24
ULUSLARARASI 00 •• USKUDARSEMPOZYUMU VII 2-4 2012 1352'den bugüne ClLT I EDiTÖR Süleyman Faruk GÖNCÜOGLU OSKODAR BELEDiYESi _. w N 0.. , ro ' o- , c: tO c:: (!) {/) (!) :J .., - 5

tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

  • Upload
    others

  • View
    4

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

ULUSLARARASI 00 ••

USKUDARSEMPOZYUMU VII

2-4 Kasım 2012

1352'den bugüne şehir

• ClLT I

EDiTÖR

Süleyman Faruk GÖNCÜOGLU

OSKODAR BELEDiYESi

_. w uı N 0..

, ro ::ı

' o­, c: tO c:: ::ı (!)

{/) (!)

:J ..,

-5

Page 2: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

4

ULUSLARARASI , ÜSKÜİ>AR SEMPOZYUMU Vll

Yayın Kurulu Prof. Dr. İdris BOSTAN Prof. Dr. Ahmet Emre BiLGİLİ Prof. Dr. Abdulllah UÇMAN Prof. Dr. Ahmet YÖRÜK Prof . Dr. Hamza GÜNDOGDU Prof. Dr. Orhan OKAY Doç. Dr. Ahmet ŞiMŞEK Doç. Dr. Mehmet BAYARTAN Yrd. Doç. Dr. Yahya BAŞKAN

Editör Süleyman Faruk GÖNCÜOGLU

Tasarım/Uygulama .. · Prfabrik Uetişim Sanatl8n, . . . ·· Erhan YALUR - . -- . .

Baskı ve·Cilt Altan Basım Tic. Ltd. Şti. ·- ·-. . .

İstanbul2014 . ISBN 978-605-84934~ 1-4

Telif haklan Üsküdar Belediyesine aittir, tamamı veya bir kısmı izinsiz basılamaz, çoğaltılamaz, kaynak gösterilmeden iktihas edilemez.

ÜSKÜDAR BELEDİYESİ KÜLTÜR VE SOSYAL iŞLER MÜDÜRLÜGÜ .. . Mimar Sinan Mahallesi, Hakimiyet-i Milliye Caddesi, No:35 Usküdar 1 ISTANBUL Tel: 0216 531 30 0012376- Faks: 0216~531 32 89 www.uskudar.bel.tr - www.uskudarsempozyumu.org

Page 3: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

417

DÜNDEN BUGÜNE DOĞANCILAR CADDESİ

İbrahim YILDIRIM & Nihan Kalağan YILDIRIM

GİRİŞ

Semtler de insanlar gibidir, canlıdırlar. Bir semtin hayatını yazmak, belki de bu yüzden bir insanın, daha doğru bir deyişle o semti semt yapan insanların hayatlarını yazmak gibidir. Eski bir sözde denildiği üzere: “şerefü’l-mekân bi’l-mekîn”: mekânın şerefi o mekânda oturanın şerefiyle ilintilidir. Şehirlerimiz de bu manada içindeki insanların kalitesiyle değer kazanırlar.

Üsküdar tarihiyle, abideleriyle ve insanıyla dünden bugüne hep kıymetli bir hazine gibi el üstünde tutulmuş, nice sokakları ve caddeleriyle müstesna bir Türk şehridir. Üsküdar’da bulunan Doğancılar Caddesi, adını Aziz Mahmud Hüdayi külliyesiyle, Şemsi Paşa sahil yoluna paralel olarak, Balaban’dan hareketle vardığı yer olan ve bugün park olarak kullanılan, dünün yırtıcı kuş pazarı olan Doğancılar’dan almıştır.

Burada birazdan size dünden bugüne bir caddenin hikâyesi anlatılmaya çalışılacak. Doğancılar Caddesi üzerinde hafif bir yürüyüşle küçük bir gezinti yapacağız. Aralarda yan sokaklar gözümüze çarpacak ama şimdilik o sokak aralıklarından başımızı şöylece bir uzatıp bakmakla yetineceğiz. Dünden bugüne neler kalmış hep birlikte göreceğiz ve belki de yer yer eski zamanlardan bir zamana gidip cadde üzerinde kaybolacağız.

DÜNDEN BUGÜNE DOĞANCILAR CADDESİ

Yedi tepeli Şehr-i İstanbul’un yedi dağın dere ve tepesi üzerine kurulmuş Üsküdar’ındaki Doğancılar Caddesi, Ayazma Camii’nin bulunduğu tepe ile Aziz Mahmud Hüdayi Haz-retleri’nin kabri ve camisinin bulunduğu tepenin tam ortasından geçerek, adını aldığı yine tepelik bir yer olan Doğancılar Parkı’nın olduğu yere doğru kıvrılarak çıkar.

Gülnuş Emetullah Valide Sultan Camii ile Balaban İskelesi civarındaki Balaban Ahmet Baba Türbesi’nden1başlayıp, Doğancılardaki Çakırcıbaşı Hasan Paşa Camii (Doğancılar Camii) ile hemen yanı başındaki eski kaymakamlık binasında son bulan bu cadde üze-rinde dünden bugüne oldukça ilginç yapılar mevcuttur. Şemsipaşa Caddesi’nin hemen paralelindeki bu cadde, gerek güzergâhındaki ve gerekse de güzergâhının sağında ve so-lundaki sivil ve dini mimari yapılanmasıyla klasik bir Osmanlı Türk şehrinin özelliklerini yansıtır. Günümüzde bu yapıların artık sadece belli başlıları kalmış olsa da, bu haliyle bile

