55
1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ AKARA ÜİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ REKÜRRE OVER KASERİ TAISIDA 18 F-FDG PET/BT’İ ROLÜ Dr. Reyhan KÖROĞLU ÜKLEER TIP AABİLİM DALI TIPTA UZMALIK TEZİ DAIŞMA Prof. Dr. Erkan İBİŞ AKARA 2010

TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

  • Upload
    others

  • View
    4

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

1

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

A�KARA Ü�İVERSİTESİ

TIP FAKÜLTESİ

REKÜRRE� OVER KA�SERİ TA�ISI�DA

18F-FDG PET/BT’�İ� ROLÜ

Dr. Reyhan KÖROĞLU

�ÜKLEER TIP A�ABİLİM DALI

TIPTA UZMA�LIK TEZİ

DA�IŞMA�

Prof. Dr. Erkan İBİŞ

A�KARA

2010

Page 2: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında
Page 3: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

ii

Ö�SÖZ

Tezimin oluşum aşamasından tamamlanmasına kadar desteğini ve yardımlarını

benden esirgemeyen tez danışman hocam A.Ü.T.F. Nükleer Tıp Anabilim Dalı

öğretim üyesi Prof. Dr. Erkan İbiş’e ve uzmanlık eğitimim süresince tecrübelerini

ve bilgi birikimlerini benimle paylaşan hocalarım, Prof. Dr. Güner ERBAY, Prof.

Dr. Gülseren ARAS, Prof. Dr. K. Metin KIR ve Doç. Dr. N. Özlem KÜÇÜK’e

teşekkürlerimi sunarım.

Tezime olan önemli katkılarından dolayı A.Ü.T.F. Kadın Hastalıkları ve Doğum

Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Mete GÜNGÖR’e teşekkürü borç bilirim.

4 yıllık uzmanlık eğitimim süresince uyum içerisinde çalıştığım ve tezimin

tamamlanması sürecine kadar desteklerini ve yardımlarını benden esirgemeyen

araştırma görevlisi arkadaşlarım Dr. Seda LAÇİN, Dr. Şule YAĞCI, Dr. Mustafa

FİLİK, Dr. Çiğdem SOYDAL, Dr. Mine ARAZ, Dr. Sudabeh SOBHANİ ve

Uzm. Dr. Elgin ÖZKAN’a teşekkür ederim.

Hayatım boyunca sevgi ve destekleriyle yanımda olan aileme ve eşime sonsuz

teşekkürler.

Page 4: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

iii

İÇİ�DEKİLER

Önsöz ........................................................................................................................ ii

İçindekiler ................................................................................................................ iii

Simgeler ve Kısaltmalar Dizini ................................................................................. v

Tablolar Dizini .......................................................................................................... vi

1. GİRİŞ ................................................................................................................... 1

2. GENEL BİLGİLER ............................................................................................. 3

2.1. EMBRİYOLOJİ VE HİSTOLOJİ ............................................................... 3

2.2. ANATOMİ .................................................................................................. 4

2.3. OVERKANSERLERİ ................................................................................. 5

2.3.1 Yayılım Yolları ................................................................................ 7

2.3.2 Semptom ve Bulgular ....................................................................... 7

2.3.3 Tanı .................................................................................................. 7

2.3.3.1 Tarama .............................................................................. 8

2.3.3.2 CA 125 ............................................................................... 8

2.3.3.3 Pelvik-Transvaginal USG .................................................. 8

2.3.4 Evreleme .......................................................................................... 8

2.3.5 Tedavi ........................................................................................... 10

2.3.5.1 Sekonder Sitoredüksiyon ................................................. 10

2.3.5.2 Sekond-Look Laparatomi ................................................ 11

2.3.6 Tedavinin Değerlendirilmesi ve Takip .......................................... 11

2.3.6.1 Over Ca’nın takibinde Ca-125’in yeri ............................. 11

2.3.6.2 Over Ca’nın takibinde Radyolojik

Yöntemlerin Yeri ............................................................. 11

2.3.6.3 Over Ca’nın takibinde ve rekürrensin

saptanmasında PET/BT’nin yeri ...................................... 12

3. GEREÇ VE YÖNTEM ...................................................................................... 14

3.1. HASTA GURUBU .................................................................................. 15

3.2. CA 12 ........................................................................................................ 15

3.3. KONVANSİYONEL GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ ..................... 15

Page 5: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

iv

3.4. PET/BT .................................................................................................... 15

3.5. CERRAHİ GİRİŞİM ................................................................................ 17

3.6. KEMOTERAPİ ........................................................................................ 17

3.7. İSTATİKSEL ANALİZ ............................................................................ 17

3.8. DEĞERLENDİRME ................................................................................. 18

4. BULGULAR ...................................................................................................... 19

4.1 CA125 sonuçları ........................................................................................ 20

4.2 Abdominopelvik BT sonuçları ................................................................. 24

4.3. PET/BT sonuçları ...................................................................................... 24

4.4. CA 125 sonuçlarıyla PET/BT’nin karşılaştırılması .................................. 26

4.5. Radyoloji sonuçlarıyla PET/BT’nin karşılaştırılması .............................. 27

5. TARTIŞMA ....................................................................................................... 32

6. SONUÇLAR .................................................................................................... 39

7. ÖZET ................................................................................................................. 40

8. SUMMARY ....................................................................................................... 41

9. KAYNAKLAR .................................................................................................. 42

Page 6: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

v

SİMGELER VE KISALTMALAR

Ark. Arkadaşları

Ca Kanser

CA 125 Karsinoembriyojenik antijen 125

CT Computerize Tomogrofi 18F Flor 18

İİAB İnce İğne Aspirasyon Biopsisi

mCi miliküri

MR Magnetik Rezonans

PET Pozitron Emisyon Tomografisi

TAH + BSO Total Abdominal Histerektomi + Bilateral Salpingooferektomi

TV USG Transvaginal Ultrason

USG Ultrason

Page 7: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

vi

TABLOLAR DİZİ�İ

Sayfa �o

Tablo 1. Malign Over Kanserlerinde patolojik sınıflama ................................... 6

Tablo 2 . Over CA’ da FIGO evrelemesi ............................................................. 9

Tablo 3. Over kanserlerinde FIGO evrelerine göre5 yıllık yaşam

süreleri ................................................................................................. 10

Tablo 4 . Discovery ST PET/BT teknik özellikleri ............................................ 17

Tablo 5. Klinik Karara göre hastaların guruplandırılması ................................ 19

Tablo 6 . CA 125 sonuçlarına göre hastaların gruplandırılması .......................... 21

Tablo 7. CA 125 sonuçlarıyla klinik kararın karşılaştırılması ........................... 22

Tablo 8. CA 125 düzeylerinin rekürren over Ca’yı saptamadaki

sonuçları ............................................................................................... 22

Tablo 9. Radyolojik görüntüleme sonuçları ile klinik kararın

karşılaştırılması .................................................................................... 23

Tablo 10. Radyolojik görüntülemenin rekürren over Ca’yı

saptamadaki sonuçları .......................................................................... 24

Tablo 11. PET/BT’de rekürren tümör, peritoneal karsinomatozisve

uzak metastazların lokalizasyonları ..................................................... 25

Tablo 12. PET/BT sonuçları ile klinik kararın karşılaştırılması ......................... 26

Tablo 13. PET/BT’nin rekürren over Ca’yı saptamadaki sonuçları ..................... 26

Tablo 14. PET/BT ve CA 125 sonuçlarının karşılaştırılması .............................. 27

Tablo 15. CA 125, Abd.-Pelvik BT, PET/BT sonuçları ....................................... 28

Tablo 16. PET/BT ve radyolojik görüntüleme sonuçlarının

karşılaştırılması ..................................................................................... 29

Tablo 17. Rekürren over CA’yı saptamada kullanılan tüm tanı

ölçütlerininsonuçlarının karşılaştırılması ............................................. 29

Page 8: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

1

1. GİRİŞ

Over kanserleri jinekolojik maligniteler içinde en sık görülenidir. Over kanserleri

kadınlarda görülen kanserlerin %4’ünü, kadın genital kanserlerinin ise %25’ini

oluşturur. Kadınlarda kanser ölümlerinde ise 4’üncü sırada yer alır. Over

kanserlerinde ortalama tanı yaşı 63’tür. Hayat boyunca bir kadında over kanseri

gelişme riski 1/70’dir (%1.5). Ölen her 100 kadından 1’inde sebep over kanseridir.

Semptomları sessiz seyrettiğinden geç tanı alır ve tanı anında çoğunlukla uzak

metastaz saptanır. Tanının ardında uygun tedavi yaklaşımı ile 5 yıllık sağ kalımın

%37 olduğu bildirilmiştir (1,2). Bu nedenle over kanserlerinin erken tanısı çok

önemlidir. Tanı için bir çok test ve yöntem uygulanmaktadır.

Halen, epitelyal over kanserlerinin takibi genellikle CA 125 ve radyolojik

görüntüleme yöntemleriyle yapılmaktadır. Ancak, BT ve MR gibi radyolojik

görüntüleme yöntemleri operasyon ve tedavi sonrası dokuda oluşan skar, nekroz gibi

değişikliklerle rezidü tümör dokusunun ayrımını yapmada yetersiz kalmaktadır.

Hipermetabolik odakların saptanmasında 18F-FDG yaygın kullanılan bir

radyofarmasötiktir. Kanser hücreleri genel olarak glukoz taşıyıcı proteinlerde

glikolizde görevli heksokinaz ve fosfofruktokinaz enzim seviyelerinde artışa bağlı

hipermetabolizma gösterirler. 18F-FDG tutulumunda artış malign hücrelerdeki

metabolik hızlanmayı yansıtmaktadır.

Fonksiyonel ve metabolik görüntüleme kanser hastalıklarının takibinde, relapsların

izlenmesinde giderek artış gösteren bir yöntemdir. Yapılan çalışmalarda 18F-FDG

PET görüntülemenin pek çok malignitenin tanısında, evrelendirilmesinde ve tedaviye

yanıtın değerlendirilmesinde sensitif ve spesifik bir method olduğu gösterilmiştir

(3,4).

Page 9: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

2

Bu çalışmanın; amacı epitelyal over Ca tanılı, 1.basamak tedavi sonrası takiplerde

radyolojisi veya CA 125 düzeyleri rekürrensi düşündüren yüksek riskli hastaların 18F-FDG PET/BT ile incelenerek bu yöntemin sensitivite, spesifite ve doğruluğunu

değerlendirmektir.

Page 10: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

3

2. GE�EL BİLGİLER

2.1. Embriyoloji ve histoloji

46, XX kromozom düzenine sahip dişi embriyolarında, gonad gelişmesi yavaş

olaylanır. X kromozomu, ovaryum gelişmesi için genler taşımaktadır, ancak bir

otozom gen de ovaryumun şekillenmesi için önemli role sahiptir. Tam ovaryum

gelişmesi için iki adet X kromozomuna ihtiyaç vardır. Ovaryumlar, 10. haftaya kadar

histolojik olarak ayırt edilemezler. İlkel cinsiyet kordonları dişi embriyolarda taslak

gonadın medullasına kadar uzanırlar ve rudimenter rete ovarileri yaparlar. Normalde

rete ovariler ve ilkel cinsiyet kordonları dejenere olurlar ve daha sonra kaybolurlar.

Erken fötal dönemde, kortikal kordonlar denilen ikinci cinsiyet kordanları,

gelişmekte olan gonadın yüzey sölom epitelinden başlayarak, altındaki mezenşime

doğru gelişmeye başlar. Sölom epitelinin proliferasyonu ile kortikal kordonlar

kalınlaşırken ilkel cinsiyet hücreleri kordonlar içine karışırlar. 16. haftada bu

kordonlar primordial follikül denilen ayrı hücre guruplarına bölünürler.

