67
Doç. Dr. DENİZ GÜNEY (2019-2020 BAHAR DÖNEMİ) AĞAÇLANDIRMA TEKNİĞİ (9)

Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

  • Upload
    others

  • View
    0

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Doç. Dr. DENİZ GÜNEY

(2019-2020 BAHAR DÖNEMİ)

AĞAÇLANDIRMA TEKNİĞİ

(9)

Page 2: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

KURAK VE YARI KURAK

BÖLGE AĞAÇLANDIRMALARI

Page 3: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

FAO’ya göre;

yıllık yağışı 300 mm ve altında olan yerler“kurak”,

yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise“yarıkurak” olarak tanımlanmaktadır.

Buna göre ülkemiz yağış haritasıölçüleri dikkate alındığında yaklaşık 20 binhektar kurak, 31 milyon hektar (göller dahilyaklaşık Türkiye’nin %37.3’ü) yarıkurakalanımızın olduğu ileri sürülebilir.

Bu durumda kurak ve özellikle yarıkurakbölge ağaçlandırmalarının, Türkiye için ayrıbir önemi olduğu söylenebilir.

Page 4: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Kurak bölgelerde direk ağaçlandırmaçalışmalarına girmeden önce, ekolojik koşullarauygun türlerle toprağın tespiti ve ıslahı yolunagidilmesi gerekir. Bu işlemlerden sonra uyguntürlerle ağaçlandırma çalışmalarına gidilebilir.

Kullanılacak ağaç (bitki) türleri her şeydenönce kuraklığa karşı dayanıklı türler olmalıdır.

Kök yapısı bakımından derin bir köksistemine sahip türlerin olması, yaprakbakımından ise, yaprakları kalın, küçük ve darolan ağaç türleri düşünülür.

Kurak ve yarıkurak bölgeağaçlandırmalarında amaç toprağın tespiti veıslahıdır.

Page 5: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Dikilen fidanların yeterli bir kök sistemioluşturana kadar, uygun ortamı sağlamakamacıyla saha hazırlama, fidan aralıklarınıngeniş tutulması, gövde/kök dengesi iyi, kalitelive mümkünse kaplı veya tüplü fidan kullanımı,toprağa mikorriza aşılama, malçlama veentansif diri örtü mücadelesi (en az 3-4 yılbazen 5 yıla kadar) gibi ilave önlemlerinalınması başarı oranını artıracaktır.

Diri örtünün kaldırılması yada bırakılmasıkonusunda dikkatli olunmalıdır.

Page 6: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Diğer Tedbirler:

• Toprak işleme zamanı sonbahar,

• Biraz daha derin dikim, malçlama,

• Fidan çevresine taş dizilmesi,

• Tüplü fidan kullanımı,

• Budama yapılması,

• Çukurun dibine nemli turba

yerleştirilmesi alınabilecek tedbirler

arasında sayılabilir.

Page 7: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Kültür bakım tedbirleri (çapalama ve ot

alma) başarıyı etkileyen en önemli konudur.

• Kurak ve yarıkurak yörelerde başlangıçta

ekim ve dikimler başarılı olsa da bunu uzun

vadede değerlendirmek gerekir.

• Diğer kültür bakım tedbirleri (yıllık bitkilerin

rotasyonlu ekimi veya dikimi, agroforestry

uygulamaları, karışık ürün tarımı, rüzgar

perdesi oluşturulması, teraslama, damla

sulama yöntemi) uygulamalarda düşünülmesi

gereken tedbirlerdir.

Page 8: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır
Page 9: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır
Page 10: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Harnup, Ailanthus, Sakız ağacı, Yöreye

uygun meşe türleri, Akasya, İğde gibi

türler tercih edilebilir türlerdir. Yine

yörede doğal olarak bulunan türler de

düşünülmelidir.

• Kurak mıntıkalarda yağış mevsiminin

başında riperle yapılan derin bir

toprak işleme, toprağın kış yağışlarını

depolama kapasitesini büyük oranda

arttırır.

Page 11: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Kış mevsiminden önce yapılacak

toprak işleme ile, toprakta kış

yağışları daha fazla depo

edilebilecektir.

• En uygun dikim mevsimi Erken

İlkbahar olarak saptanmıştır.

Page 12: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Burada

gördüklerimiz 35-40

yıllık bir süreyi

kapsamaktadır.

