vermiştir. Çevresağlığının, ağaçlandırmanın, yeşil alanla-rın, ormanların korunması, geliştirilmesive yenilerinin teşkil edilmesinin önemininbilinciyle hareket eden GOSB, 1991 yı-lında ağaçlandırma çalışmalarına başla-mıştır. Bu çalışmalar sonucunda bölgeye40.000 fidan dikilmiştir.

GOSB, bölgede yapılan ağaçlandırma ça-lışmalarıyla yetinmemiş, daha sağlıklı birçevre için 12,6 hektar üzerinde oluştur-duğu GOSB Ormana, 2009 Mart ayındaGOSB Kuzey girişinde bulunan yaklaşık ikibuçuk hektarlık alanı dahil etmiştir.

Her ay çağdaş Türk ressam ve heykeltı-raşlarının eserleri Çok Amaçlı Salondasergilenmektedir. Çevredeki ilköğretimokulları için yine her ay 1 çocuk oyunuGOSB’da sahnelenmektedir.

GOSB TEKNOPARKGOSB’un kendi olanakları ile ülkemizdebir OSB içerisinde Teknopark kurması dabir ilk olmuştur. GOSB Teknopark, ülkeninve yörenin ekonomik ve teknolojik gelişi-

mine katkıda bulunmanın yanı sıra kısa za-manda lider teknoloji geliştirme bölgele-rinden biri olmuştur. GOSB Teknopark2002 yılında Teknoloji Geliştirme Bölgesiolarak onaylanmıştır. Teknoparkta halen109 firma faaliyet göstermektedir. GOSBTeknopark’da 3 adet üretim, 2 adet hibridve 1 adet high-tech bina bulunmaktadır.

g ü n d e m

60 Termo Klima Haziran 2011

Kısaca GOSB:

• Türkiye’nin ve dünyanın kredi kullanılmadantamamen yatırımcılarının finansmanı ile gerçek-leşen,• Türkiye’de altyapı yatırımları, kullanıcı taleplerigöz önüne alınarak hazırlanmış, sektörel bazdagruplandırma yapılmış, • Elektrik şebekesi yeraltında ve yedekli olan,Türkiye’de scada uzaktan kontrol/kumanda sis-temini kuran,• Türkiye’de, yol en kesitlerinin otoyol standar-dında yapıldığı,• Türkiye’nin en kısa sürede gerçekleşen, • 2495 sayılı yasa çerçevesinde, özel güvenlik teş-kilatı kurarak bölgenin dış güvenliğini sağlayan,• Özel itfaiye teşkilatına sahip, • Kocaeli’de atık denetim sistemini kuran,• 4562 sayılı OSB Kanunu’na ilk uyum sağlayanve 1 numara ile tescil edilmiş,• Bünyesinde teknopark oluşturmuş,• ISDN hatlara sahip, hosting ve internet servissağlayıcılığı hizmetleri veren, • VOIP sistemini kurmuş ve akıllı bölge projesinibaşlatmış,• Çevreye duyarlı, yeşilin sanayi ile dost olduğuve bu konuda Başbakanımız tarafından örnekgösterilen,• Yurt içindeki OSB’lere profesyonel olarak da-nışmanlık hizmeti veren,• Yönetim Merkezi ve Sosyal Tesisleri Türk mi-marlık literatürüne girmiş, • Türk çağdaş resim sanatının önde gelen sanat-çılarının eserlerinden oluşan resim koleksiyonunasahip, sanat galerisi olan, • OSB-sanat-kültür-spor ilişkilerini en üst düzeyeçıkaran,• ISO EN 22000 Gıda Güvenliği Yönetim SistemiBelgesi alan,• ISO 9001, ISO 14001, OHSAS 18000’den olu-şan Entegre Yönetim Sistemi belgelerini alan,• EFQM Mükemmellik Modeli çerçevesinde“Mükemmellikte Yetkinlik” belgesine sahip,• “Küresel İlkeler” sözleşmesini imzalamış, veDeprem bölgesinde olup, Marmara depremin-den etkilenmeyen bir OSB.

Page 63: Termo Klima
Page 64: Termo Klima

g ü n d e m

62 Termo Klima Haziran 2011

Marka tescilinde tescil edilecek ürün vehizmetler marka sınıfları denilen katego-rilere göre yapılmaktadır. Sınıf belirle-mesi uzman bir marka vekili tarafındanyapılmalıdır. Bu şekilde kuruluşunuzunfaaliyet gösterdiği ya da göstermeyi dü-şündüğü tüm alanları kapsadığındanemin olunabilir.

• Marka tescil işlemleri en az 12-18 ayzaman alan bir süreçte sonuçlanmaktadır.Bu sebeple tescil öncesinde marka araş-tırma uzmanlarından, yurtiçi veya globalmarka araştırma hizmeti alarak tescil baş-vurusu öncesinde tescilini düşündüğünüzmarkanın tescil edilebilirlik yorumunu alı-nız. Bu işlem bilgi ve tecrübe isteyen biriş olduğu için kendi yaptığınız araştırma-nın sonuçlarına güvenmeyin.

• Yeni Türk Ticaret Kanunu ile web sitesizorunluluğu getirilmiştir. “.tr” internetalan adı alımında marka tescili gereklidir.Bu sebeple kendinizi internette de koru-mak için önce marka tescili sonra “.tr”uzantılı alan adınızı alınız.

• Markanız tescilli değilse önce Türkiye’deolmak üzere ihracat yaptığınız ya da yap-mayı planladığınız ülkelerde rüçhan hakkıtalepli olarak markanızı tescil ettiriniz. Tes-cilsiz bir marka ile kesinlikle ihracat yap-mayınız. Tescilsiz marka kullanımı yasak

olmamasına rağmen başka ülkelere yapı-lacak ihracatta, ihracat yapılan ülkede aynımallar için tescilli benzer bir marka varsagümrüklerde ve dış piyasada mallarınıza elkonulması riski vardır. Aynı durum iç piya-sada da geçerlidir. Buna göre ürünleriniz;5833 sayılı marka hakları kanunu ve haksızrekabeti düzenleyen diğer yasa hükümle-rine istinaden toplatılabilir, 3 yıla kadarhapis cezası 2.000.000.TL ye varan paracezalarıyla karşılaşabilirsiniz.

• Şirketinizin değerlerini, vizyon ve mis-yonunu ifade eden şirket sloganınızı damarka olarak tescil ettirerek koruyunuz.Sloganlar ve korunmasıyla ilgili detaylı bil-giye www.slogan.com.tr sitesinden ula-şabilirsiniz.

• Markalar Türk Patent Enstitüsü nez-dinde 10 yıl için tescil edilmekte olup,onar yıllık dönemler halinde yenilenerekkoruma süresi uzatılabilmektedir. Yenilemezamanının kaçırılmaması önemlidir bu ta-rihten önce vekil ofisiniz size büyük birolasılıkla haber verecektir ama sorumluluksizdedir. Bu sebeple yenileme sürelerininkayıtlı olduğundan ve yenileme işlemleri-nin süresi içerisinde tamamlandığındanemin olunuz.

• Markalar tescil edildiği tertipte korunur-lar. Logonuzu tescilden sonra değiştirdiy-

seniz, markanızın son halinin de korumaaltına alınması için yeni marka başvurusuyapınız.

• Markanızın TPE sicil kayıtlarında yeralan unvan, şirket türü, adres gibi bilgilerikontrol ederek, doğru olmayan bilgileringüncelleştirilmesi için gerekli başvurularıyapınız.

• Kurumunuzun geleceği markalaşmanızabağlıdır ve marka tescili bu sürecin teme-lidir. Markanız piyasada çok bilinen birhale geldiyse, tanınmış markalara sağla-nan geniş korumadan yararlanabilmesiiçin Türk Patent Enstitüsü nezdinde özelbir tescil türü olan tanınmış marka başvu-rusu işlemlerini tamamlayınız.

• Markanızın tescil edilmesi markanızabenzer başvuruların tescilini engelleye-mediği için, hem Türkiye’de hem demarka tescili yaptığınız ülkelerde marka-nızın izlenmesi için marka vekilinizle söz-leşme yapınız. Aksi takdirde tescil edilentaklit bir markayı engellemek için hüküm-süzlük davası gibi maliyetli ve uzun sürelibir işleme girmek zorunda kalınmaktadır.• Tescilli bir marka ekonomik değer ifadeetmektedir. Kullanmadığınız markalarınızıwww.markahavuzu.com internet sitesin-den satışa çıkarabilirsiniz.

Marka tescilinde dikkat edilmesi gerekenler

Page 65: Termo Klima
Page 66: Termo Klima

Küçük ve orta ölçekli firma sahiplerininen çok zorlandığı konuların başında iyieleman - veya doğru eleman- bulama-mak gelir. Eleman sirkülâsyonunun fazlaolması verimliliği etkiler, işleri aksatır.Bunun değişik sebepleri olabilir, ancak bi-linçli bir eleman işe alma sisteminin olma-ması en büyük etken. Peki, Kobi’lerdoğru insanları işe almada nelere dikkatetmeliler? Özgür Kaşifler İş GeliştirmeKoçları E-Myth Ustalık Kazanma Prog-ramı Yönetim Modülünden Kobi sahipleriiçin derledi.

Kobi’ler İçin Doğru İnsanları İşe Almada 5 AdımHP firmasının insan kaynakları departma-nında sadece yeni eleman alma ile ilgili300 kişinin çalıştığını, her yıl 100.000 ki-şinin işten çıkıp yerine yenilerinin alındı-ğını biliyor muydunuz? Ya da McDonald’s’ta çalışan gençlerin ortalamaçalışma sürelerinin 1 ay olduğunu, Türki-ye’deki en birinci ayrılma sebebinin ise di-

sipline dayanamamak olduğunu biliyormuydunuz? Bu firmaların eleman sirkü-lâsyonundan etkilenmemeleri zengin ol-malarından değil, bir sisteme sahipolmalarından, her seferinde elemana ih-tiyaçları olduğunda ne yapacaklarını tamolarak bilmelerinden kaynaklanıyor.

Bu arada, eğer büyük firmalardan verilenörneklerin sizin gibi Kobi’lere uymayaca-ğını düşünüyorsanız, bir kere daha dü-şünmenizi öneririz. Burada önemli olan“sistem”dir. HP’deki iş sistemi, birkaç binalt sistemden oluşuyorsa, sizin iş sistemi-niz belki 100–150 sistemden oluşacaktır,temel yaklaşım ve ilkeler ise değişmeye-cektir. Kobi’lerde her şeyde olduğu gibieleman ararken de bütçe kısıtlıdır. İstervasıfsız bir işçi aranıyor olsun, ister bir pa-zarlama müdürü, kaliteli elemanlar bulanbir danışmanlık firması ile de çalışamaya-caksanız, ilk yapılan şey eşe dosta habervermek olur. En çok tercih edilen yöntemtavsiye üzerine gelen adaylar arasından

seçmedir. Ama bu zaman zaman ölümcülsonuçlar doğurabilir.

Neden? Tanıdıklarınız hemen her zamanönerdikleri kişinin "efendi" veya "hanımhanımcık" olmasını ilk kıstas olarak alırlarda ondan. İkinci kıstas ise güvenilir biriolup olmamasıdır. Yalnız bu "güven"kavramı da yine çoğu zaman oldukça uçnoktada düşünülmektedir. Hırsızlık, ya-lancılık gibi kötü huyların olmadığı kaste-dilir. Siz de iyi bir referans diye iyicetartmadan işe alıverirsiniz.

Bir başka yöntem de tabii ki mümkünolan en ekonomik mecraya ilan vermek-tir. Burada da gelen özgeçmişlerin içindenen iyi görünenler görüşmeye çağrılır vebir tanesi seçilir.

Şimdi içinizden "başka ne yapabiliriz ki?"dediğinizi duyar gibiyiz. Ama itiraf edin,özgeçmişi harika görünen ama birkaç aysonra beklediğiniz performansı göster-

g ü n d e m

64 Termo Klima Haziran 2011

KOBİ’ler için doğru insanları işe almada 5 adım

Page 67: Termo Klima
Page 68: Termo Klima

g ü n d e m

66 Termo Klima Haziran 2011

meyen veya sizinle anlaşamayıp ta ayrılanyöneticileriniz olmadı mı? Ya bu kaçıncısekreteriniz? Çok tatlı insanlar olup ta sa-dece bakış açılarınız farklı olduğu için yol-larınızı ayırdıklarınız da vardır tabii.Şirketten resmen hırsızlık yapıp kaçanlarıhiç söylemeyelim. Hem sizin hem de o in-sanların zamanına yazık. Her iki taraf içinde maddi manevi zarar. Tabii ki kendinibilen ve güvenilir (ve çoğu zaman da tec-rübeli) insanlar arıyorsunuz ama sadecebu yeterli mi? Gerçekten de istediğiniz gibi verimli, ça-lışkan, dürüst, bilgili, işini sahiplenen, şir-ketinize uyum sağlamaya açık vs. vs. vseleman bulmak zor gibi görünse de değil.Bir düşünün acaba hep yanlış insanlar mısize çatıyor, yoksa siz yanlış insanları mıişe alıyorsunuz, hatta yanlış insanları mıgörüşmeye çağırıyorsunuz?

Değişik bir bakış açısı vermek istiyoruz size:Aslında doğru eleman bulmak doğruhedef kitleye satış yapmak gibidir. Bu kezürün veya hizmetinizi değil şirketinizdekiiş imkânını satıyorsunuz. Aradığınız kişilerde sizin sunduğunuz tarz iş imkânını ara-yan ve bunu almaya kişisel özellikleriyeten adaylar. Boş olan görev için gerekenteknik özellikleri bir an için kenara bırakır-sak, görüşmeye gelen ada-yın iş ahlakının vekarakterinin sizin istediği-niz gibi olduğunu nasılanlayacaksınız? Önce hâlihazırdaki enmemnun olduğunuz ele-manlarınızı analiz ederek vesonra bu özellikleri içeren birliste hazırlayarak.

1. Liste: Bu göreve gelecek idealeleman ne gibi özelliklere sahip ol-malı? Bir liste yapın. 2. Seviye tespiti: Her bir özelliğekabul edilebilecek en düşük se-viye açısından 1 ile 10 arasındabir not belirleyin. Örneğin, se-kreter için "düzenlilik" sevi-yesi en az 7 olmalı deyinveya bir satış elemanı enaz 8 düzeyinde "dostcanlısı" olmalı deyin. 3. Görüşme soruları:Adayla görüşürkenkullanacağınız klasiksoruların yanında,bazı özel sorular ha-zırlayın. İş görüşme-

sine gelen insanlar, sizin duymak istediği-niz cevapları vermeye meyillidir. Oysasizin gerçeklere ihtiyacınız var. Daha çokgeçmiş tecrübelere odaklanın. Konuştu-ğunuz kişinin "dürüstlük" seviyesini nasıltespit edersiniz? İyi düşünülmüş, onlarıngeçmiş tecrübelerine odaklanan ve ce-vabı hemen uydurulamayacak bir kaç so-ruyla. "Kendinizi dürüst olarak nitelendirirmisiniz?" sorusuna hiç kimse "hayır" ya-nıtını vermez. Ama gerçek cevap, "ça-lışma arkadaşınızı müdürüne şikâyetetmenizi gerektirecek bir olay ne olabi-lir?" gibi bir soruya verdiği cevabın içinde,satır aralarında saklı olacaktır. Bir satışelemanı veya teknik eleman adayına,“çocukluğunuzda yapmaktan en hoşlan-dığınız üç şey neydi?” sorusu, yapacağıişin kişiliğiyle gerçekten uyumlu olup ol-madığını, yani onun için bir işten dahafazla bir anlam ifade edip etmediğini öğ-renebileceğiniz bir sorudur. “Sallabaşını,al maaşını” tip insanları bu şekilde belir-leyebilirsiniz. Özel sorularınızın da bir lis-tesini hazırlayın.4. Arama yöntemi: İstediğiniz özellikleresahip ve şu anda iş aramakta olan insan-ları, bir iş imkânı sunduğunuzdan nasıl vene yolla haberdar edeceksiniz? Bu tür in-sanlar acaba günlük hayatlarında hangiiletişim araçlarını kullanıyorlar, iş ilişkile-

rinde nasıl yaklaşımları tercih ediyorlar?İlan verecekseniz ilanınız bu insanlarıngöreceği yerde olmalı ve okuduklarızaman özellikle sanki onlar için yazılmışgibi olmalı. Böylece başvurular daha seç-kin olacaktır.5. Değerlendirme ve karar verme sü-reci: Sadece sözlü görüşme mi yapacak-sınız, yoksa yazılı bir test de uygulayacakmısınız? Görüşme süreci kaç aşamalı ola-cak? Görüşmeyi kim(ler) yapacak? Kararaşamasında göz önüne alınacak kriterler?Bu kişiyle birlikte çalışacak herkesin fikrinide alın. Bir takım, ancak tüm üyeleri bir-biriyle uyumlu olursa iyi iş çıkarır.Böyle bir eleman arama ve işe alma sis-temi tasarladığınızda ortaya çıkabilecekfarkı görebiliyor musunuz? Evet, tasar-lama aşaması biraz zaman alıcı, amauzun vadede size zaman kazandıracak,bu zamanı ayırmazsanız, eski yöntemleyeni eleman aramak için sürekli zamankaybedeceksiniz, ayrıca para da. Üstelikşirketinizdeki her pozisyon için yalnızcabir kere temelleri oturttuktan sonra hepaynı sistemi kullanabilirsiniz.Unutmayın! Yönteminizi değiştirdiğinizde uygun eleman bulmak hiç de hayaldeğil!

www.ozgurkasifler.com

Page 69: Termo Klima
Page 70: Termo Klima

İstanbul – Bosch Türkiye, otomotiv paza-rındaki olumlu gelişmelerin de etkisiyle2010’da beklenenin üzerinde güçlü birbüyüme gerçekleştirdi. Bosch Türkiye’ninsatışları- grup içi satışlar da dahil olmaküzere bir önceki yıla göre %24’lük artışlahedeflerin de üstüne çıkarak 1,7 milyarAvro’ya ulaştı. Bosch Grubu’nun Türkiyepazarına yaptığı satışlar %25 artışla 793milyon Avro olarak gerçekleşti. Yine budönemde Bosch, teknoloji ve hizmet sağ-layıcısı olarak 750 kişilik istihdam artışı iletoplam çalışan sayısını 9,000 kişiye çıkardı.Bu rakam Bosch’un Avrupa ülkeleri içeri-sinde Almanya hariç en geniş iş gücünüifade etmektedir. Otomotiv iş kolundakidizel ve benzin sistemleri ile ev aletlerindeüretim faaliyetlerini genişletmek için top-lamda 112 milyon Avro yatırım yapıldı.

Bosch Türkiye’nin 2011 hedefleri… 9 Mayıs’ta yapılan basın toplantısındaBosch’un 2011 yılı hedeflerini açıklayanBosch Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Mü-dürü ve Bosch Grubu Türkiye TemsilcisiHermann Butz: “Bu yıl net satış rakamla-rında yaklaşık %15’lik büyümenin yanısıra çalışan sayısını da 9,600 kişiye çıkar-mayı hedefliyoruz” dedi. Butz ayrıca,Bosch’un 2011 yılında Türkiye’de yapmayıplanladığı toplam yatırım tutarının 120milyon Avro’nun üzerinde olacağını ve bututarın ağırlıklı olarak dizel ve benzin sis-temleri ile ilgili yeni teknolojiler için kulla-nılacağını söyledi. Bununla birlikte Bosch,otomotiv teknolojileri, ev aletleri ve termo-teknoloji alanlarında Ar-Ge için yaklaşık20 milyon Avro harcamayı planlamaktadır.Türkiye’de 2011–2013 döneminde yak-laşık 400 milyon Avro yatırım yapılmasıplanlanırken, aynı dönemde Ar-Ge’deharcama hedefi ise 66 milyon Avro olarakbelirlendi. Ayrıca 2011–2013 dönemindeAr-Ge çalışan sayısı yaklaşık 300 kişiyeulaşacaktır.

Bosch Türkiye üretim tesisleri globaldetakdir topluyor Bosch Türkiye’nin, dünyadaki Bosch üre-tim tesisleri arasında çok önemli bir yeri ol-duğunu belirten Butz, “Bosch Bursa Dizelfabrikamız, Bosch Global'de en çok Com-mon Rail Enjektörü üreten fabrika, hidrolikkomponentler üreten Bosch Bursa Rexrothfabrikamız ise Bosch Rexroth Global'de enbüyük üretim alanına sahip fabrika unva-nını elinde bulunduruyor” dedi.

Bosch ‘gelecek odaklı’ çalışıyor Konuşmasında Bosch’un Türkiye’deki yolgösterici prensiplerine değinen Butz, söz-lerine şöyle devam etti: “Amacımız sürdü-rülebilir ilerleme anlayışıyla büyümeyedevam etmek. Özellikle Ar-Ge çalışmalarışirketlerimizi geleceğe taşıyacak önemliaraçlardır. Ar-Ge’ye yaptığımız yatırımlar veistihdam rakamları Bosch’un uzun vadelistratejisinin ve Türkiye’nin Bosch dünyasıiçin öneminin bir kanıtıdır. Bu bağlamdaTürkiye’de bulunan 3 üretim tesisimiz; Bur-sa’da bulunan Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş,Manisa’da bulunan Bosch Termoteknik Sa-nayi ve Ticaret A.Ş. ve Çerkezköy’de bulu-nan Bosch’un ev aletleri fabrikalarımızAr-Ge merkezi olarak sertifikalarını aldı.”

Türk çalışanlarımız yurtdışında daBosch’un başarısına katkıda bulunuyor İnsan kaynaklarının kendileri için önemi-nin altını çizen Butz, “Türkiye artıkBosch’un yurtdışındaki diğer birimlerineknow-how transfer etmeye başladı.Bosch Türkiye olarak, son 5 yılda 400’ünüzerinde çalışanımızın, mesleki eğitim,küreselleşme ve know-how transferi ola-rak yurt dışında görev almasından gururduyuyoruz. Bu sayının önümüzdeki yıl-larda katlanarak artması en büyük arzu-muz. Kapımız bizimle aynı vizyonutaşıyan gelecek odaklı, yenilikçi beyinlereher zaman açık” şeklinde konuştu.

Türkiye’de karbon ayak izimizi düşürmeye devam ediyoruz Bosch Türkiye 2009 ve 2010 yıllarındaTürkiye’de bulunan üretim tesislerindehayata geçirdiği 100’ün üzerinde projeylekarbon emisyonunu 9.500 ton azalttı.Toplamda 1,7 milyon Avro tasarruf sağ-layan projelerle doğaya 430 bin ağacınsağladığı temiz havaya eşdeğer bir kat-kıda bulunuldu. Yenilikçilik ruhunun her zaman Bosch’uharekete geçiren bir güç olduğunu söyle-yen Butz, “yeni teknolojiler geliştirir vebunların pazarlarda kabul görmesi içinçalışırken, her zaman sürdürülebilir çevrekorumayı öncelikli hedef olarak belirleyip,bu doğrultuda çalışmalarımızı yönlendir-mekteyiz. Örnek vermek gerekirse; Bursafabrikalarımızda çevre dostu teknolojiyesahip, yakıt tüketimini %30’a kadarazaltma olanağı veren dizel ve benzin en-jektörleri üretimi gerçekleşmekte. AyrıcaManisa fabrikamızda yeni jenerasyonısıtma teknolojisi ürünlerimiz, konvansi-yonel ürünlere göre gaz tüketimini %30oranında azaltmaktadır” dedi.

Sosyal sorumluluk projeleri Geliştirdiği teknolojilerde ve ürünlerdesürdürülebilir sorumluluk bilincini hedef-leyen Bosch, farklı sosyal paydaşlarına yö-nelik sosyal sorumluluk projeleri deyapmaktadır. “Yaşam için teknoloji” adlıüniversitelerin mühendislik öğrencilerineyönelik yarışma ile Bosch, çevre ve yeni-likçilik alanında bilincin yükseltilmesi veyaratıcı fikirlerin ortaya çıkmasını hedefli-yor. Yine aynı çerçevede Uludağ Üniver-sitesi Mühendislik Fakültesi öğrencileriningüneş enerjisi ve hidrojen yakıtlı araç pro-jelerine sponsor olunmaktadır. Bunlarınyanı sıra Bosch, “Uluabat Gölü çevre ko-ruma programı” çerçevesinde projeyedestek vermektedir.

Yeni teknolojilerin kullanımı ve üretim kapasitesin-deki artışla birlikte 2010 yılında bir önceki yıla göre1,7 milyar Avro satış ile %24 büyüme gerçekleştirildi,otomotiv teknolojisi, dayanıklı tüketim ve yapı tek-nolojisi iş kollarına 112 milyon Avro yatırım yapıldı,750 kişi daha istihdam edildi.

Bosch Türkiye 2011 yılındaçift haneli büyüme hedefliyor

g ü n d e m

68 Termo Klima Haziran 2011

Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Müdürü veBosch Grubu Türkiye Temsilcisi Hermann Butz

Page 71: Termo Klima
Page 72: Termo Klima

Dünya enerji devi Royal Dutch Shell,enerjinin geleceğine ilişkin analiz ve ön-görüleri çerçevesinde yeni uyarılarda bu-lundu. Yapılan açıklamada, Japonya’dakielektrik kesintileri ve Ortadoğu’daki siyasikrizler gibi gelişmelerin, enerjideki belir-sizlikleri daha önemli kıldığını belirtilerek,“Enerji konusundaki seçimlerimizde veenerjiyi nasıl kullanacağımıza ilişkin ter-cihlerimizde daha akılcı davranmanın za-manı çoktan geldi. Adım atmayıgeciktirdikçe daha büyük dalgalanmalarve belirsizliklerle karşılaşma riskimizin art-tığını, yaşadığımız son gelişmeler de ka-nıtlamaktadır. Bugünün manşetlerinetakılıp kalmamalı, enerji geleceğimizi şe-

killendirmek için gerekli önlemleri şimdi-den almalıyız” çağrısında bulundu.

Açıklamayı değerlendiren Shell TürkiyeÜlke Başkanı Ahmet Erdem, Royal DutchShell’in, enerji sorununu tüm dünyanıngeleceğini belirleyen bir unsur olarak gör-düğünü ve bu anlayışla ileri görüşlü değer-lendirmelerde bulunduğunu belirterek,“Yeni enerji kaynakları oluşturmak, mev-cut kaynakları akılcı kullanmak, çevreyezararı minimuma indirmek, sadece kararvericilerin değil, şirketlerin, vatandaşla-rın, kısacası toplumun tüm kesimlerininsorumluluk alanına giriyor. Her saniyede5 yeni bebek doğuyor, 2050 yılında

dünya nüfusu 9 milyara ulaşacak. Bu,gezegenimizin coğrafyasına yeni bir Çinve bir Hindistan’ın daha katılması,bütün bu insanların yiyecek, su, enerjigibi temel ihtiyaçlarının karşılanması ge-rektiği anlamına geliyor”. Önümüzdekion yılda Türkiye’nin enerji tüketimininekonomik büyüme paralelinde iki katınaçıkacağına değinen Erdem, Türkiye’ninyerel petrol ve gaz üretiminin, mevcuttalebin sadece yüzde 7 ve yüzde 2'sinikarşılaması nedeniyle kendi kaynakla-rından daha fazla yararlanması gerekti-ğinin, bunun için de arama ve üretimleilgili ortamın son derece önemli olduğu-nun altını çizdi.

Hazırladığı bilimsel raporlar ve analizlerle önümüzdeki 40 yılda enerji sistemininköklü değişikliklere ve belirsizliklere sahne olabileceği öngörüsünde bulunanRoyal Dutch Shell, küresel çağrılarına bir yenisini daha ekledi. Shell, “Enerjiyinasıl kullanacağımıza ilişkin tercihlerimizde akılcı davranmanın zamanı çoktangeldi. Adım atmayı geciktirdikçe daha büyük dalgalanmalar ve belirsizliklerlekarşılaşma riskimiz artıyor” uyarısında bulundu.

Shell: Enerji tercihlerimizi belirlemezsekdalgalanmalar ve belirsizlik kapımızı çalabilir

g ü n d e m

70 Termo Klima Haziran 2011

Shell Türkiye Ülke BaşkanıAhmet Erdem

Page 73: Termo Klima
Page 74: Termo Klima

Gelecekte enerji ihtiyacı üçe katlanabi-lir, Shell’in tespit ve önerileri şunlar: • Eğer enerjiyi bugün kullandığımız gibikullanmaya devam edersek, global enerjiihtiyacının bu yüzyılın ilk yarısında üçekatlanması işten bile değil. Shell senaryo-larında görev alan planlamacılar yüzyılınortasına gelindiğinde global enerji talebiile arzı arasında büyük bir açıkla karşıla-şabileceğimizi öngörüyorlar. Söz konusuaçık, 2000 yılındaki global enerji sektörü-nün boyutları kadar büyük olabilecek. Buaçık, ancak enerji üretiminde olağanüstübir artış ve enerji kullanımında çok büyükbir düşüş, ya da her ikisinin birden ger-çekleştirilebilmesi durumunda kapanabi-lecek. Ancak bunun nasıl başarılabileceğihâlâ karanlıkta kalan bir konu ve budurum bizi bir “belirsizlik alanı” ile karşıkarşıya bırakıyor.

• Enerji geleceğimizi bir fırsatlar alanınadönüştürmek için yapılacak çok iş var.Bunlardan en önemli iki tanesi, enerji se-çiminde daha akıllı olmak ve enerji kulla-nımında daha akıllı davranmak. Başlangıçnoktası olarak evlerimizi aydınlatmak,ısıtmak ya da soğutmak, sanayimizeenerji sağlamak için ne türden bir yakıtseçeceğimizi belirlemeliyiz. Bu alandakienerji ihtiyacının önümüzdeki 20 yıliçinde yüzde 75 artacağı hesaplanıyor.

• Rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerjikullanım oranlarını yükseltmek önemli birkatkıda bulunacaktır. Ancak, Hükümetler-arası İklim Değişikliği Kurulu’nun son ra-poruna göre, hızla gelişeceğini varsaysakbile, 2050 yılına gelindiğinde yenilenebilirenerjinin dünya enerji arzına yapacağıkatkı ancak yüzde 30 düzeyinde olacak.

• Elektrik üretiminde doğalgaza dönü-şüm de önemli bir fark yaratacak. Doğalgazla çalışan santrallerin CO2 üretimi,kömürle çalışan santrallerden %50-%70arasında daha düşük gerçekleşiyor. Doğalgazlı elektrik santralleri, bunun yanı sıra,daha az maliyetle ve daha hızlı inşa edi-lebiliyor. Devreden çıkarılıp yeniden dev-reye alınması daha dolay olduğundan busantrallerin aralıklı kullanılan güneş verüzgar enerjisini tamamlama yeteneği dedaha yüksek.

• Doğal gaz, ülkelerin bir yandan artanenerji ihtiyaçlarını karşılarken, bir yandanda karbondioksit emisyonlarının yöneti-minde en hızlı ve en düşük maliyetli çö-zümü sunma özelliğine sahip. Bugünbirçok ülke bu alanlardaki enerji ihtiyacınıkarşılamada ağırlıklı olarak kömüre başvu-ruyor. Kömür şu an global elektrik üretimi-

nin %40’nı sağlamakta. Bazı ülkelerde, ör-neğin Çin’de, kömürle çalışan santrallerelektrik üretiminin %80’ini karşılıyor.

• Japonya’daki nükleer krizden sonrabaşka ülkeler de emniyet kaygısı ve enerjigüvenirliğini yükseltmek amacıyla kö-müre başvuracak gibi görünüyor. Ne varki, kömür kullanımı çevre üzerinde olum-suz etkilere yol açıyor. Bugün kömürünelektrik üretimi kaynaklı CO2 emisyonla-rındaki payı, ABD’de %80, Avrupa’da veHindistan’da %70 düzeyinde.

• Kısacası doğal gaz, ülkelerin bir yandanartan enerji ihtiyaçlarını karşılarken, biryandan da CO2 emisyonlarının yöneti-minde en hızlı ve en düşük maliyetli çö-zümü sunma özelliğine sahip.

• Dünya aynı zamanda enerjinin daha akıl-lıca kullanım yollarını geliştirmek zorunda.Bunun için, 2050’ye gelindiğinde dünyanüfusunun dörtte üçünün yaşayacağı, yanibugünki kentsel nüfusun iki katına ulaşa-cak olan şehirlerden başlamamız gerekiyor.

• BM Habitat grubunun verilerine göredünyanın hızla büyüyen kentsel nüfusunubarındırmak için önümüzdeki 30 yıliçinde her hafta bir milyon nüfuslu yenibir kent kurulması gerekiyor. Karbondiok-sit emisyonlarının yüzde 80’inin kentler-den kaynaklandığı dikkate alındığında,

yeni eklenecek bu kentlerin nasıl planla-nacağı ve tasarımlarının nasıl yapılacağıçok büyük fark yaratacak.

Kompakt kentler daha verimli:• Daha küçük, nüfus yoğunluğu daha yük-sek, daha kompakt olan kentler enerjiyidaha verimli kullanma eğiliminde. Toplu ta-şımacılık, atık ve su yönetim sistemlerininentegrasyonunun daha etkin bir şekildeplanlaması enerji verimliliğini artırabilir, kar-bondioksit emisyonlarını azaltabilir.

• Shell’in yaptığı ve 20 gelişmiş ekonomiyikapsayan yeni bir araştırma, Amerikalı sü-rücülerin Avrupalılara kıyasla iki kat dahauzun mesafeler kat ettiklerini ve üç katfazla enerji tükettiklerini ortaya koydu. Budurum ABD’de kentlerin çoğunun genişalana yayılmış olması ve akaryakıt fiyatla-rının bu ülkede görece daha düşük olmasıile açıklanabilir. Bunun sonucunda tüketi-ciler enerji tasarrufu davranışlarını benim-semeye daha az eğilim gösteriyorlar.

• Aynı şekilde, enerjiye yüksek oranlı süb-vansiyon sağlayan hükümetler de, tüket-cileri normalden fazla enerji sarf etmeyeteşvik etmiş oluyorlar. Yeni bir araştırma-nın sonuçları, akaryakıt sübvansiyonundayapılacak 300 milyar dolarlık bir indiriminJaponya ve Kore’nin enerji ihtiyacını kar-şılayacağını, kalan kısımın Yeni Zelan-da’ya da yeteceğini ortaya koyuyor.

g ü n d e m

72 Termo Klima Haziran 2011

Page 75: Termo Klima
Page 76: Termo Klima

eçen hafta katıldığım Tür-kiye Rüzgâr Enerjisi Birliği(TÜREB) toplantısı, baştarüzgâr sektörü olmaküzere, temiz enerji alanın-daki kamu ve özel sektör

çevrelerini bir araya getirmesi açısında ol-dukça önemli, yaratabileceği olumlu so-nuçlar açısından da oldukça umutvericiydi. Toplantının konusu “Yerli KatkıPayı ve YEK Kanunu İkincil Mevzuatları”olduğu için, başta rüzgar enerjisinin gel-diği nokta, beklenen kanun ve yönetme-liklerin son durumu (ki bu konuda güzelhaberler var) ve yerli ürünlere verilecekdesteklerle ilgili ayrıntılı görüşmeler yapıldı.Konu temiz enerji ve onlara verilecek des-tekler olunca, 2 paydaştan söz edebiliriz.Bunlardan biri kamu, yani düzenlemeleriyapan, kuralları koyan, diğeri de özel sek-tör, yani bu düzenlemelere göre iş yapan,yapmaya çalışan. İşte bu iki paydaştan biriolan kamu, sanki biraz yaptığı işin sonu-cunun tam olarak nereye gideceğini bile-meyen, biraz tedirgin biraz da isteksizama temiz enerji ve çevre hareketininglobal ilerleyişine karşı koyamayan bir ko-numa koymuş durumda. Diğer yandanözel sektör de, senelerdir kendisi için bi-

çilen yorganlara göre ayağını uzatmayaçalışan ama devamlı değişkenlikten do-layı tam olarak önünü göremez durumagelmiş durumda. Öyle ki, memlekettekibu durumdan sıkılıp çoktan evine dön-müş yabancı yatırımcılar var. Benim şah-sen bildiğim, buraya hem ortaklık hem dekişisel olarak yatırım yapmak için gelmeküzere bekleyen ama sabırları taşmaküzere olan firmalar var. Maalesef onlarınsorduğu sorulara cevap verememek bizedüşüyor.

Hal böyleyken, kamu adına toplantıda bu-lunanlardan biri olan Enerji İşleri GM Mus-tafa Çetin önemli bir konudan bahsetti.Aslında buna bir serzeniş diyebiliriz.“YEK’te yerli üretimi destekliyoruz ama ül-kemiz bir montaj ülkesi olmasın” dedi.Peki bu ne demek ve temiz enerji açısın-dan mümkün mü? Maalesef ki bu soru-nun cevabı büyük çoğunlukla hayır! Dahaönceki yazılarımda defalarca yerli üretimleilgili yazılar yazdım. Öyle ya da böyle buişin olmadığından veya olamadığındanbahsettim (özellikle rüzgâr türbini için).Her şeyi ben yapacağımdan ziyade, şahsenben ilk aşamada yabancı bir lisansla üretimyapmanın (örn. Model Enerji) veya yabancıbir firmayı buraya getirmenin (örn. Ener-con) daha doğru olduğunu düşünüyorum.Ciddi bir Ar-Ge ve üretim geçmişiniz yoksabu iki yoldan birini seçmeniz gerekmekte-dir. Bu durum en azından, o türbini dışarı-dan satın almaktan daha fazla katmadeğer sağlayacaktır.

Montaj konusuna gelirsek eğer, hepimizbiliyoruz ki bir ürünün en değerli kısmıadıdır, yani markadır. Siz ne kadar büyükbir marka yaratırsanız, o ürün o kadarçok satılır, hatta hem sizin ülkenizde hemde dünyada satılır. Ürünün parçalarınında nerede üretildiği kimsenin umurundaolmaz. Onu siz birleştirir ve ürün yaparsı-nız. İşte büyük ülkelerin, büyük markala-rın çoğunlukla yaptığı budur. Dolayısıyla,ben derim ki keşke montaj ülkesi olsak!Bu düşünce sadece bana aitte değil. Nor-dex Türkiye GM Ayhan Gök, kendi firma-larının, hatta diğer üreticilerin de buşekilde çalıştığını, bunun ülkemiz için birproblem olmadığını söylüyor.

Burada önemli olan nokta, kullanılanekipmanların mümkün olduğu ölçüdeyerli olarak imal edilmesini sağlamak. Ka-nunda yer alan, yüzdesel zorunluluk ilkaşamada mantıklı geliyor ama sadece butip sınırlamalar getirmek yetmez, üründekullanılan hammaddelerin de yerli üreti-mini teşvik etmek gerekir. Hala kanat için

gereken hammaddeler bazı üreticiler ta-rafından kabul görmüyor. Tabi matruşkagibi, içinden devamlı bir şey çıkan kanunmaddeleri ile yerli hammaddeyi teşviketmek isterken, üreticiyi de bezdirme-mekte gerekiyor.

Bir diğer konu da Vestas Türkiye GMMehmet Ali Neyzi’nin dile getirdiği ve 5senenin çok az olduğunu belirttiği yerlikatkı payının desteklenme süresi. Tür-kiye’de imalat konusu hala gündemindeolan Vestas dâhil diğer üreticiler için deönemli bir konu bu. Mustafa Çetin’in de-diği gibi, 5 yıllık süre her ne kadar santralkurulup çalışmaya başladıktan sonra baş-layacak ve belki sonra Bakanlar kurulukararı ile de artırılacak olsa da, imalatçıcephe için az olarak kabul ediliyor.

Gelelim başlığın konusu olan geri sayıma.Bu toplantıda, daha önceleri dediğim gibi,yaz başlarında lisanssız yönetmelikle ilgilinihai yönetmeliğin yayınlanacağı EPDKElektrik Piyasaları Daire Başkanı Sn AhmetOcak tarafından da dile getirildi. Yalnızbazı konular hala açık değil. Kanun ile Yö-netmelik arasında, özellikle yerli desteklerive gerçek/tüzel kişi farklılığı ile ilgili bulu-nan bazı çelişkiler, soru cevap kısmında datam olarak çözülemedi. Her ne kadar ku-lislerde konuşulanlara göre, Yönetmelikiçinde sadece Ek-1 desteklerinden bahse-dildiği için yerli katkının olamayacağı gibibir olumsuz durum olsa da, tam olarakkarar verilmiş gibi gelmedi bana.

Bununla birlikte, %50’lik kısmın şebekeyeverilmesi ile ilgili de karar verilmiş, böyle birsınırlama getirilmeyecek. Gerçek kişilerindurumu ise tam net değil gibi duruyor amaşebekeye veremeyecekler gibi de duruyor.Ahmet Bey, mahsuplaşmanın yıllık olması-nın daha uygun olduğu belirtti ki bu dü-şünceye ben de katılıyorum. Aksi takdirde,özellikle sadece yazın kullanılan evlerdekitüketiciler için problemler yaşanabilir.

Sonuç olarak, bu değişikliklerin olup ol-mayacağını, nasıl bir yönetmelik çıkaca-ğını hep birlikte göreceğiz. Yalnız, sadeceyabancılar değil, sektörde bulunan, hattaözellikle güneş sektöründeki bazı firma-larımızın, yaptıkları başka işlerden kendi-lerini sübvanse ettikleri biliniyor ama budurum ne derece sürdürülebilir bilinmez.Sonra çok geç kalınmasın!

Beklentilerin bir an evvel karşılanması di-leğiyle.

* www.yesilekonomi.com’dan alınmıştır.

e n e r j i g ü n d e m i

74 Termo Klima Haziran 2011

10 - 9 - 8…Geri sayımbaşladı!

Mürşat ÖzkayaKimya Yüksek Mühendisi

G

Page 77: Termo Klima
Page 78: Termo Klima

y e n i p a z a r l a m a

76 Termo Klima Haziran 2011

ok kısa bir süre öncesine kadarşirketler, müşterilerinin dikka-tini çekebilmek, ürünlerini yada yaptıkları işleri tanıtabilmek

için pahalı reklamlar satın almaktan başkabir iletişim yolunu düşünemiyorlardı bile. Budönem içerisinde toplu medya aracılığıylailetişimi gerçekleştirmekten başka çıkar yolyoktu ve şirketler mümkün olduğuncakontrol altına alabildikleri hedef kitleye rek-lamlar yoluyla ulaşmaya çalışıyorlardı. Ayrıcakişiye özel (bireyselleştirilmiş) her hangi birmesajı kişilere ulaştırmak neredeyse imkân-sızdı, en kötü olan ise, reklamların gerçektençok pahalı olmasıydı.

Bu gün reklam fiyatları değişmedi, reklam-lar hala çok pahalı ama özellikle kişiye özelmesajlar ulaştırmayı hedefleyen şirketler içinreklamlarla karşılaştırılamayacak kadar ucuzbir alternatif var; internet. Internet ile pazar-lama iletişimi tamamen değişti, eski kural-ların yerini yenileri aldı. Artık reklam toplumedya aracılığıyla yapıldığı şekliyle tek yönlüdeğil, tüketicinin de içerisinde olduğu ve herzaman kolaylıkla ulaşabileceği çift yönlü birşekle dönüştü. İşte bu çift taraflı iletişimartık bloglarla, pod yayınlarıyla (pod cas-ting), e-kitaplarla, e-bültenlerle, kişiselleşti-rilmiş e-posta mesajlarıyla, özel içerikli websiteleri ile sağlanıyor. Yeni pazarlama iletişi-minde reklam artık her şey değil!

Bu yeni dönem içerisinde şirketler alıcılarladoğrudan iletişim kurmaya, bu iletişimi sü-rekli hale getirmeye çalışıyorlar. Müşterile-rine web sitelerinde gerçekten ihtiyaç

duyulan bilgileri veren, müşterileri ile sürekliiletişim halinde olan, hedef kitlesine yönelikiçeriği sürekli güncelleyen, müşterilerinin so-rularına ve sorunlarına cevap verebilen şir-ketler yeni pazarlama iletişimi ile farkyaratıyorlar.

İnternet döneminde şirketler pazarlama ile-tişiminde fark yaratabilmek için temel olarakiki önemli konu üzerine yoğunlaşıyorlar.Bunlardan ilki; arama konusunda daha ba-şarılı hale gelmek, yani müşterilerin firma-lara en kolay yoldan ulaşmasını sağlamak.Bunun için web sitesi optimizasyonu ile birşekilde kendilerine ulaşmaya çalışan müşte-rilerin, ulaşmasını kolaylaştıracak yapısal de-ğişiklikleri web sitelerinde yapıyorlar. Diğeriise tarama konusunda başarılı olmak, yanimüşterilerin aramadıkları şeyleri de akıllarınagetirmek, henüz ihtiyacı olmayan şeyleri desunmak, satış yaratmak.

Internet döneminden önce, müşteriler ileiletişim yalnızca sınırlı yollardan kurulabili-yordu; reklama çok fazla para harcamak,medyanın ürünler veya şirket hakkında birşeyler yazması, hedef kitleyle buluşmayısağlayacak aktiviteler planlamak… Artık ku-rallar değişti!

Artık bilinen çok net gerçekler var; müşteri-ler internette geziniyor, forumlara üye olu-yorlar, blogları okuyorlar, vikilere (herkesingüncelleyebileceği internet sitesi) yazıyorlar,pod yayınlarını dinliyorlar, video sitelerindekivideoları izliyorlar. Peki sizin şirketiniz ne-rede?

Sizin şirketiniz nerede?

Dr. Zeki Yüksekbilgilihttp://www.yuksekbilgili.com

[email protected]

Ç

Page 79: Termo Klima
Page 80: Termo Klima
Page 81: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı

79Termo KlimaHaziran 2011

Her ne kadar Haziran ayı gelmiş vehâlâ gökyüzü bulutlarla kaplı olsa dayaz geldi. Şehir hayatında yazın en çokihtiyaç duyduklarımızın başında iklim-lendirilmiş bir ortam geliyor. Dolayısıylada klimalar. Klimalar artık bir ihtiyaç.Yayın olarak klimalar konusunu bir kezdaha ele aldık. Özellikle tüketicilerinmarkalar ve ürünler arasından ihtiyaç-larına uygun tercihler yapabilmeleri açı-sından bu kez dosya konumuzu ağırlıklıolarak ürün tanıtımlarıyla oluşturduk.Fakat pazarın durumunu da İSKİD Split

ve Değişken Gaz Debili Klima Ko-misyonu (SDDK) Başkanı Hakan

Otyıldız’dan aldık.

Bütününü ilerleyen sayfalarda okuyacak-sınız ama Sayın Otyıldız’ın söyleşisindeniki paragrafı pazarın durumunu özetle-mesi açısından buraya almak istedik.“Klimalar, son yıllarda artan bir trendyakaladı. Artık lüks tüketim ürün gru-bundan çıkarak ihtiyaç duyulan ürünoldu. Büyük plazalardan, küçük mağa-zalara kadar tüm işyerlerinin vazgeçil-mezi… İnsanlar çalışma ortamlarındaveya gittikleri AVM, hastane gibi or-tamlarda bir ihtiyaç olan iklimlendiril-miş ortamlarda bulunduktan sonraevlerinde de aynı konforu yaşamak ih-tiyacını duyuyorlar. Bu da klima paza-rının giderek büyümesini sağlıyor.”“Klima kullanım oranlarına baktığı-mızda, Avrupa ülkelerine oranla yay-gınlık oranı oldukça düşük durumda.Büyük pazar potansiyeli ile ilgili firma-ların vazgeçilmez pazarı durumunda-yız. Diğer taraftan gerek split klimalargerekse merkezi sistem klima ürünle-rinde Türk malı ürünler artık tüm dün-yada kullanılıyor.”

İSKİD’in rakamları da Sayın Otyıl-dız’ın tezini doğruluyor;

• Split klimalarda İç Pazar sa-tışları 2010 yılında özellikle

Ağustos sıcaklarının daetkisi ile % 20 ora-

nında artmıştır. Montajı yapılan klimaadedi 2008 montaj adetlerini yakaladı.2011 yılında iç pazar artış oranınındaha yüksek olacağı tahmin ediliyor.

• Enerji verimliliği ile tüketicinin bilincive eğilimleri açısından 2008 ve 2009yıllarında A Enerji verimliliği olan ürün-lerin oranı %40’larda iken 2010 yılındabu oran %70’e çıkmış durumda.

• Üst teknoloji ürünleri olan Inverter splitklimaların oranı 2008’de %5 iken 2010yılında bu oran %20’lere ulaştı. Tüketi-cinin bilinci her yıl daha da artıyor.

• Toplam split ürünlerde ihracatımız2010 yılında %6 oranında büyümekleberaber, 2011 yılında bu oranın dahada yükseleceği düşünülüyor.

• Değişken Debili Klimalar ise süreklibüyümeye devam ediyor. Gerek çatıtiplerinden gerekse Merkezi klimalar-dan Değişken Debili Klimalar pazarpayı alıyor. 2010 yılında dış adedi ola-rak büyüme iç pazarda %50 olarakgerçekleşti. İç ünitelerde ise imalatın2009’da ülkemizde de başlaması ve2010’da yerli ürünün ihracat artış oranıayrıca sevindirici.

Split ve değişken debili klima sistemleri

Page 82: Termo Klima

Her geçen gün artan hacmi ile Türkiye ik-limlendirme pazarının Avrupa ve yakıncoğrafyalar içerisinde değerlendirildi-ğinde hatırı sayılır büyüklüğe ulaştığını vegelişmeye devam ettiğini belirten İSKİDSplit ve Değişken Gaz Debili Klima Ko-misyonu (SDDK) Başkanı Hakan Otyıldızile hem klima pazarını değerlendirdikhem de komisyon olarak klima pazarınındoğru şekillendirilmesi konusunda ger-çekleştirdikleri çalışmaları konuştuk.

Türkiye iklimlendirme pazarı hakkındakigenel değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?İklim özelliklerimiz olarak değerlendirildi-ğinde Türkiye pazarı iklimlendirme sek-törü açısından çok ideal bir pazar. Klima,özellikle son yıllarda artan bir trend ileartık lüks tüketim ürün grubundan çıka-rak ihtiyaç duyulan ürün grubu olarak al-gılanmakta. Özellikle iklimlendirilmemişbir ortamda çalışma koşulları neredeyseyok gibi. Büyük plazalardan, küçük ma-

ğazalara kadar tüm işyerlerinin ilk proje-lendirme veya açılma aşamasında iklim-lendirme en temel ve vazgeçilmezkavramlardan biri oluyor. İnsanlar çalışmaortamlarında veya gittikleri AVM, hastanegibi ortamlarda bir ihtiyaç olan iklimlen-dirilmiş ortamlarda bulunduktan sonraevlerinde de aynı konforu yaşamak ihti-yacını duyuyorlar. Bu da en basit, pratikçözüm olan split klima pazarının giderekbüyümesini sağlıyor.

İSKİD Split ve Değişken Gaz Debili Klima Komisyonu (SDDK) Başkanı Hakan Ot-yıldız: “Özellikle Çevre ve Enerji konularına iklimlendirme sektörünün etkileri ta-rafından bakıldığında birçok ülkeden ileri konumdayız. Ülke ve kullanıcılarınmenfaatleri doğrultusunda enerji tasarrufu sağlayan inverter ürünlere yönelin-mesi hedefi ile çalışmalar yapılıyor.”

