25
T.C. ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹ YAYINI NO: 2312 AÇIKÖ/RET‹M FAKÜLTES‹ YAYINI NO: 1309 TOPLUMSAL C‹NS‹YET ÇALIfiMALARI Yazarlar Prof.Dr. Fatmagül BERKTAY (Ünite 1) Prof.Dr. Y›ld›z ECEV‹T (Ünite 2) Prof.Dr. Ayfle GÜNDÜZ HOfiGÖR (Ünite 3) Prof.Dr. Belk›s KÜMBETO/LU (Ünite 4) Prof.Dr. Eser KÖKER (Ünite 5) Arfl.Gör.Dr. Halise KARAASLAN fiANLI (Ünite 5) Prof.Dr. Gülriz UYGUR (Ünite 6) Yrd.Doç.Dr. F. ‹rem ÇA/LAR (Ünite 6) Gülnur ELÇ‹K (Ünite 7) Prof.Dr. Y›ld›z ECEV‹T (Ünite 7) Prof.Dr. Serpil SANCAR (Ünite 8) Editörler Prof.Dr. Y›ld›z ECEV‹T Yrd.Doç.Dr. Nadide KARKINER ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹

TOPLUMSAL C‹NS‹YET ÇALIfiMALARIToplumsal cinsiyetle e¤itim aras›ndaki etkileflimler çift katmanl› olarak incelenmek gerekir. Bu inceleme ilk aflamada, k›z ve erkek

  • Upload
    others

  • View
    2

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

T.C. ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹ YAYINI NO: 2312

AÇIKÖ⁄RET‹M FAKÜLTES‹ YAYINI NO: 1309

TOPLUMSAL C‹NS‹YETÇALIfiMALARI

YazarlarProf.Dr. Fatmagül BERKTAY (Ünite 1)

Prof.Dr. Y›ld›z ECEV‹T (Ünite 2)Prof.Dr. Ayfle GÜNDÜZ HOfiGÖR (Ünite 3)

Prof.Dr. Belk›s KÜMBETO⁄LU (Ünite 4)Prof.Dr. Eser KÖKER (Ünite 5)

Arfl.Gör.Dr. Halise KARAASLAN fiANLI (Ünite 5)Prof.Dr. Gülriz UYGUR (Ünite 6)

Yrd.Doç.Dr. F. ‹rem ÇA⁄LAR (Ünite 6)Gülnur ELÇ‹K (Ünite 7)

Prof.Dr. Y›ld›z ECEV‹T (Ünite 7)Prof.Dr. Serpil SANCAR (Ünite 8)

EditörlerProf.Dr. Y›ld›z ECEV‹T

Yrd.Doç.Dr. Nadide KARKINER

ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹

Bu kitab›n bas›m, yay›m ve sat›fl haklar› Anadolu Üniversitesine aittir.“Uzaktan Ö¤retim” tekni¤ine uygun olarak haz›rlanan bu kitab›n bütün haklar› sakl›d›r.

‹lgili kurulufltan izin almadan kitab›n tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kay›tveya baflka flekillerde ço¤alt›lamaz, bas›lamaz ve da¤›t›lamaz.

Copyright © 2011 by Anadolu UniversityAll rights reserved

No part of this book may be reproduced or stored in a retrieval system, or transmittedin any form or by any means mechanical, electronic, photocopy, magnetic, tape or otherwise, without

permission in writing from the University.

UZAKTAN Ö⁄RET‹M TASARIM B‹R‹M‹

Genel Koordinatör Prof.Dr. Levend K›l›ç

Genel Koordinatör Yard›mc›s›Doç.Dr. Müjgan Bozkaya

Ö¤retim Tasar›mc›s›Prof.Dr. E. Nezih Orhon

Yrd.Doç.Dr. D. Alper Altunay

Grafik Tasar›m YönetmenleriProf. Tevfik Fikret Uçar

Ö¤r.Gör. Cemalettin Y›ld›z Ö¤r.Gör. Nilgün Salur

Ölçme De¤erlendirme SorumlusuÖ¤r.Gör. Günnur Tuba Türksavafl

Dil Yaz›m Dan›flman›Okt. Sevgi Çal›fl›r Zenci

Kitap Koordinasyon BirimiDoç.Dr. Feyyaz BodurUzm. Nermin Özgür

Kapak DüzeniProf. Tevfik Fikret Uçar

DizgiAç›kö¤retim Fakültesi Dizgi Ekibi

Toplumsal Cinsiyet Çal›flmalar›

ISBN 978-975-06-0986-2

2. Bask›

Bu kitap ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹ Web-Ofset Tesislerinde 15.000 adet bas›lm›flt›r.ESK‹fiEH‹R, Ocak 2013

Önsöz

Toplumsal Cinsiyet Çal›flmalar› kitab›, uzaktan e¤itim ile sosyoloji e¤itimi ala-

cak ö¤renciler için haz›rlanm›flt›r. Bu kitap son otuz senede toplumsal cinsiyet ko-

nusunda yap›lan çal›flmalar› birçok de¤iflik alandan örneklerle okuyucular›n dik-

katine sunmay› hedefler.

Feminist teori ve hareketin geliflim sürecini izleyebilece¤iniz birinci ünite, ki-

taba bir bafllang›ç yapma amac›n› tafl›r. Bu ünite arac›l›¤›yla modernist ve post

modernist yaklafl›mlar› karfl›laflt›rabileceksiniz ve kad›nlar aras› farkl›l›klar›n femi-

nist teori içinde yol açt›¤› sonuçlar› ö¤renebileceksiniz. ‹kinci ünite sizi kad›nlar›n

ücretsiz (karfl›l›ks›z) ve ücretli eme¤i ile tan›flt›racak. Bu ünitede kad›n eme¤inin

özgüllü¤ünü aç›klayan feminist yaklafl›mlar› bulacaks›n›z. Ayr›ca kad›n eme¤i ile

küreselleflme ve kriz iliflkilerini de kurabileceksiniz. Üçüncü ünite yard›m›yla kal-

k›nmada toplumsal cinsiyet politikalar›n›n önemini ve toplumsal cinsiyet eflitsiz-

liklerinin kalk›nmay› nas›l etkiledi¤ini fark edeceksiniz. Kitab›n dördüncü ünitesi

size afetler s›ras›nda kad›n ve erkeklerin farkl› zedelenebilirlik durumlar› yaflad›k-

lar›n› gösterecek. Beflinci üniteyi okudu¤unuzda medyan›n toplumsal cinsiyet

eflitsizli¤ini pekifltirmek için izledi¤i yollar hakk›nda fark›ndal›k kazanacaks›n›z.

Alt›nc› ünite hukukun toplumsal cinsiyete dayal› fliddete karfl› yaklafl›m›n› anlaya-

bilmeniz için size yol gösterecek. Yedinci üniteyle bedenin siyasal bir özne oldu-

¤unun ve kad›n bedeni üzerinde kurulan iktidar›n etkilerinin fark›na varacaks›n›z.

Sekizinci ünite cinsiyet farklar›n›n modern toplumlarda ortaya ç›kard›¤› egemen

erkeklik de¤erlerini çözümlemenize katk› sa¤layacakt›r. Her ünitenin sonunda

yer alan Özet, S›ra Sizde ve Kendimizi S›nayal›m bölümleri okudu¤unuz konular›

anlaman›za yard›mc› olacak, kendinizi s›naman›za olanak tan›yacakt›r.

Toplumsal Cinsiyet Çal›flmalar› kitab›n›n ünitelerini yazan, Prof.Dr. Fatmagül

Berktay’a, Prof.Dr. Belk›s Kümbeto¤lu’na, Prof.Dr. Eser Köker’e, Prof.Dr. Gülriz

Uygur’a, Prof.Dr. Serpil Sancar’a, Doç.Dr. Ayfle Gündüz Hoflgör’e, Yrd.Doç. Dr.

‹rem Ça¤lar’a, Arfl.Gör.Dr. Halise Karaaslan fianl›’ya ve Gülnur Elçik’e emeklerin-

den dolay› teflekkür borçluyuz. Ayr›ca kitab›n tasar›m›na katk›lar›ndan dolay› Yrd.

Doç.Dr. D. Alper Alt›nay’a ve bas›m ifllerinde çal›flan A.Ö.F. Dizgi Birimine teflek-

kür ederiz.

Editörler

Prof.Dr. Y›ld›z Ecevit

Yrd.Doç.Dr. Nadide Kark›ner

Önsöz vii

Bu üniteyi tamamlad›ktan sonra;E¤itimde toplumsal cinsiyet eflitli¤inin sa¤lanmas›n›n önemini kavrayabilecek, Toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin e¤itime eriflimi nas›l etkiledi¤ini aç›klaya-bilecek,Toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin e¤itim arac›l›¤›yla nas›l pekifltirildi¤ini far-kedebilecek,Toplumsal cinsiyet ve e¤itim iliflkisinin çeflitli kuramlardaki aç›klamalar›n›karfl›laflt›rabilecek,E¤itimdeki toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin çözüm yollar›na iliflkin politikaönerilerini de¤erlendirebileceksiniz.

‹çindekiler

• Akademik kapitalizm• Cam tavan• Cinsiyet rolü toplumsallaflmas› • E¤itimde cinsiyet ay›r›mc›l›¤› • E¤itime eriflim

• Feminizmler• Güçlenme• Kültürel sermaye• S›zd›ran boru hatt›• So¤uk iklim

Anahtar Kavramlar

Amaçlar›m›z

NN

N

N

N

Toplumsal CinsiyetSosyolojisi

• G‹R‹fi• TOPLUMSAL C‹NS‹YET

Efi‹TS‹ZL‹KLER‹N‹N E⁄‹T‹MDEK‹‹ZDÜfiÜMLER‹

• TOPLUMSAL C‹NS‹YET‹N E⁄‹T‹MLE‹L‹fiK‹S‹ KONUSUNDAK‹ KURAMLAR

• SONUÇ VE POL‹T‹KA ÖNER‹LER‹

4TOPLUMSAL C‹NS‹YET SOSYOLOJ‹S‹

E¤itim

G‹R‹fi

E¤itimde toplumsal cinsiyet eflitli¤inin sa¤lanmas›n›n önemini kav-rayabilmek.

Toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin e¤itimle ilgili sonuçlar› tüm toplumlarda, flu yada bu derecelerde ve biçimlerde süregelen sorunlar aras›ndad›r. E¤itim, bireylerebelli bir zamanda kabul gören kültürü ve bilgiyi aktarmak ve iflgücüne kat›labil-mek için gerekli önkoflullar› kazand›rmak gibi ifllevleri nedeniyle ister istemez top-lumsal cinsiyet içerikli iletiler tafl›r. Dolay›s›yla okullar hangi düzeyde olursa olsun,k›z ve erkek çocuklarla, kad›nlar ve erkekler hakk›nda toplumda varolan kal›pyar-g›lar›n ve s›n›rlamalar›n tafl›y›c›lar›d›r.

Ancak e¤itim, ayn› zamanda hem birey hem toplum aç›s›ndan yeteneklerin veilerlemenin gerçeklefltirilmesinde, yaflam kalitesinin gelifltirilmesinde dirimsel öne-me sahiptir. Çünkü; insan›n kendi gücünü ve kendini güçsüzlefltiren mekanizma-lar› farkedebilmesi ve bunlar› dönüfltürebilmesi için, ortam yaratma gizilini de için-de bar›nd›r›r. Kad›nlar›n sadece okuryazar olmas› bile, kendilerini ifade etmelerinisa¤layacak yeni bir dil kazanmak; olanaklardan ve risklerden haberdar olmak vetoplumdaki karar alma süreçlerine kat›lmak için güçlenmelerinin en önemlianahtar› olarak görülmektedir. Kad›nlar›n e¤itimiyle fliddet görme olas›l›¤› aras›n-da ters yönlü, evlilik yafl›n›n ertelenmesi ve iflgücüne kat›l›m aras›nda güçlü veolumlu bir iliflki vard›r. Her bir e¤itim düzeyinin kad›n kazanc›n›n artmas›na etki-si erkeklerde oldu¤undan daha yüksektir.

Kad›nlar, e¤itimin yararlar›n› kendileriyle birlikte ailelerinin sa¤l›k, beslenmeve e¤itim olanaklar›n› ve içinde yaflad›klar› toplumun yaflam f›rsatlar›n› dönüfltür-mek üzere ço¤alt›rlar. Kad›n›n e¤itim düzeyi yükseldikçe daha az çocuk ölümüy-le karfl›lafl›lmakta, daha sa¤l›kl›, daha iyi beslenmifl ve e¤itilmifl çocuklar yetifltir-me olas›l›¤› da artmaktad›r. K›z çocuklar›n ve kad›nlar›n e¤itim ve ö¤retimlerineyat›r›m yapman›n sürdürülebilir kalk›nmay› ve büyümeyi baflarman›n en iyi araç-lar›ndan biri oldu¤u belirlenmifltir (United Nations, 2010, World Bank, 2002). Ka-d›nlar›n e¤itimi, uluslararas›nda insani geliflmeyi ölçmeye yarayan temel gösterge-lerden biridir.

E¤itim

Bu ba¤lamda e¤itimterimini, ö¤renim ve ö¤retimsüreçlerinin okul öncesi, ilk,orta ve yüksek okullar gibiformal, kurumsalorganizasyonlardaörgütlenmesi anlam›ndakullan›yoruz.

Birleflmifl Milletlertaraf›ndan ülkelerin insanigeliflmifllik düzeyini kad›nerkek farklar›na görede¤erlendiren ToplumsalCinsiyet ‹liflkili GeliflmeEndeksi (Gender-RelatedDevelopment Index-GDI)’ninyaflam beklentisi vefertbafl›na gayrisafi yurtiçihas›la ile birlikte üç temelgöstergesinden birie¤itimdir. Türkiye, 2010’dabu endekse göre 138 ülkearas›nda 77. s›rada yer ald›.

