Upload
ngoque
View
232
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
1DENEME SINAVI – 47
1. Aşağıdaki yapılardan hangisi ulna’nın proksimal yarısında
bulunan yapılardan biri değildir?
A) Processus coronoideus
B) Crista musculi supinatorii
C) Incisura radialis
D) Fossa olecrani
E) Tuberositas ulnae
2. Aşağıdaki oluşumlardan hangisi basis cranii interna’dan
görülebilen yapılardan biri değildir?
A) Fissura orbitalis superior
B) Crista galli
C) Processus clinoideus anterior
D) Tegmen tympani
E) Foramen stylomastoideum
3. Art. genu’ya dış taraftan gelen künt bir travma ile diz
ekleminin mediale doğru esnemesi sonucu aşağıda verilen
hangi iki yapının zarar görmesi en olasıdır?
A) Meniscus medialis – Meniscus lateralis
B) Ligamentum collaterale tibiale – Ligamentum collaterale
fibulare
C) Ligamentum cruciatum anterior – Ligamentum cruciatum
posterior
D) Ligamentum collaterale tibiale – Meniscus medialis
E) Meniscus lateralis – Ligamentum cruciatum anterior
4. Yirmi yıldır piyano çalma hikayesi olan bir piyanistin yapılan
muayene ve tetkikleri sonucu retinaculum extensorum’daki
1. kanaldan geçen kas tendonlarının sıkışması sonucu
Dequervain tenosinoviti olduğu kanısına varılmıştır.
Bu kanaldan geçen tendonlar aşağıdaki seçeneklerden
hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A) Musculus extensor pollicis longus – Musculus extensor
pollicis brevis
B) Musculus abductor pollicis longus – Musculus abductor
pollicis brevis
C) Musculus abductor pollicis longus – Musculus extensor
pollicis brevis
D) Musculus adductor pollicis – Musculus extensor pollicis
longus
E) Musculus extensor pollicis longus – Musculus abductor
pollicis brevis
5. Aşağıdakilerden hangisi m. obliquus externus
abdominus’un aponörozunun oluşturduğu bağlardan biri
değildir?
A) Ligamentum reflexum
B) Ligamentum lacunare
C) Ligamentum inguinale
D) Ligamentum pectineale
E) Ligamentum arcuatum pubis
6. Aşağıdakilerden hangisi lacuna musculorum’dan geçen
yapılardan biri değidir?
A) Nervus femoralis
B) Arteria femoralis
C) Nervus cutaneus femoris lateralis
D) Musculus iliacus
E) Musculus psoas major
2015 ARALIK TUS 47. DENEME SINAVITEMEL BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,Patoloji, Farmakoloji soruları bulunmaktadır.
2 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
7. Burun mukozasının somatik duyusu aşağıdaki sinirlerden
hangisi ile taşınır?
A) Nervus olfactorius
B) Nervus ophthalmicus
C) Nervus maxillaris
D) Nervus mandibularis
E) Nervus facialis
8. Vena cardiaca anterior nereye açılır?
A) Atrium dextrum
B) Atrium sinistrum
C) Ventriculus dexter
D) Ventriculus sinister
E) Sinus coronarius
9. Aşağıdakilerden hangisi arteria maxillaris’in bir dalı
değildir?
A) Arteria alveolaris inferior
B) Arteria alveolaris superior posterior
C) Arteria supraorbitalis
D) Arteria palatina descendens
E) Arteria sphenopalatina
10. Arteria lienalis aşağıda verilen yapılardan hangisinin
içerisinde seyreder?
A) Omentum minus
B) Ligamentum phrenicocolicum
C) Ligamentum splenorenale
D) Ligamentum hepatoduodenale
E) Omentum majus
11. Aşağıdakilerden hangisinin sinus cavernosus ile direk
bağlantısı bulunmaz?
A) Vena ophthalmica superior
B) Sinus sagittalis inferior
C) Sinus petrosus inferior
D) Sinus petrosus superior
E) Sinus sphenoparietalis
12. Aşağıdaki duyulardan hangisinin ikinci nöronu medulla
spinalis’in cornu posterior’unun arka ucunda yer alır?
A) Şuurlu proprioseptif
B) Tat
C) İki nokta diskriminasyon
D) Yüzeyel ağrı
E) Vibrasyon
13. Arteria communicans posterior anevrizması sonucu oluşan
bir nervus oculomotorius lezyonu sonucu aşağıdakilerden
hangisi beklenmez?
A) Pitosis
B) Midriasis
C) Dışa şaşılık
D) Akomodasyon bozukluğu
E) Gözyaşı salgısında bozukluk
14. Organum corti’deki iç ve dış tüy hücrelerini örten yapı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Membrana basilaris
B) Membrana vestibularis
C) Membrana tectoria
D) Membrana obturatoria
E) Stria vascularis
3DENEME SINAVI – 47
15. Aşağıdakilerden hangisi hatalı üretilen proteinin
yıkımından sorumlu olan organeldir?
A) Mitokondri
B) Golgi cismi
C) Ribozom
D) Proteazom
E) Peroksizom
16. Dokuların boyanmasıyla ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A) Çekirdek bazofilik boyanır.
B) Eozin ile çekirdek boyanarak incelenebilir.
C) Bazik yapılı boyalar dokuların anyonik (negatif yüklü)
bölgelerini boyar.
D) Dokuların yapısını korumak için boyama öncesi fiksasyon
işlemi yapılır.
E) Hematoksilin dokuların mavi boyanmasına neden olur.
17. Aşağıdakilerden hangisi iç kulakta Korti organının içinde bir
iç tünel yapısı oluşumuna neden olur?
A) Kıl hücreleri
B) Pillar hücreler
C) Phalangeal hücreler
D) Stria vaskülaris
E) Tektoryal membran
18. Aşağıdaki seçeneklerden hangisindeki yapı böbreğin nefron
yapısı bileşenlerinden birisi sayılamaz?
A) Glomerül kapilleri
B) İntraglomerüler Mezenşial hücreler
C) Jukstaglomerüler hücre
D) Makula densa
E) Henle kulpu
19. Aşağıdakilerden hangisi plasentada izlenen makrofaj
hücresidir?
A) Desidua hücresi
B) Sinsityotrofoblast
C) Hofbauer hücresi
D) Koryon villüsü
E) Langerhans hücresi
20. Spermatogenez sürecinde mayozun ikinci aşamasından
hemen sonra hücrelere verilen isim hangi seçenekte doğru
olarak verilmiştir?
A) Spermatogonyum
B) Spermatid
C) Primer spermatosit
D) Sekonder spermatosit
E) Spermatozoon
21. Aşağıdaki damarların hangisinde internal ve eksternal
elastik membranlar çok belirgin olarak izlenir?
A) Elastik arter
B) Orta arter
C) Büyük ven
D) Arteriol
E) Lenf damarları
22. Aşağıdaki yapılardan hangisi ön bağırsaktan gelişmez?
A) Dil
B) Özofagus
C) Mide
D) Karaciğer
E) Pankreas
4 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
23. Bir hormon, Gq proteini ile ilişkili reseptörüne
bağlandığında aşağıdakilerden hangisini artırmaz?
A) Diaçilgliserol
B) Guanilat siklaz
C) Protein kinaz C
D) Fosfolipaz C
E) Stoplazmik kalsiyum miktarı
24. Aşağıda verilenlerden hangileri sinir lifinde ileti hızını
artıran faktörlerdendir?
I- Aksonun çapının artması
II- Aksonun uzunluğunun artması
III- Miyelin kılıfın bulunması
IV- Hücre gövdesini bulunduğu yer
A) I – II
B) I – III
C) I –I V
D) II – IV
E) III – IV
25. Aşağıdakiler hangisi leptin’in yağ depolanmasını ve iştahı
azaltan etkilerinden biri değildir?
A) Nöropeptid–Y sentezinin azaltılması
B) Sempatik aktivitenin arttırılması
C) İnsülin salgılanmasının arttırılması
D) α–MSH sentezinin azaltılması
E) Kortikotropin serbestletici hormonun üretimini arttırılması
26.
Şekilde, sinoatriyal nod hücresinin aksiyon potansiyeli
eğrisi verilmiştir. Ok işareti ile gösterilen dönemin
oluşumundan aşağıdakilerden hangisi sorumludur?
A) Hücre dışına K+ iyonlarının sızması
B) Voltaj kapılı kanallardan Na+ iyonlarının hücreye girmesi
C) Voltaj kapılı kanallardan hücre içine K+ iyonlarının girmesi
D) Voltaj kapılı kanallardan Ca++ iyonlarının hücre içine
girmesi
E) Ligand kapılı kanallardan Ca++ iyonlarının hücre içine
girmesi
27. Gastrointestinal sistemde bazal elektriksel ritimi
oluşturarak peristaltik aktiviteyi başlatan hücre
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Cajal hücresi
B) Paneth hücresi
C) Parietal hücre
D) Esas hücre
E) G hücresi
28. Aşağıdaki duyulardan hangisi dorsal kolon–medyal
lemniskal yolla taşınmaz?
A) Hassas dokunma
B) Vibrasyon
C) Proprioseptif duyu
D) Soğuk duyusu
E) Stereognozi
5DENEME SINAVI – 47
29. Plazma hacminin azalmasına neden olan herhangi bir
durumda aşağıdaki hormonlardan hangisinin kan düzeyi
artmaz?
A) Antidiüretik hormon
B) Atriyal natriüretik faktör
C) Renin
D) Angiyotensin–II
E) Aldosteron
30. Aşağıdakileden hangisi düz kas kasılmasında görev
yapmaz?
A) Adenozin trifosfat
B) Myozin kinaz
C) Troponin
D) Kalsiyum
E) Aktin–myozin keneti
31. Arteriyal kandaki pCO2 artışı aşağıdaki yapıların hangisini
en fazla etkileyerek hiperventilasyona neden olur?
A) Aortik kemoreseptörler
B) Glomus hücreleri
C) Akciğer gerim reseptörleri
D) Arteriyal baroreseptörler
E) Medullar kemoreseptörler
32. İnflamatuar reaksiyonlarda rolü olan yardımcı T hücre alt
grubu Th1 aşağıdaki sitokinlerden hangisini salgılamaz?
A) IL–2
B) IL–6
C) TNF–β
D) İnterferon–γ
E) Lenfotoksin
33. Aşağıdakilerden hangisi homojen polisakkarit değildir?
A) Glikojen
B) İnulin
C) Heparin
D) Selüloz
E) Nişasta
34. Karbonhidrat sindiriminde görev alan disakkaridaz
enzimleri hangi enzim grubuna aittir?
A) Hidrolaz
B) Liyaz
C) Ligaz
D) İzomeraz
E) Transferaz
35. TCA döngüsü enzimlerinden olan alfa ketoglutarat
dehidrogenaz enzimi aşağıdakilerden hangisi ile
fonksiyonel benzerlik gösterir?
A) Malat dehidrogenaz
B) Süksinat dehidrogenaz
C) Sitrat liyaz
D) İzositrat dehidrogenaz
E) Piruvat dehidrogenaz
36. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi glikojen yıkımındaki
dal kırıcı (Debranching) enzim kusuru sonucu meydana
gelmektedir?
A) Pompei
B) Cori
C) Andersen
D) Hers
E) Von Gierke
6 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
37. Yağ asitleri için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Yağ asitlerinin sentezi sitozolde olur
B) Yağ asitlerinin yıkımı mitokondri iç zarında olur
C) Yağ asitlerinin zincir uzaması işlemleri mitokondri ve
endoplazmik retikulumda olur
D) Yağ asitlerinin doymamış hale getirilmesi işlemleri sadece
endoplazmik retikulumda olur
E) Uzun zincirli yağ asitlerini kanda albümin taşır
38. Aşağıdakilerden hangisi açlıkta aktif olan hücresel
yollardan değildir?
A) Karaciğerde glikojen yıkımı
B) Karaciğerde yağ asidi yıkımı
C) Karaciğerde glukoz yıkımı
D) Karaciğerde glukoz yapımı
E) Karaciğerde keton yıkımı
39. Elektron transport sisteminin transmembran olmayan üyesi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kompleks I
B) Kompleks II
C) Kompleks III
D) Kompleks IV
E) Kompleks V
40. Aşağıdaki proteinlerden hangisi hücre membranında
bulunmaz?
A) Flippaz
B) Floppaz
C) Skramblaz
D) Glikoforin A
E) Histon
41. Aşağıdakilerden hangisi post transkripsiyonel modifikasyon
değildir?
A) Splicing
B) Alternatif splicing
C) Histon modifikasyonu
D) 3’Poli A kuyruğu
E) 5’ CAP eklenmesi
42. Aşağıdakilerden hangisi nükleotid yapımında kullanılan
vitamindir?
A) A vitamini
B) B6
C) C vitamini
D) Folik asit
E) B12 vitamini
43. Aşağıdaki amino asitlerden hangisi ninhidrin reaksiyonu
sarı renk verir?
A) Glisin
B) Prolin
C) Serin
D) Alanin
E) Aspartat
44. Sfingolipidlerin sentezinde kullanılan amino asit
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Glisin
B) Prolin
C) Serin
D) Alanin
E) Aspartat
7DENEME SINAVI – 47
45. Ürenin yapısındaki atomların kaynağı aşağıdakilerden
hangileridir?
A) Aspartat – Amonyak
B) Aspartat – Sitrulin
C) Glisin – Arjinin
D) Glutamat – Glisin
E) Histidin – Arginin
46. Aşağıdaki proteazlardan hangisi endopeptidaz değildir?
A) Pepsin
B) Kimotripsin
C) Karboksipeptidaz
D) Elestaz
E) Tripsin
47. Plazmada bulunan proteinlerden hangisinin ferroksidaz
aktivitesi ağ bulunmaktadır?
A) Haptoglobülin
B) α 1–antitripsin
C) Transferrin
D) Miyoglobin
E) Serüloplazmin
48. Kollojen sentezinde hücre içi ve hücre dışında kullanılan
elementler sırasıyla hangileridir?
A) Bakır, Demir
B) Demir, Bakır
C) Bakır, Magnezyum
D) Demir, Magnezyum
E) Magnezyum, Bakır
49. Hücrelerde oluşan C02 akciğere taşınıp atılması ile ilişkili
olmayan aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kanda çözünmüş C02
B) Hem grubuna bağlanan C02
C) Eritrositte C02’den oluşan bikarbonat
D) Karbonik anhidraz enzimi
E) Hemoglobinin globulin zincirlerinin amino ucuna bağlanan
C02
50. Aşağıdaki enzimlerden hangisi piridoksal fosfatı koenzim
olarak kullanmaz?
A) Aspartat aminotransferaz
B) Serin dehidrataz
C) ALA sentaz
D) Dopa dekarboksilaz
E) Transketolaz
51. Kompetitif inhibisyonla ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden
hangisi doğrudur?
A) Km değeri düşer, Vmax etkilenmez.
B) Km değeri düşer, Vmax azalır.
C) Km değeri artar, Vmax etkilenmez.
D) Km değeri artar, Vmax azalır.
E) Km değeri etkilenmez, Vmax azalır.
52. Kollajen/Epinefrin testi ile Kollajen/ADP testi sonucu
anormal bulunan bir hastada aşağıdakilerden hangisi
düşünülmelidir?
A) Normal kişi
B) Sigara kullanımı
C) Aspirin kullanımı
D) Böbrek yetmezliği
E) Platelet fonksiyon bozukluğu
8 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
53. Adrenal korteksin yalnızca zona glomerulosa tabakasında
bulunan ve aldosteron sentezine özgü olan enzim
aşağıdakilerden hangisidir?
A) 11 β –hidroksilaz
B) 17 α –hidroksilaz
C) 18–hidroksilaz
D) 21–hidroksilaz
E) Aromataz
54. Adrenalin sentezinde kullanılan amino asit çifti
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Metionin, tirozin
B) Serin, sistein
C) Tirozin, triptofan
D) Sistein, metionin
E) Sistein, triptofan
55. Aşağıdaki bakterilerden hangisi üreyi parçalayamaz?
A) Helicobacter pylorii
B) Proteus miramilis
C) Klebsiella pneumonia
D) Escherichia coli
E) Ureoplasma urealyticum
56. M.tuberculosis’i diğer bakterilerden ayırabilecek olan boya
hangisidir?
A) Gram boyama
B) Akridin orange
C) Auromin rhodamin boyası
D) Çini mürekkebi
E) My Grunwald boyama
57. Hangisinin seyri sırasında globi görülür?
A) M. tuberculosis
B) M. bovis
C) M. leprae
D) M. Smegmatis
E) M.Marineum
58. Altmış beş yaşında erkek bir hasta trafik kazasına bağlı kafa
travması nedeniyle opere ediliyor. yatışının 13. gününde
Akciğer grafisinde sağ orta lobta infiltrasyonlar olduğu
görülüyor. Bu bulgularla hastane kökenli pnömoni tanısı
konuluyor.
Bu hastada aşağıdaki bakterilerden hangisinin pnömoni
etkeni olması beklenmez?
A) Pseudomonas
B) Acinetobacter
C) Esherichia colk
D) Pnömokok
E) Klebsiella
59. Dört yıldan beri huzur evinde yaşayan ve geçirdiği grip sonrasi
pnömoni gelişen 60 yaşındaki kadının Akciğer grafisinde
pnömatoseller sapta nıyor ve ampiyem gelişiyor.
Bu hastanın tedavisinde aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi
ampirik tedavide ilk seçenek olmalı dır?
A) Vankomisin
B) Gentamisin
C) Penisilin G
D) Streptomisin
E) Ampisilin
9DENEME SINAVI – 47
60. Temmuz ayında lağım sularının karıştığı dereye giren bir
çocukta gözlerinde kızarma ve menenjit varsa en olası
etken hangisidir?
A) Pnömokok
B) Menengokok
C) Listeria
D) Leptospira
E) Haemophilus influenzae
61. Denize girdikten sonra ayagınıda mor renkl büllöz lezyon
olan hastanın bül içeriğinde oksidaz (+) ve lakrtoz (+) gram
(–) basiller varsa etken nedir?
A) Pseudomanas aeruginosa
B) Mycobacterium marineum
C) Vibrio vulnifıcus
D) Pastorella multicida
E) Alcaligenes calcificens
62. Aşağıdaki bakterilerden hangisinin yaptığı üriner
enfeksiyon, magnezyum amonyum fosfat taşına neden olur?
A) Proteus mirabilis
B) Escherichia coli
C) Chlamydia trochomatis
D) Staphylococcus saprophyticus
E) Klebsiella pneumoniae
63. Endoskopi dezenfeksiyonu için en uygun seçenek
hangisidir?
A) %70 alkol
B) % 5 hipoklorik asid
C) %2 gluteraldehid
D) Benzalkonyum klorür
E) %65 propil alkol
64. Antikor üretimi sırasında anahtar çevriminden sorumlu
yüzey molekülleri aşağıdakilerden hangisidir?
A) Fas–FasL
B) B7–CD28
C) CD2–LFA3
D) CD40 – CD40L
E) ICAM1 – LFA1
65. Actinomyces israeli ilgili ifadelerden hangisi doğru değildir?
A) A. israeli ağızın normal flora üyesidir.
B) Yaptığı hastalık bulaşıcı değildir.
C) Lokal travma ile dokuya invaze olur.
D) Yaptığı nefksiyon sırasında sert ve sarı sulfur granulülarına
neden olur
E) En sık pelvik bölgede aktinomikoz gözlenir.
66. Aşağıdakilerden hangisi ekzotoksinlerin özelliklerinden biri
değildir?
A) Protein yapıdadır
B) Ateş yükselmesine neden olmazlar
C) Isıyla denatüre olurlar.
D) Toksik etkileri güçlüdür
E) Antijenik etkinliği zayıftır.
67. Hangisi Hepatit C tedavisinde kullanılan bir antiviraldir?
A) Telepravir
B) Adefovir
C) Tenofovir
D) Lamivudin
E) Entekavir
10 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
68. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi bir prion tarafından
meydana getirilir?
A) Progresif multifokal lökoensefalopati
B) Hepatit C
C) Progresif rubella panensefaliti
D) SSPE
E) Fatal ailesel insomnia
69. Aşağıdaki enfeksiyonlardan hangisinin profilaksisinde aşı
ve immünglobulin aynı anda kullanılamaz?
A) Tetanoz
B) HepatitB
C) Kızamıkçık
D) Kuduz
E) Hepatit A
70. Akut hemorajik konjoktivitin en sık etkeni hangisidir?
A) Enterovirüs tip 70
B) Adenovirüs
C) Rinovirüs
D) Coronavirüs
E) Coxackie A virüs
71. Bir DNA virüsü olduğu halde replikasyon esnasında DNA:
RNA hibridi oluşturan virüs aşağıdakilerden hangisidir?
A) Adenovirüs
B) Kuduz virüsü
C) HIV
D) HBV
E) Çicek
72. Hangisi larvanın cildi delmesi ile bulaşmaz?
A) Necator americanus
B) Ancylostoma duodenale
C) Strongyloides stercoralis
D) Schistosoma haematobium
E) Dranculum medinensis
73. IG A eksikliği olanlarda sıklığı artan parazitoz hangisidir?
A) Schistosoma
B) Giardia
C) Entamoeba
D) Ascaris
E) Enterobius
74. Sadece deriyi tutan ve hipopigmente lezyonlara neden olan,
parenteral lipid verilenlerde ise IV kataterden bulaşarak
sepsis yapabilen mantar aşağıdakilerden hangisidir?
A) Candida albicans
B) Microsporum canis
C) Sporothrix schenkii
D) Malessezia furfur
E) Aspergillus fumigatus
75. Sub–kutan yerleşerek eritemli ağrısız nodüler lezyonlar
yapan, puro şeklinde mayaları çevreleyen dokuların
büzüşmesi ile eozinofilik asteroid cisimcik oluşturan mantar
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Histoplasma capsulatum
B) Coccidioides immitis
C) Cryptococcus neoformans
D) Sporothrix schenkii
E) Trichophyton tonsurans
11DENEME SINAVI – 47
76. B lenfositleri çoğaltan ve Ig E üretimini artırarak Tip 1
aşırı duyarlılığa eğilimi artıran sitokin aşağıdakilerden
hangisidir?
A) IL–2
B) IL–3
C) IL–4
D) IL–6
E) IL–8
77. Aşağıdakilerden hangisi myelinin anormal sentezi veya
turnoverinin bozuk olduğu kaltsal lökodistrofilerden birisi
değildir?
A) Metakromatik lökodistrofi
B) Krabbe hastalığı
C) Adrenolökodistrofi
D) Canavan Hastalığı
E) Guillain– Barre sendromu
78. Makroskopik olarak iyi sınırlı, solid veya papiller yapılar
yapan; mikroskopik olarak gland benzeri yapılar ve yüzeyel
damarlar çevresinde pseudorozetler oluşturan
santral sinir sistemi tümörü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ependimom
B) Menengiom
C) Oligodendrogliom
D) Metastaz
E) Astrositom
79. Aşağıdakilerden hangisinde malign melanom gelişme riski
en yüksektir?
A) Displastik Nevüs
B) Spitiz Nevüs
C) Mavi nevüs
D) Junctional Nevüs
E) İntradermal Nevüs
80. Benign prostat hiperplazisinde asinüslerin lümeninde
oluşan eozinofilik yapı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kalkosferit
B) Reinke kristalloidleri
C) Corpora amylacea
D) Call–Exner cisimleri
E) Schiller–Duval cisimleri
81. Siroz tanısı için aşağıdaki histopatolojik değişikliklerden
hangisinin izlenmesi şart değildir?
A) Rejeneratif nodüller
B) Fibrozis
C) Parankimal nodul
D) Fibrozis ile çevrili parankimal nodüller
E) Hepatositlerde yağlanma
82. Aşağıdakilerden hangisi hamartomatöz bir poliptir?
A) Tübüler adenoma
B) Villoz adenoma
C) Jüvenil polip
D) Tubulovillöz adenoma
E) Psödopolip
83. Kronik piyelonefrit olgularında gelişen böbrek tubül epitel
hücrelerinde ağır atrofi ve lümenlerinde hematoksilen eosin
boyası ile pembe renkte madde birikimiyle oluşan tipik
morfolojik bulgu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Amiloidoz
B) Glomerüloskleroz
C) Pyelonefroz
D) Tiroidizasyon
E) Hidronefroz
12 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
84. Dokuz yaşında bir kız çocukta femur diyafizinde 12 cm çaplı
düzensiz sınırlı kitle saptanıyor. Radyolojik olarak tümör
çevresinde reaktif kemik yapımı saptanıyor. Hasta son 6 aydır
ateşi olduğunu söylüyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ewing sarkomu
B) Osteomiyelit
C) Dev hücreli tümör
D) Osteosarkom
E) Kondrosarkom
85. Crohn hastalığının özellikleri arasında yer almayan
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Lezyonlar tüm GIS’de bulunabilir
B) GIS dışı organlarda etkilenebilir
C) Granulomlar patognomiktir
D) Viral partiküller izlenebilir
E) Fistül ve fissür karakterisiktir
86. Fibrokistik hastalıklarda görülmeyen histolojik değişiklik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Stromal proliferasyon
B) Küçük duktuslarda proliferasyon
C) Akut inflamasyon
D) Epitel proliferasyonu
E) Duktus dilatasyonu
87. Testis tümörlerinde alfa–fetoprotein aşağıdakilerin
hangisinden köken alır?
A) Yolk sac tümörü
B) Koryokarsinom
C) Seminom
D) Leydig hücreli tümör
E) Sertoli hücreli tümör
88. Hücre yaralanmasında önemli rol oynayan reaktif oksijen
ürünlerinin ortamdan uzaklaştırılmasında aşağıdakilerden
hangisi görev alır?
A) Katalaz
B) Fosfolipaz A2
C) Laktat dehidrogenaz
D) Kaspaz
E) Telomeraz
89. Endometriyumda menstrüel siklus kanaması öncesinde,
hücrelerde görülen patolojik değişiklik aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Apoptozis
B) Heterofagositoz
C) Atrofi
D) Koagülasyon nekrozu
E) Likefaksiyon nekrozu
90. Granulamatöz inflamasyon gelişiminde CD4 T lenfositinin
TH 1 yönünde diferansiasyonu için özellikle makrofajlar
tarafından salınan sitokin aşağıdakilerden hangisidir?
A) IL 2
B) IL 4
C) IL 5
D) IL 8
E) IL 12
91. Özellikle karsinomlarda, stromal dokuda izlenen yoğun
fibrozisden sorumlu temel sitokin aşağıdakilerden
hangisidir?
A) İnterlökin–3
B) İnterlökin–6
C) TNF
D) TGF–β
E) PDGF
13DENEME SINAVI – 47
92. AIDS hastalarında santral sinir sisteminde mikroglialarda
yaygın HIV virüs varlığıyla karakterli nörolojik bulgu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Progresif multifokal lökoensefalopati
B) AIDS demans kompleks
C) Menenjit
D) Vakuoler myelopati
E) Meningoensefalit
93. On dokuz yaşında bir erkek hastada multiple deri skuamöz
hücreli karsinomları ve endonükleaz gen defekti saptanıyor.
Bu duruma neden olabilecek en olası ailesel geçişli kanser
sendromu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Xeroderma Pigmentozum
B) Herediter Nonpolipozis Kolon Karsinomu (HNPCC)
Sendromu
C) Bloom Sendromu
D) Ataksi Telenjektazi
E) Fankoni Aplastik Anemisi
94. Aynı damar üzerinde veya farklı damarlarda, aynı anda
farklı evrelerde vaskülit tablosu gösterebilen hastalık
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hipersensitivite vasküliti
B) Wegener granülomatozu
C) Temporal arterit
D) Takayasu arteriti
E) Poliarteritis nodoza
95. Son 6 aydır ortalama kan basıncı 220/130 mmHg olarak
saptanan 32 yaşındaki erkek hastanın arteriol duvarında
izlenebilecek histopatolojik bulgu aşağıdakilerden hangisi
ile uyumludur?
A) Mediada lipohiyalinozis
B) İntimada lipit birikimi
C) Hiperplastik arterioloskleroz
D) Rekanalize trombüs
E) Duvarda amiloid birikimi
96. Elli iki yaşında bir erkek hastada splenomegali ve pansitopeni
saptanıyor. Kemik iliği biyopsisinde şeffaf sitoplazmalı, oval–
yuvarlak çekirdekli neoplastik lenfoid hücreler belirleniyor.
İmmünhistokimyasal incelemede neoplastik hücreler CD20 ve
TRAP pozitif sonuç veriyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mantle hücreli lenfoma
B) Saçlı hücreli (hairy cell) lösemi
C) B hücreli prolenfositik lösemi
D) Foliküler lenfoma
E) B hücreli kronik lenfositik lösemi
97. Aşağıdakilerden hangisi küçük hücreli akciğer
karsinomlarının özelliklerinden biri değildir?
A) Yüksek mitotik aktivite
B) Nöroendokrin hücre morfolojisi
C) Yaygın müsin sekresyonu
D) Nekroz görülmesi
E) Küçük yuvarlak mavi hücreli tümör olması
14 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
98. Aşağıdakilerden hangisi Di George sendromunun
komponentlerinden biri değildir?
A) Timik hipoplazi
B) Fasial dismorfizm
C) Fallot tetralojisi
D) Hipogammaglobulinemi
E) Hipokalsemik tetani
99. Tiyazid diüretikler için aşağıdaki ifadelerden hangisi doğru
değildir?
A) Distal tübüle etki gösterirler
B) Nefrojenik Diyabetes İnsipidus tedavisinde öncelikle tercih
edilirler
C) Esansiyel hipertansiyon tedavisinde ilk seçenek
diüretiklerdir
D) Osteoprozu ve hipertansiyonu olan hastalarda öncelikle
tercih edilirler
E) İndapamid hipokalsemiye neden olan tiyazid benzeri
diüretiktir
100. Kalp yetersizliği tedavisinde kullanılan aşağıdaki
ilaçlardan hangisinin pozitif inotrop özelliğinin yanısıra
lusitropik (miyokardı gevşetici ) özelliği de vardır?
A) Digoksin
B) Dijitoksin
C) Dopamin
D) İstaroksim
E) Levosimendan
101. Labetolol için aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
A) Alfa–1 adrenejik reseptörlerin agonistidir
B) Feokromasitoma tedavisinde kan basıncını yükseltir
C) Hipertansif kriz tedavisinde kullanılır
D) Kardiyoselektif beta adrenerjik reseptör blokörüdür
E) Gebelik hipertansiyonu tedavisinde kontrendikedir
102. Kolin esterleri için aşağıda verilen ifadelerden hangisi
doğru değildir?
A) Karbakol otonomik ganliyonları uyarır
B) Metakolinin muskarinik reseptörlere afinitesi yoktur
C) Betanekol; nörojenik flask mesane paralizisi ve paralitik
ileus tedavisinde kullanılır
D) Metakolin; bronş reaktivite testinde kullanılan ajandır
E) Betanekol; kolinesteraz enzimi tarafından parçalanamaz
103. Aşağıdakilerden hangisi kolinerjik muskarinik agonistlerin
sistemik uygulanmasına kontrendikasyon oluşturan
durumlardan değildir?
A) Glokom
B) Parkinson
C) Hipertiroidi
D) Peptik ülser
E) Astım
15DENEME SINAVI – 47
104. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi kitle oluşturucu özelliği ile
laksatif etki gösterir?
A) Bisakodil
B) Dokuzat Sodyum
C) Metilsellüloz
D) Hint yağı
E) Sıvı vazelin
105. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi barsakta bulunan tip 2 klor
kanallarını uyararak prokinetik özellik gösterir?
A) Prukaloprid
B) Lubiprostan
C) Alvimopan
D) Metilnaltrekson
E) Domperidon
106. Aşağıdaki anjiotensin reseptör blokörlerinden hangisi bir
ön ilaçtır?
A) Telmisartan
B) İrbesartan
C) Valsartan
D) Losartan
E) Olmesartan
107. Üç aylık bir erkek bebekte, Patent duktus arteriozus tespit
ediliyor.
Aşağıdaki Non steroid antinflamatuvar ilaçlardan hangisi
yukardaki hasta da duktusu kapatmak için öncelikle tercih
edilmelidir?
A) Asetaminofen
B) Naproksen sodyum
C) İndometazin
D) Rofekoksib
E) Asetil Salisilik Asit
108. Streptomisin için aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
A) Safra ile elimine olur
B) Sadece 50S ribozomal alt birime etki gösterir
C) Bakteriyostatik etki gösterir
D) En az nefrotoksik olan aminoglikozit türevidir
E) Optik sinire toksik etki gösterir
109. Aşağıdaki antiprotozoal ilaçlardan hangisi Giardia Lamblia
tedavisinde öncelikle tercih edilmelidir?
A) Metronidazol
B) Mebendazol
C) Kotrimoksazol
D) Paromomisin
E) Sodyum stiboglukonat
16 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
110. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi multiple myelom tedavisinde
kullanılır?
A) Nilotinib
B) Pazopanib
C) Carfilzomib
D) Bevacizumab
E) Erlotinib
111. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi HCV tedavisi için geliştirilmiş
RNA–polimeraz inhibitörüdür?
A) Sofosbuvir
B) Ribavirin
C) Lamivudin
D) Raltegravir
E) Oseltamivir
112. Aşağıdaki diüretiklerden hangisi öncelikle beyin ödemi
tedavisinde kullanılır?
A) Spirinolakton
B) Asetazolamid
C) Mannitol
D) Klortalidon
E) Furosemid
113. Esansiyel tremor tanısı konulan ve hipertansiyonu olan 49
yaşındaki bir erkek hasta da aşağıdaki antihipertansiflerden
hangisi öncelikle tercih edilmelidir?
A) Lerkanidipin
B) Ramipril
C) İrbesartan
D) Propranolol
E) Hidroklorotiyazid
114. Fenitoinin yan etkileri için aşağıdakilerden hangisi doğru
değildir?
A) Gingiva hiperplazisi
B) Megaloblastik anemi
C) Ataksi
D) Hipoglisemi
E) Osteoproz
115. Aşağıdaki parkison tedavisinde kullanılan dopamin
agonistlerinden hangisinin nöroprotektif özelliği vardır?
A) Pramipeksol
B) Bromokriptin
C) Lizurid
D) Pergolid
E) Kabergolin
116. Aşağıdaki antitiroid ilaçlardan hangisi Iyodun tiroid bezine
up take’ini bloke ederek etki gösterir?
A) Perklorat
B) Propiltiyourasil
C) Metimazol
D) Radyoaktif İyot
E) Karbimazol
17DENEME SINAVI – 47
117.
I– Metformin: AMP kinaz aktivasyonu
II– Pioglitazon: PPAR–gamma agonisti
III– Akarboz: alfa glukosidaz enziminin aktivasyonu
IV– Sitagliptin: DDP–4 enziminin inhibisyonu
V– Gliklazid: ATP bağımlı Potasyum kanallarının açılması
Yukarda verilen antidiyabetik ilaçlardan etki mekanizması
yanlış verilen aşağıdakilerden hangisidir?
A) I, III, V
B) II, IV, V
C) I, II, III
D) III, V
E) III, IV, V
118. Aşağıdaki immün supresif ilaçlardan hangisi dihidrooratat
dehidrogenaz enziminin inhibitörüdür?
A) Sirolimus
B) Takrolimus
C) Siklosporin
D) Leflunomid
E) Mikofenolat Mofetil
119. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi emziren kadında
kontrendikedir?
A) Digoksin
B) Lityum
C) Penisilin G
D) Varfarin
E) Aspirin
120. Presinaptik yerleşimli olan ve kendisine ait
nörotransmitter tarafından uyarıldığı zaman sinaptik
aralığa nörotransmitter sekresyonunu azaltan reseptörü
aşağıdakilerden hangisi en iyi tanımlar?
A) Otoreseptör
B) Heteroreseptör
C) Yedek reseptör
D) Allosterik etkili reseptör
E) Metabotropik reseptör
18 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
19DENEME SINAVI – 47
1. Aşağıdaki biyokimyasal testlerden hangisi son kılavuzlarda
troponinlere alternatif olarak myokard enfarktüsü
tanısında kullanılabilir?
A) Soluble ST2
B) Co–peptin
C) CD 40 ligandı
D) B tipi natriüretik peptid
E) Adrenomedullin
2. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi yakın zamanda FDA onayı
almış, proprotein convertase subtilisin kexin 9 inhibitörü
olan LDL düşürücü ilaçlardan biridir?
A) Alirocumab
B) Torceptrapid
C) Ezetimib
D) Statinler
E) İdarucizumab
3. Aşağıdakilerden hangisi akut romatizmal ateş tanısında
kullanılan yeni Jones kriterleri (2015) için yanlıştır?
A) ARA için orta yüksek riskli toplumlarda poliartralji majör
kriterdir.
B) Eklem bulguları hem majör hem minör kriter olamaz.
C) Eritema marjinatum tek başına tanı koydurabilir.
D) Ekokardiyografik tutulum olması kardit için önemli bir
bulgudur.
E) Sydenham Koresi için geçirilmiş grup A streptokok delili
aranmaz.
4. Toplumda en sık görülen kronik aritmi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Ventriküler taşikardi
B) Atriyal flutter
C) Supraventriküler taşikardi
D) Tam Blok
E) Atriyal Fibrilasyon
5. Kırk dokuz yaşında 2 saattir bulantı, kusma ve göğüs
ağrısı olan hastanın fizik muayenesinde, kalp hızı 43 atım /
dk,mobitz Tip 1 blok izleniyor. tansiyon arteryel 90/60 mmHg,
çekilen elektrokardiyografisinde D 2–D 3 ve aVF ‘de 1 mm ST
elevasyonu mevcuttur?
Bu hasta için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Hasta muhtemel inferior MI tanısı ile hemen koroner
angiografi laboratuvarına alınmalıdır.
B) Muhtemel sağ koroner arter tıkanıklığı mevcuttur.
C) Hastada mobitz tip 1 blok revaskülarizasyon sonrası
düzelebilir.
D) Hastada tansiyon düşüklüğü olduğu için hemen elektriksel
kardiyoversiyon yapılmalıdır.
E) Hastada koroner anjiografi şansı ilk 2 saatte yoksa hemen
trombolitik düşünülmelidir.
6. Latent tüberküloz enfeksiyonunun tedavisinde
kullanılabilecek ilaç ve süresi aşağıdakilerin hangisinde
birlikte verilmiştir?
A) Rifampisin 6ay
B) Etambutol 4ay
C) Pirazinamid 6 ay
D) Rifampisin + Etambutol 2 ay
E) İzoniazid 9 ay
2015 ARALIK TUS 47. DENEME SINAVIKLİNİK BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Bilgisisoruları bulunmaktadır.
20 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
7. Kırk sekiz yaşında bir erkek hasta nefes darlığı, ateş ve son
6 ayda kilo kaybı, kuru öksürük şikâyetleriyle başvuruyor.
Önceden bir hastalık öyküsü olmadığı öğreniliyor. Fizik
muayenede hafif bir egzersizle bile dispneik, ateş 38
derece, bilateral alt zonlarda raller duyuluyor. Laboratuvar
incelemelerinde poliklonal hipergamaglobulinemi, % 52
hematokrit saptanıyor. Çekilen bilgisayarlı tomografide
bilateral alveolar infiltrasyonlar ve mozaik patern
saptanıyor. Bronkoalveolar lavaj sıvısı süt görünümünde
ve sitopatolojisinde amorf debris ve PAS (+) makrofajlar
saptanıyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bronşiyolitis obliterans organize pnömoni
B) Deskuamatif interstisyel pnömoni
C) Nokardiazis
D) Pneumocystis carinii pnömonisi
E) Pulmoner alveolar proteinozis
8. Yetmiş dört yaşında erkek hasta halsizlik yakınması ile
başvuruyor. Mukoza ve cildinde solukluk dışında fizik
muayene bulgusu izlenmiyor. Hb:8.3g/dl, Htc:%24, trombosit
sayısı 158.000/mm3, BK:4000/mm3 bulunuyor. Perferik
yaymada plateletler büyük ve granülsüz, lökositlerde anormal
segmentasyonlar saptanmıştır. Kemik iliğinde megaloid
değişiklikler ve halkalı sideroblastlarda artış saptanıyor.
Aşağıdakilerden hangisi en olası tanıdır?
A) Sideroblastik anemi
B) Megaloblastik anemi
C) Myelodisplastik sendrom
D) Myelofibrosis
E) Myelofitisik anemi
9. Aşağıdaki ajanlardan hangisi romatoid artrit tedavisinde
kullanılan hastalığı modifiye edici ilaçlar (DMARD) arasında
yer almaz?
A) Metotreksat
B) Leflunomide
C) Azatioprin
D) Sülfasalazin
E) Hidroksiklorokin
10. Kırk iki yaşında bayan hastada proteinüri etyolojisi
araştırılmak amacıyla yapılan böbrek biyopsisinde diffüz
proliferatif glomerülonefrit saptanıyor.
Bu hastada aşağıdakileri antikorlardan hangisinin
pozitifliği Sistemik lupus eritematozus tanısı için yeterlidir?
A) Anti– SM
B) Anti–ds DNA
C) Antikardiolipin antikor
D) Anti–SS A
E) Anti –La
11. Elli altı yaşında erkek hasta acil servise ateş, bulantı,
kusma, iştahsızlık , cilt döküntüsü şikayetleri ile
başvuruyor. Yapılan tetkiklerinde idrar mikroskobisinde 20–
25 eritrosit ve 5–10 eozinofil saptanıyor. Ayrıca tüberküloz
nedeniyle izoniazid ve rifampisin tedavisi almakta olan
hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut interstisyel nefrit
B) Akut nefritik sendrom
C) Akut nefrotik sendrom
D) Kriyoglobulinemi
E) Akut pyelonefrit
12. Altmış iki yaşında haftada 3 gün hemodiyalize giren erkek
hasta nefes darlığı şikayetiyle acil servise başvuruyor. Acil
serviste alınan kan gazında pH:7,28 PaO2:80 mmHg PaCO2:26
mmHg HCO3:16 mEq saptanıyor.
Bu hastada asit–baz denge bozukluğu aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kompanse metabolik asidoz+respiratuar asidoz
B) Kompanse metabolik asidoz+ respiratuar alkaloz
C) Dekompanse metabolik asidoz+respiratuar asidoz
D) Dekompanse metabolik asidoz+ respiratuar alkaloz
E) Dekompanse metabolik alkolaz+respiratuar alkaloz
21DENEME SINAVI – 47
13. Hematopoez sırasında multipotent kök hücreyi uyararak en
geniş etkiyi gösteren interlökin aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnterlökin –1
B) İnterlökin –2
C) İnterlökin –3
D) İnterlökin –4
E) İnterlökin –5
14. Yetmiş altı yaşında erkek hasta hematoloji polikliniğine
diş eti kanaması şikayeti ile başvuruyor. Yapılan fizik
muayenesinde yaygın lenfadenopati ve splenomegali
bulunuyor. Laboratuar tetkiklerinde hemoglobin:10
mg/dl, lökosit:6500/mm3, trombosit:212000/mm3,
sedimentasyon:96 mm/s ve Periferik yaymasında rulo
formasyonu saptanan hastanın kemik iliğinde fibrozis
ve lenfoplazmositer hücre artışı izleniyor. Ayrıca Protein
elektroforezinde monoklonal gamopati izlenen hastada en
olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Multipl myelom
B) Ağır zincir hastalığı
C) Plazma hücreli lösemi
D) Selim monoklonal gamopati
E) Waldenström makroglobulinemisi
15. Budd–chiari sendromu nedeniyle takip edilen 36 erkek
hastanın laboratuar tetkiklerinde pansitopeni ve hemoliz
bulguları saptanıyor. Paroksismal noktürnal hemoglobinüri
düşünülen hastada tanı için en duyarlı test aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Sukroz hemoliz testi
B) HAM testi
C) Kemik iliği biyopsisi
D) İmmünfenotiplendirme
E) Direkt coombs testi pozitifliği
16. Hiponatremi ile birlikte seyreden aşağıdaki durumların
hangisinde hasta normovolemiktir?
