141
ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ AZOT GİDERİMLİ AKTİF ÇAMUR SİSTEMİNDE ENERJİ OPTİMİZASYONU Şaziye BALKU KİMYA MÜHENDİSLİĞİ ANA BİLİM DALI ANKARA 2004 Her hakkı saklıdır

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

  • Upload
    others

  • View
    11

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

DOKTORA TEZİ

AZOT GİDERİMLİ AKTİF ÇAMUR SİSTEMİNDE

ENERJİ OPTİMİZASYONU

Şaziye BALKU

KİMYA MÜHENDİSLİĞİ ANA BİLİM DALI

ANKARA

2004

Her hakkı saklıdır

Page 2: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ÖZET

Doktora Tezi

AZOT GİDERİMLİ AKTİF ÇAMUR SİSTEMİNDE ENERJİ OPTİMİZASYONU

Şaziye BALKU

Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

Kimya Mühendisliği Ana Bilim Dalı

Danışman : Prof. Dr. Rıdvan BERBER

Aktif çamur sistemlerinde başlıca işletme gideri havalandırma ve karıştırma ekipmanının çalışması için gereksinim duyulan elektrik enerjisinden kaynaklanmaktadır. Bu çalışmada karbon oksidasyonu, nitrifikasyon ve denitrifikasyonun tek bir havuzda gerçekleştirildiği bir aktif çamur tesisinde, enerji tüketiminin minimizasyonunu sağlayacak optimum havalandırma profili, uygulaması kolay ve etkin dinamik optimizasyon teknikleri ile bulunmuştur. Tez kapsamında havalandırma havuzunda oluşan prosesler ile çöktürme havuzu ve çökme hızı modellerinin birbiriyle uyumu sağlanmış ve aktif çamur sisteminin dinamik benzetimi için genel bir model geliştirilmiştir. Öncelikle sistemin uygun koşullarda çalışmasını sağlamak amacıyla işletmeye alma dönemi için benzetim çalışması yapılmış ve sistem hal değişkenlerinin başlangıç derişimleri bulunmuştur. Optimum havalandırma profilinin saptanması için oluşturulan sınırlandırmalı dinamik optimizasyon probleminin çözümünde evrimsel algoritma ve kontrol vektör parametrelemesine dayalı bir SQP algoritması kullanılmıştır. Alınan sonuçlardan optimum havalandırma profili ile çalıştırılması durumunda, sabit bir havalandırma profiline göre % 21.34 oranında enerji tasarrufu sağlanabileceği görülmüştür. Optimizasyon için en önemli faktörlerden birinin mevcut literatürde henüz yer almayan çözünmüş oksijen derişimine ilişkin sınırlama olduğu ortaya çıkarılmıştır. Kullanılan algoritmaların karşılaştırılması sonucunda SQP algoritmasının gerek global optimum bulunmasında gerekse bilgisayar süresi kullanımında evrimsel algoritmaya göre daha avantajlı olduğu saptanmıştır. Sonuçlar mevcut aktif çamur tesislerinde ek maliyet getirmeden azot giderimi yapılabilmesi ve enerji tasarrufu sağlanmasına, ayrıca gelecekte planlanan tesisler için yatırım ve işletme maliyetlerinin azaltılmasına katkı getirmektedir. 2004, 129 sayfa ANAHTAR KELİMELER : Evsel atıksu arıtımı, AÇM3, nitrifikasyon ve denitrifikasyon, modelleme, SQP, sınırlandırmalı evrimsel algoritma.

i

Page 3: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ABSTRACT

Ph. D. Thesis

ENERGY OPTIMIZATION IN ACTIVATED SLUDGE SYSTEMS INCLUDING NITROGEN REMOVAL

Şaziye BALKU

Ankara University

Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Chemical Engineering

Supervisor : Prof. Dr. Rıdvan BERBER

In activated sludge systems, the main operational cost is determined by the electrical energy consumed in the aeration and mixing devices. For an activated sludge system in which carbon removal, nitrification and denitrification are achieved in a single aeration tank, easy-to-implement dynamic optimization techniques are suggested in this work in order to find the optimal aeration schedule for minimizing energy consumption. In this scope, settling tank and settling velocity models were adopted to the model of activated sludge processes in the aeration tank, and a general model for the dynamic solution of the system was developed. Previously a dynamic simulation for the start-up period of the system was executed in order to obtain the proper operating regime, and initial concentrations of the state variables were calculated. Evolutionary algorithm and SQP algorithm based upon control vector parametrization were used for solving the constrained dynamic optimization problem with the aim to find the optimal aeration profile. Results based on simulated application of the determined optimum operation sequence showed that 21.34 % energy could be saved when compared to an arbitrary constant aeration profile. Constraint related to the dissolved oxygen concentration, which has not been present in current literature yet, was found to be one of the dominating factors for the optimization. Comparison of the algorithms releaved that SQP algorithm had some advantages over the evolutionary algorithm from the viewpoint of global optimum and computational time. The results of this study contribute to the total nitrogen removal for the existing activated sludge systems with energy savings at no investment cost and also to the reduction of the investment and operational costs for the future installations. 2004, 129 pages Key Words: Domestic wastewater treatment, ASM3, nitrification and denitrification, modeling, SQP, evolutionary algorithm with constraints.

ii

Page 4: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ÖNSÖZ VE TEŞEKKÜR

İnsanın diğer canlı varlıklardan farklı olmasının nedeni kendi özünde yatan ve daima

ilerlemesine katkıda bulunan o bir adım önde olabilme duygusudur. Bilimsel

araştırmalar kendi alanlarında insanlara bu duyguyu yaşattıkları için süregelmişler ve

süreceklerdir. İnsanı hayata bağlayan nedenlerin başında da yararlı olmak amacı

bulunmaktadır. Bilimde bir adım öne gitmek de yararlı olmanın bir göstergesidir. Bu

düşüncelerden yola çıkarak çalışmamın amacına ulaştığı inancındayım.

Bana ilerleyen yaşımda bu çalışma olanağını sunmaktan çekinmeyen başta danışmanım,

Prof. Dr. Rıdvan Berber olmak üzere, Prof. Dr. Hüseyin Oğuz ve Prof. Dr.

Abdurrahman Tanyolaç’a ve tüm Kimya Mühendisliği Bölümüne, ayrıca yardımlarını

gördüğüm Doç. Dr. Mustafa Türker’e, Kimya Y. Müh. A. Mehmet Yüceer ve Kimya

Y. Müh. İlknur Atasoy’a ve Ekrem O. Ülker’e teşekkürlerimi sunarım.

Çalışmamı beni daima destekleyen aileme ve özellikle beni iyi yetiştirdiğine inandığım

annem, E. Leman Turan’a ithaf etmek istiyorum.

Şaziye BALKU

Ankara, Ekim 2004

iii

Page 5: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

İÇİNDEKİLER ÖZET ......................................................................................................................... i ABSTRACT ..............................................................................................................ii ÖNSÖZ ve TEŞEKKÜR ...........................................................................................iii SİMGELER ve KISALTMALAR DİZİNİ ................................................................vi ÇİZELGELER DİZİNİ ..............................................................................................ix ŞEKİLLER DİZİNİ ...................................................................................................x

1. GİRİŞ .........................................................................................................1 2. KURAMSAL TEMELLER .................................................................... 3 2.1. Aktif Çamur Yöntemi ..............................................................................3 2.1.1. Proses mikrobiyolojisi .......................................................................... 5 2.1.2. Havalandırma teorisi .............................................................................6 2.2. Azot Giderimi ..........................................................................................7 2.2.1. Azot gideriminin önemi ........................................................................8 2.2.2. Biyolojik azot giderimi .........................................................................9 2.2.3. Biyolojik azot giderme yöntemleri ......................................................12 2.3. Aktif Çamur Modelleri ...........................................................................13 2.3.1. Aktif çamur model no.1 .......................................................................14 2.3.2. Aktif çamur model no.2 .......................................................................17 2.3.3. Aktif çamur model no.2d .....................................................................17 2.3.4. Aktif çamur model no.3 .......................................................................17 2.4. Çöktürme ................................................................................................19 2.4.1. Katı-sıvı ayırma teorisi ........................................................................20 2.4.2. Akış teorisi ...........................................................................................21 2.4.3. Çöktürme modelleri .............................................................................22 2.5. Dinamik Optimizasyon ...........................................................................25 2.5.1. Genel tanımlama ..................................................................................25 2.5.2. Çözüm yöntemleri ...............................................................................26 2.5.3. Pontryagin’in maksimum ilkesi ...........................................................27 2.5.4. Dinamik programlama .........................................................................29 2.5.5. Doğrusal olmayan programlama (NLP) haline dönüştürme ................29 2.5.6. Evrimsel algoritma ...............................................................................32 3. GENEL MODEL .....................................................................................37 3.1. Aktif Çamur Havuzu Modeli ..................................................................37 3.1.1. Bileşenlerin tanımlanması ...................................................................38 3.1.2. Proseslerin tanımlanması .....................................................................40 3.1.3. Proses hızları ........................................................................................42 3.1.4. Bileşenlerin oluşma / yokolma hızları ..................................................44 3.1.5. Havalandırma havuzu etrafında kütle korunum denklemleri ...............45 3.2. Çöktürme Havuzu Modellemesi ..............................................................47 3.3. Genel Model ............................................................................................51

iv

Page 6: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

4. İŞLETMEYE ALMA DÖNEMİ İÇİN BENZETİM ÇALIŞMASI .....52 4.1. Kullanılan Veriler ....................................................................................52 4.2. Benzetim Sonuçları ..................................................................................55 5. NORMAL ÇALIŞMA DÖNEMİNDE OPTİMİZASYON ...................62 5.1. Optimizasyon Problemi ...........................................................................62 5.2. Çözüm Yöntemleri ve Sonuçları .............................................................65 5.2.1. Evrimsel algoritma ...............................................................................65 5.2.2. SQP algoritması ...................................................................................77 5.3. Sistem Alkalinitesi ..................................................................................83 5.4. Çözünmüş Oksijen Sınırlaması ...............................................................85 6. MODEL VE OPTİMİZASYONUN DEĞİŞİK KOŞULLARDA DENENMESİ ...............................................................89 6.1. Giriş Debisindeki Değişimin Sisteme Etkisi ...........................................89 6.2. Giriş suyunda COD Değişiminin Sisteme Etkisi .....................................94 6.3. Giriş Suyu Özelliklerinde Değişikliğin Sisteme Etkisi ........................... 98 6.4. Havalandırma Profilinin Değiştirilmesinin Sisteme Etkisi ....................101 6.5. İşletmeye Alma Döneminde Sistemden Çamur Alınması .....................103 6.6. Çamur Dönüşünün Dikkate Alınmaması Durumu ................................108 6.7. Çamur Alma Oranında Değişikliğin Sisteme Etkisi ..............................112 7. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ .........................................................117

KAYNAKLAR ........................................................................................................124 ÖZGEÇMİŞ .............................................................................................................129

v

Page 7: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

SİMGELER VE KISALTMALAR DİZİNİ Simgeler COD kimyasal oksijen ihtiyacı (g/m3) ÇO çözünmüş oksijen (g/m3)

nsf giren askıda katı maddenin çökemeyen kısmı (birimsiz) h yükseklik (m) J yerçekimi akışı (g/m2-saat)

akL sıvı tarafı hacimsel kütle aktarım katsayısı (saat -1) Q hacimsel akış hızı (m3/saat) R bileşenlerin oluşma/yokolma hızı (g/m3-saat) hr askıda çökme bölgesi çökme parametresi karakteristiği (m3/g) pr düşük katı derişimlerinin çökme parametresi karakteristiği (m3/g)

SS toplam askıda katı madde (g/m3) T toplam işletme süresi (saat) TN toplam azot (g/m3) V havuz hacmı (m3)

0v maksimum teorik çökme hızı (m/saat) .0v maksimum ulaşılabilecek çökme hızı (m/saat) SV çökme hızı (m/saat)

tX askıda katı madde eşik derişimi (g/m3)

AÇM3 Değişkenleri

OS çözünmüş oksijen derişimi (g/m3) IS inert çözülebilir organik madde (g/m3) SS biyolojik olarak kolay parçalanabilir organik madde (g/m3)

NHS amonyum ve amonyak azotu (g/m3)

2NS diazot (g/m3)

NOS nitrat ve nitrit azotu (g/m3)

HCOS atıksuyun alkalinitesi (mol/m3)IX inert parçacık organik madde (g/m3)

SX biyolojik olarak yavaş parçalanabilir substrat (g/m3)

HX heterotrofik organizmalar (g/m3) STOX heterotrofik organizmaların hücre içsel depo ürünü (g/m3)AX nitrifiye edici organizmalar, ototrofik (g/m3)TSX toplam askıda katı madde (g/m3)

vi

Page 8: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

AÇM3 Kinetik Parametreler:

Hk hidroliz hız sabiti (g COD (g COD )SX HX

-1 saat -1)

XK hidroliz doygunluk sabiti ( g COD (g COD )SX HX

-1)

STOk depolama hız sabiti (g COD (g COD )SS HX

-1 saat -1)

NOη anoksik indirgeme faktörü (birimsiz) OK için doygunluk sabiti (g OOS 2 m-3)

NOK için doygunluk sabiti(g NONOS 3-N m-3)

SK için doygunluk sabiti (g COD mSSSS

-3)

STOK için doygunluk sabiti (g COD (g COD )STOXSTOX HX

-1)

Hµ hetetrofik bakteriler için maksimum çoğalma hızı (saat -1)

NHK NHS için doygunluk sabiti (g N m-3)

HCOK ’in bikarbonat doygunluk sabiti (mol HCOHX 3 m-3)

2OHb , ’ın aerobik iç soluma hızı (saat HX -1)

NOHb , ’ın anoksik iç soluma hızı (saat HX -1)

2OSTOb , ’nun aerobik soluma hızı (saat STOX -1)

NOSTOb , ’nun anoksik soluma hızı (saat STOX -1)

Aµ ototrofik bakteriler için maksimum çoğalma hızı (saat -1)

NHAK , için amonyum substrat doygunluk sabiti (g N mAX -3)

OAK , nitrifiyer için oksijen doygunluk sabiti (g O2 m-3)

HCOAK , nitrifiyer için bikarbonat doygunluk sabiti (mol HCO3 m-3)

2OAb , için aerobik iç soluma hızı (saat AX -1)

NOAb , için anoksik iç soluma hızı (saat AX -1) Kısaltmalar AAA dönüşümlü aerobik-anoksik AÇM aktif çamur modeli GA genetik algoritma NLP doğrusal olmayan programlama SQP ardışık kuadratik programlama

vii

Page 9: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

QP kuadratik programlama Alt ve Üst İndisler at havalandırma havuzu in giriş akımı eff çıkış akımı end işletme süresi sonu req istenilen rs dönen çamur sat doygunluk set çöktürücü w atık çamur

viii

Page 10: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ÇİZELGELER DİZİNİ Çizelge 2.1. Havalı ortamda heterotrofik bakteri çoğalmasının proses kinetiği ve stokiyometrisi ......................................................................14 Çizelge 4.1. Aktif çamur tesisinde değişkenlerin 20 gün sonundaki durumu ........... 58 Çizelge 4.2. Çöktürme havuzunda değişkenlerin 20 gün sonundaki durumu ........... 58 Çizelge 5.1. Optimum havalandırma sonucu değişkenlerin durumu ........................ 80 Çizelge 5.2. Farklı başlangıç alkaliniteleri ile sonuçları ........................................... 83 Çizelge 5.3. Çözünmüş oksijen sınırlamasının sisteme etkisi ................................... 86 Çizelge 6.1. Debi değişiminin sisteme etkisi ............................................................ 89 Çizelge 6.2. Farklı kLa değerlerinde işletmeye alma dönemi benzetim sonuçları .... 93 Çizelge 6.3. COD değişiminin sisteme etkisi ............................................................ 94 Çizelge 6.4. Farklı giriş suyu özelliklerinin sisteme etkisi ....................................... 98 Çizelge 6.5. Havalandırma profilinde değişimin sisteme etkisi ................................ 101 Çizelge 6.6. İşletmeye alma döneminde sistemden çamur alınması ......................... 103 Çizelge 6.7. Çamur dönüşü dikkate alınmaksızın benzetim sonuçları ...................... 108 Çizelge 6.8. Sistemin genel değerlendirmesi ............................................................ 113 Çizelge 7.1. Algoritmaların karşılaştırılması ............................................................ 119 Çizelge 7.2. Amaç fonksiyonunun aralık sayısı ile değişimi (SQP yöntemi ile) ...... 120 Çizelge 7.3. Tez çalışması özet sonuçları...................................................................121

ix

Page 11: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ŞEKİLLER DİZİNİ Şekil 2.1. Aktif çamur sisteminin şematik gösterimi ...............................................5 Şekil 3.1. Çöktürücü tabakalarında katı madde akışı .............................................. 49 Şekil 4.1. Benzetim sonuçları (1) ............................................................................ 56 Şekil 4.2. Benzetim sonuçları (2) ............................................................................ 56 Şekil 4.3. Benzetim sonuçları (3)............................................................................. 57 Şekil 4.4. Çökme hızının askıda katı madde derişimi ile değişimi (1) .................... 59 Şekil 4.5. Çökme hızının askıda katı madde derişimi ile değişimi (2) ....................60 Şekil 4.6. Çöktürücü tabakalarında askıda katı madde derişimi ............................. 61 Şekil 4.7. Çöktürme havuzu çıktısı arıtılmış su değerlerinin zamanla değişimi ..... 61 Şekil 5.1. Eleme yöntemi akım şeması .................................................................... 68 Şekil 5.2. Amaç fonksiyonunun değişimi ............................................................... 69 Şekil 5.3. Optimum havalandırma profili ................................................................ 70 Şekil 5.4. ÇO ve azot bileşiklerinin zamanla değişimi ............................................ 70 Şekil 5.5. Arıtılmış su değerlerinin zamanla değişimi .............................................71 Şekil 5.6. Cezalandırma yöntemi akım şeması ........................................................ 74 Şekil 5.7. Amaç fonksiyonunun değişimi ............................................................... 75 Şekil 5.8. Optimum havalandırma profili ................................................................ 75 Şekil 5.9. ÇO ve azot bileşiklerinin zamanla değişimi ............................................ 76 Şekil 5.10. Arıtılmış su değerlerinin zamanla değişimi ............................................ 77 Şekil 5.11. Optimum havalandırma profili ............................................................... 79 Şekil 5.12. AÇM3 değişkenlerinin zamanla değişimi (1) ......................................... 81 Şekil 5.13. AÇM3 değişkenlerinin zamanla değişimi (2) ......................................... 81 Şekil 5.14. AÇM3 değişkenlerinin zamanla değişimi (3) ......................................... 82 Şekil 5.15. Optimum havalandırma sonucu arıtılmış su değerleri ............................ 82 Şekil 5.16. Çözünmüş oksijen sınırlamasız çözüm ................................................... 87 Şekil 5.17. Çözünmüş oksijen sınırlamalı (ortalama) çözüm ................................... 88 Şekil 5.18. Çözünmüş oksijen sınırlamalı (her dönemde) çözüm ............................. 88 Şekil 6.1. 2000 m3/gün debi için arıtılmış su değerleri ........................................... 90 Şekil 6.2. 3000 m3/gün debi için arıtılmış su değerleri ........................................... 91 Şekil 6.3. 4000 m3/gün debi için arıtılmış su değerleri ........................................... 91 Şekil 6.4. Giriş debisindeki değişimin çöktürücüye etkisi....................................... 92 Şekil 6.5. Optimizasyon sonucu (kLa: 4.5 saat -1) ................................................... 96 Şekil 6.6. Optimizasyon sonucu (kLa: 5.5 saat -1) ................................................... 97 Şekil 6.7. Havalandırma havuzunda ototrofik bakteri derişimi ...............................100 Şekil 6.8. Havalandırma havuzunda heterotrofik bakteri derişimi ......................... 100 Şekil 6.9. Havalandırma havuzunda AÇM3 değişkenleri ....................................... 102 Şekil 6.10. Benzetim sonuçları ( için) ..................................................... 104 IHTS XXX ,,Şekil 6.11. Benzetim sonuçları ( için) ........................................... 105 SIASSTO SSXXX ,,,,Şekil 6.12. Benzetim sonuçları ( için) ............................................. 105 OHCONONH SSSS ,,,Şekil 6.13. Benzetim sonuçları (arıtılmış su değerleri için) ...................................... 106 Şekil 6.14. Optimum havalandırma profili ............................................................... 107 Şekil 6.15. Benzetim sonuçları ( için) ..................................................... 109 IHTS XXX ,,Şekil 6.16. Benzetim sonuçları ( için) ........................................... 110 SIASSTO SSXXX ,,,,

x

Page 12: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 6.17. Benzetim sonuçları ( için) ............................................. 110 OHCONONH SSSS ,,,Şekil 6.18. Benzetim sonuçları (Havalandırma havuzunda COD için) .................... 111 Şekil 6.19. Optimum havalandırma profili ............................................................... 112 Şekil 6.20. Havalandırma havuzunda AÇM3 değişkenleri ( ) ................ 113 IHTS XXX ,,Şekil 6.21. Havalandırma havuzunda AÇM3 değişkenleri ( ) ....... 114 SIASSTO SSXXX ,,,,Şekil 6.22. Havalandırma havuzunda AÇM3 değişkenleri ( ) ................ 114 ONHNO SSS ,,Şekil 6.23. Tesis çıkışı arıtılmış su değerleri ............................................................ 115 Şekil 6.24. Havalandırma havuzunda AÇM3 değişkenleri ( ) ................ 116 IHTS XXX ,,

xi

Page 13: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

1. GİRİŞ

Aktif çamur yöntemi biyolojik arıtım yöntemlerinin en önemlilerindendir. Evsel atıksu

arıtımında ve endüstriyel atıksu arıtımında ikincil arıtım olarak ülkemizde ve dünyada

yaygın olarak kullanılmaktadır. Geleneksel kullanımında havalandırma havuzu ve

çöktürme havuzundan oluşan aktif çamur sisteminde karbon giderimi ve nitrifikasyon

sağlanmaktadır. Başlıca işletme gideri havalandırma havuzunda, havalandırma ve

karıştırmayı sağlayan ekipmanların çalıştırılması için gereksinim duyulan elektrik

enerjisinden kaynaklanmaktadır. Tez çalışmasında havalandırma ekipmanlarının

açma/kapama yöntemi ile çalıştırılması suretiyle sistemde enerji kullanımı azaltılmakta,

aynı zamanda denitrifikasyon sağlanmaktadır. Söz konusu yöntem literatürde AAA

(alternating aerobic-anoxic), dönüşümlü aerobik-anoksik, prosesi olarak yer almakta ve

havalı yöntem ile karşılaştırıldığında azot giderimi açısından oldukça avantajlı olduğu

görülmektedir (Hao ve Huang 1996). Ayrıca mevcut aktif çamur tesislerinde herhangi

bir ek maliyet getirmeden toplam azot giderimi yapılabileceği ve enerji tasarrufu

sağlanabileceği sonucuna varılmıştır (Villaverde vd 2001).

Literatürde AAA prosesinde optimizasyon yapılan tek çalışmada havalandırma

havuzunun modellenmesinde 1987 yılında geliştirilen Aktif Çamur Model No.1

(AÇM1) esas alınmış ve sistem için çok önemli bir parametre olan çözünmüş oksijen

derişimine sınırlama getirilmemiştir. Optimizasyon problemi, Pontryagin’in Maksimum

İlkesi ve SQP algoritması birlikte kullanılarak çözülmüştür (Chachuat vd 2001).

Tez kapsamında havalandırma havuzunda yer alan prosesler, çöktürme havuzu ve

çökme hızı modellerinin birbiri ile uyumu sağlanarak, sistemin dinamik olarak

çözülebilmesi için genel bir model oluşturulmuştur. Öncelikle sistemin uygun

koşullarda çalışmasını sağlamak amacıyla 20 günlük işletmeye alma süresi seçilerek

sabit havalandırma profili ile benzetim çalışması yapılmış ve sistem hal değişkenlerinin

başlangıç derişimleri bulunmuştur. Enerji optimizasyonu belirli bir süre içerisinde

1

Page 14: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

havalandırma ekipmanının toplam çalışma süresinin havalı ve havasız işletim süresine

oranı olarak seçilen amaç fonksiyonunu minimize eden optimum havalandırma

profilinin uygulanması ile sağlanmaktadır. Optimum havalandırma profilinin

bulunması, sınırlandırmalı dinamik bir optimizasyon probleminin çözülmesi ile

mümkün olmaktadır.

Optimizasyon problemi, sistemin genel modelinde yer alan diferansiyel denklemlerin

havasız ve havalı durumda birbirinin ardı sıra dinamik olarak ve çözünmüş oksijen

derişimi, arıtılmış su standartları ve toplam işletme süresi sınırlamalarına uygun şekilde

çözülmektedir. Havalandırma ekipmanlarının minimum ve maksimum çalışma ve

durma süreleri başlangıç kısıtlamaları olarak verilmektedir.

Genel modelin oluşturulmasında 1999 yılında yayımlanan ve AÇM1’de görülen

aksaklıkların düzeltildiği Aktif Çamur Model No.3 (AÇM3)’den yararlanılmış,

benzetim çalışması ile sistemin başlangıç derişimleri bulunmuş ve sistem

sınırlamalarına çözünmüş oksijen derişimi ilave edilmiştir. Tanımlanan optimizasyon

probleminin çözümünde; son yıllarda geniş kullanım alanı bulan evrimsel algoritma ve

kontrol vektör parametrelemesine dayalı bir SQP algoritması geliştirilerek

kullanılmıştır. SQP algoritmasının gerek global optimum bulunmasında gerekse

bilgisayar süresi kullanımında evrimsel algoritmaya göre daha avantajlı olduğu

sonucuna varılmıştır.

Alınan sonuçlardan optimum havalandırma profili ile çalıştırılması durumunda sistemde

karbon giderimi, nitrifikasyon ve denitrifikasyonun sağlandığı, deşarj kriterlerine uygun

arıtım yapıldığı, % 21.34 enerji tasarrufunun mümkün olduğu, seçilen sisteme göre 24

saatlik işletme süresi için en uygun çalışmanın 24 aralığa bölünerek yapılabileceği

görülmüştür.

2

Page 15: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2. KURAMSAL TEMELLER

Tez çalışması literatürde çok çeşitli konularda yer alan kuramların ve araştırmaların bir

bütün oluşturacak şekilde birlikte değerlendirilmesini, yorumlanmasını ve bilgisayar

ortamında çözülerek sonuca ulaşılmasını kapsamaktadır. Çalışmanın temelini teşkil

eden kuramlar için konuyla ilgili temel kitaplardan ve uluslar arası düzeyde geçerliğini

kanıtlamış bilimsel dergilerde yayımlanmış makalelerden yararlanılmış olup, aşağıdaki

bölümlerde ayrıntılı olarak verilmektedir.

2.1. Aktif Çamur Yöntemi

Atıksu arıtımında biyolojik yöntemler arasında bulunan aktif çamur yöntemi dünyada

ve yurdumuzda yaygın olarak kullanılmaktadır. Evsel ve endüstriyel atıksuların

arıtımında ikincil aşama olarak kullanım alanına sahip bulunmaktadır.

Aktif çamur prosesi ilk olarak Ardern ve Lockett tarafından 1914 yılında İngiltere’de

geliştirilmiştir. Bu yöntemde amaç atıksu içerisinde bulunan kirletici maddelerin

mikroorganizmalar tarafından kullanılarak aktif çamur (mikroorganizma kütlesi) olarak

ortamdan uzaklaştırılmasıdır. Adını havalı ortamda atığı stabilize etmeye uygun

mikroorganizmaların aktif kütlesinden almaktadır. Bu yöntemle çeşitli

mikroorganizmaların, başlıca bakterilerin kullanımı ile karbonlu bileşiklerin

giderilmesi, çöktürülemeyen katı parçacıkların birleşerek çökmesinin sağlanması ve

organik maddenin kararlılığı biyolojik olarak gerçekleştirilmektedir.

Mikroorganizmalar, parçacık halinde veya çözünmüş karbonsu organik maddelerin

çeşitli gazlara ve hücre dokularına dönüştürülmesini sağlamaktadır. Hücre dokularının

özgül ağırlığının suyunkinden büyük olması nedeniyle bu hücreler çöktürme yöntemi ile

3

Page 16: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

sudan uzaklaştırılmaktadır. Aktif çamur sisteminin şematik gösterimi Şekil 2.1’de

verilmektedir.

