142
1 T.C. AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ COĞRAFYA ANABİLİM DALI LİSANS TEZİ DÜNYA’DA VE TÜRKİYE’DE ORMANLAR HAZIRLAYAN DANIŞMAN Erdem GÜR Doç. Dr. Ünal YILDIRIM Afyonkarahisar-2015

Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Tamamı 142 Sf. Kaynak göstermek şartıyla alıntı ve atıf yapabilirsiniz.

Citation preview

Page 1: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

1

T.C.

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ

FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ

COĞRAFYA ANABİLİM DALI

LİSANS TEZİ

DÜNYA’DA VE TÜRKİYE’DE ORMANLAR

HAZIRLAYAN DANIŞMAN

Erdem GÜR Doç. Dr. Ünal YILDIRIM

Afyonkarahisar-2015

Page 2: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

2

T.C.

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ

FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ

COĞRAFYA BÖLÜMÜ

TÜRKİYE VE DÜNYA’DA ORMANLAR

LİSANS TEZİ

Bu lisans bitirme tezi / / tarihinde aşağıda belirtilen jüri tarafından oy

birliği/oy çokluğu ile başarılı/başarısız olarak değerlendirilmiştir.

DANIŞMAN ÜYE

Doç. Dr. Ünal YILDIRIM Doç. Dr. Tevfik ERKAL

Almış Olduğu Not:

Page 3: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

3

ÖZET

Hazırlanılan bu çalışma hem dünya hem de ülkemiz orman varlığıyla ilgili

önemli değerlendirmeleri ortaya koymakta ve dünyada var olan bütün orman

varlığının konumsal yerini (haritalarla), miktarlarını (çizelgelerle), oranlarını

(grafiklerle) ve önemini göstermektedir.

Çalışma dünya ve ülkemiz ormanları bakımından iki ana üniteye ayrılmıştır.

Dünya orman varlığı konusunda geniş alanlar kaplayan orman toplulukları iklim

bölgeleri, kıtalar ve ülkeler bazında sınıflandırmalar yapılarak incelenmiştir. Ayrıca

ormanların dağılışına ve yaşayışına etki eden coğrafi faktörlerin arasındaki ilişkilere

değinilmiştir. Ülkemiz ormanları konusunda ise daha ayrıntılı olarak çalışılmıştır.

ülkemiz orman varlığı açısından çok büyük öneme sahip olan ağaçlandırma, orman

planlama ve amenajman çalışmaları gibi konulara değinilmiştir. Ayrıca ülkemizde

yetişen ağaç türlerinin dağılışları konusuna da ayrıntılı olarak değinilmiştir.

Çalışmada araç olarak Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama

Teknikleri kullanılmıştır. CBS ortamında yapılan çalışmalarda verilerden elde edilen

zengin görsel malzemeler sayesinde verimli analizler yapılabilmektedir. Hatta eldeki

verileri işlemek, depolamak, analiz etmek ve sunmak kolay hale gelmektedir.

Anahtar Kelimeler: Ormanlar, Orman Varlığı, Türkiye’de Orman, Dünyada

Ormanlar, Ağaç Türleri.

Page 4: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

4

ABSTRACT

Preparing this study both the world and our country's forest reveals

significant judgments regarding the existence and spatial location of all forests that

exist in the world (with map), quantities (with schedule), rates (with charts) and

shows its importance.

Our working world and the country is divided into two main units in terms of

forest. World forests covering large areas of forest communities about climate zones,

continents and countries have been analyzed on the basis of the classification made.

It also addressed the relationship between geographic factors that influence the

distribution and the way of life of the forest. Our country has been studied in more

detail in the forest. Our country, which has great importance for the presence of

forest plantations has been addressing issues such as forest planning and forest

management efforts. In addition, the distribution of tree species grown in our country

are discussed in detail on the subject.

Working as a means of Geographic Information Systems and Remote Sensing

techniques are used. Thanks to its rich visual materials derived from data in studies

in GIS analyzes can be performed efficiently. Even manipulate the available data,

storing, analyzing, and becomes easy to provide.

Keywords: Forests, Forest Assets, Forests in Turkey, Forests in the World, Wood

Species.

Page 5: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

5

i. İÇİNDEKİLER

Konu Başlıkları Sayfa No. i. İÇİNDEKİLER ........................................................................................................................... 5

ii. ŞEKİLLER LİSTESİ ................................................................................................................... 8

iii. ÇİZELGELER LİSTESİ ............................................................................................................ 11

iv. ÖNSÖZ ............................................................................................................................... 12

v. AMAÇ .................................................................................................................................. 13

vi. VERİ - YÖNTEM .................................................................................................................. 14

vii. ARAÇLAR ........................................................................................................................... 16

vii.i. Coğrafi Bilgi Sistemleri ................................................................................................ 16

vii.ii. Uzaktan Algılama Teknikleri ...................................................................................... 19

1. Bitki Nedir ? ........................................................................................................................ 20

1.1. Bitkilerin Genel Özellikleri ........................................................................................... 21

1.2. Yeryüzündeki Bitki Topluluklarının Dağılışını Etkileyen Faktörler ............................... 23

1.2.1 İklimin Etkisi .......................................................................................................... 23

1.2.2. Yer Şekillerinin Etkisi ............................................................................................ 25

1.2.3. Toprak Faktörü ..................................................................................................... 26

1.2.4 Basınç ve Rüzgarlar ............................................................................................... 26

1.2.5. İnsan Faktörü ....................................................................................................... 27

1.3. Yeryüzündeki Bitki Topluluklarının Coğrafi Dağılışı ..................................................... 27

1.3.1. Ağaç (Orman) Formasyonları ............................................................................... 29

1.3.2 Yeryüzündeki Çalı Formasyonları .......................................................................... 36

1.3.3. Yeryüzündeki Ot Formasyonları ........................................................................... 37

1.4. Yeryüzündeki Bitki Topluluklarının Fizyonomik Özelliklerine Göre Sınıflandırılması. . 41

1.4.1. Kseromorflar ........................................................................................................ 42

1.4.2. Higromorflar ......................................................................................................... 43

1.4.3. Mesomorflar ........................................................................................................ 43

1.4.4. Hidromorflar ........................................................................................................ 44

1.5. İklim Değişikliklerinin Bitkileri Etkilemesine Göre Oluşan Bitki Sınıflandırması. ......... 45

1.5.1. Kalıntı (Relikt) Bitkiler ........................................................................................... 45

Page 6: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

6

1.5.2. Endemik Bitkiler ................................................................................................... 46

2. Orman Nedir ? .................................................................................................................... 47

2.1. Farklı Bakış Açılarıyla Orman Tanımları. ...................................................................... 50

2.2. Ormanların Faydaları .................................................................................................. 51

2.2.1. Ormanların Ekonomik Faydaları ........................................................................... 52

2.2.2. Ormanların Ekolojik Faydaları .............................................................................. 52

3. Dünya’daki Orman Varlığı .................................................................................................. 52

3.1. Soğuk (Boreal) Orman Kuşağı...................................................................................... 54

3.1.1. Kanada-Alaska Ormanları ..................................................................................... 56

3.1.2. Sibirya-İskandinavya Ormanları ........................................................................... 59

3.2. Sıcak (Ekvatoral) Orman Kuşağı .................................................................................. 60

3.2.1. Amazon Ormanları ............................................................................................... 61

3.2.2. Kongo Ormanları .................................................................................................. 63

3.2.3. Muson Ormanları ................................................................................................. 65

3.2.4. Karışık (Geçiş) Ormanları .......................................................................................... 67

4. Kıtalar a Göre Ormanlar ..................................................................................................... 69

4.1. Avrupa Kıtası Ormanları .............................................................................................. 70

4.2. Afrika Kıtası Ormanları ................................................................................................ 71

4.3. Kuzey Amerika Kıtası Ormanları .................................................................................. 72

4.4. Güney Amerika Kıtası Ormanları ................................................................................. 73

4.5. Asya Kıtası Ormanları .................................................................................................. 75

4.6. Avustralya Kıtası Ormanları ......................................................................................... 76

5. Ülkeler Bazında Ormanlar ................................................................................................. 78

5.1. Orman Varlığı Miktarı Bakımından En Büyük Beş Ülkenin (Rusya, Brezilya, Kanada,

ABD ve Çin) Orman Varlıkları ............................................................................................. 79

5.1.1. Rusya .................................................................................................................... 80

5.1.2. Brezilya ................................................................................................................. 81

5.1.3. Kanada.................................................................................................................. 82

5.1.4. Amerika Birleşik Devletleri ................................................................................... 83

5.1.5. Çin Halk Cumhuriyeti............................................................................................ 84

6. Türkiye’nin Orman Varlığı .................................................................................................. 86

6.1. Türkiye’nin Arazi Kullanımı İçerisinde Ormanlar ......................................................... 87

6.2. Türkiye’nin Orman Varlığının Genel Dağılışı ............................................................... 88

Page 7: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

7

6.3. Türkiye’nin Orman Koru ve Baltalık Orman Kullanımı ................................................ 89

6.4. Türkiye’nin Ormanlarının Yaprak Türüne Göre Dağılışı .............................................. 90

7. Bölgelere Göre Türkiye’nin Orman Varlığı ......................................................................... 91

7.1. Karadeniz Bölgesi’nin Orman Varlığı ........................................................................... 93

7.2. Akdeniz Bölgesi’nin Orman Varlığı .............................................................................. 94

7.3. Ege Bölgesi’nin Orman Varlığı ..................................................................................... 96

7.4. Marmara Bölgesi’nin Orman Varlığı ............................................................................ 98

7.5. İç Anadolu Bölgesi’nin Orman Varlığı ........................................................................ 100

7.6. Doğu Anadolu Bölgesi’nin Orman Varlığı .................................................................. 102

7.7. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin Orman Varlığı ........................................................ 104

8. Orman Bölge Müdürlüklerine Göre Türkiye’nin Orman Varlığı ....................................... 106

9. İllere Göre Türkiye’nin Orman Varlığı .............................................................................. 108

10. Türkiye’nin Orman Yangınları ........................................................................................ 113

11. Türkiye’deki Silvikültür Faaliyetleri ................................................................................ 114

11.1. Ağaçlandırma Faaliyetleri ........................................................................................ 115

11.2. Mera Islahı Faaliyetleri ............................................................................................ 115

11.3. Erozyon Kontrol Faaliyetleri .................................................................................... 116

11.4. Rehabilitasyon Faaliyetleri ...................................................................................... 117

12. Türkiye’de Yetişen Bazı Ağaç Türleri ve Yayılışları ......................................................... 118

12.1. Kızılçam ................................................................................................................... 119

12.2. Sarıçam .................................................................................................................... 120

12.3. Karaçam .................................................................................................................. 122

12.4. Göknar ..................................................................................................................... 124

12.5. Ardıç ........................................................................................................................ 126

12.6. Sedir ........................................................................................................................ 127

12.7. Ladin ........................................................................................................................ 129

12.8. Meşe........................................................................................................................ 130

12.9. Fıstıkçamı ................................................................................................................ 132

12.10. Kestane.................................................................................................................. 133

12.11. Gürgen .................................................................................................................. 135

12.12. Kızılağaç ................................................................................................................. 136

12.13. Kayın ...................................................................................................................... 138

viii. SONUÇ VE ÖNERİLER ..................................................................................................... 139

Page 8: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

8

ix. KAYNAKÇA ....................................................................................................................... 140

ix.i Sayısal Veri Kaynakları ................................................................................................ 142

ix.ii Vektör ve Raster Veri Kaynakları .............................................................................. 142

ii. ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 1. Veri-Yöntem Şeması................................................................................................. 15

Şekil 2. Bitkilerden Bir Görünüm. ......................................................................................... 21

Şekil 3. Karlı Bir Bölgede Günbatımı. ................................................................................... 24

Şekil 4. Eğimli Bir Yamaca Tutunan Bir Ağaç. .................................................................... 25

Şekil 5. Bitkilerin Tahrip Edildiği Bir Maden Ocağı. ............................................................ 27

Şekil 6. Yeryüzündeki Vejetasyon Topluluklarının Dağılışı ................................................. 29

Şekil 7. Ormandan Bir Görünüm. .......................................................................................... 30

Şekil 8. Ekvatoral Yağmur Ormanlarının Lokasyon Haritası. ............................................... 31

Şekil 9. Muson Ormanlarından Bir Görünüm. ....................................................................... 32

Şekil 10. Muson Ormanlarının Lokasyon Haritası. ............................................................... 33

Şekil 11. Karışık Ağaç Türlerini Barındıran Bir Orman. ....................................................... 34

Şekil 12. Tayga Ormanlarından Bir Görünüm. ...................................................................... 35

Şekil 13. Tayga Ormanlarının Lokasyon Haritası.................................................................. 35

Şekil 14. Savan Formasyonundan Bir Görünüm.................................................................... 38

Şekil 15. Bozkır Formasyonundan Bir Görünüm. ................................................................. 39

Şekil 16. Orman Üst Sınırında Alpin Dağ Çayırlarının Başladığı Yerden Bir Görünüm. ..... 40

Şekil 17. Tundra Bataklıklarından Bir Görünüm. .................................................................. 40

Şekil 18. Çöl Bitkilerinden Bir Görünüm. ............................................................................. 41

Şekil 19. Kseromorf Bir Bitki Olan Kaktüs. .......................................................................... 42

Şekil 20. Higromorf Bitkilerden Bir Görünüm. ..................................................................... 43

Şekil 21. Mesomorf Bitkilerden Bir Görünüm. ..................................................................... 44

Şekil 22. Hidromorf Bitkilerden Bİr Görünüm. ..................................................................... 44

Şekil 23. Relikt Bitkilerden Bir Görünüm. ............................................................................ 46

Şekil 24. Endemik Bir Bitki Olan Uludağ Göknarı. .............................................................. 47

Şekil 25. Ormandan bir Görünüm. ......................................................................................... 49

Şekil 26. Orman Sınıflandırması Şeması. .............................................................................. 54

Şekil 27. Boreal Orman Kuşağının Lokasyon Haritası. ......................................................... 55

Şekil 28. Kanada ve Alaska Ormanlarının Lokasyon Haritası. ............................................. 57

Şekil 29. Kuzey Amerika'da Yetişen Bir Dev Ağaç. ............................................................. 58

Şekil 30. Kanada'daki Dev Kızılağaçlardan Görünüm. ......................................................... 59

Şekil 31. Sibirya-İskandinavya Ormanları Haritası. .............................................................. 59

Şekil 32. Ekvatoral Orman Kuşağının Lokasyon Haritası. .................................................... 61

Page 9: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

9

Şekil 33. Amazon Ormanları Haritası. ................................................................................... 62

Şekil 34. Kongo Ormanları Haritası. ..................................................................................... 64

Şekil 35. Muson Ormanları Haritası. ..................................................................................... 65

Şekil 36. Kıtaların Orman Yüzdeleri. .................................................................................... 69

Şekil 37. Avrupa'daki Ormanların Haritası. ........................................................................... 71

Şekil 38. Afrika'daki Ormanların Haritası. ............................................................................ 72

Şekil 39. K.Amerika'daki Ormanların Haritası. ..................................................................... 73

Şekil 40. G.Amerika'daki Ormanların Haritası. ..................................................................... 74

Şekil 41. Asya Kıtasındaki Ormanların Haritası. ................................................................... 76

Şekil 42. Avustralya Kıtasındaki Ormanların Haritası. ......................................................... 77

Şekil 43. Rusya, Brezilya, Kanada, ABD ve Çin’in Orman Yüzdeleri.................................. 79

Şekil 44. Rusya'nın Orman Varlığı Haritası........................................................................... 81

Şekil 45. Brezilya'nın Orman Varlığı Haritası. ...................................................................... 82

Şekil 46. Kanada'nın Orman Varlığı Haritası. ....................................................................... 83

Şekil 47. ABD'nin Orman Varlığı Haritası. ........................................................................... 84

Şekil 48. Çin'in Orman Varlığı Haritası. ................................................................................ 85

Şekil 49. Türkiye'nin Orman Alanlarının 1973-2012 Arasındaki Değişimi. ......................... 86

Şekil 50. Türkiye'nin Arazi Kullanımı İçerisinde Orman Alanlarının Payı. .......................... 87

Şekil 51. Türkiye'nin Orman Varlığı Haritası. ....................................................................... 88

Şekil 52. Türkiye'nin Ormanlık Alanlarının Diğer Arazilere Göre Oranı. ............................ 89

Şekil 53. Türkiye'nin Orman Kullanımı Haritası. .................................................................. 90

Şekil 54. Koru ve Baltalık Ormanların Oranları. ................................................................... 90

Şekil 55. Yaprak Türüne Göre Türkiye'nin Ormanları Haritası. ............................................ 91

Şekil 56. İbreli ve Yapraklı Ağaç Türlerine Sahip Olan Ormanların Oranları. ..................... 91

Şekil 57. Türkiye'nin Bölgelere Göre Orman Yüzdeleri. ....................................................... 92

Şekil 58. Türkiye'nin Bölgelerinin Orman Oranları ve Yoğunluğu. ...................................... 92

Şekil 59. Karadeniz Bölgesi'nin Fiziki Haritası. .................................................................... 93

Şekil 60. Karadeniz Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası. ...................................................... 94

Şekil 61. Akdeniz Bölgesi'nin Fiziki Haritası. ....................................................................... 95

Şekil 62. Akdeniz Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası. ......................................................... 96

Şekil 63. Ege Bölgesi'nin Fiziki Haritası. .............................................................................. 97

Şekil 64. Ege Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası. ................................................................ 98

Şekil 65. Marmara Bölgesi'nin Fiziki Haritası. ...................................................................... 99

Şekil 66. Marmara Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası. ...................................................... 100

Şekil 67. İç Anadolu Bölgesi'nin Fiziki Haritası.................................................................. 101

Şekil 68. İç Anadolu Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası. .................................................. 102

Şekil 69. Doğu Anadolu Bölgesi'nin Fiziki Haritası. ........................................................... 103

Şekil 70. Doğu Anadolu Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası. ............................................. 104

Şekil 71. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin Fiziki Haritası. ................................................. 105

Şekil 72. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası. ................................... 106

Şekil 73. Orman Bölge Müdürlükleri ve Sınırları Haritası. ................................................. 107

Şekil 74. Orman Bölge Müdürlüklerinin Toplam Orman Alanlarının Dağılımı .................. 107

Şekil 75. Orman Bölge Müdürlükleri'nin Normal Orman Alanlarının Dağılımı. ................ 108

Page 10: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

10

Şekil 76. Orman Bölge Müdürlükleri'nin Bozuk Orman Alanlarının Dağılımı. .................. 108

Şekil 77. İllere Göre Türkiye'nin Orman Varlığı Haritası.................................................... 110

Şekil 78. Türkiye'nin Orman Alanlarının İl Düzeyinde Dağılımı. ....................................... 111

Şekil 79. Türkiye'nin Orman Servetinin İl Düzeyinde Dağılımı. ......................................... 111

Şekil 80. Türkiye'nin Orman Yoğunluğunun İl Düzeyinde Dağılımı. ................................. 112

Şekil 81. Türkiye'nin Orman Artımının İl Düzeyinde Dağılımı. ......................................... 112

Şekil 82. Türkiye'deki Orman Yangınlarının Sebeplerinin Belirlenme Oranları ve Belirlenen

Sebeplerin Dağılımı. ............................................................................................................ 113

Şekil 83. Yangın Sebeplerinin Yıllara Göre Değişimi ve Dağılımı (1997-2010). ............... 114

Şekil 84. Türkiye'de Yapılan Ağaçlandırma Faaliyetlerinin İllere Göre Dağılımı. ............. 115

Şekil 85. Türkiye'de Yapılan Mera Islahı Faaliyetlerinin İllere Göre Dağılımı. .................. 116

Şekil 86. Türkiye'de Yapılan Erozyon Kontrol Faaliyetlerinin İllere Göre Dağılımı. ......... 117

Şekil 87. Türkiye'de Yapılan Rehabilitasyon Faaliyetlerinin İllere Göre Dağılımı. ............ 118

Şekil 88. Kızılçam'ın Görünümü. ......................................................................................... 120

Şekil 89. Kızılçam'ın Türkiye'deki Yayılışı. ........................................................................ 120

Şekil 90. Sarıçam'ın Görünümü. .......................................................................................... 121

Şekil 91. Sarıçam'ın Türkiye'deki Yayılışı. .......................................................................... 122

Şekil 92. Karaçam'ın Görünümü. ......................................................................................... 123

Şekil 93. Karaçam'ın Türkiye'deki Yayılışı. ........................................................................ 124

Şekil 94. Göknar'ın Görünümü. ........................................................................................... 125

Şekil 95. Göknar'ın Türkiye'deki Yayılışı. ........................................................................... 125

Şekil 96. Ardıç'ın Görünümü. .............................................................................................. 126

Şekil 97. Ardıç'ın Türkiye'deki Yayılışı. .............................................................................. 127

Şekil 98. Sedir'in Görünümü. ............................................................................................... 128

Şekil 99. Sedir'in Türkiye’deki Yayılışı. .............................................................................. 128

Şekil 100. Ladin'in Görünümü. ............................................................................................ 129

Şekil 101. Ladin'in Türkiye'deki Yayılışı. ........................................................................... 130

Şekil 102. Meşe'nin Görünümü. ........................................................................................... 131

Şekil 103. Meşe'nin Türkiye'deki Yayılışı. .......................................................................... 131

Şekil 104. Fıstıkçamı'nın Görünümü. .................................................................................. 132

Şekil 105. Fıstıkçamı'nın Türkiye'deki Yayılışı. .................................................................. 133

Şekil 106. Kestane'nin Görünümü. ...................................................................................... 134

Şekil 107. Kestane'nin Türkiye'deki Yayılışı. ...................................................................... 134

Şekil 108. Gürgen'in Görünümü. ......................................................................................... 135

Şekil 109. Kestane'nin Türkiye'deki Yayılışı. ...................................................................... 136

Şekil 110. Kızılağaç'ın Görünümü. ...................................................................................... 137

Şekil 111. Kızılağaç'ın Türkiye'deki Yayılışı. ..................................................................... 137

Şekil 112. Kayın'ın Görünümü. ........................................................................................... 138

Şekil 113. Kayın'ın Türkiye'deki Yayılışı. ........................................................................... 139

Page 11: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

11

iii. ÇİZELGELER LİSTESİ

Çizelge 1. Kıtaların Orman Alanları. ..................................................................................... 70

Çizelge 2. Rusya, Brezilya, Kanada, ABD ve Çin'in Orman Alanı ve Orman Yoğunluğu. .. 80

Çizelge 3. Türkiye'nin Arazi Kullanımı Alan ve Yüzdeleri. .................................................. 88

Çizelge 4. Türkiye'nin Orman Alanları ve Diğer Alanların Miktarı ve Yüzdeleri. ............... 89

Çizelge 5. Türkiye'nin Koru ve Baltalık Orman Alanlarının Miktar ve Yüzdeleri. ............... 90

Çizelge 6. Türkiye'nin İbreli ve Yapraklı Ağaç Türlerine Sahip Orman Alanlarının Miktar ve

Yüzdeleri. ............................................................................................................................... 91

Çizelge 7. Türkiye'nin İl Düzeyinde Orman İstatistikleri. ................................................... 109

Çizelge 8. Türkiye'de Yetişen Bazı Ağaç Türleri'nin Normal, Bozuk ve Toplam Orman

Alanları. ............................................................................................................................... 119

Çizelge 9. Kızılçam'ın Alansal Dağılımı. ............................................................................ 119

Çizelge 10. Sarıçam'ın Alansal Dağılımı. ............................................................................ 121

Çizelge 11. Karaçam'ın Alansal Dağılımı. ........................................................................... 122

Çizelge 12. Göknar'ın Alansal Dağılımı. ............................................................................. 124

Çizelge 13. Ardıç'ın Alansal Dağılımı. ................................................................................ 126

Çizelge 14. Sedir'in Alansal Dağılımı. ................................................................................. 127

Çizelge 15. Ladin'in Alansal Dağılımı. ................................................................................ 129

Çizelge 16. Meşe'nin Alansal Dağılımı................................................................................ 130

Çizelge 17. Fıstıkçamı'nın Alansal Dağılımı. ...................................................................... 132

Çizelge 18. Kestane'nin Alansal Dağılımı. .......................................................................... 133

Çizelge 19. Gürgen'in Alansal Dağılımı. ............................................................................. 135

Çizelge 20. Kızılağaç'ın Alansal Dağılımı. .......................................................................... 136

Çizelge 21. Kayın'ın Alansal Dağılımı. ............................................................................... 138

Page 12: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

12

iv. ÖNSÖZ Ormanlar insan yaşamı için hayati önem taşımaktadır. Ormanlar atmosferdeki

oksijenin kaynağıdır. Diğer bir ifade ile dünyanın akciğerleridir. Aynı zamanda

ormanlar, insanlar için hayati önem taşıyan diğer bir unsur olan su varlığını korur ve

düzenler. Bu bakımdan ormanlar dünya ekosisteminin önemli ve vazgeçilmez bir

parçasıdır. Ormanların sağladığı bu fayda ve hizmetler sağlıklı ve yaşlanabilir bir

çevre için mutlaka zorunludur ve gereklidir. insan teknolojisi bu hizmetlerin hiçbirini

kitle halinde ve yer küresi ölçeğinde doğal ormanlar kadar yerine getirememektedir

ve getiremeyecektir.

Daha önce de bahsedildiği gibi ormanlar dünya ekosistemi açısından çok

büyük öneme sahiptir. İnsan yaşamı adına oldukça büyük bir doğal zenginlik ve

servet olan ormanlar ile ilgili yapılacak olan çalışmalar faydalı olacaktır. Bu ilham ile

yola çıkılan bu çalışmada toplanan veriler derlenerek CBS ortamına aktarılmış ve

CBS ortamında depolanarak geniş bir orman veritabanı oluşturulmuştur. Bu

oluşturulan veritabanından elde edilen zengin görsel malzemeler ile verimli analizler

yapılabilmektedir.

İçinde bulunduğumuz bilgi çağının bize sunduğu imkanlardan olan CBS ve

Uzaktan Algılama Teknikleri kullanılarak verileri bir arada toplamak artık çok daha

kolay. Hatta sadece bir arada toplamak değil bu verilerle CBS ortamında önemli

değerlendirmeler yapıp, analizler yapmak, hatta sunmak çok kolay hale gelmiştir.

Tez çalışmamın başından, sonuna kadar yardımcı olan danışman hocam Doç.

Dr. Ünal YILDIRIM’a, bana maddi manevi her türlü desteğini esirgemeyen annem

Aliye GÜR’e ve bugünleri göremese de beni yetiştiren, bugünlere gelmemi sağlayan,

babam Orhan GÜR’e sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

Konuyla ilgilenen herkese faydalı olması dileğiyle.

Page 13: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

13

v. AMAÇ Bu kısımda, çalışmanın amacı, bu amaç doğrultusunda neler yapıldığı, amaç

doğrultusunda hangi yöntem ve araçların kullanıldığı, ve elde edilecek sonuçların

nasıl değerlendirilebileceği, nerelerde kullanılacağı ve çalışmanın sonucunda

sağlanılacak katkıladan bahsedilmiştir.

Çalışmanın amaçları genel olarak belirtmek gerekirse; hem dünya, hem

ülkemiz orman varlığıyla ilgili önemli değerlendirmeleri ortaya koymak ve dünyada

var olan orman kaynaklarının konumsal yerini ve önemini haritalar aracılığı ile

göstermektedir. Türkiye ve dünya orman varlığı açısından çok büyük öneme sahip

olan ağaçlandırma, orman planlama, orman amenajman çalışmaları gibi konuları ele

alarak literatüre katkıda bulunmaktır. Çalışmada ülkemiz orman varlığının hem

yıllara göre gidişatı hem de konumsal yeri ve önemini ortaya koymak amaçlanmıştır.

