68
T.C. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ YIL: 9 SAYI: 42 NİSAN-MAYIS-HAZİRAN 2009 ÖZEL SAYI

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

  • Upload
    others

  • View
    18

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

T.C. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞIİŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ

YIL: 9 SAYI: 42 NİSAN-MAYIS-HAZİRAN 2009

ÖZE

L SAYI

Page 2: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

bu sayıda

9 22

KURUMDAN HABERLER

60

34 44

GÜVENLİK KÜLTÜRÜNÜN OLUŞTURULMASINDAYEREL DİNAMİKLERİN ROLÜProf.Dr. Abdulvahap YİĞİT,Nabi İNCE,Tülin TÜZÜN,

Dr. Sven TIMM,Ayfer ÇIRAK,

Uludağ ÜniversitesiOlay Gazetesi

Türkiye Küçük ve Orta ölçekli işletmeleSerbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı

Alman Yasal Kaza Sigortası Kurumu (DGUV)KALDER (Bursa)

r,

TEKSTİL SEKTÖRÜNDEİŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİMehmet ARIK,İlhami ÖZTÜRK,Dr. Bülent ŞİMŞEK,Halil KUTLU,Olaf PETERMANN,

Baş İş Müfettişi, İş Teftiş Bursa Grup BaşkanlığıBursa Organize Sanayi Bölgesi

İş Sağlığı ve Güvenliği Merkez Müdürlüğü (İSGÜM)Kimya Mühendisleri Odası

ISSA Elektrik Bölümü Başkanı

METAL SEKTÖRÜNDEİŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİYüksel YAŞAR,Ali TURHAN,Altan ÇETİNKAL,Dr. Ayşe ÖZTÜRK,Bedri TEKİN,

Baş İş Müfettişi, İş Teftiş Bursa Grup BaşkanlığıKimya Yüksek Mühendisi, Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi

Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS)İş Sağlığı ve Güvenliği Merkez Müdürlüğü (İSGÜM)

Makine Mühendisleri Odası

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİHİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ

Prof. Dr. Brigitte FRONEBERG,Yaşar ATA, Baş İş Müfettişi,

Dr. Nuri VİDİNLİ,Dr. Nilüfer Özbek SCIMEMI,

Doç. Dr. Pir Ali KAYA,

Alman İSG Enstitüsü Müdürüİş Teftiş Bursa Grup Başkanlığı

İş Sağlığı ve Güvenliği Merkez Müdürlüğü (İSGÜM)SB Temel Sağlık Hiz. Genel Müdürlüğü

Uludağ Üniversitesi

Page 3: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

içindekiler

KURUMDAN HABERLER60

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİHİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİProf. Dr. Brigitte FRONEBERG,Yaşar ATA,Dr. Nuri VİDİNLİ,Dr. Nilüfer Özbek SCIMEMI,Doç.Dr. Pir Ali KAYA,

Alman İSG Enstitüsü Müdürü

Baş İş Müfettişi, İş Teftiş Bursa Grup Başkanlığı

İş Sağlığı ve Güvenliği Merkez Müdürlüğü (İSGÜM)

Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Uludağ Üniversitesi

44

TEKSTİL SEKTÖRÜNDEİŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİMehmet ARIK,İlhami ÖZTÜRK,Dr. Bülent ŞİMŞEK,Halil KUTLU,Olaf PETERMANN,

Baş İş Müfettişi, İş Teftiş Bursa Grup BaşkanlığıBursa Organize Sanayi Bölgesi

İş Sağlığı ve Güvenliği Merkez Müdürlüğü (İSGÜM)

Kimya Mühendisleri Odası

ISSA Elektrik Bölümü Başkanı

22

METAL SEKTÖRÜNDEİŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİYüksel YAŞAR,Ali TURHAN,Altan ÇETİNKAL,Dr. Ayşe ÖZTÜRK,Bedri TEKİN,

Baş İş Müfettişi, İş Teftiş Bursa Grup Başkanlığı

Kimya Yüksek Mühendisi, Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi

Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS)

İş Sağlığı ve Güvenliği Merkez Müdürlüğü (İSGÜM)

Makine Mühendisleri Odası

34

AÇILIŞ KONUŞMASI3

GÜVENLİK KÜLTÜRÜNÜN OLUŞTURULMASINDAYEREL DİNAMİKLERİN ROLÜProf.Dr. Abdulvahap YİĞİT,Nabi İNCE,Tülin TÜZÜN,

Dr. Sven TIMM,Ayfer ÇIRAK,

Uludağ Üniversitesi

Olay Gazetesi

Türkiye Küçük ve Orta ölçekli işletmeler,Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı

Alman Yasal Kaza Sigortası Kurumu (DGUV)

KALDER (Bursa)

9

Dergide yayımlanan yazılar kaynak gösterilerek

iktibas edilebilir. Yayınlanan yazılardan doğacak

sorumluluk yazara aittir.

Tasarım / Baskı

İletişim:

ART Ofset Matbaacılık

Yay. Org. San. Tic. Ltd. Şti.

2. Cd. 38. Sk. No: 8/11

06520 Balgat / Ankara

Tel: 0312. 284 41 25

Fax: 0312. 284 29 89

[email protected]

Yazışma AdresiÇalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıİş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü

İnönü Bulvarı No: 42 İ - Blok Kat 406100 Emek / Ankara

Tel: 0312. 296 68 20 - Faks: 0312. 215 50 [email protected]

Page 4: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ

Kasım ÖZER

İsmail GERİM

Mustafa BİRBENLİ

Yazışma AdresiÇalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı

Üç ayda bir yayımlanır.Ücretsizdir.

İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü AdınaSahibi

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü

Yayın Yönetmeni

Yayın Kurulu

İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğüİnönü Bulvarı No: 42 İ - Blok Kat 4

06100 Emek / AnkaraTel: 0312. 296 68 20 - Faks: 0312. 215 50 28

www.isggm.gov.tr - [email protected]

Dr. Ğı

Dr.ğ

İ İİ İ

İİ İ İ

Dr. İ İ İ

Adnan A IRA. R za ERGUN

Buhara ÖNALÇi dem ÜNALDemet ÜNVER

Garip ERELsmail GÜLTEK N

smail ÇEL KN. Gül NCEKARANeslihan D M C

Nuri V D NLÖ. Deniz ERATAK

Bu derginin tüm içeriğinin telif hakkı kuruma aittir.Dergi içeriğinin tamamen ya da kısmen elektronik,mekanik, fotokopi veya başka biçimde çoğaltılması

kurumun iznine tabidir.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞIGENEL YAYIN NO: 158

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİMAKALE YAZIM KURALLARI

İş Sağlığı ve Güvenliği

azar(lar)ına telif ücreti ödenmez.

3.

4.

5.

6.

7.

8.

9.

10.

11.

Gönderilecek makaleler, iş sağlığı ve güvenliği alanı ile doğrudanveya dolaylı ilgili, orjinal araştırma veya derleme şeklinde olmalıdır.

Makalelerin başlığı metne uygun, kısa ve açık ifadeli olmalı, büyükharfle ve koyu karakterde yazılmalı ve başlık satırı ortalanmalıdır.

Yazar ad ve soyadları başlığın altına konulmalı, ünvan ve adreslersoyadın son kısmında üst indis şeklinde veya daha çok (*) ilesayfanın alt bölümündeki çizgi altına yerleştirilmelidir.

Yazılar, A-4 kağıdının tek yüzüne, üstten ve sol yandan 4'er cm, sağyandan ve alttan 2'şer cm bırakılarak yazılmalıdır. YazımdaMicrosoft Word programı kullanılmalı, Times New Roman fontu ile12 punto olarak yazılmalı ve basılmış bir adet makale ile birliktemakalenin kaydedildiği cd de gönderilmelidir.

Makale en az 2, en çok 6 sayfa olmalıdır. Satır aralarında 1.5 cmboşluk bırakılmalıdır.

Şekil, tablo ve grafikler makale içine yerleştirilmeli, şekil vegrafiklerin numara ve başlığı alt kısma yerleştirilmelidir. Şekil vegrafikler bilgisayar ile çizilmemiş ise aydıngere çini mürekkebi ileçizilmiş olmalıdır.

Yazıların ilmi ve hukuki sorumluluğu tamamen yazar(lar)ına aittir.Gönderilen yazıların doğrudan veya bazı düzeltmeler yapılarakyayınlanmasına veya yayınlanmamasına Yayın Kurulu'nca kararverilir.

Gönderilen yazılar yayınlanıp yayınlanmamasına bakılmaksızınyazar(lar)ına geri verilmez. Ancak Yayın Kurulu'nun görüşüdoğrultusunda yeniden düzenlenmesi söz konusu olduğundayazar(lar)ına gönderilir.Y

1. “ Dergisi“ Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’nün sürelibilimsel yayını olarak üç ayda bir yayınlanmaktadır. Bu dergininamacı, İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda yapılan araştırmalar,ilginç olgu bildirimleri, derlemeler türünden yazılar ile okuyuculararasında bilgi alışverişini sağlamak; özellikle İSGGM’nün kuruluşamacı olan konularda ülkemizin bilimsel gelişimine katkıdabulunmaktır.

Derginin yayın dili Türkçe’dir. Yazıların Türk Dil Kurumu’nun Türkçesözlüğüne ve yeni yazım klavuzuna uygun olması gerekir. Ancakdeneysel çalışmalar, klinik çalışmalar ve olgu sunumları içinİngilizce başlık, İngilizce özet ve İngilizce anahtar kelimelerinbulunması zorunludur. Kısaltmalar uluslararası kabul edilenşekilde olmalı, ilk kullanıldıkları yerde açık olarak yazılmalı veparantez içinde kısaltılmış şekli gösterilmeli ve metin içinde dahasonra kısaltmaları kullanılmalıdır.

Kaynak numaraları metinde parantez içinde ve cümle sonundabelirtilmeli, metin sonunda eserin içindeki geçiş sırasına görenumaralandırılmalıdır.

2.

Page 5: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

İş sağlığı ve güvenliği toplum içinduyarlılık gerektiren bir önem arz et-mektedir.

Şair Halil Kibran a çalışma konusun-da ne düşünüyorsun diye sorulduğundaşöyle cevap verir, aslında kainat herinsan için o insana dair bir hayal kurar vebunun için bir yer oluşturur, eğer o insanbu kainatta kendisi için kurulan hayali,rolü oynar ise dünya düzenli değişir, amaaksi takdirde düzen bozulur. Ve şair şöyleşiirsel bir üslupla anlatmaya devamederek çalışma konusuyla ilgili temelnoktaları, kritik kavramları bize öğretir:

Dünya durur değişim olmazsa.Değişim kör olur bilgi ile aydınlanmazsa.Bilgi boşuna yüktür eyleme dönüş-mezse. Eylem bereketsizdir sevgi ileyoğrulmazsa. Sonra tekrar şöyle bir sorusorar:

Eğer sorarsanız sevgi ile yoğurulmak

ne demek diye; bir insanın halıyıdokurken en sevdiği insanın yürüye-ceğini düşünerek ilmek atmaktır.Ekmeği pişirirken en sevdiği insanınyiyeceğini düşünerek hamuru yoğur-maktır.

Kurallar belli. Bize 5 ana hususveriyor: 1- Değişim vardır ve değişimeuyum sağlamak zorundayız, uyumsağladı ğımız müddetçe varlığımızdevam eder. 2- Bunun ana rehberibilgidir. Şayet bilgi olmaz ise yapılacakher şey eksik olur. 3- Bilgiye sahip olmakda yetmez, bunu eğitime, ilme dönüş-türmeli onu hayatımızın içine dahilederek bir kültüre, bir bilinç düzeyinegetirmemiz, eriştirmemiz gerekir. 4-Aslında eylem de yetmez, yaptığımız işiseverek yapmıyorsak, yaptığımız işekendi hayatımız içinden bir değer biranlam katmayı başaramıyor, taşıyamı-yorsak o zaman o da anlamsız kalır.

nerede eksik yaptığımızada dönüp bakmaya ihtiyacımız var.Çünkü bunlar aslında herhangi bir hususiçin yeterli öğeler, faktörler olabilir amaberaberinde bütün bunların içselleş-tirildiği bir bilinç düzeyine ulaştığı biryaşam tarzına dönüştüğü kültüre ihtiya-cımız var.

Bu açıdan bakıldığında, bizim topye-kün, konuyla ilgili aktörler ile beraberyaptığımız işe değer katmaya daihtiyacımız var. Yeni bir yaklaşım tarzına,zihniyet değişimine, her şeyden önce birmisyona ihtiyacımız var. Eğer Çalışma veSosyal Güvenlik Bakanlığı na sadeceçalışma hayatını düzenlemek, çalışmabarışını sağlamak, işyerlerinde iş sağlığıve güvenliğini tesis etmek, sosyalgüvenliği sağlayacak istihdam fırsatlarıyaratacak şartları geliştirmek diyebakıyorsanız, sadece bu yetmeyecektir.Eğer işveren olarak sadece üretimyapmayı öne alarak, ürünlerinizi uygunpazarlarda pazarlamak, satmak içinönlem alacaksanız bu da yetmeyecektir.Öyleyse bizim ilgili aktörler olarakhepimize düşen sorumluğu gözdengeçirmeye, ama beraberinde tüm bun-ların bir bilinç düzeyine eriştiği, biryaşam tarzına dönüştüğü bir kültüreihtiyacımız var.

ÇSG Bakanlığı çok sayıda müfettiş ilegelip denetim yapabilir, denetimlerinsayısını artırabilir, ama bu yaklaşım tarzıile işi götürmek zihniyetimizi, hemen,yeterince değiştirmediğimiz anlamınagelir. Birbirimizin sorumlulukları oldu-ğunu düşünüyorsak daha demokratik-leşmiş bir zemin içerisinde birlikte bu işiyerine getirme durumundayız. İşçiler buişin aktörü iseler o zaman bana bir şeyolmaz düşüncesinden, yaklaşımındanvaz geçmelidirler, bana bir şeyler olmazdeğil bana, bize bir şeyler oluyordemelidirler.

2007 yılında 1.116.638 işyerindeçalışan 8.505.390 işçiden 80.602 si işkazası geçirmiş, 1208 işçi meslekhastalığına yakalanmıştır İş kazaları vemeslek hastalıkları neticesi 1044 çalışan

'

Geleneksel yöntemlerde konu ileilgili yeni kanunlar çıkarmak, yeniteknolojiye sahip olmak ve fiziki binalaryapmak elbette gerekiyor, bütünbunlara ihtiyaç var, ama bütün bunlaryapılmasına rağmen eğer işler yolundagitmiyorsa, dönüp kendimize bakmamızgerekir, nerede eksiğimiz var sapta-mamız lazım,

.

'

'

Ömer DİNÇERÇalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 3

Page 6: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

vefat etmiştir. 2009 yılı Ocak ayından buyana sadece Bursa'da aşağı yukarı 435 işkazası meydana gelmiş buna karşın 25insan hayatını kaybetmiştir. Bütünbunlara bakıldığında bizim bir tarafıyla işkazasına, bizatihi bu kazaya maruz kalaninsanlarımız için, çok ciddi tavırlar,önlemler almamız gerekir. Diğer taraftanişverenler için bu bir maliyet ögesideğildir. İş sağlığı ve güvenliği sebebiylealınmayan tedbirlerden dolayı ortayaçıkan maliyet, iş sağlığı ve güvenliği içinalacağınız tedbirlerin maliyetlerindençok daha fazladır.

Sağlık için, güvenlik için yapılacakyatırımlar işletmelerde uzun vadedehem ekonomik anlamda hem de sosyalanlamda daha büyük faydaların getirisiolacaktır.

İş sağlığı ve güvenliği konusundatopyekün herkesin birtakım duyar-lılıklara sahip olması gerekir. İşverenlersadece işyerlerinde iş sağlığı vegüvenliği için tedbir almak yerine, aynızamanda kendi tedarikçilerinin butedbirleri alıp almadıklarını göz önünealarak tedbir almayanlara müeyyideleruygulayabilirler.

İş sağlığı ve güvenliği konusunda herkesin ve her kesimin çok ciddi bir bilinçdüzeyine ulaşması gerekir. Ülkemizde işhayatının, çalışma hayatının kalitesinigeliştirmek için, iş sağlığı ve güvenliğimeselesini sağlam bir zemineoturtmalıyız.

Bu zemin sağlam değilse çalışmahayatının kalitesini yükseltme,iyileştirme fırsatını yakalayamayız.

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi4

açı

lış

ko

nu

şma

Page 7: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Sorunumuzsorumsuz işverenyani işvereninsorumsuzluğu birsorun.

ÇalışmaSosyal taraflar ile birlikte,

aylar, günler geceler boyunca çalışarak

mevzuatlar da dahil olmaküzere,

kapattık

Tahripkar sendikacılık önemli

teşhis konulacak

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıiş sağlığı ve güvenliği konusunda olumluadımları atıyor bundan sonra da atmayadevam edecektir. Çalışanlarımıza sağlıklıbir ortamda sağlıklı bir çalışma hayatıdiliyorum.

hayatının sorunları bilindiğigibi çoktur.

önemli mesafeler aldık. Sosyal güvenlikmevzuatını iş sağlığı ve güvenliğireformunu

taraflar ile birlikte yasalaştırdık.

Genel sağlık sigortasını 71 milyonaşamil bir şekilde yürürlüğe koyduk.İstihdam paketi diye bilinen çalışma vesosyal hayatı düzenleyen, dış ülkeleriçerisindeki çok dezavantajlı duru-mumuzu ortadan kaldıran düzenlemeleryaptık.

Günümüzde mutlak surette 2821 ve22 sayılı yasanın, 4688 sayılı yasanın vebugünün konusu olan iş sağlığı vegüvenliği ile ilgili Başbakanlığa sevkedilen ve sosyal taraflar ile birlikteçalışılan yasanın kısa sürede yasalaş-masına ihtiyaç vardır. Sendikal mevzuatınmeclis gündeminde ilave taleplerin dedikkate alınarak kısa süre içerisindeyasalaşma zarureti bulunmaktadır.Bunların bilinci içinde çalışmalarımızısürdürmekteyiz. Bu ve benzeri yasalarıntümünü yasalaştırsanız da yasaya hayatverecek olan insandır veya yasayıuygulayan insandır. İnsan unsuru son

derece önemlidir. 7'den 70'e herkesinbilinçlenmesi gerekir, bilinç çok önemlibir unsurdur. Çalışanın, işçinin bizatihikendisinin güvenlik konusunda bilinç-lenmesi gerekiyor aksi takdirde iş kaza-larının önüne geçmek mümkün değildir.Tuzla'da önemli bir tersanenin 46 eksiğinitespit ederek . Bunlar önemlieksikliklerdi, yemekhane denilen yer işçi-lerin üzerlerine çökmek üzereydi ve bu-nun benzeri bir çok 46 eksik görüldü.Nerede müeyyide uygulanıyorsa yapıl-ması gereken prosedürün takipçisi olmakdurumundasınız. Çünkü insan sağlığı veinsanın getirisi her şeyin üstündedir,bunun pazarlığı, bir başka şekildealgılanışı olamaz. Tuzla'da bu çalışmayapılırken enteresan olan işverenin bueksiklikleri 5 gün gibi kısa bir süredegiderilebileceğini söylemesiydi, sonundagördük ki eksiklikler tamamlanmamış.

birsorundur. Yapıcı olmak değil tahripetmeye yönelik bir sendikal yaklaşım...Bilinçsiz çalışan ve işveren ile birlikte buüçü bir araya geldiğinde felaketinrakamlarını daha da çoğaltmak müm-kündür. Ayrıca bu olumsuz tablolardünyada Türkiye'nin imajını bozantahlillere vesile olmaktadır.

İş sağlığı ve güvenliği bilincini hepbirl ikte yaymamız, gelişt irmemizgerekiyor. Bu meseleyi sadece iş yerleriteftişi ile müfettiş ile halletmek mümkündeğildir.

Slikozis hastalığı ile ilgili çok yoğundenetimler yapıldı. Verilere göre kayıt dışıslikozis hastalığı olan işyeri yok, fakat halamerdiven altında kot beyazlama devamediyor, açık alanda devam ediyor veişçinin ciğeri kum doluyor 30-35 yaşındahayata veda ediyorsa bu sorumsuzlukyalnız birilerine atılacak sorumlulukdeğildir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıise bu konunun da gereğini yapmamızlazım. Bu sorumluluğu bakanın, işçinin,işverenin bilmesi yetmez, o halde herkesbu konuda bir duyarlıl ığı ortayakoymalıdır.

Meslek hastalıkları hastanesindeyaşananlar içler acısıdır. Türkiye bunu haketmiyor, Türkiye böyle ortamları haketmiyor. Böyle işverenleri hak etmiyor. İşsağlığı ile ilgili düzenlemeler yapıldı.Türkiye'de 3 tane meslek hastalıklarıhastanesi var. Bütün üniversiteleremeslek hastalığı teşhisi için çağrıdabulunuldu. Meslek hastalıkları hastaneside üniversitelere kapısını açacakhaldedir. Tıp camiası açısından bu önemlibir adımdır. Çünkü bir çok hasta, meslekhastası olarak hastaneye gelmesinerağmen doktorun meslek hastalığı ileilgili bilgisi, sağlık çalışanının gündemin-de meslek hastalığı olmadığı için teşhiserutinden başlıyor, meslek hastalığınıgözden kaçırıyor. Üniversite hastaneleribu çalışma kapsamına alındı, artıkmesleki durumundan hareket edilerek

ve önleyici bir durum,tablo ortaya çıkmış olacaktır.

Faruk ÇELİKDevlet Bakanı

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 5

açı

lış

ko

nu

şma

Page 8: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Küresel istatistikler 2.3 milyoninsanın her yıl küresel boyutta ölümcülolan ve sakatlıkla sonuçlanan iş kazala-rına, meslek hastalıklarına maruzkaldığını göstermektedir. 2008 yılındaSeul'de yapılan 18. Dünya Kongresi'ndeILO'nun belirlediği sayılarda 100 binlikbir artış olduğu görülmektedir. Buson derece ürkütücüdür, bir cankaybının hiçbir şekilde maddi karşılığıyoktur. Bunu ölçebilecek herhangi birdeğer yoktur yeryüzünde, insan hayatıçok önemlidir.

Bir iş kazasının çalışanın ailesinegetirdiği yükler olduğu gibi ayrıca sosyalgüvenlik sistemlerine, sosyal yardımsistemlerine getirdiği çok ciddi maliyükler de vardır. Bu konuda harcanacakp a r a n ı n ö l ç ü m ü o l a m a z , b u n uölçebilecek herhangi bir değer yokturyeryüzünde, çünkü bu insan hayatıdır. İşkazaları ve meslek hastalıkları sonucuortaya çıkan maliyet dünyadaki gayri safi

hasılanın yüzde 4'üne denk gelmektedir.son derece önemlidir.

Tüm toplumlarda iş kazaları, meslekhastalıkları olmaktadır. Bu sayılarınoranları toplumların gelir düzeyine göredeğişim gösterir, iş sağlığı ve güvenliğibugün gelişmiş ülkelerden en azgelişmiş ülkelere varana kadar bütünülkelerin öncelikli konularından biriolmak zorundadır.

Dünya Sağlık Örgütü'nün bu amaçlaçıkarmış olduğu bir dizi uluslararasıstandartlar vardır.

Türkiye başat 2 ILO sözleşmesini, 155sayılı sözleşmeyi iş sağlığı ve güvenliğisözleşmesini ve 161 sayılı iş sağlığı vegüvenliğinin yönetimi ILO sözleşmesini,ayrıca 2006 yılında da 187 sayılı üçüncüsözleşmeyi; İş sağlığının ve güvenliğiningeliştirilmesi için bir çerçeve sözleşmeyikabul etti.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıbünyesinde iş sağlığı ve güvenliği yasaçalışmalarının sonuçlanması halindeTürkiye 187 sayılı sözleş meyi deonaylayacak noktaya gelecektir.

Yeryüzünde madenlerde çalışanlarınyaklaşık %50'si slikozis, pnömokonyozhastalığına maruz kalmaktadır. Bumadenlerdeki çalışma koşullarının ağır-lığından, ortaya çıkan zararlı tozlardanoluşan bir hastalıktır. Pnömokonyozhastalığının tespiti konusunda ILO2000'li yılların başlarında Çalışma veSosyal Güvenlik Bakanlığı ile birlikteeğitim proğramı yapmıştır. Eğitimprogramı sonucunda röntgen filmle-rinin sağlıklı okunabilmesi, teşhislerinsağlıklı yapılabilmesi sağlanmıştır.Bugün Türkiye'de iş yeri hekimleri bazın-da çok ciddi bir kapasite oluşmuştur.Bakanlık İş Sağlığı ve Güvenliği GenelMüdürlüğü'nün girişimi ile 2009 Mayısayı sonunda pnömokonyoz okuyu-cularının eğitimi programı yapacaktır.

İş sağlığı ve güvenliği konusutoplumun tüm katmanları tarafındanbenimsenerek, yaşanan ortamın birkültürü, yaşamın bir parçası olarakalgılanmalıdır. Şayet iş kazalarının,meslek hastalıklarının asgariye indiril-mesi isteniyorsa bunun için önceliklekamunun ve devletin belirli bir yasalçerçeveyi belirlemesi gerekir. Bu yasalçerçevenin belirlenmesinden sonra buyasaların denetlenmesi, uygulanmasızorunludur ve son derece önemlidir.

Sorumluluk önemli bir konudur. İşverenlerin de yasa koyucuların belirledi-ği koşulları kendilerine önerdiği,öngördüğü, zorunlu tuttuğu koşullarıişyerlerinde mutlaka yerine getirmelidir.

İşyerlerinde eksikliklerin olmasıhalinde, yasa koyucunun aldığı bütünyasal tedbirlerin işveren tarafındanuygulanmaması halinde yapılmış olanyasaların hiçbir önemi yoktur. Dolayısı ilek amunun yasa bel ir lemesinden,çerçeveyi belirlemesinden sonra başatsorumluluk işverene düşmektedir. İşçikesiminin de sorumluluğu vardır. Busorumluluk kendisine düşen görevleri,işverenin kendisinden istediği önlemlerimutlaka yerine getirme, işyerindeöngörülen kişisel koruyucuları kullanmazorunluluğudur. Tuzla da olaylarıngündemde olduğu zaman iş yerleriniizledik, durumu inceledik. İyi koşullar-

sayı

Bu bedel

'

Gülay ASLANTEPEILO Türkiye Temsilcisi

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi6

Page 9: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 7

daki bir tersaneyi gezerken bir işçimizin,kaskı ve ayağında lastik pabucu vardı,kaynak yaptırılıyordu. Kendisine gözlü-ğün nerde diye sorduğumda gözlüğünükaskının içinden çıkardı, işvereninuyarısı ile taktı. Bu işçinin sorumsuzluğu-nun örneğidir.

Demek ki aslında koruyucu dağıtmakda yetmiyor. İşçiye koruyucuları nasılkullanacağı, kullanmadığı takdirdekiyaptırımları, uygulamaları öğretmek,hatırlatmak gerekiyor. Gerçekten de üçkesimin üzerine düşen çok belirginsorumluluklar var. Bu sorumluluklarbirlikte yerine getirildiğinde iş sağlığı vekültürü; toplumda, işyerlerinde, çalışmaortamlarında içselleştirilmiş olur.

İş sağlığı ve güvenliği ile ilgilidüzenlenen haftalar her sene hangi

durumda olduğumuzu, neyi ne kadaryaptığımızı, neleri yapmamız gerektiğinigörmemiz, eksikliklerimizi tespit etme-miz açısından son derece önemlidir.

aktarılması son derece önem taşıyor.

Etkinlik kapsamında düzenlenenyarışmalar toplumda duyarlılığınartmasına vesile oluyor.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası nınsağlıklı bir Türkiye'de, iş yaşamındakazasız, sağlıklı günler getirmesinidilerim.

Toplumumuzda iş sağlığı ve güven-liği kültürünün özellikle genç kuşaklara

'

Uluslararası Çalışma Örgütü, İş Sağlığı veGüvenliği gününü 28 Nisan da kutluyor.Türkiye'de Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı bu konudaki önemi 23 sene önce,yani ILO'dan önce benimsemiştir. ILO 2000'liyıllarda 28 Nisan ı İş Sağlığı ve Güvenliğiolarak anıyor. Türkiye 86 yıldan bu yana işsağlığı ve güvenliği etkinliğine önemvermektedir, bu gelenek önemlidir. Bugeleneği sürdürmek de önemlidir.

'

'a

çılı

şk

on

uşm

ası

Page 10: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

1987 yılında Türkiye

İSG konusunda o

19

eğitim toplantıları, seminerler, konfe-ranslar ve bilgilendirme eğitimleri gibi

20

çıkardığı

AB ülkeleri 89/391 sayılı çerçevedirektifini AB hükmü gereği kendiülkelerinde milli mevzuatlarla uyum-laştırarak İSG konusunda ilgili kanunçıkarmışlardır. İngitere 1974 yılında bu

kanunu çıkararak öncülük yapmıştır.ÇSG

hazırlanan

şveren

gerek

meslekhastalıkları yüzde yüz ortadan kaldırıla-bilir ve iş kazaları % 98 oranındaönlenebilir.

4-10 Mayıstarihleri arasında iş sağlığı ve güvenliğihaftası düzenlenmesine, kutlanmasınakarar verdi. yıllar ile2009 yılına geldigimiz bu günlerdeuygulama ve kültür arasında çok önemlifarklar bulunmaktadır. Örneğin, 87yılında kömür işletmelerinde açık alev ileaydınlatma yapılarak çalışılırken ki bu birintihar demektir, bu işletmeler için 2009yılında bu şekilde çalışmanın terkedildiği İSG kültürünün yerleşmeyebaşladığı, bu şuurun geliştiği, farkında-lığın ortaya çıktığı görülür. Aynı şekildesanayimizde koruyucusuz makinekullanımı alışkanlığının terk edildiğini,benzer tedbirlerin yerleştiğini de gör-mekteyiz. Bu bilincin oluşmasında

bir çok temel unsur bulunmakdır.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıöncülüğünde başlayan bu çalışmalarınişçi-işveren kuruluşları, sivil toplum

kuruluşları, meslek örgütlerinin destekvermesiyle bugün göz doldurucu birseviyeye geldiği görülmektedir. Ancak,bu çalışmalar yeterli değildir. Bakanlıkolarak aynı aşk, şevk ve hızla gayret-lerimizi devam ettireceğiz ve umuyoruzki diğer ortaklarımız; sivil toplumkuruluşları, işçi-işveren kuruluşları,kamu kuruluşları, meslek örgütleribugüne kadar yaptıkları desteği devamettirecek ve artırarak sürdüreceklerdir.

ÇSG Bakanlığı 03 yılında 4857sayılı İş Kanununu çıkarmış ve AvrupaBirliğine uyum çerçevesinde 20 küsürdirektife ulaşmış, 33 taneyönetmelik ile mevzuat noktasındakiaçığı kapatmıştır. Türkiye bugün ABseviyesinde mevzuatlara sahip durum-dadır.

Bakanlığı da 2008 yılında tamam-ladığı kanun tasarısı taslağını Başbakan-lığa göndermiş, önümüzdeki günlerdebu taslağın kanunlaşması beklenmek-tedir.

ÇSG Bakanlığı 2008 yılının Mayısayında istihdam paketi diye bilinen,işverenlerin yükünü hafifletmeyeyönelik 4857 sayılı kanunu değiştiren5763 sayılı kanunun bazı maddelerineşamil hükümler gereği yönetmeliklerçıkarmıştır. İşvereni rahatlatmak amacınıtaşıyan bu yönetmelik lerle, İSGtedbirlerinin daha iyi disipline edilmesisağlanacaktır. İSG uzmanı, iş yerihekimliği, risk değerlendirme yönet-meliği ve 5 yönetmelik dahayayınlanacaktır.

Risk değerlendirmesi kanunumuzdayerini aldığı için bir zorunluluk halinegelmiştir. İşyerlerinde artık sürekliiyileştirme modeli geliştirilecektir.İ oto kontrol sistemiyle süreklikendi işyerini kontrol edecek, işyeriniiyileştirecektir. Dışarıdan İSG hizmelerialımı imkanı getirildiği için işyerlerindeişveren rahatlamış olacaktır. Bu şekildeİSG tedbirlerinin alınması hızlanacak vekolaylaşacaktır.

Ayrıca, İSG Enstitüsü Müdürlüğübünyesinde çalışacak olan ve işveren-lerin talebi üzerine hizmet verecek,gerek gezici sağlık üniteleri ve gerek altıilde şu anda faaliyet gösteren labora-tuvarlarda çalışan sağlık ve güvenlikpersoneli de işyerlerinde sağlık tara-maları, fiziki ortam ölçümü yaparakçalışılan işyerinin sağlıklı ve güvenliolması açısından işverene tavsiyelerdebulunarak, raporlar hazırlayacak veişverene yol gösterecektir. Dolayısıylaişverenler bu noktada mevzuatınşamil hükmü, gerek insani görev olmasısebebi ile iş yerlerinde iş kazalarınınmeslek hastalıklarının önlenmesinde;tedbirlerin alınması noktasında gayretgöstereceklerdir.

İş sağlığı ve güvenliğine yönelikçalışmalar tarafların işbirliği içerisindedaha sağlıklı ve güvenli işyeri oluş-turulması amacını taşımaktadır. Önemliolan bu adımların ve çabaların sürdürü-lebilir ve geliştirilebilir olmasıdır. Çünkükaza geliyorum demez ve tüm

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi8

açı

lış

ko

nu

şma

Kasım ÖZERGenel Müdür

ÇSGB İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü

Page 11: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

güvenlik kültürünün

oluşturulmasında yereldinamiklerin rolü

Page 12: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Değişen dünyayı göz önüne aldığı-mızda, büyümekte olan ülkelerdeendüstri hayatı çok hızlı gelişmekte,ilerlemekte ve endüstri hayatınaoldukça hızlı bir geçiş sağlanmaktadır.Örneğin, endüstri hayatı olan ülkelerdehizmete, endüstriye ya da endüstriyelkısımda daha çok olmak üzere, bilgitopluluğuna dönüşümün örneklerigörülmektedir.

Bu durum, diğer ülkelerle ve içeridekendileriyle sürekli rekabet içindeolmanın verdiği ve sürekli artan baskı,hızla gelen yeni teknoloji ve bu alandayapılan alıştırmalara uyum sorunları,dünya formunda bir görselleşme, boşzaman olmaması gibi durumlara sebepolmakta ve bunun gibi durumlar, bazıAvrupa ülkeleri için oldukça ciddisorunlar teşkil etmektedir. Tabii busorunlar diğer ülkelere de yansımak-tadır. Aslına bakacak olursanız, Türkiye

bu konuda birtakım demografikdeğişiklikler göstermektedir.

Türk toplumunun Alman toplumunaoranla çok daha genç bir toplum olduğubilinmektedir. Demografik değişimlerinve dış etkilerin bir sonucu olarakAlmanya'da genişletilmiş bir iş hayatıvardır. Almanya bu gelişmeler ilebirlikte iş kaybı ve bunun sonucu olarakstandart dışı bir işsizlik oluşması kaygısıyaşanmaktadır. Aslında tabiiki ekono-mik kriz sebebiyle ülkenin aldığı kaçınıl-maz darbeler var ancak, bu bütüngelişmekte olan ülkeler için benzer birdurumdur.

Gelişmekte olan ülkeler, endüstri-leşmiş ülkeler olmak için birtakımdeğişimler sergilemektedir. Bilgitoplumu olmak adına daha çok hizmetgösteriyor ve bu, aynı zamandagelişmeyi artırıyor. Ancak, bu hızlı ve

kökten değişimler dünya insanları içinçok ani olmuştur.Tabii ki ekonomik krizleyüzleşen, gelişmekte olan ülkeler buşeridin en sonundalar, yani bu anideğişimlerden en çok bu ülkeleretkilenecektir, bu durum göz önündebulundurulmalıdır. Uzmanlar dagelişmekte olan ülkelerin bu durumdanen çok etkilenen ülkeler olacağınıbelirtiyor.

