2
HiMMET EFENDi üstüne duruma olan Hüsamedin Efendi de, Himmet, tarlk-i Bayrami'de bu senin ic- olsun" diyerek onun gönlünü al- Hüseyin Vassaf, Himmet Efendi'- nin bu olaydan sonra Bayramiyye'nin Him- metiyye kolunun kurucusu ve Himmetiyye dört terkinin havlu- yu dörtgen katiayarak üze- rine söyler. Himmet Efendi tekkesinde faali- yetini sürdürürken 1051 (1641) Camii tayin edildi. Yirmi bu camide sonra 1079'da (1669) bu görevi Abdullah Efendi'ye devretti. 1090 ( 1679) Abdullah Efendi Fatih Halil Camii tayin edilince Camii'ndeki görev tekrar Him- met Efendi'ye verildi. da kendi Üsküdar'daki Davud Pa- Camii nakledildL Tekkede ir- faaliyetinin vaizlik görevini boyunca sürdüren Himmet Efendi 16 Safer 1 095'te (3 1684) vefat etti. Üsküdar Divitçiler'de Bezeizilde Muhyiddin Efendi'nin türbesi- ne olan ilk Hüsamed- din Efendi'nin verildi. Buraya daha sonra olan tek- ke Bezeizilde Muhyiddin Efendi Tekkesi, Tekkesi, Himmetzade Thkkesi, Him- met Efendi Tekkesi da ve Himmetiyye önemli mer- kezlerinden biri Himmet Efen- di'nin vefatma Abdullah Efen- di, "Dedi biri ye'sile nale-i cangah edip 1 Fevtine tarihtir hatime-i evliya"; mensup- Emetullah "De- dim tarih-i fevtin mevladan olup mülhem 1 Bugün Himmet Efendi adni kendiye me'va" beyitlerini tarih dü- Himmet Efendi'nin sonra yerine Abdullah Efendi ve tekkenin tekke ve zaviyelerin 1925 kadar Himmetza- deler bu ailenin tasarrufun- da (bk. EFENDi TEK- Muhyiddin Yavsl(ö. 920/ 1514) getirilen Bay- ramiyye Himmet Efendi'den iti- baren Himmetiyye kolu va- temsil Kaynaklarda Bayrami Tekkesi olarak gösterilen tekke- ler (bk. Himmetiy- ye koluna mensuptur (Himmetiyye'nin adab ve için bk. II, 213-216). 58 Himmet, Himmet, Himmetl kullanan ve tekke dikkati çeken isimlerinden biri olan Himmet Efendi Yunus Emre'nin et- kisinde kalarak aruz ve hece vezniyle ler kaleme manzumeleri ara- Post'un da bes· tekarlar "Vakt-i seherde 1 perde 1 gü m yerde 1 Derman sendedir" ve , sabaya sor- sunlar 1 Canan ilieri kan dedir 1 Bilenler ha- ber versinler 1 Can an ilieri kandedir" iki ilahisi olmak üzere ilahileri tekkelerde okuna- Eserleri. 1. Divançe . Hüseyin Vassilf, Himmet Efendi'nin mürettep bir ancak bunun bir yok daha sonra ha- derlenerek bir divan- çe söyler. Böyle bir olay- dan söz etmeyen Abdülbaki ise "ze" (..i ) harfinden Himmetzadeler'den Abdullah Bey'in ni ifade eder (Me lamilik ve Melamiler; s. 28). Millet Kütüphane- si'ndeki bir mecmu ada (Ali Emir! Efen- di, nr. 509/1. vr. 1-23) Himmet Efendi'nin manzum Tarikatname'siyle ilahi- si yer mecmuaya (vr. 23- 