Fötal dönemde milyonlarca oogonium aktif mitozla oluşurlar. Doğum öncesi

oogoniumların bir kısmı dejenere olurken, büyük bir kısmı büyüyerek, primer

oositleri yaparlar. Postnatal dönemde oogoniumlar oluşmazlar.

Gelişmekte olan bir ovaryumun histolojik tanısı, 10-11. haftalarda, kalın tunika

albugineanın olmaması ve mayoz safhasına girmekte olan cinsiyet hücrelerinin

varlığı ile konur. Doğumdan sonra ovaryum epiteli tek katlı yassı olur ve hilusta

peritonun mezotelyumu ile devam eder. Ovaryum folikülleri oluşurken yüzey

epiteliyle olan bağlantılarını kaybederler. Tunika albuginea denilen ince fibröz bir

kapsül yüzey epiteli ile ovaryum korteksi arasında gelişir. Mezonefroz gerilerken

ovaryum ondan ayrılır ve mezoovaryum denilen kendi mezenteri ile vücut duvarına

asılır.

Page 11: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

4

2.2. Anatomi

Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında bir çift gonadal organ

olan ovariumlar pelvis minör yan duvarlarında fossa ovarica adı verilen çukurda

yerleşirler. Fossa ovarica’ yı üstten a.iliaca externa, arkadan a.iliaca interna ve üreter,

aşağı ön tarafta ise lig. Latum uterinin tabanı sınırlar. Çukurun dibinde, peritonun

altından a. ve v. Obturatoria ve n. Obturatorius geçer. Ovariumların facies lateralis

ve facies medialis olmak üzere iki yüzü, extramitas tubaria ve extramitas uterina

olmak üzere iki ucu ve margo liber ve margo mesoovaricus olmak üzere iki kenarı

vardır. Ovariumlar lig. Latum uterinin arka yaprağına mesoovarium aracılığıyla

tutunur. Lig latum uteri’nin mesoovarium tutunma yeri ile pelvis yan duvarı arasında

kalan parçasına lig. Suspensorium ovarii (infindibulopelvik ligament) adı verilir.

Extramitas tubariaya fimbria ovarica tutunur.

Ovariumun facies lateralisi fossa ovarica’yı örten parietal periton’a oturur. Facies

medialis peritonla kaplanmaz ve bu yüzü infindubulum tubae uterina örter. Serbest

arka kenarına margo liber denir ve üreterle komşuluk yapar. Margo mesoovaricus adı

verilen ön kenara mesoovarium yapışır ve bu kenarda bulunan hilum ovarii den

damar ve sinirler ovariuma girer ve çıkarlar. Ovariumun ön yüzü erişkinde germinal

epitelium denilen kolumnar epitelle kaplıdır, bunun altında tunica albuginea adı

verilen kalın bir tabaka bulunur. Bu tabakanın içinde ovariumun esas yapısını

oluşturan stroma ovarii yer alır. stroma ovari, dışta cortex ovarii ve içte medulla varii

adı verilen iki kısımdan oluşur. Ovariumlar kadın germ hücresi olan ovumun ve

kadın cinsiyet hormonları olan östrojen ve progesteronun üretilmesinden sorumlu

organlardır.

Ovariumların kanlanması aorta abdominalisten 2. lumbal vertebra hizasında ayrılan

a.ovaricalar tarafından beslenir. A. uterinanın ramus ovaricus dalıda ovariumun

beslenmesine katılır ve a.ovaricanın dalları ile anastomoz yapar. Arterleri takip eden

venler lig.latum uterinin ovaryuma yakın bölümünün içerisinde plexus

pampiniformis denen venöz ağı oluştururlar. Her bir v.ovarica bu plexustan çıkıp sağ

v.ovarica v.cava inferiora, sol v.ovarica ise v.renalis sinistraya açılır. Lenfatik

Page 12: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

5

drenajı nodi lymphatici preaortici ve nodi lymphatici aortici lateralislere açılır.

Plexus hypogastricus ve plexus ovaricus tarafında innerve edilirler.

2.3 Over Kanserleri

Malign over tümörleri epitelyal, germ hücreli, stromal, mezenkimal veya metastatik

olabilir (Tablo 1).

Epitelyal over kanserleri en sık görülen over maligniteleridir (%90). Over kanseri

riski aile öyküsü olanlarda, nulliparlarda, ovulasyon indüksiyonunda, iyonize

radyasyona maruz kalanlarda, erken menarş, geç menapoz olgularında ve talk

pudrası kullananlarda artar. Jinekolojik kanserlerin yaklaşık %23’ü over kaynaklıdır.

Jinekolojik kanserlere bağlı ölümlerin yaklaşık yarısını over kanserinden ölümler

oluşturur. 5 yıllık yaşam %30-40 arasında değişmektedir.

Epitelyal over kanserlerinin %80’i postmenapozal dönemde ortaya çıkar. Pik

insidans yaşı 62 yaştır. 45 yaşından önce seyrektir. Postmenapozal over

neoplazmlarının %30’u maligndir. Buna karşın premenapozal dönemdeki ovaryen

epitelyal tümörlerin %7’si maligndir.

Page 13: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

6

Tablo 1. Malign Over Kanserlerinde patolojik sınıflama

1. Epitelyal Over Kanserleri

A. Seröz Karsinom

B. Müsinöz Karsinom

C. Endometrioid Karsinom

D. Clear-Cell (mezonefroid) Karsinom

E. Brenner tümörü

F. Transisyonel Hücreli Karsinom

G. İndifferansiye Karsinom

H. Mikst Tümör

2. Germ Hücrelerinden Kaynaklananlar

A. Disgerminom

B. Teratom

a.İmmatür Teratom

b. Matür Teratom

i. Solid

ii. Kistik

Dermoid kist (matür kistik teratom)

Malign transformasyonlu dermoid kist

c. Monodermal ve ileri derecede spesiyalize

i. Struma ovarii

ii. Karsinoid

iii. Struma ovari ve karsinoid

iv. Diğer

C. Endodermal Sinüs Tümörü

D. Embriyonal Karsinom

E. Poliembryoma

F. Koryokarsinom

G. Mikst formlar

3. Seks kord Stromal Tümörler

A. Granulosa stromal hücreli tümörler

Granulosa hücreli tümör

Tekoma fibroma grubu

B. Sertoli-Leydig hücreli tümör

İyi diferansiye

Orta derecede diferansiye

Az diferansiye

Heterolog elemanlı

Page 14: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

7

C. Ginanandroblasttom

D. Unklasifiye

4. �onspesifik Mezenkimden kaynaklananlar

A. Sarkomlar

B. Lenfomalar

5. Metastatik Tümörler

2.3.1 Yayılım Yolları

Over epitelyal kanserleri peritoneal kaviteye exfolie olan hücrelerle transkölomik,

lenfatik veya hematojen yolla yayılır. Transkölomik yayılım en erken ve sık görülür.

Dökülen hücreler peritoneal sıvının yayılım yollarını izler ve bu yolla özellikle

subdiafragmatik alanlar ve intraperitoneal metastazlar oluşur. Lenfatik yayılım pelvik

ve paraaortik nodlara olur ve genellikle ileri evrede ortaya çıkar. Hematojen metastaz

genelde az görülür, akciğer ve karaciğer parankimi bu yolla tutulur.

2.3.2 Semptom ve bulgular

Over kanserlerinin erken evrede bulgu vermemesi nedeni ile hastaların çok büyük bir

kısmı ileri evrede tanı almaktadır. Bu nedenle over kanseri sessiz öldüren olarak

isimlendirilmektedir (5,6). En sık rastlanan semptomlar abdominal şişlik, abdominal

ağrı, gastrointestinal semptomlar, kilo kaybı, vaginal kanama, kabızlık ve üriner

şikayetlerdir.

2.3.3. Tanı

Over kanserlerinin benign neoplazmlardan ve fonksiyonel over kistlerinden ayırıcı

tanıları yapılmalıdır. Pelvik inflamatuvar hastalık, endometriozis, pedinküllü uterin

myomlar over kanserini taklit edebilir. Serum CA 125 düzeyleri benign kitlelerin

malign kitlelerden ayırt edilmesinde yararlıdır. Özellikle postmenapozal hastalarda

95 U/ml CA 125 değerleri %96 oranında pozitif prediktif değer taşır. Premenapozal

dönemde ise spesifite düşüktür. Pelvik enfeksiyon, gebelik, endometriozis ve myom

gibi bir çok benign durumda da yükselebilir (7,8).

Page 15: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

8

2.3.3.1 Tarama

Evre 1a over kanserinde 5 yıllık yaşam oranı %87,8 iken evre 4’de bu oran %18’dir.

Şu anda over kanseri taramasında kullanılan başlıca 3 yöntem vardır.

1. Pelvik muayene,

2. Pelvik ve transvaginal ultrason

3. CA125.

Over kanseri taramasında kullanılan pelvik muayenenin 4-6 cm çapındaki kitlelerin

sensitivitesi %67’dir.

2.3.3.2 CA125

Over kanseri taramasında en çok çalışılmış olan tümör belirteci glukoprotein yapıda

bir molekül olan CA 125’tir. CA 125’in normal seviyesi 0 - 35 IU/ml’dir. CA 125

seviyeleri epitelyal over kanserlerinin %85’inde artmaktadır. Fakat evre 1’deki

hastaların %50’sinde yükselmektedir. CA 125 seviyeleri over kanseri dışında

endometriyozis, PİD, adenomyozis, karaciğer hastalıkları, pankreatit, peritonit gibi

çeşitli benign durumlarda da artabilmektedir. Ayrıca CA 125 endometriyal

adenokarsinoma, biliyer sistem tümörleri ile hepatik, pankreatik, kolon ve meme

kanserleri gibi çeşitli over dışı malignitelerde de artabilmektedir. Yeni yapılan geniş

bir meta-analizin sonucunda CA 125’in efektif bir tarama methodu olmadığı

saptanmıştır (9).

2.3.3.3 Pelvik-Transvaginal ultrason

Over kanseri taramasında pelvik ve vaginal USG kullanılabilmesine rağmen overleri

daha iyi gösterebilen TV USG tarama yöntemi olarak daha sık kullanılmaktadır.

2.3.4 Evreleme

Over maligniteler için FIGO evrelemesi kullanılır (Tablo 2). FIGO evrelemesi

cerrahi eksplorasyon sırasında saptanan bulgulara dayanır.

Page 16: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

9

Epitelyal over kanseri evrelemesi cerrahi evrelemedir, dolayısıyla evrelemesi cerrahi

olan her kanserde olduğu gibi overde inoperabilite kriteri yoktur. Over kanseri

transperitoneal yayılan bir kanserdir, malign hücreler döküldükleri yere potansiyel

metastaz yaparlar. Evreleme de bu prensibe bağlı olarak yapılır. Tümör overlere

lokalize ise evre 1, over kapsülünden dökülen metastazlar pelviste ise evre 2, pelvis

dışında tüm batın peritonunda ise evre 3’dür. Evre 4 uzak organ yayılımını ifade

eder.