Burada elimizde, meslekleri etki-leyen, fonksiyonlara yönelik yeterlikalitede legal ve sosyal korumanınolmaması ve bu bilincin, bu eğitiminerişimindeki limitler bulunmaktadır.Genelde sağlıksız ve korumasız işalanlarına sahibiz ve toplumda genişyere sahip ailelerin, yaşla gelen hastalık-larda bile geçerli olan aile korumasınınfarkında olması, bu durumda uyanıkdavranması gerekmektedir. Bu ailelerindağılması önlenmeli, insanlar buayrımda kendilerini koruyabilmelidirler.

İş güvenliği için sağlık ve korunmayısavunmak; gelişimin koordinesi, uluslar-arası ve ulusal stratejilerle gerçekle-şebilir. İş sağlığı ve güvenliği konusun-daki deneyimlerimize göre en kötüdavranış herhangi bir dışsal aktiviteyisosyal güvenlik sistemi dahilindetutmaktır. Yine deneyimlerimize göre işsağlığı ve güvenliğindeki başarı içinanahtar; işveren ve girişimcileri aktiveetmektir. Bunu başarmak için belirliyöntemler bulunmaktadır. Deneyimle-rimize göre bu yöntemlerin en başarılısı,teşvik edici olarak kullanılabilecek bütünunsurların kullanımıdır. Ulusal koordi-nasyonun, işveren ve işletmelerin etkin-leştirilmesi amacıyla teşviklerin kullanı-mı önemlidir. Problemler ortaya çıktığın-da hepimiz rol yapmak durumundayız.Rol yapmak, bölgesel ve ulusal olarakgelişimi desteklememize yardımcı olur.Bunu belki şu şekilde toparlayabiliriz;küresel olarak ve bölgesel olarak bilgi,yayılım ve iyi bir iletişime; iletişim siste-mine ihtiyacımız var. Sorunları hareketve bunlara karşı doğan tepki belirtir.Yerel, bölgesel ve kurumsal düzeydekonu ele alınarak

.

KKD

'da

küresel düşünmeliyerel hareket edilmelidir

'ların, tehlikeli maddelerinkullanımında uzman eğiticilere gereksi-nim vardır. Özellikle en başta öğrencininokul düzeyinde, çalışanın işyerinde İSGkonusunda eğitimi son derece önemli-dir. Bunun için kitap, broşür, Cd, özel

Dr. Sven TIMMAlman Yasal Kaza Sigortası Kurumu

sun

um

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi10

Page 13: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

formlar, ek bilgi ve belgeler hazırlanmalıve taraflarca paylaşılmalıdır.

Dayanışmayla iyi bir yönlendirmeyesahip olunabilir ve bu yönlendirme,üretkenliği izlerse başarıya daha kolayulaşılır. Branşlara göre yönlendirmelerve çalışma sistemleri oluşturulmalı ve busistemler uygulanmalıdır.

2008 yılında Türk otoriteler gemitersanelerinde meydana gelen işkazaları konusunda bölgesel otoritelerile beraber fark edilir ölçüde ileridavrandılar. 2008 yılında tersanelerdeoldukça limitli süreye sahip olarakçalışan yirmi bin çalışana güvenlik

konusunda eğitim verildi, bu konudabüyük bir adım atıldı. Bütün problemleraynı anda çözülemez. Problemleriçözmek için bilgi, iletişim gibi konulardabir problem sıralamasına sahip olmakgerekir. Kişisel koruma ekipmanlarınıninşaat sektöründe kullanılmaması vebunun nedenlerinin paylaşılmaması bukonudaki en iyi örneklerden biri olabilir.Ortaklara ve uzmanlara ilgili düzeylerdeulaşılmalıdır. Öğrenciler mümkünolabildiğince iş sağlığı ve güvenliği ileilgili bilgilendirilmelidir.

Almanya'da federal eyaletlerebölünmüş bir yönetim söz konusudur.

bu eyaletlerden biridir. Büyük bir

kent olarak bilebilirsiniz, bu eyaletteFrankfurt bulunmaktadır. Bu federaleyalette sağlıklı bir işyeri ağı kuruldu vetüm önemli ilgili kuruluşlar ve önemliuzmanlar bu ağda yer aldı. Bu projeyeHesse'nin Sosyal Güvenlik ve ÇalışmaBakanlığı, devlet kurumları, yasal kaza vesağlık enstitüsü, işletmeler, sendikalar,odalar ve üniversiteler katıldı.

Bu projenin amacı; projelerin sağlıklıişyerlerine dair birer örnek teşkil etmesikonusunda etkili olmaktı.

Hesse

İş sağlığı ve güvenliğinin kapasitesi ve faaliyetlerinigeliştirmek için sosyal faaliyetleri ve ortakları dadesteklemek gerekir. Türkiye'de iş sağlığı vegüvenliği standartlarını bu şekilde geliştirmekplanlanmalıdır. Bir kez etkili olduğunuzda bu etkisüreklileşir ve neticeleri mutlaka alınır.

1123. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası

Page 14: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Dünya Sağılık Örgütü göre her yıl120 milyon iş kazası meydana gelmekteve iş kazalarından 210 bin kişihayatını kaybetmektedir. Sosyal Güven-lik Kurumu istatistiklerine göre 2007yılında Türkiye iş kazası sayısı80.602 . İş kazalarında hayatınıkaybeden vatandaşların sayısı 1043,meslek hastalıklarından hayatını kaybe-denlerin sayısı ise 1044 tür. Bu sayı ürkü-tücü bir sayıdır, fakat geçmiş yıllara göredüşme tirendine girmiş bir rakamdır.Bundan sonraki yıllarda bu sayının dahada umut etmekteyiz. Yinemeslek hastalıkları ve iş kazalarındandolayı kaybolan iş günü sayısı 1.947.500'dür.

İş kazalarının ekonomik boyutunagelince Dünya Sağlık Örgütüverilerine göre iş kazalarından vemeslek hastalıklarından ülkelerin maddi

kayıpları gayri safi milli hasılanın %3.6sına takabül etmektedir. Bu konudadaha iyi çalışan, yol almış ülkelerinsayısını %3 kabul edersek ondan sonrakisıralamayı kendimiz yapabiliriz, Türkiye'-nin milli hasılası 700 milyar dolarolduğuna göre Türkiye'deki kayıp 21milyar dolardır. Ekonomik global krizdeIMF'den gelecek 21 bin dolarla düzlüğeçıkacağımızın hesabı yapıldığına göreher yıl 21 milyar dolar dolayındaki kayıpbüyük bir kayıptır. Özet olarak işkazalarının sunduğu tabloya baktığımız-da her yıl bu kadar insanımız telefolmakta, bu kadar büyük acılar yaşan-makta, ocaklar sönmektedir.

İş kazalarının maddi yönü nedeni ilemilyonlarca dolar kayba uğramaktayız.Bu tablonun değişmesi iç in neyapmamız gerektiğine baktığımızda4857 sayılı yasanın iş sağlığı ve güvenliği

ile ilgili hükümlerinin üzücü olduğunugörürüz. İş sağlığı ve güvenliği kültü-rünün tüm taraflarca elbirliği içindegönüllülük esasına dayanan, iş sağlığı vegüvenliği çalışmaları yaparak bu konu-daki negatif tabloyu pozitife çevirmekmümkün olacaktır.

Güvenlik her kesim için gerekli birhusustur, toplumun bütün kesimlerincebenimsenmesi çok önemlidir. Güvenliksadece işyerlerinde bizi ilgilendiren birhusus, sorun değildir, hepimizin benim-semesi, hayatımızın her bölümünde heralanda yer alması gereken bir konudur.

Güvenlik kültürünün toplumun tümkesimleri tarafından benimsenmesi,özümsenmesi gerekmektedir, severekyapacağımız bir dava haline gelmelidir.

Bu kültürün oluşmasında taraflarabüyük sorumluluklar düşmektedir.Taraflardan biri de basındır.

Düzenli aralıklarla çıkan gazete dergimecmuaların tümünün hazırlanmasısafhasına basın deniyor. Güvenlik kültü-ründe basının rolü çok önemlidir. Basın;demokrasilerde yasama, yürütme veyargıdan sonra 4 ncü büyük kuvvettir. Bukadar güçlü bir kuvvetin iş sağlığı vegüvenliği konusunda tüm gücü seferberedilmelidir.

Basın, kısa vadede toplumların bilgi-lendirilmesinde, uzun vadede toplum-ların gelişmesinde davranış biçimlerininoluşmasında gerekli bir kuvvettir.

Eğitimin gelişmesi, yurttaşlık bilinci-nin oluşması son 30 yılda sosyal geliş-meye damgasını vurmuştur, basının artıkatkıları olmuştur. Eğitimin gelişmesinebağlı olarak gazete ve okur sayısındaciddi artışlar meydana gelmiştir.

Basın, bilgilerin paylaşılmasınısağlarken, aynı zamanda kişiler arasındailetişim köprüsünü kuran bir unsuroluşturur.

asın yolu ile bilgileri yorum-ladıktan sonra bir yanıt verir, belirli birtepki gösterir ve bu olumlu da olabilirolumsuz da; kişi okuyarak, izleyerektoplumla, yakınlarıyla, arkadaşlarıylabilgilerini paylaşır.

Günümüzde gazetelere internetsayfalarından ulaşmak mümkündür. Kişibürosunda interneti açtığı zaman bütünbasın organlarına ulaşabilmektedir.

'ne

yılda

'deki

düşmesini

'nün

'

'

Okur, b

'dir

'

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi12

sun

um

Nabi İNCEGazeteci, lay GazetesiO

Page 15: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 13

Yetki alanını genişleten, kitlelere ulaşanbasın güvenlik kültürü için yeterlideğildir.

Basın, iş kazalarını kaza olduktansonra haber bültenlerinde sadece haberolarak sunmaktadır.

pek çokyerinden haberleri görüyoruz,tersanelerden, fabrikalardan, kazanpatlamalarından, cayır cayır yananinsanların resmini, çöken fabrikalarınresimlerini görüyoruz. Pek çok insanınöldüğünü, ailelerin, ocakların söndü-ğünü öğreniyoruz.

Gazeteler sadece olay olduktansonra olayı haber yapmakta, olayınnedenlerine ve bu kazaların olmaması

için ne tür önlemler alınması gerektiğikonusuna girmemektedirler.

Esas görevi haber vermek olan basın;iş kazalarının olmaması, iş güvenliğininoluşturulması, bu kültürün yaygınlaş-tırılması için kendine düşen göreviyerine getirmelidir.

lkemizde iyi işletmeler de görmekteyiz,gayet güzel her şeye dikkat eden, tümkuralları uygulayan işletmeler bulun-maktadır. Basın bu işletmeleri, yönetici-leri örnek göstermeli, tanıtmalıdır.Basında, TV ve radyoda iş güvenliği ileilgili eğitici programlar hazırlanmalı,olayın vahameti görselleştirilmeli,alınabilecek tedbirler de anlatılmalıdır.

Gazete, radyo ve TV'de bu önemlikonuya daha çok yer verilmelidir.

Gazetelerde siyasi, spor, ekonomikonularında çok sayıda köşe yazılarıbulunmaktadır, bunların öneminielbette biliyoruz, fakat

neredeyse yok denecek kadaraz sayıda rastlıyoruz.

İş kazaları ile ilgiliTürkiye'ninbasında

İş sağlığı ve güvenliği konusundaü

iş sağlığı vegüvenliği konusu ile ilgili yazılaraburalarda

Konusunda uzman kişilerden rica-mız; gazetelerde köşe yazılarında işsağlığı ve güvenliği konusunda bilgi vetecrübelerini aktararak okuyucu kitlesiüzerinde iş sağlığı, iş güvenliği kültür vebilinci oluşmasına katkıda bulunma-larıdır.

Günümüzde basın, iş güvenliğini, iş kazalarısonucunda gündeme getirmektedir. Yanisonuçlar duyurulmaktadır. Bu basınıngörevidir. Ancak; esas olan, kazalarınolmaması için güvenlik bilinci oluşturmaçalışmalarının yapılmasıdır.

Page 16: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Sendikalar, akademik kuruluşlar vetoplumun kendisi iş sağlığı ve güvenliğikonusu ile ilgili kuralları ya denetimesnasında hatırlıyor ya da yaşanan birkaza sonucu.

Mevzuat; olay, kaza yaşanmadanönce önlemleri alın, kontrol tedbirlerinidenetleyin, eğitim yapın demektedir.Her çalışanın sağlıklı ve güvenli birortamda çalışma hakkı vardır veişyerlerinde bunu; işverenler, çalışanla-rın kendileri yasal kuruluşlar sağlaya-caktır.

Toplumdaki güvenlik kültürününyönetilmesinde sendikalara, akademikkuruluşlara, sivil toplum örgütleri vetoplumun kendisine büyük görevlerdüşmektedir.

İş güvenliği ile ilgili olan kurallardenetimler esnasında yaşanan acı bir işkazasında gündeme gelmektedir. İşgüvenliğinde gerekli olan proaktifyaklaşım ise; risk değerlendirmeleri, olayanalizleri, kontrol tedbirleri değerlendir-melerini düzenli yaparak çalışanların işgüvenliğini sağlamak, işverenleringörünen ve görünmeyen iş ile ilgilimaliyetlerini azaltmaktır.

İyi Güvenlik Kültürü'nün Kriterleri2002'li yıllarda şöyle tanımlanmıştır:

Güvenlik politikaları, yönetimingüvenlik için görünür kararlılığı, demok-ratik uygulamalar ve yetkinliği, tutumlarve bağlılık, zorunluluk ve sorumluluk-ların açık tanımı, güvenlik ve üretimarasındaki denge, yetkin çalışanlar veeğitim, yüksek motivasyon ve iş tatmini,

yönetim ve çalışanlar arasında karşılıklıgüven ve adil yaklaşım; kalite, kural vedüzenlemelerin güncellenmesi, düzenliekipman bakımı ve küçük bile olsakazaların rapor edilmesi.

Etkin yorum; farklı kurumsal seviye-lerden ve görevlilerden sağlıklı bilgiakışı, uygun tasarım, yeterli kaynak vesürekli iyileştirme, gerektiğinde otoriteile olan iş ilişkilerinin taraflarca yerinegetirilmesidir.

Alınan önlemlerin geçici olmaması,bunun iş hayatının bir parçası olarak tümçalışanlar tarafından benimsenmesi iseilgili işyerinde güvenlik kültürününgelişmesi ile sağlanabilmektedir. Herişyerinin kendi içinde oluşturduğu birkültür vardır ki çalışanların kendiaralarında resmi veya sessiz kurallarıiçermektedir.

İş güvenliği kültürü görünür vegörünmez bileşenlerden oluşur. İşgüvenliği kültürünün yalnızca %10'nuoluşturan kurallar, prosedürler, istatis-tikler ve davranışlardır. % 90'lık kısmı isegörünmez bileşenlerdir, bunlar dilegetirilmeyen kurallar ya da inançlardır. İşgüvenliğini etkileyen inançlar işletmekültürü içinde saklı bir şekilde yer alır.Hiçbir zaman dile getirilmez amageçmişteki tecrübe ve geleneklernedeniyle varlıklarını korurlar.

Güvenlik kültürü oluşumundayöneticiler; motivasyonu, özendirmeyi,tutarlılığı esas alarak öncülük etmelidir.Ancak, işletmedeki tüm çalışanlar işgüvenliğinden sorumludur. İş güven-liğinin yalnızca bir veya birkaç kişininüzerinde kalması yeterli olmamaktadır.Olumsuz olaylar yaşanmadan önlem-lerin alınması sağlanmalıdır.

Güvenlik ile ilgili gereksinimlerintüm toplum tarafından benimsenmesigerekmektedir.

Bana bir şey olmaz!” yaklaşımıtoplum tarafından terk edilmelidir.

Güvenlik bilgiye dayanır. Bu nedenletoplumun her kesimi çeşitli yollarlabilinçlendirilmelidir. Ayrıca sivil toplumkuruluşları toplumun ve üyelerininbilinçlendirilmesi yönünde çalışmalaryapmalıdır.

Sivil Toplum Kuruluşlarının asligörevleri ise; iş güvenliği için mevzuattabulunan kuralların ve yaptırımların

,

;

Tülin TÜZÜNTürkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler,

Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticileri

Vakfı (TOSYÖV)

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi14

sun

um

Page 17: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 15

uygulayıcıları tarafından bilinmesiamacıyla toplantılar, eğitim programlarıyapmak, görsel ve basılı yayınlarda işgüvenliği konularının gündeme getiril-mesini sağlamak, kendi bünyelerindekibaşarılı uygulamaların kuruluşlar tara-fından paylaşılmasını teşvik etmek, işgüvenliği ile ilgili başarı ödüllerininuygulanması ve bu konunun toplumdayaygınlaşmasını sağlamak, ayrıcauygulayıcıların karşılaştıkları sorunlarıyetkili mercilere duyurmaktır.

TOSYÖV; Türkiye Küçük ve OrtaÖlçekli İşletmeler, Serbest MeslekMensupları ve Yöneticiler Vakfı adıaltında Türkiye'nin sürdürülebilirkalkınma mücadelesinde etkin rol alarakbu mücadelenin toplumun tüm kat-manları tarafından benimsenmesineçalışan bir sivil toplum kuruluşudur.

TOSYÖV Yönetim Kurulu'nda TOBB,KOSGEB'den temsilciler bulunmaktadır.TOSYÖV, KOSGEB'in Genel Kurul üye-sidir. Kredi Garanti Fonu'nun kurucula-rındandır.

TOSYÖV, KOBİ'lerin ortak bir sesi olanönemli bir sivil toplum kuruluşudur.TOSYÖV'e bağlı destekleme dernekleri2000 üyeye sahiptir. Yasal düzenlemelerikendi üyelerine ve topluma duyurmakiçin çeşitli illerde, ilçelerde toplantılar,paneller düzenlemektedir.

KOBİ'lerin yaşadığı sıkıntıların yetkilimercilere, yasa ve yürütme organlarınailetilmesi için gerekli çalışmalar yapmak-tadır.

Aylık olarak çıkartılan GİRİŞİM Dergisi5.000 adet basılmakta olup tüm resmikurum, dernek, bakanlıklar ve üyeleredağıtılmaktadır.

TOSYÖV aşağıdaki başlık lardaeğitimler düzenlemiştir:

Tehlike Bilinci ve Risk Algılama,

Risk Değerlendirme,

İş Güvenliği Kurul Eğitimi,

Kimyasal Maddelerle Güvenli

Çalışma,

Yönetici ve Alt İşveren Eğitimi,

Kaza Araştırma ve Kazaların KökNeden Analizi,

Etiketleme- Kilitleme- DenemeEğitimi,

OHSAS 18001 İş Sağlığı veGüvenliği Yönetim SistemiEğitim ve Danışmanlık,

Makine Emniyeti Yönetmeliği veMakinelerde CE İşaretlemesiEğitimi,

Makinelerde Güvenlik ve Maki-nelerin Güvenlik SistemlerininYükseltilmesi Eğitimi.

Sonuç olarak; tüm sivil toplumkuruluşları, iş güvenliği kurallarınısürekli gündemlerinde tutmalıdır.Topluma ve özellikle KOBİ düzeyindekiişletmelere bilgi aktarılması içinçalışmalar yapılmalıdır. Toplumun işgüvenliği kültürünü geliştirmek için tümtaraflara ulaşılmalıdır.

İş Sağlığı ve GüvenliğiTemel Eğitimi,

-

-

-

-

-

-

-

-

-

-

Güvenlik kültürünün öncelikle KOBİ'lerdeyaygınlaştırılması gerekmektedir. İş kazalarınınbüyük çoğunluğu KOBİ'lerde meydanagelmektedir. Mevzuatlarda iş sağlığı ve güvenliğikuralları tanımlanmaktadır. Bu çerçevede; herkesimden ilgili kurallara ulaşılabilmektedir,ancak küçük ve orta ölçekli işletmelerinbilinçlendirilmesi noktasında daha fazlaçalışılması gerekmektedir. İstatistiklerdeKOBİ'lerin Türkiye'deki tüm girişimlerin % 99'unuve toplam istihdamın % 77'sini oluşturduğugörülmektedir.

Page 18: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

İş sağlığı ve güvenliği konusundayerel dinamiklerin rolünün vurgulan-ması önemli ve anlamlıdır. Çünküözellikle iş sağlığı güvenliği konularındabilgilendirme, ürün uygulamalarınınpaylaşılması ve yaygınlaştırılması, işgüvenliği kültürünün oluşturulmasındayerel dinamiklerin önemli bir rolünüvurgulamaktadır. Bu nedenledir ki yereldinamiklerin gerçekten iş sağlığı vegüvenliği faaliyetlerine zaman ayırma-ları gerekmektedir.

KALDER, çevre ve iş güvenliğiuzmanlık grubu oluşturmuş bir kurum-dur. Bu uzmanlık grubu özel kuru-luşlarda çalışan, toplam kalite yöneti-mini bir yaşam biçimi olarak benim-semiş, kurumunda bu konuda çalışma-ları olan, gönüllülük esasıyla kurulmuşbir gruptur. Yani hepimiz gönüllülükesasına dayalı olarak hizmet vermek-teyiz. Uzmanlık grubu Eylül 2000 yılındaKALDER, sanayinin önemli kuruluşla-rının çevre sorumlularının bir arayagetirilmesi ile kurulmuştur. Başlangıçta

Çevre Grubu olarak kuruldu, iş güvenliğigrubu değildi. 2000 ve 2001 yıllarındaözellikle sanayiye yönelik bilinçlendirmefaaliyetleriyle tanınan bir grup halinegeldi. 2001 yılından sonra çalışmalara birmiktar ara verildi. Çevre Uzmanlık Grubuekibi 2003 yılında yeni üyelerin dekatılımıyla tekrar kuruldu ve faaliyet-lerine başladı. 2007 yılında iş sağlığıgüvenliği faaliyetlerinin öne çıkmasıylabirlikte duyulan ihtiyaç ile ÇevreUzmanlık Grubu, Çevre ve İş SağlığıGüvenliği Grubu olarak değişti.

Misyonumuz sanayi ve toplumdaçevre ve iş güvenliği konularında gerekliolan duyarlılık ve bilincin oluşturul-masına katkı sağlamak amacıyla panel,seminer, eğitim gibi yöntemlerle, bilgi vetecrübe paylaşımı sağlamak, çevre ve işsağlığı güvenliği mevzuatı ile ilgili olarakuygulayıcılara bilgi akışını sağlamaktır.Ayrıca, çevre ve iş güvenliği konularındasanayicinin danışabileceği bir bilgihavuzu oluşturmaktır.

Vizyonumuz ise ülke çapındatoplumun ve sanayinin çevre ve işgüvenliği konularında bilinçlendirilmesive duyarlılığın artırılması yönünde öncüçalışmalar yapmak, ihtiyaç duyanlarınçevre ve iş güvenliği konularındabaşvurabileceği referans bir grupolmaktır.

Çevre ve İş Güvenliği UzmanlıkGrubu 7 kişiden oluşmaktadır. Aramızdaçevre mühendisleri, işletmeci, makinemühendisi, kimya mühendisi, kimyagerbulunmaktadır. Her yıl 7 kişiden birigrubun liderliğini yürütmektedir. Lider;aksiyonları, toplantı tutanaklarını takipeder, bu anlamda bir lidere ihtiyaçduyulmaktadır. Grubumuzun düzenle-diği birçok faaliyet bulunmaktadır.Bunların içerisinde her yıl düzenli olarakyaptığımız; okullarda çevre ve iş sağlığıgüvenliği eğitimlerinin verilmesidir.Hangi okulda eğitim verilmesi gerek-tiğini KALDER merkezi belirler, eğitimdaha çok endüstri meslek liselerineyöneliktir. Bununla beraber geçen yılBursa Anadolu Lisesi öğretmenlerininisteği ile çevre ve iş güvenliği konusundabir eğitim verildi. Hepimizin yıl içerisindehangi okula, hangi ayda eğitim vereceğibellidir. O program dahilinde okullardadüzenli olarak her yıl eğitimleryapmaktayız.

KALDER e-bülten'de çevre ve işgüvenliği konularında aylık yazılarınyayınlanması da rutin faaliyetimiz-dendir. Her birimizin hangi ay yazıyazacağı da bellidir.

yazılarımızı özgürceseçeriz. Yazılan yazı grup içerisindedeğerlendirilir. Düzeltmeleri varsailaveleri yapıldıktan sonra yazınındergimizde yayınlanmasını sağlarız.

Rutin faaliyetlerimizin dışındadönem dönem gerçekleştirilen faaliyet-lerimiz ise üniversite öğrencileri ile çevremühendisliği üzerine söyleşiler düzen-lemektir, bu da hemen hemen rutinfaaliyetlerimiz haline gelmiştir.

2004 yılında “tehlikeli atık yönetimive sanayide örnek uygulamalar ”semineri verildi. Yine 2004 yılındameslek odalarıyla;

toplantılar yapıldı. Botanik parkta “5Haziran Dünya Çevre Günü Şenliği”nekatılım sağlandı ve 2005 yılında “14001Standardı ve Sanayide Uygulamalar”

Güncel konularıdikkate alarak

inşaat, elektrik, çevreve kimya mühendisleri odalarıyla

Ayfer ÇIRAK(KALDER)

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi16

sun

um

Page 19: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 17

sunumu gerçekleştirildi. 2006 yılında“Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönet-meliği ve Sanayideki Uygulamalar”konulu seminer gerçekleştirildi. 2007yılında DOSAB'da “Tehlikeli Atıklar veYönetimi” semineri düzenlendi ve 2008yılında

“14001 Çevre YönetimSistemi” kitapçığı hazırlandı. 2008 yılıitibariyle “iş sağlığı ve güvenliği”faaliyetlerine başlandı. 2008 yılında“Yasal Çerçeve” konulu paneli düzenle-ndi. Buradaki konuşmalarda iş kazala-rının değerlendirilmesi, analiz edilmesi,önlemlerin alınması, işyeri hekimlerininfaaliyetleri, iş sağlığı güvenliği ile ilgili iyiuygulamaların paylaşılması konuları elealı dı, tartışıldı. Ayrıca avukatlık büro-sundan bir konuşmacı çalışanların veişverenlerin yükümlüklerini anlatan birsunum yaptı.

Yine 2008 yılında KALDER olarakdaha iyi faaliyetlerin nasıl yapıla-bileceğine ilişkin bir çalışma yapıldı. Bubir uzmanlık grubunun işleyiş ve prose-dürünü revize etme ihtiyacını gözdengeçirme faaliyetiydi.

Yine 2008 yılı içerisinde 11 Ekim ve 29Kasım ayları arasında Ukrayna Üniver-sitesi işbirliği ile bir faaliyet gerçek-leştirildi. Bu 52 kişilik bir öğrenci gru-buyla yapılan “Kalite Personeli Yetiş-

tirme” adı altında bir eğitim faaliyetiydi.Amaç; öğrenciyi toplam kalite yönetimikonusunda eğiterek iyi bir iş yaşamınabaşlamalarını sağlamaktı. Burada konubaşlıkları söyleydi: “Kaliteye Giriş”,“Toplam Kalite Yönetimi”, “Kalite ArtışlarıTeknikleri”, “İletişim ve Proje Yönetimi”,“Kalite Çevre İş Güvenliği YönetimSistemleri”.

Eğitim sonunda öğrenciler sınavatabi tutuldu, sınav sonucunda yeterlipuan alan öğrenciler sertifikalandırıldı.

5 Mayıs 2009 Salı günü Sanayi veTicaret Odası toplantı salonunda 2009yılı panelimiz gerçekleştirildi. Bupanelde çevre ve iş güvenliği konularıele alınarak tartışıldı .

“Çevre” panelinde “KimyasalMaddelerinYönetimi”, Kyoto veTürkiye ,Rich konusu ele alındı. İş Güvenliği

panelinde ise öncelikle Form tiyatroaktivitesi yapıldı ve bu çok ses getirdi,

çok yeni bildirimleralındı. Konu şu şekilde idi: öncelikle bir işkazası canlandırıldı, parmak kopmasıylailgili bir olayı canlandırarak izleyicilereduygusal anlar yaşattılar. Sonrasındagruba dönerek,“bu kazanın oluşmamasıiçin ne yapmamız gerekirdi, sizce neyapılabilirdi ki bu kaza yaşanmamışolsun” gibi sorularla genel interaktif,

katılımcıların görüşleri alındı. Hatta ka-tılımcıları sahneye alarak onların görüş-lerini doğaçlama oynamaları da istendi.Bu uygulama ile konu ile ilgili çok iyibildirimler aldık. İşçi panelistler işyeridenetlemelerinde incelenen noktalarkonusuna değindiler. Panelde ikincikonuyu iş kazaları oluşturdu, panelist“Cezalar ve Yargıtay kararları”ndanörneklerle bir sunum yaptı.

Ayrıca, panelde Makine EmniyetiYönetmeliği açısından makinelerin önkabulünde emniyet gereklerininsorgulanması, makine emniyetinin işkazalarındaki etkisi konusu da yer aldı.

Üç firmamızda OSHA belgemiz var,diğer firmalarımızın OSHA belgesialması için çalışma içindeyiz. Ama şununbilincindeyiz OSHA bizim için bir amaçdeğil araçtır. İş kazalarının azaltılmasıiçin kullandığımız bir araç durumun-dadır.

saniyinin tüm kollarının yarar-lanabilmesi için

n

“ ““ “

Form tiyatro ile ilgili

İSG konusunda daha yapacak çok şey vardır.İyiyiz diye bir şey yoktur, çünkü iyi dahaiyinin düşmanıdır, bu nedenle hepimizinöğreneceği, yapacağı birçok konu ve çalışmavar.

Toplumun birer bireyi olarak sivil toplumörgütlerinin bu tür faaliyetlerinde yer almakgerekir. Bireyin herhangi bir yerde çalışıyorolması bu faaliyetlerin içinde olmasına engelteşkil etmez, tam aksine gönüllülük esası ileyapılacak olan çalışmalara katılmak biryurttaşlık borcudur.

Page 20: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Eğitim; iş sağlığı ve güvenliği ile ilgiliolmazsa olmazlardan bir konudur.

Eğitimin en yaygın tanımlarındanbiri "kişilerin davranışlarında istenenyönde değişikler yapmak” şeklindedir.Ancak tanım eğitim olayının amacı ilebirlikte şekli üzerine de yaygınlaştırmayaçalışılırsa, ortaya Tausch'ların (R.Tauschve A. Tausch) "kişilerin yaşayışını vedavranışlarını değiştirmek amacıylayapılan iki veya daha fazla insanarasındaki karşılıklı sosyal etkileşim"şeklindeki tanımı çıkar. Okul, yeniyetişenlerin davranışlarının şekillendiğive gerektiği yerlerde değiştirildiği biryerdir.

İletişim çağı dediğimiz günümüzdebilgiyi almak değil bilgiyi nasıl kullana-cağımızı öğretmek önemlidir. Hafızayabilgiyi depolama devri geçmiştir.

Okullar eğitimin ana kaynağıdır.Okullar, toplumun meslek yapısını

doğrudan belirler. Meslek farklılaşmasısınaî gelişim ile birlikte paralellik gösterirve okul sistemlerini etkiler. Okul,toplumsal değişmenin gerektirdiği yenimeslek sistemine hemen uyum yapmak-ta, o meslek alanındaki bilgileri toplayıpsistemleştirerek öğrencilere vermekte;bu şekilde toplumsal değişimi destekle-mekte ve hızlandırmaktadır. Eğitimöğretim kurumlarının desteklemediğihiçbir toplumsal değişim başarıyaulaşamaz.

teknik elemanlar yetiştirili-yor. Fakat bu okulların pek çoğunda işsağlığı ve güvenliği ders programlarındayer almamaktadır.

Şu anda iş güven-liği ve iş sağlığı ayrı bir ders olarak dersplanlarında yer almamaktadır. Sadeceilgili bölüm dersleri içinde modül olarakokutulmaktadır. Bu modüllerde sadeceilgili imalat veya prosesler için iş güvenli-

ği tedbirleri anlatılmaktadır. Meslek Yük-sek Okullarında da durum çok farklıdeğildir. İSG konusu dersler içinde birbölüm olarak anlatılmaktadır. Bazıüniversite ve meslek yüksek okullarındazorunlu ders veya seçimli ders olarakokutulmaktadır.

İş sağlığı ve güvenliğine yöntemaçısından bakıldığında;

işçiler, ustalar, kaynakçılar,teknisyenler, teknikerler gibi elemanla-rın yeterli iş sağlığı eğitimine sahipolmadığını saptarız. Oysa 4857 sayılı İşKanunu incelendiğinde 50 işçiden dahaaz işçi çalıştıran işverenler için birzorunluluk getirmemektedir. 50 işçidenaz işçi çalıştıran işyerleri için zorlayıcı vehatırlatıcı bir hüküm bulunmamaktadır.İş sağlığı ve güvenliği kavram ve kültürübu işyerlerinde oluşamamaktadır. 50den az çalışanı olan işyerleri için detedbirler alınmasında gerekliliklerbulunmaktadır.

Ayrıca bütün meslek lisesi program-larına iş sağlığı ve güvenliği ayrı bir dersolarak konulmalı ve bu konuda uzmaneğitimciler tarafından ders anlatılma-lıdır. Böylece küçük, büyük her işletmedeçalışan işçi ve ustalar konu ile ilgili bilgisahibi olabileceklerdir. Bunun sonucuolarak da iş kazaları ve meslek hastalık-ları azalacaktır.

İşletmelerde, büyük ölçüde sahadaişçilerin başında bulunan mühendisleriniş güvenliği eğitimi almaları son dereceönemlidir. En azından bütün üniversite-lerin makine mühendislik fakültelerindeseçimli ders olarak konulması çokönemlidir.

Eğitim kurumlarında önerilençözümlerin gerçekleştirilmesi için MilliEğitim Bakanlığı ve Yüksek ÖğretimKurumu na konu taşınmalı, önemianlatılmalı ve ikna edilmelidir. Bunugerçekleştirmek için ise kamuoyu oluş-turulmalıdır. Uzun vadede yükseköğretim kurumlarında iş güvenliğimühendisi yetiştiren program veyabölümler açılmalıdır. Teknik EğitimFakülteleri nde iş güvenliği teknikerleriyetiştiren programlar açılmalıdır.

İş sağlığı ve güvenliğinin bir kültüre,bir bilince oturtulabilmesinin zeminiokullarda verilecek eğitimle oluşturul-malıdır.

Meslek liseleri, meslek yüksekokullarında

meslek liselerinde

bu sahadaçalışan

'

'

'

Prof. Dr. Abdulvahap YİĞİTUludağ Üniversitesi

sun

um

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi18

Page 21: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

: Sayın Genel Müdürüm23. İş Sağlığı ve Güvenliği haftası açılışkonuşmanızda İSG konusunda önemliçalışmalar içinde olduğunuzu belirttiniz,bu çalışmalar hakkında bilgi verebilir-misiniz?

Genel müdürüm yaptıklarınız ve ya-pacaklarınızı gayet güzel anlatmanızarağmen katılımcılar İSG konusundaönemli eksiklikler olduğunu vurguluyor-lar. Bunlar nelerdir ve nasıl bir çözümöneriyorsunuz?

H. Kocabey

Kasım ÖZER: İş sağlığı ve güven-liği, Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı'nın en önemli görev ve çalışmasahalarından biridir. Eğer bir ülkede işsağlığı ve güvenliğine yatırım yapılmazve gerekli tedbirler alınmazsa, gereksosyal güvenlik giderleri ve gereksemanevi ızdırapları artar, eksilmez. Ancak,iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili tedbirleralınmadığı ve can yakıcı kazalar veyameslek hastalıkları meydana geldiğindebu gerçek görülebilmekte, aksi takdirdegöz ardı edilebilmektedir. İş Sağlığı veGüvenliği Genel Müdürlüğü olarak bizkonunun sürekli gündemde olmasını vekalmasını sağlayacak çalışmalar yapıyo-ruz. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası buçalışmalardan bir tanesidir.