1A M A ÇN

E¤itimde toplumsal cinsiyet eflitli¤iyle ilgili engellerin kald›r›lmas› uluslara-ras› öncelikler aras›nda yer almaktad›r. 2015 y›l›na kadar okula kay›t, okulu ta-mamlama ve ö¤renimde baflar› yönleri de dahil olmak üzere e¤itimde tambir cinsiyet eflitli¤inin sa¤lanmas›, 2000 y›l›nda Birleflmifl Milletler Bin Y›l Zir-vesinde dünya liderleri taraf›ndan kabul edilen Bin Y›l Kalk›nma Hedeflerinden bi-ridir (UNICEF, 2004: 31). Kad›nlara Karfl› Her Türlü Ayr›mc›l›¤›n Önlenmesi Sözlefl-mesi (CEDAW, md. 10) taraf devletlerin, e¤itim alan›nda kad›nlar›n erkeklerle eflithaklara sahip olmalar›n› güvenceye ba¤lamak üzere, gerekli tüm önlemleri alma-s›n› gerekli k›lar. Kad›nlar›n e¤itimi, Pekin Eylem Platformu’nun, kad›n›n ilerleme-si ve güçlendirilmesi için hükumetlerin, uluslararas› topluluklar›n ve sivil toplu-mun öncelikle harekete geçmesini gerekli gördü¤ü 12 kritik alandan biridir.

TOPLUMSAL C‹NS‹YET Efi‹TS‹ZL‹KLER‹N‹N E⁄‹T‹MDEK‹ ‹ZDÜfiÜMLER‹

Toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin e¤itime eriflimi nas›l etkiledi¤i-ni aç›klayabilmek.

Toplumsal cinsiyetle e¤itim aras›ndaki etkileflimler çift katmanl› olarak incelenmekgerekir. Bu inceleme ilk aflamada, k›z ve erkek çocuklarla kad›nlar›n ve erkeklerinvarolan e¤itim kurumlar›na eriflebilmek aç›s›ndan ne derecede eflit olduklar›n›kapsar. Tarihsel olarak tüm toplumlarda e¤itim kurumlar›ndan yararlanman›n birerkek ayr›cal›¤› olarak bafllad›¤› ve sürdürüldü¤ü, kad›nlar›n bu kurumlara çoksonradan ve ciddi mücadeleler sonunda eriflebilme hakk›n› kazand›klar› bilinmek-tedir. E¤itime eriflim, dünyan›n pek çok yerinde, henüz tamamlanmam›fl bir süreçniteli¤ini tafl›maktad›r.

De¤iflik toplumsal ekonomik kesimlerde, etnik kümelerde, k›rsal ve kentselbölgelerde e¤itimden yararlanabilen kad›nlar›n say›s›, hala ayn› kategorideki er-keklerle eflitlenememifltir. Kald› ki kad›nlar için e¤itime eriflim, genelde bir tür ek-lemlenme ya da mevcut e¤itim sisteminin erkek egemen yap›s›na, ideolojisine veyaflant›s›na uyum sa¤layarak kat›lma anlam›na gelmifltir. Dolay›s›yla e¤itimin yap›-s›n›n, içeri¤inin ve günlük etkileflimlerinin toplumsal cinsiyet eflitsizliklerini ne öl-çüde pekifltirdi¤i ve yeniden üretti¤i ikinci bir inceleme katman›n› oluflturur.

E¤itime Eriflimdeki EflitsizliklerBirleflmifl Milletlerin hesaplamalar›na göre dünyadaki 774 milyon okumazyazmazyetiflkinin üçte ikisini kad›nlar oluflturmaktad›r. Bu oran›n, son yirmi y›lda ayn› kal-d›¤›, ayr›ca okumazyazmazl›¤›n yüksek oldu¤u hemen her ülkede, kad›nlar›n erkek-lerden daha fazla okumazyazmaz olduklar› belirlenmifltir. Küresel okuryazarl›k ora-n› yetiflkin erkekler için yüzde 88 iken kad›nlar için yüzde 79 dolay›ndad›r. Kad›nokuryazarl›k oranlar› Avrupa’da ve Kuzey Amerika’da yüzde 95’ lerin üzerindeykenSahra alt› Afrika ülkelerinin ço¤unda ve Orta Güney Asya’da yüzde 50’ler gibi dü-flük düzeylerde seyretmektedir. Sürdürülebilir ve etkili yetiflkin e¤itimi programlar›olmadan bu bölgelerdeki yetiflkin kad›nlar›n yaflamlar›n›n sonuna kadar okuma yaz-ma ö¤renemiyecekleri tahmin edilmektedir (United Nations, 2010: 45-46).

86 Toplumsal Cinsiyet Sosyolo j is i

E¤itime eriflim, tüminsanlar›n toplumsal s›n›f,etnisite, cinsiyet, engellilikvb özelliklerinebak›lmaks›z›n e¤itimdef›rsat eflitli¤indenyararlanabilmesi anlam›nagelir. Kad›nlarla erkeklerine¤itime eriflimi aras›ndakifark, her ö¤retim düzeyi içinkad›n oranlar›n›n erkekoranlar›na bölünmesiyle eldeedilir. Türkiye e¤itimeeriflimde, 2010 ToplumsalCinsiyet UçurumuEndeksi’nin 134 ülkearas›ndaki s›ralamas›nda101. s›radad›r.(R. Hausmann, vd., 2010)

2A M A ÇN

E¤itime eriflim, dünya genelinde bölgesel geliflmifllik düzeyine ba¤l› olarak bü-yük de¤ifliklik gösterir. Afrika ülkelerinin ço¤unda, Orta ve Güney Amerika’da,Güney Do¤u Asya’da kad›nlar›n yüzde %50’sinden ço¤u hiçbir e¤itim görmedi¤igibi her e¤itim düzeyindeki toplumsal cinsiyet farklar› da geliflmifl ülkelerdekindençok daha fazlad›r. Genel bir örüntü olarak kentlerdeki kad›nlar›n k›rsal alanlardayaflayanlara, genç kuflaktakilerin daha öncekilere k›yasla e¤itime eriflimleri dahafazla ve e¤itimde kalma süreleri daha uzundur. Bu konuda, özellikle de yoksul vek›rsal kesimlerden k›z çocuklar›n okula kayd›n›n ve e¤itimde kalmas›n›n sa¤lan-mas›na öncelik verilmesi özellikle vurgulanmaktad›r (United Nations, 2010).

Kad›nlar›n e¤itime eriflimleriyle ilgili çok önemli bir geliflme, yüksek ö¤retim-deki toplumsal cinsiyet eflitli¤inin kimi ülkelerde kad›nlar›n lehine evrilmifl olmas›-d›r. Sadece Avrupa ve Kuzey Amerika’da de¤il, kimi Arap ülkelerinde, Orta Asya,Latin Amerika ve Karaiblerde yüksek ö¤retimdeki kad›n kat›l›m› yüzde 55’ten fazla-d›r. Küresel ölçekte, üniversitelerde kad›n kat›l›m› en düflük oranlarda Afrika ve gü-ney ve bat› Asya’n›n kimi ülkelerinde gerçekleflmektedir (United Nations, 2010).

E¤itimde Cinsiyet Ayr›mc›l›¤›

Toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin e¤itim arac›l›¤›yla nas›l pekifl-tirildi¤ini farkedebilmek.

CEDAW (md. 10/c), kad›n ve erkek rolleriyle ilgili kal›pyarg›lar›n e¤itimin her biçi-minden ve düzeyinden kald›r›lmas›n›, özellikle ders kitaplar›n›n ve okul program-lar›n›n yeniden gözden geçirilerek e¤itim yöntemlerinin bu amaca göre düzenlen-mesini gerektirir. Çünkü; e¤itim kurumlar›, toplumsal cinsiyet eflitsizliklerini kald›r-may› hedefleyen yasal düzenlemeleri içeren ö¤retileri kapsad›klar› örneklerde bile,kad›nlarla erkeklerin eflit olmad›klar›n› gösteren aç›k ya da örtülü mesajlar verirler.

Her kültürde varolan düflünce, de¤er ve bilgilerden sadece bir kesiti okullardakullan›lmak için seçilir. Bu seçimin arkas›ndaki kriterler genelde iktidar gruplar›n›ndünya deneyimlerine uygun düfler. Okul bilgisinin tipik bir özelli¤i erkeklerin dü-flünsel, siyasal ve askercil etkinliklerinden oluflmas›d›r. Ders kitaplar›ndaki buluflla-r› yapanlar, teorileri üretenler, devleti kuranlar, ekonomiyi yönetenler erkeklerdir.Burada sorun daha çok bilginin ataerkil niteli¤inden kaynaklan›r. Bilim uzun birgeçmiflte bir taraftan kad›nlar› görmezden gelmifl, di¤er taraftan onlar›n yaflant›lar›-n› de¤ersizlefltirmifltir. E¤itim, ö¤rencilere sadece erkeklerin, insan yaflam›n›n etkinaktörleri ve özneleri oldu¤u duygusunu aktarmaya yaram›flt›r (Tan, 2000:87-88).E¤itimin cinsiyet körü ya da cinsiyetçi yaklafl›m› akademik alanda da süreklili¤e sa-hiptir. Kad›nlar, kimi ö¤retim üyelerinin açt›¤› toplumsal cinsiyet konulu derslerdeya da Kad›n Çal›flmalar› programlar›nda k›y›sallaflt›r›l›rlar. Bilim alan›nda çal›flan ka-d›nlardan hala “bilimadam›” olarak söz edilebilmektedir.

874. Ünite - E¤i t im

Türkiye’deki lise matematikkitaplar›nda tek birmatematikçi kad›n ad›yoktur. Milli E¤itimBakanl›¤›'n›n ortaö¤retimö¤rencilerine tavsiye etti¤i100 Temel EserdeTürkiye'den Halide E. Ad›varve Samiha Ayverdi d›fl›ndakad›n yazar bulunmad›¤›gibi dünya edebiyat›listesinde de hiçbir kad›nedebiyatç›ya yerverilmemektedir.http://yuzeser.meb.gov.tr/index.asp?ID=8 Eriflim23.02.2011

3A M A ÇN

88 Toplumsal Cinsiyet Sosyolo j is i

fiekil 5.1

E¤itimde toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin, kad›n erkek kimliklerinin kurulu-flunda ciddi bir etmen de okuldaki iflbölümü ve hiyerarflidir. Kad›n ö¤retim gücü-nün e¤itim hiyerarflisinin alt basamaklar›nda toplanmas› ve yöneticili¤e yükselmekonusunda dikey ayr›fl›m ya da cam tavan diye adland›r›lan engeller, bu ifl bölü-münün en karakteristik özelliklerindendir (United Nations, 2010:44-46). Erkeklerine¤itimin üst düzeylerinde ve matematik, fizik gibi daha “önemli” konularda yo¤un-laflmalar›, kad›n ö¤retmenlerinse daha alt s›n›flarda, okuma yazma gibi dersleri ö¤-retiyor olmalar›, bilimin üst düzeyinin ‘erkek alan›’ oldu¤u hakk›ndaki önyarg›lar›güçlendirmekte etkilidir.

Dahas›, e¤itim alan›nda bulunduklar› konumlar›n güç ve yetkileri nedeniyleokul yaflam›nda disiplinin sa¤lanmas›, e¤itim ekonomisi, e¤itim politikas›, e¤itim-deki yasal düzenlemeler, mekân ve kaynak kullan›m›, e¤itim program ve kadrola-r›n›n oluflturulmas› gibi ‘büyük’ sorunlar da erkeklerin iflidir. Ö¤rencilerin s›kl›klakarfl›laflt›¤› tehditlerden biri olan ‘müdüre ya da muavine göndermek’, otorite ileerkeklik aras›ndaki geleneksel ba¤lant›n›n en dolays›z pekifltiricilerinden biridir.

Kad›n yönetici say›lar›n›n azl›¤›, bu konumlara gelen az say›da kad›n›n modelalabilecekleri örnekleri de s›n›rlamakta, erkek yönetim tarz›n› tek geçerli model gi-bi görüp benimseyerek eril yönetim kültürünü yeniden üretmelerini sonuçlamakta-d›r. Erkekler ise öncelikle yükselmeyle ilgili f›rsatlar› kollamaya yöneldiklerinden,ö¤retmenlikle kurduklar› ba¤ göreceli olarak zay›flayabilmektedir (Short, 1994: 139).Genelde kad›nlar›n meslekte verdikleri aralar›n ya da ayr›lmalar›n evlenme ya dado¤umla iliflkiliyken erkeklerin yöneticilik gibi baflka bir ifle geçmek için ö¤ret-menli¤i b›rakt›klar› ö¤rencilerin gözünden kaçmamaktad›r. Büyük ölçüde kad›nö¤retmenlerin yönetici olmay› ‘istemedikleri’ söyleminin ard›nda evlilik ve çocuk-la ilgili sorumluluklar› ve kurumsal önlemlerin yetersizli¤i karfl›s›nda, ayr›mc› sis-tem içinde neyin mümkün oldu¤u hakk›ndaki gerçekçi kavray›fllar› (Ozga, 1993)yatmaktad›r.

E¤itimdeki cam tavan›n nedenlerini düflünelim. Sizce kad›nlar›n yönetici konumuna gel-melerindeki engel ‘isteksizlik’ten ibaret olabilir mi?

Kad›nlar›n ö¤retmenli¤i, geleneksel cinsiyet rollerine uygun olmas› ve anne, efl,ev kad›n› beklentilerine elveriflli alan b›rakmas› nedeniyle tercih etmeleri, görevleilgili en önemli sorunlardan biridir. Genelde, çal›flmay› geçici ya da aile ekonomi-sine katk› olarak görmekte, kendilerine zaman ay›rma, okuyup kendini gelifltirme,sosyal çevre oluflturma, meslek alan›nda ilerleme, kariyer yapma ve siyasal, sendi-kal etkinliklere kat›lma konusunda ciddi s›k›nt›lar yaflamaktad›rlar. Ayn› nedenler-le kad›n ö¤retmenlerin de erkek meslektafllar› gibi, mesle¤e ve toplumsal cinsiyetrollerine yönlendirme, cins ayr›mc›l›¤›n› pekifltirme konusunda çok önemli olum-suz etkileri olabildi¤i saptanmaktad›r (Tan, 2008:63).

Ö¤retim gücünün toplumsal cinsiyet eflitsizliklerini yans›tan yap›s› yüksek ö¤-retimde de devam etmektedir. Kad›nlar›n yüksek ö¤retime giderek artan kat›l›mla-r›na karfl›l›k üst akademik yönetim konumlar›na eriflimde karfl›laflt›klar› sorunlar›tan›mlamakta kullan›lan son metaforlardan biri ‘s›zd›ran boru hatt›’ benzetmesidir.Bu metaforun, ‘kad›n akademisyenlerin aile içi rollerde ve beklentilerde devameden sorumluluklar›yla iliflkisini sorunsallaflt›ran kad›n ö¤retim elemanlar›n›n say›-s› hiç de fazla de¤ildir.

