hasan ali topbaş gölgesizler

Embed Size (px)

Citation preview

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    1/65

    Elindeki makasn ucunu bir an iin havaya dikip onuruma iilecek kadeh gibi yavaa kalrak, "Ho geldin beyim," dedi berber.Belki rak da ayn eyi syledi, ama onun sesi iitilmedi; yalnzca az alp kapand

    e yarm admlarla, berberin hareketlerini kollaya kollaya dnyordu. Ustas makas krdamsenin bilmedii bir oyun havas tutturmutu da o durup dinlenmeden oynuyordu sanki. Kimi zaman da gzlerini devirip kede oturanlara bakyordu. Onlar birer seyirciydi kukusuz; gzleri ran hareketlerinde, kulaklar ve gnlleri makas krtsnda sessizce bekl

    Bir ara krtlar durdu. Tra edilen adam, oyundan arta-kalm etten kemikten bir posaoltuktan kalkp ceketini giydi. ran eline bahi tututururken, "Ruhum sklyor," dedgene de gemedi bak..."Berber yant vermeden uzun uzun bakt kapdan kan adama, sonra bekleyenlere dnd. Eli

    zindan karas tespih tutan, sra bende dercesine oturduu yerde kprdanm-t. Ama berberverdii bu iareti grmedi, grdyse de anlamad ve buradaki her oyunu yalnzca kendisininebileceini bir kez daha vurgulamak ister gibi, "Buyur," dedi yanmda oturan kei sakallya."Yeni bir oyun balyor," diye geirdim iimden. Adam ses-sizce kalkm koltua doru yryordu. Havlusu ran elinde hazrd. Berberse tezghn an usturalardan birini semeye alyor, bir yandan da arada bir gzlerini aynaya kaydrakoltua yaklaan kei sakally szyordu. Gzlerinde kck birer cellat gz vard imd

    "Oyun kanl olacak anlalan," dedim i sesimle. Zindan karas tespih krdamaya baladtaneler srasn kaptrm bir adamn fkesiyle titreyerek st ste dyordu. alg deiki fke kanl bir oyun iin uygundu. Aslnda her ey o oyuna greydi artk; kei sakall,ir kurban gibi gidip koltua oturmu, berber usturalardan birini seip ayrm, rak da bir rty adamn boynuna balayp ularn (kan sramasn diye mi nedir) dizlerinin stnSonra, derin bir sessizlik girdi araya."Neden konumuyorsun beyim ?" dedi berber."Ne anlataym," dedim kanl bir oyunu seyretmeye hazrlananlarn tedirginliiyle.

    "Ne anlatrsan anlat," dedi; "yeter ki anlat..."Bir tr n sorgudaydk sanki; koltua oturtmadan nce ufak tefek bilgiler almaya aly

    erindeki cellat gzleri arada bir parlayp snyordu, grmtm."Hl roman yazyor musun szgelimi, onu anlat.""Yazyorum," dedim kuru bir sesle. Hemen ardndan, gzlerimi aynann stne kaldrarak o

    yapt resme baktm. Karakalemle yaplm iri bir gvercin resmiydi bu; sigara dumanndanraz, kenarlar kvrlmt."Adine?"Aynada gz gze gelmitik."Romann m," dedim uzak bir sesle, "imdilik bilmiyorum."Zindan karas tespih sustu birden. Berber, elindeki fray brakp gzlerinde byyen c

    e caddeye bakt. eh-ne dikmi, Cennet'in olunu dnyordu. Artk ona gre o da bir yok'tu; hem de yok olma ydiye kadarkiler-den olduka farklyd. O ne Asker Hamdi ve ailesi gibi anszn kaybolmu,eri gibi gelip gemi, ne Aynal Fatma gibi dalara yryp gitmi, ne de Gvercin gibia Cngl Nuri gibi ruhum sklyor diyerek yllarn arkasna da kamamt. Gz gre grelnn derinliklerine ekilmiti. Her gn her yerde karlalacakt eskisi gibi, sesi i

    yulacak, ama asla ona ulalamayacakt. Herhalde kendi varlna katarak yok olmak en akmdi. Belki de bu yzden delirmiti Cennet'in olu; kendini kendine gmebilmesi iin delirmesi, delirmesi iin de herkesten akll davranmas gerekmiti.Eliyle kapy gstererek, "Git u Cennet'i ar bana," dedi muhtar.

    Sesine, yava yava ken akam karanl karmt.Beki gnlsz admlarla gidip Cennet'i buldu, ama kadn onun dediklerine pek kulak asma

    Hl narn gvdesinden ayrlmayan olunu ikna edip eve gtrmeye alyordu. Bunu baarn diz kp yalvarmaktan, kimi de olunun tekmelerinden kaaym diye saa sola kouturmaklmutu aslnda, neredeyse oraca ylp kalacakt. Beki onunla birlikte narn evresisonra, muhtarn arsn yeniden iletti. Cennet durmu, soluk solua ona bakyordu. Derktkrd. Bu kadarn hi beklemeyen beki armt. Havay yumuatmak iin alak sesleama Cennet buna frsat vermedi; ellerini fkeyle sallayarak barp armaya balad. Neordu, gene de uzak bir kpek havlamasn andran sesi bekiyi birka adm geriletmiti. Bu

    et'i daha da cesaretlendirdi. Beki bir yandan yzne gzne srayan tkrk damlacklarn eliyle siliyor, bir yandan da geri admlarla ky meydannn ortasna doru ekiliyordu.Sonunda, muhtarlk odasnn nne kadar geldiler. Beki hl azn ap tek szck konu

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    2/65

    le ylece bakyordu. Cennet'in karaltsyla birbirlerine balanm gibiydiler, aralarndakfe narn yannda neyse imdi de oydu. Ama, artk bu tatsz oyunu bitirme zaman gelmitie beki anszn frlayp muhtarlk odasna att kendini.Cennet, be on adm tede ta kesilip bakt bir sre. Sonra kapya bir avu dolusu tkr

    "kisi de delirmi bunlarn," dedi beki.Kibriti akm, muhtarn baucunda asl duran kandili yakmaya alyordu. Muhtar masan

    anl bsbtn koyulatran kocaman sessizliiyle hi kprdamadan oturuyordu. lk bakt

    e sylenebilirdi; nk oda aydnlandnda gzleri hl kapalyd. O srada pencere tk tatrk'le Mareal Fevzi akmak'n soluk portreleriyle karlat nce, sonra kapnn ardndokudu ve yzn tkrtnn geldii yne doru evirdi. Beki mavzeri kapt gibi pencereye atamadan olduu yere ivilenip kalmt. Camn gerisinde beliren bulank bir yz, gitgidra doru yaklayordu."Cennet'in olu bu," diye fsldad beki.Penceredeki yz rzgra kaplmasma dalgaland birden.

    "Kaar nedeeen yaaaar, kaarrr ?"Beki rperdi."Brak," dedi muhtar oturduu yerden, "istedii kadar barsn !"

    "Kaaar nedeeen yaaaar, kaaarrr?"Beki bir sandalye bulup oturmutu, ama camdaki yzden

    bir an olsun gzlerini ayramyordu. Muhtar da ayn noktaya bakyordu aslnda, hatta bakmabile dilerini cama geirmi o yass burunlu yz gryordu. Belki saatler sonra, hibiroldular baka baka; ya da yz kendiliinden kayboldu. Gene de onlar, boalan pencereyegzlerini dikip bir sre daha baktlar.Ayaa kalktklarnda, Cennet'in olu uzaklardayd."Kaar nedeen yaaar, kaarrr?"Beki, evine giden muhtarn arkasndan uzun uzun baktktan sonra ky meydannn teki uc

    u yrd. Hrdayan narn altndan geerken yavalad nedense, ban evirip Rza'nnir k vard. Soluunu tutarak ayaklarnn ucuna basa basa usulca yaklat. Rza, iki arkarkasnda oturuyordu. nlerindeki tepside bir byk rak, bardak, bir kalp peynir ve tuyordu. ie boazna kadar doluydu henz, ama sohbet koyulamt anlalan, el kol harekbya boulmu az sigara duman saa saa srekli alp kapanyordu. Derken Rza aan bile havada upuzun asl kalmt.

    "N'oldu ?" diye sordu tekiler."Camda bulank bir yz grdm sanki," dedi Rza, "eilmi bize bakyordu."

    de gzlerini cama dikmiti."Kaar nedeen yaaaar, kaarrr ?""Ses uzaklardan geliyor baksana," dedi biri, "Cennet'in olu olamaz.""Zaten o deildir," diye homurdand Rza, "hem yeenimi karacak hem de buraya m gelec"Belki de hayal grdn... nsan cama uzun sre baknca hep byle olur, mutlaka bir yz g

    ha dorusu herkesin, asla gremeyecei halde grmek istedii kayp bir yz vardr.""Bo verin artk," dedi teki, "nerde kalmtk?""ki kardete.""Kaar nedeen yaaaar, kaaarrr?"Rza peyniri ince ince dilimlemeye balamt."Eee?""Dediim gibi, Glbahar iki kardein ikisine de vurulmu... Orospu gnl bu, tre mi dinArtk kardelerin biri gelip biri gider olmu. kisi de birbirlerinden haberliymi aslndhaberli olmamalar mmkn deil zaten, kyde ne gizlenebilir ki? Hem gizlense bile nereyegizlenir? Neyse... imdi kardeler rendiler ya ayn tasa iediklerini, birbirleriyle yaalamlar. Kim daha tatl erez getirecek, kim daha gzel orap, kim daha ok basma derkeice kzm... Getirilen hediyeleri grdke Glbaharm da glleri alrm tabi, hangiscan bile-mezmi. Kardelerin karsna da kim ne verdiyse onunla karm ki, herhangimasn."Rza, peynir tabann kenarndaki kk bir dilime dikmiti gzlerini, anlatlanlar di

    rcin'i dnyordu imdi, bin bir umutla onun yzn gzlerinin nnde canlandrmaya alyordu. yle bir kz hi yaamamt sanki, onu bu kyde hi grmemiti. Adn biliyordu yaelsiz ayaksz, dilsiz dudaksz, hatta glgesiz bir gvercin...

    "Kaar nedeen yaaaar, kaaarrr ?""Sonra?""Sonra Glbahar bir gece, evine kardelerin ikisini de davet etmi. Belki yanllkla ya

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    3/65

    diyorlar, ama bana kalrsa bu dpedz orospu kurnazl! Olur ya, ikisinden de usanmtrer gn ayn renk gzler, ayn eri burun, ayn kvrck sa, ayn gl... Demitir, unlae grsnler! Yani Glbahar'nki oyun oyunu, kim maadr kim ate belli deil. Ama uras kerhalde bu kanck, gl-lerini iki kardee ayn anda devirtmeyi dnmemitir.''Rza'nn gzleri hl kk peynir dilimindeydi. yle dikatli bakyordu ki, btn gcn

    i bir atala dntrp ona saplad sylenebilirdi. Dkknn bereketi, olu Ramazan'n g

    lara karan yz ve daha birok ey o peynire balyd sanki; karsnda oturanlardan birs anszn yklacakt. Bunu nlemek iin onu tabaktan alp bir keye koyabilirdi geri,ede azna atp rahatlayabilirdi. Ama byle bir zm istemiyordu; peynir orada, gznn hi kimse dokunmamalryd. Ne var ki gnlnden geen bu dilek bir anda suya dt. Peyniren birdenbire havaland ve onun baklarn peinden srkleyerek sonuna dek alm karanldu. Rza gzlerini yummu, bir yandan peyniri dnyor, bir yandan da ulan brakn artkasln demek istiyordu ama bir trl konuamyordu."Niye daldn ?" diye sordu peyniri yiyen.Bu srada beki, kim bilir ka sokak tede ban kaldrd yavaa; avlu duvarna srtn

    orgundu; gene de kerpi duvarlarn arkasndaki ksrkleri, horlamalar, bebek alamalarmtlarla ineklerin geni ve scak soluklann iitebiliyordu. Belki ondan baka kimse yoktu anda sokaklarda, herkes kandilini fleyip uykuya dalmt. Uyumamsa birka yatalak ihtiy

    yumamtr belki; onlar da, kendi soluk alp verilerini beklediklerini kendilerinden bilegizleyerek geceyi bekliyorlard szde. Onlar gzlerini tavana dikip duvarlarn uultusunudinledike gece uzuyordu kukusuz, ky gitgide daha karanlk bir sessizlie gmlyordu.Beki eskiden beri severdi byle anlar; kydeki evler, avlular ve ahrlar iindekilerle

    irlikte kendininmi gibi gururlanrd. Her eye sahip olduunu dndke kafasndan tuhafbalard sonra, szgelimi birka kii-yi gidip yatanda uyurken kurunlamay isterdi. Bunlann banda Rza geliyordu tabi, ardnnet'in olu, avlu komusu Vehbi ve daha bakalar... Kimse gkn karamazd nasl olsa;sessiz annda, kayp bir saman pnden yeni doacak ocua kadar kydeki her ey onundu.ir sigara yakard ou kez; mavzeri koltuunun altna sktrp uzun boylu bir Azrail gibpsna dikerdi gzlerini. Artk sabaha kadar Azrail kalacan ve ne yaparsa yapsn asla bmayacan anlaynca, namluyu t dip odada yatan Rza'nn kll gsne dorultarak yrmei, kocaman bir halat gibi onu Rza'ya doru ekerdi. Derken, dmemi bir tetiin krts

    , kulaklar patlamam bir mavzer sesiyle nlar ve gzlerinin nnde, vurulmam bir Rzagibi aar aar kapatrd."Kaar nedeen yaaaar, kaaarrr ?"Yavaa kalkt yerinden. Bu deli sabaha kadar susmayacak, diye dnd. Rza'nn avlu ka

    u, karanlkta uyuyan kaplara ve pencerelere bakyordu. Hi ses yoktu kyde, ot bile t. Kapy ayann ucuyla usulca iterek avluya szld. Karanlk orada biraz daha koyula-mkapsnn nereye dtn biliyordu. Parmaklarnn ucuna basa basa oraya doru yrd."Nerde kaldn ?" diye fsldad Hacer.Beki her eye hazrlkl olmasna karn rpermiti."Geldim ya...""nerde?""Dkknda, iiyor."Samanla girmilerdi."Kyde olup bitenleri bilmiyorsun sanki," diye sitem etti beki."Bilmez miyim," dedi Hacer, "ama sen de oktan beri gelmedim"

    "Ramazan uyuyor mu?""Uyuyor.""Byd deil mi?""Byd de sz m, koskoca adam oldu."Beki mavzerini omzundan indirip ulaabilecei bir uzakla koydu. Hacer samanlarn st

    k solua onu bekliyor, bir yandan da yllardr yenemedii yakalanma korkusuyla ikide birevresine bakyordu. Beki tam karsna me-lip ellerini tutunca her eyi unuttu sonra,ir kedi gibi yavaa uzand. Ky btn sessizlii, btn grlts, evleri, avlular ve bklarda kalmt artk; yoktu. Varsa yalnzca beki vard yeryznde, bir de Hacer tabi velsiz bir grltnn iki yamacndan hzla, kimsenin inip gremeyecei karanlk bir kuyunun

    oru yuvarlanyorlard. Derken, Hacer eteini beline toplayp bekiyi kayp bir vadinin id. Dizlerinin stnde ilerleyerek pantolonunu syrmaya alan beki o anda beki deildinde ldayan cellat gzleriyle uzun boylu bir Azraildi. Hacer'in bacaklarn okarken an

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    4/65

    parrcasna skyor, kprdadka samanlktaki karanl dalgalandran iri kalalarna trla diliyor ve acyla kvranan kadnn lklarn iittike hazdan kuduru-yordu. Kudurangeri, altta kvranan Hacer de kendinden geip fkeli bir kpek gibi saldrmaya balamtierinden kopan hrltlar azn yakp kavururken dudaklan petek petek kabarmt. Sonra,irlerine karp yok olacaklar izgide birdenbire durdular. Beki, mavzer vlamas iitmini yana atmt. Bir sre, iki bklm kald orada; karanlkta yava yava kprdand.Pantolonunu alp kalktnda uzun boylu bir Azrail deil, bekiydi artk; bembeyaz dile

    hafife glmsyordu."Gene gel.""Gelmiyor muyum ?""Daha sk.""Olur, hele bamzdaki belalardan bir kurtulalm.""Ne belas?""Ne belasym! Kr msn kz, kyde herkes kaybolmaya balad."Hacer susmutu. El yordamyla mavzeri bulup bekiye uzatt.

