188
19-20 EYLÜL 2011 3. HAFTA

19-20 EYLÜL 2011 3. HAFTA

  • Upload
    randy

  • View
    31

  • Download
    3

Embed Size (px)

DESCRIPTION

19-20 EYLÜL 2011 3. HAFTA. Dersin işlenişi ve müfredat hakkında bilgi. 26-30 EYLÜL 2011 4. HAFTA. MİLLİ GÜVENLİĞİN TANIMI - PowerPoint PPT Presentation

Citation preview

Page 1: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

19-20 EYLÜL 2011 3. HAFTA

Page 2: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Dersin işlenişi ve müfredat hakkında bilgi.

Page 3: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

26-30 EYLÜL 2011 4. HAFTA

Page 4: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

MİLLİ GÜVENLİĞİN TANIMIDevletin anayasal düzeni, milli varlığını, bütünlüğünü, milletler arası alanda siyasi, sosyal, kültürel ve ekonomik bütün çıkarlarının yanı sıra, uluslar arası antlaşmalarla kararlaştırılan haklarını, her türlü iç ve dış tehdide karşı korunmak ve kollamak üzere gerçekleştirilen faaliyetlerin bütünüdür.

MİLLİ GÜVENLİK SİYASETİMilli güvenliğin sağlanması ve milli hedeflere ulaşılması amacı ile Milli Güvenlik Kurulunun belirlediği görüşler dahilinde, Bakanlar Kurulu tarafından tespit edilen iç, dış ve savunma hareket tarzlarına ait esasları kapsayan siyaseti ifade eder.

Page 5: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

03-07 EKİM 2011 1. HAFTA

Page 6: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

STRATEJİ NEDİR?

Page 7: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Strateji sözcüğünün kökeni, etimolojik açıdan ele alındığında, eski Yunanca’da “generallik sanatı” anlamına gelen strategos sözcüğüne bağlanmaktadır.

“Büyük Strateji” ya da “Yüksek Strateji”, bir devletin benimsediği politikaya uygun olarak saptamış olduğu hedeflere ulaşmada, her tür olanak ve araçları bilimsel yöntemlerle kullanmak sanatıdır.

General Carl Von Clausewitz (1831); strateji, savaşı kazanmak için muharebeleri kullanma sanatıdır.Mareşal Moltke (1870); strateji, bir çare bulmak ve en zor koşullar altında uygulamada bulunabilme sanatıdır.[1]

Page 8: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

MİLLİ STRATEJİ NEDİR?

Page 9: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

STRATEJİ: Takip edilen, yol, usul, tarz, yöntem.

Bir milletin varlığını ve refahını sağlamak, aynı zamanda korumak için uluslar arası hukuka uygun olarak devletin kabul ettiği genel siyasete, Milli Strateji denir.

Milli Stratejinin belirlenmesinde temel öğe milli menfaatlerdir. Bu nedenle, milli stratejinin kapsamı milli menfaatler ile sınırlıdır.

Page 10: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

MİLLİ STRATEJİNİN UNSURLARI

Milli Güç

Milli Hedefler

Milli Menfaatler

Page 11: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Milli Güç

Bir ulusun, milli hedeflerine ulaşabilmek amacıyla kullanılabilecek maddi ve manevi kaynaklarının toplamıdır.

Bir devletin, diğer devletler karşısında istediği sonuçları elde etmesini sağlayan imkan ve kabiliyetlerinin toplamıdır.

Page 12: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Milli gücün unsurları:

Siyasi GüçAskeri GüçEkonomik Güç Nüfus (demografik) GücüCoğrafi GüçBilimsel ve teknolojik GüçPsiko-sosyal GüçKültürel Güç

Page 13: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Milli Hedef

Bir toplumun milli menfaatlerini gerçekleştirmek amacıyla ulaşılması gereken ve ulaşıldıktan sonra da korunup devam ettirilecek somut ve belirli amaçlarıdır.

Milli hedef, elde edilmesi halinde, milli çıkarların gerçekleştirilmesini sağlayan sonuçlardır.

Page 14: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Milli Hedefin Nitelikleri: Tamamen milli nitelik taşımalıdır. Sadece bir siyasi gruba, doktrine, ideolojik veya oligarşik sınıfa ait olmamalıdır. Sadece bir lider, bir hükümdar veya hanedanın hedefi olmamalıdır. Devletin varoluş nedenine uygun olarak, milli çıkarını sağlayacak biçim ve nitelikte olmalıdır. Hayallere, aşırı heyecanlara kapılmaksızın gerçekçi ve akılcı olmalıdır. Millete rağmen değil milletin de benimseyeceği bir nitelik taşımalıdır. Millet ikna edilmelidir. Uluslar arası hukuka ve anlaşmalara uygun olmalıdır.

Page 15: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Milli Menfaatler

Bir milletin kendi güvenliği, refah ve mutluluğu için uluslar arası hukuka uygun olmak şartıyla zaruri olduğuna inandığı her şeye “milli menfaat” denir.

Page 16: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 17: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 18: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Çin: 9.326.410 kilometre kare karasal alana sahiptir.

Rusya, Kanada ve ABD’den sonra dünyanın en büyük yüzölçümüne sahip dördüncü ülkesidir. Asyanın doğusunda kıtasal büyüklüğe sahip olup, komşu ülkeleri ile Afganistan 76 km, Butan 470 km, Burma 2,185 km, Hindistan 3,380 km, Kazakistan 1,533 km, Kuzey Kore 1,416 km, Kırgızistan 858 km, Laos 423 km, Moğolistan 4,677 km, Nepal 1,236 km, Pakistan 523 km, Rusya 3,645 km, Tacikistan 414 km, Vietnam 1,281 km uzunluklarında sınırları bulunmaktadır.

14.500 km uzunluğunda sahil şeridi vardır.

Page 19: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Nüfus: 1.337.000.000

Page 20: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Çin’deki nehirlerin uzunluğu 220.000 km olup, hidroelektrik enerji potansiyeli açısından dünyada lider konumdadır. Nehirler dış ve iç nehirler olarak sınıflandırılabilir. Dış nehirler, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak okyanuslara akmaktadır. En büyük dış nehirler 6.300 km. uzunluğunda olan Yangtze (Afrika’daki Nil ve Güney Amerika’daki Amazon nehirlerinden sonra dünyadaki en uzun üçüncü nehirdir) ve 5.464 km. uzunluğunda olan Huanghe (Sarı Irmak)’dir. İç nehirler göllere dökülen ya da çöl kumlarına akarak kaybolan nehirlerdir. Tarım Nehri 2.179 km. uzunluğunda olup, Çin’in en uzun iç nehridir.

Page 21: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 22: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 23: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 24: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Çin’de üç ayrı yönetim biçimi mevcut olup, doğrudan merkezi hükümetin yönetimi altında 23 eyalet, 5 özerk bölge ve 4 belediye bulunmaktadır.

Eyaletler: Anhui, Fujian, Gansu, Guangdong, Guizhou, Hainan, Hebei, Heilongjiang, Henan, Hubei, Hunan, Jiangsu, Jiangxi, Jilin, Liaoning, Qinghai, Shaanxi, Shandong, Shanxi, Sichuan, Yunnan, Zhejiang; (Tayvan’ı Hong Kong ve Makao dahil 23. eyaleti olarak kabul etmektedir.)Özerk Bölgeler: Guangxi, Nei Mongol, Ningxia, Xinjiang, Xizang (Tibet) Belediyeler: Beijing, Chongqing, Shanghai, Tianjin

Page 25: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

10-14 EKİM 2011 2. HAFTA

Page 26: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

ISSIKGOL1.flv

ISSIKGOL2.flv

Ders girişinde izlenecek filmler

Page 27: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

MİLLİ GÜÇ UNSURLARI

Önem ve öncelik sırası yoktur.

Page 28: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Bir devletin milli hedeflerine erişmek, erişilenleri

koruyup geliştirmek ve milli menfaat sağlamak

amacıyla kullandığı siyasal kuvvetlerin toplam

verimidir.

SİYASİ GÜÇ

Page 29: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Devletin her aşamadaki kanunlarının yeterli ve uygulamalarının eksiksiz olması,• Kanunların, toplumun sosyal hayatına ve kültür yapısına uygun yapılması,• Devletin iç politikasının milletle bütünleşmiş güçlü bir yapıya sahip olması ve milleti tatmin edecek şekilde hizmet etmesi,• Yeniliklerin, çağın ve teknolojinin gereklerine uygun, milletin özelliklerine paralel yapılması,• Devletin uluslar arası itibarının yüksek olması,

Siyasi gücün yüksek olabilmesi için:

Page 30: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Devletin diğer devletlerle siyasi ilişkilerinde ve anlaşmalarında, menfaatlerini koruma kabiliyetine sahip olması,• Uluslar arası ittifak ve kuruluşlarda etkin rol alması, aynı zamanda diplomatik alanda hareket serbestliği çapının geniş olması,• Devleti yönetenlerin siyasi ve diplomatik bilgi ve tecrübelerinin yüksek olması gerekir.

