84
v YENIÇAG 12 (78) Aralık 1970 BARIŞ VE SOSYALiZM PROBLEMLER

YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

  • Upload
    others

  • View
    3

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

• v

YENIÇAG

12 (78) Aralık 1970

BARIŞ VE SOSYALiZM PROBLEMLER

Page 2: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Bu sayıdaki imza/ardan bazıları mn kimlik/eri:

Luis Korva/an

Şili Komünist Partisi Merkez Komitesi Genel Sekreteri

Andreas Fantis

Kıbrıs Emekçi Halkının Ilerici Partisi Genel Sekreter Vekili

Ivan AbaClef

Bulgaristan Komünist Partisi MK Politbüro üye adayı.

Vratza ili BKP Komitesi Birinci Sekreteri

Page 3: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

• Bütün ülkelerin proleterleri, birleşiniz 1

YENI 12 (78)

'wl" Ara l ı k

CAG 1970 •

Komü nist ve i şçi pa rtileri n i n teori ve enformasyon dergisi

Lenin yılı

V. i. Len in ' i n doğumunun yüzüncü y ı ldön ü m ü olan 1970 y ı l ı da tarihe kar ışmış bulunuyor.

Fa kat, Karl Ma rks'la Fr idr ih Engels ' i n ortaya koydukları yüce dôvayı ge l i şt i ren, toplumu devrim yolu i le yen i leştirme savaş ın ın f i kri teme l i n i teşk i l eden öğret in in yaratıcı lar ından b i r i o lon büyük Len in , yapyen i

" sosya l ist uygar l ığ ı kura n hergünkü yarat ıc ı emekte, ulus lara ras ı i şç i s ı n ı f ı i le onun komünist öncüsünün kahramanlık larla dolu savaşında, ulusal kurtuluş ve ant i -emperya l i st hareketinin her zaferi nde yaşa maya deva m edecektir. Onun dehôsı , i nsa n l ı ğ ı n XX. yüzyı ldak i t ü m ge l işmesi üzerine damgas ı n ı vurmuştur, Len in i zm in gerçek önemi , i ler ide, d ünya n ı n dev­ri msel yeni leşmes i n i n her aşamasında gitti kçe daha tam o lara k ortaya çı kacakt ı r.

Olaylarla a labi ldiğ ine yük lü geçmesine, b i r j ü b i le y ı l ı o lmas ına rağ men bu b i r y ı l ın sonuçları na bakarak, Len in i zm in çağsal d ü nya içi n taşıd ığ ı büyük önemi kavra mak g üçtür ş üphesiz. Lôk in , şu da ş üphesiz ki, büyük olaylar la yüklü o lan bu jübi le y ı l ı , komün ist hareket in in, tüm kurtuluş hareketi n i n ve i n sa n l ı ğ ı n bütün f ikri hayat ı n ı n tari hsel b i r k ı lavuzu ol muştur.

1 970 y ı l ı , her şeyden önce, Leninizmin muazzam etkisinin yoğun bir ıspatıdır. Kendisi de bu etkinin artmasma büyük ölçüde yardım etmiştir. Ta ri hte hiçbi r öğreti a k ı l l a r üzerinde bu derecede etk i l i o lamamış , bu derecede g üc lü pol i t ik örg üt ve a kı mlar ın eylemler ine yön verememiş, bu derecede geniş ve derin ha l k hareket in i çağ ı mız ı n Marksizm -Len i n izmi g ib i coştura mamışt ı r ,

Kom ü n ist ve işçi partileri" 1 969'da yapı lan Uluslararası Danışma toplantı s ı n ı n çağ rı s ına uygun olarak, Len i n törenler in i haz ı rlama ve yürütma alanında büyük b i r faa l iyet göste rm işlerdir . Bun lar ın reel ü rü nleri bug ü n gözümüzün önünded i r : Len i n ' i n yüzüncü doğum y ı l ı i le i l g i l i eylemler, d ünya sosya l i st s i stemi ü l keleri n i n g üclenmeleri sü recin i n deri ıı-

899

Page 4: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

leşmesinde, uluslararası komünist hareketinin Ma rksizm-Leninizm ve proletarya enternasyonalizmi temel leri üzerinde birleşmesinde, birleşik bir anti-emperyalist hareketin örgütlenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Komünistler, Lenin j ü bilelerinde, onun va siyetlerini gerçekleştirmeye, Leninci fikirlerin devrim pratiğinde yaratıcı o lara k ge l iştirip uygulamaya .. sağcı ve «solcu» oportünizme ka rşı old uğu gibi, bilimsel komünizmi yozlaşt ı rma k için sa rfedi len çaba lara karşı do omansı z b i r savaş yü rüt­meye a zimli olduk larını göstermişlerdir.

Lenin jübilesi, yalillL komünist ha reketinin sınırları içinde kalmamıştır. çağımız ın bütün i lerici pol itik ak ımlar ına katı lanlar a ras ında Marksizm­Leninizm öğretisine karşı yeni bir ilgi atılımı yaratmışt ır . Zamanımıım şöyle bir öze l l iği vard ı r : Bilimsel komünizm mevzilerinde yer almayan, fakat emperya lizme ve sömürge köle liğine karş ı o lan, demokrasi ve barış i stiyen kimseler da hi, bug ün, çağımız ın a ktüel problemlerine doğru bir cevap bu labilmek için Lenin'e. başvurma kta d ı rlar. Leninizmin eskimiş o ld uğunu ve bilimsel-tekniksel devrim çağındaki toplumun ihtiyaçlarına uymad ığını i leri sü ren s ınıf d üşmanla rımızın bu iddia la rının temelsizliğine bundan daha g üzel bir ı spat, bir deli l var mı d ı r !

Bu rjuva propagandas ı , Lenin jübilesini f ı rsat bi lerek, hayatın çoktan reddettiği bazı fikirleri tekra r su yüzüne çı ka rma k için çaba l a r ha rcamış, örneğin, Leninizmin sadece Rusya'ya özgü bir kara kteri o lduğunu, Ma rksizmden farkl ı bu l und uğunu ve bunlara benzer iddia ları tekra layıp d u rmuştu r. Zaten s ın ı f düşmanla rımızdan başka bir şey de beklenemezdi. Fakat ş uras ı da dikkate değe r : Onlar şu veya bu yoldan Leninizmin temelini çökertme denemeleri yaparlarken, Lenin'in büyüklüğünü, insan l ı k için yaptığı hizmetlerin azametini reddetmek cesa retini kend i le rinde bu lamamış lard ı r.

Şu da zamanımız ın özelliklerinden biri olarak gösterilebilir: Sağl ığında, t ıpkı Karl Marks ve Fridrih Enge l s gibi, kuduzca polis tak i bat ı a lt ında tutulmuş olan Büyük Oktobr Sosyalist Devriminin önderi , bug ün, Birleşmiş Milletler Teşkilôtı tarafından da resmi törenlerle anı lmakta d ı r, tarihteki rolü, birçok u lus lara ras ı konferansıarda, sempoziyumla rda , toplant ı la rda vb. de inceleme konusu olmakta d ı r.

N i san ayında Moskova'da yapı lan ve Leninizm öğretisinin enterna s­yonalist kara kterini ortaya koyan törenler, Lenin'in yolundan yürüyenler için, u l usa l k:-.;rtu luş ve sosya l i lerleme uğrunda savaşanla r için g erçek bir u l uslararası bayram olmuştur. Bu törenlere, sosyalist ü l kelerin, genç i lerici devletlerin, komünist ve işçi pa rt i lerinin, solcu sosya l istlerin, Asya , Afrika ve Lôtin Amerika' da ki u lusa l demokratik parti ve ha reketlerin delegeleri katı lmıştı r.

Lenin y ı l ının diğer bir yönü de, komünist ve işçi partilerinin teorik ve örgütsel eylemlerinin önemli derecede aktivleşmiş olmas/dtr.

900

Page 5: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

V. ı. Lenin'in eserlerini yayınlama a lanında da büyük iş ler başarılmışt ı r. B i rçok ü l kede lenin'in toplu eserlerinin yayınlanması tamamlanmıştır , bazı la rında bu i ş devam etmekted i r. Be l l ibaş l ı eserleri yeniden yüksek t i rajla rıo. bas ı lmıştır. Bunla r, en yayg ın, en çok okunan eserlerid i r ve mi lyonla rca insan, yeni hayatın na sı l k u ru lacağını, bu yeni hayat uğrunda nas ı l savaşı lacağını öğrenmekted i r.

U lusla rarası komünist hareketinin seçkin eylemci leri , kardeş part i lerin ve sosya l i st ü l kelerin yönetici ler i , d ünyadak i çeşit l i meml�ketlerin Marksizm b i lg inleri , lenin ve leninizm iç in k itap lar, makdıeler ve ra porlar yaz ıp yayınlamış, nutu k lar söylemişlerd i r. lenin'in m i rası ve leninizmin a ktüel sorunları üzerinde ma rksistler a rasında u l us lararas ı teori toplant ı ları yapı lmıştı r. Derg imiz de bu işe katk ıda bu lunma k iç in «Leninizm ve çağımız .. konu lu b i r konferans terti plemişti r. 40 mem.leke lten parti ve bilim işç i lerinin katıldığı bu toplanda yapılan konuşmaların önemli b i r kısmı, kardeş parti ler yönetic i lerinin ayni konudak i ma ka leleriyle b ir l i kte 4-5'inci sayımızda yayınlanmıştı r. Ayrıca, d iğer sayı larımızda da, lenin iz­min ıŞığı a ltında g ünün sorunla rını inceleyen ma kaleler ve aynı zamanda komünist ha reketi emekta rlarının V. i. lenin'e d a i r anı ları neşredi lmişt ir.

Şunu güvenle söyliyeb i l i ri z k i , lenin y ı l ındaki yaratıcı'ça l ı şma ların tümü, Marksizm-leninizmin propagandasına ve gel işmesine, ka rdeş part i lerin somut eylemlerinin ta h l i l ine, sağcı ve «solcu . . oportünizmin daha derin v e daha del i l l i eleşti ri lmesine önemli katk ı la r sağlamışt ır. V, i. lenin'in yaşam ve eylemleri, Ma rksizm- leninizmin geçtiği tarihsel yol , d ünya devrim süreci, sosya l ist d evrim, sosya l i st ve komünist toplum k urucu l uğu hakk ında k i bi lg imiz derinleşmişti r. B unun, hiç şüphesiz k i , teori k ça l ı ş ­ma la rın daha yayg ınlaştı rı lmasında, ka rdeş parti lerin kad rola rını yetişti r­melerinde, bu kadroların başa rı l ı propaganda eylemi yürütmelerinde büyük faydası olacaktır.

lenin j ü belesi zamanında ya pı lan f ikri - pol iti k ça l ışma lar, komünist ve işçi part i lerine, safla rını çoğa ltma k, y ığınlarla bağla rını kuvvetlendirmek, çeşitli sosyal tabakalar ara sında otoritelerini yü kseltmek olanağını sağla ­mıştı r. B u, Lenin y ı l ının gözle görü lü r pratik sonuçla rından b i rid i r.

Dergimizin 1970 yılına ait bi rinci sayısının başyazısı ş u başlığı taş ı ­yord u : «Lenin y ı l ı ... 1 970 y ı l ına ait son sayımızın başyaz ı s ı da aynı baş l ı k a l tında çıkıyor: «Lenin y ı l ı .. . . . Yıl geçti . Fakat, Lenin yüzy ı l ı devam ed iyor. Lenin yüzyı i ı . Çünkü, insanl ığın i leri hareketi, devrimci öğretimizin g ücünü ve doğru l uğu n u ıspat eden yeni yeni del i l ler geti riyor. Ve çünkü ta ri h , Lenin' in öngörülerine göre gel i ş iyor.

901

Page 6: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Lenin yılı ile ilgili haberler

LEN i N JOBiLESi Y ı l ıNDA DO NYA KOMONIST PARTILERi N i N SAF­

LAR ı N DA ARTıŞLAR OLMUŞTUR. i ŞTE Bi RKAÇ DEliL:

· Arja nt in Kamünist Pa rti s i , Len i n ' i n 1 00 'üncü doğu m y ı ldönümü g ününe -kadar parti ve komsomol safla r ına yen i 1 5 b in üye kaza n ma kampa nyası açmışt ı . 22 N isanda elde ed i len sonuç şöyleyd i: Parti 'ye 1 1 .567, komso­mola da 5.748 üye yazı lm ı şt ı r . Bun la rı n çoğu işçi d i r.

- F rans ı z Kom ün i st Pa rti s i Len in jüb i lesi y ı l ı nda kendi kuru luşunun 50' inci yıldön ü m ü n ü k utla mışt ı r. Parti n i n Frans ı z emekçi le ri a rası nda otoritesi n in büyüdüğünü şu de l i l le r göstermektedi r : 15 Eyl ü le kadar partiye 35 bin kiş i üye o l m uştu r. Bun la r, i şç i ve d iğer sosyal taba kalar ın temsi lc i ler id ir . Ya p ı lan ta h m i n lere göre y ı l son una kadar bunlar ın sayısı 40 bini , parti acakla rı n ı n tüm sayıs ı da 1 9.500'ü bu laca ktı r.

· Hi nd i stan Komünist Pa rt is i , üye l ik cüzdanlar ı n ı n yenileştirilmesi ışını Len i n' i n yüzüncü .jü bi le yı l ı kampanyası içinde ta mamla mıştı r. Parti n i n üye sayıs ı , 1 7 1 .386'dan 242.968'e yüksel m işt ir. Artış yüzde 41 ' d i r. Oyelerin yarıs ı sanayi ve köy iş letmesi işçi leriyle yoksul köy lü lerd i r.

· ıtalyan Komün i st Partis i , üyel i k cüzdanlar ın ı her y ı l yeniler. 1 970 yı l ı n ı n Ek im ay ına kadar, Len i n y ı l ı mü na sebetiyle Len i n ' i n resmin i taşıyan parti cüzda n lar ı b i r m i lyon 492 b in Parti üyes ine veri l mişti r. Bun lar ın 1 00 b inden faz las ı yeni üyed i r.

- U rugvay Komünist Part is i , bu y ı l iki jübile kutla m ışt ı r . B i ri s i , Lenin' i n yüzül1cü y ı ldön ümü, d iğeri d e Parti n i n 50. kuru luş y ı l dönümü . B u j ü bi leler dolayısiyle ya pı lan ka mpanya la r s ı ras ında Partiye 9 bin yeni üye kaza n ı l ­mıştır.

- B i lindiği gibi, gizli çalı şmanı n b inbir zorluğu içinde faaliyet göstereıı Türkiye Ko mün ist Partis i n i n 50. k u ru l uş y ı l dönümü de 10 Eylü l 'de kutla n ­m ışt ır. Türkiye Komünist Pa rtisi , gerek Len i n j ü bi les i , gerekse kendi jübi lesi dolayıs iy le geniş ka mpanyala r yürütmüş, işçi ler, emekçiler ve d iğer sosyal tabakalar a ras ında Len i n i zm f i k i rler in i yaymak, parti n i n otoritesini gen iş­letip güc1endirmek için gayret göstermiştir.

Lenin'in eserleri 50'den fazla memlekette yayınlandı

V. i. Len i n ' i n esederi şimdiye kadar 1 1 8 dilde yayınlanm.ıştır. Bu a landa birkaç örnek verelim :

902

Page 7: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Almanca 548 defa Norveçce 25 defa

i n g i l izce 378 defa Lehçe 265 defa

Benga lce 1 6 defa Portekizce 25 defa

Bul�a rca 1 93 defa Rumence ?41 defa

Macarca 209 defa S ırb-Hı rvatça 1 1 6 defa

Viyetna mca 1 09 defa Slovakça 1 1 6 defa

Hol landa d i l i nde 53 defa Ta mi lce 4 defa

Yunanca 43 defa Telugca 4 defa

Dan i ma rka d i l i nde 20 defa Tü rkçe 21 defa

Endonezya d i l inde 20 defa Orduca 6 defa

ispanyolca 204 defa Fi l1ce 1 5 defa

ıta lyanca 1 88 defa Frans ı zca 1 61 defa

Kore d i l i nde 95 defa Çekçe 1 90 defa

Ma kedonca 5 defa isveçce 45 defa

Mala izce 3 defa Ja ponca 202 defa

Marathice 8 defa

Mogolca 99 defa

Sovyetler B ir l iğ i ' nde V. i. lenin' i n eserleri n i n t i ra j ı , Rusça ve d iğer d i l lerde 367.000.000'u geçmiştir.

. len in ' i n en çok okunan eserleri yüze defadan fazla bası l mışt ı r. Orneğ i n , «Komün izm in çocukluk hasta l ı ğ ı solculuk, Sovyetler B i rl iğ i ' n de çeşit l i d i l lerde 1 76 defa ba s ı l mış , genel t i rajı 6 m i lyonu bulmuştur. Bu eserin , Avusturya, Avustura lya, Arja nt in , Belçi ka , B rez i lya, B i rma, Büyük B ritanya , Dani marka, Hollanda, Hindistan , Yunan istan g ib i kapita l i st ü l kelerde de yüzde fa zla ba s ım ı yapı l mışt ı r .

903

Page 8: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Şil i halk ı i ktidarı el ine al ıyor

L U i S K O R V A L A N

Kı smi başa r ı lar ve geçici yen i lg i lerle geçen uzun bir mücadeleden sonra, Ş i l i 'de, en ard ıc ı l anti-emperya l ist ve ant i -o l igarş i k g ücler i kt idara geçti .

3 Kasım 1 970'te sosyalist Salvador Allende hü kümeti görevine başladı . Ha lk Bir l iği b lokunu meydana geti ren bütün g ücleri n temsi lci leri b� h ü kümetle g örev a l d ı lar . B u suretle Ş i l i tari h i nde yeni b i r bölüm açı lmış, ü lkeni n kaderinde bir dönüm başlamış bu lun uyor. O'Hig ins ve Reka­beren' i n ü l kesi , köklü devrimci dönüşümler, u l usal ve topl umsal kurtu luş , gerçek d emokrasi ve sosya l izm yoluna g i rmiştir.

Tarihsel önemi olay bir olay

Küba devrimi zaferi G üney Amerika'da u l usal k u rtu luş savaşlar ın ı büyük ölçüde etld led i . Bundan son ra da , emperya l i zm ve o l igarş in in sa l d ı rıc ı dönemi baş la d ı . Bunlar ın b ir el leri nde k ı rbaç, öbür e l ler inde uyuşturucu maddeler vard ı . Sat ı imış lar ın Domuz körfezinde ka raya asker ç ıkarma lar ı , Küba ' n ı n ab lukası , Brezi lya ve Arjanti n 'de «gori l ler" in devlet darbeleri, Domi nik Cumh u riyet i 'ne müdahele, Urugvay'da ve d iğer ü lkelerdeki terör dalgaları , bu genel sa ld ı r ı n ı n b i rer epizodu id i ler. Bir yandanda « i lerleme için ittifak» i simli malum program da yürürlüğe kond u . B i rleş ik Amerika bu pol it ika siyle, reformla r ın ı!yg u la nması ndan yana ç ıkan, ayn ı zama nda emperyal izmin baş l ıca ç ıkar lar ına daya nak olan Lôti n Amerika burj uvaz is in in bel i r l i tabaka lar ın ı desteklemek ve kuvvetlend i rmek amacı n ı g üd üyord u . Ne v a r k i , Lôtin Amerika'da ş imd ik i d u rumun ba ş l ıca öze l l iği şudur: Gerici ler in at ı l ımlar ı , g ücünü h ız la kaybetmekte ve g i rişimi yeniden k ıta ha lk lar ı e l leri ne o lma kta d ı rlar.

Ş i l i ha lk ı n ı n zaferi, tek baş ı na b i r olay deği ld i r. Lôt in Amerika ha lk­ları n ı n bağımsız l ı k ve i l er�i k iç in yürüttük leri savaş ın yeni at ı l ımlarına s ık ı sı k ıya bağl ı d ı r. Peru'da, genera l Velasko Alva rado hü kümet in in i lerici yolu , Bol ivya'da geric i darben i n suya düşmesi ve daha solcu b i r hükü­metin i kt idara geçmesi , Urugvay ve Arjant in emekçi lerin i n ekonomik istek­leri ve vata ndaş l ık özgür lük leri n i savu nma k için g i rişti k leri güclü ha reketler, Venezüel la Komünist Pa rt is i ' n i n serbest pol it ika a lan ına çı kması , Ş i l i ha lk ın ın zaferi ve daha b i rçok olay, Lôt in Ameri ka'da b i r hay l i öneml i ve sev ind i rici d eğiş i k l i k ler meydana gelmekte o lduğunu göstermekted i r. Amerikan emperya l i zmi n i n k ı tadeıki d iğer ha lk lar ın özg ü rlük leri n i e lde etmeler in i engel lemek iç in Kübayı tecrit etme plôn ları suya düşmüştür.

Ta ri hsel aç ıdan Lôt in Amerika ha lk ları n ı n bağımsız l ık savaşlar ı n ın yeni aşaması, sosya l izm yoluna yönelmeleri Küba devrimi i le başlamıştı r. Küba

904

Page 9: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

devri mi , baş l ıca sorum luluğunu Ameri kan emperya l i zminin taş ıd ığ ı ekonomik güçlüklere rağ men kuvvetlenmekte ve gel işmektedir. Bu devr im, bat ı ya rı mküresi ha lk la rına , sorunlarının gerçek çözümünün, anca k, emperya l ist tekellerin hôki miyetinden ekonomik bakı mdan kurtu l ma la rı , tam polit ik bağ ı ms ı zlıklarını elde etmeleri, o l iga rşiyi tasfiye etmeleri, gündemde d u ran devri mci dönüşümler i g erçekleşti rmeleri ve nihayet sosya l i zmi ku rmalar ı yoluyla sağ lana bi leceğ ini aç ık -seçik göstermektedir. Şil i 'de elde edi len başarı, bu tarihsel eğil imi doğru lama ktad ı r.

Ş i l i 'deki en i leriyi sosya l -pol i t ik gücler, Ameri kan emperya li stlerinin en g erici sağcı g u rupla rının muhalefetine ve oyunlarına rağ men i ktidara g eçti ler. Amerikan emperya l izmi , 1 965'te Dominik Cumhuriyeti'nde yapt ığ ı g ibi askeri müda heleye geçemedi . Bu sefer kestaneleri başka ları ­nın el iy le ateşten çekmeyi başa ra madı ve boşaro cağa do benzemez. Şili ve Peru, Ş i l i 'de h ristiyan-d emokratlar i kt idarda iken de iyi komşu luk i l işk i leriyle birbi rlerine bağlıyd ı la r. Bütün emareler, ik i ü l ke a ras ındaki i l i şk i lerin, ,Allende h ü kümeti i ktida rında daha iyi , d a ha a ktif ve' d a ha dostça olacağını g österiyor. Son y ı l la rda Şi l i -Bol ivya i l i ş ki leri de, " ik i ü l ke arasında diplomatik bağlantı olmamasına rağmen iyi idi. Bu iki kardeş ü l kede meydana gelen politi k değ iş i k l i k ler, karş ı l ı k l ı anlayış ın a rtacağ ı , Santiyago ve Lô Paz hükümeti lerinin d ip lomatik i l i şk i ler k u ra ca kları ümid ini hak l ı o lara k uyandırıyor. Arjantin'e ge l ince, gerçi orada , Kord i l ier ler a rd ında yayı lan «mia sma» tehlikesi hakk ında bir tak ı m sesler (örneğin i saak Rohas' ın sesi) duyul uyor, o ma, biz Arjantin ha l kının derin demok­rat izmine ve dostluğ una g üveniyoruz. Arjantin Jıa lk ı , dün nas ı l Kore'ye ve Dominik Cumhu riyeti'ne Arjantin bir l ik lerinin gönderi l mesini engel le­yebi id iyse, bugün de, sa ld ı r ının i lk a lametleri bel i rd iğ i za man muhakkak k i Ş i l i 'nin yanında yer o lacaktı r. Arjantin Başkanı Genera l Levingston'a, Konfirmando is iml i hafta l ı k d ergiye verdiğ i m ülakatta aşağ ıdak i sözleri söyleten de, Arjantin halk ın ın bu d uyg ular ı o l muştu r : «Sa lvador AI lende'­nin zaferi , yalnı z Şi l i 'yi ve Ş i l i l i leri i lg i lend i ren bir sorund u r, bunun için sadece Şil i ha lk ının yetki leri çevresine g i rer.»

Amerika Birleş i k Devletlerinde b i le, sağduyulu sesler d uyulmaktadır. B i rçok pol it ika cı ve basın organı, B i rleş ik Amerika'nın, Ş i l i 'deki değiş ik­liklerden hoşlanma masına rağ men, bu değ iş i k l i k lere katıanmaktan başka b i rşey yapa mayacağı g örüşünü bel i rtti ler. Diğer b i rçokları da, Küba'ya cepheden sa ld ı rının, neticede, B i rl eş ik Ameri ka'yı Latin Ameri ka l ı l a rın g özünden düşürmüş olduğu kanı s ınd?l a r. El bette, Ameri kan emperyal iz­minin Güneydoğu Asyo'da ve Orta Doğ u'oa karş ı la ştığ ı g üçlük lerin önemini ve Amerika B i rleş ik Devletleri'ndeki demokratik güclerin art­masını da heso ba katma m ı z g erek i r.

4 Eyl ü l 1 970'teki Ş i l i seçimlerinin sonuçlar ını ve zafer kazanan solcu gücler koa l i syon\Jnun i ktida ra geçmesini Lat in Amerika ha lk ları büyük

90S

Page 10: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

bir i l g i ve heyeca nla karşı lad ı . Urugvcıy, Venezüe l la , Arja nt in ve d iğer ü l kelerde emekçi ler, sevinç leri n i y ığınsal gösteri ler le d i l e geti rd i ler. En çeşit l i part i ler in temsi lc i leri (sosyal defllokrat lar, rad i ka ller, nasyonal istler, hr ist iyan d emokrat lar ve el bette bütün k ı ta n ı n komüni stleri) Al lende' n i n zaferi n i büyük b i r olay olara k kut ladtlar. Ş i l i ha l k ı n ı n h i ç k imse ta raf ından tartışma konusu o lamıyaca k derecede hak l ı , yasal zaferi, bu zaferi n bütün Gü ney Amerika'da genel b ir memnun luk ve dayan ışma i le karşı lanması , demokrati k ve sosya l i s t g ücler in büyük u lus lara rası etk is i ve daha bi rçok etken, Ameri kcın em perya l i zm in i n ve Lôt i n Amerika gerici l iği n i n , Ş i l i 'de ortaya sı kan d uru ma boyun eğmek zorunda olduklarını açıkçcı göster­mekted i r.

Al lende' n i n ha l k hükümet i , y ığ ınsal ha lk ha reketi n i n da lga lariyla i kt idara yükseld i . B u zaferden önce, s ı n ı f savaşı n ı n bütün cepheler inde büyük lü küçük lü say ıs ız çarp ışmalar o ldu .

Sa lvador Al iende, seç im lerde n i sbi b i r oy çoğun luğu elde ett i . Bunun iç ind i r k i , başkan seçimi sorun u n u n kes in çözümü Kongren i n genel oturu­muna kaldı . Ha l k Bir l iği part i leri az im l i davrandtlar, pol i t ik o l g u n l uk lar ın ı , prensiplere bağlılıklarim gösterdiler, esı:ıek taktik kullandılar. Bir ,!andan

ha l k ı ha rekete geç i ri rken, öte yandan h ristiyan demokratlarla an laşma yo l la r ı n ı arac ı lar. Hrist iyan demokratlar ı n adayı Radomiro Tomiç' i n progra mı , solcu parti ler in prog ra miyla ö n e m l i derecede uyuşma ktaydl. Böylece, en ,gerici çevreleri tecrid etmek ve bu çevreler in, ha l k ı n ik t idara geçmes in i engel leme gayretleri n i suya d üşürmek m ü mkün old u . Hristiya n demokratla rın da, pol i t ik soru m l u l u k d uygusuyla ha reket ett ik leri n i kabul etmemiz gerek. Bunun sonucu o larak, par lamento oyla rı n ı n yüzde 75' i Al lende' n i n zaferi n i perçi n ied i .

«Şi l i örneği», devri mci sürecin metot ve b iç im leri n i n her ü l kede öze l ­l i k leri old uğu n u göstermekted i r. Bu bakı mdan, Sovyet ler B i r l iği Komü n ist Part is i XX. Kongres i 'n i n ortaya koyd uğu ve komün ist hareket in 1 960 dan ı şma toplqnt ıs ı nda ben imsemiş o lduğu tez çok doğrud u r. Buna göre, işçi s ı n ı f ı n ı n ve d iğer gücleri n sosya l i zm uğrunda yü rüttük leri mücadelede, i ktidarı ele geçi rmek ve devrimci değişikl i k leri gerçek leşt i rmek için s i lôh l ı yoldan boşka yol/o r do vard ı r . Böyle b i r o lanağı n kend i ü l kelerinde o lup o l madığına, bunun gerçekleştiri l i p gerçek leşt i r i lemeyeceğine ve gerçek­leştirme yolu n u n ne gibi öze l / i k ler taşıyacağına , a ncak o ü l ke ler in devrim­c i leri karar vereb i l i r. Bunun iç ind i r k i , Ş i l i komünistleri , kend i tecrübeleri n i , devri mci süreçte iz lenen yol /'or ve b iç im le r a ras ında, bütün d iğer ü l ke lere uyg u lanabi l i r b i r model ola'ta k i l eri sürmek n iyet inde deği ld i rler.

Solcu part i ler, hükü meti kurd u l a r, yan i pol i t i k i kt idar mekan i zma s ı n ı n devlet yönet im inde başl ıca ro l oynayan k ı sm ın ı e l e geç i rd i ler. Fa kat o l igarşi ya sama ve adl i organ larda önemli mevzi leri hôlô e l i nde bu l un ­durma ktad ı r. Yığı nsal enformasyon araçlar ıda ol igarş in in el i ncWd i r.

906

Page 11: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Ekonomide ise, Ameri kan emperya l izmi i l e b i rl i kte hilkim mevk i ler tutuyor. B u demektir ki, b i r ya ndan Ş i l i halkı ve hükümeti , öte yarıdan da emper­ya l i z ın ve ol igarşi a ras ında ara l ı ks ız çatışma lar dönemi ne g i ri lmekted i r. Başkan Al lende h ük ümeti, seçim programın ın gerçek leştiri lmesi yol unda i l k ad ımlar ı attı. Ve ger ic i ler derha l ses ler in i yükseltt i ler; olay ları n doğal gel işmes in i engel lemek iç in denemelere gi rişti ler. Bundan sonra da gi ri şecek lerd i r. Bunun i çi nd i r k i , ha l k ı n gelecekte, s i lilh l ı mücadelen i n herha ngi b i r b içimini uygulamaya zorlanması i htima l d ı ş ı değ i ld i r. Demek k i bugün ödev, değ iş imlere karş ı ç ı kan ları köşeye s ı kıştı rma k, el leri n i kollarını bağlamak, ü l keyi , gericilerin sürüklemek i steyecek leri bir iç savaştan koruma kt ı r.

Fakat, gelecekte biz ler i nası l teh l ike ler beklerse beklesi n , b i r d ı ş müdahele tehd id i nereden ve n a s ı l gel i rse gels in , ş u n u cesaretle söyle­yebi l i ri z ki , Şi l i ha l kı ve si lilhl ı k uvvetleri , ü lke leri n i kes i n l i k le savunacak­lard ı r. Ş i l i halk ı , iç gerici l i ğ in her türlü balta lama eylemleri n i de so nuçsuz b ı ra ka bi lecekti r.

Mücadeler i n i n bütün güçlü k leri ve gelecekte b iz i bek leyen çatışmalar ın son u cu n e o lu rsa o lsun , şunu söyleyebi l i riz k i , ha lk ın seç im zaferi,- Şili/de amacı sosya l izm k u rma k olan i l k ard ıc ı l anti-emperya l i st ve ant i -o l iga rş i k hükümetin ku ru lma sı, çağımız ta r ih i ne, Lilt in Ameri ka k ı tası n ı n en önemli olayla r ından b i ri o lara k geçecekti r.

Birlik, zaferin garantisidir

Ş i l i Komün i st Pa rt is i , ha l k b i rl i ğ i n i n ku ru lması nda ve seçim zaferi n i n sağla nmasında büyük b i r rol oyna d ı . işç i s ı n ı fı nın v e bütün h a l k ı n birl i ğ i ­n i n kuru lması n ı hedef edinen pa rti n i n doğrultusu , Ş i l i devrimi hakk ında haz ı r lad ığ ı görüş, ta ktiğ i n i n kara rl ı l ığ ı ve esnek l iğ i , y ığ ı n lar arası ndak i aziml i çal ışmaları bu zaferde son u ç bel i rleyici b i r etken olmuştur.

Komünist Pa rti s i ' n i n son iki kongresi nde haz ı rl a n ı p kabul edi le ı ı doğrultu , sosya l i stlerle komün i st ler a ras ında karş ı l ı k l ı an lay ış ın k uvvet len­dirilmesi nde, geniş b ir halk bir l i ğ i cephes in in k urulmasında ve 'daha h ristiya n -demokrat rejimi koş u l la rı iç i nde, gerek h ü kümette gerekse muha lefette bu lunan bütün i lerki gücleri n , muha lefette ve hükümetteki gerici güclere ka rşı savaşta. birleştirilmesinde özel lik le büyük b i r rol oyna­mışt ı r.

Ş i l i Komün ist Partis i ' n i n ve Komü ni st Gençl i k Federasyonu'n u n , bu savaşta , aç ı k ve giz l i düşma na, az ı l ı geri c i lere ve kendi ler in i aş ı rı sol d iye tanıtan ıara karşı mücadele etmesi gerekiyord u . B u son u ncu lar «seçim yerine s i lilh» ş iarı n ı ortaya atmış lard ı . Dört yana ifti ra k usuyorlardı. Partimiz in yönet ic i ler ine ve üyelerine «Si baritler», «reformistler», «tutucu la r», «gelenekçi ler», «yen i burjuva lar», «pa rlamento koltuk lar ına ya pışan la r»

907

Page 12: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

«statu't<o savu n ucular ı» ve benzeri lekeleri sü rüyorlSlrdı . Amerika l ı sözde -ma rksist Maylz Vol p in ve diğe'f «su lcu lar» Ş i l i solcu gücleri n i n seç im lerde zafer kaza n maları n ı n i m kans ız o lduğunu tekra rlayıp d u ruyorla rd ı . Fakat bütün bu gayretler boşa çı ktı . Komün ist Partisi ve Kom ünist Gençl ik Federasyonu , doğru l tusunun yeri nde o luşuna kes i n l i k le i nanarak , tutu­munda d i rend i , savaşa, a ktif ve kaynaşmış b i r halde d eva m ett i .

Fakat, e lde ed i lm i ş olan zafer, ya ln ı z Komünist Pa rtis i' n i n ya da d iğer bir parti n i n siya seti ve gayretleri n i n ürünü deği ld ir. Ha lk Bir l iği n i n bütün parti leri, ortak davaya küçük ya da büyük katk ıda bu lundu la r. Ve her bir in in bu katk ı s ı na i htiyaç va rd ı , Herhangi b i ri n i n bloktan eks ik l iği

• feıaketle sonuçlanabi l i rd i .

Ş i l i ha lk ı n ı n zaferi , bütün d iğer ha lk ları n kendi tecrü belerinden öğren­d i k leri şu gerçeği destek lemekted i r: Devri m i n hangi yolu seçi l irse seç i l s in , bunun konkre gerçekl iğe ta ma miy le uyg u n o l ması gerek i r. Yo l doğru o larak seçi l mişse, zaferin ana htarı , mücadelede ve işçi s ı nıfı n ı n bir l iğinde, bütü� halk g ücleri n i n b i rl iğinded i r.

,Ha lk B i rl iği Cephesi'nde, ha lk la s ı k ı b i r�k ha l inde bu lunan demokrat ik güc ler, komün ist ler, sosya l i stler, esk i h ri stiya n demokrat lar, rad ika l ler, sosyal demokratla r ve bağıms ız sol gruplar bi rleşti ler. Ma rksistler, kato l i k ­ler, mason lar, ha l k yığı n la rı n ı n çeş it l i top lu msal tabakalardaki ve ideoloj ik ina n çlardak i temsi lc i leri an laşmaya va rd ı la r, Ş i l i ha l k ı n ı n tüm sosyal ta baka ları ve pol it ik p lüra l i zmi Ha lk B i rl iği Cephesi nde bütün leşti , Bu o l madan, zafere u laş ı la mazd ı .

Çeş i t l i h a l k ak ım la rı n ı n karş ı l ı k l ı an layış ı ve b i rl iğ i , siyasa l v e d i nsel ina nç ları ndan bağı ms ız o lara k emekçi ler in ve halk yığı n lar ın ın ortaklaşa katı l d ı klar ı ey lemlerd e perç in leşti . Orta k eylemler, fdbr ikalarda, büyük ma l i kônelerde, bürolarda, ün iversitelerde ve mahal lelerde, heryerde yeni b i r h ız kazan ıyor. D i kkat, en çeşit l i demokrat ik hedeflere çevri l mektedi r: hem geci kt i r i lemiyecek isteklerin gerçekleşt i r i l mesine, hem ana sorun un, pol iti k i ktid a r soru n u n u n çöz ü m üne,

M ücadelem iz, bunun iç in , ya l n ı z seç i m kampanyasiyle s ı n ı rlanmam ış, her cephede yürütül müştü r. Seç i m kampanyası s ı ras ında bir çok orta k eylemi miz o ldu , Ş i l i i şç i B i rl iği Merkezi ta rafından örgütlenen ulusal g rev bun ları n öneml i leri a rası ndad ı r. Görüld üğü g i bi Ha l k B i rl iği Cephesi, sadece parti yönetici leri a ras ındak i bir a n laşma n ı n değil , y ığ ın lar ın yürüt­tüğü savaş ın , yığın lar ın i rades i n i g erçekleştirme savaş ın ın bir son ucudur. Ha lk B i r l iği Cephesi , herşeyden önce, emekçi leri n , bütün ha lk ın ortak eylemleri ve ka�ş ı l ı k l ı an layış ı sayes inde gerçekleşeb i lm i şt i r.

Seçi mleri n arifes inde 1 4.800 Halk B i rl iği komitesi kuru ldu , Bu komite­lerde, a ra lar ında bi rçok partis i z de o lmak üzere, yüzbin lerce savaşçı b i rleşti , Kom iteler, i ş letmelerde, mahal lelerde faa l iyet leri ne deva m

908

Page 13: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

edeceklerd i r. Yeterli para ları ve tek n i k a raçları olmamasına rağmen , bu komiteler, gen i ş çapta b i r seçim aj itasyon u .yü rüttü ler, y ığ ı n la rı n siyasal eğitimine y ı lmadan d evam ett i ler, H a l k B i rl iğ i programı n ı h a l ka

. a n lattı l a r, en hayati i ht iyaçları n karş ı la nması iç in emekçi ler in ve bütün ha l k ı n savaş ı n ı örg ütled i ler ıe a levlendird i ler. Halk hükümeti n i n faa l iyeti d önemi nde komiteler, toplumsal mücadelen in it ici g ücü olacaklard ır .

Demokratik g ücleri n bi rleşmesi n i sağlayan etken lerden bir i o lan y ığ ı n ­lar ın ortak eylemleriyle b i rl ikte, baş d üşmana - emperya l i zme v e o l igar­şiye - karş ı savaşta, burjuvaz i n i n ideoloj ik sal d ı rı lar ına , özel l i k le a nti­komün i zm ve anti -sovyetizmin çeşit l i beli rti leri n e, aynı zamanda sekter ve sağcı eğil imlere karşı çet in bir mücadele yürütmemiz g erekiyor. B u mücadele Ha lk B i rl i ğ i ' n i g üclend i rmenin gerek l i u nsu rla rı ndan b i ri d i r.

