5
2011 – 2012 YILLARI KIŞ ÖNGÖRÜSÜ VE İLERİ YILLAR KIŞ TAHMİNLERİ : Merhabalar, Bu sene geçen senden daha zor bir tahmin ortamı var. Basınçların sürekli yer değiştirmesi, kuraklığın devam etmesi, La Nina, Model ve diyagramlardaki kararsızlıklar işimizi zorlaştırmaktadır. İstatistiksel açıdan yapılacak tahminlerde özellikle sonbahar aylarında farklı bir durum aranır. Sıcaklık,yağış,basınç,deniz suyu sıcaklıkları,NAO-AO,PDO vs. gibi verilerin olağan dışı bir durum yaratması gerekir ki bu karşılaştırmaları yapalım, geçmiş yıllardaki kışlara benzerliklerini bulalım. SİBİRYANIN AKTİFLİĞİ : Önce biraz geriye gidelim ve bize en yakın efsane bir kış bulalım. Ben hepinizin 1987 dediğini duyuyorum. Onun ardından bana göre oluşum ve etkisi bakımından 2000 li yılların en extrem kışı 2003-2004 kışını ve yaşadığımız kışa en yakın 2010-2011 kışınıda bu karşılaştırmalarda baz alalım. Buradaki amacımız Ekim – Kasım – Aralık aylarında GFS modelleri ile sibiryanın etkinliğini ölçmektir. İlk inceleyeceğimiz ay Ekim Ayıdır.Aşağıda baz aldığımız kışların Ekim sonu 850 hPa GFS modelleri görülmektedir;

Yasin Sarıcı

Embed Size (px)

DESCRIPTION

2011 - 2012 Yılı Kış Öngörüsü

Citation preview

Page 1: Yasin Sarıcı

2011 – 2012 YILLARI KIŞ ÖNGÖRÜSÜ VE İLERİ YILLAR KIŞ TAHMİNLERİ :

Merhabalar,

Bu sene geçen senden daha zor bir tahmin ortamı var. Basınçların sürekli yer değiştirmesi, kuraklığın devam etmesi, La Nina, Model ve diyagramlardaki kararsızlıklar işimizi zorlaştırmaktadır.

İstatistiksel açıdan yapılacak tahminlerde özellikle sonbahar aylarında farklı bir durum aranır. Sıcaklık,yağış,basınç,deniz suyu sıcaklıkları,NAO-AO,PDO vs. gibi verilerin olağan dışı bir durum yaratması gerekir ki bu karşılaştırmaları yapalım, geçmiş yıllardaki kışlara benzerliklerini bulalım.

SİBİRYANIN AKTİFLİĞİ :

Önce biraz geriye gidelim ve bize en yakın efsane bir kış bulalım. Ben hepinizin 1987 dediğini duyuyorum. Onun ardından bana göre oluşum ve etkisi bakımından 2000 li yılların en extrem kışı 2003-2004 kışını ve yaşadığımız kışa en yakın 2010-2011 kışınıda bu karşılaştırmalarda baz alalım. Buradaki amacımız Ekim – Kasım – Aralık aylarında GFS modelleri ile sibiryanın etkinliğini ölçmektir.

İlk inceleyeceğimiz ay Ekim Ayıdır.Aşağıda baz aldığımız kışların Ekim sonu 850 hPa GFS modelleri görülmektedir;

Page 2: Yasin Sarıcı

Yukarıda görüldüğü gibi 1986-1987 ve 2003–2004 kışını hazırlayan Ekim aylarında sibiryanın etkinliği ve derinliği hemen belli oluyor. Bu anlamda aradan 18 sene geçmesine rağmen 2003-2004 kışında soğuma aynı derecede etkin. Ayrıca bu senelerde koyu kavuniçi renk hayli fazla olduğu da gözden kaçmıyor.Yine aynı örnekte 2010 ve 2011 ekim aylarında sibirya dağınık ve etkisiz durumda.

Şimdi sıra aynı yılların Kasım aylarında. Yine aynı tablo;

2004 de yaşadığımız o extrem iki sistemin neden geldiği Azorun aktfiliğinin ne zaman başladığı bu modellerde belli olmaktadır. Ne yazık ki 2010 ve 2011 sibiryası dağınık ve karmaşa bir görüntü içinde. Buna sadece La Ninamı neden oluyor bilmiyorum.Ancak artık Ocak'dan önce İstanbul'un neden kar yağmadığı belli oluyor.

Aralık ayı ise gerçekten içler acısı.31 Aralık tarihini baz aldığımdan 2011 GFS görülmemektedir.

Page 3: Yasin Sarıcı

İki extrem kışda da Aralık aylarına hemen hemen aynı görüntü hakim. Sibirya işini yapmış ve sadece etki derinliği değilde bütünlüğüylede sağlam bir görüntü veriyor. Ayrıca o yıllarda yağışlı geçen gün sayısı ve yağış miktarı hayli yüksek. İçinde bulunduğumuz yılda ise sibiryanın bu etkinliği ve bütünlüğü mevcut olmadığı gibi kuraklık had saffadadır. Bu görüntüler bana Sibiryanın daha vaktinin olduğunu söylüyor.