26) Abdullah Efendi'nin de Selim Kütüphanesi'ndeki mecmuada ise (Ha- nr. I 5/6, vr. 36-49) bir müsed- des ve ilahi Mehmet Ali Ayni'nin Himmet Efendi'nin söylemesi ru 2. Tarikatname. Tarikat adab ve dair bu eserin bir tanbul Üniversitesi Kütüphanesi'ndeki bir içindedir (TY, nr. 6383. vr. 90). Himmet Efendi'nin biyografisinin ve yer bu mec- muada sayfa bu bes- ve da kay- Himmet Efendi'nin tarikat ve halvet Bayramiyye ve Hal - vetiyye silsilelerinin sikke-i ahval-i hilafet, yih, fukaha gibi ihtiva eden ve Tarikatname mesnevi tar- bir eseri daha Bu eserin bir Divan çe ile birlikte Millet Kütüp- hanesi'ndeki mecmuada yer (Ali Emir! Efendi, nr. 509/1 ). Eserin bölümleri Fuat Veli, ll. 275-276) Mehmed Tahir, Himmet Efen- di'nin Zübdetü'd-de)fa'ils Farsça bir eseri bu eserin Ha- Mehmed Efendi Gayetü'd- dekaik Türkçe'ye tercüme edildi- ve 1292' de (1875) orijinal metniyle birlikte daha sonra tercümesinin söylemektedir. Ancak bu eser Himmet Efendi'ye Aziz Nesefi'ye aittir. Yine Mehmed Tahir. Himmet Efendi'- nin Mi'raciyye bir eseri daha söylerse de Türk mi 'raciyyeler üzerinde lan bir (Akar, s. 203) Himmet Efendi'ye ait böyle bir eserin tesbit edile- belirtilmektedir. : Ayvansarayi. Mecmua-i Teuarfh, s. 212, 359; Safai. Tezkire, Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 2549, vr. 412b-413'; Vekayiu'L-fuza- La, lll, 578-579; Salim. Tezkire, istanbul1315, s. 426-427; Müstakimzacte. Mecelle 'n-nisab, Süleymaniye Ktp., Halet Efendi, nr. 628, s. 4 71; Haririzacte. Tibyan, 1, vr. 173'; Müellif- Leri, 1, 189; Hüseyin Vassaf. Sefine, ll, 341-345; Mehmet Ali Ayni , Velf, istanbul 1343, s. 127; Abdülbaki Melamilik ve Melamiler, istanbul 1931, s. 128; a. mlf .. "Himmet", TA, XIX, 248; TYDK, ll, 464 -466; Fuat Veli, Ankara 1983,1, 80, 82; ll, 213-216,223,275-277, bel- ge 146'; Metin Akar, Türk Man- zum Mi'rac-nameler, Ankara 1987, s. 203. L NURETTiN ALBAYRAK EFENDi da Bayramiyye'nin kolunun asitanesi olan XVII. ait tekke. _j Himmetzade Tekkes i olarak da bu Fatih ilçesinde Ye- ni bahçe'ye inen yamaçta, Ördek Kasap mahallesinde Himmetzade soka- yer Bayramiyye- Him- metiyye plri Bolulu Himmet Efendi (ö. 1095/1684) IV. Mehmed devri Efendi'- nin mescidinin içinde XVII. ortala- faaliyete vakfiyesi Him- met Efendi'nin tekkenin üçüncü Himmetzade Ab- düssamed Efendi 1135 (1723) Himmet Efendi'nin neslinden Himmet- zadeler olarak ve nüfuz- lu bir ailesi gerek Himmet Efendi Tekkesi'nin gerekse Bayrami tekkelerinden bu ailenin denetimine Him- met Efendi'nin sonra tekke- sinin postuna Himmetzade Der-

