Upload
aydemir-aydemir
View
245
Download
19
Embed Size (px)
Citation preview
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
1/271
SLÂM
AHLÂKI
8.Bask
t*
\
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
2/271
MAM-I
GAZAL
islam
AHLÂKI
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
3/271
MAM-I
gazali
SLÂM
AHLÂKI
Terceme:
ÂKF
NUR
SNAN
YAYINLARI
STANBUL
1996
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
4/271
SNAN
YAYINLARI
NU: 16
© Copright
(Bu
tercemenin
bütün
basm-yaym
haklar
SÎNAN
YAYINEV'ne
aid
olup
izinsiz
iktibas
edilemez.)
ISBN
-
975
-
8005
-
24
-
3
•
Kapak
Hadi
KARAKAYA
Bask-Cilt
UMUT
MATBAASI
Birinci
Basm:
1969
Dokuzuncu
Basm:
1996
SNAN
YAYINEV
Çatalçeme
Sok.
No: 29/6
(M.
Üretmen
han)
Tel:
(0.212)
512
78 78
34440
Caalolu-ST.
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
5/271
ÇNDEKLER
Sahife
Takdim 1
Goziialinin
Hayat (Yürüyen kervan)
9
Önsöz
41
yi
Huylarn
Fazleu
rf
43.
yi
ve Kötü
Huylarn
hakikati
49
yi
Ahlâkn
Alâmetleri
.....
5*
Riyazi Metcdlarla
Ahlâkn
Deimesi
62
yi
Huylan
Elde Etmenin
Yollar
69
Güzel
Ahlâka
Giden Yollarn Ayrl
Noktas
... 76
Gönül
Hastalklar
ve
Tedavi
Yollar
83
ahsi
Kusurlar Örenmenin
Yollan
87
Gonul
Hastalklarnn
Esas Nefse
Uymaktr
Allah'a
Ulamann Yolu ehevi
Arzular
Terketmektr
91
Çocuk Terbiyesi
101
Iraöen'in
artlan ve Riyazet
Yolu 109
Cok Konumak
121
Diiin Tehlikeleri.
Susmann Fazileti 124
Erenlerden
Fkraicr
128
Bo Yere
Konumak
130
Alay
Etmek
134
Mizah.
aka
136
Fuhu,
Küfür.
Dil
Bozukluu
,
143
Husumet
(Dümanlk)
147
Sr
Açklamak
151
Yalan
Vaad'
:
152
• •••••••••••••.«••4
154.
Sabrn
Faziletleri
158
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
6/271
Sohife
Sabrn
Hakikati,
cinas
162
Riya
ve
Nifak
163
ki
Yüzlülük
179
Hilim
182
Kibir
.
190
Gurur
197
Af ve
hsan
202
Husumet ve Kzgnlk
209
Cömertlik
219
226
Hrs
ve
Tama
239
öhret
244
Makam
ve
Mevki htiras
246
Gybet 249
Nemime 260
Hased 263
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
7/271
TAKDM
Ahlâk
felsefesi itibariyle arkta
Gazaü'yl kimse geçemedi..
Ibnl
Sina
nasl
kendisinden sonra
do
esiz
ve
nasl
felsefeden en
yüksele
çkm
ve
nalefsiz
kalmsa
Gazâîl
de
ahlâk
bah-
sinde
öyle
oldu. Bu
hususta
çklabi-
lecek
tepenin
en
sonuna
çkmt.
Bütün islâm ahlâklyatt
bugüne
kadar
onun
yükselttii
bu
yüksek
noktada
duruyor.
Carre
de
Veou»
Mil etlerin
varlma
yokluu
içtimaî
kaidele-
rine
baldr.
Tarihte iktisaden
geri
milletlerin
yaad
gö-
rülmütür
de
ahlaken
gerileyen milletlerin
yaad-
görülmemitir.
Merhum
Akif'in u msralar ne
büyük hakikatler ihtiva eder?..
Bir de
hiçbir
ey
gökten
inmez
yerden
taar
Kendi ahlakyla
bir millet ölür
yahut yaar.
Ahlâk mücerred bir mefhum
okluundan
onun
müahhas târifi yaplamamtr
ve
yaplmaz
da.
Bizde ahlâk
telâkkisinin
esas
umdesi olarak
kabul
edilen pek çok
deerler
öbür yanda
gayet
normal
saylr.
Bunun
zdd
da
variddir.
Fakat
insanln
müterek deerleri
vardr.
Ve
bu
deerleri
korumak
da
yalnz
müslümanlann
de-
il,
insan
olan herkesin vazifesidir. Gerçei
söyle-
yecek
olursak bizim neslimiz
kilitlenen
ruhuyla bir-
likte her
eyini;
ahlâkn, imânn,
örf
ve âdetini
de
kaybetti. Zaten
bedbahtlmz
da
buradan
geliyor.
Yaplan
hareketler,
millf
benlii
ykmaktan
baka
hiç
bir
ie
yaramamtr
diyenler
pek
de
haksz
de-
ildirler.
Nedir
u
caddelerde
sürünen kadn klkl söz-
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
8/271
8
SLÂM
AHlAKI
de
erkekler?..
Nedir o
insanlktan ayrlm
et
kül-
çesi kz
bozuntular?..
Bütün
bunlar hangi
neslin
ahfad?
Doksan
ya-
ndaki
dedeyi
oluz
yandaki
toruna,
dokuz
yan-
daki torunu
da
doksan
yandaki nineye irenç na-
zarlarla baktran
ve
baktrtan bir sistemin
yetitir-
dii neslin tâ
kendisi.
Baka
deil. Meselenin
venameii
ite
buradan
geliyor. Ahlâkî çöküntüyü
hazrlayan
âmiiterin
banda çürük
bir sistemin
hcgomonyasnm
bulunmas
ve bizzat
sempatizan-
lar
tarafndan
ahlakszln
revaçlandrimas
ge-
liyor.
Bir
gün
gelir
de
ahlâki
buhranmzn
müseb-
bibîerini
yarglayan
bir mahkeme
kurulacak
olur-
sa
ilk önce
o
sistemin
sorumlularn daraacma çe-
kecektir.
mam-i Gazali
bu eserinde büyük bir
pedagog
olarak
karmza
dikiliyor.
Hicretin 450
ylndan
o
büyük dehasyla
900 yHk
istikbal
perdesini
ara-
dan
kaldrp
projoktörierini
bizim
cemiyetimizin
üs-
tüne
yöneltiyor.
Yarnn.
Türkiyesini kuracak nesil bu
projektör-
lerin
altnda her
yönden
mücehhez olarak ye-
titirilecek
olan nesildir.
te
biz
bu
nesli
bekli-
yoruz.
Ve
bu
neslin
ilk mayas
tutmak
üzeredir.
Geçmiin
bütün
deerlerini
uurlu olarak
incele-
yip,
kritiini
yapp
benliine yerletiren yirminci
as-
rn
ilim
ve tekniini
alp,
arkla
Garbn
sentezini
yapabilen
bir
nesil...
Allah'm
sen
bize
bu nesli çok
görme .. Ve u
700
milyonluk
slâm
âleminin
tekrar
batakla
yu-
varlanmasna
müsaade etme ..
Akif
Nuri
KARCIOLU
5.6.1969
Üsküdar
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
9/271
YÜRÜYEN
KERVAN
•
Güne
tam
dönüm
noktasna
gelmiti,
etraftaki
çöl
kazan
gibi
fkr
fkr
kaynyordu.
Çevreyi
kzl bir
hâle
sarmt.
Sanki
sahra
soluyan
bir ejderha
gi-
biydi.
Aosra
esen
rüzgâr
sahrann
ate parças
kumlarn
yolcularn
yüzüne doru savuruyor
da
sa-
vuruyordu.
Kervan
konak
yerinden
kalkal
epey
zaman
ol-
mutu.
Bir
menzillik
yoiu
kat
edebilmek
çin
daha
üc
saat
yürümeleri
gerekiyordu.
Bir
zincirin
halka-
lar
gibi ard
arda dizilen
u
mübarek
hayvanlar
ne-
den
bu
kadar
kan-ter
içinde
kalmlard?
Sahra
ve
kervan.
te ebediyyet
yolculuunun
örnek
iki
numunesi...
Bir
yanda
yürüyen
kervan,
öbür
yanda
zamannn
çarklar
arasnda
ufalp
giden
insanolu.
Kum
deryas
sahra
ve sonsuzlua
kadar
giden
ebe-
dî
yolculuk.
Ne
ekil
c.lmaz
itir
bu
yarabbi...
Kervanc
ba
CURCAN'dan
beri mahmuzlaya-
rak
koturduu
a'.nn dizginini
zor
zaptederek
yürü-
yordu
ve
p^iir
;:n
Hindin
Çin'in
elmasl
ipekli
ma-
mulatyîa
yükiü
bir
kervan
geliyordu.
Önde
yürüyen
mihmandar
anszn
durdu
ve
çev-„
reden
gelen
seslere
kulan
dikti.
Her
taraf
ate
ko-
ru
içinde
kavruluyordu
sanki.
Ta
uzaklarda
bir
sera-
bn
hayalî
denizi
ve
içinde yüzen adalar hafifçe
be-J
liriyordu.
Sa
tarafta
susuzluktan
ban
yana
emi/'*
azn
semaya kaldrp
«su su»
diye
yalvaran
hurma
aacnn,
kavurucu
sam
yeli
ile
«hu»
çeken
derviler
gibi
saa
sola
kmldad
görülüyordu.
Soldaki
kum
tepesinin
üstünde
yumru yumru
deve
dikenleri
dizil-
mi
duruyordu.
Ve tepenin
ufukla
kesit^i noktada
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
10/271
10
SLAM AHLÂKI
klç
kuanm,
ellerinde
ok
ve
yay bulunan
bir ha-
rami
grubu dikilmi
duruyordu.
Sa
tarafta
bulu-
nanlarn
ellerinde
ucu
sipsivri
mzraklar
ata hazr
vaziyette
idi.
Altlarndaki
safkan
Arap
atlan kulak-
lann
dikmi
binicilerinden
gelecek mahmuz
darbe-
lerini bekliyorlard.
