Türkiye, ekonominin birçok alanında başarı-lı bir dönemi geride bıraktı. 2008’de patlak veren global krizin etkilerinden kurtulmak için 2012-2013’ü bekleyen köklü ekonomile-rin aksine, 2 yılda kriz öncesi rakamlarına ulaştı. Hatta, otomobil satışlarında, konut talebinde rekorlara imza atıldı. Kriz orta-mında nüfusu gibi ekonomisi de ‘yaşlılık’ alarmı veren Avrupa’da en hızlı büyüyen ekonomilerden biri Türkiye oldu. Dahası dünya ekonomisine yön verenler uluslar arası literatürde kısaca BRIC olarak tanımla-nan ülkelerin yanına Türkiye’yi de eklemeye başladı. Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin’den oluşan bu dörtlü güç; dünya nüfusunun yarısından fazlası anlamına geliyor ve dünya ekonomisinin de geleceğine yön veriyor. Bir bakıma gelişmiş ekonomilerin krizle boğuş-tuğu bir dönemde krize ‘teğet’ geçmenin avantajını çok iyi kullanıyoruz.

2011’de ise özellikle ilk altı ayda seçim ekonomisi öne çıkacak. Bir yandan da dünya

ile olan rekabetin daha da artması gündem-de olacak. Dünya ile rekabet ise dünyaya açılmanın devam etmesiyle mümkün; Türkiye bu alanda önemli bir fırsat yakaladı. Bütün dünyanın odaklandığı yeni alanlar-dan biri olan Afrika’da güçlü ilişkiler kurulu-yor. Afrika ülkeleriyle kurulan dinamik iliş-kiler, Fransa, İtalya gibi bu kıtayla uzun yıl-lara dayanan geçmişe sahip ülkeleri de kıs-kandıracak düzeyde. Uzak Asya’dan Latin Amerika’ya Türkiye yeni fırsatların peşinde olmaya devam edecek.

Türkiye’nin dünya ile olan rekabeti finans kesiminin de dünya rekabetini kaçı-nılmaz kılıyor. Aktif büyüklükte Eylül sonu rakamlarına göre Türkiye’nin 13. büyük, kre-dilerde 10. büyük bankası olan Bank Asya, finanstaki rekabette dinamik bir tavır sergi-liyor. Yeni alanlara açılarak, bankacılık hiz-metlerine ve küçük orta boy işletmelerle olan işbirliklerini güçlendirerek başarıya odaklanan Bank Asya, 2011 içinde karlılık ve büyümede sektördeki iddialı konumunu muhafaza etmeyi hedefliyor.

Birkaç ay önce hayata geçirilen Çobanyıl-dızı projesi, birçok işletme için yol gösterici bir rol üstlendi. Temassız kredi kartları konusunda en çok işlemle liderliği yakala-yan Bank Asya, cep telefonlarını kredi kartı gibi kullanmaya imkan tanıyan yeni tekno-lojileri hayata geçirdi. Şube sayısı özellikle Anadolu şehirlerinde hızla artarken, Anadolu futboluna verdiği desteği taçlandır-dı. Türkiye birinci ligine 5 yıl daha adını vermenin yanı sıra 17 takımdan 12’sinin forma sponsorluğu Bank Asya’nın oldu.

Futbol ekonomisi özel dosyamızın yanı sıra Türkiye Futbol Federasyonu Başkan Vekili Lutfi Arıboğan’la yapılan geniş röpor-tajı bu sayımızda okuyabilirsiniz. Ayrıca Genel Müdürümüz Cemil Özdemir’den Bank Asya’nın hedef ve projelerini dinlerken, Türkiye’de ekonomisiyle birçok şehri geride bırakan Akhisar’a konuk olduk. Beğeniyle okuyacağınızı umarız. Yeni Biz Asya’larda buluşmak dileğiyle…Sağlıcakla kalın…

BANK AS YA Bank Asya rekabette öne çıkıyor

ÖMER FARUK ŞENEL EDÝ TÖR

FE ZA GA ZE TE CÝ LÝK A.Þ.

Ya yýn Edi tö rü

HA RUN ODA BA ÞI

Gör sel Yö net men

FEV ZÝ YA ZI CI

Say fa Ta sa rým

SEMÝH GÖRTÜRK

Edi tör

MEMDUH TAÞLICALI

Re dak tör

RÜS TEM AY DIN

Ka pak Ta sa rým

NU RET TÝN AS LAN TAÞ

Tel: +90 212 454 1 454http://www.za man.com.tr

http://sek to re el.za man.com.tr

Tek nik Ha zýr lýk ve Bas ký

FE ZA GA ZE TE CÝ LÝK A.Þ.Tel: +90 212 454 1 454

PRO JE TA SA RIM

Türkiye'nin dünyada devam eden krize rağmen büyüme rakamlarıyla dikkat çektiğini belirten Bank Asya Genel Müdürü Cemil Özdemir, bu nedenle dünyadaki finans sek-töründe rekabetin global hale geldiğini söyledi. Özdemir, güçlü olmak için yeni alanlar keşfetmek gerektiğini kaydetti.

Dünya devlerinin para politikası büyümeyi kaçınılmaz kılıyor

Dünya ekonomilerinde 2008 yılı sonundan itibaren etkili olan global krizin sona erip ermediği önemli bir tartışma

konusu. Doç. Dr. Erhan Aslanoğlu, konuya farklı bir noktadan bakarak, yavaş da olsa büyüme trendinin sürdüğünü söylüyor. Aslanoğlu'na göre ABD, Çin ve Japonya başta olmak üzere birçok ülkede uygula-maya konan genişletici para ve maliye politikaları öylesine güçlü uygulandı ki, ekonomilerin resesyondan çıkmaması, büyümeye geçmemesi mümkün değil.

06

17

Global krizden güçlenerek çıktık, gücümüzü korumamız yeni alanlar keşfetmeye bağlı

SAYI: 35

BANK AS YA

As ya Ka tý lým Ban ka sý A.Þ. adý na Sa hi biALÝ AK BU LUT

So rum lu Ya zý Ýþ le ri Mü dü rüve

Ge nel Ya yýn Yö net me ni

ÖMER FARUK ÞENEL

EditörlerNALAN BELGUTAY

DÝLEK DEMÝRER ÖZÇELÝK

Ya yýn Da nýþ ma Ku ru luBANK AS YA ÜST YÖ NE TÝ MÝ

Ya yýn Tü rüYE REL SÜ RE LÝ

Ad resKü çük su Cad. Ak ça ko ca Sk. No: 6

Üm ra ni ye 34768 Ýs tan bulTel: (0216) 633 50 00Fax: (0216) 633 50 50

Web: www.ban kas ya.com.trE-pos ta: ile ti sim@ban kas ya.com.tr

Üç ay da bir ya yýmla nýr. Bank As ya’nýn müþ te ri le ri ne ar ma ða ný dýr.

Der gi miz de ya yým la nan ya zý ve fo toð raf lar dan ya yýn cý nýn iz ni alýn ma dan, kay nak be lir til me den

tam ve ya özet alýn tý ya pý la maz.

ISSN: 1303-7870

Manisa'nın Akhisar ilçesi bin-lerce yıla dayanan tarihinde hep canlı ve gelişmiş bir bölge-sel ticaret merkezi oldu. Ege

Bölgesi’nin en büyük, Türkiye’nin 13. büyük ilçesi ve aynı zamanda 42 ilden büyük olan Akhisar’ın ekonomisinin yüzde 70'i tarıma dayalı. Akhisar’da zey-tin ve tütün önemli gelir kaynaklarından. Akhisar ovasında 12 milyonu bulan zey-tin ağacından Türkiye’nin sofralık siyah zeytin üretiminin yüzde 35’i, yeşil zeytinin ise yüzde 70’i karşılanıyor.

13 İkinci dalga beklentisiGlobal krizin bitmediği yönünde ciddi tartışmalar yaşanıyor. İkinci dalga beklentisi varlığını koruyor.

11 Cep telefonu kart oldu800 bine yakın temassız kart müşte-risine ulaşan Bank Asya, mobil temassız kart dönemini başlattı.

26 Bacasız sanayiBütün dünyada büyük bir ekono-mi haline gelen futbol, Türkiye'nin de bacasız sanayileri arasında.

34 Memleketin futboluBank Asya, 2014'e kadar Türkiye Birinci Futbol Ligi'ne adını verirken takımlara da destek olacak.

24 Akhisar'ın beşlisi Kısa bir süre önce açılan Bank Asya Akhisar Şubesi, ilçenin ilk beş bankasından biri olmak istiyor.

40 KOBİ'lere Çobanyıldızıİşletme bankacılığı, küçük ve orta boy işletmelere çözümler sunuyor.

36 Kredi Tahsis süreciMayıs ayında kurulan İşletme Kredileri Tahsis Müdürlüğü, riskin tabana yayılmasını hedefliyor.

44 Yatağan kılıcıDenizli Yatağan'da asırlardır üreti-len kılıçlar bugünlerde savaş için değil turizm için kullanılıyor.

38 Bank Asya Kartal'daBank Asya, İstanbul'un 400 bin nüfuslu ilçesi Kartal'a iki yıl önce açtığı şubesiyle cazibe merkezi oldu.20

Türkiye Futbol Federasyonu Başkan Vekili Lutfi Arıboğan, ekonomideki istikrarın futbol ekonomisine de aynen yansıması gerektiğini söyledi. Arıboğan futbolun ülke geneline yayılması bakımından Bank Asya 1. Lig’in Süper Lig’e göre daha düzenli olduğunu dile getirdi.

30Bank Asya, futbolun yaygınlaşmasını sağlıyor

5

Türkiye'nin zeytini artık Akhisar'dan soruluyor

SAYI: 35

BANK AS YA

ünya ve Türkiye ekonomisinin mevcut durumu-

nu nasıl değerlendiriyorsu-nuz? 2011 yılına ilişkin bek-lentileriniz nedir?Türkiye bugün dünyayla reka-bet edebilir bir pozisyona sahip. Türkiye’deki firmalara artık Türkiye’deki bankaların yanı sıra dünyadaki bankalar da rahatlıkla finansman sağlı-yor. Yani finans sektörü olarak sadece Türkiye ile değil bütün dünya ile rekabet içindeyiz. Bu rekabetin gelecek yıl da devam edeceğini düşünüyoruz. Dola-yısıyla bankacılıkta artık para kazanacak yeni alanlar bul-mak gerekiyor. Bunların başın-da da bankacılık hizmet gelir-lerinin artırılması geliyor. Bank Asya olarak şimdiye kadar hiz-met gelirlerinin üzerinde çok durmadık, bu açığı başka alan-larla finanse etme yoluna git-tik. Ama artık kâr marjları düş-tükçe farklı alanlardaki hiz-metlerimizden ücret almak zorundayız. Diğer yandan müşteri sayısının da artırılma-sı ile birlikte küçük ve orta ölçekli işletmelerde ve bireysel bankacılıktaki büyüme oranı-

mızı artırmayı planlıyoruz. Sayısı artan müşterilere uygun ürün ve hizmetler geliştirme-ye, onlara hayatlarını kolaylaş-tıracak yeni hizmetler sunma-ya devam edeceğiz.

Bank Asya olarak 2010 yılı sizin açınızdan nasıl geçti, bir değerlendirme yapabi-lir misiniz? Bank Asya olarak 2010 yılında-ki temel amacımız kârlılığı kaybetmeden büyümeyi sür-dürebilmekti. Bunu da başarıy-la gerçekleştirdiğimizi şimdi-den söyleyebilirim. 2010 yılın-da Bank Asya olarak kurumsal büyük müşterilerin yanında küçük ve orta ölçekli firmalara da ağırlık verdik. Çobanyıldızı projemizle işletme bankacılığı alanındaki bu genişlememiz önümüzdeki dönemde de sürecek. Öte yandan 2010’da bireysel bankacılıktaki etkin faaliyetlerimiz sonucunda bu alanda da büyümeye devam ettik. Kredi kartı sayımızı 1,7 milyon adede çıkardık. Özellikle DIT kart ile temassız kart ödemelerinde Türkiye’nin en çok işlem yapan bankasıyız. 2010 Eylül sonu rakamlarına göre 13,2 milyar TL’lik aktifle-rimiz ile Türkiye’nin 13. büyük bankasıyız. Topladığımız kay-

Finans sektörü olarak sadece Türkiye ile değil dünyayla rekabet ediyoruz

Bank Asya Genel Müdürü Cemil Özdemir, 2010 yılının 9

aylık verilerine göre aktif büyüklük açısından 13. kredi kullanımında ise 10. büyük banka olduklarını söyledi.

Özdemir, önümüzdeki dönemde işletmelere yönelik ürünlerin öne

çıkacağını belirtti.

DMEMDUH TAŞLICALI

7

SAYI: 35

BANK AS YA

naklar 10 milyar lira düzeyinde ve bunun tamamını krediye çevirmiş bulu-nuyoruz. Nakdi ve gayrinakdi, toplam kredilerde de sektörün 10. büyük ban-kasıyız. Bank Asya, önümüzdeki dönem-de de güven telkin eden yapısıyla reel sektörü finanse etmeyi sürdürecek.

2011 yılı için hedefleriniz nelerdir? İşletme Bankacılığına yönelik yeni ürün ve hizmetlerimizle orta ölçekli firmala-ra ağırlık vermeye devam edeceğiz. Bireysel bankacılıkta da büyümemiz sürecek. Şube sayımız 175’i buldu. Her yıl 20-25 yeni şube açmayı öngörüyo-ruz. Kredi ve üye işyeri sayımızı artır-mak da yine hedeflerimiz arasında.

Bank Asya olarak ön plana çıktığınız temassız kartlar alanında yeni dönem planlarınız nelerdir? Ne kadar büyüme öngörüyorsunuz?Bank Asya olarak özellikle teknoloji ve temassız kartlar alanında lider konum-da olmak ve bu alanda sağlıklı ve düzen-li bir büyüme sağlayabilmek en büyük hedeflerimiz arasında. Bu amaçla önü-müzdeki dönemde de Bank Asya’nın geniş kitleler tarafından tanınmasını sağlayan temassız ürünümüz DIT markamıza daha fazla yatırım yapmayı ve bu marka altında-ki ürün çeşitliliğimizi artır-mayı planlıyoruz. Aralık ayı içerisinde duyurduğu-muz ve çok yakında müş-terilerimizin kullanımına sunacağımız DIT Mobil de bunlardan biri. Öte yandan DIT kart ile temassız kart ödemele-rinde Türkiye’nin en çok işlem yapan banka-sıyız ve bu konumumu-zu korumakta kararlı-yız. Bugün itibarıyla kredi kartı sayımız 1,7 milyona ulaşmış olup, bu rakam sektör içeri-sinde yaklaşık olarak

yüzde 4’lük bir dilime denk gelmekte. Bank Asya olarak yaptığımız yatırım ve yeni inovasyonlar sayesinde pazardaki payımızı artırmayı hedeflemekteyiz.

Birinci Lig, 5 yıl daha Bank Asya adıyla anılacak. Bu çok önemli bir gelişme. Bank Asya 1. Lig ile ilgili düşünceleri-niz ve beklentileriniz nelerdir?Bank Asya kurulduğu ilk günden beri çeşitli sosyal sorumluluk projelerinin içinde bulundu. 1. Lig’in isim sponsorlu-ğunu da başından beri aynı çerçevede değerlendirdik ve değerlendirmeye

devam ediyoruz. Neticede, sponsoru olmayan bir lige sponsor olduk, ligin marka değerini artırdık ve lig takımları-nın ekstra bir gelir elde etmelerini sağla-dık. Bununla birlikte hedefimiz tabii ki bankamızın algısının, ayrıştırılmasının, olumlu konumlanmasının sağlanma-sıydı, ki bu hedefe de ulaşıldı. 1. Lig’e sponsor olmamızın ardından kısa süre-de Bank Asya ismi 1. Lig ile özdeşleştiril-di, “Bank Asya Ligi” olarak anılmaya başlandı. Bunlar kısa ve orta vadeli hedeflerdi.

Bank Asya ile 1. Lig’in ortaklığında 2,5 yıl geride kaldı. Bankamız, aynı çalışma-ya 5 yıl daha (4+1 yıl opsiyonlu) talip oldu ve TRT ile yapılan görüşmelerin ardın-dan resmi imzalar da atıldı. Bu süreç içerisinde lig de artık futbolsever söyle-miyle ‘Bank Asya’ olarak anılmaya baş-landı. Şimdi uzun vadeli hedeflerimizin gerçekleşmesi için yeni dönemde hayata geçireceğimiz farklı proje ve çalışmaların geri dönüşlerini bekleyeceğiz.

İsim sponsorluğunun yanı sıra birinci ligde yer alan 12 takıma forma spon-soru oldunuz. Bu işbirliği takımlar tarafından nasıl karşılandı? Takımlara desteğiniz devam edecek mi?

Sadece isim sponsoru olmakla kalmayan kurumumuz, çeşitli organizasyonları, saha içi rek-lam ve forma reklamı katkıla-rıyla takımların yanında olmayı, heyecanlarını paylaş-mayı hep sürdürdü. 2008-2009 sezonunda 12, 2009-2010 sezonunda 14, 2010-2011 sezonunda da 12 takı-ma göğüs reklamı sponsoru olduk. Bugün ligin 17 takı-mının 12’si göğsünde Bank Asya logosu ile sahaya çıkıyor. Bu sponsorluk markanın bilinirliğine ve algısına katkı yaptığı gibi kulüplerin kasasına da sıcak para girmesini sağ-

9

ladı. Çok kısıtlı bütçelerle takım kuran, çok kısıtlı imkanlarla ligde mücadele eden kulüpler bu katkıdan çok memnun kaldılar. Bu vesile ile Bank Asya olarak, 1. Lig takımlarına maddi olarak da desteği sürdüre-rek takımların kurumsallaş-ma sürecine katkıda bulu-nuyoruz.