A) Uygunsuz ADH sendromu
B) Diabetes insipidus
C) Konjestif kalp yetmezliği
D) Ciddi diyare
E) Nefrotik sendrom
17. Aşağıdakilerden hangisi akromegali tanısında kullanılır?
A) İnsülin hipoglisemi testi
B) Levodopa testi
C) Arjinin testi
D) GRH testi
E) Glukoz süpresyon testi
18. Vankomisine dirençli enterokokların tedavisinde aşağıdaki
ilaçlardan hangisi kullanılabilir?
A) Linezolid
B) Klindamisin
C) Ko–trimaksazol
D) Dalfopristin
E) Seftazidim
22 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
19. HIV taşıyıcı hastadan kan alırken eline iğne batan hemşire
ya da sağlık personeli ne kadar süre ile profilaksi almalıdır?
A) 90 gün
B) 42 gün
C) 7 gün
D) 28 gün
E) 1 yıl
20. Elli altı yaşında erkek hasta nefes darlığı şikayeti ile göğüs
hastalıkları polikliniğine başvuruyor. Öyküsünde 40 paket/yıl
sigara öyküsü bulunan hastaya solunum fonksiyon testi yapılıyor.
Yapılan solunum fonksiyon testi sonucunda KOAH
düşünülen hastada çekilen posteroanterior akciğer
grafisinde aşağıdaki bulgulardan hangisi tanıyı
desteklemez ?
A) Hiperinflasyon
B) Diyafragmalarda düzleşme
C) Damla kalp görünümü
D) Periferik vasküler izlerde belirginleşme
E) Santral pulmoner arterlerde belirginleşme
21. Hepatosellüler karsinom tanısı için en iyi görüntüleme
yöntemi aşağıdakilerden hangisidir?
A) PET –SCAN
B) Kontrastlı USG
C) Dinamik MR
D) Karaciğer sintigrafisi
E) Tomografi
22. MARSH sınıflaması aşağıdakilerden hangi hastalığın
patolojik sınıflamasında kullanılır?
A) Kronik gastrit
B) Portal hipertansiyon
C) Kronik hepatit
D) Çölyak hastalığı
E) Abetalipoproteinemi
23. Aşağıdaki testlerden hangisi HP tanısından kullanılan
invaziv bir tanı yöntemidir?
A) Üre nefes testi
B) Gaitada antikor tayini
C) Tükrükte antikor tayini
D) İdrarda HP antikor tayini
E) Hızlı üreaz testi
24. Ösefagusta disfaji oluşabilmesi için gereken minimum
lümen çapı kaç mm’dir?
A) 18 mm
B) 9 mm
C) 13 mm
D) 5 mm
E) 20 mm
23DENEME SINAVI – 47
25. Aşağıdaki hastalıkların hangisinde hematolojik malignite
riski artmamıştır?
A) Sjögren sendromu
B) Felty sendromu
C) Çölyak hastalığı
D) HIV enfeksiyonu
E) Non tropikal sprue
26. Aşağıdaki testlerden hangisi diyabet tanısı için uygun
değildir?
A) Semptomatik hastada random kan şekeri
B) Plasma insülin düzeyi
C) HbA 1 C düzeyi
D) Açlık kan şekeri
E) OGTT
27. Astım atağını en sık tetikleyen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Viral ÜSYE
B) Bakteriyel enfeksiyonlar
C) Egzersiz
D) Soğuk hava
E) Reflü
28. Hiperlipidemi tedavisinde kullanılan aşağıdaki statinlerden
hangisinin karaciğer toksitesi en azdır?
A) Atorvastatin
B) Pravastatin
C) Rosuvastatin
D) Simvastatin
E) Serivastatin
29. Aşağıdakilerden hangisi normal gebelik fizyolojisinde
ortaya çıkmaz?
A) GFR ‘de artma
B) Hafif proteinüri
C) Glikozüri
D) Hiperkalsiüri
E) Solunumsal asidoz
30. Santral diyabetes insipiduslu bir hastada aşağıdaki
bölgelerden hangisi zedelenmiştir?
A) Ön hipofiz
B) Anterior nükleus
C) İntermedial nükleus
D) Supraoptik, paraventriküler nükleus
E) Nucleussolitarius
31. Migren tipi başağrısı profilaktik tedavisinde aşağıdaki
ilaçlardan hangisi kullanılmaz?
A) Propranolol
B) Pizotifen
C) Siproheptadin
D) Sumatriptan
E) Metiserjid
32. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinde spastisite görülmez?
A) Spinal kord yaralanması
B) İnme
C) Multiple skleroz
D) Serebral palsi
E) Gullian Barre sendromu
24 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
33. Yetmiş yaşında erkek hasta sabah yataktan kalkarken düşüyor.
Ailesi tarafından sol kol ve bacağını hareket ettiremediği fark
edilen hasta acil servise getiriliyor. Hasta sol hemiplejiinin
farkında değil ve sol eli kendisine gösterildiğinde ‘ bu benim
elim değil, sizin eliniz’ diye yanıtlıyor.
Bu hastada lezyonun en olası lokalizasyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sağ frontal lob
B) Sağ parietal lob
C) Sağ oksipital lob
D) Sağ temporal lob
E) Sağ serebellar hemisfer
34. Multiple Sklerozda demiyelinizan plakların en az görüldüğü
bölge aşağıdakilerden hangisidir?
A) Medulla spinalis
B) Optik sinir
C) Periventriküler beyaz cevher
D) Beyin sapı
E) Periferik sinir
35. İstanbul Üsküdar’da sigara içme prevalansını ortaya çıkarmak
isteyen araştırmacı, sözü geçen bölgede ev ev gezerek anket
yöntemi ile sigara içme durumunu sorgulanmaktadır.
Bu araştırmanın türü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kohort
B) Retrospektif kohort
C) Kesitsel
D) Vaka–kontrol
E) Tanımlayıcı
36. Hasta yaşları: 8, 8, 8, 10, 12, 12, 19
Yukarıda yaşları verilen hastaların tepe değeri
aşağıdakilerden hangisidir?
A) 10
B) 12
C) 8
D) 19
E) 11
37. Aşağıdakilerden hangisi birincil (primer) koruyucu
hizmetlerden değildir?
A) Sağlık eğitimi
B) Aşılama
C) Spor yapma
D) Aile planlaması
E) Kanser taraması
38. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi deliryuma sebep olmaz?
A) Tiamin eksikliği
B) Elektrolit bozukluğu
C) Depresyon
D) Kafa travması
E) Üriner enfeksiyon
25DENEME SINAVI – 47
39. Kırk yaşında bayan hasta aşırı süslü kıyafetleri ve abartılı
makyajı ile polikliniğe başvuruyor. Gözlerini sizden ayırmadan
gördüğü en yakışıklı doktorun siz olduğunuzu söylüyor ve
dikkatinizi çekmeye çalışıyor.
Bu hastada en olası kişilik bozukluğu aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Histrionik
B) Borderline
C) Narsist
D) Paranoid
E) Antisosyal
40. Otuzbeş yaşında bayan hasta sırt ağrısı şikayeti ile polikliniğe
başvuruyor. Yapılan muayenesinde trapezius kasında
palpasyonla gergin bantlar ve ağrıyı tetikleyen şiş bir nokta
tespit ediliyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Fibromiyalji sendromu
B) Polimiyaljia romatika
C) Somatizasyon bozukluğu
D) Miyofasyal ağrı sendromu
E) Konversiyon bozukluğu
41. Aşağıdaki dermatofit etkenlerinden hangisi saçta
enfeksiyon oluşturmaz?
A) Candida Albicans
B) Trichophyton verrucosum
C) Microsporum canis
D) Trichophyton tonsurans
E) Trichophyton schoenleinii
42. Kaposi sarkomuna neden olan onkojenik virus
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Epstein–Barr virus
B) Human Herpes virus 8
C) Human papilloma virus
D) Hepatit B virusu
E) Hepatit C virusu
43. Görme ile ilgili bir şikayeti olmayan bir çocuğun ilk objektif
görme muayenesi kaç yaşında yapılması önerilir?
A) 1
B) 2
C) 3
D) 4
E) 5
44. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi ülkemizde ulusal tarama
programları içinde değildir?
A) Fenilketonüri
B) Biyotidinaz
C) Konjenitalhipotiroidi
D) Kistikfibrozis
E) Kritik kalp hastalıkları
26 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
45. On dört yaşında erkek çocuk mentalretardasyon ve
markroorşidi tetkik nedeniyle başvuruyor. Fizik muayenesinde
yüzünün uzun bir yapıya sahip olduğu, alnının geniş olduğu,
kulaklarının büyük ve belirgin olduğu, dişlerde maloklüzyon,
prognatizmusun olduğu, kaslarda hipotonisitesinin ve
eklemlerde hipermobilite olduğu, omurgada lordozis olduğu,
göğüste pektus ekscavatus deformitesi görüldüğü, ayaklarda
düztaban olduğu saptanıyor. Muayene esnasında sizinle göz
teması kurmadığı, dokunulmak istendiğinde aşırı tepki verdiği,
aşırı sinirli ve hırçın olduğu, sterotipik hareketler yaptığı, elini
ısırdığını ve otistik davranışlar sergilediği gözleniyor.
Bu çocukta düşünülen en olası tanı için aşağıdaki
ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Defektif olan gen FMR–1 genidir.
B) CGG üçlü tekrar sayısı 50-200 arası
C) Bazen kalp defektleri eşlik edebilir.
D) Premutasyon görülen erkeklerde denge bozuklukları
gelişebilir
E) Bu hastalık erkeklerde kızlara göre daha ağır klinik
gösterir.
46. Üç yaşında erkek çocuk idrarda kan gelmesi şikayeti ile
getiriliyor. Fizik muayenesinde karında sol tarafta ele gelen
kitle saptanıyor. Batın Ultrasonografisinde sol böbrekten
kaynaklanan 6*4 cm boyutunda kitle saptanıyor.
Bu çocukta düşünülen en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Nöroblastom
B) Wilms tümörü
C) Non–hodginlenfoma
D) Hepatoblastom
E) Feokromasitoma
47. Yenidoğan ve süt çocukluğu döneminde büyümede en etkili
olan aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnsulin
B) Büyüme hormonu
C) Tiroid hormonu
D) Beslenme
E) Kortizol
48. Bebeklerde süt dişlerinin çıkış sırası aşağıdakilerden
hangisinde doğru verilmiştir?
A) Santral kesiciler – Lateral kesici –1. premolar – Köpek
dişleri – 2. Premolar
B) Lateral kesici– Santral kesiciler –1. premolar – Köpek
dişleri – 2. Premolar
C) 1. premolar–Santral kesiciler – Lateral kesici– Köpek dişleri
– 2. Premolar
D) 1. premolar –2. Premolar– Santral kesiciler – Lateral
kesici– Köpek dişleri
E) 1. molar– santral kesiciler –lateral kesiciler – 1. premolar –
2. premolar – köpek – 2. molar – 3. molar
49. On sekiz aylık bir bebek aşağıdaki gelişim basamaklarından
hangisini yapması beklenmez?
A) Tutunarak merdiven çıkar
B) 4 küpü üst üste koyar
C) Şişeye konmuş bir boncuğu çıkarır
D) 10–15 kelimeyi anlar ve kullanır
E) Üç küp ile kule yapar
50. Aşı uygulamaları ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden
hangileri doğrudur.
I) Hepatit B aşısının ilk dozu bebek 2000 gram üzerine
çıkınca yapılır.
II) 1750 gram ağırlığında doğmuş bir bebeğe 2 aylık
olduğunda karma aşısı (DaBT–IPV–Hib) yapılabilir.
III) Rotavirus aşısı ilk dozu en geç 6 aylık iken yapılmalıdır.
IV) HIV pozitiflilere canlı kızamık aşısı yapılmaz.
A) I, II
B) I, II, III
C) I, II, IV
D) I, II, IV
E) II, IV
27DENEME SINAVI – 47
51. Aşağıdakilerden hangisi anafilakside görülen semptom ve
bulgulardan biri değildir?
A) İshal
B) Ateş
C) Konvülziyon
D) Ürtiker
E) Ses kısıklığı
52. Rekürren vizing atakları nedeniyle ile izlenen 26 aylık erkek
çocukta aşağıdakilerden hangisinin varlığı persistan astım
gelişimi için en önemli risk faktörüdür?
A) Ev tozu alerjisi
B) Enfeksiyon olmadan hışıltı
C) Eozinofili
D) İnek sütü alerjisi
E) Allerjik rinit
53. Aşağıdakilerden hangisi yenidoğan bir bebekte kombine
immün yetmezlik düşündürür?
A) Trombositopeni
B) Nötrofili
C) Lenfopeni
D) Howell Jolly cisimcikleri
E) Nötropeni
54. Boy kısalığı ile değerlendirilen 11 yaşındaki erkek çocukta
aşağıdakilerden hangisi yararlı değildir?
A) Oksolojik parametreler
B) ACTH uyarı testi
C) Kemik yaşı
D) Kraniyal MRI
E) IGF–I ve IGBP3 ölçülmesi
55. Çok su içme, sık idrara çıkma ve kilo kaybı nedeniyle
getirilen 11 yaşındaki kız çocukta aşağıdakilerden
hangisinin varlığında diabetes mellitus tanısı konulamaz?
A) Random kan şekeri >200 mg/dL
B) İdrarda glukoz
C) Açlık kan şekeri ≥ 126mg/dL
D) 2. Saat OGTT ≥ 200mg/dL
E) Hemoglobin A1c ≥ 6.5
56. Aşağıdakilerden hangisi sistemik lupus tanı kriterlerinden
biri değildir?
A) Alopesi
B) Proteinüri
C) Düşük C3 düzeyi
D) Pozitif Anti–ds DNA
E) Yüksek ESR
57. Ateş ve karın ağrısı nedeniyle başvuran 7 yaşındaki kız
çocukta, tam idrar tetkikinde 15–20 lökosit–, 4–5 eritrosit
ve lökosit silendiri saptanıyor. Aşağıdakilerden hangisinin
yüksekliği bu çocukta renal skar riskini artırmaktadır?
A) ESR
B) CRP
C) Nötrofil
D) Prokalsitonin
E) IL–6
58. Aşağıdakilerden hangisi rekürren sistin taşı olan çocuğun
tedavisinde kullanılır?
A) Potasyum sitrat
B) Magnezyum
C) Tiazidler
D) Piridoksin
E) D–penisilamin
28 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
59. Burun tıkanıklığı ve öksürük yakınmaları getirilen bir
çocuğun tanısında, aşağıdakilerden hangisi sinüzit lehine
kabul edilmelidir?
A) Semptom süresi >10 gün
B) Ateş ≥39’C
C) Pürülan akıntı
D) Düzelme döneminde kötüleşme
E) Burunda kaşıntı
60. Son bir yılda en az kaç atak geçirilmesi tonsillektomi
endikasyonudur?
A) 5
B) 6
C) 7
D) 8
E) 9
61. Yenidoğan bebeklerde konjenital kalp hastalığı taraması
nasıl yapılır?
A) Üfürüm muayenesi
B) Pulse oksimetre
C) Elektrokardiyografi
D) Ekokardiyografi
E) Nabızların değerlendirmesi
62. Aşağıdakilerden hangisi emzirme için kontrendikasyon
oluşturmaz?
A) Memede herpes enfeksiyonu
B) Galaktozemi
C) Fenilketonüri
D) Mastit
E) Annede HIV
63. Down sendromu taramasında duyarlılığı en yüksek olan
yöntemdir?
A) Alfa föto protein
B) Ense kalınlığı
C) Anne yaşı
D) Cell–free fetal DNA (cffDNA)
E) Integre test
64. Diyabetik anne bebeği normal vajinal doğduktan sonra
sağ kolunu hareket ettirmediği, içe dönük pozisyonda
olduğu görülüyor. Sağ tarafta moro refleksi alınırken solda
alınmadığı ve sol kol hareket ettirilince bebekte ağlama ve
huzursuzluğunun olmadığı saptanıyor.
Hastanın olası tanısı nedir?
A) Klavikula kırığı
B) Erb–Duchenne paralizisi
C) Klumpke paralizisi
D) Horner sendromu
E) Normal olarak değerlendirilebilir
65. Çocuklarda ani kardiyak ölüm nedeni olmayan hastalıktır?
A) Aort stenozu
B) Atriyal septal defekt
C) Dilate kardiyomiyopati
D) Hipertrofik kardiyomiyopati
E) Uzun QT sendromu
66. Aşağıdakilerden hangisi konjestif kalp yetmezliği ile
uyumlu değildir?
A) Telede kardiyomegali
B) Taşikardi
C) Ejeksiyon fraksiyonda düşme
D) Hiponatremi
E) Brain natriüretik peptit düzeyinde düşme
29DENEME SINAVI – 47
67. Yenidoğan bebeklerde görülen geçici tirozinemi tedavisinde
aşağıdakilerden hangisi kullanılır?
A) D vitamin
B) B vitamin
C) C vitamin
D) K vitamin
E) Nitisinon
68. Gelişme geriliği getirilen 15 aylık çocuğun, üst solunum
yolu enfeksiyonlarından sonra alt ekstremitelerde
haraketsizlik, duyu kayıpları ve hassasiyet olduğu
öğreniliyor. Fizik muayenede karaciğer büyüklüğü
saptanıyor. Hipofosfatemi, glikozüri, metabolik asidoz,
transaminaz yüksekliği ve PT uzaması olan hastada en
olası aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tirozinemi tip 1
B) Herediter fruktoz intoleransı
C) Galaktozemi
D) Hartnup hastalığı
E) Tirozinemi tip 2
69. Doğumdan 1 gün sonra dirençli konvülziyon ve
ensefalopatisi olan bebeğin annesi intrauterin artmış
fetal hareketleri olduğunu ifade ediyor. İdrar ve BOS’da a–
aminoadipik semialdehit düzeyi yüksek bulunan bebeğin en
uygun tedavisi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Midazolam
B) Vitamin C
C) Bitoin
D) Piridoksin
E) Na benzoat
70. Nörokutanöz hastalıklar ve görülebilecek deri lezyon
eşleştirmeleri hangisinde doğru verilmemiştir?
A) Von Hippel Lindau – Hemanjioblastom
B) Tüberoskleroz – Hipopigmentasyon
C) Nörofibromatöz tip 1– Cafe–au–lait lekesi
D) Sturge–Weber sendromu – İntrakraniyal kalsifikasyon
E) Nörofibromatozis tip 2– Aksiller çillenme
71. Aşağıdakilerden hangisi mikrositik anemilerden birisi
değildir?
A) Talasemiler
B) Sideroblastik anemi
C) Kronik hastalık anemisi
D) Kurşun zehirlenmesine bağlı anemi
E) Aplastik anemi
72. Aşağıdakilerden hangisi konjenital pilor stenozunda
görülen laboratuvar bulgularından birisidir?
A) Hipokloremikmetabolikasidoz
B) Hipokloremikmetabolikalkaloz
C) Hipernatremikmetabolikasidoz
D) Hiperkalamikmetabolikasidoz
E) Hiperkalemikmetabolikalkaloz
30 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
73. Kortizol için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Karaciğerde glukoneogenezi artırarak kas ve yağ
dokusunda insülin rezistansına yol açar
B) İskelet kasında protein yıkımını arttırarak ve laktat salınımı
arttırmak sureti ile hepatik glukoneogenezis için substrat
oluşturur.
C) Travmada en uzun süre kanda yüksek seyreden hormon
olup, yanıkta 4 – 8 hafta yüksek tespit edilir
D) Monositlerin hücre içi öldürme fonksiyonlarını, nötrofil
süperoksit reaksiyonlarını ve kemotaksisi azaltır. Dolayısı
ile nötrofil fonksiyonlarını bozarak nötrofil fagositozunu
bozar.
E) Kortizol proinflamatuvar sitokinlerin (TNF–alfa, IL–1, IL–6)
üretimini azaltır ve antiinflamatuar (IL–10) sitokinleri
arttırır. Hasarı takiben sistemik sistemin tipine göre
kortizol düzeyi artar.
74. Trafik kazası geçirerek acil servise getirilen hastanın multibl
fraktürleri mevcut olup hasta takip ve tedavi amacı ile yoğun
bakım ünitesine alınıyor ve hasta uzun dönem komada
kalıyor.
Bu hastanın yara iyileşmesi ve genel durumundaki
düzelme için protein ve kalori ihtiyacı en iyi hangi yolla
karşılanmalıdır?
A) Nazogastrik ile besleme
B) Gastrostomi ile besleme
C) Jejunostomi ile besleme
D) Periferik venöz alimentasyon
E) Santral venöz alimentasyon
75. Oral alımı olmayan ıv olarak % 0.45 NaCl solusyonu verilen
ilk oluşan sıvı elektrolit dengesi değişikliği aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Hücre içinden hücre dışına K+ transferi
B) Hücre dışından hücre içine Na+ transferi
C) Hücre içinden hücre dışına Na+ transferi
D) Hücre dışından hücre içine su transferi
E) Hücre içinden hücre dışına su transferi
76. Travmaya uğramış hastada ve özellıkle malignitesi olan
hastanın beslenme durumunun değerlendirilmesinde en
spesifik marker aşağıdakilerden hangisidir?
A) Serum prealbumin düzeyi
B) serum albumin düzeyi
C) Triceps cilt kalınlığı
D) Deri antijen testleri
E) Retinol bağlayıcı protein
77. Aşağıdakilerden hangisi karaciğer yetmezliğinde kullanılan
tipik enteral formüldür?
A) Düşük sıvı volümü, düşük potasyum,fosfor ve magnezyum.
B) Karbonhidratların %50 azaltılması.
C) Proteinlerin % 50’sinin dallı–zincirli aminoasit
(lösin,izolösin ve valin) biçiminde olması.
D) Arjinin, omega 3 yağ asitleri ve beta karotenin arttırılması.
E) Sıvı replasmanı ringer laktat ile yapılmalıdır.
78. Ringer Laktat Solüsyonu için hangisi yanlıştır?
A) 130 mEq sodyum ve 109 mEq 28mEq kloridle laktattan
oluşmaktadır.
B) Apoptozisi indükler ve enflamatuvar cevabı aktive eder.
C) Serum laktik asit seviyeleri arttığı için asidozlu hastalara
verilmemelidir.
D) Karaciğer hasarı bulunan hastalarda kullanılmamalıdır.
E) Laktat saklama esnasında intravenöz sıvılarda daha stabil
olduğu için bikarbonattan daha çok kullanılır.
31DENEME SINAVI – 47
79. Akut respiratuvar distres sendromlu bir hastada
aşağıdakilerden hangisi görülmez?
A) Pulmoner kompliansta azalma
B) Ventilasyon/Perfüzyon oranı artar
C) Hipoksi
D) Akciğer grafisinde yamalı infiltrasyon
E) Kardiyak debinin artması
80. Bozulmuş yara iyileşmesinin majör sebebi nedir?
A) Anemi
B) Diyabet mellitus
C) Lokal enfeksiyon
D) Malnütrisyon
E) Aşırı kortizol salınımı
81. Tiroid sağ alt lobun ortasında asemptomatik 2 cm’lik kitlesi
olan 20 yaşındaki bayan hastada en uygun ve ilk yöntem
nedir?
A) Eksizyonel biyopsi
B) İnsizyonel biyopsi
C) İğne aspirasyon sitolojisi
D) Radyoiyodin alım çalışmaları
E) Total tiroidektomi
82. Aşağıdakilerden hangisi kronik renal yetmezlikli hastalarda
renal transplantasyon için kesin kontraendikasyon
oluşturmaz?
A) Kronik aktif hepatit
B) İnsan immünyetmezlik virüs enfeksiyonu
C) Geçmişte kolon kanseri operasyonu
D) Orak hücreli anemi
E) Aktif sirotik hasta
83. Aşağıdakilerden hangisi sistemik enflamatuvar cevap
sendromun (SIRS) patogenezinde dominant sitokindir?
A) IL–2
B) IL–5
C) IL–6
D) IL–7
E) IL–18
84. Melanom için tümör, nod ve metastaz klasifikasyonunda
aşağıdakilerden hangisi kullanılmaz?
A) Bölgesel lenf nodları
B) Tümörün genişliği
C) Primer tümörün vertikal kalınlığı
D) İnvazyon derinliği
E) Metastaz
85. Aşağıdaki sendromlardan hangısınde feokromasitoma
görülmez?
A) Sturge weber sendromu
B) Men–2b
C) Carney kompleksi
D) Von hıppel lındau sendromu
E) Cowden senromu
86. Hangisi anal kanalın bowen hastlığının TNM deki
karşılığıdır?
A) Tis
B) T1
C) T2
D) T3
E) T4
32 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
87. Aşağıdakilerden hangisi adeno karsinomdur?
A) Kolakojenık karsinom
B) Anal kanalın paget hastalığı
C) Bazoloid karsinom
D) Bowen hastalığı
E) Queyrat eritroplazisi
88. Pankreas kanserinde en sık izole edilen genetik mutasyon
aşağıdakilerden hangisidir?
A) brca–2
B) p16
C) p53
D) ras
E) her–2/neu
89. Ellibeş yaşında bayan hastaya kolesistektomi operasyonu
yapılıyor. Post operatif ikinci günde ateş:39C, WBC:17000/
mm3, TA:80/40mmhg olup sıvı replasmanına yanıt
vermeyen taşikardi ve hipotansiyonu olan hastanın derin
asidozunu düzeltmek için intravenöz bikarbonat infüzyonu
yapılırsa aşağıdakilerden hangisi meydana gelir?
A) Ph düzeyinde azalma
B) Laktat miktarında artma
C) İntracellüler sıvıda pürivat düzeyinde artma
D) Periferik oksijenizasyonun bozulması ,hipoksi
E) Paradoksal intracellüler asidemi
90. Travma anında salınan sitokinlerden hangisi hücre içine
giren steroidlerin hücre nükleusuna girmesini engeller?
A) Reaktif oksijen metabolitleri
B) Heat shock proteinleri
C) IL–6
D) IL–8
E) Prokalsitonin
91. Akut kan kaybı varlığında kalbin yeterli preload’u
aşağıdakilerden hangisiyle öncelikle sağlanır?
A) Taşikardinin gelişmesi
B) Anjiotensinin hormonal etkileri
C) Reninin hormonal etkileri
D) Sistemik vasküler rezistansta artış
E) Distal tübül reabsorbsiyonunda artış
92. Spontan göz açıp kapaması olan, konfüze ve ağrıyı lokalize
edebilen bir hastanın Glasgow Koma skalası;
A) 9
B) 11
C) 13
D) 15
E) 6
93. Ortotopik kardiyak transplantasyonun gerekli
olduğu durumlarda aşağıdakilerden hangisi kesin
kontraendikasyon oluşturmaz?
A) Aktif enfeksiyon
B) >65 yaş
C) Medikal hastalık varlığı
D) Şiddetli renal yetmezlik
E) Medikal tedaviye yanıtsız hipertansiyonlu donör
94. Simastia ne demektedir?
A) Memenim duplikasyonu
B) Ektopik meme dokusu
C) Ektopik meme başı
D) Memenin orta hatta bağlantı oluşturması
E) Aksesuar meme başı
33DENEME SINAVI – 47
95. Aşağıdakilerden hangisi terminal ileumun rezeksiyonu ile
ilişkili durumlardan değildir?
A) Megaloblastik anemi
B) Koleretik ishal
C) Serum demirin düşük seviyeleri
D) Safra tuzu emilimi azalır
E) Vitamin B12 eksikliği
96. Ülseratif kolitin hepatobiliyer belitileri ile ilgili aşağıdaki
cümlelerden hangisi doğrudur?
A) ÜK’li hastaların %70–80’inde karaciğerde yağlı infiltrasyon
vardır.
B) ÜK’li hastalarda ölümün en sık nedeni karaciğer
yetmezliğidir.
C) Safra yolları karsinomu nadirdir ancak ÜK’in bir
komplikasyonu olabilir.
D) Ana safra duktusunda taşlara bağlı oklüzyon ÜK’in en sık
hepatobiliyer kompliaksyonudur.
E) Primer sklerozan kolanjit ük’in tedavisiyle düzelir.
97. Aşağıdaki maksillofasial kırıkların hangisinde yüz kemikleri
kraniumdan ayrılır?
A) Le forte 3
B) Leforte 2
C) Leforte 1
D) Blow out kırığı
E) Kondil kırığı
98. Meniere hastalığında aşağıdakilerden hangisi görülmez?
A) Vertigo
B) Kulakta dolgunluk
C) İşitme kaybı
D) Tinnitus
E) Schwartze belirtisi
99. Proliferatif Diabetik Retinopatinin göz bulgusu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sert eksuda
B) Yumuşak eksuda
C) Mikroanevrizma
D) Neovaskülarizasyon
E) İntraretinal hemoraji
100. Erişkinde medullaspinaliste en sık görülen intradural
ekstramedüller tümör aşağıdakilerden hangisidir?
A) Astrositom
B) Menenjıom
C) Ependimom
D) Multiple Myelom
E) Metastaz
101. Yağ embolisi sendromunda tanıda ve prognozu öngörmede
en önemli kriter aşağıdakilerden hangisidir?
A) Peteşiel Kanama
B) Konfüzyon
C) Parsiyel oksijen basıncı
D) Retinal Hemoraji
E) Trombositopeni
102. Osteoartritle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Eklemlerde gün boyunca, kullanmakla artan ağrı vardır.
B) Yaş ile görülme sıklığı artar.
C) Eklem grafisinde marjinal erozyonlar gözlenir.
D) Distal interfalangeal eklem tutulabilir.
E) Radyolojik olarak subkondral kistler görülebilir.
34 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
103. Aşağıdakilerden hangisi çocuklarda inmemiş testisin
komplikasyonlarından değildir?
A) Germ hücreli kanser gelişimi
B) Testis torsiyonu
C) İnguinal Herni
D) İnfertilite
E) Jinekomasti
104. Pelvis kırıkları ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi
doğrudur?
A) Düşük enerjili travma ile oluşabilir
B) Mortalite nadirdir
C) Üretra ve mesane yarlanması eşlik edebilir
D) Hemoraji gözlenmez
E) Tanıda ilk yapılması gereken yumuşak doku zedelenmesini
göstermek amaçlı MR görüntülemedir
105. Yenidoğanda saptanan aşağıdaki patolojilerden hangisinde
tanı konulduğunda en yakın zaman diliminde operasyon
planlanmalıdır?
A) Yarık Damak
B) İnguinal Herni
C) İnmemiş Testis
D) Hipospadias
E) Hidrosel
106. Aşağıdaki genel anasteziklerden hangisi intravenöz yolla
kullanılabilir?
A) Enfluran
B) Metoksifluran
C) Azot protoksit
D) Propofol
E) Sevofluran
107. Birinci ve ikinci metatarslar arası açının üst sınırı kaç
dereceye kadar normal kabul edilir?
A) 2°
B) 5°
C) 9°
D) 14°
E) 19°
108. Araç içi trafik kazası nedeniyle acil servise getirilen 42
yaşında erkek hasta, ön panel ile koltuk arasında kaldığını
ifade ediyor. Muayenesinde sol bacak kısalmış, içe dönük,
adduksiyonda olarak değerlendirildi.
En olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anterior kalça çıkığı
B) Femur boyun kırığı
C) İntertrokanterik femur kırığı
D) Posterior kalça kırığı
E) Subtrokanterik femur kırığı
109. Obstrüktif müllerian ve ürogenital sinüs anomalilerine
aşağıdaki patolojilerden hangisinin eşlik etme olasılığı
daha yüksektir?
A) Polikistik over sendromu
B) Ektopik gebelik
C) Endometriozis
D) Uterin septum
E) Tekrarlayan gebelik kaybı
110. Servikal yetmezlik için transvajinal ultrasonografide
servikal uzunluğun kaç mm altında olması tanısaldır?
A) <10 mm
B) <15 mm
C) <20 mm
D) <25 mm
E) <30 mm
35DENEME SINAVI – 47
111. Aşağıdaki yerleşim bölgelerinden hangisinde tubal bir
ektopik gebelik en geç rüptüre olur?
A) İnterstisyum
B) İsthmus
C) Ampulla
D) İnfundibulum
E) Tümünde benzer zamanlarda rüptür gerçekleşir
112. Gebelikte en sık görülen hipertiroidi nedeni hangisidir?
A) Toksik multinodüler guatr
B) Toksik adenom
C) Subakut tiroidit
D) Hipofizden aşırı TSH salınımı
E) Graves hastalığı
113. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi preterm eylemde fetal
nörolojik korunma için uygulanabilir?
A) İndometazin
B) Magnezyum sülfat
C) Deksametazon
D) Nifedipin
E) Oksitosin
114. Erken membran rüptürünün en kesin tanısı
aşağıdakilerden hangisi ile konur?
A) Öykü
B) Nitrazin testi
C) PAMG–1 protein testi
D) Amnion akışının gözlenmesi
E) Ultrasonografi
115. Aşağıdakilerden hangisi östrojenin etkisi değildir?
A) Myometrial aktivitenin artışı
B) Vücut ısısında artış
C) Seks hormonu bağlayan protein (SHBG) seviyesinde artış
D) Endometriumun proliferasyonu
E) Kalpte pozitif inotropik etki
116. Ovulasyondan hemen önce follikül içinde yer alan oosit
hangi evrededir?
A) 1. mayoz, profaz
B) 1. mayoz, metafaz
C) 1. mayoz, anafaz
D) 2. mayoz, profaz
E) 2. mayoz, metafaz
117. Primer amenore ile başvuran aşağıdaki hastaların
hangisinde uterus yoktur?
A) Turner sendromu
B) Swyer sendromu
C) Rezistan over sendromu
D) Androjen duyarsızlık sendromu
E) XX saf gonadal disgenezi
118. Düşük doz kombine oral kontraseptif kullanırken kanaması
olan bir kadında en uygun tedavi yaklaşımı aşağıdakileden
hangisidir?
A) Hap kullanımının kesilmesi
B) Günlük hap sayısının 2’ye çıkarılması
C) 7 gün süreyle östrojen eklenmesi
D) 7 gün süreyle progestin eklenmesi
E) Endometriyal örnekleme
36 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
119. Serviks kanserinde; vajen üst kısmı tutulmuş ancak
parametriumun intakt olduğu bir hastada, FIGO
sınıflamasına göre evre ve en uygun tedavi hangisidir?
A) Evre I – konizasyon
B) Evre IIA – radikal cerrahi
C) Evre IIB – radikal cerrahi
D) Evre IIIA – radyoterapi
E) Evre IIIB – radyoterapi
120. En sık gözlenen over kanseri histopatolojik tipinde
aşağıdaki yapılardan hangisinin gözlenmesi en olasıdır?
A) Psammoma cisimciği
B) Call–Exner cisimciği
C) Schiller–Duval cisimciği
D) Schaumann cisimciği
E) Verocay cisimciği
01. 14. (14 Soru) : Anatomi15. 22. (8 Soru) : Histoloji, Embriyoloji23. 32. (10 Soru) : Fizyoloji33. 54. (22 Soru) : Biyokimya55. 76. (22 Soru) : Mikrobiyoloji77. 98. (22 Soru) : Patoloji99. 120. (22 Soru) : Farmakoloji
01. 42. (42 Soru) : Dahiliye Grubu (Dahili Bilimler + K. Stajlar)43. 72. (30 Soru) : Pediatri73. 108. (36 Soru) : Cerrahi Bilimler (Genel Cerrahi + K. Stajlar)109. 120. (12 Soru) : Kadın Hastalıkları ve Doğum
TEMEL BİLİMLER
KLİNİK BİLİMLER
TEMEL BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– D 31– E 61– C 91– D
2– E 32– B 62– A 92– B
3– D 33– C 63– C 93– A
4– C 34– A 64– D 94– E
5– E 35– E 65– E 95– C
6– B 36– B 66– E 96– B
7– C 37– B 67– A 97– A
8– A 38– C 68– E 98– D
9– C 39– B 69– C 99– E
10– C 40– E 70– A 100– D
11– B 41– C 71– D 101– C
12– D 42– D 72– E 102– B
13– E 43– B 73– B 103– A
14– C 44– C 74– D 104– C
15– D 45– A 75– D 105– B
16– B 46– C 76– C 106– D
17– B 47– E 77– E 107– C
18– C 48– B 78– A 108– B
19– C 49– B 79– A 109– A
20– B 50– E 80– C 110– C
21– B 51– C 81– E 111– A
22– A 52– E 82– C 112– C
23– B 53– C 83– D 113– D
24– B 54– A 84– A 114– D
25– C 55– D 85– D 115– A
26– D 56– C 86– C 116– A
27– A 57– C 87– A 117– B
28– D 58– D 88– A 118– D
29– B 59– A 89– A 119– B
30– C 60– D 90– E 120– A
KLİNİK BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– B 31– D 61– C 91– D
2– A 32– E 62– D 92– C
3– C 33– B 63– D 93– A
4– E 34– E 64– B 94– D
5– D 35– C 65– B 95– C
6– E 36– C 66– E 96– C
7– E 37– E 67– C 97– A
8– C 38– C 68– A 98– E
9– C 39– A 69– D 99– D
10– B 40– D 70– E 100– B
11– A 41– A 71– E 101– C
12– D 42– B 72– B 102– C
13– C 43– C 73– D 103– E
14– E 44– E 74– C 104– C
15– D 45– B 75– D 105– B
16– A 46– B 76– E 106– D
17– E 47– D 77– C 107– C
18– A 48– A 78– B 108– D
19– D 49– E 79– B 109– C
20– D 50– A 80– C 110– D
21– C 51– B 81– C 111– A
22– D 52– A 82– D 112– E
23– E 53– C 83– C 113– B
24– C 54– B 84– B 114– D
25– E 55– B 85– E 115– B
26– B 56– E 86– A 116– E
27– A 57– D 87– B 117– D
28– B 58– E 88– D 118– C
29– E 59– E 89– E 119– B
30– D 60– C 90– B 120– A
İSTANBUL–MERKEZ Aksaray Mah. Cerrahpaşa Cad. No: 59 Haseki-Fatih / İSTANBULTel: 0212 521 77 85Faks: 0212 521 77 65
TUSTIME / KADIKÖYİbrahimağa Zaviye Sokak Kat: 1 Bağımsız Bölüm No: 3 Koşuyolu - Kadıköy / İSTANBULTel: 0216 336 24 29Faks: 0216 336 24 82
ANKARAMamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı Dikimevi–Mamak / ANKARATel: 0312 417 23 45Faks: 0312 425 14 09
İZMİRCumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2 M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü)Pasaport / İZMİRTel: 0232 425 11 55Faks: 0232 425 11 57
ISPARTAGazi Kemal Mah. 1317 Sok.Henden Ap. No: 11 D: 9/10 Merkez / ISPARTATel: 0246 232 66 00Faks: 0246 232 77 00Gsm: 0507 408 01 51
AYDINHasanefendi Mah. Kızılay Cad. No:34 Merkez - AYDINGsm: 0530 047 00 58
TUSTIME–PENDİK (OFFLINE)Fevzi Çakmak Mah. Çınar Sokak No:2 D:9 Pendik/İSTANBUL
TUSTIME–MANİSA (OFFLINE)Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSA
TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE)Poyraz Sok.No: 4/A Balçova – İZMİR
TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE)Kazım Dirik Mah. 185 Sk. N:2/A Bornova – İZMİR
TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE)Yenişehir Mah. 263. Sok. Doğan Apt. Kat:1 Yahşihan/KIRIKKALE
TUSTIME YAYINCILIK LTD. ŞTİ.www.tustime.com
39DENEME SINAVI – 47
1. Aşağıdaki yapılardan hangisi ulna’nın proksimal yarısında
bulunan yapılardan biri değildir?
A) Processus coronoideus
B) Crista musculi supinatorii
C) Incisura radialis
D) Fossa olecrani
E) Tuberositas ulnae
Cevap D
Fossa olecrani humerus’un distalinde bulunan ve önkolun
ekstansiyonunda ulna’daki olecranon’un girdiği çukurdur.
Seçeneklerdeki diğer yapılar ulna’nın proksimalinde yer alır.
2. Aşağıdaki oluşumlardan hangisi basis cranii interna’dan
görülebilen yapılardan biri değildir?
A) Fissura orbitalis superior
B) Crista galli
C) Processus clinoideus anterior
D) Tegmen tympani
E) Foramen stylomastoideum
Cevap E
For. stylomastoideum canalis nervi facialis’in kranyum’un
dışına açılan kısmında bulunur ve basis cranii externa’da bulunur.
2015 ARALIK TUS 47. DENEME SINAVITEMEL BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,Patoloji, Farmakoloji soruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
40 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
3. Art. genu’ya dış taraftan gelen künt bir travma ile diz
ekleminin mediale doğru esnemesi sonucu aşağıda verilen
hangi iki yapının zarar görmesi en olasıdır?
A) Meniscus medialis – Meniscus lateralis
B) Ligamentum collaterale tibiale – Ligamentum collaterale
fibulare
C) Ligamentum cruciatum anterior – Ligamentum cruciatum
posterior
D) Ligamentum collaterale tibiale – Meniscus medialis
E) Meniscus lateralis – Ligamentum cruciatum anterior
Cevap D
Diz ekleminin ekstrakapsüler bağlarından lig. collaterale
tibiale (mediale)’nin meniscus medialis’e yapışıklığı vardır.
Ekleme dış taraftan gelen bir travma ile dizin iç tarafa doğru
esnemesi ile bu iki yapı zarar görür. Daha ciddi travmalarda
bunlara ek olarak lig. cruciatum anterior’un da kopması
durumunda diz ekleminin “mutsuz üçlüsü” denilen klinik tablo
oluşur.
41DENEME SINAVI – 47
4. Yirmi yıldır piyano çalma hikayesi olan bir piyanistin yapılan
muayene ve tetkikleri sonucu retinaculum extensorum’daki
1. kanaldan geçen kas tendonlarının sıkışması sonucu
Dequervain tenosinoviti olduğu kanısına varılmıştır.
Bu kanaldan geçen tendonlar aşağıdaki seçeneklerden
hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A) Musculus extensor pollicis longus – Musculus extensor
pollicis brevis
B) Musculus abductor pollicis longus – Musculus abductor
pollicis brevis
C) Musculus abductor pollicis longus – Musculus extensor
pollicis brevis
D) Musculus adductor pollicis – Musculus extensor pollicis
longus
E) Musculus extensor pollicis longus – Musculus abductor
pollicis brevis
Cevap C
Retinaculum extensorum’un 1. kanalında seyreden iki tendon
m. abductor pollicis longus ve m. extensor pollicis brevis’in
tendonlarıdır.
42 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
5. Aşağıdakilerden hangisi m. obliquus externus
abdominus’un aponörozunun oluşturduğu bağlardan biri
değildir?
A) Ligamentum reflexum
B) Ligamentum lacunare
C) Ligamentum inguinale
D) Ligamentum pectineale
E) Ligamentum arcuatum pubis
Cevap E
Lig. arcuatum pubis symphisis pubica’nın bağlarından
biridir ve extenal oblik karın kasının oluşturduğu yapılardan biri
değildir. Yukardaki seçeneklere ek olarak bu kasın aponörozu
fascia spermatica externa’yı ve annulus inguinalis superficialis’i
de oluşturur.
6. Aşağıdakilerden hangisi lacuna musculorum’dan geçen
yapılardan biri değidir?
A) Nervus femoralis
B) Arteria femoralis
C) Nervus cutaneus femoris lateralis
D) Musculus iliacus
E) Musculus psoas major
Cevap B
Arteria femoralis lacuna vasorum’da v. femoralis ile
birlikte yer alan yapıdır. Seçeneklerdeki diğer yapılar lacuna
musculorum’da yer alır.
7. Burun mukozasının somatik duyusu aşağıdaki sinirlerden
hangisi ile taşınır?
A) Nervus olfactorius
B) Nervus ophthalmicus
C) Nervus maxillaris
D) Nervus mandibularis
E) Nervus facialis
Cevap C
Burun mukozası, alt göz kapağı, burun kanatlarının derisi,
üst dudak ve üst dişlerin somatik duyuları nervus maxillaris ile
taşınır?
43DENEME SINAVI – 47
8. Vena cardiaca anterior nereye açılır?
A) Atrium dextrum
B) Atrium sinistrum
C) Ventriculus dexter
D) Ventriculus sinister
E) Sinus coronarius
Cevap A
V. cardiaca (cordis) anterior’lar sağ atriyum’un yüzeyelinde
yer alırlar ve sağ atriyum’a açılırlar. Kalp venlerinin büyük
çoğunluğu sinus coronarius’a açılır.