Türk malı klimalar artık tüm dünyada kullanılıyor

a y ı n d o s y a s ı

80 Termo Klima Haziran 2011

Page 83: Termo Klima

Türkiye iklimlendirme pazarı her geçengün artan hacmi ile Avrupa ve yakın coğ-rafyalar içerisinde değerlendirildiğindehatırı sayılır büyüklüğe ulaşmıştır ve ge-lişmeye devam etmektedir. Özellikleklima santralleri, fan-coil, chiller gruplargibi merkezi sistem ürünler konusunda daüretici olarak dünyada sözü geçen ülkelerarasındayız. Pazar hacmi olarak bakıldı-ğında Avrupa’nın önde gelen pazarlarıiçerisindeyiz.

Son tüketici pazarında split klima olarakise kullanım oranı olarak baktığımızda,diğer Güney Avrupa Ülkeleri ile karşılaş-tırıldığında yaygınlık oranı oldukça düşükdurumdadır. Bunun yanı sıra yenileme ih-tiyaçları da düşünüldüğünde split klimapazarının önü çok açık görünüyor. Bubüyük pazar hacmi ve potansiyeli sebebiile tüm dünyada ki iklimlendirme sektörüile ilgili firmaların vazgeçilmez pazarı du-rumundayız. Diğer taraftan gerek splitklimalar olsun gerekse merkezi sistemklima ürünlerinde olsun Türk malı ürün-lerin tüm dünyada kullanıldığını da belirt-mek isterim.

Türkiye pazarını rakamsal bazda değerlen-dirir misiniz?Türkiye’de sektör 10 yılda 15 kat büyümüş-tür. Bireysel Klima pazarı olarak Avrupa’dailk üçteyiz. Merkezi ve ticari iklimlendirmeve soğutmada Avrupa’da büyük üreticilerİtalya, Fransa ve Almanya’dır, İskandinavülkeleri de uzmanlaştıkları branşlardakuvvetlidir.

Bireysel (Split) klimalarda ise Avrupa’da enbüyük üretim Türkiye’de mevcuttur, dün-yada bu ürünün imalat yeri Uzakdoğu’durve özellikle Çin’dir. 2008 Türkiye iklimlen-dirme pazarı 1.9 milyar dolar, 2009 pazarı1,2 milyar dolar olarak hesaplandı, 2010önverileri 1,35-1,5 milyar dolar aralığında,ama çok sayıda ticari soğutma makinesive taahhüt bunun dışındadır.

İç pazarda yerli ürünün cirosal oranı iseüçte iki. Klima santralı, eşanjör, endüstriyelve ticari soğutma gibi ürünler yerli imalat;

soğutma grubu, kanallı klimalar gibi ürün-lerde ise ithalat ağır basmaktadır.

OAİB verilerine göre makine sektörüiçinde en fazla ihracat ve ihracatın ithalatıkarşılama oranı en yüksek (ihracat ithala-tın 2-3 katı arasında) olan sektör iklim-lendirme ve soğutmadır.

Türkiye İklimlendirme Soğutma Klima En-düstrisinde Avrupa, Ortadoğu, Kafkaslarve Kuzey Afrika için bir imalat merkezi ol-muştur.

İSKİD üyelerinin temsil ettiği şirketler iklim-lendirme alanında Türkiye klima pazarınınyaklaşık %90’ına karşılık gelmektedir.

Türk iklimlendirme sektörü sizce nasıl şe-killeniyor? Neleri doğru yapıyoruz, neleriyanlış? Çabuk büyüme gösteren her organizas-yonda ve hacimde sorunlar olması büyükolasılıktır. İklimlendirme sektörünü dü-şündüğümüzde bu büyüme sırasında bizde sorunlar yaşanmıştır ve halen yaşan-maktadır. Öncelikle belirtmeliyim ki iklim-

lendirme tamamen bir mühendislik dalı-dır. Her ne kadar, ağırlıklı olarak sektörü-müzde Makine Mühendisi meslekgrubumuz olsa da, makine mühendisliği-nin içerisinde de Isıtma Soğutma İklim-lendirme bir uzmanlık alanıdır. Dolayısı ileişin ilk aşaması olan projelendirme aşa-masının işin uzmanı, bu konunun profes-yoneli kişilerce yapılmasıdır. Bu noktadayatırımcıların da artık giderek bilinçlendi-ğini görüyoruz. Daha önceleri iklimlen-dirme konusuna basit gözle bakılırkenartık hemen hemen her projede projeci,müşavir mekanik firmalarının olduğunugörüyoruz. Diğer taraftan son tüketicile-rin split klima seçimlerinde ise mutlakaişin uzmanı yetkili servislerce keşif vemontajların yapılması gerekiyor.

Diğer taraftan 3-4 yıl öncesinde no namedediğimiz OEM olarak birçok firma splitklima ithalatı gerçekleştirmekte idi. Cazippazarın görülmesi ile tamamen ticarimenfaatler doğrultusunda devamı olma-yacak, yedek parça konularında sıkıntı ya-ratacak bir çok marka vardı. Zamaniçerisinde tüketicilerinde bu tür devamı

a y ı n d o s y a s ı

81Termo KlimaHaziran 2011

Klimalar ve soğutma makineleri için 2008 ve 2009 verileri (USD)

Tüm split klimalar satışı için enerji verimliliğine göre dağılımları gösteren ekli grafik. Daha verimli klimaya doğru yönelim açıkça görülüyor.

Page 84: Termo Klima

olmayan markalara yönelmemesi sebebiile elenmeler yaşandı. Tüketicilerin bunoktada seçmiş olduğu ürünlerin arka-sında yer alan firmaya mutlaka çok büyükönem vermesi gerekmekte. Gerek yedekparça, gerek servis hizmetlerinin devametmesi konuları çok önemli.

Bu yanlış sayılabilecek doğal seyirlerinyanı sıra çok iyi, doğru yaptığımız konularda var tabii ki. Az önce belirttiğim gibi ik-limlendirme sektörü olarak bakıldığındatüm dünyaya kaliteli ve rekabetçi ürünlersağlayan tedarikçi ülke durumundayız.Diğer taraftan sektör birliği olarak bakıl-dığında çok az ülkede bu kadar güçlü birarada olan ve sektör ve tüketicilerin men-faatleri doğrultusunda beraber hareketeden birliğiz. Burada ISKID’in fonksiyonuçok önemli. İSKİD içerisinde yer alan, ko-nularına göre ayrılmış komisyonlar aracı-lığı ile sektör firmaları, ülke, sektör vetüketici menfaatleri doğrultusunda bera-ber aksiyonlar alma imkânına sahip ol-maktadır.

İSKİD olarak pazarın şekillenmesi anla-mında gerek firmalar gerekse tüketicilernazarında hangi çalışmaları yürütüyorsu-nuz?İSKİD bünyesinde Split ve Değişken GazDebili Klima Komisyonu (SDDK) olarakgerek son tüketici gerekse sektörün bilin-çlendirilmesi ve bilgilendirilmesi amacı ilefaaliyetler içerisindeyiz. İSKİD olarak İk-limlendirme fuarında dağıtılmak üzereKlima Bilgi Broşürü’nü hazırladık ve fuarkatılımcılarına ücretsiz olarak dağıtımı ya-pıldı, son tüketicilere iklimlendirme konu-sunda genel bilgilerin aktarılmasısağlandı. Geçen sene İSKİD olarak Hazi-ran ayında basın toplantısı düzenleyerekülke gündeminin dikkatini çekerek iklim-lendirme hakkında toplum bilinci oluştu-rulması konusunda ilk adımı attık. Busene Haziran ayının sonunda aynı orga-nizasyonu farklı içerik ile tekrarlamayıplanlıyoruz. Ayrıca Devlet kurumları ile çok yakıntemas içerisinde olarak ülke menfaatleridoğrultusunda adımların atılmasına des-tek olmaya çalışıyoruz. Özellikle Çevre veEnerji konularına iklimlendirme sektörü-nün etkileri tarafından bakıldığında bir-çok ülkeden ileri konumdayız. Ülke vekullanıcıların menfaatleri doğrultusundaenerji tasarrufu sağlayan inverter ürün-lere yönelinmesi hedefi ile çalışmalar ya-pılmaktadır.

Ekonomik Kriz ortamında Türkiye'de ve dün-yada iklimlendirme pazarı daralıyorken de-ğişken debili klima sistemleri pazarınınbüyüyor olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?Aslında Türkiye’de iklimlendirme pazarı-nın özellikle 2009 yılında daralma trendiiçerisinde görülmesi tamamen globalekonomik kriz nedeniyledir. Yoksa ilkbaşta da belirttiğim üzere Türkiye İklim-lendirme Sektörü büyüme trendi içeri-sinde olup, tüm dinamikler büyümeyiişaret etmektedir. Ancak yaşanan büyükglobal kriz maalesef Türkiye İklimlendirmesektörünü de etkilemişti. Ancak 2010 yı-lında bu trendin değiştiğini söyleyebiliriz.Üretici firmalar, distribütör firmalar ile bayiorganizasyonlarının stoklarında ki ürünle-rin erimesi ile Pazar geçen sene ki rakam-ların üzerinde oluşmuştur. 2011 yılınafirmalar stok devri ile girmemiştir. 2011 yılıiçin de firmalar tüm ihtiyaçları karşılayacakşekilde organize olmaktadır, bu da paza-rın büyümesi beklentisi getirmektedir.Tüm bu bahsettiğim düşüş trendindenbağımsız olarak VRF sektörünün sürekliolarak büyüme trendi içerisinde oldu-ğunu görüyoruz. Sektör içerisinde VRFürünlerin satışı yapan firmaların çoğununürün gamları içerisinde tüm iklimlen-dirme ürünlerinin olduğunu görüyoruz.Dolayısı ile ürün grubu üzerine odaklan-madan ziyade pazarın ihtiyaçlarının yönverdiğini düşünüyorum. Her binaya veyaprojeye her sistem uygun olmamakta, as-lında her binanın veya projenin ihtiyaçönceliklerine göre sistemler seçiliyor ol-ması gerekiyor. Aksi takdirde yanlış seçi-len bir sistem işletme aşamasında birçokproblemlere sebep olmakta. Bu VRF içinde geçerli. Ancak VRF sistem ürünleringiderek daha fazla kullanılıyor olması,sağladığı bir takım avantajların kullanıl-dıkça daha fazla anlaşılıp tecrübe edil-mesi sonucunu doğuruyor dolayısı ile yeniprojelerde de kullanım sebebi oluyor. VRFsistem ürünlere bakıldığında aslında Tür-kiye pazarında çok eski olmadığını görü-rüz. Dolayısı ile kısa süre içerisinde bukadar bir yükseliş trendi içerisinde olmasıhacim olarak bakıldığında normal olarakgörülebilir.

Değişken debili klima sistemlerine sektör-deki genel bakış açısı nasıldır? VRF sistemler az önce de belirttiğim gibiTürkiye pazarında yeni sayılabilecek birürün grubu. Her yeni sisteme, her sek-törde olduğu gibi iklimlendirme sektö-ründe de bir takım olumsuz yaklaşımlarınolması normaldir. İnsanların alışkanlıklarınıdeğiştirmesi veya yeni bir şeyleri değiştir-mesi kolay değildir. Her sabah evimizden

işimize giderken aynı yolu kullanırız, evegeldiğimizde masanın aynı yerinde yeme-ğimizi yeme, TV seyrederken aynı koltuktaoturma eğilimimiz vardır. Kullandığımız yada tercih ettiğimiz tüm ürün ve sistemleriçin de aynı şey geçerlidir. Ancak burada özellikle belirtmek istedi-ğim bir konu var ki sektör içerisinde VRFsistemleri diğer sistemlerin rakibi ya dakarşıtı gibi göstermek son derece yanlıştır.Tekrar vurgulamak isterim ki, binalarınsistem çözümleri uzman kişilerce projele-rin ve kullanıcıların ihtiyaçları ve talepleridoğrultusunda hazırlanmaktadır veya enazından hazırlanmalıdır. VRF sistemler dediğer tüm sistemler gibi bu alternatif sis-tem çözümlerinden biridir.

Değişken debili klima sistemleri alanındabirçok firma önemli teknolojik çalışmalaryapıyorlar. Siz bu sistemlerin teknoloji vepazar anlamında geleceğini nasıl görüyor-sunuz?Sektöre her geçen gün yeni teknolojikürünler girmeye devam etmektedir. Ülke,sektör ve tüketici menfaatleri doğrultu-sunda her yeni sisteme açık olmalıyız diyedüşünüyorum, kaldı ki VRF sistemleriartık ürün olarak, sistem olarak kendinisektöre ispatlamış durumdadır. Bundan10-15 sene önce piyasada satılan enbüyük kapasiteli dış üniteler 10 HP kap-asitesinde iken bugün 54 HP lere kadarçıkan dış ünite kapasiteleri mevcut. Ön-cesinde sadece 16 adet iç ünitenin aynısisteme bağlantısı yapılırken artık aynı dışüniteye 60’ın üzerinde iç ünite bağlantısıyapılabilmektedir. Bu rakamsal özellikleriher teknik konuda arttırmak mümkün,gelişim teknolojinin doğal sonucudur. Do-layısı ile global rekabet içerisinde herfirma ürünlerinin özelliklerini bir adım ile-riye taşıma mücadelesi içerisinde. Bu hersektörde olduğu gibi bizim sektörü-müzde de bu şekilde. Rekabet sonucu bugelişim ülke, sektör ve zincirin en son hal-kasında yatırımcı ve son tüketicilerinmenfaatini sağlamaktadır. Dolayısı ile VRF sektöründe tabii ki gelişimve teknolojik çalışmalar hiç durmayacak.Bundan emimin ki, 10 yıl sonra belki deburada gelişmiş diye verdiğimiz rakamlarçok düşük kalıyor olacak. Pazar olarak büyüklüğe bakıldığında birsüre daha büyüme trendinin devam ede-ceğini daha sonra sektör ile paralel trendiçerisine gireceğini düşünüyorum. Ülke-mizde yapılan yatırımlar ile direk etkile-nen bir sektör içerisindeyiz. Yatırımlarındevam etmesi durumunda sadece VRFdeğil tüm iklimlendirme sektörünün bü-yüme trendi içerisinde olacağı aşikârdır.

a y ı n d o s y a s ı

82 Termo Klima Haziran 2011

Page 85: Termo Klima
Page 86: Termo Klima

Dünya teknoloji devlerinden Panasonic,klimalarıyla artık Türkiye’de… Panaso-nic’in akıllı ve çevre dostu klimalarınınsağladıkları tasarruf ve yüksek perfor-manslarıyla Türkiye pazarında fark yara-tacağını belirten Panasonic AvrupaKlimalar Müdürü Enrique Vlamitjana vePanasonic Türkiye Satış A.Ş. Yönetim Ku-rulu Başkanı Shigeo Suzuki ile basın lans-manı sırasında konuştuk.

Türkiye’ye gelmeden önce mutlaka birpazar araştırması yapılmıştır. Bu araştırma-nın sonuçlarını bizimle paylaşmanız müm-kün mü?Enrique Vlamitjana: Türkiye’deki dağıtı-cıların seçilmesi için pek çok mülakat yap-tık ve bunları değerlendirdik. Pazarıgeliştirebilmemiz için tabi ki yerel kişilerleçalışmamız gerekiyordu. Onların bu pa-zarı bize nasıl göstereceği önemliydi. Tür-kiye’deki pazarı anlamak adınayaptığımız çalışmalardan çok iyi sonuçlaraldık ve bu sayede Türkiye’de yer almayakarar verdik.

Türkiye’de nasıl bir strateji izleyeceksiniz?Enrique Vlamitjana: Fiyat konusunda re-kabet etmek istemiyoruz. Tüketicilerekatma değer sağlamak istiyoruz. Enerjiverimliliği bizim için en önemli hedeftir.Her şeyden önce duvar tipi klimalar ko-nusunda farkındalığı artırmak istiyoruz.

Diğer ürünlerde yani sadece küçük ürün-lerde değil, endüstriyel ve yarı endüstriyelürünlerde de farkındalığı artıracağız.Isıtma sektöründeki ürünlerimizin de ta-nınmasını sağlamaya çalışıyoruz. Güçlübir operasyonumuz olsun istiyoruz veçözüm odaklı bir iş oluşturacağız. Ortavadede tabi ki, ısı pompaları, klimalar,yine kontrol mekanizmaları gibi şeylerikombine etmemiz gerekiyor. Bildiğinizgibi nu kontrol mekanizmaları ısı verimli-liğinin kontrol edilmesi için çok önemli.Orta vadede bunların hepsini bir arayagetirmek istiyoruz.

Enerji verimliliği konusunda Türkiye’dennasıl tepkiler aldınız?Enrique Vlamitjana: Açıkçası çok iyi birtepki aldığımızı söyleyebilirim. Yani bu ısıuygulamalarının Türkiye’de bu kadar hızlıtutulacağını biz de düşünmemiştik amahala dar bir segmentten bahsediyoruz.

Panasonic Avrupa Klimalar Müdürü Enrique Vlamitjana: “Türkiye pazarında fiyatkonusunda rekabet etmek istemiyoruz. Amacımız tüketicilere katma değer sağ-lamak. Enerji verimliliği bizim için en önemli hedeftir.”

Panasonic, Türkiye’de klimalarıyla da yer edinecek

a y ı n d o s y a s ı / s ö y l e ş i

84 Termo Klima Haziran 2011

Panasonic Avrupa Klimalar

Müdürü Enrique Vlamitjana

Panasonic Türkiye Satış A.Ş. Yön. Krl. Bşk.

Shigeo Suzuki

Page 87: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / s ö y l e ş i

85Termo KlimaHaziran 2011

Başlangıç olarak ısıtma ürünlerimiz çok iyiçok güzel bir kabul gördü ve bu yıl iyi birsatış bekliyoruz.

Cirosal anlamda hedefleriniz nelerdir?Enrique Vlamitjana: Bu yılki hedefimiz,inverter segmentinin yüzde yirmisini sa-tabilmek ve bu da bu yıl için on beş binünite anlamına geliyor.

İlk izlenimlerinize göre değerlendirmeniziistersek, Türkiye’deki klima sektöründesizce neler eksik?Enrique Vlamitjana: Herkes enerji verim-liliğinden bahsediyor ama çok az insanbu tarz ürünlerden satın alıyor. Bence bubizim için çok büyük bir fırsat. Elbette bu-rada endüstriyel ürünlerden değil tüketiciürünlerinden bahsediyorum. Bizim gibişirketler için de -ki bu alana çok fazla ya-tırım yapıyoruz- hayal gibi, çok muhte-şem bir pazar var burada. Yani gerçektentopluma enerji tasarrufu yapmalarını sağ-layarak katkıda bulunabiliriz. Diğer taraf-tan da kendi satışlarımızı artırabiliriz. Buharika bir kombinasyon.

Herkesin enerji verimliliğinden bahsettiğiniama çok az kişinin bu tarzda ürünler aldı-ğını söylediniz. Bunu artırmak için neleryapmayı planlıyorsunuz?Enrique Vlamitjana: Bu uzun bir süreç.Hiçbir şey bir gecede değişmeyecektir.Açıkçası bu konuda hükümetin birtakımçalışmalar yapması, bizim tüketiciyi eğit-memiz ve bu tarzda ürünleri piyasaya

sunmamızın bir arada gerçekleşmesi ge-rekiyor. Biz tabi ki çok ciddi bir yatırım ya-pacağız. Müşterilerimizi, tüketicilerieğiteceğiz. Bizim yapabileceğimiz şey bu.Tabi bir de ürünleri makul fiyatlarla sun-maya çalışacağız ki herkes satın alabilsin.Ama bu kalitenin değişmesi için hüküme-tin de biraz yatırım yapması gerekiyor.

Sizin eklemek istediğiniz bir şeyler varsaonları alalım.Enrique Vlamitjana: İnsanların özellikleenerji verimliliği konusunda eğitilmesi çokönemli. Özellikle basının bilgilendirilmesigerekiyor çünkü siz çok geniş bir kitleyehitap edebiliyorsunuz, tüketiciye bu tek-

nolojiyi açıklayacak olan sizlersiniz. Şu kli-manın bu klimadan avantajı nedir diyeanlatırken enerji verimliliğini açıklayabile-cek olan aslında sizlersiniz. Siz hükümetienerji verimliliği konusunda harekete geç-mesi için teşvik edebilirsiniz. O yüzdensizden Panasonic adına değil bu alanakendini adamış biri olarak destek istiyo-rum.

Shigeo Suzuki: Ben de şunu tekrarlamakistiyorum. Türkiye Panasonic Corporationiçin en önemli, en stratejik pazarlardanbir tanesi. Klima, ısıtma-soğutma sistem-leri, ürünleri bizim altı çekirdek işimizdenbiri. Tabi ki beklentilerimiz büyük ve çokciddi yatırımlar yapıyoruz. Özellikle Türki-ye’deki klima pazarının çok ciddi bir po-tansiyeli olduğunu düşünüyoruz. Toplamhacim olarak da potansiyel var. İnverterodaklı enerji verimliliği içeren ürünler açı-sından da çok ciddi bir potansiyel var. Tabibizim içim önemli olan bir şey daha var,ısıtma ve soğutma bizim uzun vadeli viz-yonumuzun da çekirdek konularından bi-ridir. Gerçek bir inovasyon şirketi olmakiçin bu alana odaklanacağız. Bu yüzdende Türkiye’de bu alanda büyümek bizimiçin çok önemli bir stratejidir.

Panasonic Türkiye SatışA.Ş. Yönetim KuruluBaşkanı Shigeo Suzuki:“Türkiye Panasonic Cor-poration için en önemli,en stratejik pazarlardanbir tanesi.”

Page 88: Termo Klima

LG olarak toplam HVAC ve enerji çözüm-leri şirketi oluşturma yönünde yeni birhedef belirlediklerini belirten LG TürkiyeKlima ve Enerji Çözümleri Satış MüdürüLevent Özcan, LG’nin hedeflerini ve ik-limlendirme sektörüne ilişkin görüşlerinikonuştuk.

Türkiye iklimlendirme pazarı hakkındakigenel değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?Her ne kadar rakiplerimizi gözlemleyipkendimizle kıyaslıyor olsak da, tabii ki de,sektördeki liderliğimizi korumaya yönelikstratejilerimiz de mevcut. Bir yandan evtipi klima (RAC) pazarındaki liderliğimizikorurken, bir yandan da kendimize, B2Biş birimlerine dayalı bir toplam HVAC veenerji çözümleri şirketi oluşturma yö-nünde yeni bir hedef belirledik. Bu bağ-lamda, B2B kapsamımızı geliştirmesürecimizin bir parçası olarak, mevcut evtipi ve ticari klima birimlerimize güneşenerjisi ve aydınlatma bölümlerimizi deekledik.

LG'nin Türk ortakları ile Türkiye pazarındaönemli işleri var. Ayrı bir marka olarak pa-zarda yer almasını nasıl yorumlamak gere-kiyor?LG, HVAC sektöründe ürün gamını ta-mamlayıp sistem satışında tercih edilenmarkalardan biri olma hedefinde. Bu an-lamda ilerleyen yıllarda katılacak diğerürün grupları ile de, konusunda iddialıolmak yolunda emin adımlarla ilerliyor.LG’nin “OEM” ve “LG Branded” olmak

üzere ticari tip klimada toplampazar payı %17’dir. 2002 yılın-dan bu yana ticari tip klima-larda, pazarda LG markalıürünler ile yer alıyoruz. Bu an-lamda LG, hızla büyüyen VRFpazarında öncü bir marka ol-mayı hedefliyor.

Türk iklimlendirme sektörü sizce nasıl şe-killeniyor? Neleri doğru yapıyoruz, neleriyanlış?İklimlendirme sektörü, inşaat sektörüneparalel olarak her geçen gün hızlı bir şe-kilde büyümeye devam ediyor. Bu bü-yüme aynı ivme ile devam edecek gibi degözükmektedir. Sürekli büyümeyi hedef-leyen bir sektör olduğu şüphesiz ancakbüyük üreticilerin rol aldığı enerji ekono-misi odaklı işlerin yapılmadığı da bir ger-çek. Sistem tasarımlarında proje vedanışmanlık firmalarının artması, bu an-lamda bir standart sağlamakta; fakat budurum, sektörde yapılan işlerin sadeceküçük bir yüzdesini oluşturmaktadır. Onyıl öncesine göre, günümüzde, paket sis-temlerle iklimlendirme çözümüne gidil-mekte ve böylece otomasyona bağlıolarak enerji ekonomisi ön plana çıkmak-tadır. Yenilenebilir enerji kaynaklarınınklasik ve gazlı sistemlere adaptasyonu ileayrı bir başlangıç da yapılmıştır. Yanlışlararasında, fosil yakıtlı sistemlerin, özellikleorta ölçekli ticari ve endüstriyel sistem-lerde yatırımlarının düşük olması nede-niyle hala kullanılıyor olması, yine aynı

ölçekli projelerde merkezi sistemlerin ye-terli otomasyona sahip olmaması nede-niyle enerji verimliğinin yapılamaması,maliyet bazlı projelerin profesyonel olma-yan çözümleri ve bunların sayısınınepeyce fazla olması genel durum olarakhala güncelliğini korumaktadır.

Türkiye'de ve dünyada iklimlendirme pa-zarı daralıyorken değişken debili klima sis-temleri pazarının büyüyor olmasını nasıldeğerlendiriyorsunuz?Dünyadaki iklimlendirme sektörü temizenerji kaynaklarına yöneldiği için bir da-ralma olarak algılanabilir. Oysa ki, bunaparalel olarak fosil kaynaklı yakıtların ye-rini, doğaya daha az zararlı etkileri bulu-nan DX coil tüm sistemler ve inverterteknolojisi almaktadır. Buna ilave olarakartan enerji taleplerini karşılamakta sıkıntıyaşayan ülkelerin, az enerji harcayarakçok verim alabilecekleri efektif çözümarayışları sonucunda, klima sistemleri pa-zarında değişken debili sistemlerin önemide her geçen gün artmaktadır. Türki-ye’deki binalarda enerji kimlik uygulama-sının başlaması, en uygun ve teknolojikçözümleri sunma ihtiyacını doğurmakta

LG Türkiye Klima ve Enerji Çözümleri Satış Mü-dürü Levent Özcan: “İklimlendirme sektörü,inşaat sektörüne paralel olarak her geçen günhızlı bir şekilde büyümeye devam ediyor. Sü-rekli büyümeyi hedefleyen bir sektör olduğuşüphesiz ancak büyük üreticilerin rol aldığıenerji ekonomisi odaklı işlerin yapılmadığı dabir gerçek.”

LG, hızla büyüyen VRFpazarında öncü birmarka olmayı hedefliyor

a y ı n d o s y a s ı / s ö y l e ş i

86 Termo Klima Haziran 2011

Page 89: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / s ö y l e ş i

87Termo KlimaHaziran 2011

olup, bu ihtiyaç, yatırımcı ve bu konudaçalışan danışmanın, projecinin destekle-meleri ile olmaktadır. Klasik sistemler ileuzun yıllar çalışan binaların ömürlerini ta-mamlaması ve klima çözümününde lüks-ten çıkıp ihtiyaca dönüşmesi başka biretken olarak da okunabilir. İlaveten, gide-rek büyüyen inşaat sektörünün tümleşiktoplu yaşam alanlarının, konut, residence,AVM ve otel içerikli projelerini artırması,bu binalarda kullanılan sistemlerinin çö-zümlerinde değişken debili sistemler uy-gulamayı basite indirgemesi açısından enuygun çözümler olarak güncelliğini koru-maktadır.

Değişken debili klima sistemlerine sektördefaaliyet gösteren bazı çevrelerin hala olum-suz bakmalarını nasıl değerlendiriyorsu-nuz?Sektörün kendi içerisinde çok hızlı deği-şen bir yapıya sahip olması sebebi ile, budeğişime ayak uydurmakta zorluk çekenbirtakım çevrelerin olduğu gerçektir. Sek-tör içerisinde, inverter teknolojisi ile ihti-yacınız kadar enerji harcayıp çok dahafazla verim sağlayan sistemlere halenolumsuz bakılmasının, alışkanlıklarınkolay bırakılamamasından kaynaklandı-ğını düşünüyoruz. Sulu sistemlerin uzunyıllar boyunca müteahhit firmaların sü-rekli çözümleri haline gelmiş olması, üre-tici firmaların bu anlamda cihazpazarlamaları (chiller, santral, fan-coil..),soğutucu gazın sistemde dolaştırılması-nın olası bir kaçakta sağlığa tehdit oluş-turacağını iddia etmeleri, etkenlerdenbiridir. Ancak en önemlisi VRF sistemlerin

iç pazara tam anlamıyla 2000’li yıllarınbaşında gelmesi ve muadillerine göre çokpahalı kalması hep bir yedek, alternatifolarak kalmasına sebep olmuştur. Scrollve inverter teknolojisinin artması ile yapı-lan yeni dizaynlar ve sektöre rol verenbelli başlı satıcı firmaların bir temsilcilikalmasıyla, rakiplerin artması kısa bir sü-rede VRF sistemlerinin ivmesini yükselt-miştir. Bu bağlamda fiyatların düşmesiylede klasik sistemlerin alternatifi olmaktançıkıp rakibi olmaya başlamıştır.

Değişken debili klima sistemleri alanındabirçok firma önemli teknolojik çalışmalaryapıyorlar. LG'de bunlardan bir tanesi. Sizbu sistemlerin teknoloji ve pazar anla-mında geleceğini nasıl görüyorsunuz?LG, HVAC sektöründe ürün gamını ta-mamlayıp sistem satışında tercih edilenmarkalardan biri olma hedefindedir. Buanlamda ilerleyen yıllarda katılacak diğerürün grupları ile de konusunda iddialıolmak yolunda emin adımlarla ilerliyor.Günden güne daha yüksek, daha büyükbina yapıları ve daha teknolojik gelişme-

lerin uygulandığı inşaat sektöründe, ge-liştirilmiş teknolojileri ile rekabette LG,müşterilerinin ihtiyaçlarına birçok raki-bine nazaran daha yüksek standartlardacevap verebilmektedir.

Lansmanını yaptığınız LG Multı V III ile nekadarlık bir pazar payı öngörüyorsunuz vebu ürünle farklı bir satış stratejisi izleyecekmisiniz?Üretici kimliği altında LG’nin ürünlerininpazardaki payı %17. Hedef bu oranı%30’lara taşıyarak HVAC sektöründe bi-rinci sırada olmak. LG AC son zamandaB2B işine daha fazla önem veriyor. LGolarak, Multi V III’ün başarılı lansmanınınardından, Avrupa’da 2010 itibarıylayüzde 5 olan pazar payını 2013 yılınakadar yüzde 17’ye çıkarma hedefimizeulaşacağımızdan eminiz. Merkezi klimapazarı mevsimsel koşullardan daha az et-kileniyor; dolayısıyla, ürünlerimizin yük-sek enerji verimleri ve düşük CO2emisyonları ile istikrarlı bir başarıyı yaka-lamasını bekliyoruz.

LG Electronics Türkiye Klima ve Enerji Çözümleri Satış Müdürü Levent Özcan

LG Electronics Türkiye Genel Müdürü Calvin Cho

Page 90: Termo Klima

Split Klimalardan VRF Sistemlere, fan-co-illerden chiller gruplara kadar cok genişürün gamına sahip Alternatif Klima Tek-nolojileri A.Ş. sadece Türkiye değil, Irak,Azerbeycan, Kıbrıs ve yakın coğrafya ül-kelerinde de faaliyetlerine son hızladevam ediyor. Firma Genel MüdürüHakan Otyıldız konu hakkında şu şekildekonuştu;

Alternatif Klima olarak 2003 yılından iti-baren Japon Hitachi markası ile İtalyanGalletti markalarının Türkiye distribütör-lüğünü yürütmekteyiz. Tüm tüketicileriniklimlendirme ihtiyaçlarına cevap verebi-lecek şekilde inverter ve on/off split kli-malar, ticari tip split klimalar, Yeni nesilmerkezi klima sistemi VRF sistemler, susoğutmalı ve hava soğutmalı chiller su so-ğutma grupları, Galletti Fan-Coil ünite-leri, Isı Geri Kazanımlı HavalandırmaÜniteleri, Klima Santralleri ürün gamımıziçerisinde yer alan bazı ürün gruplarıdır.Hitachi’nin satış,pazarlama ve satış son-rası servis faaliyetlerinin yanında sadeceTürkiye değil, Irak, Kıbrıs, Azerbaycan,Türki Cumhuriyetlerde hem ürün satışıhem de taahhüt olarak bir çok referansı-mız bulunmaktadır.

2009 yılına oranla özellikle yurtdışı satış-larımızda proje bazında beklentilerimizinüzerinde artışlar sağladık. Yurtiçi satışla-rımızda ise 2010 yılı hedeflerimizi yaka-

ladık, bunun yanı sıra 2011 yılında ise pa-zarın daha da gelişeceğini düşünüyoruz.Bu gelişen Pazar içerisinde özellikle splitklimalar konusunda yurtiçinde ki pazarpayımızı arttırmayı ve üstün Japon mar-kamız Hitachi ile Türkiye pazarında üst sı-ralarda yer almayı hedefliyoruz. Hergeçen gün enerji kaynaklarının azalmasıve çevre bilincinin arttığı günümüzde, in-verter ürünlerin öneminin giderek artaca-ğını düşünüyoruz. Bu sebeple gerekkendi satışlarımızda, gerekse bayilerimi-zin yaptığı satışlarda tüketicileri invertermodellerimize yönlendirmeyi tercih edi-yoruz. Türkiye pazarında bakıldığında daInverter ürünlerin her geçen sene pazar-dan aldığı payların arttığını görebiliyoruz.Bizde teknoloji de dünya devlerindenolan Hitachi markamız ile Türkiye paza-rına bu konuda yön veren firmalardan biriolmayı vizyonumuz olarak belirlemiş bu-lunmaktayız. 2011 yılında Türkiye splitklima pazarının % 15-20 oranlarında bü-yümesini öngörmekteyiz. Diğer taraftanVRF Türkiye pazarının da son 6-7 yıllıkbüyüme trendi içerisinde aynı oranlardabüyüyeceğini düşünmekteyiz.

İnşaat sektörü ile tamamen iç içe hareketeden bir sektörde faaliyet gösteriyoruz.Binaların giderek tamamen kapalı me-kanlar halinde geliyor olması sebebi ile ik-limlendirmenin önemi her geçen günartmakta. Son yıllarda çalışma ortamının

ikliminin çalışanların iş verimliliğine etkisivs. gibi konularda yapılan araştırmalar ileiklimlendirmenin sadece havayı soğut-maktan ibare olmadığı, iklimlendirmenintamamen profesyonel, uzman kişilercedizayn edilmesi ve uygulamasının yapıl-masının gerekliliği anlaşılmaya başlanmış-tır. İnşaat firmalarına ilk desteğimiz sistemseçim ve proje aşamasında başlamakta-dır. Mimari projeler üzerinde kapasite he-sapları olsun, sistem karşılaştırmaları olsunyorum ve karar olarak destek olmaktayız.Diğer taraftan her türlü projede mutlakasistem hesap ve dizaynlarının MekanikProje Büroları veya değerli projecilerimiztarafından yapılması gerektiğine inanıyo-ruz.

Proje desteklerimiz dışında, ürün stokları,lojistik destek satış sonrası servis hizmet-leri gibi her konuda müşterilerimizin ihti-yacını karşılamaktayız.

Özellikle son yıllarda azalma trendinde deolsa, Uzakdoğu’dan kalitesiz ürünleringetirilerek Türkiye pazarında satışa sunul-ması, hem tüketicileri hem de kaliteliürün satışını gerçekleştiren bizim gibi fir-maları etkilemektedir. Çin olsun, Malezyaolsun her ülkede olduğu gibi bu ülkelerinde kaliteli ve son derece üstün özellikliürünleri mevcut. Ancak tamamen ticariamaçlarla ileriye dönük olmadan (yedekparça temini, servis hizmetleri vs…) geti-rilen marka ve ürünler sebebi ile bu ülke-lerde ki kaliteli ürün yapan ve satanmarkalar da etkilenmekte ve aynı kefeyekonmaktadır. Son yıllarsa sadece split kli-malar değil, VRF ve chiller gibi merkeziklima sistemlerinde de Çin ve Kore malıürünler pazarda satışa sunulmakta.

Tekrar belirtmek isteriz ki iklimlendirmetamamen bir mühendislik konusudur veuzman kişilerce yapılmalıdır. Son tüketici-lerin evine alacakları tek bir split klimadadahi mutlaka yetkili servislere keşifleriniyaptırmaları gerekmektedir. Ticari kulla-nımlar için ise uygun sistem ve dizaynıiçin proje bürolarınca veya mühendislikfirmalarınca projeleri çizilmeli, uygulamabu projelere göre yapılmalıdır. Sektörü-müz içerisinde bu konuya özellikle dikkatedilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Geniş ürün gamı ile Hitachi büyümeyedevam ediyor

a y ı n d o s y a s ı / s ö y l e ş i

88 Termo Klima Haziran 2011

Page 91: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / ü r ü n l e r

89Termo KlimaHaziran 2011

VRF Sistem Nedir?Klima teknolojisinin bir adım daha ileri ta-şınarak; bir dış üniteye tek bir bakır boruhattı üzerinden değişik tip ve kapasite-lerde çok sayıda iç ünitenin bağlanabil-diği, ısıtma ve/veya soğutma yapabilendirekt genleşmeli merkezi klima sistemle-ridir. Modüler ve kompakt yapıları, esnektasarım kriterleri, enerji verimliliği, hermahallin bağımsız olarak kontrol edilebil-mesi, bakım kolaylığı, uzun ömürlü ol-ması, sessiz çalışması, yedeklemegerektirmemesi, çevre dostu olması vekolay işletilebilmesi gibi üstün özellikleriile ön plana çıkan VRF klima sistemleri ev-lerden iş merkezlerine, otellerden plaza-lara, hastanelerden çok katlı akıllı binalarakadar birçok yapıda uygulanabilmektedir.

KX VRF Sistemleri Nasıl Çalışır?Bir VRF klima sistemi temelde dış ortamayerleştirilen bir dış ünite grubu, buna bağlıçok sayıda iç ünite, hassas kontrollü birotomasyon sistemi, bakır boru hattı vesistemde dolaşan soğutucu gazdan oluşur(Resim 1). Dış üniteden çıkan bakır boruçifti (gaz ve sıvı) iç üniteler boyunca sistemidolaşarak tekrar dış üniteye geri döner. Herbir iç ünitenin ana bakır boru hattına bağ-lanması için joint adı verilen Y-tipi bakırbağlantı elemanları kullanılır. Gelişmişkontrol teknolojisi ile birbirinden bağımsızortamlar ayrı ayrı kontrol edilebilirken sa-dece ihtiyaç olan alanlar için iklimlendirmeyapılır. İhtiyaç olmayan alanlar için ise enerjiharcanmaz. Sistemin kalbini, iç ünitelerdengelen kapasite talebine göre toplam kap-asiteyi çok hassas olarak ayarlayabilen DCinverter kompresörler ve odanın ihtiyacınagöre geçen gaz debisi ayarlayan iç ünite-deki modülasyonlu elektronik akışkankontrol valfları oluşturur. Böylece tüm sis-tem sadece ihtiyaca cevap verecek kadarçalışır ve minimum seviyede enerji tüketir.Bu sayede bir dış ünite grubuna 80 adetekadar farklı kapasitede ve tipte iç ünitelerbağlanabilir ve her bir iç ünite birbirindenbağımsız olarak veya gruplar halinde kont-rol edilebilir. İç ünite kapasite toplamı dışünite kapasitesinin %50 sinden az ve%200 ünden fazla olmadığı sürece değişikkombinasyonda sistemler oluşturulabilir.VRF sistemlerde iç ortam sıcaklığı (+)(-) 0,50C hassasiyetle kontrol edilir. Her ünitedestandart olarak bulunan sıcaklık ve basınçsensörleri yardımıyla her bir iç ünite, dış üni-teye olan uzaklığından veya diğer ünitelerinkonumundan etkilenmeksizin kapasite ihti-yacını tam olarak belirler ve gerekli ihtiyaç

iki kablolu kutupsuz bir sinyalizas-yon kablosu üzerinden dış üniteyebildirilir. Dış ünite tarafından sis-tem genelinde herhangi bir kap-asite dalgalanması olmadan sadeceihtiyaca cevap verecek şekilde enerji trans-feri gerçekleştirilir. Bu sayede sistemdekiünitelerin sayısı veya boru hattının direncine olursa olsun bütün ünitelerin perfor-mansı sürekli izlenerek en yüksek perfor-mansta çalışması sağlanır. Temel olarakMHI KX VRF klima sistemleri iki borulu ısıpompası ve üç borulu ısı geri kazanımlı tipolmak üzere iki tipte tasarlanabilir.

İki Borulu Isı Pompalı Sistemler:İki borulu KX VRF Sistemleri 11,2 kW ile136 kW kapasite aralığında 24 model dışünite ve 2,2 kW ile 28 kW kapasite aralı-ğında 15 farklı model ve toplam 74 adetiç ünite ile en geniş ürün yelpazesine sa-hiptir. Sistemde dış ve iç üniteler arasındagaz ve sıvı olmak üzere iki bakır boruhattı dolaşır. Bu sistemlerde aynı andayalnız ısıtma veya yalnız soğutma yapmakmümkündür. (Resim 1)

Üç Borulu Isı Geri Kazanımlı Isı Pom-palı Sistemler:Üç borulu sistemde iki borulu sistemdenfarklı olarak iç ünitelerin öncesinde yer-leştirilen bir akışkan kontrol kutusu mev-cuttur. Dış ünite ile akışkan kontrolkutusu ve iç üniteler arasında gaz, sıvı veemiş hattı olmak üzere üç ayrı bakır boruhattı dolaşır. Bu sistemler ile eşzamanlıolarak ısıtma ve /veya soğutma yapılabilir.Özellikle mevsim geçişlerinde veya ısı yü-künün bina genelinde çok değişken ol-duğu durumlarda aynı anda ısıtmave/veya soğutma ihtiyacı söz konusu olur.Üç borulu sistemler ile soğutulan mekan-lardan gaz devresine çekilen ısı yükü dışortama atılmak yerine ısıtılan mekanlardakullanılarak enerji geri kazanımı yapılabi-lir. Özelliklede soğutma yükünün ısıtmayüküne eşdeğer olduğu durumlarda, ikiborulu tipe göre daha az güç harcayarak%50lere varan oranda daha az elektrikenerjisi tüketilir.

Airfel’den MHI KX6 Serisi VRF (Değiş-ken Soğutkan Debili) Çoklu MerkeziKlima Sistemleri Günümüzde hızla değişen trendler veartan yaşam standartları ile birlikte, tüke-tici tercihlerinin değişmesi ve konfor an-layışının yerleşmesi, klimaları günlükyaşantımızın önemli bir parçası haline

getirmiştir. Yaşam alanlarının iklimlendi-rilmesi artık bir lüks değil tam tersine birihtiyaç halini almıştır. Konforlu bir yaşamalanının oluşturulması; söz konusu meka-nın sadece ısıtılıp - soğutulması beklenti-lerinin çok ötesine geçmiş aynı zamandases seviyesi, iç hava kalitesi, nem ve tazehava oranı gibi bir çok parametrenin op-timum değerlerde sağlanmasını da kaçı-nılmaz kılmıştır. Bu gelişmelere paralelolarak 1950’li yıllarda split klimalar ilebaşlayan lokal konfor çözümleri, modernmimarinin tüm beklentilerini tam olarakkarşılayan VRF-Değişken Soğutkan Debili(Variable Refrigerant Flow) çoklu merkeziklima sistemlerinin pazara sunulması ileyeni bir boyut kazanmıştır. Airfel’in distribütörlüğünü yapmakta ol-duğu Japon Mitsubishi Heavy Industriesmarkası (MHI) 80 yılı aşkın deneyimi ilebu tarihe kadar geliştirmiş olduğu ileriklima teknolojilerine bir yenilik daha ek-leyerek KX serisi VRF klima sistemlerinigeliştirmiştir. KX serisi klimalarda perfor-mansı ispatlanmış olan yeni soğutucuakışkan R410A ve DC inverter teknolojisigibi diğer birçok ileri teknoloji başarı ilekullanılmıştır. KX klimalar binaların gele-cekteki iklimlendirme ihtiyaçlarını da kar-şılayacak şekilde tasarlanmıştır. “DahaGüzel Yarınlar İçin” sloganıyla yola çıkanve teknolojiden gelen gücünü tüm kon-for beklentilerini karşılamak üzere ürün-lerine yansıtan MHI, Airfel’in deneyimli veuzman kadrosunun öncülüğünde sektör-deki kusursuz ürün ve hizmet anlayışınısürdürmektedir.

KX6 Serisi İç ÜnitelerMitsubishi marka FDT/FDTC serisi 4 yöneüflemeli kaset tipi iç üniteler, ses seviye-leri ve bağımsız kanat kontrol sistemiylemüşterilerin memnuniyetini kazandı. Odasıcaklığına bağlı olarak 4 yöne hava akışıbağımsız kanatlarla kontrol edilir, kurulyapıldıktan sonra dahi bağımsız kanatkontrolü yapılarak kurum alanı öncekin-den daha geniş hale getirilir. FDT/FDTCserisi sahip olduğu ısı eşanjörü 2 parça-dan 1 parça haline getirilmesi ve iç ünite

Airfel VRF Klima Sistemi

Resim 1. İki Borulu Heat Pump VRF Sistemi

Page 92: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / ü r ü n l e r

90 Termo Klima Haziran 2011

yüksekliğinin yüzde 9-18 azalmasıyladaha kompakt ölçülere ulaştı. KullanılanDC fan motorları ile iç üniteler daha ve-rimli ve daha hafif hale getirildi. Opsiyo-nel olarak kullanılan kablolu ve kablosuzkumandalar ile kanat pozisyonu seçilebi-liyor. İç ünite içerisinde bulunan uzunömürlü, yıkanabilir filtre sayesinde or-tama daha temiz hava sağlanıyor. Yapılanses seviyesi testlerine istinaden FDTC se-risi 4 yöne üflemeli kaset tipi iç ünitelerindüşük moddaki ısıtma fonksiyonu için sesseviyesinde 0-5 dB (A) arasında azalma,soğutma fonksiyonu için ise 2-8 db (A)azalma gözlemlendi. 4 yöne üflemelikaset tipi iç ünitelerde ürün gamı 2,2 –16 kW kapasite aralığındadır. KX6 seri-sinde 7 cm’ye varan incelme ile asmatavan arasına çok daha rahat monte edi-lebilir hale getirildi. Cihazın her bir üf-leme kanatçığı açısı bağımsız olarakkontrol edilebilme özelliğine sahip. Farklıkullanım alanlarının tek bir mahalde bu-lunduğu yerler için ideal bir çözüm bu-lundu. Drenaj tavası kirlilik izlemepenceresi ile drenaj tavasının temizlen-mesi de kolaylaştırıldı. Drenaj pompası vefiltrenin standart olduğu bu iç ünitede, is-tenildiği takdirde cihaza taze hava bağ-lantısı yapılabilir veya cihazdan kanalbağlantısı ile yakında bulunan küçük birmahalde ayrı bir iç ünite monte edilme-sine gerek kalmadan klimatize edilebilir.Otel ve konut projelerinde yaygın kulla-nıma sahip FDQS serisi düşük statik ba-sınçlı (ultra ince) kanal tipi iç üniteler,sadece 30 kg’lık ağırlığındaki ultra ince(180 mm – iç ünite yüksekliği) tasarımı ilefarklı odalarda hızlı, kolay ve mükemmel

kurulum sağlar. Boru düzeni açısından es-neklik sağlayan havanın dışarıya atılma-sını sağlayan drenaj pompasının tahliyeyüksekliği maksimum 600 mm. dir. Buözellik de boru düzeni açısından kurulumyapılacak yere bağlı olarak esneklik sağ-lar. 18 cm. yüksekliğinde ve düşük statikbasınçlı sınıfta yer alan, cihaz dışı statikbasınç değeri 30 Pa olan iç ünite sektö-rün en ince iç ünitesi olma özelliğine sa-hiptir. Drenaj pompası cihaz üzerindestandart olarak bulunur.Otel tipi olarak bilinen ve 2,2-3,6 kW ara-sında 3 farklı kapasite seçeneğine sahipFDUH serisi kanallı tip iç üniteler montajsırasında oldukça faydalı olacak esneklik-ler sağlıyor. İçerisinde drenaj pompası ol-madığından uygun maliyetli bir cihazdır.Drenaj bağlantısının cihazın her iki yanyüzeyinden de yapılabildiği iç ünitede,aynı zamanda yan yüzeyde bulunankontrol kutusu cihazın her iki yüzeyine detakılabiliyor. Emiş ağzı arka yüzeyden altyüzeye alınabiliyor. Sadece 25,7 cm yük-sekliğindeki cihaz, düşük ses seviyesi ileyüksek konforlu mekânlar sunuyor. Yineoteller için tasarlanan basit kablolu ku-manda ile otel uygulama çözümleri ta-mamlanıyor.

Micro KX-KX6 Serisi Dış Üniteler Mitsubishi Heavy Industries (MHI)’ın ye-nilikçi teknolojisinin gelişmiş bir diğer ör-neği ise 4-12 HP kapasite aralığına sahipMicro KX ve 14-48 HP kapasite aralığınasahip KX6 serisi dış ünitelerdir. Yandanüflemeli tek fanlı kompakt Micro KX serisidış ünite modellerinin tamamı inverterkontrol teknolojisi ile donatılmıştır. Micro

KX serisi dış üniteler bir önceki modellerekıyasla yüzde 35 (4-6HP) – yüzde 47 (8-12HP) daha az hacme, yüzde (4-6HP)-yüzde 10 (8-12HP) daha az ağırlığa sa-hiptir. Son derece küçük boyutları saye-sinde 845x970x370mm (4-6 HP)ve1675x1080x480mm (8-12 HP) otel verezidans gibi yer tasarrufunun gerekli ol-duğu yerler için ideal bir çözümdür. Binayan cepheler dahil olmak üzere rezidans,ofis uygulamalarında balkonlara dış ünitemontajı mümkün olduğu için bağımsızçözümlere yönelen sektörün ihtiyaçlarınıtam olarak karşılayan bir modeldir. Geliş-miş kompresör yapısı ve yenilenmiş kon-denser yüzeyi ile 4.0’a varan yüksek COPdeğerlerine sahip Micro KX serisi, projeçözümlerinde esnek ve yüksek borulamalimitlerini kullanıma sunar. Toplam 100 m(4-6HP), 510 m (8-12HP) borulama ve içüniteler arası 15m (4-6HP) ve18m (8-12HP) kot farkı oluşturulabilir. Bu ise 5katın bir mini dış ünite ile projelendirile-bileceği anlamına geliyor. Maksimum 8adet (4-6HP), 22 adet (8-12HP) iç ünite-nin bağlanabildiği ve özellikle rezidans,orta ölçekli ticari alanlar, ofisler, oteller vezincir dükkanlara yönelik olarak kullanı-labilecek sistem -15°C ile +43°C sıcaklık-ları arasında soğutma ve -20°C ile +15,5°C sıcaklıkları arasında ısıtma yapa-bilme yeteneğine sahip. Diğer bir önemliyenilik ise iç ünitelerin toplam kapasitesi-nin dış ünite kapasitesine oranla yüzde150’ye varan yüksek limitlere ulaşmış ol-masıdır. Böylece bir dış üniteye kendi kap-asitesinden yüzde 50 oranında daha fazlakapasite bağlanarak esnek çözümleroluşturulabilir.Genel mekanlar için kullanılan 14-48 HParasında kapasite seçenekleri olan KX6serisi dış ünite modelleri üstten üflemelikondenser yapısına sahiptir . Bu nedenlecihazların zemine veya çatıda üstü açıkalanlara monte edilmesi gerekiyor. Yük-sek verimli kondenser yapısı sayesinde veDC kondenser fan kullanımıyla enerji har-cama değerleri düşürülerek, verimlilik de-ğerleri artırıldı. Gelişmiş kompresör yapısıve yenilenmiş kondenser yüzeyiyle tamyükte 3,6’ya varan yüksek COP değerle-rine sahiptir. Toplam 1000 m (14-48HP)borulama ve iç üniteler arası 18m (14-48HP) kot farkı oluşturulabilir. Ayrıca içünitelerin toplam kapasitesinin dış ünitekapasitesine oranla yüzde 200’e varanbağlantı diversitesi ve maksimum 80 adetiç ünitelerin bağlanabildiği çözümlersunar. KX6 serisi dış ünite modelleri 15°Cile +43°C sıcaklıkları arasında soğutma ve-20°C ile + 15,5°C sıcaklıkları arasındaısıtma yapabilme yeteneğine sahiptir.