Sakal
byk birbirine
karm hal-
de
balarn ipekli
örtülerle
sarm
bulunan
harami-
ler
tepenin
üstünde
kervana
tamamen
hâkim
vazi-
yette pençesi
arasndaki
av
le
oynayan
kediler
gibi
alayvari
edalarla
oradakileri süzüyorlard.
Ve bir av
daha
dümütü
avuçlarna...
Önde
yürüyen klavuz
durmutu azndan tek
kelime
çkmyordu
sanki dili tutulmutu. Ve
bir anda
her
ey
oluverdi. Develerin
srtnda
semerden
baka
bir
ey
kalmamt.
Son
harami
de
atna
atlaynca reis «Her
ey ta-
mam
m?»
dedi
ve her
eyden emin vaziyette
yava
yava
atjn
sürmeye
balad.
Fakat
pelerinden
bir
çocuk kouyordu.
Henüz
ondördüne
yeni basm
gi-
bi
görünen
tüyü bitmemi
bu
delikanl
ne
için
kou-
*
yordu?
Altnlarn
m kaybetmiti
yoksa
ipekli
mal-
larn
istemek
için
mi
kouyordu?
Vaz m geçmiti
bu
çocuk
canndan?
Koca
kervandan
hiç kimse
bu
korkunç
haramilerin
peine
dümek
cesaretini
gös-
terememiti
de
kendisi
mi
kalmt?
Soluk solua
koan
delikanl
nihayet
haramilerin
yanna
geldi
k-
sk
seslerle
:
—
Verin
verin
diye
baryordu.
«Altn ve
ipekli
mallar
çin
zorla
u
çocuk
canna
kydracak»
diyen-
ler
de oldu.
Hiç
bir
haraminin
çinden
bu delikanlya
acyan
olmamt.
Ba
harami
sert
ve
iddetli
bir
sesle:
—
Hey
ne
yapyorsun
dön
geri
yoksa öldürürm
seni
diye
bard.
Delikanl
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
11/271
SLAM
AHLÂKI
11
—
Verin.
Benim
istediim size
yaramaz. No
ya-
pacaksnz
onu? Kaç
seneden
beri
CÜRCAN'da
on*
lan yazmakla
urayordum.
Ne kadar
emek
verdim
onlara
ders
notlarm
benim.
Verin
sizin
inize
yara-
maz
diye
baryordu. Bunun
üzerine çölün
sert
rüz-
gârlar
gibi
feveran
dolu, granit
kayalar
gibi
sert
kalpli
haremi
ba
kalarn
çatt,
yüzünü
ona
doru
çevirdi
«Neymi
o notlarn diye
seslendi.
Dclikan haraminin
hemen
yanna gelmiti.
Adam
atnn üstünden
gözlerini,
soluyan delikanlya
çevirmi
öfkeli, sert
bakiaryle,
çatk
kalariyla ona
bakyordu.
çinden güiesi geldi.
Öbür yandan
mil-
yonlar
kaybeden kimselerden
ses
bile
çkmamt.
Ama
u
çocuk
üc
be sayfalk notlan
için canndan
vazgeçerek kendilerinin
pelerinde
koma cesaretini
gösteriyordu. çinfce
çocukla
ilgili bir
yn
alayl
duygular
jbekmeye
balad.
Çlgnlk
bu
çocuun
yap-
t
diioöüu/l
Deiikanl
dikkatti
ve
itinal
kelimelerle,
gayur
tyfr
ifade tarzyla
konumaya
balad:
—
Senelerce
önce
bu kum
deryasn
aarak
TUS'ta kalkp
CÜRCAN'a
geldim
dedi. Derm
bir ne-
fes
ald. Sanki
geçmiin
ac
ve
zdTaplarla
dolu sa-
niyeleri
bir
bir sinema
eriti
gibi
gözünün
önünden
geiip
geçiyordu.
Devam
ederek
«Ünlü
mam
Ebu
Nasr
el-smail'den
ders
ald«m onun
medresesinde
göz
nûru
dökerek
notlarm
yazdm.» ehadet
par-
man
mzrak
misali
uzatarak
ite
orada
o kzl
de-
venin
omuzundaki
heybenin
içinde.
Ne
olur
verin
o
sizin
iinize
yaramaz.
Para
da etmez, diyordu.
Heyula
gibi
dikilmi
muhatabn
seyreden
ha-
remi
ba
yumuarm
gibi oldu.
Gözbsbekleri
çevri-
lip
duruyordu.
Yüksek
seslerle
birden
kahkaha
atma-
ya balad. Az
kulaklarnn
hizasna
doru
ayrl-
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
12/271
12
SLÂM
AHLÂKI
yor
tekrar
kapanyordu.
Son kahkahasnda
frlattk-
tan
sonra tekrar dik
nazarlarla
gözünü
delikanlya
çevirdi.
Bedevi
arcplarna mahsus
eda
ve
tavrca
konulmaya
balad
—
Sen ilim
örendim,
u
kadar
göz
nûru
dök-
tüm diyorsun
halbuki
biz
senin
o kadar emeini
ve
bu
kadar
bilgini bir
anda
elinden
aldk
imdi
ne gelir
elinden,
bu
kadar
çalmann
ne
deeri
var?
dedi.
Huni
biçiminue
açlp
yumulan
aznn
içinde
sarm-
trak
dileri
kelimelerin
durumuna
göre
belirip kay-
boluyordu.
Sonra
daha
fazla
bekietmiyerek;
«Hey
vein
u
çocuun
notlarn»
dedi
ve
atn mahmuz-
la/arak
uzaklat.
Az
sonra
haramilerin
alla
örtül-
mü
beyaz
balklar
rüzgârda
sallanan
mendil
gibi
ufukta
kayboiup
gitti.
Her
ey
bitmiti
artk,
bir harp
scnras
harabe
olan
ehrin
hazin
manzarasn
and-
ryordu
kervan.
Yine
çöl
cte
gibi
kavruluyor
yine
sem
yeli
ac ac
esiyordu...
Bazen
basit
bir kimseden
duyduumuz
laflar
cerya
gibi
bilginlerin
sözüncen
daha
çok
tesir eder
bize.
Delikanl
Gazali
de
ayn
durumca
idi.
Bu
bir
tesadüf
mü
idi
nc idi
u
haremi
çetesi?
Gerçekten
doru
söylüyordu.
Asla
bu
fcr
tesadüf
olamazd.
Evet
tevafukun
ta
kendisi
ia*i. Kaderin
cilvesi
bu
ba-
zen
en
yüce
sözler
en irenç
azlardan
da
çkmaz
miydi?
Bayezidi
Bistami
«Allah
Allah»
diye
baran
sarhoun
azn,
«Bu
temiz
söz
o
pis
aza
yakm-
yor»
diyerek
su
ile
ykamam
myd?
Elbette
o
mü-
barek
kelime
pis
aza
yakmazd
ama
bazen
de
bir
çirkeften
gül
bile
yetitirmiyor
muydu
Allah?
O
mücerret
olarak
bir
haramr
deildi
Gezâli'ye
ders
olsun
diye
Allah
söyletmiti.
Söyliyene
deil
söyle-
tene
bakmak
gerekirdi.
Ve
her
hadiseden
kendisine
düen
pay
almas
lâzm
di
nsanolunun.
Bundan
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
13/271
SLÂM
AHLÂKI
13
sonra
sadece
yazarak deil
kavryarak örenecei-
ne,
mürekkep adam
deil
kafa
adam
olacana,
satrlara
deil
gönüllere
yerletirmeye çalacana
söz
vermiti
Gazali.
Ve
bu
artk
gelecein
Hüccet'ül
slâm için
bir
prensip
halini
alacakt.
ÇEVRE
Peygamberin
vefatndan çeyrek
asr
sonra
ba-
gösteren
karklk
nikotinle
biran
çin
telafi
edilen
hastalklar
gibi kuvvetli bir devlet otoritesi kurula-
rak
ortadan
kaldrlmt. sâm
ülkesi gün
geçtikçe
geniliyordu. Gaziler
snrlardan
snrlara
at
kotu-
rarak,
klç
saIlyarak
kouyor
«lâyt
kelimetultah
için» candan batan ve her eyden fedakârlk ede-
rek savayorlard.
Ama
ne yazk ki çtimai
bünye-
ye
mikroplar
nüfuz
etmiti.
nsan
vücudunda
hem
faydal,
hem
de
zararl mikroplar üslenmilerdir. Ve
müthi
bir sava vardr insan bünyesinde. Vücut za-
yf dütüü
an
bu
korkunç
sava zararl mikroplar
kazanrlar
ki
bu
o
bünyeyi
ölüme kadar sürükler.
te
slâm dünyas
da
böyle olmutu. Yerleen
fitne
mikroplan
belki slâm uurunun fertlerin gön-
lünde
hâkim
olduu
o
günlerde
kendisini belirtme-
yecekti
ama, bir
darlk gününde
mutlaka yakamza
yapacakt.
Nitekim
de
öyle
oldu.
Emevi hakimiye-
tiyle
slâmn hilafete
dayal demokratik
rejimi, ha-
nedann
hâkim olduu
saltanat
-
krallk
haline
dön-
dü. Ve
bununla birlikte
balayan
mikroplar
harciler
fitnesi
le
daha
da
geliti.
Meydanda
bir
Iran
realitesi
vard. Mazisi
iki
bin
yk
yaklaan
bir
krallk
Müslüman
gazilerin
ayakla-
r
altnda
yklmt.
ran
intikam
almak için
frsat
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
14/271
14
SLÂM AHLÂKI
gözetiyordu. stâmn
eitlik
umdesi Aristokrat
züm-
renin forsunu yoketmiti.
Bu
nasl oiurdu? Bir
ran
Aristokrat
halkla
ayn seviyede
olabilir
miydi?
Birinci
hicri
asrda
ürüyen
'mikroplan
dezen-
fekte
etmek
çin
bir
Ömer
bni
Abdülaziz
çkar, iki
yl durmadan
hergün
yuvarlanp
giden
güne gibi
o da üful
eder.
Abbasîler
devrinde
harici
mikrobuna
Yunan me-
deniyetinin
antik
mikroplar
da eklenir.
slâm
yaban-
c
kültürlere
bizatihi
kar
durmaz.
