View
10
Download
0
Category
Preview:
Citation preview
SÜPERKPSS EĞİTİM BİLİMLERİ NOTLARININ ÖSYM SORULARI İÇİN YETERLİLİK KARŞILAŞTIRILMASI
ÖSYM SINIF YÖNETİMİ 25.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME 40.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
25. Filiz Öğretmen, sınıfa geç gelen bir öğrencinin bu davranışından oldukça rahatsızlık duymuştur. Öğrenciye geç gelmenin sakıncalarını açıklamış ancak öğrenci, bir sonraki derse yine geç kalmıştır. Bu sorunu çözmek için öğretmenin öğrenciyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisini yapması daha uygundur? A) Okul yönetimine göndermesi B) Disipline vermesi C) Geç kalma sebebini araştırması D) Eğlenceli etkinliklerden yoksun bırakması
E) Teneffüs saatlerinde ek çalışma yaptırması
40. Oya Öğretmen işlediği konularla ilgili olarak daha önceden hazırlanan bir fizik testini incelemiştir. İncelemesi sonucunda bu testi kullanmama gerekçesini “Bu test işlenen konulardan bir kısmını içermekte, bir kısmını ise içermemektedir. Ayrıca soruların bazıları bir fizik sorusundan çok bir matematik sorusuna benzemektedir. Çünkü öyle sorular var ki öğrenci dört işlem becerisini kullanarak hiç fizik bilgisine ihtiyaç duymadan soruyu cevaplandırabilir.” diye açıklamıştır. Öğretmen testi kullanmama gerekçesini aşağıdakilerden hangisi üzerinde vurgu yaparak açıklamıştır? A) Kararlılık B) Kullanışlılık C) Objektiflik D) Geçerlik
E) İç tutarlık
2.1. Geçerlik Türleri
2.1.1. Kapsam (içerik) geçerliği: Ölçme aracı ölçmek
istediği özelliklerin (hedef, konu, ünite veya içeriği)
tümünü kapsıyorsa bu kapsam geçerliğidir. Bir bütün
olarak testin ve testteki her bir maddenin amaca ne
derece hizmet ettiğidir. Ölçme konusu evreni yeterli ve
dengeli olarak örnekleyen ve kapsadığı maddelerin her
biri ölçmek istediği davranışı gerçekten ölçen bir test,
kapsam geçerliğine sahiptir.
Örnek; Psikoloji dersinde 10 ünite işlenmiş, sınavında
ise 5 soru sorulmuştur. Sorular ise 2, 4, 6, 8 ve 9.
ünitelerden sorulmuştur. Böyle bir sınavda kullanılan
sorular işlenen tüm üniteleri yeteri kadar temsil
edemediği için (1, 3, 5, 7 ve 10. ünite ile ilgili soru
yoktur) sınavın kapsam geçerliği düşüktür.
Sorudaki “Bu test işlenen konulardan bir kısmını içermekte, bir kısmını ise içermemektedir.” kısmı kapsam geçerliliği ile alakalıdır.
Yapı geçerliği: Yapı geçerliği, bir ölçme aracının
ölçmeye çalıştığı özellik ile nasıl bir yapıyı ortaya
koymaya çalışıyorsa o yapıyı gerçekten ölçebilmesidir.
Yani hazırlanan testte ölçülmek istenen yapının
bölümleri gerçekte neyi ölçmek istiyorsa
uygulamada da onu ölçmelidir. Başarıyı ölçmek
istiyorsak soruların tamamı bununla ilgili olmalıdır.
Yapı geçerliği, ölçme aracındaki sorular arasındaki
ilişkileri ifade eder. Ölçme aracında yer alan her bir
maddenin, diğer tüm maddeler ile bir bütünlük arz
etmesi gerekmektedir. Yani testte yer alan her madde,
testin bütünü ile ilişkili ve uyumlu olması gerekir.
Sorudaki “soruların bazıları bir fizik sorusundan çok bir matematik sorusuna benzemektedir.” kısmı yapı geçerliliğiyle alakalıdır.
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 49.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 53.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
53. İki yaşındaki Duru’yu babası ne zaman dışarı
çıkaracak olsa önce onun şapkasını takmaktadır. Bir
süre sonra babası Duru’nun şapkasını her eline
aldığında, Duru el çırparak kapıya doğru yönelir.
Babasının elinde şapkayı gören Duru’nun, dışarı
çıkacağını düşünmesi aşağıdakilerden hangisiyle
açıklanır?
A) Kendiliğinden geri gelme
B) Koşullu uyarıcı
C) Olumlu habercilik
D) Uyarıcı genellemesi
E) Üst düzey koşullanma
a) Olumlu Habercilik (ileriye koşullanma): Koşullu
uyarıcı koşulsuz uyarıcıdan önce gelir ve koşullu
uyarıcı koşulsuz uyarıcının geleceğini veya
başlayacağını haber verir.
Mesela; Pavlov’un deneyindeki zil sesi (koşullu
uyarıcı), etin (koşulsuz uyarıcı) geleceğinin habercisidir.
Derste çalan zil, teneffüs geldiğini, Maçın başlama
düdüğü ise maçın başladığını bildirir.
Sorudaki “İki yaşındaki Duru’yu babası ne zaman
dışarı çıkaracak olsa önce onun şapkasını
takmaktadır.” İfadesinde şapka koşullu uyarıcı
haline gelmiş.
Sorudaki “Bir süre sonra babası Duru’nun şapkasını
her eline aldığında, Duru el çırparak kapıya doğru
yönelir.
Babasının elinde şapkayı gören Duru’nun, dışarı
çıkacağını düşünmesi olumlu habercilik olmuştur.
Çünkü babasının şapka takması duruya dışarı
çıkacağını haber vermiş (Şapka takmak kendinden
sonra gelen bir şeyin başlayacağı hakkında bilgi
vermektedir).
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
49. Üniversite eğitimi için Kıbrıs’a giden Mehmet Bey
ne zaman bir taksiye binmek istese ön sağ koltuğa
oturmak istemekte ancak orada oturan şoförü fark
ettiğinde de şaşkın bakışlarla diğer tarafa geçmektedir.
Bunun nedeni de Kıbrıs’ta direksiyonun sağ tarafta yer
almasıdır.
Mehmet Bey’in yaşadığı bu durum aşağıdakilerden
hangisiyle açıklanabilir?
A) İleriye ket vurma
B) Olumlu transfer
C) Geriye ket vurma
D) Olumsuz transfer
E) Yer değiştirme
Olumsuz (Negatif) Transfer (Alışkanlık çatışması): Önceki öğrenmenin sonraki öğrenmeyi zorlaştırmasıdır.
Mesela; direksiyonu soldan olan arabaları uzun süre
kullanan birisinin, direksiyonu sağdan olan
arabayı kullanırken zorlanması, Q klavye kullanan
birisinin, F klavye kullanmakta zorlanması, iki parmak
klavye kullanan birisinin 10 parmak klavye kullanmakta
zorlanması. Otomatik vitesli araba kullanan bireyin düz
vitesli araba kullanmakta zorlanması
Soruda “ön sağ koltuğa oturmak istemekte ancak
orada oturan şoförü fark ettiğinde de şaşkın
bakışlarla diğer tarafa geçmektedir. Bunun nedeni
de Kıbrıs’ta direksiyonun sağ tarafta yer almasıdır.”
İfadesinde Mehmet şaşkınlık yaşamakta çünkü
Türkiye’de direksiyon sol tarafta iken, Kıbrıs’ta
direksiyon sağ taraftadır.
Notlarda ise birebir neredeyse aynı örnek de yer
almaktadır.
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 57.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 58.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
57. Aşağıdakilerden hangisi Gestalt kuramına ait
içgörüye dayalı öğrenmenin özelliklerinden biri
değildir?
