06/02/2004 tarihinden sonra faaliyet ruhsatı

Preview:

DESCRIPTION

- PowerPoint PPT Presentation

Citation preview

Serbest Bölgenin Tanımı Genel olarak serbest bölgeler; ülkenin siyasi

sınırları içinde olmakla beraber gümrük bölgesi dışında sayılan, ülkede geçerli ticari, mal ve iktisadi alanlara ilişkin hukuki ve idari düzenlemelerin uygulanmadığı veya kısmen

uygulandığı, sınai ve ticari faaliyetler için daha geniş teşviklerin tanındığı ve fiziki olarak ülkenin diğer kısımlarından ayrılan yerler

olarak tanımlanabilir.

Serbest Bölgelerin Kurulması ve İşletilmesindeki Temel Amaçlar- Türkiye’de ihracat için yatırım ve üretimi artırmak, - Yabancı sermaye ve teknoloji girişini hızlandırmak, - Ekonominin girdi ihtiyacını ucuz ve düzenli bir şekilde temin etmek,

- Dış finansman ve ticaret imkanlarından daha fazla yararlanmak,

Serbest Bölgelerin İşlevi Serbest Bölgeler;- Ülkeye yabancı sermaye ve teknolojilerin getirilmesine imkan sağlamak

- Sanayicinin ihtiyaç duyduğu bazı hammadde ve ara malların kolaylıkla, istenilen miktarda ve zaman kaybı olmadan temin edilebilmesi,

- Düşük maliyetli mal üretimi ve ihracı,

- Türkiye dışından gelen malların transit olarak diğer ülkelere satımı,

- Yeni istihdam olanaklarının yaratılması,

- İhracatı kolaylaştırmak ve hızlandırmak,

Ülkemizde Bulunan Serbest Bölgeler

Halen ticari faaliyette bulunan serbest bölgeler ve faaliyete geçiş yılları:Mersin, Antalya (1987)Ege, İstanbul Atatürk Havalimanı (1990)Trabzon (1992)İstanbul Deri ve Endüstri, Doğu Anadolu, Mardin (1995)İzmir Menemen Deri, Rize, Samsun, İstanbul Trakya, Kayseri (1998)Avrupa, Gaziantep, Adana-Yumurtalık (1999)Bursa, Denizli, Kocaeli (2001)TÜBİTAK-Marmara Araştırma Merkezi Teknoloji ( 2002)Sakarya İpek yolu (2007)

Faaliyet Ruhsatı Başvuru İşlemleri a) Faaliyet Ruhsatı Müracaat Formu Doldurulur.b) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının Dolar ($) hesabına müracaat ücreti ( 5.000 ABD Doları ) yatırılır.c) Faaliyet Ruhsatı Müracaat Formu, Ana Sözleşme Taslağı müracaat ücretinin yatırıldığını gösteren dekontun aslı ile birlikte Genel Müdürlüğe veya ilgili Bölge Müdürlüğüne bir dilekçe ile başvurulur.d) Genel Müdürlük tarafından müracaat değerlendirilir. - Olumlu ise devam edilir. - Olumsuz ise ücret iade edilir.e) Ana sözleşme onaylatılır ve Şirket kurulur veya şube kararı tescil edilir.f) 30 gün içinde kira sözleşmesi akdedilir.g) Kira sözleşmesi ile birlikte Genel Müdürlüğe müracaat edilir.h) Faaliyet Ruhsatı düzenlenir.

Türkiye’de yerleşik kişiler ve yabancı yatırımcılar münhasıran serbest bölgede faaliyet göstermek şartıyla serbest bölgeyi adres göstererek şirket kurulabilir.

Serbest Bölge Adresli Şirket Ana Sözleşmesi Düzenlenmesine İlişkin Hususlar 1. Şirket unvanının serbest bölge faaliyetine uygun olarak belirlenerek, ‘‘Amaç ve Konu’’ başlıklı maddenin bu kapsamda düzenlenmesi gerekmektedir. Şirket Ana Sözleşmesinin ‘‘Unvan’’, ‘‘Amaç ve Konu’’ ve ilgili başlıkları altında yer alacak hükümlerde ‘‘ithalat’’ ve ‘‘ihracat’’ sözcükleri yerine ‘‘alım-satım’’ ifadesinin kullanılması gerekmektedir. Amaç ve Konu başlığı altında şirketin iştigal konuları sıralanırken bir yandan müracaat edilen serbest bölgenin özelliklerinin gözü önünde tutulması, diğer yandan bölgeye sokulması yasak olan mallara yer verilmemesi gerekmektedir. Müracaat formunun alım satım ve üretim bölümleri ile Amaç ve Konu uyumlu olmalıdır.

2. ‘‘Şirketin merkezi’’ başlıklı maddenin, ‘‘Şirketin merkezi…………..’dedir. Adresi…....... Serbest Bölgesi …………………..’dir. Adres değişikliğinde yeni adres ticaret siciline tescil ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan ettirilir ve ayrıca Dış Ticaret Müsteşarlığı’na (Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü) bildirilir. Tescil ve ilan edilmiş adresinden ayrılmış olmasına rağmen, yeni adresini süresi içerisinde tescil ettirmemiş şirket için bu durum fesih sebebi sayılır. Şirket Türkiye’nin başka bir yerinde aynı ticari unvanla (serbest bölge hariç) ticari faaliyette bulunamaz ve şube açamaz. Ancak Dış Ticaret Müsteşarlığı’ndan (Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü) izin almak kaydıyla yurt dışında veya başka bir serbest bölgede şube açabilir.’’ Şeklinde düzenlenmesi gerekmektedir.