Page 4: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

418

eskinin o farklı iklimlere açılan penceresini bu cadde üzerinde yürürken görebilirsiniz. Caddenin başladığı Balaban semti, Osmanlı döneminden beri oldukça ilginç bir muhitti. Balıkçılarıyla, hamallarıyla, esrarkeşleri ve sarhoşlarıyla, kahvehaneleriyle, iskeleleriyle ve reji binalarıyla oldukça kozmopolit bir mekândı. Balaban iskelesi ile Kızkulesi arasın-daki bölgede Kavak ve Şerefâbâd Sarayları vardı ve bunlar Lale Devri sonlarında tama-men ortadan kalktılar.2

1826’da yeniçeriliğin kaldırılması öncesinde semt insanını oldukça rahatsız eden yeniçeri kırıklarının hikâyeleri ve esrar, eroin kullanan uyuşturucu müptelalarıyla Balaban semti Doğancılar Caddesi’ne açılan ilginç bir ön semtti. 1987 yılında Üsküdar meydanındaki araba vapuru iskelesinden Şemsipaşa Camii’ne kadar olan bölgede yapılan yıkımlardan3 sonra bu semtin de çehresi değişti. Ne o eski dükkânlar kaldı ve ne de Üsküdar’ın eski renklerini taşıyan o insanlardan bir eser.

Doğancılar Caddesi’nin 1964 yılında çekilen bir resimdeki iki sıralı ve karşılıklı birbirine bakan, bahçelerinde enva-i çeşit meyve ağacı bulunan ahşap konaklarından günümüze şimdi yine iki sıralı ve yine birbirine bakan ama bahçesiz, beton yığını bitişik nizam apartmanları kaldı artık.4 Eski zamanların mahalle sakinlerinin yerini artık yavaş yavaş da olsa yabancı yüzler alıyor. Ve zaten her yer işyeri olmuş durumda, asfalt kaplı cadde üzerinde arabaların çokluğundan yayaların yürümesi neredeyse artık imkânsız hale gel-miş durumda.

Her yerde olduğu gibi Doğancılar Caddesi’nde de modern yaşamın getirdiği olumsuzluk-lardan biri olan gürültü ve kirlilik hâkim. Rahmetli Prof. Dr. Ahmet Yüksel Özemre’nin konaklarının (Münib Paşa Konağı)5 bulunduğu yerde şimdi beton yığını ucube yan yana iki blok apartman bulunmakta. Doğancılar Caddesi 26 ve 28 numaralı yerdeki bu apart-manların bugünkü adları Ferah olsa da, insana ferahlık vermekten çok uzaklar. “Doğan-cılar Caddesi’nin alt kısımları olan ve Uncular Sokağı ile Rumi Mehmed Paşa Camii’nin civarına “Eski Hamam Semti” denirdi. Semte adını veren Çifte Hamam, Doğancılar Caddesi ile Uncular Sokağı’nın birleştiği noktadadır”.6

Hamam, Rûmi Mehmed Paşa Camii civarında olup, bu camiye akar olarak yapılmış-tır. Cami 876 (1471–72) tarihinde inşa olunduğuna göre, hamamın da bu sıralarda yap-tırılmış olduğu söylenebilir. Erkekler kısmının kapısı Doğancılar Caddesi üzerinde ve Damat İbrahim Paşa Çeşmesi karşısında, kadınlar kısmı ise Kavak İskelesi Çıkmazı üzerinde Hüsrev Ağa Camii karşısındadır.7 Hamam şimdi Şifa Hamamı ismini taşıyor.8 Günümüzde hamamı Sivaslı Hayri Akbülbül ve oğulları Şefik Akbülbül ile Orhan Akbül-bül işletmektedirler.

Hamamın hemen yanı başındaki Nevşehirli Damat İbrahim Paşa Çeşmesi 1728 yılında damat ve sadrazam Nevşehirli İbrahim Paşa adına yapılmıştır. Çeşme, Damat Paşa’nın Üsküdar’da yaptırdığı kırk çeşmeden birisidir.9 Kazım Çeçen, Üsküdar Suları adlı kita-bında İbrahim Paşa’nın Şemsi Paşa Camii’nin güneyindeki arazide Şerefâbâd Kasrı’nı yaptırdığını, buraya yaklaşık 15 km. uzunluğunda bir isale hattıyla su getirdiğini ve daha sonra da suyun debisini arttırarak Üsküdar’da yaptırdığı kırk çeşmeye buradan su verdi-ğini anlatır.10

Doğancılar Caddesi ile Kavaklı İskele Sokağı arasındaki bu büyük hazneli çeşmenin yüzü mermer kaplıdır. Yüzün iki tarafı kesme taştır. Ahşap çatılıdır. Dilimli kemerinin iki ya-nında iki rozet ve bunların üzerinde ise sekiz satır halinde on altı mısralı bir kitabe bu-lunmaktadır. Kitabe Şair Es’ad Efendi’ye aittir.11 Çeşmenin en son onarımı 1988 yılında Üsküdar Belediyesi tarafından yapılmıştır.

Page 5: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

419

Doğancılar Caddesi’ndeki yürüyüşümüzü sürdürdüğümüzde hamamın biraz ilerisinde, Bakıcı Sokak’la Mahmud Şevket Paşa’nın Konağı’nın ve Rum Mehmed Paşa Camii’nin bulunduğu Parlak Sokak’ın kesiştiği yerde, caddenin çıkış yönünün hemen solundaki Nâilî Mehmed Efendi Çeşmesi’ni görürüz. Mütevazı bir Osmanlı Türk Çeşmesi olan bu çeşme tamamen kesme taştan yapılmıştır. Çeşmenin 1675–76 tarihinde Nâilî Mehmed Efendi tarafından tamir edilmiş olduğunu Ayvansaraylı Hüseyin Efendi’nin Mecmua-yı Tevarih adlı eserinden öğreniyoruz. Üzerinde kitabesi şu an mevcut olmayan çeşmenin kitabesini mutasavvıf şair Himmetzâde Abdi Abdullah Efendi hazırlamıştır.12 Bu çeşme de Üsküdar Belediyesi tarafından 1988 yılında onarılmıştır.

