9
anadolu kıtası • haftalık fikir dergisi • dilde, fikirde, işte birlik Anadolu Kıtası Arşivi TEMMUZ 2012 / SAYI: 18 HAFTANIN KONUSU RAMAZAN VE ORUÇ Derleyen: Eyüp AKTUĞ www.e-aktug.com

Anadolu Kıtası-Sayı 18

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Anadolu Kıtası-Sayı 18

Citation preview

Page 1: Anadolu Kıtası-Sayı 18

anadolu kıtası • haftalık fikir dergisi • dilde, fikirde, işte birlik

Anadolu Kıtası Arşivi TEMMUZ 2012 / SAYI: 18

HAFTANIN KONUSU

RAMAZAN VE ORUÇ

Derleyen: Eyüp AKTUĞ

www.e-aktug.com

Page 2: Anadolu Kıtası-Sayı 18

anadolu kıtası • haftalık fikir dergisi

2

İçindekiler

Ramazan Ayının Ö nemi………........….…..……………….....3

Öruç Nedir?......................................……………………...…….4

Ramazan ve Öruçla İ lgili Kavramlar…………………...…5

Öruç Tutarken Nelere Dikkat Etmeliyiz?.........................6

Öruç İ badetinin Kazandırdıkları…………………………..7

Ramazan Ayı Sonunda Bayram Yaparız………………..9

KULLANIM HAKKI Bu derginin içeriği internet üzerinden derlenmiştir. Herhangi bir telif hakkı ihlali yapıldığını

düşünüyorsanız veya yazılar üzerinde hak talep ediyorsanız iletişim adresimize bildirmeniz

halinde söz konusu içerik silinecektir.

Page 3: Anadolu Kıtası-Sayı 18

anadolu kıtası • haftalık fikir dergisi

3

Ramazan Ayının Ö nemi

Ramazan ayı, bütün Müslümanlar için kutsal bir aydır. Her Müslüman ramazan ayına

önem verir. Bunun iki sebebi vardır. Şimdi kısaca bunları görelim:

Kur'an Ramazan Ayında indirilmiştir

Ramazan ayının Müslümanlarca önemli kabul edilmesinin bir

sebebi, kutsal kitabımız Kuran’ın bu ayda indirilmeye

başlanmasıdır. Yüce Allah bize bunu Kuranıkerim’de şöyle

anlatır: ''Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve

doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kuran'ın

indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler

onda oruç tutsun...''

Ramazan ayının Müslümanlarca önemsenmesinin bir sebebi

de kandil gecelerimizden Kadir Gecesi'nin bu ayın içinde olmasıdır. Kadir Gecesi, bin

aydan daha hayırlı kabul edilir. işte bundan dolayı, ramazan ayının önemi büyüktür ve

"on bir ayın sultanı'' olarak anılır.

Ramazan Oruç Ayıdır

En önemli ibadetlerimizden biri olan oruç, ramazan ayında tutulur. Onun için ramazan

"oruç ayı'' olarak da bilinir ve Müslümanlarca önemli bir ay olarak kabul ed ilir.

Ramazanda oruç tutmanın sevabı çok büyüktür. Bunu bilen Müslümanlar dünyanın her

yerinde ramazanı oruçlu geçirmeye çalışırlar. Allah için oruç tutar, karşılığını da yine

Allah'tan beklerler.

Ramazanda camiler aydınlatılır. Minarelerin ışıkları yakılır. Büyük camilerde mahyalar

asılır. Sahur ve iftar vakitlerinde belediyeler tarafından top atılır.

Ramazan ayının en neşeli saatleri iftar vakitleridir. iftar yaklaşınca bütün aile bireyleri

neşe içinde sofrada bir araya gelirler.'Çoğu kez, dost ve akrabalar da iftara davet edilir.

Yoksul ve kimsesizleri çağırmak da yaygın bir geleneğimizdir.

Ramazan ayı, yoksullara yardım ayıdır. Bu ayda hali vakti yerinde olan Müslümanlar,

fakirlere fitre verirler. Çoğunlukla zekat da bu ayda dağıtılır.

Özetle; bir oruç ayı olan ramazan, insanları bir araya toplayan, birlik ve beraberliğimizi

artıran bir aydır.

Page 4: Anadolu Kıtası-Sayı 18

anadolu kıtası • haftalık fikir dergisi

4

Öruç Nedir?

Oruç, tan yerinin ağarmasından, Güneş'in batmasına kadar, herhangi. bir şey yiyip içmemek

suretiyle yapılan ibadettir.