9. Aşağıdakilerden hangisi arteria maxillaris’in bir dalı
değildir?
A) Arteria alveolaris inferior
B) Arteria alveolaris superior posterior
C) Arteria supraorbitalis
D) Arteria palatina descendens
E) Arteria sphenopalatina
Cevap C
A. supraorbitalis a. ophthalmica’nın bir dalıdır. Seçeneklerde
verilen diğer dallar a. maxillaris’in dallarıdırlar. A. maxillaris’in
bir dalı da a. infraorbitalis’tir.
44 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
10. Arteria lienalis aşağıda verilen yapılardan hangisinin
içerisinde seyreder?
A) Omentum minus
B) Ligamentum phrenicocolicum
C) Ligamentum splenorenale
D) Ligamentum hepatoduodenale
E) Omentum majus
Cevap C
A. lienalis (a. splenica) truncus coeliacus’un dalağa verdiği
daldır. Truncus coeliacus’tan çıkan bu dal dalağa doğru ilerlerken
bursa omentalis’in arkasında, pankreas’ın üst kenarında seyreder.
Bursa omentalis’i sol taraftan sınırlandıran iki ligamentten biri
olan lig. splenorenale (lig. lienorenale) içerisinden geçerek
dalağa hilumundan girer.
45DENEME SINAVI – 47
11. Aşağıdakilerden hangisinin sinus cavernosus ile direk bağlantısı bulunmaz?
A) Vena ophthalmica superior
B) Sinus sagittalis inferior
C) Sinus petrosus inferior
D) Sinus petrosus superior
E) Sinus sphenoparietalis
Cevap B
Sinus sagittalis inferior falx cerbri’nin alt kenarında seyreden dural sinustur ve sinus rectus’a açılır. Sinus cavernosus ile direk
ilişkisi yoktur.
46 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
12. Aşağıdaki duyulardan hangisinin ikinci nöronu medulla
spinalis’in cornu posterior’unun arka ucunda yer alır?
A) Şuurlu proprioseptif
B) Tat
C) İki nokta diskriminasyon
D) Yüzeyel ağrı
E) Vibrasyon
Cevap D
Yüzeyel ağrı-ısı duyuları’nın ikinci nöronları medulla
spinalis cornu posterior’da yer alan substantia gelatinosa’dır.
Şuurlu proprioseptif, iki nokta ayrımı ve vibrasyon duyularının
ikinci nöronları bulbus’taki nuc. gracilis ve nuc. cuneatus’tur.
Tat duyusunun ikinci nöronu ise yine bulbus’taki nuc. tractus
solitarius’tur.
47DENEME SINAVI – 47
13. Arteria communicans posterior anevrizması sonucu oluşan
bir nervus oculomotorius lezyonu sonucu aşağıdakilerden
hangisi beklenmez?
A) Pitosis
B) Midriasis
C) Dışa şaşılık
D) Akomodasyon bozukluğu
E) Gözyaşı salgısında bozukluk
Cevap E
Gl. lacrimalis’in parasempatik siniri n. facialis’tir. Bu nedenle
soruda verildiği gibi bir lezyondan gözyaşı bezinin etkilenmesi
muhtemel değildir.
14. Organum corti’deki iç ve dış tüy hücrelerini örten yapı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Membrana basilaris
B) Membrana vestibularis
C) Membrana tectoria
D) Membrana obturatoria
E) Stria vascularis
Cevap C
Corti organındaki iç ve dış tüy hücrelerini örten yapı
membrana tectoria’dır. Membrana basilaris corti organının
üzerine oturduğu yapıdır. Membrana vestibularis de ductus
cochlearis’i scala vestibuli’den ayıran yapıdır.
15. Aşağıdakilerden hangisi hatalı üretilen proteinin
yıkımından sorumlu olan organeldir?
A) Mitokondri
B) Golgi cismi
C) Ribozom
D) Proteazom
E) Peroksizom
Cevap D
Hücrede bir proteinin yapımı sırasında yanlışlık olmuş
ve onun ortadan kaldırılması gerekiyorsa ya da proteinin
görevi bitmişse bunun yıkılması için görev alan organeller
proteazomlardır.
Yıkılacak bir proteine enerji harcanarak ubiquitin
bağlanmasından sonra yine enerji kullanılarak 26S proteazom
ile hedef protein yıkılır.
48 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
16. Dokuların boyanmasıyla ilgili olarak hangisi yanlıştır?
A) Çekirdek bazofilik boyanır.
B) Eozin ile çekirdek boyanarak incelenebilir.
C) Bazik yapılı boyalar dokuların anyonik (negatif yüklü)
bölgelerini boyar.
D) Dokuların yapısını korumak için boyama öncesi fiksasyon
işlemi yapılır.
E) Hematoksilin dokuların mavi boyanmasına neden olur.
Cevap B
Dokuların canlı halindeki durumunu korumak, olası
mikroorganizmaları uzaklaştırmak için fiksasyon (tespit) işlemi
gereklidir. Işık mikroskopide formaldehit (%37lik çözeltisine
formalin denir, pH=7 olsun diye fosfatla tamponlanır), elektron
mikroskopide gluteraldehit ve osmiyum tetroksit (özellikle
lipidlerde) yaygın olarak kullanılan fiksatiflerdir.
Hematoksilin baz yapılı boya olup mavi renk verirken; eozin
asit yapılı olup kırmızı boyanmaya neden olur.
Baz boyalar net pozitif yüke sahiptir ve dokuların anyonik
(– yüklü) bölgelerini (nükleik asitlerin fosfat gruplarını,
glikozaminoglikanların sülfat gruplarını, proteinlerin karboksil
gruplarını gibi) boyar.
Asit boyalar net negatif yüke sahiptir ve dokunun katyonik
(+ yüklü) bölgelerini boyar. Baz boyanan dokulara bazofil, asit
boyananlara asidofil denir.
17. Aşağıdakilerden hangisi iç kulakta Korti organının içinde bir
iç tünel yapısı oluşumuna neden olur?
A) Kıl hücreleri
B) Pillar hücreler
C) Phalangeal hücreler
D) Stria vaskülaris
E) Tektoryal membran
Cevap B
Korti organı başlıca iç ve dış kıl hücreleri, iç ve dış phalangeal
(destek) hücreleri ve pillar hücrelerden oluşur. Phalangeal
hücreler kıl hücreleriyle sıkı ilişki içindedir. İç phalangeal
hücreler kıl hücrelerinin bazalini ve ilişkide olduğu sinir liflerini
çevrelerken; dış phalangeal hücrelerinin (Deiters hücreleri) kıl
hücrelerinin apikal yüzlerine kadar uzanan bir uzantısı diğer
dış kıl hücrelerinin benzer uzantılarına sıkı bağlantılar yapar.
Bu kıl hücrelerinin sterosilyumlarını endolef içinde tutal ve alt
bölümlere endolenfin geçmesini engelleyen bir bariyer oluşturur
ki buna retiküler lamina adı verilir. Dolayısıyla bu yapının
bazalinde kortilenf sıvısının bulunduğu başka bir kompartman
oluşur. Yine phalangeal hücreler kıl hücresi uyarılmasıyla
hücreye giren ve sonra hücreler arası alana kaçan K iyonlarını
endolenfe geri aktarır. Benzer şekilde pillar hücreler de
ortasında bir iç spiral tünel’i oluşturacak şekilde bir polariteyle
apikal yüzlerindeki genişlemeler birbirleriyle sıkı bağlantılar
yaparak endolenf sıvısının kohlear duktusta kalmasını sağlar.
18. Aşağıdaki seçeneklerden hangisindeki yapı böbreğin nefron
yapısı bileşenlerinden birisi sayılamaz?
A) Glomerül kapilleri
B) İntraglomerüler Mezenşial hücreler
C) Jukstaglomerüler hücre
D) Makula densa
E) Henle kulpu
Cevap C
Böbreğin fonksiyonel birim yapısına nefron adı verilir. Nefron,
renal korpuskül = Malpighi cismi (glomerül ve bunu çevreleyen
Bowman kapsülü) ve tüplerden (proksimal, Henle, distal)
oluşur. Kortikal (subkapsüler) ve jukstamedüller olmak üzere iki
türdür. Glomerül her ikisinde de kortekstedir.
49DENEME SINAVI – 47
Glomerül kapilleri, intraglomerüler mezenşial hücreler
glomerülün yapısındadır. Makula densa distal tübülün bir
bölümüdür. Jukstaglomerüler hücrelerse glomerüle giren ve
çıkan arteriol duvarındaki özelleşmiş hücrelerdir ve nefron
yapısında sayılmaz.
19. Aşağıdakilerden hangisi plasentada izlenen makrofaj
hücresidir?
A) Desidua hücresi
B) Sinsityotrofoblast
C) Hofbauer hücresi
D) Koryon villüsü
E) Langerhans hücresi
Cevap C
Hofbauer Hücresi: Gebeliğin erken dönemlerinde plasentanın
koryonik villüslerinde bulunan mezenkim kökenli makrofaj
hücrelerdir.
Ayrıca diğer mononükleer hücre kökenli makrofajlar için
aşağıdaki tabloyu inceleyiniz.
Mononükleer Fagosit Sistemine Üye Hücreler
Hücre Yeri Hücre Yeri
Monosit Kan Osteoklast Kemik
Histiyosit (makrofaj)
Bağ doku, immün organlar
Mikroglia Santral sinir sistemi
Kupffer Karaciğer perisinüzoidal
Langerhans hücresi
Deri
Dust hücresi Alveol makrofajı
Dendritik hücre
Lenf düğümü, dalak
Hofbauer hücresi
Plasenta Langhans dev hücresi
Tüberküloz, granulomalar
Plevral/peritoneal makrofaj
Seröz kaviteler
20. Spermatogenez sürecinde mayozun ikinci aşamasından
hemen sonra hücrelere verilen isim hangi seçenekte doğru
olarak verilmiştir?
A) Spermatogonyum
B) Spermatid
C) Primer spermatosit
D) Sekonder spermatosit
E) Spermatozoon
Cevap B
Erkekte sperm olgunlaşması puberteyle birlikte
gonadotropinlerin etkisiyle olmaktadır. Puberteye
koşut primordial germ hücreleri önce tip A sonra tip B
spermatogonyuma dönüşürler. Tip A’da çekirdek tipine göre koyu
(reserv kök hücrelerdir) ve açık (yenilenen kök hücre) olarak
iki formda görülebilir. Spermatogonyum adlı mayoza daha
başlamamış hücreden spermatozoon oluşmasına kadar geçen
aşamalara spermatogenez adı verilir.
İnsanda 74 gün süren spermatogenezin 3 aşaması vardır.
1. Spermatogonyal aşama: Spermatogonyumların
mitozlarla çoğaldıkları ve primer spermatosite
dönüştükleri dönemdir.
2. Spermatosit aşaması: Primer spermatositin mayoz
bölünmeler göstererek önce sekonder spermatosite
sonra mayozunu tamamlayıp spermatide dönüştüğü
dönemdir.
3. Spermatid aşaması: Spermiyogenez adı verilen aşağıda
ayrıntıları anlatılan mayoz sonrası, spermatid adlı
yuvarlak hücrenin spermatozoona dönüştüğü aşamadır.
Anlaşılacağı üzere mayozunu tamamlamış sperm hücresi
spermatiddir. Sonra bu hücre spermiyogenezle sitoplazmik
değişiklikler geçirir.
50 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
21. Aşağıdaki damarların hangisinde internal ve eksternal
elastik membranlar çok belirgin olarak izlenir?
A) Elastik arter
B) Orta arter
C) Büyük ven
D) Arteriol
E) Lenf damarları
Cevap B
Orta arter; çapı 2,5 – 7 mm olan büyük arterlerden yüksek
basınçla pompalanan kanı vücuda dağıtan damarlardır
(mezenterik arterler–renal arter gibi).
Tunika mediada kalın düz kas tabakası bulunur. Fibroblast
izlenmez.
Membrana elastika interna ve eksterna belirgindir.
Advensitya tabakası görece olarak daha kalındır.
Arter Türü MEİ MEE
Büyük + –
Orta +++ ++
Küçük + +
Arteriol +/– –
Membrane elastika interna (MEİ) ve eksterna (MEE) bulunduğu damar bölümleri
22. Aşağıdaki yapılardan hangisi ön bağırsaktan gelişmez?
A) Dil
B) Özofagus
C) Mide
D) Karaciğer
E) Pankreas
Cevap A
Dilin ön 2/3’lük bölümü 1. Farinks arkının lateral lingual
swelling (yan dil kabartıları) adlı bölümünden köken alır. Gelişimi
esnasında 2. Farinks arkından da hücre katılımı izlenmektedir.
Bu nedenle dilin 2/3lük ön bölümünün dokunma duyusunu 1.
Farinks arkının siniri N. Trigeminus (5. Kafa çifti), tat duyusunu
chorda tympanide karışan N. Fasialis (7. Kafa çifti) alır. Öte
yandan arka 1/3’lük kısım 3. Farinks arkının siniri olan N.
Glossofarengeus (9. Kafa çifti) tarafından (tat ve dokunma) ile
innerve edilir. Yine sircumvallat papillalarında innervasyonunu
glossofarengeal sinir yapar. Dil kasları oksipital myotomdan
köken alır ve siniri N. Hipoglossus’dur.
51DENEME SINAVI – 47
Seçeneklerde verilen diğer organlar ön bağırsağın
gelişmesiyle oluşur.
23. Bir hormon, Gq proteini ile ilişkili reseptörüne
bağlandığında aşağıdakilerden hangisini artırmaz?
A) Diaçilgliserol
B) Guanilat siklaz
C) Protein kinaz C
D) Fosfolipaz C
E) Stoplazmik kalsiyum miktarı
Cevap B
G PROTEİNİ
Heterotrimerik yapıdaki Gs, Gi, Gq gibi büyük G proteinleri
alfa, beta ve gama alt birimlerinden oluşurlar. Diğer taraftan,
Rab, Rho/Rac ve Ras gibi küçük G proteinleri monomerik
yapıdadırlar.
Heterotrimerik G protein ilişkili reseptörlerin polipeptit
zinciri, hücre membranını 7 defa kat etmelerinden dolayı
serpentin reseptörleri olarak da adlandırılırlar.
Bir hormon veya nörotransmitter G protein ilişkili
reseptörüne bağlanırsa;
G proteinleri ve etki mekanizmaları
G proteini alt tipi
Membrandaki enzim
2. haberci Sitoplazmik enzim
Gs Proteini
Adenilat siklazı uyarır
cAMP’yi artırır
Protein kinaz A’yı aktifler
Guanilat siklazı uyarır
cGMP’yi artırır
Protein kinaz G’yi aktifler
Gi ProteiniAdenilat siklazı inhibe eder
cAMP’yi azaltır
Protein kinaz A’yı inhibe eder
Gq Proteini
Fosfolipaz C’yi uyarır
IP3’ü artırır
ER’den Ca++ salınır
DAG’yi artırır
Protein kinaz C’yi aktifler
Stoplazmadaki Ca++ miktarını artırır
Ca++ artar Silyer hareket, Düz kas kasılması, Salgı (ekzositoz)
24. Aşağıda verilenlerden hangileri sinir lifinde ileti hızını
artıran faktörlerdendir?
I- Aksonun çapının artması
II- Aksonun uzunluğunun artması
III- Miyelin kılıfın bulunması
IV- Hücre gövdesini bulunduğu yer
A) I – II
B) I – III
C) I –I V
D) II – IV
E) III – IV
Cevap B
SİNİR LİFLERİNDE İLETİ HIZI
Oluşan bir aksiyon potansiyelinin sinir liflerinde ileti hızını
etkileyen 2 faktör vardır:
•• Aksonun çapı: İleti hızını etkileyen temel faktörlerden
biridir. Aslında akson çapına bağlı değişen faktör lif
içindeki rezistanstır (dirençtir). Akson çapı artınca,
direnç düşer ve ileti hızı artar.
•• Miyelin kılıf: Miyelinli liflerde ileti hızı daha fazladır.
Periferik sinir sisteminde myelini Schwan hücreleri yapar.
Myelin, sfingomiyelin denen yalıtkan lipid içerikli bir maddedir.
Bu nedenle sfingomiyelin olan yerlerden sodyum akson
membranından içeri giremez.
İki Schwan hücresi arası miyelinsiz akson bölgesine Ranvier
boğumu denir. Depolarizasyon iyonu olan Na+ bu boğumlardan
akson sitoplazmasına geçer. Bu nedenle aksiyon potansiyeli
Ranvier boğumlarında atlamalı olarak ilerler. Buna saltolu veya
sıçrayıcı ileti denir.
52 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
25. Aşağıdakiler hangisi leptin’in yağ depolanmasını ve iştahı
azaltan etkilerinden biri değildir?
A) Nöropeptid–Y sentezinin azaltılması
B) Sempatik aktivitenin arttırılması
C) İnsülin salgılanmasının arttırılması
D) α–MSH sentezinin azaltılması
E) Kortikotropin serbestletici hormonun üretimini arttırılması
Cevap C
Leptin, özellikle arkuat nükleustaki POMC nöronları ve
paraventriküler nükleustaki nöronlarda üzerindeki reseptörlerine
tutunduğu zaman yağ depolanmasını azaltan pek çok etkiyi
başlatır:
1. Hipotalamusta NPY ve AGRP gibi iştah açıcıların
üretiminin azaltılması,
2. Melanokortin reseptörlerinin ve α–MSH salıverilmesine
neden olan POMC nöronlarını aktive edilmesi,
3. Besin alımını azaltan CRH’ın hipotalamustan üretiminin
artırılması,
4. Metabolizma hızı ve enerji harcanmasını arttıran
sempatik sinir aktivitesinin artırılması,
5. Pankreastan insülin salgılanmasını azaltarak enerji
depolanmasının azaltılması.
Böylece, leptin, yağ dokusunda yeterince enerji depolandığını
ve artık besin alımının gerekli olmadığını beyine bildiren önemli
bir sinyal görevi yapar.
26.
Şekilde, sinoatriyal nod hücresinin aksiyon potansiyeli
eğrisi verilmiştir. Ok işareti ile gösterilen dönemin
oluşumundan aşağıdakilerden hangisi sorumludur?
A) Hücre dışına K+ iyonlarının sızması
B) Voltaj kapılı kanallardan Na+ iyonlarının hücreye girmesi
C) Voltaj kapılı kanallardan hücre içine K+ iyonlarının girmesi
D) Voltaj kapılı kanallardan Ca++ iyonlarının hücre içine
girmesi
E) Ligand kapılı kanallardan Ca++ iyonlarının hücre içine
girmesi
Cevap D
Sinoatriyal nod hücrelerinde aksiyon potansiyeli oluşumu:
SA nod sağ atriumda sulkus terminaliste yerleşmiştir.
Sinoatrial nod; dakikada 60–80 uyarı ile otoritmik sinyal çıkışını
sağlayarak kalbin pace–makeri odağı olarak çalışır. Sinoatrial
nodtan çıkan uyarı sayısını bazı hormonlar, metabolik olaylar ve
otonom sinir sistemi etkiler.
SA nodda aksiyon potansiyeli oluşumu
Faz 4: Hücre –60 mV’luk dinlenim potansiyeline döner
dönmez, difüzyon kanallarından (Ifunny) Na+ hücre içine sızar,
arkasından voltaja duyarlı T tipi kanallardan hücre içine Ca++
53DENEME SINAVI – 47
girişi olur. Bu kanalların oluşturduğu potansiyele pace–maker
potansiyel (prepotansiyel) denir. Pace–maker potansiyel eşik
değere ulaşınca hücre depolarize olur.
Faz 0: Depolarizasyonda L tipi voltaj bağımlı Ca++
kanallarından hücre içine Ca++ girer.
Faz 3: Voltaj bağımlı K+ kanallarından K+ çıkarak
repolarizasyon gerçekleşir. Tekrar Faz 4 evresi başlar.
27. Gastrointestinal sistemde bazal elektriksel ritimi
oluşturarak peristaltik aktiviteyi başlatan hücre
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Cajal hücresi
B) Paneth hücresi
C) Parietal hücre
D) Esas hücre
E) G hücresi
Cevap A
CAJAL HÜCRELERİ:
Submukoz pleksus (Meissner pleksusu). Sirküler kaslar ile
muskularis mukoza arasında bulunur. Bu pleksus sekresyonun
kontrolünden sorumludur.
Miyenterik pleksus (Auerbach pleksusu): En dıştaki
longitudinal kas tabakası ile onun altındaki sirküler kas
tabakasının arasında bulunur. GIS’teki peristaltik aktiviteyi
oluşturarak içeriğinin lümen boyunca iletilmesini sağlar.
Ayrıca, bu pleksusun yakında peristaltik aktiviteyi başlatan
CAJAL hücreleri bulunur. Cajal hücresi GİS’te pace–maker
özelliği gösterir. Yıldız şeklindeki bu hücrelerin dalları diğer düz
kas hücrelerine dağılır. Cajal hücresi, GİS’teki bazal elektriksel
ritimi (BER) sağlar.
BER kendi başına kasılmasına nadir olarak neden olur. BER’in
üzerine eklenen sivri potansiyeller GİS’te kas gerimini artırır. Ach
sivri potansiyelleri artırırken, NE ise azaltır.
28. Aşağıdaki duyulardan hangisi dorsal kolon–medyal
lemniskal yolla taşınmaz?
A) Hassas dokunma
B) Vibrasyon
C) Proprioseptif duyu
D) Soğuk duyusu
E) Stereognozi
Cevap D
Duysal korteks (SI):
Parietal kortekste gyrus postsentralis’te yer alır. Duysal
uyaranlar için en üst merkez olup hasarında;
• Duyuların tam lokalizasyonu zayıflar,
• Hassas basınç derecelerini değerlendiremez,
• Nesnelerin ağırlıkları ve yapısı hakkında karar veremez
• Nesnelerin şekil ve biçimleri hakkında karar veremez
(astereognozi)
Çıkıcı duyu Yolları: Duyu sisteminin reseptörlerinden alınan bilgi, dorsal kolon–
medyal lemniskal (DKLM) yol ve anteroloteral yolda ilerleyerek
beyin korteksine ulaşır.
DKML Anterolateral Yol
Hassas dokunma, vibrasyon ve pozisyon gibi lokalizasyon gerektiren duyuları iletilir.
Ağrı, ısı, kaba dokunma, basınç, gıdıklanma, kaşınma ve cinsel duyuları iletir.
İmpulslar, geniş miyelinli sinirlerle hızlı iletilir
İmpulslar, ince miyelinli liflerle yavaş iletilir.
Duysal bilginin lokalizasyonun tespiti iyidir.
Duysal bilginin lokalizasyonun tespiti zayıftır.
29. Plazma hacminin azalmasına neden olan herhangi bir
durumda aşağıdaki hormonlardan hangisinin kan düzeyi
artmaz?
A) Antidiüretik hormon
B) Atriyal natriüretik faktör
C) Renin
D) Angiyotensin–II
E) Aldosteron
Cevap B
ATRİAL NATRİÜRETİK PEPTİD (ANP):
Hipervolemi, atrium endokardının gerilmesine neden olur
ve buradan ANP salınır. ANP, esas olarak anjiyotensin II’nin
etkilerini zayıflatarak kan basıncını düşürücü etkiler oluşturur.
• Böbrek distal tübül ve toplayıcı kanallarda, Na–K ATP–az
pompasını inhibe ederek natriürez yapar.
• Düz kas membranındaki reseptörüne bağlanıp
intraselüler cGMP’yi artırarak vazodilatasyon neden olur.
Buda TPR’yi ve kan basıncını düşürür.
ANP ile aynı etkiye sahip diğer hormon BNP (Brain
Natriüretik Peptid)’dir. BNP beyin dokusundan elde edildiği için
bu ad verilmiştir. Ancak güncel bilgilerimiz, en yoğun olarak
54 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
kalp ventrikülünde bulunduğunu göstermektedir. Ventrikül
endokardı gerilince buradaki gerim reseptörleri uyarılır ve BNP
salınır. BNP, akut dekompanse kalp yetmezliği tedavisinde
kullanılmaya başlanmıştır.
30. Aşağıdakileden hangisi düz kas kasılmasında görev
yapmaz?
A) Adenozin trifosfat
B) Myozin kinaz
C) Troponin
D) Kalsiyum
E) Aktin–myozin keneti
Cevap C
DÜZ KASTA KASILMA ve GEVŞEME
Düz kasta sarkoplazmik retikulum az gelişmiştir. Bunun
nedeni düz kaslara kalsiyumun, voltaj bağımlı kalsiyum
kanalından geçerek ekstrasellüer ortamdan hücre içine
alınmasıdır.
Düz kasta Troponin olmadığı için hücre içine Ca++
iyonları
kalmoduline bağlanır.
Ca++–
kalmodulin kompleksi, inaktif durumdaki miyozin hafif
zincir kinazı aktive eder. Böylece, miyozin fosforillenir ve miyozin
ATPaz’ın aktivasyonu artırılır. Sonuçta, miyozin–aktine bağlanır
ve kasılma gerçekleşir.
Düz kasta bulunan myozin hafif zincir fosfataz, myozini
defosforile ederek kası gevşetir. Ancak defosforilasyon gevşeme
için her zaman yeterli olmaz. Düz kas içinde kalsiyum azalsa
bile aktin–myozin köprüleri kalmaya devam eder. Bunun olaya
latch fenomeni (kilitlenmiş çapraz köprü) denir.Bu olay ATP
tasarrufu sağlar.
Düz kasta kasılma ve gevşeme.
31. Arteriyal kandaki pCO2 artışı aşağıdaki yapıların hangisini
en fazla etkileyerek hiperventilasyona neden olur?
A) Aortik kemoreseptörler
B) Glomus hücreleri
C) Akciğer gerim reseptörleri
D) Arteriyal baroreseptörler
E) Medullar kemoreseptörler
Cevap E
SANTRAL KEMORESEPTÖRLER:
Medulladaki kemoreseptörler kandaki CO2 artışı ve BOS’un
pH değişimine duyarlıdırlar. Ancak sadece H+ iyonları tarafından
direkt olarak uyarılabilirler.
Eğer normal sağlıklı bir kişiye, % 5 karbondioksit inhale
ettirilirse, ventilasyon 3 veya 4 kat artar. Bu parsiyel CO2 basıncındaki büyük değişikliğe verilen cevaba, Medullar
kemoreseptörler neden olur.
Periferik Kemoreseptörler (Glomus cismi)
Arkus aorta ve kaortis bifurkasyonuna yerleşmiş periferik
kemoreseptörler olan Glomus cismi, tip I ve tip II hücrelerinden
oluşur. Tip II hücreler destek görevi yaparlar.
Tip I hücreler ise yalnızca hipoksiye duyarlı (PO2 < 60 mm–
Hg) kemoreseptörlerdir.
PO2<60 mm–Hg’nın altına düştüğünde Tip I glomus
55DENEME SINAVI – 47
hücrelerindeki O2–duyarlı K+ kanalları kapanır ve
depolarizasyon olur. L tipi kanallardan Ca++ hücreye girer,
nörotransmitter olarak dopamin salınır ve duysal sinyaller
oluşur.
Akciğerde ise gerim reseptörleri bulunur. Bunların gerilmesi
solunumun durmasına neden olur. (Hering–Beruer reflexi)
32. İnflamatuar reaksiyonlarda rolü olan yardımcı T hücre alt
grubu Th1 aşağıdaki sitokinlerden hangisini salgılamaz?
A) IL–2
B) IL–6
C) TNF–β
D) İnterferon–γ
E) Lenfotoksin
Cevap B
T LENFOSİTLER:
1. Yardımcı T lenfositleri (MHC–II, CD4): TH1 ve TH2 olmak
üzere iki alt tipi var.
2. Sitotoksik T lenfositleri (MHC–I, CD8)
3. Supressör (baskılayıcı) T lenfositleri
TH1: IL–2, interferon–γ ve lenfotoksin (TNF–β) salgılar. Esas
olarak hücresel immünite ile ilgilidir.
TH2: IL–4, IL–5 veIL–6 salgılar ve esas olarak B lenfositler ile
etkileşime girer.
Yardımcı T lenfositlerin, inaktif olması veya haraplanması
immun yetmezlik tablosuna neden olur. Enfeksiyöz hastalıklara
karşı direnç azalır, kişinin enfekte olması kolaylaşır.
33. Aşağıdakilerden hangisi homojen polisakkarit değildir?
A) Glikojen
B) İnulin
C) Heparin
D) Selüloz
E) Nişasta
Cevap C
Glikojen, nişasta ve selüloz glikoz polimeri olan homojen
polisakkaritlerdir. Fakat heparin dahil olduğu diğer
glikozaminoglikanlar gibi heterojen polisakkarittir.
34. Karbonhidrat sindiriminde görev alan disakkaridaz
enzimleri hangi enzim grubuna aittir?
A) Hidrolaz
B) Liyaz
C) Ligaz
D) İzomeraz
E) Transferaz
Cevap A
Karbonhidrat sindiriminde görev alan disakkaridaz enzimleri
su kullanarak sindirim yapan hidrolaz grubu enzimlerdir.
35. TCA döngüsü enzimlerinden olan alfa ketoglutarat
dehidrogenaz enzimi aşağıdakilerden hangisi ile
fonksiyonel benzerlik gösterir?
A) Malat dehidrogenaz
B) Süksinat dehidrogenaz
C) Sitrat liyaz
D) İzositrat dehidrogenaz
E) Piruvat dehidrogenaz
Cevap E
TCA döngüsü enzimlerinden olan alfa ketoglutarat
dehidrogenaz kofaktör olarak B1, B2, B3, B5, lipoat ve kalsiyum
kullanırken arsenat ile inhibe olur, tıpkı piruvat’ı asetil coA’ya
çeviren piruvat dehidrogenaz gibi.
36. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi glikojen yıkımındaki
dal kırıcı (Debranching) enzim kusuru sonucu meydana
gelmektedir?
A) Pompei
B) Cori
C) Andersen
D) Hers
E) Von Gierke
Cevap B
Glikojen yıkımındaki dal kırıcı (Debranching, amilo 1,6
glikozidaz) enzim kusuru sonucu Cori hastalığı, dallandıran
(branching, amilo 4,6 transferaz) enzim kusuru sonrası ise
Andersen hastalığı meydana gelmektedir.
56 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
37. Yağ asitleri için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Yağ asitlerinin sentezi sitozolde olur
B) Yağ asitlerinin yıkımı mitokondri iç zarında olur
C) Yağ asitlerinin zincir uzaması işlemleri mitokondri ve
endoplazmik retikulumda olur
D) Yağ asitlerinin doymamış hale getirilmesi işlemleri sadece
endoplazmik retikulumda olur
E) Uzun zincirli yağ asitlerini kanda albümin taşır
Cevap B
38. Aşağıdakilerden hangisi açlıkta aktif olan hücresel
yollardan değildir?
A) Karaciğerde glikojen yıkımı
B) Karaciğerde yağ asidi yıkımı
C) Karaciğerde glukoz yıkımı
D) Karaciğerde glukoz yapımı
E) Karaciğerde keton yıkımı
Cevap C
Toklukta aktif olan yollar;
Glikoliz (glukoz yıkımı)
Glikojen yapımı
HMY
Kolesterol sentezi
Yağ asidi sentezi
Açlıkta aktif olan yollar,
Glukoneogenez (glukoz yapımı)
Glikojen yıkımı
Yağ asidi yıkımı
Keton sentezi
Keton yıkımı
39. Elektron transport sisteminin transmembran olmayan üyesi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kompleks I
B) Kompleks II
C) Kompleks III
D) Kompleks IV
E) Kompleks V
Cevap B
ETS’de transmembran olmayan bu nedenle proton
pompalamayan tek üyesi kompleks II (süksinat dehidrogenaz)’dır.
40. Aşağıdaki proteinlerden hangisi hücre membranında
bulunmaz?
A) Flippaz
B) Floppaz
C) Skramblaz
D) Glikoforin A
E) Histon
Cevap E
Histon proteinleri çekirdekte bulunan ve DNA paketlenmesini
sağlayan özel proteinlerdir.
41. Aşağıdakilerden hangisi post transkripsiyonel modifikasyon
değildir?
A) Splicing
B) Alternatif splicing
C) Histon modifikasyonu
D) 3’Poli A kuyruğu
E) 5’ CAP eklenmesi
Cevap C
Post Transkripsiyonel Modifikasyonlar;
• Splicing
• Alternatif splicing
• 3’Poli A kuyruğu
• 5’ CAP eklenmesidir. Histon modifikasyonu epigenetik bir
mekanizmadır.
42. Aşağıdakilerden hangisi nükleotid yapımında kullanılan
vitamindir?
A) A vitamini
B) B6
C) C vitamini
D) Folik asit
E) B12 vitamini
Cevap D
Nükleotid yapımında folik asit kullanılır. Folik asit; pürin
yapımında ilk sentezlenen halkada kullanılırken, pirimidin
sentezinde ise urasil’den timin yapımında kullanılır.
57DENEME SINAVI – 47
43. Aşağıdaki amino asitlerden hangisi ninhidrin reaksiyonu
sarı renk verir?
A) Glisin
B) Prolin
C) Serin
D) Alanin
E) Aspartat
Cevap B
Ninhidrin çözeltisi ile kaynatılan bir amino asit, mavi–
menekşe renkli bir kompleks verir. Prolin bir amino asit değil
imino asit olduğu için, ninhidrin ile sarı renk veren bir reaksiyon
gerçekleştirir.
44. Sfingolipidlerin sentezinde kullanılan amino asit
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Glisin
B) Prolin
C) Serin
D) Alanin
E) Aspartat
Cevap C
Serin;
• Glikoliz ara ürünü 3–fosfogliserat’tan sentezlenir.
• Hidroksilli amino asit olduğu için pek çok enzimin aktif
bölgesinde bulunur.
• Proteinlerin O–bağlı glikolizasyonunda kullanılır
(glikoprotein sentezi)
• Sfingolipidlerin sentezinde kullanılır (serin + palmitoil
KoA_sfingozin)
• Fosfolipidlerin yapısında yer alır (fosfotidilserin)
45. Ürenin yapısındaki atomların kaynağı aşağıdakilerden
hangileridir?
A) Aspartat – Amonyak
B) Aspartat – Sitrulin
C) Glisin – Arjinin
D) Glutamat – Glisin
E) Histidin – Arginin
Cevap A
Amonyak CO2 ile birleştirilir ve karbamoil fosfat sentezlenir.
Üre siklusunun bu ilk basamağı mitokondride gerçekleşir.
Reaksiyon karbamoil fosfat sentetaz I (KPS–I) enzimi tarafından
katalize edilir. Bu basamak üre sentezinin hız kısıtlayıcı
basamağıdır. N–asetil glutamat, KPS–I enziminin allosterik
aktivatörüdür. Arginin, N–asetil glutamat sentezinin arttırarak
üre siklusunu hızlandırır.
Son reaksiyonda oluşan ürenin yapısındaki atomların kaynağı
ise, Aspartat ve Amonyak’tır.
46. Aşağıdaki proteazlardan hangisi endopeptidaz değildir?
A) Pepsin
B) Kimotripsin
C) Karboksipeptidaz
D) Elestaz
E) Tripsin
Cevap C
Besinlerle alınan proteinlerin sindirimi için kullanılan
enzimler kabaca ikiye ayrılabilir. Polipeptid zincirinin her iki
ucundaki peptid bağını hidroliz eden enzimlere “ektopeptidazlar”,
iç kısımlardaki peptid bağlarını hidrolize edenlere ise
“endopeptidazlar” denir.
Ektopeptidazların, polipeptid zincirin amino ucuna etkili
olanına aminopeptidaz, karboksi ucuna etkili olanına ise
karboksipeptidaz denir. Bunlardan aminopeptidaz barsak çıkışlı
iken, karboksipeptidaz pankreas çıkışlıdır. Ayrıca dipeptidazlar
ve oligopeptidazlar da barsak çıkışlı enzimlerdir.
47. Plazmada bulunan proteinlerden hangisinin ferroksidaz
aktivitesi ağ bulunmaktadır?
A) Haptoglobülin
B) α 1–antitripsin
C) Transferrin
D) Miyoglobin
E) Serüloplazmin
Cevap E
Seruloplazmin
• Yapısında bakır iyonu bulundurur. Plazma bakırının
büyük kısmını (%90) taşımasına rağmen daha az bakır
taşıyan albümin bakır dengesinde daha önemlidir.
Çünkü, albumin’in bakıra bağlanması ve ayrılması
daha kolaydır.
• En geç yükselen akut faz reaktanıdır.
• Ferro demiri (Fe +2), ferrik (Fe +3) forma çeviren ferro
58 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
oksidaz aktivitesine sahiptir.
• Yapısındaki bakır pek çok enzim (lizil hidroksilaz,
monoamino oksidaz, sitokrom oksidaz, süperoksid
dismutaz) tarafından kofaktör olarak kullanılır.
• Antioksidan fonksiyonu bulunur. Bu sayede membran
lipidlerini peroksidasyondan korur.
• Bakır toksikasyonuna bağlı gelişen Wilson hastalığında
seruloplazmin miktarı azalırken, dokularda ve idrarla
atılan bakır yüksektir. Bakır’ın çeşitli organlarda
birikmesine bağlı klinik semptomlar oluşur.
• Bakır eksikliğine bağlı Menkes hastalığı görülür. Klinikte
tipik saç patolojisi gözlenir.
48. Kollojen sentezinde hücre içi ve hücre dışında kullanılan
elementler sırasıyla hangileridir?
A) Bakır, Demir
B) Demir, Bakır
C) Bakır, Magnezyum
D) Demir, Magnezyum
E) Magnezyum, Bakır
Cevap B
Kollajen başta fibroblastlar olmak üzere pek çok hücre tipi
tarafından sentezlenebilir. Kollajen sentezi hücre içi ve hücre
dışında devam eden bir kısım reaksiyonları içerir. Reaksiyonlar;
• Sentez granüllü endoplazmik retikulum ribozomlarında
başlar. Ribozomlarda sentezlenen kollajen prekürsörüne
sinyal peptidi takılır ve granüllü endoplazmik retikuluma
yönlendirilir.
• Granüllü endoplazmik retikulumda sinyal peptidi
uzaklaştırılır ve post translasyonel modifikasyon
ile prolin ve lizin hidroksillenir (hidroksiprolin,
hidroksilizin). Sentezlenen hidroksiprolin ve hidroksilizin
kollajen sağlamlığı için çok önemlidir. Reaksiyon prolin
hidroksilaz ve lizin hidroksilaz tarafından katalize edilir.
Kofaktör olarak; Fe+2, alfa–ketoglutarat, C vitamini ve O2
kullanılır.
• Hidroksilasyon sonrası golgide hidroksilizine glukoz
(glukozil transferaz) veya galaktoz (galaktozil transferaz)
eklenir. Katlanmalar gerçekleşir, üçlü sarmal yapı oluşur
ve prokollojen meydana gelir. Golgiden köken alan salgı
granüllerine alınır ve ekzositoz ile ekstrasellüler ortama
salınır.
• Hücre dışında prokollajen fibrillerin amino (N) ve
karboksi (C) uçları spesifik proteazlar tarafından kesilip
atılır ve tropokollajen yapısı oluşturulur.
• Lizin kalıntıları arasında çapraz bağlantılar kurularak
molekülün yapısı tamamlanmış olur. Reaksiyon lizil
oksidaz tarafından katalize edilir ve kofaktör olarak
BAKIR içerir. Reaksiyon oksidatif deaminasyon
reaksiyonudur sonuçta allizin ve hidroksiallizin yapıları
oluşur.
49. Hücrelerde oluşan C02 akciğere taşınıp atılması ile ilişkili
olmayan aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kanda çözünmüş C02
B) Hem grubuna bağlanan C02
C) Eritrositte C02’den oluşan bikarbonat
D) Karbonik anhidraz enzimi
E) Hemoglobinin globulin zincirlerinin amino ucuna bağlanan
C02
Cevap B
C02 kanda üç şekilde taşınır.
1. Çok az miktarı kanda çözünmüs olarak tasınır.
2. En büyük kısmı eritrosit içinde ve karbonik anhidraz
yardımıyla önce H2C03|e sonra da HC03 ve H+’e
çevrilerek kana verilir. %80.
3. %15 kadarı da hemoglobinin globulin zincirlerinin amino
ucuna bağlanır ve hemoglobin molekülüyle birlikte
taşınır.
50. Aşağıdaki enzimlerden hangisi piridoksal fosfatı koenzim
olarak kullanmaz?
A) Aspartat aminotransferaz
B) Serin dehidrataz
C) ALA sentaz
D) Dopa dekarboksilaz
E) Transketolaz
Cevap E
Transketolaz bir heksoz mono fosfat yolu non oksidatif evre
enzimidir ve tiamini koenzim olarak kullanır. Tiamin eksikliğinde
eritrositte bozulan transketolaz aktivitesi tiamin eksikliği için
tanısaldır.
59DENEME SINAVI – 47
51. Kompetitif inhibisyonla ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden
hangisi doğrudur?
A) Km değeri düşer, Vmax etkilenmez.
B) Km değeri düşer, Vmax azalır.
C) Km değeri artar, Vmax etkilenmez.
D) Km değeri artar, Vmax azalır.
E) Km değeri etkilenmez, Vmax azalır.
Cevap C
Kompetetif (Yarışmalı) İnhibisyon
İnhibitör madde, substratla birlikte enzimin üzerindeki
aynı bölge (aktif bölge) için yarışır. İnhibitör aktif bölgeye
bağlandığında substratın enzime bağ lanması engellenir ve
istenilen etki oluşamaz.
Ortamdaki substrat miktarı arttırıldığında, substratın enzime
bağlanma şansı artar. Dolayısıyla inhibitör maddenin bağlanma
şansı azalır. Böylece inhibisyon ortadan kalkar. Hatta ortama
yeterli miktarda substrat eklenirse, Vmax değ erine ulaşılabilir.
Yarışmalı inhibisyonda Km artarken Vmax değişmez. Örneğin;
• Alkol dehidrogenaz için etanol, metanol
• Süksinat Dehidrogenaz için malonat
• Ksantin oksidaz için allopürinol yarışmalı inhibisyon
örnekleridir.
52. Kollajen/Epinefrin testi ile Kollajen/ADP testi sonucu
anormal bulunan bir hastada aşağıdakilerden hangisi
düşünülmelidir?
A) Normal kişi
B) Sigara kullanımı
C) Aspirin kullanımı
D) Böbrek yetmezliği
E) Platelet fonksiyon bozukluğu
Cevap E
Kollajen/Epinefrin testi ile Kollajen/ADP testi platelet
fonksiyon bozukluğunun tespiti için kullanılır.
53. Adrenal korteksin yalnızca zona glomerulosa tabakasında
bulunan ve aldosteron sentezine özgü olan enzim
aşağıdakilerden hangisidir?
A) 11 β –hidroksilaz
B) 17 α –hidroksilaz
C) 18–hidroksilaz
D) 21–hidroksilaz
E) Aromataz
Cevap C
Adrenal korteksin yalnızca zona glomerulosa tabakasında
bulunan ve aldosteron sentezine özgü olan enzim 18–
hidroksilaz’dır.
54. Adrenalin sentezinde kullanılan amino asit çifti
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Metionin, tirozin
B) Serin, sistein
C) Tirozin, triptofan
D) Sistein, metionin
E) Sistein, triptofan
Cevap A
Adrenalin, noradrenalin, dopa, dopamin, tiroid hormonları ve
melanin sentezinde tirozin aminoasidir kullanılır. Aynı zamanda
katekolamin sentezinin son basamağında noradrenalinden
adrenalin sentezlenirken metil kaynağı olarak metiyonin
kullanılır.
55. Aşağıdaki bakterilerden hangisi üreyi parçalayamaz?
A) Helicobacter pylorii
B) Proteus miramilis
C) Klebsiella pneumonia
D) Escherichia coli
E) Ureoplasma urealyticum
Cevap D
Üreyi parçalayan ve en çok sorgulanan bakteriler
Helicobacter pylorii
Proteus,
Staphylococcus saprophyticus,
Ureaplasma urealyticum,
Corynebacterium urealyticum (diğer adı Grup D2 korinebakteri).
