16

BAŞBAKAN’A MUHTEŞEM BİR MEKTUP

  • Upload
    taylor

  • View
    51

  • Download
    5

Embed Size (px)

DESCRIPTION

BAŞBAKAN’A MUHTEŞEM BİR MEKTUP. MELİKE İLGÜN'ün BAŞBAKANA AÇIK MEKTUBU.. Melike İlgün (www.gazeteport.com). Ben politikacı değilim,olmaya da hiç niyetim yok. Zira politik bile davranamam. Hatta o hususta özellikle beceriksizim. Ama size sizi anlatabilmek için, - PowerPoint PPT Presentation

Citation preview

Page 1: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP
Page 2: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

MELİKE İLGÜN'ün BAŞBAKANA AÇIK MEKTUBU..

Melike İlgün

(www.gazeteport.com)

Page 3: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Ben politikacı değilim,olmaya da hiç niyetim yok.

Zira politik bile davranamam.

Hatta o hususta özellikle beceriksizim.

Ama size sizi anlatabilmek için,

Yaptıklarınızın ağırlığını anlatabilmek için,

Belki kendinizi görürsünüz diye A-4 kağıdı büyüklüğünde bir ayna tutabilmek için Politikacıların çok kullandığı o bildik cümleye sığınmak zorundayım.

Page 4: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Tarih sizi affetmeyecek Sayın Başbakan!

Sizi tarih gerçekten af-fet-me-ye-cek!

Page 5: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Çünkü siz,

bu toplumu adına türban denilen bir kılıçla,

kanata kanata,

yara yara

ikiye böldünüz.

Page 6: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

'Velev ki siyasi simge, suç mu?' sözleriyle fitili

ateşleyerek meseleyi özellikle böyle kan davası noktasına

getirdiniz.

Söz verdiğiniz gibi kendinizden olmayanı da

kucaklamak yerine tokatlamayı tercih ettiniz.

Page 7: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Kimse birbirini sevmesin, saflar derinleşsin, bıçaklar bilensin istediniz.

Ettiğiniz her lafla bilerek ve isteyerek nefret tohumları ektiniz.

Çünkü siz, öfkelisiniz.

Sizden olmayan herkese o yukarıdan bakan tavrınız aslında duyduğunuz korkunç öfkeyi maskelemek için.

Öfkelisiniz.

Çünkü sevgisizsiniz. 'Öfke de bir hitabet biçimidir' savunmasıyla ise sadece komiksiniz.

Öfke hitabet biçimi olsa da asla bir yönetim biçimi olamaz gerçeğinden bihabersiniz.

İşte bu yüzden öfkeyle kalktığınız gibi zararla oturacaksınız.

Çünkü sizin hırsınızın sonu yok.

Page 8: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Her yer, herşey sizin olsun, herkes sizden olsun istiyorsunuz.

Sizden olmayana dayanamıyorsunuz.

Sizi eleştirmelerine katlanamıyorsunuz.

Bunca yıl her yaptığınızı şakşaklayanlara o kadar alışmışsınız ki,

AB müzakerelerine gittiğinizde elinizde koca bir hiçle dönmenize rağmen Avrupa Fatihi diye manşet atanlara o kadar güvenmişsiniz ki,

uçağınıza binenlerin hep sizi alkışlayacağına o kadar eminmişsiniz ki,

en ufak bir eleştiride çığırınızdan çıkıyor, saldırganlaşıyorsunuz.

Page 9: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Bunca vakit sizi şakşaklayanların arka sayfalarındaki

çıplak kadınları ise nedense şimdi görüyor ve kadınları

kullanmaya alışkın zihniyetinizle günün güzellerini sivriltip

sivriltip silah yapıyorsunuz.

Oysa ne komik ki aynı gazeteler size Avrupa Fatihi diye

manşet atarken yine aynı kadınları kullanıyordu.

Page 10: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Ama nedense bunu görmezden gelebiliyorsunuz.

Çünkü savaşta herşeyin mübah olduğu bir ekolü temsil

ediyorsunuz.

Çünkü siz dinin de dindarlığın da bir tek sizden

olanlara ait olduğunu düşünüyorsunuz.

Sizin için inanmanın tek şartı başını örtmek.

Page 11: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Çalan da,

çırpan da,

yiyen de, yediren de,

satan da, sattıran da

türbandan yanaysa onu üstün tutuyor, üstün olduğuna inanıyorsunuz.

Page 12: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Herbiri bilmem kaçyüz dolarlık has ipek örtüler takmış eşlerinizle

İslam bir tek sizinmiş gibi davranıp,

ulema kesilip,

büyük kalabalıkları saf, temiz ve yürekten inancından soğutuyorsunuz.

İslamiyeti kendinize mal ediyorsunuz.

Yanlış yapıyorsunuz Sayın Başbakan.

Page 13: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Yanlış yapıyorsunuz.

Çünkü siz gerçekleri konuşmak yerine mazlum edebiyatı yapıyorsunuz.

İşler sizin için biraz ters gittiğinde o yanık sesinizle ve izanınızla ve insafınızla ve adabınızla ezilmiş halk kahramanını oynuyorsunuz.

Eğer ezilen halkın kahramanı olmaksa niyetiniz , sizin ve şürekanızın gemilerini, villalarını, bitmek bilmeyen dünyalıklarını nasıl açıklıyorsunuz?

Page 14: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Bu halk

bir torba kömüre,

iki dize şiire

birini halk kahramanı yapar diye düşünüyorsunuz.

Çünkü aç.

Çünkü çaresiz.

Çünkü kimsesiz.

Page 15: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Ama ya 'Gayrık yeter' derse, ya birgün gözü açılır da o bir torba kömür için kimlere

ne tavizler verildiğini görürse…

O bir torba kömür için çekilen peşkeşleri farkederse…

'Neden ben elektriğe bu kadar para veriyorum?‘ diye sorarsa…

Benzinin neden bu kadar çok pahalı olduğunu merak ederse…

Hani olur da birgün gözü açılır da gerçekleri görürse…

Hiç mi korkmuyorsunuz?

Page 16: BAŞBAKAN’A  MUHTEŞEM BİR MEKTUP

Dedim ya sizi tarih affetmeyecek Sayın Başbakan.

Siz ki haktan, hukuktan, kul hakkından korkmazsınız.

Ama tarihten korkun Sayın Başbakan.

Çünkü ellerinizde Türkiye'nin kanı var.

Ellerinizde türbanı kılıç yaparak kanata kanata, yara yara ortasından ikiye böldüğünüz Türkiye'nin kanı var.

İşte bu yüzden tarih sizi hiç affetmeyecek Sayın Başbakan.

Hiç af-fet-me-ye-cek!

[email protected]

PEKİ SAYIN BAŞBAKAN ANLADI MI ACABA………?