A) Çözüm aniden ve tam kavranır.
B) Çözüm hatasız bir biçimde uygulanır.
C) Çözüm uzun süre unutulmaz.
D) Çözüm kolaylıkla benzer problemlere
uygulanabilir.
E) Çözüm için problemin bir bölümünün
görülmesi yeterlidir.
İçgörüsel Öğrenmenin Temel Özellikleri İçgörüde, probleme seçici bir şekilde dikkat edilir.
Daha önceki deneyimler, çözüm için alt yapı
oluşturur. Yani kişi deneme-yanılmalar yaptıkça
içgörüleri artacak, dolayısıyla kavrama yoluyla
öğrenme daha kolay olacaktır.
Öğrenme; hazırlık, kuluçka (bekleme), kavrayış
(aydınlanma) ve sonuç (değerlendirme) olmak
üzere dört aşamada gerçekleşir.
Zekiler, içgörüsel çözüme daha kısa sürede ulaşır.
Çözüm öncesinde çözüme geçiş, ani ve tamdır.
Kazanılan ilkeler/çözümler uzun süre hatırlanır.
Kazanılan bir ilke, diğer problemlerin
çözümüne kolayca uygulanır (ilke transfer).
Sorudaki A, B, C, D şıkları neredeyse aynı şekilde
konu anlatımında aynı başlık altında verilmiştir.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
58. Beyza Öğretmen okullarında yeni göreve başlayan
Eda Öğretmen’e ilk tanışmadan sonraki her
karşılaşmasında “Seda” diyerek hitap etmiştir. Eda
Öğretmen bir süre sonra “Beyza Öğretmen’im bana
sürekli Seda diyorsunuz ama benim adım Eda” diyerek
hatırlatmada bulunur.
Beyza Öğretmen’in Eda Öğretmen’in ismini yanlış
söylemesi aşağıdakilerin hangisiyle açıklanabilir?
A) Geriye ket vurma
B) Bozulma
C) İleriye ket vurma
D) Yanlış yerleştirme
E) Olumsuz transfer
5) Yanlış Yerleştirme: Bilginin yanlış bir şemaya
yerleştirilmesi nedeniyle hatırlanamamasıdır.
Mesela; göreve yeni başladığınız zaman okulunuzda
tarih öğretmenini coğrafya öğretmeni sanarak bu şekilde
bir şema oluşturduğunuzda, bir öğrenci size okuldaki
coğrafya öğretmeninin kim olduğunu sorunca ona yanıt
verememeniz yanlış yerleştirme süreciyle ilgilidir.
Soruda “Beyza öğretmenin Eda öğretmene sürekli
Seda demesi” bilginin yanlış şemaya
yerleştirilmesiyle ilgilidir. Konu anlatımında çok
benzer örneği de mevcuttur.
ÖSYM GELİŞİM PSİKOLOJİSİ 60.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM GELİŞİM PSİKOLOJİSİ 61.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
60. Leyla Hanım, küçükken okula gidememiş ve bu
nedenle okuma yazmayı öğrenememiştir. Yetişkinlik
yıllarında ise fırsat bulup halk eğitimin okuma yazma
kursuna gitmiş fakat çok gayret etmesine rağmen
öğrenmede zorluk yaşamıştır.
Leyla Hanım’ın okuma yazmayı öğrenmede
zorlanması aşağıdaki kavramların hangisiyle
açıklanır?
A) Hazırbulunuşluk
B) Kritik dönem
C) Büyüme
D) Olgunlaşma
E) Tarihsel zaman
Kritik dönem: Kritik dönem, gelişimde önemli
sonuçları olan dönemleri ifade eder. Kritik dönem;
organizmanın farklı gelişim dönemlerinde öğrenmeye
veya gelişmeye en çok eğiliminin olduğu ve çevrenin
etkilerine daha duyarlı olduğu zaman bölümüdür.
Öğrenmede belli uyarıcıların en güçlü etkiye sahip
olduğu bazı dönemler vardır. Bireyler bu dönemlerde
bazı öğrenmelere karşı daha duyarlıdır ve diğer
dönemlere göre daha hızlı öğrenirler. Mesela; bireyin
okuma-yazmayı öğrenmesindeki kritik dönem 6 yaş
civarıdır. Bu nedenle 40 yaşındaki okuma-yazmayı ilk
kez öğrenmeye çalışan bir yetişkine göre okuma-
yazmayı daha çabuk öğrenir.
Sorudaki örnek konu anlatımındaki örnekle
neredeyse birebir aynıdır. Tek fark konu
anlatımındaki örnekte yetişkin dönemi yerine
yetişkin dönemle ilgili 40 yaş verilmiş olmasıdır.
Ayrıca konu anlatımındaki şu kısımda soru ile
fazlaca ilgilidir: Kritik dönemlerde kazanılamayan
beceriler ve yaşantılar ilerleyen dönemlerde
kazanılamaz veya çok zor kazanılır.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
61. Ali, okul takımında oynayan başarılı bir gençtir.
Fiziksel ve motor becerileri nedeniyle okulun gözde
öğrencileri arasında yer alır. Okul takımında yer alması,
Ali’nin sosyal gelişimini olumlu yönde etkilemiştir. Ali
özgüveni yüksek, girişken bir genç olmuştur.
Buna göre Ali’nin yaşadıkları aşağıdaki gelişim
ilkelerinden hangisiyle açıklanır?
A) Gelişim, kalıtım ve çevrenin etkileşimiyle
gerçekleşir.
B) Gelişimde bireysel farklılıklar vardır.
C) Gelişim, bütünlük içinde gerçekleşir.
D) Gelişim, içten dışa doğrudur.
E) Gelişim, aşamalar halinde gerçekleşir.
Gelişim tüm alanlarıyla (fiziksel, zihinsel, dilsel,
cinsel, sosyal) bir bütün olarak ilerler: Bir gelişim
alanındaki değişim diğerlerini de olumlu ya da olumsuz
yönde etkiler.
Mesela; Fiziksel bakımdan güzel bir kız, başkalarının
yoğun ilgisini çeker ve sevilir. Sevilen kızın duygusal
gelişimi olumlu olur. Kendine güven duyar. Başkalarını
sevebilir ve olumlu ilişkiler kurabilir. Bu nedenle,
sosyal gelişimi de olumlu bir şekilde etkilenir.
Soruda “fiziksel ve motor becerilerin sosyal gelişimi
olumlu yönde etkilediği” vurgulanmış. Konu
anlatımında da neredeyse birebir aynı örneği verdik.
ÖSYM GELİŞİM PSİKOLOJİSİ 66.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM REHBERLİK VE ÖZEL EĞİTİM 73.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
66. Kırklı yaşların sonundaki Ayça Hanım iki çocuk
annesi bir mimardır. Serbest zamanlarında iğne
oyasından kendine ve arkadaşlarına takılar yapmakta ve
çeşitli sivil toplum kuruluşlarında gönüllü olarak
çalışmaktadır.
Erikson’un psikososyal gelişim kuramına göre Ayça
Hanım’ın içinde bulunduğu durum aşağıdaki
dönemlerden hangisiyle açıklanır?
A) Üretkenlik
B) Bütünlük
C) Yakınlık
D) Çalışkanlık
E) Girişimcilik
7-) Üretkenliğe karşı durgunluk / Orta yetişkinlik
dönemi (30/35-60/65 yaş): Bu dönemde birey, üretken
ve yaratıcıdır. Birey gerek kendisi için (anne-baba
olmak, çocuk yetiştirmek), gerekse çevresi ve toplum
için yararlı işler yapmak ister. Bu dönemde birey genç
kuşaklara da rehberlik eder. Üretken olamayan
bireyde hiçbir işe yaramama duygusu gelişerek
durgunluk dönemine girer.