3. Şirketin süresi, en az faaliyet ruhsatı süresi kadar olacak şekilde düzenlenecektir. 4. Şirket ana sözleşme taslağına ‘‘Ana Sözleşme Değişiklikleri: Şirket bu ana sözleşme üzerinde unvan, amaç ve konu, merkez, süre başlıkları altında yapmak istediği her türlü değişiklik için şirket yetkili organlarınca karar alınmasını müteakip, bu kararları ticaret sicilince tescil ettirmeden önce Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın (Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü) onayını alır.’’ Maddesinin eklenmesi gerekmektedir.

Şube olarak Serbest Bölgefaaliyetlerinin yürütülmesi halinde alınacak karar örneğiFaaliyet göstermesi gerekenler, şube oluşturulmasına ilişkin şirket yetkili organının aldığı karar ve bu kararın yayımlandığı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi ile diğer belgelerle birlikte müracaat edeceklerdir.

……………KARARIŞirket Merkezinde Toplanan…………. Kurulumuz,1. (Faaliyette Bulunulan Serbest Bölge’nin adı yazılacak) Serbest Bölgesi;…………….. adresinde bir şube açılmasına ve şubenin ‘‘(Ana Şirketin Ticaret Unvanı Yazılacak), (Faaliyette Bulunulan Serbest Bölge’nin adı yazılacak) Serbest Bölge Şubesi’’ unvanı ile faaliyet göstermesine, 2. Söz konusu şubeye……. ABD Doları karşılığı……. YTL sermaye tahsis edilmesine.3. …… yıl süre ile (Faaliyette Bulunulan Serbest Bölge’nin adı yazılacak) Serbest Bölge Şubemizi (Şube yetkilisi veya yetkililerinin adı yazılacak)’nın temsil ve ilzam etmesine, oy birliği ile karar verilmiştir.

Faaliyet ruhsatı almak için Genel Müdürlüğe yapılan müracaatlarda Genel Müdürlüğün uygun görüş yazısından sonra 30 gün içerisinde faaliyet ruhsatı almaktan vazgeçilmesi veya kiralık yer bulunamaması halinde, 500 (beş yüz) ABD Dolarının yatırılması halinde daha önce yatırılan 5000 (beşbin) ABD Dolarının tamamı iade edilir.

‘‘Faaliyet Ruhsatının zayi, tahrip ve sair nedenlerle yeniden düzenlenmesinin talep edilmesi halinde, faaliyet ruhsatı ücretinin %10’u (500 ABD Doları) tutarındaki meblağın yatırılması gerekir.

Kendilerine ‘‘Faaliyet Ruhsatı’’ verilen gerçek ve tüzel kişiler, faaliyete başlamadan önce, Bölge Müdürlüğü Tescil Bürosunda ‘‘Sicil Defteri’ne kaydedilirler. İlgili, meslek veya ticari faaliyetinde herhangi bir değişiklik olduğunda, bu durumu bölge müdürlüğüne bildirmek ve bu tür değişiklikleri sicil kaydına işletmek zorundadır. Ayrıca İşletici Firma, Gümrük Müdürlüğü ve Gümrük Muhafaza Müdürlüğü’ne bilgi verilir.

Merkez adresi serbest bölgede bulunan şirketler, hisse devri yapmaları halinde, devir işlemini Türk Ticaret Kanunu hükümlerine uygun olarak gerçekleştirdikten sonra, şirketin yeni ortaklık yapısını gösteren belgeleri de ibraz etmek suretiyle, Bölge Müdürlüğüne bilgi verirler.

Serbest bölgede faaliyet gösteren kullanıcılar, genel esaslar çerçevesinde gelir ve kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis ettirerek, Vergi Usul Kanunun defter tutma ile belge ve kayıt düzenine ilişkin hükümlerine uymak zorundadırlar.

Serbest Bölgelerdeki faaliyetlerle ilgili her türlü ödemeler dövizle yapılır. ( 3218 sayılı kanun Madde 9 ) Ancak, bölgede yatırım aşamasında, mal ve hizmet bedelleri ile işçi ücretleri ve kiralar Türk lirası üzerinden ödenebilir. Bölge Müdürlüğü ile bu bölgelerdeki diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlara bütün ödemeler Türk lirası ile yapılır. (85/9891 nolu karar)

Serbest bölgede faaliyet gösteren gerçek veya tüzel kişilerden isteyenlerin, defter kayıtlarını Türk para birimi dışında (Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca, kuru günlük olarak belirlenen) her hangi bir yabancı para birimi ile de yapabilmeleri (VUK 348 nolu Tebliğ ile) uygun bulunmuştur. Söz konusu mükellefler, Türk para birimiyle yapılan işlemlerini, işlemin gerçekleştiği günün Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası döviz alış kuruyla ilgili para birimine çevirirler,

Firmalar vergi matrahlarını kayıt yapılan para birimine göre tespit edecekler, ancak beyannamelerini (verilmesi gereken ayın ilk gününün kuruyla) Türk parasına çevirerek vereceklerdir. Defter kayıtlarına esas alınan yabancı para biriminden ilk kayıt yapılan hesap dönemi dahil beşinci hesap döneminin sonuna kadar dönülemeyecektir. Verginin ödenmesi, mahsubu ve iadesi işlemlerinde de Türk para birimi esas alınacaktır.