Ha lk Birl iğ i iç indeki karş ı l ı k l ı i l i şk i ler '"Si stemi de çok ö neml id i r. Bu i l i ş ­k i ler in deği şmez biçimi şudur: Cepheye kat ı lan lar ın hepsi görüşler ini ifadede hak eşitl iği n e sah i p olma l ı d ı rla r ve kararlar oybir l iği i l e a l ı n ­ma l ı d ı r. B u n ormlara mutlak şek i lde riayet edi lmedikçe, çeşit l i solcu part i ler aras ında a n layış, ya l n ı z iyi b i r n i yet olmaktan öteye geçemez.

Prati k aç ıdan hemen hemen aynı derecede öneml i o lan başka bir n okta da şudur: Politik tartışma larda diğer parti ler in temsi lcileri n i k ı racak sörler ku l la nmaktan kaçınma l ıy ı z, on ları n psikoloj i ler in i , ideoloj i leri n i , ayrı ayrı k iş i leri n v e bütün g rup ları n tepki ler ini , hatta koa l i syona kat ı lan -

i lar ın tutum ve davra nı ş ta rzlar ı n ı i ncelemel iy iz; çeşitli part i ler in ve örg üt­lerin yönetici leri ve üyeleri a ras ında , ka rdeşçe, samimi i l i şk i ler in doğ­ma sına ya rd ımcı olma l ıy ız . Pa rti lera ras ı i l i şk i ler sa natı n ı iyice öğren­mel iy iz . B u sayede birbi rimizi daha iyi a n l a r, davra n ış larımı zda daha esnek o lu ru z ve daha iyi a n laşabi lir iz .

Seçimlerden ve halk h ükümeti n i n ku ru lması ndan sonra kuvvet ora n ı yeni d üzen leh ine değişmişt ir. H ri st iyan Demokrat Partisi (HDP) muha­lefette o lmas ı na rağmen, hükümete karş ı mücadele etmiyor. üyeleri n i n çoğu n l uğu , hü kümet in p lôn ted bir leri n i n b i r k ı smı n ı destek lemeye haz ı r. Fakat öze l l i k le ö neml i o lan mesel e, H D P adayına oyları n ı vermiş o lan yığı n la r ı n , şimdi solcu partiler etrafı nda bi rleşmelerid i r. Alesa n d ri'ye oy verenler a rası nda da, görüşleri n i o lumlu yönde değişt i ren lere ras lan ıyor. Bütün bun lar, tüm a nti-emperya l ist ve ant i -o l igarş i k g ücler bir l iği n i n kuvvetlenmesi o lanak ları n ı gen iş letmektedir.

Ş i li devrimin in özel l iğ i , s ı n ı f lar ın ve çeşitl i ha l k ta,baka ları n ı n ç ı karla rı , gerici l iğ i tecrid etmemiz i , gerici l iğ i n k ı şk ı rtıcı p lôn lar ın ı suya düşürmemiz i , yabancı müda heleyi ö n lememi z i , emperya l ist baskıya karş ı koymamızı ve nihayet hükümeti en geniş bir şeki lde desteklemeyi örg ütlememiz i gerek­ti rmektedir. Bütün bun ları g erçekleşti rmek iç in de, ha lk ı n b i rl iğin i kuvvet­Iend i rmek, gerçekten yeni lmez bir g üc ha l i ne g et i rmek ıôz ımd ı r.

Şimdi baş l ı ca soru n i şte bud u r. Ve b u n u n ön ümüzdeki en ya k ı n g ü n ­lerde çözümlenmesi gerekmektedir.

909

Page 14: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Devrimci dönüşümler programı

Şi l i Başka n ı Salvador Al lende' n i n seçi lmesi, kendisin i n de dediğ i gibi, bir i n sa n ı n değ i l , bütün h a l k ı n zaferidir. Gerçekten de Al lende' n i n seçi l ­mesi, sosya l -pol i t ik gücleri n , Ha lk Birliğ i Cephesi 'nin köklü d evrimci dönüşümler programı etraf ında toplanmaları n ı n sonucudur. Bu program, yabancı tekelci sermaye ve finans oliga rşinin e l i nde bu lunan doğal zeng i n l i k lerin, özel ba n ka larlo s igorta ş i rketler in i n, d ı ş t icaret i n ve büyük ticaret işl etmelerinin, en önemli sanayi tekel leri n i n ve genel l ik le ü lken in Efkonomik ve topl umsa l gel işmesini bel i rleyen bütün ekonomi ko l ları n ı n devletleştirilmesin i öngörmektedir. Prog rama göre, h ristiya n-demokrat hıikümeti taraf ından başlatı lmış o lan tarım reformu deri n leştirilecek ve uyg u la nması h ı z la n d ı rı laca kt ı r.

Halk h ükümeti ekonomide üç sektöre yaşama hakk ı verecekt i r : toplum­sal mıi lk iyet sektörü (şimdi devlet mülk iyeti nde bu lunan ve bundan sonra kamulaşt ı r ı laca k olan i ş letmeler buraya dahil d i r) , özel mülk iyek sektörü (zanaatçı la r, küçük ve orta tüccar lar, çiftçiler ve sanayici ler buraya dah i l ­d i r) , kaı 'ma sektör (devlet sermayesiyle özel sermayen i n ortak işletmeleri bu raya dah i ld i r) .

Programda şöyle denmektedir: «Devlet, ekonomi pol it i kas ı n ı , ü retimi n de netlenmesi, yöneltilmesi ve f ina nse edi lmesi, tek n i k yar d ı m, verg i pol i t ikas ı ve d ı ş tica ret mekan izma ları yoluyla, ve devlet sektörün ü n yardımıyla plô n l ı ekonomi çerçevesi içi nde yü rütecektir.» Bu pol i t i ka n ı n hedefi , «üretim gücler ini a la bi ldiğine ge l i şt i rmek amaciy l e ekonomi nin h ı z l ı ve desantra l ize ka lk ınma s ı n ı sağ lama k, i şveriml i l i ğ i n i n art ı rı lmas ı ve g erek ekonominin bağımsız ge l i şmesi gerek lerini, gerekse emekçi lerin i n sana ya k ı ş ı r yaşay ı ş koşu l la rı n ı n sağla nması yolundak i gayretleri kcırşılayabi lmek üzere, ülkeni n insan gücü kaynağ ı n ı , doğal, mali ve tekn i k kaynaklar ı n ı e n yara rl ı şek i lde ku l la nmaktır .»

Programda, sağ l ı k i ş leri , konut yapımı ve eğit im a lan ı nda sosyal ve kü ltürel n i telikte b ir çok ted bir in uygula nma sı öng örülmekted i r. Program, ha l k ı n hayati ihtiyaçlar ı n ı ve en güzel emel ler in i d i le getirmekted i r. Devlet ya pıs iy le i lg i l i olarak, bütün ü l kede u l usa l, bölgesel ve ma ha l l i düzeyde unitar devlet d üzeni k u ru lması n ı öng örmektedir; egemenl iğ in en yüksek orga n ı , tek mecl i s l i parlamento (ho l k meclis i) olacak ve Ş i l i ha lk ı n ı n egemen l iğ i n i d i l e geti recektir. Yüksek a d l i orga n ı (yüksek ma hkemeyi) tayi n ,etmek bu mecl i s i n i ş id i r. Yüksek mah keme de, o d ı iye sistemi n i n tck veya çok koleg iya l org a n la r ı n ı kuracakt ır .

Ha l k temsilcileri orga n l a rı n ı n tümü, genel , gizl i ve dolaysı z seçimler yoluyla meydana g et ir i lecekt i r. Programda ayrıca şöyle den i lmektedir: «Ha l k devlet inin her düzeyinde spesifik görevlerle yükümlü sosyal örg ütler k u ru laca ktı r. Bun lar ın ödevleri, soruml u l uğa katı lmak ve kendi a lan lar ında g i rişimlerde b u l u nmak, yetki çevreleri n e g i ren sorunları i ncelemek ve karar a lma k olacaktı r .»

9 1 0

Page 15: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Progra mda, d ı ş pol i t ikan ın temel i l keleri de bel irti l m i ştir: Yeni hükü met, bütün devletlerle i l i şk i ler k u rmayı g erek l i görmekte, her

. u lusun kendi

kaderi n i tay i n elmesi ve iç iş leri ne karışmazl ı k i l kelerini savun m a ktad ı r, ü l ken in egemen l iğ ine za ra r veren a n laşma ve a ntlaşmaları gözden geçirerek, bun ları d u ru ma göreya d eğişti recek ya do yürürlükten ka l ­dı racaktır. Sömürgeci l iğ i , yeni -sömürgeci l iğ i , ırk ayıncı l ığını ve ant i ­semitizmi suçla makta d ı r; Viyetnam ha l k ı n ı , Ara p ha lk lar ını ve sa ldırgan­lığa ya do emperya l ist baskıya karş ı savaşa n bütün ha lk lar ı kesi n l i kl .e desteklemektedi r .

Prog ra mda, Lôt in -Am�r ika koşu l lariyle i lg i l i olarak, Ameri ka Devletleri Orgütü n ü n , B i rleş ik Amerika e mperya l i zm in i n ajan ı ve aracı old uğu n u n aç ık lan ması öngörülmekte, pan-a merika n izm in h e r b iç imine karşı m üca­dele etmek, Lôti n-Ameri ka ülkeleri n i n u l uslara rası i t ibar ı n ı kuvvetlendir­mek, Lôt in Amerika ü!keleri n i n yeni biı temsi l orga n ı n ı kurma k, emper· yal izme bağl ı l ı ktan ve sömürünün her biçi m inden a r ı n m ı ş bir ekonomi temel inde Lôt in Amerika ü l keleri n i n enteg rasyon u n u gerçekleşt i rmek gereği bel i rt i l mektedir; a ktif b i r d ış po l i t i ka iz len mel i , Ş i l i ' n i n gel i şmesiyle i lg il i önemli sorun la rda iki ta raflı an laşmalar imza l o n m a l ı , askıda ka lm ı ş bütün sı n ı r meseleleri müza kereler yoluyla çözü mlen m�l id ir .

Bu uyumlu ve a maca yönel i k progra m, Ş i l i ' n i n emperya l izm hôk i m i ­yet inden kurtarı l ması na , ol igarşi temelleri n i n y ı k ı l masına , ü lken i n geri ka l mı ş l ığı n ı n yen i l mes ine, bağı msız ve modern ekonomi n i n kurul ması na, devlet in yeni hukuk i temelleri n i n atı lması na, demokrasi n i n genişlemesine ve sosya lizmin kurul masına yönel mişt i r.

Prog ra m, Şi l i ' n i n tari hsel ge l i ş mesi n i n ve kapita l izmden sosya l izme geçiş çağı n ı n gerektird iği hayati derecede öneml i bütün isteklere karşıl ı k vermekted i r. Programda 'öngörülen bütün b u dönüşüm ler ve somut ted ­bi rler, Ş i l i gerçekl iğin i n objektif ta h l i l i sonucunda tespit edi l mişt i r. O l kenin çözüm bekleyen soru n la rı , ha l k ı n psi koloj isi ve b i l i nç d üzey i , bun lar ın bir a n önce gerçekleşti r i l mesin i zorun l u k ı lmaktad ı r. Ha lk , kendi tecrübe­lerine dayanara k g itgide daha iyi bir şek i lde a n la mışt ı r ki , soru n ları n ı n çözümü ve daha iyi b i r hayat isteği n i n gerçekleşmes i , a ncak topl u msa l reformlar ın yapı lmasiyle, ü l ken i n idaresi n e kend isi n i n ve katı l masiyle ve Ha lk B i r l�i Cephesi progra m ı n ı n uyg u lan masiyle mümkündür. Halk B ir­l iğ i Cephesi ' nde bi rleşen parti ler, bu progra mı uyg u l a mak , a nayasa ve konun lar çerçevesinde - ş i md i mevcut o lon kanunla r ve demokrasi temel inde hazı rla nacak yen i ko n u n l a r çerçevesi iç inde - d evri mci dön üşümleri g erçekleştirmek yükümünü üzerler ine a l m ı şlard ı r.

Anayasa ve kanun la r, hükü mete büyük yetk i ler vermekted i r. Fa kat bütün devletleşt irme pol i t ikası ve d evlet d üzen i n in d eğişt ir i l mesi i ş i , par lamento n u n desteğiyle gerçekl eşti r i lme l id i r. Halk B i rl iği parti leri Ulusal Kongrede mutlak çoğun luğa değil, n isbi çoğun luğa sahiptirler. Bu

911

Page 16: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

durum, büyük güçlük ler doğurmokta d ı r. Fa kat Ha lk B i rl iği part i ler i , H risti­yan Demokrat Pa rti siyle progra mlar ında da uyuşma kta o lduk ları en öneml i sorunla rın çözümünde işbi r l iği yaparlarsa, özel l i kle halk ı n deste­ğini ve a ktif bir şek i lde iş lere katı l masın ı sağlaya b i l i rsek, bu g üçlük ler yeni lebi l i r.

Demek ki, hatta şi mdik i d evlet k u ru l uş lar ı çerçevesinde bi le i le rleme yol unda bazı o lanaklar mevcuttur. Fa kat bu kuru luş lar eninde sonunda değişt i ri l mel i , devrimci dönüşümler pol it ikas ının, Ş i l i ha lk ı çoğunluğunun çıka rla rına h i z met edebi lecek hale g eti r i lme l id i r. Yürütme kuvvetiyle yasa ma kuvveti a rasında anlaş mazl ı k çıkacak o l u rsa, anayasa, yürütme kuvvetine, iktidardçı bu lunduğu sürede bir defaya mahsus olmak üzere halk oyuna başvu rdu ktan sonra parla mentoyu dağıtma yetkisini ver­mektedi r. Bu hakk ın ku l lanı l mas ını gerekti ren bir anın gel mesi m uhte­meld i r.

K ısacası ne yapı lacağı b i l iniyor. Bunu ha lk ta , hükü met te b i l iyor. Sorunlar ve ertelenmiyecek ödevler b i l iniyor. Fakat Ş i l i devr im i , bel i r l i ö lçüde, tecrübe edi l memiş , henüz geçi l memiş b i r yolda gel iş iyor. B unun kendine özg ü öze l l ik leri var. Dönüşü mlerin ve tedb i rle ri n hang is i öncel i k le ve hang i tempo i le gerçekleşt i ri lecekti r? B u meselenin çözümü ya lnız yeni hükü metin kesin karar ına d eğ i l , başka etkenlere de bağl ı d ı r. Hata l ı b i r a d ı m atmamak için i htiyatla o l m a k ıôz ı m d ı r. H e r savaş ıma , h e r çatış ­maya zafer e lde etme inanciyle g i rerken, gerek ü lke ça pında, gerekse u l us lararas ı ça pta k i kuvvetler ordnını doğru olara k değerlendirmek gerekir.

-Halkın yeni yeni gurupla rını toplumun a ralıks ız dönüşümü i şine

çekmek su retiyle g ücleri topla maya deva m ed i lme l id i r.

Halk , köklü dönüşümler için b i l inç l i o larak oy verd i . B unu ya pa rken, u l usal sorunların tek çözüm yolunun dönüşümler yol u o lduğunu b i l iyo r ve maddi refa h, kü l türel ka lk ınma ve topl u msal ada let ha kkındaki as ı rlık emel lerinin gerçekleşt i ri l m esini i stiyord u . Halk ı mız , b unun kolay ol m ı ­yacağını da b i l iyor, fakat her türl ü' fedakôrl ı kl a r pahasına k u rtul uşunu elde etmeye haz ırd ır .

Odev: halk devleti kurmak!

Şi l i 'dek i devri mci süreç b i rçok teori k ve prat i k sorun ortaya ç ıkard ı ; Başarı l ı ge l i ş mesi ve ni hayi amacı olan sosya l i zme va rı l ması bu sorun­l a rın çözü müne bağl ı d ı r. Kom ünist Partisi'nin kanıs ınca, Şil i gerçek l iğinin pekçok özgün yanları bu l unsa da, sosya l i zme doğru geçiş döneminde yürürlükte olan genel kanunla rı g özden uzak tutma mak gerek i r. Orneğin hükü metin sınıfsal ya pıs ı ve devletin yeni h u ku ksa l ya p ıs ı , s i lôhl ı kuvvet­l erin görevi, proletarya n ın ve Komünist Parti s i 'n in rol ü g ib i b i rçok sorun bununla i lg i l id i r. Leni n , tüm d ünya devri mci lerinin d i k katini sübjektivi zmin ve hayattan kopm u ş şemalorın tehlikesine çekm i ş ve bu konudo

_ şöyle

9 1 2

Page 17: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

yazmışt ı : «Bütün u l u slar sosyalizme u laşacak lar. Bu kaçın ı lmaz bir şey. fa kat hepsi aynı biçimde varmıyaca klar. Her b i ri, demok rasiye şu veya bu biçimde katk ıda bu l unacak, proletarya diktat�lüğüne bir yenilik katacak, toplumsal hayatın çeşitli a lanl a rında yapılan sosyalist dönüşüm­lere ş u veya bu tempoyu getirecektir. Geleceği bu bakımdan «ta rihsel materyalizm ad ına» bozbulanık monoton bir renkte göstermeye kalk ış ı r ­sak, teor ik bakı mdan bundan daha sefil ve prati k bak ı mdan bundan daha gü lünç bir şey ola maz: bu, suzdal boyacı l ığından başka bir şey deği ld i r» (V. i. lenin, Toplu eserleri, c. 30, s. 123).

1 970 y ı l ında Şili'nin konkre koşu l la rında bu sorunların görünüşü nas ı l d ı r1

Yürütme kuvveti ha lkçı partiler eline geçmiş bu l unuyor. O ç Komünist m i l let vekili, üç sosyalist, ıiç radika l , iki sosyal demokrat, Ha l k Hareketi B i rliği (HOP'den ayrı lanların k u rd u kları pa rti) i le Bağ ı msız Ha l k Eylemi ' ­nin birer temsi lcisi ve bir pa rtisiz Ba kanla r Kuru lunun üyeleri o ldu lar . Bütün mahal l i iktidar organlarında, soru m l u mevkilere, merkez idare­lerinde ,kilit mevki lerine, elçi l i k lere, d elegesyonlara ve diğer makamlara Cumhu rbaşkanının, solcu gücler koalisyonu temsilc i lerinin güvenini kazan­mış kişiler atanıyor. Baz ı la rının maha l l i ç ıkarlara a ğ ı rl ı k vermeleri ve devlet cihazının çeşitli ha lka larında şu ya da bu pa rtinin etki a lanlarının kuru l ması teh likesi de gözönünde bu lund uru lmaktad ı r. Hükumet cihazının kuru lması hakkındaki siyasa l anlaşmada (progra ma ek'tir) bu konu da şöyle deniliyor: «Her düzeydeki yönverici organlarda ve devlet yöneti mi­nin en öneml i a lanla rında ha l k hükümetine dahil bütün gücler temsil edilecektir, bunlar gerek kendi a ra la rında , gerekse emekçilerin ve ha lk ın toplumsal örgütleriyle ittifak halinde faa l iyette bu l unaca klard ı r.»

Bu , kısacas ı , çok parti l i bir hükü mettir ve k,endisini meydana getiren güclerin koordine eyle m le riyle işgörmektedir. Bu hükü met tipi, ü l kenin i htiyaçlarına ve geleneklerine uygund u r. Zira sosya l değişimler için b i r değil , birçok politik guruplaşma m ücadele etmektedir. Ve çok partili d üzenin de yüzyı l dan fa zla bir geçmişi vardır.

Program da aynı za manda şöyle deniliyor: «işçilerle memurların, köy lü ler, ev kadınlar ı , üniversite öğ rencileri, ayd ınl a r, zanaatçı la r, küçük ve orta işverenlerin ve diğer emekçi ta bakala rının sendikaları ve diğer örgütleri, iktidar organlarının kararlarının hazır lanmasına kat ı lacaklard ı r. örneğin, sosya l sigorta la r k u ru m unda , giz l i oylama ile yapı lacak demok­ratik seçimlerle sigorta l ı la rın özerk yönetimi sağlanacaktı r. Devlet i şlet­melerinin yönetiminde ve üretim komitelerinde işçi ve memu rla rın temsil­cilerine yer verilecekt ir . Ev komiteleri ve ha lk ın diğer örgütleri, konut dairelerinin faa l iyetlerini, kanunun tanıd ığ ı yetkiler ve hak lar çerçeve­sinde ve uygun bir düzeyde denetleyebileceklerdir. Bu örnekler, yeni bir anlay ı ş ı , ha lk ın devlet organlarının ça l ışmasına katı lmas ı i çin gerçekçi

"ve etkili olanak la rın mevcut o lduğunu göstermektedir.»

91 3

Page 18: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Halk Birliği, emekçilerin ve halkın gerçek iktidarına uygun bir yeni devlet yapısı kurmak için mevcut devlet dairelerini yenileştirmeyi kendi ödevi saymaktadır. Programda, hükümetin bunlarla ilgili olarak olmak istediği tedbirler belirtilmekte ve şöyle denilmektedir: "Yeni politik ana­yasa, halkın devlet yönetimine yığınsal olarak katılmasını kanun­laştıracaktır.»

Bu amaca vqrılabilmesi için belirli bir zamana, birçok idari ve politik tedbirin alınmasına ihtiyaç var. Bu yönde çalışmalara başlanmıştır. Başkan Allende'nin görevine başlamasından birkaç gün önce, emekçilerin, bütün halkın ve bu orada devlet memurlarının birçok örgütü alınması gereken ôcil tedbirlerle ilgili tasarılar hazırladı ve yeni hükümete bu konuda bilgi verdi. Halkın yaratıcı gücü, devlet cihazıno, dinamik olarak ve bürokrosiye gömülmeden çalışabilmesinde yardımcı olacaktır. Halkın, çözüm bekleyen ödevlerin başarılmasındaki güçlükleri ve mevcut olanak­ları anlaması do, onların toplumsal sorumluluk duygusunu ve disiplinini artırmaktadır.

işçi sıni/ının ve Komünist Partisi'nin rolü HalR hükümeti programının gerçekleştirilmesinde işçi sınıfına önemli

rol düşmektadir. işçi sınıfı, mücadelesinin şerefli gelenekleri, yüksek düzeydeki sınıf bilinci sayesinde politik hayatta yönetici rol oynamakta­dır. işçi sınıfının güclü bir örgütü vardır. Bu, devlet sektörü ile özel sektör­deki hemen hemen bütün işçi ve memurları birleştiren Şili Sendikalar Birliği'dir. Şili Sindikalar Birliği (KUT) kendisine bağlı olmayan sendika­larla sıkı ilişkiler kurmuştur ve işçiler, memurlar, köylüler, küçük tüccarlar, küçük işverenler, aydınlar ve uzmanlar üzerinde büyük bir etkisi vardır. işçi sınıfı, ulusun başlıca gücü olarak memlekette büyük bir rol oyna­maktadır. Gerici bir devlet darbesi hazırlayanıarın plônlarının herşeyden önce işçi sınıfı tarafından önlenmiş olması do bunu ıspat etmektedir. Seçimler sırasında Allende'nin en fazla oyu, proletaryonın en güclü, en savaşkan, siyasal bakımdan en gelişmiş olduğu eyaletler ve şehirlerde almış olması do dikkate değer.

Komünist Partisi, proleter partisidir, oma güttüğü birlik politikası sayesinde, gençliğe, köylülere, yaratıcı aydınlara, öğretmenlere ve uzman­lara büyük etki yapmaktadır; Komünist Partisi, halk güclerinin proletarya yanında toplanması için büyük bir gayretle çalışmaktadır. Sosyalist Partisi'nin de emekçi yığınlarlo sıkı bağları var, orta tabakalar arasında itibarı büyük. Komünistler ve sosyalistler, 1 4 yıldan fazladır omuzomuza savaşıyorlar. işçi hareketinin ve sosyal-politik savaş yönetiminin birçok meselesini birlikte çözüyorlar. Komünistler, sosyalist dostlarıyla karşılıklı anlayışı derinleştirmeyi devrimci görevleri arasında sayıyorlar.

Emekçilerin ve bütün halkın, ülkenin yönetimine katılması için devlet iktidarının her alanında ve her düzeyinde olanaklar açılmıştır ve gitgide

9 1 4

Page 19: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

daha fazla açılacaktır. Odevimiz, halkın katılışiyle bir hükümet kurmak değil, halkın yönettiği ve sonuç belirleyici gücün işçi sınıfı olduğu bir devlet yaratmaktır. Bundan ötürü proletaryanın etkinliği, çokluğu. bilinç­liliği, sınıf disiplini ve örgütlülüğü, - diğer halk tabakalarına karşı olarak değil, onlarla ittifak holinde, ortak çıkarları savunarak -, hükümetin başarılı faaliyetini garanti edebilir ve proletaryaya özgü olan nitelikler (savaşta kararlılığı, reformları yarı yolda kalmadan gittikçe kökleştirerek uygulama azmi) bu işte kendisine yardımcı olmaktadır.

Zorluklarla karşılaşılmıyacağını söylemek manôsız olur. Güçlüklerimiz elbette olacak. Fakat, halk hükümetinde temsil edilen çeşitli sosyal ve politik gücler arasındaki ilişkilerde anlayışın iç güçlüklere hôkim olacağını haklı olarak beklemekteyiz. Halk Birliği'nin bütün parti ve örgütleri, programın uygulanmasını samimi ve dürüst olarak istiyor. Hatta bu parti ve örgütlerin sınıf yapılarına ve program ilkelerine baktığımız zaman şu gerçeği daha iyi görebiliriz: Onlar, birlikte yaşıyobilir ve işbirliği yapa­bilirler, yapmaları da ıôzımdır. Ortak sorunları olan, barışmaz sınıfların bulunmıyacağı toplumun kurulmasında da isbirliği yapabilirler ve yap­maları da gerekir. Bundan çıkarılacak sonuç

'şudur: Çok partili hükümet,

sosyalizm koşullarında da devam edebilir. Dıkemizin sosyalizme doğru ilerlemesh1de kendisine özgü özelliklerinden biri de, işte bu çok partili sistem olacaktır .

B u durum, çeşitli demokratik akımlar arasında ideolojik mücadeleyi, fikir çatışmalarını safdışı etmez. Halk Birliği Cephesi'nin kurulması, halk arasında yapılan politik ve ideolojik çalışmaların sonucudur. Halk hükü­metinin başarısı, bu çalışmaların devamına bağlıdır. Komünist Partisi bu gerçeğe dayanarak, halk partileri arasındaki karşılıklı anlayışın, daima geçerli bir faktör olarak kalması gerektiği kanısına varmıştır.

Oligarşi, muhalefet, ordu

Oligarşiye gelince, ona karşı tutumumuz tamam tersidir. Oligarşi, belirtilen dönüşümlerin azılı düşmanıdır, ona karşı amansız bir politik mücadele yürütülmektedir ve yürütülecektir. Halk hükümetinin hedefi, oligarşinin ekonomik gücünü temelinden yıkmak, maddi dayanağını yoketmektir.

Halk Birliği programının gerçekleştirilmesi ve sosyal gelişme, sınıf çeliş­melerinin ve sömürücü sınıfların ortadan kalkmasını sağlamalıdır.

Halk Birliği hükümetinin karşısında politik muhalefet varlığını sürdür­mektedir. Programda da belirtildiği gibi, "Muhalefetin maddi ve ideolojik temeli var oldukça ve elbette' kanunun çizdiği çerçeve içinde faaliyet göstermesi şartiyle muhalefeti tanımak lazımdır.

Silahlı Kuvvetler konusunda Halk Birliği'nin görüşü şudur: Silahlı Kuv­vetlerin ulusal niteliği ve mesleki bilgileri kuvvetlendirilmeli, Silahlı

91 5

Page 20: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Kuvvetler askeri b i l im ve a skeri teknik temel inde bütün yönleriyle gel i şti ri l­mel i , ü l kenin ekono m i k gel iş mesine de katkıda bu l unaca klar ı d i kkate a l ınma l ı , fa kt bu h içb i r za man, u l usal egemenliği koruma g i bi başl ıca g örevlerinin yerine g et i rmesinin zararına o lmamal ıd ı r. "Si lôhlı Kuvvetlerin maddi ve tekni k donatımı sağlanmal ı , hak l ı ve demokratik bir ücret, terfi ve e mekl i l i k d üzeni ku ru lma l ı ve bu d üzen, subaylara, astsu baylara ve erlere gerek h iz met sürelerinde, gerekse emekl i l i klerinde uyg un b i r maddi geçi m temin etmel i , aynı za manda, her bi rine h i zmet süresinde anca k yeteneklerine göre reel terfi olanak ları verme l id i r.»

Başkan Allende'nin defa larca belirttiği gibi , Halk Birliği pa rtileri , Si lôh l ı Kuvvetlere ya da onların herhangi b i r b i r l iğine karşı savaş yürüt­meden i kt idara ge ld i ler. Ordu, i kt ida r mücadelesine katı l madı , h a l k ı n zaferi U l usal Kongre tarafından perçinlendiği za man, hükümeti aç ı kça tanıd ı . Yüksek mesleki şerefine uygun o lara k anayasaya ve kanunla ra saygı gösterd i . Aş ı rı sağcı uns u rlar, bu i l kelere sad ı k kald ığı iç ind i r k i S i lôh l ı Kuvvetler Başkom utanı g enera l Rene Şnayder'i ö ldürdü ler.

El bette, S i lôh l ı Kuvvetlerin yetişti ri l i p örgütlend i ri ld iği orta m ı ve özel­likle son y ı l larda mesleki eğiti m lerinin Pentagon' un etkisi a lt ında yürütü lmüş o ld uğunu hesaba katma mazl ı k edemey iz. Fakat bu, ordunun, emperya l izmin ve yönetici s ınıf la rın sad ı k h i zmetkôrı o lduğu anlamına gel mez. Kara kuvvetleri i le deniz kuvvetleri, bağı msız l ı k savaşımızda doğd u lar. Her üç a skeri k uvvet türünün erleri ve a stsubayla rı fa k i r ha l k ta bakala rından, subayla rının hemen hemen tümü orta tabaka lardan gel mekted i r. Ol igarş i 'nin ve en zeng in burj uvazinin temsi lc i leri , oğul la rına uzun za mandan beri askerl i k mesleğini seçt i rmiyorlard ı . Şunu da unut­mamak gerek k i , a rt ı k hiçbir sosyal kuru luş , d ünyayı sa rsmakta olan sosyal f ı rtına la r ve korkunç bir sefa let içinde yaşayan yüz m i lyonla rca insanın d ra m ı karş ı sında i lg i s i z kalma makta d ı r.

Dominik Cumh uriyeti Si lôh l ı Kuvvetlerinin, B i rleş i k Ameri ka'nın müda­heles i s ı rasında ne tutu m a ld ık larını hatı r ladığı m ı z ve Peru askeri hükü­metinin i lerici nitel iğini düşündüğümüz za man, o rd u hakk ında h ü k ü m verirken dog matik o lmamak gerektiğini anlarız. Gerçi a s keri kuruluşların da reforma i htiyaçla rı va rd ı r, fa kat bu, zorla ya p ı lmama l ıd ı r. Bu dönüşümler askerlerin çevresinde doğrna i ı , onlar ın kend i leri bu reform­ların zorunluğuna inanma l ı d ı rla r.

Ost tarafını ise za man ve hayat gösterecekti r.

Son o la ra k şunları söylemek gerek i r: Devletin, devlet ku ru luş la rının nitel iği ve işçi s ınıf ının rol ü sorunları , herşeyden önce p rati k a landa çözümlenecektir. Ha lk ın bi rl iğini zayıflatmaya deği l k uvvetlendi rmeye, yeni hükü metin eylem lerini güclendi rmeye ve genişletmeye ça l ı ş ı rken, bu sorunların çözümü için de ça l ı ş ı l m ı ş o l maktad ı r. El bette bütün bunlar b i r gün i çinde gerçekl eşt i ri lemeı. Ama, ü l kenin idaresini e l lerine olon

916

Page 21: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

güclerin niteliği, hükümetin sınıfsal yapısında ve yönünde köklü bir değişiklik meyda na geldiğini göstermektedir. Bu değişiklikler zorunlu olarak bütür devlet yapısı nı do etkileyecektir. Yeni hukuk devleti bir halk devleti olmalıdır !

Yeni toplumun kurulması yolunda

Yeni gerçekliğin ve yönetimlerin yorumları devam ediyor ve bu durum, bizleri ağır hatala ra düşmekten koruyor. Biz bu yorumumuzda durumun a nca k doğruya yakın bir tahlilini yapmış bulunuyoruz.

Halk hükümetinin çözmek zorunda olduğu sorunlar son derecede kar­maş /ktı r : 200.000 kişi işsizdir, 500.000 konut i nşa etmek lôzım, yeteri kada r okul ve hasta ha ne yok, dış borçlar 2 milya r doları aşıyor, bütçe aç ık veriyor, sanayi donatımları eskimiş, tarım geri kalmış durumda. Bu sorun­ları, a ncak zenginlerin çıkarlarına karşı, Halk Birliği programı tarafından öngörülen devrimci dönüşümlerin uygula nmasına yönelik yeni b i r politikayla çözmek mümkündür. Fakat emperyalist tekeller ve oligarşi bu ' politikaya karşı direniyorlar ve direnecekler de.

Gericilik, bencil çıkarlarını savunmak için elinden gelen herşeyi yapa­bi leceğini gösterdi. Seçim kampanyası sı rasında anti-komünizmin bütün silôhlarını seferber etti, yolan söyledi , iftira etti, teröre başvurdu. Halkın zaferini duyar duymaz do hemen ekonominin dezerganize edilmesi , terörün a rtırılması yoluna başvurdu. Şimdilik bir hükümet da rbesi yapa­madı oma, kışkırtıcılık faaliyetlerine, hatta bir dış müda heleye hôlô umut bağlıyor. Gericilik kuvvetleri, halk hareketini içten çökertmeye çalışı­yorla r, pa rtileri ve yöneticilerini kirletmeye uğ raşıyorlar, konformizm ve reformizmi sivriitmeye gayret ediyorlar ve böylece halk hükümetini iflôs ettirmeye ya do devirmeye çabalıyorlar. Ha l k Birliği gücleri bütün bunları hesaba katmıştır ve bundan sonra do kataca ktır.

Halk Birliği Cephesi, iktidarı mücadele yoluyla a ldı, hem de bütün politik sorunları halkla bi rlikte, ha l kın desteğiyle çözerek. Birlik halinde bir ha l kın , düşmanlarını yenecek gücte olduğuna, her türlü engeli aşa­bileceğine ve yeni toplumu kurabileceğine kesinlikle inanarak , bu politikayı devam ettirmelidir.

91 7

Page 22: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Günümüzde sosyalizm dünyası :

Bulgaristan'da köy ekonom isinin gelişmesinde yeni aşama : ta rım-sanayi kom pleksieri

I V A N A B A C I E F

Leninci kooperatif plônının memleketin somut-tarihsel koşullarına yaratıcı bir şekilde uygulanması sayesinde sosyalist temeller üzerinde yeni baştan kurulan köy ekonomisinin çehresi baştan başa değ işmiş ve önünde geniş gelişme perspektifleri açılmıştır.

Bulgaristan Komünist Partisi Merkez Komitesi köyde oluşan dinami k gelişmeyi d ikkatle izlemekte ve bilimsel öngörürlükle yönetmektedir. Bugünkü aşamada, üretimin artırılmasıyla yüksek kaliteli ucuz mamul elde etme ödevleri, sanayi metodlarının tarım alanlarına geniş ölçüde uygulanmasını gerektirmektedir. Köy ekonomisi üretiminin aralıksız olarak yoğunlaştırılıp i hti saslaştırılması bu aşamalara ulaşmanın en doğru yoludur.

Bulgaristan Komünist Partisi Merkez Komitesinin N i san (1 970) Plenurnu bu problernleri incelemişt ir . Todor Jivkof yoldaş tarafından bu plenumda okunan raporda, sosyalist toplumun gelişmesi ve ihtiyaçları derin bir bilimsel ve eleştirel tehlilden geçirilmiş ve partinin köy ekonomisi alanın­daki yeni ödevleri belirtilmiştir. Plenum, köy ekonomisinin gelecekteki ekonomik, sosyal- politik sorunlarına yeni çözümler getirmiş, gerekli karar­ları almıştır.

Partinin bu yeni doğ rultusu, Bulgaristan'da üretim güclerinin geliş­mesiyle ilgili objektif kanunlara ve köy ekonomisinin yoğunlaştırılmasında (konsantrasyonunda) ulaşılan yüksek düzeye dayanmaktadır.

Bilindiği gibi, üretimin yoğunlaşması, objektif ekonomik kanunların etk is i altında biçimlenen yasal bir süreçti r. Yoğunlaşmanın karekterini , derecesini ve biçimlerini, üretim güclerinin ulaştığı düzey ve üretim iliş­kilerinin olgunluğu beli rler. Köy ekonomisinde yoğunlaşma aynı kanunlara tôbidir ve hem yatay, hem de dikey yönlerde, yani büyük bölgesel üretim işletmeleri kurmak ve bunların ulusal gelirin elde edilmesindeki rollerini artırmak suretiyle gerçekleşir. Günümüzde özellikle bilimsel-tekniksel uevriminin yaygınlaşması, yoğunlaşma üzerinde büyük etkiler ya pmak­tadır.

Kapitalizmin köy ekonomisini yoğunlaştırma süreci, çok sayıda küçük ve c;ırta işletmelerin iflôs etmesine, emekçi yığınlarının büyük çoğun­luğunun yoksullaşmasına, kapitalizmde temel çel işkinin derinleşmesine ve sınıf savaşının keskinleş rnesine sıkı bağlarla bağlıdır. Marksizm-

91 8

Page 23: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Leninizmin kurucuları bu noktaya defalarca dikkati çekmişlerdir. Lenin büyük ve küçük işletmecilik sorunu üzerindeki revizyonist görüşlere karşı mücadele ederken şunları belirtiyordu : .. Bilim ve teknik her ileri adımında kapitalist toplumdaki küçük iş letmeciliğin temellerini kaçınılmaz olarak ve amansızca yıkmaktadır» (V. i . Lenin, Toplu eserleri c. 1 7, s. 2 1 ) .

Günümüzde, Batı Avrupa'nın gelişmiş ülkelerinde, Birleşik Amerika'da ve Kanada'da obj ektif ekonomik kanunların etkisi altında meydana gel­mekte olan yoğunlaşma ile yanyana milyonlarca küçük köy iş letmecisi iflôs etmekte ve sosyal çelişkiler keskinleşmektedir. Yoğunlaşma konusu­nun bu ülkeler ba sınında günlük olaylar arasında ver alma sı hiç de raslantı değildir. Batıda Mansholt plônı hararetle tartışılmaktadır. Ortak Pazar ülkeleri köy ekonomilerinin durumunu ta hlil eden bu rapora göre, 1 980 yılının sonuna kadar 5 milyon köy işletmesi tamamiyle ortadan kalkaca ktır.

Sosyal izmde yoğunlaşma ve ihtisaslaşma tamamiyle başka şartlar a l tında gerçekleşiyor. Sosyalist ülkelerde maddi üretim kollarındaki yoğunlaşma sosyalist üretim ilişkilerine bağlı bulunmakta ve bunlar tarafından teşvik edilmektedir. Yoğunla şma memleketin sosyal-ekonomik gelişmesiyle i lgili genel plônın yardımiyle devlet tarafından yönetilmekte­dir. Bu durum, bilim ve tekniğin gelişmesine uygun şekilde ve halkın aralıksız artan ihtiyaçları gözönünde tutularak, üretimin ve bu arada köy ekonomisi üretiminin yoğunla şma sına olana klar sağlamaktadır.