1964 1989

1998

İşte Burdur Örneği

Page 13: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

HIZLI BÜYÜYEN TÜRLERLE

ENDÜSTRİYEL

AĞAÇLANDIRMALAR

Page 14: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

İdare süresinin 35-40 yılın altında, yıllık

ortalama odun hammaddesi artımının da en

az 10 m3/ha düzeyinin üzerinde (son

kabuller en az 15 m3) olması gerekir.

Bunu sağlamak için, endüstriyel

ağaçlandırmalar, hızlı gelişen ağaç türlerinin

üstün genetik ırkları veya klonları ile iyi

yetişme ortamlarında kurulmakta, yoğun

kültür ve mekanizasyon teknikleri

uygulanarak yetiştirilmektedir.

Page 15: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Ülkemizde bu amaçla kullanılabilecek

türler bölgelere ve yükseklik

kademelerine göre değişmekle birlikte,

• İğne yapraklılardan Kızılçam, Karaçam,

Fıstıkçamı, Göknar (Kazdağı göknarı),

Toros Sediri, Halepçamı, Servi türleri ile,

yapraklılardan da Kavak, Kızılağaç,

Dişbudak ve Çınar sayılabilir.

Page 16: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Türkiye açısından yabancı tür olanOkaliptüs ile Sahilçamı çok eski ve araştırmasonuçları bakımından belirli bölgelerdegüvenli şekilde kullanılabilecek türlerdir.Bunların dışında ülkemiz açısından yabancıtür olarak

Pinus radiata D. Don.,

Pseudotsuga menziesii Mirb. Franco,

Pinus contorta Dougl.,

Picea sitchensis Carr. (Bong.),

Picea abies L. Karst.,

Cupressus arizonica Greene.,

Cryptomeria spp.

Sekoya’lar ve

Quercus rubra gibi türler sayılabilir.

Page 17: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Bu kategoride ağaçlandırmalar için yerseçiminde esas prensip olarak, toplu çalışmaolanakları bulunan sahalar, uzun vejetasyonperiyoduna sahip, verimli, derin, düz veya azeğimli yetişme ortamlarının seçimi esastır.

• Yoğun kültür yöntemleri uygulamaya uygunolmaları yer seçiminde aranan özelliklerdir.

• GEREK ÜLKEMİZDE GENİŞ ÖLÇÜDE KULLANIMI,GEREKSE VERİM GÜCÜNÜN YÜKSEK OLMASINEDENİYLE KAVAK VE OKALİPTÜSAĞAÇLANDIRMALARI AYRI BİR ÖNEME SAHİPTİR.

Page 18: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

KAVAK AĞAÇLANDIRMALARI

Page 19: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Hızlı büyümesi ve birim alanda melez

kavaklarda yılda ortalama 50 m3/ha’a

ulaşan yüksek verimleri nedeniyle hızlı

büyüyen diğer birçok ağaç türüne oranla

daha iyi bir yatırım sayılmaktadır. Çok

çeşitli şekillerde (inşaat, kontraplak,

kibrit, ambalaj, kağıt imalatı, lif ve yonga

levha üretimi ve yakacak odun, vb.)

değerlendirilen kavak, İç Anadolu

bölgesinin başlıca inşaat odunudur.

Page 20: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Ülkemiz ormanlarında doğal olarak bulunan

Titrek kavak ve Akkavaklarla Güneydoğuda

yaygın olarak bulunan fakat ekonomik değeri

olmayan Fırat kavağı (Populus euphratica Oliv.)

dışında yaygın kullanım melez kavaklarla yerli

karakavaklar üzerindedir.

• Melez kavak (Populus euroamericana)

Populus nigra ve Populus deltoides’in melez

kültivarı olup, ülkemizde Euroamericana melez

kavak olarak bilinmektedir.

• İdare süreleri Kavak türüne ve yetişme ortamına

göre değişmekle birlikte, melez karakavaklarda

13-14 yıl, yerli karakavaklarda ise 20-25 yıl

civarındadır.

Page 21: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

POPULUS EUPHRATİCA’LAR (URFA-BİRECİK)

Page 22: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Kavaklarda üretim genel olarak vejetatif

yolla yapılmaktadır.

• Kullanılacak tür ve klon ne olursa olsun,

bütün kavaklar

• Düz ve ya az eğimli,

• Gevşek,

• Havalanma ve su geçirgenliği iyi, derin,

• Besin maddelerince zengin,

• Toprak reaksiyonu nötr veya nötre yakın

(pH 6-7) topraklar ister.