Klebsiella pneumoniae
60 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
56. M.tuberculosis’i diğer bakterilerden ayırabilecek olan boya
hangisidir?
A) Gram boyama
B) Akridin orange
C) Auromin rhodamin boyası
D) Çini mürekkebi
E) My Grunwald boyama
Cevap C
Tüberküloz basilini göstermek için EZN boyama ya da
auromin–rhodamin boyama (flörasan boyama) ilk basamak
test olarak kulanılır. Bakteriyi üretmek için Lowenstein Jensen
besiyerine, Middle borook besiyerine ya da BACTEC’e ekim yapılır.
M. tuberculosis’deniacin testi pozitifkeni dğer mikobakterilerde
negatiftir. Ayrıca tüberküloz katalaz üretir.
57. Hangisinin seyri sırasında globi görülür?
A) M. tuberculosis
B) M. bovis
C) M. leprae
D) M. Smegmatis
E) M.Marineum
Cevap C
Lepranın seyri sırasında enfekte olan makrofajların içinde
bulunan basil dolu bakteri kümelerine GLOBİ denir.
58. Altmış beş yaşında erkek bir hasta trafik kazasına bağlı kafa
travması nedeniyle opere ediliyor. yatışının 13. gününde
Akciğer grafisinde sağ orta lobta infiltrasyonlar olduğu
görülüyor. Bu bulgularla hastane kökenli pnömoni tanısı
konuluyor.
Bu hastada aşağıdaki bakterilerden hangisinin pnömoni
etkeni olması beklenmez?
A) Pseudomonas
B) Acinetobacter
C) Esherichia colk
D) Pnömokok
E) Klebsiella
Cevap D
Toplum kökenli pnömonilerin en sık etkeni olan pnömokoklar
hastane kökenli pnömonide ilik dört gün haricinde etken olartak
beklenmez. Hastane kökenli pnömonilerin en sık etkenleri
Pseudomonas, diğer gram negatif basiller ve Staphylococcus
aureus’tur.
59. Dört yıldan beri huzur evinde yaşayan ve geçirdiği grip sonrasi
pnömoni gelişen 60 yaşındaki kadının Akciğer grafisinde
pnömatoseller sapta nıyor ve ampiyem gelişiyor.
Bu hastanın tedavisinde aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi
ampirik tedavide ilk seçenek olmalı dır?
A) Vankomisin
B) Gentamisin
C) Penisilin G
D) Streptomisin
E) Ampisilin
Cevap A
Grip sonrasında pnömoni dendiğinde ilk olarak akla
pnömokok ve S.aureus gelmelidir. Seçeneklerden Gram (+)
etkenlere yönelik ajanlar vakomisin/Penisilnin G/ Ampisilin’dir.
Ancak Stafilokokların nerdeyse %95’i beta laktamaz salgılar. Yani
penisilin G ve Ampisilin asla bu hasta için verilemez.
60. Temmuz ayında lağım sularının karıştığı dereye giren bir
çocukta gözlerinde kızarma ve menenjit varsa en olası
etken hangisidir?
A) Pnömokok
B) Menengokok
C) Listeria
D) Leptospira
E) Haemophilus influenzae
(Cevap D)
Leptospiralar, ince, spiral görünümde, iki uçları kanca
şeklinde (Türk hançeri gibi), iki adet periplazmik flagellası ile
hareketli spiroketlerdir. Yatığı enfekjsiyonda kuluçka süresi 7–10
gündür. Hastalarda grip bulguları, ateş, yaygın kas ağrısı, baş
ağrısı, karın ağrısı, konjuktivit bulguları olur. Hastalık anikterik
(%90–95) geçirilebileceği gibi %5–10 olguda ağır sarılıkla
geçirilebilir. Özellikle lağım suları veya sel baskınlarından sonra
görülür.
61DENEME SINAVI – 47
61. Denize girdikten sonra ayagınıda mor renkl büllöz lezyon
olan hastanın bül içeriğinde oksidaz (+) ve lakrtoz (+) gram
(–) basiller varsa etken nedir?
A) Pseudomanas aeruginosa
B) Mycobacterium marineum
C) Vibrio vulnifıcus
D) Pastorella multicida
E) Alcaligenes calcificens
Cevap C
Vibrio vulnificus
Sepsis, ishal ve yara yeri enfeksiyonu oluşturabilir. Bir
hastanın denizde ayağını mideye, istiridye kestikten sonra
ağrılı, büllöz lezyon var ise V.vulnificus düşünülmelidir. Diğer
vibriolardan farklı olarak laktoz pozitiftir . Yara enfeksiyonları
oldukça ağrılı ve büllerle karakterizedir. Tetrasiklin veya
seftazidim verilir.
62. Aşağıdaki bakterilerden hangisinin yaptığı üriner
enfeksiyon, magnezyum amonyum fosfat taşına neden olur?
A) Proteus mirabilis
B) Escherichia coli
C) Chlamydia trochomatis
D) Staphylococcus saprophyticus
E) Klebsiella pneumoniae
Cevap A
Proteus karakteristik özelliği aşırı derecede hareketli
olamasıdır. Besiyeri yüzeyinde buğu şeklinde ve dalagalar
yaparak ürer. Buna sıvanma (buhar, buğu) hareketi denir.
Ürediklerinde kötü kokuları çıkarırlar. Laktoz negatif ve
H2S pozitiftir. Ürettikleri fenil alanin deaminaz (+) enzimiyle
fenil alanini parçalarlar. Proteus vulgaris antibiyotiklere
daha dirençlidir ve indol pozitiftir. Üreyi parçalayıp amonyak
oluştururlar. İdrarı alkalileştirerek magnezyum amonyum fosfat
taşına neden olur.
Proteus cinsi bakterilerin O antijeni ile riketsiyalar arasında
antijenik benzerlik vardır.
En sık P. mirabilis (indol negatif proteus) enfeksiyonları
görülür. Proteusların en sık enfeksiyon yaptığı sistem üriner
sistemdir.
63. Endoskopi dezenfeksiyonu için en uygun seçenek
hangisidir?
A) %70 alkol
B) % 5 hipoklorik asid
C) %2 gluteraldehid
D) Benzalkonyum klorür
E) %65 propil alkol
Cevap C
Gluteraldehid uzun zamandan beri pek çok işlemde
yüksek düzey dezenfeksiyon veya soğuk sterilizasyon için
kullanılmaktadır. Endoskop dezenfeksiyonunda da en çok
kullanılan maddedir. Sulu çözeltileri, genelde asidiktir ve
sporisid aktivite için aktive edilmelidir (pH 7.5–8.5 arası çalışır).
Gluteraldehidin çok iyi biyosidal aktivitesi var. Organik
madde varlığında aktiftir ve metal kauçuk, plastik gibi maddeleri
aşındırıcı özellik göstermez. Gluteraldehidin standart temas
sürelerinde atipik mikobakterileri öldürememesi immün baskılı
hastalarda çapraz infeksiyona neden olabilir. Gluteraldehid
proteinleri fikse edip biyofilm oluşumuna neden olabilir.
64. Antikor üretimi sırasında anahtar çevriminden sorumlu
yüzey molekülleri aşağıdakilerden hangisidir?
A) Fas–FasL
B) B7–CD28
C) CD2–LFA3
D) CD40 – CD40L
E) ICAM1 – LFA1
Cevap D
B7–CD28, LFA3–CD2 ve ICAM1–LFA1 birleşmeleri antijen
sunulması sırasında T lenfositlerin aktive edilmesini sağlar.
CD40–CD40L ile anahtar çevriminde görev alır. Anahtar çevrimi
üç şekilde olur. CD40–CD40L anahtarı Ig M’den Ig C ve Ig A’ya ,
11–4 Ig F’ye, IL–5 Ig A’ya çevirir.
65. Actinomyces israeli ilgili ifadelerden hangisi doğru değildir?
A) A. israeli ağızın normal flora üyesidir.
B) Yaptığı hastalık bulaşıcı değildir.
C) Lokal travma ile dokuya invaze olur.
D) Yaptığı nefksiyon sırasında sert ve sarı sulfur granulülarına
neden olur
E) En sık pelvik bölgede aktinomikoz gözlenir.
Cevap E
62 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Ağızın normal flora üyesidir. Aktinomikoz endojen bir
enfeksiyondur. Hastalık bulaşıcı değildir. Actinomyces israeli
aktinomikoz yapar. Diş çekimi gibi lokal travma ile dokuya invaze
olur. Sert ve sarı granulalara neden (sulfur granulü ) olurki pü
içinde sert bir kitle olarak kendini gösterir. Genellikle sinüslerle
seyreden kronik, sinsi seyirli ve ağrısız abselerle seyreder.
Vakaların yarısı boyun ve boğazda meydana gelir.
66. Aşağıdakilerden hangisi ekzotoksinlerin özelliklerinden biri
değildir?
A) Protein yapıdadır
B) Ateş yükselmesine neden olmazlar
C) Isıyla denatüre olurlar.
D) Toksik etkileri güçlüdür
E) Antijenik etkinliği zayıftır.
Cevap E
Ekzotoksin hem gram pozitif hem de Gram negatif
bakterilerden dış ortama serbestçe salınabilen protein yapısında
maddedir. Bilindiği gibi proteinler en iyi antijen olup, bunların
aşıları yapılabilir. Bu aşılara toksoid (anatoksin) denir.
67. Hangisi Hepatit C tedavisinde kullanılan bir antiviraldir?
A) Telepravir
B) Adefovir
C) Tenofovir
D) Lamivudin
E) Entekavir
Cevap A
Heptaitit C tedavisinde interferon, tedavisi kullanılır. Kronik
hepatit gelişenlerde pegileinterferon ve ribavirin kombinasyonu
verilir. Ribavirin guanin nükleozid analoğudur. Klinik bulguları
baskılar ancak viremiye etkisiz olduğu için tek başına
kullanılmaz, peg interferonla kombine edilir. Hemolitik anemi
ve teratojeniteye neden olabilir. Telepravir ve Bocepravir adlı
ilaçlarda HCV tedavisinde kullanılmaya başlanmıştır. Bocepravir
ve Telepravir, Genotip 1 HCV’li kompanse karaciğer hastalığı olan
hastalarda Peg–IFN+Ribavirin’e ek olarak kullanılabilir.
68. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi bir prion tarafından
meydana getirilir?
A) Progresif multifokal lökoensefalopati
B) Hepatit C
C) Progresif rubella panensefaliti
D) SSPE
E) Fatal ailesel insomnia
Cevap E
Progresif multifokal lökoensefalopati etkeni JC virüstür.
AIDS hastalarında PMLE tablosuna neden olur. Hepatit D etkeni
defektif olmakla birlikte virüstür. Progresif rubella panensefaliti
kızamıkçık virüsü ile oluşur. SSPE’nin etkeni Kızamık virüsüdür.
Fatal ailesel insomnia, Creutzfeld–Jacob, Gertman–Strauslar–
Schenker ve Bovin spongioform ensefalit (deli dana hastalığı)
prionlarla oluşur. Prionlar protein yapıda oldukları halde
ısıya ve proteinazlara dayanıklıdır. Antijenik uyarı yapmazlar.
İnflamasyona neden olmazlar ve interferondan etkilenmezler.
69. Aşağıdaki enfeksiyonlardan hangisinin profilaksisinde aşı
ve immünglobulin aynı anda kullanılamaz?
A) Tetanoz
B) HepatitB
C) Kızamıkçık
D) Kuduz
E) Hepatit A
Cevap C
Canlı aşılarda (kızamık, kızamkıkçık, suçiçeği) aşı ve immün
glohülin aynı anda kullanılamaz.
70. Akut hemorajik konjoktivitin en sık etkeni hangisidir?
A) Enterovirüs tip 70
B) Adenovirüs
C) Rinovirüs
D) Coronavirüs
E) Coxackie A virüs
Cevap A
Akut hemorajik konjoktivitin en sık etkeni Enterovirüs
tip 70’tir. Enterovirüs tip 70’in de en sık yaptığı hastalık akut
hemorajik konjoktivittir.
63DENEME SINAVI – 47
71. Bir DNA virüsü olduğu halde replikasyon esnasında DNA:
RNA hibridi oluşturan virüs aşağıdakilerden hangisidir?
A) Adenovirüs
B) Kuduz virüsü
C) HIV
D) HBV
E) Çicek
Cevap D
HBV ve HIV reverse transkriptaza sahip 2 virüstür. HBV DNA’lı
Retrovirüsler RNA’lıdır. Retrovirüsler RNA’dan DNA sentezletirler
ve bu DNA konak hücrenin DNA’sına entegre olur. Daha sonra bu
DNA’dan RNA sentezlenir.
72. Hangisi larvanın cildi delmesi ile bulaşmaz?
A) Necator americanus
B) Ancylostoma duodenale
C) Strongyloides stercoralis
D) Schistosoma haematobium
E) Dranculum medinensis
Cevap E
Larvaları cildi delerek bulaşan üç helmint vardır.
Strongyloides ve Kancalı kurtların (Ancylostoma ve Necator)
filariform larvaları, Schistosoma’nın ise serkaryaları cildi delerek
bulaşır.
73. IG A eksikliği olanlarda sıklığı artan parazitoz hangisidir?
A) Schistosoma
B) Giardia
C) Entamoeba
D) Ascaris
E) Enterobius
Cevap B
Giardia intestinalis kist formuyla bulaşır. Bar–saklarda
trofozoide dönüşerek hastalık yapar. Duodenum divertikolozisinde
ve Ig A eksikliğinde relapslar sık görülür. Tanı sulu dışkıda
trofozoid, katı dışkıda kistin görülmesiyle konur.
74. Sadece deriyi tutan ve hipopigmente lezyonlara neden olan,
parenteral lipid verilenlerde ise IV kataterden bulaşarak
sepsis yapabilen mantar aşağıdakilerden hangisidir?
A) Candida albicans
B) Microsporum canis
C) Sporothrix schenkii
D) Malessezia furfur
E) Aspergillus fumigatus
Cevap D
M. furfur Tinea versicolor etkenidir. Zorunlu lipofilik bir
mantardır. Parenteral lipid verilenlerde sepsis nedeni olabilir.
75. Sub–kutan yerleşerek eritemli ağrısız nodüler lezyonlar
yapan, puro şeklinde mayaları çevreleyen dokuların
büzüşmesi ile eozinofilik asteroid cisimcik oluşturan mantar
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Histoplasma capsulatum
B) Coccidioides immitis
C) Cryptococcus neoformans
D) Sporothrix schenkii
E) Trichophyton tonsurans
Cevap D
Sporothrix schenkii travma ile bulaşan dimorfik bir mantardır.
Deri altında ağrısız eritemli ağrısız nodüler lezyonlar görülür.
Asteroid cisimciklere neden olur. Tedavide oral Kİ damla ve
itrakonazol kullanılır.
76. B lenfositleri çoğaltan ve Ig E üretimini artırarak Tip 1
aşırı duyarlılığa eğilimi artıran sitokin aşağıdakilerden
hangisidir?
A) IL–2
B) IL–3
C) IL–4
D) IL–6
E) IL–8
Cevap C
IL–4 T
Il 4 Th2 lenfositler tarafından salınarak B lenfositlerin
çoğalmasını sağlar (BCCF). IL–4 Ig E üretimini de artırarak Tip 1
aşırı duyarlılığa katkıda bulunur.
64 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
77. Aşağıdakilerden hangisi myelinin anormal sentezi veya
turnoverinin bozuk olduğu kaltsal lökodistrofilerden birisi
değildir?
A) Metakromatik lökodistrofi
B) Krabbe hastalığı
C) Adrenolökodistrofi
D) Canavan Hastalığı
E) Guillain– Barre sendromu
Cevap E
LOKODİSTROFİLER:
Lökodistrofiler intrensek bir defektin miyelin oluşumunu
veya devamlılığını engellemesi ile karakterize bir grup kalıtsal
hastalıktır. Bebek ve çocukların hastalığıdır.
SSS ve periferik sinirler de tutulur. Beyinde simetrik olarak
miyelin kaybı olur. Sıklıkla spinal kord da tutulmuştur. Beyin
genellikle atrofiktir. Beyaz cevher etkilenmiştir.
Cuillain– Barre sendromu edinseldir, patogenezinde tüm
perferik sinir sisteminde inflamasyon ve demiyelinizasyon
bulunur.
LÖKODİSTROFİLER
Hastalık Genetik
geçiş
Metabolik bozukluk
Metakromatik
lökodistrofi
O. Resesif Aril Sülfataz A eksikliği
Krabbe hastalığı O.Resesif Galaktoserebrozit p
galaktozidaz eksikliği
Adrenoloködistrofi X’e bağlı ve
O.Resesif
Peroksizomal defekt (çok
uzun zincirli yağ asitleri
parçalanamaz)
Canavarı Hastalığı OR Aspartoacylaz aktivitesinde
defekt vardır.
78. Makroskopik olarak iyi sınırlı, solid veya papiller yapılar
yapan; mikroskopik olarak gland benzeri yapılar ve yüzeyel
damarlar çevresinde pseudorozetler oluşturan
santral sinir sistemi tümörü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ependimom
B) Menengiom
C) Oligodendrogliom
D) Metastaz
E) Astrositom
Cevap A
Ependimomlar 10 yaş öncesi sık görülürler ve en sık 4.
ventrikül duvarından gelişirler.
Orta yaşta omuriliğin en sık tümörüdür ve omurilik orta
kısımlarında sık olurlar.
Ependimal rozetler ve bleferoblast yapıları, pseudo
rozetler sık görülür. BOS ile yayılırlar. Ventriküllerden gelişen
ependimomlar ventrikülün tıkanmasına bağlı olarak BOS akışını
engelleyerek progresif hidrosefali ve ölüme neden olurlar.
Ortalama survi 4 yıldır.
79. Aşağıdakilerden hangisinde malign melanom gelişme riski
en yüksektir?
A) Displastik Nevüs
B) Spitiz Nevüs
C) Mavi nevüs
D) Junctional Nevüs
E) İntradermal Nevüs
Cevap A
Displastik nevüs malign melanoma dönüşebilir. Ailevi geçiş
(otozomal dominant) gösterir. Clarck nevüsü olarak da bilinir.
80. Benign prostat hiperplazisinde asinüslerin lümeninde
oluşan eozinofilik yapı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kalkosferit
B) Reinke kristalloidleri
C) Corpora amylacea
D) Call–Exner cisimleri
E) Schiller–Duval cisimleri
Cevap C
Corpora amilacea Benign prostat hiperplazisinde asinüslerin
lümeninde oluşan eozinofilik yapıdır. Ayrıca yaşlanmış
astrositlerin stoplazmasında da izlenebilir.
81. Siroz tanısı için aşağıdaki histopatolojik değişikliklerden
hangisinin izlenmesi şart değildir?
A) Rejeneratif nodüller
B) Fibrozis
C) Parankimal nodul
D) Fibrozis ile çevrili parankimal nodüller
E) Hepatositlerde yağlanma
Cevap E
65DENEME SINAVI – 47
Parenkimal Nodüller: Rejeneratif proliferasyon gösteren
hepatositlerin oluşturduğu parenkimatöz nodüler yapılar ve bu
nodüllerin çepeçevre fibroz doku ile çevrilmesi sirozun en kesin
bulgusudur. Hapatositlerde yağlanma nonspesifik reversibl bir
durumdur.
82. Aşağıdakilerden hangisi hamartomatöz bir poliptir?
A) Tübüler adenoma
B) Villoz adenoma
C) Jüvenil polip
D) Tubulovillöz adenoma
E) Psödopolip
Cevap C
Juvenil polipler hamartomatöz nonneoplastik poliplerdir.
Çocuklarda olurlar, saplıdırlar, sapları etrafında torsiyone olup
otoamputasyon sonucu defakasyonla dışarı çıkıp yeryüzünü ve
gün ışığını görebilirler.
Juvenil polipozis sendromu OD geçişli GIS da 50–100 adet
jüvenil polip olan, adenom ve adenokarsinom riski yüksek olan
bir durumdur.
TGFB sinyal yolunu kodlayan SMAD4/DPC4 mutasyonu vardır.
83. Kronik piyelonefrit olgularında gelişen böbrek tubül epitel
hücrelerinde ağır atrofi ve lümenlerinde hematoksilen eosin
boyası ile pembe renkte madde birikimiyle oluşan tipik
morfolojik bulgu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Amiloidoz
B) Glomerüloskleroz
C) Pyelonefroz
D) Tiroidizasyon
E) Hidronefroz
Cevap D
Kronik pyelonefrit (KPN) ve reflü nefropatisi: Belirgin
interstisyel inflamasyon ve skar oluşumu ve pelvikalisyel
sistemde gross deformite gelişimi ile giden bir renal parankim
hastalığıdır. Kronik böbrek yetmezliğinin sık rastlanan bir
nedenidir. Kronik pyelonefritin klasik iki formu vardır:
1.Kronik obstruktif pyelonefrit: Obstrüksiyon total
parankimal atrofi ve tekrarlayan enfeksiyon ataklarına neden
olur. Makroskobik olarak böbrek parankimi incelmiş ve tüm
böbrek korteksi etkilenmiştir.
2. Reflü nefropati: Çocukta konjenital vezikoüreteral reflü ve
buna eklenen üriner trakt enfeksiyonu ile oluşur. Erken çocukluk
çağının hastalığıdır. Makroskobik olarak böbrek parankiminin
sadece üst ve alt kutupları ağır olarak etkilenmiştir.
KPN’de bilateral böbrek tutulumu izlenen vakalarda dahi
her iki böbrek simetrik olarak tutulmaz. Bu asimetrik skarlaşma,
makroskopik olarak kronik pyelonefrit’i, benign nefroskleroz
ve kronik glomerülonefritin simetrik kontraksiyonundan ayırt
etmemizde yardımcı olur.
Mikroskopik değişiklikler nonspesifiktir:
• Düzensiz interstisyel fibrozis ve inflamasyon (lenfosit,
plazmosit, nadir nötrofil)
• Epitelleri atrofik ve dilate tubüller izlenir. Çoğu
genişlemiş tubül pembe–mavi kolloid benzeri bir madde
ile doludur (tiroidizasyon)
• Kaliks duvarını ve mukozasını tutan kronik inflamasyon
ve fibrozis
• Hipertansiyonla sıkı ilişki nedeniyle hiyalin yada
proliferatif arterioloskleroz ile karakterize vasküler
değişiklikler
• Glomerüllerde fokal glemorüloskleroza benzer görünüm
izlenir.
84. Dokuz yaşında bir kız çocukta femur diyafizinde 12 cm çaplı
düzensiz sınırlı kitle saptanıyor. Radyolojik olarak tümör
çevresinde reaktif kemik yapımı saptanıyor. Hasta son 6 aydır
ateşi olduğunu söylüyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ewing sarkomu
B) Osteomiyelit
C) Dev hücreli tümör
D) Osteosarkom
E) Kondrosarkom
Cevap A
Ewing sarkomu; Çocukluk çağı ve adelosanda (sıklıkla 2. on
yılda) kemik ve yumuşak dokularda undiferansiye mezankimal
hücrelerden kaynaklanan, primitif malign neoplazmdır (küçük
yuvarlak hücreli tümörlerdendir).
Ewing sarkomu ve primitif nöroektodermal tümör (PNET) de
aynı kromozomal translokasyonunun varlığı tipiktir t (11;22).
En sık izlenen bölgeler femur, tibia ve pelvistir. Tümör sıklıkla
diyafizin medüller kavitesinden çıkar ve ekspansif genişler.
Tümör sıklıkla medüller kaviteyi genişletir bu esnada çevresinde
lameller reaktif kemik yapımı söz konusudur, bu tipik “soğan zarı
görünümünü” yapar, (radyografide Brodi absesine benzer)
Tümör küçük, primitif, üniform hücre topluluklarından oluşur.
66 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Sitoplazmaları çok azdır, fakat sitoplazmalarında PAS + glikojen
bulunuşu bu tümör için tipiktir.
Klinikte, klasik olarak ağrı ile gelirler ve sıklıkla lokal
inflamasyon tümöre eşlik eder. Ateş sıklıkla bulunur ve uzun
sürelidir, inflamasyona bağlıdır. Ewing klinikte uzun süreli ateş
hikayesinin bulunması ve brodi absesine benzer radyografi
bulguları nedeniyle sıklıkla osteomiyelit ile karışır.
85. Crohn hastalığının özellikleri arasında yer almayan
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Lezyonlar tüm GIS’de bulunabilir
B) GIS dışı organlarda etkilenebilir
C) Granulomlar patognomiktir
D) Viral partiküller izlenebilir
E) Fistül ve fissür karakterisiktir
Cevap D
CROHN HASTALIĞI
Gastrointestinal tutulumun baskın olduğu sistemik bir
hastalıkdır. Üveit, irit, sakroileit, gezici poliartrit, eritema
nodozum, hepatik perikolanjit, sklerozan kolanjit, üreterlerde
inflamasyon sonucu renal tutulum (nefrolitiazis, üriner
enfeksiyonlar) görülebilir. Asya ve Afrika’da nadir ; batılı
ülkelerde sıktır. Her yaşta göülsede 2.–3. dekatlarda sıktır. F>M
Beyazlarda 2 kat fazla, musevilerde 3–5 kat fazladır. 5–6. on yılda
hafif bir ikinci pik yapar.
Yalnız İB tutulumu %40, İB–kolon %30, yalnız kolon
tutulumu %30 dur. Yalnızca kolonu tuttuğu %30 olguda kolitis
ülseroza ile ayırımının yapılması gerekir. Oral mukozadan anüsde
dahil, tüm sindirim sistemini tutabilir.
Özellikleri :
1. Mukoza hasarına yol açan tam kat barsak tutulumu
genellikle iyi sınırlıdır.
2. %40–60 olguda nonkazeifiye granulomlar vardır.
3. Fistül oluşturan fissürler mevcuttur.
4. Seroza granüler, gri renkte olup mezenterik yağ barsağı
sarmıştır.
Mukoza kıvrımları arasında oluşan fissürler serozaya dek
uzanabilir ve yapışıklıklara yol açar. Fistül ve sinüs oluşturabilir.
En sık barsak ansları arasında fistül oluşur. Cilde, komşu organa
veya kör bir boşluğa açılarak lokalize apse yapabilir. Mikroskobik
incelemede inflamasyon, kript apseleri, ülserasyon, kronik
mukoza hasarı (distorsiyon, atrofi, gastrik metaplazi) görülür.
Granülomların yokluğu Crohn’u ekarte ettirmez. Muskularis
mukoza ve propria kalınlaşmıştır. Tüm katlarda fibrozis görülür.
Uzun süreli hastalarda epitel hücrelerinde displazi önemlidir.
Özellikle kolonda 5–6 kat artmış karsinom riski vardır.
86. Fibrokistik hastalıklarda görülmeyen histolojik değişiklik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Stromal proliferasyon
B) Küçük duktuslarda proliferasyon
C) Akut inflamasyon
D) Epitel proliferasyonu
E) Duktus dilatasyonu
Cevap C
FİBROKİSTİK DEĞİŞİKLİKLER
Baskın meme sorunudur. Palpe edilebilen kitleler
oluştururlar. Üçe ayrılmışlardır;
1. Epitel hiperplazisi içermeyen kistler ve fibrozis
2. Epitel hiperplazisinin eşlik ettiği kistler ve fibrozis
3. Sklerozan adenozis
4. Duktuslarda genişleme, kist oluşumu ile birlikte fibröz
stromada artış
Morfoloji
Memedeki kistler multifokal ve bilateraldir. Kistler seröz,
bulanık bir sıvı ile doludurlar. Kistler sıklıkla apokrin metaplazi
denilen geniş, granüler asidofilik sitoplazmalı, küçük, koyu
kromatik nükleuslu hücrelerle döşelidir, bu daima benigndir.
Kistleri saran stroma, basıya uğramış fibröz dokudur ve burada
lenfosit infiltrasyonu yaygındır.
87. Testis tümörlerinde alfa–fetoprotein aşağıdakilerin
hangisinden köken alır?
A) Yolk sac tümörü
B) Koryokarsinom
C) Seminom
D) Leydig hücreli tümör
E) Sertoli hücreli tümör
Cevap A
Yolk sac alfa protein, koryokarsinom hCG pozitifliği ile
karakterizedir. Embriyonel karsinomda her iki madde de pozitif
olarak izlenir.
Yolk sac tümörü 3 yaşın altında en sık rastlanan testis
tümörüdür. α–FP salgılayabilir. AFP ve α–1–antitripsin ile pozitif
eizinofilik hyalin globüller bulunur. Schiller Duval cisimleri
içerirler.
67DENEME SINAVI – 47
88. Hücre yaralanmasında önemli rol oynayan reaktif oksijen
ürünlerinin ortamdan uzaklaştırılmasında aşağıdakilerden
hangisi görev alır?
A) Katalaz
B) Fosfolipaz A2
C) Laktat dehidrogenaz
D) Kaspaz
E) Telomeraz
Cevap A
Antioksidan Maddeler, hücre hasarına neden olan serbest
radikal oluşumunu baskılayan, oluşan serbest radikalleri inaktive
ve hücresel hasarlarını nötralize eden moleküller ve enzimlerdir.
Hücre içi Antioksidan Moleküller
Vitaminler (E, A ve C vitamini)
Sitoplazmadaki sistein ve glutatyon
Eser element olarak selenyum
Demir ve bakır gibi metallerin katabolizması esnasında
oluşan reaktif oksidatif hasarı etkisiz hale getirenler: Transferrin,
ferritin, laktoferrin ve serruloplazmin gibi enzimler antioksidan
etkilidir.
Hücre içi Antioksidan Enzimler
a. Superoksid dismutaz (SOD)
Superoksid radikalini dismutasyona uğratarak detoksifiye
eder. Organizmada substrat olarak serbest radikal kullanan tek
enzim SOD’dır .
b. Katalaz
Yüksek konsantrasyonda oluşan hidrojen peroksidin
detoksifikasyonunu sağlar.
c. Glutatyon peroksidaz
Düşük konsantrasyonda oluşan hidrojen peroksidin
detoksifikasyonunu sağlar. Glutatyon peroksidaz, aktif bölgesinde
4 tane selenyum içerir. Hücre zarı lipidlerini ve hemoglobini lipid
peroksidasyonunun zararlı etkilerinden korur.
d. Glutatyon redüktaz
NADPH bağımlı bir enzim olup okside glutatyonun
redüksiyonunu sağlar.
89. Endometriyumda menstrüel siklus kanaması öncesinde,
hücrelerde görülen patolojik değişiklik aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Apoptozis
B) Heterofagositoz
C) Atrofi
D) Koagülasyon nekrozu
E) Likefaksiyon nekrozu
Cevap A
Apopitoz, hücre ölümünün nekroz dışındaki nedenidir.
Fizyolojik ve patolojik süreçlerde
oluşabilir.
a. Embriyogenez sırasında implantasyon, organogenez
ve gelişimsel involüsyon olaylarında izlenen
programlanmış hücre ölümü.
b. Erişkinlerde hormonal uyarı azalması ile oluşabilir
(Endometriumun menstrüel siklusu, emzirme sonrası
meme ve kastrasyon sonrası prostat atrofisi).
c. Prolifere hücre popülasyonlarından hücre ayıklanması
(Barsak kriptleri).
d. Tümör hücrelerinin ölümü (sıklıkla tümör regresyonu
sürecinde).
e. Akut inflamasyon sürecinde nötrofillerin ölümü,
immün sistem hücrelerinin ölümü, timusda otoreaktif T
hücrelerinin ölümü ve foliküllerde B hücrelerinin ölümü.
f. Virüs ile enfekte olmuş veya neoplastik değişime uğramış
hücrelerin sitotoksik T hücreleri tarafından apopitoz
ile öldürülmesi. (viral hepatitde oluşan Councilman
cisimleri).
g. Düşük dozda ısı, radyasyon, sitotoksik ilaçlar ve hipoksi
gibi farklı etkenler etkisi ile gerçekleşen hücre ölümü
apopitoz ile gerçekleşirken; yüksek dozda hücre ölümü
ise nekroz ile gerçekleşir.
Apopitozda üç ayrı mekanizma işlemektedir. Bir yandan
endonükleazlar ile kromatin parçalanırken diğer yandan sitozolik
proteazlar sitoplazmayı bozmakta ve aynı zamanda hücre iskeleti
yıkılmaktadır.
68 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
90. Granulamatöz inflamasyon gelişiminde CD4 T lenfositinin
TH 1 yönünde diferansiasyonu için özellikle makrofajlar
tarafından salınan sitokin aşağıdakilerden hangisidir?
A) IL 2
B) IL 4
C) IL 5
D) IL 8
E) IL 12
Cevap E
Granulamatöz İnflamasyonda, antijen ile karşılaşılan
bölgede antijeni fagosite eden ve CD4 (+) T lenfosite sunan
makrofaj IL–12 ile CD4 (+) T lenfositini uyarır. Bu uyarı CD4
(+) T lenfositinin TH 1 yönünde diferansiasyonunu sağlar. TH 1
yönünde diferansiye olan CD4 T lenfositi tarafından salınan IFNγ
etkisi ile kandan olay yerine geçen makrofajlar öldürülemeyen
veya yok edilemeyen antijeni olay yerinde sınırlandırmak için
antijeni çevreler. Zamanla granülom biçimlenir ve makrofajlar
sıkışarak epiteloid görünüm alırlar.
Granülom oluşumu esnasında IL–4 ve IFNγ yardımı ile
makrofajlar birleşerek makrofajlardan dev hücre oluşumunu
sağlarlar (tüberkülozda izlenen Langhans dev hücreleri gibi).
Granülomatöz inflamasyon daima kronik inflamasyonun bir
tipi ve farklı bir paternidir.
Granülomların çevresi pek çok durumda lenfositlerle
çevrilidir. Sarkoidoz ve berilyozis granülomlarında ise
çevrelerinde lenfositik hücre azdır. Buna çıplak granülom adı
verilir.
91. Özellikle karsinomlarda, stromal dokuda izlenen yoğun
fibrozisden sorumlu temel sitokin aşağıdakilerden
hangisidir?
A) İnterlökin–3
B) İnterlökin–6
C) TNF
D) TGF–β
E) PDGF
Cevap D
Özellikle karsinomlarda ve bazı lenfomalarda, stomada
izlenen yoğun fibrozisden sorumlu temel sitokin TGF–β’dır.
92. AIDS hastalarında santral sinir sisteminde mikroglialarda
yaygın HIV virüs varlığıyla karakterli nörolojik bulgu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Progresif multifokal lökoensefalopati
B) AIDS demans kompleks
C) Menenjit
D) Vakuoler myelopati
E) Meningoensefalit
Cevap B
HIV/AIDS’de santral sinir sistemi tutulumu %10 olguda ilk
klinik bulgudur. Lenfositik menenjit tanı anında bulunabilir. Fokal
ve generalize bulgular görülebilirse de sıklıkla asemptomatiktir.
• AIDS demans kompleks (en sık nörolojik bulgu):
Mikroglialarda yaygın HIV virüs varlığıdır.
• Progresif multifokal lökoensefalopati: Polyoma virus
oligodendrositleri enfekte ederek demyelinizan hastalık
tablosu oluşturur.
• Vakuoler myelopati (medulla spinalis tutulumu)
• Nöropati
• Meningoensefalit
• Menenjit
93. On dokuz yaşında bir erkek hastada multiple deri skuamöz
hücreli karsinomları ve endonükleaz gen defekti saptanıyor.
Bu duruma neden olabilecek en olası ailesel geçişli kanser
sendromu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Xeroderma Pigmentozum
B) Herediter Nonpolipozis Kolon Karsinomu (HNPCC)
Sendromu
C) Bloom Sendromu
D) Ataksi Telenjektazi
E) Fankoni Aplastik Anemisi
Cevap A
Xeroderma pigmentosum, otozomal resesif kalıtılan DNA
tamir defektidir. UV ışını, DNA da timinler arasında çapraz bağlar
yaparak timin–timin dimerleri oluşturur.
DNA tamirinde önce endonüklezlar, nukleotid eksizyonu
yaparlar. Ardından DNA polimeraz bu bölgeyi yeniden sentezler.
En sonunda ise ligaz birleştirme işlemini yapar. Xeroderma
pigmentosum hastalarında endonükleaz aktivitesi defektlidir.
En sık görülen deri kanseri SCCdir. Genç yaşta multiple SCC
durumunda, XP düşünülmelidir.
69DENEME SINAVI – 47
94. Aynı damar üzerinde veya farklı damarlarda, aynı anda
farklı evrelerde vaskülit tablosu gösterebilen hastalık
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hipersensitivite vasküliti
B) Wegener granülomatozu
C) Temporal arterit
D) Takayasu arteriti
E) Poliarteritis nodoza
Cevap E
Poliarteritis Nodosa (PAN), orta boy ve küçük arterlerin,
atlamalı, transmural tutulumu ve akut nekrotizan inflamasyonu
ile karakterize sistemik kronik bir vaskülittir. Sıklıkla orta yaşlı
erişkinlerin hastalığıdır.
Herhangi bir organ ya da dokuyu tutabilir, fakat akciğeri ve
aortadan çıkan damarları özellikle tutmaz. PAN en sık böbreği
(renal arter dallarını) tutar, sonrasında kalp, karaciğer, sindirim
sistemi, pankreas, testis, iskelet kası, sinir sistemi ve deriyi
tutabilir.
Tutulum, rastgele dağılımlı ve atlamalıdır; hasar öncelikle
bifurkasyon bölgelerinde izlenir. Etkilenen damarda fibrinoid
nekroz gelişimi ardından gelişen onarım sürecinde lümendeki
kanın basıncı ile anevrizmal dilatasyonlar; onarım dokusunun
yoğun fibrozise dönmesi ile damarda nodülarite ve obstrüksiyon
gelişir.
Aynı noktada ya da damarın farklı seviyelerinde yıllar
içinde sürekli tekrarlayan ataklar sonrası lümenin daralması
dokularda infarktüs gelişimi ile sonuçlanır. PAN’ın karakteristik
görünümü, aynı ya da farklı damarlar üzerinde lezyonların
farklı dönemlerinin bir arada bulunuşudur. PAN granülomatöz
bir vaskülit değildir.
Özellikle renal tutulum önemlidir; çünkü PAN olgularında
majör ölüm nedeni böbrek tutulumudur. PAN renal arter
dallarını tuttuğunda tekrarlayan fibrinoid nekroz atakları ve
bunların iyileşmesi ile fibrozis gelişimi ve lümende daralmaya
neden olur. Zaman içinde renal arter dallarında yaygın daralma
sonucu renal iskemi ve renin– anjiotensin sisteminin devreye
girmesi ile hipertansiyon gelişimi izlenir. PAN olgusunda
hipertansiyonun varlığı hastalığın böbreği tuttuğu ve kötü
prognozlu olacağı anlamına gelir.
PAN olgularının yaklaşık %30’unda serumda HBV antijeni
bulunur
95. Son 6 aydır ortalama kan basıncı 220/130 mmHg olarak
saptanan 32 yaşındaki erkek hastanın arteriol duvarında
izlenebilecek histopatolojik bulgu aşağıdakilerden hangisi
ile uyumludur?
A) Mediada lipohiyalinozis
B) İntimada lipit birikimi
C) Hiperplastik arterioloskleroz
D) Rekanalize trombüs
E) Duvarda amiloid birikimi
Cevap C
Hastanın malign hipertansiyonu vardır. Malign
hipertansiyonda özellikle böbrek arteriollerinin duvarında
“soğan–zarı” benzeri konsantrik laminer fibröz kalınlaşma ve
arteriol lümeninde daralma (tıkanma) görülür.
Damar düz kas hücrelerinde hipertrofi, hiperplazi; bazal
membranda kalınlaşma ve reduplikasyon mevcuttur. Sıklıkla
bu konsantrik hiperplastik değişiklik ile birlikte arter duvarında
fibrinoid depozit ve nekroz görülür. Bu nedenle nekrotizan
hiperplastik arterioloskleroz ismi de verilir.
Böbrekte kortikal yüzeyde kanama odakları, geç dönemlerde
fibrozis ve kontraktür belirgindir (malign nefrosklerozis).
96. Elli iki yaşında bir erkek hastada splenomegali ve pansitopeni
saptanıyor. Kemik iliği biyopsisinde şeffaf sitoplazmalı, oval–
yuvarlak çekirdekli neoplastik lenfoid hücreler belirleniyor.
İmmünhistokimyasal incelemede neoplastik hücreler CD20 ve
TRAP pozitif sonuç veriyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mantle hücreli lenfoma
B) Saçlı hücreli (hairy cell) lösemi
C) B hücreli prolenfositik lösemi
D) Foliküler lenfoma
E) B hücreli kronik lenfositik lösemi
Cevap B
Saçlı hücreli (Hairy cell) lösemi (HCL), KLL’nin kötü
prognozlu bir alt tipidir (düşük grade’li kronik B hücreli lösemi).
Lösemik hücrelerin ince, saç benzeri sitoplazmik uzantıları
bulunur. Bu nedenle saçak ya da saçsı hücreli lösemi olarak
adladırılırlar. HCL olgularında kandaki neoplastik hücrelerde
tartarata dirençli asit fosfatazın (TRAP) saptanması kolay ve
oldukça karakteristiktir. Bu nedenle tanıda hemen daima TRAP
pozitifliği kullanılır.
Sıklıkla yaşlı erkeklerin hastalığıdır ve klinik bulgular
70 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
neoplastik hücrelerin kemik iliği ve dalak infiltrasyonunun
sonucudur. Splenomegali sıklıkla masiftir ve muayenede
saptanan tek anormal bulgu olabilir (en sık fizik muayene
bulgusu). Hipersplenizm bulguları olguların yarıdan fazlasında
saptanır, bu etki hastada zaman içinde gelişen pansitopeni
tablosuna yardımcıdır.
HCL tipik olarak dalakta kırmızı pulpayı tutar. Neoplastik
hücrelerin kemik iliği infiltrasyonu ve hastalarda genellikle tanı
anında da saptanan kemik iliği fibrozisinin gelişmesinin sonucu
olarak pansitopeni gelişir. Miyelofibrozis nedeniyle kemik iliği
aspirasyonu kurudur (Dry tap). Hepatomegali ve lenfadenomegali
daha az sıklıkta izlenir. Survey yaklaşık tanı sonrası 4 yıldır.
Pansitopeni ve buna bağlı gelişen enfeksiyonlar major ölüm
nedenidir.
97. Aşağıdakilerden hangisi küçük hücreli akciğer
karsinomlarının özelliklerinden biri değildir?
A) Yüksek mitotik aktivite
B) Nöroendokrin hücre morfolojisi
C) Yaygın müsin sekresyonu
D) Nekroz görülmesi
E) Küçük yuvarlak mavi hücreli tümör olması
Cevap A
Küçük hücreli akciğer karsinomları lenfositlere benzeyen,
küçük yuvarlak mavi hücrelerden oluşan tümörlerdir.
Yüksek mitotik aktiviteye sahip (>10/2 mm2) tümörler olup,
Ki67 proliferasyon indeksleri de bununla doğru orantılı
olarak yüksektir (%50-100). Hücreler tuz-biber nükleuslara
sahip olup nöroendokrin morfoloji göstermektedirler ve
kromogranin, sinaptofizin gibi nöroendokrin belirteçlerle de
boyanırlar. Hızlı büyüyen, yüksek mitoz oranına sahip tümör
olduklarından nekroz görülmektedir. Müsin sekresyonu
ise adenokarsinomların tipik özelliği olup bu tümörlerde
görülmemektedir.
98. Aşağıdakilerden hangisi Di George sendromunun
komponentlerinden biri değildir?
A) Timik hipoplazi
B) Fasial dismorfizm
C) Fallot tetralojisi
D) Hipogammaglobulinemi
E) Hipokalsemik tetani
Cevap D
Di George sendromu, gestasyonun 8. haftasından önce 3. ve
4. farengial yarık gelişimindeki hasar sonucu gelişen, multiorgan
tutulumlu kongenital, non–familyal bir hastalıktır. Olguların
%90’ında 22q11 delesyonu saptanır.
Başlıca bulgular:
• Timik hipoplazi veya aplazi: T hücre yetersizliği ve
hücresel immünitenin kaybına neden olur.