Bank Asya 1. Lig’de yer alan takımların olduğu şehirlerden size nasıl tep-kiler geliyor? Bank Asya 1. Lig Anadolu ağırlıklı bir lig ve Bank Asya’nın ortaya koyduğu sahiplenme çok sempatik ve olumlu karşılandı. Öyle ki, şubemizin olmadığı şehirler-den bile bize kaynak geliyor. Bu tanınırlık aslında ileride çok daha olumlu sonuçlar doğuracak. İnsanlar Bank Asya ismine kendi şehrinde olmasa bile yabancı bakmı-yor. Futbola olan yakınlığımız ve ilgimiz insanların bizi tanı-masını kolaylaştırdı. Biz de büyümek ve kitlesel bankacı-lık yapabilmek için çalışmaya devam ediyoruz.

Avrupa’da kendi kategorisin-deki liglerin piyasa değeri sıralamasında Bank Asya 1. Lig 6. sırada yer alıyor. Devam eden sponsorluğunuz ile bir-likte bu yapı daha da büyüye-cek mi?Yeni dönemde TRT ile aynı yolda ilerlediğimize inanıyoruz. TRT’nin şifresiz yaptığı yayınlar özellikle Anadolu’da daha çok futbolseveri ekran başına çekiyor. Ayrıca TRT yayınlarının ulaştığı ülkelerden de maçlar izleniyor. Bu da tabii ki ligi daha göz önünde bir yere getiriyor.

Artık bu lig kurumumuzun da en etkili faaliyetlerinden biri oldu. Sadece Bank Asya’nın değil, 1. Lig’in de bilinir-liği arttı. Biz lig sponsoru olduğumuz ilk yıldan itibaren takımların formala-rına da sponsor olduk. Bu durum biz-den başka kurumları da harekete

geçirdi, kulüplere reklam vermeye, sponsor olmaya başladılar. Öyle ki kulüpler takımlarının formalarının sırtlarına, kollarına, şortlarına reklam alabilir hale geldi. Onun dışında ‘Bank Asya 1. Lig’de ucuz maliyetli oyuncu-lar oynar’ düşüncesi de tarihe karıştı. Takımların imkanının genişlemesi, ligin popülerliğinin artması Bank Asya 1. Lig’de de seviyeyi yükseltti. Ben ina-nıyorum ki, artık Bank Asya 1. Lig’deki her oyuncu kendini daha kıymetli his-sederek mücadele ediyordur.

Bütün bunlarla birlikte 1. Lig’e her taraftar bütünsel olarak bakıyor. Takımı

olanın da, olmayanın da, fut-bola gönül verenlerin ilgilen-diği bir mücadele sahası burası. 17 takımın 16 şehrin hepsi aynı oranda önemli ve değerli. Bu nedenle ilerleyen süreçte ligin daha da gelişe-ceğinden, vitrine çıkacağın-dan kuşku duymuyoruz. Bank Asya olarak organizas-yonlar yapıyoruz, ligin dergi-sini yayınlıyoruz, ödül tören-leri düzenliyoruz, kısacası elimizden gelen her desteği veriyoruz. Bu da halk tarafın-dan iyi algılandı ki Bank Asya 1. Lig algısı çok yükseldi. Her geçen gün marka değeri artan, sponsorluk ve reklam bedelleri yükselen bir ligin toplam değeri de artacaktır. Kurum olarak lige bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da katkılarımızı sürdü-receğiz. Bunları da zorunlu-luktan değil, tamamen içten gelen bütünlük duygularıyla yapıyoruz ve yapacağız.

Önümüzdeki dönemde Bank Asya’nın futbol dışında fark-lı spor dallarına desteği söz konusu olacak mı?Çok fazla 1. Lig kadar göz önünde olmasa da, aslında Bank Asya’nın hali hazırda futbol dışında da spora des-tek projeleri mevcut.

2005 yılından bu yana isim sponsorluğunu yaptığımız 3. lig basketbol takımlarından Bank Asya Çırağan Kolejspor Basketbol Takımı, Bank Asya adını başarılı

bir şekilde taşımaya devam ediyor.Öte yandan Bank Asya olarak, Türk

sporunun geleceği adına bireysel anlam-da genç yeteneklere de destek vermeyi ihmal etmiyoruz. 3 yıldan bu yana 21 yaşındaki “üç adım atlamacı” genç atlet Aşkın Karaca’nın sponsorluğunu üstlen-mekteyiz. Atletizm “üç adım atlama” dalında 2009 yılında kapalı ve açık olmak üzere Türkiye Gençler rekorunu toplam 4 kere kıran Aşkın Karaca, Avrupa Gençler Şampiyonası’nda ikinciliğe yük-selirken Dünya Gençler Şampiyonası’nda üçüncü sırada yer aldı.

SAYI: 35

BANK AS YA

ank Asya, öncü olduğu DIT teknolojisine bir yeni-sini ekliyor. Temassız kart müşteri sayısı 800 bine u- laşan Bank Asya müşteri-

leri AsyaCard DIT ile yapabildikleri tüm temassız işlemleri ve daha fazla-sını şimdi cep telefonları ile yapabilme rahatlığına kavuşuyor. Bank Asya, a- kıllı kart teknolojisi ve mobil ödeme çözümlerinde dünya lideri Watchdata ile yeni mobil ödeme platformu 'DIT Mobil' için biraraya gelerek projenin ilk versiyonu olan microSD kart taban-lı ürünü kullanıma sundu. Aralık ayı başında İstanbul'da basına tanıtılan DIT Mobil, Bank Asya’nın tüm yenilik-çi uygulamalarını tek ve son derece güvenli taşınabilir bir cihaz üzerinde kullanma imkanı veriyor. Türkiye'de şehir kartları, kampüs kartları ve toplu ulaşım çözümleri sunan DIT Kart aile-sinin son üyesi olan DIT Mobil; Watchdata’nın SDpass™ teknolojisini ve MasterCard'ın tüketicilere hızlı ve kolay bir nakit alternatifi sunan temassız ödeme teknolojisi Master-Card PayPass™'i kullanıyor.

Toplantıda konuşan Bank Asya Bireysel Bankacılık’tan Sorumlu Genel

Müdür Yardımcısı Hasan Ünal, cep telefonlarının ve banka kartlarının modern hayatın vazgeçilmez birer parçası olduğunu dile getirerek, DIT Mobil'in her iki ortamdaki tüm yeni-likleri ve daha fazlasını tek bir çözüm-de bir araya getirdiğini, kolay kullanıl-masına rağmen son derece güvenli bir ürün olduğunu söyledi.

Proje hakkında bilgi veren Watchdata EMEA bölge satış direktörü Jianhua Yu, Bank Asya ile çalışmaktan ve tüketicilere ödemelerini daha kolay ve güvenli hale getirecek yenilikler sunmaktan heyecan duyduklarını belirterek: “Watchdata mobil ödeme dünyasına geleceğin ödeme yöntem-

lerini bugünden mümkün kılan yeni-likleri sunmaya devam ediyor. DIT Mobil Türkiye ve tüm Avrupa'daki yeni ödeme teknolojileri potansiyeli-nin önünü açan bir anahtar çözüm olacaktır.” dedi.

Bank Asya'nın DIT Projesi ve şehir kartı çözümlerinin de tamamlayıcı bir parçası olarak geliştirilen DIT Mobil, Bank Asya'nın otobüs validatörleri, feribot turnikeleri, DIT taksiler, otoyol ve köprü KGS gişeleri ile diğer pek çok ödeme noktasında kullanılabilecek. Ayrıca MasterCard PayPass™ kabul eden temassız POS terminallerinde cep telefonlarının okutulması suretiyle hızlı ödeme yapma kolaylığı sunacak.

Bank Asya müşterisi olsun olma-sın, isteyen herkes ilk etapta Bank Asya şubelerinden anında DIT Mobil sahibi olabilecekler. İleride başvuru noktaları müşteri taleplerine göre artacak ve farklılaşacak. Ödeme uygu-laması olarak kredi kartı ya da ön ödemeli kart seçilebilecek. DIT Mobil sahibi olmak için cep telefonu numa-rasının değişmesine gerek yok. DIT Mobil, NFC teknolojisini destekleyen telefona ihtiyaç duymayarak kullanı-cılarına büyük bir avantaj sağlıyor.

DIT Mobil'le cep telefonu ödeme kartı oluyor!

BBank Asya, öncü olduğu DIT

teknolojisine bir yenisini ekli-yor. Aralık ayı başında

İstanbul'da basına tanıtılan DIT Mobil, Bank Asya’nın

tüm yenilikçi uygulamalarını tek ve son derece güvenli

taşınabilir bir cihaz üzerinde kullanma imkanı veriyor.

11

ank Asya’nın İstanbul'da tanıtılan yeni mobil ödeme platformu DIT Mobil'in uluslararası lansmanı Paris'te Cartes ödeme sis-

temleri fuarında gerçekleştirildi. Alanında dünyanın en büyük 5 firma-sından olan Çinli Watchdata ile işbirliği yapan Bank Asya'nın Genel Müdürü Cemil Özdemir, Paris'te düzenlenen dünyanın en büyük uluslararası kart teknolojileri ve uygulamaları fuarı Cartes 2010'da DIT Mobil özellikli cep telefonuyla ilk ödeme işlemini gerçek-leştirdi. DIT Mobil'in dünyada hafıza kartı (mikro SD) ile gerçekleştirilen ilk temassız uygulama olduğunu belirten Cemil Özdemir, "Bu ürün bankamızın temassız kartlarıyla yapılabilen her şeyin cep telefonu ile yapılmasına imkan sağlıyor. Başlı başına yepyeni bir teknoloji. Tüm dünyada PayPass (öde ve geç) logosu bulunan pos cihazlarında şifresiz 35 liraya kadar alışveriş imkânı tanıyor. Bunun dışında Bank Asya'nın

otobüs validatörleri, feribot turnikeleri, DIT taksiler, otoyol ve köprü KGS gişele-rinde de kullanılabiliyor. Bank Asya müşterisi olanlar da olmayanlar da bu uygulamadan yararlanabilecek." dedi.

DIT Mobil'in Bank Asya’nın teknoloji gücünün son ürünü olduğunu kayde-den Özdemir, şunları dile getirdi: "DIT Mobil ödeme sistemlerinin geleceğine dair bakış açımızın göstergesidir. Tüketicinin vazgeçilmezi olan cep tele-fonları ile ödeme ve diğer finansal uygu-

lamaların birleşmesi kaçınılmazdır. Kısa geçmişine rağmen uluslararası ödüller alan birçok yenilikçi ürün ve hizmeti müşterilerine sunan bir banka olarak gelecek için hazırlıklarımızı şim-diden yapıyoruz. NFC teknolojisini kul-lanan çözümler halen gelişme sürecin-de. Yeteri kadar NFC uyumlu telefonun piyasada bulunmaması bizi alternatif çözümlere yöneltti ancak gelişmeleri takip ediyoruz ve planlarımızı buna göre yapıyoruz. Bu projede çok değerli katkıları bulunan Watchdata’ya, Smart-Soft’a ve tabii ki MasterCard’a teşekkür ediyorum. Umuyorum ki DIT Mobil genç yaşlı herkes tarafından büyük talep görecek.”

DIT Mobil ile yapılan işlemler, uygulama içindeki parametrelerin yönetimi ve kişiselleştirme tamamen havadan gerçekleştirilecek. DIT Mobil ile yapılan 35 TL altındaki harcamalar şifresiz olarak yapılıyorken kanuni sınır olan 35 TL üzerindeki harcama-lar şifre kullanılarak yapılabilecek.

DIT Mobil, Paris'te dünyaya açıldıB

Alanında dünyanın en büyük 5 firmasından olan Çinli

Watchdata ile işbirliği yapan Bank Asya, 800 bin temassız

kart müşterisine şimdi yenilerini ekleyecek. DIT

Mobil, Paris'te düzenlenen Cartes 2010'da dünya

basınına tanıtıldı.

Bank Asya Genel Müdürü Cemil Özdemir Paris'te düzenlenen dünyanın en büyük uluslararası kart teknolojileri fuarında DIT Mobil'i kullandı.

Bank Asya’dan yola çıkanlarayönünü gösterenbir iflletme bankac›l›€›

Ektiklerinizi biçmeninvakti geldi!

Tar›m DestekFinansman›

‹fllerinizi büyütmek,s›n›rlar›n›z› aflmak için!

Kab›na s›€mayangiriflimcilere!

‹flyeri Arsa Al›mDestek Finansmanı

Turizme gönül verenlerbüyük düflünsün diye!

Turizm DestekFinansmanı

FranchisingFinansman›

ürkiye'nin krizden çıkış süreci devam ederken, yurtdışından gelen

haberler o kadar iyi değil. Düşük büyüme oranları ve yüksek kamu borçları sebebiyle ABD ve Avrupa sıkıntılı günler yaşıyor. Piyasalarda “Küresel ekonomik krizde ikinci bir dip görülür mü?” sözleri son dönemde sıkça vurgulanır hale geldi. Euro bölgesi ve Amerika’dan gelen sinyallerin kötülüğü de olum-

suz senaryo çizenlerin tezlerini güçlendiriyor. Ekonomistlere göre küresel ekonomide yaşanan sıkıntı-nın temeli düşük büyüme sürecin-den kaynaklanıyor. “Yeni Normalde Büyüme” adı verilen sürecin dünya ekonomileri için büyük risk taşıdığı belirtiliyor. ABD Başkanı Barack Obama’nın “ABD ekonomisinin resesyondan çıkarak yeniden büyü-meye başlamasına rağmen, ilerle-menin acı verici biçimde yavaş” olduğuna yönelik açıklaması da ikinci dipten daha çok uzun yıllar

13

2008 sonunda ABD'de patlak verip dünyayı dolaşan global kriz, etkilerini halen sürdürü-yor. ABD tedbir alıp toparlanırken Avrupa'da yüzler henüz gülmüyor.

TERCAN BAYSAL

İkinci kriz dalgası mı geliyor?

SAYI: 35

BANK AS YA devam edecek düşük büyüme sürecine girildiğine yönelik tes-pitleri güçlendiriyor. AB'de ortak para kullanan 16 ülkenin dahil olduğu Euro bölgesinde, enflas-yon oranlarının düşmesine rağ-men işsizlik oranının şubat ayın-dan itibaren değişmeyerek yüzde 10'da kalması da endişeleri artı-

ran bir başka etken olarak karşı-mızda duruyor. Dünya ekonomi-sinin temel sorunu ise düşük büyüme. 2009 yılının son çeyre-ğinden başlayarak, 2010'un ilk çeyreğine kadar altı-yedi aylık dönemde ciddi toparlanma olmasına rağmen, son 5-6 aydır düşük oranlı büyüme sürecinde herhangi bir değişiklik olmaması ekonomi aktörlerini endişeye

sevk ediyor.İşsizlik oranlarının düşme-

mesi ve yüksek kamu borçları sebebiyle özellikle Euro bölgesini önümüzdeki dönemde büyük sıkıntılar bekliyor. Ekonominin patronu Devlet Bakanı ve Başba-kan Yardımcısı Ali Babacan’a göre küresel ekonomik krizde ikinci bir dip ya da dalga ihtimal dışı değil. Dünyanın dev ekono-milerinin içinde bulunduğu durumu ise Vakıfbank başekono-misti Serkan Özcan kısaca özetli-yor. Amerika ve Euro bölgesini önümüzdeki dönemde ciddi sorunların beklediğini belirten Özcan’a göre Yunanistan ile baş-layan İspanya ve Portekiz ile devam eden Avrupa’daki kriz halının altına süpürüldüğü için sorunlar devam ediyor. Ame-rika’nın problemi ise dolara olan güvenin azalmasıyla birlikte Hazine kâğıtlarında yaşanabile-cek balon olarak gösteriliyor.

Küresel kriz nedeniyle geliş-miş ülkelerin borç stoklarındaki artış tüm dünya ekonomilerini olumsuz yönde etkiliyor. Yüksek borç stokunun temizlenmesinin ve borçların makul seviyeye inmesinin uzun zaman alacak olması da devlet kâğıtlarının risk primlerinin artmasına neden oluyor. Bu ülkelerin devlet borç-lanma kâğıtlarının sigorta risk primi çok yüksek. Örneğin İrlan-da'nın risk primi 3,8, Portekiz'in 3,3, İspanya'nın 2,4, İtalya'nın 2,2. Kredi derecelendirme kuruluşla-rının not artışı yapmamasına rağmen Türkiye’nin risk primi yüzde 1,2 seviyesinde.

Türkiye’de ikinci dip riski yok 2010 yılının büyük bölümünde tüm para birimleri karşısında Euro’nun değer kaybetmesi Avrupa’daki ülkelere yönelik endişelerin dozajını artırıyor. İhracatının yaklaşık yüzde 50’sini bu bölgeye yapan Türkiye ise AB’deki gelişmeleri yakından takip ediyor. Maliye Bakanı Meh-

15

met Şimşek’e göre, Türkiye'nin küresel krizde ikinci bir dip nokta yaşama riski son derece düşük. Şimşek, “Gelişmiş ülke-lerin çok yavaş büyüdüğü bir dönemdeyiz, ama gelişmekte olan ülkelerin temelleri çok sağlam olduğu için global büyü-me sağlıklı olmaya devam ede-cek.'' diyor. Dünya ekonomisi-nin genelinde bakıldığı zaman Avrupa ve Amerika'da ekono-minin ciddi şekilde yavaşladığı-nın görüldüğünü aktaran Şim-şek, Türkiye, Brezilya, Çin, Hin-distan gibi ülkelerin temelleri çok sağlam olduğu için global büyümenin sağlıklı olmaya devam edeceği görüşünde.

500 milyar dolarlık tedbirEuro bölgesinde bazı ülkelerin malî dengesizliklerinin sürdürü-

lemez olduğu kabul edilirken, Avrupa kredi piyasalarındaki bozulma da devam ediyor. Euro bölgesi sorunlarının dünyanın yavaş büyüme sürecine girdiği-ne yönelik beklentilerin artma-sıyla birlikte geri plana itildiği yorumları ağırlık kazanıyor. Uzmanlara göre Avrupa’da etki-leri devam eden krize ilişkin sorunların bir iki ayda alınabile-cek likidite tedbirlerle çözülmesi mümkün değil. ABD'de ise ban-kacılık sistemine verilen parala-rın kredi talebi yeterli olmadığı için tekrar Merkez Bankası’na gitmesi de sorunların büyüme-sine sebep olabilir.