EFENDi nr. 1 · 2018-05-25 · dan söz etmeyen Abdülbaki Gölpınarlı ise divanının "ze" (..i ) harfinden sonrasını Himmetzadeler'den Şeyh Abdullah Nasıh Bey'in kaybettiği

  • Upload
    others

  • View
    5

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: EFENDi nr. 1 · 2018-05-25 · dan söz etmeyen Abdülbaki Gölpınarlı ise divanının "ze" (..i ) harfinden sonrasını Himmetzadeler'den Şeyh Abdullah Nasıh Bey'in kaybettiği

HiMMET EFENDi

katiayıp tacın üstüne örtmüş, duruma vakıf olan Hüsamedin Efendi de, "Oğlum Himmet, tarlk-i Bayrami'de bu senin ic­tihadın olsun" diyerek onun gönlünü al­mıştır. Hüseyin Vassaf, Himmet Efendi'­nin bu olaydan sonra Bayramiyye'nin Him­metiyye kolunun kurucusu sayıldığını ve Himmetiyye tacındaki dört terkinin havlu­yu dörtgen şeklinde katiayarak tacın üze­rine koymasına işaret olduğunu söyler.

Himmet Efendi tekkesinde irşad faali­yetini sürdürürken 1051 (1641) yılında Kasımpaşa Camii vaizliğine tayin edildi. Yirmi sekizyıl bu camide vaizlikyaptıktan sonra 1 079'da (1669) bu görevi oğlu Şeyh Abdullah Efendi'ye devretti. 1 090 ( 1679) yılında Abdullah Efendi Fatih civarındaki Halil Paşa Camii vaizliğine tayin edilince Kasımpaşa Camii'ndeki görev tekrar Him­met Efendi'ye verildi. Aynı yılın sonların­da kendi isteğiyle Üsküdar'daki Davud Pa­şa Camii vaizliğine nakledildL Tekkede ir­şad faaliyetinin yanı sıra vaizlik görevini yaklaşık kırk beş yıl boyunca sürdüren Himmet Efendi 16 Safer 1 095'te (3 Şubat 1684) vefat etti. Üsküdar Divitçiler'de Bezeizilde Muhyiddin Efendi'nin türbesi­ne defnedilmiş olan ilk mürşidi Hüsamed­din Efendi'nin yanında toprağa verildi. Buraya daha sonra inşa edilmiş olan tek­ke Bezeizilde Muhyiddin Efendi Tekkesi, Salı Tekkesi, Himmetzade Thkkesi, Him­met Efendi Tekkesi adlarıyla da anılmış ve Himmetiyye tarikatının önemli mer­kezlerinden biri olmuştur. Himmet Efen­di'nin vefatma oğlu Şeyh Abdullah Efen­di, "Dedi biri ye'sile nale-i cangah edip 1 Fevtine tarihtir hatime-i evliya"; mensup­larından şair Sıdkı Emetullah Hanım, "De­dim tarih-i fevtin Sıdki mevladan olup mülhem 1 Bugün Himmet Efendi adni kıldı kendiye me'va" beyitlerini tarih dü­şürmüşlerdir.

Himmet Efendi'nin vefatından sonra yerine oğlu Abdullah Efendi geçmiş ve tekkenin meşihatı, tekke ve zaviyelerin kapatıldığı 1925 yılına kadar Himmetza­deler adıyla tanınan bu ailenin tasarrufun­da kalmıştır (bk. HİMMET EFENDi TEK­

KESİ ).

İskilipli Şeyh Muhyiddin Yavsl(ö. 920/ 1514) tarafından İstanbul'a getirilen Bay­ramiyye tarikatı Himmet Efendi'den iti­baren İstanbul'da Himmetiyye kolu va­sıtasıyla temsil edilmiştir. Kaynaklarda Bayrami Tekkesi olarak gösterilen tekke­ler (bk. BAYRAMİYYE) aslında Himmetiy­ye koluna mensuptur (Himmetiyye'nin adab ve erkan ı için bk. Bayramoğlu, II, 213-216).

58

Şiirlerinde Himmet, Derviş Himmet, Himmetl mahlaslarını kullanan ve tekke şiirinin dikkati çeken isimlerinden biri olan Himmet Efendi Yunus Emre'nin et­kisinde kalarak aruz ve hece vezniyle şiir­ler kaleme almış, bazı manzumeleri ara­larında Hafız Post'un da bulunduğu bes· tekarlar tarafından bestelenmiştir. "Vakt-i seherde 1 Açılır perde 1 Düştü gü m yerde 1 Derman sendedir" ve, "Bad-ı sabaya sor­sunlar 1 Canan ilieri kan d edir 1 Bilenler ha­ber versinler 1 Can an ilieri kandedir" mıs­ralarıyla başlayan iki ilahisi başta olmak üzere çeşitli ilahileri tekkelerde okuna­gelmiştir.