Diğer sosyalist ülkelerde olduğu gibi Bulgaristan'da da köy ekono­misindeki yoğunlaş manın kara kteristik özelliklerinden biri şudur : Yoğun­laşma kapitalist ülkelerde olduğu gibi küçük özel köy işletmelerinin iflôsı ve bundan doğan ekonomik, politik ve sosyal çelişkilerin derinleşmesiyle değil, köylülerin emek kooperatif tarım işletmelerinde (tekezeselerde) birleşmeleriyle gerçekleşm€ktedir. Toprağı işliyen köylülerin maddi iiği­lerini artırmak bakım

'indan bu yoğunlaştırma yolunun önemi büyüktür. Köylüler kooperatif işletmelerine kendi eserleri gözüyle bakmakta ve kooperatifleri daha da geliştirmek için canla başla çalışma ktadır iar.

Bulgaristan Halk Cumhuriyeti anayasası gereğince toprak işliyenindir. Köylü, toprağı istediği gibi kullanma ha kkına sa hiptir. Fakat Bulga­ristan'da artık topra k alım-satımı yoktur. Esasen özel kullanım için topra k alım-satım isteği de kalmamıştır. Bu durum, büyük üretimin yalnız « kutsal» özel mülkiyetin temeline dayanarak gelişebileceği ha kkındaki burjuva görüşl erinin çürüklüğünü şüphe götürmez bir şekilde ortaya koymaktadır.

Meml eketimiz köy ekonomisinin diğer bir özelliği de bu işin ardıcıl olarak yapılma sıdır. Köy ekonomisi sosyalizm kuruculuğunun her aşa­masına uygun şekilde gelişmiştir.

1 944-1958 dönemini kapsayan birinci aşamada özel köylü işletmeleri kooperatifleştirilmişti. Bulgaristan köylüsünün çoğunluğunu içine alan

9 1 9

Page 24: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

3.500 emek-tar ım kooperatif işletmesi kurulmuştu. 1 968 yılının sonlarına doğru köy ekonomisini sosyalist temeller üzerinde kurma süreci tamam­lanmış ve ülkedeki bütün köy ekonomisi topraklarının % 93'ü tarım kooperatiflerinde (Tekezese) ve devlet tarım işletmelerinde (Dezese) birleştirilmişti. Küçük köy işletmelerinin sosyalist kooperatif işletmeler haline gelişi kapitalizmden sosyalizme geçiş döneminde köy ekonomisinin yoğunlaşmasından başka şey değildi.

Bu dönemde yoğunlaşma süreci, şiddetli sınıf savaşı içinde gelişiyordu.

9 Eylül 1 944'ten sonra, politik alanda çözümlen miş olan «kim kimi» sorunu art ı k ekonomik alanda da çözümlenmeye başlan mıştı. Bu arada, kooperatifçilikte bazı yanlışlıklar yapılmıştı. Bazı önemli sorunlar önceden dikkatle incelen meden çözümleniyordu ; tecrübe, kadro ve uzman yeter­sizliği vardı. Fakat ilk adım atılmış, yol açılmıştı. Köy ekonomisinin bu birleşme, kooperatifleşme, yoğunlaşma ve ihtisaslaşma aşamasına tarihsel açıdan bakıldığı zaman, Bulgaristan Komünist Partisi'nin sos­yalizm kuruculuğunun karmaşık problemlerini büyük bir ustalı kla çözdüğü apaçık görülür.

1 958-1 969 yılların ı kapsayan ikinci aşama, emek kooperatif tarım işlet­melerinin büyüme dönemidir. 3.290 orta tarım kooperatifi 1 959 yılında genişletilmiş 972 işletme haline getiril mişti. Kooperatif işletmelerinin genişletilmesi süreci bundan sonra da devam etmiştir.

Kurulmuş olan maddi-teknik dayanak ve köy işletmelerinin yönetiminde elde edilen tecrübeler, TKZS'Ierin genişletilmesine temel oldu ve mem­leketin ekonomik gelişmesi yeni bir aşamaya yükseldi. Bulgaristan bir sanayi-tarım ülkesi haline geldi. Memleketin sanayi üretiminde yıll ı k ortalama kalkın ma h ız ı o ii 1 3.6 idi. Sanayide yeni çağsal sektörler kuruldu. Bulgaristan Korr

iünist Partisi Merkez Komitesinin tarihsel Nisan i (1 956) Planumunda T. livkof yoldaşını başkanlığında yeni bir parti yönetimi seçildi. Plenum geçen dönemin geniş bir tahlilini yaptı ve mem­leketin ileri doğru gelişmesinin bellibaşlı yönlerini belirtti. Partinin aldığ ı tedbirler köy ekonomisindeki üretim güclerin in gelişmesi için de yeni ve geniş ufuklar açtı.

Köy ekonomisinin yoğunlaşma ve ihtisaslaştırılması alanında bundan sonra birbirini izliyen iki aşama, çağsal makine tekniği ile agro-tekniğin köy ekonomisi üretiminde geniş ölçüde uygulan masını sağladı. Bütün bunlar ekonomide gelişmeyi hızlandıracak unsurlardı.

Bulgaristan köy ekonomisinin şimdiki durumu nedir?

Hôlen ülkede 795 TKZS ve 301 DZS vardır . Her TKZS'nin ortalama 4. 1 36 hektar işlenir toprağı mevcuttur. 3.200 hektardan fazla toprağı bulunan TKZS'ler bütün emek tarım kooperatiflerinin o rı 57.2'ni teşkil etmekte ve işlenir toprağın % 76.8'ni kapsamaktadırlar.

920

Page 25: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

O l kede, 1 969 y ı l ı nda bir hektard a n elde edi len orta lama gel i r şöyled i r: m ı s ı r 4.130 kg ; buğday 2.470 kg ; ayçiçeği 1 .890 kg . Bu lga ri stan , ana bitki lerden elde ettiği gel ir ba k ım ından ge l i şmiş ü l keler a ras ında yer a lm ı ş bulun maktadır . Hayvansa l ü rü n lerin üreti minde de öneml i bir artış va rdı r. Olkemiz bütün a n a köy ekonomis i bitki leri a la n ında büyük b i r üretici ha l i ne gelmiştir, ürün lerin in öneml i bir k ı sm ın ı d ü nya pazarına i hraç etmekted i r.

Yoğu nlaşma, ayrı ayrı iş letmelerde o lduğu g i bi , i l ler ve bütün ü lke ölçüsünde de i ht isaslaşma sürec in i deri n leştird i . Bu a landa hayvanc ı l ı k ve ta h ı l üreti m i nd e daha h ız l ı b i r g el işme o ldu . Hayvanc ı l ı kta bölgelerin somut ma hall i koşu l la rı gözönünde bu lunduru lara k i ht i saslaşt ı rı lm ı ş büyük fermalar kuruld u . Orneği n , Vratsa i l i ndeki bütün TKZS'lerde önceleri hayva nc ı l ığ ın 4 kolu da ge l i şt i ri l iyordu; i ri boyn uz lu iş hayva n ları , koyun , domuz ve kümes hayva n ları yetiştiriliyordu . Fakat tarı m kooperatifleri n i n gen i şleti lmesi v e yoğu n laştı rı l mas ı üzerine d uru m değişti . Ayn ı i l d e 1 959

y ı l ı nda 41 tarı m kooperatif i ş letmesinde 84 kümes hayva n la rı ferması vard ı . 1 969 y ı l ı nda i se, gen iş let i lme sonucu olara k kü mes hayva nlar ı fer­maları 28-e i nd i r i ld i ve bun lar 1 9 i ş letmede toplan d ı . B uğday ve ayçiçeği üret im i en elveri ş l i bölgelere yoğun laşt ırı l d ı . B uğday için memleketin kuzey ve gü ney doğu bölgeleri , ayçiçeği iç in de kuzey bölgesi uyg u n görü ldü . Köy ekonomis i bitk i leri n i n kendi lerine en elveriş l i doğa v e i k l i m koş u l la rı nda yetiştiri l meleri sayes inde iş len i r topra klarda öneml i b i r a rt ı ş oldu , aynı za manda tarı mda veri m l i l i k a rtt ı .

Emek- kooperatif ve devlet tarı m i ş letmeleri n i gen iş letme kara rı n ı n zama n ı nda a l ı n mı ş doğru b i r tedbir o lduğunu hayat gösterdi v e b u ted­bi rler köy ekonomis i üret im inde ekonomik etk i n l iğ in yü ksel mes ini sağlad ı .

Köy ekonomis inde yoğu nlaşma sürec in i n üçüncü aşaması ş imd i başla ­m ı şt ı r. B u n u n en büyük n iteliği ta r ım-sanayi kompleksierin in kuru lmasıd ır.

Olke ekonomis i n i h ı z l ı tempola rla ge l i şt irmek, ha l k ı n yaşayış düzeyi n i ara l ı ks ı z o lara k yükseltmek iç in köy ekonomis inde ü reti m i artırmak, mal i ­yet değeri n i ucuz latmak, emek veri m i n i ve ra nd ıman ı art ı rmak ıôz ı md ır.

T. livkof yoldaş ın Bu lga ristan Komünist Partisi Merkez Kom itesinin Nisan (1 970) Plen u m unda bel i rttiği g ib i , bugünkü koşullarda mevcut tarım kooperatif leri , ne kadar da büyük olsalar, o lana k ları n ı tüketmiş­lerd i r. B u yüzden b i l imsel-tekni ksel devri m i n u laş ım iarı n ı en iyi b ir şeki lde uyg u lamak ve köy ekonomis in i sanayi temel /er ine oturtma k iç in yeni bir yoğunlaşmaya g i d i l mesi kaçı n ı l ma zd ı r.

Köy ekono mis i n i n d a ha fazla yoğu n laştı r ı lması n ı g erektiren objektif ve sübjekt if faktörleri ve genel l i k le bütün ekono m i n i n gelişme eği l i mleri n i g öz önüne a l a n plenu m , tarı m-sanayi kompleksieri n i n köy ekonomis i n i n yoğun laşmas ında en elveriş l i b i r şeki l o lduğunu bel i rtmiş ve uyg u lan ­mas ın ı tavsiye etmiştir.

*

921

Page 26: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Ta r ım -sa nayi kompleks ier i , ge l i şmiş sosya l i st top lum kurucu luğu döne­minde köy ekonomis i n i yoğ u nlaştı rmada n itel i kçe yeni b i r aşamadı r .

Kompleks/erle g üd ü/en a ma ç, sanayi teknoloj i s in i köy ekonomisine uyg u lamaktır . Bunun iç in bel i r l i makro-bölgelerdeki ta rı m iş letmeleri (TKZS ve DZS' ler) b i rl eşt i ri l i r ve bun larda ü reti m i n opt imô l yatay entegras­yonu (bütün leşmesi) gerçek leşti ri l i r. Bu bölgesel b i r leşmelerde köy ekono­ın is i üreti m i n i n sanayi i le b i rleşmesi i ç i n (ya n i d i key enteg rasyon için) en iyi koşu l l a r sağ lanmaktad ı r.

B i r y ı l önce ü l ken i n bazı i l leri nde i l k deneme ta r ım-sanayi kompleksieri kuru ldu . Bu tecrübe, yeni usu lün etk i l i o lduğ unu i spat ett i . Vratsa i l i nde faa l i yette bulunan i k i kompleksi n e lde etti kleri sonuçl a r bu başarıyı doğrulamakta d ı r. Vratsa şehr indeki ta rı m - sa nayi kompleksi orta la ma 38 b in 700 hekta r a ra ziye sah ip o lan yedi TKZS'Y i kap�a makta d ı r. Bu kom pleksierd e bi rleşen kooperatif ler ekono m i k ba k ımdan zayıf!ı , toprağ ın veri ms i z l iğ i yüzünden ta r ım geri ka l ıyord u . Orneğ i n , Mezd ra tarı m-sanayi kompleksine dahi l iş letmeler, önceleri kooperatörlerin emeğ i n i n öden­mes i n i gara nti lemek iç in devletten y ı lda 1 m i lyon 200 b in - 1 m i lyon 600 bin leva kadar yard ı m a l ıyorla rd ı . Kompleks i n sadece bir y ı l l ı k ça l ı ş ­mas ı sonucunda 518 b i n leva kôr sağ land ı . Halbuk i kompleks in 890 b in leva civa rı nda zara r edeceğ i ta h m i n ed i l iyord u . Vratsa kompleksi i se önceki y ı la k ıyasla, 3 mi lyon 6 1 5 b i n leva (sôfi 5 mi lyon 248 b in leva) tuta rında fazla ü rü n elde etti.

Yoğ u nlaşma i le i ht isaslaşma n ı n gerçekleşt i r i lmes i ve ü ret im le yöneti m i n i y i örg ütlen mesi bu sonuç lar ın a l ı nmas ında baş l ıca ro lü oynad ı . Oceleri Vratsa kompleks inde buğday eki len a raz i 201 bloku ka ps ıyord u . Ş imd i i se buğday 45 büyük blokta , m ı s ı r i se 1 1 9 yerine 45 blokta yoğ un laştı r ı lm ı ş bu lun makta d ı r. Hayva ncı l ı kta da yoğ u n laşma ya p ı lm ı şt ı r . Onceleri 22 i nek ferması vard ı , ş imd i i se 1 4'tür .

Kompleksler çerçevesi iç inde m i kro-di key entegrasyon i mkôn ları da yaratı l d ı . Orneğ i n , Mezd ra ta rı m-sanayi kompleks inde e lma ba hçeleri n i , ca makô n l ı k la rı , konserve fabri kas ın ı v e a y n ı zama nda ürün leri n a l ı m ve satı m örg ütünü kapsayan «Meyve ve Sebze» kooperatif i ku ru ldu . Bu ku ru luş, ü ret imde i ş leme ve sürüm çevri m i n i n kapatı l mas ın ı ve ka l i ten i n paza r ın i stek leri ne göre ayarlanmas ın ı sağ la d ı . Ş imd i bu komplekste çeşit l i ta r ım ü rü n ler i i ş leyen 5 fabrika i le bun lar ın ya n ü rü n leri n i i ş leyen iş let­meler ku ru l muştur . Kam plekse bağ l ı köylerde sanayi i ş leri yapan ya rd ı mcı küçük işletmeler genel sanayi kombinas ında birleş mişlerd i r.

Her i k i ta r ım -sa nayi kompleksi nde, bun lara d a h i l bütün iş letmeler tems i lc i ler i n i n katı l masiy le yönet im ku ru l la rı meydana geti r i lm işt i r. Kompleksier i n yönet im kuru l lar ı , bel l i baş l ı üreti m so run lar ın ı çözmekle, yatı rı m la r için ayrılocak sermayeleri tespit etmekte, gereken tekn i k ma lze­meyi sağ la m a kta, işgücüne i ht isas ları na göre iş vermekte, ü reti m i ş le r in i

922

Page 27: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

örgütlemekte ve benzeri fa l iyetlerde bu lunma ktadı ria r. ürünler in suru­müyle i lg i l i a n laşmalor on ları n kontrol leri a l t ında ya p ı lmaktad ı r. Fakat TKZS yönetici leri n in de yapaca k la rı iş ler vardı r. Bun la r, kompleksin yönet imine kat ı l makta, a l ı nan kara rla rı g erçekleştirmekte, yetki leri a l a n ı n ­d a k i üret im kol lektiflerin i n m a l i v e ekonomik fal iyetleri n i yönetmekted i rler.

Vratsa i l i nde yeni 4 ta rı m-sanayi i kompleksi kuru ldu . Bun la rla b i rl i kte i ldeki kompleksierin sayıs ı yediye ç ıkar ı ld ı . Her komplekste köy ekonomisi bitk i leri n i n iht i sa slaştı r ı lmas ı ve çağdaş sanayi teknoloj i s i n in uygu la n ması doğa l , i k l i msel ve ekonomik koşul la ra göre ya pı lma ktad ı r. Orneğ i n , merkezi Orôhovo şehri o l a n «Dunav .. ta rı m -sanayi kompleksi n i n ( k i bu iş letme 43 b in 5 yüz hekta r iş len i r toprağa sa h i pt i r) temel üret im i o lan g el i şt i r i lmiş bağcı l ığ ı n ya n ı nda ta h ı l ve hayvanc ı l ı k kol ları d a olacaktı r. Hayva ncı l ı kta başl ıca k ü mes hayva ncı l ığ ı n a yer verilecektir. i lde ü ret i l ­mesi g ereken bütün yu m u rta lar ın 11 '1 1 1 00'ü burada ü retilecekti r.

Ta r ım-sanayi kompleksieri yepyen i problemler doğu ruyor. Bun lar ın k u ru l ma sıyla örgüt ve yönet im in g eleneksel yapıs ında baz ı değ i şi k l ik ler olaca ktı r. Za manla ü reti m ve yönet im in ş imd ik i bölg esel kooperatif örgüt­leri yerleri n i ta r ım-sanayi i ş kol /ar ına terkedeceklerd i r. Hayva ncı l ı kta, tarı mda ve diğer kol larda i ht isas laşmış büyük iş letmeler ve aynı za manda topra kları mevcut s ı n ı rl a rd a bel i rlenecek olo n tah ı l ürünlerin in üret imi iç in geniş leti lm i ş br igadalar (ekipler) k u ru lacakt ır .

Tarı m -sanayi kompleksieri , köy ekonomis i nde sa nayi metotla rı n ı n geniş ölçüde uygu la n ması iç in gerekl i koşu l la rı haz ı rlamaktad ı r. 1 975 y ı l ı na kadar bütün zah i re ve ayçiçeği üret im i sanayi temeleri üzerinde ya pı la­cakt ı r . !Bu uyg ula maya k ü mes hayvan ı , domuz, dana et i ve yumurto ü reti minde d e g eçi lecektir. Za h i re, ayçiçeği ve şeker pancarı ek i lecek a raz i ler daha şi mdiden öneml i ö lçüde a rt ı r ı l ıyar. Orneğ i n , Vratsa i l i nde 1 975 y ı l ına kadar, ş imdik i 763 ta r ım bloku yerin e 55 blokta zah i re bitki leri , ş imd ik i 535 blok yeri ne 42 bl'okta mısır yeti rişti ri lmes i öngörülmektedi r. Yeni bağ lar ın , meyve ve sebze ba hçeleri n i n haz ı rlanmas ına do başla n ­mıştı r.

Bütün ü lkede durum böyle olaca ktı r.

1 975 y ı l ı na kada rki dönemde, ü lkede domuz eti ü reti m in in 40.9' n u n 3 2 domuz kombinas lnda , yumurta üret im in i n % 52' s i n in 9 k ü mes hayva n ı fa brika s ında , k ü mes hayvan ı eti üret im in i n (i,;) 95' i n i n 1 6 kümes hayva n ı kombinas ında v e d o n a eti ü reti m in in % 52's in in 21 işletmede toplanmas ı öngörülmektedir.

Tarı m-sanayi kompleksieri b i l im ve tek n i k a l a n ı ndak i bul uş lardon fayda lan ı lması i ç in gen iş o lanak lar yaratmaktad ı r. Bitk i hasta l ı klar ına ve zararl ı la ra ka rşı savaşta prepa rat ve g übrelerin ku l la n ı lmas ı yen i bir temel üzerinde g erçekleştiri lecekti r. Her komplekste ta rı m-k i mya labora-

923

Page 28: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

tova rları kuru l makta d ı r. Bu la boratova rlar, k imya n ı n köy ekonomis ine gen iş ölçüde g i rmesi n i sağlayan başl ıca ü retim ve bi l im merkezleri o laca kt ı r. Devlet zah i re ofisleriyle b i r l i kte zah i re a mbarları kuru l maktad ı r. Za h i reler biçerdöverlerden doğ rudan bu a m ba rla ra taşınacak, temizle­necek, sonra d a başka yerlere sevkedi lecek veya korunoca ktı r.

Tarı m-sanayi kompleks ieri örg üt lenmesi , köy ekonomis i yöneti m in in yen i b i l i msel temel ler üzeri nde kuru lmas ı sürecı n ı h ı z land ı ra ca kt ı r. Kompleksiere daya n ı lara k, siberneti k-otomatik yönetim s istemlerin in projeleri haz ı rlanmaya başla n mışt ı r. Bu a landa çok gen iş o lanak lar vard ı r.

Hükü metin onayladığı b ir programa göre, köy ekonomis i ihtiyaçlarını ka rş ı lamak için ü l kede 10 elektron i k hesap lama merkezi kuru lma ktad ı r. Bun la r, Tarı m ve Beslenme Sanayi i Ba ka n l ı ğ ı ' n ı n e lektro n i k hesa plama merkezlerine bağ l ı d ı r. Her komplekste a ktif yönet im sağ lan ması iç in kontrol s i stemi örgüt lenmiştir.

Orneğ i n Vratsa i l i nde b i rkaç y ı l önce kuru lan mak i neyle hesa plama merkez inde elektron ik hesa plama tekn iğ inden fayda lan ı l ıyor. Burada 80 hesa playıc ı- prog ra m i st ça l ı ş ıyor. Çok sayıda hesapla ma makinas ı satı n a l ı n mı şt ı r. Kompleks ieri m iz in enformasyonunun b i r k ı sm ı a rt ık bu merkez­Ierde haz ır la n ıyor.

Vratsa i l i nde köy ekonomis in in yoğ u n laşması ve i kt isaslaşması prog ra ­m ı n ı n gerçekleştiri l mesi , ekonom i k etkin l iğ in öneml i ölçüde a rtmas ın ı sağ l ı yaca ktı r. 1 967 y ı l ı n k ıyasla 1 975'te gene l köy ekonomisi ü rününün % 70, safi ürünün i se 0, '0 90 a rtması pıôn laştırı l m ışt ı r. Vratsa ta rı m­sanayi kompleksinde broyler (paketlen miş k ü mes hayvan ı et i ) kombinas ı ­n ı n kuru l masiyle daha şi mdiden k ü mes hayva n ı eti n i n mal i değeri k i lo - / g ra m baş ına ( i ldeki orta lama mal i değere k ıyasla) ya k laş ı k olarak i ki kat ucuzla mışt ı r.

*

Bulgar ista n Ko mün ist Pa rtis i Merkez Komitesi Plenumu , tar ım-sanayi kompleksieri kuru lmas ında yönet im prensip ler ine büyük önem veri l mes in i tavsiye etm işti r.

Bun lardan bir incis i gön ü l l ü l ü k prens ib id i r. Plenumda bel i rti ld iğ i g ib i , komplekse g i rmek, mevcut kompleks ierden bir in i seçmek, kompleks kuru ld u ktan son ra d a orta k i ş letmelere ve üret ime katı lmak sorun lar ın ı çözmek hakk ı iş letmelere veri lm işti r.

Vratsa i l i nde tar ım-sanayi kompleksierin in kuru l masıy le i lg i l i bu prens ip ler uyg u lan ı rken yürütüğ ümüz ayd ın lat ıc ı faa l i yetler s ı ras ı nda b i r ­çok g üçlük l erle karşı laşt ık . Fa kat, maha l l i i ncelemeler imiz , doğ ru çözü m yol u n u bu lma mıza yard ı m etti. Kompleks kuru l masiyle i l g i l i soru n lar ın , iş letme yönetici leri n i n , kooperatörlerin ve devlet tarı m iş letmeleri nde

924

Page 29: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

ça l ışan işçi lerin fi kri soru lmadan büro başlar ında çözümlenebi leceğ in i sa nmak ya n l ı şt ır.

Yeni dôvaya inanara k gönü l r ızasıyle ça l ı ş ma ktan büyük b i r kuvvet doğmaktad ı r.

i kinc i prens ip , ta r ı m -sanayi kompleks ieri ku ru l ması n ı n b i l i msel doğru­luğu ve gerek l i l i ğ id i r. Bu prens ib in uyg u lan ış ı çeşitl i faktörler in ekono m i k göstergeler üzerindek i etk i s i n i göz önü nde bu lundura ra k bi rkaç çeşit p roje hazı rlan mas ın ı gerektirir. Kompleks in k u ru lmas ına anca k yüksek ekono m i k fayda sağ l ıyacağ ı i spat edi l d i kten sonra karar veri l i r.

Uçüncü prens ip , kom plekse . g i ren emek kooperatif tarı m iş letmeleri ve devlet ta rı m i ş letmeleri n i n başına buyuruk l u luğ uyle örg üt b içi m i n i n koru n­ması d ı r. B i z im şartla r ımıza bu durum, d evlet ve kooperatif i ş letmeleri n i n tecrü bes inden faydala n ı l mas ın ı sağlama kta d ı r. Kooperatif d üzen i miz in b i ri kti rd i ğ i o lumlu her şey korunocak ve tarı m -sanayi kompleksieri nde gel işt i ri lecekti r.

Dörd üncü presip , kompleks in toprak (teritoryal) b i rl i ğ i d i r. Bu zoru n l u k köy ekonomis i ü retim in in özel n itel iğinden i leri ge lmekted i r. Komplekse, topra k, i k l i m ve ekonomik benzerl i k leri o lan bölgelerdeki i ş letmeler g i rmel i d i r. Bu, i htasas laşma sürec i n i n derin leşti ri l mesi n i ve sanayi teknoloj i s i n i n ku l lan ı lmas ın ı kolaylaşt ırı r. Kopleks ıere mü l kiyet b iç im i göz önüne a l ı n mama ksızı n , bel i rl i bölge emek kooperatif tarı m iş letmeleri ve devlet tarı m i ş letmeleri katı la b i l i r .

Beş i nci prens i p, ta r ım sanayi kompleksieri n i n demokrat ik b i r yöneti me sa h i p o lmala r ıd ı r. Bu yönet im , yönet ic i leri n bel i r l i b i r süre iç in seçi lmes in i , işçi ve kooperatörlerin yönetime katı l mas ı n ı , yönetici leri n üyelere hesap vermesini ve faa l i yetleri n i n ha l k tarafı ndan kontrol ed i l mesini öngör­mektedir.

Ta rım-sanayi kompleksieri n i n faa l iyeti , ya ln ı z köy ekonomisi üreti m i n i n çerçevesi iç inde ka lmamakta, kend i bölgeleri ndeki bütün ekonomik - sos­yal polit ik ve kültürel hayatı kapsama ktad ı r. Bun lar göz önünde tutularak, hôlen i şletme i l i şk i ler i n i n ve sosya l -yaşa msal o lana kları n ve benzerleri n i n p lôn laştı rı lmas ı v e öngörü l mesi yol unda bi rçok soru nlar çözümlen iyor. Parti organ ları iç in yeni ça l ı şma biç i m leri a ran ıyor.

*

Ta rı m-sanayi komp leksieri n i n kuru lmas ı sayesi nde, köy ve şeh i r a ras ındak i eşitsi z l iğ in ka l d ı rı l mas ı ve köy ekono mis i emeğ i n i n b i r çeş i t sanayi emeğ ine dön üştürü lmes i g ib i öneml i sosya l-ekonomik problem­Ierin çözü mü iç in yeni perspektif ler aç ı l maktad ı r.

Sosya lizmde, köyle şehrin ç ı kar ve amaçları b ir olduğu i çin , bun lar ayni ekono m i k temel üzeri nde ge l i ş i rler. Fa kat, köy ve şeh i r a ras ı nda

925

Page 30: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

ayrı l ı k lar da vardır . Bu ayrı l ı k , ekonomik ge l i şme düzeylerin i n aynı o lma­mas ından i leri ge lmektedi r. Köy, emeğ i n otomatik leşmesi , k ü ltürel -yaşa m ­sa l koşu l lar v e h a l k ı n yayayış d üzeyi ba k ım ıa rı ndan şehirden geri ka l ­mışt ı r.

Köy ekonomis in in maddi - tekn i k temel ler in in ge l iştir i l mesi ve yetk in ­leşti ri lmes i , köy ve şeh i r a ras ı ndaki ayrı l ı k ları n g itgide ortadan ka ld ı r ı l ­mas ında güc lü b i r etken ro lü oyna ma ktad ı r. Ka pita l ist ü l kelerde o lduğu g ib i sosya l ist ü lkelerde de bu temel in ge l işt i ri l mesi , yoğ un laşma n ı n h ız ­land ı rı lmasiy le b irl i kte yürür . Kapita l i st ü l kelerde sosyal eşitsiz l iğ in a rt­ması na, köy ve şeh i r a ras ında çel işk i lerin d erin leşmesine yol açan bu yasa l ekonom i k süreç, sosya l izmde maddi - tekni k temel i n ve ona bağ l ı o laro k yoğun laşma n ın g el işti r i l mesi ve mükem meleşt i r i l mes i , köyle şehi r a ras ındaki ayrı l ı k la rı n g iderek y o k ed i lmesin i sağ lamoktadı r.

BKP'n i n pol it ikası her za man, köyle şehrin sosya l - ekonomik ve kü ltüre l ­yaşa msal koşul la r ı n ı n eşitleşt i r i lmesine yönelt i lm iştir . B u tarihsel ödevin yerine getiri l mesi iç in yaratı lan koşu l lar şun lard ı r : M odern köy ekono­misine sa h ip büyük ve zeng in köyleri m iz var. Burada emeğ in büyük b i r k ı s m ı makineleştiri l mişti r. Kooperotörler emeklerine karş ı l ı k yüksek kazanç elde etmektedirler ( Hatta bazı köylerde kooperotörler orta ücretl i sanayi işçis i kadar para o l makta d ı r) . Kendi lerine emekl i maaşı , çocu k paras ı veri l iyor, d iğer sosyal ve kü ltürel kolayl ı klar sağ lanıyor. Tqrı m-sanayi kompleksieri kuru lmas ı , hiç şüphesiz , b u süreci daha do h ı zlandıracaktı r.

Köy ekonomis inde sanayi teknoloj is i uyg u lanmas ı sayesinde emek üretim i g itg ide daha do a rtaca ktı r. Traktörist, şoför, montör ve biçer­döver mak in i sti g i bi mekanizatörlerin sayısı a rtacak , hayvancı l ı k mekan izatörü g ib i yeni meslekler ortaya çı kacaktır. Yüksek derecede makineleşti r i lm iş ve otomati k leşt i r i im iş büyük hayvancı l ı k i ş letmelerinde çal ı şan işçi ler daha ş i mdiden sadece deneti m ödevi ya pmakta d ı rla r. Hayvanc ı l ı k mekan izatörl üğü mesleği köylü kad ın lara yeni o lanak lar sağla maktad ı r.

Değişen ü reti m koşul lar ı , köy ekonomis i nde ça l ışanlar ın i kt isas laş­masında , kü l tür d üzeyinde ve ihtiya çlarında kaçı n ı l maz olara k n itel değ iş i k l ik ler yaratacaktı r .

Vratsa i l i nde ya p ı lan hesapla malar, 1 975 y ı l ı na kadar, köy ekonomi ­s i nde ça l ı şan la rı n sayıs ı nda 0 '11 36 o lon ında azalma olacağ ı n ı gösteriyor. Köy ekonomis i nde ça l ı şan ları n % 70'i özel tekn ik eğ it im görecektir. Köyde serbest kolon iş gücünün b i r k ı sm ı , ü l kemiz in hız la g el işen sanayi inde, d iğer k ı sm ı do h izmetler a lan ında i ş bu lacaktı r.

Kompleksier in kuru lup gel işmesi , köy bay ınd ı r ı k iş leri n i n geniş ölçüde iyi leşti ri l mesini sağ l ıyacaktı r. Yeni modern ka m u binaları i nşaatı, yeni yol yap ım ı g i bi sorun lar a rt ı k her köyü n kend i ça basiyle d eğ i l , tarı m-sanayi kompleksieri n i n bir leş ik g ücüyle gerçekleşt ir i lecekti r. Hükümet, i l lerde

926

Page 31: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

b i l i msel-proje hazır lama merkezleri kuru l masın ı kara rlaşt ırmıştır . Tarı m ­sanayi merkezler in in b i l i msel projeleri bu merkezlerde hazırlanacaktı r. Kompleks bölgesindeki her yeni işyeri. m imar. mühendis. i ktisatçı ve matematisyen leri n ya rd i m iyle hazı rıo nacaktı r.

BKP MK B i rinc i Sekreteri T. livkof Plen umda ya ptığ ı kapa nış konuş­mas ında. köy ekonomisinde m ü lkiyet biç i mlerin in g el işt iri l mesi soru n u üzerinde önemle d u rmuştur. B i l i n d i ğ i üzere. ü lkemiz in köy ekonomis inde ik i mü l kiyet biçi m i vard ı r. Bun lardan b i ri (TKZS) deni len kooperatif mü lk i ­yet i . d iğ eri i se (DZS) a d ı veri len devlet m ü lkiyetid i r. Tecrübe. g erek ko­operatif. g erekse devlet mü lk iyetinde d eğ i ş i kl i k ler yap ı lması za manı geldiğ i n i ortaya koymuştur. Ta rı m-sanayi kompleksieri. köy ekonomis in­deki i k i mülk iyet b içi m i n i n yak ın laşmasın ı ve bütünleşmesini sağ l ıyacaktı r. Ta rım-sanayi kompleksIerinde. emek kooperatif tarı m iş/etmeleri ve devlet ta r ım iş letmeleri için tek ücret tarifesi. bütün ü retim çevri m i için tek yasal sistem. tek mal i sistem ve tek demokrat ik prensipler sistemi uygu la ­naca ktır.

K ısacası kompleksierde. tarım ve devlet kooperatifleri a ras ındaki ayrı l ı k ­ların a n c a k bazı ları g eçici b i r z a m a n i ç i n ka labi lecekti r. Köy ekonomi­miz in ge l i şmesi ndeki yeni dönemin. bel ibaş l ı öze l l i k leri işte bun lard ı r. Köy ekonomimizdeki yeni yoğ u nlaşma biçi mi . tabiatıyle henüz kes in l i kle ta mamlanmış değ i ld i r. Bu yeni dönemin üstün lü kleri ancak ta rı m-sa nayi kompleks ieri köy lü lerin ekonomik ve polit i k hayatı nda sonuç beli rleyici bir etken ha l ine geld iğ i za man aç ık seçik ortaya ç ıkm ış olacaktır. B u yeni yoğ un laşma biçi mi . somut koşu l la ra v e yeni ödevlere uygun olara k yetki leş ip ge l i şecektir.

927

Page 32: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

NATO Kıbrıs'ın bağ ımsız l ığ ını tehdit ediyor

A N D R E A S F A N T I S

Gün ü müzde d ü nya sosya l ist s istemi durmadan g üCıenmekte, kapita l ist ü l kelerde s ı n ıf savaş ı ş iddetlen mekte, u l usal ku rtu luş savaş ları ara l ı ksız o lara k yen i mevzi ler kaza n m a ktad ı r. Sömürgec i l i k s i stemi a rtı k çökmüş, kapita l i zm onu l maz buna l ı m lara sürüklen mişt i r. işte bu koşu l la r iç inde ant i -komün izm ve öze l l i k le bunun en bel irg i n biçi m i olan a nt i - sovyet izm, tekelci kapita l i zm in polit i ka ve ideo loj is inde temel taşi ha l ine ge lmiştir.

Bunun neden i n i a n l ıyabi l mek iç in çağ ı mız ın tari hsel gel işme koşu l ­la r ın ı gözön ünde bu lundurmak g erek i r. B i l i nd iğ i üzere ik i nc i Dünya Harbi sadece Alman faş izmi i le Japon mi l itarizm in i n askeri -pol i t ik yen i lg is in i sağ la mak la ka lmamıştır. Baş ında Sovyetler B ir l iğ i n i n bu lunduğu ant i ­faşist güclerin e lde ett ik leri zafer Avrupa ve Asya'da bi rçok ü l ken in kapita l ist sistemdem kopmalar ına yol açmış , Küba devri m i n i n zaferi sonucunda da Batı yarı m-küresinde sosyal ist bir devlet meydana gel ­mişt ir.

i k i nci Dünya Ha rbi ' n i n tar ihsel ba kı mdan çok öneml i b i r sonucu da, d ü nya sömürgeci l i k sistem in in çöküşüd ür : Yüzy ı l l a rea metropol lerdeki egemen s ı n ıf lar ın barba rca baskısı a l t ı nda yaşıyan sömürgelerdeki yüz mi lyonlarca insan özg ürlüğe kavuşmuştur .

Ik i dü nya harbi aras ındak i dön emde, Rusya'dak i Oktobr Devri m i n i n etki si a l t ında gel işen u lusal kurtu luş savaşları emperyal izmi zayıf latmıştı . Fa kat, emperya l istler y ine de sömürge d ü nyası n ı n mua zza m b ir k ı sm ın ı e l ler inde bu lundurmaya deva m ediyorlard ı . Netek im 1 938 y ı l ı nda mevcut sömürge, yar ı-sömürg e ve bağ ı m l ı ü l kelerin topla m ı d ü nya toprak ları n ı n yüzde 59.9' unu , d ü nya n üfusu n u n d a yüzde 63.3 'ünü teşk i l ediyord u . 1 968 y ı l ı nda ise bu ora n toprak ba k ım ından yüzde 4'e, n üfus ba k ı m ı ndan i se yüzde 1 . 1 'e d üştü. Sömürge impa ratorluk ları n ı n ka l ı n t ı la rı üzeri nde 70'ten fazla yeni devlet meyda na ge ld i . I ng i l i z sömürgeci lerine karş ı yürütülen uzun ve fedakô rca savaş lardan sonra kuru l a n Kı brıs Cumh u riyeti bun ­larda n bir id ir . Akdeniz' i n doğu bölgesindeki bu k üçük devletin n üfusu nun yüzde 80'i Rum, yüzde 1 8' i de Türk'tür.

işte bütün bu etken ler, em perya l i zmin egemen l iğ i n i köklerinden sa rst ı ­ğ ı ndan , bu sistem insa n l ı ğ ı n kaderinde çözümleyici rol oynama n itel iğ i n i kaybetti. Ş imd i emperya l i zm in tüm sa ld ı rı pol it ikası kapita l i zm in çöküş süreci n i her türlü araçla g eci kti rme çaba la rı na dayanmakta d ı r. B u n u i ç i n de komünizm a ley hta r l ığ ı s i l ô h ı n d a n gitg ide daha g e n i ş ölçüde fayda lanmakta d ı r.

928

Page 33: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Anti - komün izm yeni b i r olay d eğ i ld i r. Sovyet devleti yeni kuru lduğu dönemde ona ka rşı askeri müdaha leye g i ri ş i Id iğ i , ekonomik ablukalor uyg u land ığ ı ve d ü nyadan tecrit etme siyaseti g üdü ldüğ ü s ı ra la rd a baş­vurulan b inbir k ışk ırtı c ı l ığ ı hakl ı göstermek o macıyle a nti-komün izm s i lôh ı bo l bo l ku l la n ı l mı ştı . Faş i zm in gel işti ri lmesi ve Ik inci D ünya Ha rbi ' ­n i n hazı rla nmas ı hep a nt i -ko m ü n iz m bayrağ ı a lt ında sağ lanmıştı r. «Soğ uk harp . . , atom bombası şa ntaj ı , Sovyetler B i rl iğ i 'ne ve d iğer sosya l ist ü l ke­lere ka rşı siyasal ve ideoloj i k tert ipler de keza aynı bayra k alt ında yürütü l ­müştü r.

