Motivasyon teknikleri çalışanların yaşantılarına, önceliklerine ve iş hayatına bakış açılarına göre ayarlanmalıdır. Herkesin motive olacağı yöntem farklı olduğu

titanic.com.tr

# M y T i t a n i c S t o r y

titanic.com.tr

# M y T i t a n i c S t o r y

6 | İSTATİSTİK | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | İSTATİSTİK | 7

İmtiyaz SahibiSoymer Turizm İletişimBasın Yayın Hiz. Ltd. Şti. AdınaSelçuk MERAL

Genel Yayın YönetmeniSelçuk [email protected]

Yazı İşleriSabriye Ç[email protected]

Art DirektörMuzaffer YÜZGEÇ[email protected]

Grafik TasarımGMEDİ[email protected]

[email protected]

OperasyonEngin PAMUK

Baskı / DağılımEmsal Matbaaİnter Global

GM Turizm ve Yönetim Dergisi'nde yayınlanan reklam ve yazılardaki görüşler sadece yazarlarına ve reklam verenlere aittir.

KKTC SATIŞ FİYATI 35 †YIL : 16 SAYI : 139 KASIM 2020 28 †

ANTALYA TURİZM FUARI 1

TİTANİC HOTELS 2

LİMAK HOTELS 4

ANTALYA TURİZM FUARI 7

MİRAY SEBZE VE MEYVE 9

DK TEKSTİL 11

ASİSİA 13

GRANADA HOTELS 15

SAN TOURISM SOFTWARE GROUP 23

HOTECH BİLİŞİM 25

LODOUS ÜNİFORM 39

QM AWARDS 2020 40

MEDYA ATÖLYESİ 43

GM MOLA 43

EFECT SES & IŞIK SİSTEMLERİ 47

TEEYAD DERNEĞİ 49

LA BLANCHE HOTELS 50

SANAX 61

HOTELSREPORTS 65

MİRAGE PARK RESORT 72

FENİX 77

LÖSEV 81

ANFAŞ

STEPS PRODUCTION

KAZANMAK İÇİN FARKLILAŞMA AYRIŞ 16

ATF LANSMANI & TEŞEKKÜR BULUŞMASI 20

ALMAN TUR OPERTÖRLERİ VE 2021 54

YENİ BİR TÜRKİYE ALGISI İNŞA EDEBİLİRİZ 58

ŞİMDİ DAHA İYİYE DOĞRU 62

PANDEMİ SONRASI MARKA DÜNYASININ SIRLARI 84

DUYGUSAL ZEKANIZI KULLANMAYI BİLİYOR MUSUNUZ? 86

ALIŞVERİŞ 88

Bülent Ecevit BulvarıBal Plaza No:142 K.5Tel : +90 242 316 22 99Fax: +90 242 316 22 [email protected]

DESTEKLERİNDEN DOLAYI TEŞEKKÜR EDERİZ

“Quality Has Never Been So İmportant”

Kaliteye Odaklan ve Kazan

En iyimser senaryoyla sonuçlansa dahi dünya bu krizden sonra artık eski dünya olmayacak. Yapacağımız hata da hiçbir şey yapmamak, yapmamız gereken ise niteliğe ve kaliteye odaklanmak olacaktır. Risk algısının yüksek olduğu turizm gibi sektörlerin, tüketiciler nezdinde güveni kaybetmemesi, koruması ve sürdürebilmesi şart. Tüketici davranışındaki değişime hızlı biçimde ayak uydurmalıyız.

Bu zor zamanların hedef kitlemizle marka sadakati ve bağlılığı temelli, kalıcı ilişkiler geliştirmek için mükemmel bir fırsat olduğunu unutmamalıyız.

Süreç sürdürülebilirlik standartlarını karşılamayan projeleri elden geçirmek için bir fırsat olabilir mi? Elbette ki EVET!

Covid-19 pandemisinin neden olduğu bu durgunluk aşaması, daha sürdürülebilir bir turizm destinasyonuna geçişi hızlandırdı. Çeşitli kısıtlamalara rağmen bu yeni yeniden düzen kurma aşamasında, turizm ürünleri bir bütün olarak sektörü güçlendirmek ve daha sürdürülebilir turizmi geliştirmek için kollektif çalışmalara da önem vermeli.

Kaliteli ve sürdürülebilir turizmi teşvik ederek aynı zamanda ekonomik olarak erişilebilir olmak ve yeni ürünlerle hizmetler yaratmak için hayal gücünü, yeniliği kullanmak esas olacak. Sektör için çok olumlu sonuçlanacak bu sürecin üzerinde çalışmak için en doğru zamandayız.

Daha fazla kesinlik, güven ve misafirlerimizin ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş bir teklif gerekliliği yeni düzende temel taşlarımız olacak.

Bu doğrultuda Dünya Turizm Örgütü (UNWTO), salgına yanıt olarak sektörde direnç oluşturmayı amaçlayan yeniliğe açık ve işbirlikçi bir yaklaşımla sektördeki farklı aktörlerin fikirlerini dinlemeyi tercih ediyor. Bu girişim, şirketlerin, çalışanlarının ve geleneksel yapılarının ötesinde yeni fikirlere ve

vizyonlara erişmesine ve niş uzmanlığa sahip diğer aktörler ve kuruluşlarla verimli ittifaklar kurmalarına olanak tanıyor.

Örneğin Santander şehri, vatandaşlarının katılımı için Santander City Brain ECO topluluğunu kullanarak, Covid-19'dan sonrası için turizmi yenilik ve sürdürülebilirlik yoluyla yeniden canlandırabilmek için vatandaşlarından fikirler topluyor.

"Turizm sektöründe canlılığa dönüş" ve "Kaliteli turizme doğru bir değişim" sloganları dünya arenasındaki yerini çoktan aldı bile. Bu yarışta biz de ‘Güvenli Turizm sertifikası ‘ gibi kararlı adımlarla vizyonumuzu daha da geliştirmeli ve bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz.

Kaliteli turizmin farkındalığını artırmak için GM Turizm ve Yönetim Dergisi olarak 2010 yılında başlattığımız ve bu yıl 11. kez gerçekleştireceğimiz QM Awards'ın bu yıl ki mottosu da "QualityHasNeverBeenSoİmportant".

Dilerim İş hayatı günün şartlarına ayak uydururken kalitenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha farkına vararak, vizyona, profesyonele ve profesyonelliğe bir büyük adım daha yaklaşır.

Kaliteye Odaklan ve Kazan

Kalite hiç bu kadar önemli olmamaştı.

2020 Eylül ayında 804 milyon 851 bin 711 lira yatırımla gerçekleşecek 13 otel projesine yatırım teşvik

belgesini almaya hak kazandı.

Şehir/Yatırımcı/Yıldızı/Kapasitesi/Teşvik TutarıGaziantep - Jolly Park Turizm -

4 yıldız - 93 yatak - 16.100.098 TLNevşehir - Alden Otelcilik -

5 yıldız - 120 yatak - 45.813.544 TLOsmaniye - Ömer Kıdık Petrol Sanayi -

3 yıldız - 198 yatak - 14.095.550 TLİstanbul - Haliç Altın Boynuz Marina Turizm -

5 yıldız - 1122 yatak - 146.500.000 TLAfyon - Ceyvil Turizm -

5 yıldız - 916 yatak - 112.500.000 TLAntalya - Günaylar Otel İşletmeleri -

5 yıldız - 990 yatak - 92.978.689 TLBatman - Arces Gıda Tarım İnşaat - 5 yıldız - 260 yatak - 49.957.000 TL

Antalya - RR Turizm - 5 yıldız - 906 yatak - 99.025.783 TL

Antalya - Abdullah Aslan ASL Turizm -3 yıldız - 60 yatak - 10.950.902 TLAydın - Akkuş Mimarlık Turizm -

5 yıldız - 874 yatak - 165.192.661 TLMardin - Önen Turizm -

5 yıldız - 256 yatak - 32.511.210 TLSakarya - Sakarya Otel İşletmeleri -

3 yıldız - 332 yatak - 13.912.170 TLOrdu - Şener Sinemacılık Turizm -

3 yıldız - 56 yatak - 5.314.104 TL

12 | KISA... KISA... | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

HERKESİN İÇİNDE BİR DİRENÇ TOHUMU VAR

ltman, “Herkesin içinde zaten bir

direnç tohumu var” diyor. Zor

durumlardan kaçınmak yerine

üstüne gitmenin bizi daha güçlü

kılacağını ifade ediyor.Travmatik

bir deneyimle karşılaştığımızda

üzüntü, öfke ve hayal kırıklığı

yaşıyoruz. Aslında bu çok normal.

Pek çok uzmanın da hemfikir

olduğu gibi bu zamanlarda

kendimize izin vermek ve sorunlarla

baş etmemize yardımcı olacak

desteği aramak, dayanıklılığımızı

geliştirmek yapılacak en önemli

şeyler arasında. Özetle söylenenin

aksine, dirençli olan insanların asıl

yaptığı şey sorunlardan kaçmak

değil sorunların üzerine giderek

üstesinden gelmeye çalışmak.

Bu da zamanla dayanma eşiğini

arttıran verimli bir egzersiz oluyor.

GÜNLÜK

STRESİNİZİ

AZALTMAK İÇİN

MATCHA TOZU

Matcha Tozu yeşil çayın toza

dönüştürülmesinden elde edilir. Japonların çay

seremonilerinde başrol oynayan matcha tozu

farklı şekillerde karşımıza çıkıyor; içecekler,

atıştırmalıklar vs. Faydalarına gelecek olursak,

diğer yeşil çaylara göre 3 kat fazla antioksidan

içeriyor. Metabolizmanın hızlanmasına

yardımcı bu yemyeşil matcha tozu aynı

zamanda tüketenler için tam bir

enerji kaynağı. Günlük stresinizi

azaltmanıza yardımcı olur ve

daha iyi odaklanmanızı

sağlar.

OTEL YATAK SAYISINDA ANTALYA’NIN LİDERLİĞİ

SÜRECEK Mİ?Turizmdatabank.com’un Kültür ve Turizm Bakanlığı

Tesis İstatistikleri verilerinden derlediği bilgilere göre; Kasım 2020’de, İşletme Belgeli ve Belediye

Belgeli otellerindeki yatak sayısı, 1,58 milyonu geçti. Toplam oda sayısı da 736 bini aştı. Eldeki yatırımlar tamamlanınca otel yatakları sayısı 1,75 milyonu, oda sayısı da 815 bini geçecek. Peki; Antalya’nın liderliği sürecek mi? Türkiye genelinde Antalya, en fazla otel

yatağına sahip. 2020 yılı kasım ayında toplam 598 bin yatağı geçti. Kentin yatırımdaki otelleri tamamlanınca yatak sayısı 650 bin, oda sayısı da 315 bini aşabilecek.

Antalya bu değerlerle; Türkiye’nin işletme belgeli tesislerindeki yatakların % 45-46’sına sahip oluyor.

Yatak arzı dağılımında Antalya’yı İstanbul takip ediyor. İstanbul’da belgeli yatak sayısı 210 bini, oda sayısı da 106 bini aştı. İleride kent toplam 240 bin dolayında yatağa ve 120 bin dolayında odaya sahip

olması bekleniyor.

8’İ 5 YILDIZLI 13 YENİ OTEL YATIRIMI

REKABET HIZININ

YARATTIĞI KORKULARINA DEĞİL, KENDİNİZE ODAKLANINCarnegie Teknoloji Enstitüsü’nde 10.000 kişiye ait veriler analiz edilerek, başarının %15’inin yapılan işle ilgili bilgi ve becerileri geliştirme çalışmalarına, %85’inin de kişilik faktörlerine ve insanlarla başarılı ilişkiler kurmaya bağlı olduğu görülmüş. Bunun muazzam bir oran olduğunu düşünüyorum; çünkü biliyorum ki her insanın içinde keşfedilmeyi bekleyen büyük bir içsel teknoloji var. Bu teknolojiyi fark etmek ve kullanmayı öğrenmek hayatı kolaylaştıran, başarıyı arttıran olağanüstü bir anahtar. Başkalarına, şartların getirdiği olumsuzluklara, rekabet hızının yarattığı korkulara odaklanmak yerine kendinize odaklanarak; artılarınızı, eksilerinizi, fırsatlarınızı ve tehditlerinizi görebilirsiniz. Bakış açılarınızı, karar verme mekanizmalarınızı, yorumlama yeteneklerinizi, iletişim gücünüzü, problem çözme, süreç ve sonuç odaklı yanlarınızı fark edebilir ve tüm bunları yeniden yorumlayarak söz edilen %85’lik alanı verimli hale dönüştürebilirsiniz.

BEŞ YILDIRİLK KEZ

RUSLARIN BORÇ YÜKÜ

AZALDIPandemi ve kısıtlamalar nedeniyle

finansal kuruluşların kredi verme süreci

kısaldı. Böylece, 5 yıldan beri ilk defa

nedeniyle Rusların borç yükü azaldı.

Rusya Federasyonu Merkez Bankası

Finansal İstikrar Departmanı Müdürü

Elizaveta Danilova, koronavirüs salgını

yüzünden vatandaşların borç yükünün

2015 yılından bu yana ilk kez azaldığını

söyledi. Bu yılın ikinci çeyreğinde

zorunlu kredi ödemelerinin hane halkı

harcanabilir gelirine oranı yüzde 0,2

puan azaldı ve yüzde 10,7 oldu.

Aynı zamanda, yılın başından itibaren

ilk üç ayda, bankalar Ruslara 3 trilyon 630 milyar ruble ve

Nisan-Haziran arasındaki dönemde

sadece 2 Trilyon 760 Milyar ruble tutarında

kredi verdi. Danilova bu konu hakkında

yaptığı açıklamada aynı zamanda

“pandemi ve buna bağlı kısıtlamalarla

bağlantılı olarak, finans kuruluşları kredi

verme sürecini yavaşlattı. Ayrıca Merkez

Bankası’nın faiz oranının azalması da

bunda rol oynadı” ifadelerine yer verdi.


MOTİVE ET VERİMLİLİK

SAĞLA!

Liderler çalışanlarını motive ederken motivenin etkili olmasını sağlayacak teknikler kullanmalıdırlar. Motivasyon teknikleri çalışanların yaşantılarına, önceliklerine ve iş hayatına bakış açılarına göre ayarlanmalıdır. Herkesin motive olacağı yöntem farklı olduğu için çalışanları bireysel yollardan motive etmek daha doğru olacaktır. Ancak liderlerin bireysel motivasyonla birlikte genel motivasyon çalışmaları yapması da oldukça faydalıdır.Çalışanlarınızı motive ederken onların ihtiyaçlarını dikkate alarak motivasyon ödülleri koymak iş hayatında daha istekli olmalarını sağlayacaktır. Kimi çalışanların paraya ihtiyacı varken kimileri de saygıya ve ait olduğunu bilmeye ihtiyaç duyabilir. Bu tür motivasyon için liderin çalışanları ile iletişim halinde olması ve çalışanlarının ihtiyaçlarını bilmesi gerekir.Sosyal paylaşımlarda bulunmak ve sadece iş hayatında değil gündelik yaşamda da birlikte vakit geçirmek liderlerin çalışanlarını motive etmesi için kullanabilecekleri yollardan biridir. Çalışanlara hayaller kurdurmak ve gerçekten başarılı olacaklarına inandırmak motivasyonda en önemli tekniklerden biridir. Hayal kurmanın çalışanlar için içsel dinamik olması ve çalışanlarının düşüncelerini bilmeyen bir lider için kestirme bir yol olması da unutulmamalıdır. Başarıya inanmak için çalışanlara ellerindeki avantajlar gösterilmeli ve olumlu düşünmesi sağlanmalıdır. Başarmak için sadece biraz gayret göstermesi gerektiğini anlayan bir çalışan bu inançla birlikte daha verimli çalışacaktır.


JET2, 2021 YAZ

PLANLARINA YENİ HAVALİMANI

EKLEDİJet2, 2021 yaz sezonunda Bristol çıkışlı yeni bir uçuş ve

tatil programını başlatacağını açıkladı. İngiliz tur operatörü

Jet2.com ve havayolu firması Jet2holidays, 2021 yazından

itibaren ilk kez İngiltere’nin Bristol kentinden uçuş ve tatil

programı sunacağını açıkladı. Bristol Havaalanı, Jet2’nin

İngiltere’deki onuncu üssü olacak. Ve bu havaalanından 33

noktaya uçuş gerçekleştirecek. Dört yeni destinasyon ise şu

şekilde sıralandı. Türkiye’de İzmir, Yunanistan’da Kalamata ve

Midilli Adası (Lesvos) ve İspanya’da ise Costa de Almeria.

2021 yaz sezonunda Bristol’den haftada 56 uçuş olacak

ve sezon için toplam 450 bin koltuk satışa açılacak.

Bristol’den düzenlenecek uçuşlar ve tatil programı

1 Nisan 2021’den itibaren gerçekleşecek.

Jet2holidays, Bristol Havalimanı’ndan

Türkiye’de İzmir, Dalaman ve Antalya’ya

uçacak ve bu destinasyonlara

yönelik tatil programı sunacak.

ALMANYA EKONOMİSİNDE

2021’DE TOPARLANMA BEKLENİYOR Alman Ekonomi Enstitüsü (IW)

Almanya ekonomisinin gelecek yıl fark edilir düzeyde bir toparlanma

göstereceğini açıkladı. Ekonominin 2021’de yüzde 4,5 büyüyeceği öngörülüyor.

Alman Ekonomi Enstitüsü (IW) Yöneticisi Michael Hüther gayri safi

yurtiçi hasılanın (GSYİH) 2021 yılında yüzde 4,5 artacağını belirterek "Neyse

ki yaz aylarında vaka sayılarının düşüş göstermesi ile ekonomi toparlanabildi.

Bu trend devam ederse 2021'den 2022'ye geçerken kriz öncesi seviyelere

ulaşılabilir" dedi. Bu yıl ikinci bir tecrit uygulaması olmaması halinde ekonomide yüzde 6,2'lik bir daralma bekleniyor. Koronavirüs nedeniyle uygulanan tecrit ve sosyal mesafe kısıtlamaları nedeniyle dünyada

pek çok ülkede olduğu gibi Almanya'da da ekonomi zor durumda. İhracat şampiyonu

Almanya'da salgın nedeniyle bu yıl ihracat düşerken özel tüketimde de büyük

bir gerileme oldu. Ancak yaz aylarında umudun geri geldiğini belirten IW,

devlet destekleri ve inşaat sektöründeki canlanmanın ekonomiyi tekrar düzlüğe

çıkardığını belirtiyor. Diğer taraftanbu yıl yatırımların geçen yıla göre yüzde

20 düşmesi bekleniyor. IW'ye göreküresel ekonomi istikrara kavuşursa

yatırımlarda gelecek yıl tekrar yüzde 12,5 büyüme görülebilir.

PEKİ; YA SEN NE KADAR ÇEVİKSİN?Kurumları, dinamik biçimde ayakta tutan, faaliyetlerine devam etmesine katkıda bulunan kuşkusuz kurumdaki çalışanlar ve kurum içerisindeki liderlerdir. Çevik kurumların ilacı, çevik liderlerdir. Çevredeki ani değişme ve gelişmeler, kurumları çevik olmaya itmektedir. Kurumlarda değişkenlik ve yeniliklere çabuk uyum sağlayabilme, rekabet dinamiklerinde ayakta kalabilme becerisi çevikliğin temelini oluşturmaktadır. Çevik liderlik, çabukluğu, işbirliğini, hızı ve esnekliği içinde barındıran liderlik türüdür. Bu döneminde kazananı çevik lider olacaktır. Peki, Ya sen ne kadar çeviksin? Yoğun rekabetin yanı sıra, günümüzdeki dinamik ve karmaşık yapılı süreçlerin varlığı, liderleri eskiye göre daha çevik olmaya zorlamaktadır. Hiç şüphesiz şu an da günümüzde liderler, eskiye göre daha karmaşık, belirsiz ve dinamik süreçlerin var olduğu bir yapının içindeler. Çevresel ve teknolojik değişme ve gelişmeleri yakından takip eden, yeterince karmaşık ve dinamik yapıya rağmen hızlıca uyum sağlayabilen, takipçilerinin güvenini kazanan

liderler çevik liderlerdir.

follow us

bizi takip edin444 25 07

Okurcalar Belek Beach. . .

Misafirlerindenkar elde etmeyi

sağlayan işletmelerde, kalite olmazsa

olmazlar arasında. Daha fazla çevre bilinci ve

sürdürülebilirliğe yönelik eğilim, son zamanlarda

hızlanacağı turizm endüstrisinde de kendini

göstermişti. Covid-19 ile birlikte bir “Güvenlik ve Hijyen” konuları da

zorunluluk haline gelince “Kalite” dünya turizm sektöründe hiç bu

kadar önemli hale gelmemişti.

Hijyen standartları, sağlık koşulları, iklim ve çevre koruma, sürdürülebilir tüketim ve kişinin kişisel davranışının etkisinin anlaşılması, geleceğin seyahat ve turizminde geçmişte olduğundan çok daha büyük bir rol oynayacak.

Bu unsurlarda sektördeki konaklama tesislerin ticari faaliyetlerini büyük ölçüde etkileyen ve sıklıkla yapısal ve organizasyonel değişiklikleri gerekli kılan konuların başında yer alacak.

Gelelim Kaliteye… Kalite genel anlamı itibariyle, ekonomik, kullanışlı ve kullanıcısını en uzun süre tatmin eden ürünü ve hizmeti satış öncesi, satış ve satış sonrası faaliyetleri ile bütünleştirerek üretme sürecidir.