Toplumsal cinsiyet ve e¤itim iliflkisinin bir baflka evrensel örüntüsü kad›nlar›nbelli alanlarda y›¤›lmas› ya da afl›r› temsili, buna karfl›l›k belli alanlardan büyük öl-

894. Ünite - E¤i t im

Cam Tavan: Kad›nlar›n,çal›flt›klar› kurumlarda,yükselebilecekleri en yüksekbasama¤› belirleyengörünmez, cinsiyetçiengeller.

S›zd›ran boru hatt›.Kad›nlar›n ilkö¤retimdenbafllayarak karar vermekonumlar›na giden süreçiçinde düzenli olarak sistemd›fl›na at›lmalar›.

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

1

çüde d›fllanm›fl olufllar› anlam›nda yatay ayr›fl›md›r. Yatay ayr›fl›m›n en afl›r› ör-ne¤i Suudi Arabistan’da oldu¤u gibi k›z çocuklar›n farkl› okullarda e¤itim görme-sidir. Temel norm olarak karma e¤itim sistemini benimseyen ülkelerde bile ders,bölüm ya da alan seçmelerin k›z ve erkek ö¤rencileri farkl› alanlara ayr›flt›rmay›sürdürdü¤ü görülür.

Ortaö¤retimdeki ders ve bölüm seçmeler arac›l›¤›yla k›zlar›n dil ve sosyal, er-keklerin fen ve teknik bilimlerde yo¤unlaflmas›, kad›nlar›n yüksek e¤itimde bilim,mühendislik ve teknoloji alanlar›ndan uzak durmalar›n›n ilk iflaretlerini verir. Ge-nelde alt toplumsal ekonomik düzey ailelerden gelen ö¤rencilerin topland›¤› mes-leki teknik okullarda ise ayr›flma, iflgücü piyasas›n›n cinsiyet ayr›mc› örüntüleriniyans›tmak itibar›yla daha da belirgindir.

Yüksekö¤retimdeki kad›n kat›l›m›n›n, erkeklere k›yasla çok daha h›zl› artt›¤›ülkelerde bile kad›nlar›n alan tercihlerinin, erkeklerden çok farkl› olmay› sürdür-dü¤ü bilinmektedir. OECD ülkelerinin tümünde sa¤l›k ve sosyal yard›m, insan bi-limleri, sanat ve e¤itim kad›nlar›n en çok seçti¤i alanlard›r. Finlandiya, ‹zlanda,Norveç, ‹sveç ve Danimarka gibi kuzey ülkelerinde sa¤l›k ve sosyal yard›m alan-lar›ndan mezun olanlar›n %20’den az› erkektir. Erkekler için, mühendislik, imalatve inflaat baflta gelmekte, bunu matematik ve bilgisayar bilimleri izlemektedir(OECD 2006). Kad›n akademisyenler de ö¤rencileri gibi gene en yüksek oranda dilve edebiyat, sanat ve sa¤l›k bilimleri gibi kad›n alanlar›nda varl›k göstermektedir-ler (United Nations, 2010). Türkiye’de kad›nlar›n farkl› yüksekö¤retim alanlar›nda-ki temsili, bu genel yönsemelerle benzeflmektedir (T.C. Baflbakanl›k KSGM, 2011)

Genel e¤ilim, yatay ayr›flman›n yan›nda dikey ayr›flman›n da oluflmas›d›r. Yanikad›nlar›n yo¤unlaflt›¤› alanlar›n itibars›zlaflmas›, yönündedir. Hangi alanda kad›noranlar› fazlaysa orada maafl ve ücretlerin düflük olmas› raslant›sal de¤ildir. Dola-y›s›yla pek çok ülkede kad›nlar›n ekonominin düflük ücretli sektörlerinde y›¤›lma-lar›n› yad›rgamamak gerekir.

Okulun, psikolojik ve fiziksel olarak, k›z çocuklarla kad›nlar için nas›l bir ortamoluflturdu¤u ‘so¤uk iklim’ metaforuyla tan›mlanmaktad›r. Psikolojik ortam olarakokul, sadece ö¤renme süreçleri ba¤lam›nda de¤il, t›rnaklar, saçlar, giysiler, arka-dafl iliflkileri gibi konularda da sürekli kontrol uygulamas› nedeniyle stresli bir or-tam betimler. K›zlar özellikle mercek alt›ndad›r, s›kl›kla da ö¤retmenleri taraf›ndandavran›fl biçimleri, ses tonu gibi konularda ek k›s›tlamalara tabi tutulurlar (Martin,1998: 464-511; Hall, 1982). Erkekler fiziksel fliddete u¤rarken k›zlar daha çok söz-lü ya da psikolojik fliddete maruz kal›rlar (Sayan, 2007). Bu nedenle k›zlar çareyi,dikkatleri üzerlerine çekecek davran›fllardan, soru sormaktan, tart›flmalardan, kararverme süreçlerine kat›l›mdan kaç›nmakta bulurlar. S›n›f içinde görünmez olmaksuretiyle alacaklar› riskler azal›r. Ancak bu durumda da özgüvenlerinin geliflimi en-gellenir, etkin ö¤renme için gereken iliflkileriyle ileriye dönük beklentileri olumsuzetkilenir (Tan, vd. 2011).

Özellikle okulda k›z ö¤rencileri ve kad›nlar› hedef alan bir fliddet biçimi de ta-cizdir. Kad›nlara yönelik sözel ve psikolojik tacizin derslikte bir ö¤retim arac› ola-rak kullan›lan ‘iyi niyetli’ benzetmelere, kad›n ö¤rencilere ve ö¤retmenlere laf at-maya, cinsiyetçi ima ve flakalara, dalga geçme ya da bedensel temaslara kadar çe-flitli biçimlerini (Shakeshaft, 2004; Say›lan, 2004: 125), e¤itim kurumlar›nda dagörmek mümkündür.

90 Toplumsal Cinsiyet Sosyolo j is i

Türkiye’de k›z ve erkekmesleki teknik ö¤retimokullar›na, karfl› cinstenö¤renci al›nmas›nda 1975y›l›ndan beri herhangi birengel bulunmamas›na veö¤retim programlar›ndakibenzefltirmelere karfl›n,geleneksel cinsiyetbilefliminin dönüfltürülmesiçok s›n›rl› kalm›flt›r. K›zmesleki teknik liselerindekiö¤rencilerin yaklafl›k %80’i,erkek mesleki teknikliselerindekilerin ise %12’sik›zd›r.

TOPLUMSAL C‹NS‹YET VE E⁄‹T‹M ‹L‹fiK‹S‹ KONUSUNDAK‹ KURAMLAR

Toplumsal cinsiyet ve e¤itim iliflkisinin çeflitli kavramlardaki aç›k-lamalar›n› karfl›laflt›rabilmek.

Her e¤itim sosyolojisi kuram›, toplumsal cinsiyet konusuyla ilgilenmedi¤i gibi, top-lumsal cinsiyet kuramlar›ndan kimilerinin de e¤itime iliflkin bir sözleri olmam›flt›r.Bu bölümde hem e¤itim, hem de toplumsal cinsiyet konusuna odaklanm›fl kuram-lara göz ataca¤›z. Söz konusu kuramlar, bir yandan e¤itimin toplumsal cinsiyeteflitsizliklerinin sürdürülmesine ve önlenmesindeki rolüne odaklanm›fl, bir yandanda e¤itimde toplumsal cinsiyet farklar›ndan etkilenmeyen bir eflitli¤in ya da hakka-niyetin sa¤lanmas›n› hedeflemifllerdir.

Rol/Toplumsallaflma Kuramlar›Toplumsal cinsiyet ve e¤itim konusundaki ilk araflt›rmalar, 1960’l› ve 1970’li y›llar-da bafllad› ve e¤itimde cinsiyet rolü toplumsallaflmas› konusuna yöneldi. Dönemintoplumsal hareketlerinin ve özellikle de ikinci dalga feminizmin tetikledi¤i bu ça-l›flmalar temelde, kad›n kimli¤inin geliflmesinde ve kad›nlar›n yetiflkin dünyas›ndakarfl›laflt›klar› eflitsizliklerde okulun ve ö¤retmenlerin nas›l bir etkisi oldu¤unuaraflt›r›yordu. Bulgular› da k›z çocuklar›n ve kad›nlar›n gördükleri e¤itimin, erkek-lerden çok çeflitli boyutlarda farkl› ve eflitsiz oldu¤unu gösteriyordu. Buna göre,çocuklar›n cinsiyeti, t›pk› ailede oldu¤u gibi okulda da ‘uygun’ cinsel rolleri vemeslek e¤itimlerini-k›zlar için anne, ev kad›n›, en fazlas› bunlarla benzeflen hem-flire, ö¤retmen, vbg.,-gerçeklefltirecek biçimde toplumsallaflt›r›lmalar›n› sa¤l›yordu.

Cinsiyet rolü toplumsallaflmas› konusundaki araflt›rmalara göre, erkek çocuklarokulun sözel, bedensel ve toplumsal etkileflim alanlar›nda daha fazla yer kapl›yorve bu da k›zlar›n edilginli¤ine karfl›l›k erkeklerin ba¤›ms›zl›klar›n›n geliflmesineneden oluyordu. K›z çocuklar›n ergenli¤e geçifl sürecinde düflüncelerini ve duygu-lar›n› ifade etmekten çekinmeyi ö¤renerek seslerini bast›rmalar› (Brown ve Gilli-gan,1992) ise özellikle matematik ve fen gibi geleneksel olarak daha erkeksi say›-lan e¤itim alanlar›nda özgüvenlerinin zay›flamas›na ve bunlarla iliflkilendirilenmeslek alanlar›ndan uzak durmalar›na yol açmaktayd›. Sadece en yetenekli vekendilerine en güvenen kad›nlar bu bölümlere giriyordu. Dolay›s›yla o bölümler-de say›lar› az ama notlar› yüksekti. Buna karfl›l›k kendilerine oldu¤undan fazla gü-venen erkeklerin, daha az yetenekli olmalar›na ra¤men, biraz da aileden gelenbask›larla geleneksel erkek alanlar›na girmek ve buralarda kalmak konusunda ›s-rarl› olduklar› gözlemlenmiflti (Kimmel, 2000). Erkek çocuklar›n, sald›rganl›¤› ken-di cinslerine uygun davran›fl olarak benimseyerek okuldaki k›z arkadafllar›na vekad›n ö¤retmenlerine yönelik cinsiyetçi davran›fllar içine girmeleri de cinsel roltoplumsallaflt›rmas›n›n sonuçlar›ndand›.

Okulun, ö¤retim programlar›n›n, ders kitaplar›n›n, ö¤retmenlerin toplumsalcinsiyet toplumsallaflmas›ndaki yeri konusundaki çal›flmalar bugün de etkisini sür-dürmektedir. Bu çal›flmalar›n temel talepleri, ö¤retmen davran›fllar›n›n ve e¤itiminiçeri¤inin toplumsal cinsiyet rolleriyle ilgili ataerkil belirlemeleri önleyecek biçim-de de¤ifltirilmesi yönündedir.

Son y›llarda toplumsallaflma kuramlar›nda dikkatin, ö¤retmenler ve müfredatgibi etmenlerden çocuklar›n akranlar›na ve kültürüne do¤ru kayd›¤› görülmekte-dir. Çal›flmalar, çocuklar›n daha okula bafllamadan önce toplumsal cinsiyet farkla-

914. Ünite - E¤i t im

4A M A ÇN

r› ve kendi cinsel kimlikleri konusunda güçlü bilgi sahibi olduklar›n›, çok küçükyafllardan bafllayarak kendi cinslerinden arkadafllarla oynamay› seçtiklerini göster-mektedir. Toplumsal cinsiyet toplumsallaflmas›n›n büyük ölçüde çok farkl› etkile-flimlere sahip k›z ve erkek akranlar›nda ve çocuk kültürü çerçevesinde gerçeklefl-mesi, cinse özgü akranlar›nda k›zlar›n ve erkeklerin okul baflar›s›n› etkileyen netür davran›fllar (örne¤in sald›rganl›k ya da çal›flkanl›k) gelifltirdiklerini mercek alt›-na getirmifltir (Stockard, 2007). Yafl›t gruplar›n›n cinsiyetçi kal›pyarg›lar› karfl›s›ndaokullar ve ö¤retmenler de k›z ve erkek çocuklar›n birlikte çal›flmalar›n› ve baflar-malar›n› sa¤layacak alternatif etkileflim biçimlerini gelifltirebilecek en önemli güç-ler olarak görülmektedir.

Cinsiyet rolü toplumsallaflmas› kuramlar›, yasalarla dönüfltürülebilece¤i san›lan,fazla basitlefltirilmifl bir ataerkil modeli benimsemek, k›z ve erkek çocuklar konu-sundaki kal›pyarg›lar› oldu¤u gibi kabul etmek, k›zlar›n edilginliklerini fazla abar-t›rken direnç ve karfl› koyma gizillerini fark edememek, cinsiyet gruplar›n›n kendiiçlerindeki farklar› gözden kaç›rmak gibi nedenlerle elefltirilmifltir.

‹lkö¤retimdeki an›lar›n›zdan yararlanarak ö¤retmenlerin ya da yöneticilerin ne tür top-lumsal cinsiyet rolü telkinlerinde ya da uyar›lar›nda bulunduklar›ndan ya da bu konudakieflitçi uygulamalar›ndan örnekler veriniz.

Kültürel Sermaye Kuram›Bourdieu’nun kültürel sermaye kavram› kültürü ‘örne¤in, bireyi belli bir statü gru-bunun üyesi olarak görmeyi sa¤layan görgü kurallar›, sanat, müzik,vb. hakk›ndabilgi sahibi olmay›’ bir sermaye biçimi olarak tan›mlam›flt›r. Bourdieu’nun kültürelsermaye kuram›nda kad›nlar›n, özellikle de anne rolünde, kültürel sermayenin bi-rikiminde kilit önemi vard›r (Reay, 2007:27) Kad›nlar, ekonomik sermayeyi kültü-rel sermayeye dönüfltürerek aile içinde çok önemli bir rol oynarlar. Ötesi, kültürelsermayenin aile içinde etkili olarak aktar›m› da sadece kültürel sermayenin mikta-r›na de¤il, özellikle annenin sahip oldu¤u kullan›labilir zaman miktar›na ba¤l›d›r.