Sorudaki “Kırklı yaşların sonundaki” ifadesi
üretkenlik döneminin zaten yaş aralığına girer.
Ayrıca “Serbest zamanlarında iğne oyasından
kendine ve arkadaşlarına takılar yapmakta” ifadesi
çevresi için yararlı işler yapmaya vurgu, “çeşitli
sivil toplum kuruluşlarında gönüllü olarak çalışma”
ise toplum yararına yararlı işler yapmaya vurgudur.
73. Yedinci sınıf öğrencisi Sibel; annesine okulun çok
yoğun olduğundan, her öğretmenin sanki sadece kendi
dersi varmış gibi onlardan çok şey beklediğinden ve
sürekli olarak ödev verdiğinden dert yanmıştır.
Buna göre annesi Sibel’e aşağıdakilerden hangisini
söylerse empati kurmuş olur?
A) Bunda garip olan ne anlamıyorum. Bir öğrencinin
en önemli görevi derslerine çalışmaktır.
B) Kendini bir değerlendir bakalım, acaba sen mi
yeterince çalışmıyorsun.
C) Ödevlerinin üstesinden gelemeyeceğinden
endişeleniyorsun.
D) Bir de öğretmenlerin açısından baksan... Onlar
sizin en iyi şekilde yetişmeniz için çabalıyor.
E) Ödevlerini zamanında yaparsan üstesinden
geleceğinden eminim.
Empatik anlayış: Empati; bir kişinin tarafsızlığını
kaybetmeden, kendisini bir başkasının yerine koyarak,
onun duygu ve düşüncelerini anlamaya çalışması ve
bunu karşıdakine ifade etmesidir.
Her insan, dünyayı kendine özgü gerçeği ile algılar
(fenomenal alan); bu nedenle olayların, birey tarafından
nasıl algılandığını bilmek onu anlama adına önemlidir.
Buna göre, bir kişinin fenomenal alanından dünyaya
bakmak, o kişiyle empati kurmak demektir.
Empati, karşımızdaki kişiye “seni anlıyorum” mesajı
vermektir. Mesela; sınava hazırlanan bir öğrenciye
“Önünde önemli bir sınav olduğu için kaygılanıyorsun”
demek empatidir.
SÜPERKPSS EĞİTİM BİLİMLERİ NOTLARININ ÖSYM SORULARI İÇİN YETERLİLİK KARŞILAŞTIRILMASI
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 48.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 50.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
48. Aşağıdakilerden hangisi öğrenmenin
gözlenen sonucunu ifade eden özelliklerden biri
değildir?
A) Öğrenilen bilgiler nispeten kalıcıdır.
B) Öğrenme bir tür “alışkanlık kazanma”dır.
C) Öğrenme bir “kavrama” durumudur.
D) Öğrenme sonucu “davranış değişikliği” olur.
E) Öğrenme bir “performans” durumudur.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
50. Hasan sınıf arkadaşı Uğur ile tartışmış ve
araları bozulmuştur. Sonraki günlerde Uğur’un sıra
arkadaşı Fatih’ten de rahatsız olmaya başlamıştır.
Hasan’ın Fatih’ten de rahatsız olması aşağıdaki
kavramlardan hangisiyle açıklanır?
A) Üst düzey koşullanma
B) Sosyal öğrenme
C) Duyusal ön koşullanma
D) Birleşik koşullanma
E) Garcia etkisi
İkinci derece koşullanma (üst düzey koşullanma):
Başlangıçta nötr uyarıcı olan bir koşullu uyarıcıya karşı
geliştirilen koşullu tepkinin aynısının, koşullu uyarıcı
ile yeni bir nötr uyarıcı eşleştirildiğinde yeni nötr
uyarıcı karşısında da sergilenmesine denir. Yeni nötr
uyarıcı koşullu uyarıcının yerine geçerek koşullu tepkiyi
ortaya çıkarır. Bu nedenle birinci koşullu uyarıcı sürecin
2. aşamasında koşulsuz uyarıcıya dönüşür.
Mesela; bir öğretmenden azar işiten çocuğun
öğretmenden korkmaya başladıktan sonra öğretmeni
arabasında görüp daha sonra öğretmenin arabasını
görünce de korkmaya başlaması da üst düzey
koşullanmadır. Çünkü çocuk önce öğretmene
koşullanmış, daha sonra öğretmeni araba ile eşleşince
çocuk arabaya karşı da korku tepkisi vermeye
başlamıştır.
1. Öğrenme ve Performans: Tekrar ya da yaşantı
sonucu davranışlarda meydana gelen nispeten kalıcı izli
(sürekli) bir değişmedir. Mesela; Araba, bisiklet, klavye
kullanma, 10’a kadar sayma.
Buna göre öğrenmenin üç özelliği vardır diyebiliriz:
Her öğrenmede olumlu ve olumsuz gözlenebilir bir
davranış değişikliği mutlaka olmalıdır.
Öğrenmede söz konusu olan davranış değişikliği
tekrar ya da yaşantı sonucu oluşmalıdır.
Davranış değişikliği nispeten kalıcı (sürekli)
olması gerekir.
Öğrenme, içsel (zihinsel) bir süreçtir ve bu süreç
doğrudan gözlenemez. Gözlemlenen bireyin
performansıdır (edim, icra). Performans öğrenilenin
gözlenebilir hale dönüşmesidir.
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 51.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 54.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
54. Gülsüm geometri dersinden hoşlanmamaktadır.
Bir gün geometri öğretmeni Derya Hanım, okulda
yapılan etkinlikte Gülsüm’ü keman çalarken izler
ve onun müziğe olan ilgisini görür. Bunun üzerine
Derya Hanım, Gülsüm’e geometri çalışırken müzik
dinlemesini önerir. Gülsüm bu öneriyi
uyguladıktan sonra Geometriyi sevmeye başlar.
Derya Hanım’ın Gülsüm’e uyguladığı bu
yöntem aşağıdakilerden hangisidir?
A) Alışkanlığın bastırılması
B) Zıt tepki
C) Karşıt koşullama
D) Duyarsızlaştırma
E) Pekiştirme
Zıt Tepki Yöntemi: İstenmeyen davranışa yol açan
uyarıcı ile ona zıt olan onunla rekabet edebilecek
istenen davranışı meydana getiren uyarıcı birlikte
(aynı anda) verilir. Yani itici ve çekici uyarıcılar
birlikte verilir.
Mesela; kediden korkan bir çocuğa annesi kedi hediye
eder. Kedi korku yaratan (itici) uyarıcıdır. Anne ise
sevilen, güven duyulan (çekici) bir uyarıcıdır. İkisi
birlikte sunulduğunda, eğer anne daha baskın bir uyarıcı
ise, anneye karşı duyulan sevgi ve güven, kediye karşı
da oluşacak. Bundan sonra kedi tek başına görülecek
olsa bile kediden korkulmayacaktır.
Mesela; Süt içmeyi sevmeyen fakat kakaoyu seven bir
çocuğa sütü kakao ile karıştırıp vermek.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
51. Bazı dergilerin satışlarını artırmak için 30
kupon biriktirene cd, poster gibi hediyeler
vermeleri aşağıdaki kavramların hangisiyle
açıklanır?
A) Seçici pekiştirme
B) Klasik koşullanma
C) Sembolik pekiştirme
D) Değişken oranlı pekiştirme
E) Sürekli pekiştirme
Sembolik Pekiştirme: Sosyal kabulü veya onayı
gösteren ve maddi değeri olmayan tek bir nesnenin
(not, yıldız, marka, plaket, kupa, takdir) pekiştireç
olarak kullanılmasıyla gerçekleştirilen pekiştirme
işlemidir. Mesela; öğrencilere takdir belgesi vermek
UYARI!
Sembolik pekiştirmenin al başlığı olan simgesel ödülle
pekiştirmedir. Soruda daha çok bu başlığa vurgu
yapılmıştır.