Eserleri. 1. Divançe. Hüseyin Vassilf, Himmet Efendi'nin mürettep bir divanı bulunduğunu, ancak bunun bir yangında yok olduğunu, daha sonra dervişlerin ha­fızasındaki şiirlerin derlenerek bir divan­çe oluşturulduğunu söyler. Böyle bir olay­dan söz etmeyen Abdülbaki Gölpınarlı ise divanının "ze" (..i ) harfinden sonrasını Himmetzadeler'den Şeyh Abdullah Nasıh Bey'in kaybettiğ i ni ifade eder (Me lamilik ve Melamiler; s. ı 28). Millet Kütüphane­si'ndeki bir mecmuada (Ali Emir! Efen­di, nr. 509/1. vr. 1-23) Himmet Efendi'nin manzum Tarikatname'siyle yetmiş ilahi­si yer almaktadır. Aynı mecmuaya (vr. 23-26) oğlu Şeyh Abdullah Efendi'nin bazı şiirleri de kaydedilmiştir. Hacı Selim Ağa Kütüphanesi'ndeki mecmuada ise (Ha­şim Paşa, nr. I 5/6, vr. 36-49) bir müsed­des ve yetmiş altı ilahi bulunmaktadır. Mehmet Ali Ayni'nin Himmet Efendi'nin şiirlerinin yayımlandığını söylemesi doğ­ru değildir. 2. Tarikatname. Tarikat adab ve erkanına dair bu eserin bir nüshası İs­tanbul Üniversitesi Kütüphanesi'ndeki bir mecmuanın içindedir (TY, nr. 6383. vr. ı-

90). Himmet Efendi'nin biyografisinin ve bestelenmiş şiirlerinin yer aldığı bu mec­muada sayfa kenarlarına bu şiirlerin bes­tekarları ve makamlarının adları da kay­dedilmiştir. Himmet Efendi'nin tarikat ve halvet konularını , Bayramiyye ve Hal­vetiyye tarikatlarının silsilelerinin sikke-i dervlşan, ahval-i hilafet, makalat-ı meşa­

yih, fukaha gibi başlıkları ihtiva eden ve Tarikatname adını taşıyan mesnevi tar­zında bir eseri daha vardır. Bu eserin bir nüshası Divan çe ile birlikte Millet Kütüp­hanesi'ndeki mecmuada yer almaktadır (Ali Emir! Efendi, nr. 509/1 ). Eserin bazı bölümleri Fuat Bayramoğlu tarafından yayımlanmıştır (Hacı Bayram-ı Veli, ll. 275-276)

Sursalı Mehmed Tahir, Himmet Efen­di'nin Zübdetü'd-de)fa'ils adlı Farsça bir

eseri olduğunu, bu eserin Dağıstani Ha­fız Mehmed Efendi tarafından Gayetü'd­dekaik adıyla Türkçe'ye tercüme edildi­ğini ve 1292'de (1875) kenarında orijinal metniyle birlikte Mısır'da, daha sonra yalnız tercümesinin İstanbul'da basıldığı­nı söylemektedir. Ancak bu eser Himmet Efendi'ye değil Aziz Nesefi'ye aittir. Yine Sursalı Mehmed Tahir. Himmet Efendi'­nin Manzi'ıme-i Mi'raciyye adında bir eseri daha olduğunu söylerse de Türk edebiyatında mi'raciyyeler üzerinde yapı­lan bir çalışmada (Akar, s. 203) Himmet Efendi'ye ait böyle bir eserin tesbit edile­mediği belirtilmektedir. BİBLİYOGRAFYA :

Ayvansarayi. Mecmua-i Teuarfh, s. 212, 359; Safai. Tezkire, Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 2549, vr. 412b-413'; Şeyhi. Vekayiu'L-fuza­La, lll, 578-579; Salim. Tezkire, istanbul1315, s. 426-427; Müstakimzacte. Mecelle tü 'n-nisab, Süleymaniye Ktp., H alet Efendi, nr. 628, s. 4 71; Haririzacte. Tibyan, 1, vr. 173'; Osmanlı Müellif­Leri, 1, 189; Hüseyin Vassaf. Sefine, ll, 341-345; Mehmet Ali Ayni , Hacı Bayram-ı Velf, istanbul 1343, s. 127; Abdülbaki [Gölpınar lı] . Melamilik ve Melamiler, istanbul 1931, s. 128; a.mlf . . "Himmet", TA, XIX, 248; TYDK, ll, 464 -466; Fuat Bayramoğlu. Hacı Bayram-ı Veli, Ankara 1983,1, 80, 82; ll, 213-216,223,275-277, bel­ge 146'; Metin Akar, Türk Edebiyatında Man­zum Mi'rac-nameler, Ankara 1987, s. 203.

