Upload
others
View
20
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
Türkiye'de ve Dünya’da Vatandaşlık*1
Prof. Dr. Ali Çarkoğlu Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu
Koç Üniversitesi Sabancı Üniversitesi
Bilim Akademisi Bilim Akademisi
*
1 Araştırmacılar olarak bu araştırmayı destekleyen TÜBİTAK – SOBAG’a (Proje no: 112K157) ayrıca teşekkürlerimizi
sunarız.
2
Giriş
Vatandaşlık bir siyasal sisteme olan üyelik bağına verdiğimiz addır. Bu bağın kapsamı aynı
anda hem bireyin psikolojisi hem de yasal statüsü ile ilgili verileri içermektedir. Doğal olarak siyasal
sistemle olan bağlantı günümüzde bireyin bir ulus-devlet veya bir devlet ile olan bağlantısına işaret
eder. Ancak, unutulmamalıdır ki psikolojik aidiyet duygusu devleti oluşturan ulusu oluşturan bir
siyasal toplumun tümüne yönelik olabilmektedir. Bu siyasal toplum ise bir ulus-devlet ile sınırlı
olmayıp birden fazla ulus – devletin sınırları içinde yaşayan bireylerin tümünü içerebilir. Kendisini
Arap olarak tanımlayan ve Arap siyasal toplumuna bağlılık duyan bir birey nüfus kâğıdını veya
pasaportunu taşıdığı devletin üyeliği ile yetinmeyip başka Arap devletlerinde de yaşayan siyasal
topluluk veya bireylere yönelik empati, yakınlık veya bağlılık duygusu geliştirebilecektir. Genellikle,
“pan milliyetçilik,” örneğin pan – Arap milliyetçiliği gibi adlandırılan büyük Arabistan gibi siyasal
toplum tanımlarına oturan aidiyet duyguları bu tür bir siyasal psikolojinin ürünüdür. Ancak,
unutulmamalıdır ki bazı durumlarda da bunun tam tersi söz konusudur. Bireyin duyduğu siyasal
toplum bağlılığı bir ulus –devletin tümüne değil de sadece bir kısmına da tekabül edebilmektedir.
Örneğin, Britanya siyasal toplumunun tümüne değil de sadece İskoç veya Galler’e ait olma
duygusuna sahip olan bireylerin varlığı da bir gerçektir. Dolayısıyla, bir birey ile onun kendisinin
parçası olarak hissettiği siyasal toplumun ulus-devlet sınırlarıyla mükemmelen örtüşmesi her zaman
ve yerde mümkün olmayıp, daha çok bir görgül (ampirik) olgu olarak saptanabilir bir içeriktedir.
Nihayet, büyük çoğunluklar için yukarıda ifade etmiş olduğumuz türden farklılıklar pek mevcut
olmayıp, vatandaşlık tek bir ulus-devlete psikolojik ve yasal bağlarla bağlı bulunmak onun bir üyesi
veya parçası olmak anlamındadır.
Bu durumda bireylerin hem statü gereği hakları ve ayrıcalıkları hem de sorumlulukları
mevcuttur. Bu hak ve sorumluluklar oy kullanmak, toplumdaki çeşitli birimler içinde yer almak, bu
topluluklar aracılığıyla siyasal topluma askerlik yapmak, vergi vermek ve benzeri biçimlerde hizmet
etmek gibi ayrıcalıklar içerdiği gibi, daha sınırlı olarak, yasalara uymak gibi hak ve sorumluluklar da
içerir. Bunların tümü bireyin üyesi olduğu siyasal sistemin temel öğesi olan siyasal topluluğa (political
community) katılma anlamındadır. Vatandaşlık çağdaş demokratik toplumlarda öncelikle bir siyasal
katılma fırsatı ve yükümlülüğü olarak anlaşılmaktadır. Demokratik vatandaşlık olarak da
tanımlayabileceğimiz bu olgu kendi üyesi olduğu siyasal toplumun diğer üyelerine ve seçimine
katkıda bulunduğu siyasal yetkililere bir ölçüde güven duyma, çeşitli durum ve ortamlarda bireysel
olarak eylemde (action) bulunmak suretiyle hareket etmeyi sağlayacak bir muktedir olma duygusuyla
ilgilidir. Demokratik devletler, demokrasinin temel unsuru olan içselleştirmeyi (inclusivity)
gerçekleştirmek için bireylerin siyasal hayata katılmalarını teşvik eden ve ona olanak veren koşullar
üretirler. İşlevsel olarak çalışan bir demokratik devlet yaptığı işlemler ve çalışmalarla vatandaşlarının
siyasal hayattan tatmin olmalarına da vesile olmaktadır.
Vatandaşlık sadece siyasal sistemin temel unsuru olan siyasal topluluğa üye olmakla
kazanılan haklar ve onların getirdiği sorumluluklar ve bunların sonucu olarak, özellikle demokratik
siyasal sistemlerde daha yoğun olarak görülen siyasal katılmadan ibaret değildir. Bu iki temel unsura
bir de kimlik (identity) eklemek suretiyle vatandaşlık kavramını anlamlı kılmak mümkündür
(Barbalet (1988), (Petersson, Westholm ve Blomberg (1989), Andersen ve arkadaşları (1993), Lehning
ve Weale (1997), Lister (1997) and (1999), Heater (1990) and (1999), Delanty (2000), Goul Andersen et
3
al. (2000), Goul Andersen ve Hoff (2001). Burada dikkat edilecek husus kimliği belirleyen veya
sınırlarını saptayan unsurun siyasal sistemin temel unsuru olan bireyin üyesi olduğu ve kendisini
aynı zamanda ait hissettiği siyasal topluluğun niteliğidir. Çağdaş toplumlarda bu topluluğun temel
niteliği ulus (nation) olarak tanımlanmasıyla belirginleşir. Vatandaşlık bir ulusal topluma ait olmak
duygusuyla örtüşen veya örtüşmeyen, ancak hukuken ulusal olarak tanımlanan bir birey – devlet
bağını da içerir; en azından ima etmektedir.
Vatandaşlık olgusu ulus – devletlerin temel siyasal sistem türü olarak yaygınlaşmasıyla ve
Sanayi Devrimi ile birlikte başlayan modern hayatın kentte yoğunlaşan ve eğitim düzeyi sürekli artan
kitlelerin önce sanayi sonra da hizmet kesiminde istihdamı ile birlikte ortaya çıkan siyasal süreçlerle
önem kazandığını görüyoruz. Bu sosyo-ekonomik dönüşüm kitlelerin hem ekonomide hem de
siyasetteki önemi arttırmıştır. Üretim, tüketim, yaşantı alanları kitleselleştikçe burada yaşayan
bireylerin hükümet ve çeşitli düzeydeki siyasal karar alıcılarla olan bağları da güçlenmiştir. Siyaset
de kitlesel hale gelerek siyasal katılma ve temsili içeren vatandaş – siyasetçi etkileşimleri çeşitlenmiş,
düzenli ve sürekli hale gelmiş ve giderek daha önemli bir hal almıştır. Bu etkileşimi düzenleyen
kurumlar olan seçimler on dokuzuncu yüzyılda ulusal törenler (rituals) halini alırken, ilk kez
Napolyon Bonaparte tarafından 1799’da doğrudan halkoyuna dayalı olarak seçim yapmak (plebisit)
uygulaması başlatılmıştır. Bu aşamadan itibaren her türlü hükümetin halka dayandığını göstermesi
için en temel uygulama genel seçim olmaya başlamıştır. Seçimlerin bu çekiciliği onların düzenli ve
sürekli yapılmasını sağlayan temel gereksinimlerden olmuştur. Bu durumda seçimler sırasında halkı
seferber edebilmek için yeni kurumsal araçlar icat edilmeye başlanmış ve böylece kurulan siyasal
partiler halka dayanarak iktidara gelmenin ve siyasal temsilin temel aracı olmuşlardır. Seçim
kampanyaları, adaylık, yasama organı üyelikleri çerçevesinde kurulan vatandaş – temsilci ilişkileri,
Amerika Birleşik Devletleri’nin kuruluşundan itibaren yeni kurulan ulus-devletler ayrıca demokrasi
rejimlerini de hayata geçirdikçe, güç ve saygı kazanmıştır. İçinde bulunduğumuz yüzyılda halka
dayandığını iddia etmeyen siyasal rejim sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek düzeye inmiştir.
Kitlesel ve popüler siyaset ulus-devletlerin üyesi olan vatandaşı böylece siyasal sistemin odağına
yerleştirmiştir. Bunun sonucunda da vatandaşın kültürel, toplumsal ve siyasal özellikleri, hak ve
görev anlayışı, temsilcilerini belirleyişindeki üslubu, halk oylamaları, seçimler, siyasal partiler ve
genel olarak içinde bulunduğu siyasal rejime ve özellikle demokrasinin işleyişine yaklaşımı
konularındaki algı, değer, tutum ve beklentilerinin anlaşılmasını önemli kılmıştır. Bu araştırmada
Türkiye’deki vatandaşlık olgusunu, daha önce ISSP üyesi ülkelerde 2004 yılında yürütülmüş olan
araştırmaların sonuçlarıyla da karşılaştırarak araştırmaya ve anlamayı hedefledik.
Bu çalışmada temsili ulusal örneğimize yönelttiğimiz soruların ilk kümesi siyasal toplulukla
dayanışma, siyasal kültür, ülkeye gelen sığınmacı göçmenlere karşı olan tutumlar gibi ulusal kimlikle
ilgili olan sorulardan oluşmuştur. Ayrıca, deneklerimize üyesi oldukları siyasal topluluğun
hükümetle olan ilişkisi, siyasal katılma, hükümete etki etme yeteneği, siyasal rejime ve özellikle
demokrasiye olan yönelimlerini araştıran ikinci bir küme soru da yöneltilerek vatandaşlığı haklar,
sorumluluklar ve siyasal katılma olarak tanımına giren konularda sistematik bilgi derlenmiştir. Bu
yolla devlet ile vatandaş arasındaki ilişkinin ülkemizde nasıl anlaşıldığı konusunda da bilgi derlemek
hedeflenmiş bulunmaktadır.
4
Türkiye’nin ilk kez dâhil olduğu bu ISSP vatandaşlık modülü daha önce başka ISSP üyesi
ülkelerde yapılmış olan 2004 yılındaki aynı konudaki araştırmanın verileriyle karşılaştırıldığında
daha kesin ve görece önem saptayan veriler sağlamıştır. Dolayısıyla, bu yaptığımız çalışmanın
bulgularını benzer birçok başka araştırmalar ile karşılaştırarak değerlendirme şansını yakalamış
bulunuyoruz. Ayrıca, ISSP’nin anket üzerinden yapılandırılan yöntemi, genellikle devlet organları
ve yahut anayasa gibi yasal belgeler üzerinden tanımlanmış olan vatandaşlık kavramının, ayrıca
bizzat vatandaşlarca nasıl tanımlandığını ve değerlendirildiğine de ışık tutmaktadır.
Vatandaşlık Olgusu
Vatandaşlık ulus-devletlerin kurumsallaşmasıyla birlikte siyasal olgu ve süreçler içinde
bireyin ağırlığı ve rolü artmıştır. Ulusal ekonomilerin gösterdiği gelişme ile bireyin tüketici, üretici ve
vergi mükellefi olarak önemi artmıştır. Vergi yükünün geniş bir kitle tarafından ödenmeye
başlanması, temsili siyasal kurumların kapsamının genişlemesine, yasama organlarının siyasal sistem
içinde güçlenip kök salmasına neden olmuştur. Temsilcileri aracılığıyla devlet bütçesinin veya
ödedikleri vergilerin hesabını soran kitleler oy hakkının genişlemesine ve seçimlerin kitleselleşerek
çağdaş temsili demokrasilerin doğması ve kurumsallaşmasına imkân vermişlerdir. Siyasal toplumun
üyeliği daha fazla sayıda özelliği bağdaştırmaya başladığından kimler siyasal sistemin ana
unsurlarından olan siyasal topluluğun üyeleri olabilirler sorusunun da yanıtı zaman içinde değişim
göstermiştir. Uluslararası hukuka dayanarak tanımlanan vatandaşlık hukuku ve hakları ulus
devletin vatandaşı olan bireylerin de vatandaşlık hakkındaki düşüncesini etkilemesi doğaldır. Ancak
hukuku tanımlamalardan bağımsız olarak siyasal sistemin unsuru olan siyasal toplumun üyelerinin
gözünde kimlerin bu topluluğun üyesi olabileceği tanımı yer almaktadır. Bu tanımın içeriğinin
saptanmasında o toplumun siyasal kültürü ve onu oluşturan değer, tutum, inanç ve yönelimleri
politik topluluğa üyelik telakkilerinin de rol oynadığını düşünmek gerekir.
Bu araştırmada öncelikle ulus devletin üyeleri olan bireylerin iyi bir vatandaş olmaktan ne
anladıklarını saptayarak vatandaşlık kavramına nasıl yaklaştıkları saptanmaya çalışılmıştır.
Kullandığımız saha araştırması yöntemi bize vatandaşlık konusunda insanların ne düşündüğünü
anlamamızı sağlayacak olan dışsal geçerliliği en belirgin olan yöntemdir. Ülke genelinde 18 yaş
üzerindeki nüfusu temsil eden bir örneklemde vatandaşlık kavramının içeriğinin nasıl
tanımlandığına dair ipuçlarına ulaşmamız söz konusu olmaktadır.
Bu bağlamda sorulmuş olan sorular bireylerin içinde bulundukları siyasal topluluk ve devlete
olan bağlılık seviyelerini, toplumsal ve politik kurumlara olan bağlılık düzeylerini, kişilerin diğer
etnik ve dini kimliklere karşı tutumlarını ve hoşgörü düzeylerini ve ülkedeki genelleştirilmiş güveni
(social trust) ölçerek; toplumun vatandaşlık konusunda eğilimlerinin bir haritasını çıkarmamıza
yardımcı olmaktadır. Burada derlenmiş olan verilerin çok sayıda ülkede sorulmuş olması, aynı
zamanda ülkemizde geçerli olan vatandaşlık, iyi vatandaş olma, toplumsal ve siyasal kurumlara
güven ve bağlılık, etnik ve dini kimliklere karşı tutum ve hoşgörü ile ülkedeki genelleştirilmiş güven
algısını karşılaştırmalı olarak ortaya çıkartmaktadır.
5
Örneklem ve Saha Araştırması
Bu çalışmanın örneklemi 26 NUTS - 2 bölgesindeki kent, belde ve kır (köy, mezra v.b.)
yerleşim yerlerinde yaşayan nüfusun büyüklüğüne orantılı olarak rastsal olarak hane adreslerine
dayalı verilerden Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından çekilmiştir. Bu araştırmanın yazarları
olan araştırmacılar tarafından saptanan NUTS-2 bölgelerine isabet etmesi gereken kent, belde ve kır
nüfusları hesaplanarak TÜİK'e bildirilmiş, bu rakamlara karşılık gelecek kent, belde ve kır
nüfuslarının her bölgeye düşen sayılarının iki katına karşılık gelecek hane adreslerinin rastsal olarak
çekilmesi istenmiştir. Böylece çekilen 58 ilden 3460 adrese Şubat – Nisan 2015 ayları arasında giden
anketörler 1509 hanede anketleri başarı ile tamamlayabilmişlerdir. Yapılan görüşmelerin çoğunluğu
(%52) kadın deneklerle olduğundan 18 yaş üzerindeki kadın oranı olan %50,5 civarında bir sonuç
alınmıştır. Araştırmamızda %95 olasılıkla +/- %2,6 civarında bir örneklem standart hatası olduğunu
hesaplamaktayız.
Bu araştırmada kullanılan soru cetvelinin geliştirilmesi ve örneklemin çekilmesi 2014 yılı
sonuna kadar tamamlanmış ve saha araştırması öncesinde anketör eğitimleri Ocak 2015’te yapılmış
ve bilahare soruların sahaya uygulanmasından önce yüz denek civarında bir denekle geliştirilmiş
olan soru cetvelinin bir ön sınaması yapılmıştır. Bu aşamada yapılan 100 kadar anketten alınan veriler
incelenerek soru cetveline son şekil verilmiş ve Şubat 2015 ayında saha araştırması başlatılmıştır.
Saha araştırması Nisan sonunda tamamlanan taramanın denetlemeleri ve veri kodlamaları devam
etmiş; bu aşamaların tamamlanmasının akabinde kodlanmış veri seti 4 Haziran 2015 günü
araştırmacılara ulaştırılmıştır.
6
Bulgular
Bu araştırmada kullandığımız Türkiye örneklemi bulguları 2015 yılının Şubat ayının ortasıyla
Nisan ayının son haftası sahada yüz yüze yapılan 1509 görüşme ile derlenmiştir. Bu bulguları
International Social Survey Program (ISSP) ağına üye olan ülkelerin vatandaşlık konusunda bir önceki
araştırması olan 2004 yılı araştırmasından derlenmiş olan verilerle karşılaştırmalı olarak aşağıdaki
çizelgelerde sunmaktayız. Bu verileri teke tek ülkeler için göstereceğimiz gibi toplu sonuçları da
çizelgelerimizde “Dünya 2004” olarak sunacağız. “Dünya 2004” olarak sunulan oranlar 2004 yılındaki
çalışmalara katılmış olan tüm ISSP ülkelerinin toplamından ibaret olan verilerden hesaplanmışlardır.
Burada ilk olarak üzerinde duracağımız vatandaşlık tanımı ve onun kapsamını anlamlandıran
olguların bir haritasını sunmaktayız. Burada ilk olarak üzerine eğilmiş olduğumuz iyi vatandaşlığı
tanımlamakta kullanabileceğimiz davranış örüntüleridir. Bunları sırasıyla seçimlerde oy vermek,
vergi vermek, yasa ve yönetmeliklere uymak, hükümetin icraatını yakından izlemek ve derneklerde
aktif olarak çalışmak üzerinden ölçmek hedeflenmiştir.
İyi Vatandaşlık
Çizelge 1’de sunulan verilere göre Türkiye’deki seçmen yaşındaki denekler (çok önemli oranı
%76), Filipinlerden sonra (çok önemli oranı %81) seçimlerde oy kullanmanın iyi vatandaş olmanın
temel unsurlarından birisi olduğunu ISSP ülkeleri içinde en fazla vurgulamışlardır. Çizelge 2’den de
görüleceği üzere vergi kaçırmamanın iyi vatandaşlık tanımını belirlemekte çok önemli olduğunu
ifade eden Türkiye’deki denek oranı (%73), ABD (%73) ve Japonya (%72) ile birlikte tüm dünyada en
yüksek düzeydedir. Çizelge 3’ten de görüleceği üzere her zaman yasa ve yönetmeliklere uymak
konusunda Türkiye’deki deneklerin verdiği yanıtlar (%64) ile Güney Kıbrıs’la birlikte on dördüncü
sıraya gerilemekte olup, birinci sıraya otoriter bir rejimle yönetilen Venezuela (%78) yükselmektedir.
İsviçre, Belçika, Hollanda, Fransa gibi demokratik ülkelerde ise bu soruya verilen yanıtlarda çok
önemli kategorisi %20 – %40 bandında kalmaktadır. Çizelge 4’ten de görüleceği üzere hükümetin
icraatını yakından izlemek konusuna Türkiye’deki deneklerin atfettiği çok önemli nitelemesi %47
mertebesinde olup, Filipinler (%67), Kanada (%61) ve Venezuela’nın (%58) en başta yer aldığı
sıralamada on ikinci konumdadır. Çizelge 5’ten de görüleceği üzere Türkiye’deki deneklerin %36’sı
sosyal ve siyasal kuruluşlarda çalışmanın çok önemli olduğunu vurgulayarak Filipinlerin (%45)
hemen arkasından ikinci sırayı işgal etmektedir. Çizelge 6'daki verilere göre farklı fikirlere sahip
olanların düşünme biçimlerini anlamaya çalışmak konusunun vatandaşlık için çok önemli olduğunu
kabul edenlerin oranı Türkiye'de %46 ile dünyada yedinci en yüksek sıradadır. Bu konuda da en
yüksek oranlara sahip olan ülkeler Uruguay (%68), Meksika (%60) ve Venezuela (%59) ile dünyadaki
en yüksek sıraları alan ülkeler konumunda bulunmaktadır. Çizelge 7'deki verilere göre de
Türkiye'deki denekler az bir miktar daha pahalı olsalar bile, aldığımız ürünleri siyasi, etik veya çevre
kirliliği yaratan etkilerini göz önünde bulundurarak seçmek hususunun iyi vatandaşlık konusunda
çok önemli olduğunu vurgulayan ülkeler arasında %40 ile Portekiz, İspanya, Brezilya gibi ülkelerin
önünde ilk sırada yer almaktadır. Çizelge 8'de Türkiye’de maddi durumu daha kötü olanlara yardım
etmek hususu sorulduğunda alınan yanıtlar sunulmuştur. Çizelge 9'daysa tüm dünyada daha kötü
maddi durumda olanlara yardım etmenin iyi vatandaşlık tanımındaki önemi sorulmuştur. İlkinde
Türkiye'deki deneklerin %62'si bunu çok önemli görürken, tüm dünyadaki maddi durumu kötü
7
olanlara yardımın iyi vatandaşlık tanımında çok önemli olduğunu vurgulayanların oranı %53'tür.
Her iki sıralamada da Türkiye Latin Amerika ve Güney Avrupalı ülkelerin hemen arkasında üst
sıralarda yer almaktadır.