Dünyada ilk defa 1974 yılındaİngiltere'de İş Sağlığı ve GüvenliğiKanunu yayınlanmıştır. AB 1989 yılında391 sayılı çerçeve direktif ile üye ve adayülkelere iş sağlığı ve güvenliği alanındadüzenleme yapmalarını tavsiye etmiştir.Bu düzenlemede kriter ise 89/391 sayılıÇerçeve Direktifinin esas alınması isten-miştir. Biz aday ülke olarak 1990'lardabaşlattığımız bu mevzuat çalışmasına2005 yılında bir çerçeve çizerek devamettik ve hazırlanan “İş Sağlığı veGüvenliği Tasarısı Taslağı” 29.12.2008tarihinde Başbakanlığa gönderildi.

5763 sayılı Kanun ile 4857 sayılıKanunun 81 ve 82 nci maddeleribirleştirilerek tek madde (81.) olarakyayınlanmış ve bu maddenin amirhükmü olan yönetmelik çalışmalarınahemen başlanıp taslak hazırlanarakBakanlık makamına arz edilmiştir. Sana-yimizin ve işyerlerimizin merak ve heye-canla beklediği bu yönetmelik ile işyer-lerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmet-lerinin kimler tarafından nasıl verileceğive bu personelin eğitim ve çalışmaları ileilgili düzenlemeler yapılmıştır.

Yine 5763 sayılı Kanunun ilgilimaddelerinin amir hükmü olan yönet-melik çalışmaları süratle yapılaraktaslaklar hazırlanmaktadır.

Mevzuat çalışmalarının yanı sırabilgilendirme ve farkındalığın artırılmasıile ilgili çalışmalarımız da hız kesmedendevam etmektedir.

Milli Eğitim Bakanlığı Erkek TeknikEğitim Genel Müdürlüğü ile yapılanprotokol ile Endüstri Meslek Okullarındave Teknik Liselerde iş sağlığı ve güvenliğieğitimlerinin yapılması ve bunun içinpilot olarak Ankara ve İstanbul'danseçilen iki meslek lisesinde uygulamalıeğitimin yapılması örnek verilebilir. Buiki okulda idareci ve öğretmenlere pilotuygulama yapılmıştır. Diğer okullardanseçilecek öğretmenlere verilecek işsağlığı ve güvenliği eğiticilerinin eğitimi,bu eğitimi alan öğretmenler tarafındandiğer okullarda ve kendi okullarındadiğer öğretmen ve idarecilere verilecekşekilde devam edecektir.

Sonra, Gemi Mühendisleri Odası ileyapılan bir protokol ile bütün tersane-

lerde özellikle mühendis ve idarecilere işsağlığı ve güvenliği eğitimlerinin veril-mesi ve “Tersane Rehberi” hazırlanmasıçalışmaları var.

İSG konusunda bizim açımızdanen önemli eksik bağımsız bir İSG Kanu-nunun olmamasıdır. Tasarı taslağı Ka-nunlaştığı takdirde bu eksiklik gideri-lecek ve alt düzenlemelerle bu sahadoldurulacaktır. Ancak, eksiklik sadecemevzuatta degildir, uygulama açısındanda baktığımızda bir hayli yol kat etme-miz gerektiği çok açıktır. İşyerlerinde işçive işverenlerin iş sağlığı ve güvenliğinibir hayat tarzı, yaşam biçimine dönüş-türmesi ve her attığı adımda sağlık ve

İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü

Sayın Kasım ÖZER ile 23. İSG Haftası

üzerine bir ...söyleşi

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 19

röp

ort

aj

Page 22: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

güvenlik perspektifini düşünerek atmasıgerekmektedir.

Bir işyeri düşünelim ki çalışan veçalıştıranlar daha işyerinin kapısındangirmeden İSG tedbirlerini

ilgilenmeleri dahaakılcı ve manalıdır. Bu şekilde işvereninve devletin ileride yapacağı sosyalgüvenlik harcamalarının ve maneviıstırapların önüne geçilebilir. ÜlkemizdeİSG konusunda tedbir alınmıyor veya

bu işyerinde İSG yönünden tehlike vardeyip grev yapan veya uyarıda bulunanbir girişim veya hareket olmamıştır.Grevlerin yüzde yüzü ücret anlaş-mazlığından kaynaklanmıştır.

almayabaşlamışlar ve çalışma süresince detitizlikle devam ettiriyorlar. İşyerine ilkyatırım maliyetinden başka bir yükgetirmeyen bu tedbirler manzumesininönlediği iş kazaları ve meslek hastalık-larının bilançosunu çıkarmak için aynıözelliklerde ancak hiçbir İSG tedbirialınmadan çalışılan başka bir işyeri ilekıyaslanarak çıkartılabilir. Birincisindetedbirler için yapılan harcamayı kaç defakatlayan bir tazminat ve zarar ikinciişyerinde ödenmek zorunda kalınacak-tır. Buradan şu sonuca gitmeyeçalışıyoruz: İş sağlığı ve güvenliğitedbirlerini iş hayatımızın olmazsaolmazları arasına koymamız demek olanfarkındalığı artırdığımızda ve cemiyetolarak topyekûn iş sağlığı ve güvenliğikültürümüzü geliştirip seviyeyi yükselt-tiğimizde ölen veya yaralanarak bazensakat kalan, meslek hastalığına yakala-narak kalan ömründe acılarla boğuşan,iş göremezlik sebebiyle ailesine vedevlete yük olan insanlarımızın sayısınıazaltır, maddi ve manevi zarar veıstıraptan kurtuluruz.

Elbette çok önemli. İSG konusuhep üçlü yapı ile ele alınmış, devlet-işveren-işçi üçlüsü ile problemlerinçözülmesine çalışılmıştır. Bu üçlününbaşında yer alan devlet tarafı gerekişçilerin ve gerekse işverenlerin eğitimive İSG konusunda farkındalığın artırıl-ması için gerekli çabayı göstermekte,sosyal taraflarla, sendikalarla, meslekkuruluşları ile işbirliği yapmaktadır. İSGkonusunda bilgili ve ilgili bir işvereninçalıştırdığı kişilerden de aynı ilgiyibekleyeceği ve onların bilgilenmesi veeğitimi için zaman ve para harcayacağıaşikârdır. Aksi takdirde, üçgenin bir ayağıeksik ise bir çalışmada istenilen başarıyaulaşmak mümkün değildir. Bu sebepleişe önce işverenlerin İSG konusundabilgilendirilmesi, hukuki ve cezai sorum-luluklarının anlatılması ve “önlemeninödemekten daha ucuz ve insani”olduğugerçeğini göz önünde bulundurmasınısağlamalıyız.

İşyerlerinde İSG tedbirlerinin alın-ması ve uygulanmasının iki önemliaktörü işveren ve işçidir. İşveren uygunve yeterli tedbiri ve bunun için gerekliharcamayı yapacak, işçi alınan tedbirlereharfiyen uyacaktır. İşçi yönündenbaktığımızda işverenin gerekli eğitimlerialdırdığını ve çalışanların korunması içingerekli tedbirleri aldığını, kişiselkoruyucu donanımı uygun seçip yeterlişekilde çalışanlara verdiğini kabulettiğimizde, işçilerin bunları kullanmak-ta veya öğrendiklerini iş hayatına tatbiketmekte gösterecekleri ihmal veyasavsaklama suistimal kapsamına girebi-lir. Bazen ihmal suistimal olmasa danetice itibariyle bu tedbirsizliğindendolayı olabilecek bir iş kazası sonucu ken-disine veya çalışma arkadaşlarına,işverene ve devlete (milli servet ve sosyalgüvenlik harcaması yönünden) büyükzarar verir. Aynı şekilde işverenin gereklitedbirleri almaması ve gerekçe olarak daböyle çalışılabildiğini varsayması veyastandartlara uygun olmayan koruyucudonanımı seçmesi ama sonuç olarak bir

kazaya sebep olunması aynı ölçüleriçinde değerlendirilmesi gereken birgerçektir.

Her sanayileşmiş ülkede olduğugibi gelişmekte olan ülkelerde de sendi-ka ve meslek kuruluşlarının çalışmahayatının geliştirilmesi ve güzelleş-tirilmesinde elbette katkıları olmalı veolacaktır. Özellikle işçi sendikalarınınsadece ücret politikacılığı yapmayıpçalışma hayatının ücretten bazen dahaönemli olan konularına eğilmelerigerekmektedir.

Sağlıksız ve güvenliği olmayanortamda çalışan insanların ücretlerinene kadar zam alırsanız alın bir gün işkazası veya meslek hastalığı sonucumalul kalırsa o kişiyi mutlu edemezsiniz.İlk bakışta başarılı gibi görünen durumaslında vahim sonuçlara gebe birkonumdadır. Bu sebeple ister sendikalarolsun isterse meslek kuruluşları ve diğersivil toplum kuruluşlarının öncelikleçalışanın sağlık ve güvenliği ileilgilenmeleri ve bunlar sağlandıktansonra mali hakları ile

Buradan şu sonucu da çıkarabilir-miyiz Genel Müdürüm; yani işverenin İSGkonusundaki eğitimi de çok önemli.

Bir işyerinde; zamanın, üretim içinkullanılacak malzemenin ne kadar önemliolduğunu biliyoruz. İşverenin ve işçininbirbirlerine karşı sorumlulukları nedeni ilebir suistimali nasıl formüle edersiniz, nasıltarif edersiniz? Bunun sonucunda doğabi-lecek olası durumlar neler olabilir?

İşçiyi temsil eden birçok sivil toplumörgütü, özellikle de sendikalar var. Bunlarelbette işçinin tüm yasal haklarını biliyorve savunucuları.

Sanki hep Bakanlığa, işçi ve işvereneyükleniyormuşuz gibi geldi, benceSTK'ların İSG'de ciddi bir rolü olmalı,kendilerine düşen rolü doğru oynuyorlarmı, acaba sorumluluklarını yerinegetirebiliyorlar mı? İSG konusundaSTK'lara uygulanabilecek yaptırımlar varmıdır?

'' ''''

Haklısınız. Bir üçlüden bahsettikama bunun içinde ve eğitim konusundaişveren-işçi ikileminde “TÜKETİCİ”ye de roldüşüyor mu, tüketicinin de eğitimde birpayı olduğunu düşünebilir miyiz?

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi20

Page 23: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Bir işveren bir tüketici olarak işye-rine bir makine alacağı zaman bununkoruyucu donanımları ve İSG şartlarınauygunluğunu öncelikle araştırmalı vefiyat pazarlığını yapmalıdır. Ancak,bu şekilde o makinenin üreticisinitüketici olarak İSG tedbirleri konusundauyarmış oluruz. Diğer saha ve sektörlerede benzer şekilde bakabiliriz.

Bu arada tüketicinin de İSG konu-sunun ne kadar önemli olduğu husu-sunda bilgilendirilmesi elbette temelesastır. Bu sebeple İSG kültürününgelişmesi ve farkındalığın artırılmasıçalışmalarında topyekûn bir cemiyeti elealarak çalışmalar yapıyoruz. Okullarda,işyerlerinde seminer ve toplantılarınyanı sıra basın ve yayın aracılığı ile decemiyetin bütün kesimlerine ulaşmayave İSG konusunu anlatmaya çalışıyoruz.

İş teftişi ILO'nun 81 sayılı sözleş-mesinin imzalanması ile iş hayatımızagirmiş ve bu sözleşme çerçevesindetüzük ve yönetmeliklerle şekillendirile-rek uygulanmaktadır. Bu sebeple buyapısı ile başka bir formatta uygulan-ması mümkün görülmemektedir.

İşyerlerinde İSG konusunun yer-leşmesi, farkındalığın artırılmasınınbirinci aktörü ve lokomotif gücü işgüvenliği uzman veya mühendisleridir.Bu sahanın profesyonelleri olarak tanınırve bilinirler. Bu konuyu meslek edinmişkişilerin mesleklerinin hakkını vermelerive İSG kültürünün gelişmesinde etkili roloynamaları gerekmektedir. Özellikleküçük ölçekli işyerlerinde bazı yapılan-malar eksik olduğundan iş güvenliği

uzmanlarına buralarda daha çok işdüşmektedir.

Öncelikle size ve diğer arkadaşlarateşekkür etmeliyim bu düşüncenizdendolayı. İş Sağlığı ve Güvenliği GenelMüdürlüğü teknik ve dinamik bir yapıyasahip bir kamu kurumudur. Sürekli aktifolmak zorundadır ve öyle de çalışmak-tadır. Her yıl gerek yurt içinde ve gerekyurt dışında İSG sahasında bize destekolacak, ortaklaşa çalışmalar yapabile-ceğimiz kurumları aramakta ve işbirliğiprotokolleri yaparak ülkemiz iş hayatınamutlak faydaları dokunacak çalışmalaraimza atıyoruz. Bakanlığımızın temelgörevlerinden olan iş hayatının düzen-lenmesi, mevzuatın yapılması, çalışmabarışının sağlanması, istihdamı artırıcıtedbirlerin alınması, sosyal güvenliğinsağlanması vb. konular içinde bizce enönde geleninin çalışma barışınınkorunması ve çalışma hayatının düzen-lenmesi, bunun için gerekli mevzuatınyapılarak uygulanmasının sağlanma-sıdır.

Genel Müdürlük olarak bu görevihakkıyla ve layıkıyla yaptığımızainanıyoruz. Bakanlığımızın bu gayret veçalışmalarının son ürünlerinden biri,

Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Kongresi'nin 19. nun 2011 yılında ülkemizdeyapılacak olmasıdır. Bir önceki toplantıGüney Kore'de yapılmış, 120 ülkeden4500 civarında katılımcıya ulaşılmıştır.Bir sonraki ev sahibi unvanı ilekatıldığımız bu kongrede açtığımız stantbinlerce stant içinde en çok ziyaretedilen stantlar arasında yer almış,ülkemiz ve bir sonraki kongrenintanıtımı yapılmıştır. Orada görülmüştürki ülkemize ve kongrenin yapılmasıplanlanan İstanbul'a ilgi çok büyüktür.

Yeterliliğimiz için şöyle demekdoğru olur sanırım; yapılan çalışmalarınyeterli görülmesi gelişmenin veilerlemenin önündeki en büyük engelolduğundan yaptığımız çalışmalarıyeterli bulmuyor ve daha da artırılmasıve yaygınlaştırılmasına gayret ediyoruzdemeliyim.

sonra

'su

İş sağlığı ve güvenliği konusunda işmüfettişlerinin sayısal olarak yetersizolduğunu ve sorunlarını öğrendik.Emniyet Genel Müdürlüğü ”Fahri TrafikMüfettişliği” adı altında bir kampanya ilebelli eğitim seviyesindeki insanlara eğitimvererek bu kişileri sertifikalandırdı. Küçükölçekli iş yerlerinde; oto sanayinde, dikişatölyelerinde, inşaat, temizlik, taşıma vegıda, sektöründe “UYARI” amaçlı gönüllüiş müfettişleri yetiştirilemez mi?

İş Güvenliği Mühendisliğini nasıltarif etmeliyiz? Sizce bu görevi hangiyapılar ve nasıl oluşturmalı, bu mühendis-lik kendini küçük ölçekli işletmelerde nasılifade edebilecek? Bu konuda neleryapılıyor, neler yapılabilecek?

Haftada yaptığınız çalışmalar yurtdışından gelen panelistler tarafındanövgü ile ele alındı. Türkiye'yi bu konudadinamik, doğru yolda ilerleyen bir yapıdagördüklerinden sevinerek, övgü ilebahsettiler. Siz kendinizi, kurumunuzu,çalışmalarınızı bu bağlamda nasıldeğerlendiriyorsunuz?

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 21

Page 24: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

tekstil sektöründeiş sağlığı ve güvenliği

Page 25: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Tekstil sektörü Türkiye en önemlisektörlerinden hatta motorlarındanbiridir.sektör uzun zamandır bir gerilemeyaşamaktadır, kaliteli ürünleripazarda satamaz hale gelmiştir. AvrupaBirliği nden makineler alındı, dövizolarak parası ödendi, zararsız, kansero-jen olmayan kumaşlar üretildi, fakat

ürünlerimiz satılamadı .

Küresel krizden etkilenen halkımızülkemizde üretilen giysi veya tekstilürünlerini kullanmıyor. Çin den gelenucuz fakat modeli ile göze hoş gelengiysilerin pazarımıza girmesiyle

.Çin den gelen malların kullanımındazararlar olmasına rağmen halk görünü-şüne önem veriyor, alıyor ve kullanıyor.

İş sağlığı ve güvenliğinin temeldayanağı Tehlike artı

riskte değerlendirme, tehlike ve riskanalizi konularını içerir.

İdari risklerde eğitimin amacı; riskanalizi yapılarak, değerlendirilmesigereken tehlikelerin tanımlanmasıdır.Risk analizi yasal bir zorunluluktur.

Risk analizinde risk değerlendirmemetotları zordur, yine de eksik bilgiylede olsa bunları uygulayan insanlarımızbulunmaktadır. Bunun getirdiği risklerde vardır.

Dünyada tüm canlılar tehlikeyi sezerve tedbirlerini alır. Uçu

atın bilmediği zehirli su içerseöleceğidir.

Parmak kesiklerinin birçoğu makinekoruyucularının uygulamada planlan-maması nedeyle olmaktadır.

Riskle ilgili Çalışma ve Sosyal Güven-

lik Bakanlığı önderliğinde risk analizuygulaması, iş güvenliği uzman eğitimi,sektörel bazda hangi risk metodlarınınulusal ve uluslararası ilişkiler sonucundakullanılacağı saptanmalıdır.

Organizasyonel riskler konusundaherkesin karşılaştığı bir tehlike de LPGtanklarıdır. LPG yaşamımızın her alanınagirmiştir. Bununla ilgili organizasyonelbir riskin ortadan kaldırılması için Bakan-lığımız harekete geçmelidir. LPG'ninoluşturacağı tehlikeler iş sağlığı vegüvenliği içine alınmalıdır.

Burada LPG riskini dikkate alarakpatlayıcı ortamlarla ilgili ATEX 137, ATEX100a olarak geçen; AB parlementosu-nun direktifi Türkiye'de uygulan-maya başlamıştır. Bu direktiflerden ATEX100a Sanayi Bakanlığı'nca 26/10/2002tarih 24919 sayılı Resmi Gazetede yayın-lanarak yürürlüğe girmiştir. “Muhtemelpatlayıcı ortamlarda kullanılan teçhizatve koruyucu sistemlerle ilgili yönet-melik” (94/9/AT) ATEX 137 iş

üvenliğiyle ilgili olduğu için ÇalışmaBakanlığının sahasına girmektedir. Budirektif 26 Aralık 2003 tarihinde/25328sayılı Resmi Gazete yayınlanmış,Parlayıcı Ortamların TehlikelerindenÇalışanların Korunması hakkında tüzükhazırlanmış ve yürürlüğe girmiştir.

LPG konusu ile ilgili risk analizleriyetersizdir. LPG oto gaz istasyonlarında,bayiliklerde kaçak dolum yapılması vebunlarla ilgili alınan tedbirler son dereceyetersizdir. LPG istasyonlarında tekbaşına bir makine mühendisi risk analiziyapamaz, elektrik mühendisi, kimyamühendisi de yapamaz. Risk analizindekimyacının, elektriçinin ve makinamühendisinin rolü ayrıdır. LPG istasyo-nunda bir patlamada bir kimya mühen-disi gidip risk analizi yapamaz, bilir kişilikyapamaz. Üçü bir arada olmak zorun-dadır. Önemli iş kazalarında profesyonelmühendislik istenmelidir.

İş sağlığı ve güvenliğinde tehlikeninkazaya dönüşme marjına risk diyoruz.Risk analizi değişik mühendislik birimleritarafın dan yapılmalıdır. Tecrübeli,üretim prosesinde gelişmiş yerlerdeçalışmış mühendislere ihtiyaç vardır.Risk değerlendirme konusu öngörül-düğü gibi yapılmalıdır; öte takdirdeönleyici tedbirlerin alınması kağıt üze-rinde bir formaliteden öteye geçemez.

'nin

Ekonomik riski hesaplayamayan

artık

'

sebep göstermeden konulan kotasonucunda

'

kenditekstil ürünlerimiz kullanılmaz oldu

'

rumdan düşerseöleceğini bilen at uçurumun kenarındadurur,

iki adet

/

sağlığı veg

tehlike artı risktir.

Halil KUTLUKimya Mühendisleri Odası

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 23

sun

um

Page 26: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Türkiye 2011 de Dünya İş Sağlığı veGüvenliği Kongresi ne ev sahipliğiyapacak. Öncelikle bu nedenleTürkiyetebrik ederim.

Olaf Peterman Devlet İş Kazası veMeslek Hastalıkları Sigortası Enerji,Tekstil ve Elektrik Sektörünün GenelYönetmenidir.

Bu ifade; enerji, elektrik ve tekstilsektörünün dışındaki meslek dallarınınsigortalı olmaması anlamına gelmiyor.Bu sigorta kurumunda 2.5 milyonçalışan ve 150 bin işyeri sigortalıdır.Almanya da mevcut olan bu sigortasistemi Türkiye'de bulunmamaktadır.Almanya'da araçlardan da bilindiği gibifull KASKO sistemi vardır.

işverenler finanse ediyor veiş kazası ve meslek hastalıkları mevcutolduğunda tüm masrafları

yükleniyor.

temel atıldık-tan sonra gerisi geliyor. Türkiye hızlıadımlarla bu konuda ilerlemektedir.Kurumumuzun Türkiye'de olduğu gibigezici iş sağlığı otobüsleri var fakat birfark ile; Almanya'da bu gezici iş sağlığıotobüsleri ile numune alınmıyor, oto-büslerde eğitim veriliyor. Sigortalılar işgücü kaybı olmasın diye eğitim merke-zine gelemiyorsa biz sigortalımızagidiyor eğitim veriyoruz. Bu otobüsleriniçinde 15-16 sigortalıya, işçiye eğitimverilebiliyor.

KOBİ dediğimiz küçük ve orta ölçekliişyerlerine gelince; Almanya'da işyer-lerinin %95'ni KOBİ ler oluşturmaktadır.Aynen Türkiye'de yaşanan sorunlar gibiAlmanya'da KOBİ'lerde iş sağlığınaverilen anlam ve değer o kadar büyükdeğildir. büyükişletmelerde iş güvenliği birimleribulunmaktadır ve iş sağl ğı ve güvenliğikonusunda bu işletmeler usta olmuşdurumdadır.

Kurumumuz küçük ölçekli işletme-lere özel binalarda eğitim vermektedir. İşgüvenliği açısından eğitime, bilgilendir-mede enformasyona ve ayrıca bilgi-lendirme için her imkanı değerlendir-meye çok önem verilmektedir.

Özellikle gürültü ile ilgili olan işdallarında bilgilendirme eğitimleriverilmekte, eğitim amaçlı broşürlerCD'ler DVD'ler hazırlanmaktadır. 2011yılında Dünya İş Sağlığı ve GüvenliğiKongresi nde multi medya ile ilgilikurum olarak bir film festivali düzen-leyeceğiz. Son 7 senedir de film festivalidüzenlemekteyiz.

Sigorta kurumu ayrıca denetimeönem vermektedir. Denetim olmadaneğitimin ilerlediği görülemez. Neredeeksiklikler var, nelerin yapılması gere-kiyor, bunlar tespit edilmeli işverenlerlebirlikte bilgi ve sonuçlar paylaşılmalıdır.İşverene danışmanlık yapılması sonderece önemlidir. Kurumda 600 işçiönleme, tedbir bölümünde çalışmakta-dır. Bu çalışanlardan 160 tanesi denetim-le ilgilidir. 2.5 milyon sigortalı için 160denetim personeli mevcuttur.

bir zamanlar sanayidalları arasında çok önemli olan tekstilsöktörü ileri düzeydeyken, pek çokülkede olduğu gibi gerilemektedir.

''

'yi

'

Sigortakurumunu

sigortakurumu

İSG konusunda bilinçli

'

Siemens ve Bosch gibi

ı

'

Almanya'da,

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi24

sun

um

Olaf PETERMANNISSA Elektrik Bölümü Başkanı

Sigortakurumunun enönemli etkinlik alanıtedbir faaliyetleridir.İş sağlığı ve işgüvenliği eğitimiveren merkezlerimizvar. İş sağlığı vegüvenliği eğitimi çokönemlidir ve bunedenleönceliğimizdir.

Page 27: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 25

Düşük ücret uygula yan ülkelerinrekabeti sonucunda geleneksel tekstilüretimi geriye gitmektedir.

1952 senesinde tekstil sektöründeAlmanya'da 239 bin işyeri mevcut ikenbugün ise bu sektörde 40 bin işyeribulunmaktadır. Ülkemizde şimdi tekniktekstiller gelişmektedir. Yani iş sağlığı vegüvenliği konusunda kıyafetler, sporbölümünde fonksiyonel dokular,kıyafetler gelişmektedir. Almanya bukonuda dünyaya öncülük yapmaktadır.

Uçuş aletlerinde, uçaklarda, otosanayinde emniyet kemeri, hava yastığı,teknik tekstil ürünlerinden yapılmak-

tadır. Tıp sanayisinde teknik tekstil çokönemlidir. Tekstil sanayinde Almanya'-da çok sayıda Türk vatandaşı emekvermektedir.

İş sağlığı ve güvenliği alanındadünyamızda artık yeni oluşan riskler debulunmaktadır, konteynerlerden çıkangazlar büyük bir risk oluşturmaktadır.

Kazaya neden olan olayları sende-lemek, kaymak, düşmek, üretimmakinesinde kendini yaralamak, trafikkazaları gibi sıralayabiliriz, bunlarınsebepleri ise yanlış davranışlardır. Bukazaların %54 yanlış davranıştankaynaklanmaktadır. % 38'i ise yanlış

organizasyondan ya da hiç organizas-yon olmamasından kaynaklanırken % 8ise teknik nedenlerden oluşmaktadır.

Meslek hastalıklarında gürültü sebe-bi sonucu sağırlık birinci ve asbest ikincibüyük sorundur. Sonuçları 40 sene sonraortaya çıkan asbest, 1983 yılından beridünyada yasaklanmasına rağmengünümüzün hala büyük bir sorunudur.Üçüncü sırada ise cilt hastalıkları gel-mektedir. Meslek Sigorta Kurumu olarakbu hastalıklara karşı büyük çabalargösteriyor, araştırmalar yapıyor, eğitimmerkezimizde bilgilendirme toplantılarıdüzenliyoruz.'ü

'i

İş sağlığı ve güvenliği için toplumun herkesiminin bilgilendirilmeye ihtiyacı vardır veher kesimin üzerine düşen görevi yerinegetirmesi bir zorunluluktur.

Page 28: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Tekstil sektörü ülkemizin özellikleBursa'nın en önemli temel sektörlerin-den bir tanesidir. Dolayısı ile Bursa içinönemli olan bu sektörün iş kazaları vemeslek hastalıkları yönünden de önemivardır.

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)'nun işkazaları ve meslek hastalıklarına ilişkinistatistiklerinde, yaklaşık 8,5 milyonçalışana ilişkin verileri kapsayan istatis-tiklere göre, 2007 yılında 80 bin 602 işkazası yaşanmış, 1208 meslek hastalığıvakası tespit edilmiş, bunların 1044'üölümle sonuçlanmıştır.

Buna göre her yüz kişiden biri 2007yılında iş kazası geçirmiştir.

2007 yılında iş kazaları ve meslekhastalıkları sonucu kaybedilen iş günüsayısı ise 1 milyon 942 bin 573'tür.Bunların yaklaşık 60 bini hastanedeyatarak tedavi olmuştur.

SGK verilerine göre, 2007 yılında enfazla kaza yaşanan sektör 11 bin 224 işkazası ile toplam kazaların yüzde13,9'unu oluşturan makine hariç metal-den eşya imalatı olmuştur. Bunu % 9,4 ileinşaat, % 7,8 ile kömür madenciliği, % 6,9ile dokuma sanayi ile nakil araçları imali,% 6,8 ile makine imal ve tamiratı, % 6,3 iletaş, toprak, kil, kum imali ve % 5,6 ilenakliyat sektörleri izlemiştir.

Yine SGK verilerine göre ülkemizdemeydana gelen iş kazaları en çok yüzde35'lik oranla bir veya birden fazla cisminsıkıştırması, ezmesi, batması, kesmesinedeniyle gerçekleşmiştir. Toplam kaza-ların %16,3'nü düşen cisimlerin çarpıpdevirmesi, % 14,5'ini makinelerin sebepolduğu kazalar, %11,7'sini de düşmeleroluşturmuştur. Maluliyet için ilgili ku-rumlara 851 kişi başvurmuş bunlarınoranları da sektörlere göre kömürmadenciliğinde % 9,2, ham petrol ve

tabii gazda % 0,7, taş kil ve kumsektöründe % 3,1, cam sanayinde % 0,1,gıda sanayinde % 3,9, giyecek vedokuma sanayinde % 7.9, ağaç vemamullerinde % 2.3, mobilya ve tesisatimalinde %10,1, kağıt ve kağıt eşyaimalinde % 0,6, deri ve deriden eşyasanayinde % 0,8, ecza ve kimya sanayi %1,9, metal endüstrisinde % 7,0, metaldeneşya imalinde %3,4, makine imalatı vetamirinde %3,6 olmuştur.

Denetim birimi olarak yaptığımızdenetimlerde pek çok sorun ilekarşılaşmaktayız. İş sağlığı ve güvenliğikurulları mevzuatta öngörüldüğüşekilde kurulmamakta ve çalıştırılma-maktadır. İş güvenliği uzman vemühendisleri ile ilgili mevzuat yetersiz-liği bulunmaktadır ve bu nedenle onlarda görevler ini yeter ince yerinegetirememektedirler.

eftişlerinde, dokümanistediğimizde 2004 yılından önceki, eskidökümanlar getiriliyor. Bu kurulun nekadar stratejik bir öneme sahip olduğu-nu, önemli işler icra edebileceğiniinsanların fark etmediğini görüyoruz.2009 yılına geldiğimizde, teftişlerde eskimevzuata göre hazırlanmış iş sağlığı vegüvenliği dökümanları veriliyor.

İşçi sağlığı ve güvenliği kurullarınınişyerlerinde güvenliğin ve sağlığın inşaedilmesi konusunda çok önemli işlev-lere sahip olması gibi bir niteliği vardır.

İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili tekstilsektöründeki gürültü büyük sorundur.İşçilerin tümü 4 bin herz civarında işitmekaybına maruz kalmaktadır. İşçilerde 25-30 desibel civarında işitme kaybı olduğusaptanmıştır. Bu, henüz farkına varılma-yan risklerdendir.

Gürültünün azaltılması teknik ne-denlerle mümkün olamıyorsa, çalışan-ların kişisel koruyucu kullanmasını,sağlamak önemle üzerinde durulmasıgereken bir husustur. Kişisel koruyucudonanımların kullanılmasında bir çoksorun vardır. Kişisel koruyucu donanım-ların göstermelik ve sadece teftişesnasında kullanıldığı sıkça görülmek-tedir.

İş sağlığı ve güvenliği eğitimi çokönemlidir. İş sağlığı ve güvenliğieğitiminin yeni konseptinde temel ikiayak vardır; risk değerlendirme ve işsağlığı ve güvenliği eğitimi.

İş yeri t

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi26

sun

um

Mehmet ARIKBaş İş Müfettişi - İş Teftiş Bursa Grup Başkanlığı

Page 29: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Pek çok işyerinde işçiler, altlarınaboylarına göre bobin koyarak yükseltipotururken, yaklaşık 5 sene zarfındasandalyeler kullanıma girmiştir.

Risk değerlendirmesinin çok önemliolduğu bilinmektedir. İşverenden, riskdeğerlendirme raporu istendiğindehemen sipariş verelim, alalım diyor. Riskdeğerlendirme prosesini işyerinde tamolarak sağlayacak çabaların gösterilmesigerekir.

Risk değerlendirmesi; iş sağlığı vegüvenliği ile ilgili çerçeve direktifin ve işsağlığı ve güvenliği (İSG) ile ilgili diğermevzuatın temel ayaklarından biridir.

mevzuat ve denetimyönünden, bu işleri ciddiye alarak,hakkıyla yapmalıdırlar.

Yapılan iş, işin organizasyonu ve kul-lanılan ekipmanlar işçiye göre uyarlan-malı, işçinin kendisini bunlara uydur-ması, adapte etmesi beklenmemelidir.

Tekstil sektöründe, aralarındaboyaların, solventlerin, optik parlatı-cıların, kırışıklık açıcı ajanların, alevgeciktiricilerin (retardantlar), ağır metal-lerin, pestisidlerin ve anti-mikrobikajanların da bulunduğu çok farklıkimyasal maddeler kullanılmaktadır.

Bu maddeler, boyamada, baskıda,yıkamada, beyazlatmada, kuru temiz-lemede, dokumada ve iplik yapımındakullanılmaktadır.

Tekstil endüstrisinde, tekstil lifleri,reaktif boyalar, sentetik lifler veformaldehit gibi solunum yollarını vecildi duyar laş tırıcı maddeler dekullanılmaktadır.

Tekstil sektörü, barındırdığı kanse-rojen maddelerden dolayı riskleri güngeçtikçe artan bir sektör olarak değer-lendirilmektedir. Bazı çalışmalar, kadın-lardaki burun, gırtlak ve mesane kanseririskinin arttığını ortaya koymuştur.

İşçilerin; dokuma, eğirme, kesme,çırçır makinesi kullanma ve paketlemesırasında ipek, pamuk, yün, keten, kene-vir, jüt (elyafı) ve sisal gibi malzemelerintozlarına maruz kaldığı görülmektedir.

Görev dağılımının cinsiyet temelindeyapılması, kadınların organik tozlaraerkeklerden daha fazla maruz kalmasıanlamına gelebilmekte ve kadınlardasolunum yolları hastalığı tanısı dahafazla görülmektedir.

Hareketli makine parçalarının ya daaraçların işçilere çarpması, sektördekiyaralanmaların en önemli sebeplerin-dendir.

Ayrıca buhar üretiminde kullanılanısıtma merkezlerinde yangın ve patlamariski de söz konusudur.

Özellikle tekrarlı ve hızlı tempodaçalışmayla ilişkilendirildiğinde ve işçininişin nasıl yapılacağı konusunda söz hakkıolmadığı düşünüldüğünde, tekstil sek-törünün bazı alanlarında, işten kaynak-lanarak ortaya çıkan stres de ciddi vebüyük bir sorundur.

İş sağlığı ve güvenliği yönetimitoplumsal cinsiyet konusunda duyarlıolmalıdır.

Riskleri yüksek, orta veya düşükolarak “derecelendirirken”, maruziyetkonusunda cinsiyetten kaynaklananfarklılıklar olabileceği de unutulma-malıdır.

Riskleri kaynağında yok etmek ya datehlikeli maddeler yerine daha az teh-likeli olanları kullanmak gibi çözümlerüretilirken, üreme sağlığını ilgilendirenhususlar da dikkate alınmalıdır.

Önleyici tedbirlerin performansınıizlemeye yönelik çalışmalar; hem kadın-lar hem de erkekler tarafından yürütülenişleri içine alacak biçimde yapılmalıdır.

Hamile çalışanlar ve emziren anneler,mevzuatımız tarafından koruma altınaalınmıştır. Mevzuatımızda, kimyasal,fiziksel ve biyolojik ajanlara maruziyet,fiziksel hareketler ve duruş biçimleri,zihinsel ve fiziksel yorgunluk ile diğerzihinsel ve fiziksel stres türleri gayet netbir biçimde belirtilmiş ve işçilerin eğitimyolu ile bu konularda bilinçlendirilmeleriöngürülmüştür.