Anneler, çocuklar›n›n e¤itsel baflar›lar› konusunda yüklendikleri sorumluluklar-la da toplumsal s›n›flar›n yeniden üretiminde rol al›rlar. ‹flçi s›n›f›ndan gelen anne-ler, ne kadar çaba gösterseler de gerekli ve geçerli kültürel sermayeye sahip olma-d›klar› için, e¤itim sistemini kendilerinin ya da çocuklar›n›n yarar›na kullanamaz-lar. Çocuklar›n›n e¤itimiyle orta s›n›ftan gelenler kadar ilgili olsalar da ö¤retmenle-re sözlerini ve flikayetlerini dinletebilmek ya da çocuklar›n›n e¤itimindeki aksak-l›klar› giderebilmek aç›s›ndan sosyal, ekonomik ve psikolojik donan›ma sahip de-¤illerdir. Annenin kendi olumsuz okul deneyimleri, e¤itsel yeterlik ve bilgilerdenyoksunluk duygusu, ev ödevlerine yard›m konusunda özgüven eksikli¤i, kültürelsermaye yetersizli¤ine ve dolay›s›yla s›n›f ve öteki toplumsal s›n›r çizgilerinin sür-dürülmesine yol açan etmenler aras›ndad›r (Reay, 2007).

Kültürel sermaye kuram›, hem günlük yaflamda e¤itim sisteminin toplumsal ye-niden üretimi nas›l gerçeklefltirdi¤ini, hem de toplumsal cinsiyetle nas›l iliflkilendi-¤ini göstermek bak›m›ndan ayd›nlat›c› olmufltur. Ancak, yeniden üretime odakla-nan öteki kuramlarda oldu¤u gibi, insan öznenin iradesini, bireysel bilinci ve di-renç olas›l›klar›n› ihmal eden ve ataerkil sistem içinde e¤itimin, k›z çocuklar ve ka-d›nlar için gerçeklefltirdi¤i çeliflik ifllevlere yer vermeyen görece mekanik bir yeni-den üretim analizi olmas› dolay›s›yla elefltirilmifltir.

92 Toplumsal Cinsiyet Sosyolo j is i

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

2

Sermaye terimi, ekonomidekâr sa¤lamak için piyasadayat›r›mda kullan›lan kaynak-lar olarak tan›mlan›r. Sosyo-loji bu kavram› salt ekono-mik olmaktan ç›kararak çe-flitli biçimlerde geniflletmifl-tir. Örne¤in, insan sermaye-si, bireyin piyasadaki de¤e-rini art›rmak amac›yla e¤iti-mine yap›lan yat›r›ma gön-dermede bulunur. Sosyalsermaye, kiflinin sahip oldu-¤u iliflkileri ve bu iliflkilerinsa¤lad›¤› kaynaklar› ifadeetmeye yarar.

Akademik Kapitalizm Kuram›Yüksek e¤itim kurumlar›yla buralarda çal›flanlar›n, üniversite d›fl›ndaki ekonomikkaynaklardan yararlanmak amac›yla girifltikleri piyasa ya da piyasa benzeri davra-n›fllara dikkatimizi çeker. Buna göre üniversitelerin, kamu yarar›na bir bilgi/ö¤ren-me rejiminden, akademik kapitalist bilgi ve ö¤renme rejimine geçmesi, ataerkilli¤iyüksek e¤itim kurumlar›nda daha etkili hale getirmifltir. Yeni rejim k›smen, üniver-sitelerde say›lar› h›zla artan kad›nlar karfl›s›nda erkeklerin, bir zamanlar sadecekendilerine aç›k olan yüksek e¤itimin sonucu olarak kazand›klar› kimi tarihsel ay-r›cal›klar›n› sürdürmelerini sa¤lamaktad›r (Bank, 2007; 10).

Yüksek ö¤renim kurumlar›nda çeflitli bölüm ve birimlerin d›fl kaynaklardan ya-rarlanmak konusunda maruz kald›klar› dengesizlikler, genelde kad›nlar›n aleyhi-ne, erkeklerin lehine sonuçlar do¤urmaktad›r. Çünkü; kaynaklar›n, fonlar›n, proje-lerin ço¤unlu¤u, erkeklerin yo¤unlaflt›¤›, uluslararas› rekabete, küresel kapitaliz-min merkezine ve piyasaya daha yak›n mühendislik, elektrik elektronik, bilgisayarteknolojisi gibi alanlara yönlendirilmektedir. Buna karfl›l›k kad›n ö¤retim üyeleri-nin ve ö¤rencilerin topland›¤› sosyal çal›flma, e¤itim, hemflirelik, sosyal bilimler gi-bi akademik alanlara daha az ekonomik kaynaklar ayr›larak k›y›sallaflmalar› (mar-jinalleflmeleri) art›r›lmaktad›r.

Erkekler, akademik kapitalizmin ay›r›c› özelli¤i olan piyasa ve piyasa benzerietkinliklerin de önderleri ve yarar sa¤lay›c›lar›d›r. Akademik iflgücünden sa¤lananpatentlerin ya da üniversitelerin araflt›rma ürünlerinin, lisans haklar›n›n sahiplerive akademik giriflimlerle kurulan yan flirketlerin üst yöneticileri aras›nda erkekle-rin oran› kad›nlardan çok daha fazlad›r. Bu alanlarda e¤itim gören ve çal›flan ka-d›nlar giriflimci konumundan çok, giriflimci erkeklerin yard›mc›s› konumunda bu-lunurlar. (Metcalfe ve Slaughter, 2007: 10-11)

Yüksek e¤itimin toplumsal yeniden üretim ifllevi dolay›s›yla akademik alanda-ki kad›nlar›n konumlar›, genel olarak kad›nlar›n toplumsal, siyasal ve ekonomikgelecekleri aç›s›ndan kritik önem tafl›r. Bu nedenle de akademik kapitalizm kura-m›, yüksek e¤itim sistemlerinin özündeki tarihsel ataerkilli¤in yok edilmesi içintopyekun bir devrime gerek oldu¤unu savunan, örne¤in Radikal feminizm gibi,kuramlarla benzer özellikler gösterir. Bununla birlikte kad›nlar›n eflitsizli¤ini sade-ce çal›flma alan› içinde s›n›rlayarak öteki ezilme biçimleriyle hiç ilgilenmemesi ne-deniyle bütüncül bir toplumsal cinsiyet perspektifi sunmaktan uzakt›r.

Feminist KuramlarFeminist e¤itim araflt›rmalar›, ›rk ve toplumsal s›n›f gibi, cinsiyetin de okullardaolup bitenleri biçimleyen, bunlar taraf›ndan biçimlenen, indirgenemez güçler ol-du¤unu savunur. Feministlere göre e¤itim sistemleri de okullar da iktidar›n vekültürün araçlar›d›r. Ancak feminist yaklafl›mlarda kültür, ayn› zamanda önemlibir direnç ve de¤iflim kayna¤›d›r.

Liberal feminizm, liberal kuram›n tüm formlar› gibi bireysel çabaya ve reka-betçi baflar›ya önem verir. Dolay›s›yla bireyselli¤i ve bireysel ö¤renim sürecini öneç›kar›r. Eflitli¤in, ekonomik, siyasal ve kültürel yaflamdaki demokratik reformlarlasa¤lanaca¤›ndan hareket eden liberal feministlerin, 19. yüzy›l boyunca kad›nlar›nmiras, boflanma, oy, çal›flma vb. yan›nda, e¤itim alan›nda da erkeklerin sahip ol-duklar› haklar› kazanmalar› için mücadele ettikleri görülür. Tüm insanlar için, za-rarl› toplumsal cinsiyet kal›pyarg›lar›n›n, toplumdan ve okuldan temizlenmesi için,e¤itimle fark›ndal›k yarat›lmas› bu mücadelenin esas unsurlar›ndand›r.

934. Ünite - E¤i t im

Ancak, liberal feministlerin e¤itimle ilgili çal›flmalar›, toplumsal yap›daki f›rsateflitli¤i engellerinin ve kad›nlara karfl› sistematik ay›rtgözetiminin yasalar vb. hu-kuksal önlemlerle kald›r›lmas› önerilerini de kapsar (Weiner, 1994). Özellikle deokullarda, bireylerle ifl piyasas›nda adil ve etkili bir biçimde rekabet edebilmeleri-ni sa¤layan bilgi, beceri ve kredileri kazand›racak bir f›rsat eflitli¤i yap›s›n›n ge-reksinildi¤ini savunurlar.

E¤itime eriflim bu yaklafl›m›n temel tafl›d›r. Zira toplumsal cinsiyet eflitsizli¤ininnedeni cehalettir. Kad›nlar da erkeklerin sahip olduklar› haklar›, özellikle de eflite¤itim olanaklar›n›, kazand›klar›nda toplumdaki cinsiyet ayr›mc›l›¤› ortadan kalka-cakt›r. Hedef, mevcut sistemin olabildi¤i kadar h›zl› ve kesintisizce de¤iflimini sa¤-lamakt›r. O nedenle de eriflim, tercih, yoksunluk, düflük temsil ve yetersiz baflar›gibi terimleri kullanmak suretiyle e¤itimin, erkek egemen kurulu düzenine fazlatehditkar görünmeyen taleplerde bulunmaya özen gösterirler (Weiner, 1994: 67).

Kad›nlar ve e¤itim konusundaki çal›flmalar›n büyük ço¤unlu¤unu gerçeklefltir-mifl olan liberal feminizm, kad›nlara e¤itimde f›rsat eflitli¤i sa¤lanmas›nda, beyazerkeklerin tekelinde olan kap›lar›n aç›lmas›nda önemli rol oynad›. Resmi ve gizlimüfredattaki toplumsal cinsiyet farklar›n›, matematik, fen ve teknoloji gibi alanlar-daki farkl› baflar› örüntülerinin nedenlerini, seçimlik derslere ve mesle¤e yönelt-medeki toplumsal cinsiyet kal›pyarg›lar›n›, s›navlar›n ve testlerin yap›land›r›lmas›n-daki ve de¤erlendirilmesindeki yanl›l›klar›, okullar›n personel seçimindeki cinsiyetfarkl›laflmalar›n› araflt›ran çal›flmalar›n ço¤u liberal feministler taraf›ndan yap›ld›.

Buna karfl›l›k liberal feminizmi siyasal cehaletle suçlayanlar çeflitli elefltirilerdebulundular: Toplumsal cinsiyet bask›lar›n›n, özellikle de ›rk ve s›n›f gibi ötekiezilme biçimleriyle iliflkisini kuramamak, bir s›n›f olarak kad›nlar›n, kendilerineatfedilen görevlerden dolay› yar›fla bafllarken yaflad›klar› dezavantajlar› göreme-mek, özel ve kamusal yaflam aras›na s›n›r çekerek cinsellik, aile, evlilik, annelik,ev içi emek gibi kavramlara dokunmamak, bireysel ö¤renme ve baflar›y› kurum-sal ekonomik, toplumsal ve siyasal güç yerine basitçe e¤itim ve ifl f›rsatlar›yla vedo¤urganl›k tercihleriyle iliflkilendirmek (Weiler, 2003), söz konusu elefltirileraras›ndad›r.

Radikal Feminizm, genelde kad›nlar›n ezilmiflli¤ini ve özelde e¤itimdeki top-lumsal cinsiyet eflitsizliklerini ataerkillik kavram›yla aç›klar ve bu ezilmiflli¤in ev-rensel niteli¤ini vurgular. Buna göre cinsiyet eflitsizli¤inin sorumlulu¤u ve çözümüsadece e¤itimcilere atfedilemez. Aile, iflyeri ve medya, egemen erkek ve ezilen ka-d›n ikicili¤inin sürdürülüp durdu¤u toplumsal düzlemler aras›ndad›r. E¤itimcileringörevi, feministlerin ataerkil güçlere karfl› mücadelesinin bir parças› olarak toplu-mu, cinsiyetçi olmayan davran›fl ve pratikleri gerçeklefltirecek biçimde yenidene¤itmek olmal›d›r (Weiner, 1994: 71).

Bu yaklafl›m, e¤itimin özgürlefltirici bir gizil güce sahip oldu¤unu kabul eder.Ancak var olan durumuyla bunu gerçeklefltiremiyece¤i görüflündedir. Mevcut ku-ramlar, e¤itim ve bilim, erkekler taraf›ndan tan›mland›¤›ndan kad›nlar›n tarihini,deneyimlerini ve ilgi odaklar›n› kapsamaz. Dolay›s›yla da kad›nlar için yararl› birbilgi kayna¤› de¤ildir, tersine bilinçlenmelerini erkeklerin istedi¤i gibi önlemeyisa¤lar. E¤itim; okul bilgisini, kültürünü ve programlar›n›, dayand›¤› erkek temelin-den topyekun ba¤›ms›zlaflt›rd›¤› ölçüde dönüfltürücü niteli¤e kavuflacakt›r. Yararl›ve güçlendirici bilgiye eriflebilmek ve erkek egemenli¤inin etkilerini farkedebil-mek için, kad›nlar›n kendi kiflisel yaflant›lar›ndan ve kültürel üretimlerinden yolaç›kmalar› gerekir. Bunun için de ‘bilinç yükseltme’ diye adland›r›lan kad›n odakl›bir e¤itimden (ya da yeniden e¤itimden) geçmeleri önemlidir (Weiner, 1994:55).

94 Toplumsal Cinsiyet Sosyolo j is i

1960 larda gelifltirilen bilinçyükseltme, kad›n deneyimikonusunda bir bilgipaylafl›m› arac› ve yöntemiolup kad›nlarla ilgilikapsaml› bir bilgi taban›n›nyoklu¤unda kad›nlar için bire¤itim arac› olarakkullan›lm›flt›r.

Toplumdaki erkek egemenli¤i ve okul bilgisi konusunda, ciddi elefltirileri bu-lunan Radikal feministlerin, e¤itimdeki kurulu düzeni ürkütmek konusunda bir te-reddütleri söz konusu de¤ildir. Egemenlik ve ezilme, tahakküm ve güçlenme, ka-d›n ve k›z çocuk merkezlilik gibi terimlerle ‘erkek’, ders konular›n› elefltirmeyi,ataerkil e¤itim süreçlerini ve derslikteki cinsiyetler aras› güç iliflkilerini sorgulama-y› amaçlarlar (Weiner, 1994: 67-68). Liberal feministlerin aksine derslikteki, ö¤ret-men odalar›ndaki ve okul süreçlerindeki kad›nlar›n ve k›z çocuklar›n ezilmesindecinselli¤in ve cinsel fliddetin rolünü incelemeye öncelik verirler. Okullar›n, k›z ço-cuklar› için ne ölçüde güvenli mekanlar oldu¤unu sorgulamaktan kaç›nmazlar.