Türkiye'de çizilen iyi vatandaş görüntüsü seçimlere katılmaya büyük özen gösteren, vergi
kaçırmamaya vurgu yapan, yasal mevzuata uygun yaşamayı ön planda tutan, etik değerlere ve
farklılıklara hoşgörü ile yaklaşan, maddi bakımdan kendisinden daha kötü olanlara yardım
edilmesini önemseyen bir manzara çizmektedir. Bu görüntünün davranışlara olan yansımasının her
bir hususta aynı olduğunu söylemek zor olsa bile, toplumda kabul edilen değerler ve normlar
itibarıyla oldukça idealist bir iyi vatandaş tanımının yaygın olarak algılandığını saptadığımızı ifade
edebiliriz. Bu tür eğilimlerin daha çok kültür ve dinden kaynaklanan bir içerikte olduğu ve
muhafazakâr Akdeniz ve Latin kültürlerinde yaygın olarak resmi görüş olarak benimsendiğini de
kabul edebiliriz. Araştırmamızın daha sonraki aşamalarında sorduğumuz sorulara verilmiş olan
yanıtlar bu genel kabul gören toplumsal değer ve normların toplumsal ve siyasal sonuçları hakkında
daha aydınlatıcı olacağını umuyoruz.
8
Çizelge 1: İyi vatandaşlık: Her Seçimde Oy Kullanmak
%96
%95
%94
%91
%90
%89
%89
%88
%88
%87
%87
%87
%86
%86
%86
%86
%84
%84
%84
%84
%82
%81
%79
%78
%77
%77
%77
%76
%76
%76
%73
%72
%72
%70
%69
%69
%69
%68
%66
%55
%55
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Türkiye
Danimarka
Filipinler
Kanada
İsveç
Uruguay
Fransa
ABD
Meksika
Irlanda
G Kore
Portekiz
Norveç
G Afrika
Avustralya
Y Zelanda
Tayvan
Venezuela
Israil
Hollanda
İspanya
Dünya 2004
Japonya
Brezilya
G Kıbrıs
Avusturya
Rusya
Şili
Polonya
İsviçre
Macaristan
Finlandiya
B Almanya
Letonya
Britanya
Slovakya
Belçika
Bulgaristan
Slovenya
Çek C
D Almanya
Çizelge 1: İyi vatandaşlık: Her Seçimde Oy Kullanmak
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
9
Çizelge 2: İyi Vatandaşlık: Vergi Ödemek
%96
%93
%92
%92
%91
%91
%91
%91
%91
%89
%89
%89
%89
%89
%88
%88
%88
%87
%87
%86
%86
%85
%85
%85
%85
%84
%84
%84
%84
%82
%81
%80
%80
%80
%79
%79
%78
%78
%76
%76
%69
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Türkiye
Portekiz
Japonya
ABD
Tayvan
Kanada
G Kıbrıs
Britanya
G Kore
Israil
İspanya
Bulgaristan
Avustralya
Slovakya
Uruguay
Venezuela
Şili
Polonya
Y Zelanda
Irlanda
Rusya
Filipinler
Meksika
Dünya 2004
Danimarka
Macaristan
B Almanya
G Afrika
Finlandiya
İsviçre
Slovenya
Fransa
Letonya
Brezilya
İsveç
Norveç
Avusturya
Çek Cum
D Almanya
Hollanda
Belçika
Çizelge 2: İyi Vatandaşlık: Vergi Ödemek
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
10
Çizelge 3: İyi Vatandaşlık Kavramı: Her Zaman Yasa ve Yönetmeliklere Uymak
%97
%96
%95
%95
%95
%95
%95
%94
%94
%94
%94
%94
%93
%93
%93
%93
%93
%93
%93
%93
%92
%91
%91
%91
%90
%90
%89
%89
%89
%88
%87
%87
%86
%86
%86
%85
%85
%84
%81
%80
%78
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
G Kıbrıs
Venezuela
Irlanda
Portekiz
Bulgaristan
Kanada
ABD
Britanya
Türkiye
Avustralya
Polonya
Israil
Tayvan
Şili
Uruguay
Y Zelanda
Filipinler
G Kore
Danimarka
Meksika
Macaristan
G Afrika
Japonya
Slovakya
Dünya 2004
Rusya
İspanya
B Almanya
Brezilya
Norveç
İsveç
Finlandiya
D Almanya
Hollanda
Avusturya
Slovenya
Letonya
Fransa
Çek Cum
İsviçre
Belçika
Iyi Vatandaşlık Kavramı: Her zaman Yasalara Uymak
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
11
Çizelge 4: İyi Vatandaşlık: Hükümetin İcraatını Yakından İzlemek
%94 %93
%89
%88
%88
%87
%87
%85
%84
%83
%83
%81
%80
%79
%79
%78
%78
%78
%78
%77
%76
%75
%74
%74
%73
%73
%73
%72
%70
%69
%67
%67
%64
%64
%58
%56
%54
%54
%53
%44
%42
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Türkiye
Kanada
ABD
Filipinler
Portekiz
Avustralya
Israil
İsveç
Hollanda
Meksika
Irlanda
Venezuela
G Afrika
Tayvan
Norveç
Brezilya
Japonya
Polonya
Uruguay
G Kore
Y Zelanda
Avusturya
Danimarka
Dünya 2004
Şili
Fransa
G Kıbrıs
B Almanya
İspanya
Britanya
Rusya
İsviçre
Belçika
D Almanya
Slovenya
Slovakya
Macaristan
Finlandiya
Letonya
Bulgaristan
Çek Cum
Çizelge 4: İyi Vatandaşlık: Hükümetin İcraatını Yakından İzlemek
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
12
Çizelge 5: Toplumsal ve Siyasal Kuruluşlarda Aktif Olarak Çalışmak
%71 %70
%65 %65 %63
%60 %59 %58 %58
%55 %53 %53 %53 %52 %51 %50 %48 %47 %46 %45 %45 %45 %43 %41 %41 %39
%35 %32 %32 %32 %31 %31 %29 %28 %28 %28 %27 %26 %25
%22 %18
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Filipinler
Türkiye
G Kıbrıs
Meksika
G Afrika
Portekiz
Uruguay
Brezilya
Venezuela
ABD
Israil
Kanada
Güney Kore
İspanya
Şili
Fransa
Avustralya
İsviçre
Avusturya
Rusya
Polonya
Dünya 2004
Irlanda
Tayvan
Norveç
Hollanda
Danimarka
Japonya
Slovenya
B Almanya
Letonya
Y Zelanda
Bulgaristan
Slovakya
D Almanya
Britanya
İsveç
Çek Cum
Belçika
Macaristan
Finlandiya
Çizelge 5: Toplumsal ve Siyasal Kuruluşlarda Aktif Olarak Çalışmak
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
13
Çizelge 6: Başka Fikirde Olanları Anlayan Birey
%94 %91 %90 %89 %89 %87 %86 %85 %85 %85 %85 %85 %84 %84 %83 %83 %83 %82 %82 %82 %81 %81 %81 %81 %81 %80 %80 %80 %79 %79 %78 %77 %75 %74 %73 %72
%69 %68 %68
%61
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Uruguay
Kanada
İsviçre
Portekiz
Hollanda
Meksika
Israil
Avustralya
Türkiye
Danimarka
ABD
İspanya
Norveç
Fransa
Venezuela
Irlanda
Y Zelanda
İsveç
Avusturya
Belçika
G Kıbrıs
Şili
G Kore
Dünya 2004
Brezilya
Britanya
Filipinler
B Almanya
Slovenya
Polonya
Finlandiya
D Almanya
Slovakya
Rusya
Bulgaristan
Japonya
Tayvan
Letonya
Macaristan
Çek Cum
Çizelge 6: Başka Fikirde Olanları Anlayan Birey
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
14
Çizelge 7: Alışverişte etik değerlere öncelik tanımak
%93 %77
%74 %70 %69 %69 %68 %68
%63 %62 %61 %60 %60 %58 %58 %57 %56 %54 %52 %51 %51 %50 %50 %49 %48 %48 %47 %47 %46 %46 %45 %44 %44 %42 %41 %41 %38 %36
%32 %15
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Türkiye Portekiz
İspanya Avustralya
G Kore
Avusturya İsviçre
Kanada ABD
Slovenya
Tayvan
Filipinler Irlanda
Fransa Danimarka
İsveç
Uruguay Dünya 2004
Brezilya Yeni Zelanda
B Almanya
G Kıbrıs Hollanda
Büyük Britanya Finlandiya
Japonya
Şili Meksika
Israil Belçika
Norveç
Slovakya Macaristan
D Almanya Polonya
Rusya
Letonya Venezuela
Çek Cum Bulgaristan
Çizelge 7: Alışverişte etik değerlere öncelik tanımak
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
15
Çizelge 8: Ülkemizde daha Kötü Maddi Durumda olanlara Yardım Etme
%97
%95
%94
%93
%93
%93
%93
%92
%90
%89
%89
%88
%88
%87
%87
%86
%86
%84
%84
%83
%82
%82
%81
%81
%78
%78
%76
%76
%75
%74
%74
%73
%72
%72
%71
%70
%70
%67
%64
%60
%54
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Venezuela
Şili
Meksika
Brezilya
Türkiye
Uruguay
Portekiz
Israil
Irlanda
ABD
Avusturya
İspanya
Polonya
G Kıbrıs
Kanada
Filipinler
G Afrika
Avustralya
İsviçre
Slovenya
Tayvan
B Almanya
Dünya 2004
Danimarka
Norveç
Hollanda
G Kore
Slovakya
Fransa
D Almanya
Letonya
Bulgaristan
Y Zelanda
Finlandiya
Rusya
Belçika
Britanya
İsveç
Japonya
Macaristan
Çek Cum
Çizelge 8: Ülkemizde daha Kötü Maddi Durumda olanlara Yardım Etme
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
16
Çizelge 9: Dünyada daha kötü maddi durumda olanlara Yardım Etme
%94
%89
%89
%86
%85
%84
%82
%81
%81
%78
%76
%73
%69
%69
%66
%66
%66
%66
%65
%64
%63
%63
%62
%60
%59
%59
%59
%59
%57
%57
%55
%54
%52
%51
%45
%44
%43
%43
%41
%40
%34
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Venezuela
Meksika
Brezilya
Şili
Türkiye
İspanya
Portekiz
Irlanda
Uruguay
Güney Kıbrıs
Polonya
İsviçre
Hollanda
G Afrika
Danimarka
Slovakya
Avusturya
Filipinler
Dünya 2004
Slovenya
Avustralya
Kanada
B Almanya
ABD
Bulgaristan
İsveç
Norveç
Tayvan
Israil
Britanya
Fransa
D Almanya
Belçika
Japonya
Finlandiya
Çek Cum
Letonya
Rusya
G Kore
Y Zelanda
Macaristan
Çizelge 9: Dünyada daha kötü maddi durumda olanlara Yardım Etme
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
17
Vatandaşlık: Hoşgörü - Farklı ve muhalif olanlara yönelik düşünceler
Demokrasinin vatandaşı olan bireylerin farklılıkları doğal, hatta arzu edilir olarak kabul
ederek hareket etmek suretiyle çoğulcu bir toplumu ve onun kültürünü mümkün kılacaklarını
düşünebiliriz (Sartori, 1976). Bu amaçla farklı ve hatta karşıt görüşte olanları en geniş kitle için en iyi
tanımlayabileceğimiz bir kaç soruyu deneklerimize yönelttik. Çeşitli gruplar tanımlayarak
deneklerimize bu grupların halka açık toplantılar, mitingler, gösteriler gibi katılma etkinlikleri
düzenlemesi konusunda ne düşündüklerini sorduk.
Çizelge 10'daki veriler Türkiye'de ve ISSP üyesi olan devletlerde aşırı dinci grupların halka
açık miting veya toplantılar yapmasına izin verilip verilmemesi gerektiği konusunda
deneklerimizden aldığımız yanıtlardan oluşmuştur. Bu kez Türkiye'deki deneklerin %68 oranındaki
bir çoğunluğu bu tür grupların toplantılarına kesinlikle izin verilmemesi gerektiğini, %18 kadarı ise
muhtemelen izin verilmemesi gerektiğini belirtmişlerdir. Bu oranlarla Türkiye, Bulgaristan,
Avusturya, Belçika -Flanders, Doğu Almanya ve Şili'nin arkasından, hemen hemen Portekiz'le aynı
oranlara sahip olarak ISSP ülkeleri arasında altıncı sırada gelmektedir. Çizelge 11'deki verilere göre
de Türkiye'deki deneklerin %75'i hükümeti kuvvet kullanarak devirmek isteyen grupların halka açık
toplantı ve miting yapmasına kesinlikle izin verilmemeli derken, böylece izin verilmemesini öneren
ISSP ülkeleri arasında da yedinci sırayı almaktadır. Bu kez sıralamada Belçika - Flanders, Avusturya,
Hollanda, Şili, Bulgaristan ve Batı Almanya Türkiye'nin önünde sıralanan ülkelerdir. Çizelge 12'deyse
herhangi bir ırk veya etnik gruba karşı önyargı besleyenlerin halka açık miting ve toplantı
yapmalarına izin verilip verilmemesi sorulduğunda alınan yanıtlar sunulmuştur. Bu kez Türkiye'deki
deneklerin %75'i kesinlikle izin verilmemelidir derken, Şili, Bulgaristan, Macaristan ve Portekiz'in
arkasından izin verilmesine en fazla karşı duran ISSP üyesi ülkeler arasında beşinci sırada yer
almaktadır. Aşırı dincilere izin verilmemesi konusunda %9'la sıralamanın en altında ABD'nin
bulunmasının yanı sıra, Britanya ve İskandinav ülkelerinin de her üç soruda da izin verilmemeyi
öneren denek oranlarının gayet düşük olduğu görülmektedir. Doğu Avrupa, Latin Amerika ve
Güney Avrupa ülkelerinin ve Batı Avrupa'da yirminci yüzyılın ikinci yarısında demokrasiye geçmiş
olan ülke vatandaşlarının genellikle bu tür farklı ve tehditkâr gruplara izin vermekten yana
olmadıkları, demokrasileri iyice pekişmiş olan ülkelerin ise tersine bu tür gruplara olabildiğince
hoşgörülü oldukları dikkat çekicidir.
18
Çizelge 10: Aşırı Dinci Grupların Miting, Toplantı Yapmasına İzin Verilmeli midir?
%73 %66
%59 %57
%52 %52
%48 %45
%41 %40 %40
%38 %36 %35 %35 %34 %33
%30 %28
%26 %25 %24
%20 %20 %20 %20 %20 %19
%18 %18
%14 %13 %12
%9 %9 %8
%7 %6 %5
%2
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
ABD
Israil
Filipinler
Y Zelanda
G Kıbrıs
Venezuela
Tayvan
Uruguay
Irlanda
Brezilya
Kanada
Finlandiya
Britanya
İsveç
Slovenya
Norveç
Danimarka
Dünya 2004
Avustralya
Polonya
Meksika
İspanya
Fransa
Çek Cum
G Kore
Şili
İsviçre
Macaristan
Hollanda
Slovakya
Portekiz
Türkiye
Letonya
Avusturya
Rusya
B Almanya
Belçika
D Almanya
Japonya
Bulgaristan
Çizelge 10: Aşırı Dinci Grupların Miting, Toplantı Yapmasına İzin Verilmeli midir?
İzin verilmeli
İzin verilmemeli
19
Çizelge 11: Hükümeti kuvvet kullanarak devirmek isteyen grupların miting yapmasına izin
%64
%30
%29
%26
%24
%24
%24
%22
%22
%19
%18
%18
%18
%17
%17
%17
%16
%16
%16
%15
%15
%14
%14
%13
%13
%10
%9
%9
%9
%9
%9
%8
%8
%8
%7
%6
%5
%5
%4
%3
%3
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Brezilya
ABD
Slovakya
Israil
Çek Cum
Meksika
Venezuela
Norveç
Y Zelanda
Uruguay
Polonya
Irlanda
Danimarka
Britanya
Fransa
Filipinler
Slovenya
Kanada
Dünya 2004
G Afrika
Portekiz
Avustralya
İsveç
Letonya
İsviçre
Şili
Türkiye
G Kore
İspanya
Finlandiya
Bulgaristan
Macaristan
Hollanda
Rusya
D Almanya
Tayvan
B Almanya
Japonya
Avusturya
Belçika
G Kıbrıs
Çizelge 11: Hükümeti kuvvet kullanarak devirmek isteyen grupların miting yapmasına izin
İzin verilmeli
İzin verilmemeli
20
Çizelge 12: Herhangi bir ırk veya etnik gruba karşı önyargı besleyenlerin miting yapmasına izin
%39 %37
%32 %32
%29 %27 %27 %27
%25 %25
%23 %23
%19 %19 %18 %18 %18 %17 %17 %17 %16 %16 %16 %15 %15 %15
%14 %13 %13
%11 %10 %9 %9 %9 %9 %9 %8 %7 %7
%5 %4
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
ABD
Norveç
Y Zelanda
Brezilya
Danimarka
Finlandiya
G Kıbrıs
Israil
İsveç
Britanya
G Afrika
Slovenya
Fransa
Kanada
Dünya 2004
G Kore
Avustralya
Irlanda
Uruguay
Çek Cum
Meksika
Hollanda
Tayvan
Belçika
Venezuela
Filipinler
İsviçre
Letonya
Polonya
Slovakya
İspanya
Şili
B Almanya
Macaristan
Portekiz
Türkiye
Japonya
D Almanya
Rusya
Avusturya
Bulgaristan
Çizelge 12: Herhangi bir ırk veya etnik gruba karşı önyargı besleyenlerin miting yapmasına izin
İzin verilmeli
İzin verilmemeli
21
Toplumsal ve Siyasal Etkinlikler
Vatandaşlığın ayrılmaz bir parçası da bireyin içinde yaşadığı toplum ve siyasal topluluğun
diğer üyeleri ve devletle kurduğu ilişkilerdir. Deneklerin varsaydığı gibi birey seçimlere katılacak,
vergi verecek, toplumsal ve siyasal kuruluşlarda çalışacak ve başkalarına yardım edecektir. Ancak,
vatandaşalrın bu tür etkinliklerde bulunmak için yapacakları bu davranışların etkili sonuçları
olacağını varsaymaları gerekir. Bu tür bir tutuma etkinlik duygusu (efficacy) adını veriyoruz. O zaman
deneklerimizin bu etkileşimlerde bulunmak için yeterli etkinlik duyguları mevcut mudur?
Türkiye’de deneklerin toplumsal ve siyasal etkinliklerinin duygularının ne düzeyde olduğunu
saptamak için kendilerine bir dizi soru yöneltmekle bu önemli duygu ve onun ürettiği saiklerin
haritasını da çıkartmak mümkün olacaktır.
Çizelge 13'te toplu dilekçeye imza koyma etkinliğine deneklerin ne ölçüde katıldıklarını
gösteren bulgular sergilenmiştir. Türkiye'deki denekler toplu dilekçeye %65 oranında hiç
katılmadıklarını belirtirlerken, Filipinler ve Macaristan'ın arkasından bu yolla siyasal hayata en az
katılan ISSP üyesi görüntüsü çizmektedirler. Tersine, Yeni Zelanda, Avustralya, Kanada, Fransa gibi
ülkelerdeki denekler ise bu tür bir etkinliğe katılmada çok yüksek oranlarla liste başında
bulunmaktadırlar. Protesto içeriği gösteren bir etkinlik olan toplu dilekçe Türkiye'de istisnai olarak
başvurulan bir etkinlik görüntüsü vermektedir. Çizelge 14'te bulguları sunulan verilere göre
Türkiye’de belli ürünleri kasıtlı olarak siyasal, etik ya da çevresel nedenlerle satın almak veya bu
sebeplerle onları boykot etmek etkinliğinde hiç bulunmadığını ve hiçbir şekilde yapmayacağını
söyleyen denek oranı tüm deneklerin üç denekten ikisi mertebesindedir (%68). Türkiye, Şili (%86),
Bulgaristan (%84), Filipinler (%83) ve onları izleyen Macaristan, Rusya, Polonya, Çek Cumhuriyeti
gibi Latin Amerika, Asya ve Doğu Avrupa ülkeleriyle birlikte yine en az protesto mahiyetindeki
siyasal katılma eğilimi gösteren ülkelerden birisidir (Çizelge 15). Çizelge 15'te sergilendiği üzere
Türkiye’de bir gösteri yürüyüşüne hiç katılmayan ve herhangi bir sebeple de hiç katılmayacağını
beyan eden denek oranı (%70) ile Macaristan (%81), Filipinler (%80), Şili (%76), Japonya (%75) ve
Polonya'nın (%74) hemen ardından altıncı sıradadır. Çizelge 16'da Türkiye'deki denekler %72
oranında bir siyasal mitinge veya gösteriye hiç katılmadıklarını ve hiçbir şekilde katılmayacaklarını
belirtirken, Türkiye’de böylece ISSP ülkeleri arasında Şili (%76) ve Polonya'nın (%75) arkasından
üçüncü en az protesto davranışı gösterme eğilimindeki ülke konumundadır.
Çizelge 17'de görüş ve fikirlerini ifade etmek için bir politikacıyla veya kamu görevlisiyle
temasa geçmek veya temasa geçmek için girişimde bulunup bulunmadıkları sorulduğunda
Türkiye'deki deneklerin dörtte üçü (%75) hiç bulunmadıklarını ve hiçbir şekilde de
bulunmayacaklarını belirterek ISSP ülkeleri arasında birinci sıraya yükselmişlerdir. Böylece,
Türkiye’de protesto içeriği olmayan olağan katılma etkinliklerinden de kaçınma eğiliminde olduğu
görülen geniş bir denek kitlesinin mevcudiyetini saptamış bulunuyoruz. Çizelge 18'de sosyal ya da
siyasal bir faaliyet için para bağışlamak veya bağış toplamak türünden bir etkinlikte hiç
22
bulunmadığını ve hiçbir şekilde bulunmayacağını belirten Türkiye'deki denek oranı da %75 ile
Macaristan'ın (%73) hemen önünde birinci sıradadır. Ancak ISSP ülkeleri arasında bu iki ülkeyi en
yakından takip eden üçüncü ülkenin ise deneklerinin üçte ikisi (%65) aynı yanıtı veren Rusya olduğu
görülmektedir. Bu üçlüyü izleyen diğer ülkelerde ise bu yanıtı veren denek oranı %50 ve daha
altındadır. Seçimlere katılma dışında en az olağan siyasal katılma eğilimi konusunda Türkiye'nin
diğer ISSP ülkelerinin çoğunun epeyce önünde olduğu bir kez daha dikkat çekmektedir.
