TEKNIK RAPORLAR 10-22Ol'manclhk Ara tlrma Enstitilsli fidanl1gmda karagam ekim yastlklannda...

Preview:

Citation preview

TEKNIK RAPORLAR 10-22

ORMANCILIK ARA§TIRMA ENST!TUStr YAYINLARI ::\1uhtelif Yayml<,r Serisi No : 28

Gi.izel istanbul Matbaasi

,1\.nkara-1968

1 iNDliJI\.

Sahli kumul agagland1rmalarmda aga\) Wrlerinin ve agagland1rma tekniglnin tesbiti denemesi ara gi:izlemleri

Burdur'da erozyonu onleyici tedbirlerin ara§tll'll· !tlrlSl denemesi

Ac1payam I§letme Degne Serisi Agll mevkiin­deki ya§ll karagam me§gerelerinin gengle§tiril­mesi imkinlan

Topralt pH s1m clil§tirmek io;;in kullamlan kimyevi maddelerden (ktikiirt, demir siilfat ve siilfirik asid) in karagam tohum yast1gmdaki fidelerin ya§ama vc geli§mesi iizerine olan tesirlerinin

L E It

:L BUYOI\:YILDIRIM

:\1. SOLAK 35

l\'ir. VAROL 52

tetkild 0. L. OZ})EJUi:R, ~· Gf:NSUR 64

Ol'manclhk Ara§tlrma Enstitilsli fidanl1gmda karagam ekim yastlklannda gtibreleme ve mi-korize a§llama denemesi. 0. L. OZDEIIliR, ~· GUNSUR 70

Tokat- Dayllhac1 Koyu Civeklidere mevkiindeki bozuk me§e baltalrklarmm rslahr ve koruya tah-vili mevzuunda on gall§malar :t II. BOZAIE\IAN

Qamkoru Ara§brma Orm.amnda saf sangmn Sllthg1nda yaprlan ayrklama kesimlerinin me§-gere geli§imine tesirleri IlL V l\.ROL

Bingi:H Diizagag mevkiindeki me:;;e baltal1klarmm 1slaln tizerine bir on gall§ma :1:. H. BOZAKi.\-IAN

Karagam (Pinus nigra Arnold) tolmmunun dam-ping off mantari hastalll<:larma kanp ilaglanmasl o. L. OZDEMIIt

Burdur dolaylanndaki agaglandirmalarda toprak i§lemesi ve ekim dikim metodlarlyla tiirlerin ba§an iizerindeki tesirlerinin tesbiti denemesi

77

86

94

98

ara rapbru L. B{)Yll!IYILDIRBi 105

Karabucak Okaiptus Ormamnda yabani diri ortii ile ldmyevi mucadele :t II. BOZAii:l\IAN 141

Demirkoy Qakmaktepe Serisi Onnanlarmda ka-ymm tabii tensili tizerine bir on o;;all!}ma M. VAROL 146

Biik Ara§t1rma Orm.anmcla Agaglandn·ma Tck-nigi iizerine denemeler ara raporu L. ntiY(J1{YILD1RIM 152

1ll

TEKN1:K RAPOR : 10 Ox. 116.82:283

SAHiL KUMUL AGACLANDIRMALARINDA AGAQ TURLERiNiN ~ VE AGACLANDIRMA

TEKNiGiNiN TESBiTi ~ DENEMESi ARA GOZLEMLERi

I. Konu

Liitfi BtiYOiiYILDIRDI GUney Anadolu OrmanClhk

Ara§tlrma !stq.syonu

Sahillerimiz boyunca, yer yer bliyiik sahalar halinde olan aktif ku­mullarm veya kumul ormam iken al\:tit hale getirilen kumullarm aga<;­landirdmasi konusu, yurdumuzda bir ormanc1hk problemi olarak ancak 10- 12 senedir ele ahmr olmw;;tur.

Bu konuda, aktif kumul ve deniz tesiri §artlan i<;inde Side - Sorkun kumulunda ve kumda aga<;land1rma olarak Ovagelemi§te 1954 - 1955 yll­larmda yapllan ilk kumul agagland1rmas1 gab§malarmdan sonra, sahil­lerimizde, Karata§ - PHtj mevkii, Ortakum - Turan Emeksiz ormam, Serik - Belek, Finike- Yenicekoy, Ka§- Demre, Fethiye- Kumluova (Karadere) gibi yerlerde kumul veya kum sahalar1 agaglandlrllmalarma ba§laml­mi§br.

1954 te, tstanbul Universitesi Orman Fakliltesince konuya gereken onem verilip, kumul agagland1rllmasmm bir tez olarak ele almmas1 ka­rarla§tmlmi§ ve bu husustaki ara§brma 1959 da Side - Sorkun ve Ter­kos kumulunda sahaya vazedilmi§tir.

Yurdumuzdaki kumullar ve bunlarm durumlar1 ile zararlar1, 1960 a kadar buralarda yap1lan agagland1rma gah§malari hakkmda ilk yaym, Ormancd1k Ara!itirma Enstittimiizce 1961 de yap1lm1§, bu husustki du­rumumuzun meslege duyurulmasma gah§Ilmi§br. (Llitfi Bliylikylldmm)

DoQ. Dr. t. Atay'm bu konuda 1959 da araziye vazettigi ara§brma­smm 1964 te yaymlanmas1 ile de kumul problemi ve agaglandirilmasi sorulan daha geni§ §ekilde cevaplanmi§hr.

Bu giine kadar kumullarlrnizda yap1lan agagland1rma gah§malarmda gorilllir ki; kumullarm genellikle birbirlerinden-farkh fakat miiessir olan ozellikleri vard1r. Bu sebeple de tatbikat neticelerinde degi§ik durumlar has1l olmu§tur. Bu durumda da tatbikatg1, mahalli ozelliklere uygun, pratik ve ekonomik bilgi luzunmnu duymu§tur. Aynca kumul agaglan­dirmalarmda «Tesissiz agaglandmna» diye adland1rabilecegimiz b:ir

2

metodun (FAO kurak mmhkalarda agagland1rma teknigi) geli§tirilmesi ise gene bir tak1m sorulara sebep olmaktad1r.

Bu gibi sebeplerle, gerek mevcut bilgilerin teyidi, gerek imkaru halinde yenilerinin ilavesi igin Or. Ara§. Enstitfuni.izce, 1960 yilmda kumul agagland1rmasmda, ti.ir ve agagland1rma metodu konusu, bir de­neme problemi olarak programa almml§hr. 1963 te Amerikadan doni.i§te, bu konuda gorevlenmemle denemeye ba§lamlml§ Gi.ineyde ozellikleri de­gi§ik i.ig ayr1 kumulda deneme 1964 te araziye vazedilmi§tir.

Kumullarm aktif veya durgun olu§u, ri.izgarlarm ge§itli h1z1, kum'un kimyevi, fiziki ozelliklerinin farkhhgl, hidrolojik, jeolojik durumlarmm aynhg1 gibi 5zellikleri, kumullarda ayni tipteld agagland1rmalarda dahi, zaman, zaman degi§ik sonuglara sebep oldugu evvelki tatbikat 5rnekle­rinde gori.ilmi.i§ti.i.

Denemede muhtelif kumullardaki 5zelliklerin, agagland~rmalarda ne gibi sonuglar vereceginin tesbiti igin, en az i.ig kumul §artl iginde, once, tlirlerin, perde tiplerinin ve dikim metodlarmm denenmesine gidilmi§­tir.

Yabanc1 ti.irler, derin dikim konusu, tesissiz agagland1rma, fidan­larm uzun kokli.i yeti§tirilmesi imkanlar1, yaprak veya dal budamas1, denize uzakhk yakmhgm agagland1rmada tesirleri gibi konular da, dene­menin gayesi iginde olup tali denemelerle ele ahnacakh.

Denemenin 1964 te araziye vazmdan (C. E. JENSEN. Matematik istatistik baklffilndan denemeyi uygun bulmu§tur) bu yana baz1 ara bil­giler ahnml§ ve kumullarm degi§ik karekterleri daha iyi gozlenmi§tir. Bu gUn igin bu ara gozlemlerin yaym1 ile, sahalardaki §artlara gore, denemeye bir ek planla devam edilmesi uygun gori.ilmli§, ara yaym igin bu rapor hazirlanmi§tlr.

II. Deneme metodu

Denemenin ilk tatabikatmdan ahnmak istenen bilgiler, ozellikleri bir birinden ayn oldugu gi:iri.ilen memleketimizin Akdeniz sahil kumulla­rmm agaglandirmasmda, ge§itli perde tiplerinin, fidan ti.irlerinin ve fi­dan §ekillerinin,. hangisinin, hangi ozellikteki kumulda daha uygun ve ekonomik oldugunun tesbiti idi.

Agagland1rmada, zaman ve masrafta tasarruf saglad1g1 igin dene­mede 1 + 0 ya§h fidanlar kullamlmi§tlr. iBu fidanlarla agagland1rma yap1labilecegi hususunda evvelden baZl i:irnekler vard1. Side- Sorkun ku­mulunda ge§itli tilrlerde 1 + 0 ya§h fidanlarla da muv:affak olundugu goriilmi.i§til. Ayr1ea kumullar1m1zda, ilkbaharda vasati 10 em yaz igin-

3

de 20 - 25 em ye, yaz sonunda 30 - 40 em derinliklerde ri.itubet oldugu gozlenmi§ti. KI§tan yaz sonuna kadar gegecek 5 - 6 ayhk mi.iddet iginde, ri.itubet tabanda derinle§tikge fidanlar, kokleriyle bunu takip edebilir­lerdi.

Ti.ir konusu, kumul agagland1rmalarmda i.izerinde durulacak bir ko­nuydu. Bu giin iyi intibak etmesi ve geli§mesi sebebiyle, kumullanm1zda hemen sadece K1bns akasyas1 kullamlmaktad1r ki, bu agag ti.iri.ini.in iktisad1 degerinin di.i§i.ikli.igii, bizi 10 ~ 15 sene sonra bu agagland1rma sa­halarma iktisadi ti.irlerin getirilmesine zorhyacakb.

Bunda da iki i§ olacak ve zaman kaybedilecekti. Bu sebeple, de­nemeden, ozellikleri ayrr kumullanm1za gore bu konuda uygun neti­celer almd1g1 takdirde, kumul agagland1rmalanmizda, ilk kullamlacak ti.iri.in iktisadi deger ta§Iyan ti.ir olmas1 fayda saghyacakb. K1bns'ta ilk dikimlerin, flsbkgaml ile yapllmasma, 1954 ten once ba§lamlml§b.

Dikimlerin kumul tesirlerine kar§I korunmas~ ise, klasik olarak kumul sahasmda, vasati 20 - 30 m. arahklarla, paralel ve masrafh perdeler yapmakla mi.imki.in olmaktad1r. Buna kar§Ihk ornegin Yenicekoy kumulu gibi baz1 kumullarda fazla kum hareketi yoktur. Aynca, tesis kurmak­Sizm da kumul sahasmda derin dikimler yaparak ba§anya ula§an bir me­todun geli§tirildigi de bilinmektedir. Bu sebeple denememizde, yalmz onde bir perde ile hakim ri.izgar yoni.inden gelecek kumun tutulmasl yo­luna gidilmi§, lusmen klasik agagland1rma metodu ile tesissiz agaglan­dirmamn kombinesi §ekli halinde bir metod ele almmi§br. Nitekim Ataym Side - Sorkun deneme sahasmdaki perdelere 6 - 7 senede, 20 - 30 em kum ancak birikmi§, kendisi ise 10- 15 senede bu perdelerin mi.iteaddit defalar dolacagm1 tahmin etmi§ti. Bu sebeplerle deneme metodunun perde konusunda, perdeler, 3-4 senede kumla dolana kadar, ardlarmda 1 x 1 kare dikimi ile s1k dikilecek fidanlarm, bir s1khga eri§ebilecekleri bu suretle de kendilerinin zamanla tabii bir perde te§kil edebilecekleri di.i§i.ini.ilmi.i§ti.ir.

Fidanlan korumada, bu perdelerin siper tesisinden de · azami istifade igin, dikimlerin hemen perde gerisinden yap1lmasma gidilmi§tir. Kum perdeyi 3 - 4 senede gomse de, perde dibindeki fidanlar boy verip kendi­lerini qu mi.iddet iginde kurtarabilirlerdi. Kumun esasen 3 - 4 sene iginde geriye dogru pek uzannnyacag1 evvelki baz1 orneklerde gori.ilmi.i§ti.i.

Perdelerin, gerisindeki fidanlan korumasmm tetkikinde, ayni §arb yerine getirmek igin, hepsi, 1 m yi.iksekliginde tesis edilmi§ler ve tesir birliginin devamm1 saglamak igin, kumla klsmen dolsalar dahi perde­lerde ayni yi.iksekligin muhafazas1 uygun mi.italaa edilmi§ti.

4

Bu suretle, degi§ik, fakat, ekonomik ve gayelere uygun netice vere­bilecegi dli§liniilen bir aga~land1rma metodunun denenmesine ba§laml­IDI§br. Ancak bunda, kumullarm evvelki ornekler ve tahminler hilafma pek ekstrem §artlar gostermesi halinde de, denemenin baz1 hususlar1 ak­siyabilir ve yeni muamelelere ihtiyaQ duyulabilirdi. Bu takdirde de, esa­sen yeni §artlara gore ek planla denemeye yeni tedbirlerle devam edil­mesi kararma var1lm1§h.

m. Tatbikat ve ara neticeler

A. Deneme yerleri

Deneme, her biri bir blok olmak tizere lie; yerde, Ka§ - Demre, Finike - Yenicekoy, Antalya - Kemeragzu kumullarmda vazedilmis;tir (§ekill).

EKSlSE AOAt;LAHDiJHIASI DENE:.;E SAHALARl

1:850000

SURD UR t

/l korkuteli

is:Jretler _:__ -- . @ il o ilr;e ~-, ~sfalt yol =stabirize,

__ to)'rak .. e dene me sa hast

KORFEZ

EKSIBESI

~ekil 1. U9 deneme sahasmm bulundugu yerler. Bir denem'O sahasr arazi lll:lm.

1. Ka~ - Demre Knmulu

Bu kumul, Glineyde, §artlan sert olan ve digerlerine nazaran 4 - 5 m yer, yer 7- 8 m yliksekliginde bliylik tepeler, s1rtlar yaparak ilerleyen bir aktif kumuldur. Koy ontindeki k1sm1 150 hektar kadard1r veDoguya dogru Dalyana kadar, km lerce darahp geni§leyerek uzar.

Deneme sahasmm . bulundugu k1smm gerisinde, Demrenin portakal ve sebze bah~eleri vard1r. Kuin y1ldan ylla bu sahalan yava§ yava§ kaplamaktad1r (~ekil 2, 3). Te§kilat~a, koy . onlindeki k1smm 1964 te aga~landmlmasma· ba§lamlmi§tlr.

§lekil 2. Agac;lambr1bnasma c;ab::;llan Demre kmnulu. Deniz sagdadu.

§lekil 3. Demre kumulunun gerisinde, kumun bahc;eleri ve evleri kaplayi;;I.

2. Finike - Yenicekoy Kumulu

Olduk~a stabil ve lizerinde digerlerine nazaran daha ~ok, otsu tipte vejetasyonu olan bir kumuldur. Aynca, digerlerinden farkh olarak kum rlitubeti ktirak mevsimde, 70·- 80 em de veya · daha derinlerde bulun­maktadir. Bu ozelligi, 70 - 80 . em derinde ince kum yerine ~ak1l taba­kasmm bulunmas1 ve · bu tabakamn kapilleriteyi· bozmasmdan ileri gel­mektedir. Kuinulun diger bir ozelligi kum tanelerinin digerlerine nazaran daha iri olu§udur (~ekil 4).

Burada 150 hektar kadar sahada aga~land1rmaya ba§lamlml§ ise (le, kumulun diger k1sm1, babya, Finikeye kadar, klsmen ozellik degi§­tirerek, ~arahp geni§leyerek .uzar ve sahil boyunca tarlalara, bah~elere, yer yer zarar verir durur (~ekil 5).

3. Antalya - Kemeragz1 Kumulu

Glineyin f1sbk~am1 - K1z1l~am ormanlar1 onlinde bulunan kumullarm bir ornegidir. Bu kumul, Antalya Lara plaj1 mevkiinden Alanyaya kadar yer yer kesilip veya darahp, geni§leyerek uzayan bir seri kumulun bir par~as1d1r (~ekil 6). Gerisindeki ormanlarm yer yer §iddetli tahribi, kum zararlarmm artmasma sebep olmU§tur (~ekil 7). Geride, 70- 80 km boyunca mlimbit t arlalar, bah~eler vard1r. Bu seri kumulda, yalmz Belek koyli civarmdaki stabil bir sahada aga~landlrma ~ah§mas1 vard1r.

6

~ekil 4. Yenicekoyde kum taneleri digerlerimlen btiylil{tiir.

~ekil 5. Yenicekoy kumulu ve iizerindeki vejetasyon. Gortilen ~it, bir deneme

perdesidir.

~ekil 6. Kemeragzr kumulu ve sahada es­ld ormamn son §ahitleri olan frstrk~amlarr.

Deniz sagda, deneme sahasr ortadadrr.

B. Den•eme ~ekli

Deneme iig ayn kumulda, her biri bir tekerriir eahas1 halinde iig tekerriirlii olarak, tesadlif bloklan metoduna gore vazedilmi~tir.

Bir deneme sahas1, aralarmda 20 ~er m tecrit k1sm1 b1rak1larak herbiri 90 >< 10 m olan 5 blok'a boliinmii§tlir. :tki yandaki 10 ar m lik tecrit k1sm1 ile birlikte bir saha 50 >< 550 ebadmdad1r (Deneme pHtm §ekil 8)

::;lekil 7. Sabildeki tabii koruyucu orman §eridi altmda jeolojik devirlerde depolan­

mi§ h-umulun kara yoniinden goriinii§ii.

blok 3 blok ol

8 • ' ' . ' Jj'r lc bl~lebi,! J( (, ld!J,eltJt ~ ~~~ IJ~,k J, llil' b 1.1.14 k~l•i•ll btok 5

H biiJ.I,ti~l.t4.14~kl!l t;o.·s!r"Otl !onto pHd~< ?lfH•tloln coh citi pors~.~Ueri

S.&.HA!i! iki s1roll tchta i"'rdo por~Uori kontrol porsPileori

TECIIIT

r..Jmu: tar

A • topr;lkSIZ 1 t 0 /.lS.(I '•l.Hl puS, tttn D • tcpr.,k\1

c · n.lylcn !Upb

§leliil 8.

I. II. III. IV. v.

c ~ 51,.,., d - klbns. oakoasy,)SI c ~ cko~.Uptus f- sahilnm1

Bir deneme sahas1 arazi plam.

Karg1 gi ti blok'u Tek s1rah tahta perde blok'u Qift s1rah tahta perde blok'u Qatl giti blok'u Kontrol blok'u

7

8

tlir. Her blok 10 X 30 :m eh'edanda U~_; A. B. C. parsellerine bOli.inmii§-

Parsel A. Topraks1z efid::mlar

Parsel B. Toprakh fidanlar (Bunlar da topraks1z fidanlar olup, ~_;u-

kurlarma toprak konulmu§tur.) Parsel C. TUplli fidanlar

Her parsel 5 x 10 m eb'atlmda alb alt parsele bollinmii§tiir.

Alt parsel a. K12al~_;am (Pinus brutia)

Alt parsel b. F1sbk~_;am1 (Pinus pinea)

Alt parsel c. Servi (Gupressus sempervirens)

Alt parsel d. K1br1s akasyas1 (Acacia cyanophylla)

Alt parsel e. Okalipttis (Eucalyptus camaldulens·is)

Alt parsel f. Sahil ~_;am1 (Pi.nus marit·ima)

. Bu suretle bir blokta, 3 parsel, 18 alt parsel, bir deneme sahasmda 90 alt parsel ve denemede 270 altparsel vard1r. Her altp~rsele 1 X 1 kare dikimi ile (5 s1ra ve s1rada 10 .adet) 50 adet v:e bir blokta 900, bir deneme sahasmda 4500 ve denemede' 13500 fidan kullamlmi§br. Bun­larm 1/3 ii ttiplli, 1/3 ii toprakh, 1/3 ii toprabllzdir.

Bir saha, 50 x 550 2.75 hektar ve ii<; deneme sahas1 olarak de­neme, 8.25 hektard1r.

C. Perdeler

Denemede dort tip perde denenmi§tir.

1. Karg1 Qiti Perde

Karg1 ( Arundo donax) giineyde su kenarlarmda kolay yeti§en, vasati 2- 3 em gap, 4 - 5 m boy yapan, i~_;i bo§, bogumlu bir kami§ ttiriidiir.

Karg1 gitini yapmak i~_;in once, 5-6 em gap ve 130-150 em boyun­daki s1nklar, kuma, 30- 50 em derine 100 em arahkla gakilmi§lar, sonra ufki halde bir birine paralel olarak kargllar, vasati 1.5 - 2 em arahk­larla bu kaz1klara givilenmi§lerdir. Denemede bu tipte yaptlan karg1 giti kullamlmi§br (~ekil 9). Ancak, 1.30 m boyundaki kargilarm kuma, 1.5 - 2 em ara ile, bir istikamette dikey gak1larak, iistlerinden bir band tahtasma givilenmeleri suretiyle yaptlacak bir git §eklinin, daha kulla­m§h olaca~ dii§i.iniilmii§tiir (~ekil 10).

+

§ekil 9. Bir kargt ~iti penlesi. Kemeragzr.

~ \ ~ \ ·~ \~

~ u

' ±-fot.r

I

§ekil 10. l{argdarr dikey lmllamlan bir kargr ~iti tipi. Yukan ~elune kolaybgr olacakttr.

9

Denemede kullamlan birinei tip karg1 ~iti iyi ~ah§ml§ bir perde · ol­makla beraber, bu' tipin yukan Qekilmesi zordur.

Karg1lar kaz1klara, ya§ken, tel ~ivisi kullamlarak gak1ld1klarmda yanlmam1§lard1r. 1 m yiiksekliginde yap1lan karg1 Qiti perdesinin alttan 15 - 20 em lik k1sm1mn tabii kum sathmdan i~eride gomiilii olarak te­sisi Hlz1md1r. Aksi halde karg1 perdesi ile kum sath1 arasmda kalaeak 3- 5 em lik bir bo§luk, zamanla riizgar tarafmdan oyularak, ~itin alti a~1lmakta, bu da perdenin ~ah§mamasma, bazan · yikilrriasma sebep ol­maktadir (l]ekil 11). Ayriea karg~lar smklara galnhrken aralarmda 1.5- 2 em arahk b1rak1lmasma da dikkat edilmelidir. Aksi halde ,perde

sabh halinde galu~makta, rtizgarm tuz ve kumunu. stizme vazifesini tam yapamamaktad1r. Bu durum da perdenin bazan y1k1lmasma sebep ol­maktadir.

Bu perde, saglam ve hatas1z yap1ldig1 takdirde gift s1rah tahta per­de kadar iyi :«ah§maktadir. Kargmm kolay temin edilebilecegi yerlerde tavsiye edilecek bir perdedir. · Bilhassa karg1larm dikey gakllmas1 su­retiyle yap1lacak tipin, yukan gekilmesi kullam§llhg1 ve ekonomik ozel­ligi sebebiyle digerlerine nazaran tisttin durumu olaeakbr. Bu sene bu tip kargl giti perdesi, on klsmma kargl geligi dikimi yapllarak denene­eek, gelik stirgtinlerinin perdeye i§tiraki durumu da gozleneeektir. Bu tip bir ,perde, karg1 s;eklindeki bir malzemenin karg1 yerine kullamlmas1 ile de yap1labilir (Zakkum dallan, g1ta, v.b. saz ge§itleri gibi).

1m uzunlugundaki bir karg1 gitinin mali yeti;

Malzeme olarak, 1 adet smk, 8 adet karg1, 8 - 10 adet givi 350 kr ve i§gilik olarak 0.2 yevmiye kar§ihg1 260 kr ki eem'an 610 kr tur.

2. Tek S1rah Tahta. Perde

Yaygm olarak kullamlan bir perde tipidir. Bu perde, denemede, 1,5 X 10 X 130 - 150 em eb'admdaki tahtalann, yan yana 5 em ara :ile, bir istikamette, kuma varyozla . gak1lmalai;l suretiyle yapiliDI§br. Kum sathmdan 1 m ytiksekliginde kalaeak §ekilde gak1lan tahtalarm, zamanla rtizgar ,tarafmdan pani.lellikleri bozuldu,gu gortildtigtinden, tahtalar alm­larmdan bir band tahtasma givilenmi§lerdir (~ekil 12).

Bu band tahtalarmm, 1.5 - 2 m uzunlukta gak1lmalan ile, te§ekktil edecek perde pargalarmm yukan gekilmesi kolayhg1 gortilmli§ttir. Bu halde de, bu pargalarm birle§me yerlerinden arkalarma payanda konul­masma ihtiyag vard1r (Bu tipe benzer bir kullam§ Fethiye- Kumluovada gortilmti§ttir) ( ~ekil 13) .

~ekil 1 1. l\a1·gr ~itiuin ~ah~ma durumu. Yer, yer alttau oyulmu~tur. Kargdar

s\irgtiu vermi~Ierdir. Kemeragzr.

~elcll 12. Yeuicekoyde tek s1rah tahta perde.

11

-f

1;lekil 13. Tek suah tahta perdenin pratik kullamlmasi §ekli.

Bu perde tipinin on tesiste gal!§mas1 oldukga iyidir. Diger perdelere nazaran kum biriktirmesi az olan bir perde ise de, yukar1 gekilmesi ve klsmen ekonomik olw;m ozelligi vardlr.

Bu per de de, lmmu, iki tarafmda d1§an dogru bir maile ( « V » bo§luk kanall) te§kil ederek allkoymalrta ve tam gomlilmemektedir (~ekil 14, 15).

1 m uzunlugunda tek s1rall tahta perde maliyeti;

Malzeme olarak, 8 adet perde tahtas1 (bir adedi band igin) 10 givi 500kr ve 0.16 yevmiye 200kr olmak tizere cem'an 700 kr tur.

§lekil 14. Dem.rede tek suah tahta perde. §lekil 15. n:umluovada tek suah tahta per-«V» lmsitli kum birikmesi. de. Deniz sagdachr. Tesisin sagmdaki ku-

mul sutlan, daha sagdaki bir tahta perde ardmda te§ekkiil etmi§tir.

12

3. 9ift Suall Tahta Perde

Bu perde, tek smili 1ierde tipine 10 em mesafeden ikinci bir perde­nin, birinin bo§luguna digerinin tahtas1 gelecek §ekilde ~akllmas1 su~ retiyle tesis edilmi§tir. Bunda da, riizgarm tahtalar1 kan§tlrmasmi on­lemek i~in tahtalarm list aralarmdan bir band tahtas1 uzabhp ~akllmi§­hr (~2kil 16, 17, 18).

~eliil 16. Antalya ~ Kemeragzi'nda ~,ift sirah tahta perde.

1;iekil 17. ~eliil 16 daki perdenin «V» ka­nal bo§lugu te§kil ederek gi:imtilmeye

ba§lamasi.

:;;eldl 18. ~el<il 16 dalii perdenin ildnei senede tam gomiilmii§ hali.

13

Bu tip tahta perdenin Qit perdeler .kadar iyi gah§hg1 tesbit edilmi§­tir. Bu perde de genellikle bir «V» bo§lugu ikanah te§kil ederek kumu ahkoyar fakat neticede kumla tam 6rtliliir. H er nekadar perde k1smen pahah olmakta is·~ de, masrafl icabettireeek yerlercle kuilan~l~bileeek bir perde tipidir. Bu tipin · de bu sene pargah kullari1lma · §ekli deneneeek­tir.

<:;ift s1rah tahta perdenin 1 m sinin mali yeti; ·

Tek s1rah tahta perde maliyetfnin iki mislinden biraz daha az mas­

rafa maloimaktad1r. Matzeme olarak, 16 adet !Jerde tahtas1 (biri band

igin), 20 givi iQin 10-lira ve 0.30 yevmiye tutan 3.75 lira i§~ilikle 1 m si

13.75 liradrr.

4. Qah Qiti Perde

Bu perde, ayni isti~amette 30 - 50 em arahkla kuma ~akllan, 130

- 150 em boy ve 5-6 em ~apmdaki smklarm (soven) , dallarla orlil­

mesi suretiyle yap1lm1§br (Hanm). Diger perdelere nazaran daha iyi

gah§ml§, . daha once kumla ortlildligli gorlilmli§tlir. Bt! perde, a§ag1 dogru

maile §ekli .vererek ahkoyar. Biriken kumun kesiti, perde ortada olarak,

bir e§kenar liggen §eklindedir (~ekil 19, 20).

perdesi ve Jmmla . ~ gomiilmii§ §ekli. l\:emeragz1.

Tuzu slizmesi de digerlerine nazaran daha iyidir. Qah git} perdesinin

kl§m kuvvetli bir f1rtmada, Kemeragzmda, 2 glin iginde k1,1mla orttil­

dligii tesbit edilmi§tir.

14

Bu f1rtmada gift s1rah tahta perde ve karg1 c;iti yan ytikseklikte, tek s1rah tahta perde ise 20- 30 em kum biriktirmi&tir.

Qit perdelerin kumla gomtildlikc;e yukan c;ekilmesi imkam yoktur. Ancak, perde tam gomtilmeden once, perde Slnklan dlizgtin ise, bir ma­nivela diregi kullanarak bunlar yukan c;ekilebilmektedir. Smklar c;ekil­dikge de yeni dallarla yeniden ortilmeleri imkam vard1r.

1 m gah giti perdesinin mali yeti;

Malzeme olarak 2 adet smk ve dal bedeli olarak 6.30 lira ve 0.176 yevmiye kar§1hg1 2.20 lira olmak lizere cem'an 1 m si 8.50 liradtr.

D. Dikimlerde Kullamlan F!dan ve Dikim ~ekilleri, Dikim zamam

1. Fidan ~ekileri

Alb tiir ic;in (a- Klzilgam, b- Fistlkgami, c- Servi, d- K1br1s akasyas1, e - Okaliptlis, f Sahilc;anu.) ttiplli, toprakh, topraks1z fi­danlar olarak, her sahada 5 blokun tiger parselin dikilerek tekrarlanml§· tlr.

Bunlardan ttiplii fidanlar, 8 - 10 em c;ap, 23 - 25 em boyunda inee plastik torbalar ic;inde hazirlanml§lardir. Saksilt fidan yeti§tirme ve sa­haya nakil c;ok masrafh oldugundan bu yola gidilmi§tir. Toprakh ve top­rakslz fidanlar, fidanhktan sokiiliip, yosun, branda ambalaj iginde sa­haya nakledilen fidanlard1r. Bunlardan toprakhlar ise, dikim amnda c;u­kurlarma hirer kiirek toprak konulmu§ olan fidanlard1r.

2. Dikim ~eldi

Fidanlar riitubetli kumda kiirekle kolay ag1lan 30-40 em derinlik­teki gukurlara dikilmi§lerdir. Kumullarda esas, derin dikim (70- 80 em) ise de, evvelee deginilen sebeplerle kiaha derin dikim :yapilmanu§tlr. Esasen 1 + 10 ya§h gamlar buna imkan vermemektedirler. Fakat 1 + 0 ya§h fidanlarm, boyle bir metodla dikiminde ba§anya ula§Ihrsa, zaman, emek ve masraftan miihim bir tasarruf saglanaeak.

3. Dikim Zamam

Kt§m zararh fu·tina devresini ktsaltma gayesi ile dikimler, 1965 ytlmm §ubat ay1 iginde yapilmi§tir. Qtinkii, kl§ iginde fidanlara zarar veren en mtihim menfi faktorler, futmanm getirdigi tuz zerrelerinin :fi­danlari yakmas1 ve bu devrede kum hareketlerinde kumun gomme, ag­ma ve garpma tesirleridir. §ubat aymda dikim yapilmakla, Arahk, Oeak aylarmm zararlarmdan kagm1lm1§hr.