• B ve plazma hücreleri ayrıca lg seviyeleri genellikle
normaldir.
• Paratiroid hipoplazisi: Anormal Ca++ regülasyonu ve
hipokalsemik tetani.
• Kalp ve büyük damarlarda kongenital defekt (prognozu
belirler).
• Dismorfik yüz
99. Tiyazid diüretikler için aşağıdaki ifadelerden hangisi doğru
değildir?
A) Distal tübüle etki gösterirler
B) Nefrojenik Diyabetes İnsipidus tedavisinde öncelikle tercih
edilirler
C) Esansiyel hipertansiyon tedavisinde ilk seçenek
diüretiklerdir
D) Osteoprozu ve hipertansiyonu olan hastalarda öncelikle
tercih edilirler
E) İndapamid hipokalsemiye neden olan tiyazid benzeri
diüretiktir
Cevap E
Tiyazid diüretikler; özellikle hiperkalsemi yapmaları ve
endikasyonları ile her zaman soru değeri taşır!...Bu yüzden
osteoporozu ve hipertansiyonu hastalarda öncelikle tercih
edilmelidir.
TİAZİD TÜREVLERİ DİÜRETİKLER
Tiyazid Diüretiklerin Etki Mekanizmaları
Sülfonamid türevi olan tiyazid diüretikler; Distal tübülde
Na/Cl simportunu inhibe ederek etki gösterirler. Ayrıca distal
tübülden kalsiyum reabsorbisyonunu artırarak plazmada
hiperkalsemi, idrarsa ise hipokalsüriye yol açarlar.
Endikasyonları
Esansiyel hipertansiyon tedavisinde ilk tercih edilmesi gereken
diüretik; tiyazid diüretiklerdir.
Nefrojenik diabetes insipidus tedavisinde kullanılırlar.
Burada GFR’yi düşürmeleri ve distal tübülden Na emilimi
engellemeleri sonucu aldosteronun etki gösterdiği nefron
segmentine daha fazla Na gelmesine yol açmaları bunun sonucu
71DENEME SINAVI – 47
olarak ta rebound hiperaldosteronizme yol açmaları sorumlu
tutulmaktadır. Çünkü aldosteron Na ile birlikte Su reabsorbisyonu
gerçekleşmekte böylece idrar çıkışı azalmaktadır.
Lityuma bağlı gelişen nefrojenik diabetes insipidus
tedavisinde K tutucu diüretiklerden amilorid kullanılır. Çünkü
tiyazid diüretikler terapötik indeksi dar bir ilaç olan lityumun
plazma düzeyini belirgin yükseltir.
İdrarda hipokalsüriye yol açtığı için; İdiopatik kalsiüri ve Ca
taslarının tedavisinde kullanılır.
GFR 30 ml/dk altında etkili değillerdir.
Yan etkileri; Hiponatremi, hiperkalsemi,ereksiyon güçlüğü,
akut kolesistit ve pankreatit
Indapamid
Subdiüretik dozlarda vazodilatasyon yaparak kan basıncını
düşürür. Diüretik dozlarda gelişen olumsuz metabolik yan
etkileri yoktur. Nötral metabolik yan etkileri vardır.İndapamid te
hiperkalsemiye neden olur!..
Metolazon
GFR 30 ml/dk altında etkili olan tiyazid türevidir.
Tiyazid diüretiklerin yan etkileri
Hiperkalsemi ve bunun sonucu olarak akut kolesistit
Hipokalemi, hiponatremi
Hiperürisemi
Hiperglisemi
Hiperlipidemi
Erektil disfonksiyon (Tiyazid diüretikler diğer
antihipertansiflere göre daha fazla impotansa neden olur)
100. Kalp yetersizliği tedavisinde kullanılan aşağıdaki
ilaçlardan hangisinin pozitif inotrop özelliğinin yanısıra
lusitropik (miyokardı gevşetici ) özelliği de vardır?
A) Digoksin
B) Dijitoksin
C) Dopamin
D) İstaroksim
E) Levosimendan
Cevap D
Çok şık bir soruyla; Katzung 2015 bombalarından olan
İstaroksim’ in son derece soru değeri taşıyan farmakolojik
özelliği sorgulanmıştır!...
Kaşla göz arasında lusitropik etkinin myokardı gevşetici
etki anlamına geldiğinide öğrenmiş oldunuz!....
İstaroksim; Kalp yetersizliği tedavisinde intravenöz
kullanılmaya başlanan; yeni Na–K ATP az inhibitörüdür. Yapısal
olarak dijital glikozidlerinden farklıdır. Kalp yetersizliğinde
kullanılan diğer pozitif inotrop ilaçlardan farklı olarak; Pozitif
inotropik etkisinin yanısıra lusitropik (Myokardı gevşetici ) etkisi
de vardır.
101. Labetolol için aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
A) Alfa–1 adrenejik reseptörlerin agonistidir
B) Feokromasitoma tedavisinde kan basıncını yükseltir
C) Hipertansif kriz tedavisinde kullanılır
D) Kardiyoselektif beta adrenerjik reseptör blokörüdür
E) Gebelik hipertansiyonu tedavisinde kontrendikedir
Cevap C
Labetalol soru değeri taşıyon bir ilaçtır…
Sıradan bir beta blokör değil, çok özel bir beta blokördür!..
Labetolol: Labetolol hem α–1 hem de β reseptörleri
non selektif bloke eder ve feokromasitoma tedavisinde
kullanılır. Labetolol feokromasitomanın en etkili ilacıdır ve
feokromasitoma tedavisinde tek başına kullanılabilen beta
blökördür.
Labetolol; Ayrıca hipertansif kriz tedavisinde oldukça
etkilidir.
Labetololün soru değeri taşıyan bir diğer önemli endikasyonu
ise gebelik hipertansiyonu tedavisidir.
Gebelik hipertansiyonu tedavisinde önerilen ilaçlar; Labetolol,
Nifedipin ve Metildopa dır..
102. Kolin esterleri için aşağıda verilen ifadelerden hangisi
doğru değildir?
A) Karbakol otonomik ganliyonları uyarır
B) Metakolinin muskarinik reseptörlere afinitesi yoktur
C) Betanekol; nörojenik flask mesane paralizisi ve paralitik
ileus tedavisinde kullanılır
D) Metakolin; bronş reaktivite testinde kullanılan ajandır
E) Betanekol; kolinesteraz enzimi tarafından parçalanamaz
Cevap B
TUS farmakolojisinde de benzer sorular yöneltilmektedir!..
KOLİN ESTERLERİ
Ach etkisini taklit eden ilaçlardır. Asetilkolinin kardeşleridir.
Kolinesteraza duyarlılığı az olanın biyoyararlanımı iyidir.
Antimuskarinik etkisi az olan atropin ile antagonize edilemez.
72 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
KOLİN ESTERLERİNİN RESEPTÖRLER ÜZERİNE ETKİLERİ
Kolinesteraz Duyarlılığı
Muskarinik Etki
Nikotinik Etki
Karbakol – + +++
Metakolin + +++ +
Betanekol _ +++ –
Pilokarpin _ +++ –
Asetilkolin: Kolinesteraza en duyarlı olanıdır
SSS geçmez
Muskarinik= Nikotinik
Asetilkolin, sistemik nerdeyse hemen hemen hiç kullanılmaz.
Asetilkolinin en önemli endikasyonu; oftalmik cerrahi sırasında
miyozisi indüklemek için %1 solüsyon halinde lokal olarak göz
içine damlatılmasıdır.
Karbakol: Kolinesteraza dayanıklıdır
Karbokol daha çok nikotinik reseptörleri uyarır bu yüzden
otonomik gangliyonlarda bulunan nöronal tip nikotinik
reseptörleride uyarabilmektedir.
Karbakol; glokomda lokal oftalmik kullanımı mevcuttur.
Nikotinik > Muskarinik
Betanekol: Kolinesterazlara dayanıklıdır. Sadece muskarinik
reseptörlere afinitesi vardır. GIS ve mesane üzerine en güçlü
muskarinik özelliği vardir. Dolayısıyla mesanenin kasılamadığı
flask tip mesane, paralitik ileus gibi durumlarda betanekol
kullanılır.
GÖR’de ise düz kastan oluşan fonksiyonel sfinkteri kastığı için
tarihi endikasyon olarak kullanılırdı.
Metakolin: En güçlü muskarinik aktiviteye sahip olan
kolin esteridir. Özellikle kardiovasküler depresan etkisi en
güçlüdür. İntravenöz verildiğinde belirgin bradikardiye neden
olan kolin esteridir. Astım tanısı şüpheli olan hastalarda Bronş
hiperreaktivitesinden test etmek için özellikle metakolin kullanılır.
103. Aşağıdakilerden hangisi kolinerjik muskarinik agonistlerin
sistemik uygulanmasına kontrendikasyon oluşturan
durumlardan değildir?
A) Glokom
B) Parkinson
C) Hipertiroidi
D) Peptik ülser
E) Astım
Cevap A
Parasempatomimetik (Kolinerjik ) ilaçların endikasyonları
ve kontrendikasyonları her zaman soru değeri taşır!..
4 tanesi kontrendikasyon, Glokom ise en önemli
endikasyonlardan biridir!..
PARASEMPATOMİMETİK KULLANIM ENDİKASYONLARI;
•• Glokom
•• Myastenia Gravis
•• GÖR
•• Atonik veya flask tip mesane
•• Paralitik ileus
•• Antikolinerjik ilaç ve Fenotiazin intoksikasyonu
•• Sjögren sendromu ve kseroftalmi
•• Alzehimer hastalığı
•• Supraventriküler tasikardi.
PARASEMPATOMİMETİKLERİN KONTRENDİKASYONLARI
•• Peptik ülser
•• Astım
•• Parkinson
•• GİS ve mesanede mekanik tıkanıklık
•• Koroner yetmezlik
•• Hipertiroidi
•• Gebelik
•• KOAH
•• Enürezis nokturna
Kolinerjik ilaçların atriyal dokuda otomasite artışına
neden olarak; Hipertİroidide atriyal fibrilasyon (AF) insidansını
artırdıkları için tirotoksikozda kontendikedirler.
104. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi kitle oluşturucu özelliği ile
laksatif etki gösterir?
A) Bisakodil
B) Dokuzat Sodyum
C) Metilsellüloz
D) Hint yağı
E) Sıvı vazelin
Cevap C
GIS farmakolojisi son TUS sınavlarının gediklisi
olmuştur!…
LAKSATİF VE PURGATİF İLAÇLAR
Laksatifler; Feçesin yumuşamasını sağlayan ilaçlardır.
73DENEME SINAVI – 47
Purgatifler; Feçesin sulu halde kalmasını ve istem dışı
atılmasını sağlayan ilaçlardır.
LUBRİKANLAR
Sıvı Vazelin: Feçesin ve barsağın kayganlaştırılmasını sağlar.
A, D, E, K eksikliği oluşabilir
Gliserin
NEMLENDİRİCİ İLAÇLAR
Feçesteki yüzey gerilimini düşürür,feçesi yumuşatır.
Dokuzat Sodyum/Dokuzat Potasyum/Dokuzat Kalsiyum
KİTLE OLUŞTURUCU LAKSATİFLER
(Metilsellüloz/Agar/Kepek/Psylium)
Su tutarak siser ve kitle olustururlar.
Laksatif bağımlılığını en az yapandır.
OSMOTİK ETKİLİLER
(Mannitol/Laktilol monohidrat/Magnezyum sülfat/
Sodyum Sülfat)
En hızlı etki ortaya çıkaran laksatif–purgatif ilaçlardır.
STİMÜLAN LAKSATİF–PURGATİFLER
Katartik sendroma yol açabilirler.
Uzun süreli stimülan laksatif –purgatif kullanıldığında
barsaklarda myenterik pleksus tahrip olabilmektedir. Bu duruma
Katartik Sendrom denir .
Uterus düz kaslarınıda kasabildiklerinde gebelerde
kontrendikedirler.
Laktüloz
Kolonda florabakterileri tarafından; Laktik asit ve asetik asite
dönüştürülür.
Barsak peristaltizmini artırır
Aynı zamanda hepatik ensefalopati tedavisinde de kullanılır.
Bisakodil
İnce barsaklarda emilir,safraya atılır
Antrakinon türevleri
Mukoza tahrişi yapar,barsak peristaltizmini artırır
Hint Yağı
Bir ön ilaçtır. Barsakta; Risinoleik asite dönüşür.
105. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi barsakta bulunan tip 2 klor
kanallarını uyararak prokinetik özellik gösterir?
A) Prukaloprid
B) Lubiprostan
C) Alvimopan
D) Metilnaltrekson
E) Domperidon
Cevap B
Etki mekanizmalarından yola çıkılarak hazırlanmış
ve güncel bilgilerin test edildiği güzel bir GIS farmakolojisi
sorusudur!...
Seçeneklerin hepsi potansiyel soru değeri taşımaktadır. Bu
yüzden her seçeneği ayrı ayrı açıklamakta fayda var!...
Prukaloprid : Kabızlık tedavisinde kullanılan serotonin 5 HT4
reseptörlerinin potent agonisti olan prokinetik ilaçtır.
Lubiprostan : Kronik konstipasyon ve irritable barsak
sendrom hastalığı tedavisi için geliştirilmiş tip–2 klor kanallarını
stimüle ederek etki gösteren prostanoik asit türevi yeni bir ilaçtır.
Alvimopan: Barsak cerrahisi sonrası gelişebilecek ilues riskini
azaltabilmek için kullanılan yeni opiyat reseptör antagonistidir.
Metilnaltrekson : Palyatif tedavi olarak narkotik analjezik
kullanılan terminal dönem hastalarında gelişen konstipasyonun
tedavisi için geliştirilmiştir.
Domperidon: Butirofenon türevi benzamid yapısında
antidopaminerjik bir ilaçtır.
D2 reseptör blokörüdür. Antiemetik ve prokinetik ilaçtır.
106. Aşağıdaki anjiotensin reseptör blokörlerinden hangisi bir
ön ilaçtır?
A) Telmisartan
B) İrbesartan
C) Valsartan
D) Losartan
E) Olmesartan
Cevap D
Ön ilaçlar bazen direkt sorulur!...
Anjiotensin Reseptör Blokörlerinin önemli özellikleri
aşağıda verilmiştir!..
Eliminasyon yarı ömrü en uzun olan; Telmisartan
Eliminasyon yarı ömrü en kısa olan; Losartan
AT1 reseptörüne en selektif olan; Kandesartan
Biyoyararlanımı en fazla olan; İrbesartan
Losartan ve Kandesartan ön ilaçlardır.
74 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
107. Üç aylık bir erkek bebekte, Patent duktus arteriozus tespit
ediliyor.
Aşağıdaki Non steroid antinflamatuvar ilaçlardan hangisi
yukardaki hasta da duktusu kapatmak için öncelikle tercih
edilmelidir?
A) Asetaminofen
B) Naproksen sodyum
C) İndometazin
D) Rofekoksib
E) Asetil Salisilik Asit
Cevap C
Duktusu açık tutmak için; Alprostadil (PGE1 analoğu)
kullanılır. Duktusu kapatmak için COX inhibisyonu yaparak
Prostoglandin sentezinin engelleyen; İndometazin kullanılır..
İNDOMETAZİN
Güçlü antiinflamatuvar özelliği vardır.
Vazokonstrüktif özelliği vardır. Na ve su tutulumuna yol
açmaktadır.
Bu yüzden hipertansif hastalarda kullanılmamalıdır.
Duktusu kapatmak için kullanılır. Kronik paroksismal
hemikraniya tedavisinde etkilidir.
Bartter sendromu tedavisinde kullanılır.
En sık görülen yan etkisi frontal bağ ağrısıdır.
Yüksek dozda depersonilizasyon sendromu ve psikiyatrik yan
etkilere yol açar.
Epilepsi hastalarında kontrendikedir.
108. Streptomisin için aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
A) Safra ile elimine olur
B) Sadece 50S ribozomal alt birime etki gösterir
C) Bakteriyostatik etki gösterir
D) En az nefrotoksik olan aminoglikozit türevidir
E) Optik sinire toksik etki gösterir
Cevap B
Şizoid aminoglikozid Streptomisin!... Her zaman soru
değeri taşır!...
Çünkü; Streptomisini Şizofren yapan ve potansiyel soru
değeri taşıyan farklı özellikleri vardır!..
Streptomisin
Diğer aminoglikozid türevlerinden farklı özellikleri vardır.
Safra ile itrah edilir,en az nefrotoksik olandır
Aynı zamanda tübeküloz ilacıdır.
Tüm aminoglikozitler 50S ve 30S’e birlikte etki gösterdiği için
bakterisit özellik gösterirler
Falat Streptomisin; Sadece 30S ribozomal üniteye bağlanır bu
yüzden bakteriyostatiktir.
Tularemi, veba ve Brusella tedavisinde kullanılır.
Optik sinire toksik etki gösterir bu yüzden; Gözde skotoma
neden olabilir.
109. Aşağıdaki antiprotozoal ilaçlardan hangisi Giardia Lamblia
tedavisinde öncelikle tercih edilmelidir?
A) Metronidazol
B) Mebendazol
C) Kotrimoksazol
D) Paromomisin
E) Sodyum stiboglukonat
Cevap A
Antiprotozoal ilaçlar TUS farmakolojisinde sıklıkla
sorulmaktadır!..
PROTOZOAL ENFEKSİYONLARDA İLK TERCİH OLARAK KULLANILAN İLAÇLAR
PROTOZOAL ENFEKSİYON
İLK SEÇENEK OLARAK KULLANILAN İLAÇLAR
Balantidium coli Tetrasiklin
Cryptosporidium Paromomisin
Cyclospora Kotrimoksazol
Pneumocystis
jiroveci/carinii
Kotrimoksazol
Babesia Klindamisin +Kinin
İsospora belli Kotrimoksazol
Giardia lamblia Metronidazol
Trichomonas vaginalis Metronidazol
Dientamoeba fragilis İyodokinol
Microsporidia Albendazol
Trypanosoma cruzi Nifurtimoks
Trypanosoma brusei Suramin
Toxoplasma gondii Primetamin + Klindamisin + Folinik asit, gebelerde ise spiramisin
Leishmaniasis Sodyum stiboglukonat
75DENEME SINAVI – 47
110. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi multiple myelom tedavisinde
kullanılır?
A) Nilotinib
B) Pazopanib
C) Carfilzomib
D) Bevacizumab
E) Erlotinib
Cevap C
Hedefe yönelik tedavilerin yani spesifik enzim
inhibitörlerinin ve monoklonal antikorların TUS farmakolojisi
ile klinik farmakoloji pratiğindeki önemleri katlanarak
artmaktadır!..
Carfilzomib; geleceğin TUS sorularından biridir!..Aşağıda
bu ilacın MR’ ı çekilmiştir!.
Carfilzomib; 26S proteozom inhibitörüdür, böylece özelliklede
hücre proliferasyonunda da rol oynayan NF–κB sinyal kaskadı
baskılanmış olur ve sitotoksik etki elde edilir.
Carfilzomib’ in endikasyonu; Özellikle Bortezomib ve
immünmodülatör ilaçlarıda kapsayan standart tedaviye dirençli
Multiple Myelom tedavisidir.
Bilindiği gibi Multiple Myelom tedavisinde ilk kullanıma giren
proteozom inhibitörü ilaç; Bortezomibti.
Carfilzomib ise Bortezomib’ e dirençli Multiple Myelom
tedavisinde oldukça başarılı sonuçlar veriyor.
Ayrıca Carfilzomib geniş spektrumlu bir ilaç gibi duruyor.
Çünkü MM dışında başka hematolojik ve solid organ tümörlerinin
tedavisinde de etkili olduğunu gösteren klinik çalışmalar var.
Carfilzomib; IV kullanıyor ve yan etki olarak
myelosupresyon,miyokard infarktüsü gibi kardiyak toksisiteye yol
açabiliyor
Seçeneklerin hepsi soru değeri taşıdığı için, diğer
seçeneklerin hepsini teker teker açıklayalım!...
Nilotinib: KML de kullanılan tirozin kinaz inhibitörüdür
(İmatinib gibi)
Pazopanib: İleri evre Renal Cell kanseri tedavisi için
geliştirilmiş, çoklu reseptör tirozin kinaz inhibitörüdür. İnhibe
ettiği enzimler ve reseptörler; VEGF–R2, VEGF–R3, PDGFR–beta ve
raf kinazdır.
Bevacizumab: VEGF–A’ ya karşı geliştirilmiş, insan
monoklonal antikorudur. 5–Flurourasil, İrinotekan ve Oksaliplatin
gibi antineoplastik ilaçlarla birlikte kombine olarak Metastatik
kolorektal kanser tedavisinde,kullanılır.
Erlotinib: EGFR ilişkili tirozin kinaz inhibitörüdür. Metastatik
küçük hücreli akciğer kanseri tedavisinde kullanılır.
111. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi HCV tedavisi için geliştirilmiş
RNA–polimeraz inhibitörüdür?
A) Sofosbuvir
B) Ribavirin
C) Lamivudin
D) Raltegravir
E) Oseltamivir
Cevap A
Hepatit tedavisi ve antiviral ilaçlar son derece soru değeri
taşır !...
Sofosbuvir; HCV tedavisi için geliştirilmiş RNA–polimeraz
inhibitörüdür ve HCV de kür sağlamaktadır.
112. Aşağıdaki diüretiklerden hangisi öncelikle beyin ödemi
tedavisinde kullanılır?
A) Spirinolakton
B) Asetazolamid
C) Mannitol
D) Klortalidon
E) Furosemid
Cevap C
Soru osmotik diüretiklerin en önemli endikasyonu olan
beyin ödemini sorgulamaktadır!..
OSMOTİK DİÜRETİKLER (MANNİTOL/ÜRE/GLİSERİN)
Proksimal tübülden Na ve su reabsorbsiyonunu azaltırlar. Su
elimini daha fazla engelledikleri için hipernatremi oluştururlar.
Osmotik diüretiklerin etkileri henlenin inen koluna kadar
sarkar.
Endikasyonları
Mannitolün en önemli endikasyonu; Beyin ödemidir.
Bir diğer önemli endikasyonları; Oligürik seyreden akut
böbrek yetmezliğidir. Burda hastanın volüm açığı giderilerek
idrar çıkışı mannitol ile zorlanır. Bu olaya zorlu(forced) diürez
denmektedir.
Glokomda vitreustan su çekerek göz içi basıncı düsürür.
Kontrendikasyonları
Anürik hastalar, konjestif kalp yetmezliği, Akut akciğer ödemi
ve aktif intrakraniyal kanamadır
76 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
113. Esansiyel tremor tanısı konulan ve hipertansiyonu olan 49
yaşındaki bir erkek hasta da aşağıdaki antihipertansiflerden
hangisi öncelikle tercih edilmelidir?
A) Lerkanidipin
B) Ramipril
C) İrbesartan
D) Propranolol
E) Hidroklorotiyazid
Cevap D
Farmakolog bir taşla iki kuş vurmayı çok sever!..
Esansiyel tremor + hipertansiyon = Beta blokör
Propranolol
Klinik kullanıma giren ilk beta blokördür. Ayrıca non selektif
beta blokör denilince akla ilk gelendir.
Zayıf Na kanal blokajına bağlı membran stabilizasyonu yapar
yani lokal anestezik benzeri etkisi vardır.
Beta–2 reseptörü bloke ettiği için; Bronş,GIS,uterusta kasılma
ve periferik damarlarda vazokonstrüksiyona yol açar.
Özellikle uzun süreli kullanımda insülin direnci oluşturabilir.
Lipid profilini olumsuz etkiler. Özellikle trigliserit düzeyini
yükseltir. Diüretiklerden sonra dismetabolik yan etkileri olan
ikinci antihipertansif ilaç grubudur.Bu yüzden DM ve metabolik
sendrom hastalarında iyi bir tercih değildir.
Sedasyon
Hiperkalemi
Tirotoksikoz, esansiyel tremor, portal hipertansiyon ve migren
profilaksisi propranololün en önemli endikasyonlarıdır.
Esansiyel tremor tedavisinde ilk seçenek ilaçlar beta
blokörlerdir. Beta blokaja rağmen hastanın tremoru devam
ederse antiepileptik ilaçlar denenebilir.
Esansiyel tremor tedavisinde en sık propranolol kullanılır.
114. Fenitoinin yan etkileri için aşağıdakilerden hangisi doğru
değildir?
A) Gingiva hiperplazisi
B) Megaloblastik anemi
C) Ataksi
D) Hipoglisemi
E) Osteoproz
Cevap D
Fenitoinin yan etkileri her zaman soru değeri taşır !..
FENİTOİN/DİFENİLHİDANTOİN
Na kanal blokörüdür. Membran stabilizasyonu yapararak
nöronlarda depolarizasyonu engeller ve böylece antiepileptik
özellik gösterir.
Tonik–klonik (Grand– mal) nöbetlere en etkili olan
antiepileptik ilaçtır. Özellikle yoğun bakım ünitelerinde gelişen
konvülziyonlarda infüzyon şeklinde uygulanır.
Ayrıca parsiyel nöbetlerde de kullanılır.
Absens nöbette etkisizdir. Kural olarak tonik klonik nöbetlere
etkili olan antiepileptikler absens nöbetlerde kullanılmazlar.
Hatta absens nöbet şiddetini artırabilirler. Örneğin; en
önemli 3 tane antiepileptik ilaç olan fenitoin, fenobarbutal
ve karbamazepin absens nöbette kontrendikedirler. Yine
absens nöbette etkili antiepileptiklerde tonik klonik nöbette
kullanılmazlar.
Fenitoinin yan etkileri
Gingiva Hiperplazisi: Özellikle genç adelosanlarda sık
görülen ve irreversible olan bu yan etki fenitoinin direkt
kollajen metabolizmasını olumsuz etkilemesinden olmaktadır.
Farmakolojide gingiva hiperplazisine yol açan diğer önemli bir
ilaç ise siklosprorindir.
Hirşutizm
Yaygın LAP,Hodgkın insidansında artış: Lenf nodlarında
parakortikal hiperplaziye bağlı.
Osteomalazi: Mikrozomal enzimleri indükleyerek D–vitamini
katabolizmasını hızlandırır.
Megaloblastik anemi: Fenitoni metabolize eden enzmiler folik
asit tüketir. Bu yüzden folat eksikliğine bağlı megaloblastik anemi
yapar.
Hiperglisemi: Pankreasten insülin sekresyonunu azaltarak
hiperglisemi ve diabetojenik etki oluşturur.
Denge kaybı: Vestibülo serebral inhibisyona bağlı ataksi,
diplopi, dizatri, nistagmus, denge kaybına yol açar. Fenitoinin
aynen lidokainde olduğu gibi ilk intoksikasyon bulgusu horizontal
nistagmustur.
Vitamin K eksikliği: Mikrozomal enzimleri indükleyerek Vit–K
metabolizmasını hızlandırır.
Fenitoinin diğer önemli bir endikasyonu sınıf 1b antiaritmik
ilaç olmasıdır
77DENEME SINAVI – 47
115. Aşağıdaki parkison tedavisinde kullanılan dopamin
agonistlerinden hangisinin nöroprotektif özelliği vardır?
A) Pramipeksol
B) Bromokriptin
C) Lizurid
D) Pergolid
E) Kabergolin
Cevap A
İşte beklenen farmakoloji TUS sorusu! Nöroprotektif
özelliği olan dopamin agonisti!..
DOPAMİN RESEPTÖR AGONİSTLERİ
a.Ergo Deriveleri: Bromokriptin, Kabergolin, Lizürid,Pergolid,
Bromokriptin:
Bir ergot alkaloididir. Parkinson tedavisinde kullanılmasının
yanısıra hiperprolaktinemi, akromegali ve fizyolojik laktasyonun
baskılanması için de kullanılır. Migren tedavisinde bromokriptinin
yeri yoktur. Bromokriptin ayrıca santral dopamin blokajına bağlı
geliştiği düşünülen nöroleptik malign sendrom tedavisin de de
kullanılır.
Dopamin agonisti olduğu için bromokriptin bulantı– kusma,
öföri halüsinasyon gibi yan etkilere neden olur.
Ayrıca retroperitoneal fibrozis ve özellikle eritromelalji
spesifik yan etkisidir.
Kabergolin:
Eliminasyon yarı ömrü en uzun olan ergo derivesi dopamin
agonistidir. Özellikle prolaktinoma tedavisinde kullanılır.
Pergolid:
Kalp kapaklarında fibrozise neden olduğu için artık
kullanılmamaktadır.
b.Non Ergo dopamin agonistleri:
Ropirinol/Pramipeksol
Santral sinir sisteminde D2 reseptörlerini uyarırlar. Bu ilaçlar
oral kullanılırlar. Özellikle pramipeksolün biyoyararlanımı son
derece iyidir. Pramipeksol ayrıca oldukça uzun etkilidir.
Ergo derivesi olan dopamin agonistlerine göre daha iyi tolere
edilirler.
Ayrıca presinaptik dopamin otoreseptörlerin uyardıkları
için sinaptik aralığıda dopamin salınımını da azaltırlar. Böylece
dopamin metabolizmasına bağlı ortaya çıkan serbest radikaller
ve bunların yaptığı nöronal tahribat azalır. Yani oksidatif stresi
azalttıkları için nöroprotektif etkilidirler.
Özellikle ropirinol ve pramipeksol nöroprotektif etkilidir.
116. Aşağıdaki antitiroid ilaçlardan hangisi Iyodun tiroid bezine
up take’ini bloke ederek etki gösterir?
A) Perklorat
B) Propiltiyourasil
C) Metimazol
D) Radyoaktif İyot
E) Karbimazol
Cevap A
Etki mekanizmasından yola çıkılarak hazırlanmış, tabiri
caizse üzümlü kek soru!...
Perklorat/Perteknatant/Tiyosiyonat
Iyodun tiroid bezine up take’ini bloke eden anyonik ilaçlardır.
Rutin tedavide kullanılmaz.
Nadir kullanılan endikasyonlarından biri amiodaron
tirotoksikozudur.
Perklorat en potentidir.
Aplastik anemiye neden olmaları kullanımlarını sınırlar.
117.
I– Metformin: AMP kinaz aktivasyonu
II– Pioglitazon: PPAR–gamma agonisti
III– Akarboz: alfa glukosidaz enziminin aktivasyonu
IV– Sitagliptin: DDP–4 enziminin inhibisyonu
V– Gliklazid: ATP bağımlı Potasyum kanallarının açılması
Yukarda verilen antidiyabetik ilaçlardan etki mekanizması
yanlış verilen aşağıdakilerden hangisidir?
A) I, III, V
B) II, IV, V
C) I, II, III
D) III, V
E) III, IV, V
Cevap B
Oral Antidiyabetiklerden her TUS sınavında soru
beklenmelidir !...
Soruda verilen ilaçların etki mekanizması aşağıda
belirtilmiştir
Metformin: AMP kinaz aktivasyonu
Pioglitazon: PPAR–gamma agonisti
Akarboz: alfa glukosidaz enziminin inhibisyonu
Sitagliptin: DDP–4 enziminin inhibisyonu
Gliklazid: ATP bağımlı Potasyum kanallarının kapatılması
78 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
118. Aşağıdaki immün supresif ilaçlardan hangisi dihidrooratat
dehidrogenaz enziminin inhibitörüdür?
A) Sirolimus
B) Takrolimus
C) Siklosporin
D) Leflunomid
E) Mikofenolat Mofetil
Cevap D
Etki mekanizmalarından yola çıkılarak sorulmuş, güzel bir
immünsupresif ilaç sorusu!..
Leflunomidin spesifik endikasyonu; Romatoid Artrittir ve
geleceğin farmakoloji TUS sorularından biridir!...
Leflunomid: Dihidroorotat dehidrogenazı inhibe ederek;
pirimidin sentezini engeller.
Spesifik endikasyonu Romatodi artrittir.
119. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi emziren kadında
kontrendikedir?
A) Digoksin
B) Lityum
C) Penisilin G
D) Varfarin
E) Aspirin
Cevap B
Genel Farmakoloji süprizleri sever, dikkat etmek gerekir!
Lityum süte gayet iyi geçer ve emen bebekte Floppy Baby
(Gevşek Bebek )sendromuna yol açar!..
Emziren kadında kontrendike olan önemli ilaçlar;
Propiltiyourasil, Lityum, Amiodaron, Antineoplastik ilaçlar,
Yüksek doz A ve D vitamini, Tetrasiklinler
Süte geçtiği halde bebeği etkilemeyen önemli ilaçlar;
Digoksin, Penisilinler, Varfarin ve Aspirin
120. Presinaptik yerleşimli olan ve kendisine ait
nörotransmitter tarafından uyarıldığı zaman sinaptik
aralığa nörotransmitter sekresyonunu azaltan reseptörü
aşağıdakilerden hangisi en iyi tanımlar?
A) Otoreseptör
B) Heteroreseptör
C) Yedek reseptör
D) Allosterik etkili reseptör
E) Metabotropik reseptör
Cevap A
Genel Farmakolojide terminoloji her zaman önemlidir
ve bu seçeneklerin hepsi ayrı ayrı potansiyel soru değeri
taşımaktadır !...
Heteroreseptör: Presinaptik lokalizasyonu olan
heteroreseptörler; komşu nöron ve diğer hücrelerden salınan
nörotransmitterler, nöromodülatör veya nörohormonlara yanıt
veren reseptörlerdir. Örneğin presinaptik adrenerjik reseptörler
üzerinde bulunan asetilkolin M2 ve M4 reseptörlerinin asetilkolin
tarafından uyarılması sempatik sinirlerden noradrenalin
salınmasını etkileyebilir.
Otoreseptör: Presinaptik yerleşimli olan bu reseptörler
nörotrasmitteri veya ligandı tarafından uyarılınca sinaptik aralığa
nörotransmitter salınımının azalmasına yol açarlar. Adrenerjik
reseptörlerden alfa–2, Muskarinik reseptörlerden M2, Gaba
reseptörlerinde GABA – B, Serotonin reseptörlerinden 5 – HT 1b
ve Dopamin reseptörlerinden D2 otoreseptör örnekleridir.
Yedek Reseptör: Reseptörlerin tamamını uyarmaya gerek
kalmadan çeşitli dokularda maksimum yanıtın elde edilebildiği
gösterilmiştir. İşte agonist tarafından uyarılmayan geriye kalan
bu fazla reseptörlere yedek reseptörler denir. Yedek reseptörlerde
agonist tarafından uyarıldıklarında normal reseptörler gibi etki
oluştururlar.Ancak dokuda yedek reseptörün varlığı agonist
tarafından oluşturulan maksimum etkiyi değiştirmez.Non
kompetetif antagonist uygulandıktan sonra agonist uygulanmaya
başlanırsa ancak yeterli miktarda yedek reseptörün varlığında
maksimum etki elde edilebilir. Yedek reseptörler agonistin
reseptöre olan duyarlılığını değiştirirler.
Metabotropik Reseptör: G proteini kenetli reseptörlere verilen
genel isimdir.
İyonotropik Reseptör: İyon kanalı kenetli reseptörlere verilen
genel isimdir.
Allosterik Etki: Reseptör yakınında bir yere bağlanarak
reseptörün etkisinin değiştirilmesine allosterik etki, bu
şekilde etki gösteren ilaçlarada allosterik modülatör denir.
Farmakolojideki en güzel örneği GABA–A reseptörlerini allosterik
etki ile uyaran benzodiazepinlerdir.
79DENEME SINAVI – 47
1. Aşağıdaki biyokimyasal testlerden hangisi son kılavuzlarda
troponinlere alternatif olarak myokard enfarktüsü
tanısında kullanılabilir?
A) Soluble ST2
B) Co–peptin
C) CD 40 ligandı
D) B tipi natriüretik peptid
E) Adrenomedullin
Cevap B
Aslında zor ve yeni bir soru ile başlamak istemezdik. Ama
gerçek sınav için böyle durumlara alışık olmamız lazım.Co–
peptin; Arginin–Vazopresin’in (AVP, ADH, antidiüretik hormon)
pro hormon fazında C–terminal kısmına verilen isimdir. AVP
ile eşit molar miktarda arka pitüiter bezden, hipotansiyon,
hiperozmolalite, hipoksi, asidoz ve enfeksiyona ikincil olarak
salınır.
Avrupa Kardiyoloji derneğinin son MI tanı ve tedavi
kılavuzunda tanı için troponinlerle beraber yer almıştır. Yine
Kalp yetersizliği hastalrında da yükselebilir ve prognostik öneme
sahiptir. Rutin kullanımı olmasa bile kılavuzlarda yer alması soru
değeri getirir.
Şıklardaki diğer testlerde KKY ve MI hastalarında artabilir,
fakat rutin kullanımları ve kılavuzlarda yeri yoktur.
2. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi yakın zamanda FDA onayı
almış, proprotein convertase subtilisin kexin 9 inhibitörü
olan LDL düşürücü ilaçlardan biridir?
A) Alirocumab
B) Torceptrapid
C) Ezetimib
D) Statinler
E) İdarucizumab
Cevap A
Nerden geldik şu sınava der gibisiniz. Lakin önemli olduğunu
düşündüğümüz sorulardan birisi. 2015 yılında FDA onayı
alan proprotein convertase subtilisin kexin 9 inhibitörü(PCSK)
Alirocumab hem farma hem dahili pratik için önemli bir ilaçtır.
Torceptrapid CETP inhibitörü olup HDL yükseltebilir. Rutin
kullanımı yoktur.
Ezetimib LDL emilimini azaltarak barsaklardan etki eder.
İdarucizumab konuyla hiç ilgisi yok.
Statinler tek cevabın bu olmayacağı açık zaten HMG KOA
redüktaz inhibitörleri.
3. Aşağıdakilerden hangisi akut romatizmal ateş tanısında
kullanılan yeni Jones kriterleri (2015) için yanlıştır?
A) ARA için orta yüksek riskli toplumlarda poliartralji majör
kriterdir.
B) Eklem bulguları hem majör hem minör kriter olamaz.
C) Eritema marjinatum tek başına tanı koydurabilir.
D) Ekokardiyografik tutulum olması kardit için önemli bir
bulgudur.
E) Sydenham Koresi için geçirilmiş grup A streptokok delili
aranmaz.
Cevap C
Ne yılmış 2015 kardeşim bir sürü yeni kriter varmış
diyorsunuzdur.
Aşağıda Amerikan Kalp Derneğinin yeni Jones kriterleri
tablosu açıklanarak verilmiştir.
Soru zor gibi gözüksede cevabın basit olduğunu düşünüyoruz.
Eritema marjinatum tek başına zaten nadir gözükür ve tanı
koydurması söz konusu değildir.Özellikle poliartraljinin orta
yüksek riskli toplumda majör kriter olması önemlidir.
AHA 2015 Akut Romatik Ateş (ARA) tanısı, Jones Kriter Güncellemesi
ARA için düşük riskli toplumlar ARA için orta ve yüksek riskli toplumlar
Major Kriterler
Klinik ve/veya subklinik kardit Klinik ve/veya subklinik kardit
Poliartrit Mono veya poliartrit
Sydenham koresi Poliartralji
Eritema Marginatum Sydenham koresi
Sübkütan nodüller Eritema Marginatum
Sübkütan nodüller
Minör Kriterler
Poliartralji Monoartralji
Ateş (≥38.5°C) Ateş (≥38°C)
1.saat sedim ≥ 60 mm ve/veya CRP≥ 3.0 mg/dL
Sedim ≥ 30 mm/h ve/veya CRP≥ 3.0 mg/dL
PR uzaması (kardit major kriter değilse)
PR uzaması (kardit major kriter değilse)
2015 ARALIK TUS 47. DENEME SINAVIKLİNİK BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Bilgisisoruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
80 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• Düşük riskli toplum: Okul çağı yaşında ARA insidansı ≤ 2/100 000 veya tüm yaş gruplarında RKH prevelansı ≤yılda 1/1000
• Subklinik kardit: ekokardiyografik valvulit olmasıdır.
• Poliartralji, sadece orta/yüksek riskli toplumlarda, di er nedenler dışlandıktan sonra major kriter olarak alınabilir.
• Eritema marginatum ve sübkütan nodüller tek başlarına nadiren görülür.
• Eklem bulguları aynı hastada hem major hem minör kriter olamaz.
• Hastalık sürecinde sedim yükselmeye devam edebilir, pik sedim de eri kriter alınır.
İlk ARA tanısı: Öncesine ait grup A streptokok enfeksiyon delilleri varlığında 2 major VEYA 1 major ve 2 minör kriter (Sydenham Koresi için geçirilmiş grup A streptokok delili aranmaz)
Rekürrent ARA tanısı: Öncesine ait grup A streptokok enfeksiyon delilleri varlığında 2 major VEYA 1 major ve 2 VEYA 3 minör kriter (Sydenham Koresi için geçirilmiş grup A streptokok delili aranmaz) (Sadece minör kriterlerle tanı konacaksa klinik tablodan sorumlu olabilecek diğer muhtemel hastalıklar iyi dışlanmalıdır).
“Muhtemel” ARA tanısı: Bazı durumlarda, klinik tablo Jones kriterlerini sağlamasa da, klinisyenin ARA tanısından şüphelenmek için iyi gerekçeleri olabilir. Bu durum, hastalığın sık görüldüğü ve akut faz reaktanları veya strektopkok enfeksiyon testleri yapılamayan, klinik tablonun dökümante edilmesinin zor olduğu veya öykünün güvenilir olmadığı yerlerde olabilir. Klinisyenin böyle durumlarda, kendi özgür kararı ve sezgisi ile en muhtemel tanıyı koyup ona göre tedavi uygulaması önerilir.
Geçirilmiş A grubu streptokok enfeksiyon kanıtı
• ASO veya di er streptokok antikor (anti–DNASE B) titresinin yüksek veya yükseliyor olmas1 (titrenin yükseliyor olması daha iyi kanıttır).
• Bo az kültüründe grup A beta–hemolitik streptokok üremesi.
• Klinik tabloya göre streptokok farenjiti olasılığı yüksek olan çocukta, hızlı grup A stretokok karbonhidrat antijen testinin pozitif olması.
4. Toplumda en sık görülen kronik aritmi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Ventriküler taşikardi
B) Atriyal flutter
C) Supraventriküler taşikardi
D) Tam Blok
E) Atriyal Fibrilasyon
Cevap E
Biraz rahatladığınız sorulardan biri nefes alabilirsiniz ilk 3
sorudan sonra.
Atrial fibrilasyon tüm toplumda % 1 civarında görülen en
sık kronik aritmidir.
5. Kırk dokuz yaşında 2 saattir bulantı, kusma ve göğüs
ağrısı olan hastanın fizik muayenesinde, kalp hızı 43 atım /
dk,mobitz Tip 1 blok izleniyor. tansiyon arteryel 90/60 mmHg,
çekilen elektrokardiyografisinde D 2–D 3 ve aVF ‘de 1 mm ST
elevasyonu mevcuttur?
Bu hasta için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Hasta muhtemel inferior MI tanısı ile hemen koroner
angiografi laboratuvarına alınmalıdır.
B) Muhtemel sağ koroner arter tıkanıklığı mevcuttur.
C) Hastada mobitz tip 1 blok revaskülarizasyon sonrası
düzelebilir.
D) Hastada tansiyon düşüklüğü olduğu için hemen elektriksel
kardiyoversiyon yapılmalıdır.
E) Hastada koroner anjiografi şansı ilk 2 saatte yoksa hemen
trombolitik düşünülmelidir.
Cevap D
Klasik bir MI ve tedavi sorusu ilk 2 saat primer PTCA yoksa
trombolitik düşünülmelidir.
Hastada sağ koroner tıkanıklığı özellikle inferior MI (D2 –3 ve
aVF kalbin alt yüzünü görmektedir)‘lara eşlik eder. Sağ koroner
SA ve AV nod beslenmesinde ön plnada arter olduğu için ileti
defektleri olabilir ciddi hemodinamik bozuklukta özellikle mobitz
Tip 2 ve tam blokda pil düşünülebilir. Revaskülarizasyon sonrası
bloğun gerilemesi muhtemeldir.
Kardiyoversiyon özellikle taşiaritmilerde hipotansif hastalarda
düşünülebilir. Bu hasta için uygun değildir.
6. Latent tüberküloz enfeksiyonunun tedavisinde
kullanılabilecek ilaç ve süresi aşağıdakilerin hangisinde
birlikte verilmiştir?