Müfettişler;

Eğitimin amacı; işyerlerinde sağlıklı vegüvenli bir ortamı temin etmek, iş kazalarınıve meslek hastalıklarını azaltmak,çalışanları yasal hak ve sorumluluklarıkonusunda bilgilendirmek, onların karşıkarşıya bulundukları mesleki riskler ile burisklere karşı alınması gereken tedbirleriöğretmek ve iş sağlığı ve güvenliği bilincioluşturarak uygun davranış kazandırmaamacını sağlamaktır.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 27

Page 30: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

İş sağlığı ve iş kazaları ile bağlantılıolarak, basında çıkan bir haberdenbahsetmek istiyorum: Şantiyede işkazası oluyor ve iş kazasını yapan kişihastaneye götürülüyor. Şantiye şefiişçiden detaylı bir anlatım istiyor. «İşkazası tutanağına planlama hatası diyeyazmışım ama ayrıntılı anlatmam isten-miş şu anda hastanede yatmama nedenolay aynen anlattığım gibi olmuştur. Benduvarcı ustasıyım, inşaatın 6. katındakiişimi bitirdiğim zaman biraz tuğlaartmıştı yaklaşık 250 kg olduğunutahmin ettiğim tuğlaları aşağı indirmemgerekiyordu, aşağı indim varil buldumonu sağlam bir iple bağladım, 6. kataçıkıp ipi çıkrıktan geçirip aşağı saldımtekrar aşağı indim ve varili ipi çekerek 6.kata çıkardım ipin ucunu sağlam bir yerebağladım tekrar yukarı çıktım bütüntuğlaları varile doldurdum aşağı indim

bağladığım ipin ucunu çözdüm bunlabirlikte kendimi havada buldum benyetmiş kiloyum, 250 kiloluk varil süratleaşağı doğru düşerken beni yukarıçekiyordu, heyecanla ve şaşkınlıkla ipibırakmayı akıl edemedim yolun yarısın-da dolu varil ile çarpıştık sağ 2 kaburga-mın burada kırıldığını zannediyorumtam yukarı çıkınca parmağım çıkrığatakıldı 2 parmağım orda koptu bu esna-da yere çarpan varilin dibi çıktı tuğlalarsağa sola saçıldı varil hafifleyince benaşağı inmeye varil yukarı çıkmaya başla-dı yolda yine karşılaştık sol bacağımınkaval kemiğini o sırada kaybettim canhavli ile ipi bıraktım başımı yukarı kaldır-dığımda boş varilin süratle üzerimegeldiğini gördüm kafamdaki çatlağın buşekilde olduğunu sanıyorum. Allahherkesi bu tür kazalardan korusun.

İş hayatımızda buna benzer kazalarolduğunu yaşayarak öğrenmekteyiz.

Tekstil sektörünün perspektifinebakıldıgında, teksti l sektörününgeçmişinin insan tarihi ile paralel birgelişim gösterdiği görülür. Araştırmalar,i yüz yedi bin yıl önceörtünmeye başladığını gösteriyor. Bu,saç kenesi ile vücut kenesi arasındakifarklılığın ortaya çıkmasından anlaşı-lıyor. Vücutta, giysi altında kalankenelerin saçtaki kenelerden farklılaş-mış olduğu görülmüştür. Bu da yüz yedibin yıl önce bir şekilde insanlarıngiyindiğini, örtündüğünü gösteriyor. İlkdikiş iğnesine

rastlanmıştır.Fransa'nın güneyindeki kazılarda taştanyapılmış, dikiş iğneleri olduğu sanılanaletler bulunmuştur. Bunlar gösteriyorki; tekstil, örtünmenin başlangıcı olarakinsanlıkla yaşıttır.

GeçmişteAnadolu da çok önemli bir yeri olduğugörülür. Mezapotamya ile birlikte taşçağından beri tekstile ait kalıntılarortaya çıkmıştır. Osmanlı döneminde,Anadolu İpek Yolu üzerinde olmasındandolayı önemli bir tekstil merkeziolmuştur. Avrupa

İran dan Çin den gelen pamuklu veyünlü kumaşlar Bursa da işlenipAvrupa ya ihraç edilmiştir. ÖzellikleAnkara tiftik keçisinin yünlerinden yapı-larak oluşturulan soft kumaşı Avrupa daçok aranan ve özellikle saraylarda üstaristokratların giysilerinde kullanılan birkumaş olarak revaşta olmuştur. Bukumaşın önemi renginden ka

Türk kırmızısı diye geçen

ile vermek mümkünolmuş, daha sonra Avrupa bunu yapma-ya çalışmış ancak o kırmızı renk boyayıuygulayamamışl ar dır. Anadolu dayapılan bu pamuklu kumaşlar gerekbeyaz gerek

mavi kumaşlarAvrupa ya gönderilip önce Fransa yaoradan İspanya ya gitmiş, İspanyollar dakuzey ve güney Amerika ya göndermiş,burada, bu kumaşlar köleler çalışırkengiymeleri için kullanılmıştır.

Bugün blucin olarak bilinendünyada yaygın olan bu kumaşınüret imi de Osmanl ı zamanındayapılmıştır. Anadolu dan Fransa yaoradan da Amerika ya giden daha sonraLaz Osman»

nsanların

M.Ö 19 bin 15 bin yıllaratekabül edilen dilimde

tekst i l sektörü nün'

15., 16., 17. yüzyıllarda 'nın tekstil ihtiyacını Anadolu sağlamıştır.

' ''

'

'

ynaklıdır.Teknolojidesoft kumaşa o rengi sadece Türkiye'dekibir renk uygulaması

'

Hindistan gelen ithal çivitboya ile yapılan

' ''

'

' ''

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi28

sun

um

İlhami ÖZTÜRKBursa Organize Sanayi Bölgesi

Page 31: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

pamuk plantasyonlarında ve özelliklekovboyların giydiği blucin kumaşınınkökeni olmuştur. Bu kumaşa blucin ya daDenim denir. Denim ismi Türkiye denFransa ya ihraç edilip ordanda Amerika ya gittiği zaman, neredengeliyor dendiğinde Nil den gelenanlamını ifade etmektedir.

Osmanlı gelişen tekstil büyük birdarbe almıştır. Önlem olarak Hintkumaşlarına vergiler getirildiğinde iseOsmanlı da Hint kumaşı bulunamaz vekaçak olmuştur.

Endüstri devrimi ilk olarak tekstilsektöründe kendini göstermiştir.Avrupa'da tekstil sektörünün gelişmesiile Osmanlı tekstili sekteye uğramıştır.Avrupa da bu sektörün mekanize olmasıOsmanlı ya karşı bir avantaj sağlamış,Osmanlı tekstili bitmiştir. Kapitülasyon-lar nedeni ile, ticarette bir önlemolmaması sonucu; ucuz Avrupa mallarıOsmanlı nın pahalı kalan, manuelişlemlerle yapılan tekstil sektörünü yoketmiştir.

Cumhuriyet döneminde sanayileş-me hamlesin de ilk olarak tekstilsektörüne yatırım yapılmıştır. Sümer-bank fabrikası bu yatırımlardan biridir.

Türkiye'nin tekstil sektöründekidurumuna bakıldığında 1980sonrası başlayan ihracat hamlesininlokomotifi olan tekstil ve konfeksiyonsektörü, hem ülkemizin sanayi ürünleriihracatına katkıda bulunmuş, hem deemek yoğun olma özelliği ile en büyüksorunumuz olan işsizliğe çare olabilenbir sektör durumunda gelmiştir.

19. yy'da batıda Avrupa nın düşükmaliyetiyle rekabet edemeyip batanTürk tekstil sektörü, 21. yy başında isedoğuda Çin'in düşük maliyetiyle rekabetederek yaşam mücadelesi vermektedir.

Bugün 2,5 milyon kişiye istihdamsağlayan bu sektörün ülkemiz içinönemi ve önceliği yadsınamaz.

İş sağlığı ve güvenliği açısındanbakıldığında tekstil sektöründe kulla-nılan makine ve kimyasallarla ilgili pekçok tehlikeler bulunmaktadır.

Gürültü bunlardan en önemlisidir.Kesme işleminde oldukça sık kazalaryaşanmaktadır.

Kullanılan malzemelerden oluşantoz ise, çeşitli meslek hastalıklarınınoluşmasına neden olmaktadır.

Tekstil sektöründe son yıllardameslek kazaları ve hastalıklarında bellibir düşme görülmektedir. 2009 yılındanitibaren iyileştirme uygulama projesibaşlatılmıştır.

İş sağlı ve güvenliği insana verilendeğerin göstergesidir. İnsana değerveriyorsanız iş sağlığı ve güvenliğikonusunda gereken bir şeyler yapabilir-siniz. İnsana değer vermenin ölçüsü demedeniyettir. Ne kadar medeniysenizinsana o kadar değer verirsiniz. Dünyageneline bakıldığında, iş kazalarınınbunların nerelerde olduğunun orantısıaçıkça görürülür. İSG konusunda gereklitedbirlerin alınmasına işletmedeki enüst kademeden başlanmalıdır. İnsana

verilen değerin göstergesi olarak işsağlığı ve güvenliği hepimizin meselesiolmalı, çalışma yerlerinde her kesiminkatılımı sağlanmalıdır.

Bir yatırım yapılacağı zaman iş sağlığıve güvenliğine yapılacak yatırımküçümsenmemelidir. İş sağlığı ve gü-venliği konusunda önce yöneticilerinkendileri kuralları uygulayacak, onugören işçi de bunu yapacaktır.

İnsan olmadan üretim olamaz onedenle çalışanın sağlığı ve güvenliğiönemlidir.

Riskte rızık vardır, rızık da ise risk.Hesaplı risk yönetimi çalışma hayatınınvazgeçilmezlerinden olmalıdır.

'' Dö'nim iline

''

Bu dönemde, Hindistan'dan çokucuz pamuklu kumaşların gelmesiyle

'da

'

''

'

'li yıllar

'

Faaliyet, hareket ve hayat olan her yerderisk vardır, ancak ölüm olduğunda riskortadan kalkar. Risk kelimesi Arapça rısktır.Arapça ekmek, geçim sağlamak, ekmekkavgası vermek riske girmektir. Hayatımızabaktığımızda doğumdan ölüme kadar risklekarşı karşıyayız. Risk hayatımızın vazgeçil-mez bir parçasıdır ancak, yönetilebilirrisklere karşı kendimizi koruyabiliriz.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 29

Page 32: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

İşyerlerindeki sağlık zararlarındanoluşan hastalıklara meslek hastalıklarıdenmektedir.

Hastalıkla, sağlık zararı arasında birilişkisi vardır.

Etkenle temas başladıktan sonrameslek hastalığının oluşumu 1 hafta ile30 yıl arasında bir zaman dilimindemeydana gelir.

Hastalığın meslek hastalığı olaraktanımlanması için klinik tanının yanı sıra,bu hastalığın belirli bir işte çalışıyorolmaktan dolayı meydana geldiğininyani hastalığın

da belirlenmegerekliliği vardır.

Ülkemizdemeslek

hastalıkları beş grupta toplanmıştır.

Kimyasal nedenli meslekhastalıkları,

Mesleksel deri hastalıkları,

Pnömokonyozlar ve diğermesleki solunum sistemihastalıkları,

Mesleksel bulaşıcı hastalıklar,

Fiziki etkenlerle olan meslekhastalıkları

biçiminde sınıflandırılmıştır.

Emek yoğun bir sektör olan tekstilsektöründe iş kazası ve meslekhastalıkları oranı oldukça yüksektir vekesim makineleri, dikiş makineleriütüleme pres işlemleri bakım onarım,yük taşıma gibi süreçlerde ortayaçıkabilen iş kazaları ve meslek hastalık-ları mevcuttur.

Tekstil sektörü; iş kazası ve meslekhastalığı yönünden yapılan işin niteliği-ne bağlı olarak pek çok risk ögesi taşı-maktadır.

Pamuk tozu ve diğer tozlara bağlıolarak Bisinozis –Mesleki astım, gürültükaynaklı stres, işitme kaybı, kulakçınlaması, kimyasalların yol açtığı çeşitlikanserler, kan tablosu değişiklikleri,termal konfor şartlarının getirdiğisıcaklık, nem, hava akımı, buharlı, elekt-rikli ütüler, preslerin yaydığı ısıya bağlımeydana gelebilen olumsuz etkilerişçiyi, çalışanı etkileyen faktörlerdir.

Bunun yanında psikososyal veergonomik faktörlere bağlı olarakgelişebilen sırt, bel, omuz ağrısı gibi kasiskelet sistemi sorunları da görülür.

Pres, ütüleme bölümlerinde meyda-na gelebilecek yanıklar tekstil sektörün-de sıkça karşılaşılan iş kazalarıdır.

İnsan cildiyle temas ile ya da solu-num yolu ile vücuda girebilen boyalar veçözücüler, pigmentler, izosiyanat,formaldehit, kurşun, klor, krom içerebilirve buna bağlı olarak kimyasal pnömoni,astım, kurşun zehirlenmesi, egzama,akciğer kanseri ve lösemiye nedenolurlar.

Ülkemizde tekstil sektöründe birincilmeslek hastalıklarından sayacağımızkot imalatında yapılan

bağlı ortayaçıkabilen silikoz önemli bir sağlık sorunuhaline gelmiştir. Hastalığın ölümcülseyretmesi, tedavisinin kısıtlı olması vebu hastalığa neden olan iş kollarındaçalışanlarda maalesef hastalığa karşıolan bilgisizlik neden olabilmek-tedir.

Taşlanmış, ağartılmış, eskitilmişkotların yapımında silika içeren kumlarhava kompresörleriyle kotların üzerinepüskürtülmektedir.

Gençler arasında taşlanmış kotunpopülaritesinin artmasıyla bu türkotların yapımı da hızla artmaktadır.Ancak bu işlem, yeterli önlem alınmadanyapılmakta ve çalışanlarda slikoz hastalı-ğına neden olmaktadır.

Pnömokonyoz, etkeni toz olan birakciğer hastalığıdır. Akciğerde tozlarınbirikmesi ve onlara bağlı doku reaksiyo-nu sonucu oluşan bir hastalıktır.

sebep - sonuç

meslekten dolayıortaya çıktığının

Sosyal Sigortalar Sağlıkİşlemleri Tüzüğü ne göre

A grubu :

B grubu:

C grubu:

D grub :

E grubu:

,, ,

kot kumlama-cılığına (kot taşlama)

slikoza

'

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi30

sun

um

Dr. Bülent ŞİMŞEKİş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü (İSGÜM)

Page 33: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 31

Asbestozis ise asbest tozu ile oluşanmezotelyoma, pnömokonyoz hastalı-ğıdır.

Silikoz ise silikanın yol açtığı pöno-mokonyozdur.

Kömür işçis i pnömokonyozu;Antrakozis de kömür tozunun yol açtığıpnömokonyozdur, madenlerde çalı-şanların maruz kaldıkları hastalıklarınbaşında yer almaktadır.

2007 yılında İş Sağlığı ve GüvenliğiGenel Müdürlüğü, İSGÜM Merkez veİstanbul Bölge Laboratuvar Şefliği,Sağlık Bakanlığı, İstanbul MeslekHastalıkları Hastanesi, Bursa VeremSavaş Derneği ile birlikte İstanbul veTekirdağ-Çorlu pilot bölge seçilerek, kotkumlama yapılan işyerlerinde çalışan-ların çalışma koşulları ve silikoz sıklığınıaraştırmak üzere bir çalışma yapılmıştır.

Bu çalışmada; çalışma ortamındantoz numunesi alınarak solunabilir tozkonsantrasyonu ölçüldü.

Alınan toz numunelerinin spektro-fotometrik analizi yapılarak solunabilirkuvars düzeyi saptandı.

Çalışanlara tanımlayıcı bilgiler, iş vesağlık öykülerini içeren anket formuuygulandı.

Çalışanlara solunum fonksiyon testiuygulandı.

Çalışanların PA akciğer grafisi çekildive ILO standartlarına göre değer-lendirildi. Elde edilen verilerin SPSSprogramı ile istatistiksel analizi yapıldı.

Çalışanlara, işverenlere ve İSG profes-yonellerine konu ile ilgili eğitim verildi.Eğitime ilişkin açıklamalar tablo 1 degösterilmiştir.

Risk gruplarına göre ise işyerlerinindağılımı şöyleydi. I. risk grubu %13, II.risk grubu %0, III. risk grubu % , IV. riskgrubu % , V. risk grubu % Çalışan-ların yaş dağılımında ise 26-32 yaş ara-sındakilerin ağırlıkta olduğu görül-müştür.

Çalışanların % okur yazar değil,% ilkokul, %24'ü ortaokul, %14'ü lisemezunu durumundaydılar ve %18'idaha önce böyle ortamda çalışmışken% 82'si çalışmamıştı.

Çalışanların %79'u kumlamada, %7'sicam, seramik, zımpara işlerinde, %14'üde diğer işlerde daha önce çalışmışlardı.

Kişisel koruyucuları %94 kullanıyor,% 6 sı ise kullanmıyordu.

Proje kapsamında çalışmaya dahiledilenlerde akciğer filmlerinde değer-lendirmeye alınan 85 adet filmden %39'unda ILO sınıflamasına göre silikozlauyumlu radyolojik bulgular belirlenmiş-tir.

Silikoz şüphesi olan vakaların meslekhastalıkları hastanesine sevki sağlanarakbu vakaların 5 yıl süreyle izlenmesisağlanacaktır.

Tozlamanın önüne geçmek amacıylaıslak çalışma yöntemi, uygun havalan-dırma sistemleri kurulması, düzenliaralıklarla işyeri ortamında toz ölçümü,toz çıkaran işlerde çalışan işçilere, işinözelliğine ve tozun niteliğine göreuygun kişisel korunma araçları ilemaskeler (solunum koruyucu) verilmesiile tozlardan meydana gelen meslekhastalıklarından korunma mümkünolabilir.

Korunma yöntemlerini etkin kılabil-menin tek şartı sektörde kayıtsız işyeriolmamasından ve sigortasız işçiçalıştırılmamasından geçer. Teknolojikgelişmelerin adaptasyonu da ihmaledilmemelidir.

Tozlardan meydana gelen meslek

hastalıklarından korunmada meslekhastalıklarında erken tanının önemibüyüktür. Bunun için işçilere periyodikmuayeneler uygulanmalıdır.

Spirometri (solunum fonksiyontesti), standart boyutta (35cm x 35cm)akciğer grafisinin çekilmesi (sert ışıntekniği ile çekilmiş büyük boyutta)gereklidir.

Tozlu işlerde çalışan işçilerin,periyodik olarak sağlık muayeneleriyapılacak ve her 6 ayda bir göğüsradyografileri alınacaktır. Solunum vedolaşım sistemi hastalıkları ile cilthastalığı görülenler bu işlerdenayrıla , kontrol ve tedavi altınaalınacaklardır.

İSİGT Madde 76/6 işe girişmuayenesinde tozlu yerde çalışmabakımından riskli kişiler belirlenmelidir.

Çalışanlara yönelik olarak tozluortam, sigara ve zararları konusundaeğitim verilmelidir.

'

1347 27.

1'i61'i

'ü'

rak

'ya göre

işyeri

Çalışan toplamişçi sayısı

(2007)

Kumlamayapan işçi

sayısıAnket

Değerlendirilen

film sayısı

Tozölçümsayısı

Birinci 165 14 11 14 1

İkinci 13 3 2 3 0

Üçüncü 195 8 7 8 1

Dördüncü 60 3 2 3 1

Beşinci 4 1 0 1 1

Altıncı 280 1 1 1 1

Yedinci 98 5 2 5 0

Sekizinci 76 2 2 2 0

Dokuzuncu 275 6 6 5 1

Onuncu 1647 19 17 17 2

Onbirinci 230 3 3 2 1

Onikinci 2461 18 18 15 2

Onüçüncü 836 1 0 1 1

Ondördüncü 470 6 6 6 1

Onbeşinci 7 3 2 2 1

Toplam 6817 93 79 85

Tablo-1 Çalışmaya Katılan İşyerlerinde İşçi Sayıları ve Yapılan İşlemlerin Dağılımı

14

Page 34: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

H. Kocabey: Konuşmanızda İSGkonusunda Türkiye'yi olumlu bir tabloiçinde gördüğünüzü ifade ettiniz. Nasıl

çalışmalarımızı?buluyorsunuz

İş sağlığı ve güvenliği konusununtemelinde anlıyoruz ve görüyoruz kieğitim yatıyor.

Bu eğitimlerin sonucunda birfarkındalık, kültür de ortaya çıkıyorolmalı...

Türkiye"de bu konuda önemligirişimlerde bulunuyor, eğitime önemverildiğini siz de söylediniz.

Pek çok ülke ile ilgili önemlideneylere sahip olduğunuzu düşünü-yorum. Doğu Bloğu ülkeleri ile Türkiye yikıyaslayabilir miyiz?

Dr. Sven TIMM:Örn in

sosyal payda lar n konuya dahil olmasanlam nda ün D SK, T SK, HAK-sendika yöneticileri ile bir aradayd k. Bukonuyu onlarla da konu tuk. Bu konu-nun pek çok payda var. everenler,sendikalar, i çiler, devlet... Ve bupayda lar n bir arada olmas çok önemli.

al an ve i verenine itimi konusunda hiçbirinin

daha az önemli oldu unu dü ün-müyorum. E time çok önem veriyoruz.Geçen sene destekledi imiz kurumlararac l ile 200.000'e yak n ki inin e iti-mini gerçekle tirdik. Bunlar n 100.000-150.000'i çal an ise, 70.000 kadar da buçal anlar n yöneticisi konumunda olanki ilerdi.

ark ndal i çide yarat-man n baz avantajlar var. Sonuçta riskalt nda olan o e biraz dikkat ve al nmönlemlerle uygulamada sa l n vegüvenli ini kazanm oluyor. Bizim

çal an modeli ad n verdi imiz bire itim modelimiz var. Bu anlamda 50ki ye kadar olan küçük ve orta kapasitelii letmelerde bir i çi tüm e itimlerial , belirli konulardasertifikaland r rak bu olu mu bilgibir kimini kurum içine aktarmay hedef-liyoruz. Ve en az her 3 senede birbu e timin tekrarlanmas gerek

.

eçti imiz son 10-15y l içinde Türkiyee itime çok katk yapm durumda .

ok iyi bir mühendis kadror. Almanya' petrol ve

çok zengin yeralt kaynaklar olmadiçin, geli tirdi imiz uzmanl k ve mühen-dislikle söz sahibi oluy ruz. Türkiye'ninde en büyük potansiyeli iyi yeti mi bugenç nüfus. Aç n z e itimle kapa maans n z var.

Di er o u lo u ülkeleri ilek yasland nda ülkenizin çok iyi birkonumda oldu unu söylemeliyim. Siviltoplum kurulu lar ve ticaret odalarburada birle tirici bir unsur . Ülkeniz-de de bu kurumlar n az msanmayacakilgileri var. A cak böyle tabanayay biliyoruz.

Gerçekten takdirile karşılıyorum çalışmalarınızı. ğ

ş ı ıı d İ İ İŞ

ış

şı İşş

ş ı ı

Çok doğru ç ış şğ diğerin-

den ğ şğ

ğı ığı ı ş ğ

ş ıış ı

ış ış

Elbette. F ı ığı şı ı ı

ı , v ı ışğ ığı ı

ğ ış

" ış " ı ı ğğşi

ş ş nin ğmasını sağlayıp onu

ı ai ı

ındanğ ı tiğini

savunuyoruz

Haklısınız... G ğı İSG konusu ile ilgiliğ ı ış dır

Türkiye'nin ç subulunmaktadı da

ı ı ığış ğ ı

oş ş

ığı ı ı ğ tş ı ı

İş sağlığı ve güvenliği konusunda ikitarafı da mutlaka beslemek gerekiyor.Elbette iki tarafın da eğitimi önemli,ancak etkilenen esas kısım işçi. Önceişçinin eğitiminden başlanılmalı, sonuç-ları var çünkü.

ğ D ğ B ğı ığı

ğş ı ı

ş durı ı

n konuyua

e

i

i

ş ş

Eğiticinin eğitimi de önemlidir.Çalışan sayısının 50 den aşağı olduğuişyerlerinde eğiticinin eğitimi ile verimalabiliriz. İşte buna 'çalışan modeli'diyoruz.

'

Sonuçta KOBİ'lerde iş güvenliğiuzmanları veya işgüvenliğinden, sağlı-ğından sorumlu ilgili doktorun olmasıgerekiyor. Bu hizmetler dışarıdan daalınabilir. Sonuçta iyi eğitilmiş bir işçiü sorumluluğunu, zamanla kendi

hayatının riskini bilmesiolduğu bilinci yaratılırsa hayatındakirisklerin önemini anlar.

'

t mile tetikleyici

röp

ort

aj

Dr. Sven TIMM ve Olaf PETERMANN'a

sorduk...

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi32

Page 35: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Doğu bloğu ülkeleri ile uzun süredirtecrübe içindeyim,ülkenizde gördüğüm bu konudakiheyacanın daha iyi olduğunu, azımsan-mıyacak olduğunu . B

oğu bloğu ülkelerindedurumdasınız İSG Gn. Müdürlüğü'nün,sendikaların, meslek odalarının ilgisinebakınca, birleştirici yapıların bu konuyagösterdiği ilgi ile üyelerine ,

ındalığı yaratacaklarına, AB stan-dartlarına ulaşacaklarına inanıyorum.

bu tecrübe ile

söylemeliyim irçokd n daha iyi

.

bu bilincifark

� �

Sayın Petermann, Sayın TIMMTürkiye ile ilgili İSG konusunda görüşlerinibizimle paylaştı sizin görüşleriniz hangidoğrultuda?

Sayın Petermann büyük işletme-lerin İSG konusunda usta olduklarısaptandı, küçük işletmeler için nelerönerilebilir?

: Türkiye çokdinamik bir ülke. Bu dinamizm, heralanda var. Ekonomik geli meden, farklimalat sanayilerinde uzm nl a kadarçok geni bir alanda bu dinamik yap ygörmek mümkün. Bu anlamdaTürkiye'yidi er ülkelerle k yaslad mda bir hayliyol alm ve ileride buluyorum.

Türkiye do u ve bat aras nda birköprü niteli inde. Bu çok önemli biravantaj. Çünkü bilgiler bat dan do uyado ru ak yor. Ayn ekilde de do udanbat ya do ru. Tab i bundan en çokfaydalanan Türkiye oluyor Rusya'n n dadi er do u blo u ülkelerin ilerisin-de bir konumda. Tabi Avrupa'n n bats ngiltere, Fransa, Almanya gibiülkeler bu konuda daha ileride. Buanlamda bu ülkelerle kar la t r sak,Türkiye bu ülkelerdeki yakla m n 1990'ly llar na eri mi durumda diyebiliriz.

Türkiye'de büyük i letmelerdekonunun önemi anla lm durumda veiyi uygulama örnekleri var. Örne inT bu örneklerden bir tanesi. Bütünal nmas gereken önlemler al yor.Sorun 50'den az çal an olan yerlerdekibu nokta panelde de konu ma-

c taraf ndan vurguland . Buradaverilecek e itimler 3 senede bir tekrar-land kça, 10 sene içinde ciddi olumlufarklar görmek mümkün olur.

Almanya'da pek çok yabanc i çivar. Biz Almanlar matemati i ve istatis-ti i çok severiz ve pek çok ey ölçeriz.Ancak yabanc i çiler hele hele Türklerile ilgili bir istatisti imiz yok. u da hereyin yolunda gitti ini gösterir. E er

böyle bir istatistik olsayd , yolundagitmemesi üzerine yapard k. Sadecein aat sektöründe baz problemler varuygulamada. Ancak bunlar da ço un-lukla do u ülkelerinden gelen ki leriniçinde çal t sektör. Türkler busektörde son derece az.

Almanya'daya ayan Türkler art k 3. ku akla meydan-da. Bu Türkler Alman kültürünü iyiö rendi gibi, AlmancayAlmanlar'dan daha iyi konu ur halegeldiler.

ş ıa ığ

ş ı ı

ğ ı ığıış

ğ ı ığ

ı ğğ ı ı ş ğı ğ i

, ığ ğ ğ in de

i ı ı-ındaki İ

şı ş ı ırşı ı ı

ı ı ş ş

şşı ış

ğEDAŞı ı ını

ış ı, bütün ş

ılar ı ığ

ıı

ı şğ

ğ ş iı ş ,

ğ Bş ğ ğ

ıı

ş ığ

ğ şiış ığı

Bayan Kocabey ayrıcaş ı ş

ğ kleri neredeyse ış

İSG konusunda onlarda ciddi birkültür oluştu dememiz doğru bir tespitolur.

Yurtd nda ya ayan Türkler'inço unlu u Alman sanayinde i çi olarakçal t lar veya çal yorlar. kazalar nda

ilgili bir istatisti iniz varm

ışı şğ ğ şış ı ışı İş ı

Türk çalışanlar ile ğı?

Olaf PETERMANN

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 33

sun

um

Page 36: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

metal sektöründeiş sağlığı ve güvenliği

Page 37: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Makine ve imalatında iş kazalarıTürkiye ortalamasında 2.5 kat oranındaartmıştır. Makine imalatında iş sağlığı vegüvenliğinin sağlanmasında Devlete,işverene, işçi sendikalarına, meslekörgütlerine birçok görev düşmektedir.

Devlet bu alanda yasa ve yönet-melikler yapmış, özellikle 2003 yılındanbu yana Avrupa Birliği ne uyum çerçe-vesinde hemen hemen Avrupa Birliğinde uygulanan tüm mevzuatlar Türkiye'de de mevzuat haline getirilmiştir.

İş sağlığı ve güvenliği alanındadenetim yapan iş müfettişi

bulunmaktadır. Bu sayıdaki müfettişaracılığı ile 80 bin iş kazasını aşağıdüşürmek mümkün değildir. Rakam-larda çelişki olmakla birlikte ÇSGBverilerine göre 754.297 işyeri vardır. 291müfettiş ile 2008 yılı içinde 23.433 işyeridenetlenmiştir. Bunların 9000 genelteftiş ve kontrol teftişidir. Bu müfettişsayısı ile problem çözülemez. Müfettiş

sayısı artırılmak zorundadır. Müfettişleredenetim dışında eğitim görevleri deverilmektedir. İşyerlerinin %75'de birinindenetimini yaparken bir de eğitimgörevi verilen müfettişlere denetimdışında görev verilmemeli, alandançekilmemelidir.

İş kazalarının meslek hastalıklarınınönlenmesinde iş verene, işçiye verileneğitim ücretsiz olmalıdır.

ÇSG Bakanlığı AB'den aldığı fonlarla,birtakım devletlerle işbirliği içinde pro-jeler gerçekleştirmektedir. Devlet dekaynak aktarmalı, bu projelerin sayısıartırılmalıdır. Bu projelerin mutlakaişyerlerine, ülkemize yararı olacaktır.

Hekim ve işyeri mühendisi istihdamıkonusunda problemler yaşanmaktadır.İşveren bunu bir yük olarak görüyor vekullanıyor. Ticari anlamda, mümkünolduğu kadar piyasadan en ucuz şekildetemin etmeye çalışıyor. Bu ihtiyaçtüzüğe uygun şekilde giderilmelidir.

İş sağlığı ve güvenliği kurullarınınamaca uygun şekilde işletilmesi gerekir.Toplantılar yapıp, kağıt üzerinde kararalmanın dışında sağlıklı ve güvenliçalışma ortamlarının yaratılmasında ken-dilerine düşen görevleri yerine getir-melidirler. Eğitimin işçinin dosyasındabir belge olması dışında amacı, biranlamı olmalıdır.

İSG konusunda önemli taraflardanbiri de sendikalardır. Ancak örgütlenmeoranının %3 olduğu bir ülkede işçilerinhaklarına sendikalar nasıl sahip çıkabilir.Kriz bahanesiyle

tır. Bu durumda işçilerve sendikalar arasında programlı birşekilde bilgilendirme, yayınlarda işsağlığı ve güvenliği konularına yerverme olmadığı gibi, getirisi de tartışılırbir durumdadır.

Meslek Odaları örgütlerine düşengörevleri; bilgilendirmeleri, eğitimleridergi, broşür yolu ile yapmalıdırlar.Sektörlere yönelik eğitimler vermekodaların görevidir.

''

291tane

'i

Bursa'da 3 ayda 24 binkişi işten çıkarılmış

Bedri TEKİNMakine Mühendisleri Odası

İşyerlerinde 80 biniş kazası meydanageliyor, 1044 kişi

hayatını kaybediyorsaburada arkasına yaslanıpdüşünmesi gerekentaraflar vardır, butaraflardan biri deişverendir. 80 bin iş kazasımeydana geldiğigörüldüğünde önlemalmada problem vardemektir. Önlem almaborcunun yerine getiril-mesinde işverene görevlerdüşmektedir. İşverenin işçieğitimine vereceği önem;önlem alma borcunuyerine getirmesinisağlayacaktır.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 35

sun

um

Page 38: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Bursa Türkiye'nin 4 ncü büyük kentiolup 2 nci büyük sanayi şehridir.

ILO'nun verilerine göre

Makine, tezgah ve cihazla çalışanişyerlerinde 2007 yılında

1072 iş kazası meydana gelmiştir. Bukazaların 131'i Bursa'da, 56'sı Balıkesir'de, 34 tanesi de Çanakkale'dedir.

akine tezgah ve tesisatların bulun-duğu alanda, iş kazalarının meydanageldiği bölgelere de tehlikeli bölgedenilmektedir. İş ekipmanları ile ilgiliönleyici faktörlerin en temel olgusunu;

fotosel gibi

İş sağlığıve güvenliği konusunun, bu olgununbilhassa Bursa için çok özel bir yeribulunmaktadır.

Metal sektöründe iş sağlığı ve güven-liği çok geniş kapsamlı bir konudur. İşkolları tüzüğüne bakıldığında metal işkolu metalin cevher halinden birçokprosesten geçerek makine, tezgah vemetal eşya imaline kadar birçok konuyukapsar. Bunların içinde makine tezgahve cihazlarda yapılan çalışmalarda işkazası ve meslek hastalıklarını önlemeküzere uyulması gereken kriterler vardır.

iş kazalarınamaruz kalanların sayısında dünyaçapında 100 bin kişilik bir artış olmuştur,bu da bu konunun hassasiyetini gösterir.Ülkemiz bu konuda maalesef dibibulmuş durumdadır, bu durum konu-

nun hassasiyetine duyulan ilginin henüzmaalesef pik yapmadığı anlamınageliyor. İstatistiklere göre dünyada yak-laşık olarak 2.3 milyon kişinin iş kazası vemeslek hastalıklarından kaynaklananölümlü, yaralanmalı, uzuv kayıplarınauğradığını görüyoruz. Bizlerin duyarlılı-ğının batıdan daha fazla olması gerekir,insan değerinin bizim kültürümüzde,mazimizde batıdan daha fazla olduğunuifade edebiliriz.

İş sağlığı, güvenliği konusunu buölçekle ele almak da doğru değildir, bukonu çalışanların korunması, işletmele-rin korunması, üretim ve kalitenin artı-rılması gibi ekonomik, sosyolojik, insaniboyutları ile birlikte ele alınmalıdır. Buboyutlar göz önünde bulundurulduğutakdirde İSG konusuna gösterilmesigereken hassasiyet daha fazla ortayaçıkacaktır.

Çalışma hayatının zeminini iş sağlığıve güvenliği oluşturur, bu taban zayıfolduğu zaman maalesef arzu edilensonuçları elde edemeyiz. Burada entemel unsur önleyici faaliyetlerdir. Bufaaliyetler etkin ve sonuca yönelik olarakele alınmalıdır. Birçok tedbirin maalesefformalitenin yerine getirilmesindenibaret olduğu görülmektedir. Arzu etti-ğimiz temel nokta iş sağlığı ve güven-liğini hayatımızın vazgeçilmez bir par-çası haline getirmek ve meslek hasta-lıklarını önlemektir. Buna yönelik olanher çalışma hayır sağlayacaktır. Bunundışındaki çalışmalar formaliteden ibaretkalacaktır.