Page 93: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / ü r ü n l e r

91Termo KlimaHaziran 2011

Micro KX ve KX6 serisi dış üniteler, yeniR410A soğutucu akışkanın kullanımınauygun, borulama maliyetini azaltmayayardımcı olan ince boru çaplarına sahip.Dış ünite kondenser serpantinleri üzerin-deki mavi kaplama sayesinde dış ünitele-rin korozyona karşı dayanıklılığı artırıldı.Ayrıca gelişmiş kontrol ve otomasyonteknolojisi ile montaj sonrasında kablo-lama, borulama bağlantı ve iç-dış üniteeşleşme hataları gibi montaj hatalarınıtespit ederek devreye alma öncesinde ge-rekli uyarıları vererek çevre ve kullanıcıdostu bir ürün olarak da ön plana çıkıyor.

Üst Düzey Kontrol SistemleriMerkezi ve kablolu kumandalar odalardave genel mahallerde müşterinin konfo-runu artıran bir unsurdur. Kablolu ku-

mandayla iç ünitelerin açma-kapama, sı-caklık set değerleri, çalışma modu deği-şimi, fan hızı ayarı gibi temelfonksiyonların yanı sıra ayarlanabilecekminimum ve maksimum sıcaklık set de-ğerleri de ayarlanabilmektedir. Bu sayedeçocuk odaları veya yaşlıların bulunduğualanlarda rahatsız edici sıcaklık değerineulaşılması engellenebiliyor. Arıza kodlarınıLCD ekranında gösterebilen ve geçmişarıza kodlarını hafızasında depolayabilenstandart kablolu kumanda, devreye alın-dığından itibaren cihazların ve kompre-sörün çalışma saatlerini de gösterebilmeözelliği taşıyor.Bu kumanda ayrıca 16 içüniteye kadar grup kontrol fonksiyonunasahiptir.Bunun yanı sıra maksimum 16 ve 64adet iç üniteyi kontrol edebilen standart

haftalık zamanlayıcı özelliği bulunanmerkezi kumandalarla birlikte 3 farklımodelde Superlink Webgateway, bağ-landığı sistemde 96 adet iç üniteyi,Su-perlink BAC net gateway en fazla 128adet iç üniteyi ve Superlink LonWorksgateway en fazla 96 adet iç üniteyikontrol edilebilen, hiçbir ara işlemci kul-lanmadan iç ünitelerin bütün özellikle-rini bilgisayar üzerinden kontroledebilen merkezi kumandalar yer al-maktadır.Bu ürünün en büyük özelliğiise herhangi bir ek yazılıma ihtiyaç duy-madan sıradan bir bilgisayarda dahi bu-lunabilen Internet Explorer üzerindençalışabilmesidir. Bu merkezi kontrol üni-tesiyle sistemde meydana gelecek arıza-lar da ekrandan ayrıca izlenebilir.

Olimpia Splen-did klimalarEvinizde OlimpiaSplendid’in Piu13 kliması varsabu yaz sıcaktanbunalmak yok.Üstelik evinizinher köşesinderahatlıkla kulla-

nabileceğiniz dış ünitesiz mobil Piu 13 okadar sessiz çalışıyor ki varlığını bile unu-tuyorsunuz.Sabırsızlıkla beklediğimiz yaz ayları sıcak-ları da beraberinde getiriyor. Ama artıkevinizin her köşesinde rahatlıkla kullana-bileceğiniz tam 13.000 Btu/h soğutmakapasitesine sahip bir klima var. Soğutmakapasitesiyle duvara monte edilen Splitklimalarla yarışan Piu 13 üstün bir perfor-mans sergiliyor. Üstelik maksimum verim-liği ve A sınıfı düşük enerji sarfiyatı ile siziserinletirken hem cebinizi yakmıyor hemde kullanılan çevre dostu gaz sayesindedoğaya zarar vermiyor.

Bir Klimadan Çok daha Fazlasıİhtiyacınız olan tüm özellikler Piu 13’tevar. Soğutma özelliğinin yanı sıra dilerse-niz sadece havalandırma için fanını kul-lanabilirsiniz. Ayrıca ortamı soğuturkennem alma özelliği ile ortamdaki nemi dedüşürüyor. Otomatik modu sayesinde ortamdaki ha-vanın durumuna göre çalışma düzeyiniayarlarken çalışma gücünü, havalandırma

hızını, nem alma oranını ve ortam ısısınıoptimum düzeye getiriyor.Zaman ayarlı saati sayesinde cihaz ken-dini dilediğiniz zaman açıp kapatabiliyor.Tüm bu özelliklerini ise uzaktan kuman-dası ile yönetebilir, LED ekranından takipedebilirsiniz.Son derece sessiz ve verimli çalışan Piu 13böylece size kaliteli bir uyku ortamı yara-tır. Çünkü minimum gürültü ve minimumelektrik tüketimiyle daha fazla hava ha-reketine izin veren yeni teğet fanı saye-sinde benzersizdir.

Aquaria havanızı değiştiriyorHavalar ister sıcak, ister soğuk olsun farketmez. Eğer yaşadığınız alandaki nemmiktarı ideal seviyede değilse hem yaşamalanınıza hem de sağlığınıza zarar verir.Ama telaşlanmayın, eğer siz de bir Olim-pia Splendid Aquaria nem alıcısına sahip-seniz sağlığınız emin ellerde.Soğuk kış günlerini geride bıraktık, şimdisıcak yaz günleri kapıda. İdeal nem ora-nın %45-50 seviyesinde olması sağlığı-mız için son derece önemli. Kışınkaloriferli ortamlarda %15 e düşen nemoranı, burun kuruluğuna ve beyin damar-larında hasara yol açıyor. Yaz aylarında ise%80’in üstüne çıkan nem seviyesi isenefes almayı bile güçleştirirken; vücut ısı-sının yükselmesine, eklem ağrılarına, as-tıma ve alerjik hastalıklara yol açıyor.Ayrıca rutubet yaşam alanınıza da zararveriyor. Tüm bu olumsuzlukların sebebiolan nemi %45 seviyesinde tutmak ise

ne yazık ki eli-mizde değil. Olimpia Splen-did’in AquariaNem alıcısı sağlı-ğınızı ve yaşamalanınızın kalite-sini yükseltecek.Yenilikçi ve sofis-tike tasarımı ileşık detaylarasahip olan Aquaria bir nem alıcıdan çokdaha fazlasına sahip. Olimpia SplendidAquaria, havadaki nemi almasının yanısıra, havayı da temizliyor.

Nem’e lazım !İhtiyaçlarınıza ve çevrenize uygun bağım-sız ya da kombine olarak kullanılabilece-ğiniz 3 farklı filtreleme moduna sahipolan Aquaria’yı kullanmak ise son derecebasit.Elektronik LED ekranı, havanın sıcaklığınıve nem seviyesini gösterirken; yazılımınemin ayarlanmasına olanak sağlıyor.Boşaltmayı kolaylaştırmak için pratik birtutamaca olan tankına ulaşmak için şıkgövdesi basit ve hafif bir şekilde bastırı-larak açılır ve 3.5 litrelik su tankına eri-şebilirisiniz. Kumanda panelindeki LEDışığı, tankın boşaltılması gerektiğindesizi uyarır. Şık, pratik, gömme tutamaçve etrafında dönen tekerlekleri saye-sinde, Aquaria nem alıcınızı evinizde ih-tiyaç duyduğunuz her yere rahatlıklagötürebilirsiniz.

Akcor’dan taşınabilir serinlik

Page 94: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / ü r ü n l e r

92 Termo Klima Haziran 2011

İklimlendirme sektörünün öncü kuruluşuAlarko Carrier, A sınıfı enerji etiketinesahip. Carrier XPower Gold serisi DCHybrid inverterli klimalar ile standart kli-malara oranla yüzde 50 enerji tasarrufusağlıyor. En son inverter teknoljisine sahipXPower Gold serisi inverterli klimalarsahip oldukları PAM modülü sayesindeortamı arzu edilen konfor sıcaklığınaulaştırırken, PWM modülü sayesindekapasitelerini minimuma indirip kullanıcı-larına maksimum enerji tasarrufu sağlıyor.Serinin, 24.000 BTU kapasiteye sahip mo-delleri, minimum kapasitede, saatte sa-dece 6 kuruş elektrik tüketiyor. Carrier

XPower Gold ile tüketiciler, yüksek içortam hava kalitesinin yanı sıra, sessizliğinkeyfi ve tasarımın harmonisi ile buluşuyor.Nano teknolojisine sahip 5in1 filtrelemesistemi, iç ortamda bulunan kirleticileri,çöp ve sigara kokusunu uzaklaştırırkenaynı zamanda bakteri ve virüsleri de yaka-layıp yok ediyor. Carrier XPower Gold se-risi klimalar için özel olarak tasarlananipeksi beyaz renkli düz ön paneller iseklima estetiğini yeniden şekillendiriyor.

Ozona zarar veren gazlara “hayır”Ozon tabakasına zarar vermeyen R410Asoğutucu gaz ile çalışan XPower Gold ile

tüketiciler, klimalarını çevreye maksimumduyarlılık gösterdiğini bilerek gönül ra-hatlığı ile kullanabiliyor. 21 dB ses seviyesinde çalışabilen XPowerGold, kütüphanelerden (40 dB) ve uykuhalindeki yatak odalarından (30 dB) dahasessiz…

İklimlendirme sektöründe deneyiminmarkası Alarko CarrierAlarko Carrier, hem merkezi, hem de bi-reysel klimalar konusunda faaliyet göste-riyor. Özellikle merkezi klimalar (Ofisbinaları, otel, hastane vb. iklimlendiril-mesi) konusunda sektörün en önde gelenkuruluşu ve geniş bir yelpazede iklimlen-dirme faaliyetlerini sürdürüyor. Isıtma ko-nusunda ise, panel radyatör, konvensiyonelve yoğuşmalı kombi, brülör, sirkülasyonpompası gibi ürünlerin üretiminin yanı sıra,yoğuşmalı kazan ve kat kaloriferi, dökümve çelik kazan, banyo radyatörü, genleşmetankı, boyler, vb. tamamlayıcı ürünlerle,tüm ısıtma cihazları konusunda faaliyetgösteren sektördeki sayılı firmalardan biriolarak yer alıyor.

Alarko Carrier XPower Gold ile saatte 6 kuruşa serinleyin

A enerji sınıfı klimalara göre % 50’yevaran oranda enerji tasarrufu ve sessiz ça-lışma özellikleriyle Arçelik Inverter Klimabu yaz mükemmel konfor sunacak.Arçelik, klima sektöründe birbirindenüstün özelliklere sahip, enerji tasarrufusağlayan ürünlerini tüketicilerinin beğeni-sine sunmaya devam ediyor. Arçelik’in,12.000 Btu/h kapasiteye sahip Inverter kli-ması (12062 model) * üstün teknik özel-likleri ile dikkat çekiyor. ‘DC Inverter’kompresörü sayesinde normal klimalardanfarklı olarak ortam sıcaklığı istenen seviye-lere geldiğinde kompresör hızını ihtiyacagöre artırıp azaltabiliyor. Böylece gereksizduruş kalkışlar olmayacağından sabit hızlıA enerji sınıfı klimalara göre yüzde 50'yevaran oranda enerji tasarrufu sağlamışoluyor. DC inverter teknolojisi sayesinde,konvansiyonel klimalara göre daha kısasürede ortamı istenen sıcaklığa getiriyor.

Geniş dış ortam sıcaklık aralıklarında çalı-şabilen Arçelik Inverter klimaların sunduğubu özellik, hem ısıtma hem de soğutmadakullanılabiliyor. Bu sayede -10ºC gibidüşük sıcaklıklarda bile ısıtma sağlarken,yaz aylarının yüksek sıcaklıklarında da mü-kemmel soğutma performansı gösteriyor.Arçelik Inverter klimanın diğer önemliözelliklerinden biri ise oldukça düşük sesseviyesinde çalışması. DC kompresör saye-sinde bu akıllı klima, kimseyi rahatsız et-meden son derece sessiz bir konforsunuyor. Üretimlerinde kullanılan R-410Agazı sayesinde çevreye karşı oldukça du-yarlı olan Arçelik Inverter klima, ortamdakiısıtma/soğutma ihtiyacına görse kompre-sör hızını kontrol etme imkanı sunar. İste-nen ortam sıcaklıklarına erişildiğinde isekompresör hızını düşürerek istenen konfor

şartlarını korur. Antialerjik filtre, LCD uzak-tan kumanda, akıllı çalışma sistemi, oto-matik iç ünite kurutma fonksiyonu, doğalrüzgar etkili hava sirkülasyonu, korozyonadayanıklı Gold FinTM kaplı dış ünite ısı de-ğiştiricisi, Jet Cool ve Jet Heat özellikleri,uyku modu, sağlıklı nem alma fonksiyonu,yıkanabilir antibakteriyel filtre, 24 saatçoklu programlama, elektrik kesintilerin-den sonra otomatik çalışma, otomatik sı-caklık kontrolü ve otomatik havayönlendirme gibi özellikler de ürünün öneçıkan diğer özellikleri arasında bulunuyor.

*Deneyler, her iki il için (İstanbul ve İzmir)1975-2010 arası (35 yıl) meteorolojidenalınmış, aylık ortalama dış ortam sıcaklık-ları göz önünde tutularak yapılmıştır.

Arçelik’ten A enerji sınıfı klimalara göre %50'yevaran orandaenerji tasarrufusağlayan Inverter Klima

Page 95: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / ü r ü n l e r

93Termo KlimaHaziran 2011

Dünyanın en sessiz klima serisi olma özel-liğini taşıyan Beko Süper Invertech klimaserisi 9000 ve 12000 Btu/h kapasiteyesahip iki modelden oluşuyor. Beko SüperInvertech klimalar (9500 D ve 9600 D) R410A çevreci gaz ile çalışıyor. 19 dB (A) ses seviyesi sayesinde uykudarahatsızlık vermemesi için uyku modufonksiyonu ile minimum sesle çalışan BekoSüper Invertech akıllı klimalar, aerosenseözelliği sayesinde de, ortamda kimse yok-ken minimum enerji modunda çalışarakbüyük tasarruf imkanı sunuyor. Ortamdainsan varlığı algıladığı zaman ise yenidenistenilen ayar sıcaklığına dönüyor.Klimada bulunan pyroelectric infraredsensor, insan vücudunun kızılötesi ışık ala-nını algılayarak pozisyonunu saptayabiliyor.Beko Süper Invertech klimalar, aerosensepyroelectric sensörü ile insan hareketlerinive mekandaki yerlerini yaydıkları ısı ile al-gılıyor, hava yönlendirme kanatlarını ayar-layarak havayı isteğe göre “direkt” veya“endirekt” yönlendiriyor ve böylece üstünkonfor ve tasarruf sağlıyor.Süper Invertech klimalar, ortamdakiısıtma/soğutma ihtiyacına göre kompresörhızını kontrol etme imkanı sunuyor. İstenenortam sıcaklığına hızlıca erişildikten sonrakompresör hızı düşürülerek beklenen kon-for şartlarının sürekliliği sağlanıyor.

Beko Süper Invertech klimalar, soğutmamodunda çalışırken, ortamdaki nem ora-nını algılayarak, ani soğutma yapmak ye-rine, nem yüzdesini konfor seviyesindetutacak şekilde çalışıyor. Böylece aşırınem düşmesi sonucu oluşabilecek fizikselrahatsızlıklar engellenirken, ortamdakisağlıklı nem düzeyi korunmuş oluyor.Hem yaz hem de kış aylarında hayatı ol-dukça kolaylaştıran ve konfor sunan Beko9500 D ve 9600 D Süper Invertech klima-lar kanat açıları hem yatay hem de dikeyaçılarda serbestçe ayarlanabiliyor. Ayrıcakullanıcının ayarlamış olduğu üfleme hızıve yönü hafızada saklanıyor.

Isınan hava yükselir, buna bağlı olarak or-tamlarda soğuk hava zeminde, sıcak havaise tavanda yoğunlaşır. Beko Süper Inver-tech serisi klimalar iklimlendirilmiş hava-nın daha homojen dağılmasını sağlamak

amacı ile soğutma konumunda çalışırkenhavayı yukarıya, ısıtma konumunda iseaşağıya yönlendiriyor.Beko Süper Invertech klimalarda bulunananti-alerjik filtre ise, içerisinde bulunan özelenzimler sayesinde alerjik özelliğe sahip ha-vada uçuşan maddelerin protein yapısınıbozarak deaktive olmalarını sağlıyor.

Özel iç ünite tasarımı, LCD uzaktan ku-manda, enerji tasarruf modu, akıllı ça-lışma sistemi, otomatik iç ünite kurutmafonksiyonu, doğal rüzgar etkili hava sir-külasyonu, korozyona dayanıklı GoldFinTM kaplı dış ünite ısı değiştiricisi, JetCool ve Jet Heat özellikleri, 24 saat çokluprogramlama, elektrik kesintilerindensonra otomatik çalışma, otomatik sıcaklıkkontrolü ve çok açılı üfleme ayarı gibiözellikler de ürünün öne çıkan diğer özel-likleri arasında bulunuyor.

‘A’ sınıfı enerji verimliliğine sahip yeniBaymak Elite klimalar 9.000Btu/h kapasi-teden 41.000Btu/h kapasiteye kadarfarklı 6 değişik modelle tüketicilerimizesunulmaktadır. Baymak’ın satışını yap-makta olduğu klimalarda ISO 9001, CE,DQS, Avrupa Enerji Sertifikası, Çevre Sağ-lığı Sertifikası gibi kalite ve sistem belge-leri bulunmaktadır. 3 kademeli filtrelemesayesinde ortamdaki toz, polen, istenil-meyen koku ve sigara dumanını yok edenBaymak Elite klimalar, ionizer ile ortama

negatif iyon yayarak doğada negatif iyonyoğunluğundan kaynaklanan ferah vetaze havayı evinizde hissettirir. ‘I feel’özelliği sayesinde uzaktan kumandasıüzerinden ortam sıcaklığını okuyarakayarladığınız sıcaklığı tam olarak bulun-duğunuz yerde hissetmenizi sağlar. LCD ekranından set etmiş olduğunuz sı-caklığı ve ayarladığınız fonksiyonları ra-hatlıkla takip edebilirsiniz. Yüksekperformanslı ısıtma, soğutma ve fan ko-numu ile istenilen konforu sağlayan Bay-

mak Elite klimalar, sessiz çalışma özelliğiile 26 db. düşük ses seviyelerine kadar ça-lışabilmektedir. Ayarlanabilen yatay vedikey hava kontrolleri sayesinde homojenhava dağılımı sağlayan Baymak Elite,nemli bölgelerde yüksek nem alma kap-asitesi ile konfor şartlarınızı yükseltir. 24saat ayarlanabilen ‘Timer’ ile öncedenayarlamış olduğunuz zamanda çalışırveya kapanır. Yatak odalarında ise ‘uykukonumu’ sayesinde rahat bir uyku çek-menizi sağlar. Baymak Elite klimalar 3 yıl cihaz, 5 yılkompresör garantisi ve 10 yıl boyuncaBaymak’ın yedek parça sağlama garantisialtındadır. Üretimin 120 değişik nokta-sında kalite kontrolden geçen, ağır şart-lardaki testlerden yüksek başarı ilegeçmiş Baymak Elite klimalar %100kontrolden geçmiş olarak tüketicilerimizesunulmaktadır.

Baymak Elite Klima

Dünyanın en sessiz kliması Beko’dan!

Page 96: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / ü r ü n l e r

94 Termo Klima Haziran 2011

Daikin’in, ısıtma ve soğutma işlevinesahip yeni ürünü Nexura havadan havayaısı pompası sistemiyle çalışıyor. Dondu-rucu kış aylarında ısınmak, sıcak yaz gün-lerinde serinlemek isteyenler Nexurakonforu ile tüm yıl istediği atmosferi ya-şayabiliyor. Normal bir radyatör gibi ısınanve ekstra bir konfor sağlamak için ilavesıcak havayı odaya yavaş bir şekilde vere-bilen, ön panele sahip Nexura, enerji ve-rimliliği ile dikkat çekiyor. Nexura’da

bulunan alüminyum ön panel, klasik birradyatörde olduğu gibi ısınma ve ilaveısıyı yayma özelliğine sahip... Nexura’nınbu özelliği kullanımı kolay uzaktan ku-mandasında bulunan ‘Radiant’ düğmesiile aktif hale geliyor. Nexura’nın düşükhava debili ünitesi, sıcak veya soğuk or-tamı tamamen çevreleyerek konfor sağ-lıyor. Hava temizleme filtresi de temiz vesağlıklı bir iç ortam havası yaratıyor. Sessizbir odadaki ortam sesi ortalama 40dBAdüzeyinde ölçülen Nexura, soğutma mo-dunda 22dBA değerini ve Radiant ısıtmamodunda ise 19dBA değerini geçmeyenyapısı ile havayı bir fısıltı sessizliğinde da-ğıtıyor. Nexura, yenilenebilir bir enerjikaynağı olan havayı kullanarak, fosil ya-kıtlarla çalışan ısıtma sistemlerine kıyaslaenerji verimliliğine daha fazla katkıda bu-lunuyor. Nexura, inverter teknolojisi ileodanın ısıtılması veya soğutulmasına yö-

nelik gerekli minimum enerji miktarının

kullanılması için cihazın kompresör dev-

rini ayarlıyor. Böylece gereksiz enerji tü-

ketimine neden olan çalış-dur işlemine

ihtiyaç duymuyor. Nexura, standart çalı-

şan geleneksel sistemlere oranla %

30'un üzerinde daha fazla enerji tasar-

rufu sağlayarak elektrik faturalarını

önemli ölçüde azaltmaya yardımcı oluyor.

İç dekorun bir parçasıymış gibi duran şık

görüntüsü ile Nexura her yere uyum sağ-

layabiliyor. Gerek ayakta tutulabilen ge-

rekse de duvara monte edilebilen

Nexura, kullanıcılarına kullanım kolaylığı

sunuyor. Nexura bir dış üniteye bir iç üni-

tenin bağlandığı tek odalı bir kurulumda

kullanılabileceği gibi bir dış üniteye mak-

simum dokuz iç ünitenin bağlandığı çok

üniteli uygulamalarda da tercih ediliyor.

Kombi, Klima, Panel Radyatör, Şofben,Termosifon ve Güneş Enerjisi başta olmaküzere geniş ürün gamıyla DemirDöküm,57 yıldır tüketicisini son teknoloji ürün-lerle buluşturarak, Türkiye ısıtma ve so-ğutma sektöründeki öncü rolünüsürdürüyor. DemirDöküm Inverter A 410klimalar, bireysel soğutma ve ısıtma çö-zümleri sunmak amacıyla DC inverterteknolojisiyle tasarlanan split klimadır.180º sinusoidal modülasyonlu DC inver-ter teknolojisine sahip Inverter A410duvar tipi split klimalar, düşük elektrik tü-ketimiyle A+ enerji verimliliğine sahip. Inverter teknolojisinde klima, istenilenoda sıcaklığına göre mekanın ihtiyacıolan kapasitede kompresörün dönme hı-zını ayarlar ve mümkün olan en düşük se-viyede elektrik tüketir. Ayrıca tamsinusoidal çalışma modülasyonu ile kesin-tisiz çalışır, bu sebeple çok daha sabit birortam sıcaklığı sağlar. 4.26’ ya ulaşanCOP değeri ve çevre dostu R410a gazıylacebi ve doğayı koruyor. DemirDöküm In-verter A 410 duvar tipi split klimalar ses-

siz çalışıyor, rahatsızlık vermiyor. Bünye-sindeki filtreleriyle iç mekan hava kalite-sini artırarak, insan sağlığına en uygunmekânları yaratıyor: Aktive edilmiş kar-bon filtresiyle yabancı kokuları yok eder,zararlı gazları filtreler. Anti bakteriyel filtreiç mekan havasına anti alerjik ve antibakteriyel etkisi olan filtredir. Anti toz filt-resiyle ortamdaki toz ve partikülleri tutar.Anyon üreticisi ile iç mekanda pozitifelektrik yüklü partikülleri yakalıyor, ta-bana çökelmesini sağlayarak tozların ki-şiler tarafından solunmasına engel oluyor.İç mekan havasında iyon miktarını artıra-rak adeta orman havası yaratıyor. Yükseknem alma kapasitesi sayesinde özelliklenemli bölgelerde klimanın performansınıartırıyor, daha az enerji harcarken insansağlığına en uygun nemi ortamda tutu-

yor. Estetik ve kompakt gövde tasarımıylakullanıldığı mekânlara değer katıyor. An-tifriz özelliğiyle çok düşük dış hava sıcak-larından (-15 ºC) çok yüksek havasıcaklarına (45 ºC) kadar her türlü dışortam şartında çalışıyor. Isıya duyarlı ola-rak çalışan “follow me” özelliğiyle isteni-len sıcaklıktaki havayı kişinin bulunduğutarafa yöneltiyor. Sıcak kalkış modu sa-yesinde ısıtırken ilk çalıştırma esnasındarahatsız edici soğuk hava sirkülasyonu-nun önüne geçerek, daha konforlu iklim-lendirme sağlıyor. Hızlı soğutmamodunda ortamı en hızlı şekilde istenilensıcaklığa ulaştırıyor. 25 m’ye varan bakırboru çekilebilmesiyle her mekandauygun yere montaj edilebiliyor. Günlükzaman ayarlama teknolojiyle kişi eve gel-diğinde istenilen sıcaklığa iklimlendirilmiş

Inverter teknolojisine sahip Demirdöküm duvartipi split klimalar

Japon klima devi Daikin’den yeni bir ürün; “Nexura”

Page 97: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / ü r ü n l e r

95Termo KlimaHaziran 2011

Isıtma soğutma sektörünün yenilikçi veuzman markalarından Ferroli’nin yenisezon klima ürünleri minimum enerjiylemaksimum verim sağlıyor. Son teknolo-jiyle minimal tasarımı birleştiren Ferroliklimalar, yaklaşan kavurucu sıcaklarda tü-keticilere serin bir yaz vaat ediyor.

Az enerjiyle A sınıfı performansın yeniadı: Ferroli SorrisoDuvar tipi klima ürünü olan Ferroli SorrisoFlat, standart klimalara oranla yüzde 15ilave tasarruf sağlıyor. Yüksek verimlilikavantajıyla A sınıfı ısıtma ve soğutma per-formansına sahip olan Ferroli Sorriso’nun,modern tasarımının yanı sıra gelişmiş per-formansıyla sessiz çalışma özelliği de bu-lunuyor. Antibakteriyel filtresiylekurulduğu ortama sağlıklı bir hava sunan

Ferroli Sorriso, ağır dış hava koşullarınadayanıklı dış ünitesiyle korozyona (pas-lanma) uğramıyor. Ferroli Sorriso, R410Agazlı özelliği sayesinde hem ozon taba-kasına zarar vermiyor, hem de ekolojikdenge üzerinde olumsuz bir etki yaratmı-yor. Ferroli Sorisso’nun, uyku modu, 24saat programlama, turbo modu, otoma-tik frekans kontrolü, gibi konforu daha daartıran birçok özelliği bulunuyor.

Aynı mekanda birden fazla klima kul-lanmak isteyenler için yeni çözüm Fer-roli Flex InverterFerroli Flex Inverter serisinde tek bir dışüniteye 4 tane klima bağlamak mümkün,böylece yüzde 35’e varan ilave tasarrufda beraberinde geliyor. Gümüş gri vebeyaz renklerinin kullanıldığı sade bir ta-

sarımı olan Ferroli Flex Inverter, donatıl-dığı ileri teknolojiyle yüzde 30 daha fazlaverim sunuyor. Çevre dostu özellikleri iledoğayı, antibakteriyel özellikli sağlıklıkonforuyla da kullanıcıyı koruyan FerroliFlex Inverter, düşük kapasitelerde bileyüksek verimle çalışarak her zaman tasar-ruf sağlıyor.

Ferroli New Space ve Ferroli NewSpeed ile konfor, estetik ve tasarruf birarada!Yeni R410 A gazıyla soğutma kapasitesiyüzde 15 artırılan ve ekolojik materyalle-riyle ozon dostu olan Ferroli New Spaceve New Speed klima ürünleri, A sınıfı so-ğutma performansı ile enerji tüketiminiminimumda tutuyor. Ferroli New Spaceve New Speed klimalar, elektrik kesintilerisonrası otomatik olarak tekrar çalışma,uyku modu ve 24 saat programlamaözellikleriyle ev, ofis gibi yaşamın olduğutüm mekanlarda hayatı kolaylaştırıyor.Ferroli New Speed’de koku ve mikroplarakarşı kullanılan toz tutucu karbon filtrebulunurken, New Space modelinde ise,koku, mikrop ve toz tutucu özellikleriolan karbon filtrenin yanı sıra antibakte-riyel koruma da bulunuyor.

FERROLİ, 2011 yaz sezonu için split klima ürüngamını yeniledi!

Mitsubishi Electric’in üstün teknolojisi ileKlimaPlus’dan bir yenilik daha; Kiriga-mine Zen! Mitsubishi Electric’in, Zen fel-sefesinin 3 önemli anlayışından yolaçıkarak ürettiği yeni, tasarım ödüllü

Kirigamine Zen, evinize sağlık, sessizlik veuyum getirecek. Mitsubishi Electric KlimaSistemleri’nin Türkiye’deki tek yetkili dis-tribütörü olarak sektöre hızlı bir girişyapan, en son teknolojinin öncüsü ve

pazar lideri KlimaPlus, 2011 yılında da ye-niliklere imza atmaya devam ediyor. Kli-maPlus, tasarım, sessizlik, verimlilik veenerji tasarrufunu tek bir klimada buluş-turduğu Mitsubishi Electric’in yeni ürünü

“Klimaplus’ın tasarım ödüllü yeni ürünü KirigamineZen ile Zen felsefesi evinize taşınıyor!”

ortamın keyfini sürüyor. DemirDöküm In-verter A 410 duvar tipi klimalar otomatikyeniden başlatma özelliği sayesinde elek-trik kesintisinden sonra özel hafıza ayarıylakaldığı yerden konforlu iklimlendirmeye

devam ediyor. Kuruluşundan bugüne Türksanayisinin gelişmesine katkıda bulunanDemirDöküm tüketicisine üstün teknolojive yüksek enerji verimliliğine sahip ürünlersunuyor. DemirDöküm 10,000 m² alan

üzerine kurulu yılda 300,000 adet kapasi-teli klima fabrikası, 179 Yetkili Satıcısı, 314Yetkili Servisi ve 1,000’ in üzerinde SatışNoktası ile Türkiye ısıtma ve soğutmasektörünün lider firmasıdır.

Page 98: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / ü r ü n l e r

96 Termo Klima Haziran 2011

Kirigamine Zen’i tüketicilerle buluşturdu.Yalın ve şık tasarımıyla büyük beğeni top-layan Kirigamine Zen, Zen felsefesinin 3önemli anlayışından uyum, sessizlik, sağ-lık- yola çıkarak üretilmiştir. Dünyanın enprestijli ve köklü tasarım ödüllerinden iFProduct Design Awards 2011’de, “YapıMalzemeleri – Klima ve Sıcaklık KontrolTeknolojileri” kategorisinde ödüle layıkgörülen Kirigamine Zen, sadelik kavramıüzerine yoğunlaşmış estetik görünü-müyle dikkat çekiyor.

KlimaPlus Enerji ve Klima Teknolojileri Paz.San. ve Tic. A.Ş. Genel Müdürü YenalAltaç, Kirigamine Zen ile ilgili olarak çağdaştasarım ve performansın mükemmel uyu-munu sağladıklarını belirterek, “Bizler Kli-maPlus olarak, Mitsubishi Electric’inyeniliklerini sizlerle buluşturmaktan son de-rece mutluyuz. Her türlü iç mekan deko-runa uygun, elegant bir duruşa sahipKirigamine Zen, estetik görüntüsünün yanısıra, hava filtreleme özelliği ile ferah vesağlıklı ortamlar sunmaktadır. Ayrıca, Kiri-

gamine Zen’de 21 dB gibi oldukça düşükbir ses seviyesi yakalanmıştır. Şıklığın öte-sinde, yüksek enerji tasarrufu da sağlayanKirigamine Zen, klima teknojisinde geline-bilecek en iyi noktayı temsil etmektedir.”bilgisini verdi. Nano-platinum ve Anti AlerjiEnzim filtresi ile ortam içerisinde bulunanhavadaki koku, bakteri ve virüsleri absorbeederek, sağlıklı bir ortam yaratan Kiriga-mine Zen, hayatı kolaylaştıran fonskiyonlarıile kullanıcılarına önemli kolaylıklar sunu-yor. Haftalık programlanabilen, uzaktankumandası ile kullanıcılar, cihazın çalışma-sını istediği gün, saat ve sıcaklığı cihaza gi-rerek otomatik olarak cihazın çalışmasınısağlayabiliyor. Çalışır durumda da estetikduruşuyla göz kamaştıran Kirigamine Zen,günümüzün iç tasarım trendleri ile uyumlurenklerde üretilmiştir. Beyaz, gri ve siyaholmak üzere 3 farklı renk seçeneği ile herzevke ve ortama kolayca uyum sağlayanKirigamine Zen, zarif görünümüne ek ola-rak, hem ısıtma hem soğutma modlarındaA Enerji Sınıfı’nın bile çok üzerinde enerjiverimliliği sağlamaktadır.

Daha üstün verim• Yüksek COP düzeyi (soğutma 4,3 /ısıtma 4,6)

• V-Scroll (LG BLDC İnverter Kompresör)

• HiPORTM (Yüksek Basınçlı Yağ GeriDönüş) Sistemi

Daha yüksek kapasite• Daha yüksek kapasite (20HP)

• Kesintisiz ısıtma

• Geniş havalandırma panjurları ve yük-sek kapasiteli fan

• “Uniform” dağıtıcı

• Artırılmış ısı transfer yüzeyleri

Daha uzun boru tesisatı tasarımı• Toplam borulama uzunluğu (1.000 m)• En uzun borulama mesafesi (225 m)• ODU ile IDU arasındaki artırılmış kotfarkı (110 m)• Siklon aşırı soğutma devresi

Özetle; daha yüksek verimlilik, daha

büyük kapasite ve daha uzun boru-

lama. LG’nin benzersiz inverter kom-

presörü V-Scroll ve HiPORTM (Yüksek

Basınçlı Yağ Geri Dönüşü) teknolojisi

sayesinde, daha da artan enerji verimi,

sektördeki en yüksek değerlerin ara-

sında yer alan 4,58 (8HP’lik model için)

düzeyinde bir COP (performans katsa-

yısı) sağlıyor. Multi V III’ün bir başka

üstün özelliği ise, bölümlenmiş dış

ünite serpantin yapısı sayesinde, iç me-

kanlarda sürekli olarak konfor sağlayan

kesintisiz ısıtma sistemi. Ayrıca, 1.000

metrelik toplam borulama uzunluğu,

birim başına 20HP kapasitesi (dört

birim bağlandığında maksimum 80HP)

ve geliştirilmiş dış ünite yapısıyla Multi

V III’ün kurulumu ve bakımı son derece

kolaylaştırılmıştır.

LG klima, üstün verim, yüksek kapasite

Page 99: Termo Klima

a y ı n d o s y a s ı / ü r ü n l e r

97Termo KlimaHaziran 2011

Dünyanın teknoloji devi Panasonic, kişiselbakım ürünleri ve çamaşır makinelerindensonra şimdi de klimalarıyla Türkiye’ye geli-yor. Panasonic’in akıllı ve çevre dostu klima-ları sağladıkları tasarruf ve yüksekperformanslarıyla Türkiye pazarında fark ya-ratacak. Hayatı kolaylaştırmak için ürüngeliştiren Panasonic, farklı çeşitlerdekiklima ve ısıtma/soğutma sistemleriyle ev-lerin yanı sıra orta ve büyük ölçekteki bi-nalarda ideal havanın yaratılması içinetkin çözümler sunuyor. Akıllı teknolojiyikullanan Panasonic, çevre dostu ürünle-riyle pazardaki benzerlerinden ayrılıyor. 2010 itibarıyla 1,5 milyar dolarlık büyük-lüğe ulaşan ve sadece geçen yıl 722 binsplit klima satılan Türkiye klima pazarının% 85’ini mono ve multi split klimalaroluşturuyor. Split klimaları, % 8 satış ora-nıyla değişken debili soğutucu akışkan

klima sistemi (VRF) izliyor. 2010’da satılanVRF sayısı ise 12 bin civarında. Pazar pa-yıyla Avrupa klima pazarında bir numaraolan Panasonic, Türkiye pazarına da id-dialı giriyor. Dünyanın en büyük klima vekompresör üreticilerinden Panasonic,toplam 7 ARGE merkezi ve 9 fabrikası ve7 milyon klima ve 15 milyon kompresörüretim kapasitesi ile Türkiye’de Mayıs-Ağustos ayları arasında artan yoğunklima talebini rahatlıkla karşılayabilecekdurumda. Panasonic Türkiye’de 5 seneiçerisinde klima sektöründeki ilk 3 Japonmarkasından biri olmayı hedefliyor.Panasonic, Mono ve Multi Split serisi, Yarıve tam ticari serileri, Eco I VRF Sistemi veAquarea Isı Pompaları olmak üzere farklı ka-tegorideki ürünleriyle Türkiye pazarına giri-yor. Panasonic pazarın bütün ihtiyaçlarınıkarşılayacak geniş ürün gamlarına sahip.

Boşa enerji harcamayın!Araştırmalara göre evde ve ofislerde tü-ketilen enerjinin %74’ü ısıtma ve so-ğutma nedeniyle gerçekleşiyor.

Panasonic’in sunduğu çevre dostu çö-zümler sayesinde enerjinden tasarrufsağlanıyor ve elektrik ve doğal gaz fatu-raları da hafifliyor.

Etherea serisine ait akıllı klimalar oda-daki insan varlığını algılıyor!Etherea serisine ait Eco Navi ve Eco Patrolhassas sensörleri sayesinde odadaki insanvarlığını ve hareket seviyesini algılayıp sı-caklığı buna göre ayarlıyor.

Kullanıcıyı odanın sıcaklığına göre klimayısürekli açıp kapatmaktan kurtarıyor. Buözelliği elektrik giderlerinde %30 oranınakadar tasarruf sağlıyor.

Büyük binalar için en tasarruflu seçe-nek: VRF Eco i serisi!Geniş iç ve dış ünite model seçenekleri vebenzersiz teknolojik özellikleriyle YeniVRF Eco i serisi, en zorlu tasarım koşulla-rına sahip ofisler ve büyük binalar içinideal. Özellikle enerji tasarrufu, kolay ku-rulum ve yüksek verimli performansı YeniVRF Eco i serisini piyasadaki benzerlerin-den ayırıyor.

Dünyanın en büyük klima ve kompresör üreticilerindenPanasonic, klimalarıyla da Türkiye’de!

2010 yılını iyi bir satış grafiğiyle kapatanTermodinamik İklimlendirme Sistemleri,2011 yılının ilk çeyreğinde de çizgisini ko-ruyarak ürün yelpazesini genişletti. Bu yılilk defa ısıtma özelliği bulunan ürünlerinyanında soğutma özelliğine sahip ürün-leri de satışa sunacak olan Termodina-mik’in bu yeni ürünleri özgün tasarımı,çevreci özelliği ve kalitesiyle ön plana çı-kıyor. Tüketicinin beğenisine sunulacakolan ‘Termogreen Duvar Tipi InventerSplit, Salon Tipi Split ve Ecowave DuvarTipi Split Klimaları’ düşük enerji sarfiya-tıyla da göz dolduruyor. Termodinamik İklimlendirme Sistemleriolarak, yerli sermaye ile ulusal bazda or-ganize olmuş ender firmalardan biri ol-manın gururunu yaşadıklarını belirtenYönetim Kurulu Başkanı Mehmet Güran,

sektörde farklı vesağlam bir ko-numa sahip ol-duklarını söyledi. Görünüm ve iş-levsellik yönün-den de farkyarattıklarının al-tını çizen Güran,çevreye olan du-yarlılık ve enerji verimliliğine verdikleriönemi, ürünlere yansıttıklarını söyleye-rek sözlerini şöyle sürdürdü: “Isıtma, so-ğutma, iklimlendirme sektörüne aitpazar Türkiye ve dünyada hızla büyü-mekte, rekabetçi bir yapıda enerji tasar-ruflu yüksek verime sahip klimalar ilepazarda kısa sürede fark yaratacağız.2012 yılında pazara sunacağımız klima

santrallerimiz ile daha da büyümeyi he-deflemekteyiz. Sürekli değişim ve geli-şim isteyen bir sektör, ar-ge veinovasyon çalışmalarına ağırlık vererek,kaliteli ürün ve hizmet sunarak, uygunfiyat, zamanında teslim ve müşteri bek-lentilerini karşılayan rekabetçi ürünlerlesektördeki mevcut payımızı sürekli art-tırmayı amaçlıyoruz” .

Termodinamik soğutma sektöründe

Page 100: Termo Klima

Metrans Makina’nın 27 Nisan 2011günü Radisson SAS İstanbul OrtaköyBosphorus Hotel’de gerçekleştirdiğiPompa Uygulamaları Semineri’ndeWatson Marlow Bredel firmasından

Eğitim ve Uygulama Müdürü JohannesMeıjer, Müşteri Yöneticisi Edvin Guliverve Metrans Makina Genel MüdürüVedat Kirişçi ile pompa sektörünün ge-leceğini konuştuk.

Kısaca kendinizi tanıtabilir misiniz?Johannes Meijer: Adım Johannes Meı-jer, eğitim ve uygulama müdürüyüm.Ayrıca Avrupa ve dünya çapında bölge-sel kaynak müdürüydüm. 12 yıldır Bre-

Watson Marlow Bredel Eğitim ve Uygulama Müdürü Johannes Meijer: “Türkiye ürün-lerimizle gurur duyacak çünkü kullanılan materyalin %95’i Türkiye’den geliyor. Sadecemateryallerin bir araya geirilmesi Hollanda’da yapılıyor ve dünyaya gönderiliyor. Eğerüretimi Türkiye’ye getirirsek ürünlerimizi dünyaya Türkiye’den yollamamız gerekecekve bu bize bazı lojistik problemler çıkaracak.”

s e k t ö r e l s ö y l e ş i

98 Termo Klima Haziran 2011

Watson Marlow Bredel Eğitim ve Uygulama Müdürü Johannes Meijer

Watson Marlow Bredel Müşteri Yöneticisi

Edvin Guliver Metrans Makina Genel Müdürü Vedat Kirişçi

“Hızlı üretim ve düşük maliyetle en iyiüretimi yapmak için çok gelişmiş üretimteknolojilerine sahip olmak gerekiyor”

Page 101: Termo Klima

s e k t ö r e l s ö y l e ş i

99Termo KlimaHaziran 2011

del ile çalışıyorum. Daha öncesinde alanımsüreç teknolojisiydi. 34 yıldır süreç tekno-lojisi alanında çalışıyorum, aynı zamandada dizayn kısmında da çalışıyorum.

Metrans hakkındaki düşüncelerinizi alabilir miyim?11 yıl boyunca Metrans’ın çok profesyo-nel bir grup haline gelişini gördüm. Met-rans’ı diğer şirketlerle karşılaştırmamgerekirse; Metrans problem çözen bir şir-ket. Portföyü geniş, dolayısıyla neye ihti-yacınız olduğunu, neyi sizin karınızaolacağını belirliyor ve size yardım ediyor.Bu müşterisine yardım etme hususundagördüğüm en önemli yöntem. Bu daancak zaman ve üretimle ilgili bir konu.Eğer zamanında üretim yaparsanız reke-bet edebilirsiniz ve bunun için de doğruekipmana sahip olmanız gerekir. Metransçok yüksek teknolojide ekipmana sahip.Bredel de böyle ve biz de bundan gururduyuyoruz. Metrans ve Bredel’in yakla-şımları aynı, amaçları aynı ve doğruyönde, böylelikle büyümeye devam edi-yor. Doğrusunu söylemek gerekirsebugün Metrans çalıştığım diğer Avrupalışirketlerle eşit, hatta bazı konularda dahada iyi ve bundan gurur duyuyorum.

Kısaca sizi de tanıyabilir miyiz?Edvin Guliver: Şirketin bünyesine geçensene dâhil oldum. Pompa sektöründe dedaha yeniyim. Bredel’e katılmadan önceiçme suyu üretimi şirketlerinde çalıştım.Orta Doğu ve Hollanda’da bazı şirket-lerde çalıştım. Sanırım sonunda Bredel’deyerimi buldum. Pompa çok ilginç bir ürünçünkü birçok endüstride kullanılıyor.Pompayı uygun hale getirmek için yapılanuygulamalar inanılmaz. Her gün yeni uy-gulamalar duyuyoruz. Bu işi benim içinilgi çekici ale getiren şeyler bunlardı. Ma-kina mühendisliği geçmişim var. Bu yüz-den böyle bir ürün üzerine çalışmakbenim için ilgi çekiciydi. Benim işim Av-rupa müşteri yöneticisi, Metrans’ın daiçinde bulunduğu distrübitörleri kontrolediyorum. Farklı türlerde birçok distribü-törlerimiz var, bizim ait olduğumuz Bre-del’in kendi distribütörleri var. Satışofislerimiz var ve Avrupa’da yayılmakta-lar. Beraber kararlaştırdığımız hedeflereulaşmamız için onları teknik ve ticari açı-dan desteklemek benim işim.

Genel olarak pompa teknolojisi nereye gidiyor?Edvin Guliver: Pompaların geleceği düşükmaliyetli ürünlere sahip olmada yatıyor. Budemek oluyor ki, bir pompa aldığınızda -pompanın tipi önemli değil- gerçektenönemli olan kaç paraya alındığından çoksatın aldığı andaki fiyat değil, 2-3 yılda ne

kadar paraya mal olacağıdır. Yani bakımmaliyeti, işçilik maliyeti nedir? Üretimdehata olduğunda ne kadar ürün kaybediliyor,önemli olan bunlar. Bu süreçte ürüne sahipolmanın size neye mal olduğunu hesaplar-sanız, bu hesaplamayı tek bir ekipmana ba-karak yapmazsınız, bütün ekipmanlarasüreç içerisinde bakarak hesaplayabilirsiniz.Pompa alırken bütün sisteme bakmalısınız.Bu aşamada da bir uzmana ihtiyacınız varçünkü herkes pompa satabilir ama herkesdoğru çalışabilmesi için bütün sisteme ba-kamaz. Ayrıca sistemin doğru çalışabilmesiiçin satın almanın kaça mal olduğuna dabakmalısınız. Rekabetçi bir dünyada yaşıyo-ruz, Çin üretimde ve Avrupa’ya, Ame-rika’ya, Kuzey Amerika’ya, GüneyAmerika’ya ürün sağlama konusunda hergeçen gün daha agresif oluyor. Çin’in sahipolduğu kaynakları göz önünda bulundu-rursak çok dikkatli ve işimizde çok iyi olma-lıyız. Ayrıca sürekli yeni bilgiler öğrenmeyedevam etmeliyiz. Pompa sektörünün gittiğiyol ise; engin bilgiye sahip şirketler gelecektebaşarılı olacaklar. Eğer sadece bir pompanızvarsa ve karşılaşabileceğiniz problemleriçözme konusunda bir bilginiz yoksa çok re-kabetçi olan bu sektörde tutunabilme ola-sılığınız çok düşük olur.

Pompayı tek başına nerede görüyorsunuz?Genel anlamda materyaller daha önemlimi olacak ya da ürünü nasıl ürettiğiniz midaha önemli olacak?Edvin Guliver: Pompalara genel olarakbaktığımızda, bir pompayı diğerinden ayı-ran maliyetidir. Rekabetin içerisinde kalmakistiyoruz. Sonrasında ise çok hızlı üretim veolabildiğince düşük maliyetle en iyi üretimiyapmak için çok gelişmiş üretim teknoloji-lerine sahip olmamız gerekiyor. Bu ayrıcayeni materyaller için de geçerli. Çünküpompa ürettiğinizde, bu ürünleri tüm dün-yaya yollamanız gerekiyor. Yol ayrıca mali-yet gerektiriyor. Bredel de dâhil olmaküzere pompa üretimi yapan firmalar üze-rine çok fazla araştırma yapılıyor. Birçokyeni ugulamalar, materyaller ortaya çıkıyor.Kısaca pompanın gittiği yol bu yönde.

Avrupa’da üreticilerin yavaş yavaş üretimibırakıp doğuya yönelmesini nasıl değerlen-diriyorsunuz? Bir de Türkiye’de yatırım ko-nusunda ne düşünüyorsunuz? Johannes Meijer: Bu sekördeki şirketlerçok çetin bir yarış içerisindeler. AyrıcaUzak Doğu’dan, Çin ile başka bir yarışiçerisine giriliyor. Ucuza üretim yapıpucuza satıyorlar. Bu da ayrıca Avrupa’yıtehdit ediyor. Çünkü pazarlamave ticaretinternet sayesinde çok kolaylaştı. Onlarbizi taklit ediyorlar ama bir gün belkiorada da Avrupa düzeyinde bir teknoloji,ekipman, pompa imal edilebilir.

Sizin başka bir yere gitme gibi bir planınız var mı?Johannes Meijer: Hayır, böyle bir planı-mız yok. Biz gayet küçük bir üreticiyiz.Uzmanlaşmış 35 kişiyiz. Bu daha büyükfirmaların yapabileceği bir şey...

Peki Türkiye? Johannes Meıjer: Biz Hollanda’da kendihalinde bir üreticiyiz ama şirkete birbütün olarak bakacak olursak satış mü-hendislerinin uygulama bilgilerini 70’tenfazla ülkeye ulaştırabilecekleri bir ağımızvar. Bu açıdan baktığımızda aslında2000’den fazla insandan oluşan bir firma-yız. Yani aslında küçük bir şirket değiliz.Soruya dönmek gerekirse, Hollanda’dadöküm gibi üretim yapmayan bazı kısım-larımız var. Çok kaliteli döküm yapıyoruzve bunlar ayrıca Türkiye’de de yapılıyor.Kaliteyi sağladığımız sürece bunu yapmayada devam edeceğiz çünkü pompaların eniyi materyallerden yapılmasına ihtiyacımızvar. Dünyaya en iyi kaliteyi en iyi fiyattaulaştırmalıyız. Pompa Hollanda’da üretili-yor ama materyaller kaynak. Türkiye bupompadan çok gurur duyacak çünkü kul-lanılan materyalin %95’i Türkiye’den ge-liyor. Sadece materyallerin bir arayageirilmesi Hollanda’da yapılıyor ve dün-yaya gönderiliyor. Eğer üretimi Türkiye’yegetirirsek ürünlerimizi dünyaya Türki-ye’den yollamamız gerekecek ve bu bizebazı lojistik problemler çıkaracak.