A) Rifampisin 6ay
B) Etambutol 4ay
C) Pirazinamid 6 ay
D) Rifampisin + Etambutol 2 ay
E) İzoniazid 9 ay
Cevap E
Yandal sınavlarında da çok sorulan Türkiye’deki bir sınav
için kesinlikle önemli sorulardan birisi.Biraz zor bir soru ama
kolaylaştıran ise birinin diğerlerinden uzun süre kullanılıyor
olması. Latentin tedavisi uzun olmalı diye düşünülebilir.
Ayrıca normal tedaviden de soru gelebilir.
Tedavide en sık 3’lü [en az 9 ay süreyle INH+RIF+PZA (PZA
sadece 2 ay)] veya 4’lü şemalar [en az 6 ay süreyle INH+RIF+ (PZA
ve SM 2ay)] kullanılır.
81DENEME SINAVI – 47
7. Kırk sekiz yaşında bir erkek hasta nefes darlığı, ateş ve son
6 ayda kilo kaybı, kuru öksürük şikâyetleriyle başvuruyor.
Önceden bir hastalık öyküsü olmadığı öğreniliyor. Fizik
muayenede hafif bir egzersizle bile dispneik, ateş 38
derece, bilateral alt zonlarda raller duyuluyor. Laboratuvar
incelemelerinde poliklonal hipergamaglobulinemi, % 52
hematokrit saptanıyor. Çekilen bilgisayarlı tomografide
bilateral alveolar infiltrasyonlar ve mozaik patern
saptanıyor. Bronkoalveolar lavaj sıvısı süt görünümünde
ve sitopatolojisinde amorf debris ve PAS (+) makrofajlar
saptanıyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bronşiyolitis obliterans organize pnömoni
B) Deskuamatif interstisyel pnömoni
C) Nokardiazis
D) Pneumocystis carinii pnömonisi
E) Pulmoner alveolar proteinozis
Cevap E
Oldukça nadir görülen hastalık senaryoların birisi;
PULMONER ALVEOLER PROTEİNOZİS (PAP)
Nadir görülen bir hastalık olup radyolojide bilateral yama
tarzında asimetrik pulmoner opasiteler vardır. Histolojikolarak
intraalveolar ve bronşioler boşluklarda asellüler surfaktan
(PAS pozitiftir ve kolesterol yarıkları içerir) birikimi ile
karakterizedir. Nedeni ise akciğerde hematopoietik büyüme
faktörü GM–CSF nin fonksiyon eksikliğiyle gelişen sürfaktanın
parçalanamamasıdır. Üç alt tipi bulunur;
a– Kazanılmış PAP; PAP’lerin %90’ını oluşturur. GM–CSF’i
nötralize eden otoantikor vardır.
b– Konjenital PAP; neonatal respiratuar distress tablosu ile
karşımıza çıkar.
c– Sekonder PAP; lysinuric protein intöleransı, akut silikosis
ve diğer inhalasyon sendromları, immün yetmezliğe
neden olan hastalıklar, maligniteler ve hemopoetik
hastalıklar.
8. Yetmiş dört yaşında erkek hasta halsizlik yakınması ile
başvuruyor. Mukoza ve cildinde solukluk dışında fizik
muayene bulgusu izlenmiyor. Hb:8.3g/dl, Htc:%24, trombosit
sayısı 158.000/mm3, BK:4000/mm3 bulunuyor. Perferik
yaymada plateletler büyük ve granülsüz, lökositlerde anormal
segmentasyonlar saptanmıştır. Kemik iliğinde megaloid
değişiklikler ve halkalı sideroblastlarda artış saptanıyor.
Aşağıdakilerden hangisi en olası tanıdır?
A) Sideroblastik anemi
B) Megaloblastik anemi
C) Myelodisplastik sendrom
D) Myelofibrosis
E) Myelofitisik anemi
Cevap C
MDS ileri yaş hastalığıdır (ortalama tanı>68 yaş) ve gençlerde
nadirdir. Vakaların önemli bir kısmı asemptomatik olup başka
bir amaçla araştırılırken fark edilir. Sıklıkla anemi ile bulgu verir.
%20 vakada splenomegali görülebilir. LAP nadirdir. Periferik
yaymada makrositozun ağırlıkta olduğu bir dimorfizm vardır.
Plateletler büyük ve granülsüzdür. Pelger–Huet (hipolobule),
yüzük, veya anormal segmentli hipogranüle lökositler (Döhle
cisimciği içerirler) görülebilir. Total beyaz küre sayısı normal
ya da düşüktür. Genellikle pansitopeni vardır. Kemik iliği hipo–,
normo– veya hipersellüler olabilir. Megaloid ve diseritropoetik
değişiklikler, immatür megalomonositik formlar, halkalı
sideroblastlar görülebilir. Yukarıdaki soruda tanımlanan hastanın
prezantasyonu ve bulguları MDS için tipiktir. MDS’de Kİ’de
sideroblastlar görülebilir. Vakada tanımlanan diğer PY ve Kİ
bulguları tek başına sideroblastik anemi ile uyumlu değildir.
9. Aşağıdaki ajanlardan hangisi romatoid artrit tedavisinde
kullanılan hastalığı modifiye edici ilaçlar (DMARD) arasında
yer almaz?
A) Metotreksat
B) Leflunomide
C) Azatioprin
D) Sülfasalazin
E) Hidroksiklorokin
Cevap C
DMARD grubu ilaçlar
• Metotreksat
• Hidroklorokin
82 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• Penisilamin
• Altın tuzları
• Sülfosalazin
• Leflunamide
DMARD’lar hastalığı modifiye edici ilaçlardır ve bunlar
ikinci basamak tedavide kullanılır. İkinci basamak ilaçlar yavaş
etki eden, etkileri uzun süre sonra ortaya çıkan ve yaşam
kalitesini arttıran ilaçlardır. Bu ilaçlar tek başlarına ya da
NSAİD ler veya steroidle kombine olarak kullanılabilirler. En
sık kullanılanlar antimalaryal ilaçlar (Hidroksiklorokin) ve
Metotrexat’dır. Hidroksiklorokin verilen hastalarda retinal
toksisite riski nedeniyle yıllık göz kontrolü, MTX verilenlerde
kan sayımı ve KCFT takibi gereklidir. MTX folik asit eksikliğine
neden olabilir ve beraberinde folik asit takviyesi de yapılır. MTX
romatoid nodüllerin sayısını artırabilir. Sülfosalazin geçici erkek
infertilitesine neden olabilir. Altın tuzlarının en sık yan etkisi
dermatit, en önemli yan etkisi ise nefrotoksisitedir. Leflunamid
primidin antagonisti olup T lenfosit inhibisyonu yapar, en sık yan
etkisi diyaredir.
10. Kırk iki yaşında bayan hastada proteinüri etyolojisi
araştırılmak amacıyla yapılan böbrek biyopsisinde diffüz
proliferatif glomerülonefrit saptanıyor.
Bu hastada aşağıdakileri antikorlardan hangisinin
pozitifliği Sistemik lupus eritematozus tanısı için yeterlidir?
A) Anti– SM
B) Anti–ds DNA
C) Antikardiolipin antikor
D) Anti–SS A
E) Anti –La
Cevap B
SLE tanısı icin;
En az 1’i klinik 1’i immünolojik olmak üzere toplam 17
kriterden en az 4’ünün pozitifliği veya biyopsi ile kanıtlı lupus
nefriti ile birlikte ANA veya Anti–ds DNA pozitifliği gereklidir.
11. Elli altı yaşında erkek hasta acil servise ateş, bulantı,
kusma, iştahsızlık , cilt döküntüsü şikayetleri ile
başvuruyor. Yapılan tetkiklerinde idrar mikroskobisinde 20–
25 eritrosit ve 5–10 eozinofil saptanıyor. Ayrıca tüberküloz
nedeniyle izoniazid ve rifampisin tedavisi almakta olan
hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut interstisyel nefrit
B) Akut nefritik sendrom
C) Akut nefrotik sendrom
D) Kriyoglobulinemi
E) Akut pyelonefrit
Cevap A
Akut Tubulo interstisyel nefritin en sık nedeni ilaçlardır.
Doza bağımlı değildir, genellikle ilacın ikinci verilişinde
görülür (ortalama 10–14 günlük latent periyottan sonra).
Hipersensitiviteye (tip 4 immun reaksiyon) bağlı olarak
gelişir. Klinikte tübüler tutulumla ilgili bulguların yanısıra
hipersensitivite bulguları bulunur (ateş, cilt döküntüleri, artalji,
eozinofili vb). En sık etkenler penisilin grubu antibiyotikler
(metisilin), diğer b–laktamlar, rifampisin, sulfanamid, allopurinol,
diuretikler ve NSAİİ’lardır. Burada önemli bir husus NSAİ ilaçlarla
ilişkili TİN vakalarında hipersensitivite bulguları daha nadir
görülür.
12. Altmış iki yaşında haftada 3 gün hemodiyalize giren erkek
hasta nefes darlığı şikayetiyle acil servise başvuruyor. Acil
serviste alınan kan gazında pH:7,28 PaO2:80 mmHg PaCO2:26
mmHg HCO3:16 mEq saptanıyor.
Bu hastada asit–baz denge bozukluğu aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kompanse metabolik asidoz+respiratuar asidoz
B) Kompanse metabolik asidoz+ respiratuar alkaloz
C) Dekompanse metabolik asidoz+respiratuar asidoz
D) Dekompanse metabolik asidoz+ respiratuar alkaloz
E) Dekompanse metabolik alkolaz+respiratuar alkaloz
Cevap D
Ph:7,28 ve HCO3:16 mEq olan hastada metabolik asidoz
mevcuttur.
Hastada beklenen PaCO2 değeri;
Beklenen PaCO2 = (HCO3X1.5) + 8 ± 2 ile hesaplanır.
PaCO2 değeri beklenen değerde ise kompanse metabolik
asidozdan söz edilirken daha büyükse ek olarak respiratuar
asidozdan daha küçükse respiratuar alkalozdan bahsedilir.
83DENEME SINAVI – 47
Beklenen PaCO2=(16X1,5)+8 ±2=32 ±2
Beklenen PaCO2=30–34 arasında olmalıdır.
Hastanın PaCO2’si 26 mmHg olduğundan dekompanse
metabolik asidoza ek olarak respiratuar alkaloz mevcuttur.
13. Hematopoez sırasında multipotent kök hücreyi uyararak en
geniş etkiyi gösteren interlökin aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnterlökin –1
B) İnterlökin –2
C) İnterlökin –3
D) İnterlökin –4
E) İnterlökin –5
Cevap C
Interlökin–3; aktive edilmiş TH hücreleri tarafından
üretilir ve kemik iliği kök hücrelerinin üreme ve farklılaşmasını
destekler. İnterlökinler içinde en geniş etkiye sahiptir. Her üç seri
elemanlarını uyarır.
14. Yetmiş altı yaşında erkek hasta hematoloji polikliniğine
diş eti kanaması şikayeti ile başvuruyor. Yapılan fizik
muayenesinde yaygın lenfadenopati ve splenomegali
bulunuyor. Laboratuar tetkiklerinde hemoglobin:10
mg/dl, lökosit:6500/mm3, trombosit:212000/mm3,
sedimentasyon:96 mm/s ve Periferik yaymasında rulo
formasyonu saptanan hastanın kemik iliğinde fibrozis
ve lenfoplazmositer hücre artışı izleniyor. Ayrıca Protein
elektroforezinde monoklonal gamopati izlenen hastada en
olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Multipl myelom
B) Ağır zincir hastalığı
C) Plazma hücreli lösemi
D) Selim monoklonal gamopati
E) Waldenström makroglobulinemisi
Cevap E
Soruda ileri yaş hastada plazma hücre diskrazisi tarifleniyor.
İleri yaş hastada plazma diskrazisi ve beraberinde LAP ve
splenomegalinin bulunduğu durumlarda akla ilk olarak
Waldenström makroglobulinemisi gelmelidir.
WALDENSTRÖM MAKROGLOBULİNEMİSİ
Tanım ve klinik: Lenfosit ve plazma hücrelerinin anormal
artışı ve IgM tipi monoklonal M proteini (çoğunlukla kappa)
ile karakterize, yaşlı ve erkeklerde sık olan bir hastalıktır.
Lenfoplazmositik hücrelerin kemik iliği, kan ve lenfoid dokuda
artışı yanısıra anemi, lenfadenopati, hepatosplenomegali,
makroglobulinemi, nöropati ve hipervizkozite bulguları ile kliniğe
gelir.
Burundan ve dişetinden sızıntı şeklinde kanama tipiktir.
Halsizlik, yorgunluk sıktır. Görme bozukluğu, diplopi gibi
hiperviskozite semptomları sıktır. Kemik lezyonları ve amiloid
gelişimi nadirdir.
Fizik muayenede; solukluk, HSM, LAP, sosis benzeri retinal
damarlar, periferik nöropati saptanabilir. Normositik Normokrom
bir anemi vardır. Kİ aspirasyonu başarısız olabilir (dry tap).
Biyopside lenfo–plazmositer proliferasyon izlenir. Sedimantasyon
artar ve PY da eritrositlerde rulo formasyonu izlenir. Rulo
formasyonu multipl myelomada nadirdir.
Tedavi: Asemptomatik olanlar tedavisiz izlenebilir.
Klorambusil tercih edilen tedavidir. Fludarabin ve 2–
deoksiadenozin alternatif ilaçlardır. Hipervizkosite için
plazmaferez kullanılabilir.
15. Budd–chiari sendromu nedeniyle takip edilen 36 erkek
hastanın laboratuar tetkiklerinde pansitopeni ve hemoliz
bulguları saptanıyor. Paroksismal noktürnal hemoglobinüri
düşünülen hastada tanı için en duyarlı test aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Sukroz hemoliz testi
B) HAM testi
C) Kemik iliği biyopsisi
D) İmmünfenotiplendirme
E) Direkt coombs testi pozitifliği
Cevap D
Paroksismal Noktürnal Hemoglobinüri
Kazanılmış stem cell defektidir. Normal hematopoezde stem
cell yüzeyinde eritrositlerin komplemana bağlı yıkımını önleyen
glikoproteinler (GPI, glikozil fosfotidil inizitol) bulunur (DAF
(CD55), MIRL (CD 59)). PNH’de bu glikoproteinler kaybolmuştur
ve eritrositler hemolize duyarlı hale gelirler. Gece uykuda, hipoksi
nedeniyle serum kompleman artışı hemolizi artırır.
Klinik: Kronik intravasküler hemoliz, pansitopeni ve
venookluzif olaylar (Budd–Chiari sendromu en sık ölüm nedeni)
karekterizedir. Retikülosit düşüktür. Kronik hemoglobinüri demir
eksikliğine yol açabilir. Lökosit alkalen fosfataz skoru düşüktür.
Tanı: Sukroz hemoliz testi ve HAM testi kullanılır. En duyarlı
test immünfenotiplendirmedir (CD55 ve CD59 eksikliğinin
gösterilmesi).
Tedavi: Steroid, androjen, demir replasmanı yapılır.
ECULİZİMAB, C5 ANTİKORU bu hastalarda tedavide kullanılmaya
başlanmıştır. AML veya aplastik anemiye dönüşebilir.
84 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
16. Hiponatremi ile birlikte seyreden aşağıdaki durumların
hangisinde hasta normovolemiktir?
A) Uygunsuz ADH sendromu
B) Diabetes insipidus
C) Konjestif kalp yetmezliği
D) Ciddi diyare
E) Nefrotik sendrom
Cevap A
Uygunsuz ADH salınımında total vücut suyu artmıştır ama
hastalar klinik olarak övolemiktirler; hipertansiyon ve ödem
görülmez.
• Laboratuar olarak hiponatremi görülür.
• Hiponatermiye bağlı beyin ödemi ve buna bağlı bulgular
görülebilir.
• Serum ozmolaritesi düşüktür. Idrar osmolaritesi ise
artmıştır.
• İdrar Na düzeyi genelde 20 mmol/l nin üzerindedir.
17. Aşağıdakilerden hangisi akromegali tanısında kullanılır?
A) İnsülin hipoglisemi testi
B) Levodopa testi
C) Arjinin testi
D) GRH testi
E) Glukoz süpresyon testi
Cevap E
Tus sınavlarında oldukça fazla sorulan sorulardan birisi.
Growth hormon hipersekresyonu epifiz plakları kapanmadan
görülürse jigantizm, erişkin dönemde görülürse akromegaliye
neden olur
Akromegalide visseromegali de görülür.
Laboratuar olarak şüphelenmeyi gerektirecek bulgular hiper–
fosfatemi, idrarla fosfor atılımı artışı, idrarla kalsiyum atılımında
artmadır.
Serum GH ve somatomedin C düzeyleri artmıştır.
Glukoz supresyon testinde GH düzeyinin düşmemesi ile
tanı konur.
MR ile değerlendirildiğinde sella genişlemiştir.
18. Vankomisine dirençli enterokokların tedavisinde aşağıdaki
ilaçlardan hangisi kullanılabilir?
A) Linezolid
B) Klindamisin
C) Ko–trimaksazol
D) Dalfopristin
E) Seftazidim
Cevap A
Enterokok tedavisi özellikle vankomisine dirençli hastane
enfeksiyonları için önemli bir problemdir.
Özellikle enfeksiyon sorularının bu şekilde olanları dahili
pratik de de sorulabilir.
Linezolid tedavisi bu yüzden akılda tutulmalıdır.
Linezolid, oksazolidinonlar grubunda
ilk antibakteriyel ajandır. Linezolid protein sentezini başlangıç
aşamasında bloke ederek bakteriyostatik etki gösterir.
Linezolidin oral ve i.v. yolla kullanılabilen preparatları
mevcuttur. Karaciğer ve böbrek yetersizliğinde doz ayarlanması
gerekmez. Linezolid hemodiyalizle uzaklaştırılabildiğinden diyaliz
sonrası uygulanmalıdır. Linezolid proteinlere düşük oranda
bağlanır, kemiğe, alveoler hücrelere, pankreatik sekresyonlara
tedavi edici düzeyde geçerken, BOS’a sadece menenjit durumunda
yeterli düzeyde geçebilmektedir. Linezolid birçok gram
pozitif bakteriye etkili olmasının yanında esas olarak klinik
öneme sahip MRSA, MSSA, vankomisine dirençli enterokok
(VRE), Streptococcus pneumoniae ve diğer streptokok türlerine
etkindir.
19. HIV taşıyıcı hastadan kan alırken eline iğne batan hemşire
ya da sağlık personeli ne kadar süre ile profilaksi almalıdır?
A) 90 gün
B) 42 gün
C) 7 gün
D) 28 gün
E) 1 yıl
Cevap D
Evet arkadaşlar bu sınav biraz dahiliye zor. Yine enfeksiyon
hastalıkları dahiliye ortak sorusu.
HIV taşıyıcısından kan alırken iğne batan personel 28 gün
profilaksi almalıdır. Profilaksi için
Tenofovir/emtrisitabin (veya zidovudin/lamivudin) + lopinavir/
ritonavir kombinasyonu kullanılabilir.
85DENEME SINAVI – 47
20. Elli altı yaşında erkek hasta nefes darlığı şikayeti ile göğüs
hastalıkları polikliniğine başvuruyor. Öyküsünde 40 paket/yıl
sigara öyküsü bulunan hastaya solunum fonksiyon testi yapılıyor.
Yapılan solunum fonksiyon testi sonucunda KOAH
düşünülen hastada çekilen posteroanterior akciğer
grafisinde aşağıdaki bulgulardan hangisi tanıyı
desteklemez ?
A) Hiperinflasyon
B) Diyafragmalarda düzleşme
C) Damla kalp görünümü
D) Periferik vasküler izlerde belirginleşme
E) Santral pulmoner arterlerde belirginleşme
Cevap D KOAH ve komplikasyonlar ile iliskili akciğer grafi bulguları:
• Hiperinflasyon (havalanma artışı)
• Diyafragmlarda düzleşme
• Damla kalp görünümü
• Periferik vaskuler izlerde silinme
• Santral pulmoner arterlerde genişleme
21. Hepatosellüler karsinom tanısı için en iyi görüntüleme
yöntemi aşağıdakilerden hangisidir?
A) PET –SCAN
B) Kontrastlı USG
C) Dinamik MR
D) Karaciğer sintigrafisi
E) Tomografi
Cevap C
Güzel bir tetkik sorusu ile GIS’e başlayalım.Karaciğer için ilk
istenecek tanı yöntemi kesinlikle değişmez bilmemiz gereken bilgidir.
Haptosellüler karsinom daha doğrusu karaciğerdeki kitlelerin
ayırıcı tanısında en etkili yöntem dinamik karaciğer MR’ıdır.
Yağlanmadan korunmuş alanları, hemanjiom ve karsinomu çok
iyi ayırt edebilir.
22. MARSH sınıflaması aşağıdakilerden hangi hastalığın
patolojik sınıflamasında kullanılır?
A) Kronik gastrit
B) Portal hipertansiyon
C) Kronik hepatit
D) Çölyak hastalığı
E) Abetalipoproteinemi
Cevap D
Kulaklarımız yine çınlıyor. Ama bakın sadece adını soruyoruz
ya sınıflamayı sorsaydık. Çölyak hastalığının histopatoloji
sınıflaması için dizayn edilmiştir.
Günümüzde kabul edilen Marsh sınıflamasının yeni versiyonu
ile GSE histopatolojik sınıflaması şöyledir:
Tip 1: Normal villus yapısı ile birlikte artmış, İELozis
Tip 2: İELozis ve kript hiperplazisine eşlik eden kısalmış villus
yapısı
Tip 3: İELozis ve kript hiperplazisi ile hafif A/belirgin B/
tamamen C düzleşmiş mukoza
Tip 4: Atrofik mukoza (Kript hipoplazisi ve hafif inflamasyonla
olan düz mukoza. Artık kullanılmamaktadır.)
23. Aşağıdaki testlerden hangisi HP tanısından kullanılan
invaziv bir tanı yöntemidir?
A) Üre nefes testi
B) Gaitada antikor tayini
C) Tükrükte antikor tayini
D) İdrarda HP antikor tayini
E) Hızlı üreaz testi
Cevap E
Hadi rahatlayalım. Hiç bir bit yeniği yok. Hızlı üreaz testi
endoskopi sırasında bakılan invaziv HP testidir. Diğerleri non
invaziv tanı testleri olarak akılda kalabilir.
24. Ösefagusta disfaji oluşabilmesi için gereken minimum
lümen çapı kaç mm’dir?
A) 18 mm
B) 9 mm
C) 13 mm
D) 5 mm
E) 20 mm
Cevap C
Bu da cerrahi dahiliye ortak sorusu olarak değerlendirilebilir.
Normal özofagus lümeni 20–30 mm çapa sahiptir, lümen çapı 13
mm’nin altına inerse disfaji ortaya çıkar.
86 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
25. Aşağıdaki hastalıkların hangisinde hematolojik malignite
riski artmamıştır?
A) Sjögren sendromu
B) Felty sendromu
C) Çölyak hastalığı
D) HIV enfeksiyonu
E) Non tropikal sprue
Cevap E
Hematolojik malignite yapabilecek durumları akılda tutmak
gerekir.
Belki burada Felty zaorlayıcı olabilir.RA ,nötropeni ve
Splenomegali birlikte olmasıdır. T hücreli lösemi ve lenfoma
sıklığı artmıştır.Çölyak ve Sjögren yine lenfoma sıklığı artmıştır.
HIV de ise primer SSS lenfoam sıklığıa artmıştır.
E şıkkı zaten alakasız.
26. Aşağıdaki testlerden hangisi diyabet tanısı için uygun
değildir?
A) Semptomatik hastada random kan şekeri
B) Plasma insülin düzeyi
C) HbA 1 C düzeyi
D) Açlık kan şekeri
E) OGTT
Cevap B
Sınavın basit sorularından olduğunu düşünüyoruz. Zaten Tip
1 DM de insülim hiç yok
Tip 2 DM ‘de ise genelde hiperinsülinizm mevcuttur. Dolayısı
ile insülin düzeyiyle diyabet tanısı konmaz.
Diğerleri rutin istenenebilecek testlerdendir.
27. Astım atağını en sık tetikleyen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Viral ÜSYE
B) Bakteriyel enfeksiyonlar
C) Egzersiz
D) Soğuk hava
E) Reflü
Cevap A
Her sınavda bir soru bizden. Viral ÜSYE: çocukta RSV
,yetişkinde influenza astım atağını en sık tetikleyen ajanlardır.
28. Hiperlipidemi tedavisinde kullanılan aşağıdaki statinlerden
hangisinin karaciğer toksitesi en azdır?
A) Atorvastatin
B) Pravastatin
C) Rosuvastatin
D) Simvastatin
E) Serivastatin
Cevap B
Günümüzde önemli LDL düşürücü ilaçlardan olan statinlerin
karaciğer ve kas toksiteleri mevcuttur. Karaciğer toksitesi en az
olan Pravastatin’dir. Yine klinikte karaciğere toksik ilaç almak
zorunda olanlara başlanabilir.
29. Aşağıdakilerden hangisi normal gebelik fizyolojisinde
ortaya çıkmaz?
A) GFR ‘de artma
B) Hafif proteinüri
C) Glikozüri
D) Hiperkalsiüri
E) Solunumsal asidoz
Cevap E
Yine gebelik ve yaşlılık fizyolojisi ile ilgili sorular gelebiliyor.
Progesteron ve solunum sayısının artması gebelerde
respiratuar alkaloza neden olabilir.
GFR artısışı
200–300 mg /gün proteinüri
Glikozüri
Hiperkalsiüri beklenen nefrolojik değişikliklerdir.
30. Santral diyabetes insipiduslu bir hastada aşağıdaki
bölgelerden hangisi zedelenmiştir?
A) Ön hipofiz
B) Anterior nükleus
C) İntermedial nükleus
D) Supraoptik, paraventriküler nükleus
E) Nucleussolitarius
Cevap D
Diyabetes insipidusta ADH salınımından sorumlu olan
supraoptik, paraventriküler nükleus zarar görmüştür. Ön hipofizin
ADH ile bir ilişkisi yoktur.
Son soru biraz daha orta yumuşaklıkta dahiliye iyi ki bitti
diyorsunuzdur. Ama çalışmak lazım.
87DENEME SINAVI – 47
31. Migren tipi başağrısı profilaktik tedavisinde aşağıdaki
ilaçlardan hangisi kullanılmaz?
A) Propranolol
B) Pizotifen
C) Siproheptadin
D) Sumatriptan
E) Metiserjid
Cevap D
Migren tedavisi:
Migren tedavisi temel olarak, akut atak tedavisi ve profilaksi
olmak üzere iki komponentten oluşur.
Akut atak tedavisi (TUS):
• Basit analjezikler; aspirin, parasetamol, naproksen,
ibubrofen. Sık alındığında gastrik semptomlara ve
rebound ağrıya neden olurlar.
• Ergo alkaloidleri (Ergotamin–cafein, dihidroergotamin):
Belirgin bulantı ve kusma yaptıklarından tedaviye
antiemetik eklenmelidir.
• 5–HT (serotonin) agonistleri (triptanlar) (Sumatriptan,
Zolmitriptan): Gebelik, koroner hastalık, periferik
vaskuler hastalıkta kontrendikedir.
• Narkotik analjezikler (Kodein, meperidin, butarfanol)
• Profilaktik Tedavi:
• Trisiklik Antidepresanlar (Amitriptilin)
• Beta blokörler (Propranolol gibi) (ilk tercih)
• Antikonvulzanlar (Fenitoin, valproat)
• Kalsiyum kanal blokörleri (Verapamil)
• Siproheptadin
Metiserjid, Pizotifen (Metiserjid retroperitoneal fibrozise
neden olur) Profilakside kullanılan metizerjid ve pizotifen
akut atak tedavisinde kullanılırsa ağrıyı artırırlar. Akut atakta
kontrendikedir.
Triptanlar akut atakta kullanılır.
32. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinde spastisite görülmez?
A) Spinal kord yaralanması
B) İnme
C) Multiple skleroz
D) Serebral palsi
E) Gullian Barre sendromu
Cevap E
Gullain barre sendromu periferik sinir sisteminde görülen
demyelinizan hastalıktır. İkinci nöronlar tutulduğu için spastisite
görülmez. Diğer şıklarda üst motor nöronlar tutulabildiği için
spastisite görülür.
33. Yetmiş yaşında erkek hasta sabah yataktan kalkarken düşüyor.
Ailesi tarafından sol kol ve bacağını hareket ettiremediği fark
edilen hasta acil servise getiriliyor. Hasta sol hemiplejiinin
farkında değil ve sol eli kendisine gösterildiğinde ‘ bu benim
elim değil, sizin eliniz’ diye yanıtlıyor.
Bu hastada lezyonun en olası lokalizasyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sağ frontal lob
B) Sağ parietal lob
C) Sağ oksipital lob
D) Sağ temporal lob
E) Sağ serebellar hemisfer
Cevap B
Soruda sol ihmal , inkar , anosognozi kliniği tarif edilmiştir.
Bu klinik sağ parietal lob lezyonlarında görülür.
34. Multiple Sklerozda demiyelinizan plakların en az görüldüğü
bölge aşağıdakilerden hangisidir?
A) Medulla spinalis
B) Optik sinir
C) Periventriküler beyaz cevher
D) Beyin sapı
E) Periferik sinir
Cevap E
MS santral sinir sisteminin demyelinizan hastalığıdır,
periferik sinir sistemini tutmaz..
–Tutulan bölgeler
Periventriküler beyaz cevher (en sık)
Optik sinir
Midbrain
Pons
Serebellum
Spinal kord
88 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
35. İstanbul Üsküdar’da sigara içme prevalansını ortaya çıkarmak
isteyen araştırmacı, sözü geçen bölgede ev ev gezerek anket
yöntemi ile sigara içme durumunu sorgulanmaktadır.
Bu araştırmanın türü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kohort
B) Retrospektif kohort
C) Kesitsel
D) Vaka–kontrol
E) Tanımlayıcı
Cevap C
Kesitsel araştırmalar, prevalans çalışmalarıdır.
• KESİTSEL: BELLİ BİR ZAMAN DİLİMİNDE (SONUÇ <=>
NEDEN) PREVALANS ÇALIŞMALARI
Belirli bir zaman kesitinde yapılan bir toplumun
taramasıdır. Araştırılan soru Şu anda durum nedir?
dir. Genellikle hastalık sıklığı (prevalans) araştırılır.
Herhangi bir zamanda hem hastalık hem de neden
olduğu düşünülen bir ya da birden fazla faktör birlikte
değerlendirilir.
Avantajları:
• Toplumun sağlık sorunlarını belirlemek, sağlık
hizmetlerini planlamak için uygundur.
• Sonuçlar topluma genellenebilir, çünkü toplumun tümü
ya da toplumu temsil eden bir örnekte çalışılmıştır.
• Birden fazla sorun saptanabilir, çok amaçlı bir çalışma
daha az masrafla yapılabilir.
Dezavantajları:
• İnsidans, risk (rölatif, atfedilen) hesapları yapılamaz
36. Hasta yaşları: 8, 8, 8, 10, 12, 12, 19
Yukarıda yaşları verilen hastaların tepe değeri
aşağıdakilerden hangisidir?
A) 10
B) 12
C) 8
D) 19
E) 11
Cevap C
MERKEZİ ÖLÇÜTLER
Aritmetik ortalama (mean): Deneklerin aldıkları değerlerin
(verilerin) toplamının denek sayısına bölünmesidir. Simetrik
sayısal dağılımlarda tercih edilir. Aşırı uç değerlerden
etkileneceğinden aşırı uç değerler varsa tercih edilmez.
Ortanca (median): Dağılımın orta noktasındaki değerdir.
Dağılımdaki değerlerin %50 si ortancaya eşit ve/veya daha küçük,
%50’si ortancaya eşit ve/veya daha büyüktür. Aşırı uç değerlerden
etkilenmeyeceğinden, aşırı uç değerler varsa ya da simetrik
olmayan dağılımlarda tercih edilir.
Sıra ile dizilen verilerin sayısı tek ise, en ortasındaki, Çift ise
en ortasındaki iki değerin ortalamasıdır.
Tepe değeri (mod): Dağılımda en sık bulunan (tekrarlayan)
veridir.
37. Aşağıdakilerden hangisi birincil (primer) koruyucu
hizmetlerden değildir?
A) Sağlık eğitimi
B) Aşılama
C) Spor yapma
D) Aile planlaması
E) Kanser taraması
Cevap E
Tarama testleri sekonder korumaya örnektir…
KORUYUCU HİZMETLER
Bir hastalık etkeni vücuda girmeden önce hastalığa ait hiçbir
belirti yoktur. Herhangi bir patolojik değişiklik gelişmemiştir.
Duyarlılık evresi adı verilen bu dönemde verilen koruyucu
hizmetlere Birincil Koruma hizmeti denir.
Hastalığa ait belirtilrin çıkmadığı, ancak etken nedeniyle
hastalık oluşturacak patolojik değişikliklerin olduğu ve
presemptomatik evre adı verilen dönemdeki korumaya ise ikincil
koruma denir ve erken tanı hizmeti ile ikincil koruma sağlanır.
Üçüncül döneme ise klinik evre denir. Hastalık aşikar
haldedir. Bu dönemde hasta ölümden korunmaya veya
tam olarak tedavi edilmeye çalışılır. Ayrıca sakatlıklar veya
komplikasyonların önüne geçilmeye çalışılır. Bu dönemde verilen
koruyucu hizmetler yani hastaların tedavisi, rehabilitasyonu ve
sakatlıkların önlenmesi üçüncül koruyucu hizmetlerdir.
38. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi deliryuma sebep olmaz?
A) Tiamin eksikliği
B) Elektrolit bozukluğu
C) Depresyon
D) Kafa travması
E) Üriner enfeksiyon
Cevap C
89DENEME SINAVI – 47
DELİRYUM:
Beyin işlevlerinin bedendeki herhangi bir organik patolojiden
etkilenmesi ile ortaya çıkar. Psikiyatrik hastalıklar deliriyuma
sebep olmaz..
Tanı:
1. Bilinç düzeyinde dalgalanmalar.
2. Demans tablosu ve daha önce olan algı bozukluğu
olmaksızın algıda (halusinasyonlar ve iluzyonlar) ve
bilişsel işlevlerde (bellek, dikkat ve konsantrasyon, dil,
oryantasyon) bozukluk.
3. Akut başlangıç.
4. Deliryumu destekleyen laboratuvar bulguları. (elektrolit
imbalansı, enfeksiyon göstergeleri, görüntüleme
yöntemleri vs.)
Deliryum nedenleri
• Beyinle ilgili nedenler: Serebrovasküler olaylar,
İntrakranial enfeksiyonlar,
Travmalar, Tümörleri, Epilepsi, Yoksunluk sendromları.
• Metabolik: Karaciğer, böbrek yetmezliği, Sıvı–elektrolit
bozuklukları, Vitamin eksiklikleri, Hipertansiyon,
Hipo–hiperglisemi, Adrenal patolojiler, Akut pankreatit,
Hipertermi.
• Toksik: Alkol, Lityum, C–Dopa, Organofosfatlar,
Steroidler, Karbonmonoksit, Ergotamin,
Diğer: cerrahi, MI travma kanama.
39. Kırk yaşında bayan hasta aşırı süslü kıyafetleri ve abartılı
makyajı ile polikliniğe başvuruyor. Gözlerini sizden ayırmadan
gördüğü en yakışıklı doktorun siz olduğunuzu söylüyor ve
dikkatinizi çekmeye çalışıyor.
Bu hastada en olası kişilik bozukluğu aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Histrionik
B) Borderline
C) Narsist
D) Paranoid
E) Antisosyal
Cevap A
• Histrionik Kişilik Bozukluğu:
• Kadında sıktır, erkekte kadınımsı –femine– davranışlar
görülebilir. Renkli, canlı– eğlenceli kişilik yapıları vardır.
• İlk görünüşte canlı, duygulu, sevimli ve etkileyicidir
ancak daha yakından tanıyınca olgunlaşmamış–çocuksu
ve ben merkezci– bencil oldukları anlaşılır, ilgi odağı
olma ihtiyaçları vardır.
• Duyguları oldukça yüzeyseldir.
• Davranışları tüm ilgiyi kendisine toplamaya –
beğenilmeye yöneliktir. Davranışlarında belirgin
abartıcılık vardır. Teşhirci ve baştan çıkarıcıdır, her şeyi
cinselleştirirler, flört edecekmiş gibi davranır, ancak
cinsel yaşamları çok sorunludur.
40. Otuzbeş yaşında bayan hasta sırt ağrısı şikayeti ile polikliniğe
başvuruyor. Yapılan muayenesinde trapezius kasında
palpasyonla gergin bantlar ve ağrıyı tetikleyen şiş bir nokta
tespit ediliyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Fibromiyalji sendromu
B) Polimiyaljia romatika
C) Somatizasyon bozukluğu
D) Miyofasyal ağrı sendromu
E) Konversiyon bozukluğu
Cevap D
Miyofasial Ağrı Sendromu (tetik nokta, kasta gergin bant)
Genellikle kaslarda ve spesifik yayılma paterni olan ağrı ile
karakterizedir. Bir veya daha fazla tetikleyici noktalar bulunur.
Gergin bantlar vardır, kasın en sişkin yerine basıldığında ağrı
yayılır. Tedavide, sıcak uygulama, masaj, germe egzersizleri, lokal
enjeksiyonlar kullanılır.
Polimyaljia Romatika
Genellikle 55 yaşından sonra, boyunda omuzlarda ve pelvik
kemerde en az bir ay süren kalıcı ağrı, sabah tutukluğu vardır.
Kaslarda atrofi veya zayıflık yoktur. Kas enzimleri, EMG ve biopsi
normaldir. ESR artmıştır.
Düşük doz steroid tedavisine iyi yanıt alınması tanıyı
destekler. Temporal (dev hücreli) arteritle birlikteliği sıktır.
Fibromyalji Sendromu (hassas nokta, yaygın vücut ağrısı)
Sıklıkla kadınlarda ve 30–40 yaş arasında başlayan yaygın
kas iskelet sistemi ağrısı ve tendinomuskuloskeletal bölgelerde
palpasyonla duyarlı noktalarla karakterize bir yumuşak doku
romatizmasıdır. Tanıda vucuttaki 18 duyarlı noktanın en az 11’inde
palpasyonla hassasiyetin olması gerekir.
Yorgunluk, uyku bozukluğu, sabah tutukluğu ile beraber
görülür.
Anksiyete, depresyon ve emosyonel streslerin ağrıyı agreve ettiği
bilinmektedir.
90 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
41. Aşağıdaki dermatofit etkenlerinden hangisi saçta enfeksiyon oluşturmaz?
A) Candida Albicans
B) Trichophyton verrucosum
C) Microsporum canis
D) Trichophyton tonsurans
E) Trichophyton schoenleinii
Cevap A
Yakın tarihlerde sorulmuş bir sorunun modifiye hali. Candida albicans deride ve tırnakta enfeksiyon yapmaktadır. Saçta
dermatofit tablosu yapmaz! Bu konuyu hatırlamanız için cin ali tablomuz işinize yarıyabilir
Dermatofitler:
Microsporum grubu – saç ve deride etkendir.
Trichophyton grubu – saç, deri ve tırnakta etkendir.
Epidermophyton grubu ve Candida–deri ve tırnakta etkendir.
42. Kaposi sarkomuna neden olan onkojenik virus aşağıdakilerden hangisidir?
A) Epstein–Barr virus
B) Human Herpes virus 8
C) Human papilloma virus
D) Hepatit B virusu
E) Hepatit C virusu
Cevap B
Kaposi sarkomu
• Damar endotelinden köken alan, daha çok akral bölgelerde yerleşen,
• kırmızı nodüller, plaklar şeklinde malign vasküler tümoÅNrlerdir.
• AIDS’te en sık görülen tümörlerdir.
• GIS, kalpte ve lenf nodlara yerleşim gösterebilir.
• Lenfoma ve lösemi gelişme riski fazladır.
• HHV tip 8 ile ilişkilidir.
91DENEME SINAVI – 47
43. Görme ile ilgili bir şikayeti olmayan bir çocuğun ilk objektif görme muayenesi kaç yaşında yapılması önerilir?
A) 1
B) 2
C) 3
D) 4
E) 5
Cevap C
Sağlam çocuk izlemi için önerilen izlem takvimi;
Yaş YD 3–5. gün
1.
ay
2.
ay
4. ay
6.
ay
9.
ay
12. ay
15.
ay
18. ay
24. ay
30. ay
3
yaş
4.
yaş
Öykü/ Fizik muayene x x x x x x x x x x x x x x
Ölçümler Tartı x x x x x x x x x x x x x x
Boy x x x x x x x x x x x x x x
Baş çevresi x x x x x x x x x x x
Boya göre tartı (RT) x x x x x x x x x x
Vücut kitle indeksi (VKİ) x x x x
Tansiyon arteryel * * * * * * * * * * * * x x
Duyusal tarama Görme * * * * * * * * * * * * x x
İşitme x * * * * * * * * * * * * x
Davranış değerlendirmesi
Gelişimsel tarama x x x
Otizm taraması x x
Gelişimsel izlem x x x x x x x x x x x
Psikososyal/davranış değerlendirmesi x x x x x x x x x x x x x x
Alkol ve ilaç kullanımı değerlendirmesi
Kurallar veya Prosedürler
Yenidoğan metabolik /hemoglobulin taraması
x
Aşılama x x x x x x x x x x x x x x
Hemoglobulin /Hematokrit * x * * * *
Kurşun taraması * * x/* * x/* * *
Tuberkulin deri testi * * * * * * *
Dislipidemi taraması * *
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar taraması
Servikal displazi taraması
Ağız Sağlığı taraması * * x/* x/* x/* x/* x
Rehberlik x x x x x x x x x x x x x x
44. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi ülkemizde ulusal tarama programları içinde değildir?
A) Fenilketonüri
B) Biyotidinaz
C) Konjenitalhipotiroidi
D) Kistikfibrozis
E) Kritik kalp hastalıkları
Cevap E
92 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Ülkemizde Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen TARAMA
PROGRAMLARI;
• Fenilketonüri,
• Konjenitalhipotiroidi,
• Biyotidinaz eksikliği,
• Kistikfibrozis,
• İşitme taraması,
• Gelişimsel kalça çıkıklığıdır.
Kritik kalp hastalıkların tespiti için pulseoksimetre ile tarama
testi ise pilot çalışma olarak yürütülmektedir. Bu rutin tarama
programında değildir.
45. On dört yaşında erkek çocuk mentalretardasyon ve
markroorşidi tetkik nedeniyle başvuruyor. Fizik muayenesinde
yüzünün uzun bir yapıya sahip olduğu, alnının geniş olduğu,
kulaklarının büyük ve belirgin olduğu, dişlerde maloklüzyon,
prognatizmusun olduğu, kaslarda hipotonisitesinin ve
eklemlerde hipermobilite olduğu, omurgada lordozis olduğu,
göğüste pektus ekscavatus deformitesi görüldüğü, ayaklarda
düztaban olduğu saptanıyor. Muayene esnasında sizinle göz
teması kurmadığı, dokunulmak istendiğinde aşırı tepki verdiği,
aşırı sinirli ve hırçın olduğu, sterotipik hareketler yaptığı, elini
ısırdığını ve otistik davranışlar sergilediği gözleniyor.
Bu çocukta düşünülen en olası tanı için aşağıdaki
ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Defektif olan gen FMR–1 genidir.
B) CGG üçlü tekrar sayısı 50-200 arası
C) Bazen kalp defektleri eşlik edebilir.
D) Premutasyon görülen erkeklerde denge bozuklukları
gelişebilir
E) Bu hastalık erkeklerde kızlara göre daha ağır klinik
gösterir.
Cevap B
Tariflenen olgu Frajil X sendromudur.
Farjil X sendromu üçlü tekrar sendromlarından birisidir.