Sadece
onu ken-
di
potasnda
eritir.
Kendisine
has
terimler
ve ekil-
ler
ile
Müslüman
olan bu
yabanc
geline Isiâm
kya-
fetini
giydirir.
Böyle
olmas
gereken
felsefe cereya-
n
da,
asl
mihrakn
kaybederek
bünyede saklan-
m
olan
mikroplarla
birleti
ve
bünyeyi
içten
ke-
mirmeye
balad.
Kelâm
ulemas
alyuvarlar
rolünü
oynayarak
bu
fegositozda
mikroplarla
savamaya
baladlarsa
da
dümana kar
tam
mücehhez
deil-
diler.
Peygamberin
«Dümana
ayn
silâhla mukabele
etme»
prensibini
kullanamyorlard.
Felsefeyi
kökün-
den
ykacak
esasl
delilleri
yice
bilemiyorlard.
Ebu'l-Hasan
el-E'ari'nin
açt
çrda
bir
müd-
det
sonra
onun tabileri
tarafndan
donuktatrlm-
ti.
E'ari'nin
açt
sava
pek
az
bir
zaman
sonra
taklidler
yn haline
gelmiti.
Ortada
bir
felsefi
cereyan
vard.
Bu
slâm
pren-
sipleri
için
tehlike
arzetmeye
balamt.
Zamanla
frkalar
daha
da
artt.
Hicretin
beinci
asrnda
slâm
mefkûresl
darmadank
bir
veçhe
arzediyordu.
Mu-
tezileler
mutlak
akl
sevdasna
kaplarak
«Rasyona-
list»
çn
açtlar.
Meydana
bir
de
Batniler
fobisî
çkmt.
Hiç
bir
hudud
tammyan
batniler
Islâmn
bütün
esas
umdelerini
çineyip
geçtikleri
gibi
kendi-
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
15/271
SLÂM AHLÂKI
15
terine
bir
gizli
tekilât
süsü
veriyorlard,
t
eriatn
si-
zin
anladnzda
baka
bir de
battni
yönü
vardr
ki
onu
sadece
imamlar
biir
diyorlard.
«Abdeste
Batni
lerin
dndaki
bütün
mezheplerden
uzak
bulunmak,
namaza,
imama
dua etmek,
oruca
zahir
ehlinden
ilmi
ve
batn
mezhebini
gizlemek,
Kabe'ye;
Pey-
gamberin
kendisi,
Kabe'nin
kapsna;
mam
Ali,
ke-
lime-i
tevhide:
Zamann
imamndan
baka
imam yok-
tur.»
(1)
gibi
kendiierine
has
mânâlar
vererek
ef-
kâr
umumiyeyi
bozuyorlard.
Bu
arada
tekilâtn
fedaileri,
gizli
ajanlar
her
tarafa
dehetle
kark
korku
salyordu.
«Sultan
olsun
vezir
olsun,
kuman-
dan
olsun hiç
bir
kimse
akam
yatarna
girince
sa-
bahleyin
bir
batini
fedaisinin
darbesiyle
ölü
olarak
bulunmayacandan
emin
deildi.»
(2)
Bîr
ara
ihvan
safa
adnda
bir
teekkül
kurula-
rak
din
ile
Yunan
felsefesinin
doktrinlerini birletir-
mek
çin
faaliyete
geçildi.
Çeitli
risaleler
yazlp
et-
rafa
datld.
Keramiler
de
daha
ayr
bir
mahiyet arzediyor-
lard.
te
hicretin
beinci
asrnda
slâm
dünyasnn
fikir
corafyas
bunca
bölükler
gösteriyordu..
Bütün
bunlara
ramen
ehli
sünet
akidesi
tam
bir
set
ha-
linde
her
birisiyle
ayr ayr
mücadelesini
yürütüyor-
du.
Buna
ramen
kati
sözü
hangi
tarafn söylîye-
cei
kestirilemezdi.
Çünkü
her
yönüyle
kuvvetli
ke-
limesinin
ifade
ettii
bir
ahsiyete
htiyaç vard.
Gel-
mesi
beklenen
ahsiyet
bir
zülfikâr
keskinliiyim
meseleleri
halledebilecek
kimse
olmalyd.
Ayn
oîan
unsurlar
toplayp
müterek
bir
deal
birliiyle
hlza-
Ml
Diyanetüna
ef-lsmaliye
Sh.
22
(2)
TelbltO
ibllt
Sh.
110
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
16/271
16
SLÂM AHLÂKI
ya
getirmeliydi.
Hem
akla
dayanan ilimlerde, hem
de
nakla
dayanan
ilimlerde
otorite
olmas gerekirdi.
Yoksa
bu sele
kars
çkp
«dun
demek her
babayi-
idin
kân
deildi.
O
günün insanlar
elbette
bu
ahsiyeti
bekle-
mekte
hakl
idiler
çünkü
Resulü kibriyann
kendisi
bizzat
«her
yüz ylda
bir
müceddit
geleceini
söy-
lememi
miydi?
Bu
gelen
müceddlt
belki TUS'tan
belki
CÜRCAN'dan
belki
NABUR'dan,
belki
de
BADAT'tan
çkacakt*
Rahmete
susayan
tarlalar
çin
elini
açp
Allah'a
yalvaran
kullarna
Rabbim
hazinesinden
rahmet
der-
yasn
coturmuyor
mu di?
Elbette
bu
fikir
aleminin
rahmeti
mesabesinde
olan
mücedditlerl
de
göndere-
cekti...
Ve beklenen
yolcu
geldi.
Rahmet
mi
coturu-
yordu
ne?
Gönlü
iman
arzusuyla,
tasavvuf
akyla
dolu
bir
baba...
Ne
zaman
Allah
dostlarnn
hikâyelerini
iitse
yanaklarnda
seller
akan bir
aile
reisi
yün
ei-
rerek
veya
satarak
geçinen
bir
aile,
Hicretin
450
y-
lnda
(1058
milâdi)
Tus'a
bal
Taberan
nahiyesinin
bask
daml
duvarlar
arasnda
ezel
âleminden
bir
yolcu
daha
bu
fena
âlemine
geldi...
Nur
topu
gibi
bir
yavru
adn
Muhammed
koydular. Sonra
«Hücce-
tül
islâm,
Ebu
Hamlcf, Gazali»
gibi
popüler
lâkablar
alacak
olan
yavru
bu
mü'mln
muhitte
lk
yapsnn
örgüsünü
biçimlendirmekle
megul.
Salih
baba
ken-
disi
stememi
miydi?
Vaaz
meclisinde
oturup
söz
eden fakn
bir
yavru
Allah'tan?
te
bu
yavru
fakih
olmal
idi.
Vaaz
ve
nasihatlariyle
çevresini
irad
et-
mellydi.
Ve
manrel
Ahmed'I
sofi
dostlarndan
birisine
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
17/271
SLÂM
AHLÂKI
17
emanet
etmi ve
din ilmi
okumalar için
onlara
yar-
dmc
olmasn tavsiye
etmiti. Bu tavsiye
gereince
adam
onlan bir
medreseye
verdi.
Gazali
ilk
olarak
fkh
ilmini
Taberanda
Ahmed
bni
Muhammed
Errazikani'de
okudu.
Sonra CUR-
CAN'a gitti
orada imam
Ebu Nasr
el-smatli'den
ders
ald.
Dönüteki haramiler kssas
malûm.
Sonra o
günkü islâm
dünyasnn
ikinci derece-
de
ilim
ehri haline gelen
Nisabur'a
gelir
ve mam'ül
Haremeyn
Ebu'l Maali
«el-Cüveyni'den
ders
alr.
Nisabur
o
zaman
Selçuklularn
bakenti.
Gazâli
400
kiilik talebelerin
içinden
en sivrilen
zekâ
hamulesi.
Bir müddet sonra mam'ül
Harameyn'in
hizmetine gi-
rerek
ona
asistanlk
vazifesini
görür.
468
ylnda
mam'ül
Haremeyn
Refiki
alayc
yüce
dosta
ulanca Gazâli
de
Nisabur'u brakarak
büyük
vezir
Nizam'üf-Mülk'ün
bulunduu
ordugâha
horeket
eder. Henüz
28
yanda
iken
ad
Selçuklu
ülkesinin
her
yerinde
duyulur.
Ünü ta
Abbasi
hilafe-
tinin
merkezi
Badad'a
kadar
ular.
O
gün
Nizam'ül
Müik'ün
nezaret kona
âlimler-
le
dolup taar.
Sohbetler
ycp«ir meclisler kurulur.
Kelâm
ve
fkh
ilmine dair
münakaalar
gece
yar-
larna
kadar
sürüp
gider. Gazâli'de
katlr
o
meclis-
lere.
O
da
münazarada
söz alr. Ve
çevredeki bütün
lim
adamlarnn
parman aznda kor. Sevenler
de
olur
sevmeyenler
de.
Nizam'ül
Mülk
Gozâll'yi Ni-
zamiye
Medresesinde Ebu ishak el
irazl'den
boa-
lan usul
ve hiiaflyat
kürsüsüne
müderris
yapar.
Yl
hicretin
484'ü
Gazali henüz
otuzüç
otuzdört
yala-
rnda.
Nizamiyede
dersîerlne devam eden
Gczoli'nln
F.:
2
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
18/271
SLÂM
AHLÂKI
hitabeti,
konumas, timi
herkesi
büyüler.
Kendisinin
çada
olan
Abd'ül Gaftr
ei-Farisi
öyle
der
«Ha-
meti
o
dereceyi buldu ki,
devletin
ileri
gelenleri
ve
emirleri
arasnda
öyle
hamet
yoktu.
(1)
Bir
yn
talebe
yan
nda
ders okuyordu. Kendi-
si
nizamiyedeki durumunu
öyle
anlatr. «Badat'ta
bize
üçyüzden fazla
talebe
verilmiti.»
(2)
485
ylnda
Abbasi
halifesi
Muktadi
bilîah
(Mu-
tasn
Billah)
Gazâli'yi
Melikah'n
kars
Türkân
ha-
tuna takdim
ederek
lim
ve marifetini takdir
etti'ni
söyledi.