Çizelge 19'da da görüş ve fikirlerini ifade etmek için medya ile temasa geçmek ya da medyada
yer almak türünden etkinlikler sorulduğunda alınan yanıtlar gösterilmiştir. Burada da Filipinlerin
(%82) ardından Türkiye'deki deneklerin Çek Cumhuriyeti ile birlikte %78 oranıyla ikinci sırada
geldikleri görülmektedir. Ancak bu kez Japonya (%74), Şili (%74), Polonya (%73) ve Tayvan (%72)
gibi ülkelerin de bir küme olarak Türkiye'ye oldukça yakın oldukları görülmektedir. Bazı kültürlerde
medya ve basında yer almak, diğer bakımlardan siyasal ve toplumsal etkinliklerde bulunulsa da, pek
arzu edilen bir uygulama değilmiş gibi görünmektedir.
Nihayet, Çizelge 20'de deneklere siyasi görüş ve fikirlerini internette dile getirmek
konusundaki uygulama ve eğilimlerine ilişkin yöneltilen soruya verilen yanıtlar görülmektedir.
Burada da Türkiye'de dört denekten üçü kadarının (%76) bu tür bir etkinliğe katılmadığı ve hiçbir
biçimde katılma eğiliminde olmadığı görülmektedir. Yine Filipinlerin (%90) başı çektiği listede
medya ve basın konusundaki bir önceki soruya soruya verilen yanıtlara paralel bir görüntü ortaya
çıkmaktadır.
23
Çizelge 13: Toplu dilekçeye imza atmak
%90 %84
%79 %77 %76
%74 %69 %69 %69 %69
%67 %67
%61 %59 %58
%55 %55
%53 %49 %49 %49
%46 %45
%42 %34 %33 %33
%31 %28
%23 %18 %17
%16 %15 %14 %14 %13 %12 %12
%10 %10
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Y Zelanda
Avustralya
Kanada
İsveç
Fransa
Britanya
Danimarka
Avusturya
Belçika
Hollanda
Norveç
ABD
D Almanya
İsviçre
Slovakya
Irlanda
Japonya
B Almanya
Uruguay
G Kore
Finlandiya
İspanya
Dünya 2004
Israil
Brezilya
Çek Cum
Slovenya
Portekiz
Meksika
Venezuela
Letonya
Tayvan
Macaristan
Şili
Rusya
Türkiye
Polonya
G Afrika
G Kıbrıs
Bulgaristan
Filipinler
Çizelge 13: Toplu dilekçeye imza atmak
Yaptım
Yapmadım ama yapabilirim
Yapmam
24
Çizelge 14: Belli ürünleri kasıtlı olarak siyasal, etik ya da çevresel nedenlerle satın almak veya bu
sebeplerle onları boykot etmek
%57 %55 %55 %54 %54 %54
%51 %49
%46 %43 %42
%40 %39 %39 %38
%30 %29
%27 %23 %22
%21 %20 %20 %20 %20
%18 %14 %14 %14
%12 %11 %11 %11 %10 %9
%7 %7 %5 %5 %5
%3
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Avusturya
Avustralya
İsviçre
İsveç
Kanada
Danimarka
Y Zelanda
Fransa
Finlandiya
Hollanda
B Almanya
Britanya
ABD
Norveç
D Almanya
Irlanda
G Kore
Dünya 2004
Belçika
İspanya
Portekiz
Tayvan
Japonya
Israil
Venezuela
Uruguay
Çek Cum
Slovakya
Slovenya
Meksika
G Kıbrıs
G Afrika
Türkiye
Brezilya
Letonya
Rusya
Filipinler
Macaristan
Şili
Polonya
Bulgaristan
Çizelge 14: Belli ürünleri kasıtlı olarak siyasal, etik ya da çevresel nedenlerle satın almak veya bu sebeplerle onları boykot etmek
Yaptım
Yapmadım ama yapabilirim
Yapmam
25
Çizelge 15: Bir siyasal gösteriye veya nümayişe gösteriye katılmak
%61 %55 %55
%45 %34
%33 %30 %29 %29
%27 %26 %26 %26 %26 %26 %25 %25 %25 %24 %24 %23 %22 %21 %21 %20
%19 %19 %19 %17 %17 %16
%14 %14 %14 %14
%10 %10 %8 %8
%5 %5
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
G Kıbrıs
Fransa
İspanya
D Almanya
Uruguay
Letonya
Danimarka
Hollanda
Belçika
İsveç
Portekiz
Kanada
Israil
B Almanya
Norveç
Y Zelanda
Rusya
Irlanda
Dünya 2004
Venezuela
Slovakya
Avusturya
Avustralya
Çek Cum
Meksika
Brezilya
ABD
G Kore
İsviçre
Slovenya
G Afrika
Britanya
Bulgaristan
Finlandiya
Şili
Filipinler
Türkiye
Japonya
Tayvan
Macaristan
Polonya
Çizelge 15: Bir siyasal gösteriye veya nümayişe gösteriye katılmak
Yaptım
Yapmadım ama yapabilirim
Yapmam
26
Çizelge 16: Bir siyasal mitinge veya toplantıya katılmak
%50
%43
%41
%41
%40
%39
%38
%38
%38
%36
%33
%33
%32
%32
%31
%31
%30
%29
%28
%28
%28
%27
%27
%26
%25
%24
%24
%22
%22
%21
%20
%19
%17
%16
%16
%15
%15
%12
%11
%10
%6
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Uruguay
D Almanya
Norveç
G Kıbrıs
Danimarka
Kanada
Slovakya
Brezilya
Fransa
Avusturya
B Almanya
Y Zelanda
ABD
Meksika
İsviçre
Finlandiya
İspanya
G Afrika
İsveç
Letonya
Israil
Bulgaristan
Dünya 2004
Hollanda
Filipinler
Venezuela
Irlanda
Avustralya
Portekiz
Çek Cum
Slovenya
Rusya
Tayvan
Belçika
Britanya
Japonya
Şili
G Kore
Türkiye
Macaristan
Polonya
Çizelge 16: Bir siyasal mitinge veya toplantıya katılmak
Yaptım
Yapmadım ama yapabilirim
Yapmadım
27
Çizelge 17: Görüş ve fikirlerini ifade etmek için bir politikacıyla veya kamu görevlisiyle Temas
%44
%43
%36
%35
%33
%31
%25
%25
%24
%24
%24
%23
%22
%20
%20
%19
%19
%18
%18
%18
%17
%17
%17
%15
%14
%13
%13
%13
%11
%11
%10
%10
%9
%8
%8
%8
%7
%6
%6
%6
%5
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Kanada
ABD
Irlanda
Avusturya
Avustralya
Y Zelanda
Finlandiya
Danimarka
Britanya
Hollanda
Norveç
Fransa
B Almanya
İsviçre
Meksika
Uruguay
İsveç
Dünya 2004
Venezuela
Belçika
D Almanya
Letonya
Slovakya
Israil
İspanya
Filipinler
Slovenya
Şili
Rusya
Brezilya
Güney Kore
Çek Cum
Portekiz
Tayvan
Bulgaristan
G Afrika
G Kıbrıs
Macaristan
Japonya
Polonya
Türkiye
Çizelge 17: Görüş ve fikirlerini ifade etmek için bir politikacıyla veya kamu görevlisiyle Temas
Yaptım
Yapmadım ama yapabilirim
Yapmadım
28
Çizelge 18: Sosyal ya da siyasal bir faaliyet için para bağışlamak veya bağış toplamak
%76
%70
%69
%65
%64
%62
%60
%56
%54
%51
%50
%50
%48
%44
%43
%43
%43
%41
%40
%37
%37
%35
%33
%31
%31
%31
%29
%27
%27
%25
%23
%22
%22
%22
%22
%16
%13
%10
%9
%8
%6
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Avusturya
İsviçre
B Almanya
D Almanya
Hollanda
Danimarka
Portekiz
Norveç
G Kıbrıs
Y Zelanda
ABD
Kanada
Fransa
İsveç
Irlanda
Avustralya
Japonya
Finlandiya
Uruguay
Dünya 2004
Meksika
Letonya
Israil
Britanya
Şili
Belçika
Slovakya
G Kore
Tayvan
İspanya
Slovenya
Venezuela
Bulgaristan
Çek Cum
Polonya
Rusya
G Afrika
Brezilya
Macaristan
Filipinler
Türkiye
Çizelge 18: Sosyal ya da siyasal bir faaliyet için para bağışlamak veya bağış toplamak
Yaptım
Yapmadım ama yapabilirim
Yapmadım
29
Çizelge 19: Görüş ve fikirlerini ifade etmek için medya ile temasa geçmek ya da medyada yer almak.
%26 %20
%19 %18 %18
%16 %15 %15 %14 %14 %13 %13 %13 %12
%10 %10 %10 %10 %10 %10 %10 %9 %9 %8 %8 %8 %6 %6 %5 %5 %5 %5 %5 %4 %4 %4 %4 %3 %3 %3 %3
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Hollanda
Finlandiya
Avusturya
Kanada
Norveç
Y Zelanda
Danimarka
Avustralya
ABD
Fransa
B Almanya
D Almanya
İsviçre
İsveç
Uruguay
Venezuela
Israil
Slovakya
Dünya 2004
Britanya
Meksika
Belçika
Slovenya
Letonya
İspanya
Irlanda
Portekiz
Rusya
G Kıbrıs
Şili
G Kore
Çek Cum
Filipinler
Tayvan
Bulgaristan
Brezilya
Macaristan
Türkiye
G Afrika
Polonya
Japonya
Çizelge 19: Görüş ve fikirlerini ifade etmek için medya ile temasa geçmek ya da medyada yer almak
Yaptım
Yapmadım ama yapabilirim
Yapmadım
30
Çizelge 20: Siyasi görüş ve fikirlerini internette dile getirmek
%8
%8
%7
%7
%7
%7
%7
%6
%6
%6
%5
%5
%5
%5
%5
%5
%5
%5
%5
%5
%4
%4
%4
%4
%4
%4
%3
%3
%3
%3
%3
%3
%3
%3
%2
%2
%2
%2
%2
%1
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Hollanda
G Kore
ABD
Türkiye
Letonya
Portekiz
Israil
Fransa
Kanada
Brezilya
Slovenya
Avusturya
Belçika
İsveç
Norveç
Polonya
Danimarka
Tayvan
Finlandiya
İspanya
Dünya 2004
Slovakya
Venezuela
D Almanya
İsviçre
Çek Cum
Avustralya
Y Zelanda
Meksika
G Kıbrıs
B Almanya
Britanya
Irlanda
Filipinler
Uruguay
Macaristan
Şili
Rusya
Bulgaristan
Japonya
Çizelge 20: Siyasi görüş ve fikirlerini internette dile getirmek
Yaptım
Yapmadım ama yapabilirim
Yapmadım
31
Toplumsal ve Siyasal Etkinlik: Başkalarıyla Temas ve Dernekleşme
Toplumsal ve siyasal hayatta etkinlik, haftanın tipik bir iş gününde, deneklerin birlikte
yaşadıkları insanlar da dâhil olmak üzere çeşitli kişilerle temasta bulunmak ve toplumsal, ekonomik
ve siyasal ilişkiler içerisine girmelerini gerektirmektedir. Bu konuda deneklerimize 2015 yılı başında
şu soru yöneltilmiştir: "Haftanın tipik bir iş gününde, birlikte yaşadığınız insanlar da dâhil olmak
üzere, ortalama kaç kişiyle iletişim kuruyorsunuz?" Bu soruya alınan yanıtlar Tablo 1'de
sunulmuştur.2 Burada en sık verilen yanıt 0-4 kişi ile temas edildiğini, ortalama yanıtın ise biraz daha
fazla olup 5 -9 kişiden ibaret olduğunu göstermektedir. Geniş bir toplumsal ilişki ağına sahip olan
bireylerin çeşitli kuruluş, dernek veya gönüllü girişimlerin üyeleri olacağını, az sayıda kişiyle temas
edenlerin ise daha çok akraba, komşu, hemşeri gibi ilksel - geleneksel bağlarla yetinmekte olduklarını
düşünebiliriz. Nitekim başka araştırmalardan da Türkiye'de 18 yaşı üzerindeki toplumun %10'undan
az bir kesiminin herhangi bir dernek veya kuruluşa üye olduğunun saptandığını bilmekteyiz
(Kalaycıoğlu, 2002). Tablo 1'de de görünen tipik bir iş gününde deneklerin %9 kadarının 50 veya daha
fazla kişi ile iletişim kurduğudur. Bu iki bulgunun oldukça uyumlu olduğu anlaşılmaktadır.
Çizelge 21 ilâ 26'yı incelediğimizde siyasal partiden sendikalara, dini kuruluşlardan spor
kuruluşlarına ve genel olarak gönüllü kuruluşlara olan üyelik olgusu daha ayrıntılı ve karşılaştırmalı
olarak gözlemlenebilmektedir. Türkiye'deki hiçbir siyasal partiye üye olmamış denek oranı (%84),
ISSP ülkelerinin tümündeki oran olan %81'e çok yakındır. Bu ortalama ABD ve Amerika kıtasındaki
ülkelere göre %20 - 30 daha yüksek olmakla birlikte Avrupa ülkelerine benzer bir düzeydedir
(Çizelge 21). Ancak Çizelge 22'de görünen hiç sendikaya üye olmamış denek oranı Türkiye'de %89
iken tüm ISSP üyesi ülkelerinin tümünde bu oran %55 olup Türkiye'ye göre %34 daha düşüktür.
Özellikle Finlandiya, Danimarka, İsveç gibi ülkelerde bu oran %10'lu değerlerle ifade edilen
düzeydedir. Diğer Avrupa ülkelerinde bu derecede düşük olmamakla birlikte, %55 olan ISSP
2 Bu soru ilk kez ISSP Citizienship – 2014 saha taraması sırasında sorulduğundan ISSP Citizenship - 2004 verileriyle
karşılaştırma olanağımız bulunmamaktadır.
Tablo 1: Haftanın tipik bir iş gününde, birlikte yaşadığınız insanlar da dâhil olmak üzere, ortalama kaç
kişiyle iletişim kuruyorsunuz?
Yanıtlar Sıklık Yüzde Geçerli Yüzde Toplamlı yüzde
0-4 kişi
5-9 kişi
10-19 kişi
20-49 kişi
50 kişi veya daha fazla
Toplam
401 26,6 27,2 27,2
392 26,0 26,6 53,9
346 22,9 23,5 77,4
201 13,3 13,6 91,0
133 8,8 9,0 100,0
1472 97,6 100,0
Seçemiyor / Bilmiyor / Cevap Yok 37 2,4
Toplam 1509 100,0
32
ortalaması civarında olup Türkiye'nin ortalamasının yarısı düzeyinde veya Türkiye ortalamasından
bir hayli daha düşük düzeydedir. Türkiye'de sendika ve sendikacılığın etkisinin hemen hemen hiç
kalmamış olmasının ortaya çıkarttığı bu görüntü Türkiye'deki emek piyasasındaki örgütsüzlüğün bir
diğer timsali olarak da kabul edilebilir.
Çizelge 23'de sergilenen dini kuruluşlara üyelik konusunda verilen yanıtlarda aynı mahiyette
olup Türkiye'de deneklerin %93'ü hiçbir dini kuruluşa üye olmadıklarını belirtmişlerdir. Diğer ISSP
üyesi ülkelerin deneklerinin verdiği yanıtlardan bu konuda Türkiye'nin çok farklı bir konumda
olduğu anlaşılmaktadır, çünkü Türkiye hariç ISSP üyesi ülkelerde bu kategori yanıtların %51’i
düzeyinde olup, neredeyse Türkiye'nin yarısı kadardır. Danimarka, Kanada, Meksika, ABD,
Avusturya gibi ülkelerden deneklerin %10’u civarı hiçbir dini kuruluşa üye olmadıklarını ifade
ederken Bulgaristan, Rusya gibi Doğu Avrupa ülkelerinde bu oranlar Türkiye düzeyinde, Batı
Avrupa ülkelerinde ise Türkiye'nin yine yarısı kadardır.
Çizelge 24'te görülebileceği gibi Türkiye'de spor, boş zaman değerlendirme, ya da kültür
grubu veya derneğine hiç üye olmadığını belirten denek oranı %88'le tüm ISSP ülkeleri içinde yine
üst sıralarda yer almaktadır. Diğer ISSP ülkelerinde aynı konumdaki deneklerin oranı ise ortalama
%47 mertebesinde olup, neredeyse Türkiye'deki oranın yarısı kadardır. Yine Bulgaristan, Macaristan,
Rusya, Güney Kıbrıs gibi ülkelerde bu oran Türkiye'dekine çok yaklaşmakta, Danimarka, Finlandiya,
Norveç, Yeni Zelanda ve Avustralya gibi ülkelerde ise %10 - %25 arasında değişen oranlara kadar
inmektedir. Bu bulguların ışığında kültürel alanda Türkiye'de bireylerin dernekleşmesinde bir zafiyet
varmış gibi görünmektedir.
Nihayet, tüm diğer gönüllü kuruluşlar sorulduğunda Türkiye'deki deneklerin %2'si kadarı
faal üye olduklarını, %2'si kadarı eskiden faal olduklarını ama şimdi üye oldukları halde faal
olmadıklarını, %4 kadarı eskiden üye olup şimdi olmadıklarını, geri kalan %91 kadarıysa hiçbir
zaman hiçbir gönüllü kuruluşa üye olmadıklarını belirtmişlerdir (Çizelge 25). ISSP ülkesi diğer
ülkelerin yanıtlarına bakacak olursak bu oranlar sırasıyla %12, %7, %14 ve %68'tir. Bu oranlar Güney
Kıbrıs, Doğu Avrupa ülkeleri ve Latin Amerika'da Türkiye'ye yakın seyrederken, Kuzey Amerika,
Okyanusya ve Batı Avrupa'da ISSP ülkeleri ortalamalarının etrafında veya aşağısında bir düzeydedir
(Çizelge 25).
Bu durumda Türkiye'de toplumsal ve siyasal birliklere, gönüllü kuruluş ve derneklere üye
olup onlarda faal olan seçmen yaşındaki nüfus sadece tüm seçmen yaşındaki nüfusun % 4 - %8’i
arasında bir yerde dururken, hiç üye olmayan denek oranı ise % 90 civarındadır. Bu durumda
Türkiye'de vatandaşların toplumsal sermayesinin sosyal ağlar ve temasa dayalı ortaklıklar oluşturma
boyutunun oldukça düşük düzeyde olduğunu kabul etmek gerekecektir.