Siyasi gücün yüksek olabilmesi için:

Page 31: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Demokrasilerde, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesi, siyasi gücün halktan kaynaklanıyor olması sonucunu doğurur.

Bu da siyasi güç açısından olabilecek en elverişli durumdur.

Page 32: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Milli politikanın uygulanmasında ve milli hedeflerin elde edilmesinde kullanılan devletin fiziki gücüdür.• Askeri gücün yeterliliği, milli varlığın güvencesidir.

Milli güvenliğe yönelik düşmanca hareketler:

Tehdit, baskı, bunalım yaratma, müdahale, kışkırtma, terör olayları, bilgi destek harekatı, soğuk savaş ve konvansiyonel savaş.

ASKERİ GÜÇ:

Page 33: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Ordumuz, Türk birliğinin, Türk kudret ve kabiliyetinin, Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir.

• Böyle evlatlara ve öyle evlatlardan oluşan ordulara sahip bir millet, elbette hakkını ve bağımsızlığını tam anlamıyla korumayı başaracaktır. Böyle bir milleti bağımsızlığından yoksun etmeye kalkışmak boş bir hayaldir.

Atatürk:

Page 34: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Bir ülkenin ekonomik gücünün yüksek olabilmesi için:

• İç ve dış kaynaklarının devamlı ve yeterli olması,• Kaynakların işlenmesini sağlayan endüstriyel kapasite, sanayi alt yapısı ve nitelikli insan gücünün bulunması,• İthalat ve ihracat dengesini sağlaması,

EKONOMİK GÜÇ:

Page 35: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Her türlü ulaşım ve haberleşme alt yapısını yeterli düzeye getirmesi,• Çağdaş ekonomik sistemlere (finans yasaları, merkez bankası, vergi vs.) sahip olması,• Yer altı ve yer üstü zenginliklerini en verimli şekilde kullanması ve turizm gelirlerini artırması,• Teknoloji ve bilişimde dünya standartlarına ulaşması,• Dünyadaki pazar payını artırması gerekir.

Page 36: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa meydana gelen zaferler devamlı olmaz, az zamanda söner.

ATATÜRK:

Page 37: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Bir ülkede yaşayan insanların sayısı, nüfus gücünün başlıca etkenlerinden biridir.

• Nüfus potansiyel bir güçtür ve bu bakımdan önem taşır.

• Fertlerin iyi yetiştirilmiş olmaları da önemlidir.

NÜFUS GÜCÜ (DEMOGRAFİK GÜÇ):

Page 38: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Uzmanlar nüfus artışının ekonomi üzerindeki etkilerini tartışmaktadırlar:

• Nüfus kötümserleri (population pessimists) yüksek doğum oranlarının ve hızlı nüfus artışının gelişmeyi engellediğini ısrarla savunurlar. • Nüfus iyimserleri (population optimists) karşı görüşü savunurlar. Süratli nüfus artışı ve büyük nüfus miktarı ekonomik başarıyı destekler.

Page 39: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

•Nüfus tarafsızları (population neutralism) diğer faktörlerden yalıtıldığında ekonomik performansa çok az etkisi olduğunu söylerler.

Bu görüş sahipleri günümüzde baskın durumdadır.

Kaynak: - David E. Bloom, David Canning, Jaypee Sevilla, The Demographic Dividend:

A New Perspective on the Economic Consequences of Population Change, MR-1274, (Santa Monica, Calif.: Rand Publications, 2002).

Page 40: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Bir devletin coğrafyasına ait canlı-cansız, doğal-yapay tüm değerleri, onun milli gücünün coğrafi unsurlarını oluşturur.

COĞRAFİ GÜÇ:

Bir ülkenin coğrafi gücünü etkileyen unsurlar:

• Ülkenin jeopolitik ve jeostratejik konumu (dünya coğrafyasında bulunduğu yerin o ülkeye sağladığı fayda ve mahzurlar),

• Ülkenin büyüklüğü,

Page 41: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

•Doğal yapısı, iklimi ve bitki örtüsü,

•Yer altı ve yer üstü zenginliği (yer altı kaynakları, tarihi ve turistik değerleri),

•Topraklarının verimliliği ve su kaynakları,

•Çevresindeki enerji kaynakları ve doğal ticaret yolları (İstanbul, Çanakkale, Süveyş Kanalı, Balkanlar, Kafkasya, Basra Körfezi) üzerinde olması.

Page 42: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 43: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Rusça: Респу́\блика Алта\ й / Respublika Altay

Altay Türkçesi: Алтай Респу́блика / Altay Respublika

Rusya Federasyonu’nun en güneyinde yer alan özerk cumhuriyeti.

Altay Cumhuriyeti

Yüzölçüm:  92.600 km² 

Nüfus: 209.207 

Page 44: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

1939 1959 1970 1979 1989 2002

Altay 39,285 (24.2%)

38,019 (24.2%)

46,750 (27.8%)

50,203 (29.2%)

59,130 (31.0%)

67,9951 (33.5%)

Rus 114,209 (70.4%)

109,661 (69.8%)

110,442 (65.6%)

108,795 (63.2%)

115,188 (60.4%)

116,510 (57.4%)

Kazak 4,280 (2.6%)

4,745 (3.0%)

7,170 (4.3%)

8,677 (5.0%)

10,692 (5.6%)

12,108 (6.0%)

Diğer 4,405 (2.7%)

4,736 (3.0%)

3,899 (2.3%)

4,365 (2.5%)

5,821 (3.1%)

6,334 (3.1%)

Page 45: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Tuva Cumhuriyeti

Tuva Türkçesi: Тыва Респу́блика, Tıva Respublika; Rusça: Респу́блика Тыва, Respublika Tıva

Rusya’da federe bir cumhuriyetdir.

Cumhuriyet adını, Türk halklarından biri olan Tuvalardan alır. Tıva Cumhuriyeti olarak da Türkiye Türkçesinde kullanımı vardır. Yüzölçümü 170.500 km2'dir. Nüfusu 400.000'e yakındır.Rusya Federasyonu'nda yaklaşık 180 bin, Moğolistan Halk Cumhuriyetinde ise 24 bin kadar Tuva yaşamaktadır.

Page 46: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Ulus 2007

Tuvalar 81 %

Ruslar 16,1 %

Diğer 2,9 %

Ulus 1959 1970 1979 1989 2002

Tuvalar 57,0 % 58,6 % 60,5 % 64,3 % 77,0 %

Ruslar 40,1 % 38,3 % 36,2 % 32,0 % 20,1 %

Hakaslar

1,0 % … … … …

Page 47: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Buryatça: Бу́ряад Респу́блика

Rusça: Респу́\блика Бу́ря\тия

Rusya Federasyonu'na bağlı federe cumhuriyettir.

Ülkenin yüzölçümü: 351 400 km²,

Nüfusu: 900 000,

Başkent: Ulan-Ude'dir.

Buryat Cumhuriyeti

Page 48: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

1926 1939 1959 1970 1979 1989 2002

Buryatlılar

214,957 (43.8%)

116,382 (21.3%)

135,798 (20.2%)

178,660 (22.0%)

206,860 (23.0%)

249,525 (24.0%)

272,910 (27.8%)

Soyotlar161 (0.0%)

2,739 (0.3%)

Ruslar258,796 (52.7%)

393,057 (72.0%)

502,568 (74.6%)

596,960 (73.5%)

647,785 (72.0%)

726,165 (69.9%)

665,512 (67.8%)

Ukraynalılar

1,982 (0.4%)

13,392 (2.5%)

10,183 (1.5%)

10,769 (1.3%)

15,290 (1.7%)

22,868 (2.2%)

9,585 (1.0%)

Tatarlar3,092 (0.6%)

3,840 (0.7%)

8,058 (1.2%)

9,991 (1.2%)

10,290 (1.1%)

10,496 (1.0%)

8,189 (0.8%)

Evenkler2,808 (0.6%)

1,818 (0.3%)

1,335 (0.2%)

1,685 (0.2%)

1,543 (0.2%)

1,679 (0.2%)

2,334 (0.2%)

Diğerleri9,440 (1.9%)

17,277 (3.2%)

15,384 (2.3%)

14,186 (1.7%)

17,630 (2.0%)

27,519 (2.7%)

19,969 (2.0%)

Page 49: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Yüzölçümü: 1,564,116 km² Nüfusu: 2.9 milyon

MOĞOLİSTAN

Kazakistan'dan sonra denize kıyısı olmayan en büyük ikinci ülkedir.

Page 50: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Moğolca: Орхон гол, Orkhon gol Moğolistan'da uzunluğu 1.124 kilometre, tarihi ve kültürel önemi çok olan bir nehirdir.

Orhun Nehri boyunca üç tane çok eski şehir kalıntıları bulunur.