Tablo 2. Over CA’ da FIGO evrelemesi

FIGO evreleri

0 Primer tümör değerlendirilemedi

Primer tümör yapılan tetkikler sonucu yok

1 Tümör overlere sınırlı

1A Tümör tek overe sınırlı, kapsül intakt, over yüzeyinde tümör yok; asit sıvısında veya

peritoneal yıkama sıvısında malign hücre yok

1B Tümör her iki overde sınırlı, kapsül intakt, asit sıvısında veya peritoneal yıkama

sıvısında malign hücre yok

1C Tümör tek veya her iki overi tutmuş ve aşağıdakilerden en az biri var;

-kapsül ruptüre

-over yüzeyinde tümör var

-asit sıvısı veya peritoneal yıkama sıvısında malign hücre var

2 Tümör tek veya her iki overi tutumuş ve pelvis içine uzanım var

2A Uterus ve/veya tüpler üzerinde implantlar veya tümör uzanımı mevcut, asit sıvısında

veya peritoneal yıkama sıvısında malign hücreler yok

2B Uterus ve tüpler dışındaki pelvik dokulara uzanım var, asit sıvısı veya peritoneal

yıkama sıvında malign hücre yok

2C 2A veya 2B’ye ek olarak asit sıvısında veya peritoneal yıkama sıvısında malign hücre

var

3 Tümör tek veya her iki overi tutmuş ek olarak pelvis dışındakiabdominal peritonda

patolojik olarak ispatlanmış tümör mevcut veya lenf nodu metastazı var

3A Pelvis dışında peritonda mikroskopik peritoneal metastazlar var

3B Pelvis dışında peritonda en büyük çapı 2 cm ve altında makroskopik metastazlar var

3C Pelvis dışında peritonda en büyük çapı 2 cm’den büyük makroskopik metastazlar var

4 Uzak metastaz var (Peritoneal metastazlar dışında)

Page 17: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

10

Tablo 3. Over kanserlerinde FIGO evrelerine göre 5 yıllık yaşam süreleri

Evre Median Yaşam Süresi(ay) 5-yıllık yaşam

1A 96+ 92.1

1B 96+ 84.9

1C 96+ 82.4

2A 85+ 67.0

2B 92.3 56.4

2C 86.1 51.4

3A 41.4 39.3

3B 26.4 25.5

3C 20.7 17.1

4 14.7 11.6

2.3.5 Tedavi

Evre 1: Primer tedavi cerrahidir ( TAH + BSO + cerrahi evreleme ). Bu hastalar

periyodik pelvik muayene USG ve CA 125 seviyeleri ile takip edilmelidir.

Evre 1a/1b ve 1c: cerrahi sonrası tek ajan veya multiajan kemoterapi tercih edilir.

Evre 2-4: ilk aşamada laparotomi ile çıkarabildiği kadar primer tümör çıkarılmalıdır.

Bu işlem sitoredüktif cerrahi veya debulking cerrahi ( kitle küçültücü ) olarak

adlandırılır. Sitoredüktif cerrahide hedef mümkün olduğunca tümörün

küçültülmesidir. Amaç kalan rezidü kitlelerin hacimlerinin 1 cm altında olmasını

sağlayabilmektir. Hastaya cerrahi sonrası 6-9 kür kemoterapi verilir

2.3.5.1 Sekonder Sitoredüksiyon

Sekonder sitoredüksiyon, primer cerrahisi (optimal veya suboptimal) yapılmış ve

kemoterapisini almış hastalarda, uygulanacak olan ek tedavinin başarı şansını

arttırmak ve/veya hastanın semptomlarını gidermek için uygulanan cerrahi girişime

verilen genel bir isimdir.

Page 18: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

11

Sekonder sitoredüksiyon, başlıca primer kemoterapi uygulandıktan sonra uzun bir

süre hastalıksız yaşadıktan sonra rekürrens gelişen hastalarda faydalıdır.

2.3.5.2 Second Look Laparatomi ( SLL, İkinci-Bakış Cerrahisi ):

Kemoterapi tamamlandıktan yaklaşık 3 ay sonra kontrol amacıyla laparatomi yapılır

ve kemoterapinin etkinliği, tümörün ilerleyip ilerlemediği, kür sağlanıp

sağlanamadığı araştırılır

2.3.6 Tedavinin Değerlendirilmesi ve Takip :

Takipte tümör belirteçleri ve radyolojik incelemeler kullanılabilir ancak subklinik

hastalığın tesbitinde genellikle yetersiz oldukları için second-look laporotomi tercih

edilir.

2.3.6.1 Over Ca’nın Takibinde CA 125’ in Yeri

Over Ca’ lı hastaların birinci basamak tedavi sonrası takipleri 3-6 ay aralarla fizik

muayene ve CA-125 ölçümleri ile yapılmaktadır (10). Artmış CA 125 seviyeleri %97

oranında sekond-look laparatomi sırasında tümör rekürrensini göstermektedir (11).

Bununla birlikte, CA 125 seviyeleri normal sınırlarda olsa bile hastaların %44’ünde

metastatik hastalık saptanabileceği de gösterilmiştir (6). Hastaların izleminin ve

tedavilerinin, klinik olarak aşikar rekürrense göre mi yoksa CA 125 rekürrensine

göre mi yapılacağı tartışmalı konudur ve henüz net yanıtlanmamıştır.

2.3.6.2 Over Ca’nın Takibinde Radyolojik Yöntemlerin Yeri

Jinekolojik maligniteli hastaların evreleme, tedaviye yanıtın değerlendirilmesinde

ve rekürrensin saptanmasında konvansiyonel görüntüleme yöntemleri (BT, MR,

USG) yetersiz kalmaktadır. Tümör markerları yada over Ca’lı hastaların klinik

bulguları rekürrensi düşündürüyorsa hastalar US, BT yada MR ile

değerlendirilmelidir. Fakat BT bu hastalarda sınırlıdır, %36 yanlış pozitif oranına ve

Page 19: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

12

%40-60 sensitiviteye sahiptir. Mikroskopik ve küçük makroskopik lezyonları

saptamada sınırlıdır (12). MR hastalığın pelvisteki lokal rekürrensini saptamada

kullanılır. Spesifik bir teknik olmasına rağmen cerrahi sonrası anatomik

değişiklikler yüzünden spesifitesi düşer (13).

2.3.6.3 Over Ca’nın Takibinde ve Rekürrensin Saptanmasında PET/BT’nin

Yeri

Pozitron emisyon tomografisi (PET); pozitron yayan radyofarmasötiklerin

uygulanmasını takiben radyoaktif maddenin dağılım ve kinetiğinin görüntülenmesini

içeren noninvaziv bir görüntüleme yöntemidir ve sıklıkla lezyonların anatomik

lokalizasyonunun yapılabilmesi amacıyla tomografi ile birlikte kullanılmaktadır (14).

Pozitron yayan pek çok izotop siklotronlarda (oksijen-15, nitrojen-13, karbon-11,

flor-18) yada jeneratör sistemlerinde (rubidyum-82) üretilmektedir. Ancak

günümüzde PET/BT çalışmalarında en yaygın olarak kullanılan radyonüklid flor-

18’dir. Yarıömrü 110 dakika olup siklotronda oksijen-18’in protonla bombardımanı

sonucunda oluşmaktadır. Bu şekilde elde edilen flor-18, D-glukoz analoğuyla

bağlanarak 2-floro-2-deoksi-D-glukoz (FDG) üretilmektedir.

18-F FDG’nin intravenöz enjeksiyonu sonrasında in vivo olarak glukoz analoğu gibi

davranır ve malign hücreler gibi metabolik olarak aktif ve artmış glukoz kullanımı

izlenen alanlarda lokalize olur. 18F-FDG glukoza benzer şekilde glukoz taşıyıcı

proteinler (GLUT) ile hücre içine alınarak glikolize katılır, hekzokinaz enzimi

tarafından fosforile edilerek 18F-FDG-6-fosfat oluşturulur. Ancak bu aşamadan

sonraki glikolitik reaksiyonlara katılmaz ve glikoliz hızıyla orantılı olarak hücre

içinde birikir. 18F-FDG pozitron yayarak ortamda bulunan serbest bir elektron ile

birleşir ve enerjiye dönüşerek birbiri ile 180 derece açı yapan 511 keV enerjiye sahip

iki anhilasyon fotonu oluşturur. Oluşan bu fotonları tespit etmek amacıyla sodyum

iodid ya da bizmut germanat sintilasyon kristalleri içeren dedektörler

kullanılmaktadır (15,16). 18F-FDG’nin vücuttan atılımı üriner ekskresyon yoluyladır.

Vücutta normal tutulum alanları serebral korteks, waldeyer halkasındaki lenfatik

dokular, myokard, böbrekler, mesane, gastrointestinal sistemde, dalak, karaciğer ve

Page 20: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

13

kas dokusunda düşük düzeylerde, menstrual siklus sırasında meme ve uterus

şeklindedir (17).

PET/BT dokuların perfüzyonunu, metabolik aktivitesini ve canlılığını yansıtan

tomografik ve sintigrafik bir görüntüleme yöntemidir. PET/BT günümüzde

kardiyoloji, nöroloji ve özellikle onkoloji alanlarında kullanılmaktadır. Hızlı

görüntüleme, yüksek çözünürlük ve BT komponenti ile anatomik lokalizasyon

imkanı sağlaması önemli avantajlarıdır. PET/BT’nin en yaygın kullanım bulduğu

alan onkolojidir. Malign hücreler farklılaşmaları sırasında bir takım değişikliklere

uğramaktadırlar. DNA sentezinde, aminoasit kullanımında ve glikoliz hızında artış

bunların başlıcalarıdır. PET/BT görüntülemede amaç kullanılan uygun

radyofarmasötikler ile hücresel düzeyde izlenen bu süreçlerin görüntülenmesidir

(18,19).

PET/BT’nin onkolojide başlıca kullanım alanları cerrahi sonrası nüxlerin

değerlendirilmesi, tümörün progresyon ve regresyonunun değerlendirilmesi,

radyasyon nekrozu ile rezidü tümöral doku ayrımının yapılabilmesi, tümörün

tedaviye yanıtının belirlenmesi, primeri bilinmeyen tümörlerde primer odak ve

metastatik odakların ortaya konulması şeklinde sıralanabilir (20,21,22).

Over Ca da PET/CT tedavi sonrası kontrollerde, serum CA 125 değeri yükselen,

BT’ si normal veya şüpheli olgularda, klinik bulguları nüksü düşündüren ancak CA

125 ve BT sonuçları normal veya şüpheli olgularda, CA 125 yükselen, BT patolojik

olgularda hastalık yaygınlığını değerlendirerek tedavi planlanması amacıyla ve

tedaviye cevabın değerlendirilmesi şeklinde özetlenebilir (23,24).

PET/BT tüm vücut görüntülemede önemli bir tetkiktir, primer tümörün tanısında,

evrelemesinde ve rekürrensin saptanmasında bilgi verir. Fakat borderline ve evre1

tümörlerde, benign, inflamatuar ve granulamatöz hastalıklarda yanlış pozitif sonuç

verebilir (7,8).

Page 21: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

14

3. GEREÇ VE YÖ�TEM

Çalışmaya malign epitelyal over Ca tanısı ile TAH + BSO sonrasında KT verilen ve

takipte olan 26 bayan hasta dahil edildi. Çalışma gurubu FIGO cerrahi evrelemesine

göre evre 3-4 yüksek riskli hastalardan oluşuyordu.

Çalışmaya dahil edilen tüm hastalara Dünya Tıp Birliği Helsinki Bildirgesi

doğrultasında çalışma ile ilgili yazılı ve sözlü bilgilendirme yapıldı ve gönüllü onam

formu ile yazılı izinler alındı. Çalışma Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi,

Cerrahi ve İlaç araştırmaları Etik kurulu tarafından değerlendirildi ve 08.06.2009

tarihli 153-4859 nolu karar numarası ile onaylandı.

Çalışmanın amacı doğrultusunda olası nüks ve metastatik odakların gösterilebilmesi

için hastalara PET/BT yapıldı. Ayrıca hastaların takiplerinde ve metastaz saptanan

hastaların hastalık yaygınlığını değerlendirmek için yapılan BT ve serum CA 125

düzeyleri çalışma gurubundaki hastalarda karşılaştırmalı olarak değerlendirmeye

alındı.

CA-125 ve BT sonuçlarına göre iki guruba ayrılan hastaların PET/BT sonuçları

deneyimli iki nükleer tıp uzmanı tarafından değerlendirildi. Her grup için tüm

sintigrafik incelemeler karşılaştırmalı olarak incelendi ve birbirlerine üstünlükleri

gözden geçirildi.