Simgesel Ödülle Pekiştirme: Bireyin simgesel ödülleri
(yıldız, puan, marka) toplayarak, biriktirerek daha sonra
gerçek ödüle dönüştürdüğü pekiştirme işlemine denir.
Mesela; bir kola firmasının “yıldızlı beş kapak” getirene
2 litre kola hediye vermesi.
2009 KPSS: Öğrencilerine ödev yapma alışkanlığı
kazandırmak amacıyla yaptıkları her ödeve bir yıldız
veren ve toplam on yıldız kazananlara bir kitap
hediye eden bir öğretmen, “Simgesel ödülle
pekiştirme” tarifesini kullanmaktadır.
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 55.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 56.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
55. Sinan Bey yakın arkadaşı Ahmet Bey ile sohbet
ederken şunları söylemiştir; “Ahmet; benim kız
kurstan geldikten sonra bir süre dinlenir, yemeğini
yer ve ardından derslerini bitirir. Eğer saat 11’den
önce zamanı kalmışsa biraz televizyon izler ve saat
12’de uyur. Biz ona müdahale yapmayız bile çünkü
o ne yapacağına kendi karar verir.” Ahmet Bey ise
iç geçirerek “Nerde! Bizim kız bu dediklerinin
hiçbirini yapmıyor.” diyerek serzenişte bulunur.
Sosyal öğrenme kuramına göre Sinan Bey’in
kızında aşağıdakilerden hangisi gelişmiştir?
A) Öz yargılama kapasitesi
B) Sembolleştirme kapasitesi
C) Öz düzenleme kapasitesi
D) Dolaylı öğrenme kapasitesi
E) Öz yeterlik kapasitesi
Öz düzenleme kapasitesi: İnsanların içsel standartlar
oluşturma, kendi davranışlarını kontrol etme ve
düzenleme kapasiteleridir. İnsanların davranışlarını
kendi koyduğu kurallara uygun biçime getirip
uygulayabilme potansiyelleridir. İnsanlar ne kadar
uyuyacaklarına, neler yiyeceklerine, ne kadar
konuşacaklarına kendileri karar verir.
2013 KPSS: Yalçın, üniversite sınavına planlı ve
programlı çalışarak hazırlanmıştır. Bu plana göre, belli
zamanlarda ders çalışmış, haftada bir gün spor yapmış
ve bazen sinemaya, tiyatroya gitmiştir. Üniversite sınav
sonuçlarına göre de istediği programa yerleşmiştir.
Bu durum, sosyal öğrenme kuramı ilkelerine göre
aşağıdakilerden hangisiyle en iyi açıklanır?
A) Karşılıklı belirleyicilik B) Öz düzenleme
C) Öz yeterlik D) Davranışa dönüştürme
E) Öngörü
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
56. “Ben kendime çalışma programı yapamıyorum.
Yaptıklarım da istediğim gibi olmuyor.” diyen bir
öğrencinin yaşadığı bu sorun sosyal öğrenme
kuramına göre aşağıdakilerden hangisinin
eksikliğiyle açıklanır?
A) Öz yeterlik kapasitesi
B) Öz yargılama kapasitesi
C) Öngörü kapasitesi
D) Sembolleştirme kapasitesi
E) Dolaylı öğrenme kapasitesi
Öz yargılama (Yansıtma) kapasitesi: İnsanların
kendileri hakkında düşünme, yargıda bulunma ve
kendilerini değerlendirme kapasitesidir. Yani insanların
kendi davranışlarını yargılayıp çeşitli sonuçlar (ders
alma gibi) çıkarabilme kapasitesidir.
Öz yeterlik: İnsanın kapasitesi ile yapacağı iş arasında
değerlendirme yapması, bir davranışı yapıp
yapamayacağıyla ilgili olarak kendini yargılayarak bir
sonuç çıkarmasıdır. Yani bireyin kendi yeteneklerini
değerlendirmesidir. Öz yeterlik inancı yüksek olan
bireyler, kendilerine güven duyarlar.
2012 KPSS: Deniz, mantık dersinden korkmakta ve bu
dersten başarısız olacağını düşünmektedir. Buna rağmen
dersi dinlemeye ve anlamaya çalışmaktadır. Deniz bir
gün derste öğretmeninin sorduğu sorulara üst üste
birkaç kez doğru cevap verdikten sonra ders onun için
zevkli bir hâle dönüşmüş, başarısında artış olmuştur.
Sosyal öğrenme kuramına göre, Deniz’in başarısı
aşağıdakilerden hangisiyle en iyi açıklanabilir?
A) Öz düzenleme kapasitesi artmıştır.
B) Öz yargılama kapasitesi artmıştır.
C) Öz yeterlik algısı değişmiştir. D) Dolaylı yaşantılar öğrenciyi motive etmiştir.
E) Akılda tutma süreci gelişmiştir.
ÖSYM ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ 59.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM GELİŞİM PSİKOLOJİSİ 62.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
59. lise 1 sınıf öğrencisi Tolga, basketbol sporuna
ilgi duyduğu için yaz tatilinde bir basketbol
kursuna başlar. Kursta öğretmeni Mehmet Bey,
potanın uzaklığına göre nasıl pozisyon alacağını,
kollarını ve ayaklarını nasıl tutacağını uygulamalı
olarak gösterir ve Tolga’ya öğrendiklerini
pekiştirmesi için bol bol idman yaptırır.
Tolga basketbol için gittiği yaz kursunda
aşağıdaki bellek türlerinden hangisini en çok
kullanmıştır?
A) Anlamsal bellek
B) İşlemsel bellek
C) Duyusal bellek
D) Semantik bellek
E) Anısal bellek
İşlemsel (prosüdel) bellek: Herhangi bir şeyin nasıl
yapılacağı ile ilgili bilgilerin, işlemlerin depolandığı
yerdir. Bu nedenle belli işlem basamaklarıyla yapılan
etkinlikler olan yüzme, araba kullanma, problem çözme,
matematik, fizik problemi çözme gibi bilgiler bu
bellekte yer alır.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
62. Leyla, tiyatrocu olmayı istemekte ama ailesinin
sosyo-ekonomik koşullarını göz önüne aldığında
bu isteğinin çok da gerçekçi olmadığının
farkındadır. Fakat bir iş bulup çalışırsa yeterince
para biriktirebileceği ve tiyatro eğitimi
alabileceğini düşünmektedir.
Piaget’ye göre Leyla’nın bu düşüncesi aşağıdaki
kavramların hangisiyle açıklanabilir?
A) Hipotetik düşünme
B) Omnipotent düşünme
C) Göreceli düşünme
D) Kombinasyonel düşünme
E) Analoji
Hipotetik (Varsayımsal) Düşünme: Problemlerin
çözümünde sadece var olan somut yöntemler değil,
çözüme ilişkin olası (farklı) yollar belirleyip (hipotez
geliştirip) bunları test edebilmektir. Mesela; Marsta
hayat var mı? sorusuna “Su ve oksijen varsa” hayat
vardır cevabının verilmesi. Kutuplardaki buzullar erimiş
olsaydı dünyada canlılar için yaşam nasıl olurdu?
sorusuna yönelik farklı hipotezler geliştirebilir.
ÖSYM GELİŞİM PSİKOLOJİSİ 63.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM GELİŞİM PSİKOLOJİSİ 64.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
63. 6 aylık bir süre ailesiyle birlikte Japonya’da
yaşayan 5 yaşındaki Deniz, kendi anadili dışında
çevresinde duyduğu her farklı dili Japonca olarak
adlandırmakta, kendisi ve ailesi dışında tanıdığı
herkesi “Japon” olarak isimlendirmektedir.
Deniz’in bu davranışı Piaget’nin bilişsel gelişim
kuramına göre aşağıdaki kavramların
hangisiyle açıklanabilir?