Göktürk Devleti: Ötüken(Bilge Kağan ve Kültigin)Uygur Devleti: Karabalasagun veya Ordu-balık Moğol İmparatorluğu: Karakurum (Horhorin)

Orhun Nehri

Page 51: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 52: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

17-21 EKİM 2011 3. HAFTA

Page 53: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Ders girişinde izlenecek filmler

Arslanbek Sultanbekov Dombıra.flv

ANAYURT MARŞI 2.flv

Page 54: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK GÜÇ

MİLLİ GÜÇ UNSURLARI

Page 55: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Bilimsel ve teknolojik yönde ilerlemeyi sağlayan araştırma ve geliştirme (AR-GE) faaliyetlerine önem vermesi,

• Bilgi ve teknoloji üreten personel yetiştirmesi,

• Hızlı haberleşmenin alt yapısını sağlaması (uydu haberleşme sistemi),

• Bireylere teknik gelişmeye uyum sağlayacak eğitimleri vermesi gerekir.

Milli güce katkı sağlaması için:

Page 56: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, başarı için en gerçek yol gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında kılavuz aramak gaflettir, bilgisizliktir, doğru yoldan sapmaktır.

Bilim ve teknolojide ilerlemiş olarak nitelediğimiz devletler, aynı zamanda dünyanın en gelişmiş ve güçlü devletleridir.

ATATÜRK:

Page 57: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Tarihsel gelişmede, çeşitli aşamalardan geçerek millet olma düzeyine ulaşan toplumun, psiko-sosyal ve kültürel değerlerle donanması, milli varlığın vazgeçilmez koşullarındandır.

Devletlerin gerçek gücü, vatandaşların birlik, beraberlik, sevgi ve saygı ortamında bütünleşmelerinin ve bir millet olarak örgütlü olmalarının başarısına bağlıdır.

PSİKO-SOSYAL VE KÜLTÜREL GÜÇ

Page 58: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Sivil toplum kuruluşlarının milli gücü artırmaya yönelik çalışması,• Toplum fertlerinin, siyasal ve ideolojik görüşlerinde milli menfaatleri ön planda tutmaları,• Toplumun sosyal yapı bütünlüğü ve etnik bütünlüğünün olması(kültürel değerlerde ortak düşünmek ve hissetmek),• Devletin resmi dilinin etkin ve kurallara uygun olarak kullanılması,

Milli güce katkı sağlaması için;

Page 59: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Toplumun eğitiminde etkili olan basın-yayının doğru, eksiksiz, tarafsız ve objektif yayın yaparak milli menfaatleri ön planda tutması,• Toplumun sosyal ve ahlaki inançlarında bir bütünlüğün sağlanması,• Toplum fertlerinin tarihi birikiminin, eğitim ve kültür düzeyinin yüksek olması,• Fertlerin birbirinden habersiz ortak menfaatlerini doğru değerlendirip, devleti tehdit edebilecek faaliyetlere karşı aynı anda tepki gösterebilmesi (milli refleks),• Kültür savaşlarının en yoğun yaşandığı ortamda kültürel yapısını savunacak bilgi düzeyine ulaşmış olması gerekir.

Page 60: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Bu gücün değerlendirilmesinde, milli kurumlar (siyasal, sosyal, dinsel ve eğitsel nitelikli), etnik yapı, basın, halkın ideolojik ve dinsel nitelikleri ile sosyal ve ahlaki inançları, milli birlik ve beraberlik anlayışı, moral ve kültür düzeyi belirleyici faktörlerdir.

Sosyo-kültürel güç ya da sosyo-psikolojik güç olarak da adlandırılmıştır. Bu tanımlama, toplum gücünün daha çok duygusal bir niteliğe sahip olmasından kaynaklanır.

Page 61: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Toplumun sahip olduğu ve tarihten gelen maddi ve manevi değerlerin o topluma sağladığı güçtür.

• Bu değerlerin gücü oranında toplumların hissettikleri psiko-sosyal ve kültürel tatmine moral güç de denebilir.

• Psiko-sosyal ve kültürel gücüyle gurur duyan toplumun yapacağı en önemli faaliyet, bu moral gücü çalışma ile birleştirerek uygulamaya koymasıdır.

Page 62: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Ders sonunda incelenecek gezi fotoğrafları

Moğolistan (Ötüken, Orhun Yazıtları)

Page 63: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Orhun Yazıtları, Göktürk Yazıtları ya da Köktürk Yazıtları, Türklerin bilinen ilk alfabesi olan Orhun alfabesi ile Göktürkler tarafından yazılmış yapıtlardır. Bilge Kağan ve Kül Tigin yazıtlarını Yolluğ Tigin yazmıştır. Yolluğ Tigin aynı zamanda Bilge Kağan'ın yeğenidir. Yazıtlarda bu abidelerin sonsuzluğa kadar kalması temennisi ile "Bengü Taşlar" denmiştir.

Yazıtlar, 1889 yılında Moğolistan’da Orhun Vadisi'nde bulunmuşlardır. Bu yazıtlar II. Göktürk Kağanlığı'na aittir. Yazılış tarihleri MS. 8. yüzyılın başlarına dayanmaktadır. Yazıtlardan Kül Tigin Yazıtı 732 yılında, Bilge Kağan Yazıtı 735 yılında yazılmışlardır.

Page 64: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

1893 yılında Danimarkalı dilbilimci Vilhelm Thomsen tarafından, Rus Türkolog Vasili Radlof’un da yardımıyla çözülmüş ve aynı yılın 15 Aralık günü Danimarka Kraliyet Bilimler Akademisi'nde bilim dünyasına açıklanmıştır.

20 Ekim 1915 tarihinde,  Müslümanların Halifesi Osmanlı Hükümdarı Sultan V. Mehmet Reşat Han, yeryüzündeki bütün Türklerin Hakanı sıfatıyla Danimarkalı dil âlimi  Wilhelm Thomsen'i birinci dereceden Mecidi Nişanı ile ödüllendirir.

Page 65: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

“Türk, Oğuz beyleri, milleti işit: Üstte gök basmasa, altta yer delinmese, Türk milleti, ilini, töreni kim bozabilecekti? Varlıklı, zengin millet üzerine oturmadım. İçte aşsız, dışta elbisesiz; düşkün, perişan millet üzerine oturdum. Küçük kardeşim Kül Tigin, iki şad, küçük kardeşim Kül Tigin ile konuştuk. Babamızın, amcamızın kazanmış olduğu milletin adı sanı yok olmasın diye Türk milleti için gece uyuyamadım, gündüz oturmadım. Küçük kardeşim Kül Tigin ile, iki şad ile öle yite kazandım. Öyle kazanıp bütün milleti ateş, su kılmadım. Ben kendim kağan oturduğumdan her yere gitmiş olan millet yaya olarak, çıplak olarak, öle yite geri geldi. Milleti besleyeyim diye kuzeyde Oğuz kavmine doğru; doğuda Kıtay, Tatabı kavmine doğru; güneyde Çine doğru on iki defa ordu sevk ettim … savaştım. Ondan sonra Tanrı buyurduğu için, devletim, kısmetim var olduğu için, ölecek milleti diriltip besledim. Çıplak milleti elbiseli kıldım. Fakir milleti zengin kıldım.”

Page 66: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

24-28 EKİM 2011 4. HAFTA

Page 67: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Bir toplumun milli menfaatlerini gerçekleştirmek amacıyla ulaşılması gereken ve ulaşıldıktan sonra da korunup devam ettirilerek somut ve belirli amaçlarıdır.

Milli hedef, elde edilmesi halinde, milli çıkarların gerçekleştirilmesini sağlayan sonuçlardır.

MİLLİ HEDEFLER

Page 68: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• SİYASİ HEDEFLER

• SOSYAL VE KÜLTÜREL HEDEFLER

• EKONOMİK HEDEFLER

• ASKERİ HEDEFLER

MİLLİ HEDEFLER

Page 69: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Devlet yönetiminde gücün halktan kaynaklanması,

• Bireyin doğuştan sahip olduğu inanç özgürlüğünü sağlamak, din ve devlet işlerini birbirine karıştırmamak,

• Devlet yönetiminin içeride demokratik, dışarıda devletin tam bağımsız olmasını sağlamak,

• Uluslar arası kuruluşlarda etkili ve aktif olarak yeni düzeninde Milli hedeflerimizden vazgeçmeden yer almaktır.

SİYASİ HEDEFLER

Page 70: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

20 Ocak 1921 tarihli Anayasa (Teşkilat-ı Esasiye)’da belirtilen “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir” ilkesi ile gücünü halktan alması nedeniyle demokrasi olarak da niteleyebileceğimiz çok partili siyasi yaşam siyasi hedeflerden birisi olarak kabul edilmiştir.

Demokrasinin en önemli öğelerinden biri de laik devlet yapısıdır.

Page 71: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Bağımsızlığını sağlayamayan bir devletin milli hedefler ile milli menfaatlere ulaşması söz konusu değildir. Bu nedenle, siyasi hedeflerden birisi de bağımsızlıktır. Atatürk’ün ifadesiyle “TAM BAĞIMSIZLIK”.