33
Çizelge 21: Siyasal parti Üyeliği
%42 %30
%21 %18 %18 %18 %17 %16
%13 %12 %12 %11 %11 %11 %10 %10 %10 %10 %9 %9 %9 %8 %7 %7 %7 %6 %6 %6 %5 %5 %5 %5 %5 %4 %4 %4 %3 %2 %1 %1
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
ABD
Uruguay
Venezuela
Kanada
Israil
Avusturya
Norveç
G Kıbrıs
Tayvan
Meksika
Türkiye
Hollanda
Y Zelanda
Britanya
Belçika
Irlanda
Dünya 2004
İsveç
Finlandiya
Filipinler
İsviçre
Çek Cum
Danimarka
Slovakya
Brezilya
Bulgaristan
İspanya
Portekiz
Slovenya
D Almanya
Japonya
Fransa
Avustralya
B Almanya
G Kore
Şili
Rusya
Letonya
Macaristan
Polonya
Çizelge 21: Siyasal parti Üyeliği
Üyeyim
Eskiden üyeydim artık değilim
Hiç üye olmadım
34
Çizelge 22: Sendika Üyeliği
%69
%64
%56
%53
%39
%37
%37
%31
%29
%28
%28
%27
%27
%26
%26
%23
%22
%21
%21
%20
%20
%18
%17
%14
%14
%14
%14
%13
%13
%13
%12
%12
%11
%11
%10
%8
%7
%7
%6
%5
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Danimarka
İsveç
Finlandiya
Norveç
Kanada
Belçika
Avusturya
Hollanda
Irlanda
Y Zelanda
G Kıbrıs
Avustralya
Tayvan
İsviçre
Slovenya
Dünya 2004
Israil
Rusya
ABD
Fransa
Britanya
B Almanya
D Almanya
Meksika
Japonya
İspanya
Letonya
Brezilya
Uruguay
Slovakya
Portekiz
Bulgaristan
Çek Cum
Venezuela
Macaristan
Polonya
G Kore
Şili
Türkiye
Filipinler
Çizelge 22: Sendika Üyeliği
Üyeyim
Eskiden üyeydim artık değilim
Hiç üye olmadım
35
Çizelge 23: Dini kuruluş, kilise v.b. bağlılık
%90
%85 %76
%72
%68
%64
%64
%62
%61
%61
%61 %58
%56
%42 %41
%39 %37
%37
%37 %35 %35
%35
%33
%33
%30
%30
%25
%24
%24 %23
%22
%22
%20
%19
%16
%10
%8
%4 %4
%2
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Meksika
Danimarka
Irlanda
Avusturya
Finlandiya
B Almanya
Polonya
ABD
Kanada
İsveç
İsviçre
Norveç
Venezuela
Brezilya
Hollanda
Dünya 2004
Filipinler
Şili
Uruguay
Slovenya
Britanya
Letonya
Avustralya
Y Zelanda
Macaristan
Portekiz
G Kore
Slovakya
D Almanya
Fransa
Belçika
Israil
Çek Cum
Tayvan
İspanya
Rusya
Japonya
Bulgaristan
Türkiye
G Kıbrıs
Çizelge 23: Dini kuruluş, kilise v.b. bağlılık
Üyeyim
Eskiden üyeydim artık değilim
Hiç üye olmadım
36
Çizelge 24: Spor kulübü, kültür, boş zaman değerlendirme kuruluşlarına üyelik
%56
%52
%50
%48
%47
%46
%45
%44
%44
%44
%43
%43
%42
%40
%35
%31
%29
%28
%28
%27
%25
%24
%23
%23
%22
%22
%21
%21
%21
%20
%19
%15
%15
%14
%12
%8
%8
%7
%6
%4
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Hollanda
Danimarka
İsveç
B Almanya
Belçika
Y Zelanda
Irlanda
Norveç
Fransa
Avustralya
İsviçre
Avusturya
Kanada
Finlandiya
Slovenya
ABD
Dünya 2004
Britanya
Israil
D Almanya
Meksika
İspanya
Japonya
Venezuela
Uruguay
G Kore
Tayvan
Şili
Çek Cum
Filipinler
Letonya
Slovakya
G Kıbrıs
Portekiz
Brezilya
Rusya
Polonya
Macaristan
Türkiye
Bulgaristan
Çizelge 24: Spor kulübü, kültür, boş zaman değerlendirme kuruluşlarına üyelik
Üyeyim
Eskiden üyeydim artık değilim
Hiç üye olmadım
37
Çizelge 25: Diğer (sair) gönüllü kuruluşlara Üyelik
%42
%38
%36
%35
%34
%30
%29
%28
%27
%26
%25
%25
%24
%24
%21
%21
%18
%18
%17
%16
%15
%14
%14
%14
%13
%12
%11
%10
%10
%9
%8
%8
%7
%7
%7
%5
%5
%4
%3
%2
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Danimarka
Norveç
Finlandiya
Kanada
Fransa
Y Zelanda
G Kore
Avustralya
Irlanda
ABD
Hollanda
Avusturya
İsveç
İsviçre
Slovenya
Israil
Dünya 2004
Tayvan
Britanya
Filipinler
Belçika
Slovakya
B Almanya
İspanya
Çek Cum
Venezuela
Şili
Letonya
Uruguay
Portekiz
D Almanya
Meksika
Brezilya
G Kıbrıs
Japonya
Türkiye
Polonya
Macaristan
Rusya
Bulgaristan
Çizelge 25: Diğer (sair) gönüllü kuruluşlara Üyelik
Üyeyim
Eskiden üyeydim artık değilim
Hiç üye olmadım
38
Vatandaşın Hakları
Vatandaşlığın bir siyasal topluluğun üyesi olunmak suretiyle edinilen hakları ve görevleri
içerdiği raporumuzun başında sunduğumuz tanımda vurgulanmıştı. Aşağıda bu hakların ISSP
ülkelerindeki dağılımını gösteren bulguları Çizelge 26 - 29 ve Tablo 2 - 6'da sunuyoruz.
Deneklerin vatandaşlara ne tür haklar temin edilmesi konusundaki değer, düşünce ve
beklentilerini ölçmek için 1'in çok önemsiz 7'nin ise çok önemli olduğuna işaret eden yedi puanlık bir
ölçek kullanılmıştır. Buna göre "tüm vatandaşların kendi gereksinimlerini karşılayacak düzeyde bir
hayat standardına sahip olması"nın Türkiye'deki deneklerin dörtte üçü kadarı (%76) çok önemli
olduğuna işaret etmiştir. Aynı oran geri kalan tüm ISSP üyesi ülkelerde ise %68 düzeyine
ulaşmaktadır (Çizelge 26). Bu oranın Britanya ve Anglo - Amerikan ülkelerinde dünyadaki
ortalamanın altında kaldığı, Latin Amerika, Asya ve Doğu Avrupa ülkeleriyle İskandinavya'daki
ülkelerdeyse Türkiye'deki düzey veya üstüne tırmandığını görmekteyiz (Çizelge 26).
Aynı ölçek azınlık hakları konusunda "seçilmiş olsun olmasın tüm hükümet yetkililerinin
azınlıkların haklarına saygı göstermesi ve koruması" hakkında ne düşündükleri sorulduğunda
Türkiye'deki deneklerin üçte ikisi kadarının (%65) çok önemli bulduğunu görüyoruz. Aynı oran geri
kalan tüm ISSP üyesi ülkelerinde ise %58 düzeyine ulaşmaktadır (Çizelge 27). Latin Amerika'da
Uruguay ve Meksika'da bu haklara çok büyük önem atfedilirken, Avrupa ülkelerinde atfedilen önem
Türkiye düzeyinde seyretmektedir. Güney Kıbrıs (%45), Belçika -Flanders (%42), İsviçre (%48) ve
Kanada (%48) gibi önemli azınlıkları ve çoğulcu bir kültürel ve siyasal yapısı olan ülkelerde bu oranın
hem Türkiye'den hem de ISSP ortalamasından daha düşük olması ilginçtir (Çizelge 27).
"Kamusal karar verme süreçlerine katılabilmesi için halka daha fazla olanak sağlanması"
konusunda aynı ölçek kullanıldığında da Türkiye'deki deneklerin %59'u bu hususu çok önemli
bulurken, bu oran diğer ISSP ülkelerinde ortalama olarak %54 düzeyindedir (Çizelge 28). Uruguay,
Venezuela, Brezilya, Şili gibi Latin Amerika ülkelerinde %70'in üzerinde denek tarafından çok önemli
bulunan bu husus Finlandiya, Norveç, Hollanda gibi ülkelerde ancak %40'larda kalan denek oranları
tarafından çok önemli görülmektedir (Çizelge 28). Burada kamusal kararlara katılma uygulamasında
sorun olmayan ülkelerde bu konuya fazla önem atfedilmezken, bu konuda sorun olan ülkelerde bu
hususa daha fazla vurgu yapıldığının görüldüğü düşünülebilir.
" Vatandaşların, hükümetin icraatına muhalif olduklarında, sivil itaatsizlik eylemlerine
katılabilmesi"ni çok önemli addeden denek oranı Türkiye'de %37'ye ulaşırken bu oran diğer ISSP
üyesi ülkeler için %29 mertebesinde kalmaktadır (Çizelge 29). Bu konuda Bulgaristan (%61) ve
Filipinler (%51) listenin en üst sırasında yer alırken, Kuzey Amerika ve Batı Avrupa'da kolay
uygulanabilen ve siyasal otoriterler tarafından büyük tepki verilmeyen bu tür katılma etkinliklerine
atfedilen çok önemli nitelemesi yüzde 10 -25 bandında kalmaktadır (Çizelge 29).
Daha önce ISSP tarafından hiç uygulanmamış ama bu kez sorulmuş olan sorularla beş tane
daha konuda vatandaşların hakları hakkında deneklerin fikir ve görüşlerini saptamaya çalışmış
bulunuyoruz. Bunlardan ilkinde "koşullar ne olursa olsun, devletin demokratik haklara saygı
göstermesi"ne deneklerin verdiği önemi sorduk. Aşağıda Tablo 2'de sergilenen bulgulara göre
39
deneklerin onda altısı kadarı (%57) hakların korunmasının çok önemli olduğunu belirtmiştir. Bu aynı
zamanda ölçeğin en sık tekrarlanan (modal) değeri olup, aritmetik ortalama da 6 civarındadır.3
"Ağır suçlardan hüküm giymiş olanların vatandaşlık haklarını kaybetmesi" konusundaysa
Türkiye'deki deneklerin üçte birisi kadarı (%32) bu hususu çok önemli bulduğunu ifade etmiştir
(Tablo 3). Burada da en sık tekrarlanan (modal) değer en yüksek puan olan 7 olup, aritmetik ortalama
da 5 civarındadır. Bu yanıtta Türkiye'deki deneklerde daha az özgürlükçü veya daha az liberal bir
siyasal tutumun egemen olduğu görülmektedir.
"Ülkenin vatandaşı olmayan fakat uzun zamandır o ülkede yaşayanların, genel seçimlerde oy
kullanma haklarının olması"nı çok önemli bulan denek oranı ise yine üç denekten birisi oranında
olup (%33) ölçeğin en sık tekrarlanan (modal) değeri 7, aritmetik ortalaması da yine 5 civarındadır
(Tablo 4). Bu yanıtlar da Türkiye'de diğer ISSP ülkelerine oranla daha az özgürlükçü bir eğilimin
varlığına işaret etmektedir.
"Vatandaşların oy kullanmama hakkının olması"nı çok önemli bulan denek oranı da
deneklerin yarsı kadar olup (%53) ölçek değerlerinin dağılımının en sık tekrarlanan (modal) değeri 7
olup aritmetik ortalaması 6 civarındadır (Tablo 5). Ülkemizde oy kullanmamanın da bir hak olarak
saygı görmesi gerektiğini düşünen büyük bir çoğunluk olduğunu da böylece saptamış bulunuyoruz.
Ancak, bu tür bir eğilimin olduğunu ve seçmen yaşındaki nüfusun sandık başına gitmekten imtina
ettiğini gösterir bir kanıt da mevcut değildir.
"Sağlık hizmetlerinin herkese sunulması"nın önemini sorduğumuzda bunun çok önemli
olduğunu belirten Türkiye'deki denek oranı %78 gibi muazzam bir çoğunluğa çıkmaktadır (Tablo 6).
Bu ölçek değerlerinin dağılımının en sık tekrarlanan (modal) değeri 7 olduğu gibi aritmetik
ortalaması da 6,6 ile 7'ye oldukça yakındır. Bu konuda Türkiye'de egemen olan görüş sağlık
hizmetlerinin herkese sunulmasının en çok arzulanan popüler hak olduğu görüntüsünü çizmektedir.
3 Tablo 2 ila Tablo 6’daki verilerin toplanmasını sağlayan sorular ilk kez “ISSP Citizenship – 2014” saha taraması sırasında
sorulduğundan bunları ISSP Citizenship - 2004 verileriyle karşılaştırma olanağımız bulunmamaktadır.
40
Çizelge 26: Demokraside Haklar: Herkese yeterli geçinme standardı temini
%100 %99 %99 %99 %98 %99 %98 %97 %96 %95
%97 %95 %96 %95 %95
%97 %96 %96 %95 %95 %94 %94 %94 %93 %94
%96 %94
%91 %93 %92
%94 %92 %91
%93 %92 %90
%84 %91
%84 %91
%84
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Uruguay
G Kıbrıs
İspanya
Şili
Portekiz
Bulgaristan
Venezuela
Irlanda
D Almanya
İsviçre
Meksika
Türkiye
Norveç
Danimarka
Polonya
Slovakya
Brezilya
Fransa
Tayvan
Avustralya
İsveç
Finlandiya
Macaristan
Y Zelanda
Dünya 2004
Israil
Rusya
Britanya
Slovenya
ABD
Hollanda
Belçika
B Almanya
Letonya
Kanada
G Kore
Japonya
G Afrika
Çek Cum
Avusturya
Filipinler
Çizelge 26: Demokraside Haklar: Herkese yeterli geçinme standardı temini
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
41
Çizelge 27: Demokraside Haklar: Azınlık hakları
%99
%98
%97
%97
%96
%96
%96
%95
%94
%94
%94
%94
%93
%93
%93
%93
%93
%92
%91
%90
%90
%89
%88
%87
%87
%87
%87
%87
%87
%87
%86
%86
%85
%85
%84
%84
%83
%81
%80
%78
%50
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Uruguay
Şili
Venezuela
Meksika
İspanya
Portekiz
G Kıbrıs
Israil
Danimarka
Polonya
B Almanya
Türkiye
Tayvan
Fransa
Irlanda
Brezilya
İsviçre
D Almanya
İsveç
Slovenya
ABD
Dünya 2004
Finlandiya
Slovakya
Bulgaristan
Avusturya
Canada
Norveç
Filipinler
Belçika
Rusya
G Afrika
Avustralya
Hollanda
Y Zelanda
Letonya
Macaristan
G Kore
Britanya
Çek Cum
Japonya
Çizelge 27: Demokraside Haklar: Azınlık hakları
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
42
Çizelge 28: Demokraside haklar: Kamusal karar verme süreçlerine katılabilmesi için halka daha fazla olanak
sağlanması
%96 %96 %96 %95 %95 %95 %94 %94 %94 %94 %93 %93 %93 %93 %93 %91 %91 %91 %90 %90 %90 %90 %89 %89 %88 %88 %88 %88 %88 %87 %87 %87 %86 %86 %85 %85 %85 %84 %83 %81
%74
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
D Almanya
Meksika
Polonya
Venezuela
Uruguay
Slovakya
İspanya
Bulgaristan
G Kore
Şili
G Kıbrıs
B Almanya
Türkiye
Portekiz
Brezilya
Irlanda
Tayvan
ABD
Slovenya
Hollanda
Kanada
Dünya 2004
Letonya
Norveç
G Afrika
Japonya
Fransa
Avustralya
Y Zelanda
Rusya
İsveç
Avusturya
Britanya
Israil
Macaristan
Çek Cum
Belçika
Filipinler
Finlandiya
Danimarka
İsviçre
Çizelge 28: Demokraside haklar: Kamusal karar verme süreçlerine katılabilmesi için halka daha fazla olanak sağlanması
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
43
Çizelge 29: Demokraside haklar: sivil itaatsizlik eylemlerine katılabilmesi
%91 %87 %85
%82 %78 %77 %77 %75 %75 %74 %73 %72 %71 %70
%67 %64 %64 %63 %62 %62 %61 %60 %59 %58 %57 %57 %56 %55
%52 %49 %48 %48 %47 %46 %45 %44 %42 %40 %38
%35
0% 10% 20% 30% 40% 50% 60% 70% 80% 90% 100%
Bulgaristan
Polonya
Slovakya
Letonya
Slovenya
G Kore
Filipinler
Macaristan
D Almanya
Rusya
Türkiye
B Almanya
Portekiz
G Kıbrıs
İspanya
Çek Cum
Belçika
Tayvan
G Afrika
Uruguay
Dünya 2004
Meksika
Fransa
Venezuela
İsveç
Finlandiya
Şili
Japonya
İsviçre
Norveç
Avusturya
Israil
Hollanda
Danimarka
Irlanda
ABD
Y Zelanda
Kanada
Avustralya
Britanya
Çizelge 29: Demokraside haklar: sivil itaatsizlik eylemlerine katılabilmesi
Önemli değil
Ne önemli ne önemli değil
Önemli
44
Tablo 2: Demokraside insanların sahip olduğu haklar konusunda fikirlerin önemi- Koşullar ne olursa olsun devletin demokratik haklara saygı göstermesi (Türkiye)
Sıklık Yüzde Geçerli Yüzde Toplamlı Yüzde
Hiç önemli değil
2
3
4
5
6
Çok önemli
Bilmiyor/ Cevap Yok
12 ,8 ,8 ,8
11 ,8 ,8 1,6
15 1,0 1,0 2,6
69 4,5 4,7 7,4
166 11,0 11,4 18,8
326 21,6 22,4 41,1
857 56,8 58,9 100,0
53 3,5
Toplam 1509 100,0
Tablo 3: Demokraside insanların sahip olduğu haklar konusunda fikirlerin önemi- Ağır suçlardan hüküm giymiş olanların vatandaşlık haklarını kaybetmesi (Türkiye)
Sıklık Yüzde Geçerli Yüzde Toplamlı Yüzde
Hiç önemli değil
2
3
4
5
6
Çok önemli
103 6,8 7,5 7,5
64 4,3 4,7 12,2
102 6,7 7,4 19,6
136 9,0 10,0 29,6
220 14,6 16,1 45,7
258 17,1 18,8 64,5
486 32,2 35,5 100,0
Bilmiyor/ Cevap Yok 140 9,2
Toplam 1509 100,0
45
Tablo 4: Demokraside insanların sahip olduğu haklar konusunda fikirlerin önemi- Ülkenin
vatandaşı olmayan fakat uzun zamandır o ülkede yaşayanların, genel seçimlerde oy kullanma haklarının olması (Türkiye)
Sıklık Yüzde Geçerli Yüzde Toplamlı Yüzde
Hiç önemli değil
2
3
4
5
6
Çok önemli
Bilmiyor/ Cevap Yok
169 11,2 12,1 12,1
69 4,6 4,9 17,1
85 5,6 6,1 23,1
131 8,7 9,4 32,5
201 13,3 14,4 46,9
250 16,6 17,9 64,7
493 32,7 35,3 100,0
111 7,4
Toplam 1509 100,0
Tablo 5: Demokraside insanların sahip olduğu haklar konusunda fikirlerin önemi-
Vatandaşların oy kullanmama hakkının olması (Türkiye)
Sıklık Yüzde Geçerli Yüzde Toplamlı Yüzde
Hiç önemli değil
2
3
4
5
6
Çok önemli
Bilmiyor/ Cevap Yok
49 3,2 3,4 3,4
18 1,2 1,3 4,7
41 2,7 2,9 7,5
128 8,5 8,9 16,5
142 9,4 9,9 26,4
248 16,4 17,3 43,7
806 53,4 56,3 100,0
78 5,1
Toplam 1509 100,0
46
Tablo 6: Demokraside insanların sahip olduğu haklar konusunda fikirlerin önemi- Sağlık hizmetlerinin herkese sunulması (Türkiye)
Sıklık Yüzde Geçerli Yüzde Toplamlı Yüzde
Hiç önemli değil
2
3
4
5
6
Çok önemli
Total
Bilmiyor/ Cevap Yok
7 ,4 ,5 ,5
4 ,3 ,3 ,7
6 ,4 ,4 1,1
42 2,8 2,8 3,9
73 4,8 4,9 8,8
186 12,3 12,5 21,3
1175 77,9 78,7 100,0
1493 98,9 100,0
16 1,1
Toplam 1509 100,0
Vatandaşın Siyasal Etkinlik Duygusu
Bireyin siyasal hayata katılabilmesi için yapacağı girişimin veya siyasal davranışının arzu
ettiği siyasal etkiyi yapacağını hissetmesi gereklidir. Böyle bir tutum veya beklenti içinde değilse;
eğer özellikle bunun tersini düşünmesi için nedenler olduğunu hissediyorsa, nafile yere çaba, enerji
ve kaynaklarını seferber etmeyecek, siyasal katılma etkinliğinde bulunmayacaktır. Vatandaşlık
haklarının kullanılabilmesi ve siyasal yetkililerin (otoritelerin) aldıkları kararları kendi lehine
çevirmek için etkinlikte bulunabilmesi için siyasal etkinlik duygusu (political efficacy) olarak
tanımlayacağımız, bireyin vatandaş olarak kendisini ne kadar etkili veya muktedir olarak gördüğünü
saptamak için aşağıdaki altı çizelgede (Çizelge 30 - 35) sunulan verilere başvuracağız.
"Benim gibi kimselerin hükümetin yaptıkları konusunda söz hakkı yoktur" önermesine katılıp
katılmadığını sorduğumuz Türkiye'deki deneklerin %17'si tamamen %32'si de kısmen katıldığını
ifade etmişlerdir (Çizelge 30). Bu durumun deneklerin yarısının (%49) Türkiye'de siyasal etkinlik
duygusunun düşük düzeyde olduğuna işaret ettiği görülmektedir. Diğer ISSP ülkelerindeyse bu
oranların %12 ve %24 ve ikisi toplandığında %36 olduğu görülmektedir (Çizelge 30). Bu bakımdan
Güney Kore, Belçika - Flanders ve Macaristan'da bu oranlar ISSP üyeleri arasındakiler arasında en
düşük düzeyde olup, Türkiye'ye göre de siyasal etkinlik duygusunun bu ülkelerdeki deneklerde çok
daha yüksek olduğu görülmektedir.
"Benim gibi kimselerin ne düşündüğüne hükümetin aldırış ettiğini düşünmüyorum"
önermesine katılıp katılmadıklarını sorduğumuzda Türkiye'deki deneklerin %12'si tamamen %26'si
de kısmen katıldığını ifade etmişlerdir (Çizelge 31). Bu açıdan bakıldığında deneklerin %38'inin
Türkiye'de siyasal etkinlik duygusunun biraz daha az düşük düzeyde olduğu düşünülebilir. Yine de
Türkiye dışındaki ISSP ülkelerde gözlemlenen %25 ile karşılaştırıldığında Türkiye'deki %38
düzeyinin bir hayli yüksek olduğu göze çarpmaktadır.
47
"Türkiye’nin karşı karşıya olduğu önemli siyasal konularda oldukça iyi bir anlayışa sahip
olduğumu hissediyorum" önermesine katılıp katılmadıklarını sorduğumuzda Türkiye'deki
deneklerin %8'i tamamen %18'i de kısmen ve toplamda da dört denekten birisi kadarı (%27)
katıldığını ifade etmişlerdir (Çizelge 32). Bu oran Türkiye dışında kalan ISSP üyesi ülkelerindeki
%22'den yüksektir. Siyasal konularda bilgili olmak hususunda Türkiye'deki deneklerin diğer ISSP
ülkelerindeki deneklerden daha yüksek düzeyde anlayış ve dolayısıyla da daha yüksek siyasal
etkinlik hissettikleri bir düzeyde oldukları görülmektedir.