E. Deneme Ara N eticeleri

1. Perde Konusu

a. Perdelerin ~ah~ma §ekli ve kumul ozelliklerinin k1smen perdelerde belirmesi

15

Denemede kumul ozelliklerine gore perdelerde kum birikmesi de­gi§ik §ekiller gostermi§tir. Hernekadar Yenicekoy kumulunda, evvelce tahmin edildigi gibi, 2 - 3 sene iginde perde gomtilmesi olmami§, kum ancak baz1 perdelerde 30 - 40 em ye yiikselebilmi§ ise de, Kemeragz1 ile Demre kumulunda perdelerin kumla kaplanl§l evvelki ornek ve tahmin hilafma pek §iddetli olmu§, bir kl§ i~inde bazl perdelerin kumla orttil­dligti goriilmli§tiir. Boylece perdelerin kumu ahkoyma nitelikleri tesbit edildigi gibi, · kumullarm perdelerde beliren baz1 ozellikleri de daha ag1k §ekilde ortaya Qlkml§hr.

Perdelerin mukayeseli gah§ma §eklini daha detayh takip edersek hem perdelerin ozelliklerini, hem de kumullarm ekstrem ve degi§ik §art­lanm daha iyi belirtmi§ oluruz.

Qit perdelerin kumu ba§langiQta liggen kesitinde, digerlerinde «V» bo§luk kanah te§kil ederek ahkoyduklarma yukanda deginilmi§ti.

Buna ragmen perdelerin ayn kumullarda, gerek dolu§ §iddeti, ge­rek perdede kumun birikmesi miktan, gerekse biriken kumun kesiti bu mliddet iginde ayr1 ayn ,olmu§tur.

orne gin, tek su:ah tahta perdede kum birikmesi, Y enicekoyde ikinci senede ancak 30 - 40 em oldugu halde, Kemeragzmda yany1 gegmi§, Demrede ise kum geriye dogru 2 - 3 m geni§liyerek depolanrul§ ve de­gi§ik §ekiller gostermi§tir. Uglincii senede bu kesitin 4- 5 m ye uzand1g1 k1s1mlar olmu§tur ki, bu durum bize, bu kumulda 1 m uzunlugt:mdaki bir perde k1smma senede 1 m 3 ten fazla kum geldigini anlatlr. §ekil 14-21 de bu durum gortilmektedir.

Miktar, §iddet ve kesitteki bu farkhhg1, kumul ozelligine gore git perdelerde de gormekteyiz (§ekil 20, 22, 23).

Kumun bu birikme §eklinin degi§ikligine hernekadar ayni tip perde yap1smm ayn kumullarda k1smen farkh olu§unun tesir ettigi dli§lintilse de, bunun esas sebebinin, o kumulun perdeye getirdigi kum miktan ile hakim rlizgarmm §iddetine, dolay1siyle kumulun ozelligine bagll oldu­gunu kabul etmek laz1md1r. Qiinkli, gift s1rah tahta perdelerde, ayn ku­mq.llarda, aym zamanda biriken kumun gerek miktar1, gerek §iddeti, gerek biriken kumun kesiti de ayn ayr1d1r. Fakat ayni kumulda ayr1 tipteki perdelerde bir birine benzer durum meydana gelmektedir.

------ -- ----------------- -------·-···---------

16

~ekil 21. Demrede tek s rrali tahta IJerdede il{inci sene sonumlaki kum clurumu.

_ ~ekil 22. Yenicel;:oy . kumulunda Qit penlenin ikinci senede kumla, gomiHii§ii •

. ornegin, Kemeragzmda tiggen kesitli kum birikmesi §ekli ge§itli perde tiplerinde de yayvanla§arak devam etmi§, Demrede ise gene ge­§hli perdelerde geriye dogru yamuk · §eklinde il~rlemi§tir (~ekil, Kemer­agzl 20 - 25, Demre 21, 23, 24).

17

~ekil 23. Demrede ~it perdenin tikii~ci sene<le kumla gom.iilti~ti.

~ekil 24. Demre<le ~ift sualJ. tahta perde~le i,Id senede yamuk kesitliJ kum birikmesi.

Demrede yamuk kesit, Kemeragzmda tiggen kesit §ekli gah giti per­delerde de aynen gori.ili.ir (~ekil 20, 23). Yenicekoy'de ise §ekil daha ba§kadlr (~ekil 22).

eragzmda ~ift sua~ tafta perdede, iki senede u~gen ____ _ __ kesitli kum biril•mesi.

Perdelerde iki senedeki bu kum birikmesi §ekillerinin farkhhg1, He­ride belki kalkacakbr. Fakat ikinci senenin sonunda bu degi§ik §ekiller kumullarm, yalmz perdelerde· beliren ,ayrl . ozelliklerini izah etmektedir.

Her kumulun riizgar ··§idaeti; d~niz'den\:gel~h kum miktan ve·· tuzu ayn oldugu gibi, diger baZI ozelliklerinin de ~;.bulundugu, perdelerin bu ~ah§ma §ekillerinden daha iyi anla§llJm§br. Bu sonl!-~ · sebebiyle §U hu­susu tekrar belirtinek yerinde. olur; Side- Sorkun ··denei:nesindeki §art­lara nazaran, Demre ve Kemeragzmdaki ·. §~rtlar 'e.kst;em. du:r:um goster­mi§tir. Bu sebeple de orada yap1lan denemede11; alman .·sonu~larm blittin Akdeniz sahil kumullarmda da ahnacag1 §liphe.lidir. Bunun i~in, bu ku­mullarda tekrar bir deneme a~1lmasmda fayda oldugu, bu perde konu­sunda da,hi ortaya ~1kmaktad1r. Perdelerde. daha detayh bir tetkikin, daha da bazl farkh ozellikler ortaya koyacagl muhtemeldir. ornegin, bir Slra on eksibe perdesi kullamldtgmda bir kum Slrtl, iki Slra kulla­mlmaSl halinde yayvan bir kesit te§kil etmesi izahma (i. Atay. ilgili eseri Sahife 52) kar§thk, Demrede her ~e§it bir stra perdede yamuk ke- . sitli, birikme ollnu§tur. AyriCa on eksibenin ideal ytikseklige ula§masi ile kumun gerilere ge~emiyecegi (i. Atay. ilgili eseri sahife 53) gibi bir bilginin, hernekadar bu ideal ytikseklik belirtilmemi§ ise de, bu ku­mullar i~in de varit olaca~ §tiphelidir. Demrede, kum hareketini.. rlur­durmamn ancak kumulu aga~landtrma ile tamamlanacagl gortilmekte.::: dir ( ~ekil 26) .

-- --~--- ------~---~~-.. --------·----------------~

19

~ekil 26. Demrede kumulwl kara yoniimle olan pek yiiksel• Sirtlari, onlindelti Inzllgam ormamm bile gomme yolundn<hr.

Ova gelemi§te kumulun, tahriple seyrekle§tirilmi§, 100- 200 m ,yiik­sekligindeki ~amhk tepeleri i§gal ederek gerilere ge~mesi ise, Akdeniz kumullarmm ekstrem ozelliginin bir ba§ka delilidir (~ekil 27).

~ekil 27. Ovagelemi§te, geride tama.men kumla ortiilmii!:! D.ede Sirti, omle 100 ·200m

yiiiGeldikteld sntlar<la talirip e<lil~ gamlarm n§agtdan gelen kumla i§gali: 1\.um, gerldeki tarlalara sa\Tulmaya

ba§lllllll§tlr.

20

Boylece denemenin ilk tatbikatmdan dort ge§it perdenin lig ayr1 kumuldaki gah§ma §ekli hakkmda baz1 bilgiler ahnd1g1 gibi, bu arada kumul ozelliklerinin yalmz perdelerde beliren farkhhgl da daha iyi tes­bit edilmi§tir. Bu farkhhk ayriCa agagland1rma konularmda da kendini gostermi§tir.

b. on kumulda iki sua perde konusu

Denemede tesbit edilmek istenilen konulardan biri, evvelge belirtil­digi tizere kumullarda tesissiz agaglanfurma ile tesisli agagland1rmamn k1smen bir kombine §ekli olarak dli§linlilen, agagland1rmada bir sara perdenin iktifa edip etmiyecegi §ekli idi.

Denemede bir s1ra perde kullamlml§ ve §U neticeye varlliDI§br. Aktif kumullarda bir s1ra perde ile, denizden yeni gelecek kumun geri­lere gegmesine mani olunabilecektir. Ornegin Demrede ,perdeler yukar1 gekilmedigi halde kum birikmesinin devam ettigi gorlilmli§tlir. §ekil 23, 24. Bu durumdan, perdenin bilhassa, dolmadan once yukar1 ~ekilmesi ve daima saglam halde bulundurulmas1 ile, kumul perdede yliksek sn"t ya­parak depolanaca~ anla§Ilmaktadrr. Fakat perdeden 30 - 40 m mesafe­lerden sonraki mevcut kumulun .hareketini durdurmada, bu perdenin fazla bir faydas1 olm1yacakbr. Ancak rlizgara gore §ekil almi§ gerideki kum §Irtlarma yeniden kum gelmiyecegine gore, burada kum hareketinin k1smen azalacag1 dli§linliltir. Bu ,durumda da, tamamen tesissiz, derin dikimli bir agagland1rmaya nazaran, bir s1ra perde ardmda yapllacak derin dikimli bir agagland1rmamn daha iyi olacag1 tahmin edilebilir. Qlinki dikilecek agaglara denizden yeniden kum gelmesi, gommesi obm­yacakbr.

Denemede bir s1ra perde kullamlml§ ve gerisinde perdelerin :(3-Ylli olan yliksekligi, devamh ayni tesir birligi bak1mmdan muhafaza edilerek fidanlarm ya§ama ve geli§me durumlarmm tetkikine gidilmi§ti. Bu se­beple ,3-5 senede dolabilecegi tahmin edilen perdeler yukan gekilmiye­cekti. Fakat once sozli edildigi lizere, baz1 ornek ve kanaatler hilafma, Demre ve Kemeragzmda baz1 perdelerin bir ki§ iginde doluvermesi, de­nemede fidanlarm ya§ama ve geli§meleri tizerine · perdelerin koruma te­sirlerinin tetkiki gayesini aksatmi§tlr. Perde dolunca hernekadar kum birikmesi ve azgok koruma tesiri gene devam edebilmi§ ise :de, perde tipinin fidan tizerine olan koruma tesiri konusu lay1k1 ile tetkik edile­memi§tir. Fakat bu durumda da evvelce belirtildigi tizere denemenin diger konusu olan perde tipinin, ayr1 kumullarda, kumla dolw~ §iddet ve miktar1 ile dolduktan sonra ne :olacag1 hakkmda gerekli bilgiler alm­IDI§hr.

21

AyriCa baz1 kumullarda bir s1ra perdenin yeteeegi de tesbit edilmi§~ tir. Ornegin, Yenieekoy kumulu karekterinde olan bir kumulda, ard arda perdeler yapilmasma lftzum olmad1~ anla§1lmaktad1r. Qiinkii, bu­rada ,iiQiineii senede kmn, perdelerde ancak 30- 40 em yiikseklikte bi­rikebilmi§tir ki, gerideki fidanlardan bilhassa yaprakhlarm daha derin dikimle (70 ~ 80 em) daha az zayiat vereeekleri ve bir s1ra perde dolana kadar da ( 6 ., 7 senede) kendilerinin gereken, S1khg1 alabileeekleri neti­eesine var1lm1§br. Bu kumulda yapllaeak derin dikim, kumul hareketinde fidanlarm koklerinin riizgarla agllmasma kar§I degil, fidan koklerinin, yazm 80 ~ 100 em ye inen. kum riitubetinden faydalanmalarmi temin igindir. Bu sebeple bu kumulda bu netiee. de, deneme gayelerimizde, ol­masi imkam dii§iiniilen, bir su·a perdenin baz1 kumul agaglandirmalarm­da, kafi gelecegi . kana a timizin bu kumul igin miimkiin olabilecegidir.

Fakat boyle bir metodun, kum hareketi ve tuz yakmas1 §iddetli olan Demre ve Kemeragz1 gibi kumullarda tatbiki oldukga gligtiir. Diger §artlarm muhafazas1 ve ,yalmz dikimlerin imkan nisbetinde daha derin yap1lmas1 suretiyl:e denemenin devam1 halinde bu hususta daha net bil­giye ula§llabileeektir.

Denemede perde tiplerinin koruma , tesirinin tesbiti imkam da, bu defa 10 m mesafeden, birinci perdeye paralel olarak tesis edilen ikinci bir perde ile temin edilmi§tir. Bu suretle kum, birinci perdede ahkonup, ikinci perdeye gegmesi onlenecek ve ikinci perdenin tipi (kmnun gom-

1

mesi ile tip bozulmakta idi) ve ylikseklikleri oldugu gibi muhafaza edi-lerek, bunlarm, ardmdaki fidanlar1 koruma tesirinin tesbiti, daha reel olarak takip edilebilecektir. AyriCa fidan tiirlerinin . bu defa bu §artlar­daki ya§ama ve geli§meleri konusu da daha s1hhatle tesbit edilebilecek­tir.

Bu sebeplerle ikinei perdeye luzum duyulmw;! olup, kumul agaglan­dirmalarmda mutlaka ihtiyag oldugu igin degildir. Yenieekoy gibi Demre Rahasmda ikinci perdeye liizum olmamakla beraber, denemede konu bir-1igini temin igin burada da ikinci perde tesis edilmi§tir.

c. Perde tipleriuin, ilk tatbikatta fidanlan korumada goriilebileTit t.esirleri.

Baz1 perdelerin k1sa zamanda dolmalar1 ile, perde yerine, fidanlarm, bu perdelerde te§ekkiil eden bir kum seddi ardmda kalmalar1 durumu has1l olmu§, bu suretle perde tiplerinin iimid edilen degi§ik koruyueu tesirlerinin tesbiti konusu aksami§h.

Bu sebeple, bu ilk tatbikatta, perdeler ardmda ya§Iyan fidan adet­leri, perdelerin faydah olu§una gore degildir. Qiinkii, ki§ iginde dolana

22

kadar, daha iyi kum ahkoydugu ve daha iyi riizgar tuzunu siizdiigii mii§ahade edilen ~it ve iki s1rah tahta perde gibi perdelerin, kl§lll bir­ka~ giin i~inde kumla dolmalan durumu, bu perdelerin . koruma hassa­larmi kaybetmelerine sebep olmu§ ve say1mlarm kl§ 13onunda yapilma­siyle de, bu perdeleri daha fena korudugu gibi, tersine netice veren ra­kamlar elde edilmi§tir. Cetvel 1 de bu durum

1 gorUlmektedir. Buna ila­

veten, evvelce deginildigi iizere, iyi ~ah§an perdeler fazla kum ahkoy­malan sebebiyle, arkalarmdaki fidanlarm biriken kum tarafmdan go­miilmesine, dolay1siyle, ,bu da ters bir netice olarak fidan zayiatmm art­masma sebep olmw:?tur. Bu seneki tatbikatta bu z1d durum onlenmi§ olup, perde tiplerinin koruyucu tesirleri daha sahih tesbit edilebilecek­tir.

Cetvel 1. neneme sahalannda 1966 y1h .yaz sonumla fidan tipi ve perde gore ya15ayan fidan a<let ve % Jeri

A. Top- B. Top- c. B 1 o k raksrz Dh, rakll % 'I'iiplU ~{; Yekiln --------

Qah giti bloku 106 13.08 112 13.82 107 13.20 325 Bir s1ralr tahta perde bloku 140 17.28 108 13.33 246 30.37 494 Karg:t giti bloku 132 16.29 85 10.49 181 22.34 398 1ki s1rah tahta perde . bloku 89 10.98 85 10.49 103 12.71 277 Kontrol 72. 8.88 72 8.88 101 12.46 245 YekOn ve Ortalama% 539 13.30 4§2 11.40 738 18.22 1739

2. I\umnllarm ayr1 olan ozellikierinin fidaularm ya§ama durmularma olan ayr1 tesirleri

tjeh:lil1e

Orla-lama

%

13.37

20.32 16.37

11.39 10.07

14.30

Hernekadar perdelerin herbirinin ozel koruyucu tesirinin bozulmas1 ile, kumul ozelliklerini.n fidanlann ya§amasma olan tesirlerini takip et­mek te k1smen aksami§ ise de, yapllan.sayimlardan bu konuda da baz1 bilgiler ahnabilmi§tir.

ornegin, Kemeragzmda 1965 ki§mda fidanlan tuz yakmasmm, diger kumullardan fazla zayiata sebep oldugu gozlenilmi§tir. KI§ i~inde kuv­vetli bir f1rtmada git perdesinin bir iki gtinde kumla gomtilmesi de bu bumulun bir ozelligidir. Buna sebep, bu kumulda kum hareketinin mu­ayyen f1rtmalarda §iddetli ,olu§udur. Bu flrtmah glinlerden birinde 1slak lmm'un bile, sabhtan 1 m ylikseklige kadar, bUttin sahada sa~ma gibi serpilerek gerilere dogru savruldugu goriilmli§tlir. Gene bu flrtmalarda, deniz dalgalarmdan kopan kopiik par~alarmm kumul sathmda, 100 m

23

igerilere kadar savruldugu ve sonra dagl11p tuzlu su zerrecikleri halinde biitiin sahay1 yalad1g1 mli§ahede edilmi§tir. Bu f1rtmalara kadar slh· hatli ve iyi .halde olan fidanlarm % 90 m f1rtmanm getirdig"i bu tuzla 1· 2 giin iginde yamp, k1zararak kuruduklan tesbit edilmi§tir. Bu du· rum, bu kumuldaki tuz yakmasmm §iddetini anlatmaktad1r. F1rtma so· nunda sahamn ig k1s1mlarmdaki boylu f1shkgamlarmm denizden yiiz. lerindeki ibreler dahi k1zanp kurumu§lard1r. F1rtmanm bu kumuldaki fidanlara olan zaran, kumul sathmm deniz seviyesinden igerilere dogru, 300- 500 m mesafeye kadar fazla_ bir yi.ikseklik almadan dtiz olarak de­vammdan da ileri ' gelmektedir. Sahada yi.iksek kum s1rtlarmm olma· mas1, f1rtmanm sahay1 tuzla tam yalamasma ve kumu gerilerdeki bo­zuk orman §eridine kadar sahadan adeta say1nrcasma almasma sebep olmaktad1r. Belki kumulun hu di.izltigu de, senede bir kag defa vuku bulan, fakat h1z1 fazla olan (saatte 50-55 km) f1rtanalardan ileri gel­mektedir . .Bovlece di.izlesen sahada da f1rtma zaran artmaktad1r. I v ~

Buna mukabidl, Demre kumulunda denizden gelen kum miktan, Kemeragzma nazaran fazlad1r, fakat hareketi sert degildir. Burada ku­mul sahada, 6 - 8 m yi.ikseklige kadar s1rtlar te§kil . ederek ve gerilere dogru yi.ikselerek uzamr. S1rtlar, fidanlar igin Kuzey Gi.iney yamag §art­lanm dogurur ve yer, yer bir Sll'i:lln arkasmda kalan saha, k1smen on yamaglara nazaran tuza kar§I masun bir saha olur. Fakat bur ada fida­nm gomi.ilmesi ve dolay1siyle perde v.s. konusu. ortaya g1kar.

Kum, s1rtlardan savrulup, durakhyarak ilerler, h1z1 azahr. Kemer­agzmda ise di.tzliik olan sahada si.ir'at kazanarak ilerler ve daha bi.iyiik gapta, kum taneleri ta§mmas1 olur. Manavgatta, Side - Sorkun lmmulu da Kemeragz1 kumulu gibi oldukga diiz bir yaplh§ta oldugu igin orada da 1955 te, bir flrtmada 2 - 3 gi.in iginde, o gi.ine kadar iyi durumda olan fidanlarm % 90 1mn kurudugu tesbit edilmi§ti.

Yukanki sebeplerle Demre ve Kemeragz1 kumullarmda tu.z yak­mast ve neticede zarar1 fazla olmu§tur. Oyle ki, Kemeragzmda fazla zayiat sebebiyle, ilk 5.6.1965 say1mlan dahl yap1lmam1§h. Kl§ sonu Kemeragzmda sahaya dikilen 4050 fidandan ya§Iyan hemen hiQ kalma­ml§ gibi iken, Demrede 1761 fidan say1lnn§, Y enicekoyde kl§ sonu ya§Iyan fidan adedi ise 2533 adet olarak digerlerine nazaran fazla l,>ulun­mll§tur Cetvel II.

KI§ sonu olan bu durum, yaz sonunda tersine bir durum alm1§, kumullann gene ayri ozelligine gore fidanlarm ya§ama durumlarl de­gi§mi§tir. Bu. defa, Yenicekoyde yaz zayiab digerlerine nisbetle fazla ol~ mu§tur. Demrede kl§ sonu ya§Iyan fidan adedi 1761 iken, yaz sonu 1377 ye dli§mli§, fakat Yenicekoyde 2533 den 687 ye kadar bir azalma

Cetvel 2. 1965 1ur;.; ve yaz sonlan ile 1966 lu~ sonu itibariyle £leneme sabalarma ve firdan tiirlerine gi)re ya'?lyan fidan a£let ve % Jeri.

Deneme sahalan Say1m giinii Kl.Zllgam

5.6.1965, 210 Demre 19.12.1965 141

25.6.1966 8

5.6.1965 Yenicekoy 19.12.1965

25.6.1966

456 51 44

5.6.1965 ( '") Kemeragoz1 19.12.1965

25.6.1966

5.6.1965 YekQn ve 19.12.1965 % ortalama 25.6.1966

38 3

666 230 55

F1stlk gam1

226 131

2

55 47

102 16

692 288

65

Servi

272 160

55

462 66 56

73 19

734 299 130

KlbriS akasyasJ

386 345 277

425 240 233

811 679 583

Okaliptiis

607 559 399

573 271 248

264 251

1180 1094

898

('''} 5.6.1965 te Kemeragozmda dikimler tam lturuma §eldinde goriilmu§, bu sebeple saynnlan yapllmami§, bilahere fidanlarm surgiin vermeleri neticesi saynna ba§lamimi§tlr. Bunun igin cetvele dahil edilmemi§lerdir. Diger sayunlar 3 saha igindir.

Sahil ganu

60 41

151 4 4

9 4

211 54

8

Gene I Yekun

1761 1377

741

2533 687 632

580 366

4294 2644 1739

OrtaJama ~ft.,

43.68 34.00 18.29

62.54 16.96 15.60

1·±.32 9.03

53.01 21.76 14.31

olmu§tur. Birinde dii§ii§ · % 43 ten % 34 de, ikincisinde % 62 den o/o 16 yad1r. Goriiliiyor ki, Yenicekoyde bu defa digerlerine nazaran yaz zayi~ ab fazla olmu§tur. Bu da, bu kumuldan taban riitubetinin yazm 80 em den daha derine gitmesiyle izah edilir. Diger iki kumulda ise yazm normal olarak 35 • 40 em de riitubet bulunmw~tur.

Netieede ise, ikinei ki§ sonunda iig ayn kumulda ya§Iyan fidan nis­beti, Kemeragzmda en dii§iik % 9, Yenieekoyde % 16, Demrede :% 18 dir. Aneak bu rakamlar, Demre ve Kemeragzmda, dolan perdelerin yu­kan gekilmedigine ve perdelerde kum birikmesinin fidanlan gomme zararlaruim oldugu nazara almarak degerlendirilmelidir. Gerek bu du­rumlar, gerek Yenieekoyde kumla pek az gomiilen perdelerin fidanlan korumaya devam etmeler_i gibi hususlar nazara ahnmca, Demre ve Ye­nicekoyde zayiat ,nisbetinin dii§eeegi ihtimali kuvvetlenir.

GOriiliiyor ki, fidanlardaki ya§ama nisbetlerine k1smen kumullarm ayr1 ozellikleri de tesir etmektedir. Bu sebeple kumul agagland1rmalarmda kumul ozelliklerinin iyi etiid edilip, her kumula gore kismen ozel agaglan­dirma teknigi tatbik edilmelidir. Bu sebeple ornegin, Yenicekoyde 80 em derine giden riitubet faktorii kar§Ismda, vasati 40 em derinlikte yap1laeak normal kumul dikimleriyle ba§anya ula§Ilamaz. Fakat bu kumulda, kum hareketinin azhg1 sebebiyle bu defa fazla perdeye luzum duyulmamas1 ozelligi varrur.

Kumullarda kum s1rtlarmm veya tepeeiklerinin eb'ad1 kiigiildUkge (3- 5 m kadar), rutubetin bu s1rtlarda yazm 80 em den derine gittigi tesbit edilmi§tir. Normal olarak ise, diger kl&J.mlarmda 35- 40 em de rutubet bulunmu§tur. i:§te s1rt klsundaki agagland1rmalarda da bu husu­sun dikkate almmas1 meeburiyeti vard1r. Yenieekoyde kumul sirtlari­nm olmamasma kar§Ihk, Kemeragzmda, kiigiik, miinferit, Demrede birini takip eden biiyiik strtlar, vard1r.

3. Fidan turlerine gore fidanlarm kumullardaki ya~ama ve geli§meleri durumu

Fidan tiirii, kumul agagland1rmalarmda oldukQa onemli bir konudur. II Nolu eetvelde, goriileeegi iizere, denemede kullamlan her tiiriin 2250 adet fidanmdan sahalarda iki kl§ ve bir yaz sonunda kalan fidanlar, s1rasiyle, okaliptiis 898, K1bns akasyas1 583, servi 13, f1stlk gann ~5, k1z1lQam 55, sahil gam1 8 adettir. (Yalmz sahil gam1 adedi 2250 deyil, cem'an 900 idi.)

Yaz ve kl§ sonu say1mlarmdan goriileeegi iizere, kumullarda dikim­ler, gerek yazm, gerekse kl§lll menfi faktOrlerinden zarar gormii§ler-

26

dir. Kurumalar her iki mevsimde, ayn sebeplerle olmw~tur. Bu tesirler­den, hernekadar ya§wan fidan adedi olarak ibrelilere nisbetle miktan Qok gi:irlilen yaprakhlar da, hemen aym nisbette zarar gi:irmi.i§lerdir. Fakat siirgi.in vermekle hayatiyetlerini devam ettirdiklerinden bunlar­da zayiat miktan azalmaktad1r. Yaprakhlarm % 90 mmn bu haldeki fidanlar oldugu si:iylenebilir. Yoksa bunlar zarar gi:irmemi§ degillerdir. Okaliptuslarda ya§Iyan adet hernekadar K1bns akasyalarmdan fazla gi:irlilUyorsa da, K1bns akasyalan okaliptuslardan daha s1hhatli ve daha iyi geli§me gi:istermektedirler. Fidanlarda boy bUyUmesi i:ilgmeleri, kuru­rna ve yeniden sUrgUn yerme sebebi ile yap1lamam1§hr. Bu sene alman tedbirler sonunda bu tesbitler de yapllabilecektir. Fidanlarda bir kere daha gi:irlilmektedir ki, yapraklllardan K1bns akasyas1, ibrelilerden fls­tlk gam1 lmmullara en iyi intibak eden aga<; turleridir. Ancak dikim­lerin sahile yakm veya uzak olu§larmm da tUrlerde tesiri olacag1 saml­maktadn'. Ornegin okaliptuslarm klsmen servilerin de diger arazilerin geri lnSimlaxda iyi geli§me gi:isterdikleri mi.i.§ahede edilmi§tir. Bu da ayn bir deneme konusu olarak gi:irlilmektedir.

ibrelilerde bilhassa gamlarda gi:irlilen zayiat fazlallg1, 1 + 0 ya§ll olan bu fidanlarm derin dikime imkan vermemelerinden ileri gelmekte­c1ir.

Bu sebeple de, bunlann en az 40 em, den derin dikilmeleri halin­de, yapraklllarla daha iyi k1yaslamalar1 mUmkUn olabilecektir. <;Unkli, yapraklllar 1 + 0 ya§mda enaz 1 m boy . yapmaktad1rlar. 30 - 35 em uzunlukta ki:ik yapmaya imkan verecek uzun, madeni tUp veya polietilen torbalar iginde yeti§tirildikleri taktirde, ibreliler de 1 + 0 ya§mda uzun ki:ik yapabilecekler ve bu suretle klsmen derin dikime imkan verebilecek­lerdir. 5-6 em <;ap 40 em boyda uzunlamasma ag1hp kapanabilecek, aliminyumdan yap1lrn1§, boru halinde mente§eli tlipler bu kabil fidan yeti§tirmeye elveri§li ve faydall olacaktlr. QlinkU uzun poletilen torba­larda egilme ve bUklilme, nakliyatta fidamn fazlaswle zedelenmesine sebep olmaktad1r. Bu sebeplede tliplli fidanlardaki kurumalarda, kumu­lun kendi menfi faktorlerine yukanki zedelenme durumu da girmekte­dir. Topraks1z, uzun koklli 1 + 0 ya§h fidan igin de fidanllk topragmm en az vasati 40- 45 em gev§ek bUnyeli olarak i§lenmesi dU§iinlilmek­tedir. Fidanlar 2 + 0 ya§h olsalar dahi enaz bu ki:ik uzunluguna eri§­medikge kumul aga<;l,and1rmalarmda elveri§li olm1yacaklard1r. <;Unki 'klsa ki:iklli fidanlar, bilhassa ibreliler, suyun, tabanda derine kagmaya ba§lamasmm h1z1 oranmda ki:ik uzatamad1klarmdan kurumaktad1rlar.

Fidanlarm kurumasmda ~l§m en mlihim menfi faktorUn tuz yak­maru olduguna deginilmi§ti. Perdelerin gerisinde 3- 4 m kadar olan sahadaki fidanlar, kl§m perdeler dolmadan once, adeta zarar gi:irmemi§

27

hal de olmalarma kar§Ihk, daha. geridekilerin % 90 mnm kurudugu ,tesbit edilmi§tir. Tuz yakmasmm .onemini, perdesiz olan kontrol sahalarmdaki fidanlarm ilk kl§ iQinde kurumalan daha iyi teyid eder (~ekil 28- 29). Qi.inki.i . cetvel 1 de gorlile~egi i.izer.e. ii.Q kontrol sahasma · dikilen ~e§itli ti.irdeki 2250 adet fidandan, ancak . 245 . adet fidan .ya§ar haldedir. Bu 245 fidanm da, ti.ipli.i olmak i.izere 4 adedi f1stlk~am1, 1 adedi k1zllgam,

:)eldl 29: Penlesiz J;;ontrol parselinden lmruyan fidanla r . D enue.

28

1 adedi servi, 11 adedi topraks1z sahil ~am1d1r ki; gerisi 71 adedi toprak­siz, 72 adedi toprakh ve 95 adedi tiipli.i olmak lizere okaliptlis ile Ktbns akasyas1d1r. Yani 7 adet ibreliye kar§thk, 238 adet yaprakh fidan U~ kontrol sahasmda ancak ya§ar haldedir. Qlinkli bunlar da ekseriya kok­ten slirglin veren cthz, dejenete fidanlandtr.

Gorliltiyorki, rutubet faktorli tabanda aym olmasma ragmen, deniz tuzu yakmasi perdeler dolayisiyle klsmen onlenen perde ardmdaki fi­danlara nazaran perdesiz kontrol, bloklarmdaki fidi:mlarda zayiat pek fazla olup 8 adede kar§thk, blok ortalamas1 346 veya 1/43 oranmdad1r. Yalmz bu durum, kumulun menu §artlanmn en sert ve en fazla oldugu on kiSlmdadir. Gerllere dogru ~artlar .kismen yumu§ama:ktadirki bura­larda zayiatm daha az olacagi samlmaktad1r. Bu konu bu sene perdesiz dikimlere denenecek, bundan ibreli ve yaprakhlarm gerilerdeki ye§ama durumlari da tesbit edilebilecektir.