Page 23: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Kavak ağaçlandırmaları geniş alanlar

halinde olabileceği gibi galeri

ağaçlandırmaları, sıra ve kenar dikimleri,

rüzgar perdeleri şeklinde de olabilir.

Galeri ağaçlandırmaları; nehir, ırmak, çay

ve dere gibi akarsularla doğal ve yapay

göller ile baraj göllerinin yatak, kıyı ve

şevlerinde uygulanan kavakçılığa verilen

isimdir.

Page 24: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Galeri

Kavakçılığı

Şematik

Gösterimi

Page 25: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

OKALİPTUS AĞAÇLANDIRMALARI

• Türkiye’de ilk Okaliptus ağaçlandırması1939 yılında 885 hektarlık bir alandaTarsus-Karabucak ağaçlandırmasıdır.

• Ülkemizde Okaliptüs’la ağaçlandırılan alanyaklaşık olarak 14.000 ha. civarındadır.

• Ülkemizde geniş plantasyonları yapılantürler Eucalyptus camaldulensis veEucalyptus grandis’tir.

• Hektarda 30-32m3’e yakın artım eldeedilmektedir.

Page 26: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

4 yaşında hibrit klonal plantasyon - Ökaliptus

Page 27: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Okaliptüs ağaçlandırmaları, fakir, bataklık,

çorak arazilerden kaçınarak veya bu gibi

yerler ıslah edilerek yapılmalıdır.

• Derin,

• Su tutma kapasitesi yüksek,

• İyi ayrışıma sahip fosfor ve azotça zengin,

• pH’sı hafif alkalin (7.1-7.8),

• Orta derecede tuzlu topraklar ister.

Page 28: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Okaliptüs generatif yolla üretilir. Ekimyastıklarında veya kasalarda yetiştirilenfideler 33 cm boya ulaşınca, veya 3 çiftyaprak verince şaşırtmaya alınırlar. 1yaşında araziye taşınır. Dikim tekniği adiçukur dikimi olup, çukur boyutları 40 cmgenişlik, 40 cm derinliktedir. Dikim zamanıAralık- Ocak ve Şubat aylarıdır.

• Bakım çalışmaları arasında, fidanaralarının sürülmesi, fidan diplerininçapalanması, sulama, budama sayılabilir.

Page 29: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

TOPRAK KORUMA VE HİDROLOJİK AMAÇLI AĞAÇLANDIRMALAR

Bu ağaçlandırmalar,

• Bozulan su dengesini düzenlemek,

• Sel, erozyon ve siltasyon zararlarını önlemekveya azaltmak amacıyla yapılanağaçlandırmalarıdır.

• Havzaların su verimleri ile birlikte, taşkın vesellere karşı da önemli görevleri bulunmaktadır.

• Bu nedenle su üretim havzalarında yapılacakağaçlandırma çalışmalarında tür seçimi çokönemli olup, ağaçlardan ziyade çalılanma veçayırlandırma çok daha etkili olabilir.

Page 30: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Büyük yatırımları gerektiren barajçalışmalarında su toplama havzalarınınağaçlandırılması, toprak erozyonu vesiltasyon sonucu barajların kısa zamandadolmasını önler, ömür ve görevlerinin dahauzun süreli olmasını sağlar.

Bu konu eğimli bir arazi yapısına sahipülkemiz için çok önemlidir. Öte yandanbarajlarda biriken suyun kalitesibakımından da baraj havzaağaçlandırmaları çok önem taşımaktadır.

Page 31: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

SULARLA OLUŞAN EROZYON ALANLARININ AĞAÇLANDIRILMASI

• Erozyon amaçlı ağaçlandırma çalışmalarında,yüzeysel erozyona karşı eğimin yüksek olduğuyerlerde teras ağaçlandırmaları, oyuntu erozyonuolan yerlerde çeşitli sanat yapıları ve diğer kültürelönlemlerle birlikte bitkilendirme çalışmalarıyapılır.

• Teras ağaçlandırmaları ve kurak bölgeağaçlandırmalarında belirtildiği gibi hareketedilmesi gerekir.

• Oyuntularda örgü çitler ve eşikler yapılarakbitkilendirme çalışmalarına uygun türlerle devamedilir. Kullanılacak bitki türleri ağaçlandırmasahasının yetişme ortamı koşullarına göre değişir.