Aktif çamur sistemlerinde organik atık içeren atıksu bir reaktöre alınır, burada askıda

bakteri kültürü elde edilir. Reaktörde bakteri kültürü genel olarak aşağıdaki tepkimeleri

yürütür ( Tchobanoglous ve Burton 1991).

Oksidasyon ve sentez:

bakteri

COHNS + O2 + besi maddeleri → CO2 + NH 3 + C5 H7 NO2 + diğer son (2.1)

organik yeni bakteri ürünler

madde hücreleri

İçsel soluma:

bakteri

C5H7NO2 + 5 O2 → 5 CO2 + 2H2 O + NH3 + enerji (2.2)

hücreler

Bu denklemlerde COHNS atıksudaki organik maddeyi temsil etmektedir. İçsel soluma

tepkimesi basit son ürünler ve enerji oluşumuna neden olmakta, aynı zamanda kararlı

organik son ürünler de oluşmaktadır.

Reaktörde havalı ortam difüzörlerle veya mekanik havalandırıcılarla sağlanmakta, aynı

zamanda tam karışım sağlanmaktadır. Bir süre sonra yeni ve eski hücrelerin karışımı

çöktürme tankına sevk edilir ve burada hücreler arıtılmış sudan ayrılır. Çöktürülen

hücrelerin bir kısmı istenilen organizma derişiminin sağlanması için reaktöre

döndürülür. Kalan kısmı sistemden uzaklaştırılır.

4

Page 17: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Atıksu Havalandırma havuzu Çöktürme havuzu Qin Xin Q

in + Q

rs Arıtılmış su Xat Qe CODeff TNeff SSeff Qrs, Xrs

Qw Dönen çamur Fazla çamur

Şekil 2.1. Aktif çamur sisteminin şematik gösterimi

2.1.1. Proses mikrobiyolojisi

Aktif çamur sisteminde atıksu içerisindeki organik maddenin ayrışmasını sağlayan en

önemli mikroorganizmalar bakterilerdir. Havalandırma tankında organik atığın bir

kısmı, kalan organik maddenin yeni hücrelere sentezinde enerji elde etmek için aerobik

ve fakültatif bakterilerce kullanılır. Gerçekte organik atığın yalnızca bir kısmı NO3-,

SO4- ve CO2 gibi düşük enerjili bileşiklere oksitlenir. Kalanı hücresel maddeye

sentezlenir. Son ürünlerden önce ara ürünler de oluşmaktadır.

Genel olarak aktif çamur sistemindeki bakteriler Pseudomas, Zoogloea, Achomobacter,

Flavobacterium, Nocardia, Bdellovibrio, Mycobacterium grubunun üyeleri ile

Nitrosomonas ve Nitrobacter olarak tanınan nitrifikasyondan sorumlu bakterilerdir.

Bunlara ek olarak değişik elyaf şekillerinde Sphaerotilus, Beggiatoa, Thiothrix,

Lecicothrix ve Geotrichum da mevcut olabilir. Gerçekte atıksudaki organik atığı azaltan

mikroorganizmalar bakteriler olsa da diğer mikroorganizmaların metabolik aktiviteleri

de önemlidir. Örneğin protozoa ve rotifer çıkış suyu parlatıcıları olarak hareket ederler.

5

Page 18: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Protozoa yumaklaşmamış dağınık bakterileri, rotifer çökmeyen küçük biyolojik

parçacıkları tüketir ( Tchobanoglous ve Burton 1991).

Bakterilerin organik atığı mümkün olduğu kadar çabuk ayrıştırmasının öneminin yanı

sıra, biyolojik katıların çöktürme biriminde etkin biçimde ayrılmasının sağlanması için

elverişli bir yumak oluşturmaları da önemli bir ön koşuldur. Hücrelerin sistemde

ortalama kalış sürelerinin artmasının biyolojik yumağın çökme özelliklerini artırdığı

bilinmektedir.

Bir organizmanın yaşamını sürdürmesi ve üremesi için ;

i- enerji kaynağına,

ii- yeni hücresel maddenin sentezi için karbona,

iii- azot, fosfor, kükürt, potasyum, kalsiyum ve magnezyum gibi inorganik

besi maddelerine gereksinimi bulunmaktadır.

Hücre sentezi için ayrıca organik besi maddelerine de ihtiyaç duyulabilir.

Mikroorganizmaların en yaygın karbon kaynakları organik karbon ve karbon dioksittir.

Hücre dokusunun oluşumunda organik karbon kullanan organizmalar heterotrof, karbon

dioksit kullananlar ototrof olarak adlandırılmaktadır. Hücre sentezi için gerekli enerji,

ışık veya kimyasal oksidasyon tepkimelerinden karşılanmaktadır.

2.1.2. Havalandırma teorisi

Aktif çamur sisteminde havalandırma; gaz fazında gazın kısmi basıncının, sıvı fazda ise

derişim farkının itici güç olduğu gaz - sıvı kütle aktarım prosesidir. Derişim değişiminin

hızı bu itici gücün fonksiyonudur.

6

Page 19: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

)()( CCfPfdtdC

sg −== (2.3)

C : sıvı fazda çözünmüş oksijen derişimi

sC : gaz sıvı ara yüzeyinde çözünmüş oksijen doygunluk derişimi

gP : gazın kısmi basıncı

Oksijen gibi az çözünür gazlarda, atıksu arıtım proseslerinde olduğu gibi, aktarım

işlevini sıvı faz yönlendirmektedir ve derişim farkı önemlidir.

Birim zamanda kütle aktarımı: )( CCak sL − (2.4)

Lk : sıvı film katsayısı (sıvıda O2 yayınma katsayısı/sıvı tarafı film kalınlığı)

a : birim hacımda aktarım ara yüzey alanı (yüzey alan/hacım)

a ' nın değeri damlacıklar küçüldükçe büyümekte ve dolayısıyla gaz transferi

artmaktadır. Ancak pratikte bu alanı ölçmek mümkün olmadığı için tüm katsayı

deneysel olarak belirlenmektedir (Arceivala 1986).

ak L

2.2. Azot Giderimi

Bu bölümde atıksularda toplam azot miktarının azaltılmasının önemi vurgulanmakta,

azotun atıksulardan biyolojik olarak uzaklaştırılmasındaki temel ilkeler ve uygulanan

yöntemler açıklanmaktadır. Ayrıca konuya ilişkin olarak literatürde yer almış

araştırmalara kısaca değinilmektedir.

7

Page 20: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2.2.1. Azot gideriminin önemi

Atıksularla ilgili olarak başlıca besi maddeleri azot ve fosfordur. Bu maddeleri içeren

deşarjlar alıcı su ortamlarında ötrofikasyona neden olur ve alg (yosun) ile köklü su

bitkilerinin çoğalmasını hızlandırır. Ayrıca ortamın estetik görünümünü bozar ve yararlı

amaçlar için değişik kullanım olanaklarını engeller. İnorganik besinler nedeniyle aşırı

çoğalan mikroorganizmaların su ortamını kirletmesi ötrofikasyon olarak bilinmektedir.

Mikroşist (mavi-yeşil alg) ve siyanobakteri türü mikroorganizmaların neden olduğu

ötrofikasyon problemi son yıllarda hızla artmaktadır. Genelde alg olarak adlandırılan bu

fotosentetik mikroorganizmalar, ışıktan yararlanarak; karbon dioksit, su, azot ve

fosforlu bileşikleri kompleks organik maddelere sentezlerler. Işık, CO2 ve su ortamda

her zaman bulunduğundan, alg çoğalması için fosforlu bileşiklere gerek duyulmakla

birlikte azotlu inorganik bileşiklerin bu konuda belirleyici olduğu söylenebilir. Azot

miktarının deşarj suyunda yüksek olması; sudaki çözünmüş oksijen miktarını azaltarak

balık ile diğer biyolojik türlerin ölümüne, su yaşamında toksisiteye neden olur, klorün

dezenfeksiyon verimini düşürür ve halk sağlığını olumsuz yönde etkiler (Dağlı 1998).

Azot ve fosfor atıksulardan kimyasal yöntemlerle veya biyolojik sistemlerde birleşik

veya ayrı olarak giderilirler. Tipik evsel atıksu kompozisyonunda toplam azot 30 g/m 3 ,

toplam fosfor 7.6 g/m 3 olarak verilmektedir (Henze vd 1995). Avrupa Birliği Çevre

Komisyonu yönergesinde hassas bölgelere boşaltım yapan evsel atıksu arıtım tesisleri

için toplam azotun 10-15 g/m 3, toplam fosforun 1-2 g/m 3 düzeylerine indirilmesi

istenmektedir (EU- Directive 91/271/EEC, EU- Directive 98/15/EEC).

Bu tez çalışmasında yalnız azot giderimi ele alınmıştır.

8

Page 21: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2.2.2. Biyolojik Azot Giderimi

Atıksularda azot genellikle amonyak veya organik azot olarak bulunur. Çok az

miktarlarda da nitrit veya nitrat azotu bulunabilir. Azot gideriminde iki temel

mekanizma asimilasyon ve nitrifikasyon-denitrifikasyondur. Azot bir besi maddesi

olduğundan arıtma işlemindeki mevcut bakteriler amonyak azotunu asimile etmekte ve

hücre kütlesi ile birleştirmektedir. Amonyak azotunun bir kısmı hücre ölümü ve

bozunması nedeniyle atıksuya geri döner.

Nitrifikasyon-denitrifikasyon mekanizmasının ilk adımı olan nitrifikasyonu Nitrosomas

ve Nitrobacter türü bakteriler sağlamaktadır. Nitrosomas amonyağı ara ürün olan nitrite

okside eder. Nitrit Nitrobakter tarafından nitrata dönüştürülür. Nitritin nitrata dönüşmesi

bir dizi tepkime sonucunda olmaktadır (Tchobanoglous ve Burton 1991).

Nitrosomas için toplam tepkime aşağıdaki şekilde yazılabilir.

3222275324 10457541097655 COHOHNONOHCHCOONH +++→++ −−− (2.5)

Nitrobakter için denklem:

−−+− ++→++++ 32275233242 40031954400 NOOHNOHCOHCOCOHNHNO (2.6)

İkinci adım olan denitrifikasyon nitrat şeklindeki azotun azot gazına dönüştürülerek

uzaklaştırma işleminin oksijensiz ortamda biyolojik olarak gerçekleşmesidir. Nitrat

dönüşümü heterotrof bakterilerce yürütülür, nitrat önce nitrite sonra nitrik ve nitrus

oksite ve azot gazına aşağıdaki tepkimeye göre dönüşür.

2223 NONNONONO →→→→ −− (2.7)

9

Page 22: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Son üç ürün gaz fazında olup suda oldukça düşük olan çözünürlükleri nedeniyle

atmosfere karışmaktadır. Böylelikle çevreye zararlı olan çözünebilir azot bileşikleri

çevreye zararlı olmayacak çözünemeyen gaz oluşumlarına dönüşmektedir.

Denitrifikasyonun olabilmesi için önce nitrifikasyonun olması gereklidir.

Nitrifikasyonun ayrı yapıldığı sistemlerde organik maddenin tamamı kullanılacağı için

denitrifikasyonda dışarıdan metanol, etanol, aseton, asetik asit vb. karbon enerji

kaynağı ilave edilmektedir.

Aktif çamur sisteminde nitrifikasyona ışık tutacak çalışmalar aşağıda özetlenmektedir:

Nitrifikasyonun amaçlanmadığı geleneksel aktif çamur sistemlerinde çözünmüş oksijen

(ÇO) derişimleri 0.5 - 1 mg/l sınırları arasındadır, ancak nitrifikasyon amaçlanırsa, bu

da genellikle uzatmalı havalandırmalı sistemlerdeki durumdur, uygun nitrifikasyon için

1.5 - 2.0 mg/l ÇO değeri olmalıdır (Arceivala 1986).

Nitrifiye edici bakterilerin büyüme hızlarının yavaş olması, bu bakterilerin inhibitörlere,

tesis işletme koşullarına ve giriş atıksu kompozisyonuna karşı hassasiyetini getirmekte

ve bu nedenle nitrifikasyon prosesi özel dikkat gerektirmektedir (Carstensen 1994).

Çözünmüş oksijen nitrifikasyon için gerekli bir besi maddesidir (nutrient).

Araştırmacılar kritik bir çözünmüş oksijen derişiminin üstünde nitrifikasyon hızının

etkilenmediğini belirtmektedirler. 1964 yılında Whurmann’nın değişik çözünmüş

oksijen derişimlerinde yaptığı çalışmalarda 1.0 mg/l ÇO için % 10 nitrifikasyon

sağlandığını, 4.0 ve 7.0 mg/l ÇO için azotun % 90'ının okside olduğunu bulmuştur.

Downing ve Scragg 0.2 mg/l seviyesinde nitrifikasyonun durduğunu, Gujer ve Jenkins

ise 1974 yılında nitrifiye edici organizmaların anaerobik ortamlarda uzun süre canlı

kaldıklarını, ancak düşük ÇO derişimlerinde aktivitelerinin etkilendiğini bulmuştur.

Nitrifikasyondan sorumlu bakterilerden nitrobakterin 2 mg/l ÇO derişimlerinin altında

10

Page 23: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

aktivitesinin azaldığı, nitrosomonasın ise fazla etkilenmediği bulunmuş ve ÇO

derişiminin nitrit ve nitrat oluşum mekanizmalarında değişik etkileri olduğu ve düşük

derişimlerde nitrit birikimi olabileceği sonucuna varılmıştır (Orhon ve Artan 1994).

Aktif Çamur Model No.2 için azot gideriminde kalibrasyon yapan Mino vd (1997)

nitrifiye edici bakterilerin özgül çoğalma hızı seçiminin çıkış nitrat derişimi üzerinde

çok hassas etkisi olduğunu bulmuşlardır.

Anoksik-oksik proseste evsel atıksulardan tutuklanmış bakteri ile azot giderimini

etkileyen faktörler üzerine yaptıkları araştırmada Aravinthan vd (1998) maksimum

nitrifikasyon hızının 15 0 C ' de 6.5 mg/l çözünmüş oksijen derişiminde 0.4 kg NH4-

N/m3 gün olarak bulmuşlardır. Hacımsal nitrifikasyon hızının yığın oksijen derişimine,

özellikle çözünmüş oksijenin 4 mg/l'nin altında olduğu zaman, bir hayli bağımlı olduğu

bulunmuştur.

Çözünmüş oksijen derişimi için sabit değer yerine salınımlı değerler kullanılmasının

bakteri türlerinin miktar ve aktiviteleri üzerindeki etkilerinin incelendiği bir çalışmada,

nitrifiye edici bakterilerin ve aerobik heterotrof kültürlerin özgül çoğalma hızlarında

%16’lık azalma, denitrifiye edici bakterilerin çoğalma hızlarında ise % 59’luk artış

görülmüştür (Horntvedt vd 1998).

Son yıllarda yapılan araştırmalarda ise oldukça ilginç bulgulara rastlanmaktadır. Nitriti

nitrata dönüştüren bakterinin tüm kitaplarda söylendiği gibi Nitrobakter olmadığı, bu

dönüşümde rol alan en önemli bakteri grubunun Nitrospira olduğu Blackall ve Burrel

(1998) tarafından açıklanmıştır. Başka çalışmalarda yine aynı konuda bulgular ortaya

konmuştur. Daims vd. (2000) atıksu arıtım tesislerinden alınan biyofilmlerde baskın

nitrit okside edicilerin Nitrospira-benzeri bakteri olduğunu bulmuşlardır. Okabe ve

Watanabe (2000) nitrit okside eden bakteri grubunda nitrobaktere rastlanmadığını,

11

Page 24: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

yerine Nitrospira-benzeri bakteri bulunduğunu belirtmektedirler. Konuya ilişkin en yeni

çalışma Hall vd (2002) tarafından yapılmış ve nutrient dönüşümünden sorumlu

organizmaların ve aktivitelerinin izlenmesi için çabuk ve güvenilir niceliksel bir yöntem

önermişlerdir (gerçek-zaman veya niceliksel polimeraz zincir reaksiyonu (PCR)). Bu

yöntemle aktif çamurda Nitrospira spp. için nicelik analizi yapılmıştır. Yöntemin hassas

ve tekrarlanabilen bir yöntem olduğu, ancak niceliksel etkinliğinde bazı kısıtlamalar

bulunduğu belirtilmektedir.

2.2.3. Biyolojik azot giderme yöntemleri

Biyolojik olarak azot giderimi; karbon giderimi, nitrifikasyon ve denitrifikasyonun ayrı

basamaklarda yapıldığı ve basamak sıralamasının değişebildiği sistemlerde

sağlanabildiği gibi, karosel adı verilen bileşik sistemlerde de gerçekleştirilebilmektedir.

Ayrıca karbon kaynağı olarak metanolun kullanıldığı asılı büyüme, bileşik büyüme,

döner biyolojik kontaktör (RBC), sabit ve akışkan yataklı sistemler kullanılmaktadır

(Winkler 1981).

Son yıllarda BIODENIPHO adıyla ticari marka olarak bilinen alternatif tip aktif çamur

prosesi geliştirilmiştir. Bu prosesin tam açıklamasına literatürde rastlanamamış ancak

aerobik ve anoksik bölgelerin dönemsel olarak değiştirildiği bu yöntem üzerinde çeşitli

araştırmacıların yayınları bulunmuştur. Bu yayınlarda pilot tesiste yapılan bir

araştırmada toplam azot gideriminin proses yüküne, nitrifikasyon hızına, denitrifikasyon

hızına, döngü uzunluğuna ve çözünmüş oksijen ayar noktasına bağlı olduğu

belirtilmiştir (Zhao vd 1995). Potter vd (1996) yine BIODENIPHO prosesinde altı fazlı

döngü kullanarak aynı reaktörde değişik zamanlarda istenilen biyokimyasal

dönüşümleri oluşturarak (nitrifikasyon, denitrifikasyon vb.) kontrol stratejileri

geliştirmiştir. Isaacs ve Thornberg (1998) ise azot gideriminin kontrolü için model ve

kuramsal esaslı kontrol stratejilerini karşılaştırmış ve her iki kontrol ile benzer sonuçlar

12

Page 25: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

elde edildiğini ve her ikisinin de sabit faz uzunluğu kullanmaktan daha iyi sonuç

verdiğini açıklamıştır.

Dönüşümlü aerobik-anoksik (AAA) yöntemi ile 1996 yılında yapılan bir çalışmada

sentetik olarak oluşturulan atıksuda incelemeler yapılmış ve havalı yöntem ile

karşılaştırılmıştır. Bu çalışmaya göre havalı yöntemde % 20-37 olan toplam azot

giderimi, AAA yöntemi ile % 72-83’e ulaşmaktadır (Hao ve Huang 1996). Söz konusu

araştırmanın devamında ise 1987 yılında geliştirilen Aktif Çamur Model No.1 (Henze

vd 2002) esaslı dinamik modelleme ve parametre belirleme çalışmaları yapılmıştır

(Huang ve Hao 1996). Bir başka deneysel çalışmada besi maddeleri içeren sentetik

atıksuda bakteri çoğalması sağlanarak UASB (Upflow anaerobic sludge blanket) çıktısı

endüstriyel atıksu için kısa havalandırma dönemleri ile azot giderimi sağlanmıştır

(Villaverde vd 2000). Mevcut aktif çamur tesislerinde herhangi bir maliyet olmadan

toplam azot giderimi yapılabileceği ve enerji tasarrufu sağlanabileceği sonucuna

varılmıştır (Villaverde vd 2001). Chachuat vd (2001) havalandırmanın açılıp

kapatılması suretiyle aynı sistemde aerobik ve anoksik ortam yaratılarak azot giderimi

yapılmasını enerji optimizasyonu ile birleştirmiştir.

2.3. Aktif Çamur Modelleri

Uluslararası Su Kirliliği Araştırma ve Kontrol Birliği (IAWPRC), daha sonraki adı ile

Uluslararası Su Kalitesi Birliği (IAWQ) , şimdiki adı ile Uluslararası Su Birliği (IWA)

1983 yılında Biyolojik Atıksuların Tasarımı ve İşletilmesi için Matematiksel

Modelleme konusunda beş ülke temsilcisinden oluşan bir çalışma grubu oluşturmuştur.

Çalışma grubu ilk olarak 1987 yılında karbon oksidasyonu, nitrifikasyon ve

denitrifikasyonun yer aldığı tek akışlı aktif çamur sistemleri için kabul gören bir model

ortaya çıkarmış, daha sonraki yıllarda ise bu modeli geliştirerek farklılaştırmıştır.

13

Page 26: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2.3.1. Aktif Çamur Model No. 1 (Henze vd 2002)

1987 yılında ilk geliştirilen model olan Aktif Çamur Model No.1 (AÇM1) diğer

modellerin de esasını teşkil etmektedir. AÇM1’deki kinetik ifadelerin temeli Monod –

Herbert modeline dayanmakta ve hız ifadeleri matris şeklinde verilmektedir. Modelde

aktif çamur sistemi içindeki proseslerin tanımları, bu proseslerin hızları ve bileşenleri

yer almakta, stokiyometrik matris tablosundan ise bileşenlerin oluşma/yokolma hızları

hesaplanabilmektedir. Proses deyimi bir veya birden fazla sistem bileşeni üzerine etki

eden her ayrı olayı tanımlamaktadır. Modelde her proseste, hem kinetik (hız-derişim

bağıntısı) hem de stokiyometri (bir tepkimede bir bileşenle diğer bileşenin ilişkisi) göz

önüne alınmıştır.

Monod – Herbert modelinde heterotrofik bakteriler havalı ortamda çoğalmakta, karbon

ve enerji kaynağı olarak çözünebilir substratı kullanmaktadır. Biyokütle hücre

çoğalması ile artmakta, ölümü ile azalmaktadır. Oksijen kullanımı ve substrat giderimi

de yer almakta, ancak biyokütle çoğalmasına ve ölümüne bağlı olduğundan ve

stokiyometrik olarak birleşik olduğundan temel olarak alınmamaktadır. Bu en basit

modelde biyokütle, substrat ve oksijen bileşenleri ile çoğalma ve ölümden oluşan iki

temel proses dikkate alınarak hazırlanan matris sistemi Çizelge 2.1'de gösterilmektedir.

Çizelge 2.1. Havalı ortamda heterotrofik bakteri çoğalmasının proses kinetiği ve stokiyometrisi

Bileşen →i Biyokütle Substrat Oksijen Proses Hızı, jρ

Proses ↓j 1 2 3

BX SS OS

1. Çoğalma 1 Y/1− YY /)( −− 1 BSSS XSKS )/( +µ

2. Bozunma -1 -1 BbX

Gözlenen dönüşüm

hızı

ijiji qvrr ∑∑ ==

14

Page 27: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Kütle denkliği ve tepkime hızları aşağıda verilen eşitliklerle ifade edilmektedir.

Kütle denkliği: Giren – Çıkan + Tepkime = Birikim (2.8)

Giren ve çıkan terimleri aktarım terimleridir ve sistemin fiziksel özelliklerine bağlıdır.

Biyokütle için tepkime hızı: (2.9) BBSSsX bXXSKSrS

−+= )/(µ

Çözünebilir substrat için: BSS

SS X

SKS

Yr

S +−=

µ1 (2.10)

Çözünmüş oksijen için: BBSS

SS bXX

SKS

YYr

O−

+−

−=µ1 (2.11)

Bu denklemlerde Y gerçek büyüme verimini, µ maksimum özgül büyüme hızını,

özgül bozunma hızını, yarı-hız sabitini, çözünebilir substrat derişimini, ise

biyokütle derişimini göstermektedir.

b SK SS BX

Aktif Çamur Model No.1'de ise Monod – Herbert modeli geliştirilerek 13 bileşen ve 8

prosese yer verilmiştir. Modelde yer alan bileşenler ve prosesler aşağıda verilmektedir.

AÇM1 Model Bileşenleri:

IS : çözünebilir inert madde

sS : çözünebilir substrat

IX : inert parçacık madde

SX : biyolojik olarak yavaş ayrışabilir substrat

HX : heterotrofik biyokütle

AX : ototrofik biyokütle

PX : biyokütle bozunmasından oluşan parçacık ürünler

OS : çözünmüş oksijen

NOS : çözünebilir nitrit azotu

15

Page 28: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

NHS : çözünebilir amonyum azotu

NDS : biyolojik ayrışabilir çözünebilir organik azot

NDX : biyolojik ayrışabilir parçacık organik azot

ALKS : alkalinite

AÇM1 prosesleri

- Heterotrofların aerobik çoğalması

- Heterotrofların anoksik çoğalması

- Ototrofların aerobik çoğalması

- Heterotrofların bozunması

- Ototrofların bozunması

- Çözünebilir organik azotun amonifikasyonu

- Tutuklu organiklerin hidrolizi

- Tutuklu organik azotun hidrolizi

AÇM1 yayınlandığı günden itibaren çok sayıda bilimsel ve uygulama çalışmalarına

referans olmuştur. Azot giderimi konusunda daha önceki bölümde belirtilen çalışmalar

AÇM1 esaslıdır (Zhao vd 1995, Potter vd 1996, Isaacs ve Thornberg 1998). İlerdeki

bölümlerde yer alan çöktürücü modellemesi üzerine yapılan çalışmalar (Dupont ve

Henze 1992, Härtel ve Pöpel 1992, Otterpohl ve Freund 1992, Jeppson ve Diehl 1996a,

Jeppson ve Diehl 1996b, Diehl ve Jeppsson 1998) yine AÇM1 esaslıdır.

Weijers ve Vanrolleghem (1997) AÇM1’in kalibrasyonunda önemli ve tanımlanabilir

parametrelerin seçimi için yöntem geliştirmişlerdir. AÇM1’in parametre ve

bileşenlerinin respirometri ile tahmini konusunda da çalışmaları bulunmaktadır

(Vanrolleghem vd 1999). Ankara atıksu arıtım tesisinde de hassas AÇM1

parametrelerinin belirlenmesi ve benzetim çalışmaları yapılmıştır (Sin 2000).

16

Page 29: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2.3.2. Aktif Çamur Model No. 2. Biyolojik fosfor giderimi (Gujer vd 1995)

Aktif Çamur Model No.1’in geliştirilmiş halidir. Aktif çamur içinde yeni bir grup

mikroorganizma olarak fosfor biriktirici organizmalara (PAO) yer verilmiştir. PAO

depo polifosfat şeklinde fosfor biriktirmeye uygun tüm mikroorganizma türlerini temsil

etmektedir. PAO’ların aktivitesi depo polifosfat ve polihidroksialkanoat olarak hücre iç

bileşenlerine dayanmaktadır. Modelde 19 bileşen, 19 proses bulunmaktadır.

2.3.3. Aktif Çamur Model No. 2d (Henze vd 1999)

Aktif çamur sistemlerinde nitrifikasyon–denitrifikasyonla birlikte biyolojik fosfor

giderimini de içeren modeldir. 2 no.lu modele dayanmaktadır. Ancak fosfor biriktiren

organizmaların denitrifikasyon faaliyetini de içine alacak şekilde genişletilmiştir.

Modelde 19 bileşen ve 21 proses yer almaktadır.

2.3.4. Aktif Çamur Model No. 3 (Gujer vd 1999)

Bu modelde aktif çamur sistemlerinde oksijen tüketimi, çamur üretimi, nitrifikasyon ve

denitrifikasyon tahmin edilebilmektedir. AÇM1’e dayanmakla birlikte aradan geçen on

yılı aşkın zaman süresinde söz konusu modelde görülen aksaklıklar düzeltilmiştir. İki

model arasındaki temel farklılıklar aşağıda özetlenmektedir:

1. AÇM3’de heterotrof bakterilerle ilgili kinetik ifadelere amonyak ve alkalinite

kısıtlamaları ilave edilmiş ve bu şekilde bilgisayar çözümünde bazı koşullarda

amonyum azotunun eksi derişimlerde çıkması önlenmiştir.

17

Page 30: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2. AÇM1’de ölçülmesi zor olan ve gereksiz yere modeli zorlaştıran biyolojik

olarak ayrışabilir çözünebilir ve parçacık organik azot bileşenleri AÇM3’de

kaldırılmıştır.

3. Çok hızlı, ölçülmesi zor ve modeli fazla etkilemeyen ammonifikasyon

prosesinin kinetiğine AÇM3’de yer verilmemiştir.

4. AÇM1’de ayrı olarak yer alan ancak gerçekte ayrılması mümkün olmayan giriş

akımında bulunan ve biyokütle ayrışmasından ortaya çıkan inert parçacık

organik maddelerin ayrımı AÇM3’de yapılmamaktadır.