" Siyaset ve hükümet konusunda Türkiye’de yaşayanların çoğunun benden daha etraflı bilgi
sahibi olduğunu düşünüyorum" önermesine katılıp katılmadıklarını sorduğumuzda Türkiye'deki
deneklerin %10'u tamamen %23'ü de kısmen ve toplamda da üç denekten birisi kadarı (%33)
katıldığını ifade etmişlerdir (Çizelge 33). Bu oran Türkiye dışında kalan ISSP üyesi ülkelerdeki
%38'den daha azdır. Siyasal konulara vukuf hususunda Türkiye'deki deneklerin diğer ISSP
ülkelerindeki deneklerden daha düşük düzeyde olduğu; dolayısıyla da bu kez daha düşük siyasal
etkinlik düzeyinde olduğu görülmektedir.
Adil olmadığını ya da zararlı olduğunu düşündüğü bir kanunun Türkiye Büyük Millet
Meclisi (TBMM) tarafından kabul edilmekte olduğu bir durum ortaya çıksaydı, tek başını veya
başkalarıyla birlikte hareket ederek bu durumu değiştirmek için bir şeyler yapmalarının denekler için
ne kadar muhtemel olduğu sorulmuştur. Buna verilen yanıtlarda çok muhtemel olduğunu
söyleyenler %15, biraz muhtemel olduğunu söyleyenler ise %22 ve her ikisinin toplamında da %37'lik
bir oran olduğu görülmektedir. Türkiye hariç diğer ISSP ülkeleriyle karşılaştırıldığında ISSP üyesi
ülkelerin toplamındaki oranların sırasıyla %10 ve %26 ve toplamda da %36, yani hemen hem Türkiye
ile aynı olduğu göze çarpmaktadır (Çizelge 34). Bu oranlar, ABD'lerinde olduğu gibi %61,
Filipinler'de görüldüğü gibi %68, Fransa, Venezuela ve Meksika'daki gibi %55 veya Kanada'daki gibi
%51 olmamakla birlikte Türkiye’deki oranlar ISSP ortalamasında olduğundan Türkiye için tatminkâr
bir düzeyde olduğu düşünülebilir.
Bu tür bir çalışma içinde olmak muhtemel olsa bile, böyle bir çaba sarf edilmesinin TBMM’nin
bu hususlara ciddi bir şekilde eğilmesini sağlamasının ne kadar muhtemel olduğu sorusunu akla
getirecektir. Bu sor sorulduğunda Türkiye'deki deneklerin verdiği yanıtlar Çizelge 35'de görüldüğü
gibidir. Bu kez deneklerin beşte biri kadarı (%22) TBMM'nin bu tür çabalarına ciddi şekilde
eğilebileceğini düşündüğünü belirtmektedir (Çizelge 35). Bir önceki soruya verilmiş olan yanıtlarla
beraber ele alındığında, Türkiye'de deneklerin %37'sinin adil olmadığını düşündükleri bir yasa
girişimini değiştirmeye çalışmalarının muhtemel olduğunu belirttikleri halde, bunların üçte ikisi
kadarının da (%22) bu çalışmanın TBMM tarafından dikkate alınacağına işaret ettiklerini
görmekteyiz. Her iki soru birden dikkate alındığında siyasal etkinlik duygusunun beş denekten birisi
düzeyine indiğini söyleyebiliriz. Türkiye dışında kalan ISSP ülkeleriyle de karşılaştırıldığında bu
oranın ISSP için %20 olması dolayısıyla Türkiye ile hemen hemen aynı olduğu görülmektedir. Yine
ABD, Filipinler ve Venezuela gibi ülkelerde bu oran ISSP ortalamasının neredeyse iki katına
yükselmekte, Almanya, Fransa, Hollanda gibi yerleşik demokrasilere sahip olan Avrupa ülkelerinde
Türkiye düzeyinde veya daha düşük oranda kalmaktadır (Çizelge 35). Karşılaştırmalı açıdan
baktığımızda siyasal etkinlik duygusu konusunda Türkiye'deki görüntünün ISSP ülkeleri ortalaması
civarında ve siyasal katılmayı sağlayacak yeterli boyutta olduğu izlenimini verdiği görülmektedir.
48
Çizelge 30: Benim gibi kimselerin hükümetin yaptıkları konusunda söz hakkı yoktur.
%77
%74
%71
%70
%70
%69
%67
%66
%65
%64
%63
%61
%61
%59
%58
%57
%56
%55
%55
%55
%54
%53
%50
%48
%48
%45
%42
%42
%40
%36
%35
%34
%34
%29
%27
%21
%21
%12
%12
%11
%8
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Polonya
Slovakya
Letonya
Çek Cum
D Almanya
Slovenya
Portekiz
Macaristan
Irlanda
Belçika
Avusturya
G Kore
Rusya
G Afrika
B Almanya
İspanya
Kanada
Avustralya
Bulgaristan
Finlandiya
Britanya
Israil
İsveç
Dünya 2004
Y Zelanda
Danimarka
Hollanda
Tayvan
Filipinler
Norveç
ABD
İsviçre
Brezilya
Türkiye
Venezuela
G Kıbrıs
Şili
Meksika
Uruguay
Japonya
Fransa
Çizelge 30: Benim gibi kimselerin hükümetin yaptıkları konusunda söz hakkı yoktur
Katılıyorum
Ne katılıyorum ne katılmıyorum
Katılmıyorum
49
Çizelge 31: Benim gibi kimselerin ne düşündüğüne hükümetin aldırış ettiğini düşünmüyorum
%87
%81
%81
%79
%77
%76
%75
%75
%73
%72
%70
%69
%68
%68
%68
%66
%65
%64
%61
%59
%59
%59
%59
%58
%55
%54
%54
%49
%48
%47
%47
%47
%44
%44
%42
%42
%41
%40
%40
%38
%34
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Polonya
Bulgaristan
D Almanya
Letonya
Rusya
Portekiz
Slovakya
Japonya
Slovenya
Belçika
Irlanda
Avusturya
Brezilya
Çek Cum
B Almanya
Uruguay
G Kore
Macaristan
Avustralya
Britanya
Dünya 2004
Fransa
Kanada
Israil
İspanya
G Afrika
Y Zelanda
İsveç
Finlandiya
Şili
Norveç
Hollanda
ABD
Tayvan
Meksika
İsviçre
Filipinler
Venezuela
Danimarka
Türkiye
G Kıbrıs
Çizelge 31: Benim gibi kimselerin ne düşündüğüne hükümetin aldırış ettiğini düşünmüyorum
Katılıyorum
Ne katılıyorum ne katılmıyorum
Katılmıyorum
50
Çizelge 32: Önemli siyasal konularda oldukça iyi bir anlayışa sahip olduğumu hissediyorum.
%79
%74
%73
%73
%72
%69
%69
%69
%64
%64
%63
%61
%60
%60
%60
%60
%58
%57
%55
%54
%53
%53
%53
%52
%51
%51
%49
%48
%47
%46
%46
%42
%41
%38
%38
%35
%35
%33
%33
%33
%28
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
G Kıbrıs
ABD
Irlanda
Belçika
Danimarka
Hollanda
Y Zelanda
Avustralya
D Almanya
Kanada
Israil
B Almanya
Avusturya
İsviçre
Norveç
Polonya
Venezuela
Brezilya
Finlandiya
Dünya 2004
Filipinler
İspanya
Britanya
Bulgaristan
Fransa
Uruguay
Tayvan
Güney Afrika
İsveç
Slovenya
Portekiz
Slovakya
Meksika
Türkiye
Rusya
G Kore
Şili
Letonya
Macaristan
Çek Cum
Japonya
Çizelge 32: Önemli siyasal konularda oldukça iyi bir anlayışa sahip olduğumu hissediyorum
Katılıyorum
Ne katılıyorum ne katılmıyorum
Katılmıyorum
51
Çizelge 33: Türkiye’de yaşayanların çoğunun benden daha etraflı bilgi sahibi olduğunu düşünüyorum
%68
%62
%59
%58
%54
%54
%50
%48
%47
%46
%44
%41
%39
%39
%38
%38
%37
%35
%35
%35
%33
%32
%32
%31
%31
%31
%31
%27
%26
%24
%22
%21
%20
%20
%18
%17
%16
%15
%15
%13
%11
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Polonya
Venezuela
Brezilya
Rusya
Letonya
Filipinler
G Kore
G Afrika
Şili
Slovenya
Bulgaristan
Uruguay
Macaristan
Tayvan
G Kıbrıs
Portekiz
Meksika
İsviçre
Dünya 2004
Israil
Avusturya
Çek Cum
Finlandiya
D Almanya
B Almanya
Slovakya
İspanya
Türkiye
Belçika
ABD
Japonya
Irlanda
Kanada
Danimarka
İsveç
Britanya
Fransa
Hollanda
Avustralya
Y Zelanda
Norveç
Çizelge 33: Türkiye’de yaşayanların çoğunun benden daha etraflı bilgi sahibi olduğunu düşünüyorum
Katılıyorum
Ne katılıyorum ne katılmıyorum
Katılmıyorum
52
Çizelge 34: Adil Olmayan Yasayı Değiştirme Gücü
%68 %61
%55 %55 %55
%52 %50
%46 %44 %44 %44
%42 %41 %40
%38 %37 %37 %36 %36 %36 %36 %35
%33 %33
%31 %30
%29 %28 %28
%26 %26 %25 %25 %25
%22 %21
%20 %17
%13 %13
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Filipinler
ABD
Fransa
Meksika
Venezuela
Y Zelanda
Kanada
Uruguay
Brezilya
G Kore
İsviçre
Avustralya
Britanya
Irlanda
Şili
Belçika
Türkiye
İspanya
Avusturya
Dünya 2004
Portekiz
Israil
D Almanya
Norveç
Danimarka
Slovenya
Slovakya
Letonya
B Almanya
Çek Cum
Polonya
Hollanda
İsveç
Tayvan
Japonya
Bulgaristan
Finlandiya
G Kıbrıs
Macaristan
Rusya
Çizelge 34: Adil Olmayan Yasayı Değiştirme Gücü
Muhtemel
Muhtemel değil
53
Çizelge 35: Parlamentonun sizin taleplerinize ciddi şekilde eğilmesi ne kadar muhtemeldir
%65 %40
%37 %36
%35 %29
%28 %28 %27
%25 %23 %22 %21 %21 %20 %20 %20 %20 %18 %18 %18 %18 %17 %16
%15 %14 %14 %13 %13 %13 %12 %12 %12 %11 %11 %9 %8 %8 %8 %7
0% 10% 20% 30% 40% 50% 60% 70% 80% 90% 100%
Filipinler
Venezuela
Meksika
ABD
G Kore
Danimarka
Israil
Tayvan
İsviçre
Polonya
Y Zelanda
Uruguay
Türkiye
Şili
Brezilya
Dünya 2004
Hollanda
Kanada
Britanya
İsveç
Irlanda
Letonya
G Kıbrıs
Fransa
Belçika
Portekiz
Avusturya
Avustralya
Çek Cum
Finlandiya
İspanya
Norveç
Slovakya
Slovenya
D Almanya
B Almanya
Bulgaristan
Macaristan
Rusya
Japonya
Çizelge 35: Parlamentonun sizin taleplerinize ciddi şekilde eğilmesi ne kadar muhtemeldir
Muhtemel
Muhtemel değil
54
Siyasete Duyulan İlgi
Türkiye'de siyasete duyulan ilginin 1970'lerden itibaren toplanan veriler göz önünde
bulundurulduğunda en önemli bağımsız değişkenlerden birisi olarak temel bir katılma saiki
(motivation) rolü oynadığını saptamış bulunuyoruz (Kalaycıoğlu, 1983, Kalaycıoğlu, 1997,
Kalaycıoğlu, 2005, Kalaycıoğlu 2007). Dolayısıyla vatandaşın siyasal sistemdeki gelişmeleri izlemesi,
hükümetin etkinliklerini ve onun sonuçlarını anlayabilmesi ve yukarıda sormuş olduğumuz
soruların içerdiği adalet ile ilgili değerlendirmeleri yapabilmesi için siyasete ilgi duyması ve onu
izlemesi gerekli ve hatta zorunludur. Bu amaçla deneklere siyasete ne ölçüde ilgi oldukları sorulmuş
ve alınan yanıtlar Çizelge 36'da gösterilmiştir.
Türkiye'deki deneklerin %7'si siyasete çok ilgi duyduğunu, %23 kadarı ise biraz ilgi
duyduğunu, toplamda ise üç denekten birisi kadarı (%30) ilgi duyduğunu ifade etmişlerdir. Türkiye
dışındaki tüm ISSP üyesi ülkelerin ortalama ilgi düzeyleri ise sırasıyla %10 ve %37 ve toplamda da
ortalama olarak deneklerin yarısı kadarı (%47) ilgi duyduğunu ifade eden bir düzeydedir (Çizelge
36). ABD, Britanya, Fransa, Batı Almanya gibi pekişmiş demokrasiye sahip olan ülkelerde bu oranlar
deneklerin üçte ikisiyle dörtte üçü mertebesindedir. Güney Kore ve Japonya gibi Asya
demokrasilerinde de aynı oranlar deneklerin üçte ikisi veya üstü düzeydedir. Latin Amerika'da da bu
oranlar Türkiye düzeyine daha yakındır. Ayrıca Polonya, Slovakya, Latviya gibi Doğu Avrupa
ülkelerinde de Türkiye'deki oranlara yakın seviyelerde seyretmektedir. Bu görüntü siyasete duyulan
ilginin çok üzerinde bir siyasal etkinlik duygusuna sahip olan seçmen yaşında nüfusun Türkiye'deki
mevcudiyetine işaret etmektedir.
55
Çizelge 36: Kişisel olarak siyasete ne kadar ilgi duyduğunuzu söyleyebilir misiniz?
%70
%70
%67
%66
%65
%63
%61
%60
%59
%59
%58
%58
%58
%56
%56
%56
%55
%53
%53
%51
%49
%48
%47
%47
%47
%46
%41
%40
%36
%36
%35
%34
%34
%34
%34
%32
%32
%30
%30
%23
%22
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
B Almanya
ABD
D Almanya
Japonya
Norveç
Danimarka
Y Zelanda
Filipinler
Fransa
Avustralya
İsviçre
Israil
Avusturya
Rusya
G Kore
Bulgaristan
Kanada
Irlanda
Hollanda
Britanya
Belçika
Slovakya
Dünya 2004
İsveç
Uruguay
Meksika
Venezuela
Portekiz
Slovenya
Çek Cum
Finlandiya
Macaristan
Polonya
G Afrika
Şili
İspanya
Letonya
G Kıbrıs
Türkiye
Tayvan
Brezilya
Çizelge 36: Kişisel olarak siyasete ne kadar ilgi duyduğunuzu söyleyebilir misiniz?
İlgi duyuyorum
İlgi duymuyorum
56
Siyasete ve Siyasetçiye Duyulan Güven
Siyasete, siyasetçiye ve hükümete duyulan güven meşru siyasal ilişkinin temel belirleyicisi,
siyasal etkinlik duygusunun oluşmasında ve bu saikle davranan vatandaşın etkili olmasında da temel
rol oynayan bir tutumdur. Siyasete duyulan güven özellikle demokratik siyasal rejimlerin
işlemesinde belirgin ve temel rol oynayan bir arka plan değişkenidir. Bu nedenle deneklerimize bu
güven duygusunun varlığı ve içeriğini saptayacak çeşitli temel sorular yönelttik.
"Çoğu zaman hükümettekilerin doğru olanı yaptıklarına güvenebiliriz" önermesine katılıp
katılmadıklarını sorduğumuzda deneklerimizin %17'si bu ifadeye tamamen ve %21'i de kısmen
katıldıklarını, yani toplamda %38 oranında deneğin Türkiye'de bu önermenin doğru olduğunu
düşündüğünü belirttiğini saptamış bulunuyoruz (Çizelge 37). Türkiye dışında kalan ISSP ülkelerinde
ise aynı oranlar %13 ve %30, toplamda ISSP ülkelerindeki tüm deneklerin %43'ü bu önermeye
katıldığını belirtmiştir. Burada Türkiye'deki bulguların ISSP'deki genel eğilimle oldukça benzer
olduğu görülmektedir (Çizelge 37).
"Çoğu siyasetçi sadece kişisel olarak siyasetten kazanç temin etmek için siyaset yapar"
önermesine ise Türkiye'de tamamen katılan denek oranı %7, kısmen katılan denek oranı da %8 ve
toplamda altı denkten birisi (%15) düzeyindedir (Çizelge 38). Türkiye dışında kalan ISSP ülkelerinde
ise aynı oranlar ortalama olarak %3 ve %16, toplamda ISSP ülkelerindeki tüm deneklerin beşte biri
kadarı olan %19'u bu önermeye katıldığını belirtmiştir. Burada Türkiye'deki bulguların ISSP'deki
genel eğilime benzer olduğu görülmektedir (Çizelge 38). Türkiye'de siyasetçilerin kamu çıkarını
kendi kişisel çıkarlarından önde gördüğünü ifade eden denek sayısının çoğu ISSP ülkesinden çok
olması, özellikle yolsuzluk konusunda yapılan tartışmaların yoğun yaşandığı bir dönemde bu
tartışmaların pek de dikkate alınmadığının bir işareti olarak da düşünülebilir. Bu oranların benzer
olarak Brezilya, Bulgaristan, Güney Afrika, Macaristan ve Rusya'da da çok düşük olması, bu sorunun
sadece siyasetçiye olan güveni ölçmediğini de düşündürtebilir. Üstelik siyasetin görece olarak daha
az yolsuzluk suçlamaları içerdiği İskandinav ülkeleri, ABD, Britanya, İsviçre, Batı Almanya, Kanada
ve Avustralya gibi ülkelerde ise bu siyasetçinin sadece kendi çıkarı için çalıştığı algısının %30 - 50
oranında seyretmesi ilginç bir tezat teşkil etmektedir.
57
Çizelge 37: Çoğu zaman hükümettekilerin doğru olanı yaptıklarına güvenebiliriz?
%55 %55
%47 %46 %46
%44 %41 %40 %40
%38 %37 %36
%33 %33 %33 %32 %31 %30 %29 %29
%27 %26 %26 %25 %24 %23 %23 %23 %22 %21
%19 %19 %19
%16 %15
%11 %11 %11 %10 %9
%7
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Danimarka
G Afrika
Filipinler
Finlandiya
İsviçre
Irlanda
G Kıbrıs
Avustralya
Y Zelanda
Şili
Kanada
İsveç
İspanya
Türkiye
Venezuela
Rusya
ABD
Dünya 2004
Britanya
Hollanda
Norveç
Slovenya
Portekiz
Brezilya
Belçika
Macaristan
Israil
G Kore
Fransa
Meksika
Çek Cum
Letonya
Avusturya
Uruguay
Tayvan
B Almanya
Polonya
Bulgaristan
Slovakya
Japonya
D Almanya
Çizelge 37: Çoğu zaman hükümettekilerin doğru olanı yaptıklarına güvenebiliriz?
Katılıyorum
Ne katılıyorum ne katılmıyorum
Katılmıyorum
58
Çizelge 38: Çoğu siyasetçi sadece kişisel olarak siyasetten kazanç temin etmek için siyaset yapar?
%88
%87
%85
%84
%79
%77
%74
%73
%73
%71
%70
%70
%67
%66
%63
%62
%61
%61
%60
%59
%59
%59
%58
%57
%56
%56
%54
%53
%53
%51
%49
%48
%48
%47
%46
%44
%39
%33
%27
%27
%23
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Bulgaristan
Brezilya
Polonya
Portekiz
Rusya
Meksika
Slovakya
Çek Cum
Letonya
Uruguay
G Kore
Venezuela
Slovenya
D Almanya
Fransa
G Afrika
Filipinler
Şili
Israil
Dünya 2004
Japonya
Tayvan
Macaristan
Avusturya
İspanya
Irlanda
Finlandiya
B Almanya
Belçika
Türkiye
Avustralya
İsviçre
ABD
G Kıbrıs
Kanada
Britanya
Y Zelanda
İsveç
Danimarka
Hollanda
Norveç
Çizelge 38: Çoğu siyasetçi sadece kişisel olarak siyasetten kazanç temin etmek için siyaset yapar?
Katılıyorum
Ne katılıyorum ne katılmıyorum
Katılmıyorum
59
Kişilerarası Genel Güven
Toplumda kişiler arasında duyulan genel güvenin toplumsal sermayenin ve dolayısıyla da
vatandaşlar arasında ortaklıkların ve temasların kolay ve sürdürülebilir bir içerikte kurulabilmesinde
temel rol oynadığı öncelikle Alexis de Tocqueville tarafından hemen Fransız Devrimi sonrasında ileri
sürülmüştür (de Tocqueville, 2004). Son otuz senedir yapılan araştırmalar ve yirmi yıldır yoğunlaşan
araştırmalar ise hem dünyada (Putnam, 1993, Fukuyama, 1995 ve Putnam 2001) hem ülkemizde
(Kalaycıoğlu, 2002a, Kalaycıoğlu, 2002b, Kalaycıoğlu, 2008) sivil toplum içinde vatandaşlar arasında
ortaklıklar kurulması, gelişmesi ve sürdürülebilmesinde toplumsal sermayenin ve onun bir temel
unsuru olarak da genel bireylerarası güvenin etkili olduğuna işaret etmiştir. Biz de bu hususta
deneklerimize bir dizi soru yönelterek Türkiye'deki genel bireylerarası güven düzeyi ve içeriğini
saptamaya çalıştık.