Ha rpsonu dönemi nde, u l us lara rası gerg i n l iğ in a rt ı r ı lmas ı ve öze l l i k le Amerika n ı n kanadı a lt ında sa ld ı rg a n NATO pa ktı n ı n kuru l ması s ı ras ı nda y ine ant i -komün izme başvuru ldu . Böylece, bazı Bat ı Avrupa ü l keleri a skeri-stratej i k a la n l a r ha l i ne g et i ri l d i , pol iti ka lar ı i se, sun i o lara k ABD'­n i n çıka rla rı na göre ayarla n d ı .

NATO, uydurma b i r .. komüniz m teh l i kesi"ne karş ı savunma baha nesiyle askeri komplo ve d arbe p lôn ları haz ı rl ıyor ve f ı rsat bu ldukça bun ları uyg u l uyor. Bu c insten b i r bahaneyle emperya l izm, Kıbr ıs' ı n egemen l i k ve bağ ı ms ız l ığ ına engel o luyor. Yeni - söm ü rgeci l iğ in emperya l i st entri ka lar ı , K ıbr ıs'ta normal hayatı her şeyden önce NATO i le ve bu pakta bağ l ı aja n l a rla d u rmaks ız ın a ltüst ed iyor, K ı brıs l ı Rumlarla Türkler a ras ı ndaki kendi iç iş leri n i tek devlet çerçevesi iç inde barış yoluy le d üzenleme görüş­meleri n i ba lta l ıyor. NATO'yu yöneten sa ld ı rgan çevreler Adada vata ndaş harbin i körüklemek su retiy le Kıbr ıs devleti n i n �işleri ne karı şmak ve bağımsız l ığ ına son vermek a macı n ı g üd üyor.

K ıbrıs Cumh uriyeti ' n i n , kuru lduğu g ü nden beri NATO'nun da im i hedefi ha l i n i geld iğ in i söylemek herha lde abartma olmasa gerek. Bu sa ld ı rgan blokun , Ameri kan ve I ng i l i z emperya l i stleri n i n d i rektifleri ne göre hareket eden Akdeniz ' in doğu kes imindeki temsilci leri , K ı brıs iç in de, Yunan ista n ' ­d a a lbayları i kt idara g et i ren .. Prometeus .. c ins inden p l ô n l a r hazır l ıyorla r. Böylelikle de bu küçük devletin va rlığ ı n a kastedi liyor. Doğ u Akdeniz bölgesinde barış teh l i keye soku l uyor, Ya k ın Doğ u'da gerg i n l i ğ i n a rt­mas ına yol açı l ıyor.

1 964 yı l ında Adanın işgal i için yapı lan denemeler başarısız l ığa uğra­m ıştı r, çünkü Kı brıs Cumhuriyeti hükü meti ve ha lkı , başta Sovyetler B i rl iğ i o lmak üzere barışçı devletlerin d esteğ iyle emperyal istlere karş ı d i ren­miştir. Bunun üzeri ne ABD D ı şiş leri Baka n l ığ ı nca hazı rlanan .. Açeson .. p lôn ı ortaya atı lmıştır. B u plônda, Kı brıs'ta NATO'ya veya bu sald ırg a n pakt üyeler inden bir ine a it b i r üs kuru lmas ı , «Enosis .. (Adan ın Yuna­n ista n ' la birleşmesi) paravanas ı a rd ında Cumhuriyetin ortadan kald ırı l ­ması , Tü rkiye'ye «topra k terked i l mesi .. tasarlanma ktayd ı . Söz konusu plôn K ıbrıs l ı lar taraf ından kes in l ik le reddedi ld iğ i h a lde, bunun çeşitl i biçim-

929

Page 34: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

ler i , NATO'dak i emperyal i stler tarafından suni olarak yaratı lan Kıbr ıs sorununun «çözümlen mesi» iç in hôlô i leri sürül mektedir.

Atina 'dak i a skeri cunta da Kıbr ısa karş ı entri ka ları n ı ve Cumhu riyet in i çiş lerine kar ışma eylemler in i NATO'n u n ya rd ı m iyle a rt ı rmakta d ı r. Atina 'da CiA' n i n doğrudan işe kar ışma siyle, K ı br ıs h ü ku metin i n devri l mesini ve «Açeson p lôn ı»n ın uyg u lanmas ın ı g özönünde bu lundura n «Astra pi» (<<Y ı ld ı rı m») adı a lt ında bir plôn haz ı rlanm ı şt ır.

Durumu güçleştirmek ve topl umsal hayatı ç ığ ı r ından ç ıkarmak içi n , NATO, Kı brıs'ta «U lusa l Cephe» adı veri len i l legol örg ütten bir «beşinci kol» o lara k fayda lanmaktad ı r. Bu örg üt Atina 'daki cunta ve Kı brıs Si lôh l ı Kuvvetleri nde hô lô öneml i mevki ler i şga l eden Yunan subayları n ı n gerici takı miyle sıkı bağ lar kurm uştur. Bundan bir süre önce C u m huriyet hüku­metin i n a ld ığ ı ted birler sonucunda «Ulusa l Cephe»n in eylemleri aç ık lan­m ı ş ve bu örg ütün en faal üyeler inden bir k ısmı tutuk lanmıştır . E mper­ya l izmin ücretli ajan la rı n ı n meydana g etirdik leri bu y ık ıc ı -terörist örgütle .aş ı rı faşist elema n lar, NATO' n u n «Çifte Enosis» adı veri len gizl i plô n ı n ı gerçekleştirmek a mac ın ı gütmekteyd i . Bu p lôna göre Kıbrı s ' ı n taprak bütü n l üğ üne son verilecek, topra k ları Amerika n- Ing i l iz emperyal istlerin i n NATO'daki m üttefik leri o lan Yunanistan ve Türkiye a rasında paylaştı r ı ­lacakt ı . Bunun i l k aşamas ı n ı b i r hükumet da rbesi ve Başkan Makaryos'u n mevki inden uza klaşt ırı lmas ı teşkil edecekti. Teröristıeri n plô n ı ndo Kı brıs Cumhuriyet i 'n in pa ro l ize edi l mesi (plônda g erçekten de «pa ra l ize» söz­cüğ ü ku l la n ı l mışt ır) ve d a ha sonra Kıbrı s ' ı n özgü rl üksever ha lk ı n ı n NATO boyunduruğuna a l ı n mas ı tasarla n ma ktayd ı .

Amerikan emperya l i stleri başta o lmak üzere NATO'daki sa ld ı rgan çevreler, K ı brıs sorununa , Yak ı n Doğ uda 'k i ekonomik ve stratejik çıka rla rı aç ıs ından bakmakta d ı rlar. B i l ind iğ i üzere emperya l istler, Arap ha lk ları n ı n u lusa l kurtuluş savaş ları n ı n ba sk ı ları a lt ında bu bölgedeki mevzi leri n i yiti rmektedi rler. NATO yönetici leri n in K ıbr ıs sorununu «çözü m leme» konusundaki aceleci l i k leri bunda n . i leri ge lmekted i r. Bu konu NATO'n u n i l kyaz toplant ıs ında e l e a l ı n d ı ğ ı g i bi , Nikson'un s a n Avrupa gezisinde Napol i 'de d üzenlediği ABD'nin Ya k ı n ve Orta Doğu elçi leri n i n toplantı­s ında d a başl ıca sorun la rd a n b i ri o lmuştur. ABD Dış işleri Bakan yard ım­c ı larından R. Deyvis' i n bu y ı l Kı brıs'a yaptığı y ı ld ı r ım ziya ret s ı ras ında tek l i f ettiği « iy i n iyet» h izmetleri ve Ameri kan ı n K ıbr ıs sorununun çözüm­lenmesiyle i lg i l i sözde «ba rışçı» çabaları , Yunan-Türk a nlaşmazl ık ları yüzünden NATO'nun güney-doğu kanadında sars ı lan «bir l iği» sağ lam­laştırmayı ve Amerika' n ı n Doğu Akdeniz'de zayıflayan mevzilerini kuvvet­lendirmeyi a maç ed i n iyordu . ı s ra i l sa ld ı r ı s ın ı a ktif o lara k ve g itgide daha geniş ö lçüde destekl iyen ABD, «fa ntom» uça kları i çi n «batır ı l maz» c ins in­den b i r uçak gemisi daha sağ lamak ve jandarma rolündeki 6. Fi loya bir « l i man» daha bulmak hedefin i g ütmektedir. Böylel ik le de Kı brıs ha lk ı n ı n

930

Page 35: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

dostu o lan Arap devletleri ne karşı savaşı ş iddetlend irnıek, bu ü l kelerdeki i l erici rej i m ieri ortadan ka l d ı ra ra k emperya l i zmin egemen l i n i kurmak n iyet inded i r.

Bu emperya l ist pol i t ika Kı br ıs Cumhuriyeti ' n i n u l usal ve devletsel men­faatleri ne baştan dşağ ı aykır ı o lduğu gib i , Akdeniz 'deki d iğer bar ışçı pa k lar iç in de tehl i kelerle do ludur.

Kı brıs olayla rı şu tartı şma götü rmez gerçeğ i bir kere daha doğ ru la­m ıştı r : Adada yoba ncı üs ler ve askeri b i r l ik ler bu lunduru lmas ı , NATO i le ajan ları taraf ından a nt i -komün ist ey lemler terti plen mesi d a i ma gerg i n ­l i ğ i n kaynak larıd ı r. Adada sadece i ng i l i z h ükCı meti n i n daha 1 959 .yı l ı nda «kayıts ız-şa rtsız» fayda lanma k hakk ın ı e lde ett iğ i askeri üsler kuru l m a kla ka l ı nmamı ş, ayrıca 20.000 şeçkin asker yerleşti r i lm işt i r. Bu n lar ın ya n ı s ı ra « Iüzum görü ldüğü ta kd i rde» K ıbr ıs ' ın iç iş lerine karışma yetk is ine sa h i p Y u n a n v e Türk a skeri bir l ik leri de bulundurulmaktadır. N i hayet Adada , Amerika B i rleşik Devletler i 'nde yetişti r i len 1 .500 «uzma n»ın yönet im i nde, casusluk la görevli g üc lü radyo istasyon ları faa l iyetted i r.

Em perya l i stle rin kuvvet ku l lanma tehdit ler ine paralel o lara k yürütülen bu kuduzca a nt i -komün ist faa l iyetin a macı ha lk ım ı zı pa rça lamak, başta Sovyetler B i rl iğ i o l ma k ü zere g üclü ve g üven i l i r dostları o lan sosya l is t ü l kelerden ay ı rmakt ı r. A m a istedi k leri sonucu elde edemiyeceklerdir.

K ıbr ıs ha l k ı n ı n yu rtseverli k b i rl iğ in i y ıkmak i stiyen emperyal istler K ı br ıs' ı n «Akden iz Kübas ı» ha l i ne gel mesi teh l i kesi n i n mevcut o lduğuna , Adada her şeyin kom ü n ist ler in e l inde bu lunduğuna da i r masa l l a r uyd u r­ma kta ve d ünyaya yaymakta d ı rlar. Emperya l i zm in uyd urmalara daya nan bu propagandas ı n ı n o m ıtı: i yurtsever g ücleri şaş ırtmak, vata ndaş lar a ras ından baz ı tabaka lar ın ve her şeyden önce küçük burj uva z ü mreleri­nin gözünü korkutmak, böyle l ik le de Kıbrıs ha lk ın ın bütün l üğünü d i n a ­mitlemektir. K ı brıs'ta g üya komünist b i r rej i m k urulucağına da i r ya lan la rı emperya l istler özel l i k le seç imönü kampa nyası ve bu yaz ya pı lan pa r la­mento seçi m leri s ı ra lar ında geniş ö lçüde yaymış lard ı r. Fakat seçmen ler in ezici çoğ u n luğu , part im iz in , E mekçi Ha lk ın i lerici Partisi ' n i n (AK EL), ü l ke­nin bağ ı msız l ı ğ ı n ı pekleştirmek, tarofs ız l ı k pol it ikası sürd ü rmek ve bütün barışçı ü lkelerle dost luk bağla r ı n ı g el i şti rmek a mac ına yönel ik doğ ru l ­tusun u destek lemişt i r. Vata ndaşlar ın büyü k . çoğ u n luğu, parti miz in tuttuğu yol u desteklemekle u l us lara ra sı emperya l i zm in ve yer l i gerici /er in entri ka­l a rı n a lôyı k o lduğu d a rbeyi i nd i rmişti r.

i spata l üzum yoktur ki, K ı brıs devlet i n i o rtadan ka ld ı rma p lôn lar iy le şu a maçlar da g ü d ü lüyo r : memleketteki demokrat ik hareketi ezmek, K ı brıs i şçi s ın ıfı n ı n ve emekçi y ığ ın lar ın ın partis in i yoketmek.

Halk ı mız, ü l kenin bağ ı msız l ı ğ ı n ı sovu n ma pol it ikası iz l iyen hükCı metin başında bu lunan Başka n Makaryos'a karşı sui kast d üzen l iyen, AKEL Parti si' n i n Genel Sekreteri n i ve diğer s iyaset adamlar ın ı o rta dan ka ld ı rma

931

Page 36: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

teşebbüsleri nde bu lunan em perya l i stlerin canıya ne p lôn lar ın ı 'çok iyi a n la maktad ı r. K ıbr ıs ha lk ı , ant i ·komün ist ve ant i ·sovyet isteriye, emper· ya l i stlerin , yerli ve yaba ncı ajan ları n ı n komplolarına de mokrati k K ıbrıs ' ın özg ü r ve bağ ı ms ız l ığ ın ı istemekle karşı l ı k vermekted i rier.

K ı brı s l ı l a r, ü l ken in bölün mesi veya Adada NATO'nun ç ıka rlar ına elverişl i bir kuk la rej i m kuru l ması amacın ı güden entr ikalar ı kesin l i kle k ı na makta d ı r lar. O l kedeki i lerici g ücler y ı l lard ı r NATO üyesi devletlerin (AB D, i ng i ltere, Türkiye ve Yuna n istan ' ı n ) K ıbrı s ' ı n icişlerine karışma denemelerine karş ı az i mle savaşma ktad ı rlar.

K ı brı s ha l kı n ı n , ü l ken in tam bağ ıms ız l ığ ı ve emperya l i zm in p lôn lar ın ın bozg una uğratı lması i ç i n yü rüttüğ ü a ra l ı ks ız savaş ın öncü lüğ ünü yapan AK El bütün yurtsever g ücleri n bir l iği uğrunda a ra l ı ksız çaba lar harca · ma kta ve Kıbr ıs ha l kı ndan , iz lenen u l usal polit i ka temel ine daya n a n ha lk , ord u ve hüku met aras ındak i sarsı l maz b ir l iğ i gözbebeğ i g i bi korumasın ı i stemekted i r.

K ı brı s ' ı n düşmanları taraf ından iz lenen ant i ·kamün izm kampanyasına karşı savaşta AKEl' i n halk y ığ ı n la rı a ras ı nda yürüttüğü gayretl i pol it ik ve ideoloj i k ça l ışmalar g üc lü b i r araçtır. Marksizm·leni n izmin yen i l mez teorisiyle s i lôh lanmış o lan , yurtsever bir pol it ik ve ta kt ik doğrultu iz l iyen parti miz , anti · komün ist p ropagandayı , emperya l i st lerle on lar ın aja nlar ı tarafı ndan Kı brıs'a ka rşı hazır lanan komplolar ı daimi surette a çık lamak· tad ı r.

Emperya l i zm in j30lit ika ve ideoloj i s i n i n özünü teşk i l eden ant i ·komün izm emperya l ist lerin d ü nya sorun ları n ı n çözümlenmesin i yeniden kend i e l lerine a l ma la rı n ı sağl ıyamaz. Ko mün ist ve işçi part i leri n i n u lus lara ras ı dan ı şma toplant ıs ı n ı n u laşt ığ ı sonuçla rda bel i rt i ld iğ i g ib i , emperya l izmin» . . . kaybettiği tarihsel i n isyatifi yeniden ele geçirmesi n i n ve çağdaş d ü nyan ı n gel işmes in i geri döndürmesi n i n i mkônsız o lduğu g itg ide d a ha a ç ı k o lara k görü lmekted ir.

932

Page 37: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Ateş çemberinde on yı l

Trop ik orma n ıar ı n ı n geçit vermeyen sarmaşı k lar ı a ras ı nda açı lan küçük b i r a landa, omuzlar ındaki otomatik s i lôh lar ı ve gen i ş kenarl ı şapkalariyle Viyetnaml ı savaşçı lar, düşman mevzi l erine küçük, fa kat son d erecede güç lü piyade roketleri fırlatıyorlar. Her patlamadan sonra , s imsiyah g ece'n in kara n l ığ ında a rda rda ş i mşekler çakıyor. Ateş edi len yerden bi rkaç k i lometre ötede bu lunan Amerikan askeri üssünde ş iddetl i i nf i lôk lar duyul uyor, uça klar ve hel i kopterler a lev a lev yan ıyor, cepône ve akar­yakıt depolar ı havaya uçuyor, paniğe kapı lan sald ı rganlar kaçacak yer arıyorlar.

Dü nya ba s ın ı G ü ney Viyetna mda k urtu l uş uğrunda çarpı şan Ha lk S i lôh l ı Kuvvetleri n i n bu c insten savaş ları hakk ı nda s ı k s ı k b i lg i ler veriyor, Ha lk Si lô h l ı Kuvvetleri n i n seyyar b ir l i k leri hava a la n la rı n a ve Ameri ka n ­Saygon askerleri n i n m üsta hkem mevki ler ine s isteml i o lara k baskı n la rda bu lun uyorla r. Bu gibi savaşl a r ü l ken in her ta rafı nda veri l iyor. Yurtseverler, d üşman kuvvetler ine orma n ıarda o lduğu g i b i , p i r inç ta rla lar ında, köylerde ve şeh i rlerde, hattô Saygon 'un iç inde bile hücum ederek, çet in çarp ı ş ­malara g i ri ş iyorlar.

Viyetnam ha l k ı n ı n özg ü rl ü k ve bağ ı ms ız l ık savaş ı , azmi n ve y iğ i tl i ğ i n ta m b i r sem bo l ü ha l ine gelmişt i r ve b u mert l i k bütün i lerici insan l ığ ı hayran ettiğ i g i bi , sömürüden ve baskıdan kurtu lmak, emperya l istleri defetmek istiyen başka ü lkeler iç in mükemmel örnek teşk i l etmekted i r. Bu kahra manca sava ş ı n örgütleyicisi ve esin leyic is i , on y ı ld ı r ateş çemberi i çinde eylem y ürüten Güney Viyetnam U lusal Kurtu l u ş Cephesi 'd i r.

1 960 y ı l ı n ı n k ı ş ay lar ında, g iz l i çal ışma yol u tutmuş o lan yurtseverlerden bir k ı sm ın ın teşebbüsü üzerine, G ü ney Viyetnam'da Amerika n emper­ya l i zm in in d esteğ iyle kuru lan gerici kukla rej i me karş ı ö lüm-ka l ı m savaş ı yürüten örg ütleri ve ha lk tabaka ları n ı temsi l edenler in katı ld ı k ları b i r kurucu kong re düzenlendi . PartilOn lar ın Saygon b i r l i k leri n i n i şgal inden ku rtard ı k lar ı . toprak larda ya p ı lan bu kongre 19 Ara l ı k gecesi G ü ney Viyetnam Ul usal Kurtuluş Cephesi 'n in meydana g et i ri l mesine da i r ta r ih i kararı n ı a ld ı . Bu cepheye, 7 m i lyon kadar vatandaş ı b i r a raya geti ren 20 parti ve örgüt katı l ıyord u . işçi ler, köyl ü ler, ün iversite gençl iğ i , ayd ı n lar ın ve u l usal burj uvazi n i n temsi lc i ler i , toplumsa l d u ru m lar ına, d in i ina nçları na ve siyasal görüşlerine ba k ı l maks ız ın bütün yurtseverler cephen in bayrağ ı a l t ında bir a raya ge lm iş o l uyord u . Kabul ed i len eylem progra mı nda, Amer ikan maşas ı kukla rej i m i n devri l mesi , u l usal ve demokrat ik b i r koa l i s ­yon hükCı meti n i n ku ru l ınas ı , ba r ı ş ın sağ lan mas ı , bağımsız b i r ekonomi meydana get i ri l mesi , u l usa l ve i lerici kü l türün gel işt iri lmes i , ü l ken in Kuzey ve Gü ney bölgeleri a ras ındaki i l i ş k i ler in norma l leşt i r i l mesi, yurd u n barışçı yolla rla b irleşt i r i lmesi öngörül mekteyd i . U l usal Cepheye g i ren bütün

933

Page 38: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

yurtsever g üclerin baş l ıca ç ıkar ları n ı ya ns ı tan bu progra m, U l usal Kurtu l uş Cephes i 'n in 1 962 y ı l ı başları nda topl anan kongres inde onaylanmış o ldu .

Geçen on y ı l i ç inde cephenin otoritesi ve etkisi d urmaksız ın a rtmışt ı r. U l usa l Kurtu luş Cephesi (UKC) , sadece ü l ken in k ı rsal bölgeleri n i n muaz­za m b i r k ısmın ı kontrol etmekle ka lmad ı , sa ld ı rgan lar ın ve kuk la h ü ku met maka mları n ı n eli a l t ında bu lunan kasaba ve şehi rlerde de a ktif eylemlere g i rişt i . Kurtarı lm ı ş bölgelerd e o lduğu kad a r, d üşmana ait b i rl i k ler in işga l i ndeki b i rçok kesi m lerde demokrat i k ve se best seçi mler yoluyle i lçe, ii ve eya let ça plar ında ha lk i kt idarı organ ları meydana g et i ri l d i . B u s i stemin örg ütlen mesinde e n yüksek aşa mayı 1 969 y ı l ı Haz i ra n ı nda G üney Viyetnam Cumhuriyeti ' n i n i l an ı ve bunun Geçici Devri mci H ü kumet in in kuru l ması teşk i l etm işti r.

U KC son derecede karmaş ık koşu l la r iç inde ça l ı şmak zorunda ka ld ığ ı ha lde, kontro lü a lt ında bu lunan topra k larda öneml i top lumsa l -ekonomik değ i ş i k l i k ler yapmayı , ha l k ı n hayatı n ı b i r hay l i iyi leşti rmeyi başard ı . Gerçekleşti r i len kök lü topra k reformu sayesinde fa k i r köy lü lere 2 . 5 mi lyon hekta r topra k dağıt ı l d ı , karş ı l ı k l ı yard ı m g rup lar ı meyd a na getir i lerek, yüzbin lerce köylü n ü n gön ü l l ü o lara k bir leşmes in i sağl ıya n kol lektif tarı m iş letmeleri n i n temel leri atı l d ı .

UKC kurta rı lm ış bölgelerd e öğret im iş leri n i n gel işti r i lmesine, sağ l ı k h izmetleri n i n örg üt lenmesine büyük b i r önem verd i . B u sayede çocu k lar ve yaş l ı l a r iç in bi rçok oku l lar, çeş it l i meslekleri öğreten k u rs lar açı l d ı ; hek im, öğretmen, tarı m m ü hendi sleri yetişti ren öğ retim merkezleri meydana geti r i l d i . Köylerde ve oba larda sağ l ı k örgütleri kuru ldu . Ha lk i kt idarı n ı n kontro lü a lt ında bu lunan topra k la rda gazeteler, derg i ler yayı n lan ma kta , broşürler ba s ı l ma kta , a matör sanat g ru pları tarafı ndan temsi l ler ver i lmekted i r.

Fakat U KC'n i n as ı l eylemi G ün ey Viyetna m'daki geniş h a l k yığ ı n la rı n ı , ' sa l d ı rgan iara ve kuk la rej ime karşı y ü rütülen savaş iç in seferber etmesi ­d i r. Şu on y ı l iç i nde, Cephe' n i n yönetmenl iğ i a lt ında ha lk s i lah l ı kuvvetleri enta nz if olarak gel iştiri i d i . Bu ord u n u n özel l iğ in i , çok iyi yetiş mesi, to m d is ip l i n l i o lmas ı v'e yüksek b i r devri mci b i l i nce sa h i p b u l u n mas ı teşk i l etmekted i r. Viyetnam ha lk ın ın , başta Sovyetler B i rl i ğ i o lmak üzere sos­ya l i st ü l ke lerden görd üğ ü büyü k ve çok yan l ı yard ı m sayes inde, U KC, son y ı l l a rda Viyetna m ' ı n koşu l lar ına tamamiyle uyg u n , çeş it l i ve en modern harp a ra çlariy le donat ı lm ışt ır. Ha lk ordusunun savaşç ı lar ı , harp sanatı n ı iy ice ben i m semek v e y ığ ı n sa l kahraman l ı k la r ya ratmak suretiyle son derec;.ede fazla sayıda aske re ve ateş l i s i lah ıara sa h i p olan sa l d ı rgan iara g itgide daha ağ ı r darbeler i nd i rmektedirler.

Amerika l ı lar ın yayı n lad ık lar ı ra ka mlara bakı lacak o lu rsa 1 Kas ı m 1 970'te G üney Viyetna m'dak i Amerika n askeri persone l i n i n sayıs ı 400 b in i , G ü ney Kore, Tayla nd , Avustralya ve Yeni Zelanda'dan k i ra lanan

934

Page 39: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

askerlerin sayısı da 60 bin i bu luyord u . Bunlar ın ya n ı s ı ra G üney Viyet­n a m l ı yurtseveriere korşı sa l d ı rı la ra 60 b i n mevcutlu 7. Amerikan f i losu da katı l ma kta d ı r. N i hayet bütün bunlara Amerika l ı genera l leri n komutası a lt ında bulunan ve say ı l a rı " m i lyon 1 00 bine varan kuklçı Saygon h ü k ü -, meti askerleri n i de eklemek IÔzı m . Ya n i sa l d ı rg a n l a r ı n e l inde ' m i lyon 600 bin a sker, b i rkaç bin bombard ı ma n uça ğ ı ve hel i kopter, büyük sayıda tanklar, a ğ ı r toplar ve harp g e m i leri b u l u n ma ktad ı r.

Fakat em perya l i z m i n iz ledi ğ i «kuvvet" pol it ikası i le , sa h i p o l d u ğ u g erçek o lanaklar a rasındaki çel işk i ler a rt ı k daha a ç ı k o lara k bel i rmeye başla­m ı şt ır. Viyetna m bu ba kı mdan bir örnekti r. Kom ü n i st ve işçi Partileri 1 969 U l uslara ra s ı Danışma Toplant ıs ında bel i rti l d i ğ i g i b i : «Viyetna m l ı yurt­severlerin savaşı göstermiştir k i , özgür lük ve bağ ı msız l ı k uğrunda savaşan ve Sovyetler B ir l iğ i'yle diğer sosyalist ülkeler ve yeryüzündeki b a rı şç ı g ücler ta raf ından desteklenen halk ları d i ze g etirmek mümkün d eğ i l d i r". Son 10 yıl iç inde UKC'n in ve G ü ney Viyetna m Geçici Devri mci H ü k O ­meti n ' in yöneti m i ndeki Gü ney Viyetna m l ı savaşçı lar, Amerika Harpiş leri Ba ka n l ı ğ ı ' n ı n bi rçok p lôn ları n ı başarıs ı z l ığa uğratmışlard ı r. Sa l d ı rg a n ­lar ın , k u rta rı l m ı ş bölgeleri «tarama v e yoketme" usu l leriyle ceza land ı rma takt iğ i if lôsa uğramı şt ı r. Keza «köyleri barışa kavuşturma" adı a lt ında jandarma hareketlerine g i rişmek ve köyl üleri , ha lk ord u s u n u destek­l emeleri n i engel lemek için s i lôh zoruyle «stratej i k köyler» d iye a n ı l a n topla ma ka mplarına sürmek g i bi ceza tedbi rleri de o n l a ra b i r fayda , sağ lamam ışt ır . N i hayet sald ı rg a n l a r ı n «topra klar ı temizlemek ve m u h a ­faza etmek" a macıyle a ktif savu nma iş in i örg ütleme çaba l a rı da sonuç vermemiştir . U KC savaşçı ları n ı n 1 969 i l kyazında başl ıyora k , yaz aylarında da süren başa rı l ı s i lôh l ı eylemleri , sa l d ı rgan la rı , şeh ir, askeri üsler ve m üstahkem mevki lerde savu n maya geçmek zorunda b ı ra k m ıştır.

G üney Viyetna m h a l k ı n ı n a rtma kta olan d i renci n i her ne pahasına o l ursa o lsun ezmek a macın ı g üden Amerikan emperya l izmi , harp kavra mı na s ı ğ m ıyan ve çeyrek yüzyı l önce N ü renberg u l u sla rarası askeri mahkemesinde ş iddetle ceza l a n d ı rı l a n côniyône y ığ ınsal i mha a raçları n a basvu rmakta d ı r. Amerikan uçak ları Gü ney Viyetna m'a , a d ı m a d ı m b o :n b a l a r yağdı rma kta, köyleri ve ob�ları napo l m a levleriyle tara makta­d ı r. Ameri k a l ı 'emperyal i stler côniyône davra nışlar ında Hitl ercileri de aşara k, insa n l a rla bir l ikte tarl a l a rı ve plô ntasyonlar ı da mahvetmek a maciyle G üney Viyetnam'da geniş ölçüde zehirl i maddeler k u l l a n m ı ş ­lard ı r. Paris'teki «Fayar» yayınevi tarafı ndan yay ı n lanan «Ameri k a l ı lar ın Viyetna m'daki c inayetleri n in kara kita bı» adl ı eserde bel i rti ld iğ ine göre, sa l d ı rganlar G ü n ey Viyetna m'da, zehir l i maddelerle 1 mi lyon 300 bin k iş in in ö l ü m üne sebep o l muş lard ı r. Bombalar la , napo l m a levleriyl e ö ld ürü len ler d e yüzbi n leri b u l ma ktad ı r. Bütün bu barbarca davra n ış lar ına rağ men sa l d ı rg a n l a r, G üney Viyetnam halk ın ın Amerikan e mperya l iz m i ne

935

Page 40: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

karşı k in ve nefreti n i a rt ı rmakta n, d ünya h a l k oyunda protesto f ırt ına lar ına sebep ol maktan başka h içb ir sonuç e lde edememişlerd i r.

Bu eşkiyaca h a rbin bata k l ı ğ ı na boğa zına kadar d a l a n , tüm i n sa n l ı ğ ı n karşıs ında rez i l o lan Amerika n em peryal i z m i , e n i n d e son unda G üney Viyetna m soru n u n u n barı şç ı yol la rd a n çöz ü ml en mesi iç in Pari s' te g ö rüş­melere başla mak zorunda ka l d ı . Ama bu g örüşmeler üç y ı l d ı r devam ettiğ i halde, hala ö lü noktadan k ı p ı rd a m ı ş d eğ i l d i r.

B i l i n d i ğ i üzere Geçici Devri mci h ü k u met, daha 1 969 y ı l ı n ı n Mayı s ayında, Gü ney Viyetna m vatandaşları n ı n hayati menfaatleri n e uyg u n o l a n v e Viyetnam sorununun pol i ti k bakımdan çöz ü mlenmesine i mkôn

veren 10 maddel ik bir progra m tekl i f etmişti. Bu prog ra m, Viyetna m h a l k ı n ı n u lusa l ç ıkarl a r ı n ı h içe sayan Amerika B i rleşik Devletleri ' n i n «karş ı tekl if ler .. öne sürmesi suretiyle d üpedüz reddedi l miş old u .

Vaş ington ' u n temsi lci ler i , Ameri ka ' n ı n Viyetn a m h a rbine son vermeyi a rz u ettiğ i n i sık sık i l eri sü rmektedi r ler. C u m hu rbaşka n ı N i kson hemen hemen bütün nutuk lar ında Ç i n - H i n d i n'deki Amerikan askerleri n i n g eri çek i l mesiyle i l g i l i g rafi kten söz etmektedi r. Aslında i se, Amerika'daki yönetici çevreler, evvelce o lduğu gibi b u g ü n de t ı rma n ma yolunda yürü­mekte ve neo-kolonya l i st a maçları n ı yeni ma nevralar la gerçekleşti rıneye ça l ış ma ktadı r iar. Bu maksakla öze l l i k le harbi «Viyetna m laştırma .. pol it ika s ı n ı uyg u l a ma ktadır lar k i , böyle l ik le de Güney Viyetnam'da, e mperyal i'stlerin ç ıkarları u ğ runda Saygon ord ular ın ı çarpıştı rmay ı , Amerikan b i rl i k ler in i i s e e n çet in savaş bölgelerinden çekmeyi ta sarla ­makta d ı rlar . N i kson yönet i m i , bu s u retle, Ameri kan ord u s u n u n ş i m d iye kadar 300 bin ö l ü ve yara l ıy ı bulan kayı pları n ı azaltmak, öte yandan da d ünya kam uoyu n u Ameri k a ' n ı n Ç i n - H i n d i ' nden g erçekten çeki l meye hazır olduğu a ldatmaca sıyle ka n d ı rmak n iyeti n i g ütmekted i r. Bu «Viyetna m ­laştı rma» sürecinde Saygon o rdusuna ta nk lar, uçakla r, hel ikopterler, harp gemi leri g ibi Amerikan m a l ı ağır h a rp araçlar ı veri l mekte, ord u n u n mevcudu d a h a d a art ı rı l ma ktad ı r. B u n u n ya n ı s ı ra Amerikan e m per­ya l i st leri , Saygon'dakine benzer kukla rej i mler kura b i l mek için Ka mboçya ve Laos'ta da harp ç ıkarm ı ş l a rd ı r. Fakat Ç i n - H i n d i halk ları n ı n savaş ı , bu ha lk lar a ras ındak i savaş b i rl i ğ i n i n kuvvetlenmesi neo-kolonya l i st lerin uzun vadel i p lanlar ın ı a Uüst edecektir.

Pa ris görüşmeler indeki G üney Viyetna m Geçici Devri mci Hüku meti heyet i , Eyl ü l ayı orta l a rı n d a , Viyetna m soru n u n u n barışçı yolla çözümlen­m e s i n i kolaylaştırmak için 10 mad del ik p ro g ra ma önemli a çık l ık lar getir­mişt i r. Oyle ki , şayet Vaş i ngton Gü ney Viyetna m'daki bütün a skerle rini 30 Haziran 1 97 1 g ü n ü n e kadar çekmeyi taa hhüt ederse, Geçici Devri mci Hüku met bu b i rl i kler in çeki l i ş i s ı ras ı nda taa rruz ha reketler ine g i riş mi ­yecektir. Heyet ayrıca : "Viyetna m s i lah l ı k u vvetler sorununun i k i Viyetnam

a ras ı nda çözümleneceğ i n i » de bel i rtmişt i r.

936

Page 41: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Bu tutu m u n yasa l , mant ık i ve yapıc ı n i tel i k leri meydandad ı r. Oysa Amerika C u m h u rbaşkan ı Viyetna m'da o l d u ğ u g i bi daha birçok ü l kelerde hara retle karş ı la nan bu teklifleri redderek, yeni bir Amerikan pla n ı ortaya atmışt ı r. B u pla n , ABD'ndeki e m peryal i st çevrelerin, s i l a h k u l ­lanara k e l d e edemed i k ler in i g örüşmeler vasıtas iyle koparmaya n iyet­lend i k ler in i aç ı kça göstermekte d i r. Mesela i l k a d ı m o l a ra k Ç i n - H i n d i ' ­n d e k i bütün s i l a h l ı kuvvetlerin ateşkesmeleri, fakat b u l u n d uk la rı mev­z i lerde kalmalar ı teklif ed i lmekted i r. Amerikan a s kerleri n i n topu n u n b i rden çeki lmes in i i se Vaş ington, evvel ce o l d u ğ u g i b i , «hasm ı n savaşçı tutu m u n u n d üzeyi ne» bağl ı o l a ra k çözümlemekte ı sra r etmekte d i r. Apaçıktır k i N ikson' u n «planı» savaşma kta olan y u rtseverler için t a m b i r ülti matom n itel iğ i nded i r. Işte Vaşi ngto n ' u n U KC ve G üney Viyetna m Geçici H ü k u ­meti ta raf ından ortaya k o n a n y a p ı c ı progra m ka rş ı s ı nd a tepkisi b u o l m uştur. B u d a Ameri ka'daki sa l d ı rg a n çevrelerin Viyetnam soru n u n u n b u ü lke halkı n ı n u lusa l ç ıka rlarına v e ada lete u yg u n olara k çözümlen­mes i n i i stemed ikleri n i göstermekted ir . B u çevrelerin bütün eylemleri , zafere ulaşmak h ı rs ından veya hiç ol mazsa Viyetna m ha lk ına bazı şartları «kuvvet mevz i i nden» d i kte etmeye elveriş l i a skeri başar ı lar elde etmek a macından vazgeçmediklerin i göstermektedir.

Fa kat G üney Viyetna m h a l k ı n ı , bağ ı ms ı z l ı k , egemen l i k ve g üzel b i r gelecek uğrundaki yiğ itçe savaş ından h i ç b i r kuvvet vazgeçtire miyecektir . Çünkü çağ ı mı z ı n yüce g üc/er i , yani d ü nya sosya l i st s iste m i , u l us la ra ra s ı i ş ç i s ı n ı f ı v e u l u sa l kurt u l uş savaş ı hareketi Viyetn a m ı n ya n ı baş ı n d a d ı r. Yeryüzündeki bütün i l erici i n sa n l a r G ü ney Viyetna m yurtseverleriyle dayanışma ha l i nded i r. Ve ABD'ndeki e mperya l i st çevreler bütün ma nevra ve oyunlar ına rağ men, e n i nde sonunda Viyetn a m h a l k ı n ı n kendi .yurd u nô sa h i p ç ıkmak, içiş leri n i i.sted i ğ i g i b i d üzenlemek h u s u sundaki yasal hak­ları n ı tan ı ma k zarunda kalaca ktı r. Ul usal K u rtu luş Cephes i 'n in kuru luşu n ­d a n beri g eçen an y ı l iç inde G üney Viyetn a m l ı yurtseverler canavar düş­mana ka rş ı veri len çetin savaş larda a la b i l d iğ i ne çeli k leşmiş lerdi r. Ve bugün sa ld ı rgana kesin d arbeyi v u rmaya, Güney Viyetna m' ı köleleşti rme a macın ı güden emperya l i st lerin p lan lar ı n ı tamamiyle son uçsuz b ı rakmaya azi m l i d i rler.

A. B.

937

Page 42: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Kamboçya cinayetin in bi l inmiyen yanları

M O N i K A V A R N E N S K A

Ka m boçya'yı i l k defa 1 965 y ı l ı nda ziyaret etm işti m . O z.a ma n ki yolcu l u ­ğ u m b i rkaç hafta sürmüştü v e bel leğ i m d e öyle ca n l ı , renkl i i z len imler b ı rakm ıştı k i , uzun zaman b u n l a r ı n etkis inden k u rtula mamış ve iç imde Ka m boçya' n ı n bugününü ve geçmişin i araştırma a rzu ları u ya n m ı ştı . B i r süre sonra , 1 965'te, görd ü ğ ü m v e ta n ı d ığ ı m Ka m boçya hakk ında b i r kita p yazmaya koyu l d u m . Daha o zamanlar bu ü lkenin sı n ı r bölgelerinde (G üney Viyetnam, Laos, Taylônd s ı n ı r lar ında) ik ide b i r harp a levleri parlasa da, topra k l a r ı n ı n büyük k ısmı n isbi bir sükunet iç inde b u l u n ­ma ktayd ı . içteki güç lük lere v e emperya l i st lerin d ışta n g elen tehdit lerine rağ men Ka m boçya'da d u r u m G üney Viyetna m'dan ve Laos'tan farkl ı olduğu için kitabı ma «Tedirgin Va ha» a d ı n ı koymuş ve son satırlarında ş u n l a rı bel i rtm işti m :

«Ratanak i ri ve Mondol kiri eya letleri n i n ormanıarı n ı , Bata n g ba ng ' ı n ork ideleri n i , Preaha i le Viheara'daki mô betleri b i r kere d a h a görmeyi isterd i m . Elmas arayı c ı l a rı n ı n oturd u kları h ücra köyleri yeniden ziyaret etmeyi i sterd i m . Ankor-Vata' n ı n tasviri g üç g üzel l i k lerini tekra r seyretmeyi isterd i m .

