2
Anadolu Anadolu Notre Anatolie Notre Anatolie bizim Depuis / Since 1994’ten beri Le journal de la communauté turque / The Turkish Community’s Newspaper (Mensuel / Monthly) Fondateur / Kurucusu ve Baþyazarý: Ömer Özen YIL / ANNÉE / YEAR: 21 ÖZEL SAYI / NUMÉRO SPÉCIAL ISSN 1488-5832 EDERSÝZ / GRATUIT / FREE 15 ÞUBAT/FEVRIER/FEBRUARY 2014 www.bizimanadolu.com - [email protected] 20 Yýl Bu, Kolay Deðil Efenim, bizim çok bi sevgili GYY’mizin (Hoca Nasreddin’in dediði gibi, bilmeyenler bilenlerden öðrensin ne olduðunu) çok bi iþi olduðundan baþyazýsýný benim kaleme almam gerek- ti. Sakýn Vartan arkadaþýmýz, ‘Ülen Bahçeci, seninki baþyazýsýysa, benimki Dip yazýsý mýdýr’ deyu üstüme gelmesin. Her bi kaztenin bir baþyazýsý olur imiþ. Yoðisem gendüsünün yazýsýna biþey demek bizim haddimize deðüldür. Yav yirmi yaþ mirmi yaþ deyip duruyonuz ya... O deðil de, benim caným ne çekti biliyonuz mu? Þööle, aþaðýdaki derenin kýyýsýnda, þu püfür püfür esen çýnar yapraklarýnýn altýnda, derede soðutulmuþ karpuz, sonra, kavun, sonra domates, sonra biber ve de hýyar doðrayýp, yanýnda beyaz peynir, fýrýn- dan yeni çýkmýþ el yakan iki somun ve de efendime sööliyim, yanýnda Kulüp Rakýsý mý, Yeni Raký mý olur, tokuþturmak... Gramafonda Müzeyyen Senar: Fikrimin ince gülü... Sonra Ruhumu hicranýmý saldým da yine... Sonra Kadifeden kesesi... Süheyla’yý nasýl sandala attýðýmý sorma, onu baþka bi sefer anlatýrým... Çocuk 20 yaþýnda olmuþ... Hadi, tokuþturalým! Sonra da Kör Agop’un meyhanesine sarkar bi iki tek de orada atar, parlatýrýz, iyi mi!.. Muhabbetiniz bol olsun dostlar! Ne! Hava eksi 20 mi?!! Bahçeci Ömer Bey, biliyorum, uyumaya, yemek yemeye zamanýnýz yok ama, mikrodalgayý bilgisayarýn üstüne koymak doðru mu? Haklýsýnýz... Gazetemiz 20 Yaþýnda!.. Ve Ben Balýklama Daldým Ýçeri... Bizim Ana- dolu gazetesini yýllar önce ilk kez iþ arkada- þým Beste’nin elinde görmüþ- tüm, dört sayfa- cýktý. “Gördün mü, Montreal’- de ilk kez Türkçe bir gazete çýkýyor” dedi. Bir- likte heyecanla baktýk, okuduk, evir- dik, çevirdik, tekrar okuduk, tekrar uzun uzun baktýk. Beste, “birþeyler yapmalýyýz” dedi. “Ne gibi” dedim. “Bilmem, destek olmalýyýz” dedi. “Nasýl” dedim. “Belki birþeyler ya- zabiliriz” dedi. O çok heyecanlýydý, ben bekleyip görmekten yanaydým. Derken onun teþvikiyle kapýyý arala- yýp içeri bakmaya baþladým ve gazetenin sahibi Ömer Bey’le tanýþ- tým. Derken kapý ardýna kadar açýldý ve ben balýklama daldým içeri. Dalýþ o dalýþ, bir türlü çýkamýyorum, çýk- mak da istemiyorum. Kimler geldi, kimler geçti ben hep kaldým, kalýyo- rum. Kuzey Amerika’nýn üç