L

~ NURETTiN ALBAYRAK

HİMMET EFENDi TEKKESİ

İstanbul' da Bayramiyye'nin Hiılunetiyye kolunun

asitanesi olan XVII. yüzyıla ait tekke.

_j

Himmetzade Tekkes i olarak da anılan bu yapı Fatih ilçesinde Şehremini'den Ye­ni bahçe'ye inen yamaçta, Ördek Kasap mahallesinde Himmetzade Dergahı soka­ğında yer almaktaydı. Bayramiyye- Him­metiyye plri Bolulu Şeyh Himmet Efendi (ö. 1095/1684) tarafından. IV. Mehmed devri defterdarlarından İbrahim Efendi'­nin mescidinin içinde XVII. yüzyıl ortala­rında faaliyete geçirilmiş , vakfiyesi Him­met Efendi'nin torunlarından , tekkenin üçüncü postnişini Himmetzade Şeyh Ab­düssamed Efendi tarafından 1135 ( 1723) yılında düzenlenmiştir.

Himmet Efendi'nin neslinden Himmet­zadeler olarak tanınan kalabalık ve nüfuz­lu bir şeyh ailesi gelmiş, gerek Himmet Efendi Tekkesi'nin gerekse İstanbul'daki Bayrami tekkelerinden birçoğunun meşi­hatı bu ailenin denetimine geçmiştir. Him­met Efendi'nin vefatından sonra tekke­sinin postuna sırasıyla Himmetzade Der-

Page 2: EFENDi nr. 1 · 2018-05-25 · dan söz etmeyen Abdülbaki Gölpınarlı ise divanının "ze" (..i ) harfinden sonrasını Himmetzadeler'den Şeyh Abdullah Nasıh Bey'in kaybettiği

viş Abdi diye de bilinen oğlu Şeyh Abdul­lah Efendi (ö. ı 122/ 1 710), Abdullah Efen­di'nin oğlu Şeyh Abdüssamed Efendi ( ö . ı ı 50/ 1 737). Abdüssamed Efendi'nin oğ­lu Şeyh Mehmed NGreddin Efendi (ö.

ı 180/1766-67). M. NGreddin Efendi'nin oğulları Mehmed Mecdeddin Efendi ile ( ö ı 2 ı 5/ 1 800) Şeyh Bahaeddin Efendi ( ö . I 220/ 1805). M. Mecdeddin Efendi'nin oğ­lu Şeyh Mehmed Muhyiddin Efendi (ö.

I 259/ 1 843 ), M. Muhyiddin Efendi'nin oğlu Şeyh Kerameddin Efendi (ö. 1273/1857). Bahaeddin Efendi'nin oğlu Şeyh Abdül­hay Efendi (ö 1274/1 858), M. Muhyiddin Efendi'nin oğlu M. Mecdeddin Efendi ( ö.

ı 289/1 872). Abdülhay Efendi'nin oğlu Şeyh AbdüşşekGr Mahfi Efendi ( ö . I 303/ ı 886 ı ve buzatın küçük kardeşi Mehmed Hüsa­meddin Efendi ( ö. ı 9 I 6) geçmiştir.

Himmet Efendi Tekkesi'nin İstanbul'un sanat hayatında ve özellikle tasawuf mG­sikisinde önemli bir yeri vardır. Şair olan Şeyh Himmet Efendi'nin tasawufi mahi­yetieki şiirleri Hafız Post, Sütçüzade Ha­fız Abdüllatif Efendi, Ali Şiruganl, Hacı Arif Bey gibi bestekarlar tarafından bes­telenmiş ve Bayrami tekketerinin yanı sı­ra İstanbul'da diğer devrani tarikatiara bağlı tekkelerin ayinlerinde yüzyıllar bo­yunca okunmuştur. Himmet Efendi'nin oğlu ve tekkenin ikinci postnişini olan Şeyh Abdullah Efendi de şair. ayrıca bes­tekar ve hattattır. Yetiştirdiği mGsikişi­nasların en ünlüsü. kendi tekkesinin za­kirbaşısı olan bestekar Şive Ahmed Çele­bi'dir. Tekkenin son şeyhlerinden Hüsa­meddin Efendi de devrinin ileri gelen za­kirbaşıları arasında yer alır.