Bu d i leklerim o l d u v e 1 969 y ı l ında Pno m - Penh' i b i r daha görrüm. I lkönce uça ğ ı n pencereleri nden seyrettim şehri . . . Mekong ı rmağı güz dolayıs ıy le yeniden taşmışt ı ve b u l a n ı k suda ağaçlar ın d a l ları g örün üyord u . « ı rmak­lar ın babası» kıy ıda geniş b ir araziyi sular alt ında b ı rakm ışt ı . Ton le-Sa p ı rmağı da taştı ğ ı ndan a y n ı ad ı taşıyan g ö l ü n suları b i r hayl i yükselmişt i . Apaçık ki g eleneksel ve son derecede renk l i «su bayra m ı » başla ma k üzereydi . . .

B u n u n , Ka m boçya h a l k ı n ı n barış iç inde geçen son bayra m ı o lacağ ı o anda k i m i n a k l ı na g e l i rd i . . .

Pno m - Penh'e i l k defa , Saygon'dan g elerek 1 962 y ı l ı n ı n Ara l ı k ay ında ya l n ı z b i r g ü n iç in uğramışt ım. O zamanlar G üney Viyetna m ' ı n başken ­l i n d e b i rçok ağaçlar kesi l m i ş , fundal ık lar köklen mişti . Böyle l ik le U l usal K u rtu l u ş Cephesi savaşçı ları n ı n Saygon'a kolayca sızmalarına ve Amerika l ı sa l d ı rg a n i a ra karşı y ı l d ı rı m hücumları düzenlemelerine engel o l u n m a k isten mişt i . B u n u n ya n ı s ı ra yerli h a l k ı n barı nakları o lan v e Ameri k a l ı l a ra mahsus modern apart ı m a n la rla korkunç b i r tezat teşki l eden «gecekon ­d u la r» da şehi r d ış ı na i t i lm işti .

Kam boçya başkenti n i n de ken d i n e g ö re dertleri ve soru n l a rı va rd ı . Böyle o lsa d a Pno m - Penh'de Saygon'daki g i bi her a d ı mda d i ke n l i tel örgülerine ve pol is ka rakol l a rı ya k ı n l a rı n da üstüste yığ ı i m ı ş kum çuva l -

938

Page 43: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

lar ına ra sla mak m ü mkün değ i l d i . Not defteri me m e m n u n iyetle ş u n l a rı yazd ı ğ ı m ı hatır l ıyoru m : «Ne ra hat l ı k i Burada b i r tek Ameri ka l ıya rastla­mıyor insan i . . Hiç şüphe yok ki , Amerika l ı lar Ka mboçya başkentinde o za manlar da eksik değ i ld i , fakat g öze ça rpa ma maya d i kkat ediyorlard ı .

Bu defa şehri n b ir hayl i yeri n i görd ü m : hava a l a n ı yak ın ları ndaki yeni üniversite b ina ları n ı , Bağ ı ms ız l ık Sa ray ı n ı , M i l l i M üzeyi, meşhur G ü m ü ş Mabedi , Pnom-vat tepesin i , Ton le-Sa p ı rmağ ı n ı n k ı y ı yol u n u v e d i l lere desta n ,I paza r yeri n i . . . Polonya Büyükelçi l iğ i N o rodom b u lva rı n da k i yeni bi naya henüz taş ı n m ıştı . Diğer i k i b ü y ü k caddenin kesiştiğ i noktada Viyetnam Demokrati k C u m h u riyeti B üyükelçi l i ğ i b u l u n uyord u . 1 965 y ı l ı nda Pnom-Penh'te VDC' n i n sadece b i r t icaret tem s i l c i l i ğ i vard ı . Sa mdeş Pan caddesi nde ise G üney Viyetnam Geçici Devri mci H ü k ümeti Temsi l c i l i ğ i ' n i n yerleştiğ i b ina b u l u n uyordu k i , a rt ık b u ras ı Büyükelçi l i k h a l i ne get ir i l mişt i . Bu bi naya ya k ın b i r yerde de G üney Viyetna m y u rtseverleri n i n «Kurt u l uş» ad l ı ba s ın bürosu vard ı .

Kam boçya sema lar ında kara bu lut ları n s ı k laşmakta o lduğ u n u v e gerici çevreleri n prens Siyanu k'a baskıda b u l u n d u klar ın ı bi l iyord u m . B u konuyu yerl i arkadaşla rla defalarca ' g örüşmüştük. Fakat a ra mızdan hiç ki mse

bi rka ç ay sonra başgösterecek olaylar ı henüz kestirem iyord u .

*

1 970 y ı l ı n ı n Oca k ayında N a rodom Siya n u k, tedavi ve ist ira hat iç in eş iy le b i r l i kte Fra nsa'ya g itmişt i . Prens Fransoya evvelce de aynı a maç­larla g i d i p g e l m işti . Belki de Ka m boçya Devlet Başka n ı b u ziyareti s ı ra ­s ında bazı s iyasal görüşmeler de ya p m ı şt ı r. Ve ziyareti o l d u kça uzun sürdü . . . 1 970 y ı l ı n ı n yaz aylar ında ve sonbaha rında Ka mboçya'yı sarsan olayları değerlendi rmeye ka lk ıştı ğ ı m zaman, Fra nsa ziyaret i n i n fazlaca uzun s ü rmes i n i n , usta pol i t ika c ı n ı n siyasa l bunal ım ı ortad a n kald ı rmak niyetleri ne bağ l ı o l u p o lmadığ ın ı hususunda kesi n b i r kan ıya va ramad ı m . Bu soru n u n cevabı belki de gelecekte veri l i r. Fa kat şu rası m u hakkak k i , Siya n u k h ü k u meti n i n tutu mundaki bel ir l i zay ıf l ık lar, i ç pol it ikadaki karar­s ı z l ı k ve tutarsı z l ı k lar, Ka m boçya'daki aş ı rı sağcı l a rı n haz ır ladık lar ı devlet da rbesi n i n ya p ı l mas ın ı öneml i ölçüde kolaylaştırmıştır.

Ka m boçya olayları ge l i ş i rken Saygon'da b u l u n uyor ve o l u p bitenleri endişeyle iz l iyo rd u m . G üney Viyetna m g azeteleri, devlet başka n ı n ı n devri l ­d i ğ i n i v e general Lon N o l ' u n başka n l ı ğ ı nda b i r hüku met kuru lduğ u n u büyük baş l ı k lar la haber verd i ler. Kukla rej i m taraf ından i n g i l izce olara k yayı n lanan «Saygon Post» gazetesi, sevi nci n i , «Siya n u k uzaklaşt ı r ı ld ı » ba ş l ı ğ ı a l t ında i lô n ed iyord u . G üney ViyMn a m C u m hu rbaşkan Ya rd ı mcıs ı Kao Ki yen i Ka mboçya rej i m i n e d erhal res m i b ir mesaj göndererek, ik i taraf (ya n i Saygon'dak i kukla rej i m le, �am boçya'daki yen i hüku met) aras ında dost luk bağ ları n ı n kuru lacağı ü mi d i n i bel i rtti . «Ortak düşman

939

Page 44: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

komünizme karşı sava ş !» cinsinden mescı1 l a rı n g ü rültüsü a ras ında, Saygon'daki daha g erçekçi pol i t ikacı ları n sesi i l k zamanlard a basbayağı boğ u l d u . O rneğ i n , kukla parla mentodaki D ı şişleri Komisyonu Başkan yard ı mcıcı Tiyen Ke Ka mboçya'da yeni b i r s i l ô h l ı savaş cephesin i n kuru­labi leceğ i n i ve harbin bütün Ç i n - H i n d i yar ımadas ına yayı labi leceğ i n i a ç ı ğ a v u rd u .

Netekim öyle d e o l d u . Çok g eçmeden gazetelerde endişe v e g üvensiz l ik havası esmeye baş l a d ı . Ç ü n kü, Pnom - Penh'deki darbeyi örg ütl iyen leri n kolay ve çabuk zafer ü m it leri g erçekleşmemişt i . Yurt d ı ş ı n da bu lunan d evlet başka n ı enerj i k d i plomatik teşebbüslere g i rişti ve d ünya kamuo­y u n u n geniş taba ka l a rı n ı n d esteğ i n i sağ l a d ı . Buna karş ı l ı k Ka mboçya'­dak i yeni i kt idar Siyanu k'a k a rş ı tek cephe meydana g eti rmeyi başara­mad ı . Lon Nol 'a bağ l ı b i rl i k lerle prense bağ l ı ve sod ı k askerler a rasında çarpışmalar başla d ı ğ ı n a dair habe rler yayı l maya başl a d ı . Pnom-Penh hava o la n ı i k ide bi rde, b i rkaç g ü n s iv i l uçak lara kapal ı tutul uyord u . Bu s ı ra l a rda çeş it l i hava ka n a l la rı ndan g elen u ça k l a r Lon Nol rej i m ine Amerikan s i l ô h lar ı taş ı maktayd ı .

Olaylar b u şeki lde gel i ş i rken Saygon gazetelerinde, i l k bakışta a cayip görünen ha berler ç ı k maya başla d ı . B u ha berlerde «Kamboçya», "Pnom' Pen h" , «Viyetna ml ı lar» g i bi kel i m elerin a ras ında "Polonya» kel i m esi de yer a l m a ktayd ı . K i m b i l i r n e sebepten olacak, Frans Pres Ajans ın ın bülten­ler inde Pnom - Penh'deki Polonya Büyükelçi l i ğ i n i n kapa n d ı ğ ı ve persone­l i n i n ü l keyi terkett iğ i ha beri veri l mişti . Bir s ü re sonra, pek de göze ça rp­mıyo ca k bir yalanlama yay ı nla n d ı . Fakat uydu rma h a ber Amerikan ajansıar ından U PI tarafı ndan çoktan d ü nyaya yay ı l m ı şt ı . B u n u n üzerin e n o t defteri me ş u cümleleri yazmış ı m : «Frans Pres Ajans ın ın Saygon'daki m u h a bir i hata s ın ı pek acemice kapatmaya ça l ı ş ıyor. G üya haberde Pnom­Pen h'deki Viyetn a m l ı d ip lomatlar ın Ka mboçya'da n ayrı l ış l a rı ve bun lar ın Polonya Büyükelç i l i ğ i personel i ta raf ından u ğ u rlan ış lar ı konusunda karı ş ı k l ı k o l m uş. Böyle bir "ya n l ı şl ığ ın» ra sgele o l mas ına ne demel i ? . . . »

Bu ha berler gazeteler yay ı n l a n mazdan önce ş u n u öğ renmiş b u l u n u ­yord u m : Gerici lerin k ışk ırttığ ı b i r kalaba l ı k , Viyetna m Demokrati k C u m ­h uriyeti e l ç i l i ğ i b inasına sa l d ı rm ış . Polonya elçi l i ğ i mensuplar ı , Viyetna m l ı d i p lomatları n imdadına yetişerek, onlar ı k ı ş k ı rt ı l m ı ş kalaba l ı ğ ı n e l inden k u rtarorak kendi elçi l i k b inas ına götürmüşler.

K a mboçya'yı her n e pahasına o l u rsa olsun z iyaret a rz u m u n başl ıca sebepleri nden b i ri bu i d i . Kıs met i m de varmı ş : Daha önce a l m ı ş o lduğ u m g i riş v izesi henüz geçerl iyd i . Pno m - Penh hava a l a n ı za man zaman «kapa l ı » kal maya d evam ediyord u v e b u n u n k a ç g ü n süreceği önceden b i l i n m i ­yord u . Bunu nla b i rl i kte herşeyi göze o lara k v e bi rçok engel leri yenerek Sayg o n - Pnom Pen h-Bangko k sefer in i yapan «Ai r Viyetnam» a d l ı Gü ney Viyetna m şi rket in in u çaklar ından b i riyle yola çı ktı m . . .

940

Page 45: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

i l k bakı şta Pno m - Pe n h eskisi g i bi görü n üyord u. Fakat ara d a n çok geç-, �meden, şehre h u z u rsuz luğun, end işen in h ô k i m o l d u ğ u n u a n l a d ı m . Sokak

ağ ız lar ında ve köşeba şlar ı n da askerler ve yar ı-askeri örg ütlere bağ l ı ü n iforma l ı g e n ç l e r g ö z e ça rpıyord u . Okul bahçeleri nde öğrenci ler askeri marşlar söy l iyerek yürüyüş yapıyorlard ı .

Mon ivong caddesi n d eki Viyet n a m Demokrat ik Cumhuriyeti Büyükelç i l iğ i b inas ın ı görü nce tüyleri m d i ke n d i ke n o ldu . Kapı ları k ı r ı lm ış, odalar ı yağ ma edi l mişt i . Avluda pa rça pa rça e d i l m i ş buzdolaplar ı , telefon lar, ya k ı l m ı ş kitap ve dergi ka l ı n t ı lar ı göze çarpıyordu . B u n lar ın a ras ında Polanya'da yay ı n la n a n Varşova a yaklan masına dair i n g i l izce b i r broşürün parça l a rı n ı bu ldum. B i na n ı n iç ve d ı ş d uvarla rı na katra n la Viyet n a m a l eyhtarı ş i a r l a r yaz ı l m ı şt ı . G ü n e y Viyet n a m Geçici Devri mci Hüku metin i n San mdeş Pa n caddes indek i büyükelçi l i k b ina s ı n ı n d uvarları nda da benzeri ş ia rla r va rd ı .

O a n da k ı sa b i r süre öncesine kadar Gü ney Viyetna m orma n ı a r ı n da sa l d ı rg a n ia ra karşı savaşan ve sonra Pnom-Penh'e g elerek Ç i n - H i n d i ' n i n kurtul uşu u ğ rundak i savaşa d i plomati k a la n da d evam etmiş o la n l a rı düşünüyordum. Viyetnamll laT! döğmek, öld ürmek, d uva r lara Vii'etnam a leyh inde ş i a rl a r yazmak üzere a ldatı l a n k imseleri d ü ş ü n üyord u m . Bu tethişçi leri n a rd ı nda k i m ler vard ı ? El betteki , a ncak ve a nca k Ç i n o H i n d i hal klar ı n ı böl mek i st iyenler.

Pnom-Pe n h şehri nde geçen feci olayl a ra ta n ı k o l a n l a r ı n , o laylara katı l a n lar ın h i kôyeleri nden , em perya l i stlerden yana aş ı rı sağc ı lar ın düzen­ledik leri katl iômları tespite ça l ı ştı m .

Polonya Büyükelçi l i ğ i person e l i , Viyet n a m Demokratik Cumhuriyeti' n i n Monivong bu lvarı ndaki binası ndan d u ma n l a r yükseldiğini g ü rmüşler. Viyet n a m l ı dostlar ın yard ı m ı na koşma k iç in g i riş i len i l k denemeler başa rı­s ız l ığa uğra m ı ş . Başla n sı ı çta d ı şar ıdan h iç k imse, h a ra p edi len b ina laro g i rmeye muvaffak o l a ma m ı ş . G i rebi ld i kleri zaman k a n l a r iç inde yata n Viyetnaml ı d i plomatlar ı , orta l ı ğ ı n yakı l ı p y ı k ı l d ı ğ ı n ı , yağma e d i l d iğ i n i görmüş lerd i r.

Polonya l ı d i plomatlar sa ld ı rıya uğraya n Viyetna m� a rkadaşlar ına el leri nden gelen ya rd ı m ı ya p m ı ş l a r. Viyetnam Büyükelçi l i ğ i n d e 40 kadar Viyetna m l ı va rmış . Büyükelçi l i k persone l i , i k i ' hafta son ra , u l u slara rası kontrol komisyon u n a a i t özel b i r uça kla Hanoy'a d ö n mek i mkôn ı n ı b u l m u ş .

Bu a nlattı k ları m, sa l d ı rg a n emperya l ist kuvvet leri n Ç i n o H i nd i toprak­l a r ı n d a tutuştu rd uklar ı harp a l evler i iç inde o l u p b i ten facia lar ın a ncak k ı rı nt ı s ı d ı r.

Şunu bel i rtmek l ô z ı m d ı r k i , katl iômlar ın perde a rka s ındaki yöneti c i leri taraf ından b i l i n çsiz k i mselere beni mseti len metot lardo n n efret ede n b i rçok Pnom-Pen h ' l i cesaret ve d ü rüstlük örnekleri vermiş lerd i r. B u n l a rd a n b i r i n i

941

Page 46: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

özetliyelim : Güney Viyetnam Geçici Hükümeti Büyükelçiliği sekreter lerinden b i ri olaylardan b i r g ün önce, g i z l i yol l a rd a n Ka m boçya'ya geleı oğ l u ve k ıziyle bu l uşuyor. Düşmanla ro karşı savaşmak üzere partiza r o lduğu günden beri, ya n i 1 0 y ı l ı çışk ın b i r zamandı r çocuk lar ın ı göremiyeı baba, d i plomal ol unca o n l a rı n Pnom-Penh'e gel melerini sağ l ıyor Kaıl i ô m ı n başladığı g ün ü n sabahı , oğ l u şehri g ezmek üzere elçi l ikıer ç ık ıyor. Ve büyükelç i l i k kuşolı l ı nca babası n ı n , k ızkardeş i n i n ve d iğe vatandaşların ı n b u l u nd u ğ u b inoya dönme i mkôn ı kal m ıyor. Şeh ri n d iğe taraf/a rı nda do Viyetn a m l ı l a ra karş ı katl i ô m l a r d üzenlen mesi dolayısiylE Büyü kelçi l i kte herkes endişeye düşüyor. Her o n ve h iç sebepsiz, katl iôm( g i rişenler tarafı ndan ö ldürü l mesi m ü mkün o lon del ikanl ı , tesad üfen yerı bir g ençle ta n ış ıyor. Ve bu genç, Viyetna m l ı d iplomatın oğ l u n u bütün g ül g i zled i kten sonra, gecen i n kara nl ı ğ ı nda Büyü kelçi l iğe götürüp ümidin kaybetmiş o lon babas ına tes l i m ediyor . . .

. . . Olaylar baş lad ığ ı g ü n s ivi l ya do yarı askeri ün iformal ı b i rta k ı n gençler sokaklara dağ ı l a rak , b i rkaç saat iç inde boşkentin h e r y o n ı n e afiş ler, plôkatlar, ş i a rlar yapışt ırd ı l a r v e halk ı Siyo n u k i l e Viyetna m l ı l a re karşı savaşa çağırd ı lar . Bu i l ke l of iş ve ş iarlar en baya ğ ı demagoj i n i n VE

bağ nazl ığ ın örneği i d i . Kat l i ô m ı d üzen l iyenler ant i -komünizm k ışk ı rt ıc ı l ığ yapıyorlard ı . Orneğ i n , evler in d uva rları na, ağaçlara, hattô meza r taş l a rına yopışt ı r ı lan şair lordo n b i rinde şöyle deni l mekteyd i : «Viyetkon� (burjuva propogandası Güney Viyetnamlr yurtseveriere böyle der) kolere basi t inden de za rar l ıd ı r ve m ü m k ü n o lduğu kada r k ısa bir zamande kökünün kurutul ması gerekl i d i r" . Apaçıkt ı k i , katl i ô m l a r gibi , k ı şk ı rt ıc propoganda iş leri de d ikkatle hazırla n m ıştı . Baz ı söylenti lere göre, bı ka mpa nya CiA taraf ından yetişt i r i i miş uzmanlarca yöneti l iyordu . Ka m boçya'da o lon bitenlerin sadece emperya l i stıere, Amerika 'daki yönetic çevrelere yo ra d ı ğ ı meydandoydı . Buna rağ men devlet darbesinde baş l ı ee rolü oynamış o l o n ABD , bu d a rbeyle i lgis i o lmadığına dair resmi biı demeç yayı n la mlŞ'tl .

. . . Kamboçya'd�n büyük üzüntülerle ayrı l d ı m. Mekong ı rmağı he ı zamanki g ib i h ız la a kıyordu. Pnom- Penh ' i n bahçelerinde y ine bu i k l i me özgü çiçekler a çm ıştı . . . Mekong boyunca uzayıp g iden, su üzerine kuru l m uş evlerden ibaret semtlerde otura n Viyetna m 05 1 1 / 1 bal ıkçı l a ı orta l ı kta görün m üyordu. Sürek l i olara k Ka mboçya'da otura n birkaç yü; b i n Viyetna m l ı a ras ından, yolu n u b u l a n l a r, kat1 iômlara k u rban g itmeme� iç in ü l keden ayrı l m ış lard ı .

Emperya l istler, o maçlar ına d a h a kolay u laşabi l mek i ç i n Çin- Hindin 'de çel işk i ve a n laşmazl ık lar yaratma yolunu tutmuşlarsa da, . kanaat ime g öre bunda başarı sağl ıya m ıyacak lard ı r. Ç i n - H i n d i topra klarında yaşıyor halkların bir l iğ i , ortak d üşmanları o lan Amerikan emperya l izmine ka rş ı

942

Page 47: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

savaştaki dayan ışmalar ı , dünya n ı n bu bölgesinde geleceğ i bel irl iyen u n s u rlard ı r.

*

1 965 y ı l ı n ı n .Ağ u stos ayında Pnom - Penh'deki sarayında ziyaret ett i ğ i m prens Narodom Siya n uk' la b i r m ü lôkat yapmışt ı m . 1 970'te kendisiyle Hanoy'da g ö rüştüm. DemokrCilt ik Viyetna m C u m h u riyeti ' n i n başkent ine b i r dost l u k ziyaret inde b u l u nmak üzere g e l e n Siya n u k, beş sene önce ka b u l ettiğ i Polonya l ı k a d ı n gazeteciyi u n utmamışt ı . Oze l l i k le harp hakk ında, Ka m boçya h a l k ı n ı n kurtu luş harbi hakk ında kon uştuk. Prens Siya n u k b u kon u da şun lar ı sq.yled i :

" . . . Savaş deva m ed i yor ve g itgide geniş l iyor. Sa l d ı rga n l a r Ka m­boçya'yı ça buca k ve kolay l ı k la ele geçireceklerini lOn netmek hata s ına d üştüler. Oysa ta m tersi o ldu : Güney Viyetnam'daki k urtu l uş hareketi g üclenerek mem leketi mize de uza n d ı . Bu i se G üney-Doğu Asya ' n ı n d iğer halk lar ına kuvvet l i etki lerde bulundu. H ü k ü meti m iz, as la sürgünde bu lunan b i r hüku met d eğ i l d i r. Kamboçya'daki kurtarı i m ı ş bölgeler g ittikçe geniş lemektedir. Bu bölgelerde partilO n l a ra ait üsler vard ı r ve bun lar d u rmadan güclen mekted i r. Kurt.a rı l m ı ş bölgelerde u l usal yöneti m kuru l ­m uştu r. Ul usal Cephenin kontro lü a l t ında b u l u n a n bölgelerde hüku meti ­m izde en öneml i baka n l ı k larda bulunan k i mseler ça l ı şmaktad ı r. Lon N o l ' u n i kt idar ı memlekete yay ı l ma mışt ı r. Başkentte b i l e bazı bak ımıardan pek başa r ı l ı sayı lamaz. G üney Viyetn a m kukla rej i mi n i n Başkan yard ı m­cıs ı Kao K i , bundan bir süre önce Pnom-Pe n h ' i ziyareti s ı rasında, hava cı ol ması dolayısiyle başkent üzerinde hel ikopterle dolaşmak a rzusu n u ortaya atı nca, L o n Nol buna razı o lma m ıştı r, çünkü u ç u ş u n güve n l i k i ç i n d e geçmes in i g a ranti etmek i mkô n ı n ı b u l a ma m ı ştı r."

-

Prens Siya n u k i le Ha noy'da yaptığ ı m ı z g örüşme s ı ras ı nda, Kamboçya, Viyetnam ve Laos halk ları a rasında meydana g elen' s i lôh a rkadaş l ı ğ ı ve Ç i n - H i n d i halk ları n ı n sa l d ı rgan emperya l izme karşı meydana getird i kleri ' ortak cephe kon u la rı üzerinde de d u rd u k . Bu cephe her g ü n k ü savaş larda dökülen kanlar la g itg ide daha güc lü b i r hal a l makta d ı r. H iç şüphe yok ki, Çin H i n d i halk la r ı n ı n ortak savaşı s ı ras ında daha b i rçok engel ler in yeni l mesi gerekecektir. Fakat şurası m u hakkak k i , temeır Frans ız sömür­g eci leri n e ka rşi ortak savaşta at ı lan ve Ameri kan saldırganiar ına karşı d iren iş in ateşinde k uvvetlenen Ç i n - Hi ndi yurtseverleri n i n b i r l iğ i d urmadan g üclen mekte ve dünya n ı n her taraf ında geniş ya nkı lar uya n d ı rmaktadır.

943

Page 48: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Bolşevi k Partis i 'n in kaynağı

75 y ı l önce, 1 895 y ı l ı n ı n g üzünde, Rus i m peratorl u ğ u n u n o za manlank i başkenti Peterburg'da, proleta rya n ı n en y ığ ı nsal o l d u ğ u b u şehirde, «işçi s ın ı f ın ın k u rtu l uşu için savaş b ir l iğ i» k u r u l m uştu. Ta ri hte s ık s ık görü l d ü ğ ü g ibi , za m a n ı n geçmesi v e i şçi h a reketi n i n gel iş mesiyle, b u o l a y ı n önemi daha bel irg i n o lara k ortaya çıkmaktad ı r.

Savaş B ir l iğ i» V. i. Len i n ' i n g i ri ş i m iyle kuru ldu ve o n u n yönet i m i a lt ında gel işt i . Lenin , «Savaş B i rl iğ i»n i devri mci part i n i n çeki rdeğ i (n üvesi) o lara k n i te lemekte d i r. ( 1) Rusya işçi s ın ı f ın ı n gelecekteki partis i n i n b i rçok n ite l ik­leri b u Bir l ikte «prog ra mlaşt ırı l mı ştı». Bunun iç in de -"Bir l ik» in kuru luş ta ri h i , ça l ı şma metod ları ve a maçları ya l n ı z o döneme a i t değ i l d i r. «B ir l ik»in tarihsel tecrübeleri nden b i rçoğ u bugün de a ktüeld ir ve kom ü ­nist lere savaş larında yararl ı o l a b i l i r. «Savaş B i r l i ğ i •• b i l i msel sosya l izm f ikr i ler ini Rusya'da i l k defa işç i hareket ine katmaya başlad ı . Ondan önce Rusya'da sosyal demokrasi, Len i n ' i n dediğ i g i bi , «dölyata ğ ı nda gel işme süreci»ndeydi (2), Rusya koşu l lar ında d a pol i t ik d üşünce doğal o lara k derneklerde g el işiyord u . B u derneklerdeki f ikri-teorik ta rt ışmalarda M a rk­s izm yavaş yavaş üstün gel meye baş lamıştı . 1 893 Ağ ustos'u son unda Peterbu rg'a g elen Leni n , l i bera l halkçı l ı ğ ı n ve «Ieg o l» Marks izmin e leşt i r i I ­mesi nde ve ideoloj ik a landa bozguna u ğ rat ı lmasında, devri mci ayd ı n la rla işçi ler a ras ında bağ lar ın sağ lcı mlaşmasında son u ç bel i rley ici bir rol oyna mışt ı .

Isc i s ı n ı fı safla r ında geniş ve s isteml i ça l ışmalar a rt ık gunun ödevi ha l ine gelm işti . B u ödevi n, sağ l a m d evri mci geleneklere sah ip o lan , fakat h içb ir pol it i k part is i , hiçbir sendikası ve başka işçi örg ütü b u l u n mayan bir ü lkede gerçekleşt i ri l mesi gerekiyord u . 1 895 y ı l ı n ı n Kas ı m ayında bütün Ma rksist dernekler Peterburg'da bir polit ik örg ütle birleşt i ler ve b u örgüt Ara l ı k ayında «işçi S ı n ı fı n ı n Kurtu l u ş u iç in Savaş Bir l iğ i» i s m i n i a l d ı . V. i . Lenin, V. V. Starkov ve G. M . K rj i j a novski B i rl i ğ i n i lk üç k iş i l i k yöneti m k u r u l u n u meydana geti riyorlard ı .

Savaş B ir l iğ i» d ü zg ü n k u ru l u ş u o l a n b i r örg ütlü. Genel şehi r kom itesi ödev i n i g ören yönet i m merkezi (küçük bir g rup), üç bölge grubu (asl ında bölge kom iteleri) ve 20-30 sosya l -demokrasi derneği vard ı . V. i . Lenin o za manlar, «Devri mci d i s i p l i n i , örg ütü ve konspirasyonu (g iz l i ça l ı şmaları ) güclendir ip gel işti rmeden hükü mete ka rş ı savaşmak m ü mkün değ i l d i r» d iyord u . (3) B u n u n . iç in de santra l i zm prens ib i , B i r l iğ in temel ça l ı ş ma i l kesiydi ve ça l ı şmalar s ık ı b i r konspira syon iç inde ya p ı l ıyord u . Ayn i

( 1) V . i . Len i n , Toplu eserleri, c . 2 , sayfa 460. (2) V. i. Len in , Top l u eserleri, c. 6, sayfa 1 80. (3) V. i . Lenin. Toplu eserleri, c . 2, sayfa 468.

944

Page 49: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

zamanda, koşu l lar ın m ü saadesi o ra n ı nda demokrasi de gel iş iyord u : işçi bölgeleri n i n temsi lc i leri ayda en az ik i defa toplanarak, beya n na melerin metin ler in i ve kara r tasarı l a r ı n ı i n cel iyorlard ı .

«Bir l ik .. , proleta rya n ı n s ı n ı f savaş ı n ı yönetmek iç in kuru l muştu v e bu savaşın g el işmesi n e çok yard ı mda b u l u n d u . «Savaş B i rl i ğ i .. üyeleri dernek­lerdeki propa g a nd a ça l ı ş ma l a rı n a a ra vermeden, fa br ikalard a aj itasyon ça l ı ş ma la rına daha fazla a ğ ı rl ı k vermeye başla d ı l a r. «B irl i b i n beya n ­na meleri v e aj itasyon broşürleri , Leni n ' i n bel i rttiğ i g i bi , Peterburg işçi ler inde, ka pi ta l i stleri ve ça rl ık h ü k ü metini demaske etmek için g erçek bir h ı rs uya n d ı rmışt ı . V. i . Lenin, 1 895 y ı l ı n ı n Ka s ı m ayı baş ında, Tronton fabri kas ı n d a k i g revle i l g i l i beya nna meyi ve «Fabrika işç i leri n den kesi len para cezası ka n u n u n u n açık a n l a mı» a d l ı b roşürü yazdı (Broşür 1 895 yı l ı n ı n Ara l ı k ay ında n eşred i ld i ) . «Bir l ik» i n bütün yayı n lar ın ın soru mlusu y ine o id i . «B irl i b i n aj itasyon ve örg ütsel ça l ı ş ma l a rı , başkent proleta r­yası n ı n g ü nden g ü n e daha a ktif katı l d ı ğ ı g rev hareket i n i n g en iş lemesine yard ı m ed iyord u . 1 896 Mayıs ında Peterburg dokuma işçi leri n i n muazzam g revi ya p ı ld ı . Al man sosyal d emokratları n ı n merkez org a n ı "Vorvörts .. (Forverts) g azetesi bu g revle i lg i l i o l a ra k ş u n l a rı yazd ı : "Petersburg olaylar ı , sosya l iz m i n y ığ ı n l a r aras ında başarı l ı o l a ra k' yayı l d ı ğ ı n ı göster­mekted i r. Burada en büyük h izmeti, Rusya'da sosya l i st f ik i r lerin yay ı l mas ı iç in yoru lmadan ça l ışan, Peterburg'taki " i şç i S ın ı f ın ın' Kurtu luşu iç in Savaş B i r l iğ i» görmekted ir .

1 895 y ı l ı n ı n Ara l ı k ayı başları nda Len i n ve «Bir l ik . . i n d iğer yönetici ler i pol is tarafın d a n tutukl a n d ı rl a r. Fakat örgütün başar ı l ı çal ı ş ma lar ı 1 896 Ağ ustosuna kadar deva m etti. Ardarda y a p ı l a n yeni tutu k lamala rd a n sonra «Birl i k .. yönet imi , onun savaşçı v e devrimci karakterini değiştire n k iş i lerin e l ine g eçti .

«Savaş Bir l iğ i .. n e Bolşevi k Partisi ' n i n meydana gel iş inde bel i rl i b i r aşa ma gözü i l e bakı labi l i r. Len i n ' i n o za ma n ki t ü m faa l iyeti nde, işçi s ı n ı f ı n ı ve bütün emekçi y ı ğ ın lar ın ı mevcut d üzene karşı kes i n savaşa sevkedecek sava şkan d evrimci bir örgütün kuru lmas ın ı h ız la n d ı rma i steğ i sez i ı mektedir. Len i n ' i n o d önemde yazd ı ğ ı ' b ir maka lesinde şu sözleri d i k kate değerd i r : "Ve yoldaş lar, işbaş ına ! Değerli zama n ı mız ı boşuna ha rca mıya l ı m . » (4)

«Savaş Bir l iğ i .. y ı l l a rında Len i n ' i n bütün faa l iyet ine devrimci l i k coşkusu hÔk imdi . Fakat o ve a rkadaşları , aynı zamanda ataca kları her a d ı m ı tüm ayd ı ntı l a riy le d üşünce süzgecinden geçiriyorlardı . B u yüzden o n la rı n devrimci ça l ı şmalar ında coşku i l e fi k i r ahenkl i b i r şeki lde kaynaşmışt ı .

Len i n ' i n o zamanki koşu l larda d evri m sorun lar ın ın çöz ü mündeki tutu­mundan bugün de öğreni lecek çok şeyler va r. örneğ i n, gelecekteki pa rt i -

(4) V. i . Len i n , Top l u eserleri , c. 2, 5. 466.

945

Page 50: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

n i n hangi sosyal temel üzerine k u ru lacağ ı , partide kimlerin çözüm leyi ci rol oyn ıyaca k ları sorun l a rı daha o za manlar Len in ' i ya k ı n d a r.ı i lg i lendir i ­yord u . Sosya l izmin işç i hareketi i l e bir leşmesini ken d i l i ğ i n den o luşan b i r s üreç o lara k değ i l , i şç i s ın ı f ın ı sosya l i st f ik i rl e ri n taraf ına çek mek ve proleta rya a ras ında bu f ik i rlerin yayıc ıs ı o laca k b i l i nç l i işçi ler m üfrezesi eğit ip yetiştirme hedefine yönelt i lmiş faal iyet olarak g örüyordu .

Genç Lenin b u ödevleri candan beni msiyor v e çal ışmalar ında o kadar ta b i i hareket ed iyordu k i , kendis i i le bağlant ıs ı o lan işçi lerden h içbir i , o n u n , işçi lerl e yakınlaşması iç in bazı görün mez engel leri aşması gerek­tiğini a nl ıya mıyord u .

Lenin « R u s sosya l demokratla r ı n ı n ödevleri» a d l ı makalesinde «Savaş Bir l iğ i » n i n tecrübeleri n i genel leşti rerek ş u n l a rı yazmıştı : «Ça l ışmalar ı m ı z herşeyden önce v e en fazla şehi rli fa brika işçi lerine yönel i kti r. R u s sosya l d emokrasisi g ücleri n i dağıtma mal ı , sosyal demokrasi fik i rlerini en iyi beni mseyen, entelekt ve pol it ik ba k ı md a n en gel işmiş b u l unan, sayıca ve ülkenin büyük pol it ik merkezleri nde yoğ unlaşmas ı ba k ı m ıar ından en önemli o lan sanayi proletaryası a ras ındak i faal iyette bi rleştirmel i d i r.» (5) «Savaş B i rl iğ i»n in Peterburgta 70 fabri k a n ı n i şçi leri i le bağlant ıs ı va rd ı . B inden fazla işç in in çal ışt ığı en büyük 2 2 fabrika, 500-1 .000 işçi ça l ıştıran 17 fa brika b u n l a r a ra s ı nd a b u l u n maktayd ı . Kısacası «B ir l ik» Peterburg'­taki sanayi ' proleta rya s ı n ı n en önemli kesi m i üzerinde etk is in i yaymaya m uvaffak o l m uştu .

Len i n ve d iğer d evri mc i ler, i lerici işçi lere, Ma rks ist f iki rleri beni mse­meleri , s ı n ı f b i l inc in i yükseltmeleri , proletarya h a reket in i kendi leri n i n gel iştirmeleri i ç i n bütün varl ı k l a riyle yard ı m ediyorlard ı . B i ri nci R u sya Devri minden sonra Lenin ş u n l a rı bel irtmişt i r : «Parti ça l ı şmalar ın ı kendi e l ine alan yeni t ip sosya l demokrat işçi a rt ı k doğ muştur.» (6) Bunu gerçek­leştirmek için i lk a d ı m la r, daha «Savaş B ir l iğ i»n in ça l ı ş m a l a rı döneminde at ı lmıştı .

Daha sonra l a rı Bolşevi k Parti s i 'n in kuru l uşunda büyük b i r rol oyna m ı ş o lan i ş ç i müfrezesin i meydana getirmek s o n derecede öneml i b i r işt i . Fa kat, o za manlar Leh i n ' i n meşg u l o l d u ğ u geleceğe a i t ödevlerden sadece biris iyd i .

Orneğ i n Lenin, derneklerde işç i ler a ras ı nda propaganda yapı lmas ı n ı n gereğ i üzerinde ısrar ederken, a y n ı za manda, iş lermelerde aj itasyon u n geniş ölçüde gel işt ir i lmesine d i kkati çekiyord u . Fakat, i şçi s ı n ı f ı n ı n bütün t a bakaları na, hatta en geri kal mışlar ına dahi etkide b u l u n ma i steğine daya nan b u iş yapı l ı rken, çoğ u zaman, «o a n ı n ç ıka rlar ı» gözön ünde tutuluyor, '�sosya l izmin ve pol i t ik sava ş ı n büyük idea l leri geri p lôna

(5) V. i . Len in , Toplu eserleri, c. 2, s. 448. (6) V. i. Len i n, Toplu eserleri, c. 1 9, s . 372.

946

Page 51: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

atı l ı yord u» . (1) Len i n b u tehl i keyi görüyor, haber veriyor, b u na ka rş'ı savaşıyor ve «Birl i b, in hi zmetleri o lara k ş u n l a rı bel i rtiyord u : «Bu dönem­deki sosyal demokratlar ekonomik ajitasyon i çi n canla başla çalışırlarken, bunu kend i leri n in b i ric ik ödevi saym ıyorlord ı , tam tersine, genel l i k l e Rusya sosyal demokrat ları n ı n en geniş tarihsel ödevleri n i v e öze l l i k le çarl ı ğ ı ortadan ka l d ı rma ödevin i gerçekleştirmek iç in to başlang ıçtan beri çal ı şıyorlardı .» (8)

«Birl i k», b i l d i ri ve broşürlerin siste m l i o lara k yay ı n la n ması a l a nında başa r ı l ı i ş ler yaptı . Fa kat, Rusya çapında b i r gazete n i n , «Raboçee delo» nun yayı n lan ması Len i n ' i n g i riş imiy le o ldu . B u gmete beş yı l sonra çıkacak «iskra»n ın i l k şekl iyd i . «Ra boçee delo"n u n i l k say ıs ında Len i n ' i n «Fridr ih Engels"in ö l ü m ü i l e i l g i l i yaz ıs ından başka b i rkaç maka lesi yayı n ­l a n d ı . Bu sayı jandarma n ı n 'el in e d üştüğü i ç i n d ünya y ü z ü görmedi . Gazetenin k u rucular ından b i ri o lan K rj i janovski ş u n l a rı bel i rt iyo r : «Bu sayıda sosyal d emokra s i n i n on y ı l l ı k çal ışma doğrultusu çok doğru o lara k bel i rlenm işti ,,,

Devri m dôvas ın ın gel iş mesi, ça l ı ş malara yeni g üclerin kat ı l mas ın ı gerektirdiğ i , ha lde, konspira syon g enel ça l ı ş m a la ra daha a z insan ın katı lmas ın ı zoru n l u k ı lar. Len i n bu çel işki n i n çöz ü m ü n ü , çeşitl i dernek ve kiş i lerin ödevler in i ôza m i ölçüde s ı n ı rl a n d ı rma ve d o ra ltmada görüyor ve. "Devri mci ça l ı ş m a l a rda bel ir l i fonsiyonları n son d erecede çeşit l i yönleri vard ı r» d iyord u . (9) Art ı k o , legal ve i l l eg a l ça l ı ş ma l a rı doğru bir şeki lde bi rleştirme yol u n u b u l muştu. O za manki Rusya n ı n koşu l la rında bunu gerçekleştirmeden devri mci parti n i n mevcud i yeti i m kô n sı z d ı .

"Savaş Bir l iği»nin kuru lduğu y ı l , yurt dış ına çıkmış, «Emeğin Kurtuluşu» grubu i le bağ l a r kurmuş, Batı Avrupa'daki işç i ha reket in i yak ı n dan ta n ı ­m ı şt ı . Dön üşte Vi lno, Moskova, Orehovo-Zuevo şehirlerine u ğ radı ve maha l l i sosya l demokratla rla i l işk i leri d üzenled i . Peterburg proletaryası örgütünün d iğer Ma rksist örgütlerle k u racağı i l işki ler in yol lar ını da sap ­tad ı . Y ı l sonunda hapisha neye düşen Len i n , geniş ve etki l i devri m ci' örg ütün kuru luşu iç in ça l ı şma larına oradan deva m etti ve «Sosyal Demok­rat Partisi progra m tasa rıs ı ve iza h ı » adl ı broşürü yazd ı .

Daha sonra la rı , «B irl ik" in ça l ı ş ma dönemi hakkında, ken d i n e özgü özeleşt i ri i le ş u n la rı yazd ı : "Ben, b irçok soru n u n çözü m ü n ü ödev ed i n m iş b i r d ernekte ça l ı ş ıyord u m . Bu derneği n üyesi o lan bizler, hepimiz , bu iş in zanaatçı l ı ğ ı ndan öteye geçemed i ğ i miz i a n l ıyor ve b u n u n der in ac ıs ın ı çekiyord uk. H a l buk i öy le b i r ta rihsel dönemde b u l u n uyord u k k i , b i l i nen

(1) V. i . Len i n , Topl u eserleri, c. 4, s . 267-268. (B) V. i. Len i n , Toplu eserleri, c. 6, s . 31 . (9) V. i. Lenin, Top l u eserleri , c. 2, s. 468.

947

Page 52: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

kura l ı b iraz d eğ i şt i rerek şöyle d iyeb i l i rd i k : verin bize d evri mci ler örgütünü , Rusya'yı a ltüst edel im I .. ( 10)

Dünya komün i st hareketi tari h i n i n aşamaları ve dönemleri va rd ı r. 1 895 y ı l ı şüphesiz ki böyle bir aşama id i . Fridr ih Engels henüz ö lmüştü ve b i r süre, g üclenen oportün izmin , Marks izmin devrimci ruh u n u ortadan ka ld ı racağı san ı l ıyord u . Fakat devri mci g elenek devam ett i . Jak Dük lo şun ları bel irtmişti r : « Engels hayatı n ı n sonuna kadar I k i nci Enternas­yona l'de oportün istlere karş ı savaştı. Fakat onun ö lümünden b i r y ı l son ra , 1 896'd a Lon d ra Kongres inde Enternasyon a l i n yönetici leri , sözde devri mci , uygu la mada ise oportü n ist o lan kendi doğru ltu ları n ı kabul ettirmek iç in onun yokl uğundan i stifade ettiler. Ayn i za manda, Len i n 1 895 y ı l ı nd a Rusya'da «işçi Sın ıfı n ı n Kurtu luşu i ç i n Savaş B ir l iğ i .. n i kurdu . B i rl iğ i n iç inde, a y n ı za manda onun vasıtasiyle oportün izme ka rş ı uzlaşmaz b i r savaş yürütü ldü ...

Oportün izme karş ı savaşta Len i n tarafı ndan yaratı lan en etk i l i s i lôh , yen i t ip part in in kurul mas ı i d i . .. Savaş B ir l iğ i .. bu pa rtiye g iden yolu açtı .

«Savaş B i r l iğ i .. üyeleri nden M. A. S i lvi n , a n ı la rı nda, proleta rya n ı n çar­l ığa ka rşı yığ ı n sa l sava ş ı n ı n başla ng ıcı ndaki ağır gün lerde Len in ' in kandis ine şu sözlerle cesaret verd iğ i n i yazıyo r : .. Göreceks in iz, yak ında gerçek pa rti ha l i ne geleceğ iz. Devri m ve biz, görev in i yeri ne geti rmeye haz ır bir komün i st part is i o lara k ortaya ç ıkacağ ız ı ..

A. Masyagin

( 10) V. ı . Leni n , Toplu eserleri, c. 6, s. 1 27.

948

Page 53: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

ö Z E L S A Y F A L A R

FKP'nin SO' inci y ı l ını kutlama mesajı

Fransız Komünist Partisi Merkez Komitesi/.e Değerli yoldaşlar, Frans ız Komün ist Pa rt i s i 'n in e l l in ci kuru luş y ı l ı dolayıs iy le Sizleri bütün

Türk Kom ü n i stleri a d ı na ca ndan kutlarız . Frans ız Komünist Partis i , Fra n s ı z işçi s ı n ı f ı n ı n ve Fransız h a l k ı n ı n

devri mci gelenekleri n i n g erçek m i rasç ıs ı , ekonom i k, sosyal ve pol it ik hak ları n ı n en uzlaşmaz savunucusu , Marksç ı - leninci ava ngard ı o lara k doğ d u , örg ütsel ve ideoloj i k a l a n l a rd a geniş ve sağ l a m a d ı mlar attı , safla r ı n ı n a rı l ı ğ ı n ı hedefe u laşma n ı n şartı ve baş l ıca ödevi bi ld i ; sağ ve «sol» oportünizme karşı a ma n s ızca savaştı .

M i l l i k u rtu l uş ları uğurunda savaşan halk lar, Frans ız Komü nist Pa rt i s i 'n in emperya l ist sömürge ha rplerine ka rşı bütün va rl ı ğ ı boyu nca yürüttüğü kahra manca mücadeleler i , o n u n , proleta rya enternasyonal izmine bağ l ı ­l ı ğ ı n ı n ifadesi olan büyük yard ı mlar ın ı h i ç b i r zaman u n utamazla r.

FKP va r l ığ ı boyunca emperya l izme, fa ş izme, gerici l iğe, tekelci sermaye ve harbe karşı, işçi s ı n ı fı n ı n ve bütün i lerici kuvvetlerin b i r l iğ i uğurunda çeti n , fakat evrensel önemde başa r ı l ı savaş l a r verd i , vermekte deva m ediyor.

Marksizm-len i n i z m i yaratıcı bir şeki lde uyg u l a m a s ı n ı bilen FKP, kuru luşundan sonra k ı sa bir süre iç inde d ü nya komün ist ve işçi hareket i n i n baş l ıca daya naklar ından b i ri ha l ine geld i ve bu n i te l iğ i n i h e r za man mu hafaza ett i .

D ünya komünist hareket i n i n Marksiz m - len in izm ve proleta rya enternas­yona l izmi temel i üzeri nde b i rl iğ i n i n kuvvetlenmesi u ğ u rundaki ortak mücadelemizde Fra n s ı z Komünist Part is i ' n i n büyük kavga s ı n ı bel irtmek ödevimizd i r.

Yaşas ın Frans ız prol i ta ryas ı n ı n şan l ı ava n g a rd ı F rans ız Komünist Partis i ! \

Türkiye Kom ü n i st Pa rt is i Merkez Komitesi B i rinci sekreteri :

Yakub Demw

949

Page 54: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

1 970 yıl ında Türkiye'deki devrim hareketi n in

gelişmesine toplu bir bakış

E M I N E Y A L A Z A K E M A L C A N E R

Genel durum

Yirmi y ı ldan fazla bir za mandan beri Türk iye' n i n kapital ist yoldan gel iş­mesi uğrunda ha rca nan çaba ları n 1 970 y ı l ı na ait b i lônçosu bu d üzen i ş i r in göstermekten uza kt ır.

Bugün Türkiye'de, endüstri leşme bakı m ı ndan g eri ka lm ış her ü lkede olduğu g i bi end üstri n i n yapı s ı n ı küçük ü niteler teşk i l ediyor. Oyle k i , sanayi a lan ı nda on kiş iden az işçi çal ışt ı ra n iş letmelerin oran ı 0 10 55'i bul uyor. Büyük i ş letme sayı labi lecek, ya n i BOO'den fazla işçi çal ı şt ı ra n i şletmeleri n oran ı i s e anca k % 1 civar ındad ı r. Endüstri n i n m i l l i ge l i re katk ı s ı n ın % 1 9 o lmas ı , i h racatta ise sanayi mamu l leri n i n anca k yüzde 1 7'yi teşki l etmesi bunun ta bi i b i r sonucudur. K ı sacası Türkiye bugün hôlô küçük mal üreti m in in ağır bastığ ı b i r memlekettir.

Yurd u muzun sanayi leşmesi a maciyle kuru l maya başla n m ı ş o lan ve son­radan a macından saptı rı lan i kt isadi kamu kuruluşlar ına yü klenen ödev, ürün leri düşük kôr hadleriyle sata rak özel sektöre kaynak transfer etmekten başka bir şey deği ld i r. 1 970'te, Türk paras ın ı n değeri n i n düşürü l mesine rağ ­m e n , k a m u kesi m i ürün lerine za m yap ı lmamas ı yoluyle bu kaynak transfer­leri daha da art ı rı l m ı şt ı r. K ı sa cas ı , Ada let Pa rtis i i kt idarı döneminde ka mu kuru luşlar ı , ta mamiyle özel sektörün h izmeti nde b i rer a rpa l ı k durumuna geti ri l m i şt i r. D iğer taraftan da, Yabancı Sermayeyi Teşvik Ka n u n una dayanarak yabancı la ra ve bu sermayeyle işbir l iğ i yapan lara du rmadan çeşitli kolayl ı klar sağlanmaktad ı r (vergi indir imleri , verg iden muafiyet, g ü mrük kolay l ı k ları , kôr transferleri vb.) .

Y ine b u y ı l , Türkiye'yi Ortak Paza r ü l keler ine açık pazar hal ine getirme çaba larına hız veri lerek, Türk paras ın ı n değeri düşürü lmüş , Orta k Pazar Geçiş Dönemi Anlaşması i mzalanm ı şt ır. 1 969 yı l ında 278 mi lyon doları bulan d ı ş tica ret açı ğ ı n ı n 1 970 y ı l ı nda daha fazla olacağ ı , Türkiye'n i n sadece d ı ş borçla rı n ı n 6 0 m i lyar l i rayı aştığ ı da b i l i n iyor.

Ada let Partisi i kt idarı n ı n «Tü rkiye'yi ka l k ı nd ı rma» ad ın ı verd iğ i 1 969-1 970 devlet bütçesinde ağırl ı k , a skeri masraflara ve işb irl i kçi özel sektöre veri lm i şti . B ütçe açığ ı n ı n ka pat ı lmas ı için getir i len zam ve verg i ler emekçi yığ ı n l a rı nca protesto edi l ince, muhalefet parti lerinden başka AP i çi ndeki Demi rel a leyhtarıarı n ı n do kat ı l masiyle bütçe taarıs ı reddedi l m işt i . Bunun üzeri ne, hô lô ta m olara k uyg ulana m ıyan Personel Ka nununu Ve F ina ns­man Ka nununu iç ine olan, açığı i se bugün b i le tam olara k resmen söylen-

950

Page 55: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

miyen ve muha lefete g öre 6 m i lya r l i rayı aşan i k i nci b i r bütçe tasarıs ı kabul ed i lm i şt i r.

D ı ş bask ı sonucunda yap ı lan deva lüa syonun g erekti rdiği tedb i rleri a lma yeteneğ i ne sah ip o lmıya n AP hükü meti n i n e l i nde döviz bu lunmad ığ ı ndan , b i r süre ü lke ekonomis i iç in gerekl i itha l ma l lar ı b i le g et ir i lememişt i r. Ve bu devre iç inde, deva lüasyon u önceden habe r a l a n AP i kt idar ına ya k ı n çevreler, işbi rl i kçi ler (Mıg ı rd ıç Şelefyan olayı , Demi rel Kardeşler vu rg u n u örnekleri) , b i r taraftan pa ra la rı n ı do lara çev ir i rken, stok ları n ı da kara­borsaya sürmeye baş la ın ı ş lard ı r. Böylece sadece itha l ma l la rında değ i l , bütün tüket im maddeler inde deva lüasyon ora nın ı aşan ölçülerde yeni f iyat a rt ı ş ları o lmuş (bu a rtış orta l a ma % 40-50'yi , i tha l ma l lar ında ise orta lama % 1 20'yi bu l muş) ve o l maya deva m etmektedir .

Döviz ba k ım ından tamta k ı r b i r haz ineye sah ip Adalet partisi i kt idarı «etiket mecburiyeti .. g ib i lôftan öteye g eçmiyen tedbi rlerle ekonomiyi e l betteki iç ine düşürd ü ğ ü çıkmazdan kurta ra m ıyacak, fiyat a rtış la rı ve kara borsa deva m edecekti . Oyle de o ldu .

Ozetlersek, yen i fiyat a rt ış larına sebep olan Ortak Pazar geçiş döne­mine g i riş, Türk pa ras ı n ı n d eğ eri n i n % 66 ora n ında düşürü l mesi , emekçi kit leleri geniş ölçüde verg i lend iren, fakat hô lô uyg u lan m ıyan personel ve f inansman kanun la rı , hayat pa ha l ı l ı ğ ı na ayak uyd u rm ıyan tarım ü rün leri iç in tespit edi len taban fiyat lar ı , ün iversite reformunun gerçekleşti ri l ­memesi A P ikt idar ına karşı ü l ke ça p ında baş lamış o l a n genel hoşnutsuz­luğu , i şb ir l ikç i ler hariç, bütün s ı n ıf, z ü m re ve ta baka l a rı kapl ıyan genel eylemlere dönüştürdü.

Köylü, aydın ve gençlik hareketleri

Toprak reformu istekleri ve haz i re topra k lar ı n ı ağa la rı n e l inden kurta rma eylemleri , çor lu ve Hayra bo lu köy lü leri n i n i şgal ve mit ing leri şek l inde yurd u n her köşesinde deva m ederken, tarı m ü retici leri n i n protesto eylemleri büyük ölçüler a ld ı . üretici protestoları n ı n ortak ya n ı , ta rı m taban fiyatla rı n ı n a rtan fiyatlar ya n ında çok d üşük ka l masıyd ı . çay ü retici leri n i n , tütün ve fı n d ı k ü retic i leri n i n d i ren iş ve i şga ller inde ya ra 10-nanlar o ldu , O rdu 'dak i f ınd ık d i ren iş i b i r ü retic in in ölümüyle son uçla nd ı . Bun la rı , Ege bölgesindeki pamuk ve üzüm ü retici leri n i n mit ing leri i zled i . Afyon bölges indeki afyon üreti c i leri n i n miti n g v e d i ren iş leri , Ameri kan emperyal izmine karş ı yönelerek siyasal nite l i k a ld ı .

Pa ram ı z ı n değeri n i n d üşürü l mesi ve itha l ma l la rı fiyatla r ın ın ii " 200'e kadar a rtması sonucunda, h a m madde ve yedek parça i thalôt ına s ı k ı s ık ıya bağ l ı o lan sa nayi da l la rı o lduğu kadar, u lusa l n itel i kteki küçük sanayici , esnaf ve zan aatkôr lar d a büyük çapta zara r görd ü . Diyarı­ba k ı r'da 20 b in esnaf ve zanaatkô rı n yürüyüşü, An ka ra ve Tra bzon'da

951

Page 56: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

ba kka l la rın , şoför ve oto sah i pleri n i n genel boykotu, büyük şeh i rlerdeki lokanta ve eğ lence yerleri n i n boykotu vb. AP ikt idarı n ı n i şb i r l i kçi polit i kas ına karşı eylemlerd i r.

Siyasa l a maca göre haz ı rlanan Personel Kanunu Tasa rı s ı n ı n s ı n ı f lan­d ı rma esas lar ı , isti hdam şek l i ve ka psa m ı n ı n haks ız l ı k larıo do lu o luşu geniş ölçüde it iraz lara yo l açtı, memur gösteri leri bir ibiri n i i zledi . Tasarı­n ın yayı n lanmas ından hemen son ra i sta n bu l lu yargıç ve savcı la r orta k bir b i ld i r i yay ın l ıyara k tasarı h ükü mleri n i n değ işti ri lmes in i i sted i ler. B u n u a ssubay eşleriyle çocuk lar ın ın ya ptı k lar ı yurt ölçüsündeki protesto yürü­yüş leri i z led i . 25 b in tek n i k elema n ı n boykotundan sonra çeşit l i protesto yürüyüşleri d ü zenlendi ; doktorlar, eczacı la r ve hemşirelerin yürüyüşünü d iğer kamu görevli leri ve Personel Send ika lar ın ın büyük Ankara yürüyüşü iz ledi . Bu tepki ler üzeri ne tasarıda değ iş i k l i k yapı l mas ına ve tasa rı n ı n m a l i kapsa m ı n ı n gen iş leti lmesine rağ men, toplum pol is leri de dah i l , sağ l ı k, teknik elema n la r, öğretmenler vb . protesto tepki leri ve eylemleri d u rmadı .

1 968'de On iversite reformu isteğ iyle baş l ıyan öğ renci ey lem leri ü n iver­site reformunun sıkı sıkıya bağlı olduğu birçok ekonomik ve sosyal sorun ­lar ın çözü m ü n ü gerekti rd iğ inden g iderek siya sal n i tel iğe büründü. AP i kt idarı n ı n , genel buna l ımdan doğan genel hoşnutsuz luğu örtbas etmek iç in geti rmeye haz ı rla n d ı ğ ı faş i st baskı ve terör kanun ları n ı hak l ı göster­mek a maciyle eli a l t ındaki koma ndolara d evri mci gençlere karşı s i lôh l ı sa ld ı r ı la r terti pletmesi sonucunda 1 970 y ı l ı i ç i nde çoğ u devrimci onb i r genç ö ldürü ldü .

işçi sım/ının eylemleri

i şb i r l ikçi özel sektörü besl iyen, NATO a maçlar ına yönelt i im i ş ha rpçi bütçe aç ığ ın ı ka patma k iç in getir i len verg i ler ve zamlar, ü l�edeki hayat paha l ı l ı ğ ı n ı , başta i şçi s ı n ı fı o lmak ü zere emekçi y ığ ı n la rı n geçim s ı k ı n ­t ı s ı n ı b i r ka t d a ha a rt ı rmış , ekonomik çöküntüyü daha da h ı z la n d ı rmışt ı r . Bu yüzden emekçi lerle işveren ler a ras ı nda çel işmeler in a rtmas ı , dolayıs iy le ekono mik eylemlerin siyasa l ve başta Amerika ol mak üzere emperya l izme karş ı , ant i -emperya l i st b i r kara kter a l mas ı , emperya l i st ü l keleri , özel l i k le Ameri ka B i rleş ik devlet leri ' n i ve on lara bağ l ı i şb i rl i kçi çevreleri tedb i rg i n etmeye baş lamıştı r. Bu çevrelerin temsi lc is i o l a n AP i leri g elenler i , 1 965'te o lduğu g ib i , geçen y ı l ı n Ek im ay ında yap ı lan genel seçimler a rifesinde de g rev, toplu sözleş me ve send ika l ha klarla i l g i l i ka nun ları değişt irecek­leri n i sık s ı k tekra rlam ış la rd ı . Demirel ve etraf ındak i ler bu n iyetleri n i g erçekleştirmek a maciyle e m e k kanun la rı n ı değişti rmek i ç i n tasarı l a r haz ı rla m ış la rsa d a i şçi s ın ıfın ın , sosya l i st ak ım ın , TKP'n in , yurtsever bur­juva çevrelerin i n , bu arada CHP sol kanad ı n ı n ortak cU ren iş leri bu teşeb­büsleri n g erçekleşmesine engel ol muştu.

952

Page 57: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Fa kat CHP'de yöneti m i e l inde ' tuta n i nö n ü i l e a rkadaşları n ı n Bayar' ı ve d iğer d üşükleri «kuyudan çıkarma k.. üzere, Dem i rel i kt idariyle a n laşara k Anayasayı değiştirme yol una sa pması , iki burj uva partis i n i n Anayasadaki işçi ha kları na sa ld ı rmak üzere d e an laşmış o lduk ları n ı gösteriyordu . N eteki m aradan çok g eçmeden Sendika lar Kan u n u n u değ iştirmek i ç i n teşebbüse geçi ld i . Bu konuda Türk-Iş ' i n başında bu lunan De m i rsoy-Tunç grubunun , devri mci send ikacı l ı ğ ı yokederek, Tü rkiye'de sen d i kacı l ığ ı tekel leri altına a lmak için Send ika lar Kan ununun değişt i ri l ­mes i iç in sa b ı rsız l ı k g österd i kleri görü lüyord u . Demirel - inönü-Demirsoy arasında ta m a n laşmaya varı ld ığ ı an laş ı l ı nca olaylar hızla gel işmeye başladı . i şçin i n sendikal ha kları n ı k ıs ı tla mayı, isted iğ i sendikayı seçmesin i engel lemey i , devr imci sen d i ka cı l ığ ı yoketmeyi v e Türk işçisi n i Demirsoy­Tunç ,g i bi 'şarı sen d i ka ağalar ına bağl ı tutmayı a ma ç edi nen tasan Mecl ise getiri l d i , I kt idar ın Çal ışma Baka n ı tarafı ndan «ka n u n laştıktan sonra Türkiye'de Türk- iş'ten başka büyük işçi örg ütü ka lmıyacağı .. açı kça bel i rti len bu ta sarı AP ve CHP olaylariyle h ı zla kabul edi lerek Senatoya gönderi ld i .

işçi s ı n ı fı bu sa ld ı rı ka rş ı s ında kol ları n ı bağ layıp bekl iyemezdi . Netek im Devri mci i şç i Sendikalar ı Konfede rasyonu ( DiSK), büyük burjuvazi i l e sarı send ika lar ortak l ı ğ ı n ı n Anayasadaki sendike ha kla rı n ı ç iğnemek üzere harekete geçmesi üzeri ne bütün işçi leri Anayasaca sağ lanan hak ları n ı savunmak ü zerer d i renişe geçmeye davet etti. DiSK yönetic i leri b u soru n la i l g i l i o lara k yaptı k lar ı bütün konuşmalarda, yayı n lad ık ları b i ld i ri ve çağ r ı larda işçi ler in d üzenl iyecekleri protesto, gösteri, g rey ve yürüyüşleri­nin Anayasa çerçevesi içinde yapı l mas ın ı istiyor, ta hr ip ve sa ld ı rı teşeb­büslerine g i rişecek k ı ş k ı rt ıc ı lar ın hareketler ine kap ı lmama uyar ıs ında bu lun uyorlard ı .

DiSK' i n çağ rıs ı , sadece b u Konfederasyona bağ l ı send i ka lar a ras ında değ i l , Türk- iş ve Bağ ı msız Sen d i ka lar üyesi i şç i ler a ras ında da d eri n ya n k ı lar uyand ı rd ı , ista nbu l ve Kocaeli g i bi en büyük sanayi bölgeleri n ­d e k i fa bri ka ve iş letmelerde işçi D i renme Komiteleri kurul maya başla nd ı . Bu kom iteler işçi leri 15 Haz i ra n g ü n ü eyleme çağ ı rıyor, eylemin g rev ve protesto yürüyüş leri şekl i nde olacağ ı n ı bel i rtiyord u.

I kt ida r, Anayasa çerçevesi iç inde ya p ı l mas ına rağ men işçi eylemler in i ön lemek iç in e l i a lt ındak i bütün g ücleri seferber etmişt i . Istanbu l , Kocael i fa bri ka ve iş letmeleri n i n hemen hepsi nden g elen 1 00 b inden fazla işçi, pol is baraj la rı n ı s i l ip süpürü rken, yurtsever subaylar ve erler işçi lerle kuca klaşmış lar ve geçebi l meleri iç in baraj ları ka l d ı rmış lardı . Bu tutum karş ıs ında telôşa d üşen i kt idar, ord uya ve pol ise ateş açma izn i vermiş ve bunun sonucunda 4 k iş i ö ldürü l m üş, 43' ü ağır o l m a k üzere 200 kadar işçi yara la n mı şt ı .

953

Page 58: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Olayları n bu şeki lde gel işmesi , işçi s ın ı fı n ı n , ya ln ı z kendi hak lar ın ı sovu na ca k değ i l , kend is iyle bera ber bütün u l usu de k u rtarabi lecek b i r g üc o lduğunu göstermişti r.

1 5-16 Haziran olayları, ışçı k ı l ığ ına g ı rıp ta hr ip hareketlerin e başvura ra k i kt idara Sı kıyöneti m zem in i haz ı rl ı yo n M D D'ci lerin gerçek çeh releri n i ortaya koyma lar ın ı sağ lamış , bu do işçi hareket inde bir l iğ i kuvvetlend i rici u nsurlardan b i ri o lmuştu r.

1 5-1 6 Hazi ran olay lar ı , Türk-Iş yönetici leri g ib i sarı send i kacı ları n işçi y ığ ın lar ı önünde demaske ed i l mesi ve ayrıca, işçi s ın ı fı n ı n pol it i k g ücünü ortaya koyarken bütün y u rtseverleri bi rleşti ren b i r kutup o lara k beli rmes i , CHP iç inde ant i -emperya l i st, demokrat ik, yurtsever unsurlara, boştaki ler in AP i le orta k l ığa g i rmesine korş ı koymak ve yönetici leri ça rk-geri etmeye zorlamak i mkôn ın ı yaratm ıştı r.

Genel olara k , DiSK taraf ından örgütlenen bu eyleme, söz konu!iu ko n u n u n haz ırlan masında i kt ida rla i şb i rl iğ i yapan Türk- i ş yönetic i ler ine rağ men, Türk - i ş üyesi işçi leri n d e geniş ölçüde katı lmas ı , işç i s ın ıf ında b i l i nç lenmen i n h ız la a rttığı n ı ve bu s ı n ı f ın devri m i n öncü g ücü olduğ u n u bir kere daha göstermekle işçi sınıfını küçümsiyenlere unutulmaması

gereken b i r ders vermişti r. Bu g üc lü eylemde Türkiye işçi Partisi siyasal b ir örg üt o lara k doğrudan doğ ruya yönetici bir rol oynamamış olsa do, DiSK yönetici ve üyeleri nden çoğ u n u n T ip üyesi o lmaları ve bu harekette başl ıca rol ü oynamalar ı i kt idar ın ve egemen s ı n ıf ları n, ha reketi «aya k­lanma" olara k n itelemeleri ne, dolayısiyle S ık ıyöneti mi ve askeri ma h keme­leri meydana geti rerek i şçi s ın ıf ı n ı ve kend i s ine önderl i k eden örgütleri baskı ve terör yoluyle y ı l d ı rmaya ka lk ı şma la rı na yol açmı şt ı r.

1 6 Hazirando i lôn edi len Sıkıyönet im le, M i l l i G üven l i k Kuru l u perdesi arkası nda askeri yönet ime g i ri lm i ş o ldu . Gerek s ık ıyöneti m komutan l ığ ı , gerekse askeri mahkemeler mevcud iyetleri boyunca d oğrudan doğ ruya işverenler in bi rer temsi lcis i g i bi davrana ra k, suçla malarda, işten Çı ka r­molarda, top lu sözleş meler i mza lanmasında vb. de patron lar ın destekçisi o ldu la r. S ık ıyöneti min , i kt idar ı n gözüyle suçlu gördüğ ü ve haklar ında dôva a çt ığ ı DiSK yöneti ci ler i , i şç i ler ve bu orada on ları savunan avukat­lar, askeri makamlar ı ve askeri mah kemeleri geçm işte zaman zamon ta n ı k o lduğ u muz g i bi i t i raz edi lemez, ast ığı ast ık , kest iğ i kest ik b i rer kuru luş o lara k kabul etmeyip, s ı k ı yöneti m i n ve askeri mah kemelerin Anoyasaya ayk ı rı o lduğunu , i Kt ida rı n ve egemen s ın ı f lar ın ô leti ha l inde çal ıştı ğ ı n ı , du ruşmalar ın vata ndaş ıara aç ı k o l ması gerektiğ i n i vb . savunara k bi rçok hususla rda o l u m l u sonuçlar elde etmiş lerd i r. Yönet ic i lere karşı aç ı lan dôva, uzun tart ı şmal ı d u ruşmalordon sonra, Sı k ıyöneti m i n sona ermesiyle s iv i l mahkemelere geçmişti r.

S ık ıyönet im d u ruşmalar ı süres inde ba sk ı lara ve tutuklamalora deva m ed i l miş, T IP, Devrimci Send i ka lar, TAS, öğrenci k u ru luş ları ba s ı lmış,

954

Page 59: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

devri mc i lere karş ı terör ve baskı art ı rı l m ı şt ı r. Bu sadece sı k ıyönet im çerçevesi nde ka lmamış , po l i s kuvvetleri a racı l ığ ıy le geric i ku ru l uş la r ve g rup lar, M i l l i Ha reket Parti s i n i n fa ş ist komandolar ı tarafı ndan do Tü rkiye' n i n her ta raf ında sürdürü l müştür.

Diğer olaylar

Konya 'da, Yozgat'ta, Adıya man'da, Burd u r-Bucak kasabas ında, Tokal'ta , Nevşeh i r-Gü lşeh i rde, Ankarada TAS mensuplar ıno, devri mci gençlere sopa l ı sa ld ı r ı lar ya p ı l mış, tutukla malar o l muş, devr imci yay ın la r hakk ı n da "Komün izm propoga ndas ı» idd ias iyle dôva aç ı l mıştı r.

Devri mc i lere karş ı g i riş i len bu bask ı l a r, yurt d ı ş ı na kada r uzanmış , Hakk ı Kesk in g i bi devri mci g ençler vata ndaşl ı ktan çı kar ı lm !ştı r. Ayn i baskı yurt d ış ındak i işçi lere ka rşı do sürd ü rü l mek isteni rken genel b i r d i ren iş le ka rşı ka rş ıya ko lon AP hükü meti, vatandaş l ı k konusundak i konund ış ı davran ı ş ı n ı düzeltmek zoru nda ka lm ışt ı r.

Yü ksek kom uta kademeleri ndeki değ iş i k l i k ler, a l t kademelerdeki tôyin ve emekl iye sevketmeler, S i lôh l ı Kuvvetleri n mevcut düzen i her vasıtayla savu n mas ı yo lunda a l ı na n diğer ted bi r ler, orduyu , AP i ktida rı n ı n ve emperya l i st leri n kör b i r ô leti ha l i ne getirme eğ i l i m i n i açı kça göster­mekted i r. Sı k ıyönet im ka ld ı rı l ı r ka ld ı r ı lmaz, devri mci hareket leri n ez i l ­mesinde k u l l a n ı l ma k üzere Doğ uda özel su rette haz ı rla n m ış, öze l l i k le Kürt vata ndaşlaro karşı bask ı ve terörde denenmiş b i r "Komando B i r l iğ i » i stanbu l 'a geti ri lerek Bo l m u mcu'ya yerleşt i ri l mişt i r. Askerl i k süresi dört oy k ısalt ı l d ığ ı ha lde , ista n bu l bölgesinde askeri baskıyı deva m ett i rmek iç in 1 968 Kosı m ında askere a l ı nan la r terh i s ed i l memiş, y ı l l ı k i z in ler ka ld ı r ı l ­m ışt ı r. Pol i s kadrosu do takviye edi l meye ba ş lamışt ı r. Rô m i k ış los ına yerleşt i r i len top l u m pol i s ine 450 k i ş i l i k yeni b i r kadro veri l m iş , önümüz­deki y ı l istanbu l pol i s kad rosu nun 1 0 bin k işiye, topl u m pol is i mevcudunun 6 b ine yükselt i l mesi kararlaşt ı rı l m ışt ı r . Top lum olay lar ın ı bastı rmak, s i nd i r­mek iç in b i r "P lôn lama Şubesi» kuru l muştur.

Ayrıca Türk Ceza Ka nununda top lum ha reketleri n i ceza land ı racak hükümler bu l un madığ ı bahanesiy le yeni yeni kanun tasa rı lar ı ve bu tasar ı ları hak l ı ve g erek l i göstermek iç in çeşit l i b iç im lerde komando ba sk ın la rı art ı rı l m ışt ı r. Bu yeni faş ist kanun lar ı çı karso, her türl ü topla nt ı ­lar keyfi o larak dağı tı la bi lecek, yönetici leri tutukla nabi lecektir, gösteri ve mi t ing lere i z i n veri l miyebi lecek, dernek ve örgütler kapatı labi lecekti r. Bu tasarı lar öze l l i k le devri mci sendika ve gençl i k örgütler i n i hedef o l mak­ta d ı r.

Baskılara ve işkencelere rağmen . . .

Emperya l i st leri n g eri ka lm ış ü l kelerdeki kurtu luş ha reketleri n i bast ı rmak iç in uyg u lad ı k la rı bütün baskı ve terör metodları n ı A P ikt idarı n ı n yurd u -

955

Page 60: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

muzda sa hneye koyması na ve sı k ıyönet im mahkemesi işkenceleri ne rağ ­men, işçi ler, sı k ıyönet im kalkar kal kmaz, b i l hassa son ekonomik karar­lar ın da etkisiyle geniş b i r ha rekete g eçmekte gecikmemiş lerdi r. Çünkü s ı k ıyönet i m devresinde işten at ı lan 1 .300 işçiden sonra top lu ha lde işçi çıkarma ları devam etmiştir. I l k elde I zm i r-Al iağa Rafi nerisi i nşaatından 480, Sungurlar fabrika s ından 1 30, Gebze'deki Ameri kan Ka myon -Montaj fabri kas ından 1 40, ı zmitteki Kraysler montaj fa bri kas ından 203 işçi işten ç ıkar ı lm ıştı r. i zm i r Aliağa Rafi neris inde d evri mci Yapı Işçi leri Sendikas ı Başka n ı Necmett in G i ri t l i ' n in patronun adamı taraf ından kurşun lanara k öld ürü l mesine rağ men, 480 işçin i n geri a l ı n ması uğrundaki g rev sürd ü rü l ­müş, işveren işçi lerle pazarl ığa otu rmak mecbu riyetinde ka l mışt ır.

Ç ıka rı lan işçi lerin geri a l ı n ması , a rtan hayat pa ha l ı l ı ğ ı na ayak uyd u ra ­ca k tarzda toplu iş sözleş meleri ya p ı lması uğrundak i g revler s ık ıyöneti m in ka lkt ığ ı i l k g ünden başlad ı . i zminek i Ya rı mca - ipraş rafi neris inde ça l ı şa n 500 işçi n i n g revi, Amerikal ı patro n u koruyan AP i kt idarı ta raf ından 2 defa erte lendi . Ancak Ara l ı k ay ında, grevde d i renen işçi ler in baz ı istekleri n i n gerçekleşt ir i l mesiyle sona erd i . Petro l - I ş v e TES-Iş grevleri 1 9 Eylü le kadar sürd ü . Samsun Azot fabrikası g revi 23 g ü n sonra Ba kanlar ve sendikac ı lar topla nt ıs ı karariyle d u rd uru ldu . Devlet Su Iş leri nde uygu lanan g rey de 19 Ey l ü lde top lu iş sözleşmesi n i n i mza lanmasıyle sona erd i . 25 Eyl ü lde i sta nbul 'da Kaplan-Teks tü l fabrikasında işç i ler oturma g revine geçtiler ve topluca d evri mci bir sendikaya üye o ldu lar. Ayn i g ü n den iz adam­ları n ı n g revi başlad ı . Türk-Iş yönetici leri n i n patron hesa bına müdaha lesi son ucunda işçi ler in bazı istekleri yarı yarıya yerin e getiri l d i . ızmir l i ma n işçi leri Tü rk- Iş ' in müdaha les in i b i r sessiz yürüyüşle k ınad ı . Ey lü l son unda PTT işçi leri önce pas i f d i ren işe, daha son ra da g revlere başlad ı la r. 2 Ek imde ı zmit'teki Demir -Döküm fabrikas ında g rey başlad ı . Grev in üçüncü g ü n ü, patron ları n adamlariyle g revci işçi ler a ras ındak i tartışma sıras ında g revci işçi lerden Nizam Dere, g reve katı ı mıyan b i ris i taraf ından vuru lara k ö ldürü ldü .

8 Ek imde Gebze'de Amerika l ı lara ait kamyon- montaj fa brikas ında 1 40 işçi n in işten ç ıkar ı l ması n ı protesto i çi n açl ı k g revi , ayni g ü n Kayseride f ı r ın işçi leri n i n toplu sözleşme a n laş mazl ığ ından doğan g revi başla d ı . 1 0 Ek imde TES- i ş Federasyonunun 5 bölgede, 5 b in işçin i n g reve g eçmesi kara rı a l ı nd ı . Yi ne 10 Eki mde, Ip raş Rafi nerisi i şçi l eri , Tarsoz Ameri kan şi rketinde patronun tutu m u n u protesto iç i!') 2 g ü n l ü k oturma g revi ve yürüyüş yaptı lar. Ayn i g ü n DtSK'e bağ l ı Lasti k- Iş , ıstanbu l 'da , işten ç ıkar ı lan ları n iadesi için ve topl u sözleşme a n laşmaz l ığ ı sebebiyle 10 iş yeri nd e g rev kara rı a ld ı . 13 Ekimde Eskişeh i r'de Yol-Su - Elektri k Send ikas ı , işç i ler 3 ay ayl ı k a lamadı k ları iç in g rey karar ı verd i . Yine ayn ı g ü nı Topka pı Plastel Fabri kası, işten ç ıkar ı lan a rkadaşları n ı n geri a l ı n mas ı iç in i şç i ler tarafı ndan işgal ed i ld i , po l i s in müdaha lesi son ucunda 5 k iş i tutukla nd ı . 14 Ek i mden 25 Ek ime kadar G utyar Lôst i k fabrikas ında pasif

956

Page 61: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

d i renme deva m etti. Sağ l ı k- I ş Send i kas ı , sağ l ı k işçi ler in in memur sayı l ­mas ına karşı 1 4 Ek imde d i renişe g eçti , bu d i reniş fas ı la larla d eva m ett i . Lôsti k - i ş in istan bul 'da 15 Ek imde uygu la maya başlad ığ ı 10 iş yerindeki g revler, k ı sa b i r sürede işç i ler in tüm isteklerin i n gerçekleşt i r i l mesiyle sona erd i .

1 3 Eki mde, işten çı ka r ı lan a rkadaşla r ı n ı n geri a l ı n ması v e işçi ler in send ika değ işti rmeye zorla nmamaları iç in Giz lavet Fabrikasında g i riş i len oturma d i ren iş i 16 Ek imde Patron-Türk iş - ikt idar ortak l ığ ı n ı n b i r örneği i le karşı laşt ı , Top lum polisi ve doğuda Kürt vata ndaşla ra terör yaparak usta laşmış olduğu iç in Ista nbu l 'a getiri len komando b i r l iğ i , fa bri ka kapı ­ları ve d uvarla rı n ı tank larla y ı karak işçi ler in üstüne coplarla yürüdü, çoğ u kad ı n o lan ve kend i leri n i müdafao iç in i k i e l ler inden başka h içbir a racı bu lun mıyo n işçi leri kurşun yağmuruna tuttu lar. Bu denges iz çatış mada H üseyin Coşkun ad ı ndaki i şç i pol i s kurşun larıy le ö ldürü ldü , çoğ u kadı n o lan yüzden fazla işçi ya ra land ı v e yüzlerce işçi tutukyandı . Bu o lay bi rçok işçi n i n , Türk- iş yöneti cilerine bağlanan send i ka lar ın patronun emr inde sarı send i ka lar olduğ unu ya k ı ndan öğren mek f ı rsatı n ı bulması ve Devri mci tşçi Send i ka lar ına üye ol maya başlamalar ı bak ı m ı n'dan o lduğu kadar, yukar ıda sözü g eçen orta kl ı ğ ı n ( i kt idar-Patron -Türk iş yönetici ler ortak l ı ğ ı n ı n ) maskesin i y ı rtması ba k ı m ı ndan da öneml id i r.

Safi sendikalara karşı mücadele

Ada na'da 10 binden fazla dokuma işçis i , hak ları n ı savun mayan sarı send i ka lara karş ı Ka ş ım ayında eyleme geçti . B i rkaç g ü nde 9 binden fazla işçi Türk- i ş'ten ç ı ka ra k D i SK'e geçt i . I şç i ler, patron larla ya p ı lan top lu sözleşme görüşmelerinde, ken di leri n i , i şç i hak lar ın ı sonuna kadar savu nan DiSK' i n temsi l etmesin i isted i ler. Fakat Bossa, Gün ey Sanayi ve Az Bucak lar fa bri ka ları n ı n patron ları Türk- i ş ' in yeri n e D iSK'le toplu söz­leşme görüşmelerine oturmaya yanaşmad ı la r. Ote ya ndan işçi ler in DiSK'e geçmeleri n i ön lemek için Türk-iş yönetic i leri ve patronlar her türl ü baskı yol larına başvurmaya başlad ı la r. Bunun üzerine Ada na'da çeşitl i fabrika­larda çal ışan 10 binden fazla işçi , Türk- iş'e bağ l ı Teksif Sen d i kas ından daha kolay istifa edebi lmek iç in üç fabrikayı işga l ett i .

Türk- iş yönetici ler i , işverenler ve i kti dar üçlüsü, işçi s ı n ı fı n ı n eylemin i k ı rma k ve işçi leri her ne pahas ına o lu rsa o lsun Türk- iş'te tutmak iç in işçi s ı n ı f ı n ı n üzerine yine pol is , komando, ja nda rma ve asker sürd ü . Bu sa l ­d ı r ı lardan en kan l ı sı Hacı O m e r Hold inge a i t Bossa Fa brikasında o ldu . işçi lere i l k önce komandolar sa l d ı rd ı . işs iz ve b i l i nçsiz k i mselerin k i ra lan­masıyla meyd ana getir i len bu komandolar ın başında Türk- Iş ' in bazı temsi lci leri bu lun uyord u . işçi ler sa ld ı rgan ları püskürtünce fa brika etra ­f ında mevzi lenen Anka ra , Konya , Gazia ntep ve Hatay'dan geti r i lme topl u m pol is i , Türk- iş ' in k i ral'ad ığ ı sald ı rı g ruplarıyla b i r l ikte fa brikaya yü rüd ü.

957

Page 62: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Ote yandan Konya va l i s in in müracaatı üzeri ne Ada na'dank i 6. KaIor­d uya mensup topçu b i rl i k leri fa bri ka çevres ine ve şeh ir iç ine yerleşti ve olağan üstü ted bi rler a l d ı . 1 2 Kas ımda fa bri kan ı n d uvarla r ın ı bu ldozerlerle y ıkara k içeri g i ren top lum pol i s i , koma ndolar ve janda rmalar, işç i lere karşı s i lôh ve göz yaşortıcı bomba ku l land ı lar. Top lum pol is i bazı işçi leri bayı l t ıncaya kadar dövd ü . işç i ler top lum pol i s ine ve d iğer sa ld ı rı g rup­lar ına karşı kendi lerin i savundu lar . Olaylar sırası nda 1 00'den fazla i şçi ve 27 polis ya ra la n d ı . Polis 1 60 k iş iyi tutu k lad ı . 1 51 işçi mah kemeye veri ld i . Bossa Fabrikas ından 1 40 işçi işten ç ıkarı l d ı . 12 Kas ı m ka n l ı o layla­r ından sonra işç i ler in yoğ u n halde bu lundukla rı semtler ôdeta birer · s ık ı ­yönet im bölgesi hal ine geti r i ld i . Patron lar ve Demirel hükümeti n i n temsi lc i leri , işçi leri zorla, daya kla, işsiz b ı ra kma tehd id iyle Türk- iş 'e bağ l ı sendikalarda tutmaya ça l ı şmaktadı r iar.

ikt idar çevreleri ve patron lar Ada na olayları n ı a le lôde bir sendika rekabeti o lara k göstermeye çal ışt ı lar . Oysa Adana dokuma işçi leri n i n d i reniş i işb ir l ikç i i kt idara v e o n u n destek led iğ i Türk- iş 'e, işçi ler in ekonomik ve sosya l hak ları n ı ta n ı mak istemiyen patron lara, işçi ler in send ika seçme özgürl üğünü balta lamok, bu hakk ı el ler inden a l ma k istiyen lere kar�ı b i r savaşt ı .

Ada na'da birkaç günde 9 binden fazla işç in in Türk- iş'ten istifa ederek D iSK'e geçmeleri basit b i r sendika değ iştirme o lay ı değ i l d i r. Bu , işçi s ı n ı f ı n ı n , büyük sermayeye, sömürücü ho ld ing lere ve bun lar ın a rd ı ndak i emperya l i zme karş ı savaşta daha yü ksek b i r s ın ı f bi l i nc i d üzeyi ne u laştı ­ğ ı n ı n b i r bel i rti s id i r.

Adana t ıpk ı istanbu l , iz mit, i zm i r g i bi büyük hold ing ler in, yabanc ı ­yerl i sermayenin k ü melendiği , Amerikan tarı m tekell eri temsi lc i leri n i n yerleştiği b i r merkezd i r. Ayrıca, Amerikan em perya l i zm in in Doğu Akden iz ' ­deki en büyük stratej i k askeri üssü o lan inc i r l i k üssü de burada bu lun ­maktad ı r. Emperyal izm ve işb i rl i kçi burjuvazi bu merkezlerde her zaman işç i s ı n ı f ına karşı pol i s i , janda rmayı , koma ndoları ve topl u m pol is i ha l ine geti rmeye çal ışt ığ ı S i lôh l ı Kuvvetleri ku l lanara k kan l ı sa ld ı r ı la r terti ple­mektedi r.

Tü rkiye'de i şb i rl ikç i burj uvazi işçi s ı n ı f ı n ı n sendikalaşma, b i l i n çlenme sürec in i fren lemek, işçi s ı n ı f ı n ı n ekonomik , sosyal ve pol i t ik ' i stekleri uğrun­dak i savaş ına engel o lmak iç in e l i ndeki bütün araçları seferber etmişt i r. Gerici i kt idar çevreleri işçi s ı n ı fına karşı kan l ı sa ld ı rı lar tert ip l iyerek uzun y ı l lar boyunca yürütülen çetin m ücadeleler sonucunda elde ed i len bazı demokratik hakla rı yoketmeye ça l ı şma kta d ı r.

AP iktidarı n ı n , muhalefettek i bazı bu rj uva parti leri n i n ve Türk- iş yöne­t ici ler in in elele vererek 274 say ı l ı Send ika lar Ka nununu değiştirmek, işç i leri n send ika seçme özg ür lüğ ü n ü kı s ı t lamak, devri mci sen d i ka

958

Page 63: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

hareket in i ortadan ka ld ı rmak iç in d üzenledi kleri tert ip lere, terör ve s ı k ı ­yöneti me rağ men işçi s ı n ı fı verd iğ i polit i k savaşla sen d i ka l hak lar ı na , devri mci send i ka lar ına sa h i p çı ktı . B i rçok işyerinde Türk- iş temsilci leri n i n patron lardan yana o lduk ları apaçık ortaya ç ıkt ı ğ ı ndan işçi ler y ığ ınsa l halde d evrimci send i ka lara g eçmekted i rler. Ada na'dan son ra Karadeniz Ereğ l i s i 'nde 4 bin i şç i Türk- iş 'e bağ l ı Meta l - i ş Send i kas ından ç ıkara k D iSK'e bağ l ı Maden- iş Sendikas ına geçti . i şçi ak ı n ı n ı ön lemek i çin her tür lü zorbal ığa başvuran Türk- iş yönet ic i leri , Ereğ l ide de Meta l - iş Sen ­d i kası yönetic i leri noter l iğe g iderek sen d i kadan i stifa eden işçi ler in evrak lar ın ı i mha etmeye ka lkıştı lar .

Türk- iş yönetici leri işçi ler aras ındaki nüfuz ları n ı n h ız la aza l mas ın ı ve işçi ler in y ığ ı n la Türk- iş 'ten istifa ederek devri mci send i ka lara geçmes in i ön lemek i ç i n Türk- iş Genel Merkez ine patlayıcı madde at ı lmas ın ı fırsat saya rak, işçi ler i , devrimci sen d i ka lara , yurtsever güclere karşı k ıştı rtmaya ka lk ıştı ve 31 Ara l ı kta yurt ça p ında i k i saat l ik grev uyg u la d ı .

işçi s ı n ıf ı safla r ında n üfuzla r ın ı y i t i rd ik leri n i gören Türk- iş elebaşı ları yurt çapında işçi ler aras ında refera ndum ya p ı la ra k işçi ler in hang i sendikalar ı tercih ett ik leri n i n ortaya ç ıkmas ı hakk ında DiSK yöneIt ic i ler i ­n in , devri mci send ika lar ın yapt ık ları tekl ife yanaşmama ktad ı rlar.

Paha/l iıkla mücadele

Deva lüasyondan sonra yığ ı n sa l tüketim mal lar ına ardarda yapı lan za mlar emekçi s ı n ı fl a rı n bütün tabaka lar ın ı d i renişe geçi rd i . 1 0-1 1 Ka sı mda 50 b in şoför Türk iye çapında genel boykot yaptı lar. 20 Ara l ı kta i stanbu l/da 85 bin kapıc ı ve kaloriferci ad ına "Hükü meti ve düzen i protesto yü rüyüşü . . yapı l d ı . 35 b inden fazla tekn i k elema n kend i leri n i n Personel Ka n u n u kapsa mına a l ı n masına karş ı ç ıkara k bütün y u rt ölçü­sünde d i renmekted i r. Tek n i kerler kend i leri n i n işçi o lduk lar ın ı bel i rterek, işçi s ı n ı fı n ı n saflar ında ka lmak isted i k leri n i aç ık lad ı l a r.

I şçi s ı n ı f ı n ı n ekonomik ve sosya l haklar ı uğrunda, patron lar ın keyfi i şçi ç ıkarmalar ına karş ı savaşı deva m etmekted i r . Oto mobi l sanayi i nde a rtan işç i ç ı ka rmaları n ı ve öze l l i k le Gen-Oto Fabrikas ı nda ça l ı şan işç i ler in ya rı s ından fa zlas ı n ı n işten çıkar ı lmas ı n ı protesto a maciyle Ma rmara çevresindeki 22 otomobi l fabrika sı nda çal ışan 8 bin işçi 29 Ara l ı kta oturma grevi yaptı . Pendi k'teki Ytong Fabrikas ında çal ışan 250 işçi 24 send ika l ı işçi n i n patron ta raf ından i şten ç ıkar ı lmas ın ı protesto iç in 1 0 g ü n grev yaptı lar .

Berec Pi l ve Bata rya Fa bri kas ı nda ça l ışan binden faz la işçi , Türk- iş 'e bağ l ı Petro l - i ş Send ikası yönetici leri n i n ve patronun DiSK'e bağ l ı K imya ­iş Send ikas ına geçmek istiyen işçi ler in işten ç ı ka rı l mas ın ı protesto a maciyle g reve başlad ı la r ve patron , işçi leri yeniden işe a l ma k zorunda

959

Page 64: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

ka ld ı . Yarı mca'daki Sera m i k Fabrikas ında ça l ı şan 1 .200 işçi Türk- iş 'e bağ l ı Çim se- I ş Send ikas ın ın aldığı g rev karar ın ı uygu la maması ' üzerine 21 Ara l ı kta g reve geçti ler.

Ta rsus Basma Fa brikas ında 650 işçi n i n kat ı ld ığ ı ve DiSK'e bağlı Tüm- iş Sen d i kası n ı n yönettiği g rev üç aydan beri, Gebzedeki Bayer Ta r ım i lôçları Fabrikasında 1 20 işç in in g revi 1 Ara l ı kta n beri, Levent'teki Doğan Lôsti k Fabri kas ında 1 70 işçi n i n g revi 9 Ara l ı ktan beri, Ç3eml ik Viskoz Fabrikas ında 555 işçi n i n katı ld ığ ı g rev 19 Ek i mden beri , Dğ retmen Cora pları , Dz Sümbül Ku maş ve Şişli Yün Fa brikalar ı g revleri i le, Kent Akü m ülôtorlar ı Fabrikas ındaki g rev devam etmekted i r.

1 970 y ı l ı nda 35'i büyük o lmak üzere 1 00'den fa zla g rev ya pı l m ıştı r, bun lara 300 bin civar ında işçi kat ı lm ı şt ı r . 1 970 y ı l ı nda işçi s ı n ı fı n ı n d i ren iş­ler ine, çeşit l i eylemlerine b i r m i lyon işç i katı l m ı şt ı r.

i şb i rl i kçi burjuvazi işçi s ı n ı fı n ı n savaş ına engel o lmak iç in e l indeki bütün a ra çları seferber etm işti r. Haziran ayı nda değişt i r i len Sen d ikalar Ka n u n u mem leketin objektif koşu l lar ına ayk ı rı düştüğünden AP ikt idarı n ı n bütün ka n l ı terörüne rağ men uyg u lanama ma kta , büyük sermaye çevreleri işçi s ın ı f ı n ı n g revleri n i ön leme, devrimci send i kacı l ığ ı tasfiye etme hedef­leri n i g erçekleşt i rememekted ir . Fakat i kt idar ş imd i Ceza , Cemiyetler, Toplan� ve Yürüyüş kanun ları n ı , 275 say ı l ı G rev ve Toplu Sözjeşme Ka n u n u n u değ iştirmek istemekted ir . Geric i çevreler b i r ya ndan işçi n i n g rev hakk ı n ı karma kar ış ık bir farmal iteler ağ ında boğ mak, topl u sözleş­meleri sa rı sendika temsi lci leriyle uyg ula mak iç in yol la r a ra ma kta , öte yand,on da g rev, toplant ı ve yü rüyüş yapan işçi lere karşı yeni faş ist ted ­bir ler getirmek istemekted i rler.

i şçi s ı n ı fı , 1 970 y ı l ı n dak i ey lem leriyle, gerici ve işb i r l i kçi burjuvaz in in uyg u lad ığ ı bütün ka n l ı fa ş ist sa l d ı rı la ra göğüs gererek, e lde ettiğ i hak lar ı koru maya ve bun lara yen i ler in i eklemeye, bu suretle memleketin ant i­emperya l ist, demokrati k devri m ler yolu i le sömürüden kurtu lma m üca­delesine öncülük etmeye kararl ı ve ayni zamanda yetenek l i o lduğunu ı spat etmiş bu l unmaktadır.

960

Page 65: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Günümüzün çözüm bekleyen 1 nu mara f. problemi

Anti-emperyalist, anti-oligarşik, devrimci demokratik halk cephe­sinin kurulması biraz daha gecikirse sivil veya üniformalı faşizme iktidar fırsatlan kazandmımış olur.

M I M S A R A e O O L U - 1 -

- 1 970 y ı l ı nda memleketi m iz in en kara kterist ik , en göze çarpan n itel iğ i ned i r?

Sorusu n u n tek kel i meyle karş ı l ı ğ ı şudur bizce : - Bunal ı m !

Oyle bir buna l ı m ki , top lumsal hayatı m ız ın pol i t ik , sosya l-ekonom i k ve kültürel a lan ları n ı n tümünü sarmış, deri n lere iş lemiş , b i rçok o rgan larda u n maz yara lar açm ışt ı r. Toplu m u n ekonomis i , Amerika n ve Bat ı Alma n tekel leri n i n , emperya l i st f inans kapita l i n borç verirken dayattı k ları koşu l ­ları n kabulü yüzünden emperya l izmin uyd usu b i r ekonomi ha l i n i a l mıştı r. Bu d u ru m, öze l l i k le 1 970 y ı l ı nda uygu lanan d eva l üasyonla daha aç ı k b i r şek i lde ortaya çı k mışt ı r. Uzman lar ın bel i rttiğ ine göre, işb irl i kçi Türk burjuvazisi n i n yöneti m i nde bu lunan devleti n borçlar ı , 1 970'de, yak ın y ı l lar ın h içbir inde o lmad ığ ı ö lçüde a rtmıştır . Emperya l ist f inans kapita l i n i n d i ktası i l e yürür lüğe k o n a n d eva l üasyon, borçla nma a l a n ı n d a b i r s ıçray ış ya p ı l mas ına yol açmışt ı r . D ı ş ve iç borçlar 90 mi lya r Türk l i ras ı n ı aşm ıştı r. Sadece bu borçlar ın bugün her Türk vata ndaş ına d üşen payı 2.200 Türk l i ras ıd ı r. Döviz o lara k öden mesi gereken d ı ş borçlar 3 m i lyar 227 mi lyon 200 bin dolard ı r. Hatta Lüksemburg g i bi küçümenci k bir devlete dah i borçl a n ı l mışt ı r ( 100 b in dolar) .

E mperya l i st tekelc i ka pita l ist ler in b i r sömürü örgütü o lan «Türkiye'ye yard ı m konsors iyumu»ndan ve ben�erleri nden a l ı na n borçlar «bağ l ı » borçlard ı r. Bun lar b i r yard ı m değ i l , emperya l ist tekel lerin mal lar ın ı on ları n d i kte ettiğ i fiyatla da sat ın a l ma borçları d ı r, Tü rkiye'yi emperya l i st ekonomi polit i kas ına, neo-kolon iya l izme uyd ulaştı rma borçlara d ı r. 1 970 deva lüas­yonundan sonra, emperya l ist uyd usu Demirel hükü metine vaadedi len «1 m i lyar dolar l ı k kred i» i l e uydu l u k daha da perç in len mekted i r.

Bu d ı ş borçlarla «Demirel kard eşler» g i bi vurg uncu mi lyonerler türeti­lerek memleketteki emperya l izme bağ ı m l ı burjuva cephesi güclendir i l ­meye ça l ış ı l ma kta d ı r. Z i ra , «öze l l i kle qrta Doğu savaş ından sonra Türk iye'n i n stratej i k d u ru m u b iz im iç in ,daha büyük b i r önem kaza n mıştı r. Hele i nci rl i k ve Kara m ü rsel üsler in i e l imizden çı kara mayız» d iyen Amerikan emperya l izmi kendi ç ı kar lar ı gereğ i n ce, Türk burjuvaz is in i sonuna kadar desteklemek ve mem leket imiz i Yunan «kara a l bayla r ı»n ı n Yunanista n ı na benzetmek iç in e l inden g elen her şeyi yapmak zorundad ı r. Bu yoldaki haz ı r l ı k lar gözleri m i z önünde yapı l ma ktad ı r.

961

Page 66: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

1 970'te i kt idar çevreleri n i n «fa i l i meçhul ci nayetler seri s i .. ha l i ne geti r­d i k leri pol it ik baskın ı n te mel i , b i l i nd iğ i üzere, s ı rt ı n ı emperya l i zmin g loba l stratej is ine daya mış o lan ekonomik bask ı d ı r. Başta Amerika n em perya l i z ­m ine ve genel l i k le emperya l i zme, memleketteki askeri üslere, i k i l i a n laş­malara, ya bancı sermaye i le orta k laşa kurulan iş letmelere, yurd u muzu emperya l i st uyd usu hal ine geti ren d ış borçlara , k ı sacas ı , emperyo l i zme ait her şeye karş ı i şç i s ın ı f ın ın öncü lüğünde, bütün yurtsever gücler in ortak cephesi n i n safla r ında, asgari müştereklere dayanan bir prog ra m et raf ında ard ıc ı l b i r sovaş yürütü l mesi nde bi ra z daha geç kal ı rsak, s ivi l veya ün iforma l ı açık faş i zm in g erçekleşmesi n i kolaylaşt ı rmış o luruz .

- 2 -Mem leketi mizdeki devrimci gücleri n eylem düzeyl er ine ve d iğer ü l ke­

leri n tarihsel tecrü belerine ba karak , en küçük bir ya n ı lma payı o lmadan şunu cesaretle söyl iyeb i l i ri z : Amer ikan emperya l i zm i n i n Türk burj uvazis ine verdeği milya rlarca k rediyle, NATO maskesi a l t ındak i üsleriyle, uzman maskel i aja n lariyle memlekete bu derecede nüfuz etmesine, maddi ve ideoloji k yol lardan ord u muza, d ı ş (ve hatta iç ) t ica reti m ize, d ı ş ve iç pol it ika mıza bu derecede hôk im o lmas ına meydan veri l meseyd i , demok­ra s i savaş ı mızda çok d a ha güclü mevzi ler elde edi lecek, ve şü phesiz, sosya l izme geçiş dönemi iç in sağ lam bir zemin yarat ı lmı ş o lacakt ı .

Emperya l i zm toplu msal ya p ım ı z ı n her kesi mine sokul muştur. Top lumu­muzun a l t ve üst ya p ıs ındak i bunal ı mlar ı , emperya l i zm in ya p ıs ındak i genel buna l ı mı n b iz im koşu l ları m ı za ya ns ım ı ş b içi mleri d i r. Yani bun lar ın baş l ı ca suçlusu em perya l i zmd i r, emperya l i zme bağ ı m l ı o luşum uzdur . Emper­ya l i zm, iddia ed i ld iğ i g ib i , gözle görünmeyen, soyut bir nedef değ i l d i r, her buna l ı mda, parla mentoda, «top lum pol is i .. nde, komandolarda, «fa i l i meçhul . . pol i t ik c i nayetlerde, işs iz l i ğ i mizde, açl ığ ı mızda, M i l l i Güven l i k ku ru lunda , MiT'te, Türk- iş ' in yönetici çevreler inde, sağ ı n her kademesinde, kuran kurs ları nda, solun sağcı ve «solcu» oportün izmi nde, Ceza Ka nunu ­n u n 1 41 ' i n ci ve 1 42 ' inc i maddeler inde, hergün , he r saat a rta n hayat pa ha l ı l ı ğ ı nda, hu lôsa her kötü lü kte, her a ldatmacada, egemen sömürücü s ın ı f la , i şb i r l i kçi burjuvazi i le kol kolad ı r, s ın ıf savaş ı nda topu, tüfeğ i i le onun ardı ndad ı r. 1 970 y ı l ı n ı n Türkiyesi, bu boy hedefi n i n ne büyük b i r tehl ike o lduğunu deval üasyon felôket inden sonra daha iy i an la mışt ı r .

B ütün bunlar a paçık gösteriyo r k i , memleketimizde bugün temel çel işk i , emperya l i zmle emekçi ha l k ım ı z aras ındad ı r. i şb i rl i kçi egemen s ı n ı fı n sömürgen sermayesi ve o n u n s ın ı f ı , emperya l iz m i n (en başta Amerikan e mperya l i zm in in) ekono mik, mal i , askeri ve polit i k desteğ i i l e tutu nab i l ­mekted i r. Bu desteğe, bu d ı ş etkene memlekette ba rı n ma hakk ı verme­mek, i şb i rl i kçi burjuvaziyle bağ ları n ı ta mamiyle koparmak ıôz ı md ı r. Z i ra em perya l izme karşı mücadele, ayni zamanda yerl i i şb i r l i kç i s ı n ıfa ve on lar ın savu ndu klar ı çürümüş toplu msal düzene karşı mücadeled i r. B i rine karşı savaş ı rken öteki n i de karş ı m ızda bu lmaktay ız . i ki s i de boy

962

Page 67: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

hedefid ir. B i ri n i nötra l ize edip ötekine çu l lanmak, yürüttüğümüz devri m savaş ı n ı n stratej i s ine aykı rı d ı r. Hele ya l n ı z işb i r l i kçi sömürücü s ı n ıf ı karş ı m ıza al ıp ötek in i görmemezl i kten gelmek veya tarafs ız laştırd ığ ım ız ı sa n mak, safla r ım ız ın yığ ı n sa l laşma s ı n ı engel ler. 1 5- 1 6 Hazi ran işçi hareketi nde ant i -emperyal i st somut h edefler de bel i rti lm iş, em perya l i zm in ekonomik ve pol it ik sömürü ocak lar ın ı g österen somut ş iarlar ortaya kon­muş olsaydı , harekete katı lan lar ın sayıs ı çok daha fazla olacaktı . Ve h iç şüphesiz, etki si de daha geniş a lan la ra yayı lacakt ı .

B i zde Ma rksi st- Len i n ist d ünya görüşünü henüz beni msemekte a lan genç devri mci g ücler, zama n ı m ı z ı n şu büyük gerçeğ i n i , .çağ ım ı z ı n şu genel objektif kanun u n u , eylemlerinde k ı lavuz ed in mektedi rler : çağ ı mı z ı n en kara kterist ik n itel iği kapita l izmden sosya l i zme geçişti r. G ü n ü m üz ü n temel çelişkisi d e sosya l i st s i stemle emperya l i zm a ras ındak i çel işk idir . Mem­leketi miz , y i rm i y ı ldan beri em perya l i zm in Orta Doğ u'da ön karakolu ha l ine geti ri lm i ş o lmas ına rağ men, kapital izmden sosya l i zme geçişe doğru yürütü len devri mci savaşta bir hayli yol a l ı n mışt ır . Biz de, d ü nya arenasında sosya l i st g üclerle emperya l izm a ras ında yürütü l mekte olan çet in s ın ı f savaş ında emperya l izme kendi ça p ım ı zda d a rbeler i nd i rmekte­yiz. Altı nc ı Amerikan F i losunun l i ma n la rı m ı za eskis i g ib i sık gelemeyişi ve hatta en mu htaç o lduğu zaman larda ge l meye cesaret edememesi , devrimci g ücleri m iz iç in övü n ü lecek b i r zaferdir . Hem de bu, özgür lük ve i lerleme yol u m uz emperya l i zm taraf ından t ı kand ığ ı b i r zamanda başar ı ld ı . Dü nya a rena sı ndak i amans ı z s ı n ıf savaşında i lerici g üclere b i r katk ımızd ı r bu i Emperya l iz me karşı ö lüm-ka l ım savaş ı yapan Çin - h ind i halk lar ına, Arap ha lk lar ına küçük de olsa b i r yard ım ım ı zd ı r bu ! Demek k i biz , mem­leketi m izde emperya l izme da rbeler i nd i rmek suretiyle, d ü nyadaki d iğer ant i-emperya l ist ha lk ları n savaş ına da katk ı la rda bu lunuyoruz. Emper­ya l i zm da rbe üstüne da rbe i n d i ren Viyetna m, Kamboçya, Laos ve Ara p halk ları da , dolayı siyle, b iz im savaş ımıza yard ı m etmiş ol uyorla r.

K ısacası , Türkiye'de de, ka pita fi st yörüngede olan d iğer geri ka lm ış ülkelerde o lduğu g ib i , yer l i işbi r l ikçi burjuvaz i bütün sosya l-ekonomik polit ikas ında emperya l i zm le tamamiyle bütü n leşmiştir . Emperya l i zm, onun organ izm in in her h ücres ine ve egemen s ı n ı f o lduğu iç in de topl umsal hayatı m ı z ı n her a lan ına g i rmiştir . Emperyal i zme i nd i ri len her da rbe, bes i n i n i ondan a lan yetli egemen sömürücü s ın ıf ı zayıf lat ır . I şb ir l ikçi b u rj uvaziye i nd i ri len her darbe de em perya l i zmin dayanak la rı ndan yok­sun eder.

Fakat, da rbeleri miz in ez ıc ı , kesi n sonuçlu o lab i l mesi i çi n , ş i mdiye kadarki devri mci ha.reket in a rt ık tek b i r genel kurmay başkan l ığ ı , tek bi r kom uta heyeti etraf ında bi rleşmesi , ger i l lô ha reketi dağ ı n ı k l ığ ından kurtu lara k ord ulaşması ıôz ımd ı r.

963

Page 68: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Memleketi m izdeki objektif koşu l lar bunun geci kti r i lmemesi n i iste­mekted i r. Sü bjektif etken ler de bu aşama için yoğ u n laş mışt ı r. , K ısacas ı , devrimci g ücler in t e k b i r cephede bi rleşmesi soru n u g ü ndemded i r v e b i r an önce çöz ü m beklemektedi r. 1 970 y ı l ı n ı n başı ndan beri deva m edegelen işçi , gençl ik , köyl ü , öğretmen ve diğer emekçi y ığ ı n la rı n ı n çeş it l i b içi m­lerdeki , örg üt l ü veya sponta ne hareketleri n i (devrimci ç ık ı ş ları n ı ) bi rer bi rer ele a l ıp ta h l i l ett iğ im iz zaman (hatta bir s inema şeridi g ib i sadece g özden geçird iğ im iz va kit) , demokratik m i l l i cephede b i rleşme sorun u n u n d ev g ib i ka rşı m ı za d i k i lmiş o lduğunu v e en k ı sa zamanda çözü mlen­mesi n i n b i r zorun luk ha l i ne ge lmiş bu lunduğ u n u a n lar ız .

Son y ı l larda, g erek i lerici aydı n lar a ras ında, gerekse genç l ik h a reketi iç inde bu yönde bazı g i ri ş im ler ya p ı l mış , fa kat, sosya l -ekonomik yapıs ı i ca bı bütün varl ığ ı i l e devr imci o lan işçi s ın ı f ı n ın bu ha reketteki kesi n ro l ünün h esaba katı l m a ması , çeş it l i örg ütler ve gruplar a ras ındak i görüş ayrı l ı k ları ve sebats ız l ı k lar yüzünden ası l a macından daha başla ng ıçta saptı rı l mış , ya da objektif koşu l lar ım ıza ve b i l ime ayk ı rı yan l ı ş taktik ler uygu lanma �ı yüzünden, b i lerek veya b i l miyerek burjuvaz in in terör kıskacı iç ine g i rmişti r.

- 3 -

ittifa klar sorununda, s ın ı f lar ın , sosya l ta baka lar ın devrimdeki yeri , etkisi ve ro l ü n ü n b i l i n mesi son derecede önem l id i r. Bu mesele üzerinde doğ ru ve tam b i r görüş b i r l iğ ine varı l madan k urulacak ittifa k lar ömürsüz o lu r. Ta r i h i n kesi n h ükmü şudur : Top lumun i leri doğru ge l i şmesi n i n h ı z ı , o lgun laşmış problemler in çöz ü m ü nde i şç i s ı n ı f ı n ın göstereceğ i ey lemler in dereces ine bağ l ı d ı r. B u genel kanun memleketi mizde de yürür lükted i r. Hôlen işçi s ın ıf ımız üç buçuk mi lyon luk b i r k it leyi kapsamaktad ı r. B i r m i lyondan fazla işçi miz send i ka larda örgüt lüd ü r. 1 5-1 6 Hazira n olayları , yurd u m uzda temel devri mci g ücün işçi s ı n ıfı o lduğunu en küçük b i r şüphe b ı rakm ıyocak biç i mde ı spat etmişt ir. Yetki l i CiA ajanlor ı b i le, 1 5-1 6 Haz i ran olaylarından son ra , «Tü rkiye'deki sol ha reket in i le ride s istemi (burj uva - ka pital ist d üzeni n i ) y ıkabi lecek d u ruma g elebi leceğ i» sonucuna varmışlardır . «Tü rkiye'de bugünkü durum (1 5-1 6 Hazirandan sonraki durum kasted i l iyor) çok naz ikt i r. Böyle deva m ederse S i lôh l ı Kuvvetleri de etki l iyebi l i r. Daha da köt ü leşmes ine i z in veri l i rse (Ameri kan emper­ya l i zm i i z in verirse ! ?) NATO'nun g ü ney kanadınd,a çöküntüye yol açab i l i r. Tü rkiye büyük b i r d i k katle i z lenmel id i r» . ( 1 ) Bu satırlar, emperya l i zme en ağ ı r da rben i n nereden g eld iğ in i acı tecrübeleriyle öğrenmiş o lan ları n görüşleri n i d i l e getirmekted i r. Memleket imizde işçi s ı n ıf ı v e o n u n yöneti­m i ndeki sosya l i st ha reket işte bu duru mdad ı r. K ısacası, bizde devri mci

( 1) CiA yetk i l i ler inden Sa und ers' i n «Akşa m» gazetesi mu habir ine verd iğ i beyanatta n .

964

Page 69: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

hareketin temel i , m i h ra k noktas ı işçi hareketid ir, proleta rya n ı n s ı n ı f savaş ıd ı r. B u n u an lam ıyan lar, n e gerçek devri mci o lab i l i rler, ne emper­ya l i zme ve sömürücü işbir l ikçi burjuvaziye karşı başarı l ı bir savaş vere­bi l i rler ve ne de a nti-emperyalist, ant i -o l igarş ik , a nti-feoda l demokratik devri m cephesinde etk i l i b i r güc hal ine geleb i l i rler.

Sağ lam b i r u l usal cephe, b i r ha l k cephesi , b i r ha lk b i rl iğ i işçi s ı n ıfı n ı n b i rl iğ i etrafı nda kuru lacağ ına göre, işçi s ı n ı f ı n ı n b i r l iğ in i parça lamakla görevl i olan Türk - i ş yöneticileri g i bi e mperya l i zm in , işbir l i kçi burj uvaz i n i n ve pol i s i n ajan l a rı n ı , M DD'ci ler ve d iğer sağ l ı «so l l u" revisyon i st ler g i bi ya n l ı ş d evri mci leri etk is iz b ı ra k mak, sosya l ist hareket nı i l i tan l·a r ın en başta gelen ödevidir .

- 4 -

i şç i -köylü i lt ifa kı g erçek demokrasiye ve sosya l i zme g iden devri m yol unun en sağla m -g a rant is id i r. Tari h sel ge l i şmenin şaşmaz hükmü budur. Toprak soru n u sosya l ist devri m i n o lduğu kadar, demo kratik devrim döne­m i n i n de en çet in b i r soru nudur. Topra k devri mi i steğ i , kurulaca k u lusa l cephenin progra m ı ndak i asgdri m üşterekler a ras ında , şüphes iz k i , baş köşeyi a laca ktı r. Ne var ki, toprak d evri m i n en ha raretli savu nucu ve eyle mcisi o lan sosya l i st hareket iç inde, son zamanlarda , bu konuda, ya n l ı ş görüşler ve hatta bu görüşlere daya nan za rarl ı ş ia rla r ortaya atı l ı ­yor. «Memleketi m i zde temel çel işk i e mekle sermaya a ras ı nda o lduğu iç in boy hedef im iz kapital ist i l i şk i lerd i r" den i l iyor. Topra k reformu veya topra k devr im i ş iar ın ı savaş ş i a r ı yapman ın çağ ı mı zda b i r geriye dön üşe çağ rı o lacağ ı i leri sürül üyor. Bu idd iada bu lunan lar, t ıpk ı AP yönetic i leri g ib i , memleket i mizde topra ks ız ve a z topra k ı ı köylüye dağıt ı laca k büyük özel ç ift l ik lerin ve hazine a raz is in in a z olduğ u n u ( iş len i r toprak ların yüzde bi ri) , bun la rı modern tarı m iş letmeleri ha l ine getiren çift l i k ağaları n ı n el i nden a l ı p mu hta ç çiftçiye dağıtma n ı n h içb i r şeyi çöz ü m lemiyeceği n i i statist ik ra kamları na daya nara k ı spat etmeye çal ışıyorlar. Y i n e b u görüşte olan lara göre, «kapita l i zm in bel l i bir aşamasına ge ld ikten son ra , i leri metotlar ı ku l lanan büyük tarı m iş let meleri n i n böl ün mesi n i i stemek, hem teorik an lam iy le ve hem de pratik an lam iyle ya n l ıştı r." «Tü m büyük iş let­meleri n kamu laştı rı l ı p dağ ıt ı lacağı düşünü lürse, «opti mal çevrede" bun­dan yara rlanaca k a i le say ıs ı 1 00.000 ' i b u l mıyaca kt ır. Oysa 1 963 say ım ına g öre sadece topraks ı z a i te sayı s ı 300.000'den fa z lad ı r. Ote ya ndan , toprağ ı kend is ine yetmiyen a i le sayısı da 3.000.000 cıvarı ndad ı r." «TU rkiye'de o rta lama iş letme büyüklüğ ü n ü n 50 dönüm olduğunu ve i leri tarı m ya pı lab i l mesi iç in 235 dönüm o l mas ı gerektiğ i n i söyled ik . Buna göre, Türkiye'de tüm ek i l i r toprak lar ın 27 m i lyon hekta r o lduğu, bu kesi mde 4 m i lyon ai len in yaşad ığ ı düşünii-Iür ve b i r a n iç in toprak lar ın

965

Page 70: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

dengel i dağ ı t ı ld ığ ı varsayı l ı rsa, mevcut eki lebi l i r toprak lar ın ancak 1 m i l ­yon 1 48 b in a i leye yeter d u rumda old uğı.ı, y a da 3 m i lyon tarı m ai lesinin topraks ız ka ld ığ ı görü l mektedi r.» Ve son unda şu h ükme varı l ı yor :

«Burada, i şç i s ın ı f ı , topraksıza topra k sloga m atma ı ı d ı r m ı sorusu ak la gelecekt i r. B u soruya veri lecek cevap o l u m l u olacakt ı r. Fakat hem baş sorun o lmamak, hem de slogan ın an lam ı iyi bel i rt i lmek şa rtiyie.»

Çok ya n l ı , karmaşık bir problem olan toprak soru n u , karş ı l ı k l ı d iyalekti k bağ ve etk i ler inden tecrit ed i lerek, ya ln ıZ b i r - ik i yönü i le - o da somut değ i l , eklektik o lara k - ele a l ı nd ığ ı zaman bundan başka bir sonuca var ı lamaz el bette.

Ş u n u derhal bel i rte l i m ki, mem leketi mizde kapita l i st top l u msa l -ekono­mik i l i şk i ler in en aşağa el l i y ı ld ı r b i r türlü gel işememes in in , «Atatürk devr imleri» d iye sözü edi len üst-yapı reforml a rı n ı n geniş top lum katları taraf ından tepi lerek> orta çağ feoda l i zm ka l ın t ı ları n ı n , d insel-geleneksel ayakbağ ıarı n ı n tekra r su yüzüne ç ıkmas ı n ı n , bağ ı msız bir ka pita l ist sanayie kavuşamayı ş ım ı z ı n , k ısacası gerika l mış l ığ ım ız ın baş l ı ca nedeni , bu rj uva-kapital ist devri m i n i n burjuva demokrati k devri m i aşaması na u laşt ır ı l mayış ı d ı r, ya n i topra k reform u n u n ya p ı l mayı ş ıd ı r, feoda l i zm in köylerdeki bütün k u ru luş ları n ı n tasfiye ed i l meyiş i d i r, kapita l i st i l i şk i lerin köylere burj uva demok rati k d evri mi b iç iminde g i remeyiş id i r.

B i r tar ım ü l kesi o lduğu muz halde, tüm köy ekono mis in in kapital ist i l i ş ­ki ler temeli üzerine oturtu lmayışı ve büyük köy lü çoğ u n luğ u n u n ma l -pa ra ­m a l k ı s ı r döng üsünün d ı ş ı na ç ıko mayışı yüzünden hôlô üreti m yetersiz l iğ i iç indeyiz, hemen hemen her y ı l Amerika'dan, yü ksek fa iz ler le buğday satı n a lmaktayız. Neteki m 1 971 y ı l ı iç in de B i rleş i k Amerika 'dan ateş pa hası na 500 bin ton buğday itha l ed i lecekti r.

«B iz im köylü , kapital i zm in gel işmesinden fazla, yeteri kadar gel işme­mesi n i n ı st ı rab ın ı çekmekted i r» d iyen Len in ' i n bu sözü b iz im köy lümüz iç i n d e n e kadar doğ rud u r ! Feoda l izmden kapita l i zme geçişte burj uva­z i n i n baş l ıca ödevi , ta ri h in objektif zoru n l u ğ u n u geci kti rmemek, toprak soru n u n u kapita l i st i l i şk i ler in gerekti rd iğ i şeki lde b i r an önce çözüm­lemekti . Fa kat Türk b u rj uvazis i , Büyük Oktobr Devri m in i n göz ka maştırıcı ış ık lar ı a l t ında kendi zayıf l ı ğ ı n ı açık seçi k görmüş, b u rj uva demokrati k devri m in i gerçekleşt ir i rse, s ı n ı f savaş ı n ı n kend is in i ta ri h sahnesinden s i l k ip atacağ ı ndan ürkmüş ve bu yüzden d e, kara n l ı k köşe a rayan yarasa lar g i bi feoda l i zm kara n l ı ğ ı na s ığ ı n mış , ağa l ı k müesseses in in ekonomik gücüne, sosya l -pol i t ik etki lerine ola nca g üven l iğ i i le yas lanmışt ı . Feodal iz­m i n ka l ı nt ı lar ı t iti z l i k le koru n muş, kapita l i zm in köylerde Pru sya siste miyle (G rasbauer-Kneht i l işk i leri iç inde) ge l i şmesi ne özel l i k le Demokrat Pa rti n i n i kt idar ı zamanı nda hassasiyet derecesinde b i r tit i z l i k gösteri l m iş , Ada let Pa rtisi bu süreci h ı z land ı rm ışt ı r. Ve ş imd i , «Atatürk devri mleri» deyi miyle

966

Page 71: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

s ı k s ı k sözü edi len üst-ya pı reformları n ı n buz üstüne ya zı l mış yazı la r g i bi göz göre göre s i l i n mekte ol masına k ı z ı l ıyor. Neden? Hani bun lar ın ekono­mik teme l i ? Ta ri hsel gel işme sürec in i n yegône reel itme g ücü , i nsan la rı n , geniş emekçi y ığ ı n ları n ı n i htiyaçları d ı r, en başta ekonomik i htiyaçla r ıd ı r. Bu i ktiyaçla r ın zoru n l u k ı ld ığ ı değ iş ik l i k ler yap ı ld ı m ı ? Türk burj uvazis i , feoda l ist top l u msal-ekonomik müessesen in ka l ı nt ı lar ına s ı rt ı n ı dayad ı , ' ha l k y ığ ı n la r ı n ı n ve en başta köy lü emekçi ler in ekonomik g ücsüz lüğü , ger ika lm ış l ığ ı , tutucu ge lenekleri, b i lg is iz l ik ve örg ütsüzlüğü üzerine i kt i­dar ın ı k u rd u .

Şi mdi toprak soru n u i şte bu aşamada bu l u n uyor. Toprak dev rimi sloga n ı i l e güdü len a maç, topra k ağal ığ ı müesseses in i , feoda l i zm kal ınt ı ­lar ın ı bütün orta çağ görüş ve gelenekleriyle b i r l i kte ortadan ka ld ı rmak, geniş köylü y ığ ın lar ına , topra ğ ı kendi ç ı kar lar ına ve dolayısiyle mem­leket in ç ı kar lar ına en uyg u n b i r şek i lde iş lemek, kol lektif iş letmeci l iğe dayanan çağ sa l köy ekonom is in i yaratma k, bütün köy lü lere her yönden h ı z la gelişme o lanak lar ı n ı sağ lamakt ır . B u yüzdend i r ki , topra ks ıza, az topra kl ıya topra k s loga n ı , memleketteki çel işk i ler in baş l ıca soru n u d u r v e çözü mleni nceye k a d a r baş l ı ca sorun ol maya deva m edecektir.

Dağıt ı lacak topra k yokm uş ! Nas ı l yok muş ! Va r ! 1 945'ten beri göster­mel i k ve avutma l ı k topra k reformu tasa r ı ları haz ı r lan ıyor. Ve ·büyük toprak sa h ip leri , ne o lu r ne o l maz d iye, 1 945'ten beri muvazaal ı hukuk yol lar ı n ­dan a k ra ba ları aras ında «toprak dağ ıt ı m ı » yapıyor. Bu yüzden b i rçok büyük özel mü lk iyet toprakları küçü lmüş gibi g österi lm işt i r. Gerçekte, bugün tapu kütükler inde g örülenden birkaç mis l i kamulaştırı laca k büyük özel topra k var. Batı Anadoluda ağa l ı k m üessesesi ka lmad ı den i l iyor. Ya l n ı z Ayd ı n i l i nde en aşağ ı 500 b in dönüm topra k 8-1 0 ağan ın tasar­rufundad ı r. ' Den iz l i 'de, Muğ lada, Man i sa'da ve hatta i zm i r i l inde de en bereket l i yüzbin lerce dönüm ara zi ağalar ın e l inded i r. Dünya n ı n en veri m l i topra k lar ına sa h ip o lon Söke ova sı , Menderes vôd i si , baştanboşa ağalar ın işga l i nded i r. Antep, U rfa , Diya rbak ı r, Mard i n , Maraş g ib i i l lerde ağalar , tarı m o raz i s in in yüzde 70' i n i tasa rrufla rı a lt ında bu lundu ruyorla r. Adana'da «Grosba uer» t ip indek i kapita l i st sömürü si stEfmi a lab i ld iğ ine gel i şmişti r. Memleketteki bu d u ru m, burjuva part i leri ne ve parla mentoya bütün tipi k l iğ i ile a ksetmişti r.

Köylerde yapı lan a n ketler, tarı m kes iminde yaşıyon a i lelerden yüzde S2.1 ' i ne tarı m ge l i rin i n yetmed iğ i , yüzde 43.7's ine zoru zoruna yettiğ i , ancak yüzde 4.1 ' i n i n ge l i r art ış ına sa h i p o l d u ğ u sonucunu vermişt i r. Bazı bölgelerde gel i r yetersiz l i ğ i yüzde 76'y i aşmaktad ı r. B u geçi m zorluğu , yüzünden köyl ü ler, «mü lbler in i b ı ra karak a i l ece şehi rlere akmaktad ı r. Y ine son yo p ı lan b i r an�eti n sonucuna göre, topra kta n kaçma k istiyen köy lü ­ler in oran ı yüzde 80'e ya k ı n dır . Demek k i , köyl ü leri m iz in yüzde 80'; mü l künde geçi m in i sağ l ıya mıyor.

967

Page 72: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Halk cephesi n i kurma eylemleri s ı ras ında köylerdeki i lerici g ücleri n , şehir lere yerleşen, fa kat köyleriyle s ık ı bağ ları bu lunan i şçi leri n , g enç­leri n , yurtsever öğretmen leri n uya rı lar iy le çeş it l i köy lü örg ütleri ça buca k kuru labi lecekti r. Köylerde bunun iç in gereken objektif koşu l la r v e sübjek­tif etken ler va r art ık . i şçi s ın ı f ın ı n pol it ik eylemleri n i n yoğ u n laştığı dönem­lerde köylerin h ı z la , hatta çok k ısa bir zamanda a kt if örgüt ağ lariyle b i rb i rl erine ve işçi hareket ine bağ land ı k ları n ı d iğer ü l kelerin tari hsel tecrübeler inde de görmekteyiz.

- 5 -

Memleket im iz gençl iğ i , özel l ik le ü n iversite gen çliğ i , 1 968'den beri devri mci ha rekette çok önemli bir uya n d ı rı cı , uyarıcı rol oyna makta d ı r. On lar ın savaş ı , çokta n ü niversite problemleri n i n d ı ş ına taşmış, bütün ha lk ı m ız ın g ü ndemde bu lunan ve çöz ü m bekleyen soru nlar ın ı ka psayan bir gen iş l i k ve deri n l i k kazan mıştı r. Egemen s ın ı f ı n iktida r çevreleri , gerici burj uva part i leri n i n desteği ve Amerikan eskeri-s iv i l ca susluk örg ütlerin i n de yard ı m ı i l e e l ler inden gelen h e r bask ı , ted hiş , ci nayet çaresine baş­vurd uk lar ı halde gençl i k ha reket in i d u rd u ramamışla rd ı r. Durdu rma k da n e kel i m e ! On ları n her ted b i ri g ençl i k ha reket in i daha da kamçı lamış , daha da sertleşt ir ip yaygl n laşt ı rmışt ı r. Anti-emperya l ist savaş ın memleket ölçüsünde yay ı lmas ında, gençl ik hareketi ha lk ü zeripde uya rıc ı , b i l i nç­lend i ric i , cesaretlend i rici bir rol oyna ma kta d ı r. Halk görmüştür k i , burj uva s ın ıfı ve onun ikt idar mekanizması köküne kadar çürü müştür ; bu s ı n ıf, bu i kt ida r, kend i ç ıka rları ndan başka ç ıkar ta n ı ma ma kta, ya l n ı z halk ı sömür­meyi , ha lk ı saymayı , vurg u n l a r vu rmayı d üşün mektedir. Ha l k görmüştür k i , bu işbirl i kçi s ı n ıf ve onun i kt idar mekan izmas ı , g ençl iğ i n , yurtsever aydın ­la r ı n , işçi s ın ıfı n ı n ve tüm emekçi ler in ca n d üşma n ı d ı r. He le h ü k ü meti n , g ençler a ras ında iş lemekte o l d u ğ u «fa i l i meçhu l .. pol i t ik ci nayetler gen iş ha l k yığ ı n ları n ı n yürekleri n i sön mez b i r h ı nçla dold u rmuştur.

Gençl i k ha reketi işte böyle yank ı la r uya n d ı ra ra k deva m etmektedir .

Ne va r k i , en k ı sa zamanda g ereken ted bir ler a l ı n mazsa, b i rhayl i baş ı ­boş, birhayl i dağ ı n ı k gençl i k ha reketi yozlaşt ı rı lacakt ı r. Yozlaştı r ı lma yol u n dad ı r. Işçi ha reketiyle, köy lü ha reketiyle organik bağları b u l u n ­maya n , işçi s ın ıf ın ı n temel a maci ili gözden kaybeden, sol ha reketin b i l i m ­sel doğru ltusu ndan sa pmalar iç inde kaynaşan her gençl i k ha reket in in ôk ı beti n eyse bunun da öyle olaca k (En k ısa zamanda gereken tedbirler a l ı n mazsa tabi i ) !

Fa kat, sol ha reket in b i l i msel doğrultusundan sapan lardan b i r k ı sm ı , devri mci eylemleri s ı ras ı nda doğ ru y o l u bul makta d ı ria r, bulacak la rd ı r. Doğru yolda o lan lar zaten işçi s ı n ıf iyle her tür lü bağ ları n ı ge l işt irmekte,

i ya n i işçi s ı n ıf ı n ı n b i l i nç d üzey ine yükselmekted i rler. Sol hareket in b i l i msel

968

Page 73: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

doğrultusunda yürüyen ıeri n çoğa ld ığ ı n ı goruyoruz . Hôriku lôde g üzel şey bu ! Sosya l ist ü l keler topl u l uğundak i başarı la r, dünya işçi s ı n ı f ı n ı n atı l ı m ­lar ı , d ü nya kurtu luş ha reketi n i n gel işme� i v e em perya l iz m cephes indeki deri n bunal ım, başta n başa çürümüş işbir l i kçi burjuva s ın ı f ı ndaki h içbir şey in d u rd u ra m ıyacoğ ı çöküntü , on ları n sayıs ın ı herg ü n, her saat çoğa It­maktadı r. Gençl ik hareketi iç indeki bu sağ lam kesim, a nt i-emperyalist, ant i -o l igarş ik devri mci demokrat ik cephen in vazgeçi l mez bir ortak gücü­dür e l bette.

Gençl i k hareketi iç inde ve genel l i k le memlekette, ha l k cephesinde cesaretle yer a labi lecek başka demokrat ik örgüt ler de var . Bun lar üzeri nde ayrınt ı loriyle d u rmayı ş imd i l i k gereksiz sayıyoruz. D i kkat edi lecek nokta, emperya l izme ve işbirl ikçi burjuva ziye karş ı o lon ve ha lk ın çı kar­ları n ı savunan örg ütlerin bu cephede temel g ücler o l masıd ı r.

Ayrıca m i l l i burj uvaZi var, küçük burjuvaz in i n d iğer kanatları var. CHP'­nin sol kana d ı n ı teşk i l eden i lerici pa rti üyeleri var. Biz im kan ım ı zca on lar, anca k ha lk cephesi b i r varl ı k o lara k o rtaya çı ktı kta n ve kendisi n i kabu l ett i rd i kten sonra, emperya l i zm karş ıs ında, işçi soru n u , köylü soru n u , devri mci genç l i k sorun u v e sosya l i zm sorun u karş ıs ında d a h a açık , daha kesi n bir tutum o lab i lecekler, ve h iç şüphesiz , a ra ları ndan b i rçok i leri görüşlü gruplar ve kiş i ler demokratik ha lk cephesin e katı la ca kt ı r.

M i l l i burj uvazi , ekonomim i z i n emperya l i zm uydusu d uru mundan mem­nun deği ld i r. Hele son deva lüasyon kara rı ve orta k pazar i l işk i leri n i n g üclend i ri l mesine doğ ru at ı lan a d ı m lar onun zarar ınad ı r. Fakat, bütün buna rağ men mi l l i burjuva temsi lc i leri , henüz emperya l izme, NATO'ya, memleket imizdeki Ameri kan üsleri ne, aç ı kça ve kesin l i k le mücadeleci bir tutum a lame rna ktadır . CHP iç indeki m i l l i burj uvazi temsi lci ler i , 1 5-1 6 Haziran olaylarındon önce send i ka kanun lar ındaki değ i ş i k l i k tasa rı lar ın ı tasvi p ettiği halde, büyük i şç i hareketinden sonra 1 80 derecel i k b i r dönüş yaparak bu tasarı lara karş ı ç ıkmışt ı r. B u d o gösteriyor k i , mi l l i burj uva­z i n i n bazı kanatları , i l erici hareket in etk i n leşmesiyle onu destekleyici bir tutu m a lab i l mekted ir . Başka memleketler in tecrü beleri de m i l l i burjuva hakk ındaki bu görüşü destekler mahiyettedir.

Küçük burjuvaz in in d iğer konotlar ına ge l i nce, bun lar ın da , işbir l ikç i egemen burjuvaz in in d u ru m u daha faz la sarsı ld ı kça sola kayd ık ları n ı v e içler inden b i r k ı s m ı n ı n ard ıc ı l devrimc i ler a ras ına katı l d ığ ı n ı görmek­teyiz .

Ma rks' ı n deyişiyle ha lk lar, tari h i n ya ratıcı g üclerid i r, kendi kader d ra mıarı n ı n hem yazarları, hem de a ktörler id ir . Fakat ha lk ın , bu yarat ı ­c ı l ı k ödev in i , faz la kurban

' vermeden ve k ısa za manda başariyle gerçek­

l eştirebiImesi içi n , objektif tari hsel koşu l lort d iyalekti k bağ ları iç inde tah l i l etme� i n i b i len ve doğru sonuçlara va rara k bu koşu l lara uygu n

969

Page 74: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

strateji ve taktiğ i hazı rlaya n , ha l k y ığ ı n lar ın ı bu taktiğe göre seferber edebi len bir yönet im b i r l iğ ine sa h ip o l mas ı gerek i r. Mem leketi m izde a rt ık gecikti r i l meden kuru l mas ı bir zoru n l u k ha l in i a la n ant i .emperya l ist, ant i .o l igarş ik devrimci demokratik ha l k cephesi işte bu çok öneml i ödevi görevektir. En gen iş emekçi y ığ ı n la rı n ı ı straplar iç inde kıvrand ı ran sömürücü d üzeni tari h , y ine Marks ' ın deyişiyle «öı ü ms ü.z ö lü me" mahkum etmişti r. Ta ri h i n bu a mans ız hükmünü , ha lk ı mız , anca k i şçi s ı n ı fı n ı n yöneti m i ndeki savaşçı h a l k cephesi saflar ında yeri ne geti rebi lecektir.

970

Page 75: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Sayın Okuyucular

Bu sayıs ı i le a lt ı yaş ı n ı tamam layen ·<Yen i çağ» derg i si , b i ld iğ im iz g ib i , komü n i st ve işçi parti le ri n i n teori ve enformasyon derg is i o lan «Bar ış ve Sosya l i zm I"ro blemleri »n in Türkçe yayı n ı d ı r. «Barı ş ve Sosya l i zm Problem­ler i» derg i s i n i n adından da a n laş ı lacağı üzere, her sayıda, d ü nya ba rış ı ­n ı n korun ması v e sağ lamlaştı rı lmas ı sorun lariy le bir l i kte, sosya l i zm uğrunda u lusla raras ı çapta yürütülen savaş ın çeş it l i a ktüel soru n lar ı , u lusal ku rtuluş ha reketi n i n ortaya attığ ı problemler e le a l ı n a rak , Mark­s izm-lenin i zm in b i l i msel d ü nya görüşü aç ıs ından ayd ı n latı l ma kta , kapita­l izm ve emperya l i zm in ekonomik, sosya l , pol i t ik ve. i deoloj i k buna l ım­ları n ı n iç yüzü aç ık lan maktad ı r.

«Yen i çağ», bu problemlerden başka, «özel sayfa lar ında» Tü rkiye Ko m ü n i st Pa rt i s i 'n in ça l ı şmaları n ı yans ıtmakta , memleketi m i z in ta rihsel ge l i şmesi n i n ortaya çı kard ığ ı sorun lara en doğ ru çözü m yolunu bu l maya ça l ı şma ktad ı r.

Derg i m ize karş ı i stekler g ünden güne a rtıyor. Ve biz, bun ları e l imizden geld iğ i kadar karşı lamaya çal ış ıyoruz. O kuyucula rı mızdan, adresleri a çık ve doğ ru o lara k ya zmaları n ı , özel l i k le şeh ir ve mahal le n u mara ları n ı yazarken t iti z l i k g östermeleri n i rica ederiz. Ç ü n k ü b u numara larda ve genel l ik le ad reste küçük b i r hata, derg i n i n e l i n ize geçmesin i engel lemek­ted ir . Sonra, adres değ işt ir ince, yeni a d resi n i z i b ize derhal b i ld i rmeniz gerek i r.

Derg iyi a rkadaşları n ı z a ras ında da ta n ı tmak ve okutmakla u lusal ve sosya l kurtu luş dôva mız ı n saflar ına yeni savaşçı lar kaza n d ı rmış ol ursunuz.

Derg iye henüz a bone o lmayon la r, a rzu etti k leri ta kd i rde, d ış kapaktaki adresimize bir mektup yazarak istekleri n i b i ld i reb i l i rler.

Bundan başka, aşağ ıdaki k itaplar ı ed in mek istiyen ler de bu d i lekleri n i b i r mektupla adresi mize yaza b i l i rle r :

1 . Dôva ve müdalaa (1 951 tevkiflerinde Türkiye Komünist Partısi yönet i ­min in başı nda bu lunan Zeki Başlımar' ı n Askeri Mahkeme önünde yaptığ ı müdafaa)

2. Sovyetler Birliği Komünist Partisinin programı

3. Nazım Hikmet, Bütün eserleri. Şimd iye kadar 7 cilt ç ıkmışt ı r.

4. Bilimsel Komünizm

5. Lenin (biyog rafi si)

6. S. üstüngel' i n Sovyetler B i rl iğ i ' n i a n lata n «Güneşli dünya» adl ı eseri

7 . Ahmet Soydan ' ı n , Alman u lu sunun sosya l ist devleti n i bütün yönleriyle ayd ı n latan "Alman Demokratik Cumhuriyeti . . od ı r eseri

Il. Büyük Oktobr 50 yaşında

971

Page 76: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

" Y E N i Ç A G » l n 1 970 y ı l ına a i t 1 2 say ıs ında yay ın larran yazı l a r

1 . Leniniım ve çağımız. Lenin'in yüzüncü doğum yıldönümü:

A/bert Buhmon : Hayat Len in ' in enternasyonal izm teoris in i doğru luyor

Alvaro Kunyal: Pol it i ka ve d ünya g örüşü olarak

sayı sayfa

2 . . . 1 03

proleta rya enternasyonal izmi , . , , , . . . . 4-5 , , . 345

A. Kerim : Len in izm ve u l usal kurtuluş ha reket in in baz ı sorunlar ı , . . . . , , . . , . .

Boris Panemaröf : Devrimler çağ ın ın u lu önqeri ,

B. MelÜz: lenin izm ve kapital ist ü lkelerdeki demokrasi savaşı . , , , . . . . ,

Dejo Nemeş: Lenin izm ve d ü nya sosya l i st s istemi n i n gel işmesi , . . . " . , ,

Do/ares ibaruri : Lenin izm, demokrasi ve sosyal i zm savaş ı m ıza yön veriyor . . . . .

D. Arenns : Gençl iğ i kaz�n ma savaşı

E. Rantee: Len in izm ve demokras i savaşiyle sosya l izm a rs ındaki bağ . . , , , ,

Gustav Husak : len in ' in parti öğretisi ve Çekoslovakya'nın d u ru m u . . . . .

Güs HoII: Ma rksizm- len in izm, b i rleş ik ve yeni l mez b i r öğretid i r . . . . . . .

Hayman Lumer: leni n ' i n ..J<c pito l izm in genel buna l ı m ı hakk ındaki görüşleri . . . . . . . . .

H. Numata : len in izm, devri m ve parla mento .

H. Dis : len in izm ve ideoloji savaş ı n ı n bazı yönleri .

972

3 205

2 81

3 . . . 1 91

1 9

4-5 296

3 . . . 2 1 6

3 . . . 1 87

5

4-5 . . . 289

2 1 03

3 1 62

3 . 1 77

Page 77: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

sayı sayfa ib, Nörfünd: Lenin ve küçük ü lkelerdeki işçi ha reketi n i n bazı p roblemleri , 2

ivan P"mov : Len i n ' i n kooperatif p la n ı ve Bulga rista nda uyg u la nı ş ı , 3

i, Gabari : Len in i zm ve i ran 'da sosya l devri m sorun ları 3

lan Brü/: Len i n izme içten bağ ı ııık zaferin teminatı d ı r 2

l, Balal: Len i n izm ve u l usal sorun 3

lak Düklo : Len in i zm in zaferi , 4-5

K, Zarodov: Komün ist ha reket in in bayrağ ı Len in i zm 3

Kostos Ko/iyanis : Len in i zm ve Yunan ista n Komün i st

1 21

213

1 82

1 27

1 67

279

221

Pa rtis i n i n tari h sel tecrübesi , , 4-5 , , , 335

«Leninizm ve çağ ı m ı z .. konusu üzer inde u lus lara rası konferans ,

Lenin'in hayatı mızdaki etk i leri

Lenin'in 1 00, doğum y ı ldön ü m ü dolayıs iy le SBKP MK'nin haz ır lad ığ ı tezler ,

e

«Lenin, olanca can l ı l ı ğ ı i le a ra mı zda yaşıyo r ı ..

L. Besara : Len in i zm ve Lôtin Amerika'daki devrim

2

2

6

savaş ın ı n a ktüel sorun ları , 3

Luçano Grupi : Devrimci eylem metodu olarak Len in i zm 2

Meir Vilner: Len in i zm ve devrim savaş ım ı zdaki yeri , 4-5

Reza Radmaneş : Leni n ve öğ reti s i n in hayat ve savaş ı mızdaki yeri

Rodney Arismendi : Devri mci-komüni st ve devrimci ler in önderi ,

, 4-5 ,

, 4-5 ,

34

1 33

1 4 1

399

1 96

1 1 5

382

, 360

�60

973

Page 78: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Todor livkov : Enternasyonal ve u lusal ödevlerin uygu �a n mas ına i l iş k i n Leni n ist prensip , , ' "

Ts, Namsaray: Len in izm ve azgel işmiş ü lke lerin ka pita l i st o lmayan yo ldan sosya l izme geçiş leri sorunu

Tim Bak : Len i n ve barış , d emokras i , sosyal izm

sayı sayfa

4-5 , 307

3 , , . 1 72

m ücadeles in in yeni sorun ları , . . . . , 7 , , , 491

Va lter Ulbriht: V, i . Len i n ve A lma nya B i rleşi k Sosya l i st Partisi , , , , , , , , . " " 4-5 . . . 371

V. Erlih : Lenin izm ve şövenizme karş ı proleta rya enternasyonal izmi iç in yürütülen savaş , , 3 ' , , 200

Yakub Demir: Lenin ve Türkiye'de devrim hareketi n in bazı problemleri . ' , ,

Yanoş Kadar : Dünya sosya l izme g id iyor

Yan Şilalyak: Lenin' i n proleta rya enternasyonal izm i hakk ındaki f i k i rleri daima yaşıyacak , , , ' , ,

2, F. Engels'in 1 50-ci doğum yrldönümü dolayısiyle :

B üyük d üşün ü r, büyük d evrimci Fri d ri h Engels

Engels' i n hayatı ndan sayfalar ,

«F , Engels ve Kom ü nist hareketi» konulu u lus lara rası teori konfera ns ı , ,

Bela Vesi: Engels ' in devlet görüşü

ç, Unu Raca : Engels ' i n .u lusal ku rtu luş ha reketi ve

4-5 249

4-5 322

2 , , . 1 09

8-9 567

8-9 575

8-9 6 1 9

8-9 664

H ind ista n ' ı n pro blemleri hakk ındak i görüşü , , , . 8-9 ' . ' . 679

Davit Elazar : Engels ' in toprak sorunu görüş leri ve Bu lgaristan Komün ist Pa rti s i ' n i n ta ri h sel tecrübesi . 8-9 . . . 669

Erneslo Radenieri: Engels ' in son yı l lar ı ve Marksi zm in tari hsel l iğ i . . . , . . . . . 8-9 . . . 959

Ervin Suker-Şiling : Engels ve kom ün i st ha reket in in stratej is i . 8-9 . , . 636

974

Page 79: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Gustavo I}o/man : Engels ve enternasyonalizm

Hayman Feygan : Engels ve i ng i l i z işçi s ı n ı f ı .

iv. Nörlund: Engels ve Komünist/erin

bi rleşt i ric i -yöneltici ro l ü . . • • .

Hu/io· Lacorde : Eng e ls ve proleta rya s ın ı f savaşı n ı n

sayı sayla

8-9 650

8-9 684

. 8-9 . . . 645

be l l i b9ş I , biçimleri . . . . . . . . . . . . . 8-9 . . 1 . 654

Konstantin Zarodof: Marks-Engels-Len i n öğ ret i s in i hayat ta mamiyle doğrula mıştı r . . . . . . . . 8-9 . . . 689

Kurt Hager: Bi l i msel sosya l i zm büyük teorisyeni , uluslararası işç i sınıfının önderi Fr idr ih Engels . , 8-9 . . . 625

Sa/iba Hamis : Engels'in işçi sı n ı fının parti

öğretis ine katkıs ı . . .

V. i. Lenin : Fr idr ih Enge l s

Yan Foyti/c Engels ' in tari hsel determ i n izm

8-9

8-9

640

568

hakk ı ııdaki f ik i rler i n i n aktüe l l iğ i . . . . . . . . 8-9 . , 674

3. Dünya K�münist Hareketi sorunlaTl :

C. Unni Raca ; G. Şahnazarol ; L. Yu n tti/a : Kol lektif yoratıc ı l ığ ın g ücü (Komün ist ve işçi parti leri temsilci lerinin 1 960 danışma toplantısının oııuncu

y ı ldönümü m ünasebetiy le) . . . . . . .

Jak Dük/o : F ra n sız Komün ist Pa rt is i 'n i n 50. y ı l ı

Lüdvik Svoboda : Çoğsol d ü nyada Sovyetler B i rl iğ i'n i n ro lü . . . . . . . . . .

Rubens Iskaro : Devletlerin barış içi nde yanyana yaşa maları ve d evri m savaşı . . . . . .

Venefin Kotsef: Anti - komüni zm le savaş ortak

dava m ııd ı r . . . . . . . . . • • . .

1 0 731

1 1 872

1 1 . . . 8 1 5

1 1 . . . 846

7 . . . 501

975

Page 80: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Y. Kovalçik; H. Loborde; M. Harme,!; P. Entjes :

Komün ist ha reketi n i n gel işmesi nde öneml i aşama (1 969 y ı l ı dan ı şma topla ntıs ı n ı n y ı ldönümü münasebetiyle) . . . . . . ' .

Demokrasi ve bağ ı msız l ı k yol unda öneml i b i r aşama . . . . .

4. Komünist ve işçi partilerinde : .

A D. : işçi s ı nıfı , top lu msal değişi mleri n yönetici gücüdür . . . . • . . .

Andre Vöge : Demokrati k santra l izm ve parti- iç i demokras in in ge l i şmesi . . . • . .

Avrupa kapitalist memleket/eri komünist

partilerinin toplantısı . . . . . . .

Et yen Fajon : Fra n sız Komünist Partisi n i n XiX. Kon g resinde ka bu l edi len tez ler üstüne .

5. Günümüzde sosyalizm dünyası :

G. üstroumov : Len in ' i n kooperatif p lan ı n ı n bugünü ve ya r ın ı . . . . . . . . .

Ivan Abacıef: Bu lgaristan 'da köy ekonomis in in gel işmesinde yen i aşama : ta r ım-sanayi kompleksieri

Leonid Borisof: Bugünkü Sovyetl� Bir l iğ i .

Miroslav Mots : Çekoslovakya buna l ı mdan çı k ı ş yolunda . . . . . . .

Sosya l i s ü l keleri n pol it ik d üzeni

6. Kapitalizmin kalelerinde :

Bugünkü emperyal ist Amerika

Lutz Mayer: Batı Alman emperya l i zm in in ge l i şmesi nde yen i eği l imler . . . .

976

sayı sayfa

7 . . . 483

1 1 . . . 881

6 . . . 428

1 0 . . . 776

7 . . . 514

6 . . 41 4

2 . . . 1 49

1 2 9 1 8

1 1 829

1 0 756

1 0 781

55'

7 . • . 532

Page 81: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Viktor Perlo : Tekel leri n sa ld ı rıs ı

7, Ulusal-Kurtuluş Savaşı sorunlan :

A. B, : Ateş çemberinde geçen on y ı l

A. Fantis : NATO Kıbrı s ' ı n bağı msızl ığ ı n ı tehdit ed iyor , , . , , . . , , ,

, Lonhino Besara; Hose Dikman : Amerikan emperya l i zm in in d ı ş pol it ikası ve Lôt in Amerika

8. Olaylar ve yankılar:

Ceyms Oldriç: Ka mbocya ve Amerika n sa ld ı rı ları , ,

Şrinivas Ganeş Sardesay : Hind ista nda pol i ti k savaş

Yan Praiski: 1 969 y ı l ı n ı n pol it ik olaylarına topl u b i r ba k ı ş , , , , , .

Yuriy lukof: Avrupa'n ı n kaderi . , ,

L. Korvalan : Ş i l i ha l k ı i kt idarı e l ine a l ıyor

Monika Varnensk a : Ka m bocya c inayet i n i n b i l i n meyen yan lar ı ,

9, Tarihten sayfalar :

Erih Honeker: 8 Mayıs 1 945, h a l klar ın hayat ında tari hsel b i r dönüm noktas ıd ı r , , ,

Otto Mü/ler: Rayştag yang ı n ı olayı n ı n içyüzü

1 0, Konferans, kitap ve dergiler:

X X: Avrupa ü lkeleri komünist ve işçi partjferi temsi lci'leri n i n toplantısı , . . , , . , .

X X : Len in izmin rolü ve ant i -komünizm üzerine eleşti ri

G, Pirogof: Ittifak lar pol it i,kası n ı n başa rıs ı , . . ,

X X: Yeni b i r k i ta p : «Len in izm ve devri m süreci» ,

X X : Bolşev i k Partis i 'n in kaynağı , , . , , ,

1 1 , Politik yorumlar, kısa haberler ve mektuplar:

Dergiye gelen mektuplar ,

Dergiye gelen mektuplar ,

Evremon len '; kaybettik ,

sayı

1

1 2

1 2

7

7

7

10

1 2

1 2

6

3

3

3

1 2

6

7

i

' :-

sayfa

56

933

928

545

51 6

522

35

744

904

938

402

70

226

227

73

226

944

465

554

76

977

Page 82: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

Komünist partilerinden haberler . . .

Nasır ta rihte ebediyen yaşayacaktır . .

S. M. Budyoni : K. E. Voroşilof'u n ö lümü

Yon Projski : E mperya l izmin beşi nci ko lu : Komplocu lar

Y o n Projski : Amerikan e mperyal izmin in Ko mbocya cinayetleri . . . . . " . . .

Yan Prajski: Kapita l ist ol maya n ge l i şme yolu üzerin e yeni b ir tartışma . . . . . . . .

Yon Projski : Ordu la r var ha lka karş ı , ordu lar var ha l kta n yana . . . . . . • . • . . . .

1 2. azel sayfa/arı m ı z :

A . Soydan : Dünya sosya l i st ha reketinde türeyen yeni revizyonist a kı mlar . . . . . . . ' .

A. Soydan : Haziran olayları n ı n gözler ö�ü ne serdiğ i büyük gerçek : işçi s ın ı f ı m ız, devri m in yönetici gücüdür . o • • o • o • • • A. Soyda n : 1 5-1 6 Haziran olayları n ı i z leyen ge l i şmeler ' . ' . . . . • . . .

A. Saydan : Engels ve Türkiye'nin ta m bağ ı ms ız l ığ ına kavuşmas ı sorun u . o • _ o o o • • Emine Ya/aza; Kema/ (aner: 1 970 y ı l ında Türkiye'deki devr im h a reketi n i n ge l i ş mesi ne top lu b i r ba k ış

Mo Saracoğlu : "G ü n�i Dünya» . . . .

M. Saracoğ/u : G ü n ü müzün çözüm bekleyen 1 n u mara l ı problemi o • • • • • • • TKP MK: Len in ' i n 1 00. doğ u m y ı ldön ü m ü do layısıyle TKP MK 'n i n b i ld i ris i

TKP MK'nin çağmı . . . . . o • • o • • Yakub Demir : Türkiye Kom ü n ist Pa rt is i 'n in 50'nc i y ı ldönü m l:ınde TKP M K B i ri nci Sekreteri Yakub

sayı sayla

77

1 1 884

75

6 435

6 441

6 443

1 0 768

3 234

6 471

7 557

1 1 887

1 2 950

1 1 894

1 2 961

4-5 392

6 569

Demir yoldaş ın konuşması . . . . . . . . . . 8-9 . . . 695

Yakub Demir : TKP M K Biri nci Sekreteri Y. Demir yoldaş ın Maca r Sosya l ist işçi Partisi X. Kongres inde ya pt ığ ı konuşma n ı n metni

Kardeş Parti leri n kut la ma mesaj ları . . .

Frans ı z Komün ist Partis i ' n in e l l i nc i yı l ı n ı kut lama mesajı

978

1 1 885

8-9 7 1 4

12 . 949

Page 83: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

ı Ç i N D E K I L E R

Lenin yılı • • • •

Lenin yılı i le i lgili haberler .

Luis Korva/an

Sayfa

899

902

Şili halkı iktidarı eline alıyor . • • • • • • • • • • • • • 904

Ivan Abac/el

Bulgaristan'da köy ekonomisinin gelişmesinde yeni aşama :

tarım-sanayi kompleksieri 918

Andreas Fantis

NATO Kıbrtsın bağımsızlığını tehdit ediyor . • • • • • • • • 928

A. B.

Ateş çemberinde 1 0 yıl . • • • • • • • • • • • • • • • 933

Monika Varnenska

Kamboçya cinayetinin bilinmiyen yanları • 938

A. Masyagin

Bolşevik Partisinin kaynağı . 944

O z e l s a y f a l a r

FKP'nin 50. yılını kutlama mesajı 949

Emine Ya/aza-Kemal Caner

1 970 yıl ında Türkiye'deki devrim hareketinin

gel işmesine toplu bir bakış • • • • • • • • • • • • • • 950

Mim Saracoğ/u

Günümüzün çözüm bekleyen

Sayın Okuyucular , • • ,

numaralı sorunu • 961

971

<<Yeni Çağ»ın 1 970 yılına ait 1 2 sayısında yayınlanan yazılar . 972

Page 84: YENIÇAG - TÜSTAVtustav.org/yayinlar/sureli_yayinlar/yeni_cag/yc_70_12.pdf · 2017-06-11 · tıpkı Karl Marks ve Fridrih Engels gibi, kuduzca polis takibatı altında tutulmuş

B ARI Ş VE SOS Y A L I Z M PRO B LEML E R I

Ingilizees; : Central Books Ltd .. 37 Grays Inn Road, London, W. C. 1 .

ıtalyancası: libreria Rinascita, Via delle Botteghe, Oscure 2. Roma

Almancası : .. GLOBUS»-Vertrieb auslöndischer Zeitschriften, Wien XX, Höchstödtplatz 3

Yunancası (Kıbrıs'ta): Laikon Praktorion, Tricoup; Street. 53 r .• Nicosia

Ruşcası : Stredisko pro rozsirovani tisku. Praha 6. Thôkurova 3

Fransızcası : Societe d'Edition et d'Enformation 9, Boulevard des Ita1iens Paris (2e)

Ispanyolca Si :

Ediciones Pueblos Unidos Casiıla Correo 589, Montevideo

Japoncası : Nauka Ltd., 2, Kanad-Zinbocho 2-chome, Chiyoda-ku, Tokyo

Isveç dilinde: Arbetarkultur. Söderarmsvagen 36, Johanneshov 6. Stockholm

Bulgarcası : Raznoiznos, I, Rue Tzar Assen, Sofla

Türkçes;: .. Y E N i ç A O . . - Stredisko pro rozsirovani tisku, Praha 6, Thôkurova 3 - Czechoslovakia

Fiyatı 1 l ira