Page 32: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır
Page 33: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

RÜZGAR EROZYONUNA AÇIK ALANLARIN AĞAÇLANDIRILMASI

Koruyucu Orman Kuşakları ve RüzgarPerdeleri Ağaçlandırması

Kumul Alanlarının Ağaçlandırılması

• Koruyucu orman kuşakları, 20-50 ağaçsırasından oluşan ve genişliği 30-60 marasında değişen tesislerdir.

• Rüzgar perdeleri ise, Genellikle 3-10 ağaçsırasından oluşan ve genişlikleri 5-20 marasında değişen tesislerdir.

Page 34: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

RÜZGAR EROZYONUNA AÇIK ALANLARIN AĞAÇLANDIRILMASI

Page 35: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Koruyucu orman kuşakları ile rüzgar perdelerinin

kurulmasında dikkate alınacak özellikler şunlardır.

• 1. Şerit geçirgenliği: Tesis edilecek olan şeridin

%30-60 arasında geçirgenliği olmalıdır. Bu

geçirgenlik kurulan şeridin tür, sıra sayısı ve

aralık olarak planlanması ve uygulanması ile

gerçekleştirilir. Bakım çalışmaları ile de

devamlılığı sağlanır.

• 2. Şerit genişliği: Şerit genişliği; yetişme

ortamına, arazinin verim durumuna, tesis

amacına, kullanılacak olan türlere ve tür

karışımlarına, dikim sıklığına, bakım ve aralama

işlemlerine göre değişir. Genel olarak 5-10 sıradan

oluşması önerilmektedir.

Page 36: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

3. Şeritler arası mesafeler: Şerit arkasında yaklaşıkşerit boyunun 25-30 katı bir etki alanı olduğu ilerisürülmektedir. Buna göre, şeritlerin bu aralıklarlave birbirlerine paralel olarak kurulması uygundur.

4. Şeritlerin uzunluğu: Şerit uzunluğunun devamlı,kesiksiz ve uzun şeritler halinde olması gerekir.

5. Şeritlerde kullanılacak bitki türleri: Şeritlerdekullanılacak türlerin belirli özelliklere sahip olmasıgerekir. Bunlar; gençlikte hızlı büyüyen, yüksekboylara ulaşabilen, kuraklığa dayanıklı, uzunömürlü, erken veya geç donlardan zarar görmeyen,rüzgara karşı dayanıklı, derin kök sistemine sahipolan, dipten itibaren dallanan türler olmalıdır.

Page 37: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Tür seçiminde doğal türlere öncelik verilmeli,ancak yukarıda sayılan özelliklere de dikkatedilmelidir. Örneğin, Okaliptus, Ailanthus, Akasyave Kavak gibi yan kök geliştiren türler, bitişikkültür arazisine zararlı olabilirler. Bu nedenle butürlere şerit kenarlarında yer verilmemelidir.Şeritlerin yapraklı+iğne yapraklı karışımı şeklindeolması idealdir.

• Türkiye’de kullanılabilecek türler arasındayapraklılardan; Euroamerik karakavak melezleri,Servi kavağı, Okaliptus, Söğüt, Kızılağaç,Dişbudak, Meşe ve iğne yapraklılardan Servi,Kızılçam, Mazı sayılabilir.

Page 38: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Tesislerin kurulması meşede ekimle yapılır. Esasyöntem dikimdir. Topraklı yada repikajlı fidankullanma zorunluluğu vardır. Yapraklılarda 1+0veya 1+1, ibrelilerde 2+0, 2+1 veya 2+2yaşlarında fidanlar kullanılır. Dikim aralık-mesafesine bakıldığında sık dikim önerilmektedir.

• Koruyucu orman kuşakları ve rüzgar perdelerininçevrelerine yaptığı etkileri bakıldığında;

• mikroklima (rüzgar, sıcaklık, rutubet, buharlaşmave evaporasyon),

• toprak (toprak rutubeti ve taban suyu, topraktaşınması, toprak ısısı),

• mahsul ve yaşam koşulları üzerindeki etkilerisayılabilir.

Page 39: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Koruyucu orman kuşakları ve rüzgarperdelerinin yararları arasında;

• Tarım alanlarında toprağın rüzgarla taşınmasınıazaltmak (rüzgar erozyonunu önlemek),

• Kar birikimi sağlayarak, toprağın nem kapasitesinidüzeltmek,.