Bu şekilde öğrenilecek bilgiler ve analizler sonucu literatüre katkı yaparak konuyla

ilgilenenlerin orman varlığı hakkında bilgi sahibi olması amaçlanmıştır

Türkiye ve dünya’da orman varlığının yayılış gösterdiği yerleri daha önceden

yapılmış haritalar üzerinden sayısallaştırma yapılarak veya uydu görüntüleri

üzerinden sayısallaştırma yapılarak bu alanları haritalamak, bu haritalar çerçevesinde

ana konuları belirlemek amaçlanmıştır. Ayrıca CBS ortamına sayısallaştırılan ve

farklı kaynaklardan elde edilen veriler ile geniş bir orman veritabanı oluşturmak

amaçlanmıştır.

Page 14: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

14

vi. VERİ - YÖNTEM Hazırlanılan bu çalışmada iki ana ünitede altında çalışılmıştır. Bunlar

Dünyada ormanlar ve Türkiye’de ormanlardır. Daha sonra bu iki ana ünite alt

bölümlere ayrılmıştır. Dünya orman varlığı içerisine tek tek ülke orman varlığı

haritaları, dünyanın genel orman varlığı haritaları, grafikleri, tabloları ve ülke ülke

verileri CBS ortamına işlenerek çalışılmıştır. Türkiye’de Ormanlar kısmında ise

Türkiye’nin Orman Varlığı, koru-baltalık orman alanları, normal-bozuk orman

alanları, verimli-verimsiz orman alanları, haritalar, grafikler, tablolar

değerlendirilmiş ve verileri CBS ortamına işlenmiştir. Daha sonra işlenen ve

toplanan bu veriler CBS ortamında depolanarak geniş bir orman veritabanı

oluşturulmuştur. Bu oluşturulan veritabanından elde edilen zengin görsel malzemeler

ile verimli analizler, değerlendirmeler, hatta sunumlar yapılabilmektedir.

Çalışmada başta haritalar olmak üzere CBS ortamında oluşturulan

veritabanından elde edilen zengin görsel mazlemelere sıkça yer verilmiştir. Hatta

CBS ortamında, yoğunluklu olarak harita tabanlı çalışılmıştır. Çünkü CBS nin

kartografik yetenekleri sayesinde her türlü haritanın hazırlanması çok kolay bir

şekilde yapılmaktadır. Hatta üretilen haritaların güncelleştirilmesi ve yeni haritaların

hazırlanması veritabanının sorgulanması ile çok kısa sürelerde yapılabilmektedir.

Ayrıca toplumumuzda bilgi ve harita kullanımında eksiklikler bulunmaktadır.

CBS’nin temel özellikleri, yararları, sınırlılıkları yeterince bilinmemektedir.

Politikacılar ve üst düzey yöneticiler dahi bu teknolojiyi yeterince tanımamaktadır

(Tankut, 1998). Bu sebeplerden dolayı CBS ortamında bir veritabanı oluşturmak ve

harita tabanlı çalışmak çalışma yöntemi olarak tercih edilmiştir. Çünkü bu

veritabanları kullanılarak yapılacak çalışmalarlan elde edilecek çıktılar ile harita

kullanımının bir nebze de olsa yaygınaşacağı düşünülmektedir. CBS ortamında

oluşturulan veritabanı kullanılarak yapılacak olan çalışmaları inceleyen kişiler CBS

nin temel özellikleri, yararları, sınırlılıkları konusunda bilgi sahibi olacaktırlar.

CBS ortamında yapılan çalışmalarda bu çalışmada oluşturulan veritabanı

kullanılarak veya veritabanın elde edilen zengin görsel malzemeler sayesinde

verilmli analizler yapılabilir. Bu analizlerin tümü coğrafi analizlerdir. Bartuk’a göre,

coğrafi analiz; coğrafi veriyi bilgiye dönüştüren ve üretilen bilginin yeni bilgilerin

Page 15: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

15

üretilmesinde kullanıması ile sistemde kendi içinde doğurganlık kazandıran,

devamlılığı olan bir işlemdir. Çizgi ve yüzey enterpolasyonları, yüzey

modellendirme, istatistiksel analizler, tampon oluşturma, coğrafi veri katmanlarını

üst üste çakıştırma, yeniden sınıflandırma, alan birleştirme, ağ analizleri gibi

işlemlerden oluşan coğrafi analizler pek çok CBS projesinin temel metodunu

oluşturmaktadır (Batuk, vd. 1997).

Zhang’a göre; günümüzde doğaya yönelik çalışmalarla elde edilen sonuçların

haritalara aktarılması büyük önem arz etmektedir. Bu açıdan, çok sayıda analitik

çözüm yöntemleri sağlayarak doğa amenajmanın temelini oluşturan ormanın

konumsal yapısını özünde beslediği konumsal veri tabanı ile işletim sistemi olarak

tanımlanan CBS teknolojisi, teknik fonksiyonu itibariyle kararların alınmasında etkili

olan konumsal verileri toplamak, saklamak, analiz etmek ve değerlendirmek için

kullanılan güçlü bir araçtır (Zhang, 1989).

Çalışma alanı daha önce de bahsedildiği gibi dünyada orman varlığının

bulunduğu, özellikle doğal bitki varlığı ve orman altı canlı yaşamının fazlaca

görüldüğü yerleri kapsamaktadır. Çalışma alanının yerleri ve sınırları bakımından

oldukça geniş olan bu çalışmada dünya genelindeki bilgiler ülkemiz genelindeki

bilgilerden daha yüzeysel olarak ele alınmıştır.

Şekil 1. Veri-Yöntem Şeması

Literatür Taraması

Verilerin Toplanması

CBS Ortamına aktarılması

CBS Ortamında işlenmesi ve Depolanması

Zengin Görsel Malzemeler ile analizlerin yapılması

Sonuçlar

Page 16: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

16

vii. ARAÇLAR Çalışmada kullanılan araçlar; Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) ve uzaktan

algılama teknikleridir. CBS ortamında ArcGIS yazılımı kullanılarak ve uzaktan

algılama teknikleri kullanılarak yapılan çalışmalarda verilerden elde edilen zengin

görsel malzemeler sayesinde verilmli analizler yapılabilmektedir. Hatta eldeki

verileri işlemek, depolamak, analiz etmek ve sunmak kolay hale gelmektedir. CBS

ve uzaktan algılama tekniklerini tanımlamak ve orman konusu ile ilişkilerini ayrıntılı

olarak açıklamak gerekirse;

vii.i. Coğrafi Bilgi Sistemleri Tarihsel Gelişim olarak CBS ye baktığımızda; yaklaşık 25 yıl önce birçok

Coğrafyacı bilim adamları uzaya ait bilgileri bilgisayar ortamında organize

edebilecek bir bilgi sistemi tasarladılar. Son 10 yıldır büyüyen, kendini geliştiren bu

teknoloji CBS olarak yaygınlaşmıştır. Teknolojideki gelişmelere paralel olarak

sistemin uygulamaları da hızla gelişmiştir (Balcı, Çoban, Eker, 2000). CBS

kavramından tam bir terminoloji olarak ilk kez R.F. Tomlinson tarafından, 1970’li

yılların başlarında, Kanada’da bilgisayara dayalı konumsal bir bilgi sisteminin

kurulması esnasında söz edilmiştir. Ayrıca Tomlinson’un çalışmaları bugün

kullandığımız anlamda CBS nin ilk örnekleri sayılabilir (Altan, Toz, Külür, 1997).

Günümüzde teknoloji sürekli geliştiği gibi, yeni yöntemler ve yeni sistemler

de ortaya çıkmaktadır. Bu gelişmeler sonucunda ihtiyaç duyulan doğru bilgiye daha

kolay ve hızlı bir şekilde ulaşılabilmekte, ayrıca bilgiler etkin bir şekilde

değerlendirilebilmektedir. Bilim ve teknolojideki gelişmeler bilgi çağı denilen yeni

bir çağı başlatmıştır. Yaşanılan bu çağda bilgi teknolojileri hızla gelişmeye devam

etmektedir ve bu gelişmelerin sonucu olarak bilgi sistemleri ortaya çıkmıştır.

Konuma dayalı faaliyetlerin gerçekleştirildiği sektörlerde de yaşanan değişimler ve

gelişmeler sonucu CBS ortaya çıkmıştır (Yomralıoğlu, 2003).

Page 17: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

17

Tanım olarak baktığımızda CBS; konuma dayalı gözlemlerle elde edilen

grafik ve grafik olmayan bilgilerin toplanması, saklanması, işlenmesi ve kullanıcıya

sunum işlevlerini bir bütünlük içerisinde gerçekleştiren bir bilgi sistemidir

(Yomralıoğlu, 2000).

Hızlı gelişen teknoloji, artan ihtiyaçlar ve ihtiyaçların çabuk karşılanması

isteği karar destek sistemlerinin kullanılmasını gerekli kılmıştır. Karar vericilerin

bilgiye daha çabuk erişimi, analizi, yeni duruma daha çabuk adapte olabilme, bilgiyi

güncelleyebilme gibi istekler organizasyonlarda uygun bilgi sistemlerinin

kullanılmasını zorunlu kılmaktadır (Şahin & Gümüşay, 2007).

CBS, coğrafya ve bilgi sistemi kavramlarının birleşmesinden oluşmaktadır.

CBS belli bir konumu ve biçimi olan nesnelere (coğrafi varlıklara) ait grafik ve

grafik olmayan bilgilerin toplanması, depolanması, işlenmesi, analizi ve gösterimine

yönelik donanım, yazılım ve işlem bileşenlerini bütünleşik olarak içeren özel bilgi

sistemleridir (Sarbanoğlu, 1990).

Birçok alanda (askeri, tarım, turizm, ulaşım, haberleşme, orman vb.)

konularda verilecek bir kararın önemli bir bileşeni coğrafyadır. Öz anlamıyla

coğrafya, insanlar ve mekân ile bunlar arasındaki ilişkiyi inceleyen bilimdir. Karar

vericinin coğrafyayı hızlı, güvenilir ve etkin bir şekilde kullanabilmesini sağlayan

araç ise CBS’dir (Şahin & Gümüşay, 2007).

Bilgisayar yazılım ve donanımlarında meydana gelen gelişmeler sonucu

ortaya çıkan CBS günümüzde birçok alanda kullanım olanağı bulmuştur.

Yeryüzünün en önemli doğal kaynaklarından biri olan ormanların işletilmesi,

planlanması ve yönetimini konu alan ormancılık ise CBS nin en önemli uygulama

alanlarından birini oluşturmaktadır (Koç, 1995).

CBS teknolojisi çok sayıda analitik çözüm yöntemleri sağlayarak şimdiye

kadar imkânsız olan ve ormancılık çalışmalarının temelini oluşturan ormanın

konumsal yapısını özünde beslediği konumsal veri tabanı ile inceleme ve

değerlendirmeye imkân sağlamaktadır (Başkent, 1997).

Page 18: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

18

Özellikle son yıllarda CBS ile ilgili yazılım ve donanımlarda meydana gelen

hızlı gelişmeler mekânsal analizlerin gerçekleştirilmesinde, planlama, yönetim ve

karar vermede önemli bir araç olarak bu sistemlerin kullanılmasını gündeme

getirmiştir (Çalışkan, vd., 2004).

CBS’nin çok basit haritaların sayısal olarak hazırlanmasından, karmaşık

analiz ve modellerin oluşturulmasına kadar tüm aşamalarda kullanımı, karar

vericilere hizmet eder. Bu önemli faydanın temeli grafik verilerle ilgili öznitelik

bilgilerinin veritabanında birlikte tutulmasına dayanmaktadır. Bu önemli

özelliğinden dolayı, diğer çevre birimlerinde olduğu gibi, Orman Yangın Bilgi

Sisteminin (OYBS) oluşturulması ve kullanılmasında önemli bir araç olarak

karşımıza çıkmaktadır (Küçük, 2004).

Bilgisayar yazılım ve donanımlarında meydana gelen gelişmeler sonucu

ortaya çıkan CBS günümüzde birçok alanda kullanım olanağı bulmuştur.

Yeryüzünün en önemli kaynaklarından biri olan ormanların işletilmesi, planlanması

ve yönetimini konu alan ormancılık ise CBS’nin en önemli uygulama alanlarından

birini oluşturmaktadır (Koç, 1995).

CBS’nin son yıllarda sıkça kullanıldığı alanlardan birisi ise ormandır.

Ülkemiz orman varlığı ile ilgili CBS kullanımlarından örnek verecek olursak,

Türkiye orman varlığın’ın tamamı ve tamamı içerisinde koru-baltalık, bozuk-normal,

verimli-verimsiz özellikteki orman alanlarının haritalanması ve bu alanların

yüzölçümlerinin CBS ortamından kolayca elde edilmesi ile yüzdelerinin

hesaplanması daha sonra bu alanları iyileştirme, islah etme gibi faaliyetler için için

örneğin baltalık alanları koruya çevirmek, verimsiz alanları verimli hale

getirebilmek, bozuk orman alanları normal ormana dönüştürmek gibi faaliyetlere ve

planlamalara öncülük edecek verilerin depolanması ve harita, grafik, diyagram gibi

şekillerle çözüme kavuşmasında yardımcı olabilen ve birçok soruna çözüm

üretebilen bir araç olarak CBS gösterilebilir. Ayrıca bugüne kadar yapılan

ağaçlandırma faaliyetlerinin nerelerde ve ne kadar olduğu, gibi bilgilerin

haritalanması, buralardan yapılacak değerlendirmeler ve planlamalar sonucunda

ağaçlandırma faaliyetlerinin yoğunluk verilmesi gereken yerlerin nereler olduğu gibi

hususlarda doğrudan bilgi CBS ortamından elde edilerek, analiz edilebilir. Bu

Page 19: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

19

örneklerde bahsedildiği gibi elde edilecek olan değerlendirmeler ile geçmişe göre

daha isabetli, geleceğe yönelik yeni planlamalar yapılabilir.

vii.ii. Uzaktan Algılama Teknikleri Yeryüzünden belirli uzaklıklara, atmosfere veya uzaya yerleştirilen

platformlara monte edilmiş ölçüm aletleriyle yeryüzünde bulunan doğal ve yapay

objeler hakkında bilgi alma ve değerlendirme teknikleri olarak tanımlanabilmektedir.

Uzaktan algılamanın temel prensibi; her cismin aynı ışık kaynağına farklı

dalga boylarında gösterdikleri farklı tepkiler olarak ifade edilebilinir. Bu görüşten

yola çıkarak uzaktan algılama gözle görülemeyecek dalga boylarından da veri

sağlayarak yorumlamaya giden süreçte eldeki veri setini zenginleştirir.

Günümüzde yerküre ile uğraşan tüm bilim dalları uzaktan algılamayı

kullanmaktadır. Jeolojik çalışmalarda yeryüzü şekillerinin incelenmesi, doğal afetler,

yapısal jeoloji ve özellikle doğal kaynakların incelenmesi vb. önemli kullanım

alanları bulunmaktadır. Bununla birlikte, hidrojeoloji, botanik, tarım ve meteoroloji

alanlarında etkili şekilde kullanılmaktadır.

Çeşitli uydularda ve uçaklarda bulunan algılayıcı sistemler sayesinde

yeryüzünün elektromanyetik spekturumu farklı olan kesimlerinde algılanması ile

elde edilen uzaktan algılama verileri, fotogrametri ve fotoyorumlama yöntemleri ile

değerlendirilir ve fotoğraf tarayıcıları tarafından algılanan görüntüler

sayısallaştırılarak CBS ortamına aktarılır. Yeryüzünün farklı objelerinden gelen,

farklı yansıma değerlerinin manyetik sinyaller şeklinde kaydedildiği manyetik

bantlarda yer alan sayısal veriler de CBS ortamına aktarılabilmektedir (Erdin, 1986).

Tarayıcılar yardımıyla haritalar raster görüntüler olarak bilgisayar ortamına aktarılır.

Bu aşamadan sonra ekran üzerinden sayısallaştırma yaparak görüntülerin CBS

ortamına aktarılması sağlanır veya CBS yazılımlarının raster, vectör dönüşümü

fonksiyonunun yardımıyla görüntüler otomatik olarak sayısallaştırılır (Tezan, 1997).

Uzaktan algılama tekniklerinin orman alanında kullanılmasına değinecek

olursak; öncelikle uydu görüntüleri sayesinde dünya genelinde, herhangi bir ülkede

Page 20: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

20

veya herhangi bir alanda orman alanlarının bulunduğu yerler tespit edilir. Bu tespit

edilen ormanlık alanların CBS Ortamında sayısallaştırılabilmesi için önce uzaktan

algılama teknikleri ile o yerlerin konumu tespit edilmelidir. Aksi taktirde bu iş çok

fazla zorlaşacak ve zaman alıcı bir hale gelecektir. Bu sebepten dolayı uzaktan

algılama teknolojileri özellikle CBS ortamında kullanıldığında kolaylaştırıcı ve

zaman kazandırıcı bir etkiye sahiptir.

1. Bitki Nedir ? Bitkiler, topluluk halinde yaşarlar. Bitkilerin bir bölgede oluşturdukları örtüye

bitki örtüsü denir. Flora, bir bölgede yetişen bütün bitki türlerinin hepsine denir.

Herhangi bir bölgenin yaşam koşullarında gelişen, benzer ekolojik yapı içeren bitki

topluluğuna vejetasyon denir. Bunlar 4 sınıftır: Ormanlar (her zaman yeşil tropikal

yağmur, subtropikal, orta kuşak, sert yapraklı, iğne yapraklı, kışın yaprak dökenler,

muson ormanları, tropikal kuru, mangrov, galeri, bataklık), Çalılar (maki, garig,

psödomaki), otlar (savan, step, çöl), tundra. Bitkilerin yetişmesini etkileyen birçok

faktör vardır. Bunlar; ekvatora uzaklık, denizden yükseklik (rakım), arazi eğimi, ışık,

sıcaklık, nem, yıllık yağış miktarı, toprak içeriği, canlı faktörler (insan, hayvan, diğer

bitkiler, mikroorganizmalar)'dir. Bitkiler, fotosentezle ekolojik dengeyi sağlamada

temel rol oynadıklarından, canlıların dünyasında çok önemli yere sahiptirler.

Page 21: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

21

Şekil 2. Bitkilerden Bir Görünüm.

Bitki aleminin 350.000'e yakın türü mevcuttur. 2004 itibariyle 287.655 bitki

türü tanımlanmıştır. Bunlardan 258.650'si çiçekli bitkilerden, 15,000'i de yosunlardan

olarak tanımlanmıştır. Bitkiler genelde ototrof (özbeslek) organizmalardır ve

enerjilerini güneş ışığından alırlar. Birçok bitki kloroplastları sayesinde fotosentez ile

organik bileşiklerini üretir. Bitki hücreleri genellikle kareye benzer şekildedir.

1.1. Bitkilerin Genel Özellikleri Bütün canlılar hücre denen temel yapı birimlerinden oluşur. Bitkiler ve

hayvanlar gibi üstün yapılı canlılarda bu hücreler, her birinin ayrı bir işlevi olan

organları ya da özelleşmiş dokuları oluşturacak biçimde bir araya toplanmıştır.

Canlının yaşamını sürdürmesini sağlayan beslenme, büyüme, solunum ve üreme

gibi temel işlevlerin yerine getirilmesinden bu organlar sorumludur. Ama bu ortak

özelliklere karşılık, hem hücre yapısı, hem de bazı yaşamsal işlevler açısından

bitkiler ile hayvanlar arasında belirgin farklılıklar göze çarpar. Örneğin bitki

hücresinin, hayvan hücresinden farklı olarak, büyük ölçüde selülozdan oluşmuş

sertçe bir hücre duvarı ve kloroplast denen organelleri vardır. Böylece bitkiler,

kloroplastlardaki yeşil renkli klorofil pigmentinin yardımıyla güneş ışığını

(enerjisini) soğurup, fotosentez denen bir süreçle kendi besinini üretebilir. Fotosentez

Page 22: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

22

yeteneği olan yeşil bitkiler arasında, yaşamını öbür yeşil bitkilere bağımlı olarak

sürdüren asalak bitkilerin sayısı pek azdır. Oysa hayvanlar, yaşamaları için gerekli

olan besin maddelerini bitkisel ve hayvansal yiyeceklerle dışarıdan almak zorunda

olan dışbeslek canlılardır.

Bitkiler de hayvanlar gibi büyüyüp gelişir ve yeni hücreler üreterek yaralı

dokularını onarabilir. Ama erişkin yaşa gelen bir hayvanın büyümesi durduğu halde,

bitkilerde büyüme olayı yaşam boyunca sürer. Bu sonsuz büyüme özelliği de bitkiler

ile hayvanları ayıran temel farklardan biridir.

Bütün canlılar gibi bitkiler de dış uyaranlara bir tepkiyle yanıt verir ve

çevresindeki değişikliklere uyum sağlayabilir. Bitkiler özellikle dokunma, su,

yerçekimi, güneş ışığı ve kimyasal maddeler gibi uyaranlara karşı duyarlıdır.

Bitkinin genellikle uyan kaynağına doğru dönerek verdiği bütün tepkisel yanıtlara

yönelim (tropizm) denir. Bu tepkilerin en sık karşılaşılan biçimleri ışığa yönelim

(fototropizm), yerçekimine ya da yere yönelim (jeotropizm), kimyasal maddelere

yönelim (kemotropizm), suya yönelim (hidrotropizm) ve elektriğe yönelimdir

(elektrotropizm ya da galvanotropizm). Örneğin bir bitki baş aşağı çevrilse bile,

kökleri gene toprağa, tepesi de güneşe dönük olacak biçimde büyümesini sürdürür.

Küstümotunun yapraklarına dokunulduğu anda yaprakçıklar birbirinin üstüne

kapanır. Sarmaşık ya da üzüm asması gibi sarılıcı ve tırmanıcı bitkilerin sülükleri de

dokunmaya karşı duyarlıdır; bu sülükler yakındaki bir dala ya da tele değdiğinde bu

desteğe sarılarak bitkinin yukarıya doğru tırmanmasını sağlar. Çiçeklerin taç

yaprakları genellikle ışığa duyarlıdır; güneş doğunca açılır, güneş batınca kapanır.

Bitkilerin yaprakları da çoğu kez güneş ışığına yönelir.

Yönelim sırasındaki bu kısıtlı hareketler dışında bitkilerin hayvanlar gibi

yürüyerek, sürünerek, yüzerek ya da uçarak yer değiştirme olanağı yoktur. Bütün

yaşamlannı bulunduklan yere bağlı olarak sürdürmek zorundadırlar.

Aralarındaki bu temel ayrılıklara karşılık, canlıların yaşamsal işlevlerinden

biri olan üreme olayı üstün yapılı bitki ve hayvanlarda hemen hemen aynıdır.

Hayvanlarda olduğu gibi tohumlu bitkilerde de erkekorganın ürettiği sperma hücresi

dişiorganın ürettiği yumurta hücresini dölleyerek, bu tohumdan yeni bir canlının

Page 23: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

23

gelişmesini sağlar. Oysa bazı suyosunları ya da amip gibi basit yapılı canlılar

doğrudan hücre bölünmesiyle çoğalır. Bitkilerin yeryüzündeki dağılımı büyük ölçüde

tohumlarının bir yerden bir yere taşınmasıyla gerçekleşir. Bu yüzden bazı bitkilerin

tohumları rüzgârda uçabilecek biçimde kanatlıdır; bazılarında hayvanların postuna

tutunmalarını sağlayan kanca ya da dikenler bulunur. Bazı tohumlar da yerde

yuvarlanarak ya da suda yüzerek bir yerden bir yere ulaşabilir.

1.2. Yeryüzündeki Bitki Topluluklarının Dağılışını

Etkileyen Faktörler Yeryüzündeki bitki ve bitki topluluklarının dağılışı iklim, yer şekilleri,

basıncın sonucunda oluşan rüzgarlar, toprak ve insan faktörlerinden de büyük ölçüde

etkilenir. Bitki tür ve topluluklarını en çok etkileyen iklimdir. İklimin içerisindeki

yağış ve sıcaklık gibi unsurlar bitkileri etkileyen temel unsurlardır. Yağış ve sıcaklık

gibi iklim unsurları sadece bitkileri etkilemekle kalmayıp yer şekilleri, basınç,

rüzgarlar, toprak ve biyotik faktörleri de etkiler. Bitki tür ve topluluklarının dağılışını

etkileyen faktörler arasında İnsan faktörü hariç hepsi doğal faktörlerdir. İnsanların

müdahalesiyle bitki tür ve topluluklarının doğal dengesi günden güne bozulmaktadır.

1.2.1 İklimin Etkisi

Yeryüzünde bitki toplulukları en çok iklimden etkilenir. İklimdeki bitkileri

etkileyen unsurlardan da en başta yağış ve sıcaklık gelir. Yağış miktarlarının az veya

çok olması, sıcaklık derecesinin çok veya az olması bitkiler açısından belli sorunlar

ve sonuçlar ortaya çıkarmaktadır. Örneğin sıcaklığın düşük olması bitkinin

donmasına neden olabilir. Ayrıca toprak sıcaklığının düşük olmasından dolayı toprak

donarsa bitki de kökleri ile topraktan su alamayarak kurur. Buna Fizyolojik kuraklık

denir. Bitkilerin olgunlaşmaya başladığı dönem olan vejetasyon devresindeki

kuraklıklar bitki için hayati önem taşır. Yağış miktarının az veya çok olması

bitkilerin kök, gövde ve yapraklarının şekillenmesinde yani dış görünüşünün

oluşmasında çok önemlidir. Ayrıca geçmişte yaşanan iklim değişmeleri de bitkilerin

özellikle dağılışını, yaşayışını hatta türünün yok olması gibi durumlara kadar

etkilemiştir.

Page 24: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

24

Şekil 3. Karlı Bir Bölgede Günbatımı.

A. Yağış Faktörü

Bitkiler terleme, fotosentez ve diğer metabolik faaliyetler için yani kısaca

yaşamak için suya ihtiyaç duyarlar. Bu yönü ile yağış bitkiler için fizyolojik

gereksinimdir. Bitkiler havasız, ışıksız ortamda yaşayabilmesine rağmen susuz

ortamda yaşayamazlar. Bitkilerin %50 ye yakın kısmı sudan oluşur. Su olmadan bitki

faaliyeti mümkün değildir. Bitki topraktan aldığı suyu terleme yoluyla

harcayamazlarsa topraktan inorganik madde alamazlar.

B. Sıcaklık Faktörü

Yeryüzünde sıcaklık dağılışı her yerde aynı değildir. Bu yüzden bitki

formasyonlarının dağılışı kuzeyden güneye doğru değişik şekiller almıştır. Bunlar;

Tundra, Tayga, Karma Ormanlar, Nemli Ormanlar, Subtropikal, Step, Çöl, Savana,

Muson, Tropikal ormanlar olarak kuzeyden güneye doğru sıralanmıştır. Her bitkinin

yetişmesi için olduğu kadar dayanabilmesi için belirli düşük (alt) ve yüksek (üst)

sıcaklıklar vardır. Bu bitkinin türüne göre değişir. Örneğin Elma-Armut -35oC ye

kadar dayanabilir. Tropik bitkiler -2oC de zarar görürler. Kutup çevresine intibak

eden Sibirya Çamı, Melez, Huş gibi bitkiler çok düşük sıcaklıklara dayanırlar.

Yerkürede ölçülen en düşük hava sıcaklığı Sibirya (Kamçatka) ve Antartika

(Wostok)’ta ölçülmüş ve buralarda dahi bitkiler yetişebilmektedir. Sonuç olarak

bitkilerin yetişmesi için sıcaklık değerleri çok geniştir. Örneğin Sibirya Göknarı

Page 25: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

25

(Abies Sibirica)-70oC ‘ye kadar dayanırlar. Bazı silisli yosunlar ise +90

oC ‘ye kadar

dayanırlar.

1.2.2. Yer Şekillerinin Etkisi

Dağ sıraları ve dağların uzanışı, yamaçların güneşe veya nemli kütlelere

dönüklüğü, bitki örtüsünün yayılışını etkiler. Bitki örtüsünün yayılışında en önemli

faktörlerden birisi bakıdır. Güneşe dönük yamaçlar uygun sıcaklık şartları sayesinde

hem bitki türü hem de bitki yoğunluğu bakımından daha zengindir. Ayrıca

yamaçların sadece güneşe dönük olması değil nemli kütlelere dönük olması da bitki

varlığı için etkilidir. Kıyıya paralel uzanan dağlar deniz etkisini yani nemi iç

kesimlere sokmadığı için iç kesimler bitki bakımından fakirleşirken, dağların denize

bakan yamaçları daha zengin bitki örtüsüne sahip olur. Bitki örtüsünün yayılışını

etkileyen bir diğer önemli unsu ise yükseltidir. Yükseklere çıkıldıkça sıcaklıklar

azaldığı için bitki örtüsü türü ve yoğunluğu azalır. Belli bir yükseltiden sonra artık

bitki yetişmez. Eğim ise bitki örtüsünün doğal yayılışını çok fazla etkilemez ancak

eğimli yamaçlarda gür bitki örtüsü daha çok görülür. Çünkü düz alanlar hem yaşam

şartlarına hem de tarım faaliyetlerine uygun olduğu için insanlar tarafından işgal

edilmiştir.

Şekil 4. Eğimli Bir Yamaca Tutunan Bir Ağaç.

Page 26: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

26

1.2.3. Toprak Faktörü

Bitkiler kökleriyle toprakta tutunur ve besinlerini topraktan alırlar. Bu

nedenle yeterli kalınlıkta toprak örtüsü olmayan yerlerde bitkilerde yaşayamaz.

Toprağın yapısı, üzerinde yetişen bitki türünü belirleyebilir. Toprağın dokusu (sık ya

da gevşek oluşu) bitki oluşumunu, büyümesini ve şekillenmesini büyük ölçüde

etkiler.

Bitkinin gelişip büyüdüğü yerdeki toprak özelliklerinin hepsine birden edafik

faktörler denir. Bitki coğrafyası içerisinde toprak konusu bitki yetişmesi ve

gelişmesi açısından önemlidir. Toprağın fiziksel ve kimyasal özellikleri bitki üzerine

etkilidir. Bitkiler ihtiyaç duyduğu besin maddelerini kökleri ve toprak suyu

arasındaki ozmotik basınç sayesinde alır. Kökleriyle aldığı suyu ve su içindeki besin

maddelerini fotosentezle organik maddeye dönüştürür. Solunum ve terleme yoluyla

su kaybeder. Toprağın olmadığı yerde bitiler çok azdır. Bunlar su bitkileri, kaya

yosunları ve parazitlerdir. Bunlarda kökleri sayesinde toprak sayılabilecek maddelere

tutunurlar.

Bazı bitkiler bazı toprak türlerinin veya özelliklerini göstergesidir. Örneğin;

Gür ve sık makiler kalkerli topraklarda, Garig silisli topraklarda, Sarıçam kumlu

topraklarda, Eğrelti otu killi topraklarda, Deniz Bürümcesi (Salicornia) tuzlu

topraklarda, Süpürge çalısı kalkersiz ve humuslu topraklardadır.

1.2.4 Basınç ve Rüzgarlar

Yeryüzünden yükseklere çıkıldıkça basınç azalır. Basınç ile bitki örtüsü

arasında doğrudan ilişki yoktur ancak yükselti arttıkça basıncın düşmesi bağıl nemin

artmasına buharlaşmanın azalmasına neden olur. Su tedariğini toprağın donmuş

olması engeller. Fizyolojik kuraklık bu bölgelerde kseromorfların (kurakçıl

bitkilerin) gelişmesine neden olur. Rüzgar ise basıncın bir sonucu olarak ortaya çıkar.

Yeryüzündeki ısınma farkları farklı basınç alanları oluşturacak rüzgarları meydana

getirir. Olumlu etkilerinden birisi bitkilerin çoğalmasına yardımcı olur. Rüzgarlar

biyolojik olarak polenlerin taşınmasına ve diğer bitkiler üzerindeki polenlerle

birleşerek bitkilerin çoğalmasına yardımcı olur ve bitkilerin yayılış alanlarını

Page 27: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

27

genişletir. Nemli rüzgârlar bağıl nemi arttırır ve kuraklığın etkilerini azaltır. Sıcak

rüzgarlar ise buharlaşma ile su kaybını arttırır bu da olumsuz etkilerindendir.

1.2.5. İnsan Faktörü

Tarih boyunca insanlar yaşam faaliyetleri nedeniyle çevrelerindeki bitki

örtüsünü sürekli değiştirmişlerdir. İnsanların bitki örtüsü üzerindeki etkileri daha çok

olumsuz olmuştur. İnsanlar, çeşitli açılardan bitki örtüsünün doğal düzeni ve işleyişi

üzerinde etkili olmuştur. İnsanların bitkiler üzerindeki olumsuz etkilerine örnek

verecek olursak; savaşlar, tarım alanı açma, yakacak ihtiyacı, orman yangınları, aşırı

hayvan otlatma, yol yapımı, orman alanlarını imara açma ve sanayileşmede yanlış

yer seçimi verilebilir.

İnsanların bitkiler üzerinde sadece olumsuz etkileri yoktur. Olumlu etkileri de

vardır. Bunlardan bazıları ; Bitki türlerinin yayılması, bitki türlerinin korunması,

bitki türlerinin geliştirilmesi, çeşitli hayvan türleri bitkilerin farklı yörelere taşınması

sayesinde bitki yayılışına etkide bulunur. Bitkilerin tozlaşmasına katkıları vardır

(meyve bahçelerinde arı bulundurulması gibi).

Şekil 5. Bitkilerin Tahrip Edildiği Bir Maden Ocağı.

1.3. Yeryüzündeki Bitki Topluluklarının Coğrafi

Dağılışı Yeryüzünde birçok bitki topluluğu mevcuttur. Bunları farklı farklı şekillerde

sınıflandırabiliriz. Örneğin dış görünüşlerine, şekillerine veya büyüklüklerine göre

yapılan bir sınıflandırılmada bitki formasyonları ağaç, ot ve çalı formasyonları olarak

üçe ayrılmıştır. Ağaç (orman) formasyonları kısmında yeryüzünde ormanların geniş

Page 28: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

28

alan kapladığı bölgelerin ormanlarını sınıflandırılmıştır. Çalı Formasyonları

kısmında ise ormanlık alanların zamanla bozulması sonucunda oluşan Çalı türleri

sınıflandırılmıştır. Ot formasyonları kısmında ise birçoğu eskiden ormanlarla

kaplıyken gerçekleşen iklim değişmeleri veya tahribatlar sonucu yok olan ormanların

alt kısmında yer alırken, sonradan ormanların yok olmasıyla bir başına kalmış olan ot

fomasyonları işlenmiştir.

Page 29: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

29

Şekil 6. Yeryüzündeki Vejetasyon Topluluklarının Dağılışı

1.3.1. Ağaç (Orman) Formasyonları

Ormanların temel unsuru ağaçtır. Ağaçların oluşturduğu topluluklara orman

denir. Yağış, sıcaklık ve toprak şartlarının elverişli, yetişme devresinin uzun olduğu

Page 30: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

30

her yerde ağaç yetişir. Yağış azlığı, şiddetli buharlaşma ağaç yetişmesine engel olur.

Yağışların az olduğu yerlerde mesela yaz kuraklığının sıkça yaşandığı Akdeniz

bölgesinde ağaç formasyonu yer yer yerini çalı formasyonuna bırakır. Bu yüzdendir

ki yağışın fazla olması ormanların oluşmaındaki temel unsurudur. Yeryüzündeki

orman formasyonları dört sınıfa ayrılmıştır.

Şekil 7. Ormandan Bir Görünüm.

A. Ekvatoral yağmur ormanları

Ekvatoral yağmur ormanları dağılış olarak dünyada ekvatora yakın olan, çok

nemli ve yağışlı bölgelerde sıkça görülür. Ekvatoral iklimde bitki örtüsü yıl boyunca

yeşil kalan yağmur ormanlarından oluşmaktadır. Yağmur ormanları dev boyutlu (50-

60 m.) büyük ağaçlar ile oldukça uzun boylu orman altı bitkilerinden meydana gelir.

Sıcaklığın 20 °C nin altına düşmediği, yağış miktarının 2000 mm’den fazla olduğu

alanlarda görülür. Büyük bölümü Amazon (Brezilya) ve Kongo havzaları içinde yer

almaktadır. Yağmur ormanları atmosferdeki karbondioksit dengesini koruduğu için

Dünya ekolojik sistemde çok önemli bir yere sahiptir. Ciddi tahribata maruz kalan bu

ormanlar kendini kısa sürede yenileyebilmektedir.

Page 31: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

31

Şekil 8. Ekvatoral Yağmur Ormanlarının Lokasyon Haritası.

B. Muson Ormanları

Muson ormanları genel olarak Güneydoğu ve Doğu Asya’da Hindistan,

Japonya, Tayland, Vietnam,Endonezya, Doğu Çin, Kore, Avustralya’nın kuzeybatısı,

Filipinler’de sıkça görülmektedirler. Yani kısaca betimlemek gerekirse Uzak Doğu

anakaraları ve adalarında yayılış gösterirler. Muson ormanları da Ekvatoral

ormanlara benzer iklim özellikleri gösterebilir ancak Muson ormanlarının gelişimi

Ekvatoral ormanlara göre daha farklı bir nedene bağlıdır. Ekvatoral ormanların

Page 32: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

32

oluşum nedeni daha çok ekvatora yakınlığın neticesinde belirginleşen iklimsel

şartlardır. Muson ormanları ise ekvatora yakınlık önemlidir ancak daha çok orografik

şartlar neticesinde şekillenmiş ve meydana gelmişlerdir.

Şekil 9. Muson Ormanlarından Bir Görünüm.

Muson ormanlarının genel özellikleri ise şunlardır; Kışın yaprağını döken

geniş yapraklı ağaç türlerinden oluşan ormanlara muson ormanı denir. Boyları 20-30

m aralığında değişen bu ormanlar oldukça sıktır. Genellikle bambu gibi ağaç

türlerine rastlanır. Ayrıca çay, pirinç ve turunçgillerin anavatanıdır. Orman örtüsü

gürse de bitki çeşitliliği ekvatoral yağmur ormanları kadar fazla değildir. İç

kesimlerde musonlar yerlerini savanlara bırakmaktadırlar. Yüksek dağlık alanlarda

ise bitki türleri giderek değişime uğrar.

Page 33: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

33

Şekil 10. Muson Ormanlarının Lokasyon Haritası.

C. Orta Kuşağın Karışık Ormanları

Farklı ağaç türlerinin bir arada görüldüğü orman türüne karışık yapraklı

ormanlar adı verilir. Bu ormanlar yağış miktarının 1000 mm nin altına düşmediği

alanlarda görülmektedir. Geniş yapraklı ağaçların bulunduğu alt seviyeler zengin bir

bitki çeşitliliğini barındırmaktadır.

Orta Kuşağın Karışık Ormanları; Batı Rüzgarları sebebiyle Ilıman Kuşak

karalarının batısında görülür (Batı ve K.Batı Avrupa, Amerika’nın batısı).

Page 34: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

34

Yurdumuzda ise Karadeniz kıyılarında etkilidir. Ilıman okyanus ikliminin bitki

örtüsü yükseltiye bağlı olarak değişim gösterir. Kıyı kesimlerde geniş yapraklı

ağaçların oluşturduğu ormanlar yerini iç kesimlerde önce karışık yapraklı ormanlara

ve en yüksek kesimlerde de iğne yapraklı çam orman türüne bırakır.

Şekil 11. Karışık Ağaç Türlerini Barındıran Bir Orman.

D. Tayga Ormanları

Tayga ormanlarında dünyanın tüm yağmur ormanlarındakinin toplamı kadar

ağaç bulunmaktadır. Tayga ormanları dünya üzerindeki ağaçların üçte birini

barındırır. O kadar çok oksijen üretir ki tüm gezegenin havasını tazeler. Tayga

ormanları daha çok deniz etkisinden uzak kara içlerinde ve ılıman kuşak karalarının

doğu kıyılarında (soğuk su akıntısından dolayı) görülür. Orta ve doğu Avrupa,

Asya’nın kuzeyi (Sibirya) Kanada ve ABD nin kuzeyinde görülür. Çayırların dışında

karasal iklim bölgelerinde kış sıcaklıklarının düşük olmasına dayanbilen ağaç türleri

yetişmektedir. İklim şartları neticesinde orman üst sınırı da alçaklarda

bulunmaktadır. Özellikle çam türlerinin görüldüğü bu bölgelerdeki ormanlara

“Tayga” adı verilir. Bu ağaç türleri konik şekillerinden dolayı konifer ormanları

olarak adlandırılırlar. Oldukça dayanıklı olduklarından, kağıt ve kereste üretiminde

kullanılırlar. İskandinavya, Kanada ve Sibirya’da geniş alanlar kaplarlar.

Page 35: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

35

Şekil 12. Tayga Ormanlarından Bir Görünüm.

Şekil 13. Tayga Ormanlarının Lokasyon Haritası.

Page 36: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

36

1.3.2 Yeryüzündeki Çalı Formasyonları

Genetik ve Floristik bakımdan farklı olan bitkiler ve topluluklar benzer iklim

şartları nedeniyle benzer şekiller alır. Buna konverjans (benzerlik) denir. Örneğin

Akdeniz iklimine benzer yerlerde Afrika (CAP) Bölgesi, G.Amerika Şili ve çevresi,

Avusturalya’nın güneydoğusunda ve K.Amerika’nın Kaliforniya çevresinde bulunan

çalı formasyonları floristik ve jenetik bakımdan birbirine benzerler. Bu türlere

Kaliforniya’da Chappkaral, Avusturalya’da Serup, Afrika’da Çalı adları verilir.

Akdeniz bölgesindekilere ise Maki adı verilmektedir.

Yeryüzündeki çalı formasyonları yağışın belli dönemlerde azaldığı yerlerde

görülürler. Özellikle yaz kuraklığı Akdeniz Çalı Formasyonunda olduğu gibi Çalı

Formasyonunun oluşmasında temel faktördür. Çalı formasyonu boyut olarak bakacak

olursak ot ve ağaç formasyonunun arasında bir geçiş formudur. Yeryüzündeki çalı

formasyonları orman formasyonları ile beraber (orman altı flora) olarak da

bulunabilir, tek başına çalı formu olarak da bulunabilir. Çalı Formunun tek başına

bulunduğu alanlar genellikle eskiden ormanlarla kaplı ve daha sonradan iklimdeki

bazı unsurların değişmesinden Örneğin; yaz kuraklığının oluşumundan etkilenerek

veya ormanın tahribatı sonucunda ormanların yok olduğu alanlardır.

A. Maki

Akdeniz’e kıyısı olan ülkeler (Libya, Mısır ve Lübnan hariç. Buralarda

görülmeme sebebi yer şekillerinin engebesiz olmasıdır.), Avustralya’nın güneybatısı,

G. Afrika Cumhuriyetinde Kap bölgesi, Şili’nin orta kesimleri Kuzey Amerika’da

Kaliforniya çevresinde etkilidir. En geniş anlamıyla 30-40 derece enlemleri arasında

kıtaların özellikle batı kıyılarında etkilidir. Genetik ve Floristik bakımdan farklı olan

bitkiler ve topluluklar benzer iklim şartları nedeniyle benzer şekiller alır. Buna

konverjans (benzerlik) denir. Örneğin Akdeniz iklimine benzer yerlerde Afrika

(CAP) Bölgesi, G.Amerika Şili Çevresi, Avusturalya’nın G.Doğusunda ve

K.Amerika’nın Kaliforniya çevresinde bulunan çalı formasyonları Floristik ve

Jenetik bakımdan birbirine benzerler. Kaliforniya’da Chapparal, Avusturalya’da

Serup, Afrika’da Çalı adları verilir. Biz ise Akdeniz bölgesindekilere Maki adını

vermekteyiz.

Page 37: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

37

B. Garig

Garig, Akdeniz ve Ege bölgesinin kıyı kesimlerinde makilerin tahrip edildiği

alanlarda görülen çok kısa boylu dikenli çalılardan oluşan bitki topluluklarıdır.

Lavanta, kekik, funda, yasemin, süpürge çalısı gibi türleri vardır. Frigana diye de

anılır. Genelde diz boyunu geçmeyen kısa boylu çalılıklardan oluşur. Garigleri

oluşturan bitkilerin tohumları rüzgarla kolayca taşınabildiği için kolayca yayılırlar.

Garig kapsamında sayılabilecek bitki topluluklarının başlıcaları abdestbozan otu,

laden, nane, funda ve yasemindir. Türkiye'de gariglerin yaygın olduğu bazı sahalar;

Akdeniz Bölgesindeki Mut havzası, Ege'de Çeşme dolayları, Karaburun

yarımadasının batı bölümü, İzmir'de yamanlar dağı, Dumanlı dağ çevresi, Bodrum ve

Bergama dolaylarıdır.

C. Psödomaki

Özellikle ormanların tahrip edildiği alanlarda oluşan makiye benzer çalı

türleridir. Ayı üzümü, yabani fındık, yabani çilek psödomaki türleridir. Bunlar

ülkemizde genel olarak Karadeniz bölgesinde yayılış göstermektedir, yapraklarını

kolayca yayarlar. Çünkü bünyelerinde yağ bağlama ve yapraklarını sertleştirmeye

gereksinimleri yoktur. Bazı türleri kışın yapraklarını döker. Kuzey Anadolu

dağlarının kuzeye bakan yamaçlarında genel olarak 1000 m yükseltilere kadar

çıkarlar. Polen taşıyan hayvanlar (arılar, kuşlar ve dışkıları) yardımı ile geniş alanlara

yayılırlar. Bu çalılara yalancı maki denmesinin nedeni, maki gibi çalı tarzı olmasıdır

fakat bu türler makilerden farklı olarak kuraklığa dayanıksızdır.

1.3.3. Yeryüzündeki Ot Formasyonları

Ot Formasyonları genel olarak yağışlı dönemde yeşeren ve gelişimini

tamamlayan, bir sonraki yağışlı döneme kadar kuruyan ve sararan, kimi yerde uzun

kimi yerde kısa olan ot topluluklarıdır. Yağışların belli dönemlerde çok fazla, belli

dönemlerde çok az olduğu ekvatora yakın olan 10-20o

enlemleri arasında görülen

savanların boyları çok uzundur çünkü belli dönemde çok fazla yağış alır. Bunun

aksine bir örnek verecek olursak sadece ilkbaharda düşen yağışların biraz daha arttığı

genel olarak yarı kurak veya kurak özelliğe sahip olan karasal bölgelerde görülen

Page 38: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

38

Bozkır otlarının boyları ise savan otlarına göre çok kısadır. Bunların dışında Alpin

çayırları ise orman üst yetişme sınırından itibaren yükseklere doğru yetişebilen bir

bitkidir. Yani genel olarak bakacak olursak Savan ve Bozkır bitkileri yağıştan, Alpin

Çayırları ise yükseklik ile beraber etki eden sıcaklıktan fazlaca etkilenirler. Bu

bitkilerin haricindeki çöl bitkileri ise tamamen kuraklığa ve su sıkıntısına bağlı

olarak dış görünüşlerini şekillendirmiş ve yayıldığı alanları belirlemiştir.

A. Savan

Güney ve Orta Afrika, Güney Amerika‘da Brezilya, Venezüella, Kolombiya,

Peru ve Bolivya’da etkilidir. Ekvatoral iklim ile çöl iklimi arasında (10-20° kuzey ve

güney) enlemleri arasında görülür . Yağmur ormanları ile çöller arasında yer alan

genellikle ot topluluklarından oluşan, kuraklığa dayanıklı ağaçcıkların da görüldüğü

bitki topluluklarına savan denilmektedir. Yağmur ormanları kadar fazla ve düzenli

yağmur almadıkları için daha seyrek, kısa ağaç ve çayır toplulukları ortaya çıkmıştır.

Savanlar çöllere yaklaştıkça steplere dönüşürler. Kurak savan bölgelerinin akarsu

boylarında dar ve geniş şeritler halinde ormanlara rastlanır. Genellikle palmiye ve

şemsiye ağaçlarından oluşur (park ya da galeri ormanı da denir). Savanlar kış

aylarında ortadan kalkarlar.

Şekil 14. Savan Formasyonundan Bir Görünüm.

B. Bozkır (Step)

Yeryüzündeki büyük kara kütlelerinin iç kısımlarda kalan bölgelerinde

görülür. Yurdumuzda İç Anadolu Bölgesinde ve Doğu Anadolu Bölgesinde sıkça

Page 39: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

39

rastlanan bir bitki örtüsüdür. Step ikliminde yağış miktarı oldukça düşüktür.

Steplerin görüldüğü iklim alanlarında genellikle bahar yağışları hakimdir. Düşük

yağış tutarı orman oluşumuna izin vermez. Bu nedenle step bölgelerinde yıl içinde

yalnız bir veya iki mevsim yeşil kalabilen ot toplulukları görülür. Bu ot

topluluklarına step adı verilmektedir. Step toplulukları genellikle oldukça küçük, yaz

aylarında sararan tohumlu bitkilerdir. Stepler geçmişte orman olan alanların tahrip

edilmesi ile oluşmuşsa buna Antropojen Bozkır adı verilir.

Şekil 15. Bozkır Formasyonundan Bir Görünüm.

C. Alpin Çayırları (Dağ Çayırları)

Dağlık alanlarda bitkiler sıcaklık ve kar örtüsü sebebiyle uzun süre varlık

gösteremezler. Yalnızca yaz aylarında bu alanlarda çayır topluluklar ortaya çıkar. Bu

bitkilere “Alpin Çayırlar” ya da “Dağ Çayırları” adı verilir. Çayır toplulukları aynı

zamanda sert karasal iklim bölgelerinde Tayga ormanlarının bulunmadığı alanlarda

da görülürler. Sıcaklığın az olması ve yaz mevsiminde yağışların görülmesi bitki

örtüsünün uzun boylu otlardan oluşmasına yol açmıştır. Yükseltiye bağlı sıcaklık

düşüşünden dolayı belirli bir seviyeden sonra orman örtüsü görülmez. Bu seviyeye

“orman alt sınırı” denir. Orman örtüsünün ortadan kalkmasının sebebi aşırı

yükseltiden dolayı düşük sıcaklık ve oksijen yetersizliğidir.

Page 40: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

40

Şekil 16. Orman Üst Sınırında Alpin Dağ Çayırlarının Başladığı Yerden Bir Görünüm.

D. Tundra

Sibirya, İskandinavya Yarımadasının kuzeyinde, Kanada’nın kuzeyinde,

Grönland adasının kıyı kesimleri ve İzlanda adasının yaklaşık olarak tamamında

hakimdir. Kısaca buz örtüsünün çok fazla olmadığı kutup bölgelerinde Tundralar

hakimdir. Yaklaşık olarak 70-80o enlemleri çevresinde görülür. Güney yarım

küredeki etki alanı kuzey yarım küredekine oranla çok azdır. Bunun nedeni güney

yarım kürede okyanusların, güney yarım kürede ise karaların geniş alan

kaplamasıdır. Tundralar aşırı soğuğa karşı dayanıklı ot topluluklarıdır. Yılın birkaç

ayı hayat bulabilmektedirler. Yaz mevsiminde donmuş toprağın çözülmesi ile

yeşeren bu otlar kış aylarında ortadan kalkar.

Şekil 17. Tundra Bataklıklarından Bir Görünüm.

Page 41: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

41

E. Çöl Bitkileri

Kızılkum (Özbekistan), Karakum (Türkmenistan), Gobi (Çin - Moğolistan),

Taklamakan (Çin) , Arizona (A.B.D) çölleri, Kuzey Afrika ve Orta Afrika’nın büyük

bölümünü kaplayan Sahra Çölü, Güney Afrika’daki Kalahari Çölü, Arap

yarımadasındaki Rubühali Çölü Avusturalya’da ise Gibson Çölü dünyadaki çöllerin

en bilinenleridir. Yeryüzündeki bitkilerin yetişme alanları o kadar geniştir ki 0o nin

altındaki kutuplarda (soğuk çöllerde) ve yıl boyu aşırı sıcakların hakim olduğu ve

çok büyük su sıkıntısının olduğu çöllerde dahi çok az da olsa bitkiler yetişebilir.

Çöllerde genellikle Kseromorf (kurakçıl) bitkiler yetişir. Kseromorf bitkiler su tutma

kapasitesi yüksek olan bitkilerdir. Bunlara Skullent bitki de denebilir. Su tutma

ihtiyacından dolayı gövdeleri kalındır. Su kaybını önlemek için de yaprakları iğne

şeklindedir. Kökleri ise suya ulaşabilmek için çok uzun ve derinlere kadar

ilerleyebilir. En bariz örnek olarak Kaktüs bitkisi verilebilir.

Şekil 18. Çöl Bitkilerinden Bir Görünüm.

1.4. Yeryüzündeki Bitki Topluluklarının Fizyonomik

Özelliklerine Göre Sınıflandırılması. Dış görünüşlerinin su ekonomilerini yansıtmalarına göre bitkiler Hidromorf,

Higromorf, Mesomorf ve Kseromorf olarak suyun şekillendirici etkisi ile dörde

ayrılırlar. Bu bitkiler yağış istekliliği, nem istekliliği, suya olan ihtiyaçları gibi

Page 42: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

42

etkenlerden dolayı dış görünüşleri farklı şekiller almıştır. Bu sebepten dolayı bu bitki

sınıflandırmasına “su ihtiyaçlarına göre bitkiler” de denilebilir. Bu sınıflandırmaya

göre yeryüzündeki bitkiler kseromorf, higromorf, mesomorf ve hidromorf olarak dört

sınıfa ayrılmıştır.

1.4.1. Kseromorflar

Çöller ve çölümsü step bölgelerinde yani kurak bölgelerde yaygın olarak

görülürler. Yaprakları terlemeyi yoluyla su kaybını azaltmak için küçük, ince ve

azdır. Gövdesi su depolayabilmek için kalındır. Bitkinin üzerinde su kaybını

önlemeye yardımcı olarak tüy tabakası vardır. Kökleri suya ulaşabilmek için çok

derine inebilir.

Şekil 19. Kseromorf Bir Bitki Olan Kaktüs.

Sıradan bir ağaca göre kıyaslarsak kseromorf bitkilerde yaprağın görevini

gövde alır ve gövdesi bu yüzden kalındır hatta gövdelerinde su depolayabilirler.

Yapıları çok küçüktür. Fotosentez ve terleme az olduğundan dolayı 500 yılda 1-2

metre boy atabilirler. Ancak suyun olduğu ortamda çabuk büyürler örnek olarak

Saksı Kaktüsleri gibi. Örnek olarak Kaktüs Bitkisinin kökleri hem dikey hem yatay

yönde uzundur.

Page 43: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

43

1.4.2. Higromorflar

Higromorflar genel olarak nemli bölgelerde yaygın olarak görülürler. Görüntü

olarak da yetişme koşulları olarak da kseromorfların tam tersidir. Yaprakları geniş,

kökleri ise kseromorfların aksine yüzeyseldir. Yer yer ince yapraklı olanları vardır

ancak bu iğne yapraklılar su kaybını engellemek için değil donma olayından

etkilenmemek içindir. Su tedariki dahi kseromorfların aksine kolaydır bu nedenle

kök sistemi fazla uzun değildir. Fazla su tükettiklerinden fotosentez ile ürettikleri

besin de fazladır. Bu nedenle hem kütleleri fazladır hem de gelişme, boy verme,

büyüme süreleri kseromorflara göre kat kat daha kısadır.

Şekil 20. Higromorf Bitkilerden Bir Görünüm.

1.4.3. Mesomorflar

Mesomorflar isminden de anlaşılacağı gibi bir geçiş türüdür. Kseromorf ile

Higromorflar arasında bir geçiş bitkisidir. Her iki türden de bitkiler barındırır. Bazen

Kseromorf bazen de Higromorfik özellikler gösterebilirler. Su temini güçleştiği

mevsimlerde yaprak döker, kolaylaştığı mevsimlerde ise yaprakları yeniden büyür ve

yeşerir. Belli dönemlerin soğuk ve yağışlı, belli dönemlerin ise sıcak ve kurak olduğu

orta enlemler Mesomorfların yetişmesi için en uygun ortamlardır. Bu sebepten dolayı

Mesomorflar orta enlemlerde yetişirler.

Page 44: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

44

Şekil 21. Mesomorf Bitkilerden Bir Görünüm.

1.4.4. Hidromorflar

Hidromorflar isminden de anlaşılacağı gibi su ortamlarında yetişen bitkilerdir.

Sıcaklık rejimlerine göre farklı özelliklere sahiptir. Bazen yaprakları geniş bazen de

incedir. Bazen de otsu, kaygan veya yosunumsu şekillerde bulunabilirler. Suyun

olduğu her ortamda görülebilirler. Bu bitkilere örnek olarak Nilüfer bitkisi verilebilir.

Nilüfer geniş yapraklı gövdesi ince ve uzun bir bitkidir. Gövdesinin uzun olmasının

sebebi güneş ışığına erişebilmektir. Gövdesinin ince olmasının sebebi ise büyüme

sarfiyatını azaltarak, büyüme hızını arttırmatkır. Yapraklarının geniş olmasının

sebebi de hem su sıkıntısı çekmemesi, hem de güneş ışığını daha rahat alabilmek

içinidir.

Şekil 22. Hidromorf Bitkilerden Bİr Görünüm.

Page 45: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

45

1.5. İklim Değişikliklerinin Bitkileri Etkilemesine Göre

Oluşan Bitki Sınıflandırması. Geçmiş devirlerde gerçekleşen İklim değişiklikleri bitki tür ve topluluklarını

ve dağılışlarını oldukça önemli şekilde etkilemiştir. Çünkü bitkileri etkileyen en

önemli ve en temel etken iklimdir. İklimin değişikliğe uğraması demek doğrudan

bitkilerin de değişikliğe uğraması demektir. Bitkilerin yaşama şartlarının değişmesi

sonucu bitkiler yaşama tutunmak için farklı yerlere yayılırlar.

1.5.1. Kalıntı (Relikt) Bitkiler

Jeolojik Dönemler boyunca meydana gelen büyük çaplı iklim değişmeleri

çeşitli iklimlerin etki alanlarını büyük ölçüde değiştirerek bitki türlerinin dağılışı

üzerinde etkili olmuştur. Ülkemizde özellikle Kuvaterner devrinde yaşanan iklim

değişiklikleri bitki örtülerinin yayılış alanlarında değişiklikler meydana getirmiştir.

Bunun sonucunda ülkemizde, soğuk ve nemli iklim şartlarının egemen olduğu

dönemlerde kuzeyde var olan bitkiler güneyde,sıcak iklim şartlarının egemen olduğu

dönemde ise güneyde yaşayan bitkiler kuzey kıyılarımızda ve vadi içlerinde yaşama

imkanı bulmuşlardır. Ülkemiz arazisin oldukça dağlık ve engebeli olması geçmiş yer

değiştirmelerden etkilenen çeşitli bitki türlerinin günümüzde kendi yaşam alanlarının

dışında varlıklarını sürdürmelerine neden olmuştur.Bunlara kalıntı (relikt) bitkiler

denir. Relikt bitkilere örnek olarak; Ihlamur, Kestane, Ladin, Kızılağaç, Ardıç,

Göknar, Karaçam verilebilir.

Page 46: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

46

Şekil 23. Relikt Bitkilerden Bir Görünüm.

1.5.2. Endemik Bitkiler

Dünya’nın belli bölgelerinde,belli ekolojik özelliklere sahip ortamlarda

yetişebilen , yetişme alanı oldukça dar olan bitkilere endemik bitki denir. Ülkemiz

endemik bitkiler açısından oldukça zengindir. Türkiye’de 3022 civarında endemik

bitki çeşidi olduğu sanılmaktadır. Endemik türler açısından en zengin alan, Amanos

Dağları’dır. Bunun dışında, Ege Bölgesi’nin güney kesimleri, Akdeniz Bölgesi’nin

batısında bulunan dağlar, Uludağ, Kaz Dağı, Erciyes Dağı, Rize ve Artvin çevresinde

yer alan dağlar, Munzur Dağları ve Ilgaz Dağlarıdır.endemik bitki çeşitliliği

açısından en zengin illerimiz,578 bitkiyle Antalya ilk sırada yer almaktadır, 478

bitkiyle Konya ikinci sırada , 366 bitkiyle İçel üçüncü sırada bulunmaktadır.

Ülkemizdeki endemik bitkilere örnek verecek olursak; Kazdağı Göknarı, Uludağ

Göknarı, Kasnak Meşesi, Datça Hurması, Devedikeni verilebilir.

Page 47: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

47

Şekil 24. Endemik Bir Bitki Olan Uludağ Göknarı.

2. Orman Nedir ? Ormanlar, insanlığa gıda, yakıt, barınak, temiz hava ve su, ilaç, gelir kaynağı,

istihdam, dinlenme, peyzaj gibi maddi-manevi birçok ekonomik, ekolojik, sosyal ve

kültürel faydalar sunan doğal bir kaynaktır. Bir ekosistem olarak orman, belirli bir

kapalılıkta ağaçlar, diğer bitki ve hayvan topluluğu ile topraktaki gözle görünmeyen

diğer organizmaların cansız çevreyle belli bir denge içinde karşılıklı olarak

birbirleriyle etkileşimde bulunduğu canlı bir sistem ve topluluktur. Bu paha

biçilemeyen doğal kaynağın maddi ve manevi faydalarının ve hizmetlerinin kıyamete

kadar sürmesi, tabiatına uygun olarak devamlılık ilkesi ile idare edilmesine bağlıdır

(OİPDB, 2012).

Orman, oldukça geniş bir alanda kendine özgü bir iklim oluşturabilen, belirli

yükseklik, yapı ve sıklıktaki ağaçların, ağaççık, çalı ve otsu bitkiler, yosun, eğrelti ve

mantarlar, toprağın altında ve üstünde yaşayan mikroorganizmalar ve çeşitli böcek ve

hayvanlarla orman toprağının birlikte oluşturduğu hayat birliğidir (Aytuğ, 1976).

Orman, belirli yükseklikteki ve büyüklükteki ağaçlar, çalı, otsu bitkiler,

mikroorganizmalar ve çeşitli hayvanlarla, toprağın meydana getirdiği, aynı zamanda

Page 48: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

48

insanlara birçok fayda sağlayan bir ekosistemdir. Salgıladığı oksijen sayesinde doğal

ortamın vazgeçilmez bir parçasıdır.

Ağaçlarla birlikte diğer bitkiler, hayvanlar, mikroorganizmalar gibi canlı

varlıklarla toprak hava, su, ışık ve sıcaklık gibi fiziksel çevre faktörlerinin birlikte

oluşturdukları karşılıklı ilişkiler dokusunu simgeleyen bir ekosistemdir.

Beş metreden daha boylu orman ağaçlarının baskın olduğu ve birbirlerini

etkileyecek sıklıkta bulunduğu, kendine özgü iklim ve toprak koşulları oluşturduğu

bir yaşam birliğidir.

Bitki köklerinin etkileyebildiği 1-2 metre toprak derinliğinden ağaçların

birkaç metre yukarısına kadar uzanan ve en az bir hektar alan kaplayan bir varlıktır.

Ormanı oluşturan sonsuz sayıdaki tüm madde ve olaylar birbirleriyle

karşılıklı ilişki ve etkileşim halindedirler. Bu haliyle orman, çok sayıda bitki ve

hayvan populasyonlarından oluşan bir yaşama ortaklığı, bir yaşam birliği, bir

ekosistem ve hatta büyük bir canlı organizma olarak tanımlanmaktadır.

Ormanlar kendisini meydana getiren unsurların uzun yıllar karşılıklı etkileri

sonucu yerleşmiş biyolojik bir dengeye sâhiptir. Bu denge ormanların sağlığı ve

varlığı için şarttır. Bu denge olmadıkça ormanların sağlığı ve varlığını korumak çok

güç hattâ imkânsızdır.

Page 49: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

49

Şekil 25. Ormandan bir Görünüm.

Ormanın baskın elemanı ağaçlardır. Bu nedenle orman, ancak orman

ağaçlarının toplu halde yaşayabildiği bir ortamda kurulabilir. Doğal olarak yetişen

veya emekle yetiştirilen ağaç ve ağaççık toplulukları yerleri ile birlikte orman olarak

tanımlanır. Bununla birlikte orman yalnızca ağaç ve ağaççıklardan ibaret değildir.

Ormanlar, sadece ağaç ve ağaçcık topluluklarından ibaret değildir. Orman, ağaçlar,

hava, su, toprak ve diğer otsu ve odunsu bitkiler, mikroorganizma ve hayvanlarıyla

kendine özgü kapalı bir dünya, bir ekolojik sistemdir.

Orman ağaçları yapraklarının şekline göre geniş yapraklı ağaçlar ve iğne

yapraklı (İbreli) ağaçlar olmak üzere iki gruba ayrılır. Geniş yapraklı ağaçlar genel

olarak yapraklarını Sonbaharda dökerler, kışın çıplak kalırlar ve İlkbaharda tekrar

yaprak açarak yaşamlarına devam ederler. Bu türlere örnek olarak Meşe Kayın,

Gürgen, Kestane, Kızılağaç, Kavak, Karaağaç, Dişbudak, Ihlamur, Ceviz, Çınar

verilebilir. İğne Yapraklılar ise herdem yeşil dediğimiz yaz-kış yeşil görünen

ağaçlardır. Yaprakları iğne gibi ince, sert ve batıcıdır. Bu ağaçlarda yapraklarını

dökerler fakat belirli bir mevsimde hep birden yapraklarını dökmezler. Bu nedenle

daima yeşil kalırlar. Bunlara örnek olarak Çam, Göknar, Ladin, Sedir, Ardıç, Servi

gösterilebilir.

Page 50: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

50

Ormanlar sağladıkları pek çok maddi ve sosyal faydaları ile ülkemizin en

önemli doğal kaynaklarındandır. Bu faydalarının sürekli olabilmesi için planlı ve

düzenli bir şekilde işletilmeleri gereklidir. Kesilen ağaçların, yanan ormanların yada

çeşitli şekillerle zarar gören ve yok olan ağaçların yerine yenileri dikilmeli ve

böylece ormanların devamlılığı sağlanmalıdır.

2.1. Farklı Bakış Açılarıyla Orman Tanımları. Ele alış biçimi ve ele alan kişinin amacına göre Orman kavramının farklı

tanımları ile karşılaşılmaktadır. Bir şairin, yazarın ve ressamın orman anlayışı ile,

geçimini ormandan sağlayan kırsal kesim halkının ormana bakış açıları birbirinden

çok farklıdır. Büyük metropolde yaşayan insan gözünde Orman; temiz hava, kaliteli

içme suyu ve türlü rekreaktif etkinliklerin yapılabildiği doğa parçası iken,

ormancılık, arıcılık ve hayvancılık yaparak geçimini sağlayan halk gözünde Orman;

hayatını idame ettirebileceği iş ve çalışma ortamıdır.

Ormancılığın değişik bilim dalları da uğraş alanlarına ve bakış açılarına göre

ormanı farklı şekilde tanımlamaktadır.

Orman Kelimesinin TDK Sözlük Anlamı:

1) Ağaçlarla örtülü geniş alan.

2) Bu ağaçların bütünü.

Hukukçu gözünde orman:

"Tabii olarak yetişen veya emekle yetiştirilen ağaç ve ağaççık toplulukları,

yerleriyle birlikte orman sayılır." Ancak; sazlıklar, step bitkileriyle örtülü yerler,

dikenlikler, parkıar, şehir koruluklan, mezarlıklar, yüzölçümü 3 hektardan az olan

sahipli arazi üzerindeki ağaçlık alanlar orman tanımı içine girmemektedir (6831

Sayılı Orman Kanunu Madde-1).

Orman ürün ve hizmetlerinin oluşumunu inceleyen ve bu kaynakların miktarını

arttırmayı amaç edinen Orman Hasılat Bilgisi yönünden Orman;

Page 51: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

51

Baskın elemanı ağaç ve ağaççıklardan oluşan otsu ve odunsu bitkilerin diğer

mikro ve makro organizmalarla birlikte meydana getirdiği bir yaşam birliğidir.

Çeşitli ormancılık disiplinlerinin kendi yönlerinden yaptığı tanımların ortak

özelliklerine dayanarak ormanı;

"Belirli yetişme ortamlarında var olan ve gelişen, ana elemanı ağaç ve

ağaççık olmak üzere, diğer bitkisel, hayvansal ve mineral elemanlardan oluşan, bu

elemanlar arasında karşılıklı etkileri ve kendine özgü yaşam birliği olan bir doğa

varlığı, topluma orman ürünleri ile diğer foknsiyon ve hizmetler sağlayan ulusal bir

servet." biçiminde tanımlayabiliriz (Eraslan, 1983).

Halk Arasında Orman

Orman halk arasında sadece bir ağaç topluluğu veya yakacak ihtiyacını

karşılayan bir varlık olarak algılanmaktadır. Halbuki orman ağaçlarla birlikte diğer

bitkiler, hayvanlar, toprak, su, iklim gibi canlı ve cansız tabiat unsurlarının birlikte

oluşturduğu doğal bir bütünlüğü ifade etmektedir.

2.2. Ormanların Faydaları

Ormanlar ekonomik olarak yakacak ihtiyacın karşılamada, kağıt üretiminde,

ev eşyası ve ders araçları üretimi vb. alanlarda hammadde kaynağı olarak büyük

öneme sahiptir. Tüm bunlarla birlikte ormanlar ;

Su ekosistemini düzenler set görevi görerek taşkınları önler.

Su ve Rüzgara karşı toprağın erozyona uğramasını önler.

Ortam sıcaklıklarını ılımanlaştırarak yağışların oluşmasına katkı yapar.

Yerleşim alanlarının çevresindeki havayı temizler

İçerisinde yer alan Flora ve Faunayı korur.

Çevreyi süsler bulunduğu yere doğal güzellik sağlar

Eğlenmek ve dinlenmek için doğal ve uygun bir ortam sağlar.

Kamuflaj görevi yaparak askeri üs ve tesisleri gizler.

Page 52: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

52

Bunlarla birlikte ormanların faydaları saymakla bitmez ancak en belli başlı

olanları bunlardır. Ormanların faydaları ayrıca ekolojik ve ekonomik olarak da

iki sınıfa ayrılabilir. Bunlar ;

2.2.1. Ormanların Ekonomik Faydaları

Odun kökenli orman ürünleri üretimi

Bölgeler arası gelişmişlik farkını azaltıcı etkisi

Ödemeler dengesini olumlu yönde etkilemesi

Tarım ve hayvancılığa katkıları

Turizme olan katkıları

Hidroelektrik santrallerinin ömrünü uzatır.

2.2.2. Ormanların Ekolojik Faydaları

Erozyonun oluşumunu engeller

Yüzey sularının akış hızını azaltarak,yer altı sularının zenginleşmesini

sağlar

Terleme ile hava nemini arttırarak sıcaklık dengesini sağlar

Oksijen üretir

Doğal güzelliklerle turizme katkı sağlar,dinlenme ve diğer sosyal

alanların oluşturulmasını sağlar

Ülke savunması açısından,bitkisel ve hayvansal ürün deposu

durumundadır.

Rüzgar ve buna bağlı kumul hareketlerini önler

Çeşitli yabani hayvanların yaşamını sürdürmesini sağlar

3. Dünya’daki Orman Varlığı Dünya yüzeyinin % 31’i ormanlarla kaplıdır (Bozkurt & Erdin, 1988). Dünya

orman arazisi 4.126.000.000 hektar olup, bunun 3.156.243.000 hektarında orman

bulunmaktadır. Bu ormanların hemen hemen % 66’sı bakir orman karakterindedir.

Page 53: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

53

Dünya ormanlarının 1.216.000.000 hektarı iğne yapraklı, 2.488.000.000 hektarı ise

geniş yapraklı ormanlardır.

Dünyada ormanlar üç kısımda yoğunlaşmıştır. Birincisi Alaska, Kanada ,

İskandinav ülkeleri ve Kuzey Rusya’dan Sibirya’ya kadar uzanan hatta bulunan

Kuzey Bölge İğne Yapraklı ormanları. İkincisi ise Ekvator bölgesinde bulunan ve

Yağmur ormanları diye tabir edilen Amazon, Orta Afrika ve Uzak Doğu anakara ve

adalarını kapsayan ormanlardır. Bu iki alan arasında yer yer geçiş ormanları görmek

mümkündür.

Dünya’da üç kısımda yoğunlaşan ormanları sıcaklık ve yağış gibi iklim

şartlarına göre sınıflara ayıracak olursak, Boreal (Soğuk) Orman Kuşağı,

Ekvatoral (Sıcak) Orman Kuşağı ve Karışık (Geçiş) Orman Kuşağı olarak üç

sınıfa ayrılırlar. Bu üç sınıfta toplanan ormanlar ise daha detaylı incelemek amacıyla

kendi içlerinde daha az alan kaplayan bölümlere ayrılabilirler. Tayga Ormanları ile

kaplı olan Boreal Orman Kuşağı, Kanada-Alaska Ormanları ve Sibirya-İskandilavya

Ormanları olarak bölümlere ayrılmıştır. Geniş yapraklı ormanlardan oluşan Ekvatoral

Orman Kuşağı ise üç bölüme ayrılabilir. Amazon, Kongo ve Muson Ormanları

olarak. Bu sayılan her iki orman kuşağı arasında geçiş özellikleri gösteren, orta

enlemlerde yer alan ve her iki sınıftan da türler barındıran Karışık Orman Kuşağı da

genel olarak hem Kuzey hem de Güney yarım kürede aynı özellikler

gösterdiklerinden dolayı alt sınıflara ayrılmadan incelenebilir. Bu yapılan orman

sınıflandırması aşağıdaki gibi şemalandırılmıştır.

Page 54: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

54

Şekil 26. Orman Sınıflandırması Şeması.

3.1. Soğuk (Boreal) Orman Kuşağı Kuzey yarım kürede güneye göre karaların çok fazla yer kaplaması sebebiyle

sadece Kuzey yarım kürede görülmektedir. Güney yarım kürede bu ormanların

yansıması olarak gösterilebilecek bir orman topluluğu bulunmamaktadır. Yayılış

gösterdiği yerler genel olarak en batıda Alaska’dan başlar, Kanada, İskandilavya ve

Sibirya’dır. Boreal Orman Kuşağı’nın bulunduğu ormanlara genel olarak Tayga

Ormanları denmektedir. Tayga sözcüğü köken olarak Yakutça’dan gelmektedir. Hem

geçmişte hem günümüzde Sibirya’nın doğusuna yayılmış olarak yaşıyan, geçimini

ormancılık ve yer avcılık ile sağlayan Yakut ve Altay toplulukları Tayga

Orm

an

lar

Sıcak (Ekvatoral) Orman Kuşağı

Kongo Ormanları

Amazon Ormanları

Muson Ormanları

Karışık (Geçiş) Orman Kuşağı

Soğuk (Boreal) Orman Kuşağı Kanada ve Alaska

Ormanları

Sibirya ve İskandinavya

Ormanları

Page 55: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

55

Ormanlarına ismini vermiştir. Tayga’nın Yakutça’daki karşılığı ormandı

Şekil 27. Boreal Orman Kuşağının Lokasyon Haritası.

Soğuk (Boreal) Orman Kuşağı kabaca iki bölümden oluşmaktadır. Bunlar;

batıda Alaska-Kanada Ormanları ve doğuda Sibirya-İskandilavya Ormanları’dır. Bu

ormanlar Kanada’da veya Sibirya’da çok fazla farklılık göstermemezler ancak

Kanada ve Alaska Ormanları daha az insan tahribatına uğramıştır. Bunun sebepleri

Kanada ve Alaska Ormanlarının bulunduğu Amerika Kıtası’nın insanlar tarafından

çok sonralarda keşfedilmesi ve Rusya’nın Kanada ve Amerika gibi ülkelere oranla

daha çok ormancılık faaliyeti yapmasıdır. Ormancılığı Kanada ve Amerika gibi

ülkeler ekonomik olmaktan daha çok ekolojik bir değer olarak görmektedir. Bu

sayede Kanada ve Alaska’daki Tayga Ormanlarının doğal ekolojisi çok fazla zarara

uğramamıştır.

Page 56: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

56

Tayga ormanlarında dünyanın tüm yağmur ormanlarındakinin toplamı kadar

ağaç bulunmaktadır. Tayga yerküresinin çevresini dolaşır ve dünya üzerindeki

ağaçların üçte birini barındırır. O kadar çok oksijen üretir ki tüm gezegenin havasını

tazeler. Tayganın kuzey ucunda bitkilerin üreme mevsimi yılda topu topu bir aydır.

Burada bir ağacın fideden daha büyük hale gelmesi 50 yıl kadar sürebilir. Hareketsiz

ve sessiz bir dünyadır Tayga ormanları. Ama ara sıra kar örtüsüne yazılmış

hikayelerde yaşam belirtileri görülmektedir. Bir kutup tilkisinin ayak izleri ve takip

ediyor olabileceği tavşan olabilir mesela. Bu kar örtüsüyle serilmiş ormanlarda bazı

hayvanları görmek o kadar zordur ki çünkü adeta hayalet gibidirler. İnsanlar bu

ormanlarda bir ömrünü geçirip gene de bir başak göremeyebilir. Av bulmak için

yüzlerce km yürümek zorunda olan bu vahşi kedi ormanda aynı yerden iki kez

geçmeyebilir. Vahşi tabiatın özü de budur. Çok az av bulunan bu topraklarda bir

avcının yaşamı zordur. Av azdır çünkü çok az hayvan kozalaklı ağaçların iğne

yapraklarını yiyebilir. Buz geyiği ise bir istisnadır. Buradan beslenmek o kadar

zordur ki kozalaklı ağaçlar değerli yapraklarını reçine salgılayarak korur. Bu su

kaybını azaltır ama yaprakları lezzetsiz yapar. Kozalak tohumları yenebilir ama zırhlı

kozalaklar tarafından korunurlar ve onlara ulaşmak için uzman olmak gerekir.

Çapraz gagalı kuşlar kat kat kozalakları ayırarak diliyle içindeki tohumları ayırabilir.

Kuşlar şanslıdır çünkü mevsimlik tohumları topladıktan sonra güneye uçabilirler.

Ama bir hayvan bu donmuş ormanda hayatta kalma konusunda öyle uzmanlaşmıştır

ki yıl boyunca burada kalır ve aktiftir. Bu hayvanlardan biri kutup porsuğudur. Yerel

kültürde ruhlar dünyasına açılan bir kapı ile ayı ve kurt arasında bir tür olduğuna

inanılır ancak gerçekte bir gelincik türüdür. İri gövdesi vücut sıcaklığını korumasına

yardım eder. Öyle büyük ve güçlüdür ki yetişkin bir ren geyiğini bile alt edebilir.

Diriliği yüzünden bir oturuşta her hayvandan fazla yiyebildiği de söylenir. Bu

yüzden obur adıyla bilinir. Burada obur olmak çok etkili bir stratejidir. Fırsatın

varken yiyebildiğini yemek akıllıcadır. Bir oburun dahi yiyemeyeceği kadar çok

yiyecek olursa bunları çevresindeki doğal dondurucu kar örtüsü altında saklar.

3.1.1. Kanada-Alaska Ormanları Kanada ve Alaska Ormanları Coğrafi Dağılış olarak batıda Alaska

Yarımadasından 160o batı boylamlarından başlar ve Kanada ‘nın güney ve orta

Page 57: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

57

bölümlerini kaplar. En doğuda ise Kanada ve Amerika’nın doğusundaki kara

kütlelerine yani 60o batı boylamlarına kadar yayılışını devam ettirir. Bu ormanların

kuzey kısmı tundra çayırları ile kaplıdır ve buralarda orman yetişmez. Hemen kuzey

doğusundaki Grönland Adası da aynı şekilde Tundra çayırları ile kaplıdır.

Şekil 28. Kanada ve Alaska Ormanlarının Lokasyon Haritası.

Kanada ve Alaska Ormanları’nın alt kısmı flora ve fauna açısından fakir bir

yerdir. Bu engin ve vahşi doğa’da yaşayan canlılar yani bu doğanın asıl sahipleri

insanla hiç temas etmeyerek ölebilirler. Bunlardan biri de Amerika Çam Sansarı ’dır.

Bahar çam sansarının yiyecek bulması için ideal bir mevsimdir. Kuş yumurtaları

mevsimlik bir besindir ve kısa bir süre için bolca bulunabilir. Ama burada sürekli

yaşamak için çam sansarına daha güvenilir bir besin kaynağı gereklidir. Bu

kaynaklar da Gri Sincaplardır. Gri sincaplar da mevsimlik olarak ortaya çıkar.

Sincaplar çiftleşmekle meşguldür. Bu avcı için iyi haber. Dikkati başka yerde olan

sincap kolay av demektir.

Kuzey ormanları dünyanın en büyük ormanlarıdır ancak kozalaklı ağaçları en

verimli haliyle görebilmek için buradan 1500 km güneye inmek gerekir. Yani kuzey

Amerika’nın pasifik sahillerine inmek gerekir. Katran ağacı ve dev Kızılağaçların

diyarı. Burada su asla buza hapsolmaz. Yağmur yağmasa bile iğne yapraklar

denizden gelen sisin içerisindeki nemi emebilir. Bu ormanlara güç veren güneşin

enerjisidir. Bu kozalaklı ağaçlar kuzey kutbuna yakın olanlardan on kat daha hızlı

büyür ve binlerce yıl yaşarlar. Kaliforniya'daki Kızılağaç ormanlarından biri

Page 58: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

58

dünyadaki en uzun ağaçlarını barındırır. Bu ağaçların boyu yüz metrenin üzerinde

yani otuz katlı bir bina yüksekliğindedir.

Şekil 29. Kuzey Amerika'da Yetişen Bir Dev Ağaç.

Ormanlar insanoğlu dünyaya ayak basmadan çok önce yetişmeye başlamıştır.

Yirmi milyon yıl önce olgunlaştılar. Hatta İsviçre Alpleri ve Raki Dağları

yükselmeden çok önce onlar zaten burada yaşamaktaydılar.

Yaz aylarının başında büyük ve gri baykuş yavrularının tüyleri çıkar.

Yetişkinler ancak burada tarla faresi nüfusu büyük olursa yavru büyütebilmektedir.

Dünyanın en yüksek ağaçlarından atlamak korkaklara göre bir iş değil ancak bu

baykuşların yavrularına göre bir iştir. Amerika’nın kozalaklı ağaç ormanları hayvan

yaşamı açısından çok zengin olmayabilir ama ağaçları olağandışıdır. Mamut adı

verilen bu ağaç Kızılağacın akrabası ve dünyanın en büyük canlısıdır. Bu ağacın

ağırlığı on mavi balinaya denktir. Yakındaki dağların yükseklerinde tüylü kozalak

çamları yani gezegenin en yaşlı organizmaları bulunur. Bu ağaçların bazıları 5000

yıldır burada bulunmaktadır.

Page 59: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

59

Şekil 30. Kanada'daki Dev Kızılağaçlardan Görünüm.

3.1.2. Sibirya-İskandinavya Ormanları

Sibirya ve İskandinavya Ormanları kabaca İskandilavya’nın batı kıyılarından

başlar ve en doğuda Kamçatka Yarımadasına kadar doğu-batı yönünde uzunca bir

yayılışa sahiptir. Coğrafi enlem olarak bakıldığında yaklaşık olarak 50o ile 70

o Kuzey

enlemleri arasında ve 10o ile 170

o Doğu boylamları arasında yayılış gösterirler. Tıpkı

Alaska-Kanada Ormanlarında olduğu gibi kuzeye doğru ilerledikçe Taygalar sona

ermekte ve Tundra Çayırları görülmeye başlamaktadır.

Şekil 31. Sibirya-İskandinavya Ormanları Haritası.

Ağaçlar hiç kuşkusuz dünya üzerindeki canlıların en muhteşemlerindendir.

Bazıları dünya üzerindeki en büyük organizmalardır ve türlerinin en uzun

Page 60: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

60

temsilcileridir. Gezegenimizin mevsimsel bölgelerinde yetişen yaprak döken ve

kozalaklı ağaçlıklar dünyanın en geniş ormanlarıdır. Bu ağaç türlerinden bazıları ise

şunlardır; Karaçam, Ladin, Göknar ve Blanks Çamı iğne yapraklı, Huş, Titrek

Kavak, Söğüt, Üvez ise geniş yapraklı ağaç türlerindendir. Bu ağaçlardan bazıları

Sibirya’da muazzam derinlikleri ile beraber akıl almaz boyuttadır. Bunlara

mevsimlik orman da denilebilir. Kuzey Kutbu’na 1500 km mesafede ve güneye

doğru devam eder. En kuzeyde ağaç yetişebilen ilk yerlerde genellikle seyrek ve

kozalaklı ağaçlar mevcuttur. Daha güneye inildikçe bu ağaçlar araziyi tamamen

kaplamaktadırlar.

3.2. Sıcak (Ekvatoral) Orman Kuşağı Sıcak (Ekvatoral) Orman Kuşağı’nın Sınırları Ekvator ve çevresindeki

anakara ve adalarda yaygın olarak görülmektedir. Corğafi enlem olarak bakacak

olursak kabaca; Kuzey yarım kürede bazı yerlerde 0-15o bazı yerlerde ise 0-30

o

enlemlerinde, güneyde ise genellikle 0-15o enlemlerinde ekvatora yakın olan anakara

ve adalarda yayılış göstermiştir.

Ekvatora yakınlıktan dolayı bu orman bölgelerine güneş hep dik açılarla

gelmektedir. Bu bölgelerin aşırı sıcak olması gerekirken buharlaşma sonucu oluşan

nem sayesinde hava sıcaklığı yıl boyunca 25oC dolaylarında seyreder ve yıl boyunca

en fazla 2-3oC değişir. Bu bölgelerdeki toprak yapısı humusca çok zengin olması

gerekirken aksine fakirdir. Bunun nedeni orman altındaki canlıların (fauna) nın

toprağı besleyen bitki artıkları ve mikroorganizmalar ile beslenerek onları

tüketmesidir. Orman altı bitki varlığı (flora) nın ve orman sıklığının dünyada en fazla

olduğu ormanlar buralardadır. Ayrıca bu bölgedeki ormanların bu kadar sık, flora

bakımından zengin ve geniş yapraklı olmalarının asıl sebebi iklim ve buna bağlı

unsurlardan nemlilik, yağış ve sıcaklıktır. Amazon ve Kongo ormanları Musonlardan

farklı olarak Konveksiyonel (yükselim) şekilde yağış alırlar. Amazon ve Kongo

Ormanlarını oluşmasını sağlayan en temel sebeplerden biri konveksiyonel

yağışlardır.

Page 61: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

61

Şekil 32. Ekvatoral Orman Kuşağının Lokasyon Haritası.

Sıcak Orman Kuşağı üç alt bölgeye ayrılmaktadır. Bu bölgeler; Amazon

Ormanları, Kongo Ormanları ve Muson Ormanları’dır. Bu üç orman bölgesinin de

birbirleri ile ortak özellikleri Ekvatora yakın olmalarıdır ancak Muson Ormanları’nın

Uzakdoğu anakaralarında kalan kesimin yağışlı, gür ormanlık olmasının asıl sebebi

ekvatora olan yakınlığı ve bunun sonucunda oluşan iklim koşulları değil

yerşekilleridir. Yerşekillerinin uzanışı sonucu okyanustan gelen nemli kütleler

yükselerek muson bölgelerine yağış bırakırlar. Bu şekilde gerçekleşen yağışlara

Orografik yağışlar denir.

3.2.1. Amazon Ormanları

Amazon Ormanları, Güney Amerika’nın büyük bir kısmında özellikle kuzeye

yakın olan bölümlerinde yayılmış durumdadır. Bu ormanların yayıldığı konumlar

Page 62: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

62

yaklaşık olarak Ekvatorun çevresinde 10o kuzey, 10

o güney enlemleridir. Doğu-batı

yönlü uzanışları ise 50o ve 80

o doğu meridyenleridir. Amazon Ormanları’nın batı

sınırı And Dağları hizalarına kadardır. Batıda ise önünde ciddi bir dağ kütlesi veya

yükselti bulunmadığından dolayı Atlantik kıyılarına kadar yayılmaktadır.

Şekil 33. Amazon Ormanları Haritası.

Amazon Ormanları 7000 km’lik uzunluğuyla dünyanın en büyük nehri olan

Amazon Nehri’nin havzasındaki ormanlık bölgedir. Yüksek yağış, sıcaklık ve

rutubete sahiptir. Atmosferdeki karbondioksit dengesini korudukları için ekolojik

sistemde çok önemli bir konumdadır. Üzerinde yaşayan canlı çeşitliliği olarak

dünyanın en gelişmiş ormanlarıdır. artık ayak basılmamış çok az yeri kalmış olsa da

bu yağmur ormanında yaşayan türlerin tamamı keşfedilmemiştir. Yeryüzündeki canlı

türlerinin yarıya yakınının bu bölgede yaşadığı tahmin edilmektedir. Orman 6 milyon

kilometre karelik bir alana yayılmıştır. Amazon Ormanları Brezilya’nın %40'ını

kaplar. Batıda Büyük Okyanus’tan, doğuda Atlas Okyanusu’na kadar uzanır.

Brezilya, Peru, Kolombiya, Venezuela, Ekvador, Bolivya, Guyana, Surinam ve

Fransız Guyanası olmak üzere dokuz ülkenin sınırları içerisinde bulunur. Ormanların

%60'ı Brezilya, %13'ü Peru sınırları içerisindedir.

Page 63: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

63

Amazon ormanlarında büyük bir yaşam mücadelesi vardır. Çünkü ormanlık

alan çok sık ve hem ağaçlar hem de orman altındaki flora açısından yaşama tutunmak

için gerekli olan alan çok azdır. Bu ormanlardaki bitki varlığının yaşamak için bu

yüzden birbirleri ile rekabet etmesi gerekmektedir. Orman bölgesinde filizlenen genç

ağaçlar ve bitkiler daha az engellenirler. Direnmek için hafif olmalılar. Yükselmek

için ise birbirlerini sıkıştırıp, ezmektedirler. Yukardaki kalın gölgeli ağaçlara rağmen

güneş ışınları filtreleri aşmayı başararak ormanın yakınında bazı gölge çiçeklerinin

açmasını sağlamaktadır. Alt kesimlerde de güneş ışığı arayan hayvanlar

bulunmaktadır.

3.2.2. Kongo Ormanları

Kongo Ormanları Afrika’nın tam ortasında yer almaktadır. Konum olarak

Ekvatorun 8o kuzey ve güney enlemlerine, 10-30

o doğu meridyenlerine tekabul

etmektedir. Orta Afrika’dan başlayıp Gine Körfezine kadar yani Atlantik kıyılarına

kadar yayılış göstermektedir.

Kongo’dan doğup Afrika’nın bütün bakir kalan ormanlarından geçen ve

Kongo Ormanlarına da adını veren Kongo Nehri Kongo Ormanlarının bulunduğu

Kongo Havzasını tümüyle katettikten sonra Atlantik'e dökülmektedir. Kongo

Havzası kıyıya ulaşmadan önce genişlemekte ve bütün ormanı kaplamaktadır.

Kongo Ormanları hayatla dolu, dinamik ve nabzı atan bir habitattır.

Rekabetin hüküm sürdüğü ormanın merkezinden Atlantik Okyanusu'nun kıyısına dek

olup biten her şey tıklım tıklım bir dünyada sürüp giden bir kendine yer açma

mücadelesidir. 5 milyon km2 tropik yağmur ormanının ortasında Kongo ormanları

bulunmaktadır. Afrika da Irmaklar orta platolardan aşağı inerken devasal

çağlayanlara dönüşebilir. İlk bakışta terkedilmiş, ürkütücü ve yaşanması zor bir yer

olarak görünebilir. Ama aslında buradaki hayvan yoğunluğu Afrika’nın hiçbir

yerinde yok ve yaşayanların her fırsatı değerlendirmesi şart. Rekabet çok güçlü ve

süreklidir. Bu arada dikenleri ve zehirli öz sularıyla savaşa orman da katılmaktadır.

Page 64: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

64

Şekil 34. Kongo Ormanları Haritası.

Kongo ormanları Afrika'nın akciğerleridir. Dokularını oluştururken güneş

ışınlarını kullanarak havaya oksijen ve su buharı salmaktadır. Bir hektar orman alanı

yılda nerdeyse 190 bin litre su buharı üretiyor. Bu miktar çyle çok ki bu ormanlar

kendi havasını yaratmaktadırlar. Ormanı kaplayan bulut nemi ve sıcaklığı

yükselterek ve fırtına çıkarmaktadır. Kongo Afrika'nın en verimi yeri olabilir ama

aynı zamanda en tehlikeli yeridir. Her yıl ormana yüz milyon civarında yıldırım

düşüyor. Dünyada böyle başka bir yer yoktur. Buraya yağan yağmurun %95 ten

fazlasını orman üretiyor. Sellerin ardından hayvanlarda ve ormanda değişimler

başlar. Kurbağalar için harika bir havadır. Ancak yağmurun ardından ortaya çıkan

avcılardan korunması gerekmektedir.

Orman altı toprak örtüsünde ormanın bütün atıklarını değerlendiren mantarlar

da yaşarlar. Az bulunan bazı mantarlar bunu parlak enzimlerle yaparlar. Bölge halkı

onlara şempanze ateşi demektedir. Mantarlar olmazsa ölü bitkiler öyle birikir ki canlı

ağaçlar aralarında kaybolurlar.

Page 65: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

65

3.2.3. Muson Ormanları

Muson Ormanları Güney Hindistan, Güney Çin, Japonya, Mançurya,

Tayland, Vietnam, Endonezya, Malezya, Bangladeş, Bruma, Laos, Doğu Çin, Kore,

Filipinler, Avusturyalya’nın kuzeyi ve bu bölgeye uzak olmasına rağmen Afrika’nın

doğusunda Hint Okyanusu açıklarındaki Madagaskar Adasına kadar yayılmıştır.

Kabaca bir tabir ile Güneydoğu Asya’nın anakaraları ve adalarında yayılmıştır.

Madagaskar adası dışındaki yayıldığı alanların konumu yaklaşık olarak, 30o

kuzey,

15o güney enlemlerine ve 75

o-150

o doğu meridyenleri arasına tekabul etmektedir.

Şekil 35. Muson Ormanları Haritası.

Muson ikliminin oluşmasındaki en temel sebep yaz ve kış arasındaki basınç

farklarıdır. Bu farklar neticesinde basınç merkezleri yer değiştirir ve hava hareketleri

farklı mevsimlerde farklı yönlere doğru ilerler. Muson ikliminin hakim olduğu

alanlarda yaz mevsiminde denizler yüksek basınç, karalar ise alçak basınç merkezi

konumundadır. Hava kütlelerinin hareketleri her zaman yüksek basınçtan alçak

basınca doğru gerçekleşir. Bu sebepten dolayı yaz mevsiminde denizlerden karalara

Page 66: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

66

doğru hava akımları gerçekleşir. Bu hava akımları denizden doğru geldikleri için

nemli kütleleri taşır. Nemli kütlelerin bağıl nem oranı yüksek olduğundan dolayı

yağış olasılığı yüksektir ve karalara ulaştığınde önüne çıkan yükselti engelini aşarken

yağış bırakmaya başlar. Bu şekilde Muson yağmurları gerçekleşir. Bu yağmurlar hep

yaz mevsiminde gerçekleşir kış mevsminde ise yüksek basınç konumunda karalar

olduğu için karalardan denizlere doğru hava akımları gerçekleşir. Karalardan gelen

hava akımlarının bağıl nem oranı düşük olduğundan dolayı yağış bırakmazlar. Bu

sebepten dolayı kış mevsiminde muson yağmurları görülmez. Denizlerden karalara

doğru ilerleyen bu rüzgarlara Muson rüzgarları adı verilmiştir. Muson Arapçada da

rüzgar anlamına gelmektedir.

Muson rüzgarlarının taşıdığı nemli hava kütlelerinin bıraktığı yağışlar sonrası

yeşeren ormanlara Muson Ormanları adı verilir. Muson Ormanları geniş yapraklı

ağaçlara sahiptir. Yağışsız mevsim olan kış mevsiminde Muson Ormanlarındaki

ağaçlar yapraklarını dökerler ve bir sonraki yağışlı mevsimde tekrar yeşerirler.

Muson ikliminde yıllık yağış miktarı 2000 mm civarındadır. Yağışların %85 gibi

büyük bir kısmı yaz mevsiminde gerçekleşir. Muson Ormanlarındaki ağaçların çok

sık ve gür oluşları bakımından ekvatoral yağmur ormanlarına benzerlik gösterir.

Buna karşılık türce fakir olmalarıyla onlardan ayrılır. Muson ormanlarının tipik ağacı

Teak ağacıdır.

Muson ikliminin görüldüğü alanlarda sıcaklık ortalaması bütün yıl 10 °C nin

üstündedir. Yıllık sıcaklık farkı Savan iklimine göre fazladır. Dünyanın en fazla

yağış alan yeri, Hindistan’ın kuzey doğusunda yer alan Çerapunçi'dir. Yıllık 12.000

mm yağış alabilmektedir. Muson ikliminde yağış kıyılarda çok fazla olmaz çünkü

orografik şartlar ile gerçekleşen Muson yağmurlarının oluşması için belli bir yükselti

engeli olması gerekmektedir. Bu nedenlerden dolayı da ormanlar kıyılardan daha çok

denize bakan dağ yamaçları ve eteklerine yerleşmiştir.

Tropiklerde birçok deniz etekleri, kendine has tipik bir orman formasyonu

taşırlar. Denizin ilerlemesi halinde (med), yaklaşık 10 ile 20 m arasında boy yapan

ağaçların yalnız tepeleri suyun üzerinde kalır. Çekilmesi halinde (cezir) ise ağaç

gövdeleri geniş nefes alma kökleri ile birlikte görülür. Tohumun çimlenmesi ve

çimlenmeden sonra meydana gelen fidecikler, tohumlar henüz ağaçta iken gelişirler

Page 67: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

67

ve biraz büyüyünce çamur toprağa düşerek köklenirler. Muson Ormanlarındaki

ağaçlar mevsimlik olarak yeşillenen, derimsi yahut tüylü yapraklar taşırlar.

3.2.4. Karışık (Geçiş) Ormanları Karışık Ormanlar Sıcak (Ekvatoral) Orman Kuşağı ile Soğuk (Boreal) Orman

Kuşağı arasında bir geçiş özelliği göstermektedir. Her iki kuşaktan da hem iklimsel

ortam olarak belli mevsimlerde hem de ağaç türleri bakımından izler taşıyan bu

ormanlar yerküre üzerinde diğer orman kuşakları kadar geniş yerler kaplamazlar.

Ancak diğer orman kuşaklarına göre daha çok endemik ve relikt türler barındırırlar.

Çünkü iklim değişikliklerinden en çok etkilenen yani iklim değişiklikleri esnasında

sınırları en çok değişen bölge orta kuşak olmuştur. Soğuk iklim değişikliklerinde

kuzeydeki orman ve bitkiler orta kuşağa yayılmıştır. Tam aksi olarak da sıcak

dönemlerde güneydeki türler orta kuşağı işgal etmiştir. Bu değişikliklerden etkilenen

türler ise sığınmak için kendilerine yer uygun bölgeler bulup buralarda kalmıştır. Bu

türler relikt (parçalanmış) türlerdir.

Yerküresinde çok fazla alan kaplamasa da birbirinden uzak birkaç bölgede

yayılış gösteren orta kuşağın Karışık (Geçiş) Ormanları belli başlı bölgelerde

toplanmıştır. Kabaca bu bölgeler Orta, Batı ve Doğu Avrupa, Ural Dağlarının Batısı,

Kafkaslar, Türkiye, Kuzey Amerika’da Florida’nın Kuzeyi, Güney Amerika’nın

Güneyinde, Avusturalya ve Yeni Zellanda’da da yayılış göstermiştir.

Karışık (Geçiş) Ormanları açısından ilkbahar çok önemlidir. Üzerinde yaprak

olmadığı için güneş ışınları doğrudan toprağa düşer ve ısınan topraktaki bitkiler kış

uykularından da yavaş yavaş uyanmaya başlar. Yerde yetişen bitkilerin acelesi var

çünkü ağaçlar kısa sürede yapraklanıp onların ışığını çalacaktır. Çiçekler orman

zeminini süslerken öz sularının tatlı kokusu da yumurtalarından yeni çıkan böcekleri

davet edici niteliktedir. Bu ormanların bahardaki tomurcuklanması kozalaklı

ormanlardan da tropik ormanlardan da büyüleyicidir. Ağaçların tepesinde ise geniş

yapraklar hızla büyür ve güneş ışığından bolca faydalanır. Daha sonra ağaçlar tekrar

yaprak dökmeye başlar ve onları bekleyen soğuk kış aylarına hazırlanır. Mevsim

dönerken geniş alanlar kızıla bölünür. Öylesine müthiş bir görüntüdür ki bu kızıla

Page 68: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

68

boyanan yeryüzünün bazı kesimleri uzaydan dahi görülebilir. Ağaçların yaprak

dökmesinin tek nedeni kışla gelen donma tehlikesi değildir. Ağaçlar kurak

mevsimde geniş yapraklarından kaybedecekleri suyu göze alamaz ve yapraklarını

dökmeye başlarlar. Bu da ortama uymanın bir sonucudur.

Kış boyunca uykuya yatan ağaçlar baharla beraber tabiatın en sihirli

dönüşümlerinden birini gerçekleştirmeye başlarlar. Bahar sonunda tabiat canlı ve

taze bir yeşile bürünür. Burada kozalak yerine geniş yapraklı ağaçlar yetişmesi

ormanın da tamamen farklı bir karaktere sahip olmasını sağlar. Geniş yapraklar hem

iğne yapraklardan çok daha fazla ışık alır hem de ince, yumuşak ve yenilebilir

özelliktedir. Yaprak yiyenler ise başkalarına besin olmaktadır. Doğu Avrupa ve Asya

Rusya'sının geniş yapraklı ormanlarına bahar geldiğinde orman altı fauna hayatı da

canlanır.

Haziranda günler iyice uzadığında Kuzey Yarım Küre’nin dört bir yanındaki

geniş yapraklı ağaçlar da harıl harıl çalışmaktadırlar. Burada orman altı topraklarında

tam on yedi yıl boyunca bekleyerek yaşayan Ağustos böcekleri görülür. Toprak

altından çıktıktan sonra en yakın ağaca giderek tırmanmaya başlarlar. Başlangıçta

sadece binlercesi var. Ama kısa sürede milyarlarcası ormanı kaplarlar.

Gezegenimizin en büyük böcek hareketi de budur. Dalları işgal ederler ve

yükseklerde dış iskeletlerinden kurtularak kanatlı, yetişkin biçimlerine kavuşurlar.

Önce beyaz ve yumuşaktırlar ama dönüşümü tamamlamak için şafağa kadar vakitleri

vardır. Daha sonra on yedi yıllık bir yokluktan sonra orman ağustos böcekleri ile

dolar. Yetişkinler sakardır ve av olmaya müsaittir. Kaplumbağalar için bunlar çok

nadiren görülecek bir fırsattır ve bulduklarında tıka basa yerler. Ağustos böceklerinin

hiçbir savunması yoktur. Saldırganlarına adeta kendilerini gümüş tepside sunuyorlar.

Böcek akını öylesine güçlüdür ki bütün böcek avcıları bir süre sonra patlayana kadar

dolar. Ama ağustos böcekleri gelmeye devam eder. Avcılar çekildiği için kalanlar

amacına ulaşır. Kalan yetişkinler çiftleşir ve yumurtalarını tekrar toprak altına

bırakır. En sonunda görevlerini tamamlayan ağustos böcekleri birkaç gün içerisinde

ölür ve ormanı yeniden bir sessizlik kaplar. Ta ki on yedi yıl sonraya kadar. Avcı

hayvanları doyuran ağustos böcekleri bu kez ormana son bir armağan bırakır. Cansız

bedenlerindeki besinler aynı anda toprağa döner ve ağaçların büyümesinde belirgin

Page 69: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

69

bir canlanma olur. Bu toprağa doğal olarak verilen en büyük gübre ya da besin

miktarıdır.

4. Kıtalar a Göre Ormanlar Kıtalara göre orman varlığına bakılırsa 1,5 milyar hektar Amerika kıtasında, 1

milyar hektar Avrupa kıtasında, 552 milyon hektar Afrika kıtasında, 571 milyon

hektar Asya kıtasında ve 200 milyon hektar ise Avusturalya kıtasında bulunmaktadır.

Kıtalara göre olan orman varlığı miktarları, özel orman varlığı miktarları, kamu

orman varlığı miktarları ve diğer orman miktarlarına oranlanarak yapılan sutun

grafikte de görüldüğü gibi kamu orman alanları, özel ve diğer orman alanlarına

bakıldığında çok daha fazladır. Özel orman alanlarının ise en fazla olduğu kıta Kuzey

Amerika’dır. Avrupa ise Kuzey Amerika’nın ardından ikinci sıradadır. Buzullarla

kaplı olan Antartika kıtasında ise orman bulunmamaktadır.

Şekil 36. Kıtaların Orman Yüzdeleri.

KITALAR ORMAN ALANI (Ha)

Afrika 552.326.000

Asya 566.388.000

Avrupa 998.071.000

Kuzey Amerika 698.285.000

Okyanusya 204.933.000

Güney Amerika 136.240.000

TOPLAM 3.156.243.000

Page 70: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

70

Çizelge 1. Kıtaların Orman Alanları.

Nüfus artışı ekonomik gelişme, hızlı sanayileşme ve yanlış arazi kullanımı

ormanların azalmasına veya yapılarının bozlulmasına neden olmaktadır. Bunun

sonucunda çevre kirliliği ve erozyon tehlikesi artmakta, tahrip olan ormanlar

kendisinden beklenen foknsiyonları tam olarak yerine getirememektedir.

Dünyamızda yılda ortalama olarak 13 milyon hektar orman yok olmaktadır.

Ormanların daralmasıyla iklim değişikliği, küresel ısınma, çölleşme, biyolojik

çeşitliliğin yok olması gibi çevre sorunları ortaya çıkmaktadır.

4.1. Avrupa Kıtası Ormanları Kuzeyinde Norveç, İsveç, Finlandiya gibi çok yoğun orman varlığına sahip

ülkeleri barındıran Avrupa kıtası orman yönünden en fazla alana sahip olan kıtadır.

Güney kesiminde Akdeniz kıyılarında Akdeniz vejetasyonu içinde olan çalı ve maki

türleri de bu kıtada mevcuttur. Avrupa Kıtası’nda bitki örtüsü, jeomorfolojik

özellikleri, iklim ve toprak özelliklerine göre yakın bir devrede özelliklerini

kazanmıştır. Üçüncü Zamanda kıta üzerinde hakim durumda olan sıcak kuşak florası,

Dördüncü Zamanda baş gösteren buzul istilasıyla güneye doğru çekilmiş ve böylece

kıtada buzulların etkisi altında oluşmuş bir flora hakim duruma geçmiştir.

Avrupa kıtasında ormanlar hem özellik, hem kullanım ve tüketim, hem de

coğrafi dağılışları bakımından büyük farklılıklar göstermektedirler. Finlandiya, İsveç

ve Slovenya’da ormanlar ülke yüzölçümünün % 50’den fazlasını kaplamaktadır,

Rusya, Estonya, Letonya ve Slovakya gibi ülkelerde bu oran % 40’ın üzerindedir,

oysa Hollanda, B. Britanya, İrlanda ve İslanda’da bu oran % 10’u aşmaz.

Page 71: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

71

Şekil 37. Avrupa'daki Ormanların Haritası.

4.2. Afrika Kıtası Ormanları Birleşmiş Miletler Çevre Programı'na(UNEP) göre Afrika, ormanların zarar

görmesinde en çok etkilenen ikinci kıtadır. Pennsylvania Üniversitesi Afrika

Çalışmaları Merkezi'ne göre, Afrika'nın çayır alanlarının %31'i ve ormanlık

alanlarının %19'u bozulmuş olarak sınıflandırılmaktadır. Bunun yanı sıra, Afrika her

yıl dört milyon hektar ormanını kaybetmektedir. Bu oran dünyanın geri kalanı ile

karşılaştırıldığında, ortalama ormansızlaşma oranının iki kat üzerindedir. Bazı

kaynaklar ormansızlaştırmanın, Batı Afrika'daki bakir ormanların %90'ını yok

ettiğini öne sürmektedir. İnsanoğlunun görülmeye başlandığı zamandan beri,yani

2000 yıllık süreçte, Madagaskar kendi orijinal ormanlarının %90'ını yitirmiştir.

Ağaç Formasyonu olarak Afrika’da ormanların en çok bulunduğu yer Orta

Afrika ve Gine Körfezi dolaylarındaki Kongo Nehri Havzası’dır. Dünyanın en

önemli ormanlarını barındıran bu bölgedeki ormanlar Kongo Ormanlarıdır. İklim

şartları neticesinde geniş yapraklara sahip olan bu Kongo Ormanları biyoçeşitlilik

açısından da dünyanın en büyük servetleri arasındadır.

Page 72: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

72

Afrika Kıtasında Kongo Nehri Havzası dışındaki alanlarda çok fazla ormana

rastlanılmamaktadır. Yoğun şekilde ağaçların sıralı olduğu Kongo Ormanlarından

çevrey gittikçe sırasıyla Savan, Yarı Çöl, Çöl ve Akdeniz kıyılarında Maki, Güney

Afrika’daki Kap burnunda ise gene Akdeniz Vejetasyonundan sayılan Çalı

formasyonları bulunur.

Şekil 38. Afrika'daki Ormanların Haritası.

4.3. Kuzey Amerika Kıtası Ormanları Kuzey Amerika’daki ormanların çok büyük kısmını Kanada ve Alaska’daki

Tayga Ormanları oluşturmakta. İklim şartlarının oldukça sert olduğu bu bölgelerde

iğne yapraklı ormanlar bulunur. Daha güneyde dünyanın en büyük ağaçlarından

oluşan Mamutlara’dan Dev Kızılağaçlara kadar birçok ağaç türü bulunur. Kıta’nın

batı kıyılarında Muson Ormanları ile benzer şekillerde oluşan ve Muson

Ormanlarının küçük bir minyatürünü oluşturan az da olsa ormanlar bulunur. Kıtanın

doğu ve güneydoğu kıyılarında hem iğne yapraklı, hem geniş yapraklı hem de her

ikisinin bir arada bulunduğu ormanlar bulunur. Bu bölgelerde daha çok endemik ve

relikt türler yaygındır.

Page 73: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

73

Amerika Kıtasındaki bitki ve orman toplulukları diğer kıtalardaki gibi insan

müdahalesi sonucu bozulmaya daha az uğramıştır. Çünkü Amerika sonradan

keşfedilen ve insanların çok sonradan yerleşmeye başladığı bir kıtadır. Buradaki

Amerika ve Kanada gibi devletler ormancılığa ekonomi gözüyle değil daha çok

ekoloji gözüyle yaklaşmaktadır. Bu da buradaki ormanların diğer kıtalardaki

ormanlara göre daha az insan tahribatına uğramasını sağlamıştır.

Şekil 39. K.Amerika'daki Ormanların Haritası.

4.4. Güney Amerika Kıtası Ormanları Güney Amerika Kıtasındaki ormanların çok büyük kısmını Amazon

Ormanları oluşturmuştur. Su taşıma kapasitesi olarak dünyanın en büyük nehri olan

Amazon Nehri ve kollarının oluşturduğu Amazon Havzasında yayılış gösteren

Amazon Ormanları dünya ekolojisi açısından son derece önemlidir. Dünya’nın

akciğerleri olarak nitelendirilen bu ormanlar büyük miktarda oksijen üretmektedir.

Şöyle ki insanlar akciğerleri ile oksijen alıp karbondioksit salgılarlar yani insanlar

oksijen tüketirken Amazon Ormanları tam tersine oksijen üretirler. Amazon

Ormanlarının batıdaki sınırı And dağlarının eteklerine tekabul eder. Buradan daha

batıya ilerlemezler. Doğuda ise Atlantik kıyılarına kadar ilerleyebilirler.

Page 74: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

74

Güney Amerika Kıtası sonradan keşfedilen bir kıta olmasına rağmen orman

bakımından Kuzey Amerika’daki ormanlardan çok daha fazla tahribata uğramıştır.

Çünkü buradaki Peru, Kolombiya, Venezuella, Brezilya gibi ülkeler ormancılığa

ekolojik olarak değil daha çok ekonomik açıdan yaklaşmaktadır. Bu saydığımız

ülkelerin birçoğunun ekonomik olarak geçim kaynağı ormancılık ve kereste

üretimidir.

Güney Amerika’da Amazon Ormanları dışında Amazon Ormanları kadar

geniş yer kaplamasa da yer yer ormanlar görülür. Bunlardan bazıları Brezilya’nın

güneydoğusunda, Uruguay’ın kuzeydoğusunda Atlantik kıyılarına yakındır. Hem

geniş hem iğne yapraklı olan bu ormanlar Karışık (geçiş) Orman Kuşağında yer alır.

Bu kuşakta ve Güney Amerika Kıtasında yer alan diğer ormanlar ise Şili’nin en

güneyinde ve Macellan Körfezi’nin batısında yer alırlar. Aynı zamanda güney

kutbuna da yakın sayılabilecek bu ormanlar Kuzey Amerika’daki Dev Kızılağaçların

ve Mamutların enlemsel olarak yansıması konumunda olarak görülürler.

Şekil 40. G.Amerika'daki Ormanların Haritası.

Page 75: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

75

4.5. Asya Kıtası Ormanları Yüzölçüm bakımından dünyanın en büyük kıtası durumunda olan Asya

Kıtasını altı ayrı bölümde incelemek gerekir. Kuzey Asya (Rusya); Doğu Asya (Çin,

Moğolistan, Japonya, G. ve K. Kore); Güneydoğu Asya (Hong Kong, Malezya,

Vietnam, Endonezya, Filipinler, Tayland, Laos); Güney Asya (Hindistan, Pakistan,

Sri Lanka, Nepal, Bangladeş); Ön Asya veya Batı Asya (Türkiye, Suriye, Irak,

Filistin, Ürdün, Suudi Arabistan, Yemen, Uman, Birleşik Arap Emirlikleri, İran,

Gürcistan, Azerbaycan, Nahçivan, Katar, Kuveyt); Orta Asya veya İç Asya

(Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Kırgızistan, Tacikistan) olarak altı ayrı

bölümde göz atmak gereklidir.

Asya Kıtasında iki önemli ve yerküresi üzerinde büyükçe alanlar kaplayan

orman topluluğu bulunmaktadır. Bunlar Kuzey Asya’da yani Sibirya’da Tayga

Ormanları ve Güneydoğu ve Güney Asya’nın anakara ve adalarına yayılmış olan

Muson Ormanlarıdır. İklim şartları bakımından birbirinden çok farklı şartlarda

yetişen bu iki büyük orman bölgesi Yeryüzündeki en önemli ormanlardandır.

Sibirya’daki Tayga Ormanları Soğuk (Boreal) Orman Kuşağına dahildir. Bu

bölgeler çok soğuk olduğundan dolayı çok fazla insan yaşamaz ve nufus seyrektir.

Buna rağmen bu Tayga Ormanlarının neredeyse tamamı Rusya Federasyonuna bağlı

olduğundan dolayı ve Rusya’nın ormancılığa bakış açısı tamamen ekonomik

olduğundan çok fazla tahrip edilmiştir. Kereste ihracatından çok büyük gelir elde

eden Rusya’nın ihraç ettiği kerestelerin kalitesi oldukça yüksektir. Soğuk (Boreal)

Orman kuşağında sert iklim şartları neticesinde gelişen ağaçlardan elde edilen

keresteler sağlamlık bakımından çok kalitelidir. Bu sebepten dolayı Rusya’nın ihraç

ettiği orman ürünleri çok tercih edilmektedir.

Muson Ormanları da Sibirya’daki Tayga Ormanları kadar tahribata

uğramıştır. Muson Asyasındaki devletlerin ormancılık politikası ekonomik

olmamasına rağmen dünyanın en yoğun nufuslu yerleri olmasından dolayı

buralardaki Muson Ormanları insan tahribatına maruz kalmıştır. Bu bölgelerde

yaşayan insanlar daha çok ormancılık amacı dışında tarım alanı kazanmak amacıyla

Page 76: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

76

ormanı parsel parsel yok etmiştir. Özellikle pirinç ve çay plantasyonlarının yapıldığı

alanlar eskiden ormanlar ile kaplıydı.

Şekil 41. Asya Kıtasındaki Ormanların Haritası.

4.6. Avustralya Kıtası Ormanları Genel itibari ile Avusturalya Kıtası birkaç büyük çaplı adadan oluşur.

Bunlardan en büyüğü günümüzde Avustralya ülkesinin bulunduğu adadır. Daha

sonra Yeni Zellanda’nın bulunduğu birkaç ada ve Avustralya’nın hemen kuzeyindeki

Borneo adası ile birlikte Avustralya Kıtasını oluşturmuştur. Bu kıtadaki ormanlar

hem iğne hem de geniş yapraklı olarak bulunduğundan dolayı Karışık (geçiş) Orman

Kuşağına dahildir.

Avustralya anakarası orman bakımından yoğun değildir. Ormanlar seyrek

olarak görülür. Genellikle bu bölgede kseromorf (kurakçıl) bitkiler görülür çünkü

adanın büyük bölümü çöller ile kaplıdır. Deniz kıyısı bölümlerde de belli

mevsimlerdeki kuraklığı seven Akdeniz Vejetasyonu türlerinden olan çalı

toplulukları yayılmıştır. Bu çalılara biz Maki, Avustralyalılar ise Serup adını

vermektedir. Bu Serupların en çok yayıldığı bölgeler Avustralya’nın güneydoğu ve

güneybatı uçlarıdır. Yeni Zellanda civarlarında ise hem iğne hem de geniş yapraklı

Page 77: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

77

ormanların birarada bulunduğu karma ormanlar mevcuttur. Borneo Adasındaki

ormanlar ise daha çok Muson Ormanları ile benzerlik gösterir ve Muson Ormanları

sınıfına dahildir. Hatta Avustralya’nın kuzey uçlarındaki ormanlık alanlar da Muson

Ormanlarına Dahil edilebilir.

Avustralyadaki ormanlar diğer kıtalara oranla az miktardadır ancak insan

tahribatına fazla uğramamıştır. Çünkü Avustralya’da Amerika gibi insanlar

tarafından sonradan keşfedilen bir adadır. Geçmişten günümüze Avustralya’daki

ormanların yayılışında ve miktarlarında bir değişiklik olmamıştır. Bugün de az

miktarda olan orman alanları geçmişte de azdı. İnsanoğlunun müdahalesine fazla

uğramamasına rağmen bu kadar az olan bu ormanlar için Avustralya kıtasının iklim

şartları çok uygun değildir.

Şekil 42. Avustralya Kıtasındaki Ormanların Haritası.

Page 78: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

78

5. Ülkeler Bazında Ormanlar Ormanlar yeryüzünün her yerine eşit olarak dağılmadığı gibi dünyadaki her

ülkeye de eşit olarak dağılmamıştır. Bu bağlamda ülkeler bazında orman varlığı

düzensizdir denilebilir. Bir ülkedeki orman miktarı veya alanı ile başka bir ülkeninki

aynı değildir. Bu durumda bir ülke ile diğer ülke arasında orman varlığı hususunda

büyük farklar ortaya çıkabilmektedir. Örneğin dünyadaki orman alanının en fazla

olduğu ülke olan Rusya’da 7,762,602 km2

orman alanına sahipken en az orman

alanının olduğu Katar ise 1 km2

den bile az orman alanına sahiptir. Buradan

anlaşılacağı gibi ülkelerin arasında orman varlığı miktarları veya alanları milyonlarca

km2 ye kadar varabilmektedir. Çünkü ülkelerin bulundukları coğrafyanın iklimi

(yağış, sıcaklık, basınç), jeomorfolojik (eğim, bakı yükselti) özellikleri ve toprak

özellikleri farklılık göstermektedir.

Doğal ve orman plantasyonu olarak dünya ormanlarının kapladıkları alan

yerkürenin yaklaşık % 30 una tekabul eden, 4 milyar hektar olarak hesaplanmaktadır.

Kişi başına yaklaşık 0.6 hektar orman düşmektedir. Ormanlar yeryüzünde düzensiz

olarak dağılmışlardır: FAO’nun 2010 yılı verilerine göre; orman varlığı hususunda

önde gelen beş ülke: Rusya Federasyonu, Brezilya, Kanada, ABD ve Çin dünya

ormanlarının % 53 ünden fazlasına sahip bulunurken 2 milyardan fazla toplam

nüfusa sahip 64 ülke de yüzölçümlerinin % 10 undan az orman içermektedir. FAO

nun dünya ormanlarının durumu hakkında iki yılda bir yaptığı yayını 1980-1995

arasında küresel ölçekte 180 milyon, 1990-2000 arasında ise 94 milyon ve yılda

ortalama 13 milyon hektarlık ormanın yitirildiğine işaret etmektedir. 2000-2005

arasında ise orman yitiminin oransal azalması ilk kez umutları arttırmıştır. Bu

dönemde 57 ülkede orman alanında artış 83 ülkede de azalış gözlemlenmiştir.

Page 79: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

79

5.1. Orman Varlığı Miktarı Bakımından En Büyük

Beş Ülkenin (Rusya, Brezilya, Kanada, ABD ve Çin)

Orman Varlıkları Dünyadaki ormanların yarısından fazlasına sadece beş ülke sahiptir. Bu

ülkeler Rusya, Brezilya, Kanada, ABD ve Çin’dir. Bu beş ülkenin orman varlığı

miktarları incelendiğinde, en fazla orman varlığına sahip olan ülke Rusya, en az ise

Çin’dir. Bu beş ülke toplamda 20,492,812 km2 ormanlık alana sahiptir. Bu ülkelerin

orman alanlarının ortalama büyüklüğü ise 4,098,562 km2 dir. Bu beş ülke orman

yoğunluğu bakımından incelendiğinde en fazla Brezilya, en az ise Çin göze

çarpmaktadır. Bu beş ülkenin ortalama orman yoğunluğu ise % 36,32 dir. Yoğunluk

ortalaması bakımından bakıldığında bu ülkelerde orman yoğunluğunun çok fazla

olmadığı görülür. Bu beş ülkenin yüzölçüm bakımından çok büyük olması ortak

özellikleridir. Bu ülkelerin yüzölçüm bakımından çok büyük olması orman

yoğunluklarını azaltmıştır.

Şekil 43. Rusya, Brezilya, Kanada, ABD ve Çin’in Orman Yüzdeleri.

Ülkeler Orman Alanı (km2

) Orman Yoğunluğu

Rusya 7,762,602 % 45,40

Brezilya 4,776,980 % 56,10

Page 80: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

80

Kanada 3,101,340 % 31,06

ABD 3,030,890 % 30,84

Çin 1,821,000 % 18,21

Çizelge 2. Rusya, Brezilya, Kanada, ABD ve Çin'in Orman Alanı ve Orman Yoğunluğu.

5.1.1. Rusya

Yüzölçüm bakımından dünyanın en büyük ülkesi olan Rusya, ormanlarının

kapladığı alan bakımından da dünyanın en büyüğüdür. 7.762.602 km2 orman alanına

sahip olan Rusya topraklarının % 45,40’ı ormanlarla kaplıdır. Yoğunluk bakımından

Rusya ormanları çok fazla değildir ancak yüzölçüm çok büyük olduğundan dolayı

orman alanları çok fazladır.

Haritada da görüldüğü gibi ülkede iğne yapraklı ağaç türlerine sahip olan

ormanlar çok fazladır. Özellikle kuzeye ve doğuya gittikçe geniş yapraklı ormanlar

iklimin etkisi ile yerlerini iğne yapraklı ormanlara bırakmaktadır. Çünkü iğne

yapraklı ormanlar daha çok soğuk iklimlere adapte olurlar. Rusya’nın kuzeyi ve

doğusunda karlı gün sayısının oldukça fazla olduğu bilinmekte. Bu karlı ve soğuk

iklim şartlarına ancak iğne yapraklı ağaçlar dayanabilmekte. Ayrıca soğuk iklimlerde

toprağın donması ile oluşan fizyolojik kuraklığa ise iğne yapraklı ağaçlar

dayanabilmektedir. Aynı zamanda Rusya’nın soğuk iklim şartları altında yetişen bu

iğne yapraklı ağaçlar mobilya üretimi açısından da oldukça önemlidir. Dünyanın en

kaliteli odunları bu soğuk iklim şartları neticesinde yetişir. Bu sayede Rusya odun

ihracatından oldukça büyük gelir elde etmektedir. Güneye ve batıya doğru gidildikçe

iğne yapraklı ormanlar yerini yer yer karışık yapraklı ormanlara bırakır. Daha da

gidildiğinde geniş yapraklı ormanlar karşımıza çıkar. Ülkenin en kuzeyinde ağaç

yetişmesine uygun olmayan iklim şartları mevcuttur. Buralar Kuzey Buz Denizi ve

etkisindeki alanlardır. Bu yüzden bu bölgelerde ağaç veya ağaç toplulukları, yani

ormanlar yetişmemektedir. Ülkenin Kuzey Buz Denizine yakın kesimlerinde ise

kalıcı buzul örtüleri bulunmaktadır. Hem toprağı dondurması hem de fizyolojik

olarak ağaç yetişmesine müsaade etmeyen bu buzul örtülerinin bulundukları yerlerde

orman alanları yayılış gösteremezler.

Page 81: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

81

Şekil 44. Rusya'nın Orman Varlığı Haritası.

5.1.2. Brezilya

Dünya orman varlığı bakımından en fazla alana sahip olan ikinci ülke

4,776,980 km2 lik alan kaplayan orman varlığı ile Brezilya’dır. Yüzölçümüne

oranlandığında ise ülkenin % 56.10 luk bir kısmı ormanlarla kaplıdır. Aynı zamanda

orman yoğunluğu bakımından dünyanın en büyük ülkesidir. Brezilya’daki orman

alanları Rusya’dakinden az olmasına rağmen Rusya’dan fazla orman yoğnuluğuna

sahiptir. Bu durum yüzölçüm ile alakalıdır. Çünkü yüzölçüm bakımından

bakıldığında Brezilya Rusya’dan küçüktür.

Brezilya’daki ormanların tamamına yakını Ekvatoral Orman Kuşağu

içerisinde yer alan Amazon Ormanları’dır. Amazon Nehri Brezilya’dan

doğmamasına rağmen çok büyük oranda Brezilya topraklarında seyreder ve Atlas

Okyanusuna dökülür. Büyük bir bölümü Brezilya’da yer alan Amazon Ormanları’nın

ismi de Amazon Nehrinden gelmektedir. Amazon Nehri’nin ve havzasının geçtiği

bölümler ise haritada açıkça belirmiştir.

Tamamına yakını geniş yapraklı ormanlardan oluşan Brezilya’da iğne

yapraklı orman bulunmamaktadır. Brezilya’da yer yer birkaç iğne yapraklı ağaç türü

Page 82: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

82

bulunsa da bu ağaç türleri bir ormanlık alan oluşturmamaktadır. Ormanlar ülkenin en

çok kuzeyinde yani Amazon Havzası ve çevresinde bulunmaktadır. Ülkenin batı

kıyılarında yani Atlantik kıyılarında ise yer yer ormanlık alanlar mevcuttur.

Şekil 45. Brezilya'nın Orman Varlığı Haritası.

5.1.3. Kanada

Orman alanı bakımından en büyük üçüncü ülke 3,101,340 km2 lik bir orman

alanı ile Kanada’dır. Kanada’nın orman yüzdesi % 31.06 dır. Geriye kalan % 68.94

lük alanın büyük bir kısmı buzullarla kaplıdır. Kuzey Kutbu’na yakın olan ülkenin

kuzey kesiminde buzul örtüsü oldukça geniş alan kaplamaktadır..

Kanada ormanlarının büyük kısmı iğne yapraklı ağaç türlerinin hakim olduğu

iğne yapraklı ormanlardır. İğne yapraklı ormanlardan sonra hem iğne yapraklı hem

de geniş yapraklı ağaç türlerini içinde bulunduran karışık veya karma ormanlar gelir.

Geniş yapraklı ağaç türlerinin hakim olduğu ormanlık alanlar ise ülkenin

güneydoğusunda yaygındır. Ayrıca bu ülkenin ormanları Boreal Orman Kuşağı’nın

Kanada Tayga Ormanları kısmına dahildir.

Page 83: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

83

Şekil 46. Kanada'nın Orman Varlığı Haritası.

5.1.4. Amerika Birleşik Devletleri

Dünyada orman alanlarının büyüklüğü bakımından 4. Sırada olan ABD’nin

3,030,890 km2 alan kaplayan ormanları ülkenin %30’una tekabul etmektedir. Geriye

kalan alanların en çoğunu ABD’deki en sıcak çöl olan Mojave (California, Arizona)

ve en geniş çöl olan Chihuahuan’ı (Texas, New Mexico) kaplamaktadır. Dünya

genelinde büyük tehlike olarak beliren küresel ısınma ve ABD’de doğal kaynakların

hızla tüketilmesi ile birlikte hızla yayılan şehirleşme ve gelişen sanayi, bugün

ormanları daha önce hiç olmadıkları büyüklükte bir tehditle karşı karşıya

bırakmaktadır.

ABD ormanlarının büyük bir kısmını iğne yapraklı ormanlar oluşturmaktadır.

Ülkenin batı kıyılarının yani Pasifik kıyılarının neredeyse tamamında iğne yapraklı

ormanlar görülmektedir. Ülkenin iç kesimlerinde, güney ve güneydoğu kesimlerinde

de iğne yapraklı ormanlar dağılış gösterir. Ülkenin kuzeyi, doğusu ve

kuzeydoğusunda yer ye geniş yapraklı ve karışık yapraklı ormanlar görülmektedir.

Alaska Eyaletinde soğuk iklim şartlarının etkisinde geniş yapraklı ormanlar

görülmemekte daha çok iğne yapraklı ve karışık orman alanları görülmektedir. Havai

Page 84: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

84

Adası ise Pasifiğin ortalarında yer aldığından hüküm süren nemli iklim şartları geniş

yapraklı ormanların oluşmasına ortam oluşturmuştur.

Şekil 47. ABD'nin Orman Varlığı Haritası.

5.1.5. Çin Halk Cumhuriyeti

Çin Halk Cumhuriyeti dünyada orman alanlarının büyüklüğü bakımından en

büyük beşinci ülkedir. Çin’in ormanlık alanları 1.821.000 km2 alan kaplamaktadır.

Orman alanlarının bir milyon km2 nin üzerinde alan kaplamasına rağmen ülkenin

sadece %18.21 i ormanlarla kaplıdır. Sadece bu duruma bakıldığında Çin’in

yüzölçümünün ne kadar geniş olduğunu anlaşılabilir. Çin’in arazi kullanımına

bakıldığında ormanlık alanların haricinde fazlaca alan kaplayan Gobi, Taklamakan

ve Ordos Çölü bulunmaktadır. Özellikle Gobi ve Taklamakan alan büyüklüğü

bakımından dünyanın önde gelen çölleri arasındadır. Yüzölçüm bakımından da

oldukça büyük olan ülke aynı zamanda nufus bakımından dünyanın en büyük

ülkesidir. Bu bağlamda arazi kullanımı içerisinde yerleşim alanlarının da fazlaca yer

kaplamıştır. Nufusun fazla olması demek sadece yerleşim alanlarının geniş yer

kapladığını ifade etmez. Nufusun en temel ihtiyaçlarından olan beslenme tarım

Page 85: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

85

faaliyetleri sayesinde yapılır. Bu da Çin’de tarım alanlarının da arazi kullanımı

içerisinde büyük payı olduğunu gösterir.

Çin’de ormanların dağılışına baktığımızda, ülkenin batı kısmında ormanlık

alanların çok az yer kapladığı görülmektedir. Çünkü ülkenin batısı iklim açısından

orman yetişmesi için uygun şartlar göstermez. Ülkenin batı ve orta kısımlarında

dünyanın en büyük çölleri arasında yer alan Gobi ve Taklamakan Çölleri geniş alan

kaplamaktadır. Ayrıca ülkenin batı, orta ve güneybatı kısımları dünyanın çatısı diye

adlandırılan, engebeli ve yüksek özellikteki oldukça geniş bir sahaya sahip olan,

Tibet Platosu yer almaktadır. Ülkenin doğu, güneydoğu ve kuzeydoğusu ormanlık

alanlar bakımından oldukça şanslıdır. Çünkü bu bölgeler Pasifik Okyanusundan yaz

mevsiminde gelen nemli hava kütlelerinin etkisi altındadır. Özellikle ülkenin

güneybatı ve batısı yani Pasifik kıyıları Muson İklimi etkisi altındadır. Bu yüzden bu

bölgelerde geniş yapraklı ormanlar görülmektedir. Ülkenin kuzeydoğusunda ise

Sibirya, Mançurya gibi soğuk bölgelere yakınlığından dolayı soğuk iklim şartlarını

seven iğne yapraklı ormanlar yayılış göstermektedir.

Şekil 48. Çin'in Orman Varlığı Haritası.

Page 86: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

86

6. Türkiye’nin Orman Varlığı

Orman varlığımız bizim milli servetimizdir. Türkiye’deki orman alanlarının

büyük bir kısmını doğal orman alanları oluşturmaktadır. Ormanlık alanlar daha çok

kıyı kuşağını çevreleyen dağlarda yoğunlaşmıştır. Türkiye ormanları çeşitli tıbbi,

aromatik, endüstriyel ve süs bitkileri ile çok sayıda flora ve fauna türüne sahiptir.

Ülkemiz ormanları küresel öneme sahip biyoçeşitlilik kaynaklarını içermektedir.

Bazı ağaç türlerinden Göknar, Ladin, Sedir, Ardıç ve Sığla’nın gen merkezi

ülkemizdir. Bir başka deyişle bu ağaç türleri yeryüzüne ülkemizden yayılmaya

başlamışlardır.

Ormanlarımızın korunması işletilmesi ve ağaçlandırılması Orman ve Su İşleri

Bakanlığının yükümlülüğünde bulunmaktadır. Orman Amenajman çalışmaları

sayesinde 1973 yılından günümüze ormanlarımızın kapladıkları alan 1,5 milyon

hektar artmış bulunmaktadır. Günümüzde ormanlarımızın kapladığı alan 21,7 milyon

hektardır.

Şekil 49. Türkiye'nin Orman Alanlarının 1973-2012 Arasındaki Değişimi.

Page 87: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

87

6.1. Türkiye’nin Arazi Kullanımı İçerisinde Ormanlar Bilinmelidir ki ülkemiz arazi bakımından orman oluşumuna elverişli ancak

arazi bakımından zayıftır. Arazinin eğimli ve yüksek rakımlı olması da ayrı bir

sorundur. Yıllık yağış miktarının ülke geneline olan dağılımının eşit olmaması gibi

durumlar da imkanları zorlaştırmaktadır. Hâl böyleyken ormanların ülkemize dağılışı

da farklılıklar göstermiştir. Bu sebeple ormanlarımız daha çok kıyı ve kıyılara yakın

yerlerdedir.

Ormanlarımızın yayılışında iklim ve toprak ilişkilerinin yanı sıra bölgenin

jeomorfolojik yapısı, aynı zamanda çeşitli çeşitli formasyonlara sahip bitkilerin ve

ağaç türlerinin birbirleri ile yaptıkları rekabetin etkileri rol oynamıştır. Bugünkü

haliyle ormanlarımızda bulunan ağaç türleri doğal olarak bulundukları yerlerin

ağaçları olmakla birlikte, yüzyıllar boyunca düzensiz faydalanmalar ve tahriplere

maruz kalması sonucunda ormanlarımızın alanları daralmış ve böylece zaman zaman

yerlerini maki, bozkır ve step florası gibi değersiz formasyonlara terk etmiş veya

tamamen kıraçlaşarak yok olmuşlardır.

Şekil 50. Türkiye'nin Arazi Kullanımı İçerisinde Orman Alanlarının Payı.

Orman

28%

Mera

26% Su Alanları

1%

Tarım

34%

Diğer

11%

Page 88: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

88

Arazi Kullanımı Alan (ha) Yüzde (%)

Orman 21.678.134 28

Mera 14.617.000 26

Su Alanları 1.050.854 1

Tarım 24.437.000 34

Diğer 16.751.482 11

Toplam Alan 78.534.470 100 Çizelge 3. Türkiye'nin Arazi Kullanımı Alan ve Yüzdeleri.