dilde ya- yýnlanan tek gazetesi olan Bizim Anadolu, namý diðer “Kaztemiz” yý- llardýr hep ayný çizgide, ayný duruþta, ayný yolda ilerliyor. Bizler gönüllü- yüz, gönülden baðlýyýz övünç kayna- ðýmýz gazetemize. Gerektiði kadar mütevazýyýz ama, gerektiði kadar da böbürleniriz onunla. Sessiz sakin ilerleriz, yavaþ at misali. Yazýlarýmýz hep gerçeði yansýtýr; ne çamur atarýz, ne de göklere çýkartýrýz, neyse onu yazarýz. Ama benim ufak bir sýrrým var gazetemizle ilgili. 20. yýlýmýzý kutladýðýmýz bugünlerde artýk onu açýklamanýn, patronumun hiç sev- mediði eski dille, “ifþa etmenin” za- manýnýn geldiðine inanýyorum. Be- nim gazetede bir de takma adým var- dý bir zamanlar: ‘Hanýmeli’. Bunun ne anlama geldiðini bilenler bilir, on- lar da bilmeyenlere ya da bilmek is- teyenlere söylerler .... Offf be, rahat- ladým... Doðum günün kutlu olsun “Bizim Anadolu”, nice yýllara! Ellerinize saðlýk Patron, iyi ki varsýnýz! Tüm Bizim Anadolu ekibine ve okuyucularýmýza sevgi, saygý ve selam olsun! Ayþenil Suadiyeli Ataoðul Montreal, 15 Þubat 2014 Yirmi yýlýn gazeteci-yazar-çizerlerinden bir bölüm... Yirminci Yýl Yirmi yýl önce tesadüfen çocukluk arkadaþým Nazmi Önol ile karþýlaþtým Montreal’de. Bleury Sokaðý’nda Sainte-Catherine köþesine yakýn güzel bir aþevi vardý. 1959’da beraber baþlamýþtýk ortaokula ve 1964’ten beri de görmemiþtik birbi- rimizi. Ara sýra gidip gelirken, Nazmi’nin iþye- rinde Türkçe bir gazete gördüm: Bizim Anadolu. “Bir bakayým, acaba ne biçim þey?” diyerek aldým bir tane. O zamanlar gazete 50 sente satýlý- yordu ve kýsýtlý olanaklar yüzünden bugünkü görünüþünde deðildi. Ýlk göz atmamla beraber pro- fesyonel ve ciddi bir çalýþmanýn ürünü olduðunu gördüm. Bu olaydan bir süre sonra Nazmi bana gazeteyi çýkaranýn Cumhuriyet’ten bir arkadaþ olduðunu söyledi. Ara yerde Sinematek’te Ýsveç’te yaþayan ünlü Türk fotoðrafçýsý Lütfi Özkök’ün resimlerinin sergilendiðini okudum Le Devoir gazetesinde. Toplum üyelerini ilgilendirebilir diye telefon ettim gazeteye ve Genel Yayýn Yönetmeni Ömer Özen’le konuþtum. Haber, gazetenin bir sonraki sayýsýnda resimli olarak çýktý. Bir gün Nazmi’deyken elinde kutuyla otuz yaþlarýnda biri girdi içeri. Kutuda aþevine býrakýla- cak gazeteler vardý. O gün Nazmi, Ömer’i tanýþtýrdý bana. Kebekli þairleri tanýtmayý teklif ettim kendisine. Hemen kabul etti ve baþladým yazmaya. Yýllar süresince pekiþen arkadaþlýðýmýz böyle baþladý. Arkasý 2. sayfada. Baþkaldýrýsýyla ýsýnýr gönlüm Asi çam kar altýndadýr Bahçe biziz, gül bizdedir Baþkaldýrýsýyla ýsýnýr gönlüm Asi çam kar altýndadýr Bahçe biziz, gül bizdedir