Dünyamız gittikçe küçülmekte, küreselleşme olgusu her alanda kendini hissettirmektedir. Devletler kendi menfaatleri doğrultusunda siyasi, ekonomik, askeri birçok ittifaklar oluşturmaktadır. Aynı ittifak içinde bulunanlar ortak hareket ederler. Önemli olan devletlerin aldıkları kararların ve uygulamaların milletin genel çıkarlarına ters düşmemesidir.

Page 72: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

•Bireylerin sağlık, eğitim, konut ve emeklilik güvencesini sağlamak,•Sosyal devlet ve sosyal adalet prensibini eksiksiz uygulamak,•Bireylerin işsizlik problemini gidermek,•Aynı kültür yapısı içinde, birbiriyle kaynaşmış ve ortak menfaatlerde kesin kararlı bir toplum oluşturmak,•Atatürk’ün gösterdiği hedef olan “çağdaş medeniyet seviyesi üstüne” ulaşmak,•Milli kimlik özelliklerimizi koruyarak teknolojiye açık çağdaş toplum hayatını yaşamaktır.

SOSYAL VE KÜLTÜREL HEDEFLER

Page 73: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Zengin kültüre sahip olan ülkemizde, bu kültürün yaşatılması yanında çağdaş değerlerle süslenmesi de diğer bir hedeftir.

Sosyal ve kültürel hedef Atatürk’ün 1933 yılında söylediği şu sözde anlamını en iyi şekilde bulmaktadır: “Milli kültürümüzü, çağdaş medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız.”

Page 74: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Günümüzde devletlerin gücü ekonomik güçleri ile eşit orantılı olarak kabul edilebilmektedir.

• Karma ekonomik sistemi sağlıklı bir şekilde işletmek,

• Denk bütçeyi sağlamak,

• İthalat – ihracat dengesini lehimize geliştirmek,

EKONOMİK HEDEFLER

Page 75: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

•Yolsuzluk ve haksız kazanç yollarını ortadan kaldırmak,

•Devletin her türlü hizmetini vatandaşa adil olarak götürmek,

•Tükettiğinden çok üreten bir millet olmak,

•Yer altı ve yer üstü zenginliklerimizi, insan gücümüzü milli menfaatlerimize en uygun şekilde değerlendirmek.

EKONOMİK HEDEFLER

Page 76: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Anadolu doğudan batıya, kuzeyden güneye iletişim hatları üzerinde yer aldığından bu topraklar üzerinde tarih boyunca çok nüfus hareketleri yaşanmıştır.

Günümüzde de açık ya da gizli birçok iç ve dış tehditle karşı karşıya kalınmaktadır.

ASKERİ HEDEFLER

Page 77: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• İç ve dış tehdit unsurlarını caydıracak özelliklerde bir orduya sahip olmak,• Ordumuz, eğitimli ve inanmış personelini günümüzün savaş teknolojisine göre yetiştirmek,• Harp sanayisini kendi ihtiyaçlarımızı karşılayacak düzeye getirmek,• Askeri iş birliği yaptığımız ve bizden askeri eğitim talebinde bulunan ülkelere yardımcı olmak,• Devletimizin menfaatleri doğrultusunda uluslar arası askeri kuruluşlarda yer almak.

ASKERİ HEDEFLER

Page 78: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

31 Ekim - 04 Kasım 2011 1. HAFTA

Page 79: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Bir milletin kendi güvenliği, refah ve mutluluğu için uluslar arası hukuka uygun olmak şartıyla zaruri olduğuna inandığı her şeye “milli menfaat” denir.

Milli menfaat, milli politikanın yalnız meşru değil, aynı zamanda esas sebebidir. Devletin görevi, milli menfaatleri gerçekleştirmektir.

MİLLİ MENFAATLER

Page 80: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Hâkimiyetin kayıtsız şartsız millete ait olması,

• Devletin ve milletin bölünmez bütünlüğü,

• Atatürk İlke ve İnkılaplarının bir hayat tarzı olarak

benimsenmesi,

• Milli gelirin sosyal adalet ilkelerine uygun olarak

dağıtılması,

• Atatürk’ün “Yurtta barış, dünyada barış” prensibine

uyulması,

MİLLİ MENFAATLER

Page 81: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Toplumda insan hakları ve temel özgürlükler

kavram ve şartlarının yerleştirilmesi,

• Vatandaşın can ve mal güvenliğinin sağlanması,

• Milletimizin sağlık, eğitim ve diğer hizmetleri

tam ve zamanında almasının sağlanması,

• İç ve dış tehdit ve tehlikelere karşı milletin ve

vatanın korunması.

MİLLİ MENFAATLER

Page 82: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmek ve vatandaş olmanın getirdiği yükümlülükleri (vergi vermek, oy kullanmak, askerlik görevini yapmak ve kanunlara uygun hareket etmek) yerine getirmek,

• Anayasanın vatandaşa verdiği hak ve hürriyetlerin takipçisi olmak,

• Devlet ve millet menfaatlerinin birey menfaatlerinden önce geldiği bilincine sahip olmak,

Milli Hedefler ve Menfaatler Konusunda Vatandaşa Düşen Görevler:

Page 83: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Milli kimliğimizi yaşamak ve yaşatmak (dilimizi, sosyal hayat tarzımızı, milli dayanışmamızı ve bizi biz yapan değerlerin yaşamasını sağlamak),

• Türk devletinin dost ve düşmanlarını ayırt edebilecek bilince sahip olmak (milli menfaatlerimize, milli kültürümüze, birlik ve beraberliğimize karşı sinsice yapılan çalışmaları fark edebilmek),

• Dış güçler ile onların ülkemizdeki iş birlikçilerinin toplumumuzda yaratmak istedikleri kargaşa ortamına karşı bilinçli (gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde olmamak) olmak.

Milli Hedefler ve Menfaatler Konusunda Vatandaşa Düşen Görevler:

Page 84: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

İzlenecek filmler

Temir Komuz.flv

Throat Singing.flv

Kısa filmlerin kritik edilmesi.

Page 85: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Oğuzlar Oğuz Han'ın 6 oğlu ve onların 4'er oğlundan meydana gelmişlerdir. Meydana gelen bu 24 boyun ayrı adı ve unvanları vardır. Bu bölümleme, Oğuz Kağan Efsanesi'nden kaynaklanmaktadır

Etimoloji

“Oğuz” daha doğrusu “Oguz” sözünün yapısına dair birçok görüş vardır. Etimoloji açıklamalarından birisi şu şekildedir: Ok+u+z “Oklar; boylar”.

“Oğuz” sözü, kendi orijinal yapısı yanında, tarihte birçok şekilde kullanılmıştır. Bizanslar “Uz” der, Araplar “Guz” der.

OĞUZLAR

Page 86: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

24 Oğuz boyunu önce iki kolda (Bozoklar ve Üçoklar) daha sonra Oğuz Han'ın 6 oğluna ve son olarak da onların 4 oğluna ayırmaktadır. Listelerin kaynakları, Kaşgarlı Mahmud ve 14. yüzyılda yaşayan Reşidüddin'e dayanmaktadır. Reşidüddin 24, Kaşgarlı Mahmut ise 22 boy saymaktadır.

Aileler (oguşlar) birleşerek urug (oymak)ları, uruglar birleşerek boyları, boylar birleşerek bodunları, bodunlar da birleşerek elleri (illeri) oluşturur. Bu kelimenin baş harfi "i" ile "e" karışımı bir sesle okunmaktadır. Bozkırda en yüksek siyasal örgütlenme biçimi eldir. Bodun yöneticisine han, el yöneticisine kağan denilmektedir.

Page 87: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 88: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divân-ı Lügati't-Türk'deki yirmi iki Oğuz bölüğünden "İkincisi; "Kayığ"lardır.

Osmanlı Hanedanı bu boydan gelmiştir. (Kayı Boyu’nun en büyük aile grubu olan Karakeçili Aşireti)

Reşidüddin'nin listesinde sembolleri şahin, yani şahinlerin en büyüğü olan akdoğan'dır.

Kayı kelime anlamı olarak kuvvet ve kudret sahibi demektir.

Kayı

Page 89: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Kayı boyunun damgası, iki ok ve bir yaydan oluşur.

Tarihsel kökeni çok eskilere dayanan tamgalar (damgalar) bir iletişim gereksinimi olarak türemiştir. Bu sebeple hayvan, eşya ve hatta silahların damgalanması gibi harmanda elde edilmiş olan hububat da damgalanırdı. Erken Türkler, Kuzey Avrasya kıtasında yaygın olarak yaşamışlar, geçimlerini çobanlık ve avcılıkla sağlamaya başlamışlardı. Yazın yaylakta, kışın kışlakta yarı göçebe hayat sürdürmüşlerdi. Mevsim göçleri sırasında, sürülerin birbirlerine karışmaması için her boy, sürülerine kendi tamgasını vuruyordu.

Page 90: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

KAYI BOYU

KINIK BOYU

Page 91: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Eşkiya klip.flv

Kısa filmin kritik edilmesi.