A) Tümevarımsal düşünme
B) Odaklanma
C) Genelleme
D) Büyüsel düşünme
E) Çıkarsanmış gerçeklik
Odaklanmacılık (merkezleme, odaktan
uzaklaşamama): Çocukların nesnelerin, olayların veya
kişilerin birçok özelliğinden yalnızca birine dikkatlerini
verebilmesi ve diğer yönlerini, özelliklerini dikkate
alamamaları durumudur. Mesela; bir çocuğun annesinin
bir anne olduğunu bilmekle beraber onun aynı zamanda
bir eş, bir öğretmen, bir teyze olabileceğini
anlayamaması.
Odaklanmacılık nedeniyle çocuklar bir etkinlik dizisi
yaşadıkları zaman bu etkinliğin tek bir anına (en çok
dikkat çeken kısmına veya son zamana)
odaklanabilirler. Ayrıca aynı anda sadece tek bir
etkinlik gerçekleştirebilirler. Mesela; Hasan çizgi film
izlerken elindeki meyve suyunu tutmakta ancak hiç
içmemektedir; reklam olunca hızlıca meyve suyunu
içmeye devam etmekte fakat çizgi film başlayınca yine
içmemektedir.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
64. Aşağıdakilerden hangisi Psikolinguistik
kuramının temsilcisi Noam Chomsky’nin dil
gelişimiyle ilgili doğru biri değildir?
A) Çocuklar anne babalarının çıkardıkları
sesleri taklit ederek dili öğrenirler.
B) Çevresel koşullar dilin kazanılmasında az da
olsa etkilidir.
C) Dil gelişiminde olgunlaşmanın etkisi yüksektir.
D) Bütün insanlar genetik olarak dil öğrenme
altyapısına sahiptir.
E) İnsan beyninin belirli bölgeleri dilin
öğrenilmesinden sorumludur.
Biyolojik (Doğuştancı, Psikolinguistik) Yaklaşım: Temsilcileri Chomsky, McNeill ve Lenneberg’dir. Dil
gelişimini biyolojik (nörolojik) ve psikolojik temellere
dayandırırlar. Dil gelişiminin temeli biyolojiktir, ancak
çevresel koşullardan da bağımsız değildir. Dil gelişimi
daha çok olgunlaşmanın (biyolojik etkenin) etkisi
altındadır.
Chomsky’e göre; bütün insanlar genetik olarak
(doğuştan) dil öğrenme altyapısına (beyin ve sinir
yapısına) sahiptir. İnsan beyninin belirli bölgeleri dilin
öğrenilmesinden/kazanılmasından sorumludur. Bu
altyapı sayesinde belirli bir biyolojik olgunluğa erişince
ve gerekli çevresel koşullar da sağlandığında dil
rahatlıkla öğrenilecektir. Yani çocuklar, yürümeyi
öğrendikleri gibi, biyolojik olarak belli bir olgunluğa
eriştikten sonra konuşmayı da öğrenirler.
Çocuk dil öğrenmede sırasıyla önce isimleri, sonra
fiilleri, daha sonra da sıfatları öğrenirler.
ÖSYM GELİŞİM PSİKOLOJİSİ 65.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM GELİŞİM PSİKOLOJİSİ 68.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
65. Lise son sınıf öğrencisi Fırat, matematik
dersinde dağıtılan testteki hiçbir soruyu
yapamayınca sınıftaki arkadaşları onunla alay
etmişlerdir. Bu duruma çok üzülen Fırat’ın sonraki
günlerde midesine kramplar girmeye başlamıştır.
Bu duruma ailesi endişelenir ve onu bir doktora
götürür. Doktor yaptığı tetikler sonucunda Fırat’ın
fizyolojik açıdan bir sorunu olmadığını ancak
okulda yaşamış olduğu bu durumun onu etkilemiş
olabileceğini söyler.
Buna göre, Fırat aşağıdaki savunma
mekanizmalarından hangisini kullanmıştır?
A) Bahane bulma
B) Bedenselleştirme
C) Karşıt tepki göstertme
D) Yüceltme
E) Yâdsıma
Bedenselleştirme (Organlaştırma)
Bireyin yaşadığı sıkıntıları, ruhsal belirtilerle ifade
etmek yerine, vücudun farklı yerlerinde farklı
yakınmalarla ortaya koymasıdır.
Mesela; bedensel kaynağa sahip olmayan
(psikosomatik rahatsızlıklar) baş, mide ağrıları. Bir
öğrencinin, sevmediği öğretmeninin derse girdiğini
görünce migreninin tutması.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
68. Aşağıdakilerden hangisi Piaget’in ahlaki
gelişim kuramındaki dışa bağımlı dönemin
özelliği değildir?
A) Çiğdem’in okuldaki öğretmeninin
söylediklerini tam doğru olarak kabul etmesi
B) Aykut’un derste konuşanların kurala
uymadıkları için öğretmen tarafından hemen
cezalandırması gerektiğini düşünmesi
C) Neşe’nin sorduğu soruyu babası
cevaplandıramadığında onu bir şey bilmediği
ile suçlaması
D) Uğur’un, servisi kaçırdığı için okula geç gelen
öğrencilere kızmasında müdürü haklı bulması
E) Aslı’nın hastalandığı için ödevini
yapmadığında öğretmeninin kendisine
kızmayacağına inanması
Dışsal Kurallara Bağlı Dönem (Ahlaki gerçekçilik-
Heteronom Ahlak) (6-10 yaş):
Heteronom; başkalarının yasalarına boyun eğmek
Somut işlemler dönemini kapsar.
Ahlak yargılarda başkalarına ve dışa bağımlıdır.
Dışa bağlı olmasının sebebi, çocuğun somut
düşündüğü için olayın sadece “dışına, dışarıdan
görülebilen” kısmına odaklanabilmesidir.
Bu nedenle işlenen suçun önem derecesini, suça
bağlı olarak ortaya çıkan fiziksel sonuçlar
(dışarıdan görülebilen kısım) belirler. Sonuçta
daha fazla zarara yol açan suçlar, daha az fiziksel
zarara yol açan suçlara göre daha kötüdür. Yani
sonuç önemlidir.
Soyut olduğu için içsel niyetleri dikkate alamazlar.
Bu nedenle niyet önemli değildir. 11 yaşına (soyut
döneme) kadar davranışın arkasındaki niyeti göz
önüne olarak karar veremezler. Onlar için sadece
yapılan yanlış vardır ve bu davranış otomatik olarak
ceza gerektirir.
Çocuğun davranışları değerlendirmede sonuca
bakıp niyete bakmamasının bir diğer nedeni de; bu
dönemde empatik düşünemediklerinden
davranışların arkasındaki niyetleri göz önüne
alamamalarıdır.
Piaget, 6-10 yaş arasındaki çocukların kuralları
izlemede sık sık tutarsızlık göstermekle birlikte,
kuralları kabul ettiklerini belirlemiştir.
Bu yaş çocukları, kuralların yüksek bir otorite
(anne-baba, polis, asker) tarafından konulduğunu ve
değiştirilemez olduğunu düşünürler.
Kayıtsız şartsız otoriteye ve kurallara uyma söz
konusudur. Kurallara uymayanın hemen
cezalandırılması gerektiğini düşünürler.
ÖSYM GELİŞİM PSİKOLOJİSİ 69.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM REHBERLİK VE ÖZEL EĞİTİM 70.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
69. Tahsin Bey, bir öğrenci yurdunda müdür
yardımcısı olarak çalışmaktadır. Bir gün
çocuğunun okul çıkışı bir kaza geçirdiği, bacağının
kırıldığı ve acilen hastaneye kaldırıldığı haberi
kendisine gelir. Bu sırada aynı dakikalarda çalıştığı
öğrenci yurdunda bir öğrencinin intihar
teşebbüsünde bulunduğunu da öğrenir.