Tedavi sonrası takipleri sırasında CA 125 değerinde yükseklik saptanan ve BT de

metastatik lezyon saptanan hastalar veya CA 125 değeri normal sınırlarda olup

şüpheli CT bulguları olan hastalar çalışmaya dahil edildi. Hastalara PET/BT

sonuçlarına göre takip, KT veya biyopsi, periton asit sıvısı yayması veya cerrahi

girişim planlandı. Hastaların biyopsi, periton asit yayması ve cerrahi sonrası elde

edilen cerrahi spesmenler Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji A.B.D.’da

değerlendirildi. PET/BT sonuçları ile klinik sonuçlar karşılaştırıldı ( normal takip,

Page 22: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

15

KT ve/veya cerrahi). Çalışma gurubundaki hastaların PET/BT ile eş zamanlı

yapılmış tomografik incelemeleri ve serum CA 125 değerleri mevcuttu.

3.1. Hasta grubu

Çalışmaya epitelyal over Ca tanısı ile opere edildikten sonra tedavi ve takipleri

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A.B.D da yapılan 26

kadın hasta dahil edildi. Hastaların tamamı TAH + BSO sonrası KT almış olup klinik

olarak kür sağlanan ve 3-6 ay aralarla takipleri yapılan hastalardı.

Kliniğimizde PET/CT çalışması için yönlendirilen hastaların 19’unda CA 125

değerleri yüksekti ve bu hastaların 4’ünde konvansiyonel görüntüleme yöntemleri ile

patoloji saptanmamıştı. 7 hastanın ise CA 125 değerleri normal sınırlardaydı fakat bu

hastaların konvansiyonel görüntüleme yöntemleri patolojikti yada şüpheli lezyon

tanımlanmıştı

3.2. CA 125

CA 125 ölçümü Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Merkez Biyokimya laboratuarında

gerçekleştirildi. Normal değerler 0 – 35 IU/ml dir.

3.3. Konvansiyonel görüntüleme yöntemleri

26 hastaya abdominopelvik BT yapıldı.

3.4. 18F-FDG PET/CT

Çalışmaya dahil edilen 26 hastaya 18F-FDG PET/BT yapıldı.

Uygun açlık kan şekeri seviyesinin (150 mg/dl’ nin altında ) sağlanabilmesi için

hastalara en az 6 saat aç kalmaları gerektiği söylendi. Çalışma gurubunda diabetes

mellitus öyküsü bulunan hasta yoktu. Hastaların açlık kan şekeri 150mg/dl’ nin

altındaydı.

Page 23: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

16

Hastalar vücut ağırlıklarına göre hesaplanan yaklaşık 8-14 mCi IV FDG

enjeksiyonunu takiben 45-60 dk yarı yatar pozisyondaki koltuklarda dinlendirildikten

sonra çekime alındı. Orbitomeatal hattan uyluk orta kesimine kadar 5-7 yatak

pozisyonunda ( 5 dk/yatak ) tüm vücut görüntüleme (PET/BT, G.E. Discovery ST )

yapıldı. ilk görüntüleri değerlendirildikten sonra şüpheli olarak yorumlanan

alanlardan geç spot görüntüler alındı. Tüm vücut görüntüleri transvers, koronal ve

sagittal kesitlerde ayrı ayrı değerlendirildi. Görüntüler öncelikle vizüel olarak

değerlendirildikten sonra tüm lezyonlar için seçilmiş bir ilgi alanındaki ortalama

aktivitenin (mCi/ml) enjekte edilen total aktiviteye (mCi/kg) bölünmesi ile

hesaplanan, malign/benign dokuların ayrımında kullanılan kantitatif bir analiz

metodu olan ve standart uptake değeri (SUV) olarak adlandırılan parametre ile

değerlendirme yapıldı. SUV değeri 2.5 üzerinde olan lezyonlar patolojik kabul edildi

(22).

Tüm hastaların tüm vücut ve geç statik toraks görüntüleri için helikal sekiz kesitli

(slice) tomografi ünitesi ile bizmut germenat (BGO) blok dedektörü içeren pozitron

emisyon tomografi ünitesinin kombinasyonu olan PET/BT cihazı (G.E Discovery

ST) kullanıldı. BGO kristalleri 24 adet halka şeklinde dizilmiş olup aksiyel görüntü

alanı (FOV) 15.7 cm olacak şekilde 47 adet görüntü toplanmasını sağlamaktaydı.

Cihazın teknik özellikleri Tablo 4 de özetlenmiştir.

Görüntleme için enerji penceresi 375-650 keV aralığında saçılımı engellemek için

septa kullanılarak iki boyutlu (2D) veriler elde edildi. Sistem kalibrasyonu ve günlük

kalite kontrol testleri için 55.5 MBq Ge-68 nokta kaynağı kullanıldı (25).

Atenüasyon düzeltmesi BT görüntüleri kullanılarak yapıldı. Görüntü

rekonstrüksiyonu için OSEM iteratif rekonstruction metodu kullanıldı.

Page 24: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

17

Tablo 4. Discovery ST PET/BT teknik özellikleri

Gantry açıklığı 70 cm

CT dedektör materyali Plikristalin seramik

PET Dedektör materyali BGO

Dedektör halka sayısı 24

Kristal boyutu 6.3x6.3x30 mm3

Aksiyel görüntü alanı (FOV) 15.7 cm

Transaksiyel görüntü alanı 70 cm

Enerji penceresi 375-650 keV

İnternal nokta kaynağı Ge-68

3.5. Cerrahi girişim

PET/BT’de patolojik tutulum izlenen hastalar takip edildikleri klinik tarafından

değerlendirilip tutulumun lokalizasyonuna göre tedavi kararı verildi. PET/BT

sonuçlarına göre, 2 hastaya sekonder sitoredüktif cerrahi, 1 hastaya asit sıvı

örneklemesi, 1 hastaya lenf nodundan İİAB, 2 hastaya ise abdomenden kitle

eksizyonu yapıldı ve hastaların operasyon ve biyopsi materyalleri Ankara

Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji A.B.D’ da değerlendirildi.

3.6. Kemoterapi

PET/BT’de patolojik tutulum izlenen hastalar Ankara Üniversitesi Kadın Hastalıkları

ve Doğum ABD da değerlendirilerek 13 hasta inoperabl kabul edilerek kemoterapi

başlandı.

3.7. İstatiksel analiz

Çalışmaya dahil edilen tüm hastaların yaşları, laboratuar ve sintigrafik çalışmaların

sonuçları SPSS 13.0 paket programına girildi. Çalışmaya dahil edilen hastaların

ortalama yaş ve standart sapmaları hesaplandı. Verilen klinik karara göre oluşturulan

Page 25: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

18

gruplarda her bir tetkikin (PET/BT, BT, CA 125) sonuçları ayrı ayrı ve birbirleriyle

karşılaştırmalı olarak sayısal veriler ve yüzdelerle değerlendirildi (crosstab table).

3.8. Değerlendirme

Çalışmaya dahil edilen hastalar takipte oldukları kadın hastalıkları uzmanları

tarafından gerek yapılan tetkikler (CA 125 değerleri, radyoloji bulguları, PET/CT

sonuçları) ve gerekse muayene bulguları ışığında rekürrensin olup olmadığı klinik

olarak değerlendirilmiştir. Klinik karar ( tedavisiz takip, KT ve/veya cerrahi ) gold

standart kabul edilerek incelemenin sensitivite, spesifite, negatif ve pozitif prediktif

değerleri ile doğruluk yüzdeleri hesaplandı.

Radyolojik bulgular uzman bir radyolog tarafından patolojik ve normal olmak üzere

iki grupta değerlendirildi.

PET/BT’de izlenen lezyonlar için SUV max düzeyi >2.5 olanlar patolojik olarak

kabul edildi.

Page 26: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

19

4. BULGULAR

Tablo 5. Klinik Karara göre hastaların guruplandırılması

Hasta No Hasta Adı Klinik Karar Tedavi

1 MŞ Rekürrens (+) KT

2 TK Rekürrens (-) Tedavisiz takip

3 ŞB Rekürrens (+) Cerrahi + KT

4 KK Rekürrens (+) Cerrahi + KT

5 EY Rekürrens (+) KT

6 AB Rekürrens (+) KT

7 MÖ Rekürrens (+) Cerrahi

8 RÇ Rekürrens (+) KT

9 NK Rekürrens (+) KT

10 HO Rekürrens (-) Tedavisiz takip

11 MB Rekürrens (+) Cerrahi + KT

12 HA Rekürrens (+) KT

13 SÖ Rekürrens (-) Tedavisiz takip

14 GI Rekürrens (+) KT

15 ST Rekürrens (+) Cerrahi + KT

16 AH Rekürrens (-) Tedavisiz takip

17 LÇ Rekürrens (+) Cerrahi + KT

18 UA Rekürrens (+) KT

19 HS Rekürrens (-) Tedavisiz takip

20 DÖ Rekürrens (+) KT

21 HK Rekürrens (+) KT

22 SÇ Rekürrens (-) Tedavisiz takip

23 EA Rekürrens (+) KT

24 AÇ Rekürrens (+) KT

25 ÜÇ Rekürrens (+) KT

26 MK Rekürrens (+) KT

Page 27: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

20

4.1. CA 125 sonuçları

Hastalar CA 125 düzeylerine göre iki gruba ayrılarak değerlendirildi.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Laboratuarında çalışılan CA 125 testi

için üst sınır olan 35 IU/ml cut off değer olarak kabul edildi.

1.CA 125 düzeyinin normal sınırlarda olup, radyolojik inceleme bulgularının pozitif

yada şüpheli olduğu grup

2.CA 125 değerlerinin yüksek olduğu grup

CA 125 sonuçlarına göre 19 hasta (%73) grup 1’e, 7 hasta gurup 2’ ye dahil edildi

(Tablo 6 ). Grup 1’deki hastaların CA 125 değerleri yüksek, Grup 2’deki hastaların

CA 125 düzeyleri ise normal aralıktaydı.

Page 28: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

21

Tablo 6. CA 125 sonuçlarına göre hastaların gruplandırılması

Hasta No Hasta Adı CA 125 Grup-1 Grup-2

1 MŞ 22.41 X

2 TK 7.2 X

3 ŞB 766.51 X

4 KK 212.7 X

5 EY 34.35 X

6 AB 58.51 X

7 MÖ 14.59 X

8 RÇ 462 X

9 NK 180.2 X

10 HO 17 X

11 MB 41 X

12 HA 56.9 X

13 SÖ 9 X

14 GI 350 X

15 ST 20 X

16 AH 40.9 X

17 LÇ 94.88 X

18 UA 60.54 X

19 HS 18 X

20 DÖ 71.64 X

21 HK 96 X

22 SÇ 40 X

23 EA 120 X

24 AÇ 93.08 X

25 ÜÇ 84 X

26 MK 36.9 X

CA 125 düzeyine göre çalışmaya dahil edilen hastalarda CA 125 yüksekliği olan

gurupta en yüksek CA 125 değeri 766.1 (hasta 3) IU/ml, en düşük değer ise 34.35

IU/ml idi (hasta 5), (ortalama ca 125 değeri 104.7)

CA 125 değerleri normal düzeylerde olan 4 hasta (%66) klinik olarak normal kabul

edildi, CA 125 değeri normal olan 3 hastada (%15) rekürrens saptandı.