Oruç, İslam’ın şartlarından biridir. Yüce Allah, bize oruç tutmamızı Kuranıkerim’de şöyle

bildirmektedir: ''Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere

farz kılındığı gibi size de farz kılındı...'' Bu ayetten anlaşıldığına göre, sadece biz Müslümanlar

değil, bizden önceki peygamberlerin kavimleri de oruç tutmakla yükümlü idiler.

Yüce Allah, ramazan ayında oruç tutan kişiyi özel bir şekilde mükafatlandırır ve geçmiş

günahlarını bağışlar. Nitekim, Sevgili Peygamberimiz bu konuda şöyle buyurmuştur:

''Yüce Allah buyurdu ki: Ademoğlunun her ibadeti kendisi içindir. Yalnız oruç benim içindir.

Onun mükafatını ben vereceğim.''

''Bir kişi ramazanın faziletine inanarak ve mükafatını umarak oruç tutarsa geçmiş günahları

bağışlanır.''

Oruç,geleneksel fıkıhçılara ve hadisçilere göre, niyetlenip Güneş'in ufuktan 12 derece altta

bulunduğu andan (astronomiye göre alacakaranlık) akşam günbatımına dek, bir şey yeyip

içmemektir.

Dini açıdan çirkin (mekruh) görülen oruçlar; Sadece Cuma veya Cumartesi günü tutulan

oruçlar bu kapsamda değerlendirilir. Ramazan bayramının birinci günü ile Kurban Bayramının

dört günü oruç tutmak, harama yakın bir mekruhtur. Adak oruçları vaciptir.

Page 5: Anadolu Kıtası-Sayı 18

anadolu kıtası • haftalık fikir dergisi

5

Ramazan Ayı ve Öruçla ilgili Kavramlar

Ramazan ayı ve oruçla ilgili olarak kullanılan bazı kavramlar vardır. Bunları şu şekilde

açıklayabiliriz:

Sahur, imsak ve iftar

Sahur: Oruçla ilgili bir kavram olup gece yemeği demektir. Sahur vakti, gecenin yarısından

sonra başlar, tan yerinin ağarmaya başladığı ana kadar devam eder.

imsak: Orucun başladığı zamana imsak denir. imsak, tan yerinin ağarmaya başladığı, yani

gecenin koyu karanlığının bitip doğu ufkunda havanın aydınlanmaya başladığı andır. Bu

andan itibaren oruç tutanlar akşama kadar bir şey yemezler ve içmezler.

iftar: Akşam ezanının okunup orucun açılmasına iftar, bu vakte iftar vakti, yemeğe iftar

yemeği denir. Oruç tutan herkes bu vakitte iftar yapar, yani orucunu açar, yemeğini yer.

Böylece bir oruç tamamlanmış olur.

iftar Duası ve Anlamı

Sevgili Peygamberimiz iftar vakti, orucunu açarken şöyle dua etmiştir ve bizim de aynı duayı

yapmamızı öğütlemiştir:

'' Allahümme leke sumtü ve bike amentü ve aleyke tevekkeltü ve ala rizkıke eftartü ve

savme'l-ğadi min şehri ramazane neveytü.''

Anlamı : ''Ey Allah'ım! Senin rızan için oruç tuttum, sana iman ettim, sana tevekkül ettim.

Senin rızkınla orucumu açtım, yarınki oruca da niyet ettim.''

Mukabele

Mukabele, ramazan ayında hafızların her gün Kuranıkerim’den bir cüz, yani yirmi sayfayı

ezbere okumaları ve cemaatin de bunu Kuran’dan takip etmelerine denir. Kur'an okumasını

bilmeyenler sadece dinlerler.

Mukabele, günün her saatinde okunabilir. Ancak, ikindi namazlarından sonra veya sabah

namazında okumak gelenek haline gelmiştir. Mukabele, camilerde okunabildiği gibi evlerde

de okunur.

Teravih Namazı

Teravi namazı, ramazan gecelerinde yatsı namazından sonra, vitir namazından önce kılınır.

Sünnet olan bir namazdır ve yirmi rekattır. Cemaatle yani, bir imamla birlikte kılınabileceği

gibi yalnız da kılınabilir.

Page 6: Anadolu Kıtası-Sayı 18

anadolu kıtası • haftalık fikir dergisi

6

Öruç Tutarken Nelere Dikkat Etmeliyiz?

Oruç, akıllı ve ergenlik (sorumluluk) çağına girmiş her Müslüman’a farzdır.

Oruç tutabilmek için sağlıklı olmak gerekir. Hasta olanlar iyileşince oruçlarını tutarlar. Eğer

hasta, hiç iyileşemeyecek durumda ise fidye verir. Fidye, bir yoksulun bir günlük yiyeceğinin

karşılanmasıdır. Buna da gücü yetmezse Allah onu bağışlar.

