46
ATATÜRK DÖNEM NDE TÜRKÇE v e  TÜRK D L KURUMU  Prof. Dr. ükrü Halûk Akal n   Atatürk¶ün en büyük eseri, gelecek yl 80. yln kutlayacamz Türkiye Cumhuriyetidir. Kurduu Cumhuriyeti Türk gençliine armaan eden ve emanet brakan Atatürk,  Ancak, Cumhuriyet ile özdelemi baka kurumlar da bulunmaktadr. Bu kurumlardan biri de yine Atatürk¶ün kurduu Türk Dil Kurumudur. 12 Temmuz 1932¶de Atatürk¶ün talimatyla kurulan Türk Dil Kurumu, Yaz dili olarak en az 1300 yllk geçmie sahip Türkçenin konuma dili tarihi çok daha öncelere uzanr. lk yazl kaynaklardan olan Orhon Yaztlar¶nda kullanlan dilin ileklii, akcl, dildeki soyut kavramlar için kullanlan sözlerin özellikleri (Ergin 2000: 13; Aksan 1987: 45) ve kimi ölü dillerdeki söz benzerlii (Tuna 1997) göz önüne al ndnda Türkçenin dört -be bin yllk bir konuma dili tarihine sahip olduu anlalmaktadr. Yeryüzünde ç ok az sayda dil, bu kadar tarihî derinlie sahiptir. Kök leri binlerce yl öncesine dayanan Türkçe, rklerin deiik kültürlerle temas dolaysyla pek çok dille etkileim içerisine girmi, söz (kelime) alveriinde bulunmutur [1] . Zaman zaman etkilenme tek yönlü olmu, dönemin baskn kültürlerinin etkisiyle Türkçeye yabanc dil ögeleri do lumutur. Bu olumsuz durum; kimi air, yazar ve aydnlarn tepkileriyle karlamsa da Türkçedeki yabanc sözlere, yabanc dil birimlerine kar en sistemli, en etkili ve sonuç verici çalma Cumhuriyet döneminde olmutur. Türkçenin bilim dili hâline gelmesi düüncesi, Cumhuriyet döneminde gerçeklemitir. Türkçe üzerine bilimsel çalmalar da Cumhuriyet döneminde younluk kazanmtr. Osmanl devletinin son dönemlerinde ortaya çkan ve giderek artan dil tartmalar, Cumhuriyet döneminde de sürmütür. Türkiye Cumhuriyeti¶nde dilin bir devlet politikas hâline gelmesi ve bu alanda yaplan atlmlarla Türkçenin yeni bir evresi balamtr. Yllardr tartlan konular ve çözüm bekl eyen sorunlar, Cumhuriyet döneminde Atatürk¶ün önce alfabe, daha sonra da dil alannda yapt devrimlerle çözülmütür. Ancak, Türkçe üzerine yaplan tartmalar bitmemitir. Dilde bugün ulalan noktay iyi kavrayabilmek, Atatürk¶ün Dil Devrimini gerçek anlamda özümseyebilmek için Atatürk¶ün dil konusundaki düüncelerini ve yaptkl arn bilmek gerekir. te bu yazmzda Atatürk döneminde Türkçenin durumuna, Türk Dil Kurumunun kuruluuna ve Atatürk dönemindeki çalmalarna deineceiz. Atatürk¶ün Dil Devrimine giden yolun anlalabilmesi için de ksaca Cumhuriyet öncesi dil tartmalarna, Türkçenin durumuna ve Türkçe konusundaki görülere de ksaca yer ver mek gerekir. Tanzimat Döneminde Türkçe Üzerine Dü ünceler   XIX. yüzyla gelinceye kadar birkaç air, yazar ve düünür dnda pek fazla kiinin dikkatini çekmeyen dil ve alfabe konusu, Ta nzimat ile birlikte en fazla tartlan konulardan biri hâline geldi. Gülhane Hatt- Hümayunu¶nun getirdii ilkeler arasnda dil ve edebiyat ile ilgili herhangi bir ilke yoktu, ama bu belgede gerek ilkeler olsun, gerek bu ilkeler üzerine rk veya mezhep ayrm gözetilmeksizin kurulan düzen olsun yeni bir yaama tarz ve yeni bir toplum düzeni getiriyordu. Osmanl toplumunu bu anlaya ve düzene ulat racak araç ise ulusal eitim ve ulusal dildi. II. Mahmut döneminde balayan eitimde modernleme Tanzimat döneminde de sürmütür (Karal 1985: 314). Tanzimat, toplum ve devlet hayatmza getirdii yenilikler kadar, dilimize ve özellikle edebiyatmza da yenilikler getirmi, kültür hayatmzda yeni bir çr açmtr. Edebiyatmzn bu dönemine adn da veren Tanzimat, Türk kültüründe Batya yöneliin balangcdr. Bat uygarlnn etkisi deiik alanlarda görüldüü gibi dil alannda da kendisini göstermi tir. Dil alannda bat uygarlnn etkisi ana hatlaryla iki biçimde görülür: Batdaki milliyetçilik akmnn ve halka yönelmenin

ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 1/45

A T A T Ü R K D Ö N E M N D E T Ü R K Ç E

v e  T Ü R K D L K U R U M U  

P r o f . D r . ü k r ü H a l û k A k a l n  

 Atatürk¶ün en büyük eseri, gelecek yl 80. yln kutlayacamz Türkiye Cumhuriyetidir. KurduuCumhuriyeti Türk gençliine armaan eden ve emanet brakan Atatürk,

 Ancak, Cumhuriyet ile özdelemi baka kurumlar da bulunmaktadr. Bu kurumlardan biri deyine Atatürk¶ün kurduu Türk Dil Kurumudur. 12 Temmuz 1932¶de Atatürk¶ün talimatyla kurulan TürkDil Kurumu,

Yaz dili olarak en az 1300 yllk geçmie sahip Türkçenin konuma dili tarihi çok daha öncelere

uzanr. lk yazl kaynaklardan olan Orhon Yaztlar¶nda kullanlan dilin ileklii, akcl, dildeki soyutkavramlar için kullanlan sözlerin özellikleri (Ergin 2000: 13; Aksan 1987: 45) ve kimi ölü dillerdeki sözbenzerlii (Tuna 1997) göz önüne alndnda Türkçenin dört-be bin yllk bir konuma dili tarihinesahip olduu anlalmaktadr. Yeryüzünde çok az sayda dil, bu kadar tarihî derinlie sahiptir. Kökleribinlerce yl öncesine dayanan Türkçe, Türklerin deiik kültürlerle temas dolaysyla pek çok dilleetkileim içerisine girmi, söz (kelime) alveriinde bulunmutur [1]. Zaman zaman etkilenme tek yönlüolmu, dönemin baskn kültürlerinin etkisiyle Türkçeye yabanc dil ögeleri dolumutur. Bu olumsuzdurum; kimi air, yazar ve aydnlarn tepkileriyle karlamsa da Türkçedeki yabanc sözlere, yabancdil birimlerine kar en sistemli, en etkili ve sonuç verici çalma Cumhuriyet döneminde olmutur.Türkçenin bilim dili hâline gelmesi düüncesi, Cumhuriyet döneminde gerçeklemitir. Türkçe üzerinebilimsel çalmalar da Cumhuriyet döneminde younluk kazanmtr. Osmanl devletinin sondönemlerinde ortaya çkan ve giderek artan dil tartmalar, Cumhuriyet döneminde de sürmütür.Türkiye Cumhuriyeti¶nde dilin bir devlet politikas hâline gelmesi ve bu alanda yaplan atlmlarlaTürkçenin yeni bir evresi balamtr. Yllardr tartlan konular ve çözüm bekleyen sorunlar,

Cumhuriyet döneminde Atatürk¶ün önce alfabe, daha sonra da dil alannda yapt devrimlerleçözülmütür. Ancak, Türkçe üzerine yaplan tartmalar bitmemitir. Dilde bugün ulalan noktay iyikavrayabilmek, Atatürk¶ün Dil Devrimini gerçek anlamda özümseyebilmek için Atatürk¶ün dilkonusundaki düüncelerini ve yaptklarn bilmek gerekir. te bu yazmzda Atatürk dönemindeTürkçenin durumuna, Türk Dil Kurumunun kuruluuna ve Atatürk dönemindeki çalmalarnadeineceiz. Atatürk¶ün Dil Devrimine giden yolun anlalabilmesi için de ksaca Cumhuriyet öncesi diltartmalarna, Türkçenin durumuna ve Türkçe konusundaki görülere de ksaca yer vermek gerekir.

T a n z i m a t D ö n e m i n d e T ü r k ç e Ü z e r i n e D ü ü n c e l e r   XIX. yüzyla gelinceye kadar birkaç air, yazar ve düünür dnda pek fazla kiinin dikkatini

çekmeyen dil ve alfabe konusu, Tanzimat ile birlikte en fazla tartlan konulardan biri hâline geldi.

Gülhane Hatt- Hümayunu¶nun getirdii ilkeler arasnda dil ve edebiyat ile ilgili herhangi bir ilkeyoktu, ama bu belgede gerek ilkeler olsun, gerek bu ilkeler üzerine rk veya mezhep ayrmgözetilmeksizin kurulan düzen olsun yeni bir yaama tarz ve yeni bir toplum düzeni getiriyordu.Osmanl toplumunu bu anlaya ve düzene ulatracak araç ise ulusal eitim ve ulusal dildi. II. Mahmutdöneminde balayan eitimde modernleme Tanzimat döneminde de sürmütür (Karal 1985: 314).

Tanzimat, toplum ve devlet hayatmza getirdii yenilikler kadar, dilimize ve özellikleedebiyatmza da yenilikler getirmi, kültür hayatmzda yeni bir çr açmtr. Edebiyatmzn budönemine adn da veren Tanzimat, Türk kültüründe Batya yöneliin balangcdr. Bat uygarlnnetkisi deiik alanlarda görüldüü gibi dil alannda da kendisini göstermitir. Dil alannda batuygarlnn etkisi ana hatlaryla iki biçimde görülür: Batdaki milliyetçilik akmnn ve halka yönelmenin

Page 2: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 2/45

Page 3: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 3/45

 Ancak, Ziya Paa¶nn dil konusunu ele alan en önemli yazs Londra¶da yaymlanan Hürriyetgazetesinin 7 Eylül 1868 günlü 11. saysnda yer alan iir ve  na balkl yazsdr. Yazsnda ³acababizim mensup olduumuz milletin bir lisan ve iiri var mdr, bunu slâh kabil midir ? ´ sorusunu soranZiya Paa, eski edebiyatmza ait eserlerin dilinde üçte bir oranda bile Türkçe söz bulunmad, bir iiifade ederken karmak ifadeler kullanldn, bunu anlamak için sözlükler gerektii cevabn verir: 

³Müneat- Feridun ve asar- Veysî ve Nergisî ve sair müneat- mutebere ele alnsa içlerinde

üçte bir Türkçe bulunmaz. Ve bir maslahat ifade ederken bedî ü beyan fenleri kartrlarak, ibraz-belâgat için öyle müevve ve mütetabiü¶l-izafat ibareler yazmlar ki Kamus ve Ferheng beraber olmadkça ve bir adam fenn-i meani ve adab- Arabda kemal-i mahareti olduktan sonra âdeta bir dersmütalâa eder gibi bir çok zamanlar sarf- zihn etmedikçe manasn istihraca muktedir olamaz.´ 

Bu yazda, anlalmaz ifadelerin yazlmasnn ³hüsn-i kitabet  sayldn belirten Ziya Paa,öncelikle Türkçe imlânn bilinmesi gerektii konusunu en bata gelen kural olarak vurgulamtr. 

Ziya Paa, ayn yazsnda yarglama srasnda karlalan durumu öyle anlatr: Sorgulanankii, derdini bildii dille anlatr, sorgu hâkimi söylenenleri birtakm ibareler kullanp araya daµolduundan¶, µbulunduundan¶ ve µolmakla¶, µbulunmakla¶ sözlerini sktrarak yazya geçirtir. Sorguhâkimi yazlanlar bir kere de sorgulanan kiiye okur ve ³Bunu sen söylemedin mi, getir mührünü veyoksa parman bas. der. Sorgulanan kii okunan eyi Arapça gibi dinleyip bir ey anlamaz, ama³Efendiyi gücendirmeyeyim. diyerek mührünü basar. Bu durumun nereye kadar uzandn Ziya Paa

öyle belirtir: ³ te bu istintak-name gâh olur ki bîçarenin idamna kadar sebep olur. Belki onun dedii yolda yazlsa kurtulmak ihtimali bulunur.´ (Levend 1972: 120)

Dilde Türkçülük hareketinin ilk izleri Ahmet Vefik Paann Lehce-i Osmanî ¶ye yazd ön sözdegörülür. Ahmet Vefik Paa, Türkçenin tarihî derinlii olduu kadar, konuulduu geni alanla da büyükdillerden biri olduunu vurgular. Sözlükte asl Arapça ve Farsça olan sözlerin yan sra Türkçe kökenlisözlere de ayr bir bölümde yer vermesi, Ahmet Vefik Paaya dilde Türkçülük düüncesinin ilktemsilcilerinden biri olma özelliini kazandrmtr (Akçura 1978: 49).

 Ali Suavî, bu dönemde dil konusuna deinen, dilin sadelii için uraan kiilerin banda gelir. Ali Suavî, öncelikle kullanlan dilin adn sorgulayarak ie balar. Ali Suavî¶ye göre lisân- Osmanî  terimi siyasî bir terimdir. Osmanl sözü, dilin adn veremez. Dorusu ise lisân- Türkî ¶dir, yani Türkdilidir (Karal 1994: 56).

 Ali Suavî, stanbul¶da çkarmaya balad Muhbir gazetesinin 25 aban 1283 (1867) tarihli ilksaysna yazd ön sözde, kullanlacak dilin adî lisan olacan belirtmektedir. Adî lisan¶dan kastherkesin anlayabilecei dildir (Levend 1972: 115). 27 evval 1283 (1867) günlüMuhbir ¶in 28.saysnda meslektalarna gazetelerde kullanlmas gereken dil konusunda u önerilerde bulunur: 

³Haydi ittifak edelim. Meselâ µarab¶ diyecek yerde µate-renk¶ demeyelim, düzce µarab¶ diyelimvesselâm. Muradmz mesele anlatmakken niçün halk bir de ibare için düündürelim. Gazeteleri  stanbul¶da avam lisan olan Türkçe ile yazalm.´ 

1869¶da Paris¶te çkarmaya balad U lûm gazetesinde ise alnt sözlerin çokluk biçimlerininkullanlmasnn yabanc dil kurallarna göre deil de Türkçenin kurallarna göre olmasna dikkatçekmitir: ³Meselâ Arabîden âlim ve kâtib lûgatlerini alp sîgalar gibi zabtetmiiz, amma cemindeketebe ve küttab ve ulema demee mecbur deiliz; âlimler, kâtibler diyebiliriz. Dünyada her lisann

tabiat dahi böyle bizim lisanmz gibidir.´ Ali Suavî¶nin alnt sözlerin çokluk biçimlerinin Türkçekurallara göre kullanlmas düüncesi daha sonraki Yeni Lisan hareketinde de dile getirilecektir.  Ali Suavî, bilim kitaplarnn da anlalmaz dille yazldna dikkat çekmekte, halkn kulland dil

ve terimlerle bunlarn yazlabileceini söylemektedir. Türkçe sözler yerine Arapça ve Farsça sözler veterimlerle dolu bu kitaplarn herkes tarafndan anlalamadn belirtmektedir. Herkesin bildii vekulland µa¶ sözü yerine µtelkih¶ sözünün kullanlmasyla Türkçe okuma yazma bilen kiinin bueserden yararlanamayacan yazar. Bir bahçvan kitabn okuyup anlamak için on be yl örenimgörmek art mdr, diye soran Ali Suavî, arttr diyenlere de öyle sorar: ³O vakit bahçvan kim olsun ?´ 

Page 4: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 4/45

Mustafa Celâlettin Paa da, Franszca olarak yazd kitapta Türkçenin eskiliini ve zenginliiniileyerek baka pek çok dile kaynaklk ettiini, söz verdiini örnekleriyle ele almtr. Mustafa CelâlettinPaaya göre Türkçenin eski Yunancaya ve Lâtinceye verdii sözler unlardr: kap > kapitol , söz >sosciete, köylü > kailos, dam µev¶ > domus, kol > colon, kafa > kefal , kandil > chandella; ordu > ordo,piliç > pulus, mini > minyon (Karal 1994: 67). Bugün tarihî dil bilgisinin kurallarna aykr olduu kabuledilen bu örnekler, o gün için yerli ve yabanc aydnlarn gözünde Türk dilinin bir ölçüde deer kazanmasnda etkili olmutu.

 Ahmet Midhat Efendi de Basiret gazetesinin 19 Mays 1288 (1871) günlü 636. saysndaTürkistan¶da konuulmakta olan Türkçenin bizim dilimiz olmad gibi, Arapça ve Farsçann da bizimdilimiz olmadn belirtir. Dilimizde Türkçe ile birlikte Arapça ve Farsça kökenli sözlerin kullanldnbelirten Ahmet Midhat, dilimizin bu dillerin dnda da içinde de olmadn söyleyerek öyle yazar:³Türkistan¶dan bir Türk ve Necid¶den bir Arap ve iraz¶dan bir Acem getirsek edebiyatmzdan en güzel  parçay bunlara kar okusak hangisi anlar? üphe yok ki hiçbirisi anlayamaz. Tamam ite bunlardanhiçbirinin anlayamad lisan bizim lisanmzdr diyelim. Hayr, onu da diyemeyiz. Çünkü o parçay bizeokuduklar zaman biz de anlayamyoruz... Pekalâ ne yapalm ? Lisansz m kalalm ? Hayr, halkmznkulland bir lisan yok mu ?  te onu millet lisan yapalm.´ 

 Ahmet Midhat Efendi, tamlamalarn Arapça veya Farsça kurallara göre deil Türkçeninkurallarna göre yaplmasn, Arapça ve Farsça çokluklar yerine de Türkçe çokluk biçimininkullanlmasn istiyordu: Z ümre-i üdebâ yerine edipler zümresi , hayrl âmâl yerine hayrl ameller  

denilmeliydi. Hele hele Türkçede güvercin ve örümcek gibi sözler dururken kebuter ve ankebut  demenin hiç gerei yoktu. Türk sözlükçülük tarihinde önemli bir yeri olan emsettin Sami de Türkçenin sadelemesi

üzerine çalm, yazlarnda bu konuyu önemle ilemitir. emsettin Sami, 1303¶te bu konuda ilk eser olan Lisan¶ yaymlamtr. Dil konusunda düüncelerini ortaya atmadan önce çkarmaya baladSabah gazetesinde 12 Sefer 1293 (1876) günlü ilk saysnda gazetenin dili üzerine unlar yazar:

³ürût- lâzmeyi cami olan bir gazeteden olunacak istifadenin umûmî olmas iki eyemütevakkftr: Birincisi herkesin anlayabilecei bir lisanla ve usanç vermeyecek surette muhtasar yazlmak; ikincisi herkesin sühuletle alacak kadar ucuz olmak.  

Dil konusundaki asl düüncelerini Hafta dergisinde açklamaya balayan emsettin Sami,konuulan dilin ad üzerinde de durur: 

³ Asl bu lisanla mütekellim olan kavmin ismi µTürk¶ ve söyledikleri lisann ismi dahi µlisân-Türkî¶dir. Cühelâ-y avâm indinde mezmûm addolunan ve yalnz Anadolu köylülerine tlak edilmek istenilen bu isim, intisabyla iftihar olunacak bir büyük ümmetin ismidir.´ 

emsettin Sami, Türk adnn ³ Adriyatik denizi sevahilinden Çin hududuna ve Sibirya¶nn iç taraflarna kadar münteir olan bir ümmet-i azîmenin unvandr.´ diyerek Türk dünyasnn snrlarnbelirtir. Arapça vakit ile Türkçe ça sözlerinin bir deerlendirmesini yapan emsettin Sami, dilimizinivesine ça sözünün vakit sözünden daha uygun olduunu ve kulamza daha mülâyim geldiiniyazarak kendi eski hrkas ile süslenmek, ireti hrka istemekten daha iyidir anlamndaki bir Farsçabeyitle yazsn bitirir (Levend 1972: 134). 

Bu dönemde dil ile ilgili tartmalarn yan sra yaz ile ilgili tartmalarn da yapldn

görmekteyiz. Arap yazsnn Türkçeyi ifade etmekteki yetersizliine ilk kez deinen Münif Efendi(sonradan Paa)¶dir. 12 Mays 1862 günü kurucu üyesi olduu Cemiyyet-i lmiyye-i Osmâniyye¶de bir konuma yapan Münif Paa Arap yazsyla Türkçe yazmann zorluklarna deinmi ve ÊË« yazlnnüç, IJu½ yazlnn ise alt farkl okunu biçimi bulunduunu söylemitir. Avrupa¶da en fazla otuz-krkharfle kitap, gazete, dergi baslrken, Osmanl yazsyla bir kitap baslabilmesi için hat türlerine göresays yüzlerle ifade edilen harflere, ekillere ihtiyaç olduunu söyler. Söz gelimi nesih hattyla bir kitab dizmek için 500 harf ve ekil gerekmektedir. Talik yazsyla bir kitab dizebilmek için ise bununbirkaç kat iarete, harfe ihtiyaç vardr. Münif Paa sralad zorluklardan sonra çözüm için iki öneridebulunur. Birinci öneri Arap harflerinin harekeli olarak yazlmasdr. Harekeli yaznn zorluklarn da dilegetiren Münif Paa, asl önerisinin harfleri bititirmeden yazmak olduunu söyler. Lâtin alfabesindeolduu gibi Arap alfabesindeki harfleri birbirine bititirmeden yazmann sorunu çözeceini belirtir 

Page 5: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 5/45

(imir 1992: 20-21). Bu düünce daha sonra Enver Paa tarafndan önerilecek, hatta bir yaz düzenide gelitirilecektir.

Türk dünyasnda kullanlan alfabenin slah üzerine ilk ciddî giriim Azerbaycan¶dan gelir. MirzaFethali Ahundzade 1863¶te stanbul¶a gelerek alfabe üzerine hazrlad çalmay Sadaret makamnaverir. Mirza Fethali Ahundzade¶nin tasars buradan Cemiyyet-i lmiyye-i Osmâniyye¶ye gönderilir.Mirza Fethali Ahundzade, Cemiyet bakan Münif Efendinin çars üzerine Cemiyette bir konferans

verir. Bir hafta sonra Mirza Fethali Ahundov¶un yokluunda toplanan Cemiyet, Arap harflerininTürkçeyi yazmaya elverili olmad, düzeltilmesi gerektii yolunda karar almtr. Ancak Sadaretmakamna gönderilecek olan 6 Austos 1863 tarihli yazda Mirza Fethali Ahundov¶un önerisinin kabuledilemez olduu belirtilecektir (imir 1992: 22).

Yaz sorununa inasi, Namk Kemal, Ali Suavî gibi Tanzimat aydnlar da katlmlardr. inasi, Arap harflerinin basmda yaatt güçlükler karsnda yeni harfler ve noktalama iaretleri döktürtmü,uygulad sistemle bask sisteminde yaklak 400 olan iaretleri 112¶ye indirmiti. Ali Suavî U lûm gazetesindeki yazlarnda Arap alfabesinin kusurlarna deinmiti. Namk Kemal de alfabe sorununadeinmitir. Ancak inasi de, Ali Suavî de, Namk Kemal de alfabenin deitirilerek Lâtin yazsnnkabulünü hiç düünmemilerdir (imir 1992: 23). Hatta alfabe konusunda ran Elçisi Melkum Han iletartmaya girien Namk Kemal, Lâtin harflerinin alnmasna kar olduunu yazmtr. Bakayazarlarn da yazlaryla katlmalaryla tartma genilemitir. Tartmalar izleyen dönemlerde desürecektir.