Önemli bir tart›flma oda¤› da kad›nlar›n özerkli¤ini ve erkeklerden ba¤›ms›z birkad›n ö¤renme kültürünün gelifltirilmesi aç›s›ndan ‘k›z okullar›’n›n yeri konusunaayr›lm›flt›r. Radikal feminizm ‘k›z okullar›’n› kad›n kültürünün güçlenmesinde birilk ad›m olarak görür. Buna göre okullar›n ayr›lmas›, kad›nlar›n güçlenmesinde veataerkilli¤in alt edilmesinde siyasal bir stratejidir (de Marais, Le Compte, 1999).

70’lerde ikinci dalga kad›n hareketlerine egemen olan radikal feministlerin, kad›ndeneyimlerini ayd›nlatan bir bilgi taban› yaratmak hedefi, feminist bilimin geliflmesinive özellikle de ABD’de Kad›n Çal›flmalar› ders ve programlar›n›n yay›lmas›n› sonucunudo¤urdu. Bunu izleyerek daha etkili bir kad›n siyasal güç taban› yarat›lmas› gereksini-mi alg›lanmas›, hiyerarfliler yerine iflbirli¤ine dayanan kad›n dostu örgütlenmelerin vepratiklerin, temsil yerine kat›l›m taleplerinin gerçekleflmesine yönelik çabalar› art›rd›.Radikal feminizm sadece varolan cinsel iliflki ve siyasetle yüzleflmeyi de¤il, ayn› za-manda, ba¤›ms›zl›k yerine özgürleflmeyi, bireycilik yerine kollektivizmi temel alan ye-ni bir dil ve yeni bir söylem çerçevesinin geliflimine yol açt› (Mitchell, 1986).

Buna karfl›l›k Radikal feministler, hem liberal, hem de sosyalist feministlerdençeflitli elefltiriler ald›. Liberaller, kad›n erkek kutuplaflmas›na götüren radikal söyle-min yaratt›¤› infial nedeniyle kad›n hareketinin kazan›mlar›n›n alt›n› boflaltt›¤›n›,cinsel politikaya afl›r› önem vererek siyasal reformlar› küçümsedi¤ini savunuyordu.Kad›nlar›n ezilmesini tüm ezilme biçimlerinin temeline koymalar›ysa sol düflünce-de ciddi itirazlarla karfl›laflt›. Özellikle de siyah ve iflçi s›n›f›ndan gelen kad›nlar ta-raf›ndan beyaz, burjuva ve apolitik olmakla suçlan›yor, toplumsal cinsiyet analizle-rini ›rk ve toplumsal s›n›f sorunlar›ndan soyutlad›klar› iddia ediliyordu. Postyap›sal-c› feministler ise radikal feministlerin toplumsal cinsiyet kimli¤ine iliflkin görüflleri-nin özcü niteli¤ine dikkat çekerek, bu kimlik biçimlerinin çok kez kad›nlarla erkek-ler aras›nda herhangibir mutlak karfl›tl›¤a izin vermeyecek kadar karmafl›k oldu¤u-nu savunuyorlard›. Radikallerin, tüm hiyerarflilerin flu ya da bu biçimde erkek ege-menli¤inin çeflitleri oldu¤u görüflü elefltirilerek tahakküm güdüsünün, uygulamakf›rsat›n› çok fazla bulamasalar da kad›nlar›n da paylaflt›¤› evrensel bir insan özelli¤iolmas› ihtimalinin yeterli bir biçimde ele al›nmas›n› önledi¤ini düflünüyordu.

Radikallerin, tüm hiyerarflilerin flu ya da bu biçimde erkek egemenli¤inin çeflitle-ri oldu¤u görüflü, özellikle elefltirildi. Bu ba¤lamda tahakküm güdüsünün, uygula-mak f›rsat›n› çok fazla bulamasalar da kad›nlar›n da paylaflt›¤› evrensel bir insan özel-li¤i olmas› ihtimalinin Radikallerce yeterince de¤erlendirilemedi¤i vurgulan›yordu.

Feminist Yeniden Üretim Kuram›: Geleneksel Marxist s›n›f analizlerindenderinlemesine etkilenen bu yaklafl›m›n, e¤itimin toplumsal de¤iflimdeki rolü konu-sundaki görüflleri fazla iyimser de¤ildir. E¤itimi, s›n›f mücadelesi gibi cinsiyet mü-cadelesinin de gerçekleflti¤i, toplumsal egemenlik ve ezilme örüntülerinin yenidenüretildi¤i ve sürdürüldü¤ü düzlemlerden biri olarak görürler. Örne¤in; iflçi s›n›f›k›zlar›n›n, bir yandan öteki k›zlarla ortak ay›rtgözetimlerini, bir yandan da erkekarkadafllar›yla ayn› s›n›f eflitsizli¤ini de yaflayarak iki kez ezildi¤ini düflünürler.

954. Ünite - E¤i t im

Marksist (ve Sosyalist) feministlerin kuramsal alandaki çok önemli katk›lar›nakarfl›l›k okulun, toplumsal cinsiyet ve güç iliflkilerinin yeniden üretiminde nas›l birrol oynad›¤› konusundaki çal›flmalar› s›n›rl›d›r. Bu çal›flmalarda üretime tan›d›klar›öncelik çerçevesinde, kad›nlar›n iflgücü ya da ev içi emekle ilgili ezilmiflliklerininokuldaki cinsiyetçi pratiklerle ve metinlerle yeniden üretildi¤i anlay›fl› yer al›r. ‹flçis›n›f›ndan k›z ve erkek çocuklar›n okuldaki toplumsal s›n›f hegemonyas› arac›l›-¤›yla iflçi s›n›f› kad›nlar›na ve erkeklerine dönüflmeleri ya da egemen s›n›f ve cin-siyet iliflkilerinin sürdürülmesinde aile, okul ve ifl piyasas›n›n karfl›l›kl› iliflkileri bukapsamda araflt›r›lanlar aras›ndad›r (Weiler, 2003: 273, Weiner, 1994:68).

Bu yaklafl›m›n e¤itimdeki eflitsizlikler konusundaki çözüm önerisi, kapitalizm-deki cinsiyet eflitsizli¤ini yap›sal faktörlere ba¤lamas› dolay›s›yla hayli s›n›rl›d›r.Gerçi sosyalist feminizm, ataerkilli¤in etkisini ve ortadan kald›r›lmas›n› ayni ölçü-de önemser. Okullarda tarihsel olarak yap›lanm›fl ataerkilli¤i y›kabilmek için, e¤i-timin tüm yap›lar›n›n, siyasa ve uygulamalar›n›n topyekun dönüfltürülmesini talepederler. Gene de özellikle erkek hiyerarflilerinin çözülmesi ve feminist sorunlar›ngündeme getirilmesi aray›fllar›nda ö¤retmen sendikalar›n›n da hayli etkili oldukla-r› gözlemlenmifltir (Rowbotham,1989).

Bu araflt›rma söyleminin kulland›¤› kapitalizm, üretim, yeniden üretim, s›n›f,toplumsal cinsiyet, ataerkil iliflkiler gibi Marxsist kavramlar, farkl› s›n›flardan k›zö¤rencilerin okul içindeki farkl› konumlan›fllar›n› ortaya ç›karmakta etkiliydi. Nevar ki ayn› söylem, kad›nlar için, kad›nlar hakk›nda kuramlar gelifltirmeyi hedefle-yen genel feminist taleplere yer b›rakm›yordu. Tüm yeniden üretim kuramlar›ndaoldu¤u gibi, bireysel bilince ve direnç olas›l›klar›na da kad›nlar›n çal›flma yaflam›d›fl›ndaki ezilme biçimlerine de gereken önemi vermedikleri için elefltirildiler. Buyaklafl›m›n, kad›nlar›n ezilmiflli¤ini ve okul deneyimlerini daha genifl bir toplumsalyap› içerisine yerlefltirmek ve kad›n yaflam›nda çal›flman›n önemini göstermek aç›-s›ndan çok ciddi katk›lar› bulunan A.Wolpe ya da R.Deem gibi öncüler bile sonuç-ta hayli mekanik bir yeniden üretim anlay›fl›yla hareket ettikleri elefltirisiyle (Wei-ler, 2003: 275-276) karfl› karfl›ya kald›lar.

Siyah Feminizm: 1970 lerin sonunda radikal ve liberal feminizmleri elefltirenve geniflleten farkl› feminist bak›fl aç›lar›n›n en önemlilerinden biriydi. Yaln›z be-yaz ataerkil toplumu elefltirmekle kalmay›p, beyaz kad›n hareketini de kad›nlararas›ndaki ekonomik ve toplumsal farkl›l›klar› görmezden gelmekle suçluyorlard›.Siyah feminizm, özellikle de ›rkç›l›¤›n ve cinsiyetçili¤in, e¤itimdeki yayg›nl›¤›n›oda¤a getirmekle kalm›yor, buna a¤›r elefltiriler de yöneltiyordu.

Siyah feminizm farkl› etnik kökenlerden gelen siyah kad›nlar›n ve k›zlar›n okul-da ayn› homojen grubun üyeleri muamelesine u¤ramas›na karfl›yd›. Beyaz ö¤ret-menlerin, siyah kad›n ve k›z çocuklar›n e¤itimdeki baflar›s›zl›klar›n› ‘kültür çat›fl-mas›’ ile aç›klamalar›n› sorgularken, bir yandan da siyah aile kültürünün nas›l suç-lu ve hastal›kl› bir konuma düflürüldü¤ünü deflifre etmeye ve siyah kad›nlarla ilgi-li kal›p yarg›lar› deflmeye çal›fl›yordu.

Siyah kad›nlar›n ve k›zlar›n okul deneyimlerinin, ö¤retmenlerin ›rkç›l›k ve cin-siyetçiliklerini tart›flma konusu yapmay› baflaran siyah feministler, e¤itim sistemin-deki eflitsizliklerin giderilebilece¤i konusunda flüpheci düflünürler. Irksal ve e¤i-timsel ayr›mc›l›¤›n kimi afl›r› biçimleriyle mücadelede hukuksal önlemleri daha et-kili bulurlar. Ancak, ö¤retmenleri eflitçi pratiklere yönlendirmek amac›yla kurum-sal ve bireysel ›rkç›l›k ve cinsiyetçilik konusunda yeniden e¤itmeyi amaçlayan si-yah feministler de vard›r. Aralar›nda bel hooks’un da oldu¤u siyah feminist peda-goglar, dersli¤i bir bask› ortam› olarak görmekle birlikte, ayn› zamanda da bir öz-

96 Toplumsal Cinsiyet Sosyolo j is i

gürlefltirme yeri olabilece¤ini düflünürler. Buna göre otorite ve gücün derslikte ge-lifligüzel kullan›m› ö¤retmenin tahakkümüne ve ö¤rencilerin nesnelefltirilmesineyol açar. Ancak, siyah feminist pedagojinin bir özgürlük felsefesi olarak kullan›l-mas›yla, ö¤rencilerin kendi topluluklar›n› yerel ve küresel düzeyde de¤ifltirebilme-leri için devrimci sorumluluk almalar› sa¤lanabilir. O nedenle de e¤itimi, de¤erler-den ar›nm›fl bir kavram olarak de¤il, etik ve sivil bir mücadele arac› olarak görmekgerekir. Siyah feminist pedagoji, alternatif bir bilgi bilim olarak sadece gerçek diyekabul edilen bilginin de¤il ve fakat gerçe¤e ulaflma sürecinin de sorunsallaflt›r›lma-s›n› sa¤lam›flt›r (Wheeler, 2007:20).

Buna karfl›l›k siyah feminizmin, kolektif eylem arac›l›¤›yla ekonomik geliflme-nin ve siyasal haklar›n sa¤lanmas›na yönelik amaçlar›n› kimlik politikalar›, farklarve ço¤ulluk konular›ndaki vurgusuyla dengelemesi ve beyaz feminist kad›n hare-keti içine özümsemesiyle ilgili sorunlar› söz konusudur. Bu nedenle de as›l özelli-¤i olan keskin elefltirel söyleminden zaman zaman tavizler vermesi elefltiri konusuolmufltur (Collins, 2003). Öte yandan siyah feminizm, bir yandan feminist hareketiçindeki bölünmüfllü¤e katk›da bulunmak, bir yandan da beyaz feminist kad›n ha-reketiyle Afrika kökenli Amerikal› kad›nlardan çok daha güçlü paylafl›mlar› olmakgibi nedenlerle ayr›l›kç›l›kla suçlanm›flt›r.

Postyap›salc› Feminizm, cinselli¤in ve toplumsal cinsiyetin kuruluflunda in-san›n edimselli¤ini vurgulayan (Human Agency), toplumsal kurmac›l›k kuramlar›aras›nda yer al›r. Buna göre insanlar, bilinçli özneler olarak, yapt›klar› ve söyledik-leri arac›l›¤›yla kendilerinin ve birbirlerinin toplumsal cinsiyet kimliklerini kendile-ri kurarlar (Bank, 2007; 5). Ancak, bu süreç insanlar›n kendi seçtikleri koflullardade¤il, ataerkil sistemin toplumsal cinsiyete gore tabakalanm›fl kültürünün ve ku-rumlar›n›n koflullar› alt›nda gerçekleflir. Kad›n erkek gibi ikicilik kategoriler de do-¤al ya da nötr olmay›p edebiyat, sanat, hukuk, e¤itim programlar› ya da araflt›rmaraporlar› gibi söylem sistemleri arac›l›¤›yla üretilir ve güç iliflkilerini sürdürmeyeyard›m ederler. Toplumsal cinsiyet ikiciliklerinin bir yan›, daima ötekine üstün ol-du¤undan dil ve ideoloji, kad›nlar› afla¤›da tutmay› sürdürür bu nedenle erkekler-le eflit olmalar› söz konusu olamaz

Postyap›salc› Feminizm, okullar› toplumsal, kültürel ve tarihsel mercekten ince-leyerek, iktidar ve güç iliflkilerini çözümler. Okul dilinin kimin ç›karlar›na hizmetetti¤inin anlafl›lmas›yla, kimin ç›karlar›n›n k›y›sallaflt›r›ld›¤›n›, susturuldu¤unu, d›fl-land›¤›n› görmeyi ve böylece dönüfltürmeyi hedefler (de Marais, Le Compte, 1999:35-38). Postyap›salc› feministler, makro feminist e¤itim kuramlar›n›n aksine, örün-tülerden ziyade karmafl›kl›¤› öne ç›karan bir ‘olumlu belirsizlik’ anlay›fl›na sahiptir.Buna göre k›z ö¤renciler okulda, mutlak bir güçsüzlük halinde de¤il, kimi güçleride bar›nd›ran çeflitli konumlarda bulunurlar. Bu de¤iflkenlikler görüldü¤ünde fe-minist araflt›rma ‘dezavantajl›’ oda¤›ndan uzaklaflmaya ve güç dengesindeki de¤ifl-meleri incelemeye bafllar (Jones 1993: 160-1). Bu ba¤lamda ö¤rencilerin, ö¤ret-menlerle ve okulla iliflkilerinde ne tür direnç ve karfl› koyma stratejileri gelifltirdik-leri özel bir inceleme oda¤› oluflturmufltur.