    "Sen Asker Hamdi'yi bilir misin?""Adn duymuum, hani u dokuz karl herif mi?""te o! Hani nerde onun ocuklar syle bakalm, nerde onca kardan doan bir avlu dolu

    ?"

    "Ne bilirim ben?" dedi Hacer bkkn bir sesle, "nerdeyse nerde!"'Ta," diye hayfland beki, "ya... te byle, insanlar burnumuzun dibinde douyor, burzun dibinde yayor, sonra birdenbire yoklara karyor da biz fark edemiyoruz."Samanlk kapsna doru yan yana yryorlard. Eie geldiklerinde beki dnceliydi. H

    r fark edemediimize gre yoksa biz de mi yokuz?" diyecekti, ama yanana kondurulan scaveda pc dilinin ucundaki szckleri geri itti."Gene gel," dedi Hacer.Yant vermedi. Avlu kapsndan sessizce szlm, karmakark duygularla, nereye gitti

    le acele yryordu. Derken anszn bir karalt dikildi karsna; sokan ortasnda durmusabrszlyla ona bakyordu. Beki aldrmadan geip gitmeyi tasarlad nce, saknml ae doru kaymt. Ama karalt ani bir srayla yolu kapatt."Kaar nedeen yaaaar, kaarrr?""Git bamdan," dedi beki.

    Cennet'in olu, eri br bir hale girip karanlkta zikzak izdi bir sre, yuvarland ylun o kenarndan bu kena-rina hrn bir cva damlas gibi akt. Bir yandan da, gitgide berbatlaan sesiyle kahkahaatyordu.Ne yapacan kestiremeyen beki, kstrlmlk duygusunun fkeyle bulutuu noktadan ogeip gidemeyeceini anlamt.Yava yava omzundaki mavzeri indirdi sonra, kahkahalarn ortasna nian ald.Koltukta uyuyan adam gzlerini am, dalgn dalgn aynaya bakyordu. Anlalan yznn

    mu, kendini bir bakas klnda anszn karsnda grnce de armt.Onun tam olarak ne zaman uyandn bilmiyordum. Aynaya baktn fark ettiim srada h

    , soluk alp verii, duruu, hatta yznn rengi uzaklardayd. Belki aynada grdklerini gdnya sanmt da, baklaryla orada dolap bir yerlere tutunmaya alyordu. Bu durumaklyla ne zamana dek srd kestiremiyorum. Adamn gzleri uykuyla uyanklk arasndakideyi ap da aynada beni bulduunda, dkknda tuhaf bir titreme oldu. Her ey bulunduu hakp baka bir hale girdi sanki, biraz kayd yerinden her ey, biraz oynad. yle ki, teki makas ltlarnn birbirleriyle arptn, fra kllarnn havada uutuunu ve pnce tkrdadn grdm.Btn bu olup bitenden sonra, berberin gidiiyle derinleen sessizlik bozulmutu artk;nnden homurda-yan otomobillerle irili ufakl insanlar gelip gemeye balamt. Derkentaki adam; "Beni ne zaman tra edeceksin," dedi birden.Ban evirmi, yzme bakyordu. armtm tabi, arm ve susakalmtm.

    rin btn caddelerini amt sanki, ok uzaklarda, dalarn ardnda bir yeri gryordu. Bin kendine smaz-l vard orada; szgelimi bir kyde, yine byle bir dkknda berber karada bir ban evirip buraya bakyordu."Biliyorsunuz," dedim nice sonra, "berber ben deilim."

    Szlerime inanmamt, bunu yz izgilerinden okuyabiliyordum. Hatta gzlerinde yanp sine baklrsa bana kar belli belirsiz bir fke duyuyordu."aka yapma," dedi bu kez, "benim iim ok acele. Motosiklete atlayp hemen yola kmam

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    5/65

    rekiyor.""aka yapmyorum ki, berber ben deilim diyorum. Ben bu dkkna sizden sonra gelen bir m

    riyim. Bunu bildiiniz halde sanrm siz aka yapyorsunuz.""Nasl olur," dedi hayretle; "birka dakika uyumakla aklm karmadm ya...""Birka dakika deil ki, siz en az bir ya da bir buuk saatten bu yana uyuyordunuz."Yant vermedi. Ban koltua yaslam, ksk gzlerle aynadan bana bakyordu. Ne kadar

    on szlerimle sarsldn hissetmitim.

    "sterseniz dkkna geliinizi ve burada olup bitenleri batan anlatn," dedim bir srea, "belki baz eylere bylece aklk getirebiliriz."Uyku lemine tekrar gemi gibi dalgn ve uzakt."Buraya motosikletle geldim," diye mrldand. "Ky yoluna dmeden nce tra olmak istBundan yarm saat nce kapdan girdiimde, sen sa sakal birbirine karm ufak tefekrn makasla kesiyordun. Selam verdim tabi... Sonra, imdi senin oturduun sandalyede birsre bekledim. Derken ufak tefek adam koltuktan anszn kalkp gitti... Sanyorum para falan da vermedi. Hatta, darda iskelet var gibi bir eyler geveledi karken. Ben boalantua geip oturmutum ki, birazck dalmm ite...""Peki rak?""Ne ra ?""Dkknda rak yok muydu ? Hani ustas mterileri tra ederken, koltuun evresinde y

    du-ran kepe kulakl bir ocuk?""Yoktu," dedi iini ekerek, "ben rak mrak grmedim."Susmu, onun duruunda soluk alp veren ve gitgide dev-leerek dkknn havasn ele ge

    orkuyu izliyordum. "Hadi diyelim ra fark etmedin, ama senden sonra buraya benim geldiimi de mi grmedin," diye sormama gerek yoktu."Bence anlattklarnz bir rya," dedim kendimden emin bir tavrla. "Herhalde uykudaykenrya grdnz."Koltukta, hakarete uramasna kprdand."Bakn size aklayaym," diye srdrdm konumam. "Bir kere, anlattklarnz eksik; s

    lerin yant saat nce gerekletiini iddia ediyorsunuz. Oysa siz en az bir ya da bir buaatten bu yana uykudasnz. Asl nemlisi, benim berber olduumu sanmakla hem berberi hemde ran benim varlmda birletiriyorsunuz. Bu gln bir ey elbette, byle glnl

    olur. Bence siz yaadklarnzdan yola karak bir rya grdnz ve herkes gibi ryanz"Gzlerini dikmi, kayp bir ey ararcasna dikkatle yzme bakyordu. Onun artk her ey

    diini dnyordum. Belki de baka seenei yoktu, susacak ve ban koltua yaslayp beri. Ama yle olmad; hi ummadm bir anda, yzn yeniden evirdi."Sence," dedi, "bu konutuklarmz rya olamaz m?"Muhtar masaya kurulmu, elinde titrek dumanl bir sigara, hl duvar dibindeki kan izl

    erine bakyordu. Onlar orada durduka Cennet'in olu da muhtarlk odasndayd sanki, bir ylere sinmi sessizce oturuyor, belki de arada bir yzn evirip muhtar szyordu. Bakleydi geri, gene de tanm g bir arlk masann stne doru ylmt ve muhtar, bu aya alyordu. akaklaryla birlikte aln, hatta avularyla koltuklar yava yava terleen, kapnn vurulduunu bile duymad; grnmeyen ellerini grnmeyen bir yere dayam, killd konumun karanlnda umutsuzca tepiniyordu.Kap yeniden vuruldu. Sonra tekmelendi fkeyle, st ste tekmelendi ve ald.

    "Olumu ver," dedi Cennet.Muhtar masann stndeki kehribar tespihi avulam, donuk gzlerle ona bakyordu.

    "Nerde ki olun?""Onu sen bileceksin! gndr eve dama gelmedi, de hele ne yaptn ona?"Gerisini iitemedi muhtar, birka kez yutkunduktan sonra arkasna yaslanp kald. Karskadnn bir eyler syledii belliydi, srekli azn ap kapatyor, elleriyle kimi zamaman kapy gsteriyor, ardndan susup ya-nt bekliyor, gzlerini dikip bakyor ve elini kolunu sallayarak yeniden barmaya balyoMuhtar onu gryordu grmesine, sesini duymasa da gryordu ama bundan bir trl emin olau. Cennet'in olu kendini kendi varlnda yok etmiken, gerekten kadnn dedii gibi bira yok olmusa durum ktyd. Bu iin sonu yava yava kyn tamamen yok olmasna dek gideb

    lki ky zaten yoktu da bunu kimse anlayamyordu henz; kyllerin hepsi almt yokun vaa yasaya yasaya o olmulard ya da, ona tenlerinin rengini, seslerini, kokularn vermilerdi. Bylece nefeslerini bile gnden gne yoka ayarladklarn hi kukusuz fark edememil

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    6/65

    a ki, birbirlerinin yok olduklarn da bilmiyorlard. Muhtara gre, artk ne yaplrsa yapr ie yaramayacakt. Her ey iin ok ge kalnmt... Ky tamamen yok olmadan sezilip bi, baz areler aranabilir, belki de bulunabilirdi. Oysa imdi oluk ocukla birlikte toprak damlar, hayvanlar, avlular, aalar, hatta ses gibi, koku, gl ya da ac gibi eyler dbir yokun iindeydi. stelik btn bunlar kendi yokluklarnn iinde, yllardan beri yok orndan habersizdiler...Cennet masaya biraz daha yaklam, ayn el kol hareketleriyle hl barp aryordu.

    nlalp anlalmad umurunda deildi. Sonra birdenbire sustu. Yorulmutu besbelli, orayglkle soluyordu. Derken hzla dnd ve muhtarlk odasna hi girmemi gibi kp gittiMuhtar yerinden kprdamamt. Ayaa kalksa bile ne yapacan, kime nasl davranp ne

    emiyordu. Kyn stne bir uursuzluk kmt ona gre, her ey st ste geliyordu. Geriilletine karnca, kyller onun ipe sapa gelmez hareketlerini konumaktan Gvercin'i birnutmulard. Gene de Reit iki gnde bir muhtarlk odasna gelip kzn soruyor, die doku-ber alamaynca da boynunu bkp sulu sulu alyordu. yle ki, ou kez evine Rza gtryonun altna girip ky meydanndan uval gibi srkleye srkleye, bir yandan da saa sola asverek yatana kadar tayordu. Onlar avlu kapsndan girince, anason kokulu binlerce sordu geride... Aslnda kyller sokaklarda dolap duran bu svglerden bkp usanmlardbir ey diyemiyordu. Duvar dibinde pinekleyen ak sakall yallara gre, Rza yeenini ka

    an kur-unlayacana byle svsn dursundu; nasl olsa gnn birinde yorulurdu.Muhtar, ne yapacana karar vermi gibi anszn kalkt yerinden. Kapdan aceleyle kpdoru yrd. nar dibinde oturan kyller hep birlikte ona bakyorlard sanki, ky meydrka atlyla bir rk kan da belli belirsiz yavalamt. Bu yzden muhtar berber dkka dnp kendini izleyen herkese bakmay, onlara gzleriyle de olsa bir yant vermeyi dnar ki kapdaki ocuu grnce dnemedi."Sen de kimsin," dedi l bir sesle."rak," diye yantlad ocuk.Bu srada berber perdenin arkasndan km, onlara bakyordu.

    "rak aldn bilmiyordum," dedi muhtar, "kimin olu bu?"Berber, gzlerinde gitgide byyen tuhaf bir ltyla gelip karsnda durmutu.

    "Yeni deil," diye yantlad onu, "alal epeyce oldu.""Ne kadar epeyce ?"