M e r u t i y e t d ö n e m i n d e T ü r k ç e n i n a z l a r

Osmanl devletinin son dönemlerinde balayan dil tartmalar, gerçekte yüzyllardr yaanan bir sorunla Türk aydnlarnn yüzlemesidir. Osmanl devletinde dil sorunu ilk defa en ciddî biçimde,Kanun- Esasî¶nin hazrlannda ve Heyet-i Mebusan¶da (Birinci Meclis-i Mebusan) resmî makamlarngündemine gelmiti. Devletin bünyesine yeni bir kurum olarak katlacak Heyet-i Mebusan, ülkenindeiik yörelerinden gelecek mebuslardan oluacakt. Üç ktaya yaylm bulunan Memalik-i Devlet-iOsmaniye¶nin farkl uluslardan oluan tebaasn temsil edecek bu mecliste farkl dilleri konuaninsanlarn bulunaca muhakkakt. Farkl dilleri konuan mebuslarn mecliste nasl anlaaca, yasamailevini hangi dille yerine getirecekleri önemli bir sorundu. Bu nedenle, Kanun- Esasî hazrlanrken 18.ve 68. maddeler devletin diline ayrld. Kanun- Esasî¶nin 18. maddesinde ³Tebaa-i Osmâniyeninhidemât- devlette istihdam olunmak için devletin lisân- resmîsi olan Türkçeyi bilmeleri arttr. ´ (Kili1982: 11) denilerek hem devletin resmî dilinin Türkçe olduu belirtiliyor, hem de devlet kadrolarnda

görev alacak kiilere Türkçe bilme art getiriliyordu. Heyet-i Mebusan¶a kimlerin seçilemeyecei de68. maddede sralanrken ³...salisen Türkçe bilmeyen...mebus olamaz  denilmektedir (Kili 1982: 18).Bu maddenin son cümlesi, dört yl sonra yaplacak seçimlerde mebus olabilmek için Türkçe okumakve yazmak art aranaca u cümleyle belirtilir ³Dört seneden sonra icra olunacak intihaplarda mebusolmak için Türkçe okumak ve mümkün mertebe yazmak dahi art olacaktr.´ (Kili 1982: 18).

Heyet-i Mebusan ite bu ortamda açlr. Ancak, daha ilk günden dil sorunu bu defa farkl bir boyutuyla ortaya çkar. Osmanl devletinin deiik bölgelerinden gelen mebuslar Türkçe ko-numaktadr, ama her mebus kendi yöresinin azyla hitap etmektedir. Konuulanlar anlalamamakta,mebuslar birbirinin konumasn alaya almaktadr. En zor durumda kalanlar da toplant tutanantutmakla görevli kâtiplerdir. Kâtipler konuulanlar anlayamadklar için Ahmet Midhat Efendi,mebuslarn sözlerini yaz diline çevirerek tutanak tutmakla görevlendirilir. Tartmalarn çok iddetligeçtii oturumlardan birinde mebuslarn konumalarn tutanaa geçen Ahmet Midhat Efendi, bu zor ie daha fazla dayanamayarak baylr. Bunun üzerine toplantya ara verilir. stanbul sokaklarnda da

durum farkszdr. stanbul¶da yaayan halk, stanbul dndan gelen mebuslarn konumalaryla;mebuslar da stanbullularn konumalaryla alay etmektedir (Karal 1994: 61). Devletin ileri gelenleri ilkdefa böylesine bir dil sorunuyla kar karya kalmlardr.

Heyet-i (Meclis-i) Mebusan¶n kapatlmasndan sonra sansürün uyguland stibdat dönemibalad. Pek çok konunun ele alnmas yasakland için yönetimin tehlikeli saymad dil ve alfabekonusu en fazla tartlan konular oldu. Basnda daha önce ve daha sonralar örnei görülmeyen vegörülmeyecek olan tartmalar balad. Tercüman- Hakikat , Ceride-i Havadis ve Vakit gazeteleri iki ylsüresince bu konulardaki tartmalara yer verdi. Tartmaya katlanlar arasnda Recaizade Ekrem¶den Ahmet Mithat Efendiye, Hac brahim Efendiye kadar pek çok kii bulunuyordu. Lâtin harflerinin

Page 6: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 6/45

alnmasna kar görüler ileri sürecek olan Hac brahim Efendi, düüncelerini Tarik gazetesindekiyazlaryla dile getiriyordu. Türkçenin sadelemesi konusunda Arapça ve Farsça sözlerin tasfiyesinekar çkan Hac brahim Efendi ünlü ³vav harfi´ tartmasnn çkmasna da yol açmt (Levend 1972:135). Tartmalara Sultan Abdülhamit de katlmt, ancak Sultan Abdülhamit¶in düüncesi farklyd.Sultan Abdülhamit, Arapçann resmî dil olmasn bile bir zamanlar teklif etmiti: 

³ Arapça güzel lisandr, keke eskiden resmî dil Arapça kabul olunsa idi. Hayrettin Paann

sadrazaml zamannda Arapçann resmî dil olmasn ben teklif ettim. O zaman Sait Paa bakâtip idi,direndi. µSonra Türklük kalmaz¶ dedi. O da bo lâf idi. Neden kalmasn ? Aksine Araplarla daha skbalant olurdu...´ 

Bu dönemde yaplan dil tartmalar resmî yazma dilinin sadeletirilmesi, alfabenindüzenlenmesi, Türkçenin Arapça ve Farsça unsurlardan temizlenerek bamsz bir dil durumunagetirilmesi konularnda younlamt. Sadrazam Sait Paa, resmî yazma dil inin yalnz yazarlarntartmalaryla düzenlenemeyeceini, bu konuda hükûmetçe gayret gösterilmesi gerektiini önesürerek uzun cümlelerin ksaltlmasn, gereksiz edat ve deyimlerin braklmasn buyurmutu (Karal1994: 62).

Tartmalar srasnda Türkçecileri suçlayanlar, teknolojik gelimeyle elde edilen bululara yeniad vermek için dilin sadeletirilmesini kabul etmiyorlar, yeni bululara Avrupallarn Yunanca veyaLâtinceden sözler aktarmalar gibi bizim de Arapçadan sözler alabileceimizi söylüyorlard. Lâstik Sait,

özellikle Hac brahim Efendinin dili dine peke çekmesine ve ³ Arapça olmadan diyanet olmaz  sözüne 12 Ramazan 1299 günlüTercüman- Hakikat gazetesinin 1115. saysnda öyle karlkveriyordu:

³ slâm dini bize Tanrdan geldi... Hiç Arapça bilmeyen Bonak ve Arnavutlar da Müslümandr.Din ve iman denilen manevî keyfiyet, dil denilen eyden tamamen ayrdr. Dümana göüslerini gerenbunca Müslüman çocuu Arapça kuvvetiyle mi savatlar ?  

Bu tartmalar içerisinde dil konusunu uluslama açsndan ele alan ilk aydnlardan biri de Ahmet Rza¶dr. Ahmet Rza, bir ulusun varl ve devamnn, dilinin olumasna ve yaamasna balolduu görüünü ileri sürer. Türklerin Arapça ve Farsça örenmekten bilim örenmeye vakitbulamadn da belirten Ahmet Rza, bu yüzden yüksek okuldan diploma alarak çkan pala byk bir Türkün bilgisinin Avrupa¶da on be yandaki bir çocuun bilgisi düzeyinde olmadn söyler (Karal1994: 69).

S e r v e t - i F ü n u n E d e b i y a t n d a T ü r k ç e

Haftalk Servet-i Fünun dergisi etrafnda toplanan genç kuan oluturduu topluluk, o zamankianlayla sanat için sanat yapmak düüncesindeydiler. nce bir zevk ve düzgün bir teknikle güzeliaramaya balayan Servet-i Fünuncular, bu sanat için bir baka üslûba, bir baka dile gerekduymaktaydlar. Düz yazda Halit Ziya Uaklgil, iirde ise Tevfik Fikret Servet-i Fünun dilinin ustasoldular. Servet-i Fünuncularn dilde meydana getirdikleri özellikler öyle sralanabilir: 

1. Sözlüklerden pek çok eski sözü bulup dillerine aldlar. Bunlarn bir bölümü o dönemde yaylptutunurken, bir bölümü de tutunmad. Cenap ahabettin¶in sözlüklerden bulup çkard nahcîr µav¶sözü yaygnlamazken, garam, egaf , tiraje gibi sözler o dönemde tutundu ve beenilerek kullanld. 

2. Arapça köklerden yeni türetmeler yaptlar: Kamer ¶den mukmir, ems¶ten müemmes,kevkeb¶den mükevkeb... 

3. Kimi bilim terimlerini edebî dile soktular: ehik, imtisas, ke¶s...

4. Eski sözlerden, hatta o zamana dek hiç kullanlmayan sözlerden yeni tamlamalar yaptlar:Havf- siyâh; inkisâr- hayâl ... 

5. Tamlamalarda deiiklii salamak için yeni birleik sfatlar (vasf- terkibî) yaptlar: Tehî-baht,ebed-zinde, semâ-karin... 

Page 7: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 7/45

6. O zamana dek dilimizde olmayan kimi deyimleri de Franszcadan çevirerek dile yerletirdiler:El skmak, dest-i izdivac talep etmek, hayat yaamak ... 

Servet-i Fünuncularn dile getirdikleri bu yenilikler bir gerekliliin veya bir zorunluluun eserideil, bir heves ve bir istein ürünüydü[2].

Bu dönemde de dilde sadeleme tartmalar sürmütür. Servet-i Fünuncularn dile getirdikleri

yenilikler de tartmalara yeni bir boyut getirmitir. Servet-i Fünunculara kar çkanlar dili bozduklarsuçlamasn getiriyorlard. inasi ile birlikte balayan sadeleme hareketi, edebî dilde Servet-iFünuncularla birlikte yeniden süslü ve özentili dile dönümeye balamt. Servet-i Fünun hareketi aynzamanda Edebiyat- Cedide µYeni Edebiyat¶ olarak da adlandrlyordu ama kullandklar dil yine eskidile, Arapça ve Farsça alntlarla dolu dile dayanyordu.

Tercüman- Hakikat ¶te Sadelie  ltizam Edelim balkl bir yaz yazan Ahmet Midhat Efendinindüüncesini destekleyenler olduu gibi bu düünceye kar çkanlar da oldu. Necip Asm, kdam gazetesinde Ahmet Midhat Efendinin düüncesini destekleyen yazlar yazarken; Müstecabizade smetde Musavver Malûmat ¶ta Ahmet Mithat Efendiye ve Necip Asm¶a kar gelen cevaplar veriyor, onlareletiriyordu. Tartmalar içerisinde Arapça ve Farsçann Osmanl Türkçesindeki yeri de ele alnm, Arapçasz Türkçe olamayaca görüü bnülemin Mahmut Kemal, Ali Kemal gibi yazarlarca dilegetirilmitir. Ahmet Midhat Efendi, emsettin Sami ve Necip Asm Servet-i Fünun dönemindeTürkçecilik hareketini sürdürmülerdir.

Bu tartmalar biraz da küçümseyerek izleyen Servet-i Fünuncularn ileri gelenlerinden TevfikFikret, 1 Nisan 1315 (1899) günlü Servet-i Fünun dergisinin 422. saysnda yaymlanan Tasfiye-i Lisân balkl yazsnda öyle yazar: 

³... lisan nasl tasfiye edilecek ? Osmanlcann yüzlerce seneden beri alm olduumuz Arabî ve Farsî kelimelerini, terkiplerini kaldrarak yerine Türkçelerini koymak suretiyle mi ? Bu epeyce bir zaman için tevlîd-i garabet ü mükilât etmekten baka bir eye yaramaz... imdi ne yapacaz ? Srf Türkçe mi yazacaz ? Z annetmem ki bu mümkün olsun; olsa bile hâlâ ihtilâfndan ikâyet ettiimiz lisân- tekellüm ile lisân- tahririmiz yine ittihat edemeyecektir, çünkü o zaman da yazacamz Türkçekelimeleri, tekellüm ettiimiz lisandan deil, bize Arabî ve Farsîden daha uzak bir menba- metrûktenalacaz.  

Halit Ziya da Servet-i Fünun¶un 428. saysnda Karilerime Mektuplar balkl yazsndasadeleme çalmas srasnda Türkçesi bulunan Arapça, Farsça sözlerin dilden çkarlmasdurumunda karlalacak durumu u sözlerle anlatyor:

³Deniyor ki fazla lugat- Arabiye ve Farsiyeyi atalm. Meselâ µgök¶ varken µsema¶ niçin kalsn ?Semay kaldryoruz., µsemavât, sümüv, semavî¶ bittabî beraber gidecek. Biraz münakka biraz müzeyyen bir cümle arasnda µsaharî-i semavât, sümüvv-i cenab, nazar- semavî¶ diyemeyeceiz µgöklerin krlar, öz ululuu, gök bak¶ diyeceiz. Naho ! Fakat zarar yok madem ki µsema¶y ortadankaldrdlar, yerine µgök¶ diktiler, bu büyük muvaffakiyet saylacak. Sonra µhava, rüzgâr, feza, esir,nesim, cev, felek¶ için birer Türkçe mukabil bulunacak, bunlar hep öreneceiz.  

Bu satrlarn yazar Halit Ziya, yllar sonra geçmiin bir deerlendirmesini yapacak vedüüncelerini öyle deitirecektir: 

³Süs merak bize neler yaptrm, ne manâsz, ne sebepsiz iptilâlara yol açm ! Bugününtelâkkisiyle bunu izah etmek oldukça zor bir i... µBir mehd-i gay-aver-i hülya¶, nigâh- müceffümüncemidiyle hadaret-i mütemevviceyi¶, µzevk- bedayi-perestî-i sanatkârane¶ ... sanki Türkçeden nekadar uzaklalrsa o kadar hüner gösterilmi olacak vehmiyle bu garibeleri icat etmek ite o zamannbir illeti idi...´[3] 

Öte yandan  kdam gazetesinde yer alan kimi yazlarda dildeki Arapça, Farsça kökenli sözlerinatlarak yerlerine öz Türkçe sözler konulmas yolunda yazlar yaymlanyordu. Necip Asm da bugazetede öz Türkçe sözlerle yaz yazmay denemiti, ancak daha sonraki yazlarnda tasfiyeciolmadn açklamak zorunda kalacakt. Ziya Gökalp¶a göre bu dönemdeki tasfiyecilerin önde gelen

Page 8: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 8/45

kiisi Fuat Raif (Köseraif) idi. Gökalp, tasfiyecilerin halk diline geçmi Arapça, Farsça sözleri dildençkarma isteinde olduunu belirterek, bu düüncenin lideri durumundaki Fuat Raif ile görümesinianlatr. Fuat Raif, halk diline geçmi Arapça, Farsça kökenli sözlerin Türkçe saylmas görüünekatlmakta, ancak edatlarn kullanlnda Türkçe kökenli edatlarn (eklerin) tercih edilmesi konusundasrar etmektedir. Fuat Raif Beye göre Türkçenin her türlü eki ile yeni kelimeler yaplabilecei gibi,Krgzcadan, Özbekçeden, Tatarcadan alnacak eklerle yeni sözler türetilebilecei düüncesindedir.Gerektiinde yeni ekler de yaratlabilmelidir. Ziya Gökalp, bu düünceler dorultusunda, daha önce

tasfiyecilik konusunda yazd yazlar düzeltmek gerektiini belirtir 

[4]

. Ancak, Fuat Köseraif¶in ve kdam gazetesindeki ar özletirmeci birkaç yazarn ban çektii tasfiyecilik akm tamamen baarsz

olacaktr. Böylesine köklü ve kesin deiiklikler içeren giriimlerin vakti henüz gelmemiti[5].

 Ayn dönemde, bir yanda sadeleme, bir yanda tasfiyecilik, bir yanda Arapça, Farsça sözleriyaygn biçimde kullanma düünceleri ileri sürülürken dier yandan da Arapça ve Farsça alnt sözlerinTürkçede kullanldklar biçimde deil de aslna uygun biçimlerde yazlmas ve söylenmesi gerektiininsavunulduu bir baka düünce daha ortaya çkmt. µFesahatçiler ¶ adyla anlan bu düüncedekiler,yllardr Türkçede kullanlrken Türkçenin ses ve biçim özelliklerine uymu sözlerin özgün biçimleriylekullanlmas gerektiini yazlarnda iliyorlard. Fesahatçilere göre itah dememeli itiha denmeliydi.Beyhude yerine bihude, beynamaz yerine binamaz , tercüme yerine de terceme kullanlmalyd.Fesahatçiler, bu tür kullanlar ³galat´ sayyorlar, Arapça ve Farsça sözlerin asllarnda olduu gibikullanlmasn istiyorlard. Fesahatçiler, alnt sözlerin Türkçede kazandklar anlamda kullanlmasnada karyd. Arapçada göz ucuyla bakmak anlamnda kullanlan iltifat sözünün Türkçede kazand

anlamla kullanlmas fesahatçilere göre yanlt. Fesahatçilerin bu tavrn Ziya Gökalp öyle anlatr:³ ltifat kelimesi lisanmzda baka mânayadr denildi. µÖyle ey olmaz, Arapça Acemce kelimeler bizimlisanmzda kadim asaletlerini ve fesahatlerini muhafaza edeceklerdir. Avamn cehaletle yapttahriflere galatat denilir. Bunlarn hepsini terk ederek kelimelerin fasih ekillerine rücu etmek lâzmdr¶ diye cevap verildi.´[6] 

Bu tartmalarn sürdüü bir ortamda, Mehmet Emin¶in sade bir Türkçeyle yazd CengeGiderken balkl iiri büyük bir yank yaratt. 1897 Yunan sava dolaysyla yazlan bu iir, edebiyattaolduu kadar dilde de yeni bir akmn balangc olacakt: 

Ben bir Türk¶üm dinim cinsim uludur  Sinem özüm ate ile doludur   nsan olan vatannn kuludur  Türk evlâd evde durmaz giderim. Mehmet Emin Yurdakul¶un ³Yurdumun koç yiitlerine´ diyerek Türk askerine ithaf ettii bu iir,

daha sonraki yllarda balayacak olan Yeni Lisan hareketinin merkezi Selânik¶te yaymlanan Asr  gazetesinde çkmt. Bu yepyeni bir gelimeydi. Yllardr tartlan dil, ölçü, üslûp, deyi gibi çeitlisorunlar bir anda çözülmütü. Arapça, Farsça tamlamalar, sözler olmadan Türkçe deil yazmak,konumak bile mümkün deildir diyenlere verilmi bir karlkt. Düünce açsndan da yenilikler tayordu bu iir: Osmanllk düüncesinin hâkim olduu bir zamanda Mehmet Emin Yurdakul buiirinde Türklüü ile övünüyordu[7].

Mehmet Emin Yurdakul¶un bu iiri edebiyat ve düünce dünyasnda övgüyle karland. airin

bu tarz iirlerinin yer ald Türkçe iirler adl kitab 1900 ylnda çkt. Bu iir tarzn örnek alan pek çokiir yaymland. Krm Türklerinin tannm aydn, yazar ve düünce adam Gaspral smail Bey bilebu iirden etkilenmi ve Mehmet Emin¶e kutlama yazs yazmt. Gaspral smail Beyin, MehmetEmin¶e yazd yazda iirin dilini övüyor ve bütün Türk dünyasnda anlalacak bir dil kullandnbelirtiyordu: 

³iirlerinizi Edirne, Bursa, Ankara, Erzurum Türkleri anlayp lezzetle okuyacaklar gibi, Tiflis,Tebriz, irvan, Horasan, Türkistan, Kâgar, Det-i Kpçak, Sibirya, Kazan ve Krm Türkleri deokuyacaklardr. Bu erefe Nef¶î ve Nabi nail olamadlar. Krk elli milyonluk ve otuz asrlk bu âleme ilk önce bir kak oul baln yediren siz oldunuz ki, size eref bize saadettir. ´[8] 

Page 9: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 9/45

Dil üzerindeki bu tartmalarn ve Türkçe iirler ¶in etkisiyle Türkçülük akm da gelimeyebalad. Bu nedenle Türkçülük tarihinde Türkçecilik önemli bir yer tutar. Türkçülük hareketi önce dildeTürkçülük olarak kendisini gösterir. Osmanl devletinde farkl uluslardan insanlarn yaad bir dönemde Türkçülük hareketi balamadan önce Türkçecilik hareketi balamt.

Bir yandan da Türkçe üzerine çalmalar artarak sürüyordu. Orhon bölgesinde bulunan yaztlarnkimlerin eseri olduu üzerine batda aratrmalar yaplrken Danimarkal Türkolog V. Thomsen, 1893¶te

yaztlarn alfabesini çözmü ve Orhon vadisindeki bu yaztlarn Türklere ait olduunu bilim dünyasnaduyurmutu. Yllardr Arapçann, Farsçann etkisinde kalan ve avam dili diyerek hor görülen Türkçeninyaz dili tarihi birden bire 1200 yl öncesine uzanmt. Türkçenin binlerce yllk geçmii olduu artkyazl kaynaklarla da ortaya çkyordu. Bu bulu, Türk aydnlar arasnda büyük ilgi uyandrd.Türkçecilik ve Türkçülük hareketlerinin artarak gelimesini salad.

Türk aydnlar üzerinde etkisi olan eyh Cemalettin Afganî, rk tpk Alman filologlar gibi dilbirlii ile tanmlyordu. Bu bakmdan da dile, dil zenginliine ve dil temizliine, yani terimlerin sözlerintamam olmasna ve ayn zamanda dilin bütün bireylerce anlalacak biçimde olmasna önemveriyordu. Afganî, insann dinini deitirebileceini, ama ana dilini ve rkn deitiremeyeceinisöylüyor, bu yüzden de dili rk ile birlikte ba sraya yerletiriyordu. 1897¶de stanbul¶da ölen eyhCemalettin Afganî rk bütünlüünün korunmasn dil birliinin korunmasna balyordu: 

³Lisansz cemiyet olmaz, bütün sosyal tabakalar ve snflarn ifade ve istifadesini temin

etmeyince de bir lisan meydana gelmez...  nsan birbirine balayan iki ba vardr: Biri dil birlii, dier bir deyimle rk birlii, ikincisi din. Dil birliinin, yani rk birliinin dünyada beka ve sebat hiç üpheyoktur ki dinden daha devamldr. Çünkü az bir zamanda deimez. Hâlbuki tek bir dil konuan rkgörürüz ki bin yllk bir müddet zarfnda dil birliinden ibaret olan rka bir bozulma söz konusu olmadhâlde, iki üç defa din deitiriyor... Belirli bir rka mensup olan çeitli tabakalarn ifade ve istifadesini temin edemeyen bir dil, o rkn bütünlüünü koruyamaz. [9] 

eyh Cemalettin Afganî, rk esas üzerine kurulacak birliklerin yapmalar gereken ilk iin dilleringeniletilmesi, zenginletirilmesi olduunu belirtmektedir. Ana dilinin gelitirilmesi, geniletilmesi iininbilginlerin görevi olduuna deinen Afganî, dilin yeterli olmamas durumunda baka dillerden sözalabileceini, ancak gerekli sözlerin alnmas gerektiini söyler. Bu durumda Afganî¶nin bir de artvardr: ³... kelimeleri kendi dillerinin kisvesine sarmak arttr; o kadar ki yabanc olduklaranlalmasn...´. Afganî¶nin dil konusundaki bu görülerinden etkilenen kiilerden biri de Mehmet EminBeydir. Mehmet Emin Yurdakul, genç yalardayken, eyh Cemalettin Afganî¶nin Nianta¶ndaki

konana sk gidip geldii bilinmektedir [10].

Türkçecilik ve Türkçülük akmnn ilk temsilcilerinden Necip Asm (Yazksz) Bey, dil ve tarihalanlarndaki çalmalarn Orhon yaztlar ve bu yaztlarda kullanlan yaz üzerine younlatrd.1895¶te U ral-Altay Lisanlar adl eserini, 1897¶de de En Eski Türk Yazs adl eserini yaymlad. Necip Asm¶m Orhon yaztlaryla ilgili eseri, daha sonra 1914¶te yaymlanacaktr. Osmanldan önceki Türktarihini ele alan ve inceleyen Türk Tarihi adl eseri de 1898¶de yaymlanmtr. Necip Asm Bey, buçalmalarnn yan sra Türkçenin Arapça ve Farsça etkisinden kurtulmas gerektiini daima dilegetirdi.

1882-1883¶te Kamus- Fransevî ¶yi, 1888-1899 yllarnda da Kamusü¶l-âlâm¶ yaymlayanemsettin Sami, hazrlad büyük sözlüe Kamus- Türkî adn vermiti. 1899-1901 yllarndayaymlanan Kamus- Türkî , Osmanl devletinde konuulan dilin adnn Türkçe olduu, sözlüünün deadnn Türkçe olmas gerektiini vurguluyordu. Türkçenin Osmanldan önce de var olduu, köklerininderinlere uzand sözlüün giriinde belirtiliyor, Arapça ve Farsça yerine Çaataycadan alnacaksözlerle Türkçenin daha da zenginleecei ileniyordu.

kinci Merutiyet ile birlikte Türk dili üzerine çalmalar daha da younlat. Bu arada yaanansiyasî olaylar, Türk aydnlarnn gelecek konusundaki düüncelerinin de ekillenmesini salyordu.Müslüman olmayan halklardan sonra, Müslüman olan Arap ve Arnavutlarn da ayaklanmalar; Türkaydnlar arasnda önce Osmanlclk, sonra da slâmclk düüncelerinin zayflamasn, Türkçülükdüüncesinin güçlenmesini, artmasn salyordu. ttihat ve Terakki hareketi içerisinde yer alanaydnlarn çounluu Türkçeci idi. ttihat ve Terakki Partisinde Türkçecilik eiliminin güçlü olmas,kendisini ilköretimde Türkçenin zorunlu dil olarak okutulmas kararnda gösterdi. Türk olmayan

Page 10: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 10/45

halklarn yaad bölgelerde Türkçenin yan sra baka diller de okutulabilecekti. Ancak bu karar, Türkolmayan halklarn memnuniyetsizlii ile karlat.