Kullanıcılar, Yönetmelik hükümleri kapsamında Serbest Bölge İşlem Formu ile gerçekleştirilen tüm işlemlerini bilgisayar veri işleme tekniği yoluyla yaparlar.

Faaliyetin Geçici Olarak Durdurulması ve Faaliyet Ruhsatının İptalia) Aşağıda belirtilen hallerde, Serbest Bölge işlem formları üç ay süreyle işleme konulmaz.1) Bilgi ve belgelerin zamanında verilmemesi veya yanlış bilgi verilmesi,2) Ekipmanlara ve diğer kullanıcılara zarar verildiğinin tespit edilmesi3) Kira ve/veya satış sözleşmesi hükümlerine uymadığının tespit edilmesi,4) Yazılı talimatlara uyulmadığının veya bölge düzenini bozucu davranışlarda bulunduğunun tespit edilmesi,5) Faaliyet Ruhsatı müracaat formunda beyan ve taahhüt edilen hususlarda meydana gelen değişikliklerin bildirilmemesi,

b) Aşağıda belirtilen hallerde Faaliyet ruhsatı iptal edilir.1) Yukarıda belirtilen işlemlere devam edildiğinin Bölge Müdürlüğünce tutanakla tespit edilmesi,2) Faaliyet ruhsatı müracaat formunda beyan taahhüt edilen hususlara uyulmaması veya beyan edilen hususların gerçek dışı olduğunun tespit edilmesi,3) Kanun yönetmelik, tebliğ ve genelge hükümlerine uyulmadığının tespit edilmesi,

c) Aşağıda belirtilen hallerde faaliyet ruhsatı hiçbir uyarıya gerek kalmaksızın iptal edilir.1) Bölge dışındaki faaliyetler nedeniyle elde edilen kazanç ve iratların, bölgede elde edilmiş kazanç ve iratlar gibi gösterilerek muhasebe kayıtlarının birleştirilmesi ve vergi kaçırıldığının belirlenmesi,2) Mevzuata aykırı olarak bölgeye mal getirildiğinin veya bölgeden mal çıkarıldığının tespit edilmesi, envanter kayıtları ile mevcut stoklar arasında eksiklik veya fazlalık bulunduğunun tespit edilmesi.

Özellikle serbest bölge şubesi ile Türkiye mevcut merkezi arasında yapılan mal alım ve satımlarında emsallere uygunluk ilkesine dikkat edilmelidir. Transfer fiyatlandırması yolu ile örtülü kazanç dağıtımı serbest bölgelerde ayrı öneme sahiptir.

‘‘Faaliyet Ruhsatı’’ alan gerçek ve tüzel kişiler ve bunların temsilci, görevli ve işçileri ile Bölgede her türlü iş veya işlemlerini yürüten kişiler, ilgili Bölge Müdürlüğünden verilen ‘‘Özel İzin Belgesi ile bölgeye girilebilir.

Bölgedeki iş yerlerinde çalışanlar, Türkiye Cumhuriyeti çalışma mevzuatı hükümlerine tabi tutulurlar.

Türkiye sınırları içindeki işyerleri için öngörülen asgari ücret, fazla çalışma, diğer usul ve esaslar serbest bölgede mevcut işyerleri için de uygulanır.

Bölgede çalışanlar ile işverenler arasında yapılan ‘‘İş Akdi’’ üç nüsha olarak düzenlenir ve bir nüshası Bölge Müdürlüğüne verilir.

Çalışanların ücretleri Türkiye'de mevcut Banka hesaplarına havale edilir ise muvazaa iddiaları ortadan kalkar ücretlerin genel koşullara uygun olması gerekmektedir

İmalatçı Kullanıcılar ile 06/02/2004 öncesi faaliyet ruhsatı alan kullanıcılar tarafından gerçekleştirilecek mal hareketleri

a)Yurtdışından bölgeye getirilen malların CIF değeri üzerinden binde 1,Bölgeden Türkiye’ye çıkarılan malların FOB değerleri üzerinden binde 9 oranında özel hesap ücreti alınır.

b) Bölge içi mal satışlarından,imha/tasfiye ve tahlil /numune amacıyla bedelsiz olarak getirilen veya götürülen mallardan ,özel hesap ücreti alınmaz.

c) Kapalı alan inşaatının tamamlanması,ek yatırım yapılması,yatırım ve tesis safhasında kullanılmak üzere veya tevsi ve kapasite artırmak amacıyla yurtdışından veya bölge içinden satın alınan mallardan özel hesap ücreti alınmaz .