Doğancılar Caddesi’nin dikleşmeye başladığı Nâilî Mehmed Efendi Çeşmesi’nden hemen sonra biraz ileride sağda yine eski bir yapı görürüz. Burası Osmanlı döneminde Tephir-hane Binası olarak kullanılan yerdir. Burası salgın hastalıkların çok olduğu dönemlerde tesis edilmiş, elbise ve eşyaların çeşitli kimyasallarla arındırıldığı bir yerdi.13 1893–1894 yıllarındaki kolera salgınında Gedik Paşa, Tophane ve Üsküdar’da olmak üzere İstan-bul’da üç tephirhane açılmıştı.14 Burası bugün İsmek kursu olarak hizmet vermektedir. Tephirhanenin tam karşısında Tatar Osman’ın Konağı bulunmaktaydı.15

Tephirhane’den yukarı çıkmaya devam ediyoruz. Biraz ileride solda Üsküdar Mithat Paşa Kız Meslek Lisesi binasını görürüz. Burası 1878 yılında Ahmet Vefik Paşa tarafın-dan Kız Sanayi Mektebi olarak önce Doğancılar meydanındaki Ramazanoğulları Kona-ğı’nda açılmış, 1881 tarihinde Abdüllatif Suphi Paşa’nın evkaf nazırlığı sırasında şimdiki yerine taşınmıştır.16 Halen eğitim öğretimine ek binalarıyla devam eden bu okulun hemen sağında, İmam Rıza Bey’in evi vardı.17

Doğancılar Caddesi’nin belki de en ilginç mekânı Üsküdar Mevlevihanesi’dir. Adını Sadrazam Bosnalı Cığalazade Sinan Paşa’nın mirahuru Mehmed Ağa’nın 1597 yılında yaptırmış olduğu mescitten alan İmrahor semtinin hemen girişinde yer alan Mevlevihane, aşağıdan yukarıya doğru topografyanın durumundan dolayı dikleşen caddenin düzleştiği sınır noktasında bulunmaktadır. Buradan caddenin sonunda bulunan Doğancılar Camii’ne kadar neredeyse düz diyebileceğimiz bir satıhta yürürsünüz. M. Baha Tanman, İstanbul mevlevihanelerinden Galata, Yenikapı, Beşiktaş ile bunun devamı olan Bahariye ve Ka-sımpaşa’nın âsitane niteliğinde, buna karşılık Üsküdar’ın seyyahların konaklaması için tasarlanmış bir zaviye olduğunu söylemektedir.18

Üsküdar Melevihanesi, Galata Mevlevihanesi Şeyhi Sultanzade Numan Halil Dede tara-fından kurulmuştur. Numan Halil Bey 1790’da Üsküdar’daki evini tadil ederek bugün-kü Mevlevihaneyi kurmuştur. Kendisi 8 yıla yakın bir zaman şeyhlik yaptıktan sonra 3 Ocak 1799 tarihinde vefat etmiş ve semahanenin altında bulunan Dedegân Türbesi’ne gömülmüştür.19 İki katlı semahanenin alt katı Dedegân Türbesi, üst katı ise mescit ve semahane olarak kullanılmaktadır. Sol taraftaki duvara bindirilmiş ahşap bir niş minare görevi görmektedir. Mescit yığma moloz taştan yapılmış olup, caddeye bakan cephesinde ve saçağa yakın yerde bir Mevlevi sikkesi kabartması vardır. Cadde tarafından girilen kapısı şadırvanlı bir avluya açılan mevlevihanenin bahçesinde şadırvan ve meşruta bu-lunmaktadır.

Türbede medfun olan zevatın adları şöyledir: Tekke’nin kurucusu Numan Halil Dede Efendi (1799), Hafız Şeyda Abdürrahim Dede Efendi (1799), Şeyh Seyyid Mehmed Hüsameddin Dede Efendi (1801), Şeyh Hacı Ali Dede Efendi (1802), Şeyh İsmail Hu-lusi Dede Efendi (1804), Şeyh Seyyid Hacı Mehmed Emin Dede Efendi (1812), Şeyh Abdullah Necip Dede Efendi (1836), Şeyh Abdülkadir Kadri Dede Efendi (1851), Şeyh Seyyid Hafız Arif Himmetî Dede Efendi (1873), Şeyh Hafız Mehmed Zeki Dede Efendi

Page 6: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

420

(1881), Şeyh H-Mehmed Hasib Dede Efendi (1886), Şeyh Mehmed Halid Dede Efendi (1902), Ahmed Vesim Paşa (1910), Bursa Mevlevihanesi seccadenişîni Şeyh Şemseddin Dede Efendi’nin oğlu Fasih Dede Beyefendi (1916). Bunlardan başka vefat tarihleri bi-linmeyen ve sandukaları da olmayan iki kişi daha medfundur: Kayseri Mevlevihanesi post-nişîni Süleyman Ataullah Dede Efendi’nin oğlu Mehmed Şemseddin Dede Efendi ve Şeyh Ma’sum Ali Naili Çelebi’nin oğlu Sadreddin Çelebi. Şeyh evinin haziresindeki-ler de şunlardır: Sarım Bey (1858), Şerife Saliha Hanım (1867), Dervişe Raibe Hanım (1870), Mustafa Dede (1869), Derviş Aziz Efendi (1906).20