1909 ylnn Kasm aynda Adliye Nezareti, mahkemelerde Türkçe kullanlmasn isteyince Arapvilâyetlerinde direnmeler balad. Meclis-i Mebusan¶da konu gündeme geldiinde, mahkemelerdeTürkçenin kullanlmas bir yana, hâkimlerin bulunduklar yörelerde konuulan dilleri örenmesi bileönerildi[11].

Böyle bir ortamda, Türkçecilik hareketi daha örgütlü, daha sistemli, daha bilimsel ve her eydenönemlisi daha kararl atlmlarla gelimeye balad.

Yeni Gazete bürosunda toplanan Necip Asm, Ahmet Midhat, Emrullah, Darülfünun Riyaziyeubesi Müdürü Agop Boyacyan, Mülkiye Mektebi Müdürü Celâl, Celâl Korkmazof, Ahmet Hikmet,Rza Tevfik, Bursal Tahir, Ferit, Fuat Köseraif, Harbiye Mektebi Rusça öretmeni Musa, Velet Çelebi,Orenburg Vakit gazetesi muhabiri Yusuf Beyler, 1908 ylnn sonlarnda Türk Derneinin temelleriniattlar. Dernein kuruluundan sonra bu isimlere Mehmet Emin, Gaspral smail, Aaolu Ahmet,Hüseyin Cahit, Köprülüzade Mehmet Fuat, Hüseyinzade Ali, Fuat Sabit, Ispartal Hakk Beyler deeklendi[12].

Dernein 25 Aralk 1908 tarihinde yaymlanan ³nizamnamesi´nin ikinci maddesinde amaç uekilde açklanyordu: Cemiyetin amac, Türk diye anlan bütün Türk kavimlerinin mazi ve hâldekieserlerini, ilerini, durumlarn ve muhitini örenmeye ve öretmeye çalmak, yani Türklerin eskieserlerini, tarihini, dillerini, avam ve havas edebiyatn, etnografya ve etnolojisini, sosyal durumlarn vemevcut medeniyetlerini, Türk memleketlerinin eski ve yeni corafyasn aratrp ortaya çkararakbütün dünyaya yayp datmak ve dilimizin açk, sade, güzel, ilim dili olabilecek ekilde geni vemedeniyete elverili bir dereceye gelmesine çalmak ve imlâsn ona göre incelemektir [13].

Dernek kurucular, çkardklar Türk Dernei dergisinin banda yaymladklar ³beyanname´ ileamaçlarn kamuoyuna duyurdular. Beyannamedeki ana düünceler unlard:

1. Osmanl Türkçesini bütün Osmanllar arasnda konuulan millî bir dil hâline getirmek ve bütünOsmanllar ayn kutsal amaç etrafnda toplamak. 

2. Arapça, Farsça sözlerin bütün Osmanllar tarafndan anlalmas için yaygnlaanlar seçerek

sade bir Osmanl Türkçesi meydana getirmek. 3. Türk diye anlan bütün kavimlerin geçmiteki ve günümüzdeki tüm hâllerini örenmek,

öretmek ve bütün dünyaya yaymak; Osmanl Türkçesinin açk, sade, güzel ve bilim dili olabileceksurette ve uygarla elverili bir düzeye gelmesine çalmak, imlâsn buna göre düünmek. 

4. Türk dili üzerinde derlemeler yapmak[14].

Dernein Türk dili hakkndaki düünceleri beyannamenin 9. maddesinde aynen öyleaçklanmaktadr: 

³Osmanl lisannn Arabî ve Farsî lisanlarndan ettii istifade gayr- münker bulunduundan veOsmanl Türkçesini bu muhterem lisanlardan tecrit etmek hiçbir Osmanlnn hayalinden bile

geçmeyeceinden Türk Dernei, Arabî ve Farsî kelimelerini bütün Osmanllar tarafndan kemal-i sühuletle anlalacak vechile ayi olmularndan intihap edecek ve binaenaleyh mezkûr Derneinyazaca eserlerde kullanaca lisan en sade Osmanl Türkçesi olacaktr.  [15] 

Türkçecilik düüncesinin bu dönemdeki en etkili ve sonuç verici giriimlerinden biri de Selânik¶teyaymlanan Genç Kalemler dergisi çevresinde toplanan genç yazarlarn ve genç aydnlarnbalattklar Yeni Lisan hareketidir. Genç Kalemler dergisi, 11 Nisan 1911¶de Ali Canip ve Ömer Seyfettin¶in öncülüünde Selânik¶te yaymlanmaya balamtr. Selânik, öteden beri Türk kültür vedüünce hayatnda yeri olan bir merkezdi. Burada 1905¶te çkanÇocuk Bahçesi , balangçta bir okuldergisi iken Ali Ulvî, Âkil Koyuncu, Celâl Sahir ve takma adla yaz ve iir yazan pek çok kii ile birliktegiderek bir edebiyat dergisi kimliine bürünmütü. 1910 ylnda Selânik¶te yeni bir dergi yaymlanmaya

Page 11: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 11/45

balamt: Hüsün ve iir . Sadece sekiz say yaymlanabilen Hüsün ve iir , dili açsndan bir bilincesahip deildi. Dergide Ali Canip bayaz yazyordu. Ali Canip, derginin adn beenmediini vedeitirmeye karar verdiini hatralarnda u satrlarla anlatyor: ³Ben bu Hüsün ve iir unvannbeenmiyorum. Arkadalara bunu deitirelim; yalnz hüsün ve iirden mi bahsedeceiz ? Hiç ilmî makale yazmayacak myz ? diyordum. Bunun üzerine deitiriyoruz ve Genç Kalemler koyuyoruz. .Derginin sorumlu müdürlüüne ttihat ve Terakki Umumî Merkezi kâtibi Nesimî Sarm getirilir [16] veböylece derginin yayn hayatnda yeni bir döneme girilirken, Türkçecilik tarihinde de yeni bir dönem

balamaktadr.

Derginin, kendi ifadeleriyle gazetenin, ilk saysnda Müdiriyet imzasyla yaymlanan yazdaHüsün ve iir¶in devam olduu u sözlerle anlatlr: 

³Bugün birinci nüshasn okuduunuz Genç Kalemler evvelce intiar eden Hüsün ve iir¶in bir ekl-i mütekâmilinden baka bir ey deildir. Evet, gazetemizin heyet-i tahririyyesi sizin evvelcetandnz gençlerdir. Onlar düündüler ki Hüsün ve iir nam yalnz ihtisasata müteallik mevaddataallûk ediyor, hâlbuki maksatlar yalnz bu deildi; Hüsün ve iir¶in ümûl-i manâsndan maadamahsulât- fikriyye de gazetelerinde geni bir mevkii haizdi. Binaenaleyh risalenin ismini deitirdiler.Ona Genç Kalemler dediler.´[17] 

Balangçta Genç Kalemler dergisinde kullanlan dil, o dönemde kullanlan dilden farkszdr. Arapça ve Farsça sözler, tamlamalar dikkati çekmektedir. Derginin birinci cildinin dördüncü saysnda

Kâzm Nami¶nin Türkçe mi Osmanlca m ? balkl yazs yaymlanr. Bu yazda Kâzm Nami,kullandmz dilin adn sorgulamakta, bunu anlamak için önce dilin asln aramak gerektiinedeinmektedir: 

³Söylediimiz dile Türkçe mi, yoksa Osmanlca m demek lâzmdr. Bunu anlamak içinlisanmzn asln aramamz iktiza ediyor. Bazlar bu lisan Türkçe, Arapça ve Farsçadan mürekkep bir lisan olmak üzere göstermek istiyorlarsa da bu iddia fikrimizce muvafk deildir. Dilimizin aslTürkçedir. Bugün Osmanllardan gayr olan Türklerin söyledii dil ile bizim dilimiz arasnda ayan-dikkat farklar varsa da bunlar, lisann aslna tesir edecek mahiyeti haiz deildirler. Osmanl Türkleri bugün Bahr- Sefidden Bahr-i Muhit-i Kebire kadar Avrupa ve Afrika¶nn bir ksmyla bütün Asya¶nnimal ve vasatnda yaayan aile-i azime-i Turaniyyedendirler. Tarihin idad ettii bir çok tekebbülat-uun dolaysyla muhtelif tecellilerle zuhur eden bu kavmin, rkî ve lisanî ihtilâtat ile muhtelif ksmlar göstermesi hiçbir vakit asllarn büsbütün kaybedecek kadar yekdierinden ayrlm olmalarn icapetmez.´[18] 

Kâzm Nami, yazsnda µOsmanl dili¶ diye bir dilin olmadn ve dilin sadeletirilmesi durumundaTürkçeciliin daha açk bir biçimde ortaya çkacan, böylece kullanlan dile Osmanlca diyenlerin decesaretinin krlacan belirterek yazsn u sözlerle bitirir: 

³Dilimiz Türkçedir; bütün Türk lehçeleriyle mukayese ederken buna Osmanl Türkçesi deriz.Nitekim U ygurlarn söyledii Türkçeye U ygur Türkçesi, Azerbaycanllarn söylediine yanl, fakat yerlemi bir tabir ile Çaatay Türkçesi diyoruz.´[19] 

Derginin birinci cildi altnc saynn yaymlanmasyla sona erer. Genç Kalemler dergisinin ikincicildinin 29 Mart 1327 tarihli ilk saysnda imza yerinde büyük bir soru iareti bulunan Yeni Lisan balkl bir yaz yer almaktadr. Gazetenin adnn hemen üzerinde ise ³Yeni lisann tamimine hizmet eder  sözü yer almaktadr. 

Ömer Seyfettin tarafndan yazld bilinen[20] bu yazda önce eski dil üzerinde durulmaktadr: ³Eski Lisan: Nedir ? Asla konuulmayan, Lâtince ve  branice gibi yalnz kendisiyle megul 

olanlarn zevk ve idrakine taallük eden bir ey !... Size bunun tarihini çabucak çizelim. Biz Asya¶danGarba, Anadolu¶ya hicret etmiiz. Din ve edebiyat bize Arabî ve Farisî öretmi. Hatta bir zamanlar resmî lisanmz Farisî olduu gibi, bir padiahmz da Arapçay bize umumî ve millî bir lisan olarak kabul ettirmeye kalkm. Hicretimizin ilk asrlarnda Arabî ve Farisî bir çok kelimeler lisanmzagirmi. Bunun katiyen zarar yok. Lâkin edebiyat, sanat ve dolaysyla tezeyyün-i fikrî Arabî ve Farisî kaideler de getirmi. Türkçe muvazenesini kaybetmi. Tabiata muhalif ve son derece sun¶î bir hâl kesp

Page 12: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 12/45

etmi. Fakat naslsa yine asln, esas olan fiiller ve sigalarn istiklâlini muhafaza etmitir.  te buistiklâldir ki bugün bize Türkçeyi tekrar eski safiyet ve sühuletine, tabiîliine irca etmek ümidini veriyor. [21] 

Yazda edebiyatmzdaki akmlarn diline deinilerek bu edebî eserlerde kullanlan dileletirilmekte, kullanlan dilin halk tarafndan anlalmaz oluu yüzünden çounluun edebiyata,kültüre ve bilimlere kaytsz kald yazlmaktadr. Bu yüzden kitaplar satlmamakta, otuz milyonluk bir 

ülkede en büyük gazete bile otuz bin baslmamaktadr. Dilde yaplmas gereken deiiklikler nelerdir,Yeni Lisan hangi esaslara göre kurulacaktr ? Bu sorularn cevab da bu ilk yazdan balayarakverilmitir: 

³Konutuumuz lisan,  stanbul Türkçesi en tabiî bir lisandr. Klie olmu terkiplerden bakalüzumsuz zinetler asla mükâlememize girmez. Yaz lisanyla konumak lisann birletirirsek edebiyatmz ihya, yahut icat etmi olacaz.´[22] 

 Ayn yazda Yeni Lisan¶n bir tasfiyecilik hareketi olmadna deinilmektedir. Be yüzyldan berikullanlan Arapça ve Farsça kökenli kelimeleri ve aruz veznini terk etmenin mümkün olmadbelirtilmekte, Mehmet Emin¶in hece vezniyle yazd iirleri hiçbir airin kabul edemeyeceiyazlmaktadr.

Yeni Lisan¶da tamlamalarn Türkçe kurallara göre kurulmasyla, Arapça, Farsça gereksiz sözler kendiliklerinden Türkçeden µsavuacak ¶lardr. Ancak ³ilmî, fennî ve edebî stlahlara´ imdilikdokunulmayacaktr. Bu terimler birer söz gibi kabul edilecektir. Tamlamalarla ilgili ilkeler u ekildesralanmtr: 

 Arapça ve Farsça kurallarla yaplan fevkalâde, hfzshha, darbmesel, sevkitabiî gibi tamlamalar dndaki bütün tamlamalar braklacaktr.

Türkçe çokluk ekinden baka ecnebî çokluk ekleri, edatlar kullanlmayacaktr. Kâinat, inaat,maâliyat, ahlâk, Müslüman gibi klie biçimindeki çokluklar kalacaktr.

Türkçelemi olan ama, ayet, ey, keke, lâkin, nai, heman, hem, henüz, bari, yani gibiedatlar dndaki eya, ecil, ez, min, an, ender, bâ, berây, bî, nâ, ter, çe, çend, zihî, alâ, fî, keenne, gâh,kâr, gîn, âsâ, ve, ver, nâk, yâr gibi dier Arapça ve Farsça edatlar braklacaktr.

Yeni Lisan¶n özellikleri için bu yazda anlan dier ilkeler unlardr:

 Alnt sözlerde Türkçenin yapsn bozan Arapça ve Farsça dil kurallarna aldr edilmeyecektir. Türkçede kalacak Arapça ve Farsça sözlerin yazl biçimlerinin ³dinî bir taassupla muhafaza

edilecei  belirtilirken Türkçe kökenli sözlerde benzerlikten dolay artmacalara son vermek için³huruf- imlâ´nn kullanlaca kaydedilmektedir.

Bütün bunlardan ortaya çkan amacn ³millî bir lisan, millî bir edebiyat vücuda getirmek   olduuna deinilmekte ve genç kuaklara öyle seslenilmektedir: ³Ey gençler ! Hepiniz yeni lisan ihyave icada çalnz. Z ekânz, maharetinizi dünküleri körü körüne taklide deil yeni lisan vaz ve tesisesarf ediniz. Yazdnz herkes anlarsa, severse; kitaplarnz çok satlacak, zengin olacak, sa¶yinizin

mükâfatn göreceksiniz...´

[23]

 

Osmanl Türkçesinde kullanlan Arapça ve Frasça dil bilgisi kurallarnn kullanmna sonverilmesi ve konuma dilinde Türkçe karl bulunan Arapça ve Farsça sözlerin dilden ayklanmasçarsnda bulundular. Dier yandan bütün Arapça ve Farsça kökenli ortak sözlerin ayklanmasnisteyen tasfiyecilerin görülerini de reddediyorlard. Eski Türkçe kökenli sözlerin canlandrlmas, dier Türk lehçelerinden sözler alnmas, Türkçe köklerden yapay yeni sözler türetilmesine de karçkyorlard[24].

Genç Kalemler dergisinin izleyen saylarnda da Yeni Lisan yaz dizisi olarak sürmütür. Buyazlarn bir bölümü imza yerinde ³?´ ile, bir bölümü de ³Genç Kalemler Tahrir Heyeti´ imzasyla

Page 13: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 13/45

yaymlanmtr. Bu yazlarn büyük bir bölümü Ömer Seyfettin tarafndan, bir bölümü de Ali Canip, ZiyaGökalp tarafndan yazlmtr. Bu yazlarda dilin ad, kökeni, eskilii; Arapça, Farsça kökenli sözler vedil bilgisi kurallar, imlâ gibi konular üzerinde durulmutur.

Dergi, ³Yeni Lisan´ ile ilgili ilkeleri bu ekilde ortaya koyarken, bu ilkelere uygun yaz ve iirlerede yer vermeye balamtr. kinci cildin birinci saysnda H. Hüsnü¶nün, Ömer Seyfettin¶in yazlar³Yeni Lisanla´ notu ile yaymlanmtr. Yeni Lisan ilkelerine uymayan kimi iir ve yazlar için de ³Yeni

Lisandan Evvel´ açklamas yaplmtr.

Genç Kalemler dergisiyle balayan Yeni Lisan hareketi bir anda kültür ve düünce dünyamzetkiledi. Özellikle Balkanlarda yaymlanan gazete ve dergilerde yer alan yaz ve iirler sade bir Türkçeile çkmaya balad. Ancak, Selânik¶te balayan Yeni Lisan ve Millî Edebiyat hareketi yeni bir tartmay da balatmt. 

Köprülüzade Mehmet Fuat Servet-i Fünun¶da yazd yazda dilin gelime çizgisini çizenlerinbüyük yazarlar ve sanatçlar olduunu belirtiyor, Ahmet Haim¶in bir iirini örnek göstererek Yeni Lisantaraftarlarnn ne kadar barrlarsa barsnlar iirde geçen ³ab sözünü dilimizden çkarmaybaaramayacaklarn yazyordu. 

Sonradan Türk Dili Tedkik Cemiyetinin (Türk Dil Kurumu) kurucular arasnda yer alacak olanYakup Kadri, Rübab dergisinde yaymlanan Netayiç balkl yazsnda Yeni Lisan hareketiyle usözlerle alay etmektedir: 

³Yeni... Satyorlar. Kaça ? Nasl, Bilmiyorum fakat satyorlar.  ki yldr gazetelerde ilânlarngörmediniz mi ? µYeni lisan¶, µyeni fikir¶, µyeni hayat¶...  

Yalnz bir ey var, ey görgüsüz çocuk ruhlu kimseler, yalnz bir ey var ki tatbiki sizin için biraz güç olacak: µYeni fikir¶i kalpl bir fes gibi baa giymek kolay, µyeni hayat¶ alafranga bir elbise gibi srtaalmak kolay, fakat µyeni lisan¶... Yeni lisan sizin için muhakkak kullanlmas pek güç bir zinet olacaktr...Dilimizi irsî, kisbî bütün itiyatlarndan tecrit edeceksiniz, yeni lehçeniz olacak. Meselâ µmillet¶ kelimesi bilmem nasl bir istihale ile µbudun¶a inklâp edecek, µyaasn millet¶ diyemeyeceksiniz µyaasn budun¶ diyeceksiniz... 

Biz Osmanlyz ve bu Osmanl lisandr.  stiyorlar ki biz Çaatay olalm ve Çaatayca söyleyelim.

Hayr, bu kabil olmayacaktr. Hayr... Z avall yenilik, zavall bayramlk elbiselere benzeyen garipyenilik...´[25] 

Bu yazlara karlklar Kâzm Nami imzasyla ve ³Genç Kalemler Tahrir Heyeti´ imzasyla verilir.Tartmaya daha sonra Süleyman Nazif ve Cenap ahabettin Beyler de katlr. Özellikle Cenapahabettin alayc ve küçültücü ifadeler kullanarak Yeni Lisanclar eletiriyordu. Ali Canip, Cenapahabettin¶in yazlarna karlklar verdi. Yeni Lisan hareketi üzerine yaplan bu tartma Balkansavann çkmasyla sona erdi. Ancak, Genç Kalemler¶in balatt Yeni Lisan akm, Türkçeninsadelemesi yolunda önemli bir adm oldu. Dergide Yeni Lisan ilkelerine göre yazlan yaz ve iirler,özellikle de Ömer Seyfettin¶in eserleri, sade bir Türkçe ile her türlü edebî eserin yazlabileceidüüncesini Türk aydnlar arasnda yaygnlatrd.

Genç Kalemler dergisinin balatt Yeni Lisan hareketinde yer alan ve eserlerinin bir bölümü1920¶den sonra yaymlanan Ziya Gökalp¶n dil ile ilgili düüncelerini de bu bölümde ele almak gerekir.

Genç Kalemler ¶in 5. saysndaki Yeni Lisann Güzellii balkl yazsnda dilde ikili bir ekilde kullanlanTürkçe, Arapça, Farsça kökenli sözlerle dier ecnebî dillerden geçen sözlerin söyleyi özelliklerini elealmtr. Âlimlerin sözleri söyleyileriyle, avamn bu sözleri söyleyilerini karlkl olarak deerlendirenGökalp, âlimlerin kang, kan, dürlü; ruze, nerdüban, kûe; ebdal, suret, avret; bank, post, vapör  biçiminde kulland sözleri avamn hangi, hani, türlü; oruç, merdiven, köe; abdal, surat, avrat; banka, posta, vapur biçimlerinde kullandn yazar. Avamn kullannda bir uyum olduunu belirten ZiyaGökalp yazsn u satrlarla sonlandrr: 

Page 14: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 14/45

³ Ahenkli kelimelerin, ahenksiz kelimelerden daha güzel olduunu hiç kimse inkâr edemez.Türkçe terkiplerin, cemlerin, edatlarn Arapça, Acemce terkiplerinden, cemlerinden edatlarndan dahagüzel olduu da misallerle ispat edilebilir. 

Kütüp ± kitaplar, mekâtip ± mektepler, lisan- millî ± millî lisan, edebiyat- cedide ± yeni edebiyat,kymetdar ± kymetli, maddiyyun ± maddeci. Yeni Türkçenin eski Türkçeden hem daha güzel, hemdaha faydal olduu imdiye kadar gösterilen misallerden tamamyla anlald.  lmin, felsefenin bütün

bu teminlerine istinat ederek biz iddetle iddia ediyoruz:  stikbal yeni lisanndr ! [26]

 

Genç Kalemler dergisinin yayna balad 1911 ylnda bir baka dergi, Türk Yurdu da yaynhayatna balamt. Türk Yurdu dorudan doruya Türkçenin sadelemesi gibi bir ülküyü balcaamaç edinmemiti, fakat derginin yayn ilkeleri arasnda hem de birinci ilke olarak sade bir dilleyaymlanaca belirtiliyordu[27].

Ziya Gökalp¶n 1918¶de yaymlad Türklemek,  slâmlamak, Muasrlamak adl eserinin ikincibölümü dile ayrlmtr. Türkçenin elli altm yldr genilemek yolunu tuttuunu, yüzyln yeni klarülkemize etki ettikçe yeni kavramlar gördüümüzü belirten Ziya Gökalp, bu kavramlar adszkalamayaca için her gün pek çok kavram, dilimizden yeni sözlerin meydana getirilmesini istediiniyazar. Dilimiz, gelimi dillerle karlanca da bire bir onlarn taklidini yapmaktadr. ³Bazen hurdabin-microscope, dürbün-telescope, ehkâr-chef d¶oeuvre, mefkûre-ideal kelimelerinde olduu gibi lafzi (istinsah-calque)ler yapyor. Baz kere de tayyare-aeroplan, tekâmül-evolution, merutiyet-constitution,

bediiyat-estetique tabirlerinde olduu gibi manevi istinsahlar husule getiriyor...´[28] 

Gökalp, dilimizi anlam (kavramlar) açsndan çadalatrmak, terim açsndan slâmlatrmakgerektii gibi dil bilgisi, söz dizimi, yazm bakmndan da Türkletirmek gerektii düüncesindedir. Ancak, kavramlara Türkçe karlk bulunamazsa Franszca veya Rusça yerine Arapça ve Farsçaolmasnn daha hayrl olaca düüncesindedir. Ziya Gökalp, dilimizi Türkçeletirirken bütünsoydalarmzn anlayaca genel bir Türkçeye doru gidilmesi gerektiini belirtir [29].

lk basks 1923¶te yaymlanan Türkçülüün Esaslar¶nda da ³Lisanî Türkçülüün U mdeleri  baln tayan bölümde Türkçe ile ilgili görülerini öyle belirtmitir: 

1. Millî dili meydana getirmek için Osmanl dilini bir tarafa brakarak, halk edebiyatna temelvazifesini gören Türk dilini aynen kabul edip, stanbul halknn, özellikle de stanbul hanmlarnn

konutuklar gibi yazmak. 