5. AÇM1’de organik maddeler ve organik azot için iki ayrı hidroliz kinetiği yer

almaktadır. AÇM3’de tek bir proses ile farklılaştırılmış olup oksijen tüketim ve

denitrifikasyon hızlarına etkisi azaltılmıştır.

6. Aktif çamur sistemlerinde aerobik ve anoksik ortamlarda biyolojik kolay

parçalanabilir substratın yüksek derişimlerinde görülen poli-hidroksi-alkanoat ve

bazen lipid ve glikojen AÇM1’de bulunmamaktadır. AÇM3’de hücre iç depo

ürünü adı altında model bileşeni olarak bu maddeler yer almış, büyüme

proseslerinde (aerobik ve anoksik) heterotrofik madde derişimine orantılı olarak

kinetik ifadelere girmiş, aerobik ve anoksik bozulma prosesleri için de iki ayrı

kinetik hız ifadesi yazılarak modele ilave edilmiştir.

7. AÇM1’de nitrifiye edici bakteriler ve heterotrof bakteriler için ortam ayrımı

yapılmaksızın tek bozunma prosesi bulunmaktadır. AÇM3’de bu iki bakteri

grubu için de aerobik ve anoksik ortamlarda iki ayrı bozunma prosesine yer

verilmiştir.

8. Çok sık kullanılan karışım sıvısı askıda katı madde derişimi (MLSS) AÇM3’de

tahmin edilmektedir.

18

Page 31: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

9. AÇM3’de ototrof ve heterotrof bakteri gruplarının dönüşüm prosesleri tamamen

birbirinden ayrılmış ve COD akışı basitleştirilmiştir.

10. Ototrofik nitrifikasyon hızına alkalinite ile ilgili Monod tipi bir terim

eklenmiştir.

AÇM3’de yedisi çözünebilir, altısı parçacık olmak üzere toplam 13 bileşen ve 12

mikrobiyolojik dönüşüm prosesi bulunmaktadır. Heterotrof ve ototrof bakterilerce

yürütülen bu proseslerin hız denklemleri ve bileşenlerin oluşma / yok olma hızlarının

hesaplanabilmesi için bir matris sistemi modelde yer almaktadır.

Bu modelle ilgili olarak literatürde çok az sayıda çalışmaya rastlanılmıştır. Huisman ve

Gujer (2002) atıksuda ve kanal duvar biyofilm içindeki aktiviteleri içeren atıksu

dönüşümleri için deterministik bir model geliştirmişler, Siegrist vd (2002) biyolojik

fosfor giderimi için AÇM3’e ilave bir modül sunmuşlardır. Koch ve arkadaşları

AÇM3’e dayalı olarak yatışkın modelde kalibrasyon ve geçerlik çalışması yapmışlardır

(2001).

2.4. Çöktürme

Aktif çamur sisteminin diğer önemli birimi çöktürme havuzudur. Aktif çamur havuzu

ne kadar iyi çalışırsa çalışsın, iyi bir çöktürme sağlanmadan, başarılı bir arıtımın

sağlanması mümkün olmamaktadır. Arıtma tesislerinde çöktürmenin özel bir konuma

sahip olması nedeniyle konuyla ilgili teorilere ve uygulanma şekillerine bu bölümde yer

verilmiştir.

19

Page 32: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2.4.1. Katı-sıvı ayırma teorisi

Katıların sudan yer çekimi kuvvetiyle çöktürme ile ayrılması atıksu arıtım tesislerindeki

fiziksel proseslerin en önemlilerinden biridir. Her biyolojik arıtım tesisinin önemli bir

parçası da katı-sıvı ayrılmasıdır. Birincil durultucuda, çökebilir organik madde biyolojik

reaktöre girmeden önce yer çekim kuvveti ile uzaklaştırılır. Aktif çamur tesislerinde

çözünebilir organik madde biyokütleye dönüştürülür. Prosesin etkin olabilmesi için

biyokütlenin alıcı ortamlara deşarj edilmeden önce sıvı akımından ikincil çöktürücüde

uzaklaştırılması gerekmektedir. Biyokütlenin bir kısmı atılırken büyük kısmı uygun

substrat-biyokütle oranının sağlanabilmesi için reaktöre geri döndürülür.

Atıksu arıtım tesisinde katı parçacıkların doğasına ve derişimine bağlı olarak dört

değişik çökme karakteristiğine rastlanmaktadır (Takács vd 1991):

Ayrı (discrete) Parçacık Çökmesi: İri ve küçük parçalı kumların uzaklaştırılması, diğer

parçacıklarla çok az etkileşim gösteren veya hiç etkileşim göstermeyen bireyler olarak

çöken katılar ayrı parçacık çökmesini karakterize ederler.

Yumak Parçacık Çökmesi: Ön durultucularda ve ikincil çöktürücülerin üst tabakalarında

görülen çökme tipidir. Su kolonunda çöken katı parçacıkların yumaklaşması ile

karakterize edilir.

Askıda (hindered) Çökme: Parçacıklar arası kuvvetlerin çökme prosesini geciktirdiği

süspansiyon tipi çökme. Parçacıkların kütlesi bir birim olarak çöker.

Sıkıştırılmış Çökme: Parçacık kütlelerinin sıkışması ile elde edilir. Sisteme ilave edilen

parçacıkların ağırlığı sıkıştırılmaya neden olur.

20

Page 33: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2.4.2. Akış teorisi

Çökelme davranışının tanımlanmasında en bilinen yol tek boyutlu tabaka modelidir. Bu

model Kynch’in katı akış teorisi ile birleştirilen süreklilik denklemine dayanmaktadır ve

parçacıkların çökme hızlarının yalnız yerel derişimlere bağlı olduğunu varsaymaktadır.

Çöktürücü belli sayıda tabakalara ayrılır ve bu tabakaların içinde derişimler sabit alınır.

Her tabakada kütle denkliği yapılarak, çekim ve yığın akımlarını dikkate alan sayısal

akış terimleri ile derişimler dinamik olarak güncelleştirilir (Jeppsson and Diehl 1996b).

Çöktürücüde katıların toplam akışı Denklem (2.12) ile gösterilmektedir (Dupont ve

Henze 1992).

ugt GGG += (2.12)

tG : Çöktürücüdeki toplam akış

gG : Yerçekimi akışı

uG : Alt/üst akış

Çöktürücünün silindirik olduğu varsayılmaktadır.

se

u XA

QG −= hmax>h>hinlet (2.13)

Spr

u XA

QQG

+= hinlet>h>hmin (2.14)

A : Çöktürücü yüzey alanı

eQ : Çıkış akışı

pr QQ + : Çamur akışı

Yer çekimi akışı Denklem (2.15) ile gösterilmektedir.

SSS XVG = (2.15)

21

Page 34: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

SV : Belirli bir tabakada çamur çökme hızı

SX : Belirli bir tabakada askıda katı madde derişimi

Çökme modelinde; çökme hızı, parçacıklar üzerine etki eden yerçekimi kuvvetine ve

parçacıklar arası kuvvetlere dayanmaktadır. Belirli bir derişimin üzerinde çöktürücü

boyunca artan çamur derişimi ile çökme hızı azalmaktadır.

2.4.3. Çöktürme modelleri

Çöktürme havuzunun modellenmesinde tabakalara ayırma ve katı parçacıkların

çökelmesinde çökme hızı modelleri esas alınmaktadır.

i. Vesilind çökme hızı modeli

Genel olarak kabul gören çökme hızı modeli Vesilind (1968) tarafından geliştirilmiştir

(Takács vd 1991). Sıvının yığın hareketi nedeniyle katı akışı; derişim ve sıvının yığın

hızının çarpımına eşittir, tabakanın besleme noktasına göre olan konumuna bağlı olarak

yukarı ve aşağı olabilir. Katıların yer çekimi ile çökmesine bağlı katı akışı; derişim ve

katı parçacıkların çökme hızının çarpımına eşittir.

Karışım sıvısının çökme hızına ilişkin Vesilind teorisinde;

)exp( XvvS α−= 0 (2.16)

Sv : süspansiyonun çökme hızı

0v : maksimum çökme hızı

X : katı derişimi

α : model parametresi

22

Page 35: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Vesilind’in çökme hızı denkleminin askıda çökme koşullarına uygulandığı dikkate

alınmalıdır. Üst tabakalarda katı derişimi askıda çökme derişiminin altına düştükçe,

Vesilind denklemince tahmin edilen çökme hızı yumakların gerçek çökme hızını

geçmektedir (Takács vd 1991).

ii. Vitasovic çöktürme modeli

Katı madde derişimi arttıkça, katı kütlesi bir birim olarak çökmeye eğilim gösterir.

Çamur örtüsünün çökme hızı katı derişiminin doğrusal olmayan bir fonksiyonu olarak

bulunmuştur. Sürekli bir çöktürücüde aşağıya doğru katı akışı; yer çekimi akışı ve

sıvının yığın akışının toplamına eşittir. Vitasovic’in modelinde, çöktürücüdeki katı

derişim profili çöktürücünün sabit kalınlıkta on tabakaya bölünmesi ile tahmin

edilmektedir. Kendisinden önceki çalışmalarda yer alan tek boyutlu modellerle aynı

kategoride yer almakta ve gelen katıların durultucu tabakasının tüm kesit alanında

anında ve üniform olarak dağılması ile yalnız dik akışın dikkate alınması varsayımlarına

dayanmaktadır. Önerilen modelde besleme noktasına bağlı olarak beş değişik tabaka

grubu bulunmaktadır. Geleneksel katı akış analizini esas almaktadır, ancak katıların

aşağı akışını kısıtlayan eşik derişimine yer verilmiştir. Özetle bir tabakadaki derişim

eşik değerinden yüksek veya ona eşitse bir önceki tabakadan çıkan akış min (J(j),

J(j+1)) ‘e eşitlenir (J:akış, j:tabaka). Vitasovic çöktürme modelinde Vesilind çökme hızı

modeli kullanılmıştır (Takács vd 1991).

iii. Takács çökme hızı modeli

Takács, Patry ve Nolasko'nun (1991) geliştirdikleri çökme hızı modeline göre belirli bir

derişimin üzerinde düşük katı madde derişimlerinde derişim arttıkça çökme hızı hızla

artmakta ve bir maksimuma ulaşmaktadır. Bu düşük derişim bölgesi ve askıda çökme

bölgesi arasında geçiş bölgesidir.

23

Page 36: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Matematiksel olarak çökme hızı modeli iki üssel terimden oluşmaktadır.

)))(,min(,max()( )()('setinns

setjp

setinns

setjh XfXrXfXrset

jsj eevvXv −−−− −= 000 (2.17)

'00 vvsj ≤≤

Bu denklemde;

sjv : j tabakasındaki katı parçacıkların çökme hızını

setinX : çöktürücü girişinde askıda katı madde derişimini setjX : j tabakasında askıda katı madde derişimini

0v : maksimum çökme hızını '0v : ulaşılabilecek maksimum çökme hızını

hr : askıda çökme bölgesi çökme parametresi karakteristiğini

pr : düşük katı derişimlerinin çökme parametresi karakteristiğini

nsf : inX ’in çökemeyen kısmını göstermektedir.

Denklemdeki birinci terim büyük, iyi yumaklaşan parçacıkların çökme hızını vermekte,

ikinci terim ise küçük yavaş çöken parçacıklar için hız düzeltme faktörünü

oluşturmaktadır.

iv. Diğer çalışmalar

AÇM1’e dayalı olarak çöktürücü modellemesi için çalışma yapan Dupont ve Henze

(1992) parçacık bileşenler için kütle denkliklerine ve genel akış teorisine dayalı olarak

geliştirdikleri modeli dinamik olarak çözmüşlerdir. İkincil çöktürücüde çökme ve

koyulaşma proseslerinin benzetiminde dinamik bir model geliştiren Härtel ve Pöpel

(1992) bu modeli dinamik biyokimyasal reaksiyon modeli ile birleştirmişlerdir.

24

Page 37: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Çöktürücü modellemesine ilişkin olarak Otterpohl ve Freund (1992) çökme

davranışlarını AÇM1 bileşenlerine göre mikro ve makro yumaklar için ayırmışlar ve

kuru ve yağışlı havalar için dinamik olarak çözmüşlerdir. Bu konuda çeşitli çalışmaları

yayımlanan Jeppsson ve Diehl 10 tabakalı çöktürücü modelinin çöktürücünün ayrıntılı

davranışının çözümü için yeterli olmadığını belirterek, normal çalışma şartlarında

güvenilir sonuç alınabilmesi için modelin en az 30 tabakalı olması gerektiğini

vurgulamışlardır (Jeppsson ve Diehl 1996a). Otterpohl ve Freund (1992)'ın

algoritmalarına oransal bir vektör ilave ederek güncelleştirmişlerdir (Jeppsson ve Diehl

1996b). Daha önceki çalışmalarına ilave olarak katı akış teorisinin matematiksel

çözümüne ilişkin çalışmalarını yayınlamışlardır (Diehl ve Jeppsson 1998).

2.5. Dinamik Optimizasyon

Aktif çamur tesisinde enerji optimizasyonunun yapılabilmesi havalandırma ekipmanının

çalışma süresinin minimizasyonu ve bu minimizasyonu gerçekleştirecek optimum

havalandırma profilinin bulunması ile mümkün olmaktadır. Optimum havalandırma

profilinin bulunması ise dinamik bir optimizasyon probleminin çözülmesi ile

sağlanabilmektedir. Bir diferansiyel veya diferansiyel/cebirsel denklem takımının

‘kısıtlama’ olarak yer aldığı bu tip dinamik optimizasyon problemleri literatürde

giderek daha çok yer almaktadır. Bu bölümde dinamik optimizasyon problemlerinin

tanımı ve çözüm yöntemleri konusunda bilgi verilmektedir.

2.5.1. Genel tanımlama

Dinamik optimizasyon problemleri genel olarak aşağıdaki şekilde tanımlanır:

Opt. ),,( tuxJ Ψ= (2.18)

25

Page 38: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

s.t. )(/ xfdtdx =

0=)(xh

0<)(xg

Burada minimize veya maksimize edilmesi istenilen amaç fonksiyonu,J x hal

değişkenleri vektörü, kontrol (optimizasyon) parametresi, vektör fonksiyon, u f Ψ ,

ve

h

g birer fonksiyon, t zamandır. ve h g sistem için öngörülen eşitlik ve eşitsizlik

sınırlamalarını belirlemektedir.

2.5.2. Çözüm yöntemleri

Dinamik optimizasyon problemlerinin çözümünde;

a. Maksimum ilkesi

b. Dinamik programlama

c. Doğrusal olmayan programlama (NLP) haline dönüştürme

i. Bütün değişkenleri diskretize etmek,

ii. Sadece karar değişkenlerini diskretize etmek

- Kontrol vektör parametrelemesi

- Newton tipi optimizasyon

d. Evrimsel algoritma yöntemleri kullanılmaktadır.

26

Page 39: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2.5.3. Pontryagin’in Maksimum İlkesi

Temeli 1834 yılında W.R. Hamilton tarafından geliştirilen, optik ve mekanikte optimum

ilkesinin ifadesinde kullanılan bir dizi fonksiyona dayanmaktadır. Bu fonksiyonlar

Hamiltonian fonksiyonları olarak tanınmaktadır. Daha sonraki yıllarda konu ile ilgili

pek çok çalışma yapılmış, 1962 yılında ise Pontryagin vd. optimum kontrol teorisinde

problem çözmekte kullanılan maksimum ilkesini geliştirmiştir (Foulds 1981).

Maksimum ilkesinde temel, problemin iki noktalı sınır değer problemi haline

dönüştürülmesidir. Problem sistem için yazılan Hamiltonian fonksiyonu ve sisteme ek

olarak tanımlanan katma değişkenlerden yararlanılarak çözülmektedir.

Sürekli basit bir sistemde;

)(tX : prosesin t anında durumunu gösteren s-boyutlu vektör fonksiyonu

)(tθ : t zamanında karar gösteren r boyutlu vektör fonksiyonu

Prosesi tanımlayan denklemler:

))(...);()...((/ )( ttXtXfdtdX rtisiii θθ= fttt ≤≤0 (2.19)

ii tX α=)( 0 .,...., si 21=

Optimizasyon problemi böyle bir proseste aralıkta sürekli karar vektör fonksiyonu

)(tθ ’yi

[ ]021 ≤)()....(),( ttt ri θθθψ mi ,......,21= (2.20)

sınırlamasına bağlı olarak, başlangıç değerleri

ii tX α=)( 0

verilmesi durumunda hal değişkenlerinin son değerlerinin bir fonksiyonu olan

∑=

=s

ifii tXCS

1

)( sabitCi = (2.21)

27

Page 40: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

fonksiyonunu maksimize etmektir.

Bu sorunu çözmek için s- boyutlu katma (adjoint) )(tλ vektörü ve bir Hamiltonian

fonksiyonu tanımlanmaktadır (Fan 1966).

( ) (∑=

=s

iii ttXfttXtH

1

)();()(),(),( θλθλ ) (2.22)

∑=

∂∂−=∂−∂=s

iiiiii XfXHdtd

1

/// λλ (2.23)

)(/)()( fffi tXtSt ∂∂=λ ifi Ct =)(λ (2.24)

Aynı şekilde; ii HdtdX λ∂∂= // yazılabilir.

Bu koşullarda; 0=∂∂ θ/H (2.25)

Bunun anlamı her t için Hamiltonian fonksiyonunu maksimum yapan karar vektör

fonksiyonu )(tθ , amaç fonksiyonu ’i maksimum yapan optimum fonksiyon S )(tθ ’dir.

Pontryagin’in maksimum ilkesinin uygulanması kesikli polimerizasyon reaktöründe

optimum kontrol için uygulanmıştır ( Secchi vd 1990). Tez çalışmasının başında söz

konusu optimum kontrol probleminin çözümünde bir veri eksikliği nedeni ile aynı

sonuçlara ulaşılması mümkün olamamış, çok daha karmaşık olan tez kapsamındaki

optimizasyon probleminin çözümünde uygulanmasından vazgeçilmiştir.

2.5.4. Dinamik programlama

28

Page 41: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Dinamik programlama yöntemi bir optimizasyon aracı olarak literatürde yer almış (Luus

1990) ve konuya ilişkin olarak Ankara Üniversitesinde yapılan bazı çalışmalar da

yayınlanmıştır. Endüstriyel maya fermenterleri için oluşturulan dinamik bir model

(Pertev vd 1997) kullanılarak dinamik programlama yöntemi ile optimum besleme

profili bulunmuştur (Berber vd 1998, Pertev vd 1999). Bu yöntemin başlıca avantaj ve

dezavantajları şöyledir:

Avantajları:

- Konveks ve doğrusal olmayan problemlerin çözümü için elverişlidir.

- Objektif fonksiyon az sayıda hesaplanır.

- Global optimumu verir.

Dezavantajları:

- Her kontrol değişkeni için alt ve üst sınırları da kapsayacak şekilde ızgara

biçiminde bir aralık seçilmesi gerekmektedir.

- Zaman dilimlerinde hal değişkenlerinin çözümleri birbirleri ile denk

gelmeyebilir.

- Geri döngü akımları dikkate alınmaz.

2.5.5. Doğrusal olmayan programlama (NLP) haline dönüştürme

Bu yöntemle ilgili olarak Ankara Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümünde bir

yüksek lisans çalışması yapılmıştır (Agun 2002). Teknik uygulanırken, esas olarak

optimizasyon problemi kesikli zaman alanına dönüştürülerek (diskretizasyon) sonlu

boyutta doğrusal olmayan program haline getirilir. Problemin çözümünde iki olasılık

söz konusudur:

1) Bütün değişkenleri diskretize etmek:

29

Page 42: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Bu yöntemi gerçekleştirmek için, önce sonlu farklar yaklaşımı denenmiş, daha sonra

ortogonal kollokasyon teknikleri kullanılmıştır. Yöntemin tek avantajı, optimizasyon

probleminin içinde ayrıca bir integrasyon (DAE çözümü) işleminin yer almamasıdır.

Dezavantajları ise, değişken sayısının çok yüksek olması ve sınır koşullarının ancak

çözüm sonunda sağlanabilmesidir. Böylece ortaya çıkan çok büyük boyutlu NLP

problemlerini çözülebilir hale getirmek için parçalama teknikleri ortaya atılmıştır.

2) Sadece karar (optimizasyon) değişkenlerini diskretize etmek:

Yalnızca karar değişkenlerinin diskretize edilmesi sonucunda karar değişkenleri bir

kontrol vektörü oluşturur. Bu vektörün elemanları, zaman dilimlerindeki aranan

değerler olacaktır. Bu mümkündür, çünkü bir kere bunlar zaman alanına bölündükten

sonra aynı zaman diliminde diğer değişkenleri farklı isimlerle atamaya gerek yoktur.

Bütün dilim içinde diğer değişkenlerin değerleri integrasyonla sürekli biçimde

belirlenebilir. Bu yöntem ilk olasılığa göre aşağıdaki nedenlerle daha avantajlıdır:

a) Değişken sayısı daha az olur,

b) Diferansiyel - cebirsel denklem takımları zaman dilimlerinde sürekli formda

çözüldüğü için zaman ufku boyunca değişik noktalarda, dilimlerin ara yüzeylerinde,

eşitlik/eşitsizlik sınırlamaları veya katılım sınırlamaları tanımlanabilir.

c) Diskretizasyon hatası, her zaman dilimindeki integrasyon için integrasyon adım

aralığını ve/veya hata toleransını değiştirmek mümkün olduğu için daha kolay kontrol

edilebilir.

- Kontrol vektör parametrelemesi (Vassiliadis vd 1994):

Kontrol vektör parametrelemesi yöntemi, zaman ufkunu aralıklara ayırmak, ondan sonra

da her kademeyi kendi içinde daha küçük kontrol dilimlerine bölmektir. Bu yöntemde

her bir aralık içinde kontrol değerleri farklı şekilde bulunabilmektedir. İntegrasyonla bir

aralığın sonunda elde edilen değerler, onu takip eden aralık için başlangıç değerleri

olarak alınmakta ve bu şekilde ilerlenerek zaman ufkunun sonuna varılmaktadır.

Böylece problem sonlu boyutlu bir NLP haline dönüştürülmüş olur. NLP çözümü

30

Page 43: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

genelde gradient bilgisi gerektirir. Bu bilginin elde edilebilmesinde duyarlılık

fonksiyonları kullanılabilir.

- Newton tipi optimizasyon (Li ve Biegler 1989):

Newton tipi kontrol stratejileri doğrusal olmayan ve sınırlamalı proses kontrol

sistemlerinin çözümü için geliştirilmiştir. Bu yöntemde problem doğrusallaştırılır ve

Kuadratik Programlama problemi haline dönüştürülür. Hessian pozitif ve yarı-tanımlı

olduğu için global optimumum bulunacağı garantidir. Algoritmada proses

sınırlamalarını dikkate alabilmek için özel bir “Sequential Quadratic Programming”

(SQP) stratejisi kullanılmaktadır.

Bu yöntemler arasında en kolay uygulanabilir olanı sadece karar değişkenlerini

‘diskretize’ etmek olabilir, ancak onda da ‘duyarlılık’ fonksiyonlarını elde etmek ciddi

güçlükler getirmekte ve uygulamayı zorlaştırmaktadır. Bu nedenle dinamik

optimizasyon problemlerinin çözümü için kontrol vektör parametrelemesine dayalı,

ancak duyarlılık fonksiyonları bilgisini gerektirmeyen pratik bir yaklaşım getirilmiştir

(Agun ve Berber 2002). Araştırma grubunun daha önceki çalışmalarından alınan

dinamik model (Pertev vd 1997) fermentasyon süresince birer saatlik dilimlerle, kesikli

zaman alanına dönüştürülmüştür. Böylece sadece karar değişkenleri ‘diskretize’

edilerek ‘kontrol vektörü’ oluşturulmuştur. Optimizasyon değişkenlerinin başlangıç

değerlerinden başlayarak her aralıkta model integre edilmiş, bu arada bir aralığın

sonunda elde edilen hal değişkeni değerleri, onu takip eden aralık için başlangıç

değerleri olarak alınmıştır. Bu şekilde ilerlenerek zaman ufkunun sonuna ulaşıldığında

amaç fonksiyonunun değeri elde edilebilmiştir. Böylece ortaya çıkan doğrusal olmayan

program, MATLAB® optimizasyon paketi içinde, sınırlandırılmış çok değişkenli

fonksiyonun minimumunu bulan hazır bir fonksiyon yardımıyla çözülmüştür.

Fonksiyon gradient hesaplamaları ‘sonlu farklar’ esasına, kuadratik veya kübik ‘yön

arama’ Quasi-Newton yöntemine dayanmaktadır. MATLAB® optimizasyon paketinde

fmincon adı ile yer alan bu algoritmada doğrusal olmayan programlama yöntemlerinden

en gelişmişi olarak bilinen SQP yöntemi kullanılmaktadır. Bu yöntemde her iterasyonda

bir quadratik programlama alt problemi çözülmektedir. BFGS (Broyden, Fletcher,

31

Page 44: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Goldfarb ve Shanno) formülü kullanılarak Lagrangian’ın Hessian’ının tahmini her

iterasyonda yenilenmekte ve Merit fonksiyonu kullanılarak hat taraması (Line search)

yapılmaktadır. QP alt problemi aktif takım stratejisi kullanılarak çözülür (The

Mathworks, Inc. 2003). Önerilen yöntem pratik ve uygulanması kolaydır. Literatürden

alınan çok sayıda örnek problem bu yöntemle test edilmiş ve sonuçların güvenilirliği

görülmüştür (Agun 2002). Tez çalışmasında da aynı yöntem kullanılmış, ancak zaman

ufku sabit süreli dilimlere değil, sabit sayıda değişken süreli dilimlere bölünerek,

optimum havalandırma profili elde edilecek şekilde bu dilimlerin süresi optimizasyon

sonucunda bulunmuştur. Ayrıca zaman ufku boyunca sürekli olarak arıtılmış su deşarj

standartlarına uyulabilmesini teminen optimizasyon problemine bu sınırlamalara ilişkin

bir hal değişkeni ilave edilmiştir.

2.5.6. Evrimsel algoritma

Bu bölümde evrimsel algoritma ile bu algoritmada sınırlamaların ne şekilde dikkate

alınabileceğine ilişkin yöntemler hakkında bilgi verilmektedir.

i. Genel

Optimizasyon problemlerinin çözümünde genetik ve evrimsel algoritmalar son yıllarda

çok büyük ilgi toplamakta, gerçekte klasik optimizasyona göre hem avantajları hem de

dezavantajları bulunmasına rağmen, oldukça fazla kullanım alanı bulmaktadır. Bu

algoritmalar Darwin’in Doğal Ayıklanma Prensibine dayanmaktadır. Genetik kalıtım ve

yaşamak için mücadele olarak tanımlanan iki doğal olaydan yola çıkarak, tesadüfi

(stochastic) arama alanları yaratmaktadır. Geleneksel arama yöntemleri ise bir sonraki

noktayı problemin özelliklerini (gradient, Hessian, doğrusallık ve süreklilik gibi)

kullanarak bulmaktadır (Ronen vd 2002).

32

Page 45: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Evrimsel algoritmada başlangıçta bir ebeveyn toplum (population) rasgele

verilmektedir. Bu toplumu bireyler (chromosome) oluşturmakta, bireyler ise genlerden

oluşmaktadır. Genler ikili sayı sistemi, gerçek sayılar, tam sayılar, semboller ve

matrisler vb. değişik kodlama sistemleri ile temsil edilebilmektedir. Orijinal genetik

algoritmada ikili sistemden oluşan kodlu veri sistemleri kullanılarak işlemler

yapılmakta; evrimsel algoritmada ise veri sistemleri ve formüller doğrudan işlem

görmektedir. Bireylerin isteklere uygun olup olmadığı optimize edilmek istenilen amaç

fonksiyonuna göre bulunan uyumluluk derecesinden anlaşılmaktadır. Bireyler

uyumluluk derecesine göre dizilerek ayıklanmakta (selection), çaprazlama (crossover)

ve birey içindeki genlerde değişim (mutation) yapılmak suretiyle yeni toplum

yaratılmaktadır. Belirli bir kritere ulaşılıncaya kadar bu işlemlere devam edilerek

optimum amacı veren birey elde edilebilir.

Evrimsel Algoritma Aşamaları (Roubus vd 1999);

1. Başlangıç için ebeveyn oluşturulması; birey sayısı ve gen sayısının belirlenerek,

rasgele genlerden oluşan bir toplum yaratılması,

2. Uyumluluk; her birey için uyumluluk derecesinin değerlendirilmesi,

3. Yeni toplumun oluşturulması;

a- Seçim; Yeni toplumu oluşturacak ebeveynlerin seçimi

Rulet, Boltzman, turnuva veya sıralı seçim kriterlerine göre yapılabilir.