Uzun yolculuk yapanlar, güçlük nedeniyle tutamadıkları oruçlarını, yolculukları sona erince

tutarlar.

Oruç tutmak için, gece sahura kalkılır ve yemek yenir. Sevgili Peygamberimiz bu yemeği

ısrarla tavsiye etmiştir. Çünkü sahur yemeği sağlığımız için önemlidir ve bu şekilde oruç daha

rahat tutulur.

Sahur yemeği yendikten sonra, ağız iyice temizlenir. "Niyet ettim Allah rızası için yarınki

orucu tutmaya.'' denir. imsak vaktinden itibaren iftar vaktine (akşam ezanına) kadar hiçbir

şey yenilmez, içilmez. Bu şekilde oruç tutulmuş olur.

Müslümanlar her zaman sözlerine, tutum ve davranışlarına son derece dikkat ederler. Ancak

oruçlu iken daha çok dikkat etmelidirler. Yani oruç tutarken, iyi ve güzel söz söylenmeli, kötü

sözlerden kaçınılmalıdır. Dinimizin uygun görmediği yanlış işler yapılmamalıdır.

Orucu Bozan Durumlar

Orucu bozan durumların başında şunlar gelir:

Oruçlu olduğunu bile bile yiyip içmek,

İftar vakti girdi zannederek bir şey yemek, içmek,

İmsak vakti girmedi zannederek yemek, içmek,

Burun veya kulağa ilaç damlatmak,

Ağız dolusu kusmak,

Ağza veya burna çekilen suyu yutmak.

Oruçlu olduğunu unutarak yiyip içmek orucu bozmaz. Eğer bir şey yenilip içilirken oruçlu

olduğu hatırlanırsa yeme içme bırakılıp ağızda olanlar boşaltılıp ağız çalkalanmalıdır. Şayet,

"Nasıl olsa oruç bozuldu.'' düşüncesiyle yiyip içmeye devam edilirse oruç gerçekten bozulmuş

olur.

Oruca niyet edip başladıktan sonra özürsüz, bile bile orucu bozmak büyük günahtır. Geçerli

bir neden olmaksızın bilerek oruç bozanlar, bunun cezası olarak ramazan dışında aralıksız

altmış gün oruç tutarlar. Buna kefaret orucu denir. Hastalık ve yolculuk nedeniyle

tutulamayan veya bozulan oruçlar daha sonra tutulur .Buna da kaza orucu denir.

Hastalık, yaşlılık gibi durumları sebebiyle kefareti yerine getiremeyecek şekilde dini özrü

olanlar, her gün için bir fakiri doyuracak kadar fidye verirler.

Page 7: Anadolu Kıtası-Sayı 18

anadolu kıtası • haftalık fikir dergisi

7

Öruç İ badetinin Kazandırdıkları

Oruç ibadeti, kişiye ve topluma çok önemli şeyler kazandırır. Bunların neler olduğunu

görelim:

Oruç İrademizi Güçlendirir

Oruç tutan kişi, nefsinin isteklerine karşı direnir ve ona boyun eğmez. Bundan dolayı iradesi

güç kazanır. Hayatın sıkıntılarına karşı dayanıklı ve sabırlı olur.

Oruç tutan kişi bunu Allah'ın rızasını, hoşnutluğunu kazanmak için yapar. Bu amaçla sabahtan

akşama kadar nefsinin isteklerine boyun eğmez, bir şey yemez, içmez. Küçük bazı zorlukları

bahane ederek oruç tutmaktan vazgeçmez. Bunu başardıkça da mutlu olur. Böylece,

zorlukları sabırla karşılama yeteneği gelişir.

Sevgili Peygamberimiz şöyle buyuruyor: ''Her şey için bir zekat vardır. Bedenin zekatı da

oruçtur. Oruç, sabrın yarısıdır.''

Demek ki orucun en önemli faydalarından biri de sabırlı olmayı sağlamasıdır. Sabır- 11

olabilen insan, aynı zamanda iradeli insan demektir.

Oruç Davranışlarımızı Güzelleştirir

Sevgili Peygamberimiz şöyle buyuruyor: ''Oruç, insanları kötülüklerden koruyan bir

kalkandır.'', ''Herhangi biriniz oruçlu olduğunda kötü söz söylemesin. Oruçlu kişi, kendisine

sataşan ve hakaret eden olursa ona, 'Ben oruçluyum.' desin.''

Page 8: Anadolu Kıtası-Sayı 18

anadolu kıtası • haftalık fikir dergisi

8

Peygamberimizin bu sözlerinden de anlıyoruz ki, oruç bizi günahlardan koruyan bir ibadettir.