Kalite bir süreç olup sonradan ilave edilemeyeceği için ürün ve hizmetin süreklilik arz eden bir yapıda satılabilmesi, satışın öncesi ve sonrasında yapılacak olanlara bağlıdır. Günümüzde insanların;

KAZANMAK İÇİN RAKİPLERİNDEN FARKLILAŞMA AYRIŞ

18 | ANA KONU | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

beklentileri, ihtiyaçları ve faydaları satın aldıklarına göre, talep oluşturacak çözümler üretilmelidir. Covid-19 öncesinde ve sonrasında insanların

beklentileri ve gereksinimleri değişmiş, güvenlik ve sağlık ilk sıraya yerleşmiştir.

Bu açıdan değerlendirdiğmizde tam da bu noktada “Kalite Daha Önce Hiç Bu Kadar Önemli Olmamıştı” sözünü kullanmak ve bunu özümseyerek 2021 planlarımızı oluşturmak zorundayız. Kalite, bir ihtiyacın karşılanabilmesi yeterliliklerinden oluşur. Kalite; performanstır, önlemdir, güvenliktir, dayanıklılıktır, itibardır, estetikliktir, verimliliktir, esnekliktir, tam zamanında olmaktır, müşteri tatminini sadakate dönüştürme sürecidir, beklentilere cevap vermektir, hizmette kusursuzluk arayışıdır, yönetim biçimidir, etkili olmaktır ve karlılıktır.

Yeni Stratejinin Başlangıç Noktası: Güvene Dayalı Kaliteli Hizmet

Peki, 2021 yılı önümüzde dururken ve Peki, biz güvenli turizm kavramını sürekli kılmak için neler yapmalıyız?

Sorulması gereken soruları ise;

• Hedef pazarımızda yer alan misafir profilinin ihtiyaçları nelerdi, ne yönde değişti?

• Hangi ürün veya hizmet bu ihtiyaçları karşılar?

• Hangileri fayda sağlar?

Bu yukarıdaki üç ana soruyu tesisler yeniden “Güvene Dayalı Kaliteli Hizmet Anlayışı” ile inşaa etmelidir.

Seyahat ve ulaştırma sektöründe tüketici tercih ve beklentilerinin özellikleri dikkate alınmadan geliştirilen turizm ürünlerine umulan talebin yaratılması güç olduğunu önceden de biliyorduk. Covid-19 ile birlikte artık bu beklentilerin karşılanması tercih değil, bir zorunluluk.

Turizmde "Toplam Kalite Yönetimi"

hizmetin kalitesinde üstünlük sağlama

anlamına gelmektedir. Çalışanların

müşteriyi memnun edebilme yetenek

ve becerilerinin sürekliliği büyük önem

taşımaktadır. Rekabet, en basit anlamı

ile rakip olan en az iki veya daha fazla

işletmenin birbirlerine üstünlük kurma

mücadelesidir.

Ancak işletmelerin sadece kendilerine rakip gördükleri işletmeleri geçme yarışları ve dolayısı ile sadece, kendi sektörlerine odaklanmaları yeterli midir? Sadece rakibi geçmek demek, rakibe karşı belirli bir dönem üstünlük kurmak ama olası (potansiyel) rakipleri göz ardı etmek demektir. Halbuki günümüz rekabet stratejilerinde en çok dikkat edilmesi gereken, piyasaya olası girişleridir.

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | ANA KONU | 19

ALGIDA FARKLI OL, REKABET ORTAMINDA AYRIŞRekabet arttıkça hemen her sektörde değer yaratan unsurlar, somut özelliklerden daha soyut ve daha deneyim odaklı özelliklere doğru evrilir. Değerin estetik, simgesel, duygusal ve kültürel boyutları ön plana çıkar. Her markanın tüketicilere hangi değeri teklif ettiğini netleştirmesi ve bu teklifi yaptığı bütün iletişimde istikrarlı bir şekilde kullanması gerekir. Markalar, rekabetle benzer tekliflere sahip olabilirler. Başarılı olmak için markanın rekabetten farklı olması değil ayrışması önemlidir. Sonuç üzerinde “ayrışma” farklılaşmadan daha belirleyicidir.

Pazarlamacılar farklılaşma kavramından bahsederken ürün veya hizmetin somut olarak rakiplerinden farklılaşmasından çok, algı olarak farklılaşmasını kastederler. Lewitt, Aaker, Kotler, Ries ve Trout gibi yazarların sözünü ettikleri farklılaşma, markaların bir anlamı sahiplenerek farklılaşmasıdır.

Bir şirketin kendi ürün ve hizmetlerini, rakiplerden ayrışacak biçimde markalaması ve kendi görsel-işitsel unsurlarını, istikrarlı bir şekilde satış noktalarında, reklamlarda ve ambalajlarında kullanması, alışverişçiler tarafından tercih edilmesinin ön koşuludur. Markanın ayrışması satış yapmanın ön koşuludur.

YALNIZCA İYİ ÜRETENLER MARKA OLMAZSadece para kazanmayı düşünenler marka yaratamaz. Çünkü para sonuçtur. Oysa sizin nedene odaklanmanız, hedef kitleniz için gerçekten fayda üretmeniz gerekir. Yalnızca daha iyisini üretenler marka olamaz.

Üretmek önemlidir. Kalite de öyle. Kaliteli üretim sizi başarılı bir işletme yapar. Ancak marka olmak için ötesi gerekir. Kilit kelime farklılaşmaktır. Bu nedenle bolca ürün ve üretim anlatmak yeterli değildir. Mesele ürünün ötesi yani ideolojinizdir. Başkasına benzemek en büyük hatadır. Kendiniz olmanız gerekir. Ne yabancı isim, ne İtalyan stili, ne de Güneşli merkezli şirketinize Amerikan havası vermek sizi marka yapmaz. Tüketici akıllıdır. Kopyayı hemen anlar.

Düşük sermaye ciddi bir engeldir. Az parayla iş sahibi olabilirsiniz.

Ancak marka olmak maraton koşmayı gerektirir. Bitiş çizgisini

nefesi bol olan koşucular görebilir.

20 | ANA KONU | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

MARKA DEMEK DEĞER DEMEKTİRKısa sürede marka olunmaz. 5 hatta 10 yıllık planlarla çalışanlar marka olur. Temel çıkış noktası, rekabet avantajınızı yansıtan değer önermesidir. Bunu isminizden cisminize, yönetim şeklinizden işe alım kararlarınıza, dekorunuzdan iletişiminize, şirketinizin iç ve dış tüm temas noktalarına yansıtmanız önemlidir.

PANDEMİK OLARAK DEĞİŞEN TÜKETİCİLERİN İHTİYAÇLARIPandemi vurduğunda, tüketiciler odaklarını piramidin tepesinden (kendini gerçekleştirme ve saygı) dibe (aidiyet ve güvenlik ihtiyaçları) kaydırıyorlardı.

Markalar, sağlıklı bir iş sürdürürken salgınla başa çıkmaya çalışan tüketicileri yabancılaştırmamak için nasıl hassas bir şekilde reklam verebileceklerinden emin değiller. "Her zamanki gibi çalışmaya" devam edemeyen birçok marka, COVID-19'a özgü benzersiz kampanyalar oluşturmaya çalıştı.

Tüketicilerde yüksek duygu uyandırmasına rağmen COVID-19 kampanyaları orijinal olarak görülmedi. Bu özgünlük eksikliği, konsept yaratıcılık giderilemedi.

SAYGI VE KENDİNİ GELİŞTİRME Yaratıcılığı sergileyen ve insanların evlerini terk edebilecekleri zaman geleceğe bakmalarını sağlayan "saygı ve kendini gerçekleştirme"

ihtiyaçlarına hitap edecek şekilde hareket edilmeliydi. "Güvenlik ve aidiyet" mesajları başlangıçta tüketiciler arasında yankı buldu. Ancak, kampanyalar orijinal olarak görülmediği için düz çizgi konseptiyle zamanla etkisini kaybetti. İngiltere'deki markalar diğer pazarlardan daha fazla “itibar ve kendini gerçekleştirme” ihtiyaçlarını hedefledi.

Sonuçta bu onları daha başarılı kıldı. Kampanyalar genellikle COVID-19 ile ilgili mesajlara hitap ediyordu - duyguları marka amacını ve tüketicilerin ihtiyaçlarını yansıtacak şekilde kullanıyorlardı. COVID-19 kampanyaları, orijinallikten yoksun oldukları için genel olarak tüketiciler arasında yankı bulmaya çalıştı ancak, zamanla alışagelmiş hale geldi. Biz Bu noktada Markamızı rakiplerimizden ayrıştırmak için yaratıcılığımızı kullanmalıyız.

YARATICILIK TEMELDİRDünya, COVID-19'dan sonra yeni bir normale dönerken, markalar odaklarını tüketicilerin ihtiyaçlarına daha da fazla kaydırmayı öğrendi.

VARYASYON YARDIMCI OLABİLİRDaha fazla marka daha yüksek ihtiyaç durumlarını hedefledikçe, tüketiciler bu tür mesajlaşmalarda yorgunluk göstermeye başladı. Markalar, mesajların orijinal kalmasını ve yüksek katılımı teşvik etmesini sağlamak için gelecekte yeni mesajlar belirlemeli ve çeşitli ihtiyaçları hedeflemelidir.

Kaynaklar: Dergipak, onuryanik.com, çeşitlidışkaynaklar

Turizmciler olarak dünyada tüm rakiplerimize öncülük ettiğimiz"Güvenli Turizm Belgesi" programımız ile başarılı bir sezon

geçirdik. Dünya sahnesinde kendimizi çok iyi gösterdik.2021 yılı için Turizm sektörü ve profesyonelleri olarak

motivasyonumuz yüksek ve başarımızınçıtasını daha da yukarılara taşımalıyız

Bunun için 2021 yılı için en öncelikli kavramımız "Kalite olmalı" kalitemiz bizi rakiplerimizden ayrıştıracak ve

kazancımıza katkı sağlayacaktır.

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | ANA KONU | 21

Profesyonellerin gözünden ATF Lansmanı & Teşekkür Buluşmasını hem de 2021 yılı turizm görüşlerini değerlendirme fırsatı bulduğumuz

gece de bakalım sektör temsilcileri neler söylemişler….

GURURLA SUNAR

“CESARET İSTEYEN BİR İŞ.

SONUÇ: BAŞARI”

R Ö P O R T A J

TOLGA KİLİTKilit Hospitality Group (KHG)

Yönetim Kurulu Üyesi

“CESARET İSTEYEN BİR İŞ.

SONUÇ: BAŞARI”

Kilit Hospitality Group’un (KHG) Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Kilit Antalya Turizm Fuarı-ATF Lansmanı ve Teşekkür Buluşması hakkında önemli açıklamalar yaptı. Tolga Kilit : "Öncelikle böyle zor bir süreçte böyle bir organizasyonu yapmak gerçekten cesaret isteyen bir işti. Gerçekleşti ve sonuç başarı. Bu nedenle cesaretinden ötürü ATF Kurucusu Selçuk Meral’e teşekkürlerimi iletiyorum." dedi.

“ BU ORGANİZASYON İLE GÜVEN TAZELEDİK”Hem Antalya için hem de Türkiye adına gerçek anlamda böyle zorlu bir süreçte insanları bir araya getirebilmek, insanların güvenini tazelemek önemliydi. İnsanların Türkiye sevgisine bir teşekkürle yansıtabilmek de ayrıca güzel düşünülmüş bir hamleydi. Bugün burada yabancı seyahat acentelerimize “Güveninizi hiçbir zaman kaybetmeyin! Çünkü biz hiçbir zaman size olan

güvenimizi kaybetmedik, birlikte daha güzel işlere imza atmaya devam edeceğiz. mesajını verdik” dedi.

“HEM ŞEHİR HEM DE RESORT OTELCİLİĞİNİ BİRLEŞTİRDİK”Tolga Kilit Nirvana Cosmopolitan ile ilgili düşüncelerini şu sözlerle paylaştı. Kilit; “Nirvana Cosmopolitan üst segmentte Antalya’nın simgesi olabilecek bir otel yatırımı oldu. Bunu da bu organizasyona ev sahipliği yaparak anlatma fırsatı bulduk. Nirvana Cosmopolitan, hem şehir otelciliği hem de resort otelciliğini birleştiren ve bunu 12 aya yayacak olan bir oluşum. Bu konseptteki amacımız, devamlı yaşayan ve gelişen şehrimizde turizm tesislerinin de aynı paralelde yaşayabilmesi gerekliliydi. Bunu oluşturabilmek yaşatabilmek bizlerin elinde. Acentelerimize bu güveni sağlamamız gerekiyor. Biz de Nirava Cosmopolitan ile bunu gerçekleştirdik.” şeklinde konuştu.

Kilit Hospitality Group’un (KHG) Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Kilit ATF Lansmanı hakkında“Cesaret isteyen bir iş, başarıyla gerçekleşti.” dedi. Hem lansman hem de yeni yatırımları

Nirvana Cosmopolitan hakkındaki düşüncelerini GM Dergi okurlarıyla içtenlikle paylaştı.

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | ATF | 23

Georgia is the 71st country in the world where SAN T.S.G. products are used

ATF LANSMANI İLE KAZANAN: ANTALYA VE

TÜRK TURİZMİ

*Bu organizasyonun ev sahibi Antalya Turizm Fuarı. Öncelikle ATF’nin Kurucusu Selçuk Meral’e ve ekibine çok teşekkür ederiz. Antalya Turizm Fuarı ile Selçuk Meral yıllardır beklenen bir fuarı sektöre kazandırdı. Antalya gibi dünyada 16 Milyon turistin aynı destinasyon da ağırlandığı sayılı yerlerden birinde eksik olan bir olayı doldurdu. Çok başarılı bir fuardı. Genelde her şeyin ilkleri biraz zorlayıcı olur, ama bu fuar sanki yıllardır yapılıyormuş gibi hem katılımcılarıyla hem organizasyonuyla sektörden başarılı notlar aldı. Eminin GMT Fuarcılık olarak yeni konseptli fuar olan Last Minute ile de Nisan ayında aynı başarıyı yakalayacak” dedi.

ATF LANSMANIN TÜRK TURİZMİNE KATKISI BÜYÜK "ATF lansmanı ile ülkemize gelen yabancı acentecilere hem bir fuar tanıtımı, hem teşekkür hem de Nirvana Cosmopolitan gibi yenilikçi ürünü

tanıtma fırsatı sunuldu. Türk turizminin değişen koşullara ne kadar çabuk adapte olduğunu da kanıtlar nitelikteydi. Bu lansmana katılan acenteler son tüketiciye Türkiye’yi anlatacaklar ve kazanan Türkiye olacak. Lansman Türk turizmi ve Antalya için ayrıca önem taşımaktadır.” şeklinde konuştu.

2023 YILI REKORLAR YILI OLABİLİRAntalya Turizmi hakkında Alşan şu sözleri dile getirdi. Alşan; “Antalya ve turizm 2020 yılında çok önemli bir sınavı geçti. 2020 yılı pandeminin pik yaptığı bir dönem oldu. Buna rağmen dünyada turizm hareketliliğini en doğru yöneten destinasyon oldu. 2021 yılı kesinlikle 2020 yılından daha iyi bir yıl olacak. EB satışlarının son dakikalara bırakacağı bir yıl yaşanabilir. Önümüzdeki yıllara umutla bakıyorum. 2022 yılında muhteşem bir yıl bizi bekliyor. 2023 yılı da rekorlar yılı olabilir.

Amara Worlds Hotels ve NIRVANA Hotels CEO’su Korhan Alşan, hem Antalya Turizm Fuarı Lansmanıhem de 2021 yılı turizm sektörü ile ilgili öngörülerini bizlerle içtenlikle paylaştı.

KORHAN ALŞANAmara Worlds Hotels ve

NIRVANA Hotels CEO

R Ö P O R T A J

24 | ATF | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

Georgia is the 71st country in the world where SAN T.S.G. products are used

YABANCI ACENTELERDEN

ATF’YEBÜYÜK ÖVGÜ

BEKLEDİĞİMİZDEN DAHA FAZLASI İLE KARŞILAŞTIK, TEKRAR GELECEĞİZ

Travel Ritail Acente Yetkilisi Natalia Polikarpova gece hakkında düşüncelerini ve Rus pazarına yönelik öngörülerini GM Turizm Ve Yönetim Dergisine şu sözlerle ifade etti.

Polikarpova “ATF Lansmanı, gerçekten çok başarılıydı ve titizlikle organize edilmişti. Bu dönemde bu kadarını gerçekten beklediğimizin fazlasını gördük ve mutlu olduk. Eminim ki bu sıkıntılı dönem geçtikten sonra daha iyisi olacaktır. Biz de tekrar geleceğiz. ATF’nin Kurucusu Selçuk Meral ve ekibini tebrik ediyoruz. Destek vermeye devam edeceğiz.” dedi.

REZERVASYONLARIMIZIN YÜZDE 70’İNİ 2021 YILINA DEVRETTİ, RUSLAR ÖNÜMÜZDEKİ YIL DA TÜRKİYE’DE

Travel Ritail Acente Yetkilisi Natalia Polikarpova Rus pazarı ile ilgili olarak; “Bu sene her şey hiç beklenmedik şekilde gelişti. Biz, üç ay içerisinde çok yoğun bir satış gerçekleştirdik. En çok satışımız Türkiye’ye oldu tabi ki. Eminiz ki önümüzdeki yıl daha iyi olacak. Bu yıl ki rezervasyonların yüzde 70’ini 2021 yılına devreden müşterilerimiz var. Rusların tercihi önümüzdeki sene de Türkiye.” dedi.

ATF Lansmanı ve Teşekkür Buluşması için Antalya’da turizm profesyonelleri ile bir araya gelenyabancı acente yetkililer organizasyona büyük övgüler yağdırdı. Bunlarda biri de Travel Ritail Acente

Yetkilisi Natalia Polikarpova idi. Polikarpova; “Beklentimizin üstünde mükemmel bir organizasyondu.” dedi ve Rus pazarının 2021 yılında Türkiye değerlendirmesinide yaptı.

NATALİA POLİKARPOVA

Travel Ritail Acente Yetkilisi

R Ö P O R T A J


ATF Lansmnanı ve Teşekkür Buluşması'nın gerçekleştiği organizasyon oldukça başarılı geçti. Otel seçimini özellikle çok beğendim. Bu lansmanda 500'e yakın yabancı acentenin sektörle buluşturulması GMT Fuarcılık'ın Last Minute konseptli nisan ayında gerçekleştireceği fuarının da gücünü ortaya koydu. Ayrıca ATF Lansmanı adeta fuar havasındaydı.

2020 YILINDAN DAHA İYİ OLACAK Sezgin Özer; 2021 yılı hakkındaki ön görülerini de şu cümlelerle paylaştı. “Benim tahminime göre; 2021 yılı 2019’u yakalayamaz, ama 2020 yılından çok daha iyi olacağı kesin.” dedi.

"ATF Lansmanı & Teşekkür Buluşması beklentilerimizin üzerinde bir karşılama ile başladı. Konakladığımız otel, organizasyon ve gösterilen ilgi acenteler olarak bizi çok mutlu etti. Kusursuz bir organizasyondu." dediler.

RUSLAR İÇİN TÜRKİYE 2021 YILINDA DA BİR NUMARA OLACAK

Galina Birizoska GS Tur Yetkilisi Türk turizmi bizim için çok büyük önem taşıyor. Bu dönem sonrasında daha iyi olacağına inanıyoruz.” dedi. Ve sözlerine şu cümlelerle devam etti. Rusların 2021 tatil eğilimlerini de konuşmasında değerlendiren “Türkiye Ruslar için bir numaralı tatil destinasyonu. 2021 yılında da bu aynı şekilde devam edecek. Hiç şüpheniz olmasın.” dedi.

Kilit Global Genel Müdürü Sezgin Özer,ATF Lansmanı & Teşekkür Buluşması ve 2021 yılı hakkında önemli açıklamalar yaptı.

ATF LANSMANIKUSURSUZDU

R Ö P O R T A J

RUS ACENTELER

Rus Acenteler; hem ATF Lansmanı hem de 2021 yılındaki Rus pazarının Türkiye ilgisini dile getirdi.

ATF LANSMANI;FUAR HAVASINDA GEÇTİ

SEZGİN ÖZERKilit Global Genel Müdürü


Canga "Antalya Turizm Fuarı'nı Antalya’ya kazandırdığı için ATF Kurucusu Selçuk Meral’i bir kez daha tebrik ederim. Yıllarca biz başka ülkeler ve şehirlerdeki fuarlara katıldık. Şimdi bizim gittiğimiz yerlerdeki turizm paydaşlarımızı Antalya’ya gelmesi, ülkemizi, şehrimizi ve turizmimizi yerinde görmeleri bizi son derece gururlandırıyor. Çok cesaretli bir adımdı, atıldı ve başarı sağlandı. İkincisinin de büyüyerek ve gelişerek turizm camiasına katkı sunacağına olan inancım sonsuz." dedi.

YÜZ YILIN LAST MUNITE ‘I OLACAKErol Canga konuşmasının devamında 2021 yılı hakkında şu ifadelerle ön görülerini bizimle paylaştı. 2021 yazı sezonu çok fazla teyide muhtaç bir sezon olacağa benziyor. İyimseriz insanlar ise bu duruma alıştı. 2021 yılı turizm sezonu için gerçekten yüzyılın Last Minute yılı olacak diyebiliriz. İnsanların tatil isteklerinin önüne hiçbir şey geçemeyecek ve insanlar o tatili mutlaka yapmak isteyeceklerdir.” şeklinde konuştu.