Fidanlarm kurumasmda, fidanlara kum ~arpmasmm oldtirUcti te­sm tuz yakmasi kadar clegildir. Qlinkti, kum ~arpmas1 olmayan, de­neme dl§l kayaahk veya ~akthk olan digre sahillercleki K1zil~am, Oka­liptlis, K1bns akasyas1 veya <;mar .. gib tiirlercle de aym §icldette kuru­malar oldugu gozlenilnll§.tir. Bu yerlerdeki ya§h ve yapraklan sertle§mi§ aga~lar1 dahi, denizden taraftaki ylizlerinin kt§m deniz f1rtmalarmda k1zanp, kurudugu ekseriye gorlileen hallerclendir. ,Kaldi'ki tuz yakmas1 1+0 ya§h taze fidanlara claha ~ok zarar vermektedir. Gene KemeragzJ, ve demre gibi kumul sahalarmcla miinferit, halde bulunan boylu ve ya§h K1z1lQam ve Ftsbk~amlarnnn ta~lar1 seviyesine f1rtmanm kumu ula§a­mamakta, bu sebeple §iddetli kum ~arpmas1 olmaktadtr. Fakat bu aga~­larda cla aym tuz yakmasmdan ileri gelen kurumalar gorlilmektedir. Qtinki kumun kt§m futmada ~arpma teesirinin ekseriye satlhcla oldugu

. ve a§agi kisimlada savruldugu dii§linUlUrse, ibrelilerin boylan sebebiyle bu menfi faktorden de yaprakhlara nazaran daha , ~ok zarar gorcltigli tahmin edilir.

Bu arada ku;}m, en mlihim menfi faktor olarak gorlilen deniz tuzu yakmasmda, deniz suyu kesafeti de habra gelmekte, bilhassa s1g sa­hillerde btiytik 1rmaklarm clenize kar1§hg1 yerler civarmdaki kumullar­da tuz yakmas1nm azalacag1 dli§lintilmektedir.

Gi.ineyde, kumullarda fidanlarm kurumasma sebep olan diger bir menfi faktor, kuzeyin kurak, olclukca §iddetli eser ve 8 - 10 senecle bir dondurucu tesiri. olan (- 5°) poyraz rtizgariclir. Bu rtizgar, 1961 ki§mda Ktbns akasyalarmm 3-4 em; kahnhga kaclar olan dallarmr, govdelerini dondurup kurutmaktad1r. Bahara dogru kahn olan govdeler govcleclen ve inceler ise, kokten stirgtin vermekle ya§Iyabilmi§lerdir. Denize z1t yon-

29

den esen bu poyraz riizgan deniz riizgarlan §iddetinde olmasa da 20 - 30 em. derine kadar fidan koklerini agmakta veya fidanlan gommektedir;

Bu da zayiata sebep olmaktadtr. Yazm ise, kurak olu§u sebebiyle, bu riizgarda kumul sath1 pek ,fazla k1zmakta, genQ, bilhassa k1sa boylu ibreli fidanlarm yanmasma, ayl'lca, tebahhurab artbrmakla fidanlarda transprasyon diizenin bozulmasma ve kumda rutubetin daha QOk azalma­sma sebep olmaktad1r. Bu yonden poyrazriizgarmm bu tesiri de tiirlerde ihmal edilmeyecek menfi bir faktor olmaktad1r. Nitekim, daglarm sahile yakm ve paralel c1dugu yerlerde, daglar bu riizgara kar§l bir set te§kil ettiginden riizgarm menfi tesiri arka k1s1mda azalmakta, bu sebeple na­renciye tiirii, ornegin, Alanya, Finike, ve Demre'de, Antalya ve Manavgata nazaran daha iyi olmaktad1r. Fidanlarm primer ibreleri ve yaprakhlarda taze yapraklar merifi faktorlerden daha QOk miitesir olmaktad1r. K1bns Akasyasmda sertle§en yapraklar. tuz,yakmasmdan en az zarar gorenyap­raklardir.

K1§ iQinde on kumulda yer, yer taban k1srmlarda taban suyunun yiize Qlkmasl ve .bunun uzun zaman kalmas1 da koklerin veya baz1 hallerde klsa govdeli ibrelilerin kok ve taQlarmm hava alamamalan baklmmdan zarar gormelerine sebep olmaktad1r.

Fidanlarda kl§ sonunda zayiat,% 47 iken yaz sonunda % 82 ye Qlk­mi§br. Bunda yazm suhunet yiikseklivi ve kurakhg1 ile bilhassa taban rutubetinin derine gitmesi amil olmu§tur. Yenicekoyde kum rutubet de­rinliginin 80 em den a§agi inmesi keza ibrelilere yazm en miihim menfi tesir olmaktad1r.

4. Fidan §iekillerine gore fidanlarm kumullardaki ya§ama ve geli§meleri dunmm

Denemede topraks1z, toprak konularak dildlmi§ ve _polietilen torbah (tiiplii) olarak hazirlam!J, dikimde torbalan Qikar1larak dikilen fidanlar kullanilmi§tl. Her tiiriin iig ayn tipte haz1rlanan fidanlan 4 ayn perde tipi ve

1perdesiz kontrol sahasmda denenmi§ti.

Denemede genellikle tiiplii olan fidanlarm digerlerine nazaran daha iyi netice verdigi tesbit edilrni§tir. Cedvell de bu durum rakamlarda kendini gosterir. Tiiplerde ya§ayan fidan adedi 738 oldugu halde top­raksizlarda 539 dur. Bu rakamlara gore dig;erlerine nazaran tiiplerde goriilen iyi durum normal ise de, toprakhlarm tapraks1zlara gore fena durumu normal goriilmemektedir.

Qiinkii mikroorganizma hayab daha az olan kuma, toprak konul­masile yap1lan dikimlerden daha iyi netice limit edilmekte idi. Bundan,

30

getirilen toprai'bn organik maddesinin veya kimyevi ,eV[safnun kuma nazaran daha fena olmas1 gibi,bir netice Qikmaktadlr. Yabut kum rutu­betini igine alma ozelligi az olan bir toprak dli§liniiliir.

Bu sonuglar bize topragm boyle dikimlerde lalettayin bir yerden de­gil, humuslu, organik hayatiyetli bir yerden almmas1 laz1mgeldigini ve ayriCa, bu toprak c;ukurlara konulurken kumla iyi kans;tlnhp, rutubetin igeri gec;mesi igin gev§ek blinye kazandmlmasmm icabettigini izah eder. Bu sonuQlar da bu sene yap1lacak ikinci dikimlerle daha iyi aydmlana­caktlr.

Tliplli dikimlerden de daha iyi sonug almacag1 linlit edilmekte idi. Sonuca, nakliyatta torbalar iQindeki topragm ktsmen dag1hp, igindeki koklere zarar vererek tesir ett(gi, ayr1ea dikim amnda fidamn torbalan kesilip atlhrken, gene aym yonden koklere zarar verildigi samlmaktadir. Bu sebeple bu defa torbalarm yalmz altlan kesilip fidanm torbastyla di­kilmesi yoluna gidileeektir. Boylece belki fidanm dipteki koklerinin daha derine, rutubete uzanmas1 zorlanm1s; olaeak, yan koklerin geli§mesi kls­men azalaeakhr. Bu defa torbalarm daha uzun (30 em.) ahnn:ias1 ile kok­lerin de daha uzun olmas1 temin edileeektir (Evvelkiler vasati 23 em idi). Bu da biraz daha derin dikime imkan vereeektir. Fakat evvelee tlir bah­sinde sozti edilen mente;;;eli uzun aluminyum veya plastik gibi tiplerin uzun koklti fidan yeti§tirmede polietilen torbalara nazaran daha bas;ar1h olaeag1 kuvvetle limit edilir.

Antalya Fidanllgmda, is;letmenin kendi agaglandtrmalan igin 30 em boyunda torbalar igine yaptig1 ekimlerden elde ettigi gam fidanlar 50-60 em kok yapmi§lar fakat koklerin 25- 30 em lik kiSirnlan torba dibin­de kiVr1larak kans;tk bir hal almts;hr. Bu ges;it fidanlarda bOyle toparlan­mi§ uzun bir kokiin dikimde budanmas1 tedbirinin ise fidam zaytf dti§ti­reeegi dti;;;iiniilmektedir. Bu sebeple denemede koklti fidanlarm koklerini k1smen buday1p, k1smen agarak fidanm derine dikilmesine gah§Ilaeaktir,

30 em boyundaki torba iginde bu kok k1vnkhg1m yapan fidanlarm, 10- 15 em boyundaki kap veya saksdarda daha gok kivnlaeagi ag1khr· Bu sebeple Side- Sorkun'da oldugu gibi evvelee yap1lan baz1 agaglandlr­malarda bu halde clan fidanlardan beklenilen sonueun ahnmamas1, danlarm bu kok kivrilmasmda eevap bulmaktadir. Bu tip fidanlar dikim­den sonra ekseriya duraklamakta veya kurumaktad1rlar. Fidanhkta tor­balar iginde goriilen tig tlirlli malzeme ;;;ekline gore Ug turlli kok tes;ek­klilii de gozlenmi;;;tir. !nee kumlu malzemede inee, dagm1k, zay1f bir kok sistemi, gevs;ek blinyeli olanda torbay1 dipten delip as;ag1daki toprakta da ilerlemi§ kuvvetli bir kaz1k kok ve sert toprakh olanda zay1f gayri­muntazam, bir kok sistemi ·gozlenmis;tir.

31

Deneme igin haZirladrg·1m1z 30 em boyundaki polietilen torbalar igin~ deki fidanlar normal gev§eklikte, iyi bir malzeme iginde kuvvetli bir kok sistemi yapml§lar, bir gogu bir kag mm kahnhktaki ug koklerini torba­mn dipte evvelee ag1Ian su akma deliklerden alttaki topraga uzatm1§lar, bir k1smmda da gene kok krvrrmlan gorillmiis;tlir.

:i:s;letme fidanhgmda, tliplli frshkgamlarmm vasati 15 em boy alma­lanna kars;rhk deneme igin bu defa yeti§tirdiklerimizin boylarmm aym miiddette ortalama 24 em olmasr, torbalara konulan malzeme ve sulama farkmdan ileri geldigi samlmaktadir. Nitekim Zeytinkoyli fidanhgmda bu fark gorlilmemis;tir.

IV. Netice

Denemenin araziye vaz'mdan bu giine kadar gegen iki sene iginde denemenin aGilmasma olan liizum ve sebepler, alman baz1 sonuglarla te­yit edilmis; ve denemeden tahmin edildigi iizere baz1 mliphem durumlar aydmhga kavu§mus;tur. Ornegin Akdeniz kumullarmm bile ayr1 karekter­de olu§lar1 ve bu ayn karektere gore ayn neticeler almaeag1 tezi dene­menin ilk tatbikatmda ge§itli konularda kendini gostermi§tir. Bu ayr1 ka­rektere gore ayn tatbikat liizumu da bu sonuglarla teyit edilmi§tir;

Perde tiplerinin maliyet ve gahs;mas1 durumlarr, bu deneme ile ayrr kumullara gore ayrwa aydmlanmi§tlr. Perdelerden alman bu sonuglar llizumlu yere gore bu tiplerden birinin kullamlmasma oldukga l§Ik tut­maktadir. Gene her kumulCiald kumul agaglandrrmalarmda perdelere ih­tiyag olup olmad1g1 ile bir veya birkag s1ra yap1hp yap1lmamas1 durum~ larmm kumul karekterine gore degi§ecegi, bu deneme ile bir parga daha izah bulmu§tur. Baz1 kumullarda perdelerin oyle 3-5 senede degil bir flr­tmada 2 - 3 giin iginde kumla gomiilliverdikleri ve bunun neticesinde de arkalarmdaki fidanlarm 1 - 2 giin iginde biiylik zarara ugrad1klar1 tesbit edilmi§tir. Bu durum bilhassa ki§m perdelerin hemen her giin kontrol al­tmda bulundurularak, daimi gah§Ir halde tutulmalarmm zaruretini orta­ya koymw,;tur. Denemede perde konusundan alman bu bilgiler gibi fidan tiirii ve §ekli konusunda da faydah baz1 sonuglar elde edilmi§tir· Evvelki bir misal hilafma olarak 1+0 ya§h ibrelilerle normal kumul agaglandrr­masmm zorlugu bu denemede tekrar kendini gostermi§tir. Ancak mas­raf goze ahnarak perdelerin s1k yap1lmas1 ile kumulun baz1 sukunette olan taban k1s1mlarmda bu fidanlarla klsmen ba§anya ula§llabilecegi tahmi­nimiz teyid edilmi§tir. Denemenin deva.:nunda bu durum daha da aydmh~ ga kavu§acaktlr. Fidanlarm tliplii, toprakh, topraks1z olarak yap1lan di­kimlerinden baz1 degi§ik neticeler almffil§, tatbikatlarda baz1 hatalar ola­bilecegi ( tliplerde kok k1vrilmas1, kumul s1rtlarmda rutubetin taban yer­len~ nazaran bir kag misli daha derinde olmasmm dikkate almmai.uasr,

32

aban yerlerde su biriken k1s1mlara dikim yap1lmas1 gibi) hususlar tesbit veya gozlenilmi§tir.

Denemede yaprakhlarda yaprak budamas1 ve 1+0 ya§h ibrelilerde daha uzun koklii fidan yeti§tirilmesi imkanlan ve bunlarm faydah ola­cagi durumlan birer konu olarak belirmi§tir. Kumullarda fidanlan tuz yakmasmm rutubet probleminden miihim oldugu kendini bir daha gos­termistir. Dikimlerde 40- 80 em derine olacak bir dikimin rutubet konu-

- . f

sunda bir tedbir olabilecegi inancma vaulmi§tlr. Perdelerin kumullarda gerilerindeki fidanlan ancak yiiksekliklerinin 3 - 4 misli kadar bir dar §e• rit sahasmda tuz yakmasmdan koruyabilecegi tesbit edilmi§tir.

Denemede tesir birliginin devamh olmas1 gerekgesiyle baz1 perdeler kumla dolmasma ragmen, aym yiikseklikte birakllmi§lardir. Bu sebeple, dolan perdelerin yiikseltilmemesi ile baz1 konularm tesbiti aksami§tl. Bu defa alman tedbirlerle bu aksama giderilmi§tir ki, bi::iylece diger konu­larla beraber kumullarda On, orta, geri k1s1mlarmdaki perdesiz agaglan- ' d1rma, derin dikim, yaprak budamas1 gibi hususlar da, bu defa daha slh­hatle ele ahnabilecek, miiphem baz1 hususlar daha iyi aydmlanacaktlr.

Denemenin bu ilk tatbikatmda alman bu baz1 sonuglarm ve elde edi­len baz1 gi:izlemlerin, denemenin sonuglanmasma kadar beklemeden roes­lege arzmda bir fayda saglayabilecegi dii§iiniiliip bu ara rapor hazirlan­ffil§tlr.

Son olarak §U hususu belirtmek yerinde olui: ki, memleketimiz igin kumul konusu iizarinde ne kadar durulsa yeridir. Aktif halde ve oniinde orman bulunmayan ~umullarm verdigi zarar tahminin iistiindedir.

Kalkan - Ovagelemi§ mmtakasmda bir lmmul ardmda gam ormam ile kaph olan, top~akl1, kayahk 100 - 200 m yiiksekligindeki tepelerin, orma­mn k1smen tahribi ile nasll kumla kapland1gm1 ve kumun gerilere gitti­gini gi::irmek, bu konunun memleketimiz igin olan biiyiik onemine, ben­zerleri igin bir ornektir. Burada kumul daglara sarmi§ (§ekil 30), tepe-

~ekil 30. Kalkan- Ovagelemi§?te Dedetlagmm tleniz taraflmtan Inunwun geli§?i.

33

leri kum y1glll1 haline getirmi§ (~ekil 31), mevcut ~amlan bu gUn sadece dallan gorlilebilecek seviyeye kadar gomdligti olmu~ mekil 32). Ve geri­lerdeki ziraat arazilerini i~gale ba~lam1~tlr mekil 33 - 34) . Meslekte ba­Zl meslekta§lanm1zm bile kumullarda haUl. kum hareketi bulunup bulun­madi~m ve zaran olup olmad1gmi mi.inaka~a etmelerini i~itmek ise ko­nunun bir diger hazin yonlidlir· Qi.inkli mevcut aktif kumullarm verdigi zarar bir tarafa, mevcut kumul ormanlarmm hala tahrip ve otlatma ile

~ekil 31. De<ledagi: 1;epelerine ·· kumun tirma~x ve ~gall.

~ekil 32. De<ledagxn<la boylu bir . 9amm kumla ortiilmesin<len sonra ~arula kalan <lallan.

34

------ -----~-- ---

~ekil 33~\: _De~ep~g-inda · ~ep·eleri · · ~ai1 · kui.:.un depolamp gerideki tanm · ·. _ ·. ; ··'.' ·''<t·: arazilerini i§gale ba§lamil.st : ·

· ·:·. -7 :·.A: ..•. ,

~eldl 34: Evvelce ormam kesilmi§ 6langoz l!,labildigine· uzanan sahalarm ,)mmla _i5gal .·edilmi~ halin:e bir, .orne~.

aktif kumuliar' haline getirilmeleri devam1 ise konunun esas hazin olan yonlidlir. Kdnyanm tahriple meydana getirilen Karapmar kara kumulla­ri da memleket topraklarmm kanayan ayr1 bir yaras1d1r.

TEKN!K RAPOR : 11 ox. 116

BURDUR'DA EROZYONU ONLEYiCi TEDBiRLERiN ARA$TIRILMASI DENEMESi

onsoz

1\lustafa SOLAK Giiney Anadolu OrmanCillk

Ara§tirma !stasyonu

Burdur ilinin giiney, glineybab ve giineydogusunu ~evreleyen arazi lizerindeki, tabii vejetasyon uzun zamandan beri bilhassa be~eri sebeb~ lerle tahrib edilmi§, buna dogal sebeblerde inzimam edince bugi.inkii ~1p~ lak ve korkun~ §eklini alml§, neticede tabiatla insan ili§kileri ve dengesi bozulmu§tur. Arazi lizerinde vaktiyle mevcut ot ortiisli a§m ve devamh hayvan otlatmalanyla aga~c1k ve aga~larda mahrukat almak, tarla yap­mak maksad1yla kesilmi§ koklenmi§ ve yangma verilmi§tir. Bu tabii ve~ jetasyondan mahrum kalan bu ~evre topraklar1 su ve riizgar erozyonuna ugruya ugruya hayatiyetini kaybetmi§ ot dahi btiyiimiyecek bir hale dii§· mii~tlir. Buralardan rlizgarla u~an, su ile y1kanan topraklar yer degi~­tirmi§ hasll olan materyal akarak kara yolunu, demir yolunu, bag ve bahgeleri basml§ zaman zaman sel sular1 olarak §ehri dahi tehdit etmi§­tir. Bu afet ve· zararlarmdan kurtulmak i~in ~ehir igindeki derelerde mi­haniki tedbirler almml§sada, zararlar1 doguran ve her zaman tekerriir edecek tehlike onlenememi§tir.

Su toplama havzasmdaki erozyonun hasll ettigi zararlar ve tehlike, derhal erozyonla mticadeleyi ve mlicadele metodlarm1 bulmaya zorlann§ bir an evvel kesin kararlar ve daimi tedbirler almaya mecbur etmi§tir. Bu civar arazide toprag1 yerinde tutmak, has1l olan su ve riizgarm top­rak tizerindeki tesirlerini zarars1z hale sokmak igin, buglin girglplak olan arazinin klilttirel tedbirlerle ye§illendirilmesini saglamak laz1md1r. Eroz­yonun vlisat, §iddet ve nev'ine toprak yap1sma ve muhitin iklim ozellik­lerine gore, toprak i§leme usullerinde, agagland1rma tekniginde en pra­tik ve en ekonomik yolun bulunarak tavsiyede bulunmak ve tatbikatdaki alakahlara misal ve ornek vermek maksadtyla ara§tlrmaya gegilmi§tir. Erozyonun bu korkun~ hali kar§tsmda sahadaki mutlak korumamn sag­lan:qJaSl, hayvan otlatmasmm suretikatiyede menni §artlan tahakkuk ettikten sonra erozyonla mticadele metodu ara§tlr1lmasma ge~ilmi§ bu maksatla arazide a§ag1da tarif edilen iki hektarhk k1s1mda ~ah§malara ba§lamlmi§br. Bu mticadelede almacak tedbirleri tesbit ve tayin, teknik yonii, planlamasl mali portresinin ekonomikligi iizerinde durularak bir ara§tlrma a~tbnas1 ve denemesinin vazedilmesi 1961 yllmda Ankara Or~

36

manc1hk Ara§brma Enstitlisii Teknik Komisyonunca kararla§tmlmi§, gah§ma olarak Ara§hrma Enstitiisii Toprak Muhafaza K1s1m §efi Ke­mal A§k ile Antalya Ara§brma :i:stasyonu Toprak Muhafaza ve sel ya­taklarmm 1slah1 k1smmda gah§an Miihendis Mustafa Solak'a mii§tere­ken yiiriitmek iizere vazife olarak verilmi§tir.

1961 de ana i§ plam Kemal A§k tarafmdan yap1lan denemenin 1962 de ayni §ahsm yaphg1 tatbikat plamyla araziye vazedilmi§tir. Deneme bu haliyle devam ederken 1965 de toplanan teknik komisyonda cari mii­zakereler sonunda ve matematik :i:statistikgi C. E Jensen'in denemenin istatistiki metodlara uygun olarak vazedilmedigi miitelas1da nazara ah­narak denemenin durdurulmas1 halihazir durumun bir raporla bildiril­mesi istendi.

Denemenin be§ sene devam eden tatbikatmda da goriildiigii Uzere gergekten deneme yerinin problem sahay1 temsil etmedigini maraz ve :rakunlara gore tekerriirii yapllmad1g1 bir gergektir. Bununla beraber bu eksikliklerine ragmen faydah olacak baz1 donneler elde edilmi§tir.

Arazi hakkmda bilgi

.. ·· D.eneme yeri Burdur ilinin hemen .gi.ineyinde belediye gazinosu ci­varmda, iki hektar viisatinde, genellikle kuzeye bakar, ortalama meyil % 50, yiiksekligi 975 m· dir. Ana. ta§l killi mann ve gegirgenligi zay1fhr. Dere iglerinde, .dere yataklarmda ve s1rtlardaki diizliiklerde oldukga ka­lm irlCe materyaldan ibaret toprak bulunmaktad1r. Yamaglar ve dik me­yilli yerlerde riizgarla ugan ve su ile y1kanan topraklarm kalmamas1 se­bebiyle sathi toprak bulunmakta ve basmca ezilen, bir miiddet sert marn fopraklatdan ibarettir. Topragm PH 1 7.77 ile 7.78 arasmda degi§mek­tedir. CaCos miktar1% 31.40 ile% 54.70 kil miktan % 47.88 ile '% 50.74 -silt miktan% 34.36 ile% 31.68 total kum miktar1% 17.76 ile !% 17.58 arasmda degi§mektedir. (iki profilde alman numunelere) Arazi tizerin­de denemenin vazedildigi s1rada 31 adet mahalli isimleriyle tesbit edil­mi§ ot nev'i ile uzun mllddet a§lrl hayvan otlatmasmdan ba§llll kaldira­mami§ deforme olmu§, agagCik §eklinde ahg gahg1klan bulunmaktad1r. Botanik ismi tesbit edilenler Astragalus semper'U'ins, Alyssum Sp., Echinophora sibhorpiana Guss., Echinophora anatolica Boiss· Orataegus sp., Oapparis, Euphorbia sp., ConvolV'ulus sp., Salvia rosifoz.ia Rosa sp., Phloni§, Scorzonera, Satureia sp., Pennisetu.m 01'ientale Rich., Glau.ciu..m flaum, Noaea mucronato Forks. Aschers._, Thymus sp., Kontschy(tnus Bois§.

Ar~zi Akdenizden goller mmbkasma gegi§ yerinde bulunmaktad1r. !lkbahar v~ Sonbahar yagmurlar1 kafi miktarda olmakta Temmuz ve Agustos aylarmda da baz1 seneler yagmur yagd1g1 goriilmektedir.

37

{Jaii§mamn araziye intikali, tertibi ve uygulamas1

Yukar1da yeri ve nitelikleri belirtilen arazide 1961 de yap1lan ana i§ plam ve 1962 de yap1lan tatbikat plamyla arazide uygulamasma gegil­mi§tir.

Toprak yap1smm erozyona kar§I hassas hali, dik meyillerin bulun­rnasi, bOlgenin iklim ozellikleri tabii vejetasyonun geiinesini giigle§tiren faktOrler oiup; bu sebeble almacak mani tetbirlerin tayin ve tesbitinde takip edilecek metod arazinin durumuyla dikte edilmektedir. Arazi va­ziyetine gore toprak i§leme §ekilleri, getirilecek ot, agagc1k ve agag nev'ileri ve mahalli §artlardan faydalanma imkanlar1 ara§brilmi§ ve iizerlerinde dikkatlice durulmu§tur. Yamag ve s1rtlarda, topragm sathi bulundugu kisimlarda dogr,udan dogruya agaglamalardan kagllmi§, §im­diye kadar Agaglama Grup Mi.idiirliigi.ince bu civar arazide yap1lan agag­lamalardan faydalamlmi§ gi:irillen hatalarm tekrarmdan sakimlmi§br. Dik Yamaglarda malg tatbikatma, kleyyonaj ve canh baraj, Amerikan git yapma §ekillerine gidilmi§ hatta dere iglerinde ekonomik sebeblerle gimen ve gaym kesekleriyle tahkimata gegilmi§tir· Toprak stabilizasyo­nunda mihaniki tahkimatlar yap1larak tedbirleri ba§anyla sonuglanma· sma yardim edilmi§tir. Problem sahanm gok geni§ olmasma ragmen, de­neme igin aranan bu iki hektarhk sahadaki neticelerin be§ sene sonra

· ahnan sonuglarma gore faydalamlacak ve i:izet olarak a§ag1da tavsiye edilecek sonuglar bulunmw~tur.

Denemede 17 parselde 13 ot nev'i 4 agagc1k (<;ah) 15 nev'i agag ti.i­rii denenmi§tir.

Parseller, tiirler, toprak i§ieme §ekilleri, tedbirler :

Deneme Parsel I

Arazi i.izerinde bu parse! mutlak korumaya ayrilml§ olup parsel de­neme sahasmm sag. tarafmda kiigiik bir derecik iizerine oturmaktad1r. Havza kuzeye, giiney ve bab expozisyonlarma maliktir. Kuzey maile vejetasyon bak1mmdan zengindir. Koruma sahasmdan toplanan mahalli isimleri a§ag1da gi:isterilen 21 adet ot tlirli vard1r. (Orak k1ran- Yapi§ak otu - Aynk - Ellik - An Sormugu - Sliplirge - Kekik - Sakarya yonca- Ben-· lik- Keklik- Geven- Tav§an- Turna- Gelin elmas1- Kelleli- Ar1- Sak1zhk dikeni - Siitlegen - Yir • Ac1m1k - Gelincik) Koruma sahasmda be§ sene iginde tabii vejetasyon (ot) geli§mi§ ve saba k1smen kaplanml§br. Bu­danmi§ bulunan ahglar taze siirglin vermi§tir. Slirglinlerin ortalama boyu 40.50 em olup en uzun boylar bir metreyi gegmektedir.

38

Deneme parseli D

Deneme sahas1 5X5 m eb'admda olup 20X20 em arahk ve mesafe­lerle a~llan ~ukurlara eivardan toplanan ~ynk (Oynodon daktylon) 3-4 adet gelecek §ekilde yatmldi ve toprakla kapablarak Uzeri hafif bastml­di. Ba§kaea bir toprak i§lemesi yapllmad1.

5 Sene iginde, her sene daha iyi olmak Uzere bUtUn ~elik ocaklarmm tutarak, inki§af ettigi ve sahay1 bariz bir §ekilde ye§illendirdigi ilk se­neler ortalama 5 em. olan sUrgUnlerin 1966 i~inde 120 c.m· ula§hgi ve sahanm mUtecanis olarak kapand1g1, yay1lmanm vuku buldugu ve dene­menin dere i~lerinde k1smen toprakh dUzlUklerde olumlu sonug verecegi kanaatma vanld1.

Deneme parseli ill

Gradoni, badem - ekim - Dikim - mahalep dikim

15x15 m eb'admdaki deneme sahasma 4 adet 3 m arahkh ufak tipte gradoni in§a edilmi§, bir gradoniye 12 adet mahlep fida1m dikilmi§­tir. ikinei s1raya badem fidam dikimi 3 ve 4. gradonilere de 25 gUnlUk katlamaya tabi tutulmu§ badem tohumlan ekilmi§tir.

5 Senelik mli§ahadeler ve Olgmeler sonunda ~ok zay1f olan mahalep fidanlan 1. sene eanh hallerini muhafaza etmi§lerse de netieede buglin hepsi kurumu§ durumdadir.

2. Grodoniye dikilen 12 adet badem fidamndan 1962 senesi iginde bir tanesi canh digerleri kurumu§tur.

3. ve 4. gradonilere yapilan badem ekimlerinden 19 adetten en boy­lu sUrgUn 33 em. en k1sa slirgUn 2 em. ortalama boy 21,9 santimdir. Di­ger s1radaki 41 adetten en boylu sUrgUn 64 em. en k1sa slirgUn 14 em· ortalama boy 31,5 cm.dir. Badem ekimlerinde 5. sene sonunda olumlu sonu~lar almmi§ bu topraklarm gradoni yaparak, toprag1 i§lenet"ek ba­dem ekimleriyle hem aga~lanaeag1, hem de zirai gelir getirecegi kanaa­tma vanliDI§br. Civarda dUzlliklerde ve k1smen yamaglarda yeti§mi§ ve meyve veren badem aga~lar1 da durumu teyid etmektedir.

Deneme parseli IV (Mal9la nmhtelif ot uevileri eldmi)

Doguya bakar % 35-50 meyilli bir arazide 15x15 m eb'admda de­neme sahas1 almarak denem3 sahas1 s1ralar aras1 1.20 m kaz1klar ara­SI 70 em. olmak lizere 5 em. kalmhktaki kaz1klarm 20 em. toprak lizerin­de, 40 em. si toprak i~ine gak1lm1§ vaziyette tesviye egrileri yonlinde ka­ziklandiktan sonra Uzerine 5-10 em. kahnhgmda malg materyali (ot-

39

~ah, "1rp1) toprak yanm kazma agaz1 gapaland1ktan sonra ve tohum ser­pilip kari§bnhp atllmi§tlr.

Tohum nevi Miktan Gram Men§ei

M elilot~~,s alba 250 Ankara ATThenatherum palistrum 70 » Sangi..sOTba minoT 250 »

Vicia tenifolia (Efek) 200 !sparta TTifolium Tepens 30 »

OnobTychis hypDTgyrea 100 » ( oktiz yoncas1) 100 !sparta Agripymn sp. 100 » Medicago sp (Kara yonca) 100 » Agripyron sp 100 » Sanguisorba sp 100 » Dactylis glomerata 100 » Onobrychis sp. (Yabani korunga) 100 »

Ekim yap1ld1ktan sonra tizerine ince bir toprak tabakas1 atlld1.

Be§ senelik gozlemlerden sonra Efek otu, korunga daktilis, Okiiz yoncasmm ilk senede intag ettigi, baz1 graminelerin gimlendigi 1963 -1964- 1965 - 1966 y1h iginde yap1lan mli§ahadelerde yap1lan ekimle saha.­nm stabil hale geldigi % 70 oranmda banz §ekilde ve mi.itecanis olarak ye§illendigi gori.ildti.

Boyle Qiplak yamaglarda ot ekimlerinin, bu §ekilde toprak haz~rla­narak, gerek toprak rutubetinin ve topragm muhafazas1 malg materyali ile orttilerek yaplldigi taktirde % 80 ba§arl saglayacagi kanaatine varll• d1. Ot materyalin kullamldigi sene gtirtiytip topraga kan§bgi, ince ka­vak dah materyalmm glirUmeden 3 - 4 sene toprak tizerinde kald1g1, me­§e kaz1klarmm ise halen saglamhgm1 · muhafaza ettigi, malg tatbikab suretiyle yap1lan ekimlerin, aym maile ve sahada yap1lan ve malgs1z olarak uygulanan g1plak sahadaki aym nevilere ait gizgi ekimlere naza­ran ba§ar1smm % 60 fazla oldugu gortildU.