Tekkede perşembe günleri ayin icra edildiği , 1303 ( 1886) yılında yedi erkekle beş kadının burada ikamet ettiği ve XX. yüzyıl başlarında Maliye Nezareti'nden yılda 2160 kuruş taamiye bedeli , ayrıca her gün 1 okka et ve kurban bayramların­

da üç adet koyun istihkakı olduğu kayde­dilmektedir.

Bütünüyle tarihe karışmış ve arsası is­tanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi'­nin arazisine katılmış olan Hi mmet Efen­di Tekkesi'nin mimari özellikleri tesbit edilememiştir. Ancak tekkenin çekirdeği­ni oluşturan mescid-tevhidhanenin kagir duvarlı ve kırma çatılı olduğu tahmin edi­lebilir. HimmetEfendi Tekkesi'nin post­nişinleri , Üsküdar'da günümüzde orta­dan kalkmış ve arsası Zeynep Kamil Has­tahanesi'nin arazisine katılmış bulunan. aynı tarikata bağlı Bezcizade Mehmed Muhyiddin Efendi Tekkesi'nin haziresine gömülmüş , bu tekkenin 1940'larda yıktı-

rılması sırasında söz konusu kabirler yi­ne Üsküdar'da yer alan Selimiye Tekkesi'­nin bahçesine nakledilmiştir.

BİBLiYOGRAFYA :

Bandırmalızade. Mecmila-i Tekaya, istanbul 1307, s . 15; Ayvansarayi, Hadfkatü'l-cevami', 1, 218; Asitane Tekkeleri, s. 16; Bab-ı Alf Neza­ret-i U milr-ı Dahiliye S i cil Nüfus İdare-i Umu­miyesi Dersaadet ve Bilad-ı Selase Nü{ils-ı Mil­ifsine Mahsus İstatis tik Ceduelidir, istanbul 1301, s. 53; Mecmila-i cevami', I, 42-43; 1328 Senesi istanbul Beldesi İhsaiyyat Mecmuası, istanbul 1329, s . 22; Zakir Şükrü . Mecmila-i Te­kaya (Tayşi) , s. 5-6; E rgun. Antoloji, ı , 126-127; ll, 490, ayrıca bk. tür.yer.; Tahsin Öz, İstanbul Cami/eri, Ankara 1962, 1, 71; Fatih Camileri ve Diğer TarihfEserler (haz. Fatih Müftülüğü), is­tanbul 1991 , s. 127, 280; Mustafa Özdamar. Der­saadet Dergahları, istanbul 1994, s. 125; Atilla Çetin," istanbul'daki Tekke, Zil.viye ve Han­kahlar Hakkında 1199 (ı 784) Tarihli önemli BirVesika", VD, XIII ( ı 981). s. 587; Hatice Aynur, "Saliha Sultan ' ın Düğün Töreni ve Şenlikleri" ,

TT, Xl/61 ( 1989), s. 36; Ekrem Işın- Ömer 1\ığ­rul inançer. "Bayramilik" , DBist.A , ll, 106-1 07; "Himmetzade Tekkesi ", a.e. , VIII , 199.

Iii M . B AHA TANMAN

r HİMMETİYYE

-, (~)

Bayramiyye-Şemsiyye tarikatının Bolulu Himmet Efendi'ye

(ö. 1095/ 1684) nisbet edilen bir kolu

L (bk . HİMMET EFENDi).

_j

r HİMMETzADE

-,

L (bk. ABDi, Himmetzade).

_j

r HiMYANÜ'z-zAo

-, (.:~ljll..;,ı~)

İbazi alimi Ettafeyyiş'in (ö. 1914)

L Kur 'an tefs iri.