NİSAN DOĞRU BİR TARİH"Antalya Turizm Fuarı’nın birincisi büyük başarıyla gerçekleşti. Çok iyi dizayn edilmiş bir organizasyondu. Antalya Turizmine katma değer yarattı. Gelişerek devam edeceğinden eminim.

GMT Fuarcılık olarak yeni konseptli Last Minute’nin de Nisan ayında gerçekleşmesi doğru bir karardır." dedi. 2021 yılı hakkında ise Şimşek "Şuan için kesin bir şeyler söylemek çok zor. Umarım her şey güzel olur" dedi.

Barut Hotels Ticari Direktör Yardımcısı Erol Canga ATF Fuarı ve2021 yılı hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

2021 YÜZYILIN“LAST MINUTE” YILI

OLACAK

ATF ANTALYA TURİZMİNE KATMA DEĞER YARATTI

R Ö P O R T A J

EROL CANGA

VOLKAN ŞİMŞEK

Barut Hotels Ticari Direktör Yardımcısı

Perili Bay Resort Hotelİşletme Sahibi

Perili Bay Resort Hotel İşletme Sahibi Volkan Şimşek ile ATF Lansmanı vefuar hakkında konuşma fırsatı bulduk.


Sabir Mizam ATF Hakkında; "Antalya Turizm Fuarı’nın ilki başarıyla geçti. GMT Fuarcılık olarak yeni Last Minute konseptiyle Nisan ayında aynı başarı yakalanacaktır. Turizm, Türkiye’de ve Antalya’da 20 yıl öncesinde gelişti ve önemli yerlere gelmişti. Antalya için gerekli bir fuardı. Biz Türk turizmini geliştirmek için onların ülkelerine

gidiyorduk. Şimdi onlara yerinde pazarlama imkanı sunuyoruz. Bence fuara olan ilgi her sene katlanarak katılım artacaktır." ifadelerini kullandı. 2021 yılında Nasıl bir Turizm Bizi Bekliyor? sorusuna ise; Mizam, “2021 yılı çekişmeli bir yıl olacak. ” şeklinde konuştu.

Yaşacan: “Antalya Turizm Fuarı’nın birincisi geçen sene başarıyla gerçekleşti. ATF’nin Kurucusu Selçuk Meral ve ekibini tebrik ediyorum. Bu Fuar Antalya’da olması gereken bir fuardı. Başarıyla Gerçekleşti. Gelecek yıllarda da aynı başarıyla yoluna devam edeceğine inancım sonsuz. ATF Lansmanı ve Teşekkür Buluşması’nda gücünü bir kez daha kanıtladı. Yabancı 500 acenteyi sektörle buluşturdu. Ülkemiz için fuar turizmi önemli. Devletimizin de bu konuda sektöre daha fazla destek vermesi gerektiğini düşünüyorum.” dedi

2021 YILI BOMBA GİBİ GELİYORYaşacan: “ 2021 yılı bomba gibi geliyor. Ama hangi yönde bomba olacak bunu ilerleyen süreçlerde hep birlikte göreceğiz. Önümüzde iki senaryo var. Halk ve devlet yetkilileri olarak bu dönemde önlemlerimizi ve tedbirlerimizi iyi alabilir ve bu sürecin iyi yönetirsek spor turizminde 2021 yılında bomba gibi bir yıl yaşayabiliriz. Ya da hiçbir şey olamaya da bilir bomba da patlayabilir.” dedi.

Hello Otel Sabir Mizam; ATF- Antalya Turizm Fuarı hakkındaki düşüncelerini 2021 turizm sezonu öngörülerini ve bizlerle içtenlikle paylaştı.

ATF YOLUNA EMİN ADIMLARLA, ÇOK BAŞARILI BİR ŞEKİLDE DEVAM EDİYOR

R Ö P O R T A J

RECEP ŞAMİL YAŞACANEnda Tour Kurucusu

Enda Tour Kurucusu- Spor Turizm Birliği Başkanı Recep Şamil Yaşacan, “Antalya Turizm Fuarı ve 2021 yılı hakkında önemli açıklamalar yaptı. 2021’in bomba gibi bir yıl olacağını söyledi.

ATF’YE KATILIMHER SENE

KATLANARAK ARTACAK

SABİR MİZAMHello Otel


Çağlar; “Antalya Turizm Fuarı geçtiğimiz yıl ilk olmasına rağmen oldukça başarılı bir organizasyondu. Bu konuda Türk Turizmine ve Antalya’ya katkı sağlayan ATF Kurucusu Selçuk Meral’e ve ekibine teşekkür ederim. Bu yıl da ATF Lansmanı ve Teşekkür Buluşması ile ne kadar güçlü bir şeklide hazırlandıklarını ortaya koydular. GMT Fuarcılık olarak yeni konsept Last Minute ile nisan ayında başarılı bir fuara imza atacaklarından hiç şüphem yok.” dedi. Çağlar ayrıca; IC Hotels olarak nasıl bir sezon geçirdiklerini değerlendirdi.

Ve Kış dönemine dair hedefleri hakkında şu açıklamaları yaptı. Çağlar: “Biz IC Hotels olarak iki tesisimizi de hizmete açtık. Özellikle IC Residance otelimizi Temmuz ayında açarak istediğimiz doluluklara ulaştık. IC Green Palace’ı da ağustos ayında hizmete açtık. O tesisimizde de istediğimiz doluluklara ulaştık. Her iki tesisimizin Güvenli Turizm Sertifikaları'nı aldık. Ve Hijyen ve Sağlık koşullarına uygun bir şekilde titizlikle tesislerimizde misafirlerimizi ağırladık.” şeklinde konuştu.

Antalya Turizm Fuarı Lansmanı ve Teşekkür Buluşması ile yabancı acentelerle sektör temsilcilerini bir araya getirmek gerçekleşecek fuarda turizm profesyonellerine sunulacak imkanların bir ön gösterisi gibiydi. Fuarın başarılı olacağının sinyallerini verdi. Bu işin öncüsü ATF

Kurucusu Selçuk Meral’e teşekkür ediyor, tüm ekibini tebrik ediyorum.

Şuan belirsizlik olsa da şu bir gerçek 2021 yılı 2020 yılından çok daha iyi olacak. İnsanlar bunaldı ve tatil yapmak istiyorlar.

IC Hotels Residence ve IC Hotels Green Palace İşletme Müdürü görevini yürüten İsmail Çağlar, 2020 sezonunu değerlendirdi. Antalya Turizm Fuarı hakkındaki görüşlerini bizlerle paylaştı.

ATF, 2021 FUARINA ÇOK GÜÇLÜ

BİR HAZIRLIK İÇİNDE

ATF FUARI, BAŞARILI OLACAĞININ SİNYALLERİNİ VERDİ

R Ö P O R T A J

İSMAİL ÇAĞLAR

SAİT CAN KHUSHAİMİ

IC Hotels Residence ve IC Hotels

Green Palace İşletme Müdürü

Blue Marlin Deluxe-Spa & Resort Genel Müdürü

Blue Marlin Deluxe-Spa & Resort Genel Müdürü Sait Can Khushaimi, ATF Lansmanı & Teşekkür Buluşması ve 2021 yılı hakkında önemli açıklamalar yaptı.


GÜZEL HABERİ VERMEK İSTİYORUM Adil Gürkan 2021 yılı hakkında önemli açıklamalar yaptı. Gürkan: “Öncelikle ben sözlerime güzel bir haber vererek başlamak istiyorum. 2021 yılında Antalya Turizmi Performansının Minimum Yüzde 70’ni geri yakalayacaktır. Çünkü bütün parametreler bu yönde hızlı çıkışı gösteriyor. Bu yaz turistler Antalya’ya gelemedik diye şu anda karalar bağlıyorlar. Bundan kesinlikle eminim.

2021 yılı nisan ayında Rus turist patlamasını yaşayacağımızı söyleyebilirim.” şeklinde konuştu.

Geçtiğimiz yıl birincisi düzenlenen Antalya Turizm Fuarı hakkında ise; Adil Gürkan “ Geç kalınmış, ama yine de zamanlaması mükemmel bir aksiyondu. Antalya turizmine ve tüm paydaşlara büyük fayda sağladı. Bundan sonra ki süreçlerde de ATF’ye olan desteklerimiz devam edecek. “ dedi.

Kilit Hospitality Group KHG- Kurumsal İletişim ve Eğitim Müdürü Adil Gürkan,GM Turizm ve Yönetim Dergisi okurları için 2021 turizm sezonunu değerlendirdi ve

Antalya Turizm Fuarı- ATF hakkındaki düşüncelerini paylaştı.

R Ö P O R T A J

ATF, TURİZME BÜYÜK KATKI SAĞLADI

ADİL GÜRKANKilit Hospitality Group

KHG-Kurumsal İletişim veEğitim Müdürü


Özer; “Öncelikle böyle güzel bir organizasyona imza attığı için başta ATF Kurucusu Selçuk Meral’e teşekkür ediyorum. ATF Lansmanı & Teşekkür Buluşması başarılı bir etkinlikti. Sektöre katma değer yaratan buluşma aynı zamanda markaşlamayı da ön plana çıkararak tanıtım açısından büyük bir rol üstlenmiştir. Turizm sektöründeki profesyonelleri

bir araya getirerek güzel bir sinerji oluşturmuştur.Özer;” 2021 turizm sezonu hakkında ise; 2021 ocak ayından sonra pandemi sürecinin daha çok netlik kazanacağını düşünüyorum. Umarım her şey bir an önce yoluna girer. Biz de turizmdeki hareketliliğimizi tekrardan yakalarız” dedi.

Sektör ile Antalya Turizm Fuarı hakkında konuştuğumuzda ne kadar başarılı olduğunu bir kez daha birbirimize aktardık. ATF Kurucusu Selçuk Meral’e bu fuarı Antalya’ya kazandırdığı için teşekkürlerimizi bir kez daha iletiyorum. Ayrıca ATF Lansmanı & Teşekkür Buluşması organizasyonu da 500'e yakın yabancı acentenin Antalya’da ağırlamasıyla sektörün takdirini kazandı.” şeklinde konuştu.

2021 LAST MUNITE YILI OLABİLİR2021 Last Minute yılı olacak mı? sorusuna ise Erdi Özen, “Bu aslında aşının bulunması ile ilgili. Eğer aşı yakın bir zamanda bulunmazsa 2021 tam bir Last Minute olabilir.” dedi.

Profesyonel Turizm Yöneticisi Metin Özer ATF Lansmanı & Teşekkür Buluşması ve2021 yılı hakkında düşüncelerini bizlerle paylaştı.

TANITIM AÇISINDAN BÜYÜK ROL OYNAMIŞTIR

ATF LANSMANI & TEŞEKKÜR BULUŞMASI

TURİZMCİLERİNTAKDİRİNİ KAZANDI

R Ö P O R T A J

METİN ÖZER

ERDİ ÖZEN

Profesyonel Turizm Yöneticisi

Royal Garden BeachSatış Pazarlama & Ön Büro Müdürü

Royal Garden Beach Satış Pazarlama & Ön Büro Müdürü Erdi Özen Antalya Turizm Fuarı Lansmanı & Teşekkür Buluşması hakkında değerlendirmeler yaptı. 2021 yılı tahminlerini bizlere aktardı.


ATF VERDİĞİ SÖZÜ TUTTU, ANTALYA’DA TURİZM PROFESYONELLERİYLE ACENTELERİ BULUŞTURDUAntalya Turizm Fuarı ile sinerji yarattığı turizm sektörüne teşekkür etmek, Nisan ayına ertelenen yeni fuarının lansmanını yapmak, Türkiye Turizm motivasyonunu kış aylarında da canlı tutabilmek amacıyla GMT Fuarcılık söz verdiği gibi katılımcılarını, paydaşlarını ve kanaat önderlerini bir araya getirdi.

GMT 2000 YABANCI ACENTESİNİ 2021’DE AĞIRLAYACAKAçılış konuşmasını ATF kurucusu Selçuk Meral gerçekleştirdi. Selçuk Meral; “Öncelikle bu süreçte bizi destekleyen tüm paydaşlarımıza teşekkürü bir borç bilirim. Yeni stratejimizi 2021’nin akışına uygun olarak sezon öncesi, zor geçen bir yılın ardından Nisan ayında gerçekleştirecek olmamız konaklama endüstrisine motivasyon sağlamakla birlikte son dakika satışları için gereken pazarlamaya hizmet edecek. Amacımız otelcilik dünyasının pazarlamasına katkı vererek, 2021 yılında daha da başarılı olmalarına dair

ATF-ANTALYA TURİZM FUARI’NDAN SES GETİREN BULUŞMA

Antalya Turizm Fuarı Teşekkür Buluşması veGMT Fuarcılık lansmanı kusursuz bir organizasyon ile gerçekleşti.

ATF20’nin turizm sektörünün ortak kararı ile ertelenmesinin akabinde, yeni konsepti ileyeni fuarını Nisan ayında gerçekleşecek olanGMT Fuarcılık, tarihini 26-27 Nisan 2021olarak açıkladı.

'Lastminute' konseptiyle 2021’nin akışına uygun olarak tasarlanan organizasyonu ATF Kurucusu Selçuk Meral 1000’e yakın yabancı seyahat acentesi ve turizm sektörü profesyoneli ile paylaştı.


katma değer yaratmak. Bugün burada 500’e yakın yabancı acenteyi tüm zorluklara rağmen sektörle buluşturmanın da haklı gururunu yaşamaktayız. 26-27 Nisan 2021’de konaklama sektörü ürünlerini, işleyişlerini ve yönetimlerini pazarlama yöntem ve imkanları ile buluşturmak adına 2000’nin üzerinde yabancı profesyonel ile buluşturacağız. Sektöre kattığımız katma değeri her yıl üzerine koyarak devam ettirmek ilk öncelikli hedefimiz. Hepinize burada bizimle olduğunuz için tekrar teşekkür ederim.” dedi.

TÜM SEKTÖR ADINA SELÇUK MERAL’E TEŞEKKÜRLER Selçuk Meral’in ardından sahneye AKTOB Başkanı Erkan Yağcı davet edildi. Erkan Yağcı; “Öncelikle ATF kurucusu Selçuk Meral’e bu başarılı organizasyonu dünya turizminin büyük bir sınavdan geçtiği böyle bir zorlu dönemde Antalya ‘da yaptığı ve sektöre moral ve motivasyon sağladığı için tüm turizm camiası adına teşekkür ediyorum.” dedi.

ANTALYA EN GÜVENLİ DESTİNASYONDU Ardından Nirvana Hotels & Amara World Hotels CEO'su Korhan Alşan sahne de ATF ile ilgili şu sözleri paylaştı. Korhan Alşan: “Türk Turizmi ve dünya için çok zor bir sezondu. Antalya, bu süreci en düzgün yöneten ve en güvenli şekilde atlatan destinasyonların başındaydı. Bu dönemde ATF kurucusu Selçuk Meral’in fuar lansmanı geçrekleştirdiği için kendisini kutlarım. Lansman için de Nirnava Cosmopolitan’ı tercih etmesi bizi ayrıca mutlu etti. Kendisine desteklerimiz devam edecektir.” dedi.

ATF 2021 KONSEPTİ TANITILDI27 Ekim tarihinde Nirvana Cosmopolitan ev sahipliğinde gerçekleşen kokteyl ile bir araya gelen acenteler ve turizm sektörü camiası ATF 2020

konseptini tanıma imkanı buldu. Paydaşlar, fikir alış verişi yaparak sezonu değerlendirme fırsatı yakaladı. Kokteyl, canlı müzik ve barbekü eşliğinde devam etti.


1000’e yakın yabancı seyahat acentesi ve turizm

sektörü profesyoneliATF Lansmanı &

Teşekkür Buluşması’nda bir araya geldi.



ATF Lansmanı & Teşekkür Buluşması’nda bir araya gelen turizm aktörleri 2021 yılı hakkında bilgi alışverişinde bulundu.


ATF Lansmanı & Teşekkür Buluşması

sektöre moral vererek güçlü bir sinerji yarattı




Yabancı Acenteler: ATF Lansmanı & Teşekkür Buluşması

beklediğimizden de daha iyi bir organizasyondu.


54 | HABER | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

"OTELLERTAZE SEBZE VE MEYVE TEDARİKÇİSİNDENNE BEKLER?" Nazmi ŞahinMİray Sebze Meyve A.Ş.Kurucu Ortak

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | HABER | 55

Taze meyve sebze tedarikçiliği çok bilinmeyenli bir denklem

gibidir. Tedarik sürecinin tüm aşamalarında, profesyonel

bilgiye ihtiyaç duyulur. İyi bir tedarikçi birçok değişkeni önemseyip,

otelin çözüm ortağı olmayı başarabilmelidir.

Türkiye’nin en büyük taze meyve sebze üretici hali, Antalya Büyükşehir Belediyesi Toptancı Halidir. Bölgemizde 12 ay boyunca taze meyve sebze üretimi yapılabilmektedir. Hasadı yapılan tüm ürünler, üretici tarafından hale günlük olarak getirilmektedir. Hale getirilen ürünler, burada bulunan komisyoncular tarafından, arz ve talebe göre fiyatlandırılır. Bu ürünler iç ve dış pazarlarda faaliyet gösteren firmalar tarafından satın alınır.

Fiyatı belirleyenler ise; arz edilen miktar, talep edilen miktar , zaman, kalite iklim gibi değişkendir. Büyükşehir Belediyesi tüm ürünlerin fiyatını gün sonunda ilan eder. Bu fiyat,çiftçinin sattığı ürün fiyatını gösterir.

Her işletme müşterisinin beklentisine göre ürün tedariği yapar. İhracaatçılar gross marketler, üretici hali olmayan illerdeki komisyoncular, tüccarlar ve otel tedarikçileri bu işletmelerdendir.

Otel tedarikçileri, müşterilerinin beklentilerini tam olarak karşılayabilmek ve yükseltebilmek için her üründe kalite standardı uygulamalıdır. Kalite standardı fiyat belirlemedeki en büyük özelliktir.

• Ürünün tanımı (adı, çeşidi, yetiştirilme şekli ve bölgesi)• Ürünün görünümü (renk, tat, ağırlık, ebat)• Ürünün sıfatı (ekstra 1 veya 2)

Önceden tanımlanmış özellikler üründen ürüne değişiklik gösterir. Taze meyve sebze ürünlerinin belli standartta paketlenmesi ve bir araya getirilmesi, etkin bir iş modeliyle mümkündür. Talep edilen farklılıklar ek maliyetlere yol açar.

Paketlenmiş bir ürün; taze görünümlü, sağlam, olgun, temiz, kendine özgü renk, tat ve çeşitte bir örnek olmalıdır.

Gelişen ve büyüyen tarım ürünleri pazarında, satın

alma, depolama, paketleme, sevkiyat, deneyim ve kalite standartlarını edinmek zorundasınız. Sektördeki başarıya ulaşmış ve bunu devam ettirebilen firmalar, tüm departmanlarında bu özellikleri bulundurmak zorundadır.

Dolayısıyla; başarılı bir sebze meyve tedarikçisi, uygun fiyat, yüksek ürün kalitesi, izlenebilir ürün, paketleme, sertifikasyon, (kalite standardı) lojistik, süreklilik zamanında teslim, sağlıklı ürün kontrolü, hijyen, ödeme planını bir oranda müşterisine sunabilendir. Ayrıca, tüm bu yeterliklerinin üzerine güven inşa etmelidir.

Bizde tam da bu noktada Miray Sebze ve Meyve olarak 1500 metrekare kapalı, iklimlendirmeli bir ortamda işleme tesisimizde, deneyimli kadromuzla, otel, tatil köyü, catering şirketleri, okul, gross marketlere hizmet vermekteyiz. Tüm müşterilerimizin beklentilerini tam olarak analiz ederek, iyi fiyat, iyi kalite, iyi hizmet anlayışı ile müşteri memnuniyetini en üst seviyede tutmaya çalışıyoruz.

Yaş meyve sebze tedariği konusunda, kurulduğu günden itibaren, deneyimli kadrosuyla hizmet veren şirketimizin değişmez prensipleri arasında daima kalite, zamanında teslim ve uygun fiyat olmuştur ve bu ilkelerden asla vazgeçmeyecektir.

Kaliteye verdiği önem ve zoru başarma azmi sayesinde, kısa sürede sektörde çözüm ortağı olmayı başarmış ve tanınmış referanslar edinmiştir. “Başarı ve sürekliliğin teminatı, hizmette dürüstlük ve kalitedir” prensibiyle çalışan Miray Meyve Sebze, müşterilerine göstermiş oldukları ilgi ve desteklerinden ötürü teşekkür ederek gelecekte de bu hizmeti sizlere de vermeyi amaç edinmiştir.

TUI TALEPLERDE ARTIŞ VARTUI Almanya yöneticileri birçok uçuş kapasitesi 2021 yazı için yeniden etkinleştirilebileceği için, yeterli teklif ve cazip fiyatlarla sunulacağını ifade etti. TUI; “2021 yazı için rezervasyonlar bir önceki yılın rakamlarının çok üzerinde, bunda fiyatların da etkisi var” şeklinde konuştu.

ALMAN TUR OPERATÖRÜ DER TOURISTIK FİYATLAR DÜŞECEKDER Touristik Orta Avrupa Başkanı Ingo Bürmester, özellikle çok talep görmeyen destinasyonlarda fiyatların daha da düşeceğini belirterek “Bunu müşterilerimize aktaracağız” dedi.

FTI GROUPFTI Group Genel Müdürü Ralph Schiller "fiyatların istikrarlı" olacağını söyledi. Ve özellikle bu yıl çok popüler olan Türkiye ve Yunanistan gibi bölgelere 2021 için rezervasyon aldıklarını dile getirdi.