Burada amaç yeni oluşturulacak toplum içindeki bireylerin uyumluluk

derecesine göre seçilme şansının artırılmasıdır.

b- Çaprazlama; Bireylerin genlerinin birbiri ile değiştirilmesi için çeşitli

işlemciler kullanılmaktadır.

33

Page 46: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Bunlar;

- Tüm aritmetik çaprazlama

- Basit aritmetik çaprazlama

- Sezgisel (Heuristic) çaprazlama

c- Mutasyon; Rasgele seçilen bireylerin bazı genlerinde değişiklik

yapılması için de aşağıdaki işlemciler kullanılabilmektedir.

- Tümü tekdüze mutasyon

- Sınırlamalı mutasyon

- Tekdüze olmayan mutasyon

- Tümü tekdüze olmayan mutasyon

- Gaussian mutasyonu

d- Elitizm: En uygun bireyin evrim sırasında kaybolmaması için

korunarak bir sonraki topluma aktarılması

Evrimsel algoritmaların klasik algoritmalara göre avantajı kısa sürede kabul edilebilir

bir sonuca ulaşabilmeleri ve sonuca ulaşmak için karışık matematiksel işlemlerin

kullanılmasına gerek kalmamasıdır. Bunun yanı sıra algoritma genellikle kullanıcı

tarafından belirlenen bir sınır ile tamamlanır. Bulunan sonuç o zamana kadar bulunan

sonuçların en iyisidir, ancak global optimum olduğunu belirlemek mümkün değildir.

Birey sayısının az olması optimum sonucu bulma olasılığını azaltır. Ancak birey

sayısının çok fazla olması da çözüm süresini artırmaktadır. Araştırmalar, belli bir

noktadan sonra birey sayısını artırmanın sonuçlara bir yararı olmadığını göstermiştir.

Evrimsel algoritma konusunda ilginç bir çalışma Yan ve Ma (2001) tarafından

yapılmıştır. Söz konusu çalışmada bireylerin yanında, bireylerin oluşturduğu aileler de

birbiri ile yarıştırılmakta ve optimum çözüme daha çabuk ulaşıldığı belirtilmektedir.

34

Page 47: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ii. Sınırlandırmalı optimizasyon

Optimizasyon probleminde sınırlamaların yer alması diğer algoritmalarda olduğu gibi

evrimsel algoritmanın da performansını oldukça fazla etkilemektedir. Sınırlamalı

optimizasyon problemlerinin çözümünde genel yöntem uyumsuz olanların

cezalandırılmasıdır. Michalewicz vd (1996) evrimsel hesaplama tekniklerinde

sınırlamaların ele alınması konusundaki yöntemleri aşağıdaki şekilde

sınıflandırmışlardır:

- uygun olmayan bireylerin reddedilmesi,

- amaç fonksiyonunu genişleterek uygun olmayan bireyler için ceza

fonksiyonu ilave edilmesi,

- özel temsil ve genetik işlemcilerle uygun toplumu elde etmek,

- uygun olmayan bireylerin düzeltilmesi,

- bireylerin düzeltilmiş şekli ile yer değiştirilmesi,

- düzeltici kullanılması,

- bireylerin ve sınırlamaların ayrılması.

Ayrıca bu sınıflandırmaya ek olarak; davranışsal hafıza, bölünmüş evrimsel algoritma

ve GA esaslı birim bağlantısı yöntemleri kullanmışlardır. Tez çalışması kapsamında

uygun olmayan bireylerin reddedilmesi ve amaç fonksiyonunun genişletilerek uygun

olmayan bireyler için ceza fonksiyonu ilave edilmesi yöntemleri uygulanmıştır.

- Uygun olmayan bireylerin reddedilmesi

Bu yöntemde sınırlamalara uymayan bireyler toplumdan çıkarılarak, GA işlemcileri

sınırlandırmalara uyan bireyler için uygulanmaktadır. Bu şekilde uyumsuz bireylerin

35

Page 48: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

değerlendirilmesine ve uyumlu olanlarla karşılaştırılmasına gerek kalmamaktadır.

Uyumluların arama alanının konveks olması ve tüm arama alanı içerisinde akla yatkın

bir yer tutması durumunda bu yöntem anlamlı şekilde çalışmaktadır. Evrimsel stratejiler

eşitlik sınırlamalarına izin vermemektedir. Bunun nedeni uyumlu ve uyumsuz arama

alanlarının büyüklükleri arasındaki oranın sıfır olmasıdır. Bunun yanında bazı

problemler için başlangıç toplumunun yalnız uyumsuz bireylerden oluşabilmesi gibi

ciddi sorunları bulunabilmektedir. Bu durumda bu bireyleri reddetmek yerine onları

geliştirmek gerekmektedir. Ayrıca eğer uyumlu olmayan alan geçilebilirse, sistem

optimum çözüme kolayca ulaşabilir (özellikle konveks olmayan uyumlu arama

alanlarında).

- Uygun olmayan bireylerin cezalandırılması

Genetik algoritma kullanıcılarının genel yaklaşımı uygun olmayan bireyleri reddetmek

yerine onları cezalandırarak optimum noktaya ulaşılmasını sağlamaktır. Amaç

fonksiyonu ’nin alanı genişletilerek, GA işlemcilerinin tüm bireylere uygulanması,

ancak ceza fonksiyonuna bağlı olarak uyumluluk derecelerinin daha düşük olması

nedeniyle yeni toplumda giderek daha az yer alması sağlanmaktadır.

f

(2.26) ),()()( pQpfpeval ±=

Bu eşitlikte uyumsuz birey için bir cezayı veya bu bireyi düzeltmek için

konulan bir bedeli temsil etmektedir. Ceza fonksiyonu ’nin nasıl oluşturulması

gerektiği çok önemlidir. Uyumsuz bireylerin optimum çözüm olmasını engelleyecek

düzeyde tutulması gerekmektedir (Michalewicz vd 1996).

)( pQ p

)( pQ

36

Page 49: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

3. GENEL MODEL

Bu bölümde tez çalışmasının esasını teşkil eden aktif çamur sisteminin genel modeli

için kullanılan aktif çamur (havalandırma) havuzu ve çöktürme havuzu modelleri,

çalışma kapsamında ne şekilde uygulandığı, sistem etrafında kurulan kütle korunum

denklemleri ve yapılan varsayımlara yer verilmiştir.

3.1. Aktif Çamur Havuzu Modeli

Aktif çamur havuzu modellenmesinde, bu konuda son olarak geliştirilen Aktif Çamur

Model No. 3 (Gujer vd 1999) esas alınmıştır. Söz konusu model daha önce yayınlanan

AÇM1’e dayanmakla birlikte AÇM1’in yayımlandığı yıldan bu yana geçen zaman

süresinde ortaya çıkan bazı aksayan yönlerini düzeltmektedir. Modelde hidroliz

prosesinin oksijen tüketim ve denitrifikasyon hızlarına etkisi azaltılmıştır. Yeni bir

proses olarak organik madde depolama prosesini içerir. AÇM1’deki bozunma prosesi iç

soluma prosesi ile yer değiştirmiştir. Hücre iç prosesleri daha iyi tanımlanarak,

bozunma proseslerinin çevre koşullarına daha iyi ayarlanmasına izin verilmiştir.

Heterotrofların ve nitrifiye edici bakterilerin dönüşüm ve bozunma prosesleri

birbirlerinden tamamen ayrılmıştır.

Modelde yedisi çözünebilir, altısı parçacık olmak üzere toplam 13 bileşen ve 12

mikrobiyolojik dönüşüm prosesi tanımlanmaktadır. Heterotrof ve ototrof bakterilerce

yürütülen bu proseslerin hız denklemleri ve bileşenlerin oluşma/yokolma hızlarının

bulunabilmesi için oluşturulan matris sistemi modelde yer almaktadır. Kinetik ve

stokiyometrik parametreler örnek teşkil etmesi açısından verilmektedir.

37

Page 50: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

3.1.1. Bileşenlerin tanımlanması

Aktif çamur modelinde bileşenler çözünebilir ve parçacık olarak ikiye ayrılmaktadır.

Çözünebilir bileşenlerin derişimi ile, parçacık bileşenlerin derişimi S X ile

gösterilmektedir. Aktif çamur sistemlerinde parçacık bileşenlerin aktif çamurla birleştiği

(aktif çamur üzerinde yumaklaştığı veya aktif biyokütle içinde olduğu)

varsayılmaktadır. Parçacık bileşenler çöktürücülerde çökme ile yoğunlaşmakta,

çözünebilir bileşenler su ile taşınabilmektedir.

Çözünebilir bileşenlerin tanımlanması: ile tanımlanan bu bileşenler alt indislere

bağlı olarak aşağıdaki derişimleri ifade ederler.

S

OS : Çözünmüş oksijen. Doğrudan ölçülebilir ve gaz değişimine bağlıdır.

IS : İnert çözülebilir organik madde. Modelde ayrışmamaktadır ve giriş akımı

içindeki mevcut miktarıdır.

SS : Biyolojik olarak kolay parçalanabilir organik madde. Çözünebilir COD’nin bu

kısmı heterotrofik organizmalarca doğrudan biyolojik parçalanmaya uygundur. Modele

göre tümü önce heterotrofik organizmalarca alınır ve şeklinde depolanır. STOX

NHS : Amonyum ve amonyak azotu (NH4+ N ve NH3 N). İyonik yüklerin dengesi için

’in tümü NHNHS 4+ N varsayılmıştır.

2NS : Diazot (N2). Yalnız denitrifikasyonun ürünü olarak varsayılmıştır. Oksijen gibi

gaz değişimine bağlıdır. İkincil çöktürücülerde N2 ‘nin aşırı doygunluğunun neden

olduğu sorunların tahmininde kullanılabilir. Alternatif olarak giriş akımındaki ve gaz

değişimindeki N2 ihmal edilebilir. Bu durumda denitrifikasyonda kaybedilen sabit

azotun toplanmasında kullanılabilir.

2NS

38

Page 51: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

NOS : Nitrat ve nitrit azotu (NO3- N ve NO2

- N). Nitrit ayrı bir model bileşeni olarak

alınmadığından nitrat ve nitrit azotunu dahil etmektedir. Ancak tüm stokiyometrik

hesaplamalarda (COD korunumu) yalnız NO

NOS

NOS 3- N olarak alınmıştır.

HCOS : (HCO3- ) Atıksuyun alkalinitesi. Biyolojik reaksiyonlarda iyonik yükün

korunumunda alkalinite kullanılmaktadır. Bazı biyolojik prosesleri yavaşlatması olası

olan düşük pH değerlerinin önceden bilinmesi için sisteme dahil edilmiştir.

Stokiyometrik hesaplamalarda yalnız bikarbonat olarak varsayılmaktadır.

Parçacık bileşenlerin tanımlanması: X ile gösterilen bu bileşenler şu derişimlere

karşılık gelir.

IX : İnert parçacık organik madde. Bu madde sistemde parçalanmamaktadır. Aktif

çamur üzerinde yumaklaşmaktadır. Giriş akımında bulunabilir veya biyokütle

bozunmasından ortaya çıkabilir.

SX : Biyolojik olarak yavaş parçalanabilir substrat. Biyolojik olarak yavaş

parçalanabilir madde yüksek molekül ağırlığına sahiptir, kolloidal ve parçacık

şeklindedir. Ayrışmaya uygun hale gelmesi için önce hidroliz olayının gerçekleşmesi

gerekmektedir.

HX : Heterotrofik organizmalar. Genel amaçlı organizmalardır. Aerobik ve anoksik

(denitrifikasyon) olarak çoğalırlar. ’in hidrolizinden sorumlulardır ve tüm uygun

çevre koşullarında parçalanabilir organik substratın tümünü kullanırlar. Poli-hidroksi-

alkanoat veya glikojen formunda organik depo ürünü oluştururlar. AÇM3’deki tek

anaerobik proses olan hidroliz hariç, bu modelde anaerobik aktiviteleri dahil

edilmemiştir.

SX

STOX : Heterotrofik organizmaların hücre içsel depo ürünü. Poli-hidroksi-alkanoat

(PHA), glikojen vb. içerir. Yalnız ile oluşur. Ancak kütlesine dahil değildir. HX HX

39

Page 52: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Modelin işlevsel bir bileşeni olup, kimyasal yollardan doğrudan bulunamaz.

Stokiyometrik hesaplamalarda polihidroksibütirat (C4H6O2 ) n olarak alınmıştır.

AX : Nitrifiye edici organizmalar, nitrifikasyondan sorumludur, aerobik, kemi-lito-

ototrofikdir. Amonyum azotunu , , doğrudan nitrat azotuna okside ederler. Bu

modelde nitrit, nitrifikasyonun ara ürünü olarak değerlendirilmemektedir.

NHS

TSX : Toplam askıda katı madde. Biyokinetik modele stokiyometrik olarak derişim

hesaplanması için konulmuştur.

3.1.2. Proseslerin tanımlanması

AÇM3 yalnız mikrobiyolojik dönüşüm proseslerini içermektedir. Kimyasal çöktürme

prosesleri dahil edilmemiştir.

1 - Hidroliz: Bu proses giriş akımındaki biyolojik yavaş parçalanabilir organik madde

’in aktif çamur sistemine uygun yani biyolojik olarak kolay parçalanabilir hale

gelmesini sağlar.

SX

2 - Biyolojik kolay parçalanabilir substratın aerobik depolanması: Bu proses

biyolojik kolay parçalanabilir substrat ’nin hücre içsel depo ürünü şeklinde

depolanmasını tanımlamaktadır. Aerobik solumadan elde edilen adenosin trifosfat

(ATP) şeklindeki enerjiyi kullanır. Tüm substratın önce depo maddeye, sonra

biyokütleye dönüştüğü varsayılmaktadır. Gerçekte gözlenmese de en basit varsayım

addedilmiştir.

SS STOX

3 - Biyolojik kolay parçalanabilir substratın anoksik depolanması: Aerobik

depolamaya benzerdir. Ancak gerekli enerji aerobik solumadan ziyade

denitrifikasyondan sağlanmaktadır. Aktif çamurda heterotrofik organizmaların bir

40

Page 53: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

bölümünün mü denitrifikasyonu sağladığı, yoksa tümünün mü aerobik solumaya göre

düşük hızda denitrifikasyon yaptığı belirsizdir. AÇM3 konuyu anoksik heterotrofik

depo hızını aerobik hıza göre azaltarak ele almış, ancak heterotrofik organizmaların iki

grubunu ayırmamıştır.

4 - Heterotrofların aerobik çoğalması: Heterotrofik organizmaların çoğalması için

gerekli substratın tamamen depolanmış organiklerden ibaret olduğu

varsayılmıştır.

STOX

5 - Heterotrofların anoksik çoğalması: Aerobik çoğalmaya benzerdir, ancak soluma

denitrifikasyona dayanmaktadır. Deneysel olarak aerobik solumaya göre denitrifikasyon

hızı daha düşük gözlenmiştir.

6 - Aerobik iç soluma: Bu proses biyokütle kaybının ve çoğalma dışında enerji

kullanımının tüm çeşitlerini tanımlamaktadır: Bozunma, hücre onarımı, iç soluma,

çözülme, yoketme, hareket, ölüm,...

7 - Anoksik iç soluma: Aerobik iç solumaya benzerdir. Ancak daha yavaştır. Özellikle

protozoa’nın denitrifikasyondaki aktivitesi aerobik koşullarda olduğundan oldukça

yavaştır.

8 - Depo ürünlerin aerobik soluması: İç soluma ile analogdur. Depo ürünlerin

biyokütle ile bozunmasını sağlar.

9 - Depo ürünlerinin anoksik soluması: Aerobik solumaya analogtur. Ancak

denitrifikasyon koşulları altındadır.

10 - Nitrifikasyon: Ototrofların aerobik çoğalması.

11 - Aerobik iç soluma: Ototrofların aerobik iç soluma prosesi.

12 - Anoksik iç soluma: Ototrofların anoksik iç soluma prosesi.

41

Page 54: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

3.1.3. Proses hızları

1- Hidroliz hızı:

HHSX

HsH X

XXKXX

k/

/+

=1ρ (3.1)

2- COD’nin aerobik depolanması:

HSS

S

OO

OSTO X

SKS

SKS

k++

=2ρ (3.2)

3- COD’nin anoksik depolanma hızı:

HSS

S

NONO

NO

OO

ONOSTO X

SKS

SKS

SKKk

+++= ηρ3 (3.3)

4- Aerobik çoğalma hızı:

HHSTOSTO

HSTO

HCOHCO

HCO

NHNH

NH

OO

OH X

XXKXX

SKS

SKS

SKS

//

++++= µρ4 (3.4)

5- Anoksik çoğalma (denitrifikasyon) hızı:

HHSTOSTO

HSTO

HCOHCO

HCO

NHNH

NH

NONO

NO

OO

ONOH X

XXKXX

SKS

SKS

SKS

SKK

//

+++++= ηµρ5 (3.5)

6- Aerobik iç soluma hızı:

HOO

OOH X

SKSb+

=26 ,ρ (3.6)

42

Page 55: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

7- Anoksik iç soluma hızı:

HNONO

NO

OO

ONOH X

SKS

SKKb

++= ,7ρ (3.7)

8- Xsto’nun aerobik soluma hızı:

STOOO

OOSTO X

SKSb+

=28 ,ρ (3.8)

9- Xsto’nun anoksik soluma hızı:

STONONO

NO

OO

ONOSTO X

SKS

SKKb

++= ,9ρ (3.9)

10- Nitrifikasyon hızı:

AHCOHCOA

HCO

NHNHA

NH

OOA

OA X

SKS

SKS

SKS

+++=

,,,

µρ10 (3.10)

11- Aerobik iç soluma:

AOO

OOA X

SKSb+

=211 ,ρ (3.11)

12- Anoksik iç soluma:

ANONO

NO

OO

ONOA X

SKS

SKKb

++= ,12ρ (3.12)

3.1.4. Bileşenlerin oluşma/yokolma hızları

43

Page 56: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Bileşenlerin oluşma/yokolma hızlarını ifade eden ’ler modelde yer alan

stokiyometrik matristen aşağıdaki denklemlerle hesaplanabilmektedir.

iR

11108642 800041801800600150 ρρρρρρ ...... −−−−−−=OSR (3.13)

0=ISR (3.14)

321 111 ρρρ −−=SSR (3.15)

121110

7654321

06600660244

06600660070070030030010

ρρρ

ρρρρρρρ

...

.......

++−

++−−++=NHSR

(3.16)

129753 2803502803000702

ρρρρρ ..... ++++=NSR (3.17)

12109753 280174350280300070 ρρρρρρ ...... −+−−−−=NOSR (3.18)

12111097

654321

02500050600002500250

005001600050007000200010

ρρρρρ

ρρρρρρ

.....

......

++−++

++−++=HCOSR

(3.19)

121176 200200200200 ρρρρ .... +++=IXR (3.20)

11ρ−=SXR (3.21)

7654 1111 ρρρρ −−+=HXR (3.22)

985432 11851601800850 ρρρρρρ −−−−+= ....STOXR (3.23)

121110 1101 ρρρ −−= .AXR (3.24)

12111098

7654321

750750900600600

750750210060480510750

ρρρρρ

ρρρρρρρ

.....

.......

−−+−−

−−−−++−=TSXR

(3.25)

3.1.5. Havalandırma havuzu etrafında kütle korunum denklemleri

44

Page 57: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Aktif çamur model no.3 kullanılarak havalandırma havuzundaki suda model

bileşenlerin oluşma ve yok olma hızları hesaplanabilmektedir. Ancak sistemin

çözülebilmesi havalandırma havuzu etrafında kütle korunum denklemlerinin yazılması

ile mümkün olmaktadır. Havalandırma havuzu çevresinde kütle korunum denklemleri;

havalandırmasız ve havalandırmalı olmak üzere iki durumda yazılmıştır.

i- Havalandırmasız durumda kütle korunum denklemleri:

Havalandırma havuzu etrafında yazılan kütle korunum denklemleri yatışkın olmayan

durumda denklem 3.26 ile ifade edilmektedir:

iat

atirsin

rsirs

iniin

ati R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)( (3.26)

Bu denklemde , atX rsX and inX AÇM3 bileşenlerinin oluşturduğu 13-boyutlu birer

vektördür. Açık yazılımı aşağıdaki denklemlerde verilmektedir.

OSat

atOrsin

rsOrs

inOin

atO R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.27)

ISat

atIrsin

rsIrs

inIin

atI R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.28)

SSat

atSrsin

rsSrs

inSin

atS R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.29)

NHSat

atNHrsin

rsNHrs

inNHin

atNH R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.30)

2

2222

NSat

atNrsin

rsNrs

inNin

atN R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.31)

NOSat

atNOrsin

rsNOrs

inNOin

atNO R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.32)

45

Page 58: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

HCOSat

atHCOrsin

rsHCOrs

inHCOin

atHCO R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.33)

IXat

atIrsin

rsIrs

inIin

atI R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)(

(3.34)

SXat

atSrsin

rsSrs

inSin

atS R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)(

(3.35)

HXat

atHrsin

rsHrs

inHin

atH R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)(

(3.36)

STOXat

atSTOrsin

rsSTOrs

inSTOin

atSTO R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)(

(3.37)

AXat

atArsin

rsArs

inAin

atA R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)(

(3.38)

TSXR

VXQQXQXQ

dtdX

at

atTSrsin

rsTSrs

inTSin

atTS +

+−+=

)( (3.39)

ii- Havalandırmalı durumda kütle korunum denklemleri:

Sisteme hava verilmesi durumunda çözünmüş oksijen derişimi ile ilgili denklemin sağ

tarafına oksijen aktarımını ifade eden bir terim eklenmiştir

( ) . Diğer terimler havalandırmasız dönemle aynıdır. )( atO

satOL SSak −+

)()( at

OsatOLS

at

atOrsin

rsOrs

inOin

atO SSakR

VSQQSQSQ

dtdS

O−++

+−+= (3.40)

ISat

atIrsin

rsIrs

inIin

atI R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.41)

SSat

atSrsin

rsSrs

inSin

atS R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.42)

NHSat

atNHrsin

rsNHrs

inNHin

atNH R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.43)

46

Page 59: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2

2222

NSat

atNrsin

rsNrs

inNin

atN R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.44)

NOSat

atNOrsin

rsNOrs

inNOin

atNO R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.45)

HCOSat

atHCOrsin

rsHCOrs

inHCOin

atHCO R

VSQQSQSQ

dtdS

++−+

=)(

(3.46)

IXat

atIrsin

rsIrs

inIin

atI R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)(

(3.47)

SXat

atSrsin

rsSrs

inSin

atS R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)(

(3.48)

HXat

atHrsin

rsHrs

inHin

atH R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)(

(3.49)

STOXat

atSTOrsin

rsSTOrs

inSTOin

atSTO R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)(

(3.50)

AXat

atArsin

rsArs

inAin

atA R

VXQQXQXQ

dtdX

++−+

=)(

(3.51)

TSXR

VXQQXQXQ

dtdX

at

atTSrsin

rsTSrs

inTSin

atTS +

+−+=

)( (3.52)

3. 2. Çöktürme Havuzu Modellemesi

Havalandırma havuzu etrafında yazılan kütle korunum denklemlerinin matematiksel

olarak çözülebilmesi için geri döngüdeki bileşenlerin derişimlerinin de bilinmesi

gerekmektedir. Bu nedenle havalandırma havuzu modelinin çöktürme havuzu ile

birlikte değerlendirilmesi, diğer bir deyişle çöktürme havuzu modellemesi

gerekmektedir. Çöktürme havuzu modelleri katı akış teorisi ile birleştirilen süreklilik

denklemine dayanmaktadır ve parçacıkların çökme hızlarının yalnız yerel derişimlere

bağlı olduğu varsayılmaktadır. Çöktürücü belli sayılarda tabakalara ayrılır ve bu

tabakalar içinde derişimler sabit alınır. Her tabakada kütle denkliği yazılarak, yerçekim

47

Page 60: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ve yığın akımlarını dikkate alan sayısal akış terimleri ile derişimler dinamik olarak

güncelleştirilir. Çöktürme havuzunun silindirik olduğu, havuzda herhangi bir prosesin

yer almadığı ve radyal yönde derişim değişimi olmadığı varsayılmıştır.

Çöktürücüdeki toplam akışı yerçekiminden ve yığın hareketinden oluşan akımlar

yönlendirmektedir.

SBt JJJ += (3.53)

tCB XAQJ )/(= (3.54)

tsS XvJ = (3.55)

Her tabakada yer çekimi akışı o tabakadaki çamur çökme hızı ile aynı tabakadaki katı

madde derişiminin çarpımından bulunmaktadır. Bu denklemlerde;

tJ : toplam akışı

BJ : yığın hareketini

SJ : yer çekimi akışını

Q : hacımsal akış hızını

tX : çamur derişimini

CA : çöktürücü yüzey alanını

: çamur çökme hızını ifade etmektedir. sv

Çöktürme havuzu modellemesinde 10 tabakalı çöktürme modeli esas alınmıştır.

Modelin şematik gösterimi Şekil 3.1’de verilmektedir.

Yığın hareketi Yer çekimi hareketi

48

Page 61: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Ceff AXQ /1

- + - ),min( ,,, 22111 XvXvJ sss = veya

CeffB AXQJ /, 22 = tXX ≤2 ise 111 XvJ ss ,, = - +

CeffB AXQJ /, 33 = + - ),min( ,,, 33222 XvXvJ sss = veya tXX ≤3 ise 222 XvJ ss ,, =

CeffB AXQJ /, 77 = ),min( ,,, 77666 XvXvJ sss = veya

Ctirsin AXQQ /)( + - + tXX ≤7 ise 666 XvJ ss ,, = - -

CdownB AXQJ /, 77 = ),min( ,,, 88777 XvXvJ sss = + + - - ),min( ,,, 99888 XvXvJ sss =

CdownB AXQJ /, 88 =

CdownB AXQJ /, 99 = + + ),min( ,,, 1010999 XvXvJ sss =

1

2

7

8

10

Cdown AXQ /10

Şekil 3.1. Çöktürücü tabakalarında katı madde akışı

Çöktürücü modeli her tabakada yatışkın olmayan katı madde denkliği kurularak

oluşturulur.

)/)(( ,1121 1

sCeff JAXXQhdtdX

−−= (3.56)

)/)(( ,, 21232 1

ssCeff JJAXXQhdtdX

−+−= (3.57)

49

Page 62: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

)/)(( ,, 32343 1

ssCeff JJAXXQhdtdX

−+−= (3.58)

)/)(( ,, 43454 1

ssCeff JJAXXQhdtdX

−+−= (3.59)

)/)(( ,, 54565 1

ssCeff JJAXXQhdtdX

−+−= (3.60)

)/)(( ,, 65676 1

ssCeff JJAXXQhdtdX

−+−= (3.61)

)/)(/)(( ,, CtirsinssCdowneff AXQQJJAXQQhdtdX

++−++−= 7677 1 (3.62)

)/)(( ,, 87878 1

ssCdown JJAXXQhdtdX

−+−= (3.63)

)/)(( ,, 98989 1

ssCdown JJAXXQhdtdX

−+−= (3.64)

)/)(( ,910910 1

sCdown JAXXQhdtdX

+−= (3.65)

AÇM3 çözünebilir bileşenlerinin yığın akışını izlediği ve çamur çökme hızının dolayısı

ile yer çekimi akışının bu bileşenler için sıfıra eşit olduğu kabul edilmiştir. Parçacık

bileşenlerin ise çökme hızının hesaplanmasında Bölüm 2.4.3’de verilen Takács’ın

çökme hızı modeli (Takács vd 1991) kullanılmıştır. Parçacık bileşenlerin bir yumak

halinde aynı tabakada aynı hızla çökeldiği varsayılmış ve yer çekiminden kaynaklanan

çökme hızının hesaplanmasında kullanılan toplam katı derişimi için AÇM3

tanımlarından aşağıdaki şekilde yararlanılmıştır:

setSTO

setA

setH

setS

setI

sett XXXXXX 60.0)(90.0)(75.0 ++++= (3.66)

Bu eşitlikte; set çöktürücü ifadesi olup, çöktürücü tabakalarındaki toplam askıda

katı madde derişimini göstermektedir.

settX

50

Page 63: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

3.3. Genel Model

Çöktürücü katmanları için yazılan kütle korunum denklemleri (Denklem 3.56-3.65)

AÇM3’ün altı parçacık bileşeni için ayrı ayrı yazılarak toplam 60 denklem elde edilmiş

ve 13 havalandırma havuzu kütle korunum denklemleri ile birlikte toplam 73

diferansiyel denklem ortaya çıkarılmıştır. Böylece aktif çamur sisteminin genel modeli

matematiksel olarak, 73 diferansiyel denklemden ve bu denklemleri birbirine bağlayan

eşitliklerden oluşan, havalandırmasız ve havalandırmalı dönemler için farklı yazılan iki

ayrı denklem takımı ile ifade edilmekte ve sistem hal değişkenlerinin bulunabilmesi için

bu iki denklem takımı ardı ardına dinamik olarak çözülmektedir.