    "Neredeyse drt be ay oldu, grm olman gerekirdi.""Ama nceki gelilerimde yoktu?""Vard," dedi berber.Bunu yle emin bir sesle syledi ki, muhtar neredeyse yklacakt. ran kimin olu ol

    en sorabilecekgc yoktu. Kendini aynann nndeki koltua doru ekmi, tkezleye tkezleye oturmaya aleip srtn yaslaynca bir sre bakt aynann iinden, ra baklaryla kucaklayp b"Vardysa vard," dedi sonra bitkin bir sesle.Onun ran kim olduunu tekrar sormasndan korkan berber, konuyu deitirmek iin ne y

    ektiini dnyor, bir yandan da bo yere ekmeceleri ap kapatyordu."Salarm epeyce ksalt," dedi muhtar. "Sakalm da al, ama temiz bir tra olsun."Berber ban sallayarak makas kapt hemen, yava yava klatmaya balad. O srada gzn dikmi, yarm admlarla gene koltuun bir sana bir soluna zplayp duruyordu."Yolculuk mu var yoksa," diye sordu berber.Muhtar gzkapaklarn indirip kaldrd."Nereye?""leye."Berber sustu. Neden gideceim sormasna gerek yoktu. Tra bitinceye kadar muhtar da k

    onumad zaten; ask bir suratla, ylece aynaya bakt durdu. Havlu boynundan zlp alnk yzn inceledi. Sonra arkasn dnp ense trana bakt, eliyle yoklad birka kez, sak ularn diliyle slatp kalarn dzeltmeye balad. Berber, imdiye dek onun hi buni grmemiti. Belki de bu yzden, apkasn verirken uzun uzun szd. Muhtar onu arttysa, bir dne hazrlanrcasna durup dinlenmeden aynaya bakp apkasndan taan salarSonra tek szck konumadan, tpk bir uyurgezer gibi kalkp ky meydanna yrd. nar

    ar ona bakyordu gene, bazlar yanndakilerin kulana eilip bir eyler sylyordu. Rza

    yd kukusuz; san-dalyesini herkesin uzana ekmi, tek bana kahve iiyordu. Ama muhtar bu kez onlarn higrmemiti. Kimsenin ayak basmad baka bir yerde yryordu sanki ve gitgide uzaklaan b

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    7/65

    baka bir zamana karyordu. Duvar dibindeki yallara gre, ban ne denli dik tutarsandi iine ykld belliydi...Ky adm adm dolamt o gn; hemen hemen girmedii sokak, gemedii avlu, dnmedii

    mt. yle ki, kyllerin hepsi her yerde onu grmeye balamlard. Dahas onunla birkauu gibi, ayn saatte ayr ayr noktalarda selamlap konuanlar da vard. Berbere gre obir hzla oalyordu kukusuz, sokaklarda cirit atan yzlerce muhtarn kararllna bakcakt. Ne var ki muhtarlarn hepsi ayn deildi; biri karlat kyllere hafife glm

    a, teki hi konumadan geip gidiyordu.Akam karanl ktnde, hi konumayan muhtarlardan biri Resifin avlu kapsndayd;giderek koyulaan bir sessizlikle ylece bakyordu. Sonra yavaa ieri girip parmak ulaasa basa birka adm yrd. Aylar nce gremedii bir ipucunu imdi bulabilecekmi gibi katle gz atabilirdi belki, ama bunu yapmad; hatta byle bir eyin ok sama olacan drhangi bir deiiklik yoktu; bu, daha eikte duyulan bayatlam kokudan, karanln biimida kerpi duvarlarn duruundan kolayca okunabiliyordu. Kald ki, Gver-cin'den bir iz vardysa bile artk zamann altnda kalmt.Bir at, sandaki ahr kapsnn aralndan gzlerini kalayl iki tas gibi ldatarak

    tar, farkna varmadan durmu ona bakyordu. Bir an, kendini ikinci kez yok eden Cennet'in olunun orada olabileceini dnd. Gene de ahr kapsna yaklarken aklndan geenk istemiyordu; Cennet'in olu, artk bunca

    olup bitenden sonra Reit'in evine yaklaamazd. Kapy usulca aralayp ban uzatm, atrpmasna aldrmadan dipteki saman ynna, st ste istiflenmi kozalak uvallarna ve dirkan yem torbalarna bakyordu. Oysa ieride, ikide bir kulaklarn dikerek yeryzn dinltn dnda hi kprt yoktu.Derken, avlunun karanln ikiye blen beyaz i donuyla Reit indi geldi merdivenlerden

    daki direklerin duruunu tekrarlayan eri br bir durula, hi konumadan muhtarn karisi, belki saatler sonra, evin ardndaki vinelere doru yrdler. Birbirine yaptrlmukla gibi ayn noktaya ayn anda bakyorlard. yle ki, biri anszn dursa hi vakit kaybeteki de duruyor, dalsa teki de dalyordu. Tadna vine kokular dm kopkoyu bir karalip durduklarnda, muhtar fsl fsl konumaya balad. Reit ban donunun aartsna dni anlamaya alyordu.O srada, teki muhtarlardan biri muhtarlk odasndayd gene; kandili yakp masasna kurbir yandan duvar dibindeki kan izlerine bakyor, bir yandan da at almaya giden beki

    nin dnmesini bekliyordu. Aslnda sessiz sedasz oturuyor grnse de, az nce gidip bekinetirecei at kendi elleriyle hazrlamt. Kars bir sre onunla birlikte ahra girip yecek bir eyler koymu, sonra da eie oturup hznle bakmaya balamt. Muhtar, onun an baklarn hi grmyordu oysa; yava hareketlerle zengileri dzeltiyor, atn yelesinida ikide bir eyeri kaldrp yeniden yerletiriyordu.Gzlerini duvar dibindeki kan izlerinden glkle ayrp karsndaki Atatrk portresine

    konumadan baktlar bir sre... O srada zamann durduunu dnd muhtar; bunu hi istenra, zaman tekrar canlandracan aklna getirmeden elini yelek cebineatt ve mhr kesesini herhangi bir i organym gibi karp masann stne koydu. Atatn hl ona bakyordu."At getirdim," dedi beki.Yavaa yerinden kalkp odaya skntl gzlerle bir kez daha baktktan sonra kandili f

    z onun kadar skntl olan baka bir muhtar, kapy oktan kilitleyip bayrak direinin diata doru yrmeye balamt. Olup bitenlerin birdenbirelii karsnda eli ayana dolan"Gidiyor musun," diye sordu.Muhtar atn yularn zp avularna hapsetmiti."Baka are yok," dedi.Bekinin yzne, muhtarlk odasnn kapsna, atn topuklarna ya da karanlkta uyuyan k

    klara bakyordu nedense, uzaklarn da tesindeki ok uzaklara bakp btn ruhuyla oralardainiyordu."Bayra direkten indirme," diyen sesi de uzaklardan geldi sonra; "ben gelene dek

    dalgalansn!"Beki ban sallad. Muhtar, sabrszlanan atn dizginlerini aslp belini hafife emi"Muhtarlk odasn da amaya falan kalkma sakn, kapy kilitledim."

    "Anahtar gtryor musun ?"

    "Gtryorum!""Peki," diye mrldand beki.Muhtar atn mahmuzlayp karanla doru frlad. Tam gzden silinmek zereydi ki durdu

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    8/65

    ban havaya dikerek hafife ahland. Muhtar geriye kayklm, dizginlere aslmaya albir ey unuttuunu dnerek mavzeri omzundan indirip komaya balamt. Ama o yaklatkal sesleriyle birlikte gitgide uzaklayordu. Geri muhtar hl srtndayd, konumaya hazgeri dnm bekiye bakyordu. ndi inecektisanki, karanla bata ka muhtarlk odasna doru ilerleyecekti. Derken anszn, baka bidi bekinin arkasnda; srtnda tekinden farkl dimdik bir muhtar duruyordu. "Sahi," dediekiye, "kar neden yaar?"

    Sonra, gzlerini ky meydanndan geen muhtara evirdi; uzaktan uzaa el sallayarak selaatlar.iinden, "Artk sen de bu kyl saylrsn," dedi muhtar. Glmsedi kendi kendine. Bu gdek mutlu etti onu, hafifletti, bir bakma seimden kalan btn yorgunluunu unutturdu. t kanatl avlu kapsndan girdiinde, kars marul salatasna zeytin serpitiriyordu."Kazandn m ?" dedi havada kalan elini unutarak.Muhtar, apkasn karp kapya doru frlatt."Kazandm," dedi, "yeniden muhtarm!"Dam bana kan merdiveni trmand sonra, bacann dibine bada kurup oturdu. nndeki

    klarn havaya dikmi sakal bir tavuk, biber turusu, tuzluk, drde katlanm birka yufkvard. Drt ylda bir hazrlatrd bu sofray, tek bana oturup zaferini kutlard. Kayaleki kye ksk gzlerle bakar, karanlk toprak damlar tek tek yutuncaya dek byklarn r

    d. Gene de yeermezdi byklar, yl getike aarrd.Bu kyn Tann'ya ve devlete en uzak ky olduunu dnrd sonra; kadehini her dikiindeanla gmlen kayalklara taklr, gremeyeceini bile bile onlarn en yksek noktasna larn ve otlaklarn tesindeki yerleri grmek isterdi. Ardndan ovaya dnp insana hi ulakm duygusu veren ufuk izgisine uzunKoltuktaki adam hl rya gryormu gibi yava yava aynann iine gmlp hareketsiz k

    tne ken yorgunluk gitgide arlayordu. Hani gzleri aynadaki grntsne taklmasa beacakt. Hem de bu kez motoksiklete binecekti ryasnda; pat pat sesleriyle dalar ap ovgeecek ve bir yerlerde, unutulmu kylere ulaacakt. Ola ki oralarda bekleyenler vardu, yolunu gzleyenler, yzn dleyenler ya da daha nceki gelip gidilerini anmsayarakrine fsltyla anlatanlar vard."Benim gitmem gerek," dedi bir ara.Gene de ben, bunu gerekten syleyip sylemediinden pek emin deildim, iittiim ses, u

    ara ait clz bir sessizlikti nk; bulank bir tmce okumutum ya da, hayal me-yal silikszck grmtm. Belki de koltuktaki adam benim iittim sandm eyi yalnzca dnmtmu tutmu, ayn sz yeniden duyabil me beklentisiyle yzne bakyordum."Benim gitmem gerek," dedi tekrar."Nereye?" diye sordum hemen.Aynadan uykulu gzlerle yzme bakt."Ne nereye?""Gitmem gerek dedin ya?"Glmsedi birden. Henz fark edemediim bir durumla alay ediyor gibiydi.

    "Ben," dedi, "yle bir ey demedim."armtm. Birka dakika nce rya grdn iddia etmem onu fkelendirmiti herhalde;

    ntikam alyordu. nk iittiim eyden emin olamadm grnce gzlerinden belli belirsi"Sen gitmem gerek demedin mi?" dedim tekrar."Hayr," dedi, "demedim.""Peki, bana son kez ne syledin?""Belki de u anda konutuklarmz bir ryadr dedim."Susmu, ne yapacam bilemeden aynaya bakyordum. Oysa o, sabunu pul pul dklmeye bal

    le hl g-lmsyordu. Anlalan, intikamn aldndan emindi."zlme," dedi sonra bir ocuu yattrr gibi, "sana gitmem gerek demedim, ama gidece

    eri daha fazla bekleyecek zamanm yok."Dnp dolap ayn olaylar yaadmz hissine kaplacam bile bile, ona nereye gide

    rmay dndm. Ne var ki szckler bir trl azmdan kmyordu. Gene de o benim konuamandan lavaboya eilip yzn ykarken bir yandan da slak slak glmsyordu. Aramzda, iklandrmaktan ekindii gizli bir dmanlk vard sanki; birbirimizi srekli kolluyor, yokloyalyor ya da herhangi bir konunun peine derek karmak oyunlar kuruyorduk.

    Koltuktan kalkp boynundaki havluyla yzn kurulamaya balamt."Ne i yapyorsunuz?" diye sordum usulca."Postacym," dedi kapnn nndeki motosikleti gstererek, "aslnda zerre kadar sevmem

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    9/65

    Haberciyi severim daha ok... Bir de motosikletimi tabi."Havluyu koltuun kenarna brakm, saatine bakarak kapya doru yryordu.

    "Gidiyor musunuz?""Evet.""Nasl olsa ge kaldnz," dedim yalvarr gibi, "gitmeseniz de olur artk."

    Ban hafife eip gzlerini motosiklete dikmiti."Ge kaldm nereden biliyorsun," dedi inat bir sesle, "benim gitmem gerek."

    Muhtarn ileye gidiinden birka gn sonra, Cennet'in olu hi kaybolmam gibi kucanir ylanla kayalklardan inip geldi. Sa sakal birbirine karm titrek bir hayalete be. Daha kye girer girmez peine taklan ocuklarla pek ilgilendii yoktu, olanca dikkatinikucandaki ylana vermiti. Kimi zaman kimsenin anlayamayaca baz szler fsldayp yau onu, kimi de anszn irkilip kayalklara bakyordu. Kayplara kart gnden bu yana dla boumutu sanki, imdi peinde seline kaplm kalabalk bir ylan slalesi vard dr kolluyordu.evresine toplanan ocuklar epeyce byk bir kalabalk oluturmu, onunla birlikte hl

    Duvar dibinde pinekleyen ak sakall yallara gre, Cngl Nuri'nin yllar nce kye gelit'in olununkinin hi fark yoktu; tekrarlarn tekranyla srp giden yaam, zamanlar ve bri deitirerek kendini bir kez daha sergiliyordu onlara... imdi, saa sola salan gazozapaklaryla havada uuan parltl kt paralarnn yerini kapkara bir ylan, Nuri'nin

    et'in olu almt. amatayla yryen ocuklarsa, kendilerinden drt be ya byk olanlaruz; ayn merakla arp ayn sarholukla rperiyorlard. Onlarn hareketlerinden Cennet'isakalna kadar her ey yllar ncekine o den-li benziyordu ki, kimi yallara gre Cngl Nuri istiyorsa evinden kp bir zamanlar kyrdiini kendi gzleriyle izleyebilirdi.Geri ocuklardan kimseye frsat dmyordu; Cennet'in olunu smsk kuatm, giderek

    sokak sokak dolayorlard. Sonunda ky meydann paspal bir ordu dzeniyle geip kahvenindiler. Cennet'in olu duraksamt. Derken elinin birini havaya kaldrarak dur emri verdi.ocuklar, bir milim bile ileri gitmeden rap diye durdular. Ardndan, onunla birlikte yavaa 3rere kp geni bir ember oluturdular. Artk sesleri soluklar kesilmiti. Htersiyle smn silen birka kiinin dnda hepsi kprtszd ve merakla Cennet'in olara bakt bir sre, kayp bir ey ararcasna tek tek szd. Sonra, ocuklarn aknlktarek byyen gzleri nnde, kucandaki ylan tpk bir atk gibi uzatp boynuna dolayve

    kaldrm dilini titrete titrete rpnyordu. ocuklardan biri dayanamad bu srada."Aaboooouuuv," diye haykrd.tekiler uzun sredir onu bekliyormu gibi anszn lk atp tepinmeye baladlar. Kop

    , ta Cngl Nuri'nin evinden, deirmenin oralardan, hatta mezarln tesinden bile duyuluu. Meydana koup gelen kyller nce hibir ey anlamadan ykselen toz bulutuna bakyor, ada ocuklarn arasna karp Cennet'in olunu seyre dalyorlard. Olup bitenleri duvar dizleyen yallar bile yryen birer kemik aac gibi takrdaya takrda-ya kalabala doruene de heyecanla devinen insan selinin ortasnda, kendilerine zg apayr bir bektiler veherkes Cennet'in olunun yaptklarna glmekten krlp kasn tutarken onlar yalnzcarlard.Derken Cennet'in olu, ban saa sola eerek boynunda-ki ylan zd. Herkes soluunu tutmu, onun gsterecei yeni bir hneri bekliyordu. ylei glme anlarnn ortasnda iki bklm kalakalmt. Kahveden kanlarla tarlalardan koupgeride, birbirlerinin omzuna ylm, neyi karp neyi karmadklarn anlamadan merakte o srada anszn pat pat sesleri duyuldu. Bata beki olmak zere kyller Cennet'i

    tup yzlerini deirmene doru eviriyordu ki, hzla yaklaan sar bir motosiklet mann evgeni bir tur atarak kalabaln ortasnda durdu. Sa sakal birbirine karm ask suraere basp tpk yllar nceki gibi muhtar sordu gene."O ileye gitti," dedi beki, "ne getirdiysen bana ver."Postac, motosikletin orasna burasna dokunmaya niyetlenen ocuklar kollayarak selesin

    deki heybeden tozlu bir kt kard. Herkes yeni gelen haberin merak iinde onun harekei izliyordu. Hatta yeeni karlaldan bu yana iip iip kylnn anasna avradna sven'den haber geldi umuduyla kalabal yarp postacnn burnuna dek sokulmutu."De hele oku," dedi sabrsz ve anason kokulu bir sesle.