Bursa bölgesin-de

Bu sayı-ların dışında istatistiklere yansımayanişkazaları da olabilir.

Geçmiş yıllarda makine ve tezgah-lara cihaz denilirdi, artık bunların bütü-nüne şimdi iş ekipmanı deniliyor.M

bu bölgelerde alınacak etkin koruyucu,önleyici tedbir ve bu tedbirlerinsistematik hale getirilmesi oluşturur. Busağlandığı sürece iş kazaları sayısı okadar azalmış olur.

İş ekipmanları ile operasyon yapar-ken; yani işi alıp verirken işlerken,delerken, ezerken bu proses lerinmeydana geldiği bölgelerde tedbiralınmalıdır. Bu tedbir işin niteliği vekonstrüksiyonuna göre olmalıdır. İşinniteliğine göre ya tamamen kapalıortamda operatörün inisiyatifi vemüdahalesi ile ya da operatör operas-yon bölgesindeyken koruyucu birsistemle, bir sistemle önlemalınmalıdır.

İş kazaları dahil olmak üzere bir çok işkazasının temelinde koruyucu sistemin,donanımların olmadığı görülür.

Bursa'da yüksek tonajlı ekzantrikpresler bulunmakta, preslerde birdenfazla işçi çalışmaktadır. Bu işyerlerindesadece basit tedbirlerin alınmamasınedeni ile iş kazaları meydana gelmek-tedir. Bu işyerlerinde İSG tüzüğün de

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi36

Yüksel YAŞARBaş İş Müfettişi

İş Teftiş Bursa Grup Başkanlığı

sun

um

Page 39: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 37

olan bir olguyu adapte ederek, bütünpreslerin hepsine koruyucu tedbir,tertibat olarak fotosel konulmuştur.

Basit aletlerle basılacak parçanınoperasyon bölgesinde korunması aynızamanda bu bölgenin herhangi birdikkatsizlik, dalgınlık sırasında çalışanla-rın yanlışlarını da tolere edecek niteliktekoruyucu sistemler ile donatılmasıgerekir.

Böylece iş ekipmanlarının bütünhareketli kısımları, hareket hızı ne olursaolsun, iletim tertibatları uygun birşekilde korunmuş olacaktır.Yavaş dönenzincir dişli sistemle rinde, değişiksistemlerde hızına aldanmadan hepsine,

bu aynı zamanda ILO tarafındanalınan bir karardır.

İş ekipmanlarından koruyucu terti-batların çıkartılması, bunların fonksi-yonsuz hale getirilmesi yasaktır.

İş ekipmanında arıza ve koruyucu-larda eksik görüldüğü, yetersizlik tespitedildiği taktirde iş ekipmanı durduru-larak ilgiliye haber verilmeli, çalışmayıönleyecek tedbir alınarak durumbelirtilmelidir.

Büyük bir sistemde çalışan eleman-ların maalesef birbirlerinden haberleriolmadığı için, iyi niyetle sistem devreyesokulmakta, sistemin harekete geçmesiile yaralanmalar, ölümler olmaktadır.

İş ekipmanında şalter ve kumandabutonları kendiliğinden veya çarpma ileekipmanı çalıştırmayacak şekilde veherhangi bir operatörün kolayca kulla-nabileceği yerde bulunmalıdır.

Birçok operatör, gidiş ve gelişe kat-lanmamak için tedbirsiz davranarak işyapabilmektedir. Butonlar uygun şekil-de yapılmadığında kişiler istemeyerek,gerek operatörün teması gerek bölge-den geçen kişinin teması ile çok rahatmakineyi ya da tezgahı hareketegeçirebilir.

İş ekipmanlarının acil durumdadurdurulması için sistemler yapılmalıdır.

İş ekipmanı sadece tasarım amacınauygun şekilde kullanılmalıdır. Amacıdışında kullanım bir çok iş kazasınınsebebidir. Spesifik bir konu için üretilenmakinede yenisinin alınmaması, ek ma-liyet getirmemesi için değişik aparatlar

takılmak suretiyle, örneğin maşalar yada mengeneler ile aynı tezgahıkullanmak iş kazalarına sebebiyetvermektedir.

İş ekipmanlarının bakım işleri, ekip-man ancak kapalı iken, mümkün olma-dığı durumlarda ise önlem alınarakyapılmalıdır. Bakım defteri bulunanmakinelerde bakım, onarım günügününe işlenmelidir.

İş kazaları sadece üretim faaliyetleriesnasında değil bakım ve onarımsırasında da meydana gelmektedir. Bunedenle risk değerlendirmeleri bakımve onarım işleri için de hazırlanmalıdır.

İş ekipmanlarının çeşitli kısımlarındabirden fazla operatör çalışması duru-munda, ekipmanda her işçi için,ekipmanı çalıştırma butonu olmalı vedurdurma butonu bütünü kapsamalıdır.İş denetimi yapan kişiler butonlarınfonksiyonelliğini kontrol etmelidir.

İş ekipmanını kullanan operatörgenel eğitimin yanı sıra ekipman ile ilgilisistematik bir eğitime tabi tutularak testedildikten, yeterliliği tespit edildiktensonra çalıştırılmalıdır. Spesifik birekipman için çalışanın sadece işgüvenliği eğiti minden geçirilerek

istihdam edilmesi sakıncalıdır, eğitiminspesifikasyonu, makineye, tezgaha haseğitim önemlidir. Bu eğitim verildiktensonra kişinin becerisi, kabiliyeti,uyanıklığı o makine ve tezgaha uygunolup olmadığı söz konusu olabilir. Kağıtüzerindeki eğitimle istihdam edilençalışanlarda iş kazalarına daha sıkrastlanmaktadır.

Ürünün projelendirilmesi, dizayn aşa-masında iş sağlığı ve güvenliği normla-rına uygun olarak üretilmelidir. Satışımevzuata uygun olarak yapılmalıdır.İmalat aşamasında normlar ülkeler içinönem arz eder.

Makine koruyucuları yönetmeli-ğinde ürünlerin teşhir edilmesi yasaktır.Ancak, arzu edilen etkinlikte halenTürkiye'de uygulanmamaktadır; oysasatın alan kişilerin bunlara önemvermeleri önemlidir. Bursa'da üretilenmakine ve teçhizatta Avrupa ülkelerine,Suriye'ye, İran'a ihraç edilen maki-nelerde bu koruyucu donanımlar varkensadece ek maliyet getirdiği için iç piya-saya verilen makinelerde koruyucularınkonulmadığı görülmektedir.

mutlaka koruyucu sistemlerin yapılmasıgerekir,

İş ekipmanlarında işçilerin güvenliğinisağlamak için esas olan ikazlarbulunacaktır. Çok kompleks bir makinedeasılı olan levhada sigara içilmez, dikkatkaymayın diye makine ile alakası olmayanikaz ve uyarılar önemlidir. Uyarı levhası vebilgilendirme önemlidir. Bu test edilmiştir kibir uyarı levhasını bilinçli ya da bilinçsiztekrar tekrar gören okuyan kişi istese deistemese de şuur altına bu bilgileriişlemekte, kendisine bir süre sonra faydalıhale geldiğini, refleks haline geldiğinigörebilmektedir.

Page 40: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Nilüfer Sanayi sitesinde çoğunluklaoto yan sanayii ile ilgili işler yapılmaktave bunlar genelde oto yan sanayindeşekil verme, presler, kaplamalar, nikelaj,nikel, alüminyum kaplama olarakgörülmektedir.

Makine, metal ve otomotiv sektörün-de sitede 251 firmadan 121 firma bu işlerile uğraşmaktadır. Bu firmaların %49-50'si Nergis Organize Sanayi Sitesin-dedir. Genelde makine metal ve otosektörüne hizmet eden bu fabrikalar,yan sanayiine hizmet eden orta ölçeklifabrikalardır. Bu firmalar her gün kendiniyinelemekte ve dünya piyasası ileyarışmaktadırlar.

Metal sektöründeki tehlike kaynakla-rını sınıflandırdığımızda; çalışanlardankaynaklanan riskler, davranış bozukluk-ları, eğitim, koordinasyon eksikliği,fiziksel yetersizliği sıralayabiliriz. İş

kazalarının olmasında davranış bozuk-lukları, eğitim, iletişim eksikliği, zihinsel,fiziksel, zararlı alışkanlıklar, yaş vecinsiyet olarak ortaya çıkmaktadır.

metal sektöründe maale-sef hafif olamaz, kesin ve acı bir son ilenoktalanır. Bu nedenle, makine vetezgahlarda uygulanacak önlemler içiniş ekipmanlarının kullanımı, bakımı,eğitimi son derece önemlidir. Kullanılanmalzemeyi, aleti, makinayı öğrenmekçok önemlidir, bu bilinmeden onuntehlikesi de bilinemez. işbaşıeğitimi yapılmalı ardından

iş sağlığıve güvenliği eğitimi verilmelidir. Eğiti-min amacı, güvenlik konusundabilinç oluşturarak buradan gelecektehlikelerin bilinmesini sağlamaktır.Çalışan, bu bilinç ile, kendisini ve ailesini

tehlikeleri, gelecekte karşıla-şacağı olumsuz durumları dikkate ala-caktır. İş kazaları o iş yerindeki psikolojiyibozup etkilediği gibi o iş yerininpiyasalardaki formunu da bozar.

Oto yan sanayinde büyük kuruluş-ların, tedarikçileri bu konu ile ilgili olarak

İş kazaları

Öncetezgaha

yönelik, özellikleri konusunda

bir

bekleyen

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi38

Ali TURHANKimya Yüksek Mühendisi

Nilüfer Organize Sanayi

Bölgesi

sun

um

MEKANİK TEHLİKE KAYNAKLARI

Pürüzlü, engebeli veya kaygan işyeri zemini, Hareketliaraç ve makineler, Hareketli makine parçaları, Keskin,yüzeyi çıkıntılı malzeme ve parçalar, Sıcak veya soğukyüzeyli malzeme ve parçalar, Yüksekte çalışma vetırmanma noktaları, El aletleri, Yüksek basınç (basınçlıkap veya hatlar), Kaldırma ve taşıma araçları, Sabit veseyyar merdivenler, Uygun olmayan korkuluklar,Asansörler (personel ve yük), Alçak ve dar geçitler,Hatalı istifleme, Malzeme düşmesi veya yuvarlanması,Taşma, dökülme ve saçılma.

KİMYASAL TEHLİKE KAYNAKLARI Sıvılar, (asitler, bazlar, solventler), Gazlar, (yanıcı,yakıcı, boğucu, narkotik), Katılar, Tozlar (organik,inorganik), Metaller (Sis, duman ve buharlar).

BİYOLOJİK TEHLİKE KAYNAKLARI Virüsler, Bakteriler, Parazitler, Vektörler (taşıyıcılar),Mantarlar.

FİZİKSEL TEHLİKE KAYNAKLARI Çalışma ortamının termal konfor şartları, Radyan ısı,Gürültü, Titreşim (el - kol ve vücut titreşimi), Uygunolmayan ve yetersiz aydınlatma, Işınlar , Alçak veyayüksek basınç, Elektromanyetik alan.

ELEKTRİK TEHLİKELERİ Elektrik tesisatı, (Yangın), Elektrikli araç ve aletler,(Elektrik çarpması), Statik elektrik (Parlama, patlama,,çarpılma).

YANGIN TEHLİKELERİ Tutuşma, Yanma, Parlama, Patlama.

ÇALIŞANLARDANKAYNAKLANABİLECEKTEHLİKELER

Kişisel alışkanlıklar, Psiko-sosyal faktörler, Eğitimeksikliği, Koordinasyon eksikliği, İletişim eksikliği,Zihinsel yetersizlik, Fiziksel yetersizlik, Davranışbozuklukları, Zararlı alışkanlıklar, Yaş, cinsiyet.

Page 41: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

sektörleri çok fazla miktarda sıkıştırdık-larını ve alınması gereken tedbirlerisağladıklarını biliyoruz, bu otomatikmanyapılıyor. Bursa'da bu tedbirleri çok iyialanlar olduğu gibi kitabına uyduranlarda bulunmaktadır.

İş sağlığı ve güvenliği eğitimleriprosedüre uygun yapılmalıdır. Eğitiminönemi Tüzüğün 8. maddesinde,11.maddesinde anlatılmıştır. Eğitim uzmankişiler tarafından verilmelidir.

Metal sektöründeki iş kazalarındakesin sonuç alınıyor parmak, kol, ayak yada vücut gidiyor.

İş sağlığı ve güvenliği eğitimlerikonusunda profesyonel, işletmenin risk-lerini bilen uygun kişilerce verilmelidir.Kişisel koruyucu donanımlar amirgelince takılıyorsa, bu tarafların birbirinialdatmasından başka bir şekilde yorum-lanamaz. Kişisel koruyucu donanımlarrisklere uygun seçilmelidir. Asit ve bazınolduğu bir fabrikada işçiye çelik koru-malı deriden yapılmış bir bot verilmiş ise,deri buraya uygun değildir.

firmalar ürün sata-yım da ne olursa olsun dememeli, bufirmalar kendilerine çeki düzen vermelive tavsiye konusunda, bir noktada,işverene örnek olmalıdırlar. İş veren işeticari açıdan bakmamalı, iyi hizmetedebilecek, risklere uygun malzemeyiverecek kişileri, firmaları seçmelidirler.Ayrıca kişisel koruyucu donanımlarverilen kişiye uygun olmalıdır. Verilengözlük, çalışanın gözüne büyük ya daküçük olur ise bu da kişilerde riskoluşturur. Çalışana eğitim verilerek

kullanımı sağlanmalıdır.

Sağlık ve güvenlik işaretleri, levhalarıdünya standartlarına uygun olmalıdır.Bu işaretlerin alt tarafı mavi üst tarafıbeyazdır. Bu işaretlerin bakımları düzenliyapılmalı ve uygun yerlere asılmalıdır.

Metal sektöründeki en büyükproblem gürültü ve titreşimdir. Sağlıkpersonelinin katıldığı bir toplantıda,Cerrahpaşa Tıp Fakültesi nden bir pro-fesör gürültü düzeyi 95-100 desibelinüstünde değilse kulak tıkacı yerinekulaklık verdiklerini ifade etti. Metalsektöründe gürültü 100 desibelinüstünde ise çalışma saatleri kısa tutul-malıdır. Çalışma saatinin süresi çalışanıolu suz etkilediğinden, gürültüyemaruz kalanlara uygun kulak tıkacıverilmelidir.

KOBİ lerde, küçük ölçekli işletmeler-de kesme işi de yapılmaktadır, kesmeişleminde gürültü çok yüksektir. Üstkattaki bürolardan da duyulan bugürültü kaynağı çevrilip, ses izolasyonuyapılmalıdır.

Risk değerlendirmesi konusundariski, tehlikeyi en iyi bilen o makinedeçalışan mühendis ya da ustadır.Tehlikenin nereden geleceğini bilenodur.

Pek çok firma, bana, ben riskdeğerlendirmesi yapayım, dosyayakoyayım diyor. Ancak, risk değerlendir-mesi bir ekip işidir. İş sağlığı ve güvenliğikurullarında değerlendirilmeli, güncel-leştirilmelidir.

, iş saha-sında ortalığa yığılmış durumda, günlükkullanımdan ziyade pek çok malzemeortalıklarda duruyor, işyeri temizliğiyapılmıyor, her taraf yağ, kaygan yağparçaları, metal parçaları, kendi iş yerinikirlettiği yetmiyor çevreyi de kirle-tiyorlar.

Elle taşımada kas ve iskelet sistemihastalıklarına sıkça rastlanmaktadır.Yönetmelikte taşımanın mekanik sis-temler ile yapılacağı belirtilmiştir. Elletaşımacılık yapılıyorsa bunun belirtilenkurallarına uyulmalıdır.

Çalışma ortamları çalışmaya uygunolmalıdır, ergonomiye önem verilme-lidir. Oturularak iş yaptırılıyor ise oturmaşartlarının yaptığı iş ile ilgili olarakdüzenlenmesi gerekir.

alışanların normalde 2400 kalorialması gerekir. Sanayide 2 vardiye 10saat çalışılıyor ise 3600 kalori almalıdır.

Küçük ya da büyük ölçekli işyer-lerinde önemli sorunlardan bir tanesi deiletişimdir. Bana söylemişti değil, nesöylenmiş ne istenmiş ise yetkili bunuyazılı hale getirmelidir. Yatay ve dikeyiletişimin yapılması ve bunun belgelen-dirilmesi gerekir.

Kişisel koru-yucu donanımı satan

bukoruyucuların

'

m

'

ver

İş yerlerinde malzemeler

Ç ,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 39

İşyerlerindeyapılan işinniteliğine göre pek

çok kimyasal maddekullanılmaktadır.Malzeme alımyönetmeliklerindebildirilmiştir, malzemealındığı zaman bu maddeile ilgili ilk yardımtedbirleri de yanındaalınacaktır. Bu tedbirlergenelde açık ve netyazılmalıdır. Çalışankimyasala maruzkaldığında doktoragötürülürken kimyasal ileilgili bilgi formu dayanındagötürülmelidir.

Page 42: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Avrupa Birliği'ne uyum süreciylebirlikte ülkemizde iş sağlığı ve güvenliğialanında bir değişim yaşanmaktadır. Budeğişimin temelinde; işyerinde meyda-na gelebilecek risklerin öngörülerek,bunların kabul edilebilir olup olmadığı-na yönelik çalışmaları beraberindegetiren, risk değerlendirmesi kavramıyer almaktadır. Bu değişim öncesinde işsağlığı ve güvenliği alanında yapılantespit nitelikli çalışmalar, daha çokherhangi bir iş kazası ve meslekhastalığının yaşanmasından sonra vebunların tekrarını önlemek için gerçek-leştirilmekteydi. Değişim sonrasında ise,risk bazlı çalışmalar ile önce risklerinbelirlenmesi ve herhangi bir iş kazasıveya meslek hastalığı yaşanmadan,a l ı n m a s ı g e r e k l i ö n l e m l e r i ç i nçalışmaların yapılması amaçlanmak-tadır.

İş sağlığı ve güvenliği çalışmalarındaönemli yer tutan risk değerlendirmesi,4857 sayılı İş Kanunu ve bu kanunun 78.maddesi gereği yayımlanan yönetme-liklerle mevzuatımıza girmiştir. Her nekadar çerçeve yönetmelik olan İş Sağlığıve Güvenliği Yönetmeliği Danıştay 10.Dairesi tarafından iptal edildiyse de onabağlı tüm yönetmeliklerde risk değer-lendirmesi kavramı yer aldığından, buçalışmaların yapılması gerekmektedir.

Mevzuatımızdaki iş sağlığı vegüvenliğine ilişkin yönetmeliklerinbirçoğu AB yönergelerinin tercümesidir.Bu nedenle, AB ülkelerinde de riskdeğerlendirmesinin uygulanması gerek-mektedir. Ancak, AB üyesi ülkelerdekiuygulamalara baktığımızda, Avrupa İşSağlığı ve Güvenliği Ajansı nın verilerinegöre şu sonuçlar karşımıza çıkmaktadır:

İtalya'da işyerlerinin %95'i; Fransa'da20 ve yukarısı işçi çalıştıran işyerlerinin%76'sı; Almanya'da 1-9 arası işçiçalıştıran işyerlerinin %30'u, 10-49 arasıişçi çalıştıran işyerlerinin %54'ü, 50-249arası işçi çalıştıran işyerlerinin %80'i, 250ve yukarısı işçi çalıştıran işyerlerinin%97'si risk değerlendirmesi yapmıştır.AB'ye yeni üye olan ülkelerden Litvanya'da ise işyerlerinin %22'sinin riskdeğerlendirmesini yaptığı görülmek-tedir.

AB üyesi ülkelerde risk değerlendir-mesinin uygulanmasına yönelik çeşitlisorunlar yaşanmaktadır. Örneğin,İtalya'da yapılan bir araştırmaya göre,işyerlerinin %95'i risk değerlendirmesiyapmış, ancak bunların %54'ü buçalışmaları gözden geçirmiştir. Yanigeriye kalan kısımda yapılan çalışmalarbir kerelik gerçekleştirilmiştir. Ayrıca,yukarıdaki verilerden de görüldüğüüzere, risk değerlendirmesinin KOBİdüzeyinde uygulanmasında da çeşitlisorunlar yaşanmaktadır.

Bu nedenle “sizin için de önemlidir,işiniz için de...” sloganıyla Avrupa İşSağlığı ve Güvenliği Ajansı tarafındanrisk değerlendirmesiyle ilgili 2008-2009yıllarını kapsayan bir kampanyagerçekleştirilmektedir. Ajans tarafındanbuna benzer kampanyalar özelliklebelirlenen konularda geçtiğimiz yıllardada gerçekleştirilmiştir. Diğerlerindenfarklı olarak bu kampanya, hedeflereulaşılmasını daha etkin kılmak için ilk keziki yıl sürecektir ve kampanya ilehedeflenenler şöyledir:

- Risk değerlendirmesinin bir hedefolmadığı, hedefe ulaşılmasındagüçlü bir araç olduğu vurgulanarak,konuyla ilgili farkındalığın artırıl-ması.

- Özellikle KOBİ'lere risk değerlen-dirmesi prosesi hakkında bilgi sun-ma. Burada çalışmaların karmaşık,bürokratik ve sadece uzmanlarayönelik olmadığı belirtiliyor.

- 5 adımda risk değerlendirmesi yak-laşımının desteklenmesi.

- Risk değerlendirmesinin sürekliliğiolan bir çalışma olduğunun vurgu-lanması.

'

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi40

Altan ÇETİNKALTürkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS)

sun

um

Page 43: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Ülkemizde metal sektöründe riskdeğerlendirmesinin uygulanma duru-munu, MESS Üyelerinde İş Sağlığı veGüvenliği Mevzuatına Uyumun Etkileriadlı anket araştırması göstermektedir.2007 yılının Nisan-Haziran ayları arasın-da gerçekleştirilen anket araştırması,toplam 83.783 çalışanın istihdamedildiği 135 MESS üyesi işyerinikapsamaktadır. Bu araştırmada; iş sağlığıve güvenliği mevzuatına uyumungetirdiği mali, sosyal ve kurumsal etkilerile uygulamaya yönelik sorunlar veihtiyaçlar hakkında sonuçlar yeralmaktadır.

Araştırma sonuçlarına göre, anketekatılan 135 üye işyerinin %59'u riskdeğerlendirmesi çalışmalarını yürüt-mektedir. Araştırmada risk değerlendir-mesi süreci; tehlikelerin tanımlanması,risk değerlendirmesinin yapılması, riskpuanının belirlenmesi, gerekli iyileştir-me çalışmalarının yapılması ve sürekliiyi leştirmeye yönelik tedbirlerinalınması olmak üzere beş adımdatanımlanmıştır. Buna göre o dönemde 1.adımı tamamlayan işyeri oranı %6,3; 2.adımı tamamlayan işyeri oranı %3,8; 3.adımı tamamlayanlar yine %3,8; 4. adımıtamamlayan işyeri oranı %16,5 ve 5.

adımı tamamlayan işyeri oranı da %69,6olarak gerçekleşmiştir.

Risk değerlendirmesi yöntemlerikalitatif ve kantitatif olarak iki ana gruptasınıflandırılmaktadır. Kalitatif yöntem-lerde; riskler yüksek, orta veya düşük gibiterimlerle tanımlanmaktadır. PHA (ÖnTehlike Analizi), HAZOP (Tehlike veİşletilebilme Analizi), FMEA (Olası HataTürleri ve Etkileri Analizi),What- if (OlursaNe Olur Analizi) kalitatif yöntemlereörneklerdir.

Kantitatif yöntemlerde ise; risklersayısal hale getirilerek ekipmanın hatasayısı, insan hatası gibi sayısal tanımlarabağlı olarak hesaplanmaktadır. FTA(Hata Ağacı Analizi), HTA (HiyerarjikGörev Analizi), Makine Risk Değerlen-dirmesi sayısal yöntemlere örneklerdir.

Metal işkolunda ideal çözüm içinkarma uygulamanın olması gerektiğikonusunda görüş birliği vardır. Çünkütek bir yöntemle tüm riskleri tespitetmek ve değerlendirmek mümkündeğildir. Bu yöntemler ihtiyaç çerçeve-sinde doğmuştur. Metal sektörü elealındığında makine risk değerlendir-mesine ağırlık verilmeli; FMEA, HTA, RiskGraf vb. yöntemler tercih edilmelidir.

Risk değerlendirmesi yapılırken;riskten etkilenen kitle, riskin şiddeti veolasılığı ön plana çıkmaktadır. Bu risktendolayı özellikle risk şiddetinin derece-

lendirilmesinde çalışanların, makine-lerin, binanın ve çevrenin nasıl etkile-neceği de dikkate alınmalıdır. Bu neden-le de hassas işlerde risk değerlendirmeçalışmaları yapılırken, riskin gerçek-leşme olasılığına ilişkin tahmin ve risköncelik katsayısına dair tahmininsübjektif nitelikte olmaması için,mümkün olduğu kadar kantitatifyöntemlerin kullanılması yerindeolacaktır.

Çalışma sonucunda listelenenrisklere ilişkin kritik değerlere ulaşıl-maması açısından ise; korumaya yönelikşiddet derecesi, önlemeye yönelik iseolasılık azaltılmalıdır. Karar aşamasındada teknolojinin, iş organizasyonunun,çalışma şartlarının, sosyal ilişkilerin veçalışma ortamı ile ilgili faktörlerinetkilerini kapsayan genel bir önlemepolitikası geliştirilmelidir.

"Risk Değerlendirmesi ve Yöntem-leri”, 2007 yılının sonunda yayımlanan İşSağlığı, Güvenliği ve Çevresel Etki RiskDeğerlendirmesi adlı sendikamızyayınında, örneklerle ayrıntılı biçimdeincelenmiştir. Kitapta konuyla ilgiliayrıntılı bilgilere ulaşmak mümkündür.İş Teftiş Kurulu İstanbul Grup Başkanlığıİş Müfettişi Özlem Özkılıç tarafındanhazırlanan ve sendikamızca yayınlanankitapta, çalışmaların sağlam temellereoturtulmasını sağlamak için yöntemler,olasılık ve güvenilirlik teoremleriçerçevesinde ele alınmıştır.

İş sağlığı ve güvenliğiçalışmalarınıntemelini oluşturan

risk değerlendirmesiyleilgili en çok karşılaşılansorunlardan biri,kullanılan birçokyöntemin olmasınedeniyle yöntemseçiminde nelere dikkatedilmesi gerektiğidir. Buyöntemler; sektörlere, işdallarına, işyerininfaaliyet alanlarına, üretimsürecine ve belirlenenrisklere göre farklılıkgösterebilmektedir.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 41

Page 44: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Metal işkolunda iş sağlığı vegüvenliği sorunları ve gürültüye bağlıişitme kayıpları 2007 yılı SGK istatistik-lerine göre; Metalden eşya imali iş kaza-larında 1. sırada yer almaktadır.11 224 işkazası (% 13.9) meydana gelmiştir.

Gürültü ve vibrasyona maruziyet vebuna bağlı sağlık sorunları,

Ergonomik sorunlar ve buna bağlıkas iskelet sistemi sorunları,

Kimyasal maddelere maruziyet vebuna bağlı sağlık sorunları,

Toz (silika, metal tozu) maruziyeti vebuna bağlı oluşan pnömokonyozlar,

Metal buharına maruziyet ve bunabağlı ağır metal zehirlenmeleri,

Termal konfor şartlarından kaynak-lanan sorunlar. Sıcak, soğuk etkilen-meleri.

Avrupa ülkelerinde çalışanlardaprevalans %7 çeşitli bölgelerde vegelişmekte olan ülkelerde %7-21arasında görülmektedir. Ülkemizdekidurum: İSGÜM'ün 2000 yılında 1927işyerinde yaptığı bir araştırmaya göre %

21.8 oranında işitme kaybı olduğubulunmuştur. İSGÜM İzmir'de 2000-2001 yıllarında gürültü ölçümü yapılanişyerlerinde, 813 kişiyi kapsayan biraraştırmada işitme kaybı % 17.3 olaraktesbit edilmiştir. İSGÜM İzmir ve DEÜHalk Sağlığı ABD tarafından 2004 yılındaDöküm işkolunda 392 çalışanı kapsayanbir çalışmada %23.4 ve çalışanların da %93.1'inin kulak koruyucusu kullanmadık-ları saptanmıştır. İşçilerin kişisel koruyu-cu kullanma oranları «Gürültü KontrolProgramı» (GKP) olan işyerlerinde, olma-yan işyerlerinden daha yüksektir.Koruyucu kullanımını artırmaya yönelikgirişimlerde işçiler kadar işletme politi-kaları üzerine odaklanılmasına gerek-sinim olduğu bilinmektedir. İşyerindeki

tam uygulan-ması ile çalışanların işitme kaybınıönleme çabaları ve farkındalıkları artar .

Türkiye'de 2003/10/EC Sayılı AvrupaParlementosu ve Konseyi Direktifi esasalınarak hazırlanan ve 23/12/2003tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak23/12/2006 tarihinde yürürlüğe girenGürültü Kontrol Yönetmeliği'nde enyüksek maruziyet etkin değerini aşanişyerlerinde (85dBA) gürültüye maruzi-yeti azaltmak için teknik ve/veyaorganizasyona yönelik bir önlem prog-ramı oluşturacak ve uygulayacaktırifadesi bulunmaktadır. Gürültü kontrolyönetmeliğine göre ? 85 Lex, 8 saat dB(A)gürültüsü olan bölümlerde mühendislikönlemleri ve yönetsel önlemler alınmalı,işçilere gürültü konusunda eğitimverilmeli ve işçiler koruyucu kullanma-lıdır. 80-85 Lex. 8 saat dB(A) gürültüdüzeyinde işçilere gürültü konusundaeğitim verilmeli ve belirli bölümlerdeduyarlılığı olan işçiler koruyucu kullan-malıdır. ? 80 Lex.8 saat dB(A) gürültüdüzeylerinde işyerinde gürültü eğitimi-ne ve koruyucu kullanmaya gerekolmadığı bildirilmektedir.

Gürültü Kontrol Programı işyerineyönelik bütünsel bir bakış açısı, kurum-sal bir alt yapı oluşturması ve riskleriönlemede işyerine uygun bir yöntemgeliştirmek amacıyla beyaz eşya imaleden bir işyerinde halen devam edenGürültü Kontrol Programı uygulanmıştır.

Bu çalışmada:

İşyerinde katılımcı yöntemlerlemı uygulan-

masında aksaklıklar gözlenmiştir.

Metal işkolunda sağlık ve güvenliktehlikeleri ve buna bağlı sağlıkrisklerini şöyle sıralayabiliriz.

Gürültüye bağlı işitme kayıplarıaçısından durum ise söyledir:�

Gürültü Kontrol Programı

Gürültü Kontrol Progra�

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi42

Dr. Ayşe ÖZTÜRKİş Sağlığı ve Güvenliği Merkezi Müdürlüğü

(İSGÜM İzmir Bölge Laboratuvarı)

sun

um

Page 45: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

İşyerinde yapılan bu girişim çalış-masında en önemli zorluk aylık top-lantı, anket çalışması ve eğitimleraşamasında yaşanmıştır.

ekibindemotivasyon ve ilgi eksikliklerigözlenmiştir.

Kazuta Kogi'nin ''İşyerini geliştirmeve mesleki sağlık ve güvenlik yönetimsistemleri ortak özellikler ve araştırmagereksinimleri'' adlı makalesinde deaçıklamış olduğu gibi; Asya ülkelerindemesleki sağlık programlarının yürütü-münde karşılaşılan zorluklar ve zayıfyönler bu çalışmada da gözlenmiş olupyandaki tabloda özetlenmiştir.

Amerika'da yapılan bir çalışmada dagörüldüğü gibi işyerlerinde meslekisağlık programlarının uygulanmasındapek çok zorluklar olsa da bu türprogramların uygulandığı işyerlerindeçalışanların bilgi düzeyinde olduğukadar koruyucu kullanım oranlarında daartış olduğu görülmektedir.

Gürültü Kontrol Programının uygu-lanması ve yapılacak diğer sağlıkprogramlarının başarısı ve devamı açı-sından işyerinde öncelikle uygulanmayakonması gereken konular şunlardır.

- İşyerinin İş Sağlığı ve Güvenliği konu-sunda yazılı bir politika belgesinin ha-zırlanması gerekmektedir. Bu belge-nin varlığı işletmede iş sağlığı hizmet-lerinin kurumsal bir yapıya kavuştu-rulması için önemli bir aşamada katkısağlayacaktır. Bu belge, işletmenin enüst düzey yönetimi tarafından onay-lanmalı ve ilan edilmelidir.

- İşyeri hekimi ve iş güvenliği mühendi-sinin eş güdümünün sağlanması ge-rekmektedir. İş sağlığı ve güvenliği ko-nusunda çalışan kişilerin ve özellikle işgüvenliği mühendisinin motivasyon-larının sürekliliğinin sağlanması vedesteklenmesi iş sağlığı hizmetlerininsunumunda önemli katkılar sağlaya-caktır.

- İş sağlığı konularında karar alma sü-reçlerine daha fazla işçinin katılımınınsağlanması, çalışanların işyerine olangüven duygusunu artıracak ve alınanönlemlerin uygulanabilirliğini sağla-yacaktır.

� Gürültü Kontrol Programı

ÖNERİLER

İş sağlığına yapılacak yatırımlar orta veuzun vadede maliyet etkin yatırımlardır.İşyerinde kaza ve risklerin önlenmesineyönelik yapılacak harcamalar kaza vehastalık ortaya çıktıktan sonra yapılacakharcamalardan ve işgücü kaybından dahadüşüktür.

Çalışan sağlığına yapılacak yatırımlar aynızamanda üretim ve kaliteyi artıracaktır.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 43

Mesleki sağlık ve güvenlikyönetim sistemi öğeleri

Asya ülkelerinde mesleki sağlıkuygulamalarında var olan zayıf yönler

Mesleki sağlık ve güvenlikgirdileri ve katılım

- Yetersiz olanak, kaynaklar

- Çeşitli düzenlemelere uyum

- Zayıf işçi katılımı

Risk değerlendirme ve kontrolsüreçleri

- Sistematik yaklaşım için belirsiz amaçlar

- Kapsamlı risk değerlendirme süreçlerindeeksiklik

- Birincil koruma ile sağlık izlemi arasındakibağlantı eksikliği

- Pratik koruyucu ölçümlere odaklanmışsınırlandırılmış eğitim

Değerlendirme ve sürekligelişim

- Açık olmayan değerlendirme süreçleri

- Sürekli geliştirmede yetersizlik

- Küçük ve orta ölçekli işyerlerinde düşükperformans

ASYA ÜLKELERİNDE MESLEKİ SAĞLIK PROGRAMLARININ YÖNETİMİNDE

KARŞILAŞILAŞILAN ZORLUKLAR

Page 46: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

etkinleştirilmesi

iş sağlığı ve güvenliğihizmetlerinin

Page 47: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

İş sağlığı ve güvenliği çağdaş çalışmahukukunun en dinamik, en güncelkonularından biridir. Özellikle üretimilişkilerinin sürekli değişmesi dolayısı ileteknolojilerin gelişmesi, teknojilerin deberaberinde riskler getirmesi iş sağlığıve güvenliği alanını sürekli dinamik vegüncel kılmaktadır.