Deneme parseli V (muhtelif ot tiirlerinin 9izgi metoduyla ekimi)

Aym sahanm ve IV nolu deneme parselinin gtineyinde :% 57 meyilli saha Uzerinde, tabii vejetasyonu bulunmayan bir sahada 15x15 m eba­dmdaki yer hi~ bir toprak haz1rlamas1 yap1lmadan yalmz ekim gelecek yerlere kazma ucuyla gizgi ag1larak a§ag1daki tohumlar ekildi. Uzeri ha;.. fif toprakla orttilerek basbrlldl.

40

S1ra No.

1 2 3 4 5 6 7 8 9

10

11 12 13

Ot nevi

Vioia norbonensis (Koea fig) Onobrychis hyporgyrea Sangisorba minor Vicia tenifolia (Efek) Melilotus alba (Ankara) Arrhenatherum elatius Onobrychi.s sativa (Korunga) Trifolium repens Melilotus alba (Isparta) Oolutea arborenscens (Elmadag) (SICak suya at1ld1) Ooltdea arborescens (Antalya) (ablmadan) Dactylis glomerata Siiptirge otu (Burdur)

Qizgi adedi

6 4 4 4 3 3 4 1 4

2 2 4 4

Bu tohumlar yukandaki tarih iizere sahaya Mart sonu ay1 itibariy­le ekilrni§tir. 1962 rnii§ahede y1lmda ve Haziran ay1 iQinde goriilen du­rum : 1 numaradaki Koea fig senesi iQinde hepsi intaQ etmi§ aym sene­de kururnu§ ve sahada diger y1llar hiQ goriilmerni§tir. 2 numaradaki Onobrychis hyporgyrea ilk y1lda seyrek olan intaem1 diger Yillarda ta­mamlarnl§. Halen sahada mevcut olup tohum vermekte 70 - SO em boy­lanmakta etrafa dallanmakta, 1 m yi geQen kaz1k kok yapmaktad1r. Et­rafa sagbg1 tohumlarla yayhma sahas1m geni§letmekte ve toprag1 1slah etmektedir. MalQSIZ sahanm ve ot ekimlerinin en iyi ba§an gosterebilir, sahaya gok iyi intibak etrni§tir. 3 numaradaki Sangisorba ilk yllda vaki intae1 son yillarda erozyonla kaybetmi§tir. ilk yil sahay1 maydonosa ben­zeyen §ekli ile% 50 kaplarni§br. Kalan tek tiik olan k1sm1mn sak ve dal verdigi 15-20 em biiytimli§tlir. 4 numaradaki Efek otu ilk ytl intae1 za­yiftir. 2-3 em boy alrni§ 1963 ve 1964 y11larmda biraz boylamni§ ve dal­lanmi§Sa da arazide devam eden erazyona devam edememekte ve dayan­mamaktadir. 5 ve 6 numaradakilerin ilk y1lda alan zay1f ve seyrek intac1 diger yillar kaybalmw~tur.

7 numaradaki Karunga ilk yil seyrek alan intaQ diger y1llarda kay­balrnu§ (Fakat bu yem nebatmm dere iglerinde ve kenarlarmda alan tat­bikab iyi sonuQ vermi§tir). 8 numara ilk yil zay1f bir intac gostermi§ diger yillar kaybolmu§tur (9 numara 8 gibidir). 10 numarada bulunan Oolutea arboresecens ilk y1l zay1f alan intacm1 diger y1llar kapatarak, 4 gizgi halinde yap1lan ekimin 1966 y1h iQinde yap1lan mli§ahadesinde sa­hay! tam olarak kaplad1g1 ve mUteeanis halde sahay1 orttligii ortalama bayu 10 em, en uzun boyu 20 em aldugu goriildU. Sahada toprag1 riizga-

41

rm UQUrmasma ve ktsmen sathi erozyon bulunmasma ragmen bu agaQ­Cik nevinde gorUlen ba§art esasen azot baktmmdan fakir olan bu top• raklarm agaQlandmlmasmda topragm 1slah ve fiziki vasfmm ytikseltil­mesinde topragm ihtiyaCI azotun da legtimlinoz olan bu bitki tarafmdan kolayca verilmesi dli§linlillirse oncli agaQctk olarak getirilmesi tavsiye­ye §ayandir. Akasya gibi bu bitkide isteklerinde mti§klilpesent degildir. Dere iQlerinde bilhassa dlizlliklerde tohumdan ekimle kolayca yeti§ecegi anla§Ilmi§hr· (Tohumlarm steak suya ablmi§ ve atilmami§ olmas1 in~

taQta ve geli§mede bir fark yaratmamt§br. Bu bitkinin ekimle olan tat­bikati fidanla olan tatbikatmdan daha olumlu ve daha ekonomik sonuQ vermi§tir. 15 nolu parselde ve kleyyonajda olan fidan dikiminde de ba­§ari saglanmi§Sa da fidanlarm muhite intibakt ve geli§lllesi istenilen slir'atte ve saglamlikta degildir. (11 numara iQin 10 numarada mUtalaa verilmi§tir.

· 12 numarada bulunan Daotylis glomerata: ilk yll olan zaytf ve sey­rek intae diger ytllar kaybolmu§tur. 13 numaradaki SlibUrge otundaki intaQ gorlilmemi§tir.

Deneme parseli VI Soglit kordonlari

Bu kurak ve erozyona QOk maruz sahalarm kurakhgma dayamkh bir soglit ttirli bulunamamt§br. Yalmz 1963 y1hnda temin edilenSalix alba ve Salix nigra Qelik halinde arazide en mUsait yer olan dere igine di:. kilmi§se de aym sene iQinde tamamen kurumu§lardir. Yalmz 16 numa­rah eanh barajda set online konan kahn gelik dallardan meydana gelen slirglinler'de kuruyarak zay1f dli§mektedir. P. alba 41 adet olarak, P. nigra 14 adet olarak Mart 1963 ge dikilmi§ti.

Deneme parseli Vll Gradoniler Uzerine ldildmler

Diger parsellerde oldugu gibi saha iizerinde ortalama meyli % 22 olan ve arazinin yukartsmda bulunan s1rtta 10 adet nieyilsiz gradoni ya­ptlml§ ve bu gradonilerin her birine a§ag1daki miktar fidan dikilmi§tir. Fidanlardan yaprakhlar toprakstz olarak Isparta GOlelik Fidanhgmdan temin edilmi§tir. (1+1) ya§hd1r. 5 senelik gozlemlerin sonunda a(;Ilan gradonilerden birineisine 20 adet 1 +3 ya§h topraks1z karagam Nisan ay1 ba§mda 1962 de dikilmi§ olup 1966 Haziran aymda 19 adet olarak bulu_n­dugu dikim s1rasmda ortalama boy 3.7 em iken 4 sene iginde ortalama boy 3·7 em iken 4 sene iQinde ortalama boyun 25.8 em ye ylikseldigi ve sthhatli bulunduklart,

ikinei gradoniye 20 adet olarak dikilen 1+3 ya§h toprakh Karagam dikim s1rasmda ortalama boy 6 em iken 4 sene sonra 1966 daki ortalama boy'un 43.3 em ula§hg1 ve 4 adetinin kurudugu.

42

Uc;i.inei.i gradoniye 1968 Nisan ay1 ba§mda 20 adet 1.+3 ya§h top­. raks1z sedir fidam dikilip, orta boy 14.7 em olup 4 sene sonraki 1966 Haziran ay1 say1mmda 16 adet kald1g1 ve ortalama boy'un 40,2 em oldu­gu,

4 eli gradoniye aym tarihte 10 adet aym ya§h toprakh sedir dikil­dig·i ortalama boy'un 27.6 em oldugu, 4 sene sonra 1966 olc;iimi.inde 4 adedinin kuruyarak 6 adet'e di.i§tligi.i ve ortalama bcy'un 54.00 em oldu­gu ve toprakh fidanlarda boy geli§mesinin daha seri yi.iri.idi.igi.i,

5 ei gradoniye aym tarihte 20 adet Pinus brutia dikilmi§ olup orta~ lama boy 6 em. 4 sene sonundaki 1966 Haziran ay1 say1mmda 19 adet kalmi§ olup ortalama boy 35.3 em. dir.

6 e1 gradoniye 1+-1 ya§h topraks1z 20 adet Ailanthus glandulosa di­kilmi§ olup 1966 Haziran ay1 mi.i§ahadesinde 15 adet kald1g1 ve en uzun siirgi.ini.in 14 em bulundugu, 20 adet olarak dikilen Aeer sp. nin 1966 da 2 adede di.i§ti.igu ve 12 em si.irgi.in verdigi, 20 adet Fraxinus sp. 1 adedi­nin kurudugu ve 29 em si.irgi.in verdigi, 20 adet gladic;yadan 14 adet kal­digi ve 20 em si.irgi.in verdigi, 20 adet Akasyadan 12 adet kahp, 18 em sliiiglin verdigi.

Gerek bu parselde gerek diger parsellerde dikilmi§ bulunan yaprak­hlarm ri.izgardan ve ki§tan mi.iteessir oldugu, s1hhatli bir geli§me goster­medigi, hatta her sene ki§m Ailanthus glandulosa)nm verdigi si.irgi.inle­rin ri.izgar ve donlardan kurudugu ve koken yeni si.irgi.in vererek hayab­m idame ettirdigi, bu yaprakh agac;larm aneak sahanm diger dere ic;le­rinde ve a§agi raklmlarmda s1rtlara ve list raklmlara nazaran daha iyi geli§ip eanh kald1klan gori.ilmektedir.

Deneme parseii Vill (me!?e ekimleri)

Sahanm yukan Slrtmdaki di.izli.ikte (saha c;aymmsl otlarla orti.ili.i­di.ir) 10x10 m ebadmda alman deneme sahasma 200 adet ocak ac;1larak bu oeaklara Nisan 1962 ay1 ba§mda sonbahardan katlamaya almmi§ ve Baymd1r Koyi.inden getirilen me§e tohumlarmdan 3 - 5 er adedi ekilmi§­tir. Oeaklar sathi olarak kaz1lm1§, toprak tabii halden uzakla§llamak i.i~ere iyiee i§lenmemi§tir. Bu oeaklardan 188 ine ekim yap1lm1§ ve Ha­ziran 1962 saytmmda 141 oeakta intac; gori.ilmi.i§, 4 7 oeakta gori.ilme­mi§tir. Kas1m 1963 say1mlarmda intac;h oeak say1s1 99 a di.i§mi.i§ olup boylan 3 em ile 8 em arasmda degi§mektedir· 1966 Haziran ay1 mi.i§aha­desinde intae eden me§elerin kuruduklan tesbit edilmi§, me§e ekimlerin­den iyi bir sonuc; almmami§br. Bu mi.iddet iginde hie; bir baklm yapil­mami§br.

43

Deneme parseli IX ( gukur dikimleri)

S1rttaki dliz sahada 10x20 m ebadmda alman deneme sahasma 1x1 m arahk ve mesafelerle 040x040 m lik QUkurlar kazilrni§ ve 7 numarah deneme parselindeki dikimler 20 §er fidan olarak tcpraks1z sedir fidam harig burada da tekrar edilmi§tir.

20 adet topraks1z Karagam 4 sene igerisinde kurumalar olduktan sonra 1966 da yap1lan say1mlarda karagamlarm tamamen kayboldugu ve kurudugu gortilmii§tlir. Karagamlar 2-0 ya§h ve topraksiz ve tiipsliz olarak dikilmi§ti, diger parsellere nazaran bu parse! sahas1 diizliikte ve gay1r otlariyle kaph bir haldedir. Fidanlar ilk y1llarda geli§ip boy ala­madigi igin ota bogulmu§tur.

1962 Nisan ay1 ba§mda bu parsele dikilmi§ bulunan 20 adet toprak­h k1zllgamm boy ortalamas1 8 em. 4 sene sonraki Haziran 1966 ay1 20 adet k1zllgamm boy ortalamas1 53.1 em. olup s1hhatli ve geli§meleri iyi­dir.

Aym yll aym parsele dikilen 20 adet sedirin boy ortalamas1 12 em. 1966 Haziran ay1 olgmesinde bir ad~di kuruyarak 19 adet sedirin boy or· talamas1· 43.00 ein. olup bliyiime ve kuruma miktan itibariyle olumlu sonug almmi§br.

Yaprakhlar: Nisan 1962 aymda 1+1 topraks1z olarak dikilmi§ler­dir. Ailanthus glandulosa boy ortalamas1 24.9 em. olup 1966 Haziran aymda 20. adetten 13 glin kurudugu 7 adedinin ya§ olarak bulundugu go­rlilmii§tiir· Fakat zay1f istikbal vadetmemektedir.

Acer · sp. 20 adet Haziran 1962 boy ortalamas1 64.4 em. 1966 da 15 adedinin ya§ kald1g1, 5 nin kurudugu ve fidanlarm zay1f bulundugu, 1962 de 20 adet Di§budagm boy ortalamas1 54.6 em. dup, 1966 da 15 adet kald1g1, aneak yaprakh bulunup eanhhklanm muhafaza ettikleri vermi§ olduklan zay1f siirgiinlerin OlQiileeek kadar olmadigi, 1962 de dikilen 19 adet gladigya boy ortalamas1 41.9 em. olup, 1966 y1lmda bir adet kaldlg1, 1962 de dikilen 20 adet akasyanm boy ortalamas1 73.7 em. olup 1966 da 4 adet kaldigi, yaprakh fidanlarm riizgara, kl§ donlarma dayanamadik­lan yukan yamac;larda ve s1rtlarda bu agac;lamadan miimkiin oldugu ka­dar kagmak ieabettigi, sedir diger parsellerde ve bunda sedir ve kizilga­mm en iyi geli§llle gosterip muhite intibak ettikleri, son ve esas agagla­manm bu agaglar lizerinde yap1lmasmm gerek kiiltiirel tedbirlerin sag­lamhhgi, devamhhg1 ve ekonomikligi bakrmmdan zaruridir. Y almz faz­Ja riizgarlardan ve kuvvetli ki§lardan k1z1l<;am ibreleri bazan sararmak­ta ve bir kavrulma gostermekte ise de yazm tenebblit mevsiminde sih­hatli haline kavu§maktadir.

44

Deneme parseli X

Dik meyilli kuzeye bakan bir yamagta 15x15 mt. eb'addaki parsei tizerinde (Kleyyonaj) orme gitler tesis edilerek 8 adet terastms1 tesis yapllarak bu tesisin online kaztklar gakllml§ ve kavak dallan oriilmii§­tiir. Bu teras iizerinde gukurlar agllarak a§ag1daki miktar karagam (2-0 Tiiplii, Eski§ehir men§eli) 102 adet olarak ve 92 adet topraks1z Ankara men§eli .1-1 Yl:l,§h Oolutea arboresce'ns 28.3.1963 tarihinde dikilmi§tir.

Aym sene iginde 20.11·1963 y1h. sayrmmda 102. adet .karac;amdan 12 sinin kurudugu, 90 adedinin ya§ bulundugu, 92 adet Oolutea ctrborescens ise 85 adedinin ya§, 7 adedinin kuru bulundugu 14.6.1966 say1mmda ise 82 adedinin canh olup, 8 adedinin daha kurumu§ bulundugu, 85 adet Oolutea arboresoens ise 5 adedinin daha kuruyarak 80 adet kald1g1, her ikishiin de geli§imlerinin iyi ve Slhhatli bulunduklan.

Deneme parseli XI (Meyilli yamar;ta ~ukur dikimi)

Dik meyilli kuzeye bakan yamac;ta hig bir toprak muhafaza tedbiri ahiunadan agtlan gukurlara 2-0 ya§h 50 adet karagam ve 14 adet sedir Isparta-Golciik'den getirilerek 1.4.1962 tarihinde dikilmi§tir. Teras ve­sair· bir toprak i§leme §ekli yapllmadan % 50 ye yakm meyilli topragm sathi bulundugu boyle yerlerde dogrudan dogruya yap1lan bu · dikirnler ba§ar1 g()sterirse agagland1rma enteresan-.ekonomik ve pratik olacakbr. (Arazinin meyli % 51)

20.11.1963 Y1h bir sene sonraki saytmla karagamlardan 42 adedinin ya§ 8 adedinin kuru oldugu, 14 adet sedirden 10 adedinin ya§, 4 adedinin kuru .oldugu goriildii. (27.3.1963 de 50 adet karagamdan 31 adedinin ku­ruJ:n,asi iizerine bu tarihte ikmali yaptlml§b).

Deneme parseli Xll ((;Jahlanduma)

Yamagta kuzeye bakar % 51 meyilli toprak sath1 k1smen iyi 10x10 m eb'admda deneme sahasma a§ag1daki cetvelde gosterilen yaprakhlar Nisan ay1 ba§mda 1962 de d.ikilmi§ 9.11.1962 aymda yaptlan mii§ahede de a§agidaki durum goriiimii§tiir.

Deneme parseli Xill (Dere i(.llerinde igde, !}eliklemesi, llgm dih:imi)

Deneme sahasmm iginde bulunan iki tali kuru dere iizerinde toprak setler yap1lmi§ ve iizeri civar araziden temin edilen gimen ve gay1r ke­sekleriyle kaplanmi§; bo§ kalan yerlere korunga ekimi yaptlmi§br. Set­lerin geri tarafma igde geliklE~ri konmu§ ve llgm dikilni.i§tir. Bu gah§ma ba§an gosterdigi takdirde bu havzadaki biitiin dereciklere uygulanacak-

·45

br. Yaptlan tesbitte 278 adet igde ~eligi topraga vazedilmi§ 13.6.1962 aymda yapilan mli§ahadede 145 adedinin canh, 133 adedinin kurudugu, tlgm olarak ta dikilen 118 adetten 66 adedinin canh. 52 adedinin kuru ol­dugu, ~ay1r lreseklerinin senesi i~inde ye§illenmi§ bulundugu, Haziran aymdan itibaren sararmaya ba§laytp kurumaya gittigi ve korungalarm inta~ etmi§ oldugu gorlilmli§tlir. Diger ytllarda da bu nisbeti· muhafaza ettigi, ~imen ve Qaytr keseklerinin her sene ye§illenip, yaz· aylarmda sa­ranp kurudugu gorlildli.

9.11.1962 14.6.1966.

Aga~ nevi Adet Canh Kuru Canh Kuru Mahalep 10 2 8 Katu brnag1 .; 8 5 3 Oolutea 10 ·9 1 Ilgm 10 10 0 Acer 10 10 0 Akasya 10 10 0 Ailanthus 10 10 0

Den erne parseli XIV (Amerikan tipi Qit ve · dikimleri)

Deneme sahasmm alt ktsmma dogru batlya bakan, yama~ta %5915 meyilli saha iizerinde 15X15 m eb'admda saha ahnarak 1,5 m arahkla tesviye egrisi yonlinde 10 stra kaztk !;aktlmi§ olup kaztk s1ralarunn he­emu iizerinde 20X20 em. eb'ahnda a~tla:n hendege kavak dallan gomill­mli§tlir. Bir list s1ra QUkurundan topraklar bir alt stradaki kavak dallar1 ve acttlan hende ge atllarak list straya kadar devam ediimi§tir .. Boylece 10 kaztk strast arasmda bulunan 9 arahga a§agtdaki agaQ nevileri dikil­mi§tir·

Stra No. AgaQ nevi Fidan adedi Fidan ya§I

·.

1 Karactam (Toprakh) 10 1-3 2 Sedir (Toprakh) 10 1-3 3 KtzilQam (Toprakh) 15 1-1 4 Me;;,~e ekimi 6 Ocak 0 5 Aylantus 15. 1-:f 6 AkctaagaQ 15 1-1 7 Di§budak 15 ':t~1

8 GladiQya 15 -1.,1

9 Akasya .15 1-0

46

13.6.1962 aymda yap1lan mlihadede, 10 adet kara~amm ortalama bo~ yu 9,3 em. 14.6.1966 daki sayimda ise 3 li kuruyarak geriye kalan 7 adet kara~am:m boy ortalamas1 42 em. €lir. Bliylime iyidir.

10 adet sedirden ise 13.6.1962 tarihinde 3 adedi kuruyarak geri ka­lan 7 adedinin boy ortalamas1 28,9 em. olup, 14.6.1966 daki boy ortalama­Sl ise 54,2 em. geli§me iyidir, bu tarihten sonra kurumayaeaklan kana­atma varllmi§br.

13.6.1962 de Dikilmi§ bulunan 15 adet k1z1l~amm bey ortalamas1 ise 6,4 em. olup, 14.6.1966 daki boy ortalamas1 (42,6 em.) 3 adet k1z1l­~am kurumw~tur.

Yaprakhlardan 14.6.1966 daki durumlan §oyledir. Aylantus 8, ak­~aaga~ 3, Di§budak 11, gladi~ya 15, akasya 13 adet eanh olarak gorlil­mti§tlir. En iyi inki§af eden akasya olup en boylu fidan 1.90 em. dir. Me­§e oeaklarmda 3 oeakta inta~ gorlilmli§, 8 em. ye kadar boy almi§sa da, diger y1llar kurumw~ ve ba§an saglanamami§tlr.

Deneme parseli XV (Patlang~ dildmleri)

Deneme sahasmm alt k1smmda batlya bakan % 53 meyilli sahada 15x15 m. eb'admda bir yer ahnarak bu saha iizerinde 1.5x1,5 m. ara­hk ve mesafe ile a~Ilan ~ukurlara patlanga~ (Colutea) dikilmi§tir. 10 s1ra halinde 15 er oeak olarak dikilen patlanga~lardan 9.11.1962 yllmda­ki durumlan §oyledir. 1. S1ra 15 oeak eanh, 2. smt11 oeak eanh, 4 oeak kuru, 3. s1ra 12 oeak canh, 3 oeak kuru, 4. s1ra 13 oeak eanh, 2 oeak ku­ru, 5. s1ra 14 oeak eanh, 1 oeak kuru; 6. s1ra 13 oeak eanh, 2 oeak kuru, 7. s1ra 12 oeak eanh, 3 oeak kuru, 8. s1ra 13 oeak eanh, 2 oeak kuru, 9. s1ra 12 oeak eanh, 3 oeak kuru, 10. s1ra 11 oeak eanh, 4 oeak kuru.

14.6.1966 tarihindeki durum ise §oyledir : 1. ci s1ra 14 oeak eanh, 1 oeak kuru - 2. s1ra 15 oeak eanh - 3. s'Ira, 14 oeak canh, 1 oeak kuru-4. s1ra, 13 ocak eanh, .2 ocak kuru - 5. s1ra, 14 ocak eanh, 1 oeak kuru-6. s1ra, 15 ocak canh - 7. s1ra 14 ocak canh, 1 ocak kuru - 8. s1ra, 15 ocak canh- 9. s1ra, 10 ocak canh, 5 ocak kuru - 10. s1ra, 15 ocak caru1 olup yu­karidan ilk iki s1ramn fidanlan Ankara men§eli olup, diger 8 s1ra An­talya men§elidir. Ankara men§eli olanlar daha s1hhatlidir. Bu tarihdeki.

durum en boylusu 118 em. dir. Etrafa a~Ilarak dallanma ba§larm§br. Bu bitki nevi dere i~lerinde ve toprak~a mi.isait yerlerde daha iyi yeti§ecek­

tir. Sonu!i klsmmda mal~s1z sahadaki tohum ekimiyle bu parsel muka­yese edilecektir. Yalmz tohumla yap1lan ekimlerin sonu i!;in bir soz soy­

lemek icabediyorsa 3-4 sene daha beklemek laz1mdir·

47

Deneme parseli XVI ( canli baraj)

Burdur Erozyon sahalarmda genel olarak · ta§ bulunmadigmdan, uzaklardan getirilmesi de ekonomik olmiyacagmdan, canh baraj tesisi uygun gorlillip, bir adet denemeye ahnmi§tlr. Deneme sahasmda iki ku­ru derenin birle§tigi k1s1mda birer metre ara ile soglit kaz1~ gakllarak kavak dallariyle orlilmti§ ve 80 em. ylikseklik verilmi§tir. Barajm arka­sma y1gilan toprak igine igde, akasya ve sogut gelikleri konmu§tur. Boylece te§ekklil eden sistem komple beraber gah§maktadir. Soglit ve igde geliklerinden ilk yllda elde edilen ba§ari olumlu olmu§sa da, son 3-4 sene iginde sogutler kurakhga dayanamami§, fakat igdeler her y1l ver­dikleri stirgtinle seri ve ba§arll1 bir bliytime yapamami§lardir. Aynca di­kilen akc;aagag ve akasyalardan canllhgm1 muhafaza ederek bliylimek­tedirler. Akasyalardaki ba§ari iyidir.

Deneme parseli XVII (tabanda ceviz dikimi)

Deneme sahasmm alt klsmmda, yol kenannda ana dere lizerinde 15x15 m. eb'admdaki saha lizerinde (derenin birikme konisi) derin toprakh ve oldukga rutubetli boyle yerlerde yaprakh agag fidanlan dike­rek erozyondan has1l olan teressubat ve molozlar1 tesbit etmek, sabayi agaglama, bir taraftanda meyva mahslilli almmas1 dli§linlilerek, ekono­mik bir agaQ alan ceviz lizerinde durulmu§tur. Dikim igin fidanlar fi­danhkta yeti§tirilebilecegi gibi civarda mevcut bahgelerden de temin edilebilir. Dikilmi§ alan fidanlar 2,5 ay sonra a§agtdaki durumu alrnt§­tlr. (dikim, 1962 Nisan ba§mda yapilmt§hr).

13.6.1962 de Dikilmi§ olan 38 fidandan 3 ti kurumu§, 35 i canh kal­mt§br. 9.11·1962 de dikilen 38 fidandan 19 u canh, 19 u kurumu§tur. 14.6.1966 da durum ceviz fidanlarmm 5 tanesi harig digerlerinin kuru­dugu gorlilmli§ttir.

Netice

Burdur'un gliney yamaglarmda agtlmi§ olan bu deneme ile gaye ve maksat, bu Qlplak yamaglara tabii vejetasyonun getirilmesi igin klilti.i­rel tedbirleri, tabii tedbirlere yard1mc1 olarak almak, mevcut imkanlar­dan ve araziden faydalanmak, topragm rlizgarla ugmasm1, su ile y1kan­masm1 durdurmak ilk hedefler olarak segilmi§ti.

oncelikle Erozyonu durdurmak, problem sahaya uygun dii§ecek. §e­kilde a§agidaki hususlarm yapilmasl ongorlilmli§tiir.

1 - Mevcut imkanlardan faydalanmak

Ar:izinin toprag1 killi marnd1r. Kuru dere iglerinde, dliz!Uk tepeler­de, meylin az bulundugu yerlerde, agagland1rmaya miisait ince mater-

48

yalden mtirekkep toprak vardtr. 60°-80° meylinde olan yama!:,;larda top­rak !:,;Ok sathidir. Derin. ve geni§ derelerde oyuntu erozyonu, meyilli ya­maglarda sabh erozyonu barizdir. Btiytik dereler, moloz halinde teressti­bat getirmektedir. Toprakh yerlerde yagt§ hemen aki§a ge!:,;memekte, ku­ru kti!:,;tik derelerde toprak bentler yaparak suyu ve materyah tutmak mtimktindtir. Btiytik derelerde ise gimento hargh ta§ e§ikler yaparak akl§ suyunun meylini tanzim etmek laztmdtr.

Saha emniyeti igin mutlak korunma tedbirleri ahnmah, hayvan ot­latma v.s. zararh faydalanmalara kesin olarak son verilmelidir. Qok dik yamaglarda !:,;ah§ma imkam agaglandtrma tedbirlerinin ahnmas1 malg materyah tatbikah ve kleyyonaj gibi tesislerle mtimktindtir. Maliyeti pahah oldugundan boyle yamaglarda etraflarda !:,;ah§ma yapmah, otlan­dmhp toprak stabil hale geldikten sonra ikinci pH1nda nihai ktilttirel ted­birlere ba§vurmahdlr.

Halen arazide inevcut vejetasyon meyanmda ah!:,;, kermez me§eleri, ahlat ve yaban gtilleri budanarak dejenere ve deforme olmu§ durumlarm­dan kurtanlarak yeniden stirgtin ve §ah vermeleri saglanarak mevcut aga!:,;mklar ihya edihneli, ot ve gay1rla kaph yerler muhafaza halinde ge­li§tirilmelidir.

2 - Su konservasyonuuu, toprak mulmzasm1 temin it;in toprak i~lemleri yapmak

Ylllarca erozyon gore gore, bitkisel orttiden mahrum kalml§ bu !:,;lp­lak arazinin otlandmlmasmda ve agaglandtrma tekniginde toprak i§leme­ieri onemli rol oynamaktadtr. Erozyonun mevcut oldugu kiStmlarda ve­jetasyon gelip toprag1 ve suyu tutuncaya kadar toprak i§lemesi yapmak Hiz1md1r. Pahahhg1 sebebiyle agaglandtrma masraflarm1 azaltmak igin dik yamaglardan ve gok sathi toprakh yerlerin agaglandmlmasmdan sar­ft nazar edilmeli. 20 dereceden fazla meyilli yerlerde gradoniler tesisi §artbr. Qtinkti bOyle yerlerden i§lemedende i§lendikten sonrada topra~n durmad1g1 ve tutunmad1g1, su ile akbg1 riizgarla ugurdugu goriilmli§tlir. Yalmz dere igled ve a§agllart 20 derece meyilden dli§tik yamaglar srrt­lardaki dtizltikler toprak muhafaza tedbirleri almmadan hemen fidan gu­kurlart agilarak direk dikimler yapmaya mtisaittir. Ana dereler dt§mda­ki yan derelerde ktirekle toprak bentler yaparak bunlar tizerine dikimler­de bulunmak pratik ve ekonomiktir .

.3 - Muhite uygun ldiltiirel tedbirleri getirmek

Mutlak saha emniyeti saglamp arazi, topragm durumuna gore top­:r'ak i§lemeleri yaptllp, arazide gah§ma imkan ve agaglandirma haztrla­malan saglamr. onceden arazide gradoni toprak bent, ta§tan e§ikler ya-

49

p1ldlktan sonra muhite uygun vejetasyon lizerinde durulur. Denemenin i§ plfuu ve tatbikat raporunda parsellerde ve §imdiye kadar Tiirkiye'de ~;gaglandlrma ve erozyon ve Toprak Muhafaza Grup Mlidlirlliklerinde yap1lagelmekte olan tatbikat gah§malarmda toprak i§lemeleri, ekim ve dimim metodlan hakkmda bilgi verildiginden ve ornekleri gorlile geldi­ginden ve i§ bu raporda parsellerde ozet olarak dokunuldugundan burda tekrarmdan vazgegilmi§tir.

Genel olara.k tavsiyeler

1 Erken :i:lkbahar (15 §lubat - Mart - 15 Nisan) dikimleri yapll-mah, zaruret olmadlkga Sonbahar dikimlerine gidilmemelidir.

2 - Yamaglarda 20 dereceden sonra gradoniler agmah, kleyonaj te­sisJeri yap1Lmah dikim yap1lacak gukurlar onceden ag1larak sert ve ke­sek §eklinde olan marnll topragm ufalanmas1, ince mataryel haline geg­mesi, yanmas1, havalanmas1 saglanmah, ag1lan tesisler bir sene iginde doldugu kadar dolmas1 beklendikten sonra son haz1rhklar yap1larak di­kimlere gegilmelidir.

3 - Muhitin istikbal ve gaye agaglamas1 P. nigra, kiZilgam, sedir tizerine olmah, agagc1klardan patlangag, yerine gore akasya ve otlardan da Onobrychis hyporgyrea ve korunga getirilmelidir. Bu maksatla Bur­dur'da bir fidanhk tesis edilerek 2-0 tliplli fidanlar elde edilince ba§arl % 80 olacakbr.

4 - Tamamlama dikimlerinden, kurtulmak, bir ya§h me§cere elde etmek, zamandan ve masraftan kazanmak igin fidan ve s1ralar aras1 50-100 em olmah.

5 - Bliylik ana derelerde ta§ e§ikler, yan derelerde toprak bentler yaptlmah 20 dereceden az meyillerde s1rt ve tepelerde hig bir tesis ve tahkimata ve tedbire ba§ vurmamahd1r.

6 - Dik yamaglarda btitlin saha agaglandmlmas1 icabediyorsa kleyo­naj tesislerine ve malg tatbikatma ba§vunnahdir.