Watson Marlow Bredel Müşteri Yöneticisi Edvin Guliver:“Rekabetçi bir dünyada yaşıyoruz, Çin üretimde ve Avru-pa’ya, Amerika’ya, Kuzey Amerika’ya, Güney Amerika’yaürün sağlama konusunda her geçen gün daha agresif olu-yor. Çin’in sahip olduğu kaynakları göz önünda bulundu-rursak çok dikkatli ve işimizde çok iyi olmalıyız. Ayrıcasürekli yeni bilgiler öğrenmeye devam etmeliyiz. Pompasektörünün gittiği yol ise; engin bilgiye sahip şirketler ge-lecekte başarılı olacaklar.”

Page 102: Termo Klima

Uzak Doğu’daki bu durumu uzun dönemdebir tehdit olarak görüyor musunuz?Johannes Meijer: Hayır. Tehdit oluştur-duğu nokta çeliğin maliyeti yani mater-yalin kendisi çünkü biliyorsunuz Çin’inkendisini geliştirmek için kullanacağı çelikmiktarı çeliğin fiyatını büyük ölçüde artı-racak. Bizim ürünlerimize ve diğer pom-palara bakarsanız pompalarda çok fazlaçelik kullanıldığını görürsünüz. Dolayısıylabu fiyatları çok fazla artırır. Bu yüzdençelik ne kadar iyi olursa fiyat da o kadaryüksek olur. Çin malı pompaların çeliklerive diğer pompaların çelikleri arasındayaptığımız karşılaştırmadan edindiğimizsonuçlar gösteriyor ki; kaliteler birbiriyleçok tutarsız. Demir dökümünden pompayaparsanız çok fazla torik olur ve çokfazla enerji yüklenir. Bu çok tehlikeliçünkü çok kolay kırılabilir. Bu yüzden sa-dece çelik fiyatlarına değil ayrıca Çin’inihraç ettiği diğer kaynaklara da dikkat et-meliyiz. Bir yandan materyalleri çok rahatelde ederken bir yandan da Batı’ya,Kuzey Amerika’ya, Güney Amerika’ya ih-racat yapabilmek için Çin’e taşınmak is-teyen çok fazla şirket var. İlerleyen yıllardatahminimce rekabetten dolayı herkesbuna mecbur kalacak. Bu aşamada bizimaçımızdan Çin’de üretim yapma konusuhenüz erken ama dediğim gibi ilerleyenyıllarda herkesin buna ihtiyacı olacak.

Metrans olarak ortaklık gibi bir planınız var mı?Vedat Kirişçi: Öncelikle bu bir ekonomimeselesi çünkü peristaltik pompa dediği-miz pompa çok sürümü olan veya bir sant-rifüj pompa gibi çok satılan bir ürün değil,daha spesifik bir ürün. Bunların yıllık üre-timleri yaklaşık 9000 adet. Sektörlerinde li-derler, en yakın rakipleri belki de bunların3’te 1’ini üretiyordur fakat Türkiye’de birortaklığın olabilmesi için ticari bir pazar veaynı zamanda onlara avantaj sağlayacakbir durumun olması lazım. Az önce kendiside söyledi; şu anda döküm malzemeyi Tür-kiye’den alıyoruz çünkü bizim sfero dökümdediğimiz sektör Türkiye’de kalite ve nitelik

bakımından ileri bir seviyede. Lojistik olarakda Türkiye Avrupa’ya yakın ve bunlarınürettikleri pompalar da çok seri bir imalatdeğil, çok değişik ebatlara sahip. Bu yüz-den büyük dökümhaneler bu adamlarınişini yapmazlar. Bu bakımdan Türkiye’deonlara uygun, çok güzel dökümhanelervar. Bunları biz bulduk ve bulma nokta-sında da ben yardımcı oldum, ben teşvikettim yoksa onlar Avrupa’nın başka yerle-rinde döküm yapıyorlardı. Bir noktada çor-bada bizim de tuzumuz var. Örneğin; birdökümhaneyle başlamışlardı. Maalesef ka-lite ve teslimat sorunları yaşıyorlardı. Bendevreye girdikten sonra doğru adresi on-lara tavsiye ettim ve şu anda gayet güzelgidiyor. Benim için de büyük bir mutlulukçünkü bu da ülkemize bir yatırımdır, dö-kümhane bu işten ekmek kazanıyor, ül-keye bir katkısı var. Bir de biz kendimüşterilerimize diyebiliriz ki; sen bu ürünüalırken Türkiye’ye de para kazandırıyorsun,bu da güzel bir şey. Bizim uzun yıllara da-yanan bir işbirliğimiz var ve inanır mısınız92-93 yıllarında bu pompadan 5 adet sat-mak bile büyük bir başarıydı, o kadar zorsatılan bir üründü fakat şu anda Türki-ye’nin de sanayileşmesinin neticesinde çokşükür çok daha fazla adet satıyoruz.

Türkiye’de döküm yaptığınız için Türkiye pa-zarını biliyorsunuzdur. Pompa sektöründeTürkiye’de çok fazla üretici var. Bildiğim ka-darıyla ünü markalara fason üretenler devar. Pompa açısından genel anlamda bura-daki üretimi nasıl görüyorsunuz?Johannes Meijer: Özellikle Türkiye’dekisu kaynakları ve suya ulaşılabilirlik konu-ları üzerinde biraz çalışma yaptım. Bukonu aynı zamanda bu öğleden sonrakisunumumda da mevcut. Türkiye hak-kında bildiklerime baktığımda; 80 mil-yonluk ve nüfusunun %70’inin yaşortalaması 30 ile 40 arasında olan birülke. Gelecek 10 yıl içerisindeki tahminedilen popülasyon büyümesi 20 milyon.Hızlı büyüyen bir popülasyon. Ayrıca po-pülasyonun yaşam standardı yüksek vegelişmeye de devam ediyor. Bu geliş-

meyle birlikte birçok gelişme yaşanıyor.Bunlardan birisi eğitim. Geçtiğimiz 10 yılboyunca eğitim seviyesi çok yükseldi.Bunun bir parçası da internet aracılığıylaher türlü bilgiye ulaşmakla oldu. Bu şe-kilde bu teknolojini n nasıl kullanıldığınıöğrendiler ve bu da birçok gelişmeye yolaçtı. Bütün bu gelişmeler de sektörü et-kiledi. Sektöre bakacak olursak, Metransile seyahat ederken gördüğüm müşteri-lere sağlanan uygulamalar ileri teknolojiiçeriyor. Rusya ile özellikle de Moskovaçevresindeki daha gelişmiş bölgelerle kar-şılaştırmak gerekirse, Türkiye’nin oralaragöre hala 10 yıl geride olduğunu söyleye-bilirim. Onların fabrikasına gittiğimde,çok iyi materyalleri olduğunu gördüm.Süpermarketlerde ülke hakkında birçokşey bulabilirsiniz. Baktığınız ürünlerinorada yapıldığını görürsünüz. Geneldeürünümü satabileceğim iyi bir müşteriararken süpermarkete giderim, örneğin;yoğurda bakarım. Yoğurtla pompanın biralakası olmadığını biliyorum ama paket-lere baktığınızda şirketleri bulursunuz.Şirketleri ziyaret ettiğinizde o şirketlerinçok temiz ve çok iyi ekipmanlara sahip ol-duklarını görürsünüz ki böylece ürünü-nüzü oraya satabilirsiniz. Ayrıca oradabirçok Türk ürünü de vardı ve şunu söy-lemem gerekir ki; küçük pompalar gibibilmediğim birçok ürün vardı. Onlarınhepsi yüksek kaliteli çünkü Avrupa veAmerika gibi çok güçlü rakipleri var.Amerika ve Avrupa’nın çok yüksek kali-tede makineleri var. Rekabetçi olabilmekiçin aynı şekilde üretim yapmak zorunda-lar çünkü birkaç pompa üretirseniz, çokpahalı olurlar ama çok fazla üretirsenizdaha fazla ekonomik olurlar. Türk sektö-rünün de rekabetçi olabilmesinin tek yolukaliteden geçiyor. Henüz aynı seviyeyeulaşamadılar ama kalite git gide artıyor. Buyüzden sektörde kalıcı olmanın ve ekip-manları ulaştırmanın geleceği kaynaklara,materyallere ve bilgi sahibi insanları bün-yenizde barındırmada yatıyor. Türkiye’ninpompa sektörünün büyük bir parçası ola-cağını düşünüyorum. Türkiye pompaekipmanları konusunda da iyi durumda.Conta üretimi de gelişmekte. Gelecek 10yılda Türkiye Avrupa’ya ürün temin edenbir ülke konumuna gelecek. Ayrıca TürkiyeÇin’e çok yakın, Çin ile iyi ilişkileri var. Türkpazarı gelecekte Avrupa ve dünya çapındaçok önemli bir hale gelecek.

Edvin Guliver: Türkiye’de insanları sevketme söz konusu, daha fazla şey başar-mak istiyorlar. Akdeniz’deki diğer ülkelerlekarşılaştırmam gerekirse Türkiye’deki in-sanlar İspanya’daki, Portekiz’deki insanlaragöre iş hayatlarında başarılı olmaya dahafazla teşvik ediliyorlar.

s e k t ö r e l s ö y l e ş i

100 Termo Klima Haziran 2011

Page 103: Termo Klima
Page 104: Termo Klima

Kaynak teknolojileri konusunda Türki-ye’de önemli bir pazar payı edinen Fro-nius, şimdi güneş enerji sistemlerikonusunda da ülkemizde faaliyetlere baş-ladı. Fronius İstanbul Genel Müdürü Nus-ret Bilen’le Fronius ve güneş enerjisisektörünü konuştuk.

Firmanızın tarihinden bahseder misiniz?Firmamız 1945 yılında, dünya savaşınınhemen sonrasında 20-30 metrekare gibiküçük bir atölyede kurulmuş Avusturyakökenli bir firma. Bugün ise 3 tane anabranşında ki bunlardan birincisi solarenerji, ikincisi kaynak teknolojileri, üçün-cüsü ise akü şarjları dünyanın devleri ara-sına girmiş durumda. 3,000’den fazlaçalışanıyla şu an dünyanın neresine gider-sek gidelim, her yerde karşımıza ya Fro-nius’un kendi şirketi ya da ürünlerinisatan satış partnerleri çıkacaktır. Froniushızla globalleşmeye ayak uydurarak çeşitli

ülkelerde yatırım yapmakta, Türkiye debunlardan bir tanesi. Çok yeni bir firmaolmamıza rağmen bizden sonra Avus-tralya, Polonya ve Çin’de de Fronius’unyeni yatırımları söz konusu. Bu yatırımlarbazı ülkelerde üretim, bazı ülkelerde isebizde olduğu gibi sadece satış-servis ağır-lıklı yatırımlar. Şu an için özellikle solarenerji ile ilgili üretim anlamında yatırımlarAmerika ve Kanada’da yapılmakta. Fir-manın hedefleri; önümüzdeki 5 sene içe-risinde sahip olduğu tüm branşlarda satışanlamında, ciro anlamında dünya lideriolmak. Şu an kendimizi solar enerjideikinci, kaynak teknolojilerinde ise üçüncügörmekteyiz. Birinci olmanın anahtarıAmerikan pazarını ele geçirmekte. Şu anAmerikan menşeli ürünler cirosal an-lamda bizim önümüzdeler. Buradan yolaçıkılarak Amerika’da yatırım kararı alındıve şu an için fabrika yeri tespit edildi, in-şaat başladı, muhtemelen önümüzdeki

sene içerisinde orada üretim de başlaya-cak. Dolayısıyla 3-5 sene içerisinde satışanlamında da dünya lideriyiz diyebiliriz.Şu an kendimizi dünya teknoloji lideriolarak görüyoruz. Biz yüksek teknolojiliürünler satıyoruz. Hedefimiz de bu an-lamda bizimle paralellik taşıyan müşteri-lerimizle yüksek teknolojiler üzerinekonuşup onlara yüksek teknolojinin fay-dalarını sunabilmek. Kendimizi üst düzeytedarikçi olarak tanımlıyoruz. Özelliklekaynak sektöründe aklınıza gelebilecekaraba firmalarından Mercedes, BMW’denTürkiye’deki Renault, Tofaş’a kadar hepsimüşterilerimiz. Solar enerji konusunda dadünyanın önde gelen yatırımcılarıyla be-raber çalışmaktayız. Küçük bir evdenbüyük bir santrale kadar kurabilecek solarenerji sistemlerinde bizim ürünlerimiziçok rahatlıkla görebiliyoruz. Türkiye’de2010’un Eylül ayından beri ticari faaliyetebaşladık.

Fronius İstanbul Genel Müdürü Nusret Bilen: “Solar enerjinin Türkiye’de kullanımınıçabuklaştırmak ve kendimizi de buna hazırlamak için elimizden geleni yapacağız.”

Fronius güneş enerjisi sistemleri alanında altyapısını oluşturdu

s e k t ö r e l s ö y l e ş i

102 Termo Klima Haziran 2011

Fronius güneş enerjisi sistemleri alanında altyapısını oluşturdu

Page 105: Termo Klima

s e k t ö r e l s ö y l e ş i

103Termo KlimaHaziran 2011

Kaynak teknolojileri konusunda faaliyetle-riniz devam ederken güneş enerjisi konu-sunda Türkiye pazarına girme kararınıverme sürecinden bahseder misiniz, sizinbunda bir etkiniz oldu mu? Fronius Türkiye’deki faaliyetine 1986 yı-lında bir satış partneri yardımıyla tama-men kaynak teknolojileri üzerine başladı.Görüşmelerden sonra Fronius kendi lisan-sını bu firmaya verdi, burada üretim ya-pıldı. Bu sayede Türkiye’de Fronius çok iyitanındı. Fronius adıyla burada makinelerüretildi. Bu sayede küçük bir demir doğ-rama atölyesinden büyük fabrikalarakadar sanayinin her köşesine Fronius adıgirdi. Bu durum 2007 yılının başına kadardevam etti. İlgili firmayla, eski distribütörile birtakım ticari anlaşmazlıklar, ileriyeyönelik hedeflerdeki farklılıklar, firmalarınhızlarının senkronize olmaması gibi se-beplerden dolayı 2007 yılının başındayollar ayrıldı. Bunun hemen akabinde Fro-nius Türkiye’de yatırım kararı aldı. Zatenbelli bir pazar payı vardı, bunu aynendevam ettirmek için ne yapılabilir diye dü-şünüldüğünde bir irtibat ofisi yardımıylafaaliyetlere başlama kararı alındı. Ticarifaaliyet olmaksızın sadece müşterileri-mizle irtibat görevi görmesi, bilgilen-dirme, bilinçlendirme yapması için irtibatofisi kurma ve ticari faaliyeti de Avusturyamerkezden devam ettirme kararı verildi.2007 yılının ikinci yarısında bu irtibat ofisikuruldu. 2-3 kişilik bir ekiple çalışmalarabaşlandı. Geçen süre zarfında az önce is-mini zikrettiğim başta Renault, Tofaşolmak üzere otomotiv yan sanayininbüyük firmalarıyla, tersanelerle, inşaatsektörüyle, gemi inşaat sektörüyle, boruhatları yani metalin olduğu her yerde builişkileri artırarak, servis ağını tekrar yapı-landırılarak şu anda kaynak teknolojile-riyle ilgili düzenli bir yapıya kavuştuk.Kaynak teknolojileri belli bir seviyedeişlem hacmini yaparken firma yönetimkurulu neden diğer branşlarda olmayalımdiye düşünmeye başladı.

TÜRKİYE GÜNEŞ KONUSUNDA BÜYÜKBİR POTANSİYELİ OLAN AMA YETE-RİNCE YARARLANMAYAN BİR ÜLKETürkiye de güneş konusunda özellikleelektrik anlamında oldukça büyük bir po-tansiyeli olan ama henüz bundan yete-rince yararlanmayan bir ülke. Enerjiprobleminin git gide arttığı, daha da arta-cağı dünyada alternatif enerji kaynakla-rına, yenilenebilir enerji kaynaklarınaihtiyaç var. Ancak nedendir bilinmez,muhtemelen doğalgaz, petrol gibi dahagüçlü enerji lobilerinin maalesef bu tip ye-nilenebilir enerji kaynaklarına yönelik bir-

takım adımlar atmasını engelleme çalış-maları var. Geçtiğimiz dönemde bu ko-nuda hükümetten bir beklenti vardı; uzunsüre mecliste bekleyen bir teşvik yasasıoldu, görüşmeler ertelendi vs. Sonra bizartık umudu kesmeye başlarken sürprizbir şekilde 2010 yılının son günlerinde birkanun çıktı. Ancak çıkmasa daha iyi miolurdu diye tartışılabilinecek bir kanun.Solar enerjide sadece ve sadece 10 Euro-cent dediğimiz bir teşvik çıktı. Avrupa’yabaktığımızda Moldova gibi çok küçük birülkede 40 Eurocent, İngiltere’de 50 Euro-cent, Almanya’da, Avusturya’da, merkeziAvrupa’da 30-40 Eurocent, en düşüğü 25Eurocent iken bizde sadece 10 Eurocent.Bu da bu pazarda faaliyet gösteren firma-ların deyimiyle çok cılız bir teşvik yasasıoldu. Dolayısıyla bu anlamda kısa vadedeherhangi bir beklenti yok. Artık piyasada-kiler kendi kendilerine birtakım çalışmalaryapıyor. Biz de bunlardan biriyiz. Solarenerji konusunda Türkiye’nin geleceğiyleilgili, bu kanunun çıkmasıyla ilgili en ufakbir şüphe yok. Bu anlamda hedefimizi2013-14 koyduk. O zaman muhakkak ül-kemiz daha gelişmiş teşvik yasalarıyla des-teklenecek, o zamana kadar bu konudaaltyapımızı oluşturmak, ekibimizi kurmak,bunların eğitimini yapmak, piyasa canlan-dığında kendimizi %100 hazır hale geti-rebilmek adına böyle bir karar alındı. Solarenerji departmanımızı kuruyoruz, yenielemanları bünyemize katacağız, bunungibi faaliyetlerimiz devam ediyor. Bu aradatabi bu işte, bu piyasada faaliyet gösterenfirmalarla ilişkilerimizi artırıyoruz. Fuarlarakatılıyoruz, hem ne oluyor ne bitiyor onlarıölçüyoruz hem de piyasadaki oyuncularlatanışıyoruz. Bu tip faaliyetlerle ilişkilerimizive kendi gücümüzü artıracağız. Dolayısıylakaçınılmaz olan solar enerjinin Türkiye’dekullanımını çabuklaştırmak ve kendimizide buna hazırlamak için elimizden geleniyapacağız.

Türkiye’de montaj üretimi yapan firmalarlada ortaklık yapıyorsunuz. Pazarda yer edin-mek adına nasıl bir faaliyet anlayışı takipediyorsunuz?Solar enerjiyi ikiye ayırmak lazım, biripanel kısmı biri de inverter kısmı. Biz in-verter kısmındayız. Bizim ünitelerimizgüneş panellerinden elde edilen doğruakımı alternatif akıma çevirirler ki evi-mizde, işyerimizde bunu kullanılabilir halegetirelim. Özellikle çalıştığımız partnerle-rimizin panel anlamında üretimleri varancak inverterı üretmeleri çok kolay bir işdeğil, uzun yıllar araştırma-geliştirme ça-lışmaları gerektiren bir konu. Dolayısıylailk olarak inverter anlamında Türkiye’de

herhangi bir üretim düşünülmüyor amaişler arttığında, gelişen iş hacmiyle Tür-kiye etrafındaki ülkelerin de potansiyelle-riyle Türkiye ileride bu anlamda dadüşünülebilecek stratejik bir nokta olarakgözüküyor ancak şu an için erken. Bukonu yönetim kadromuzun şu an içinbeklettiği bir konu.

Halkın güneş enerjisi konusunda bilinçlen-mesi için çalışmalarınız olacak mı?Planlarımızın arasında bu tip çalışmalarda var. Sadece halkın değil, bürokrasininde bilinçlendirilmesi gerekmekte. Dün-yada bunun kötü örnekleri var. Hükümetkarar alıyor, destek oluyor, İspanya’dakigibi ters tepebiliyor. Dolayısıyla devamlılıkarz eden, yavaş yavaş gelişen bir sektörçok daha fazla tercih edilir. Bu anlamdabelki de şu an için bize ters gelen hükü-metin adımı için ileride doğrusu buymuşdiyebiliriz. Şu an için bizlerin beklentisibiraz daha fazla ama yıllar geçtikçe belkide bunun daha doğru olduğunu görece-ğiz. Belki de yaşanan kötü örneklerdendolayı böyle bir karar alınmıştır, bunu dasaygıyla karşılamak gerekir. Biraz zamanayaydıklarını düşünüyoruz.

Bilinçlendirme konusunda neler yapıyorsu-nuz, biraz açıklar mısınız? Ya da bilinçlen-dirme yapılmalı mı, ne düşünüyorsunuz?Tabi ki yapılmalı çünkü şu anda biz güneşenerjisinin sadece su ısıtmak için kullanıl-dığını düşünüyoruz, halkın bilinci buyönde. Güneş enerjisi sonsuz bir kaynak.Onunla elektrik üretmemiz de mümkündolayısıyla bunu doğru kanalize edebildi-ğimiz takdirde Ege’de, Akdeniz’de evlerinüzerindeki panellerle ne kadar kw/saatelektrik üretebileceğimizi düşünebiliyormusunuz? İnanılmaz rakamlara ulaşılabi-lir. Petrolden şikayet ediyoruz, zamlardanvs. Buyurun bedava kaynak. Piyasadakilerözellikle şu an bu işi ilave bir işmiş gibi gö-rüyorlar. Mesela bir mühendislik firmasıkurulumlar yapıyor ve elektrik işi yapıyor,

Page 106: Termo Klima

solar enerjiye de girelim diyorlar. Haklıolarak şu anda sadece solar enerjiyle ge-çinemezler ama ilerleyen zamanlarda buiş profesyonel bir iş olacak, sadece bu işleilgilenen mühendislik firmalarının sayısıartacak. Dolayısıyla biz özellikle bu işteileriye yönelik bu işle ilgilenmeyi düşünenfirmalarla partnerlik kurup onların teknikanlamda eğitimlerini üstleneceğiz. Firma-mızda 50 kişiye aynı anda seminer verile-bilecek seminer odamız, yurtdışındadevamlı eğitim programlarımız var, çok il-gilenen arkadaşları oralara göndereceğizama burada belli periyotlarla sık sık eği-timler yapacağız. Amacımız öncelikle butip firmalara teknik özellikleri anlatmak,bir müddet sonra bunların yeterli seviyeyeulaşmasıyla birlikte bu firmalarla birliktedevlet kuruluşlarını bilinçlendirmek. Şuanda zaten partnerlerimiz aracılığıylayaptığımız bu tip çalışmalarımız var. Gü-neşten ne kadar, nasıl yararlanabilirizbunları anlatacağız. Akabinde de reklamçalışmalarıyla, internet üzerinden halkı dabilinçlendirecek, bu yöne sevk edip yatı-rım yapmalarını sağlayacak ufak ufak ça-lışmalarımız olacak.

Bildiğim kadarıyla şu anda yenilenebilirenerjiler özellikli projelerle gündeme geli-yor. Özellikle Leeds, Breeam sertifikaları is-teniyor. Sizde de öyle mi? Buna benzerbüyük örnek projelerden bahsettiğiniz içinbu soruyu soruyorum. Biz bu anlamda özellikle gelen müşterile-rimizin dikkatini çekmesi için binamızınhemen dışını güneş panelleriyle donattıkve buradan saatte 8 kw elektrik üretiyo-

ruz. Şu anda dışarıda kar yağıyor. Karyağdığında bile birkaç kw’lık elektrik üre-tecek potansiyelimiz var ki Avusturya’yıdüşündüğünüzde tamamen kar memle-keti ve güneş o kadar az ki orada bütünevlerin üzeri panellerle, inverterlarla kaplı.Bizde ise yavaş yavaş bunlar olacak. Özel-likle duvara dikey panellerimizi seçme-mizdeki amaçlarımızdan bir tanesi degelenlerin bunun ne olduğunu merak et-mesi. Çünkü bizim farklı branşlarımız daolduğu için buraya kaynakla ilgili eğitimamaçlı gelen müşterilerimiz de çok sa-yıda. Bilinçlendirmeye bu anlamda dafaydamız olacak.

Hükümetin tavrını ilk önce eleştirdiniz,sonra haklı olabilirler dediniz. Buna bir ek-leme olması için söylüyorum; yeni bir şeyçıktığı zaman millet olarak çok girişimci ol-duğumuz için herkes atılıyor ki 1-2 yıl öncemobilyacı da girdi, bilgisayarcı da girdi, her-kes girdi bu işe. Herkes bilinçsizce girdi, buçöpe atılacak bir malzemeler bütünü ola-rak görülebilir mi? Buna bağlantılı olarakda Türkiye’deki pazarı nasıl görüyorsunuz?Türkiye’deki pazarı biz şu anda sıfır kabulediyoruz. Devlet kuruluşlarının kendi ih-tiyaçları için yapmış oldukları birtakım ça-lışmalar ve üniversitelerin bu konudakiçalışmaları var ama Türkiye’nin güneş po-tansiyeli düşünüldüğünde yok denecekkadar az sayıdalar. Esas amacımız Türki-ye’de büyük enerji santrallerinin kurul-ması. Konya, Adana, Antalya civarı,büyük yatırımcıların buralarda ileriye yö-nelik güneş tarlasına çevirmek için arsaaradıklarına dair bazı bilgiler bize ulaş-

makta ki şu anda çok gündemde olannasıl yaparız gibi sorular bizlere geliyor.Biz de elimizden geldiği kadar yardımcıolmaya çalışıyoruz. Kısacası yasanın budurumuna rağmen ilgi tükenmedi. Gide-rek de artacak çünkü hiç destek de ol-masa bu iş olmak zorunda. Sadece ilavekanun buna bir hükümetin desteği, teş-viki gibi algılanacak. Belki daha uzun birsürece yayılır ama güneş enerjisi debence Türkiye’nin olmazsa olmazlarındanbir tanesi.

Tekrar Fronius’a dönelim, bildiğim kada-rıyla farklı farklı cihazlar, sistemler var. Sizinsisteminizin artılarından bahseder misiniz?Bu sistemler alındığında birkaç ay kulla-nılacak ürünler değil, uzun ömürlü olmakzorundalar. Türkiye’de bir sanayi ürününeverilmesi gereken garanti süresi en az ikisenedir. Bu da kanuni zorunluluktur, çoğuvermek istemez. Biz bu tip solar enerjiürünlerimizde ise standart olarak 5 senegaranti veriyoruz. Müşteri isterse bu 5 se-neyi 10, 15, 20, bazı ürünlerde 25 seneyekadar çıkartıyoruz. Dolayısıyla çok uzunvadeli ürünler. Bununla birlikte servis ih-tiyacı olabildiğince az. Çıkartabileceğiproblemler çok az. Müşterinin kendi ken-dine giderebileceği, bir telefonla bize ula-şıp şurada şöyle bir problem var deyiphemen o telefonla problemin çözülebile-ceği gibi basit servis ihtiyacı olan üniteler.Bir başka özelliğimiz de verimlilik. %97-98’lere varan, tabi üründen ürüne deği-şebilir, verimlilikler söz konusu. Aldığınızgüneş enerjisinin büyük bir kısmını çevi-rebilmeniz, onu kaybetmemeniz gerekli.

s e k t ö r e l s ö y l e ş i

104 Termo Klima Haziran 2011

Page 107: Termo Klima

s e k t ö r e l s ö y l e ş i

105Termo KlimaHaziran 2011

Dergi olarak sadece profesyonellere değil,bu sektörün dışındaki insanlara da hitap et-meye çalışıyoruz. Bunlar; alışveriş merkezle-rinin teknik yöneticileri, yüksek binalarınteknik yöneticileri vs. Dolayısıyla onların dabu sisteme geçme şansları olabilir. Bu yüz-den bilgi sahibi olmak isteyebilirler. Kısaca birgüneş enerjisinden yararlanmak için yapıl-ması gereken süreçlerden bahseder misiniz? Diyelim ki bir marketler zincirinin sahibi-yim. Marketler olabildiğince büyük alan-lar, çatıları olabildiğince büyük ve güneşiçok yoğun alabilecek yerler. Çatısı, arsasıya da ön duvarı hiç önemli değil güneşingeldiği her yeri düşünmek lazım. Eğerenerji maliyetleri yönünden sıkıntıları varise tabi ki bir yatırım maliyeti var bununama uzun vadede karşılanabilecek birmaliyet. Mesela bu tip üretimle karbon-dioksit salınımını olabildiğince azaltma-mız mümkün. Bunun da doğaya birebirkatkısı var. Özellikle bu yeşil enerjinin,çevreye saygının da insanın içerisinde ol-ması gerekiyor. Sonuçta bu dünya bizim.İleriye yönelik bu tip önlemleri her nekadar alsak da yetersiz. Bu tip enerji kay-naklarını ne kadar artırabilirsek doğaya

zararımız da o kadar az olur. Dolayısıylahem temiz enerji elde etmiş olacağız hemgiderlerimizin bir kısmını azaltmış olaca-ğız. 10-20 senelik periyotlar gibi uzun va-deli bakıldığında yatırım maliyetimizikarşılayacağız. Daha sonra kara geçmeyebaşlayacağız. Sonuç olarak temiz ve in-şallah ileride ucuz diyebileceğimiz enerjiyielde etmiş olacağız.

Soruyu sorma amacım şuydu; birisindenpaneli aldılar, sizden inverterı aldılar, çatıyakoydular her şey hazır oldu mu? Bu kuru-lum sürecinden, elektrik üretmeye baş-lama süreçlerinden bahseder misiniz?Esasında panel ve inverter ayrı ayrı alınma-malı. İleride bu konuda şu anda var olansistem kurucu firmaların sayıları artacak.Bu tip firmalar özellikle küçük işletmeleriçin paneli panelciden alacak, bizden inver-terı alacak, gidip orada bu sistemin kablo-lamasını yapıp kuracak. Alıcı, tüketici buişlerle ayrı ayrı uğraşmayacak. Sistemi birmühendislik firmasına verecek, o firmabütün teknik ve ticari işleri halledecek vegidip kuracak. Daha sonra elektrik üretirbir şekilde anahtar teslimatını yapacak.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şeyler var mı? Az önce bahsetmiş olduğum mühendislikfirmalarına bizim satış partnerlerimiz yada servis partnerlerimiz adını vereceğiz.Bunların eğitimleri belli periyotlarla yapı-lacak. Eğitim düzeyleri artırılacak, sertifi-kalı hale gelecekler. Direk müşteriyegittiklerinde ya da bir eve gittiklerinde, birev reisiyle bu işleri konuşurken Fronius’unresmi partneri, resmi satış ya da servispartneri olarak yetkili bir konuşma yapa-cakları için bizim adımıza konuşacak olanbir partnerin bizim tarafımızdan yetkilen-dirilmesi gerekmekte. Dolayısıyla önü-müzde bu anlamda eğitim süreçleri bizibeklemekte. Bu süreçler tüm bu işle ilgi-lenen kişilere açık olacak. Bizim satış ağı-mız şu şekilde; bir büyük anlamda satışpartnerlerimiz var, Anel enerji bunlardanbir tanesi, bir de Anel enerjiden panelalıp bizden inverter alacak olan mühen-dislik firmaları var. Bu tip firmalar belkidirek bizden alışveriş yapmayacak amayine bizim servis partnerimiz, satış orta-ğımız olabilecekler.

Page 108: Termo Klima

Pompa ve vana sektörlerini ilk kez tek ba-şına bir fuarda bir araya getiren PAWEX2011 Pompa, Vana ve Tesisat SistemleriFuarı’nın ilki Hannover-Messe Sodeks Fuar-cılık A.Ş. tarafından POMSAD’ın desteğiyle28 Nisan - 01 Mayıs 2011 tarihlerinde İstan-bul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirildi. PAWEX 2011 Fuarı ile birlikte POMSAD’ınorganizasyonunda CEIR (Avrupa Vana Sa-nayicileri Derneği) Senelik Toplantısı veGenel Kurul’u (26-28 Nisan 2011) ve 7.Pompa-Vana Kongresi (28-30 Nisan2011) birlikte organize edildi. Bu üçönemli organizasyon ile 16 Avrupa ülke-sinden pompa ve vana sektörünün tem-silcileri bir araya geldi.

PaWex 2011 Fuarı kapsamında pompalar,vanalar, tesisat elemanları hidroforlar, bo-rular, tesisat armatürleri, ölçüm cihazlarıve göstergeler, sızdırmazlık elemanları, susayaçları, bağlantı elemanları, sızdırmaz-lık elemanları, depolar, su arıtma, şartlan-dırma sistem ve cihazları ve yangın tesisatelemanları sergilendi.

Sektörün ulusal ve bölgesel ticaretiniarttırma hedefiyle organize edilenPaWex 2011 Fuarı’nda 52 firma ürün vehizmetlerini sergiledi. 6.840 metrekarealanda gerçekleştirilen fuarı 4.551 kişiziyaret etti.

Orta Anadolu Makine ve Aksamları İh-racatçılar Birliği Yönetim Kurulu Baş-kan Yardımcısı Kutlu Karavelioğlu:“2023’te 76 milyar dolarlık bir küreselpazar olacağı konuşuluyor. Bunun enaz yüzde 7’sini Türkiye’de üretilenürünlere ait olmalı.”Fuarın açılışında konuşan Orta AnadoluMakine ve Aksamları İhracatçılar BirliğiYönetim Kurulu Başkan Yardımcısı KutluKaravelioğlu, Pawex’in bugün ilk adımla-rını attığını, her organizasyonun serpilipbüyümesinin meşakkatli bir süreç gerek-tirdiğini belirterek, “Dileğimiz bu organi-zasyonda diğer bazı alt sektörler gibi

PaWex 2011, Pompa, Vana ve Tesisat Sistemleri Fuarı , Hannover-Messe SodeksFuarcılık A.Ş. tarafından 28 Nisan - 01 Mayıs 2011 tarihleri arasında İstanbulFuar Merkezi'nde düzenlendi.

‘ 2011 - 7. Pompa-Vana Kongresi, pompa, vana, tesisat sistemleri sektörünü buluşturduPa ex

izlenim / pawex 2011 - 7. pompa-vana kongresi

106 Termo Klima Haziran 2011

Page 109: Termo Klima

kendi fuarını önemli fuarlar arasına soka-bilmesidir. Makine imalat sektörü bir ülke-nin gelişmişliği, endüstrisinin rekabetçiliğiiçin vaz geçilmezdir. İhracatçılar Meclisi2023 İhracat Hedefini 500 milyar olarakaçıklarken bizler de makine imalatçılarıolarak bunun beşte birini, 100 milyar do-ları hedefledik. Normal şartlarda bu hedefeçok kolay bir şekilde ulaşabileceğimizi dü-şünüyorum.” açıklamasında bulundu. Ka-ravelioğlu konuşmasının devamındapompa vana sektörünün mevcut duru-munu ve hedeflerini şu şekilde değerlen-dirdi; “Pompa vana ihracatı, makineihracatı içinde yüzde 4,4’lük bir paya sa-hiptir. Bunun parasal karşılığı 14 milyardolardır. Burada kimin hangi katma de-ğerde ürün üreteceği, birim fiyat seviyeside elbette önemlidir. Biz makine ihracatıiçerisinde yüzde 6’lık bir pay hedeflersek -ki şuan bu mertebedeyiz- 2023’te yapaca-ğımız ihracat 6 milyar dolar olacaktır. 600milyon dolardan 6 milyar dolara çıkacağız.10 misli ihracat yapacağız, on mislini üre-teceğiz, çok daha pahalı ürünler üretece-ğiz. Bunu hangi yapılanma içerisinde,hangi sermaye kompozisyonu ile hangi iş-birliği ağları ile gerçekleştireceğimiz önem-lidir ve sektör paydaşlarınca süratlebelirlenmelidir. Yeni soru; Türkiye 2023’te 6 milyar do-larlık pompa ve vana satabilir mi? önce-likle coğrafi pazarın büyüklüğünebakmak gerekiyor. Batı Avrupa pazarı17,5 milyar dolar, ABD-Kanada 11 milyardolar, Japonya 6,2 milyar dolar, Çin 5milyar dolar, Asya Pasifik 4 milyar dolar,Ortadoğu 3,7 milyar dolar, Hindistan 2milyar dolar… Biz küresel pazarın henüz2,3’üne el atmadık. Kullanıcı sektörler göre pazarlara baktığı-mızda 60 milyar dolarlık pompa vana pa-zarının genel endüstride 25 milyar dolar,petrol gaz ve rafinerilerde 11 milyar, suve kanalizasyonda 9 milyar dolar, kim-yada 8,7 milyar dolar, enerjide 5 milyardolarlık bir pazar var. Ürünlere göre ba-karsak; ithalat, ihracat rakamlarına göredoğrusal ve dönel deplasmanlı pompa-larda, santrifüj pompalarda olduğumuzkadar iyi değiliz. Oysa bu ürün gru-bunda 8,5 milyarlık bir pazar var. Kont-rol vanalarında, emniyet vanalarında,basınç düşürücü vanalarda, küresel va-nalarda diğer vanalarda olduğu kadargüçlü değiliz. Bu ürün gruplarında da15 milyar dolarlık bir pazar var. Dolayı-sıyla ürün çeşitlerinde göre de pazarın1,3’ünde yapılacak çok şey var. Sadeceaktüatör pazarı dahi, 13 milyar dolarlıkbir potansiyele sahip ve biz bu pazarıniçerisinde yokuz.”

“POMPA VANA SEKTÖRÜ OLARAK İH-RACATIMIZIN 6 MİLYAR DOLARA YÜK-SELECEĞİNDEN HİÇBİR ŞÜPHEM YOK” “2023’e kadar Ortadoğu, Doğu Avrupa,Çin ve Hindistan en hızlı büyüyecek pa-zarlar, metal ve marin, enerji, petrol vegaz en hızlı büyüyecek sektörler. Neticedetoplam pazarın ortalama yıllık yüzde 2 ci-varında artacağı ön görülüyor, 2023’te76 milyar dolarlık bir küresel pazar ola-cağı tahminleri yapılıyor. Bunun en azyüzde 7’sini Türkiye’de üretilen ürünlereait olacağı, ihracatımızın 6 milyar dolarayükseleceğinden hiçbir şüphem yoktur.Yeter ki iyi örgütlenelim, doru pazarlara,sektörlere ve ürün çeşitlerine yönelelim,haksız rekabetten kendimizi koruyalım,fikri mülkiyet konularında zaafa uğrama-yalım, Türk pompası ve vanası imajını ko-ruyalım, daha da parlatalım, kalitemizihak ettiği yere çekelim, katma değeriyüksek ürünlerin payını arttıralım.”

POMSAD ve Avrupa Vanacılar BirliğiBaşkanı Bülent Hacıraifoğlu: “Ülkemizpompa ve vana konusunda ithalatçı birkonumda bulunuyor.”POMSAD ve Avrupa Vanacılar Birliği Baş-kanı Bülent Hacıraifoğlu ise 2011 Mayısayının pompa vana sektörü için bir şölenhavasında geçtiğini belirterek şu bilgileriverdi: “Önce Avrupa Vana SanayicileriDerneği (CEIR)’nin yıllık toplantısını POM-SAD’ın ev sahipliğinde İstanbul’da ger-çekleştirdik. Çok başarılı bir organizasyonsonucu Avrupa’dan, Amerika’dan, Hin-distan’dan gelen meslektaşlarımız İstan-bul’un güzelliklerini görme fırsatınıbuldular. Şimdi ise gerçekleştireceğimizkongre ile gerek değerli akademisyenlergerekse ülkemizdeki başarılı pompa vevana üreticilerinin temsilcileri bilimsel teb-liğler sunacaklar. Sektörümüzü temsileden buradan başka platform olmamasınedeniyle bu fırsatın iyi değerlendirilmesigerekiyor. Pawex Fuarı ile de üreticilerimizürünlerini sergileme imkânı bulacaklar.”

“GERÇEK BÜYÜME ANCAK ÜRETİM VEİHRACATLA OLABİLİR”Ülkemizin pompa ve vana konusunda it-halatçı bir konumda bulunduğunu belir-ten Hacıraifoğlu, “İthalatımız neredeyseher iki üründe de ithalatımızın iki katınaulaşmış durumdadır. Oysa makine sektö-rünün içinde yer alan pompa ve vanasektörü ülkemiz için büyük fırsatlar sun-maktadır. Katma değeri çok fazla olup,üretimde kullanılan girdilerdeki yerli kay-nakların oranı yüksek ve iyi değerlendiril-

diğinde ülkemiz için ihracatta yüksek pay-lar almaya aday bir sektördür. Üreticilerinyatırım, araştırma ve geliştirme istekleri,teknolojiye ayak uydurma kabiliyetleribunun gerçekleştirilmesine imkânlar sun-maktadır. Ancak tüm sektörler gibi bizimsektörümüzün de enerji maliyetleri yük-sek olması, ücretler üzerine bindirilmişolan aşırı yükler, gerçekçi olmayan kurpolitikaları nedeniyle oluşturulan haksızrekabet ve kontrolsüz ithalat nedeniylekalitesiz ürünlerin ülkemize girişi gibi ko-nularda büyük sıkıntıları bulunmaktadır.Dileğimiz devlet büyüklerimizin bu konu-larda sıkıntıları giderecek tedbirleri alma-ları ve uzun süreli, gerçek büyümeninancak üretim ve ihracatla olabileceği bi-linciyle yerli üreticilere destek vermeleri-dir.” açıklamasında bulundu.

Pawex Fuarı’nın organizatörü HannoverMesse Sodeks Fuarcılık Yönetim KuruluBaşkanı Murat Demirtaş ise yaptığı ko-nuşmada, “Pompa ve vanalar sadece ik-limlendirme sektöründe kullanılmıyor,çok farklı sektörlerde, sanayide, tarımdakullanılıyor. Pawex Fuarı ve Pompa VanaKongresi’nin bir arda gerçekleştirildiği buorganizasyonun birlik ve beraberlik içindegerçekleştirilmesinde katkısı olan herkeseteşekkür ediyorum.” dedi.

Açılış töreninin ardından kongreye spon-sor olan firmalara teşekkür plaketleri ve-rildi. Alarko-Carrier’den Murat Çopur,As-Teknik’ten İbrahim Akdemir, DoğuşVana’dan Bülent Hacıraifoğlu, teşekkürplaketlerini Orta Anadolu Makine ve Ak-samları İhracatçılar Birliği Yönetim KuruluBaşkan Yardımcısı Kutlu Karavelioğlu’nunelinden aldılar. Mas Grup’tan Sibel Akın,Özkan Vana’dan İbrahim Zağralı, Stan-dart Pompa’dan Hamdi Nadir Tural teşek-kür plaketlerini POMSAD ve AvrupaVanacılar Birliği Başkanı Bülent Hacırai-foğlu’un elinden aldılar.

izlenim / pawex 2011 - 7. pompa-vana kongresi

107Termo KlimaHaziran 2011

Page 110: Termo Klima

foto haber / pawex 2011 - 7. pompa-vana kongresi

108 Termo Klima Haziran 2011

ALARKO CARRIER ALP POMPA - ETNA POMPA ALTIGEN-FLOWTECH-GEVA ASTEKNİK VANA

3S NORM POMPA A.O. SMITH ABC ENSER AKS MOTOR & POMPA

ASTRALPOOL BATU VANA VE ARMATÜRLERİ BERDAN CIVATA ÇEL-MER

DENGE TESİSAT DOĞUŞ VANA DORUK ENDÜSTRİ EAGLEBURGMANN

EBARA ENDÜSTRİYEL ELMAS TAKIM FERAT DALGIÇ MOTORLARI FERKAN VANA

FİGES GEDİK DÖKÜM VE VANA GÜCÜM POMPA HARMSCO ITALIA S.R.L.

Page 111: Termo Klima
Page 112: Termo Klima

foto haber / pawex 2011 - 7. pompa-vana kongresi

110 Termo Klima Haziran 2011

MEGASEAL M.M.O. İSTANBUL ŞUBESİ MUTLU SU POMPALARI ÖZKAN

İSTANBUL GENLEŞME LAYNE BOWLER MARMARA METAL - VALFEX MAS - DAF

PAKKENS POMSAD POM-VAK SEP- GÖKSAN POMPA

SMS-TORK STANDART POMPA SUNSAY TEKNİK BOMBE

TEMPO POMPA - VANA TÜRBOSAN UNİ VAL VANSAN

VİSVANA YAKACIK VALF YAKO FRESKO TERMO KLİMA

Page 113: Termo Klima
Page 114: Termo Klima

İki yılda bir POMSAD tarafından düzen-lenen ve Pompa-Vana sektörlerinin heralanından kişileri bir araya getirip, sektörfaaliyet alanına giren konuların tartışıla-cağı bir ortam hazırlamayı amaçlayanPompa Vana Kongresinin 7.si 28-30

Nisan 2011 tarihlerinde İstanbul FuarMerkezi'nde POMSAD ev sahipliğindegerçekleştirildi. Temiz Çevreye UygunEkipman temasıyla gerçekleşen Kongre-nin konuları arasında, Sistem Tasarımı,Optimizasyon, Titreşim Problemleri, İç ve

Dış Pazarlama, Direktifler ve Standardlar,İçme Suyu ile Temastaki Malzeme Şart-ları, Pompa ve Vana Seçim ve Tasarımıgibi konular yer aldı.Kongre'nin açılış töreninde kongreye AnaSponsor olarak destek veren firmaların yet-kililerine plaketleri takdim edilirken, öğle-den sonra yapılan ilk oturumda yakınzamanda aramızdan ayrılan Prof. Dr. CahitÖzgür ve Prof. Dr. Cahit Eralp anıldı.Üç gün süren kongre dokuz oturum ha-linde gerçekleştirilirken, 29 Nisan Cumagünü "Pompa ve Vana Sektörü, Sorun-ları-Çözüm Önerileri ve Geleceği" konulusektör sorunlarının sektörün farklı alan-larındaki temsilcileri tarafından tartışıldığıbir panel oturumu gerçekleştirildi.POMSAD, İTÜ Makine Fakültesi, ODTÜMakine Mühendisliği Bölümü ve TeknikYayıncılık firması Kongrenin düzenleyicikuruluşları olurken, Alarko, AsteknikVana, Doğuş Vana, Layne Bowler, Mas-Daf Makine, Özkan Vana ve StandartPompa Kongreye Ana Sponsor olarakdestek verdiler. Kongrenin yapımında ay-rıca Makine Tanıtım Grubunun desteğin-den de yararlanıldı.

Pompa Vana Kongresinin 7. si 28-30 Nisan 2011 tarihlerinde İstanbul Fuar Mer-kezi'nde POMSAD ev sahipliğinde gerçekleştirildi.

7. Pompa Vana Kongresi gerçekleştirildi

izlenim / pawex 2011 - 7. pompa-vana kongresi

112 Termo Klima Haziran 2011

Page 115: Termo Klima

izlenim / pawex 2011 - 7. pompa-vana kongresi

113Termo KlimaHaziran 2011

CEIR 52. Senelik Toplantısı yapıldıCEIR (Avrupa Vana Sanayicileri Derneği)Senelik Toplantısı ve Genel Kurul'u 26-28Nisan 2011 tarihlerinde derneğimiz evsahipliğinde İstanbul Grand Hyatt Ho-tel'de gerçekleştirildi.12 Avrupa Ülkesinden Ulusal Derneklerve ulusal dernek üyeliğinin bulunmadığıülkelerde firmalar vasıtasıyla vana sektö-rünün temsilcilerini bir araya getiren CEIRsenelik toplantısına Amerika Birleşik Dev-letleri ve Hindistan'dan da katılım sağlanır-ken, 2 gün boyunca süren toplantılardaAvrupa'da vana sektörünü ilgilendiren ge-lişmeler üzerine görüşmeler yapıldı.

Tesisat Vanaları (Batarya ve Musluklar-PC1), Bina içi Vanalar (PC2) ve EndüstriyelVanalar (PC3) başlıkları altında 3 ayrı ko-misyon şeklinde çalışan CEIR'in toplantı-larında, ilk gün Yönetim Kurulutoplantısının ardından bu 3 ayrı komisyonkendi konu başlıkları altındaki önemli ge-lişmeleri ayrı ayrı tartışırken ilk gün akşamyemeği Adile Sultan Yalısında verildi.İkinci gün bütün komisyonların ortaktoplantısında komisyonların üzerlerindedurdukları ortak konular görüşülürken,öğleden sonra Genel Kurul oturumu ger-çekleştirildi. Gerçekleştirilen Genel Ku-rul'da POMSAD Başkanı Sn. Bülent

Hacıraifoğlu 2 yıllık bir süre için CEIR Baş-kanlığına oybirliği ile seçildi. Genel Kurulsonrasında ise Bilkent Üniversitesi Öğre-tim Üyelerinden Prof. Dr. Talat Halman ya-bancı konuklara İstanbul: Şehirlerin Şehrikonulu bir konuşma yaptı. Konuşmanınardından gerçekleştirilen Gala YemeğiLes Ottomans Hotel'de gerçekleştirildi.Toplantıların son günü ise yabancı konuk-lar PAWEX Fuarı'nı ziyaret ederken iki ko-nuğumuz ise 7.Pompa-Vana Kongresinebildirileri ile katıldılar.2012 yılında Bülent Hacıraoğlu'nun baş-kanlığındaki ilk senelik toplantının Pa-ris'te yapılmasına karar verildi.

Page 116: Termo Klima

izlenim / pawex 2011 - 7. pompa-vana kongresi

114 Termo Klima Haziran 2011

İki yılda bir POMSAD tarafından düzen-lenen ve Pompa-Vana sektörlerinin heralanından kişileri bir araya getirip, sektörfaaliyet alanına giren konuların tartışıla-cağı bir ortam hazırlamayı amaçlayanPompa Vana Kongresinde son günPompa ve Vana Sektörü, Sorunları-Çözüm Önerileri ve Geleceği" konulusektör sorunlarının sektörün farklı alan-larındaki temsilcileri tarafından tartışıldığıbir panel oturumu gerçekleştirildi. Mode-ratörlüğünü Prof. Dr. Haluk Karadoğan’ınyaptığı panelde POMSAD ve CEIR Baş-kanı Bülent Hacıraifoğlu, sektör firmala-rını temsilen Alarko Carrier’den ÖnderŞahin, Standart Pompa’dan Şeref Çelebi,kamu kurumu temsilcisi olarak İSKİ’denArif Kabadayı ve Üniversiteyi temsilenİTÜ’den Prof. Dr. Mete Şen görüşlerinidile getirdiler.