Sözün
k;sas
Gazâli
o
gün
ulaabilecei
mervebelerin
en
yükseine
ulat, öhretin
doruuna
vard,
ilmin zirvesine
eriti.
DÖNEMEÇTEK
ADAM
nsan
yolda
yürürken *her
ey
bitti
tamam ga-
yeme
ulatm»
dedii zaman
karsna
çok
kerre
bir
dönemeç
çkve ir. Dönemecin
az
ilerisindeki
iki
yol-
dan
mutlaka
birisini
seçmek
mecburiyetinde kala-
caktr.
Gci76li*de
de durum ayn
oldu. Herey
biîmisi
artk
onun
için.
slâm
âleminin
en
ünlü
adamyd.
Her
âlim
bilgisinin
semeresini
yaarken görmez
de
öldükten
sonra
yaayarek
ebedileir.
Gazâli'ninki
böylo
deildi.
Hem yasarken
»minin semeresini gö-
rüyor,
henHe
öldükten
sonra
yaayarak görecekti.
te
Gazâll'nln
büyük ahsiyeti
öhretin
zirvesine
ulamt.
Bütün bifginler
onun adndan bahsediyor-
lard.
Devlet
adamlar
önünden
kalkyorlard.
Bir
—
fi] Tobakat
eafil
clld.
1
Sri.
107
'
(2)
«I-Munkzu
Minodolol
Sri. 85
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
19/271
SLÂM
AHLÂK
bilgin
için
bundan
daha
baka ne
kalyordu,
flimse
war,
talebe ise
var,
öhret
ise
var.,
iman se
var.
ilim yayma ak
ise
var.
Bundan
sonra
onun
için
bir-
çok
bilginlerin
yapt
gibi
en
pahalsndan
ipekli
el-
biseler
giymek,
eeri
altndan
atlara
binmek,
bana
kocaman
sarn
oturtmak
»etekleri
yere kadar
uza-
nan
bembeyaz
cübbeler
giymek
kalyordu.
Daha
ne
yapacakt
yani?..
Hayr oma
dönemeçteki adam
bunlarn
hiç
biri-
sini yapmad.
Bu
öhretin
bu
ilmin,
bu
mertebenin,
bu
hürmetin
ifade
ettii
deerlerden
hiç
birisi
yoktu
onu
gözünde.
Beyni
zonkluyordu,
zihni bir
kazan
gi-
bi
kaynyordu.
Saylanlarn
hiç
birisi
onu
aldatm-
yordu.
Bunlar
geçici
eylerdi.
Yok
olmaya
mahkûm-
dular.
O
ise
geçmeyen,
bitmeyen,
ebedî
hakikata
âkt.
te
dönemeçteki
adam
bunu
düünüyordu,
bini
kavuran bir
duygu
vard.
Susamt,
susama-
mt
cma
neye?
Ya
bu
geçici olan
eyleri
atacak
adm
ebediyete
maledecekti.
Yahutta
onlara
sarla-
cak
ve
onlarla
birlikte
yok
olup
gidecekti.
Gazoli'-
ntn
sahsiyetindeki
ikinci
özeilik burada
gösteriyor
kendisini.
Kahramanlkta
buradan
balamyor
mu
za-
ten?
Hep harp
meydanlarnda
savaanlardan
kah-
raman
çkmaz
ya.
Asl
kahramanlar
kat
meydan-
nn,
gönül
savann
gazileridir.
,
Gazali ikinci
yola
gitti
ve
peini
brakmyan
o
geç
:
ci
eylerin
hepsine
bir
tekme
atarak
basaa
etti ykt.
Herkesin gönül
verdii
deerleri
bir
anda
im buz
ederek
sonsuzlua
eriti. Ve
ancak
bu
kah-
ramanl
sayesinde
«hüccet'ül
islâm»
lâkabnn ha-
kiki
sahibi oldu.
Topra
eliyle
ovucladktan
sonra
tekrar ha-
vndr
hiç
bîr
deer vermeden
savuran
insann
eda-
s.
vard. Gazâli'de.
O nasl
topra hiç
kuku duyma-
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
20/271
20
SLÂM
AHLÂK
dan savuruyordu
Is*
Gazâli'de
topraa
bal
in-
sanlarn
yücelttii
deerleri
öyle
soukkanllkla
savuruyordu.
Bundan
daha
büyük
bir zevk
ve nee
var
m
âlemde?..
Tacn
tahtn
bir
kenara
itip,
sevgilisinin
eii-
ne
yüz
sürmek,
Kabe
yollarnn
kum
karm
müba-
rek
havasn
teneffüs
etmek
için Horasan
ellerini
brakan
Emir
Edhem'in
«Neden braktn
o tac
da
bu
halleri
tercih
ettin?»
diyen
yezlrine
cevab
u
olmu-
tu:
«Tacm
bamda
iken
sadece
Horasan
eyaletine
hükmediyordum
imdi
ise
yaln
aycm,
taçsz
bam-
la
kâinata
hükmediyorum»
diyerek
inesini
nehire
att
sonradan
getirmesi
için
nehirdeki
bala
em-
redip
geri ald
mehur
bir
kssadr.
Gazâii'ninki
de
ondan
farkszd.
Dünya
deerlerini
tekmelerken
ka-
inatn
ebedî
deerlerini
avuçluyordu.
Fikir
buhran
geçiriyordu
Gazali Her
eyden
üphe,
her
eyi
tenkid
ediyordu.
Hiç
bir
ey
onu
do-
yurmuyordu.
Susayan,
bar
yanan
bir
insan
ne
ka-
dar
su içse
yine
de
kanmaz.
çer
içer
de
susuzluu
bir
türlü
gitmez.
Gazâli
de
böyle
olmutu.
Hiç
bir
ey
onu
kanriramyordu.
Bilgisi
derinletikçe
susuz-
luu
daha
da
artyordu.
imdi
biz
onun
bu
haletini
kendi
dilinden
dinliyelim:
«Gençliimin
bidayetinden
itibaren
henüz
yirmi
yama
varmadan
yani
bülu
çama
yaklaan
bir
zamandan
beri
-ki
imdi
elli
yam
geçmi
bulunu-
yorum-
daima
bu
derin
denizin
dalgalaryla
mücade-
le
etmekte
korkmadan
cesaretle
derinliklerine
dal-
maktaym.
Her
türlü
karanlk
meselelerle
çok
me-
gul
oluyorum.
Her
müküle
göüs
gerer,
her
uçuru-
mu
atlamaya
çahmm.
Her
frkann
akidesini
dikkat-
le
arat,*,*,.
Hak
He
batl,
sünnete
uygun
okmia
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
21/271
SLAM ahlâki
21
bid'at
ayrmaya
ve her
taifenin
mezheplerinin
fula-
rn
kefe
çalrm.
Ben
t
Bâtni»
mezhebine
mensup
oian hiç bir
kimseyi onun
iç
yüzünü
iyiden iyiye
an-
lamak
istemeden
brakmadm.
«Zahirilerdin
de
zahir
mânalarna
göre
hareket
etmelerinin
sebebini
ara-
trdm.
Bir
felsefecinin
felsefesinin
künh
ve
hakika-
tim aniamay
diledim.
Keiâmcnn iim-l
kelâmdan
gayesini
ve
mücadele
sebeplerini aniamaya
çal-
tm.
Bir
mutasavvfn
temizliinin
srrn anlamay
çok
arzu
ettim.
Bir
abidin
ibadetinin
kendisine
ne
kazandrdn
inceieaim..
Ve
hiç
bir
Allah'sz
brak-
madm ki, Allah'
inkâra
cür'et
etmesinin
sebeplerini
aratrm
olmyaym.
Küçük
yatan beri
hakikatle-
rin
derinliklerine
vakf olmaya
susam
ofmak,
Allah'-
n
bana bahetmi
olduu bir lütfü
ilâhidir.
Bunda
benim
arzu
ve
ihtiyarmn
hiç
bir
rolü
yoktur. Bu
suretle taklitten
kurtuldum.
Çocukluk
devrimde
an-
nemden
.babamdan
tevarüs
ettiim
kaidelerden
sy-
rldm.
Çünkü
bir
hristiyan çocuun anne
ve
baba-
snn
telkiniyle
Hristiyan,
Yahudi çocuun
anne
ve
babasnn
telkiniyle
Yahudi ve
Müslüman
çocuun-
da
Müslüman
oiarak
yaadn
gördüm.
Resûluliah
(S.A.V.)
bir hadis-i
eriflerinde «Her
doan
çocuk
slâm
ftrat
(istidad) üzerine
dünyaya
gelir.
Sonra
onu
Yahudi
olan
anne
babas
Yahudi
yapar.
Hristi-
yanlatrr.
Mecusi
olan
anne babas
da
ateperest
yapar.»
Asla
yaradln
hakikati
le
anne.
ve
baba-
y,
üstad
taklid
etmekle
meydana
gelen
arzi
aki-
delerin
hakikatini aratrmay
arzu ettim.
Evvelleri
telklnattan
ibaret olan bu
taklitleri
birbirinden
ayr-
mak
hususunda
kalbimde
bir
arzu
belirdi.
Halbuki
bunlarda
hakk
batldan
tefrik
ve
temyiz
etmek
hu-
susunda
bir
çok
htilaflar vardr.
(Bunun
çinden
na-
sl
çklr
diye)
kemli kendime
düündüm
ve
dedim
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
22/271
22
SLÂM AHLAKI
ki, benim
yegâne
arzum
ilerin
hakikatim
biimsktir.
Binaenaleyh ilmin hakikatini
aramak
behemehal
az.mdtr.
u
halde ilmin
hakikati
nedir?
Bunu
mutea-
k.p
karma
i m-i
yakin
meselesi
çkt.
im-i
yakn
öyle
bir
bilgidir ki,
onunla
bilmen
eyler
asiâ
ek
ve
üpheye
mahal
brakmayacak
eklide
ac»kça anla-
lr.
Böyle
olan ilim,
vehim ve
yanlmaktan tamamen
uzaktr
.Kalben de bunun yanldna
imkân
ve
ihti-
mal
verilemez.