- [email protected] …bizimanadolu.com/archives/images/2014/5-may-6-haz14... · 2015. 5. 7. · Yalçýn Diker Bizim Anadolu20 yaþýnda.Kurucusu Ömer Özen ve Bizim Anadolu’nun

  • Upload
    others

  • View
    1

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: - banadolu@bizimanadolu.com …bizimanadolu.com/archives/images/2014/5-may-6-haz14... · 2015. 5. 7. · Yalçýn Diker Bizim Anadolu20 yaþýnda.Kurucusu Ömer Özen ve Bizim Anadolu’nun

AnadoluAnadoluNotre AnatolieNotre Anatoliebizim

Depuis / Since 1994’ten beriLe journal de la communauté turque / The Turkish Community’s Newspaper (Mensuel / Monthly)

Fondateur / Kurucusu ve Baþyazarý: Ömer Özen

YIL / ANNÉE / YEAR: 21 ÖZEL SAYI / NUMÉRO SPÉCIAL ISSN 1488-5832 EDERSÝZ / GRATUIT / FREE 15 ÞUBAT/FEVRIER/FEBRUARY 2014

www.bizimanadolu.com - [email protected]

20 Yýl Bu,Kolay DeðilEfenim, bizim çok bi sevgiliGYY’mizin (HocaNasreddin’in dediði gibi,bilmeyenler bilenlerdenöðrensin ne olduðunu) çok biiþi olduðundan baþyazýsýnýbenim kaleme almam gerek-ti. Sakýn Vartan arkadaþýmýz,‘Ülen Bahçeci, seninkibaþyazýsýysa, benimki Dipyazýsý mýdýr’ deyu üstümegelmesin. Her bi kaztenin birbaþyazýsý olur imiþ. Yoðisem gendüsünün yazýsýna biþey demek bizim haddimize deðüldür.

Yav yirmi yaþ mirmi yaþdeyip duruyonuz ya... Odeðil de, benim caným neçekti biliyonuz mu? Þööle,aþaðýdaki derenin kýyýsýnda,þu püfür püfür esen çýnaryapraklarýnýn altýnda, deredesoðutulmuþ karpuz, sonra,kavun, sonra domates, sonrabiber ve de hýyar doðrayýp,yanýnda beyaz peynir, fýrýn-dan yeni çýkmýþ el yakan ikisomun ve de efendimesööliyim, yanýnda KulüpRakýsý mý, Yeni Raký mý olur,tokuþturmak... GramafondaMüzeyyen Senar: Fikriminince gülü... Sonra Ruhumuhicranýmý saldým da yine...Sonra Kadifeden kesesi...Süheyla’yý nasýl sandalaattýðýmý sorma, onu baþka bi sefer anlatýrým...Çocuk 20 yaþýnda olmuþ...Hadi, tokuþturalým! Sonra da Kör Agop’un meyhanesine sarkar bi iki tekde orada atar, parlatýrýz, iyimi!.. Muhabbetiniz bol olsundostlar!Ne! Hava eksi 20 mi?!!

Bahçeci

Ömer Bey, biliyorum, uyumaya, yemekyemeye zamanýnýz yok ama, mikrodalgayýbilgisayarýn üstüne koymak doðru mu? Haklý

sýnýz...

Gazetemiz 20 Yaþýnda!..

Ve Ben BalýklamaDaldým Ýçeri...

Bizim Ana-dolu gazetesiniyýllar önce ilkkez iþ arkada-þým Beste’ninelinde görmüþ-tüm, dört sayfa-cýktý. “Gördünmü, Montreal’-de ilk kez

Türkçe bir gazete çýkýyor” dedi. Bir-likte heyecanla baktýk, okuduk, evir-dik, çevirdik, tekrar okuduk, tekraruzun uzun baktýk. Beste, “birþeyler

yapmalýyýz” dedi. “Ne gibi” dedim.“Bilmem, destek olmalýyýz” dedi.“Nasýl” dedim. “Belki birþeyler ya-zabiliriz” dedi. O çok heyecanlýydý,ben bekleyip görmekten yanaydým.

Derken onun teþvikiyle kapýyý arala-yýp içeri bakmaya baþladým vegazetenin sahibi Ömer Bey’le tanýþ-tým. Derken kapý ardýna kadar açýldýve ben balýklama daldým içeri. Dalýþ

o dalýþ, bir türlü çýkamýyorum, çýk-mak da istemiyorum. Kimler geldi,kimler geçti ben hep kaldým, kalýyo-rum. Kuzey Amerika’nýn üç dilde ya-yýnlanan tek gazetesi olan BizimAnadolu, namý diðer “Kaztemiz” yý-llardýr hep ayný çizgide, ayný duruþta,ayný yolda ilerliyor. Bizler gönüllü-yüz, gönülden baðlýyýz övünç kayna-ðýmýz gazetemize. Gerektiði kadarmütevazýyýz ama, gerektiði kadar daböbürleniriz onunla. Sessiz sakinilerleriz, yavaþ at misali. Yazýlarýmýzhep gerçeði yansýtýr; ne çamur atarýz,ne de göklere çýkartýrýz, neyse onuyazarýz. Ama benim ufak bir sýrrýmvar gazetemizle ilgili. 20. yýlýmýzýkutladýðýmýz bugünlerde artýk onuaçýklamanýn, patronumun hiç sev-mediði eski dille, “ifþa etmenin” za-manýnýn geldiðine inanýyorum. Be-nim gazetede bir de takma adým var-dý bir zamanlar: ‘Hanýmeli’. Bununne anlama geldiðini bilenler bilir, on-lar da bilmeyenlere ya da bilmek is-teyenlere söylerler.... Offf be, rahat-ladým...