)()1( XfdtdX

= havasız dönemler (3.67)

)()2( XfdtdX

= havalı dönemler (3.68)

51

Page 64: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

4. İŞLETMEYE ALMA DÖNEMİ İÇİN BENZETİM ÇALIŞMASI

Aktif çamur sisteminin verimli çalıştırılabilmesi için havalandırma havuzunda

biyokütlenin çoğalması gerekmektedir. Uygun çökmenin sağlanmasında genel bir

yaklaşım havalandırma havuzunda aktif çamur derişiminin (COD birimleri ile) 750 –

7500 g m-3 arasında olmasıdır (Henze vd 2002). Kullanılan AÇM3 modeli için

literatürde başlangıç derişimleri verilmemiştir. Bu nedenle bu bölümde enerji

optimizasyonundan önce hal değişkenlerinin başlangıç derişimlerinin bulunabilmesi ve

havalandırma havuzunda uygun biyokütle derişiminin sağlanabilmesi için sabit bir

havalandırma profili kullanılarak 20 günlük benzetim çalışması yapılmıştır.

4.1. Kullanılan Veriler

i- Tesis verileri evsel atıksu arıtımındaki genel ilkeler ( Tchobanoglous ve Burton

1991) dikkate alınarak yapılan yaklaşımlar sonucunda aşağıda şekilde seçilmiştir:

Havalandırma havuzu hacmi : 450 m3

: 4.5 saat ak L-1

Giriş debisi : 1000/24 m3 saat -1

Geri döngü : 800/24 m3 saat-1

Çöktürme havuzu hacmi : 400 m3

Çöktürme havuzu yüksekliği : 3.5 m

Çöktürme havuzu giriş yüksekliği : 1.1 m

ii- Tesise giriş bileşimi olarak AÇM3’te verilen tipik atıksu değerleri alınmıştır

(Gujer vd 1999).

52

Page 65: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Tipik atıksu derişimleri:

OS : 0 g O2 m-3

: 30 g COD mIS -3

: 100 g COD mSS -3

: 16 g N mNHS -3

: 0 g N m2NS -3

: 0 g N mNOS -3

: 5 mol HCOHCOS 3- m-3

: 25 g COD mIX -3

: 75 g COD mSX -3

: 30 g COD mHX -3

: 0 g COD mSTOX -3

: 0.1 g COD mAX -3 (öngörülmüştür.)

: 125 g COD mTSX -3

iii- Kinetik parametreler için AÇM3’te 200C’de verilen tipik değerler alınmıştır

(Gujer vd 1999).

AÇM3 Kinetik Parametreler:

: hidroliz hız sabiti (3/24 g COD (g COD )HkSX HX

-1 saat -1)

: hidroliz doygunluk sabiti (1 g COD (g COD )XKSX HX

-1)

: depolama hız sabiti(5/24 g COD (g COD )STOkSS HX

-1 saat -1)

NOη : anoksik indirgeme faktörü (0.6 birimsiz)

: için doygunluk sabiti (0.2 g OOK OS 2 m-3)

: için doygunluk sabiti (0.5 g NONOK NOS 3-N m-3)

: için doygunluk sabiti (2 g COD mSK SSSS

-3)

: için doygunluk sabiti (1 g COD (g COD )STOK STOXSTOX HX

-1)

53

Page 66: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Hµ : hetetrofik bakteriler için maksimum çoğalma hızı (2/24 saat -1)

: NHK NHS için doygunluk sabiti (0.01 g N m-3)

: ’in bikarbonat doygunluk sabiti (0.1 mol HCOHCOK HX 3 m-3)

: ’ın aerobik iç soluma hızı (0.2/24 saat 2OHb , HX -1)

: ’ın anoksik iç soluma hızı (0.1/24 saat NOHb , HX -1)

: ’nun aerobik soluma hızı (0.2/24 saat 2OSTOb , STOX -1)

: ’nun anoksik soluma hızı (0.1/24 saat NOSTOb , STOX -1)

Aµ : ototrof bakteriler için maksimum çoğalma hızı (1/24 saat -1)

: için amonyum substrat doygunluk sabiti (1 g N mNHAK , AX -3)

: nitrifiyer için oksijen doygunluk sabiti (0.5 g OOAK , 2 m-3)

: nitrifier için bikarbonat doygunluk sabiti (0.5 mol HCOHCOAK , 3 m-3)

: için aerobik iç soluma hızı (0.15/24 saat 2OAb , AX -1)

: için anoksik iç soluma hızı (0.05/24 saat NOAb , AX -1)

iv- Çözünmüş oksijen derişiminin doygunluk değeri 20 0C’de 8.637 g m-3 olarak

alınmıştır (Henze vd 2002).

v- Havalandırma ve çöktürme havuzunun başlangıçta giriş atıksu bileşimindeki su ile

dolu olduğu varsayılmıştır.

vi- Program, havalandırma havuzunda atıksuyun önce 0.9 saat süre ile

havalandırmasız durumda kalması; daha sonra 1.8 saat süre ile havalandırma yapılması

şeklinde tanımlanan sabit havalandırma profili ile çalıştırılmıştır.

vii- Benzetim süresi 20 gün (480 saat) alınmıştır.

viii- Çöktürme havuzundan geri dönüşte çözünmüş oksijen (Diehl ve Jeppsson 1998)

ve çözünmüş azot derişimleri sıfır olarak alınmıştır (azot gazının sudaki çözünürlüğü:

20° C’de 1.55 cm3 /100 g su’dur (Perry ve Chilton 1973)).

54

Page 67: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ix- Çöktürme havuzuna besleme 7. tabakadan yapılmaktadır. Çöktürme hızı modeli

için uygulanan parametreler düşük yükte atıksular için aşağıdaki şekilde alınmıştır

(Takács vd 1991).

: giren askıda katı maddenin çökemeyen kısmı ( birimsiz) nsf 310231 −×.

: askıda çökme bölgesi çökme parametresi karakteristiği ( mhr410643 −×. 3/g)

pr : düşük katı derişimlerinin çökme parametresi karakteristiği ( m310715 −×. 3/g) 0v : maksimum teorik çökme hızı (214.2/24 m/saat) .

0v : maksimum ulaşılabilecek çökme hızı (150.2/24 m/saat) x- Eşik değeri 3000 g/mtX 3 olarak alınmıştır (Jeppsson and Diehl 1996 a).

4. 2. Benzetim Sonuçları

Aktif çamur tesisinde mikroorganizma derişiminin artırılabilmesi için havalandırma

havuzu ve çöktürme havuzu için oluşturulan denklem takımları 0.9 saat havasız ve 1.8

saat havalı sürelerden oluşan sabit bir havalandırma profili ile yatışkın olmayan

durumda çözülmüştür. Sistemin 20 gün süreli bilgisayar benzetiminden alınan sonuçları

AÇM3 bileşenleri için Şekil 4.1 ( ), Şekil 4.2 ( ) ve Şekil

4.3’de ( ) verilmektedir. Bu şekillerde havalandırma havuzunda AÇM3

bileşenlerinin derişimlerinin zamanla değişimi görünmektedir. Şekil 4.3’de görünen

derişimlerindeki sürekli salınım havalandırma ekipmanının açılıp

kapanmasına bağlı olarak ortamın havalı ve havasız olarak değişmesinden ileri

gelmektedir.

IHTS XXX ,, SIASSTO SSXXX ,,,,

OHCONONH SSSS ,,,

ONONH SSS ,,

55

Page 68: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 4.1. Benzetim sonuçları (1) ( için) IHTS XXX ,,

Şekil 4.2. Benzetim sonuçları (2) ( için) SIASSTO SSXXX ,,,,

56

Page 69: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 4.3. Benzetim sonuçları (3) ( için) OHCONONH SSSS ,,,

Tüm bileşenlerin 20 gün sonundaki derişimleri Çizelge 4.1’de verilmiştir. Sistemde

ototrof ve heterotrof bakteriler zamanla çoğalmakta, daha sonra parçalanarak, son olarak

inert parçacık maddeye dönüşmekte ve bu maddenin derişimi sürekli olarak artmaktadır.

Çizelgede derişimleri çok düşük kabul edilen veya modelde çözümü olmayan bileşenler

için ‘-‘ konulmuştur.

Parçacık bileşenlerin 20 günlük benzetim çalışması sonucunda çöktürücü

tabakalarındaki derişimleri ise Çizelge 4.2’de verilmektedir. Çöktürme havuzunda ideal

çökme sağlandığı ve parçacık bileşenlerin çöktürücü havuzu 1. tabakasından alınarak

deşarj edilen arıtılmış su içinde oldukça düşük derişimlerde bulunduğu görülmektedir.

10. tabakadan alınan çamurun ise tamamı istenilen mikro organizma derişiminin

sağlanabilmesi için havalandırma havuzuna geri döndürülmektedir.

57

Page 70: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Çizelge 4.1. Aktif çamur tesisinde değişkenlerin 20 gün sonundaki durumu

AÇM3 (g m-3)

bileşenleri Havalandırma

havuzu başlangıç değerleri

20 günlük benzetim sonucu

havalandırma

Çöktürücü üstünden çıkış suyu

Çöktürücü altından alınan

çamur (geri döngü)

OS 0.0 2.6 - -

IS 30.0 30.0 30.0 30.0

SS 100.0 0.1 0.1 0.1

NHS 16.0 0.3 0.3 0.3

2NS 0.0 - - -

NOS 0.0 6.3 6.3 6.3

HCOS (mol m-3) 5.0 3.4 3.4 3.4

IX 25.0 1390.7 3.4 3114.5

SX 75.0 57.7 0.1 129.7

HX 30.0 1414.8 3.5 3178.6

STOX 0.0 124.7 0.3 282.7

AX 0.1 68.7 0.2 154

TSX 125.0 3312.9 8.1 7431.9

Çizelge 4.2. Çöktürme havuzunda değişkenlerin 20 gün sonundaki durumu

Çöktürücü tabakaları/ Parçacık bileşenler

(g m-3)

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

IX 3.4 4.3 5.4 7.3 11.6 27.6 144.9 145.2 144.9 3114.5

SX 0.1 0.2 0.2 0.3 0.5 1.1 6.0 6.0 6.0 129.7

HX 3.5 4.4 5.5 7.4 11.9 28.1 147.5 147.5 147.5 3178.6

STOX 0.3 0.4 0.5 0.7 1.1 2.5 13.0 13.0 13.0 282.7

AX 0.2 0.2 0.3 0.4 0.6 1.4 7.2 7.2 7.2 154.0

TSX 8.1 10.2 12.9 17.3 27.8 65.7 345.3 345.7 345.3 7431.9

58

Page 71: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Uygulanan çökme hızı modeline göre (Takács vd 1991) çökme hızının askıda katı

madde derişimlerine göre değişimi Şekil 4.4’den görülmektedir. Düşük derişimlerde

çökme hızı yavaş çöken parçacıkların etkisindedir. Tipik olarak 200-2000 g m-3 derişim

aralığında çökme hızı derişimden bağımsızdır ve yumaklar maksimum büyüklüklerine

ulaşmışlardır. Daha yüksek derişimlerde yavaş çöken parçacıkların toplam çökme hızına

etkisi ihmal edilebilir düzeydedir ve çökme hızı Vesilind modeline indirgenmiştir

(Takács vd 1991).

Takács çökme hızı modeline göre çökme hızının askıda katı madde derişimi ile değişimi

100 aralık için Şekil 4.4’de verilen profile uymaktadır. Aralık sayısı 100 yerine 10

olarak seçilirse çökme hızı profili Şekil 4.5’deki eğilimi göstermektedir. Tabaka

sayısının 10 olarak seçilme nedeni ise zaten çok uzun zamanda çözülebilen

denklemlerin çözüm sürelerinin daha da uzamasını engellemektir.

Şekil 4.4. Çökme hızının askıda katı madde derişimi ile değişimi (1)

59

Page 72: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

20 gün sonunda çöktürücü havuzu tabakalarındaki (10 tabakalı çöktürme modeli) askıda

katı madde derişimleri Şekil 4.6’da verilmektedir. Şekilde verilen profilin çöktürme

modellerindeki genel eğilimlere (Ekama vd 1997) uygun olduğu görülmüştür.

Şekil 4.5. Çökme hızının askıda katı madde derişimi ile değişimi (2)

Sistemin 10 gün sonra uygun çalışma rejimine girmiş olduğu Şekil 4.7’den

görülmektedir. Ancak ototrof ve heterotrof bakteri derişimlerinin uygun arıtma için

hangi düzeylerde olması gerektiği literatürde bulunamadığından 20 günlük benzetim

sonuçlarının kullanılması emniyetli bir çalışma açısından uygun görülmüştür. 20 günün

sonunda havalandırma havuzunda kimyasal oksijen ihtiyacı 3086.7 g m-3 ‘ye ulaşmış ve

verimli bir arıtma için yeterli düzeyde görülmüştür. Genel bir yaklaşımla, havalandırma

havuzunda COD değerinin 750-7500 g/m3 olması istenmektedir (Henze vd 2000).

Çöktürme havuzu çıkışından alınan arıtılmış suda toplam askıda madde 8.1 g m-3,

kimyasal oksijen gereksinimi 37.6 g m-3, toplam azot derişimi 7.3 g m-3 ‘ye

düşmektedir.

60

Page 73: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 4.6. Çöktürücü tabakalarında askıda katı madde derişimi

Şekil 4.7. Çöktürme havuzu çıktısı arıtılmış su değerlerinin zamanla değişimi

61

Page 74: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

5. NORMAL ÇALIŞMA DÖNEMİNDE OPTİMİZASYON

Aktif çamur tesisinde işletmeye alma dönemi için sabit havalandırma profili ile (20 gün

boyunca sürekli olarak 0.9 saat havasız ve 1.8 saat havalı sürelerle) benzetim çalışması

sonunda tesisin normal çalışma düzenine geçmesi beklendiğinden, enerji

optimizasyonunun ancak bu aşamada yapılması uygun olmaktadır. Bu dönemde

tesisten giriş atıksuyu debisinin % 2’si oranında çamur alınmasına başlanılmıştır. Enerji

minimizasyonunu sağlayacak optimum havalandırma profilinin elde edilmesinde

değişik optimizasyon yöntemleri kullanılmış, bulunan optimum havalandırma

profillerinin uygulanması sonucunda sistemin benzetimi yapılarak hal değişkenlerinin

ve arıtma kriterlerinin 24 saatlik bir işletme süresi dönemi için zamanla değişimleri

ortaya çıkarılmıştır. Optimum havalandırma profilinin bulunabilmesi için optimizasyon

probleminin oluşturulması, çözüm yöntemlerinin uygulanması ve elde edilen sonuçlar

bu bölümde yer almaktadır.

5.1. Optimizasyon Problemi

Genel model havalandırma ve çöktürme havuzlarının etrafında havasız ve havalı

dönemler için yazılan kütle korunum denklemlerinden oluşmaktadır. Amaç fonksiyonu,

havalandırma süreleri toplamının belirli bir işletme süresine oranı olarak tanımlanmıştır.

min (5.1) )(/ kkM

k

M

k

k babJ +=∑ ∑= =1 1

Havasız ve havalı dönemlerin optimum sürelerinin bulunmasında zaman ufku 2M

sayıda aralığa bölünmüştür. Her (k) süresi havasız ve havalı dönemlerin bir çiftinden

oluşmakta ve bu dönemlerin zaman ufkundaki süreleri sırasıyla ak ve bk ile

gösterilmektedir.

62

Page 75: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Amaç fonksiyonu havalandırma ve çöktürücü havuzları etrafında yazılan ve denklem

5.2 ve 5.3 ile kısaca gösterilen kütle korunum denklemlerine bağlıdır.

)()1( XfdtdX

= havasız dönemler (5.2)

)()2( XfdtdX

= havalı dönemler (5.3)

Bu denklemlerde X , 13 havalandırma havuzu değişkenini, 60 çöktürücü havuzu

değişkenini gösteren 73 elemanlı bir vektördür. Giriş akımının % 2’i tutarında atık

çamur akımı modele dahil edilmiştir.

Sistem üzerindeki kısıtlamalar:

offkoff tat maxmin ≤≤

onkon tbt maxmin ≤≤

)( kM

k

kf bat +=∑

=1

Havasız ve havalı dönemlerin minimum süreleri 15 dakika. , maksimum süreleri

sırasıyla 60 ve 120 dakika olarak alınmıştır. Optimizasyon için toplam işletme süresi

olarak, günlük çalışma süresi olan 24 saat seçilmiştir.

Arıtılmış su için Avrupa Birliğince öngörülen kriterlerden (EU- Directive 91, EU-

Directive 98) aşağıda verilen limitler dikkate alınmıştır:

maxTN : 10 g m-3

maxCOD : 125 g m-3

maxSS : 30 g m-3

63

Page 76: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Optimizasyon algoritmasında TNeff , CODeff ve SSeff AÇM3’deki tanımlarından

hesaplanmakta ve belirtilen kriterlerin altında olması sınırlama olarak verilmektedir.

Optimizasyon probleminin çözümünde Bölüm 4’deki tesis verileri kullanılmış ve 20

günlük benzetim çalışması sonucunda bulunan derişim değerleri başlangıç derişimleri

olarak alınmıştır. Ancak için başlangıç derişimi benzetim sonucunda bulunan

değerden farklı olarak 5 g m

HCOS

-3 alınmıştır ( Bölüm 5.3 ).

Optimizasyon probleminin en önemli bölümü havalandırma havuzunda çözünmüş

oksijen derişimi kontrolüdür. Aynı havuzda havasız ve havalı ortam oluşturulması

nedeniyle çözünmüş oksijen (ÇO) derişimi 0 ile 2.6 g m-3 arasında değiştiğinden kesin

bir kontrol yapılamamaktadır. Ancak AÇM3’ün düşük ÇO’lerde de çalışması

optimizasyon sırasında hataya yol açmaktadır. Bu eksikliğin giderilmesi ÇO’nin

kontrol edilmesi ile mümkün olmuştur. Algoritmada havalı dönem sonlarında ÇO

derişimlerinin ortalama değerinin 2 g m-3’nin üzerinde olması için mevcut literatürde

yer almayan (Chachuat vd 2001) ilave bir sınırlama getirilmiştir. Optimizasyon

problemine çözünmüş oksijen derişimin bir sınırlama olarak ilave edilmesinin

gerekçeleri ve edilmemesi durumundaki sonuçları karşılaştırmalı olarak Bölüm 5.4’de

verilmektedir. Söz konusu sınırlamanın getirilmemesi durumunda havalandırma

havuzunda çözünmüş oksijen derişimi nitrifikasyonun gerçekleşmesi için gerekli

görülen sınırların altına düşmektedir.

Optimizasyon için seçilen 24 saatlik toplam süre 30 aralığa bölünerek (15 havasız - 15

havalı süre) her bir aralığın amaç fonksiyonunu minimize eden değerleri bulunarak

optimum havalandırma profili elde edilmiştir

64

Page 77: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

5.2. Çözüm Yöntemleri ve Sonuçları

Oluşturulan optimizasyon probleminin çözümünde evrimsel algoritmada sınırlamaların

dikkate alındığı iki yöntem ve kontrol vektör parametrelemesine dayalı bir SQP

algoritması (Agun ve Berber 2002) kullanılmıştır. Yöntemlerin uygulama şekilleri ve

elde edilen sonuçlar bu bölümde verilmektedir.

5.2.1. Evrimsel algoritma

Oluşturulan optimizasyon probleminin çözümü için evrimsel algoritma yazılımında iki

yöntem denenmiştir. Bu iki yöntemde de gerçek sayılar kullanılmış ve GA (genetik

algoritma) operatörleri aynı şekilde uygulanmıştır. Her bir birey için genel model

çalıştırılarak, amaç fonksiyonları, atıksu deşarj kriterlerinden sapma, havalı dönemler

sonunda ortalama ÇO ve toplam işletme süresi sonundaki ÇO ile toplam işletme süresi

hesaplanmıştır. GA işlemcilerinin uygulanması aşağıdaki şekilde yapılmıştır:

1. Seçim: Amaç fonksiyonları artan sıra ile dizilmiş, tersi alınmış ve uygunluk

değerlerinin bulunabilmesi için yüzde oranına dönüştürülmüştür. Bireylerin belirli bir

kısmı amaç fonksiyonunun iyilik derecesine bağlı olarak tekerlek kuralına göre diğer

GA işlemleri için seçilmiştir.

2. Çaprazlama: Bireyler rasgele sıralanarak eşleştirilmiş ve yine rasgele bir gen

sayısından başlayarak, kromozomların genleri birbiri ile değiştirilmiştir (basit aritmetik

çaprazlama). Bu işlem üç kez tekrarlanmıştır.

3. Değişim: Rasgele seçilmiş bir bireyin rasgele bir geninin yine rasgele bir sayı

(alt ve üst sınırlamalara uygun) ile değiştirilmesi ( tekdüze değişim). Kromozomların

birbirini tekrarlamasının önlenmesi için beş kez değişim uygulanmıştır.

65

Page 78: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

4. Seçicilik: Çaprazlama ve değişim sonucu en uygun bireyin kaybolmasını

önlemek amacı ile elit bireyin topluma ilave edilmesi.

i. Eleme yöntemi

Optimizasyon problemi, sistem içerisinde süregelen prosesleri tanımlayan bir dizi

diferansiyel denklemlere bağlı olup, sistem üzerinde bazı katı kısıtlamalara sahiptir.

Önerilen ilk çözüm algoritması bilinen GA işlemcilerinin kullanıldığı genel evrimsel

algoritmadır. Ancak sınırlamalara uymayan bireyler çözüm sırasında elenmektedirler.

Önerilen algoritma:

1. Toplum içinde yer alan birey sayısının ve bireyler içerisindeki gen sayısının

(çift sayı) seçilmesi. Bir birey birbiri ardına havasız ve havalı dönemlerden (ak

ve bk ) oluşan bir havalandırma profilini temsil etmektedir.

2. Toplumdaki her bireyin her geni için rasgele gerçek sayıların atanması.

3. Atanan her gen için havalandırma ekipmanının maksimum- minimum çalışma

ve durma süreleri için verilen alt ve üst sınırlamalara uyulmasının kontrol

edilmesi, uygun olmayanların sınırlamaları sağlayacak değerlerle değiştirilmesi.

4. Hal değişkenlerinin başlangıç değerleri (X0) için benzetim çalışmalarından elde

edilen sonuçların verilmesi.

5. Havasız dönem için oluşturulan denklem takımları (denklem 5.2) X(t0) = X0’dan

başlayarak ak zaman süresi için integre edilerek Xk değerleri bulunur. Havalı

dönem için oluşturulan denklem takımları (denklem 5.3 ) Xk değerlerinden

başlayarak bk zaman süresi için integre edilir. İntegrasyona toplumdaki her

bireyin içindeki tüm genler için devam edilir.

66

Page 79: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

6. Arıtılmış su ve deşarj kriterleri arasındaki farktan kaynaklanan hata değeri ve

çözünmüş oksijen kriterleri kontrol edilerek kısıtlamalara uymayan bireyler

toplum dışına çıkarılır.

7. Kısıtlamalara uyan bireyler yeni toplumu oluşturacaktır. Bu bireyler için amaç

fonksiyonları hesaplanır.

8. Minimum amaç fonksiyonunu sağlayan birey bulunur (elit kromozom).

9. Bireyler amaç fonksiyonunun uyumluluğuna göre yeniden sıralanır. Rulet seçimi

uygulanır ve çaprazlama için yeni toplum belirlenir. En uyumsuz birey

toplumdan çıkarılır.

10. Birey sayısı tek sayı ise topluma bir birey daha eklenerek alt ve üst limitler

kontrol edilir. Bireyler tekrar sıralanır ve üç kez basit aritmetik çaprazlama

uygulanır.

11. Tekdüze değişim beş kez uygulanır.

12. Elit birey topluma dahil edilir.

13. 5.adıma geri dönülür.

14. Önceden belirlenen iterasyon sayısına ulaşılıncaya veya birey sayısı belirlenen

sayının altına düşünceye kadar iterasyona devam edilir.

67

Page 80: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

BAŞLA

Rasgele toplum oluşturulması HAYIR

Genler sınırlamalara uyuyor mu? Genlerin değiştirilmesi

EVET Ebeveyn toplum

i=1 HAYIR

Modelin çalıştırılması Reddet Kromozomlar uygun mu?

i+1 EVET

Amaç fonksiyonunun hesaplanması

i>n? HAYIR

EVET DUR

Optimum birey

Şekil 5.1. Eleme yön

Sınırlamalara uymayan bireylerin elenmesi yön

verilmektedir.

Kromozom sayısı : 1

Gen sayısı : 3

İterasyon sayısı : 5

Havalı süre toplamı/Toplam işletme süresi : 5

Toplam işletme süresi : 3

Bilgisayar işlem süresi : 6

İterasyon sayısına göre amaç fonksiyonundaki

45. iterasyonda birey sayısının bire düşmesi

68

Elit birey

Yeni toplum

GA operatörleri

temi akım şeması

temi ile elde edilen sonuçlar aşağıda

000

0

0

5.04 %

1.09 saat

8.00 saat

değişim Şekil 5.2’de gösterilmektedir.

nedeniyle program otomatik olarak

Page 81: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

durdurulmuştur. Elit kromozomun bir sonraki toplumda muhafaza edilmesi nedeniyle

amaç fonksiyonları takip eden bazı iterasyonlarda sabit kalmaktadır.

54

54,5

55

55,5

56

56,5

57

1 5 9 13 17 21 25 29 33 37 41 45 49

İterasyon sayısı

Am

aç fo

nksi

yonu

Şekil 5.2. Amaç fonksiyonunun değişimi

Eleme yöntemi ile elde edilen optimum havalandırma profili Şekil 5.3’de verilmektedir.

Optimum havalandırma profili ile havalandırmalı süreler sonunda ortalama ÇO derişimi

2.01 g m-3 , deşarj kriterlerinden sapma ise sıfır olarak bulunmuştur. Optimizasyon

algoritmasının uygulanması sonucunda bulunan değerler sınırlamaları sağlamakta ve

sabit havalandırma profili (0.9 saat havalandırmasız ve 1.8 saat havalandırmalı) ile

karşılaştırıldığında % 17.44 oranında enerji tasarrufu sağlamaktadır. Optimum

havalandırma profili ile çalıştırılması durumunda sistemde azot bileşiklerinin ve

çözünmüş oksijen derişiminin zamanla değişimi Şekil 5.4’de gösterilmektedir. Şekilden

havalandırmalı sürelerde derişiminin derişimindeki artışa bağlı olarak arttığını,

havalandırmasız sürelerde ise derişiminin arttığı izlenmektedir.

NOS OS

NHS

69

Page 82: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

0

0,5

1

1,5

2

2,5

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15

Dönemler

Süre

(saa

t)

Şekil 5.3. Optimum havalandırma profili

(beyaz çubuklar havasız, siyah çubuklar havalı dönemleri göstermektedir.)

Şekil 5.4. ÇO ve azot bileşiklerinin zamanla değişimi ( ( ── ), ( ─.─), ( - - -) ) OS NOS NHS

70

Page 83: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

CODeff, SS eff, TNeff profilleri Şekil 5.5’de verilmekte ve tüm işletme süresi boyunca

deşarj kriterlerinin sağlandığı görülmektedir.

Şekil 5.5. Arıtılmış su değerlerinin zamanla değişimi

(CODeff ( ── ), SSeff ( ─ ─ ), TNeff (- - -))

ii. Cezalandırma yöntemi

Bu yöntemde uyumsuz bireylerin toplumdan ihracı yerine cezalandırılması

uygulanmaktadır. Amaç fonksiyonuna sistem sınırlamalarından uzaklaşıldıkça artan

doğrusal bir ceza fonksiyonu ilave edilmiştir. Bu şekilde çözüm bireyleri sistem

sınırlamalarına uymadıkları oranda amaç fonksiyonunun değeri artmaktadır. Bu

yöntemin uygulamasında toplam işletme süresi sistem kısıtlamalarına ilave edilmiştir.