7 Qogunlukla toprak derinligi elveri§li yerlerde, s1rtlardaki dliz-llikler de gaytr ve sair ot vejetasyonu erozyona mani oldugundan . korun­mah, yenilerinin gelmesi ve ka pladlklar1 sahanm geni§lemesi saglanma­hdlr.

8 - 17 Parselden ibaret deneme sahasmda, denemeye konulan 13 ot, 4, agagClk, 15 agag tlirlinden ibaret ekim ve dikimlerde ba§ar1 gosterip istikbal vadeden ve sahamn devamh vejetasyonu saytlacak bitkiler Ka­ragam, kiZilgam, sedir, akasya, patlangag, otlardan da korunga ve okiiz yoncas1 denilen Onobrychis hyporyrea'dlr.

50

a -17 Parselden elde edilen neticeler a-o harfine kadar gosterile­rek a§agida zikredilmi§tir. Tabii vejetasyon mevcut erozyona mani ted­bir oldugundan korunmah ve ~e§it otlarm sahaya gelmesi tabii ve sun'i olarak saglanmahd1r.

b - Cynadon dactyl.on (ayhk ~eliklemesi) tatbikatmdan vazge~il­

meli, ~iinkli ancak toprak bulunan yerlerde ve dere i~lerinde yapllabilme­si miimklindlir. Sonradan sahamn aga~landmlmasmda mlicadele mevzuu olmaktadtr.

c - 20 dereceden yliksek meyillerde aQilan gradonilerde kleyyonaj tesislerinde, dlizlerde direk ~ukur dikimlerinde, Amerikan tipi ~it tesis­lerinin arkasmda (parsel VII, IX, X, XN) dikilen kara~am, sedir, ktzil­Qam ibreliler iyi neticeler vermi§, bilhassa toprakh dikimlerde % 90 ba­§an almmi§hr. Eadem dildmlerinin ba§ansizhgma ragmen ekimler ~ok iyi netice vermh;, hepsi tutmu§, 5 senelik boy ortalamast 21,9 ile 31,5 em bulmu§tur.

d Dik yamaQlarda mal~ tatbikati ile yap1lan ot ekimlerinden ali-nan ba§anya ragmen masrafh bulunmakta ve tatbikat gii~lligu gortil­mektedir.

e K1smen toprakh meyilli yama~larda pa tlanga~, okiiz yoncas1, yabani korunga bol miktarda ilk baharda toprak hafif i§lenerek ekilme­lidir. Legiimlinoz olan bu bitklier toprag1 azot~a zenginle§tirmekte ve 1slah etmektedir. Bunlarla once ekimler yap1lmah, 4-5 sene i~inde bu ot ve bitkiler toprag1 Islah ettikten sonra ibreli dikimlerine gidilmelidir.

f Deneme sahasma getirilen kara ve ak sogutler senesi i~inde kurumu§ iyi netice vermemi§lerdir. Yalmz titrek kavagm denenmesi ya­pilmabdir.

g 7 Numarah parselde toprakstz kara~amlarda 5 senede boy or-talamasi 13,7 den, 25,8 e, toprakh kara~amlardan 6 em den 43,6 em ye, topraks1z sedirlerden 14,7 den 40,2 cmye, toprakh sedirlerden 27,6 em den 54.0 em ye klzil~amlardan 6,0 em den 35,3 em ye ylikseldigi gorlil­mti§tlir.

h - Me§e ekimleri olumlu sonu~ vermemi§tir. Erozyon Grubu ~a­ll§malarmda da 2 sene ge~mi§ ekimlerde bir geli§me varsa da gelecek ylllar bunlarm da kuruyacaklar1 tahmin edilmektedir.

k - Dik meyilli yamaQta parsel X tesis edilen kleyyonajlarm arka­smda 2-0 ya§h toprakstz kara~amlarla, patlanga~lar iyi geli§me ve yiik­sek tutma nisbeti gostermi§lerdir.

51

1 - Yine toprag1 k1smen miisait meyilli yamac:;larda parsel XI hi~~ bir toprak muhafaza tedbiri almmadan ac:;1lan gukurlara yap1lan 2-0 ya§~ h topraks1z karagamlarda normal geli§me ve tutma nisbeti goriilmli§tiir.

m - Tali ve yan derelerde kiirekle yap1lan toprak bendlerin sed kiSimlarma konan ve mahallen temin edilen gay1r kesekleri her sene ye­§illenmekte, sonbahar kurumu§! vaziyete gegmektedir. Temin mahalline yakm yerlerde uygulanmas1 faydah ve fakat uzak mahallere ta§mmasl ve tatbikatl masrafh olacakbr. Boyle toprak bendler arkasma yapllan koklii akasya, igde, 1lgm, kabr brnag1, patlangag dikimleri iyi muvaf­fak olmu§tur.

n - Oldukt:;a biiyiik derelerde ta§ e§ikler yerine ta§mmasi ve in§a­ab kolay olacag1 cihetle parsel XVI canh baraj yap1lmas1 ekonomik ve pratiktir. Arkas1 2-3 sene it:;inde teressiibatla dolacag1 gibi iki tarafmdan toprakla doldurularak yukar1daki yaprakh bitkilerle agac:;landmlmas1 uy­gundur.

o - Diizliikte Parsel XVII yap1lan koklii ceviz dikimleri bademde oldugu gibi sonuc:; vermemi§, fakat ekimleri de denenmemi§tir.

TEKN!K RAPOR : 12 Ox.: 231:174.7

ACIPAYAM ISLETMESI DEGNE SERISi AGLI MEVKiiNDEKi YASLI KARACAM ME~CERELERINiN

GEN(:LE~·TiRiLMESi iMKANLARI

onsoz

Mehmet V AROL Orman BakliUl ~ubesi

1959 senesinde, Orman Genel Miidiirliigu Orman Ba§mlidiirliikleri­ne mliracaatla mezkfir Miidiirliiklerin Ormanc1hk Ara§brma Enstitiisii tarafmdan tetkikini istedikleri konulan tesbit etmi§ ve sonra bunlan Araf;!tirma Enstitlisli Mlidiirlligiine intikal ettirmi§ti.

Konularm Enstitli Teknik Komisyonunda mlizakeresini mliteakip aralarmdan baz1lar1 §ubelere vazife olarak verilmi§tir. !§te, Agh mev­kiindeki ya§h karagam me§cerelerinin gengle§tirilmesi konusu bunlardan biridir.

Konu ile ilgili arazi etlidleri 25- 31.8.1966 tarihleri arasmda yapllml§, rapor da ayni senenin kasmunda tanzim edilmi§tir.

A- Agb mevkiindeki ya§h karaQam m~cerelerinin ekolojik ve silvikiiltiirel ozellikleri

Mahallin ekolojik ve silvikliltlirel ozellikleri ile canh muhitin zararh tesirleri, gengle§tirme ile ilgili her tiirlli millahazalara ve almacak teknik kararlara mesnet te§kil edecekleri igin once bunlarm gozden gegirilmesi cihetine gidilmi§tir.

1 - Ekolojik ozellikleri

Yeti§me muhiti ozellikleri; mevki, iklim ve toprak faktorlerinin tet­kiki ile ortaya konmaktad1r.

a. :M:evki

Problem sahas1, AClpayam i§letmesinin Degne serisi, 95 No. lu hav­zasl igindeki Agll mevkiidir.

Giineybati Anadolunun yliksek daghk mmtakasmda yer alan bu mevki, ana maile itibarile kuzeye bakmakta ve umumiyetle dik bir meyle sahip bulunmaktadir. Denizden uzakhg1 50 km., yliksekligi 1500 m. civa-

53

rmdad1r. Az bir tamirle nakliyata elveri§li duruma sokulabilecek yegane yol, Ta§Cllar - Agll yoludur.

b. tklim

Agh mevkiinin yllhk yagi§ ve yllhk ortalama siCakhk miktarlar1m tayinde, Denizli !linin 22 ytlhk yagi§ olc:;meleri ortalamas1 ile aym !lin 7 ytlhk lSI olgmeleri ortalamaSl esas almmt§br.

Yagl§In her 100 m. irtifa igin ortalama 40 mm. artbg1 kabul edilirse, Agh mevkiine dii§en ytlhk yagi§In 939.6 mm. .almas1 iktiza eder. Eger Ering'in, Tlirkiye §artlarmda kullamlmasm1 tavsiye ettigi Yh- Y~ 54 h formiiliinden faydalamhrsa bu miktar 1086.6 mm. ye yiikselir.

«Tiirkiyede yllhk yagi§ dagth§l» haritasi, bunlardan farkh degerler ( 600 - 800 mm.) vermekte ise de haritanm her hususi durum igin kat'i rakamlar veremiyecegi dikkat nazara almarak, ilk 2 yoldan hesaplanan degerler ortalamasma itibar edilmelidir. SICakhgrn her 100 m. irtifa igin ortalama 0.5°C dii§tiigii esasmdan hareketle yilhk ortalama s1cakhk 10.6°C olarak bulunmu§tur.

Mahallen yap1lan soru§turmalara gore; riizgarlar eyliil - may1s pe­riyodunda giiney ve giineybabdan, haziran- agustos periyodunda ise bab ve kuzeybabdan esmektedir. Denizli meteoroloji istasyonu kay1tlar1 da bu tesbitleri teyit eder mahiyettedir.

Yag1§ getiren riizgarlar genellikle giineybab men§elidir. Martta ba§­layan yagmurlar may1s ortalarma kadar devam etmekte ve sonra bunu kurak bir devre takip etmektedir. Nitekim en az yag1§ alan aylar tem­muz ve agustos aylar1d1r. Ekim ay1 bidayetinde tekrar ba§layan yagmur­lar 1,5 ay kadar devam ettikten sonra yerini kar yagi§larma birakmak­tadrr. Fazlaca yagan (1 - 1,5 m.) ve nisan ortalarma kadar kalan kar se­bebile gok defa ormanla irtibatm kesildigi ifade edilmektedir.

Erken donlar arahk aymda ba§lamakta, ilkbahar aylar1 umumiyet­le don'suz gegmektedir.

c. Toprak

Biri me§cere iginde, digeri me§cere kenarmda olmak iizere ag1lan 2 profilin yerinde tetkiki ve bunlardan alman numunelerin laboratuvarda tahlili sonunda, topragm umumiyetle derin, oldukga ta§h, gevrek; su tutma kapasitesi yliksek, satlhtan itibaren ilk 10 - 15 em. lik k1sm1 kuru, bilahare serin, list tabakalari kil, alt tabakalar1 siltli tm veya kumlu kil­li tm tekstliriinde oldugu neticesine var1lml§br.

35 - 40 em. derinlige kadar kahverengi olarak devam eden toprak (kuru halde) bu del'inlikten itibaren boz renge donmektedir.

54

Toprak kiregee ~ok zengindir (% 31.26- 57.06). 'degerleri derin-lige tabi olarak artmakta (6.80- 8.00), fakat hig bir zaman asidik reak­siyon gostermemektedir.

Toprak sath1, degi§en nisbetlerde irili ufakh ta§larla ortlilii oldugu i~in bir gok yerlerde inee toprak, satihta az bir saha ile temsil edilmek­tedir. Yer yer rastlanan ana kayanm da bundaki hissesi biiyiiktiir.

ibre tabakas1, kapahhgm dli§lik oldugu yerlerde ya gok inee bir ta­baka halinde veya dagm1k olarak bulunmakta :veyahutta sadece agag diplerine inhisar etmektedir. Aksi varit oldugu hallerde ibre kahnhg1 1-2 em. ye ula§makta ve gok defa altmda 2-4 em. kalmhkta bir ~iiriintii ta­bakasi bulunmaktad1r. Ayn§Iml sekteye ugratan yegane ekstrem faktor yaz kurakhg1d1r. olii ortii sadece ibrelerden miite§ekkil degildir. Bunun yamnda yer yer govde enkazma ve biitiin sahaya degi§ik nisbetlerde da­gilnu§ kozalaklara tesadiif edilir.

2 - Sllvikiiltiirel ozellikleri Dii§ey yaytb~

Ta§gilar koyiinden hareketle mevcut yol boyunca Aghya g1k1hrsa on­ce saf k1z1lgam me§eereleriyle kar§Ila§Ihr. Bunu evveHt karagam, sonra k1Z1lgam azmhgmdaki karagam k1z1lgam kari§Ik me§cereleri takip eder. Sadece giiney ve giineydoguya bakan mailelerde 1400 m. ye kadar tek govdeler halinde goriilen kizilgamlar, esas itibarae 1300 m. de kan­§Ikhktan gekilmektedir. Bu rak1mdan itibaren saf hale gel en karagam me§cereleri, 1400 m. civarmda ve Ta§ellar deresi iginde rastlanan 15-20 adet Liibnan sediri (Cedrus libani var. Glauca) dl§mda orman smmna kadar (1800 m.) ayni §ekilde devam etmektedir.

Ya§h karagam me§cereleri sadece Agh mevkiinde yayilml§ degildir. 90 ve 91 No. lu havzalarm bir k1sm1 ile 92, 95 ve 96 No. lu havazlarm Sa­kar, Kokliice, Karamuklu, Karanfillihan, Yamkta§, Palazugtu, Uriinlii Qamurlu, Giirmedere ve Mandai adm1 ta§lyan mevkileri de ayni karak­terli me§cerelerle kaphdn". Binaenaleyh son paragrafta temas edileeek idari ve teknik tedbirler buralan igin de cari olmahd1r.

Viisat

Ya§h kara~am me§eerelerinin yay1h§ sahas1 hakkmda kat'i bir fikre sahip olmak igin bu mmtakada gorevli amenajman heyetinin 1966 y1ll arazi gah§malan sonucunu beklemek zarureti vard1r. <;iinkii elde meveut XII No. lu istilq~af plfun gayet yuvarlak rakamlar vermektedir. Bir de plamn tanzim tarihinden bu yana vukubulan degi§iklikler hesaba katihr­sa yeni plam beklemek zarureti bir kat daha kendini gosterir.

55

Ya§

Gerek kesilmh~ aga~ klitlikleri ve gerekse alman kalemler lizerinde yap1lan yllhk halka say1mlar1 sonunda vasati ya§ 360 olarak bulunmu§­tur.

Geli§im ~ag1

1.30 m. deki ~aplar 50-130 em. arasmda degi§mektedir. Fakat ek­seriyeti 70 em. nin listlindedir. f;?u halde tamamen kahn ag·a~hk ~agmda­dirlar. Ara s1ra tek govdeler veya klimeler halinde gorlilen ikinci gene­rasyon, ~:.:oktan list tabakaya ula§ml§tlr. Zaten ilk generasy.on ile ikinci generasyon arasmda biiylik bir ya§ fark1 bulunmamaktad1r. Demekki tek tabakah ve hemen tamamile bir ya§h me§cereler bahis konusudur.

Me§cere list boyu ve bouiteti

30 aga~:.: iizerinde yap1lan boy Ol~meleri, me§cere list boyunun 21,3 m. oldugunu gostermi§tir. Boylar, toprak derinligine dolay1sile toprak rutu­betine bagh olarak deg·i§mektedir. Bununla beraber, tesbit edilen list boy bonitet tayininde baz olarak almabilir. Hakim yaz kurakhg1, vejetasyon devresi zarfmdaki yagl§ azllg1 ve toprak vas1flarmm genellikle gayri mii­sait olmas1 sebebile Agh ve civari mevkilerde umumiyetle dii§lik bonitet §lartlarl carl bulunmaktadrr. Nitekim, mevcut kara~am has1lat tablosuna gore, yukarda boy ve ya§lan belirtilen kara~am me§cereleri V. bonitet smlfma girmektedir.

Tepe durumu

Taglar geregi kadar inki§af edememi§tir. Aynca hemen hepsi yay­vanla§arak §emsiye §eklini almu~br. Bazr tepelerde kurumalar mevcut­tur. Bu sebeplerden dolay1 ~ok defa terminal tomurcuga rastlanmaz. Tag uzunlugu genellikle agag boyunun 1/4 den k1sadrr.

Teknik evsaf

Qok ileri ya§larda bulunmalarma ragmen govdelerde her hangi bir hastahk arazma rastlanmamr§tlr. Mevcut kaba dallar agaglarm teknik vslflanm tamamen bozacak nitelikte degildir. Nitekim ilk tomruklar dal­siZdlr. Dallar arasmda kalan kisimlardan da pek-ala istifade edilebilir.

Tohum durumu

1966 yll1 bol tohum y1hd1r. Bu durum bize, kara~amlarm ~ok ileri ya§larda bile yeteri kadar tohum ta§1d1ldanm gostermel{tedir. Yap1lan

56

soru§turmalar sonunda 1960 senesinin de bol tohum YJ.h oldugu ogrenil­mi§tir. Aradaki senelerden birinin de bol tohum senes;i oLmas1 kuvvetle muhtemeldir. Zira karaQamda bol tohum YJ.llan 2-3 senede bir tekerrUr etmektedir.

Kozalaklar sarrmtlrak renge donmege ba§lami§lardir. 1967 yllmm ocak ve §Ubat aylarmda olgunla§arak mart ile nisan bidayetinde tohum­larml dokeceklerdir. Kozalaklarm en uygun hasat zamam mart aYJ. ol­makla beraber eyllil sonlarmda veya ekim iQinde de toplanmalar1 miim­kiindiir. Qiinkii agustos ayt sonlarmda toplanan kozalaklardan Qlkarh­lan tohumlarm % 82 si gimlenmi§tir. (Jacobsen'de % 83, Rodewald'de % 90, gimlendirme dolabmda i% 72). Bu durum bize, karagamlarm ileri ya§larda da Qimlenme yiizdesi yiiksek tohumlar verebilecegini goster­mektedir. 10 giin iQinde gimlenen tohumlarm miktar1 oldukga kabank (% 77) olduguna gore gimlenme enerjisi de yiiksek demektir.

Kapabhk ve heldardald agag adedi

Bunlar hakkmda kat'i rakamlar vermek miimkiin degildir. Zira du­rum k1sa mesafeler dahilinde degi§mektedir. Bununla beraber kapahhgm 0.3 ile 0.7 arasmda oynad1g1 ve hektardaki agaQ adedinin 70 §i gegmedigi soylenebilir. Kiigiiklii biiyiiklii bo§luklarla viis'atleri birkag hektan bu­lan aQikhk ve tarlalar her an iQin nazan dikkati gekmektedir. Uzun YJ.l­lar uygulanan diizensiz sec;me kesimleri ve tarla agmalar1 mevcut me§ce~ relerin kapahhk durumuna biiyiik Olgiide tesirli olmu§lardir. Bu arada ya§m da tesirini unutmamak gerekir.

Tabii tensil durumu

Toprak sathma ilk bakt§ta tek bir fide bile yokmu§ gibi goriiniiyorsa da durum daha yakmdan tetkik edildiginde, ibre tabakasmm ince ve ka­pahhgm miisait oldugu yerlerde 2 ve bilhassa 1 ya§h fidelere rastlamr. Fakat miktarlar1 tatmin edici olmaktan c;ok uzakhr. Bunlarm da hayat­larmt idame ettirebilmeleri §iiphelidir. Qiinkli daimi otlatma tehdidi al~

tmdad1rlar. Tabiatile bunun yamnda diger canh ve cans1z faktorlerin de tesirleri olacakbr.

Ya§ayan bir ya§h fidanlardan bazllan soklilerek kok uzunluklan ol~ glildiigunde, agustos sonu itibarile, vasati 20 em ye ula§hklan goriilmli§­tiir. Ayni ay sonunda topragm rutubetli k1sm1 15 em. derinlikten itiba~

ren ba§lamaktadrr. §u halde ilkbaharda Qikacak fidelerin kurakhk dev­resi ba§lamadan once koklerini bu veya buna yakm derinlige ula§tlrmala­n gerektir.

57

Me§cere i~indeki 1,5 - 2 aga~ boyu geni§ligindeki a~1khklarda yapl­lan tetkikler sonunda fide adedinin muhitten merkeze dogru azald1g1 go­rtilmii§tiir. Ayni durum me§cere kenarlan i~in de varittir. Bu tiirlii mii­§ahedeler bize mahallin kara~am me§cerelerinde optimal tohumlama me­safesinin bir aga~ boyu civarmda oldugunu gi:istermektedir.

Diri ortli durumu

Mevcut kara~am me§~ereleri ~ah ve ot tabakas1 elemanlar1 bakl­mmdan zengin degildir. Berberis crataegina var. Lycica scheidery Astra­galus micropterus Fisch., Astragalus sp., Euphorbia kotschyana Fenzl, Verbascum sp., Orataegtts monogyna Jacq., Orataegus azarolus L., Ame­lanchier vulgaris Moenks, Rhamnus petiolari.s Bois., Rosa sp., Daphne cerisea L., Ononis spinosa L., Oytistts sp., Phlomis grandiflora H.S. Thomp., Thymus kotschyanus, Vicia peregrin,al L., Eryngium sp., Oirci­um acarna L., Vincetoxicum sp., Alyss-um cossicum Duby, Nepeta italica, Galium sp., Orepis sp., Sa.lvia sp., Teucrhtm chamaedrys L,. Asphodoline sp., Agropyron sp. ba§hca tiirler olarak goriilmektedir. Bunlardan ilk 5 §i en yaygm olanland1r. Hi~ biri gen~ligin gelmesini ve geli§mesini onleyecek durumda degildirler.

tdare mti.ddeti

§imdiye kadar uygulanan segme kesimleri sebebile bu mtiddetin ta­yini endi§esi yoktu. Ya§ s1ruflan metodunun tatbiki bahis konusu olunca idare miiddetinin tayini zarureti ortaya g1kar. Bu miiddet 160 sene ol­mahdlr. Zira, bu ya§tan sonra me§cere Qap geli§mesi ag1rla§makta, ca­ri hacim artlm1 ve rolatif miktan ~ok kiiQiiltmektedir.

B - Miihitin.· zararWari

1 - Canb muhitin zararblan

Bu meyanda insan, hayvan ve ha§ere zararlar1 zikre deger. insan­lar yangm t;;lkarmak ve tarla a~mak suretiyle zararh olmaktad1rlar. Bu arada eskiden yapilmi§ miiteahhit i§letmeciligini de hatlrlatmak yerinde olur.

Hayvanlar, hususile k1l ket;;ileri karaQam fidelerini ISirmak, kopar­mak, gignemek ve topragm fiziki stitriiktiiriinti bozmak suretiyle zararh olmaktadirlar. Kegi siiriileri may1s ay1 iginde Agh ve civan mevkilere getirilmekte, vasati bir ay otlatildlktan sonra ba§ka yerlere gi:itiirill­mektedir. Ayn1 sliriller ekim ay1 ba§mda tekrar getirilmekte ve kas1m ay1 sonunna kadar burada kalmaktadlrlar. Civar koylere ait ker;iler ise senenin bliylik bir k1smmda Agh ve civar1 mevkilerde otlamaktadlr.

58

Kemirgenlerden sincap (Sciurus vulgaris L.), Karagam tohumlarmi yemek igin kozalaklan tahrip etmekte ve bu §ekilde zararh olmaktad1r.

Domuz, tavzan, ku§ ve karmca zararlan kaydedilmeyecek kadar az-d1r.

Sekonder zararh kabuk bi:icekleri sadece devrilmi§ agaglarla dikili kurulara anz olmaktad1r. dkse otlan (Viscum album var.pvni) kabuk al­tma veya daha derinlere uzattlg1 emici k1llan vas1tasile suda eriyen ma­densel besin maddelerini alarak anz olduklan dallarm normal tecessli­mline mani olmakta, dolay1sile dallar ugtan itibaren kurumaya ba§lamak­tadir. Bu tlirlli kurumalar fazla olmamakla beraber kliglimsenmeleri ca­iz degildir.

2 - Cans1z mullitin zararlllar1

F1rtma, kar ve don zararlarma tesadlif edilmemi§tir. Zaten karagam bu tlirlli zararlara kar§I mukavim bir agag tlirlidlir. Me§cerelerin umumi­yetle «aglkhkh» kapallhga sahip olmalar1 ve iyi koklenmi§ bulunmalar1 da kar ve f1rtma zararlarm1 onlemi§ olabilir.

Uzun sliren yaz kurakhg1 fidelerin tutunmasmda bUylik Olglide tesir­li olmaktad1r.

C - Agh ve civar1 mevkllerdeki ya~h lmra~am me~ereleriii'in gen9le~th·ilmesi hakkmda dii~iinceler

1. Otlatma, 2. Uzun y1llar tatbik edilegelen dlizensiz segme kesimleri, 3. Yer yer tesadlif edilen kahn ibre tabakas1, 4. Agrkllklardan bazllarmm gay1r otlarile kaph bulunu§u, 5. Tarla agmalar1, 6. Kagak kesimler, 7. Kesim ve ta§Ima zararlan, 8. Yangm, 9. Dik mailelerde tohumlarm tutunamayi§I,

10. Sincap zararlan, 11. Uzun sliren yaz kurakhg1 ve 12. ~iddetli gline§lenme Agh ve civan mevkilerdeki ya§h karagam

me§cerelerinin gengle§mesini onleyen fatorler olarak gorlilmektedir.

Bunlardan son ikisi tabiat tarafmdan dikte edildigine ve zamammi­zm teknigi, muayyen olan bu §artlara tesir edemedigine gore, ancak §artlari tamyarak ona uyma yolunda tedbirler almabilir. Halbuki diger faktorler, almacak idari ve teknik tedbirler sayesinde bertaraf edilebilir.

59

Otlatma, tarla agma, kagak kesim ve yangm zararlan, gengle§­tirme sahalarmm etraf1 dikenli telle gevrilmek veya hiQ degilse devamh kontrol altmda bulundurmak suretile bertaraf edilebilir.

Kesim ve ta§Ima zararlar1 ise kesim ve transport teknigine riayet edilmek suretile asgariye indirilebilir.

ibre tabakasmm kahn oldugu yerlerde bunun tlrmiklanmasl lazim­dir. Bu arada rastlanacak zararli diri ortlinlin kesilmesi ve enkazm geng­le§tirme sahasmdan kaldlnlmasi tabiidir.

Qay1r otlarile kaph ag1khklarda; ekim, dikim veya tabii tohumla­madan once toprak i§lemesine ba§vurulmahdir.

Dik mailelerde tohumlarm tutumasm1 temin edici tedbirlerin alm­masma zaruret vard1r.

Sincap zararlanm azaltmak ancak onlan avlamak, kapanla yaka· lamak veya tabii dli§mam olan aga<;; sansarm1 himaye etmek suretile mlimklindlir.

okse otu zararlar1, bir taraftan anz oldugu dallar kesilip yakil­mak, diger taraftan kesimler esnasmda bu ylizden zarar gormli§ agag­lar lizerinde durulmak suretile bertaraf edilebilir.

Kabuk bocegi zararlar1; kesilen agaglarm kabuklanm soyup yak­mak, anz oldugu agaglar1 <;;Ikarmak ve kesim mevsimine dikkat etmek suretile asgariye indirilebilir.

Uzun y11lar tatbik edilegelen se<;;me kesimlerine gelince : Arhk bu kesimler terk edilmelidir. Qlinkli,

1. §imdiye kadar tatbik edilegelen se<;;me kesimleri, mutedil I§lk agac1 olan kara<;;am tlirlinde segme formunu yaratamami§hr.

2. Normal tabiat §artlan altmda karagam tlirli takriben tek ya§­h muntazam me§igereler meydana getirmektedir.

3. Karagam uzun mliddet sipere dayanmakta, fakat siper altm­daki agacm boylanma ve bilhassa kalmla§mas1 bliylik Olglide firenlen­mektedir.

4. Yan yana bulunan fertler arasmda bariz ya§ farklan bulun­dugu takdirde genel ortalama artlm dli§mektedir. Keza bir me§cere igerisinde yan yana bulunan farkh ya§taki 2 agaQtan, geng •olan bilhas­sa hacmen daha ag1r geli§mektedir. Bu tip me§cerelerde tabii budan­mamn da normal seyretmedigi gorlilmli§tlir.

Gengligin sahaya k1sa bir pe1iyot zarfmda ve muntazam bir §ekil­de getirilmesi, ancak ya§ sm1flan metodunun tatbiki ile mlimklindlir.

60

Karagamda yaf? smlflan kurulu§unu gergekle§tirebilecek gengle§tirme metotlan ise esas itibarile,

1. Biiytik saha veya zon tra§lama, 2. Etek §eriti (kiigiik saha) tra§lama, 3. Biiytik saha siper ve bunun zonlara inhisar ettirilmi!~ §ekli

olan zon siper kesimi metotland1r.

Btiytik sahalar tizerinde tra§lama kesimi ve sun'i gengle§tirme ya­pan bir i§letme §ekli, ancak yol §ebekesinin yeterli oldugu ve fidan ih­tiyacmm aksablmadan kar§llanabildigi hallerde bahis konusudur. Kal­dl ki ve civan mevkiilerdeki karagam me§cerelerinden biiytik bir lnsm1 tabii yolla gengle§tirilebilecek durumdad1r.

Bol to hum y1llarmda, to hum dokiimiinden once, vasa ti 25 m. ge­ni§likteki §eritleri bra§lama ve gerekirse kesim ve t1ra§lamay1 mtiteakip toprag1 i§lemek suretiyle mevcut karagam me§cerelerinden bir k1smm1 ikinci metotla gengle§tirmek miimkiinse de btiyiik saha siper veya zon siper i§letmesinin digerine nazaran saglad1g1 avantajlar (miisait mig­rasyon imkanlan, meyilli yerlerde erozyon tehlikesinin asgariye indi­rilmesi, otlanma azhg1) hesaba kablarak duruma gore bunlardan biri veya digeri tercih edilmelidir.

Bilindigi iizere gerek btiytik saha siper kesimleri, gerek zon siper kesimleri genel olarak iig safhada uygulanmaktad1r. Bunlar :

1. Haz1rlama kesimleri safhas1,

2. 3.

Tohumlama kesimi safhas1,

l§Ik kesimleri safhas1d1r.

Yap1lan tesbit ve rnti§ahedeler, Agh ve civarmdaki karagam rne§­cerelerinde haz1rlama kesimleri yap1lmasma liizum olmad1gm1 goster­mi§tir. <;i.inkii bu kesimler, topragm tava getirilmesi ve agaglarm to­hum tutmaya zorlanmas1 mevzuunda faydah olmiyacaklardir. Hazirla­lama kesimlerinin topragi tava getirme yoniindeki odevi, topragm i§­lenmesi suretiyle temin edilmelidir.

Tohumlama kesiminde, gengle§tirme sahasmm hektarmda, kara­gamda ortalama 50 - 70 agag birakilmasi uygun olur. Fakat gok defa bu keeimlere ba§lamadan bile bu miktar agagla kar§Ila§mak miimkiin ola­mtyacakbr. Bunun igindir ki sadece kuru ve §ekli iyi olmayan agaglan g1kartmakla yetinilmelidir.

T·ohumlama kesimi, ilkbaharda tohumlanm doken karagamda, ara­hk ve ocak aylarmda tohum doki.imiinden once yap1lmahd1r. Bunu, ke­silen materyalin gikar1lmasm1 miiteakip, kas1m- §Ubat arasmda yap1la-

61

cak toprak i§lemesi takip etmelidir. Fakat bu iki i§lemin, belirtilen aylar iginde yaprlmas1 gok defa mlimklin olamryacakbr. Qtinkli hava §artlarl arazi gah§malarml k1sitlamaktad1r. Onun igindir ki gah§rna zamanm1 bi­raz daha evvele almak icabeder.

Toprak i§lemesi, topragm sathan gev§etilmesi maksadiyle, 1 - 2 m. lik §eritler tizerinde brm1kla yap1lmah, madeni toprak hig bir zaman ta­mamen ortaya Qlkar1lmamahd1r.

Tohumlama imkamm ve kesafetini arttrrmak igin, kesilen agagla­rm .bol kozalak ta§wan dallan, tohumlamanm zay1f olmas1 muhtemel yerlere serilmelidir. Fakat bir taraftan hektardaki agag adedinin azhg1, diger taraftan tohumlama kesimiyle Qikarllacak agaglarm evsaflarmm bozuklugu gok defa buna imkan vermiyecektir. Onun igindir ki tohum serpme suretiyle tabii tohumlamanm takviyesi cihetine gidilmelidir. Bundan gayet iyi netice ahnacagmr limit etmekteyiz. Nitekim 1960 se­nesinde Kokli.ice mevkiinde I§letme tarafmdan yaprlan kiigiik bir dene­me, bu gorli§limlizii teyit eder mahiyettedir.