Prof. Dr. Haluk Karadoğan: Pompa vanasektöründe sürdürülebilirlik, kredinin pa-halı olması, üniversite sanayi işbirliği, birzayıflık olarak görünüyor. Bunu yanı sırayedek parçanın ucuzluğu, hızlı teklif hazır-lama, kısa teslim süresi, servis sürelerininkısalığı, Ar-Ge potansiyeli ve ucuzluğu, pa-

zarlara yakınlık sektörün üstünlükleri ola-rak görünüyor. Tehditlere bakıldığındaise; pahalı enerji, pahalı işçilik, pahalıkredi, haksız rekabet, etik olmayan pa-zarlama yöntemleri, kur politikaları,kamu kurumlarında ve halkın nezdindeyerli pompa ve vananın tercih edilmemeeğilimi birer tehdit olarak görünüyor.Fakat bu tehditleri fırsata çevirmemizgerekiyor. Devlet destekleri bir fırsat ola-rak görünüyor ama uygulanmadığı sü-rece bir anlam ifade etmiyor. Devletihalelerinde yerli ürünlerin fiyatları yüzde15 daha fazla olsa bile tercih edilmesiyönündeki karar bir fırsattır. Devletinverdiği Ar-Ge teşvikleri bir fırsat olarakgörünüyor. POMSAD dayanışması bir fır-sattır. Devletten başka teşvikleri istemefırsatını POMSAD sunabilir. Bütün busöylediklerim benim tamamen kişiselgörüşlerimdir. Kongremizin ana teması-nın temiz çevre olduğunu düşünerek sı-rayla söz vereceğim.

POMSAD Başkanı Bülent Hacıraifoğlu:“Alınacak daha çok yolumuz var.”Sektörümüze bakacak olursak, maalesefsektörümüz ithalatçı bir sektör. İhracatımız

ithalatımızın ancak yarısı kadar. Bu bir açı-sından kötü gibi gözüküyor ama sektörüngelişmesi açısından da büyük fırsatlar su-nuyor. Alınacak daha çok yolumuz var.

HAKSIZ REKABETBaşlıklar halinde sektöre bakacak olur-sak, sektörümüzü yıldıran en önemlikonu haksız rekabettir. Bu hem ithalattandoğuyor hem de merdiven altı olarakifade ettiğimiz, sektördeki firmaların pi-yasayı bozup, kalitesiz ve sadece fiyatbazlı ürünlerden dolayı sektörümüzehasar vermesinden doğuyor. İthalattandoğan haksız rekabetin en önemli etkenigerçekçi olmayan kurlardır. Bir ülkeninpara birimi neden değerlenir. Eğer dahafazla ihracat yapıyorsanız, dışarıdan borçalmaya ihtiyacınız yoksa paranız değerle-nir. Petrol sahalarınız vardır ve enerji ihti-yacınız dışa bağımlı değildir, paranızdeğerlenir veya altın madenleri bulmuş-sunuzdur o zaman da paranız değerlenir.Bizim paramız neden değerleniyor? Sa-dece bizim sektörümüzde değil tüm üre-ticilere en büyük darbeyi vuran bugerçekçi olmayan, spekülatif olarak artankur rejimidir.

Pompa ve Vana Sektörü, Sorunları,Çözüm Önerileri ve Geleceği Paneli

Page 117: Termo Klima

YÜKSEK ENERJİ FİYATLARIDiğer bir husus yüksek enerji fiyatları;dünyadaki en pahalı yakıtı bizim ülkemizkullanıyor. Böyle bir durumda bizler Çinliile Hintli ile rekabet edebilelim. İşçi ücret-lerine baktığımız zaman işçi ücretlerininüzerine bindiriliş birçok yük var. Bu aşırıyükler bizim belimizi büküyor.

HEP STANDART ÜRÜNLERİ ÜRETMEK Avrupa Vanacılar Birliği’nin olağan top-lantısını İstanbul’da yaptık, 20 kişilik birmisafir grubumuz vardı. Fuarı gezdiler.Kendilerine Türkiye’deki ürünleri nasılbulduklarını sordum, gayet iyi olduğunubelirttiler. “Çin’le Hindistan’la mukayeseedilmez.” dediler. “Fakat hep aynı şeyleriüretiyorsunuz.” dediler. Bizim en büyükderdimiz hep standart ürünleri üretmek.Başta da söylediğim gibi bu kadar ithalürün geliyor, yükte hafif pahada ağırürünlere yönelmemiz lazım. Bunu gerçek-leştirebilirsek sektörümüzün önündebüyük ufuklar açılacaktır.

STANDARTLAR VE SERTİFİKALARİhracata yönlenmeye çalışan ve büyükoranda bunu gerçekleştiren arkadaşları-mız var. Avrupa’da bizim konularımızla il-gili birçok direktifler var. Biz SerbestTicaret Anlaşması’nı biraz yanlış anladık.Elbette mallar gümrüklerden serbest birşekilde girip çıkmalı, Avrupa ve bütündünya bunu söylüyor ama bizim ülke-mizde yapılmayan, Avrupa’da yapılanürünlere kullanımda bir takım bariyerlergetiriliyor. Siz o sertifikalara sahip olma-dan Avrupa’da bir uygulama asla yaptı-ramazsınız. Ama bizde Çin’den ürünlerserbestçe getiriliyor ve kullanılıyor. Kimsede “Ürün uygun mu değil mi?” diye bak-mıyor, katalog değerleri ile uyuşuyor mu,bilen yok. Yetkililerimizin bu konulardabir takım standartlar getirmeleri lazım.Bugün Rusya’ya bile bir ürün gönderece-ğiniz zaman sertifikaya sahip olmanız ge-rekiyor. Bu sertifikaları alabilmek için debinlerce dolar masraf etmeniz gerekiyorama bizim ülkemizde bunlar yok.

YABANCI MAL HAYRANLIĞIBir de ülkemizde yabancı mal hayranlığıçok üst düzeyde. Devletimiz yerli üreticiyikorumak için ihalelerde % 15’lik bir farkbile olsa yerli üreticiden tedarik edilme-sine yönelik bir hak getirmiş. Bununneden kullanılmadığını merak ediyorum.Üreticiler olarak zaten birçok sıkıntımızvar devlet kurumlarımız tarafından büyükihalelerde en azından bu hakkın lehimize

kullanılması lazım. Bu büyük bir fırsatama bazı idareler bunu lehimize kullanır-ken bazı idareler sanki bunu hiç bilmiyor-larmış gibi davranıyorlar. Dolayısıyla bukonuyu her fırsatta dile getirebilirsek ina-nıyorum bu konuda mesafe alabiliriz.

AVANTAJLARAvrupa üretimi bırakıyor. Avrupalı inanınhiç imse üretim yapmak istemiyor. Bu sontoplantıda da bir kez daha ortaya çıktı.Kimi Çin’e, Hindistan’a gitmiş kimi de Tür-kiye’ye geliyor. Burada bizim lojistik avan-tajımız var. Ayrıca girişimciliğimiz hayranlıkuyandırıcı. Kongrede arkadaşlarımızın sun-dukları tebliğlerden de ortaya çıkıyor ki fir-malarımız arık Ar-Ge’ye büyük önemveriyorlar. Kötü ortama rağmen yatırımyapmaya çalışıyorlar. Ayrıca ülke imajımızgelişiyor. Üreticilerimizin ürünleri Çin veHindistan’dan ayrılmaya başladı. Bir degenç ve eğitimli yeni jenerasyonun varlığıbizim için büyük avantaj. Kongrede birçokgencimiz gerçekten hayranlık uyandırıcıbir şekilde sunumlarda bulundular. Bunlarıdeğerlendirebilirsek sektörümüz daha iyikonumlarda olacaktır.

Prof. Dr. Haluk Karadoğan: Sayın Baş-kana teşekkür ediyoruz. Şimdi de sözüAlarko Carrier’den Önder Şahin’e vermekistiyorum. Buyurun Sayın Şahin.

Alarko-Carrier Önder Şahin: “En önemlisorun katalog değerleri ile gerçek değer-ler arası farklar.”Bizim gördüğümüz en önemli sorun,ürünlerin katalog değerleri ile gerçek de-ğerleri arasında büyük farkların olması.

ÜRÜN DEĞERLERİ İLE KATALOG DEĞERLERİ BİRBİRİNİ TUTMUYORGeçtiğimiz yıllarda bir yabancı firmanınpompasını kendi akredite laboratuvarla-rımızda test ettik. Hem pascal yüksekliğihem debisi katalogda yazanlardan % 30daha düşük çıktı. Bu durumu firmaya,“Biz bir devlet ihalesine sizin pompanızlagirmek istiyoruz, bilindiği gibi ürün testetabi tutulacak onun için bizim laboratu-varda ürünlerinizi test etmek istiyoruzdedik. Firma yetkilisi geldi aynı sonuçlarıkendisine de gösterdik. Adam gittiktensonra bize bir mektup gönderdi. O mek-tupta “Evet sizin verileriniz doğrudur busebeple bundan sonra size % 10 tenzilatyapacağım.” dedi. Bu sadece bizim kar-şılaştığımız bir sorun değil, piyasada bunabenzer pek çok ürün var. Bu benim tespitettiğim bir numaralı sorundur.

ÜRÜNLERİ DENETLEYECEK BİR MERCİİ YOKSorunların bir diğeri de bu ürünleri de-netleyecek bir merciinin olmamasıdır. Bumercii TSE olabilir mi? TSE’nin belgelerivar ama TSE’nin belgeleri bir takım büro-kratik belgeler olmaktan öteye gitmiyor.Oysa Sanayi Bakanlığı’nın AB uyum yasa-ları çerçevesinde bir piyasa gözetimi gör-evi var. POMSAD bu sorunu dilegetirdikten sonra, bu soruna nasıl birçözüm bulunabilir? Bence bu çözüm,POMSAD ana hedef olarak market seg-mentlerinde belli kriterler belirler, bu kri-terlerde ürünlerin test edilecek yerleribelirler. Önce POMSAD üyesi firmalarınürünlerini bu laboratuvarlarda test edip,Sanayi Bakanlığı’na örnek teşkil eder.Bunun dışında bakanlık da diğer firmalarıbenzer şekilde test eder. Böylelikle doğruürün yapanla yapmayan belirlenmiş olur.Ülkemiz enerji verimliliği üzerinde çalışı-yor ama son derece düşük kaliteli ürün-lerle hiçbir enerji verimliliği yapamafırsatınız olmaz.

POMSAD İŞLETMECİLİK EĞİTİMLERİ VERMELİPOMSAD’ın üyelerine bakıldığı zamanhepsi ticari kuruluşlar. Bu kuruluşlardahızlı büyüme sıkıntısının olduğunu görü-yorum. Bu sıkıntının temelinde de; işletmesermayesi ihtiyacını hesaplayamamak, pi-yasaya yüksek fiyatlar deklare edip sonraaracılara çok büyük iskontolar yapmak, so-nucunda da tüketiciyi sıkıntıya düşürme veaynı zamanda firmayı sıkıntıya düşürmesorunları, sonrasında da sektörde kapa-nan, batan veya el değiştiren firmalar…Bu sorunun çözümü olarak da önerim;POMSAD’ın programlarına işletmecilikeğitimlerini üyelerine kazandırmasıdır. Bi-lanço nasıl okunur, gelir tablosu nedir, iş-letme sermayesi nasıl hesaplanır, bir ticariişletme hangi şartlarda kâr eder… bunlarçok büyük işlemler değil. Bu konulara iliş-kin bir senelik eğitimler yapılırsa ticari bi-linci gelişen firma yetkilileri sektörünkazanımları olacaktır.

DÖVİZ KURLARININ DURUMUÜçüncü olarak da son beş yılda hatta 7yıldaki döviz kurlarının durumuna değin-mek istiyorum. Döviz kurları son 6 aydalehimize gelişme gösterdi. Çünkü çoğu-muz malzemeleri dolarla alıp Euro ile sa-tıyoruz. Bu nedenle şuanda şanslı birkonum var ama kurlar hala olması gere-ken yerde değil. Fakat bunun için birçözüm önerim yok. Netice olarak bu üçkonuda POMSAD’ın sektöre öncülük yap-ması gerektiğini düşünüyorum.

izlenim / pawex 2011 - 7. pompa-vana kongresi

115Termo KlimaHaziran 2011

Page 118: Termo Klima

izlenim / pawex 2011 - 7. pompa-vana kongresi

116 Termo Klima Haziran 2011

Prof. Dr. Haluk Karadoğan: Önder Şa-hin’e biz de teşekkür ediyoruz ve sözüStandart Pompa’dan Şeref Çelebi’ye sözvermek istiyorum.

Standart Pompa Şeref Çelebi: “Kamualımlarındaki şartname ve kabul testleriyeniden değerlendirilmeli.” Benden önce konuşan arkadaşlarım özel-likle başkanım sektörün problemlerini %70-80 oranında anlattı. Kamuoyu önün-deki şartname ve kabul testlerinin nasılyapılacağı, ihalelerde nasıl bir teklif iste-nilmesi ve teklifin nasıl verilmesi gerektiğihakkında konuşmak istiyorum.

DEVLETİMİZİN YURTDIŞI HAYRANLIĞI VARSon 3-4 yıldır Türkiye’de bir jenerasyondeğişimi başladı. Kamuda karşımıza birihale çıktığında ihalenin bizden istenenkısmına baktığımızda; santrifüj pompaihalesi ise şartnamenin içinde alakasız ko-nular da var. Benim rahatsız olduğum enönemli konulardan birisi Türkiye’de son15 senedir bir kalite problemi olmama-sına rağmen alım yapan arkadaşların vedevletimizin yurtdışı hayranlığı bizi öylebir duruma getirdi ki, kamudan gelen ar-kadaşlar bizi neredeyse hırsız yerine ko-yuyorlar. Örnek vermek gerekirse; pompatesti olduktan sonra pompayı açın içinigöreceğiz. Kamu TV alır, traktör alır herhangi bir makine alır. Alınan bu parçalarıniçin açın bakacağız derler mi? Yapılan işinbelgelendirmesi var. Malzemeyi görür vekabul edersiniz. Firmalar olarak bu durumbizim çok zorumuza gidiyor. Artık bize gü-venilmesi gerekiyor. Son 15 yıldır çok bü-yüdük. Çin veya Hindistan bizim yanımızdapompacı, vanacı ya da borucu değiller. Biz

Avrupa ayarında kaliteye sahibiz. Hatta Bü-lent Bey’in söylediği gibi Avrupalı bir sürüüretici şimdi ürünlerini Çin’de yaptırıyor veonların eski kalitesi ile alakası yok. Kendideneyimlerimizden bunu biliyoruz. Avrupaürünleri bizim kamuya satış kataloğu ilerandımanı yüksek ürünler olarak gösterili-yor. Bizi bu randımanlar devre dışı bırakıyor.Bunların mutlaka denetlenmesi lazım. Bizişin içinden çıkamıyoruz. Şahsi önerimbizim ihale kanununda şartnamelerinPOMSAD ve üniversiteler ve kuruluşlar ara-sında hazırlanmasıdır. Teslim anında da ikiyöntem yapılabilir. Kuruluşların mühendis-lerini POMSAD’ın ya da üniversitelerin eği-timine tabi tutarak aynı dili konuşmayabaşlarız. Çekişmeler ortadan kalkar. Ya daüçüncü bir gözetmen. Bugün firma olarak50 ülkeye ihracat yapıyoruz. Bu ülkeler fir-mamıza gelip bizi 6 ay inceliyor ve bu fir-madan ürün alınabilir diyerek belgeleribize veriyorlar. Devlette bunu yapabilir. KöyHizmetleri’nde eskiden uygulandığı firma-lara senelik karne verebilirler. Alttan gelenfirmaların bir üste geçebilmesi için bukarne sistemi uygulanabilir. En ufak pom-payı bile fabrikama gelip 5 saat test edi-yorlar. Bizim günlük üretimimiz 250pompa. Bir pompa için en az 4-5 saatharcıyoruz. Devletten testler için 3 taneadam geliyor. Biz hırsız mıyız ki bu kadareleman bizden çıkarıyor hırslarını. Kamu-dan hepten çekilsek daha iyi diye düşü-nüyorum. Bizim motivasyonumuzu dahaçok bozuyor. Geçmişte bizimde eksiklik-lerimiz vardı ama artık belli yerlere geldikve bu yüzden itiraz ediyoruz. Kamu bizedaha güvenli bakmalı. Bizim işçilerimizÇin işçisi değil Türk işçisi. Şirketimizde250 kişi çalışıyor. Yurtdışından alınanpompaların % 80’i Çin ve Hindistan ya-

pımı. Türkiyemiz bu işçilere çalışıyor. Ka-munun bir şekilde bu yurtdışı alımı sevda-sını bırakmalı. Benim önerim bu konudakarşılıklı birbirimizi eğitmemiz gerekiyor.Şu anda bizde bir test standı yapıyoruz.Bunu POMSAD ve diğer firmalarla dapaylaşabiliriz. Başımdan geçen son olayda; bir kamugörevlisi “Şu şartlarla yaparsanız sizdenalırım. Olmadı dışarıdan alırım, biz kamu-yuz.” dedi. Bu kadar basitse biz dükkan-ları kapatalım o zaman. Biz özel sektörüzbaşka yerde nasılsa iş yaparız. Karşılıklıbirbirimize saygı göstermek zorundayız.Burada bir yürek, sermaye ve bilgi birikimivar. Benim firmamın arkasında 55 senevar. Burada bizim gibi 35-40-50 senelikfirmalar var. Kamudan gelen tecrübesizarkadaşlarla bizim aramızdaki çatışmanınbitmesini istiyoruz. Kamu kuruluşundangelen eğitim taleplerini POMSAD ile be-raber firma olarak karşılamaya talibiz.Bizden almak zorunda değilsiniz. Kamuyadışarıdan alınan pompaları da aynı arka-daşlar denetledikleri için çok kötü pom-palar alınıyor.

HEP BERABER YENİDEN DEĞERLENDİRELİMBenden önceki konuşmacılar özelliklebaşkan sektörün problemlerinin büyükbölümünü özet olarak anlattı. Kamualımlarındaki şartname ve kabul testlerininasıl yapılması gerektiği konusunda hepberaber düşünüp yeniden bir değerlen-dirme yapmamız gerektiğini düşünüyo-rum. Biraz sitemkâr konuşmak istiyorumama davetli olmalarına rağmen İSKİ yet-kilileri dışında hiçbir kurumdan bu pa-nelde hiçbir yetkili bulunmuyor. Sondönemlerde kamu kurumlarında çok hızlıbir jenerasyon değişimi başladı.

BİZİM ARTIK KALİTE PROBLEMİMİZ YOKAr-Ge departmanlarımız yabancı firma-larla rekabet edecek konumlara geldi.Fakat devletimizin veya kamu kurumların-daki çalışanların yabancı hayranlığı bizizorda bırakıyor. Bizim kalitemiz artık Av-rupa standartlarında, Çinli veya Hintliüreticilerin ürünleri ile asla karşılaştırıla-maz. Avrupalılar artık üretimi bıraktı.

Prof. Dr. Haluk Karadoğan: Şuana kadarPompa vana sektörüne özel sektörünbakış açısından çok önemli noktaları din-lediniz. Bu panel organize edilirken dahaönce de ifade edildiği gibi, panelin bir aya-ğını kamu kurumları oluşturuyordu. Kamu

Page 119: Termo Klima

kurumlarının yaklaşımlarının da buradaifade edilmesi lazım, bu konuda temsilciolarak İSKİ’den Sayın Akif Kabadayı ara-mızda buluyor. Buyurun Sayın Kabadayı…

Akif Kabadayılı: “Biz hizmet etmek zo-rundayız, suyu en düzgün şekilde nasılverebileceksek ona uygun şekilde tercih-ler yapıyoruz.”Konuşmamın başında İSKİ’ni pompa vevana kullanımı konusundaki potansiyeli-nin görülmesi açısından özellikle temiz sukonusunda bazı bilgiler vermek istiyorum.İSKİ’nin İstanbul genelinde 120 kadarterfi merkezi var. Bunların 20 tanesi hamsu terfi merkezi, yaklaşık 200 mW gü-cünde, geri kalanlarsa temiz su terfi mer-kezleridir. Bunların çoğunluğu şehriniçinde yer alıyor. Bu terfi merkezlerinde2010 yılında yıllık 760 milyon kW saatenerji sarf ettik. Bunu enerjinin değerinianlatmak için özellikle söylüyorum.

SİSTEMLERİMİZDE GÖRÜLEN ARIZA-LARIN ÇOĞUNLUĞU ÜRETİM HATALA-RINDAN KAYNAKLANIYORÇok farklı pompa ve vana kullanıyoruz.Sistemlerimizde görülen arızaların birkısmı sistem hatalarından kaynaklanıyorama çoğunluğunun üretim hatalarındankaynaklandığını söyleyebilirim. Burada hoşuma giden konu firmalarımı-zın üretimde uzmanlaşmaya geçişlerioldu. Herkes kendi işini yapmalı, herkeskendi işini yaparsa kontrol etmek dahakolay olacaktır. Bizim de hatalarımız var,zaman zaman doğru ürünleri seçemeye-biliyoruz. Bunun için zaman zaman üre-ticilerle bir araya gelebilsek üretimdekisorunlara çözümler üretebiliriz. Biz hizmet etmek zorundayız, suyu en düz-gün şekilde nasıl verebileceksek ona uygunşekilde tercihler yapıyoruz. Ben isteyerekyabancı vanayı veya pompayı seçmiyorum.Sorun yaşadığımız zaman yabancı ürüneyönlenmeye başlıyorum. Çünkü çok ciddiproblemler yaşıyoruz. Kurum olarak şehresu vermek zorundayız.

UCUZ ÜRÜNLER DEĞİL İŞLETMEÖMÜRLERİ UZUN OLAN ÜRÜNLERÜRETİLMELİ Enerji verimliliği bizim için çok önemliözellikle 1995 yılından sonraki dönem-lerde yaptığımız alımlarda verimliliği önplana çıkardık. Bu nedenler ürünlere test-ler yaparak alımlarımızı yapıyoruz. Bu ne-denle pompa ve vana sektöründen ucuzürünler değil işletme ömürleri uzun olanürünler üretmelerini istiyoruz.

POMSAD’IN ÜRÜNLERİN BİR STAN-DARDINI OLUŞTURMASI GEREKİYOR Üretimlerde statik testlerin yanında dina-mik testlerinde yapılması lazım çünkü sta-tik testlerden geçen birçok ürün kullanımesnasında büyük problemlerle karşımızaçıkabiliyor. Bence POMSAD’ın ürünlerinbir standardını oluşturması gerekiyor.

Prof. Dr. Haluk Karadoğan: Sayın AkifKabadayı’ya teşekkür ediyoruz. Kabul açı-sından bakıldığında masanın diğer tarafın-dan görüşleri ele aldı. Şimdi bu sektörünüçüncü ayağı olan Üniversite ve Ar-Ge açı-sından nasıl bakılıyor? Sorusunun cevabıolarak mete Şen’i dinleyeceğiz.

İTÜ Prof. Dr. Mete Şen: “Bağımsız akre-dite bir laboratuvar kurulursa bütün soruişaretleri çözülecektir.”Herkes bardağın boş tarafını tarif etti.Doğal olarak herkes kendi tarafından ba-kıyor. Halbuki pozitif taraflarda var. 1961yılında İTÜ’de Hidrolik Pompa Vana Labo-ratuvarı kurulduğunda sektörden yeterlitalep olmadı.

AKREDİTE BAĞIMSIZ KURULUŞBurada kurumlar arası güvensizlik ortamıvar. Haklı veya değil, olabilir. Fakat çözümşu; İngiltere’de, Fransa’da, İtalya’da var.Bir akredite bağımsız kuruluş. Üniversite,POMSAD, bireysel üyeler de olabilir. Ta-mamen bağımsız bir yönetim. Bunun tekçözümü budur. Firmalar kendi laboratu-varlarını kuruyorlar. Elbette firmalar adınagüzel gelişmeler ama kaynakların bölüş-türülmesi demektir. Oysa bağımsız akre-dite bir laboratuvar kurulursa bütün butartışmalar, dedikodular veya soru işaret-leri çözülecektir. Çünkü en kötü şey ku-rumlar arası güvensizliktir.

POMPA SEKTÖRÜNDE YETİŞMİŞ ELEMAN SORUNU VARİkinci olarak; üniversite olarak masanındiğer tarafındayız, özellikle pompa sek-töründe yetişmiş eleman sorunu var. Üni-versitelerimizde çok büyük sıkıntılar var.Bunu çözümü de lisans eğitimi sonra-sında bir sertifika programı olmalı. Bu-rada akademisyenler ve uygulamadangelen profesyoneller deneyimlerini akta-racaklar. Yoğun bir program olacak. Benbundan başka bir çözüm göremiyorum.Bir lisans programının sırf pompalara yö-nelik eğitim vermesi benim deneyimle-rime göre mümkün değil ama hemüniversitelerin hem sektörün karşılıklı ola-

rak hazırlayacağı bir program olarak se-nede bir veya iki kez açılır, yoğun ve uy-gulamalı olarak gerçekleştirilebilir.

POMPALAR VE VANALAR ANA ELEMANLARDIRBir başka konu, pompalar ve vanalar biryatırımda üvey muamelesi görüyor. Amabu iki ürün ana elemanlardır, kritik ele-manlardır. Fakat projeciler, kullanıcılarveya devlet kurumlarının yetkilileri buürünlerin ciddiyetin pek anlamış gibi gö-rünmüyorlar.

POMPA VE VANADA DÖKÜM ÇOK ÖNEMLİPompa ve vanada iki şey önemlidir, birin-cisi proje ikincisi döküm çok önemlidir.Türkiye’de en büyük sorun döküm soru-nudur. Şunu da belirtmeliyim ki yine deTürkiye’de döküm belirli düzeye geldi.Yine yurtdışından biliyorum, firmalar ara-sında rekabet var ama döküm konusundaişbirliği yapıyorlar. Bir döküm şirketi kurupbirbirlerini destekliyorlar. Burada şirketingizliliğe verdiği önem ön plana çıkıyor. Bütün pompa firmaları dökümlerini o şir-kette yaptırıyorlar. İşbirliğinden dolayı çokkaliteli dökümler yapıyorlar. Piyasada re-kabet var ama yurtdışı ile rekabet edebil-mek için firmalarımızda benzer bir şekildeözellikle döküm konusunda işbirliğine gi-debilirler. Duyuyoruz, görüyoruz dökümfiyatına pompa satılıyor haksız rekabet-ten dolayı. Sonra ağlıyoruz düşük karmarjı ile çalışıyoruz diye. Burada kurumlarbirbirlerine güvenerek POMSAD odaklıbir kurum kurularak gerçekleştirilmesi ge-rekiyor.

SEKTÖR İÇİN BÜYÜK FIRSATOlumlu bir konu var. Yenilenebilir enerjiyasasında bir madde var. Enerji üretimineyönelik teknolojilerde yerli ürün kullandı-ğınızda kilovat saat başına destekler var.Bu gerek vanacılar gerekse pompacılariçin büyük bir avantaj. Duyduğumuzagöre enerji açığının kapatılması için gerekdoğal gaz çevrim santral yatırımları vetermik santral yatırımları yeniden başla-mış dururumda. Bu bizim sektörümüziçin büyük fırsat ve bunu değerlendiril-mesi gerekiyor.

Biz üniversite olarak her firmaya yakınız,her firmaya aynı mesafedeyiz. Sonuçtabirçok firmaya danışmanlıklar yapıyoruzama bunlar ulusal çıkarlardır ve bilgilerifirmada bırakıyoruz.

izlenim / pawex 2011 - 7. pompa-vana kongresi

117Termo KlimaHaziran 2011

Page 120: Termo Klima

Bireylerin, bir yeterlilik sisteminden ve biröğrenme alanından diğerine geçişlerinde,daha önceden edindikleri öğrenme çıktıla-rının biriktirilmesine ve transfer edilebilme-sine olanak sağlayan bir araç olan ECVET;metodolojik yaklaşımlarla bilgi, beceri veyetkinliklerin kredi puanlarıyla değerlendi-rilmesini ve bu sayede bireylerin bu öğ-renme çıktılarını biriktirebilmelerini vetransfer edebilmelerini sağlar.30 Kasım 2002 tarihinde Avrupa’da gele-cekte mesleki eğitim ve öğretimde işbirliği-nin artırılması hedefiyle KopenhagDeklarasyonu yayınlanmıştır. Deklarasyonlamesleki eğitim ve öğretimde kredi transferisistemine verilecek önceliğin “ Avrupa’dayeterlilikler ve yetkinliklerin farklı ülke ve se-viyeler arasında tanınması, transfer edilebil-mesi, karşılaştırılabilmesi ve şeffaflığının”desteklenmesi için ortak önlemlerden biriolarak uygulanması gerektiği belirtilmiştir.AB Komisyonu Leonardo da Vinci gibi farklıeğitim programları kapsamında ECVET ko-nusunun proje çağrılarının öncelikleri ara-sında yer almasını sağlamıştır. İşte bukapsamda 2006 yılında AB Komisyonu tara-fından yapılan değerlendirmede 2000 projearasında en iyi LDV (Leonardo) Pilot projesiseçilen “ESO-CERT Projesi’nin yenilikçi yak-laşımı transfer edilmektedir. Almanya’danECVET konusunda deneyimli koordinatörIBS liderliğinde, Türkiye’den Bahçeşehir Üni-versitesi METGEM, İtalya’dan Eğitim 2000,İsveç’ten Tinta Yetişkin Eğitimi Merkezi, İn-giltere’den Bedforshire Üniversitesi “M-EC-VET’S” projesi ile ortak ülkelere geliştirilmesive adapte edilmesi planlanmıştır. Burada sizlere öncelikle transfer edilen proje“ESO-CERT” projesi ile ilgili kısa bir verece-ğim. M-ECVET’S projesi ortak ülkelere ve ih-tiyaçlarına göre “ESO-CERT” projesiningeliştirilmiş bir versiyonudur. M-ECVET’Sprojesinde “ESO-CERT” projesinin çıktı veürünlerinden faydalanılmaktadır.Açılımı Avrupa Belgelendirme Sistemi olanECO-CERT projesi Avrupa’da yeterliliklerinbelirlenmiş bir değerlendirme süreci ile de-ğerlendirilmesini içerir. Bu proje ile oluştu-rulan yaklaşım ile bir kişinin yeterliliklerininbelgelendirilmesi sağlanmaktadır. Bunakarşılık kişinin bu yeterlilikleri nasıl ve ner-den elde ettiği sorgulanmamaktadır. Ön-celikle daha önceden farklı öğrenmeortamlarında edinilmiş olan becerilerininbelgelendirilebilmesi için hangi yeterlilikleresahip olması ve bu yeterliliklerin elde edi-lebilmesi için ortalama bir kişi için gereklibilgi ve beceriler tanımlanır. Bir aday, ta-nımlanmış koşullar içinde sahip olduğubilgi ve beceriye göre kredi puanı almayahak kazanmaktadır. Bu proje ile bir aday 26parçaya ayrılmış bir beceri için sertifikalan-dırılmaktadır. Tüm bu sertifikasyon süreci ile

ilgili özel bir metot ve değerlendirme araçlarıgeliştirilmiştir. Proje kapsamında pilot olarakseçilmiş olan KOBİ yöneticilerinin bilgi, be-cerileri ve mesleki eğitimlerinin kredilendi-rilmesi sağlanmaktadır.Ayrıca, Avrupa çapında yönetim yetkinlikle-rinin sertifikasyonunun standartlaştırılması-nın yanı sıra, ECVET’e göre bir kredipuanlama sistemi temelinde yeterlilik port-folyosunun değerlendirilebilmesi için enstrü-manlar ve metotlar geliştirilmiştir. ECVETsisteminde olduğu gibi, tüm edinilmiş bece-riler kredi puanları ile ödüllendirilmektedir.Daha sonra, bu puanlar tek bir öğrenme bi-rimine çevrilmekte ve bu öğrenme birimleride yeterliliklerle ilişkilendirilmektedir. Resmiöğrenme çevrelerinde tam zamanlı bir ye-terlilik için 120 kredi puanına ihtiyaç duyul-maktadır Proje kapsamında oluşturulanEMC Masters sertifikalandırma sistemindeüç yıllık fiili öğrenme zamanı için 360 kredipuanı gerekmektedir. Kredi puanı değerlen-dirmeleri farklı ülkelerden proje ortağı ku-rumların belirlediği eğitim uzmanlarıtarafından gerçekleştirilmektedir. Bu kap-samda 12 Avrupa ülkesinde 400 KOBİ yö-neticisine bir anket uygulanmıştır. Buradakullanılan EMC Master yöntemi 26 özel ye-terlilik için farklı puanlama seviyeleri içer-mektedir. Farklı puanlama seviyeleri ortakülkelerde uygulanan anketlerin sonucundaKOBİ yöneticilerinin belirli bir yeterlilikle ilgilialmış oldukları puanların ortalama sonucuile ortaya çıkmıştır. METGEM’in 2010 yı-lında Avrupa’dan İtalya, İsveç, İngiltere veAlmanya’dan proje ortakları ile başlattığı“Modüler ECVET Sistemi” kısa adıyla M-ECVET’S” projesi; içinde her birisi 160 saat-lik eğitimi kapsayan 10 adet Muhasebe veFinans modülünün yer aldığı öğrenme çık-tıları/yeterliliklerini tanımlayan eylem odaklıileri seviyede öğrenme sistemlerinin değer-lendirildiği bir ECVET projesidir. Bu projedeyukarıda kısaca açıklanan ECO-CERT proje-sinde kullanılan metot ve araçların ortak ül-kelere adapte edilmesi ile ilgili pilotuygulamalar gerçekleştirilecektir. Türkiye’deMesleki ve Teknik eğitimde öncü rolünüüstlenen ve geliştirdiği politika ve stratejileriBahçeşehir Üniversitesi Meslek Yüksekoku-luna uygulayarak çıktılarını yaygınlaştıranBahçeşehir Üniversitesi Mesleki ve TeknikEğitimi Geliştirme Merkezi (METGEM) 2011yılının Ekim ayında bu proje ile ECVET’inpilot çalışmasını Türkiye’de başlatacaktır.

Kaynaklar•http://cemes.bildungibs.de/index.php?option=com_con-tent<http://cemes.bildungibs.de/index.php?option=com_content&view=article&id=50&Itemid=65&lang=en>&view=ar-ticle&id=50&Itemid=65&lang=en •http://www.ecvetprojects.eu/bulletins/archivedBulletin.aspx?id=6<http://www.ecvetprojects.eu/bulletins/archivedBulle-tin.aspx?id=6&language=27&> &language=27&

e ğ i t i m g ü n d e m i

118 Termo Klima Haziran 2011

METGEM ECVET’i Ekim2011'den

itibaren uygulamaya

başlıyor

Azize GökmenBahçeşehir Üniversitesi Mesleki Teknik Eğitimi

Geliştirme Merkezi Başkanı

ilinen adıyla Mesleki Eğitimve Öğretimde Avrupa KrediTransfer Sistemi, EuropeanCredit System For Vocatio-nal Education and Training

(ECVET), mesleki eğitim ve öğretimde Av-rupa çapında işbirliğinin geliştirilmesi içinüretilen büyük projenin bir parçasıdır. Buamaca yönelik olarak işlevsel araçlar içerir.Bu kapsamda Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi(EQF) ile ECVET birbirini tamamlayan un-surlardır. Aslında, EQF ve ECVET aşağıdakiortak prensipler ve yaklaşımlara sahiptir:• Bilgi, beceri ve yeterliliklere göre öğ-renme çıktılarına odaklanırlar;• Hayatboyu öğrenmenin ve tüm öğrenmeçevrelerinin taleplerine eşit mesafedeadapte olunmasına katkı sağlarlar;• Avrupa’da bireylerin hareketlilikleriningerçekleştirilmesine hedeflenirler.

ECVET, tutarlı ve akılcı bir şekilde bazı ilkeler,kurallar ve standartlar sunar. Tüm bireyleriçin aşağıdaki hedeflerin gerçekleştirilmesiiçin önemli bir araçtır:• Eğitimlerini alan kişilerin hareketliliği;• Hayatboyu öğrenme çıktılarının sertifika-landırılması;• Yeterliliklerin şeffaflığının sağlanması;• Avrupa’da mesleki eğitim ve öğretimehizmet eden paydaşlar arasında karşılık an-layış ve işbirliğinin geliştirilmesi.

B

Page 121: Termo Klima
Page 122: Termo Klima

a r - g e n o t l a r ›

120 Termo Klima Haziran 2011

azı liderler çok iyi bir liderdirve bazı yöneticiler çok iyi li-derdir. Ancak, yönetmekesas olarak bir organizas-yonda farklı fonksiyonları

yansıtır. Bir yönetici; resmi bir organizas-yonda planlama, organizasyon, kontrol,bütçeleme, personel işleri, problem çözmeve işin yürümesi için gerekli diğer temelgörevler gibi fonksiyonlardan sorumludur,oysa bir lider yönetim fonksiyonlarında iyideğildir, bunun yerine amaçlara ulaşmakiçin organizasyonun performansının sür-dürülebilmesi için yapılması gerekenlerleve nasıl üstesinden gelinmesi ilgili bir viz-yona sahiptir.

Liderlik ve yöneticilik fonksiyonları arasın-daki farklar karşılaştırıldığında, başarılı birorganizasyonun hem yöneticilere ve hemde liderlere ihtiyacı olduğu aşikardır. Li-derler vizyon ve insanlarla meşgul olur-ken, yöneticiler sistem, proses, bütçe,ekipman ve her türlü şeyle meşguldür.İlave olarak, herhangi bir seviyedeki birçalışan liderlik rolü oynayabilir ve liderlikdavranışı için en üst seviyede pozisyonasahip olmasına gerek olmayabilir. Ancakne yazıktır ki bu liderleri sıradan yönetici-ler yönetir. Ancak, bir organizasyonun ge-lişimi için şirket sahibinin doğuştan gelenliderlik vasfı kaçınılmaz ve zaten böyle birvasfı da olmasa şirketler için zor durumlarkaçınılmazdır. Ülkemizde pek çok şirketin

düştüğü kötü durumların başında lidervasfına sahip şirket sahibinin altında lider-lik vasfına sahip olmayan ve sadece işleriyönetmeye çalışan yönetici, müdür, di-rektör (artık ismine ne derseniz) olmasıdır.Liderler ve yöneticiler arasındaki özellik-lere ait karşılaştırma tablosu (Kaynak;David C. Kozak, “Leadership,” GannonUniversity Magazine, Winter 1998, 5)aşağıda yer almaktadır. Öncelikle söyle-memiz gereken Ar-Ge Yöneticileri lidervasfına sahip Şirket sahipleri veya GenelMüdüre bağlı olmalıdır. Ar-Ge Yönetici-leri; yönettikleri projeler tüm firmayı ilgi-lendirdiği için ve tüm şirkete hitapetmeleri gerektiği için lider vasfına sahipolmalıdır.

Liderler ve yöneticiler arasındaki enbüyük faktörlerden biri yöneticilerin ta-kipçi olmasıdır. Liderlik konumunda, ta-kipçiler lideri veya bir diğerini takipetmekte serbesttir. Yönetici konumundaise normal olarak personel kendi işleriniriskine sahip olsalar da benzer serbest-liğe sahip olmaya gerek duymaz. John P.Kotter “ Liderler Gerçekte Ne Yapar “başlıklı yazısında (Orijinal ismi “ WhatLeaders Really Do “) liderliğin pek çokinsanın düşündüğünün tersine pek çokve çeşitli nedenlerden ötürü yönetimbecerisinden farklı olduğunu iddia eder.O, liderlik ve yöneticiliğin iki farklı hare-Ar-Ge

yöneticileri liderlerden

seçilir

Mak. Müh. Dr. Süleyman TOKAY, Ar-Ge Yöneticisi

B

Page 123: Termo Klima
Page 124: Termo Klima

ket olduğunu ve her birinin kendi fonk-siyon ve karakteristiği olduğunu ilerisürmüştür. Kotter’ e göre, ikisi arasın-daki en büyük fark, onların temel ve bi-rincil fonksiyonları merkezlidir. Oysa ki,yönetim; personel sorunları, organizas-yonel dizayn ve yapı, bütçe hazırlama veyürütme, eleman kadrosu, araç gereç,giriş ve çıkış kontrolü, çeşitli İnsan Kay-nakları konuları ile iç içedir. Liderlik isevizyon, büyük resmi görme, değişim vegelecek ile ilgilenir. Son yıllarda liderinsahip olduğu ilave özelliklerin başındaise daha hızlı teknolojik değişime sahipolarak daha rekabetçi ve daha değişkenbir yapıya sahip iş dünyasında yerinialmak, daha geniş uluslar arası rekabetçiyaklaşım, internetin yükselişini her an-lamda kullanmak, pazarların üzerindekikısıtlayıcı düzenlemeleri kaldırmak, vediğer olası değişimlere açık olmaktangeçer. Bu yüzden, artık pek çok şirket, “daha yönetici “ gibi kavramlara yer ver-mektedirler.

Bir örnek olarak Kotter, basit bir askeribenzerliği kullanır: Barışta ordu emir ko-muta zinciri çerçevesinde yukarıdan aşağıdoğru ilerleyen bir silsile ile gayet güzelve başarılı bir şekilde yönetilir, ancaksavaş zamanı her seviyede bir lidere ihti-yaç duyar. Özel hareket eylem ve işleri sa-dece liderler yapabilir. Veya başka birdeyişle bu görevler liderlere verilir. Verilengöreve göre lider stratejilerini, plan veprogramı kurgular ve uygular. Bu durumşu şekilde de açıklanabilir; savaştaki as-kerler savaş içinde yönetilemezler fakatdüşmanla karşı karşıya gelmek için mü-cadele ederler.

Liderler ve yöneticiler arasındaki diğer birfark, kendi birincil fonksiyonları ya da so-rumluluklarının üstesinden nasıl geldiklerive bunlarla nasıl başa çıktıkları ile ilgilidir.Yöneticiler; planlama ve bütçelemeninzorlukları, hedeflerin tutturulması, bu he-deflere ulaşmak için atılacak adımlar,planların gerçekleştirilmesi için kaynakla-rın düzgün dağıtılması ile uğraşır. Yöne-ticiler bir organizasyon yapısı içindefonksiyon sağlar, hangi hususta olursaolsun her bir birey bir işe ve temiz bir ra-porlama kanalına sahiptir. Yöneticilerkontrol ve problem çözme ile ilgili plan-ların başarısını gerçekleştirmekle, planla-

rın sonuçlandırılması için resmi ve resmiolmayan karşılaştırmalarıyla, raporları ha-zırlama ile, toplantıları organize etme ile,ve planları gerçekleştirmek için gereklidiğer işlerle uğraşır.

Liderler; bir bütün olarak organizasyonuntamamı için bir yön çizmek adına deği-şimlerle, neyin yapılacağı veya nasıl ta-mamlanacağı ile ilgili vizyon geliştirmekle,tüm stratejiyi düzenlemekle, yöneticilerestratejiyi anlatmak ve onları bilgilendir-mekle, işe doğru insanı adapte etmekle,stratejiyi gerçekleştiren insanlara sorum-lulukları ve yetkileri delege etmekle vegörevin parçalarının tamamlanabilmesiiçin yöneticilerin ne yapması gerektiği ko-nusunda bilgi verici görüşmelerle uğraşır, Bunlar kayda değer ve belirgin farklardır.Yöneticiler plan, organizasyon, yapı,bütçe ile ilgilenir, oysa ki liderler yönetici-lerin ne yapması gerektiğini anlatan, du-rumda oluşan değişiklikleri temiz bir yolgeliştirerek gösteren, ve daha öncesindetüm anlattıklarını gözünün önünde yaşa-yan kişilerdir. Örneğin, aynı amaca yönel-mek için plan ve bütçeleri geliştirirkenufak farkların nasıl yapılabileceği ile ilgiliaçık bir vizyonla yön belirlemek bunlar-dan birini teşkil etmektedir. Eğer amaç birsonraki yıl yüzde on oranında organizas-yondaki performansı geliştirmek ise, yö-neticiler; bir planı geliştirmekle, bütçeyirevize etmekle, planda çalışacak perso-neli görevlendirmekle ve belki de organi-zasyonel yapıyı tekrar ve yeniden veyeniden oluşturmakla uğraşacaklardır,Oysaki liderler; diğer yandan yapılacak-larla ilgili açık bir vizyona sahip olarak, yö-neticilere vizyonu anlatır, strateji içindekirollerini oynatır ve diğer yöneticileri yet-kilendirir.

Yukarıda anlattıklarımız ışığında lider-yö-netici arasındaki farkları pek çok kişi pekçok konuya odaklanarak incelemiştir vebundan sonra da incelemeye devam ede-cektir; Buradaki amacım şirketler her bö-lümde en az bir lider olması gerektiği vebu liderin de şirketin tüm fonksiyonlarınahakim olarak rahatça stratejik vizyonasahip olmasının önündeki engellerin kal-dırılması gerektiğidir. Stratejik vizyonunformüle edilmesinde liderler şirketin yap-maya çalıştığı ve olmak istediğini sorgu-layan organizasyon için bir vizyon yaratır.

Bir Stratejik Vizyonun Oluşturulmasın-daki Anahtar Etmenler şunlardır;1. Performans Yönetimi, Kalite, Verimlilikgeliştirme organizasyonun ne yapavcağıile ilgili bir vizyon gerektirir.2. Sistematik bir “ genel strateji “ vardırki, kavramsal olarak bugünden geleceğebir gelişimi gösterir.3. Organizasyonda performans geliştirmeile ilgili aktif olan personel için yapılmasımotive eder ve teşvik eder.4. Altında yatan değer ve düşünceler,prensiplerin klavuz formunda yer alır, tek-rardan çalışmaya ve yeniden düzenle-meye ihtiyacı vardır.5. Yönetim prosesi ve pratikleri yenidendizayn edilmeye ve çözülmesi gerekensorunların yanıtlanması için daha efektifolarak yerine getirilmeye ihtiyaç duyar.6. Bir vizyonun dikkatine odaklanarak,lider, onların değerleri üzerinde, sorum-luluk ve istekleri üzerinde, organizasyonile ilgili duygusal ve manevi çalıştırır,Bir yönetici ise, karşıt bir düşünce olarak,organizasyonun fiziksel kaynaklarını, ser-maye, insan kaynakları, hammadde veteknolojiyi çalıştırır.7. Bir vizyonla birlikte, lider; organizasyo-nun bugünden geleceğe tüm önemliköprüleri atar ve bu amaçla çalışmayadevam eder.8. Bir vizyon organizasyon için gerçekçi,güvenilir, çekici geleceği açık bir şekildeifade eder, herhangi bir durum şu an olu-şan gelişmelerden bazı daha önemli yol-ları mevcut olabilir.9. Vizyon birleştirici amaçları gösterir veinsanları kavrar ve içine çeker.10. Bir vizyon her zaman gelecekteki du-rumla ilgilidir ve mevcut durumla ilgilen-mez.11. Vizyon canlandırır, hayat verir veamaçları aksiyonların içine dönüştürür.12. Bir yön seçmek için, bir lider olabile-ceklerle ilgili zihinsel bir fotoğraf ve orga-nizasyonun arzu edilen gelecektekidurumu ile ilgili şekli geliştirmelidir.13. Vizyon zamanında ve sıradan plan-lanmış aktivitelerin sınırlarının ötesindekibir boşlukta yansıtılmalıdır, fakat gerçek-leştirilmesi için organizasyondaki görevli-lerin ve çalışanların yeteneklerinin çokötesinde bir uzaklıkta da olmamalıdır.

Kaynak: “Leadership in Organizations“,2009, David I. BERTOCCI

a r - g e n o t l a r ›

122 Termo Klima Haziran 2011

Page 125: Termo Klima
Page 126: Termo Klima

Geçtiğimiz aylarda yetersizlikten dolayıÇiğli Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fab-rikasından Manisa Organize Sanayi Böl-gesi’nde 12 bin metrekaresi kapalı yenifabrika binasına taşınan Doğuş Vana’nın

vizyonunu “Türkiye için değil dünya içinüretim yapan bir vana fabrikası olmak.”Olarak açıklayan Doğuş Vana YönetimKurulu Başkanı Bülent Hacıraifoğlu ileyeni fabrikalarına görüştük.

Yeni kurmuş olduğunuz bu fabrikanın ra-kamsal verilerini paylaşır mısınız? Bu tesislebirlikte Doğuş Vana’ya nasıl bir vizyon çiz-diniz?Kuruluşumuz 1988 yılına dayanıyor. Yak-laşık 23 senedir bu sektördeyiz. Önceleritamamen iç piyasaya hitap ederken işimi-zin önemli bir kısmını artık ihracat oluş-turmaya başladı. İhracatın da devreye

Doğuş Vana Yönetim Kurulu

Başkanı Bülent Hacıraifoğlu:

“Avustralya’dan Arjantin’e

kadar 50’nin üzerinde ül-

keye ihracat yapıyoruz. Viz-

yonumuz Türkiye için değil

dünya için üretim yapan bir

vana fabrikası olmak.”

Doğuş Vana dünya için üretim yapıyor

f ab r i k a g e z i s i

124 Termo Klima Haziran 2011

Doğuş Vana dünya için üretim yapıyor

Page 127: Termo Klima

girmesiyle kapasitemizi artırma gereksini-mimiz ortaya çıktı ve Çiğli Organize Sa-nayi Bölgesi’ndeki yerimiz yetersizkalmaya başladı. Orada daha fazla yatı-rım yapamayacağımızı anlayınca çevre-mize nerede yatırım yapabileceğimizidüşündük. Manisa Organize Sanayi Böl-gesi’nin hem parsel büyüklükleri açısın-dan hem yakınlık ve organizasyonkolaylığı açısından orada karar kıldık.Yaklaşık 3 sene önce buradan 18.660metrekarelik bir arazi aldık. Şu andabunun 12.000 metresini kapalı olarak kul-lanıyoruz. Yerimizin geniş olması ileriyedönük yatırım yapmamızı da kolaylaştırı-yor. Eski yerimizde böyle bir imkânımız kal-mamıştı. Şu anda işimizin yaklaşık%50’sini ihraç ediyoruz. Avustralya’danArjantin’e kadar 50’nin üzerinde ülkeyeihracat yapıyoruz. Avrupa’nın hemenhemen her ülkesine, Orta Doğu ülkelerineürünlerimizi ihraç ediyoruz. VizyonumuzTürkiye için değil dünya için üretim yapanbir vana fabrikası olmak.

Burada yeni yatırımla birlikte Ar-Ge’ye deyatırım yaptınız mı? Ar-Ge bizim uzun yıllardan beri önem ver-diğimiz bir konu çünkü araştırma-geliş-tirme yapmadan ilerlemek, gelişmekmümkün değil. Bu çerçevede iki projemizTÜBİTAK’tan destek aldı ve bu projelerinikisini de tamamladık. Bir tanesi 4-5 seneönce pazara sunuldu, diğeri de 1,5 seneönce hem yurtiçine hem yurtdışına su-nuldu. Ayrıca Ar-ge faaliyetlerimiz sürekliyani bir veya iki projelik değil. Aynı şekildeürün geliştirme de böyle. Bunlara çokönem veriyoruz zaten başka türlü de özel-

likle de tüm dünyaya hitap etmek istiyor-sanız bir yere varmak mümkün değil. Ar-Ge’de sürekli çalışan iki kişi ve onlaradestek olan iki kişi olmak üzere 4 kişi var.Neticesinde Ar-ge herkesin yaptığı bir iştirama özellikle Ar-geye yönelik çalışan 4 kişivar diyebiliriz.