SCHAUINSLAND-REISENSchauinsland-Reisen’dan Andreas Rüttgers ise fiyatların 2021’de stabil kalacağını özel promosyonlarla daha ucuz fiyatlar oluşacağını ifade ederek bunda tatile çıkacak kitlenin ekonomik durumunda meydana gelen bozulmanın da etkisi olduğunu sektörde her kesiminde bunu dikkate aldığını söyledi.

Ve 2021 Fiyat Politikalarını Açıkladılar

Alman Tur Operatörleri"2021’de Talep Var" dediler

Alman tur operatörleri salgınının turizmde neden olduğu kriz yüzünden turistler için tatillerin 2021 yılında bu yıldan daha ucuz ya da aynı fiyatla satılacağını ifade ettiler. Almanya’nın önemli yayınlarından Fvw Dergisi’ne açıklama yaptılar. Alman tur opetarörleri, "tüketicileri de etkisi altına alan ekonomik krizi görmezden gelemeyiz" dediler ve otel ve havayollarının fiyatlarını arttırmayacaklarını söylediler.


İlk senaryoda 2020’de GSYH’nin yüzde 3,9 daralacağı, 2021’de yüzde 3,3 büyüyeceği tahmin ediliyor. İkinci senaryoda ise bu büyüme yüzde 2,5 seviyesinde bekleniyor.

Raporda, GSYH’de maaşların payı 2021’de yüzde 47,8, 2022’de 47,5, 2023’te 47,5 olarak tahmin ediliyor. GSYH’de gelirlerin payının 2020’de yüzde 40,5’e düşeceği, 2023’te yüzde 41,5’e yükseleceği öngörülüyor.

2020’de yüzde 5,7 seviyesinde beklenen işsizlik oranının, 2022’de yüzde 4,7-4,8’e gerilemesi bekleniyor. Madencilik sektörünün kriz öncesi seviyeyi 2024’ten önce yakalayamayacağı, metalürjide ise üretimin 2023’te, 2019’a göre yüzde 1 düşük olacağı tahmin ediliyor.

GREF RUSYA EKONOMİSİNİN TOPARLANMA SÜRESİ İÇİN 'İHTİYATLI KÖTÜMSER'Bir Diğer Görüş ise ; Gref’ten geldi. Gref; “Rusya ekonomisi hiçbir senaryoda önümüzdeki bir yıl içinde 2019’daki seviyeyi yakalayamaz.” Bu öngörü Sberbank CEO’su German Gref’e ait.

Rossiya 24 kanalı ile söyleşisinde ekonomideki gidişatı değerlendiren Gref, “(Krizden) çok ciddi zarar gördük. Yüzde 4 küçülme (2020 yıl sonu tahmini) çok fazla. Hiçbir senaryoda, bir yıl içinde bile 2019’daki seviyeyi yakalayamayacağımız açık” dedi.

Hükümetin ekonominin toparlanması için yeni bir plan üzerinde çalıştığını belirten bankacı, “Geleneksel sorunlara artık tamen farklı br açıdan bakıyorlar. Eğer bu çalışma sonuna kadar götürülürse, ülkedeki yatırım ikliminde de değişimler görebiliriz. Bu anlamda çok iyimserim” diye konuştu.

Gref, hükümetin vergileri artırma kararını ise eleştirerek “Rekabet avantajımızı sağlayan, kısmen düşük vergi oranlarımız. Dolayısıyla, devletin alması gereken en son önlemin, vergileri artırmak olduğunu düşünüyorum” değerlendirmesini yaptı.

Rusya’da Başkan Putin’in önerisinin ardından, yılda 5 milyon rubleden fazla kazanan vatandaşlar için gelir vergisinin yüzde 13’ten 15’e yükseltilmesi ihtimali gündemde.

RUSYA'DA ÜÇ YILLIK EKONOMİ FALI:İŞTE İKİ FARKLI

RESMİ SENARYODA NELER VAR?

Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanlığı, 2020-2023 dönemine ilişkin makroekonomik tahminlerini açıkladı. İşte iki farklı senaryo: İlk senaryoda ortalama petrol varil fiyatının 2023’te 47,5 dolara (bugün 41,8), ikinci senaryoda 45 dolara yükseleceğini öngörülüyor.


Hüseyin Baraner

Yeni Bir Türkiye Algısı İnşa Edebiliriz

Dünya turizmcilerinin koronavirüs sürecinde yaşadıkları roman olur,

hatta filmi bile çekilebilir. Bu çok zor süreçte yıkıcı ve

ezici bir tahribata maruz kalan uluslararası meslektaşlarımız yeniden ayağa kalkmak için

büyük çaba gösteriyor.

60 | KÖŞE YAZISI | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

Tüm dünyayı etkileyen bu yıkıcı sürecin yakın zamanda biteceğine dair sinyaller var. 2021 yılına gelen talepler de bu inancın göstergesi gibi okuyabiliriz.

Ancak ülkelerin ve destinasyonların durumları birbirinden farklı: Kimi sektör paydaşları devlet yardımı, iflas koruma kanunu, kısa çalışma ödeneği gibi geçici önlemler ile bir şekilde ayakta kalmayı, en azından 2021 yılını garanti altına almayı başarırken, diğerleri halen yarını bile göremiyor.

PARA YOK, TURİST YOK, DEVLET YARDIMI YOK! Bu haykırışı dünyanın bir çok turistik bölgesinde şu an yüksek seste işitebilirsiniz. Türkiye’de ise durum en çok seyahat acentaları tarafında vahim, hem de çok! Her gün birkaç Türk seyahat acentasının kapandığına ve satılığa çıktığına şahit oluyoruz.

TÜRK OTELCİLERİ TARAFINDA DURUM OLDUKÇA FARKLI Bakanlığın güvenli turizm sertifikası çalışmalarına güvenip, atik davranarak otelini açan sahil otellerin çoğu durumdan memnun. En azından zararı kurtardık diyenler rahat, otellerini açmayanların bazıları pişman.

İSTANBUL, AH GÜZEL İSTANBUL!Başta İstanbul olmak üzere şehir otellerimiz pandeminin yarattığı krizi çok sert yaşadılar ve yaşamaya devam ediyorlar. Ancak, Roma, Paris, New York ve Bangkok’tada durum hiç farklı değil. Turist yok! Para yok! Verilen destekler sadece pansuman niteliğinde.

Korona’nın ilk günlerinde bol kepçeden söz veren ülkelerin hükümetleride sınıfta kaldı. AB'nin yardım etmek için çok az şey yapmış olması Avrupalı turizmcilerde hayal kırıklığı yarattı. Hem yardım edemediler, hem Korana krizini yönetemediler. Avrupa'da 22 milyon kişiyi istihdam eden turizm sektörü çöküşün eşiğine geldi.Ülkelere göre turizm GSYİH'nın% 4,3 ila% 25'ini oluşturuyor. AB yardım paketini güncellemezse yüz binlerce KOBİ bu yılın sonuna kadar hayatta kalamayacak.

Avrupalı meslektaşlarımız Avrupa Komisyonu ve üye devletlerden acil somut eylemde ısrar ediyorlar. Ancak sezon bitti, kış satışları yok denenecek kadar az. Şimdi soğukların başladığı bu günlerde çok acele olarak bir kriz yönetimi mekanizmasına ihtiyaç daha çok hissediliyor. Küresel turizm sektörünün bazı bölümleri kepenk kapatıyor, iflas dalgası hızlanıyor: sektörde hayatta kalmak için neredeyse tüm mal varlıklarını ortaya koyarak mücadele edenler bile var:

İŞSİZLİK EN BÜYÜK YENİ DERTAB’nin “Acil Durumda İşsizlik Risklerini Azaltmaya Yönelik Geçici Destek” (EMIN) kararları bekleniyor. Sezon biterken baktığımızda bir çok turizmci için yardımların etkisi Aspirin’den öte geçemedi. Parayı yine büyükler kaptı, yardımlar hep aynı adreslere

aktı. Önce hibe dendi, şimdi verilen yardımlar geri isteniyor. İflas bildirim şartıda yeniden başladı. Durum gerçekten çok sıkıntılı. Herkes mücadelesini bu yaz verdi ve şimdi kendilerini yorgun ve yalnız hissediyorlar: Bu güne kadar en çok Alman seyahat acentaları tepki gösterdiler: Alman seyahat acentaları defalarca meclislerin ana giriş yollarını kapattılar, haftalarca sokaklara döküldüler. Ancak gerçek şu ki: "Turistin gelmediği otelin veya seyahat acentasının ticari olarak ayakta kalması zor, çok zor!"

HERKES SEZON SONUNDA DÜRÜSTÇE ŞAPKASINI ÖNÜNE KOYMALIBu süreyi ancak sektörün tüm paydaşları ile kenetlenerek, doğru ve gerçek analizler ile atlatabiliriz. Aramızdaki karşılıklı işbirliğimizi güçlendirerek, ödemelerde birbirimize daha anlayışlı davranarak; tüm konularda el ele vererek bir liyakat yumağı, liyakat feneri hatta liyakat ateşi yakarak ayakta ve hayatta kalma yolunu seçebiliriz.

ŞİMDİ MESLEKTAŞLAR ARASI EMPATİ ZAMANIAyrıca hem iç hem de dış piyasalardaki seyahat acentalarından çok yoğun şikayetler alıyoruz: Türkiye’de bazı oteller müşterilerimize bizim haberimiz olmadan %40’lara varan indirimler yapıyorlar. Biz burada saatlerce oteli tanıtmak ve tavsiye etmek ile uğraşırken otel müşterimize bizden habersiz direk satış için büyük bir indirim veriyor: bir acenta sahibi bana ağlamaklı kızgın bir ses ile “Müşterimize hem rezil oluyoruz. Hem de komisyonumuzu kaybediyoruz. Bu iyi bir şey değil: kısacası kötü, hem de çok kötü, işimizden soğutuyorlar bizi” dedi.

BU UĞURSUZ YILDA İYİ İŞLERDE YAPTIK Hem de hiç küçümsenmeyecek kadar! Dünyanın farklı ülkelerinden bu yaz ülkemize gelen müşterilerimizin güvenini kazanmayı başardık. Bu konuda ülke olarak en üstün standartlarda önlemler aldık. Var olan güvenlik önlemlerimizi artırdık; TÜV SÜD, TÜV AUSTRİA, TÜV RHEİNLAND, TÜV TEKNİK, gibi farklı Uluslararası Avrupa denetleme firmaları tarafından verdiğimiz güvenli turizm sertifikaları sayesinde seyahat etmek istemeyen turistleri bile ülkemize çekmeyi başardık. Tüm turizm personeline ara verdiğimiz sürede bilinçlendirme ve eğitimlerini tamamladık. Türk otelcilik sektörü elinden gelen her şeyi yaptı.

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | KÖŞE YAZISI | 61


Son dakikada İngiltere Türkiye’den gelenlere karantina mecburiyeti getirmesine rağmen sosyal mesafe, maske ve hijyen kuralları önceliğinde otellerimizde verdiğimiz tüm hizmetler dış piyasalarda takdir gördü, görüyor. Türkiye olarak böyle - savaş ötesi bir yılda - sorumlu ev sahibi olarak hiç bir tazminat durumuna maruz kalmadan milyonlarca misafir ağırladık ve onları mutlu biçimde tekrar gelmeleri üzere ülkelerine uğurladık. Bu sürecin turizm için bir sınav olduğunu düşünür isek sınavı Türk turizmcileri olarak diş piyasalara karşı alnımız ak olarak başarıyla geçtik. Bu yaz açık olan otellerimizde her Türkiye misafirinin biz Türk turizmcileri için tek misafir gibi özen ve öneme sahip olduğunu bir seferberlik anlayışı içerisinde yurt dışı piyasalara kanıtladık.

KÜRESEL TUR OPERATÖRLERİ 2021 YILINDAN UMUTLUDünya’nın dört köşesinde insanlar sıkıldı, seyahat arzusu terapik bir durum arz eden duruma geldi. İnsanlar değişiklik istiyor.

2021 büyük sürpriz yapabilir. Bu anlamda geniş ürün yelpazememizin yanında özellikle spor takımları arası 21 sonu büyük Türkiye talebine hazırlanalım ve bu talebi ateşleyelim: Dünya sporcularının uzun süredir seyahat edemedikleri için büyük bir arayış içerisinde; Antalya’da dünyanın hiç bir yerinde olmayan 3 bin futbol kampı kapasitesi ve 20 golf sahasının yanında, futbol kampına hizmet edebilecek 180 saha, kamp turizmine hizmet eden 50 otele sahip. Her şeye rağmen kim ne derse desin, “Dünyanın hiç bir yerinde de bu kadar iyi koşullarda, güvenli turizm sunan bir yer yok.!”

Düşünün ki bir futbol takımının Antalya’da kamp için yaptığı harcama 30-120 bin Euro’yu buluyor. Dünyada her hangi bir takım kampa gidecekse veya golf oynanacaksa, en güvenli adresin Türkiye olduğunu şimdi hep beraber her kademede ve birimde daha yüksek sesle vurgulamalıyız.

AYRICA : "GİZLİ VE MAHREM LÜKS TATİL"İN YENİ ŞİFRESİ BİZDE, SEKTÖRÜMÜZDE MEVCUTLüks seyahat daha da özel hale geldi. Çok özel ve mahrem alana sahip tatiller şu anda çok popüler. Özel müşteri grupları bu yıl her zamankinden daha popüler yeni bir trend yarattı: “Gizli ve mahrem”.Müşteriler küçük lüks otelleri, özel villaları veya aile için özel konaklamaları tercih ediyor; Mahrem ve Gizli noktalarda kalabalık insan gruplarıyla mümkün olduğunca az temas etmek ve mesafeyi koruyabilecek geniş bahçeler, teraslar ve mahrem

doğal alanlar arıyorlar: Bunlarda ülkemizdeki tesislerde yeterince var. Bu tür özel ve gizli ürünler en üst segmentte her zamankinden daha fazla talep görüyor.

Tur operatörleri piyasadaki talep durumuna ve destinasyonun hizmet gücüne göre tepki veriyor ve ürün yelpazesinde yeni uyarlamalara gidiyor. Bu pandemi de VIP müşterilerin alışkanlıkları ve tercihleri kesin olarak değişti. Privacy birinci öncelik oldu.

Bu anlamda yatlar ve özel villalar en çok tercih edilen ürünler oldu. Ürün çeşitliliğini ve yeni oluşan müşteri taleplerine en kolay cevap verecek ülke Türkiye. Buna inanmalıyız, inandırmalıyız .

Yaralarımızı ancak gerçek para kazanarak tedavi edebiliriz. Münferit kayıplarımız yıkıcı olsa da hiç bir Türk turizmcisi oyunu tamamı ile kaybetmedi. Uluslararası düzeyde en üst ligte aktif ve açık destinasyon olarak oyundayız ve ileride dış piyasalarda hem ürün güvenliğinde, hem de ürün çeşitliliğinde "uluslararası daha etkin oyun kurucu turizm ülkesi" olacağız. Tüm zorluklara rağmen en güçlü destinasyonlar arasındayız.

İSTEYİNCE, ÇALIŞINCA, KOŞTURUNCA BAŞARIYORUZ“Türk otellerinin tedbir kataloğunu örnek alın” uyarısı. Unutmayalım, pandemi sürecinde dünya turizm ülkeleri turizme kapalıyken Türkiye’nin açık kalmasının bile büyük bir başarı. Biliyorum, bunu küçümseyenlerde var, ancak ben çok doğru önlemler aldığımıza inanıyorum. Dünya genelinde, turizm devi İspanya’ya bile seyahat uyarısı verildi. Onlara ‘Türk otelleri gibi önlem alırsanız kapılarımızı açarız’ denildi. Bu güven, büyük gurur verdiği kadar büyük sorumlulukta yüklüyor”.

Hem misafirperver hem güvenli ülke olarak yolumuza daha verimli ve sürdürebilir olarak devam edebiliriz.

Yeni bir Türkiye algısı oluşturabiliriz. Türkiye’nin misafirperver, güvenli ve sağlıklı turizm ülkesi imajı perçinleştirebiliriz. Bazılarımız inanmasa da, yurt dışı piyasalar şimdiden “Türk Turizm sektörü en güvenli hizmeti veriyor” diyor.

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | ARAŞTIRMA | 63


DÖNGÜSEL BİR MODELE GEÇİŞİ HEP BİRLİKTE SAĞLAYABİLİRİZ

Unilever'in Eski CEO'suPaul Polman

McKinsey Quarterly'ye verdiği bir röportajda, Unilever'in eski CEO'su Paul Polman, "Herhangi bir şirkete, sektöre ve hatta ülkeye özgü sorunların sayısı giderek azalmakta. Sonuç olarak, küresel girişimler - iklim değişikliğini, ormansızlaşmayı veya biyolojik çeşitliliği azaltan - mülkiyet konusunda kolektif bir yaklaşım benimsememizi talep ediyor." Bu salgın kriz, daha dirençli bir seyahat, konaklama ve yemek hizmeti sektörünün toplu eylem olmadan gerçekleşemeyeceğini gösteriyor. Birlikte çalışarak, en iyi uygulamaları paylaşarak ve bir şeffaflık ve hesap verebilirlik kültürü oluşturarak daha büyük bir etkiye sahip olabiliriz. Birlikte gerçek bir değişimi yönlendirebilir ve konaklama ve turizm için sürdürülebilir, döngüsel bir modele geçişi sağlayabiliriz.

İŞ SÜREÇLERİNİ SÜRDÜRÜLEBİLİR OLARAK

İYİLEŞTİRENLER PUAN ALACAK

InfraCert GmbH'nin Kurucusu ve CEO'suSuzann Heinemann

Otelcilik sektörünün hayatta kalma ile ilgili bugün kesinlikle başka endişeleri var. Tüm hijyen yönetmeliklerini ve misafir isteklerini karşılamanın getirdiği yeni zorluklar, otelciler için çok zaman ve çaba gerektiriyor. Sürdürülebilirlik konularına dikkat etmek otelciler için kesinlikle özel bir zorluk. Bununla birlikte, birçok otelin kendilerini sürdürülebilir bir şekilde konumlandırmak için çaba gösterdiğini görüyoruz. Turistlerin bundan sonraki dönemde de kalite standartları artmaya devam edecek. Ve bu süreçte iş süreçlerini sürdürülebilir bir şekilde iyileştirenler puan alabilecek.

Şimdi Daha İyiye Doğru Değişmenin Tam Zamanı

Koronavirüs salgını etrafındaki belirsizlik, seyahat,konaklama ve yemek hizmetleri sektörünün sürdürülebilirliği

kucaklamak için ne kadar ileri gidebileceğini yakından etkileyebilir. Akademik araştırma ve uygulayıcılar,

mevcut pandeminin yarattığı sorunun, yenilikçi işbirlikleri yoluyla sürdürülebilirliği desteklemek için liderlik ve yönetim yetenekleri geliştirilerek çözülebileceği ve

çözülmesi gerektiği konusunda hemfikir.


HERKESE UYAN TEK BİR BEDEN YOK!

Otelcilik ve Turizm İşletmeciliği Okulu ve Lisansüstü Program Direktörü

Jonathon Day

Daha iyi inşa etmek kasıtlı bir harekettir. Mükemmel noktaya inen tesadüfi bir "sıçrama" değil. Ama yapılabilir. Meslektaşlarım, Dr. Sandra Sydnor ve Maria Marshall, afet sonrası direnç konusundaki çalışmalarında, işletmelerin çoğunluğunun felaketle sonuçlanan bir olaydan sağ çıkabildiğini, ancak işletmelerin küçük bir bölümünün bir felaketten sonra daha iyi geri döndüğünü keşfettiler. Daha iyi bir gelecek inşa etme çalışması - turizmin sürdürülebilirlik vaatlerini yerine getirdiği - sağlıklı çevre, iyileştirilmiş sosyal ve kültürel sonuçlar, insanlar ve topluluklar için ekonomik faydalar şimdi gereğinden fazla önem taşıyor. Bunun nasıl yapılacağına dair "herkese uyan tek bir beden" cevabı ise yok. Bu karmaşık bir sorun olduğu için her işletmenin, her destinasyonun farklı bir cevabı olacaktır. Öyle bile olsa - işte size yardımcı olabilecek bazı sorular. Enerji profilimi iyileştirebilir miyim? İşimde atıkları - özellikle gıda israfını azaltabilir miyim? Değerlerimle ve sunduklarıma değer veren bir pazar segmentine pazarlama yapıyor muyum? İşim, toplumumuzdaki sosyal adalet sorunlarının çözümünün bir parçası mı? Son birkaç ayda gözle görülür bir değişim olabilir. Çünkü şimdi daha iyiye doğru değişme zamanı.

Konaklama Sektöründe Yeşil İyileşme Olmalı

Techstars'ta Genel MüdürSam Laakkonen

Bence düşüncede bir değişim olması gerekiyor ve umarım ki olur. Sürdürülebilirlik genellikle ek maliyetlerle ilişkilendirilir. Ancak çoğu zaman durum böyle değildir ve sürdürülebilirliği benimseyen modeller, işletmelere maliyet tasarrufu da sağlar. Daha önceki konuşmalarımda teknolojiden ve özellikle de verilerin gücünden bahsetmiştim ve sanırım, "konaklama sektöründe yeşil iyileşmeyi" etkinleştirmenin anahtar bileşenlerinden biri de veri olacak. Çoğu işletme hali hazırda enerji tüketiminden müşteri kayıtlarına kadar her konuda

devasa veri kümelerine sahip. Ancak bu veriler hala çok az kullanılmakta. Harvard Business Review'e göre (What Your Data Strategy 2017 - Leandro DalleMule ve Thomas H. Davenport), "Sektörler arası araştırmalar, bir kuruluşun yapılandırılmış verilerinin ortalama olarak yarısından azının, karar vermede aktif olarak kullanıldığını ve 1'den azının yapılandırılmamış verilerinin yüzdesi analiz edilir veya kullanılır”. Bence bu konaklama dahil tüm sektörler için önemli bir fırsat sunuyor. Veri biliminde uzmanlık ve organizasyonel yetkinlik oluşturmak zor değildir ve üçüncü şahıslardan nispeten daha ucuza satın alınabilir. Veriler analiz edilip anlaşıldıktan sonra, işletim modeli ayarlamaları için sayısız fırsat sağlar. Konaklama sektörü daha sürdürülebilir bir COVID sonrası dünyaya bir yol sağlaması için bunu yapmalı.