Ahmet Yüksel Özemre, “Üsküdar’da Bir Atar Dükkânı” adlı kıymetli eserinde, Galata Mevlevihanesi’nin son şeyhi Ahmed Celaleddin Dede (1853-1946)’nin de bir süre Üs-küdar Mevlevihanesi’nde şeyhlik yaptığından ve mevlevihanenin hemen karşı sokağında ikamet ettiğinden bahseder.21 Rahmetli Prof. Dr. Ahmet Yüksel Özemre Üsküdar Mevle-vihanesi Dedegân Türbesi’ni sık sık ziyaret eder ve burada uzun uzun dualar terennüm ederdi.

Mevlevihane’nin son şeyhi Ahmet Remzi Dede Efendi (Akyürek)’dir. 1944 yılında Kay-seri’de vefat eden bu zat oldukça zarif, nüktedan, şair, âlim ve iyi ahlak sahibi bir kim-seydi.22 Mevlevihane’nin olduğu alandaki binalarda günümüzde Vakıf Hat Sanatları ça-lışmaları yapılmaktadır. Mevlevihane ile İmrahor Camii arasında günümüzde de halen durumunu muhafaza eden hoş bir yapılanma vardır. Mevlevihane’ye bitişik bir konak hala ayaktadır. Konağın olduğu Mehmed Paşa Değirmeni Sokak’taki karşılıklı iki konak bu dar ve küçük sokağa nostaljik bir hava vermektedir. Yine sokağın hemen karşısındaki eski İmrahor semt kahvehanesinde hala bu semtin “demli” insanlarına yine eski havasıyla yudumlayacakları çaylar demlenmektedir.

Hafız Ali Paşa Sokağı’nın hemen köşesine yerleşmiş ve güngörmüş bir Osmanlı hanıme-fendisi edasında ve nezaketindeki konak yavrusu ev zamana direnmeye devam etmekte, geçmişten günümüze leylak kokulu ve tılsımlı yaşanmış hikâyeler anlatmaktadır önün-den umarsızca gelip geçenlere, sessizce. Biraz ötesindeki Enfiyehane Sokağı’na açılan daracık sokaktan baktığınızda, sokaktaki ahşap evlerin yan görünümü eşliğinde bütün güzelliğiyle Ayazma Camii gözlerinizin önündedir. Köşedeki mahalle manavı eski sahibi Muhtar Yusuf’un rahmetli olmasıyla, artık yeni sahibi tarafından işletilmektedir. Manavın karşısındaki iki katlı ahşap ev hala “ben ayaktayım” derken, size mütevazı bir tebessümle bakmaktadır. Bu evin yanı başında bir zamanların meşhur “Talat’ın Kahvesi” vardı. Eski Yeşilçam filmlerinde sıklıkla gördüğümüz kahve. Kahveci Talat23, rahmetli olduktan son-ra kahvesi yıkıldı ve yerine çirkin bir beton bina yapıldı. Burada şimdilerde bir ekmek fı-rını faaliyet göstermektedir. İmrahor semtinin bir nevi merkezi olan İmrahor Mescidi’nin etrafında çeşitli yapılanmalar mevcuttur: İki adet çeşme, bir adet kabristan, bir adet sıb-yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış vaziyette evler.

Talat’ın Kahvesi’ne bitişik olan Rüstem Paşa Sıbyan Mektebi, gidiş yolumuzun hemen solundadır. Mektep binası restore edilmiş olup, Divan Edebiyatı Vakfı olarak kullanılma-ya başlanılmıştır. Mektebin tam karşısında Başkadın Çeşmesi, sağ çaprazında ise Ayşe Sultan24 Çeşmesi vardır. “Yüzyıllar Boyunca Üsküdar” adlı eserinde Mehmed Nermi Haskan mekteple ilgili olarak şunları söylemektedir: “İmrahor Semti’nde ve bu semte is-mini veren caminin, 1728–29 tarihinde yaptırılan çeşme ile 1598–99 tarihinde yaptırılan Ayşe Sultan Çeşmesi ve Darü’l-Kurrası’nın karşısında ve Doğancılar Caddesi ile Hafız Ali Paşa Sokağı’nın birleştiği yerde ve sokağın sol köşesindedir.25 İbrahim Hakkı Konyalı da mektebin bir dönem Halk Partisi binası olarak kullanıldığından bahseder.26

Taş bir kaide üzerine oturmuş mektebin duvarları üç sıra ince tuğla ve bir sıra kesme taş-

Page 7: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

421

tan örülmüştür. Kanuni Sultan Süleyman’ın sadrazamı Rüstempaşa tarafından yaptırıldığı bilinmektedir. Mektep bir dönem bir vakıf tarafından işletilmiştir. Sıbyan Mektebinin tam karşısında bulunan Başkadın Çeşmesi, Bedreddin Dalan’nın İstanbul Belediye Başkanlı-ğı sırasında yolu daraltıyor düşüncesiyle bulunduğu eski yerinden kaldırılıp, tarihi çınar ağacı ile İmrahor Camii arasına sadece ön cephesi korunarak yeniden yapılmış, ama ön-den sadece eski çeşmenin ön cephesi giydirilmiş, arkasındaki eski su haznesi yok edilerek yerine cemaatin abdest alması için musluklar konulmuştur.