Kaç çalışanınız var, kaçı beyaz yakalı, kaçı mavi yakalı?Şu anda 130 civarında çalışanımız var.Bunlardan yaklaşık 45 kişi beyaz yakalı,diğerleri mavi yakalı.

f ab r i k a g e z i s i

125Termo KlimaHaziran 2011

Page 128: Termo Klima

Yeni fabrikayla birlikte ek istihdam oldu mu?Ek istihdam yaptık ama belirtmeden ge-çemeyeceğim; ülkemizde işsizlik var de-niyor ancak bizim burada en çokzorlandığımız konulardan bir tanesi ele-man bulmak. Vasıflı elemanı bir kenarabırakın montajda kullanacağımız vasıfsızelemanı dahi bulmakta zorluk çekiyoruz.Elamanlarımızın çoğunu hala İzmir’dengetiriyoruz. Manisa’da maalesef o sıkın-tıyı yaşadık.

Bildiğim kadarıyla Manisa’da çok önemlifirmaların fabrikaları var. Dolayısıyla bunayönelik olarak eğitim kurumlarıyla iş birlik-leri olmuştur diye düşünüyorum. Sizinböyle bir girişiminiz söz konusu mu?Biliyorsunuz Odalar Birliği’nin geliştirdiğiBeceri 10 adında bir proje var. Sanayi ku-ruluşları ihtiyaç duydukları elemanları bu-raya bildiriyorlar. Onlar da vasıfsızelemanları alıp 3 aylık bir kursa tabi tutupsize sunuyorlar. Bizim bununla ilgili bir gi-rişimimiz oldu. Bu ay sonunda bu yolla 10tane yeni elemanımız bize katılacak.

Tekrar fabrikaya dönmek gerekirse, Ar-Geçalışmalarınız devam ediyor, alanınız da ye-terli, yeni ürün veya yeni yatırımlarınız ola-cak mı?Bu fabrika diğer fabrikamızdan yaklaşık3,5 kat daha büyük bir alana sahip yaniaslında daha tam doldurmadık alanı,planladığımız yatırımlarımız var. BurasıManisa 3.Bölge teşvik alanına da girdiğiiçin bu teşvik imkânını da değerlendir-mek istiyoruz. İnşaat yatırımımız tamam-landı. Tezgah, makine, ekipmanyatırımlarımızın belirli bir miktarını ta-mamladık ama daha önümüzde 1,5 senekadar bir teşvik süremiz var. Bu süre zar-

fında planladığımız tüm yatırımları ta-mamlayacağız. Sonuç olarak diyebilirimki; biz burada 1,5 sene sonra eskidenyaptığımız üretimin en az iki katı üretimiyapacağız.

Mevcut ürün gamını geliştirmek için miyoksa yeni bir tesis, yeni bir makine için miçalışacaksınız?İkisi için de çalışacağız. Hem yeni ürüngamlarımız olacak hem de daha fazlaüretme imkânına sahip olacağız.

Üretimde kullandığınız makineler Türk malı mı?Eğer kullanacağımız makinenin Türki-ye’de ciddi bir üreticisi varsa o makineyikesinlikle Türkiye’den almaya çalışıyoruzama Türkiye’de üretilmeyen ekipmanaihtiyacımız varsa mecburen dışarıdan ge-tirtiyoruz. Türkiye’de olan bir makineyidışarıdan getirmeyi kesinlikle düşünmü-yoruz.

Farklı ülkelerle işbirliği veya ortaklı gibi dü-şünceleriniz var mı?Bunlar her zaman düşünülmesi gerekenşeyler. Şu anda somut herhangi bir şeyyok %100 yerli sermayeyle çalışıyoruz,aile şirketiyiz ama böyle tekliflere herzaman açığız. Tabi bu tekliflerin bizefayda sağlayacak, katma değeri artıracak,önümüzü açacak, bize daha fazla pazar-lar sunacak teklifler olması gerekiyor.

Sizin buraya gelmenizle birlikte başka sek-törlere de iş çıktı mı yani sizin yarı mamulaldığınız ya da başka şekillerde faydalandı-ğınız sektörler var mı?Bizim kapasitemizin artmasından dolayıbizim yan sanayiye özellikle dökümhane-

lere verdiğimiz döküm siparişi oranı daarttı. Şunu sevinerek belirteyim ki; bizimdökümü en fazla tedarik ettiğimiz dö-kümhanelerden birisi İzmir’deyken bizimburaya gelmemizle birlikte Manisa’da birfabrika aldı, orada bir tevzi yatırım yapı-yor. Sanıyorum bu sorunuza en somutcevap olacak yani yatırım yatırımı, istih-dam istihdamı getirdi.

Yatırımlardan bahsetmişken bir Pazar de-ğerlendirmesi alabilir miyiz? Pazar büyüyor. 2009 yılındaki daralma-dan sonra 2010 yılındaki toparlanmagayet iyi oldu. 2011 yılında bunun devamedeceğini umuyorum. Seçim sonrası birbelirsizlik olabileceğini düşünüyoruzancak genel olarak baktığımızda 2011 yı-lında da büyüme devam edecek. Ancakpazarın paylaşımına baktığımızda ithalatda müthiş miktarda artıyor. İthalatla ihra-catı mukayese ettiğimizde ithalatımız ne-redeyse ihracatımızın iki katına ulaşıyor.Bu noktada durup bir düşünmek lazım;“Neden ithalat bu kadar artıyor?” Yerliüreticilerimiz hemen hemen aynı konularüzerinde çalışıyor. Özellikli ürünler dahaçok inovasyon, teknoloji gerektiren ürün-ler değil, daha standart ürünler oluyor vebundan dolayı aralarında büyük bir reka-bet var. Fiyatlar dibe vurmuş vaziyette,çok küçük marjlarla çalışılıyor. Tabi marjlarküçük olunca insanların yatırıma, inovas-yona, Ar-Ge’ye ayıracakları kaynağı kal-mıyor. Bu noktadan hareketle bence artıkufkumuzu açıp bu ithal kalemlerin nelerolduğuna bakıp daha teknolojik, standartolan ürünlere yönelmektense özellikli,katma değeri daha yüksek, yükte hafifpahada ağır ürünlere yönelmemiz lazım.Zaten yurtdışından gelen çoğu ürün debu özellikte.

f ab r i k a g e z i s i

126 Termo Klima Haziran 2011

Page 129: Termo Klima

ÜLKEMİZİN EN BÜYÜK SIKINTISI; DENETİM YOKBüyük haksız rekabet oluşturan uzak doğuülkelerinden gelen kalitesiz ürünler var. Buürünler için eskiden TSE denetimi vardı,şimdi özellikle bizim sektörde bu denetimikaldırdılar, kontrol olarak bir tek CE kontrolüvar. Fakat “Katalogda görülen ürünle gelenürün aynı mı değil mi?” bunu kontrol edenyok. Bizim ülkemizin en büyük sıkıntısı bu;denetim yok. Avrupa bu meseleyi nasıl çöz-müş; kullanıcı bilinçli olduğu için belirli ser-tifikalara, belirli kalite şartlarına hâkim olanürünlerin kullanılmasına izin vererek. AB ilebir serbest ticaret anlaşması imzalanmış. Buanlaşmaya göre; “Her türlü mal rahatlıklagirebilir, AB’ye de gönderilebilir ama AB kul-lanıcısı bunu kullanmaz. Belirli kalite şartla-rına hâkim mi, belirli sertifikasyonu var mı,içindeki boyası, içinden geçen kauçuklarbakteri üretiyor mu?” bunlara bakar eğerbunlardan geçerseniz ürünün orada kulla-nılmasını sağlayabilirsiniz. Ayrıca her bir ülkeşu anda ayrı sertifika veriyor yani İngilte-re’den ayrı Fransa’dan ayrı Almanya’danayrı almanız lazım. AB bu şekilde kendi üre-ticisini koruyor. Oysa bizde bunun deneti-mini yapan kimse maalesef yok vesonucunda ucuz ama çok kalitesiz ürünlerülkemize elini kolunu sallayarak girip uygu-lamalarda kullanılabiliyor.

Biz Avrupa’yı 50 yıl geriden takip ediyoruzdemiştiniz. Ekonomik açıdan dünyaya bak-tığımızda Avrupa’nın üretimlerini bıraktığı,artık orada pazarın doyduğu konuşuluyor.Türkiye’nin de doğu bölgesine doğru ihra-catının arttığını da biliyoruz. Oralarda isepazarda bu sıkıntılar yok. Bu Türkiye içinbir avantaj olabilir mi?Dediğiniz gibi Avrupa’da doygunluk varama Avrupa dünyanın her yerine ihracat

yapıyor. Avrupa üretim konusunda artıközellikle emek yoğun işlerden elini ayağınıçekmiş durumda. Bu açıdan benim izledi-ğim, çoğu üretici üretimlerinin ya bir mik-tarını ya da tamamını Uzakdoğu‘ya, Çin’e,Hindistan’a, kısmen Türkiye’ye aktarmaksuretiyle üretimlerin devamlılığını sağlıyor.Kendisi üretmiyor ya yarı mamul alıyor veyakendi adıyla başka bir yerde ürettirip tümdünyaya ihraç ediyor. Bizim lojistik bakım-dan bir avantajımız var; gerek Hindistan’agerekse Çin’e göre Avrupa’ya çok yakınızama o ülkelerdeki gerek enerji gerekse iş-çiliklere bindirilmiş aşırı yükler konusundabize karşı çok büyük avantajları var, devlet-ten büyük süspansiyonlar alıyorlar. Bizimhandikabımız bu ama avantajımız lojistikolarak daha yakın olmamız. Bir de manta-lite bakımından bir avantajımız var, Avrupalıartık bizimle bir şey konuşurken bizim man-talitemizi çok rahat algılıyor, biz de onlarınmantalitesini daha rahat algılayıp daharahat iletişim kurabiliyoruz. Bu avantajımızıiyi değerlendirmemiz lazım. Bu açıdan birazinovasyona, Ar-Ge faaliyetlerine, yatırımlaraağırlık verirsek bu pazardan büyük bir payalırız diye düşünüyorum.

Bir taraftan da artık Orta Doğu’da ülkeleryeni yeni şekilleniyor, eminim takip ediyor-sunuzdur. Bunların inşası da olacak.Tabi yani şu anda paranın kaynağı olanpetrol fiyatlarının bu noktalara varmasıylaözellikle Arap dünyasında büyük bir kay-nak birikimi oldu. Bu paydan fazlaca birdilim almamız lazım ama üzülerek belir-teyim ki hala orada bir ihale çıktığındahep Batı Avrupa ülkesi ürünleri olacakşeklinde ihale şartnamelerinde birtakımşartlar var. Ülke olarak bunu kırmamızlazım. Gerçekte maalesef bu tip şeylerle

karşı karşıya kalıyoruz. Çok yakın za-manda da birtakım projelerde karşılaştık.Batı Avrupa ürünleri tercih edilecek şek-linde şartlar oluyor.

İhracat yaptığınız 50’den fazla ülkedeki ya-pılanmanız hakkında bilgi verebilir misiniz?O pazarlarda bir ofis olarak mı yoksa dis-tribütörler vasıtasıyla mı varsınız?Hiçbir yerde ofis olarak yoğuz. Bu ülkele-rin bazılarında distribütörlerimiz var, ba-zılarında birkaç satış yaptığımız firma var.

Eklemek istediğiniz bir şey var mı?Devlet büyüklerimize her fırsatta gerçekgelişmenin üretim ve ihracat ile olduğunuaksi takdirde her şeyin geçici olduğunu,parasal büyümelerle gerçek büyümenin,gerçek gelişmenin olamayacağını hepimi-zin vurgulaması lazım. Bu kadar büyük dışticaret açıklarıyla bir gün mutlaka kriz gelir,bizi de vurur. Bu açıdan ülke olarak yerliüreticiyi ve ihracatı destekleyici her türlügirişimde, faaliyette bulunmamız lazım.

Çok teşekkür ediyorum.Ben teşekkür ederim.

f ab r i k a g e z i s i

127Termo KlimaHaziran 2011

Page 130: Termo Klima

Bu ayki profesyonel konuğumuz ZekiÖzen, yıllarca iklimlendirme-tesisat sek-törüne emek veren Zeki Özen, gerek yurtiçinde gerekse yurt dışında sektörünönemli firmalarında önemli görevler üst-lendi. Halen Airfel Genel Müdür Yardım-cılığı ve Yeni Projeler Koordinatörlüğügörevini yürütüyor. Zeki Özen’i dinlerken Türkiye iklimlen-dirme-tesisat tarihini dinlediğimi düşün-düm. Bu nedenle Zeki Bey’legerçekleştirdiğimiz söyleşiyi iki ayrı bö-lüme ayırdık. İlk bölümde daha önceki

“Aramızdaki Profesyoneller” bölümlerimi-zin aksine bir söyleşi havasından çıkıp birtarih yazısı havasına büründürdük. İkincibölümde ise Zeki Bey’in sorularımıza ver-diği cevaplara yer verdik.

ZEKİ ÖZEN KİMDİR?Zeki Özen 1955 yılında İstanbul Üskü-dar’da doğdu. Üsküdar’da büyüdü. Ba-bası … Bey bir işçidir. Ailesi Zeki Bey’inkendi tabiri ile Kafkasya’dan göç eden 93muhacirlerinden. İstanbul’a gelip Şile’yeyerleşmişler. Öğrencilik yıllarında çok ba-

şarılıdır. İlkokul ve ortaokulu birincilikle bi-tirir. İlkokul beşinci sınıfta öğretmeninin tel-kinleriyle başarılı öğrencilerin katıldığı pa-rasız yatılı imtihanına girer. İmtihansonucunda ortaokul ile liseyi Vefa Lise-si’nde parasız yatılı olarak okur. Zeki Bey,“Bu da gösteriyor ki; Türkiye’de gayretgösteren insanların ulaşabileceği şeylervar. Eğer biraz gayretliyseniz ve de bir yolgöstereniniz varsa Türkiye’deki fırsatlardünyanın hiçbir yerinde yok.” yorumlu-yor bu durumu.

Airfel Genel Müdür Yardımcısı veYeni Projeler Koordinatörü ZekiÖzen: “Bütün başarılı insanlar gençli-ğinde, çocukluğunda çok büyük sıkın-tılar çekmişler ama mücadeleyibırakmadan, doğru bildikleri yolda,enerji harcayarak ve dürüst olarakmücadele edip başarılı olmuşlar.”

a r a m ı z d a k i p r o f e s y o n e l l e r

128 Termo Klima Haziran 2011

“Yakın dönem iklimlendirme tesisat tarihi!”

Alarko’da en başarılı personel ödülü

Page 131: Termo Klima

a r a m ı z d a k i p r o f e s y o n e l l e r

129Termo KlimaHaziran 2011

Zeki Bey, lise sonrasında tıpa kaydını yap-tırmışken hocalarının yönlendirmesiylemakine bölümüne geçer ve İstanbul Tek-nik Üniversitesi Makine bölümünü kaza-nır. O dönemlerde İstanbul TeknikÜniversitesi’nde bir uygulama vardır; lise-lerde hangi hoca daha fazla öğrenciyiokula sokarsa ona plaket verilir. Vefa Lise-si’ndeki fizik hocası Azade Tokdil her seneplaketi almaya hak kazanırmış. Bununiçinde öğrencileri daha lise 1. Sınıfta “İs-tanbul Teknik Üniversitesi’ne gideceksin”baskısı yaparmış. İşte bu yarış sayesinde İs-tanbul Teknik Üniversitesi’ne girer ZekiBey; şimdi ise; “İyi ki de girmişim, maki-neci olmaktan çok mutluyum.” diyor.

İLK PROFESYONEL TECRÜBEZeki Bey üniversite bittikten bir haftasonra Alarko’da işe başlar. Geceleri de iş-letme iktisat enstitüsüne devam eder.Okul Beyazıt’tadır ve trafik çok yoğun ol-duğu için her gün Karaköy’den Beyazıt’ayürüyerek gider. Ümraniye’de oturan ZekiBey’in eve gidiş saati gece 12’yi bulur.Okul ve iş günün tümünü doldurur. Ogünleri; “İnsanlar zaman yok diyor yahepsi hikâye. Vapurda, 15 dakikalık yol-culuklarda çok ders çalıştığımı ya da yor-gunsam çok uyuduğumu iyi bilirim. Osayede Türkiye’nin sayılı hızlı okuma şam-piyonlarındanım yani hızlı okuma kursla-rında hep birinci oluyordum çünkü 15dakikada dersi çalışmak zorunda kalıyor-dum.” diye anlatıyor.

KIRIK DÖKÜK YOLLARDAN MODERN OSAKA’YABirinci sınıfın sonunda Japonya’ya bursimkanı doğunca Zeki Bey sınava girer vekazanır. Üzeyir Garih Bey’in referansıylabir sene ihtisas yapmak için Osaka’ya

gider. Osaka’ya gidiş hikayesi ve o dönemTürkiye’sinin özeti; “60 dolar para verdi-ler bana, 60 dolarla Japonya’ya gittim.Osaka’ya indim ve Türkiye ile Japonyaarasındaki farkı o zaman gördüm. Yollar,otobanlar… O zamanlar Türkiye çokfarklıydı. Şimdi anlatması çok zor, yeninesil hayal bile edemez. Havaalanınagiden bir yol vardı, anayollar yapılma-mıştı, 1978 senesiydi, sahil yolundan gi-diyorduk. Engebeli, kırık dökük bir asfaltyoldu.”

ASKERDE BÜTÜN KAZAN DAİRELERİNİİŞLER HALE GETİRDİMOsaka’dan dönüşte İşletme İktisat’ı da bi-tirerek 1980 yılında askere gider. Askerdede dereceye girer ve İstanbul’a gelir. As-kerde de devletin imkanlarıyla okudu-ğunu unutmaz ve o gayretle yaparaskerliğini; “Devletin verdiği imkânlarla

okuduğum için onun karşılığını verme is-teğiyle askerde büyük bir gayret göster-dim. Marmara Bölgesi’nde girmediğimaskeri tesis yok, bütün kazan daireleriniA’dan Z’ye gözden geçirdim. Hepsindekiçalışmayan tesisleri, su arıtma cihazlarınıtalimatlarla çalışır hale getirdim.”

Zeki Bey’in askerlikten sonraki iş hayatıbir anlamda Türkiye’nin iklimledirme-te-sisat sektörünün gelişiminin özeti gibi. Bunedenle bu noktada Zeki Bey’in konuş-malarına çok fazla müdahale etmemeyeçalıştık.

ASKERLİK SONRASI YURT DIŞI MACERASIO dönemlerde Türkiye’de bir furya baş-ladı; Irak, Libya, Suudi Arabistan furyası.Bütün genç mühendisler oralara gitmeyeçalışıyordu. Bizim de hayalimiz oralaragitmek, dünyayı gezmek. Askerlik biter-ken iş bulmak amacıyla Koç Holding’egittim. Gel Arçelik’te, Demirdöküm’deçalış dediler. Ben orada form doldururkenErtan Ziya Sayar için, “Çok meşgul, gö-rüşemezsin.” dediler. Ben de formu dol-durayım bulunsun dedim. Ertan Beyodasından dışarı çıktı, “Sen ne bilirsin.”dedi. “Genç bir mühendisim, Japonca bi-liyorum.” dedim. O zamanlarda KoçGrubu Japonya’yı örnek almak istiyordu.Ertan Bey, “Sen gel benim yanımda otur.Hangi şirketi beğenirsen oraya gidecek-sin.” dedi. Fakat o zamanlar yurtdışınaçıkma heyecanı var. O yüzden Limtaş’ıseçtim. Anlaştık hemen başladım işe.Sonra gidip Ertan Bey’e teşekkür ettim.Limtaş’ta iş başlayınca Libya’ya gittik.Fakat umduğum gibi bir ortam bulama-dım. Libya o dönemde sefalet içerisinde,

Ortaokul yılları

Vefa Lisesi Mezuniyet töreni konuşması-1972

Page 132: Termo Klima

iş yapmak için malzeme bile yoktu. Me-sela lavabo temin edeceğiz, Libya’da la-vabo yok. Türkiye’den gelecek, montajyapacağız. 9-10 ay kadar orada çalıştık-tan sonra baktım oradaki iş çok cazipdeğil, Arabistan’a geçtim. Orada da birsüre çalıştıktan sonra Londra’ya biletaldım. Benim niyetim Londra’ya gidip kal-mak ve bir süre sonra Türkiye’ye dönüp işaramaktı. Uçağa bindim, gittim Londra’ya.Gece saat 12’de otel arıyorum. O gece zorda olsa 14 pounda bir oda buldum.Sabah bir Türk restoranına gidip kalacakyer sordum. 5-6 ay kalmaya niyetimvardı. Kuzeye git dediler. Gittim oradahaftalık 14 pounda bir yer buldum.Orada kaldığım süre boyunca İngilte-re’nin altını üstüne getirdim. Türk-İngilizTicaret Odası’na gittim. “Ben genç mü-hendisim, bana burada çalışacak bir yerbulun” dedim. Ticaret İşleri Başkanı Ric-hard adında birisiydi. Orada kursa kay-doldum ki oturma müsaadesi alayım.Gidip home office’den de bir oturumaldım. 15 gün boyunca adamın yanınagittim, bana yer bulmasını istedim. Sonra,“tamam seni Brighton’a göndereceğim,orada bir yer var” dedi. Brighton olmazLondra’da olacak dedim. En sonundaadam “sen gel burada ofiste otur, sanacep harçlığı vereceğim, gelen giden mek-tuplara bakarsın” dedi. Orada biraz çalış-tım ama bir yandan sürekli geziyorum.Girmediğim delik kalmadı. Suudi Arabis-tan Konsolosluğu’na gittim, Kuveyt Kon-solosluğuna gittim. Asıl niyetim oralardaiş bulmaktı. Londra’da 4-5 ay geçti, niha-yet Arabistan’da bir iş buldum. İş buluncaTürkiye’ye geldim. Hemen Arabistan’agittim. Orada Amerikalılarla beraberdik.Biz kendimizi hep tecrübeli mühendislerolarak görüyorduk, projelere baktık ki

hayatta öyle proje görmemişiz. Projelerdebir sistemde kurulması gereken ne varsahepsi var. Biz de oturup yeniden mühen-disliğe başladık. Türk-Arap ortak firmafakat projenin kontrolü yabancılarda... Osırada proje müdürü, mühendisler kaç-mış. Proje bize kaldı. Orada çalıştık ve sis-tem nasıl olur, proje nasıl olur onugördük.

ALARKO’YA YENİDEN DÖNÜŞ-KLİMASANTRALLERİNDE YENİ DÖNEM Arabistan’da çalışırken Üzeyir Bey habergönderip, “Burada yeni bir proje var, Tür-kiye’de beraber çalışacağız.” dedi amasöz verdiğimiz için “Arabistan’da projeninbitmesi lazım.” cevabını verdim. Kendiside “Masa burada, işini bitir ve gel.” dedi.O projeyi bitirdik ve Türkiye’ye döndük.Üzeyir Bey ürün müdürlüğü adında yenibir konsept oluşturmuştu. O zamanlarTürkiye’de klima santralleri yapılıyorduama kaynaklı yapılıyordu. Bu nedenle debir klima santralini binaya sokmak içinduvarları kırmak gerekiyordu. Bunu por-tatif hale getirdik. O projenin başındaÜzeyir Bey ile beraber ben vardım. Buproje Alarko’ya büyük bir kazanç sağladı.200 tane klima santrali satarken bir anda2000 tane satılmaya başladı çünkü işlemkolaylaştırıldı ve daha teknolojik oldu.

“Türkiye’de ısıtma ve klimada iki tanedevrim yaşandı. En büyük devrim 1983yılında Özal geldiğinde klimada yaşandı.Türkiye’de o zaman büyük firmalar vardıfakat ülkede bir gümrük duvarı vardı. Dı-şarıdan mal getirmek çok zordu. İçeride-kiler de olaya nasıl olsa dışarıdangetirmek zor, kaliteli olması önemli değil“Üflüyor mu, üflüyor.” şeklinde yaklaşı-yorlardı.”

O zamanlar Türkiye’de bu işi yapacak sa-yılı projeci vardı, proje yapan da sayılımalzeme üretecek firma da sayılıydı.Başta biz olmak üzere bütün imalatçılarmecburen rekabeti sağlayabilmek içinürünleri geliştirmeye başladı.

TÜRKİYE 1983 YILINDA KLİMA KONUSUNDA DEVRİM YAŞADI O dönemler benim Türkiye’de gezmedi-ğim fabrika kalmadı. Kim dışarıdan ürüngetirmişse gidip yerinde inceliyordum.Müteahhit firmaları yurtdışında çok iş ya-pıyorlardı. Benim çalıştığım firmanın dayurtdışında taahhütleri vardı. Ben deyurtdışı taahhütleri kullanmak için ya-bancı firmalara yazı yazıp onların fabrika-larını da gezmeye gidiyordum. O avantajıda çok iyi kullandım. Dolayısıyla kim neyapıyor ve biz ne yapıyoruz, bunu görüpbir proje oluşturduk. Güzel bir projeydi.Üzeyir Bey ile beraber o projeyi bitirdik veklima santralleri süper oldu. Bizi görenTürk imalatçılar da bizi kopya etti. Klimasantralleri iyi bir konuma geldi. Eskidenfanları burada yapıyorduk, sesli oluyordu.Baktık ki baş edemiyoruz, İtalya’dan fangetirttirdik. Hatta daha öncesinde getirtipkopya çektik ama kopyayla da olmadı. Şuanda Türkiye’deki imalatçıların çoğu daoradan getiriyor. Az fan yapınca dengeyitutturamıyorsunuz. Onlar günde 1000tane fan yapıyorlar. Seri olunca maliyet deucuzluyor. Arkasından fan coillerde benzer bir ça-lışma yaptık. Derken bir anda Türkiye hemklima santrallerinde hem de fan coillerde

a r a m ı z d a k i p r o f e s y o n e l l e r

130 Termo Klima Haziran 2011

Zeki Özen Japonya’da Hiroşima anıtı önünde -1978

İngiltere yılları - 1980

Page 133: Termo Klima

a r a m ı z d a k i p r o f e s y o n e l l e r

131Termo KlimaHaziran 2011

iyi bir noktaya geldi. Fiyat açısından çokrahat rekabet ediyoruz, kalite açısından darekabet eder hale geldik. Bence Türkiye1983 yılında klima konusunda o devrimiyaşadı. Bütün imalatçılar karşılarında biranda uluslararası firmaları görünce ya li-sans aldı ya anlaşma yaptı ya ürünü getirdive kendi kalitesini de o noktaya ulaştır-maya başladı. Şu anda Türkiye’de klimasantrallerinde de fan coilde de uluslararasıstandartlarda ürünler yapılıyor ve hepsi deçok rahatlıkla hem fiyat hem de kalite açı-sından rekabet edebiliyor.

YIL: 1988 TÜRKİYE’YE DOĞAL GAZ GELDİ Doğal gaz ilk olarak Ankara’ya geldi veAnkara’daki firmalar çok hazırlıksız yaka-landılar. İlk olarak EGO dedi ki; “Bütünmalları ben vereceğim, sobayı da kombiyide ben vereceğim.” Şirketlerin baskısıylason anda bu değişti ve malzeme satışı pi-yasa firmalarına bırakıldı, kontrol ve projetarafı EGO’da kaldı. İstanbul doğalgaz şe-bekesini Alarko, Alsim yapmıştı. Biz odönem hem yapan hem dağıtan firmaolunca yatırıma biraz daha önem verdik.Kombileri burada üretmek için Hollan-da’dan bir firmayla lisans anlaşması yaptık.

ISITMADA DA DEVRİM YAŞANDIBen 1980 yılında askerlik yaparken Sarıgazi Lojmanlarında kapalı genleşme tankıkullanmayı planlıyordum. Onun müsaa-desini çıkartana kadar çok uğraştık. Açıkgenleşme tankı merkezi sistemlerde ça-tıda bir tane kazan vardır, o kazanın üstüaçıktır ve patlamaya karşı emniyeti sağla-maktadır fakat o tankın üstü açık olduğuiçin devamlı su buharlaşır ve hem enerjihem de su kaybına yol açar. Hatta oenerji kaybını önlemek için yuvarlak top-lar vardı, buharlaşmalar azalsın enerjikaybı az olsun diye o topları koyardık.“Türkiye’nin suları kireçli emniyet ventilitakılırsa tehlikeli olur.” deniyordu fakatbugün kombilerin hepsi kapalı genleşme-lidir. Suyu bir kere dolduruyorsunuz, birdaha değiştirmiyorsunuz. Oradan gelengüvenle de merkezi sistemler de kapalıgenleşmeli yapılmaya başlandı. Bu sayedede Türkiye’de 1988 yılından sonra ısıtmakonusunda bir devrim oldu. Şimdi yoğuş-malı kombiler, yoğuşmalı kazanlar çıktı.Daha da yeni şeyler geliyor. Ben de o dö-nemde yine Alarko’da geliştirmeyle ilgilikombi ürün müdürlüğü yaptım. O yıllardada ısıtma sektörüne bir katkımız oldu. Şuanda kombicilerin çoğu kombiyi Tür-kiye’de yapıyor. Hatta Avrupa da bitti ne-redeyse. Panel radyatörde Avrupa’nınüretim üssü olduk. Sektörün en büyük ih-

racat ürünü radyatör ve bu konuda dahakikaten Airfel, Termoteknik, Demirdö-küm gibi radyatörcüler şu anda üretimle-rinin %50’sine yakın bir kısmını ihraçediyorlar. Airfel’in Hendek’te 800 dö-nümlük bir arazisi var. 800 dönüm arazidemek 44 tane futbol sahası demek. Şuanda o 44 futbol sahasının yaklaşık41’inde aktif kapalı alanda imalat yapıyo-ruz. Uzun ömürlü, 12 yıl da garanti veri-yoruz. Kombimiz var, bütün orijinalparçaları da yapıyoruz. Split klimayı Tür-kiye’de yapıyoruz. 2500 metrekare sa-dece laboratuar alanı var. Klimasantrallerini ve fan coilleri burada yapıyo-ruz. Ürün grubu bazında en ufak klima-dan en büyük klimaya kadar, en ufakısıtıcıdan en büyük kazana, yoğuşmalı ka-zanlara kadar her türlü ürünü Türkiye’depazarlıyoruz. Artık dünya küçüldü, eskisigibi değil. 70’li yıllarda yurtdışına gittiği-nizde orada bir şey bulup onu Türkiye’desatma fırsatınız vardı. Şimdi internettennerede ne var hepsi görülüp sipariş edi-lebiliniyor. Gümrük duvarları kalktı. Banagöre Türkiye hem klimada hem ısıtmadasöz sahibi, iyi şeyler yapabilen bir ülke ko-numuna geldi. Biz de Airfel olarak bunakatkıda bulunmaya çalışıyoruz.

Buradan sonra ise Zeki Bey’in özel ha-yatına ilişkin kendisine yönelttiğimizsorulara verdiği cevapları bulacaksınız.

Çocukluğunuzda oynadığınız oyunlardamühendis olacağınıza dair ibareler varmıydı? Elektronik şeylerle oynamayı severdimama o zaman elektrik yoktu maalesef. Ozamanlar Philips’in ışıklı radyoları vardı.Açtığınızda önce ışık lamba haline gelirondan sonra ses çıkmaya başlardı. Güzelbir çocukluk yaşadım. Ben hayata barışık

bir çocuktum, hala da öyleyim. Bir filmde Metin Oktay’ın çocukluğunuoynamam için bir teklif gelmişti, onu ka-çırmıştım. Görüştük ama torpilimiz yet-medi, torpilli birisi Metin Oktay’ınçocukluğunu oynadı.

Eğitim hayatınızda sosyal anlamda aktifmiydiniz?Ortaokulda bin öğrenci vardı. Binini detanıyordum. Lisede tanımadığım öğrenciyoktu. Hem yaramazdım hem de hocalartarafından çok seviliyordum çünkü çalış-kandım. Vefa Lisesi’nde disiplin kolu öğ-renci başkanıydım. Çalışkanım diye beniseçtiler.

Sosyal olmanızın size farklı bir getirisi oldu mu?O yıllarda bütün alt sınıflar soru sormakiçin benim yanıma gelirlerdi. Yatılı okul-larda etütler vardı, herkes kendi sınıfındaders çalışırken bütün alt sınıflara ders ve-rirdim. Alt sınıflar gelip çözemedikleri so-ruları bana sorarlardı. Sosyalleşmeye ozaman başladım, spor yapardım, okul ta-kımında oynuyordum, amatör futbol daoynadım. Bunların getirdiği bir sosyalçevrem oldu.

Bu bende sonradan bir alışkanlık halinegeldi. Fahri trafik müfettişiyim, trafikle il-gili sorunları yazarım. 2007 yılında çıkanbir kanunla kent konseyleri oluşturulmasısöz konusu oldu. Şu anda Ümraniye’deoturuyorum, Ümraniye kent konseyi yö-netimindeyim. Kıdemli ilişkiler meclis baş-kanıyım. Ümraniye’de ne kadar eskieleman varsa hepsini toplarım, onlarlaÜmraniye’nin problemlerini değerlendiripkent konseyine getiririz, rapor halinde be-lediyeye, kaymakamlığa sunarız. Dernek-lerde faaliyetlerimiz var.

Milano

Page 134: Termo Klima

Sizdeki o anlar, dönüm noktaları nelerdir?Sizinle konuşmak bana büyük bir zevk ve-riyor, bakın burada herkesin yüzü gülüyor.Bundan daha büyük mutluluk olur mu?Alarko’da benim işe girmeme vesile olan,lakabı Bedri Baba olan bir ağabeyimizvardı. Koordinatör falan olmuştu rahmetlioldu, Allah rahmet eylesin. Çok babacanbir adamdı, herkesin derdine çare bu-lurdu fakat iş ilişkilerinde ise herkes işiniyapacak derdi. Yani işle samimiyeti ayır-mak çok önemli. Ben burada arkadaşlar-dan onu bekliyorum. Burada herkesinağabeyiyim, babasıyım, bayramlarda ge-lirler elimi öperler. Ancak iş başka, herkesişini yapacak. Sonra akşam beraber takı-lırız o ayrı konu. Neticede buraya gelmişizgideceğiz, kavgaya gürültüye gerek yok.Tabi, hakkını alacaksın, öyle kolay kolaypes etmem ama kırıcı olmadan tatlılıklaikna ederek olayları çözmeye çalışıyoruz.Allah’a şükür şirketi de aldık, şimdi iyi birekibimiz var. Hasan Ender Bey ile beraberiyi cirolara, iyi hedeflere ulaştık. İnşallahönümüzdeki dönemde de Airfel ile ilgiligüzel şeyler duyacaksınız, büyük yatırım-lar olacak.

Sizce hayatınızdaki dönüm noktalarınızneler?İlk olarak ilkokuldaki öğretmenimin banasahip çıkması. O beni çok sevdi, seninokuman lazım, önünün açılması lazımdedi. O kolumdan tuttu ve ilkokul bitinceparasız yatılı imtihanına girmeme vesileoldu. Bu benim için en önemli şeylerdenbiridir.Sonra Bedri Baba dediğimiz ağabeyimizbenim hayatımdaki dönüm noktalarıydı.Ben ürün müdürüydüm, o koordinatörama iş ilişkisi başka sosyal ilişki başka.Haklı olduğum noktalarda ben ağırlığımıkoyuyordum, arkadan da birisi sahip çıkı-yordu, bu Bedri Baba oluyordu, ÜzeyirBey oluyordu. Onlar bana çok büyük birözgüven kazandırdı.

Airfel’e gelişiniz nasıl oldu? Üzeyir Bey öldükten sonra Alarko’daemeklilik yaşım gelmişti. Alarko’daykenMarmara Bölge Müdür’üydüm. Dahasonra Totoline adında bir şirket kuruldu.O şirketi iyi ciro yapan, kâr eden noktayagetirdik fakat büyük şirketlerde çalışınca,bir de işletme eğitimi var, mühendisiz de,60 trilyon cirolara ulaşan bir şirketten 6trilyon cirolara ulaşan bir şirkete gelmiş-tim. Bana göre çok ufak rakamlardı. O sırada Mehmet Oral Bey’le bir telefongörüşmesi yaptık sonra beni Hasan Beyile tanıştırdı. Baktım ki; Hasan Bey debenim gibi hem heyecanlı hem enerjik,

hep bir şeyler yapma çabası var. ArdındanAntep’e gittik ve şimdi hep beraber dahaiyi hale getirmeye uğraşıyoruz. Krizdençok iyi sıyrıldık. Şimdi çok daha iyi birnoktaya geldik. İnşallah ikiye katlayacakboyutlarda bir haber duyarsınız. Büyükyatırımlar yapmayı planlıyoruz.

İklimlendirme-tesisat sektöründe geçenbunca yıldan sonra gençlere ne gibi tavsi-yeleriniz var?Kendilerine güvensinler. Hiçbir şey çalış-madan olmaz. Ben hala eski defterlerimiaçtığımda İngilizce bilmediğim zaman-larda dahi İngilizce kelimeler yazmış oldu-ğumu görüyorum yani İngilizceöğrenmeye özel bir kursa gitmeden li-sede, üniversitede özen gösterdim. Bütün başarılı insanlar gençliğinde, ço-cukluğunda çok büyük sıkıntılar çekmiş-ler ama mücadeleyi bırakmadan, doğrubildikleri yolda, enerji harcayarak ve dü-rüst olarak mücadele edip başarılı olmuş-lar. Dünya eskisi kadar büyük değil, ikisaatte her yere gidebiliyoruz. Muhakkakuluslararası deneyim kazanmaları lazım.Hele genç mühendislerin muhakkak yurt-dışı şantiyelerinde çalışmaları gerek.

Müsaade ederseniz biraz özel hayatınızagirmek istiyorum. Eşinizle nasıl tanıştınız? Çok alternatif oldu. Hatta bir gün bir öğ-retmen arkadaş seni birisiyle tanıştıraca-ğım dedi. Kendi kızını getirmiş. Kültür farkı olmaması için kendi kültürü-müze uygun birisi olması lazım dedim veŞile’den birisini buldum. Evlendik, 3 tanede çocuğumuz oldu. Ailesini tanıyorduk.Hatta eşim önce pek kabul etmemiş. Ha-lasının baskılarıyla kabul etmiş. Şimdi o damemnun, ben de memnunum.

Ailenizle zaman geçiriyor musunuz?Her sene en az bir hafta 15 gün çocuklarıalırım, bir yazlığa veya kampa gideriz. 24saat onlarla beraber oluruz. Balık tutarız,çarşıya gideriz. Ufaklıklarından beri bunuyaparız. Bu çocuklarda çok iyi bir aile kav-ramı oluşturdu. Lise 1’e giden oğlum 19Mayıs yaklaştığı için baba yine bir yere gi-delim diyor. Büyükler koptu artık tabiama o hala bizimle.

Sizin işe daha iyi motive olmanızı, kafanızırahatlatmanızı sağlayan şeyler nelerdir?Şu anda 56 yaşındayım. Bugün dahi fut-bol oynuyorum. Haftada en az bir gün ar-kadaşlarla halı sahada futbol oynuyoruz.Sporun her türlüsünü severim. Yüzmeyiseverim, tenis oynarım, iyi tenisçiyimdir.Boyum kısadır ama iyi voleybol oynarım,iyi bir pasörümdür. İyi basket atarım amabasketbol oynayamıyorum. Çok kısayımama çok atletik olduğum için okul takı-mında oynadığım da olmuştu. Kitap oku-mayı çok severim.

İçinizde ukde kalan bir şey ya da bir şeylervar mı?Asistanlıktan geri döndüm. Çok iyi bir öğ-renciydim. Kontrol derslerinde case me-todu birisi anlatacak, ben kalkıyordum. Ozamanlar Alarko’da çalışıyorum, o gününşartlarında asistan maaşı yaklaşık 2000 lira.Ben de Alarko’da çok fazlasını alıyorum.Profesör İsmail Kaya bize pazarlama der-sine geliyordu. Onu biraz da samimi gör-düğüm için gittim, “asistan olmak iyi birşey mi, ne yapayım” dedim. Beni vazge-çirdi. Asistanlıktan geri döndüm ama ak-lımda hep gençlere, öğrencilere dersvermek vardır. Yine de Allah sağlık verirsebir lisede gençlere ders vermek istiyorum.

a r a m ı z d a k i p r o f e s y o n e l l e r

132 Termo Klima Haziran 2011

Page 135: Termo Klima
Page 136: Termo Klima
Page 137: Termo Klima

teknik

Page 138: Termo Klima

m a k a l e

136 Termo Klima Haziran 2011

İklimlendirme sistemleri tasarımları ve sis-tem seçiminde; ısıtma, soğutma, havalan-dırma vs. gibi konularda birçok sistemalternatifi bulunmaktadır. Ancak günü-müzde iklimlendirme kavramı olarak sadeceortamı şartlandırmak değil, konforlu bir şe-kilde yaşanabilecek bir ortam oluşturmakanlaşılmalıdır. Ortam havası sıcaklığı ve ne-minin kontrolü ile ortama yeteri kadar tazehava girişinin sağlanmasına ek olarak;ortam havasındaki istenmeyen partikül bo-yutu ve dağılımı ile direkt olarak ilgili ortamhava kalitesi de ön plana çıkmaktadır. Tüm bunlara ek olarak gelişmiş bina oto-masyon sistemleri ile harcanan enerjinindaha verimli ve etkin kullanımı hedeflen-mekle beraber kullanıcılara da daha kolayişletme olanağı sunulabilmektedir.Son yıllarda enerji tasarrufunun sağlan-ması ve sistem veriminin arttırılması gözönünde tutularak, klima sistemlerindekifonksiyonel gelişmelere olan talep, güngeçtikçe artmaktadır. Binaların klima sis-temlerine sahip olmalarının ötesinde,genel eğilim, merkezi sistemlerden birey-sel kontrol sağlayan sistemlere doğru ge-lişmekte, bu durum da aynı binaiçerisinde farklı mahallerin farklı konforşartlarında tutulduğu uygulamalar olarakkendini göstermektedir.

İklimlendirme sistemlerini, farklı kombi-nasyonlar altında sınıflandırma mümkün-dür. Bunlardan en yaygın olarakkullanılan sınıflandırma bireysel ve mer-kezi sistemler olarak ayrılan sınıflandır-madır.Son zamanlarda dünya genelinde artanenerji maliyetleri nedeni ile enerji tassa-ruflu uygulamalar ile sarf edilen enerjininverimli ve etkin kullanımınını ön plana çı-karan uygulamaların tercih ediliyor ol-ması; aşağıdaki sınıflandırmanın daetkinliğini arttırmıştır.

1. İklimlendirme Sistemlerinin Sınıflandırılması1.1. Sabit Havalı SistemlerEn genel anlamda; havası şartlandırılanortama üflenen hava debisi değiştirileme-yen, buna karşın üfleme havasının sıcak-lık ve nem gibi konfora etki edenparametrelerini değiştirebilen sistemler

sabit havalı sistemler olarak isimlendirile-bilir. Bu sistemlerde, genelde %100 tazehava kullanımı tercih edilirken, mahaldekimevcut hava da egzoz fanları sayesindeuzaklaştırılır. Mahale gönderilen taza hava sıcaklığı,sistemin kullanım sezonuna göre ısıtmaya da soğutma bataryası üzerinden geçi-rilerek değiştirilir. Sıcaklığın hassas olarakbelirlenebilmesi için bataryalarınsıcak/soğuk su giriş/çıkış noktaları ara-sında by-pass hattı kullanılır. By-passhattı, mahale gönderilen havanın sıcaklığıile kontrol edilen üç yollu motorlu vanaile otomasyon sağlanır.Bu tip sabit debili sistemler, bir kontrolzonu için kullanılabileceği gibi birdenfazla zon için de kullanılabilir.Günümüz uygulamarında sabit hava de-bisinin (CAV: Constant Air Volume) sağ-lanması amacı ile CAV terminal üniteri dekullanılmaktadır. Bu cihazlarda bir mo-torlu damper, debi sensörü (geneldecross pitot uygulaması ile dinamik-stastikbasınç farkından hız hesaplanması) vekontrol ekipmanlarından oluşur. Geneldekullanım pratikliği açısından damper mo-toru ve kontrol ünitesi tek gövde içerisin-dedir. İstenilen hava debisi değeri, cihazüzerinden kolaylıkla değiştirilebileceğigibi bina otomasyon sistemi bağlantısı ilede uzaktan kontrolü mümkündür. Ayar-

İklimlendirme sistemleri,değişken

hava debilisistemler

Dr. Burak Olgun [email protected]

Zeta Bilgi Teknolojileri Yatırım Danışmanlığı Proje Araştırma Eğitim İç ve Dış Tic.Ltd.Şti.

Kuyubaşı, Kadıköy, İSTANBULTel: (0216) 449 29 38•Faks: (0216) 414 16 45

www.zetabt.com

CAV Terminal Ünitesi

CAV Terminal Ünitesi

Page 139: Termo Klima

m a k a l e

137Termo KlimaHaziran 2011

lanmış olan hava debisi bir damper tara-fından sabit tutulur.

1.2. Değisken Hava Debili Sistemler (VAV)Değişken debili uygulamalar; değişkenhava debili (VAV: Variable Air Volume) uy-gulamalar başta olmak üzere, değişkenhava debili ve değişken soğutkan debiliuygulamalar (VRF: Variable RefrigerantFlow) olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sı-nıflandırmada, hava tarafı esas olarak alın-dığında VAV sistemlere değinilmektedir.Değisken hava debili sistemler, özellikleçok zonlu uygulamalar ve değisken yüklühacimler için gelistirilmistir. Ancak bir so-ğutma yükü varsa, değisken hava debilisistemlerden beklenen enerji tasarrufugerçekleşmeyecektir. Bu sistemin entemel özelliği ise, ağırlıklı olarak soğutmaislemi için geliştirilmiş olmasıdır. Bu ne-denle ısıtma sezonu kullanımı için ek ön-lemler alınması gerekebilir. Değisken hava debili sistemleri belirli birbüyüklüğün üzerinde her türlü yapıda veuygulamada kullanılabilir. Değisken debiliiklimlendirme sistemi terminalleri değis-ken hava debili yeniden ısıtma terminaliveya sabit debili fan kutusu ile de kom-bine edilebilir. Değisken hava debili sistemlerde, işletmemaliyetini azaltmak için uygulanan entemel strateji üfleme havasının debisindüşürülmesidir. Diğer taraftan, şartlandı-rılan ortamdaki minumum taze hava ihti-yacının da karşılanması gereklidir.Hava debisinin belirli bir değerin altına kı-sılmamasının nedenleri söyle sıralanabilir:Mahaldeki hava kalitesinin sağlanması,mahaldeki hava sirkülasyonuna bağlıdır.Bu yüzden ortama sağnanan taze havamiktarının tasarım değerinin altına düş-memesine özen gösterilmelidir. Diğer birdeğişle dış hava oranı, hava kalitesini et-kileyecektir. Üfleme havasının bağıl nemi ve sıcaklığınedeni ile, ortam sıcaklık ve bağıl nemineulaşıncaya kadar olan gizli yükü absorbeedebilmesi, üfleme debisindeki azalmayladirek orantılı olarak azaltacaktır. Dolayısıile üfleme debisi düştüğünde ortam ha-vasının bağıl nem değeri artacaktır.Ofis binaları başta olmak üzere alışverişmerkezleri gibi çok zonlu yerlerde yaygınolarak kullanılmakta olan VAV sistemleri,%20 ila %30 civarında enerji tasarrufusağlarlar. Ayrıca, bu sistemler VAV termi-nallerinin artırılıp eksiltilebilmesi yeteneğiyüzünden modüler ve esnek bir sistem

olarak karşımıza çıkar. Gerek mevsimgeçişleri olsun, gerek farklı kullanım ne-deniyle, mekanlar farklı soğutma veısıtma yüklerine ihtiyaç duyarlar. Özelliklebazı alışveriş merkezlerinde kış sezo-nunda bile soğutma ihtiyacı duyulmakta-dır. Bu gibi mekanlarda soğutma yapmakiçin VAV en uygun çözümdür. VAV sistem-lerinde üflenen havanın sıcaklığı sabit tu-tulup hava debisi değiştirilmektedir.Merkezi klima santralının kontrol ettiğizonlardaki sıcaklık değeri değiştiği zamanana üfleme hava sıcaklık değeri değiştiri-lirse, sıcaklık rejimi oturmuş diğer zonlarındengesi bozulur. Bu durumda hava debi-sini değiştirmek gerekecektir.

1.2.1. Değisken Hava Debili Sistemler(VAV)’in Avantajları:• İsletme maliyeti ve enerji giderleri sabitdebili konvansiyonel sisteme göredaha düşüktür.• Tasarım ve uygulamada esneklik özelliğiön plana çıkar.• Sınırsız sayıda zonlama imkanı mevcuttur.• Sistem hava dengelemesi (balans) oto-matik olarak gerçekleştirilir.• Sistemin, değişken ortam yüklerine tep-kisi kuvvetlidir.• Otomasyon yönü kuvvetli bir sistemolup, her çeşit bina otomasyon sistemi ilefarlı zonların farklı sıcaklıklarda şartlandı-rılması kolaylıkla sağlanabilir.• Mevsimsel kullanım gereklerinin sağ-lanması için sistemde değişiklik yapmayagerek yoktur. Hatta aynı anda bir zondaısıtma yapılırken, diğer bir zonda so-ğutma yapılabilir.• Sistemde kullanıma esas minumumhava debisi sağlanması hedeflendiğin-den, havalandırma sistemlerinde süreklikarşılaşılan hava debisi kaynaklı sesmümkün mertebede azalmaktadır.

1.2.2. Değisken Hava Debili Sistemler(VAV)’in Dezavantajları:• Değişen yüke bağlı olarak dış havaoranı değistirilemediğinden, düsük yük-

lere yeterli taze hava beslenmesi problemolabilmektedir.• Değisken hava debili sistemler tam birnem kontrolü sağlamaz.• İşletme maliyetleri düşük olmasına kar-şın yatırım maliyetleri sabit debili sistem-lere göre daha yüksektir.• Soğutma bataryasının kapasite kontrolüdirek olarak mekanın duyulur yükünebağlıdır.• Merkezi cihaz; tek bir zonda sartlan-dırma ihtiyacı olduğunda, binadaki diğerkullanılmayan zonlar için şartlandırma is-tenmiyorsa bile kullanılmak zorundadır.Tüm zonlar boşalmadan merkezi cihazagece işletmesi kontrolü uygulanamaz.Değişken debili iklimlendirme sistemlerigünümüz plazaları gibi çok mahalli sistem-ler için daha uygun olduğundan ve sabitdebili sistemlere göre daha az enerji kul-landıklarından, sabit debili sistemlere göredaha yaygın hale gelmislerdir. Bu nedenleiklimlendirme sistemleri üzerine yapılançalısmalarda, değisken debili sistemler önplana çıkmıstır. Ancak çoğu uygulamada,enerji verimliliği amaçlanırken konforihmal edilebilmektedir. Dolayısı ile konforşartlarının sağlanması ile enerji tarasarru-funun ve enerjinin etkin kullanımının sağ-lanması arasında hassas bir denge ve incebir sınır bulunduğu unutulmamalıdır.