    Beki sesini karmad; kd ikiye katlayarak cebine koyup nara doru yrd. Sonra

    i dnp postacya bakt. O hl ayan yere dayam, motosikletin stndeydi. Bekinin heiden geliyordu sanki; narn evresinde d hzyla bir tur atp ayn noktada duruyor veyere yeniden basyordu.

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    10/65

    "nmeyecek misin beyim," dedi "in hele in, bir aymz i!"Postac bir sre sakaln kayarak evresinde toplanan ocuklara bakt. Motosikleti onlbrakp bir kede ay imeyi gze alamyordu."Yok," dedi, "benim gitmem gerek!"Birka kii daha srar etti, ama postac fikrini deitirmedi. Pedala st ste basp motaltrmt. Derken, ban geriye ykarak ileriye doru frlad ve narn evresindebir tur daha atarak hzla uzaklat. Kyller, uzayp giden toz bulutu deirmenin yannda

    luncaya dek ellerini gzlerine siper edip uzun uzun baktlar.Cennet'in olu kahvenin nnde, insanlardan olumu dsel bir emberin ortasnda ylankalmt. Ortalkta savrulup duran ocuklar motosiklet izleriyle uramaktan vazgeip onaaklatlar sonra, gene evresini kuatp izlemeye baladlar. Kyllerse narn dibindekioturmu, merakla bekiye bakyorlard."De hele oku unu," dedi Rza.Beki elindeki kd muhtarn gndermi olabileceini dnerek yava yava at. Azn

    erini bombo dikerek dalgn dalgn bakt. Ardndan, omuzlarn titreterek glmeye balad.hibir ey anlamadan birbirlerine bakyordu."Al unu al," dedi beki Cngl Nuri'ye; "bak bu telgraf senden sz ediyor. Akrabalarn

    ar nce kye dnd, ama telgraflar yeni geliyor maaallah! Hem de seni hl bulamadklar"

    Kyller hep birlikte, eile bkle gldler. Nuri telgraf alm, ne yapacan kestireak bir tebessmle bekinin yzne bakyordu."u gzel Allahmn iine bakn," dedi imam, "ac bir haberi nasl da kahkaha kaynanaKyller balarn salladlar. Nuri telgraf kendisine trenle sunulmu bir yokluk belge

    i zene bezene katlayp cebine koymu, yznde hl ayn tebessm, ylece oturuyordu."Kalk," dedi beki bacak bacak stne atarken, "kalk birtepsi ay getir kahveden; bunun stne birer ay iilir!""Ben daha bulunmadm ki," diye srtt Nuri, "yokum ben! stiyorsan belgesini gstereyim

    "stemez istemez, kalk ay getir!"Nuri srtarak kalkt."Beni sayma," diye mrldand imam.Kalkm, tespihini klata klata berber dkknna doru yryordu. Glgesi, topran ybir yaratk gibi nndeydi. mam bir an asl yryenin o, kendisinin de gkyzne yansm

    eceini dnd. Sonra rkt bu dnceden, hatta kendi varlndan korktu ve iinden rast.Kapdan girdiinde berber tpk benim gibi, kula oktan silinip giden pat pat seslerin

    tek bana oturuyordu.mam kydeki berber dkknna deil de kenttekine gelmi gibi, oturduum yerde rpermii

    teninde uuldayan ky meydanyla birlikte duvar dibindeki sandalyedeydi sanki; ellerini dizlerinin stne zenle koymu, arada bir bo gzlerle bana bakp yava yava tespih eerken, yz yzmde kalakald... Artk kendinden ve bulunduu mekndan yle uzaklamt kya, elimi kprdatmaya ya da kirpiklerimi krpmaya ekmiyordum. Yalnzlm paylaan yapaanlyd o nk; ulat ufka glge drmeden sessizce beklemeliydim.Bekledim de geri; aynadan ve caddeden geen otomobillerin, insan suretlerinin, bi

    rbiriyle arpp duran makas ltlarnn, musluk durularnn, btn bunlar silip silimn varlnn ortasnda hi kprdamadan belki saatlerce oturdum. yle ki, biraz imamdmdkknndan skntl bir yzle km, ky meydanna doru yryordum.Glgem bu kez ardmdayd tabi, topran yzn alan eri br biimiyle tpk bir ay

    orusu, peimdeki bu ykle hangi yne gideceimi pek bilemiyordum. Gene de, narn altndkylleri, bana toplanan ocuklara hl gsteri yapan Cennet'in olunu ve nohut ykl bar dibinde pinekleyen ak sakall yallar geerek yava yava bakkal dkknna doru yrRza ieride dirseklerini tezgha dayam, ellerinin arasnda bitti bitecek bir rak kadolu Ramazan'la konuuyordu."Grdn ite," dedi postacnn gittii yn gstererek, "G-vercin'den gene haber yok!"Ramazan bam sallad. Bu hareketle, pei sra babasn da srkleyerek dkknn alacakagmlmt. Artk ikisi de sabun ve ya kokularnn ortasnda, belki farkna bile varmadarbirlerine sokuluyorlard. Bense kapda duraksam, duruuma yansmayan derin bir dikkatlenlar dinliyordum.

    "Reit eniten dangalan teki! Aylardr, imama gidelim diye yalvara yalvara dilimde tyitti ama, sz dinletemedim! Kei gibi diretiyor herif... Neymi efendim, imam bu konuda bir halt yiyemezmi; yiyebilseymi, yllar nce Cngl Nuri'yi bulurmu. Fakat bulamam

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    11/65

    i'nin kye kendiliinden dnp ge]diini herkes biliyormu... Az nce gene kavga ettik bu; Allah yaratt demedim dorusu, halann hatrn falan bir yana brakp azma geleni syda halan verdi veritirdi ardm sra, uyuz kpekler gibi evle muhtarlk odas arasnda dormakla kzmz bulunmaz, gel u imamn kapsna bir kerecik olsun gidelim," dedi."Eee, enitem ne dedi ?""Ne diyecek, olmaz damar kabarm bir kere!"Ramazan ya tenekelerinin stnde, gzlerini tavandaki merteklere dikmi dnyordu.

    "O halde biz gidelim baba.""Nereye ?""mama."Rza, iki zm tanesi gibi kzaran gzlerini yana devirip derin derin soludu."Olmaz," diyerek rakdan iri bir yudum ald sonra; "anlamyor musun, kaybolan her ne

    yse onun sahipleri gidecek imama. Babas gidecek yani, hatta anas da... mamn tasauzun bakard. Derken, Tanr ky grebilsin ya da devlet ban evirip bir kez olsun bakaiye u dalan yktrmak gibi glnesi eyler de geerdi kafasndan. te o zaman, Tan-r'yederdi hemen; tccarndan demircisine, pehlivanndan tabibine ne kadar peygamber tanyorsa hepsinin adn mrldanrd. Hem bu denli imesine gerek de yoktu belki; devlet bugn ysenin davetini beklemeden kendiliinden gelip ovann gbeine gcn ya-cakt. Sonra, bur yerde bayram dalgalandrp varlm tamamlayan bir ky olacakt diyerek gelip muhtar

    ilecekti. Anszn gerekleen bu mucizeye en ok ak sakall yallar aracakt kukusuz;rnda iitmilerdi sulama kanallarnn alacan. Yllardr anlatrlard. Hatta kim biliinde, kimi milletvekillerinin ovaya gelip kanallar uradan m gesin buradan m diye tarttklar, belki de kazklar akp ipleri ekerek yerlerini saptadklar bile syleniyorgelen adamlar kyllerden gren olmamt. Gremezlerdi de zaten; onca yolu yryp yanlaek adamlar otomobillerine binip oktan bakente dnm olurlard.Kadehi hzla dikip byklarn svazlad. Soluu tkanmak zereydi gene, yordu. Ceketsre, sonra dmeyi zd nedense, bedenini dik tutmaya alt.Derken, karsyla olunun kollarnda buldu kendini. Merdivenin basndaydlar. Kars hi

    rdu, ama olu arada bir homurdanp ban sallyordu. Onun ne dediini anlayamyordu muhtaadmda bir durup belini geriye bkerek yzne bakyordu yalnzca. Aaya indiklerinde buceremez oldu artk, ban gsne drp soluunu kesti. Yataa uzatlmadan nce de bi kt boazndan, azndan geliigzel kylm marul yapraklar sarkt. Gzleri dana g

    doldurduu o mbarek suyun aynasna ikisi ayn anda bakacak ki, Gvercin'in hangi kovuktasakl olduu grlebilsin... senin sandn kadar basit olsa ben imdiye dek durur muyd"Eee, imdi n'olacak," dedi Ramazan alt dudan dileyerek.Rza bir yudum daha ald rakdan."Reit eniteni bu ie inandrmaktan baka are yok," diye homurdad azn elinin tersi

    en, "bunu kendine de syledim zaten. mamn gcn nnde sonunda sana ispat edeceim dedi"Nasl olacak bu?"Rza, tezghn stne bsbtn abanarak oluna biraz daha sokuldu."Bunu enitenle birlikte kararlatrdk," dedi sesini alaltarak; "dndk tandk, biimdi beni iyi dinle, biraz sonra kalkp enitene gideceksin. O sana, bir tutam sa verecek. Sonra sen o sa aldn gibi, dosdoru imamn kapsna koacaksn. Szmona sevdalayerde duramyorsun... Hatta yemeden imeden de kesilmisin, varsa yoksa o kz dnyorsbunlar ballandra ballandra bir gzel anlatacaksn imama; dlerini, hayallerini, yangr bir sralayacaksn... Sakn ola ki onunla konuurken her eyin bir oyun olduunu dnpetini bozma, yoksa pirelenir. Ka yapacam derken gz karmayalm! Sen yalnzca elini pini dk...""Peki sonra ?""Sonra imam senden hangi kza vurulmusan onun san isteyecektir."

    "Nerden biliyorsun ?""Biliyorum, nk bu iin usul yledir.""Eee?""E'si, o saa okuyup fleyecek ite! San sahibi de sanasevdalanacak. Hem yle bir sevdalanacak ki, evimizin nne dikilip melil melil meleyecek. Reit eniten de imamn neler yapabildiini ite o zaman grecek!"Ramazan'n yz buruk bir hal almt.

    "yi ho da," dedi tedirgin bir sesle, "kz kim ?"Rza ters ters bakt oluna; raky bir dikite bitirip barda tezgha serte brakt."A benim salak koum," dedi, "kzn kim olduunu biz bilirsek Reit eniten bu ii imam

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    12/65

    inanr m?"Ramazan boynunu aresizlik iinde bkp susmutu. Dkkn sessizdi imdi, sabun ve ya koolumu alacakaranlk bir kederin ortasnda baba oul, cellatla kurban gibi karlkl otrd. Derken, Rza ayaa kalkp tezghn arkasnda bir saa bir sola yrmeye balad. Aradulu gzlerle olunu szyordu.Bense hl kapnn nnde, bir omzumu pervaza dayam, ylece dikiliyordum. Artk oradaanlamsz olduunu dnerek usulca ieri girdim sonra; gazya tenekelerinin, sabun torba

    ilerden sallanan yemyeil cam kandillerin ve daha bir yn vr zvrn arasndan geerek."Bak berber geliyor," dedi Rza oluna, "kalk bir ay syle!"Uykuya dalp dalp kar imamn elleri nce yerden sedire, oradan da dizlerine zplam

    ki kurbaaya benziyordu. Kap vurulunca kprdadlar; stlerine den glge saa sola kayairdi. mam pe pee besmele ekerek kalkp den oraplarn dzelte dzelte kapya kotu.Tanr ncekileri iitmemi gibi uzun bir besmele daha ekti.Eikte dikilen Ramazan, yznde dallanp budaklanan tuhaf bir endieyle ona bakyordu.kisi, tavanndan kekik demetleri sarkan alacakaranlk odalardan getiler sonra; nem k

    okulu lo bir kede, sedire oturdular. Kar duvarda, yzn evreleyen cennet yeili hargnei gibi parlayan Hazreti Ali'nin resmi aslyd. Ramazan'n gzleri srtn hasr yastona taklmt nedense, Zlfkr'n savrulan lts alnna vurup vurup geiyordu.