2. Halkn dilinde karl bulunan Arapça ve Farsça sözleri atmak, tamamen karl olmayanküçük farkllklar gösteren sözleri dilimizde korumak. 

3. Halk diline geçip yap bakmndan veya anlam bakmndan galat olan sözlerin bozulmubiçimlerini Türkçe saymak, yazllarn da söyleyiine uydurmak. 

4. Yerlerini yeni sözler ald için fosillemi eski Türkçe sözleri diriltmemek. 5. Yeni terimler bulunaca zaman önce halk dilindeki sözler arasna bakmak, bulunmad

durumlarda Türkçenin yapm özelliklerine göre yeni kelimeler meydana getirmek. 6. Türkçede Arap ve Acem dillerinin kapitülâsyonlar kaldrlarak, bu iki dilin ne çekimleri ne detamlamalar dilimize alnmaldr. 7. Türk halknn bildii ve kulland her kelime Türkçedir. Halka sevimli gelen ve yapay olmayan

her kelime millîdir. Bir milletin dili, kendisinin cansz köklerinden deil, canl tasarruflarndan meydanagelen canl bir organdr. 

8. stanbul Türkçesinin ses bilgisi, biçim bilgisi ve söz varl yeni Türkçenin temeli olduundan,baka Türk lehçelerinden ne söz, ne çekim, ne edat, ne tamlama kurallar alnamaz. 

Page 15: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 15/45

9. Türk uygarlk tarihine ilikin eserler yazldkça, eski Türk kurumlarnn adlar, çok eski Türkçesözler olarak yeni Türkçeye girecektir. Fakat bunlar terim olarak kalacaklarndan bunlarn gündelikhayata dönüü fosillerin dirilmesi gibi düünülmemelidir.

10. Sözler karladklar anlamlarn tarifleri deil, iaretleridir. Sözlerin anlamlar türeyilerinibilmekle anlalmaz. 

11. Yeni Türkçenin bu esaslar dâhilinde bir sözlük bir de dil bilgisi meydana getirilmeli, bukitaplarda yeni Türkçeye girmi olan Arapça ve Acemce sözlerin ve tabirlerin bünyelerine ve terkiptarzlarna ait bilgiler türetme ksmna dâhil edilmelidir [30]. 

Ziya Gökalp, on bir maddede toplad dil ile ilgili bu düüncelerini Lisan iirinde iirletirmitir:Güzel dil, Türkçe bize, Baka dil, gece bize.  stanbul konumas En saf, en ince bize. 

Lisanda saylr öz  Herkesin bildii söz; Manas anlalan Lügate atmadan göz. 

U ydurma söz yapmayz, Yapma yola sapmayz  Türkçelemi Türkçedir; Eski köke tapmayz. 

 Açk sözle kalmal Fikre k salmal; Müteradif sözlerden Türkçesini almal. 

Yeni sözler gerekse Bunda da uy herkese; Halkn söz yaratmada Yollarn benimse. 

Yap yaayan Türkçeden, Türkçeyi incitmeden, 

Page 16: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 16/45

 stanbul¶un Türkçesi  Z evkini, olsun yeden. 

 Arapçaya meyletme  ran¶a da hiç gitme; Tecvidi halktan ören, Fasihlerden iitme. 

Gaynl sözler emmeyiz, Çocuk deil, memeyiz !  Birkaç dil yok Turan¶da Tek dilli bir kümeyiz. 

Turan¶n bir ili var, Ve yalnz bir dili var. ³Baka dil var...´ diyenin Baka bir emeli var. 

Türklüün vicdan bir, Dini bir, vatan bir; Fakat hepsi ayrlr, Olmazsa lisan bir [31]. 

Ziya Gökalp¶n bu düünceleri, o dönemdeki dil tartmalarnda önemli bir çekim merkezi hâlinegelmi, pek çok kiiyi etkilemitir.

Öte yandan, Tanzimat döneminde balayan alfabe tartmalar kinci Merutiyet döneminde veardndan gelen dönemlerde de hararetli bir biçimde sürmütür. Öneriler daha çok, harflerinbititirilmeden yazlmasnda younlayordu. Hurûf- Munfaslaclar diye anlan bu grubun bandaMilâsl smail Hakk, Necmettin Arif, Cihangirli M. inasi, Ismayl Hakk Beyler bulunuyordu[32].

Hüseyin Cahit Bey ise Tanin gazetesinde yazd yazlarda çekingen bir biçimde de olsa Lâtin

harflerini savunmaya balamt. Celâl Nuri Bey de Tarih-i  stikbal adl eserinde Lâtin harflerininalnmas gerektiini açkça yazyordu. Türkçüler ise, Arap alfabesinin Rusya Türkleriyle irtibat

salad için braklmamas gerektiini savunuyorlard[33].

 Alfabe üzerinde bu tartmalar yaplrken Harbiye Nazr Enver Paa, harflerin birbirinebititirilmeden yazlmas esasna dayal olan sistemi uygulamaya koydu. Hatt- Cedid, Ordu Elifbas,Enver Paa Yazs gibi adlarla anlan bu yaz düzeni, biraz da tehdit altnda, orduda kullanlm, kimiaskerî kitaplar bu yaz ile baslmt. Bu giriim, sonuçta baarsz olacaktr.

Gerek dil, gerek alfabe tartmalar bitmek bilmemitir. Osmanl devletinin son yllarndayaanan bölgesel savalarn ardndan balayan Birinci Dünya Sava¶ndan sonra mütareke yllarnda

Page 17: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 17/45

da tartmalar sürdü. Özellikle mütareke döneminde Türkçülük ve Türkçecilik düüncelerine karsaldrlar daha da artt. Ancak, bütün bu tartmalar, Türkiye Cumhuriyeti devletinde gerçekletirilecekolan Alfabe ve Dil Devrimlerinin oluumuna zemin hazrlayacakt. Cumhuriyete kadar uzanandönemde yaz dilinde snrl bir sadeleme olmutu. Ancak, sadeleme ile birlikte alfabe sorunu gibidier sorunlar da Türkiye Cumhuriyetine aktarld. Bu konuda kararl ve sonuç alc admlar Cumhuriyet döneminde atlacaktr, ancak dil tartmalar da bitmeyecektir.

T ü r k i y e C u m h u r i y e t i ¶ n d e T ü r k ç e ; Y a z v e D i l D e v r i m i

Millî Mücadele zaferle sonuçlanm, genç Türkiye Cumhuriyeti kurulmutu. Yaplacak pek çokey vard; son yirmi yl pek çok cephede açlan savalarla geçmi, ülke igal döneminden sonrabamszln elde etmiti, ancak millet yokluk içerisinde, ülke harap durumda idi. Cumhuriyetinilânnn ardndan çeitli alanlarda atlmlar yaplrken, genç Türkiye Cumhuriyeti¶nin kurucusu GaziMustafa Kemal, kültür konularna büyük önem veriyor, sk sk bu konularda konumalar yapyordu.Yeni kurulan devletin kültür temelinde yükseleceini açkça ³Türkiye Cumhuriyeti¶nin temeli kültürdür  sözü ile ortaya koymutu.

Cumhuriyetin ilânndan bir yl sonra, 12 Kasm 1924¶te Bakanlar Kurulunun 111 saylkararnamesi ile stanbul¶da Türkiyat Enstitüsü kuruldu. Enstitünün ilk müdürü, daha önce diltartmalarnda da yer alan edebiyat aratrmacs Mehmet Fuat Köprülü idi. Enstitünün amac, eskiçalardan balayarak Türk kültürünün çeitli kollarnda aratrma ve yaynlar yapmakt[34]. Ancak,böyle bir enstitü kurma düüncesi cumhuriyetin ilânndan çok deil dört-be gün sonra ortaya çkmt.Gazi Mustafa Kemal, M. Fuat Köprülü¶yü çararak ³Fuat Bey, cumhuriyeti kurduk. Artk cumhuriyeti vedevletimizi ilmî temeller üzerinde yükseltmek zaman gelmitir. Lütfen  stanbul Darülfünunubünyesinde Türkiyat Enstitüsünü kurunuz. talimatn verir. stanbul Darülfünununda on aylk bir hazrlk çalmas balatlr. Hazrlanan dosya Gazi Mustafa Kemal¶e sunulur. Savatan yeni çkmgenç Türkiye Cumhuriyetinin kt bütçesinden 200.000 TL. tahsisat çkarlr, böylece enstitü kurulur. M.Fuat Köprülü, enstitünün ambleminin nasl olmas gerektiini sorduunda, Gazi Mustafa Kemal,Türkiyat Enstitüsünün amblemini öyle tanmlar: ³Fuat Bey ! Karl Tanr Dalar¶nn önünde elindemeale tutan bir bozkurt olsun, bu meale genç Türkiye Cumhuriyeti¶nin ilminin ifadesi olsun.Ergenekon¶dan çkmamzda klavuz olan bozkurt Türklüün Anadolu topraklarndaki yeni devletininkuruluunu ifade etsin. [35] Türkiyat Enstitüsünün kuruluu, Gazi Mustafa Kemal¶in daha sonra dil vetarih alanlarnda yapaca çalmalarn ilk iaretiydi.

Ulusal devleti tarihî temellere ve corafî bütünlüe dayandrmak düüncesi ile Atatürk¶ün ortayakoyduu ve Afet nan¶n savunduu ³Genel Türk Tarihi Tezi ne göre Türkler Anadolu¶da devlet kuranilk ulustu. Osmanl döneminde batda ileri sürülen, hatta Anadolu¶nun igaline sebep gösterilen,Türklerin sar rktan ve Avrupa anlayna göre ikinci snf bir insan tipi olduu, sonradan gasp ettikleri Anadolu topraklarnda köklü bir haklarnn bulunmad iddialarna kar gelitirilen bu tarih tezinde Anadolu¶nun Türklüü Sümerlerin ve Hititlerin Turanî kavimlerden olduu düüncesi ile kantlanmayaçallmtr. Afet nan, bu tezi öyle özetler: ³Türk çocuu yakn bir tarihte göç etmi olmakla buvatann hakikî sahibi olamaz: Bu fikir tarihen, ilmen yanltr. Türk brakisefal rk Anadolu¶da ilk devlet kuran bir millettir. Bu rkn kültür yurdu ilk zamanlarda, iklimi müsait olan Orta Asya¶da idi.  klim tabiî artlar dâhilinde deiti. Ta cilâlamay bulan, ziraat hayatna erien, madenlerden istifadeyi kefedenbu halk kütlesi göç etmeye mecbur kald. Orta Asya¶dan arka, cenuba, garpta Hazar Denizi¶nin imal ve cenubuna olmak üzere yayld. Gittikleri yerlere yerletiler, kültürlerini oralarda kurdular. Bazmntkalarda otokton oldular, bazlarnda otokton olan dier bir rk ile kartlar. Avrupa¶da tesadüf 

ettikleri rk tipi dolikosefal idi. Irak, Anadolu, Msr, Ege, medeniyetlerinin ilk kurucular Orta Asyalbrakisefal rkn mümessilleridir. Biz bugünkü Türkler de onlarn çocuklaryz.´[36] Tarih alanndayürütülen çalmalar, dil alanndaki çalmalara da temel tekil edecekti. 

Cumhuriyetin ilânndan sonra dil konusunda tartmalar daha çok imlâ ve alfabe üzerineyounlamt. Osmanl devletinin son yüzylnda balayan alfabe tartmalar, yaz devrimininyapld 1928¶e kadar sürmütür. Yazarlar arasnda dil tartmalar, az da olsa sürüyordu.

Rza Nur¶un 1920¶deki Maarif Vekillii srasnda yaz sorunu ele alnmadan önce, dili arndrmayönünde bir karara varlm ve özel bir yönetmelikle Anadolu azlarndaki Türkçe sözlerin

Page 18: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 18/45

derlenmesine balanmt. Bu yllarda Besim Atalay, Hars Müdürü olarak, yaplan çalmalaryönetmi; küçük ölçüdeki bu derleme, birkaç yl içerisinde tamamlandktan sonra, 1925¶te, toplanansöz ve deyimlerin snflandrlmasna balanmt. Bu çalmay yapanlarn banda Ahmet Saffetbulunuyor, denetleme ve geniletme iini de Velet Çelebi, Hasan Fehmi gibi tannm bilginler yapyordu. Yaz Devrimi srasnda 1928¶de kurulan Dil Encümeninde derleme iini üzerine alan RagpHulûsi, 1929-1930 yllarnda yeni derlemeler yaptrmt. Bu gereçleri deerlendiren Hamit Zübeyir ileshak Refet, 1932¶de Anadilden Derlemeler ad altnda bir sözlük yaymlamlard.

Dil sorunu konusunda, Sarf Encümeni, 1920¶den balayarakSarf ve Nahv-i Türkî balkl dörtdefter çkarm, 1923¶te de Maarif Vekâleti, Velet Çelebi¶nin Türk Diline Medhal adl kitabnyaymlamt. Tunal Hilmi Bey, Türkçenin özlemesi konusunda ilk yasal giriimi balatan kii olarakgörülür. Daha cumhuriyet bile ilân edilmeden, 1923 Austosunda[37] Türkiye Büyük Millet MeclisineTürkçe Kanunu önerisi vermitir. Bu öneriye göre, Maarif Vekilliinde bir Türkçe komisyonu kurulacak,terimler Türkçeletirilecek, okul kitaplar öz Türkçe kurallara göre hazrlanacak, bu kurallara uymasdurumunda gazete ve dergilere yayn hakk verilecek, resmî yazlar buna göre yazlacak, kanunlar daMecliste bu yolla hazrlanacakt. Ancak bu öneri, ortam hazr olmad için gerçekleememitir. TunalHilmi Beyin bu istei, Türkçenin özleme hareketinde sonuçsuz kalan bir adm olmutur [38].

1922 ylnn Ekim aynda Gazi Mustafa Kemal, Bursa öretmenleriyle yapt görümede,Türkçeyi Arapça kalplardan kurtarma düüncesini savunur. Türkçe ile ilgili olarak, dilin türeyiikonusunda 1922¶de Samih Rifat¶n Tasrîf-i Hurûf Kanunlar adl kitab yaymlanr.

Y a z D e v r i m i  Hiç kukusuz, Dil Devrimine giden yolda en önemli adm Yaz Devrimidir [39]. Yüzyllardr 

kullanlan bir yaznn deitirilmesi öyle kolay bir i deildi. Ancak, bu konudaki tartmalar yazmznönceki bölümlerinde gördüümüz gibi Osmanl devleti döneminde balam, yaznn deitirilmesidüüncesinin her geçen gün kamuoyunda biraz daha ar bast görülmütür.

Yirminci yüzyln balarnda Türk soylu halklarn büyük bir çounluu Arap kaynakl yazykullanyordu. Arapça için belki mükemmel olan Arap yazs Türkçe için ve bütün Türk soylu halklarndilleri için hiç de uygun bir yaz sistemi deildi. Arapçada ünlü says son derece az iken, Türklehçelerinde ünlü says sekiz, dokuz, hatta on olabilmektedir. Yaznn Türkçe için yetersizlii ötedenberi tartlyordu. Arap kaynakl Osmanl yazsnda oldu¶nun yazl ile öldü¶nün yazl; kol ile kul ¶unyazl, göl ile gül (gülmek fiili)¶ün yazl, güz ile göz ¶ün yazl birbirine karyordu. Sözlerdekiünlüler birbiriyle karyor, okumak bilmece çözmeye dönüüyordu. Osmanl yazsnda ünlülerle ilgilibu güçlüklerin yannda baz ünsüzlerin yazda gösteriliinde de güçlükler yaanyordu. Söz gelii /k/ ile/g/ ünsüzleri Osmanl yazsnda ayn harfle (kef harfiyle) yazlyordu. Bu durumda da kör ile gör ¶ünyazl, köz ile göz ¶ün yazl, kül ile göl ¶ün yazl hep birbirine karyor, bu sözlerin ne olduu daancak cümlenin veya metnin balamndan çkarlyordu.

Lâtin yazsna geçen ilk Türk halk Yakutlardr. 1917-1918 yllarnda Yakutlar Lâtin yazsnkullanmaya balamlardr. 1926¶da Bakû¶de Birinci Türkoloji Kongresi yapld. Türkiye¶denKöprülüzade Mehmet Fuat ve Hüseyinzade Ali Beylerin katld bu kongrede uzun tartmalardansonra Lâtin kaynakl bir alfabe benimsendi ve buna Birletirilmi Türk Elifbas ad verildi. Bu alfabeaamal olarak Sovyetlerdeki Türk Cumhuriyetlerince kullanlmaya baland. 1927¶de Azerbaycan¶daLâtin yazs kullanlmaya balanmt[40].

Gazi Mustafa Kemal¶in 1927¶de Nutuk ¶u okuduktan sonra, alfabe tartmalar alevlenmiti. TürkOcaklarnn Merkez ve Hars Heyetleri toplantsnda, 8 Ocak 1928¶de, Adalet Vekili Mahmut Esat, Lâtinharflerinin kabulünü hararetle istediini bildirmi, 8 Mart 1928¶de de Bavekil smet Paa Lâtinharflerini överek bu konuda bilginlerin düüncesini sormutur. 3 ubat 1928¶de stanbul¶da hutbeTürkçe olarak okunmaya balanm, ayn yln 24 Maysnda da Türkiye Büyük Millet Meclisi, yazdevriminin öncüsü olarak Lâtin rakamlarn kabul etmiti. Bu tarihten birkaç gün önce, 20 Maysta,Maarif Vekili Mustafa Necati¶den Bavekâlete gelen bir tezkere ile ³Lisanmzda Lâtin harflerinin suret ve imkân- tatbîkini düünmek üzere, mebus Falih Rfk, Yakup Kadri, Ruen Eref ve DarülfünunMüderris Muavini Ragp Hulûsi ve sabk Darülfünun muallimlerinden Ahmet Cevat ve muallimlerdenFazl Ahmet, Hariciye memurlarndan  brahim Grandi, Talim ve Terbiye Reisi Mehmet Emin, azadan hsan Beylerden mürekkep bir heyetin tekilinin muvafk görülmekte olduu´ bildirilmiti. Maarif 

Page 19: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 19/45

Vekâleti, Bavekâletin onayn 27 Mays 1928¶de alm, 26 Haziran 1928¶de de kurul, bakanlkbinasnda ilk toplantsn yapmt. 16 Haziran 1928¶de Konya¶dan balayarak yurt gezisine çkanMaarif Vekili, 10 Temmuzda Dolmabahçe Saray¶na gelerek gezisinden edindii izlenimleri GaziMustafa Kemal¶e bildirmiti. smet Paa da 17 ve 19 Temmuzda Dil Heyetinin toplantlarna katlarakçalmalar konusunda bilgi almtr. Dil Encümeni adyla da anlan Dil Heyeti iki kola ayrlmt. Bukollardan biri yaz, dieri de dil bilgisi üzerine çalyordu.

 Alfabe yasas çkmadan önce Gazi Mustafa Kemal, 9 Austosu 10 Austosa balayan geceSarayburnu¶nda yapt konumada yeni Türk harflerinin kullanlmaya balanacan açkça söylemiti.Bu tarihten sonra Dolmabahçe Kurultay düzenlenmi, kabul edilecek yeni harflerle ilgili çalmalarabalanmt. Gazi Mustafa Kemal, çkt yurt gezilerinde yeni harfleri halka tantmaya balamt. Buçalmalar, yasann baarya ulamasna zemin hazrlyordu.

Dil Encümeni çalmalarn tamamlar ve Gazi Mustafa Kemal¶in düzeltmeleriyle yeni Türkalfabesine son ekli verilir. 22 Eylül 1928¶de Babakanla bir tezkere ile sonuç bildirilir. Bu tezkeredensonra, Maarif Vekâleti, Türk Harfleri Kanun Tasarsn, Dil Heyeti de  mlâ Lûgati ¶ni hazrlamt. 

1 Ekim 1928¶de tamamyla Lâtin esasl Türk harfleriyle baslan ilk dergi Türkçe Gazete yaymlanr. 2 Ekim 1928¶de yaplan öretmenlerin yaz snavnda da yüzde 95 baar salanr. 1Kasm 1928 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilen ve 3 Kasm 1928¶de yaymlananResmî Gazete ile yürürlüe giren 1353 sayl yasayla Lâtin harflerine dayal yeni Türk alfabesi

uygulamaya konulur. 1928 ylnn ikinci yarsnda yaym yapmaya balayan Dil Heyeti, Aralk ay sonuna dek alt kitap

yaymlar: Elifba Raporu; Gramer ; Halk Dershanelerine Mahsus Türk Alfabesi ; Yeni Türk Alfabesi.  mlâve Tasrif ekilleri ; Yeni Yaz ile Krâat ; Dil Encümeni Alfabesi .

3 Kasm 1928 günü, Resmî Gazetede yaymlanan Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkndaki Yasa, getirdikleri snrl olan, belirli olaylar veya kiileri konu alan herhangi bir yasa deildi. TürkiyeBüyük Millet Meclisinin 1 Kasm 1928 günkü oturumunda görüülerek kabul edilen ve 3 Kasm 1928¶deyürürlüe giren yeni Türk harfleriyle ilgili yasa, toplum hayatnda yeni ufuklar açacak, Türk milletiniçada uygarlk düzeyine ulatracak, milletçe aydnlanmasn salayacak bir yasayd.

 Aslnda bu, Türklerin ilk alfabe deiiklii de deildi. Daha önce de çeitli alfabeler kullanlm,

zaman içerisinde alfabeler deitirilmiti. Ancak, tarihte yaanan bu alfabe deiiklikleri uzun bir süreçte gerçeklemi, çeitli corafî sahalarda ayn zamanda deiik alfabeler kullanlmt. 3 Kasm1928¶de ise yürürlüe giren bu yasayla bir millet topyekûn alfabe deiikliini birkaç ay gibi ksa bir süre içerisinde gerçekletirmitir. Bu kadar ksa sürede ve topluca yaplan alfabe deiikliininbaaryla gerçeklemesinin ardnda Gazi Mustafa Kemal¶in kararll, azmi ve kültür konusuna verdiiönem bulunmaktadr. 

Yeni Türk yazsnn bu kadar ksa süre içerisinde büyük bir hzla örenilmesinin ve çabucakbenimsenmesinin ardnda ise bu yaznn Türkçeyi en iyi ekilde ifade eden bir yaz olmas gerçeiyatmaktadr. Yeni Türk yazsnda 29 harf bulunmaktadr. Matbaa yazsnda harflerin kelime banda,kelime ortasnda ve kelime sonunda yazllar için ayr ayr ekiller bulunmamaktadr. Kelimeninneresinde olursa olsun matbaa yazsnda harflerin tek bir yazl ekli bulunmaktadr. Arap kökenliOsmanl alfabesinde matbaa yazsnda bile her harfin kelime banda, ortasnda ve sonunda yazliçin farkl ekilleri bulunabilmekteydi. Bu durum, yazda ekil kalabalkln ortaya çkarmaktan baka

bir ie yaramyordu. Osmanl yazsndaki o günün basm evlerinde dizginin elle yapldn, harflerinteker teker alnarak bir araya getirildii düünülecek olursa, bir kitabn veya bir gazetenin dizgisinin nekadar güç bir i olduu anlalacaktr. Kullanlan yeni yazdaki her harfin bir ses deerinin olmas,harflere iki veya daha fazla sesi gösterme veya bir sesi birkaç harfle gösterme görevinin yüklenmemiolmas, okumay ve yazmay son derece kolaylatrmtr. Yeni Türk yazsnn bir baka önemliözellii, harflerin yazlnda sözlerin ekil bütünlüünün korunmasdr. Osmanl yazsnda baz harfler kendilerinden sonra gelen harflerle bitimemekteydi. Arap alfabesinin özelliinden kaynaklanan budurum, sözlerin ekil bakmndan bölünmesine yol açyordu. Bitimeyen harften sonra braklanboluk, sözler arasnda braklan bolua benziyordu. Böyle bir durumda okuyucu, bir sözü bitimeyenharf yüzünden iki ayr söz gibi görüyordu. Sözlerin ekil bütünlüünü bozan bu durum, Osmanl

Page 20: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 20/45

yazsnda yanl okumalara yol açyordu. Kullanmakta olduumuz yeni yazda kelimelerinbütünlüünü bozan ve yanl okumaya yol açan yazm özellii bulunmamaktadr.