06/02/2004 tarihinden sonra faaliyet ruhsatı alan imalatçı kullanıcıların dışındaki kullanıcılartarafından gerçekleştirilecek mal hareketleri

a) Bu kullanıcılar tarafından ,yurtdışından bölgeye getirilen ve bölgeden Türkiye’ye çıkarılan mallardan özel hesap ücreti alınmaz.

b) Yurtdışından getirilerek bölge içinde satılan malların CIF değeri üzerinden binde 1 oranında özel hesap ücreti alınır.

Hem üretim hem de 06/02/2004 tarihinden sonraAlım-satım ruhsatı alan kullanıcılar tarafından gerçekleştirilecek mal hareketlerinde aşağıdaki esaslar uygulanır.

a) Ürettiği ürünlerini kendi bünyesinde bulunan alım-satım ruhsatı kapsamına devretmesi ve yurt içine satması halinde FOB değerler üzerinden binde 9 oranında özel hesap ücreti alınır.

b)Alım-satım ruhsatı kapsamından ücret ödemeden yurt dışından getirdiği malı,kendi bünyesinde bulunan üretim ruhsatı kapsamında devretmesi halinde ,bu malların CIF değeri üzerinden binde 1 oranında özel hesap ücreti alınır.

Fason imalatı ile bakım –onarım faaliyetleri ve ileri derecede işçilik işlemleria)Kullanıcılar kendisine ait olan mallar için bölge dışında fason imalat yaptırması halinde bu işlemlerden katma değer üzerinden binde 1 oranından özel hesap ücreti alınır. b)Kullanıcının kendisine ait olmayan ,fason,imalat,bakım –onarım

faaliyetleri amacıyla bölgeye geçici olarak getirdiği malların bölgeye giriş ve çıkışında özel hesap ücreti alınmaz.Yaratılan katma değer üzerinden binde 1 oranında özel hesap ücreti alınır.

c)Kullanıcı firmalar arasında gerçekleşen ticaret kapsamında,fason imalat ,bakım onarım faaliyetleri neticesinde bölgede yaratılan katma değer üzerinden binde 1 oranında özel hesap ücreti alınır.

Bölgede ikamet yasaktır.Yaptıkları işlerin mahiyeti gereği Bölgede ikamet zorunda bulunanlar ile Bölgede işgününü takip eden gece de çalışmak zorunda bulunanların ikamet/gece çalışma izinleri verilir.

Bölgede günde 24 saat ve haftada yedi gün çalışma yapılabilir. Ancak, Bölge Müdürlüğü’nde yapılacak işler ile yük alıp vermek ve her türlü Gümrük işlemlerinin normal çalışma saati içinde yapılması esastır.

Türkiye’den Bölgeye sevk edilen mallar, dış ticaret rejimine tabi tutulur ve bu rejime göre ihraç edilmiş sayılır. Bölge ile diğer ülkeler ve Serbest Bölgeler arasında dış ticaret rejimi uygulanmaz. Bölgeden yurtdışına mal gönderilmesi ve hizmet verilmesi serbesttir.

Serbest bölgeye yürürlükteki ihracat ve gümrük mevzuatlarına uygun olarak doğrudan bir üterimin girdisi olmaksızın serbest bölgelerde tüketilmek veya kullanılmak üzere yapılan yiyecek, içecek temizlik maddeleri gibi eşyaların temsili, serbest bölgedeki alıcılara yapıldığının ve serbest bölgeye vasıl olduğunun gümrük beyannamesi yerine serbest bölge işlem formu ile tevsik edilmesi halinde de istisnası kapsamında değerlendirilecektir.

Bir parti olarak toplam fatura bedeli 5.000._ A.B.D. Dolarının altında kalmak üzere Bölge Müdürlüğü onayı ile kullanıcı tarafından bölgeye getirilen Türkiye mahreçli mallar, isteğe bağlı olarak ihracat işlemine tabi tutulmayabilir.

Serbest Bölgeler, Türkiye siyasi sınırları içinde yer almakla beraber, vergi ödeme mükellefiyeti açısından gümrük hattı dışındadır.

Türkiye veya AB’de ithal işlemleri tamamlanmış, gerekli gümrük vergiler tahsil edilmiş, üçüncü ülkeler çıkışlı (serbest dolaşım durumunda sayılan) malların Bölgede üretilen bir malın bünyesine girmesiyle üretilen ürün için (tarife pozisyonunda meydana gelen değişikliğe bakılmazsızın), düzenlenen A.TR Dolaşım Belgeleri, Serbest Bölge Gümrük İdareleri’nce vize edilir.

Serbest dolaşım durumunda bulunmayan üçüncü ülkeler çıkışlı mallar için A.TR. Dolaşım Belgeleri düzenlenmesi, ‘‘Fark Giderici Vergi’’nin Serbest Bölge Gümrük İdaresi’nce tahsil edilmesiyle mümkündür.

- Serbest bölgelerde transit ticaret; malların bölgeye fiili giriş-çıkışı yapılmaksızın, alış ve satış bedelleri arasında lehte fark esas olmak kaydıyla, serbest bölge kullanıcıları tarafından, bir ülkeden başka bir ülkeye (Türkiye ve serbest bölgeler hariç) satışını ifade eder.- Serbest bölgelerde transit ticaret işlemi, Transit Ticaret Formu düzenlenerek, bankalar vasıtasıyla yapılır.