Büyük hazneli çeşme, kesme taştan yapılmış, yüzü ise mermer ile kaplanmıştır. Lale Dev-ri’nde 1728-1729’da yaptırılan bu güzel görünümlü çeşmenin ayna taşında lale kabart-maları görülmektedir. Mermer kemerinin iki yanında birer rozet ve onun üzerinde ise altı satır halinde on sekiz mısralı bir kitabesi bulunmaktadır. Kitabe metni büyük Türk Şairi Nedim’e aittir. 27Aynı yerde iki çeşme bulunmasının sebebi ise, bu çeşmeden sadece sa-kaların istifade etmesine, diğer Ayşe Sultan Çeşmesi’nden ise, semt halkının istifadesine izin verilmiş olmasıdır.

Doğancılar Caddesi ile Öğdül Sokak’ın birleştiği köşede bulunan Ayşe Kadın Çeşmesi’ni Mihrimah Sultan’nın kızı Ayşe Sultan yaptırmıştır. İbrahim Hakkı Konyalı yapılış tarihi olarak 1695 tarihini söylese de, aslında doğru olan tarih 1598-99’dur. Kitabede temiz bir sülüs hattıyla tek satır halinde şunlar yazılmıştır: “Cenab-ı Hazret-i Aişe Sultan çün ihya itdi bu azb-i Fıratı, Didim tarihin anın kıldı icrâ zülâl-i çeşme-i aynü’l-hayat 1007.”Ayşe Sultan Çeşmesinin mimari özellikleri “İstanbul Tarihi Çeşmeler Külliyatı” adlı eser-den naklen şöyledir: Bu çeşme iki cephelidir. Ön cephesi mermerdendir. Yalın bir tasarımı vardır. Üst bölümünde yaldızlı kitabesi bulunmaktadır. Sivri kemerli bir niş görülmekte-dir. Sivri kemerin iki yanında altın yaldızlı birer rozet görülmektedir. Nişin içinde ayna taşında yine altın yaldızla yazılmış “Allah” yazısı okunmaktadır. Etrafında Rumi deko-ru bulunan burması ve dikdörtgen teknesi görülmektedir. Arka cephesi ön cepheye göre daha düzensizdir. Tuğlayla örülmüş yuvarlak kemer görülmektedir. Kemerin arkasında sade bir şebekeyle kapatılmış kare bir açıklık vardır. Kemerin içinde kaş kemer ve bur-ması görülmektedir. Küçük bir teknesi vardır.28

Çeşme’nin arkasında bugün boş olan mahalde iki katlı Darü’l-Kurra binası vardı29 ve biraz ilerisinde de küçük bir kabristan bulunmakta idi. Bugün sadece kabristan üzerinde kırık mezar taşları bulunmakta olup, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yeniden düzenlenmiştir. İmrahor Camii bu küçük meydanın tam ortasında yer almaktadır. Banisi Sadrazam Cağalazade Sinan Paşa’nın Mîr-i Ahuru Hacı Mehmed Ağa’dır. Mabet 1597 senesinde yapılmıştır.30Tuğla hatıllı olarak bina edilen caminin kapısı önünde iki beton direğin taşıdığı bir saçak vardır. Son cemaat yerinin üstü kadınlar mahfilidir. Muhtelif tarihlerde onarımlar geçiren İmrahor Camii’nin en son onarımını semtin tanınan ve sevi-len hocası Salacak Fatih Camii’nden emekli Hacı Hafız Necati Yıldırım Hoca organize etmiştir.31 İmrahor ya da ilk söylenişiyle Mir-i Ahur Camii’nin bahçesindeki çınar ağacı oldukça yaşlıdır. Anıt ağaç olarak nitelenen bu doğu çınarının gövdesinin çevresi yaklaşık 6 metre ve çapı 2 metredir. Uzmanlar yaşının 200 olduğunu tahmin etmektedirler.32

İmrahor Cami’inin kıble duvarı önünde duran mermerden yuvarlak bir taş dikkat çekicidir. Eski yerinden biraz uzakta olup, kaybolmasın diye şimdiki yerine dikilen bu taş “Sadaka Taşı”dır. Caminin biraz ilerisinde soldaki ahşap bir evin köşesinde durmaktayken, bu evin yıkılması sırasında oradan nakledilerek, İmrahor Cami’inin kıble cihetine yola yakın bir yere konulmuştur. Eski insanların sadaka vermek için bile kimseyi incitmemek adına icat edilen sadaka taşları İstanbul’da muhtelif yerlerinde bulunmakta imiş. Bunlardan birisi de Doğancılar Caddesi üzerindeki bu sadaka taşıdır.33

Page 8: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

422

Para sahibi insanlar taşın üstündeki kovuğa usulüne uygun bir şekilde para bırakırlar, ihtiyaç sahibi kişiler de insanların elden ayaktan çekildikleri bir vakitte buraya gelip, ihtiyaçları kadarını alır, gerisine dokunmazlarmış. Günümüz insanına bu yaklaşım biraz tuhaf gelebilir ama dün dediğimiz zaman biriminde bu mekânlarda böylesine insanlar oturmuş ve böylesine “nahif” işler yapmışlardır. Doğancılar Caddesi üzerinde İmrahor semtinde eskiden Evlendirme Dairesi olarak kullanılan Şair Nabi’nin Evi bugün Üskü-dar Belediyesi kültür merkezi olarak hizmet vermeye devam etmektedir. Caddenin sonu-na doğru artık yokuş iyice dikleşmeye başlar yeniden. İşte tam burada solda Çakırcıbaşı Hasan Paşa ya da günümüzdeki bilinen adıyla Doğancılar Camii’ni görürüz. Hafifçe yük-sek bir tepecik üstüne kurulmuş vaziyet planıyla bu cami 1548 tarihli bir Mimar Sinan yapısıdır.34 Şimdiki halini 19. yüzyılın sonunda alan bu yapı, döneminin bir nevi meslek kuruluşu olan Doğancıların ibadetgâhı durumundaydı.