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK TASARRUF SAĞLAR

Kempinski Hotels SA'da Küresel Sürdürülebilirlik

Başkan Yardımcısı Julia Massey

Ekonomik gerilemenin koşulları, maliyet tasarrufu modunu etkinleştirdi. Bu, işletim giderlerinin önemli bir bölümünü oluşturan hizmet maliyetlerinden tasarruf etmeyi içerir. Aynı zamanda, teknoloji sağlayıcıları, tasarruf edilen hizmet maliyetlerinden elde edilen karı paylaşma karşılığında, teknoloji kurulumu için yatırımları paylaşmaya daha isteklidir. Ayrıca kişisel mesafenin gereklerini karşılamak için dijital teknolojilerin kullanımı artmıştır. Bu, iş hayatının diğer alanları için dijital teknoloji kullanımının genişlemesine yol açacak ve bunun sonucunda doğal kaynakların kullanımına (kağıt kullanımı, atık yönetimi, uygun ekipman bakımının izlenmesi vb.) etki edecektir. Tüm bunlar finansal fizibiliteye yol açacaktır. Sürdürülebilirlik bilincine sahip yönetim motivasyona katkıda bulunarak kaynak tasarrufu sağlar.

"konaklama sektöründe yeşil iyileşmeyi" etkinleştirmenin anahtar bileşenlerinden

biri de veri olacak.


KALİTEYE YATIRIM YAPMANIN YOLLARINI BULUN!

Sürdürülebilirlik Liderleri Projesi Kurucu ve Editörü

Florian Kaefer

Otel işletmecilerinin, kendi değerleri ve iş yapma amacı, bu dönemde mevcut krizi bir sonraki kriz geldiğinde daha iyi hazır olmak ve daha fazla dirençli olmak için bir fırsat olarak kullanmak için ellerinden geleni yapıp yapmayacakları ve bir hayatta kalma sorunu olacak. Eğer bir otelciyseniz yani tutkunuz buysa, dayanıklılığa ve kaliteye yatırım yapmanın yollarını bulacaksınız. Değilse, o zaman dalgayı daha önce olduğu gibi sürmeye devam edebilir ve bir sonra ki, daha büyük dalga çarpmadan önce suya batabilir ya da zamanında sudan çıkabilirsiniz. Mevcut salgın ile birlikte bireyler, stresle nasıl başa çıkacak? İşletmeler, ekonomik ihtiyaçları sosyal sorumluluklarla nasıl dengeleyecek? Bunları hep birlikte izleyip göreceğiz. Yani evet, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Ama bu iyi bir şey de olabilir.

MÜŞTERİLERİNİZE SÜRDÜRÜLEBİLİR DENEYİMLER

OLUŞTURUN

Henri Kuokkanen-Institut Paul Bocuse'da Doçent Doktor

Neyse ki veya ne yazık ki, bakış açısına bağlı olarak, COVID öncesi dünyaya geri dönme olasılığımız düşük olsa da iyileşmeye giden yol da umut görünüyor. Pek çok araştırma, müşterilerin sorumlu ve çevreci uygulamaları tercih ettiğini ve onayladığını gösteriyor. Sonraki sorular ise bu uygulamalardan hangisinin müşteri için gerçekten önemli olduğu. Otellerin bu sürdürülebilirlik talebini nasıl karşılayabileceği ve müşterileri gerçek iyi niyetleri olduğuna nasıl ikna edebileceklerinden geçmektedir. Olası çözümlerden biri, sürdürülebilirlik yaklaşımını ayrı girişimler geliştirmek ve misafirler için anlamlı olan sürdürülebilir deneyimler oluşturmaya çabalamak olmalıdır.

GÜÇLÜ BİR SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK PLANI OLUŞTURULMALI

IUBH International University'de Otelcilik Yönetimi Profesörü

Willy Legrand

Turizm endüstrisi, seçimden çok, zorla, yeniden icat arıyor. Oysa ki çevreci uygulamalara yönelmek bu işin sırrı adetta. Yeşili kurtarma zorunluluğu, ekonomilerin iyileşmesine yardımcı olmak için hem iklim değişikliğini hafifletme hem de çevre korumasına öncelik verilmesi gerektiği kavramına dayanmaktadır. Amerikalı iktisatçı ve ödüllü Joseph Stiglitz, kısa süre önce çevresel ve emek yoğun projelere yapılan kamu harcamalarının geri kazanım için gerekli olduğunu ve vergi indirimlerinden daha verimli olduğunu savundu (Stiglitz, 2020). Mevcut krizin kapsamlı bir incelemesine ve Küresel Mali Krizden bu yana yüzlerce teşvik planının analizine dayanan son araştırmada, açık bir pozitif ekonomik etki sunarken iklim değişikliğini azaltmayı amaçlayan beş politika belirlendi: “temiz fiziksel altyapı, bina verimliliği iyileştirmeleri, eğitim ve öğretime yatırım, doğal sermaye yatırımı ve temiz Ar-Ge ”(Hepburn ve diğerleri, 2020, s.3). Özel sektörün çevreci teknolojilere yatırım yapmasını sağlamak için güçlü bir sürdürülebilir kurtarma planına sahip olmak esastır.

HAZIRLIKLI VE İSTEKLİ OLMALISINIZ

Agentur Auf KurucusuFrauke Fischer

Hazırlık ve isteklilik, "daha iyi inşa etmenin" yalnızca iki yönüdür. Sağlam çevre dostu ve sürdürülebilir otelcilik endüstrisine dönüş için bu gereklidir. Birkaç ağaç dikmek ve geri dönüştürülmüş kağıt kullanmak yeterli değildir. (Doğa) turizmi, büyük ölçüde bozulmamış ekosistemlere ve bunların hizmetlerine bağlıdır. Sadece güzel manzara var diye doğa turizmi olmaz. Oteller ve tatil köyleri havası ve suyu temiz, sağlıklı ve çeşitli yiyecekler sağlamada doğal ekosistem hizmetlerini de sunmalıdır. Biyolojik çeşitliliğin korunması da bizim en büyük sorunumuz. Hepimiz bunu ciddiye almalıyız.

Hangi pazarlara hizmet veriyorsunuz?BDT, Kazakistan ve Baltık pazarı asıl uzmanlık alanımız. İç pazar ve Almanya için talepler gelmeye başladı, ancak PP konusunda Rus pazarı biraz daha agresif. Diğer pazarların algoritması açıkçası Rus pazarına göre daha yüzeysel.

Bir otel sahibi programınızı neden satın almalı? Sonuçta acentaların web sitesinden açıp bakabilirler. Biz aslında satış pazarlama ekibinin işini kolaylaştırıyoruz. Şöyle düşünün 1 otelin 10 rakip oteli olsa 10 operatör * 365 gün* günde 2-3 kez fiyatlar değişiyor* 10 farklı oda tipi yani 1.000.000 Excel hücresini 1 dakikada otel satış direktörlerine veya ekibine sunuyoruz. Bunu bir kişinin yapması 1 haftayı alır ve “kopyala yapıştır” ile hataya açık manuel rapor almak.

1 DK İÇERİSİNDE KENDİ OTELİNİZ İLE RAKİP OTELİNİZİNPP FİYATLARINI KARŞILAŞTIRABİLİYORUZ.

ASIL PROBLEM BU ANALİZLERİN DOĞRU YORUMLANABİLMESİ

Hotels Reports (HR), BDT pazarı analiz firması

kurucularından Can Garan, 2016’dan bu yanaAkdeniz ve Ege’de tüm operatörlerin

Paket PP Uçak fiyatlarını, otel satış departmanlarına

hızlı bir şekilde sunarak yol göstermekte.

68 | RÖPORTAJ | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

Sisteminiz nasıl çalışıyor, özel değilse paylaşır mısınız?2001 Akdeniz Üniversitesi Turizm Fakültesi sınıf arkadaşım, yol dostum ile düşe kalka bu yazılımı geliştirdik. 16 Türkiye ve 2 Dubai olmak üzere 18 emekçi ile yola devam ediyoruz. Asıl gücümüz elbette bu yazılımı otelciler ile birlikte geliştiriyoruz olmamız. Birçok projeyi bebekken kaybettik. Bu işe konsantre olduk ve yazılım Antalya çocuğu oldu. Yani basit anlaşılabilen. Neden, Antalya çocuğu, çünkü İstanbul’da rekabet bu şekilde ilerlemiyor. Sistem siz nasıl otelinizin fiyatına acentanın sitesinde bakıyorsanız. Bizde aynı şekilde canlı sonuçları ile sitelerden toparlıyoruz. Yazılım tarafında buna veri madenciliği deniliyor. Ama Antalya’da adımız Rus pazarı analizcisi olarak geçiyor.

Görünen şu ki bu olmazsa olmaz bir ihtiyaç. Pahalı mı herkes rahatça sahip olabiliyor mu?Çoğu otelde biliyorsunuz taze sıkılmış portakal suyu 3€. Biz aslında otelden günde bir bardak istiyoruz. Maalesef maliyetli gelebiliyor çoğu otele. Bu konuda saygılıyız. Bizi kullanan 3 yıldızlı otellerde var. Lakin şunun altın çizmek isteriz ki doğru hamleler yapılırsa program kendini 15 gün maksimum 1 ayda kendini amorti edebiliyor. Buna garanti veriyoruz. Sözümüzün arkasındayız.

Asıl problem yorumlamak dediniz bunu açıklar mısınız?Hotels Reports bir panel, buradan oteller kendi otelinin ve rakip otellerin paket pp ve paketteki uçak biletine ulaşabiliyor. Excele aktarıyor. Yani biz dışardan bir gözle otellere öngörü sunuyoruz. Örnek verirsek, otel acentaya PP özel aksiyon 100€ net rakam çıkıyorsa biz bunu 99€ yaklaşık sonuçlar gösterebiliyoruz. Keza otelin rakip oteldeki PP fiyatlarını merak ettiği için rekabet ortamında bu oldukça kızgın ve agrasif hale gelebiliyor. Yorumlar ise burada devreye giriyor. Bu öngörüyü doğru yorumlamak ve aksiyon almak önemli. Sizinle denk rakip oteliniz sizden 10€ aşağıda oluyor veya pahalı kalıyor. Veya paketteki uçakta avantajı/ dezavantajı yorumlayıp hamle yapması gerekir. Bunu iyi yapan değerli satış direktörleri var, bize arayıp acenta bizi PP de eksiye basmış ne yapalım diyen de var. Başarıda analizi doğru yorumlamak ve ikili ilişkilerden geçiyor.

Ne tür raporlar var?8 farklı rapor var. Bizi kullanan oteller aslında müşterimiz değil bizim yol arkadaşımız ve partnerimiz. Amacımızda otelin satışı politikasına uygun kılavuz olabilmek. Ölçümlemelerimizde

en çok Paket PP ve Uçak bileti raporlarının kullanıldığını görüyoruz. Acenta performans Raporu, Tur Operatörü Komisyonu hesaplama, Tüm oda tipleri raporlama, Factsheet kontrolü, Otelin PP si ile acenta PP kıyaslama raporu, Stop Sale öngörü raporu, B2B ve B2C online kanallarının satışlarını arttırmaya yönelik raporlar yer almakta. 2021 de ise otellerden gelen talep doğrultusunda 2 rapor daha ekliyoruz. Kıyaslama raporu örnek “Dün 2021 Haziran fiyatım neydi, bugün 2021 Haziran fiyatım ne oldu” gibi EB dönemini destekleyen rapor ve otelin bulunduğu bölgenin misal Alanya bölgesinin belirtilen kriterlerde bölge ortalamasını gösteren rapor devreye girecek. Aslında otokontrol mekanizması da devreye giriyor. Web sitelerindeki hataları görüyoruz ,zaman zaman yanlış stop sale veya fiyat girilebiliyor, otel kullanıcısı da web sitesindeki aksaklığı acentaya ileterek Otel – Acenta bağını kuvvetlendirip çift taraflı satışa pozitif ivme kazandırıyoruz.

Gelecek plan ve projeleriniz neler?Şu an acenta bazında Tui Rusya CIS ile 3 yıldır anlaşmamız devam ediyor. Dubai’de şansımızı denedik küçük bir ofis ile Dubai / Sharjah emirliğinde yapılanmamız 2019 da başladı. Mısır’ın açılmasını bekliyoruz. Çünkü satış karakteristiği olarak Antalya’ya benzer yapısı var. Elbette şirketi büyütüp, maliyetleri azaltıp, satış fiyatlarına otellerin lehine çevirmek. Ekibimizi Antalya’da seçmeye özen gösteriyoruz. Yabancı bir firma ortak olmak istedi, gururlandık. Gücümüz yettiği sürece yerli kalmak istiyoruz. 2020 pandemi süresince bizi kullanan yaklaşık 186 otele kesintisiz hizmet verdik. Rakamları da iyileştirdik ki herkese hitap edebilsin. Bu bakımdan otellerin satışlarını arttırmada etkin rol oynadığımız için bu katma değeri Antalya ve Ege’ye yansıtmak en büyük heyecanımız olacak. 2022 de ise Rus Pazarında CM Kanal yönetimi ile sisteminin tohumları atacağız.

Doğru hamleler yapılırsaprogram kendini 15 gün maksimum

1 ayda kendini amorti edebiliyor.

Buna garanti veriyoruz. Sözümüzün arkasındayız.

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | RÖPORTAJ | 69


Çin furyasından önce dünyanın en çok seyahat eden halkı Almanlardı. Her ne kadar artık ikincilik kaderleri gibi görünse de Dünya turizm hareketinin neredeyse belkemiğini Almanlar oluşturuyor. 2019 yılında 55 milyon Alman tatile çıktı. Alman halkının yüzde 78'i 2019 yılında 5 günün üzerinde konaklamalı seyahate çıktı. Aynı kişilerin birden fazla tatil yapmasıyla bu tatil adedi 71 milyon olarak gerçekleşti. 2019 yılında Alman turistler bu tatiller için 73 milyar Euro harcadılar ki, bu tarihlerindeki en yüksek turizm harcaması oldu. Benim gibi yapıp 73 milyarı 71 milyon seyahate böldünüz ve Almanların kişibaşı 1030€ tatil bütçesini hesapladınız sanıyorum. Bu rakamlar aslında büyüklüğünden değil, süreklilik arz ettiğinden dolayı değer kazanıyor. Neredeyse her sene bu kadar Alman seyahat ediyor ve bu parayı seyahatine harcıyor.Bunun üzerine birde 36 milyon Alman’ın gerçekleştirdiği 3-4 günlük 88 milyon kısa tatili ve bunun için harcanan 24 Milyar Euroyu eklersek, Almanya için yılda 159 milyon sehayat gerçekleştirip, 97 milyar Euro harcayan dev bir turist fabrikasından söz edebiliriz.

NERELERE GİDİYORLAR?Tabii ki her turizm ülkesi böylesine istikrarlı Alman turiste talip. Bu nedenle içinde bizim de bulunduğumuz önemli tatil destinasyonlarının hepsi sürekli yarış ve takip halinde. Almanlar’ın seyahatlarinin yüzde 74'ü Almanya dışında gerçekleşiyor. Bu da 52 milyon sehayat demektir.

‘Güneş ve Deniz’ en önemli tercih nedeni. Bu yüzden Akdeniz destinasyonları toplam yurt dışı seyahatlerinin yüzde 38 ile en yoğun gidilen tatil ülkeleri oluyor. Burada da ilk 3 sıralama yıllardır değişmiyor:

1. İspanya (toplam tatilin %12,7'si)2. İtalya (toplam tatilin % 8,7'si)3. Türkiye (toplam tatilin %6,3'ü)4. Avusturya (% 4,7)5. Yunanistan (%4,1)6. Fransa (%3,6)7. Hırvatistan (% 2,7)8. Polonya (%2,7)9. Hollanda (%2,4)10. Mısır (%2,0)

Almanlar’ın en çok ziyaret ettiği tatil ülkesi ise yüzde 26 ile yine Almanya oluyor. Yani Korona öncesine kadar Almanların yüzde 26'sı kendi ülkesinde tatil yaparken yüzde 74'ü yurt dışını tercih ediyordu. Yurt dışı seyahatlerinin yüzde 8 ise Kuzey Amerika, Güney Doğu Asya gibi uzak destinasyonlara gerçekleşiyor. Kısacası Almanlar Brezilya’dan Japonya’ya, Norveç’ten, Güney Afrika’ya dünyanın her biryerine gidiyorlar. Bununla birlikte yoğunlukları yaz aylarında Akdeniz ülkeleri oluyor.

ALMAN HÜKÜMETİ SÜRECİ YÖNETTİBütün bu veriler herşeyin olağan olduğu klasik tatil şartlarında geçerli idi. 2020 yılına damga vuran Korona süreci yukarıdaki bütün bu verileri alt üst etti. Almanlar bu kez ellerinde biletleri ile kalakaldılar, özenle seçtikleri oteline gidemedi, uçağına binemediler. Mayıs ayı itibarı ile başlayan normalleşme sürecinde Alman Hükümeti en üst makamdan başlayarak devreye girdi, ve bu dönemde yurt dışı seyahatlerin tercih edilmemesini salık verdiler. Bir yandan Merkel, bir yandan Sağlık Bakanı Spaehn diğer yandan Dış İşleri Bakanı Heiko Maas "yurt dışına giderseniz biz karışmayız, başınızın çaresine bakın.." algısını iyice yerleştirdiler Alman halkının kafasına. Sıcakların

HÜKÜMETİN SÖZÜNÜ DİNLEDİLER VE,

ALMANLAR 2020’DE EVDE KALDI

RECEP YAVUZNBK TOURISTIC GENEL MÜDÜRÜ


başlaması ve korona sürecinden bunalan insanların baskıları karşısında ‘test’ adı altında Mayorko’ya başlatılan seferler fiyasko ile sonuçlanıp tatilden dönenlerin vaka sayılarını artırdığı tespit edilince, önce kısıtlama daha sonra seyahat yasağı getirilerek tedbir almaya çalıştılar. Her yıl 159 milyon seyahatin gerçekleştiği bir ülke için seyahati engellemek ya da kısıtlamak çok kolay değildi. Kontrolü kaybetmek üzere olan Alman Hükümeti yaz sezonunun hemen başında AB ülkeleri dışındaki bütün ülkelere ‘seyahat uyarısı’ getirerek yaklaşık 160 ülkeye Almanlar’ın gidişinin önünü kesti. Artık Alman turist kendi karar vermek zorunda idi, ya rizikoya girerek, bütün sağlık hizmetlerinden ve devlet güvencesinden yoksun tatilini yapacaktı, ya da hükümetin tavsiyesini dinleyip evde kalacaktı. Disiplinli ve kanun, kurala sadık olan Almanlar tabii ki ikinciyi tercih etti, devletin sözünü dinledi evde kaldı ve böylelikle neredeyse 50-60 milyon Alman 2020 yılında tatil yapmadı. (bu sayı yıl sonu netleşir)

ALMANLARIN GİDECEĞİ ÜLKE KALMADIAlman Dışişleri Bakanlığı, Robert Koch enstütüsü ile birlikte 15 er günlük periyodlarla seyahat uyarısını güncelleyerek yaz dönemindeki seyahatleri oldukça sınırladı. Öyle ki Almanlar 160 ülkeye gidemediği gibi, geriye kalan 30 AB üyesi ülkesinin de çoğuna ya tamamen ya da kısmen seyahat edemiyorlar. Almanya’nın seyahat uyarısının yanısıra, turistlerin gitmesi muhtemel bir çok ülke de giriş izni vermediği için Alman turist için alternatifler çok azaldı. Bu bağlamda 4 Ağustosta Antalya, Muğla, İzmir ve Aydın için seyahat uyarısının kalkması ve bugüne kadar sürmesi her ne kadar bir avantaj gibi gözükse de , dönüşten 48 saat önce test yapılması ve gerektiğinde Karantina şartı bir çok tatilciyi caydırmış gözüküyor. Konuyu Antalya boyutuna taşırsak 2020 yılında Almanya’dan gelen ziyaretçi sayıları şu şekilde;

Temmuz 2020: 54.035Ağustos 2020: 86.574Eylü 2020 : 79.2782020 yılı Toplam (1 Ocak-1 EKİM) : 371.608

Geçmiş yıllarda Antalya’ya gelen yıllık Alman Ziyaretçiler.

Normal sezonlarda 3 milyon civarında olan Alman ziyaretçi sayısı bu sezon 500 bin civarında gerçekleşecek gibi gözüküyor.