Kaynak : www.wetterzentrale.com

SICAKLIK ve BASINÇ : Geçen sene Kasım ayında uzun yıllar ortalamalarının üstünde çıkan bir sıcaklık söz konusuydu. Şimdi de bu sene ve geçen senenin sonbahar aylarındaki sıcaklık ortalamalarını karşılaştıralım;

Y D O20 09 16 Ekim 201020 12 16 Kasım 2010

23 07 15 Ekim 201112 06 09 Kasım 2011

(Y:Yüksek D:Düşük O:Ortalama)

Page 4: Yasin Sarıcı

Görüldüğü gibi geçen senenin ekiminden biraz daha soğuk ancak kasım ayı sıcaklıkları pek çok seneye göre çok daha soğuk durumdadır.Çok ilginç.Geçen senenin tam tersi. Bu açıdan geçmişe yönelik bu denli soğuk kasım aylarını aradığımızda karşımıza aşağıdaki tablo çıkıyor.

1986 Kasım Ortalama Sıcaklık 9.21986 Aralık Ortalama Sıcaklık 6.8

1995 Kasım Ortalama Sıcaklık 8.81995 Aralık Ortalama Sıcaklık 7.7

Ayrıca kasım ayının düşük sıcaklık ortalaması dışında diğer bir farklılığıda Deniz Basınç değeridir. Kasım ayı bu değer 1025.4 hpa dır. Listemizde bu basınca en yakın 1987 kışıdır (1023.9 hpa) Ancak hemen sevinmeyin çünkü 1986-1987 kışı El Nino yılıydı.Yani yağışlı gün sayısı çok fazla. İş bu aşamada bozuluyor. Çünkü güçlü sibirya salınımları alabilsek bile yağışın etkisiz olması istediğimiz kış manzaralarını bize göstermez. 1995-1996 kışında ise normal denecek kış koşulları yaşanmış.Herhangi bir extrem durum yok.

Ayrıca istatistiklere baktığımızda soğuk bir Kasımdan sonra soğuk Aralık olması çok önemli. İstatistikler soğuk bir Aralık ayının ardından Ocak ve Şubat ayları büyük olasılıkla soğuk geçtiğini göstermektedir.Aşağıdaki grafikte son 5 yılın sıcaklıklarının yüksek olduğu gözükmektedir. İşte kasım ayının düşük sıcaklık ortalamasının önemi burada ortaya çıkmaktadır. Geçmiş yıllara baktığımızda bu döngünün soğuk kış görülerek bitmesi ihtimali kuvvetleniyor.

İstanbul’da Ocak, Şubat ve bir önceki yılın Aralık aylarının ortalama sıcaklığının yıllar içindeki seyri. Yeşil kalın çizgi, her yıl için, o yıl dahil son 5 yılın ortalamasını veriyor

Kaynak : www.havadelisi.com

SONUÇ :

Yukarıda bahsettiğimiz verileri dahada genişleterek daha kapsamlı bir araştırma yapılabiliriz. İnanın bu konuda sayısız bir kaynak ve bilgi bulunmaktadır. Bu açıdan baktığımızda ileri kışlar öngörüsü oluşturmanın çokta basit olmadığı bu işin bir emek işi olduğu ortaya çıkıyor. Ancak biz basit veriler ışığnda geçmiş tecrübelerimize dayanarak bir tahmin oluşturabilirz.

Page 5: Yasin Sarıcı

Ben sibirya salınımlarının en etkili hali ile 20 Ocak - 28 Şubat 2012 arasında alacağımızı düşünüyorum. Bu aylar son 5 yılın sıcaklık ortalamasından daha soğuk geçecektir.Her ne kadar kurak devam eden bir dönem olsa da gelmesi muhtemel sibirya salınımının yağışı çekeceğini ve İstanbula zorlu kış koşulları yaşatabileceğini düşünüyorum. La Ninanın etkili olmasının beklendiği bir dönemde tek umudumuz Kasım ve Aralık düşük sıcaklık ortalamalarıdır.

Tersi durumda geçen senin benzeri bir kış yaşama ihtimalimizinde olduğu unutulmamalı. Elimizdeki basınç ve sıcaklık verileri 1987 kışına benzesetsekte öyle bir yağışlı dönem ülkemizde hala yok. Avrupa sıcak ve kurak. Bu kışı geciktiecektir.

İstanbul için şu ana kadar ki görüntü kesinlikle bir önceki yıldan daha kötüdür. Ancak Ocak başında verileri tekrar güncelleyip değişen bir şey olup olmayacağını göreceğiz.

Saygılarımla,

Yasin Sarıcı - Karakare09.12.2011