• Evaporasyonu (buharlaşmayı) azaltmak,

• Yeni ekimlerde tohumların rüzgarla savrulupkaybolmasını engellemek,

• Olgunlaşmış ekim alanlarında bitkilerin yatmasınıengellemek,

• Kumul hareketlerini azaltmak yada durdurmak,

• Denizden gelen tuzlu suyu süzerek tarım alanınayapacağı zararı engellemek sayılabilir

Page 40: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

KUMUL ALANLARININ

AĞAÇLANDIRILMASI

Page 41: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Kumulun esas öğesi kum olup, kil gibibağlayıcı maddelerden yoksun, gevşek veuçucudur, rüzgar etkisiyle ve hakim rüzgaryönünde tepeler oluşturarak ilerler.

• Buna göre kumul, rüzgarın taşıması sonucukumdan oluşan düz veya dalgalı yığınlardır.

• Kumullar kaynağına göre ikiye ayrılır.

• Sahilde oluşurlarsa sahil kumulu,

• Karaların iç bölgelerde oluşurlarsa iç kumul(kara kumulu) adını alırlar.

Page 42: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Sahil kumullarının kaynağı denizler oluphumus ve kil içeriğinden yoksun, bunakarşılık tuzlu ve kuvvetli geçirgendirler.

• İç kumullar ise kil ve toz içeriği fazla, tuzsuzve geçirgenliği daha azdır.

Page 43: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• İç kumul miktarı kesin olarak bilinmemeklebirlikte, Konya-Karapınar kumulunun 13.000hektarlık bir alanda yaptığı tahribatdüşünüldüğünde geniş bir iç kumul alanınınolduğu sonucuna varılabilir.

• Kumullar, tarım alanlarını, ormanları, demiryollarını, karayollarını, yerleşim yerlerini,gölleri, limanları, nehir yataklarını ve kuyularıistila edebilirler.

• Bu zararları nedeniyle kumul alanlarının ıslahedilmesi, durdurulması ve pasif hale getirilmesigerekir. Şayet kumullar kendi hallerinbırakılırlarsa, her geçen gün daha fazlagenişleyerek çok ciddi tehlikelere neden olurlar.

Page 44: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Kumul ıslah çalışmaları geçici ve daimiıslah (stabilizasyon) olmak üzere ikiaşamada gerçekleştirilir.

• a. Geçici stabilizasyon: Geçici ıslahın ilkaşaması, kumun kaynağını kontrol altınaalmak üzere ön kumul (eksibe)oluşturmaktır. Ön kumul, sahil boyuncadenizden gelen hakim rüzgar yönüne dikolarak, sırt şeklinde oluşturulan kumyığınlarıdır. Genellikle kıyıdan 50-150 mgeride, bir veya iki sıra perdeden (çit)oluşur.

Page 45: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

KUMUL ALANLARININ AĞAÇLANDIRILMASI

Ön kumulun oluşturulmasında

çalı, tahta veya kazık çitlerden

yararlanılır. Bunlar tek sıralı ise çitin

önü ve arkasında, iki sıralı ise iki çitin

arasında kumun birikmesi sağlanır.

Ön kumula kum yığılmasıyla

birlikte çit veya perdeler kapanınca,

aynı yerde aynı tesisler birincisinin

üzerine ikinci defa kurulur ve böylece

denizden gelen kum hareketi aynı yerde

tutulmaya çalışılır.

Çitler % 50 geçirgenlikte, metal

veya tahta travers veya özel hazırlanmış

tahtalardan oluşur. Boyları 120 cm,

genişlikleri ise 10-12 cm ve kalınlıkları

da 2 cm olmalıdır. Ön kumulun stabil

hale gelmesi için bazı çayır bitkileri ile

bitkilendirme çalışmaları yapılır.

Page 46: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır
Page 47: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• İç (kara) kumullarında çalı vb.malzemelerin kumul üzerine yayılması vekum sabitleyen çayır otlarının ekimi ilebirlikte ağaçlandırma çalışmalarınınyapılması gerekir.

• Geçici stabilizasyonun ikinci aşaması, yürürhaldeki yüzeysel kum hareketlerinindurdurulmasıdır. Burada cansız (dal örtüsü,kil, çakıl veya yağ dökmek,vb.) veya canlı(çayırlandırma, çalılandırma) materyallerkullanılır.

Page 48: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır
Page 49: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır
Page 50: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Cansız materyal olarak, kumul yüzeyini çalı ilekapatma veya örme, perde oluşturma,kazıklarla alanı küçük kareler şeklinde bölerekkumulda ıslah çalışmaları yapmak gerekir.Funda, vb. çalı materyalleri demetler halindealana serilir ve aralarına ot ve çalı tohumlarıekilerek yeşillendirilir.