NEDEN GELMEDİLER?Tatil alternatifleri bu kadar azalmış iken, Türk otellleri bu kadar tedbir almış ve neredeyse bomboş iken Almanların Antalya’ya geliş sayılarında önemli bir artış olmadı. Almanya’dan gelen uçakların yarıdan fazlası Yurt Dışındaki vatandaşlarımız ile doldu. Almanların gelmemesinin nedenlerini bazı turizm profesyonelleri ile değerlendirdim, aşağıda paylaşıyorum;

Kamil Özil (Meeting Point CEO): Alman Hükümeti çaresiz kaldığı için bu kararı aldı, ancak test ve karantina konusunu getirerek önemli ölçüde caydırıcı oldu. Ferit Turgut (Kesit Tur- Türsab Bölgesel YK Başkanı): Pandemi insanları ürkütüyor, örneğin kendimize bakalım, ne kadar uzağa gideriz? Bulaş riski yüksek o yüzden açıp kapama seyahat için tek şart değil. Aziz Eryeri (Arkadaş Reisbüro Sahibi): Testlerin mecburi olması insanları korkutmaya yetti. Her yerden, her gün kötü haberler geliyor. Bununla birlikte işverenlerin Türkiye’ye gidecek olanları dönüşte Karantinaya gireceklerine dair talepleri etkili oldu. İkinci dalganın ne zaman geleceği bilinmiyor? Bu sezon insanların bir yerlere gitmeleri çok zorlaştı. Almanya içindeki seyahat ön plana çıktı. Onur Özer (Meeting Point): Tahmin ettiğimiz gibi olmadı. Türkiye’nin sağlık sistemine dair önyargılı ve yanıltıcı söylemler yayılıyor. Bununla birlikte Pandeminin sonu nasıl biter kimse öngöremediği için para harcama konusunda dikkatliler. Yıllardır aynı maaşı alıyorlar. Tur operatörleri uçaklarını doldurabilmek için Alman olmayan ama Almanya’da yaşayan kitleye yöneldi. Almanya’dan gelen uçaklar Türk, Arap, Balkan ülkelerinin vatandaşları ile doluyor.Önder Sancarbarlaz (DRV Yurt Dışı Komisyonu Başkan Yrd.) Şu an Türkiye’deyim, keşke turistler bu ortamı görüp kendileri emin olsalar. Almanya’da Seyahat Sektörünün gücü kısıtlı, bu yüzden gerekli yerlere sözlerini iletebilmeleri zor. Almanlar bu yıl genel olarak Yurt dışına çıkmamayı düşünüyorlar. Nüfusun büyük bir çoğunluğu yaşlı ve büyük risk altında.

Alman Ziyaretçi 2013 2014 2015 2016 2017 2018 2019

Antalya 2.734.585 2.839.576 3.001.016 1.975.355 1.658.811 2.292.9996 3.200.000

72 | RÖPORTAJ | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

Sezonun genel bir değerlendirmesini yapmanızı rica etsek… Nasıl geçti Mandarin Oriental, Bodrum için 2020 sezonu?Mandarin Oriental, Bodrum ailesi adına önemli başarılarla dolu bir sezon olan 2020, özel operasyonel düzenlemelerle başladı. Mayıs ayında kapılarımızı açmadan önce, misafirlerimizin gönül rahatlığıyla tatil yapabilmeleri amacıyla “SİZİN İÇİN” kampanyasını hayata geçirerek tesisin hem misafir hem de çalışma alanlarında son derece sıkı sağlık ve güvenlik önlemlerine yer verdik. Bu sayede, “Güvenli Turizm Sertifikasyon

Programı”nın değerlendirme kriterlerince uygun bulunarak “Güvenli Turizm Sertifikası”nı alan ilk tesislerden biri olduk. Sezon boyunca da söz konusu tüm tedbirleri harfiyen uygulamaya devam ettik. Bu yönde gerçekleştirdiğimiz kapsamlı çalışmalara ekip arkadaşlarımızın titiz ve özenli yaklaşımı da eklenince, seyahat tercihlerinde güven faktörünün her zamankinden daha fazla öne çıktığı 2020 sezonunda konuklarımıza ev konforunu aratmayacak bir ortam yarattık. Diğer yandan 2020 sezonunda; deneyimsel konaklama paketleri, birbirinden özel lezzet noktalarımızın menülerine

Mandarin Oriental, Bodrum Genel Müdürü Ersev Demiröz, Gm Turizm ve Yönetim Dergisi okurları için 2020 turizm sezonunu değerlendirdi. Otelin işleyişi hakkındaönemli açıklamalar yaptı.

MANDARIN ORIENTAL BODRUM

GENEL MÜDÜRÜ DEMİRÖZ: MİSAFİRLERİMİZE

DENEYİMSEL KONAKLAMA PAKETLERİ SUNDUK

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | RÖPORTAJ | 73

ilişkin yenilikler, hem ruhu hem de vücudu dinlendiren ödüllü The Spa at Mandarin Oriental, Bodrum’un misafirlerimize vadettiği benzersiz deneyimler, heyecan verici aktiviteler ve lüks bir alışveriş imkanı sunmak üzere bünyemize katılan yepyeni markalarla geniş hizmet yelpazemizi bir hayli zenginleştirdik.

Sektörde, Mandarin Oriental, Bodrum’un üst segmente hitap ettiği, yüksek doluluk oranlarına ulaştığı konuşuluyor. Mandarin Oriental, Bodrum, 2020 sezonunu konuşulduğu gibi yüksek dolulukla mı geçirdi? Yoğunluk açısından, önceki sezonlara kıyasla 2020 sezonunu nasıl değerlendirirsiniz?Açıkçası 2020 sezonunun yoğunluk anlamında önceki yılları hiç aratmadığını söyleyebilirim. Hatta ağustos ve eylül aylarında geçen sezonun rakamlarının üstüne çıkarak rekor bir doluluğa ulaştık. Sezon başında öngördüğümüz gibi, ilk etapta Türkiye’nin dört bir yanından misafirlerimizi ağırladık. Seyahat kısıtlamaları kaldırıldıktan sonra ise mevcut konuklarımız arasına özellikle Rusya, Orta Doğu ve Avrupa olmak üzere yurt dışından çok sayıda seyahatsever eklendi. Yoğunluğun beklentilerimizin de ötesine geçtiği oldukça verimli bir sezonu geride bıraktığımızı net bir şekilde ifade edebilirim. Bununla birlikte 2020 sezonunda; donanımlı mutfak, gösterişli yaşam alanı, göz kamaştıran manzaraya sahip teras, barbekü alanı, özel havuz, duş ve geniş oturma bölümü gibi ayrıcalıklı özellikleri bulunan villalarımızda, gözlerden uzak bir tatilin keyfini çıkarmak isteyen ailelere benzersiz bir konaklama deneyimi sunduğumuzu söyleyebilirim.

Turizm sektöründe uzun yıllar tecrübe kazanmış bir isim olarak, Mandarin Oriental, Bodrum’un yıllardır istikrarlı bir şekilde sürdürdüğü başarısını neye bağlıyorsunuz?Asya’daki köklerinden doğarak dünyaca ünlü bir marka haline gelen Mandarin Oriental Hotel Group’un global ölçekteki vizyonu ve eşsiz lüks anlayışının yatırımcımız Astaş Holding’in yenilikçi vizyonu ile birleştiği yer olan Mandarin Oriental, Bodrum, bulunduğu bölgenin en iyi resort’u olma felsefesiyle rakipsiz bir hizmet kalitesi sunuyor. Mandarin Oriental, Bodrum’un en önemli başarı etmenlerinin arasında; sektörün en iyilerinin işe alınması, gerekli tüm eğitimlerin otel açılmadan onlara verilmesi, çalışma arkadaşlarımızın motivasyonunun sağlanması ve hep birlikte uzun soluklu bir çalışma hayatının sürdürülmesi bulunuyor. Bu yaklaşım doğrultusunda, İnsan Kaynakları ekibinin koordinasyonuyla Türkiye’nin dört bir yanındaki onlarca üniversiteye gerçekleştirdiğimiz ziyaretlerde 4000’e yakın yeni

nesil çalışma arkadaşımız ile görüşüp aralarından yaklaşık 500’ünü ekibimize dahil ediyoruz. Bir lider olarak en büyük gayretim, insanların özündeki cevherin farkına varmasını sağlamak ve bunu açığa çıkararak özgüvenini artırmak. Bu yüzden de işe alım sürecinden eğitimlerin tamamlanmasına kadar ve sonrasında da operasyonun her aşamasında ekip arkadaşlarıma dokunuyor ve aynı hedefe aynı tutku ile yürüyen bir takım yaratmaya özen gösteriyorum.

Eylül ayı itibarıyla Mandarin Oriental, Bodrum’un genel müdürlük pozisyonuna getirildiniz. Yeni görevinize ilişkin düşünce ve planlarınızdan bahseder misiniz?1 Mayıs 2017’de otel müdürü olarak göreve başladığım Mandarin Oriental, Bodrum çatısı altında, dört sezon boyunca ekipçe tarihi başarılara imza attık. Bu yıl eylül ayı itibarıyla devraldığım genel müdürlük görevimde de, uluslararası alanda birçok dalda ödüle layık görülen, Akdeniz ve Ege’nin en seçkin resort’u olma felsefemiz doğrultusunda, takım arkadaşlarımla birlikte nice başarılar elde edeceğimize inancım tam. Yatırımcımız Astaş Holding’in bizlerde yarattığı güven duygusu, Mandarin Oriental Hotel Group’un global ölçekte bizlere sağladığı destek ve elbette tüm ekibimizin özverili çalışmaları ile mükemmel bir uyum içerisinde sunduğumuz ayrıcalıklı servisimize ve tesisimize yenilikler ekleyerek 2021 sezonunda konuklarımızla buluşmak için şimdiden sabırsızlanıyoruz.

Biraz da sizden bahsedelim. Sizin kendi lüksleriniz nelerdir, iş dışında kalan özel zamanlarınızda en çok neler yapmaktan hoşlanırsınız?Yemek yapmayı da yemeyi de seven mutfağa oldukça meraklı bir seyahatsever olduğumdan, hem yurt içi hem de yurt dışı seyahat planlarımda yeni kültürler keşfetmenin yanı sıra mutlaka ziyaret ettiğim bölgenin yerel lezzetlerini deneyimlemeye özel vakit ayırırım. Dünya mutfaklarından tadı damağımda kalan farklı lezzetleri hafızama kaydedip Bodrum’a döndüğümde, kendi yerel lezzetlerimiz ile harmanlanarak otelimizin restoranlarında misafirlerimizin beğenisine sunulmaları amacıyla şeflerimiz ile önerilerimi paylaşmaktan büyük bir keyif alıyorum. İş dışındaki zamanlarımda ise golf oynamayı, yelkenliyle seyahat etmeyi ve evimizin mutfağında ailemle kaliteli vakit geçirmeyi, kızımla yaratıcı tatlılar yapmayı çok seviyorum. Kış aylarında ise gözde tutkum Harley-Davidson motosikletim ile özgürce ve rüzgarı hissederek ülkemin cennet köşelerini keşfetmek üzere yolda olmak.

mirageparkresort

mirageparkresort


GÜNÜMÜZDE OTELCİLİKTE YAŞANANLAR VE GELECEK TRENDLERİ

Nevzat Ahmet ÇELEBİProfesyonel Otel Yöneticisi

MERHABA Değerli Meslektaşlarım, Dostlarım;

Sağlık, Huzur, Keyif, Mutluluk Ve Hayır; Hanelerinizi Bereketle Gönüllerinizi Neşe İle Doldursun.

2020 ilk çeyreği itibariyle Corona Pandemisi Covid-19 salgını nedeniyle, dünya ekonomisi neredeyse kapandı. (Her şey stop etti denecek hale geldi. Üretim durdu. Dünya insanı şaşkına döndü.)

Bu pandemi süreci otelcilik endüstrisini benzeri görülmemiş bir zorluk ile karşı karşıya getirdi.

Ülke yönetimlerinin seyahat yasakları, uçuşların, sınır kapılarının kapatılması ile insanlar ülkesinden, yaşadığı, bulunduğu şehrinden, hatta evinden uzunca bir süre dışarı çıkamadı. (Resmen kilitli kaldı.)

Ardından; maske, sosyal mesafe, hijyene dikkat baskıları ile hareket kısıtlamaları yöntemiyle Covid-19 eğrisini düzleştirme stratejileri süreci tam da yaz tatil sezonuna denk gelmesi nedeni ile, konaklama işletmelerinin geçici olarak kapanmasına neden oldu. Yaşananlar tüm dünya insanının alışkanlıklarını, plan, programını, yaşam şeklini alt üst ederek seyahat, tatil, eğlence trendlerini korkulu bir hale getirdiği için, bu şaşkınlık ve panik ile sektör resmen durdu. Oteller, AVM'ler, cafeler ve barlar kapanırken, restoranlardan operasyonlarını sadece paket servislerle sınırlamaları istendi.

Kısa bir süre sonrasında, yapılan araştırmalar ve çalışmalar sonucunda, gerekli önlemler alınarak hazırlık ve yeni hijyen kuralları ile belgelendirme uygulaması sonrası düşük kapasite uygulaması önlemi karşılığında konaklama işletmelerinin çalışmalarına devam etmesine izin verilmeye başlandı.

Yavaş, yavaş yurtiçi ve yurtdışı seyahatler üzerindeki kısıtlamalar kademeli olarak azaltılırken, yaşanan süreçte tüm dünyada ülkelerinde ekonomik sıkıntı ciddi anlamda öne çıktı.

Şehir otelleri hala kapalı ve iş yapamaz haldeyken, kıyı, tatil otellerinin açılan kısmı başta ekibini koruyabilmek, sürekli misafirlerinden kopmamak ve ekonomik açıdan ayakta kalabilmek amacı ile zor şartlarda faaliyetlerini sürdürme çabası içerisine girdi. Şartların elverdiğince, olabildiğince gerçekleşen iyileşme gözlemlense de Corona Pandemisi ‘’Covid-19’’ seyahat ve konaklama işletmelerinin çalışma şekli üzerinde derin etkiler yaratmaya hala devam ediyor. Sektördeki ulusal ve uluslararası turizm seyahat ve konaklama şirketleri, çalışanlarının ve müşterilerinin sağlık ve güvenliğini sağlayabilmek yanı sıra, müşterilerin gerek seyahat, tatil eğlence, dinlence talep ve arzularını zinde tutabilmek ve portföylerindeki müşterilerin şirketleri ile olan bağını sağlama almak, korumak amacı ile çok önemli yenilikler ve değişiklikler yapması beklenmekte. Bu salgının sektörün tüm aktörlerinde, pazarlama ve yeni yöntemler ile yönetim ve hizmet prensipleri oluşumu için profesyonel sürdürülebilir çağın yeniliklerinin oluşumu için akademisyenlerin gündeminde de önemli bir yer teşkil ederek etkisi altına alması muhtemeldir. Günümüz teknolojisi ile sahip olduğumuz ulaşım, erişim kolaylığının da etkisi ile aşının ve tedavinin bulunması ile başlayacak yeni dönemde, bu döneme kadar oluşmuş olan eğilim ve trendlerin ne kadar kalıcı olacağı, ne kadar talep edileceği müşterilerin aynı eğilimlere dönmeye hazır olup olmadıkları, hazır değillerse geri dönmelerini sağlayan etkenlerin neler olacağı hepimizin merak ve araştırma konusu. Sektör içerisinde en çok tartışılan ve merakla beklenenin nelerin değişeceği konusu olduğunu söyleyebiliriz. Uluslararası birçok ciddi yayından okuduğum kadarıyla, yapılan araştırmaların bulguları, anketlerin sonuçları, dünya insanının sıkılmış hatta bunalmış olmasına rağmen, hemen eskiye bir anda geri dönemeyeceği korkunun çok şeyi değiştireceğini gösteriyor. Bireylerin büyük bir kısmı bırakın seyahat etmeyi bir otelde tatil yapmayı (% 50'den fazlası) hemen bir restoranda yemek yeme konusunda bile rahat

hissetmediklerini göstermekte. Bu durumda, konaklama endüstrisindeki başabaş noktası, yüksek işletme maliyetleri nedeniyle, birçok konaklama işletmesinin hayatta kalması büyük ölçüde hizmetlerine ve ürünlerine olan talebi artırmaya bağlı.

Bu nedenle, müşterileri neyin geri getireceğini bulmak çok önemli. Yoğun araştırma çaba ve çalışma gerektiriyor. Davranışsal ve operasyonel konaklama pazarlaması ve yönetimi konusunda yoğun bir çalışma süreci bizleri bekliyor. Araştırmalar, salgının aşısı bulunduğunda, müşterilerin ilgisini çekecek, güvenli ve sürdürülebilir seyahat ve konaklamaların, başlayabilmesi için değişimler, yenilikler ve çekici tüm faktörler hakkında, daha fazla araştırmaya ihtiyacımız olduğunu açıkça göstermekte. Tüm bunlar yaşanırken, hali hazırda değişen ve hızla girdap etkisiyle konaklama sektörünü de içine çeken, dijital dönüşüm ve yapay zeka teknolojisi sektörde nasıl algılanacak ve konumlanacak buna bakmak ve önemsemekte fayda var. Konaklama endüstrisindeki mevcut trendler, tüm dünyada endüstrinin sırayla yeni ortamlara odaklanmaya çalıştığını gösteriyor.

Buna, tüketicinin gittikçe artan seçim merakını ve kişiselleştirilmiş dijital içeriği parmaklarının ucuyla kendini tatmin etme eğilimi neden olurken, konaklama endüstrisinin teknolojik trendlerin hızına bir şekilde uyum sağlaması ve kendi işleyişini buna adapte etmesi gerekmekte. Yakın gelecekte; Resepsiyonda, yapay zeka arayüzüne sahip robot resepsiyonist. İnteraktif geleceğe doğru ilerlerken, turizmin birçok alanında ve konaklama kanadında günümüzde ki eğilimlerle ortaya çıkan ve bunlarla çarpışan birçok yeni fikirleri şimdiden görmek mümkün. Çok yakın bir gelecekte, otelcilik sektörününde, operasyonel maliyetleri düşürmek ve misafir memnuniyetini ve ilişkilerini güçlendirerek daha da iyileştirmek için çeşitli akıllı teknolojilerden yararlanmak hızlı erişimle, zaman kaybını önlemeye yönelik teknolojik yatırımlarla gelir akışı kaynaklarını güçlendirme eğilimine gireceği görülüyor. Yine yakın gelecekteki en başarılı ticari girişimler, büyük olasılıkla, kişisel verileri toplayıp analiz edecek ve bunu bir pazarlama fırsatına dönüştürecek ‘’Big Data’’ veri sistemlerine yatırım yapmaya dahil olacak. Yani, silikon vadisi teknoloji yatırımcılarının sözleriyle, gelecek burada veri, veri de yeni petrol kaynağı. Günümüzde yaşanan birçok olaylarında neden olması ile misafir beklentileri hızla artıyor. Bu gidişle, buna yetişmek çokta kolay değil. Konaklama endüstrisindeki mevcut eğilimlere dair gün geçtikçe daha fazla araştırma ve anketin yapılması gösteriyor ki, misafirlerin özel bakım ve kişiselleştirilmiş eğlenceye yönelik beklentileri zamanla artacak. Bu durum, büyük olasılıkla yeni trendlerde yeni rekabet gücüne şahit olmamızın bir göstergesi olabilir. Günümüzde ulaşılan otel sayısı ve niteliğine baktığımızda, ulaştığımız nokta

amansız bir rekabeti ve sürekli olarak misafirlerinin memnuniyetini arttırarak, bunu yapmanın daha iyi yollarını bulmak için sonsuz bir çabaya zorluyor bizi. Ardından otelcilik endüstrisindeki mevcut ve gelecek trendlere odaklanıp odalarının konforundan, hizmetin her bir detayına bir yenilik, misafir kullanımına bir kolaylık ve değer yaratacak fark ekleniyor. Misafirlerin konfor, hizmet ve teknolojik yenilikler konusunda talepleri sürerken, eğlence anlayışına beklenti olarak, odada ki otel radyosu ve tv, yeterli olmuyor. Başka teknolojiler kullanılıyor. Bu beklenti gün geçtikçe daha da artarak devam ediyor. Sektörde ki trendler ve teknolojik gelişmeler rezervasyon ve ödeme yöntemleri ile ilgili olası birçok sorunu azaltırken, daha güvenli ortamı sağlayacak bir hale gelmiş durumda. Günümüz itibariyle misafirlerde kişiselleştirilmiş hizmet seçenek olmaktan çıkıyor ve zorunluluk haline geliyor. Sektörde, kişiselleştirilmiş ‘’kişiye özel’’ hizmet eğilimi tesisin misafiri kazanmasına ve elinde tutabilmesine etken olması nedeni ile tesis yönetimi tarafından önemsenmesine ve benimsenmesine sebep olurken, beklentilerine doğru cevabı alan misafirinde deneyimlerinden mutlu ve memnun olmasını sağlıyor. Görünen o ki kişiye özel hizmet anlayışı, gerek hizmet prensipleri açısından gerekse, teknolojik yenilikler açısından, günümüz gezginlerinin çoğunun ve özellikle Y kuşağı ile V kuşağı genç nesillerin deneyimlerine sunulmak üzere bitmek tükenmek bilmeyen yenilikleri bekliyor. Aslında; Gelecek geldi. Gelecek o kadar büyük bir yakınlıkta ki neredeyse hissedebiliriz.

Misafir memnuniyeti konusunda kişiselleştirilmiş hizmet günümüzün en büyük ve önemli trendi.