Kaynaklar:1. Yu B.F., Hu Z.B., Liu M., Yang H.L.,Kong Q.X and Liu Y.H., Review of rese-arch on air-conditioning systems and in-door air quality control for humanhealth. International Journal of Refrige-ration, 32, 3–20.2. Wen J. and Smith F.T., 2007. Develop-ment and validation of online modelswith parameter estimation for a buildingzone with VAV system, Energy and Buil-dings, 39, 13–223. Yılmaz, S., “Konut Dışı Binalarda De-ğişkenken Debili İklimlendirme SistemininModellenmesi ve Bulanık Mantık Kont-rolü”, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul TeknikÜniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, İstan-bul, 2008.4. www.trox.com.tr, TROX Turkey TeknikKlima San. ve Tic. Ltd. Şti.5. www.aabc.com, Associated Air Ba-lance Council (AABC).6. Energy Consumption Characteristicsof Commercial Building HVAC Systems,U.S. Department of Energy, Project Ma-nager: John Ryan (DOE), ContractNo.:DE-AC01-96CE23798.

VAV Terminal Ünitesi

Page 140: Termo Klima

ÖZETIsı pompası basit olarak ısı enerjisini birortamdan diğer bir ortama taşıyan veelektrikle beslenen bir sistemdir. Isıtmapompaları genel anlamda ısıyı üretmekyerine taşımayı amaçlar.Bilindiği üzereenerji vardan yok, yoktan var edilemez,sadece ya biçim değiştirir yada bir yerdenbir yere taşınır. Isı pompası da adini, ısıenerjisini bir ortamdan diğer bir ortama"pompalama" veya "taşıma" kabiliyetin-den alır. Isı pompaları da yeryüzünde birenerji kaynağına temas etmedikleri süreceısıyı taşıyamazlar. Gerekli şartlar sağlandı-ğında yüksek miktarlarda enerji düşükmaliyetlerle kullanıma sunulabilir. [1]

1. GİRİŞ Enerji; İnsan tarihin ilk devirlerinden iti-baren gereksinim duyduğu daha doğrusuonsuz yaşayamaz olduğu bir olgudur.Enerji insanlık tarihi boyunca hiçbir deği-şikliğe uğramamış, fakat son yıllardaartan Dünya nüfusu, modern hayatın ge-tirdiği yenilikler ve teknolojinin gelişimi ilebirlikte üretilen enerjinin kullanılacağıyeni alanların ortaya çıkması, enerjiyeolan bağımlılığı ve ihtiyacı arttırırken, in-sanlığı yeni enerji kaynakları bulmaya it-mektedir. Ülkelerin ekonomik, kültürel ve bilimselseviyeleri onların ürettikleri ve kullandık-ları enerji miktarı ile ölçülürler. Yaklaşık 6milyar nüfusa sahip dünyamızda sanayi-leşmiş ülkelerde yaşayan 1 milyar nüfuskullanılan toplam enerjinin yaklaşık%60’ını tüketirken, gelişmekte olan ülke-lerde yaşayan 5 milyar nüfus sadece%40’ını tüketmektedir. İleri uygarlık dü-zeyinde olan ülkelerde üretim ve hizmet-lerin kalitesi yüksek, miktarı ve çeşidiçoktur. Bu ülkelerin yaşam standartlarıyüksek, çevre sorunları büyük oranda çö-zümlenmiş, teknoloji ve sanatta da ileriolmalarıyla beraber insanlarının refah vehayat seviyeleri de yüksektir. Doğal olarakgeri kalan ülkelerin arzusu, bu ileri sevi-yedeki yaşam şartlarına erişebilmektir. [2](Atılgan, 2000). Doğacak bir enerji dar boğazından mini-mum düzeyde etkilenmeyi sağlamak

amacıyla etkin enerji planlaması ve yöne-timi yapılmak zorundadır. Bu kapsamdayenilenebilir enerji kaynakları kullanımınayönelmek ülkemiz açısından kaçınılmazı-dır. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yö-nelmenin yanı sıra mevcut enerjikaynaklarındaki verimliliğin artırılması veenerji geri kazanım metotlarına yönel-mek gerekmektedir. Enerjiyi ve özellikleısı enerjisinin geri kazanımında değişikmetotlar (reküparatif, rejeneratif vbg.)mevcuttur. Büyük potansiyelli ancakdüşük sıcaklıklı ısı kaynaklarından ısıenerjisi geri kazanımında ısı pompalarıverimli ve ekonomik çözümler sunmakta-dır. En yalın tanımıyla ısı pompası düşüksıcaklıktaki bir ortamda bulunan ekono-mik değeri olmayan ısıyı, kullanılmaküzere daha yüksek sıcaklıktaki bir ortamapompalayan ve bu işi yapmak için pom-paladığı ısıya oranla daha az (%20-25’ikadar) mekanik iş harcayan (çoğu zamankompresörü çalıştırmak için) bir sistemdir(Karagöz, 2002). Isı pompaları elektrikliısıtmaya göre 3 veya 6 kat avantajlı olma-ları, çevre kirliliğine yol açmamaları, en-düstriyel alanlarda da kullanılmaözelliğine sahip olmalarından dolayı sonyıllarda üzerinde en çok çalışılan konular-dan birisi olmuştur. Isı pompasının perfor-mans ifadesinden de bilindiği gibi, ısıpompası performans katsayısı düşük sı-caklık ısı kaynağı ile yüksek sıcaklık ısıkaynağı sıcaklıklarına bağlıdır. Buradayüksek sıcaklık ısı kaynağı, kullanmaamacına bağlı olarak sabit tutulmak is-tenmektedir. Bu nedenle ısı pompasınınperformans katsayısını artırmak maksa-dıyla sadece düşük sıcaklık ısı kaynağınınsıcaklığını artırmak için kullanılan en ucuzve en uygun ısı kaynağı güneş enerjisi ol-maktadır. [3]

2. ISI POMPALARININ TARİHSEL SÜRECİKaynaklardan edinilen bilgilere göre Isıpompası hakkında ilk çalışmalar 19. Yüz-yılda başlamış ve günümüze kadar gel-miştir. Isı pompalarının esas prensibiNicholas Carnot tarafından ortaya atıl-mıştır. 1824 yılında Nicholas Carnot tara-fından esas prensibi ortaya atılan ısıpompaları 1850 yılında Kelvin’in so-ğutma amacıyla kullanılabilirliğini teklifetmesiyle 30 yıl sonra gerçekleştirilebil-miştir. Kelvin, iş yapan akışkan olarak ha-vayı kullanmak suretiyle bir ısı makinesigeliştirmiştir. İsviçre’de dizayn edilen bumakinenin başarılı bir uygulama olduğugörülmüştür. bilim adamları tarafındansistem konfor ısıtması için uygulanabilirhale getirilmiştir Hadlere 1927 yılında İs-

koçya’da ev ısıtması için bir ısı pompasıtesisatı kurmuştur. Bu ünitede sıcak su ih-tiyacı ve hacim ısıtması için ısı kaynağıolarak atmosferik çevre havası kullanıl-mıştır. 2. Dünya savaşından önce ısı pom-palarının geliştirilmesi ve kullanılabilirhale getirilmesi bir çok bilim adamları bualanda araştırma ve çalışmalar yapmıştır.Savaş yıllarında endüstri, imkanlarınıdaha acil konulara yönelttiği için bualanda yapılan çalışmalara ara verilmiş vesavaştan sonra çalışmalar tekrar başla-mıştır.1950 lerden sonra ısı pompalarınınilk kurulum maliyeti ve doğal gaz ,kömürvb. kaynaklarında ucuzlamasından dolayı960 lı yıllarda ısı pompasına olan güvenazaldı. Fakat 1973 de olan enerji krizin-den sonra ısı pompası alanında çalışmalartekrar hız kazanmıştır. Avrupa ve Amerikada özellikle 1990 lı yıllarda kullanılmayabaşlanmış ve her geçen gün kullanan sa-yısı artmıştır. [4]

3. ISI POMPALARININ GENEL ÇALIŞMAİLKESİ VE TEMEL ELEMANLARI Isı pompaları enerjinin düşük sıcaklık kay-nağından yüksek sıcaklık kuyusuna akta-rıldığı düzenekler olup; Isıl enerjinindeğişik şekillerinin kullanıldığı soğurmalıısı pompalarında verim birincil enerjidenitibaren tüm enerji dönüşümlerinin dik-kate alınması halinde klasik sistemlerdenyüksek olmaktadır. Isı pompasını hedefisuyu ve soğuk kış aylarındaki dış havagibi düşük sıcaklıktaki ısı kaynağından ısıçekilir ve bu ısı ev gibi daha sıcak bir or-tama aktarılır. Şekil 1 de gösterilmiştir. [5]

Bu ana elemanlar ile ısı pompasının ça-lışma prensibi özetle şöyledir:

3.1 Isı kaynağından Isı Alınması: Buharlaştırıcıda (kaynakla temas halindebulunan sistem) bulunan soğutucu akış-kanın basıncı ve sıcaklığı düşüktür. Isı kay-nağından alınan ısı enerjisi ile oluşansıcaklık farkı, soğutucu akışkanın sıcaklı-ğının arttırılmasını sağlar. Soğutucu akış-kan kaynar ve buharlaşır. Kompresördesıcaklık arttırılması: Kompresör buhar fa-zındaki akışkanı sıkıştırarak sıcaklığını vebasıncını arttırır.

3.2 Isıtma sistemine ısı aktarılması: Buhar fazındaki soğutucu akışkan kon-densere ulaşır. Kondenserdeki ısıtma su-yunun (kalorifer tesisatı ve sıcak suboyleri) sıcaklığı buhar fazındaki akışka-nın yoğuşma sıcaklığından daha düşükolduğu için, akışkan ısısını ısıtma suyunuaktararak tekrar sıvı faza geçer.

m a k a l e

138 Termo Klima Haziran 2011

Isı pompaları

Doç. Dr. Reşat SELBAŞ, Öğr. Grv. İhsan DOSTUÇOK,

Ahmet ÖZDEMİR, Fatih YILMAZ

Page 141: Termo Klima

m a k a l e

139Termo KlimaHaziran 2011

3.3 Genleşme Valfindeki Kısılma: Soğutucu akışkanın kompresörde kazan-dığı yüksek basınç, genleşme valfindengeçerek düşer. Böylece buharlaştırıcıyatekrar düşük sıcaklık ve basınçta girmişolur. Kapalı çevrim böylelikle tamamlanır. Çevrim şemasından da hareketle, ısıpompaları, enerjiyi diğer ısıtıcılardandaha etkin kullanır. Bunun sebebi basittir;yaptığı iş bir yakıt yakmak değil, havayıhareket ettirmektir. Bu yüzden ısı pompa-ları diğer ısıtıcılardan enerjiyi 5 kat dahafazla etkin kullanmaktadır. Bir ısı pompasısoğutucu döngüsünü tersine çevirmeyede meydan verir. Isı pompası enerjiyi dı-şarıdan alır ve ısıyı içeriye taşır. Bu prensipkullanılan klima sistemi türüne göre -5, -10 veya -15 C gibi soğuk günlerde bileişlevini korur. Bu yüzden ısı pompası birısıtma sistemi ihtiyacını elimine eder veaynı üniteyle hem ısıtma hem soğutmayapmanızı, bütün yıl boyu enerji ve mas-raftan tasarruf etmenizi sağlar. [6]

Bir ısı pompasında başlıca şu kısımlardanoluşmaktadır. • Kompresör (Sıkıştırıcı) • Güç kaynağı (Elektrik ya da termik ma-kine) • Evaporatör (Buharlaştırıcı) • Kondenser (Yoğuşturucu) • Gaz deposu • Gaz filtresi • Genişleme valfi • Isı pompası ters çalışacaksa dört yolluvalf

• Kontrol valfleri • Havadan havaya söz konusu ise evapo-ratör ve kondansör vantilatörleri • Soğutucu sıvının taşındığı borular • Isıyı taşıyan soğutucu akışkan [7].

3.4 Kompresör Kompresörler alçak basınçta ve buhar ha-linde kompresörlerden çıkan havayı yo-ğuşma sıcaklığına daha kolay gelebilmesiiçin sıkıştıran elemanlardır.

Dört tip kompresör vardır;• Pistonlu kompresörler• Rotatif (dönel) kompresörler• Turbo (santrifüj) kompresörler• Vidalı kompresörler

Kompresörler genellikle elektrik motoruyardımıyla tahrik edilmektedir.

3.5 Buharlaştırıcılar (evaporatörler)Buharlaştırıcılar soğutulması istenilen or-tamdan ısı çekerek ortamın istenilen şart-lara ulaşmasını sağlayan elemanlardır. Buişlem yapılırken ortamdan ısı çeken akış-kan burada buharlaşmaya başlar. Soğu-tucu akışkanın cinsine göre muhtelifmalzemelerden yapılır. Genellikle bakır veçelik borular kullanılır.

Buharlaştırıcı şekillerine göre;• Gövde borulu buharlaştırıcılar• Koaksiyal buharlaştırıcılar• Kanatlı buharlaştırıcılar olarak gruplaraayrılırlar.

3.6 Yoğuşturucular (kondanserler)Yoğuşturucular, kompresörden kızgınhalde iken üzerine basınç uygulandıktansonra çıkan akışkan buharının yoğunlaş-tırıldığı yerdir. Burada soğutma işleminihava ve su yaptığı için yoğunlaştırıcılarıhava soğutmalı ve su soğutmalı gruplarolarak ikiye ayırabiliriz.Hava soğutmalı sistemlerde yoğuşturucukanatlı boru sistemine göre yapılır, dışa-rıda havayla temas eden borular içeri-sinde soğutucu akışkan bulunmaktadırve ısı taşınımı bu sistem aracılığı ile yapılır.Hava taşınım katsayısının küçük olmasıbu sistemin genellikle daha küçük alan-larda ve küçük soğutma yüklerinde kul-lanılır.Su soğutmalı sistemlerde ise kullanılabilirsu varsa ve elektrik enerjisinden tasarrufyapmak isteniyorsa su soğutmalı sistemen kullanışlı hale geçer. Bütün bu so-ğutma sistemindeki suyun dışarıya nakiledilmesi büyük masraf ve atık sistem ya-pılmasında sorunlar çıkarabilir. Bu yüzdensu kuleleri kurularak suyun devridaim iş-lemi yapılması ve suyun tekrar kullanılma-sına başvurulmuştur.

3.7 Expension (genleşme) valfiGenleşme valfinin görevi, soğutucu akış-kanın basıncını arzu edilen basınç değe-rine düşüren elemandır. Basınç ayarlayıcıolarak kapiler borular kullanılır ve akışkanmiktarını ayarlamak için de belli başlı bazıborular kullanılır.

4. ISI POMPALARININ SINIFLANDIRIL-MASI VE TİPLERİIsı pompalarının çalışma sistemleri engenel olarak üç ana başlık altında topla-nabilir.

Bunlar; 1) Termodinamik çevrimlerine göre ısıpompaları 2) Isı kaynaklarına göre ısı pompaları

olarak sıralanabilir. [8] (Boran,1993; Şen-dağ, 1992).

4.1 Termodinamik Çevrimlerine GöreIsı Pompaları

4.1.1 Buhar Sıkıştırmalı Isı Pompaları Uygulamada genellikle buhar sıkıştırmalıısı pompası kullanılmaktadır. Buhar sıkış-tırmalı ısı pompalarında kompresör soğu-tucu akışkan buharı yoğuşturucudayoğuşarak dışarı ısı atar. Yoğuşturucudantamamen yoğuşmuş olarak ayrılan soğu-tucu akışkan daha düşük basınçta çalışanbuharlaştırıcıya girmeden önce genleşme

Şekil 1: Isı Pompası Çalışma Prensibi

Page 142: Termo Klima

vanasından geçirilerek basıncı düşürülür.Basıncı düşürülen akışkan buharlaştırıcıyagelir ve burada gerekli soğutma yükünüortamdan çekerek buharlaşır ve tekrarkompresöre dönerek çevrimini tamamlar.[9] (Koç, 2002)

4.1.2 Absorbsiyonlu Isı Pompaları Absorbsiyonlu ısı pompalarında iki ayrımaddeden meydana gelen bir akışkançifti kullanılır. Isı pompalarının işletme or-tamı olarak bir soğutucu ve çözücü (sol-vent) veya emici vazife görür. [10] Absorbsiyonlu ısı pompalarında dört anaeleman bulunur. Bunlar jenaratör, yoğuş-turucu, buharlaştırıcı ve absorberdir. So-ğutucu akışkan buharlaştırıcıda buharlaşırve ortamdan ısı çekerek ortamın soğu-masını sağlar. Absorbent akışkansa jene-ratör ve absorber arasında dolaşarakçevrimin bu bölümünde soğutucu akış-kanı taşır. [11] (Boran, 1993).

4.1.3 Termoelektrik Isı Pompaları Temel ilkesi iki ayrı iletkenin birleşim nok-talarının, elektrik akımı yönüne göresıcak veya soğuk olmasına dayanan butip sistemler, hareketli parçasının dolayı-sıyla ses ve bakım sorunlarının olmaması,ayrıca sıfır yerçekiminde veya yerçekimi-nin birkaç katında herhangi bir düzlemdekolaylıkla çalışabilmelerinden dolayı,daha çok uzay programlarında tercih edi-len sistemlerdir. [12] (Şendağ, 1992).

4.1.4 Jet Buhar Püskürtmeli ( Ejektörlü)Isı Pompaları Bu sistemler küçük soğutma yükleri içinkullanılabilecek alternatif sistemlerdir. Busistemlerde soğutucu akışkan sıvı fazdayüksek basınçta jeneratöre gelir ve bu-rada ısı alarak buharlaşır. Jeneratöre dışa-rıdan verilecek bu ısıyı güneş enerjisi veyajeotermal enerjiden sağlanabilir. Soğutmadevresinden gelen soğutucu akışkan bu-harının vakum etkisiyle emilebilmesi içinjenaratörden gelen buhar lülede genleş-tirilir. Soğutma devresinden ve jenaratör-den gelen buhar karışır. Bu karışımdifüzörden geçirilip basıncı arttırılarak yo-ğuşturucuya gönderilir. Burada yoğuşankarışımın bir kısmı genleşme valfindengeçirilerek buharlaştırıcıya diğer kısmı isebasıncı arttırılıp jeneratöre gönderilir. Bu-harlaştırıcıya gelen akışkan ortamdan ısıalıp buharlaşır ve tekrar difüzöre gider(Koç, 2002).

4.1.5 Stirling Çevrimli Isı PompalarıStirling çevrimli ısı pompalarında; çevrimeısı yüksek sıcaklıktaki bir kaynaktan sağ-lanır. Isının bir kısmı işe dönüştürülür ve

bir kısmı da soğuk kaynak sıcaklığındasistemden atılır. Soğutma çevrimi olarakstirling makinelerinde tek fark genişlemeişlemi sırasında harici kaynaktan sağla-nan ısının sıcaklığı, sıkıştırma işlemi sıra-sında iş akışkanından atılan ısınınsıcaklığından daha küçüktür. Yani sistemsoğuk kaynaktan ısı alır ve daha yükseksıcaklıktaki sıcak kaynağa ısı verir, bu de-mektir ki soğutma çevriminde makineyedışarıdan iş verilir. [12] (Şendağ, 1992)

4.2 Isı Kaynaklarına Göre Isı PompalarıIsının çekildiği ve atıldığı kaynakların aynısıcaklıkta olmaları halinde, ısı pompasımaksimum verimle çalışır. Dolayısıylamümkün olan en sıcak kaynak, ısı pom-pası için en uygun kaynaktır.

Isı pompalarında hava, su, toprak vegüneş enerjisi olmak üzere dört kaynak-tan yaralanılır. Bunlardan ilk üçü tek ba-şına kullanılabilmektedir. Fakat güneşenerjisi genellikle yardımcı kaynak olarakkullanılmaktadır. [13] (Tarhan, 2002)

4.2.1 Hava kaynaklı ısı pompaları Hava, en kolay ulaşılabilen ve ısı pompa-larında kullanımı kolay ve ekonomik ol-duğu için en çok kullanılan ısı kaynağıdır.Ancak ısı kaynağı olarak havanın enbüyük dezavantajı kararlı bir sıcaklığasahip olmaması ve hava sıcaklığının kışaylarında özellikle karasal iklimlerde çokdüşmesidir. Yeraltı su kaynağı olmamasıve topraktan ısı alınmasının çeşitli neden-lerle mümkün olmaması durumunda, ısıkaynağı olarak dış hava kullanılır. Bu türısı pompaları, mevcut sistemlere yapılanekler ve çiftli işletim sistemleri için idealçözümdür. Isı pompasında mevcut olandonmayı önleyici sistem sonucu, dış havasıcaklığının -18°C soğuk olması halindebile kusursuz bir çalışma mümkündür. Busistemlerde, ısı pompası bina içine, buhar-laştırıcı sistem ise bina dışına kurulur. Birhava ısı pompası, evdeki havalandırmayıarttırır. Bu da genellikle, küf, rutubet veradon gazı problemlerini çözer. En büyük

kazancı, hem sıcak su hem de radyatörsuyu için harcanan ısıyı kullanabilmesidir.Bu tip ısı pompaları bir ünitenin içinemonte edilmiştir.

4.2.2 Su kaynaklı ısı pompaları Suyun ısı pompası için kaynak ve kuyuolarak düşünülmesinde ki başlıca etken,ısı iletim kabiliyetinin yüksekliğidir, yaniısının atılması ve alınması sırasında verdiğisonuçlardır. Bir m3 suyun sıcaklığını 1°Cdüşürerek çekilen enerji bir m3 havanınsıcaklığını 1°C düşürerek çekilecek ener-jiden 3.000 kat daha fazladır, eğer hava-nın yoğunluğu düşük ise 4.000 katınavaran bir değer ortaya çıkar. [14] (Doğan,1999)

Toprağın ulaşılabilir derinliğinde sürekliakışı olan yeraltı su kaynağı bulunması du-rumunda bu kaynaktaki su ısı kaynağı ola-rak kullanılabilir. +8°C ila +12°C sıcaklıklarıarasındaki su optimal bir işletmeye imkantanır. Bu sistemlerde, yeraltı suyu açılan birkuyu ile topraktan emilir, ısı pompasındakullanıldıktan sonra emiş kuyusuna bellimesafede uzaktaki bir geri basma kuyusuile tekrar toprağa gönderilir.

Su Kaynaklı Isı Pompaları İkiye Ayrılır;

4.2.2.a Sudan Suya Toprak Kaynaklı IsıPompası Dağın dibinde, aynı ısıyı tüm yıl muhafazaedebilen bedava bir ısı kaynağı bulunur.Dağ ısısını kullanmak her tip bina (büyükve küçük, kamusal ve özel) için güvenli, ga-rantili ve çevre dostu ısıtma tekniğidir. Ya-tırım masrafları relatif olarak yüksektir.Ancak uzun vadede, uzun ömürlü, çalışmagarantili ve servis ihtiyacı çok düşük birısıtma alternatifi elde etmiş olunur. Isı fak-törü yüksektir (3 değerine ulaşır). Tesisat azyer kaplar ve çok küçük alanlarda dahiayarlanabilir. Delme işleminden sonrakionarım önemsizdir. Bu nedenle deliğin çev-resindeki doğa tahribatı minimumdur. Yeraltı suyu kullanılmadığı için bu suların tesi-sat seviyesine etkisi yoktur. Isı enerjisi, mev-cut, geleneksel su kafesi ısıtma sistemi vesıcak su üretimi için kullanılabilir. Yaz dö-

m a k a l e

140 Termo Klima Haziran 2011

Page 143: Termo Klima

m a k a l e

141Termo KlimaHaziran 2011

neminde, toprağın üzerinde güneş ısısı de-polanır. Yüksek enerji tüketimi olan evlerdeısıtma için bu enerji metodundan yararlan-mak uygundur. Yüksek su muhteviyatı olantopraklardan daha fazla enerji elde edilir.

4.2.2.b Sudan Suya Deniz Suyu DenizSuyu Kaynaklı Isı PompasıIsı elde etmek için, bir hortum, ısının denizsuyundan birkaç derece daha fazla olduğudenizin dibine veya deniz dibi balçığınıniçine yerleştirilir. Hortumun su yüzeyineçıkması için üzerine ağırlık konulmasıönemlidir. Hortum ne kadar dipte olursakaza riski o kadar az olur. Deniz suyu dahaçok relatif yüksek ısı tüketimi olan evlerdeısı kaynağı olarak kullanılabilir.

4.2.3 Toprak Kaynaklı Isı Pompaları Toprak kaynaklı ısı pompaları (TKIP) yer-altındaki depolanmış enerjiyi kullanmakiçin tasarlanmış olan ısıtma/soğutma sis-temleridir. Toprağın altına gömülü olanboru sistemi ile ısıyı alır ve aktarıcı organ-ları ile ısının taşınmasını ve transferini sağ-lar. Sistemde toprağın altından ısıyı belirlihesaplamalar sonucunda uzunlukları belliolan polietilen kaplı ve içinden ısı taşıyıcısoğutucunun geçtiği borular vasıtasıylaalır. Buradan ısı kapalı devre akışkanı tara-fından ısı pompası eşanjörüne taşınır. Bu

devrede akışkanı taşıyan sirkülasyon pom-pası da bulunur. Akışkanın devridaim olayıböyle devam eder ve ısı bir yerden birbaşka yere transfer olmaktadır. TKIP günü-müz şartlarında alternatif bir sistem olarakkonutların, işyerlerinin v.b yapıların ısıtmave soğutma olaylarını gerçekleştirilir.Isı kaynağı olarak toprağın kullanılması,

diğer sistemlere daha pahalıdır. Toprak al-tına gömülen borulardan doğrudan soğu-tucu akışkan veya daha ucuz olmasıbakımından, genellikle, salamura geçirilir.Toprak ısı değiştirgeçleri, yatay ve dikeyolmak üzere iki şekilde yerleştirilirler. Toprağın bileşimi, yoğunluğu içerdiği nemmiktarı ve gömme derinliği, toprak ısı de-ğiştirgecinin seçimini ve boyutlandırmasınıetkiler. Toprak sıcaklığının havaya göre genellikledaha uygun sıcaklıklarda ve sıcaklık değişi-minde bulunması ayrıca salamura-soğutucuakışkan ısı değiştiricilerinin hava-soğutucuakışkan ısı değiştirgeçlerine göre daha az birsıcaklık farkında çalışabilmeleri, toprak kay-naklı ısı pompalarını hava kaynaklı ısı pom-palarına göre avantajlı kılmaktadır.

Toprak Kaynaklı Isı Pompaları 2 ye Ayrılır;1) Açık sistemler 2) Kapalı sistemler

4.2.3.a. Açık Sistemler Kuyu, artezyen, göl, nehir gibi açık bir sukaynağından elde edilen suyun, bir hidro-for sistemi ile TSKIP’ sına pompalanmasısuretiyle suyun sahip olduğu enerjidendoğrudan faydalanmak esasıyla çalışansistemlerdir. Su kaynaklarına yakın vesuyun korozif özelliğinin fazla olmadığıdurumlarda rahatlıkla kullanılmaktadırlar.Sudan doğrudan yararlanıldığı için verim-leri kapalı sistemlere göre daha yüksektir.

4.2.3.b. Kapalı sistemler Açık su kaynağının mevcut olmadığı yer-lerde genellikle polipropilen borulardan ya-pılan boru demeti (yer altı ısı değiştiricisi)toprağa yatay veya dikey olarak daldırılaraktoprağın veya yer altı suyunun enerjisindenfaydalanmaktadır. Kapalı sistemlerde ge-nellikle boru içerisinden antifrizli su karışımıgeçirilerek donmaya karşı önlem alınmak-tadır. Kapalı devrelerin ilk yatırım maliyetiaçık devrelere göre daha yüksek olmaklaberaber, JKIP’ snın içindeki soğutkandansuya tipindeki ısı değiştiricisinin kirlenme vekorozyona uğrama süresi çok daha uzunolmakta, bu da bakım ve onarım masrafla-rının azalmasına neden olmaktadır.

Resim 3: Sudan Suya Toprak Kaynaklı Isı Pompası

Page 144: Termo Klima

4.2.4 Güneş Kaynaklı Isı PompalarıGüneş enerjisinin ısı pompası kaynağıolarak kullanılmasının en büyük üstün-lüğü, ısıyı daha yüksek sıcaklıklarda vere-bilmesi ve buna bağlı olarak sistemdendaha yüksek performans elde edilebil-mesidir. [12] (Şendağ, 1992)Kaynak olarak güneş enerjisinden yarala-nıldığında iki temel sistem söz konusudur.Bunlar direkt ve indirekt sistemlerdir. Direkt sistemlerde toplayıcılar buharlaştı-rıcı görevi görür. İndirekt sistemlerde isetoplayıcılardan su veya su buharı kaynakolarak yaralanılır. [15]

5. ISI POMPALARININ TERMODİNAMİĞİ

5.1 Termodinamiğin Sıfırıncı Yasası“İki ayrı cismin bir üçüncü cisimle ısıl den-gede olması durumunda, birbirleri ile deısıl dengede olduklarını belirtir”. [10]Buna termodinamiğin sıfırıncı yasası de-nilmektedir. 1931 yılında R. H. Fowler ta-rafından temel bir fizik ilkesi olarakortaya konmuştur. Sıcaklığı tanımlar.

5.2 Termodinamiğin Birinci YasasıEnerjinin korunumu ilkesidir. Enerjinin birtürden başka bir türe dönüşebilir fakatgiren enerji ile çıkan enerji aynıdır. Enerji-nin niteliği ile ilgilenir. Termodinamiğin bi-rinci yasası deneysel gözlemlere dayanarak,enerjinin var veya yok edilemeyeceğini,ancak bir biçimden diğerine dönüşebile-ceğini vurgular.

5.3 Termodinamiğin İkinci YasasıEnerjinin niceliğinin yanında niteliğiyle deilgilenen yasadır.“Termodinamiğin ikinci

yasası, işlemlerin belirli bir yönde gerçek-leşebileceğini, ters yönde olamayacağınıifade eder.” Bir durum değişimi ancak,termodinamiğin hem birinci ve hem deikinci yasasını sağlıyorsa gerçekleşebilir.Örneğin yakıt tüketerek bir yokuşu çıkanbir otomobil düşünelim. Otomobilde de-podan eksilen benzin, otomobilin yokuşaşağıya kendiliğinden inmesiyle tekrardepoya dolamaz. Yani durum değişimitek yönlüdür. [15] (Bejan ve diğerleri,1996)

5.4 Termodinamiğin Üçüncü Yasası Değişik maddelerin entropisi için, başlan-gıç oluşturma konusu, termodinamiğinüçüncü yasasını ortaya çıkarmıştır. Bu ya-sada neden bir maddenin mutlak sıfırakadar soğutulamamasının imkansız oldu-ğunu vurgular. Buna göre termodinami-ğin üçüncü yasası: “mükemmel birkristalin, mutlak sıfır sıcaklığındaki entro-pisi sıfırdır.” şeklindedir. Sıcaklık mutlaksıfıra yaklaştıkça bütün hareketler sıfırayaklaşır. Sıcaklık mutlak sıfıra yaklaştıkça,bir sistemin entropisi bir sabite yaklaşır.[16]

5.5 Isı pompalarının performans analiziSistemde kullanılan soğutucu akışkanınkütlesel debisi aşağıdaki eşitlik yardımıylahesaplanır.

Burada;mf = Isı pompası devresinde dolaşan so-ğutucu akışkanın kütlesel debisi (kg/s)

nv= Kompresörün hacimsel verimiVs= Kompresörün strok hacmi (m3 / dev) Sd= Kompresörün devir sayısı (dev / dak) Vöz= Kompresörün girişindeki soğutucuakışkanın özgül hacmi (m3 / kg)

Isı pompasının çevrim hesabında şekildeverilen diyagram esas alınmıştır. Bu basınçve entalpi diyagramına göre;

1-2’ Tersinir adyabatik sıkıştırma1-2 Adyabatik olmayan tersinir sıkıştırma 2-4 Sabit basınçta yoğuşma4-5’ Sabit entalpide genleşme4-5 Sabit olmayan entalpide genleşme5-1 Sabit basınçta buharlaşmayı gösterir,ayrıca 4-3 Arası aşırı soğutma 6-1 Arası aşırı kızdırmayı gösterir.

Isı pompasının yoğuşturucusundan alı-nan ısı miktarı;Qc = mf (h2-h3)

Isı pompasının buharlaştırıcıdan çektiği ısımiktarı;Qe = mf (h1-h5)

Isı pompasının kompresörüne verilengüç;

mf (h2-h1)Wk = _____________

nm

Isı pompasının performans katsayısı he-sabı (COP);

Qc (h2-h3)COP = ____ = _________ nm

Wsis (h2-h1)

Sistemin performans katsayısının hesabı;

Qc COPsis = ____

Wsis ile hesaplanır.

m a k a l e

142 Termo Klima Haziran 2011

Şekil 2: Isı Pompasının P-H diyagramı

Page 145: Termo Klima

m a k a l e

143Termo KlimaHaziran 2011

Burada Wsis = Wkomp + Wfan + Wsp ’dir.

Burada; Qc = Soğuşturucunun verdiği ısı (kj / s) h2 = Akışkanın kompresör çıkışındaki en-talpisi (kj / kg) h3 = Akışkanın yoğuşturucu çıkışındakientalpisi (kj / kg) Qe = Buharlaştırıcının çektiği ısı miktarı(kj / s) h1 = Akışkanın buharlaştırıcı çıkışındakientalpisi (kj / kg) h5 = Akışkanın buharlaştırıcı girişindekientalpisi (kj / kg) Wkomp = Kompresöre verilen güç (KW) nm = Kompresörün mekanik verimi Wsistem = Sisteme verilen güç (KW) Wsp = Sirkülasyon pompasına verilengüç (KW) olarak tanımlanır. [17]

Isı pompaları soğutma makineleri ile aynıçevrime göre çalışırlar. Tek farkları istenenburada amacın ortamın soğutulmasıdeğil ısıtılmasıdır. Termodinamiğin 2. ka-nununa göre ısı hiçbir zaman düşük ısıkaynağından yüksek ısı kaynağına dışarı-dan bir iş verilmeden geçemez. Isı pom-pasının çalışma prensibi ve enerjidönüşümü daha önce açıklanmıştı.Bir ısı makinesi ister soğutma isterseısıtma yapsın soğutucu akışkanın kapalıbir devre boyunca tekrar tekrar geçiril-mesi gerekir. Teoride en ideal soğutmaçevrimi Carnot’un çevrimidir. Bu çevrimiki izotermik ve iki adyabatik hal değişi-minden meydana gelen kapalı bir çevrim-dir. Bu çevrimin uygulanamama sebebiıslak buhar bölgesindeki soğutucu akış-kanı sıkıştıracak bir kompresör olmayışı-dır. Bunun yerine gerçeğe çok daha yakınolan Rankine çevriminden yararlanılır.

Bir çevrimdeki sıcaklık ve basınç değişim-leri genellikle "lg p-h" diyagramı ile gös-

terilir. Isı pompası için; buharlaşma (1 - 2)sıkıştırma, (2 - 3) yoğuşma, (3 - 4) vegenleşme, (4 - 1) işlemleri tek tek göste-rilmiştir. Tesir katsayısı ε; transfer edilenenerjinin harcanan elektrik enerjisineoranı olarak da tarif edilebilir. Isıtma dev-resine transfer edilen ısı enerjisinin büyükkısmı akışkanın buhar fazında olduğu kır-mızı ile gösterilen çevrimde yer almakta-dır. Şekil 10’da gösterildiği gibi -15°C dışhava sıcaklığında, maksimum sıcaklık se-viyesi 45°C olmaktadır. Teorik olarak dahayüksek sıcaklık seviyelerine ulaşılması için(2- 3) işleminin 3 noktasının ötesine ta-şınması gerekmektedir. [18]

6. ISI POMPALARININ AVANTAJLARIVE DEZAVANTAJLARI

6.1 Avantajları;Mevcut bütün ısınma sistemleri arasındaen tasarruflusu yerden /duvardan ısıtma ileisi pompalı sistemlerdir. Türkiye'de en ucuzısınma sekli olan doğalgazlı sistemlere karsıbile an az % 40-50 daha tasarrufludur.Tekbir sistemle evinizi kisin ısıtıp, yazın serin-letebilir ayrıca sürekli olarak sıcak su ihti-yacınızı karşılayabilirsiniz. Fosil yakıtlara

bağımlı olmaktan kurtulursunuz. Doğalga-zın kaç yıl ömrü kaldığını, doğalgazı teminettiğimiz ülkelerle siyasi iliksilerimizin ne du-rumda olduğunu, evinizin bulunduğu böl-geye doğalgazın henüz ulaşıp ulaşmadığını,yakıt zamlarının bu hızla devam edip etme-yeceğini düşünmek zorunda kalmazsınız.Isı pompaları bir kaynaktan diğer kaynağaısı transferi yaparken bir miktar elektrik har-carlar. Isıtmak için herhangi bir şekilde di-rekt elektrik harcamazlar. Adı üstünde ısıpompası, görevi ısıyı pompalamaktır. Güneşdünyaya her gün enerji bırakmaktadır. Buenerji havada , toprakta yada suda depo-lanmaktadır. Isı pompasının görevi bu de-polanan enerjiyi bina içine taşımaktır.Cihazlar kapasitelerine ve COP değerlerinegöre elektrik harcarlar. Kullanılan termalenerji kaynağına bağlı olarak cihazların har-cadığı elektrik miktarı değişiklik gösterir.Isı pompalarının hiçbir tehlikesi yoktur.Diğer yakıtlarla ısınmanın birçok tehlikesimevcuttur. Doğalgaz patlamaya meyilli biryakıttır. Dökme gaz çok kontrollü olarakyakılmak zorundadır. Mazot , fuel-oil gibiyakıtlar hem bir depolama alanına ihtiyaçduyarlar hem de yanıcı patlayıcı özelliklertaşırlar. Bütün bu olumsuzluklar ısı pompa-sında mevcut değildir. Isı pompasında biriç ünite, hava kaynaklı ise bir dış ünite bu-lunur. Eğer sıcak suda ısı pompası ile sağ-lanıyorsa birde boyler dediğimiz sıcak sudeposu bulunur.

6.2 DezavantajlarıIsı pompası sistemleri iyi bir etüt gerektirir.Amacınız sadece çevreye katkı sağlamak ,karbon salınımını azaltmak ise etüde gerekkalmadan ısı pompası sistemi kurdurabilir-siniz. Fakat ben ısı pompası ile evimi yadaişyerimi ucuza ısıtmak ve serinletmek isti-

Şekil 3: Ters Carnot Çevrimi (İdeal Soğutma Çevrimi)

Şekil 4 : Hava/ su ısı pompasına ait basınç- entalpi diyagramı

Page 146: Termo Klima

yorum diyorsanız bu durumda enerji ve-rimliliği etüdü yapılmalıdır. Bu durumdahem çevreye katkıda bulunacak hem dedaha az enerji bedeli ödemeniz garanti al-tına alınacaktır. Kış boyunca dış hava sıcak-lığı sürekli olarak -değerlere sahip birbölgedeki tesise hava kaynaklı ısı pompa-sını uygun gördüyseniz sadece çevreyekatkıda bulunur cebinize büyük orandazarar verirsiniz.

7. ISI POMPALARININ KULLANIM ALANLARIIsı pompaları genellikle ev, işyerleri ve kont-rol odası gibi mahallerin konforunu sağla-mak amacıyla kullanılır. Çoğunlukla paketdizayn şeklinde üretilen bu sistemlerin evveya işyerlerinde uygulanması kolay bir iş-lemdir. Isı pompası çevriminin uygulanmasıbeceri isteyen bir iştir ve bu işte uzman ki-şiler çalıştırılmalıdır. Bunun nedeni sisteminbir tarafında soğutma yapılırken diğer ta-rafında da ısıtma yapılmasıdır.Günümüzde insanoğlunun enerji ihtiyacıgün geçtikçe artmakta ve insanlar tüken-mekte olan enerji kaynaklarının yerine yenienerji kaynakları aramaktadırlar. Günün bi-rinde dünya üzerindeki akaryakıt rezervleriazalacak ve insanlık yeni enerji kaynaklarıaramaya girişecektir. Isı pompaları da buzamanlarda her zaman olduğundan dahapopüler duruma gelecektir.Bunun nedenielektrik üretiminin akaryakıt üretiminegöre daha ucuz olmasıdır.

8. ISI POMPASI SEÇİMİ Isı pompasının performansı, değişik faktör-lerden etkilenir. Bu yüzden, seçim; her ku-rulan sistemin karakteristiklerine görebelirlenmelidir. İmalatçıların verisi, istenilenkoşullarda mevcut olmalıdır. Kritik olan ko-şullar, su giriş sıcaklığı ve mevcut sistemindebisidir. Uygun bir ısı pompası cihazınıseçmek için, yapının ısıtma ve soğutma yükhesabı yapılmalıdır. Sıcak ve nemli iklim-lerde, imalatçının önerdiği hava debisin-deki soğutma yükünü (duyulur/gizli ısıihtiyaçlarını karşılamak için önerilen aralık-larda kalınmalıdır) ve su giriş koşullarını kar-şılayacak bir cihaz seçilmelidir. Su girişkoşulları (sıcaklık ve debi), ilgili yerdeki de-rinlikteki toprak sıcaklığının bulunmasıyladüşey toprak ısı değiştiricileri için tahminedilebilir. En kötü durumdaki soğutma mo-dunda su giriş sıcaklığını (bu koşulları kar-şılamak için daha sonra toprak ısıdeğiştiricisi boyutlandırılmalıdır) bulmakiçin, bu sıcaklığa 20-25 °F (11-14 °C) ekle-nir. Debi, minimum 2.5 gal/dak-ton (2.7l/dak-kW) olmalıdır. Ama, 3.0 gal/dak-ton(3.2 l/dak-kW) olması önerilmektedir.Cihaz, yukarıdaki su sıcaklığı ve debide so-ğutma yükünü karşılamalıdır. Su giriş sıcak-lığını bulmak için, derinlikteki toprak

sıcaklığından 15-20 °F (8-10 °C) çıkarılma-sıyla, ısıtma kapasitesi belirlenir. Gerekli sudebisi, soğutma modundaki debiye eşitveya biraz az olacaktır. Eğer cihaz ısıtmayükünü karşılamaz ise, ilave ısı verilmelidirveya soğutma/ısıtma yükü kombinasyo-nuna oldukça yakın başka bir cihaz seçil-melidir. Eğer fazla ısıtma kapasitesi varsa,bu ısı, sıcak kullanma suyu ihtiyaçlarını kar-şılamak İçin kullanılabilir.Yeraltı su kaynaklı cihazlar için, yerel yeraltısuyu sıcaklıkları, ilgili jeolojik araştırmalar-dan bellidir. Reenjeksiyon kuyusu (dönüşkuyusu) ısı pompası besleme (gidiş) kuyu-suna yakın olmadıkça, yeraltı suyu sıcaklık-ları, mevsimle önemli ölçüde değişmez. 15m'lik minimum ayrılma açıklığı bu değişimiönleyecektir. O zaman ısı pompası, yerelyeraltı sıcaklıkları kullanılarak, soğutma veısıtma yüklerini karşılayacak şekilde boyut-landırılmalıdır. Su debileri, 1.5-3 gal/dak-ton (1.6-3.2 l/dak-kW) aralığında olmalıdır.Tasarım debisi, ısı pompası kapasitesi ilepompa güç ihtiyaçları arasındaki ilişkininoptimize edilmesiyle seçilebilir. Göl sulu sis-temlerde su giriş sıcaklığının tahmin edil-mesi zordur. 1.5 – 4.5 m arasındaki su, dışhava sıcaklığının 10-15 °F (6-8 °C) altındakalırken, yüzeye yakın göllerdeki su dışhava sıcaklığına yaklaşır. Isıtmada ısı pom-pasının uygun olarak boyutlandırılmasınadikkat edilmelidir. Çünkü, ısıl tabakalaşma,güney iklimlerde göl suyu sıcaklığına olum-suz bir etki yapabilir. [19]Isı pompalarının seçilmesinde göz önünealınması gereken ilave hususlar; su/soğu-tucu akışkan serpantininin basınç kaybı,verim, su/soğutucu akışkan malzemesi vefiyat, yerleşim gibi tipik düşüncelerdir.

9. ISI POMPALARINDA KULLANILANSOĞUTUCU AKIŞKANLARSoğutucu akışkanlardan beklenen özel-likler;a) Pozitif buharlaşma basıncı olmalıdır.b) Düşük yoğuşma basıncı olmalıdır.c) Buharlaşma ısısı yüksek olmalıdır. Buhar-laşma ısısı ne kadar yüksek olursa sistemdeo oranda gaz akışı kullanılacaktır.d) Yanıcı patlayıcı ve zehirli olmamalıdır.e) Kaçakların kolay tespitine uygun olma-lıdır. (koku,renk)f) Ucuz olmalıdır ve saf olmalıdır.g) Isı geçirgenlik katsayısı yüksek olmalıdır.h) Özgün hacmi düşük ,viskozitesi dedüşük olmalıdır.i) Ozon tabakasına Zaralı olmamalıdır. [20]

Birçok soğutma tekniği uygulamasında ısı,ikinci bir soğutucu akışkanla taşınabilir.Herhangi bir sıvı olabilen bu ikinci akışkanesas soğutucu akışkan ile soğutulur ve haldeğişimi olmadan ısı geçişini gerçekleştire-bilir. Bu tip sıvılar, ısı transferi akışkanları,

salamuralar veya ikincil soğutucu akışkan-lar olarak adlandırılırlar.

CFC-12 Düşük ve orta sıcaklık (max. 80 °C)CFC-114 Yüksek sıcaklık (max. 120 °C)R-500 Orta sıcaklık (max 80 °C)R-502 Düşük-orta sıcaklık (max. 55 °C)HCFC-22 Düşük sıcaklık ısı pompaları(max. 55 °C)

9.1 Kloroflorokarbon (CFC):CFC’ler ozon tabakası üzerinde en fazlatahribat yapan soğutucu akışkanlardır. Ay-rıca küresel ısınma potansiyelleri oldukçayüksektir. Bunlardan dolayı CFC’lerin kulla-nımı için bazı yasaklar ve önlemler dünyaçapında alınmaktadır. CFC’ler için önemlibulgular şunlardır. Atmosferde 75-120 yılarasında kimyasal yapıları bozulmadan ka-labilirler. Ozonu delme potansiyelleri yük-sektir. Uygulamada en çok kullanılanlarışunlardır: R-11, R-12, R-13, R-114 ve R-115

9.2 Hidrokloroflorokarbon (HCFC):HCFC’ler de klor atomu içerdiği için ozontabakası ile reaksiyona girerler. Buna rağ-men HCFC lerin yapısında hidrojen bulun-duğu için kimyasal kararlılıkları çok zayıftır.Atmosferde yapıları bozulmadan uzunsure kalmazlar. HCFC’ler atmosfere doğruyükselirken yapılarındaki hidrojen havadakisu molekülleri ile reaksiyona girerek yapılarıbozulur. HCFC’lerin ozonu delme potansi-yelleri azdır.

HCFC’lerin önemli özellikleri şunlardır:• Atmosferde kimyasal yapıları bozulma-dan uzun sure kalmazlar (15-20 yıl).• Ozonu delme potansiyelleri düşüktür• Uygulamada en çok kullanılan HCFC’lerşunlardır: R-22, R-124, R-123

9.3 Hidroflorokarbon (HFC):HFC’lerin yapısında klor atomu bulunma-dığı için ozonu delme potansiyelleri sıfırdır.Yani ozon tabakası üzerine hiçbir olumsuzetkileri yoktur. Buna rağmen küresel ısın-maya biraz etki yaparlar. HFC şunlardır;R-134A, R-152A, R-32, R-125 ve R-507

R11: R11 (CCl3F), düşük basınçlı (0 °C’ de0.40 bar) bir soğutucudur. Ağırlıklı olarak350 kW - 10.000 kW soğutma kapasitesiaralığında olan santrifüj su soğutucu üni-telerde (chiller) kullanılmaktadır.ozon tah-ribi nedeni ile üretimi durdurulmuştur.

R12 (CCl2F2): Bugün, soğutma maksadıile en çok kullanılan soğutucu akışkandır.Zehirli, patlayıcı ve yanıcı olmaması sebe-biyle tamamen emniyetli bir maddedir.Bunlara ilaveten,en ekstrem çalışma şart-larında dahi stabil ve bozulmayan, özellik-lerini kaybetmeyen bir maddedir.

m a k a l e

144 Termo Klima Haziran 2011

Page 147: Termo Klima

m a k a l e

145Termo KlimaHaziran 2011

R13: R13 (CClF3), -70 °C ile –45 °C ara-sında kullanılan düşük sıcaklık soğutucu-sudur. Az sayıda endüstriyel soğutmatesisinde kullanılmaktadır.

R13B1: R13B1 (CBrF3), -70°C /-45°C ara-lığında endüstriyel soğutucularda kullanıl-maktadır. Yüksek ozon tüketme kapasitesinedeniyle Montreal Protokolu kapsa-mında üretimi ve tüketimi tamamen dur-durulmuştur.

R22 (CHClF2): Diğer fluo – karbon soğu-tucu akışkanlarda olduğu gibi R22’de em-niyetle kullanılabilecek zehirsiz, yanmayan,patlama yan bir akışkandır. Derin soğutmaseçeneklerine göre üretilmiş bir gazdır.

R23: R23 (CHF3) , düşük sıcaklık soğutu-cusudur. R13 için alternatif olarak kabuledilmiştir. R23 oldukça yüksek sera etkisinesahiptir. Bu etki R12'ye göre 3 kat fazladır[Beser,1997].

R114: R114 (CClF2), yanmayan ve zehirliözelliği olmayan bir soğutucu maddedir.80- 120 sıcaklıklar arasında endüstriyel ısıpompaların da kullanılmaktadır

R134a: R134a (CF2CH2F), termodinamikve fiziksel özellikleri ile R12’ye en yakın so-ğutucudur.Halen ozon tüketme katsayısı 0 olan vediğer özellikleri acısından en uygun soğu-tucu maddedir. Araç soğutucuları ve ev tipisoğutucularda kullanılmaktadır.

R152a: Ozon tahribatına neden olmayanve sera etkisi çok düşük olan (R12’nin%2’si kadar) R152a (C2H4F2), ısı pompa-larında R12 ve R500 için alternatif olarakkabul edilmiştir. R12 ve R134a’dan daha iyiCOP’a sahip olan R152a mineral yağlarlada iyi uyum sağlamaktadır.

R717 (Amonyak): Bugün, fluo – karbon ai-lesinin dışında geniş ölçüde kullanılmayadevam edilen tek soğutucu akışkan Amon-yak’dır. Zehirleyici ve bir ölçüde yanıcı –patlayıcı olmasına rağmen mükemmel ısılözelliklere sahip olması sebebiyle, iyi eğitil-miş isletme personeli ile ve zehirleyici etki-sinin fazla önem taşımadığı hallerde,büyük soğuk depoculukta, buz üreti-minde, buz pateni sahalarında ve donmuşpaketleme uygulamalarında basarıyla kul-lanılmaktadır.

9.4 Hidrokarbonlar (HC)Günümüzde propan, propilen ve propankarışımları, bütan ve etan ısı pompası sis-temlerinde kullanılabilecek en umut vericisoğutucu akışkan olarak değerlendirilmek-tedir.

9.5 SuToksin ve yanıcı olmayan uygun termodi-namik özelliklere sahip olan su, endüstri ısıpompalarında kullanılabilecek mükemmelbir akışkandır. Tipik olarak çalışma sıcaklık-ları 80oC ile 150oC arasında değişir. Deza-vantajı ise sahip olduğu volümetrik ısıkapasitesidir. Bu özellik özellikle düşük sı-caklıklarda büyük ve pahalı kompresörlergerektirir.