Ayrıca otozomal resesif kalıtım özelliği gösterir. Erkeklerde
kalıtsal zeka geriliğinin en sık nedenlerindendir. Hastalık FMR–1
genindeki mutasyon sonucu görülür. Normalde FMR–1 geninde
50’e kadar CGG üçlü tekrarı vardır. CGG tekrar sayısı 50–200
arası ise buna premutasyon denilirken, 200’ün üzerinde ise
klasik hastalık yan frajil X hastalığı ortaya çıkar. Hastalık aynı
zamanda otozomal resesif kalıtım özelliği gösterir. Klasik hastalık
erkeklerde kızlara göre daha ağır klinik özellik gösterir.
Hastalığın tipik üçlüsü; bilişsel, fiziksel ve davranışsal
sorunlardır.
Sık görülen bilişsel sorunlar: dil ve konuşma problemleri,
konuşmada geçikme, ekolali, heceleme sorunları, ince ve kaba
motor hareketlerde zorluklar ve geçikmeler, duygusal algılama
ve tepki vermede zorluklar
Sık görülen fiziksel sorunlar: uzun yüz yapısı, geniş alın,
şaşılık, prognatizmus, maloklüzyon, belirgin kulaklar, yüksek
damak, hipermobilite, hipotonisite, makroorşidi, düz tabanlık,
kalpte mitral valvprolapsus
Sık görülen davranışsal sorunlar: dokunulmayı sevmezler, göz
teması kurmazlar, otistik ve sterotipik hareketler, dikkat eksikliği
hiperaktivite, sinirlilik, hırçınlık, el ısırma, el sallama görülür.
Premutasyon saptananlar normal yaşam özelliği
göstermezler. Premutasyon taşıyıcılarının frajil X sendromunda
görülen öğrenme ve davranış bozukluklarından herhangi biriyle
karşılaşma olasılığı düşüktür, ancak kadın taşıyıcılarda erken
menapoz (prematurovariyan yetersizlik) ve erkek taşıyıcılarda ise
50 yaşından sonra Parkinson hastalığı benzeri ellerde titreme
(tremor) ve yürüyüş ve denge bozuklukları (ataksi) gelişebilir.
46. Üç yaşında erkek çocuk idrarda kan gelmesi şikayeti ile
getiriliyor. Fizik muayenesinde karında sol tarafta ele gelen
kitle saptanıyor. Batın Ultrasonografisinde sol böbrekten
kaynaklanan 6*4 cm boyutunda kitle saptanıyor.
Bu çocukta düşünülen en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Nöroblastom
B) Wilms tümörü
C) Non–hodginlenfoma
D) Hepatoblastom
E) Feokromasitoma
Cevap B
Batında kitle ile başvuran olgularda öncelikle nöroblastom
ve wilms tümörü akla gelmelidir. Hematoüri ile birlikte karında
kitle durumunda ise öncelikle ön tanı wilms tümörü yani
nefroblastomdur.
93DENEME SINAVI – 47
47. Yenidoğan ve süt çocukluğu döneminde büyümede en etkili
olan aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnsulin
B) Büyüme hormonu
C) Tiroid hormonu
D) Beslenme
E) Kortizol
Cevap D
Çocuklarda Postnatal Büyüme döeminde etkili faktörler;
•• Yenidoğan ve süt çocukluğuèEn etkili beslenme
•• 1 yaş– puberteèGH ve Tiroidhormonları
•• PuberteèSürrenal, seks hormonlarıveGH
48. Bebeklerde süt dişlerinin çıkış sırası aşağıdakilerden
hangisinde doğru verilmiştir?
A) Santral kesiciler – Lateral kesici –1. premolar – Köpek
dişleri – 2. Premolar
B) Lateral kesici– Santral kesiciler –1. premolar – Köpek
dişleri – 2. Premolar
C) 1. premolar–Santral kesiciler – Lateral kesici– Köpek dişleri
– 2. Premolar
D) 1. premolar –2. Premolar– Santral kesiciler – Lateral
kesici– Köpek dişleri
E) 1. molar– santral kesiciler –lateral kesiciler – 1. premolar –
2. premolar – köpek – 2. molar – 3. molar
Cevap A
•• Süt dişlerinin çıkış sırası; Santral kesiciler – Lateral kesici
–1. premolar – Köpek – 2. Premolar
•• Kalıcı dişlerin çıkış sırası; 1. molar– santral kesiciler –
lateral kesiciler – 1. premolar – 2. premolar – köpek – 2.
molar – 3. molar
49. On sekiz aylık bir bebek aşağıdaki gelişim basamaklarından
hangisini yapması beklenmez?
A) Tutunarak merdiven çıkar
B) 4 küpü üst üste koyar
C) Şişeye konmuş bir boncuğu çıkarır
D) 10–15 kelimeyi anlar ve kullanır
E) Üç küp ile kule yapar
Cevap E
Yaş dönemlerine göre gelişim basamakları pediatride güncel
sorulardır. Mutlaka bilinmesi gereken konuların başında gelir.
Her sınavda karşımıza çıkma potansiyeli vardır.
18 aylık bir çocuğun gelişiminde yapabildikleri; Tutunarak
merdiven çıkar, 4 küpü üst üste koyar, Şişeden boncuk çıkarır,
resimleri tanır ve adlandırır, 10–15 kelimeyi anlar ve kullanır,
yemeği kendisi yemeye başlar. Vücut bir veya daha fazla kısmı
bilir. Anne–babaya öpücük verir.
3 küp ile köprü yapması 3 yaşında yapılabilen bir gelişim
basamağıdır.
50. Aşı uygulamaları ile ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden
hangileri doğrudur.
I) Hepatit B aşısının ilk dozu bebek 2000 gram üzerine
çıkınca yapılır.
II) 1750 gram ağırlığında doğmuş bir bebeğe 2 aylık
olduğunda karma aşısı (DaBT–IPV–Hib) yapılabilir.
III) Rotavirus aşısı ilk dozu en geç 6 aylık iken yapılmalıdır.
IV) HIV pozitiflilere canlı kızamık aşısı yapılmaz.
A) I, II
B) I, II, III
C) I, II, IV
D) I, II, IV
E) II, IV
Cevap A
Aşılama sorusunun olmadığı bir sınav genelde olmaz.
Aşı uygulamalarının prensipleri mutlaka bilinmelidir.
Hepatit B aşısının ilk dozu bebek 2000 gram üzerindeyken
yapılır. Pratik uygulamada ise 2000 gram altı doğanlarda hepatit
B aşısı yapılır, fakat bu aşı yapılmamış gibi göz ardı edilip, 2000
üzerine çıkınca tekrar yapılır.
Hepatit B aşısı dışındaki tüm aşılarda takvim yaşı esas
alınarak aşılama yapılır.
Rotavirus aşısının 2 tipi vardır. İnsan kaynaklı olan aşı: 6 hf–6
ay arasında, 1 ay arayla 2 doz olarak yapılır. Sığır kaynaklı aşı
ise; 6 hf–6 ay arasında, 1 ay arayla 3 doz şeklinde yapılır. Öylece;
Rotavirus aşısının; ilk dozu 6–12.haftalar arasında yapılmalıdır.
Aşılamanın tamamı ise 6.aya kadar tamamlanmalıdır.
HIV pozitiflere kızamık aşısı önemle yapılması önerilir.
94 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
51. Aşağıdakilerden hangisi anafilakside görülen semptom ve
bulgulardan biri değildir?
A) İshal
B) Ateş
C) Konvülziyon
D) Ürtiker
E) Ses kısıklığı
Cevap B
Anafilaksi Klinik Bulguları
• Genel: Sıcak basması, halsizlik, aksiyete, endişe, kendini
kötü hissetme
• Cilt–Mukoza: Dudaklarda kaşıntı, dil–damak–uvula–
kulak–boğaz–burun–göz–ağızda karıncalanma veya
metalik tat, flushing, ürtiker
• Solunum: Nasal konjesyon, boğaz–göğüs karıncalanma/
kaşıntı, nefes darlığı, ses kısıklığı, salya akması, sekresyon
artışı, hızlı ilerleyen öksürük, boğulma hissi, vizing,
dispne, apne, siyanoz
• GİS: Disfaji, ani bulantı, karında ağrı–kramp, ishal
• KVS: Solukluk, baş dönmesi, presenkop, konfüzyon,
bulanık görme, duyma güçlüğü, hipotansiyon, taşikardi,
barsak–mesane kontrol kaybı, zayıf nabız, aritmi, aşırı
terleme, kollaps
• SSS: Baş ağrısı, sersemlik, uyuklama, uyaranlara
cevapsızlık, letarji, hipotoni, nöbet
52. Rekürren vizing atakları nedeniyle ile izlenen 26 aylık erkek
çocukta aşağıdakilerden hangisinin varlığı persistan astım
gelişimi için en önemli risk faktörüdür?
A) Ev tozu alerjisi
B) Enfeksiyon olmadan hışıltı
C) Eozinofili
D) İnek sütü alerjisi
E) Allerjik rinit
Cevap A
Astım prediktif indeksi
• Major: • Ailede astım • Hastada egzema • İnhale allerjen duyarlılığı
• Minör: • ÜSYE ile bağıntısız hışıltı • >%4 serum eozinofili • Doktor tanılı alerjik rinit varlığı • Besin alerjen duyarlaşması.
Rekürren vizing/öksürük olan küçük çocuklar için persistan astım için en güçlü prediktör alerji varlığıdır.
53. Aşağıdakilerden hangisi yenidoğan bir bebekte kombine
immün yetmezlik düşündürür?
A) Trombositopeni
B) Nötrofili
C) Lenfopeni
D) Howell Jolly cisimcikleri
E) Nötropeni
Cevap C
Bazı tetkiklere göre düşünülmesi veya dışlanması mümkün
olan hastalıklar:
• Lenfosit sayısı normal olması; T hücre yetmezliğini dışlar
• Howell–Jolly cisimcikleri (eritrositlerde nükleik asit artığı)
olması; Aspleniyi düşündürür.
• Lökosit sayısı normal olması; lökosit adezyon
defektlerinden uzaklaştırır.
• Normal trombosit boyutu ve sayısı; Wiskott–Aldrich
sendromunda uzaklaştırı
• Kordon kanında lenfopeni saptanması; Severe Combined
İmmunodeficiency (SCID) düşündürür.
• ESR normal ise kronik bakteriyal ve fungal enfeksiyon
olası değil
54. Boy kısalığı ile değerlendirilen 11 yaşındaki erkek çocukta
aşağıdakilerden hangisi yararlı değildir?
A) Oksolojik parametreler
B) ACTH uyarı testi
C) Kemik yaşı
D) Kraniyal MRI
E) IGF–I ve IGBP3 ölçülmesi
Cevap B
95DENEME SINAVI – 47
GH Eksikliği (GHE) Şüphesinde Değerlendirme
Büyüme öyküsü ve fizik muayene
• Büyüme geriliği• Kısa boy ve büyüme geriliği tek
bulgu olabilir• GHE 1/3.500 çocuğu etkiler
Görüntüleme ve diğer değerlendirmeler
• Tanı klinik, oksolojik ve biyokimyasal parametreler dayanır.
• Kemik yaşı• MRI ve BT ile SSS (hipofiz–
hipotalamus) incelenmesi• Pediatrik endokrinolog
değerlendirmesi
Laboratuar değerlendirme
• GH, IGF ve IGBP3 ölçülmesi• Stimulasyon sonrası pik GH
saptanması
Spefisik testler (yapılabilirse)
• Aile öyküsü ve genetik analiz (PROP1 ve POU1F1 mutation)
55. Çok su içme, sık idrara çıkma ve kilo kaybı nedeniyle
getirilen 11 yaşındaki kız çocukta aşağıdakilerden
hangisinin varlığında diabetes mellitus tanısı konulamaz?
A) Random kan şekeri >200 mg/dL
B) İdrarda glukoz
C) Açlık kan şekeri ≥ 126mg/dL
D) 2. Saat OGTT ≥ 200mg/dL
E) Hemoglobin A1c ≥ 6.5
Cevap B
Tip I DM Tanı Kriterleri • DM ilgili semptomların varlığında;• Rastgele kan şekerinin > 200 mg/dl olması veya• En az saatlik açlık KŞ ≥ 126mg/dL veya• 2. Saat OGTT ≥ 200mg/dL veya• Hemoglobin A1c ≥ 6.5
Bozulmuş Glikoz Toleransı• Normal glikoz dengesi ile diyabet arasındaki
metabolik durumu tanımlar. İlerleyicidir. İnsülinin salın akut fazında sorun vardır. İnsülin rezistansı veya metabolik sendrom ile birliktedir.
• Açlık kan şekeri 110 – 125 mg/dL• OGTT 2. saat glikoz≥ 140 mg/dL fakat < 200 mg/dL
56. Aşağıdakilerden hangisi sistemik lupus tanı kriterlerinden
biri değildir?
A) Alopesi
B) Proteinüri
C) Düşük C3 düzeyi
D) Pozitif Anti–ds DNA
E) Yüksek ESR
Cevap E
SLICC (Systemic Lupus International Collaborating Clinics) Sınıflama Kriterleri
•Klinik ve immünolojik kriterlerden en az birer tane olmak üzere 4 kriter varlığında SLE olası tanı konulur, klinik tanı değil
Klinik Kriter
Akut kutanöz lupus (Malar rash, büllöz rash, toksik epidermal nekroliz varyant, makülopapüler rash)
Kronik kutanöz lupus (Klasik diskoid ras, lupus pannikülit, mukozal lupus)
Oral ve nazal ülser
Alopesi (skar bırakmayan)
Sinovit (≥2 eklem)
Serozit (plörezi veya perikardiyal ağrı>1 gün, plevral effüzyon, perikardiyal effüzyon, EKG kanıtlı perikardit)
Renal (idrarda eritosit, proteinüri)
Nörolojik (Nöbet, psikoz, mononörit, perifeal veya kraniyal nöropati veya akut konfüzyon)
Hemolitik anemi
Lökopeni (WBC<4000; lenfopeni<1000/mm3)
Trombositopeni (<100,000/mm3)
İmmünolojik Kriterler
ANA pozitifliği
Anti ds DNA pozitifliği
Anti–Sm pozitifliği
Anti–fosfolipit Ab pozitifliği
Kompleman düşüklüğü (C3 ve C4 veya CH50)
Direk coombs pozitifliği (hemolitik anemi varlığında)
57. Ateş ve karın ağrısı nedeniyle başvuran 7 yaşındaki kız
çocukta, tam idrar tetkikinde 15–20 lökosit–, 4–5 eritrosit
ve lökosit silendiri saptanıyor. Aşağıdakilerden hangisinin
yüksekliği bu çocukta renal skar riskini artırmaktadır?
A) ESR
B) CRP
C) Nötrofil
D) Prokalsitonin
E) IL–6
Cevap D
96 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• İYE’de akut faz reaktanlarında yükselme olur (ESR, CRP,
Nötrofili/lökositoz, prokalsitonin). Yüksek prokalsitonin
piyelonefrit ve renal skar ile ilişkilendirilmektedir. (Yeni Bilgi).
58. Aşağıdakilerden hangisi rekürren sistin taşı olan çocuğun
tedavisinde kullanılır?
A) Potasyum sitrat
B) Magnezyum
C) Tiazidler
D) Piridoksin
E) D–penisilamin
Cevap E
Metabolik problemler ile oluşan taşlar için tedavi
Metabolik problem Başlangıç tedavi2. Basamak Tedavi
Hiperkalsüri
Diyette Na azaltılması Potasyum sitratDiyette normal Ca Nötral fosfatTiazidler
Hiperoksalüri
Diyette okzalat ayarlanması Nötral fosfatPotasyum sitrat Magnezyum
Piridoksin
Hipositrik asidüriPotasyum sitratBikarbonat
Hiperürikozüri Alkalizasyon Allopürinol
Sistinüri
AlkalizasyonTiopronin (Thiola)
Diyette Na kısıtlanması D–Penisillamin
Kaptopril
59. Burun tıkanıklığı ve öksürük yakınmaları getirilen bir
çocuğun tanısında, aşağıdakilerden hangisi sinüzit lehine
kabul edilmelidir?
A) Semptom süresi >10 gün
B) Ateş ≥39’C
C) Pürülan akıntı
D) Düzelme döneminde kötüleşme
E) Burunda kaşıntı
Cevap E
Sinüzitin & Soğuk Algınlığından farkları
Persistan– Semptomlar (burun tıkanıklık, akıntı ve
öksürük)>10 gün
Ağır – Ateş (≥39’C) ve en az 3 günlük pürülan akıntı
Kötüleşme – Semptomların tekrarlaması veya yeni
semptomların oluşması
60. Son bir yılda en az kaç atak geçirilmesi tonsillektomi
endikasyonudur?
A) 5
B) 6
C) 7
D) 8
E) 9
Cevap C
Tonsillektomi Endikasyonları (Paradise Kriterleri)
Kriter Açıklama
Boğaz ağrısı sayısı
Son bir yılda en az 7 atakSon 2 yılda en az 5 atak/yılSon 3 yılda en az 3 atak/yıl
Klinik özellikler
Boğaz ağrısına ek aşağıdakilerden en az 1 tane;1. Ateş> 38.3°C2. Servikal LAP (ağrılı lenf nodu
veya or lenf nodu >2 cm)3. Tonsiller eksuda4. AGBHS kültür pozitifliği
TedaviAntibiyotik tedavisi alması (kanıtlanmış veya şüpheli durumda)
Kayıt Her atakın eş zamanlı tıbbi kaydı
61. Yenidoğan bebeklerde konjenital kalp hastalığı taraması
nasıl yapılır?
A) Üfürüm muayenesi
B) Pulse oksimetre
C) Elektrokardiyografi
D) Ekokardiyografi
E) Nabızların değerlendirmesi
Cevap C
Her yenidoğana pulse oksimetre ile konjenital kalp
hastalığı taraması yapılmalıdır? (Nelson 2015 bilgisi)
• Soru 1. Ne zaman yapılmalıdır?: 24. Saatten sonra
taburcu olmadan önce. Eğer bebek 24. Saatten önce
taburcu oluyorsa taburcu olmadan hemen önce.
• Soru 2. Nereden yapılmalıdır?: Sağ el ve sol veya sağ
ayak, preduktal ve postduktal alanların ikisi birden
ölçülmelidir.
• Soru 3. Hangi değerleri normal kabul etmeliyiz?: Her
iki ölçüm de <95% ise, iki ölçüm arasında >3%’ten fazla
fark var ise hasta acil olarak pediatrik kardiyolojiye
ekokardiyografi açısından danışılmalıdır.
97DENEME SINAVI – 47
• Soru 4. Sensitivite ve spesifisitesi (Duyarlılığı ve
Özgüllüğü) nedir? : Eğer test sonucunda her iki ekstremite
saturasyon değeri ≥95 % ve ektremite saturasyon farkı
değeri ≤3 ise %99 ihtimalle bebeğin kritik konjenital kalp
hastalığı bulunmamaktadır.
62. Aşağıdakilerden hangisi emzirme için kontrendikasyon
oluşturmaz?
A) Memede herpes enfeksiyonu
B) Galaktozemi
C) Fenilketonüri
D) Mastit
E) Annede HIV
Cevap D
Emzirmenin kontrendike olduğu durumlar:
1. Bebeğin hastalıkları: Galaktozemi, MSUD (Akçaağaç
şurubu idrar hastalığı), fenilketonüri
2. Annenin hastalıkları: HIV, HTLV–1, HTLV–2 (bu ilk üç
hastalık gelişmiş ülkeler için kontraendikedir), aktif
tüberküloz veya tüberküloz mastiti (2 haftadan az tedavi
almış ve bulaştırıcılığı olan), memede herpes virüs
enfeksiyonu, memede apse (dikkat mastit olan anne
emzirmeye devam eder)
3. Annenin kullanıdğı ilaçlar: Radyoaktif madde,
kemoterapi, immünsupresan, kloramfenikol, amfetamin,
metamfetamin, kokain, eroin, ekstazi, lityum, altın tuzu,
iodides, metimazol, thiourasil, fensiklidin, bromokriptin,
ergotlar, yohimbe
63. Down sendromu taramasında duyarlılığı en yüksek olan
yöntemdir?
A) Alfa föto protein
B) Ense kalınlığı
C) Anne yaşı
D) Cell–free fetal DNA (cffDNA)
E) Integre test
Cevap D
cffDNA(cell–free fetal DNA): 14. Haftadan sonra annenin
kanında bebeğin DNA’ları saptanabilir. Özellikle trizomi 21
için diğer ikili, üçlü test, USG ve bunların kombinasyonlarının
hepsinden daha iyi bir sensitivite (duyarlılık) >99% ve daha
düşük yanlış pozitiflik değerine sahiptir. Türkiye’de bu tetkik
yapılabilmektedir. (Nelson 2015 bilgisi)
• Down sendromu tanısında cffDNA’dan sonra en iyi yol
integre testtir. Integre test ilk trimesterde ikili test, ikinci
trimesterde üçlü/dörtlü tarama testinin birlikte yapılarak
gebeliğe risk ataması yapılmasıdır. Anne yaşı da risk
oranını etkileyen faktörlerden biridir.
64. Diyabetik anne bebeği normal vajinal doğduktan sonra
sağ kolunu hareket ettirmediği, içe dönük pozisyonda
olduğu görülüyor. Sağ tarafta moro refleksi alınırken solda
alınmadığı ve sol kol hareket ettirilince bebekte ağlama ve
huzursuzluğunun olmadığı saptanıyor.
Hastanın olası tanısı nedir?
A) Klavikula kırığı
B) Erb–Duchenne paralizisi
C) Klumpke paralizisi
D) Horner sendromu
E) Normal olarak değerlendirilebilir
Cevap B
Erb–Duchenne Paralizi: En sık brakial pleksusu paralzisidir.
Servikal 5 ve 6. sinirler zedelenir. Kol adduksiyon ve iç
rotasyonda, ön kol pronasyondadır (Garson eli). Paralitik tarafta
Moro, Biseps ve radyal reflek yoktur. El hareketleri ve elde
yakalama korunmuştur.
Frenik sinir (C3–5) tutulabilir. Frenik sinir paralizinde solunum
güçlüğü görülür. O tarafta solunum sesleri azalır. Röntgende aynı
tarafta yükselme ve USG’de, floroskopide solunuma katılmada
azalma saptanır.
Klumpke paralizi: C7–8, T1 sekökleri tutulur. Elin intrensek
kasları tutulur. Pençe eli olur. Yakalama refleksi yoktur. Moro
alınır. T1 kökünün sempatik lifleri tutulduğunda Horner
sendromu (ptosis ve miyosis) görülür.
Tam sinir kopmalarında ve Klumpke paralizinde prognoz
kötüdür. Distal kısım hasarında prognoz daha kötüdür. Ödem
nedeni ile oluşan hafif hasar (nöropraksi) birkaç haftada spontan
iyileşir. Aksonotmezis myelin kılıf sağlam, liflerde kopma
vadır ve birkaç ayda iyileşir. Nörotmezis (tam kopma) spontan
iyileşme olmaz. Tedavide immobilizasyon yapılır. Akut dönemde
egzersiz yapılmaz. 7– 10 gün sonra başlanır. Avülsiyon ve rüptürü
değerlendirmede MR kullanılır.
98 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
65. Çocuklarda ani kardiyak ölüm nedeni olmayan hastalıktır?
A) Aort stenozu
B) Atriyal septal defekt
C) Dilate kardiyomiyopati
D) Hipertrofik kardiyomiyopati
E) Uzun QT sendromu
Cevap B
ÇOCUKLARDA ANI KARDIYAK ÖLÜM NEDENLERI:
• Konjenital kalp hastalıkları: Aort stenozu; en sık konjenital
kalp kapak hastalığı ve anormal koroner orjin.
• Kardiyak myopati; Hipertrofik obstriktik kardiyomuopati;
en sık sporcu adölesanda ölüm nedeni.
• Dilate kardiyomyopati ve özel bir tipi aritmojenik sağ
ventrikül displazisi az görülse de önemlidir.
• Uzun QT sendromları edinsel veya konjenital
• Myokardit; ani kardiyak ölümlerde (%42)
• Nadir; kommosyo kordis. Künt travma travma sonucu
olur. Aşikar kardiyak yaralanma olmadan VF ile ölür.
66. Aşağıdakilerden hangisi konjestif kalp yetmezliği ile
uyumlu değildir?
A) Telede kardiyomegali
B) Taşikardi
C) Ejeksiyon fraksiyonda düşme
D) Hiponatremi
E) Brain natriüretik peptit düzeyinde düşme
Cevap E
KKY/ Laboratuar Bulguları:
• Telekardiyografi: Kardiyomegali, pulmoner kanlanma
altta yatan neden göre değişir.
• EKG: Ritm bozuklukları
• EKO ventrikül fonksiyonları değerlendiren standart
testtir. Ejeksiyon fraksiyonunda azalma olur. Normal
aralığı %55–65.
• KKY’de kan gazında pO2 azalır, respiratuar ve/veya
metabolik asidoz görülebilir.
• Su tutulmasına bağlı olarak hiponatremi görülebilir.
• Kanda BNP (brain natriüretik peptid) düzeyi artmış
saptanabilir.
67. Yenidoğan bebeklerde görülen geçici tirozinemi tedavisinde
aşağıdakilerden hangisi kullanılır?
A) D vitamin
B) B vitamin
C) C vitamin
D) K vitamin
E) Nitisinon
Cevap C
YENİDOĞANIN GEÇİCİ TİROZİNEMİSİ
• 4–OHPDD geçici yetersizliği sonucu bazı yeni doğanlarda
yaşamın ilk 2 haftasında plazma tirozin yükselebilir.
• Hastaların çoğu asemptomatiktir. Nadiren metabolik
asidoz, beslenme güçlüğü ve uzamış sarılık görülebilir.
• Guthrie tarama testinde fenilalanin düzeylerinin yüksek
olması ile tanınırlar.
• Tedavi edilmeseler bile 1 ayda düzelirler. Kısa süren
diyetten proteinin kısıtlanması ve diyet ile C vitamini
verilmesi önerilir.
68. Gelişme geriliği getirilen 15 aylık çocuğun, üst solunum
yolu enfeksiyonlarından sonra alt ekstremitelerde
haraketsizlik, duyu kayıpları ve hassasiyet olduğu
öğreniliyor. Fizik muayenede karaciğer büyüklüğü
saptanıyor. Hipofosfatemi, glikozüri, metabolik asidoz,
transaminaz yüksekliği ve PT uzaması olan hastada en
olası aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tirozinemi tip 1
B) Herediter fruktoz intoleransı
C) Galaktozemi
D) Hartnup hastalığı
E) Tirozinemi tip 2
Cevap A
TİROZİNEMİ TİP 1
• Otozomal resesif geçer. Tirozinoz, fumaril asetoasetat
hidrolaz eksikliği, hepatorenal tirozinemi de denir.
• İlk 2– 6ayda asemptomatik olur. 2 haftadan önce ve 1 yaştan
sonra nadirdir. Erken başlayanda mortalite daha yüksek olur.
• 3 önemli tutulumu vardır (Karaciğer, renal, periferal
nöropati). Karaciğer, böbrek periferik sinir sistemi en sık
tutulan yerlerdir.
• Karaciğer tutulumu:
•Çoğunlukla araya giren enfeksiyonlarla akut hepatik
krizle gelirler.
99DENEME SINAVI – 47
•Kusma, ateş, karaciğer enzimlerinde artma, sarılık
hipoglisemi, kanama bozukluğu sıktır.
•Metionin artışına bağlı çürük lahana kokusu olur.
•Çoğu hepatik kriz kendiliğinden çözünür.
•Aralarda büyüme geriliği, kanama bozukluğu,
hepatomegali devam eder.
•Karsinom riski artmıştır. Hepatoselüler karsinom 2 yaştan
önce nadiren gelişir.
• Böbrek tutulumu:
•Renal tubüler fonksiyon bozukluğu (Fankoni sendromu),
nefromegali, nefrokalsinoz ve vitamin D dirençli raşitizm
görülür.
•Normal anyon açıklı metabolik asidoz, hipofosfatemi ve
hiperfosfatüri olur.
• Periferik nöropati:
•Porfiri benzeri krizlere neden olur. ALA dehidratazın
süksinil aseton tarafından inhibisyonu nedeni ile olur.
Ataklar 1– 7 günde geçer.
•Bacak ağrıları, paralitik ileus, kusma, karın ağrısı
•Baş ve gövdede hipertonik postür. Nadiren self mutilasyon
görülür
• Nadir bulgusu hipertrofik kardiyomyopati ve
hiperinsülinizmdir.
Laboratuvar bulguları ve Tanı
•Serum bilirubininde (direkt + indirekt) artış
•Karaciğer enzimlerinde yükselme, koagülasyon
fakörlerinde azalma
•Alfa–fetoprotein düzeyinde artış. Kord kanında bile yüksek
(intrauterin hasar göstergesi). malignite gelişiminde daha
da artar.
•ALA düzeyinde artış
•Plazma tirozin, metionin ve p–hidroksifenil pirüvikasit
artışı
•Generalize aminoasidüri, glukozüri, fosfatüri
•Serumve idrarda süksinil aseton artışı tanısaldır.
•Süksinilaseton yüksek olmayan ogularda karaciğer
biyopsisi ile enzim tayini
Tedavi
• Nitisinon (NTBC, 2– (nitro–4–trifluoromethylbenzoyl)
–1,3–cyclohexanedione) kullanılır. NTBC 4OHPPD
tarafından tirozinin yıkılmasını inhibe eder. Hasarı önler,
olan hasarı düzeltemez.
• Tirozinemi tip1’de FAH son basamakta görevlidir. Fumarat
ve asetoasetat oluşur. Eksikliğinde fumaril asetat süksinil
asetona metabolize olarak klinik bulgulara neden olur.
Baştan bu metabolitlerin oluşumu önlenerek tedavi edilir.
• Diyet; fenilalanin ve tirozin kısıtlı
• Karaciğer transplantasyonu (malignite ve karaciğer
yetersizliğinde acil gerekir)
69. Doğumdan 1 gün sonra dirençli konvülziyon ve
ensefalopatisi olan bebeğin annesi intrauterin artmış
fetal hareketleri olduğunu ifade ediyor. İdrar ve BOS’da a–
aminoadipik semialdehit düzeyi yüksek bulunan bebeğin en
uygun tedavisi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Midazolam
B) Vitamin C
C) Bitoin
D) Piridoksin
E) Na benzoat
Cevap D,
Piridoksin bağımlı epilepsi: Tipik olarak doğumdan kısa
sürede sonra neonatal ensefalopati ve intrauterin artmış fetal
hareketler (nöbet) görülür. GIS semptomları (bulantı–kusma,
distansiyon), irritabilite, uykusuzluk eşlik eder. Piridoksin
yapılmazsa düzelmez, antiepileptiklere dirençlidir. Tanısı
plazma, idrar ve BOS’da artmış α–aminoadipic semialdehit veya
plazma–BOS’da artmış pipekolik asit düzeyi ile doğrulanır. 100
mg günlük oral piridoksin (600 mg kadar) tedavide verilir.
70. Nörokutanöz hastalıklar ve görülebilecek deri lezyon
eşleştirmeleri hangisinde doğru verilmemiştir?
A) Von Hippel Lindau – Hemanjioblastom
B) Tüberoskleroz – Hipopigmentasyon
C) Nörofibromatöz tip 1– Cafe–au–lait lekesi
D) Sturge–Weber sendromu – İntrakraniyal kalsifikasyon
E) Nörofibromatozis tip 2– Aksiller çillenme
Cevap E
Nörofibromatozis (NF): NF iki tipi vardır. OD geçer, spontan
da olabilir.
En sık görülen tipi NF–1’dir. NF–1 geni (nörofibromin geni) 17.
kromozomda bulunur, NF 2 geni 22 kr’dadır.
NF–1 tanısı için aşağıda belirtilen 7 kriterden 2 tanesinin
varlığı tanı koydurur.
100 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• 1–Prepubertal dönemde 5 mm’den, postpubetral
dönemde 15 mm’den büyük altı veya daha fazla cafe–au–
lait lekeleri. Hastaların tamamında vardır.
•Bu lekeler doğumda vardır ve yaş ilerledikçe sayısı
ve büyüklükleri artar. Vücutta yüz bölgesi dışında her
bölgede görülebilir.
• 2–Aksiller veya inguinal çillenme
• 3–İki veya daha fazla iris Lisch nodülleri: İris içinde
yerleşmiş hamartomlardır.
• 4–İki veya daha fazla nörofibrom veya bir tane pleksiform
nörofibrom.
•Nörofibrom: Adölesan ve gebelikte çıkar. Hormonal
eki vardır. Genelde deride ancak iç organlarda veya
damarlardaki sinirlerden dahi çıkabilir.
•Pleksiform nörofibrom: Temporal ve orbital bölgeyi sever.
Doğumda vardır. Kemik deformitesi ve ekstremitede aşırı
büyüme nedenidir.
• 5–Kemik lezyonu: Sfenoid displazi (pulsatil
eksoftalmi nedenidir), uzun kemiklerde kortikal
incelme(psödoartrozun +/–). Skolyoz en sık ortopedik
problemdir. Ancak tanı kriteri değildir.
• 6–Optik gliomlar: Çoğu asemptomatiktir. Görme sorunu
veya hipotalamusun invazyonuna bağlı erken puberte
olabilir.
• 7–NF–1 tanılı birinci derece akraba olması
71. Aşağıdakilerden hangisi mikrositik anemilerden birisi
değildir?
A) Talasemiler
B) Sideroblastik anemi
C) Kronik hastalık anemisi
D) Kurşun zehirlenmesine bağlı anemi
E) Aplastik anemi
Cevap E
MİKROSİTİK ANEMİLER:
•• Demir eksikliği anemisi (en sık)
•• Talesemisendromları
•• Kronik hastalık anemisiè 1/3 mikrositik, 2/3
normositiktir.
•• Sideroblastik anemiler
•• Bakır eksikliği
•• B 6 vitamin eksikliği
•• Kurşun intoksikasyonu
•• Alüminyum intoksikasyonu
•• Atransferrinemi
•• Herediterpiropoikilositoz
•• HbCC
•• Hb EE
Aplastik anemiler makrositiktir.
72. Aşağıdakilerden hangisi konjenital pilor stenozunda
görülen laboratuvar bulgularından birisidir?
A) Hipokloremikmetabolikasidoz
B) Hipokloremikmetabolikalkaloz
C) Hipernatremikmetabolikasidoz
D) Hiperkalamikmetabolikasidoz
E) Hiperkalemikmetabolikalkaloz
Cevap B
Konjenitalpilorstenozunda; hipopotasemi, hipokloremik,
metabolikalkaloz, paradoksal asidüri
73. Kortizol için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Karaciğerde glukoneogenezi artırarak kas ve yağ
dokusunda insülin rezistansına yol açar
B) İskelet kasında protein yıkımını arttırarak ve laktat salınımı
arttırmak sureti ile hepatik glukoneogenezis için substrat
oluşturur.
C) Travmada en uzun süre kanda yüksek seyreden hormon
olup, yanıkta 4 – 8 hafta yüksek tespit edilir
D) Monositlerin hücre içi öldürme fonksiyonlarını, nötrofil
süperoksit reaksiyonlarını ve kemotaksisi azaltır. Dolayısı
ile nötrofil fonksiyonlarını bozarak nötrofil fagositozunu
bozar.
E) Kortizol proinflamatuvar sitokinlerin (TNF–alfa, IL–1, IL–6)
üretimini azaltır ve antiinflamatuar (IL–10) sitokinleri
arttırır. Hasarı takiben sistemik sistemin tipine göre
kortizol düzeyi artar.
Cevap D
• Kortizol glukagon ve epinefrinin aktivasyonunu
pontansiyelize ederek hiperglisemiye neden olur.
• Karaciğerde glukoneogenezi arttıran kortizol kas ve yağ
dokusunda insülin rezistansını arttırır.
• İskelet kasında protein yıkımını arttırarak ve laktat
salınımı arttırmak sureti ile hepatik glukoneogenezis için
substrat oluşturur.
101DENEME SINAVI – 47
• Travma esnasında yağ dokusundan serbest yağ asitlerinin
trigliseritlerin ve gliserolün salınımını arttırarak enerji
kaynakları oluşturur.
• Travmada en uzun süre kanda yüksek seyreden hormon
olup, yanıkta 4 – 8 hafta yüksek tespit edilir
• Fizyolojik stres altında en önemli hormondur.
• CHO metabolizması: Glikojenoliz, glukoneogenez,
hiperglisemi, periferik insülin direncine neden olur.
• Protein metabolizması: Proteoliz, kas güçsüzlüğü,
osteoporoza neden olur.
• Lipid metabolizması: Serbest yağ asitleri ve gliserol
salınımını arttırır.
• Dolaşım: Kardiyak debi artar.
• İmmünosüpresyon:
• Hücresel immünite: Timik fonksiyonları azaltır, T–killer ve
NK fonksiyonlarını azaltır, gecikmiş tip hipersensitiviteyi
azaltır.
Monositlerin hücre içi öldürme fonksiyonlarını, nötrofil
süperoksit reaksiyonlarını ve kemotaksisi azaltır. Ancak nötrofil
fagositozu bozulmaz.
Kortizol proinflamatuvar sitokinlerin (TNF–alfa, IL–1, IL–6)
üretimini azaltır ve antiinflamatuar (IL–10) sitokinleri arttırır.
• Bağ dokusu: Kollajen sentezi azalır, yara iyileşmesi
bozulur.
• Travmada metabolik yanıt olarak ilk glukoneogenez
başlar.
74. Trafik kazası geçirerek acil servise getirilen hastanın multibl
fraktürleri mevcut olup hasta takip ve tedavi amacı ile yoğun
bakım ünitesine alınıyor ve hasta uzun dönem komada
kalıyor.
Bu hastanın yara iyileşmesi ve genel durumundaki
düzelme için protein ve kalori ihtiyacı en iyi hangi yolla
karşılanmalıdır?
A) Nazogastrik ile besleme
B) Gastrostomi ile besleme
C) Jejunostomi ile besleme
D) Periferik venöz alimentasyon
E) Santral venöz alimentasyon
Cevap C
• Nazoenterik tüp (nazogastrik, nazojejunal, nazoözefagial
tüp), gastrostomi ya da jejunostomi uygulanarak
verilebilir. Fizyolojiktir. Karaciğer by pas edilmeden
uygulanan yoldur. Enteral beslenenlerde klinik seyir ve
prognoz daha iyi olup bakteriyel translokasyon azalır ve
karaciğerde akut faz reaktan sentezi artar. Mümkün olan
her zaman enteral beslenme uygulanmalıdır. Aspirasyon
riskini ortadan kaldırmak için jejunostomi idealdir.
• Uygulanması basittir. Daha ekonomik olup, daha iyi
tolere edilir
• Normal gastrointestinal sisteme sahip ve ağızdan yemek
alamayan veya alamayacak hastalarda tercih edilmelidir.
• Enteral beslenmeyi tolere etme; infüzyon hızı, ozmolalite
ve verilen solüsyonun kimyasal yapısına bağlıdır.
• 30–50 ml/saat hızla başlanır. Her gün 10–25 ml/saatlik
artışlar yapılır. Tam hacime ulaştıktan sonra solüsyonun
konsantrasyonu yavaş yavaş artırılır.
• Enfektif komplikasyonlar daha azdır.
Nazoenterik yol: Bir aydan daha kısa süreyle beslenme
yapılacak hastalarda kullanılır.
• Nazogastrik: Bilinci açık ve yutma refleksi olan
hastalarda kullanılmalıdır ve aspirasyon riskinin
yüksekliği göz önünde bulundurulmalıdır.
• Nazojejunal: Skopi altında yerleştirilir ya da endoskop
eşiliğinde takılır.
Gastrostomi (perkütan): Yutma mekanizmasın bozuk olduğu
(demans, nörolojik bozukluk), özefagus obstrüksiyonu olan ancak
endoskopinin yapılabildiği hastalarda kullanılır.
Jejunostomi (perkütan): Bir aydan daha uzun süre enteral
beslenme yapılması düşünülen hastalarda tercih edilir. Komada,
gastrik beslenmeyi tolere edemeyen hastalarda yada aspirasyon
riski yüksek olanlarda post–pilorik beslenme daha uygundur.
• Travma ya da major abdominal cerrahi geçiren
hastalarda, komada ve aspirasyon riski yüksek olan
hastlarda cerrahi jejunostomi veya gastrostomi
yapılmalıdır.
Soruda belirtilen hastanın gastrointestinal sistemin
bütünlüğü korunmuş olup bu yüzden santral yada periferik
venöz yoldan beslenme yapılmamalı ve gastrointestinal
sistem kullanılmalıdır.hasta komada olduğu için nazogastrik
ve gastrostomi tüpü ile besleme kusma ve aspirasyona sebep
olabilir. Bu durumda flluoroskopi veya endoskopık kontrol
ie jejunuma nazoenterik tüp yerleştirilebilir yada küçük bir
abdominal insizyon ile proksimal jejunuma tüp takılabilir.
102 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
75. Oral alımı olmayan ıv olarak % 0.45 NaCl solusyonu verilen
ilk oluşan sıvı elektrolit dengesi değişikliği aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Hücre içinden hücre dışına K+ transferi
B) Hücre dışından hücre içine Na+ transferi
C) Hücre içinden hücre dışına Na+ transferi
D) Hücre dışından hücre içine su transferi
E) Hücre içinden hücre dışına su transferi
Cevap D
Tanımlanan hastaya fazla miktarda hipotonik sıvı replasmanı
yapılmıştır. Bu sebeple ekstrasellüler boşluktaki ozmotik basınç
düşmüştür bu durum hücre memranından içeri sıvı girişi ile
kompanse edilmeye çalışılır ve zarın her iki tarafındaki ozmotik
basıncın eşitlenmesi amaçlanmaktadır.
76. Travmaya uğramış hastada ve özellıkle malignitesi olan
hastanın beslenme durumunun değerlendirilmesinde en
spesifik marker aşağıdakilerden hangisidir?
A) Serum prealbumin düzeyi
B) serum albumin düzeyi
C) Triceps cilt kalınlığı
D) Deri antijen testleri
E) Retinol bağlayıcı protein
Cevap E
• Fizik muayene
• Antropometrik ölçümler
Vücut ağırlığı, kilo kaybı: Vücut ağırlığının %10’dan daha fazla
kaybedilmesi özellikle malignitesi olan hastalarda preoperatif
beslenme gerekliliğini ortaya koyar
Vücut kitle indeksi (BMI): VA (kg) / boy (m)2
Cilt altı yağ dokusu kalınlığı (triseps deri kalınlığı)
Kol kas çevresi
• Biyokimyasal testler
Albümin: Yarılanma ömrü 3 hafta olup beslenmenin takibinde
yeri yoktur.
Prealbumin (Transtiretin): Yarı ömrü 1–4 gün olup
beslenmenin takibinde en sık kullanılan tetkiktir.
Transferrin
Retinol bağlayıcı protein: Nutrisyon dengesinin
araştırılmasında en spesifik test
Kreatinin–boy indeki
Total lenfosit sayısı
Deri antijen testleri (ppd, kabakulak)
77. Aşağıdakilerden hangisi karaciğer yetmezliğinde kullanılan
tipik enteral formüldür?
A) Düşük sıvı volümü, düşük potasyum,fosfor ve magnezyum.
B) Karbonhidratların %50 azaltılması.
C) Proteinlerin % 50’sinin dallı–zincirli aminoasit
(lösin,izolösin ve valin) biçiminde olması.
D) Arjinin, omega 3 yağ asitleri ve beta karotenin arttırılması.
E) Sıvı replasmanı ringer laktat ile yapılmalıdır.
Cevap C
Karaciğer yetmezliğinde enteral formüldeki proteinlerin
%50’ye yakını zincirli aminoasitlerdir. (lösin, izolösin ve valin…
vb.). Bu tip enteral formülde hedef aromatik aminoasid seviyesini
azaltmak ve karaciğer yetmezliği olan hastalarda ensefalopatiye
potansiyel olarak zıt etkiler gösteren dallı zincirli aminoasitlerin
seviyesini arttırmaktır. Bununla birlikte klinik çalışmalarda tam
olarak yararı ispat edilmediği için bu formülün kullanılması
tartışmalıdır. Karaciğer yetmezlikli hastada sıvı olarak ringer
laktat verilmemeli çünkü laktat karaciger tarafından bikarbonata
çevrılmelidir yetmezliği olan hastada bu çevrim olamayacağı için
tedavide kullanılmamalıdır.