Yeni Türk harflerinin kabulünden sonra ülkede büyük bir seferberlik balatld. ngiliz gazeteleriTürkiye¶deki yaz deiiklii çalmalarn okuyucularna ³Türkler topyekûn bir kültür seferberlii balattlar  cümlesiyle duyurdular. Mustafa Kemal¶in, il il, kasaba kasaba dolaarak elinde tebeir tahtabanda bakkala, kasaba, içiye, erkee, kadna okuma yazma örettii bu haberlerde yer alyordu.

Dünya, ilk defa bir cumhurbakannn elinde tebeir halka okuma yazma örettiini görüyordu. Yasann çkarlmasndan sonra yasa hükümleri hemen iletilmeye baland. Yasada devlet

dairelerinde 1 Ocak 1929¶dan itibaren eski yaznn kullanlmasna son verilecei bildiriliyordu. 1 Ocak1929 tarihinde bütün devlet dairelerinde yeni Türk yazsnn kullanmna baland. Yeni yaymlanacakkitaplarn yeni Türk yazsyla yaymlanmas mecburiyeti getirildi. 1929 ylnn Haziran aynda tapusenetleri, nüfus ve evlenme cüzdanlar, askerlik belgeleri yeni Türk yazsyla ilendi. Devletdairelerindeki daktilolar sür¶atle deitirildi.

Basn kurulular da 1 Aralk 1928 günü bütün Türkiye¶de yeni Türk harfleriyle yayn yapmayabalamt. Gazeteler, dergiler artk yeni harflerle baslm bir ekilde okuyucusuna ulayordu. lkgünlerde gazetelerin bask saysnda ve sat saysnda bir düü olduu görüldü. Bunun sebebi pekçok gazetenin yeni harflerle basm yapabilecek teknik donanma sahip olmamasndankaynaklanyordu. Hükûmet bütün ekonomik skntlara ramen gazete ve dergilere aylk maddî 

yardmda bulunmaya balamt.

Yeni harflerin kabul edilmesiyle birlikte yeni Türk yazsyla baslm kitap yaym hemen balad.Yeni bir yazya geçilmesine ramen kitap yaymnda azalma olmad gibi büyük bir art dagörülüyordu. 1876¶dan 1928 ylna kadarki elli iki yllk dönemde yaklak 27.000 kitap yaymlanmt.Bu ylda ortalama 519 kitap demekti. Yeni bir yazya geçildikten sonra 1928-1938 yllar arasndaki onyllk dönemde 15.244 kitap yeni harflerle yaymlanmtr. Bu dönemde bir ylda yaymlanan kitapsays ortalama olarak 1524¶tür ki bu oran 1928 öncesi dönem için bir ylda yaymlanan kitap saysnnüç kat demektir.

Devlet dairelerinde kurslar düzenlendi. Milletvekilleri, bakanlar, müdürler, memurlar,müstahdemler yeni yazy en ksa sürede örendiler. Yeni yazy örenenlerin ilk snav yasannçkarlmasndan alt gün sonra yapld. 3 Kasm 1928¶de yeni harfler kabul edilmi, bu harflerdensnavlar 9 Kasm 1928¶de balamt. Okullarda ise uygulama daha yasa çkmadan balamt. Ekimay banda okullar açlm ve elde henüz yeni yaznn alfabe kitab, okuma kitab olmadan yeniharflerin öretilmesi iine giriilmiti. Öretmenler yasann çkarlmasn beklemeden, Atatürk¶ün Austos ay banda verdii iaretle okullarda yeni yazy öretmeye baladlar.

Yasann çkarlmasndan dört gün sonra 7 Kasm 1928¶de babakan smet nönü Türkiye BüyükMillet Meclisinde yapt konumada halkn yeni harfleri örenmesi için Millet Mektepleri açlacansöyledi. Böylece, yeni yazy sadece devlet görevlileri ve örenciler deil milletin tamam örenecekti. Amaç, okuma yazma orann artrmak, milleti cehaletten kurtarmakt. Millet Mektepleri 1 Ocak 1929günü resmen açld. Kadn erkek, genç yal demeden herkesin Millet Mekteplerinde yeni yazyörenmesi amaçlanmt. llerdeki, ilçelerdeki Millet Mekteplerinin açllar bir törenle yaplyordu.Öretmen, okuma yazma ve yeni Türk harfleri konusunda bir konuma yapyor, ardndan Atatürk¶ünTürk harfleri konusundaki konumasnn yer ald Gazi Hitabesi Plâ dinletiliyordu. Plândinlenmesinden sonra açl tamamlanm oluyor, derslere balanyordu. Yeni Türk harflerini bilmeyen,hiçbir okula veya memuriyete devam etmeyen 16-40 ya arasndaki her Türk vatanda bulunduumntkada açlacak olan Millet Mektebine devam etmekle mükellef klnd. Eski yazy bilenler iki aylköretimden geçiriliyordu. Eski yazy bilmeyenler ise ayr bir programda dört aylk kursa devamediyordu. Kurslarn sonunda yaplan snavda baarl olanlara diploma veriliyordu. Millet Mekteplerinebir ay içinde 856.000 kii kaydoldu. Be yl içinde 2.305.924 kii Millet Mekteplerinden mezun oldu.Okul çandaki örenciler ve devlet dairelerinde çalanlar, bu sayya dâhil deildir [41].

Millet Mektepleri gibi, Türk Ocaklar, Halkodalar, Halkevleri de çeitli zamanlarda açtklarkurslarla okul ça dndaki yurttalarmz için okuma yazma kurslar düzenlemilerdir.

Page 21: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 21/45

Devlet dairelerindeki makam adlarnn levhalarnn yeni yazyla yazlmas srasnda bir baka idaha yapld. Yllarca Farsça tamlama eklinde kullanlan daire adlar Türkçenin söz dizimi özelliklerineuygun hâle getirildi: Kalem-i mahsusa hususî kalem olarak, müessesat- diniyye müdiriyeti  dinî müesseseler mü d ürlüü olarak, emval-i eytam müdiriyeti  y et i m mallar mü d ürlüü olarak, ksm-siyasî  si y asî ksm olarak deitirildi. Kelimeler Türkçeletirilmese bile tamlamalar Türkçeye uygunhâle getirilmi oluyordu. Bu deiiklikler, 1932¶deki özletirme akmnn ilk iaretleri idi. 

T ü r k D i l K u r u m u n u n K u r u l u u  Yaz Devriminden sonra Dil Heyeti dalmam, yeni üyelerin katlmasyla geniletilmiti.

Çounlukla Dil Encümeni, kimi zaman Dil stiâre Heyeti veya Türk Dili Lûgati Encümeni adylatannan kurulun kulland mektup kâdnn balndan anlaldna göre, resmî ad daima DilHeyeti olmutur. Heyetin yeni üyeleri Ahmet Rasim, Reat Nuri, Celâl Sahir, Velet Çelebi, smailHikmet, Besim, brahim Necmi, Hamit Zübeyir, Hasan Fehmi, shak Refet, Mehmet Baha, Yaar Beyler ile Ankara Etnografya Müzesi Müdürü Gyula Mészáros idi. Kurul, Ankara¶da MithatpaaCaddesi¶ndeki binada çalm, Talim Terbiye Heyeti bakan Mehmet Emin Bey toplantlara bakanlketmiti.

1928 yl sonunda, yaz sorunundan dil sorununa geçilecektir. 1928 ylnn Aralk ayndaterimlerin Türkçeletirilmesi sorununu görümek üzere, stanbul Darülfünununda 15 üye, DarülfünunEmini Prof. Dr. Neet Ömer¶in bakanlnda toplanm ve bulunan karlklar Ankara¶daki Dil stiâreHeyetinin onayna sunulmutu. Bu kurul, cra Vekilleri Heyetinin 5 Aralk 1928 günkü karar üzerineMaarif Vekâletince kurulmutu. Kurulun görevleri unlard: 1. Bütün okul kitaplarnn temelinioluturacak iyi bir dil bilgisi kitabnn hazrlanmas. 2. Temel gereksinimlere cevap verebilecek bir Türkçe sözlüün hazrlanmas. Sözlüün hazrlanmasnda elden geldiince Arapça ve Farsça yabancsözlerin yerine halk dilinden ve eski kitaplardan seçilecek Türkçe sözlerin konulmas. 3. stanbulazna göre imlâ kurallarnn belirlenmesi.

Dil stiare Heyeti ilk i olarak, yeni alfabenin kabulünden sonra, eski Dil Heyetinin ele ald³mlâ Lûgati´nin hazrlanmasn hzlandrmtr. Çalmalarn banda, bu i için emsettin Sami¶ninKamus- Türkî ¶siyle Mehmet Baha¶nn Yeni Türkçe Lûgat ¶ini esas almtr. 29 Ekim 1928¶e dek 25.000sözden oluan bu  mlâ Lûgati her hafta 5 formalk fasiküller hâlinde yaymlanm ve kitap 12 Aralk1928 tarihli bir ön sözle piyasaya çkmtr. Ön sözün altnda Ahmet Cevat, Ahmet Rasim, Celâl Sahir,Falih Rfk, Fazl Ahmet, brahim Necmi, brahim Osman, smail Hikmet, Mehmet Baha, Mehmet Emin,Mehmet hsan, Ragp Hulûsi, Ruen Eref, Yakup Kadri imzalar bulunmaktadr.

Bu mlâ Klavuzundaki ön söz, Türkçemizdeki sözleri öyle snflamt: 1. Halkça benimsenensözler, 2. Yazarlarca kabul edilip halkça benimsenmeyen sözler. Birinci kümede unlar yer almtr: 1.Türkistan¶dan gelen ve Türk aslndan olan sözler. 2. Anadolu kylar ile Rumeli¶nin ele geçmesisonucu olarak Türkçeye giren sözler; 3. Bat kökenli olan sözler. kinci kümede de unlar yer almaktayd. 1. Arap ve Fars aslndan olup halk dilinde yaayan sözlerin yerini tutmak üzere eskiyazarlarca kullanlan sözler. 2. Türkçeleri bulunmadndan dolay eski ve yeni Türk yazarlarnca kabuledilen Arap ve Fars kökenli sözler. 3. Yeni bilim kollaryla ilgili terimler için Arapça köklerden Türkbilginlerince türetilmi sözler. 4. Ya hiç Türkçeleri olmayan ya da Arapça köklerden yaplan sözlerindaha kolay anlalan Franszca, Almanca ve ngilizceden alnm karlklar. 

Encümen, birinci kümedeki sözleri, halkça benimsenmi olduu için, ulusun mal saym veklavuzda bunlara yer vermi, Türkçe kökenli hiçbir sözü atmamt. kinci grupta yer alan sözlere isebaka ilem yapmak gereini duymutu: Yaz dilinde önemli bir özellii ve anlat gücü olmayansözleri önemsememi, fakat öz Türkçede karlklar bulunmadndan veya bilimsel bir yolla yaplmTürkçe sözlerle anlatlamadndan dolay, imdilik gerekli görülen sözlere, hangi asldan olursa olsun,dokunmam ve bunlar klavuza almt. 1928 yl sonunda yaymlanan  mlâ Lûgati, 1941¶e dekdairelerde ve okullarda kullanlmt. Encümen 1929 ylnda, Türkçede Kelime Tekiline YarayanLâhikalar adyla bir kitapçk yaymlad.

17 ubat 1929¶da, Ankara¶da, Bavekil smet Paann bakanlnda bir toplant yaplmt.Talim ve Terbiye Heyeti üyeleri, Dil Heyeti, Darülfünun müderrisleri, Güzel Sanatlar Akademisi

Page 22: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 22/45

temsilcilerinin katld toplantda bir ³Türk Sözkitab´nn hazrlanmas karar altna alnm, bu alandaçalacak olanlara ³dili saf olarak meydana çkarmak´ yönergesi verilmiti. Tasarlanan sözlüe girecekolan terimlerin düzenlenmesi iini Darülfünun üzerine almtr. 

Bu giriimi ve giriimin amacn Falih Rfk Atay, öyle anlatr: ³Dil meselesi ilk önce Bavekil  smet Paa¶nn bir parolas ile domutur.  smet Paa: -Larousse¶un bir türkçesini yapnz, diyordu. Bavekilin iddias sade idi:  ki ciltlik Larousse lûgatinin kelimeleri türkçede karlanmaldr... Larousse tercümesine balannca Osmanlcann fakirlii hemen meydana çkt. Birçok kelimeye

ihtiyaç vard: Bunlar ya eski metinlerde bulunacak, yahut yeniden yaplacakt. [42] 

Franszcadan Türkçeye ve Türkçeden Türkçeye sözler üzerinde çalan Dil Encümeni 1931 ylortasna dek 50.000 sözü gözden geçirmi, birkaç binini baskya hazrlamt. Ancak, bu çalma bir sonuca ulaamadan ödenein kesilmesi üzerine Encümen dalmak zorunda kalr. 

1932¶ye gelene kadar dille ilgili kimi yaynlar dikkati çeker. Ali Ekrem¶in dili arlatrma

konusunda tutucu olan Lisanmz kitab, Prof. Yusuf Ziya¶nn dil karlatrmalarna girien YunandanEvvelki Türk Medeniyeti adl incelemesi ve shak Refet¶in Dil Kavgas adl tartma yazs baslmtr.Bu kitaplar arasnda öyle bir kitap vard ki içeriinin yan sra Gazi Mustafa Kemal¶in bu esere yazdküçük bir yaz bu kitab Türk dili tarihi açsndan önemli klacakt. Prof. Sadri Maksudi, 1930 ylsonlarna doru Türk Dili  çin: Geçmiteki, Bugünkü ve Gelecekteki Yaz Dilimiz Üzerinde Düünceler adl kitabn Türk Ocaklarnn yayn dizisi arasnda yaymlamt. Gazi Mustafa Kemal, bu kitabnbana u sözleri yazd:

³Millî his ile dil arasndaki ba çok kuvvetlidir. Dilin millî ve zengin olmas millî hissin inkiafndabalca müessirdir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil, uurla ilensin. Ülkesini,yüksek istiklâlini korumasn bilen Türk milleti, dilini de yabanc diller boyunduruundan kurtarmaldr.  Gazi M. Kemal 

Bu öz deyiinin banda 2 Eylül 1930 tarihi yazlyd. te bu sözler, 1932 ylnn yaz aylarndayaplacak giriimin ana düüncesini oluturuyordu. Ümmet toplumundan ulus toplumuna geçite tarihve dil birliinin salanmas gerekliydi. Bunun bilincinde olan Gazi Mustafa Kemal, tarih ve dilkonularnda aratrma yapmak üzere birer cemiyet kurulmas düüncesindeydi. Türk tarihi ile ilgilibilimsel çalmalar yapmak üzere önce Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti 19 Nisan 1931¶de kurulur. 2-11Temmuz 1932 tarihleri arasnda da I. Türk Tarih Kurultay toplanr. Kurultay hazrlklar srasnda dilsorunu da gündeme gelir.

³1932 Temmuz aynda toplanacak olan Birinci Türk Tarih Kurultay¶nda okunacak tezlerin,Kurultay¶dan önce, tartmalar Atatürk¶ün huzurunda yaplyordu.  te bu tarih çalmalar ilerlerken Atatürk dil meselesini de ele almak gerekliliini duymutu. 

Çünkü tarihî konularn ilenmesi srasnda filolojik, etnolojik aratrmalarn zarurî olduumeydana çkyordu. Atatürk dil nazariyelerini izah eden kitaplar okuyor ve her tarihî konu içinde dil 

belgeleriyle halledilecek meseleler olduunu görüyordu. te bu Birinci Türk Tarih Kurultay¶nnhazrlklar srasnda, bu meselelerle megul oluyordu. 

Tarihe yardmc olacak dil incelemelerini ayn kurum içinde birçok kol olarak ayrmaykonumalarmz arasnda bana telkin ediyordu .[43] 

Tarih Kurultay¶n büyük bir dikkatle takip eden Atatürk, bildirilerin sunulmas srasnda dilsorununa yeniden eilme frsat bulmutu. Bildirilerini sunan deiik kuaklardan tarihçilerin dilleri,özellikle kullandklar tamlamalarn farkll, dilin ön plâna alnmas düüncesini uyandrmt. HattaGazi Mustafa Kemal¶e göre, bu ite hiç gecikilmemeliydi. Balangçta dil sorununun Türk Tarihi Tetkik

Page 23: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 23/45

Cemiyeti bünyesinde bir kol olarak ele alnmas düünülür. Ancak, dil sorunu bal bana ele alnmasgereken bir konudur. Nitekim Tarih Kongresi¶nin sonlarn Prof. Âfet nan öyle anlatr: 

³Tarih Kurultay¶nn bitmek üzere olduu günlerde, dil incelemeleri için ayr bir teekkülünlüzumu üzerine bana sorular sormaya balamt... Benim bu hususta cevabm u olmutu: µDil,tarihten ayr bir metot ile incelenmesi gereken bir konudur.´[44] 

Kurultay¶da seçilen Türk Tarihi Tetkik Cemiyetinin üyeleri 11 Temmuz 1932 günü Gazi MustafaKemal tarafndan Kök¶e davet edilmilerdi. Âfet Hanm, Yusuf Akçura, Samih Rifat, Sadri Maksudi,Hamid Zübeyr ve Macar Profesör Zayti Frenç¶in de aralarnda bulunduu bir kurul, gelecek ylayetitirilecek büyük tarih kitabnn bölümlerini ve bunlar kimlerin yazacan konuuyorlard. Akamüzeri toplantya Ruen Eref Bey de Gazi¶nin özel konuu olarak çarlr. Ruen Eref Ünaydn,anlarnda Türk Dil Kurumunun kuruluuna nasl karar verildiini u sözlerle anlatr:

³ Akamüzeri Çankaya¶ya gittim. Kendileri birkaç vakittir Yeni Kök¶e geçmilerdi. Yukar katta,kitap odasnn yannda çalma salonunda huzurlarna çktm... Salonun orta yerinde uzun masasnnbanda oturuyorlard. O masann etrafnda Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti azalar da vard... Tarihkonumas bitmek üzere iken Gazi hazretleri, oradakilere sordular: 

-Dil ilerini düünecek zaman da gelmitir. Ne dersiniz .´[45] Dil Encümeni görev yaptktan bir süre sonra, çalma hzn kaybetmi, tahsisat kesilmiti.

Ksacas Encümen artk çalmyordu. Bunlar yakndan bilen Atatürk, o akam Kök¶te hazr bulunanlara düüncelerini öyle açklar:

³Öyle ise, Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti gibi bir de ona karde bir dil cemiyeti kuralm. Ad Türk Dili Tetkik Cemiyeti olsun.´[46] 

Böylece bir dil ³cemiyet´inin kurulmas için ilk admlar atlr. Ancak, hareketin çok çabukgerçeklemesini isteyen Gazi, bu arzusunu hazr bulunanlara söyledii u sözleriyle belirtir:

³Yarn Hükûmete istida verip Cemiyet¶in iznini almal. Fakat bunun için daha önce bir reis, bir deumumî kâtip seçmeli. Ben her ikisini de burada, aramzda görüyorum.´[47] 

Samih Rifat bakan, Ruen Eref de kâtip olacaklardr. Üyelikler için de Ruen Eref¶in teklifiüzerine Yakup Kadri ile Celâl Sahir uygun görülürler. Gazi Mustafa Kemal, cemiyetin nizamnamesininhazrlanmas için geçici olarak Türk Tarihi Tetkik Cemiyetinin nizamnamesinden yararlanlmasn,yenisinin ilerde yaplmasn önerir. 

Gazi Mustafa Kemal, ³bir dil cemiyeti kuralm´ derken yeni cemiyetin ne gibi ilerle uraacankendi eliyle çizdii emada öyle belirtmiti:

Filoloji ve Lengüistik Türk Dili

Filoloji ve Lengüistik Lûgat ve Gramer ve Etimoloji Istlah Sentaks 

Gazi Mustafa Kemal¶in bu ema ile göstermeye çalt konulara Âfet nan daha deiik bir açdan yaklayor ve Gazi¶nin görülerini u ifadelerle ortaya koyuyordu: 

³ Atatürk¶ün Türk Dil Kurumu için hedefi iki cepheli olmutur:  

Page 24: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 24/45

1. Türk dilinin sadelemesi, halkn konuma dili arasnda bir birlik ve ahenk kurulmas.Konuma, edebiyat ve bilim dilimizin kesin kurallarla tespit edilerek tarihî metinlerden ve yaayan halk lehçelerinden taramalar, derlemeler yaparak bir kelime ve terim hazinesi vücuda getirilmesi. 

Bunlarn baarlmas için zamana ve yeni bir kurulun sürekli çalmalarna ihtiyaç gösteriyordu. 2 . Dil incelemelerinde ikinci hedef, tarihî aratrmalarda belge olan, ölü veya eski dillerin metotlu

bir ekilde incelenmesi ve mukayese edilmesi [48] 

12 Temmuz 1932 günü Türk Dili Tetkik Cemiyetinin (TDTC) izinnamesi Emniyet-i Umûmiye(Emniyet Genel) Müdürlüüne gönderilir ve böylece Cemiyet resmen tescil edilmi olur. zinnamesuretinde Cemiyetin kurulu amac ³Türk dilini tetkik ve elde edilecek neticeleri neretmek  olarakyazlmtr.[49] 

TDTC¶nin nizamnamesinin birinci maddesinde Türkiye Cumhuriyeti Reisi Gazi Mustafa KemalHazretlerinin yüksek himayeleri altnda ve Ankara ehrinde Türk Dili Tetkik Cemiyeti adl bir cemiyetkurulduu yazlmtr. Maarif Vekilinin ³fahrî reis´ olduu ikinci maddede belirtilmi, Cemiyetin amacise nizamnamenin 3. maddesinde yer almtr: ³Cemiyetin maksad Türk dilini tetkik ve elde edilenneticeleri neir ve tamim etmektir . 

B i r i n c i T ü r k D i l K u r u l t a y  Kurulu ilemlerinin tamamlanmasnn ardndan Cemiyetin yaplanma ileri hzla tamamlanr.

 Ancak Cemiyetin kurulmas, ilerin hallolduu anlamna gelmemektedir. Yaz tatili için Yalova¶ya giden,oradan da stanbul¶a geçen Gazi Mustafa Kemal, kurduu Cemiyetin istedii faaliyetlerigerçekletirebilmesi için tatil süresince bu yeni eseriyle yakndan ilgilenmeyi sürdürecektir. Yalova¶dadil ii için Türk tarihine çizdii programdan ayr ve yepyeni bir yol izler. 

³Önce Kurultay toplamak, tezi orada anlatmak, dil mütehassslarnn, ediplerin, airlerin,gazetecilerin, muallimlerin düüncelerini dinlemek, bütün milleti kendi dilinin ilerinde alâkalandrmak,nizamnameyi, program kurultayda konuturmak, merkez heyetini ona göre seçtirmek, sonra hzlaçalmaya geçmek. [50] 

Daha sonra Dolmabahçe Saray¶nda devam eden çalmalar srasnda Eylül ay içinde bir DilKurultay¶nn toplanacann ilân edilmesini ve ilgililerin bu kurultaya çarlmasn ister. 3 Eylül 1932günü basna verilen ve ertesi gün gazetelerde yer alan bir beyannameile toplantnn yaplacaduyurulur. Kadn, erkek her yurttan davetli olduunu, dorudan doruya çalmak arzusundaolanlarn Dolmabahçe Saray¶ndaki Cemiyet Kâtipliine bavurmalar istenir.

Yusuf Akçura, H. Cemil Çambel, Yunus Nadi gibi ilk müteebbis heyet üyelerinden kimilerihastalk, gezi gibi sebeplerden dolay stanbul¶da bulunamadndan, Gazi¶nin isteiyle yerlerine, diltezini anlatp savunacak kiilerden oluan yeni bir kurul seçildi. Samih Rifat, Ruen Eref, RagpHulûsi, Reat Nuri, Dr. Ali Saim, Celal Sahir, Ahmet Cevat, Ahmet hsan, Ali Canip, Hasan Âli, hsan,Rueni, Yakup Kadri Beylerden oluan bu kurulun bakan Samih Rifat, Genel Sekreteri Ruen Eref,Veznedar Celâl Sahir Bey¶di. Samih Rifat Bey, hasta olduu için Çamlca¶daki evinden DolmabahçeSaray¶ndaki bir odaya tanm, doktor gözetiminde hasta yatanda Kurultay çalmalarn yönetmi,program ve tüzük taslan hazrlamt. 