Doðum günün kutlu olsun “BizimAnadolu”, nice yýllara!

Ellerinize saðlýk Patron, iyi kivarsýnýz!

Tüm Bizim Anadolu ekibine veokuyucularýmýza sevgi, saygý veselam olsun!

Ayþenil Suadiyeli Ataoðul Montreal, 15 Þubat 2014

Yirmi yýlýn gazeteci-yazar-çizerlerinden bir bölüm...

Yirminci YýlYirmi yýl önce tesadüfen çocukluk arkadaþým

Nazmi Önol ile karþýlaþtým Montreal’de. BleurySokaðý’nda Sainte-Catherine köþesine yakýn güzelbir aþevi vardý. 1959’da beraber baþlamýþtýkortaokula ve 1964’ten beri de görmemiþtik birbi-rimizi. Ara sýra gidip gelirken, Nazmi’nin iþye-rinde Türkçe bir gazete gördüm: Bizim Anadolu.“Bir bakayým, acaba ne biçim þey?” diyerekaldým bir tane. O zamanlar gazete 50 sente satýlý-yordu ve kýsýtlý olanaklar yüzünden bugünkügörünüþünde deðildi. Ýlk göz atmamla beraber pro-fesyonel ve ciddi bir çalýþmanýn ürünü olduðunugördüm. Bu olaydan bir süre sonra Nazmi bana

gazeteyi çýkaranýn Cumhuriyet’ten bir arkadaþolduðunu söyledi. Ara yerde Sinematek’te Ýsveç’teyaþayan ünlü Türk fotoðrafçýsý Lütfi Özkök’ünresimlerinin sergilendiðini okudum Le Devoirgazetesinde. Toplum üyelerini ilgilendirebilir diyetelefon ettim gazeteye ve Genel Yayýn YönetmeniÖmer Özen’le konuþtum. Haber, gazetenin birsonraki sayýsýnda resimli olarak çýktý.

Bir gün Nazmi’deyken elinde kutuyla otuzyaþlarýnda biri girdi içeri. Kutuda aþevine býrakýla-cak gazeteler vardý. O gün Nazmi, Ömer’itanýþtýrdý bana. Kebekli þairleri tanýtmayý teklifettim kendisine. Hemen kabul etti ve baþladýmyazmaya. Yýllar süresince pekiþen arkadaþlýðýmýzböyle baþladý.

Arkasý 2. sayfada.

Baþkaldýrýsýylaýsýnýr

gönlümAsi çam

kar altýndadýr

Bahçe biziz, gül

bizdedir

Baþkaldýrýsýylaýsýnýr

gönlümAsi çam

kar altýndadýr

Bahçe biziz, gül

bizdedir

Page 2: - banadolu@bizimanadolu.com …bizimanadolu.com/archives/images/2014/5-may-6-haz14... · 2015. 5. 7. · Yalçýn Diker Bizim Anadolu20 yaþýnda.Kurucusu Ömer Özen ve Bizim Anadolu’nun

Yalçýn Diker

Bizim Anadolu 20 yaþýnda. KurucusuÖmer Özen ve Bizim Anadolu’nunemekçileri olarak biz bayraðý elden ele

devrederek ama düþürmeden 20 yýldýr taþýyoruz.Hem de gönüllü olarak.

Dile kolay, 20 sene! Ama gerçekte hiç de kolaydeðil, yoktan bir gazete yaratarak, O’nu 20 senekâr amacý gütmeden, hastalýða ve saðlýða bak-madan yaþatmak. Helal olsun.