En erken kas1m aymda yap1lacak brm1klamay1 ilkbaharda ba§la­yacak tohum doklimli takip edecektir.

Tohumlama kesimini 2 §er y1l ara ile 3 I§lk kesimi (sonuncusu bo­§altma kesimi) izlemelidir.

1966 yth bol tohum y1h olduguna gore hemen gengle§tirilmeye gegil~ melidir. Fakat mevcut istik§af planlarr segme kesiminin tatbikatrm is­temektedir. Durum boyle olunca, bu defa ya§ smrflan metoduna gore tanzim edilmekte olan planlarm bitirilmesini beklemek zarureti vard1r.

1968 senesinin tekrar bol tohum senesi olmas1 muhtemeldir. 0 za­mana kadar da planlar bitirilmi§ olacaktrr. Bu yrlm kas1mmda tohum­lama kesimine ba§lanabilecegini kabul edersek, birinci l§Ik kesimi 1970, ikinci I§Ik kesimi 1972, bo§altma kesimi de 197 4 y1h kasrm veya arallk aymda yaprlacak demektir. Boylece bir bolmenin veya bir zcnun tensili 6 y1lda tamamlanmi§ olacakbr. Bu miiddet 1 veya 2 yil daha uzatlhp kisaltilabilir. Fakat hig bir zaman gam gengligini, 2-3 ya§ml tamamla­madan ag1k alana <;;rkarmamahd1r.

I§Ik kesimlerinin 2 §er yrl ara ile yap1lmasm1 istememiz, karagam gengliginin ilk yrllardaki siper ihtiyacmdan ve aym gengligin srk srk ze­delenme korkusundan ileri gelmektedir.

Birinci J.§Ik kesimleri sonunda hektarda 20 - 30, ikinci I§lk kesimleri sonunda yine hektarda 10-15 agag b1rakmaya gayret etmelidir. Fakat bunlar kat'i rakamlar olamaz. Qiinkii, b1rakrlacak agag adedini dilcte ettirecek olan gengligin I§lk ve muhafaza ihtiyac1dir.

62

Genf_;le§tirme sahasmm m ~ sinde ikinci ya§l sonunda ortalama 3 - 4 adet fidamn bulunmas1 tatmin edici bir gengle§ltirme ba§ansldtr. Eger m 2 de birden az genglik ta§tyan alanlar bulunursa, ki gok defa bu du­rumla kar§llla§ltlacakhr, bunlarm 1 + 1 veya 2 0 ya§lh fidanlarla gen~­ligin 2 ci, en geg 3 lincli ya§I sonunda yani birinci I§lk kesimlerinden he­men som-a tamamlanmas1 liiztmdir. Bu maksatla Degne serisi iginde kliglik bir fidanhk tesis edilmeli ve buraya ancak Agh ve civarmda top­lanacak tohumlar ekilmelidir. Elde edilecek fidanlarm sadece gengle§­tirme sahalarmm tamamlanmasmda degil, bolmeler i~inde mliteaHi edi­lecek ag1k, yamk ve bozuk orman sahalarmm aga~landtrtlmasmda da kullammas1 tabiidir.

Dikim tekniginin tatbikatmda iyi fidan kullanmaga, ambaaj ve nak­liyatm iyi olmasma ve glinli glinline dikime dikkat edilmelidir. Dikim­lerde 1 x 1 m. arahkh kare yahut 1,5 x 1,5 m. arallkh liggen dikim­leri tavsiyeye §ayand1r. Bununla beraber topragm s1g veya derin, ku­ru veya rutubetli olu§luna gore dikim arahklarm1 belli bir nisbet dahi­linde degi!}tirmek daha isabetlidir. Dikim zamam olarak sonbahar mevsimi tercih edilmelidir.

LiTERATtJR

ATAY, ibrahim. 1959. Karagam (Pinus nigra var. Pallasiana) tohu­mu lizerine ara§tlrmalar. Orman FakiUtesi Dergisi. A 9 (I) :

49-91

FAO. 1958. Xurak; m~nt~kalarda · agaQland~rma teknigi (Qeviren: T. Be§kok). OrmanCihk Ara§tlrma Enstitlisi.i Yaymlan Muhtelif yaymlar serisi No : 6 : 64 - 65

GOLEN, ilhan. 1959. Karagam (Pinus nigra Arnold) hacrm tablosu. Or­man Fakultesi dergisi. A 9 (I) : 97 - III

KALIPSIZ, Abdillkadir. 1963. Turk;iye'de karaga,m (Pinus nigm Arnold) me§cerelerinin tabii · bunyesi ve verim kudreti uzerine ara§t~rma­lar. Orman Genel Miidlirli.igu Yaymlari. Stra No. : 349 Seri No : 8 istanbul. 116 S.

PAMAY, Besalet. 1955. Dursunbey Alagam orman mmtlkalarmdaki yan­gm sahalarmm agaglandtr1lmas1 imkanlan ve buna ait denemeler. Orman FakUltesi Dergisi. A 3 (1- 2) : 54-84

PAMAY, Besalet. 1966. Turkiye/de gam (Eangam, Karagam, Kwilgam) kUltUrlerinde dikim aral~klan problemi. Tlirkiye Orman Mlihen­disligi Teknik Kongresi. Ankara.

63

PAMAY, Besalet. 1962. Turkiye'de sangam'2n (Pinus silvestris L.) ta­b'ii genr;;le§mesi imldinlan uzerine ara§t~rmalar. Orman Genel MtidtirlUgli Yaymlan. S1ra No. : 337. Seri No. : 31. istanbul : 96-166

PAMAY, Besalet. 1966. Turkiye'de ym; stnt,flan metodunun uyg·ulan­rnasnndan doifam genr;;le§tirme problemleri. (Silviktilttirel Plan­lama). istanbul : 43 - 48

PARDE, J. 1964. Lozere'de Avusturya karaQammm gengle§tirilmesi. geviren : M. Varol) Or?nan Miihendi.sli{ji Dergisi ( 4) : 23- 27

SAATgiOGLU, Fikret. 1961. Orman agaoL tohumlart. Istanbul Univer­sitesi Orman Fakliltesi Yaymlar1. 895/66. istanbul : 164- 165

SAATCiOGLU, Fikret. 1946. Orman yeti§tirme klavuzu- Tabii genyle§­tinne ·usiilleri. istanbul : 59 - 86

SEViM, Mehmet. 1960. Baz1 onemli orman ve klilttir agaglarmm yeti§me muhiti mtinasebetleri hakkmda genel bilgiler. Onnan F'ak-Ultesi Dergisi B 10 (I) : 43 - 56

ZEND:tK, Friedrich. 1963. Turkiye onnanlan, bugune kadar tatbik edi­len ve gelecekte tatb·iki tat.wiye edilen silvikiUturel muameleler. (Qeviren: H. Selguk) Ormanc1hk Ara§tlrma Enstitlisli Yaym­lan, Muhtelif Yaymlar Serisi No. : 14. Ankara: 115 s.

TEKN!K RAPOR : 13 Ox : 232.322.3

TOPRAK pH'SINI DUSURMEK iCiN KULLANILAN KIMYEVI • } .. ~ ..3 • • ..

MADDELERDEN KUKURT, DEMIR SULFAT, POTASYUM-ALUMINYUM SULFAT VE SULFIRIK ASID'IN KARACAM

TOHUM YASTIGINDAKI FIDELERIN YASAMA VE ~ GELI~MESI .U~ERiNE QL~N .

TESIRLERININ TETKIKI

~eref Gtl"NStrR Toprak ve Otlak Islah1

§ubesi

I- Giri§

Orner L. OZDElHiR Orman Yeti§tirme ~ubesi

Bitkilerin topraktan g1da ahp geli§mesinde, bitkiler igin faydah mantar ve bakterilerin toprak iginde ya§amasmda toprak reaksiyonunun rolli bliyliktiir; hatta paraziter mantarlarm yaptlg1 tahribat derecesi de toprak reaksiyonu ile yakmdan ilgilidir. Orman agaglarmm mlihim bir k1sm1, diger kliltlir bitkilerinin ekseriyeti gibi hafif asitik topraklardan ho§lamrlar. Bu ge§it topraklar lizerinde gok daha s1hhatli bir geli§me gos­terirler. Bilhassa orman agaglarmdan ibrelilerin toprak reaksiyonuna kar­§1 hassasiyeti, yaprakhlara nazaran daha fazladn·; kliglik ya§taki ibreli fidanlarda bu hassasiyet kendini daha da ac:;1k olarak gosterir. Toprakta mevcut mineral ve organik kompleksler H+ iyonu ile doymu§ ise asid, bazlarla i§ba halinde bulunuyorlarsa alkalen reaksiyondan bahsedilir. Bit­kiter, malum oldugu i.izere mineralize olmu§ yani eriyerek toprak suyuna gegmi§ g1da maddeledni blinyelerine alabilirler. Bu bak1mdan gayri mlin­hal bir durumda olan besin maddelerinin bitki igin g1dai aktif bir rolli yok­tur. Kolloidal maddelerin bir fonksiyonu olan reaksiyonla bitki besin maddelerinin mlinhal veya gayri mlinhal bulunmas1 arasmda gok slk1 bir baglantl vard1r. Mesela, bitki geli§mesi bak1mmdan ana besin mad­deleri arasmda bulunan fosfor ve potasyuni, reaksiyonun 7,5 - 8,5 ara­smda bulunmas1 halinde gayrifaal durumdad1r. Bitki geli§mesinde aym ehemmiyeti haiz bulunan nitrojenin ise optimum erirlik reaksiyonu 6 - 8 arasmdad1r. Yani, alkalen reaksiyonda toprakta yeteri kadar fosfor ve­ya potasyum bulunsa dahi, bu elementlerin yiiksek reaksiyon dolay1siyle bitki igin yarayu;1hhk durumlan zay1ftlr.

Ankara gibi yagi§l az olan semiarit mmtaka topraklan, bazlarm y1kanmay1p birikmesi neticesi hemen daima alkalen bir reaksiyon gos­termektedirler. Denemenin vaz edildigi sahaya ait toprak analiz cetve-

65

linde gortildligu gibi toprak reaksiyonu 7.75- 8.05 arasmdad1r. Aym zamanda kalsiyum karbonat miktan da % 7 civarmdadir (Cedvel 5).

Kok sahasmda bol miktarda bulunan kalsiyum, reaksiyonu arttir­mak suretiyle fosforun erirligini yani bitki tarafmdan almma durumu­nu azaltmaktadir:

Cas (po4) 2 + 2 Ca COa 4 H20 ~ 2 Ca HP01 2 Ca (OH)2

Ca (HC03h +

Bu suretle esasen toprakta az miktarda tesbit edil:mJi§ olan fosfordan fidelerin yeteri kadar istifade edemedikleri ag1ktir. Deneme sahasmda oldugu gibi kalsiyum karbonat miktarmm yliksek bulundugu toprak­larda, kabili mlibadele potasyum miktan da normal nisbette kalsiyum karbonat ihtiva eden wpraklara nazaran daha azd1r. Memleketimizde tesis edilmi§ Orman~ Fidanhklarmm hemen ekserisinde toprak reak­siyonu alkalen olmasmdan dolay1 istenilen evsafta ve kapasitede ,fidan yeti§tirilmesi hususunda benzeri ge§itli problemlerle kar§Ila§Ilmaktadir.

H - Denemenin gaye ve mevzuu

Alkalen reaksiyondaki ekim yasbklarmda ibreli fidanlarm iyi bir ge­li§me gosterememelerinde yukanda arz edildigi gibi g1da maddelerinin almmasmda bir dlizensizligin mevcudiyeti kabul edilmi§tir. Bu sebep­ten toprak reaksiyonunun dli§lirlilmesi suretiyle fosfor, demir, potas­yum, magnezyum, azot ve diger eseri elementlerin konsantrasyonlarmm yti.kseltilmesi on gorlilmii§tlir. Asli g1da maddeleri olarak kabul edilen mezkur elementlerin daha yaray1§h duruma gegmeleri neticesi ekim yasti~ndaki karagam fidelerinin ya§ama ve geli§mesinde husule gele­cek degi§ikligin tesbiti denemenin gayesini te§lkil etmektedir.

ill - Materyal ve metod

Deneme sahas1 toprag1 derin, killi - tmh killi fiziki biinye sahiptir. Kimyevi tahlil neticelerinin tetkikinden de anla§Ilaca~ veghile deneme sa­has! potasyumca zengin fosfor bakunmdan ise fakirdir. Toprakta rezerve olarak fazla miktarda kalsiyum karbonat bulunmaktad1r. Toprak kal­siyum ve magnezyum gibi iki degerli katiyonlarla doymu§ olup, pH

orta derecede alkalen karakterdedir. Yukar1daki evsafta bulu­nan topragm pH degerinin dii§iiriilmesinde bidayette asid karakterli humus kullamlmas,iJ. suretiyle toprak reaksiyonunun k1smen tadili ile birlikte fidanhk gah§malarl iQin topragm aiJr alan fiziki blinyesinin de 1slah1 ve bu meyanda topragm nitrojence de takviyesi gibi gok taraf­h faydalarm bir arada saglanabilecegi dli§linlilmli§ ise de, Ankara §art­larmda humusun temini gok zor ve pahahya mal olacag1 hesap edilerek

66

bu dli§iinceden biH1hare sarfmazar edilrni§tir. Bu sebepten reaksiyonu asid istikamette degi§tirebilecek diger kimyevi maddeler lizerinde du­rulrnu§ ve bunlardan demir slilfat, alliminyum - potasyum si.ilfat, slil­firik asit ve kliklirt denemeye almmi§hr.

Demir siilfat : Ekim yastiklarmdaki fidelerde zay1f bir geli§me ve yer yer kloroz belirtileri de mli§ahede edilmi§tir. Demirin hafif asid re­aksiyonlarda fazla miinhal bir katyon olmasma mukabil, kiregli ve alkalen topraklarda gayrimlinhal bir duruma geQille ozelligi nazan itibare ah­narak fidanlarda kloroz hastallgnun demir eksikliginden ileri geldigi ka­naatine varilmi§hr. Bu baknndan demir si.ilfat reaksiyon dli§lirticli ola­rak segilirken, topraga mlinhal demir verilebilecegi de dli§lini.ilmli§tlir.

Kiildirt : Kalsiyumun toprak solisyonuna gegmesini ve dolayisiy­le mn dii§mesini tevlit etmesi yams1ra, bitkilerin kurakhga mukave­metlerini artmc1 ve toprak stliriiktlirlinli 1slah edici tesiri de goz oniin­de tutularak denemeye ithal edilrni§tir. Bu maksat igin piyasada sat1lan toz halinde klikiirt gigegi kullamlmi§hr. Topraga verilen klikiirt, Thiobacillus thiooxydans denilen kiiklirt bakterileri tarafmdan tahav­vi.ilata ugrar; biyolojik oksidasyon neticesi ve toprak suyu muvacehe­sinde stilfirik aside donli§iir. Meydana gelen siilfirik asid toprakta alka­lenligi husule getirmi§ olan kalsiyum karbonat ile reaksiyona girerek onu kalsiyum siilfata tahvil ederek topragm alkaliligini asid yone do­nii§tiirlir.

Si.ilfirik asid : Topraktaki alkaliligi tadil etmekte kiikiirde naza­ran gok daha gabuk tesirindir. Bu maksat igin sanayide kullamlan siil­firik asid denemeye almrni§br. Topraga verilen siilfirik asid, kalsiyum karbonatla reaksiyona girerek kalsiyum ag1ga Qikar ve toprak solis­yonunda kalsiyum siilfat olarak tutularak reaksiyonun asitle§mesine sebep olur.

Potasyum- Aliminyum siilfat : Kimyevi tesiri siilfirik asidde ol­dugu gibidir. Blitlin bu kullamlan Kimyevi maddelerin amonifikasyon ve baz1 hallerde nitrifikasyonu arbnc1 tesirlerinin de bulundugu kabul edihnektedir.

Yukar1da arz edilen gorli§lerin I§Igi altmda deneme gayesini ta­hakkuk ettirmek igin Enstitli Deneme fidanhgmda tesadlifi bloklar metoduna uygun sekiz tekerrlirlii bir deneme vaz edilmi§tir. Beber blok, muamelelerin tatbik edilecegi be§ parsele bOli.inmli§tiir. Parsel ebad1 1. 20 x 2m dir. Her deneme parselinin iki ucundaki 50 em gen:i§ligindeki klSimlar tecrit §eridi olarak birakihni§, olgme ve say1m' dl§l tutulmu§tur. Bloklardan dordii aym tohum yasbgmda, diger dordii de birinci tohum

67

yashgmdan bir yasbk yolu ( 40 em) ile ayr1lm1§ miicavir tohum yastiM gmda olacak §ekilde tertiplenmi§tir. Bloklar iizerindeki muamele parsel­leri tesadiif rakamlan tablosundan istifade edilerek serpi§tirilmi§tir. Metre kareye 200 gr toz kiikiirt, 200 gr demir siilfat ve 200 gr aliimin­yum - potasyum siilfat verilmi§tir. Mezkur kimyevi maddeler ekimden evvel toz halinde toprak sathma verilerek miiteakiben 20 em. derin­lige kadar ~apa ile topraga kari§tmlmi§hr. Biittin parsellere metre kareye 30 gr karaQam tohumu hesab1yla ekim yamlarak iizerleri fidan­hkta kullamlan (kum hayvan giibresi karl§llll) harQla ortiilmii§­tiir. Siilfrik asid tatbik edilecek parsellere ekimi miiteakip % 2 lik stilfrik asidden metre kareye 5.6 litre hesabwla siizgegli kovalarla su­lama suyu §eklinde verilmi§tir.

Denemede tatbik edilen muameleler :

A- Kontrol

B- Kiikiirt

C - Demir stilfat D Altiminyum - potasyum siilfat E - Siilfrik asid

KaraQam fideleri 2 - 0 ya§h olarak dikim sahasma gotiiriildiiklerin­den tesbit ve mii§ahedeler ikinci tecessiim mevsimi sonuna kadar yapil­mi§br.

IV - N eticeler

Birinci tecesstim mevsimi sonunda metre karede ya§ayan fide adedi ile ikinci tecessiim mevsimi sonunda metre karede mevcut fide adedi ve ortalama fide boylan tesbit olunmu§tur ( Cetvel 1 - 2).

Cetvel 1. Birincil Tecesstim Mevsimi Sonunda Metre Karedek.i Fide Adedi

Muameleler Ya§aya.n fide adedi m2

A 361 B 413

c '342 D 345 E 422

Cetvel 1 tetkik edildiginde ilk tecessiim mevsimi sonunda kiikiirt ve siilfrik asidin fide ya§amasma miisbet tesir ettikleri gortilmekte

68

Cetvel 2. ikinci Ter.esstim Mevsimi Sonnnda Ortalama Boylan ve Metre Karedeki Fide Adcldi

Muameleler Fide adedi m2

Ortalama fide .boyu em.

A B c D E

109 91 85 76

3.57 4.27 4.13 4.00

ise de, yap1lan varyans analizine gore, muamelelerin fide ya§amasma olan tesirlerinin istatistiki bak1mdan yeterli olmad1g1 ortaya c:;Ikmak­tadir (Cetvel 3).

Cetve! 3.

Variyansyon men§ei

Bloklar Muameleler

Birinci Tecesstim Thievsimii Sonu Metre Iiare<leki Fi<le Adetlerine Ait Var1yans Analizi

Serbesiyet Kareler derecesi

98.787

Kareler ortalamas1

96.889 24.697

Varyans nisbeti (F)

5.26 1.34

:i:kinci tecessiim mevsimi sonunda da kimyevi maddelerin fide ya­§amasma mtisbet ve bariz olarak her hangi bir tesirlerinin bulunma­dlgi tesbit olunmu§tur ( Cetvel 4). Kullamlrni§ alan kimyevi mad de-

Cetvel 4. ikinci tecesstim mevsimi sonn fide boylarma ait variyans analizi Varyansyon Serbesiyet Kareler Kareler

men§ei derecesi toplanu Bloklar 7.30 Muameleler 4 2.56 0.64 1.78 Hat a 28 10.05 0.36

Yek(tn 39 19.91

Cetvel 5. Deneme sahas1 toprak tahlil raporu ___ p_!I ___ Kabili :istifade Ga+MlL

Derinlik % Qamurda 1:20 CaCo, Fosfor Potas- m.e/L Total em l§ba % P 2 0, yum % tuz

Kg/D. K 2 0 Kg/D.

0 - 30 63 7.80 8.90 7.45 10.686 183.6 49.99 0.135

0 - 30 82 7.75 8.70 7.15 7.394 178.2 52.01 0.187

0 - 30 51 8.05 9.00 7.45 3.824 198.7 49.49 0.125

0 - 30 66 8.00 8.65 7.25 5.682 190.1 48.98 0.160

0 - 30 66 7.80 9.00 7.10 9.177 193.3 52.72 0.186 0 - 30 72 7.90 9.00 7.10 3.446 178.2 54.03 0.178

69

lerin fide ya§ama yiizdelerine alan mlisbet tesirleri varyans analizine gore yeterlik hududu dl§mda ,gortilmesine ragmen, kiiklirt ve slilfrik asidin birinci tecesslim mevsiminde fide ya§amasma alan mlisbet te­sirleri yeterlik hududuna Gak yakm bulunmaktad1r. Kiikiirt, demir slilfat ve potasyum - alliminyum slilfatm ikinci tecesslim mevsiminde fide boylarma yeterlige yakm derecede mlisbet tesirleri tesbit edil­mi§tir.

Deneme neticeleri ve arazi mli§ahedelerinden ortaya g1kan baz1 istifhamlarm aydmlat1lmas1 igin bu mevzuda tamamlay1c1 mahiyette diger denemelerin vaz edilmesinin uygun olacag1 kanaatine var1lmi§tlr.

TEKNIK RAPOR: 14 Ox. 232.322

ORMANCILIK ARASTIRMA ENSTiTUSU FiDANLIGINDA KARA<;AM EKiM YASTIKLARINDA GUBRELEME VE

MiKORiZE A~ILAMA DENEMESi

§!eref GVNSt!R l'oprak ve Otlak Islah1 §ubesi

I. Giri§

Omer L. OZDEMiR Orman Yeti§tirme §ubesi

Bitkilerin toprak listli aksammda ozellikle yapraklarda meydana ge· len biyo§imik olaylar bitki geli§'imini temin ederler; bunlarm yarustra bit­kilerin beslenme ve geli§imi ile yakinen ilgili birtaktm biyolojik olaylar daha vardtrki, bunlar toprak ,i~ine mlinhas1r kahr. Topraktaki biyolojik blitlinliigu kapsayan bu olaylar §iddetlerine gore bitki geli§mesini iyiye veya kotliye yonetirler. Biyolojik faaliyette bulunan organizmalarm mev­cudiyetlerini stmrlayan gayri miisait §artlarm dlizeltihnesi, mutad meka­nik ve kimyevi toprak tslah metodlar1 ile hazen mlimklin olamamaktadlr. Mesela orman topraiJ.nda bulunan saytstz mikro organizmalar, toprak fav­nasml te§kil eden birgok hayvanlar ve muhtelif mantarlar biosenoz te§kil ederek topragm mikrokozmozunu husule getirirler. Biyolojik faaliyetlerde, yliksek bitkilerle mikrokozmoz arasmda ise daima ahenkli bir denge var­dlr. Ormanstz mmtakalarda kurulmu§ fidanhk topraklar1 boyle bir mikro­kozmozdan mahrum, ozellikle mikorize bak1mmdan gok fakirdirler. Kafi miktarda mikorize ihtiva etmeyen ve aym zamanda g1daca fakir bulunan topraklara sahib fidanhklarda ayru aga~ tlirliniin yeti§tirildigi sahalarda zamanla ortaya g1kan toprak yorgunlugundan miitevellit, fidanlarda ko­tli bir geli§me ve patolojik baz1 belirtiler gorlillir. Bilhassa yukar1da arze­dilen duruma monokliltlir tarzmda <;ah§an fidanhklarda koniferelere tab­sis edilmi§ ekim ve repikaj parsellerinde ~ok daha stk rastlanmaktadtr.

Topraga verilen suni glibreler ve ye§il glibreleme §eklinde yaptlan mli­dahelelerin faydas1 ise bu sebepten k1s1r kahnaktadtr. Boyle avhalde top­ragm eksik olan besin elementleri suni gti:brelerle takviye edilirken, bu meyanda topraga mikorize a~plamak ve mikorizenin geli§mesini temin ede­cek tetbirleri de almak gerekir.

Mikorize (Mykorrhiza) latinceden ahnmt§ bir kelime olup Mykor mantar, Rhiza ki:ik anlamm1 ta§Ir. Topragm mikrokozmozunu te§kil eden say1s1z organizmalara dahil olan mantarlardan bir lnsmmm bitkile­rin kok sahasmda yani rizosferde ya§ad1g1 ve yliksek bitkilerin kokleriy­le her hangi bir anatomik beraberlik viicuda getirmedikleri diger bir de­yimle parabioz olduklan halde, bir ktstm mantarlar liflerini bitki kok-

71

lerine nlifuz ettirerek fizyolozik bak1mmdan oldugu kadar anatomik ba­kimdan da mi.i§terek bir hayat beraberligi te§kil ederler; bu ~e§it man­tar miselleriyle yi.iksek bitkilerin kokleri arasmda mevcut olan hayat bera­berligine ise mikorize denmektedir. Bitkinin mikorize vas1tas1yla mantar­dan saglad1g1 fayda, k1sa koklerde mevcut hif infeksiyonlar1 neticesi ko­ki.in artan absorbsiyon sath1 ve kabiliyetidir. Kokde absorbsiyon sathmm artmas1 neticesinde toprak suyunda erimi§ halde olan besin maddelerinin daha fazla ahnmas1 mi.imki.in olmaktad1r. Mikorize mantarlarmm bitki beslenmesinde en bi.iyi.ik faydalan, amonyum tuzlan ve diger organik bir­le§iklerin toprak suyundan bitkiler tarafmdan almmasmdaki oynadik­lan mutavass1t rolden ileri geldigi kabul edilmektedir. Radyoaktif izo­toplarla son senelerde yapllan fizyolojik ara§brmalar bitkiye mikorize vas1tas1yla fosfor ve azotun tuzlar ve amino asitleri halinde iletildigi tes­bit edilmi§tir.

Aga~ kokleri ile mikorize te§kil eden mantarlarm bu sembiyoz ya§a­mada kendilerine sag·ladiklan fayda, bugi.in tamamen aydmlanmami§ ol­ma.kla beraber bitkiden karbonhidratlan ve bitkinin ye§il aksammda te§­kil olunan geli§meyi kam~Ilar baz1 maddeleri ozellikle vitaminleri aldlk­lan kabul edilmektedir.

n. Denemenin gaye ve mevzuu

Ara§brma Enstiti.isi.ini.in deneme fidanhgmda umumiyetle san ve ka­ra~am ekim yasbklarmda fidelerde iyi bir geli§me gori.ilmedigi gibi klo­roz emareleri de tesbit edilmi§tir. Evvelce verilmi§ olan azotlu ve fosforlu suni gi.ibrelerle fidan geli§mesinde arzu edilen bir fayda saglanamami§­tJ.r. Bu bakrmdan topraga gerekli gi.ibreleme yap1hrken ayn1 zamanda mi­korize de a§Ilamak suretiyle, fidanlarm topraktaki gida maddelerinden daha fazla nisbette faydalanmalan on gori.ilmi.i§ti.ir.

ill. Materyal ve metod

:tbrelilerde en fazla kara~amla ekim yap1ld1gmdan ara§brma kara­~am i.izerinde yapilmi§br. Karagam, mikorize ile s1kl bir hayat beraberli­gine sahiptir, yani kuvvetli mykotrof olan agaglar arasmdad1r. Deneme­nin yap1ldig1 sahamn topragr killi tm fiziki bi.inyesinde olup toprak reak­siyonu 8 civarmdad1r. Total tuz nisbeti normale yakmd1r. Kabili muba­dele kalsiyum ve potasyumca zengin, fosfor ve azotca fakirdir. Deneme fidanhgmm bulundugu Ankara ili kontinantal bir iklime sahiptir; kurak periyot uzundur. Bu bakrmdan topraga mikorize a§Ilamrken toprakta mi­korize geli§imi arbriCl tedbirlerin almmas1 da On planda tutulmu§tur. Mikorizenin geli§mesi i~in deneme sahasmm I§Ik ve 1s1 durumu mi.isait olup, rutubet §artlarmm daha elveri§li duruma getirilmesi zarureti belir-

72

mi§tir. Topra~n alkalen olmas1 ve organik maddeleree fakir bulunmas1 nazari itibare almarak topraga asitik humus (pH= 5.5) verilmesi uygun gorlilmli§tlir. Bu suretle ormandan hafif asitik ortamdan almarak alka­len ve nisbeten daha kurak bir yere a§llanaeak mi:korizelerin tedrieen yeni §artlara intibaklan saglanara:k aktivitelerini kaybetmemeleri de dli­§linlilmli§tlir. Mikorize a§llama materyah olarak mikorizeli ki:ik pargala­nm havi s1hhatli me§eere altmdan alman orman toprag1 kullamlml§br. Bu maksatla deneme sahasma en yakm buhman Ankara miieavirindeki K1z1leahamam ormanlar1 segilmi§tir. Topraga verilen suni glibreler, klo­roza kar§l kullamlan demir slilfatm metre kareye verileeek miktarlan hesaplamrken mikorizenin te§ekklilline mani olmayaeak dozda olmasma dikka t edilmi§tir.

Deneme bi:illinmli§ parseller metoduna uygun olarak vaz edilmi§ olup di:irt tekerrlirllidlir. Mikorize muamelesinin tatbik edildigi her parsel glib­releme muamelelerinin tatbik edileeegi 4 alt parsele bi:illinmli§tlir. I. II. bloklar bir tohum yashg1 lizerinde III. ve IV. bloklar mlieavir yasbk lize­rinde almml§tlr. 11 metre uzunlugunda ve 1.20 m geni§ligindeki parseller, 1.20 x 2.75 ebadmda alt parsellerden meydana gelmi§tir.

Mikorize a§1lanaeak parsellere mikorizeli orman toprag1 5 em ka­lmllgmda yay1larak gapa ile 0 - 15 em derinlige kadar toprakla karl§liDl temin edilmi§tir. Denemede tatbik edilen muameleler :

A - Mikorize a§llanml§ B - Mikorize a§1lanmam1§

b1 -- Kontrol b" m 2 ye 9.6 gram PzOs (% 16 hk sliperfosfattan 60 gr)

m 2 ye 6.3 gram N (% 21lik amonyum slilfattan 30 gr) m 2 ye 200 gram Feso1 (Demir slilfat)

b3 - Asitik humus (5 em kalmhkta toprak yliziine yayllarak 0 - 15 em derinlige kadar toprakla kan§tmlml§tlr)

b1 - PzOs, N, Feso1 ve asitik humus.

Muameleler tatbik edildikten sonra her alt parsele e§it miktarda kara­gam tohumu ekilerek tohumlarm lizeri fidanhkta kullamlan tohum kapat­ma malzemesi ile (kum + hayvan glibresi) kapahlml§tlr.

Birinei taeesslim mevsimi sonunda fide ya§ama ylizdesi ile ikinei te­eesslim mevsimi sonunda fide ya§ama ylizdesi ve ortalama fide boylan tesbit edilmi§tir.