Kurulun çalmalar Gazi Mustafa Kemal tarafndan benimsenir ve Kurultayn toplanaca gün,20 Eylül 1932¶de basn araclyla bütün yurda duyurulur. Kurultay¶da konuulacak balca konular uüç balk altnda toplanmtr: 

1.  Dilin menei  2 .  Türk dilinin bugünkü hâli, asrî ve medenî ihtiyaçlar 

Page 25: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 25/45

Page 26: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 26/45

konumada ve yazmada kullanlmakta olan Arapça ve Farsça sözler taranarak bunlardan karlklararanacak olanlar birbiri ardnca listeler hâlinde her gün ajans, radyo ve gazetelerde bildirilecekti. Anketin sonucunun üç ayda alnmas tasarlanyordu. Bu çalmayla bir karlklar klavuzununhazrlanmas amaçlanmt[53]. Açklamada gazetelerin bu listeleri açacaklar dil sütununda ³halkndikkatine çarpacak bir yolda neredecek ve herkesin bu sözlere karlk bulmasn tevike elindengeldii kadar çalacak lar özellikle belirtiliyordu. Listedeki sözlere karlk olarak gönderilecek teklifler de gene bu dil sütunlarnda yaymlanacak ve bu nüshalardan üçer adet Cemiyet merkezine

gönderilecekti. Gazetelerin hacminin bütün cevaplar basmaya yetmedii durumlarda baslamayancevaplarn da gazeteler tarafndan Cemiyet Merkezine gönderilmesi isteniyordu. Gazetelerin görevleribununla da bitmiyordu. Gazetelerdeki bütün yazarlar, beendikleri karlklar yazlarndakullanacaklard. Böylelikle bu karlklarn dilde tutunmas amaçlanyordu.

Ülkenin aydnlarndan, okuryazarlarndan da beklenenler bu beyannamede yer almaktayd.Gazetelerde çkacak, ajanslar ve radyolarla bildirilecek olan Arapça ve Farsça sözlere düündükleri,beendikleri öz Türkçe karlklar teklif olarak yazmak, bu karlklarn bir suretini dorudan doruya Ankara¶da TDTC Merkezine göndermek ve bir suretini de bulunduu yerdeki gazeteye bildirmek göreviveriliyordu[54]. 

Cemiyet, 10 Mart 1933¶te Anadolu Ajansna ve dier basn kurulularna gönderdiibeyannamede anket uygulamasnn balayacan duyurmaktadr:

³TDTC¶nin açt anket yarn balyor. Cemiyet, yarn radyolara, ajansa, gazetelere birinci listeolarak 16 söz bildirecektir. Bu sözler Kamus- Türkî¶den seçilmitir. Gazetelerin birinci dil anketi listesinin çktn birinci sayfalarnda kaln harflerle göstermeleri ve listeyi göze çarpar bir yoldabasmalar rica olunur. 

Birinci listede yazl sözlerin ister birine, yahut birkaçna, ister hepsine karlk bulan yurttalar,bu karlklar gazetelere ve Cemiyete bildireceklerdir. Karlk gönderenlerin listeleri birbirinekartrmayarak, her listedeki sözler için ayr birer kât yazmalar, gelen karlklar dizilemekte çok ieyarayacaktr. Gazetelerin de gelen karlklar liste saylarna göre ayr ayr yazmalar kolaylk verici bir eydir. 

Listedeki sözlere karlk ararken, her sözün anlatt düünceye yakn baka düünceleri degöz önünde bulundurmak, doru ve uygun karlk bulmaya yarar. Birinci listede çkacak sözlerden biri de µâti¶dir. Buna karlk ararken, buna çok yakn olan µistikbal¶, µmüstakbel¶ sözleriyle aradaki inceayrl da düünmelidir. 

Bir sözün anlatt türlü düüncelere ayr ayr karlklar gösterilebilir. µAti¶ sözünün µgelecek zaman¶, µaada¶ düüncelerine uyan iki manasn birden bir Türkçe karlkla anlatamazsak ikisineayr ayr karlk ileri sürebiliriz. µ  stikbal¶ sözünün µzaman¶ ve µkarlama¶ manalar da böyledir. 

Listeler sra saylaryla çkarlacaktr. Her listeye karlk verenler cevaplarnda liste saysnanarak karlk bulduklar sözleri sralamal ve karlarna da bulduklar karlklar yazmaldr.

Cemiyete gelen cevaplar ve gazetelerde yazlacak karlklar, sralanarak, ileri sürülen türlükarlklar arasnda en uygun görülen bir, yahut birkaç karlk baslacak olan karlklar klavuzunakonulacaktr. 

Bu anket, her gün konuup yazdmz dilin içinde duran Arapça ve Farsça sözler yerine öz Türkçe sözler konulmasn kolaylatraca için yurttalarn bu büyük dil iine ellerinden geldii kadar yardm etmek isteyecekleri belli bir eydir. 

Türk yazarlar da, ortaya dökülecek olan bu karlklardan beendiklerini imdiden yazlarndakullanarak dilimizin özlemesinde öncülük etmi olacaklardr. 

Söz listeleri, günlerce bir harfle balayan sözlere balanarak bkknlk vermemek için, her günbaka harfle balayan sözlerden verilecek, sonra gene baa dönülerek kalanlar baka listelerekonulacaktr. 

Page 27: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 27/45

Karlklar aranacak sözler için yabanc kökten geldii sanlan her söz bulunacaktr. Bunlarniçinde çok yaylm herkesin söyledii sözler de olabilir. O sözlere karlk aranmas, hatta bulunmasonlarn dilden çkarlaca demek deildir. 

 Anketin nasl yaplaca için üç günden beri yazlan eyler, bu iin her yann ortaya koymutur.Bununla beraber gazetelerden, yahut yurttalardan bir noktada tereddüde düenler olursa, TDTC Merkezinde Neriyat Kolundan sorulabilir.´ [55] 

Belirlenen amac gerçekletirmeye yönelik çabalarda hükûmet ve yönetim Kurumu tam yetkiyledestekliyordu. Her ilde bir µdil heyeti¶ kuruldu. Valinin bakanlndaki heyette TDTC¶nin yerelubelerinin üyelerine ek olarak belediye bakan, üst düzey bir askerî yetkili, maarif ve salkmüdürlüklerinden yetkililer, lise müdürleri ve dier yetkililer bulunuyordu. Ayn ekilde her ilçede enyüksek yerel görevlilerden oluan benzer heyetler kuruldu. Çounluunu öretmenlerin oluturduuderleyiciler, derledikleri sözleri çeitli bilgilerle birlikte filere yazyorlar, bu fileri TDTC GenelMerkezine gönderiyorlard. Bu çalmann yaplmasnda gösterilen özene karlk derleyicilerinçounun dil bilimi öretiminden yoksun olmas yüzünden f ilerde yanllklar ve eksiklikler vard.Derleyicilerin çounun yeni Türk yazsn sözlerdeki sesleri iaret etmeden kullanmas, imlâda birliinsalanamamasna yol açmt[56]. Bu yüzden daha sonra yaymlanacak sözlükteki bu türden yanllar,eletiri konusu olacaktr [57]. TDTC, halk azndan söz derleme çalmasnn yan sra tarihî metinleri detarayarak yaz dilinde kullanlmayan eski Türkçe sözleri ortaya koydu.

kinci Türk Dil Kurultaynn topland 18 Austos 1934 tarihine kadar olan dönemde TDTC¶ninçalmalar öyle özetlenebilir: Halk azndan söz derleme ii 1933 ylnn ilk aynda balam,Kurultaya kadar Ankara¶da biriken fi says 130.000¶e ulamt. Yabanc sözlere karlk bulma ii 12Mart 1933¶te balam, duyurulan 1.382 Arapça ve Farsça söze gelen karlklardan 1.100¶ü anketkomisyonunca seçilmi, bunlardan 640¶ Merkezce kabul edilmiti. Çeitli kaynaklarn taranmasylaelde edilen 125.000¶den fazla fiten 7.572¶si Osmanlcadan Türkçeye Söz Karlklar TaramaDergisi ¶nin birinci cildini meydana getirmiti. Çeitli bilim dallarna ait terimleri bulmak üzere CemiyetinLûgat-Istlah Kolu 16 dala ayrlm, hazrlanan Osmanlca terimler, Türkçe karlklar bulunmak üzereilgililere gönderilmiti. Türkçenin ana gramerini meydana getirebilmek için Gramer-Sentaks Kolu bir anket açm ve ilgililere göndermiti. ki kurultay arasnda 10¶a yakn kitap yaymlanmt.[58] 

1934 ylnda bu çalmalarn ilk ürünlerinden biri olan Osmanlcadan Türkçeye Söz KarlklarTarama Dergisi yaymland. ki ciltten oluan µdergi¶nin birinci cildi Osmanlcadan Türkçeye karlklariçeriyordu. kinci cilt ise Türkçeden Osmanlcaya indeks idi. Birinci cildin ilk sayfasndaki ithaf dikkati

çekiyordu: Türk Dili Tetkik Cemiyeti, Türk dilinin özletirilmesi ülküsünü ortaya atan, canlandrd, yeniletirdii, ileri götürdüü

milletine asrn bütün medeniyetini, kültürünü ve tekniini anlatabilecek bir öz dil yaratmak yolunu daaçan 

Yüksek Hami Reisi  Gazi Mustafa Kemal Hazretlerine borçlu olduu tükenmez ükranlarn bir daha tekrarlar, bu deersiz eseri o çok deerli 

Babuun yüce adna en derin sayglarla ithaf eder. Eserin ön sözünde 90.000¶e varan tarama filerinin Cemiyetçe birer birer denetlenmesine imkân

ve zaman bulunamad belirtiliyordu. Tarama Dergisi, esas itibaryla bir ilenmemi malzemelistesiydi. Dergi¶de rastlanacak yanllarn hemen Cemiyete bildirilmesi de isteniyordu. Ön söz ucümlelerle sona ermekteydi: ³Hulâsa, Tarama Dergisi dilimizde kullanlan yabanc sözlere öz Türkçekarlk arama yolunda yeni ve geni bir admdr. Bütün Türklüün el birliiyle bunun daha geniadmlarla tamamlanacan umarz. [59] 

Page 28: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 28/45

Dergi ¶de madde banda yer alan Arapça, Farsça kökenli sözlere karlk olarak Türkçede, tarihî ve çada lehçelerde yaayan sözler verilmiti. Ön sözde de belirtildii gibi Arapça, Farsça kökenlisözler yerine burada karlklar verilen Türkçe sözlerin kullanlarak Türkçenin özlemesiamaçlanyordu. Bu karlklar, pek çok kii tarafndan kullanlmaya baland. Bu, gerçekten sonuçverici bir çalmayd. Halkn konuma dilinde veya Türk lehçelerinde bulunan sözlerin Türk yaz dilinekazandrlmas amaçlanyordu. Tarama Dergisi ¶nin ikinci cildi gözden geçirildiinde önerilen pek çoksözün zamanla tutulup yaygnlat görülecektir: Ana yol, armaan, aydn, duyum, katksz, olaan,

olgun, onarmak, onay, ondalk, oturum, örnek, pekimek, say, tüketmek ... Bununla birlikte tutulmayan,yaygnlamayan sözler de az deildir: Alasatmak, astrav, aylandrmak, aylanç, bayaut, daz,dmcukmak, drdala, obuçin, saut, soksok, tmarsk, tiriklük, yavzarmak ... Kimi sözlerin ise bugünbaka anlamda kullanld görülür. Sorun sözü ³matlap, mesalih, mutalebe´ karlnda önerilmiolmasna karlk bugün ³mesele´ karlnda kullanlmaktadr. Mesele karlnda önerilen söz isesorum idi. Tayyare karlnda önerilen uçkan sözü tutulmam, ayn Dergi ¶de yer alan uçak sözütutulmutur. 

Osmanl Türkçesinde kullanlan bir söze karlk Dergi ¶de birden fazla Türkçe söz öneriliyordu.Bu durum, Arapça, Farsça söze karlk verilen Türkçe sözlerden hangisinin kullanlaca konusundabir karklk yaanmasna yol açt. Herkes beendii bir sözü kullanyordu. Dergi ¶de akl sözü için 28karlk bulunuyordu: an, ang, anlay, arga, ay, ayla, ba, bili, bilgü, böü, düünme, es, is, kapar,kyg, ok, on (ön), oy, ö (ök), sa, sa, sime, uuk, us, uz, ü, ük, zerey [60] .  Acele sözü için ise tam41 karlk verilmiti.

Günlük dilde canl bir biçimde kullanlan ve kullanm skl yüksek olan sözler bile Arapça,Farsça olduklar için dilden atlacak sözler olarak anket listesinde yer alyordu. Türkçenin özlemesiçalmas bir anda yeni bir tasfiyecilik akmna dönümütü. Bu dönem, bu yüzden daha sonra arözletirmecilik, tasfiyecilik dönemi olarak adlandrlacaktr [61]. Türkçeye yabanc sesler tayan dükkân gibi sözlerin dilden çkarlmas yerine, biçimi ve anlam deimi olan cömert, frka gibi Arapça, Farsçasözlere karlk önerilmesi, yabanc aratrmaclar tarafndan da eletirilecektir [62].

18 Austos 1934¶te kinci Türk Dil Kurultay toplanr. Bu Kurultayda Türk Dili Tetkik Cemiyetininad Türk Dili Aratrma Kurumuna çevrilir. Takrirler ve teklifler komisyonunun raporunda resmî devletyaynlarn ve devlet duyurularn öz Türkçeye çevirmekte i birlii yapmak için Cemiyet Merkezindedevlet kurumlarna yardmc bir büro kurulmas teklifi de yer almaktadr. Prof. Meçaninof, Prof.Samoiloviç gibi çeitli yabanc Türkologlarn da katld Kurultayda terimlerin Türkçe köklerden Türkçeeklerle türetilmesi ilkesi benimsenir. Kesin zorunluluk durumunda, batda kullanlan bilim ve teknik

terimlerin yaayan yabanc dillerden deil de bu dillerin ana dili saylan eski dillerden alnmas ilkesi deterim komisyonu raporunda yer almaktadr [63]. Bundan anlalan; gerektiinde Fransz, Alman, ngilizdillerinden terim almak yerine bu dillere kaynaklk etmi olan Lâtince, Grekçe gibi ölü dillerden terimalnabileceidir. Bu düünce zamanla bat dillerinden geçen sözlere kar daha lml yaklamadönüecektir.[64].

Gazi Mustafa Kemal, 3 Kasm 1934¶te sveç Veliaht Prens Gustav Adolf¶ü Çankaya Kökü¶ndekabul eder. Kabul töreninde Gazi, u konumay yapar: 

³ Altes Ruvayâl, Bu gece ulu konuklarmza, Türkiye¶ye uur getirdiklerini söylerken duygum tükel özgü bir 

kvançtr.

Burada kaldnz uzca sizi sarmaktan hiç durmyacak lk sevgi içinde, bu yurtta, yurdunuz içinbeslenmi duygularn bir yankusunu bulacaksnz.

 sveç Türk uluslarnn kazanm olduklar utkularn silinmez damgalarn tarih tamaktadr.Süerdemlii, onu bu iki ulus, ünlü, sanl özlerinin derinliinde sonsuz tutmaktadr.

 Ancak, daha baka bir alanda da onlar erdemlerini o denlü yaltrkl yöndemle göstermilerdir.Bu yolda kazandklar utkular, gerçekten daha az özence deer deildir. 

Page 29: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 29/45

 Avrupann iki bitim ucunda yerlerini berkiten uluslarmz, ataç özlüklerinin tüm sslar olarak baysak, önürme, uygunluk kldaclar olmu bulunuyorlar; onlar, bugün, en güzel utkuyu kazanmyaanklanyorlar: Baysal utkusu. 

 Altes Ruvayâl; Yetmi beinci doum ylnda ouz babanz bütün acunda saygl bir sevginin söyüncü ile

çevrelendi. Genlik, baysal, içinde erk sürmenin gücü ite bundadr.

Ünlü babanz yüksek kralnz Beinci Gustav¶n gönenci için en s dileklerimi sunarken, AltesRuvayâl, sizin, Altes Ruvayâl Prenses Luiz¶in, sevimli kznz Altes Ruvayâl Prenses  ngrid¶inesenliini; tüzün  sveç ulusunun gönencine, genliine içiyorum. [65] 

Gazi Mustafa Kemal¶in bu konumasnda geçen tükel µtam¶, uz µsüre¶, süerdemlik µaskerî faziletve hüner¶, yaltrkl µnurlu, aydnlk¶, özenç µgpta¶, bitim ucu µnihayet¶, ss µsahip¶, baysak µhuzur¶,önürme µgelime¶, kldac µamil¶, anklanmak µhazrlanmak¶, tüzün µasil¶ gibi sözler, tarama veya derlemeyoluyla Dergi ¶ye alnmlard.

Gazi Mustafa Kemal, 1934¶te Dil Bayram dolaysyla Kuruma gönderdii iletide de öz Türkçesözler kullanmt: 

³Dil Bayramndan ötürü Türk Dili Aratrma Kurumu Genelözeinden, ulusal kurumlarndan, türlüorunlarndan birçok kutunbitikler aldm. Gösterilen güzel duygulardan kvanç duydum. Ben de kamuyukutlularm. 

Gazi M. Kemal  [66] 

lk geri adm, kinci Kurultaydan sonra atlacaktr. Tarama Dergisi ¶nin yaymland yldan kinciTürk Dil Kurultayna kadar geçen süre içerisinde Kurumun tutumunda önemli deiiklikler ortayaçkmt. 1933-1934 yllarnda desteklenen ar özletirmeciliin dil karmaasna yol açt, Arapça veFarsçadan alntlanan ve gündelik hayatta kullanlan yüzlerce sözün, Türkçe karlklar halk tarafndanbenimsenmeden dilden ayklanmas belirgin bir durumdayd. Bu yüzden özletirme giriiminde belirginbir yavalama görülür [67]. 1935¶te yaymlanan Cep Klavuzu¶nun ön sözünde klavuzun ³yazarlarmzave okurlarmza osmanlcadan türkçeye geçit devresinde yol göstericilik edebilmek umudu ile´ ortaya

çkt belirtilmektedir [68]. Bu dönem daha sonra ³mutedil özletirmecilik, tereddüt´ dönemi olarak daadlandrlacaktr [69].

Öte yandan Kurum, baz durumlarda Türkçedeki Avrupa dillerinden gelme söz saysn bilerekartryordu. Cep Klavuzu¶nda Arapça, Farsça aktarma sözlerin bir bölümünün yerine bat dillerindensözler alnmt: Kâtip yerine sekreter , müdür yerine direktör , nazariye yerine teori ve timsal yerinesembol . Bu düüncenin güvenilir bir açklamas 1935 ylnda Kurumun Genel Sekreteri . N. Dilmentarafndan yapld. Dilmen, kâtib, müdir (müdür ) gibi sözlerin geçmi dönemin birer kalntlar olduunusöylüyordu. Türklerin bat uygarln bütünüyle benimsemekte olduu bir dönemde bu tür terimlerinbat dillerinden olanlar tercih edilmeliydi[70]. Bu düünce, Kurumun daha sonraki yllarnda da etkiliolacakt.

Dilde bir karmaadr gidiyordu. Yeni sözlerle gazetelerin dil köelerinde yazlar, iirler yaymlanyordu. Bu yaz ve iirlerde herkes önerilen sözlerden houna gideni kullanyordu. Yerelgazetelerde de ayn yol izleniyordu. Ancak, gazetelerde dikkati çeken bir durum vard: Dil köesidndaki sayfalarda yer alan haber, yaz ve tefrikalarda kullanlan sözler açsndan ayn özengösterilmiyordu.

Kimi yazarlar, yazlarn önce kullandklar dille yazyorlar, daha sonra Tarama Dergisi ¶nebakarak yazdklar yazda geçen ve yabanc saylan sözlere karlk öz Türkçelerini yazyorlard. Ertesigün gazetede çkan yazlarn yazarlar bile anlayamyordu. Bir akam Atatürk, ükrü Kaya¶ya özTürkçe konuma yapmasn söyler. ükrü Kaya, kekeler kalr. Olay izleyen Falih Rfk Atay ³ çileri Bakanmz Orta Asya¶dan gelip derdini anlatamayan birine benziyor. demekten kendisini alamaz[71].

Page 30: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 30/45

Falih Rfk Atay, Çankaya adl eserinde Atatürk¶ün dil konusunda bir deneme yaptnyazacaktr. Halk azndan tarama sözlerin, sadece görünürde ve say bakmndan zenginlii ile öz veileri bir Türkçe davas üzerine Atatürk¶ün o kadar merakn uyandrmlard ki, bu bir denemeye deer-di. Atatürk, denemeden ürkmeyen, onun bütün risklerini kabul eden bir liderdir. Öz bir dil denemesindesonuç alncaya kadar, bu teze inanm ve balanm etkisi verecek, en ³acayip´ sözleri bizzat AtatürkMeclis kürsüsünde kullanmaktan çekinmeyecekti[72]. Daha Birinci Türk Dil Kurultaynn ilk günüHüseyin Cahit¶in tezi ve yaplan tartmalar üzerine Atatürk, Hüseyin Cahit ile benzer düünceleri

savunan Falih Rfk¶ya: 

-Çocuk senin hakkn varm ! diyecekti[73]. Ancak, ar özletirmecilik yeni bir anlalmaz dilyarattnda Falih Rfk, Atatürk ile aralarnda geçen konumay u sözlerle anlatr: 

³Bir akam Atatürk, sofra bittikten sonra, benim yan bandaki iskemleye oturmam emretti,

-Dili bir çkmaza saplamzdr, dedi. Sonra: -Brakrlar m dili bu çkmazda ? Hayr. Ama ben de ii bakalarna brakamam. Çkmazdan biz 

kurtaracaz, dedi. [74] 

Falih Rfk Atay¶n deneme diyerek tanmlad bu yaklam Hikmet Bayur ³keif  olarakadlandracaktr [75]. 

 Atatürk¶ün Üçüncü Dil Bayram dolaysyla Türk Dil Kurumuna gönderdii telgrafta kulland dil,gelimelerin ilk iareti olacakt: 

³ brahim Necmi Dilmen, Türk Dil Kurumu Genel Sekreteri, Dolmabahçe, Üçüncü Dil Bayramn kutlayan telgrafnz aldm. Türk Dil Kurumunun verimli çalmasn ve

bütün yurttalarn dil ilerine gösterdii büyük ilgiyi sevinçle anarm. Bayramnz kutlu olsun.´[76] 

Yerlemi ve yaygnlam yabanc kökenli sözlerin dilden atlmasnn tam anlamylatasfiyecilie döndüü bir dönemde, yitirilen bu sözler bata yazarlar olmak üzere pek çok aydnndikkatini çekiyordu. Yabancdr diye tasfiye edilen, ancak dilde gerekliine inanlan sözlerinkurtarlmas için bir eyler yaplmas gereine inanan Falih Rfk Atay, bu ii nasl yaptklarn öyleanlatr. µLûgat Komisyonu¶ geniletilerek yeni üyeler çalmaya katlr. Yabanc kaynakl hangi sözgündeme gelse, bu sözün Türkçe kökenli olduu söyleniyor ve bu söz dilden çkarlmaktankurtuluyordu. Yusuf Ziya Bey bat kökenli sözlerin, Naim Hazm Bey de Arapça kökenli sözlerinköklerini Türkçeye çkaryorlard[77]. Sra hüküm sözüne gelir. Falih Rfk ³Bir karl yoksa,alkoyalm.´ der. Üyeler, kabul etmez ve tartma çkar. Toplantdan sonra Prof. Abdülkadir (nan),Falih Rfk¶ya gelerek, üzülmemesini, hüküm sözünü bir sonraki toplantda Türkçe yapacaklarnsöyler. Ertesi gün toplantdan önce Prof. Abdülkadir nan, Falih Rfk Atay¶n eline küçük bir kâttututurur. Kâtta Radloff sözlüünde Türk lehçelerinde akl için ög, ök, ük  sözünün kullanldyazldr. +(ü)m eki ile de ad türetildiini bilen Falih Rfk Atay sözü alarak Arapça µhüküm¶ sözünün

Türkçe olduunu örneklerle anlatr. Komisyonun üyeleri susup kalrlar. Böylece hüküm sözü dilde kalr.Falih Rfk, uydurmacln deil, ama yaktrmacln temelini attklarn yazacaktr [78]. Hukukprofesörü olan Yusuf Ziya Bey, hzn alamam Aphrodite adnn Türkçe avrat ya da arvat ¶tan, denizilah Poseidon adnn Türkçede gemi anlamndaki bostagen sözünden, vulcanus sözünün de Türkçebulank anlamndaki bulkan sözünden geldiini ileri sürmütür [79].