Bu örnek olayda, Tahsin Bey aşağıdaki
davranışlardan hangisini gösterirse Kohlberg’in
evrensel ahlak evresine uygun davranmış olur?
A) İlk başta kendi çocuğunu düşünerek ilk olarak
hastaneye çocuğunun yanına giderse
B) Eşini arayıp çocuğunun durumuyla ilgili sık
sık bilgi edinirse
C) Ölebileceği endişesiyle intihar teşebbüsünde
bulunan öğrenciyle ilgilenirse
D) 112 Acil Yardım’ı arayarak durumu haber
verip çocuğunun yanına gitmesi
E) İntihar teşebbüsünde bulunan öğrencinin
ailesini arayıp, aileyi çocuğun yanına yollarsa
Ginzberg ve arkadaşlarının gelişim kuramı: Bu kuramın üç temel unsuru şunlardır:
1) Meslek seçimi bir süreçtir. Yani meslek seçimi
bir anda gerçekleşen bir şey değildir.
2) Bu süreç, büyük ölçüde, geri dönülmezdir.
3) Seçim süreci daima bir uzlaşmayı içerir.
Roe’nun ihtiyaç kuramı: Roe’ya göre; meslekler,
psikolojik ihtiyaçları karşılamak üzere seçilirler.
Bireyin, çocukluk döneminde, evde ihtiyaçlarını
karşılama derecesi ve yöntemleri onun ileride meslek
seçiminde belirleyici rol oynayan iç uyarıcıları
oluşturur. Roe kuramını, Maslow’un ihtiyaçlar
hiyerarşisine dayandırmıştır.
Psikanalitik kuram: Önemli temsilcisi Brill’dir.
Psikoanalitik kuramcılar, meslek seçiminde, bilinçdışı
gereksinimleri doyurma yolunda “yüceltilmiş”
davranışlar olduğu görüşünden hareket ederler.
Holland’ın kişilik kuramı: Meslek seçimi; kişiliğin iş
dünyasında ifade bulan bir yansımasıdır. Holland,
insanların, tanımladığı 6 kişilik (gerçekçi, araştırıcı,
artistik-sanatçı, sosyal, girişimci ve geleneksel) tipinden
birine sahip olduğunu ve ona uygun mesleklerden birini
seçtiğini savunur. Yani bireyin kişilik özellikleriyle
mesleki yönelişler arasında bir ilişki vardır.
Super’in benlik kuramı (kavramsal model): Super’e
göre meslek seçimi, belli bir gelişim süreci içinde
oluşan benlik tasarımının mesleğe yansıması ve
ifadesidir. Mesleki gelişim devamlı bir süreç, meslek
seçimi ise bir sentez yapma işi olarak görülür. Super’e
göre benlik tasarımı bir kimsenin kendini nasıl
gördüğüdür.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
70. Mesleki gelişim kuramlarıyla ilgili olarak
aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?
A) Özellik-faktör kuramında meslek seçiminin
duygusal boyu ön plandadır. B) Ginzberg gelişim kuramı ve Super’in benlik
kuramı meslek seçimini gelişimsel süreçte ele
alır.
C) Super, Holland ve Roe’nin kuramları kişilik
temelli yaklaşımlardır.
D) Roe’nun kuramı, Maslow’un ihtiyaçlar
hiyerarşisine dayanır.
E) Psikanalitik kuram meslek seçimini yüceltme
savunma mekanizmasıyla açıklar.
b) Evrensel Ahlak İlkeleri
Bu dönemde “tüm insanlar eşittir” düşüncesi
temeldir. İnsanların cinsiyeti, dini, dili, ırkı ne
olursa olsun eşittir.
Birey kendi ahlak ilkelerini, başkalarından
bağımsız olarak kendisi belirler.
Her koşul ve durumda insan hakları ön planda
tutulmalıdır.
İnsan hakları ve evrensel değerler temel
ölçüdür.
Kurallar insanca yaşamak için konulur. Bu
kurallar evrensel düzeydeki ölçütlere dayalı
olmalıdır. Eğer kurallar bu evrensel ölçütlere
dayalı değilse kurallara uyulmama eğilimi
vardır.
Bu dönemdekilere göre “hiçbir şey insan
hayatından daha değerli değildir.” Birey,
ihtiyaç duyulduğunda (deprem, sel gibi
olaylarda) sadece insanlık adına bir başkasını
kurtarabilmek için kendi canını riske atabilir.
Mesela; Savaş karşıtı olan bir bireyin “Savaş bir
insanlık suçudur, hiçbir şey insan hayatından daha
önemli değildir.” demesi. İdam cezası, suçu ne olursa
olsun hiçbir insana verilmez. “İyilik yap denize at, balık
bilmezse Halik bilir” düşüncesi.
ÖSYM REHBERLİK VE ÖZEL EĞİTİM 71.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM REHBERLİK VE ÖZEL EĞİTİM 72.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
71. Anaokuluna başlayan Derya, sınıftaki
arkadaşlarının aksine sol eliyle yazı yazmaktadır.
Ailesi onu sağ elini kullanmaya zorlamaktadır.
Ailesinin bu tutumu Derya’da gerginliğe ve
kekemeliğe neden olmuştur.
Bu durumda aileye öncelikle verilmesi gereken
rehberlik yardımı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Veli konferansı
B) Grupla psikolojik danışma
C) Konsültasyon (Müşavirlik)
D) Krize müdahale rehberlik
E) Mesleki rehberlik
Geleneksel rehberlik anlayışı
Kriz ve sorun odaklı yardım hizmeti vardır.
Bilgi verme ve yöneltme ekseninde odaklanır.
Zaman çizelgesi ile sınırlıdır.
Problemli öğrencilere yöneliktir.
Uzmanlık hizmetine odaklıdır.
Görev yönelimlidir.
Tepkiseldir.
Öğretimden ayrıştırılmıştır.
Profesyonel müdahale vardır.
Var olanı koruma ve sürdürme esastır.
Bağımsız uygulamalar vardır.
Genel ve yapılandırılmamış hedefler vardır.
Yoğunluk ortaöğretim kademesindedir.
Birçok kurumda uygulanabilir (Sağlık, endüstri).
Gelişimsel rehberlik anlayışı
Gelişimi sağlayıcı ve kolaylaştırıcı odaklı hizmet
vardır.
Bireyin tüm gelişim alanlarına yönelik odaklanır.
Program bütünlüğü içindedir. Süreklidir.
Tüm öğrencilere yöneliktir.
Öğretmen odaklıdır (sınıf rehber öğretmeni).
Hedef yönelimlidir.
Yaratıcı ve esnektir.
Öğretimle kaynaştırılmıştır.
Profesyonel hizmet vardır.
Var olanı değerlendirme ve geliştirme esastır.
Sürekli aşamalı, ardışık uygulamalar vardır.
Ölçülebilir hedef davranışlar vardır.
Tüm öğretim kademelerinde yoğunlaşılır.
Sadece eğitim kurumlarında uygulanır.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
72. Aşağıdakilerden hangisi kapsamlı gelişimsel
rehberlik programının özelliklerinden biri
değildir?
A) Sadece problemli öğrencilere yöneliktir.
B) Öğrenci ihtiyaçlarına göre hazırlanır.
C) Programın uygulanmasında ekip çalışması vardır.
D) Sürekli aşamalı, ardışık uygulamalar vardır.
E) Program bütünlüğü içindedir.
Müşavirlik (konsültasyon) hizmeti: Müşavirlik hizmeti,
Okuldaki rehberlik uzmanının, okulda "ortak
rehberlik anlayışı" oluşturmak amacıyla yönetici,
öğretmen ve ailelere rehberlikle ilgili konularda bilgi
vermesidir.