71

Page 84: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Önerilen algoritma:

1. Toplum içinde yer alan birey sayısının (tek sayı) ve bireyler içerisindeki gen

sayısının (çift sayı) seçilmesi. Bir birey birbiri ardına havasız ve havalı

dönemlerden (ak ve bk ) oluşan bir havalandırma profilini temsil etmektedir.

2. Toplumdaki her bireyin her geni için rasgele gerçek sayıların atanması.

3. Atanan her gen için havalandırma ekipmanının maksimum- minimum çalışma

ve durma süreleri için verilen alt ve üst sınırlamalara uyulmasının kontrol

edilmesi, uygun olmayanların sınırlamaları sağlayacak değerlerle değiştirilmesi.

4. Hal değişkenlerinin başlangıç değerleri (X0) için benzetim çalışmalarından elde

edilen sonuçların verilmesi.

5. Havasız dönem için oluşturulan denklem takımları (denklem 5.2) X(t0) = X0’dan

başlayarak ak zaman süresi için integre edilerek Xk değerleri bulunur. Havalı

dönem için oluşturulan denklem takımları (denklem 5.3 ) Xk değerlerinden

başlayarak bk zaman süresi için integre edilir. İntegrasyona toplumdaki her

bireyin içindeki tüm genler için devam edilir.

6. Ceza fonksiyonunu da içeren amaç fonksiyonları hesaplanır.

: ceza fonksiyonu; sınırlamalardan sapma ve sapma derecesine göre

verilen puanların fonksiyonudur ve aşağıdaki şekilde formüle edilmiştir:

)( pQ

)]()()([)( , reqavecalcreqcalc DODOabshataabsTTabspQ −++−= 321 αααβ (5.4)

Bu denklemde β amaç fonksiyonu ve ceza fonksiyonu arasındaki ağırlık

katsayısını göstermektedir ve 9 olarak alınmıştır.

α ’ lar ceza puanlarını göstermektedir, sınırlamalara kabul edilebilir oranda

uyulması durumunda sıfır, aksi durumda 10 ceza puanı verilmiştir. Denklemde

hata olarak gösterilen fonksiyon deşarj kriterlerinden sapmayı göstermektedir.

72

Page 85: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

hata ),max(),max( maxmax CODCODTNTN effeff −+−= 00 ),max( maxSSSSeff −+ 0

(5.5)

7. Minimum amaç fonksiyonunu sağlayan birey bulunur (elit kromozom).

8. Bireyler amaç fonksiyonunun uyumluluğuna göre yeniden sıralanır. Rulet seçimi

uygulanır ve çaprazlama için yeni toplum belirlenir. En uyumsuz birey

toplumdan çıkarılır.

9. Bireyler tekrar rasgele sıralanır ve üç kez basit aritmetik çaprazlama uygulanır.

10. Tekdüze değişim on kez uygulanır.

11. Elit birey topluma dahil edilir.

12. 5.adıma geri dönülür.

13. Önceden belirlenen iterasyon sayısına ulaşılıncaya kadar iterasyona devam

edilir.

Sınırlamalara uymayan bireylerin cezalandırılması yönteminin akım şeması Şekil 5.6’da

gösterilmekte, bu algoritma ile elde edilen sonuçlar aşağıda verilmektedir.

Kromozom sayısı : 21

Gen sayısı : 30

İterasyon sayısı : 100

Havalı süre toplamı/toplam işletme süresi: 58.07

Ceza fonksiyonu : 0

Toplam amaç fonksiyonu : 58.07

Toplam işletme süresi : 24.14 saat

Bilgisayar işlem süresi : 65.36 saat

73

Page 86: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Genişletilmiş amaç fonksiyonunun hesaplanması

BAŞLA

Modelin çalıştırılması

Genler sınırlamalara uyuyor mu?

Yeni toplum

Genlerin değişimi

Ebeveyn toplum

HAYIR

i = 1

i > n?

DUR

Optimum birey

GA operatörleri

i + 1

Rasgele toplum oluşturulması

EVET

EVET

HAYIR

Elit birey

Şekil 5.6. Cezalandırma yöntemi akım şeması

Sonuçlardan ceza fonksiyonunun istenilen değer olan sıfıra ulaştığı anlaşılmaktadır.

İterasyon sayısına göre amaç fonksiyonundaki değişim Şekil 5.7’de gösterilmektedir.

Elit kromozomun bir sonraki toplumda korunması nedeniyle amaç fonksiyonları takip

eden bazı iterasyonlarda sabit kalmaktadır.

Cezalandırma yöntemi ile elde edilen optimum havalandırma profili Şekil 5.8’de

verilmektedir. Beyaz çubuklar havalandırmasız dönemleri siyah çubuklar

havalandırmalı dönemleri göstermektedir.

74

Page 87: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

0

20

40

60

80

100

120

1 8 15 22 29 36 43 50 57 64 71 78 85 92 99

İterasyon sayısı

Am

aç fo

nksi

yonu

Şekil 5.7. Amaç fonksiyonunun değişimi

00,20,40,60,8

11,21,41,61,8

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15

Dönemler

Süre

(saa

t)

Şekil 5.8. Optimum havalandırma profili

Havalandırmalı süreler sonunda ortalama ÇO derişimi 2.01 g m-3 , deşarj kriterlerinden

sapma ise sıfır olarak bulunmuştur. Optimizasyon algoritmasının uygulanması

sonucunda bulunan değerler sınırlamaları sağlamakta ve sabit havalandırma profili (0.9

saat havalandırmasız ve 1.8 saat havalandırmalı) ile karşılaştırıldığında % 12.90

75

Page 88: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

oranında enerji tasarrufu sağlamaktadır. Optimum havalandırma profili ile çalıştırılması

durumunda sistemde azot bileşikleri ve çözünmüş oksijen derişiminin zamanla değişimi

Şekil 5.9’da gösterilmektedir. Şekilden havalandırmalı sürelerde derişiminin

derişimindeki artışa bağlı olarak arttığını, havalandırmasız sürelerde ise

derişiminin arttığı izlenebilmektedir.

NOS

OS NHS

Şekil 5.9. ÇO ve azot bileşiklerinin zamanla değişimi

( ( ── ), ( ─.─), ( - - -) ) OS NOS NHS

CODeff, SS eff, TNeff profilleri Şekil 5.10’da verilmekte ve tüm işletme süresi boyunca

deşarj kriterlerinin sağlandığı görülmektedir.

Sınırlamaların iki değişik yöntemle ele alındığı evrimsel algoritma ile optimizasyon

probleminin çözümü her iki durumda da uzun bilgisayar süresi almaktadır.

76

Page 89: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 5.10. Arıtılmış su değerlerinin zamanla değişimi

(CODeff ( ── ), SSeff ( ─ ─ ), TNeff (- - -))

5.2.2. SQP Algoritması

Daha önce tanımlanan optimizasyon problemi kesikli zaman aralığına dönüştürülerek

sonlu boyutta doğrusal olmayan problem haline getirilmekte ve optimum havalandırma

profilini oluşturan karar değişkenleri için kontrol vektör parametrelemesi uygulanarak,

hazır bir SQP algoritması ile çözülmektedir. Yöntem daha önce Agun ve Berber (2002)

tarafından geliştirilmiş olup, literatürden alınan çok sayıda örnek problem üzerinde

çözülerek denenmiştir.

i. Çözüm Yöntemi

Bu yöntemde arıtılmış su kriterlerinden sapmayı gösteren hata değişkeni sistemin hal

değişkenlerine eklenerek X , 74 boyutlu bir vektör haline getirilmiştir. Hata

değişkenindeki değişim denklem 5.6 ’deki gibi hesaplanmaktadır.

77

Page 90: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

),max(),max( maxmax CODCODTNTNdtdX

effeff −+−= 00 ),max( maxSSSS eff −+ 0 (5.6)

Kontrol vektörünün (ak, bk) bulunması için oluşturulan dinamik optimizasyon problemi

aşağıda verilen algoritma ile çözülmüştür:

1. Toplam süre için 2M aralık sayısı seçilir.

2. Aralıklar için minimum ve maksimum kısıtlamalar verilir.

3. ak ve bk için başlangıç değerleri verilir.

4. Hal değişkenlerinin başlangıç değerleri (X0) için benzetim çalışmalarından elde

edilen sonuçlar verilir. Hata değişkeni için başlangıç değeri 0 alınmıştır.

5. Havasız dönem için oluşturulan denklem takımları (denklem 5.2) X(t0) = X0’dan

başlayarak ak zaman süresi için integre edilerek Xk değerleri bulunur. Havalı

dönem için oluşturulan denklem takımları (denklem 5.3 ) Xk değerlerinden

başlayarak bk zaman süresi için integre edilir. İntegrasyona 2M süresine

ulaşılıncaya kadar devam edilir.

6. Amaç fonksiyonu (denklem 5.1) hesaplanır.

7. Toplam süre kısıtlaması, çıkış suyunun arıtılmış su deşarj kriterlerinden

sapmasını gösteren hata değişkeni ve çözünmüş oksijen için verilen kriterler

kontrol edilir.

8. Doğrusal olmayan kuadratik optimizasyon problemi MATLAB® 6.5

Optimizasyon Programında yer alan ve SQP yöntemi kullanılan fmincon

algoritması ile çözülür.

78

Page 91: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

9. Önceden belirlenen bitiş kriteri sağlanıncaya kadar iterasyona devam edilir.

Kullanılan fmincon algoritması, duyarlılık fonksiyonlarının hesaplanmasına gerek

bırakmayan kontrol vektör parametrelemesi olup literatürde yer alan problemler için

daha önce denenmiştir (Agun 2002).

ii. Optimizasyon Sonuçları

SQP algoritması ile elde edilen optimum havalandırma profili Şekil 5.11’de

verilmektedir. Şekilde beyaz çubuklar havasız dönemleri, siyah çubuklar havalı

dönemleri göstermektedir.

00,20,40,60,8

11,21,41,6

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15

dönemler

süre

(saa

t)

Şekil 5.11. Optimum havalandırma profili

Önerilen optimizasyon algoritması sonucunda; havalandırma süreleri toplamının toplam

çalışma süresine oranı olan amaç fonksiyonunun değeri % 53.89 olarak bulunmuştur.

Sabit havalandırma süreli çalışma şeklinde (0.9 saat havasız ardından 1.8 saat

havalandırmalı) bu oran % 66.67 olmaktadır. Bu rakamlardan görüleceği üzere optimum

79

Page 92: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

havalandırma süreleri ile çalışılması durumunda, rasgele seçilen bir havalandırma

profiline göre yaklaşık % 19.17 oranında enerji tasarrufu sağlanabilmektedir.

Optimum havalandırma sonrasında havalandırma havuzundaki AÇM3 değişkenlerinin

değerleri Çizelge 5.1’de verilmektedir.

Çizelge 5.1. Optimum havalandırma sonucu değişkenlerin durumu

AÇM3 Değişkenleri

(g m-3)

Giriş atıksuyu değerleri

Başlangıç değerleri

(havalandırma)

Optimizasyon sonucu

(normal işletme) OS 0.0 2.6 2.0

IS 30.0 30.0 30.0

SS 100.0 0.1 0.1

NHS 16.0 0.3 0.4

2NS 0.0 - -

NOS 0.0 6.3 3.3

HCOS (mol m-3) 5.0 5.0 3.8

IX 25.0 1390.7 1356.3

SX 75.0 57.7 56.0

HX 30.0 1414.8 1338.5

STOX 0.0 124.7 134.1

AX 0.1 68.7 67.4

TSX 125.0 3312.9 3197.9

Değişkenlerin zamanla değişimi ise Şekil 5.12, 5.13 ve 5.14 ’de gösterilmektedir.

Arıtılmış suda kirlilik parametrelerinin zamanla değişimine ise Şekil 5.15’de yer

verilmiştir.

80

Page 93: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 5.12. AÇM3 değişkenlerinin zamanla değişimi (1)

( (─ ─), (---), (──) ile gösterilmektedir.) TSX HX IX

Şekil 5.13. AÇM3 değişkenlerinin zamanla değişimi (2)

81

Page 94: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 5.14. AÇM3 değişkenlerinin zamanla değişimi (3)

( (─ ─),( ( ── ), ( ─.─), ( - - -) ) ile gösterilmektedir.) HCOS OS NOS NHS

Şekil 5.15. Optimum havalandırma sonucu arıtılmış su değerleri

(CODeff ( ── ), SSeff ( ─ ─ ), TNeff (- - -))

82

Page 95: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

5.3. Sistem Alkalinitesi

4. Bölümde aktif çamur sisteminde işletmeye alma dönemi için benzetim yapılarak

havalandırma havuzunda AÇM3 bileşenlerinin tümünün, çöktürme havuzunda ise

AÇM3 parçacık bileşenlerinin 20 gün sonraki derişimleri bulunmuş, daha sonra bu

derişimler optimizasyon problemi hal değişkenlerinin başlangıç derişimleri olarak

kullanılmıştır. Ancak HCO3 olarak ifade edilen alkalinite değeri için benzetim çalışması

sonucu 3.4 mol/m3 bulunmasına rağmen, optimizasyon algoritmalarından sonuç

alınmasını zorlaştırması nedeniyle başlangıç değeri olarak giriş atıksuyundaki derişimi

olan 5.0 mol/m3 değerinin alınması uygun görülmüş ve tüm optimizasyon

çalışmalarında bu değer kullanılmıştır. Çalışmaların tamamlanması sonucunda SQP

yönteminin kullanılması ile sistem için en uygun aralık sayısının 24 olarak belirlenmesi

ve bu aralık sayısı için bilgisayar hesap süresinin daha kısa olması nedeniyle konuya

açıklık getirmek üzere ilave çalışmalar yapılmıştır. SQP yöntemi ile yapılan ve zaman

ufkunun 24 aralığa bölündüğü bu çalışmalarda optimizasyon başlangıç alkalinitesi için

2.0 ve 10.0 mol/m3 arasında farklı değerler verilmiş ve sonuçları Çizelge 5.2’de

gösterilmiştir. Bu sonuçlara göre en kısa bilgisayar hesap süresi 4.0 ile 5.0 mol/m3

değerleri için bulunmuştur.

Çizelge 5.2. Farklı başlangıç alkaliniteleri ile sonuçları

Başlangıç alkalinitesi (mol/m3 ) 2.0 3.0 3.4 3.8 4.0 5.0 10.0 Amaç fonksiyonu (%) 53.67 52.26 52.76 52.70 52.97 52.42 52.24Bilgisayar hesap süresi (saat) 7.21 7.42 7.41 6.47 1.84 2.26 6.31İterasyon sayısı 9 9 9 8 2 2 824 saat sonra alkalinite (mol/m3 ) 3.5 3.6 3.7 3.7 3.7 3.8 4.4

Konuya açıklık getirmek için yapılan araştırmalarda AAA üzerinde yapılan ve AÇM1

esas alınan bir çalışmada alkalinitenin sıfırın altına düşmesini önlemek için ototrofik

nitrifikasyon hızına Monod tipi bir terim eklendiği (Huang ve Hao 1996) görülmüştür.

Ancak AÇM3’de bu terim zaten mevcuttur. Yine AÇM1’e dayalı olarak yapılan bir

diğer çalışmada ise alkalinite bir hal değişkeni olarak ele alınmamıştır (Chachuat vd

83

Page 96: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

2001). Ayrıca alkalinite modele gerekli olduğu için değil, pH değerindeki aşırı

değişimlerin uyarıcısı olması nedeniyle ilave edilmektedir. Heterotrofik ve ototrofik

biyokütlenin sentezi sırasında amonyak azotunun amino asitlere dönüşmesinde ve

amonifikasyonda, ayrıca nitrifikasyon (alkalinite düşmesi) ve denitrifikasyon (alkalinite

yükselmesi) esnasındaki proton giriş çıkışları alkaliniteyi değiştirmektedir. Toplam

alkalinitenin 1 mol/m3’ün altına düşmesi pH’ı kararsız hale getirebilir. Düşük pH

nitrifikasyon hızını yavaşlatmakta ve çıkış suyunda olumsuz özelliklere neden

olmaktadır. Alkalinitenin kütle denkliğine ilave edilmesi, model kullanıcısının

nitrifikasyonda çıkan protona rağmen pH’ı uygun bir aralıkta tutabilmek için

denitrifikasyonda alkalinitenin yükselmesinin yeterli olup olmadığını anlamasına izin

verir. Yeterli olmadığı taktirde uygun pH elde edilebilmesi için kireç veya benzeri

kimyasallar ilave edilir (Henze vd 2002).

Bu bilgilerin ışığında 20 gün işletmeye alma döneminde nitrifikasyon sırasında düşen

alkalinite değerinin denitrifikasyon süresince eski değerine yükselemediği anlaşılmakta,

zaman içinde alkalinite gittikçe düşmektedir. Bu da Şekil 4.3’den izlenebilmektedir.

Optimizasyon algoritmasının 4-5 mol/m3 alkalinite değerleri için kolay çözüme

ulaşması, öngörülen sistem için normal çalışma döneminde en uygun alkalinite

değerinin bu aralıkta olması gerektiğini düşündürmektedir. Bu nedenle optimizasyon

algoritmalarında başlangıç alkalinitesi için 3.4 mol/m3 yerine 5.0 mol/m3 değerinin

alınması uygun görülmüştür. Sürekli bir sistemde bir hal değişkeninin değerini

değiştirmenin fiziksel tanımlaması ise işletmeye alma dönemi sonunda kimyasal madde

ilavesi ile havalandırma havuzunun alkalinitesinin istenilen değere yükseltilmesi ve bu

şekilde alkalinite kaybının telafisi ile normal çalışma düzenine geçilmesidir.

84

Page 97: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

5.4. Çözünmüş Oksijen Sınırlaması

Oluşturulan optimizasyon probleminin çözümü için geliştirilen algoritmalara daha önce

literatürde yer almayan çözünmüş oksijen derişimi sınırlaması getirilmiştir. Amaç aktif

çamur tesislerinde uygun bakterilerin çoğalması için havalı dönemlerde çözünmüş

oksijen derişiminin istenilen düzeylerde tutulmasını sağlamaktır. Aksi durumda

sistemde istenmeyen bakteri türlerinin büyümesi söz konusu olmakta ve ototrofik

bakterilerin düşük çözünmüş oksijen derişimlerinde aktiviteleri azalmaktadır. Ancak bu

durum modelin çalışmasına yansımamaktadır. Karbon oksidasyonu ve nitrifikasyon

amaçlanan aktif çamur tesislerinde çözünmüş oksijen derişimi 2 g/m3 düzeyinde

tutulmakta ve kontrol edilmektedir. Değişimli aerobik-anoksik (alternating aerobic-

anoxic) olarak adlandırılan ve havalandırmanın açılıp kapanması ile karbon

oksidasyonu, nitrifikasyon ve denitrifikasyonun sağlandığı tez çalışmasında esas alınan

proseste ise çözünmüş oksijen derişimi sürekli değişmektedir. Dolayısıyla çözünmüş

oksijen derişimi için sürekli bir kontrol hem uygun hem de mümkün değildir. Ancak

optimizasyon algoritmalarında bu derişimle ilgili sınırlamanın yer almaması durumunda

sistemde çözünmüş oksijen derişiminin istenmeyen düzeylere düşmesi mümkün

olmakta, model çözümlerinde istenilen arıtma sağlanmış görünse de sistemin uygun

şekilde çalışmayacağı kuramsal olarak ve çalışan tesislerden bilinmektedir. Bu

çalışmada SQP optimizasyon algoritması çözünmüş oksijen derişimi sınırlamalı ve

sınırlamasız olarak çözülmüş ve 30 aralık için elde edilen sonuçlar Çizelge 5.3’de

özetlenmiştir.

85

Page 98: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Çizelge 5.3. Çözünmüş oksijen sınırlamasının sisteme etkisi

Çözünmüş oksijen sınırlaması yok ortalama her dönemdeAÇM3 değişkenleri (g/m3)So 0.7 2.0 2.0Si 30 30 30Ss 0.1 0.1 0.1Snh 2.6 0.4 0.4Sn2 - - -Sno 2 3.3 3.5Shco 4.1 3.8 3.8Xi 1346 1356 1356Xs 56 56 56Xh 1361 1339 1338Xsto 181 134 132Xa 68 67 67Xts 3239 3198 3196CODat 3042 2982 2979CODeff 38 37 37TNeff 5 4 5SSeff 8 8 8Amaç fonksiyonu (%) 37.5 53.89 54.60Bilgisayar hesap süresi (saat) 2.37 6.24 4.20

Çizelgede havalandırma havuzunda 24 saatlik işletme süresi sonunda AÇM3

değişkenlerinin derişimi, kimyasal oksijen ihtiyacı, arıtılmış suda kimyasal oksijen

ihtiyacı, toplam azot ve toplam askıda katı madde derişimleri ile amaç fonksiyonları ve

optimizasyon için harcanılan bilgisayar süreleri gösterilmektedir. Görüleceği üzere

sınırlandırmasız çözümde amaç fonksiyonu % 37.50 olarak bulunmuştur. Halbuki

sınırlandırmalı çözümlerde amaç fonksiyonunun değeri % 53.89 (işletme süresi

boyunca her havalı dönem sonunda ulaşılan çözünmüş oksijen derişimlerinin ortalaması

2 g/m3’ün üzerinde olacak şekilde sınırlama getirilmesi durumunda) ve % 54.60 (her

havalı dönem sonunda çözünmüş oksijen derişimi 2 g/m3 olacak şekilde sınırlama

getirilmesi durumunda) olmaktadır. Çözünmüş oksijen sınırlaması getirilmediği

durumda daha düşük amaç fonksiyonu elde edilmekte ancak havalı çalışma döneminde

sistemde maksimum çözünmüş oksijen derişimi 0.7 g/m3 düzeylerinde kalmakta, bu ise

istenilen çalışma rejimine uygun olmamaktadır. Bilgisayar hesap sürelerine bakılacak

olursa sınırlamasız çözüme daha çabuk ulaşıldığı görülmektedir. Bu verilerin dışında

diğer değişkenlerde önemli bir fark göze çarpmamaktadır.

86

Page 99: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Her üç durumda havalandırma havuzunda çözünmüş oksijen derişimlerinin değişimleri

aşağıdaki şekillerde gösterilmektedir. Şekillerdeki koyu çizgiler çözünmüş oksijen

derişimindeki değişiklikleri göstermektedir. Şekil 5.16 çözünmüş oksijen sınırlaması

olmadığı durumu, Şekil 5.17 ortalama çözünmüş oksijen derişim sınırlaması verilen

durumu, Şekil 5.18 ise her havalandırma süresi sonunda çözünmüş oksijen derişimi için

sınırlama verilen durumu yansıtmaktadır.

Şekil 5.16. Çözünmüş oksijen sınırlamasız çözüm

( — —, —.—., -----, —— ile gösterilmektedir.) HCOS NOS NHS OS

Şekil 5.16’da çözünmüş oksijen derişiminin sınırlama verilmediği durumda hiçbir

zaman 2 g/m3 düzeyine çıkmadığı görülmektedir. Tez kapsamındaki tüm optimizasyon

algoritmalarında çözünmüş oksijen derişimi için sınırlama, ele alınan işletme dönemi

boyunca havalandırma süreleri sonundaki çözünmüş oksijen derişimleri ortalamasının 2

g/m3’ün üzerinde olacak şekilde verilmiştir. Bu durum Şekil 5.17’de gösterilmektedir.

Şekil 5.18’de ise bu sınırlama her havalandırma süresi sonunda çözünmüş oksijen

derişimi 2 g/m3’e eşit olacak şekilde verilmiştir. Çözünmüş oksijen derişimi için daha

düzgün bir profil elde edilmiştir. Ancak Çizelge 5.3’deki veriler incelendiğinde her iki

sınırlama durumunda sonuçlarda önemli bir fark bulunmadığı görülmektedir.

87

Page 100: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 5.17. Çözünmüş oksijen sınırlamalı (ortalama) çözüm

( — —, —.—., -----, —— ile gösterilmektedir.) HCOS NOS NHS OS

Şekil 5.18. Çözünmüş oksijen sınırlamalı (her dönemde) çözüm

( — —, —.—., -----, —— ile gösterilmektedir.) HCOS NOS NHS OS

88

Page 101: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

6. MODEL VE OPTİMİZASYONUN DEĞİŞİK KOŞULLARDA DENENMESİ

6.1. Giriş Debisindeki Değişimin Sisteme Etkisi

Bölüm 5’de yer alan çalışmalarda aktif çamur tesisine giren atıksu debisi 1000 m3/gün

alınmıştır. Bu çalışmada ise tüm sistem verileri aynı kalmak koşulu ile farklı giriş

debileriyle benzetim yapılmış ve havalandırma havuzunda 20 günlük işletmeye alma

dönemi sonunda bulunan AÇM3 değişkenlerinin derişimleri ve arıtılmış su kirlilik

değerleri Çizelge 6.1’de gösterilmiştir.

Çizelge 6.1. Debi değişiminin sisteme etkisi

Giriş debisi (m3/gün) 1000 2000 3000 4000AÇM3 değişkenleriSo 2.6 0 0 0Si 30 30 30 30Ss 0.1 0 0 1Snh 0.3 14 18 18Sn2 - - - -Sno 6 0 0 0Shco 3.4 5 5 5Xi 1391 1893 1289 1063Xs 58 113 165 223Xh 1415 3441 3179 2550Xsto 125 548 1204 1857Xa 69 38 8 5Xts 3313 6253 5700 5277CODat 3087 6064 5876 5730CODeff 38 45 179 177TNeff 7 15 25 24SSeff 8 16 145 135

Çizelgenin incelenmesinden atıksu debisi 2000 m3/gün olarak alındığında havalandırma

sırasında suda arzu edilen çözünmüş oksijen derişimine ulaşılmadığı ve istenilen

düzeyde nitrifikasyon sağlanmadığı görülmektedir. Tesis tasarımının söz konusu debiye

kadar arıtım yapabilecek kapasiteye sahip olduğu görülmekte, ancak havalandırma

89

Page 102: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

kapasitesi yetersiz kalmaktadır. Debi 3000 m3/gün ve 4000 m3/gün olduğunda ise sistem

artık hiçbir şekilde istenilen arıtmayı sağlayamamaktadır. Arıtılmış su deşarj standartları

için alınan sınırların (CODmax= 125 g/m3, TNmax= 10 g/m3, SSmax=30 g/m3) üzerinde

değerler elde edilmektedir. İstenilen arıtmanın sağlanması için tesisin yeniden

tasarlanması gerekmektedir. Şekil 6.1’de 2000 m3/gün debi için COD ve SS açısından

arıtmanın sağlandığı ancak TN için istenilen arıtma düzeyine erişilmediği

görülmektedir. Şekil 6.2 ve Şekil 6.3’de sırasıyla 3000 m3/gün ve 4000 m3/gün debi için

arıtılmış su değerlerinin 20 gün süresince değişimi ve belli bir süreden sonra sistemde

arıtma olmadığı görülmektedir.

Şekil 6.1. 2000 m3/gün debi için arıtılmış su değerleri

90

Page 103: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 6.2. 3000 m3/gün debi için arıtılmış su değerleri

Şekil 6.3. 4000 m3/gün debi için arıtılmış su değerleri

91

Page 104: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Giriş debisindeki değişimin çöktürücü tabakalarında askıda katı madde derişimine etkisi

Şekil 6.4’de görülmektedir. Debi yükseldikçe tabakalardaki derişimde dalgalanmalar

olmakta, uygun çökme rejimi sağlanamamaktadır. Bu nedenle 2000 m3/gün’den büyük

debiler için çöktürme havuzu boyutlarını büyütmek gerekmektedir.

Şekil 6.4. Giriş debisindeki değişimin çöktürücüye etkisi

Giriş debisi 2000 m3/gün olarak alındığında sistem için uygun olacak oksijen transfer

katsayısının bulunabilmesi için değişik kLa değerlerinde benzetim çalışmaları

tekrarlanmış ve sonuçları Çizelge 6.2’de gösterilmiştir. Çizelgede 4.5 saat -1’den büyük

tüm kLa değerleri için istenilen arıtmanın sağlandığı, ancak arzu edilen çözünmüş

oksijen derişimine 7.5 ve 8.0 saat -1 kLa değerleri için ulaşıldığı görülmektedir.

İşletmeye alma dönemi benzetim sonuçlarından başlanarak, söz konusu kLa değerleri

için optimizasyon algoritması çalıştırılmıştır. kLa = 7.5 saat -1 için optimizasyon

algoritmasında verilen sınırlamalara uygun bir havalandırma profili elde edilememiştir.