Page 29: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

22

Tablo 7. CA 125 sonuçlarıyla klinik kararın karşılaştırılması

CA 125

Klinik takip

CA 125 normal CA 125 yüksek Toplam

Normal

takip

Hasta sayısı 4 2 6

Yüzdesi (%) 66.66 33.34 100

Rekürrens Hasta sayısı 3 17 20

Yüzdesi (%) 15.00 85.00 100

Toplam Hasta sayısı 7 19 26

Yüzdesi (%) 26.92 73.08 100

Tablo 8. CA 125 düzeylerinin rekürren over Ca’yı saptamadaki sonuçları

CA 125

Doğru pozitif 17/19

Doğru negatif 4/7

Yalancı pozitif 2/19

Yalancı negatif 3/7

Sensitivite (%) %85

Spesifite (%) %66

PPV(%) %89

NPV(%) %57

Doğruluk (%) %81

Page 30: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

23

4.2. Abdominopelvik BT Sonuçları

Çalışmaya dahil edilen hastalara PET/BT çalışması öncesi 1-3 aylık dönemde, 26

hastaya abdominopelvik BT yapıldı.

Radyolojik inceleme sonrası patoloji saptanmayan 1 (%3) hasta klinik olarak normal,

3 (%11) hastada ise rekürrens saptandı. Radyolojik incelemede patoloji saptanan 5

(%19) hasta klinik olarak normal takibe alınırken 17 (%65) hastada rekürrrens

saptandı. (Tablo 9.)

Tablo 9. Radyolojik görüntüleme sonuçları ile klinik kararın karşılaştırılması

Radyoloji

Klinik takip

Radyolojide

patoloji (-)

Radyolojide

patoloji (+) Toplam

Normal

takip

Hasta sayısı 1 5 6

Yüzdesi (%) 16,66 83,34 100

Rekürrens Hasta sayısı 3 17 20

Yüzdesi (%) 15,00 85,00 100

Toplam Hasta sayısı 4 22 26

Yüzdesi (%) 15,38 84,62 100

Page 31: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

24

Tablo 10. Radyolojik görüntülemenin rekürren over Ca’yı saptamadaki sonuçları

CT

Doğru pozitif 17/22

Doğru negatif 1/4

Yalancı pozitif 5/22

Yalancı negatif 3/4

Sensitivite (%) %85

Spesifite (%) %16

PPV(%) %77

NPV(%) %25

Doğruluk (%) %69

4.3. PET/BT sonuçları

PET/BT ile değerlendirilen 18/26 hastada patolojik tutulum saptandı. 8 hastada

karaciğer, 2 hastada dalak, 3 hastada akciğer, 7 hastada pelvik rekürrens, 4 hastada

peritoneal karsinomatozis, 6 hastada abdominal lenf nodları, 5 hastada pelvik lenf

nodları, 1 hastada boyun ve supraklavikuler lenf nodları, 1 hastada mediastende

metastaz saptandı. (Tablo 11) 1 hastada sadece akciğerde metastaz saptanırken, 17

hastada birden fazla alanda metastaz saptandı.

Çalışmaya dahil edilen 20/26 hastada rekürren tümör saptanırken, 6 hasta normal

kabul edilip tedavisiz takip edildi. Rekürren hastalık saptanan 6 hastaya

histopatolojik olarak tanı konuldu. Bu hastalalara batın asit sıvı yayması (n:1),

supraklavikuler LN’u biyopsisi (hasta no.11) sekonder sitoredüktif cerrahi (n:4)

yapıldı. 14 hasta ise klinik değerlendirilmeye göre rekürren over Ca tanısı aldı.

Page 32: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

25

Tablo 11. PET/BT ile değerlendirilen hastaların rekürren tümör, abdominal

peritoneal karsinomatozis ve uzak metastazların lokalizasyonları

Hasta No. Lezyonlar

1 pelvik tümör, abdominal lenf nodları

3 karaciğer, peritoneal karsinomatozis

5 akciğer, karaciğer, abdominopelvik LN’ları

6 abdominopelvik LN’ları

7 pelvik tümör

8 peritoneal karsinomatozis

9 aksiller LAP, karaciğer, dalak, pelvik tümör,

peritoneal karsinomatozis

11 boyun LN, supraklavikuler LN, mediastinal LN,

abdominal LN, pelvik LN, pelvik tümör

12 mediastinal LN, abdominal LN

15 pelvik tümör

17 pelvik tümör, pelvik LN

18 karaciğer

20 karaciğer, peritoneal karsinomatozis

21 abdominal LN, pelvik LN

23 karaciğer, dalak, akciğer, abdominopelvik LN

24 karaciğer, abdominal LN

25 akciğer

26 karaciğer, pelvik tümör

PET/BT’de tutulum olmayan 6 hasta (%100) klinik olarak normal takibe alınırken, 2

hastada (%10) rekürrens saptandı. Çalışmamızda 2 hastada yalancı negatiflik

saptandı. PET/BT’de tutulum saptanan 18 hasta (% 90) klinik olarak rekürren over

Ca olarak kabul edildi. Yalancı pozitiflik izlenmedi.

Page 33: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

26

Tablo 12. PET/BT sonuçları ile klinik kararın karşılaştırılması

PET/BT

Klinik takip

PET/BT’de

tutulum (-)

PET/BT’de

tutulum (+)

Toplam

Normal

takip

Hasta sayısı 6 0 6

Yüzdesi (%) 100 0 100

Rekürrens Hasta sayısı 2 18 20

Yüzdesi (%) 10,00 90,00 100

Toplam Hasta sayısı 8 18 26

Yüzdesi (%) 30,00 70,00 100

Tablo 13. PET/BT’nin rekürren over Ca’yı saptamadaki sonuçları

PET/CT

Doğru pozitif 18/18

Doğru negatif 6/8

Yalancı pozitif 0/18

Yalancı negatif 2/8

Sensitivite (%) %90

Spesifite (%) %100

PPV(%) %100

NPV(%) %75

Doğruluk (%) %92

4.4. CA 125 sonuçlarıyla PET/BT’nin karşılaştırılması

CA 125 değeri normal düzeyde olan 4 hastada (%57.14) PET/CT’de patolojik

tutulum izlenmezken, 3 hastada (% 42.86) tutulum saptandı. CA 125 değeri yüksek

olan 4 hastada (%21.05) PET/BT’de tutulum izlenmezken, 15 hastada (%28.95)

patolojik tutulum saptandı.

Page 34: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

27

Tablo 14. PET/BT ve CA 125 sonuçlarının karşılaştırılması

PET/BT

CA 125

PET/BT’de

tutulum (-)

PET/BT’de

tutulum (+)

Toplam

CA125

normal

Hasta sayısı 4 3 7

Yüzdesi (%) 57.14 42.86 100

CA125

yüksek

Hasta sayısı 4 15 19

Yüzdesi (%) 21.05 28.95 100

Toplam Hasta sayısı 8 18 26

Yüzdesi (%) 30.77 69.23 100

4.5. Radyoloji sonuçlarıyla PET/BT’nin karşılaştırılması

Çalışmada radyoloji sonuçlarıyla PET/BT sonuçları karşılaştırıldığında, 1 hastada

hem PET/BT’de hemde radyolojik görüntülemelerde lezyon saptanmadı, 15 hastada

ise PET/BT’de ve radyolojik incelemelerde patoloji izlendi. 3 hastada PET/BT’de

patolojik tutulum izlenirken radyolojik incelemede lezyon saptanmadı. 7 hastada

radyolojik görüntülemede lezyon tariflenirken PET/BT’de tutulum izlenmedi. Bu 7

hastanın radyolojik görüntüleme sonuçları şüpheliydi, milimetrik, operasyon sonrası

değişikliklerle ayrımı net olarak yapılamayan lezyonlardı. 1 hastada abdominopelvik

CT’de peritoneal karsinomatozis tanımlanmasına rağmen PET/BT’de abdomende

patolojik tutulum izlenmedi (Şekil 1). Bu hastanın histopatolojisi over Ca metastazı

ile uyumlu geldi.

Page 35: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

28

Tablo 15. CA 125, Abd.-Pelvik CT, PET/BT sonuçları

Hasta Adı

Ca-125 Abd-Pelvik BT PET-BT Klinik karar

M� 22.41 Abdominal LN, pelvik tümör Abdominal LN, pelvik tümör KT

TK 7.2 Kc segment 8' de1,5*0.8 cm metastatik kitle

N Normal takip

�B 766.51 N karaciğer, peritoneal karsinomatozis

Asit sıvı yayması: metastaz

KK 212.7 Peritonitis karsinomatoza? Abdominal LN’ları

N Opere: metastaz

EY 34.35 KC’ de multipl KC’de multipl, AC, abdominopelvik LN’ları,

KT

AB 58.51 Abdominopelvik 1cm den küçük LN’ları Abdominopelvik LN’ları KT

MÖ 14.59 Pelvik tümör Pelvik tümör Opere: metastaz

RÇ 462 İnce barsak segmentlerinde duvar kalınlaşma. Pelviste 20 mm kistik yapı

Peritonitis karsinomatoza KT

NK 180.2 KC’de multipl odakta, perihepatik ve perisplenik bölgede malign asit, pelvik tümör

Aksiler LN, KC, Dalakta Multipl, peritonitis karsinomatoza

KT

HO 17 Pelvik kitle N N TAKİP

MB 41 KC ‘de 1.5 cm boyutlu kitle, abdominal LN

Submandibuler LN, supraklavikuler multipl LN, m ediastinal LN, abdominopelvik LN’ları

Opere: metastaz

HA 132 Abdominal LN, pelvik tümör Abdominal LN’ları KT

SÖ 9 Sağ sürrenalde 11mm lezyon N N takip

GI 127 Kcde milimetrik stabil lezyonlar N KT

ST 20 Pelvik kitle Pelvik tümör Opere: metastaz AH 40.9 N N N Takip

LÇ 94.88 Peritonitis karsinomatoza, abdominopelvik LN’ları

Peritonitis karsinomatoza, abdominopelvik LN’ları,

Opere: metastaz

UA 60.54 N KC’de multipl KT

HS 18 Pelviste 5cm lezyon kist? N N TAKİP

DÖ 71.64 KC, abdominopelvik LN’ ları, pelvik tümör

KC, abdominopelvik LN’ları, pelvik tümör

KT

HK 96 perirektal milimetrik birkaç adet LN Abdominopelvik LN’ ları KT

SÇ 40 Kc sol lob lateral segment boyutları artmıştır, sağ lob defektiftir

NORMAL N

EA 120 KC, dalak,

Abdominopelvik LN’ları

AC, KC, dalak,

Abdominopelvik LN’ları

KT

AÇ 93.08 N KC, adominal LN’ları KT

ÜÇ 84 AC AC KT

MK 36.9 Kc de metastatik implantlar KC’ de multipl, pelvik tümör KT

Page 36: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

29

Tablo 16. PET/BT ve radyolojik görüntüleme sonuçlarının karşılaştırılması

PET/BT

Radyoloji

PET/BT’de

tutulum (-)

PET/BT’de

tutulum (+)

Toplam

Radyolojide

patoloji (-)

Hasta sayısı 1 3 4

Yüzdesi (%) 25.00 75.00 100

Radyolojide

patoloji (+)

Hasta sayısı 7 (6’sı şüpheli) 15 22

Yüzdesi (%) 31.82 68.18 100

Toplam Hasta sayısı 8 18 26

Yüzdesi (%) 30.77 69.34 100

Tablo 17. Rekürren over CA’yı saptamada kullanılan tüm tanı ölçütleri

sonuçlarının karşılaştırılması

Sensitivitesi Spesifitesi NPV PPV Testin doğruluğu

PET/BT %90 %100 %100 %90 %92 Radyoloji %85 %16 %25 %77 %69 CA125 %85 %66 %57 %89 %81

Page 37: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

30

A B

C D

Şekil 1: 56 yaşında bayan hasta CA 125 değeri 212.7, abdomnopelvik BT’ de barsak

ansları arasında sıvı değerleri saptanmasıyla hastaya peritonitis

karsinomatoza şüphesiyle PET/BT yapıldı.