78. Ringer Laktat Solüsyonu için hangisi yanlıştır?
A) 130 mEq sodyum ve 109 mEq 28mEq kloridle laktattan
oluşmaktadır.
B) Apoptozisi indükler ve enflamatuvar cevabı aktive eder.
C) Serum laktik asit seviyeleri arttığı için asidozlu hastalara
verilmemelidir.
D) Karaciğer hasarı bulunan hastalarda kullanılmamalıdır.
E) Laktat saklama esnasında intravenöz sıvılarda daha stabil
olduğu için bikarbonattan daha çok kullanılır.
Cevap B
Ringer laktat solüsyonları hafif hipotonik olup 130 mEq
sodyum içerirve 109 mEq klorid ve 28 mEq laktat ile dengelenir.
Laktat saklama esnasında intravenöz sıvılarda daha stabil olduğu
için bikarbonattan daha çok kullanılır. Laktat infüzyonu takiben
hemorajik şok olması halinde bile karaciğerde bikarbonata
dönüştürülür. Güncel bilgiler resüsitasyon sırasında enflamatuvar
cevabı aktive edeceği ve apoptozisi indükleyeceği için ringer laktat
kullanımının tehlikeli olabileceğini göstermektedir. Bununla
ilişkili temel madde laktatın D izomeridir. D izomer normal
103DENEME SINAVI – 47
memeli metabolizmasında ara ürün değildir. Günümüzdeki
solüsyonların 50:50 oranında D ve D izomer karışımını
içermektedir. İn vitro çalışmalar, D izomerin tek başına nötrofilleri
aktive etmediğini göstermektedir.
79. Akut respiratuvar distres sendromlu bir hastada
aşağıdakilerden hangisi görülmez?
A) Pulmoner kompliansta azalma
B) Ventilasyon/Perfüzyon oranı artar
C) Hipoksi
D) Akciğer grafisinde yamalı infiltrasyon
E) Kardiyak debinin artması
Cevap B
ARDS (Erişkin solunum yetmezliği sendromu)
Kriterler:
• Akut başlangıçlıdır.
• AC grafisinde bilateral yama tarzında infiltrasyonlar
mevcuttur.
• Kardiyojenik AC ödeminin olmaması (PAKB < 18 mmHg)
gerekir.
• Kardiyak debinin artması
• Oksijen tedavisine cevapsız hipoksemi (pO2/FiO2 < 200),
görülür.
• Hipoventilasyon – hiperventilasyon (hiper–hipokarbi)
gelişebilir.
• pA–paO2 artar, komplians azalır, Fonksiyonel residüel
kapasite azalır.
• Hava yolu direnci artar, pulmoner şant oranı artar,
Ventilasyon/Perfüzyon oaranı azalır (ölü alan
ventilasyonu artar).
80. Bozulmuş yara iyileşmesinin majör sebebi nedir?
A) Anemi
B) Diyabet mellitus
C) Lokal enfeksiyon
D) Malnütrisyon
E) Aşırı kortizol salınımı
Cevap C
İfade edilen tüm nedenler yara iyileşmesini bozar ancak en
önemlisi lokal enfeksiyondur. Bu noktada cerrahi teknik ve temiz
çalışma ortamı ve dokuların vazkülaritesi önem kazanmaktadır.
81. Tiroid sağ alt lobun ortasında asemptomatik 2 cm’lik kitlesi
olan 20 yaşındaki bayan hastada en uygun ve ilk yöntem
nedir?
A) Eksizyonel biyopsi
B) İnsizyonel biyopsi
C) İğne aspirasyon sitolojisi
D) Radyoiyodin alım çalışmaları
E) Total tiroidektomi
Cevap C
Tiroidin ince iğne aspirasyon sitolojisi tiroid nodüllerinin
tanısında seçilen bir yöntemdir. İnce iğne aspirasyon sitolojisi
papiller neoplazmı saptamada kesin sonuç vermektedir. Daha
geniş örneklemeler olmadan nodulün kapsülünü tanımlamak
zor olduğu için foliküler lezyonları değerlendirmek daha zordur.
İnce iğne aspirasyon biyopsisi ile foliküller adenom ve karsinom,
hurtle hücreli adenom ve karsinom ayrımı yapılamaz.
82. Aşağıdakilerden hangisi kronik renal yetmezlikli hastalarda
renal transplantasyon için kesin kontraendikasyon
oluşturmaz?
A) Kronik aktif hepatit
B) İnsan immünyetmezlik virüs enfeksiyonu
C) Geçmişte kolon kanseri operasyonu
D) Orak hücreli anemi
E) Aktif sirotik hasta
Cevap D
Böbrek transplantasyonu kontrendikasyonları:
Kesin:
• Eradike edilemeyen enfeksiyon(HIV, aktif fungal veya
bakteriyel, tüberküloz) veya kanser varlığı (Skuamoz ve
bazal hücreli deri karsinomları hariçtir.)
Siroz; kronik aktif hepatit
• Akli yetersizlik, ilaç bağımlılığı
• Hastanın tedaviyi kabul etmemesi
Rölatif:
• Aşağı üriner sistemin kullanılamayacak durumda olması
• Aterosklerotik hastalık
• Kronik akciğer/karaciğer hastalığı
• Pankreatit
• Ciddi periferik vasküler hastalık
• Obesite
• Renal hastalık; Orak hücreli anemi, Oksalozis
104 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
(beraberinde karaciğer Tx gerekir)
Yüksek rekürens riski ile ilişkili olduğu için renal
transplantasyonda orak hücreli anemi relatif kontraendikasyon
oluşturur. Genel olarak hastanın düşük prognozu olduğu için
yukarıda belirtilen diğer durumlar kesin kontraendikedir.
83. Aşağıdakilerden hangisi sistemik enflamatuvar cevap
sendromun (SIRS) patogenezinde dominant sitokindir?
A) IL–2
B) IL–5
C) IL–6
D) IL–7
E) IL–18
Cevap C
SIRS gelişiminde rol oynayan dominant sitokinler IL–1, IL–6 ve
TNF’dir. Diğer mediatörler nitrik oksit, indüklenebilir makrofaj tipi
nitrik oksit sentaz (iNOS), prostaglandin I2(PGI2)’dir.
84. Melanom için tümör, nod ve metastaz klasifikasyonunda
aşağıdakilerden hangisi kullanılmaz?
A) Bölgesel lenf nodları
B) Tümörün genişliği
C) Primer tümörün vertikal kalınlığı
D) İnvazyon derinliği
E) Metastaz
Cevap B
Malign melanom evrelemesi:
Orjinal 3 stage sistemi
• Stage I : Lokalize melanom
• Stage II : Regional metastaz
• Stage III : Uzak metastaz
Clark Mikro Evreleme
• Level I :
• Tümör hücreleri bazal membran üstünde
epidermisdedir.
• Melanoma insitu denir.
• Level II:
• Tümör bazal membranı aşmıştır. Papiller
dermisdedir.
• Level III:
• Tümör papiller dermisi doldurmuştur. Ancak
retiküler dermise inmemiştir.
• Level IV:
• Retiküler dermisde tümör hücreleri vardır.
• Level V:
• Tömür hücreleri subkutan yağ dokusuna ulaşmıştır.
Breslow evrelemesi:
• Level I : < 0.75 mm
• Level II : 0.76 mm – 1.50 mm.
• Level III : 1.51 mm – 3.0 mm
• Level IV : 3.0 mm’den kalındır.
AJCC Sınıflaması
(American Joint Comitte on Cancer)
• Evre IA : Lokalize melanoma
<0.75 mm veya Level II T1N0M0
• Evre IIA : Lokalize melanoma
1.5 mm – 4 mm, Level IV T1N0M0
• Evre IIB : Lokalize Melanoma
>4 mm veya Level V T4N0M0
• Evre III : Sadece bir lenf nodunu tutan limitli nodal
T any N1M0 uzak metastaz Tany N2M2
• M1 : Lenf nodu bölgesinde cilt ve cilt altı metastazı
• M2 : Visseral organ metastazı
85. Aşağıdaki sendromlardan hangısınde feokromasitoma
görülmez?
A) Sturge weber sendromu
B) Men–2b
C) Carney kompleksi
D) Von hıppel lındau sendromu
E) Cowden senromu
Cevap E
Feokromasıtoma ile birlikte görülen sendromlar: men 2a ve 2b
Sturge weber sendromu
Carney kompleksi
Tuberoskleroz
Nörofibramatozis tip–1
Von hıppel lındau sendromu
105DENEME SINAVI – 47
86. Hangisi anal kanalın bowen hastlığının TNM deki
karşılığıdır?
A) Tis
B) T1
C) T2
D) T3
E) T4
Cevap A
Bowen hastalığı anal kanalın scuamöz hücreli karsinomunun
insutu formudur.
87. Aşağıdakilerden hangisi adeno karsinomdur?
A) Kolakojenık karsinom
B) Anal kanalın paget hastalığı
C) Bazoloid karsinom
D) Bowen hastalığı
E) Queyrat eritroplazisi
Cevap B
Yukarıda sayılanlardan anal kanalın page hastalığı hariç
hepsi scuamöz hücreli karsinomdur paget hastalığı adeno
karsinomdur.
88. Pankreas kanserinde en sık izole edilen genetik mutasyon
aşağıdakilerden hangisidir?
A) brca–2
B) p16
C) p53
D) ras
E) her–2/neu
Cevap D
Şıklarda verilenlerden hepsi pankreas kanseinde izole edilir
en cok izole edilen ras onkogenidir.
89. Ellibeş yaşında bayan hastaya kolesistektomi operasyonu
yapılıyor. Post operatif ikinci günde ateş:39C, WBC:17000/
mm3, TA:80/40mmhg olup sıvı replasmanına yanıt
vermeyen taşikardi ve hipotansiyonu olan hastanın derin
asidozunu düzeltmek için intravenöz bikarbonat infüzyonu
yapılırsa aşağıdakilerden hangisi meydana gelir?
A) Ph düzeyinde azalma
B) Laktat miktarında artma
C) İntracellüler sıvıda pürivat düzeyinde artma
D) Periferik oksijenizasyonun bozulması ,hipoksi
E) Paradoksal intracellüler asidemi
Cevap E
Eğer arterial Ph<7.2 ise intravenöz bikarbonat infüzyonu
verilerek tedavi edilebilir. HCO3 karbonik anhidraz enzimi
yardımı ile hidrojen ile birleşerek CO2 ve H2O oluşur. Oluşan
CO2 solunumsal kompansayon yardımı ile atılabilir. Ancak
solunum kompansasyonu çalışmayan yada kompanse edilemeyen
hastalarda CO2 birikir ve bu gaz çok difüzabl olduğu için hücre
zarından geçerek intracellüler alanın asidozuna neden olur. Bu
nedenle bikarbonat infüzyonu oluşan CO2’ in ventilasyon ile
atılabileceği hastalarda uygulanmalıdır. Önerilen bikarbonat
infüzyonunun yarısı ıv bolus ile kaln ise 6–8 saatte infüzyon
olarak verilmelidir. Iv bikarbonat infüzyonu yapılan hastalarda
özellikle CO2 in atılım bozukluğu varsa intrasellüler paradoksal
asidüri gözlenir. Bu hastada tariflenen tablo tam olarak şok
tablosudur. dolayısı ile şoktaki hastada solunum kompansayonu
bozuk iken bikarbonat infüzyonunun komplikasyonu nedir
şeklinde sorulan sorunun cevabı şeklinde söylenebilir.
90. Travma anında salınan sitokinlerden hangisi hücre içine
giren steroidlerin hücre nükleusuna girmesini engeller?
A) Reaktif oksijen metabolitleri
B) Heat shock proteinleri
C) IL–6
D) IL–8
E) Prokalsitonin
Cevap B
Heat shock proteinlerinin (hsp) primer görevi proteinlerin
orijinal katlanma noktalarının bozulmasının engellenmek
için çaba sarfeder.hsp ‘leri hücre içinde bulunur ancak bazı
durumlarda ekstra cellüler alanda bulunabilir. Çeşitli hsp
leri mevcuttur. Ve her biri farklı görevleri vardır. Hsp leri
genel olarak stres halinde artar. Glukokortikoidler ve hsp
leri hücre stoplazmasında bulunur. Stoplazmada bulunan
106 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
glukokortikoidler ile reseptörleri birleşir. Ve stoplazmada bulunan
hsp leri ortamdan ayrılarak glukokortikoidlerin nükleusta DNA
transkripsiyonunu başlatmasına olanak sağlar.
91. Akut kan kaybı varlığında kalbin yeterli preload’u
aşağıdakilerden hangisiyle öncelikle sağlanır?
A) Taşikardinin gelişmesi
B) Anjiotensinin hormonal etkileri
C) Reninin hormonal etkileri
D) Sistemik vasküler rezistansta artış
E) Distal tübül reabsorbsiyonunda artış
Cevap D
Anjiotensin, antidiüretik hormon renin’in etkileri normal
hemostazı sağlamada önemlidir. Ancak yavaş etki gösterirler.
Taşikardi diastolik dolum zamanını azaltarak preloadın etkisini
düşürür. Venöz zamanda artış ve sistemik vasküler rezistansta
artış efor esnasında kardiyak debiyi koruyarak preloadu destekler.
92. Spontan göz açıp kapaması olan, konfüze ve ağrıyı lokalize
edebilen bir hastanın Glasgow Koma skalası;
A) 9
B) 11
C) 13
D) 15
E) 6
Cevap C
Glasgow Koma Skoru (GKS)
GKS, 3 ile 15 arası değerler taşımaktadır; 3 en kötü, 15 en iyi
prognozu gösterir. Üç parametre tarafından belirlenir:
I) En İyi Göz Yanıtı,
II) En İyi Verbal Yanıt,
III) En İyi Motor Yanıt :
I. En İyi Göz Yanıtı. (maks. 4)
1. Gözlerini açmıyor. 1 puan
2. Gözlerini ağrıyla açıyor. 2 puan
3. Gözlerini sözlü komutla açıyor. 3 puan
4. Gözlerini spontan açıyor. 4 puan
II. En İyi Verbal Yanıt. (maks. 5)
1. Verbal yanıt yok. 1 puan
2. Anlaşılmaz sesler çıkarıyor. 2 puan
3. Uygunluk taşımayan sözler. 3 puan
4. Konfüzyon. 4 puan
5. Oriyante konuşma. 5 puan
III. En İyi Motor Yanıt. (maks. 6)
1. Motor yanıt yok. 1 puan
2. Ağrı ile ekstansiyon. 2 puan
3. Ağrı ile fleksiyon. 3 puan
4. Ağrıdan kaçmak. 4 puan
5. Ağrıyı lokalize etmek. 5 puan
6. Komutları yerine getirmek. 6 puan
Glasgow Koma skalası bütün yaralanan hastalarda
değerlendirilmelidir. En iyi motor cevapı, sözel cevabın ve göz
hareketlerinin eklenmesiyle hesaplanır. Puanlama 3’(en düşük)
den 15’e(en yüksek) kadardır. 13–15 arası hafif kafa travması, 9–12
orta derece yaralanmayı, 9’dan az olması şiddetli kafa travmasını
gösterir. Glasgow koma skalası triaj ve prognoz açısından
kullanışlıdır.
93. Ortotopik kardiyak transplantasyonun gerekli
olduğu durumlarda aşağıdakilerden hangisi kesin
kontraendikasyon oluşturmaz?
A) Aktif enfeksiyon
B) >65 yaş
C) Medikal hastalık varlığı
D) Şiddetli renal yetmezlik
E) Medikal tedaviye yanıtsız hipertansiyonlu donör
Cevap A
Aktif enfeksiyon potansiyel olarak kardiyak transplantasyon
için geri dönüşümlü kontraendikasyon oluşturur. Diğer belirtilen
durumlar kardiyak transplantasyon için kesin kontraendikasyon
oluşturur. Heterotropik kardiyak transplantasyon, verici kalp
sistemik sirkülasyonu sağlarken hastanın kalbinin sağ tarafı
pulmoner hipertansiyona karşı çalışmaya devam eden hastalar
olmak üzere pulmoner hipertansiyonlu hastaların bazılarında
yapılır.
94. Simastia ne demektedir?
A) Memenim duplikasyonu
B) Ektopik meme dokusu
C) Ektopik meme başı
D) Memenin orta hatta bağlantı oluşturması
E) Aksesuar meme başı
Cevap D
107DENEME SINAVI – 47
Simastia memenin orta hatta birbiri ile bağlantı
oluşturmasıdır. Nadir bir konjenital anomalidir.
95. Aşağıdakilerden hangisi terminal ileumun rezeksiyonu ile
ilişkili durumlardan değildir?
A) Megaloblastik anemi
B) Koleretik ishal
C) Serum demirin düşük seviyeleri
D) Safra tuzu emilimi azalır
E) Vitamin B12 eksikliği
Cevap C
Terminal ileumun rezeksiyonunun çok fazla komplikasyonu
vardır. terminal ileum vitamin B12 absorpsiyonunun ve safra
tuzu absorpsiyonun olduğu tek yerdir. Bu yüzden terminal
ileumun rezeksiyonundan 3–6 ay sonra düşük serum B12
seviyelerine bağlı olarak megaloblastik anemi gelişme ihtimali
vardır. rezeksiyondan sonra bu vitaminin parenteral desteği
gerekir. Safra tuzunun absorptif özelliğinin kaybı rölatif olarak
safra tuzu eksikliğine neden olabilir. Çünkü safra tuzu yeniden
dolaşıma girmede başarısız olur. Abzorbe olmayan yağ asitleri ve
köpükleri kolonik mukozayı sonrasında irite eder ve artmış safra
tuzu miktarı ile birlikte kolonda su ve elektrolit abzorpsiyonunu
engeller, koleretik ishal oluşturur. Terminal ileum demirin
abzorbe edildiği yer değildir.
96. Ülseratif kolitin hepatobiliyer belitileri ile ilgili aşağıdaki
cümlelerden hangisi doğrudur?
A) ÜK’li hastaların %70–80’inde karaciğerde yağlı infiltrasyon
vardır.
B) ÜK’li hastalarda ölümün en sık nedeni karaciğer
yetmezliğidir.
C) Safra yolları karsinomu nadirdir ancak ÜK’in bir
komplikasyonu olabilir.
D) Ana safra duktusunda taşlara bağlı oklüzyon ÜK’in en sık
hepatobiliyer kompliaksyonudur.
E) Primer sklerozan kolanjit ük’in tedavisiyle düzelir.
Cevap C
Karaciğer enflamatuvar bağırsak hastalığında sık tutulan
ekstrakolonik hastalık bölgesidir. Hastaların %40–50’sinde
karaciğerda yağlı infiltrasyon, %2–5’inde ise siroz gelişir. Yağlı
infiltrasyon kolonik hastalığın cerrahi veya medikal tedavisi
ile düzeltilebilir. Ancak siroz irreversibldır. Primer sklerozan
kolanjit intrahepatik ve ekstrahepatik safra kanalının striktürü
ile karakterize progresif bir hastalıktır. Primer sklerozan
kolanjitli hastaların %40–60’ında ülseratif kolit bulunur.
Kolektomi bu hastalığı düzeltmez ve etkili tek tedavi karaciğer
transplantasyonudur. Ayrıca perikolanjit de enflamatuvar bağırsak
hastalığı ile ilişkilidir ve tanısı karaciğer biyopsisi ile konulur. Safra
duktusu karsinomu uzun süren enflamatuvar bağırsak hastalığının
nadir bir kompliaksyonudur. Enflamatuvar bağırsak hastalığı
varlığında safra duktusu karsinomu geliştiren hastalar safra duktus
karsinomlu diğer hastalardan ortalama olarak 20 yaş daha gençtir.
97. Aşağıdaki maksillofasial kırıkların hangisinde yüz kemikleri
kraniumdan ayrılır?
A) Le forte 3
B) Leforte 2
C) Leforte 1
D) Blow out kırığı
E) Kondil kırığı
Cevap A
MAKSİLLA KIRIKLARI
Maksilla kırıkları üç değişik formda görülür.
LeFort I Kırığı:
Bir diğer adı ile Guerin kırığı (veya transvers kırık) da denilen
bu patoloji alveol arkının transvers doğrultuda kırılmasıdır.
İnspeksiyonda mukozada yırtık, kanama, diş kırıkları görülebilir.
Palpasyonda kırık bölgesinde hareketlilik, çiğneme ve konuşma
fonksiyonlarında bozukluk olur. Radyolojik olarak, ön–arka kafa
grafisi ile tanı konulabilir.
LeFort II Kırığı:
Piramidal kırık olarak da adlandırılan bu maksilla
kırıklarında kırık hattı burun kökünden başlayarak, piramit
biçiminde maksiller alveoler arka uzanır. İnspeksiyonda travmaya
bağlı ekimoz, epistaksis (burun deliklerinden kanama) görülür.
Palpasyonda üst çene insiziv dişler iki parmakla tutulup ileri geri
sallandığında maksilla kırık fragmanının hareket ettiği gözlenir,
buna “çekmece arazı” denir. Ön–arka ve yan direkt kafa grafileri
ile radyolojik tanı konur.
LeFort III Kırığı:
Kraniyofasiyal ayrılma da denilen bu kırık tipinde maksilla
splanknokraniumdan total olarak ayrılmıştır. İnspeksiyonda
yüz uzamış görünümdedir; donkey–face (eşek yüzü). Epistaksis,
otore (kulaktan beyin–omurilik sıvısının gelmesi), rinore
(burundan beyin–omurilik sıvısının gelmesi) görülebilir.
Patognomonik olarak her iki göz etrafında gözlük biçiminde
ekimoz vardır. Radyolojik olarak ön–arka, yan ile tanı konulur.
Gereken olgularda komputerize tomografi ve magnetik rezonans
görüntilemeden yararlanılabilir.
108 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
98. Meniere hastalığında aşağıdakilerden hangisi görülmez?
A) Vertigo
B) Kulakta dolgunluk
C) İşitme kaybı
D) Tinnitus
E) Schwartze belirtisi
Cevap E
Schwartze belirtisi otosklerozda görülür.
MENİERE HASTALIĞI
Meniere hastalığı endolenfatik hidrops atakları ile seyreder.
Patogenezde endolenf salınım fazlalığı veya emilim azlığı vardır.
Kliniğinde sıklıkla 2–3 ayda tekrarlayan ataklar halinde
gelen vertigo ile karakterizedir. Vertigonun hastayı uykudan
uyandırması tipiktir. Vertigo ile beraber bulantı–kusma ve
dengesizlik olabilir. Baş dönmesi ile beraber önceleri alçak
frekansları tutan sensörinöral işitme kaybı vardır. Tekrarlayan
ataklarla etkilenen kulakta flat tip (tüm frekansları tutan)
sensörinöral işitme kaybına neden olur. Hastaların ses artışlarına
hassasiyeti atmıştır. Buna recruitment pozitif denilir.
Tanı kriterleri (TUS)
Vertigo
Kulakta dolgunluk
İşitme kaybı
Tinnitus
Dört kriterden ikisinin varlığı ile tanı konulur.
99. Proliferatif Diabetik Retinopatinin göz bulgusu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sert eksuda
B) Yumuşak eksuda
C) Mikroanevrizma
D) Neovaskülarizasyon
E) İntraretinal hemoraji
Cevap D
DİABETİK RETİNOPATİ
Retinopatinin derecesi diyabetin stabilitesinden çok süresine
bağlıdır. Retinopati genellikle en erken 5 yıl sonra oluşur. Tutulan
kapillerde perisit sayısı azalmış, endotel sayısı artmıştır bu
nedenle mikroanevrizmalar olur. Tutulan damar tıkanır veya
sızdırır. Makula ödemi, diyabetik hastalarda görme kaybının
en önemli nedenlerinden biridir. Anoksi nedeniyle oluşan
mikroinfarktlar, yumuşak eksüdalar (atılmış pamuk odakları)
ve kronik ödem (hasarlı kapiller damarlar) ile sızıntı nedeniyle
oluşan sarı sert eksüdalar bulunabilir.
Diabetik retinopatide evreler
1) Background retinopati (Nonproliferatif)
Artmış vasküler permeabilite, mikroanevrizma (ilk bulgu) ,
mikrohemoraji ve tektük sert eksuda vardır.
2) Preproliperatif evre
Tip 1 DM’de fazladır. Retinal iskemi başlamıştır. Derin hemorajiler,
yumuşak eksuda, hayalet arterler ve venlerde boğumlaşma
vardır.
3) Proliferatif evre
Proliferatif retinopati, yeni damar oluşumu (retina yüzeyinde
veya vitreus içine uzanan neovaskülarizasyon) dur.
100. Erişkinde medullaspinaliste en sık görülen intradural
ekstramedüller tümör aşağıdakilerden hangisidir?
A) Astrositom
B) Menenjıom
C) Ependimom
D) Multiple Myelom
E) Metastaz
Cevap B
MEDULLA SPİNALİS TÜMÖRLERİ:
Erişkinde en sık ekstradural tümörler görülür. En sık
ekstradural tümör metastazdır. İkinci sırada myelom gelir. En sık
intradural tümör ise meningiomdur.
Çocuklarda en sık intradural tümörler görülür. En sık
intradural tümör ise dermoid/ epidermoid tümördür.
Erişkin ve çocukta en sık intramedüller tm astrositomdur.
101. Yağ embolisi sendromunda tanıda ve prognozu öngörmede
en önemli kriter aşağıdakilerden hangisidir?
A) Peteşiel Kanama
B) Konfüzyon
C) Parsiyel oksijen basıncı
D) Retinal Hemoraji
E) Trombositopeni
Cevap C
Yağ emboli sendromu
Major bulguları
* Respiratuar yetmezlik (PaO2<60, PCO2>55 mmHg)
* Serebral tutulum
109DENEME SINAVI – 47
* Peteşial kanamalar
* Retinal bulgular
Minör bulguları
* Ateş (39–40 0C)
* Taşikardi
* Karaciğer yetmezliği
* Oligüri, anüri
* Anemi, trombositopeni, lökositoz
* EKG bulguları
Tanı:
Yağ globulinleri + 1 major, +4 minor bulgu ile konur
Yağ embolisi sendromunda tanıda ve prognozu belirlemede
en önemli kriter PaO2’nin 60 mmHg ‘nin altında olmasıdır.
102. Osteoartritle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Eklemlerde gün boyunca, kullanmakla artan ağrı vardır.
B) Yaş ile görülme sıklığı artar.
C) Eklem grafisinde marjinal erozyonlar gözlenir.
D) Distal interfalangeal eklem tutulabilir.
E) Radyolojik olarak subkondral kistler görülebilir.
Cevap C
Osteoartrit=Dejeneratif Artrit
İleri yaşlarda ortaya çıkan, hyalin kıkırdağın dejenerasyonu ile
karakterize, subkondral kemikte skleroz, osteofit yapımı eklemde
daralma ve subkondral kist görünümü veren; ağrı, hareketlerde
sertlik ve kısıtlılığa yol açan bir hastalıktır.
En sık radyolojik bulguları eklem aralığı daralmasıdır.
Distal interfalangial eklem dorsalinde, kıkırdak ve kemik
büyümesinden oluşan heberden nodülleri görülür.
Osteoartrit Radyolojik bulguları;
• Subkondral kist
• Subkondral skleroz
• Osteofitler
• Haberden nodülleri
• Boucher nodülleri
• Eklemde daralma
Tedavi:
İstirahat, koltuk değneği kullanımı, sıcak tatbiki,
antiinflamatuar ilaçlar ve cerrahidir.
(Sinovektomi, artrodez, osteotomi, artroplasti)
103. Aşağıdakilerden hangisi çocuklarda inmemiş testisin
komplikasyonlarından değildir?
A) Germ hücreli kanser gelişimi
B) Testis torsiyonu
C) İnguinal Herni
D) İnfertilite
E) Jinekomasti
Cevap E
Kriptorşidizm testisin skrotumda olmama durumudur. En sık
inguinal kanalda kalır. En sık görülen testis anomalisidir.
Komplikasyonları;
Germ hücreli testis CA (seminom riski %60),
İnfertilite
Testis torsiyonu
İnguinal herni
Jinekomasti ise genellikle Leydig hücreli testis kanserlerinde
gözlenen bir durumdur. Leydig hücreli kanser ise kriptoorşidizm
ile ilişkisiz tek testis tümörüdür.
104. Pelvis kırıkları ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi
doğrudur?
A) Düşük enerjili travma ile oluşabilir
B) Mortalite nadirdir
C) Üretra ve mesane yarlanması eşlik edebilir
D) Hemoraji gözlenmez
E) Tanıda ilk yapılması gereken yumuşak doku zedelenmesini
göstermek amaçlı MR görüntülemedir
Cevap C
• Pelvis kırıkları genelde yüksekten düşme veya trafik
kazası gibi yüksek enerjili kırıklardır.
• Künt travma sonrası retroperitoneal hematomların en
sık görülen nedeni pelvis kırıklarıdır.
• Pelvis kırığı olguların %90’ında mesane rüptürüne
neden olur (TUS).
• Genellikle alt karın kadranı ve suprapubik hassasiyet
intraperitoneal mesane yaralanmasını gösterir.
• Pelvis travmalı hastalarda genellikle kateterizasyon
gereklidir. Kanlı üretra akıntısı üretra travmasını
gösterdiğinden kateterizasyondan önce retrograd
üretrogram gereklidir (TUS).
110 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
105. Yenidoğanda saptanan aşağıdaki patolojilerden hangisinde
tanı konulduğunda en yakın zaman diliminde operasyon
planlanmalıdır?
A) Yarık Damak
B) İnguinal Herni
C) İnmemiş Testis
D) Hipospadias
E) Hidrosel
Cevap B
• Şıklar arasında elektif şartlarda ameliyat planlanması
gereken durum inguinal hernidir
• Yarık damakta kemiği ilgilendirmeyen defektler 6–8
aylıkken kapatılır.
• Inguinal Herni: Uzun süreli erteleme yapılmadan elektif
şartlarda cerrahi yapılmalıdır.
• İnmemiş Testis: 1–2 yaş arası cerrahi tedavi için optimal
zamandır. (TUS–Nisan’92)
• Hipospadias: Peniste ventral eğrilik varsa, fibröz dokuların
relaksasyonu gerekir. En uygun yaş 1–2 yaş civarıdır.
• Hidrosel, yenidoğanda fizyolojiktir ve 3 haftada kaybolur.
18 aydan sonra çok gergin hidrosellere cerrahi girişim
uygulanabilir. Konjenital hidroselin tedavisinde
sklerozan madde kullanilmaz (TUS).
106. Aşağıdaki genel anasteziklerden hangisi intravenöz yolla
kullanılabilir?
A) Enfluran
B) Metoksifluran
C) Azot protoksit
D) Propofol
E) Sevofluran
Cevap D
Propofol: Postoperatif bulantı ve kusma yapmadığı için
ayaktan cerrahi müdahalelerde iyi tercihtir.Plasentayı geçmez.
Hamilelerde kullanılabilir. Kafa içi basıncını azaltır. Serebral
iskemili hastalarda kullanılır. Mental durumun berraklığını iyi
korur. Antiemetik etkisi vardır. IV yolla kullanılır. Kardiyak output
ve sistemik vasküler direnç azalması ile kan basıncını düşürür.
Santral yolla sempatik aktiviteyi azaltıcı ve vagal aktiviteyi artırıcı
etkiyle gelişen nabız sayısındaki hafif azalmanın bu etkide katkısı
vardır.
107. Birinci ve ikinci metatarslar arası açının üst sınırı kaç
dereceye kadar normal kabul edilir?
A) 2°
B) 5°
C) 9°
D) 14°
E) 19°
Cevap C
Adolesan Halluks Valgus (Metatarsus Primus Varus):
• Birinci metatorsal kemiğin mediale doğru deviasyonu,
baş parmak falankslarının laterale deviasyonu ile
karakterizedir.
• Metatarsofalangial eklem hizasında medialde bursit
nedeniyle şişlik vardır (BUNİON). Ağrıya neden olur.
• Direk grafide Birinci ve ikinci metatarslar arasındaki açı
10° den büyükse patolojiktir ve tanıda kullanılır.
108. Araç içi trafik kazası nedeniyle acil servise getirilen 42
yaşında erkek hasta, ön panel ile koltuk arasında kaldığını
ifade ediyor. Muayenesinde sol bacak kısalmış, içe dönük,
adduksiyonda olarak değerlendirildi.
En olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anterior kalça çıkığı
B) Femur boyun kırığı
C) İntertrokanterik femur kırığı
D) Posterior kalça kırığı
E) Subtrokanterik femur kırığı
Cevap D
Kalça çıkıklarının %80-90’ını posterior çıkıklar oluşturur.
Fleksiyon pozisyonundaki dize ön–arka kuvvet uygulanması
sonucu meydana gelir, ekstremite kısalmıştır.
Uyluk adduksiyon ve iç rotasyondadır.
Asetabulum ya da femur kırıkları eşlik edebilir.
Anestezi altında redüksiyon gerekir.
111DENEME SINAVI – 47
109. Obstrüktif müllerian ve ürogenital sinüs anomalilerine
aşağıdaki patolojilerden hangisinin eşlik etme olasılığı
daha yüksektir?
A) Polikistik over sendromu
B) Ektopik gebelik
C) Endometriozis
D) Uterin septum
E) Tekrarlayan gebelik kaybı
Cevap C
Menstrual kanın vajinal akışını engelleyen ve retrograd
menstruasyona neden olan her türlü obstrüktif anomali
zamanında fark edilip tedavi edilmezse endometriozis nedeni
olabilir. Bu tür obstrüktif anomaliler içinde en sık gözlenen
patoloji imperfore hymendir. İmperfore hymen dışında transvers
vajinal septum ve fonksiyonel bir endometriumun varlığı ile
birlikte vajinal agenezi olması durumunda da endometriozis
gelişme olasılığı bulunmaktadır.
110. Servikal yetmezlik için transvajinal ultrasonografide
servikal uzunluğun kaç mm altında olması tanısaldır?
A) <10 mm
B) <15 mm
C) <20 mm
D) <25 mm
E) <30 mm
Cevap D
Normal olarak serviks uzunluğu >30 mm olmalıdır. Eğer
gebeliğin 24 haftasından önce serviks uzunluk 25 mm altında
ise servikal yetmezlik akla gelmelidir. Her ne kadar kısa serviks,
servikal yetmezlikten ziyade erken doğum için bir risk faktörü
olarak kabul edilse de, 25 mm altındaki bir servikal uzunluğun,
serviksin fonksiyonel yeterliliği konusunda şüphe oluşturduğu
konusunda herkes hemfikirdir.
111. Aşağıdaki yerleşim bölgelerinden hangisinde tubal bir
ektopik gebelik en geç rüptüre olur?
A) İnterstisyum
B) İsthmus
C) Ampulla
D) İnfundibulum
E) Tümünde benzer zamanlarda rüptür gerçekleşir
Cevap A
Fallop tüpünün bölümleri arasında en dar olan interstisyel
parçadır. Bu bölüm uterusun fundus ve kısmen de korpus kas
lifleri tarafından sarılmıştır ve tuba uterinanın diğer bölümlerine
oranla daha kuvvetli bir kas bölümü içinde seyreder. Bu nedenle
kornual (interstisyel) ektopik gebelikler çevresini saran kas
tabakasının desteği ile rüptür olmaksızın daha ileri gebelik
haftalarına kadar devam edebilir ve ciddi kanamalara neden
olabilen geç rüptürlere neden olabilirler.
112. Gebelikte en sık görülen hipertiroidi nedeni hangisidir?
A) Toksik multinodüler guatr
B) Toksik adenom
C) Subakut tiroidit
D) Hipofizden aşırı TSH salınımı
E) Graves hastalığı
Cevap E
Hipertiroidi veya tirotoksikozis gebelikte %0.2–0.4 oranında
izlenmektedir. En sık nedeni organ spesifik otoimmün bir hastalık
olan Graves hastalığıdır. Bu olgularda tiroid stimulasyonu yapan
otoantikorlar mevcuttur. Toksik nodüler guvatr ve tiroidit ise
daha nadir gözlenen nedenler arasındadır.
Gebeliğin ilk trimesterinde ve postpartum dönemde klinik
tablo kötüleşebilir. Kontrol edilemeyen hipertiroidi gebelikte
ciddi preeklampsi ve yenidoğanda TSH reseptör antikorlarının
(TRAbs) transplasental geçişine bağlı olarak neonatal
hipertiroidi nedeni olabilir. Ayrıca Gebelikte hipertiroidi
tedavisinde ilk tercih propiltiourasil olmalıdır. Metimazol fetal
hipotiroidi ve fetusta oluşturduğu skalp defektleri nedeniyle
daha az tercih edilir.
113. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi preterm eylemde fetal
nörolojik korunma için uygulanabilir?
A) İndometazin
B) Magnezyum sülfat
C) Deksametazon
D) Nifedipin
E) Oksitosin
Cevap B
Preterm eylem olgularında, yenidoğanda prematüritenin
oluşturduğu riskleri en düşük seviyeye indirgemek amacıyla
doğumdan önce steroid ve magnezyum sülfat uygulanmasının
riski azalttığına dair kanıtlar mevcuttur. Steroidlerin
112 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
(betametazon veya deksametazon) 34. gebelik haftasından
önce uygulanması ile neonatal respiratuar distres ve yoğun
bakım ihtiyacı, nekrotizan enterokolit, patent duktus arteriozus,
intraventriküler kanama ve toplam neonatal ölüm oranlarında
azalma ortaya çıkarken, 32. gebelik haftası öncesinde
magnezyum sülfat uygulanmasının serebral palsi ve ciddi gross
motor disfonksiyonu (yardımsız yürüyememe) azalttığı ortaya
konmuştur. Bu nedenle 32. gebelik haftası öncesinde doğumun
kaçınılmaz olduğu olgularda en az 24 saatlik magnezyum
tedavisi ile fetal nöro–korunma sağlanabilir.
114. Erken membran rüptürünün en kesin tanısı
aşağıdakilerden hangisi ile konur?
A) Öykü
B) Nitrazin testi
C) PAMG–1 protein testi
D) Amnion akışının gözlenmesi
E) Ultrasonografi
Cevap D
Erken membran rüptürü tanısında en kesin bulgu serviksten
amnion akışının gösterilmesidir. Sıvı akışına dair öykü,
ultrasonografide amnion miktarında azalma, nitrazin testi veya
amnion içeriğinde bulunan bazı proteinlerin gösterilmesi ise
tanıya yardımcıdır ancak %100 doğrulukla membran rüptürü
olduğunu göstermez.
115. Aşağıdakilerden hangisi östrojenin etkisi değildir?
A) Myometrial aktivitenin artışı
B) Vücut ısısında artış
C) Seks hormonu bağlayan protein (SHBG) seviyesinde artış
D) Endometriumun proliferasyonu
E) Kalpte pozitif inotropik etki
Cevap B
Progesteron termojenik bir hormon olup, ovulasyonu takiben
vücut ısısında yaklaşık olarak 0.5 °C’lık bir artış meydana getirir.
116. Ovulasyondan hemen önce follikül içinde yer alan oosit
hangi evrededir?
A) 1. mayoz, profaz
B) 1. mayoz, metafaz
C) 1. mayoz, anafaz
D) 2. mayoz, profaz
E) 2. mayoz, metafaz
Cevap E
Menstrual siklusta LH pikine kadar geçen folliküler
gelişme sürecinde follikül içinde yer alan oosit 1. mayoz
bölünmenin profaz (P1) aşamasındadır. LH piki ile ortaya
çıkan bir dizi reaksiyon ile birlikte ovulasyon öncesinde oosit
1. mayoz bölünmeyi tamamlayarak, 2. mayoz bölünmeye girer
ve 2. mayozun metafaz (M2) aşamasında duraksar. Dolayısı
ile ovulasyon gerçekleştiğinde follikül dışına atılan ve Fallop
tüpü tarafından yakalanan oosit M2 oosittir. 2. mayozun
tamamlanması ile fertilizasyon ile gerçekleşir ve zigot meydana
gelir.
117. Primer amenore ile başvuran aşağıdaki hastaların
hangisinde uterus yoktur?
A) Turner sendromu
B) Swyer sendromu
C) Rezistan over sendromu
D) Androjen duyarsızlık sendromu
E) XX saf gonadal disgenezi
Cevap D
Gonadın (testis veya over) gelişmediği veya disfonksiyonel
olduğu tüm seksüel gelişim patolojilerinde uterus bulunur.
Bu nedenle sorunun şıkları arasında yer alan Turner, Swyer
ve XX gonadal disgenezi sendromları (her üçü de gonadal
disgenezi sendromlarıdır) ile fonksiyonel olmadığı rezistan over
sendromunda uterus vardır (antimüllerian hormon [AMH]
olmadığı için). Ancak androjen duyarsızlık sendromunda
(testiküler feminizasyon) testisten yeterli miktarda AMH üretimi
olduğundan uterus gelişmez.
113DENEME SINAVI – 47
118. Düşük doz kombine oral kontraseptif kullanırken kanaması
olan bir kadında en uygun tedavi yaklaşımı aşağıdakileden
hangisidir?
A) Hap kullanımının kesilmesi
B) Günlük hap sayısının 2’ye çıkarılması
C) 7 gün süreyle östrojen eklenmesi
D) 7 gün süreyle progestin eklenmesi
E) Endometriyal örnekleme
Cevap C
Düşük doz kombine oral kontraseptif kullanan kadınlarda ilk
aylarda kırılma kanamaları ve lekelenme sık gelişirken, zaman
içinde bu problem genellikle ortadan kalkar. Problemin devam
etmesi halinde, eğer multifazik bir preparat kullanılıyor ise bunun
monofazik bir preparat ile değiştirilmesi ya da 7 gün süreyle
eksojen östrojen eklenmesi uygun yaklaşımlardır.
119. Serviks kanserinde; vajen üst kısmı tutulmuş ancak
parametriumun intakt olduğu bir hastada, FIGO
sınıflamasına göre evre ve en uygun tedavi hangisidir?
A) Evre I – konizasyon
B) Evre IIA – radikal cerrahi
C) Evre IIB – radikal cerrahi
D) Evre IIIA – radyoterapi
E) Evre IIIB – radyoterapi
Cevap B
Serviks kanseri klinik olarak evrelenen bir tümördür. Pelvik
muayene ile hastalığın yaygınlığı değerlendirilir ve evrelenir.
Parametriumun tutulduğunun belirlenmesi serviks kanseri
tedavisinin yönlendirilmesinde önemlidir ve parametrium
tutulmuş ise inoperable kabul edilerek hasta radyoterapiye
yönlendirilir. Parametriumun intakt olduğu olgularda ise
standart tedavi cerrahidir.
Bu soruda verilen olguda henüz parametrial tutulum
olmadığından hastalığın evresi 2A’dır ve radikal cerrahi en
uygun tedavi yaklaşımıdır.
120. En sık gözlenen over kanseri histopatolojik tipinde
aşağıdaki yapılardan hangisinin gözlenmesi en olasıdır?
A) Psammoma cisimciği
B) Call–Exner cisimciği
C) Schiller–Duval cisimciği
D) Schaumann cisimciği
E) Verocay cisimciği
Cevap A
Tüm over kanserleri arasında en sık gözlenen histopatolojik
grup epitelyal over kanserleri iken, bu grup içinde en sık seröz
kanserler izlenir. Seröz kistadenokarsinomda kist lümeni
içinde yer alan tümör adacıklarında bulunan psammoma
cisimcikleri tipik histopatolojik yapıdır. Bu cisimcikler papillaların
kalsifikasyonu veya enfarktı neticesinde ortaya çıkarlar.
Call–Exner cisimciği granüloza hücreleri arasında yer alan içi
eozinofilik sıvı dolu boşluklar olup granüloza hücreli tümörlerde
gözlenir.
Schiller–Duval cisimciği endodermal sinüs tümörlerinin
%50’de gözlenen ve mezodermal bir çekirdek etrafında viseral ve
parietal hücrelerin yer aldığı glomerül benzeri bir yapıdır.
Schaumann cisimciği sarkoidoz, berilyozis, Crohn hastalığı ve
tüberkülozda izlenebilen kalsiyum ve protein inklüzyonlarıdır.
Verocay cisimciği Schwannoma’da gözlenir.
114 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES