596

Kamu Personel Rejimi 1

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Kamu Personel Rejimi 1
Page 2: Kamu Personel Rejimi 1

T.C.KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU

(OMBUDSMANLIK)

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU KARARLARI

KAMU PERSONEL REJİMİ 1

Page 3: Kamu Personel Rejimi 1

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU(OMBUDSMANLIK)

Kamu Denetçiliği Kurumu KararlarıKamu Personel Rejimi 1

Kamu Denetçiliği Kurumu Adına İmtiyaz SahibiM. Nihat ÖMEROĞLUKamu Başdenetçisi

EditörDr. Ersan ÖZGÜR

Kamu Denetçiliği UzmanıEğitim ve Yayın İşleri Bürosu Sorumlusu

Yönetim ve İletişimKavaklıdere Mah. Nevzat Tandoğan Cad. No:4 Çankaya/ANKARA

e-posta: [email protected]: 0312 465 22 00 Faks: 0312 465 22 65

ISBN978-605-9468-07-7

TasarımYeter BAYSAL

UygulamaMeltem YILMAZ

KapakMeltem YILMAZ

YapımUluslararası Piri Reis Kültür Ajansı

Kazım Özalp Mah. Rabat Sok. No:27/2 GOP/ANKARATel: 0 312 446 21 56

BaskıMRK Baskı ve Tanıtım Hizmetleri

Baskı Adedi 100

Baskı Tarihi2016

Her hakkı saklıdır. Bu eserde yer alan karar metin yazılarının çoğaltma hakkı Kamu Denetçiliği Kurumuna aittir. Yazıların tamamının veya bir bölümünün çoğaltılması yasaktır. Yazılar ancak kaynak gösterilerek

alıntılanabilir.

Page 4: Kamu Personel Rejimi 1

T.C.KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU

(OMBUDSMANLIK)

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU KARARLARI

KAMU PERSONEL REJİMİ 1

Page 5: Kamu Personel Rejimi 1
Page 6: Kamu Personel Rejimi 1

1KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU KARARLARI

ÖNSÖZToplumsal ve teknolojik ilerlemeler, şehirleşme, bilişim gibi unsur-

lar, bir bütün halinde devlet sistemimizi de etkisi altına almaktadır. Bu sürecin bir yansıması olarak, günümüz devlet idareleri, örgütlenme seviyesi ve etki gücü itibari ile devasa bir kapasiteye ulaşmış bulun-maktadır. Bu durum, kamu gücünü kullanan kurum ve kuruluşların etkili denetimi sorununu beraberinde getirmektedir.

Kamusal gücü kullanan kişi ve kurumların yetki, görev ve sorumlu-luklarında gözlenen artış ülkemizi de etkisi altına almış durumdadır. Bir diğer anlatım ile toplumsal gelişmeye koşut olarak yönetim yapı-mız devasa bir kapasiteye ulaşmış; kamu idaresinin, yerleşik, gelenek-sel denetim yollarından farklı olarak, daha etkili kontrol edilmesi adı-na bir dizi tedbirlerin alınması ihtiyacı ortaya çıkmıştır.

İşte bu sürecin ve anlayışın bir parçası olarak Kamu Denetçiliği Ku-rumumuz, 7 Mayıs 2010 tarih ve 5982 sayılı, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Ka-nunun, 12 Eylül 2010 tarihinde gerçekleştirilen Halkoylaması ile ka-bulü üzerine 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 74 üncü Maddesine eklenen “Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı ola-rak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler.” fıkrası ve devamı fıkralar ile anayasal bir dayanak kazanmış olup; 29 Haziran 2012 tarih ve 28338 sayılı Resmi Gazetede yayımla-narak yürürlüğe giren 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu ile de kurulmuş bulunmaktadır.

Kurumumuz, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmak üzere 29 Mart 2013 tarihi itibariyle kabul etme-ye başladığı şikâyet başvurularını titizlikle inceleyip sonuçlandırarak; temel hak ve özgürlüklerin korunması ve geliştirilmesinde önemli bir işlev üstlenmiş bulunmaktadır. Başvuru esasına göre, hukukun üs-tünlüğü, demokrasi, insan haklarına saygının geliştirilmesi ve ayrıca topluma karşı sorumluluk ve hak arayışı anlayışı temelin-de bağımsız ve tarafsız bir şekilde yürüttüğü inceleme ve araştırmalar

Page 7: Kamu Personel Rejimi 1

2 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sayesinde Kurumumuz, çok kısa süre içerisinde kamu vicdanının güç-lü bir sesi olmayı başarmıştır. Bu noktada Kurumumuzun varlığı, bire-yin temel hak ve özgürlüklerinin korunması ve geliştirilmesi açısından çok önemli güvence olduğu kadar; idare açısından da demokrasi ve hu-kukun yerleşmesine öncülük eden rehber niteliği arz etmektedir.