A. PET/BT füzyon görüntüleri

B. Tüm vücut PET görüntüleri

C. BT’ de barsak ansları arasındaki sıvı değerleri

D. Pelvis PET görüntüleri

Hastanın PET/BT görüntülemesinde barsak ansları arasındaki sıvı değerlerinde

patolojik tutulum izlenmedi. Hastaya daha sonra Batın asit sıvısı örneklemesi

yapıldı sonucu over Ca metastaz ile uyumlu geldi ve hastaya KT başlandı.

Page 38: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

31

A B

C D

Şekil 2: 59 yaşında bayan hasta CA 125 değeri 766.51, yapılan abdominal-pelvik

BT’de batında serbest sıvı saptanmış. Hastaya CA125 yüksekliği ve şüpheli

BT bulgularıyla rekürrensin araştırılması üzere PET/BT yapıldı.

A. A.BT’de pelviste sıvı değerleri

B. PET/BT pelvis füzyon

C. Tüm vücut PET görüntüleri

D. Tüm vücut PET/BT görüntüleri

Hastanın PET/BT çalışmasında karaciğer ve dalak çevresinde batında, barsak

segmentleri arasında patolojik FDG tutulumu saptandı. Hastaya PET/BT sonucuna

göre batın asit sıvı örneklemesi yapıldı ve over Ca metastazı saptandı ve hastaya KT

başlandı.

Page 39: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

32

5. TARTIŞMA

Erken dönemde tanı alan epitelyal Over Ca’larda tedavi yaklaşımı cerrahi sonrası

takiptir. Epitelyal over tümörlerinin 3/4'ü ileri evrede tanı almakta olup bu durumda

tedavi yaklaşımı debulking veya sitoredüksiyon sonrası kemoterapidir. Over

kanserlerinin platin bazlı kemoterapilere cevap oranı yüksek olmakla birlikte

hastaların çoğunda ilerleyen dönemde rekürrens oluşabilmektedir (6). Bu durumda

nadir vakalarda lokalize rekürrenslerde tedavi yaklaşımı sekonder sitoredüktif

cerrahidir. Hastaların çoğunda ise diffüz peritoneal metastaz gelişir, bu durumda

tedavi seçeneği kemoterapidir (26).

Serum CA 125 ölçümü over kanserinin takibinde rutin olarak kullanılmaktadır. CA

125 yüksekliği (>35 U/ml) rekürren yada rezidüel tümör için güçlü bir belirteçtir

(27,28).

Rekürren over Ca’ların büyük çoğunluğunda CA 125 düzeyleri progresif olarak

yükselir. Fakat CA 125 düzeyleri tümör yayılımının diffüz yada lokalize olduğunun

ayrımını yapamaz. Bu durumda devreye görüntüleme yöntemleri girmektedir.

Rekürrenslerin saptanmasında en sık kullanılan görüntüleme yöntemi olan BT,

pelvik rekürrensleri başarılı şekilde göstermesine rağmen milimetrik nodüllerin

değerlendirilmesinde başarısı azalmaktadır (29,30,31,32).

Garcia-velloso ve ark.ları rekürren over Ca’yı saptamada CA 125’in sensitivitesini

%57, spesifitesini %93 olarak bulmuşlardır (33).

Zimny ve ark.larının 106 hastayla yaptığı bir PET çalışmasında CA 125 yüksekliği

ile başvuran over Ca’lı hastalarda PET’in sensitivitesini % 90 olarak bulmuşlar (34).

Torizuka ve ark.ları over Ca tanılı 25 hastada cerrahi sonrası, klinik takiplerde

ölçülen CA 125 düzeylerini değerlendirmişler ve rekürren over Ca’yı saptamada

%80 gibi yüksek bir doğruluk oranı saptamışlar, testin PPV’sini %100, NPV’sini ise

%50 hesaplamışlardır (35). Bizim çalışmamızın sonuçları bu çalışma ile uyumlu

olarak yüksek doğruluk (%81) ve PPV’e (%89) sahipti fakat NPV (%57) düşüktü.

Page 40: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

33

Çalışmamızda rekürren over kanserini saptamada CA 125’in sensitivitesini %85,

spesifitesini %66, NPV %57, PPV % 89, doğruluğu %81 olarak bulduk. 3 hastada

yalancı negatiflik saptandı. Bu 3 hastada PET/BT ve abd.-pelvik BT bulguları

pozitifti. CA 125 sonuçları 4 hastada gerçek negatifti bu hastalarda PET/BT’de

patolojik tutulum saptanmadı, fakat abd.-pelvik BT’de şüpheli lezyonlar (milimetrik

nodül ve kistik oluşumlar) tanımlanmıştı. 17/19 hastanın sonucu gerçek pozitifti, bu

hastaların hepsinde uyumlu olarak PET/BT’de patolojik tutulum saptandı, abd.-

pelvik BT’de ise 10 hastada lezyon tanımlandı. 2 hastanın sonucu yalancı pozitifti,

bu hastalalarda PET/BT’de patolojik tutulum izlenmezken, abd.-pelvik CT’de 1

hastada lezyon saptanmadı.

Sunit ve ark. 53 hasta ile yapmış oldukları bir çalışmada abdominal bölgede

rekürrensin saptanmasında BT’nin sensitivite, spesifite ve doğruluğunu sırasıyla

%89, %59, %79 olarak bulmuşlar (36). Bu çalışmada 2 vakada (%4) izole toraks

metastazı saptanmış. Benzer sonuçlar Sella ve ark. BT ile yapmış oldukları bir

çalışmada da (%5 toraks rekürrens) gösterilmiştir (37). Bu sonuçlar abdominal

bölgeye ek olarak toraksın da kesitsel görüntüleme yöntemleriyle

değerlendirilmesinin rekürren hastalığın saptanmasında sensitiviteyi artıracağını

göstermektedir (38). Bizim çalışmamızda ise 1 hastada PET/BT ile izole toraks

metastazı saptandı. Bu lezyon eş zamanlı çekilen toraks BT’de de gösterildi.

Çalışmamızda abdominal bölgede BT’nin sensitivitesi, spesifitesi ve doğruluğu

sırasıyla %85, %16, %69 olarak hesapladık. Bizim çalışmamızın sonuçları Sunit ve

ark. nın çalışmasının sensitivite ve testin doğruluğu ile uyumluydu, ancak biz

spesifiteyi daha düşük hesapladık. Bunun sebebinin ise BT’de milimetrik ve şüpheli

kistik lezyonların rekürren hastalık olarak yorumlanmasına bağlı olduğu düşünüldü.

Abd.-pelvik BT sonucu 17/22 hastada gerçek pozitifti, bu sonuçlarla uyumlu olarak

17 hastada PET/BT’de patolojik tutulum izlendi, 1/4 hasta doğru negatifti, bu

hastada PET/BT’de patolojik tutulum izlenmedi fakat CA 125 değeri yüksekti. 5/22

hastada yalancı pozitiflik saptandı, bu hastaların hepsinde PET/BT çalışması normal,

CA 125 değerleri ise 4 hastada normal düzeydeydi. 3/4 hastada yalancı negatiflik

Page 41: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

34

saptandı, bu 3 hastada PET/BT de patolojik tutulum, CA 125 değerlerinde ise

yükseklik saptandı.

Melissa ve ark. BT sonucu negatif, CA 125 düzeyleri yüksek over kanserli hastalar

ile yaptıkları çalışmada PET/BT’nin rekürrensi saptamada sensitivitesini %94.5,

spesifitesini %100 olarak bulmuşlar. Bir başka çalışmada 41 over kanserli hasta

takiplerinde PET/BT ile değerlendirilmiş. Bu hastaların 32’sinde PET/BT de

patolojik tutulum izlenirken, 9 hastada patoloji saptanmamış. PET/BT’nin

sensitivitesi %88, spesifitesi %71 olarak hesaplanmıştır (44).

Sironi ve ark. yaptıkları çalışmada, PET/BT ile 31 hasta değerlendirmişler, 17’sinde

rekürren hastalık saptamışlar(%55). PET/BT ile tanımlanan toplam 41 lezyon (16

lenf nodu, 21 peritoneal lezyon, 4 pelvik lezyon) second-look laparatomi ile yeniden

değerlendirilmiş ve PET/CT’nin lezyon bazlı sensitivitesi ve spesifitesi sıra ile %78

ve %75 olarak saptanmış (45).

Tatsuo ve ark. 25 hastalık bir seride PET/BT’nin rekürren over Ca’yı saptamada

sensitivite, spesifite, testin doğruluğu sırası ile %80,%100, %84 olarak hesaplanmış;

konvansiyonel görüntüleme yöntemlerinde ise bu oranlar sırası ile %55, %100, %64

iken; CA 125’in rekürren over Ca’yı saptamadaki sensitivite, spesifite ve testin

doğruluğu sırası ile %75, %100 ve %80 bulunmuştur. Bu çalışmada 13 hastada

(%86) PET ile rekürrens saptanmış. Sadece 8 hastada (%53) konvansiyonel

görüntüleme yöntemleri ile rekürren hastalık saptanmış. (46). Bu çalışmada CA 125

sonuçlarından testin doğruluğu (%80) ve PPV (%100) yüksek, fakat NPV değeri

düşük saptanmış. Rubin ve ark.larının yaptığı çalışmada (47) CA 125 düzeyleri

normal olan 29 hastaya sekond-look laparotomi yapılmış ve 18’inde (%62) rekürren

over Ca saptanmış. CA 125 düzeyi yüksekliği çoğunlukla rekürren hastalığı gösterir

ancak normal düzeylerde de aktif hastalık olabilir. CA 125 değerleri rekürren

hastalığın büyüklüğü ve yaygınlığı hakkında bilgi vermez, ancak over Ca’lı

hastaların prognozunu etkileyebilir (28).

Page 42: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

35

Bu çalışmada CA 125 düzeyleri yüksek 15 hastanın 13’ünde PET ile rekürren

hastalık saptandı, yanlış negatif CA125 sonuca sahip 5 hastanın 3’ünde rekürren

hastalık saptanmış. CA 125 düzeyi yüksek 15 hastada konvansiyonel görüntüleme

yöntemleri ile sadece 8 hastada rekürren hastalık saptanmış. Sonuç olarak over

kanserli hastaların takibinde özellikle CA 125 düzeyleri yüksek olduğu durumlarda

konvansiyonel görüntüleme yöntemlerinin başarısı artmaktadır.

Thrall ve ark. yaptığı 39 hasta içeren retrospektif bir çalışmada rekürren over Ca

taraması için klinik takiplerde çekilen 51 PET/BT görüntülemesi için PET/BT’nin

sensitivitesi %95, spesifitesi %100 saptanmış (23).

Rekürren over kanserinin değerlendirilmesinde Zimny ve ve ark. larının yaptığı

çalışmada PET/BT’nin sensitivitesi ve spesifitesi sırası ile %83 ve %83 bulunmuş,

yüksek klinik şüphe varlığında sensitive %94’e kadar çıkmaktadır.

Risum ve ark.ları yaptığı prospektif çalışmada rekürren over Ca’nın saptanmasında

PET/BT’nin sensitivitesi %97, spesifitesi %90 bulunmuş. 1 hastada PET/BT sonucu

yanlış negatif olarak değerlendirilmiş. Bu hastanın histopatoloji sonucu müsinöz

adenokarsinom olarak gelmiş. Müsinöz adenokarsinomada FDG tutulumunun az

olması nedeni ile PET/BT ile saptanabilirliliği azalmaktadır. Müsinöz

adenokarsinomada PET/BT’nin sensitivitesi düşüktür (48, 49).