IV. Neticeler

Birinci teeesslim mevsimi sonunda tesbit edilen metre karedeki fide adedi eetvel 1 de gi:isterilmi§tir :

73

Cetvel 1. Birind tecessum mevsimi sonunda metre lmredeki fide adedi

Mikorize Verilen Fide adetleri (M2) Orta-

muamelesi maddeler I II III IV Top lam lama ----

bl 99 130 220 240 689 172 Mikorize bz 128 84 207 297 716 179 A~rlanmami§ b,l 120 99 198 220 637 159

A b.j 150 92 214 234 690 172

bl 74 70 55 105 304 76 Mikorize bz 102 97 82 82 363 90 A§rlanmi§ b3 118 164 40 155 477 119

B b4 100 144 94 44 382 95

Cetvel1 de gori.ildiigi.i gibi mikorize ve kimyevi maddelerin birinci te­cessiim mevsimi sonunda fide ya§ama yiizdesine hig bir tesirinin olmad1g1 yap1lan varyans analizi ile meydana t;lkml§br ( cetvel 2).

Cetvel 2. Birinci tecessiim mevsin1i sonu fide ya,amasi varyans analiz tablosu

Serbestlik Kareler Ortalama Varyan Varyansyon men§ei derecesi toplamr kareler nisbeti (F)

Bloklar 3 0.11 0.036 Mikorize muamelesi 1 0.52 0.520 3.63 Hat a (a) 3 0.43 0.143

Yekful 7 1.06

Kimyevi maddeler 3 0.01 0.003 0.3 lviikorize K . .maddeler 3 0.03 0.010 1.0 Hata (b) 25 0.25 0.010

ikinci tecessiim mevsimi sonunda tesbit edilen metre karedeki fide adedi cetvel 3 de gosterilmi§tir. Yap1lan varyans analizine gore, mikorize a;;nlanml§ ve a§llanmaml§ parsellerde gi.ibreleme muameleleri fide ya§a-

Cetvel 3. ikinci tecessiim mevsimi sonu metre kare<leki fide adedi

Mikorize Verilen Fide adetleri (m2)

Orta-muamelesi maddeler I II III IV _'I'oplam lama

------- ---

bl 12 19 19 4 54 13 Mikorize b2 49 44 45 35 173 43 A§llanmarm§ b3 79 42 72 87 280 70

b.J 72 74 49 30 225 56

bl 19 34 47 2 102 25 lVlikorize bz 67 127 60 27 281 70 A§rlanmaml§ b:l 175 227 95 64 561 140

b.j 100 169 60 35 364 91

74

masma mi.isbet tesir etmi§tir. Fakat muameleler arasmda istatistiki ba­krmmdan yeteri derecede fark yoktur.

Giibreleme muamelelerinin fide ya§amasma olan tesirleri, mikorizeli parsellerde mikorizesiz parsellere nazaran daha miisbet tesirli olduklan tesbit edilmi§tir.

Oetvel 4. ikinci tecessum mevsimi sonu fide ya!)amasr varyans analiz tablosu

Serbestlik kareler Ortalama Varyan Varyansyon men§ei derecesi toplanu Kareler nisbeti (F)

Bloklar 3 1.21 0.40 Mikorize mua 1 0.30 0.30 3.33 Hat a (a) 3 0.28 0.09

Yekun 7 1.80

Kimyevi maddeler 3 3.24 1.08 60** Mikorize K. Mad. 3 0.18 0.06 3.33" Hata (b) 25 0.47 0.018

Standart sapma (SD) = 0.018 Standart hata (b) (SE) 0.018/2 = 0.134/1.414 0.09 Yeterlik farkt 0.09 x 2.787 = 0.354

Cetvel 5. ikinei tecesstim mevsimi sonunda <legi§i'ii muamelelere gore orta]ama fide boylan

Mikorize Verilen Fide adetleri (M~)

Orta-muamelesi maddeler I Top lam lama

~~-~-d--~~ -~

bl 5.71 5.54 3.90 5.00 20.15 5.06 Mikorlze b~ 5.40 6.03 8.46 5.25 22.16 5.54 A§Ilanmaml§ b, 4.51 8.84 6.59 4.14 27.06 6.76

b! 5.62 6.97 6.41 6.83 25.83 6.45

bl 4.09 5.50 6.10 2.00 17.69 4.42 Mikorize be 8.27 8.65 6.13 4.87 27.92 6.98 A§Ilanmi§ b3 6.53 9.54 6.94 5.50 28.51 7.12

b, 5.67 7.23 6.86 5.90 25.66 6.41

Yap1lan varyans analizine gore giibreleme muamelelerinin tesirteri mikorizeli ve mikorizesiz parsellerde degi§ik olmu§tur. lvlikorizesiz par­sellerde ba (Asitik humus) ve h1 (PeO;, + N Fe Asitik humus) muame­lelerinin fide boylarma miisbet tesiri olmasma ragmen, be (PzOJ N +Fe) muamelesinin hie:; bir mUsbet tesiri olmamt§tlr. Mikorize a§Ilanmi§ par­sellerde biittingiibreleme mumneleleri fide boylarma mtisbet tesir etmi§-

75

tir; yalmz, muameleler arasmda istatistik1 baknnmdan yeterli bir farkm bulunmad1g1 gortilmii§tlir. Yani b2 (P20s + N +Fe) muamelesinin fide bo­yuna alan miisbet tesiri mikorizeli parselde yeterli olmasma ragmen mi­korizesiz parselde yeterli degildir.

Hafif asitik reaksiyondan almarak orta derecede alkalen ortama nak­ledilen mikorizelerin geli§melerinde herhangi bir aksakhk gorillmemi§tir. Birinci tecesslim yllmda az miktarda goriilen mikorizenin ikinci tecessiim ytlmda daha ~ok geli§erek yeterli miktara ula§tlg1 mi.i§ahede olunmU§­tur.

Cetvel 6. ikinci tecessiim mevsimi sonu fide boylan varyans analiz tablosu.

Varyansyon men§ei Serbestlik Kareler Ortalama derecesi top lam! kareler

Bloklar 3 24.08 8.02 Mikorize mua 1 0.66 0.66 Rata (a) 3 3.46 1.15

YekOn 7 28.20

Kimyevi madde. 3 21.85 7.28 Mikorize K. mad. 3 4.51 1.50 Hata (b) 25 26.15 1.04

Standart sapma (SD) 1.04 Standart hata (b) (SE) _ 1.04/4 = 1.019/2 0.505 Yeterlik fark1 = 0.505 x 1.414 x 2.06 = 1.47 em.

V. N eticelerin kritigi

nisbeti Varyan (F)

0.57

7.00** 1.45

Birinci tecessiim mevsimi sonunda mikorize ve giibreleme muame­lelerinin fide ya§ama ve geli§rnesine mlisbet bir tesirde olmayl§l normal bir netice olarak kabul edilebilir. Zira, tohumdan ~1kan fideler (kara~am) bidayette, tohumda depo edilmi§ g1da maddelerinden istifade ederler. Bi­rinci tecesslim periyodu i~erisinde topraktaki gtda maddelerine ve miko­trof hayat beraberligine bliyiik ihtiya~ gostermektedirler.

i:kinci tecessiim mevsimi sonunda glibreleme muamelelerinin tatbik edildigi bilumum alt parsellerde fide ya§ama yiizdesinin yiiksek olu§u, topraga suni glibrelerle verilen besin maddeleri neticesi fidelerin daha iyi bir geli§me yaparak muhitin ekstrem §artlarma ve patolojik hastahkla­ra kar§I fazla mukavemet l!:azanmalarmdan ileri geldigi kanaatma varil­IDl§br. Glibreleme yapllml§ ve mikorize a§1lanm1§ parsellerde, mikorize a§1lanmam1§lara nazaran fide ya§ama ylizdesinde goriilen iistiinllik, fide­lerin topraga verilen kimyevi maddelerden mikorizeler vas1tas1yla daha fazla istifade etmi§ olmalarmdan ileri gelmektedir.

76

ikinci tecessiim mevsimi sonunda P~Os, N ve Fe le birlikte mikorize a§Ilanmi§ alt parsellerde mikorize a§Ilanmami§ alt parsellere nazaran fi­de boylarmda istatistiki analiz neticesinde yeter derecede bulunan fark, mikorizenin fide geli§mesinde miisbet rol oynadigmi gostermektedir. De­mir, azot ve fosforun orman humusu ile birlikte verilen parsellerde, fide boylarmda mikorize a~;planm1§ parsellere yakm mlisbet bir boy geli§me­si gorlilmii§tlir. Yap1lan kok mli§ahedelerinde orman humusunun kulla­mldigi mezkur alt parsellerde mikorizenin yeteri miktarda bulundugu tes­bit olunmu§tur ki; bu durum orman humusunun icabmda mikorize a§Ila­ma materyah oiarak kullamlabilecegini gostermektedir.

Mikorizenin a§Ilanmasi kadar verilecek glibrenin cins ve dozajmm da tayini mlihimdir. Bu sebepten kimyevi glibre miktarlar1yle mikorize te§ekklilti arasmdaki mtinasebetleri ayarlamak yani obtimum ortam1 bul­mak igin bu mahiyette yeni denemeler vaz edilerek ara§brmalar yapil­masi uygundur. Zira, llizumundan fazla gtibreleme yaptlmas1yla mikori­zenin geli§mesi onlendigi igin, verilen gtibreden beklenen fayda temin edil­memi§ olur. Yeniden vaz edilecek denemelerde mikorize a§Ilanacak par­sellerde on haz1rhgm yap1larak, a§Ilama yap1lacak mikorize igin mlisait ortamm temin edilmesi, denemenin s1hhati bak1mmdan uygun mlitalaa edilmektedir. Mikorize denemelerinin bliytik bir sab1r i§i oldugu da hig bir zaman unutulmamahd1r.

TEKNlK RAPOR : 15 Ox. 25

TOKAT- DAYLIHACI KOYU CiVEKLiDERE MEVKiiNDEKl BOZUK ME$E BALTALIKLARININ ISLAHI VE KORUYA

TAHViLi MEVZUUNDA ON CALI$MALAR

onsoz

i. llakkt BOZAIOIAN Orman Baknm §ubesi

Tlirkiye ormanlannm olduk~a bliylik bir k1sm1 tlirlli sos~al ve eko­nomik faktorlerin etkisi ile baltahk ormam formunu almi§ ve yine bu formdaki orman sahalarmm ekseriyeti §iddetli hayvan otlatmu dolaytsile degrade olarak verimsiz ~ah toplumlar1 haline gelmi§tir. i§te bu tip bitki toplumlanm tslah ederek verimli me§cereler haline getirmenin imkan ve garelerini ara§brmak maksadile Tokat ilinin Dayhhac1 Koyli Civeklidere mevkiinde bir deneme vazedilmi§tir.

Orman Genel Mlidlirliigu Fen Hey'etinin 4.6.1967 glin ve 957/26 sa­yih karan ile de ara§tmlmasl uygun gorlilen bu konuya ait deneme 1957 ytlmda Dr. Hasan Selguk tarafmdan araziye intikal ettirilmi§tir. 1957 yl­lmdan 1964 y1lma kadar Dr. Hasan Selguk'un, 1965 y1lmda da Mehmet Varol'un mes'uliyeti altmda ylirlitlilen denemenin y1lhk Olgli ve gozlem­leri ile tatbik edilen bakrmlar Dr. Hasan Selguk ve i. Hakk1 Bozakman tarafmdan yaptlmt§br.

1965 ythnda Enstitliye davet edilen Amerikah istatistik~i C. E. Jen­sen ile yapilan tetkik sonunda denemenin lokal olu§U sebebile diger mahal­lere te§mil edilemiyecegi, fakat tatbik edildigi yer igin baz1 neticelerin elde edilebilecegi kamsma vanlml§br. Bunun igindir ki §imdiye kadar yaptlan ol~lilerin ozetlenip ne§ri cihetine gidilmi&tir.

1 - Denemenin gayesi ve devam stiresi

Dr. Hasan Sel~uk tarafmdan tanzim edilen mart 1957 tarihli ana planda denemenin gayesi :

«Memleketimizde ekseriyetle rastlanan tlirlli orman tahripleri sebe­bile tabii kurulU§larmi ve verim gliglerini kaybeden ormanhk sahalar, yalmz odun stkmtisma sebep olmakla kalmay1p ayni zamanda muhtelif tabii afetlerin husullinti de onleyememektedir. Bilhassa ekstrem tabii ve sosyal §artlarm hakim oldugu nuntakalarda bu gibi tahripkar ve orman­siZla§maya sebep olan hareketlerin tevlit ettigi stkmb ve felaketler !tOk

78

ag1r kay1plara yol agmaktadir. Tokat gibi odun sikmt1s1 geken ve k1sa periyotlar iginde sel baskmlarma maruz kalan mmtakalardaki gahla§IDI§ baltahk ormanlarm teknik bir bak1ma tabi tutularak tekrar verimli or­manlara irca1 gerekmektedir. Denemenin gayesi, bu sahalarda tekrar ta­bi1 diizeni kurmaya matuf teknik silvikiiltiirel miidahelelerin irdelenmesi ve gerekli muamele tarzmm ve i§letme §eklinin tesbiti ile lokal §artlara gore devamh ve en yiiksek verim giiciinii haiz korulu baltahklar tarikile koruya ula§IDaktm> §eklinde tesbit edilmi§tir. Denemenin devam siiresi takribi olarak 30 yildtr.

2 - Deneme mahallinin tavsifi

a) Mevki : Tokat ViHlyetinin Dayhhac1 koyti miilki hudutlan da­hilinde kalan ve Tckat- Sivas §Osesi tizerinde Tokat'tan 12,5 km mesafe­de bulunan Civekliderenin gtiney mailesindedir.

Maraz : Kuzey Meyil : Vasati % 54 Rak1m : Vasati 1050 m olup en algak noktas1 1025 ve en yiiksek

noktas1 1075 m dir.

b) Toprak : Anata§, mika§ist ve k1smen kalker olup, toprak bal­Qikh kum topra~d1r. Su gegirgenligi iyi, ta§SIZ, oldukga derin, serin ve kmntl btinyelidir. Humusla§lla iyidir.

c) iklim : Tokat ili, genel iklimi itibarile Tiirkiye iklim zonlarm­dan Karadeniz iklim zonuna, Prof. Dr. Ali Kemal Yigitoglu'nun tasnifi­ne gore de Karadeniz ard1 iklim zonuna girmektedir.

Tokat meteoroloji istasyonunun 4 yllhk (1962 -1965) rasatlarma gore:

Y1lhk ortalama s1cakhk : 12.2 C" Y1lhk ortalama yagi§ : 408.8 mm dir.

SlCakhk ve yagi§a ait 4 y1lhk miktarlar ise §Oyledir :

Y1llar Ortalama siCakhk co Y1lhk miktan rom

1962 13.6 379.6 1963 11.3 520.6 1964 11.3 380.9 1965 12.3 354.4

Ancak, Tokat meteoroloji istasyonunun rakrm1 588 m dir. Deneme sahasmm ortalama raklm1 ise 1050 m dir. Binaenaleyh deneme sahasmm yllhk siCaklrk ortalamas1 ile yagl§ miktanna ait yakla§Ik rakamlan bul-

79

mak ieabeder. Bu halde de meteoroloji istasyonuna ait degerler ytiksekli­ge gore ve Yh = Yo + 54h formtilli kullamlarak enterpole edildiginde de­neme sahas1 igin §U yakla§Ik degerler elde edilir.

Yllllk s1eakllk ortalama : 9.9 co Y Illlk yag1§ miktan 657 mm d) blli ortti : Senelik yaprak ve dal dokiinttileri olup ayn§Im sti­

ratlidir.

e) Diri ortil : Agag t abakas1 Quercu.s cen·is, Q. pubescens, Carpinus .orientalis, Cornus mas, Corylus avellana, Juniperus oxycedrus, Acer cam­pestre, Sorbus torminalis'den mlite§ekkildir. Bu tabakada kapahhk 0.7-1.0, ya§ ortalamas1 4, boy ortalamas1 1.5 m, azami boy 2.5, asgari boy 0.50 m dir. Topraktan vasati 20 em yukardaki t:_<ap ise 2.5 em dir. Me§eere ag1r ket:_<i otlatmas1 ve mlidaheleler sebebile kalitatif bak1mdan gok fena durum­rladir ( §ekil 1) .

::>ekil 1. Denemenin tatbikin<len evv.el sahanm genel gortinli~li

Qah tabakas1, Rosa canina, Be1·beris crataeginae, Pi7·us elaeagrifolia, Cotonast-er sp., Colutea aTboTencens, Evonymus latifolia'dan 'roiite§ekkil­dir.

Ot tabakas1 ise Cyclamen sp., Stellaria holestea, Corydalis sp., Alliaria officinalis, Festuca sp., Lathyrus sp., Dorycnium sp. ihtiva etmektedir.

3 - Denemenm tertibi ve araziye vaz'1

Deneme 3 blok halinde tertip edilmi§tir. Beher blok 4 parsel ihtiva etmektedir (§e~il 2).

80

J I m 1 '

~el{il 2. Deneme sahasnun basit krokisi

Parsellerin tab1 tutuldugu muamele tarzlar1 §Oyledir :

1. HiQbir i§lem yap1lm1yarak kendi haline birakilmi§ (kontrol), 2. tyi vas1fh fertler biralnlrill§ digerleri tamamen tra§lanml§, 3. :tyi vaslfh fertler h1rakilnn§ digerleri tamamen tra§lanmi§ ve ta­

mamlama dildmi yapilmi§tlr. 4. Biitiin saha tamamen tra§lanmi§.

Bu suretle deneme aym mahalde 4 faktorlii ve 3 tekerriirlii olarak dii­zenlenmi§tir. Bloklar A. B, C harfleriyle, parsellerde 1, 2, 3, 4 rakamlariyle gosterilmi§tir. Arazide Qekilen kur'aya gore parsellerde tatbik edilen mu­amele §ekli tayin edilmi§tir. Buna gore:

Blok A

Parsel 1. Kontrol Parsel 2. :tyi fertler b1rakilm1§ digerleri tamamen trra§lannu§ Parsel 3. :tyi fertler birakilmi§ digerleri tamamen tira§lanmi§ ve ta-

mamlama dikimi yap1lmr§ Parsel 4. Tamamen tira§ianmi§.

Blok R

Parsel 1. :tyi fertler birak1lm1§ digerleri tamamen tlra§lanml§ Parsel 2. Kontrol Parsel 3. Tamamen tlra§lanml§ Parsel 4. :tyi fertler b1ralnlmi§ digerleri tamamen hra§lanmi§ ve ta­

mamlama dikimleri yapilmi§.

81

Blok C

Parsel 1. Tamamen tira§lanmi§

Parse! 2. i:yi fertler b1rakllmi§ digerleri tamamen tira§lanml§ ve ta-mamlama dikimleri yap1lm1§

Parsel 3. Kontr·uJ

Parsel 4. i:yi fertler b1rakllm1§ digerleri tamamen tlra§lanmi§.

Yukanda muamele tarzlan gosterilen blok ve parseller araziye inti-kal ettirilerek ko§eleri kaz1klarla belirtilmi§, numaralanmi§ ve etrafi di­kenli telle gevrilmi§tir. Blok A daki parseller 50x25 m, Blok B deki par­seller 45x30 m ve Blok C deki parseller 60x30 m boyutundad1r.

Parsellerin araziye vaz'm1 mtiteakip Blok A parsel 4, Blok B parsel 3 ve Blok C parsel 1 tamamen tra§lanml§; Blok A parsel 2, Blok B par­se! 1, Blok C parse! 4 de, mevcuda nisbetle iyi durumda: (tag ve govde yap1s1 itibariyle) olan fertler b1rakilarak bunlar tizerinde dal budamas1 yap1lmi§ ve diger ocaklar tra§lanmi§tir. Blok A parsel 3, Blok B parsel 4 ve Blok C parse! 2 de ise yine iyi fertler b1rak1larak digerleri tra§lan­IDl§, yalmz bundan evvelki parsellerden farkh olarak bo§luklara 100 akasya ve 20 di§budak fidam dikilmi§tir. Dikimi mtiteakip bu fidanlar toprak sathmdan kesilmi§lerdir. Kontrol parsellerinde hig bir i§lem ya­pilmami§tlr.

Yap1lan tra§lama kesimleri neticesinde A Blokundaki 2 parsel ile B ve C Bloklarmdaki hirer parselden cem'an 9727 kg odun g1kanlmi§br. Buna gore yukarda tavsifi yap1lan tipteki me§cerelerden ortalama ola­rak hektardan 17 ton odun has1las1 elde edilmektedir.

4 - Denemenin giderleri

a) Denemenin .ilk tesisinde yap1lan masraflar: Muamele goren 9 parselde, parsellerin bra§lanmas1 ve temizlenmesi igin 430 TL. s1 sarfe­dilmi§tir. 9 parselin ytiz ol<;timti tutan 1,32 ha dlr. ~u halde bir hektara sarfedilen tira§lama ve sahadan g1karma masraf1 325.75 lirad1r. Deneme sahasmm etrafmm dikenli telle qevrilmesi igin btittin giderler dahil, 2350,38 TL. sarfedilmi§tir.

b) olgme ve bak1m masraflar1 : Muamele goren 9 parse lin 6 smda 1960, 1962 ve 1963 ylllarmda bak1m yap1lm1§ olup bu i§ i<;in cem'an 402,75 TL. s1 sarfedilmietir.

Bu suretle §imdiye kadar deneme masraf1 tutari 3183,13 TL. olmu§­tur. Bu giderlere mtihendis ve laborant yolluklan dahil degildir.

82

5 - Yilhk olQi.i, gozlem ve tatbik edilen baknn kesimleri

1957 y1h mart aymda araziye vazedilen denemenin y1lhk Olgilleri si­rasile nisan 1958, mart 1959, mart 1960, haziran 1961, ekim 1962, ekim 1963 ve kasrm 1965 y1llarmda yapilmi§br. Olgi.iler vejetasyonun durmu§ oldugu (vejetasyon sonras1 veya vejetasyondan evvelki) aylarda yaptl­mi§br. Her nekadar 1961 y1h 61Qiisli haziran aymda yapilmi§Sa da olc;me esnasmda o yilki yeni slirglinler Olgliye dahil edilmemi§tir. olc;liler par­selleri diyogonal olarak kateden §eritler dahilinde tesadlifi olarak sec;i­len ocaklar iizerinde yap1lm1§ ve bu ocaklar i§aretlenerek «sabit Olgli ocak» Ian haline ifrag edilmi§tir.

Tamamen bra§lanan parseller ile iyi §ekilli fertler b1rak1hp diger­leri bra§lanan parsellerde 1960, 1962 ve 1963 y1llarmda olmak i.izere 3 defa balnm yap1lm1g;br. iyi durumlu fertler b1ralnhp digerleri bra§lan­mi§ ve tamamlama dikimi yap1liDI§ parseller ise baknna tabi tutulma­mi§br.

Yap1lan her lit; bak1mda da ocaklarda mevcut iyi ,geli§imli ve kuv­vetli siirglinler birakilmi§, c1hz slirgiinler ile iyi slirglinlere zararh olan­lar sahadan uzakla§brilmt§br. Me§cerenin ani olarak at;Ilmasma ve su slirgiinlerinin te§ekkillline mani olmak igin iyi slirgi.inlere zararh olan­lardan bazalar1 tepe siirgi.inleri almmak suretile alt tabakaya intikal et­tirilmi§tir.

6- Netice

T1ra§lama parsellerinde ocaklarda te§ekki.il eden slirgiin adedi orta­lamast 30 dur.

Deneme sahas1, etraf1 dikenli telle gevrilerek kortmmaya almdtgm­dan ve yeti§me muhiti §artlarl iyi oldugundan k1sa zamanda kesif bir diri ortli ile kaplanmi§br.

Siirglinlerin geli§imi de yeti§.ITJ.e muhiti §artlarmm elveri§li olma­smdan h1zh bir tempo ile seyrebni§tir (~ekil 3). 1 No. lu cetvelde gorlil­dligtl iizere birinci ytlda ocaklarda te§ekklil eden slirgi.inlerin ortalama boy'll 84 em ve ortalama dipgap1 1 em dir. !kinci ylida 'boy ortalamas1 120 em ye ve dipgap1 ortalamas1 1.5 em ye eri§mi§tir. 2 No. lu cetvel tet­kik edildiginde baklm gormii§ parsellerde geli§imin oldukga muntazam devam ettigi ve 8 ci yil sonunda boy ortalamasmm 350 em, gogtis gap1 ortalamasmm 3.2 em, son sene stirgiinii uzunlugu ortalamasmm 46 em ol­dugu gortirlillir. Geli§me durumu, bak1m gormemi§ parsellerde de hemen hemen aynidir. Mesela 8 ci ytl sonunda bakrm gormli§ parseller ile bakllli gormemi§ parseller arasmda biricilerin lehine olarak boy ortalamasmda

83

8 em, gi:igiis Qapl ortalamasmda 0.1 em ve son sene stirgtin uzunluklarm­da 5 em fark meveuttur. Yani bu devre iQerisinde bak1m kesimlerinin ge­li§im lizerine bariz bir tesiri olmami§br.

~eltil 3. Deneme sahasmm 1961 y1h durumu

Gerek baklm goren parsellerde (3parsel) ve gerekse bak1m gi:irme­mi§ parsellerde (keza 3 parsel) iyi vas1fh olmalan sebebiyle deneme ba§­langiemda sahada b!rak1lan stirgtinler lizerinde yap1lan i:ilgmeler, hesapla bulunan ortalamalara tesir etmesin diye hesap di§l birakilml§br. Bi:iyleee bu fi:iktor bertaraf edilmi§tir.

Di§budak ve akasya dikilen parsellerde dikimler, denemeye tesir eden bir fakti:ir gibi gi:izi.ikmekte ise de, daha birinci :y1l sonunda di§bu­daklarm tamam1 ve akasyalarm btiytik bir k1sm1 tamamen kurumu§tur. C1hz durumdaki mtitebaki akasyalar da ikinei yllda sahadan tamamen gekilmi§ ve bu fakti:ir de kendiliginden kalkmi§br. Aneak di§budak ve akasyalann kuruma sebebi, yeti§me muhitine intibak edememekten ziya­de ki:ik mtieadalesi ve siper altmda kalmalarmdand1r.

Esasen asli agaQ tlirti me§e olan ve Carpinus orientalis, Acer cam­pestTe, Sorbus torminalis, Cornus mas, Corylus avellana gibi agag ve agage1k ttirlerinin kan§Ikhga i§tirak ettigi bu !Yeti§me muhitine ve Jm s1khktaki me§eerelere ba§ka agag ttirlerinin (di§budak, akasya vs. gibi) kablmas1 uygun mi.italaa edilemez.

Kontrol parselleri ile ge§itli muameleye tabi tutulmu§ parseller bir­birile mukayese edildiginde ( eetvel 2) ; aralarmda 4 ya§ fark bulumna-

Cotl>~i)l 1. Balmn lmshnlerinden onceld geli§iJm ortalamalart

Muamele gormti§ parseller

YI!lar

1958 1959

Cetvel 2.

Stirgiin ya§I

1 2

Ortalama boy em

84 120

Ortalama dip<;api em

1

Son sene si.irgiin boyu Ort. em

30 46

Ocalt:lardaki mef!e siirgiiulerihin geli§iJm durumu

Kontrol parse!lel'i

Y1Ilar

1957

Si.irgiin ya(lt

4

Ortalama boy em

150

Baktm gormii§ parseller Balmn gormemi§ parseller Kontrol par~:>elleri

1.30 m deld Ortalama 1.30 m delci Ortalama 1.30 m delci Y1llar Ortalama Ortalama Son sene Ortalama Ortalama Son sene Ortalama Ortalama boy em siiresi boy em boy siiresi boyu em boyu em boy em boyu em em

1960 139 43 135 40 1961 205 42 179 30 1962 270 2.6 20 245 2.6 17 266 2.7 1963 313 3.0 30 286 3.0 22 311 3.3 1965 350 3.2 46 342 3.1 41 347 3.4

Ortalama dip <;ami

2.5

Ortalama Son sene

siiresi boyu em

16 24 40

85

sma ragmen boy, ~ap, sonsene stirgiin uzunluklar1 ortalamalan baklmm~ dan biri digerinden pek farkh degildir. Yani tlra§lanmak suretile s1f1ra icra edilen parseller 8 y1l sonra aradaki 4 y1lhk farln kapamu~lard1r.

Kontrol parselleri de 8 y1ldan beri korunmaya igin ge.li§im bir hayli hlzlanmi§tlr. Nitekim 1957 yllmda ortalama boy 1.5 m iken 8 Yil sonra bu boy ortalamaEI 3.47 m yc:. ula§ml§tlr.

Deneme sahasmdaki asll agag ttirti Quercus cerris (sagh me§e) ve QuerC'U8 pubescens ( ttiyl ti dir. Yap1lan gozle.mler neticesi sa~h me­!;lenin, ttiylti me§eden daha fazla bir geli§im gtictine sahip oldugu tesbit edilmi§tir.

7 - 'I'avsiyele:r

Deneme sahasmda ve her bak1mdan (iklim, toprak, aga~ ttirti, ka· pahhk, otlatma vs.) ayni §artlara sahip me§cerelerde:

a) Mahallin odun ihtiyaCim da nazari itibara alarak gerek ya§lan~ dirma ve gerekse ikame yolu ile kcruya tahvil bahis konusu olmamah­dlr. Bu tip me§cerelerin baltahk olarak idare edilmesi daha dogrudur. Qtinkti deneme sahasmda mevcut me§e ttirleri (Q·uercus cerr-i-s) Q. pubescens) boylanabilen, odunlan degerli ve koru agac1 vasfm1 haiz ttir­ler degildir. Ancak baltahgm idare mtiddetini daha uzun tutmak sureti­le direklik olarak i§letilmeleri mtimktindtir.

b) Mevcut bo§luklarm doldurulmasmda ttiylti me3eden ziyade sag­h me§e kullamlmahd1r. Zira bu tiir digerinden daha h1zh geli§mektedir. Acer campestre ve Borbus torminalisin eleminesi cihetine gidilmemeli, bilakis bo§luklarm doldurulmasmda bu ttirlerden de istifade ·edilmelidir.

c) Kaliteyi dtizeltmek ve normal geli§imi saglamak igin me§eleri hra§lamak ve etrafm1 dikenli telle ~evirmek §ayani tavsiyedir.

d) Stirgtinlerde dal budamas1 yapmak yerine me§cereyi s1k ve e§it kapahhkta yeti§tirmelidir.

TEKN!K. RAPOR : 16 Ox. 241

(::AMKORU ARASTIRMA ORMANINDA, SAF SARICAM SIKLIGINDA YAPILAN AYIKLAMA KESIMLERININ

ME$(::ERE GELI$IMINE TESiRLERi

Giri~

M:elnnet V AROL Orman Balmm ~ubesi

1svi\<reli Dr. H. Etter'in, tabii tohumlama sonunda husule gelmi§ bir gam gengliginde, bak1mla ilgili bir deneme yap1lmas1 yolundaki tavsiye­si Bolu Orman Ara§brma 1stasyonu :M:lidlirlugtince olumlu kar§Ilanmi§ ve k1sa bir siire sonra keyfiyet Orman Genel :M:udiirliigune arzedilrni§­tir. Alman 16.9.1954 giin ve 7. §b. 7003/16-6 sayth cevabi yaz1da «Cam­koru Ara§brma Ormanmm 8 No. lu bolmesinde yap1lmak istenen geng­lik baktml denemesine ait teklifiniz uygun mutalaa edilmi§tir» dendi­ginden Turgut Be§kok tarafmdan haz1rlanm1§ bulunan 27.8.1954 tarihli planm tatbikine gegilmi§tir.

Be§ parselden mute§ekkil tek bir blok halinde araziye intikal etti-rilen (eyllil 1954) denemede,

1. Otlatmanm gengUk,

2. Bak1mlarm geli§im,

3. Ya§h agaglarm bo§luklan tohumlama iizerindeki tesirleri de· nenmek istenmi§tir. Bu maksatla,

1. Parsellerden ikisi dikenli telle gevrilerek korumaya ahnmi§,

2. Kontrol parseli harig digerleri genglik baknnma tabi tutulmu§,

3. Bo§luklarda toprak i§lemesi yapilmi§br.

Fakat ormanm tlimiinde ve bu arada deneme sahasmda bOlgece all­nan koruma tedbirleri, otlatmanm gen\<lik iizerindeld tesirlerini tetkike imkan vermemi§tir. giinkU otlatmaya ag1k b1rakilmasi gereken parseller­le dikenli telle gevrili parseller arasmda otlatma zararlan yoniinden bir fark kalmami§br. Bu sebeble, deneme, gayesinde ve tertibinde kayda deger degi§iklikler yap1larak yeniden planlanrni§ (Dr. Hasan Selguk, temmuz 1960) ve yine ayni mahalde tatbik mevkiine konmu§tur (agus­tos 1960).