Otelcilikte kişiselleştirilmiş hizmetler otel işletim sistemi (PMS) entegrasyonunun tamamen fayda odaklı amaca göre konfigürasyonunun yapılması sonucu ile oluşuyor. Bu, konuklara önceden belirlenen birçok özel ihtiyaçlarının otel tarafından karşılanabileceğini ve servis edilebileceğini bildiren kişisel bir kısa mesaj şeklinde iletilebilir. Ayrıca, konaklama sektöründe birçok trendin de gösterdiği gibi görülmüştür ki, misafirlerin tercih ettikleri iletişim araçlarını seçmelerine ortam ve imkan sağlamak, misafirlerin kalacakları oteli seçmekten başlayarak, kalış sürelerinde alacakları hizmetlerin kişiselleştirilmiş deneyimler olmasına kadar harika bir yol ve yöntemdir. İnsanlar farklı yollarla ve pek çok seçenekle iletişim kurmayı severler ve tercih ederler. Otelcilerden de teknolojik trendin gösterdiği gibi, çok çeşitli iletişim sağlayabilmeleri bekleniyor.

Akıllı odalar ve sistemlerin kolay entegrasyonu, peki, teknolojinin kendisiyle misafirlerimizin etkileşimleri söz konusu olduğunda, dünyayı değiştiren bu yeni icat fırtınası, kendisini bazı gerçek hayat örneklerine nasıl çeviriyor buna iyi bakmak gerek. Akıllı cihazlar ve otomasyon çözümleri kılık değiştirmiş bir mucize olarak


karşımıza çıkıyor. Konaklama endüstrisindeki mevcut eğilimleri de kapsamlı olarak öne çıkartıyor. Otomatik sıcaklık kontrolü, aydınlatma, alarmlar, panjurlar ve diğer teknolojik yenilikler, müşteri memnuniyetinin artmasına ve hizmetlerin iyileştirilmesine, konforun artmasına katkıda bulunurken, aynı zamanda genel giderleri düşürür. Örneğin konuklar, odaya girdiklerinde optimum sıcaklığı sağlamak için klimayı eğlence portalları üzerinden açabilirler.

Otel için bu, klimayı açık bırakmaya kıyasla her zaman en uygun maliyetli bir çözüm yöntemi zaten.

Yeni dönem dijital çağ geliştikçe, konaklama endüstrisindeki yeni trendler ilerledikçe, kesin olan bir şey var ki, yapay zeka ve sanal gerçeklik, milenyum itibariyle konaklama endüstrisindeki mevcut trendlerin önemli bir parçası haline gelecek. Çok daha fazla işletme yeni teknolojileri uyguladıkça ve faydaları ortaya çıktıkça hızla yayılacak. Değişimin ana nedeni, kişiselleştirilmiş içeriğin, listedeki en önemli yeri tutması ile, ihtiyaçları teknolojiyle birlikte sürekli değişen müşterilere kişiselleştirilmiş içeriğin başarılı bir şekilde sunulma şeklinden kaynaklanıyor. Mevcut trendler, sektörde bir sonraki teknolojik atılımın işaretlerini gösteriyor. Otelcilere sadece birçok yeni gelir fırsatı sağlamakla kalmayan bu yapay zeka ve sanal gerçeklik sitemi, eşsiz bir müşteri deneyimi ve her şeyden önce konuklara kaldıkları süre boyunca daha sorunsuz ve akıcı hizmetler sunmayı sağlıyor.

Müşteri verilerinin toplanması, bilgisayar teknolojisindeki gelişmelerle birleştiğinde, yapay zekanın artık temel müşteri hizmetlerinden daha gelişmiş sorun çözmeye ve hatta satış süreçleri ve doğrudan mesajlaşma gibi amaçlarla çok çeşitli işlevler için kullanılabileceği anlamına geliyor. Evet, konaklama endüstrisindeki son trendler, yapay zeka ve sanal gerçeklik teknolojisini yeni normalin bir parçası haline getiriyor. Restoranın önünde sıra beklemek zorunda kalmadan gece geç saatlerde şık bir akşam yemeği için iki kişilik bir masa ayırtmaya ne dersiniz? Tüm bunlar ve daha fazlası otelinizin TV ekranına birkaç tıklama ile bilgisayarınıza dokunmanıza veya sayısız kayıt şifresini hatırlamanıza gerek kalmadan çok çabuk ve pratik bir şekilde gerçekleşebiliyor. Misafiriniz yemeğe çıkmak istemese ve sadece kalmak istese bile, aynı ekranı kullanarak oda servisinden yiyecek ve içecek sipariş edebilir, fiyatları kontrol edebilir veya otelde özel bir masaj uygulaması talep edebilirler. Konaklama endüstrisindeki yeni trendler, sayısız olasılık sağlıyor. Misafirler hizmetlerden memnun olmadıklarında, bir şikayette bulunduklarında veya rezervasyonlarının detayları değiştiğinde bile resepsiyonda sıranızı beklemek yok, önünüzdeki yaşlı çift belgelerini arıyor ama onlar gözlüklerini unutmuşlar. Bu nedenle işlemler zaman alacağa benziyor. Oda Tv’nizin zaktan kumandansındaki

birkaç düğmeye basılarak gerekli işlemleri artık her zamankinden daha hızlı yapabilirsiniz. Tüm bunların kulağa fütüristik gelmesine rağmen, yapay zeka ve sanal gerçeklik sitemi ile teknolojik olarak bir çok iş ve işleyiş kolay ve pratik hale getiriliyor. Dahası da var ve ardından hızla gelmekte. Yapay zeka ve sanal gerçeklik siteminin de ötesinde, gerçek ve hayal gücü arasındaki bulanık çizgi de, artırılmış gerçeklik. Fiziksel dünyamızı genişleten ve üzerine dijital bilgi katmanları ekleyen bir teknoloji olarak çok yakın gelecekte ‘’artırılmış gerçeklik’’ denen bir yenilik olarak sisteme dahil edilecek. Bu teknoloji yalnızca konuklara ve şirketlerine fayda sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda otel zincirleri, şehirler ve dünya çapında rezervasyon ve rezervasyon ortaklıklarını önemli ölçüde etkileyecek ve değiştirecek. Sonuç olarak, konaklama endüstrisindeki mevcut eğilimlerin geleceği, büyük olasılıkla hem insan etkileşimini, hem de tüketicilere ve işletmelere en iyi şekilde hizmet eden daha gelişmiş verimli teknolojileri içereceği görülüyor. Konukların "insan" dokunuşunu tercih ettiğini varsaymak kolaydır. Ancak bu tür varsayımlar yaparken dikkatli olmalıyız. Düşünceler, yaşam beklentiler birçok şey hızla değişiyor. Teknolojiye şüphesiz olumlu yanıt veren istatistiklere ek olarak, konaklama endüstrisindeki mevcut trendlerin değişiminden elde edilecek başka faydalar da var.

Eski usul düşünce, bu yeni dijital çağda teknolojinin, resepsiyonistin, 20 yıllık kişisel bağlantılarıyla, istediğiniz akşam yemeği rezervasyonları ve konser biletlerini, sağlayabilecek en sevdiğiniz otel konsiyajının karşılama sıcaklığı ile eşleşmediğini iddia edebilir. ‘’Gerçekten öyle mi?’’

Sanırım çok yakın bir gelecekte biz bunları ve endüstrinin nasıl geliştiğini ve değiştiğini göreceğiz.

Kimse bizi kendimize sakladığımız bilgi, beceri, deneyim ve tarzla anmaz.

Eğer bu gün paylaşmazsanız, yarın da düne benzeyecektir.

Eğer hiç paylaşmazsanız, çok ta önemli değil zaten.

Hissettiklerinizi söyleyin. Düşündüklerinizi yapın.

Ölüm yaşlanmakla değil, unutmak ve unutulmakla gelir.

Unutmadan, unutulmadan, güzel olan her şeyi ve sevgiyi paylaşmak umudu ve dileği ile.

Okumakta ve okutmakta yarar var. Gerisi Size Kalmış.



COVID-19 pandemisi günümüzde birçok sektörü olumsuz etkilediği gibi turizm sektörünü de olumsuz etkilemektedir. Pandeminin olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak için yeni normale adapte olmak önemli konulardan biri haline gelmiştir. Ülkemizin de yoğun olarak mücadele verdiği COVID-19 hastalığını, turizm bağlamında değerlendirmeden önce, insanoğlunun genel bir tahlilini yapmak daha doğru olacaktır. İnsanoğlu hayatın her evresinde, özgürlüğüne düşkün, keyif almaya çalışan, sosyal aktivitelerini, ilişkilerini, yalnızlıktan değil birliktelikten keyif alarak kuran bir varlık değil midir? Benim gibi sizlerde bu sorunun cevabını evet olarak yorumluyorsanız, şu sorunun cevabını da öngörüyor olmalısınız:

“Covid-19’dan sonra, neler olacak?”

Peki; insanoğlunu evde tutmak zor ise, COVID-19 pandemi sonrasında turizm işletmeleri yeni normale adapte olmak için neler yapmalıdır? COVID-19 pandemisi sonrası hangi alternatif turizm çeşitlerine eğilim artacaktır? COVID-19 pandemisi sonrasında yeni normal için gerekli uygulamaları yapan turizm işletmeleri pazarlama faaliyetlerini nasıl gerçekleştirmelidir? Gibi sorular aklımıza gelmektedir. Şimdi bu soruları sırasıyla cevaplamaya geçelim;

Öncelikle COVID-19 pandemisi sonrasında yeni normale adapte olmak için turizm işletmeleri neler yapmalıdır? sorusuna cevap vermek gerekmektedir. Çünkü yeni normale adapte sürecini başarılı bir şekilde tamamlayamayan bir işletme özellikle pazarlama faaliyetlerinde büyük sıkıntılar yaşayabilirler. Bu doğrultuda, öncelikle turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmeler COVID-19 pandemisini doğru teşhis edebilmeli, insan-insan etkileşiminden doğan bu sektörde misafirlerin korku ve endişelerini, isteklerini, ihtiyaçlarını ve beklentilerini doğru belirleyebilmelidir. Örneğin, tatile çıkmayı düşünmektesiniz ve size göre dünyanın en güzel yerinde bir konaklama işletmesi seçtiniz. Eğer konaklama işletmesinin pandemi sonrası için yarattığı bir sağlıklı tatil imajı yoksa, o konaklama işletmesine gitme isteğiniz minimum seviyeye düşecektir ve hatta gitmeme kararı alacaksınızdır. Bu örnekten de

COVID-19 SONRASINDA TURİZM SEKTÖRÜ

NASIL ŞEKİLLENMELİ?

PROF. DR. MEHMET OĞUZHAN İLBANBALIKESİR ÜNİ. BURHANİYE MYO. MÜDÜRÜ


hareketle, konaklama işletmeleri öncelikle yeni normalde sağlıklı tatil ve güvenlik içerikli mottolar üretmeli, hijyene önem vermeli ve yaptıkları bu faaliyetleri hedef pazarlarına duyurmaları önem arz etmektedir. Burada en önemli nokta; işletmenin yeni normal kapsamında gerekli olan tüm tedbirleri alması, dolayısıyla sağlıklı ve güvenli turizm mottosunu ön plana çıkarması gerekliliğidir. Ayrıca yeni normalde sunacakları hizmetlerin sağlıklı ve güvenli olduğunu tescilleyen zorunlu ve zorunlu

olmayan sertifikalar alınması hem müşteriler hem de çalışanlar açısından büyük önem taşımaktadır. COVID-19 sonrası yeni normale adaptasyon sürecini tamamladık ve gerekli olan tüm sertifikaları aldık, peki bundan sonra ne yapmamız gerekiyor? Öncelikle COVID-19 pandemisi sonrasında insanların hangi alternatif turizm faaliyetlerine yöneleceklerini iyi analiz etmemiz gerekiyor.

İNSANLAR YALNIZ SEYAHAT ETMEYE YÖNELECEKPandemi, insanların kalabalık ortamlardan kaçınmasına, diğer bireyler ile arasındaki fiziksel mesafeye daha fazla dikkat etmesine neden olmaktadır. Burada aklımıza“pandemi sonrasında insanların turizm eğilimleri nasıl olacak, insanlar hangi turizm yaklaşımlarına yönelecekler?” gibi sorular gelebilir. Aslında bu sorulara vereceğimiz

cevaplar,pandemi sonrasında turizmi canlandırmak için cevap aramamız gereken elzem sorular arasında yer almaktadır. Peki,insanlar pandemi sonrası hangi turizm yaklaşımlarına yönelecekler? Son yıllarda turizm trendlerinde sürekli değişim meydana gelmekte ve alternatif turizm yaklaşımları ortaya çıkmaktadır. Bunlardan önemli bir tanesi de‘yalnız seyahatlerdir (Solo travel)’. İnsanlar yeni yerleri görmek, yeni maceralara atılmak, daha özgür olmak, kişisel gelişim sağlamak gibi birçok nedenden dolayı yalnız seyahat etme eğilimi göstermektedirler. Şöyle ki; 2019 yılında yapılan rezervasyonların yaklaşık %18’ini yalnız seyahat edenler oluşturmaktadır ve bu oran bir önceki yıla göre yaklaşık %6’lık bir artış göstermiştir. Aslında bu veriler bize tek başına seyahate katılanların sayısının daha da fazla olacağının bir işaretidir. Buradan hareketle koronavirüs (Covid-19) pandemisi insanların kalabalık ortamlardan kaçınmasına ve diğer insanlarla arasındaki fiziksel mesafeye dikkat etmesine bağlı olarak, insanların pandemiden sonra yalnız seyahat etmeye yönelecekleri kanısındayım. Diğer taraftan grup turları minimum düzeye inecek ve bireysel turlar daha fazla ön plana çıkacaktır.

SAKIN ŞEHIR’(CITTASLOW)Ülke genelinde pandeminin biraz daha kontrol edilebilir olmasının ardından fazla insanla bir arada bulunmaktan çekinen insanlar, kalabalığın olmadığı daha sakin turizm merkezlerini tercih etme eğilimi göstereceklerdir. Dolayısıyla ‘sakin şehir’(Cittaslow)olarak adlandırılan ve belirli bir ziyaretçi kısıtlaması bulunan turizm merkezlerinin pandemi sonrasında önemli cazibe merkezi olacağı düşüncesindeyim. İşte tam burada Türkiye’de sakin şehir olarak tanımlanan (Şavşat, Artvin; Akyaka, Muğla; Gökçeada, Çanakkale; Seferihisar, İzmir; Taraklı, Sakarya; Yenipazar, Aydın; Yalvaç, Isparta; Perşembe, Ordu; Vize, Kırklareli; Halfeti, Şanlıurfa; Uzundere, Erzurum; Göynük, Bolu; Köyceğiz, Muğla; Ahlat, Bitlis; Gerze, Sinop) cazibe merkezlerinin pandemi sonrası gerekli hijyen, fiziksel mesafe ve benzeri önlemleri almaları gerekmektedir. Bununla birlikte özellikle iç turizm pazarında keşfedilmemiş ve aşırı kalabalığın olmadığı birçokdestinasyonunda (Özellikle Batı Karadeniz) bu süreçte ön plana çıkartılması için çok önemli bir fırsat olduğunu hatırlatmak isterim. Ayrıca bu cazibe merkezleri pandemi sonrası tanıtımlarla ön plana çıkarılmalı ve gerekli olan tanıtım çabaları da şimdiden planlanmalıdır. İlgili mottolar hazırlanmalı ve öncelikle iç turizme yönelik hazırlıklar yapılmalıdır. Unutulan sakin şehirler yeniden canlandırılmalı ve bu süreçte diğer destinasyonlara da örnek olacak

Yeni normale adapte sürecini başarılı bir şekilde

tamamlayamayan bir işletme özellikle pazarlama faaliyetlerinde büyük sıkıntılar yaşayabilirler. Bu doğrultuda, öncelikle turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmeler

COVID-19 pandemisini doğru teşhis edebilmeli,

insan-insan etkileşiminden doğan bu sektörde

misafirlerin korku ve endişelerini, isteklerini,

ihtiyaçlarını ve beklentilerini doğru belirleyebilmelidir.

uygulamalarla turizmin canlanmasında öncelikli sırada yer almalıdır. Hala devam eden Covid-19 pandemisi sürecinde turist davranışlarının ne şekilde etkileneceğine yönelik araştırmaların yapılması ve sonuçların paylaşılması bilimsel olarak sektörde yer alan yöneticilere ve sektör temsilcilerine fayda sağlayacaktır. Sadece yalnız seyahat edenlere, sakin şehirlere değil aynı zamanda kamp, karavan, yat ve marina ve özellikle ikinci konutlara yönelikte hazırlıkların yapılması oldukça önemli gözükmektedir. COVID-19 sonrası hangi alternatif turizm çeşitlerine eğilimin artacağı iyi analiz edildikten sonra, belki de en önemli konulardan biri olan pazarlama faaliyetlerinin nasıl gerçekleştirileceğidir.

Yeni normal sürecine adapte olmak için tüm tedbirleri alan bir turizm işletmesi aldığı tüm tedbirleri pazarına duyurması gerekmektedir ve bunu yaparken kullanılacak pazarlama faaliyetleri büyük önem taşımaktadır. Peki işletmeler bu konuda neler yapabilir;

• Vizyonunuzu ve misyonunuzu tekrardan gözden geçirerek “sağlıklı ve güvenli turizm” mottosunu ön plana çıkarın,

• Alanında yetkin olan bir pazarlama ajansıyla en az 3 aylık bir anlaşma yaparak pazarlama faaliyeti sürecinin iyi bir şekilde yönetilmesini sağlayın,

• Yeni normal kapsamında yapılan çalışmaları hedef pazarına duyurun,

• Satış ekibinizi gözden geçirin! Sosyal medya ekibinizi gözden geçirin! Satış ve sosyal medya ekipleriniz yeni normale uygun stratejiler, planlamalar üretemiyorlar ise mutlaka profesyonel pazarlama şirketleri ile bir süreliğine de olsa yeni anlaşmalar yapın,

• Fiyatlama stratejilerinizde bu dönem için düşük fiyat politikaları yerine, promosyonlu fiyatlamaları (erken rezervasyon indirimi, 7 gün kal 5 gün öde, 10 gün üzeri konaklamalarda bölgesel turlar vb.) tercih edin,

• COVİD-19 sonrası hem personelinize yaklaşımınızla hem de almış olduğunuz tedbirlerle, misafirlerinizde pandemi ile ilgili olarak pandemi sürecinin tüm yönleriyle mücadele edildiği izlenimi oluşturun.

Tüm bu alınan önlemlerle birlikte COVID-19 pandemisinden dolayı turizm işletmeleri için hazırlanmış olan genelgelere ve yönergelere

hakim olmak büyük önem taşımaktadır. Tavsiyeler de dahil olmak üzere bugenelgelerde ve yönergelerde yer alan salgın tedbirlerini kesinlikle uygulamaya koyun ve web siteleri aracılığıyla da misafirlerinizin alınan bu tedbirler hakkında bilgi almasını sağlayın.Genelge kapsamında misafir girişlerindeki prosedürlerde misafirlerin hissedebileceği huzursuzluğu, nazik, güleryüzlü personeller seçerek, anlayışla geçirmeye çalışın. Otel odalarında maske ve dezenfektan kitlerinin olmasını sağlayın, hatta bunları maliyetlerinin çok az üzerinde satışa sunun. Kahvaltısını odasında almak isteyen misafirler için yeni konseptler geliştirin ve bunları makul bir fiyatla sunun.”Sağlıklı ve Güvenli Tatil Yaşatmak İçin Biz Hazırız”, “Vitamin Dolu Tatil” gibi sloganların uygulanabilirliğine yönelik faaliyetler geliştirin. En önemlisi de ‘Sağlık’ alanında başarıyla yürütülen bu sürecin turizm açısından da muhakkak değerlendirilmesi gerektiğidir. ‘Sağlıklı ve Güvenli Tatil Yaşamanın Tek Adresi Türkiye’ sloganı ve benzerleriyle hem iç turizmde hem de dış turizmde bir avantaj sağlayacağımız kesindir. Ancak bu dönemde ve sonrasında turizmin ilacı iç turizmdir. Dolayısıyla önceliğimiz iç pazar olmalıdır ve bölgedeki yerli halk ve yerel pazarlar ihmal edilmemelidir. Hazırlayacağımız tanıtımlar ve otel içerisindeki tüm bilgilendirmeler Türkçe olmalıdır. Fiyat dengesi sağlanmalı hatta iç Pazar fiyatlaması ile vatandaşlarımız daha fazla memnun edilmeli, yabancı ziyaretçilere göre kendilerini daha özel hissetmeleri sağlanmalıdır.

Yeni normalde “Turizmde en sağlıklı ve güvenli tatiller Türkiye’de”, ‘Sağlıklı bir tatil için güvenilir Türkiye’, ‘Pandemi stresine kısa bir mola, Sağlıklı Tatil, Güvenilir Türkiye!’, ‘Sağlığınıza yatırım fırsatı, Türkiye’ye gelin’, ‘Daha mutlu ve uzun yaşam için, sağlıklı ve güvenilir Türkiye tatili seçin’ gibi mottolarla “sağlıklı ve güvenilir” turizm günlerinde buluşmak üzere.


Unutmayın! İç turizmde hayat varYeni normal normalleşmiyor.

Fiziksel mesafe,maske,hijyen.


Şirketlerin rakipleriyle rekabet edebilmeleri için pazarlama stratejileri üzerine iyi çalışmaları şart. Ancak tarihte minik değişikliklerin pazarlama stratejisine etki ederek, şirketlere milyonlar kazandırdığına dair örnekler de bulunuyor. Minik hilelerle çoğu zaman insanlar reklamı görmeden önce “ihtiyaç duyduklarını bile bilmedikleri” ürünler alabiliyorlar. Biz de şirketlerin milyonlar kazanmasına neden olan 10 basit pazarlama stratejisini yazdık.