Hyun ve ark.larının yaptığı çalışmada 77 hasta çalışmaya dahil edilmiş, 45 (%58.4)

hastaya cerrahi ile yada klinik takipleri sırasında rekürren hastalık tanısı konmuş, 32

(%41) hastada rekürren tümör saptanmamış. Rekürrens saptanan 45 hastanın 27’sine

(%60) biyopsi yapılmış. PET/BT’nin sensitivitesi, spesifitesi, doğruluğu, PPV ve

NPV’si sırasıyla %93.3, %96.9, %94.8, %97.7 ve %91.2 olarak hesaplanmış (50). Bu

çalışmada 3 hastada PET/BT ile yanlış negatif sonuç alınmış, fakat bu hastaların ikisi

yüksek CA 125 düzeyleri ile bir hasta ise takiplerindeki konvansiyonel diagnostik

görüntüleme yöntemleri ile rekürren hastalık tanısı almış. Bu 3 hasta da

histopatolojik olarak papiller seröz adenokarsinom tanısı almış.

Page 43: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

36

Çalışmamızın hasta sayısı kısıtlı olduğundan genel bir istatistiki görüntü çizmekten

uzak olsa da PET/BT’nin sensitivite, spesifite,negatif ve pozitif prediktif değeri,

doğruluğu sırası ile %90, %100, %100, %90, %92 literatürdeki çalışmalara benzer

saptanmıştır (51).

Bizim çalışmamızda 2 hastada PET/BT ile yanlış negatif sonuç alınmış olup (4 ve

14 no.lu hastalar) daha önce yapılmış çalışmalarla uyumlu olarak iki hastanın

histopatolojik tanısı papiller seröz adeno Ca saptanmıştır. Bu hastaların her ikisinin

de PET/BT görüntülemesi ile eş zamanlı bakılan tümör marker düzeyleri yüksekti.

PET/BT’de yanlış negatif sonuçlar renal clear cell karsinomada oduğu gibi over clear

cell Ca’da ve seröz adeno Ca da düşük metabolik hızla ilişkilidir. Respiratuar

hareketler nedeni ile hareket halinde olan üst abdominal bölgenin, bunun yanında

böbrek, üriner sistem ve mesanedeki tutulum ile fizyolojik olarak radyofarmösötik

maddenin doğal itrahın birbirine karıştırılabilmesi nedenleriyle de yanlış negatif

sonuçlar elde edilebilir.

Bizim çalışmamızın önemli bir sonucu, PET/BT görüntüleme metodu için yanlış

pozitiflik gösteren olgunun bulunmamasıdır. Bu açıdan hastalar yanlış pozitifliğin

doğurabileceği sonuçlar açısından korunmuşlardır. Bu sonuçlar gereksiz yere yapılan

cerrahinin meydana getireceği potansiyel olarak artmış mortalite ve morbiditenin

yanında maliyeti de azaltmaktadır. Ancak çalışmaya dahil edilen hastalar rekürrens

için yüksek riske sahipti. Bu da PET/BT ile yanlış pozitiflik görülme ihtimalini

azaltmaktadır.

18/18 hastada PET/BT doğru pozitifti, bu hastaların 15’inde abd-pelvik CT’de

lezyon tanımlanmıştı ve bu 15 hastada CA 125 değeri yüksekti. 6/8 hastanın sonucu

ise gerçek negatifti, bu hastaların 4’ünde CA 125 değeri normaldi. 5 hastanın abd.-

pelvik BT ile şüpheli lezyon tanımlanmışı, 1 hastanın sonucu ise normaldi.

Turlakow ve ark.nın yaptığı çalışmada peritonitis karsinomatozayı saptamada

PET/BT’nin sensitivitesi 18/23 (%78), PPV 18/19 (%95), BT’nin sensitivitesi 10/23

Page 44: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

37

(%43), PPV 10/10 (%100) olarak hesaplanmış. Çalışmamızda toplam 5/26 hasta

peritonitis karsinomatoza tanısı aldı. Bu hastaların hepsinde CA 125 düzeyleri

yüksekti. 5 hastanın 3’ü histopatolojik olarak, 2’si klinik olarak peritonitis

karsinomatoza tanısı aldı. 4 hastada PET/BT ile peritonitis karsinomatoza tanımlandı,

1 hastada paolojik tutulum izlenmedi, fakat bu hasta abd.-pelvik BT ile peritonitis

karsinomatoza tanısı aldı. Abd.-pelvik BT ile 2 hastada peritonitis karsinomatoza

tanımlanırken , 3 hastada peritonitis karsinomatoza tanısını atlandı (52).

Bizim çalışmamız, literatürdeki diğer çalışmaları destekler nitelikte olup PET/BT’ye

ait sonuçların rekürrensi saptamada geleneksel görüntüleme yöntemlerinden üstün

olduğunu göstermektedir. Kompüterize tomografi (BT), manyetik rezonans (MR) ve

ultrasonu (US) içeren konvansiyonel görüntüleme yöntemleri küçük lezyonları

saptamada, rölatif olarak düşük sensitiviteye sahiptirler. Bunun sebebi operasyon

sonrası değişikliklerin (postoperatif skar yada radyoterapi sonrası fibrozis)

görüntüleri yorumlamada ortaya çıkardığı zorluktan kaynaklanmaktadır. Bu durumda

skar dokusu ile malign dokunun ayrımını yapmak önem kazanmaktadır. PET/BT

malign dokuya ait aktif metabolik durumu saptamakta ve yanlış pozitiflikleri

önlemektedir. Yapılan çok sayıda çalışmada 18F FDG PET’in rezidü veya rekürren

hastalığa ait dokuyu saptamada güvenilir bir araç olduğuna işaret etmektedir. FDG

PET sayesinde hastalık erken dönemde saptanabilmektedir.

Çalışmamızda 3 hastada bölgesel BT’de lezyon tanımlanmazken PET/BT de patoloji

izlendi. CT ile PET teknolojisini birleştiren hibrid model PET/BT’nin kullanıma

girmesi ile tüm vücutta 18F FDG’nin tutulum yerinin anatomik incelemesi

yapılmakta ve buda sensitiviteyi artırmış ve fizyolojik tutulum noktalarından

kaynaklanan yanlış pozitifliklerin oranını azaltmıştır (39,40,41,42,43). Bölgesel BT

incelemesi dışında kalan alanlardaki metastazların saptanması tüm vücut PET/BT

incelemesi ile mümkün olabilmektedir. Buda önemli bir avantaj olarak ortaya

çıkmaktadur.

Çalışmamızın sonuçları 18F FDG PET/BT birinci basamak tedaviyi takiben rekürren

over Ca hastalarının tespit etmede faydalı bir tanı metodu olduğunu göstermiştir.

Page 45: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

38

Klinik takiplerde yüksek CA 125 seviyeleri bulunan fakat negatif yada şüpheli

radyolojik görüntüleme sonuçları olan yada CA 125 seviyeleri normal olmasına

karşın geleneksel radyolojik görüntüler relapsı düşündüren yani klinik olarak arada

kalınan vakalarda PET/BT yüksek doğrulukta sonuçlar vermektedir.

Page 46: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

39

6. SO�UÇLAR

1- Rekürren Over Ca’nın saptanmasında PET/BT’nin radyolojik görüntüleme

yöntemlerinden ve CA 125’ den daha başarılı olduğu,

2- CA 125 düzeyi yüksek olan yada CA 125 düzeyleri normal olup şüpheli

radyolojik bulgulara sahip hastaların rekürrens açısından PET/BT ile

değerlendirilmesi gerektiği,

3- PET/BT’nin tüm vücudun değerlendirilmesine olanak sağladığından olası

uzak metastazları saptayıp tedavi şeklini değiştirebileceği,

4- Epitelyal Over Ca’nın histopatolojik alt gurupları olan clear cell ca, müsinöz

ve seröz adeno papiller ca da yanlış negatif PET/BT sonuçları göz önünde

bulundurulması gerektiği,

5- Peritonitis karsinomatozisin tanısında, PET/BT’nin BT’den başarılı olduğu,

6- CT ile bölgesel değerlendirmede metastaz saptanan hastaların, hastalık

yaygınlığını değerlendirmede PET/BT’nin kullanılması gerektiği sonuçları

elde edilmiştir.

Page 47: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

40

7. ÖZET

Rekürren Over Kanserinin Tanısında PET/BT’nin Rolü

Pek çok over Ca’lı hasta birinci basamak tedaviyi takiben 2 yıl içerisinde rekürrens

açısından yüksek risk altındadır. Günümüzde rekürren hastalığın tespitinde CA125

serum düzeyleri, BT, MRI ve ultrason kullanılmaktadır. Bu çalışmada 18-FDG

PET/BT’nin rekürren hastalık açısından şüpheli vakalarda sensitivite, spesifite ve

doğruluğunu saptamayı amaçladık.

Materyal-Metod: Bu çalışmada prospektif olarak yaş ortalaması 59.4 olan daha

önceden over kanseri tanısı ile cerrahiye gitmiş ve kemoterapi-radyoterapi almış

veya sadece radyoterapi almış 26 hastayı değerlendirdik. Geleneksel radyolojik

görüntüleme yöntemlerinden en efektif olanı ve yaygın kullanılan BT ile CA 125

ölçümünü takiben tüm hastalara 18F FDG PET/BT ile fonksiyonel görüntüleme

yapıldı. Sonuçlar, hastanın takiplerindeki klinik, laboratuar bulgularıyla

karşılaştırıldı.

Sonuçlar: PET/BT sonuçları 18 hastada pozitif (18 gerçek pozitif), 8 hastada ise

negatifti ( 6’sı gerçek negatif, 2’si yanlış negatif). Yaptığımz çalışmaya göre18F-FDG

PET/BT iyi bir sensitivite (%90), spesifite (%100) ve doğruluğa (%92) sahip olmakla

geleneksel görüntüleme yöntemlerinin literatürde rapor edilmiş olan değerinden daha

üstün bulunmuştur.

Sonuç: 18F FDG PET/BT rekürren over kanserinin erken saptanmasında kullanışlı ve

önemli bir görüntüleme yöntemidir.

Anahtar Sözcükler: 18F FDG PET/BT, konvansiyonel görüntüleme yöntemleri, Ca

125, rekürren over kanseri

Page 48: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

41

8. SUMMARY

18F-FDG PET/BT in the diagnosis of recurrent ovarian cancer

Aim: Many patients with ovarian cancer are at high risk of recurrence especially in

the 2 years following fist-line therapy. CA 125 serum levels measurement associated

to computed tomography (BT), ultrasound (US) and magnetic resonance imaging

(MRI) are currently used during follow-up to detect recurrent disease. However CT

is the most effective and usefull tool at all of these conventional methods.

Unfortunately, in a relevant percentage of cases all of these traditional imaging

techniques provide a significant number of doubtful/equivocal results or turn out

negative even in presence of elevated Ca 125 levels. Aim of our study was to

evaluate sensitivity, specificity and accuracy of 18F-FDG PET/BT in a group of

patients with suspicion of ovarian cancer recurrence.

Material-methods: We prospectively evaluated 26 patients with a mean age of 59.4

years who had been previously treated for ovarian cancer with surgery and radio-

chemotherapy or radio-chemotherapy alone. Following the performance of

traditional radiologic imaging (abd.-pelvik BT) and CA 125 measurement, all

patients underwent additional 18F-FDG PET/BT. PET/BT results were compared

with histologic findings or clinical, laboratory techniques during subsequent follow-

up data.

Results: Of 26 patients 18 had a positive PET-BT (18 true positive) whereas 8 a

negative PET/CT (6 true negative, 2 false negative). Overall, in our experience 18F-

FDG PET/BT provided a good sensitivity (90%), specificity (100%) and accuracy

(92%), superior to that reported in literature for traditional radiologic imaging.

Conclusions: It can be concluded that 18F-FDG PET/BT appears to be a useful and

accurate tool in disclosing early recurrent ovarian cancer.