Ekonomistler ABD’deki so- runların çözüme kavuşması için Amerika Merkez Bankası’nın 500 milyar dolarlık varlık alımı-na başlayabileceğini kaydediyor.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali

Babacan'a göre ikinci dalga ihtimali var.

SAYI: 35

Toparlanma zaman alacakAvrupa Merkez Bankası (AMB) Başkanı Jean-Claude Trichet, finansal krizden sonra banka-lara verilen özel kredi desteği-ni aşamalı olarak azaltmanın zaman alacağını düşünüyor. Financial Times gazetesine demeç veren Trichet, piyasala-rın kademe kademe istikrara kavuşması nedeniyle olağa-nüstü önlemlerin aşamalı ola-rak azaltılmasının devam ede-ceğini kaydediyor. Trichet, “Piyasa gittikçe normale dön-düğü için piyasaya eşlik ediyo-ruz. Ancak bu zaman alacak bir süreç.'' diyor. Krizin hangi safhada olduğuna ilişkin soru-ya ise Trichet şu cevabı veri-yor: “Özellikle merkez banka-ları ve diğer yetkililerin tetikte olması ve belirsiz bir ortamda olduğumuzu bilmesi gereken bir durumdayız.''

IMF: Türkiye’de büyüme devam ediyorUluslararası Para Fonu’na (IMF) göre cari açıktaki hızlı büyüme, Türkiye için büyük oranda büyümedeki toparlanmayı yansıtıyor. Fon’un Türkiye ile yapılan dördüncü madde görüşmelerine ilişkin raporun-da, ''İhracattaki artışa rağmen, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 5'ine hızla yak-laşması beklenen cari işlemler

açığı, büyük oranda büyüme-deki toparlanmayı yansıtıyor.'' deniliyor. Raporda, artan cari işlemler açığı ve hedefin üze-rindeki enflasyonla birlikte ekonomideki büyümenin yakın dönemde güçlü olacağı, 2010 yılı için büyümenin yüzde 6-7 oranında olmasının beklendiği kaydedildi. Avrupa'daki belir-siz durumun yakın dönemde

Türkiye'nin büyümesinde risk yaratacağına dikkat çekilen raporda, Avrupa'nın ihracat talebinin beklentilerin altında kalması (ekonomideki hareket-liliğin azalması ve daha değerli Euro), AB bankalarından daha az fon sağlanması ya da Avrupa'da riskten kaçınmanın iç ve dış talebi azaltması ihti-maline işaret edildi.

BANK AS YA

Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet, ihtiyatlı beyanatlar veriyor.

009 yılının ilk çeyreğinde dünya ekonomisinin kısa dönemdeki gidişatına ilişkin

tahminde bulunmak çok zor değildi. Başta dünyanın en büyük üç ekonomisi, ABD, Çin ve Japonya olmak üzere birçok ülkede uygulamaya konan genişletici para ve maliye politikaları öylesine güçlü uygulan-dı ki, ekonomilerin resesyondan çıkmama-sı, büyümeye geçmemesi pek mümkün değildi. Nitekim, öyle de oldu. 2008 krizi öncesi yüzde 5 ortalama ile büyüyen dünya ekonomisi 2009 yılında yüzde 0,6 daraldıktan sonra yüzde 4 civarında bir büyüme sürecine girmiş görünüyor.

2011 yılına yaklaşmakta olduğumuz bu günlerde, geleceği öngörmek 2009 yılına göre biraz daha güçleşmiş durum-

da aslında. Uygulanan para ve maliye politikalarının sonuna yaklaşmaya başlı-yoruz. Ne zaman bu politikalardan çıkış olması gerektiği tartışılabilecek bir konu ama eninde sonunda çıkılması gerektiği tartışmasız bir durumdur. Çünkü, bir süre sonra bu politikaların kamu borç dinamikleri ve enflasyon üzerinde yara-tacağı tahribatın sağlayacağı faydayı geçme riski bulunuyor. Bu yılın ilkbahar aylarında bazı AB ülkelerinde yaşanan kriz ve sorunu gidermek için ortaya konan büyük finansman desteği olası riskleri piyasalara çok iyi öğretti.

Şimdi yanıtı aranan soru şu: Para ve maliye politikalarından çıkışın başlama-sıyla beraber dünya ekonomisi özel tüke-tim ve yatırım harcamalarının desteğiyle ayakta kalabilecek ve istikrar kazanabile-cek mi yoksa tekrar bir daralma süreci

17

Ekonomiler yavaşlıyor ama büyüme devam ediyor

Global kriz sonrası birçok ülkede alınan

sert tedbir-ler birçok ekono-

minin disiplin altına alınmasını

sağladı. Uy-gulanan para

politikaları sona ermek üzere.

2DOÇ. DR. ERHAN ASLANOĞLU

SAYI: 35

BANK AS YA

başlayacak ve ikinci bir dip mi yaşana-cak? 1990’ların sonu ve 2000’li yılların başında tüketimin motoru, ABD başta olmak üzere, İngiltere, İspanya gibi Batı ülkeleriydi. Bu ülkelerdeki tüketiciler çok borçlandı, çok tüketti, az tasarruf etti ve bu ülkeler büyük dış açıklar verdi. Buna karşın, başta Çin olmak üzere Asya ülkeleri çok üretti, çok tasar-ruf etti, az tüketti ve önemli oranda dış fazlalar verdi.

Bu resme bakıldığında çıkış umudu-nun nerede olabileceği de ortaya çıkı-yor. ABD ve diğer Batı ülkelerinin eskisi gibi dünya ekonomisinde tüketimin motoru olabilmeleri çok kolay değil. Bu ülkelerde işsizlik çok yüksek, ücretler düşük, tüketici çok borçlu, ev fiyatları-nın düşmesi nedeniyle servet kaybı yaşanıyor. Bu ülkelerin 2008 öncesine hemen dönmesini beklemek çok ger-çekçi değil. Bu nedenle tüketimin moto-ru olması için doğal aday Çin ve diğer bazı Asya ülkeleriyle Brezilya ya da

Rusya gibi tasarruf fazlası olan ülkeler oluyor. Burada, özellikle Çin’in rolü çok büyük görünüyor. Bu ülke hem nüfusu nedeniyle ciddi bir iç pazar var etme potansiyeline hem de bütçe dengeleri nedeniyle kamunun destek vermesi için yeterince esnekliğe sahip. Her ne kadar mahallî idarelerin borçları konusunda soru işaretleri olsa da Çin’in merkezi yönetim kamu borcunun GSYİH’ya oranı yüzde 25’ler civarında seyrediyor. Bu oran ABD dahil birçok Batı ülkesinde yüzde 100 ve üzeri oranlarda bulunu-yor. Bu nedenle, Çin’in daha uzun süre dengeli bir para ve maliye politikası uygulayabilme olanağı da var gibi görü-nüyor. Burada sorulması gereken bir soru, özellikle Çin’in böyle bir politika uygulamaya neden gerek duyacağı ola-bilir. Bu çok tartışılabilir bir konu olabi-lir ama şu bir gerçektir; Çin ekonomisi için yüzde 8’in altındaki büyüme oran-ları bir çeşit resesyonu ifade etmekte-dir. Bu oranın altına inildiğinde işsizlik artmaktadır. İşsizlik artışının Çin’in siyasî istikrarını nasıl tehdit edebileceği geçmiş deneyimlerden bilinmektedir. Bu nedenle Çin hükümetinin de iç talebi desteklemesi ve büyümeyi güçlü tut-masının daha fazla beklenmesi gereken bir durum olduğunu düşünüyoruz. Çin’in hızlı büyümesi hem bölgedeki diğer ülkeleri hem enerji ihracatçısı Rusya ve Brezilya gibi ülkeleri hem de makine ve teknoloji ihraç eden Almanya ve diğer bazı Batı ülkelerini pozitif etki-liyor.

Elimizdeki son veriler, dünya ekono-misinde yavaş da olsa yukarıda bahsedi-len çerçevede bir değişim yaşandığına işaret ediyor. Gelişmekte olan ülkelerdeki

Dünya Ekonomisi Büyüme Tahminleri2005 2006 2007 2008 2009-T 2010-T 2011 - T

Dünya 4,8 5,1 5,1 3,0 -0,6 4,8 4,2ABD 3,1 2,8 2,0 0,4 -2,6 2,6 2,3Euro Bölgesi 1,5 2,8 2,7 0,6 -4,1 1,7 1,5Japonya 1,9 2,4 2,3 -1,2 -5,2 2,8 1,5Afrika 5,6 6,1 6,2 5,6 2,2 5,0 5,5Orta Doğu 6,1 5,7 6,3 5,3 2,4 4,1 5,1Brezilya 3,6 3,8 5,7 5,1 -0,2 7,5 4,1Rusya 6,9 7,4 8,1 5,6 -7,9 4,0 4,3Çin 10,4 11,6 13,0 9,6 9,1 10,5 9,6Hindistan 9,0 9,8 9,4 6,4 5,7 9,7 8,4Türkiye 8,4 6,9 4,7 0,9 -4,7 7,8 3,6Kaynak: IMF - World Economic Outlook, Ekim 2010

19

kişi başına gelir gelişmiş Batı ülkeleri ile karşılaştırıldığında hâlâ çok küçük. Örneğin ABD’de kişi başına ortalama gelir 50 bin Amerikan Doları civarında seyre-derken bu rakam Çin için 4 bin dolar civarındadır. Çin ya da bir-çok gelişmekte olan ülkenin iç talebi ABD ve diğer Batı ülkeleri ile karşılaştırıldığında, global tüketimin lokomotifi olma konu-sunda daha zayıf kalacaktır. Para ve maliye politikalarından çıkış ile beraber dünya ekonomisinin daha yavaş bir büyüme sürecine girme ihtimali yüksek görünüyor. Yapılan çalışmalar geçmişte bu tür krizleri takip eden ilk 10 yılda büyüme rakamlarının önceki döneme göre yavaşladığına, işsiz-

liğin ise başlangıç seviyelerine çabuk dönemediğine işaret etmektedir. Öncü ekonomik gös-tergeler de dünya ekonomisinin daha yavaş bir büyüme sürecine girdiğine işaret ediyor. Yukarıdaki grafik OECD Ülkeleri Bileşik Öncü Ekonomik Göstergeler Endeks'inin seyrini hem OECD geneli için hem de Türkiye için vermektedir.

Dünya ekonomisi yüzde 60 -70 olasılıkla yavaş da olsa bir büyüme sürecine girecek gibi görünüyor. Bunun anlamı yüzde 30-40 gibi bir olasılıkla daralma sürecine girme riskidir. Bu riski ortaya çıkarabilecek birçok faktör olabilir. Örneğin, ABD'de konut

fiyatlarının düşmeye devam etmesi ve konut kredilerinden kaynaklanan ikinci bir şokun daha yaşanması tetikleyici olabi-lir. Diğer taraftan, AB ekonomisi-nin yeterince toparlanamaması ve borç krizinin büyümesi önemli bir risk olarak karşımızda dur-maktadır. Birçok gelişmekte olan ülke merkez bankasının verdiği aşırı likiditenin varlık fiyatlarını daha da şişirmesi ve bunun pat-laması riski bulunmaktadır. Çin ve birçok gelişmekte olan ülkenin dünya ekonomisinin lokomotifi olma görevini iyi yönetememesi bir başka risk olarak karşımızda durmaktadır. Sonuç olarak, dünya ekonomisi yavaşlasa da büyüme devam ediyor ama tem-kini elden bırakmamakta fayda var gibi görünüyor.

OECD Öncü Ekonomik Göstergeler EndeksiOECD Öncü Ekonomik Göstergeler Endeksi

93

94

95

96

97

98

99

100

101

102

Sep-2008

Nov-2008

Jan-2009

Mar-2009

May-2009

Jul-2009

Sep-2009

Nov-2009

Jan-2010

Mar-2010

May-2010

Jul-2010

TurkeyOECD - Total

OECD tarafından hazırlanan Öncü Ekonomik Göstergeler Endeksi'ne bakıldığında

dünya ekonomisinin yavaş yavaş büyüme sürecine girdiği ortaya çıkıyor.

eytin, tütün, köf- te ve tavuk… Akhisar denince

ilk akla gelen ürünler. Son bir yılda ise Bank Asya 1. Lige çıkan Akhisar Belediyespor sayesinde tanınır hale geldi. Manisa iline bağlı Akhisar ilçesinin canlı ve gelişmiş bir bölgesel ticaret merkezi olma niteliği binlerce yıldan beri devam ediyor. Ege Bölgesi’nin en büyük, Türkiye’nin 13. büyük ilçesi ve 42 ilden büyük olan Akhisar’ın ekonomisinin yüzde 70'i tarıma dayalı. İçinde kurulduğu ovanın verimli olması, şehrin her dönemde çok canlı bir ziraat merkezi olmasını sağladı.

Manisa ilinin kalkınma-sında çok önemli payı bulunan Akhisar’da zeytin ve tütün önemli gelir kay-naklarından. İlçenin adı ‘zeytin’ ve ‘tütün’ kelimele-riyle neredeyse özdeşleşti. Akhisar ovasında 12 milyo-nu bulan zeytin ağacından Türkiye’nin sofralık siyah zeytin üretiminin yüzde 35’i, yeşil zeytinin ise yüzde 70’i karşılanıyor.

Akhisar, zeytin denizini andıran tarlalarıyla bu alan-da dünya devi İspanya'nın

Endülüs bölgesine benzetili-yor. Kalitesi ve zengin çeşit-liliğiyle Akhisar zeytini Türkiye'de ve dünyada tanı-nırken zeytin pazarı ile fiyatların belirlenmesinde öncü rol oynuyor. Akhisar'ı zeytincilikte öne çıkaran sebeplerin başında güneş ve sürekli esen rüzgar geliyor. İklimi de Gemlik'e göre daha elverişli olan Akhisar, Domat, Uslu, Gemlik (trilye) ve Edremit-Ayvalık türleri-nin yetiştiği ender yerlerden biri. Öyle ki artık Gemlik ve Ayvalık’taki önde gelen fir-malar Akhisar zeytin ve zey-tinyağını alıp kendi ürünle-riymiş gibi pazarlıyor. 245 sofralık zeytin işletmesi ve 35 zeytinyağı fabrikasının bulunduğu Akhisar'dan 42 ülkeye ihracat yapılıyor. Bu işletmeler yaklaşık 5 bin kişiye istihdam sağlarken hasat mevsiminde çalışan sayısı 20 bini aşıyor. İlçe, zeytin üretiminden geçen yıl 250 milyon lira kazanır-

ZHARUN ÇÜMEN

başkenti oldu

Tütün diyarıydı,

zeytinin

SAYI: 35

BANK AS YA

ken tarımdaki toplam geliri 613,5 milyon liraya ulaştı. Yılda 100 milyon dolar olan sofralık zeytin ihracatının 14 milyon doları ilçeden gerçekleştiriliyor. 6 ay sonra Zeytin İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'ne kavuşmaya hazır-lanan Akhisar, şubat ayında da Zeytin Kongresi'ne ev sahipliği yapacak.

Son yıllarda tütün yetişen tarlala-rın çoğuna zeytin ağacı dikilmesi-ne rağmen Akhisar geniş ve verimli ovası ile Türkiye top-lam tütün üretiminin yüzde 10,3'ünü çıkarıyor. Yüksek kaliteli ‘şark tipi’ Akhisar tütünü bütün dünyada tanınan ve aranan, tarım-sal alanda ülkemizin en önemli ihraç ürünlerinden biri. Ziraat Odası’na kayıtlı 28 bin çiftçi, zeytin ve tütünün yanı sıra buğday, mısır, pamuk, sebze, çekirdeksiz üzüm ile kavun üretimi yapıyor. İlçedeki geçim kaynakla-rından biri de hayvancılık. Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu sıralamasında 93. sıraya tırmanan Keskinoğlu’nun yetiştirdiği kümes hayvanlarından üretilen piliç eti ve yumurta ile yüksek gelir elde ediliyor. Ayrıca viyol, yem, gübre ve zeytinyağı üretimi gerçek-leştiren Keskinoğlu, ulaştığı 500 milyon liralık cirosu ve sağladığı 2.500 kişilik istihdamla ilçe ekonomisinin lokomotifliğini yapıyor. Ak-hisar Organize Sanayi Bölgesi’nde halen 22 firma faaliyet gösteriyor. 17’si inşaat, 7 de proje aşamasında tesis bulunuyor. Hazır giyimin önde gelen markaların-dan Rodi Mood’un da sahi-bi olan Kazancı

Ailesi’ne ait Graniser Granit Seramik Fabrikası da kentin önemli sanayi kuruluşlarından. Organize Sanayi’de ayrıca Kurnazlar Mobilya, Eko Boya, İlke Makine, Ali-Ersoy Çınarlı Tarım Aletleri, Akaş Gıda, Özer Kayın Tarım Aletleri, Gökler Gıda gibi firmaların fabrikası yer alıyor. Ayrıca ilçede büyük ve ağır sanayi kategorisine

girmeyen toplam 77 adet küçük fabri-ka bulunuyor.

İstanbul-İzmir karayolu üze-rinde İzmir'e 80, Bandırmaya

190, İstanbul'a da 470 kilo-metre mesafede bulunan Akhisar’ın yol üstü konu-mundan dolayı ulaşımın kolay sağlanması, ticarete önemli bir katkı sağlıyor.

Yetiştirilen ürünlerin satıl-dığı pazaryerleri ve iç ticare-

tin yoğunlaştığı çarşı böl-gesi, kentin ticarî hayatı-

nın hareketli noktalarını oluşturuyor. Birçok banka, dükkân

ve otel, şehir merkezini tren istasyo-nuna bağlayan Tahir Ün Caddesi boyunca sıralanıyor.

Akhisar’daki en önemli zanaat dalları olan tabaklık, kavaflık, kalay-cılık zamanla önemini kaybetti.