9.6 Karbondioksit (CO2)CO2 ne toksik ne de yanıcıdır ayrıca nor-mal yağlama yağlarıyla ve genel konstrük-siyon malzemeleri ile uyumludur.Volümetrik soğutma kapasitesi yüksektir.COP değeri çok düşüktür.

9.7 SalamuralarKalsiyum ve sodyum kloridin su içindekiçözeltileri, pratikte en çok kullanılan soğu-tucu salamuralardır. Salamuralı soğutmatekniğine esas olarak, endüstriyel soğutmasistemlerinde ve buz paten sahalarındakullanılmaktadır. [21] Isı pompasının çevrim hesabında şekildeverilen diyagram esas alınmıştır.Bu basınç ve entalpi diyagramına göre; 1-2’ tersinir adyabatik sıkıştırma1-2 adyabatik olmayan tersinir sıkıştırma 2-4 sabit basınçta yoğuşma4-5’ sabit entalpide genleşme4-5 sabit olmayan entalpide genleşme5-1 sabit basınçta buharlaşmayı gösterir,ayrıca 4-3 arası aşırı soğutma 6-1 arası aşırı kızdırma yı gösterir. [22]

10. SONUÇEnerji ihtiyaçlarımızın hızla artmasıyla, kolaybulunan, çevreyi kirletmeyen, sürekliliğiolan yeni enerji kaynaklarına yönelik çalış-maların hız kazanmıştır. Isı pompaları, elek-trikli sistemlere göre üç hatta altı kat dahaaz kaynak kullanarak istenilen enerjiyi sağ-layabilmekte ve çevre kirlenmesine nedenolmadan endüstriyel ve günlük uygulama-larda kullanılabilmektedir. Çevrenin gittikçekirlendiği ve yaygın olarak kullanılan yakıtrezervlerinin hızla azalmakta olduğu dik-kate alınırsa bu jeotermal alanlardan; dola-yısıyla ısı pompalarından faydalanmakgerekmektedir. Çevreye zararı en alt dü-zeyde olan ve ekonomik olan bu sisteminkullanımı yaygınlaştırılmaktadır. Belki buyolla enerjide dışa bağımlılıktan bir ölçüdekurtulmuş oluruz. Ayrıca katı, sıvı ve gazyakıt kullanan sistemlerde baca gazlarındanda faydalanılabilir ve ısı pompalarının verimibir kat daha arttırılabilir.Isı pompası, geleneksel ısıtma sistemlerinegöre birincil enerjiyi daha az tükettikleri içinazot oksit (NOx), sülfür dioksit (SO2) ve kar-bondioksit (CO2) gibi çevreye zararlı emis-

yonları önemli oranda azaltmaktadır. Hergeçen gün artan enerji ihtiyacı iki ana prob-lemi beraberinde ortaya çıkarmıştır. Bunlarbirincisi artan enerji ihtiyacına karsı enerjipotansiyelinin sınırlı olması ve mevcut fosilkaynaklarının azalması, ikinci fosil kaynak-larının kullanımıyla artan çevre kirlilikleri vekaygılarıdır. Bu bakımından mevcut olanfosil yakıtların daha verimli ve temiz tekno-lojilerle kullanılması son derece önemlidir.

11. KAYNAKLAR[1] Karagöz, Ş., 2002. Soğutkan Karışımlarının Isı Pompa-sında Kullanımı. Atatürk Ünv. Fen Bil. Enst., Yüksek LisansTezi, 135s, Erzurum.[2] (Atılgan, 2000).[3] [ Ayhan, T. Çomaklı, Ö. Kaygusuz,Ö. Isıtma Ve KurutmaAmaçlı Isı Pompasının Deneysel Ve Teorik İncelenmesi Ma-kina ve Mühendis Dergisi Cilt: 33 Sayı: 385 1992][4] (http://www.isipompasi.net/isi_pompasi_tarihi.asp)[5] (mühendislik yaklaşımıyla termodinamik kitabı sayfa 608beşinci baskı)[6] ( http://www.marinenerjisistemleri.com/?mod=soru&news_id=2)[7] Gülten, Z., 2000. Isı pompasıyla Çeşitli Düşük SıcaklıklıJeotermal veya Atık Sulardan Çekilebilecek Isı MiktarlarınınBelirlenmesi Üzerine Bir Araştırma. Hacettepe Ünv. Fen Bil.Enst., Yüksek Lisans Tezi, 191s, Ankara. [8] (Boran,1993; Şendağ, 1992).[9] Koç, M.Ü., 2002. Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Tür-kiye’de Yaz ve Kış Klimasında Uygulama Alanlarının Belir-lenmesi. Yıldız Tek. Ünv. Fen Bil. Enst, Yüksek Lisans Tezi,148s, İstanbul.[10] Çengel, Y.A., Boles, M.A., 1998 Mühendislik yaklaşı-mıyla termodinamik, USA, Mc Graw Hill, 3,1010[11] Boran, K., 1993. Isı Pompasının Sudan-Suya, Havadan-Havaya,Sudan-Suya Deneysel Olarak İncelenmesi ve Opti-mizasyonu. Erciyes Ünv. Fen Bil. Enst. Makine Anabilim Dalı,Doktora Tezi, 145s, Kayseri [12] Şendağ, M.T., 1992. Çok Amaçlı Isı Pompası İmalatı veUygulaması. Çukurova Ünv. Fen Bil. Enst., Yüksek LisansTezi,105s, Adana. 69 [13] Tahran, R., 2002. Güneş Enerjisi Kaynaklı –TopraktaIsıl Enerji Depolaması ve Isı Pompası Uygulaması. MustafaKemal Ünv.Fen Bil. Enst., Yüksek Lisans Tezi, 123s, Antakya.[14] Doğan, V., 1999. Isı Geri kazanım ve Sudan Suya IsıPompası Uygulaması. IV. Ulusal Tesisat Mühendisliği Kon-gresi ve Sergisi , İzmir)[15] ( Şendağ, M.T., 1992. Çok Amaçlı Isı Pompası İmalatıve Uygulaması. Çukurova Ünv. Fen Bil. Enst., Yüksek LisansTezi,105s, Adana.)[16] (SDÜ fen bilimleri enstitüsü toprak kaynaklı ısı pompa-larının termodinamik analizi yüksek lisans tezi sayfa 44-51)[17] (mühendis ve makine dergisi cilt 46 sayfa 544)[18] (Wiesman mesleki ısı pompası pfd s.10)[19] [ IV. Ulusal Tesisat Mühendisliği Kongresi ve Sergisi Bil-diri Kitabı s. 453-478 ][20](http://www.karalsogutma.com/sogutucu-akiskanlar.htm)[21] (S.D.Ü FEN BİLİMLERİ AHMET ELBİR Y.L . TEZİ 2010SAYFA 35)[22] (Tesisat mühendisliği dergisi sayı 88 sayfa 51 M.ACAR,T.KOYUN)

[Şekil 1] (daikin altherma ısıtma katalogu sayfa 9)[Resim 1] (http://www.omektron.com/heatpump.html) [Resim 2] (http://www.yildiz.edu.tr/~okincay/ani.html)[Resim 3] (http://www.techstore.ie/Renewable-Energy/Heat-Pumps.htm)[Resim 4] (http://www.bodrummuhendislik.com/)[Resim 5] (http://www.yildiz.edu.tr/~okincay/ani.html) [Resim6] http://www.createthefuturecontest.com/pages/view/viewentries.html?startrw=121& [Resim 7] (http://berfeteknik.com/?page_id=445)

Page 148: Termo Klima

Bilindiği gibi ülkemiz bir deprem ülkesi.Ülkemizin bu acı gerçeği, 1999 Gölcükdepremi ve beklenilen İstanbul depremiile, sürekli bir gündem halini almıştır.

Yeni atlattığımız Kütahya depremi dola-yısı ile de ülkemize ve depremden zarargörenlere, başsağlığı ve acil şifa dilekle-rimi iletirim. İnsan güvenliği konusu; insanların otur-duğu, çalıştığı ve kullandığı her şeyi kap-samaktadır. Bir bütündür. Bu bütünlük,her biri için, kendi içerisinde de geçerlidir.Yani, insanın oturduğu veya çalıştığı bi-naların güvenli olması; binanın bir bütünolarak (Binanın yapıldığı zemin, tüm yapıelemanları, binadaki su, elektrik, doğal-gaz, yangın, havalandırma tesisat veekipmanlarının) güvenli olmasını gerek-tirmektedir. Depremde yıkılmayan birbina, uygun olmayan bir tesisat dolayısıile yanabilir, tesisat cihaz ve elemanları,insanların üzerine düşebilir. Bunlar dolaylıolarak hasar ve kayıplara neden olur.

Bu durumdan yola çıkarak; depremde yı-kılmayacak güvenli bir binada, bina ilebirlikte hareket edecek, deprem sırasındaoluşacak titreşimlerde, kopmayacak, ye-rinde kalacak ve (Eğer öngörülüyorsa ba-zılarında), işlevini yerine getirecek tesisatelemanları gerekmektedir.

Binalarda; tesisat elemanlarını, binayagüvenli bir şekilde bağlayan sistemlerinbütünene, Deprem (Sismik) Koruması”denilir.

Mekanik tesisatın depreme karşı korun-ması ile ilgili bir yönetmelik Türkiye’debulunmamaktadır. 13 Temmuz 2001 Ta-rihi’nde yayınlanan Resmi Gazeteden 30gün sonra yürürlülüğe giren, “Yapı Dene-timi Hakkında Kanun” yapıların denetimihakkında genel ifadeler içermektedir. Ka-nunun, bu konuda “Gönderme yaptığı”özel bir standart yoktur.

Mekanik tesisatın ve borulama sisteminin“Sismik koruma” tasarımı, şu anda ulus-lararası yönetmeliklere dayandırılmakta-dır. Bunlar; “BOCA National Code1996”, “SBCCI 1997 Standart BuildingCode”, “International Building Code(IBC) 2000” olarak sıralanabilir. BinalarınYangından Korunması Hakkında Yönet-melik 26 Temmuz 2002 Tarihi’nde yayın-lanan Resmi Gazete ile yürürlüğegirmiştir. Yönetmeliğimizde, şu anda sis-mik koruma ile ilgili bir standart yer alma-maktadır. Bu konuda, tasarım ve

uygulayıcılar tarafından “Yangın sistem-lerinde” uygulanan en yaygın uluslar-arası standart; “NFPA 13 EarthquakeBracing” dir. NFPA 13’de belirtilen hesaplama ve çö-zümler, yangın sistemlerinde kesinlikleuygulanması gerekir diye düşünüyoruz.

ASILI BORU ve KANALLARIN SİSMİK KORUMASI: Konu çok geniş olduğu için, özellikle buyazıda, bu başlık incelenecektir.

1” çapından büyük; yakıt, gaz, tıbbigaz, basınçlı hava boruları, 1 ¼” çapın-dan büyük; mekanik tesisat dairelerin-deki borular, 2 ½” çapından büyük diğerborular depreme karşı (Sismik) olarakkorunmalıdır. Yangın sistemlerinde,enine deprem askısı, 12m’de bir, boyunadeprem askısı, 24m’de bir uygulanır. Heriki uygulamada da zamandan ve işçilik-ten tasarruf etmek için universal depremaskıları kullanılabilir.

Sismik koruma amacıyla öncelikle boruve kanalların cihazlara katı bağlanma-ması gereklidir. Bu aynı zamanda titreşimizolasyonu bakımında da istenen bir hu-sutur. Bu amaçla boru ve kanallar körükveya kampansatörler yardımı ile cihazlarabağlanır. Cihazlar ve borular (Veya kanal-lar) yapıya ayrı ayrı sabitlenir. Asılı boru vekanallar, belirli aralıklarla iki veya dörtyönde bağlanarak hareketleri sınırlanır.

m a k a l e

146 Termo Klima Haziran 2011

Mekanik tesisatın

depremlerdenkoruması

Ertuğrul Mıhçı Yazgan Makine Mühendisi

Tekno Yangın Genel Müdür Yardımcısı

Page 149: Termo Klima

t e k n i k t a n ı t ı m

147Termo KlimaHaziran 2011

1. TERMO-LESER ORTAK ÜRETİMİEMNİYET VENTİLLERİEmniyet Ventili; Sıvı, Gaz Akışkanlar veyaBuhar üretilen/aktarılan basınçlı kaplar veborulu tesisatlarda olması istenilen basınçdeğerinin kontrol dışı olarak üstüne çıkıl-ması durumunda doğabilecek tehlikelerdensistemi korumak için otomatik olarak blöfyaparak aşırı basıncı dışarı atan cihazdır.LESER GmbH & Co. KG merkezi Hamburg/ Almanya’ da kurulu, tüm dünya gene-linde temsilcilikleri bulunan, emniyet ventiliürünlerinde uluslararası üne sahip bir fir-madır. Avrupa’ da onaylı ASME/NB Test La-boratuvarı ve CE Sertifikasyonuna uygunTÜV Test Merkezi bulunan tek firmadır.Firmamız yirmi yılı aşkın süredir Leser’ inTürkiye temsilciliğini yapmakta ve ürün-lerini satmaktadır. Bu yıl (2011) itibariyle firmamız “GedikDöküm ve Vana” ile “Leser” arasında yapı-lacak anlaşma gereği “TermoLeser” marka-sıyla Tam Kalkışlı ve Oransal Kalkışlı emniyetventili modellerinde ortak üretime başlana-caktır. Bu sayede firmamız, ülkemizde em-niyet ventili üretimi ve/veya satışı yapanhiçbir firmanın sahip olmadığı “EmniyetVentili-Full CE Belgesi” sahibi de olacaktır.

2. TERMO-MANKENBERG ORTAK ÜRETİMİBASINÇ DÜŞÜRÜCÜ VANALARBasınç Düşürücü Vana; Sıvı, Gaz Akışkan-lar veya Buhar üretilen/aktarılan basınçlıkaplar ve borulu tesisatlarda yüksek akış-kan basıncının, kullanmayı/yararlanmayıistediğimiz basınç değerine düşürülme-sini sağlayan cihazdır. Basınç Düşürücüvana bu işlem için ilave enerji (elektrik,pnömatik) kullanmayı gerektirmez. Mekanizmasının çalışması sistemde mevcutbasınçlı akışkan ile sağlanır. MankenbergGmbH firması Almanya’ nın Lübeck şeh-rinde kurulu 1885 yılından beri faaliyetteolan Basınç Düşürücü – Basınç Düzenleyiciendüstriyel vanalar da iyi tanınan köklü birfirmadır. Yakın geçmişte başlayan ve ürün-lerinin satış temsilciliğini yapmaya başladı-ğımız ikili iyi ilişkiler sonunda ülkemizde enfazla talep edilen “Basınç Düşürücü Vana”türünde ortak üretim yapılmasına karar ve-rilmiştir. Ortak üretim 2010 yılı sonlarındanitibaren fabrikamızda başlatılmış ve bu yılbaşlarında satışa sunulmuştur.

3.TERMO-VALCO ORTAK ÜRETİMİÇELİK GÖVDELİ YÜKSEK BASINÇ VANALARIÇelik Gövdeli Yüksek Basınç Vanası; Yüksekbasınç (63 – 100 – 160 – 250 bar) ve yükseksıcaklık (530ºC) değerlerinde çalışılan EnerjiSantralleri ve benzeri işletmelerde bu şart-lara uyum sağlayabilen cinste Glob Vana’lardır.Valco Engineering GmbH Firması, 1900 yıl-ları başında Magdeburg / Almanya’ da ku-rulan ve modern vana sanayinin temellerinioluşturan firmaların 1992 de dağılması üze-rine onların seçkin personelinin bir araya ge-lerek kurduğu Almanya’ da prestiji yüksekbir firmadır.Yüksek tecrübe ve bilgi birikimine sahipValco’ nun proje desteği ve firmamızın kali-teli ve yüksek üretim imkanları işbirliği ile“Dövme Çelik Gövdeli Yüksek Basınç Va-nası” ortak üretimi gerçekleştirilecektir. Avrupa’ da Enerji Santrallerinde kullanılanyüksek basınçlı vanaların dizaynı değişmiştir. Ortak üretimimiz bu sektörün isteklerineuygun dizayn edilerek üretilecektir.Bu projemiz Tübitak tarafından da destek-lenmiştir. İç piyasa yanı sıra başta Almanyaolmak üzere yurtdışına da yüksek miktardasatış yapmayı planlıyoruz.

Gedik Döküm ve Gedik Vana uluslararası vanafirmaları ile ortak üretimler gerçekleştiriyor

TAM KALKIŞLI EMNİYET VENTİLİKullanım Alanları: • Kimyasal Donanım ve Tesisatlar• Düşük ve Orta Basınçlı Buhar Tesisleri• Hava/Gaz Pompa ve Kompresörleri• Blower ve Turbo Kompsesörler

• Isı Eşanjörleri

ORANSAL KALKIŞLI EMNİYET VENTİLİKullanım Alanları: • Termal genleşmenin dengelenmesi• Kompresörler ve Kesikli Çalışma basınçlarının bulunduğu uygulamalar• Isı Transfer Yağı (Kızgın Yağ) uygulamaları• By-pass sistemleri

STANDART DÖKÜM GÖVDELİ BASINÇ DÜŞÜRÜCÜ VANAKullanım Alanları: • Sıvı akışkanlar• Gaz akışkanlar• Buhar Tesisleri

Gövde Malzemesi: GGG 40.3Giriş Nominal Basınç: PN 16Çıkış Basınç Aralığı: 0,8 bar ile 10 bar arasıÇalışma Sıcaklığı: -20º C ile 250º C arası

DÖVME ÇELİK GÖVDELİ YÜKSEK BASINÇ VANASI

Page 150: Termo Klima
Page 151: Termo Klima

kültür - sanat

Page 152: Termo Klima

4-29 Haziran tarihleri arasında gerçekleşecek İstanbul Müzik Festivali bu yıldan itibaren programını her sene bir tema üzerine kurgulayacak. İlk tema: Uzaklara Yolculuk

FESTİVALDE “UZAKLARA YOLCULUKLAR”

150 Termo Klima Haziran 2011

Hilary Hahn

Leonard Elschenbroich

Patricia Petibon

Schleswig-Holstein Orkestrası

Alissa Weilerstein

Page 153: Termo Klima

İstanbul Müzik Festivali; müzikseverleriAmerika’nın batı yakasından Rusya’ya, İs-panya’dan Buenos Aires, Venedik, HintOkyanusu ve Meksika’ya uzanan geniş bircoğrafyanın müzikal dünyasında yolculuğaçıkarıyor. Gidon Kremer, Yuri Bashmet, Pat-ricia Petibon, Hilary Hahn, Renée Fleming,Christoph Eschenbach gibi yıldız isimleryanı sıra klasik müziğin en önemli orkes-tralarından Schleswig-Holstein’i ağırlaya-cak festival bu yıl 39. kez düzenleniyor.

Festival bundan böyle Türkiyeli ve yabancıbestecilere eser siparişi vererek, çağdaşmüzik repertuarını zenginleştirme yö-nünde de önemli bir adım atıyor. Bu bağ-lamda İlhan Usmanbaş’ın ve gençbestecimiz Turgut Pöğün’ün İstanbulMüzik Festivali tarafından sipariş edilmişyeni eserlerinin dünya prömiyerleri festi-val kapsamında gerçekleştirilecek.Üç dünya ve altı Türkiye prömiyerine evsahipliği yapacak İstanbul Müzik Festivali,konser öncesinde gerçekleştirilecek söy-leşi ve anlatıların yanı sıra, bu sene ilkdefa seyircilere açık olarak gerçekleştiri-lecek ustalık sınıfları da yer alacak.

FESTİVALİN YAŞAM BOYU BAŞARI VE ONUR ÖDÜLLERİ Festivalin “Onur Ödülü”, yaşamını ülke-mizde çok sesli müziğin yaygınlaştırılma-

sına adamış, 60’lı yılların sonunda kurduğu160’ı aşkın çocuk ve gençlik korosu, bes-telediği eserler, yayımladığı eğitim kitaplarıve folklor düzenlemeleriyle ülkemizin öndegelen besteci, eğitimci ve müzik araştırma-cısı Muammer Sun’a verilecek.Festivalin “Yaşam Boyu Başarı Ödülü” isegünümüzün en önemli oda müziği festi-valleri arasında sayılan Lockenhaus Festi-vali ve Kremerata Baltica’nın kurucusu,çoğu ödüllü 100’ü aşkın albümü ve sa-natsal düşüncelerini kaleme aldığı dörtkitabıyla çağımızın en üretken sanatçılarıarasında yer alan, eserlere getirdiği yara-tıcı yorumlarla çağımızın en ilham vericive en saygın kemancıları arasında sayılanGidon Kremer’e verilecek.

FESTİVAL MEKANLARIFestival konserleri bu yıl; Aya İrini Müzesi,Arkeoloji Müzesi, Çinili Köşk, Süreyya Ope-rası, gibi klasikleşmiş mekânların yanı sıraLütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı, Ga-lata Mevlevihanesi, İstanbul ÜniversitesiRektörlük Binası, İstanbul Modern vesantralistanbul gibi farklı mekânlarda dagerçekleşecek.

FESTİVALDEN SEÇMELER“Dâhi çocuk” olarak müzik sahnesineadım attığından bu yana, Diapason veECHO gibi ödüllerin yanı sıra tam iki defaGrammy ödülünün sahibi olan, derin yo-rumu, teknik parlaklığı ve büyüleyicisahne varlığıyla Hilary Hahn İstanbulMüzik Festivali’nin bu yılki yıldız konukla-rından... Gerçekleştirdiği kayıt çalışmala-rıyla geniş yankılar uyandıran, yorumlarıJascha Heifetz, Isaac Stern'le karşılaştırı-lan genç keman virtüözü Hilary Hahn, 21Haziran Salı akşamı Aya İrini Müzesi’ndeMozart’ın 5. Keman Konçertosu’nu ses-lendirecek. Konserde Hilary Hahn’aSascha Goetzel yönetimindeki Borusan İs-tanbul Filarmoni Orkestrası eşlik edecek. Mükemmel ses rengi ve müthiş teknikhâkimiyetiyle kısa sürede Fransa’nın enpopüler koloratur sopranosu haline gelenve üç kez “Victoires de la musique classi-

que” ödülüne layık görülen Patricia Peti-bon ve dönem enstrümanlarındaki yetkin-liğiyle Avrupa’nın en önde gelentopluluklarından Venedik Barok Orkestrası13 Haziran Pazartesi akşamı Aya İrini Mü-zesi’nde bir konser verecek. Türkiye’de ilkkez konser verecek Patricia Petibon,barok dönemin en çok seyahat eden bes-tecilerinden Händel başta olmak üzereİtalyan repertuarının en seçkin örnekleriniseslendirecek.İstanbul Müzik Festivali’nin bu senekiyeni mekânlarından Beyazıt’taki İstanbulÜniversitesi Rektörlük Binası ilk defa birfestival konserine kapılarını açacak. 15Haziran Çarşamba akşamı kendi kuşağı-nın vazgeçilmez isimlerinden LeonardElschenbroich, Rektörlük Binası’nın avlu-sunda Bach, Piatti ve Hindemith’in soloviyolonsel eserlerinden oluşan muhteşembir konser verecek. İstanbul Müzik Festivali’nin 29 HaziranÇarşamba akşamı Lütfi Kırdar Kongre veSergi Sarayı’nda düzenlenecek kapanışkonserinde, yoğun şeflik kariyerinin yanısıra, seçkin bir piyanist ve oda müziği sa-natçısı olan ve İstanbullu müzikseverlerleilk kez buluşacak olan şef Christoph Esc-henbach yönetimindeki Schleswig-Hols-tein Müzik Festivali Orkestrası, doğuştanvirtüöz ve etkileyici müzikalitesiyle kuşa-ğının en önemli viyolonsel sanatçıların-dan Alissa Weilerstein’a eşlik edecek.Günümüzün “olağanüstü seslerindenbiri” olarak nitelendirilen, dünyaca ünlüsoprano Renée Fleming de İstanbulMüzik Festivali’nin bu yılki yıldız konukla-rından… Kusursuz yorumu, kariyerindekiüstün başarıları ve çarpıcı karizmasıylaeleştirmenlerin olduğu kadar müziksever-lerin de gönlünü fetheden Renée Fle-ming, 22 Temmuz Cuma akşamı Aya İriniMüzesi’nde bir konser verecek. RenéeFleming’e bu özel konserde şef SaschaGoetzel yönetiminde, İKSV’nin sürekli or-kestrası Borusan İstanbul Filarmoni Or-kestrası eşlik edecek.

Gidon Kremer

Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası

k ü l t ü r - s a n a t

151Termo KlimaHaziran 2011

Page 154: Termo Klima

Türk cazının başarılı kadın vokallerindenFeyza Eren’in 15 Haziran 2011, Çar-şamba günü gerçekleşecek konseriylebaşlayacak olan Akbank Sanat Caz Gün-leri, 22 Haziran 2011, Çarşamba günüünlü piyanist, kompozitör ve eğitmenBaki Duyarlar liderliğinde tanınmış cazmüzisyenlerinin performansından oluşan‘Colors’ ile devam edecek. Dünyaca ünlü

besteci, gitarist ve piyanist Itamar Erez’in,Ortadoğu ve dünya müziklerini çağdaşcazla buluşturduğu Itamar Erez & TheAdama Ensemble grubu 25 Haziran 2011,Cumartesi günü; cazın usta isimlerindenoluşan Snow Owl – Art Of ContrabassGuitar 28 Haziran 2011, Salı günü kon-serler verecek. Akbank Sanat Caz Günleri,Grammy ödüllü sanatçılardan oluşan Hec-tor Martignon’s Foreign Affair (Latin JazzQuartet) grubunun 29 Haziran 2011, Çar-şamba günü gerçekleştireceği performansile sona erecek.

AKBANK SANAT CAZ GÜNLERİ TÜRK CAZININ ÖNEMLİ İSİMLERİNDENFEYZA EREN’LE BAŞLIYOR…Akbank Sanat Caz Günleri’nin açılış kon-seri Türk cazının önemli kadın vokallerin-den Feyza Eren’in 15 Haziran 2011,Çarşamba günü gerçekleştireceği perfor-mansı ile başlayacak. Sanatçıya performan-sında gitarda Kaan Mete, elektrik bastaEmrah Kaptan ve davulda Deniz Dündareşlik edecek. Amerika doğumlu sanatçı, Missouri-Co-lumbia Üniversitesi Basın-Yayın Radyo-Tvbölümünden mezun olduktan sonra ulu-sal ve uluslararası arenada pek çok mü-zisyenle çalışıp konserler verdi. 15 yıldırİstanbul’da caz severlerle buluşan FeyzaEren, son olarak Akbank 10. Caz Festiva-li’nin yanı sıra, İstanbul, Ankara, İzmir,Afyon, Denizli, Ortaköy ve Bodrum CazFestivalleri’ne katıldı. Yurtdışında, RickyFord Orkestrası ile Fransa’da “Val deJazz” festivaline davet edilerek aynı or-kestra ile Paris’te Lionel Hampton Jazzkulübünde sahne alan sanatçı, 2000 yı-lında, 'Bana cazı öğreten usta,' diye ta-nımladığı Emin Fındıkoğlu’nun müzikprodüktörlüğünü yaptığı, “I’m New” adlısolo albümünü yayınladı.

Etkinlik: Akbank Sanat Caz GünleriKonser: Feyza Eren QuartetYer: Akbank SanatKonser Tarihi: 15 Haziran 2011, Çarşamba Saat: 20:00Bilet Fiyatı: Öğrenci 10 TL. Tam: 20 TL.

BAKİ DUYARLAR’DAN CAZIN FARKLI RENKLERİ Usta piyanist, kompozitör ve eğitmenBaki Duyarlar liderliğinde dünyaca tanın-mış caz müzisyenlerden oluşan Colors,22 Haziran 2011, Çarşamba akşamı Ak-bank Sanat’ta caz tutkunlarıyla buluşa-cak. Piyanoda Baki Duyarlar, davulda

Akbank Sanat, dünyacaünlü caz sanatçılarını 15-29Haziran 2011 tarihleri ara-sında Akbank Sanat CazGünleri’nde buluşturuyor.

k ü l t ü r - s a n a t

152 Termo Klima Haziran 2011

Feyza Eren

Page 155: Termo Klima

k ü l t ü r - s a n a t

153Termo KlimaHaziran 2011

Enrique Firpi, saksafonda ve ewi’de ErStanislav Mitrovic ve basta Eric Cal-mes’den oluşan Colors izleyenlere unu-tulmaz bir konser verecek. Müzisyen bir ailede yetişen Baki Duyarlar,müzik eğitimine 11 yaşında başladı. Kon-servatuar eğitiminin ardından MimarSinan Üniversitesi Devlet KonservatuarıKompozisyon bölümüne giren sanatçı, al-dığı eğitim sonrasında Hollanda Rotter-dam Devlet Konservatuarı CazBölümü’nde ünlü müzisyenlerle çalıştı.Eğitiminin ardından, ünlü tenor saksa-foncu Stanislav Mitrovic ile ''OnQ'' gru-bunu kurarak pek çok caz festivalinekatıldı. 1997 yılında İstanbul'a geri dönensanatçı, Türkiye'de gerçekleşen önemlifestivallerde piyanist kimliği ile yerini alır.Erkan Oğur ve Bülent Ortaçgil gibi sanat-çılarla çalışan Baki Duyarlar, piyanist kim-liği ile üretimlerine ve performanslarınadevam ederek uluslararası caz festivalle-rine katılıyor.

Etkinlik: Akbank Sanat Caz GünleriKonser: ColorsYer: Akbank SanatKonser Tarihi: 22 Haziran 2011, Çarşamba Saat: 20:00Bilet Fiyatı: Öğrenci 10 TL. Tam: 20 TL.

ORTADOĞU ESİNTİLERİ VE DÜNYAMÜZİKLERİ CAZ’DA BİRLEŞİYOR…Dünyaca tanınan ünlü besteci, gitarist vepiyanist Itamar Erez’in, İsrail’in en iyi mü-zisyenlerinden oluşturduğu Itamar Erez &The Adama Ensemble grubu, 25 Haziran2011, Cumartesi günü cazın doğuyla ba-tısını buluşturan muhteşem bir konserleAkbank Sanat’ta caz severlerle buluşacak.

Itamar Erez’e performansında saksafondaYoram Lachish, kontrbasta Yorai Oron vedavulda Dani Benedikt eşlik edecek.1997 yılında ‘Bestecilik Yaratıcı Ödülü'nükazanan Itamar Erez, Avrupa, Orta Doğu,ABD ve Kanada'da pek çok orkestra vetopluluk için eserler yapmakta ve eserlerisolistler tarafından yorumlanmaktadır.Amacının ‘orta doğu ve dünya müzikleriile çağdaş cazın ortak yönlerini keşfet-mek’ olduğunu söyleyen Itamar Erez,Orta Doğu’nun en iyi müzisyenlerindenoluşturduğu ‘The Adama Ensemble’grubu son olarak ‘Red Sea InternationalJazz Festivaili’ne katıldı.

Etkinlik: Akbank Sanat Caz GünleriKonser: Itamar Erez & The Adama EnsembleYer: Akbank SanatKonser Tarihi: 25 Haziran 2011, CumartesiSaat: 20:00Bilet Fiyatı: Öğrenci 10 TL. Tam: 20 TL.

KONTRBAS USTASI JUAN SEBASTİANGARCİA-HERREROS AKBANK SANAT’TA Snow Owl olarak da tanınan dünyacaünlü bas gitar sanatçısı Juan SebastianGarcia-Herreros eşliğinde Art Of Contra-bass Guitar, 28 Haziran 2011, Salı günüsıradışı ve özgün müziğiyle Akbank Sa-nat’ta buluşacak. Akbank Sanat’taki per-formansında Juan Sebastian Garcia -Herreros’a, piyanoda Hector Mertignon,perküsyonda Roberto Quientero, sakso-fonda Klaus Dickbauer, trompette Ale-xander Wladigeroff ve davulda StoyanYankulov eşlik edecek.

Müziğe dokuz yaşında New York’a taşın-dıktan sonra başlayan Kolombiya’lı sa-natçı, kariyeri boyunca Elton John, VictorWooten ve The Spanish Harlem Orchestragibi Grammy ödüllü isimlerle çalıştı. Aile-sinin maddi gücü olmadığı için kendi ken-disini eğiten sanatçı, henüz 16yaşındayken Dunedin High School’damüzik teorisi ve caz performansı derslerivermeye başladı. Virtüoz performansla-rıyla ve kullandığı altı telli elektrikli kontr-bas gitarıyla tanınan sanatçı, Türkiye’de

Demir De-mirkan, Ser-tab Erenerve Tuluğ Tır-pan ile ça-lıştı. Funk,salsa, rockve avangartgibi pek çokfarklı müziktüründe per-formanslarse rgi l e yensanatçı, 2006 yılında ‘Jazz First’ tarafın-dan verilen “En İyi Caz Sanatçısı” ödülünelayık görülerek, ilk albümü “Snow Owl”ile ‘Bayeriches Rundfunk EleştirmenlerÖdülü’nü aldı..

Etkinlik: Akbank Sanat Caz GünleriKonser: Snowl Owl-Art Of Contrabass GuitarYer: Akbank SanatKonser Tarihi: 28 Haziran 2011, SalıSaat: 20:00Bilet Fiyatı: Öğrenci 10 TL. Tam: 20 TL.

AKBANK SANAT CAZ GÜNLERİ’NDELATİN RÜZGARIAkbank Sanat Caz Günleri, Grammy ödüllüsanatçılardan oluşan Hector Martignon’sForeign Affair grubunun 29 Haziran 2011,Çarşamba günü gerçekleştireceği perfor-mans ile sona erecek. Hector Martignon’sForeign Affair’e Akbank Sanat’taki per-formansında, kontrbas gitarda Juan Gar-cia-Hereros, perküsyonda RobertoQuintero, saksofonda Klaus Dickbauereşlik edecek.Ünlü Latin caz piyanisti Hector Martig-non, kariyeri boyunca hem kişisel, hemde grup üyesi olarak sayısız kezGrammy’ye aday gösterildi. Bugünekadar caz, latin, pop gibi pek çok al-bümde çalan Hector Martignon, sonolarak Ang Lee’nin “Eat, Drink, Man,Woman” adlı filminin müzik aranjörü vepiyanisti olarak Oscar’a aday oldu. CeliaCruz ve Ismael Quintana gibi starlarlaçalışan sanatçı, piyanistliğinin yanı sırafilm müzikleri, Broadway müzikalleri, TVve radyo için beste ve aranjörlük yap-maktadır.

Etkinlik: Akbank Sanat Caz GünleriKonser: Hector Martignon’s Foreign AffairYer: Akbank SanatKonser Tarihi: 29 Haziran 2011, Çarşamba Saat: 20:00Bilet Fiyatı: Öğrenci 10 TL. Tam: 20 TL.

Baki Duyarlar

The Adama Ensemble

Juan SebastianGarcia

Herreros

Stoyan Yankulov

Page 156: Termo Klima

k ü l t ü r - s a n a t

154 Termo Klima Haziran 2011

Page 157: Termo Klima

k ü l t ü r - s a n a t

155Termo KlimaHaziran 2011

Kültür-sanat faaliyetlerinin en önemli isim-leri arasında yer alan ENKA Kültür SanatEtkinlikleri; 23. kez, yaz akşamlarını sanatladoldurmaya hazır. ENKA Kültür Sanat 23.Yıl Yaz Etkinlikleri’nin dopdolu programı;18 Haziran 2011, Cumartesi akşamı saat21:15’te “Fazıl Say ve Arkadaşları”nın ve-receği çok özel konserle başlayacak. ENKAKültür Sanat; yaz etkinlikleri süresince Kar-deş Türküler ve Arto Tunçboyacıyan kon-seri ve Luis Ernesto Gomez & LaDescarga’nın Türkiye’de ilk defa gerçekleş-tirilen “Big Band Salsa” projesini ile müzik-severlerle buluşturacak.ENKA Kültür Sanat 23. Yıl Yaz Etkinlikleri,ayrıca sezonun en çok konuşulan tiyatrooyunlarına da ev sahipliği yapacak. Programkapsamında; Kenter Tiyatrosu’nun “AşkMektupları”, Tiyatro Adam’ın “Generaller,Savaş ve Barbekü” oyunu, Tiyatro İstan-bul’un “Özel Hayatlar”ı, Aysa ProdüksiyonTiyatrosu’nun “Düğün”ü ile Ve Diğer ŞeylerTopluluğu’nun “Yüzyılın Aşkı” adlı oyunlarıENKA Açıkhava’da sahnelenecek.

ENKA Kültür Sanat, yaz etkinlikleri kap-samında sanatseverlere bir modern dansgösterisi ve bir folklor gösterisini de su-nacak. Çıplak Ayaklar Kumpanyası’nın“Sen Balık Değilsin ki” ve “Kontrol” adlıiki yeni projesinin yanı sıra; Folklor Ku-rumu İstanbul’un, koro şarkıları eşliğindefolklor danslarını sergileyeceği “EzgisiyleDansıyla, Balkan Renkleri…” gösterisiENKA Eşref Denizhan Açıkhava Tiyat-rosu’nda sanatseverlere farklı bir dene-yim yaşatacak.

Etkinliklerinde, numaralı koltuk bilet satışıuygulanan ENKA Kültür Sanat 23. Yıl YazEtkinlikleri’ne ait biletler Biletix’ten ve ENKAKültür Sanat gişesinden temin edilebilir.

Başlama saati 21:15 olan tüm etkinliklere,isteyen katılımcılar, her etkinlik öncesi saat20:00’de Taksim-AKM önünden kalkacakücretsiz servis ile ulaşabiliyorlar. Servistenyararlanabilmek için etkinliklerden en aziki gün önce ENKA ile bağlantıya geçerekrezervasyon yaptırılması yeterli.

KONSERLERFAZIL SAY VE ARKADAŞLARIENKA Kültür Sanat 23. Yıl Yaz Etkinlikle-ri’nin açılışı; Fazıl Say, Borusan WoodwindsQuintett (Bülent Evcil/Flüt, Ferhat Ali Gök-sel / Klarnet, Cem Akçora / Korno, SezaiKocabıyık / Obua, Selim Aykal / Fagot),

Terci-Korad Gitar İkilisi (Kürşad Terci veKağan Korad) ve Yaşar Üniversitesi OdaMüziği Topluluğu’nun (Mehmet Yase-min/Keman, İsmail Başaran/Keman, PınarDinçer/Viyola, Serdar Mamaç/Çello, KürşadAnt /Kontrabas) vereceği çok özel bir kon-serle gerçekleşecek. Say’ın, “Alevi DedelerRakı Masasında” bestesinin Türkiye prömi-yerinin de gerçekleştirileceği konser; 18Haziran 2011, Cumartesi akşamı saat21:15’te ENKA Eşref Denizhan AçıkhavaTiyatrosu’nda sanatseverlerle buluşacak.

KARDEŞ TÜRKÜLER – ARTO TUNÇBOYACIYANYirmi yıla yakın süredir bulunduğumuzcoğrafyanın farklı dillerini ve müziklerinisunarak barış ve bir arada yaşama çağrı-sını sürdüren Kardeş Türküler, yanlarınaArto Tunçboyacıyan’ı da alarak, yeni al-bümleri “Çocuk (H)aklı”dan şarkılarlazenginleştirdikleri bir repertuarla ENKAEşref Denizhan Açıkhava Tiyatrosu’ndadinleyicileriyle buluşuyor. Yeni yaşam ta-sarısı üzerine fikirlerin sahneye taşındığıkonser; 24 Haziran 2011, Cuma akşamısaat 21:15’te ENKA’da gerçekleşecek.

LUIS ERNESTO GOMEZ & LA DESCARGA“BIG BAND SALSA”Kolombiya, Türkiye, Fransa, İspanya vePortekiz’in insanlarının müziklerini, SalsaBig Band geleneği ile seyirciye taşıyan

18 Haziran - 20 Temmuz 2011tarihleri arasında, 3 konser, 5tiyatro oyunu ve 2 özel perfor-mans ile ENKA Eşref DenizhanAçıkhava Tiyatrosu’nda Ay’ındöngüsüne göre düzenlene-cek olan “ENKA Kültür Sanat23. Yıl Yaz Etkinlikleri”; FazılSay ve Arkadaşları’nın gerçek-leştirecekleri muhteşem birkonserle başlayacak.

ENKA YAZAHAZIR!

Kardeş Türküler

Bülent Evcil Cem Akcora Ferhat Ali Göksel Selim Aykal Sezai Kocabıyık Kürşad Terci-Kağan Korad

Page 158: Termo Klima

Luis Ernesto Gomez & La Descarga orkes-trasının, Türkiye’de ilk defa gerçekleştire-ceği “Big Band Salsa” projesi kültürlerinzenginliğini kutlayarak, barış ve sevgiyleiyi müzik yapmak felsefesiyle büyüyor vegelişiyor. Bu muhteşem konser, 8 Temmuz2011, Cuma akşamı saat 21:15’teENKA’da izlenebilir.

TİYATROLARAŞK MEKTUPLARI

Kenter Tiyatrosu tarafından sahnelenen“Aşk Mektupları”nda; aşkları sahnede veyaşamda otuz üç yıldır devam eden Müş-fik Kenter ve Kadriye Kenter rol alıyor.Ünlü Amerikan yazarı A.R. Gurney’nin ka-leme aldığı, Müşfik Kenter’in yönetmenli-ğini üstlendiği, 1989’dan beri dünyanın veTürkiye’nin pek çok yerinde ünlü oyuncu-ların sahnelenen oyun, 22 Haziran 2011,Çarşamba akşamı saat 21:15’te ENKA’dasanatseverlerle buluşuyor.

GENERALLER, SAVAŞ VE BARBEKÜ Tiyatro Adam tarafından sahneye konan“Generaller, Savaş ve Barbekü”de Fran-sız, Çinli, Rus ve Amerikalı generallerin,

çılgın bir piskoposun,cin fikirli bir başbaka-nın ve canavarlaşmışbir annenin tuhafkimlikleriyle savaşınsaçmalığı, iktidar veonu var eden tüm ya-pıların akıl dışılığı eğ-lenceli bir dille elealınıyor. Aşkın Şenol,Umut Temizas, AyçaKoyunoğlu, DenizÖzmen, Ahmet Kay-nak, Volkan Girgin,Ercüment Acar, Fatih

Koyunoğlu’nun rol aldığı oyun; 29 Hazi-ran 2011, Çarşamba akşamı saat21:15’te ENKA’da izlenebilir.

ÖZEL HAYATLAR Cihan Ünal, Hande Ataizi, Şencan Güler-yüz ve Burcu Kazbek’in rol aldığı, yönet-menliğini Cihan Ünal’ın üstlendiği “ÖzelHayatlar”; ünlü Amerikalı yazar Noel Co-ward’ın kaleme aldığı bir “sürprizler ko-medisi”. Tiyatro İstanbul tarafındansahnelenen oyun; 1 Temmuz 2011,Cuma akşamı saat 21:15’te ENKA’dasahneleniyor.

DÜĞÜN

AYSA Prodüksiyon Tiyatrosu tarafındansahnelenen “Düğün”ün proje tasarımıTilbe Saran, Ayşe Bayramoğlu, EvrenErcan ve Eda Çatalçam’a ait. Tilbe Sa-ran’ın ilk yönetmenlik deneyimi olanoyunda; Güler Ökten, Zerrin Sümer, TilbeSaran, Şebnem Sönmez, Evren Ercan,Serpil Göral, Eda Çatalçam, Maria Ak-güllü rol alıyor. Kadınların hem mağdur,hem de fail oldukları ataerkil sistemi veiçselleştirilerek sürekli yeniden üretilenşiddeti tiyatro sahnesine taşıyan“Düğün”; 6 Temmuz 2011, Çarşambaakşamı saat 21:15’te ENKA’da izlenebilir.

YÜZYILIN AŞKI Yeşim Özsoy Gülan’ın yazıp yönettiği“Yüzyılın Aşkı”nda; Deniz Celiloğlu veSanem Öge rol alıyor. Ve Diğer Şeyler Top-luluğu’nun, 8 farklı zaman ve mekânda 8

değişik aşk hikâyesine odaklanan oyunu;13 Temmuz 2011, Çarşamba akşamı saat21:15’te ENKA’da sahneleniyor.

PERFORMANSLARÇIPLAK AYAKLAR KUMPANYASI - “SEN BALIK DEĞİLSİN Kİ” & “KONTROL”Türkiye’de modern dans alanında önemlibir açığı dolduran Çıplak Ayaklar Kum-panyası’nın, iki yeni modern dans projesi“Sen Balık Değilsin Ki” ve “Kontrol”; 15Temmuz 2011, Cuma akşamı saat21:15’te ENKA Eşref Denizhan AçıkhavaTiyatrosu’nda sahnelenecek.

FOLKLOR KURUMU İSTANBUL - “EZGİ-SİYLE, DANSIYLA BALKAN RENKLERİ”Yurt içinde ve yurt dışında Türk Folklo-runu tanıtma çalışmalarıyla kültürümüzekatkıda bulunmayı hedefleyen FolklorKurumu İstanbul’un “Ezgisiyle, DansıylaBalkan Renkleri…” isimli folklor gösterisi;Balkanlardan göçen sanatla ezgilerindansa, dansların renklere dönüşümünüanlatıyor. Bu çok özel folklor gösterisi 20Temmuz 2011, Çarşamba akşamı saat21:15’te ENKA’da izlenebilir.

k ü l t ü r - s a n a t

156 Termo Klima Haziran 2011

Luis Ernesto Gomez & La Descarga

Page 159: Termo Klima

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi(SSM), ÇİMSA’nın ana sponsorluğunda,Ege’nin ortak tarihine ilişkin çok değerlibir sergiye ev sahipliği yapıyor. KarşıdanKarşıya- MÖ Üçüncü Bin’de Kiklad Ada-ları ve Batı Anadolu isimli sergi, TürkiyeMüzelerinin yanı sıra Atina Milli ArkeolojiMüzesi, N. P. Goulandris Vakfı Kiklad Sa-natı Müzesi’nden gelen eserlerden oluşu-yor. Sergide; uygarlığın adımlarının atıldığıAnadolu ve hemen yakınında bulunanKiklad takımadaları arasındaki ilişkiler in-celeniyor, benzeşen, ancak bölgesel özel-liklerini koruyan iki kültürün öyküsü dilegetiriliyor. İki ülke müzeleri arasındaki ilkişbirliğinden doğan sergi, 24 Mayıs - 28Ağustos 2011 tarihleri arasında İstanbul-lularla buluşuyor.

Atina Milli Arkeoloji Müzesi, N. P. Goulan-dris Vakfı Kiklad Sanatı Müzesi gibi dev ko-leksiyonlara sahip müzelerden ödünçalınan eserler, bu sanatın kaynağını oluştu-ran Anadolu’daki buluntular ve Türki-ye’deki 15 müzeden seçilen koleksiyonlarlabirlikte ilk kez sergileniyor. Ege’nin tarihteolduğu gibi yeniden bir barış denizi halinegelmesi mesajını da içeren sergi, toplam340 eseri kapsıyor.

Sergi, Anadolu ve Yunanistan’daki mede-niyetlerin MÖ Üçüncü Bin’e uzanan etki-leşimini anlatarak, kültürlerarası diyaloğakatkıda bulunmayı hedefliyor. Ege’nin ikiyakasındaki 5000 yıllık ticari ve kültürelilişkinin gözler önüne serildiği sergide,Erken Tunç Çağı’na ait Kiklad sanatındanörneklerin yanı sıra; heykelcik, seramik vebronz aletlerin de aralarında bulunduğupek çok buluntu yer alıyor. Aslına uygun inşa edilmiş 14 metrelik birKiklad teknesi modeli, serginin en dikkatçekici parçalarından biri olarak öne çıkı-yor. Sergiye dahil edilen modelle, uzunyıllar Ege Denizi’nin iki yakasını buluştu-ran tek ulaşım aracı olan teknelerin, ikikültürün etkileşimi üzerindeki etkisi veönemi vurgulanıyor. Tekneler, Ankara

Üniversitesi Sualtı Arkeolojik Araştırmave Uygulama Merkezi tarafından yürütü-len “Kiklad Tekneleri Canlandırma Pro-jesi” kapsamında hazırlanıyor.Üretiminde hiçbir yapıştırıcı ve çivi kulla-nılmayan tekneler, halatlarla birbirinebağlanan tahtaların suya girince şişerekkenetlenmesi mantığından hareketle, as-lına uygun olarak inşa ediliyor. Anadolu ve Yunanistan’daki medeniyet-lerin ticari ve kültürel ilişkilerini gözlerönüne seren sergi, iki ülke müzeleri ara-sındaki ilk işbirliği olması nedeniyle,Ege’nin iki yakasında da büyük heyecanyarattı. Sergi, müzelerde gerçekleştirdiğiteşhir projelerinin yanı sıra, SSM’de 5 Ha-ziran – 26 Eylül 2010 tarihleri asında ger-

çekleştirilen “Bizantion’dan İstanbul’a -Bir Başkentin 8000 Yılı” sergisinin de mi-marı olan, uluslararası pek çok ödül almışÇek mimar Boris Micka tarafından proje-lendiriliyor.

ÇİMSA ana sponsorluğunda gerçekleşti-rilen sergiye, Akbank eğitim sponsoru,Bergen Fine Arts Logistics ve Türk HavaYolları taşıma sponsoru, Turgut İlaç veMonte İda katalog sponsoru olarak des-tek veriyorlar.

Yer: Sakıp Sabancı MüzesiSakıp Sabancı Cad. No:22 Emirgan T:0 212 277 22 00 Tarih : 24 Mayıs-28 Ağustos 2011

KarşıdanKarşıya

k ü l t ü r - s a n a t

157Termo KlimaHaziran 2011

Page 160: Termo Klima

s u m m a r y

158 Termo Klima Haziran 2011

IMSAD: Consumers should consider the existing conditions in real estate sector well

IMSAD published monthly constructionsector assessment report . The reportwas pointed out that the Central Bank'sprecautions of volume of credit and rising commodity prices would might affect consumers in a negative way.

5 steps to hire right employeesfor SME’s

The most difficult topic is finding agood and right employee for theowners of the Small and Mediumsize Enterprise. Constant employeecirculation affects the working effi-ciency in a negative way.

Split and Variable Flow Air Conditioning Systems

Although the sky is full of clouds in themonth of June, the summer has come. Ourmost needed thing is air conditionedatmosphere in the summer of our city life. So anymore the air conditioners are necessityfor us.

Page 161: Termo Klima

s u m m a r y

159Termo KlimaHaziran 2011

Doğuş Vana producing forthe world

Bülent Hacıarifoğlu, Chairman ofthe Board of Directors of DoğuşVana: “We are exporting to over50 countries from Australia to Argentina. Our vision is to be avalve factory which is producingto all over the world not just forTurkey."

Fronius has created it’sinfrastructure in the field ofsolar energy systems

General Manager of Fronius İstanbulNusret Bilen: “ We will do our best toexpedite the use of solar energy inTurkey and we will also be well prepared for it”

History of air conditioning installation in near term!”

Coordinator of New Projects and DeputyGeneral Manager of Airfel, Zeki Özen: “Allsuccessful people had big problems in theiryouth but they never gave up the struggle.Altough they had huge energy losses, theyknew the right way so they struggle honestly and achieved their success.”

Page 162: Termo Klima
Page 163: Termo Klima
Page 164: Termo Klima