İş sağlığı ve güvenliği alanını genel-de eskiden işçi sağlığı kavramı olarakkullanırdık, oysa bu alan hem teknik,hem sağlık, hem hukuk boyutu olan biralandır. Dolayısıyla bunlar zaman zamanbirbirlerinin önüne geçerler, gerçekmanada her üçü de anlamlı semantik birhal alır, her üçü de üst üste çakışır. İşsağlığı ve güvenliği hukukunun bizimaçımızdan algısının bir başka ayırt ediciözelliği de, iş sağlığı ve güvenliği çağdaşçalışma hukukunda, iş hukukunda insan

hakları meselesi olarak algılanır. Dolayısıile iş sağlığı ve güvenliği meselesi ileinsan hakları arasındaki ilişkiyi görmez-den gelirsek, bu meselenin önemini,anlamını azaltmış oluruz. Çünkü bir çalı-şan, işçi emeğini tam bir dürüstlük ileişverene hasletmektedir. Doğal olarakemeğine karşı korunma isteme en doğalhakkıdır ve önemlidir. Üçüncü bir hususda, iş sağlığı ve güvenliği hukukunundaha çok Avrupa Birliği hukuku içinde,yani gerçek manada kendi mecrasıiçinde gelişme çizgisi göstermiş olma-sıdır. Avrupa Birliği hukukuna bakınca80'li yıllardan 2000'li yılların başınakadar bugün bizim uğraştığımız birçokmeselenin halledildiğini görürüz. Nite-kim tartıştığımız, işverenin yükümlülü-ğünü düzenleyen 89/391 sayılı direktiflebunu çok net ortaya koymaktadır. Türkhukukundaki algı ya da bu tepki nasıl

oluşmuştur. Türk hukukundaki düzenle-meler acaba 90'lı yıllardan sonraözellikle 2000'li yılların başında AvrupaBir l iği ne üyel ik sürecine girmeaşamasında mı bir ivme kazandı, yoksagerçekten Türk yasa koyucusununöteden beri ihtiyaç duyup algılamayaçalıştığıTürk hukukuna mı adapte etti.

Türk hukukunda iş sağlığı ve güven-liğini düzenleyen, özellikle 5510 sayılı,yasanın 77. maddesi ile 89. maddesinin5. bölümü doğrudan iş sağlığı vegüvenliği hükümleridir. Baktığınızdayoğunlukla işverene yükümlülükler dü-zenleyen hükümleri içerir, dolayısıylaAvrupa Birliği hukukuna tam bir paralel-lik göstermektedir. Ancak kavramlarmuğlaktır, işverenin işçiye eğitim ve bilgiverme yükümlülüğü burada zikredil-miştir ancak, beri taraftan işçi sağlığı, işçigüvenliği çerçevesinde kabul edilen 33doktrinden bunların nerdeyse 38'i kabuledilir; dolayısıyla 33'ü doğrudan işsağlığı ve güvenliği ile ilgili yönet-meliklere, direktiflere dayandırılmıştır.

Yönetmeliklerin Türk hukukundakialgısı ya da yardımcı değeri hukuk kuralıolduğu, normun uygulanmasına yönelikolduğu için birlik hukukundaki direktifanlamıyla algı bizim sistemimize enteg-re edilememiştir. Her yönetmelik çokönemlidir, ancak doğrudan bir direktifdüzenlenmiştir. 2006 yılında girişimiolan iş sağlığı ve güvenliği yasa tasarımızçok önemlidir, bu yasanın eksikliklerifazlalıkları olabilir; şöyle bir özelliğibulunmaktadır; yönetmeliklerdeki dü-zenlemeleri içerecek şekilde iş kanunu-nun 77-89 bölümünü kapsayacak şekil-de işverenin yükümlülüklerini artırarakdüzenlemektedir. Dahası bizim çokönemsediğimiz yanı kamu kesimini dekapsamasıdır. Dolayısı ile iş sağlığı vegüvenliği hükümleri Türk hukukundagenelde doğrudan hizmet akti takdiri ileçalışanları güvence altına almakta ikençalışanlar kavramı kullanıldığı için budüzenleme gerçekleşirse, memurlarda işsağlığı ve güvenliği kapsamı altına alına-caktır. Bu girişim başarısız kılınmasın,başarı ile sonuçlansın, dileğimiz yasalgirişim raflarda kalmasın.

İş hukukundaki algıda iş sağlığı ve işgüvenliği kavramı şu gaye ile bizim içinönemlidir. İşçi, yapmış olduğu işsözleşmesi ile maddi ve fikri varlığı ile birişi ifa taahhüdü altına girdiğinden fiziki(ruh ve beden) bütünlüğünün korun-

'

' '

Doç. Dr. Pir Ali KAYAUludağ Üniversitesi

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 45

sun

um

Page 48: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

ması ve hukuk zemininde güvencealtına alınmasını, istemektedir. Bu, işsağlığı ve güvenliği hukukunun temelinioluşturmaktadır.

Kavramın özgünlüğü işi ifa yüküm-lülüğü ile ruh ve beden bütünlüğününkorunması arasındaki karşılıklı borçilişkisine dayanmaktadır.

Her iki anlam üst üste binmektedir,bir tarafta işverenin işçiyi korumasıborcu öbür tarafta işçinin de dürüstlükiçinde işini yapma taahhüdü iç içegeçmektedir.

İşçi sağlığı ve güvenliği ILO'nun 175sayılı sözleşmesinde tanımlanmıştır;dolayısı ile esas itibariyle işçilerinbedensel, ruhsal, sosyal iyilik durum-larını bir bütün olarak algılayan birkavramsallaştırma yapılmaktadır; işçininsağlığı ve güvenliği ile ilgili olarak insanhakları evr nsel beyannamesinde birdüzenleme vardır, bu düzenlemeye göre“

İnsan Hakları Evrensel Beyanname-si'nde insan haysiyet ve onuru ile sağlıklıve güvenli çalışma koşulları arasındailişki kurulmuştur.

İş sağlığı ve güvenliği kendi bün-yesinde iki kavramı barındırır, iş sağ-lığından bahsedilen, çalışma koşul-larının sağlıklı hale getirilmesidir.

Çalışan bir kişinin çalışma şartları ilekullanılan araç ve gereçlerden doğabi-lecek tehlikelerden arınmış veya butehlikelerin en aza indirildiği bir işçevresinde huzurlu biçimde yaşayabil-mesini anlatır.

İkinci olarak, iş güvenliği iseçalışanların işte karşılaştıkları tehlike-lerin ortadan kaldırılması veya azaltılma-sı için getirilmiş yükümlülüklere aitteknik kuralların bütününü anlatır. İşgüvenliği daha çok işçinin yaşamına vevücut bütünlüğüne yönelik tehlikelerinortadan kaldırılmasını hedef alır

ILO'ya göre her yıl 110 milyon işçi işkazası ya da meslek hastalıklarına maruzkalmakta, bunların 180 bini yaşamınıyitirmekte, 250 milyon kişi iş kazasıgeç i rmekte, 160 mi lyon k iş i i şhastalıklarına maruz kalmaktadır.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın verilerine göre 2006 yılında Türkiye'de 79.027 iş kazası ve 574 meslek hastalı-ğı meydana gelmiştir. 1.601 işçi ölmüş,2.267 işçi sürekli iş göremez halegelmiştir.

Aynı kaynağa göre iş kazalarının %2'si ölümle, %2.8'i sürekli iş göremezliklegeri kalan iş kazaları vakaları ise; geçici işgöremezlikle sonuçlanmıştır.

İş kazaları ve meslek hastalıklarısadece işçiyi değil, onun desteğinemuhtaç olan çok geniş bir kitleye zararvermektedir. Dolayısıyla iş sağlığı vegüvenliği sadece çalışma hayatını değil,aynı zamanda toplumsal hayatı daetkilemektedir.

İş sağlığı ve güvenliği önlemleriniönemli kılan bir diğer husus ise; işçininyaşam kalitesi ile doğrudan ilgiliolmasıdır. Bilinmelidir ki; iş kazasınauğrayan veya meslek hastalığına tutulanişçi çeşitli 'zarar' ve 'mağduriyetlerle'karşı karşıya kalmaktadır. Her şeydenönce iş kazası veya meslek hastalığıneticesinde; işçinin, uzun süren ve acıveren bir tedavi sürecine katlanmakzorunda kalması muhtemeldir. İş kazasıveya meslek hastalığı neticesinde işçininsürekli iş göremez duruma düşerek gelirkaybına uğraması da söz konusu olabil-mektedir. Dahası, işini kaybetme riski ilekarşı karşıyadır.

İşverenin hukuki yükümlülüğünüdüzenleyen mevzuata gelirsek, işyerin-de iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinidüzenleyen çalışma mevzuatına uygunolarak işçiyi gözetmek borcu çerçe-vesinde genel olarak; işyerinde iş sağlığıve güvenliği önlemlerini düzenleyençalışma mevzuatı, işçiyi gözetme borcuçerçevesinde işverene işçinin kişilikhakları arasında bulunan yaşam, sağlıkve beden bütünlüğünü işyeri tehlike-lerine karşı koruma yükümlülüğünügetirmektedir.

Kaynağı yasanın 56. maddesidir,devlete bu konuda görevler yüklemek-tedir.

Anayasanın 56. maddesinde her-kesin sağlıklı ve dengeli bir çevredeyaşama hakkının bulunduğu, devletinherkesin hayatını, beden ve ruh sağlığıiçinde sürdürmesini sağlamak içingerekeni yapmakla yükümlü bulunduğudüzenlenmiştir. Buna uygun olarak

devlet işçilerin, işyerinde sağlık vegüvenliklerini koruyucu önlemlerinalınmasını sağlamak zorundadır.

Hukukumuz bununla sınırlı değildir.İşverenin hukuki yönetmeliğini düzen-leyen borçlar kanunun 332. maddesi ki;bu da iş davalarında tazminat konuları-nın kaynağını oluşturan bir hükümdür,dolayısı ile Borçlar Kanunu' nun 332.maddesinin;

– 1. fıkrasında işverene işin niteliği veiş ilişkisinin özellikleri dikkate alınarak

kendisindenbeklenebilecek iş sağlığı ve güvenliğiönlemlerini alma, sağlığa uygun çalışmayeri sağlama görevlerini yüklemektedir.

– 2. fıkrada ise; işverenin kusurundankaynaklanan işçinin ölümü durumundaise işçinin yardımlarından mahrumkalan hak sahiplerine (destekten yoksunkalanlar dahil) zararların tazminineilişkin olarak dava yoluyla tazminatisteyebilmelerini düzenlemektedir.

Kanunun iş sağlığı ve güvenliği kenarbaşlığı altında düzenlenen 5. bölümüdoğrudan iş sağlığı ve güvenliği ile ilgilidüzenlemeler getirmektedir.

Yasa koyucu irade bu bölüme özel birönem atfederek, daha önce 1475 sayılıyasada olmayan pek çok düzenlemeyeyer vermiştir. Özellikle bu bölümdekidüzenlemelerle Avrupa Birliği mükte-sebatına uyum sağlamaya çalışılmıştır.Nitekim daha sonra 4857 sayılı yasanınuygulamasına yönelik çıkarılan bualandaki yönetmeliklerin tamamı doğ-rudan AB direktiflerine dayandırılmıştır.

e

Bütün çalışanların, insan haysiyetineuygun çalışma şartlarında, kendinigeliştirebileceği ve toplum için faydasağlayabileceği, sağlıklı ve güvenliklibir ortamda çalışma hakkı vardır.

“hakkaniyet dairesinde”

4857 sayılı İş Kanunu’nun 77 - 89’akadar olan maddelerinin tamamı, işsağlığı ve güvenliği ile ilgili alınmasıgereken önlemleri, çalışma şartları veyükümlülüklerini düzenlemektedir. An-cak kanunun 77. maddenin 1. fıkrası;işverenin yükümlülükleri açısındanözellik arz eden bir öneme haizdir.

denil-mektedir. Bu düzenleme ile herhangi birsınırlama getirmeksizin herhangi birönlemin alınması iş sağlığı ve güvenliğiaçısından gerekli ise, bu önleminalınması zorunluluğu ifade edilmiştir.

“İşverenler, işyerinde iş sağlığı ve güvenli-ğin sağlanması için gerekli her türlüönlemi almak, araç ve gereçleri noksansızbulundurmak, işçiler de iş sağlığı vegüvenliği konusunda alınan her türlüönleme uymakla yükümlüdürler”

.

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi46

Page 49: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

77. maddenin ikinci fıkrasında

der.

Bu düzenleme ile yasa koyucuişverene getirdiği yükümlülüklerisadece önlem alma ile sınırlandırma-mıştır. Aynı zamanda iş sağlığı vegüvenliği önlemlerine uyulup uyulma-dığının denetimi ve iş sağlığı vegüvenliği konusunda işçilere eğitimverme ve karşılaşabilecekleri muhtemelriskler konusunda bilgilendirme yüküm-lülüğünü de teminat altına almıştır. Yargıkararlarında da vurgulanan bu yüküm-lülük AB mevzuatı paralelinde getirilenönemli bir düzenlemedir.

77. maddenin üçüncü fıkrası işyerin-de meydana gelen iş kazası ve meslekhastalığını en geç iki iş günü içindeBölge Çalışma Müdürlüğü'ne bildirmeyükümlülüğünü ve dördüncü fıkrası isemevzuat çerçevesinde alınması zorunluolan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerininişverence işyerindeki çıraklara vestajyerlere de uygulanması yüküm-lülüğünü düzenlemektedir.

Önemli bir düzenleme de 5510 sayılıyasada karşımıza çıkmaktadır.

506 sayılı yasanın 11. maddesi para-lelinde yapılan 13. maddedeki düzen-lemeye göre “İş Kazası; sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, işverentarafından yürütülmekte olan iş nede-niyle veya görevi nedeniyle, bağımsızçalışıyor ise yürütmekte olduğu iş veyasözleşme nedeniyle işyeri dışında,sigortalının işveren tarafından görevliolarak işyeri dışında bir yere gönderil-mesi nedeniyle asıl işini yapmaksızıngeçen zamanda, emziren kadının çocu-ğuna süt vermek için ayrılan zamanda vesigortalının işverence sağlanan bir taşıtile işin yapıldığı yere gidiş gelişi esna-sında meydana gelen ve sigortalıyıhemen veya sonradan bedenen ya daruhen özre uğratan bir olaydır.”

14. maddeye göre meslek hastalığı;sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin

niteliğinden ötürü tekrarlanan birnedenle veya işin yürütüm şartlarıyüzünden uğradığı geçici veya süreklihastalık, bedensel veya ruhsal özürlülükhalleridir.

14. maddeye göre sigortalınınçalıştığı işten dolayı tutulduğu meslekhastalığının tıbbi belgeye dayandırıl-ması ve bu belgenin kurumca yetkilen-dirilmiş sağlık kuruluşunca verilmesişarttır.

Meslek hastalığı daha çok mesleğe,mesleğin ifasıyla uzun sürede ortayaçıkan riske bağlı olarak işçinin ruh vebedeninde oluşan hastalıklar şeklindetanımlanmıştır.

5510 sayılı yasanın 21. maddesinegöre; işçinin uğradığı iş kazası veyatutulduğu meslek hastalığından dolayışayet işverenin kastı ve kusuru sözkonusu ise Sosyal Güvenlik Kurumu'nunuğradığı zararın işveren tarafındanödettirilmesini öngörmektedir.

Yine işverenin hukuki sorumlulu-ğundan anlaşılması gereken; gerekborçlar kanunundaki düzenleme,gerekse iş kanunundaki düzenlemebütün olarak değerlendirildiğinde işve-renin iş sağlığı ve güvenliği ile ilgiliolarak işyerinde alınması gerekenönlemleri almaması neticesinde işçininiş kazasına uğraması veya meslekhastalığına tutulması veya ölmesi duru-muna bağlı olarak işçinin kendisininveya destekten yoksun kalanlarınzararlarının karşılanmasına yönelikolarak işverenden isteyebileceklerimaddi ve manevi tazminatlardır.

Yine iş sağlığı ve iş güvenliğiçerçevesinde iş verenin cezai sorum-luluğu sözkonusudur.

Kusursuz sorumluluğu savunanlaragöre, işverenin hukuki sorumluluğununniteliğinin tespitinde İş Kanunu'nda

yasal boşluk” olmasından dolayı işve-renin işçiyi koruma borcunu ihlal etmesisonucunda doğan zararın tazmini

konusunda, Borçlar Kanunu'nun 332 ve96. maddelerindeki “kusur sorumlu-luğu”na başvurma, İş Hukuku'nun işçiyikoruyucu sosyal amacına uygunnitelikte değildir.

Kusur sorumluluğunu savunanlaragöre, Türk hukuk sisteminde işveren,sadece kast veya ağır kusurdan değil hertürlü kusurundan sorumludur. (818 sayılıBK md. 98/1) Dolayısıyla işveren iş sağlığıve güvenliği önlemlerinin alınmasındahafif kusuru olsa dahi sorumlu sayıla-caktır.

İşverenin cezai sorumluluğunun ikiboyutu bulunmaktadır.

işverenin almadığı iş sağlığıve iş güvenliği tedbiri için idari paracezası ödemesidir (İş K. Md. 105) Veyaişyerinde işçilerin ruh ve beden bütün-lüğü için hayati bir tehlikenin varlığıdurumunda, teftiş sistemince işin dur-durulması veya işyerinin kapatılması (İşK. Md. 79) şeklinde gerçekleşen cezadır.

ve en önemli boyutudoğrudan ceza hukuku ile ilgili yönüdür.

Cezai sorumlulukta, işverenin, iş sağ-lığı ve güvenliği önlemleri almama-sından dolayı, işçiye zarar veren eyleminsuç sayılıp sayılmayacağı 5237 sayılı TürkCeza Kanunu'na göre değerlendiril-mesidir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nagöre; bir işyerinde işveren (asıl işveren,alt işveren, geçici işveren) veya işverenvekili gerekli tedbirleri almadığı için işkazası veya meslek hastalığı meydanagelmiş ise, bu durum 5237 sayılı TürkCeza Kanununa göre “tedbirsizlik vedikkatsizlik” sonucu “taksirle” ölümeveya yaralanmaya yol açma suçunuoluşturmaktadır.

Suçun niteliğine göre de hapis veyapara cezaları uygulanmaktadır.

5237 sayılı kanunun 85. maddesinegöre

“işverenler işyerinde alınan iş sağlığı vegüvenliği önlemlerine uyulup uyulma-dığını denetlemek, işçileri karşı karşıyabulundukları mesleki riskler, alınmasıgerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlu-lukları konusunda bilgilendirmek vegerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitiminivermek zorundadırlar”

“(1) Taksirle bir insanın ölümüneneden olan kişi, iki yıldan altı yıla kadarhapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Fiil, birden fazla insanın ölümüneya da bir veya birden fazla kişinin ölümü ilebirlikte bir veya birden fazla kişininyaralanmasına neden olmuş ise, kişi ikiyıldan on beş yıla kadar hapis cezası ilecezalandırılır.”

5510 sayılıyasanın 13. ve 14. maddeleri iş kazası vemeslek hastalıklarını düzenlemektedir.

İşverenin cezaisorumluluğunun iki boyutu bulunmak-tadır. işverenin almadığı iş sağ-lığı ve iş güvenliği tedbiri için idari paracezası ödemesidir. (İş K. Md. 105) Veyaişyerinde işçilerin ruh ve beden bütün-lüğü için hayati bir tehlikenin varlığıdurumunda, teftiş sistemince işin dur-durulması veya işyerinin kapatılması (İşK. Md.79) şeklinde gerçekleşen cezadır.

Birincisi

“ ,

Birincisi

İkincisi

.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 47

Page 50: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

İşverenin cezai sorumluluğundananlaşılması gereken, işverenin iş sağlığıve güvenliği önlemlerini almamasınedeniyle işçinin iş kazası veya meslekhastalığı neticesinde ölmesi veyayaralanması Türk Ceza Kanunu'na göretaksirle “ölüm ya da yaralama” suçlarınıoluşturmaktadır.

İşverenin hukuki ve cezai sorum-luluğunun bir parçası olarak eğitim ver-me yükümlülüğü vardır. İş kazaları veyameslek hastalıklarının önemli nedenle-rinden biri işçinin işyerinde maruz kal-dığı risklere karşı güvenli davranışkültürünü sergileyebileceği yeterli bireğitim almamış olmasıdır. 4857 sayılı İşKanunu 77. maddesinin ikinci fıkrasında“

ifadesi yer almaktadır.

Çalışanların İş Sağlığı ve GüvenliğiEğitimlerinin Usul ve Esasları HakkındakiYönetmeliğindeki Düzenlemeler; Yönet-meliğin 4. maddesinde “İşverenler, işyer-lerinde sağlıklı ve güvenli çalışma orta-mının tesis edilmesi için gerekli önlem-leri almakla yükümlüdürler.

Bu amaçla, işverenler, çalışanları,yasal hak ve sorumlulukları konusundabilgilendirmek, onların karşı karşıyabulundukları mesleki riskler ve bunlarlailgili alınması gerekli tedbirler konusun-da işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğieğitim programlarını hazırlamak, eği-timlerin düzenlenmesini, çalışanların buprogramlara katılmasını sağlamak veverilecek eğitim için uygun yer, araç vegereç temin etmekle yükümlüdürler.Asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulanişyerlerinde, alt işverene ait çalışanlarıneğitimlerinden, asıl işveren, alt işverenlebirlikte sorumludur.

Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, geçiciiş ilişkisi ile çalışanlara gerekli eğitimivermekle yükümlüdür. İşverenler, çalı-şanlarına, iş sözleşme sinin türünebakılmaksızın gerekli eğitimi vermekleyükümlüdür.”

çalışanların yaptığı veyayapacağı işle ilgili bilgisinin olmaması,eksik olması ya da mevcut bilgisininyetersiz kalması gibi hususları dikkatealarak işe başlamadan önce, çalışma yeriveya iş değişikliğinde, iş ekipmanlarınındeğişmesi halinde ve yeni teknolojiuygulamalarında, çalışanların aşağıdabelirtilen eğitim programlarındangeçmelerini sağlayacaktır.

çalışanların işe başlama-larında ve yeni şartlara kolaylıkla uyumsağlamaları için yeni bilgiler vermeküzere düzenlenen programlardır.

çalışanların iş güvenliğive meslek bilgilerinin eksikliklerinigidermek ve meslekteki niteliklerinigeliştirmek için ilave bilgiler vermeküzere düzenlenen programlardır.

çalışanların iş güvenliği vemesleki düzeylerini yükseltmek ve mes-lekte eskimişliği gidermek için düzen-lenen programlardır.

Eğitim, değişen ve yeni ortaya çıkanrisklere uygun olarak yenilenir ve gerek-tiğinde periyodik olarak tekrarlanır.”

“iş sağlığı vegüvenliği eğitimlerinde; uzmanlık konu-larına göre, iş güvenliği ile görevlimühendis veya teknik eleman ile işyerihekiminden yararlanabileceği gibi,verilecek eğitimin çeşidine göre, buhizmeti veren veya vermeye yetkilikurum ya da firmalardan, eğitim amaçlımerkezlerden, işçi veya işveren kuruluş-larınca kurulan eğitim vakıflarından,işveren ve işçi kuruluşları veya bunlartarafından birlikte oluşturulan ortakeğitim merkez ve birimlerinden, iş sağ-lığı ve güvenliği konularında iş müfettişiolarak görev yapmış olanlardanyararlanılabilir.

Uzman kişi veya kuruluşlardanhizmet alınması durumunda çalışanlaraverilecek eğitimin, bu Yönetmeliğin 4.maddesinde belirtilen hususları kapsa-yacak şekilde uygulanmasından işverensorumludur.”

Yönetmeliğin diğer maddelerindeişverence eğitim programlarının konu-ları ve planlanması konusunda ayrıntılıhükümlere yer verilmiştir. Bu eğitimlerinçalışanlara herhangi bir mali yükgetirmeyecek şekilde düzenlenmesi veeğitimlerin çalışma süresinden sayılması

esası benimsenmiştir. Ayrıca verileneğitimin sonunda bir ölçme ve değer-lendirmenin yapılması ve bu değerlen-dirme neticesinde yeni bir eğitimeihtiyaç duyulup duyulmadığının tespi-tine ilişkin düzenlemelere de yer veril-miştir. Böylece işverenin yükümlülüğüolarak düzenlenen iş sağlığı ve güvenliğieğitimine süreklilik kazandırılmıştır.

“Kanununamacı iş sağlığı ve güvenliğinin sağlan-ması, mesleki risklerin önlenmesi, risk vekaza faktörlerinin ortadan kaldırılması,sağlık ve güvenlik şartlarının sürekliolarak iyileştirilmesi için alınacak koru-yucu ve önleyici tedbirler ile bu konu-larda eğitim, bilgilendirme, çalışanlarıngörüşlerinin alınması ve katılımınsağlanması ile bunlara ilişkin görev,yetki, hak ve yükümlülükleri düzen-lemektedir.”

“İşverençalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğinisağlamakla yükümlüdür.” denilmiştir. 2.fıkrada “İşveren, çalışanların sağlık vegüvenliğini sağlamak için meslekirisklerin önlenmesi, eğitim ve bilgiverilmesi dahil gerekli her türlü tedbirinalınması, organizasyonun yapılması,gerekli araç ve gereçlerin sağlanması,sağlık ve güvenlik tedbirlerinin değişenşartlara uygun hale getirilmesi vemevcut durumun sürekli iyileştirilmesiamacına yönelik çalışmalar yapmakla veiş yerinde alınan iş sağlığı ve güvenliğitedbirlerine uyulup uyulmadığını izle-mek ve denetlemekle yükümlüdür.

Tasarının 20. maddesi doğrudaneğitimi düzenlemektedir.

Bu maddeye göre

İşverenler işyerinde alınan iş sağlığı vegüvenliği önlemlerine uyulup uyul-madığını denetlemek, işçileri karşı karşıyabulundukları mesleki riskler, alınmasıgerekli tedbirler, yasal hak ve sorumluluk-ları konusunda bilgilendirmek ve gerekli işsağlığı ve güvenliği eğitimini vermekzorundadırlar. Yapılacak eğitimin usul veesasları Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı nca çıkarılacak yönetmelikledüzenlenir”

Yö n e t m e l i ğ i n 1 0 . m a d d e s i n d eişverenlere “

Yeni eğitim;

İlave eğitim;

İleri eğitim;

15. maddeye göre,

Tasarının 1. maddesinde

6. maddenin 1. fıkrasında

“(1) İşveren, çalı-şanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinialmasını sağlar. Bu eğitim özellikle; işebaşlamadan önce çalışma yeri veya iş

'

İş Sağlığı ve Güvenliği YasaTasarısındaki Düzenlemeler

Tasarının 7. maddesi işverenin, işsağlığı ve güvenliğin sağlanmasındayükümlü olduğu genel ilkeleri, 8.maddesi işin özelliğine göre uyulmasıgereken iş sağlığı ve güvenliği ilkelerinidüzenlemektedir. Tasarının 19. maddesiişverene eğitim de dahil iş sağlığı vegüvenliği ile ilgili konularda çalışantemsilcilerine danışma, görüşlerini veteklifleri alma yükümlülüğünü getir-mektedir.

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi48

Page 51: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

değişikliğinde iş ekipmanlarının değiş-mesi halinde veya yeni teknoloji uygulan-ması halinde verilir. Eğitimler, değişen veortaya çıkan yeni risklere uygun olarakyenilenir, gerektiğinde ve düzenli aralık-larla tekrarlanır.

(2) İşveren, başka işyerlerinden çalış-mak üzere kendi işyerine gelen çalışanları,yapacakları işlerde karşılaşacakları sağlıkve güvenlik riskleri ile ilgili yeterli bilgi vetalimatları içeren eğitim aldığına dairbelge almaksızın işe başlatmaz.

(3) İş sağlığı ve güvenliği çalışantemsilcileri özel olarak eğitilir.

(4) Bu madde kapsamında verilecekeğitimin maliyeti çalışanlara yansıtı-lamaz. Eğitimde geçen süre çalışmasüresinden sayılır.

(5) İşveren geçici iş ilişkisi ile işyerinegelen çalışanlara iş sağlığı ve güvenliğirisklerine karşı gerekli eğitimi verir.

(6) İşyerinde çalıştırılacak kişilerdenmesleki eğitime sahip olması gerekenler,yapacakları işle ilgili, mesleki eğitimialmadan işe başlatılamaz.

(7) İş kazası geçiren ya da meslekhastalığına yakalanan çalışana işebaşlamadan önce, söz konusu kazanınveya meslek hastalığının sebepleri,korunma yolları ve güvenli çalışmayöntemleri ile ilgili eğitimler verilir. Ayrıcaherhangi bir sebeple 6 aydan fazla süreyleişten uzak kalanlara tekrar işe başlatılma-dan önce bilgi yenileme eğitimi verilir.

(8) Çalışanlara ve/veya temsilcilerineverilecek eğitim, iş sağlığı ve güvenliğieğitimi verecek kişi ve kuruluşlardaaranacak özellikler ile hangi işlerdeçalışanların mesleki eğitim almadan işebaşlatılmayacağına ilişkin usul ve esaslarBakanlıkça çıkarılacak yönetmeliktedüzenlenir.”

İşverenin Hukuki ve Cezai Sorum-luluğunun Azaltılmasında EğitiminÖrgütlenmesi ve Etkinleştirilmesi İleİlgili Öneriler; Çalışma Bakanlığı'nın2006 verilerine göre işyerlerinin %99.7'si1-250 işçi çalıştıran işyerlerindenmeydana gelmektedir. Bunun %86.6'sı1-9 işçi çalıştıran, %11.4'ü 10-49 işçiçalıştıran işyerleridir. İş kazalarınınyaklaşık %33'ü 9 ya da daha az çalışanıolan işyerlerinde meydana gelmektedir.

Bu işyerlerinde; sağlık personeli, işgüvenliği uzmanı ve iş sağlığı vegüvenliği kurullarının bulunmaması işkazalarının önemli bir faktörü olaraktespit edilmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu'nun iş sağlığı ve güvenliğinin örgüt-lenmesini düzenleyen hükümleri bellibir sayıda işçi çalıştırma şartına bağlıolduğundan bu işyerleri iş güvenliğihukukunun kapsamı dışında bırakılmak-tadır. Ancak bu durum işyeri işveren-lerinin hukuki ve cezai sorumluluğunuortadan kaldırmamaktadır.

Bu tür işyerlerinin yoğunluklu olarakfaaliyette bulunduğu küçük sanayi böl-gelerinde devlet desteğiyle veya öncü-lüğüyle “iş sağlığı ve güvenliği merkez-leri”kurulmalıdır. Bu merkezlerde süreklive yeterli sağlık personeli ve iş güvenliğiuzmanı bulundurulmalıdır. Aynı zaman-da bu merkezler, söz konusu küçük işyer-lerinin eğitim ihtiyacını da karşılayacakdonanıma ve uzmanlığa sahip olmalıdır.

Çalıştırılan işçi sayısına bakılmaksızın“Çalışma Müşaviri” ile çalışma yüküm-lülüğü getirilerek iç denetim yolu ile işsağlığı ve güvenliği önlemleri almakmümkün olabilecektir.

Çalışma Müşaviri, çalışma mevzua-tına hakim, sertifikalı, işyerinde mey-dana gelen iş kazası ve meslek hastalı-ğından dolayı işveren ile birlikte cezaisorumluluğu olan kişi olmalıdır.

Kurumsallaşmış işletme veya işyerle-rine yönelik olarak; Avrupa Birliği huku-kunda etkin biçimde işletilen işvereninçalışanlara bilgi verme ve danışmayükümlülüğü çerçevesinde iş sağlığı vegüvenliği eğitiminin etkinleştirilme-sinde ve denetiminde işçi sendikalarınaetkin rol verilebilir.

Bütün işyerleri için geçerli olabilecekönerilerimiz ise işçi sağlığı ve güvenliğieğitimi, eğitim alan işçi gruplarınıneğitim ve sorumluluk düzeylerine göreplanlanmalıdır; yönetici eğitimi, işçitemsilcisi eğitimi, işçi eğitimi olmaküzere ayrı ayrı başlıklarda planlanma-lıdır.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 49

Bir taraftan işkazası ve meslekhastalığını engelleyici(risk bertaraf edici)eğitim verilirken;diğer taraftan bütünönlemlere rağmen, birkazanın meydanagelmesi durumundailk yardım eğitimiverilmelidir. Nihayetverilen eğitimde,işçinin işi ifadankaçınma hakkı dahil,işverene karşı ilerisürebileceği bütünyasal haklarını dakapsamalıdır. Eğitim,işçinin işyerindemaruz kalabileceği,risk türlerine göreplanlanmalı, riskinniteliğine göreeğitimin teorik vepratik boyutu birliktedeğerlendirilmeli veeğitim; işyerinde işsağlığı ve güvenliğininörgütlenmesinihesaba katacakşekildeplanlanmalıdır.

Page 52: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Küresel istatistiklere göre, dünyada2.8 milyar işgüçü bulunmaktadır. Meslekhastalığı ve iş kazaları sonucunda yineküresel boyutta 2.2 milyon çalışanhayatını kaybetmiş, 270 milyon çalışan işkazasına, 160 milyon ise iş hastalıklarınamaruz kalmıştır. 175 milyon insan göçyaşamış, yoksulluk 1.000 milyon insanıtehdit altına almıştır. Çocuk işçilerin sayısıda 246 milyonu bulmuştur.

Bu sayılar ürkütücü ve düşündürü-cüdür. Bu nedenle iş sağlığı ve güvenliğikonusunda tüm ülkelerin ciddi tedbirleralmaya gereksinimleri vardır.

İSG konusunda tüm ülkelerin önce-likle hedef ve strateji belirlemelerigerekir. Bu hedeflerde şunlar yeralmalıdır; her pozisyonda çalışan tümişçilerin en üst düzeyde fiziksel, akıl vesosyal iyilik halinin özendirilmesi vebunların sağlanarak sürdürülmesi,işçilerin çalışma koşullarına bağlı olaraksağlıklarının bozulmasının önlenmesi,işçilerin işyerinde sağlığa zararlı faktör-lerden kaynaklanan risklerden korun-ması, çalışanın, kendisinin fizyolojik vepsikolojik yeterliliklerine uygun şekildekibir mesleki çevre içine yerleştirilmesi ve

bunun sürdürülmesi. Bütün bunları şöyleözetlemeliyiz; işin insana ve her birinsanın da işine uygun hale getirilmesikoşullarının yaratılması.

İş sağlığı ve güvenliği kalitesindeinsan faktörünün boyutu kadar bir deekonomik boyut bulunmaktadır.Avrupa'daki sosyal model; yüksekdüzeyde bir sosyal koruma, eğitim vesosyal diyaloğa dayalı, düzgün, insancayürüyen bir ekonomi üzerine kuruludur.Bunu elde edebilmenin temel kaynağımevcut yönetmelikler ve yasalardır,bunları uygulama zorunluluğudur.

Ayrıca; çalışanların davranışlarındadeğişiklikler yapmalarını özendirerek,sağlığa ve risklerin önlenmesine değerveren ve aynı zamanda çalışanlarınsağlığa odaklı yaklaşımları benimseme-lerini özendiren bir genel kültürünyaratılması ile de iş sağlığı ve güvenliğiistenen kaliteye ulaşacaktır. Riskler ilekaynağında, sistematik bir şekildesavaşılmalıdır. Bunu yaparken özelliklekayıt dışı çalışanlar, taşeronlar, göçmençalışanlar ve yurtdışına giden çalışanlarındurumu göz önünde bulundurulmalıdır.

Küçük ve orta ölçekli işletmelerle(KOBİ) ve yüksek risk taşıyan sektörlerleilgili olanlara yüksek düzeyde uyumiçinde olacak bir paketin uygulanmasınaöncelik verilmelidir. Hedef ve stratejilerbelirlenirken; iyi uygulamaların yereldüzeyde yaygınlaştırılması, eğitim, basitgereçlerin ve kılavuzların geliştirilmesi,yüksek kalitedeki koruyucu hizmetleredaha iyi erişim, iş müfettişleri için yeterlimali ve personel kaynağı, ulusal vemahalli düzeylerde ekonomik teşviklerinkullanılması uygulanmalıdır.