Denemenin yeni tertip tarz1, a§ag1da detayh olarak izah edilmi§ bu­lunmaktadir.

87

Dr. Hasan SelQuk tarafmdan tanzim edilen planda deneme stiresi 10- 12 yll olarak tesbit edilmi§se de 1965 y:Ilmda Enstitlimlize davet edi­len Matematik - istatistik uzmam C. E. Jensen'in tavsiyelerine uyularak, 1964 y1h sonuna kadar ahnan netieelerin ozetlenmesi ve denemenin bu safhada durdurulmas1 eihetine gidilmi§tir.

1 - Denemenin gayesii

S1khk Qagmdaki bir sarlQam me~eeresinde uygulanan ay1klama ( te­mizleme) kesimlerinin me§eere ileri geli§imi tizerinde yapaeag1 tesirleri tetkik ve tesbit etmektir.

2 - Deneme sahasmm tamtnm

a. Mevki : S1g1rya tag1

Qamkoru Ara§tlrma Ormanmm 8 No.lu bi:ilmesi ete.ginde bulunan bu mevki, hafif batlya donlik olup 1370 m. yi.ikseklige sahiptir.

b. iklim

Deneme sahasma 800 rn. mesafede bulunan Qamkoru meteoroloji is­tasyonu kay1tlarma (1960 - 1964) gore :

Y 1lhk ortalama s1eakhk

Y 1lhk ortalama yagl§

Y1lhk ortalama nisbi nem

6.5°C 629 mm.

% 72.6 d1r.

En az yag1§ alan aylar temmuz, agustos ve eyliil aylar1d1r. Bunlar­dan bilhassa agustos ay1 yagl§lll azhg1 yontinden nazar1 dikkati Qeker. En QOk yagl§ alan aylar ise kl§ ve ilkbahar aylar1d1r.

Tenebblit devresi may1s ba§l - eyli.il sonu olarak tesbit edilmi§tir. Rtizgarlar ekim - §Ubat arasmda genellikle gliney ve gtineybabdan, diger aylarda kuzeybatldan esmektedir.

c. Toprak

Arazi i.iQlineti zamanm Miosen devrine aittir. Anata§llll ptisklirlik ta§lardan andezit te§kil eder.

Toprak derin, orta dereeede ta§h, kumlu tm teksttirlinde, gev§ek, geQirgen, 0- 10 em. aras1 kuru, 10- 80 em. aras1 serin, daha sonra lslak­tlr.

pH degerleri 4.40 - 4.95 arasmda degi§mekte ve toprak kireQ ihtiva etmemektedir.

88

d. Me§cere

1960 senesi sonu itibarile ekseriyeti stkhk gagma ula§mi§, vasati 15 ya§mda, iginde bozuk vastfh ya§h agaglar bulunan saf sangam me§cere­sidir. 1961 yth agustos ay1 tesbitlerine gore s1khgm adeden % 91 ini sa­ngam, % 9 unu da karagam te§kil etmektedir. Bunlardan ikincisi klime­ler, hususile tek govdeler halinde bir da~h§a sahiptir. Kapahhk «grift kapah» deyimi ile ifade edilebilir. Qah tabakas1 mevcut degildir. Toprak floras1 ise hemen tamamile gramirre'lere inhisar etmekte ve sadece mev­cut ktigilk bo§luklarda gorillmektedir. Satlhta ibre ve dal dokilnttilerine rastlanmakla beraber bir 5li.i 5rtli tabakasmm mevcudiyetinden soz edi­lemez. !nee agaghk gagmdaki biti§ik me§cerenin boniteti «orta» olarak tesbit edilmi§tir. Binanaleyh stksik gagmdaki me§ceremiz de ayni boni­tete sahiptir.

e. Muhitin zararblar1

Tavsifler strasmda insan ve hayvan zararlarma tesadilf edilmemi§, buna mukabil Peridermiwrn pini admdaki mantar ile Evetria resinella admdaki ha§erenin mevcudiyetine §ahit olunmu§tur. Bunlardan ikincisi me§cerenin kar'a kar§I mukavemetini azaltmaktadir.

3 - Denemenin araziye vaz'I

:tlk i§ olarak, deneme sahasmdaki 62 adet ya§h agacm (1.30 m. gap­Ian 8 em. ve daha yukar1) kesimi ele almmt§hr (temmuz 1960). Bunu mliteakip, 3 hektar kadar tahmin edilen s1khk sahas1 ortadan gegirilen bir mihverle ikiye ayrllmi§br. BiH1hare asll deneme sahasmm aplikas­yonuna gegilmi§tir ( agustos 1960) .

Bu saha, ya§, boy, kapahhk, meyil ve bo§luk bak1mmdan benzerlik arzeden, eksene paralel ve herbiri 10 x 250 m. eb'admda 2 §eritten milte­§ekkildir. ~eritlerden biri eksenin sagmda, digeri solunda bulunmakta­dir. Arada gortilen §erit, tecrit §erididir (~ekil 1). Bu §eridin 5 m. si bi­rinci, 5 m. si de ikinci §eride aittir. §?eritlerin d1§ yonlerinde bulunan tec­rit sahalar1 da ayni geni§liklere sahiptir. §?eritlere ait sm1rlar ile eksene ait istikamet her 30 m. de bir gak1lan kaz1klarla belirtilmi§tir. §?eritlerin araziye intikalini mliteakip bir kur'a gekilmi§tir. Buna gore 1 No. lu §e­ritte s1khk bak1mlar1 yi.irlittilmli§, 2 No. lu §eritte, Olgli ve tavsifler dt­§mda, hig bir i§lem yapilmamt§br.

Turgut Be§kok tarafmdan planlanarak araziye vazedilen ilk dene­mede parsellerden tigi.i otlatmaya ag1k biraktlmt§, ikisi de dikenli telle gevrilerek korumaya almmi§b. Halbuki bu denemede 'bOyle bir §ey bahis konusu olmami§, fakat koruma yontinden gerekli btitlin tedbirler alm­mt§br.

Mihver

2

1---------

fAMKORU ARASTIRMA ORMANININ 8 No.h BOLMESiNDEKi

( (:am stkhk baktmt ) DENEMESiNE AiT KROI\i

250m.

Bak1m ~eridi

Kontrot ~eridi

13sm.

I

_j

90

Ara§brma ormam iginde ve civarmda benzer sahalar bulunamadr~ igin denemenin tekerrlirli yaprlamamr§hr. Bu sebeple, alman neticeler ancak denemenin vazedildigi s1khk ile her bakrmdan buna benzer sartla-n haiz srkhklar igin gegerli olacaktir. -

4 - Yapdan bakimla~·

Y aprlan bakrmlar srkhk bakrmlarrdrr ve sadece bakrm §eridinde ve ona ait tecrit §eritlerinde ylirlitlilmli§tlir. Bunlardan biri 1960 yrh kasi­mmda tavsiften once, digeri 1964 yilr kasrmmda tavsiften sonra yapll­illl§ ve her defasmda,

a. Hastahkh b. Azman c. Kesimden zarar gormli§ d. iyi fertlere hakim ohnak temaylillinde bulunan fertler iizerin­

de durulmu§tur (Menfi Seleksiyon).

Hastahkh fertlerin tamamr dipten kesilmi§, digerleri bulunduklan k1smm dayamkhhgr ve kapahhg1 nazan dikkate almarak ya dipten ke­silmi§ veya tepeleri almmak suretile zararsrz hale getirilmi§tir. Sahada klitlik slirglinleri ve miistakbel mes;cereye is;tiraki arzu edilmeyen tlirler bulunmad1g1 igin bunlarm uzakla§bnlmasr veya geriletilmesi bahis ko­nusu olmamrs;br.

Kesimlerde jiri testeresi ve aralama makasr kullamlmi§, ancak na­dir hallerde baltadan faydalamlmrs;br.

Kesimlerin ilki Dr. Hasan Selguk, ikincisi Mehmet Varol ve f;?erif Yliksel tarafmdan ylirlitlilmli§tlir.

Bakrm §e:ridi ve buna ait tecrit §eritlerinden ilk mlidahele ile grkarr­lan materyal lnymetlendirilemedigi halde, ikinci mlidahele ile grkarrlan 392 fert, hak sahiplerine zati ihtiyag olarak verilebilmi§tir. Tepeleri kesi­len fertlerden elde edilen materyal ise sahada brrakrlmr§br. ikinci miida­helede 2 i§ glinli 2 i§gi (yevmiyeleri 10 ar lira) gah§tmlmr§br. ~u halde 0.5 hektarhk sahanm bak1m1 igin sarfedilen meblag 40 Hradrr.

ilk ayrklama kesimini, mlidahele §eridindeki bo§luklarr doldurmak maksadile yap1lan sar1gam dikimleri. takip etmi§tir. 3+0 ya§h olarak dikilen (m~ ye 4 fidan hesabiyle) bu fidanlardan gogu tutmamr§, tutan­lar da iyi bir geli§me gosterememi§tir. Esasen bu i§, me§cere genglik ga­gmda iken yaprlmahyd1.

5- Ol!;ii, t.esbit ve tavsifler

1960 yllr kasrmmda yaprlan ilk mlidaheleyi, 8 ay sonra yap!lan tes­bitler (Dr. Hasan Selguk, agustos 1961) takip etmi§tir. Tesbitler s1rasm-

91

da herhangi bir kari§lkhga meydan vermemek i~in gerek kontrol ve ge­rekse bak1m §eridinde mevcut blitlin fertler tesbitten once numaralan­ffil§Ir. ilk tesbiti ve bu arada yap1lan ol~lileri 1963 yll1 temmuzunda tek­rarlanan ikinci tesbit ve ol~liler takip etmi§tir. Buruara ait rakamlar cetvel 1 de ozetlenmi§ bulunmaktad1r. Cetvelin tetkikinden de anla§Ila-

Cetvel 1. Agustos 1961 ve 'J'emmuz 1963 yiii ol!;U ve tesbitleri

a. Agnst.os 1961 yih Ol9ii ve tesbitleri Kontrol ~eridinde

AgaQ AgaQlarm i§tirak Ortalama Ortalama sonsene _Tabakalar __ ~ ----~----· ____ a_d_ed_i -· _________ m~· s_b_e~_ti ____ ~ _ ····-boy __ silrpn uzunlugu Ust tabaka 2686 % 72 180cm

128cm 103cm

Orta tabaka Alt tabaka

Yektln

Ust tabaka Orta tabaka Alt tabaka

574 443

3703

2956 1304

521

%16 %12

-------·~-----·-·---

Balnm ~eridinde

%62 %27 %11

195em 132em 96cm

Yekun 4781

Ust tabaka Orta tabaka Alt tabaka

YekO.n

ust tabaka Orta tabaka Alt tabaka

Yekfin

b. Tennnuz 1963 yih olQii ve tesbitleri Kontrol §eridinde

2499 %68 230em 879 %24 145em 308 % 8 107 em

3686

Bak1m ~eridinde

2849 %60 242cm 1573 %33 158em

304 % 7 101cm

4726

22cm 14cin 12cm

23 em 16cm 10em

23cm 14cm 9cm

24 em 15cm 7cm

Not: Boy ortalamalan tabakalarda meveut agaQ say1smm % 20 si, son sene slirglin uzunluklan ortalamalan ise % 5 §i ol<:;tilmek suretile bulunmu§tttr.

cag1 ,lizere, 1961 de tesbit edilen aga~ adedi, 1963 de tesbit edilen agag adedinden farkhd1r. Bu fark, 2 sene zarfmda kuruyan aga~larm say1ma ithal edilmemi§ olmasmdand1r. Kuruyan agaglar 1963 yll1 tesbitini mli­teakip sahadan uzakla§tlnlmi§ilr.

92

1961 ve 1963 ylllarmda yapllan tavsiflerden burada soz edilmiyecek­tir. Zira kas1m 1964 de yap1lan liglincli tavsifle bunlar arasmda bir ili§­ki kurma.lc miimklin olamamu:?br. Bu durum kar§Ismda sadece 1964 y1h tavsifleri (IUFRO'nun agaQ s1mflan taksimi esas almarak yapllan tav­sifler) birbiriyle mukayese edilebilmi§tir. Mukayeseye esas te§kil eden k1staslar, tabakalarm ortalama geli§im endeksleri ile ortalama tag uzun­luklandir. Bu arada me§cere list boyundan da faydalamlmi§br.

Bunlardan ortalama gelil~im endeksi §U §ekilde hesap edilmi§tir: Malfun c1dugu lizere IUFRO klaeifikasyonunda agac;lar 6 rakamla

tavsif edilirler. Fakat bizim me§ceremiz s1khk c;agmdad1r. Binanaleyh fertlerin silvikliltlirel durumlan ile govde kaliteleri bu c;agda kestirile~ mez. Onun ic;indir ki bunlara ait rakamlar (0) kabul edilmi§tir. Misal: 112/004. Burada ilk rakam agacm bulundugu tabakay1, ikinci rakam fi­zik! durumunu, lic;lincli rakam dinamiki durumunu, altmc1 rakam da tac; uzunlugunu gostermektedir.

Eu esasa gore tavsif edilen aga<;;lar (bak1m §eridinde 2557, kontrol §eridinde 2394 agac;) once tabakalar itibariyle tasnif edilmi§, sonra ikin­ci ve liglincli rakamlar arasmda 11, 12, 13, 21, 22, 23, 31, 32, 33 kombi~ nasyonlar1 te§kil edilmi§tir. BiHihere yap1lan i§ler §U §ekilde siralana­bilir:

a. 11, 12, 13, 21, 22, 23, 31, 32, ve 33 rakamlan kendi aralarmda toplanarak 2 (c;ok iyi), 3 (iyi), 4 (normal), 5 (fena) ve 6 (c;ok fena) sa­yllan elde edilmi§tir.

b. Bu say1lar teker teker 2 ye bOliinerek tabakalara ait geli§im en­deksleri (1.0- 1.5 - 2.0 - 2.5 - 3.0) bulunmu§tur.

c. Geli§im endeksleri kendilerine ait agat:: say1lan ile Qarp1hp top­lanmak suretiyle toplam geli§im endeksine intikal edilmi§tir.

d. Toplam geli§im endeksi tabakamn aga<;; say1sma bollinerek o ta­bakaya ait ortalama geli§im endeksi elde edilmi§tir ( Cetvel 2).

Ortalama tac; uzunlugunu bulmak ic;in, tac; uzunlugunu ifade eden '±, 5 ve 6 rakamlan toplamp agac; say1sma bollinmli§tlir.

Bak1m §eridine ait me§cere ti.st boyu 429 em., kontrol §eridine ait me§cere list boyu ise 406 em. olarak tesbit edilmi§tir. Bu k1ymetler, ba­kim §eridinde Olc;illen en kahn 55, kontrol §eridinde olc;illen en kahn 51 agacm boylan ortalama.Sidir.

Bakm1 §eridinden t::Ikanlan agat::lardan 50 sinin klitligu lizerinde ya­pilan ya§ say1mlar1 sonunda me§cere ya§I 19 olarak tesbit edilmi§tir.

6 - N eticeler a. Ortalama geli§im endekslerinin tetkikinden de anla§Ilacagi lize­

re geli§im, her 2 §eritte de alt tabakadan list tabakaya dogru iyiye git­mektedir.

93

Cetvel 2. 1964 yrll tavsif sonul;,llarr

Ba.km1 §eridi Kontrol

Top lam Top lam Geli§im Agag geli§im Geli§im Agag geli§im

Tabalar endeksi adedi endeksi endeksi a dedi endeksi Ust tabaka 1.0 570 570.0 1.0 741 741.0

1.5 297 445.5 1.5 417 625.5 2.0 244 488.0 2.0 480 960.0

10 25.0 2.5 11 27.5 2 6.0

-----,"~

Top lam 1121 1528.5 1651 2360.0 Ort. geli§im endeksi 1.36 1.43 Ort. tag uzunlugu 4.130 4.153

------··· Orta tabaka 1.0 195 195.0 1.0 58 58.0

1.5 141 211.5 1.5 91 137.5 2.0 618 1236.0 2.0 339 678.0 2.5 42 105.0 2.5 61 152.5 3.0 6 18.0 3.0 15 45.0

~-~-·~"~~

Top lam 1002 1765.5 564 1071.0 Ort. geli§im endeksi 1.76 1.89 Ort. tag uzunlugu 4.392 4.384 ~···---~·--~.-·~-~ -~-··---- -----Alt tabaka 1.0 14 14.0 1.0 13 13.0

1.5 7 10.5 1.5 39 58.5 2.0 224 448.0 2.0 62 124.0 2.5 83 207.5 2.5 27 67.5 3.0 106 318.0 3.0 38 114.0

Top lam 434 998.0 179 377.0 Ort. geli§im endeksi 2.30 2.10 Ort. tag uzunlug-u 4.825 4.631 Gene! toplam 2557 2394

b. Kontrol ve miidahele §eritleri geli§im yonlinden birbiriyle mu­kayese edildiginde, list ve orta tabakalarda mtidahele §eridi lehine, alt tabakada ise miidahele §eridi aleyhine ciiz'i bir fark gorilliir. Boyle bir durumun husuliinde miidahele §iddetinin mutedil olu§U tesirli olabilir.

c. Bak1m §eridinin list tabakasmdaki agag adedinin azhg1, daha ziyade list tabakaya miidahele Bdilmi§ olmasmdand1r. Ayni §eridin orta tabakasmdaki agag adedinin fazlahg1 ise alt tabakadaki fertlerden bir kism1mn bak1mla orta tabakaya intikal ettirilmi§ oldugunu gosterir.

Alt tabakada ya§ayan agag adedi, bak1mlar sayesinde daha yiiksek seviyede tutulabilmi§tir.

d. Tag uzunlugu bak1mmdan §eritler arasmdaki fark gok azd1r. e. Me§cere list boyu, bak1m goren §eritte kontrol §eridine nazaran

daha bliyiik bulunrnu§tur. Ancak aradaki fark 23 em den fazla degildir.

TEKN!K RAPOR : 17 Ox. 25

BiNGOL DUZAGA<; MEVKiiNDEKi BOZUK ME~E BALTALIKLARININ ISLAHI UZERiNE BiR

ON <;ALI$MA

onsoz

1. Haklu BOZAKJ\IAN Orman Bakimi §ubesi

Dogu ve giineydogu Anadolu mmtakalan ge§itli me§e ti.irlerinin ge­li§im sahas1d1r. Bu mmtakalarda ya§ayan halkm ekseriyeti edafik ve kli­matolojik §artlar dolay1siyle hayvanc1hkla i§tigal etmektedirler. Halk, ge­rek kendi yakacak ve yapacak ihtiyacm1 ve gerekse hayvanlarmm yem ihtiyacm1 gok eski y1llardan beri me§e ormanlarmdan temin etmi§ ve boy­lece siiregelen §iddetli ve diizensiz miidaheleler tesiriyle ormanlar tabii kurulu§lanm kaybederek verimsiz toplumlar haline gelmi§tir. Bugiin da­hi bolgenin en miihim problemlerinden biri yakacak odun temini, digeri de §iddetli ve uzun kif? dolaYisiyle hayvanlarm beslenmesinde kullamlan me§e yaprag1 temini hususland1r. Bolgenin bu gibi ozellikleri nazan iti­bara almarak Bingol - Diizagag mevkiinde, bozuk me§e baltahklarmm IS­

lahi yollanm tayin maksad1 ile bir deneme yapilmi§hr. Dr. Hasan Selguk ve i. Hakk1 Bozakman tarafmdan 6 Ekim 1960 tarihinde haz1rlanan de­neme plam ayni senenin kas1m aymda araziye intikal ettirilmi§tir. Ancak 1965 y1lmda Enstitiiye davetli olarak gelen Amerikah Matematik- ista­tistik uzmam C. E. Jensen ile birlikte deneme tetkik edildiginde; bu ga­h§madan elde edilecek neticelerin genel problem sahasma tatbikine imkan olmadlg1, dolay1siyle bir on gah§ma karakterinde bulundugu neticesine vanlarak §imdiye kadar yapllan gah§malarm ve elde edilen degerlerin ozet­lenip ne§rine karar verilmi§tir.

1 - Denemenin gayesi

Denemenin gayesi; bugiine kadar yapllagelen geli§i gii.zel kesimler, otlahm ve koylii tahribah neticesinde tabii hayat seyri ve kurulu§lan bo­zulmU§, verim giicii azalm1§ me§e baltahklarmm 1slah1 garelerini ara§­hrmakhr.

2 - Deneme mahallinin tavsifi

Deneme sahas1, Bingol Devlet Orman i§letme Miidiirliigu Merkez bol­gesi hudutlan dahilinde, Bingol'e 3 km. mesafede Diizagag mevkiindedir.

95

Rak1m1 1150 m olup % 2 meyilli diiz bir sahad1r.

Arazi di:irdiincii zamana ait olup toprak rusubi' ve ~ok derindir. Top­ra~n list k1srmlan s1k1 bir yap1ya sahip oldugu halde alt tabakalar gev­§ek ve kumludur. pH reaksiyonu 4 civarmdad1r.

Kontinantal iklimin hiikUm siirdiigu bu bi:ilgede, yazlar s1cak ve ku­rak, ki§lar kar yag1§1l ve soguktur. Y1lllk yagu} miktan 900 mm dir. Yaz aylan s1cakhk azamisi 30 ve kl§ aylar1 s1cakhk asgarisi 30 dur. Er­ken donlar ekim sonunda, ge~ donlar mart sonunda 'Vukubulur. Hakim riizgarlar kuzeybahdan eser. Vejetasyon siiresi nisan ortasmdan ekim or­tasma kadar devam etmektedir.

Deneme sahasmm % 60 §1 asgari 50 em, azami 2 m boyunda ve 5 ya­§mda me§e siirgiinleriyle Imphd1r. Sahada 4 me§e tiirii cevcut ise de bun­lardan 2 sinin te§hisi ya.tnlabilmi§tir ki bunlar da Que'tcus Ubani ile Quer­cus bo·issieri'dir. A~1khklarda Gramine) Thymus, Achillea ve Astrga;lus tiirleri gi:iriilmektedir.

GenQ siirglin ve dallarm koylUler tarafmdan daimi olarak toplanmasl dolay1siyle i:ilii ortii mevcut degildir.

3 - Denemenin tertibi ve araziye vaz'1

DiizagaQ mevldinde, aralarmda 2 §er metre tecrit §eridi b1rakllmak suretiyle 33 x 33 m boyutunda 3 parsel ahnnn§hr. Onceden tesbit edilen muamele tarzlarma gore arazide ~ekilen kur'a neticesinde parseller §U muamelelere tabi tutulmu§tur :

Pa:rsel 1. Sahada mevcut fertler toprak sathmdan bir parmak yu­kandan tira§lanmHiJ ve bo§luklarda birer arum arahk ve mesafe ile a~Ilan QUkurlara 3 er adet me§e palamutu ekilmi§tir.

Pa:rsel 2. Tek tepe siirgiiniinii havi iyi vas1fh fertler birakilarak di­gerleri toprak sathmdan bir parmak yukardan kesilmi§ ve bo§luklarda bi­rer ad1m arahk ve mesafe ile aQilan ~ukurlara 3 er adet me§e palamutu ekil­mif;)tir.

Parnei 3. Sahada mevcut fertlerin hepsi toprak sathmdan bir par­mak a§ag1dan yani ki:ik sahasmdan tlra§lanarak yine bo§luklarda hirer ad1m arahk ve mesafe ile a~1lan ~ukurlara 3 er adet me§e palamutu ekil­mi§tir.

Parseller 18-20.10.1960 tarihleri arasmda trra§lanml§, ~akuvat seri­sinden toplatllan palamutlar da 26- 27.10.1960 tarihlerinde ekilmi§tir.

96

4 - ol9ii ve gozlemler

1964 YJ.h ekiminde Mehmet Varol ve §erif Ytiksel tarafmdan Olgti ve gozlem yap1lmi§br. Bu maksatla her parselde tesadtifi olarak 10 nar ocak segilmi§ ve bu ocaklarda 10 nar stirgtin Olr:;tilmii§ttir. Boylece 300 stirgtin­de olgti yapilmi§br. Yap1lan olgmelerin aritmetik ortalamalan a§agida ve­rilmi§tir.

Parsel No.

1 2 3

Ortalama si.irgtin 174 128 149

Si.irgi.in ya§l 4 4 4

Her 3 parselde de stirglinlerin azami dipgap1 ortalamas1 4 em dir. 1960 y1h ekim aymda 3 parselde bo!}luklara yapilan me§e ekimlerin­

den elde edilen fideler 1964 yi11 ekim ay1 say1mma gore §oyledir :

Parsel No.

1 2 3

Fide adedi

72 70

115

Ekimden olduk~a iyi netice elde edilmi§tir. Orman I§letme Mi.idi.irli.i­gunce deneme sahas1 yamnda ya:p1lan ekimlerin de tatminkar neticeler verdigi goriilmi.i§tlir. 1964 y1h ekim ay1 itibariyle 4 ya§Im idrak ebni§ si.ir­gi.inlerden bazllarmm tohum ta§1d1g1 tesbit edilmi§tir. Deneme sahas1 bi­ti§igindeki me§cerede 6 ya§ml doldurmu§ si.irgtinlerin bol tohum ta§Idik­larl mi.i§ahede edilmi§tir. 1961 y1h haziranmda taze si.irgiinlere Cuscuta lupiliformis admdaki bir parazit ariz olmu§sa da parazitli si.irgi.inler ayni senenin temmuz aymda kesilip yaktlml§tlr. Bundan mada 1964 y1lmda Cynips capnt medusae ile Puceron'a rastlanml§br. Son 2 ha§ere D.D.T., H.C.H. ve Malathion admdaki temas zehirlerine kar§I hassastir. Bu Hag­Ian periyodik olarak :pUlverize etmek suretiyle mticadelesi yapllabilir.

5- Netice

Ilk 4 senelik neticelere gore ocaklarda bol miktarda si.irgi.in te§el{ki.il ebni§ ve oldukga iyi geli§me gostermi§lerdir. Bilhassa palamut ekimln­den iyi netice ahnmi§tlr. Bu husus baltallklardaki bo§luklarm doldurul­masmda ve ya§h ktitiiklerin yenilenmesinde gok mtihimdir.

6 - Tavsiyeler

Baltahklann Islahl maksad1 ile ele alman saha, gerekli koruma ted­birleri ahnd1ktan sonra usuli.ine uygun olarak bra§lanmhdlr. Rastlanacak

ya§h ki.itiikler kok sahasmdan (toprak sathmdan 10-20 em derinden) ke­silmeli ve bof,?luklara palamut ekimi yap1lmahd1r. Palamutlardan ~Ikacak fidelerin, iyice koklendikten sonra kesilmeleri ihmal edilmemelidir. Bu suretle kuvvetli siirgiin vermeleri temin edilmi§ olur. Tlraf,?lanmayi miite­akip husule gelecek siirgiinler genglik. ~agmda her 3 - 5, stkhk ~agmda her 5 senede bir balnma tabi tutulmahd1r. Bu husus hem mahallin yaprak ih­tiyacmt temin, hem de si.irgiinlerin boylanmalarm1 saglamak bakrmmdan onemlidir. Genglik bak1mlar1 sonunda ocaklarda birbirini rahatslZ etme­yen iyi vas1fh 5 - 10 siirglin, s1khk bak1mlar1 sonunda ise 3 - 4 si.irgiin kal­mahdtr. Bak1mlara, baltahk vasati 20 ya§ma gelinceye kadar devam et­melidir. Bu ya§a gelmi§ si.irgiinlerin biraz daha bliyi.iti.ilmeleri bahis konu­su olursa idare miiddetinin bitiminden 5 - 10 sene once. bir defa aralamaya tabi tutulmalld1r. Bliti.in bu baktmlar koyli.iniin yaprak toplama zamam olan agustos ve eyli.il aylarmda yap1lmahdir. Elde edilen ince materyal koyllilere hayvan yemi olarak verilmelidir. Bu suretle ormanc1hk ile hay­vanCihk mi.inaFebetleri de dlizenlenmi§ olacaktir. Asimilasyonun devam1 miiddetince yapraklarda bol protein mevcut oldugundan ve yapraklar agustos ve ey1i.il aylarmda tamamen kemale ermi§ bulunduklarmdan bes­leme gii~leri fazlad1r.

Baltahklarm ya§landmlmak suretiyle koruya tahvili, ancak yeti§me muhiti §artlarmm iyi oldugu yerlerde ve ki.itliklerin sahaya olduk~a mti­tesavi olarak daglldiklar1 ve koru agac1 ozelligine sahip bulunduklan hal­lerde bahis konusu olabilir. Ayni ozelliklere sahip baltahk sahasmda bo§­luklar . bulundugu taktirde buralara ya ayni aga~ ti.irliniin veya muhite uygun ibrelilerin getirilmesi mevzuubahistir. Fakat ekseriya ibreliler geti~ rilir. Boylece yaprakh ve ibrelilerden mi.ite§ekkil kari§lk bir koru elde edilmi§ olur.

Yeti§me muhiti §artlari nisbeten di.i§i.ik olan ve ayni zamanda koru agac1 ozelligine sahip bulunmayan ttirleri muhtevi bozuk baltahklarm (kli­tlik dagihf,?lari gayri mi.itesavi ve bo§luklu) koruya tahviline karar veril­digi taktirde ikame metodu kullamlmahdtr. Bu maksatla yetif,?me muhi­tine en uygun tUrler se~ilir ve sonra baltahk §eritler veya guruplar veya" hut da bliyiik sahalar halinde bra§lanarak aga~landmhr. ·

TEKN!K RAPOR : 18 ox. 232.315.4

KARA<;AM (Pim~s nigra Arnold) TOHUMUNUN DAJMPiNG OFF. MANTARI HASTALIKLARINA KAR~I ILA<;LANMASI

I. Giri§

Orner L. OZDEMiR Orman Yeti§tirme §ubesi

Hemen hemen btiti.in orman fidanhklanmtzda bilhassa ibreli agag tohum yasbklarmda gimlenmenin akabinde ba§laytp fidelerin govdeleri odunla§mcaya kadar devam eden oltimler vuku bulmakta ve geni§ mik­tarda fide kaybt husule gelmektedir. Bu oltimlere ge§itli mantarlarm se­bep oldugu tesbit edilmi§ ve bu mantarlar dolaytstyla vuku bulan oltimle­re Amerikan literattiri.inde Damping-off ismi verilmi§tir.

Btiti.in dtinyada geni§ miktarda fide kaybma sebep olan bu hastahga kar§I koruyucu tedbirler ve ge§itli mticadele usulleri tizerinde gah§malar yaptlmt§ttr. Yaptlan bu {tah§malardan alman neticeler ktsaca htilasa edi­lecek olursa bunlan iki ktstmda toplamak mtimktindtir:

1. onleyici t.edbirler

a. Fidanhgm iklim ve toprag.na uygun mevkilerden tohum topla­mak,

b. Tohumun gimlenme enerjisini ytikseltmek gayesiyle ekimden ev­vel muamele etmek,

c. Mantarlarm hLZla geli§ip gogalmasmt te§vik eden stcaklar ba§la­madan gtkmanm tamamlanmasmt saglamak iizere sonbahar veya erken ilkbahar ekimleri yapmak,

d. Stk ekim yaparak oltimlere ragmen ekim yastlklarmda yeter miktarda fidan kalmasm1 temin etmek,

e. Ekimleri gizgi ekimi yerine hastahgm daha az tesirli oldugu sa­ha ekimi §eklinde yapmak,

g. Toprak pH smt ytikseltici ve toprak ytizunli sertle§tirici malze­meyi tohum ortme malzemesi olarak kullanmamak,

h. Verilen su miktarm1 ve sulama zamanm1 iyi ayar etmek suretiy­le fazla rutubet te§ekktillini.in online gegmek ve aym zamanda sulama su­yunun fazla alkalik olmamasma dikkat etmek,

Recommended