G ü n e - D i l T e o r i s i v e Ö z l e m e d e G e r i A d m  te tam bu günlerde, 1935 ylnn sonlarna doru Viyanal Dr. Hermann F. Kvergitsch, 41

sayfalk baslmam bir çalmasn Atatürk¶e gönderir. La psychologie de quelques elements deslangues turques ³Türk Dillerindeki Kimi Ögelerin Psikolojisi  adndaki bu eser, sosyolojik ve

Page 31: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 31/45

antropolojik çalmalara dayanmaktadr. Bu veriler, psikanaliz görüleri ile de birletirilerek, insann içbenlii ile d dünyas arasndaki balantnn dildeki seslerin sembolizmine dayand düüncesiyle depekitirilmektedir. Dr. Hermann F. Kvergitsch, bu düünceden hareketle kendi yöntemini uygulayarak,Türk, Mool, Mançu, Tunguz dilleri ile Fin, Macar, Japon, Hitit dilleri arasnda bir yaknlk olduunuortaya koyacak delilleri deerlendiriyordu[80]. O sonbahar, stanbul¶dan Ankara¶ya rahatsz dönen Atatürk, Kurum üyelerini yanna çarr. TDK üyelerini yatakta karlayan Atatürk, Dr. Hermann F.Kvergitsch¶in çalmasndan söz eder. Dr. Kvergitsch¶e göre ilk tefekkür günele ilgilidir. Dillerin

douu da bu nedenle günee balanmaldr 

[81]

.

Bu çalmadan etkilenen Atatürk, konu üzerinde çalmaya balad. Bu çalmann sonucunda Atatürk tarafndan hazrlanan bir eser yaymlanr [82]. 68 sayfalk bu eserde Dr. Kvergitsch¶inçalmasnn okunduu ve bu çalmadan yararlanld belirtilmektedir. Ksaca µGüne-Dil Teorisi¶adyla anlacak bu yeni düünce öyle özetlenebilir. Güne Dil Teorisine göre dilin douunda ilk etkengünetir. Bu da günein insan varl üzerindeki ana ilevi ile ilgilidir. Güne, dünya ve insanlk tarihiningelimesi üzerindeki bu ana ilevi ile dinî ve felsefî düüncenin douuna kaynaklk ettii gibi dilindouunda da balca etken olmutur. Çünkü insanolu içgüdüleri ile davranan bir yaratk olmaktançkp da düünebilen bir varlk hâline gelince, d alanlar dediimiz evrende her eyin üstünde tuttuuilk nesne güne olmutur. Güne; ilkin kendisi, sonra saçt k, verdii aydnlk ve parlaklk, ate,tad yükseklik, zaman, büyüklük, güç, kudret, hareket, süreklilik, çoalma ve benzeri nitelikleri iledüünen insann kafasnda çok yönlü bir kavram olarak belirmitir. Bu yüzden ilk insanlar su, ate,toprak, büyüklük ve benzeri bütün maddî ve manevî kavramlar birbirlerine, günee verdikleri tek adla

anlatmlardr. Bu kavram anlatan ilk ses de Türk dilinin kökü olan a sesidir 

[83]

.

G ü n e - D i l T e o r i s i Ü ç ü n c ü T ü r k D i l K u r u l t a y ¶ n d a

Türk dilinin eskiliini ortaya koyan bu teori, ayn zamanda dünyadaki dillerin de Türk dilindenkaynaklandn ve Türkçenin bütün dillerin kökü olduu düüncesini de iliyordu. Yllardr Arapça veFarsçann etkisi altnda kalan, bir dönem Osmanl aydnlar ve yazarlar tarafndan avam dili diyerekhor görülen Türkçe için bu teori bir övünç kayna olmutu. Ayn yl brahim Necmi Dilmen, teorininana hatlarn ele alan bir kaynak eser yaymlad[84]. 1936¶da da bu eserin Franszcaya çevirisi çkt[85].Güne-Dil Teorisini açklayan çalmalar birbirinin ard sra yaymlanyordu. Çalmalar ve yaynlar birbirini izlerken 24 Austos 1936 günü Üçüncü Türk Dil Kurultay toplanr. Kurumun adnn Türk DilKurumuna dönütüü bu Kurultayda en fazla gündeme gelen, üzerinde durulan ve tartlan konuGüne-Dil Teorisidir. Kurultayda brahim Necmi Dilmen, H. Reit Tankut, tezlerini okurkendinleyenlerin örnekleri kolay izleyebilmesi için kitapçklar da bastrmlard[86].

Kurultaya aralarnda Dr. Kvergitsch¶in de bulunduu çok sayda yabanc bilim adam katlyordu.Bunlar arasnda Prof. Dr. Gies, Prof. Dr. M. J. Deny, D. Ross, Dr. Bombaci, Dr. Bartalini, Prof. Dr. G.Németh, Prof. Dr. M. Zajanczkowski, Prof. Dr. Samoiloviç gibi tannm Türkologlar da bulunuyordu.Kurultayda Genel Sekreterlie brahim Necmi Dilmen seçilmiti. Kurum Bakan ise ana tüzük gereiyine dönemin Maarif Vekili idi. Bu dönemde Kültür Bakan Saffet Arkan bu görevi yürütüyordu. 

Üçüncü Türk Dil Kurultayndan sonra Güne-Dil Teorisi üzerine çalmalar ve yaynlar artaraksürdü. Özellikle 1936 ylnda younlaan bu yaynlarda yabanc kökenli sözlerin neredeyse tamamnnTürkçe kökenli olduu ortaya konulmaya çallmt. Teorinin ortaya atlmasndan önce balayanyabanc sözlerin kökenini Türkçeye balama düüncesi, bu teori ile artk bir dayanaa da kavumutu.Elektrik sözü tarihî Türkçe metinlerde geçen yaltrk > yltrk > ltrk µparlak¶ ile açklanyor, botanik  sözü bitki ¶ye balanyor, sosyal sözünün kökünün soy , termal sözünün kökünün ise ter olduu ilerisürülebiliyordu[87]. Abdülkadir nan yazd ders notlarnda Slâv dillerindeki kimi sözleri de Güne-Dil

Teorisine göre Türkçeye balyordu[88]. Yer adlar üzerine de çalan H. Reit Tankut; Sümer, Akat,Frig, Asur gibi eski uygarlklardan kalan adlar da Güne-Dil Teorisine göre açklyordu. Örnein Amazon ad u gelimenin sonucunda ortaya çkmt: Amazon = a + am + az + on[89].  Aristotales adnn ise Ali usta¶dan geldiini yazanlar bile vard[90]. 

Bilimsel bir deeri olmayan bu açklamalar ve yaynlar bir süre daha devam etti. Teorinin ortayaatld 1935 ylnda 1 kitap yaymlanmt. 1936¶da ise 17 kitap yaymlanmt. 1937¶de yaymlanan 4ve 1938¶de yaymlanan 3 kitaptan sonra bu teoriyi ileyen, yayan baka kitap yaymlanmad[91]. Budurum 1938¶den sonra Güne-Dil Teorisinin ele alnmadnn göstergesidir. 

Page 32: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 32/45

Güne-Dil Teorisi, Dil Devriminde yeni bir dönemin balangc oldu. Teoriye göre madem bütündillerin kayna Türkçe idi, o halde Türkçeye bu dillerden geçen sözlerin kökeni de Türkçe idi. Budüünce ile dildeki yabanc kökenli sözlerin atlmas hareketi olan tasfiyecilik tamamen durdu. AgâhSrr Levend, bu durumu yabanc sözlere Türkçe karlk bulma iinin durmas olarak yorumlayacaktr.Levend¶in belirttii bir dier sonuç ise ar çabalarn durmas, dil çalmalarnda yeni bir dönemegirilmesi[92], hatta devrimcilik bakmndan geriye dönüe yol açlmasdr [93]. Kâmile mer de, yabancsözlere karlk bulma iinin bir süre duracan yazacaktr [94]. Daha sonra belirtilecei gibi Atatürk,

dilde ar gidii durdurmak için bu teoriyi kullanmt

[95]

. Zeynep Korkmaz¶a göre Güne-Dil Teorisi,tasfiyecilik hareketini frenleme görevini yüklenmitir [96]. Hikmet Bayur, Atatürk¶ün Dil Devrimindekiçalmalarn ³keif  ve ³kef-i ta¶arruzî  gibi askerî terimlerle açklamtr. Bayur¶a göre Güne-DilTeorisi ³kef-i ta¶arruzî dir [97]. Güne-Dil Teorisinin tasfiyeciliin sona erdirilmesinde ve orta yoladönülmesinde oynad rol, pek çok aratrmacnn yazsnda ele alnmtr [98].

 Atatürk¶ün 1936 ylndaki Dil Bayram dolaysyla gönderdii telgrafta kulland sözler ilgiçekicidir: 

³Bay  . N. Dilmen, Türk Dil Kurumu Genel Sekreteri   stanbul  Dil Bayramn mesai arkadalarnzla birlikte kutladnz bildiren telgraf teekkürle aldm. Ben

de sizi tebrik eder ve Türk Dil Kurumuna bundan sonraki çalmalarnda da muvaffakiyetler dilerim.´[99] 

 Atatürk, Kurumun bir bilim akademisine dönüerek çalmalarn tamamen bilimsel temelleredayal olarak sürdürmesi için ³akademi´ hâline gelmesi dileini 1 Kasm 1936¶da TBMM¶nin beincidönem ikinci yasama ylnn aç konumasnda seslendirecektir: 

³Balarnda kymetli Maarif Vekilimiz bulunan Türk Tarih Kurumu ile Türk Dil Kurumunun, her gün yeni hakikat ufuklar açan, ciddî ve devaml mesaisini takdirle yâd etmek isterim. Bu iki ulusal kurumun, tarihimizin ve dilimizin, karanlklar içinde unutulmu derinliklerini, dünya kültüründeki analklarn, reddolunamaz ilmî belgelerle ortaya koydukça, yalnz Türk milleti için deil ve fakat bütünilim âlemi için, dikkat ve intibah çeken, kutsal bir vazife yapmakta olduklarn emniyetle söyleyebilirim.

(Alklar). Tarih Kurumunun Alacahöyük¶te yapt kazlar neticesinde, meydana çkard, be bin beyüz senelik maddî Türk tarih belgeleri, cihan kültür tarihini yeni batan tetkik ve tamik ettirecek mahiyettedir. Birçok Avrupal âlimlerin itirakiyle toplanan, son Dil Kurultay¶nn kl neticelerini bizzat görmü olmakla çok mutluyum. Bu ulusal kurumlarn az zaman içinde, ulusal akademiler hâlini almasn temenni ederim. Bunun için, çalkan tarih ve dil âlimlerimizin, dünya ilim âlemince tannacak,orijinal eserlerini görmekle bahtiyar olmamz dilerim.´[100] 

T e r i m l e r i n T ü r k ç e l e t i r i l m e s i v e G e o m e t r i K i t a b   Atatürk, bu arada geometri terimleri üzerinde çalm ve yllardr kullanlan çou Arapça kökenli

terimleri Türkçeletirmitir. Türk Dil Kurumunun yaymlad Geometri kitabndaki üçgen, dörtgen, aç gibi pek çok terim Atatürk¶ün buluu olarak dilimize kazandrlm ve yaygnlamtr. Atatürk, Kurumunçalmalarn her zaman yakndan izlemi ve pek çok çalmaya bizzat katlmtr. 12 Mart 1937¶deyaplan Terim Kolu toplantsna katlan Atatürk, alt saat süreyle üyelerle birlikte çalmtr. 

 Atatürk, 26 Eylül 1937¶de Dil Bayram dolaysyla Kurum Genel Sekreterine gönderdii telgraftada o gün için dilde yaayan Arapça sözleri de kullanr: ³Dil Bayram münasebetiyle Türk Dil Kurumunun hakkmdaki duygularn bildiren telgrafnzdan çok mütehassis oldum. Teekkür eder,deerli çalmalarnzda muvaffakiyetlerinizin temadisini dilerim.´[101] Sadece Dil Bayramlarndagönderdii telgraflarda kulland dil dikkate alnrsa Atatürk¶ün Dil Devriminde izledii yol açkçagörülür. 

Page 33: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 33/45

 

 A t a t ü r k ¶ t e n S o n r a T ü r k ç e  Kurumlara verdii önemi, Bankasndaki hisselerinin gelirlerinden Türk Dil Kurumu ve Türk

Tarih Kurumunun pay almas için vasiyetnamesine bir madde ekleyerek gösteren Atatürk¶ünölümünden sonra Türk Dil Kurumunun Koruyucu (Hami) Bakan smet nönü olur. 1940¶tan sonra

1950¶ye kadar olan dönemde görülen durum, yabanc sözler yerine Türkçe kök ve eklerden yenisözlerin türetilme çalmalarnn yaplmasdr. 1945¶te Tekilât- Esasiye KanunununTürkçeletirilmesi, önemli bir çalmadr. Bu çalma, genel dil ile devlet dili arasndaki ayrlnortadan kaldrlmas bakmndan önemli bir i olarak deerlendirilecektir [102]. 1944¶te TDK¶nin bavurukaynaklarndan Türkçe Sözlük yaymlanr. Sözlük Cumhur Reisi  smet  nönü¶ye ithaf edilmitir [103]. Önsözde Türkçe Sözlük ¶teki yabanc kökenli sözlerle ilgili olarak yaplan açklama ilgi çekicidir: ³Bundanönce çkm lûgat ve kamuslardaki yabanc söz bolluu ve öz Türkçe söz azl göz önünde tutularak bu eserler Sözlükle karlatrlrsa, görülecektir ki günümüzün canl dilinde yayan yabanc kelimeleri ihmal etmedii halde, bu kitap dil devrimi yolunda atlm bulunan admn geniliini belirtmektedir.Bununla beraber Kurum burada yer alm yabanc sözlere dilde yaama hakkn vermek istemiolmadn açkça bildirmei borç sayar; bu yabanc sözlerden öz Türkçe karl bulunmu vekarsna yazlm olanlar konumada ve yazda kullanmamalarn bütün dilseverlerden diler; henüz karl bulunmam olanlara da birer öz Türkçe karlk aramay kendisine ödev bilir; bu sözlüünileriki basllarnda yabanc sözlerden daha pek çounun karsna öz Türkçelerini koymak 

mutluluuna ereceini umar...´[104]

Sözlüün söz varl 15.000 civarndadr. emsettin Sami¶nin 1899-1901 yllar arasnda yaymlad Kamus- Türkî ¶sinde 26.000 söz varl bulunduu dikkate alnrsa,aradan geçen 45 yldaki dilde gelimeye karlk söz varlndaki azalma, tasfiyeciliin boyutlarnortaya çkarr.

S o n u ç  Türk yaz dilinin tarihçesini verdiimiz ve Türkiye Cumhuriyeti¶nde Türkçenin geliimini, genel

görünümüyle ele aldmz bu yazmzda görülecei gibi, Türkçe en büyük gelimeyi, sadelemeyi vezenginlemeyi son yetmi ylda yaamtr. Yetmi yllk bu dönemde Türkçenin gelimesinde DilDevriminin ve Türk Dil Kurumunun önemli bir yeri vardr. Gerek Tanzimat döneminde, gerek Servet-iFünun döneminde, gerek Millî Edebiyat döneminde yaplan dil tartmalar Türkiye Cumhuriyetininkuruluundan sonra da sürmütür. Ancak, bu tartmalar Atatürk¶ün dil konusundaki en büyük atlmyapmasna zemin hazrlamtr. Hiç kukusuz, gerek yaz konusunda, gerek dil konusunda en etkili, en

kararl ve sonuç alc admlar Atatürk atmtr.

 Alfabe konusundaki tartmalar, bugün artk tamamen sona ermitir. Yeni Türk yazsnnTürkçeyi karlamadaki mükemmellii konusunda tereddüt yoktur [105]. Üstelik bütün Türk dünyasndaortak alfabe olarak Lâtin kökenli yeni Türk alfabesinin kullanlmas konusunda Türk kamuoyundadüünce birlii de olumutur. 

Türkçenin sadelemesi konusu da zaman içinde çeitli tartmalardan sonra durulmu ve dildoal geliimi içerisinde Türk Dil Kurumunun da bilimsel çalmalaryla geliimini sürdürmütür. Bugünartk ar özletirmeciliin, daha doru bir söyleyile tasfiyeciliin Türkçeye yarar salamayacaanlalmtr. Dilde zorlama olamayaca, dilde yaayan hiçbir sözün zorla dilden atlamayaca veyayasaklanamayaca artk herkesçe anlalmtr. Küresellemenin getirdii bir olumsuzluk olarakTürkçedeki bat kökenli sözlerin çounluunun ve younluunun artmasnn getirdii olumsuzluklar,dildeki kirlenme ve bu yabanclamaya kar mücadele edilmesi düüncesi, hemen her dilcinin ortakgörüüdür. Ortak noktalarda bulumak ve anlamak, tartmalar sona erdirecei gibi, oluacakanlama zemini, dildeki dier görü ayrlklarnn da zamanla ortadan kaldrlmasn salayacaktr.

Kaynakça: [1] Prof. Dr. Muharrem Ergin, Türk Dil Bilgisi , stanbul, 2000, s. 13; Prof. Dr. Doan Aksan, Türkçenin

Gücü, Ankara, 1987, s. 45

Page 34: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 34/45

[1] Osman Nedim Tuna, Sümer ve Türk Dillerinin Tarihî  lgisi ile Türk Dilinin Ya Mesel esi , TDK yayn, Ankara, 1997 

[1] Türk Dil Kurumunun yaymlad Türkçe Sözlük¶ün 8. basksna yazd ön sözde Hasan Eren,Türkçenin baka dillere verdii sözlerle ilgili olarak ilgi çekici örnekler vermitir. Bk. TDK, TürkçeSözlük , Yeni (8.) Bask, Ankara, 1988, s. XXII-XXV

[1]

Tamam 5703 beyit olan eserin 351. beytinde çevirinin batan bin beytinin Hoca Mesut¶un yeenizzettin Ahmet tarafndan yapld belirtilmektedir. Bk. Cem Dilçin (Hzl.), Hoca Mes¶ûd bin Ahmed,Süheyl ü Nev-bahâr (  nceleme-Metin-Sözlük), Atatürk Kültür Merkezi yayn, Ankara, 1991, s. 218

[1] Dilçin, age., s. 573-574

[1] Dilçin, age., s. 216 [1] Kemal Yavuz (Hzl.),  Âk Paa, Garîb-nâme I/ 1, Türk Dil Kurumu yayn, Ankara, 2000 , s. XXXV [1] Yavuz, age., gös. yer 

[1] Agâh Srr Levend, Türk Dilinde Gelime ve Sadeleme Evreleri , 3. Bask, Türk Dil Kurumu yayn,

 Ankara, 1972, s. 9 [1] Fuat Köprülü, Divan- Türkî-i Basit ve Millî Edebiyat Cereyannn  lk Mübeirleri , stanbul, 1928;

Levend, age., s. 76 [1] Prof. Dr. Mine Mengi, Mesîhî Dîvân, Atatürk Kültür Merkezi yayn, Ankara, 1995, s. 231 [1] Levend, age., s. 167-168 [1] Hasan Eren, ³Türkoloji´, Türk Ansiklopedisi , C. 32, MEB Basm Evi, Ankara, 1983, s.435 [1] Karal (1994), age., s. 70 [1] Enver Ziya Karal, ³Tanzimat¶tan Sonra Türk Dili Sorunu´, Tanzimat¶tan Cumhuriyet¶e Türkiye

 Ansiklopedisi , C. 2, letiim yaynlar, stanbul, 1985, s. 314 [1] Levend, age., ss.113-114 [1] Levend, age., s. 120 [1] Yusuf Akçura, Türkçülük, Türkçülüün Tarihî Geliimi , Türk Kültür yayn, stanbul, 1978, s. 49

[1] Enver Ziya Karal, ³Osmanl Tarihinde Türk Dili Sorunu (Tarih Açsndan Bir Açklama´, Bilim Kültür ve Öretim Dili Olarak Türkçe, Türk Tarih Kurumu Yayn, 2. Bask, Ankara, 1994, s. 56 

[1] Levend, age., s. 115 [1] Mustafa Celâlettin Paa, Les Turcs Anciens et Modernes, Constantinople, 1869, ss. 230-280¶den

aktaran Karal (1994), age., s.67

[1] Levend, age., s. 134 [1] Bilâl N. imir, Türk Yaz Devrimi , Türk Tarih Kurumu yayn, Ankara, 1992, ss. 20-21 [1] imir, age., s. 22 

Page 35: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 35/45

[1] imir, age., s. 23 [1] Prof. Dr. Suna Kili, Türk Anayasalar, Tekin Yayn Evi, 2. Bask, stanbul, 1982, s.11 [1] Kili, age., s. 18 [1] ³Dört seneden sonra icra olunacak intihaplarda mebus olmak için Türkçe okumak ve mümkün

mertebe yazmak dahi art olacaktr.´ Kili, age. s. 18

[1] Karal (1994), age., s. 61 [1] Levend, age., s. 135 [1] Karal (1994), age., s. 62 [1] Karal (1994), age., s. 69 [1] Levend, age., ss. 180-182 [1] Bu konuda daha fazla bilgi için bk. Levend, age., ss. 231-240 [1] Ziya Gökalp, Türkçülüün Esaslar, 5. Bask, Varlk Yaynevi, stanbul, 1963, ss. 89-90 [1] Uriel Heyd, Language Reform in Modern Turkey , The Israel Oriental Society, Jerusalem, 1954, s. 14 [1] Gökalp, age., s. 81 [1] Levend, age., s.264 [1] Ahmet Kabakl, Türk Edebiyat, Türk Edebiyat Vakf yayn, C. 3, stanbul, 1990, s.247

[1] Akçura, age., ss. 84-85

[1] Akçura, age., s. 86 [1] Karal (1994), age., s. 78 [1] K. Akyüz, ³Türk Dernei´, Türk Ansiklopedisi, Devlet Kitaplar, C. XXXII, Ankara, 1983, s. 69  [1] Akçura, age., ss. 209-210 [1] Karal (1994), age., ss. 81-82; Levend, age., 300

[1] Levend, age., s. 301 [1]

Prof. Dr. smail Parlatr - Yard. Doç. Dr. Nurullah Çetin, Genç Kalemler Dergisi , Türk Dil Kurumuyayn, Ankara, 1999, ss. XXI-XXII.

[1] Parlatr-Çetin, age., s.1 [1] Parlatr-Çetin, age., s. 39 [1] Parlatr-Çetin, age., s.40 [1] Levend, age., s.314 

Page 36: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 36/45

[1] Parlatr-Çetin, age., s. 75 [1] Parlatr-Çetin, age., s.78 [1] Parlatr-Çetin, age., s. 81 [1] Heyd, age., s. 17 [1] Levend, age., ss. 321-322 [1] Parlatr-Çetin, age., ss. 171-177 [1] Akçura, age., s. 213 [1] Ziya Gökalp, Türklemek  slâmlamak Muasrlamak , Ankara, 1963, s.11 [1] Gökalp, age., s.13-14 [1] Gökalp, Türkçülüün Esaslar, ss. 94-95

[1] Ziya Gökalp, Yeni Hayat, Doru Yol , Hazl. Müjgân Cunbur, Kültür Bakanl yayn, Ankara, 1976, s.17-18 [1] imir, age., s. 44 [1] imir, age., ss. 47-48 [1] S. Buluç, ³Türkiyat Enstitüsü´, Türk Ansiklopedisi , Devlet Kitaplar, C. XXXII, Ankara, 1983, s. 312  [1] Prof. Dr. Osman Fikri Sertkaya, ³ Atatürk ve Türk Dili´, Türk Dili dergisi, , S. 599, Ankara, Kasm

2001, s. 549 [1]

Halil Berktay,³Tarih Çalmalar

´, Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi , C. 9, letiim Yaynlar,stanbul, s.2462 

[1] Bu önerge ile ilgili haber Hakimiyeti Milliye gazetesinin 27 Austos 1923 tarihli saysndayaymlanmtr. [1] Levend, age., s. 391 [1] Yaz Devrimi ile ilgili bölümün yazlnda Bilâl N. imir¶in ad geçen eserinin yan sra M. akir Ül-

kütar¶n Atatürk ve Harf Devrimi (TDK yayn, Ankara, 1973) adl eserinden de yararlanlmtr.