Postyap›salc› feminizmin söylem konusundaki vurgusu, çözüm stratejisi olarak,bir karfl› söylem oluflturma önerisine yol açm›flt›r. Karfl› söylem, söylenemiyenlerinsöylenmesini sa¤lamaya yöneliktir. Bu ba¤lamda düflündükleri bir eylem biçimi,ö¤rencilerde, e¤itim söylemindeki konumlan›fllar› konusunda elefltirel bilincingeliflmesini sa¤lamakt›r. Bir baflka strateji ise feminist eylemin gerçekleflmesine el-veriflli f›rsatlar› kollamak olacakt›r.

974. Ünite - E¤i t im

Bu yaklafl›m›n anaak›m post modernizm ve postyap›salc› yaz›ndan al›nan ter-minolojisi, örne¤in, söylem, öznellik, güç-bilgi vb., hayli karmafl›k ve güçtür. O ne-denle postmodernist feministler, bir yandan kendi üzerine yans›yanlardan ve aç›k-l›ktan bahsederken bir yandan da bu olana¤›, kendi okurlar›ndan esirgeyecek ka-dar anlafl›lmas› güç, karmafl›k yazma biçimleri kulland›klar› için elefltirilmifllerdir.Öte yandan ideolojik bir arka plana yaslanmadan ya da kad›n ve erkek ö¤rencile-rin karmafl›k öznellikleri ve ba¤lanm›fll›klar›yla çat›flmaks›z›n elefltirel bilincin nas›lkazand›r›laca¤› önemli bir soru iflareti olarak kalmaktad›r.

Feminist kuramlar›n, e¤itimdeki toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin aç›klanmas› ve çö-zümlenmesi konusunda ne tür katk›lar› olmufltur dersiniz? Tart›fl›n›z.

SONUÇ VE POL‹T‹KA ÖNER‹LER‹

E¤itimdeki toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin çözüm yollar›nailiflkin politika önerilerini de¤erlendirebilmek.

Toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin sürdürülmesindeki tüm olumsuz etkilerine kar-fl›n e¤itim, kiflinin yeteneklerini gelifltirmesi ve kendini gerçeklefltirmesi aç›s›ndançok önemli bir güçlendirici niteli¤indedir. Çeflitli uluslar aras› endekslerin de gös-terdi¤i gibi dünyada kad›nlar›n ve toplumlar›n gelebildikleri aflamay› e¤itimin kat-k›s›n› dikkate almadan de¤erlendirebilmek mümkün de¤ildir. Genel bir örüntüolarak k›z çocuklar›n ve kad›nlar›n, e¤itimde kalma ve baflar› düzeylerinde görü-len geliflmeler bu gerçekle ilgili fark›ndal›klar›n›n ciddi bir göstergesidir.

Türkiye’nin tüm bölgelerinde ve tüm okul türlerinde k›zlar›n okula karfl› erkek-lerden çok daha olumlu tutumlar içinde olduklar› görülmektedir (T.C. MEB EAR-GED, 2005: 63). K›z ö¤renciler okulu s›k›c›, güvensiz, kirli, angarya görevler yük-lenen ve sürekli para toplanan bir yer olarak tan›mlamakla birlikte gene de kendi-lerine mesleklerini verecek bir yer olarak görmekte ve arkadafllar› okulun en sev-dikleri özelli¤i diye göstermektedir. Özellikle alt gelir grubu k›zlar›, okulu, evdekikad›nl›k rolünden kaç›p kurtulabilecekleri, çocukluklar›n› yaflayabilecekleri bir yerhaline getirme e¤ilimi ve çabas›ndad›rlar (Sayan, 2007). Evdeki s›k›nt›lar düflünü-lürse ‘d›flar› ç›kamamak, kardefl bakmak, annenin vekili olmak’ okulun k›z çocu¤atan›d›¤› özgürlük alan› anlaml›d›r. Kald› ki, ö¤rencilerin her verileni oldu¤u gibiö¤renen, özümseyen ve kullanan pasif al›c›lar olmad›klar› bilinmektedir. Kad›nla-r›n da tüm ö¤renciler gibi kendilerine verilen bilgiyi çok kez süzgeçledikleri, iflle-rine yarayacak biçimde kulland›klar›, hatta reddettikleri görülür. Bu mücadeleler,karfl› koymalar ve dirençler, kad›nlar›n kamusal ve özel yaflamlar›ndaki dönüflüm-leri de, e¤itimin bu dönüflüm sürecinde neden ‘flart’ oldu¤unu da anlamam›za yar-d›m eder.

Güçlendirmek için e¤itimin ‘flart’ olmas›, mevcut haliyle ya da tek bafl›na bunayeterli oldu¤u anlam›na gelmez. Toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin e¤itime nas›lyans›d›¤›n› an›msad›¤›m›zda okulun cinsiyetçi yap›s›n›n, içeriklerinin, iliflkilerinindönüfltürülmesiyle ilgili stratejiler önem kazanmaktad›r. E¤itimin toplumsal cinsi-yet kal›pyarg›lar›n› tafl›yan mesajlar›ndan ar›nd›r›lmas› bütünlük içinde ele al›nma-l›, bunun için de toplumsal cinsiyet duyarl›l›¤› bir politika olarak bütün bu yap›la-ra, süreçlere, öncelikle de ö¤retmen yetifltirme programlar›na özümsenmelidir.E¤itimde toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin yol açt›¤› yatay ve dikey ayr›mc›l›¤›nortadan kald›r›lmas› ve gerek uzmanl›k alanlar›nda gerekse yetki ve karar organla-

98 Toplumsal Cinsiyet Sosyolo j is i

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

3

5A M A ÇN

r›nda daha dengeli bir da¤›l›m›n sa¤lanmas› için geçici özel önlemler, gerekirsekota ya da burs gibi teflvik politikalar› uygulanmal›d›r.

Gerçek bir dönüfltürme, erkeklerle kad›nlar aras›ndaki temel güç iliflkilerinin,ev içi alan, iflgücü piyasalar› ve siyaset dahil, yeniden yap›lanmas›n›, cinsiyetçi kül-türün dönüfltürülmesini, do¤rudan do¤ruya ataerkilli¤i hedefler. Aile içindeki cin-siyetçi yaklafl›mlar›n› k›rmak için de yaflam boyu e¤itim çal›flmalar› yap›lmal›, dö-nüflüm bireysel çabalar yan›nda toplumsal projelerle ve siyasal iradenin kararl›l›-¤›yla desteklenmeli, kad›nlar için oldu¤u kadar erkeklerin de kendilerini ve toplu-mu daha eflitçi ve adil bir gelece¤e kavuflturma sorumlulu¤unu yüklenecek biçim-de e¤itim görmeleri sa¤lanmal›d›r.

Toplumsal cinsiyet eflitsizlikleriyle mücadelede e¤itim neden ‘flart’ ama ‘yetmez’, düflünelim.

994. Ünite - E¤i t im

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

4

100 Toplumsal Cinsiyet Sosyolo j is i

E¤itimde toplumsal cinsiyet eflitli¤inin sa¤lan-mas›n›n önemini kavrayabilmek.E¤itim birey ve toplum aç›s›ndan sosyal serma-yenin gelifltirilmesinde, ilerlemenin ve güçlen-menin gerçeklefltirilmesinde büyük önem tafl›r.‹nsan›n kendi gücünü ve güçsüzlü¤ünü sonuçla-yan etmenleri farkedebilmesi ve bunlar› dönüfl-türebilmesi için ortam yarat›r. Olanaklardan verisklerden haberdar olman›n ve toplumdaki ka-rar alma süreçlerine kat›lman›n en önemli anah-tar› say›l›r. E¤itim, uluslararas›nda insani gelifl-meyi ölçmeye yarayan temel göstergelerden birive bu konuda kad›nlarla erkekler aras›nda varolan engellerin kald›r›lmas› Kad›nlara Karfl› HerTürlü Ayr›mc›l›¤›n Önlenmesi Sözleflmesi (CE-DAW), Pekin Eylem Plan›, Biny›l Kalk›nma He-defleri gibi temel andlaflmalar›n ilkeleri aras›nda-d›r. E¤itimin her düzeyindeki eflitsizlikler, k›z ço-cuklar›n ve kad›nlar›n toplumsal yaflam›n tümalanlar›n›ndaki f›rsatlar›n› ve olanaklar›n› olum-suz etkilemektedir.

Toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin e¤itime eri-flimi nas›l etkiledi¤ini aç›klayabilmek.Dünyan›n pek çok ülkesinde, de¤iflik toplumsalekonomik kesimlerde, etnik kümelerde, k›rsalve kentsel bölgelerde, yerli, mülteci ve göçmengruplar›nda e¤itimden yararlanabilen kad›nlar›nsay›s›, hala ayn› kategorideki erkeklerle eflitlene-memifltir. E¤itime eriflim, özellikle de kad›nlariçin, s›n›fsal eflitsizliklerle yak›ndan iliflkilidir.Kentlerdeki kad›nlar›n k›rsal alanlarda yaflayan-lara göre e¤itime eriflimleri daha fazla ve e¤itim-de kalma süreleri daha uzundur. Farkl› yöreler-deki çocuk iflgücü talebi, ulafl›m sorunlar›, gü-vensizlik ve fliddet ortam›, ataerkil aile yap›s› vekültür de k›z ve erkek çocuklar›n okullulaflma-s›nda önemli farklar yaratmaktad›r.

Toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin e¤itim arac›l›-¤›yla nas›l pekifltirildi¤ini farkedebilmek. Toplumsal cinsiyet eflitsizli¤inin e¤itimdeki izdü-flümü, kad›nlar ve erkekler aras›ndaki say›sal eflit-sizlikten ibaret de¤ildir. Bir süreç ve kurum ola-rak e¤itimin içeri¤i, yap›s›, gündelik yaflam› veetkileflimleri cinsiyetçili¤i pekifltiren özellikler ta-fl›r. Bu ba¤lamda okul bilgisinin, yönetiminin,yöntemlerinin erkek merkezlili¤i ve kad›nlar›nhala bu kültüre eklemlendikleri, oranda varola-bilmeleri ciddi sorun oluflturur. Kad›n ö¤retmen,yönetici ve ö¤rencilerin aras›nda bile bu konudafark›ndal›k gelifltirebilenlerin say›s›, cinsiyetçipratikleri destekleyenlere k›yasla çok azd›r. Do-lay›s›yla da, kad›nlar›n belli e¤itim alanlar›ndatoplanmalar› ‘yatay ayr›flma’, ö¤retmenli¤in okul

öncesi ya da ilkö¤retim gibi alt düzeylerinde y›-¤›lmalar› ‘dikey ayr›flma’, pek az kad›n›n yöneti-ci konumlar›nda bulunmas› ‘cam tavan’, k›z ö¤-rencilerin daha baflar›l› olduklar› örneklerde bilederslerde daha az söz almalar› genelde kendi ter-cihleri olarak gerekçelendirilir.

Toplumsal cinsiyet ve e¤itim iliflkisinin çeflitli ku-ramlardaki aç›klamalar›n› karfl›laflt›rabilmek.Kuramsal incelemeler, e¤itimin toplumsal cinsi-yetle iliflkisi hakk›nda sosyolojik bir anlay›fl ge-lifltirilebilmesi için çeflitli etmenlerin dikkate al›n-mas› gerekti¤ini göstermektedir. Bu ba¤lamdaöne ç›kan konulardan baz›lar› toplumdaki ikti-dar ve tahakküm iliflkilerinin temelleri, e¤itimleiflgücü piyasas› ve hane yap›lar› gibi öteki ku-rumlar aras›ndaki iliflkiler, okulun günlük etkile-flimlerinde s›n›f, toplumsal cinsiyet, ›rk, etnisite-nin etkisi, insanlar›n bilinçli özneler olarak top-lumsal yap›lar› nas›l dönüfltürdükleri ya da di-rendikleridir (Short, 1994:137).Kimi kuramlar ‘örne¤in, Cinsiyet Rolü Toplum-sallaflmas›, Liberal Feminizm, vb.’ e¤itimin cinselkimliklerin kuruluflunda bir ö¤renme süreci ola-rak etkisini incelemifllerdir. Kimi kuramlar ‘örne-¤in, Feminist Yeniden Üretim, Radikal Feminizmve Akademik Kapitalizm’ e¤itimin yap›s›n› oda¤aalm›fllard›r. Bu yaklafl›mlarda e¤itim kurumlar›,s›n›f toplumunun statü ve iktidar farkl›l›klar›n›yaratan ve meflrulaflt›ran yap›lar› aras›nda yer al›r.Üçüncü kategoride yer alan Postyap›salc› Femi-nizme göre e¤itim programlar› ya da araflt›rmaraporlar›, insanlar›n kad›n erkek gibi ikincil kate-gorileri üretmelerini koflullayan ve güç iliflkileri-ni sürdürmeye yard›m eden söylem sistemleriaras›ndad›r.

E¤itimde toplumsal cinsiyet eflitsizliklerinin çö-züm yollar›na iliflkin politika önerilerini de¤er-lendirebilmek.Bu konudaki politikalar›n temelde bütünlük, sü-reklilik ve kararl›l›k ilkelerine dayanmas›, heme¤itime eriflim ve e¤itimin cinsiyetçilikten ar›nd›-r›lmas› hem de mevcut erkek iktidar›n›n ötekialanlar›n›n dönüfltürülmesi ba¤lam›nda de¤er-lendirilmesi gerekir. Toplumsal cinsiyet duyarl›l›-¤› bir politika olarak tüm e¤itsel süreç ve politi-kalara, öncelikle de ö¤retmen yetifltirme prog-ramlar›na özümsenmelidir. Gerek e¤itime eriflim-de, gerekse uzmanl›k alanlar›nda ve yetki ve ka-rar organlar›nda daha dengeli bir toplumsal cin-siyet da¤›l›m› için geçici özel önlemler uygulan-mal›, kad›nlar gibi erkeklerin de daha eflit ve adilbir toplum hedefine yönelik olarak e¤itilmelerisa¤lanmal›d›r.