Bireylerin, birey topluluklarının, sivil toplum örgütlerinin ve tüzel kişilerin doğrudan ve ücretsiz bir şekilde şikâyetlerini iletip adalet ara-yabilecekleri ve yönetime engelsiz iştirak etmelerine imkân sağlayacak bir kamu mercii görevi üstlenen Kurumumuz, “hak”, “hukuk”, “adalet” ve “vicdan” kavramlarının, idari işleyişte daha da güçlü bir şekilde yer-leşmesine katkıda bulunmaktadır.

Şikayet başvuruları hakkında Kurumumuzca gerçekleştirilen ince-leme ve araştırma sonucu verilen tavsiye, kısmi tavsiye kısmi ret ve ret kararlarının bir arada toplanarak basılması kararlaştırılmıştır. Bu çalışmayı gerçekleştirmekteki temel amacımız, Kurumumuza iletilen şikâyet başvuruları hakkında titizlikle yürütülen inceleme ve araştır-malar neticesinde bireysel mağduriyetlerin giderilmesi ile yetinmeyip; aynı zamanda benzer ihlallerin yaşanmaması amacı ile kamu idaresine hukuk, adalet ve iyi yönetişim yönünden yardımcı olmak düşüncesidir. Farklı bir anlatımla, kamu idaresinin yönetilenlerle olan ilişkilerinin iyileştirilmesine katkıda bulunmak ve hak ihlali, usulsüzlük, yolsuzluk gibi idarî sapmaların oluşmasını engellemek adına, idarenin hem ha-talı ve eksik uygulamalarını hem de doğru eylem ve işlemlerini tarafsız bir şekilde kamuoyunun bilgisine sunmaktır. Bu sayede idarenin hata-lı eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını kamuoyuyla payla-şarak; şeffaf bir yönetim uygulamasına da katkı sağlanmaktadır. Zira Kurumumuzca yürütülen inceleme ve araştırmalar, verilen kararlar ile diğer çalışmaların etkisi, tek başına bireysel mağduriyetlerin gide-rilmesi ile sınırlı kalmayıp; genellemelerde bulunmak sureti ile kamu idaresine ışık tutucu mahiyette katkı sağlamaktadır. Bir başka ifade ile kararlarımızın büyük çoğunluğu, sadece ilgili şikâyetçiye yönelik bir durum olmayıp; sebepleri ve konusu aynı olan herkese (şikayetçi-ida-re) yönelik hususları kapsamaktadır.

“Kamu Denetçiliği Kurumu Kararları”, 2013-2016 yılları arasında, müstakil alanlarda Kurumumuzca verilen tavsiye, kısmi tavsiye kısmi ret ve ret kararlarını kapsayacak şekilde 8 kitaptan oluşmaktadır. Bu

Page 8: Kamu Personel Rejimi 1

3KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

8 kitabın başlıkları; Eğitim ve Öğretim Hakkı, Kamu Personel Rejimi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Mahalli İdareler, Aile, Kadın, Çocuk ve Benzeri Haklar, Ekonomi, Maliye ve Vergi, Sosyal Haklar ve Alanlar ve Temel Haklar olarak belirlenmiştir. Anılan kitapların konu baş-lıkları 28 Mart 2013 tarih ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 44 üncü maddesinde kayıtlı inceleme ve araştırmaya esas teşkil eden alanlar itibari ile oluşturulmuştur.

Bu eserler ile idarenin eğitim, sağlık, kamu maliyesi vb. temel sek-törlerde yaşanan sorunlar, idarenin olumlu uygulamaları yanında ek-siklikler bir bütün halinde ortaya konulmuş olmaktadır.