Geçmişten kalıp günümüzde varlığını yaygın bir şekilde sürdü-ren zanaat dalı keçecilik. Ayrıca fayton ve minyatür at arabası imalatçılığı da devam ediyor.

21

Akhisar, 42 şehirden da-ha büyük ve

Türkiye'nin 13. il-çesi olarak öne

çıkıyor. Ekonomi-si yüzde 70 tarıma

dayalı ilçede 12 milyondan faz-

la zeytin ağacı bu-lunuyor. Akhisar,

Türkiye'nin zeytin depolarından biri!

SAYI: 35

BANK AS YA

Orijinal süslemelerin işlendiği arabalar, turistik tesislerde sergileniyor. Geçmiş dönemlere ait el sanatları, günümüzde az sayıda insanın geçim kaynağını oluş-turuyor.

Akhisar, köftesiyle de meşhur bir ilçe. Akhisar'da 1928 yılından beri faaliyet gösteren Köfteci Ramiz ve Köfteci Hünkar ile ülke genelinde tanınan Akhisar köfte; soğan, orta yağlı kıyma ve tuzla yapılır, tereyağı ile yağlanmış sıcak pideyle sunulur. Asıl adı da macır (muhacir) köftesi-dir. Akhisar ilçesi yerli nüfusla bir-likte büyük ölçüde Makedonya ve Batı Trakya göçmenlerinden oluşur.

Çoğunluğu bugün Yunanistan Makedonya'sından gelen muhacir-ler Akhisar’a kendi kültürlerini de getirmişlerdir. Şehir merkezinde çarşı içinde birkaç tane çok eski macır köftesi dükkânı vardı. Bu köklü ustaların torunları bugün dede mesleklerini geliştirerek marka haline dönüştürdü.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk eko-nomik kuruluşlarından biri olan Tütüncüler Bankası 17 Eylül 1924’te, Akhisar’da kuruldu. 10 Nisan 1954’te adı Türkiye Tütüncüler Bankası olarak değiştirilen banka-nın, değişik yerlerde şubeleri açıldı ve genel merkezi İzmir’e taşındı.

Son yıllarda sahip değiştiren banka, önce Yaşarbank ardından Oyakbank son olarak da ING adını aldı. Günümüzde, kurumun kentte bir şubesi bulunması dışında Akhisar’la bir ilgisi kalmadı.

Akhisar’da 90 hektarlık alana kurulu bir sigara fabrikası bulunu-yor. 1979 yılında dönemin Başbakanı Süleyman Demirel tarafından teme-li atılan fabrika projesi için 250 mil-yon dolar harcanırken bazı kısımla-rının ve makinelerin tamamlana-maması sebebiyle faaliyete geçeme-di. Bir türlü açılamayan fabrika, Tekel’in borçları sebebiyle Maliye Bakanlığı’na devredildi.

HER DEVRİN ÖNDE GELEN ŞEHRİ Beş bin yıllık bir tarihe sahip olan Ak-hisar, antik çağlardan beri önemli yol-ların kavşağında, tanıklık ettiği birçok devir ve kültürü hazmederek, bu özel-liğini korumuş. Yeryüzünde paranın ilk kez kullanıldığı şehirlerden biri olan ve Hiristiyanlığın ilk yedi kilise-sinden birinin (Thyateira) kurulmuş olduğu Akhisar, Osmanlı İmparatorlu-ğu devrinde de büyük bir kaza merkezi olarak önemini korurken, günümüzde kendisine bağlı 9 belde ve 86 köyüyle yine canlı bir bölgesel merkez olma özelliğini sürdürüyor. Akhisar, tarih

İLÇENİN İHRACATI GİDEREK ARTIYORYIL İHRACAT (Bin TL) 2001 4.3852002 6.5422003 15.8212004 25.6412005 29.1252006 24.2452007 51.8872008 50.8262009 70.510

Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı

23

boyunca Etiler, Akadlar, Lidya-lılar, Romalılar, Bizanslılar, Sa-ruhanlılar ve Osmanlılar yöne-timinde kaldı. Lidyalılar zama-nında senatosuyla, kalabalık nüfusuyla ve zenginliğiyle önemli bir şehir oldu.

Bizans İmparatoru Konstantin tarafından Gölmarmara'ya sürülen Tyeder, Akhisar'ın şimdiki istasyonla hastane arasına beyaz bir kale yaptır-masıyla birlikte, eski Tyatir adı Aspro Kastro oldu. Aspro (Ak) Kastro (Hisar) anlamına geli-yor. 1307’de Türklerin yöneti-mine geçince, Aspro Kastro adı Türkleştirilerek Akhisar oldu.

Günümüzde Helenistik tab-let ve lahit hastane bahçesinde görülebilir. Eski bir bina komp-leksi ve bazı sütunlu yol kalıntı-ları ilçenin merkezindeki arke-

olojik park olarak düzenlenen Tepemezarı’nda yer alıyor. 1390’da Osmanlıların yöneti-mine geçen Akhisar, 1923’e kadar Saruhan Sancağı'nın ka-zası olarak yönetildi. 1927'de Saruhan vilayeti'nin adı Bakan-lar Kurulu'nca Manisa Vilayeti olarak değiştirilince Akhisar da, Manisa vilayetinin kazası oldu. 1919-1922 yılları arasında Yunan işgali altında kalan Ak-hisar, 6 Eylül 1922’de düşman işgalinden kurtuldu.

Eski bir Bizans kilisesi ve muhtemelen daha önceki bir Roma tapınağı olan bina ise 1400’lü yıllarda camiye dönüş-türülmüş. Günümüzde Uluca-mi (Büyük Camii) adıyla ibadete açık olan binanın Hıristiyanlı-ğın ünlü Yedi Kiliselerin’den biri olduğu da rivayet ediliyor.

AKHİSAR’I TANIYALIMŞehir nüfusu: 101.000İlçe nüfusu: 158.900Yüzölçümü: 1.750 kilometrekareRakım: 94 metreKaymakam: Mustafa ÇekBelediye Başkanı: Salih Hızlı (AK Parti)Website: www.akhisar.bel.tr 2009 verileri

AKHİSAR, 2009’DA TARIMDAN 613 MİLYON LİRA KAZANDITARIM TİPİ 2009 GELİRİ (Bin TL)Zeytincilik 249.751 Tarla bitkileri 143.926Hayvancılık 143.789Sebzecilik 47.830Bağcılık 18.407Meyvecilik 9.764TOPLAM 613.466

SAYI: 35

BANK AS YA

konomisi ağırlıklı olarak en- düstriyel tarım üzerinde yoğunlaşan Akhisar'da ban-

kacılık hızla büyüyor. Toplam 16 banka-nın faaliyet gösterdiği ilçede Bank Asya ilk katılım bankası ve birinci yılını yeni doldurdu. Çok yeni bir şube olmasına rağ-men dinamik yapısıyla ilçenin ekonomi-sinde yerini alan Bank Asya özellikle Akhisar Belediyespor'un 1. Lig'de yer al- masıyla birlikte daha da ön plana çıktı. Toplam 11 personelle hizmet veren Bank Asya Akhisar Şubesi'nin müdürü Niyazi Mutlu Şendur ile projeleri konuştuk.

Sektörde ve Bank Asya’da kaç yıldır hiz-met veriyorsunuz?1999 yılında bankacılığa bir kamu banka-sında başladım. Sektörde 11 yılımı dol-

durdum. 4 senedir de Bank Asya ailesinin içerisindeyim.

Şube olarak hangi bankacılık enstrümanla-rı ile ön plandasınız?Müşteri portföyümüzü geniş tutup müş-terilerimizin her türlü bankacılık işlemle-rini yapmak istiyoruz. Dolayısıyla Akhisar’da bankacılık işlemlerinin her alanı bizim için çok önemli. Bu nedenle her enstrümanda pazardan pay alma gayreti içerisindeyiz. Böyle olunca şu ens-trüman bizim için öncelikli demiyoruz. Genel müdürlüğümüzün politikalarını ve hedeflerini de dikkate alarak , mevduat, kredi kartı, pos sayısı, bireysel krediler ve ticarî kredilerin hepsinde hızlı bir çalışma ve gayret içerisindeyiz ve çok şükür bu gayretimizin semeresini de alıyoruz.

Hedefimiz Akhisar'da ilk beş banka arasında yer almak

Geçen yıl aralık ayında açılan

Bank Asya Akhisar Şubesi müşterilerinin

her türlü bankacılık işlemi

üzerine odakla-narak pazar

payını arttırmayı hedefliyor.

EMELİKE NAZLI

Akhisar’da diğer bankalar ya da katılım bankaları içindeki konumunuz nedir?Akhisar’da bizim haricimizde 15 banka daha var. Biz 16. bankayız. Tek katılım bankasıyız. Akhisar‘da çok ciddi ve agresif bir rekabet söz konusu. Açılır açılmaz bu rekabetin içinde bulduk kendimizi. Akhisarlı olmam ve daha önceden de Manisa şubesinde çalışmam sebebiyle Akhisar’ın potansiyelini ve ticarî yapısını biliyordum. Şubemiz açılınca da kendim-ce bazı hedefler koydum. Hem mevduat hem kredi kısmında. Şu anda da bu hedef-ler doğrultusunda rakamlara ulaştık. Bu rakamlar da bizi 16 banka arasında önem-li bir noktaya getirdi. Hedefimiz kısa bir süre içersinde Akhisar'da ilk 5 banka ara-sına girmek.

Akhisar Belediyespor Bank Asya 1. Lige çıktı, bu sizin iş hacminizi, müşteri potansiyelinizi nasıl etkiler?Şubemizin açılması Akhisar Belediyespor’un Bank Asya 1. Lige çıkması ile çakıştı. Bu bizi çok mutlu etti. Birçok müşterimiz “Bank Asya Akhisarspor’a uğurlu geldi” yorumunu yaptı. Tabii ki Akhisar piyasasında tanınma-mızda katkısı oldu. Müşteri potansiyelimize katkısı olacağına inanıyoruz. Takımın ligde göstereceği başarı bankamızın ismi ile özdeşleşecektir. Çünkü insanlar direkt “Bank Asya Ligi diyor”.

Birinci Lige takım gönderen Akhisar’da nasıl bir heyecan yaşanıyor?Akhisar Türkiye‘nin önemli ilçelerinden. Akhisar Belediyespor’un Bank Asya Ligine çıkması tarihi bir başarı. Bu şehre büyük bir heyecan getirdi. Hem sportif faaliyetlerin artması hem de Akhisar’ın isminin duyul-ması Akhisar halkını memnun ediyor. Takım, maçlarını evinde kalabalık bir seyir-ci önünde oynuyor. Ancak sahası yetersiz. Böyle olunca da yeni stat yapılması gün-demde. Bu da hem şehrin güzel bir tesise kavuşması hem de daha fazla ticarî faaliyet olması demek. Bu durumda Akhisar’a katkı sağlayacağı için esnaf ve halk takımın başa-rısı için büyük destek vermektedir.

Akhisar Belediyespor’un Bank Asya 1.Lig de yer almasının şubenizin bilinirli-ğine kattığı avantajlar nelerdir?2008-2009 sezonunda bu takımın hedefi

Bank Asya Ligi'ne çıkmaktı. Bu sebepten 2 yıldır şehrin her yerinde ve yerel basında Bank Asya ismi geçti. Adeta dillere pele-senk oldu. Şubemiz açılmadan şehirde Bank Asya fırtınası esiyordu.

Akhisarlıların ve Akhisar taraftarlarının Bank Asya'ya karşı tutumu değişti mi?Takımın başarısında en büyük payı olan taraftar 2 yıldır Bank Asya Ligi rüyası görüyordu. Lige çıkmakla bu rüya gerçekleşti. Ardın-dan forma sponsorluğumuz neticesinde Akhisarspor’a en büyük maddi desteği vermemiz de taraftarı faz-lası ile memnun etti. Birçok fanatik taraftar da bunu dile getirdi. Takım kuruldu-ğundan bu yana en büyük maddî destek bankamızca verilmiş oldu.

Şubenin Akhisar’ın eko-nomik yapısı içindeki konumu nedir?Şube olarak zeytincilik sektörüne destek vermek hedefindeyiz. Bu amaçla da önemli bir firma ile irti-bata geçilmiş ve çalışma-lar başlatılmıştır. Ayrıca yeni gelişen sanayi tesisle-ri ve beyaz et sektörü bizim için önemli. Bu tip firmalarla da proje bazlı çalışmalar yapılacak. İlk katılım bankası olmamız sebebiyle faiz hassasiyeti olan birçok vatandaş, parasını bize getirerek sis-teme dahil etti.

Hedefleriniz neler?Katılım bankacılığı prensipleri doğrultu-sunda Akhisar ekonomisine katkı sağla-mak daha sonra da bankamız adına para kazanmak. Bu hedeflere ulaşmak için açıldığımız günden bu yana Akhisar esnafını ziyaret ederek siste-mizi anlatıyoruz. Bu konuda da önemli teveccüh görüyoruz.

25

Bank Asya Akhisar Şube

Müdürü Niyazi Mutlu Şendur

SAYI: 35

Bacasız sanayinin patronları tasarrufa yöneldi

Türkiye Spor Toto Süper Ligi'nde bu

sezon mücadele eden 18 ekip

içinde en pahalı takım Fenerbahçe

olurken onu Galatasaray,

Beşiktaş ve Trabzonspor izledi.

lobal malî kriz, transfere 'su gibi para harcayan' fut-bol kulüplerini de tasarru-

fa yöneltti. İspanyol, İngiliz, Alman ve İtalyan liglerinin dev takımları, bu yıl transfere ayırdıkları parayı yarıya düşürdü. Kulüpler geçen sezon trans-ferler için 1 milyar Euro harcarken bu yıl 600 milyon Euro ayırdı. Türk takım-ları ise kadrolarını güçlendirmek için 70 milyon Euro harcadı. Süper Lig’in devleri Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe ve Trabzonspor kadroları-na Querasma, Guti, Misimoviç, Pino, Niang, Dia ve Jaja gibi yıldızları kata-rak güçlerine güç kattı. Atılan bu imza-lar ister istemez takımların reklam ve

sponsorluk anlaşmalarına da yansıdı. Türkiye Spor Toto Süper Ligi'nde 2010-2011 sezonunda mücadele edecek 18 takım içinde en pahalı takım Fenerbahçe olurken onu sırasıyla Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor izledi. Öte yandan, Süper Lig'de bu sezon mücadele eden 18 takımın top-lam değeri 743 milyon 350 bin Euro’yu bulurken, takımların kadrolarındaki en pahalı yıldız olarak Arda Turan ön plana çıktı.

Pek çok dev banka ve şirketin bat-masına yol açan küresel ekonomik kriz, futbol endüstrisine de darbe vurdu. Kulüpler, transfere harcadıkları bütçeyi önceki yıllara göre neredeyse

GBAYRAM KAYA

BANK AS YA

Kaka

Angel di Maria

Benzema

Mesut Özil

27

yarıya indirdi. Dünyanın önde gelen takımlarından Real Madrid, Barcelona, İnter, Manchester United, Manchester City, Olimpic Lyon, Milan, Chelsea ve Liverpool, geçtiğimiz sezon yeni oyunculara yaklaşık 1 milyar Euro kaynak ayırırken, bu yıl harcama 600-750 milyon Euro'ya geriledi. İspanyol devi Real Madrid'in patronu Florentino Perez, geçen yıl Ronaldo, Kaka, Xabi Alonso ve Karim Benzema için toplam 257,4 milyon Euro harcarken, bu yıl sadece 25 milyon Euro ödeyerek Angel di Maria'yı kadrosuna kattı. Real Madrid, Werder Bremen'in Türk asıllı yıldızı Mesut Özil'i de 16,5 milyon Euro'ya renklerine bağladı. 2010'un flaş transferini ise 40 milyon Euro ile Valencia'dan David Villa'yı alan Barcelona yaptı. Krizin 'teğet' geçtiği tek takım ise Manchester City oldu. Takımın sahibi Abu Dabi Şeyhi Mansur bin Zayed el Nahyan, Yaya Toure'ye 30 milyon Euro, Mario Balotelli'ye 29,5 milyon Euro, David Silla'ya da 28,75 mil-yon Euro harcadı. Nahyan, bu transferler için yaklaşık 120 mil-yon Euro ödedi. Takım geçen yıl transfere 112 milyon Euro ayır-mıştı. İngiliz takımları 250 milyon Euro harcarken, bu rakam bir önceki yıl 580 milyon Euro civa-rındaydı.

İngiliz takımlarına nazaran İtalyan ve İspanyol takımları, bu yıl suskun kalmayı tercih etti. Geçen yıl transfere İtalyan takım-ları 507 milyon Euro kaynak ayırır-ken bu yıl rakam 202 milyon Euro'ya indi. Bir önceki yıl Ronaldo, Kaka ve İbrahimoviç gibi yıldızları La Liga'ya kazandı-ran İspanyol takımlarının trans-fer harcamaları da 502 milyon-dan 203 milyon Euro'ya geriledi. Alman Bundesliga takımları ise bir önceki yıl futbolcu alımları-

SAYI: 35

BANK AS YA

na 245 milyon Euro kaynak ayırır-ken, bu yıl bu rakam 95 milyon Euro'ya kadar düştü. Yine geçen sezonun aksine son derece sakin bir transfer dönemi geçiren Fransa Ligue 1 ile Portekiz Super Liga ise transfer dönemindeki 70'er milyon Euro'luk harcamalarıyla Alman takımlarını takip etti. Geçen sezon transfere Fransa'da 270, Portekiz'de ise 83 milyon Euro harcanmıştı.

Spor Toto Süper Lig ekipleri ise

transfer döneminde şu ana kadar 70 milyon Euro'luk harcama yaptı. Geçen sezonun tamamında ise bu rakam 83 milyon Euro'ya ulaşmıştı. Fenerbahçe, Issiar Dia için Nancy'ye 6 milyon, Mamadou Niang için Marsilya'ya 7 milyon, Miroslav Stoch için ise Chelsea'ye 5,5 milyon Euro ödeme yaptı. Buna karşın Galatasaray, Cana için 4,5 milyon Euro, Pino için 3, Çağlar için ise 1 milyon Euro bonservis bedeli ödedi.