    "Ho geldin," dedi imcim.Ramazan el pp yeniden oturdu. Ellerini birbirine kenetlemi, kurban edildii oyundankurtulabilmek iin yardm istercesine Hazreti Ali'ye bakyordu. Ne var ki kendini budenli aresiz hissetmesi oyunun bir adm daha gelimesinden baka bir ie yaramyordu. Sede oturduklar ilk dakikadan beri onun hareketlerini izleyen imam;"Bir derdin var senin," dedi."Var," diye yantlad Ramazan.Bunu derken, gzlerini Hazreti Ali'den indirip derin bir i ekmiti. Bir yandan da, h

    i de yapmack olmayan bu i ekiin bile, istemeden katld oyunu biraz daha gerek klir noktaya gelmiti ki, ne kadar iten davranrsa oyuna o denli katkda bulunacakt."Eee," diye mrldand imam, "derdini dkmeyecek misin?""Ben birine sevdalandm emmi, btn derdim bu..."mam enesini gsne yaslam, onun sylediklerini iitmemi gibi, dalgn dalgn tespih

    aytsz grnyordu ki, Ramazan bir an, onun her eyi sezip anladn dnerek korktu. Bzdi aslnda, ekirdeinde babasyla enitesinin bann altndan kan lanet oyunun bozulap bir sevin vard."Sevmek insann eriebilecei en yksek mertebedir," dedi imam birden, "ne mutlu sana

    ki oraya ulaabilmisin...""Ama kz beni sevmiyor."mam tatl ve yumuak bir glmseyile yzn kaldrm, pencereden uzaklara bakyordu."Onun da aresi var," dedi tevekkl dolu bir sesle, "hele sen kzn sandan birka tel

    r, gerisi kolay!"Ramazan yutkundu."Hazrlkl gelmitim zaten," dedi kekeleyerek, "salar yanmda."imam tespihini brakarak, odada kap gitmekte olan bir ey varm da onu kskvrak yaka

    istermi gibi;"Ver hele o halde," diyerek elini sallad, "ver ver!"Ramazan mendile sarp cebine koyduu salar karrken Hazreti Ali'ye bakt gene. Neden

    ada kiilermi gibi gereksiz bir tedirginlie kaplmt."ok da ksaymlar," diye mrldand imam mendili anca.Ramazan aresizce boynunu bkt. Bu srada imam, sa avucunun ortasnda duran sa teller

    n gzlerini hi ayr-madan yava yava srtn dnp ikiye bklmt. Avucun-da bir tutam siyah sa deil de,d sanki; gitgide irileen gzlerini dikmi, onun karanlna bakyordu. Dudaklarndan dkzak bir slk izine dnen mrltlar da o karanl aydnlatmak iindi kukusuz. Hatta,ak gibi birbirine eklene ekle-ne sren bu mrltlar grdke Ramazan'a yle geliyordu kiir sre sonra kendini duaya dntrerek yok olup gidecekti.Gitmemiti oysa, aradan sknt dolu saatler gemesine karn hl ayn noktaya bakarak

    du.Sonunda durdu..."imdi her ey tamam," dedi yorgun bir sesle, "bu salar hep cebinde tayacaksn. O k

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    13/65

    eni sevecek bundan byle, birbirinize toprakla su kadar yakn olacaksnz.""Bu i ne zamana dek olur," diye sordu Ramazan."Oras Allah'a kalm evladm, kesin bir vakit syleyemem. Kul gznde kesin olan bir e

    a, o da u andan itibaren kzn yreine ate dtdr... Biz Allah'n izniyle kvlcmr ay sonra parlar ate, bakarsn sen daha u kapdan admn atmadan parlar..."Ramazan mendili zenle katlayp cebine yerletirdi. Yreinde hi beklemedii, tuhaf bir

    ti geziniyordu. inde bir yerde kck bir kibrit aklmt sanki; imamn yzne, o min

    anan belli belirsiz bir acyla bakt. Sonra aklna geldi birden, uzanp minnet dolu birifadeyle tekrar el pt."Hi tasa etme," diye mrldand imam.Sedirden inmi, pe pee, kekik kokan alacakaranlk odalardan geiyorlard gene. mam ik

    bir eilip den oraplarn ekiyordu. Derken eiklerin birinde, kap aralndan bakan ki grd Ramazan; gzleri kor gibi parl parl yanyordu. Eii ap ona yaklama arzusu dubirden. Ne var ki, n sra yryen imamdan ayrlp baka bir odaya sapmas imknszd.Gene de, imamn evinden ayrlp ky meydanna geldiinde, kedinin gzleri belleinin kar

    r kesinde hl ayn iddetiyle parl parl yanyordu. Belki bu yzden, ta dibinden getioplanan ocuklar ylanyla yapt marifetlerle glmekten krp geiren Cennet'in olunuBakkal dkknna girdiinde, babas hl tezghn arkasnda rak iiyordu.

    "Tamam m," diye sordu heyecanla.

    "Tamam," dedi Ramazan.Rza, srtn kirden kapkara kesilmi eri br tahta raflara verip derin bir oh ekti."te bu kadar," dedi atallanm sesiyle, "imdi git de Reit enitene haber ver!"Ramazan, dilsiz bir kuzu gibi usulca dnp dkkndan kt. Dosdoru Reit enitesinin e

    ni bilmesine karn, gerekten o yne yryp yrmediinden pek emin deildi. Durup dururaat iinde birka yl yalanmt sanki; her admda onun olmaktan kan ayaklan, geveye gruk apayr bir izgiye doru kayyordu. Nereye uzand kestirilemeyen bu bulank izgiyik ky meydann bir batan bir baa tam iki kez geti Ramazan; ikisinde de Cennet'in olunne grmedi. nk bir yandan ayaklarnn pei sra srklenirken, bir yandan da cebindekiardan hangisine ait olabileceini dnyordu. Geri yeryznde bunu Reit enitesinden baktu, ama gene de kyn kzlarn yan yana sralayp gzlerinin nnden geirmek houna gidilerinden siyah sal olanlarn kimini brakmyordu hemen, karsnda uzun sre tutup haybakyordu.

    Derken, berber dkknnn on be yirmi adm tesinde,upuzun boyuyla camn arkasna dikilip ky meydanm seyreden berbere bakarken buldu kendini. Berber de ona bakt bir an; ne var ki bu bak pek uzun srmemi, cama vuran gnein gatran parltsyla silinip gitmiti. Hatta ayn parlt, berberin grntsn de yutmutdoru akan kpkrmz bir k seline dntrmt. te tam o srada, evresindeki parlgzleri bir ift kor gibi uzak uzak yanan o kediyi grd Ramazan; arka ayaklarnn stneikkatle onu izliyordu. Admlarn sayyordu sanki, sivri ularyla boluu izen kulaklarirsiz oynarken, ba yava yava saa doru dnyordu.ini kaplayan skntyla birlikte sokan sonuna vardnda, dnp yeniden bakt; kedin

    di. Epeyce uzakta kalm da olsa l sldlar gene; topraa, gbre kokulu havaya, krlanindi gneine kararak sessizce yaklayorlard.Keyi telala dnp hzl hzl yrmeye baladnda, Ramazan, artk ok gerilerde kal

    ar aarak kendini grp gremediini dnd. Ne var ki bunu dnmesiyle birlikte admlae denli yavalamaya alsa da onlar durduramyordu. kide bir aniden karsna dikilen,lmedii tuhaf bir kedinin oyununa dmt sanki; tpk babasyla enitesinin oyunundaki glmak iin aba gsterdike batyordu. yle ki, Resifin avlu kapsna geldiinde heyecandanolua kalmt. Orada birazck sakinleip kendini toparlayabilse, d m yoksa gerek mi oilemeyen bu anlamsz kovalamaca sona erecekti belki; her ey eski yerine dnerken olupbitenler tatl bir tebessmn altnda kalacakt. Ama bu imknszd; soluk alp verii tpar gibi, yavalatmak istedike inanlmaz bir biimde sklayordu. stelik barndan, tamerle-tirdii san altndan garip hrltlar gelmeye balamt.Derken, ksa, ama keskin bir at kinemesi duydu. Soluunu glkle tutup kulak kabartt;

    de, havada uuan birka eekarsnn vzltsyla oradan oraya konan ku cvltlarndanAvlu kapsn yavaa itip ieri szld. Geriye den tahta mandal yerine oturturken g

    du; henz bunun nedenini bilmiyordu, ama pimand ve bu duygu gitgide btn bedenini sarpnu bir mengene gibi skyordu. Kedeki merdivene doru birka adm daha atmt ki, at kiniden duydu. Bu kez olduka yaknndan gelmiti. Ynn sadaki ahr kapsna evirip eki

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    14/65

    , tahtalarn arasndan kalaylanm bir ift tas gibi ldayan gzlerini grd birden; dsoluun kokusunu ve scakln yznde hissetti. Tepinip duran at, onun eilip kendisinenki; karanlkta, bir ey sylemek istercesine kesik kesik kiniyordu. Ramazan'sa gzleri htaslarn ltsnda, kapnn nne aklp kalmt.Derken kap byk bir atrtyla darya doru devrildi ve ok hzyla frlayan at avlud

    tan sonra kulaklarn dikip ahlanmaya balad.Ne yapacan aran Ramazan nce koup yakalamay dnd onu, belki de bu amala koll

    avruk adm att. Ama at, topuklarnn dibinde ciyak ciyak ten sar bir civcivi ineyerekoru ahland. Kr admlarla geri ekilen Ramazan, srtn avlu kapsna dayayarak havadaft nalla sar dili kocaman aza korkuyla bakt bir sre... Artk onu yakalamaktansa ayaktndan kap kurtulmay dnyordu. Ne var ki merdiven avlunun dip kesinde kalmt, onmak iin vakit yoktu. Aslnda, tepesinde einip duran atn hrnlna baklrsa hibir ak gibiydi. Sonra birden, srtn dayad kap geldi aklna; ne za-mandr arad ka yolunun bu kadar yaknnda olduuna aamadan, hzla ap dar frlAadaki grlty iiten Reit, belini bir eliyle tutarak merdiveni homurdana homurdan

    ma, atn avlu duvarn amasn nleyemedi. Savrulup giden kapkara bir kuyruun ucunu grelnzca. Ortalkta can havliyle uuan tavuk gdaklamalarna bata ka kapya kadar kotu gynunu uzatp hibir ey anlamadan bo bo bakt.Ramazan'sa nal akrtlarnn nnde, hl kayordu. At kapkara bir rzgra dnm, i

    irbirine katp ardnda neredeyse kuyruunun savruluuna benzeyen kocaman bir toz bulutubrakarak soluk solua kudurmuasna kouyordu. Sokakta ne kadar ocuk varsa duvar dibindyallarn glgesine snmt artk; orada, sessizce koup gelen Ramazan'la peindeki atr oyun oynadn dnerek kkr kkr glyorlard. Oysa ak sakall yallarla baz avluduka endieliydi. Geri Ramazan hibirini grmyordu bunlarn, yalnzca kouyor, frsat ban evirip evirip yaklaan toz bulutuna bakyordu.O srada Cennet'in olu ky meydanna oturmu, evresini saran ocuklarla birka kyln

    isini canlan-drabilmek iin, ylan boynuna bir atk gibi dolamann, onunla pmenin yalon paasndan salarak kemerinden karmann dnda yeni areler aryordu. nce Ra-mazan'kapkara bir atn yaklatn grnce bir an duraksad. Ylann, ellerinin arasndan akpkanrta kaydn henz fark etmemiti. Oysa ylan gz ap kapayana dek oktan birka ada ocuklara doru gidiyordu. Kalabalk bir anda lklar atarak saa sola kamaya balamu armt artk; gzlerini telala koup gelen Ramazan'la peindeki ata m, ortal to

    rak dalan kalabala m, yoksa bu kargaada akp giden ylana m evireceini kestiremedrdu. Neredeyse ylan yakalayp yeni marifetler gstermekten, yiyip imekten, karn nedenrup durmaktan, hatta soluk alp vermekten vazgemi gibiydi.Derken kahvede oturanlar da frlad yerinden, birbirlerinin omzundan atlayarak kapd

    an geip dar ktlar."Neler oluyor?" diye bard biri.Parman uzatm, panik iinde savrulan kalabaln stnden bir noktay gsteriyordu.

    Herkes durup bakt.Ramazan atn nnde iki bklm, hl kouyordu. Gkyzne ykselen nal akrtlar, nere

    un bir rzgra kaplm gibi kimi zaman uzaklap kimi zaman yaknlamaya balamt. Kyerin duvarlarna arpa arpa yanklanan kinemelerinse ard arkas kesilecek gibi deildi.n hibiri yerinden kprdamyordu o srada, birbirinin yzne bakamyor ve azn ap olua tek sz edemiyordu. O an iin lydler sanki; dokunsalar dokunamaz, kosalar koa-maz,ar baramazlard.Gene de, yalnzca grme duyusuyla donatlm gibi, her eyi her ynyle deilse de harek

    yanlaryla gryorlard: te, Ramazan dizlerinin stne kmt imdi, emekle-ye srne,leriyle grnmez bir eye tutunarak tela iinde kamaya alyordu. Oysa at oktan dikil; ahlanp ahlanp n ayaklarn Rama-zan'n stne indiriyor ve bundan insanlarn anlayabir tat alrcasna (belki de ehvetle) uzun uzun kiniyordu. Ky meydan kemik atrtlar. yle ki, havaya salan bu kanl atrtlarn stlerine dklmeye baladn gren ocuAtn ayaklar altnda yuvarlanan Ramazan'sa hibirmutu, bir eliyle karnn kucaklarken tekiyle boluu yakalamaya alyordu. Ban yastr soluk ald. Gece boyunca dam banda rak itiini sanyordu. "Bugn akama dek uyandrmdedi.yere kaamyordu artk... Hatta baramyordu bile; ya da yle inanlmaz bir iddetle ba

    mse iitemiyordu...Sonunda at, kim bilir ne kadar sre sonra, durdu.On be yirmi admlk bir alan gelincik yapraklarna benzeyen kan lekeleriyle dolmutu. A

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    15/65

    t o lekelere bir sre baktktan sonra, ky meydanna birdenbire ken sessizliin iinde krn yava yava oynatarak, yerde yatan kemik ve et ynnn evresinde gezinmeye balada, arada bir durarak Ramazan'n kan kokusunu iercesine burnunu uzatp kokluyordu.Donup kalan kyller kprdand bu srada; daha nce sz birlii etmi gibi, at yakalam

    r yay oluturarak, ayaklarnn ucuna basa basa sessizce yaklatlar. Ama at onlar grr giden aha kalkt; arka ayaklarnn stnde birka kez dnd ve ok hzyla ileriye frlad.Herkes bakakalmt...