İzlenecek kısa film:

Page 92: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

14-18 Kasım 2011 3. HAFTA

07-11 Kasım 2011 2. HAFTA(Kurban Bayramı Tatili)

Page 93: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Milli güvenlik daha çok askeri gücün varlığı ile ilgilidir. Toprak bütünlüğü, bağımsızlığın korunması, tehditler karşısında caydırıcı olmak ve yapılan saldırılara karşı koymak doğrudan Türk Silahlı Kuvvetlerinin görev ve sorumluluk alanındadır.

Ayrıca yasalar çerçevesinde gerektiğinde yurt içinde huzur ve güvenliği sağlamak da silahlı kuvvetlerin görev ve sorumluluk alanı içine girmektedir.

GENEL

Page 94: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

GENELKURMAY BAŞKANLIĞI

KKK DzKK HvKK JnGK SGK

Page 95: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Türk Silahlı Kuvvetlerini görevi, Türk yurdunu ve nitelikleri Anayasa ile belirlenmiş Türkiye Cumhuriyeti’ni iç ve dış tehditlere karşı korumak ve kollamaktır.

Kuvvet komutanlıkları, Genelkurmay Başkanlığı tarafından barış ve sefer görevlerini en iyi şekilde başarmak ve her seviyedeki birliklerini her an savaşa hazır durumda bulundurmaktan sorumludurlar.

Jandarma Genel K.lığı ve Sahil Güvenlik K.lığı mülki ve adli görevleri bakımından İçişleri Bakanlığına karşı sorumludur.

TSK GÖREVİ

Page 96: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Kara Kuvvetleri Komutanlığı(http://www.kkk.tsk.tr/00video/icerik.htm)8 dk klip izlenecek

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı(http://www.dzkk.tsk.tr/turkce/MULTIMEDYA.php)DzKK 3 dk klip izlenecekMİLGEM 5 dk klip izlenecek

İzlenecek kısa filmler:

Page 97: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Web Sayfası Hazırlama teknikleri

1- Kodlama dillerini kullanma(PHP, C++ vs.)

2- Paket program kullanma(Dreamweaver, Artisteer vs.)

3- Platform kullanma(Jumla, Wordpress, Drupal vs.)

4- Sunucuların hizmeti Web sayfası hazırlama

programları

Page 98: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Alan adı (Domain name)Ucuz: 1.99 USD

Sunucu (Host)Bedava(www.000webhost.com)

Page 99: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

21-25 Kasım 2011 4. HAFTA

Page 100: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

TSK

HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI

JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI

SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI

Page 101: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

2803 Sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu gereğince:

Jandarmanın sorumluluk alanlarında genel olarak görevleri; mülki, adli, askeri ve diğer görevleri olmak üzere 4’e ayrılır.

GÖREVLERİ

Page 102: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Mülki Görevler: Emniyet ve asayiş ile kamu düzenini sağlamak, korumak ve kollamak, kaçakçılığı engellemek, takip ve soruşturmak, suç işlenmesini önlemek için gerekli önlemleri almak ve uygulamak, ceza infaz kurumları ve tutuk evlerinin dış korumaları ile tutuklu ve hükümlülerin sevk ve nakillerini yapmaktır.

Adli Görevler: İşlenmiş suçlarla ilgili olarak, suç delillerinin belirlenme ve toplanması, hazırlık soruşturmasının yürütülmesi, sanık ve tanıkların adli makamlara gönderilmesi gibi kanunlarda belirtilen işlemleri yapmak ve bunlara ilişkin adli hizmetleri yerine getirmektir.

Page 103: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Askeri Görevler: Askeri kanun ve nizamların gereği olarak yerine getirilmesi gereken görevlerle Genelkurmay Başkanlığı tarafından verilen görevleri yerine getirmektir.

Diğer Görevler: Mülki, adli ve askeri görevler dışında kalan ve diğer kanun ve kural hükümlerinin yürütülmesi ile bunlara dayalı emir ve kararlarla jandarmaya verilen görevleri yapmaktır.

Page 104: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

ALO 156

Jandarma İmdat Hattı

Page 105: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI

Sahil Güvenlik Komutanlığı, 9 Temmuz 1982 tarihinde kabul edilen 2692 sayılı yasa ile silahlı bir güvenlik kuvveti olarak kurulmuştur. Aynı yasa gereği, 1985 yılına kadar Jandarma Genel Komutanlığına bağlı olarak görev yapmış, 1985 yılından itibaren de barış döneminde görev ve hizmet yönünden İçişleri Bakanlığına bağlanmıştır.

Sahil Güvenlik Komutanlığı, olağanüstü durumlarda Genelkurmay Başkanlığının isteği üzerine, savaş halinde ise doğrudan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı emrine girecektir.

Page 106: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

•Karasularımızı, iç sularımızı ve boğazlarımızı korumak ve güvenliğini sağlamak,

•Denizlerimizde can ve mal güvenliğini sağlamak,

•Denizlerimizde, kanunlara aykırı eylemleri önlemek, suçluları yakalamak, yakalanan kişi ve suç vasıtalarını adli makamlara teslim etmek,

Sahil Güvenlik Komutanlığı Görevleri:

Page 107: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

•Karasularımıza giren mültecileri, silah ve mühimmattan arındırmak ve bunları ilgili makamlara teslim etmek,

•Türk arama kurtarma sahasında, denizdeki arama kurtarma görevlerini koordine ve icra etmek,

•Deniz kirliliğine mani olmak,

•Emredildiğinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı emrinde ülke savunmasına katkıda bulunmaktır.

Page 108: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Sahil Güvenlik İhbar Hattı

ALO 158

Page 109: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI (http://www.hvkk.tsk.tr/TR/Videolar.aspx?ID=81&VID=186)

(http://www.hvkk.tsk.tr/TR/Videolar.aspx?ID=81&VID=189)

1 dk + 2 dk klip izlenecek

SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI(http://www.sgk.tsk.tr/baskanliklar/

genel_sekreterlik/videolar/videolar.asp)15 dk klip izlenecek.

İzlenecek kısa filmler:

Page 110: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

28 Kasım-02 Aralık 2011 5. HAFTA

Page 111: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

GENEL ÖZET

Page 112: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

29 Kasım 2011 Salı

I. Dönem I. Yazılı Yoklama

Page 113: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

05-09 Aralık 2011 1. HAFTA

Page 114: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Devletler Silahlı Kuvvetlerine Neden İhtiyaç Duyarlar?- İnsanlar, ilk çağlardan itibaren kendilerini birçok tehlikeyle karşı karşıya hissettiklerinden çeşitli savunma yöntem ve silahları geliştirmişlerdir. İnsanlar, bugüne kadar birbirleriyle pek çok konuda mücadele etmişlerdir. Bu mücadeleler devletlerarasında olduğu gibi ulusların kendi içinde de görülebilmektedir. - Çatışmaların en önemli nedeni, devletlerin sahip oldukları yer altı ve yer üstü kaynaklarının zaman içinde yetersiz kalması nedeniyle diğer ülkelerin doğal zenginliklerine göz dikmeleridir.- Her devlet, Silahlı Kuvvetleri iç güvenliği için de gerekli görmektedir. Bu nedenle askeri gücü olmayan devlet yoktur.

Page 115: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Silahlı Kuvvetler, Özel Yasalara Neden İhtiyaç Duyarlar?

211 sayılı İç Hizmet Kanunu’nun 36’ncı maddesi, “Silahlı kuvvetler, harp sanatını öğrenmek ve öğretmekle vazifelidir. Bu vazifenin ifası için lazım gelen tesisler ve teşkiller kurulur ve tedbirler alınır.” demektedir.Tüm dünya silahlı kuvvetlerinde olduğu gibi, Türk Silahlı Kuvvetlerinde de zor görevler, silahlı kuvvetler dışındaki kamu görevlilerinin tabi olduğu yasa ve yönetmeliklerle gerçekleştirilemez. Özel yasalara ihtiyacı şöyle sıralayabiliriz:• Türk Silahlı Kuvvetleri personeli yurdun her köşesinde görev yapar. Bu askeri yönergelerle teminat altına alınmıştır.• Coğrafi şartlar, iklim vb. hiçbir koşul, askeri eğitimleri engelleyemez,• Askeri eğitimin çok büyük bölümü fiziki güç ile gerçekleştirilir. Ağır ve yorucudur.

Page 116: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

• Askeri eğitimin büyük bölümü gerçek silahlarla ve gerçek mermilerle yapılır. Doğal olarak bu da çeşitli can kayıplarına neden olabilir.• Askeri eğitimin esası, mevcut silahlarla en az zayiatla düşmanı imha veya etkisiz hale getirmek esasına dayanır.• Askeri personel mecburi hizmet süresini tamamlamadan emekli olamaz ve istediği zaman istifa edemez.• Türk Silahlı Kuvvetleri personeli savaş, olağanüstü hal, doğal afetler ve tatbikatlarda yıllık izinlerini diledikleri gibi kullanamazlar.• Askeri personel, mesai sınırlaması olmaksızın çalışır.