Caminin duvarları kâgir, çatısı ahşaptır. Minaresi sol taraftadır. Doğancılar Caddesi’ne açılan mermer söveli kapısı üzerinde Şair Ziver Paşa’nın (Konyalı’ya göre ise, Şair Zebur) kaleme aldığı ve Üsküdarlı Abdülhamit Efendi’nin hattıyla yazılan bir kitabe bulunmaktadır. Beş satırlık kitabenin ortasına Sultan Abdülmecit’in tuğrası hak edilmiştir. Oldukça sempatik bir görünüşü olan bu caminin duvarlarında kuş evleri vardır. Caminin müştemilatı içinde Hacı Ahmet Paşa Türbesi35 ve etrafında çeşitli mezarlar bulunur.Do-ğancılar Camii’nde imamlık yapan Hafız Mehmed Emin Efendi adlı kişinin Üsküdar Matbaası’nı 1827 yılına kadar işlettiğinden bahsettiği makalesinde Prof. Dr. Kemal Bey-dilli, konuya dair uzun bilgiler verir.36

Doğancılar Semti yırtıcı kuşlarla ilgili bir nevi pazardı ve burada bu tür kuşlarla ilgili dükkânlar vardı. Çakırcı Hasan Paşa, Enderun’da yetişmiş, yırtıcı bir kuş çeşidi olan Ça-kırcılıkta uzmanlaşmış ve göze girmiş bir kişiydi.37Doğancılar Camii civarında geçmişte olan ama şimdi ortadan kalkan bazı yapılardan bahsedilir. Bunlar Doğancılar Ali Ağa Mektebi38, Çakırcıbaşı Mektebi39, Ali Ağa Çeşmesi40, Doğancılar Hamamı41, Hacı Paşa Hamamı42. Günümüzde bunlardan geriye bir şey kalmamıştır.

Doğancılar Camii’nin hemen sağ çaprazında bulunan Şerefâbâd Maksemi hala dimdik ayaktadır. Lale Devri baş mimarı Kayserili Mehmed Ağa tarafından 1728–1729 yıllarında Şerefâbâd Kasrı’nın suyunu temin ve tanzim maksadıyla yapılmıştır. Buradan başka çeş-melere de su verilirdi.43 Bir sıra kesme mermer ve iki sıra tuğla hatıllı olarak inşa edilen maksem, sekiz yüzlüdür. Üzeri kubbelidir. Ta’lik bir hatla Şair Nedim’e ait bir kitabesi vardır.Doğancılar Caddesi, Çakırcıbaşı Hasan Paşa Camii’nin karşısındaki eski Üsküdar Kay-makamlık binasıyla son bulur.

SONUÇ

Üsküdar’da Doğancılar Caddesi’nde yaptığımız araştırmanın sonuna gelmiş olduk. Çalışmamız boyunca eski ve yeniyi, geçmişi ve bugünü yapılar üzerinden bir kere daha inceleme imkânı bulduk.Doğancılar Caddesinin başlangıç kısmındaki şehir karmaşası yokuştan yukarı çıktıkça azalmaya başladı ve Üsküdar Mevlevihanesi, İmrahor Camii ve Rüstem Paşa Sıbyan Mektebi civarına geldiğimizde, Üsküdar’ın huzurunu bir miktar da olsa tatmış olduk.

Ayşe Kadın Çeşmesi’nin arkasında kalan hazireye bakıp öteleri düşündük, bugün Divan Edebiyatı Vakfı olarak kullanılan Sıbyan Mektebi, restorasyon sonrası mektepliğine ya-raşır bir yer olmuş. Yine ilim adamları ile dolacak bu sıcak mekânda ve burada yapılacak dost sohbetlerde eski edebiyatımız konuşulacak diye sevindik.

Page 9: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

423

Nihayet Çakırcıbaşı (Doğancılar) Camii’ne geldiğimizde, caminin Doğancılar Parkı’na bakan yüzü bize Hezarfen Ahmet Çelebi’yi hatırlattı. Caminin restorasyonu esnasında yapılan çevre duvarlarını o naif ve mütevazı cami için fazlaca yüksek ve kaba bulduk, adeta caminin dışarıdan tüm güzelliğini çepeçevre örtüyor.

Yolun sonunda eskinin iyi korunduğu yerler sayesinde, zaman içinde kısa bir seyahat etmiş olduk. Bundan asırlarca evvel yapılmış ata yadigârı bunca güzel yerlerin kıymet-lerinin bilinmesi ve dünden alınan bu “emanet”lerin, yarınlara da bırakılması, bugünün “mekin”i olan bizlerin boynunun borcu olsa gerek. Aksi takdirde “şeref” kelimesi noksan kalır.

FOTOĞRAFLAR

Fotoğraf 1: Balaban Baba Türbesi’nin şimdiki hali, bahçedeki mezarlar ve Üsküdar Belediyesi’ne ait Üsküdar Araştırmaları Merkezi binası yan görünüm

Fotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Fotoğraf 2: Çifte Hamam ve Nevşehirli İbrahim Paşa Çeşmesi Kaynak: Seyfettin Ünlü (Ed.), Bir Ulu Rüyayı Görenler Şehri Üsküdar, Kaknüs Yayınları, İstanbul 2006, s. 137.