Beşiktaş Querasma için İnter'e 7,3 milyon Euro bedel öderken, Hilbert ve Guti'yi ise ücretsiz kadrosuna kattı. Trabzonspor ise Jaja Coelho'ya 4,2 milyon Euro, Glowacki için de 1,2 milyon Euro bonservis bedeli ödedi.Süper Lig’e yıldız yetiştiren Bank Asya 1. Ligi Avrupa’da benzerleri arasında 6. sıraya ulaştı. Diğer 5 ülkenin futbol konusunda gerçekten devler liginde olması Bank Asya 1. lig'in geldiği konumu çok daha iyi özetliyor.

Misimoviç Niang Querasma

29

BANK ASYA, AVRUPA’NIN

6. BÜYÜĞÜ OLDU

Süper Lig’e yıldız yetiştiren Bank Asya 1. Lig, Avrupa’da ben-

zerleri arasında 6. sıraya ulaştı. Diğer 5 ülkenin futbol konusunda

gerçekten devler liginde olması Bank Asya 1. Lig'in geldiği konumu

çok daha iyi özetliyor. Avrupa’daki 25 ülkenin benzer lig değerleri ara-

sında yapılan araştırmaya göre İngiltere Championship 570 milyon

Euro’luk değeriyle ve takım başına 21 milyon 951 bin Euro ile ilk sırayı alır-

ken İspanya ikinci ligi Segunda Division 446 milyon Euro değer ile ikinci

sırayı, Fransa ikinci ligi Ligue 2 ise 282 milyon Euro değerle üçüncü sırayı

aldı. Bank Asya 1. Lig’in hemen önünde bulunan 281 milyon Euro değere

sahip Almanya ikinci ligi 2. Bundesliga dördüncü, 251 milyon Euro değere

sahip İtalya ikinci ilgi Serie B beşinci sırada listeye girdi. Bank Asya 1. lig'in

değeri 120 milyon 375 bin Euro’yu buluyor. Bunun yanında naklen yayın

ihalesindeki rekabet futbol kulüplerini de sevindirdi. Bank Asya’nın 1.

Lig’e yeniden sponsor olmasının ardından ise hem takımların kasa-

larına düzenli para girmeye başladı, hem de takımlar istedikleri

futbolcuları alma imkânına kavuştu.

Takım Değeri

Denizlispor 10.600

Karşıyaka 7.275

Boluspor 6.875

Adanaspor 6.475

Giresunspor 6.350

Orduspor 6.300

Altay 6.075

M. İdmanyurdu 6.050

K. Erciyes 5.950

Samsunspor 5.450

Bank Asya 1. Lig'deki takımaların değeri

(milyon Euro) (ilk 10 takım)

SAYI: 35

ürkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkan Vekili Lutfi Arıboğan, fut-bolun ülke geneline yayılması

bakımında Bank Asya 1. Lig’in Süper Lig’e göre daha düzenli olduğunu söyledi. 1. Lig ile Bank Asya birlikteliğinin bir model oluş-turacak kadar birbiriyle uyuştuğunu belir-ten Arıboğan, "Bank Asya 1. Lig’in telaffuzu bile güzel." dedi. Özellikle Süper Lig takım-larının önceliği hep yıldız futbolcu transfe-rine verdiğini dile getiren TFF Başkan Vekili Lutfi Arıboğan, kulüplerin aynı motivasyo-nu altyapıdan kendi yıldızlarını yetiştirmek için de göstermesini istedi. 1. Lig maçlarını ilgiyle izlediğini ifade eden Arıboğan, Bank Asya Dergisi’ne çarpıcı açıklamalar yaptı.

Bank Asya ve Birinci Lig birlikteliğini nasıl değerlendiriyorsunuz? Sportif başarıların yanı sıra futbol ekono-misinin büyümesi için de çalışıyoruz. Markalaşmaya çok önem veriyoruz. Bu noktada Bank Asya ile birlikte Bank Asya 1. Lig’i oluşturduk. Bank Asya ile 1. Lig’in ismi çok örtüştü. Her zaman bu kadar başarı sağlanamaz, ama oynanan lig, isim sponsoru ve TFF beraberliği başarılı bir model oluşturdu. Hem telaffuzunda da bir güzellik var. Yani başından itiba-ren Bank Asya, Bank Asya 1. Lig’e çok yakıştı. Çok kolay kullanılır hale geldi. Markanın başarısında Bank Asya yöneti-cilerinin ve bizlerin gayreti var. Tahmin ediyorum bu performans Bank Asya yö-netimini de çok memnun ediyordur.

TERHAN GÜVEN

Türkiye Futbol Federasyonu

Başkan Vekili Lutfi Arıboğan, ligde

oynayan takımların Türkiye

genelinde daha çok şehire

yayılması ve eko-nomik büyümenin

devam etmesi gerektiğini söyledi.

BANK AS YA

Futbol ekonomisi de Türkiye ekonomisi gibi büyümeli

Ligde daha çok şehir takımları olduğu için seyirci ortalaması pek çok Süper Lig maçının üzerinde oluyor. Bank Asya’nın farklı bir havası olduğunu düşünüyor musunuz?

Liglerde oynayan takımların ülke ge-nelinde daha fazla şehre yayılması her zaman tercihimizdir. O nedenle Bank Asya 1. Lig çok güzel örnektir. 6 bölgede 15 farklı şehirde 18 takım mü-cadele ediyor. Şehirler temsil edildiği için bu şehirlere önemli bir hareket geliyor. Lig ilerledikçe, rekabet arttık-ça seyirci sayıları da artıyor. Süper Lig’de takımlar belli bölgelere sıkışmış durumda. Mesela İstanbul’da çok ta-kım var. Bank Asya daha düzenli. Türkiye’de amiral gemisi Süper Lig gözüküyor, fakat biz Bank Asya 1. Lig’e çok önem veriyoruz. Bank Asya takımları da bizi çok motive ediyor. Uluslararası kuralların Süper Lig’den bile önce uygulanması konusunda bizi teşvik ediyorlar. Kulüplerin yaklaşı-mından çok memnunuz.

Süper Lig’e bir İstanbul Büyükşehir Belediyespor’u mu yoksa bir Karşı-yaka’yı, bir Samsunspor’u mu daha çok yakıştırıyorsunuz?

Belki kulüp adı vermek yanlış anlaşıl-malara neden olabilir. Fakat şehirleri temsil eden, camiası, seyirci potansiye-li olan kulüplerin ligde temsil edilmesi futbolun stadyumda ve medyada oluş-turduğu atmosfere olumlu yansıyor. İstanbul’da fazla kulüp olduğunu dü-şünüyorum. Türkiye’de bir çelişki var. Ancak belli kriterleri başarıp en üst lige yükselmiş takımlar bu ligde olmasın demek yanlış olur. Fakat keşke o kriter-leri seyircisi, camiası, malî potansiyeli olan kulüpler başarsaydı.

Bu sezon kulüplere Türk cumhuri-yetlerinden 2 oyuncu, 23 yaş altında ise 3 yabancı oyuncu bulundurma hakkı verildi. Geçen sezonki Emeni-ke örneği göz önünde tutulduğunda bu uygulamanın başarılı olacağını söyleyebilir misiniz? Uygulamanın süre geçtikte daha başarılı olacağına inanıyoruz. Bank Asya 1. Lig, Süper Lig’e çok yakın ve bir sürü kriterle de oraya hazırlanan bir lig. Takımların Bank Asya’da oynadıkları kriterlerle Sü-per Lig çok farklı olursa şaşkınlık ve adaptasyon sorunu çıkabiliyor. Hatta bu yüzden yeniden 1. Lig’e düşebiliyorlar. Bu uygulamaların başarısından eminiz. Gü-

31

Lutfi Arıboğan, Bank

Asya 1. Lig'de süper

ligin aksine daha çok

şehrin temsil

edildiğini belirtti.

SAYI: 35

BANK AS YA

zel örneklerle gelişiyor olması sevindiri-ci. Türk cumhuriyetlerinden daha fazla oyuncu gelsin istiyoruz. Çünkü şu anki durum yeterli değil.

Ligin ilk yıllarından 2006’ya kadar terfi maçları uygulaması yoktu ve ilk üç doğrudan çıkıyordu. Terfi maçları uygulamasının faydaları neler oldu size göre? Bazı yöntemler geçmişte denendi. İdeal yöntemi bulmaya çalışıyoruz. İlk iki takım direkt çıkıyor. Play-off, Süper Lig’e çıkacak 3. takımı bulmak için oyna-nıyor. Önceliğimiz heyecan son ana kadar devam et-meli ve adaletli bir sistem-de 3. takım Süper Lig’e yükselmeli. Bu sene çift devreli play-off olacak. Tüm sistemlerin artıları eksileri vardı. Fut-boldaki eleme

maçları tek maç üzerinde olduğu za-man tesadüf ihtimalinin yükseldiği bir sistem oluyordu. Tek devreli lig usulüne döndürdük. Bu sefer de şansı erken azalan takımların motivasyonu kayboluyordu ve formalite maçları ortaya çıkıyordu. Formalite maçı oy-namanın da sakıncaları var. Etik ol-mayan şeyler yaşanabilir. Siz ligi ne kadar takip edebiliyorsu-nuz? Maçlara gidebiliyor musunuz

ve bu sezon kimleri favori ola-rak görüyorsunuz?

Ligi yakından izliyorum. Takım adı veremem. Bank Asya’nın Süper Lig’e göre çok farklı çekişmeleri ve heyecanı oluyor.

Ekonomik dengelerini nasıl görüyorsunuz ligin? Eskisi kadar bol para saçıyor mu kulüpler?

Kapasitelerinin üzerinde büt-çelerle mücadele eden

takımların sayısı azaldı. Geçmişteki olumsuz durumlar örnek oluş-turdu. Hakikaten ku-lüplerde aşırı borç-lanma, daha sonraki yıllar için telafi edile-meyecek yaralar açı-yordu. Şu mantıkla yapıyordu kulüpler bunu; Süper Lig’e çıktıklarında gelirle-rinin Bank Asya ile kıyaslanmayacak şekilde artacağını

düşünüyorlardı. ‘Ben bu borçlanmayı ya-parım, Süper Lig’e çıkınca da dengelerim, telafi ederim’ gözüyle olaya yaklaşıyorlar-dı. Sonuç olarak 3 takım Süper Lig’e çıkı-yor. Bu 3 takımın arasında değilseniz bü-yük bir hüsran. Gelecek yıllara, gelecek yönetimlere de büyük bir borç bırakıyor-lardı. Çok sakıncalıydı bu durum. Artık kulüp yöneticilerinin de bilinçlendiğini düşünüyorum. Daha dengeli takımlar ku-ruluyor. Bu denge içinde daha kötü değil, daha iyi takımlar kuruluyor.

17 takımla mücadele edilmesi hoş bir görüntü değil

Süper Lig'deki pek çok takım göğüs reklamı olmadan maçlara çıkarken Bank Asya’nın kulüplere yaptığı kat-kıları nasıl yorumluyorsunuz?

Bank Asya’nın çalışmaları hedefe yö-nelik, sonuç odaklı. Kendi ekonomik doğruları içinde çok başarılı buluyo-rum. Süper Lig kulüpleri haklarını sponsorluk adına değerlendirmede daha profesyonel ekiplerle çalışmalı. Hâlâ bir takım eksiklikler ve aksaklık-lar var. Ekonomik işlerde bu aksaklık-lar doğru fiyatlama veya doğru çalış-mayı yapamadığınız için olur. Süper Lig’de iki durum da yaşandı. Bank Asya kendi ekonomik gerçekleriyle daha dengeli gidiyor.

Geçen yıl Süper Lig, bu yılda 1. Lig 17 ta-kımla oynanıyor. Ankaraspor önce Süper Lig’den sonra da Bank Asya’dan düşürül-dü. Böyle ilginç bir tablo oluşmasında Federasyon’un hatası yok mu? Özeleştiri yapıyor musunuz?

Bu konuda en az hatası olan merci olarak TFF'yi görüyorum. Hem Süper Lig’in hem de Bank Asya’nın 17 ta-

kımla oynanmasının sebebi biz değiliz. Futbolun tepe-

sinde FIFA var. Buraya üye olan herkes kurallara

uymak zorunda. FIFA kararla-rı dışında bir uygulama yap-mamız mümkün değil. Süper Lig’den bu yüzden düşürüldü-ler. Sonrasında da yine bir hu-kuki nedenden dolayı Bank Asya’da yer alamadılar. Ligin planlamasının başladığı döne-me rastladığı için de böyle bir durum oldu. Aslında bir lig için hoş bir görüntü değil. Fakat maalesef bir konu başından itibaren sorunluysa, sonuna ka-dar sorunlu devam ediyor. Ankaraspor’un sorunu Türk fut-bolunda yaşanmasını arzu etme-diğimiz bir sorundu. Ancak ke-sinlikle bizden kaynaklanmıyor.

Spor Toto Süper Lig’de Digitürk rekor bir ücretle yayın ihalesini aldı. Türk futbolunun gerçek de-ğeri bu mudur?

Çok sübjektif bir şey. 420 mil-yon dolar gibi bir rakam oluştu. Türkiye ekonomisi çok dina-mik. Yayıncılık sektörü de hızlı büyüyor. Futbol, Türk seyircisi için vazgeçilmez. Serbest pazar ekonomisinde ürünün fiyatı pi-yasada oluşuyor. Bizim ihalede de bu rakam çıktığına göre de-mek ki ürünün değeri budur.

Yayın ihalelerini rekor bir ücret-le satarak Türk futboluna dev bir katkı sağlıyorsunuz. Aynı şekilde kulüplerin sizin oluştur-duğunuz değere katkı yaptığını düşünüyor musunuz?

Onlarda aslında bu bilinçteler. Ama uygulaması konusunda eksiklikleri var. Öncelikleri belir-lerken hâlâ kulüplerimiz için en cazip şey oyuncu transferine büt-çe ayırmak oluyor. Fakat kulüple

rimiz altyapıdan kendi yıldızlarını yetiştirmeye de aynı motivasyonu gösterebilmeli ya da modern stad-yumlar yapmak öncelik olmalı. Biz kulüplerden bunları istiyoruz Altyapılarına önem versinler, oyuncu yetiştirsinler, çağdaş statlarda futbol oynasınlar. Fede-rasyon bütçesinden bu konular-da hep katkı sağlıyoruz. Kulüple-rimiz bir yabancı oyuncu için gösterdiği hassasiyeti, özeni, mo-tivasyonu bir stadın zemini için de gösterebilmeli.

Hep marka değerinden bahse-diliyor. İnanılmaz paralar konu-şuluyor, ama stat zeminleri berbat. Hâlâ küfür ve şiddet ek-sik olmuyor. Bayanlar maçlara gelemiyor. Çoğu stadın koşulla-rı kötü. Bunlar marka değerine zarar vermiyor mu?Bir yönüyle haklılık payı var eleş-tirilerde. Yıllarca birikmiş sorun-

ların bir anda çözülmesi de müm-kün değil. Bugün Türkiye’de maçların oynandığı statların bü-yük çoğunluğu 1950’li yıllarda inşa edilmiş. Bazı değişiklikler ol-muş, ancak şu an günümüz şart-larına yeterince karşılık veremi-yor. Federasyon’un inisiyatif kullanarak düzeltebileceği şeyler var. Ayrıca hükümet ve Gençlik Spor Genel Müdürlüğü ile birlikte hareket ederek yapılacak bazı şey-ler var. Mesela spor alanlarındaki şiddet ve düzensizlikle ilgili konu böyle bir konudur. Bir kere süratle hazırlanmasında bizim de katkı-mız olan şiddetle mücadele kanun taslağı var. Bunun bir an önce ka-nun haline gelmesini bekliyoruz. Stadyumlar suça yönelik grupla-rın taraftarlık kisvesi altında ya-şam alanı haline gelmemeli. Stad-yumları davranış bozukluğu olan insanlardan kurtarmalıyız. Bunun için de kanuna ihtiyacımız var.

33

SAYI: 35

BANK AS YA

ank Asya 1. Lig Türkiye’de 15 şehri ve 6 bölgeyi kap-sayan geniş bir aile. Üç yıl önce bu aileye dahil olan Bank Asya, ligin yayın

hakkının yeni sahibi TRT ile imzala-mış olduğu sözleşme ile 4+1 yıl daha 1. Lig’e ismini verecek.

Önceki dönemde şifreli kanaldan yayınlanan Bank Asya 1. Lig artık TRT ile hem ülke genelinde hem de TRT’nin yayın yapabildiği diğer ülke-ler genelinde izlenebilecek. Haftanın 4 maçını canlı olarak yayınlayan TRT sporseverlere çok değerli bir hiz-met sunuyor. Marka değeri ile birlik-te izlenme oranı da artan Bank Asya 1. Lig seyir zevki de veriyor. Tüm bu olumlu durumlar Bank Asya 1. Lig’i Avrupa’daki emsal ligler arasında 6. sıraya taşıdı.

Bank Asya’nın 1. Lig’e sponsorlu-ğu, hem ligin marka değerinin yük-selmesi açısından hem de 1. Lig kulüplerinin ve taraftarlarına sağla-dığı imkanlar açısından da büyük

önem taşıyor. Bank Asya her sezon olduğu gibi bu sezon da kulüplere forma sponsorluğu yaparak kulüp kasalarına sıcak para akışına katkı sağlıyor. Bank Asya’nın kulüplere katkısı bununla da kalmıyor. Bank Asya’nın bu sponsorluğu başka fir-maların da harekete geçmesine sebep oluyor. Birçok firma Bank Asya

1. Lig kulüplerinin takım formaları-na; sırt, kol ve şort reklamları vere-rek kulüplere yeni sponsorluklar ve yeni gelirler sağlıyor.

Mücadele ve seyir zevki her geçen yıl yükselen Bank Asya 1. Lig’in tüm ayrıntıları da yine Bank Asya’nın desteğiyle spor kamuoyuna ulaştırı-lıyor. Aylık yayınlanan ‘Bank Asya 1.