Esasýnda yazma eyleminin kendisi kolay deðil.Yazmayý sevmek yetmiyor. Akla, bilimsel bilgiyedayalý fikir; bildiðini doðru ifade edebilme yete-neði, dil bilgisi, sorumluluk duygusu ve dahasývicdan da gerekiyor. (Cüzdan deðil vicdan.)Kimseye (hele de masumlarýn ailelerine veçocuklarýna) haksýzlýk etmeden, kimseye yaran-maya çalýþmadan, kimseden korkmadan, amahata yapmaktan, insanlarý doðru sandýðýn amaaslýnda yanlýþ olan yola çekmekten korkarak yaz-mak kolay deðil. Bunu da ya kâðýdýn baþýna otu-runca ya da akþam yanaðýný yastýða koyuncaanlýyor insan. Yazdýktan sonra kimi zaman gelenhaksýz tepkiler, ama çoðu zaman tepkisizliküzüyor insaný.

Habercilik de kolay deðil. Oturup ajanslarýnhaberlerinden, internetteki istatistiklerden veyabaþka gazetelerden haber yapmak mümkünse de,biz o yolu pek seçmiyoruz. Öyle yapmakta birsakýnca olduðu için deðil, Kanada Türklerinihaber yapan bir haber ajansý olmadýðý için,haberin kaynaðýna kendimiz inmemiz gerekiyor.Dahasý kimi zaman resmi veya toplumsal olaylarýbile ancak saðdan soldan duyup, karda-kýþta,

yaðmurda-sýcakta kendi olanaklarýmýzla gidipgazetecilik yapýyoruz, haber çýkarýyoruz. Üstelikçoðumuz gazetecilik eðitiminden geçmediðimiziçin “el terazi - göz kantar” usulü haber yazýyo-ruz. (Veya biz haber yazdýðýmýzý sanýyoruz; muh-temelen patron bir yandan saçýný baþýný yoluyorbir yandan da düzeltip yayýna hazýrlýyor.)

Sonuçta öyle ya da böyle kimimiz haber, kimi-miz söyleþi, kimimiz yorum, kimimiz fotoðraf,kimimiz sayfa düzeni, kimimiz reklam, kimimizde gazetenin basýlýp-daðýtýmý peþinde koþarak bugazeteye maddi manevi katkýda bulunmuþuz,senelerimizi vermiþiz. Yetmemiþ, bir de kültür vesanat etkinliklerine soyunmuþuz. Bütün bunlar

ticari amaç gütmeyen bir gazete için kolay olacakþeyler deðil.

Ama en zoru herhalde akçeli hususlar. Birdüþünün; gazeteyi demokrasi, insan haklarý,hukukun üstünlüðü gibi çaðdaþ çizgisindenmilim ödün vermeden, kimseye þirin gözükmeyeçalýþmadan, kimsenin aðýz kokusunu çekmedenve kimselere de alet olmadan 20 yýl yaþata-bilmek! Gelir giderini ayarlamak, reklam ala-bilmek, basýlmýþ reklamlarýn paralarýný zamanýn-

da toplayabilmek, vermeyenlerle adabýnca ‘kaþgöz yarmadan’ halleþebilmek, faturalarý dazamanýnda ödedikten sonra gazeteyi naz niyaziçindeki okuyuculara bedava daðýtabilmek baþlýbaþýna bir sanat. Bunu yirmi sene yapabilmek isesanattan da öte bir þey.

Bir de hariçten gazel okuyanlara sabretmekvar. Hani yolda yürürken gelip omuz atan sonrada ‘Ne bakýyorsun ulan’ diyen tipler vardýr ya,iþte arada adeta öyle tipler çýkýveriyor karþýmýza.Bir bakýyoruz durduk yerde sataþmýþlar. Bizezaten laf düþmüyor da, sanýrým Ömer Bey birlafa bakýyor laf mý diye, bir de söyleyene baký-yor adam mý diye. Sonra ‘ya sabýr’ deyip kendi

yolumuza devam ediyoruz. Allah’tan, toplumdahem fikirleri hem kalpleri aydýnlýk ve BizimAnadolu’yu karþýlýk beklemeksizin senelerdirmaddi manevi destekleyen dostlarýmýz var da, buçýkýntýlarý dengeliyorlar.

20nci yaþýnda, Bizim Anadolu okuyucu-larýna, reklam ve desteðini eksik etmeyen-lere, kurucumuz Ömer Bey’e, yazar arka-daþlarýma, halkýmýza, çaðdaþ ve Atatürkçü aydýn-lýk insanlara selam olsun!