Keywords: 18F-FDG PET/BT; Conventional radiologic imaging; Ca125 serum

levels; ovarian cancer; recurrent disease

Page 49: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

42

9. KAY�AKLAR

1. Landis SH, Murray T, Bolden S , Wingo PA: Cancer statistics, 1999, CA

Cancer J Clin 1999;49:8-31

2. Fiorca JV, Roberts WS: Screening for ovarian cancer. Cancer Control

1996;3:120-129

3. Conti PS, Lilien DL, Hawley K, Keppler J, Grafton ST, Bading JR. PET

and FDG in oncology : a clinical update. Nucl Med Biol 1996;23:717-35

4. Strauss LG, Conti PS. The applications of PET in clinical oncology. J

Nucl Med Biol 1996;23:717-35

5. Nahhas WA. Ovarian cancer. Current Outlook on this deadly disease.

Postgrad Med 1997;102:112-20

6. Cannistra SA. Cancer of the ovary. N Engl J Med 1993;329:1550-9

7. Zimny M, Schröder W, Wolters S, Cremerius U, Rath W, Buell U, FDG

PET in ovarian carcinoma: methodology and preliminary results.

Nuklearmedizine 1997;36:228-33

8. Grab D, Flock F, Stohr I, Nussle K, Rieber A, Fenchel S, Brams HJ,

Reske SN, Kreienberg R. Classification of asymptomatic adnexal masses

by ultrasound, magnetic resonance imaging, and positron emission

tomography. Gynocol Oncol 2000;77:454-9

9. Squatrito RC, buller RE: Use of serum CA-125 for monitoring and

prognosticating outcome in patients with epithelial ovarian cancer. The

famele patient 1994;19:14

Page 50: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

43

10. Morrow CP, Curtinn JP, Toownsend DE: Tumors of the ovary: synopsis

of Gynecolojic Oncology, 1993, p 265

11. Jacobs I, Bast RC Jr; The CA 125 tumor-associated antigen: A review of

the literatüre. Hum Reprod 1989,4:1-12

12. Kubik-Huch RA, Dorffler W, von Schulthess GK, Marincek B, Kocchli

OR, Seifert B, et all. Value of 18-FDG PET, CT and magnetik resonance

imaging in diagnosis primary and recurrentovarian carcinoma. Eur Radiol

2000; 10:761-7

13. See HT, Kavanagh JJ, Hu W, Bast RC. Targeted therapyfor epithelial

ovarian cancer : current status are future prospects. Int J Gynecol Cancer

2003;13:701-34

14. Henkin R, Bova D, Dillehay GL, Halama JR, Karesh SM, Wagner RH,

Zimmer AM, Nuclear Medicine 2nd edition, s: 257-285

15. Kapoor V, McCook, BM, Torok FS, An Introduction to PET-CT

Imaging, Radiographics 2004, Vol.24, s:523-543

16. Berry JD, Cook GJR, PET in oncology, British Medical Bulletin 2006,

Vol. 79 s:171-186

17. Gallagher BM, Anasri A., Atkins M. Et al Radiopharmaceuticals XXVII.

18F- FDG metabolism in vivo. Tissue distribution and imaging studies in

animals. J Nucl Med: 18:990-96,1977

18. Shalom RB, Valdivia AY, Blaufox MD, PET imaging in oncology,

Seminars in Nuclear Medicine ; 30:150-185, 2000

Page 51: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

44

19. J. Ruhlman, P. Oehr, H.J. Biersack, PET in oncology, Basic and Clinical

Application, 1999, s:89-101

20. Shalom RB, Valdivia AY, Blaufox MD, PET imaging in oncology,

Seminars in Nuclear Medicine; 30:150-185,2000

21. J. Ruhlman, P. Oehr, H.J Biersack, PET in Oncology, Basic and Clinical

application, 1999, s: 89-101

22. Dominique D, Edward C, Milton G, Manuel B, Henry R, Barry S, David

T, Lincoln B, Anthony P, Karl H, Micheal S; Procedure Guideline for

Tumor Imaging with 18F-FDG PET/CT

23. Hubner KF, McDonald TW, Niethammer JG, Smith GT, Gould HR,

Buonocore E. Assesment of primary and metastatic ovarian cancer by

positron emission tomography (PET) using 2-(18F) deoxyglucose (2-18F

FDG). Gynecol Oncol 1993;51:197-204

24. Schröder W, Zimny M, Rudlowski C, Bull U, Rath W. The role of 18-F-

FDG PET in diagnosis of ovarian cancer. Int J Gynecol Cancer

1999;9:117-22

25. Bettinardi V, Dona M, Savi A, Lecchi M, Castiglioni I, Gilardi MC,

Bammer H, Lucignani G, Fazio F, Performance evaluation of the new

whole-body PET/CT scanner: discovery ST, Europen Journal of Nuclear

Medicine and Molecular imaging 2004, Vol. 31, s: 867-881

26. Markman M, Bookman MA. Sekond-line treatment of ovarian cancer.

Oncologist 2000;5:26-35

Page 52: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

45

27. Niloff JM, Bast RC Jr, Schaetzl EM, Knapp RC. Predictive value of CA

125 antigen levels in second-look procedures for ovarian cancer. Am J

Obstet Gynecol 1985;151:981-986

28. Patsner B, Orr JW Jr, Mann WJ Jr, Taylor PT, Partridge E, Allmen T.

Does serum CA-125 level prior to second-look laparotomy for invasive

ovarian adenocarcinoma predict size of residual disease? Gynecol Oncol

1990;38:373-376

29. Method MW, Serafini AN, Averette HE, et al. The role of

radioimmunocintigraphy and computed omography scan prior to

reassesment laparotomy of patients with ovarian carcinoma. A

preliminary report. Cancer 1996;77:2286-93

30. Ferrozi F, Bova D, De Chiara F, Garlaschi G et al. Thin-section CT

follow-up of metastatic ovarian carcinoma correlation with levels of CA-

125 marker and clinical history. Clin Imag 1998;22:364-70

31. Uysal U, Kostakoğlu L, Elahi N, Aydıngöz U, Fırat D, Bekdik CF. Can

bone scintigraphy detect additional metastatic sites unrevealed by CT in

patients with recurrent ovarian carcinoma? Radiat Med 1997;15:55-8.

32. Giunta S, Venturo I, Mottolese M, Salzano M, Diotallevi F, Squillaci S,

Bigotti A, Curcio CG, Atlante G, Natali PG. Noninvasive monitoring of

ovarian cancer: improved results using CT with intraperitoneal contrast

combined with immunocytology. Gynecol Oncol 1994;53:103-8

33. Garcia –Velloso MJ, Jurado M, Ceamanos C, et al. Diagnostic accuracy

of FDG PET in the follow-up of palatinum-sensitive epithelial ovarian

carcinoma. Eur J Nucl Med Mol Imaging 2007;34(9):1396-405

Page 53: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

46

34. Zimny M, Siggelkow W, Schroder W, Nowak B, Biermann S, Rath W, et

al. 2-(fluorine-18)-fluoro-2-deoxy-D-glucose. Positron emission

tomography in the diagnosis of recurrent ovarian cancer. Gynecol Oncol

2001;83:310-5

35. Torizuka T, Nobezawa S, Kano T, et al. Ovarian cancer recurrence : role

of whole body positron emission tomography using 2-(fluorine-18)-

fluoro-2-deoxy-D-glucose. Eur J Nucl Med Mol Imaging 2002;29(6):797-

803

36. Sunit Sebastian, Susana I. Lee, Neil S. Horowitz et al. PET-CT vs. CT

alone in ovarian cancer recurrence. Abdom Imaging (2008) 33:112-118

37. Sella T, Rosenbaum E, Edelmann DZ, et al.(2001) Value of chest CT

scans in routine ovarian carcinoma folow-up. AJR Am J Roetgenol

177:857-9

38. Sunit Sebastian, Susana I. Lee, Neil S. Horowitz et al. PET-CT vs. CT

alone in ovarian cancer recurrence. Abdom Imaging (2008) 33:112-118

39. Karlan BY, Hawkins R, Hoh C, et al. Whole-body positron emission

tomography with 2-(fluorine-18)-fluoro-2-deoxy-D-glucose can detect

recurrent ovarian carcinoma. Gynecol Oncol 1993;51:175-181

40. Kubik-Huch RA, Dorffler W, Von Schulthess GK, et al. Value of 18F-

FDG positron emission tomography, computed tomography, and

magnetic resonance imaging in diagnosing primary and recurrent ovarian

carcinoma. Eur Radiol 2001;10:761-767

Page 54: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

47

41. Rose PG, Faulhaber P, Miraldi F, Abdul-Karim FW. Positivve emission

tomography for evaluating a complete clinical response in paients with

ovarian or peritoneal carcinoma: correlation with second-look

laparotomy. Gynecol Oncol 2001;82:17-21

42. Nakamoto Y, Saga T, Ishimori T, et al. Clinical value of psitron emission

tomography with FDG for recurrent ovarian cancer. AJR Am J

Roentgenol 2001; 176:1449-1454

43. Schroder W, Zimny M, Rudlowski C, Bull U, Rath W. The role of 2-

(fluorine-18)-fluoro-2-deoxy-D-glucose ( 18 F-FDG PET) in diagnosis of

ovarian cancer. Int J Gynecol Cancer 1999; 9:117-122

44. Torizuka T, Nobezawa S, Kanno T, et al. Ovarian cancer recurrence: role

of whole-body positron emission tomography using 2-(fluorine-18)-

fluoro-2-deoxy-D-glucose. Eur J Nucl Med Mol Imaging 2002;29

(6):797-803

45. Sironi S, Messa C, Mangili G, et al.Integrated FDG PET/CT in patients

with persistent ovarian cancer: correlation with histologic findings,

Radiology 2004, Nov.;233(2):433-40

46. Tatsuo Torizuka, Shuji Nobezavwa, Tshihiko Kanno et al. Ovarian cancer

recurrence: role of whole –body positron emission tomography using 2-

(fluorine-18)-fluoro-2-deoxy-D-glucose. European Journal of Nuclear

Medicine Vol.29, No. 6, June 2002.

47. Rubin SC, Hoskins WJ, Hakes TB MM, Reichman BS et al. Sereum CA

125 levels and surgical findings in patients undergoingscondary

operations for epithelial ovarian cancer. Am J Obstet Gynecol 1989;

160:667-671

Page 55: TÜRKİYE CUMHURİYETİ A KARA Ü İVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/28997/tez.pdf · 2.2. Anatomi Her biri yaklaşık 4x2x1 cm boyutlarında, 4-8 gr ağırlığında

48

48. Martinez-Roman S, Ramirez PT, Oh J, et al. Combined positron emission

tomography and computed tomography for the detection of recurrent

ovarian mucinous adenocarcinoma. Gynecol Oncol

49. Berger KL, Nicholson SA, Dehdashti F, et al. FDG PET evaluation of

mucinous neoplasms: correlation of FDG uptake with histopathologic

features, AJR Am Roentgenol. 2000;174:1005-1008

50. Hyun Hoon Chung, Won Jun Kang, Jae Weon Kim, et al. Role of FDG

PET/CT in the assesment of suspected recurrent ovarian cancer:

correlation with clincal or histological findings. Eur J Nucl Med Mol

Imaging 2007 34:480-486

51. C. Nanni, D. Rubello, M. Farsad, P. De laco, M. Sansovini, P. Erba, L.

Rampin, G. Mariani, S. Fanti, FDG PET/CT in the evaluation of recurrent

ovarian cancer: a prospective study on forty-one patients.

J.ejso.2005.02.029

52. Alla T, Henry W. Yeung, Aida Sanchez S, Homer A, Peritoneal

Carcinomatosis: Role of FDG-PET. J Nucl Med 2003; 444:1407-1412