92

Page 105: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Çizelge 6.2. Farklı kLa değerlerinde işletmeye alma dönemi benzetim sonuçları

kla (1/saat) 4.5 5.5 6.5 7.0 7.5 8.0AÇM3 değişkenleri (g/m3)So 0 0 1 1 2 2Si 30 30 30 30 30 30Ss 0 0 0 0 0 0Snh 14 6 1 1 0 0Sn2 - - - - - -Sno 0 1 5 6 7 7Shco (mol/m3) 5 4 4 4 3 3Xi 1893 2051 2168 2214 2239 2255Xs 113 114 114 115 115 115Xh 3441 3133 2908 2815 2736 2683Xsto 548 387 310 286 271 262Xa 38 75 103 109 112 114Xts 6253 6067 5959 5912 5856 5819CODat 6064 5790 5633 5569 5502 5458CODeff 45 45 45 45 45 45TNeff 15 9 7 7 8 8SSeff 16 16 16 16 16 16

kLa = 8 saat -1 için işletmeye alma dönemi benzetim sonuçları kullanılarak optimizasyon

algoritmasının çalıştırılması ile aşağıda özetlenen sonuçlar alınmıştır.

Yöntem : SQP

Aralık sayısı : 24

Toplam işletme süresi : 24 saat

Amaç fonksiyonu : 57.94 %

İterasyon sayısı : 53

Bilgisayar süresi : 41 saat

CODeff : 44.24

TNeff : 6.38

SSeff : 15.09

1000 m3/gün giriş atıksu debisi için öngörülen aktif çamur tesisinin, havalandırma

kapasitesinin artırılması suretiyle 2000 m3/gün debiye kadar istenilen arıtmayı

sağlayacağı, ancak daha yüksek debiler için tesis tasarımının değiştirilmesi gerektiği

sonucuna varılmıştır.

93

Page 106: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

6.2. Giriş Suyunda COD Değişiminin Sisteme Etkisi

aha önceki çalışmalarda aktif çamur tesisine giren atıksuyun COD değeri 260 g/m3

izelge 6.3. COD değişiminin sisteme etkisi

izelgede I. sütunda tez çalışmasında kullanılan atıksu özellikleri karşılaştırma

AÇM3 Giriş atıksuyu İşletmeye alma benzetimi (COD=368) Normal çalışmabileşenleri I II III IV V VI (COD=368)

(g/m

D

alınmıştır. Bu defa diğer tüm sistem verileri aynı kalmak koşulu ile COD değeri 368

g/m3 olacak şekilde kirliliğe sahip atıksu girişi için farklı oksijen transfer katsayıları ile

benzetim yapılmış ve havalandırma havuzunda 20 günlük işletmeye alma dönemi

sonunda ve optimum profille (kLa=5.5 saat –1) bulunan AÇM3 değişkenlerinin

derişimleri ile arıtılmış su kirlilik değerleri Çizelge 6.3’de gösterilmiştir.

Ç

3) COD=260 COD=368 kLa=4.5 kLa=5.5 kLa=6.5 kLa=5.5 So 0 0 1 2 3 2Si 30 42 42 42 42 42Ss 100 142 0 0 0 0Snh 16 15 1 0 0 0Sn2 0 0 - - - -Sno 0 0 2 4 5 3Shco (mol/m3) 5 5 4 4 4 4Xi 25 35 1891 1948 1967 1900Xs 75 106 81 81 82 78Xh 30 42 2383 2125 2038 2007Xsto 0 0 239 193 182 199Xa 0.1 0.14 75 77 77 75Xts 125 241 7289 7071 6998 6835CODin-CODat 260 368 4711 4466 4388 4301CODeff - - 55 54 54 54TNeff - - 4 5 6 4SSeff - - 19 19 19 18

Ç

yapılabilmesi amacı ile verilmiştir. II. sütunda bu çalışma kapsamında kullanılan

atıksuyun özellikleri verilmektedir. III, IV ve V. sütunlarda söz konusu 368 g/m3 COD

kirlilik değerine sahip olan atıksu için sırasıyla 4.5, 5.5 ve 6.5 saat -1 kLa değerleri için

yapılan işletmeye alma dönemi benzetim sonuçları (0.9 saat havasız ve 1.8 saat havalı

94

Page 107: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

dönemlerden oluşan sabit havalandırma profili ile) yer almaktadır. Görüleceği üzere 4.5

saat -1 kLa değeri ile yapılan çalışmada çözünmüş oksijen derişimi istenilen düzeye

ulaşmamaktadır. Bu nedenle optimizasyon programından sonuç alınamamıştır.

Çözünmüş oksijen kısıtlaması kaldırılarak çalıştırılan optimizasyon programı sonucunda

havalı ve havasız süreler eşit ve 1’er saat olarak bulunmuştur. Optimizasyon sonuçları

aşağıda özetlenmiştir:

Yöntem : SQP

3 saat

ncak optimizasyon problemine çözünmüş oksijen derişimi için kısıtlama konmaması

Aralık sayısı : 24

Toplam işletme süresi : 24 saat

Amaç fonksiyonu : 50 %

İterasyon sayısı : 1

Bilgisayar süresi : 3.1

CODeff : 54.35 g/m3

TNeff : 5.42 g/m3

SSeff : 18.34 g/m3

A

nedeniyle havalandırma sürelerinde maksimum çözünmüş oksijen derişiminin 0.4 g/m3

düzeylerinde kaldığı Şekil 6.5’de görülmektedir. Koyu renkli çizgiler çözünmüş oksijen

derişimlerini göstermektedir. Bu çalışma sonuçları çözünmüş oksijen derişimi

kısıtlamasının mutlaka optimizasyon algoritmasına ilave edilmesi gerektiğini bir kez

daha ortaya koymaktadır.

95

Page 108: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 6.5. Optimizasyon sonucu (kLa: 4.5 saat –1 )

( — —, —.—., -----, —— ile gösterilmektedir.) HCOS NOS NHS OS

Daha sonra 5.5 saat -1 kLa değeri için yapılan çözünmüş oksijen derişimi kısıtlamalı

çalışmada arzu edilen sonuçlara ulaşılmış ve optimizasyon sonuçları VI. sütunda

gösterilerek, aşağıda özetlenmiştir.

Yöntem : SQP

Aralık sayısı : 24

Toplam işletme süresi : 24 saat

Amaç fonksiyonu : 58.56 %

İterasyon sayısı : 28

Bilgisayar süresi : 21.75 saat

CODeff : 54.03 g/m3

TNeff : 4.48 g/m3

SSeff : 18.44 g/m3

96

Page 109: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Sonuç olarak tez çalışmasında öngörülen tesiste 368 g/m3 COD kirlilik değerine sahip

olan suyun arıtılması ancak kLa değeri 5.5 saat -1‘e çıkarılması ile mümkün olmaktadır.

Bu şekilde havalandırma havuzunda havalı dönemler sonunda ortalama çözünmüş

oksijen derişiminin 2 g/m3 düzeyinde kalması sağlanmakta olup, Şekil 6.6’da

gösterilmektedir.

Şekil 6.6. Optimizasyon sonucu (kLa: 5.5 saat –1 )

( — —, —.—., -----, —— ile gösterilmektedir.) HCOS NOS NHS OS

97

Page 110: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

6.3. Giriş Suyu Özelliklerinde Değişikliğin Sisteme Etkisi

Bu çalışmada giriş suyundaki biyokütle oluşumunda önemli rol oynayan bazı hal

değişkenlerinde derişim değişmesinin sonuçları nasıl etkilediği incelenmiştir. Tez

kapsamında ele alınan tesis değerleri ve tüm parametreler aynı kalmak koşulu ile tesise

giren atıksudaki ototrof bakteri, heterotrof bakteri ve amonyak azotunun derişimleri

değiştirilerek işletmeye alma dönemi için benzetim çalışmaları yapılmış ve sonuçları

Çizelge 6.4’de verilmiştir. Tüm benzetim çalışmalarında sabit havalandırma profili (0.9

saat havasız/1.8 saat havalı) kullanılmıştır.

Çizelge 6.4. Farklı giriş suyu özelliklerinin sisteme etkisi

AÇM3 Tesise giriş İşletmeye alma dönemi benzetim sonuçları(g/m3) atıksuyu I II III IV

orijinal Xa'de değişim Xh'de değişim Xnh'de değişimSo 0 2.6 3 3.3 1.1Si 30 30 30 30 30Ss 100 0.1 0.1 0.2 0.1Snh 16 0.3 14 0.3 0.6Sn2 0 - - - -Sno 0 6.3 1.7 7.4 13.5Shco (mol/m3) 5 3.4 4.8 3.4 2Xi 25 1391 1365 1125 1384Xs 75 58 58 59 58Xh 30 1415 1574 990 1442Xsto 0 125 140 127 129Xa 0.1 69 10 65 104Xts 125 3313 3398 3650 3367CODat 260 3087 2992 2395 3146CODeff - 38 38 38 38TNeff - 7 16 8 15SSeff - 8 8 12 8

Çizelgede I. sütunda tez çalışmasında sabit havalandırma profili (0.9 saat havasız/1.8

saat havalı) ile yapılan 20 günlük benzetim sonucunda bulunan değerler karşılaştırma

yapılabilmesi açısından verilmiştir. II. sütunda giriş suyu içerisindeki ototrofik bakteri

derişimi 0.1 g/m3 yerine 0.001 g/m3 olarak alınmıştır. Benzetim çalışması sonucunda Xa

98

Page 111: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ile gösterilen ototrofik bakteri derişiminin 10.2 g/m3 düzeyine ulaştığı ve bu derişimin

sistemde arzu edilen nitrifikasyonu sağlamadığı, Snh ile ifade edilen amonyum ve

amonyak azotunun büyük kısmının oksitlenmediği, çıkış suyunda toplam azot derişimi

için istenilen derişiminin (TNeff = 10 g/m3 ) üzerinde 16.4 g/m3 düzeyinde kaldığı

görülmektedir. Bu nedenle optimizasyon programından da sonuç alınamamaktadır.

III. sütunda giriş suyundaki heterotrof bakteri derişimi derişimi 30 g/m3 yerine 0.1 g/m3

olarak alınmıştır. Benzetim çalışması sonucunda, Xh ile gösterilen heterotrofik bakteri

derişiminin 1414.8 g/m3 yerine daha düşük olarak 989,9 g/m3 bulunmuştur. Ancak

istenilen arıtmanın sağlandığı görülmektedir.

IV. sütunda amonyak azotu derişimi 16 g/m3 yerine 30 g/m3 alınmıştır. Benzetim

çalışması sonucunda ise nitrifikasyonun sağlandığı ancak denitrifikasyonun arzulanan

düzeyde sağlanamadığı ve çıkış suyunda toplam azot derişimi için istenilen derişiminin

(TNeff = 10 g/m3 ) üzerinde 14.8 g/m3 düzeyinde kaldığı görülmektedir. Bu nedenle

optimizasyon programından da sonuç alınamamaktadır.

Şekil 6.7’de havalandırma havuzunda 20 gün boyunca ototrofik bakteri derişiminin

değişmesi görülmektedir. I ile gösterilen eğride ototrofik bakteri giriş derişimi 0.1 g/m3,

II ile gösterilen eğride ise 0.001 g/m3 olarak alınmıştır.

Şekil 6.8’de havalandırma havuzunda 20 gün boyunca heterotrofik bakteri derişiminin

değişmesi görülmektedir. I ile gösterilen eğride heterotrofik bakteri giriş derişimi 30

g/m3, II ile gösterilen eğride ise 0. 1 g/m3 olarak alınmıştır. Şekilden görüleceği üzere

giriş derişimi azalınca havalandırma havuzundaki heterotrof bakteri derişiminin

yükselmesi daha uzun zaman almaktadır.

99

Page 112: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 6.7. Havalandırma havuzunda ototrofik bakteri derişimi

Şekil 6.8. Havalandırma havuzunda heterotrofik bakteri derişimi

100

Page 113: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

6.4. Havalandırma Profilinin Değiştirilmesinin Sisteme Etkisi

Referans havalandırma profili olarak önceki bölümlerde peş peşe 0.9 saat havasız ve 1.8

saat havalı sürelerden oluşan sabit bir havalandırma profili kullanılarak benzetim

yapılmıştı. Bu çalışmada diğer tüm sistem verileri aynı kalmak koşulu ile 1 saat havasız

ve 1 saat havalı sürelerden oluşan yine sabit bir havalandırma profili ile benzetim

yapılmış ve havalandırma havuzunda 20 günlük işletmeye alma dönemi sonunda

bulunan AÇM3 değişkenlerinin derişimleri ve arıtılmış su kirlilik parametreleri Çizelge

6.5’de gösterilmiştir. Havalı sürelerin daha kısa tutulması çözünmüş oksijen derişiminin

düşmesine neden olmakta, ototrof bakterilerde de daha düşük derişimlerin elde

edilmesine yol açmaktadır. Ancak istenilen bakteri türlerinin çoğalabilmesi ve çökme

veriminin arzulanan düzeyde olabilmesi için havalandırma süresinde çözünmüş oksijen

derişiminin belirli düzeylerde olması gerekmektedir. Bu amaçla çözünmüş oksijen

derişimine yönelik olarak optimizasyon algoritmalarına literatürde yer almayan ilave bir

Çizelge 6.5. Havalandırma profilinde değişiminin sisteme etkisi

Havalandırma profili (saat/saat) 0.9/1.8 1.0/1.0AÇM3 değişkenleri (g/m3)So 2.6 0.8Si 30 30Ss 0.1 0.1Snh 0.3 1.7Sn2 - -Sno 6 2.6Shco (mol/m3) 3.4 3.8Xi 1391 1297Xs 58 57Xh 1415 1834Xsto 125 184Xa 69 58Xts 3313 3649CODat 3087 3462CODeff 38 38TNeff 7 5SSeff 8 8

sınırlama getirilmişti. Öngörülen sistemde bu farklı havalandırma profili ile işletmeye

alma dönemi için yapılan benzetim çalışmasında havalandırma havuzunda çözünmüş

101

Page 114: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

oksijen derişimi istenilen düzeylere ulaşamamaktadır. Şekil 6.9’da 1 saat havasız ve 1

saat havalı sürelerden oluşan havalandırma profili ile yapılan benzetim sonuçlarından

çözünmüş oksijen, amonyum azotu, nitrat azotu ve bikarbonat derişimlerinin 20 gün

boyunca değişimleri görülmekte, havalandırmalı sürelerde çözünmüş oksijen

derişiminin zaman geçtikçe azaldığı ve 20 gün sonunda 0.8 g/m3 düzeyine kadar

düştüğü izlenmektedir.

Şekil 6.9. Havalandırma havuzunda AÇM3 değişkenleri

(1.0/1.0 saatlik havalandırma profili ile)

Daha önce de belirtildiği üzere nitrifikasyondan sorumlu bakterilerin çoğalması ve

aktiviteleri açısından, ayrıca çökme verimini etkileyen bakteri türlerinin oluşmaması

için havalandırma havuzunda havalı dönemlerde çözünmüş oksijen derişiminin belirli

düzeylerde tutulması gerekmektedir. Bu nedenle 1.0/1.0 saatlik sabit havalandırma

profili, tez çalışmasında kullanılan arıtma tesisi için uygun bulunmamıştır.

102

Page 115: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

6.5. İşletmeye Alma Döneminde Sistemden Çamur Alınması

Başlangıç derişimlerinin bulunabilmesi için yapılan işletmeye alma dönemi benzetim

çalışmasında çöktürücüden alınan çamurun hepsi havalandırma havuzuna

döndürülmektedir. Ancak daha sonra normal çalışma dönemi için yapılan optimizasyon

çalışmalarında, modele giriş akımının % 2’si oranında tesisten çamur çıkışı dikkate

alınmıştır. Bu bölümde yapılan çalışmada işletmeye alma süresinde de sistemden %

2’lik çamur çıkışı modele dahil edilmiş ve bu şekilde bulunan benzetim sonuçları ile bu

veriler kullanılarak normal çalışma dönemi için optimum havalandırma profili ile elde

edilen değerler daha önceki sonuçlar ile karşılaştırılmıştır (Çizelge 6.6).

Çizelge 6.6. İşletmeye alma döneminde sistemden çamur alınması

AÇM3 Giriş suyu İşletmeye alma dönemi Normal çalışma dönemi(g/m3) I II III IV V

(çamur alınmıyor) (çamur alınıyor) (çamur alınmıyor) (çamur alınıyor)So 0 2.6 3.4 2.0Si 30 30 30 30 30Ss 100 0.1 0.2 0.1 0.2Snh 16 0.3 0.6 0.4Sn2 0 - - - -Sno 0 6.3 8.0 3.2 1.9Shco (mol/m3) 5 3.4 3.3 3.8 3.8Xi 25 1391 644 1355 655Xs 75 58 57 56 57Xh 30 1415 884 1342 891Xsto 0 125 119 135 135Xa 0 69 41 68Xts 125 3313 1833 3201 1865CODat 260 3087 1775 2987 1810CODeff 260 38 36 37 36TNeff 26 7 9 4 4SSeff 125 8 6 8 6

2.0

1.8

42

Çizelgede I. sütunda sisteme giren atıksuyun özellikleri görülmektedir. II. sütunda

işletmeye alma döneminde sistemden çamur çıkışı olmadan benzetim sonuçları ile IV.

sütunda bu sonuçlarla bulunan optimum havalandırma profili kullanılarak normal

işletme dönemi için elde edilen sonuçlar karşılaştırma açısından verilmektedir. III.

103

Page 116: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

sütunda işletmeye alma döneminde giriş debisinin % 2’si oranında çamur çıkışı modele

eklenerek bulunan sonuçlar verilmektedir. Sistemden sürekli olarak çamur alınması,

havalandırma havuzuna çamur dönüşünü azalttığından ototrofik ve heterotrofik bakteri

ile parçacık inert organik madde derişimlerinde azalma, bu derişimlere bağlı olarak

havalandırma havuzunda kimyasal oksijen ihtiyacında düşüş olduğu III. sütundaki

sonuçlardan izlenebilmektedir. Organik maddenin daha az olması sistemde daha az

oksijen kullanılmasını getirdiğinden havalandırma havuzunda çözünmüş oksijen

derişimi benzetim sonunda 3.4 g/m3 olarak bulunmuştur. Bu çalışma şekli ile de sistem

istenilen arıtma verimini sağlamaktadır. İşletmeye alma dönemi için % 2’lik çamur

çıkışı öngörülmesi ile yapılan benzetim süresince havalandırma havuzunda AÇM3

bileşenlerinin zamanla değişimleri Şekil 6.10, Şekil 6.11 ve Şekil 6.12’de, arıtılmış su

özellikleri ise Şekil 6.13’de gösterilmektedir.

Şekil 6.10. Benzetim sonuçları ( için) IHTS XXX ,,

104

Page 117: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 6.11. Benzetim sonuçları ( için) SIASSTO SSXXX ,,,,

Şekil 6.12. Benzetim sonuçları ( için) OHCONONH SSSS ,,,

105

Page 118: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 6.13. Benzetim sonuçları (arıtılmış su değerleri için)

Çizelge 7.1’in III. Sütunundaki sonuçları başlangıç değeri olarak alan optimizasyon

algoritmasından elde edilen normal işletme dönemi için bulunan sonuçlar ise V. sütunda

gösterilmektedir. 24 aralık değeri kullanılarak yapılan optimizasyon sonucunda amaç

fonksiyonunun değeri % 50 olarak bulunmuştur. II. sütundaki sonuçlar ile yapılan

çalışmada ise % 52.42 olarak bulunmuştu. Sistemde organik madde yükünün düşmesi,

amaç fonksiyonunun dolayısı ile kullanılan enerjinin azalmasını getirmektedir.

Optimum havalandırma profili Şekil 6.14’de gösterilmektedir. Havasız çalışma her

dönemde maksimum sınır olan 1 saatlik süreye ulaşmıştır. Bu da aralık sayısı artırıldığı

zaman daha fazla enerji tasarrufu yapılabileceği anlamına gelmektedir.

106

Page 119: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

0

0,2

0,4

0,6

0,8

1

1,2

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

Dönemler

Süre

(saa

t)

Şekil 6.14. Optimum havalandırma profili

(Beyaz renkli çubuklar havasız, siyahlar havalı dönemleri temsil etmektedir)

Benzer şekilde sistemde geri dönüş oranını azaltıldığı zaman da havalandırma

havuzunda organik madde yükü azalacağından aynı sistem için amaç fonksiyonunun

daha düşük bulunması ve enerji tasarrufunun daha fazla olması beklenmektedir.

107

Page 120: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

6.6. Çamur Dönüşünün Dikkate Alınmaması Durumu

Aktif çamur sistemlerinde mikroorganizmaların istenilen düzeylere çoğalabilmesi ancak

çöktürme havuzunda çökelen çamurun büyük kısmının sisteme geri döndürülmesi ile

sağlanmaktadır. Bu şekilde havalandırma havuzundaki bakteri derişimi artarak

mikrobiyolojik dönüşüm prosesleri gerçekleşmekte ve çöktürme havuzunun verimli

çalışması mümkün olmaktadır. Sistemin daha iyi anlaşılabilmesi için aynı verilerle

işletmeye alma dönemi için benzetim çalışması çamur geri dönüşü olmadan

tekrarlanmış ve sonuçları Çizelge 6.7’de verilmiştir. Çizelgede I. sütunda sisteme giriş

atıksu değerleri, II. sütunda çamur geri dönüşlü sistem için benzetim sonuçları, III.

sütunda ise çamur geri dönüşü olmayan sistem için benzetim sonuçları gösterilmektedir.

II. ve III. sütunların karşılaştırılmasında heterotrof ve ototrof bakteri çoğalmasının çok

Çizelge 6.7. Çamur dönüşü dikkate alınmaksızın benzetim sonuçları

Giriş suyu İşletmeye alma dönemiAÇM3 değişkenleri (g/m3) I II (çamur dönüşlü) III (çamur dönüşsüz)So 0 2.6 7.8Si 30 30 30Ss 100 0.1 36Snh 16 0.3 18Sn2 0 - -Sno 0 6.3 0.2Shco (mol/m3) 5 3.4 5.1Xi 25 1391 26Xs 75 58 45Xh 30 1415 46Xsto 0 125 45Xa 0 69 0Xts 125 3313 144CODat 260 3087 227CODeff 260 38 -TNeff 26 7 -SSeff 125 8 -

düşük düzeylerde gerçekleştiği, nitrifikasyon ve denitrifikasyonun yok denecek kadar az

miktarlarda olduğu anlaşılmaktadır. Sistemde mikroorganizma derişimin oldukça düşük

108

Page 121: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

olması ile çöktürme havuzunun işlevini yerine getirmesi beklenmemekte ve arıtım

sağlanamamaktadır. Genel bir yaklaşımla, havalandırma havuzunda COD değerinin

750-7500 g/m3 olması istenmektedir (Henze vd 2000). Çöktürme havuzuna giren

çamurun derişiminin daha düşük olması durumunda uygun çamur örtüsünün oluşması

ve kütle halinde çökmesi mümkün olmamaktadır. Çizelgeden görüleceği üzere çamur

geri dönüşü olmayan sistemde COD değerinin 227 g/m3 düzeyinde kalması çökmenin

sağlanmasını engellemektedir. Şekil 6.15, 6.16, ve 6.17’de AÇM3 değişkenlerinin

çamur geri dönüşsüz sistemde zamanla değişimi, Şekil 6.18’de ise aynı sistemde COD

değişimi izlenebilir.

Şekil 6.15. Benzetim sonuçları için)

( IHTS XXX ,,

109

Page 122: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 6.16. Benzetim sonuçları( için) SIASSTO SSXXX ,,,,

Şekil 6.17. Benzetim sonuçları( için) OHCONONH SSSS ,,,

110

Page 123: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 6.18. Benzetim sonuçları (Havalandırma havuzunda COD için)

111

Page 124: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

6.7. Çamur Alma Oranında Değişikliğin Sisteme Etkisi

Normal işletmeye alma döneminde giriş suyu debisinin % 2’si oranında sistemden

çamur uzaklaştırılması öngörülmüş ve yapılan tüm çalışmalarda bu değer

kullanılmıştır. Ancak alınan sonuçlardan havalandırma havuzunda organik madde

derişiminin zaman içerisinde azaldığı görülmüştür (Şekil 5.12). Söz konusu azalmanın

sistemden fazla miktarda çamur alınmasından kaynaklanabileceği düşünülerek bu

çalışmada çamur çıkış miktarı değiştirilerek giriş debisinin % 1’i oranında alınmış ve

normal çalışma dönemi için optimum havalandırma profili bu orana göre bulunarak,

sistem hal değişkenlerinin 24 saat boyunca değişimleri incelenmiştir. Bu çalışmada

zaman ufku 24 aralığa bölünmüş, çözünmüş oksijen derişimi her havalandırma

döneminin sonunda 2 g/m3 olacak şekilde sınırlama verilmiştir. Bu şekilde bulunan

optimum havalandırma profili Şekil 6.19’de görülmektedir. Amaç fonksiyonu % 53.63

olarak bulunmuş, sabit havalandırma profiline (0.9 saat havalı/1.8 saat havasız) oranla

% 19.56 düzeyinde enerji tasarrufu sağlanabileceği hesaplanmıştır.

00,20,40,60,8

11,2

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

Dönemler

Süre

(saa

t)

Şekil 6.19. Optimum havalandırma profili

(beyaz çubuklar havasız, siyah renkli çubuklar havalı dönemleri göstermektedir)

112

Page 125: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Çizelge 6.8. Sistemin genel değerlendirilmesi

AÇM3 değişkenleri Giriş suyu İşletmeye alma Normal çalışma(g/m3) I II III

So 0 2.6 2.0Si 30 30 30Ss 100 0.1 0.1Snh 16 0.3 0.4Sn2 0 - -Sno 0 6.3 3.0Shco (mol/m3) 5 3.4 3.9Xi 25 1391 1408Xs 75 58 57Xh 30 1415 1391Xsto 0 125 137Xa 0 69 7Xts 125 3313 3318CODat 260 3087 3093CODeff 260 38 38TNeff 26 7 4SSeff 125 8 8

0

Şekil 6.20. Havalandırma havuzunda AÇM3 bileşenleri

(( (─ ─), (---), (──) için) TSX HX IX

113

Page 126: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Şekil 6.21. Havalandırma havuzunda AÇM3 bileşenleri

( için) SIASSTO SSXXX ,,,,

Şekil 6.22. Havalandırma havuzunda AÇM3 bileşenleri

( —.—., -----, ──) NOS NHS OS

114

Page 127: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Çizelge 6.8’de giriş suyu özellikleri (sütun I), işletmeye alma dönemi sonunda

havalandırma havuzunda AÇM3 bileşenleri (sütun II) ve %1 çamur çıkışı ile bulunan

optimum havalandırma profili ile elde edilen normal çalışma dönemindeki

havalandırma havuzunda AÇM3 bileşenleri (sütun III) ve arıtılmış su özellikleri

verilmektedir. Çizelgeden heterotrofik bakteri derişiminde 1415 g/m3’den 1391 g/m3’e

azalma, havalandırma havuzundaki kimyasal oksijen ihtiyacında ise 3087 g/m3’den

3093 g/m3’e artış görülmektedir. Havalandırma havuzunda tüm AÇM3 bileşenlerinin

derişimlerinin 24 saat boyunca değişimleri Şekil 6.20-22’de gösterilmektedir. Arıtılmış

su kirlilik değerleri ise Şekil 6.23’de verilmektedir. Değişim profillerinin daha tekdüze

olduğu ve organik yük açısından yatışkın duruma yaklaştığı söylenebilir.

Şekil 6.23. Tesis çıkışı arıtılmış su değerleri

(CODeff ( ── ), SSeff ( ─ ─ ), TNeff (- - -))

Uzun dönemde organik madde yükünde değişikliklerin görülebilmesini teminen, elde

edilen optimum havalandırma profili ile sistemin 120 saatlik benzetimi yapılarak,

havalandırma havuzunda toplam askıda katı madde, inert parçacık madde ve

heterotrofik bakteri derişimlerinin değişimleri Şekil 6.24’de verilmiştir. Toplam askıda

115

Page 128: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

katı madde ve inert parçacık madde derişimlerinin zaman içerisinde az miktarda da olsa

arttığı, heterotrofik bakteri derişiminde ise biraz düşme olduğu gözlenmektedir. % 2

yerine %1 oranında çamur uzaklaştırmanın sistem için daha uygun olduğu sonucuna

varılmıştır. Ancak yine de organik madde yükü açısından tam yatışkın koşulun

sağlanamadığı görülmektedir.