Rehberlik uzmanı, ortak rehberlik anlayışı oluşturma
adına bu kişilerin rehberlik konularında bilgi ve
becerilerini artırmayı amaçlar. Öğretmenler, yöneticiler
ve aileler işbirliği içerisinde rehberlik hizmetlerini
sunarlar.
Müşavirlik hizmetinin temel amacı; ortak ve yeterli bir
rehberlik anlayışının yürütülmesini temel alarak,
rehberlik hizmetlerinin etkililiğini artırmaktır.
ÖSYM REHBERLİK VE ÖZEL EĞİTİM 75.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM REHBERLİK VE ÖZEL EĞİTİM 76.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
75. Bireyin mesleki gelişim süreci aşağıdaki
eğitim kademelerinin hangisinde
başlamaktadır?
A) Okulöncesi
B) İlkokul
C) Ortaokul
D) Lise
E) Üniversite
İlgi envanterleri: İlgi; bireyin, bir nesneye, eyleme,
kişiye, olaya karşı gösterdiği belli süreli hoşlanma
tepkisidir. İlgi envanterleri işte bireylerin bu tepkilerini
ölçmek amacıyla uygulanır. İlgiler doğuştan gelen
özellikler değildir; çevreyle etkileşim ve gözlem sonucu
öğrenme yoluyla kazanılır ve değişebilir. Bireyin bir
etkinliği ne kadar yapmak istediğini, ilgileri belirler.
Kuder ilgi envanteri en sık kullanılanlardandır.
Okullarda rehberlik ve psikolojik danışma
hizmetlerinde daha çok eğitsel ve mesleki
yöneltmelerde kullanılmaktadır. Eğitsel rehberlikte
öğrencinin ilgi duyduğu kursa, seçmeli derse, öğrenim
alanına yönelmesinde, mesleki rehberlikte de ilgili
alanına göre meslek ve iş seçimine yardımcı olmakta
kullanılır.
İlgi envanterleri bir kimsenin yetenekli olduğu alanlar
hakkında bilgi vermez. Bu nedenle bir kimsenin en
yüksek ilgi alanına bakarak o kişinin o alanda yetenekli
olduğunu söyleyemeyiz. İlgi envanterleri bir okulda
veya işte başarıyı değil doyumu yordamak için
geliştirmiştir. İlgi envanterlerini puanlamak,
değerlendirmek ve sonuçlara göre bireyleri
yönlendirmek uzmanlık gerektirir.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
76. “İlgi” kavramına ilişkin aşağıdaki bilgilerden
hangisi yanlıştır?
A) İlgiler ergenlikten sonra daha kararlı ve tutarlı
hale gelir.
B) Bir alandaki başarının temel belirleyicisidir.
C) İlgiler doğuştan gelen özellikler değildir;
çevreyle etkileşim sonucu öğrenme yoluyla
kazanılır.
D) Öğrencilerin bir alana, mesleğe veya programa
yönlendirilmesinde dikkate alınmalıdır.
E) Bireyin yaşantılarına göre ilgiler sık sık
değişebilir.
Mesleki Gelişim Sürecinin Evreleri
1) Uyanış ve farkında olma (5-12 yaş): Okul öncesi
dönemden başlayarak ilkokul dönemini kapsar.
Çocukta bu dönemde, çevresindeki insanların farklı
uğraşları olduğunu, çeşitli mesleklerin varlığını
görmeye ve anlamaya başlar. Yani çocukta meslek
bilinci oluşmaya başlar.
2) Meslekleri keşfetme ve araştırma (12-15 yaş):
Bu dönem ortaokul dönemini kapsar. Çocuk bu
dönemde kişilerin ve mesleklerin benzer ve farklı
yönleri hakkında daha çok bilgi sahibi olmaya,
yeni yönleri keşfetmeye ve anlamaya başlar.
3) Karar verme (15-18 yaş): Lise dönemini kapsar.
Bu dönemde birey artık kendisi ve meslekler
hakkında oluşturduğu algılara dayanarak, bilgileri
değerlendirerek eşleştirmeye, birbirine uydurmaya
ve geleceğe ilişkin idealler oluşturmaya başlar. Bu
idealler giderek de planlara dönüşür.
4) Hazırlık (18-23 yaş): Yükseköğrenim dönemini
kapsar. Bu dönemde birey seçtiği alan, okul veya
yaptığı etkinliklerle mesleğe hazırlanmaya başlar.
Mesleklerle ilgili beceriler geliştirmeye, bilgi
birikimi oluşturmaya başlar ve aynı zamanda o
meslek alanında iş araştırmaya başlar.
5) İşe yerleştirme (23 yaş ve sonrası): Bireyin iş
dünyasında yerini alarak çalışmaya başladığı son
dönemdir. Bu dönemde birey kazandığı bilgi ve
becerilerini uygular ve bu sayede mesleki
gelişimini de devam ettirir.
ÖSYM REHBERLİK VE ÖZEL EĞİTİM 77.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM REHBERLİK VE ÖZEL EĞİTİM 78.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
77. Psikolojik danışma ve rehberlik alanında
kullanılan testlerin, kullanımıyla ilgili aşağıdaki
ilkelerden hangisi yanlıştır?
A) Testler, danışma sürecinin vazgeçilmez bir
parçasıdır.
B) Bazı testlerin kullanılması için eğitim alınması
gerekmektedir
C) Testler yeterli düzeyde geçerli, güvenilir ve
kullanışlı olmalıdır.
D) Testin geliştirildiği yaş aralığı dikkate
alınmalıdır.
E) Sonuçlar bireyin anlayacağı şekilde
açıklanmalıdır.
Sosyometri: Sosyometri; bir grubun üyeleri arasındaki
etkileşim örüntüsünü saptamak amacıyla kullanılan bir
tekniktir. Küçük gruplarda, grup üyeleri arasındaki
duygusal yakınlaşma ve uzaklaşma derecesini
(sevme, arkadaşlık, kıskanma, kin, nefret etme gibi)
belirlemeye yarayan bir araştırma tekniğidir. Amaç
küçük grupların içyapısı hakkında bilgi toplamaktır.
Grup ilişkilerini değerlendirmeye yarayan bu teknik,
bireylerin grup içinde kabul edilme derecesi, rolleri ve
etkileşim biçimleri hakkında bilgi verir. Bu teknikle
grup üyelerinin hangi durumlarda kimleri tercih ettiği
saptanmaya çalışılır. Bu teknik bir nevi sosyal ilişkileri
ölçme tekniği olarak da adlandırılabilir.
Bu teknik, grubun sosyal dokusunu, etkileşim örüntüsü
ortaya koyar. Bu bilgileri öğretmen, sınıfta etkin
çalışma grupları oluşturmak, verimli bir çalışma ortamı
sağlamak, grup içi etkileşimi olumlu yönde geliştirmek,
yalnız-çekingen-izole edilmişleri tespit edip bunların
sosyal uyumuna yardımcı olmak, sınıf oturma
durumunu düzenlemek, lider özelliğindeki
öğrencilerden sosyal ilişkileri geliştirmede yararlanmak
amacıyla kullanılabilir.
Sosyogramda tespit edilen kişilik tipleri
Liderler: Bunlar grupta bulunan diğer üyeler tarafından
en çok sevilen ve tercih edilen dolayısıyla fikirlerine
başvurulan ve kararlarına uyulan kişilerdir.
Sosyogramın merkezinde yer alır.
Terkedilmişler (Yalnızlar): Gruptaki üyelerin hiçbirisi
tarafından seçilmemiş kimselerdir.
Çekimserler (Reddedilenler): Gruptaki üyelerden
bazıları tarafından seçilmeyen kişidir.
Karşılıklı Çekenler: Grup içinde sadece karşılıklı
olarak birbirini seçen çiftlerdir.