B

Marka değeri ile birlikte izlenme oranı da artan Bank Asya 1. Lig seyir

zevki de veriyor. Tüm bu olumlu durumlar Bank Asya 1. Lig’i Avrupa’daki emsal ligler arasında 6.

sıraya taşıdı.

Bank Asya 1. Lig’in hem marka değeri hem seyir zevki yüksek

35

Lig Dergisi’ ve ‘www.bankasyabirin-cilig.com.tr’ ile Bank Asya 1. Lig aile-sine ait haber ve bilgiler en güncel haliyle ve özel haberlerle futbolse-verlere sunulmaya devam ediyor. Ayrıca TRT’den yayınlanan Bank Asya 1. Lig Günlüğü, Futbol Günlüğü, Hedef Süper Lig gibi programlar da

ligin izlenme oranının artmasına katkıda bulunuyor.

Lig heyecanı 19 Aralık’da devre arasına girip kısa bir mola verdi. İkinci devre oyuncular takımlarında, takımlar ise ligde yavaş yavaş olma-ları gereken yerlere ulaşmaya başla-yacak. Bu noktada bir hususu da

hatırlatmakta fayda var. Geçen sezon Bank Asya 1. Lig Ödülleri’nden, Yılın En İyi Yabancı Oyuncusu Ödülü’nü alan Kardemir Karabükspor’un oyun-cusu Emmaunel Emenike bu yıl Süper Lig’de oynuyor ve ilk devreyi gol kralı olarak tamamladı.

2010-2011 sezonunun ilk yarısı geride kalırken yine akıllarda renkli görüntüler ve futbolun fevkaladelik arz eden halleri kaldı. Lig sonuncu-sunun lig birincisini yenmesi, geçen sezon Play-Off oynayan takımların orta sıralarda bile yer bulamaması, Play-Off’a aday takımların düşme potasına yaklaşması gibi. Ya da tam tersi geçen sezon düşme potasın-dan son dakika kurtulan takımların zirveye ya da zirve yakınlarına demir atması gibi. Henüz ilk devre tamamlandığı için fikir beyan etmek doğru değil ancak futbol her türlü olağandışı ama lige has halle-riyle Bank Asya 1. Lig’de boy göster-meye devam edecek.

SAYI: 35

ankamızın hem 'Riskin Tabana Yayılması' hede-finin bir gereği olarak hem de

işletme kredilerinin tahsis sürecinin daha sağlıklı ve hız-lı yapılması amacıyla kurulan İşletme Kredileri Tahsis Mü-dürlüğü şu an 16 personel ile faaliyet göstermektedir.Birim Müdürü Eken Berber işletme kredileri ile ilgili aşağıdaki so-rularımızı yanıtladı.

İşletme Kredileri Tahsis müdürlüğü tam olarak hangi alanlarda faaliyet gösteriyor?

Müdürlüğümüzün temel fa-aliyet alanı, şubelerin şube yetkisi kapsamındaki kredi teklifleri ile “paket kredileri” olarak adlandırılan şube yet-kisi üzerindeki 500 bin TL’ye kadar olan kredi tekliflerini değerlendirerek kredi limit tutarını ve kullandırma şart-larını belirlemektir. Bunun yanında yine bu segmentte-ki firmaların kredi kullandı-rım aşamasında oluşan te-minat konulu 'farklılık' ta-leplerini ve limit aşım talep-lerini de değerlendirerek ka-rara bağlamaktır.

Bireysel ya da ticarî krediler-den farklı olarak nasıl bir hedef kitleyle çalışılıyor?

Bizim çalıştığımız kitle genel

anlamda esnaf, küçük ve orta büyüklükteki işletmelerdir. Bu işletmelerin belirlenmesinde ciro kriteri kullanılmakta olup, şu an genel olarak cirosu 10 milyon TL’ye kadar olan fir-maların teklifleri değerlendi-rilmektedir. Bazen yüksek cirolu firmaların düşük tutarlı kredi talepleri bir defaya mah-sus değerlendiriliyor.

İş süreçlerinizden bahseder misiniz?

Kredi teklifinin bize gelme-sinden önce şubelerin, mali tahlil ve istihbarat süreci üze-rinden, işletme (şube yetkisi) ve paket kredilerinin teklifi-ni başlattıklarında, EMTİS ekranından teklif yapılan firma ile ilgili bilgileri siste-me girmesi gerekmektedir. Girilen bu bilgilerin “otoma-tik red kuralları” olarak ifade ettiğimiz kriterler çer-çevesinde sistem tarafın-dan otomatik sorgulaması yapılır. Oto red sorgusunun devamında firma ve ortak-larının iş tecrübesi, mali verileri ve mal varlığı bilgile-rinin değerlendirilmesi sonu-cunda firmanın kredi limiti ve teminat tutarı belirlenerek tahsis süreci tamamlanır. Oto red sorgusu olumsuz olan kredi teklifleri ise firma ve ortaklarının diğer verileri de olumlu değilse

İşletme Kredileri

Tahsis Müdürü

Eken Berber

İşletme Kredileri Tahsis Müdürü Eken Berber, genel

olarak cirosu 10 milyon TL'ye kadar olan firmaların teklifle-

rinin değerlendirildiğini söyledi. Berber, kredi tahsis

sürecini hızlandırmak için yeni argümanlar

geliştirildiğini dile getirdi.

İşletme kredilerinin tahsisinde daha hızlı ve sağlıklı bir yapı oluştu

B

BANK AS YA

reddedilir. Bahsettiğimiz “oto red” sorgulaması aslında önümüzdeki dönem uygulamayı düşün-düğümüz “skoring” sisteminin birinci aşaması-dır. Bundan sonraki hedefimiz, firma ve ortakla-rının genel bilgileri ve malî bilgilerini dikkate alarak skor (puan) oluşturmak, bu skorla da belirli bir limit ve teminat öngörerek tahsis süre-cini tamamlamaktır.

İşletme kredilerinde hacim büyüyor mu?

Bank Asya'da son bir yıl içinde işletme kredilerin-de (şube yetkisi ve paket) yüzde 83 oranında artış sağlanmıştır. Diğer taraftan işletme kredilerinin toplam krediler içindeki payı da yüzde 2,97'den yüzde 4,65'e yükselmiştir. Buradaki hedefimiz işletme kredilerinin toplam krediler içindeki payı-nı artırmaktadır.

Bank Asya’nın gücünü artırmak için bu sahada yeni enstrümanlar geliştiriyor musunuz?

İşletme Bankacılığı Müdürlüğü ile birlikte mikro işletmelere ve KOBİ’lere yönelik yeni kredi paket-leri hazırlıyoruz. Bu bağlamda Çobanyıldızı projesi ile mevcut ve potansiyel müşterilerimizle uzun vadeli bir ilişki kurmayı ve büyüme hedefi olan işletmelere destek vermeyi amaçlamaktayız. En son Eylül ayında şubelere duyurusu yapılan bu paketlerde firmalara daha kolay, hızlı ve sağlıklı kredi tahsis edebileceğiz. Turizm Destek Finans-

man Paketi, Tarım Destek Finansman Paketi, Üye İşyeri Destek Finansman Paketi, Franchising Finansmanı, Akaryakıt Bayi Destek Finansman Paketi, Eczacı Destek Finansman Paketi, Taksi Pla-kası Finansmanı, İşyeri ve Arsa Alım Destek Finansman Paketi şu anda müşterilerimizin hiz-metine sunulan 8 ayrı finasman paketidir. Bura-daki temel yaklaşımımız hem firmalara cazip koşullarda kredi imkanı sunmak hem de şubelerin kredi pazarlama ve teklif gücünü artırarak kredi tahsisini kolaylaştırmaktır. Bu paketleri piyasa ve firmaların ihtiyaçlarına göre çeşitlendireceğiz.

Bu yıl işletme kredileri açısından nasıl bir yıl olacak? 2010 ve 2011 yılı hedefleriniz nelerdir?

Bank Asya'nın önümüzdeki yıl kredilerdeki en önem-li politikası küçük ve orta boy işletmelere daha fazla kredi kullandırmak olacak. Bu segmentteki firmalar-da hem fiyatlama hem de teminat alma noktasında ticarî ve kurumsal firmalara göre daha rahat hareket edilebiliyor. Aynı zaman da bu tür firmalar sorunlu hale geldiği zamanda riskin tasfiyesi genel anlamda teminatlı olduğu için daha kolay sağlanıyor. Türkiye ekonomisinin 2011'de yüzde 4 büyüme beklentisi var. Bu ortamda işletme kredilerinde büyüme potan-siyelinin yüksek olduğunu düşünüyoruz. Şubelerden gelen teklifleri en hızlı ve doğru biçimde değerlendi-rip karar vermek için sistem ve organizasyon tarafın-da önemli değişiklikler yapıyoruz.

37

SAYI: 35

stanbul'un Anadolu yakasında bulu-nan cazibe merkezlerinden biri hali-ne gelen Kartal, hızla bağımsız bir ekonomik yapı haline geliyor. Peşpeşe ortaya çıkan yeni konut pro-

jeleri, tesisler, irili ufaklı binlerce işletmenin varlığı ve 400 bini aşan nüfus Kartal'ı birçok Anadolu şehrinden daha büyük bir ekonomik yapıya dönüştürüyor. 2 yıl önce faaliyete başla-yan ve bugün toplam 15 personeli bulunan Bank Asya Kartal Şubesi'nin Müdürü Ömer Faruk Gülap'la şubenin projelerini konuştuk.

Kaç yıldır Bank Asya’da ve sektörde görev yapıyorsunuz?

İlk sektör tecrübem Bank Asya’dır ve 10 yıldır Bank Asya’da hizmet vermekteyim.

Şube olarak hangi bankacılık enstrümanları ile ön plandasınız?

Şube olarak tabana yaygın bir mevduat ve kredi-ler ile ön plandayız. Fakat temel hedefimiz tüm ürünlerde banka ortalamasının üzerinde rantabl satış yapmak. Kartal bölgesi bireysel portföy açı-sından çok verimli bir bölge. Mevcut müşterileri-

mize aynı zamanda mevduat, kredi kartı, POS, fatura talimatları, maaş ödemeleri ve diğer birey-sel ürünlerimizi de sunuyoruz. Kartal, önümüzde-ki 5-10 yıl içinde dünyaca ünlü Irak asıllı İngiliz Mimar Zaha Hadid'in projesini yaptığı “Kartal Alt Merkez ve Kartal-Pendik Kıyı Kesimi Kentsel Dönüşüm Projesi” ile 5 milyar dolar yatırımla yenilenecek. Hazırlanan bu proje sayesinde Kartal; ticaret, turizm, konut, kültür, yönetim fonksiyonlarının yer alacağı önemli birer merkez haline dönüştürülecek. Bu proje ile birlikte gerek inşaat sektöründe yapılacak yatırımların finans-manında gerekse “ Bireysel Konut Finansmanında” ciddi işler yapacağız. Zaten özel sektör bu işe baş-lamış durumda ve şube olarak şu an çeşitli “Bireysel Konut Finansmanı” projelerinde ikibine yakın konutun finansmanı için proje çalışmaları yürütmekteyiz.

Kartal’da diğer banka şubeleriyle kıyaslandığında sizin şubenizin pozisyonu nedir?

Bölgemizde bizimle birlikte 4 adet katılım ban-kası ve 19 adet ticarî bankanın şubesi bulun-maktadır. Diğer banka şubelerinin bölgedeki geçmişi 6-20 yıldır. Kriz ortamında açılan ve 2

Cazibe merkezi Kartal'da Bank Asya hızla büyüyor

Bank Asya Kartal Şube

Müdürü Ömer Faruk Gülap

İ

BANK AS YA

yılını dolduran şubemiz her geçen gün yerel ola-rak pazar payını artırmakta ve portföyünü geniş-letmektedir. Özellikle Bireysel Konut Finansmanında bankalar arasında çok iyi bir yerdeyiz. Bu parametre ile bakılacak olursa son 2 yılı değerlendiğimizde iyi bir konumdayız.

Kartalspor, Bank Asya 1. Lig’de oynuyor. Şube olarak bu durumu avantaja dönüştürebiliyor musunuz?

Bildiğiniz gibi Bank Asya 1. Lig sponsorluğu ve bununla birlikte yapılan forma sponsorlukları sosyal sorumluluk projesi olarak başlatılmış ve oldukça başarılı olmuştur. İstanbul metropol bir kent olsa da ilçe futbol takımları yerel olarak ciddi takip edilmekte ve sahiplenilmektedir. Genelde takım yönetim kurulları ve başkanları iş adamlarından oluş-maktadır. Ayrıca Kartalspor, idari kadronun dışında yerel olarak iş adamlarınca desteklenmektedir. 1.lig’e olan sponsorluğumuz bu iş adamlarına ve

Kartalspor taraftarına ulaşmamızda da referans oldu. Maç öncesi yapılan genel tanıtımların ve reklam çalışmalarının AsyaCard ve AsyaCard DIT’ın satışında çok ciddi faydası oldu.

Kartal bölgesine özel uygulamalarınız var mı?

İlçe nüfusunun tümüne yönelik Kartal Belediyesi ile görüşmelerimizi devam ettirdiğimiz "Kartal

Kart” adı altında şehir kartı projemiz var. Bu proje kara ve deniz ulaşımı, market harca-maları, sosyal yardımları, sinema ve tiyatro gibi kültür hizmetlerini de içerisine alan şehir kartı projesidir. Bu çalış-ma yapıldığında Kartal’daki nüfusun büyük bir kısmı Bank Asya ile çalışıyor olacak.

Şube olarak hedefleriniz?

Kartal bölgesinde olacak dönüşüm projesinin içerisinde ürünlerimiz ile birlikte yer alıp banka-mızı diğer banka şubelerinden daha iyi bir sevi-yede tutmak istiyoruz.

Kartalspor'un Bank Asya 1. Lig'de yer alması daha iki yıllık bir geçmişi bulu-

nan Bank Asya Kartal şubesinin bilinirliğini ve faaliyetlerini doğrudan

etkiledi.

39

SAYI: 35

BANK AS YA

emelde mikro işletmelerle küçük ve orta boy işletmele-rin (KOBİ) yatırımlarına,

işletmelerini büyütme projelerine ve her türlü dış ticaret işlemlerine finansman sağlayarak çözüm sunmayı hedefleyen İşletme Bankacılığı, nakit yönetimi tara-fında ise bu firmaların nakit akışlarını düzenlemeye yönelik özel çözümler üretmektedir. Bank Asya’nın bu alanda birçok çözüm sağladığını belirten İşletme Bankacılığı Müdürü Tolga Sasık, Kurumsal Finasman Desteği, Leasing, Şirket Kartı, Teminat Mektubu, Akreditif, Dış Ticaret Finansman Araçları’nın yanı sıra Turizm Destek Finansman Paketi, Tarım Destek Finansman Paketi, Üye İşyeri Destek Finansman Paketi, Franchising Finansmanı, Akaryakıt Bayii Destek Finansman Paketi, Eczacı Destek Finansman Paketi, Taksi Plakası Finansmanı, İşyeri ve Arsa Alım Destek Finansman Paketi gibi sektörlere özel destek paketlerinin son dönemde uygu-lamaya alındığını söyledi. Sasık, nakit yönetimi tarafında ise Ticari Kart, Çek Karnesi, AsyaAsist Card, AsyaAsist Platinum Card, AsyaAsist Teşvik Takip Card, ATM, Vergi ve SGK Ödemeleri, Fatura Ödemeleri, POS, Sigorta, Para Transferleri, İnternet Bankacılığı, Telefon Bankacılığı gibi ürünlerle İşletme Banka-

cılığı’nın geniş bir hizmet yelpazesi oluş-turduğunu kaydetti.

2008 yılından itibaren devreye alınan AsyaAsist ve AsyaAsist Platinum Card’a ilave olarak Asya Asist Teşvik Takip Card adı altında bir ürün çıkarttıklarını ifade eden Sasık, “bu kartla işletmelere; il, bölge ve sektör bazında faydalanabilece-ği tüm teşvik ve destekleri öğrenme fır-satı sunmaktayız. Ayrıca firmaların bu konulardaki güncel haberleri ve gelişim-leri takip edebilmelerine ve de faaliyetle-rini maliyet avantajı sağlayarak gerçek-

leştirme fırsatına kavuşmalarına yar-dımcı olmaktayız. Tüm bu hizmetlerin yanında Teşvik Takip Card ile KOBİ’lere; hukuki, mali, dış ticaret, insan kaynakla-rı danışmanlık hizmetleri, tıbbi yardım, seyahat yardımı, işyeri yardım hizmetle-ri, araç ve nakil yardımı, sosyal yardım gibi destekler de sunmaktayız” dedi. Bunların yanı sıra İstanbul Ticaret Odası, İzmir Ticaret Odası, Akhisar Ticaret ve Sanayi Odası ve Çekmeköy İş Adamları Derneği ile yapılan protokol gereği, üye firmalara uygun koşullarda ve kısa süre-de nakdi ve gayrinakdi finansman imkanları sağlandığını dile getiren Sasık, bu tür özel anlaşmaların ülke geneline yaygınlaştırılmasına yönelik anlaşmala-rın gündemlerinde olduğunu ifade etti. Birim olarak 2007 yılında ülkemizde bir ilki gerçekleştirerek “Sanal Ticari Kart” ürününü geliştirip uygulamaya koyduk-larını belirten Sasık, bu ürünün yanı sıra ana firma ile bayiler arasındaki ticareti daha da kolaylaştıracak olan “Ticari Kart”ın da 2010 yılının son çeyreğinde lansmanının yapıldığını ve müşterilerin hizmetine sunulduğunu aktardı.

Teminat verme konusunda sıkıntı yaşayan firmaların kullandığı veya kul-

TMELİKE NAZLI

Bank Asya, işletme bankacılığı ile Türkiye ekonomisinin temel

yapı taşlarından biri olan küçük ve orta boy işletmelerin büyümesine yönelik ürünler sunuyor. İşletme Bankacılığı

Müdürü Tolga Sasık, KOBİ'lere yönelik onlarca uygulamanın

2011 yılında artarak devam edeceğini söyledi.