Özet

1NA M A Ç

2NA M A Ç

3NA M A Ç

4NA M A Ç

5NA M A Ç

1014. Ünite - E¤i t im

1. Afla¤›dakilerden hangisinin kad›nlar›n e¤itimiyle ilifl-kisi belirlenmemifltir?

a. Dünya bar›fl›n›n sa¤lanmas› b. Toplumda sürdürülebilir kalk›nman›n gelifltirilmesic. Kad›n›n kendi gücünü ve s›n›rlar›n› keflfetmesi d. Çocuk ölümlerinin azalmas›e. Kad›nlar›n iflgücüne kat›l›m›n›n artmas›

2. Türkiye’de e¤itimde toplumsal cinsiyet eflitli¤ini sa¤-lamaya yönelen düzenlemeler afla¤›dakilerden hangisinedayanmaz?

a. Anayasab. CEDAWc. Milli E¤itim Temel Kanunud. Pekin Eylem Platformue. Aile reisinin karar›na

3. Okul öncesi e¤itimin gelifltirilmesini toplumsal cinsi-yet eflitli¤inin sa¤lanmas›nda önemli bir etken olmas›n›nsebebi afla¤›dakilerdn hangisidir?

a. K›z ve erkek çocuklar›n toplumsallaflt›r›lmas›n-da eflitli¤i sa¤lamas›

b. Erkek çocuklar›n sald›rganl›k, k›z çocuklar›n edil-genlik konusundaki e¤ilimlerini dönüfltürmesi

c. Ailede bak›m hizmetleri konusundaki cinsiyetçieflitsizlikleri dönüfltürmeye yard›m etmesi

d. E¤itimde, toplumsal cinsiyet eflitli¤inin sa¤lanma-s›yla do¤ru yönde bir iliflkinin saptanm›fl olmas›

e. K›z ve erkek çocuklar› karma e¤itime haz›rlamas›

4. Afla¤›dakilerin hangisi e¤itimde cinsiyet ayr›mc›l›¤›n›nnedenlerinden biridir?

a. Ders kitaplar›nda ve programlarda kad›nlar›nbilgi ve deneyimlerine yer verilmemesi

b. Üniversitelerde Kad›n Çal›flmalar› programlar›naerkek ö¤renci al›nmamas›

c. K›z ve erkek ö¤renciler aras›nda ortaö¤retimdenitibaren baflgösteren baflar› farklar› olmas›.

d. K›z ve erkek çocuklar aras›nda okul terkiyle il-gili örüntüler

e. Ö¤retmenlerin k›z ve erkek ö¤rencilere farkl›davranmas›

5. Kad›nlar›n belli e¤itim alanlar›nda y›¤›lmas› ya da afl›r›temsili, buna karfl›l›k belli alanlardan büyük ölçüde d›fllan-m›fl olufllar› afla¤›daki kavramlardan hangisiyle tan›mlan›r?

a. So¤uk iklimb. Dikey ayr›fl›mc. Cam tavand. S›zd›ran boru hatt›e. Yatay ayr›fl›m

6. Afla¤›daki kuramlardan hangisinde e¤itim, toplum-sal cinsiyet kimli¤inin kurulmas›nda temel mekaniz-mad›r?

a. Akademik Kapitalizmb. Rol/Toplumsallaflma Kuram›c. Sosyalist Feminizmd. Kültürel Sermaye Kuram›e. Feminist Yeniden Üretim Kuram›

7. Sadece gerçek diye kabul edilen bilginin de¤il, fakatgerçe¤e ulaflma yönteminin de sorunsallaflt›r›lmas›n› sa¤la-yarak e¤itimi bir devrimci sorumluluk projesine dönüfltü-ren anlay›fl, afla¤›dakilerin hangisinde a¤›rl›k kazanm›flt›r?

a. Marxist Feminizmb. Toplumsallaflt›rma Kuram›c. Siyah Feminizmd. Güçlendirme Kuram›e. Liberal Feminizm

8. Afla¤›dakilerden hangisi kad›nlar›n ve k›z çocukla-r›n›n e¤itimde ezilmesinde cinselli¤i ve cinsel fliddetiodaklayan görüfltür?

a. Cinsel Rol Toplumsallaflmas›b. Liberal Feminizmc. Postyap›salc› Feminizmd. Radikal Feminizme. Sosyalist Feminizm

9. Afla¤›dakilerden hangisi Sosyalist ve Marxist Femi-nizm kadar Kültürel Sermaye Kuram›na da yöneltilen enönemli elefltirilerden biridir?

a. E¤itimin temel altyap› kurumlar›ndan biri oldu-¤unu savunmalar›

b. Cinsiyet rolü toplumsallaflmas›ndan hareket et-meleri

c. E¤itsel söylem konusuna afl›r› önem vermelerid. ‹nsan öznenin iradesini, bireysel bilinci ve di-

renç olas›l›klar›n› ihmal etmeleri e. E¤itimi ideolojik yap›lanman›n arac› olarak gör-

meleri

10. Toplumsal cinsiyet eflitli¤ini sa¤lamak amac›yla k›zçocuklar›n›n ve kad›nlar›n e¤itimi konusunda geçici özelönlemler al›nmas› afla¤›dakilerden hangisini kapsar?

a. Belli uzmanl›k alanlar›n›n kad›nlara ayr›lmas›b. Cinsiyete duyarl› göstergelerc. Kotalard. Ö¤retmen yetifltirme programlar›na toplumsal

cinsiyet derslerinin konulmas›e. Cinsiyete duyarl› bütçeleme

Kendimizi S›nayal›m

102 Toplumsal Cinsiyet Sosyolo j is i

Türkiye’de e¤itim, Osmanl› döneminden bu yana kad›nhareketinin ilk s›ralar›nda yer alan hedeflerindendir.Anayasada (md. 42), birey aç›s›ndan sosyal ve ekono-mik insan haklar›ndan ve devlet bak›m›ndan baflta ge-len görevlerden biri olarak tan›mlanmaktad›r. ‹lkö¤re-tim, "k›z ve erkek tüm vatandafllar için zorunlu ve dev-let okullar›nda paras›z"d›r. 1739 say›l› Milli E¤itim Te-mel Yasas› ise e¤itim f›rsatlar›n›n tüm kad›nlar ve er-kekler için eflit (md. 8), e¤itim kurumlar›n›n dil, din, ›rkve cinsiyet fark› gözetilmeksizin herkese aç›k, karmae¤itimin her düzeyde ana ilke oldu¤unu ifade etmekte-dir (md. 4). Türkiye’nin, Kad›nlara Karfl› Her Türlü Ayr›mc›l›¤›nÖnlenmesi Sözleflmesi (CEDAW), 1995 y›l›nda Pekin’detoplanan Dördüncü Dünya Kad›n Konferans›’nda be-nimsenen Eylem Platformu, Çocuk Haklar› Sözleflmesi(1990), Avrupa Birli¤i’ne üyelik baflvurusu kapsam›n-daki uluslararas› taahhütleri de kad›nlar›n ve k›z ço-cuklar›n›n e¤itimde erkeklerle eflit haklara ve olanakla-ra sahip olmalar›n› sa¤layacak tüm önlemleri almas›n›gerektirir.

Okuma Parças› 2Türkiye’nin, Pekin Konferans›’nda yüklendi¤i sorumlu-luklardan biri kad›nlar aras›nda okuryazarl›k oran›n›yüzde 100’e yükseltmek, öteki ise sekiz y›ll›k ilkö¤reti-mi zorunlu hale getirmek idi. Bu yükümlülüklerle uyum-lu olarak 1997 y›l›nda zorunlu ilkö¤retim befl y›ldan se-kiz y›la uzat›ld›. Buna karfl›l›k 6 yafl ve yukar›s› nüfustaokumaz-yazmazl›k oran› kad›nlarda yüzde 12,3, erkek-lerde ise yüzde 3,1 olarak devam etmekte, Türkiye’dehalen 4 milyona yak›n kad›n okuma-yazma bilmemek-tedir. (T.C.Baflbakanl›k KSGM, 2011:9)Toplumsal cinsiyet ve e¤itim iliflkisinin Türkiye'de ka-d›n hareketi taraf›ndan ençok tart›fl›lan bir boyutu, okul

öncesi olanaklar›n›n s›n›rl›l›¤› ve "anaokulu, ana s›n›f›",krefl vb. düzenlemelerden yararlanan çocuklar›n azl›¤›-d›r. Avrupa Birli¤i ülkelerinde okul öncesi e¤itimdeokullaflma oran› yüzde 89 dolay›ndad›r (T.C.Baflbakan-l›k KSGM, 2011: 10). Türkiye’de ise 3–5 yafl grubundabu oran yüzde 26,9’ta; 4–5 yafl grubunda ise yüzde38,5’ta kalmaktad›r. Erken çocukluktaki e¤itimin a¤›r-l›kl› olarak ailelere ve özellikle kad›nlara b›rak›lmas›,cinsiyetçi eflitsizliklerin sürdürülmesi aç›s›ndan ciddi birelefltiri konusudur. (Örne¤in, Ecevit, 2010, KE‹G, 2009). Türkiye’nin k›rsal yerleflim yerlerinde yaflayan kad›nla-

r›n yüzde 28'i herhangi bir e¤itim düzeyini tamamlama-m›fl iken, bu oran kentlerde yaflayan kad›nlar aras›ndayüzde 15’e inmektedir. Bununla birlikte kentsel alanlar-da, kad›nlarla erkeklerin e¤itime eriflimindeki farkl›l›k-lar, k›rsal alanlarda oldu¤undan daha belirgindir. E¤iti-me eriflimde gözlemlenen cinsiyet farkl›l›klar› Türki-ye’nin do¤u ve orta bölgelerinde en yüksek, güney vekuzey bölgelerinde ise en düflüktür. (HÜNEE, 2009).Türkiye’nin en yoksul hanelerinde yer alan erkeklerinyüzde 35’ine karfl›l›k, kad›nlar›n yüzde 60’› ya hiç e¤itimalmam›fl ya da ilkokulu bitirmemifltir (HÜNEE,2009: 26).

Okuma Parças› 3Türkiye'de çeflitli e¤itim düzeylerinde kullan›lan kitapve materyallerin, kad›nlar ve erkekler hakk›ndaki kal›p-yarg›lar› yeniden üretmeleri konusunda 1990'larda bafl-layan bir duyarl›l›ktan söz edilebilmektedir (Bkz. örne-¤in, Helvac›o¤lu, F., 1996; Tanr›över, 2003; Esen, 2007).Buna ra¤men MEB Talim Terbiye Kurumu Baflkanl›-¤›'nca onaylanm›fl 2009 Hayat Bilgisi ders kitaplar›ndayer alan görsellerin incelenmesinde, ilkö¤retim 1. s›n›fHayat Bilgisi ders kitab›ndaki resimlerde toplam k›z ço-cuk say›s› 165 iken, toplam erkek çocuk say›s› 253 ola-rak hesaplanm›flt›r. Mekân paylafl›m› aç›s›ndan k›z ço-cu¤u 142, erkek çocu¤u 232 defa ev d›fl›nda gösteril-mektedir. K›z çocuklar› daha çok anne ve yetiflkin ka-d›nlarla birlikte okulda, evde ve civar›nda, erkek ço-cuklar› daha çok baba ve yetiflkin erkeklerle birlikte d›-flar›da yer almaktad›r. Rol paylafl›m› aç›s›ndan kad›nlarö¤retmen, anne, hemflire, yaya, yolcu, doktor, eczac›,oyuncu, müflteri, vb. olarak gösterilirken, erkek, ö¤ret-men, müdür, baba, flair, floför, itfaiyeci, garson, müflte-ri, çiftçi, bilim insan›, doktor, polis, postac›, f›r›nc›, te-mizlikçi, hakim, tamirci, oyuncu, pilot, kasap, vb. mes-leklerinde görülmektedir. K›z çocuklar› kabar›k etek veelbise ile erkek çocuklar› ise gömlek ve pantolonlu ola-rak görüntülenmifl, okulda s›n›f ve kulüp baflkanlar› fi-gürlerinde de genellikle erkek çocuklar› kullan›lm›flt›r(E¤itim Sen, 2009).

Okuma Parças› 1

1034. Ünite - E¤i t im

Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Seza Özen bu y›lkibüyük ödüle çocuk hastal›klar› dal›nda, özellikle de ço-cuk romatizmas›, böbrek hastal›klar› ve ailevi akdenizatefli alanlar›nda uluslar aras› baflar› kazanan ve ‘Anka-ra Kriterleri’ ad›yla tan›nan çal›flmalar›yla lay›k görüldü.Prof. Özen ödülü kabul konuflmas›nda: “Benim dedem1940’l› y›llarda ailenin tüm maddi olanaklar›n›, okumakisteyen k›z›n›n ‘profesör olma’ rüyas› için kullanm›flt›.Sonradan gerçekleflen bu rüya, ‘üreten kad›n›’ rol mo-deli yapan, çal›flan kad›na sayg›nl›k getiren Atatürk dev-rimlerinin sonuncusu idi. Annem gibi ben de Cumhuri-yet’in ayd›nlanma devriminin yerlefltirdi¤i kad›n politi-kas›n›n sonucu olarak akademik yaflam›m›n hiçbir afla-mas›nda ayr›mc›l›k yaflamad›m, umar›m k›z›m da ben-zer ortamlarda ülkemize katk› yapacakt›r. Ancak 2010’luy›llarda kad›n modelinin erke¤inin arkas›nda duran,üretime kat›lmayan bir flekle döndü¤ünü” üzülerek gör-dü¤ünü belirtti. Özen, üniversitelerdeki kad›n akade-mik oran›n›n yüzde 33 ile dünya ortalamas›n›n üzerin-de oldu¤u Türkiye’de, bugüne dek 130 bilim adam›nakarfl›l›k kendisi dahil yaln›zca 13 bilim kad›n›n›n TÜB‹-TAK ödülü alabildi¤ine dikkat çekerek, Avrupa Birli¤iölçülerine uygun olarak TÜB‹TAK bilim teflviklerine dekad›n kotas› getirilmesini önerdi.

Kaynak: Yetkin, M. (29.12.2010) Bir Bilim Kad›n›n›n

Üzüntüsü, Radikal Gazetesi

1. a Yan›t›n›z yanl›fl ise, “Girifl” bölümünü gözdengeçiriniz.

2. e Yan›t›n›z yanl›fl ise, “Girifl” bölümünü gözdengeçiriniz.