    Rza, rak kadehini alelacele brakarak dkkndan koup geldiinde bembeyazd; ortaladurak-sad bir an, korkuyla bir yerdeki oluna bir evresine bakt ve ellerini yzne kaparak oraca kt.Hace^se Ramazan'n gsnden frlayan kaburga kemiklerini, yanandan grnen dilerini

    alayan kan glnn stndeki sinek srsn grmeden, haberi duyar duymaz avlu kapsnn27Berber dkknnn iin iin uuldayan sessizliinde, tek bamaydm gene; artk berberle

    kesmi, cam dibine ektiim sandalyeden hem otomobillerin gelip getii caddeyi seyrediyor, hem de ok uzaklardaki o ky dnyordum.Oray dnmemek elimde deildi zaten; henz nereye kaybolduu anlalamayan Gvercin'de

    erek karn neden yadn sorup duran Cennet'in oluna, bekiye, Rza'ya, hangi kzn sai bilmeyen imama, hl ileden dnemeyen muhtara, hatta yllar nce nereye gidip yllar so

    nereden geldii bir trl zlemeyen Cngl Nuri'den eviyle muhtarlk arasnda iskelet esdolap duran Reit'e, tenindeki yangnla samanl atee veren Hacer'e ve atn ayaklar an Ramazan'a kadar herkes iimdeydi. Bir anlamda bu, benim de onlarn iinde olmam demekti aslnda; ola ki, Resifin bir tutam sa istedii o kzdm imdi; adm Gldeben'di ve pein nndeki sedire oturmu, gzlerim damlarn stnden ykselen tahta minarede, iimden biakam geiriyordum. Hzn karas salarm kesip Reit emminin avularna braktm akGeri imamn, salarma okuyup fleyerek beni kime yakacan bilmiyordum o srada; Rei

    le sen birka tel ver de gerisine kanma, demiti. Avlu kapsnn dibinde, ak-am karanlnn ortasndaydk; o yere melmi, neredeyse kuruyup giden kck gzleriylkayplara karan Gvercin'in derdiyle yanp kavrulacak-ken, benim gibi evde kalm bahtbir kzla neden uratn pek anlayabilmi deildim. Herhalde iindeki acy unutmak iidiyordum. Bir yandan da bu iin teki ucunda duran erkein kim olduunu bilmediimden bakrm bulanmt tabi; ya korse, ya yatalaksa, ya topal-sa, ya kambursa, ya dedem yandaki

    dulsa, diye kayglanyordum. Oysa kayglarm bounaym, dediine gre Reit emmiyi babammeliymiim; ateine deceim erkek bin yl dnsem aklma gelmeyecek, olduka yakkl,li bir delikanlym... Onun ad imdi aklanrsa olmazm; zaten Reit emminin yapt,bir eymi. Tutmayabilirmi yani, ya da tutup tutmayaca Allah'a kalmm... Her ey dderse, elbette erkein kim olduunu ben kendi kendime bulacakmm. Bulurmuum da zaten, ieki yangn beni gnden gne ona doru kovalarms. Hatta, belki de varp onun kapsna dikikalbimdeki korla, melil me-lil bakarmm. Btn bunlar erkek iin de geerliymi tabi..tutuacak atein duman ondan, ondakininki benden ttmezse hibir sonu alnamazm bu itmda, atei kim tayorsa helak olurmu... Szgelimi, o bensem, llere dermiim Mecnun gmdan llere deil elbette, iimdeki atein yakp kavurduu llere...imden geen dn akamn karanlnda, kuruyup giden kck gzlerini yzme dikerek h

    mi ve ben hl Gldeben'dim; pencerenin nndeki sedire oturmu, o erkei dnyordum. Hiemmi, olup biten bunca eyden sonra onun adn sylemeyecekti bana, artk istese de cesaret edip syleyemezdi.Gene de ben, bir lye sevdalanacam biliyordum.28Ramazan' o gn, ikindi namazndan sonra gmdler.Aylar nce geldii bu kyde ilk kez birinin lmyle karlaan berber, trenin bandan

    konumad; herkesle birlikte yryor, zlyor, tabuta omuz vermek iin kouyor, mezara tor ya da elden ele geen marapay alp su serpiyordu. Onun sessizliinin hemen kysnda,onun kadar sessiz olan Reit vard; alamaktan halsiz den Rza'nn koluna girmi, gzlerrde, yutkuna yutkuna yryordu. yle dalgnd ki, sa omzuna yklan Rza'nn rak kokuluuu yoktu.Beti benzi birdenbire solan bekiyse herkesin gerisinde, tek banayd. Kendi tabutunu

    n peinden gidiyordu sanki; gzlerini yava yava ilerleyen kalabaln stnden arp ka

    rada bir sendeleyerek son yolculuunu tamamlamak zere olan Ramazan'a yetimeye alyordunu basarsa bile, tabuta azn yaslayp ona hckra hkra yllardr iinde tad srnun iin ok geti. Ramazan, varlna ilikin bir yalan gerek bilerek lmt ve yle g

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    16/65

    Gene de her ey bir an nce sona ersin istiyordu beki; u yava yava yrmeler olmasn, tabutu srayla tamalar, toprak atmalar, hep birlikte dua okuyup su serpmeler ve susup kalmalar olmasnd. Oysa imam, daha kuluk vakti evine konuk ettii gencin u anda luuna bir tr-l inanamadmdan mdr nedir, hayli yava hareket edip arada bir durgunlayordu. O haliyedeyse okuyaca dualardan, mezarn bana toplananlardan, bademliin tesinde lm sessiztan kyden, hatta oradaki evinden ve geleceinden gitgide uzaklayor gibiydi. Reit, hi

    klenmedik bir anda Rza'nn kolunu brakp onca zamandr boaznda dmlenen hkrklarlstne kapanmasa, belki her eyden biraz daha kopup biraz daha uzaklaacakt imam; ama bunu yapamazd artk, cppesini savura savura koup Reit'i kaldrm, kulana teselli edicyarak kalabalkla birlikte mezarln kna doru ilerliyordu.Akam karanl kerken kye dndklerinde, kandiller tek tk yanmaya balamt. Arala

    arara varmadklar halde, kyller narn altnda topluca durup bir sre hi konumadan,sessizlii dinlediler. Yreklerine inen lmn ikindi vakti orada nasl biimlendiini gatn kinemelerini yeniden iitmi gibi Rama-zan'n can verdii noktaya dehetle bakyorlarde, tozlar iinde yuvarlanan biri vard sanki; havaya frlayan kanl kemik atrtlar, oe oktan uyumu olan ocuklarn dne girip bir ikindi vakti bularak ortala yeniden saDerken, imamn arkasndan herkes Rza'ya basal dilemek iin sraya geti. Bu, beki

    or anyd; sras gelene dek gzlerini Rza'ya dikip bedenindeki titremeyi durdurmaya al

    r ki titreme yalnzca bedenini deil, geleceini de sarmt ve neredeyse fark edilebilecebir iddetle srp gidiyordu. Cngl Nuri'nin peinden Rza'ya, onu deil de kendini kucaka sarlp birka dakika ylece, gzleri kapal hkrd. kisinin hkr birbirine kardan kyormu gibi ayn anda ayn irilikle, slak slak, karanla dkldler. Sonra bek-i, ikiye blnmlk duygusu iinde Rza'dan ayrlp omzundan kayan mavzeri dzeltti.Karanlk, narn yapraklarn birbirine ulayp onu henz patlamam dev bir hkra d"Adm atacak mecalim yok," diye fsldad Reit bekiye, "Rza'y evine sen gtrver."

    Beki ban sallad."imdi oras ana baba yeridir," dedi Reit yeniden, "gidersem daha beter olurum. Hel

    e Hacer'e ne derim bilemiyorum."Beki, Rza'nn koluna girip yrmeye balamt. Hacer'e o da ne diyeceini bilemiyordu

    tta yllardr samanlkta buluup tenini teninde yzlerce kez dinlendirdii halde, imdi onkarlamaktan korkuyordu. Gidebilecei bir yer olsa, yalnzca Hacer'le yz yze gelmemek

    bu kyden ekip gidecekti belki de; stelik Cngl Nuri gibi yllar sonra dnp gelmeyi akile geirmeyecekti. Gene de, karanlkta ikide bir hkrp derin derin of eken Rza'yla be Hacer'e doru yrrken, bunlar hibir zaman gerekletiremeyeceini dnd. Sonra Reiden bir gn bile gemeden kendisini Hacer'le karlamak zorunda brakt iin fkelendi.O srada Reit, adm atacak mecalim yok demesine karn evine oktan ulam, giderek b

    yle acele acele merdivenleri trmanyordu. Belki bir ara eiklerden birine ya da merdiven bana dikilip evde kimse yok mu diye atallan-m sesiyle barmt. Sesi daha da ao odalarda yanklanmt tabi, karanlkta dal dal krlp ufalanmt. Sonra, iinde hla komutu Reit; sedirin stne kp Kurtulu yllarndan kalan mavzeri duvardan indirmirdivene doru yrmt. Panik iindeydi sanki, gecikmi bir eye alelacele yetimeye almerdivenin bana geldiinde bu kez gerekten146mecali kalmamt, mavzeri dizlerine yatrp usulca kt.Soluklanr soluklanmaz at vurmaktan baka aresi yoktu; onun nne asla bir avu yem ko

    zd artk, bir yudum su veremez, yelesini okayp sarsna aplak atamazd. Hatta bundangzlerini evirip doru drst bakabileceini bile sanmyordu. Ne zaman baksa, topuklarne debelenen Ramazan' grecekti kukusuz, yrei onun acsyla bir kez daha dalanacakt.mazan, atrdayan onca kemikle salan kan kendinin deilmi gibi, yava yava dogrulacaktdan; belki ayaa kalkp Reit'e doru yrmeyecekti ama, sulayan gzlerle uzun uzun bakacKalkmt Reit; mavzere kurun sre sre basamaklar inmiti, yuvasndan frlayan kc

    receini bilemeden avlunun ortasnda dnp duruyordu. Saatler sonra kars, dvnp alaman den Hacert yatana yatrp eve geldiinde, hl yle, avlunun bir kesinden bir kedu onu."At grdn m?" diye atld Reit hemen.Kadn bir onun elindeki mavzere, bir ahra bakt.

    "Yok mu?""Yok!""Cehennemin dibine gitsin!"

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    17/65

    "Eve dndn grmedin mi ?""Grmedim," dedi kadn merdiveni karken, "bunca tasann arasnda ben evde miydim, habeduyar duymaz kotum!"Reit aada, avlunun ortasna dikilmi, homurdanyordu. Bir sre sonra, karsnn merd

    ni grnce sustu."Ben abimlere gidiyorum," dedi kadn, "bu gece orada kalrm belki."

    "Git," diye homurdand Reit.

    Ama kendisi hibir yere gitmedi o gece; hatta eve girip bir lokma ekmek bile atmad azna, bir yudum su bile koymad; hep orada, avlunun karanlnda dolat durdu. Atnsonunda, yllardr yaad ahra dnp geleceini umuyordu. Aslnda bu, umuttan ok bir iHatta sabaha doru uzaktan uzaa horoz sesleri duyulduunda, istek olmaktan kp clz

    yale dnmt. Gene de Reit gne doana dek, o hayali tekrarlaya tekrarlaya yarattvuntusuyla avlu kapsnn dibine oturup beklemiti.Ardndan, elinde uykusuz bir mavzerle sokaklara vurmutu kendini; kap kap dolaarak k

    ere at grp grmediklerini sormutu. Ne var ki onu, Ramazan' ky meydannda zm gibi enra bir daha gren yoktu. Ama herkes, kaplarna dikilen Resifi bo evirmemek iin midirdir, az ya da ok bir eyler sylemeye alyordu. Bunlarn birou, gzlerini iri iri aa tank olduklar tyler rpertici olay anlatyordu kukusuz; at tpk bir gn nceki gibdu dillerinde, szckleri birbirine katarak kineye kineye Ramazan'n peine dyor ve o

    nda yakalayp kyllerin gz nnde yeniden eziyordu. stelik anlatanlarn dilindeki at,esifin bile tanmakta glk ektii, ejderhaya benzeyen kapkara bir rzgrd ve szckleruka hzla byyordu.Onun Ramazan' ezdii saatlerde meydanda bulunmayan kyllerse nal seslerinden sz ediyo

    rlard Resife; dediklerine baklrsa akrtlar Cngl Nuri'nin evinin yanndan geip kayauzaklamt. kindi gneiyle kekik kokulu kayalklar arasnda bir sre kanl kanl yankneredeyse havada ac bir kinemeye dnerek saatlerce nlamt. At oralarda bir yerdea glgesinde, ya yar banda ya da karanlk bir vadinin derinliklerinde olabilirdi. Naslsa kan tutard onu; gzlerinin ltsna yerleen ky, te-nindeki ahr kokusunu ve koy mearm kolay kolay srtndan atp hibir yere kaamazd. Belki de hicabndan ard kmelerinnmt bir insan gibi; imdi o yeilkaranln ortasnda, iri gzleri slak slak, i ekip alyordu...Nal seslerini iitenlerin bazs da, akrtlarn bir sre ky iinde alkalandktan son

    iti nedense; stelik gzlerini bir izgi halinde ksp parmaklarn uzatarak, ovann yzgiden dsel bir yol iziyorlard. Artk Reit kime inanacan armt; btn gece avulank kafayla kyn iinde dnp duruyordu. Derken, onun at vurmak iin her yeri kar ka da takld peine; birinin elinde mavzer birinin elinde akar almaz bir tabanca, kayalklara trmandlar.Reit bu durumdan hi honut deildi aslnda, ne pahasna olursa olsun at tek bana bu

    bana kurunlamak istiyordu.29Hl pencerenin nndeki sandalyede, tek bamaydm.Caddeden gelip geen otomobilleri gremiyordum artk; saatlerdir gzmn nnde srekli

    halinde olduklarndan, inanlmaz derecede eskiyip saa sola dalmaya balamlard. Hattaakam karanlyla birlikte yava yava artan hzlar, giderek renk ve biimlerini de sil; onlar, berber dkknnn evresinde vzldayp duran hayali bir sinek srsne dntrBir lye sevdalanaca gn korkuyla bekleyen iimdeki Gldeben'le birlikte pencereden

    en, otomobillerin bsbtn yok olduunu dnmyordum tabi; olsa olsa kendilerini kuatanabilirler, diyordum. Bu yzden, caddenin iki yanndaki apartmanlar biraz otomobildizaten, anak antenler, ihanlarnn girii, balkonlar, kaldrma dklen insanlar, zellikgeitlerinden telala yryenler biraz otomobildi... Her eyin bu denli birbirine karprinde yaad bir srada, camlarndan akan bulank kent grntleriyle otomobiller de yalil deildi elbette; onlar seyrederken hi ummadm anda bir apartmanla karlayordum sda arkasnda m yoksa nnde mi bulunduumu tam olarak kestiremediim, rengi renklerde yaanan uzak bir pencere gryordum. Camlar tozluydu belki, zaman cam kenarlarna kapkarabir egzoz kiri olarak birikmiti, ama bir yerlerden vuran akamBerber camn nne dikilmi, gzlerindeki cellat gzleriyle hl ky meydanna bakyorduBuraya geldiinden beri zorunlu birka sz dnda hemen hemen hi konumamt. stese

    ulamyordu zaten; belleinde gemi diye bir ey kalmamt. Uzaklara geldiini anmsyorduzaklardan. Ama oras neresiydi, bu kye gelmeyi kendisi mi istemiti ve yola hangi amala dmt, bilmiyordu. Bu konuda yzlerce dnce yaratmt kafasnda, yzlercesini d