KOBİ'ler içinÇobanyıldızı gibiyiz

41lanacağı kredilere kefalet vererek firma-lara destek sağlayan bir kuruluş olan Kredi Garanti Fonu (KGF) ile ilişkilerini daha geliştirdiklerini anlatan Tolga Sasık, bu bağlamda, KGF’nin özkaynak-ları aracılığıyla sağladığı kefalet sistemi-nin haricinde, Hazine Müsteşarlığı’nca sağlanan destek programı ile denizcilik sektörünün de bu sisteme dahil edildiği programa protokol imzalayarak girdikle-rini dile getirdi. Sasık, KOBİ’lere bugüne kadar verilen desteğin 2011 yılında da artarak devam edeceğini ifade etti.

İşletme Bankacılığının hedef kitle-si hakkında bilgi veren Tolga Sasık şunları söyledi: “Müdürlüğümüz, finansman desteği kullanan firmalar kadar, riski olmayan ve cari olarak POS, çek gibi ürünlerle çalışan mikro segmentindeki işletmeleri de öncelik-li hedef kitlesi olarak görmektedir.

Çobanyıldızı Yol GösteriyorBank Asya, mikro işletme ve KOBİ seg-mentindeki müşterilerine sunduğu hizmetleri Çobanyıldızı markası altın-da topladı. Bu tür firmalara doğru yolu bulup, işlerini büyütmeleri için yol gös-termeyi hedefleyen Çobanyıldızı anla-yışı, sadece kredi vererek çözüm bul-mayı değil, mevcut ve potansiyel müş-terilerle uzun vadeli bir ilişki kurmayı amaç ediniyor. Sasık, projeyi şu örnek-le daha geniş çerçevede anlatıyor: Çin’de bir fuar olduğunu duyan ama hayatında hiç yurtdışına çıkmamış, hukuki ve mali bir sorun yaşadığında avukatı ya da mali müşaviri olmadığı için ne yapacağını bilemeyen, gelirleri

yeterli olduğu halde nakit akışını düze-ne sokamadığı için ödemelerinde sorun yaşayan müşterilerimize yol gösterme-yi amaçlıyoruz. Hatta firmaların, Afrika açılımı ile TUSKON gibi organizasyon-lara katılmalarını sağlayarak yeni pazarlara ulaşmalarını, yaptıkları işler-de AB fonları, Dünya Bankası gibi yurt-dışı ve yurtiçi kaynaklı teşvik ve fonlar-dan nasıl yararlanacakları hakkında yardımcı olmayı hedefliyoruz.

Bank Asya’nın bugün itibariyle 120 bin civarında KOBİ statüsünde müşterisi olduğunu kaydeden Sasık, bunlardan 15 bine yakını ile kredili bir şekilde çalıştıklarını, bu alanda sektörde ilk tercih edilen banka olma-yı hedeflediklerini dile getirdi.

Tolga Sasık’ın ikinci kitabı “Büyük Satışlar İçin KÜÇÜK İPUÇLARI” satış üzerine dene-meler alt başlığı ile Mediacat Kitapları arasında yayınlandı. Kitap, Sasık’ın kendi satış deneyimleri, çeşitli sektörler üzerin-deki gözlemleri, ilk kitabı “Satışın Türkçesi”ne okurlarının ilettiği satış fikir-leri ve seminerlerine katılan satış yönetici-lerinin tecrübelerini ele alıyor. Yazar, bu kitabında her insanda doğuştan var oldu-ğunu belirttiği “satışçılık içgüdüsünün” nasıl harekete geçirileceği, günlük hayat-taki basit ipucu ve taktiklerle satış işinde nasıl başarılı olunacağının yöntemlerini anlatmayı vaat ediyor.

Kitap hayata pozitif bakmayı, müşteri ile ilişkileri daima bardağın dolu tarafından baş-layarak yönetmeyi anlatıyor. “Nasılsa çalışıp, para kazanmak zorundayız? Bunu neden daha eğlenceli bir hale getirmeyelim ki?” diyen Sasık, gerçek hayata dair tecrübeler ve mizahi üslubuyla ezber bozarak tatilde de okunabilecek bir satış kitabı ortaya koyuyor.

Çalışmayı eğlenceli hale getirmek mümkün!

ünyanın en büyük gaz motorlu elektrik santrali olan İzmir Aliağa Çakmak-tepe Enerji Santrali hizme-te girdi. Toplam 285 milyon

Euro'ya mal olan santralin finansmanı-nın büyük bölümünü Bank Asya sağla-dı. 280 megavat güce sahip santral, 28 gaz motoru ve 2 buhar türbininden olu-şuyor. Çakmaktepe Enerji Santrali ve Kombine Çevrim Sistemi'nden, yılda 2 milyon 150 bin kilovat/saat elektrik üretilecek.

Enerji Bakanı Taner Yıldız açılışta yaptığı konuşmada Türkiye'de üreti-len elektriğin dış ülkelerde satılması-nın altyapısını oluşturmaya çalıştık-larını söyledi. "Çakmaktepe'de üreti-len elektrik, Yunanistan'da veya

Fransa'da satılabilecek. Güneyde de Ortadoğu ve Kuzey Afrika böl-gelerine yönelik benzer çalışmalar var." diyen Bakan Yıldız, Türki-ye'nin küresel krizden sonra en fazla büyüyen ülkelerin başında geldiğini, büyüme rakamlarını karşılayacak enerji yatırımlarının özel sektörle birlikte yapılması gerektiğini vurguladı. Kamunun özelleşen yapısıyla özel sektörün önünü açacağını belirten Bakan Yıldız, şunları söyledi: "Türkiye'de hâlâ şirketlerin ve kamunun bir önceki yıl elde ettiği tasarruf mikta-rı, bir sonraki yılın büyümesine yet-miyor. Bu şu demek, şirketler, büyü-meyi uluslararası sermaye ile bera-ber yapacak demek."

Çakmaktepe Yönetim Kurulu Başkanı Atıl Akkan ise santralin ilk etapta 4 gaz motoru ve 34,8 megavat kapasiteyle kurulduğunu söyledi. İkinci etap yatırımına artan ihtiyacı karşılamak amacıyla 2008 yılında başladıklarını belirten Akkan, "Krizin ortasında yatırım kararı aldık. 34,5 megavat olan kapasitemizi, 8 gaz motoru ilavesiyle 105 megavata çıkardık. Bu bitmeden üçüncü yatı-rım kararı alıp 28 gaz motoru ilave ederek, 280 megavat kapasiteye ulaş-tık." dedi. Akkan, Çakmaktepe Enerji

Üretim AŞ'nin, Aliağa Organize Sanayi Bölgesi'nde 156 ortakla kurulduğunu, 285 milyon Euro'ya mal olan santralin finans-manının 200 milyon Euro'sunu Bank Asya'nın karşıladığını vurguladı.

285 milyon Euro'luk doğalgaz santralinde Bank Asya imzası

D

Enerji Bakanı Taner Yıldız santralin açılış kurdelesini kesti.

SAYI: 35

BANK AS YA

Bank Asya Genel Müdür Yardımcısı Ali Fuat Taşkesenlioğlu (sağda) açılış

töreninde AK Parti İzmir milletvekili İbrahim Hasgür'den plaket aldı.

ank Asya, mikro işletme ve KOBİ müşterilerine yönelik olarak düzenlediği Çoban-yıldızı Buluşmalarını Ana-dolu’nun değişik illerinde

gerçekleştirdi. Katılımcıların yoğun ilgi gösterdiği toplantılarda Bank Asya üst düzey yöneticileri, KOBİ’lere yönelik teş-vik alım ve Çobanyıldızı özel finansman destek paketleri hakkında bilgi paylaşı-mında bulunmak amacıyla bölgedeki KOBİ’lerle bir araya geldi.

Bank Asya sağlam adımlarla ilerliyor KOBİ’lerin ülke ekonomisine sağladığı katkı ve reel sektör içerisindeki payının önemine değinen Ayhan Keser: “Bank Asya’nın kuruluş amaçlarından birisi de KOBİ’lere ve reel sektöre finansman des-teği sağlamak. Çobanyıldızı ile bunu bir adım daha öteye taşıyor ve alışılagel-miş işletme bankacılığı anlayışını değiştiriyoruz. ‘Danışman Banka’ sıfa-tıyla Mikro işletme ve KOBİ segmentin-deki müşterilerimizin yaşadığı sorun-ları çözme ve giderme gayreti içinde olacağız” diye konuştu.

Çobanyıldızı Buluşmaları’nı plan-larken yola çıkış amaçlarının müşteri-leriyle daha yakından temas kurmak ve onları yerinden desteklemek olduğunu bildiren Ayhan Keser, “Müşterilerimize bir yandan Çobanyıldızı’nı anlatırken,

aynı zamanda büyümek için atılacak doğru adımlar ve son dönemde çok konuşulan Avrupa Birliği, Dünya Bankası ve Devlet Teşviği gibi hibe/teş-vik programlarından nasıl faydalanabi-lecekleri gibi konularda da yol göster-meyi amaçlıyoruz” dedi.

Özellikle teşvik konularında KOBİ’leri bilgilendirmek, bölgesel bazda alabile-cekleri destekleri ayaklarına kadar götü-rebilmek amacıyla Asya-Asist Teşvik Takip Card adı altında bir ürün geliştir-diklerini dile getiren Ayhan Keser, “Bu kart sayesinde Bank Asya müşterileri, bulundukları il ve faaliyet gösterdikleri sektöre özel hangi teşvik programların-dan yararlanabileceklerini öğrenecek; teşvik ve destek programları ile ilgili gün-

cel haberleri takip edebilecek ve bu konularda bilgi alabilecekleri destek programlarına erişebilecekler” dedi.

Toplantılarda Bank Asya’nın Çoban-yıldızı bünyesinde sunduğu ürünlerden sektörlere özel 8 ayrı finansman paketi-nin (Turizm Destek Finansman Paketi, Tarım Destek Finansman Paketi, Üye İşyeri Destek Finansman Paketi, Franc-hising Finansmanı, Akaryakıt Bayii Destek Finansman Paketi, Eczacı Destek Finansman Paketi, Taksi Plakası Finans-manı, İşyeri ve Arsa Alım Destek Fin-ansman Paketi) yanı sıra KOBİ’lere özel olarak sunulan asistans hizmetleri olan AsyaAsist, AsyaAsist Platinum ve AsyaAsist Teşvik Takip Kart hakkında da katılımcılara ayrıntılı bilgi verildi.

Bank Asya’nın Çobanyıldızı, Anadoludaki girişimcilerle

buluştu!Bank Asya’yı KOBİ ve ticari müşterileriyle bir araya ge-

tiren Çobanyıldızı Buluşmalarının ilk bölümü

Malatya, Adana ve Şanlıurfa’da gerçekleşti.

B

43

ürklerin meşhur kılıcı olan Yatağan'ın üretildiği Denizli'nin Serinhisar

ilçesine Bağlı Yatağan beldesi halkı geçimini yaklaşık 500 yıldır kılıç ve bıçak yaparak sağlıyor. İstanbul'un fethi sırasında orduya barut gönde-ren, daha sonraki yüzyıllarda da kılıç ve kama üreten Yatağan'da, demirci-lik mesleği, babadan oğla geçen yüz-yıllardır kasabanın en büyük geçim

kaynağı durumunda. Kasabadaki ev altlarında veya yanlarındaki atölye-lerin hemen hemen hepsinde, eski tip körüklerin önündeki ocakta kız-dırdıkları demiri döven ak saçlı ve sakallı dedeyle buna yardım eden ailesi görülebiliyor. Atölyelerde eski usul hediyelik kılıç yapılıyor.

Anadolu'nun birçok ilçesinde evlerin altında dokuma tezgâhları bulunurken bu beldemizde de ev alt-

TRESUL CENGİZ

Yatağan kılıcı artık savaşlar değil, hatıra için üretiliyor

Denizli'nin Yatağan kasabasında geçmişte

savaşlarda kullanılmak üzere

üretilen meşhur Türk kılıcı artık hatıra

eşyası olarak varlığını sürdürüyor.

SAYI: 35

BANK AS YA

45larında Türkiye'nin en kaliteli çakı, bıçak, makas, keser, değişik işlerde kullanılan el alet-leri imal ediliyorlar.

16. yüzyılın ortalarından itibaren yapımına başlanan ve 19. yüzyılın sonlarına kadar da kullanılan bu kılıçlara neden 'yatağan' denme-si konusunda ise çeşitli rivayetler yer alıyor. Osmanlı yaya askeri olarak bilinen Yeniçerilerin bellerindeki meşinden yapılma silahlığın içine yatık olarak konup taşıdığı için bu kılıçlara yatağan (yatabilir, yatabilen) dendiği söylense de ikinci rivayet daha güçlü. Selçuklu komu-tanlarından, demircilikle uğraşan, Yatağan Baba namıyla bilinen Osman Bey, Denizli'nin bir beldesi olan Yatağan'ı fethettikten sonra buraya yerleşmiş. Yatağan Baba buraya adını verdiği gibi, kasabada üretilen ve tüm dünyaya nam salan kılıçların da isim babası da olmuş. Pek çok resmî tarihî kaynak ve belgelerde de kılıçların Yatağan kasabasında yapıldığına dair yazılı bilgiler yer alıyor. Meşhur Yatağan kılıcı başta İstanbul, Bursa ve Filibe olmak

üzere Osmanlı'nın önemli şehirlerinde de üre-tilmiş.

Yatağanların form, yapı ve ölçüleri bilinen kılıçlardan farklı. Kemik, boynuz, gümüş ya da fildişinden yapılan kabzalarının baş kısmı iki geniş kulak şeklinde sağa ve sola ayrılıyor. Bunlar yatağanın hamle sırasında elden çık-masını önlediği gibi sahibini düşmana karşı daha avantajlı kılar. Bir 'Y' harfi meydana geti-ren kabza, enli ve kalın bir metal bilezik altın-da namlu ile birleşir. Yatağanın kendine özgü eğriliğini de klasik Türk kılıcındaki eğrilikle açıklanıyor. Edinilen bilgiye göre eğri Türk kılıçları, ağır Avrupa kılıçlarının tersine, hasmı ağır vuruşlarla ezmeye değil, keskin ve eğri sırtı kullanarak kesici hareketler yapmaya

Yatağan kılıcının hamle sırasında elden çıkmaması için Y harfi oluşturan kabzası enli ve kalın bir metal bilezik altında namlu ile birleşir.

SAYI: 35

elverişliydi. Yatağanın eğriliği de delme ve özellikle kesme-doğrama hareketleri için elverişlidir. Kılıcın kabzasında siperliğin olmayışı, piyadenin bilek hareketini kolaylaş-tırmakta ve vuruş gücünü artırmaktadır. Kılıcın ağırlık merkezi uca doğru olduğundan kullanana avantaj sağlar. Yatağanın gelmiş geçmiş en "yarıcı" kılıç olduğu, hatta Japon kılıcı "katana"dan bile daha iyi performans gösterdiği söyleniyor.

Yatağan'ın kabza zırhı gümüşten ya da altın tombaklı bakırdan yapılıp mercan, züm-rüt ve yakut gibi kıymetli taşlarla bezeniyor. Aynı süslemelere kılıcın kınında da rastlanır. 60-80 santimetre uzunluğunda olan yatağan içe doğru kıvrıktır. Demirden yapılma sırtı kalın, keskin çelik kısmı ise ince, ama daya-nıklıdır. Çeşitli resimlerin, güzel yazıların,

destanların ve dinî sözlerin bulunduğu gövde kısmı üzerinde yer alan simgelerde şu sıra takip edilir: Kılıcı yapanın mührü, kelime-i tevhid, hükümdarı tanıtıcı ve zafer dileyen sözler. Kılıçlar üzerinde iki üçgenin iç içe ola-rak üst üste gelmesiyle elde edilen altı köşeli yıldız formundaki işarete ise Mühr-ü Süleyman denir. Yatağan üzerine gümüş ya da altın kakma yapmak için motif ve yazılar önce gövde üzerine kazınır, oyulan yerlere eriyik halde altın ve gümüş doldurulduktan sonra tesviye edilir. Gümüş sıvamada ise had-

BANK AS YA

Yatağan, aynı zamanda bıçakçılık atölyeleriyle dikkat çeker. Yöre halkının önemli bir kısmı geçimini bıçakçılıktan sağlıyor.

47

delenmiş ince gümüş tel, gövde üzerine uygun tekniklerde isteni-len yazı veya motif şeklinde yapıştırılır. Yatağanda kullanıla-nın genelde bu teknik olduğu gözlenir. Kılıç üzerindeki yazılar ise bazen bir Kur'an ayeti, dua, bazen edebi bir söz, bazen de sahibinin ruh halini yansıtan cümlelerden oluşur.

HER İŞ BAŞKA BİR USTANIN ELİNDEN ÇIKIYORYatağanların üzerindeki göz alıcı işlemelere bakıldığında hepsinin bir ustadan çıkmasının mümkün olmadığı anlaşılır. Çeliği yapan usta ayrı, kabza, bezeme ve kınla-rı yapan usta ayrı ayrı kişilerdir. Oyma, kakma, telkâri ve tanele-me teknikleri ile yapılan nefis yatağanlar gerek parlaklığı, gerekse işlemeleriyle göz doldu-rur. Yatağanın kabzası, kını ve gövdesindeki mücevher ve süsle-meler, kılıcın sahibinin ekonomik durumuna göre değişir. Kınların uç kısmında bulunan kılıç başu-cundaki ejderha, kartal ve yılan başı şeklindeki süsler, kılıcın kını-nı delmesini de önler.

Yatağan Belediye Başkanı Tuncer Tunçbilek belde de eski-den olduğu gibi günümüzde de 3 bin kişinin ekmeğini bıçakçılıktan yediğini söylüyor. Türkiye’nin bıçaklarının yüzde 60’nın ithal edildiğini vurgulayan Tunçbilek, “Beldemizde 250 adet atölye bulunuyor. Ağırlıklı olarak bıçak üretimi yapılıyor. Türkiye'nin en kaliteli bıçakları Yatağan bıçakla-rıdır. Bugün her evin altında bir atölye var. Yatağan Sanayi Sitesi'nin tamamlanması için çalışmalarımızın sürdürüyoruz. Bu site tamamlandığında ev alt-larında yapılan bıçakçılık yasak-lanacak.” diyor.