Bilgisizlik, masraftan kaçınma, insankaynaklarının, altyapının yetersizliği, işinparçalara bölünmesi, sağlık ve çalışmasektörlerinin birbirinden kopuk olması,siyasi diğer öncelikler de iş sağlığı vegüvenliği kurallarını uygulamadakiengelleri ve güçlükleri teşkil eder.

İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerininsunulabilirliğini; personelin, cihazlarınsayısı ve kaynaklar; , cihazların vekaynakların etkinliği ve karmaşıklığı;

, ahenk, uyum, eğitim,motivasyon, emir ve kontrol ilişkisi;

, topluluğun o hizmetiuygulamak için istekliliği

oluşturur.

Tarafların; ISG hizmetini uygulamaiçin yeterliliği ve istekliliğinde sosyalbecerilerin geliştirilmesi önemlidir.İletişim ve sunum, çatışma çözme,saldırganlıkla, çalışanla baş etme, sorunirdeleme ve çözme, etkileme teknikleri,görüşme teknikleri, girişimsel beceriler,disiplin ve etiğe uygun işlerlik, motivas-yon ve üretkenlik, takım çalışmasındayeterlilik, teoriyi pratikte uygulamabecerileri kazanılmalı ve kazandırıl-malıdır.

İşyerinde işle ilgili her açıdan çalı-şanların güvenliğini ve sağlığını gözet-mek işverenin görevidir. İşveren riskdeğerlendirmesi ve yönetimini, alınacakönlemlerin sıralamasını ve belgelendir-mesini, işletme içinden veya dışındansağlık ve güvenlik uzmanı almaklayükümlüdür. Bu yükümlülükler mevzuat-larla belirlenmiştir.

İşyerlerinde İSG kültürünün, bilinci-nin oluşturulmasında eğitim önemlidir.Eğitim yaygınlaştırılmalı, paylaşılır veerişebilir olmalıdır. Eğitim modelleri,işveren modelleri, risk değerlendirmeleri,yönetim becerileri, koruyucu yaklaşımlar,iyi uygulama örnekleri, yeni meslekhastalıkları ülkelerarasında paylaşıl-malıdır.

nicel

teknolojik

organizasyoneltoplumsal

boyutunu

Prof. Dr. Brigitte FRONEBERGAlman İSG Enstitüsü Müdürü

sun

um

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi50

Page 53: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 51

H.Kocabey:ı ş ı

ı . İş ğ ığı ğı ş ş

ş İş Sağlığı ve Güvenliğiş

İş ğ ığı ğ ı ğı ı ı ğ

ş

İı ş ğ

şı ığıığı ı

İSış ı ığ ıış ı ı

ış ş ı

ığı ı ş ğ

ğ ş lisanş

ış ıı ı ı ı ı

şı ı

Bayan Froneberg,sizinle ilgili internette k sa bir ara t rmayapt k sa l ve güvenli i konusundabüyük katk larda bulunmu bir ki i olaraksize te ekkür ederiz.Dergisi nde bu hafta Bursa'da gerçekle en23. Sa l ve Güvenli i haftas etkinli iile ilgili bir haz rl k yap yoruz. De erligörü lerinizi almak isteriz.

Alman SG Enstitü Müdürü olarakgörev yap yorsunuz. Türkiye'de e de erkar l olan yer neresidir? Muhatapbulmakta zorland n z oluyor mu?

G konusunda akademik ve köklüçal malar n z var. Avrupa ve Orta-do u nun pek çok farkl ülkesindeçal malar yapt n z. Türkiye'nin bu konuyailgisini, gerek devlet, gerekse sendikalar nve i verenlerin bu konuda ilerleyi ini nas lbuluyorsunuz?

Bakanl m zla ili kileri de erlen-direbilir misiniz? Siyasi sebeplerle kadrode i iklikleri veya gibi konular birengel te kil ediyor mu?

Enstitü olarak pek çok akademikçal ma yap yor ve muhtemelen pek çokyay n haz rl yorsunuz. Bunlar n zaman n-da ülkemizle payla m mümkün oluyormu?

'

'

:Hay r, muhattap bulmakta kesinlikle hiçbir zaman zorlanm yorum. Türkiye'debize arayüz olabilecek farkl yap lar var.Ancak özellikle Sa l ve Güvenli iGenel Müdürlü ü nezdinde yapmaktaoldu umuz proje sebebiyle pek çoke de er kurum ile çal ma f rsatbuluyoruz.

Ben master çal mam ve dokto-ram hep farkl ülkelerde yapt m.Rusya'da bulundum. Amerika'da akade-mik çal malar yapt m. Pek çok o u

vrupa ülkesine gittim. Türkiye'nin bukonuda farkl bir yerde oldu unusöylemeliyim. Örne in Almanya'dadevletin i çisi daha azd r, ancak devlether konuya müdahil olur. Kanunlarç kar r, denetler ve sürekli yeni düzen-lemeler yapar. Amerika'da iseara t rma yap l r, ancak uygulamayageçirilmesinde baz s k nt lar olu ur.Türkiye'nin bu konudaki farkl l , herkesimin bu konuya ortak sahip ç k yor

olmas u konuda ticaret ve sanayiodalar , sendikalar, devlet kurumlar vei verenler bugünkü panelde gördü-

ünüz gibi bir arada oturabiliyor vepayla abil yor. Bunu çok önemsiyorum.

lk defa 2005 y l ndageldim. lk zamanlarda toplant lardaveya atölye çal malar nda tutuk birekilde birbirimizi süzüyor ve çekinik

davran yorduk. Ancak daha sonra s n-d k. Ve farkettik ki, bilgi düzeyimiz denk,hedeflerimiz ayn ve bu yolda iki taraf daçaba göstererek bir sonuç almak istiyor.

Buzlar n k sa sürede k r ld nsöylemeliyim. konusunda birproblem ya am yoruz. Bu en kolayçözülecek konulardan bir tanesi oluyor.Ancak de indi iniz gibi baz kadrode i iklikleri çal malara yeniden ba la-mam za veya bir noktaya geldi imizkonuyu ilgi lerine tekrar ba tananlatmam za sebep oluyor.

sl nda önemli birkonuya temas ettiniz.

Maalesef direkt bir kanal m z yok.Projeler kapsam nda pek çok olut rulmu döküman n Türkçele tirilerekülkenize ula mas mümkün oluyor.Ancak daha çok pek çok ara t rma,anket, bilimsel veri var. Bunlar için direktbir kanal olu turursak, Amerika'n n yeni-den ke fedilmesine gerek olmaks z nbaz süreçlerde h z kazan r z.

Türkiye bazen çok h zl ilerlemekistiyor. Ancak bu durumda konunun tümpayda lar ayn h zda ilerle-yemiyor. Güvertede yanl z kal n masgerekli. O yüzden bir arada olundiyorum.Te ekkürler.

ıı

ı ıİş ğ ığı ğ

ğğ

ş ğ ış ı ı

ış ıı ı ı

ış ı D ğA

ı ğğ ;

ş ı

ı ı

ş ı ı ıı ı ı ı ş

ı ığıı ı

ı, bı ı

şğ

ş i

Ü i ı ıİ ı

ış ış

ı ı ıı

ı

ı ı ı ı ığı ıLisan

ş ı

ğ ğ ığ ş ış ş

ı ğli ş

ı Dolayısı ilede ciddi bir zaman kaybına uğruyoruz

Tebrik ederim, a ı

ı ıı ş-

u ş ı şş ı

, , ş ı

ş ış ı ı

ı ı ı ı Bu bilgile-rin paylaşılması gerçekten iş sağlığı vegüvenliğinin hem bilimsel hem sosyalboyutta kültüre dönmesi açısından çokönemlidir, sağlam veriler her zamanpaylaşılmak zorundadır diye düşünü-yorum.

ı ı

ş ı, aktörleri ı ıı ı ma ı

ş

çokça

lkenize

Prof. Dr. Brigitte FRONEBERG

Prof. Dr. Brigitte FRONEBERG

Güvertede yalnız

kalınmaması gerek...

röp

ort

aj

Page 54: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

İş güvenliği müffetişi olarakyetersiz olduğumuz, işyerlerini

dikkate aldığımızda teftişlerin hepsineyetişmemizin mümkün olmadığı görül-mektedir. Bu sebeple sahada karşılaş-tığımız trendleri harekete geçirmeksuretiyle iş güvenliği kültürünü oluştur-malıyız. Ülkemiz 80'li yıllardan sonrakidönemde sanayileşmesini hızlandırmışsanayi ve hizmet kesiminde çalışansayısının artması ile iş kazaları daartmıştır. Etkin bir iş sağlığı ve güvenliğioluşturulması için katılımcı bir iş sağlığıve güvenliği yönetim modelinin benim-senmesi, KOBİ ler için özel önlemleralınması, özellikle okul düzeyinde işsağlığı ve güvenliği eğitimine önemverilmesi gerekmektedir.

Yasanın maddesinde sanayi-den sayılan, devamlı olarakçalıştıran ve sürekli

işlerin yapıldığı işyerlerinde her işverenbirkurmakla yükümlüdür denmektedir.

İş sağlığı ve güvenliği kurullarınınoluşumu, çalışma yöntemleri, ödev,yetki ve yükümlülükleri Çalışma veSosyal Güvenlik Bakanlığı nca hazırla-nan bir yönetmelikte gösterilmiştir.

teftişlere gidildiğinde işsağlığı ve güvenliği kurullarının sadecebir faaliyet gösterdiği görülüyor. Dene-timden ayrıldıktan sonra bu kurullarınancak toplandığı ve uyarıları-mıza rağmen bu kurulların görevleriniifa etmediğini tesbit ediyoruz. Kurul-larda her kesimden kişiler görev almak-tadır. İşveren veya vekili, iş güvenliğiuzmanı, iş yeri hekimi, işyeri temsilcisi,sendika temsilcilerinin bir araya gelmeksuretiyle işyerinde oluşan riskleri görü-

şüp bir karara bağlamak durumundalar.Denetime gidildiğinde; maalesef

ya dagibi ifadelerin tutanaklara geçtiğigörülmektedir.

Bu durumda iş sağlığı ve güvenliğietkinliğinden bahsetmek mümkündeğildir. İş sağlığı ve güvenliği kurullarımüfettişlerin işyerinde gözü, kulağıolmalıdır; bu kurullar işyerlerinin otokontrolüdür.

İşverenler için, madde 81-devamlı

olarak çalıştırdıklarıişyerlerinde alınması gereken iş sağlığıve güvenliği önlemlerinin belirlenmesive uygulanmasının izlenmesi, iş kazasıve meslek hastalıklarının önlenmesi,işçilerin ilk yardım ve acil tedavi ilekoruyucu sağlık ve güvenlik hizmet-lerinin yürütülmesini işaret eder.

İşyerindeki işçi sayısı, işyerininniteliği ve işin tehlike sınıf ve derecesinegöre;

a) İşyeri sağlık ve güvenlik birimioluşturmakla,

b) Bir veya birden fazla işyeri hekimiile gereğinde diğer sağlık personelinigörevlendirmekle,

c) Sanayiden sayılan işlerde işgüvenliği uzmanı olan bir veya birdenfazla mühendis veya teknik elemanıgörevlendirmekle yükümlüdürler.

İş güvenliği uzmanı, işyeri hekimiişyerine usulen gidip gelmemeli, birmüfettiş gibi iş yerinde dolaşarak neredesağlık, güvenlik riskinin olduğunugörüp bunları işverene bildirip tutunakhaline getirmeli ve işverenin bunlarıyerine getirmesinde yaptırıma gitmeli,bunu da sağlayamıyorsa Çalışma Bakan-lığı na suç duyurusunda bulunmalıdır.

50 ve daha fazla işçi çalıştıranişyerlerinde problemler kısmen en azaindirilmiş durumdadır, esas sıkıntı 50 vealtında işçi çalıştıran işyerlerindedir. Butür işyerlerinin

5763 sayılı kanun ile değişik İşKanunu'nun 81. maddesinin 3. fıkrası,işletme dışındaki ortak sağlık ve güven-lik birimlerinden hizmet alınabilmesinin

sayıitibariyle

'

80'inci

'

İşyerlerinde

1-2 ayda

'

en az elli işçialtı aydan fazla

iş sağlığı ve güvenliği kurulu

en az elli işçi

(Değişik:15/05/2008-5763/4 md.)

görüşülecek birşey yok çimler kesildi

ortak sağlık ve güvenlikhizmeti sunan birimlerin yaygınlaştırıl-ması, bakanlıkça belgelendirilmesi vedenetlenmesi gereklidir.

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi52

Yaşar ATABaş İş Müfettişi

İş Teftiş Bursa Grup Başkanlığı

sun

um

Page 55: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

önünü açmıştır. Ancak küçük işletme-lerin de bu birimlerden yararlanması,risk gruplarına göre, bir aylık dönemiçinde değişen sürelerde, bu birimlerdeniş sağlığı ve güvenliği hizmeti almasızorunlu olmalıdır.

Kayıt dışı istihdamın yoğunlaştığıtarım, inşaat ve benzeri koşullar gözönüne alındığında kayıt dışılarda işkazalarının büyük olduğu görülmek-

tedir. Kayıt dışı çalışanların çalışmakoşulları hakkında kesin verilere sahipolunamamaktadır. Kayıt dışı istihdamınyoğunlaştığı sektörlerdeki (tarım, inşaatvb.) koşullar göz önüne alındığında,kayıtdışı çalışanlar arasında iş kazaları-nın yüksek olduğu bilinmektedir.

Ülkemizde kayıt dışı istihdam, sana-yileşme ve kentlere göçün etkisiyle hızlaartmıştır.

Kayıt dışı çalışan işyerleri mutlakakayıt altına alınmalıdır. Yerel yönetimler,sivil toplum kuruluşları bu işin çözümle-yicisi olarak görev almalıdırlar.

Küçük ölçekli işletmeler; taşıdıklarırisklerden korunmak için işçi sayısınagöre iş sağlığı ve güvenliği birimlerinekatılıp, hizmet alarak problemleriniçözebilirler.

(müteahhit, mobilya,demirci, kaynakçı, elektrikçi, vb.) üyeleriolan işverenler için iş sağlığı ve güvenliğikonusunun önemi hakkında bilinçlen-dirme eğitimleri almalarını sağlayacakçalışmalar yürütmelidir.

Odaya mensup işverenler çalıştırdık-ları işçilere de iş sağlığı ve güvenliğikonusunda eğitim aldırarak

sağlanmalıdır.

Kişisel koruyucu donanımlar; işçininçalıştığı ortama, işin niteliğine veçalışanın kendisine uygun bir şekildeseçilmeli ve bir eğitimle işçininKKD larını kullanması sağlanmalı, kullan-madığı takdirde kendisine ve hattaailesine gelecek sıkıntılar örneklendi-rilmelidir.

Bilinçlendirmeye işverenden başlan-malı, onlar da daha sonra işçilerine işsağlığı ve güvenliği konusunda eğitimvermeli ve işçilerini sertifikalandırma-lıdır. Eğitim almayan, sertifası olmayanişçi çalıştırılmamalıdır.

İş kazalarını azaltmak için uzun vadeliönlemler iş sağlığı ve güvenliği kültü-rünün oluşturulması ile mümkün olabi-lecektir.

Özellikle ülkemizde küreselleşmesüreci ve ülke koşullarının etkisiyleyüksek bir seyir izleyen iş kazalarınıazaltmak; uzun vadeli önlemler eğitimve güvenli çalışma kültürünün oluşturul-masından geçmektedir.

Ülkemizde okul düzeyinde, özelliklede teknik orta ve yükseköğretimkurumlarında iş sağlığı ve güvenliğieğitimi çok yetersizdir.

Ülkemizde mühendislik okullarınınçoğunda iş sağlığı ve güvenliği dersiokutulmamakta, okutuluyor ise de buders müfredatta ancak seçmeli dersolarak verilmektedir.

Ülkede toplumsal bir güvenlik kültü-rünün oluşumunda en önemli aşama,güvenli çalışma bilincinin aşılanmasınaokul düzeyinde başlanmasıdır.

İş sağlığı ve güvenliği özellikle teknikorta ve yüksek öğretim düzeyineentegre edilmelidir.

Çalışma Bakanlığı bu konuda MilliEğitim Bakanlığı ve YÖK ile işbirliğinegitmelidir.

Bu işletmeler sanayi sitelerineyönlendirildiğinde sağlık ve güvenlikhizmetlerini daha ucuz ve kolay alabile-ceklerdir.

'

Meslek odaları

sertifika-landırılmaları

Ülkemizde işsizlik ve kayıtdışı istihdamın işsağlığı ve güvenliğine etkisi ile; hızlı nüfusartışı, bölgesel geri kalmışlık, iç göçnedenleriyle artan işsizlik, herhangi bir işteçalışmayı zorlaştırmaktadır. Eğitim seviyesidüşük, kayıtlı sektörde istihdam edilemeyenişgücü, piyasaya giriş-çıkışın kolay olduğu,sermaye gerektirmeyen evde çalışma, fasonüretim, işportacılık ve benzeri işlerinyapıldığı informal sektörlerde istihdamayol açmaktadır.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 53

Page 56: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

TEMEL iş sağlığı hizmetlerinin işye-rinde gezici iş sağlığı araçları veyaüniteleri ile verilmesine gezici iş sağlığıhizmetleri denilmektedir.

Sağlık yalnız hastalık ve sakatlığınolmaması değil, fiziksel, ruhsal ve sosyalyönden tam bir iyilik halidir.”

Dünya Sağlık Örgütü (WHO)

Bazı ülkelerde iş sağlığı hizmetleri,çalışma saatleri içinde gezici genel sağlıkhizmetlerini sağlamaktadır.

Gezici İş Sağlığı Hizmeti ile çalışan-lara hızlı hizmet sağlanır, çalışma süre-sinden tasarruf edilir. Aynı zamanda işsağlığı, çalışma koşulları ve çalışanlarıngenel sağlık durumu hakkındaki bilgile-rin birleştirilmesinde belirli yararlarbulunur. Örneğin yaşlı çalışanların çalış-ma yeteneğinin korunması ve geliştiril-mesi için gerekli bir durumdur.

Ülkemizde gezici iş sağlığı hizmetle-rini ilgilendiren yasal mevzuatlarbulunmaktadır.

(

1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunu

(19/3/1927)

(

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) sağlığışöyle tanımlamaktadır:

İş Kanunu

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan-lığının Teşkilat ve Görevleri Hakkın-da Kanun

İstihdamı Teşvik Kanunu

Seriri Taharriyat ve Tahlilat YapılanMasli Teamüller Aranılan UmumaMahsus Bakteriyoloji ve KimyaLaboratuvarları Kanunu992

Radiyoloji, Radiyom ve ElektrikleTedavi ve Diğer Fizyoterapi Mües-seseleri Hakkında Kanun

Radyoloji, Radyom ve ElektrikleTedavi Müesseseleri HakkındaNizamname

(Kanun No. KabulTK.Tarihi : 22.5.2003 (10/6/2003-25134S.R.G.)

(Kanun No: 3146 KabulTarihi: 9/1/1985 Yayımlan dığı R.Gazete18/1/1985 Sayı:18639 SonDeğişiklik:16.07.2003/4947)

Kabul Tarihi15.05.2003)

Kabul Tarihi:

(Kabul Tarihi: 19.4.1937)

R.G:Tarih: 6.5.1939; Sayı:)

4857

5763

3153,

4201

Kanun No:

Kanun No:

İş sağlığı ve iş güvenliği ise işyerle-rinde işin yürütülmesi sırasında, çeşitlinedenlerden kaynaklanan sağlığa zararverebilecek koşullardan korunmakamacıyla yapılan sistemli ve bilimselçalışmalardır.

İş sağlığı yalnızca çalışanların sağlı-ğını korumak için değil, aynı zamandaartan verimlilik, ürünlerin kalitesi,çalışma motivasyonu, iş doyumu yoluylaulusal ekonomilere olumlu katkı

sağlamak, çalışanların ve toplumungenel yaşam kalitesine katkı sağlamakiçin önemli bir stratejidir.

İşSağlığı Küresel Stratejisi; iş sağlığıhizmetlerinin güçlendirilmesini, kapsa-mının genişletilmesini, içerik ve faali-yetlerinin geliştirilmesini önemli biramaç olarak tanımlamaktadır.

Temel İş Sağlığı Hizmetleri (TİSH); iştesağlığın korunması, sağlık, iyilik veçalışma becerisinin geliştirilmesinin yanısıra hastalık ve kazaların önlenmesi içintemel bir hizmettir.

Temel İş Sağlığı Hizmetlerinin Amacı;bugüne kadar bu hizmetleri almamışolan veya bu hizmetlerle iş sağlığıihtiyaçlarını karşılayamamış olan dünya-daki tüm işyerlerine (hem sanayileşmişülkelerde, hem de gelişmekte olanülkelerde) bu hizmetleri sağlamaktır.

TİSH ise ekonomi sektörüne, işletmebüyüklüğüne, coğrafi alana veya işsözleşmesinin içeriğine bakılmaksızındünyadaki her çalışan bireye iş sağlığıhizmetlerini sağlamak için bir çabadır

Çeşitli uluslararası rehberlerde,temel iş sağlığı hizmetlerinin; iş sağlığıhizmetlerinin sadece sağlık yönünüdeğil, aynı zamanda iş ve çalışma koşul-larının güvenlik, ergonomik, psiko-sosyal, organizasyonel ve teknik yön-lerini de ele alan çok disiplinli bir sistemolması gerektiği vurgulanmaktadır.

.

GürültüKontrol Programı

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi54

Dr. Nuri VİDİNLİİş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü Müdürlüğü,

(İSGÜM)

sun

um

Page 57: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 55

Radyasyon Güvenliği Tüzüğü

18861

AyaktaTeşhis veTedaviYapılan ÖzelS a ğ l ı k Ku r u l u ş l a r ı H a k k ı n d aYönetmelik

Gezici Sağlık Araçları ve Üniteleri-nin Çalışmaları ile İlgili Genelge

Portör Muayenelerine Esas Labora-tuvar Tetkikleri ile İlgili Genelge

İş Sağlığı ve Güvenliği GenelMüdürlüğü

İSGÜM

İSGÜM

(Resmi Gazete Tarih/ Sayı: 07.09.1985/)

( )

Ülkemizde gezici iş sağlığı hizmet-lerini ilgilendiren yasal mevzuatlardır.

4857 sayılı İş Kanunu gereğinceişverenler işyerlerinde gerekli iş sağlığıve güvenliği önlemlerini almak, alınan işsağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulupuyulmadığını denetlemek, çalışanlarınsağlık gözetimini yapmak, işçileri karşıkarşıya bulundukları mesleki riskler,alınması gerekli tedbirler, yasal hak vesorumlulukları konusunda bilgilendir-mek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliğieğitimini vermekle yükümlüdürler.

MADDE 78 de ise bu Kanuna tabiişyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği şartla-rının belirlenmesi ve gerekli önlemlerinalınması, işyerlerinde kullanılan araç,gereç, makine ve hammaddeler yüzün-den çıkabilecek iş kazaları ve meslek has-talıklarının önlenmesi ve özel durumlarısebebiyle korunması gereken kişilerinçalışma şartlarının düzenlenmesi, ayrıcaiş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uy-gunluğu yönünden; işçi sayısı, işin veişyerinin özellikleri ile tehlikesi dikkatealınarak işletme belgesi alması gerekenişyerleri ile belgelendirilmesi gerekenişler veya ürünler ve bu belge veya bel-gelerin alınmasına ilişkin usul ve esaslar,iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili konulardayapılacak risk değerlendirmesi, kontrol,ölçüm, inceleme ve araştırmaların usulve esasları ile bunları yapacak kişi vekuruluşların niteliklerinin belirlenmesi,gerekli iznin verilmesi ve verilen izniniptal edilmesi Sağlık Bakanlığının görüşüalınarak Çalışma ve Sosyal GüvenlikBakanlığı'nca çıkarılacak yönetmelik-lerle belirlenir.”

MADDE 81'de işverenler, devamlıolarak en az elli işçi çalıştırdıkları işyerle-rinde alınması gereken iş sağlığı vegüvenliği önlemlerinin belirlenmesi veuygulanmasının izlenmesi, iş kazası vemeslek hastalıklarının önlenmesi, işçile-rin ilk yardım ve acil tedavi ile koruyucusağlık ve güvenlik hizmetlerinin yürütül-mesi amacıyla, işyerindeki işçi sayısı,işyerinin niteliği ve işin tehlike sınıf vederecesine göre; işyeri sağlık ve güvenlikbirimi oluşturmakla, bir veya birdenfazla işyeri hekimi ile gereğinde diğersağlık personelini görevlendirmekle,sanayiden sayılan işlerde iş güvenliğiuzmanı olan bir veya birden fazlamühendis veya teknik elemanı görev-lendirmekle yükümlüdürler.

İşverenler, bu yükümlülüklerinintamamını veya bir kısmını, bünyesindeçalıştırdığı ve bu maddeye dayanılarakçıkarılacak yönetmelikte belirtilenvasıflara sahip personel ile yerine getire-bileceği gibi, işletme dışında kuruluortak sağlık ve güvenlik birimlerindenhizmet alarak da yerine getirebilir. Buşekilde hizmet alınması işvereninsorumluklarını ortadan kaldırmaz.

4857 sayılı İş Kanuna göre yine işyerisağlık ve güvenlik biriminde görevlen-dirilecek işyeri hekimleri, iş güvenliğiuzmanları ve işverence görevlendi-rilecek diğer personelin nitelikleri, sayısı,işe alınmaları, görev, yetki ve sorumlu-lukları, çalışma şartları, eğitimleri vebelgelendirilmeleri, görevlerini nasılyürütecekleri, işyerinde kurulacak sağlıkve güvenlik birimleri ile ortak sağlık vegüvenlik birimlerinin nitelikleri, ortaksağlık ve güvenlik birimlerinden hizmetalınmasına ilişkin hususlar ile bubirimlerde bulunması gereken personel,araç, gereç ve teçhizat, görevlendiri-lecek personelin eğitim ve nitelikleriSağlık Bakanlığı, Türk Tabipleri Birliği veTürk Mimar Mühendis Odaları Birliği'ningörüşleri alınarak Çalışma ve SosyalGüvenlik Bakanlığı tarafından çıkarıla-cak yönetmelikle düzenlenir.”

'nün görevleri ise şunlardır:

a) İş sağlığı ve güvenliği konularında,mevzuatın uygulanmasını sağlamakve mevzuat çalışması yapmak.

b) Ulusal politikalar belirlemek, bupolitikalar çerçevesinde programlarhazırlamak.

c) Ulusal ve uluslararası kurum vekuruluşlarla işbirliği ve koordinas-yonu sağlamak.

d) Etkin denetim sağlamak amacıylagerekli önerilerde bulunmak, sonuç-larını izlemek.

e) Standart çalışmaları yapmak, normlarhazırlamak ve geliştirmek.

f ) İş sağlığı ve güvenliği ile iş kazaları vemeslek hastalıklarının önlenmesikonularında inceleme ve araştırmaçalışmalarını planlamak, program-lamak ve uygulanmasını sağlamak.

g) Faaliyet konuları ile ilgili yayın vedokümantasyon çalışmaları yapmakve istatistikleri düzenlemek.

h) Meslekî eğitim görenler, rehabiliteedilenler, özel risk grupları ve kamuhizmetlerinde çalışanlar da dahilolmak üzere tüm çalışanların işkazaları ve meslek hastalıklarına karşıkorunmaları amacıyla gerekli çalış-maları yaparak tedbirlerin alınmasınısağlamak.

ı) İş sağlığı ve güvenliği alanında ölçüm,analiz, teknik kontrol, risk analizi vedeğerlendirmesi, eğitim, danışman-lık, uzmanlık hizmetlerini yapmak vebu tür hizmetleri verecek özel ve tüzelkişi ve kuruluşların niteliklerini belir-lemek, yetki vermek, yetkilerini iptaletmek, kontrol ve denetimini sağ-lamak.

Türkiye'de işyerlerinde çalışmaortam ölçümleri ile çalışanlarla ilgili testve analizleri bir arada yapan, sonuçlarınıiş sağlığı ve güvenliği (İSG) yönündendeğerlendiren tek resmi kuruluş

'dür.

'ün faaliyet alanlarını iseşöyle sıralayabiliriz:

İş sağlığı ve güvenliği alanında sahave laboratuvar araştırması yapmak veöneriler geliştirmek,

İşyerlerinde fiziksel ve kimyasal,biyolojik, psikososyal ve ergonomikrisk etmenlerini değerlendirmek,

Gerekli ölçüm, analiz ve testleryaparak müsaade edilen limit değer-lere uygunluğunu tespit etmek,

Çalışanların sağlık gözetimini yap-mak,

İş kazaları ve meslek hastalıklarınıönleyici ve koruyucu çalışmalaryapmak.

(15.2.2008 tarihli ves a y ı l ı R e s m i G a z e t e ' d e

yayımlanan, 23.07.2008 tarih ve 26945sayılı Resmi Gazete'de yayımlananYönetmelik değişikliği)

(Tarih/Sayı:2004/ )

Tarih/Sayı:2005/

2 6 7 8 8

83

9

-

-

-

-

-

Page 58: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi56

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerarasında oran değişmekle birlikte, yıldaher 1000 işçi için 4-12 yeni meslekhastalığı olgusu beklenmektedir.

2007 yılı SGK istatistiklerine göresigortalı sayısı 8.505.390, yasal olaraktesbit edilen meslek hastalığı sayısı1.208'dir. İstatistiksel verilere bakıldığın-da, meslek hastalıkları “buz dağına”benzetilebilir. Tesbit edilen meslekhastalıkları sayılarının yetersiz oluşundatıbbi, yasal ve ilgili sosyal taraflara ilişkinbirçok neden vardır.

Etkin bir iş sağlığı ve güvenliğihizmetlerinin yürütülmesi ile meslekhastalıklarından korunmak, bu hastalık-ları yüzde yüz önlemek ve iş kazalarınıise en aza indirmek mümkündür.

Ülkemizde meslek hastalıkları tanısı-nın konulmasında zorluklar yaşanmak-tadır. Meslek hastalıklarında erken tanıve tedavi önemlidir. Meslek hastalık-larının erken tanı ve tedavisi yapılama-dığı için; devletimiz, sigorta kurumları,işveren ve işçiler maddi ve manevi zarargörmektedir.

İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdür-lüğü'nün yürütmüş olduğu AB projesikapsamında;

amacıylaİSGÜM bünyesinde faaliyet göstermek

üzere gezici iş sağlığı araçları tedarikedilmiştir.

:

- KOBİ'lere ekonomik, nitelikli, kaliteli,hızlı ve güvenilir iş sağlığı ve güvenliğihizmetlerinin götürülmesi,

İş sağlığı alanında koruyucu ve önle-yici sağlık hizmetlerinin verilmesi,

İşverenin yasal yükümlülüğü kapsa-mında olan işe giriş ve periyodikmuayenelerin işyerlerinde yapılarakiş günü ve iş gücü kayıplarınınönlenmesi,

Meslek hastalıkları tanısı için gerekentetkiklerin prosedürlere tam olarakuygun yapılmasıyla meslek hastalık-larının erken tanısının konulması,

- Tanı konulan meslek hastalıklarınınsayısının artırılması,

İşyeri risk değerlendirmesinin yapıl-ması,

İş sağlığı ve güvenliği alanındahizmet veren veya verecek özel vetüzel kişi ve kuruluşlara öncü olmak,örnek model oluşturmak, kontrol vedenetimi sağlamak,

Gezici iş sağlığı üniteleri ve hizmetleristandartlarını oluşturabilmek veverilen hizmetlerin sonucuna görepolitikalar oluşturmak,

İş sağlığı ve meslek hastalıklarıkonularında uluslararası ve ulusaldüzeyde bilimsel araştırmalarıngerçekleştirilmesi amaçlanmaktadır.

Ankara İSGÜM Müdürlüğü ve İSGÜMKocaeli Bölge Laboratuvarı bünyesindehizmet verecek Gezici İş Sağlığı Araçları;

- Gezici İş Sağlığı Kalp - Akciğer TaramaAracı,

- Gezici İş Sağlığı Tıbbi LaboratuvarAracı,

- Gezici İş Sağlığı İşitmeTaramaAracıdır.

koruyucu ve önleyici işsağlığı ve güvenliği hizmetlerini vermek,çalışanların sağlığını geliştirmek, iş sağlığıve güvenliği eğitimleri verme

Gezici İş Sağlığı Araçlarının (GİSA)amacını şöyle özetleyebiliriz

-

-

-

-

-

-

-

Gezici İş Sağlığı Kalp-AkciğerTarama Araçları

Gezici iş sağlığı kalp-akciğer taramaaraçları ile mesleki kalp-akciğer hasta-lıklarının taraması yapılmaktadır.

Gezici iş sağlığı kalp-akciğer taramaaracı y

oluş-maktadır.

Gezici iş sağlığı kalp-akciğer taramaaraçlarında; çalışanların muayenesi,solunum fonksiyon testi (SFT), elektro-kardiyografi (EKG), Uluslararası ÇalışmaÖrgütü (ILO) standartlarına göre akciğerve diğer röntgen filmlerinin çekimi,vücut boy–kilo indeksi ölçümü ve tıbbilaboratuvar tetkiki yapılacaklardan kanalımı hizmetleri verilmektedir.

olcu bölümü, muayene bölümü veröntgen laboratuvarı bölümünden

Page 59: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 57

Gezici iş sağlığı kalp-akciğer taramaaraçlarında dijital X-Ray sistemi ileçalışılmakta olup, röntgeni çekilen kişiçekim sırasında konvansiyonel X-raysistemlerine göre daha düşük dozdaröntgen ışınına maruz kalmaktadır.Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) stan-dartlarına göre çekilen akciğer röntgenfilmleri, çekiminden 5 saniye sonramedikal ekranda görüntülenerek kalitekontrolü yapılabilmekte ve gerektiğindekişi giyinmeden çekim tekrarlana-bilmektedir.

Filmler Ankara İSGÜM Müdürlüğün-deki Pnömokonyoz İzleme Birimi verikayıt sisteminde saklanmaktadır. Böyle-ce ileriki zamanlarda aynı işyerinde ger-çekleştirilecek olan sağlık taramalarındaçekilen röntgen filmlerini önceki filmlerile karşılaştırma imkanı bulunmaktaolup, çalışanların takibi ve sağlık değer-lendirmeleri daha nitelikli şekilde yapıla-bilecektir.

Gezici iş sağlığı tıbbi laboratuvararaçları ile çalışanların sağlık muayenesi,vücut boy–kilo indeksi ölçümü, kanalma, biyolojik risk etmenlerinin tayinive tıbbi laboratuvar tetkikleri yapıl-makta olup, öncelikle meslek hastalıklarıve diğer sağlık taramaları gerçekleş-tirilmektedir.

Gezici iş sağlığı tıbbi laboratuvararacı

bölümünden oluş-maktadır.

İşverenin yasal olarak her çalışanı içinyaptırmakla yükümlü olduğu periyodikmuayene kapsamında, istenebilecekbirçok tıbbi laboratuvar tetkiki gezici işsağlığı tıbbi laboratuvar araçlarındayapılabilmektedir.

Gezici iş sağlığı tıbbi laboratuvararaçlarında yapılamayan tıbbi labora-tuvar tetkikleri için alınan numunelernumune taşıma standartlarına uygunsoğuk zincir kurallarına göre numunetaşıma araçlarımız ile Ankara İSGÜMMüdürlüğü ve Kocaeli İSGÜM BölgeLaboratuvarlarına ulaştırılmakta vegerekli laboratuvar çalışmaları bu labo-ratuvarlarımızda gerçekleştirilmektedir.

8 adet numune taşıma minibüsü-müz bulunmaktadır. Alınan numuneleri,eğitim materyallerini ve İSG personelle-rini taşıma için kullanılmaktadır. Her birnumune taşıma aracında ise 2 adet -18 C'ye kadar soğutma yapabilen taşınabilirbuzdolabı bulunmaktadır.