Page 52: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• b. Daimi stabilizasyon: Bu aşama ağaçlandırma

aşamasıdır. Genellikle iğne yapraklı türlerin

kullanımı esastır. Dikim şekli derin dikim olup

tüplü veya topraklı fidan kullanımı gerekir.

Kullanılacak türlerin kanaatkar olması, kazık kök

sistemi yanında yayılan köklere sahip olması,

vejetatif olarak çoğalabilme yeteneğinde olması

arzu edilir.

• Genel olarak Sahilçamı, Fıstıkçamı, Kızılçam,

Servi, Kıbrıs Akasyası, Yalancı akasya, Karaağaç,

Çınar, Dişbudak, Kızılağaç, Demirağacı, vb. türler

kullanılır.

Page 53: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır
Page 54: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Kumul Alanlarının Ağaçlandırılması

Konya-Karapınar örneği

Page 55: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

AĞAÇLANDIRMA ÖNCESİ VE SONRASI GÖRÜNTÜLERİ

(AKYATAN KUMUL ÇALIŞMASI)

Page 56: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

EKSTREM YÜKSEK (ALPİN)

SAHALARIN AĞAÇLANDIRILMASI

Page 57: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır
Page 58: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Alpin sahaların ağaçlandırılması normalağaçlandırma tekniklerinden çok farklıtekniklerin kullanılmasını gerektirir.

• Zira bu çeşit alanlarda

• Toprak özellikleri,

• Vejetasyon tipleri,

• İklim (toprak sıcaklığı başta olmak üzeresıcaklık, radyasyon rüzgar etkileri, yağışşekli, vb.) ve

• Kar koşulları (derinliği, devamı,hareketleri, çiğ, vb.) gibi özelliklerağaçlandırmalara engel oluşturacak yetişmeortamı etütleridir.

Page 59: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Buralarda yapılacak ağaçlandırma

çalışmalarında iyi bir yetişme ortamı etüdünün

belirlenmesi yanında

• gerek tür seçimi,

• gerekse teknik çalışmalarını eksiksiz olarak

uygulamaya aktarılması önemlidir.

• Geniş saha ağaçlandırmaları yerine, uygun

yerlerde küçüklü-büyüklü olmak üzere gruplar

halinde ağaçlandırmalara öncelik vermek,

mevcut doğal bitki örtüsünde maksimum

düzeyde yararlanmanın yolları aranmalıdır.

Page 60: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Fidanlar

Kümeler

Küçük kollektifler

Küme ağaçlandırmasında dikim şekli

Page 61: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır
Page 62: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Potansiyel bir tehlike olan karhareketi, ağaçlandırma çalışmalarınabaşlanılmadan önce teraslama, kazıkçakılması ve üç ayaklı kazık destekleriya da geçici çığ önleme yapılarıkullanılarak azaltılmalıdır.

Page 63: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

Karın eridiği alanlardaki

erime süresi ya da zamanı

küçük yetişme alanlarının

kalitesini belirtmesi

bakımından en önemli

gösterge olup, aynı zamanda

ağaçlandırmanın başarısının

tahmininde de önemli rol

oynamaktadır.

Page 64: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

KARSTİK SAHALARIN

AĞAÇLANDIRILMASI

Page 65: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Karstik bölgelerde toprak sığdır. İskelet

bakımından zengin, geçirgenliği

(permeabilitesi) fazla, beslenme gücü

zayıf, taşlı ve kolayca taşınmaya

elverişlidir. Bitki kökleri yarık ve çatlaklar

arasındaki topraklarla beslenir.

• Karstik sahalarda dikim yanında ekim de

tercih edilmektedir. Özellikle sedirle

yapılan ekim çalışmalarında çok başarılı

sonuçların alındığı bilinmektedir.

Page 66: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır

• Karpelli sedir ekimi olarak adlandırılan

bu çalışmalarda Sonbaharda kar

düşmeden önce alana karpelli sedirlerin

tam alana ekilmesi esasına dayanır.

Page 67: Doç. Dr. DENİZ GÜNEY · FAO’yagöre; yıllıkyağışı300 mm ve altındaolan yerler “kurak”, yıllık yağışı 300-600 mm olan yerler ise “yarıkurak”olarak tanımlanmaktadır