YAÞ YYÝRMÝ

Yirmi yaþ deðil,Yirmi Everest týr-manýlacakEvlendiðin gün yirmiacuze analý kýz

Bin yýlda varacaðýn tek saniyeKokladýðýn an biten kokuDokununca tutamadýðýn sis

Ömür boyu varmak istediðin anBaharýn yeþili sanýrsýn deðilKarýn aký dersin aldanýrsýn

Yalnýzken kadýn olur üryanYatak bulursun sise bürünürYok olur uçar gider elinden

Bile bileKibriti çakýpYakmak istediðin olurElinden zehiri sevinçle içersin

Aziz dostÖnünde yirmi Everest dahaYirmi kaynana dilerim

Allah seniSevdiðindenAyýrmasýn

Ýlyas HalilÞubat 6Yer karlýGönüller dolu

02 BÝZÝM ANADOLU / NOTRE ANATOLIE * ÖZEL 20. YIL SAYISI/NUMÉRO SPECIAL * 15 ÞUBAT / FEVRIER / FEBRUARY 2014 *

Nice 20 SenelereBizim Anadolu!

Bizim Anadolu ile Vancouver’de öðrenciyken tanýþtým. Ýlkzamanlar Kanada Türk toplumunda olan biteni takip ettiðimbir gazeteyken, Türkiye’ye döndüðümde Kanada özlemimiBizim Anadolu ile giderir oldum.

Ama gazete ile gönül baðým en çok, çekmek istediðim kýsafilme destek ararken oldu. Sponsorluða ilk koþan BizimAnadolu oldu. Bizim Anadolu’nun maddi ve manevidesteði ile gücümüze güç geldi.

Kanada’ya geri gelmeye, ancak bu kez Montreal’e yerleþ-meye karar verdiðimde, Bizim Anadolu’nun ve Türk toplumunun desteðini dahaTürkiye’deyken hissettim.

Bu güçlü baðýn hiç kopmamasý, daha nice 20 seneleri hep beraber geçirmemizdileðimle…

Baþak BüyükçelenFilm Yönetmeni

Ömer Bey’in gazetede “Devinimli Bir YýldanDiðerine” adlý köþe yazýsýný okuduktan sonra,elimdeki gazeteyi býrakýp çayýmdan bir yudumaldým ve gazetenin oldukça yoðun geçen sonyýlýný gözümün önüne getirmeye çalýþtým.

Düþündüm; bir gazete nasýl çýkar, ÖmerBey’in köþe yazýsý ne þartlarda yazýlýr, sayfalarnasýl hazýrlanýr, ne zaman basýma hazýr olur,yazarlarýn ve köþe yazýlarýnýn seçimine kim venasýl karar verir; bu seçimlere karar verilirken negibi ölçütler rol oynar?..

Kýsacasý, bir gazete nasýl ve ne þartlarda çýkar;ve gazete posta kutumuzun içinde bulunana veyaçeþitli kuruluþlarýn tezgâhlarýný süsleyene kadarnasýl bir yolculuktan geçer diye merak ettim...

Bunu sanýyorum Ömer Bey’den baþka hiç biri-miz bilemeyiz. Belki merak bile etmeyiz.

Gerçekten de öyle deðil midir sanat dünyasýn-da? Bir sanatçýnýn yaratýrken neler duyumsadýðý,ne gibi þartlarda yarattýðý sanatçýya ait deðilmidir?

Önemli olan, ortaya çýkan yapýt ve bu yapýtýnizleyiciler üzerinde býraktýðý izlerdir. Eðer sanatçý

yapýtýyla izleyiciye bir þeyler duyumsatabildiysene mutlu ona; hedefine ulaþmýþtýr ...

Ýþte, gazetemizin çýkarýlýþýný düþündüðümde,bu hedefe ulaþma þartlarýnýn pek de kolay olma-dýðýný tahmin ettim.

Eminim; alýn teri, el emeði, araþtýrma, düþün-me, seçim yapma… düzeltmeler, düzenlemeler,çeliþkiler, sýký bir disiplin içinde yoðun geçen

gece ve gündüzlerin, kahvaltý ve akþam yemek-lerinin birbirine karýþtýðý günlerde çýkar bugazete...

O günlerde gazeteyi arayýp da, Ömer Bey’eulaþabilene ben þanslý kiþi derim!..

Bir de gazetenin çýkmasýnda, bir perde arkasýetmeni vardýr.