Klikler (Alt gruplar): Büyük gruptan soyutlanarak
kendi içlerinde birbirlerini seçerek en az 3 kişiden
oluşan küçük gruplardır. Bunlar bir çete grubu gibi
birbirlerine çok bağlıdırlar ve grubun bütünlüğünü
bozabilirler.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
78. Sınıfındaki öğrenciler arasındaki etkileşim
örüntüsünü, lider öğrencileri ve terkedilmiş
öğrencileri belirlemek isteyen bir öğretmen
aşağıdaki bireyi tanıma tekniklerinden hangisini
uygulamalıdır?
A) Problem tarama
B) Anket
C) Kimdir bu?
D) Sosyometri
E) Sosyodrama
Testlerin Uygulanmasında/Kullanılmasında Dikkat
Edilmesi Gereken Kurallar
1) Psikolojik danışma ve rehberlik hizmetlerine
başlamak için mutlaka bazı testlere sahip olmak ve
bireylere test uygulamak gerekmez.
2) Psikolojik danışma ve rehberlikte testler bireyi
tanımada ve bireyin kendini tanımasında yardımcı
olmada kullanılan çeşitli araç ve tekniklerden
sadece bir tanesidir.
3) Psikolojik testler birbirinden çok farklıdır. Her
testin uygulanması, puanlanması ve sonuçların
yorumlanması faklı düzeylerde bilgi, beceri ve
mesleki hazırlık ister.
4) Psikolojik danışma ve rehberlikte danışmanlar test
kullanmak istediklerinde amaçlarının ne olduğunu
açık ve seçik olarak belirlemelidir.
5) Kullanılmak için seçilen testler yeterli düzeyde
geçerli, güvenilir ve kullanışlı olmalıdır.
6) Testler, hazırlanışlarında saptanmış olan belirli
ortam ve koşullar altında uygulamalıdır.
7) Testler, testlerin amaçları ve uygulamaları gibi
konularda bireylere veya kamuya herhangi bir bilgi
verirken, bu bilgilerin doğru olmasına ve yanlış
anlamaya neden olmamasına özen gösterilmelidir.
8) Test sonuçlarının kimlerle paylaşılabileceği ve bu
sonuçları kimlerin kullanabileceği testi alan birey
ile kararlaştırılmalıdır.
9) Testin yazarı ya da yayın hakkına sahip olan
kuruluştan, yazılı izin almadan bir testin tamamı
veya bazı kısımları üzerinde bir değişiklik
yapılmamalıdır.
10) Uzmanlar ya da testleri kullanan kişiler ellerindeki
testin gizliliğini ve güvenirliğini korumak
zorundadırlar.
11) Test sonuçları, danışana anlayacağı bir dille
açıklanmalıdır.
ÖSYM REHBERLİK VE ÖZEL EĞİTİM 79.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
ÖSYM REHBERLİK VE ÖZEL EĞİTİM 80.SORU
Soruyla ilgili SÜPERKPSS KONU ANLATIM KISMI
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
79. Okullarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma
Hizmetleri Yönetmeliği’ne göre,
Okul rehberlik yürütme komisyonu kurma ve bu
komisyona başkanlık etme
Okuldaki öğretmenleri sınıf rehber öğretmen olarak
görevlendirmek
Okulun rehberlik ve psikolojik danışma
hizmetlerinin yürütülmesiyle ilgili yıllık program
ve yürütme planının hazırlanmasını sağlamak ve
uygulamasını izlemek
Aşağıdakilerden hangisinin görevidir?
A) Psikolojik danışman
B) Müdür yardımcısı
C) Başmüdür yardımcısı
D) Koordinatör psikolojik danışman
E) Okul müdürü
Eğitsel Değerlendirme ve Tanılama (2) (Değişik: 14.3.2009/27169 RG) Bireyin eğitsel değerlendirme ve tanılaması RAM’da oluşturulan özel eğitim değerlendirme kurulu tarafından standart testler ve bireyin özelliklerine uygun ölçme araçlarıyla yapılır. (3) Eğitsel değerlendirme ve tanılama; eğitimin her tür ve kademesindeki geçişler ile bireylerin eğitim performansı ve eğitim ihtiyaçları dikkate alınarak veli ya da okulun/kurumun isteği üzerine gerektiğinde tekrarlanır. (4) (Değişik: 31.7.2009/27305 RG) Eğitsel değerlendirme ve tanılama sonucunda özel eğitime ihtiyacı olduğu belirlenen bireyler için Ek-1’de yer alan Özel Eğitim Değerlendirme Kurul Raporu hazırlanır. “Bu rapor özel, özel eğitim kurumlarından destek eğitim hizmeti alan öğrenciler için süresi bitiminde yenilenebilir. Raporda önerilen destek eğitim süresi en fazla iki yıldır.” Yönlendirme ve Yerleştirme Yönlendirme: Özel eğitime ihtiyacı olan bireyin eğitsel tanılama sonucuna göre en az sınırlandırılmış eğitim ortamı ve özel eğitim hizmetine karar verilerek eğitim planı ve özel eğitim değerlendirme kurul raporu hazırlanmasını içeren bir süreçtir. Yerleştirme: Özel eğitim hizmetleri kurulu, özel eğitim değerlendirme kurul raporu doğrultusunda özel eğitime ihtiyacı olan bireyi uygun resmî okul veya kuruma yerleştirir. Yerleştirme kararında velinin yazılı görüşü dikkate alınır. Birey, ikamet adresine göre mümkün olan en yakın okul veya kuruma yerleştirilir.
Bu soru telif hakları nedeniyle biraz değiştirilerek
sizlere sunulmuştur.
80. Özel eğitime ihtiyacı olan çocuklar için
gerekli raporu veren birim ve değerlendirme
süreci aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak
verilmiştir?
Birim Süreç
A) Okul BEP birimi Vaka incelemesi
B) Rehberlik servisi Teşhis ve tanıma
C) Sosyal hizmet birimi Sosyal hizmet değerlendirme
D) RAM özel eğitim bölümü Eğitsel tanılama
E) İl Milli Eğitim Müdürlüğü Bireysel değerlendirme
Okul müdürünün rehberlik hizmetlerine ilişkin
görevleri
1) Okulda rehberlik ve psikolojik danışma
hizmetlerinin sağlıklı şekilde yürütülebilmesi için,
hizmetin gerektirdiği fiziksel şartları ve uygun
çalışma ortamını hazırlar, araç ve gereci sağlar.
2) Rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri yürütme
komisyonunu kurar, bu komisyona başkanlık eder.
3) Okulun rehberlik ve psikolojik danışma
hizmetlerinin yürütülmesi ile ilgili yıllık program ve
yürütme plânının hazırlanmasını sağlar ve
uygulanmasını izler.
4) Okulun psikolojik danışman ihtiyacını, öğrenci
sayısını ve bu sayıdaki artışı dikkate alarak belirler
ve bulunduğu il/ilçe millî eğitim müdürlüğünün ilgili
bölümüne bildirir.
5) Okulda birden fazla psikolojik danışman varsa birini
koordinatör olarak görevlendirir.
6) Rehberlik ve psikolojik danışma servisinde birden
fazla psikolojik danışman olması hâlinde;
hizmetlerin yürütülmesinde danışmanlar arasında iş
bölümü yapar.
7) Rehberlik ve psikolojik danışma servisiyle iş birliği
yaparak okuldaki öğretmenleri her sınıfa bir sınıf
rehber öğretmeni olmak üzere görevlendirir.
8) Rehberlik hizmetlerinin ve bu konudaki programın
verimli ve düzenli bir biçimde yürütülmesi için
psikolojik danışman, sınıf rehber öğretmenleri,
öğrenciler ve veliler arasında eş güdümü sağlamak
için gerekli özeni gösterir.
Recommended