Bilâkis
bu
ilm-i
yakin
huta
ve zühul-
den
o
derece
emin
ve
salim olmaldr ki,
bir insan
çkp
da
bu
ilmin
bâtl
olduu
iddiasnda
bulunsa
ve
bunu
ispat
için
de bir
ta altna, bastonu
ejderha-
ya
çevirse
bu
keyfiyet
c bilgi
sahibini
asla
ek
ve
üpheye
sevketmez.
Çünkü ben
(cn) saysnn
(üç)
ten
daha
çok
olduunu
bildiim
halde, bana
birisi,
«Hay.r
üç,
on'dan
daha büyüktür»
dese ve deHI
ol-
mak üzere
«ben
u
gördüümüz
denei
ejderhaya
çevireceim»
dese
ve
dediini
yapsa
bende
bunu
gözümle
görsem
bu benim
bilgimde
hiç bir
ek,
üp-
he
meydana getirmez.
Yalnz
bu
adam. bunu nasl
yapt
diye
hayrette
kalrm. lm-i
yakn
derecesinde
bilmediim
melûmat
/itimada
âyân bir
bilgi
deil-
dir.
Kendisine
ek
ve üphe
bulunan
bir
ilim, im-i
yekin
olamaz.»
Bu
üphe haletinden
sonra
Gazali kelâm ilmine
dalar.
Çevresindeki
frkalar
bakar
esas karakterleri
bakmndan
çevresinde
serpitirilmi
oîan
bu
toplu-
luklar
dört
ksma
cyrlr.
a)
Kelâmalar
b)
Botmüer
c)
Felsefeciler
d)
Tasavvufçular.
Bu
aratrmadan
sonra
kelâmclann
da
kendisi-
ni
tatmin
etmediini
görür.
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
23/271
SLÂM
AHLÂKI
23
Köpüren su
dalgalar
mahrekini
yrtacckm gi-
bi
dehetle
ban
tatan taa
vurarak
akar.
Haddi-
zatnda
suyun bu
deheti
sonsuzluk
arzusundan
teri
gelir.
*Hâki
payine erem
der
ömürlerdir
muttasl.
Ban
tatan taa
vurup gezer
avare
su.»
diyen
Fuzuli
bu
öziemi
dile
getirir.
Gazâli'nin
bunra-
n
da
sonsuzluk
akndan
gelmektedir.
Müsbet
bil-
gilerin
hepsini
kartrr.
Beynini
patlatncaya
kadar
çrpnr.
Fakat
sonsuzluk
özlemini
bir
türlü
aindire-
mez.
Sonra
felsefeye dalar.
Belki
derdinin
devesi
ondadr. Ama yine
heyhat
gördüü
suyun
seraptan
ibaret
olduunun
farkna
varr. «Kelâm ilmni
b.tir-
dikten sonra
felsefe
ilmine
baladm.
Gerçekten
an-
ladm
ki
bir
ilme
hakk ile
vakf
olmayan
bir
kimse,
o ilimdeki
bozukluu
anlayamaz. O
derecs vekil
el-
mal
ki
o
ilmin en
aliminin
ilmine eit
olup
mütaiea
ve
tahkikat
neticesinde
onun
derecesini
geçmeli,
cnun mutteli olmad
derinliklere
daiabilmeli.
te
o zaman
o
ilmin bozuk
olduu
iddiasnn
bir hak
ol-
duu
meydana çkar.
Ben
slâm
âlimlerinden
hücce-
tini
ve
dikkatini
bu
noktaya
teksif
etmi
bir
kimse
görmedim. Ancak
mütekelliminin
kitaplarndan
fel-
sefecilerin
sözlerini
red
hususunda
yazlm
birbiri-
ne zddiyet ve
fesad aikâr kark
bir
kaç kel'me
müstesna...
Onlar
da,
ilimlerin
inceliklerine vakf
ole'uunu
iddia edenler söyle
dursun, avamdan
bir
gafilin
bile
kendilerine
aldanmas
düünülmiyen söz-
lerdir.
Binaenaleyh
andm ki
bir
mezhebin hangi
aki-
deler
üzerine
kurulduunu
anlamakszm künh
ve
ha-
kikati
na
varmakszn
o
mezhebi reddetmek karanla
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
24/271
24
SLÂM
AHLÂKI
ta
atmak
gibidir.
Bu
ilmi
bir
üstaddan
istifade
süra-
tiyle
deil
de,
srf
kitaplardan
müteiâa
ile elde
et-
mek
için
hemen
paçalar
svadm.
Buna
seri ilim-
lerin
tedris
ve
tasnif
inden
bo
kaldm
zamanlat
da
çaltm. Halbuki o
sralarda
Badat'ta
üçyüz
tale-
beye
ders
vermekte
dim/C.
Hak beni bu bo
vakit-
lerimdeki
mütâlalarmla iki
seneden
az
bir
müddet
içinde felsefe
immin
son
derecesine erdirdi.
Bu
ümi
aniaüikton
sonra
bîr
seneye
yakn bunun
üzerinde
düünmeye
devam
ettim.
Tekrarladm,
derinliklerini
aratrdm.
Nihayet
aldatmalara,
desiselere,
hakikat
ve
hayalde
ve
üphe
brdkmyacak ekilde
vâkf
ol-
dum.
imdi
felsefecilerin
ve
buna
dair
ilimlerin
hikâ-
yesini
benden
dikkatle dinle:
Ben,
onlarn
ilimlerinin
bir
kaç
ksma
ayrldn
gördüm.
Bu
snflarn
çoklu-
una ramen, eskilerle
öncekiler,
sonrakilerle
evvel-
kiler,
arasnda hak
ve
hakikate
yaknlk
ve
uzaktk
itibariyle
büyük
farklar
varsa
da
hepsine
küfür
ve
llhad
damgas
vurmak
lâzm
gelir.»
Bu geni
tedkikten sonra
aradn
buiamtyan
adam
tekrar
bann çaresine düer.
Elini
börüne
kor,
akn akn
ne
yapacan
bilmez.
Ama
bir
türlü
de
huzura eremez.
Düünür ve
kararn
verir.
Artk
tek
çare
kalmtr.
Oraya
komak,
Madem
ki
arad
yerlerden
eli bo
dönmütür.
Tek
snak
ora-
sdr
öyleyse O halde yolcu oraya
koacaktr.
Hu-
zuru
kurtuluu,
orada
cnyacaktr. Ve ite
dönemeç-
teki
adamda tasavvuf denizinin
derinliine
doru
dalmaktadr
gayri...
KÖEDEK
ADAM
Köe*,
bizim
medeniyetimizin bir
yann
temsil
•der. Çünkü
medeniyetimizi
kuranlar
bir bakma
ko-
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
25/271
SLÂM AHLÂKI
25
eden
gelmektedirler.
Hele
kemal
noktas
saylan
«Vahdet
köesi»ne
girmemi
bir
tasavvuf
büyüüne
rastlamanz
hemen
hemen
imkânsz
gibidir.
Kimi
er
kii
köeye
çekilir
ve
bir
daha
dönmez
«kesret
âle-
mine»
kimisi
de
köeden
tekrar
siteye
döner.
Bizim
yolcumuz
ikinci
basamakta
yer
almaktadr.
Tasav-
vuf
haddizatnda
engin
bir
ruh
meyvesidir.
lk
tasav-
vufun
hudud
boylarndaki
kalelerde
(rabat)
bagös-
termesi
de bunun
alâmeti
deil
mî?
Selçuklu
ve
Osmanl
devrelerinin
balangcnda
henüz
bu rabat
ruhu
sönmemitir.
Ahiler,
Horasan,
erleri
bunun
ör-
nekleri.
Ne
zaman
tasavvuf
rahattan
çekilip
köe-
ye
cturtulmusa
bizim
medeniyetimizin
temelini
te-
kil
eden
uzuvlardan
birisinde
de siyatik
emareleri
bagösterdi.
Yolcumuzun
son durak
olarak
tasavvuf
seçmesi
belki
de
genitik
bir
mirasn
eseridir.
Gönlü
ilâhi
ak
ateiyle
yanan
baba
Gazali
is-
temiyor
muydu
yavrularnn
zikir
kervanna
katlma-
sim?..
«Ad
geçen
ilimleri
tetkik
ettikten
sonra
tasav-
vuf
yolunu
tuttum.
Anladm
ki
bu
yol,
iiim
ve
amel
ile
tamamlanyor.
Mutasavvflarn
ilmi;
nefsin
geçit
yellerim
kesmek
onu
kötü
ahlâktan
fena
sfatlardan
uzak
tutmaktr.
Tâ
kl
kalbi
Allah'n
geyrisinden
bo-
altm,
zikrullah
ile
süslenmi
olsun.
Tasavvufun
bu
lim
ciheti
bana
amelden
daha
kolay
geldi.
Bu
se-
beple
evvelâ
mutasavvuffordon
Ebu
Taüb
ei-Mekki'-
nin
«Kut'ül-Kulüb»
adndaki
eserini,
Hcrls-I
Muha-
sibinin
kitaplarn,
Cüneyd,
ibli
Ebu
Yezld-I
Bîsta-
m
ve
di£er
sofiyenin
büyüklerinin
sözlerini
htiva
eden
kitaplar
mutelea
etmek
suretiyle
bu
ilmi
tah-
sile
baladm.
Bu
suretle
ilim
maksatlarn
özüne
mut-
tali
oldum.
Tasavvuf
yolunun
örenmek
ve
tirakle»
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
26/271
26
SLAM
AHLÂKI
elde
edilmesi
mümkün
o.'an
cihetlerini
tahsil
ettim.
Anladm
ki
so.yenin büyüklerinin
ulamak
istedik-
ler;
nî.i.tebe
örenmekle
deil, tatmakla, halle (ya-
amiik)
ve
stc.ttar
deitirmekle
elde
edilir.
Smha-
ttn
ve
tokluun
tariflerini, sebep ve
artlarn
bilmek-
le
salam
oimak,
tok olmak arasnda
ne
kadar
bü-
yük
fark
vardr?»
(1)
8a*
iarkatlerde
seyahat çilesi vardr, ûir elinde
asesi,
banda lahur
al
veya abani sar «Hû de-
yüp
dergâh
be
aergâh»
gezen erenlere
pek çok
aslarnd eskiaen bizim üikemizde.
Gazaü'yi
de ay-
ni
hissin
heyecan bürüdü. Bir
lürlü oiduu
yerde
otu-
ani.
yordu.
Bir
Sikimi,
bir
ukde
vard içinde.
u
gör-
düü çehreler,
u ainas oiduu
yerler' hiç
birisi
onun
bu
skntsn
gideremiyordu.
Bu ruh
haleti
haddizatnda
onun bünyesinde
mevcut idi. Kayna-
yan
bir
daha,
fkran
bir
volkand
bu.
u
kainatn
geçici
crzu.'ar
hiç
onu tatmin edebilir
miydi?
Sonra
Resulullch'n
sefer konusundaki
hikmetlerini hatrla-
d
ve
dervi
Gazali «hu » deyip
yollara dütü. Der-
vi'in
fjönül
âlemi gibi yanan
kumlardan
geçti. Te-
peleri
at.
Soluyan
hurma
aaçlarnn çölgssinde
dinlendi.
Ve
Badat
bizim
Badat,
Medeniyetler
mahze-
ni,
ehitler
yata, kervanlar
kona, bilginler
ota,
erenîer
ba
Badat,
imdi
gerilerde
çok gerilerde
kald.
Biz
onu
da
kendisine
söyletelim.
«Anlamtm
ki ahirette
saadet (bahtiyarlk)
tak-
va
(günahlardan
uzaklamak)
ile,
nefsi
hava
ve
he-
vesten
men'etmekle
olur.
Bütün
bunlarn
ba
da
gurur
yurdundan
(dünyadan)
uzaklamak,
ahirete
(1)
el-Münkzu
Mln'ed-Dofaf.
Sh.
56
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
27/271
SLAM AHLÂKI
27
balanmak,
bütün varlmla
Allah'a
yönelip, kalbin
dünya
iie
olan ilgisini kesmektir. Bunun
da
ancak
makamdan, maldan,
insan
yüksek
derecelerden
al-
koyoca*
meguieeraen,
alakalardan
kaçmakla-
mümkün
olaca
aikârdr.
Sonra kendi hallerimi
düündüm.
Bir
de
baktm
ki,
dünya alâkalarnn
içine
acimîm.
Bu
alâkalar beni
her taraftan sarm. Yap-
tm
ileri
gözümün önüne getirdim. Onlarn
en
gü-
zeli
tedris
ve tciîm
idi.
Burada
aa
ehemmiyetsiz,
ahi-
ret yoluna
foiaesi olmayan
bir takm
ilimlerle
megul
olduumu
anladm.
Sonra
tedris
hakkndaki
niyetimi
yokladm. Onunla
Allah rzas için
olmadn;
mevki
sahibi
olmak, an
ve
eref
peinde
olduuna
kanaat
getirdim. Uçurumun kencrnda bulunduumu,
eer
kaybettiim
hallerimi
düzeltmekle
megul olamaz-
sam
atee
yuvarlanacam
anladm.
Binaenaleyh,
bir
müddet
düündüm ka.'dm. Henüz
bir
neticeye
varm
deildim,
düünüyordum.
Bir
gün
Badat'-
tan
çkmaa ve
bu
hailerden
ayrlmaya
karar verir,
ertesi
gün
verdiim
bu
karar bozardm.
Tamamen
kararszlk
içinde
idim.
Sabahleyin
ahirete
kar
is-
tek
ve
arzum
kuvvet bulsa, akam üzeri
dünya
cr-
zular
kalabalk
bir
ordu halinde ona saldrarak
bu
arzuyu
datrd.
Bu
suretle
dünya
arzularnn
zin-
cirleri
beni makama
doru
çekiyordu.
man münadisi
i?e
bana
öyle
sesleniyordu:
—
Göçe hazrlan
pöçe
Geriden ömrünün
pek
az
kalmtr,
önünde
uzun
bir
ahiret
yolculuu
var.
Bugüne
kadar
elde
ettiin bütün
ilim
ve
amel
hep
riya
ve
gösteritir.
S»mdi
oh»ret için
hazrlk
yapmaz-
san
ne
zaman
hazrlanacaksn?
Dünya
ile
alâkan
imdi
kesmezsen
ne
zaman
keseceksin?
Bundan
sonra içimde
eski
Badat'tan kaçp
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
28/271
SLÂM
AHLAKI
uzaklamak
arzusu kuvvet bulurdu. Fakat
bu
sefer
cie
eytan
gelerek
öyle
derdi:
—
Sona gelen bu hâl
geçicidir.
Sakn
ona
alda-
np
itaat
etme
Çünkü
o
çabuk
geçer.
ayet
ona
uya-
rak
bu
büyük mevkii hiç
kimsenin bozamyaca
muntazam
hayat
ve
dümanlarn
tarafndan dahi
bozulmak
tehlikesinden uzak
olan
bu
yaay
terk
edersen,
ihtimGki nefsin
onu
günün
birinde
arzu
eder, bu hayat tekrar
elde etmek kolay
olmaz.»
(1)
Belki
de
görseler
deli
diyeceklerdi
ona
dünya
ehli.
Dünyann toprann
hayran topraktan adcmlar
knayacaklard
onu.
an, öhreti,
mal
mülkü,
dünya
ve
dünya ile ilgili her
eyi bir
tekme
ile
devirmiti.
Elbette
gözsüz kimseler
onun
halini
görmeyecekler-
di.
çlerinden ona
ccyanlar
bile
olmutu belki. te
Badat,
ite
Dimek
,ile
beyt'ül makdis hiç
birisi
bu
onulmaz
yaraya
tedavi
unsuru
olamyordu.
Ya-
ral
yolcu
hiç birisinde
aradn
bulamamt
her-
halde.
«Böylece
dünya arzularyla
ahiret
düünceleri
arasnda
kararszlk
içinde
bulunuyordum.
Bu
hal,
488 senesi
Recep
ayndan tibaren
alt
aya
yakn
devam
etti.
Recep
aynda i ihtiyari olmaktan
çkt.
Iztrar
haline döndü.
Çünkü Cenâb-
Hak dilimi kilit-
ledi.
Ders
okutmyacak
bir
ekilde dilim baland.
Gelip giden
talebelerimi
memnun
etmek
için
bir gün
olsun
ders
vermeye
kendimi
zorluyordum. Fakat
di-
lim
bir
kelime
dahi
söylemez
olmutu. Buna gücüm
yetmiyordu.
Sonra
dilimdeki
bu tutukluk
dolaysyla
kalbime
bir
hüzün
çöktü.
Bunun
tesiriyle
de
yedii-
mi
hazmedemez
oldum.
Yemeden
çmeden
kesildim.
(1) el-Munkzu
Wln
«d-Dolol,
Sh. 58—69
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
29/271
SLÂM
AHLÂKI
Ne
bir yudum
su
içebiliyor
ne
de bir
lokmay
midem
hazmediyordu.
Bu
yüzden
bütün
bedeni
kuvvetlerim
zayf dütü. Hattâ hekimler ilaçla
tedaviden
ümitle-
rini kestiler. Dediler
ki: «Bu kabde
meydana
gelen
bir haldir.
Buradan mizaca
sirayet
etmitir.
Kalbe
arz
olan
bu elem ve
hüzün
giderilmedikçe,
bunun
ilâçla tedavi
edilmesine imkân
yoktur.»
Sonra aczi-
mi hissederek
ihtiyarm ecien
gidince
çaresiz
kal-
m bir kimsenin
snd
gibi bende
Allah'a
sn-
dm.
Çaresiz
kullarnn
ouâsn
karlksz
brakm-
yan
Allah
beni kurtard.
Mevki,
mal,
aile,
evlât,
dost
gibi
eylerden
yüz çevirmemi
bana
kolaylatrd.
Mekke'ye
gitmek
ister goründüm.
Halbuki
niyetim
am'a
gitmekti. Halifenin
ve
bütün
arkadalarmn
am'a
gidio
orada ikâmet
etmek
istediime
muttali
olmalarndan
kaçnyordum.
Badat'a
bir
daha
dön-
memek
üzere
oradan
ç:kmak
için lâtif birtakm hile-
lere
bavurdum.
Bu
srada
bütün
Irak
imamlarnn
tenkidine
hedef
oldum.
Çünkü
bunlarn
içinae
her
eyden
yuz çevirip
ayrlmann
dinî
bir
sebepten
ileri
geldiini
cnlyacak
kimse
yoktu.
Onlar
zannediyor-
lard
ki
bulunduum
srfct ve mevkiim
dinde
en yük-
sek
bir
mevkidir
Onlarn
ümen
ulaabildikleri
son
had
iste
bu idi.
Scnra
insanlar
benim
bu
davranm
çeitli
eküde
tefsir
ettiler.
Irak'tan
uzak
bulunan
kimseler
bunun
devlet
adamlarnn
arzusundan ile-
ri
geldiini
zannettiler.
Hükümet
çevrelerine
yakn
olanlar
ise
devlet
büyüklerinin
Irak'tan
ayrlmamam
için
ne kadar srar
etliklerini,
benim
de onlardan
yüz
çevirdiim
ve sözlerine
ltifat
etmediimi
görüyorlar-
d.
«Bu
semavi
(Allah'tan
gelmi)
bir
tir.
Ehl-i
s-
lâm
ve
ulema
snfna
göz dedi.
Bunun
baka bir
sebebi
yoktur.»
diyorlard.
Hemen
Badat'tan
ayrldm.
Kendimin
ve çocuk-
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
30/271
30
SLAM
AHLÂKI
larlmm
natakasna
yetecek
kadarn
ayrdktan
son-
ra
geri
kakn
malm
dattm.
Irak mal
Müslümanla-
ra
vakit
olduundan
bu
kadar mal
ayrmak
caizdir.
Dünyada
bir
aümin
çouk
çocuu
çin
ayrd
bun-
dan
daha iyi
mal
görmedim. Sonra
am'a
vardm.
ki
seneye
yakn
bir zaman
orada kaldm.