"Eğer ellerine fırsat geçse çoğu insan sizden yararlanmaya mı, yoksa size karşı adil
davranmaya mı çalışır?" sorusuna Türkiye'de her zaman yararlanmaya çalışır diye yanıtlayan denek
oranı %34, çoğu zaman yararlanmaya çalışır diye yanıtlayan denek oranı ise %41'dir. Kısaca
belirtmek gerekirse, deneklerin dörtte üçü kadarı (%75) Türkiye'de tanımadıkları kimselerin
kendilerinden yarar sağlamaya çalışacaklarını düşündüğü, ancak % 7 kadarının ise insanların
neredeyse her zaman adil olmaya çalışacaklarına inandıkları saptanmıştır (Çizelge 39). Türkiye'nin
dışında kalan ISSP ülkelerindeyse bu oranlar sırasıyla %10 ve %31 olup, %41'e toplanmaktadır.
Türkiye'deki oran %75 olduğuna göre burada Türkiye ile geri kalan ISSP ülkeleri arasında, yine
yüksek oranlara sahip olan Brezilya ve Venezuela hariç, büyük bir tezat mevcutmuş gibi
görünmektedir.
"Sizce, genelde insanlara güvenilebilir mi? Yoksa başkalarıyla ilişki kurarken veya iş yaparken
hiçbir zaman dikkati elden bırakmamak mı gerekir?" diye sorulduğunda da Türkiye'deki deneklerin
sıfıra yakını (%1,5) neredeyse her zaman güvenilebilir ve %13 kadarı da genellikle güvenilebilir
yanıtını vermektedir. Türkiye'de bireyler ararsı genel güven altı denekten birisi (%15) mertebesinde
mevcutmuş gibi görünmektedir (Çizelge 40). Türkiye'nin dışında kalan ISSP ülkelerindeyse bu
oranlar sırasıyla %4 ve %38 olup on denekten dördü (%42) mertebesindedir (Çizelge 40). Bu hususta
da Türkiye ile ISSP'nin diğer ülkeleri arasında büyük bir fark var olduğu görülmektedir. Türkiye'de
bireyler arası genel güvenin bir hayli düşük olduğuna bir kez daha tanık oluyoruz. Bugüne kadar
yapılan Türkiye'deki araştırmaların (Ergüder, Esmer, Kalaycıoğlu, 1991, Esmer, 1999, Kalaycıoğlu
2002a ve 2002b ve Kalaycıoğlu 2008) bulgularıyla oldukça uyumlu olan bu bulgular, bu açıdan
Türkiye'deki toplumsal sermaye düzeyinin çok düşük olmaya devam ettiğini göstermektedir.
60
Çizelge 39: Çoğu insan sizden yararlanmaya mı, yoksa size karşı adil davranmaya mı çalışır?
%15
%18
%18
%21
%21
%22
%25
%25
%26
%27
%29
%29
%30
%33
%33
%34
%36
%36
%37
%38
%38
%38
%41
%43
%44
%45
%46
%47
%50
%51
%53
%54
%54
%54
%54
%55
%59
%60
%67
%69
%75
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Danimarka
Avusturya
İsviçre
Hollanda
B Almanya
Norveç
Güney Kıbrıs
Tayvan
Irlanda
D Almanya
Macaristan
Y Zelanda
Kanada
Fransa
ABD
Japonya
İsveç
Avustralya
Finlandiya
Filipinler
Güney Kore
Britanya
Dünya 2004
Rusya
Çek Cum
Belçika
Letonya
Israil
Güney Afrika
Uruguay
Slovenya
Slovakya
Bulgaristan
Portekiz
İspanya
Şili
Meksika
Polonya
Venezuela
Brezilya
Türkiye
Çizelge 39: Çoğu insan sizden yararlanmaya mı, yoksa size karşı adil davranmaya mı çalışır?
Yararlanmaya çalışır
Adil davranmaya çalışır
61
Çizelge 40: Genelde insanlara güvenilebilir mi? Yoksa dikkati elden bırakmamak mı gerekir?
%77
%73
%69
%66
%65
%60
%58
%57
%57
%56
%55
%50
%50
%50
%48
%48
%47
%47
%47
%44
%42
%38
%38
%37
%37
%37
%34
%33
%32
%32
%31
%25
%24
%24
%22
%22
%19
%16
%16
%14
%12
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Danimarka
Norveç
G Kıbrıs
İsveç
İsviçre
Avusturya
Hollanda
Y Zelanda
Kanada
Finlandiya
Avustralya
Çek Cum
Irlanda
B Almanya
ABD
Meksika
Macaristan
Britanya
İspanya
D Almanya
Dünya 2004
Uruguay
Belçika
Israil
G Kore
Fransa
Slovakya
Portekiz
Japonya
Slovenya
G Afrika
Brezilya
Venezuela
Tayvan
Rusya
Letonya
Bulgaristan
Filipinler
Polonya
Türkiye
Şili
Çizelge 40: Genelde insanlara güvenilebilir mi? Yoksa dikkati elden bırakmamak mı gerekir?
Güvenilir
Dikkatli olunması gerekir
62
Siyasal Katılma: Tartışma ve İkna Çabaları
Siyasal katılma olgusunun çeşitli türlerinden bahsetmek mümkündür. Türkiye'de siyasal
katılmanın oy verme, kamu bürokrasisi ve siyasetçilerle temas, seçim kampanyasında çalışmak ve bir
kamu sorunu veya konusunu çözmek için yapılan görüşme ve tartışmalardan oluştuğunu daha
önceki araştırmalar göstermiştir (Kalaycıoğlu ve Turan, 1981 ve Kalaycıoğlu, 1983). Bu boyutlardan
tartışma ve ikna çabaları sivil toplum içinde özellikle güven ortamında en kolay gelişen ve yerel
siyaseti de güçlendiren temel bir etkinlik türüdür.
"Dostlarınızla, akrabalarınızla ya da iş arkadaşlarınızla bir araya geldiğinizde ne kadar sık
siyaset hakkında görüşüp tartışırsınız?" diye sorduğumuzda Türkiye'deki deneklerin %9'u sık ve
%26'sı da bazen bu tür etkinlikler yaptıklarını ifade ederken, toplam üç denekten birisi kadar (%35)
denek bu tür bir siyasal etkinlik gösterdiklerini belirtmişlerdir (Çizelge 41). Türkiye dışında kalan
ISSP üyesi ülkelerin tamamı ele alındığında bu oranların sırasıyla %12 ve %36 olduğu ve toplamda da
her iki denekten birisinin (%48) bu tür bir etkinlikte yer aldığı görülmektedir (Çizelge 41). Batı ve
Doğu Almanya, Venezuela, Uruguay, Danimarka, ABD ve Fransa'daki deneklerin bu tür etkinlikte
diğer ISSP üyelerinin daha önünde yer aldıkları, Türkiye'nin ise Şili, Belçika - Flanders, İrlanda,
Britanya, Kanada, Brezilya'nın arkasında orta sırlarda yer aldığı görülmektedir (Çizelge 41).
"Siyaset hakkında güçlü bir fikre sahip olduğunuzda, dostlarınızı, akrabalarınızı ya da iş
arkadaşlarınızı sizin bakış açınızı paylaşmaları konusunda ne kadar sık ikna etmeye çalışırsınız?" diye
sorulduğunda etkinlik konusunda daha derinlemesine bir sorgulama yapılmıştır. Türkiye'de
deneklerin%6'sının sık, %22'sinin ise bazen diye yanıt verirken, toplam olarak dörtte biri kadarının
(%28'nin) bu tür bir çaba içine girdiği anlaşılmaktadır (Çizelge 42). Türkiye dışında kalan ISSP üyesi
ülkelerin tamamı ele alındığında bu oranların sırasıyla %8 ve %27 olduğu ve toplamda da her üç
denekten ikisinin (%35) bu tür bir etkinlikte yer aldığı görülmektedir (Çizelge 42). Brezilya, Fransa,
Israil, Meksika, Uruguay ve Venezuela'da bu tür bir çabanın en sık yapıldığı, buna karşılık Güney
Afrika, Finlandiya, Britanya ve Avustralya'da Türkiye'den de daha düşük oranlarda sık yapıldığı yanıtı
alınmaktadır. Ancak, sık ve bazen yanıtlarının toplamına bakıldığında Türkiye'nin yine ortada ve alt
sıralara yakın bir yerde yer almakta olduğu görülmektedir (Çizelge 42).
63
Çizelge 41: Dost, arkadaş ve akrabalarınızla ne kadar sık siyaset hakkında görüşüp tartışırsınız?
%72
%69
%68
%67
%65
%65
%63
%61
%60
%58
%56
%56
%54
%52
%52
%51
%51
%50
%49
%49
%48
%46
%46
%45
%44
%44
%41
%41
%41
%41
%40
%39
%39
%39
%36
%35
%35
%33
%33
%28
%25
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Hollanda
Norveç
Danimarka
D Almanya
G Kore
Fransa
B Almanya
Kanada
Y Zelanda
Avustralya
İsviçre
İsveç
Avusturya
ABD
Israil
Belçika
Venezuela
Letonya
Japonya
Filipinler
Dünya 2004
Britanya
Rusya
Slovakya
İspanya
Uruguay
Çek Cum
Slovenya
Finlandiya
Macaristan
Bulgaristan
G Kıbrıs
Irlanda
Meksika
Tayvan
Türkiye
Portekiz
Polonya
Brezilya
G Afrika
Şili
Çizelge 41: Dost, arkadaş ve akrabalarınızla ne kadar sık siyaset hakkında görüşüp tartışırsınız?
Sıklıkla + Bazen
Ender + Hiç
64
Çizelge 42: Dost, arkadaş ve akrabalarınızı ne sıklıkta ikna etmeye çalışırsınız?
%56
%53
%52
%48
%47
%46
%46
%44
%43
%43
%42
%41
%40
%39
%38
%38
%37
%36
%36
%35
%35
%34
%34
%34
%32
%29
%29
%29
%28
%28
%28
%28
%26
%26
%25
%25
%24
%23
%20
%18
%18
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Fransa
Hollanda
Danimarka
Israil
Norveç
Brezilya
İsviçre
Filipinler
İsveç
Kanada
Portekiz
ABD
G Kore
D Almanya
Letonya
Y Zelanda
B Almanya
Slovakya
Meksika
Belçika
Dünya 2004
Venezuela
Rusya
Avusturya
Avustralya
Uruguay
Slovenya
Britanya
Polonya
Bulgaristan
Türkiye
Çek Cum
Irlanda
G Afrika
İspanya
Macaristan
G Kıbrıs
Tayvan
Japonya
Finlandiya
Şili
Çizelge 42: Dost, arkadaş ve akrabalarınızı ne sıklıkta ikna etmeye çalışırsınız?
Sıklıkla + Bazen
Ender + Hiç
65
Siyaset, Kurumlar ve Kamu Hizmetleri
Siyasetin özellikle günümüzdeki temsili demokrasinin kurumları aracılığıyla gerçekleştirildiği
hususu dikkate alındığında bu kurum ve kuruluşların oynadığı rol ve vatandaşların gözündeki
algılamalarının da önemli bir yer tutacağını da beklemeliyiz. Dolayısıyla bu bağlamdan olarak
deneklerimize siyasal partilerin siyasal etkinliklerde oynadıkları roller ve kamu bürokrasinin
çalışması ve hizmetlerin görülmesinde ortaya çıkan kamu hizmetlileri ve kamu hizmetleri algısı
hakkında çeşitli sorular yönelttik.
" Siyasi partiler halkı siyasette faal olmaya teşvik ederler" önermesine katılıp katılmadıklarını
sorduğumuzda Türkiye'de deneklerimizin %8'i tamamen, %26'sı da kısmen katıldığını, toplamda da
üç denekten birisin (%34) katıldığını görmekteyiz (Çizelge 43). Türkiye dışındaki ISSP üyesi ülkeleri
ele aldığımızda aynı oranların sırasıyla %7 ve %32 olduğunu, toplamda da %39'a ulaştığını
görüyoruz (Çizelge 43). ABD, Güney Afrika, İsviçre, Meksika, Venezuela ve Uruguay gibi ülkelerde
bu toplam %60 civarında seyrederken, Güney Kıbrıs %80 civarında ortalamayla en üst sırada yer
almaktadır. Buna karşılık Belçika - Flanders, Avustralya, Fransa, Batı ve Doğu Almanya, Japonya,
Slovakya %15 - 25 arasında toplam ortalamalarla sıralamanın sonlarında yer almaktadır (Çizelge 43).
Öyle anlaşılmaktadır ki, Batı Avrupa ülkelerinde siyasal partilerin on dokuz ve yirminci yüzyılda
gördükleri işlevleri artık görmedikleri anlaşılmaktadır.
"Siyasi partiler seçmenlere anlamlı politika seçenekleri sunmamaktadırlar" önermesine katılıp
katılmadıklarını sorduğumuzda Türkiye'deki deneklerin %11'i bu önermeye hiç katılmadıklarını,
%18'i ise kısmen katılmadıklarını ve böylece üç denekten birisine yakını (%29) u önermeye
katılmadığını belirtmiştir (Çizelge 44). Oysa, Türkiye'deki deneklerin %40 kadarı kısmen veya
tamamen bu önermeye katıldığını belirtmiştir (Çizelge 44). ). Türkiye dışındaki ISSP üyesi ülkeleri ele
aldığımızda bu önermeye kısmen veya tamamen katılmayanların oranı %23, kısmen veya tamamen
katılanların oranı ise deneklerin yarısı kadardır (%51) (Çizelge 44). Türkiye bu soruya verilen
yanıtlara göre Güney Afrika, Batı Avrupa, Kuzey Amerika ve Okyanusya'ya göre siyasal partilerin
daha ziyade anlamlı politikalar ürettiğini düşünen ülkeler arasında yer almaktadır. Yerleşik
demokrasilerin hemen hemen tamamında siyasal partilerin anlamlı politikalar ürettiğini düşünen
denek oranlarının düşüklüğü dikkat çekicidir. Çizelge 43 ve 44'teki bulgular bir arada ele alındığında
ortaya çıkan manzara siyasal partilerin pekişmiş demokrasilerde temsil işlevini iyi görmedikleri
algısının yaygın olduğu görüntüsünü vermektedir. Türkiye'de ise bunlara oranla daha yüksek bir
denek oranının halen siyasal partilerin anlamlı temsil kurumları olduğunu düşündükleri göze
çarpmaktadır.
" Referandumlar önemli siyasal sorular hususunda karar vermek için iyi bir yoldur" önermesine
katılıp katılmama eğilimleri sorulduğunda da Türkiye'deki deneklerden %16'sı tamamen ve %37'si de
kısmen katıldığını belirtirken böylece deneklerin yarısı kadarı (%53) referandumu iyi bir karar verme
yolu olarak gördüğüne işaret etmektedir (Çizelge 45). Türkiye dışındaki ISSP üyesi ülkeleri ele
aldığımızda bu önermeye kısmen veya tamamen katılmayanların oranı %13, kısmen veya tamamen
katılanların oranı ise deneklerin dörtte üçüne yakındır (%69) (Çizelge 45). Türkiye dışındaki ISSP
ülkelerinin büyük çoğunluğunda referandum siyasal partilere tercih edilen bir politika üretme veya
destekleme yoluymuş gibi görünmektedir. Temsili demokrasinin temel kurumu olan siyasal partilere
66
olan teveccüh azalırken doğrudan katılma kurumu olan referanduma bu derecede teveccüh
gösterilmesinin sonucunda özellikle pekişmiş Avrupa, Kuzey Amerika ve Okyanusya
demokrasilerinde siyasal katılmanın güçlenirken temsili demokrasinin zayıflamakta olduğu ve
böylece doğrudan demokrasiye doğru bir eğilimin güçlendiğini düşünebiliriz. Türkiye'de bu süreç
henüz bu ülkeler kadar güçlü olmamakla birlikte, daha alt düzeyde de olsa bu tür bir eğilimin ortaya
çıkmakta olduğu dikkat çekicidir.
Yine bir siyasal temsil ve katılma kurumu olan seçimlere dönecek olursak, bu noktaya kadar
yapmış olduğumuz gözlemlerimizi daha da güçlendirmek veya hafifletme gereksinimi ortaya
çıkabilecektir. "Türkiye’de 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan en son milletvekilliği genel seçimlerini
düşündüğünüzde, bu seçimler oyların sayılması ve açıklanması açısından ne kadar dürüsttü?"
sorusuyla adil seçim (fair election) algısını seçmen yaşındaki vatandaşlara yöneltmiş olduk.
Türkiye'deki deneklerden %27'sinin çok dürüst ve %20'sinin de kısmen dürüst bulduğu 2011 genel
seçimleri ile toplamda deneklerin yarısı kadarı (%47) seçimlerin dürüst olarak sayıldığı ve
açıklandığını düşündüğü saptanmıştır (Çizelge 46). Buna karşılık üç denekten birisi kadarı (%35) 2011
genel seçimlerinin dürüst olmadığını düşünmektedir (Çizelge 46). Türkiye dışındaki ISSP üyesi
ülkeleri ele aldığımızda kendi ülkelerinde yapılan son genel seçimlerin dürüst olarak sayılıp
açıklandığını düşünenlerin oranı dört seçmenden üçü (%73), olmadığını düşünenlerin oranı ise
deneklerin altıda birine yakındır (%14) (Çizelge 46). Rusya, Bulgaristan ve ABD'nde dürüst seçimlere
ilişkin oranların Türkiye'den daha düşük düzeyde olduğu görülürken, Türkiye de bu sıralamada ISSP
listenin bir hayli alt sıralarında yer almaktadır (Çizelge 46).
"Türkiye’de 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan en son milletvekilliği genel seçimlerini
düşündüğünüzde, bu seçimler adayların ve partilerin seçim kampanyalarını yürütme fırsatı
bulmaları açısından ne kadar adildi?" sorusuna tamamen adildi diyenlerin oranı %27, kısmen adildi
diyenlerin oranı ise %21 olup, toplamda da %48 olarak görünmektedir (Çizelge 47). Adil olmadığını
söyleyenlerin oranı ise %35 düzeyindedir (Çizelge 47). Türkiye dışındaki ISSP üyesi ülkeleri ele
aldığımızda kendi ülkelerinde yapılan son genel seçimlerin dürüst olarak sayılıp açıklandığını
düşünenlerin oranı üç seçmenden ikisi (%62), olmadığını düşünenlerin oranı ise deneklerin beşte
birine yakındır (%18) (Çizelge 46). Yine Rusya ve Bulgaristan'ın ve bir de Brezilya'nın Türkiye'den
daha az adil seçimleri olduğunu düşünen deneklere sahip olduğunu saptarken, ABD dâhil hemen
tüm yerleşik demokrasilerde seçimlerin adil olduğu algısının seçmenlerin üçte ikisinden fazlası için
geçerli olduğu da görülmektedir (Çizelge 47). Siyasal temsil kurumları olan siyasal partiler için olan
sorunlu durum, siyasal katılma ve temsili bağdaştıran seçim kurumu için mevcut değilmiş gibi
görünmektedir. Ancak, Türkiye yine bu siyasal katılma uygulamasında da görece olarak adil ve
dürüst seçim yapmakta zorlanan bir ülke görüntüsüne sahip olarak belirmektedir.
" Türkiye’deki kamu hizmetlerini göz önünde bulundurduğunuzda, bu hizmetlerin ne ölçüde
kendilerini vatandaşlara hizmet sunmaya adamış olanlarca yürütüldüğünü düşünüyorsunuz? "
sorusunu yönelterek kamu personelinin (memurların) vatandaşın gözündeki hizmet vermekteki
ciddiyetini ölçmeyi hedefledik. Türkiye'deki deneklerden %14'ü memurların görevlerine kendilerini
tamamen adamış olduklarını ve %37'si de kısmen adamış olduklarını belirtirken böylece deneklerin
yarısı kadarı (%51) kamu hizmetleri alımında görevlilerin iyi hizmet verdiklerine vurgu yapmışlardır
(Çizelge 48). Üstelik bum kez bu oranlar Türkiye dışındaki ISSP üyesi ülkelerin genelinde de sırasıyla
67
%12 ve %43 ve toplamda da %55 kadar olup, Türkiye'deki bulgulara fevkalade yakındır (Çizelge 48).
Bu değerlendirmede Çek Cumhuriyeti ve Japonya'daki oranlar fevkalade düşük düzeydedir. Oysa
çok uzun yıllardır mükemmel memurlara sahip olduğu düşünülen Japonya'nın 1990'lardaki Recruit
skandalı sonrasında çok sayıda memurunun yolsuzluktan suçlu bulunmasıyla halkının gözünde bu
görüntüsünü değiştirdiği anlaşılmaktadır. Benzer kültürlere sahip, aynı dili konuşan Portekiz ve
Brezilya'nın da Japonya kadar olmasa da memurların değerlendirmesinde Türkiye'ye ve ISSP
ortalamasına göre daha düşük oranlara sahip olması da ilginçtir.
Bu konuyu daha kapsamlı değerlendirmek için ikinci bir soru daha sormayı tercih ettik.
Deneklere "Türkiye’de sunulan kamu hizmetinde yolsuzluğun ne kadar yaygın olduğunu
düşünüyorsunuz?" diye sorduk. Deneklerin beşte biri kadarı (%18'i) neredeyse herkesin yolsuzluğa
bulaştığını, üçte biri (%33) birçok kişinin yolsuzluğa bulaşmış olduğunu ifade etmişlerdir. Deneklerin
beşte biri kadarının (%21) küçük bir grubun yolsuzluğa bulaştığına inandığını ve %3 kadarının da
hemen hemen hiç kimsenin yolsuzluğa bulaşmamış olduğunu, geri kalanlarının (deneklerin %25’nin)
ise ortada bir yerde durduklarını saptamış bulunuyoruz (Çizelge 49). Türkiye dışındaki ISSP üyesi
ülkelerin genelinde de sırasıyla hemen herkes diyenlerin %12, birçok %27, küçük bir grup diyenlerin
%27, hemen hemen hiç kimse diyenlerin ise %4 olup, Türkiye'deki bulgulara yakındır (Çizelge 49).