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    18/65

    ir ehirde oturuyordum," demiti bir gn; "evim vard szgelimi, balkonum vard baheye bakarm vard tatl dler gibi, ocuklarm vard. Bir de dkknm tabi, berber-sem. lekrilerim sonra; kimi gen kimi yal, kimi konukan kimi sessiz... Bir de dertlerim. Ardndan, mterilerin dertleri. Alamadm satamadmlar, ya-pamadmlar, diyemedimler, gidemedimler...""Acaba onlardan m sklmtm," diye geirmiti iinden. Yani dalara m kamt ehriBerber dkkanndaki gerekli malzemeleri bir bavula doldurarak bir akam karanlnda yoll

    a m dmt tek bana? Gecelerden mi gemiti kendinden geercesine, dalardan m, ovalye gittiini bilmeden? Sonra bu kyn biricik berberi olan Cngl Nuri'nin artk mesleiniediini sezerek dalardan inip muhtarlk odasnn nne mi gelmiti?gneiyle arada bir parlayp snyordu. O anda bir kent yklyordu pencerede, cama yansmapartman grnts varsa birbirine arpa arpa, ilerinde yaayan oluk ocukla birlikte yluyordu. Olup bitenleri berber dkknndan izlerken rperiyordum tabi, ken bir kentin oda yapayalnz kalmm da kendimden baka tutunacak dalm yokmu gibi dehete dyordum.Kent st ste yzlerce kez kurulup yzlerce kez ykldktan sonra, penceredeki insann v

    ettim birden; upuzun boyuyla, neredeyse kenara toplanan bir perde duruunun iine dikilmi, berber dkknna bakyordu. Belki de, ben dkkna tra olmaya geldiimden beri orerinde cellat gzleri varsa, onlar aramzdaki uzaklkla rtmt. Bu konuda hi kukum yocaddenin karsndaki apartmann nc katnda olmasna karn yle uzak bakyordu ki, b

    bir pencerede brakarak bu kentten ekip gittii sanlabilirdi. Ona gre ieride mi yoksaa m oturduumu hl bilemediimden akndm tabi; bakn da ierdeni, dardan olduuitim.Belki de iki yzl bir pencereydi benim grdm; ondan geen bakn hangi taraftan gel

    in hem de grlenin yaad duygulara balyd. stelik ona ille ieriden ya da dardann bir kural da yoktu, gz yetiyorsa ayn anda iki taraftan da baklabilirdi. Hi kukusuzbu durumda kendisiyle karlard insan; grse grse, bir pencereden eilip bakan kendisiadar yakn bir uzaklktan... Ola ki arrd nce; bir yanyla, yz yze geldii insannnanmak istemezdi.Peki, ya pencerenin kar tarafndaki; o inanr myd aslnda kendisinin teki olduuna!

    30Gece yars dkknn kaps vurulduunda, akamdan beri sedirde uyuyan berber bunu bir d

    yasta bsbtn gmerek ters dnd. Ama kap o uykuya dalar dalmaz inatla yeniden vuruldu

    ldu berber, kibriti el yordamyla bulup baucundaki kandili yakt. Bir yandan da bu saatte kapya gelenin kim olabilececeini dnyordu. Sedirin altna savrulan terlikleri alele ayana geirip dkkn ikiye blen dall gll perdenin arkasndan kmt. O sradae kapnn dnda yanklandn fark etti birden; durmu, uykulu gzlerle cama bakyordu.na bakt bir sre."Kim o," diye seslendi berber.Glge hzla dnp karanla kart. Berber, elindeki kandili cama yaklatrp onun kim

    a altysa da, camn stnde eilerek darya bakan bir berberden baka kimseyi gremedsklmt; srtna geirdii gmlei farkna varmadan dmeleyip ayakkablarn giymi vcek uzun bir yolculua km gibi yava yava yrmeye balamt. Kye geldii ilk gnlebir hasretle gene o uzak kenti dleyerek, ilek bir caddede dkkn olup olmadn anmseri belleinin kesinde kk kprtlarla bir belirip bir kaybolan kent grntleri eskmad gibi dzenli de deildi artk; apartmanlar usuz bu-caksz bir denizin azgn dalgalarna braklmasna srekli birbirleriyle arpp yklller onlarn pencerelerinden gelip gemeye balamt. Btn bunlar, zamann kemire kemireii tozlu birer andan ok, topran bulup yeerememi rk bir umuda ya da de benziyober, iinde filizlenen baka yerde olma isteinin verdii gle, dsel bir kente doru sayrd o gece...Sonunda, yolculuunun kim bilir kanc kilometresindey-ken, yoruldu; kyn teki ucundahoroz, ibiini kanata kanata terken sedire kp srtn duvara dayad. inden, sesiniirine, yoruldum demek geiyordu, ama evresinde kimse yoktu. Koskoca dkkn, kapya yklenzifiri karanlkla birlikte derin bir sessizlie gmlmt. Hatta sessizlik, dkknn iigeveleye geveleye giderek byyordu sanki, giderek tanm g bir eye dnp sessizlikyalnzca berberi brakyordu.Oysa berber, buna kar karcasna bir sigara yakmt az nce; derin bir nefes ekerek

    esine bakm, sonra da kendi kendine, bir oturu biiminin iinde ayn anda ka kii oturue sormutu. O saatte akln byle bir soruya takmasn sama bulmutu geri, gene de aynduran binlerce insan dnmekten kendini alamyordu. Ona gre binlerce kii, ayr ayr y

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    19/65

    birbirinden habersiz binlerce duruu tekrarlyordu byle, binlerce duruu bedenlerini kprklarak gelecee tayordu. Ayn yolda yrmekten baka aresi olmayan tuhaf birer yaratktekrarn tekrarlanann rts olduunu anlayamadan, ayn el sallaylarn, ayn glleriyn oturularn iinden gee gee damaklarna bulaan uzak bir serven tadyla dnp dolaard.Berber, sigarasndan derin bir nefes ekti yeniden; gzlerini hafife kapam, o anda o

    daki oturu biiminin iinde kimlerin bulunduunu dnyordu.

    Onlardan biri bekiydi kukusuz; yrye yrye kyn dna km, bir zamanlar Aynalnin hesaplat ba evinin dibinde tpk berber gibi oturuyordu. O da yorgundu aslnda, R'n topraa verildii gnden bu yana doru drst uyuyamamt. Elinde deildi zaten, nerekara bir yelenin savruluuyla karlap r-periyordu. Atn kendisi deilse bile hayali heinde dolayordu sanki; onun iindeki srla alay edercesine karanln iinden kuyruunu savurta kp geliyordu bazen, karsnda duruyor, belki birka tur atyor, derken anszndu. Beki, ky meydannda olup bitenlerden sonra birka gn, geceleri sokaklarda ya da krrda gezerken ona rastlayabileceini sanmt. Hatta byle bir karlama iin her an hazrndini; nce hi kprdamadan grntsne alsn diye ata birka dakika frsat verecek, souna basa basa yaklap burnunu okayacak ve enesinin altna namluyu sokup birdenbire ateyecekti. At, beynine saplanan kurunla birlikte ahla-nacakt tabi, ardndan, karanla fnm bile gremeden yere devrilecekti. Belki kuyruunu birka kez sallayacakt o srada, ye

    nmek iin bacaklarn birka kez hareket ettirecekti ama kesinlikle kaslp kalacak ve lei. Dahas, byle bir durumda lei ortada brakp, kayalklarn stnde dnp duran akbabalmur bir ziyafet ekmek istiyordu beki; gelip gelip yesindi fukara kular yiyip yiyipRamazan'n ruhuna dua etsindi...Ne var ki, aradan gnler gemesine karn hl at gren yoktu. Reit elinde mavzer saba

    a dek dere tepe demeden dolayor, hatta kimi zaman dalardaki kei obanla-ryla yatp arertesi gn oradan srdryordu ama bir trl bulamyordu. Beline soktuu akar almaz tabanun peine taklan Rza'ysa birka gnde yorulmutu sanki; soranlara, yreindeki ac yznarmam bilebulutlara basyormu gibi mezarln kna yrmt. Hl uykudayd sanki ve dnde uerek kyn ilk evlerine doru yaklayordu. Deirmenden dnen rk sesli kanlar geiyorle, at arabalar, hayalet eekler, gzleri gl gl alkalanan uar spalar ve uzak uzak igeiyordu ama o onlarn hibirini grmyordu. Her ey bir d perdesinin arkasnda devinen

    e dn gerisindeydi. Sonra yaklat her ey, yaklat ve beki, titreen izgileriyle muhirden; Cennet'in olu elindeki ylanla kapya dikilmi, durup dinlenmeden yumrukluyordu."Kimse yok ordaa," diye bard.Cennet'in olu dnp bakt."Vardr," dedi gzlerini belerterek."Bouna yumruklama kapy," dedi beki yeniden, "muhtar ileye giderken kilitledi oray,

    nahtar da yannda gtrd!"Cennet'in olu boynunu bkp geri ekilmiti."Sen bilirsin," diye mrldanyordu, "sen bilirsin beki day... Bence orda biri var, in

    anmazsan inanma... Ama hi deilse unu bil; bu ky meydan kokuyor!"Beki bir onun elindeki ylana, bir yzne bakp glmsedi. Ama sonunu getiremedi glms

    az arpk bir izgi halinde, kalakald. Sz edilen kokuyu o da duymutu sanki, dikildirm admlarla kk bir daire izerek hangi taraftan geldiini bulmaya alyordu.Derken Reit geldi nereden geldiyse, mavzeri kucana yatrm, uykulu gzlerle bekinin

    etlerini izliyordu. Uzak bir rastlantnn yznde bulumu bir oyuncuyla bir seyirci gibiyler o anda; biri olanca dikkatiyle baktka teki srekli dnyordu."Burnuna garip bir koku geliyor mu?" diye sordu beki.Reit kck gzleriyle evresine baknd."Ne bileyim," dedi oyuna katlmaktan kanrcasna, "kokuta minareye bakyordu. Dalgnd, sular gibi... Benziyordu, tpk Aynal Fatma'nn dillerdeelliine... Yorgundu bir de, bir eyi hi aba gstermeden beklemeye mahkm edilmiesi-ne"Bak hele kzm," dedi Reit,Kz, gzelliinden uyanp ayaa kalkt.Yemyeil bir servi gibi, neredeyse krpe yapraklarn pul pul ldatarak pencereye aban

    'e bakt. Karlkl, ayn abanisin iinde ylece kaldlar bir sre. Reit, gmi fslt

    yun serinliine gmlmcesinc yorgunluunu unutmutu."Bir tas su," dediGzleri uuan iek ilemeli perdelerde, bekliyordu. Kapnn gcrtsn duydu sonra, a

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    20/65

    eslerini, birka ar vzltsn ve kyden gelen kpek havlamalarn duydu. Duyduu her sebir kat daha rttn dnp onlarn altnda kprdamaya alyordu. Avlu duvarnn diberin soluklanyordu."Adn ne senin?" dedi gelip karsnda duran kza."Gldeben," dedi kz, "beni tanyamadm m Reit emmi?"Reit bo bo bakt."lmlerin ruhuna desin," diye mrldand tas geri verirken.

    Kz glmsedi hafife, sonra szle szle avluya girip gzden kayboldu. Ama beline deksiyah salar Resifin belleinde hl bir at yelesi gibi savruluyordu."Keke," dedi Reit iini ekerek, "keke..."31Artk iyiden iyiye ken akam karanlyla birlikte caddenin klar yanmt. Otomobiizen kepenk grltleri geliyordu dardan... Pe pee inen kepenk sesleri birbirlerinie uzun yanklanyordu ki, kent yaama kapatlyor gibiydi. Belki de bu yzden kapnn nnkle, grtlana dek karanla batan yeryzne bakyordum.Seyyar satclarn bouk sesleri ykseliyordu caddenin teki ucundan; elektrik direkleri

    n dibine ekilen eci bc arabalardan ortal kasp kavuran kfte ve kokore kokular y, tek tk karaltlar geti kar kaldrmdan ellerinde paketler ve naylon torbalarla, caddsarkan balkonlarda birka kprt yanp snd. Sonra karaltlardan biri, omzunda bir uzay

    lan parltl bir ubukla, otomobillerin arasndan korka korka geip dkkna yaklat."Berber dkkn kapanmtr diye dnp bo yere tasalanmm," dedi soluk solua, "kKck gzlerini kapya dikmi, ieriyi grmeye alyordu.

    "Berber yok mu?""Yok.""Nerde peki?""Sylesem inanmazsn," dedim usulca.Meraklanmt."Syle hele.""Kuluk vakti ra jilet almaya gndermiti.""Eee?""rak dnmedi, epeyce bekledik, ama dnmedi.""Eee?"

    "Sonra berber dayanamad ve onu aramaya kt. Nedense o da dnmedi hl."fkelenmiti, bunu kslan gzlerinden, yzme dik dik bakndan ve olduu yerde hafif

    -biliyordum."Yani kayplara m kart ?" dedi korku ykl bir sesle."Bilmiyorum," diye yantladm.Sonra sustuk... Giderek arlaan kfte ve kokore kokularnn ortasnda, olanca yalnzl

    lakalmtk."Benim gitmem gerek," dedi karalt, "ayet berber dnerse selam syleyin."

    "Kim diyeyim?"Caddenin karsna gemi, kaarcasna uzaklayordu."Reit dersiniz," dedi karanln iinden, "ayn kydeniz zaten, o anlar!"