Orada
kal-
am
müddetçe
sofiye
kitaplarndan
örendiim
veçhile
kaibmi
zikrultah
ile
tasfiye
etmek,
ahlâkm
düzeltmek,
nefsimi
fena
huyardan
temzemek
için
daima
insanlardan
ayr
yaamay
riyazat
yapmay
ve
ibadetle
megul
olmay
tercih
ettim/Bir
mudoet
am'daki
Emevi
Camiinde
itikafa
girmitim.
Her gün
Camiin
minaresine
çkar,
kapy
üzerime
kilitlerdim.
Sonra Kudüs'e
gittim
«Beyti
mukaddes»e
girdim.
Her
gün
Sahra'ya
g»rer,
kapy
üzerime
kilitlerdim.
d).
Sonra oraya
gider.
Evet
her
yolcunun
son
dura-
olan yere
«Kuyi
yâre»
Belki oras
teskin
edecek-
tir, gönülden
yaral
yolcuyu. Ta,
topra,
esen
rüz-
gâr cümle dertlere
derman
olan
Medine'tün
nebiye
ve
kâ'betullah...
Pervane
neden
mecnunvar
bir
açk
ile
mumda
yanar
bilinmez
kl.
Onunda
bir derdi
var-
dr mutlaka.
Bizim
Sadi'miz
«ak
pervoneden
ö-
ren »
demiyor
mu?
«Bende
mecnundan
efzun
aklk
istidad
var.
«Âk-
sadk menem
mecnunun
ancak ad
vor.»
diyen
air
gibi
Gazall'de
de
pervaneden
özge
yank-
lk
istidad
vard,
âlbette Kuyi
Yâri
ziyaret
edecekti.
«Hz.
brahim
cfeyhisselâm
ziyaret
ettikten
son-
ra
hac
farizasn fa etmek,
Mekke
ve
Medine'nin
bereketlerinden
faydalanmak ve
Hz.
Peygamberi
(II
el-Munki7u
Min'cd
Dairi».
Sh.
59—61
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
31/271
SLÂM AHLÂKI
3t
(S.A.V.) ziyaret
etmek arzusunu duydum.
Hicaz'a
gittim. Sonra
gerek
kendi
arzu
ve
muhabbetim,
ge-
rekse
çoluk
çocuumun daveti
beni
tekrar vatana
çekti.
Oraya
döndüm.
Halbuki
Badat'tan
ayrlrken
tekrar
dönmemee
kat'i karor
vermitim.
Yine
uzleti
(insanlardan
ayr
yaamay) tercih
ettim.
Çünkü
yal-
nz
kalmaya,
Zikrullah
ile
kalbimi
tasfiye
etmeye
çok
haris (arzulu)
dim.
Fakat
zamanm
hadiseleri,
çoluk
çocuk
derdi, geçim
zorluu huzurumu
kaçr-
yor,
yalnzlktan
duyduum zevki
bozuyordu. Ancak
baz
vakitlerde
eski
halimi
bulabiliyordum. Bununla
beraber
ondan ümidimi
kesmiyordum.
Baz
hadise-
?er
ben?
bu zevkten
alkor
idiyse
de
tekrar ona
dö-
nüyordum.»
(1)
Hcîve'e
dalon yolcu acaba
ölünceye
kadar
içine
gömu.üp
meydan
yerine
köeyi
mi
tercih
edecekti?..
Her
eyden
asude, gönül
âleminde
bezmi
visaîe
mi
e.ecc fl«? Yoksa
tekrar
«agora»ya
dönüp
irad
ço-
revine
mi devam
edecekti?
Elbette bu sonsuz der-
yann dalgalar
arasnda bouan
adam
ikisinden
b
:
ris ni
seçecekti.
imdiye
kadar bu yola
girip
de
?k
ne;
basema tercih
eden
olmamt.
Ama
Gazal»
h
ç
ce
«Mütekaddimin»
benzemiyordu.
O
kendisi-
den
sonra
baltyacak
olan «Müteahhirin»
çrn
acyorc.M.
Bir
müddet
önce köeye çefc'fsn adam
bme? mürshedelerden
senra tekrar
cemiyete
dön-
meye knrar
verdi.
«Birlikle
çoklua»
deil,
«Çokluk-
ta
birlie»
kavumay
tercih
etti.
«te
her
çeit
halkn
bu
sebepler
dolaysyle
imanlarnn
bu
dereceye
kadar
zayf
dütüünü
oö-
rüp
bu
üpheyi
gidermek
için kendimi hazrlam
bu-
ji
)
rl-Munkzu
Min'cd-Dolnl.
Sh
62
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
32/271
32
SLÂM
AHLÂKI
Junca
o
kadar ki onlarn yani
mutasavvflarn,
felse-
fecilerin,
taiimcilerin
ve
alim
geçinen kimselerin
»im-
iariyle çok megul
olduum için
bunlar
rüsvay
et-
mek
benim
için
bir
yudum
su
içmekten
daha
kolay
hale gelmitir. Kalbime dodu ki, imdi
bunu
yap-
mak
artk
farz
olmutur.
Kendi
kendime,
«hastalk
umumi hale
gelmi,
tabibler
hastala yakalanm,
haik
helak olmak
üzere
iken
insanlardan
ayr
yaa-
mann
yalnz kalmann
sana
ne
faydas olacak» d&-
dim.
Sonra
çimden
bu
belay
ortadan
kaldrmaya,
bu
karanlk
çarpmaya
ne
zaman
imkân
bulabilir-
sin?
Zaman fetret zamandr. Devir
tabi batl devirdir.
Halk saptklar
batl
yollardan doru yola davet
et-
meye kalkan
bütün
zamane
adamlar sana dü-
man
kesilirler.
Onlara
nasl
mukavemet edebilirsin?
Onlarla
nasl geçinirsin?
Bu
ancak
müsait
bir
za-
manda,
dindar,
kudretli her
hükümdarn
yardmyla
olabilir,
dedim.
Binaenaleyh
deiii ile
hakk
izhar et-
mekten
aciz
olduumu
bahane
ederek halktan
ayr
yaamaya
devam
etmei,
kendimle
Allah
arasnda
ruhsal
telâkki
ettim
ise de Cenab
Allah
zamann
padiahlarnd
himmetini
hariçten
bir
tesir göster-
meksizin
kendiliinden
harekete
getirmeyi
takdir
buyurmuolacak
ki.
padiah
surette
emretti.
Bu
emir
o kadar
kesin
idi ki,
muhalefet
etmekte »srar
etseydim,
padiahn
kalbini
krm
olacaktm.
çime
dodu
ki benim
ruhsat
telâkki
ettiim
eyin
sebebi
zayflamtr.
u
halde insanlardan ayr
yaamaya
devam
etmek
için
tembellik
»istirahat,
nefsini
aziz
klmak,
onu
halkn
ezasndan
korumak
gibi
eyleri
sebep
göstermem
artk
muvafk
deildir.
Sen
kendi-
ne
hafktan
gelecek
güçlüklere
katlanmak
ruhsatn
vermedin.
Halbuki
Cenab
Hak:
«Elif Lcm-Mim.
n-
sanlar
(yalnz)
inandk
diyecekler
de
(öylece)
bira-
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
33/271
SLÂM
AHLÂKI
33
khverecekler,
kendileri imtihana çekilmiyecekler
mi
sandlar? Andolsun biz
onlardan
evvelkileri
de
imti-
han
etmiizdir.
Yine
aziz
ve
celil
olan
Allah,
mahlûkatn
en
azizi
olan Resulüne
buyuruyor
kü
t
Muhakkak
senden
ev
velki Peygamber
de
tekzip olundular.
Fakat
tek-
zip
olunmalarna,
cezalara kar
sabrettiler. Niha-
yet yardmmz
kendilerine
yetiti.
Allah'n
kelime-
lerini
tebdil edecek
yoktur.
Sona
Peygamberin ha-
berleri
muhakkak gelmitir.»
Yine Cenab-i
Allah:
«Rahman
ve
rahim
olan
Al-
lah'n
adyla
Yâsin.
O
hikmet
doiu
Kuran'a yemin
ederim
ki,
sen (habibim) hiç
üphesiz gönderilen
peygamberdensin.
Dosdoru
bir yol üzerindesin.
Bu
Kuran
yegâne galip,
cidden
esirgeyici Allah'n
indir-
dii
bir kitaptr.
Bunun
hikmeti
de
(yakn)
atatan
azap
ile
korkutulmam,
bu
yüzden
kendileri
gaflet
içinde
kalm
olan
bir kavmi
(onunla)
korkutmandr.
Andolsun
ki onlarn
çounun
üzerine
söz
(azabmz)
hak
olmutur.
Artk
bunlar
iman etmezler.
Hakikat
biz
onlarn
boyunlarna
çene
kemiklerinin birletii
yere
dayanm
birer
demir halka
taktk. Balan
kal-
kk duruyor,
aa
bakamyorlar.
Biz, onlarn önle-
rinden
bir
set,
arkalarndan
bir
•set
çektik.
Böylece
onlar
sanverdik.
Artk
görmezler.
Onlon
(azao
ile)
ha
korkutmusun,
ha
korkutmamsn,
onlarca birdir.
Çünkü
onlar
iman etmezler.
Sen
ancak
o zikre (Kur-
an'a)
uyan ve
çok esirgeyici
Allah'a
gaibarfe büyük
sayg
göstereni
korkutabilirsin.
te
onu
hem
bir
mafiretle,
hem
çok
bir
erefli
mükâfaatla
müideiet
Bu
hususta
kalb
ve
müahade
erbabndan
bir
cemaatle
istiarede
bulundum.
Hepsi de uzleti bt-
F: 3
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
34/271
34
SLÂM
AHLÂKI
rakmas,
çekildiim
köeyi
terketmemi ittifakla
söy-
lediler.
Buna
Alah
younda
buunari büyük
zatlarn
gördükleri tevatür
derecesinde
çok
rüyalar inzimam
etti.
Bu
rüyalar,
bu
hareketin
Cenab
Hakkn
u
yuz
sene
banda takdir ettii
hayr ve rüdün
balangc
olacana ehadet
ediyordu.
Filhakika Allah her yüz
senenin banda bu dini
ihya edeceini
vaad
buyur-
mutur.
te bu
ehodetler
sebebiyle
iyi
zannrh ga-
lip
geldi.