Latin Amerika ülkelerinin çoğunda, Güney Kore'de, Rusya ve Bulgaristan başta olmak üzere Doğu
Avrupa ülkelerinin hemen hepsinde yolsuzluk algısının Türkiye'den daha yüksek oranlarda olduğu
görülmektedir (Çizelge 49). 2013 Aralık ayından itibaren başlayan ve seçim kampanyalarında da
önemli yer tutan siyasal yolsuzluk tartışmalarına karşın Türkiye'de kamu hizmetlerinde yolsuzluk
algısının ISSP ülkelerinin çoğuna nazaran daha az olduğunu saptamış bulunuyoruz. Öyle
anlaşılmaktadır ki Türkiye'de seçmen yaşındaki nüfusun yarısına yakın kısmı kamuda yolsuzluk
konusunda yapılan tartışmalardan ya etkilenmemiş veya bunlara inanmamış gibi görünmektedir.
68
Çizelge 43: Siyasi partiler halkı siyasette faal olmaya teşvik ederler.
%75 %65
%63 %57
%55 %52 %52
%49 %47
%45 %45 %44 %43
%41 %40 %40 %40 %39 %38 %38
%36 %35 %35 %35
%33 %32 %31
%29 %28 %28 %26
%22 %21 %21 %21 %20 %20 %20 %19 %19
%15
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
G Kıbrıs
G Afrika
ABD
Uruguay
Venezuela
İsviçre
Meksika
Rusya
Tayvan
Brezilya
Irlanda
Şili
Filipinler
Israil
Bulgaristan
Kanada
Macaristan
Danimarka
İspanya
Dünya 2004
Portekiz
Norveç
Slovenya
Finlandiya
Türkiye
Polonya
Letonya
İsveç
Britanya
Y Zelanda
Avusturya
G Kore
Slovakya
Avustralya
Hollanda
B Almanya
D Almanya
Fransa
Belçika
Çek Cum
Japonya
Çizelge 43: Siyasi partiler halkı siyasette faal olmaya teşvik ederler
Katılıyorum
Ne katılıyorum ne katılmıyorum
Katılmıyorum
69
Çizelge 44: Siyasi partiler seçmenlere anlamlı politika seçenekleri sunmamaktadırlar.
%69
%68
%67
%66
%62
%61
%60
%60
%60
%59
%57
%57
%56
%55
%55
%54
%53
%53
%53
%52
%51
%50
%49
%48
%48
%47
%47
%46
%45
%45
%45
%44
%44
%43
%43
%39
%39
%39
%38
%34
%34
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Portekiz
Brezilya
D Almanya
Fransa
Avustralya
B Almanya
Avusturya
Irlanda
Kanada
Japonya
Belçika
Uruguay
G Kore
Finlandiya
Israil
İspanya
Britanya
Y Zelanda
Bulgaristan
Çek Cum
Dünya 2004
Polonya
Meksika
Rusya
Venezuela
Tayvan
Slovenya
Norveç
Şili
ABD
Macaristan
Filipinler
G Afrika
İsveç
Hollanda
Türkiye
Letonya
G Kıbrıs
Slovakya
Danimarka
İsviçre
Çizelge 44: Siyasi partiler seçmenlere anlamlı politika seçenekleri sunmamaktadırlar
Katılıyorum
Ne katılıyorum ne katılmıyorum
Katılmıyorum
70
Çizelge 45: Referandumlar önemli siyasal sorular hususunda karar vermek için iyi bir yoldur.
%86
%85
%84
%84
%83
%83
%80
%80
%80
%80
%79
%77
%76
%76
%75
%75
%71
%71
%71
%70
%69
%69
%67
%67
%67
%66
%65
%64
%64
%64
%63
%62
%60
%58
%56
%54
%54
%54
%53
%46
%40
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Bulgaristan
D Almanya
G Kıbrıs
Irlanda
İsviçre
G Kore
Avusturya
Danimarka
Venezuela
Polonya
B Almanya
İspanya
Uruguay
Brezilya
Fransa
Norveç
Rusya
İsveç
Y Zelanda
Şili
Dünya 2004
Japonya
G Afrika
Britanya
Portekiz
Kanada
Hollanda
Çek Cum
Filipinler
ABD
Avustralya
Letonya
Belçika
Israil
Slovakya
Finlandiya
Meksika
Tayvan
Türkiye
Slovenya
Macaristan
Çizelge 45: Referandumlar önemli siyasal sorular hususunda karar vermek için iyi bir yoldur
Katılıyorum
Ne katılıyorum ne katılmıyorum
Katılmıyorum
71
Çizelge 46: En son milletvekilliği genel seçimlerini düşündüğünüzde, bu seçimler oyların sayılması ve
açıklanması açısından ne kadar dürüsttü (Türkiye için 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan seçimler)?
%99
%96
%96
%94
%92
%90
%89
%88
%86
%83
%82
%81
%80
%80
%77
%77
%76
%76
%75
%75
%74
%74
%74
%73
%72
%72
%69
%69
%64
%63
%63
%62
%62
%61
%54
%49
%47
%47
%44
%39
%39
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
G Kıbrıs
Danimarka
Finlandiya
Hollanda
Norveç
Avusturya
İsveç
İsviçre
Belçika
B Almanya
Irlanda
Portekiz
Y Zelanda
Kanada
Fransa
D Almanya
Avustralya
Polonya
İspanya
Japonya
G Kore
Macaristan
G Afrika
Israil
Dünya 2004
Britanya
Brezilya
Slovenya
Şili
Uruguay
Çek Cum
Slovakya
Meksika
Venezuela
Letonya
Tayvan
Bulgaristan
Türkiye
Filipinler
ABD
Rusya
Çizelge 46: En son milletvekilliği genel seçimlerini düşündüğünüzde, bu seçimler oyların sayılması ve açıklanması açısından ne kadar dürüsttü (Türkiye için 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan seçimler)?
Dürüsttü
Ne dürüst ne değil
Hileliydi
72
Çizelge 47: En son milletvekilliği genel seçimlerini düşündüğünüzde, bu seçimler adayların ve partilerin
seçim kampanyalarını yürütme fırsatı bulmaları açısından ne kadar adildi (Türkiye için 12 Haziran 2011
tarihinde yapılan seçimler)?
%92 %80
%77 %77 %76 %76
%73 %73 %72
%70 %70 %69 %69
%67 %67 %66
%64 %64 %64
%62 %62
%60 %59 %59
%58 %57 %56 %56
%54 %53 %53
%51 %51 %51
%49 %48 %48 %47
%42 %41
%36
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
G Kıbrıs
Irlanda
Portekiz
Hollanda
Norveç
Y Zelanda
G Afrika
Kanada
Danimarka
Belçika
ABD
Britanya
Avusturya
Israil
Avustralya
Filipinler
Meksika
İsveç
İsviçre
Dünya 2004
Venezuela
B Almanya
Macaristan
G Kore
Polonya
İspanya
Şili
D Almanya
Finlandiya
Slovenya
Japonya
Letonya
Tayvan
Bulgaristan
Brezilya
Uruguay
Çek Cum
Türkiye
Slovakya
Fransa
Rusya
Çizelge 47: En son milletvekilliği genel seçimlerini düşündüğünüzde, bu seçimler adayların ve partilerin seçim kampanyalarını yürütme fırsatı bulmaları açısından ne kadar adildi (Türkiye için 12 Haziran 2011
tarihinde yapılan seçimler)?
Adildi
Ne adildi ne değildi
Adil değildi
73
Çizelge 48: Kamu hizmetlerinin hizmetlerin ne ölçüde kendilerini vatandaşlara hizmet sunmaya adamış
olanlarca yürütüldüğünü düşünüyorsunuz?
%86 %80
%77 %75
%73 %72
%70 %69 %68 %68 %67 %66
%64 %64 %64 %64
%62 %61 %60 %59
%57 %56 %56 %55 %55 %54 %54 %53
%51 %51 %50
%41 %39 %39
%37 %32 %32
%28 %21
%18 %15
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Israil
Avusturya
Irlanda
ABD
Y Zelanda
İsviçre
Kanada
Britanya
Norveç
Tayvan
Belçika
G Kıbrıs
Venezuela
Avustralya
G Afrika
B Almanya
Filipinler
Macaristan
Danimarka
D Almanya
Hollanda
Fransa
Finlandiya
İsveç
Dünya 2004
Meksika
Slovakya
Uruguay
Türkiye
Brezilya
İspanya
Şili
Portekiz
G Kore
Letonya
Bulgaristan
Slovenya
Polonya
Çek Cum
Japonya
Rusya
Çizelge 48: Kamu hizmetlerinin hizmetlerin ne ölçüde kendilerini vatandaşlara hizmet sunmaya adamış olanlarca yürütüldüğünü düşünüyorsunuz?
Adanmışlarca
Adanmamışlarca
74
Çizelge 49: Türkiye’de sunulan kamu hizmetinde yolsuzluğun ne kadar yaygın olduğunu düşünüyorsunuz?
%20 %18
%13
%13 %10 %9 %9
%8 %7 %5 %5
%5 %5 %4 %4 %4 %4 %4 %4
%3 %3 %3 %2
%2 %2 %2 %2
%2 %1 %1 %1
%1 %1 %1 %1
%1 %1 %0 %0
%0 %0
%0 %20 %40 %60 %80 %100
Danimarka
Finlandiya
Norveç
İsviçre
Y Zelanda
Avusturya
İsveç
Britanya
Avustralya
Fransa
Irlanda
G Afrika
Kanada
Hollanda
B Almanya
Dünya 2004
İspanya
D Almanya
G Kıbrıs
Belçika
Türkiye
Filipinler
Japonya
Letonya
Uruguay
Şili
G Kore
Tayvan
Israil
Venezuela
ABD
Meksika
Rusya
Brezilya
Çek Cum
Macaristan
Slovenya
Portekiz
Bulgaristan
Slovakya
Polonya
Çizelge 49: Türkiye’de sunulan kamu hizmetinde yolsuzluğun ne kadar yaygın olduğunu düşünüyorsunuz?
Neredeyse hiç kimse yolsuzluğa bulaşmamıştır.
Belirli bir oranda yolsuzluğa bulaşılmıştır
Neredeyse herkes yolsuzluğa bulaşmıştır
75
Vatandaş ve Siyasal Rejim
Nihayet, vatandaşların içinde yaşamakta oldukları siyasal rejim hakkındaki genel algı ve
değerlendirmelerine dönecek olursak, Türkiye’deki deneklere yöneltilen demokrasinin bugünkü, on
yıl önceki ve on yıl sonra gelebileceğini düşündükleri düzeyi hakkındaki verilen yanıtlar aşağıdaki
çizelgelerde (Çizelge 50 - 52) sunulmuştur.
“Bugün Türkiye’de demokrasi ne kadar iyi işlemektedir?” diye sorulduğunda Türkiye’deki
deneklerin %41’i çeşitli düzeylerde kötü işlediğine işaret eden yanıtlar vermişlerdir (Çizelge 50).
Türkiye dışındaki ISSP ülkelerinden sadece Bulgaristan’da (%69) daha yüksek oranda demokrasinin
işleyişinin kötü olduğuna işaret edilmektedir. Polonya (%50) ve Slovakya (%50) ise Bulgaristan’ın
arkasından demokrasinin en kötü işlediğini söyleyen ülkeler sıralamasında ikinci sırada yer almakta
olup, onları da açık arayla Rusya (%45), Türkiye (%41), Venezuela (%40), Latviya (%40) ve Doğu
Almanya (%36) izlemektedir. Kuzey Amerika, Batı Avrupa, Doğu Asya ve Okyanusya’nın
demokrasilerinde kötü işleyen demokrasi yanıtları %20’ler ve aşağısında olup, Güney Kıbrıs (%1) ve
Danimarka (%4) ile bu sıralamada en iyi işleyen demokrasiler izlenimini veren ülkelerdir (Çizelge 50).
“10 sene önce Türkiye’de demokrasi ne kadar iyi işliyordu?” diye sorulduğunda Türkiye’deki
deneklerin yarısı (%50) çeşitli düzeylerde kötü işlediğine işaret eden yanıtlar vermişlerdir (Çizelge
51). Türkiye dışındaki ISSP ülkelerinden yine Bulgaristan (%75) oranıyla demokrasinin işleyişinin on
yıl önce en kötü olduğu ülke konumundadır (Çizelge 51). Bu kez Meksika (%59); Rusya (%69), Güney
Kore (%62) ve Doğu Almanya hariç Doğu Avrupa ülkelerindeki yanıtlar da on sene önceki
demokrasinin işleyişinin kötü olduğuna işaret etmektedir (Çizelge 51). Kuzey Amerika, Batı Avrupa,
Doğu Asya ve Okyanusya’nın demokrasilerinde kötü işleyen demokrasi yanıtları %20’ler ve
aşağısında olup Danimarka (%5) ve Güney Kıbrıs (%9) ile bu sıralamada yine vatandaşlarının
gözünde en iyi işleyen demokrasiler görüntüsüne sahip olan ülkelerdir (Çizelge 51). On yıl önce
demokrasinin kötü işlediğini düşünen Doğu Avrupa ülkelerindeki denekler ki, bunların verdileri
yanıtlar 1990’ların ortasına ait yılları kapsamaktadır, 2004’te genellikle çok daha iyi işleyen bir
demokrasiye sahip olduklarını düşünmektedirler. Türkiye’de ise vatandaşların gözünde on yıl
önceye (2005’e) göre demokrasinin işleyişinde bir miktar iyileşme olduğunu görmekteyiz.
“Bundan 10 sene sonra Türkiye’de demokrasinin ne kadar iyi işleyeceğini düşünüyorsunuz?”
diye sorulduğunda Türkiye’deki deneklerin yarısı (%39) çeşitli düzeylerde kötü işleyeceğine işaret
eden yanıtlar vermişlerdir (Çizelge 52). Türkiye dışındaki ISSP ülkelerinden Fransa’da (%44) ve
Slovakya (%40) 2004 yılında daha yüksek oranda demokrasinin işleyişinin kötüleşeceği tahminine yer
verilmekteydi (Çizelge 52). Türkiye yine bu sıralamada Japonya’nın (%38) hemen önünde üçüncü
sırada yer almaktadır. Ancak, Doğu Avrupa, Asya ve Latin Amerika ülkeleri on yıl sonra
demokrasilerinin daha kötü işleyeceğini düşünen denek oranları 2004 yılındaki demokrasinin
işleyişine ait değerlendirmelere göre %20 ve üzeri düzeyde azalırken 2015’te Türkiye’de verilen
ileriye yönelik yanıtlarda sadece %2 düzeyinde bir düşüş söz konusudur. Demokrasinin işleyişinden
ve geleceğinden olan bekleyiş Türkiye’de, ISSP ülkeleriyle karşılaştırıldığında, pek bir değişiklik
olmayacakmış gibi bir görüntü vermektedir.
76
Çizelge 50: Bugün Türkiye’de demokrasi ne kadar iyi işlemektedir?
%69
%50
%50
%50
%45
%40
%37
%36
%35
%34
%33
%32
%31
%31
%29
%27
%26
%25
%24
%23
%23
%23
%21
%20
%20
%19
%18
%16
%14
%14
%13
%13
%12
%12
%12
%11
%10
%9
%8
%4
%1
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Bulgaristan
Türkiye
Slovakya
Polonya
Rusya
Letonya
Venezuela
D Almanya
Brezilya
Meksika
Macaristan
Filipinler
Slovenya
Çek Cum
Japonya
Belçika
Fransa
Portekiz
Şili
Dünya 2004
Israil
Tayvan
B Almanya
G Kore
Uruguay
Britanya
İsveç
G Afrika
İspanya
ABD
Avustralya
Y Zelanda
Kanada
Finlandiya
Norveç
Irlanda
Avusturya
Hollanda
İsviçre
Danimarka
G Kıbrıs
Çizelge 50: Bugün Türkiye’de demokrasi ne kadar iyi işlemektedir?
Yetersiz
Ne yetersiz ne yeterli
Yeterli
77
Çizelge 51: 10 sene önce Türkiye’de demokrasi ne kadar iyi işliyordu?
%75 %69
%65 %62
%59 %59
%53 %52
%50 %47
%45 %44
%43 %42
%36 %31
%28 %26
%25 %25
%23 %23
%22 %21 %20 %20 %19 %19 %18
%14 %13
%12 %11 %11
%10 %9 %9
%7 %6
%5 %4
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Bulgaristan
Rusya
Letonya
G Kore
Polonya
Meksika
Slovakya
Şili
Türkiye
Macaristan
Çek Cum
G Afrika
Tayvan
Brezilya
Slovenya
Dünya 2004
Venezuela
Belçika
Irlanda
İspanya
Uruguay
Japonya
Filipinler
D Almanya
Portekiz
Fransa
Britanya
Finlandiya
Israil
Y Zelanda
ABD
B Almanya
İsveç
Kanada
Avustralya
G Kıbrıs
Norveç
Avusturya
Hollanda
Danimarka
İsviçre
Çizelge 51: 10 sene önce Türkiye’de demokrasi ne kadar iyi işliyordu?
Yetersiz Ne yetersiz ne yeterli Yeterli
78
Çizelge 52: Bundan 10 sene sonra Türkiye’de demokrasinin ne kadar iyi işleyeceğini düşünüyorsunuz?
%52
%44
%40
%39
%38
%37
%36
%31
%31
%30
%30
%29
%29
%29
%29
%28
%28
%27
%26
%26
%25
%24
%24
%23
%21
%20
%20
%20
%19
%19
%18
%18
%18
%18
%15
%15
%12
%11
%6
%0
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
D Almanya
Fransa
Slovakya
Türkiye
Japonya
Belçika
B Almanya
Rusya
İsveç
Meksika
Filipinler
Slovenya
Bulgaristan
Britanya
Israil
Venezuela
Brezilya
Avustralya
Çek Cum
ABD
Norveç
Dünya 2004
Portekiz
Polonya
Avusturya
Finlandiya
Uruguay
Y Zelanda
Tayvan
Hollanda
Kanada
İsviçre
Macaristan
Letonya
İspanya
Irlanda
Şili
Danimarka
G Kore
G Kıbrıs
Çizelge 52: Bundan 10 sene sonra Türkiye’de demokrasinin ne kadar iyi işleyeceğini düşünüyorsunuz?
Yetersiz
Ne yetersiz ne yeterli
Yeterli
79
Vatandaş ve Siyasal İletişim
Vatandaş yukarıda vermiş olduğu görüntüyü elde ederken nerelerden yararlanmıştır.
Vatandaşın siyaseti izlerken kullandığı en önemli haber kaynakları nelerdir? Yazılı basın, sözlü ve
görüntülü medya kaynakları, bilgisayar ortamında siyasal haber yayını yapan kaynaklar olarak
günümüzde siyasal haber kaynakları bir hayli çeşitlenmiş ve çoğalmış bulunmaktadır. Bu
kaynakların hangilerini vatandaşlar düzenli olarak izlemekte ve dolayısıyla siyaset hakkındaki
haberleri almakta, algıları kadar değer, tutum ve beklentilerini de yapılandırmaktadırlar?
“Bir gazetenin siyasal haberlerini ne kadar sık okuyorsunuz?” diye sorduğumuzda
Türkiye’deki deneklerin beşte birisi kadar (%20) her gün gazete okuduğunu, altıda birisi kadarı (%16)
her gün düzenli olarak gazete okumasa da haftada 3-4 kere veya daha fazla gazete okuduğunu
belirtmiştir (Çizelge 53). Böylece gazete sık okuduğunu söyleyenlerin Türkiye’deki seçmen yaşındaki
nüfusun üçte biri (%36) olduğunu düşünebiliriz. Türkiye dışındaki ISSP ülkelerinden sadece yirmi iki
ülkede daha bu soru sorulmuştur. Bu ülkelerin hepsi göz önüne alındığında ISSP oranları da sırasıyla
%19 ve %14 olup hemen hemen Türkiye ile aynıdır (Çizelge 53).
“Televizyonda siyasi haberleri ne kadar sık izliyorsunuz?” diye sorduğumuzda Türkiye’deki
deneklerin neredeyse üçte ikisinden biraz daha azı (%61) her gün TV’den siyasal haberleri izlediğini,
altıda birisi kadarı da (%17) her gün düzenli olarak izlemese de haftada 3-4 kere veya daha fazla
TV’den siyasal haberleri izlediğini belirtmiştir (Çizelge 54). Böylece TV’den düzenli olarak siyasal
haber izleyenlerin Türkiye’deki seçmen yaşındaki nüfusun dörtte üçünde biraz fazla (%78) olduğunu
düşünebiliriz. 2004 yılında Türkiye dışındaki ISSP ülkelerinden sadece yirmi iki ülkede daha bu soru
sorulmuştur. Bu ülkelerin hepsi göz önüne alındığında ISSP oranları da sırasıyla %45 ve %19 olup,
tüm deneklerin üçte ikisi kadardır (%64) ve Türkiye’den de bir hayli daha azdır (Çizelge 54).