Page 10: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

424

Fotoğraf 3: Çifte Hamam ve Nevşehirli İbrahim Paşa ÇeşmesiFotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Fotoğraf 4: Eski Hamam (Çifte Hamam) Arka CepheKaynak: http://www.uskudar-bld.gov.tr/portal/rehber_/

Page 11: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

425

Fotoğraf 5: Nâilî Mehmed Efendi ÇeşmesiFotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Fotoğraf 6: Tephirhane BinasıKaynak: Seyfettin Ünlü, a.g.e., s. 128.

Page 12: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

426

Fotoğraf 7: Tephirhane Binası (Şimdi İsmek Kurs Merkezi)Fotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Page 13: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

427

Fotoğraf 8: Üsküdar A. M. Efendi Kız Meslek LisesiKaynak: http://www.mithatpasakml.k12.tr/

Fotoğraf 9: Üsküdar A. M. Efendi Kız Meslek Lisesi (bugünkü hali)Fotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Page 14: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

428

Fotoğraf 10: Üsküdar Mevlevihanesi Şeyh EviKaynak: Seyfettin Ünlü, a.g.e., s. 205.

Fotoğraf 11: Üsküdar Mevlevihanesi Şeyh Evi (Bugün Klasik Türk Sanatları Vakfı)Fotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Page 15: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

429

Fotoğraf 12: Üsküdar Mevlevihanesi (Bugün Klasik Türk Sanatları Vakfı)Fotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Fotoğraf 13: Üsküdar Mevlevihanesi yanındaki restore edilmiş eski ev ve solda İmrahor semtinin eski pasta börek fırını.Fotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Page 16: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

430

Fotoğraf 14: Rüstem Paşa Sıbyan Mektebi (Bugün Divan Edebiyatı Vakfı)Fotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Fotoğraf 15: Mevlevihane’nin paralelinde ve Rüstem Paşa Sıbyan Mektebi’nin Hizasındaki Eski Konak (Hafız Ali Paşa sokak girişi).

Fotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Page 17: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

431

Fotoğraf 16: Ayşe Sultan ÇeşmesiKaynak: http://www.uskudar-bld.gov.tr/portal/rehber_/

Fotoğraf 17: Başkadın ÇeşmesiFotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Page 18: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

432

Fotoğraf 18: İmrahor Camii ve Başkadın ÇeşmesiFotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Fotoğraf 19: İmrahor Camii ve Hacı Hafız Necati YıldırımFotoğraf: Mehmet Naci AKÖZ

Page 19: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

433

Fotoğraf 20: İmrahor Camii Bahçesindeki Yaklaşık 200 yaşındaki Doğu ÇınarıFotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Page 20: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

434

Fotoğraf 21: İmrahor Camii Bahçesine Taşınmış “Sadaka Taşı”Fotoğraf: Nihan K.YILDIRIM

Page 21: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

435

Fotoğraf 22: Şair Nabi’nin Şu An Üsküdar Belediyesi “Bilgi Evi” Olarak Kullanılan EviFotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Fotoğraf 23: Şerefâbâd MaksemiKaynak: http://www.istanbulkulturenvanteri.gov.tr/kentsel-sivil-mimari/print/envanter_id/59306

Page 22: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

436

Fotoğraf 24: Çakırçıbaşı Camii (Doğancılar Camii)Kaynak: http://www.azizmahmuthudayimahallesi.com/mahallemizin_tarihi_yerleri.htm

Fotoğraf 25: Çakırçıbaşı Camii (Doğancılar Camii)Kaynak: http://www.uskudar-bld.gov.tr/portal/rehber_/

Page 23: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

1352’den bugüne şehir

437

Fotoğraf 26: Çakırçıbaşı Camii (Doğancılar Camii bugünkü hali)

Fotoğraf: Nihan K. YILDIRIM

Dipnotlar

1Balaban Ahmet Baba’nın mabedi en geç 1630 tarihlerinde yaptırıldıktan sonra, yaklaşık 135-140 sene sonra Sa’diyye Tekkesi haline getirilmiştir. İsminden dolayı semt Balaban adıyla meşhurdur. Şeyh Balaban Ahmet Baba, İsfendiyar Oğulları’ndan olan Şemsi Paşa ve Doğancılar Camii haziresinde bulunan İsfendiyar Oğulları Türbesi’nde yatanların akrabasıdır. (Mehmed Nermi Haskan, Yüzyıllar Bo-yunca Üsküdar, Üsküdar Belediyesi Yayınları, İstanbul, 2001, C. I, s. 116). Bugün bu mahalde sadece birkaç mezar vardır ve bu alana Üsküdar Belediyesi tarafından “Üsküdar Evi” binası yapılmıştır. Ayrıca bkz: Ahmed Nezih, Galitekin, Osmanlı Kaynaklarına Göre İstanbul, İşaret Yayınları, İstanbul, 2003, s. 194.

2 Haldun Hürel, İstanbul’u Geziyorum Gözlerim Açık, Dharma Yayınları, İstanbul, 2005, s. 487–488.

31987 yılındaki yıkımlarda araba vapuru iskelesinden Erenler Düğün Salonu ile Şemsipaşa Camii arasındaki Tekel binaları dâhil bütün binalar yıkıldı. Yıkıma kadar o civarda yine balıkçı iskeleleri, balıkçı kahveleri ve kumcular vardı. Semtin berduşları kendi hallerinde her türlü müskiratı çevrelerine zarar vermeden içmeye devam ederlerdi. Ama günün belli saatleri dışında oralardan geçmek yine de pek tekin değildi. Ayrıca semtte irili ufaklı birçok köpek sürüsü kol gezerdi.