Şekil 6.24. Havalandırma havuzunda AÇM3 bileşenleri

(120 saatlik çalışma döneminde , , için) TSX HX IX

116

Page 129: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

7. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ

Bu araştırmada evsel atıksuların arıtımında yaygın olarak kullanılan aktif çamur

sisteminde enerji optimizasyonuna yönelik bir proses sistem mühendisliği incelemesi

yapılmıştır. Aktif çamur sisteminin modellenmesinde karbon oksidasyonu, nitrifikasyon

ve denitrifikasyonun yer aldığı ve literatürde henüz üzerinde çok az çalışılan, ancak

yaygın olarak kullanılan AÇM1’de görülen aksaklıkların düzeltildiği, AÇM3 modeli

temel alınmıştır. Çöktürme havuzunun modellenmesinde ise Vitasovic’in on tabakalı

çöktürme modeli ile Takács’ın çökme hızı modeli kullanılarak, AÇM3 bileşenlerine

uyarlanmıştır. Daha sonra bu modeller esas alınarak havalandırma havuzu ve çöktürme

havuzu etrafında kütle korunum denklikleri yazılmış ve aktif çamur sistemi için genel

bir model oluşturulmuştur.

Oluşturulan genel model dinamik olarak havalı ve havasız ortamda birbiri ardına

bilgisayar ortamında çalıştırıldığında sistemde nitrifikasyon ve denitrifikasyon

sağlanmakta, azot bileşikleri son olarak azot gazına dönüşerek sistemden

uzaklaşmaktadır. Bu şekilde aynı havuzda karbon oksidasyonu, nitrifikasyon ve

denitrifikasyon gerçekleştirilerek Avrupa Birliğince öngörülen deşarj kriterlerine uygun

arıtım yapılabileceği gözükmektedir.

Geleneksel uygulamalarda aktif çamur sistemlerinde karbon oksidasyonu ve

nitrifikasyon havalandırma havuzlarında sağlanmakta, denitrifikasyon ayrı bir havuzda

yapılmaktadır. Diğer bir uygulama şekli ise karosel tipi havuzların kullanılmasıdır. Son

yıllarda geliştirilen Biodenipho prosesinde aerobik ve anoksik bölgeler periodik olarak

değiştirilerek azot giderimi yapılmaktadır. Ayrıca dönüşümlü aerobik-anoksik

sistemlerde (AAA) sentetik olarak oluşturulan sularda azot gideriminin deneysel olarak

sağlandığı literatürden bilinmektedir. Bu sistemlerde enerji optimizasyonuna yönelik tek

çalışmada AÇM1 modeli esas alınmış ve optimizasyon probleminde çözünmüş oksijen

sınırlamasına yer verilmemiştir. Bu çalışmada karbon oksidasyonu, nitrifikasyon ve

117

Page 130: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

denitrifikasyon, havalandırma ekipmanının çalıştırılıp durdurulması ile aynı havuzda

aerobik ve anoksik ortam yaratılarak matematiksel olarak sağlanmaktadır.

Aktif çamur tesislerinde arıtma ve çökme veriminin sağlanmasında sistemde biyokütle

derişiminin istenilen sınırlara ulaşması gerekmektedir. Sistemde arzu edilen arıtma

ancak belirli bir çalışma süresi sonunda gerçekleştirebilir. Bu nedenle önce 20 günlük

benzetim çalışması yapılarak sistemin uygun çalışma rejimine geçmesi sağlanmıştır.

Benzetim çalışmasının diğer amacı ise AÇM1 modeli için verilen ancak AÇM3 için

literatürde yer almayan başlangıç derişimlerinin bulunarak optimizasyon çalışmalarında

kullanılmasına olanak yaratılmasıdır.

Sistemin havalı ve havasız çalışma dönemlerinin süresinin, diğer bir deyişle

havalandırma profilinin bulunabilmesi ancak dinamik optimizasyon algoritmaları ile

mümkün olmaktadır. Havalandırma süresinin kısaltılması, havalandırma ekipmanının

çalışma süresini, dolayısı ile enerji tüketimini azaltacağından optimizasyon problemi;

havalandırma süresinin toplam çalışma süresine oranını minimize etmek şeklinde

oluşturulmuştur. Amaç fonksiyonu, genel modeli oluşturan diferansiyel denklemlere

bağlı olup, çeşitli kısıtlama ve sınırlamalara uymak durumundadır. Aktif çamur

tesisinde enerji optimizasyonunun yapılabilmesi yukarıda sıralanan nedenlerle oldukça

zor çözülebilecek sınırlamalı bir dinamik optimizasyon problemidir. Probleme ayrıca

nitrifikasyonun gerçekleşmesi ve uygun bakterilerin oluşabilmesine olanak sağlanması

açısından çözünmüş oksijen derişimi için literatürde yer almayan ilave bir kısıtlama

getirilmiştir.

Problemin çözülebilmesi için son yıllarda geniş kullanım alanı bulan evrimsel

algoritmanın denenmesinde yarar görülerek, sınırlamaların dikkate alındığı iki yöntem

için uygun yazılım geliştirilmiştir. Sınırlamalı optimizasyon problemlerinde geleneksel

algoritmalarda karşılaşılan zorlukların evrimsel algoritma için de geçerli olduğu

görülmüştür. Sınırlamalara uymayan bireylerin elendiği ilk yöntemde uyumlu bulunan

118

Page 131: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

bireylere genetik işlemcilerin uygulanması ile toplam işletme süresi değişmekte ve

bireyler uyumsuz hale gelerek elenmektedir. Eşitlik sınırlaması olması nedeniyle

algoritmanın işlevini yitirmesine sebep olan 24 saatlik toplam işletme süresi sınırlaması

uygulanamamıştır. Bu ilk yöntemde başlangıç toplumunda yer alan birey sayısının

oldukça yüksek alınması gerekmektedir. İkinci yöntemde sınırlamalara uymayan

bireyler için amaç fonksiyonuna ceza puanı ilave edilmektedir. İterasyon sayısının

artırılması daha iyi sonuç alınmasını sağlamaktadır. Her iki yöntemle de başarılı

sonuçlar elde edilmiştir. Ancak uygulanan evrimsel algoritmalar çok uzun bilgisayar

süresi almakta ve global optimuma ulaşamama riskini taşımaktadır. Daha sonra kontrol

vektör parametrelemesi uygulanarak SQP algoritması ile problem yeniden çözülmüştür.

Her üç yöntemin kullanılması ile alınan sonuçlar Çizelge 7.1’de verilmektedir. Tüm

çözümler 512 MB hafıza ve 40 GB hard disk kapasiteli 2.4 GHz Pentium 4 işlemci ile

MATLAB® 6.5 ortamında yapılmıştır. Diferansiyel denklemlerin çözümünde ode15s

kullanılmıştır. Ode15s zor (stiff) diferansiyel denklemleri sayısal diferansiyel formüllere

(NDF) dayalı olarak değişken mertebe ve çoklu adım yöntemine göre çözmektedir.

Hesaplama süresi ve hassasiyet arasında denge kurulabilmesi açısından maksimum

adım büyüklüğü 0.0005 saat alınmıştır.

Çizelge 7.1. Algoritmaların karşılaştırılması

Algoritma EA-uyumsuz bireylerin elenmesi

EA-uyumsuz bireylerin cezalandırılması

SQP

Arıtma Uygun Uygun Uygun

Amaç fonksiyonu (%) 55.04 58.07 53.89

Enerji tasarrufu (bağıl) 17.44 12.90 19.17

Bilgisayar hesaplama süresi (saat)

68.00 65.36 6.69

Tüm algoritmalar amaçlanan arıtıma ulaşılmasını sağlamaktadır. Ancak SQP

algoritması ile yapılan çözümün hem global optimuma ulaşılması hem de bilgisayar

hesaplama süresi açısından daha iyi sonuçlar verdiği görülmektedir.

119

Page 132: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

SQP yöntemi ile değişik aralık sayıları kullanılarak yapılan optimizasyon sonuçları

Çizelge 7.2’de verilmektedir. En düşük amaç fonksiyonu, aralık sayısı 24 alındığı

zaman bulunmuş ve bu aralık sayısı ile % 21.34 oranında enerji tasarrufu ( 0.9 saat / 1.8

saatlik sabit havalandırma profili ile karşılaştırıldığında) sağlanabileceği görülmüştür.

Çizelge 7.2. Amaç fonksiyonunun aralık sayısı ile değişimi (SQP yöntemi ile)

Aralık sayısı Amaç fonksiyonu (*100) Enerji tasarrufu (%) Bilgisayar hesaplama süresi (saat)

20 58.33 12.50 1.51

22 54.17 18.75 1.73

24 52.42 21.34 2.26

30 53.90 19.17 6.24

36 55.43 16.85 6.65

40 56.46 15.30 8.60

50 58.99 11.51 24.01

60 61.83 7.25 12.00

En düşük amaç fonksiyonunu veren 24 aralık için elde edilen havalandırma profili

uygulanarak bulunan AÇM3 değişkenlerinin ve arıtılmış su kirlilik parametrelerinin 24

saat sonundaki değerleri Çizelge 7.3’de gösterilmektedir. Aktif çamur tesisi için tez

kapsamında yapılan çalışmaların bir özeti olarak değerlendirilebilmesini sağlamak

amacıyla çizelgeye giriş suyu özellikleri ve işletmeye alma dönemi sonunda

havalandırma havuzundaki AÇM3 değişkenlerinin değerleri de ilave edilmiştir.

Çizelgede I. sütunda aktif çamur tesisine giren atıksuyun özellikleri, II. sütunda 0.9 saat

havasız ve 1.8 saat havalı sabit bir havalandırma profili ile 20 günlük işletmeye alma

dönemi için yapılan benzetim sonunda havalandırma havuzundaki AÇM3 değişkenleri

ve bu dönem sonunda tesisten çıkan arıtılmış suyun özellikleri verilmektedir. III.

sütunda ise benzetim sonuçlarının başlangıç değeri olarak kullanıldığı ve SQP yöntemi

ile zaman ufkunun 24 aralığa bölünmesi sonucu bulunan optimum havalandırma

profilinin uygulanmasıyla elde edilen normal işletme süresinde havalandırma

120

Page 133: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

havuzundaki AÇM3 değişkenleri ve bu dönemde arıtılmış su değerleri yer almaktadır.

Çizelgeden görüleceği üzere tesise giren atıksu içerisindeki kimyasal oksijen ihtiyacı

(COD), toplam azot (TN) ve toplam askıda katı madde (SS) optimizasyon problemi

sınırlamaları olarak verilen deşarj standartlarının altına % 21.34’lük bir enerji tasarrufu

ile düşürülmüştür.

Çizelge 7.3. Tez çalışması özet sonuçları

AÇM3 değişkenleri Giriş atıksuyu İşletmeye alma Normal çalışma (g/m3) I II III

So 0 2.6 2.0Si 30 30 30Ss 100 0.1 0.1Snh 16 0.3 0.4Sn2 0 - -Sno 0 6.3 3.2Shco (mol/m3) 5 3.4 3.8Xi 25 1391 1355Xs 75 58 56Xh 30 1415 1342Xsto 0 125 135Xa 0 69 68Xts 125 3313 3201CODat 260 3087 2986CODeff 260 38 37TNeff 26 7 4SSeff 125 8 8

Sabit bir sistem üzerinde yapılan çalışmalara ek olarak giriş suyu özellikleri ve debisi,

işletmeye alma döneminde 0.9 saat havasız ve 1.8 saat havalı sürelerden oluşan sabit bir

havalandırma profili kullanılması, çamur dönüşü gibi verilerde değişiklik olması

durumunda sistemin ne şekilde yanıt vereceği konusu da ayrıca incelenmiş ve konuya

ilgi duyan araştırmacılara yardımcı olabilmesi açısından değerlendirilmiştir. Bu amaçla

sistemde diğer verilerin aynı kalması koşulu ile her çalışmada tek bir veri değiştirilerek

işletmeye alma dönemi için benzetim ve normal çalışma döneminde optimum

havalandırma profili bulunması için yapılan optimizasyon çalışmaları yenilenmiş ve

sonuçları 6. Bölümde verilerek irdelenmiş, bu bölümde de kısaca özetlenmiştir.

121

Page 134: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

- Giriş debisi yükseltilerek değişik debilerde yapılan çalışmalardan belirli bir

düzeye kadar sistemde mevcut havuzların artan debiyi karşılayacak kapasitede olduğu

ancak istenilen arıtma için havalandırma ekipmanının kapasitesinin artırılması

gerektiği, daha yüksek debilerde ise çöktürme havuzu boyutlarının artırılması gerektiği

sonucuna varılmıştır (Bölüm 6.1).

- Aktif çamur sistemine giren atıksu içerisindeki COD miktarının yaklaşık % 40

artırılması sonucunda havalandırma ekipmanının kapasitesinin yetersiz kaldığı

görülmüştür (Bölüm 6.2).

- Biyokütlenin oluşumunda önemli rol oynayan heterotrofik ve ototrofik bakteriler

ile amonyak azotunun giriş suyundaki derişimlerinin değiştirilmesinin etkileri Bölüm

6.3’de verilmektedir. Heterotrofik bakteri derişiminin düşük olması istenilen

çoğalmanın daha uzun zaman almasını, ototrofik bakterinin düşük olması ise 20 günlük

işletmeye alma döneminde istenilen azot giderimini sağlayacak derişime ulaşılamaması

sonucunu getirmektedir. Giriş suyunda amonyak azotu derişiminin yüksek olması bu

sistemde azot giderme verimini olumsuz etkilemektedir.

- Sabit havalandırma profilinin işletmeye alma döneminde 0.9 saat / 1.8 saat

yerine 1 saat / 1 saat alınması seçilen sistem için uygun olmamakta, çözünmüş oksijen

derişimi istenilen düzeylere erişememektedir (Bölüm 6.4).

- İşletmeye alma döneminde sistemden % 2 oranında çamur çekilmesi

havalandırma havuzunda organik madde yükünü azaltmakta dolayısıyla sistemin

çözünmüş oksijen gereksinimini düşürmektedir. Ancak çöktürme emniyeti açısından

organik madde yükünün azaltılması çok arzu edilen bir husus değildir (Bölüm 6.5).

- Aktif çamur sistemlerinin en büyük özelliği havalandırma havuzunda

oluşturulan biyokütlenin çöktürme havuzunda çöktürülerek havalandırma havuzuna geri

122

Page 135: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

döndürülmesi ve havalandırma havuzundaki biyokütle derişiminin artırılmasıdır. Çamur

geri dönüşü olmaması durumunda (Bölüm 6.6) sistemde bakterilerin belli bir düzeye

kadar çoğaldıkları daha sonra ise derişimlerinin sabit kaldığı görülmektedir. Ancak

biyokütle derişiminin çok düşük olması nedeniyle çökme sağlanamamakta ve geri

dönüşsüz sistemde arıtım söz konusu olmamaktadır.

- Sistemden uzaklaştırılan çamur oranının giriş suyu debisinin % 2’si yerine % 1’i

oranında alınmasının havalandırma havuzunda organik madde yükü açısından daha

uygun sonuçlar verdiği görülmüştür (Bölüm 6.7).

Aktif çamur sisteminde kuramsal temeller, literatürde yer alan modeller ve atıksu

arıtımının temel ilkeleri esas alınarak yapılan işletmeye alma döneminde sistemin hal

değişkenlerindeki değişimleri ortaya çıkaran, normal çalışma döneminde ise enerji

optimizasyonuna olanak veren bu tez çalışmasından elde edilen bulguların ve bu

bulguların elde edilmesinde uygulanan yöntemlerin;

- henüz azot giderimi amaçlanmamış mevcut aktif çamur tesislerinde herhangi bir

ek yatırıma gerek kalmadan azot giderimi ve enerji tasarrufu yapılabilmesine,

- AAA sisteminin uygulandığı aktif çamur sistemlerinde ilave enerji tasarrufu

sağlanabilmesine,

- Yeni yapılacak tesislerde yatırım ve işletme maliyetlerinin azaltılmasına önemli

katkılarda bulunması beklenmekte ve uygulanması önerilmektedir.

123

Page 136: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

KAYNAKLAR

Agun, U. 2002. Maya fermentasyonunda besleme hız profilinin optimizasyonu. Yüksek

lisans tezi. Ankara Üniversitesi, Ankara.

Agun, U. ve Berber, R. 2002. Yarı kesikli fermenterlerde besleme profilinin

optimizasyonu için etkin bir yaklaşım. TOK2002 Bildiriler kitabı, s. 425-434.

Aravinthan, A., Takizawa, S., Fujta, K. and Komatsu, K. 1998. Factors affecting

nitrojen removal from domestic wastewater using immobilized bacteria. Water

Science and Technology, 38 (1), 193-202.

Arceivala, S.J. 1986. Wastewater treatment for pollution control. Tata McGraw - Hill

Publishing Company Limited, 187 p., New Delhi.

Blackall, L. and Burrel, P. 1998. www.crcwmpc.com.au.

Berber, R., Pertev, C. and Türker, M. June 1998, Optimization of feeding profile for

Baker’s yeast production by dynamic programming. Proceedings of American

Control Conference. Philadelphia, Pennsylvania.

Carstensen, J. 1994. Identification of wastewater processes. Ph.D.thesis No.73, Imsor,

Technical University of Denmark, p.235, Lyngby.

Chachuat, B., Roche, N. and Latifi, M.A. 2001. Dynamic optimisation of small size

wastewater treatment plants including nitrification and denitrification processes.

Computers and Chemical Engineering, 25, 585-593.

Dağlı, T. 1998. Bir azotlu gübre fabrikasına ait atıksuyun biyolojik arıtımı için sistem

tasarımı ve bu sistemdeki dinamik davranışın teorik incelenmesi. Doktora Tezi,

Yıldız Teknik Üniversitesi, 111 s., İstanbul.

Daims, H., Nielsen, P.H., Nielsen, J.L., Juretschko, S. and Wagner M. 2000. Novel

Nitrospira-like bacteria as dominant nitrite-oxidizers in biofilms from

wastewater treatment plants: diversity and in situ physiology. Water Science and

Technology, 41 (4-5), 85-90.

Diehl, S. and Jeppsson, U. 1998. A model of the settler coupled to the biological

reactor. Wat. Res., 34 (2), 331-342.

Dupont, R. and Henze, M. 1992. Modelling of the secondary clarifier combined with

the activated sludge model no.1. Wat. Sci. Tech., 25 (6), 285-300.

124

Page 137: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Ekama, G.A., Barnard, J.L., Günthert, F.W., Krebs, P., McCorquodale, J.A., Parker,

D.S. and Wahlberg, E.J. 1997. Secondary settling tanks: Theory, modelling,

design and operation, Scientific and Technical Reports No.6. IWA Publishing.

London.

EU- Directive 91/271/EEC on urban waste water treatment. http://europa.eu.int/

EU- Directive 98/15/EEC amending directive 91/271/EEC. http://europa.eu.int/

Fan, L.T. 1966. The continuous maximum principle . John Wiley & Sons, Inc., New

York.

Foulds, L.R. 1981. Optimization techniques an introduction . Spinger-Verlag, New

York.

Gujer, W., Henze M., Mino, T., Matsuo, T., Wentzel, M.C. and Marais, G.R. 1995.

Activated sludge model no.2. Wat. Sci. Tech., 31(2), 1-11.

Gujer, W., Henze, M., Mino, T. and Loosdrecht, M. 1999. Activated sludge model no.3.

Wat. Sci. Tech., 39(1), 183-193.

Hall, S. J., Hugenholds, P., Siyambalapitiya, N., Keller, J. and Blackall, L. L. 2002. The

development and use of real-time PCR for the quantification of nitrifiers in

activated sludge. Water Science and Technology, 46 (1), 267-272.

Hao, O.J. and Huang, J. 1996. Alternating aerobic-anoxic process for nitrogen removal:

Process evaluation. Water Environment Research, 68 (1), 83-93.

Härtel, L. and Pöpel, H.J. 1992. A dynamic secondary clarifier model including

processes of sludge thickening. Wat. Sci. Tech., 25 (6), 267-284.

Henze, M., Gujer, W., Mino, T., Matsuo, T., Wentzel M.C. and Marais, G.R. 1995.

Wastewater and biomass characterization for the activated sludge model no.2d.

Wat. Sci. Tech., 31 (2), 13-23.

Henze, M., Gujer, W., Mino, T., Matsuo, T., Wentzel M.C., Marais, G.R. and

Loosdrecht, M. 1999. Activated sludge model no.2d. Wat. Sci. Tech., 39 (1),

165-182.

Henze, M., Gujer, W., Mino, T. and Loosdrecht, M. 2002. Activated sludge models

ASM1, ASM2, ASM2d and ASM3. Scientific and Technical Reports No.9.

IWA Publishing. London.

125

Page 138: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Horntvedt, B.R., Rambekk, M. and Bakke, R. 1998. Oscillating conditions for

influencing the composition of mixed biological cultures. Wat. Sci. Tech., 37 (4-

5), 259-262.

Huang, J. and Hao, O.J. 1996. Alternating aerobic-anoxic process for nitrogen removal:

Dynamic modeling. Water Environment Research, 68 (1), 94-104.

Huisman, J.L. and Gujer, W. 2002. Modelling wastewater transformation in sewers

based on ASM3. Wat. Sci. Tech., 45 (6), 51-60.

Isaacs, S. and Thornberg, D. 1998. A comparison between model and rule based control

of a periodic activated sludge process. Wat. Sci. Tech., 37 (12), 343-351.

Jeppsson, U. and Diehl, S. 1996a. An evaluation of a dynamic model of the secondary

clarifier. Wat. Sci. Tech., 34 (5-6), 19-26.

Jeppsson, U. and Diehl, S. 1996b. On the modelling of the dynamic propagation of

biologic components in the secondary clarifier. Wat. Sci. Tech., 34 (5-6), 85-92.

Koch, G., Kühni, M. and Siegrist, H. 2001. Calibration and validation of an ASM3

based steady-state model for activated sludge systems-part I: prediction of

nitrogen removal and sludge production. Water Research, 35 (9), 2235-224.

Li, W.C. and Biegler, L.T. 1989. Multistep, Newton – Type Control Strategies for

Constrained, Nonlinear Processes, Chem. Eng. Res. Des., 67, 562 – 577.

Luus, R., 1990. Optimal Control by Dynamic Programming Using Systematic

Reduction in Grid Size, Int. J. Control, 51, 995 – 1013.

Michalewicz, Z., Dasgupta, D., Le Riche, R.G. and Schoenauer, M. 1996. Evolutionary

algorithms for constrained engineering problems. Computers and Industrial

Engineering, 30 (4), 851-870.

Mino, T., San Pedro, D.C., Yamamoto, S. and Matsuo, T. 1997. Application of the

IAWO activated sludge model to nutrient removal process. Wat. Sci. Tech., 35

(8), 111-118.

Okabe, S. and Watanabe, Y. 2000. Structure and function of nitrifying biofilms as

determined by in situ hybridization and the use of microelectrodes. Water

Science and Technology, 42 (12), 21-32.

Orhon, D. and Artan, N. 1994. Modelling of Activated sludge systems. Technomic

Publishing Company, Inc., 583 p., Pennsylvania, USA.

126

Page 139: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Otterpohl R. and Freund, M. 1992. Dynamic model for clarifiers of activated sludge

plants with dry and wet weather flows. Water Science and Technology, 26 (5-6),

1391-1400.

Perry, R.H. and Chilton, C.H. 1973. Chemical engineers’ handbook. McGraw-Hill

Book Company. Fifth edition. USA.

Pertev, C., Berber, R. and Türker, M. 1997. Dynamic modeling, sensitivity analysis

and parameter estimation of industrial yeast fermenters, Comp. Chem. Engng,

21, 739-744.

Pertev, C., Berber, R. and Türker, M. 1999. Optimization of feeding profile for baker’s

yeast production by dynamic programming. Bioprocess Engineering, 20 (3), 263

– 269.

Potter, T.G., Koopman, B. and Svoronos, S.P. 1996. Optimization of a periodic

biological process for nitrogen removal from wastewater. Water Research, 30

(1), 142-152.

Ronen, M., Stabtai, Y. and Guterman, H. 2002. Optimization of feeding profile for a

fed-batch bioreactor by an evolutionary algorithm. Journal of Biotechnology,

97, 253-263.

Roubus, J.A., van Straten, G. and van Boxtel, A.J.B. 1999. An evolutionary strategy

for fed-batch bioreactor optimization; concepts and performance. Journal of

Biotechnology, 67, 173-187.

Secchi, A.R., Lima, E.L. and Pinto, J.C. Mid-October 1990. Constrained optimal batch

polymerization reactor control. Polymer Engineering and Science, 30(19), 1209-

1219.

Siegrist, H., Rieger, L., Koch, G., Kühnl, M. and Gujer, W. 2002. The EAWAG Bio-P

module for activated sludge model No:3. Wat. Sci. Tech., 45 (6), 61-76.

Sin, G. 2000. Determination of ASM1 sensitive parameters and simulation studies for

Ankara wastewater treatment plant. Master thesis. METU, Ankara, Türkiye.

Takács, I., Patry, G.G. and Nolasco, D. 1991. A dynamic model of the clarification –

thickening process. Wat. Res., 25 (10), 1263-1271.

Tchobanoglous, G. and Burton, F.L. 1991. Wastewater engineering: Treatment, disposal

and reuse. Metcalf & Eddy Inc., p.1334, Third edition, McGraw-Hill.

The Mathworks, Inc. 2003. www.mathworks.com.

127

Page 140: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

Vanrolleghem, P.A., Spanjers, H., Petersen, B., Ginestet, P. and Takács, I. 1999.

Estimating (combinations of) activated sludge model no.1 parameters and

components by respirometry. Wat. Sci. Tech., 39 (1), 195-214.

Vassiliadis, V., Sargent, R.W.H. and Pantelides, C.C., 1994, Solution of a class of

multistage dynamic optimization problems- I, Ind. Eng. Chem. Res., 33. 2111-

2122.

Villaverde, S., García-Encina, P.A., Lacalle, M.L., and Fdz-Polanko, F. 2000. New

operational strategy for SBR technology for total nitrogen removal from

industrial wastewaters highly loaded with nitrogen. Wat. Sci. Tech., 41 (12), 85-

93.

Villaverde, S., Lacalle, M.L., García-Encina, P.A. and Fdz-Polanko, F. 2001.

Nitrification-denitrification of UASB effluents highly loaded with nitrogen in an

activated sludge reactor operated with short cycled aeration. Wat. Sci. Tech., 44

(4), 279-286.

Weijers, S.R. and Vanrolleghem, P.A. 1997. A procedure for selecting best identifiable

parameters in calibrating activated sludge model no.1 to full-scale plant data.

Wat. Sci. Tech., 36 (5), 69-79.

Winkler, M.A., 1981. Biological treatment of waste-water. Ellis Horwood Limited,

p.301, Reprint, U.S.A.

Yan, L. and Ma, D. 2001. Global optimization of non-convex nonlinear programs using

line-up competition algorithm. Computers and Chemical Engineering, 25 (11-

12), 1601-1610.

Zhao, H., Isaacs, H., Soeberg, H. and Kümmel, M. 1995. An analysis of nitrojen

removal and control strategies in an alternating activated sludge process. Water

Research, 29 (2), 535-544.

128

Page 141: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİacikarsiv.ankara.edu.tr/browse/1594/2226.pdf · ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora tezİ

ÖZGEÇMİŞ

1954 yılında Ankara’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Ankara’da tamamladı. Orta

Doğu Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nden 1978 yılında mezun oldu.

1980 yılında yine aynı bölümde Yüksek Lisans derecesine hak kazandı.

1977 – 1996 yılları arasında Sümer Holding A.Ş.’nin çeşitli birimlerinde, mütercim,

planlama mühendisi, proje mühendisi ve kısım amiri olarak çalıştı. Bu görevlerde

seramik ve refrakter malzeme üretim tesisleri için yatırım projeleri (teknik ve mali)

hazırladı. Tekstil terbiye ve hazır giyim makinelerinin uluslararası ihalelerinde yer aldı.

Çeşitli tesislerin teknik değerlendirmesini ve fizibilite etütlerini yaptı. Holding

bünyesindeki tüm fabrikaların atıksu sorunlarının çözümünde; atıksu özelliklerinin

belirlenmesi, uyulması gereken yasal zorunluluklar, arıtım tesisleri için teknoloji seçimi,

uygun teknolojilerin projelendirilmesi, ihale ve tesis kurulması çalışmalarını

yönlendirdi. Daha sonra Halk Bankasında KOBİ’lerin yatırım ve finansmanında

çalışarak 1997 yılında emekli oldu. 1999 yılında TMMOB Dış İlişkiler Komisyonunda

görev aldı.

2000 yılında Ankara Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümünde doktora çalışmasına

başladı.

129