- Malın CIF alış fiyatı üzerinden özel hesaba binde 5 oranında fon ödenir.- Transit Ticaret Formu ve Bölge Müdürlüğünce onaylı Serbest Bölge İşlem Formu ile (varsa serbest bölgedeki) bir bankaya müracaat edilir ve transit ticaret işlemi yapılır. - Transit ticarette Serbest Bölge İşlem Formu’nun

gümrük idaresine ibrazı gerekmemektedir.

Bölgede yatırımda bulunan gerçek ve tüzel kişiler, sermayelerinin nakdi kısmını döviz olarak getirirler.

Gerçek ve tüzel kişiler, Bölgeye döviz olarak getirdikleri sermayelerini ve bunlardan elde ettikleri her türlü kazanç ve iratlarını satış ve tasfiye bedellerini, istediklerinde Türkiye’nin diğer kesimlerine ve yurtdışına transfer etmekte serbesttirler. Ancak Bölge Müdürlüğüne bildirmekle yükümlüdürler. Sermaye ayni ise Müsteşarlık iznine tabidir.

Firmalar sermayelerinin nakdi kısmını mutlaka banka yolu ile havale etmelidir. zorundadırlar. Banka dekontunun bir nüshası bölge müdürlüğüne ibraz edilmelidir.

Bölgede bulunan banka (kıyı bankacılığı hariç) ve sigorta şirketleri genel hükümlere göre faaliyet gösterirler.

Bölgedeki bankalar faaliyetleriyle ilgili olarak öncelikle kullanıcılara kredi verirler.

Bölgede banka mevcut değilse en yakın serbest bölgede bulunan bankada hesap açılmalıdır.

Bölgeye gelen malların yükleme, boşaltma ve taşıma hizmetleri, İşletici veya B.K.İ. tarafından yapılır.

Bölgede sigortacılık, nakliye acenteliği, gümrük komisyonculuğu, yeminli mali müşavirlik, serbest muhasebeci mali müşavirlik ve eksperlik gibi çeşitli hizmet faaliyetlerinde çalışmak isteyenler, Bölge Müdürlüğünden temin edecekleri ‘‘Giriş İzin Belgesi’’ ile bu hizmetleri yerine getirebilirler.

Serbest bölgelerde gümrük idarelerince kabul edilen forma uygun olarak envanter defteri tutulur. Eşya söz konusu kişiye ait yere konulmasından sonra kırksekiz saat içinde envanter kayıtlarına geçirilir. Söz konusu envanter kayıtları, gümrük idarelerine eşyayı teşhis ve eşya hareketlerini izleme olanağı verecek şekilde tutulmak zorundadır.

(Gümrük) Envanter defteri Noter ve/veya Gümrük Müdürlüğüne onaylatılır. Gümrük Envanter Defter kayıtlarına ait yılsonu onayları en geç takip eden yılın ocak ayı sonuna kadar Gümrük müdürlüğüne yaptırılır.

Her sene ocak ayında yıllık stok bildirim formu ve üretim takip formu Serbest Bölge Müdürlüğüne verilir ve Gümrük Müdürlüğüne bilgi verilir. Stok kontrolü ve üretim takibi yapılır.

Şahıs firmaları, Kolektif ve Komandit şirketlerin ortaklarının vergi uygulama alanında

avantajları söz konusudur. Bölgede kolektif şirket olarak faaliyette bulunulması halinde

ortaklar şahsi ticari faaliyette bulundukları için, bunların elde edecekleri Kolektif Şirket kazanç

paylarları şahsi ticari kazanç olarak değerlendirilecek, bu nedenle bu kazanç paylarından stopaj yapılması söz konusu olmayacaktır. Bu kazanç payları, ruhsat

süresinin sonuna kadar gelir vergisinden istisna edilmeye devam edecektir.

Serbest bölgelerde katma değer vergisi mükellefiyetiKatma Değer Vergisi Kanununun 16/1-c maddesi

gereğince serbest bölge hükümlerinin uygulandığı mallar ile 17’nci maddesinin 4 üncü fıkrasının (ı) bendi uyarınca serbest bölgelerde verilen hizmetler katma değer vergisinden müstesnadır.

Bu hükümler uyarınca, münhasıran serbest bölgede faaliyet gösteren ve dolayısıyla işlemleri katma değer vergisinden istisna olan işletmelerin katma değer vergisi açısından mükellefiyet kaydının tesis edilmesine gerek bulunmamaktadır.

İhracat teslimi ve yurtdışındaki müşteriler için yapılan hizmetler:Bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için;

Teslim yurt dışındaki bir müşteriye veya bir serbest bölgedeki alıcıya ya da yetkili gümrük antreposu işleticisine yapılmalıdır. (KDV Madde 12 / 1-a

Teslim konusu mal Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye veya bir serbest bölgeye vasıl olmalı.