SAYI: 35

BANK AS YA

GE NEL MÜ DÜR LÜK Te le fon FaksGe nel Mü dür lük ............................ (0216) 633 50 00 ........ (0216) 633 50 50Ge nel Mü dür lük Ope ras yon Mer ke zi (0216) 633 50 00 ........ (0216) 633 41 18Gü ney Ana do lu Böl ge Mü dür lü ðü .. (0342) 323 53 12 ........ (0342) 323 51 61

ÝS TAN BUL ANA DO LU YA KA SIMer kez Şu be ............................. (0216) 633 69 43 ........ (0216) 632 13 50Acı ba dem Şu be si ...................... (0216) 545 07 85 ........ (0216) 327 54 22Al tı yol Şu be si ........................... (0216) 330 71 21 ....... (0216) 330 72 85 Al tıntepe Şu be si ........................ (0216) 417 80 66 ........ (0216) 417 86 06Al tu ni za de Şu be si ..................... (0216) 474 42 11 ........ (0216) 474 41 48Bey koz Şu be si ........................... (0216) 323 91 06 ........ (0216) 323 91 05Çek me köy Şu be si ..................... (0216) 466 13 53 ........ (0216) 466 13 43Do la yo ba Şu be si ....................... (0216) 379 74 84 ....... (0216) 379 96 60Eren köy Şu be si ......................... (0216) 467 16 06 ....... (0216) 467 00 76İmes Sa na yi Şu be si .................. (0216) 540 24 24 ........ (0216) 540 51 70Ka dı köy Şu be si ......................... (0216) 449 27 10 ....... (0216) 449 27 09Kar tal Şu be si ............................. (0216) 389 99 96 ....... (0216) 389 55 66Ka va cık Şu be si ......................... (0216) 537 19 70 ....... (0216) 425 02 77Koz ya ta ğı Şu be si ...................... (0216) 445 36 26 ........ (0216) 445 33 62Kurt köy Şu be si .......................... (0216) 378 34 31 ........ (0216) 595 28 10 Küçükbakkalköy Şubesi .......... (0216) 575 81 88 ....... (0216) 575 81 08Li ba di ye Şu be si ........................ (0216) 545 30 90 ........ (0216) 545 08 11Mal te pe Şu be si ......................... (0216) 305 00 50 ....... (0216) 305 00 40Pen dik Şu be si ........................... (0216) 491 69 42 ....... (0216) 491 69 46Sul tan bey li Şu be si .................... (0216) 419 90 00 ........ (0216) 419 21 10Sa rı ga zi Şu be si ......................... (0216) 620 95 00 ........ (0216) 620 99 10 Te pe üs tü Şu be si ....................... (0216) 466 43 50 ........ (0216) 466 43 65Tuz la Şu be si .............................. (0216) 392 93 89 ........ (0216) 392 30 37Tuz la Ser best Böl ge Şu be si ..... (0216) 394 07 81 ....... (0216) 394 07 87Üm ra ni ye Şu be si ....................... (0216) 523 04 50 ....... (0216) 523 04 56Üm ra ni ye Çar şı Şu be si ............ (0216) 328 50 30 ....... (0216) 328 40 99 Üs kü dar Şu be si ......................... (0216) 532 55 55 ........ (0216) 532 90 90

ÝS TAN BUL AV RU PA YA KA SIAr na vut köy Şu be si.................... (0212) 597 08 28 ........ (0212) 597 70 44Av cı lar Şu be si ........................... (0212) 694 80 00 ........ (0212) 694 78 78Bağ cı lar Şu be si ......................... (0212) 435 78 00 ....... (0212) 435 75 57Bah çe li ev ler Şu be si .................. (0212) 502 81 00 ........ (0212) 502 80 88Ba kır köy Şu be si ........................ (0212) 466 05 06 ....... (0212) 466 37 00Ba kır köy Çar şı Şu be si .............. (0212) 542 77 09 ........ (0212) 542 51 46Ba şak şe hir Şu be si .................... (0212) 486 19 24 ........ (0212) 485 35 68Bay ram pa şa Şu be si .................. (0212) 493 13 00 ....... (0212) 493 16 16Be şik taş Şu be si ........................ (0212) 227 95 00 ........ (0212) 227 22 40Beş yü zev ler Şu be si................... (0212) 618 80 35 ........ (0212) 618 70 65Bey lik dü zü Şu be si .................... (0212) 872 68 48 ....... (0212) 873 13 16Büyükçekmece Şubesi ............. (0212) 881 24 54 ....... (0212) 881 24 20 Çağ la yan Şu be si ....................... (0212) 291 80 08 ....... (0212) 291 66 64Çapa Şubesi ............................. (0212) 589 01 09 ........ (0212) 589 01 69 Esen ler Şu be si .......................... (0212) 611 00 15 ........ (0212) 611 00 98Esen yurt Şu be si ........................ (0212) 450 00 66 ........ (0212) 450 04 33Fa tih Şu be si............................... (0212) 531 88 87 ....... (0212) 531 80 87Fev zi pa şa Şu be si ..................... (0212) 521 10 70 ....... (0212) 521 10 75

Flor ya Şu be si............................. (0212) 573 48 28 ........ (0212) 573 40 39GOP Şu be si ................................ (0212) 418 49 99 ....... (0212) 418 47 70Gü neş li Şu be si .......................... (0212) 630 93 93 ....... (0212) 630 36 20Ha dım köy Şu be si ...................... (0212) 886 26 10 ........ (0212) 886 26 25İki tel li Şu be si............................. (0212) 549 81 41 ....... (0212) 549 81 40İs toç Şu be si ............................... (0212) 659 60 00 ....... (0212) 659 33 11Ka ğıt ha ne Şu be si ...................... (0212) 295 81 33 ........ (0212) 294 98 64Ka ra köy Şu be si ......................... (0212) 243 85 40 ....... (0212) 243 85 41Ku yum cu kent Şu be si ............... (0212) 603 12 40 ....... (0212) 603 12 49La le li Şu be si .............................. (0212) 458 77 77 ....... (0212) 458 78 58Le vent Sa na yi Şu be si ............... (0212) 283 34 20 ........ (0212) 269 67 69Mas lak Şu be si ........................... (0212) 286 09 32 ........ (0212) 328 16 68Me ci di ye köy Şu be si .................. (0212) 356 37 00 ....... (0212) 356 17 17Mer can Şu be si .......................... (0212) 526 64 04 ........ (0212) 526 64 15Mer ter Şu be si ............................ (0212) 637 69 00 ....... (0212) 637 69 10Sa rı yer Şu be si ........................... (0212) 271 50 65 ....... (0212) 271 55 88Se fa köy Şu be si ......................... (0212) 541 68 08 ........ (0212) 541 78 44Sul tan çift li ği Şu be si ................. (0212) 667 34 34 ....... (0212) 667 53 53Sul tan ha mam Şu be si ............... (0212) 522 22 85 ....... (0212) 522 53 00Şi ri nev ler Şu be si ....................... (0212) 639 18 19 ........ (0212) 639 18 29Şiş li Şu be si ................................ (0212) 296 70 05 ....... (0212) 296 70 06Tak sim Şu be si........................... (0212) 240 22 95 ........ (0212) 240 64 13Top çu lar Şu be si ........................ (0212) 674 66 43 ........ (0212) 674 81 55Top ka pı Şu be si ......................... (0212) 482 51 65 ........ (0212) 483 20 33Zey tin bur nu Şu be si ................... (0212) 546 42 42 ........ (0212) 546 45 60

ADA NAAda na Şu be si ............................ (0322) 457 67 00 ........ (0322) 457 52 53Çu ku ro va Şu be si ....................... (0322) 233 09 81 ........ (0322) 233 09 31

AN KA RAAn ka ra Şu be si ........................... (0312) 310 47 47 ....... (0312) 310 47 57Bal gat Şu be si ............................ (0312) 473 54 20 ........ (0312) 473 54 30Çan ka ya Şu be si ........................ (0312) 439 52 50 ........ (0312) 439 52 55Et lik Şu be si................................ (0312) 321 86 31 ........ (0312) 322 61 45Kı zı lay Şu be si ............................ (0312) 419 37 00 ....... (0312) 417 29 00Kı zıl ca ha mam Şu be si ............... (0312) 736 05 90 ........ (0312) 736 09 30Os tim Şu be si ............................. (0312) 354 84 74 ....... (0312) 354 40 05Po lat lı Şu be si ............................ (0312) 621 33 58 ........ (0312) 621 26 49Sin can Şu be si ........................... (0312) 276 81 10 ........ (0312) 276 81 15Si te ler Şu be si ............................ (0312) 353 42 00 ........ (0312) 353 57 00Ye ni ma hal le Şu be si .................. (0312) 315 34 43 ........ (0312) 315 53 80

AN TAL YAAlan ya Şu be si ........................... (0242) 519 07 02 ........ (0242) 519 05 84

An tal ya Şu be si .......................... (0242) 248 00 71 ....... (0242) 242 43 45

As pen dos Bul va rı Şu be si ......... (0242) 313 18 18 ........ (0242) 311 77 80

Ke pez Şu be si ............................. (0242) 345 94 45 ........ (0242) 345 95 59

Ma nav gat Şu be si ...................... (0242) 746 98 98 ........ (0242) 746 90 28

Muratpaşa Şubesi ..................... (0242) 242 16 80 ........ (0242) 242 16 24

AY DIN

Ay dın Şu be si ............................. (0256) 213 03 90 ....... (0256) 225 22 26

Na zil li Şu be si ............................ (0256) 314 10 70 ....... (0256) 314 15 88

49

BALIKESIRBandırma Şubesi ...................... (0266) 718 15 15 ....... (0266) 718 15 30Ba lı ke sir Şu be si ........................ (0266) 239 66 13 ....... (0266) 239 68 40

BUR SABur sa Şu be si ............................. (0224) 225 14 80 ....... (0224) 225 14 89De mir taş Şu be si ...................... (0224) 211 19 09 ........ (0224) 211 19 08İne göl Şu be si ........................... (0224) 715 17 55 ........ (0224) 715 72 75Ni lü fer Şu be si ........................... (0224) 249 49 09 ........ (0224) 249 45 99Yıl dı rım Şu be si .......................... (0224) 367 78 00 ........ (0224) 367 77 61Ulucami Şubesi ........................ (0224) 225 20 55 ....... (0224) 225 20 66

DÝ YAR BA KIRDağ ka pı Şu be si ......................... (0412) 224 39 39 ....... (0412) 223 25 50Di yar ba kır Şu be si ..................... (0412) 251 62 61 ....... (0412) 251 98 08

GA ZÝ AN TEPGa tem Şu be si ............................ (0342) 238 37 37 ....... (0342) 238 37 77Ga zi an tep Şu be si ...................... (0342) 215 17 79 ....... (0342) 215 17 93Su bur cu Şu be si ......................... (0342) 232 65 10 ....... (0342) 232 66 72

HA TAYAn tak ya Şu be si ......................... (0326) 225 13 83 ........ (0326) 225 26 42İs ken de run Şu be si .................... (0326) 617 93 10 ....... (0326) 613 70 86

ÝZ MÝRGa zi bul va rı Şu be si ................... (0232) 484 12 50 ....... (0232) 484 12 61 Ali ağa Şu be si ............................ (0232) 617 23 00 ........ (0232) 617 23 09Bor no va Şu be si ......................... (0232) 343 16 16 ....... (0232) 343 71 20İz mir Şu be si .............................. (0232) 445 37 10 ....... (0232) 445 62 21Ka ra bağ lar Şu be si .................... (0232) 254 79 79 ....... (0232) 254 11 61Kar şı ya ka Şu be si ...................... (0232) 372 77 20 ....... (0232) 372 86 70Ye ni şe hir Şu be si ....................... (0232) 457 93 83 ....... (0232) 457 97 96

KAY SE RÝKay se ri Şu be si .......................... (0352) 221 00 69 ....... (0352) 221 29 88Sa na yi Şu be si............................ (0352) 320 11 40 ....... (0352) 320 12 80

KO CA ELÝGeb ze Şu be si ............................. (0262) 644 07 07 ....... (0262) 644 15 05Geb ze Çar şı Şu be si ................... (0262) 645 02 80 ........ (0262) 645 02 93İz mit Şu be si............................... (0262) 323 09 00 ........ (0262) 323 09 08

KON YABü san Şu be si ............................ (0332) 345 46 46 ....... (0332) 345 46 55Kon ya Şu be si ............................ (0332) 238 95 05 ....... (0332) 238 95 13Kon ya Ereğ li Şu be si .................. (0332) 712 40 40 ........ (0332) 712 42 32Mev la na Şu be si ......................... (0332) 350 08 80 ....... (0332) 353 30 80

MA NÝ SAMa ni sa Su be si ........................... (0236) 231 21 00 ........ (0236) 232 42 31Ak hi sar Şu be si .......................... (0236) 412 11 58 ....... (0236) 412 11 28Turgutlu Şubesi ......................... (0236) 313 20 23 ....... (0236) 313 20 85

TE KÝR DAÐÇer kez köy Şu be si ..................... (0282) 725 37 05 ....... (0282) 725 32 26Çor lu Şu be si .............................. (0282) 653 22 40 ....... (0282) 653 31 80Te kir dağ Şu be si ........................ (0282) 260 64 90 ........ (0282) 260 59 04Ada pa za rı Şu be si ...................... (0264) 281 39 10 ....... (0264) 281 39 01

Adı ya man Şu be si ..................... (0416) 216 60 50 ....... (0416) 216 66 90

Af yon Şu be si ............................. (0272) 214 50 00 ....... (0272) 214 33 33

Ak sa ray Şu be si ......................... (0382) 212 74 36 ....... (0382) 213 15 70

Amasya Şubesi ......................... (0358) 213 11 70 ....... (0358) 213 10 60

Bat man Şu be si .......................... (0488) 212 07 95 ....... (0488) 212 07 22

Bo lu Şu be si ............................... (0374) 212 15 15 ........ (0374) 212 35 07

Ça nak ka le Şu be si ..................... (0286) 212 05 00 ........ (0286) 214 12 09

Ço rum Şu be si ............................ (0364) 224 11 60 ....... (0364) 224 24 36

De niz li Şu be si............................ (0258) 241 87 88 ...... (0258) 241 35 70

Düz ce Şu be si............................. (0380) 523 57 80 ........ (0380) 524 94 24

Ela zığ Şu be si ............................. (0424) 237 37 00 ....... (0424) 237 53 53

Ereğ li Şu be si ............................. (0372) 322 06 00 ....... (0372) 322 18 78

Er zu rum Şu be si ......................... (0442) 235 76 00 ....... (0442) 235 76 08

Es ki şe hir Şu be si ....................... (0222) 230 82 00 ....... (0222) 230 55 47

Edirne Şubesi ............................ (0284) 212 10 01 ........ (0284) 212 10 03

Erzincan Şubesi ....................... (0446) 214 14 24 ....... (0446) 214 15 35

Fethiye Şubesi .......................... (0252) 612 10 40 ....... (0252) 612 10 80

Is par ta Şu be si ........................... (0246) 223 11 19 ........ (0246) 223 20 75

Ka ra man Şu be si ........................ (0338) 214 30 15 ........ (0338) 214 30 65

Kastamonu Şubesi ................... (0366) 212 65 10 ....... (0366) 212 65 20

Kah ra man ma raş Şu be si ........... (0344) 221 59 00 ....... (0344) 221 59 60

Ka ra bük Şu be si ......................... (0370) 412 66 06 ....... (0370) 413 14 74

Kı rık ka le Şu be si ........................ (0318) 225 20 00 ........ (0318) 225 26 17

Kü tah ya Şu be si ......................... (0274) 216 85 85 ........ (0274) 216 74 74

Ma lat ya Şu be si ......................... (0422) 323 31 31 ....... (0422) 323 47 77

Mar din Şu be si ........................... (0482) 212 65 45 ....... (0482) 212 65 15

Mer sin Şu be si ........................... (0324) 238 77 10 ....... (0324) 238 81 66

Nev şe hir Şu be si ........................ (0384) 213 05 55 ....... (0384) 213 07 35

Os ma ni ye Şu be si ..................... (0328) 812 00 66 ........ (0328) 814 86 66

Ordu Şubesi .............................. (0452) 223 30 50 ....... (0452) 223 30 65

Ri ze Şu be si ................................ (0464) 217 09 82 ........ (0464) 217 09 77

Sam sun Şu be si ......................... (0362) 432 51 52 ....... (0362) 435 57 07

Siirt Şubesi ................................ (0484) 223 10 51 ....... (0484) 223 10 61

Si vas Şu be si .............................. (0346) 225 56 96 ........ (0346) 224 25 34

Şan lı ur fa Şu be si ........................ (0414) 216 80 80 ....... (0414) 216 49 49

To kat Şu be si ............................. (0356) 214 07 07 ........ (0356) 213 11 50

Trab zon Şu be si ......................... (0462) 321 93 00 ....... (0462) 321 94 70

Uşak Şu be si............................... (0276) 224 54 56 ....... (0276) 224 61 30

Van Şu be si................................. (0432) 210 23 40 ........ (0432) 214 02 90

Ya lo va Şu be si ............................ (0226) 813 15 00 ........ (0226) 811 59 43

KU RUM SAL ÞU BE LERAna do lu Ku rum sal Şu be si ........ (0216) 372 13 00 ....... (0216) 372 15 50

Baş kent Ku rum sal Şu be si ........ (0312) 219 18 38 ....... (0312) 219 18 40

Bo ğa zi çi Ku rum sal Şu be si ....... (0212) 272 50 04 ....... (0212) 272 60 69

Ege Ku rum sal Şu be si ............... (0232) 441 47 40 ........ (0232) 441 52 04

Trak ya Ku rum sal Şu be si .......... (0212) 657 95 77 ........ (0212) 657 61 54

Ulu dağ Ku rum sal Şu be si .......... (0224) 256 72 72 ........ (0224) 256 20 29