Page 117: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

TSK’nın Özel Yasaları

1. 211 sayılı İç Hizmet Kanunu ve Yönetmeliği: Silahlı kuvvetler personelinin görev yapmada uyacakları esasları tespit ve tayin eden hükümlerden oluşmaktadır.2. 926 sayılı Personel Kanunu: Silahlı kuvvetler mensupları ile ailelerinin her türlü özlük haklarını tayin ve tespit eder.3. 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu: Askeri personelin tamamının işleyebileceği suçlara ve askerliğini yapmakta olan er ve erbaşlar ile askerlik görevini yapmaktan kaçınanlara verilecek cezaları içermektedir.

Page 118: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

12-16 Aralık 2011 2. HAFTA

Page 119: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Türk Silahlı Kuvvetlerinin Görev ve İşlevleri

- Koruma ve Kollama GöreviTürk Silahlı Kuvvetlerinin görevi 4 Ocak 1961

tarihinde T.B.M.M. tarafından kabul edilen TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35. Maddesinde şu şekilde ifade edilmiştir. “Silahlı kuvvetlerin görevi, Türk yurdunu ve Anaya ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’ni kollamak ve korumaktır.”Ayrıca, 7 Kasım 1982 tarihinde TBMM tarafından kabul edilen 2709 sayılı TC Anayasası 117. Maddesinde, “Silahlı Kuvvetlerin yurt savunması ile yükümlü olduğu” belirtilmektedir.

Page 120: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

- Huzur ve Güvenliği Sağlama Görevi

- Doğal Afetlerde Halka Yardım

- Okuma ve Yazma Kursları

- Sağlık Hizmetleri

- Ülkeyi Tanıma ve Tanıtma

- Savunma Sanayii

- Meslek Kazandırma İşlevi

- Diğer Faaliyetler

- Çevre Sağlığı, Ağaçlandırma ve Erozyonla Mücadele

- Köy Destek Uygulamaları

Page 121: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

DHO Deniz Harp Okulu tanıtımı ve giriş şartları

DAMYO Deniz Astsubay Meslek Yüksek Okulu ve giriş şartları

Tanıtıcı Filmler

Page 122: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

19-23 Aralık 2011 3. HAFTA

Page 123: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Emniyet TeşkilatıTürk tarihinde polis teşkilatı 10 Nisan 1845

tarihinde kurulmuştur.

Polisin tanımı ve görevleri:Polis, toplumda dirlik ve düzeni, toplumun ve

kişilerin temel haklarını kullanma güvencesini, konut dokunulmazlığını, halkın ırz, can ve malını koruyan, toplumun huzur ve güven içerisinde yaşamasını sağlayan; yardım isteyene, yardıma muhtaç olan çocuk, sakat ve düşkünlere yardım eden; kanun, tüzük ve yönetmeliklerin kendisine verdiği görevleri yapan silahlı bir kolluk kuvvetidir.

Page 124: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Polisin görevleri:

Suç öncesi görevleri ve suç sonrası görevleri bulunmaktadır.

Emniyet Teşkilatı Kanunu polisin görevlerini adli, idari ve siyasi görevler olarak ayırmıştır.

Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu en önemli kanundur.

Polis İmdat 155, Alo Trafik 154 numaralarıdır.

Page 125: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Seferberlik

Barış Hali: Barış, düşmanlık ve savaştan uzak, dostluk ve anlaşmanın üstün olduğu bir durumdur.Barış zamanı: Savaşın olmadığı, seferde uygulanan esasların geçersiz olduğu, savaşsız geçen dönemdir.Sefer: Kelime anlamı yolculuktur. Genellikle savaşa gitme anlamında kullanılan bir sözcüktür.Seferberlik: Savaşa hazırlık ve tedbirlerin tümü demektir.Seferberlik Hali: (Sefer zamanı) Seferberlik faaliyetinin başlatıldığı gün ve saatten, kaldırıldığı güne kadar devam eden duruma denir.

Page 126: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Savaş Hali: Savaş ilanına karar verilmesinden, bu halin kaldırıldığının ilan edilmesine kadar devam eden süre içinde, hak ve özgürlüklerin kanunlarla kısmen veya tamamen sınırlandırıldığı durumdur.

Seferberlik Tanımı: Devletin tüm güç kaynaklarının, başta askeri güç olmak üzere, savaşın ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde hazırlanması, toplanması, tertiplenmesi ve kullanılmasına ilişkin bütün faaliyetlerin uygulandığı, hak ve özgürlüklerin kanunlarla kısmen veya tamamen sınırlandığı haldir.

Page 127: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Seferberlik türleri:

1. Uygulama alanı bakımından

a. Genel Seferberlik

b. Bölgesel (kısmi) Seferberlik

2. Kapsam bakımından

a. Topyekün Seferberlik

b. Silahlı Kuvvetler Seferberliği Personel Seferberliği Lojistik Seferberlik

Page 128: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Bir başka öngörü metodunu da ilk defa bu terimi kullanmış olan Robert Prechter’ın ifadesiyle “Sosyonomi” incelemesi olarak isimlendirebiliriz.

Prechter, sosyal bilimlerin, fizik temelli bilimlerin 300 yıl önce bulunduğu noktada olduğunu iddia etmektedir ve Ralph Nelson Elliott’un dalga teorisinden hareketle, bilimsel temellerini 1970’lerde yaygınlaşan kaos araştırmalarında bulan sosyonomi kavramını dile getirmiştir.

Yaygın görüş, kitlesel ruh halindeki değişimin, ekonomik, sosyal ve kültürel değişimlerin sonucu olduğu yönündedir. Bu yaklaşıma göre, ekonomide, politikada, uluslar arası ilişkilerde ya da toplumsal yaşamdaki bir takım değişimler, kitlesel ruh halinde değişimlere neden olur.

Sosyonomik yaklaşım ise, geleneksel yaklaşımın tam tersidir. Sosyonomik yaklaşıma göre ekonomideki, toplumsal yaşamdaki, politikadaki ya da uluslar arası ilişkilerdeki değişimler, toplumsal ruh halindeki değişimlerin sonucudur. Bu yaklaşıma göre, kitlesel ruh hali, olayları izlemez. Olaylar, kitlesel ruh halindeki değişimlerin sonucudur ve kitlesel ruh halindeki değişimler de insan etkinliklerinin sonucu olan alanlarda, olayların ilerleme ve gelişme çizgisini belirler.

ÖNGÖRÜ

Page 129: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Finans piyasalarındaki trend değişiklikleri de, aynı yaklaşımla, olayların, haberlerin ve gelişmelerin sonucu değildir. Tam tersine, finans piyasalarındaki trend değişiklikleri, gelecekte yaşanacak olan olayların sinyallerini verirler. Fiyat grafikleri üzerinde ne kadar büyük derecede bir dalga başlangıcı görülüyorsa, toplumsal yaşamda da etkileri o derecede büyük olacak gelişmeler ve olaylar beklemek gerekir.

Bu çerçevede, Elliott dalga analizi; fiyat hareketinin devamında, muhtemel pek çok dalga yapısının dikkate alınması, olası farklı modeller doğrultusunda piyasanın izlenmesi, dalgaların fiyat ve zaman boyutu dikkate alınarak birbirlerine oranlanması ve hangi seviyelere ulaşabileceğinin analizi, hangi fiyat seviyeleri geçildiğinde hangi modellerin olasılık dışına çıktığı, hangi modellerin olasılığının kuvvetlendiği gibi karmaşık bir yaklaşıma dayanır.

Elliott analizinde temel, fibonacci sayıları ve dalga yapısının kendisidir. Bu analiz şeklinde toplulukların psikolojilerinin ve davranışlarının fiyat çubuklarına yansıması incelenir.

Stratejik Açıdan Çin – Hasan Bilgin

Page 130: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Moskova gezi resimleri

ve

Moğolistan gezi resimleri

tartışma.

Page 131: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

26-30 Aralık 2011 4. HAFTA

Page 132: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Sivil Savunma

Birinci Dünya Savaşından sonra sivil halkın cephe gerisinde korunması fikri ortaya çıkmış, Türkiye’de 1928 yılında halkın hava saldırılarına karşı korunması için Pasif Korunma Teşkilatı kurulmuştur.

Gelişen havacılık teknolojisi İkinci Dünya Savaşında kayıpların yüzde 48’inin sivil halktan olmasına neden olmuştur.

Page 133: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Bundan dolayı cephe gerisindeki kayıpları en aza indirmek amacıyla Sivil Savunma örgütleri kurulmaya başlanmıştır. Bu sivil savunma kavramı barış dönemlerinde deprem, yangın ve sel baskınları gibi doğal afetleri de kapsamına almaya başlamıştır.