Bir hizmetin yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmet sayılabilmesi için aşağıdaki şartlar yerine getirilmiş olmalıdır.a) Hizmetler yurt dışındaki bir müşteri için yapılmış olmalıdır.b) Hizmetten yurt dışında faydalanılmalıdır. (KDV Madde 12/2)c)Fason hizmetlerin serbest bölgelerdeki müşterilere yapılmış sayılması için aşağıdaki şartlar yerine getirilmiş olmalıdır. 1a) Fason hizmet serbest bölgelerde faaliyet gösteren müşteriler için yapılmış olmalıdır. 2b)Fason hizmetten serbest bölgelerde faydalanılmalıdır. Serbest bölgeler yurt dışı sayılamaz, Serbest Bölgeye Türkiye’den yapılan hizmet ifalarına ihracat istisnası kapsamında işlem yapılması ve söz konusu hizmetlerin katma değer vergisinden müstesna tutulması mümkün değildir.

Transit ticaret ve Türkiye ile yabancı ülkeler arasında yapılan taşıma işleri için KDV uygulanmaz. Serbest Bölgelere yapılan taşıma işlerine KDV uygulanır. Serbest bölgeler Türkiye Cumhuriyeti sınırları içindedir.

Serbest bölgelerde 4817 sayılı yabancıların çalışma izinleri hakkında kanun, 4875 sayılı doğrudan yabancı yatırımlar kanunu, 5393 sayılı belediye kanunun ölüm ve yangın halleri, kanalizasyonların inşa ve tamiri ile içme, kullanma, endüstri suyunu sağlamaya ve gaz, su, elektrik sarfiyatını denetlemeye yönelik maddeleri dışında kalan hükümleri, 5682 sayılı pasaport kanunu, 5683 sayılı yabancıların Türkiye’de ikamet ve seyahatleri hakkında kanun ile diğer kanunların bu kanuna aykırı hükümleri uygulanmaz.

Serbest bölgeler, Avrupa Birliğine tam üyeliğin gerçekleştiği tarihe kadar, gümrük rejimleri açısından Türkiye gümrük bölgesi dışında, menşe hükümlerinin uygulanması bakımından ise Türkiye Gümrük Bölgesi sayılır.

Yasal DüzenlemeSerbest bölgeler Kanununun 5084 sayılı Kanunun 8’nci maddesi ile değişik 6’ncı maddesi ve 9’uncu maddesi ile eklenen geçici 3’üncü maddesi aşağıdaki gibidir:

‘‘Madde 6 – Serbest bölgeler gümrük bölgesi dışında sayılır. Bu bölgelerde gümrük ve kambiyo mükellefiyetine dair mevzuat hükümleri uygulanmaz.- Kullanıcıların tutmak zorunda oldukları defterler ile düzenleyecekleri belgelere ilişkin olarak, 4.1.1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun hükümlerine bağımlı olmaksızın düzenleme yapmaya Maliye Bakanlığı yetkilidir.- İşleticiler ve kullanıcılar yatırım ve üretim safhalarında Bakanlar Kurulunca belirlenecek vergi dışı teşviklerden yararlandırılabilir.

Geçici Madde 3- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla bu Kanuna göre kurulan serbest bölgelerde faaliyette bulunmak üzere ruhsat almış mükelleflerin;a) Bu bölgelerde gerçekleştirdikleri faaliyetleri dolayısıyla elde ettikleri kazançları, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla faaliyet ruhsatlarında belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere gelir veya kurumlar vergisinden müstesnadır. Bu istisnanın 31.12.1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinin (b) alt bendi kapsamında yapılacak tevkifata etkisi yoktur.

b) Bu bölgelerde istihdam ettikleri personele ödedikleri ücretler 31.12.2008 tarihine kadar gelir vergisinden müstesnadır. Ancak, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ruhsatlarında belirtilen süre 31.12.2008 tarihinden daha önceki bir tarihte sona eriyorsa, istisna uygulamasında ruhsatta yer alan sürenin bitiş tarihi dikkate alınır.

c) Bu bölgelerde gerçekleştirdikleri faaliyetleri ile ilgili olarak yaptıkları işlemler 31.12.2008 tarihine kadar her türlü vergi, resim ve harçtan müstesnadır.

Avrupa Birliğine tam üyeliğin gerçekleştiği tarihi içeren yılın vergilendirme döneminin sonuna kadar; 1. Serbest bölgelerde üretim faaliyetinde bulunan mükelleflerin bu bölgelerde imal ettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri kazançları gelir veya kurumlar vergisinden müstesnadır. Bu istisnanın 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının 6 numaralı bendinin (b) alt bendi ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci ve 30 uncu maddeleri uyarınca yapılacak tevkifata etkisi yoktur.

2. Bu bölgelerde üretilen ürünlerin FOB bedelinin en az %85’ini yurt dışına ihraç eden mükelleflerin istihdam ettikleri personele ödedikleri ücretler gelir vergisinden müstesnadır. Bu oranı %50’ye kadar indirmeye ve kanuni seviyesine kadar yükseltmeye Bakanlar Kurulu yetkilidir. Yıllık satış tutarı bu oranın altında kalan mükelleflerden zamanında tahsil edilmeyen vergiler cezasız olarak, gecikme zammıyla birlikte tahsil edilir

Bu bölgelerde gerçekleştirilen faaliyetlerle ilgili olarak yapılan işlemler ve düzenlenen kağıtlar damga vergisi ve harçlardan müstesnadır.