O perde arkasýndaki etmenin ne olduðuna,Ömer Bey’in geçirdiði trafik kazasýndan ötürükaldýrýldýðý hastanede kendisini ziyarete git-tiðimde þahit oldum.

Benim için perde arkasýndaki etmen, ÖmerBey’in gözlerindeki cesaret ve azimdi.

Hastanede birlikte çekilmiþ fotoðraftaki tebes-sümü, kendisinin o günlerde verdiði yaþamsavaþýnýn bir simgesidir.

Nice nice baþarýlý yýllara Bizim Anadolu, 20ncisenen kutlu olsun!..

Nice nice, saðlýklý ve mutlu yýllara Ömer Bey,baþarýnýzýn devamý dileðiyle, her þey gönlünüzceolsun!..

Asuman Voland / Kirkland, 7 Þubat 2014

Perde Arkasý

Dile Kolay!..

20. Yýlýnda BizimAnadolu’muzla

Beste Barki

BizimAnadolu’nun

20. yýl özelsayýsý için bir

yazý yaz-mamýz

istendiðinde‘ne yaza-

caðým þimdi’dedim kendikendime. Bu

anýöngörmemiþ olmam olasý mý? Deðil.Yýl ve gün yaklaþtýkça yaþanan olgu-nun üzerinde düþünmeye, geçen 20

yýlý deðerlendirmeye çalýþtým. Birlikteyaptýklarýmýzý gözümün önüne

getirdim. Gazetemizin kurucusu veyöneticisi Ömer Özen’in Bizim

Anadolu ile Kanada’da, hatta KuzeyAmerika’da Türkçe’nin ve Türkolmanýn tarihini kayda aldýðýný

andým. Anladým ki, Bizim Anadolu’nun

inanýlmaz 20 yýlýný en içten biçimdeancak kendi yüreðimden geçenleri

yazýya dökerek yâdedebilirim.Bunca yýl,

Bizim Anadolu’da Türkçe’yi güzelkullandýðýmýzý görerek buna katkýda

bulunduðuma sevindim.Okuyucumuzun hoþuna gideceðini

umduðum yazýlarla ‘arkadaþlar’edinmiþ olabileceðimi düþündüm.

Bizim Anadolu’nun baþlangýcýndanbu yana birlikte olmakla gururlandým.

Bir 20 yýl daha birlikte olalým diyorum.

Yirminci YýlBirinci sayfadan devam.O zamanlar gazetede bir iki kiþiydik. Sabahlara

kadar telefonda neyin nasýl yazýlacaðýný uzunuzun tartýþtýðýmýz çok oldu. Bazý arkadaþlarçeþitli nedenlerle ayrýlýrken, Engin Aþkýn veOsman Bolulu gibi usta kalemler de katýldýaramýza. Ayrýlanlar arasýnda beþ sene öncebaþlayan emekliliðim ve kýrsal bir yöreye taþýn-mam nedeniyle ben de varým. Fakat Ömer’e birsözüm var, “Gazeteye son yazýmý daha yaz-madým.” Ara sýra bir þeyler gönderdiðim de olu-yor.

Bizim Anadolu 20 yýldýr sürüyor. Genelde bugibi yayýnlarýn ömrü kýsa olur. Gazetenin yaþamý

çeyrek asýr’a dayandýysa, bunun hummalý veciddi bir çalýþmanýn ürünü olduðundan þüpheyoktur. Evet, gazete ciddi ama, yayýmlananlarýn

dýþýnda elimizde olmayan nedenlerle bizi yerlereyatýrýrcasýna güldüren olaylara da tanýk olduk.Bir tanesini hatýrlatayým: Montreal’deki kültüreletkinliklerden faydalanabilmek için, toplumüyelerine 5 dolara bir katýr!*

Dediðim gibi Bizim Anadolu’ya son yazýmýyazmadým. En geç 25. yýldönümünde aranýz-dayým yine.

Vartan HezaranKumkapýlý Gecekuþu’nun oðlu(Kurdun oðlu tilki olmaz…)

* Bir sayýmýzdaki bir duyuruda dizgi yanlýþýdolayýsýyla ‘…kartýnýzý þu adresten alabilir-siniz’ sözü, ‘…katýrýnýzý þu adresten alabilir-siniz’ biçiminde çýkmýþtý.