Oruçlu olan insan, söz ve davranışlarına daha çok dikkat eder. Kötü söz söylemez, küfretmez.

Kimse ile dövüşmez. Kavga etmez.

Oruçlu insan yalan söylemez. Kimseyi kırıp incitmez. Büyüklerine daha saygılı davranır.

Küçüklerini sever ve korur.

Oruçlu kişi, çevresindekilerle iyi ilişkiler kurar. Kimseye önyargılı bakmaz. Kimse hakkında

kötü şeyler düşünmez. Herkesle iyi geçinir. Kimseye dargın olmaz. Dargınları barıştırır. Kısaca,

içten gelerek ve Sırf Allah'ın hoşnutluğu için oruç tutan kişi, her bakımdan örnek olur.

Oruç Toplumda Yardımlaşma ve Dayanışmayı Artırır

Oruç tutarak aç, susuz kalan Müslümanlar fakir, yoksul ve kimsesizlerin ne durumda

olduklarını daha iyi anlarlar. Onlara yardım etme yollarını ararlar.

Yılda bir kere mallarının zekatını vermek zorunda olan Müslümanlar, bunu daha çok ramazan

ayında gerçekleştirirler.

Zekattan ayrı olarak ramazanda, bayram namazına kadar yoksullara, kimsesizlere verilmesi

gereken bir de Fıtır sadakası (fitre) vardır.

Ramazanda herkesin manevi duyguları kabarır. Herkesin birbirine ve özellikle yoksullara

yardım etme arzusu artar. Bundan dolayı zekat ve fitreden başka, insanlar gönüllerinden

kopan her tür yardımı yapmaktan geri kalmazlar. Böylelikle ramazan, yardımlaşmanın ve

dayanışmanın en yüksek olduğu ay haline gelir. Fakir, yoksul ve kimsesizler de maddi yönden

rahatlarlar. Onlar da biraz daha iyi yiyebilme ve giyinebilme imkanına kavuşurlar.

Kısaca ramazan ayı, imkanı olan Müslümanların cömertlik duygularının doruk noktaya çıktığı

aydır. Peygamberimizin amcasının oğlu Abdullah, zaten cömert olan Peygamber Efendimizin

ramazan ayında daha da cömert olduğunu bildirmiştir. Peygamberimizin bu tutumu, bütün

Müslümanlar için bir örnek olmuştur.

Page 9: Anadolu Kıtası-Sayı 18

anadolu kıtası • haftalık fikir dergisi

9

Ramazan Ayı Sonunda Bayram Yaparız

Peygamber Efendimiz, Medine'ye göç ettiğinde halkın yılda iki kere bayram yaptıklarını

gördü. O günlerde oyunlar oynuyorlar, şenlik yapıyorlardı. Bunu gören Sevgili Peygamberimiz

şöyle buyurdu: ''Yüce Allah bu iki bayrama karşılık daha hayırlı olan Ramazan ve Kurban

Bayramı'nı vermiştir.''

Ramazan Bayramı, oruç tamamlandıktan sonra başlar ve üç gün sürer. Bu ayda, ramazana

sağlık içinde ermenin şükran borcu demek olan Fıtır sadakası (fitre) verildiğinden bu bayrama

Fıtır Bayramı denir. Bunun yanında tatlı ve şeker ikramının çokluğundan dolayı halk arasında

bu bayrama Şeker Bayramı da denilmektedir.

Ramazan Bayramı'nda bir ay boyunca Allah rızası için oruç tutan, her türlü güçlüğe katlanan

Müslümanlar, Yüce Allah'ın emrini yerine getirmenin sevinç ve mutluluğunu yaşarlar. Bayram

günlerinde insanlar, bu neşeyi yok edecek olumsuzluklardan kaçınmaya özen gösterirler.

Bayram sabahı, ailece erken kalkılır. Erkekler abdest alarak en güzel ve temiz elbiselerini giyip

camiye giderler. Bayram namazı kılındıktan sonra cami çevresinde, mahallede, evde, köy

odalarında, herkes birbiriyle bayramlaşır. Akraba, komşu ve dostlar karşılıklı ziyaretlere gider

ve birbirlerinin bayramını kutlarlar.

Bayramda büyüklerin elleri öpülür. Hastalar ziyaret edilir. Küçüklere armağanlar verilir.

Kimsesiz yetim çocuklara ve yoksullara yardım edilir. Dargınlıklar, düşmanlıklar sona erer.

Dostluklar pekişir.

Bayram günlerinde geleneğe göre mezarlığa gidilerek kabir ziyareti yapılır. Bütün ölmüş

Müslümanların ruhları için Fatiha okunur, dua edilir.