6.2.2004 tarihine kadar (bu tarih dâhil) serbest bölgelerde faaliyette bulunmak üzere faaliyet ruhsatı almış mükelleflerin, ruhsatlarında belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere bölgelerde gerçekleştirdikleri faaliyetler dolayısıyla elde ettikleri kazançlar kurumlar vergisinden istisnadır.

İstisna, sadece faaliyet ruhsatlarında belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere serbest bölgelerde yürütülen faaliyetlerden elde edilen kazançlara ilişkindir.

Üretim yapan firmaların serbest bölgedeki faaliyetlerinden elde ettikleri hâsılattan bu faaliyetlere ilişkin olarak yapılan giderlerin düşülmesi sonucu bulunacak kazanç, kurumlar vergisinden istisnadır.

Serbest bölgelerde yürütülen faaliyetlerden doğan alacaklara ilişkin kur farkı ve vade farkı gelirleri istisna kapsamında değerlendirilecektir.

Serbest bölgelerde yürütülen faaliyetler çerçevesinde elde edilen hâsılatın, serbest bölgelerde yürütülen faaliyetler çerçevesinde yapılacak ödemelerde kullanılıncaya kadar geçici olarak serbest bölgelerde mevduat hesaplarında veya repo işlemlerinde değerlendirilmesi sonucu elde edilen gelirler de söz konusu istisnadan yararlanabilecektir. İstisnanın, bunun dışında, serbest bölgelerde elde edilmiş olsa dahi faiz, repo ve benzeri faaliyet dışı gelirlere teşmil edilebilmesi, mümkün bulunmamaktadır.

İstisna kapsamında bulunan ve bulunmayan hâsılat, maliyet ve gider unsurlarının ayrı ayrı izlenmesi ve kayıtların da bu ayrımı sağlayacak şekilde tutulması gerekmektedir.

Merkez ve şube defterlerinin ayrı ayrı tutulması birçok sorunu ortadan kaldıracaktır.

Serbest bölgelerde yürütülen ve istisna kapsamında olan

faaliyetlerin zararla sonuçlanması halinde, bu zararların istisna kapsamında olmayan diğer

faaliyetlere ilişkin kazançlardan indirilmesi mümkün olmadığı gibi

ertesi yıla devredilmesi de mümkün değildir.

Müşterek genel giderler, merkezde ve şubede oluşan maliyetlerin toplam maliyetler içindeki oranı dikkate alınarak

dağıtılacaktır.Aynı şekilde iktisadi kıymetlerin amortismanlarının,

esas itibarıyla her bir işte kullanıldıkları gün sayısı dikkate

alınarak dağıtılması gerekmektedir.

Mükelleflerin vergi kesintisine tabi ödemeler yurtdışından alınan hizmet vs üzerinden kestikleri vergileri, beyan edip ödemeleri gerekmektedir. Çifte verginin önlenmesi Anlaşmalarının ve Mukimlik belgeleri önemlidir.

Serbest bölgelerde kazançlar %20 kurumlar vergisine tabidir. Kurumlar vergisi mükelleflerinin, kazançları dağıtmaları halinde, vergi kesintisi yapmaları gerekmektedir. Mükelleflerin serbest bölgelerdeki banka veya diğer finans kurumlarında bulunan mevduat hesaplarına tahakkuk ettirilen faizler ile repo kazançları üzerinden, vergi kesintisi yapılması

gerekmektedir

Çalışan personel Türkiye’de olduğu gibi sigorta ve vergi kesintisine

tabidir.Avukat,mali müşavir gibi serbest meslek erbabından vergi kesintisi (stopaj)yapılır.Gelir vergisi kanunu

uyarınca vergi kesintisi yapmaya mecbur olanların, kestikleri vergileri muhtasar

beyanname ile beyan etmeleri gerekmektedir. Ancak, bir verginin olmaması durumunda muhtasar beyanname verilmesine gerek

bulunmamaktadır.

Serbest bölgelerde imalat faaliyetinde bulunan mükelleflerin bölgelerde imal ettikleri ürünlerin

satışından elde ettikleri kazançları, Türkiye’nin Avrupa Birliğine tam

üyeliğinin gerçekleştiği tarihi içeren yıllık vergileme döneminin

sonuna kadar kurumlar vergisinden istisnadır.

Ancak, - Üretim dışı faaliyetlerden,- Serbest bölge dışında üretilen malların satışından,- Faaliyet ruhsatında belirtilen alan dışında üretilen malların satışından,- Serbest bölgede veya serbest bölge dışında fason olarak imal ettirilen ürünlerin satışından elde edilen kazançlar istisna kapsamında değerlendirilmeyecektir.

İmalat Faaliyetlerinden Elde Edilen Kazançların gelir veya kurumlar vergisinden istisna edilebilmesi için;

- Bölgelerde ‘‘imalat’’ faaliyetlerinde bulunmak üzere almış oldukları ruhsatın bir örneğini,- Sanayi sicil belgesi ve kapasite raporunun bir örneğini, İmalat faaliyetinde kullanılacak araç parkını gösteren bir listeyi ilk geçici vergi beyannamesi ekinde, ilgili vergi dairesine vermeleri gerekmektedir.