1. Jeep ve farların şekli

Yeni bir Jeep modeli piyasaya sürüldüğünde şirket yöneticileri satışların yavaş olduğunu fark etti ancak kimse bunun nedenini bulamadı. Ancak daha sonra şirket pazarlama bölümüne Clotaire Rapaille’i aldı. Alanında uzman olan Rapaille durumu değerlendirdi ve alışılmadık bir öneri buldu; orijinal modellerdeki yuvarlak farları geri getirmek.

Clotaire, Jeep markasının Amerikalı alıcılar için özgürlük, Vahşi Batı, hız ve atlarla özdeşleştiğini düşündü. Başka bir deyişle, sürücüler bu arabada aslında bir at görüyordu. Kare farlar ise bu görünümü bozuyordu. Rapaille’in önerisiyle şirket yuvarlak farları geri getirdi ve satışlarda yeniden bir artış görüldü.

2. Nestle ve kahve kültürü

Japonların çay yerine kahveyi tercih ettikleri bir sır değil ve bu yüzden Nestlé, Japon mağazalarının raflarına kahve koymadan önce çok sayıda pazarlama araştırması yaptı. Araştırma, Japonların içeceği sevdiğini ve satın almaya hazır olduklarını gösterdi. 2020’deki istatistiklere göre, her bir Japon yılda ortalama 2.0 kg kahve çekirdeği tüketiyor.

3. Burger King ve 10 yıllık tweetleri beğenmesi

Dünyanın ne büyük fast food zincirlerinden biri olan Burger King, Twitter’da ilginç bir hamleye imza attı ve kullanıcıların eski tweet’lerini beğendi. Bazı Twitter kullanıcıları, Burger King‘in resmî hesabının, kendilerinin 2010 yılından kalma tweet’lerini beğendiğini dile getirdi. Beğenilen tweet’lerin neye göre seçildiği ise belirsizdi. Marka ise bu hamlesi bir pazarlama stratejisiydi. Markanın menüsünde ilk olarak 2010 yılında boy gösteren Funnel Cake Fries, kısa süreliğine tekrar satışa çıkarılıyordu. Sosyal medya hesaplarından, “2010’daki bazı şeyler yâd edilmeye değer. Tıpkı eski tweet’leriniz ve Funnel Cake Fries gibi.” diye bir paylaşım yapıldı. Bu strateji ise kesinlikle başarılı oldu.

Ünlü MarkalarınMilyonlar Kazanmalarını

Sağlayan10 Pazarlama Stratejisi

Şirketlerin rakiplerinden sıyrılıp büyük kazanç sağlamalarında en etkili noktalardan biri reklam ve pazarlama stratejileri.

Yunus Aygün- Listelist


4. Lay’s ve yeni ambalajları

Lay’s ürünlerinin ambalajını yenilemeye karar verdi. Şirket cips paketlerine güler yüzler yerleştirdi. Ambalaj tasarımı herkesin paketi yüzüne yerleştirebileceği ve komik fotoğraflar çekebileceği şekilde yapıldı. Bu pazarlama stratejisi ise tüm beklentileri aştı. Pek çok sayıda kişi sırf ambalajla fotoğraf çekebilmek için cipsi satın aldı.

5. Naylon çoraplar ve İsveç televizyonu

1962 yılında İsveç Devlet Televizyonu, teknik uzmanı Kjell Stensson’u ekranlara çıkararak yeni bir teknolojiyi tanıttı. Stensson’a göre televizyonlarının üzerini naylon çorapla kaplayan tüm İsveçliler, renkli ekrana kavuşacaktı. Stensson, naylon çorabın ışığı nasıl büktüğünü ve bunun siyah beyaz görüntüleri renkli hale getirdiğini uzun uzun anlattı.

Kampanya 1 Nisan’da yayınladı. Tabii izleyiciler bunun bir şaka olduğunu fark etmedi ve naylon çorap satışları o akşam tavan yaptı. İsveç renkli televizyona ise 1970 yılında geçti.

6. Puma, Pelé ve çözülmüş ayakkabı bağcığı

1970 yılında Meksika, Dünya Kupası’na ev sahipliği yaptı. Ünlü futbolcu Pelé sahaya çıkmadan önce birkaç saniye duraksadı, ayakkabı bağlarını bağlaması gerekiyordu. O anda, tüm kameralar ona odaklandı ve tüm dünya oyuncunun Puma ayakkabılar giydiğini gördü. Söylentilere göre Pele bu göze batmayan reklam için 25 bin dolar aldı.

7. IKEA ve büyük mobilyalar

IKEA 1980’lerde Amerikan pazarına girdi. Satışlar ise şirketin beklediği kadar iyi değildi. Pazarlamacılar ise IKEA mobilyalarının ve diğer ev aletlerinin büyük Amerikan evleri için çok küçük olduğunu fark ettiler.

İsveçli kanepeler çok küçüktü ve perdeler de çok kısaydı. Şirket, mobilya ve eşyaların boyutlarını genişleterek geniş evlere daha iyi uyum sağlamaları yönünde bir karar aldı. Bu adım, Amerikan pazarını fethetme yolunda en önemli adımlardan biri haline geldi.

8. Nivea, oyuncak bebekler ve güneş kremi

Nivea, çocuklar için güneş kremi üretti ve bunun satışını başlattı. Bu yeni bir üründü. Şirket çocuklara cildini korumayı öğretmek istedi, ancak nasıl yapacağını bilmiyordu. Pazarlamacılar ise bu durum için ustaca bir çıkış yolu sundu; oyuncak bebekler.

Güneşte kaldıktan sonra kırmızıya dönmeye başlayacak olan bu oyuncak bebekler çocuklar için güneş kremi ile birlikte satışa sunuldu. Üstelik bebeklerdeki kızarıklık güneş kremi sürüldüğünde geçiyordu. Tabii ki bu kampanya oldukça başarılı oldu.

9. Dominos ve s”ert gerçekler”

Dominos pizza 2010 yılında sansasyonel bir reklam kampanyası başlattı. Reklam filmi, “şimdiye kadar yediğim en kötü pizza” ifadelerini içeriyordu. Dahası pizza hakkında bir sürü olumsuz eleştiri yapılıyordu. Tüm bu eleştirilerin ardından ise şirketin başkanı videoda görünüyor, sonuçlardan rahatsız olduğunu itiraf ediyor ve iyileştirmek için gece gündüz çalışacaklarını vurguluyordu.

Domino’s Pizza, tariflerini ve pişirme teknolojilerini değiştirdi. Ayrıca teslimat sistemlerini geliştirdi. Reklam kampanyası hisse fiyatlarının yükselmesine neden oldu. 2010’da Domino’s Pizza’nın hissesi 9 dolara satılıyordu. Şu an hisse fiyatı ise yaklaşık 400 dolardan satılıyor.

10. Hijyenik pedler ve bilinmeyen ad

Bir önceki yüzyılda regl dönemi hakkında konuşulmazdı. Bu ayıp olarak kabul ediliyordu. Ne yazık ki günümüzde de bazı bölgelerde hala kadınların regl hakkında konuşması ayıp kabul ediliyor. Önceki yüzyılda hijyenik ped üreticileri, yüksek sesle konuşamayacakları malların nasıl tanıtılacağı konusunda oldukça fazla düşündü. Nihayet Kimberly-Clark şirketi hijyenik pedlerini piyasaya sürmek için harika bir isim buldu; Kotex. Kotex’in ne olduğu yalnızca kadınlar arasında biliniyordu. Ürünler kadınlar arasında bir kod haline geldi. Özel olarak elde paketlenen Kotex böylece 1920’de ilk defa pazardaki yerini aldı.

86 | PAZARLAMA | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

Yukarıdaki sözü Nisan başında, karantina döneminde kaleme alıp, internet sitemin açılışına ekledim. Çünkü basit kelimelerle çok önemli tavsiyeler veriyordu.

1. Sağ kal. Anlamayan yoktur herhalde. Kurallara uy, korun. Önce kendine iyi bak, sonra sevdiklerine sahip çık.

2. Kriz yönetimi planı oluştur. Defalarca yazıp çizdiğim önerileri uygula. Zarar göreceksin elbet, ancak her şeye rağmen bu süreçten markanı sağlam çıkar. İtibarını zedeleme. Burası da tamam.

3. Gelelim en kritik yere. İşine yeni bir anlam kat. En önemli yer burası. Ne kadar anlaşıldı şüpheliyim. Açalım.

Markalar ve Anlamlı Markalar

Dünyanın en önemli iletişim gruplarından biri olan Havas, yıllardır bir araştırma üzerinde çalışıyor. İncelemenin merkezinde yer alan soru basit: Yarın, tek parmak şıklamasıyla dünya üzerindeki markaların tamamı yok olsa. Kaçı için üzülürsün? Cevap yüzde 22. Yani piyasada olan her

Pandemi SonrasıMarka Dünyasının SırlarıPandemi SonrasıMarka Dünyasının SırlarıDünya değişiyor sözünü duymaktan sıkıldınız, eminim. Ben size nereye doğru değiştiğini ve o yeni dünyada markanızla nasıl para kazanabileceğinizi anlatayım.

"Salgında iki önceliğin var. Önce sağ kal. Sonra bu süreçten markanı sağlam çıkar. Ve işine yeni bir anlam kat!"

Onur YANIKMarka Stratejisti ve Tasarımcısı

10 markadan 8'i, kimsenin umrunda değil. Geriye kalanlar, tüketicisinin hayatında belli bir değeri ifade eden markalar. İşte bunlara anlamlı markalar (meaningful brands) diyoruz.

Bakın. Dünya tarihi boyunca hiç bu kadar fazla markamız olmamıştı. Sadece Türkiye'de tescilli 2 milyon marka var. 300.000'i de tescil onayı bekliyor. Yani her sektörde ve işte çok sayıda marka var. Gel gelelim 10 markadan 8'i olmasa da olur isimler. Sözde marka yaratmışlar; ancak özde yoklar.

Şimdi bunun üzerine pandemiyi ekleyin. Kafaların yüzde 100 olmasa bile, ciddi oranda değiştiğini.Önceliklerimizin farklılaştığını, hayata başka bir gözle baktığımızı düşünün.

Örnekle anlatayım isterseniz. Bir müşterim Londra'da yaşıyor. 100 milyon doların üzerinde nakdi serveti var. Garajındaki araçlarının değeri 2 milyon doların üzerinde. Pandemi boyunca defalarca konuştuk. Pek çok şey anlattı. Şu sözü hala kulaklarımda çınlıyor: "Onur, dünyanın en lüks araçları aşağıda yatıyor. Bırak kullanmayı, garaja inmeye bile korkuyorum. Zaten binmekte gözüm yok. Gönül rahatlığıyla dışarı çıkıp, birkaç sokak yürüsem yeter. Gerçek lüks buymuş."

Kafanızda bir şeyler oluşmaya başladı mı? Öyleyse devam.

Ne Değişiyor?

Bu yazıyı kaleme alırken, Silk & Cashmere'in sahibi olan Ayşen Zamanpur'un Linkedin mesajıyla karşılaştım. Kendi sektörünü baz alarak "The Show is Finished" demiş.

Şöyle devam ediyor: "Havalı devasa ofisler küçüldü. kapandı. Büyük defileler bitti. Her yerde mağaza açma, her köşeden ceee diye çıkma devri bitti. Modada koleksiyon sayısı azaldı, azalacak. Geri dönüşümlü, çevreci, iyi amaçlı olmak şart.

Hemen değil ama orta vadede jan jan, gösteriş bitiyor. Kalite, kalıcılık, kullanış öne çıkacak. Şeffaf, temiz, makul fiyatlı, iyi kalpli ve muhakkak dijital dönüşümü tamamen başarmış, gerçek omni channel markalar yaşayacak."

Sözlerin tamamına katılıyorum ve altına imzamı atıyorum.

Kelimeleri parça parça alın ve toplayın. Üstüne de

ANLAMLI MARKA başlığını koyun. Ve şunu aklınıza yazın: Ya anlamlı olursunuz ya da yok olursunuz!

Her Yerde Anlam

Moda markası olmanıza gerek yok. Pirinç de satsanız, mobilya da üretseniz fark etmez. Kurumsal ya da bireysel girişim olmanız da durumu değiştirmez. Ya işinize, ürünün ötesinde bir anlam katarsınız ya da yavaş yavaş piyasadan silinmeye razı olursunuz. Bu kadar net.

Üstelik anlamlı gibi olmak yetmez. Yemezler. Bu işi bir sosyal sorumluluk projesi veya PR faaliyeti olarak görmeyin. Bütüncül bir işletme felsefesinden söz ediyorum; dönemsel bir faaliyetten değil.

Pandemi sonrası nasıl işe geri dönerim, tekrar nasıl para kazanırım, markamı hangi adımlarla büyütürüm diyen arkadaşım. Cevap çok açık: Anlamını keşfederek ve dünyaya anlatarak. Bulması kolay mı? Değil. Herkes bunu başarabilecek mi? Hayır.

Bana göre bundan daha iyi bir fırsat olamaz. Şanslısın, çünkü pandemi sonrası dönem anlamlı markaların devri olacak.

Tamam. Belki bir Amazon, Apple ya da Nike olamayabilirsin. Ancak kendin olarak, beraberinde anlamlı işler yaparak sektöründe iz bırakabilir ve daimi bir müşteri kitlesi oluşturabilirsin.

Anlam nasıl bulunur ve uygulanır. Hayatta en iyi yaptığım iş bu. Fakat sana söylemeye niyetim yok. Ne kadar ekmek o kadar köfte. Uygulanacak olan sensin. Bulan da sen olmalısın.

Hadi bakalım. İyi anlamlar.

"Onur, dünyanın en lüks araçlarıaşağıda yatıyor. Bırak kullanmayı,

garaja inmeye bile korkuyorum. Zaten binmekte gözüm yok.

Gönül rahatlığıyla dışarı çıkıp, birkaç sokak yürüsem yeter.

Gerçek lüks buymuş."

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | PAZARLAMA | 87

88 | KİŞİSEL GELİŞİM | GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ

Duygusal Zekanızı Kullanmayı

Biliyor Musunuz?

DUYGUSAL ZEKANASIL GELİŞTİRİLİR?Öncelikle beş duyu organımızdan biri aracılığıyla dış etken, dürtü, ileti alıyoruz. Diyelim ki otoparkta aracınızın önüne bir başka araç park etmiş ve etrafta kimse yok. Aynı zamanda araç üzerinde telefon numarası da yok. Burada şöyle bir süreç işliyor. (Daniel Goleman’ın Duygu Tanımı)

BİR HİS –“KÖTÜ HİSSEDİYORUM”Hisse özgü düşünceler – “Saygısız adam park edecek başka yer bulamış. Gideceğim yere geç kalacağım” Psikolojik ve biyolojik haller – “Hafiften geriliyorum, hafif bir kalp çarpması başlıyor” Bir dizi hareket eğilimi – “Kendi aracımın kornasına uzun uzun basayım, gelince de ağzıma geleni söyleyeyim” diye düşünüyorum. Dikkat ederseniz, son madde sadece bir dizi hareket eğilimi. Bunun ne olacağı, ne zaman olacağı, hangi tonda olacağı kesinlikle kişiye bağlı. Bunu tetikleyen ise “Hisse özgü düşünceler”. Bunu değiştirdiğimizde sonuçlar da değişecektir. Düşüncelerimizi etkileyenler genel olarak; değerler, inançlar, beklentiler ve hislerdir. Bu çerçevede hayatımız boyunca oluşturduğumuz “Bilişsel çarpıtmalar” devrededir. Bunlar David Burns tarafından derlenmiştir.

Gün içerisinde defalarca birbirinden farklı duygu halleri yaşıyoruz ve bu anlar; düşündüklerimizi, davranışlarımızı, tepkilerimizi, moralimizi, motivasyonumuzu, sağlığımızı, kısaca her şeyimizi etkiliyor. Peki, bu durumun bizi olumsuz etkilememesi için ne yapmalıyız? Yaşadığımız duygu durumlarının üstesinden gelebilmenin en büyük anahtarı: Duygusal zeka ve onun duygusal farkındalık yaratan öz denetim adımları. Karşılaştığınız olumsuz duygu durumlarının üstesinden gelebilmeniz için Duygusal Zeka Eğitmeni Eray Beceren’in size önerileri var.

GM TURİZM & YÖNETİM DERGİSİ | KİŞİSEL GELİŞİM | 89

Bilişsel çarpıtmalar, birçok durumda işimize yarar; ama bazı durumlarda bizi zora sokabilir. Hatta yoğun, uzun süreli, işlevsiz olumsuz duyguların sebebi de bilişsel çarpıtmalar olabilir. Kendinizi üzgün, öfkeli ya da olumsuz başka bir duyguda hissettiğiniz bir zamanı ve o zamanda zihninizden geçen düşünceleri hatırlayın.

YA HEP YA HİÇ DÜŞÜNCESİHer şeyi siyah ya da beyaz görürsünüz. Eğer performansınız mükemmelin altındaysa kendinizi tamamen başarısız bulursunuz.

AŞIRI GENELLEMETek bir olumsuz deneyimi sürekli olarak tekrar edecekmiş gibi görürsünüz.

ZİHİNSEL FİLTRESadece olumsuz yanları, bazen tek bir olumsuz detayı görür, onlarla uğraşır durursunuz. Olumlu yanları tamamen görmezden gelirsiniz ve gerçeğe bakışınız bir damla mürekkebin tüm şişedeki suyu bulandırması gibi kararır.

OLUMLUYU GEÇERSİZ KILMAKOlumlu olayların şu ya da bu nedenlerden dolayı “Sayılmaz” olmasında ısrar edersiniz. Böylece günlük hayatınızla ters düşen olumsuz bir düşünceye kapılırsınız.

SONUÇLARA ATLAMAVardığınız sonucu destekleyecek kesin kanıtlar olmamasına rağmen olumsuz bir değerlendirme yaparsınız.

Akıl okumak: Kendinizce birinin sizin hakkınızda olumsuz düşündüğünü düşünür, araştırmaya bile gerek duymazsınız.

Falcılık: İşlerin kötü gideceğini öngörür, kehanetinizin bir gerçek olduğuna ikna olursunuz.

AŞIRI BÜYÜTME YA DA KÜÇÜLTME

Hatalarınızı ya da başkalarının değerini büyütür, başarılarınızı ya da başkalarının

hatalarını küçültürsünüz.

DUYGUSAL KARARLAROlumsuz hislerinizin aslında geçeği yansıttığına

inanırsınız. “Suçlu hissediyorum, o zaman suçluyum.”

MELİ-MALİ CÜMLELERİKendinizi, başkalarını ya da deneyimlerinizi –meli, -malı’larla değerlendirirsiniz.

ETİKETLEME VEYANLIŞ ETİKETLEMEAşırı genellemenin uç halidir. Hatanızı tarif etmek yerine, kendinize olumsuz bir etiket yapıştırırsınız. “Ben beceriksizin tekiyim!” Yanlış etiketleme bir olayı çok renkli ve duygu yüklü bir dille anlatmayı içerir. KİŞİSELLEŞTİRMEKendinizi aslında başlıca sorumlusu olmadığınız bir olayın nedeni olarak görürsünüz ya da aslında sizinle ilgisi olmayan bir sözü, davranışı üstünüze alınırsınız. Bu çarpıtmalardan biri ya da birkaçı o olayı yaşadığınız an sizi yönlendirir. Mesela otopark olayında “Saygısız adam, park edecek başka yer bulamış, gideceğim yere geç kalacağım” derken; “etiketleme ve yanlış etiketleme”, “aşırı genelleme” bilişsel çarpıtmalarını yapıyoruz. Bu az sonra aracının başına gelecek kişiye karşı tavrımızı ve söylediklerimizi olumsuz etkileyecektir. Hisse özgü düşünceler önemlidir, demiştik. Bu düşünceleri ıslah etmek için birinci adım; bilişsel çarpıtmaları farkına varmak ve bunları tekrar etmemek. Düşüncelerimiz konusunda yapabileceğimiz bir başka şey ise “Olayların ve insanları iyi tarafını görmek” konusunda çaba sarf etmektir. Bu konuda bize yol gösteren ise Prof. Martin Seligman’ın pozitif psikoloji yaklaşımıdır; Kişisel- bu benimle ilgili – “Böyle şeyler hep benim başıma gelir. Başka araba yok sanki benimkinin önüne park etmiş” Kalıcı- hep böyle olacak – “Bu hep böylemi olacak? Allahım neydi günahım.” Kaplayıcı-her alanı etkiliyor. – “Başka konularda da bu hep böyle. Bende bir terslik var kesin.” Olayların ve insanların iyi tarafını görmek için önerisi ise GSÇ formülünü uygulamak; Geçici- bu da geçecek – “Acil bir durum vardır. Az sonra buluruz ve aracını çeker.” Soyutlanmış- bu sadece bir bölüm – “Olur böyle şeyler” Çaba azlığı- eğer daha çok çabalarsam başarabilirim – “Şimdi bu işe kesin bir çözüm buluruz. Sakin olup ne yapabileceğimize bakmalıyım.”

Bu değerlendirmeler, kişiyi harekete geçirme konusunda da önem taşımaktadır. Kişinin, yaşam içinde karşılaştığı olumsuzlukların üstesinden iyimser bakış açısıyla gelmesini sağlar. Aynı zamanda bu yaklaşımlar, duygularla dostluk kurma konusunda önemli adımlardır. Sakin, soğukkanlı, karşısındakini dinleyen bir birey olarak iletişim kurmak, olumlu iletişimin önünü açar. /Eray Beceren / Duygusal Zeka Eğitmeni-Kariyernet- Konuk Yazar

Documents

Motivasyon teknikleri çalışanların yaşantılarına, önceliklerine ve iş hayatına bakış açılarına göre ayarlanmalıdır. Herkesin motive olacağı yöntem farklı olduğu