Gezici iş sağlığı işitme tarama araçlarıile çalışanların sağlık muayeneleri, vücut

boy-kilo indeksi ölçümü, işitme testiyapılmaktadır. Özellikle işyerlerindekigürültüye bağlı olarak meydana gelebi-lecek mesleki işitme kayıplarının tespiti-ne yönelik işitme testi taramaları yapıl-maktadır.

Gezici İş Sağlığı Aracıy

oluşmaktadır.

İşitme testi, gezici iş sağlığı işitmetarama araçlarında bulunan sessizkabinlerde yapıldığı için işyeri ortamın-da yapılan işitme testine göre dahadoğru ve güvenilir sonuçlar vermekte-dir. İşitme testi taramaları sayesindemesleki işitme kayıpları erken dönemdetespit edilebilmekte ve önlem alınabil-mektedir.

Fiziksel özürlü çalışanların gezici işsağlığı ünitelerinden kolaylıkla faydala-nabilmesi için tüm araçlarımızda özürlüasansörü mevcuttur.

Gezici İş Sağlığı Tıbbi LaboratuvarAraçları:

Numune Taşıma Araçları:

Gezici İş Sağlığı İşitme TaramaAraçları:

İşitme Tarama

yolcu bölümü, muayene bölümü vetıbbi laboratuvar

olcu bölümü, muayene bölümü ve odyolaboratuvarı bölümünden

Gezici iş sağlığı araçlarında doktor,hemşire, biyokimya uzman doktoru,kimya mühendisi, kimyager, biyolog,laboratuvar teknikeri/teknisyeni,odyometrist, radyoloji uzman doktoru,röntgen teknikeri/teknisyeni, fizikmühendisi, fizikçi, iş sağlığı ve güvenliğiuzmanı/yardımcısı, mühendis, şoför veteknisyenden oluşan İSGÜM personeliçalışmaktadır.

Page 60: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Sağlık Bakanlığı, insanı bir bütünolarak görmektedir. İnsan genetiği,cinsiyeti, yaşı eğitimi, yaşayış biçimiyle,tecrübesiyle, günlük alışkanlıkları,yaşam stili, ekonomik durumu, çevresive iş hayatıyla bir bütündür. Kişiyi bubütün içinde ele alarak değerlendire-bilirsek sağlıklı sonuçlar alınabilir.Tek tekkişi sağlığı korunduğunda toplumun dasağlığı korunur. Bütün faktörlerin aynıortamda değerlendirilmesi gerekir.Bilindiği gibi çevre ve sağlık birbirinietkileyen bir döngüdür; birisi olmazsadiğeri de olamaz. Bu nedenle, sağlık;ekonomik ve sosyolojik açıdan bir aradayürütülmesi gereken bir olgudur.Örneğin sağlık ve insani gelişim endeksiortalama yaşam süresi, eğitim ve satınalma gücü dikkate alınarak hesaplanır.Bu üçünün bileşik olarak değerlen-dirilmesi sonucunda ülkelere gelişimendeksinde numaralar verilir.Türkiye, busıralamada 84. sıradadır. Türkiye

ortalama yaşam süresi pek çok ülkeyegöre iyi durumdadır, ortalama yaşamsüresi 73 yaştır. Dünya ekonomisisıralamasında Türkiye 17. sırada yeralmaktadır. Fakat Türkiye insani gelişimendeksine göre yeri 84. sırada olmalıdır.

Konuya iş sağlığı ve kalkınma olarakbakıldığında, her ülke için insan gücüvazgeçilmez bir unsurdur. Yasalar insangücünün, iş gücünün sağlığının devlettarafından korunması veya verileceksağlık hizmetlerinin devlet desteği vedenetiminde olması gerektiğini belirtir.Böyle olduğu takdirde iş gücü sağlığınınpotansiyel tehlikeleri giderilebilir, işhayatının çevre üzerinde oluşturacağıolumsuz etkiler ortadan kaldırılabilir.Böylece toplum sağlığı bütün olarakkorunur ve geliştirilir. Temel sağlıkhizmetleri ayrıca koruyucu sağlıkhizmetleri içinde bir bütündür, temelsağlık hizmetleri içinde entegreedilmiştir. 1970'li yıllardan beri dünya

sağlık asamblelerinde ve Dünya SağlıkÖrgütü nce temel sağlık hizmetleri, halksağlığı hizmetlerinin bir parçası olarakkabul edilmiştir. 1990'lı yıllardan sonrabu konuda global eylem çalışmalarıbaşlatılmıştır.

İş sağlığı hizmeti; toplum sağlığıhizmetlerinin bir parçasıdır, iş gücü detoplumun bir parçasıdır, hem de büyükbir parçasıdır. Kişinin sağlık değerlendir-meleri iş ve çevre koşullarından ayrıyapılamaz. Bu nedenle sağlık hizmetleribir bütün içinde verilmelidir. Bu bütüneiş sağlığı hizmetleri de eklenmelidir.

Temel sağlık hizmetleri kavramı1978 yılında Alma Ata'da tanımlanmıştır;bir toplumdaki bireyin ve aileleringeneli tarafından kabul görecek birşekilde onların tam katılımını sağlayarakdevlet ve toplumca karşılıklı şekildeverilecek bir bedel karşılığında temelsağlık hizmetleridir der.

Bu bağlamda temel sağlık hizmetleriile iş sağlığı hizmetlerinin bazı kavram-larda birbiriyle özdeşleştiği görülür. Bunedenle temel sağlık hizmetleri toplumsağlığı hizmetlerinin bir parçası olarakkabul edilmiştir.

Temel sağlık hizmetleri bir ülkeninsağlık hizmetinin çekirdeğini oluşturur,toplumsal ve ekonomik kalkınmanınvazgeçilmez bir parçasıdır. Ulusalsistemde merkezden uca kadar bir teşki-latlanmanın parçasıdır. Ailenin vetoplumun ilk başvuru yeri olan birincibasamak sağlık kuruluşları tarafındanhizmet verilir. Sağlık hizmeti zincirinin ilkhalkasını oluşturur. Bu bir ekip çalışma-sıdır, faaliyet grubudur.

.

Örgütlenme anahtarı olarak toplu-mun sağlık hizmetlerine katılımınısağlar, kademeli sevk sistemi vardır.Sürekli risk yaklaşımı, hizmet araştırma-larına önem verilmesine, örgütlenmeninyerel koşullara uygun olmasına dikkatgösterir, böylece en uç noktaya hizmetgötürülmesi anahtardır.

8 temel hizmeti kapsar: halk sağlığıeğitimi, beslenme durumu gelişimi,temiz su sağlanması, çocuk sağlığı, aileplanlaması, bulaşıcı hastalıklar, aşılama,sık görülen hasta yaralanmalarınıntedavisi, temel ilaçların sağlanması.Erken tanı programları, kanser tarama,hipertansiyon, koruyucu diş hekimliği,ortodonti, çevre izlemleri, işçi sağlığı'de

'

'

'

Birinci basamaksağlık hizmetleri olarak tanımlanır

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi58

Dr. Nilüfer Özbek SCIMEMISağlık Bakanlığı,

Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü

sun

um

Page 61: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 59

programları, okul sağlığı programları dabu programlara eklenmiştir.

eşitlik ilkesinedayalı sağlık hizmetlerinin esas olduğurisk gruplarına öncelik verilerek yapılanbir ekip çalışmasıdır. Meslek zincirineönem verilir. Gelişmekte olan ülkelerdeçalışanların kapsamı sistem tarafındanverilir, bu kapsam yüzdesi düşüktür. İşsağlığı hizmetleri ülke gerçeğine uygunolarak planlanmalıdır. Kamu, özel sektör,üniversiteler multi disipliner olmalı,devletin desteği ve denetimi ileyürütülmelidir. Dünya Sağlık Örgütütarafından pek çok ülkeye önerilen vesisteme birinci basamak sağlık hizmet-lerine, iş sağlığı sistemine entegreedilmesi sistemi, ucuz ve kolay değildir,ek yük getirir, fakat uygulanabilirliğiyönünden kolaylıklar sağlar ve koruyucuhizmetler ön plandadır. Bilindiği gibisağlık hizmetleri kar amacı gütmez,sağlık hizmetinin çıkması parayaçevrilemez. Bir kişinin hastalanmamasıparaya çevrilen bir durum değildir,hizmet karşılığı olarak çok cüzzi bedellebir hizmet verilmektedir. Devlet dahaküçük bir masrafla daha büyük masrafınönüne geçmektedir.

İş sağlığı hizmet planlaması: Herülkenin gelişmişlik düzeyine, gelişimhızına, sosyal yapısına uygun olarak dü-zenlenmeli, her ülkenin kurumsal yapı-sına, kanunlarına ve teşkilatlanmasınadikkat edilmelidir. Bu plan; sektör dağı-lımı, sektörde ileriki yıllarda beklenendeğişimler, istihdam, sigortalı-sigortasızçalışma durumları, iş gücünün yaş, cinsi-yet, kültür yapısı dikkate alınarak yapıl-malıdır. Planlanmalar uzun vadeli olmakdurumundadır. Gelişim sürecinde sek-törler arasında geçişler önceden hesap-lanmalıdır. Ülkeler meslek hastalıklarınınsayı ve çeşitlerini bilmeli, ilk 10 sıradakihastalıklar ile ilgili mücadele program-ları yürütmelidirler, sonuçları ise payla-şılmalı ve değerlendirilmelidir.

Mevzuat ve kurumsal alt yapı eksik-liğimiz var. Sanayi ve yerleşme alanla-rının planlamasında yetersizlikler var,çalışanların bilinçsizliği, zararlı madde veteknoloji transferi ve küçük ölçekliişletmelerin yüzde olarak fazlalığı,bunların çoğunun aile işletmeciliğiolması, çocuk, yaşlı kadın, incinebilirgrupların maruziyeti var. Önemli olanbunlara iş sağlığı, güvenliği hizmetle-rinin nasıl götürüleceğidir. Sigorta kap-

samı, tarım ve kayıt dışı sektörler, sağlıkdüzeyi, sağlık hizmetlerinin kapsamı vekalitesindeki düşüklük dikkati çekmek-tedir. Temel Sağlık Hizmetleri GenelMüdürlüğü iş sağlığı hizmetlerinetoplum sağlığını etkileyebilecek olanişgücü sağlığının bozulmasını önlemekolarak bakmaktadır.

İş sağlığı hizmetlerinin amacı;çalışanların sağlığını olumsuz etkileye-cek çevresel maruziyetin etkisini orta-dan kaldırmak, sağlığı en iyi durumagetirmek ve korumaktır. Ülkemizde işsağlığı hizmetleri kapsamının %45,Finlandiya'da %90, Avrupa nın birçokülkesinde %20'lere kadar düştüğügörülmektedir. Burada payda hesap-lamasında bir farklılık olabilir, çalışan-ların tümü değil, yalnızca aktif çalışanlarpaydaya girmiştir. Ülkeler arasındakifarklara bakıldığında iş sağlığı kapsa-mındaki yasal düzenlemelerin, istatistikve kayıt sisteminde bir sorun olmasın-dan kaynaklandığı anlaşılmaktadır.Ülkemizde öncelikle kayıt sisteminidüzeltmek için çalışmalar başlatıldı.İkinci basamak hastanelerde kayıtlar dameslek hastalıkları ile ilgili olarakmesleğe yönelik bazı hastalıklarkodlandığında hekimi uyaracak birsistem çıkacak ortaya. Bu sistem hekimi,sağlık personelini işaret lediğinizhastalık meslek hastalığı olabilir diyeuyaracak, hastanıza mesleğini sorundiyecek. Kayıtlarda tüm hastalarınmesleklerinin işaretlenmesi sağlanarak,epidemiyolojik olarak bazı hastalıklarınmerkezden izlenmesine ve tüm meslekhastalıklarına, tam sayılarına ulaşmahedeflenmektedir. Gelişmekte olanbaşka bir sorun koruyucu temel sağlıkhizmetleri içerisinde iş sağlığı hizmet-lerinin yer almamasıdır.

Eğitimli iş gücünün sayıca azlığı dasorundur. Fazla iş sağlığı meslek hasta-nesi, referans merkezinin olmaması yada yetkili olmaması aşılmaya çalışılan birsorundur. Son zamanlarda devlet üni-versite hastaneleri meslek hastalığı ta-nısı koyabiliyor. Sağlık Bakanlığı olarakdevlet üniversite hastanelerine konuyuhatırlatarak verileri göndermeleriniistendi. Sonuçların bazılarında çiftçi ak-ciğeri teşhisi koymuş üniversite hasta-nesi görüldü. Görev ve sorumluluklaranlaşıldıkça bu sayıların artacağıanlaşılmaktadır. Kayıtlardan başlayarakfarkındalığı artırarak bu konudaki teşhissayısı azlığı giderilebilecektir

2006-2008 ulusal iş sağlığı vegüvenliği politikamızda yer alan ülkemeslek hastalıklarının tanı sistemleriningeliştirilmesi maddesinden yola çıkarakve 1970'li yıllardan bu yana yayınlananönergeler ve tavsiye kararları dikkatealınarak 2008-2017 global eylemplanında yer alan iş sağlığı hizmetlerikapsamının tüm çalışanları içerecekşekilde genişletilmesi ve ulusal sağlıkkayıtlarının iyileştirilmesi konusundaçaba sarf edilmiştir.

2009-2013 iş sağlığı eylem planıhazırlanmış, planda yer alan bazımaddeler 2010-2014 stratejik plantaslağı metnine dahil edilmiştir, SayınBakan tarafından incelenmektedir.

İş sağlığı hizmetleri kapsamını ülkedüzeyinde tüm çalışanları içine alacakşekilde genişletmek birinci hedeftir.Ülkemizin mevcut durum ve gerçekleri-ne uygun bir iş sağlığı hizmeti modeligeliştirmek önemlidir.

Amaç; meslek hastalıkları ve işkazalarına yönelik tanı ve teşhiş merkez-lerinin sayısını artırmak ve sevk sistemle-rini iyileştirmek bunlarla ilgili kurum vekuruluşlarla işbirliği yapmaktır.

İş sağlığı hizmetleri;

'

''

Temel görevimiz,Türkiye'de iş sağlığısorununun gerçekboyutunu saptamak,güncel ve güvenilirmeslek hastalıkları ve işkazaları istatistikleritutmak, meslekhastalıkları ve işkazalarına yönelikaraştırmalar yapmak,planlamak vedeğerlendirmektir.

Page 62: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Yerel seçimlerin ardından gündemdekiyerini koruyan Kabine değişikliği, BaşbakanSayın Recep Tayip Erdoğan’ın 1 Mayıs'ta yaptığıaçıklama ile sona erdi.

22 Temmuz 2007 seçimlerinin ardındankurulan 60. Hükümette Çalışma ve SosyalGüvenlik Bakanlığı görevini üstlenen BursaMilletvekili Faruk Çelik, 1 Mayıs tarihinde açık-lanan değişiklikle Devlet Bakanlığına atanırken,Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına daİstanbul 2. Bölge Milletvekili Ömer Dinçeratandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınıiki yıla yakın sürdüren Faruk Çelik dönemindeakılda kalacak pek çok çalışma yapıldı. Özellikle,“Sosyal Güvenlik Reformu“nun önemli ölçüdeyasalaşması ve yürürlüğe girmesi bunlardan enönemlisidir. Bu çalışmaların yanında İş Kanunuüzerinde yapılan değişiklikler, Kısa ÇalışmaÖdeneğinin süresinin ve miktarının artırılması,İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili çalışmalar,Sendika Yasası üzerindeki çalışmaları dasıralayabiliriz.

1 Mayıs’ın yeniden resmi tatil yapılması, dahiç kuşkusuz en fazla öneme sahip olan sosyalgüvenlik reformudur.

Reformun yasalaşması sürecindeki sosyaltaraflarla yürütülen yoğun çalışmalar vereforma karşı gösterilen toplumsal tepkilerinyoğunluğu bu dönemde akılda kalanlarınbaşında gelmektedir. Faruk Çelik’i belki debundan kırk yıl sonra reformun olumlu etkilerinive sosyal güvenlik açıklarının azaldığınıgörmemiz ve hatırlamamıza, hayırla yadetmemize yol açacaktır.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıgörevine atanan Ömer Dinçer yeni görevine04.05.2009 tarihinde Bakanlıkta yapılan devir

teslim töreninin ardından başladı. Törende birkonuşma yapan eski Bakan Faruk Çelik 20 aylıkdönemde yapılanları özetlerken, SosyalGüvenlik Reformunun yasalaşması ve GenelSağlık Sigortasının yürürlüğe girmesine ayrı biryer verdi. Çelik bu dönemde; 40’a yakın ikincilmevzuatın çıkarıldığını, primlerin yapılandırıl-dığını, 146 Sosyal Güvenlik Merkezininaçıldığını, kuyrukların ortadan kaldırıldığını,kayıt dışı ile mücadelenin ciddi anlamdabaşlatıldığını, istihdam üzerindeki yüklerinOECD oranlarına indirildiğini, küresel kriznedeniyle kısa çalışma ödeneğinin devreyegirdiğini, vasıfsız yüz bin kişinin meslek sahibiyapılması için proje başlatıldığını, İş Sağlığı veGüvenliği yasa tasarısının Bakanlar Kurulunasunulduğunu anlatarak, yeni görevinde ÖmerDinçer’e başarılar diledi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığındayapılan devir teslim töreni ile görevi devralanDinçer de hizmetlerinden dolayı eski BakanFaruk Çelik’e teşekkür etti.

Çalışma hayatının kalitesinin artırılmasınaçalışacağını söyleyen sayın Dinçer daha sonraFaruk Çelik’e çiçek takdim ederek yenigörevinde başarılar diledi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı;ülkemizin temel sorunlarının başında gelenişsizlik, kayıt dışı ve sosyal güvenlik açıkları gibiçok ciddi ve çok boyutlu sorunlar ınçözümünden ve yönetiminden doğrudansorumlu bakanlıkların başında gelmektedir.Sayın Dinçer devir teslim töreninde söylediği,“Çalışma hayatının kalitesinin artırılmasınaçalışacağım” sözü ile işsizlik, sosyal güvenlikaçıkları ve kayıt dışının üzerine gidileceğininsinyallerini vermektedir.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığında Görev Değişimi

Ömer DİNÇER Göreve Başladı

Ömer DİNÇER,Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı

1956 yılında Karaman'da doğdu. İlk, ortave lise tahsilini yine aynı yerde tamamladı.

1974-75 öğretim yılında Erzurum AtatürkÜniversitesi İşletme Fakültesini kazandı ve bufakültenin "İşletme Yönetimi ve Politikası"bölümünden 1978 yılında mezun oldu.

İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesinde1980 yılında "Personel Yönetimi ve Endüstriyelİlişkiler" yüksek lisans programını, 1984 yılında"Örgütsel Davranış' alanında doktorasınıtamamladı.

Bu arada, 1980 yı l ında M armaraÜniversitesi İktisadi ve idari Bil imlerFakültesinde asistan olarak göreve başladı.Doktora çalışmalarının tamamlanmasındansonra, 1985 yılındaYardımcı Doçentliğe atandı.Aynı fakültenin Yönetim ve OrganizasyonAnabilim Dalında, 1985 yılında Doçent, 1994yılında Profesör oldu.

1993 yılında, Amerika Birleşik DevletleriDrexel Üniversitesinde misafir araştırmacıalarak çalışmalar yaptı.

Marmara Üniversitesinde görev yaptığısüre iç inde 1992-95 yı l lar ı aras ındaüniversitenin bünyesinde bulunan Orta DoğuÜlkeleri Enstitüsünde müdür yardımcılığı;1995-99 yılları arasında önlisans, yüksek lisansve doktora seviyesinde eğitim veren Mahalliİdareler ve Yerinden Yönetim Programları'ndabaşkanlık yaptı.

1994 - 1997 yılları arasında İstanbulB ü y ü k ş e h i r B e l e d i ye s i n d e, b e l e d i yeşirketlerinden sorumlu olarak danışmanlıky a p t ı . " B i r l e ş m i ş M i l l e t l e r H a b i t a t IKonferansı'nda İstanbul Büyükşehir Belediyesikoordinatörü olarak görev aldı.

1999 - 2003 yılları arasında BeykentÜniversitesinde Rektör Yardımcısı, İktisadi veİdari Bilimler Fakültesi Dekanı ve SosyalBilimler Enstitüsü Müdürü olarak görev yaptı.

Görev yaptığı üniversitelerin çeşitlibölümlerinde ve Sosyal Bilimler Enstitülerinde"Stratejik Yönetim ve İşletme Politikası","İşletme Yönetimi', "Yönetim ve Organizasyon","Örgütsel Teori ve Davranış" ve "DeğişimYönetimi ve Örgüt Geliştirme" konularındaseminerler verdi.

Bu konularda beş adet kitabı ve çok sayıdaaraştırma ve makalesi yayımlandı.

2003 yılında, "Kamu Yönetiminde YenidenYapılanma" çalışmalarının koordinasyonun-dan sorumlu Başbakan Baş Müşaviri olarakatandı.

2003-2007 yılları arasında, BaşbakanlıkMüsteşarlığı görevini yürüttü.

22 Temmuz 2007 tarihinde yapılanseçimlerde 23. dönem İstanbul Milletvekiliseçilen Ömer DİNÇER, 60. Hükümette Çalışmave Sosyal Güvenlik Bakanı olarak atandı

Evli ve üç çocuk babası olup, yabancı dilolarak İngilizce bilmektedir.

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi60

Page 63: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

23. İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HAFTASI

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası etkinlikleri gezici sağlık araçlarının tanıtımıylabaşladı. Açılışa Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, Devlet BakanıFaruk Çelik, Bursa Vali Vekili Celalettin Yüksel ve bir çok davetli katıldı.

Bakan Dinçer, açılışkonuşmasında, "Araçlarınhizmete girmesinde asılemeği geçen Faruk Çelik'tir,açılış törenini Bakan Çelikyapmalıdır" dedi vekendisini kürsüye davetetti. Çelik çalışma hayatınınunsurları içinde enönemlisinin iş sağlığı ve

güvenliği olduğunusöyleyerek, yoğun bir işçisınıfının ve pek çokişletmenin bulunduğuBursa'da atılması gerekenbir çok adım olduğunu,bunlardan birinin debugün hizmete girdiğinibelirtti. Gezici İş SağlığıSağlık Araçlarının; Avrupa

Birliği projesi kapsamında,Ankara Sincan OrganizeSanayi Bölgesinde faaliyetgösteren EMS MobilSistemler ve HastaneMalzemeleri Sanayi veTicaret A.Ş firmasıtarafından temin ve tesisiyapılmıştır.

Araçların, işçi sayısı 250'den azolan işletmelerdeki işçilere hizmetvereceği, işçinin herhangi birsağlık kuruluşuna gitmedensağlık kontrolünden geçeceğiniifade edildi.

Hizmete giren altı gezici iş sağlığıaraçlarından iki tanesinde kalp veakciğer taraması, diğer ikisindeişitme (odyo) testi, diğer ikisindeise kan ve idrar tahlilleriyapılabilmektedir.

Konuşmaların ardından Gezici İşSağlığı Sağlık Araçları'nın açılışıyapılarak tanıtımlarına geçildi.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği haftasıetkinlikleri İş Sağlığı ve GüvenliğiGenel Müdürü Kasım Özer'in açılışkonuşmasıyla başladı.

"Meslek hastalıklarıgelişmiş ülkelerin ayıbıdır.İş kazaları ise gereklitedbirler alınarak en azaindirilebilir. İşte biz bugüngezici sağlık ünitelerini,laboratuvar ve röntgencihazlarıyla donatılan altıaracı devreye sokarakişçilerimizin yanında

olduğumuzu ortayakoyuyoruz. Biz onlara birtelefon kadar yakınız.

Araçlarımızla gidecek,işyerini kontrol edecek,işçilerimiz sağlıklı birortamda mı çalışıyor,sağlıksız bir ortamda mı?Bunu belgeleyeceğiz. İş

hayatının devamıaçısından sağlıklı ortamlarkuracağız.

Temennim sayınBakanımız Ömer Dinçer ilebirlikte çok yakında İşSağlığı ve GüvenliğiMerkezini de birlikteaçmaktır" dedi.

Meslek hastalıklarının alınacak tedbirlerle tamamen ortadan kaldırılabileceğinive bunun gerekli olduğunu belirten Bakan Çelik;

GEZİCİ İŞ SAĞLIĞI ARAÇLARI HİZMETE GİRDİ

BAKAN DİNÇER'in JESTİ

BAKANLAR “İşsağlığı ve güvenliğikonusunda herkesiminbilinçlendirilmesiniönemle işaretederek, herkeseüzerine düşensorumluluğu yerinegetirme çağrısında”bulundular.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 61

Page 64: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

“İNSAN SAĞLIĞI VE HAYATI HER ŞEYİN ÜZERİNDE”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer ve görevi devreden DevletBakanı Faruk Çelik, İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası etkinliklerine katılmak üzereBursa'da bir araya geldiler.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın organize ettiği 23. İş Sağlığı veGüvenliği Haftası, 8-10 Mayıs günlerinde, Devlet Bakanı Faruk Çelik, Çalışma veSosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer ve İş Sağlığı ve Güvenliği Genel MüdürüKasım Özer'in katılımları ile Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) konferanssalonunda bir dizi etkinlikle kutlandı.

Özer;

Açılış konuşmalarında TürkişBursa Bölge Temsilcisi MehmetKanca, TESK Bursa EsnafSanatkarlar Odası Başkanı Arif Takve ILO Türkiye Temsilcisi GülayAslantepe de iş sağlığı vegüvenliğinin önemi üzerindedurdular.

“insan sağlığı ve hayatınınher şeyin üzerinde olduğunadikkat” çekti ve işverenlerin işgüvenliği ve sağlıkharcamalarını maliyet olarakgörmemelerini isteyerek, işsağlığı ve güvenliği konusundaişçi eğitimi kadar işverenineğitiminin de çok önemliolduğunu vurguladı.

İnsan hayatının sonderece önemli olduğunubelirterek “Bu konudaharcanacak paralarınölçümü olamaz, bunuölçebileceğiniz herhangibir değer yokturyeryüzünde”Sayın Aslantepe;

ölümcül kaza ve olaylarıntoplumlara daha büyükmaliyet yüklediğinibelirterek, küreselboyutta yeryüzünde hergün 2.3 milyon insanınölümcül veya sakatlıklasonuçlanan iş kazası veyameslek hastalıklarına

maruz kaldığınıvurguladı ve bu kaza veolayların maliyetinindünyadaki gayri safihasılanın yüzde 4'ünedenk geldiğisaptamasında bulundu.

dedi.

Etkinliklerde Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye TemsilcisiGülay Aslantepe;

İş Sağlığı veGüvenliği GenelMüdürü KasımÖzer, araçlarıntemin ve tesisbedelinin yaklaşık2,5 milyon eoroolduğunu belirtti.

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi62

Page 65: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Çalışanın da “Bana birşey olmaz” anlayışıylahareket etmemesigerektiğini kaydetti.Bakan Dinçer;“gelenekselyöntemlerde konu ileilgili yeni kanunlarçıkarmak, yeniteknolojiye sahip olmakve fiziki binalar yapmak

elbette gerekiyor, bütünbunlara ihtiyaç var, amabütün bunlaryapılmasına rağmen eğerişler yolunda gitmiyorsa,dönüp kendimizebakmamız gerekiyor,nerede eksiğimiz varsaptamamız lazım. Bizimişe değer veren birzihniyet değişimine

ihtiyacımız var.Yeni bir yaklaşım ve yenibir misyon…”Türkiye'de iş sağlığıkonusunda kültürel birboşluğun bulunduğunubelirtenBakan;topyekün bir zihniyetdeğişimine ihtiyaçduyulduğunu ifade etti.

Çalışma Bakanlığıgörevinden DevletBakanlığı görevinegetirilen FarukÇelik, “sorumsuzişveren, tahripkarsendika ve bilinçsizçalışan, iş kazalarırakamlarını daha daartırıyor”saptamasındabulundu.

İnsan unsuru sonderece önemlidir. Heryaş kuşağınınbilinçlenmesi gerekir.İnsan sağlığı veinsan canı her şeyinönündedir bununpazarlığı ve başkaalgılanışı olamaz”diyen bakan Çelik,“Eğer işçiler bu işinbirer aktörüyse, ozaman bana bir şeyolmaz düşüncesinden,yaklaşımındanvazgeçmelidir. 2007yılında, iş kazaları vemeslek hastalıklarısonucu 1044çalışanımız hayatınıkaybetmiştir” dedi.

Kasım Özer

Yüksel Yaşar

ŞenelŞen

Prof. Dr. usufAlper

Açılış konuşmalarınınardından ödül töreninegeçildi.

Yapı Merkezi İnş. ve San.AŞ., Hattat İnşaat San. veTic. A.Ş., Gama EndüstriTesisleri İmalat ve MontajA.Ş., Aktürk Yapı Endüstrisive Tic. A.Ş., Mesa MeskenSanayi A.Ş., EmlakPazarlama İnşaat ProjeYönetimi ve Tic. A.Ş.'ye iyiuygulama örnekleridalında ve çeşitliokullardan katılanöğrencilere resimyarışması dalında ödülleritakdim edildi.

Hafta etkinliklerikapsamında 9-10 Mayısgünlerinde 2'şer oturumolmak üzere toplam 4oturum gerçekleştirildi.

Bu oturumlarda; Güvenlikkültürününoluşturulmasında yereldinamiklerin rolü konulupanele Sayın ,

tekstil sektöründe iş sağlığıve güvenliği konusuna

, metalsektöründe iş sağlığı vegüvenliği konusuna

, iş sağlığı ve güvenliğihizmetlerininetkinleştirilmesi konulupanele ise Y

başkanlık yaptılar.

Alman Yasal Kaza SigortasıKurumu (DGUV) adına; Dr.Sven TIMM, ISSA ElektrikBölümü Başkanı OlafPETERMANN, Alman ISGEnstitüsü Müdürü Dr.Brigitte FRONEBER deoturumlarda konuşmacıolarak bulundular.

İş Sağlığı ve Güvenliğidanışman firmalarının(KKD) ile ilgili ürünlerininsergilendiği standlarda dayoğun ilgi yaşandı.

“Bakanlığım dönemindeçalışma hayatı ve sosyalgüvenlik konularında önemlikanunlar çıkarıp çalışmalaryaptık, ancak yasaya hayatveren, uygulayan insandır.

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası'nın açılış konuşmasında kamunun sadece

denetimle çalışma güvenliğini sağlayamayacağını ifade eden Dinçer,

23. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası 63

Page 66: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

14.09.1990 tarih ve 20635 sayısıResmi Gazete yayınlanmış daha sonrabazı maddelerinde değişiklik yapılarak

olan “Maden ve Taşocaklarıİşletmelerinde ve Tünel Yapımında TozlaMücadeleyle İlgili Yönetmelik”in

göğüsfilmlerinin pnömokonyoz bakımındandeğerlendirilmesi işlemini yapan A ve Bokuyucu hekimlerin eğitimleri yönet-meliğinin ILO-Uluslararası Pnömokonyoz Radyografisi

Sınıflandırılması konulu eğitim semine-rinin, İSGÜM organizasyonu ile düzen-leneceği hükme bağlanmıştır.

Bu hüküm gereği, ilk defa 1995yılında, ikincisi ise 2005 yılında İngilizceolarak yapılan eğitimler sonucu 28 Aokuyucu, 36 B okuyucu olmak üzeretoplam 64 hekim sertifika sahibiolmuştur.

ILO/WHO İş Sağlığı Ortak Komi-tesi nin 2003 yılındaki 13. oturumunda;silikoz ve asbestle ilişkili hastalıkların yokedilmesinin, gelecekteki ILO/WHO

işbirliğinin öncelikli çalışma alanı olarakbelirlenmesine karar verilmiştir.

Tüm dünyada bir iş sağlığı sorunuolan silikozun önlenmesi ve yok edilmesiiçin ülkelerin eylemlerine yardımcıolmak amacıyla uluslararası teknikişbirliği programı olan “Küresel SilikozÖnleme Eylem Planı” açıklanmıştır. Sözkonusu eylem planında ivedi amaç;ülkelerin ulusal eylem planlarının hazır-lanmasını sağlamak olarak belirlenmiş-tir.

ILO/WHO İş Sağlığı Ortak Komite-si nin kararları ile uyumlu olarak

Söz konusu Eylem Planının 2008yılına kadar belirlenen kısa vadelihedefleri arasında, “İş Sağlığı veGüvenliği Genel Müdürlüğü bünyesindepnömokonyoz izleme biriminin kurulmaçalışmalarının başlatılması” hedefi,2007/2 İç Genelge ile gerçekleştirilmiştir.

Halen yürürlükte olan “Maden veTaşocakları İşletmelerinde ve TünelYapımında Tozla Mücadeleyle İlgiliYönetmelik”in 27. ve 33. maddeleri ile

“Akciğer radyografisi okuyucu-larının okuma performanslarınınizlenmesi, sertifika ve sertifika yenilemeeğitim programlarının oluşturulması vesürdürülmesi”ne ilişkin hedef kapsa-mında ILO ile yazışmalar yapılmış, buyazışmalar sonucunda, ILO' danprogram ve içeriğe bağlı kalmak şartı ileTürkçe olarak “ILO 2000 UluslararasıPnömokonyoz Radyografisi Sınıflan-dırılması Sertifika Eğitimi semineri”ninyapılması yetkisi alınmıştır.

Bu yetkiye dayanılarak, İSGÜMorganizasyonu ile 25-29 Mayıs 2009tarihleri arasında 20 hekimin katılımı ileSertifika Eğitimi semineri gerçekleş-tirilmiştir. 2009 yılı içerisinde 20 şerkişilik gruplar halinde 3 eğitim dahayapılması planlanmaktadır.

26/2/2000 tarih ve 23976 sayılı ResmiGazete de yayımlanarak yürürlüğegirmiş

27.maddesinde sözü edilen ve

33. maddesinde

GenelMüdürlüğümüzce “Ulusal Pnömo-konyoz Önleme Eylem Planı” taslağıhazırlanarak Tozla Mücadele Komis-yonu'na sunulmuş ve “Eylem Planı”Komisyonun 7 Aralık 2006 tarihlitoplantısında onaylanarak yürürlüğegirmiştir.

7Aralık 2006 tarihinde kabul edilerekyürürlüğe girmiş olan “UlusalPnömokonyoz Önleme Eylem Planı”nın 10. maddesinin son fıkrasında yeralan

'

'

'

'

İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi64

Ulusal Pnömokonyoz Önleme Eylem

Planı Kapsamında İlk Kez Türkçe Olarak

“ILO 2000 Uluslararası Pnömokonyoz

Radyografisi Sınıflandırılması Sertifika

Eğitimi Semineri” 25-29 Mayıs 2009

Tarihleri Arasında İSGÜM'de

Gerçekleştirilmiştir.

itim

Page 67: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

T.C.ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞIİŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

23.İS

G H

aftası

Afiş

Yarı

şması

'nda 2. lik

ödülü

ala

n a

fi ş.

23.İS

G H

aftası

Afiş

Yarı

şması

'nda 3

. lik

ödülü

ala

n a

fi ş.

Page 68: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ DERGİSİ · İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Yüksel YAŞAR, Ali TURHAN, Altan ÇETİNKAL, Dr. Ayşe ÖZTÜRK, Bedri TEKİN, Baş İş Müfettişi,

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığıİş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü

İnönü Bulvarı No: 42 İ - Blok4. Kat 06100 Emek / Ankara

Tel : 0312. 296 68 20Faks: 0312. 215 50 [email protected]

İLETİŞİM BİLGİLERİ

T.C.ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞIİŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

23. İSG Haftası Afiş Yarışması'nda 1. lik ödülü alan afiş.