6.2. Türkiye’nin Orman Varlığının Genel Dağılışı Ülkemizdeki arazi kullanımının %28 lik önemli bir bölümünü oluşturan

ormanlar ülkemizde yaklaşık 21 milyon hektar alan kaplamaktadır. Ülkemizde en

çok ormanlık arazi Karadeniz Bölgesinde, En az ormanlık arazi ise Güneydoğu

Anadolu Bölgesinde bulunmaktadır. Ormanların ülkemizdeki yayılışına bakıldığında

daha çok kıyı ve nemli kesimlerde yayıldığı görülmektedir. İç kesimlerde ise

ormanlar daha az yayılış göstermektedir.

Şekil 51. Türkiye'nin Orman Varlığı Haritası.

Page 89: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

89

Şekil 52. Türkiye'nin Ormanlık Alanlarının Diğer Arazilere Göre Oranı.

%100 78.534.470(ha) Toplam

%28 21.678.134(ha) Orman

%72 56.856.336(ha) Diğer

Çizelge 4. Türkiye'nin Orman Alanları ve Diğer Alanların Miktarı ve Yüzdeleri.

6.3. Türkiye’nin Orman Koru ve Baltalık Orman

Kullanımı Yüksek boylu ağaçların hakim olduğu, ağaç dallarının çoğunlukla insan

boyundan daha uzun seviyeden itibaren görüldüğü, içerisinde rahatlıkla yürünebilen

orman alanlarına Koru Orman denir. Baltalık ormanlar ise çoğunlukla kısa boylu

ağaçların olduğu, ağaç dallarının yer yüzeyine çok yakın olması sebebiyle içerisinde

yürümenin zor olduğu ormanlardır. Ülkemizdeki ormanların %54 lük kısmı koru,

%46 lık kısmı ise baltalık özellik göstermektedir.

Page 90: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

90

Şekil 53. Türkiye'nin Orman Kullanımı Haritası.

Şekil 54. Koru ve Baltalık Ormanların Oranları.

%100 20.199.296(ha) Toplam

%54 10.934.607 (ha) Koru

%46 9.264.689 (ha) Baltalık

Çizelge 5. Türkiye'nin Koru ve Baltalık Orman Alanlarının Miktar ve Yüzdeleri.

6.4. Türkiye’nin Ormanlarının Yaprak Türüne Göre

Dağılışı Ormanlık alanlarımızın % 39’unu geniş yapraklı ormanlar (Meşe, Kayın,

Kızılağaç, Kestane, Gürgen gibi ağaç türleri), %61’ini ise iğne yapraklı (ibreli)

ormanlar (Kızılçam, Karaçam, Sarıçam, Göknar, Ladin, Sedir) gibi ağaç türleri

kaplamaktadır. Bunların Dışında yer yer hem ibreli hem yapraklı türlerin bir arada

bulunduğu karışık ormanlık alanlarda mevcuttur. Karışık ormanlar, diğer bir ifade ile

Page 91: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

91

karma ormanlar ise hem iğne yapraklı hem de geniş yapraklı orman alanlarının

birbiri ile iç içe olduğu yerlerde görülmektedir.

Şekil 55. Yaprak Türüne Göre Türkiye'nin Ormanları Haritası.

Şekil 56. İbreli ve Yapraklı Ağaç Türlerine Sahip Olan Ormanların Oranları.

Toplam 21.678.134(ha) %100

İbreli 13.220.721(ha) %61

Yapraklı 8.447.413(ha) %39

Çizelge 6. Türkiye'nin İbreli ve Yapraklı Ağaç Türlerine Sahip Orman Alanlarının Miktar ve

Yüzdeleri.

7. Bölgelere Göre Türkiye’nin Orman Varlığı Türkiye’deki ormanlık alanlar bakımından en yoğun yüzdeye sahip bölgemiz,

orman denilince akla ilk gelen bölge olan Karadeniz Bölgesidir. %27 lik bir oranla

Page 92: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

92

bu bakımdan ilk sırada yer alır. Karadeniz'den sonra Kızılçam türünün bolca yaşam

Alanı bulduğu %22 lik bir oranla Akdeniz Bölgesi ikinci sırada yer alır. Üçüncü

olarak Ege Bölgesi %17 lik bir orana sahiptir. Dördüncü olarak Marmara Bölgesi

%13 lük bir orandadır. Beşinci olarak İç Anadolu Bölgesi %10, Doğu Anadolu

Bölgesi %8 Ve son olarak Güneydoğu Anadolu Bölgesi Türkiye’deki toplam orman

varlığının sadece %3 üne sahiptir.

Şekil 57. Türkiye'nin Bölgelere Göre Orman Yüzdeleri.

Şekil 58. Türkiye'nin Bölgelerinin Orman Oranları ve Yoğunluğu.

Page 93: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

93

7.1. Karadeniz Bölgesi’nin Orman Varlığı Karadeniz Bölgesi her mevsim yağışlıdır. Yıllık sıcaklık farkı azdır. Yazları

serin, kışları ılıktır. Türkiye'nin en fazla yağış alan bölgesi Karadeniz'dir. Yıllık yağış

miktarı 1500 mm kadardır. Dağlar kıyı kesimin nemli havasının iç kısımlara

geçmesini engeller Bölgenin kıyı ile iç kesimleri arasında önemli iklim farkları

görülür. Karadeniz bölgesinde kıyıdan iç kesimlere doğru gidildikçe hem yağış oranı

azalmakta, hem de karasallık nedeniyle sıcaklıklar düşmektedir. Karasal iklimin

görüldüğü yerlerde yazlar sıcak, kışlar soğuk ve kar yağışlıdır. Dağların yükselti ve

doğrultusu nedeniyle Orta Karadeniz'de denizel iklimin yayılma alanı, Doğu ve Batı

Karadeniz'e oranla daha geniştir.

Şekil 59. Karadeniz Bölgesi'nin Fiziki Haritası.

Bölgede dağların denize bakan yamaçları bol yağış aldığından gür ormanlarla

kaplıdır. İç kısımlara gidildikçe soğuğa dayanıklı ağaç türleri ile bozkırlar bitki

örtüsünü oluşturur. Kıyıdan yamaç boyunca yükseldikçe sıcaklığın düşmesine bağlı

olarak bitki örtüsünün değiştiği görülür. Kıyıdan 800 metre yüksekliğe kadar olan

alanda yayvan yapraklı ağaçlar, 800 - 1500 metre arasında karışık yapraklı ,1500-

2000 metreye kadar olan alanda iğne yapraklı ağaçlar, 2000 metreden sonra ise dağ

çayırları görülmektedir.

Karadeniz Bölgesi’nin doğusundaki yüksek kesimleri, Orta Karadeniz

Bölümünde Amasya’nın güneybatısı, Batı Karadeniz Bölümünde ise Çankırı ili hariç

hemen hemen yer yer ormanlarla kaplıdır. Karadeniz Bölgesi % 27 lik orman oranı

Page 94: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

94

ile en fazla orman yüzdesinin olduğu bölgemizdir. Ancak yüzölçümü büyük

olduğundan orman yoğunluğu bakımından 4.sıradadır.

Şekil 60. Karadeniz Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası.

7.2. Akdeniz Bölgesi’nin Orman Varlığı Akdeniz bölgesinde karakteristik Akdeniz iklimi görülür. Yazlar sıcak ve

kurak, kışlar ılık ve yağışlıdır. Yıllık sıcaklık ortalaması 18°C'dir. Kıyıda yıllık yağış

miktarının 1000 mm yi bulduğu yerler vardır. Akdeniz kıyıları kış mevsiminin en ılık

geçtiği bölgemizdir. Buna yol açan nedenler, nemlilik miktarı, güneş ışınlarının

düşme açısı ve Toros Dağları'nın doğrultusu ve yükseltisidir. Toroslar, kışın

kuzeyden gelen soğuk hava kütlelerinin kıyıya inmesini önler. Yağışın en fazla

olduğu mevsim kış, en az olduğu mevsim ise yaz mevsimidir. Bölgedeki yaz

kuraklığı ise, dinamik yüksek basınç alanlarının etkili olması, bölgenin alçalıcı hava

hareketlerinin etkisine girmesinin sonucudur. Kıyıdan itibaren yükseldikçe sıcaklık

düşmekte, yağış miktarı artmaktadır. Denize dönük yamaçların etekleri bol yağış alır.

Page 95: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

95

Şekil 61. Akdeniz Bölgesi'nin Fiziki Haritası.

Akdeniz Bölgesi'nde 700 - 800 m'ye kadar maki bitki örtüsü hakimdir. Maki,

zeytin, mersin, defne, sakız ağacı, zakkum, keçiboynuzu, vb. kuraklığa dayanıklı

bodur bitkilerden oluşur. Bölgedeki ormanlar, makiden sonra başlar, 2400 m'ye

kadar devam eder. Daha sonra dağ çayırları yer alır. Orman alanları üzerindeki dağ

çayırları yazın kuraklığın etkisi ile kururlar.

Akdeniz Bölgesi % 22 lik orman oranı ile Karadeniz Bölgesinden sonra

orman oranı en yüksek olan bölgemizdir. Ancak yüzölçümü bakımından Karadeniz

Bölgesinden daha küçük olduğundan orman yoğunluğu Karadeniz Bölgesinden daha

fazladır. Orman yoğunluğu bakımından Akdeniz bölgesi Marmara ve Ege’den sonra

3.sırada yer almaktadır.

Page 96: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

96

Şekil 62. Akdeniz Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası.

7.3. Ege Bölgesi’nin Orman Varlığı Ege Bölgesi’nin batısında iç kesimlere kadar etkili olan iklim Akdeniz

İklimidir. Akdeniz ikliminin etkileri çöküntü ovaları boyunca kıyıdan yer 100-150

km kadar içlere sokulabilmektedir. Yazlar sıcak ve kurak kışlar ılık ve yağışlıdır.

Bölgedeki dağlar denize dik uzandığından yağış ve nemlilik iç kesimlere kadar

sokulma imkanı bulmaktadır. En sıcak ay ortalaması 27-28°C , en soğuk ay

ortalaması 8-10 °C dir. Yıllık ortalama 17-18°C dir. Ege Bölgesinde en fazla yağış

kışın , en az yağış yazın düşer. Kışın görülen yağışlar Cephesel kökenlidir. Yıllık

yağış miktarı yükseltiye göre değişir. Ortalama 600-1000 mm arasındadır. Kar yağışı

ve don olayı çok ender görülür. Bölgede Akdeniz iklimi güneyden kuzeye doğru

enlemin, batıdan doğuya doğru da yükseltinin etkisiyle bozulur. Ege Bölgesindeki

yaz kuraklığı ise, dinamik yüksek basınç alanlarının etkili olması, bölgenin alçalıcı

hava hareketlerinin etkisine girmesinin sonucudur. Kıyıdan itibaren yükseldikçe

sıcaklık düşmekte, yağış miktarı artmaktadır.

Page 97: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

97

Şekil 63. Ege Bölgesi'nin Fiziki Haritası.

Ege Bölgesinin iç kesimlerinin bitki örtüsü maki dediğimiz bodur bitki

topluluğudur. Maki; mersin, defne, kocayemiş, zeytin, zakkum, keçiboynuzu, kermes

meşesi vb. bitkilerden oluşur. Daha yükseklere çıkıldığında Kızılçam, Fıstıkçamı

daha da yükseklere çıkıldığında Karaçam, Ardıç ve bazı Meşe türleri bulunmaktadır.

Ege Bölgesi % 22 lik orman oranı ile Karadeniz Bölgesinden sonra orman

oranı en yüksek olan bölgemizdir. Ancak yüzölçümü bakımından Karadeniz

Bölgesinden daha küçük olduğundan orman yoğunluğu Karadeniz Bölgesinden daha

fazladır. Orman yoğunluğu bakımından Akdeniz bölgesi Marmara ve Ege’den sonra

3.sırada yer almaktadır.

Page 98: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

98

Şekil 64. Ege Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası.

7.4. Marmara Bölgesi’nin Orman Varlığı Marmara Bölgesi ikliminin en önemli özelliği bir geçiş iklimi karakteri

göstermesidir. Bölgeye ortalama 600 - 700 mm yağış düşmektedir. Yıllık ortalama

sıcaklığı ise 15-16 °C dir. Trakya'da karasal iklim özellikleri görülür. Yıldız Dağları

Karadeniz'in nemli havasının iç kısımlara girmesini engeller. Balkanlar üzerinden

gelen nemli hava kütlesi, nemini Balkan Dağları'nda bıraktığından, Trakya'ya

nemden yoksun ve kuru olarak eserler. Balkanlar'dan gelen hava kütleleri Marmara

Denizi üzerinden geçerken nem alır. Bu nemi Güney Marmara kıyılarına taşır.

Dolayısıyla Güney Marmara'nın denizel iklime sahip olmasını sağlar. Kocaeli

platosunda bozulmuş Karadeniz iklimi görülür. Yazlar Karadeniz iklimine göre daha

sıcak, kışlar daha soğuktur. Yazlar yağışlı olmakla beraber, maksimum yağış kışın

düşmektedir. Güney Marmara'da kışların ılık geçmesi zeytin yetiştirilen alanların

yaygınlaşmasını sağlamış, yazların sıcak ve kurak geçmesi pamuk tarımını

kolaylaştırmıştır.

Page 99: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

99

Şekil 65. Marmara Bölgesi'nin Fiziki Haritası.

Marmara Bölgesinde bol yağış alan yerler ormanlarla kaplı iken, yağış

miktarının azaldığı yerlerde stepler görülür. Kuzey Marmara'da ormanlar, Trakya'da

stepler, Güney Marmara'da ise maki bitki örtüsü yaygındır. Marmara kıyılarında 250-

300 m yükseltiye kadar maki görülür. Daha yükseklere çıkıldıkça ve daha iç

kesimlere gidildikçe ormanlar daha geniş yer kaplar. Uludağ, Kazdağları, Samanlı

Dağları ve Balıkesir’in güneyi ormanlık alan bakımından oldukça zengindir.

Marmara Bölgesi % 14 lük orman oranı ile orman oranı en yüksek olan 4.

bölgemizdir. Ancak yüzölçümü bakımından çok küçük olduğundan orman

yoğunluğu çok fazladır. Marmara bölgesi orman yoğunluğu en yüksek olan

bölgemizdir.

Page 100: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

100

Şekil 66. Marmara Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası.

7.5. İç Anadolu Bölgesi’nin Orman Varlığı Bölgenin çevresi yüksek dağlarla çevrili olduğundan, denizlerin nemli ılıman

havası bölgeye sokulamaz. Bu nedenle bölgede, yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk

ve kar yağışlı karasal iklim hakimdir. Bölgede, doğuya doğru gidildikçe yüksekliğin

artmasına bağlı olarak karasallık derecesi artar ve kış sıcaklıkları çok düşük

değerlere ulaşır. İç Anadolu, ülkemizin en az yağış alan bölgesidir. Ortalama yağış

400 mm civarındadır. Bölge, en fazla yağışı ilkbahar aylarında sağanak halinde alır.

En kurak mevsim yazdır. Yazların kurak olması ve yaz kuraklığının erken başlaması

sebze türü bitkiler üzerinde olumsuz etki yapar. Bölgedeki yağışların azlığı bölgenin

deniz etkisine kapalı olmasından kaynaklanmaktadır. Denizden gelen nemli hava

kütlesi, nemini, dağların denize bakan yamaçlarında yağış halinde bırakır. İç

Anadolu Bölgesi'ne doğru eserken artık kurudur. Bölgede görülen yağışlar

konveksiyonel ve cephesel kökenlidir. Kırkikindi adı da verilen konveksiyonel

yağışlar İlkbaharda yaygındır.

Page 101: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

101

Şekil 67. İç Anadolu Bölgesi'nin Fiziki Haritası.

Hakim bitki örtüsü olan bozkır, ilkbahar yağmurlarıyla yeşeren, birkaç ay

yeşil kalan, yaz sıcaklığı ile sararan ot topluluğudur. Yağış bakımından fakir olan bu

bölgede ormanlık alanlar da çok az yer kaplamaktadır. Yozgat-Sivas arasındaki

yoğun Sarıçam ormanlarının olduğu alanlar, Ankara’nın kuzeyindeki Kızılcahamam

civarlarındaki ormanlık alanlar ve Eskişehir’in güneybatısında, Yazılıkaya

Platosundaki ormanlık alanlar hariç bölgede ormanlık alan neredeyse hiç yoktur.

Bu bölge % 10 luk orman oranı ile orman oranı en yüksek olan 5.

bölgemizdir. İç Anadolu Bölgesi yüzölçümü bakımından çok büyük olduğundan

orman yoğunluğu çok düşüktür. Bölge aynı zamanda orman yoğunluğu en yüksek

olan 5. bölgemizdir.

Page 102: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

102

Şekil 68. İç Anadolu Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası.

7.6. Doğu Anadolu Bölgesi’nin Orman Varlığı Doğu Anadolu Bölgesi’nin İklim ve Bitki Örtüsü Kış mevsimi uzun ve

soğuktur. Sıcaklık -40°C'ye kadar düşer. Yaz mevsimi ise sıcak ve kısadır. Sıcaklık

20°C nin üzerine çıkar. Kış mevsiminde yağışlar genelde kar şeklindedir ve hiç

erimeden uzun süre yerde kalır. Yıllık sıcaklık farkı 30°C den fazladır. Bölgenin

güneyine ve batısına doğru gidildikçe sıcaklık ortalamaları artar (enlem ve

yükseltinin azalmasıdır). Karasallığın etkisiyle en fazla yağış yazın, en az yağış kışın

düşer. Bölge ortalama 500-600 mm yağış alır. Buharlaşma az olduğu için bu yağış

yeterli olur. Bölge, İç Anadolu'dan daha yüksekte olduğundan daha fazla yağış alır.

Kışlar karasallığın etkisiyle daha sert geçer. Doğal bitki örtüsü steptir. Ancak yaz

yağışları sebebiyle çayır şeklindedir.

Iğdır Ovası, Doğu Anadolu Bölgesi'nin en az yağış alan yeridir. Buranın

yıllık yağış, ortalaması 250 mm'nin altındadır. Buna karşılık Iğdır Ovası, alçakta

bulunmasından dolayı kış mevsimi daha ılık geçer.

Page 103: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

103

Şekil 69. Doğu Anadolu Bölgesi'nin Fiziki Haritası.

Bölgenin doğal bitki örtüsü bozkırdır. Dağ yamaçlarında bozulmuş orman ve

dağların yükseklerinde dağ çayırlarına rastlanır. Van Gölü'nün etkisi sayesinde Van

ve çevre iller ılıman bir iklime sahiptir. Erzurum ili kışları soğuk olmasına rağmen

yazları yemyeşil bitki örtüsüne sahiptir. Yağışın fazla olduğu dağlık bölgelerde

ormanlar vardır. Ormanlarındaki hakim ağaç türleri Sarıçam ve Meşe’dir.

Doğu Anadolu Bölgesi % 8 lik orman oranı ile orman oranı en düşük

bölgelerimiz arasındadır. Yüzölçüm bakımından en büyük olan bölgemiz bu yüzden

orman yoğunluğu bakımından en düşük olan bölgemizdir.

Page 104: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

104

Şekil 70. Doğu Anadolu Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası.

7.7. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin Orman Varlığı Güneydoğu Anadolu Bölgesinde, yazları kurak ve sıcak, kışları ılık ve yağışlı

olan tipik Akdeniz ikliminin bozulmuş şekli görülür. Akdeniz iklimine oranla, kışları

daha soğuk ve yazları da daha sıcak olur. Yağışlar kuzeyden güneye doğru gidildikçe

azalır. Yıllık ortalama yağış miktarı kuzeyden 750 mm güneyindeki alçak kesimlerde

300 mm civarındadır. Şanlıurfa ve güneyi ülkemizde yıllık ortalama sıcaklığı en

fazla olan bölgedir. Buralarda yüksek sıcaklık dolayısıyla buharlaşma da fazladır.

Gene yüksek sıcaklıklardan dolayı bağıl nem de fazla olduğundan yağış oluşumu

zordur. Bu yüzden bölge kurak bir bölgedir. Bu bölge ülkemizde yağışın en az

olduğu yani en kurak bölgelerdendir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi Orta Fırat ve

Dicle Bölümü olarak iki bölüme ayrılmaktadır. iki farklı bölümde de farklı iklim

özellikleri görülmektedir. Orta Fırat Bölümünde daha sıcak ve kurak bir iklim varken

Dicle Bölümünde daha sert ve karasal bir iklim görülmektedir.

Page 105: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

105

Şekil 71. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin Fiziki Haritası.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin hemen hemen her yerinde otsu bitkiler

egemendir. Kuraklığın çok fazla olması sebebiyle bitki türleri de kseromorf

(kurakçıl) türdeki bitkilerdir. Yağış yetersizliği yüzünden ormanlık alan azdır.

Bölgenin tabiî bitki örtüsünü bozkır bitkileri meydana getirir.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi % 3 lük orman oranı ile orman oranı en düşük

bölgelerimizdir. Yüzölçüm bakımından en küçük olan bölgemiz bu yüzden orman

yoğunluğu bakımından yüzölçümü en büyük olan bölgemiz Doğu Anadolu’dan bile

daha fazla orman yoğunluğuna sahiptir.

Page 106: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

106

Şekil 72. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin Orman Varlığı Haritası.

8. Orman Bölge Müdürlüklerine Göre

Türkiye’nin Orman Varlığı

Türkiye ormanlarının tamamına yakını devletin hüküm ve tasarrufu altında

olup, büyük çoğunluğu Orman Genel Müdürlüğü tarafından sürdürülebilirlik ilkesi

esas alınarak idare edilmektedir. 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 26. maddesinde yer

alan “…Devlet ormanlarından yapılacak istihsal, Orman ve Su İşleri Bakanlığınca

tespit olunacak esaslar dairesinde ve Amenajman Planlarına göre Devlet tarafından

yapılır...” hükmünün bir uygulaması olarak ülke ormanlarının tamamı orman

amenajman planları ile işletilmektedir. Bu planlar; Orman Genel Müdürlüğü, Orman

İdaresi ve Planlama Dairesi Başkanlığı tarafından, belli dönemleri içerecek şekilde

Orman İşletme Şefliği bazında yapılmaktadır. Türkiye ormanları, en küçük işletme

birimi olan orman işletme şefliği bazında, 10-20 yıllık dönüş süreleri ile hazırlanan

orman amenajman planları ile işletilmektedir. Amenajman planlama çalışmaları

sırasında; ormanlardaki örnek alanlarda alan, servet, artım, ağaç türü, ve verimlilik

durumlarını içeren envanter çalışmaları yapılmakta ve bu veriler sayısal ortamda

değerlendirilerek amenajman planları hazırlanmaktadır.

Page 107: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

107

Orman Genel Müdürlüğü orman ve orman kaynaklarını her türlü tehlikelere

karşı korumak, doğaya yakın bir anlayışla geliştirmek, ekosistem bütünlüğü içinde ve

topluma çok yönlü sürdürülebilir faydalar sağlayacak şekilde yönetmek misyonuna

sahiptir. Orman Genel Müdürlüğü aynı zamanda insana, doğaya ve çevreye duyarlı,

sürdürülebilir orman yönetimini sağlayan şeffaf ve saygın bir kurum olmak

vizyonuna sahiptir.

Şekil 73. Orman Bölge Müdürlükleri ve Sınırları Haritası.

Şekil 74. Orman Bölge Müdürlüklerinin Toplam Orman Alanlarının Dağılımı

Page 108: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

108

Şekil 75. Orman Bölge Müdürlükleri'nin Normal Orman Alanlarının Dağılımı.

Şekil 76. Orman Bölge Müdürlükleri'nin Bozuk Orman Alanlarının Dağılımı.

9. İllere Göre Türkiye’nin Orman Varlığı

Ormanlar yağış, sıcaklık ve nem gibi iklimsel özelliklerine, yükselti, eğim ve

bakı gibi jeomorfolojik özelliklerine ve toprak özelliklerine göre farklı alanlarda

yayılış göstermişlerdir. Gerek dünyada gerekse ülkemizde bu bahsedilen iklimsel,

jeomorfolojik ve toprak özellikleri her yerde aynı değildir. Ormanların dağılışı da bu

faktörlere göre değiştiğinden her yerde aynı oranda ve miktarda dağılış göstermezler.

Page 109: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

109

Ülkemizde de iller düzeyinde incelendiğinde ormanlar her ilde farkı miktarda ve

oranda yayılış göstermişlerdir.

Türkiye’nin orman varlığı il düzeyinde ele alındığında; orman alanı, orman

serveti, orman yoğunluğu ve orman artımı olmak üzere dört konu altında

incelenmiştir. Türkiye’de orman alanlarının il düzeyinde dağılımına bakıldığında en

fazla orman alanı Antalya’da, en az Iğdır’da bulunmaktadır. Orman servetinin il

düzeyinde dağılımına bakıldığında en fazla orman serveti Kastamonu’da, en az ise

Iğdır’da bulunmaktadır. Orman yoğunluğunun il düzeyinde dağılımına bakıldığında

en fazla orman yoğunluğu Karabük, en az Iğdır’da bulunmaktadır. Orman artımının

il düzeyinde dağılımına bakıldığında ise en fazla orman artımı Bolu’da, en az ise

Iğdır’da bulunmaktadır.

EN FAZLA EN AZ

ORMAN ALANI ANTALYA IĞDIR

ORMAN SERVETİ KASTAMONU IĞDIR

ORMAN YOĞUNLUĞU KARABÜK IĞDIR

ORMAN ARTIMI BOLU IĞDIR

Çizelge 7. Türkiye'nin İl Düzeyinde Orman İstatistikleri.

Page 110: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

110

Şekil 77. İllere Göre Türkiye'nin Orman Varlığı Haritası.

Page 111: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

111

Şekil 78. Türkiye'nin Orman Alanlarının İl Düzeyinde Dağılımı.

Şekil 79. Türkiye'nin Orman Servetinin İl Düzeyinde Dağılımı.

Page 112: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

112

Şekil 80. Türkiye'nin Orman Yoğunluğunun İl Düzeyinde Dağılımı.

Şekil 81. Türkiye'nin Orman Artımının İl Düzeyinde Dağılımı.

Page 113: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

113

10. Türkiye’nin Orman Yangınları

Ülkemizde son yıllarda artan orman yangınları adeta milli felaketlere

dönüşmüştür. Ormanlar; ihmal, dikkatsizlik (söndürülmeyen piknik ateşi, sigara

izmariti vb.) sonucu veya kasıtlı olarak (tarla açma, kaçak yapılaşma) yakılmaktadır.

Orman yangınlarının % 54 ünün sebebi tam olarak belirlenememiştir. Sebebi

belirlenen orman yangınlarının ise %54ü ihmâl, %31i faili meçhul, %8 i kasten ve

%7’sinin ise doğal oluşumlar (yıldırım vb.) sonucu oluşmuştur.

Şekil 82. Türkiye'deki Orman Yangınlarının Sebeplerinin Belirlenme Oranları ve Belirlenen

Sebeplerin Dağılımı.