“Radyoda siyasi haberleri ne kadar sık dinliyorsunuz?“ diye sorduğumuzda Türkiye’deki
sekiz denekten birisi (%13) her gün radyodan siyasal haberleri izlediğini, onda birisi kadarı da (%10)
her gün düzenli olarak izlemese de haftada 3-4 kere veya daha fazla radyodan siyasal haberleri
izlediğini belirtmiştir (Çizelge 55). Böylece radyodan düzenli olarak siyasal haber izleyenlerin
Türkiye’deki seçmen yaşındaki nüfusun dörtte biri gibisi (%23) olduğunu düşünebiliriz. 2004 yılında
Türkiye dışındaki ISSP ülkelerinden sadece yirmi iki ülkede daha bu soru sorulmuştur. Bu ülkelerin
hepsi göz önüne alındığında ISSP oranları da sırasıyla %24 ve %13 olup, tüm deneklerin üçte
birinden biraz daha fazlası kadardır (%37) ve Türkiye’den de bir hayli daha fazladır (Çizelge 55)
“Siyasi haberlere ve bilgilere ulaşmak için Internet’i ne kadar sık kullanıyorsunuz?” diye
sorduğumuzda Türkiye’deki beş denekten birisi (%22) her gün internetten siyasal haberleri izlediğini,
sekizde biri kadarı da (%12) her gün düzenli olarak izlemese de haftada 3-4 kere veya daha fazla
radyodan siyasal haberleri izlediğini belirtmiştir (Çizelge 56). Böylece radyodan düzenli olarak
siyasal haber izleyenlerin Türkiye’deki seçmen yaşındaki nüfusun üçte biri (%34) olduğunu
80
düşünebiliriz. 2004 yılında Türkiye dışındaki ISSP ülkelerinden sadece yirmi iki ülkede daha bu soru
sorulmuştur. Bu ülkelerin hepsi göz önüne alındığında ISSP oranları da sırasıyla %3 ve %3 olup, tüm
deneklerin on altıda biri kadardır (%6) ve Türkiye’den de bir hayli daha azdır (Çizelge 56). Ancak bu
bulguların diğer ISSP ülkelerindeki 2004 yılındaki durumu yansıttığını ve şimdi Türkiye ile
aralarında böyle bir fark bulmanın da şaşırtıcı olduğunu belirtmemiz gerekir.
Türkiye’deki temel siyasal haber kaynağı televizyonlardır. Radyo artık yavaş yavaş geri plana
düşmekte olup yazılı basın da siyasal haber kaynağı olarak radyoya oranla önemini korumaktadır.
Özellikle haber – yorum öğrenmek isteyenler için gazetelerin hala önemini korumakta olduğunu
düşünebiliriz. Internet kaynaklı siyasal haberlerin izlenmesi de artmakla birlikte halen televizyon
kanallarının yerini alabilecek bir gelişim söz konusu olmamıştır. Türkiye’de vatandaşların basında,
medyada veya internette siyasal görüş belirtmek, fikirlerini ifade etmek veya bir fikir tartışmasına
girmek gibi bir eğilim içinde olmadıkları anlaşılmaktadır (bakınız Çizelge 19 ve 20). Türkiye’de
vatandaşların daha çok televizyon izlemek ve gazete okumakla yetinme eğilimde oldukları ve yüksek
siyasal etkinlik duygusuna sahip olduklarını belirtmelerine karşın, seçimlerde oy verme dışında her
türlü bireysel katılma etkinliğine uzak duran bir kimlik sergiledikleri görülmektedir. Bu eğilime
düşüncelerini ifade etmeleri keyfiyetinin de dahil olduğu böylece saptanmış bulunmaktadır.
81
Çizelge 53: Gazetede siyasal haber okuma sıklığı
%59
%37
%33
%27
%24
%24
%23
%22
%20
%20
%19
%19
%18
%18
%17
%15
%14
%13
%13
%11
%10
%9
%8
%5
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
İsviçre
Hollanda
Japonya
Finlandiya
Kanada
Slovakya
Tayvan
Danimarka
Türkiye
Fransa
Dünya 2004
İsveç
Letonya
Çek Cum
İspanya
Avustralya
Y Zelanda
Portekiz
Bulgaristan
Belçika
Brezilya
G Afrika
Rusya
Uruguay
Çizelge 53: Gazetede siyasal haber okuma sıklığı
Her gün
Haftada bazı günler
Hiç
82
Çizelge 54: Televizyonda siyasal haber okuma sıklığı
%75
%64
%61
%59
%56
%56
%55
%55
%52
%52
%50
%46
%45
%44
%43
%42
%40
%37
%35
%34
%34
%34
%27
%21
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Portekiz
Slovakya
Türkiye
Rusya
Bulgaristan
Japonya
İsviçre
Brezilya
İspanya
Uruguay
Letonya
Tayvan
Dünya 2004
Fransa
Danimarka
Çek Cum
Hollanda
Finlandiya
İsveç
Avustralya
Y Zelanda
Kanada
Belçika
G Afrika
Çizelge 54: Televizyonda siyasal haber okuma sıklığı
Her gün
Haftada bazı günler
Hiç
83
Çizelge 55: Radyoda siyasal haber okuma sıklığı
%58
%37
%35
%32
%30
%28
%27
%25
%25
%24
%24
%22
%22
%21
%21
%20
%20
%19
%19
%17
%15
%13
%12
%8
0% 10% 20% 30% 40% 50% 60% 70% 80% 90% 100%
İsviçre
Fransa
Slovakya
Letonya
Uruguay
Brezilya
Danimarka
Rusya
Portekiz
Kanada
Dünya 2004
İspanya
G Afrika
Bulgaristan
Çek Cum
Avustralya
Hollanda
İsveç
Belçika
Y Zelanda
Finlandiya
Türkiye
Japonya
Tayvan
Çizelge 55: Radyoda siyasal haber okuma sıklığı
Her gün
Haftada bazı günler
Hiç
84
Çizelge 56: Internet'te siyasal haber okuma sıklığı
%22
%8
%6
%6
%5
%4
%4
%4
%4
%4
%4
%4
%3
%3
%3
%3
%3
%2
%2
%2
%1
%1
%1
%1
%0 %10 %20 %30 %40 %50 %60 %70 %80 %90 %100
Türkiye
İsviçre
Kanada
Danimarka
Tayvan
Hollanda
Japonya
Portekiz
İsveç
Letonya
Brezilya
Fransa
Dünya 2004
İspanya
Avustralya
Slovakya
Y Zelanda
Uruguay
Finlandiya
G Afrika
Çek Cum
Belçika
Bulgaristan
Rusya
Çizelge 56: Internet'te siyasal haber okuma sıklığı
Her gün
Haftada bazı günler
Hiç
85
Sonuç
Türkiye'de saptadığımız iyi vatandaşlık olgusu, vatandaşın kendi gözünde ve ifadesiyle
seçimlere katılmaya büyük özen gösteren, vergi kaçırmamaya vurgu yapan, yasal mevzuata uygun
yaşamayı ön planda tutan, etik değerlere ve farklılıklara hoşgörü ile yaklaşan, maddi bakımdan
kendisinden daha kötü olanlara yardım edilmesini önemseyen bir içeriktedir.
Vatandaşlık olgusunun siyasetteki temel yansıması olan siyasal katılma etkinlikleri açısından
daha yakından bakıldığında, ISSP ülkeleri içinde ABD, Britanya, İsviçre, İskandinav ülkeleri v.b.
yerleşik demokrasilerden çok farklı bir manzara ortaya çıkmaktadır. Türkiye’de doğrudan ve
olağandışı katılma içeriğini belirleyen toplu dilekçe vermek, toplantı ve gösteriye katılmak gibi
protesto içerikli katılma eğilimi fevkalade düşüktür.
Kamu yetkilileri ile temas gibi olağan siyasal katılma türünden etkinlikler içinde de yer
almaktan çekinen çok geniş bir kitleye sahip olan Türkiye’de, yukarıda sayılan tutumlarla uyumlu
olarak gerçekleştiği düşünülebilecek olan tek davranışın seçimden seçime sandık başına gitme
olduğunu saptamış bulunuyoruz. Olağan siyasal katılma eylemleri içinde sadece oy kullanma
pratiğinin yaygın olduğu diğer siyasal katılma türlerinin ise Türkiye’de yerleşik demokrasilere göre
oldukça düşük bir düzeyde seyrettiği görülmektedir.
Sivil toplum etkinliklerini oluşturmakta kritik rol oynayan dernekleşme ve genelleştirilmiş
kişisel güven (generalized interpersonal trust) gibi olgular konusundaki bulgularımız da Türkiye’de bu
tutum ve davranışların yerleşik demokrasilere oranla son derecede düşük düzeyde olduğunu
göstermektedir. Örneğin, Türkiye'de toplumsal ve siyasal birliklere, gönüllü kuruluş ve derneklere
üye olup onlarda faal olan seçmen yaşı nüfus ortalaması % 4 - 8 arasında bir yerde dururken, hiçbir
gönüllü kuruluşa üye olmayan denek oranı ise % 90 civarındadır.
Ayrıca Türkiye’de toplumsal temas ve bağlar göz önünde bulundurulduğunda bireylerin
oldukça az sayıda birbirleriyle etkileşim içinde olunduğunu da saptamış bulunuyoruz. Güvene
dayalı ilişkilerin sığlığı ile uyumlu olan bu bulgular, Türkiye'de vatandaşlık olgusunun toplumsal
sermaye geliştirmek için sosyal ağlar ve temasa dayalı ortaklıklar oluşturma konusunda oldukça
sınırlı bir kapasiteye sahip olduğuna işaret etmektedir. Hal böyle olunca ortaklıklar kurma ve
dernekleşme zorlaşmakta, bu tür girişimler uzun ömürlü olamamaktadır. Bu durumda da siyasal
katılmanın etkili olmasını sağlayacak bir toplumsal sermaye altyapısı cılız kaldığından, sadece
seçimlere katılmada kitleselleşen bir siyasal hayat Türkiye’de vatandaş için standart siyasal etkinlik
halini almış bulunmaktadır.
Siyasal katılma büyük ölçüde sadece düzenli olarak seçimlere katılma düzeyinde kalmış olsa
bile Türkiye’deki seçmenin siyasal etkinlik duygusunun oldukça yüksek düzeyde, daha çok yerleşik
demokrasilerde görülen bir içerik ve seviyede olması da ilginçtir. Bu tür bir duygunun varlığını
açıklayan bir çeşitlilik ve etkililikte olan bir vatandaş – siyasetçi etkileşimi olmamasına karşın bu tür
bir siyasal etkinlik duygusunun mevcudiyeti, olsa olsa “milli irade” diye romantik popüler bir
içerikte sürekli olarak medyada vurgulanan seçim sonuçlarından kaynaklanıyor olabilir. Yoksa,
siyasal etkinlik duygusunun temelinde yer alan adil olmayan bir yasanın bir vatandaşın başlattığı
86
girişimlerle değiştirilebileceğini gösteren bir inanca tekabül edebilecek bir veri de, bunun
olabileceğini beyan eden pek fazla denek de bulunmamaktadır.
Siyasal partiler ve seçimlere siyasal temsil kurumları olarak yapılan vurgu ISSP üyesi yerleşik
demokrasilerde 2004 yılından itibaren azalıyormuş gibi görünmektedir. Buna karşılık temsili
demokrasinin temel kurumu olan siyasal partilere olan teveccüh azalırken doğrudan katılma kurumu
olan referanduma gösterilen ilgi ve destek, özellikle pekişmiş Avrupa, Kuzey Amerika ve Okyanusya
demokrasilerinde artmaktadır. Böylece siyasal katılma güçlenirken temsili demokrasinin
zayıflamakta olduğu ve doğrudan demokrasiye doğru bir eğilimin güçlendiği görülmektedir.
Türkiye'de de benzer bir sürecin, henüz 2014 yılında demokrasileri pekişmiş ülkelerde olduğu kadar
güçlü olmamakla birlikte, yine de mevcut olduğunu saptamış bulunuyoruz.
Bir diğer bulgumuz da Türkiye'de siyasetçilerin kamu çıkarını kendi kişisel çıkarlarından
önde gördüğünü ifade eden denek sayısının çoğu ISSP ülkesinden çok olmasıdır. Özellikle yolsuzluk
konusunda yapılan tartışmaların yoğun yaşandığı bir dönemde bu tür yanıtların aslında bu
tartışmaların pek de dikkate alınmadığının bir işareti olmalıdır. Bu oranların benzer olarak Brezilya,
Bulgaristan, Güney Afrika, Macaristan ve Rusya'da da çok düşük olması, bu sorunun sadece
siyasetçiye olan güveni ölçmediğini de düşündürtebilir. Üstelik siyasetin görece olarak daha az
yolsuzluk suçlamalarına konu olduğu İskandinav ülkeleri, ABD, Britanya, İsviçre, Batı Almanya,
Kanada ve Avustralya gibi ülkelerde ise bu siyasetçinin sadece kendi çıkarı için çalıştığı algısının da
Türkiye ve benzeri ülkelerden daha yüksek düzeylerde olması ilginç bir tezat teşkil etmektedir. Bu
bulguların da temsili demokrasinin temel aktörü olan seçilmiş politikacılara olan güvenin pekişmiş
demokrasilerde de azaldığına bir başka kanıt oluşturduğu düşünülmelidir. Seçim olgusunu çok
önemseyen Türkiye’deki vatandaşın gözünde, onun sonucu olan temsilcileri aracılığıyla yönetim
henüz Britanya, İsviçre, Fransa, ABD’nde olduğu gibi düzey ve güven yitirmemiş gibi
görünmektedir.
Demokrasinin genel işleyişi konusundaki vatandaş değerlendirmelerine dönecek olursak,
ortaya farklı bir manzaranın çıktığı da görülmektedir. Türkiye’deki demokrasinin kötü işlediğini
düşünenlerin oranı ile iyi işlediğini düşünenlerin oranı hemen hemen aynıdır; (her ikisi de %40
civarındadır). On yıl öncesine göre bu algılarda belirgin (%9 kadar) bir iyileşme vardır. Ancak
gelecek on yılda demokrasinin daha iyi veya kötü olacağı konusundaki beklentilerle
karşılaştırıldığında bu konuda fazla bir değişiklik olması da beklenmemektedir. ISSP ülkeleriyle ve
özellikle pekişmiş demokrasilerle karşılaştırıldığında Türkiye’deki demokrasi işleyişi algısının daha
kötü bir düzeyde olduğu gayet bariz bir biçimde görülmektedir. Bu durumun da Türkiye’de
demokrasinin kalitesinin yükseltilmesi için önümüzde on yıl boyunca bazı taleplere yol açması
şaşırtıcı olmamalıdır.
87
KAYNAKÇA
Almond, G. & Sidney Verba, The Civic Culture. Political Attitudes and Democracy in five Nations. (Princeton: Princeton
University Press, 1963).
Banting, Keith; Johnston, Richard; Kymlicka, Will; and Soroka, Stuart. “Are Diversity and Solidarity Incompatible”, InRoads,
28 (2011), 36-48
Barbalet, J.M., Citizenship (Minneapolis: University of Minnesota Press, 1988).
Bellin, Eva. “Contingent Democrats: Industrialists, Labor, and Democratization in Late Developing Countries”. World Politics.
52 (2000), 175-205
Calhoon, Robert M., “On Political Moderation”. The Journal of Historical Society. 2 (2006), 275-295
Çarkoğlu, Ali and Toprak, Binnaz. Religion, Society and Politics in a Changing Turkey, (İstanbul: TESEV Publications, 2007)
Castles, Stephen and Alistair Davidson, Citizenship and Migration: Globalization and the politics of belonging (New York:
Routledge,. 2000).
Delanty, Gerard, Citizenship in the global age. Society, Culture, Politics, (Buckingham: Open University Press, 2000).
De Tocqueville, Alexis, Democracy in America, (New York: Penguin Books, 2004).
Ergüder, Üstün, Esmer, Yılmaz ve Kalaycıoğlu, Ersin, Türk Toplumunun Değerleri (Istanbul: TÜSİAD Yayınları,
Ekim 1991).
Esmer, Yılmaz, Devrim, Evrim, Statüko: Türkiye’de Sosyal, Siyasal ve Ekonomik Değerler, (Istanbul: TESEV Yayınları,
1999).
Fukuyama, Francis, Trust: The Social Virtues and the Creation of Prosperity, ( London, New York: Penguin Books, 1995).
Gellner, Ernest, Conditions of Liberty: Civil Society and its Rivals. (New York: Penguin Books, 1994).
Giddens, Anthony, Runaway world: How Globalization is reshaping our lives, (New York: Routledge, 2000).
Held, David, Anthony McGrew, David Goldblatt & Jonathan Perraton. Global Transformations, Politics, Economics and
Culture. (California: Stanford University Press, 1999).
Heater, Derek. Citizenship: The Civic Ideal in World History, Politics and Education. (London & New York: Longman, 1990).
Heater, Derek. What is Citizenship? (Polity Press, 1999).
Huber, Evelyne and Stephens, John D., “The Bourgeoisie and Democracy: Historical and Contemporary Perspectives”.
Social Research. 66 (1999), 759-786
Kabeer, Naila and Subrahmanian, Ramya. Inclusive Citizenship: Meanings and Expressions, (New York: Zed Books, 2005).
Kalaycıoğlu, Ersin and İlter Truan "Measuring Political Participation: A Cross-Cultural Application," Comparative Political
Studies, 14, no: 1, (April 1981): 123-135.
Kalaycıoğlu, Ersin, Karşılaştırmalı Siyasal Katılma: Siyasal Eylemin Kökenleri Üzerine Bir İnceleme, (Istanbul: Istanbul
Universitesi, Siyasal Bilimler Fakültesi Yayınları, 1983).
88
Kalaycıoğlu, Ersin, "Unconventional Political Participation in Turkey and Europe: Comparative Perspectives" in Facolta di
Scienza Politiche dell’Universita di Pavia (ed.), Italy and Turkey: Further Insights in Comparative Points of View, (Pavia:
Italy, 1997): 51-70.
Kalaycıoğlu, Ersin. “Civil Society in Turkey: Continuity or Change?” in Brian Beeley (ed.) Turkish Transformation: New
Century – New Challenges. (Walkington, England: The Eothen Press, 2002a): 59-78.
Kalaycıoğlu, Ersin. “State and Civil Society in Turkey: Democracy, Development and Protest” in Amyn B. Sajoo (ed.) Civil
Society in the Muslim World: Contemporary Perspectives, (London, New York: I. B. Tauris, 2002b): 247-272.
Kalaycıoğlu, Ersin. Turkish Dynamics: Bridge across Troubled Lands, (New York: Palgrave MacMillan, 2005).
Kalaycıoğlu, Ersin. “Religiosity and Protest Behavior: The Case of Turkey in Comparative Perspective” Journal of Southern
Europe and the Balkans, vol. 9, no. 3, (December 2007): 275 - 291.
Kalaycıoğlu, Ersin “Türkiye’de Demokrasi’nin Pekişmesi: Bir Siyasal Kültür Sorunu” (Democratic Consolidation in Turkey: A
Problem of Political Culture) in Prof. Dr. Ergun Özbudun’a Armağan (Essays in Honor of Ergun Özbudun) (cilt I), (Ankara:
Yetkin Publications, 2008): 247 – 277.
Kim,On-Jae and Verba, Sidney. Participation and Political Inequality: a Seven Nation Comparison, (Chicago: The University
of Chicago Press, 1987)
Kymlicka, Will. Liberalism, Community and Culture. (Oxford: Oxford University Press, 1989)
Kymlicka, Will. Multicultural Citizenship: a Liberal Theory of Minority Rights, (Oxford: Oxford University Press, 1995)
Lehning, Percy B. & Albert Weale. Citizenship, Democracy and Justice in the New Europe. (London: Routledge, 1997).
Lipset, Martin Seymour. “Democracy and Working Class Authoritarianism”. American Sociological Review. 24 (1959), 482-
501
Lister, Ruth. Citizenship. Feminist Perspectives. (Macmillan Press Ltd, 1997).
Lister, Ruth. Citizenship and changing welfare states. Paper presented to COST A13 conference in Brussels, (September
1999).
Marshall, T.H. Citizenship and Social Class, and other essays. (UK: Cambridge University Press, 1950).
Moreno, Alejandro, Political Cleavages: Issues, Parties, and the Consolidation of Democracy. (Colorado and Oxford:
Westview Press, 1999)
Norris, Pippa (ed), Critical Citizens. Global Support for Democratic Government. (Oxford University Press, 1999).
Parry, Geraint. Political Participation and Democracy in Britain, (Cambridge: Cambridge University Press, 1992)
Purcell Kaufman, Susan and Purcell, John F. H. “State and Society in Mexico: Must a Stable Polity be Institutionalized?”.
World Politics. 32 (1980), 194-227
Putnam, Robert. Making Democracy Work: Civic Traditions in Modern Italy. (Princeton, NJ: Princeton University Press,
1993)
Putnam, Robert. Bowling Alone: The Collapse and Revival of American Community. (New York: Touchstone, 2001)
Sartori, Giovanni, Parties and Party Systems, (Cambridge, U.K.: Cambridge University Press, 1976).
89
Schatten Coelho, Vera and von Lieres, Bettina. Mobilizing for Democracy: Citizenship and the Politics of Public Participation,
(New York: Zed Books, 2010)
Skocpol, Theda. “Unraveling from Above”. American Prospect Online (January 1996)
Skocpol, Theda.. “The Narrowing of Civic Life”. American Prospect Online,(July 2004)
Tarrow, Sidney. Power in Movement: Social Movements and Contentious Politics. (Cambridge: Cambridge University Press,
2006)
Tessler, Mark, “Islam and Democracy in the Middle East: The Impact of Religious Orientations on Attitudes toward
Democracy in Four Arab Countries”, Comparative Politics. 34 (2002), 337-354
Tobiasen, Mette, Global Political Citizenship – a conceptualisation. Paper presented at the NISA-symposium. Copenhagen,
Department of Political Science. (29-30. March 2001a).
Tobiasen, Mette: Global Civil Society – the Danish case. Unpublished paper (2001b).
Westby, David L. and Braungart, Richard G.. “Class and Politics in the Family Backgrounds of Student Political Activists”.
American Sociological Review. 31 (1966), 690-692
Yashin, Yael-Navaro, “Uses and Abuses of State and Civil Society in Contemporary Turkey”. New Perspectives on Turkey.
18 (1998), 1-22