[1] 1930¶larn banda neredeyse bütün Türk halklar ayn yazy kullanyordu. Bu durum devam etseydibelki de Sovyetlerdeki Türk halklarnn birbirleriyle anlamas daha kolay olacakt. Ancak, Stalin¶in1930¶larda balatt kym srasnda Sovyetlerdeki Türk halklarnn Lâtin yazsn kullanmalarna sonverildi. Ne ilginçtir ki 1926 Bakû Türkoloji Kongresinde Lâtin alfabesini savunan bilim adamlarnnçounun ölüm tarihi 1937¶dir. Bunlar arasnda Türk soylu halklarn bilim adamlarnn yan sra ünlüTürkolog Samoyloviç de vard. Bu kym srasnda Türk halklarnn Kiril yazsn kullanmalarnakarar verildi. 1937¶de balayan Kiril yazsna geçi uygulamas 1940¶l yllarn balarndatamamland. 

[1] imir, age., s. 234 vd. [1] Falih Rfk Atay, Çankaya -Atatürk¶ün doumundan ölümüne kadar-, stanbul, 1969, s. 468 

Page 37: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 37/45

[1] Afet nan, ³Türk Dil Kurumu¶nun Kuruluu Üzerine´, Türk Dili , 6(69), Haziran 1957, s. 478. [1] Afet nan, agm., s. 479. [1] Ruen Eref, ³T.D.T.C. Kurulduundan lk Kurultaya Kadar , Türk Dili Bülteni , S. 2, Eylül 1933, s. 1 [1] Ruen Eref, agm. s. 2 [1] Ruen Eref, agm. s. 3 [1] Afet nan, agm. s. 479 [1] Afet nan, agm 6 [1] Ruen Eref, agm., s. 7 [1] Atay, age., s. 475 [1] T.D.T.C. Birinci Kurultaydan Sonra lk Çalmalar; Türk Dili, 5. 3, Temmuz 1933, 1-2. [1] Nail Tan, Kuruluunun 70. Yl Dönümünde Türk Dil Kurumu, Türk Dil Kurumu yayn, Ankara, 2001,s. 10

[1] Tan, age., ss. 11-12 [1] Tan, age., ss. 12-13

[1] Heyd, age., s. 27 [1] Hasan Eren, ³Srça Kökte´, Türk Dili dergisi, 1990/I, TDK yayn, ss.1-78; Hasan Eren, ³Srça

Kökte II , Türk Dili dergisi, 1992/II, TDK yayn, ss.161-213; Hasan Eren, ³Srça Kökte III , Türk Dili  dergisi, 1993/II, TDK yayn, ss.1-82 

[1] Tan, age., s. 16 [1] TDTC, Osmanlcadan Türkçeye Söz Karlklar, stanbul, 1934, s. 10

[1] TDTC, age., s. 114 [1] Sertkaya, agm., s. 550 [1] Heyd, s. 62 [1] Levend, age., s. 420 [1]

Avrupa dillerinden geçen sözlere taknlan yumuak tutumu Uriel Heyd, Language Reform inModern Turkey (s. 77) adl eserinde u sözlerle eletirecektir: ³On the contrary, in some cases theSociety deliberately increased the European vocabulary of modern Turkish. In the µCep Klavuzu¶ anumber of Arabic and Persian loan-words were replaced with words taken from Western languages.Examples are µsekreter¶ for µkâtib¶, µdirektör¶ for µmüdir¶, µteori¶ for µnazariye¶, and µsembol¶ for µtimsal¶. An authoritative explanation of this policy was given in 1935 by  . N. Dilmen, Secretary General of the Society. He stated that words like µkâtib¶, µmüdir (müdür)¶, etc. were relics of a bygone era. At atime when the Turks were adopting Occidental civilization in its entirety, the Western equivalents of such terms should be preferred.´ 

[1] Levend, age., ss. 424-425 

Page 38: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 38/45

[1] Tan, age., s. 45 [1] Heyd, age., s. 32 [1] TDAK, Osmanlcadan Türkçeye Cep Klavuzu, stanbul, 1935, s. VII [1] Sertkaya, agm., s. 553 [1] Bk. 94. dipnot [1] Falih Rfk Atay, ³ Atatürk ve Özletirme´, Dünya gazetesi, 17 Temmuz 1966 [1] Atay, age., s. 475 [1] Atay, gös. yer  [1] Atay, age., s. 477 [1] Hikmet Bayur, ³ Atatürk ve Dil Devrimi´, Dil Dâvas, TDK yayn, Ankara, 1952 [1] Tan, age., s. 46 [1] Naim Hazm Bey daha sonra Arapçann Türkçeyle kurulduu düüncesini ileyen iki ciltlik eser ya-

ymlayacaktr: Naim Hazm Onat, Arapçann Türk Diliyle Kuruluu I , TDK yayn, stanbul, 1944;Naim Hazm Onat, Arapçann Türk Diliyle Kuruluu II , TDK yayn, stanbul, 1949

[1] Falih Rfk Atay, ³Hatra: Hüküm Nasl Kurtuldu ?´, Dünya, 16.5.1965  [1] Levend, age., s. 427 [1] Prof. Dr. Zeynep Korkmaz, ³Güne-Dil Teorisi ve Yöneldii Hedefler , Meydan dergisi, S. 601-83,

Ocak 1982, s. 23 [1] Atay, age., s. 479 [1] Etimoloji Morfoloji ve Fonetik Bakmndan Türk Dili: Notlar , Ulus Matbaas, 1935 [1] Korkmaz, agm., s. 23-24 [1] brahim Necmi Dilmen, Güne Dil Teorisinin Ana Hatlar, 1935

[1] brahim Necmi Dilmen, Les lingnes meres et essentielles de la theorie Güne-Dil , stanbul, 1936 [1]  brahim Necmi Dilmen¶in Güne-Dil Teorisinin Ana Hatlar Hakknda III. Dil Kurultayna Sunduu

Teze Bal Grafikler ve Analizler , stanbul, 1936; Prof. H. Reit Tankut¶un Güne-Dil Teorisine

Göre Pankronik U 

sulle ve Paleo-Sosyolojik Dil Tetkikleri Adl Tezinde Geçen Örnekler , stanbul,1936

[1] Levend, age., s. 439 [1] Abdülkadir nan, Güne-Dil Teorisi Üzerine Ders Notlar , stanbul, 1936, ss.57-75 [1] H. Reit Tankut, Güne-Dil Teorisine Göre Toponomik Tetkikler II , Tarih, Dil, Corafya Fakültesi,

stanbul, 1936, s. 33 

Page 39: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 39/45

[1] Sertkaya, agm., s. 555 [1] Bu kitaplarn tam listesi için bk. Levend, age., ss. 437-438 [1] Levend, age., s. 439, 441 [1] Agâh Srr Levend, ³Dilde Özleme Hareketinin Tarihçesi´, Dil Dâvas, TDK yayn, Ankara, 1952, s.

8 [1] Dr. Kâmile mer, Dilde Deime ve Gelime Açsndan Türk Dil Devrimi , TDK yayn, Ankara, 1976,s. 91 [1] Atay, age., s. 479 [1] Korkmaz, agm, s. 26 [1] Bayur, agm., s.30 [1] Falih Rfk Atay, ³ Atatürk ve Özletirme´, Dünya gazetesi, 17.7.1966; Dr. Osman F. Sertkaya,

³ Atatürk¶ün Dil Politikas I-II-III , Tercüman gazetesi, 22-24 Aralk 1979; Prof. Dr. Faruk K.

Timurta, ³ Atatürk Ne stiyordu ?´, Tercüman gazetesi, 11.6.1980; Korkmaz, agm.,; Prof. Dr.Zeynep Korkmaz, ³Dil nklâbnn Sadeleme ve Türkçeleme Akmlar Arasndaki Yeri , Türk Dili ,S. 401, Mays 1985, ss. 1-32 

[1] Tan, age., s. 47 [1] Tan, age., s.52 [1] Tan, age., s. 48 [1] mer, age., s. 91 [1] TDK, Türkçe Sözlük , stanbul, 1944, s. X [1] Türkçe Sözlük (1944), s.V [1] stanbul Muallimler Birlii, Birinci Dil Kongresi , stanbul, 1949, s. 10 [1] stanbul Muallimler Birlii, age., s. 76  [1] stanbul Muallimler Birlii, age., s. 156 [1] Olaanüstü Türk Dil Kurultay, Ankara, 1954, s. 2

[1] Olaanüstü Türk Dil Kurultay, Ankara, 1954, s. 81 [1] Türk Dil Kurumunun 40 Yl, TDK yayn, Ankara, 1972, s. 93 [1] Murat Belge, ³Türk Dilinde Gelimeler , Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi , letiim yaynlar,

s. 2601 [1] Prof. Dr. Hasan Eren, ³Türk Dil Kurumundan Eski Anlar , Türk Dili dergisi, 50. Yl Özel Says, TDK

yayn, Ankara, Ekim 2001, s. 324 [1] Ömer Asm Aksoy, Anayasa Sözlüü, TDK yayn, Ankara, 1962 

Page 40: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 40/45

[1] Prof. Dr. Faruk K. Timurta (Hazl.),  kinci Dil Kongresi ve Akademi , Türkiye Muallimler Birlii yayn,stanbul, 1969, ss. 1-2 

[1] Timurta (Hazl.), age., s. 7 [1] Timurta (Hazl.), age., s. 22 [1] TDK, Bir Kongre Üzerine, TDK yayn, Ankara, 1968 [1] Kemal Demiray, Bat Dilleri Sözcüklerine Karlklar Klavuzu, TDK yayn, Ankara, 1972 [1] Türkçeci, ³Yaayan Türkçemiz´, Tercüman gazetesi, 19 Aralk 1979

[1] 22-23-24 Aralk 1979 tarihli Tercüman gazeteleri [1] ³Ömer Asm Aksoy¶la µYaayan Türkçe¶ Üzerine Bir Konuma´, Türk Dili dergisi, C. XLI, S. 341,

ubat 1980, ss.65-67 [1] Ömer Asm Aksoy, ³Dil Süreci´, Türk Dili dergisi, C. XLI, S. 343, Nisan 1980, s. 193; Ömer Asm

 Aksoy, ³Yollar Ayr Olunca´, Türk Dili dergisi, C. XLI, S. 344, 1980

[1] Emin Özdemir, ³ Anadilin Topranda Solumayanlar , Türk Dili dergisi, C. XLI, S. 342, Mart 1980,s.130 [1] Mustafa Canpolat, ³Dilin Yaps ve Yapbilgisi´, Türk Dili dergisi, C. XLI, S. 342, Mart 1980, ss.133-137 [1] Prof. Dr. Muharrem Ergin, ³Türkiye¶nin Dil Dâvas´, S SAV  Türk Dili Semineri  26 -2 7 Aralk 198 0 ,

stanbul, 1980, s. 26 [1] Ergin, agm., s. 36 [1] Prof. Dr. Faruk K. Timurta, ³Uydurmaclk, Uydurma Kelimeler ve Türkçede Kelime Yapm´, S SAV  

Türk Dili Semineri  26 -2 7 Aralk 198 0 , stanbul, 1980, s. 85 [1] S SAV , age., s.191

[1] Emin Özdemir, ³Sisavclar Neyi Savunuyor ?´, Türk Dili dergisi, C. XLII, S. 350, ubat 1982 [1] Doç Dr. Semih Tezcan, ³Dil Devriminin Özüne ve Uygulamasna Yöneltilen Eletirilere Yant´ balkl

bildirisinde Kuruma ve Kurumun türettii sözlere kar yaplan eletirilere karlk vermektedir. Bk.TDK, Atatürk¶ün Yolunda Türk Dil Devrimi, Ankara, 1981, s. 141 vd.

[1] mlâdaki bu gelgitler için bk. Hasan Eren-Mertol Tulum, Dil Tartmalarnda Gerçekler I , Türk DilKurumu yayn, Ankara, 1990; TDK,  mlâ Klavuzu, Ankara, 2000, ss. VII-VIII

[1] Türk Dil Kurumu,  mlâ Klavuzu, Ankara, 2000, s. VIII [1] 2001 ylnn son günlerinde balayan tartmada alfabemize q, w, x gibi harflerin eklenmesi konusu

gündeme gelmise de, sonuçta bu harflerin alfabeye eklenmemesi düüncesi geçmite olduu gibibugün de arlk kazanmtr. Bu harflerin alfabeye eklenmemesi, ancak ilkokullarda öretilmesikonusunda ise tartmalar sürmektedir. Bu konudaki tartmalar ve deerlendirmesi için bk. Prof.Dr. ükrü Halûk Akaln, ³Bitmeyen Tartma: Q, X, W´, Türk Dili dergisi, TDK yayn, Ankara, Ocak2002

Page 41: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 41/45

 [1] Hasan Eren, Türk Dil Kurumunun yaymlad Türkçe Sözlük¶ün 8. basksna yazd ön sözde

Türkçenin baka dillere verdii sözlerle ilgili olarak ilgi çekici örnekler vermitir. Bk. TDK, TürkçeSözlük , Yeni (8.) Bask, Ankara, 1988, s. XXII-XXV

[2] Levend, age., ss. 180-182 [3] Bu konuda daha fazla bilgi için bk. Levend, age., ss. 231-240 [4] Ziya Gökalp, Türkçülüün Esaslar, 5. Bask, Varlk Yaynevi, stanbul, 1963, ss. 89-90 [5] Uriel Heyd, Language Reform in Modern Turkey , The Israel Oriental Society, Jerusalem, 1954, s. 14 [6] Gökalp, age., s. 81 [7] Levend, age., s.264 [8] Ahmet Kabakl, Türk Edebiyat, Türk Edebiyat Vakf yayn, C. 3, stanbul, 1990, s.247

[9] Akçura, age., ss. 84-85

[10] Akçura, age., s. 86 [11] Karal (1994), age., s. 78 [12] K. Akyüz, ³Türk Dernei´, Türk Ansiklopedisi, Devlet Kitaplar, C. XXXII, Ankara, 1983, s. 69  [13] Akçura, age., ss. 209-210 [14] Karal (1994), age., ss. 81-82; Levend, age., 300

[15]

Levend, age., s. 301 [16] Prof. Dr. smail Parlatr - Yard. Doç. Dr. Nurullah Çetin, Genç Kalemler Dergisi , Türk Dil Kurumu

yayn, Ankara, 1999, ss. XXI-XXII.

[17] Parlatr-Çetin, age., s.1 [18] Parlatr-Çetin, age., s. 39 [19] Parlatr-Çetin, age., s.40 [20] Levend, age., s.314 [21]

Parlatr-Çetin, age., s. 75 [22] Parlatr-Çetin, age., s.78 [23] Parlatr-Çetin, age., s. 81 [24] Heyd, age., s. 17 [25] Levend, age., ss. 321-322 

Page 42: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 42/45

[26] Parlatr-Çetin, age., ss. 171-177 [27] Akçura, age., s. 213 [28] Ziya Gökalp, Türklemek  slâmlamak Muasrlamak , Ankara, 1963, s.11 [29] Gökalp, age., s.13-14 [30] Gökalp, Türkçülüün Esaslar, ss. 94-95

[31] Ziya Gökalp, Yeni Hayat, Doru Yol , Hazl. Müjgân Cunbur, Kültür Bakanl yayn, Ankara, 1976,s. 17-18 [32] imir, age., s. 44 [33] imir, age., ss. 47-48 [34] S. Buluç, ³Türkiyat Enstitüsü´, Türk Ansiklopedisi , Devlet Kitaplar, C. XXXII, Ankara, 1983, s. 312  [35] Prof. Dr. Osman Fikri Sertkaya, ³ Atatürk ve Türk Dili , Türk Dili  dergisi, , S. 599, Ankara, Kasm

2001, s. 549 [36] Halil Berktay, ³Tarih Çalmalar´, Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi , C. 9, letiim

Yaynlar, stanbul, s.2462 [37] Bu önerge ile ilgili haber Hakimiyeti Milliye gazetesinin 27 Austos 1923 tarihli saysndayaymlanmtr. [38] Levend, age., s. 391 [39] Yaz Devrimi ile ilgili bölümün yazlnda Bilâl N. imir¶in ad geçen eserinin yan sra M. akir Ül-

kütar¶n Atatürk ve Harf Devrimi (TDK yayn, Ankara, 1973) adl eserinden de yararlanlmtr.

[40] 1930¶larn banda neredeyse bütün Türk halklar ayn yazy kullanyordu. Bu durum devametseydi belki de Sovyetlerdeki Türk halklarnn birbirleriyle anlamas daha kolay olacakt. Ancak,Stalin¶in 1930¶larda balatt kym srasnda Sovyetlerdeki Türk halklarnn Lâtin yazsnkullanmalarna son verildi. Ne ilginçtir ki 1926 Bakû Türkoloji Kongresinde Lâtin alfabesini savunanbilim adamlarnn çounun ölüm tarihi 1937¶dir. Bunlar arasnda Türk soylu halklarn bilimadamlarnn yan sra ünlü Türkolog Samoyloviç de vard. Bu kym srasnda Türk halklarnn Kirilyazsn kullanmalarna karar verildi. 1937¶de balayan Kiril yazsna geçi uygulamas 1940¶lyllarn balarnda tamamland. 

[41] imir, age., s. 234 vd. [42] Falih Rfk Atay, Çankaya -Atatürk¶ün doumundan ölümüne kadar-, stanbul, 1969, s. 468 [43]

Afet nan, ³Türk Dil Kurumu¶nun Kuruluu Üzerine´, Türk Dili , 6(69), Haziran 1957, s. 478. [44] Afet nan, agm., s. 479. [45] Ruen Eref, ³T.D.T.C. Kurulduundan lk Kurultaya Kadar , Türk Dili Bülteni , S. 2, Eylül 1933, s. 1 [46] Ruen Eref, agm. s. 2 [47] Ruen Eref, agm. s. 3 

Page 43: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 43/45

[48] Afet nan, agm. s. 479 [49] Afet nan, agm 6 [50] Ruen Eref, agm., s. 7 [51] Atay, age., s. 475 [52] T.D.T.C. Birinci Kurultaydan Sonra lk Çalmalar; Türk Dili, 5. 3, Temmuz 1933, 1-2. [53] Nail Tan, Kuruluunun 70. Yl Dönümünde Türk Dil Kurumu, Türk Dil Kurumu yayn, Ankara, 2001,s. 10

[54] Tan, age., ss. 11-12 [55] Tan, age., ss. 12-13

[56] Heyd, age., s. 27 [57] Hasan Eren, ³Srça Kökte´, Türk Dili  dergisi, 1990/I, TDK yayn, ss.1-78; Hasan Eren, ³Srça

Kökte II , Türk Dili dergisi, 1992/II, TDK yayn, ss.161-213; Hasan Eren, ³Srça Kökte III , Türk Dili  dergisi, 1993/II, TDK yayn, ss.1-82 

[58] Tan, age., s. 16 [59] TDTC, Osmanlcadan Türkçeye Söz Karlklar, stanbul, 1934, s. 10

[60] TDTC, age., s. 114 [61] Sertkaya, agm., s. 550 [62] Heyd, s. 62 [63] Levend, age., s. 420 [64] Avrupa dillerinden geçen sözlere taknlan yumuak tutumu Uriel Heyd, Language Reform in

Modern Turkey (s. 77) adl eserinde u sözlerle eletirecektir: ³On the contrary, in some cases theSociety deliberately increased the European vocabulary of modern Turkish. In the µCep Klavuzu¶ anumber of Arabic and Persian loan-words were replaced with words taken from Western languages.Examples are µsekreter¶ for µkâtib¶, µdirektör¶ for µmüdir¶, µteori¶ for µnazariye¶, and µsembol¶ for µtimsal¶. An authoritative explanation of this policy was given in 1935  by   . N. Dilmen, Secretary General of the Society. He stated that words like µkâtib¶, µmüdir (müdür)¶, etc. were relics of a bygone era. At atime when the Turks were adopting Occidental civilization in its entirety, the Western equivalents of such terms should be preferred.´ 

[65] Levend, age., ss. 424-425 [66] Tan, age., s. 45 [67] Heyd, age., s. 32 [68] TDAK, Osmanlcadan Türkçeye Cep Klavuzu, stanbul, 1935, s. VII [69] Sertkaya, agm., s. 553 [70] Bk. 94. dipnot 

Page 44: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 44/45

[71] Falih Rfk Atay, ³ Atatürk ve Özletirme´, Dünya gazetesi, 17 Temmuz 1966 [72] Atay, age., s. 475 [73] Atay, gös. yer  [74] Atay, age., s. 477 [75] Hikmet Bayur, ³ Atatürk ve Dil Devrimi´, Dil Dâvas, TDK yayn, Ankara, 1952 [76] Tan, age., s. 46 [77] Naim Hazm Bey daha sonra Arapçann Türkçeyle kurulduu düüncesini ileyen iki ciltlik eser ya-

ymlayacaktr: Naim Hazm Onat,   Arapçann Türk Diliyle Kuruluu I , TDK yayn, stanbul, 1944;Naim Hazm Onat, Arapçann Türk Diliyle Kuruluu II , TDK yayn, stanbul, 1949

[78] Falih Rfk Atay, ³Hatra: Hüküm Nasl Kurtuldu ?´, Dünya, 16.5.1965 [79] Levend, age., s. 427 [80] Prof. Dr. Zeynep Korkmaz, ³Güne-Dil Teorisi ve Yöneldii Hedefler , Meydan dergisi, S. 601-83,

Ocak 1982, s. 23 [81] Atay, age., s. 479 [82] Etimoloji Morfoloji ve Fonetik Bakmndan Türk Dili: Notlar , Ulus Matbaas, 1935 [83] Korkmaz, agm., s. 23-24 [84] brahim Necmi Dilmen, Güne Dil Teorisinin Ana Hatlar, 1935

[85] brahim Necmi Dilmen, Les lingnes meres et essentielles de la theorie Güne-Dil , stanbul, 1936 [86]   brahim Necmi Dilmen¶in Güne-Dil Teorisinin Ana Hatlar Hakknda III. Dil Kurultayna Sunduu

Teze Bal Grafikler ve Analizler , stanbul, 1936; Prof. H. Reit Tankut¶un Güne-Dil TeorisineGöre Pankronik U sulle ve Paleo-Sosyolojik Dil Tetkikleri Adl Tezinde Geçen Örnekler , stanbul,1936

[87] Levend, age., s. 439 [88] Abdülkadir nan, Güne-Dil Teorisi Üzerine Ders Notlar, stanbul, 1936, ss.57-75 [89] H. Reit Tankut, Güne-Dil Teorisine Göre Toponomik Tetkikler II , Tarih, Dil, Corafya Fakültesi,

stanbul, 1936, s. 33 [90] Sertkaya, agm., s. 555 [91] Bu kitaplarn tam listesi için bk. Levend, age., ss. 437-438 [92] Levend, age., s. 439, 441 [93] Agâh Srr Levend, ³Dilde Özleme Hareketinin Tarihçesi´, Dil Dâvas, TDK yayn, Ankara, 1952, s.8 

Page 45: ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

8/6/2019 ATATÜRK DÖNEMİNDE TÜRKÇE

http://slidepdf.com/reader/full/atatuerk-doeneminde-tuerkce 45/45

[94] Dr. Kâmile mer, Dilde Deime ve Gelime Açsndan Türk Dil Devrimi , TDK yayn, Ankara, 1976,s. 91 [95] Atay, age., s. 479 [96] Korkmaz, agm, s. 26 [97] Bayur, agm., s.30 [98] Falih Rfk Atay, ³  Atatürk ve Özletirme´, Dünya gazetesi, 17.7.1966; Dr. Osman F. Sertkaya,

³  Atatürk¶ün Dil Politikas I-II-III ´, Tercüman gazetesi, 22-24 Aralk 1979; Prof. Dr. Faruk K.Timurta, ³  Atatürk Ne stiyordu ?, Tercüman gazetesi, 11.6.1980; Korkmaz, agm.,; Prof. Dr.Zeynep Korkmaz, ³Dil nklâbnn Sadeleme ve Türkçeleme Akmlar Arasndaki Yeri´, Türk Dili ,S. 401, Mays 1985, ss. 1-32 

[99] Tan, age., s. 47 [100] Tan, age., s.52 [101] Tan, age., s. 48 [102] mer, age., s. 91 [103] TDK, Türkçe Sözlük , stanbul, 1944, s. X [104] Türkçe Sözlük (1944), s.V [105] 2001 ylnn son günlerinde balayan tartmada alfabemize q, w, x gibi harflerin eklenmesi konusu

gündeme gelmise de, sonuçta bu harflerin alfabeye eklenmemesi düüncesi geçmite olduu gibibugün de arlk kazanmtr. Bu harflerin alfabeye eklenmemesi, ancak ilkokullarda öretilmesikonusunda ise tartmalar sürmektedir. Bu konudaki tartmalar ve deerlendirmesi için bk. Prof.Dr. ükrü Halûk Akaln, ³Bitmeyen Tartma: Q, X, W´, Türk Dili dergisi, TDK yayn, Ankara, Ocak2002