_j

Tam ad ı Himyanü'z-zad ila dari'l­me'ad 'dır. Mukaddimede hiç kimseyi tak­lit etmediğini belirten. kendi mezhebine aykırı birçok görüş ve rivayete de yer ve­ren müellifin birçok tefsirden, özellikle de Zemahşeri ve Beyzavi'nin eserlerinden faydalandığı ve son asırdaki önemli mez­hebi tefsirlerden biri kabul edilen eserini yazdığı anlaşılmaktadı r.

Müellif her sürenin başında ayet sayı­sını. Mekkl yahut Medeni olduğunu belir­tir ve sürenin faziletine dair rivayetleri kaydeder. Genellikle burada Beyzavi'de olduğu gibi mevzG hadisiere yer verildiği görülmektedir. Eserde ayetterin lugat. nahiv ve belagat yönünden geniş açıkla-

HiMYANÜ'z-ZAD

ması yapılır. Fıkıh konularını ihtiva eden ayetterin tefsirinde fakihler arasındaki ih­tilaflara ve kıraatle ilgili bilgilere geniş yer verilir. Müellifin ketarn meselelerinde çok defa İbazıyye'ye yakın düşüncelere sahip olan Mu'tezile'nin tesirinde kaldığı. bu arada İsrailiyat'ın etkisinden de kurtula­madığı görülmektedir. Özellikle Hz. Pey­gamber'in gazveterine dair geniş bilgi ve­rilen eserde ele alınan ayetterin pek ço­ğu İbazıyye mezhebinin doğruluğuna de­lil olarak kullanılmaktadır.

Kur'an-ı Kerim'i mensup olduğu mez­hebin prensipleri çerçevesinde yorumla­ma gayreti içinde olan Ettafeyyiş. Mu'te­zile'den İbazıyye'ye geçen ve Allah'ın gö­rülmesinin kesinlikle mümkün olmadığı­nı ileri süren görüşten hareket ederek (e l-Bakara 2/ 55 ; en-Ni sa 4/ 1 53ı Ehl-i sünnet'in Allah'ın görülmesiyle ilgili dü­şüncesini reddetmektedir (ll, 42; V, ı 73). Müminlerin gaybe inanma, namaz kılma ve kendilerine rızık olarak verilen şeyler­den harcama özelliklerinin anlatıldığı Sa­kara sOresinin iki ve üçüncü ayetlerinin tefsirinde imanın tasdik, ikrar ve arnel­den meydana geldiği ileri sürülerek Ehl-i sünnet'in arneli imanın bir rüknü sayma­yan görüşü reddedilir (1. 200) . iman eden ve iyi işler yapanların içinden ırmaklar akan cennetlerde kalacaklarını müjdele­yen ayetin (ei-Bakara 2/25) tefsirinde de arnelin imanın vazgeçilmez bir cüzü oldu­ğu savunulur (1, 260-26 ı) .

Büyük günah işleyenierin cehennem­de ebedi kalacakları yönündeki İbazıyye görüşüne sıkı sıkıya bağlı olan Ettafeyyiş. kötülük (seyyie) yapan ve suçları kendile­rini kuşatan kimselerin cehennemlik ol­duklarını ve orada ebedi kalacaklarını be­lirten ayeti (el-Bakara 2/8 I ı açıklarken seyyienin büyük günah olduğunu. bu tür suçları işleyen kişinin bu ayetin delaletiy­le ebediyen cehennemde kalacağın ı be­lirtir (ll , ı 40 ı. İman ettikten sonra büyük günah işleyenierin günahları kadar azap gördükten sonra cennete girecekleri şek­

lindeki Ehl-i sünnet görüşüne karşı çıka­rak bu şekilde düşünenleri. kendilerine ancak belirli günlerde ateş isabet ettik­ten sonra kurtulacaklarını iddia eden ya­hudilere benzetir (ll , 228) .

Gönüllerde gizlenen veya açıklanan şey­

lerden dolayı Allah'ın insanları hesaba çekeceğini. bunlardan dilediğini affedip dilediğine azap edeceğini belirten ayetin tefsirinde (ei-Bakara 2/284) tövbe etme­den ölen kimselerin aiTedilmeyeceği üze­rinde ısrarla durulmakta ve Eş'aıiler'in,

büyük günah işleyenierin tövbe etmeden

59