3. c Yan›t›n›z yanl›fl ise, “E¤itime Eriflimde Eflitsizlik-ler” konusunu gözden geçiriniz.

4. a Yan›t›n›z yanl›fl ise, “E¤itimde Cinsiyet Ay›r›m-c›l›¤›” konusunu gözden geçiriniz.

5. e Yan›t›n›z yanl›fl ise, “E¤itimde Cinsiyet Ay›r›m-c›l›¤›” konusunu gözden geçiriniz.

6. b Yan›t›n›z yanl›fl ise, “Toplumsal Cinsiyet ve E¤i-tim Konusundaki Kuramlar”› gözden geçiriniz.

7. c Yan›t›n›z yanl›fl ise, “Feminizmler” konusunugözden geçiriniz.

8. d Yan›t›n›z yanl›fl ise, “Radikal Feminizm” konu-sunu gözden geçiriniz

9. d Yan›t›n›z yanl›fl ise, “Toplumsal Cinsiyet ve E¤i-tim konusundaki Kuramlar” konusunu gözdengeçiriniz

10. c Yan›t›n›z yanl›fl ise, “Sonuç ve Politika Önerile-ri”ni gözden geçiriniz.

Okuma Parças› 4 Kendimizi S›nayal›m Yan›t Anahtar›

104 Toplumsal Cinsiyet Sosyolo j is i

S›ra Sizde 1

Kad›nlar›n aile içi rollerde ve beklentilerde devam edensorumluluklar›n›n bu isteksizlikte ciddi pay› oldu¤u ger-çektir. Ancak, okul yöneticili¤inin sunulufl ve yap›lan›flbiçimine duyduklar› antipatiyi de dikkate almak gerekir.Erkeklerin ifl ve toplum liderleri olarak kabul edilmiflrolleri; kad›n›n erke¤e buyurmas›n› hofl karfl›lamayannormlar; yöneticili¤i otorite, otoriteyi erkeklikle ba¤lan-t›land›ran geleneksel anlay›fllar; kad›nlar›n “yönetim gö-revlerinin gerektirdi¤i niteliklere sahip olmad›klar›” ka-l›pyarg›lar› (Günlük-fienesen, 1996) da mevcut eflitsiz-liklerin meflrulaflt›r›lmas›nda rol oynamaktad›r.

S›ra Sizde 2

Genelde s›n›f baflkanl›¤› seçimleri için önerilenler, ders-li¤in temizli¤inden sorumlu olanlar kimlerdi? Erkek ö¤-rencilerin küfürlü, argolu konuflmalar› duymazdan geli-nirken k›z ö¤rencilerin ayn› biçimde davranmalar›nakarfl› ö¤retmenler nas›l tepki verirdi. Seçece¤iniz bölümya da meslekle ilgili olarak yap›lan öneriler aras›ndacinsiyetinizden dolay› size ‘yak›flt›r›lan’ ya da ‘yak›flt›r›l-mayan’lar olmufl muydu? Sizin okulunuzda ‘k›zlar›n etekboyu’ ya da ‘erkeklerin küpe takmas›’ sorun edilir miy-di? Ya da tam tersine k›z ve erkek ö¤rencilerin s›ralardakarma oturmalar›n› gözeten, kimi kad›n siyasetçileri yada bilim kad›nlar›n› da tan›malar›n› sa¤layan, bedene¤itimi etkinliklerini karma gruplarla düzenleyen, vb.ö¤retmen ve yöneticileriniz var m›yd›?

S›ra Sizde 3

Feminist kuramlar›n bu konudaki en önemli katk›s›,e¤itimin hem iktidar›n ve kültürün araçlar› olarak ne türbir bask› ve tahakküm ortam› oldu¤unu hem de önem-li bir direnç ve de¤iflim kayna¤› olarak kullan›labilece-¤ini göstermeleri olmufltur. Feminist araflt›rmalar, okul-daki normlar›n, de¤erlerin, uygulamalar›n t›pk› yoksul-luk, ›rk, etnisite, vb. gibi cinsiyet aç›s›ndan da nötr ol-mad›¤›n›, erkek merkezli iflleyifllerini de ortaya koy-makta etkilidir. Okuldaki günlük yaflama kad›nlar›npenceresinden bak›lmas›, cinsel taciz gibi, söylenemi-yenlerin söylenmesinde, bilimsel tarafs›zl›kla nitelenenyöntemlerin ve bilgilerin de sorunsallaflt›r›lmas›nda kat-k›larda bulunmufltur. Ve nihayet feministler e¤itimeelefltirel bak›fllar›n›, sadece kad›nlar için de¤il tüm in-sanlar için de dönüfltürmeyi ve özgürleflmeyi sa¤layanseçenek bir pedagoji modeli içinde bütünlefltirmeyi he-deflemifllerdir.

S›ra Sizde 4

Toplumsal cinsiyet eflitli¤inin sa¤lanmas›, tüm toplumsalkurumlar›n iflbirli¤i ile, kad›nlar› eflitsiz k›lan ev-içi alan,iflgücü piyasalar› ve siyaset dahil, tüm yap› ve koflullar›nda dönüfltürülmesiyle birlikte düflünülmelidir. Gerçek birdönüfltürme, hem nedenlerle hem de sonuçlarla müca-dele anlam›nda daha kapsaml› bir yaklafl›m› gerektirir.K›z çocuklar›n ve kad›nlar›n e¤itime kat›lmas› elbetteçok önemlidir. Ancak ay›r›mc› ve bask›c› politikalar›negemen oldu¤u bir e¤itim sisteminde, kad›n ya da erkek,eflit-özgür bireylerin yetifltirilmesi ne ölçüde sa¤lanabilir?Bu aç›dan e¤itim sisteminin ideolojisini, ö¤retim politikave etkinliklerinin aç›k ve örtük iletilerini görmek, e¤iti-min ataerkil ideolojinin yeniden üretiminde nas›l yayg›nve etkili bir araç olarak iflledi¤ini göstermek ve bu iflle-yiflle yüzleflmek ayn› derecede gereklidir.(Tan, 2008). Onedenle de e¤itimin diline, içeri¤ine, yap›s›na ve günlükyaflam›na sinmifl cinsiyetçi ögelerden ar›nd›r›lmas› e¤iti-me eriflimle birlikte ve tüm öteki toplumsal, ekonomik,siyasal etmenlerle bütünlük içinde ele al›nmal›d›r.

Yararlan›lan ve BaflvurulabilecekKaynaklarBank, B.J. (Ed.) (2007). Gender and Education: An

Encyclopedia. Volume I-II. London: Preager.Brown, L. ve Gilligan, C. (1992). Meeting at the cros-

sroads: Women’s Psychology and Girls’ Deve-

lopment. New York: Ballantine Books.Collins, P.H. (2003). What’s in a Name? Womanism,

Black Femnism, and Beyond,Torres,R.D., Miron,L.F., Inda, J.X.(ed) Race, Identity, and Citizens-

hip, A Reader. rep. Malden: Blackwell Publishing.deMarais, K.B. ve Le Compte, M.D. (1999). The Ways

Schools Work, A Social Analysis of Education,

3rd ed. New York: Longman.Ecevit, Y. (2010). “‹fl ve Aile Yaflam›n›n Uzlaflt›r›lmas›

Ba¤lam›nda Türkiye’de Erken Çocukluk Bak›m› veE¤itimi” (Der.) ‹lkkaracan. Emek Piyasas›nda Top-

lumsal Cinsiyet Eflitli¤ine Do¤ru ‹fl ve Aile Yafla-

m›n› Uzlaflt›rma Politikalar›. ‹stanbul: ‹TÜ BMT-KAUM ve Kad›n›n ‹nsan Haklar› Yeni Çözümler Der-ne¤i. s.87-114.

E¤itim Sen. (2009). Hayat Bilgisi Ders Kitaplar›nda Top-lumsal Cinsiyet Araflt›rmas›. Ankara. http://pa-nel.stgm.org.tr/vera/app/var/files/e/g/egitim-sen-ders-kitaplar›nda-cinsiyetcilik-raporu.pdf Eriflim23.02.2011.

S›ra Sizde Yan›t Anahtar›

1054. Ünite - E¤i t im

Esen, Y. (2007). “Sexism in School Textbooks Preparedunder Education Reform in Turkey” Journal forCritical Education Policy Studies, 5 (2).

Gökflen, F., Cemalc›lar, Z., Gürlesel, C.F. (2006). Türki-ye’de ‹lkö¤retim Okullar›nda Okulu Terk ve ‹zlen-mesiyle Önlenmesine Yönelik Politikalar Çal›flmas›.AÇEV, KA-DER, ERG E¤itimde ve Toplumsal Kat›-l›mda Cinsiyet Eflitli¤inin Sa¤lanmas› Projesi kapsa-m›nda haz›rlanan rapor.

Günlük-fienesen, G. (1996). Türkiye ÜniversitelerininÜst Yönetiminde Kad›nlar›n Konumu, 1990-93. Aka-demik Yaflamda Kad›n içinde. Der. H.Coflkun, Türk-Alman Kültür ‹flleri Kurulu Yay. Dizisi. Ankara.

Hall, R.M. (1982). The Classroom Climate: A Chilly OneFor Women? Washington, D.C. Association of Ame-rican Colleges.

Hausmann, R., Tyson, L.D., Zahidi, S. (2010). GlobalGender Gap Report 2010. World Economic Fo-rum www.weforum.org.

Helvac›o¤lu, F. (1996). Ders Kitaplar›nda Cinsiyetçi-lik, 1928-1995. ‹stanbul: Kaynak Yay.

HÜNEE. (2004). Türkiye Nüfus ve Sa¤l›k Araflt›rma-s› 2003. Ankara: Hacettepe Üniversitesi HastaneleriBas›mevi.

HÜNEE. (2009). Türkiye Nüfus ve Sa¤l›k Araflt›rma-s› 2008. Ankara: Hacettepe Üniversitesi HastaneleriBas›mevi.

Jones, A. (1993). “Becoming a Girl’: Post-structuralistSuggestions for Educational Research” Gender andEducation, 5 (2):157-66.

KE‹G. (2009). Türkiye’de Kad›n Eme¤i ve ‹stihdam›, So-run Alanlar› ve Politika Önerileri Nisan.http://www.keig.org/Yayinlar_Ayrinti.aspx?id=74)

Kimmel, M.S. (2000). The Gendered Society. New York:Oxford University Press.

Martin, K. (1998). “Becoming a Gendered Body: Practi-ces of Preschools” American Sociological Revi-ew, vol.63, August.

Metcalfe, A.S. ve Slaughter, S. (2007). “Academic Capita-lism” B.J. Bank (Ed.) Gender and Education: AnEncyclopedia. Volume I-II, London: Preager, 7-13.

Mitchell, J. (1986). “Reflections on Twenty Years of Fe-minism.” (Mitchell, J. and Oakley, A. eds.) What isFeminism? Oxford: Blackwell.

Ozga, J. (der.) (1993). Women in Educational Mana-gement. Buckingham: Open University Press.

Reay, D. (2007). Cultural Capital Theories. Bank B.J.Ed.), Gender and Education: An Encyclopedia.Volume I-II, London: Preager, s.23-29.

Rowbotham, S. (1989). The Past is Before Us: Femi-nism in Action since the 1960s. London:Pandora.

Shakeshaft, C. (2004). Educator Sexual Misconduct:A Synthesis of Existing Literature. U.S., Depart-ment of Education, Office of the Under Secretary.

Sayan, S. (2007). K›z Ö¤rencilerin Okul Yaflant›lar›-na ‹liflkin Nitel Bir Araflt›rma. Yüksek Lisans Te-zi. Ankara Üniversitesi E¤itim Bilimleri Enstitüsü.

Short, P. (1994). “Education: Making Men and YoungLadies”, (G.Lupton, P.M. Short, R.Whip,) Societyand Gender. South Melborn: Macmillan EducationAustralia Pty Ltd. 121-144.

Smits, J., Hoflgör, A.G. (2006). “Effects of Family Back-ground Characterstics on Educational Participationin Turkey,” International Journal of EducationalDevelopment, 26, 545-560.

Stockard, J. (2007). “Sex Role Socialization,” (B.J. BankEd.) Gender and Education: An Encyclopedia.Volume I-II, London: Preager, s.79-85.

Tan, M.G. (2000). E¤itim, Kad›n-Erkek Eflitli¤ine Do¤ruYürüyüfl: E¤itim, Çal›flma Yaflam› ve Siyaset içinde.TÜS‹AD, ‹stanbul, Lebib Yalk›n Yay.s. 23-115.

Tan, M.G. (2008). “E¤itim, Türkiye’de Toplumsal Cinsi-yet Eflitsizli¤i: Sorunlar, Öncelikler ve Çözüm Öneri-leri,” Kad›n/Erkek Eflitli¤ine Do¤ru Yürüyüfl: E¤i-tim, Çal›flma Yaflam› ve Siyaset Raporunun Gün-cellenmesi. ‹stanbul: TUS‹AD-KAG‹DER, s. 23-112.

Tanr›över, H.U. (2003). Ders Kitaplar›nda Cinsiyet Ay-r›mc›l›¤›. Ders Kitaplar›nda ‹nsan Haklar›: TaramaSonuçlar› içinde. B. Çotuksöken, A. Erzan, O. Silier(der.) ‹stanbul: Tarih Vakf› Yay›nlar›,106-122.

T.C. Baflbakanl›k KSGM. (2011). Türkiye’de Kad›n›n Du-rumu. Ankara, http:/ksgm.gov.tr Eriflim 24.03.2011.

United Nations (2010). The World’s Women 2010:Trends and Statistics.

ht tp://unstats .un.org/unsd/demographic/pro-ducts/Worldswomen/WW2010pub.htm

Weiler, K. (2003). “Feminist Analyses of Gender andSchooling,” (Darder, et.al.) The Critical PedagogyReader. New York: Routledge Palmer.

Weiner, G. (1994). Feminisms in Education: An In-troduction. Buckingham: Open University Press.

Wheeler, E. A. (2007). “Black Feminism, Womanism,and Standpoint Theories,” (B.J. Bank Ed.). Genderand Education: An Encyclopedia. Volume I-II,London: Preager, s.15-22.

World Bank. (2002). Engendering Development:Through Gender Equality in Rights, Resoour-ces and Voice. 2. bask›. New York: Oxford Univer-sity Pres for the World Bank.

http://yuzeser.meb.gov.tr/index.asp?ID=8 Eriflim 23.02.2011http://www.tuik.gov.tr/VeriBilgi.do?tb_id=14&ust_id=5

Eriflim 09.03.2011