4Eski ve yeni Üsküdar’a ait ayrıntılı resimler için bakınız: Kemal Kahraman, Üsküdar Hatırası, Üsküdar Belediyesi Yayınları, İstanbul 2003.; Seyfettin Ünlü (Ed.), Bir Ulu Rüyayı Görenler Şehri Üsküdar, Kaknüs Yayınları, İstanbul 2006.

5Ahmet Yüksel Özemre, “Üsküdar’da Konak Hayatı”, http://www.ozemre.com/index.php?option=com_content&task=view&i-d=151&Itemid=57

6Besim Çeçener, Üsküdar Anıları, Kaknüs Yayınları, İstanbul 2008, s. 29.7Haskan, a.g.e, C. II, s. 969.

8İbrahim Hakkı Konyalı, Abideleri ve Kitabeleriyle Üsküdar Tarihi, Türkiye Yeşilay Cemiyeti Yayınları, İstanbul, 1977, C. II, s. 441; Rifat Gökçen, Üsküdar, Özyürek Yayınları, İstanbul, 1991, s. 55.

9Konyalı, a.g.e., C. II, s. 30.

10Kazım Çeçen, Üsküdar Suları, İSKİ Yayınları, İstanbul, 1991, s. 76-78.

11Haskan, a.g.e., C. III, s. 1132.

Page 24: tO ::ı USKUDARSEMPOZYUMU 00 •• {/) (!) :J .., VIIisamveri.org/pdfdrg/D252192/2014/2014_YILDIRIMNK... · 2017-05-26 · yan mektebi, ulu bir çınar ve mescidin etrafına yayılmış

7. ÜSK

ÜD

AR SEM

PO

ZYUM

U

438

12Haskan, a.g.e., C. III, s. 1130.

13Besim Çeçener, a.g.e., s. 34.

14Nuran Yıldırım, “1894’ten Günümüze Üsküdar Tephirhanesi”, Üsküdar Sempozyumu IV, 3–5 Kasım 2006 Bildiriler, Üsküdar Beledi-yesi Yayınları, İstanbul, 2007, C. II, s. 413.

15Çeçener, a.g.e., s. 34.

16Haskan, a.g.e., C. II, s. 938.

17Çeçener, a.g.e., s. 33.

18M. Baha Tanman, “İstanbul Mevlevihaneleri”, Osmanlı Araştırmaları Dergisi, Sayı: XIV, İstanbul, 1994, s. 179.

19Haskan, a.g.e., C. I, s. 255.

20Haskan, a.g.e., C. II, s. 647-651.

21Ahmet Yüksel Özemre, Üsküdar’da Bir Attar Dükkânı, Kubbealtı Neşriyatı, İstanbul 1996, s.77.

22Sezai Küçük, “Örnek Bir Mevlevi: Üsküdar Mevlevihanesi Son Postnişini Ahmed Remzi Dede (Akyürek)”, Üsküdar Sempozyumu IV, 3-5 Kasım 2006 Bildiriler, Üsküdar Belediyesi Yayınları, İstanbul 2007, C. II, s. 643-656.

23Kahveci Talat, oldukça şık giyinen ve kibar konuşan eski bir Üsküdar beyefendisiydi.

24Kanuni Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah Sultan ile Sadrazam Rüstem Paşa’nın kızları.

25Haskan, a.g.e., C. II, s. 922-923.

26Konyalı, a.g.e., C. II, s. 332.

27Haskan, a.g.e., C. III, s. 1050-1052; Konyalı, a.g.e., C. II, s. 18-20.

28Necdet Ertuğ (Ed.), İstanbul Tarihi Çeşmeler Külliyatı, İSKİ Yayınları, İstanbul 2006, C. II, s. 59.

29Kazım Çeçen, Üsküdar Suları, İSKİ Yayınları, İstanbul, 1991, s.126; Haskan, a.g.e., C. III, s. 1045-1046; Konyalı, a.g.e., C. II, s. 15-16.

30Haskan, a.g.e., C. I, s. 270-272.

31Bkz. Resim 19.

32Ünal Asan, “Üsküdar’ın Canlı Kültür Mirası Anıt Ağaçlar”, Üsküdar Sempozyumu Bildiriler 23-25 Mayıs 2003, İstanbul 2004, C. I, s. 435.

33Bir başka sadaka taşı ise, Mehmet Paşa Değirmeni Sokağı ile Karakol Sokak’ın birleştiği köşede bulunmaktadır.

34Haskan, a.g.e., C. I, s. 136-141; Konyalı, a.g.e., C. I, s. 124-126.

35Bkz., Galitekin, a.g.e, s. 953; Haskan, a.g.e., C. II, s. 557-560.

36Kemal Beydilli, “Nizam-ı Cedit Şehri Üsküdar’da Matbaa Bir İmam: Doğancılar İmamı Hafız Mehmed Emin Efendi”, Üsküdar Sempozyumu IV, 3-5 Kasım 2006 Bildiriler, Üsküdar Belediyesi Yayınları, İstanbul 2007, C. II, s. 555-568.

37Ayrıntılı bilgi için bkz.: Haskan, a.g.e., C. I, s. 137.

38Konyalı, a.g.e., C. II, s. 307.

39Konyalı, a.g.e., C. II, s. 306.

40Konyalı, a.g.e., C. II, s. 12-13.

41Konyalı, a.g.e., C. II, s. 439-440.

42Konyalı, a.g.e., C. II, s. 441-442.

43Haskan, a.g.e., C. III, s. 1223; Konyalı, a.g.e., C. II, s. 141-143.