İmalatın belli safhalarında dışarıdan fason hizmet satın alınması istisna uygulamasına engel teşkil etmemektedir. Ancak,- Fason imalatın sadece, sanayi sicil belgesi veya

faaliyet ruhsatında yazılı üretim kapsamında yaptırılması,- Söz konusu istisna serbest bölgelerde yapılan imalata tanınmış olduğundan imalatın fason imalattan çok işletmenin kendi imalatından oluşması,

-İmalat faaliyetleriyle ilgili olarak istisnadan yararlanacak kazanç tutarının fiili kapasite kullanımı ile sınırlı olması,- İş riskinin ve organizasyonunun üstlenilmesi,- Ham madde ve yardımcı maddelerin temin edilmesi, gerekmektedir.

Bir mükellefin imalat faaliyetleri yanında emtia alım satımı ile de uğraşması durumunda, imalat faaliyetlerinden elde edilen kazançlar istisna kapsamında değerlendirilecek; ticari faaliyetlerden elde edilen kazançlar ise istisna kapsamında değerlendirilmeyecektir.

İştirak hissesi alımıyla ilgili finansman giderleri hariç olmak

üzere, kurumların kurumlar vergisinden istisna edilen

kazançlarına ilişkin giderlerinin veya istisna kapsamındaki faaliyetlerinden doğan zararlarının, istisna dışı kurum

kazancından indirilmesi mümkün değildir.

Örtülü kazançTürkiye’deki bir şirketin, serbest bölgede kurulu olan ve ortakları arasında ilişki bulunan şirkete, mal satması ve serbest bölgedeki şirketin de o malı ihraç etmesi ya da serbest bölgedeki şirketin malı ithal edip, Türkiye’deki şirkete satması durumunda, örtülü kazanç hükümlerine göre matrah farkı bulunması gündeme gelmiştir.

- İncelemede emsale göre düşük yada yüksek bir fiyat bulunup bulunmadığının

ortaya konulmasını gerekmektedir. Aksine bir uygulama, yasaya aykırı olacaktır.- Emsal kıyaslamasına ilişkin kurum içi ve

diğer (benzer) kuruma dayalı ölçütler dikkate alınır.

Danıştay’ın aradığı koşullar;Gösterilen emsalin sağlıklı ve isabetli olması, ekonomik ve ticari icaplara uygun olması, işlem veya bedelin örtülü kazanç iddiasına konu işleme yeterince benzemesini kapsar.

Emsal gösterilmemesi, Danıştay’ın yerleşik kararında da görüldüğü gibi, örtülü kazanç iddialarının reddedilmesine neden olmaktadır.

Yaygın olan uygulama; Türkiye’deki şirketin, ilişkisinin bulunduğu serbest bölgedeki şirkete veya şubesine mal satması, serbest bölgedeki şirketinde o malı ihraç etmesidir. Serbest bölgedeki şirketin yüzde 30-40 ya da yüzde 50-60 karla malı ihraç ettiğine rastlanabilmektedir. (aynı işlem ithalat yönünden de düşünülmelidir.)

İnceleme elemanları; serbest bölgeye satış fiyatı ile serbest bölgeden ihraç fiyatı arasındaki ‘‘örtülü kazanç’’ olarak nitelendirip, matrah farkı bulma yoluna gitmektedir. Matrah farkı bulunurken, serbest bölgedeki şirketin de bazı giderlerinin (kira,haberleşme, vade farkları, personel, işletme navlun, komisyon, ulaşım, indirme, yükleme, depolama, sigorta gibi) olduğu da göz ardı edilmektedir.

Danıştay’ın son kararı;‘‘İnceleme elemanının, bir malın itiraz edilmeyecek emsalinin, yine o malın kendisi olduğu kanaati ile % 41 fazla ile mal ihraç edilmesi olayını, örtülü kazancın varlığı için yeterli olduğu görüşü hatalı olup, aynı türden organizasyonu içeren işletmeler bazında

yapılacak araştırmalarla elde edilecek veriler dikkate alınmak suretiyle, emsal araştırması yapılarak, örtülü kazanç dağıtımının bulunup bulunmadığının tespiti gerekirken satışa taraf olan firmanın uyguladığı satış fiyatının esas alınması suretiyle sonuca varılmasında isabet yoktur.’’( Dn. 4. D.’nin 06.02.2007 tarih K.2007/198 sayılı Kararı)

‘‘İhraç edilen malların, serbest bölgedeki şirket tarafından aynı gün veya birkaç gün içerisinde, alış fiyatının çok üstünde bir fiyatla % 73,26 kar ile satılması olayında, yasa hükmüne göre şirketler tarafından örtülü kazanç dağıtımı yapıldığından söz edilebilmesi için, aynı alanda faaliyet gösteren müesseseler nezdinde emsal araştırması yapılması gerekmektedir. Bu tür kıyaslama yapılmadan, örtülü kazanç dağıtımından söz edilemez’’. ( Dn. 4. D.’nin 22.02.2007 tarih K. 2007/485 sayılı Kararı)

Tarhiyat yapılabilmesi içi aynı alanda faaliyet gösteren müesseseler nezdinde araştırma yapılması ve kıyaslamaya esas bir ‘‘emsal’’ bulunması önemlidir.

Recommended