Temel hak ve özgürlükler ile hukukun korunması ve geliştirilmesi noktasında topluma karşı duyduğumuz sorumluluk, Türk insa-nının daha da mutlu ve huzurlu bir hayat standardına layık olduğu hususundaki samimi inancımız ve ülkemizin modernleşme sürecinde Kurumumuz katkılarının da etkili olduğunu görmekten duyduğumuz cesaretle kamuoyu ile paylaşmakta olduğumuz “Kamu Denetçiliği Ku-rumu Kararları”, kamu yetkisi kullanan tüm idari mercilerin işlem ve eylemlerine ışık tutması; ayrıca ilgili kamu, özel ve sivil toplum kesi-mi ile akademik camianın çalışmalarına kaynaklık etmesi, kamuoyu-na rehberlik etmesi, insan hakları temelli “iyi yönetişim”, “hak arama kültürü” ve “adalete hızlı erişim” ilkelerine dayanan modern yönetim anlayışının güçlenmesine katkıda bulunması ve hepsinden önemlisi varlık nedenimiz olan milletimizin gündelik hayatının daha da kolay-laşmasına vesile olacak değişime önderlik etmesini temenni ediyorum.

Bu kararların hazırlanmasında emeği geçen, ayrıca titizlikle yürü-tülen inceleme ve araştırmalar sayesinde kamu idaresinin yol açmış olduğu çok sayıda hak ihlalinin önüne geçilmesine katkıda bulunan başta Denetçilerimiz ve Uzmanlarımız olmak üzere her unvandaki tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkürü borç bilir; en içten sevgi ve say-gılarımı sunarım.

M. Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 9: Kamu Personel Rejimi 1
Page 10: Kamu Personel Rejimi 1

TAVSİYE KARARLARI

Page 11: Kamu Personel Rejimi 1
Page 12: Kamu Personel Rejimi 1

7KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

TAVSİYE KARARI

KARAR NO : 2013/13ŞİKAYETÇİNİN ADI, SOYADIŞİKAYETÇİNİN ADRESİ ŞİKAYET EDİLEN İDARE VE ADRESİ : Diyanet İşleri BaşkanlığıŞİKAYETİN KONUSU : Şikayet, ... naklen tayin edil-

me işlemi hakkında iptal kara-rı verilerek eski görev yerine dönme istemine ilişkindir.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 01.04.2013KARAR TARİHİ : 01.10.2013

USUL

I-ŞİKAYET BAŞVURU SÜRECİŞikayet başvurusu 01/04/2013 tarihinde posta ile yapılmıştır.

Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41. Maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 46. mad-desinin birinci fıkrası ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin inceleme ve araştırıl-masına esas yönünden geçilmiş ve sonucunda öneride bulunulması talebiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

II- ÖN İNCELEME SÜRECİ

Yapılan ön inceleme ve araştırma ile gelen bilgi ve belgeler netice-sinde şikayet dosyasının Karar Önerisi ile birlikte Kamu Denetçisince, Kamu Başdenetçisine sunulmasına engel bir eksikliğin bulunmadığı tespit edilmiştir.

Page 13: Kamu Personel Rejimi 1

8 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

OLAY VE OLGULAR

1-ŞİKAYETİN KONUSU, HUKUKİ SEBEPLER VE İSTEMİN ÖZETİ..., ... naklen tayin edilmesine ilişkin 18.12.2012 tarih, 4633 sayılı

işleminin açıkça hukuka aykırı olması ve telafisi zor ya da imkansız zarara neden olması sebebiyle, işlem hakkında iptal kararı verilerek eski görev yerine dönmesi talebiyle Kurumumuza şikayet başvurusun-da bulunmuştur.