    Btn bunlarn hibirini bilmiyordu.Belki de, hl bir ehirde yayordu. Dkknndayd imdi; sabun ve krem kokularna srtcaddeye bakyordu. Ya da, koltukta oturan kei sakallnn bile gremedii uzak m uzak uzra...32Beki son kez berberle konumutu.Birka hafta nce, bir ikindist tra olurken, "Senin bir skntn var," demiti berbegrm gibi; o da, muhtarn geciktiini sylemiti boynundaki havluyu syrp atarken. Beu gecikme dert edilecek bir ey deildi, elbette hakl bir nedeni vard. Ola ki muhtar,henz iledeki ilerini bitirememiti. Bakarsn hi beklenmedik bir anda kar gelirdi.Bu szler bekiye hi de inandrc grnmemiti tabi; aynaya gzlerini dikip dalgn da

    ibir ey demeden dkkndan kp gitmiti.O gnden bu yana kimseyle konumuyordu. Gitgide sara-rp solan yaral bir yaprak gibi

    savrulup duruyordu sokaklarda, krlara kp dikenlerin arasnda yryordu kimi zaman, bu

    rlalarnn ortasna yatp saatlerce gkyzne bakyordu. Kularla ku oluyordu byle anlarla bulut oluyor ve usuz bucaksz bir mavilikte, aklndan kck bir ey bile geirmeden,ylar, yllar ya da asrlarca dolayordu. Onun, balarn arasnda bir yere dizst kp g

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    21/65

    ra ivileyerek, sabahtan akama dek hi kprdamadan durduunu grenler de vard. Ama o, kselam vermedii gibi kimseninkini de almyordu.Deirmene yryordu kimi zaman; stlere trmanp bir daln stne ku gibi tnyor vekvrlakvnla kayalklara doru giden yolun aartsna bakyordu. Uzaklarda ku gz kadar bir kahtarn dndn dnerek seviniyordu tabi, gzlerinin ii glyordu. Ne var ki karaltlyaklatka, kulaklarn oynatp kuyruklarn sallayarak geip gidiyorlard. Birka yeil

    geride, bir de oduncularn omzunda parlayp snen uzak balta ltlar... Gene de beki sda, susineklerinin bitip tkenmez saldrlar karsnda kln bile kprdatmadan, gzlerhep yorgun, gnlerce oturmutu; gnlerce, iinde gezinip duran bin trl kukuyla muhtariti.Sonra bir gn, muhtarn yllar nce verdii asker kaputuna brnp birliini kaybetmi p

    r gibi, kayalklara yrmt Aynal Fatma'nn ba evinden geerek; oray kzgn bir leelki de kayp vadilere, kayp kylere ve kentlere kadar gitmiti. Birka gn sonra kei sn peinden inip geldiinde elleri botu gene de, yz botu, sessizlii, hatta gzlerininei botu... Belki de bu yzden, bo bir uvala benziyordu sokaklarda yrrken, bo bir uduvar diplerine ylp ylp kalyordu. Giderek azalyordu sanki, giderek yollara, krara ve gecelere blnp ufalanyordu...Oysa iinde, omzu mavzerli yzlerce beki vard bekinin; stelik hibiri tekine benzem

    . Biri muhtar aramaya hevesleniyordu zaman zaman, biri berberle konuup ona iini dkmeyi tasarlyor, biri her eyi kyde brakarak ban alp gitmeyi dnyor, biri oturup hne yapacan bilemeden ky meydanndaki o garip kokunun iinde dnp duruyor, biri de yanbile bile arada bir Hacer'i hayal ediyordu. Beki bunlardan en ok hangisini sevdiini ya da en ok hangisini yaadn kestire-miyordu. Gene de, gnn birinde, berberle konuiini dkmeyi tasarlayann peine taklp gideceini dnyordu.Kimi zaman gidiyordu da; iindeki beki nde, kendisi arkada, geceleyin narn altndan szce geip berber dkknnda yan kandile doru yryorlard. Her ey susuyordu onlar yranlyla her eyi yerinde tutuyordu. Kpekler daha derin uyuyordu szgelimi, tavuklar dahderin, kular, ocuklar, sonra ak sakall yallar, kaplar ve pencereler daha derin...nar geene dek kararl ve hzl yryordu ndeki beki, sonra arkasna dnp dnp kubalyordu. Onun hl yryp geldiini grnce seviniyordu; yle ki, bu sevin gzlerindyordu birden ve basp getii yerleri bembeyaz aydnlatyordu. Beki o aydnl izleye iz

    z, ilerliyordu. Bylece berberin kapsna doru yaklayorlard. Tam da o srada, geceninn kurtulmu ya bir kpek havlamas, ya da bir ksrk iitiyorlard. kisi de geri dnyorlnzca bir kez kapya dek ulap cam tklatabilmilerdi); beki nde, iindeki arkada, soeve geliyorlard.Avlu kapsndan, hangi beki olduu bilmeyen bir beki giriyordu ieri; pencerede saatle

    ir yolunu gzleyen karsn grmeden, deli danalar gibi dnmeye balyordu. Kars anla-yagece boyunca avluda oturup karanlkta ikide bir kibrit aknn srrn zemiyor ve neazndan bir ift sz alamyordu. Beki beki deildi artk, boazna kadar sessizlik dolud. Kyllerden birka, karsnn el altndan yalvarp yakarmasyla, ona yaklap diliniBeki, apkasnn siperini kalarnn stne indirip kapkara bir suratla uzak uzak bakmtzak uzak susmutu sonra; kahvede oturup dururken dalara ekilmiti szgelimi, ky meydandikilirken, avlu kapsndan bakarken ya da duvar dibinde kerken dalara ekilmiti. Derkinip gelmiti dalardan yklm bir da gibi... iindeki kede-rin iine dalmt yavaa ve st dalna tneyerek yol gzlemekten vazgeip muhtarlk odArtk her gn oraya gelip bayrak direine srtn vererek bombo gzlerle ky meydanna

    sker kaputu sr-tndayd gene, kimi zaman karp dizlerinin dibine seriyor, mavzeri de uyya dalm bir bebek gibi stne yatryordu. Meydandan el ayak ekildiinde, ounlukla nde dalgalanan bayraa dikiyordu gzlerini; onun sessizliinde muhtarn yokluunu aryor,nra o yokluun iinde at srtnda ar ar yaklaan muhtar gryor ve sevinle haykraraordu. Ne dediini henz kimse anlayabilmi deildi, herkes bu haykrn ne anlama geldiirine sorup uzun uzun tartyordu. Birok kii neredeyse pusuya yatmt; bakkal dkknndede kahvecinin, daha tede kunduracnn kulaklar kiriteydi. Ne var ki, muhtarlk odasnboyu oturan bekinin ne zaman haykraca hi belli olmuyordu. Bazen bir kere bile haykrdan akam karanl kene dek ylece bekliyor, sonra ya kalkp gidiyor, ya da yllardr kdirmeden iinde uyuz bir kpek besliyormu da imdi ona dnm gibi kapnn nne kvrl

    Bir gn, kyllerden birka, ekine ekine gelip yanna oturdu. Onun selam alp vermediklerinden azlarn amamlard; hibir ey demeden, hatta ilerinden demeyi bile geirmodasnn duvarna yaslanm, ky meydanna bakyorlard. Derken, duvar dibinde pinekleyen

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    22/65

    l yallar da kalktlar ayaa, asalarn tkrdata tkrdata gelip bekinin iki yanna skasndan, by yeni bitmi be gen geldi. Herkes muhtar bekliyordu sanki; herkes lnm gibi susuyor, durup durup yavaa i ekiyor ya da kapkara bir kederle hibir eyi go bo ky meydanna bakyordu.Sonra, yallar oturduklar yerde, nereden yayld bilinmeyen o garip kokunun peine d

    lerinin stnde srnerek birbirlerine sokulup apayr bir grup oluturmulard gene, sakallaya svazlaya kendi aralarnda fsltyla konuurken, bir yandan da yz izgilerinin orta

    ybolup giden uzak gzleriyle evreyi taryorlard. Bu halleriyle bir kez daha, kimseninbilmedii gizli bir mahkeme heyetine benzemilerdi. Herkes sze karmadan onlar dinliyorartk, onlar da durup dinlenmeden ky saran kokuyu yorumluyordu.Sonunda beki dayanamad, kaputunu alp bir daha oraya hi dnmeyecekmi gibi fkeyle uz

    33Gece, baka bir gecedeydi sanki; uzaklaan seslerle birlikte grntler de silinmiti. Hyer derinlii bilinmeyen bir boluktu artk, her ey sonsuz bir karanlkt...Gene de ben, gzlerimi ak tutmakla kapamak arasnda hi fark kalmad halde, tuhaf bi

    , oturduum yerden evremi grmeye alyordum. Bulank da olsa, seebildiim kck birtabi; nereye baksam o noktaya doru yuvarlanyormuum hissine kaplp rperi-yordum. Biryuvarlanlarm destek yapa yapa bir dengeye ulaabileceimi dndm. Belki de bu yzdea sk bakmaya balamtm. Hatta saatlerce ayn yerde oturmaktan uyuan bacama aldrmada

    tm bir an, herhangi bir eye arpmamak iin ellerimi ne uzatm, topallaya topallaya yrAslnda, ellerimin bir bana her eyi grp ayaklarma klavuzluk edebileceini sanmaklade gide, bir duvara arpmtm az sonra; tpk bir kr gibi, nmdeki engelin boyutlarnbilmek iin saknml admlarla bir saa bir sola kayyor, ama hibir ey anlayamyordum.sna duvard dokunduum yer, gene de hi kesi yoktu; istense, belki de aylarca yrnebilibinde, haftalarca koulabilir-di. Ola ki benim iimden de byle bir ey geiyordu o sradduvarn nerede sona ereceini dnmeden, yalnzca yrmek istiyordum yrmenin tadna baNe var ki bu pek mmkn deildi, topal deilken topal, kr deilken kr olmu ve birka

    , st ste ylan uvallara toslamtm. Herhalde nohut vard ilerinde, belki de budaydrdum. Onlarn yanndan uzaklap geri dndm sonra, yukardan sarkan msr koanlarnn arrime oturdum.Hl uyuukluu gemeyen bacam kaldrp kan oku gibi uzatm, btn dikkatimle iin

    dum.

    Aada, olduka derin bir yerde kprtlar vard sanki; kararszln ayak sesleriylei, yava yava yukarya doru trmanyordu. Soluk alp veriini duyuyordum onun, belki istyak sesleriyle soluunun ritmine bakp yzn de grebilecektim, ama bunu istemedim.Birka dakika geince, "Sen misin?" diye seslendim karanla.

    "Benim," dedi beki.uvallarn orada, yukardan sarkan msr koanlarnn altnda olmalyd."Gnlerdir birisiyle konumay arzuluyordum," diye sze girdi hemen, "sonunda sana gel

    dim...""yi ettin," dedim, "n'oldu ki ?""Neler olmad ki emmi," diye yaknd, "u kapnn dnda neler olmuyor ki..."

    "Eh," dedim, "az ok biliyorum olanlar.""Ben bilemiyorum," dedi glkle, "daha dorusu bir trl akl erdirip iinden kamyorde deil zaten, her ey gitgide karmakark bir hal alyor kyde, her ey gitgide tuhafltmze bir uursuzluk kt sanki, nereye baksam ya da olup bitenlerden hangisini anlamayam bunalyorum. Hem yle bir bunalyorum ki, ekip gitmek geliyor iimden; ekip gitmek ver daha hi mi hi dnmemek...""Tasalanma bu kadar, hepsi dzelir.""Nasl tasalanmam emmi ? Biliyorsun, muhtar hl dnmedi. Oysa imdiye dek Gvercin'in k

    bolduunu kime bil-direcekse bildirip oktan gelmi olmalyd.""Koskoca muhtar," dedim onu yattrmak iin, "elbette hakl bir nedeni vardr. Ola ki i

    eki ilerini bitirememitir henz, bakarsn hi beklenmedik bir anda kar gelir.""Geldiinde aracak ama," diye iini ekti beki, "hem de ok aracak... Daha Ramaza

    yor o. Bu yzden Ramazan onun gznde hl yayor... Hl ata biniyor yani, hl yiyip ior, glyor, ya da ne bileyim, dnlerde kekek dvp halay ekiyor... Kimi zaman bunu dar dnmese, diyorum iimden; dnmese de Ramazan hi deilse onun gznde yaayp dursa...

    yorsa ekse hani muhtar lene dek, kekek dvyorsa dvse, glyorsa glse... Sonra da ze dndm iin, en azndan muhtara kar hakszlk ediyorum, diyorum. Oysa biliyorum kirek; dnp Gvercin'den bir haber getirmesi, Cennet'in olunun gnden gne zvanadan kt

  • 8/8/2019 hasan ali topba glgesizler

    23/65

    hl bulunamadn bilmesi gerek. Ama dnmyor ite... Bunca yk benim srtma ykyor!her gn rpnp duruyor gzlerimin nnde, her sabah kayp bir at hayalinin peine taklelleri bo dnyor. Cennet'in oluysa baka bir lem; kucanda ylanyla sokak sokak dolaeri yapyor hl ve hl aklna estike karn neden yadn soruyor. Bir yanda da Rza vn yemi bir alkol kp gibi dkknnda ylece oturuyor; ne ne zaman yklaca belli, ne nayaca... Btn bunlar yetmiyormu gibi, stne stlk bir de u koku kt bama...""Ne kokusu?"

    "Orasn bilen yok emmi... Ky meydannda fark edildi n-ce. sonra gnden gne arlap her yere yayld. Olduka garip bir koku bu, her eye benz; en ok da le kokusunu andryor. Ama bunu kimseye sylemedim daha, sylemeyi de dnmkuyorum nk, densizin biri kar da, bu koku Ramazan'n ld noktadan yaylyor der dile bir sylenti yaratlrsa Rza kudurur herhalde, belki de tabancasn ekip ilkin bu lafi vurur! Yeni bir felaket doar yani... Hele Hacer hi dayanamaz byle bir sylenti kars, gelip gelip ky meydann koklar olum diye... Figan eder orada, yer bitirir kendini..."Susmutu beki, oraya, uvallarn dibine km olmalyd."Kimi zaman da muhtarn neden dnmediini dnp trl trl yorum yapyorum," dedi dah

    e, "aklmdan ok tuhaf bir ey geiyor.""Nedir o?"

    "Muhtar