Ümidim
kuvvet buldu. Cenab-
Hak
bu
mü-
him vazifeyi yerine getirmek
çin
Niabur'a hareket
etmemi
499
senesinin
Zilkade
aynda
müezser
kld.
Badat'tan
çkm
4888
senesinin Zilkade aynda
vaki olmutu. Buna
göre
insanlardan ayr yaadm
müddet
11
seneyi
bulmutur.
Bu,
Allah'n takdir ettii bir
harekettir. Bu
ha-
reket
Cenab- Hakk'n
çok
acaip
takdirlerinden
bi-
ridir
ki,
Badat'tan
çkm,
ve
uzlet hallerinden
ay-
rlm
bu
uzlet
zamannda
nasl
imkân
hatr
hayale
gelmeyen
eyferdense,
bu
takdir
de
öylece
hayalim-
den
geçmeyen
eylerdendi. Kalplerde, hallerde
cei-
ikiik
yapan
Allah'tr.
Bir
hadiste:
«Mü'minin kalbi
Allah'n
esab'inden
iki
usbu
arasndadr.»
Duyurul-
mutur.
Bitiyorum
ki
ben görünüte ilim nerine
dön-
mü
olsam
da,
hakiki
manâda
dönmü
deilim.
Çün-
kü
dönmek,
eski
hale
gelmek demektir.
Ben o za-
manlar insana
rütbe
ve
mevki
kazandran
ilmi
yay-
yordum.
Sözümle, amelimle
ona davet
ediyordum.
Maksadm
niyetim
hep
mevki
ve
eref
kazanmakt.
imdi
ise, mevki, rütbeyi
terkettiren
ve bunlardan
uzaklamay
öreten lme davet ediyordum.
Allah
biliyor
ki,
îmdikl
niyetim,
maksadm
arzum
budur.
Ben
kendim
ve
bakasn Islâh
etmek
stiyorum. Ama
maksadma
eriirmiylm
yoksa
muradma
ermekten
mahrum
mu
kahrm?
Onu
bilsem. Lâkin
maslyet
ha-
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
35/271
SLÂM
AHLÂKI
35
ünden
dönü,
taata
yöneli
ancak
Aflahü
Azimü-
an'dan
olduuna
yakn
ve
müahade
derecesine
varan bir
iman ile
inanyorum.
Ben
hareket
etmedim,
takat
Allah
beni
harekete
getirdi.
Ben
bir
amel
i:e-
medim,
o bana
yaptrd.
O halde
evvelâ
beni
slah
etmesini,
sonra fcenim
vastalarmla
bakasn;
beni
yola
sevketmesini,
sonra
benimle
'bakasn doru
yoîa
ulatrmasn
ondan niyaz
ediyorum.
Bana
hakk
hok
gösterip
ona
uymay,
batl
Datl gösterip,
ondan
kaçnmak
çaresini
ihsan
etmesini
diiiyorum.
(1)
Ve
11
yllk
bir
uzletten
sonra
Gazali
tekrar
Ni-
abur'a
dolaysyla
cemiyete döner.
Ama
bu
dönü
bakadr.
Karmzdaki
kft sadece
ilim hastas,
bil-
gi
hazinesi
bir
alim
deil,
eine
az
rastlanan
hem
'edüv
ilme,
hem
kesbi
bilgilere
vakf Hüccetüi
s-,
iâm,
vasfna
tamamen
sahip,
dahi
bir mütefekkirdir.
HÜCCETÜL
SLÂM
MAMI
GAZAL
Gül
solup,
dahnca
gülen
Gelmez
artk
ses
büfbüfden
Gül
so'p.
bozulunca
gülistan
Gül
kokusun
kimden
alam?
Gül
suyundan.
mevlAna
Yol
bu.
Elbette
kervan
bir
yerde
duracaktr.
El-
bette
giden
yolcu
son menziline
varacaktr.
Ve
bir
gün akar
su denizi
bulacaktr.
Son
nedir
diye varsn
tartadursun
felsefeciler.
Biz
kulamz tHerkes
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
36/271
36
SLÂM
AHLÂK
ölümü tadacaktr» fermanna
verelim.
Ebu'I-Boka;
Endülüs mersiyesinde
ne güzel söyler?
•
«Tamam
olan her
eyde
vardr
mutlak bir noksan
Hayatn
güzelliine
marurlanmamaldr
nsan.»
nsan
tepeye çkncaya
kadar binbir
tecrübe,
binbir
duygu
tar. Üzüntüler kederler
ykar
u
bün-
yeyi.
Ama
tepeye
ulanca
herey
biter
mi?
Heyhat...
ve
tepeye
varan
nsan niin,
yuvarlann
kayglar
kaplar.
Halbuki
oraya
vannca herey
bitmi
olacak-
t.
Nerede?
Hayat
bir serap gibi
aldatyor
insan.
Bil-
miyoruz
ki bu
çkn
bir inii
olacak
ve yuvarlanp
gideceiz
o
sonsuza
bizde.
Bîr kitlenin,
bir
toplumun
bir
fert
üzerinde
ver-
dii
hüküm
umumiyetle
ayr
ayrdr.
Bir kiiyi
seven-
ler
olaca
gibi
yerenler
de bulunacaktr.
Tarihte
herkesin
bir
kii
hakknda
ayn
hükme
vard
görül-
memitir
dersek
pek
de yanlm
olmayz.
Ama
Gazâ-
li'ninki
baka.
Övenlerde,
yerenler
de
ona
«Hücce-
tül
slâm»
lâkabn
çok
görmemiler.
«Dinin
delili»
hücceti
manâsna
gelen
bu lâkaba
herkes
onu
lâ-
yk
görmü.
Böyle
bir
hükme
nerden
varlyor
diyen-
ler
çkabilir.
Gazâli
kadar
slâm
dünyasnda
eser
yazan,
ders
okutan,
lim
sahibi
yok
mu? üphesiz
ki
pek
çok.
Hatta
Gazali'den
daha
çok
eser
yazp
tale-
be
yetitirenlerde
var.
Var
ama
hiç birisine
«Hücce-
tül
slâm»
lâkab
verilmi
deil.
Yahutta
böyle bir
lâkab
asrlardr
muhafaza
etmi
deil.
Öyleyse
Ga-
zâli'nln
onlardan
ayrlan
bir
hususiyeti
olmas
gere-
kir.
te
Hüccetül
slâm'n
gerçek
ahsiyeti
ancak
bu
muammann
çözülmesiyle
ortaya
çkar. Bir
kii-
nin
yaad
devrin
bütün
ilimlerine
vukufiyet
kes-
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
37/271
SLÂM
AHLÂKI
37
betmesi onu
kitlenin
gönlüne
yerletirmez.
Hatta
bir
eyin
mücerret
manta
uygun
olmas da
onu
genel-
tetiremez.
Kitlenin
kendisi
bireye sahip
çkmal ve
cbu
benimdir,
benim
malmdr»
demeli.
te
sonsuz-
lua
eri
budur.
Memleketimizde
krk
yllk
devrim
hareketlerinin
kitlenin
benliine
yerlememesinin,
alt
yapya
ulamamasnn
sebebini
de
burada
aramak
gerekir.
Gazâli
bir
kerre devrin bütün
ilimlerine
vakftr.
Fizikten
.felsefeden
tutun
da
edebiyata
psikolojiye
kadar
bütün
ilimleri
bilmektedir.
Kalbin
hastalklar-
n anlatrken
karnzda
kalp
cerrahn bilen bir
dok-
torla karlarsnz.
Toplar damarlarn
çalmasn-
dan,
kan
dolamna kadar bütün
biyolojik
halleri
an-
latan doktor bîr
satr
aada
bir
gönül
eridir. Kaib
adamdr.
Dolaan
kanla beraber,
geçen
duygular-
dan
haber
verir.
Aktan
anlatr, muhabbetten
dem
vurur bize. Zikri ilâhi
ile
meczup
olan
gönülleri serer
gözlerimizin
önüne. Sanki
bir tablodur
karnzdaki
ve usta
ressam eserinde
sanatnn bütün
mahareti-
ni
göstererek bir
renkler
armonisi kurmutur. Frça-
lardan
dökülen cazip renklerden
müteekkil bk
pey-
zajla
kar karya
bulunursunuz.
•
Bütün
bunlar
üphesiz
ki
ilim
hamall
ile
ol-
maz. Birde
hal ehli olmak gerekir.
Eskiler
buna
czül-
cenaheyn»
derlerdi.
Yani
ki
kanatl olma.
Tek
ka-
natt
kuun uçuu
ne kadar
ahenksiz olursa
tek dal-
da
yetimi bilginde
o derece semeresiz olur. Bizce
asrlardr
hüccetül islâm
lâkabn
alan
zat
bu
czül-
cenaheyn
tabirinin
fade ettii bütün
mânay
ben-
liinde
toplamtr.
*
Medresede
oturmu kafa
patlatmtr. Kürsüye
çkp hakkn emirlerini
haykrmtr.
Labaratuvara
8/18/2019 İmam Gazali - İslam Ahlaki_text
38/271
38
SLÂM
AHLÂKI
varp
deneylerle
uramtr. Gözünü
semaya
dikip
sonsuzluklar
içinde
kuranan
yldzlarn
seyrine
dal-
m
Allah'n
hikmetlerini
bizzat
görmütür.
Kzgn
kum tanelerinin
deryasna
dalm
cihan
gezmitir.
Üniversite
kürsüsünde
dersler
okutmutur.
Evet bunca evsafa
sahip
kii en son
olarak
gö-
nüllerin içine
dal.p hikmet
kaynan coturacak
anahtar
da
aram bulmutur.
Kesbi ilminin
yannda
Ledün ilmini
de
kazanmtr.
Gazali,
ite bu
yüzden
«Hüccetül
slâm
lâkabn
hak
etmitir,
Gazali.
Hicretin
499,
senesi
Gazali
Niaburdaki
Nizami-
ye
medreselerinin
bana
tekrar
geçer.
Bata Me-
ikah'n
olu Sultan
Sencer
vezirlikte
de
Nizamül
mülkün olu
Fahrülmülk
bulunmaktadr. 500 ylnda
Fahrülmülk
bir
batini
fedaisi