Bu oluşuma bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de Sivil Savunma adı verilmiş ve 1959 yılında yürürlüğe giren 7126 Sayılı Sivil Savunma Kanunu ile İçişleri Bakanlığına bağlı Sivil Savunma Genel Müdürlüğü kurulmuştur. Sivil Savunma, her türlü silahsız koruyucu ve kurtarıcı tedbir ile faaliyetleri kapsar, başka bir ifade ile Sivil Savunma, can ve mal kurtarma olarak tanımlanabilir.

Page 134: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Sivil Savunma teşkilatının görevleri Savaş zamanında halkın can ve mal güvenliğinin sağlanması,

Doğal afetlerde can ve mal kurtarma,

Büyük yangınlarda can ve mal kaybını azaltma,

Savaş zamanında her türlü savunma gayretlerinin, sivil halk tarafından en üst derecede desteklenmesinin sağlanması,

Savaşta cephe gerisindeki halkın moralinin kuvvetlendirilmesi,

Page 135: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Savaşta ve doğal afetlerde yok olmaları, çalışmaz hale gelmeleri, toplum yaşamını büyük ölçüde etkileyecek, ordunun savaş gücünü azaltacak nitelikteki önemli resmi ve özel işletme ve tesislerin korunması, çalışmalarının sürekliliğinin sağlanması, ivedi onarımlarının yapılması,

Bütün bu işlerin silahsız olarak bilinçli bir şekilde yapılmasıdır.

Page 136: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

SİVİL SAVUNMA TEŞKİLATI

Merkez Teşkilatı Sivil Savunma Koleji Sivil Savunma Birlikleri Uyarı Alarm Merkezleri

İl Teşkilatı İllerde Sivil Savunma Müdürlükleri İlçelerde Sivil Savunma Müdürlükleri veya

memurlukları Kurumlarda Sivil Savunma Uzmanları Sivil Savunma Mahalli Kuvvetleri

Page 137: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

SİVİL SAVUNMA MAHALLİ KUVVETLERİ

Bu kuvvetler, askerlikle ilgisi olmayan ya da kendisine milli savunma ile ilgili diğer kanunlarla herhangi bir görev ve yükümlülük verilmemiş, 15 yaşını bitirmiş ve 65 yaşını bitirmemiş kadın-erkek yurttaşlar arasında sivil savunma yükümlülüğü verilenlerden meydana gelir.

Şehir ve Kasaba Sivil Savunma TeşkilleriKorunma KılavuzlarıResmi ve Özel Kuruluşların Teşkilleri

Page 138: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Şehir ve Kasaba Sivil Savunma Teşkilleri

Karargah Servisi Kurtarma Servisi İlk Yardım ve Ambulans Servisi Sosyal Yardım Servisi

• Emniyet ve Trafik Servisi• Teknik Onarım Servisi• Hastaneler Servisi

Korunma Kılavuzları Şef Kılavuzluk (5*10.000) Baş Kılavuzluk (5*2.000) Kılavuzluk (2.000 kişilik bölge)

Page 139: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Resmi ve Özel Kuruluşların Teşkilleri

Kontrol Merkezi ve Karargah Servisi Emniyet ve Kılavuz Servisi İtfaiye Servisi Kurtarma Servisi İlk Yardım Servisi Sosyal Yardım Servisi Teknik Onarım Servisi

Page 140: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

SİVİL SAVUNMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN GÖREVLERİ

3152 Sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki kanuna göre;

Sivil savunma hizmetlerini yurt düzeyinde teşkilatlandırmak, kamu kurum ve kuruluşları ile özel kuruluşlarda bu hizmetlerin planlanmasını, uygulanmasını, koordinasyonunu sağlamak ve denetimini yapmak,Her türlü silahsız koruyucu ve kurtarıcı tedbirleri, acil kurtarma ve ilk yardım faaliyetlerini planlamak ve yürütmek,

Page 141: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

SİVİL SAVUNMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN GÖREVLERİ

Yangından korunma ve önleme tedbirlerini, itfaiye teşkilatlarının standartlarını tespit etmek, personelini eğitmek, kurumları denetlemek ve koordinasyonunu sağlamak,Sivil savunma personelini eğitmek ve halka sivil savunma bilgileri vermek,Sivil savunma fonunu yönetmek,Bakanlığın savunma sekreterliği görevini yapmak,Özel kanunla verilen diğer görevleri yürütmektir.

Page 142: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Güç Mücadelesi ve Uluslararası İlişkiler BağlamındaÇinli Düşünce Yapısının Analizi

  Günümüzde insanlık nüfusunun yaklaşık dörtte birini oluşturan ve ekonomik açıdan dev adımlarla büyüyen Çin korkulara neden olmaktadır. Gelişen bilim ve iletişim imkânları sayesinde etki alanı giderek genişleyen, belki de insanlık tarihinin bu en büyük oyuncusunun bilinmeyen yönleri araştırmalara konu olmaya başlamıştır. Çin kültürünün oluşumunu bilmenin ve Çinli düşünce yapısının analizinin, ekonomik ilişkilerden uluslararası ilişkilere, bilimsel faaliyetlerden askeri ilişkilere ve toplumlararası karşılıklı kültür alışverişine kadar her alanda fayda saylayabileceği değerlendirilmektedir.

Bu çalışmanın amacı, Çinli düşünce yapısının kökenlerini, tarihsel gelişimini, diğer kültürlerle etkileşimlerini belirterek, Marksist ve Maoist ideolojilerin bugünkü Çin’e etkilerini ve sonrasında nasıl değişimler olduğunu ortaya koymaktır. Bu yapıldığında, Çinlilerle her alanda kurulacak ilişkilerde dikkat edilmesi gereken hususlar daha anlaşılır olacaktır.

Page 143: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Tarihsel dönemde hiçbir kültür tam bir yalıtım durumunda değildi. Tahmin edilenin çok ötesinde bir kültür alışverişi de toplumlar arasında bulunmaktaydı. Bu nedenle değişik bölgelerde kültür karışımları vardı. Çin’de Shang Devleti (M.Ö. 1450-1050) ortalarından itibaren Çin düşüncesine kuzeyli kavimlerin etkisiyle astral(göksel) bir kült nüfuz etmiş ve artık inanış Gök Dini haline dönmüştür. Arkeoloji biliminden öğrendiklerimize göre M.Ö. 1000’den itibaren Çin’de gerçek bir Çin kültüründen bahsedebiliriz. Wolfram Eberhart’a göre, Çin’de yazı en erken M.Ö. 1500’lü yıllarda bulunmuş olmalıdır. Düşünsel açıdan “Dünya tarihinin ekseni olan dönem” de diyebileceğimiz M.Ö. 600-500’lü yıllarda batıda olduğu gibi Çin’de de düşünürler ortaya çıkmış, Lao Tze ve Konfüçyüs ile onları takip edenler o güne kadar olan tüm kültürel gelişmeyi ifade etmişlerdir. Dokuz klasik adı verilen eserler memur olmak isteyenler için sınavlarda sorulan soruların kaynakları olarak kullanılmıştır. Bazı dönemlerde Konfüçyüs kitapları ve eski klasikler yasaklansa da günümüze kadar intikal etmiştir.

Page 144: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

M.S. 4. asrın başlarına kadar kuzeyli göçebeler güneye yerleşmemiş, kültürlerini korumaya çalışmışlardır. Orhun Yazıtlarında da güneydeki hayat tarzının, Mao’nun ifadesiyle şekere bulanmış mermilerin korkutuculuğu belirtilmektedir. Daha sonra değişen strateji güneye gidip yerleşmek ve yerliler gibi olup onlara hükmetmek haline gelmişti. Bunun sonucunda 1911 yılına kadar Çin kuzeylilerin hâkimiyetinde kaldı. Müzikten dansa, takvimden ve at kültüründen fiziki özelliklere ve dil yapısına kadar kuzeylilerin ciddi etkileri Çinli düşünceyi değiştirdi.

Eski Çin felsefesiyle, Çinliler, o zamana kadar yalnız Çin’i kültür memleketi olarak gösteriyorlar, diğer memleketlerin hepsini barbar sayıyorlardı. Kültür memleketi denildiği zaman, şehir kültürü ve ziraatı olan memleketler anlaşılıyordu. Bir Çinlinin Hun ordusu raporunda; (M.Ö. 140)“Çin geleneği, yabancıları, yabancılara karşı savaştırmaktır. Mümkün mertebe Hunlar ile karşı karşıya gelinmemelidir” demektedir.

Page 145: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Sun Zi’ye göre zaferi elde etmenin dört metodu vardır. En fazla tercih edilenden itibaren;

- Savaşta en büyük öneme sahip olan şey düşmanın stratejisine taarruz etmek,

- Onu müttefiklerinden ayırmak,- Onun ordusuna taarruz etmek,

- En kötü politika şehirlere taarruz etmektir.

Başka alternatif kalmamışsa şehirlere taarruz edilebilir.Tercih edilenler ilk iki metod olup, bunlar kuvvet kullanımından daha fazla diplomatik ve psikolojik taktileri içerirler ve karar vermek daha kolaydır.