Ülkemizde çıkan orman yangınlarının sebeplerinin yıllara göre dağılışına

bakıldığında özellikle 2000, 2007 ve 2008 yıllarının ormanlarımız açısından

felaketlerle geçtiği anlaşılmaktadır. Kasıtlı olarak çıkan orman yangınlarının 2000 ve

2007 yıllarında çokça arttığı görülmektedir. İhmâlden kaynaklı orman yangınları ise

en çok 2000 ve 2008 yılları arasında ortaya çıkmıştır. Faili meçhul orman yangınları

ise 2000, 2007 ve 2008 yıllarında gerçekleşmiştir. Doğal orman yangınlarının

seyrinde ise çok fazla bir değişiklik gözlenmemektedir. Ancak daha önce de

bahsedildiği gibi insan kaynaklı (kasıt, ihmal, faili meçhul) orman yangınları 2000,

2007 ve 2008 yıllarında çokça artmıştır.

Page 114: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

114

Şekil 83. Yangın Sebeplerinin Yıllara Göre Değişimi ve Dağılımı (1997-2010).

11. Türkiye’deki Silvikültür Faaliyetleri Genel anlamı ile Silvikültür yeni ormanların planlı olarak kurulması ve

bunların tabiatın mevcut olanlarla birlikte yetiştirilmesi, bakımı, gençleştirilmesi ve

varlıklarının en iyi bir şekilde devam ettirilmesi ile uğraşan bir birim dalıdır. Bu

tarife göre Silvikültür yalnız yeni ormanlar kurmak ve yetiştirmekle yetinmez, ayni

zamanda tabiaten mevcut genç ormanları bakıma tabi tutarak yetiştirir, her ne şekilde

meydana gelmiş olursa olsun yaşlı ormanları gençleştirir ve yeni kuşakların bakımını

sağlar. Ormanlarımızda Silvikültür çalışmaları Amenajman planlarının ormancılık

tekniğine uygun olarak tatbikini ve öngörülen hedeflerin plan süresinde

gerçekleştirilmesini sağlamaktır.

Özetle Silvikültür; Ormanların devamlılığının (sürdürülebilirliğinin)

sağlanması, belirlenen görevleri yapabilecek biçimde işletilmesi silvikültürel

uygulamalarla gerçekleştirilir. Silvikültürel uygulamalar, ormanın tesisinden itibaren

başlar, bakımlar (Gençlik, sıklık bakımları, aralamalar) ile devam ederek, yeniden

gençleştirme çalışmaları ile sona ermektedir.

Ülkemizdeki Orman Genel Müdürlüğü’nün yürüttüğü silvikültür faaliyetlerini

dört sınıfta incelemek gerekirse bunlar; ağaçlandırma faaliyetleri, mera ıslahı

faaliyetleri, erozyon kontrol faaliyetleri ve rehabilitasyon faaliyetleridir.

Page 115: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

115

11.1. Ağaçlandırma Faaliyetleri Ağaçlandırma faaliyetinin ülkemizdeki dağılışına bakıldığında en çok

yapıldığı iller arasında Ankara ve Konya dikkat çekmektedir. Bu illeri

Afyonkarahisar, İzmir ve Manisa takip etmektedir.

Şekil 84. Türkiye'de Yapılan Ağaçlandırma Faaliyetlerinin İllere Göre Dağılımı.

11.2. Mera Islahı Faaliyetleri Mera ıslahı faaliyetleri kısaca mera-çayır gibi alanları orman formuna

kavuşturmak amacıyla yapılan faaliyetlerdir. Ülkemizde yapılan mera ıslahı

çalışmalarının dağılışına bakıldığında yüksek platoları bulunan illerimizde daha çok

yapıldığı dikkat çekmektedir. Mera-çayır alanlarının fazla olduğu bu illerimizde bu

alanları orman formuna kavuşturmak amacıyla mera ıslahı çalışmaları yapılmaktadır.

Page 116: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

116

Şekil 85. Türkiye'de Yapılan Mera Islahı Faaliyetlerinin İllere Göre Dağılımı.

11.3. Erozyon Kontrol Faaliyetleri Erozyon kontrol faaliyetlerini kısaca özetlemek gerekirse Toprak kaybını

orman formu ile önleme amaçlı yapılan faaliyetlerdir. Ülkemizde en çok erozyonun

yaşandığı yerler Fırat, Kızılırmak, Yeşilırmak ve Çoruh havzalarıdır. En çok erozyon

kontrol faaliyetinin yapıldığı yerler ise gene bu havzalarda toprakları bulunan

illerimize tekabül etmektedir.

Page 117: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

117

Şekil 86. Türkiye'de Yapılan Erozyon Kontrol Faaliyetlerinin İllere Göre Dağılımı.

11.4. Rehabilitasyon Faaliyetleri Rehabilitasyon faaliyetlerini kısaca tanımlamak gerekirse bozuk orman

alanlarını normal orman alanına çevirmek veya çok sık orman alanlarını

seyrekleştirmek amacıyla yapılan faaliyetlerdir. Ülkemizde yapılan rehabilitasyon

faaliyetlerinin illere göre dağılışına bakıldığında Afyonkarahisar, Antalya, Uşak illeri

dikkat çekmektedir. Bozuk orman alanı fazla olan bu illerimizde bozuk orman

alanlarını normal orman formuna kavuşturmak için rehabilitasyon faaliyetleri

yapılmaktadır.

Page 118: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

118

Şekil 87. Türkiye'de Yapılan Rehabilitasyon Faaliyetlerinin İllere Göre Dağılımı.

12. Türkiye’de Yetişen Bazı Ağaç Türleri ve

Yayılışları

Ülkemizde yetişen bir çok ağaç türü mevcuttur. Ülkemiz ağaç türleri

bakımından oldukça zengindir. Üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemizdeki iklim

çeşitliliği ağaç türü zenginliğini de arttırmıştır. Ağaç türlerinin yetişmeleri için

gerekli olan optimum (en uygun) sıcaklık, yağış gibi iklimsel değerleri ülkemizin

coğrafyası çoğunlukla karşılamaktadır. Ayrıca üç büyük kıtanın birleştiği yerde olan

ülkemiz toprakları birçok relikt ve endemik ağaç türüne ev sahipliği yapmaktadır.

Ülkemizde yetişen yüzlerce ağaç türü arasında alan olarak en fazla yer

kaplayan, yani en geniş yayılıma sahip ve en bilindik 13 ağaç türü bu bölümde

ayrıntılı olarak incelenmiştir.

Page 119: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

119

Ağaçlar Normal(ha) Bozuk(ha) Toplam(ha)

Kızılçam 3.207.914 2.646.759 5.854.673

Meşe 2.105.937 3.046.624 5.152.562

Karaçam 2.580.193 2.112.867 4.693.060

Kayın 1.621.257 340.403 1.961.660

Sarıçam 751.060 720.588 1.479.648

Göknar 406.989 263.400 670.390

Ardıç 91.234 484.081 575.315

Sedir 220.212 243.193 463.521

Ladin 230.212 104.260 334.472

Kızılağaç 99.984 41.134 141.119

Kestane 75.249 35.795 111.044

Fıstıkçamı 60.899 28.139 89.028

Gürgen 15.235 4.272 19.962

Çizelge 8. Türkiye'de Yetişen Bazı Ağaç Türleri'nin Normal, Bozuk ve Toplam Orman

Alanları.

12.1. Kızılçam Kıyılardan Başlayarak 1200-1400 m. Yüksekliklere değin uzanır. Kıyı

kesiminde boyu 15-20 metreye ulaşabilir. İğne yaprakları parlak yeşil renktedir.

Doğu Akdeniz'de yayılma alanı geniştir. Ülkemizde Marmara, Ege ve Akdeniz

Kıyılarında yayılmıştır. Sahilden iç kesime ulaştıkça boyu daha da uzar ve gövdesi

düzgünleşir. Reçinesinden yararlanılabilir. Kızılçam ayrıca Pinus Pine (Türk Çamı)

diye adlandırılır çünkü en yoğun görüldüğü alanlar Türkiye ve çevresindeki Akdeniz,

Ege adalarındadır.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

3.207.913,9 2.646.758,9 5.854.672,8

Çizelge 9. Kızılçam'ın Alansal Dağılımı.

Page 120: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

120

Şekil 88. Kızılçam'ın Görünümü.

Şekil 89. Kızılçam'ın Türkiye'deki Yayılışı.

12.2. Sarıçam Sarıçam, Kuzey Anadolu'nun yüksek dağlık kesimlerinde saf yada karışık

ormanlar kurmakla birlikte, küçük adacıklar halinde iç ve güney bölgelerimize kadar

Page 121: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

121

ulaşır. Adını, levhalar halinde ayrılan gövde kabuğunun tilki sarısı renginden alır.

Narin gövdeli, sivri tepeli ve ince dallı bir ağaçtır. Yetişkin bireylerinin boyu 40

metreyi aşar. kendine özgü kabuk renginin dışında, ince yapraklarının kısalığı ve

mavimsi yeşil rengi ilk bakışta diğer çam türlerinden ayırt edilecek özellikleridir.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

751.059,7 728.587,9 1.479.647,6

Çizelge 10. Sarıçam'ın Alansal Dağılımı.

Şekil 90. Sarıçam'ın Görünümü.

Page 122: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

122

Şekil 91. Sarıçam'ın Türkiye'deki Yayılışı.

12.3. Karaçam Ülkemizin çoğu bölgesinde görülmesi mümkündür. Bütün kıyı bölgelerimizin

dağlık kesimlerinde saf ya da karışık ormanlar kurar, hatta stebe kadar sokulur.

Kısaca kıyı kesimden iç kesime doğru geçiş alanlarında yayılış gösterir yani geçiş

bitkisidir. Gövdesinin ve dallarının kalınlığı, gri ve derin çatlaklı kabuğu, iğne

yapraklarının koyu yeşil rengi ile diğer çam türlerinden ayrılır. 30-35 m'ye kadar

boylanabilir. Ülkemizdeki yayılışı genel olarak Küre Dağları’nın iç kesimlere bakan

yamaçları, Ilgaz ve Köroğlu Dağlarının çevresi, Menteşelerin iç kesimlere bakan

yamaçları ve Torosların İç Anadoluya bakan yamaçlarındadır.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

2.580.193,0 2.112.866,6 4.693.059,6

Çizelge 11. Karaçam'ın Alansal Dağılımı.

Page 123: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

123

Şekil 92. Karaçam'ın Görünümü.

Page 124: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

124

12.4. Göknar Kırka yakın türü bulunan Göknarların ülkemizde yaygın olarak bulunanları

dört türden oluşmaktadır. Bunlar ; Doğu Karadeniz Göknarı, Kazdağı Göknarı,

Uludağ Göknarı ve Toros Göknarı’dır. Bu türlerin ortak özellikleri kuzey

yarımkürede bulunmalarıdır. İnce uzun bir gövdeye sahip ve konik biçime yakın

görünüme sahiptir. Doğu Karadeniz Göknarı 30-40 metreyi bulur. Bu çamlardan çok

uzun boylara ulaşanları da vardır. Gövdesi beyaz ve sarımsıdır. Odunlu ambalaj

sanayinde çokça kullanılır.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

406.989,1 263.400,5 670.389,6

Çizelge 12. Göknar'ın Alansal Dağılımı.

Şekil 93. Karaçam'ın Türkiye'deki Yayılışı.

Page 125: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

125

Şekil 94. Göknar'ın Görünümü.

Şekil 95. Göknar'ın Türkiye'deki Yayılışı.

Page 126: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

126

12.5. Ardıç Sürüngen çalılardan büyük ağaçlara kadar çok çeşitli türleri olan ardıç, hemen

hemen bütün bölgelerimiz yüksek dağlık kesimlerinde doğal yayılış gösterir. Bazıları

servi gibi pul yapraklara, bazıları da batıcı iğne yapraklara sahiptir. Soğuğa ve

kuraklığa karşı çok dayanıklı bir ağaç türüdür. Deniz ikliminin yavaş yavaş azalmaya

başladığı yerlerde görülür yani geçiş bitkisi sayılabilir. Ülkemizde yetişen bazı Ardıç

türleri şunlardır; Katran Ardıcı, Adi Ardıç, Finike Ardıcı, Kokulu Ardıç, Sabin

Ardıcı ve Boylu Ardıçtır.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

91.234,3 484.081,0 575.315,3

Çizelge 13. Ardıç'ın Alansal Dağılımı.

Şekil 96. Ardıç'ın Görünümü.

Page 127: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

127

Şekil 97. Ardıç'ın Türkiye'deki Yayılışı.

12.6. Sedir Batı, Orta ve Doğu Toroslarda doğal olarak bulunur. Nadiren de olsa Batı

Anadolu’nun iç kesimlerinde küçük ve izole bir yayılış gösterir. Dört sedir türünden

biri olan Toros sedirinin dünya üzerindeki en geniş doğal ormanları Türkiye'dedir. 40

m'ye kadar boylanabilir. Gençlikte piramide benzer bir forma sahip olan ağacın

tepesi zamanla bozulur ve yayvanlaşır. İğne yaprakları kısa, sivri, batıcı ve kısa

sürgün denilen tutam üzerinde birçoğu bir aradadır. Fıçı ya da yumurta biçimindeki

kozalakları olgunlaşınca pulları göknarlarda olduğu gibi dağılır ve eksenleri sürgün

üzerinde kalır .

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

220.328,4 243.192,6 463.521,0

Çizelge 14. Sedir'in Alansal Dağılımı.

Page 128: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

128

Şekil 98. Sedir'in Görünümü.

Şekil 99. Sedir'in Türkiye’deki Yayılışı.

Page 129: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

129

12.7. Ladin Kuzey yarıkürenin ılıman ve soğuk bölgelerinde yayılış gösteren 40 değişik

türü ve bu türlere ait varyete ve formları vardır. Uzaktan bakıldığında Göknara

benzese de piramite benzer tepesi ve sarkık dalları ile ondan ayırt edilebilir. Boyu

40-50m'ye kadar ulaşabilir. İğne yaprakları kısa, sivri uçlu ve kesitli dört köşedir.

Olgunlaşmış kozalağının pulları dağılmaz. Ülkemizde Doğu Karadeniz dağlarının

denize bakan yüksek kesimlerinde saf ya da karışık ormanlar kuran türü Doğu

Ladini’dir.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

230.211,9 104.260,5 334.472,4

Çizelge 15. Ladin'in Alansal Dağılımı.

Şekil 100. Ladin'in Görünümü.

Page 130: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

130

Şekil 101. Ladin'in Türkiye'deki Yayılışı.

12.8. Meşe Ülkemizin hemen her bölgesinde türlerine bağlı olarak yayılış gösterir. 25m

boya ve iki metre çapa erişebilen geniş tepeli ağaçlardan, 3-5 m boya sahip çalılara

kadar değişen türleri vardır. Yaprakları da formları gibi değişkenlik gösterebilir,

loplu, dişli ya da düz kenarlıdır. "Palamut" adı verilen silindirik meyveleri bir kadeh

içinde yer alır. Odunlarının anatomik özelliklerine göre kırmızı meşeler, ak meşeler

ve herdem yeşil meşeler olmak üzere üçe ayrılan meşelerin 18 türü bulunmaktadır.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

2.105.937,4 3.046.624,4 5.152.561,8

Çizelge 16. Meşe'nin Alansal Dağılımı.

Page 131: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

131

Şekil 102. Meşe'nin Görünümü.

Şekil 103. Meşe'nin Türkiye'deki Yayılışı.

Page 132: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

132

12.9. Fıstıkçamı Tipik bir Akdeniz ağacı olan fıstıkçamı, özellikle Batı ve Güney Anadolu'da

ormanlar kurar. Olgun bireyleri 15-20 m boyundadır. Gençlikte yuvarlak, yaşlılıkta

şemsiye gibi tepesiyle diğer çamlardan ilk bakışta ayırt edilebilir. Tohumları oldukça

büyüktür. Halk arasında "çam fıstığı" diye adlandırılan tohumları Batı

Anadolu’dakiler için önemli bir gelir kaynağıdır.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

60.888,5 28.139,0 89.027,5

Çizelge 17. Fıstıkçamı'nın Alansal Dağılımı.

Şekil 104. Fıstıkçamı'nın Görünümü.

Page 133: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

133

Şekil 105. Fıstıkçamı'nın Türkiye'deki Yayılışı.

12.10. Kestane Ülkemizde özellikle Kuzey Anadolu Bölgesi'nde yayılış gösterir. Türkiye'de

doğal olarak yetişen tek kestane türü olan "Anadolu kestanesi" 30 m boya erişebilen,

geniş tepeli bir ağaçtır. Gençken düzgün olan gövde kabukları yaşlandıkça çatlaklı

bir görünüm alır. Mızraksı yapraklarının kenarları kaba dişlidir. Çiçekleri önemli bir

bal kaynağı olan kestanenin meyvesi de ekonomik değere sahiptir.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

75.248,9 35.794,9 111.043,8

Çizelge 18. Kestane'nin Alansal Dağılımı.

Page 134: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

134

Şekil 106. Kestane'nin Görünümü.

Şekil 107. Kestane'nin Türkiye'deki Yayılışı.

Page 135: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

135

12.11. Gürgen Trakya, Marmara Bölgesi, Kuzey Anadolu Bölgesi'nde yayılış gösterir.

Genellikle kuzey ve güney kıyı bölgelerimizin karışık ormanlarında bulunur. Girintili

grimsi kabuklu gövdelere sahip ağaç ya da ağaççıklardır. Yumurta biçimindeki

yapraklarının kenarları dişlidir. Yaklaşık 1 cm uzunluğunda, sivri uçlu ve sert

kabuklu meyveleri, yaprağı andıran üç toplu bir meyve örtüsüyle kaplıdır.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

15.234,9 4.727,0 19.961,9

Çizelge 19. Gürgen'in Alansal Dağılımı.

Şekil 108. Gürgen'in Görünümü.

Page 136: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

136

Şekil 109. Kestane'nin Türkiye'deki Yayılışı.

12.12. Kızılağaç Ülkemizde özellikle Doğu Karadeniz'de saf ve karışık olarak yayılış gösteren

kızılağaç, boyu 20 m'yi aşabilen, esmer kabuklu, seyrek dallı bir ağaçtır. Daha çok

serin bölgelerde ve nemli dere yataklarının bulunduğu yerlerde görülür. Uzunluğu 4-

9 cm genişliği 3-7 cm arasında değişen ters yumurta biçimli ve testere dişli

yaprakları vardır. Köklerinde bulunan, havanın serbest azotunu bağlayan yumrular

nedeniyle toprakları azotça zenginleştirir.

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

99.984,4 41.134,2 141.118,6

Çizelge 20. Kızılağaç'ın Alansal Dağılımı.

Page 137: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

137

Şekil 110. Kızılağaç'ın Görünümü.

Şekil 111. Kızılağaç'ın Türkiye'deki Yayılışı.

Page 138: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

138

12.13. Kayın Daha çok kuzey bölgelerimizde doğal yayılış göstermekle birlikte kayın ağacı

güneydeki Amanoslar'da da yayılış gösterir. Saf yada göknar, ladin, çam ve

meşelerle karışık geniş ormanlar kurar. 40 m. boya ulaşabilen kayınların düzgün ve

silindirik gövdeleri vardır. 6-9 cm uzunluktaki dalgalı kenarlı elips şeklindeki

yapraklarının sonbahardaki kırmızı rengi çok etkileyicidir. Yağlı meyveleri doğada

yaban hayvanları için önemli bir besin kaynağıdır. Türkiye'de doğal olarak yetişen

türleri; Doğu Kayını (Fagus Orientalis) ve Avrupa Kayını (Fagus Silvatica).

Normal (ha) Bozuk (ha) Toplam (ha)

1.621.256,6 340.402,9 1.961.659,5

Çizelge 21. Kayın'ın Alansal Dağılımı.

Şekil 112. Kayın'ın Görünümü.

Page 139: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

139

Şekil 113. Kayın'ın Türkiye'deki Yayılışı.

viii. SONUÇ VE ÖNERİLER

Dünya orman varlığı içerisine tek tek ülke orman varlığı haritaları, dünyanın

genel orman varlığı haritaları, grafikleri, tabloları ve ülke ülke verileri CBS

ortamına işlenmiştir.

Türkiye’de Ormanlar kısmında ise Türkiye’nin Orman Varlığı, koru-baltalık

orman alanları, normal-bozuk orman alanları, verimli-verimsiz orman

alanları, haritalar, grafikler, tablolar değerlendirilmiş ve verileri CBS

ortamına işlenmiştir.

CBS ortamına işlenen ve toplanan bu veriler CBS ortamında, belli bir

sistematikte depolanarak geniş bir orman veritabanı oluşturulmuştur. Bu

oluşturulan veritabanından elde edilen zengin görsel malzemeler ile verimli

analizler, değerlendirmeler, hatta sunumlar yapılabilmektedir.

Bu çalışma esnasında toplanan veriler ile oluşturulan veritabanı kullanılarak

orman atlası yapılabilecek kadar zengin görsel malzemeler, verimli analizler,

önemli değerlendirmeler elde edilebilir.

Page 140: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

140

Bu çalışmanın gelecekte yapılacak olan birçok çalışmaya zengin görsel

malzemeleri verimli analizleri ve önemli değerlendirmeleri açısından

kaynaklık edeceği öngörülmektedir. Bu açıdan literatüre önemli bir katkı

sağlanmıştır.

Ormanlar sağladıkları pek çok maddi ve sosyal faydaları ile ülkemizin en

önemli doğal kaynaklarındandır. Bu faydalarının sürekli olabilmesi için planlı ve

düzenli bir şekilde işletilmeleri gereklidir. Kesilen ağaçların, yanan ormanların yada

çeşitli şekillerle zarar gören ve yok olan ağaçların yerine yenileri dikilmeli ve

böylece ormanların devamlılığı sağlanmalıdır. Ayrıca insan yaşamına katkıları ile

sıkça söz ettiğimiz ormanlar konusunda yapılacak olan çalışmalar faydalı olacaktır.

ix. KAYNAKÇA

AYTUĞ, B., 1976. Orman Tanımlaması ve Bu Tanımlamada Yer Alan Ağaç, Ağaççık ve

Çalı Kavramları, I. Orman Kadastro Semineri, OGM Yayın No: 607/13, Ankara.

SARBANOĞLU, H., 1990, Coğrafi Bilgi Sistemi Geliştirme ve Gerçekleştirme

Yöntemi, Harita Dergisi, Sayı 105 : 45-74, Ankara.

ŞAHİN, K., GÜMÜŞAY, M.Ü. 2007, İnternet Tabanlı Coğrafi Bilgi Sistemleri ve

Orman Yangınlarında Kullanılması, Harita Dergisi, Issue 138, pp. 69-83.

KÜÇÜK, Ö., 2004, Yanıcı Madde Tipleri ve Yangın Davranışına Bağlı Yangın

Potansiyelinin Belirlenmesi ve Haritalanması, Karadeniz Teknik Üniversitesi Doktora

Tezi, Trabzon.

BAŞKENT, E.Z., 1997. Türkiye Ormancılığı İçin Nasıl Bir Coğrafi Bilgi Sistemi

Kurulmalıdır? Ön Çalışma ve Kavramsal Yaklaşım, Journal of Agriculture and Forestry,

21: 493-505.

ÇALIŞKAN, E., KARAMAN, A., ACAR, H., 2004. Coğrafi Bilgi Sistemi Yazılımı İle

Orman Yolu Sanat Yapıları Haritasının Oluşturulması Tekniği (Yeşiltepe Orman İşletme

Page 141: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

141

Şefliği Örneği) Zonguldak Karaelmas Üniversitesi, Bartın Orman Fakültesi Dergisi, Cilt:

6, Sayı: 6, : 154.

KOÇ, A., 1995, Ormancılıkta Coğrafi Bilgi Sistemi, Türkiye İkinci Arc/Info ve ERDAS

Kullanıcıları Grubu Toplantısı, 19-20 Haziran, Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Ankara.

YOMRALIOĞLU, T., 2000, Coğrafi Bilgi Sistemleri Temel Kavramlar ve

Uygulamalar, Seçil ofset, İstanbul.

YOMRALIOĞLU, T., 2003, Coğrafi Bilgi Sistemi Politikası. TUJK 2003 Yılı Bilimsel

Toplantısı, Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Jeodezik Ağlar Çalıştayı, 24-25-26 Eylül 2003,

Konya.

TANKUT, M., 1998, Türkiye’de CBS’nin Geliştirilmesi ve Kullanılması Paneli

(basılmamış), CBS ve Çevre Yönetimi Kongresi, TÜBİTAK Mustafa İnan Salonu,

Ankara

BALCI, İ., ÇOBAN, O., EKER, M., 2000 Coğrafi Bilgi Sistemi, Süleyman Demirel

Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi, Seri: A, Sayı: 1, ISSN:1302-7085 Sayfa: 115-132.

ALTAN, M.O., TOZ, G.F., KÜLÜR, S., 1997, Bilgi Sistemlerindeki Gelişmeler ve

Fotogrametri, Coğrafi Bilgi Sistemleri Sempozyumu, İstanbul Teknik Üniversitesi

İnşaat Fakültesi Matbaası, sayfa: 69, İstanbul.

ERDİN, K., 1986, Fotoyorumlama ve Uzaktan Algılama, İstanbul Üniversitesi Orman

Fakültesi Yayını, No: 381, Sayfa: 183, İstanbul.

BATUK, F.G., KÜLÜR S., SARBANOĞLU H., TOZ G., 1997, Veriden Bilgiye

Coğrafi Bilgi Sistemleri, Coğrafi Bilgi Sistemleri Sempozyumu, İstanbul Teknik

Üniversitesi İnşaat Fakültesi Matbaası, Sayfa: 47, İstanbul.

TEZAN, K., 1997, Coğrafi Bilgi Sistemleri Oluşturma Aşamaları ve Autodesk GIS

Yazılımları, Sayısal Grafik Sanal Gazete, Sayı: 8 Sayfa: 21. İstanbul.

LEE, Y. C., ZHANG, G. Y., 1989, Development of GIS Technogy Journal of

Surveying Engineering, Page: 304-323.

BOZKURT, Y., ERDİN, N., 1988, Dünya’da Orman Alanları ve Ağaç Hammaddesi

Üretim Miktarları, İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi, Sayfa: 21.

Page 142: Dünya ve Türkiye Orman Varlığı

142

ERASLAN, İ., 1983, İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi, Orman Amenajmanı Bilim

Dalı Biriminin Görevleri, Çalışmaları Araştırmaları ve Yayınları, İstanbul Üniversitesi

Orman Fakültesi Yayını, Sayfa: 27, İstanbul.

STATE OF CANADA’S FORESTS: 2004-2005, Map Canada's Boreal Forest inside

back cover, Sayfa: 45.

ix.i Sayısal Veri Kaynakları

ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (OGM), 2011. Asli Ağaç Türleri Broşürü. OGM

Yayınları, Ankara.

OGM, 2013, Orman Atlası, OGM yayınları, Ankara.

ORMAN İDARESİ VE PLANLAMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI (OİDPB), 2012.

Türkiye Orman Varlığı, Yayın No:85/12 : 9, OİPDB Yayınları, Ankara.

OİPDB, 2014. Türkiye Orman Varlığı, Yayın No: 115, Seri No: 17, OİPDB Yayınları,

Ankara.

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI (OSB), 2012. Ormancılık İstatistikleri,

Yayın No: 03,Türkiye İstatistik Kurumu Matbaası, Ankara.

ix.ii Vektör ve Raster Veri Kaynakları

OGM, Bilgi ve İşlem Dairesi Başkanlığı, Coğrafi Bilgi Sistemleri Şube Müdürlüğü,

Türkiye Meşcere Vektör Verileri (1/125.000).

Euforgen Forest Datasets (http://www.euforgen.org).

DIVA-GIS Country Datasets (http://www.diva-gis.org).

Natural Earth Data (http://www.naturalearthdata.com).