Page 146: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Sun Zi’yi izleyen Çinli düşüncesinde, kişi, kurum, kuruluş ya da devletlere karşı doğrudan bir taarruz, muhatap alma ya da eyleme girişme söz konusu olmamaktadır.

Çoğunlukla dolaylı yöntemler uygulanmakta, muhatabın düşüncesine, stratejisine taarruz edilmekte ve zaman faktörü sabırla kullanılmaktadır. Kendi çıkarlarını korumak ve geliştirmek isteyen ve acele eden tarafın hata yapması beklenmektedir.

Page 147: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Kaşgar gezi fotoğraflarının incelenmesi.

Page 148: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

02-06 Ocak 2012 1. HAFTA

Page 149: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

1. DÖNEM 2. YAZILI SINAVI

Page 150: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

09-13 Ocak 2012 2. HAFTA

Page 151: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Doğal Afetler ve Doğal Afetlerde Vatandaşın Sorumluluğu

Büyük felaketlere, yıkımlara, çok sayıda insan ve hayvanın ölümüne yol açan deprem, sel, yangın, çığ, heyelan, kasırga, lav püskürmesi gibi olağanüstü büyük olaylara doğal afet denir.

Page 152: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Deprem Sırasında Ne Yapmalı:

Page 153: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Bina içinde iseniz; deprem sırasında sakin olup, paniğe kapılmayınız, cesaretinizi toplayınız ve koşuşturmayınız.

Depremler genellikle hafif bir sarsıntı, gürültü ile başlar ve birkaç saniye sonra daha yıkıcı sarsıntılar gelir. Bu birkaç saniye deprem sırasında ne yapacağınızı belirleyen "ev deprem planı"nınızı hemen uygulamaya koyunuz.

Büyük bir depremde ayakta durmanız, koşmanız mümkün değildir.

Page 154: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 155: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Deprem durduğunda elektrik, gaz, su vanalarını ve yanan ocakları hemen kapatınız.

Kendinize güvenli bir çıkış yolu arayarak binayı terk ediniz.

Page 156: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 157: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Araç kullanıyorsanız; bulunduğunuz yer eğer güvenli ise durunuz ve araç içinde kalınız.

Köprülerden, üstgeçitlerden, tünellerden uzak durunuz.

Eğer mümkünse ağaçlardan, direklerden ve enerji nakil hatlarından uzakta kalınız.

Page 158: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Çömeliniz ya da döşemeye yatınız.

Sağlam bir masa, sıra, mobilya veya kapı kasasını altına giriniz ve başınızı koruyunuz.

Masaya tutunun ve onunla birlikte hareket etmeye hazır olunuz. Pozisyonunuzu sallantı duruncaya kadar ya da hareket etmek güvenli oluncaya kadar değiştirmeyiniz.

Pencerelerden, şöminelerden, sobalardan, ağır mobilya veya kolayca devrilebilecek eşyalardan uzak durunuz.

Bina içinde kalınız. Dışarı çıkarsanız düşen cam kırıkları yada bina molozlarından yaralanabilirsiniz.

Page 159: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Tiyatro, okul sinema, büro gibi kalabalık yerlerde iseniz, kesinlikle merdivenlere, asansörler koşmayınız.

Unutmayın ki bu yerler hasar görmese dahi, aynı anda yüzlerce kişinin panik içerisinde koşarak çıkış yerlerinden binayı terk etmeleri mümkün değildir.

Kendinizi koltuk, sıra gibi yerlerde korumaya alınız, sakin olunuz ve başkalarını da aynı şekilde davranmaya davet ediniz.

Page 160: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 161: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 162: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 163: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 164: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 165: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 166: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 167: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 168: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 169: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 170: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 171: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 172: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 173: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 174: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 175: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 176: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 177: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA
Page 178: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

NBC SİLAHLARI (Nükleer, Biyolojik, Kimyasal)

Nükleer Silahların Etkileri:

Işık: Güneşli bir günde dahi insan gözünde 15-45 dakika kadar süren geçici körlük yapabilecek parlaklıktadır.

Isı: bu etki insanlar üzerinde 1., 2. ve 3. Derece yanıklar meydana getirebilmektedir.

Radyasyon: Ani radyasyon ve radyoaktif serpinti olmak üzere iki türlüdür. Ani radyasyon 20 sn. süreli ve geçicidir. Radyoaktif serpinti ise yüzeyde ya da yüzeye yakın olarak patlatılan nükleer silahların yerden kaldırmış olduğu ve radyoaktif hale gelen cisimlerin 30-60 dakika sonra ağırlıklarına göre dökülmeleridir.

Page 179: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Biyolojik Silahlar:

Canlı varlıklara etki eden, çeşitli bulaşıcı hastalık etkenlerinden (mikrop) veya toksinlerden (zehir) üretilmiş silahlardır.

Genel özellikleri; bulaşıcıdırlar, zehirlidirler, geniş alana etki edebilirler, keşfedilmeleri güçtür, yapımları kolaydır, toplu ölüm silahlarının en ucuz olanlarıdır, kuluçka dönemi nedeniyle gecikmeli etki yapabilirler.

Kimyasal Silahlar:

Kimyasal özellikleri sayesinde öldürücü, yaralayıcı ve tahriş edici etkiler gösteren, sis ve yangın meydana getiren, bitki ve metallere etkili olan katı, sıvı ve gaz halindeki maddelerden yapılmış silahlardır.

Page 180: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

FİBONACCİ hakkında bilgi verilecek. Kısa film izlenecek.

http://www.youtube.com/watch?v=KpBfbzxS1l4&feature=bf_prev&list=PL629B5753F5210908&lf=results_main

http://www.youtube.com/watch?v=jYsbFreUMkg

Page 181: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

16-20 Ocak 2012 3. HAFTA

Page 182: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Atatürkçü Düşünce Yapısı Nedir?

Kısa bir özet ile giriş yapılacak.

Page 183: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Fibonacci sayı ve oranları – Elliott Dalga Analizi Sosyonomi

Page 184: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Elliott Dalgası bakış açısına göre, bir piyasadaki fiyat hareketlerinin çizimi topluluk psikolojisinin grafiksel gösterimidir.

Elliott dalga teorisi, piyasa fiyat hareketinin görünen rastsal akışını topluluk psikolojisinin doğal akışına dayanan tanımlanabilir ve öngörülebilir kalıplara çevirir.

Dalga Teorisi, fiyat davranışı noktasından hareket eder. Piyasa hareketlerinde tesadüfler, acayiplik ya da sınıflandırılamazlık yoktur.

Page 185: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Tarih tekerrür etmez, düşüş ve yükselişler benzerlik gösterirler. Çünkü her bir fiyat hareketi Elliott’un tarif ettiği standart dalga modellerinden biridir. Ancak her fiyat hareketi özgündür ve kendi ilerleme mekanizması içinde incelenmelidir.

Dalga Teorisi de insan davranışlarını ve bu davranışların sayısal değerlere dönüştüğü piyasaları ölçek olarak alır. İnsan davranışları ise, coğrafi, ırksal ve demografik özelliklerden bağımsız olarak dünyanın her yerinde aynıdır. Ancak koşullar ne kadar benzer olursa olsun, grafikler üzerinde birbirine benzemekle birlikte her biri özgün dalga yapıları oluştururlar.

Page 186: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

İnsan etkinliklerini, doğanın tüm diğer süreçlerinden ayrı tutan, rastgele, kestirilemez ve tahmin edilemez olarak kabul eden yaklaşımların aksine Dalga Prensipleri, büyümenin evrensel matematik modeli olan Fibonacci sayı serilerinden hareketle insan etkinliklerinin sonucu olan tüm süreçlerin de düzenli ve kestirilebilir yapılar içinde geliştiğini varsayar.

İnsan faaliyetlerinin birçok alanı dalga prensibini takip eder. Fakat borsa en fazla kullanılan yerdir.

Page 187: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Dalga prensipleri, insanların kitlesel davranışlarındaki zıtlıkların sonucu olan karşılıklı etki ve tepkilerle ileri gidiş ve geri dönüş süreçlerini oluşturduğunu kabul eder.

Hiçbir ilerleme kesintisiz değildir. Her ileri gidiş, bir geri dönüşle kesintiye uğramak durumundadır. Başka bir ifade ile her şey med ve cezir olayı gibi denizin alçalıp yükselmesi şeklinde belirli bir ritim içinde dalgalanmaktadır.

Bu ileri gidiş ve geri dönüşlerden oluşan süreci kontrol eden mekanizma ise “Fibonacci Sayı Serileri ve Altın Oran”dır. Phi olarak bilinen bu sayı, doğadaki tüm büyüme, genişleme, küçülme ve daralma süreçlerinde olduğu gibi, insan etkinliklerinde de söz konusudur.

Page 188: 19-20  EYLÜL  2011 3. HAFTA

Fibonacci sayı serisi, sadece ilerlemenin büyüklüğünü değil, süresini ve genişleme çapını da tayin eden en önemli faktördür.