Şikayetçi ...’in, Kamu Denetçiliği Kurumu’na yazmış olduğu ve Kurum kayıtlarına intikal tarihi olan 01.04.2013 tarihli dilekçesinde özetle: İlk olarak 2009 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin bazı hükümlerinde değişikliğe gidildiği, yapılan değişiklik sonucu “taşra teşkilatındaki şeflerin” bulundukları yerdeki görev sürelerinin 3 yıllık uzatma süresiyle beraber toplam 9 yıl ile sınırlandırıldığı ve bu sürenin sonunda zorunlu atamaya tabi olma-larının öngörüldüğü, Yönetmeliğin taşra teşkilatındaki şeflerle ilgili olan maddelerinin ve diğer bazı maddelerinin Türk Diyanet Vakfı Sen-dikası tarafından dava konusu edildiği ve Danıştay 5 inci Dairesinin 2009/3652 Esas sayılı kararıyla yürütmesinin durdurulduğu ve “taşra teşkilatındaki şeflerin” ibaresinin yönetmeliğin genel düzenlemesine ve hizmet gereklerine aykırı olduğuna hükmettiği, ancak anılan kara-ra rağmen idarenin taşra teşkilatındaki şeflerin atamalarını yapmaya devam ettiği, bunun üzerine atamaya tabi personelin açmış oldukları davalar neticesinde idare mahkemelerince atamaların iptal edilerek, ilgili personelin eski görev yerlerine geri döndükleri, idarenin yeni bir Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği yaparak, şeflerin atamala-rını yeniden yapmaya başladığı, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin Yer Değiştirme Zamanı başlıklı 21 inci maddesinde; yer değiştirme talebinde bulunanların müracaatları-nı Mart ayı sonuna kadar ulaştırmaları şartıyla 15 Mayıs-15 Temmuz arasında yer değişikliklerinin yapılacağının hükme bağlandığı, bu hü-küm uyarınca ataması yapılacak personelin uygun mevsim koşulların-da yer değiştirmelerinin sağlanması, ailelerin kış aylarında taşınmak zorunda bırakılmaması ve çocukların eğitim öğretim döneminin orta-sında okul değiştirmemesinin amaçlandığının açık olduğu, buna rağ-men idarenin bu sürelere uymadan yapmış olduğu atamaların genel

Page 14: Kamu Personel Rejimi 1

9KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

düzenleme yanında ülkemizdeki genel uygulamaya da aykırı olduğu, hizmet gerekleri ve kamu yararı bakımından kış ortasında atamayı ge-rektirecek hiçbir zorunluluk bulunmadığı, idarenin ilk yaptığı atama-ların mahkeme kararı ile tamamının iptal edilmesinin ardından yeni yapmış olduğu yönetmelik ile kendi personeline hasmane bir tutumla yaklaşarak, mağduriyete sebep olduğu, yargı kararlarını etkisiz kıla-cak şekilde yeni düzenlemeler yapmanın ve takdir yetkisini personelin aleyhinde ve keyfi olarak kullanmanın hukuk devleti ile bağdaşmadı-ğı, Anayasamızın Ailenin Korunması ve Çocuk Hakları başlıklı 41 inci maddesinde; “Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar.” ifadelerine yer verildiği, buna göre hakkında yapılan atama işleminin aile bütünlüğünü bozucu ve eğitim hakkını engelleyici bir niteliğe sahip olduğunun açık olduğu, yer de-ğiştirmenin aile bireylerini de cezalandıran bir hüviyete büründüğü, belirtilmiştir.

III- ŞİKAYET KONUSU OLAYLAR

A) Dosyadaki bilgi ve belgelerin özeti

Şikayetçi ...’in Kamu Denetçiliği Kurumu kayıtlarına 01.04.2013 ta-rihinde intikal eden şikayet dilekçesi ve eki belgelerden özetle;

- Diyanet İşleri Başkanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü’nün 15.10.2012 tarihinde İnternet sayfasından yayımladığı duyuruyla 2012 yılı içerisinde nakil talebinde bulunmayan ve görev yeri değişti-rilmesi gereken personelin web sitesindeki nakil formunu doldurarak müracatta bulunmalarını bildirdiği,

- ...’in 15.10.2012 tarihli dilekçe ile kızı ...’in yaklaşık 17 yıldır kronik şizofren hastası olduğu, görevinden naklen ayrıldığı taktirde aile bütünlüğünün bozulacağından eski görev yerinde kalmak istedi-ğini bildirdiği, ilgili sağlık kurulu raporu ve kızının velayetinin kendi-sinde olduğuna dair Nevşehir Sulh Hukuk Mahkemesinin 18.02.2009 tarih, 2009/79 Esas No.lu kararını ibraz ettiği,

- Nevşehir İl Müftülüğünün Diyanet İşleri Başkanlığı’na hitaben yazmış olduğu 16.10.2012 tarih, 1667 sayılı yazıyla bu isteği uygun görerek gereği için Başkanlığa sunduğu,

Page 15: Kamu Personel Rejimi 1

10 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

- ...’in 18.10.2012 sayılı dilekçesi ile kızının sağlık durumu sebebi ve diğer kızının da boşanmış ve yanında olması nedeniyle eski görev yerinde kalmasını talep ederek ilgili Nevşehir Aile Mahkemesi kararı ve nüfus kayıt örneğini sunması üzerine, İl Müftülüğünün 19.10.2012 tarih, 1683 sayılı yazıyla yine uygun görerek Diyanet İşleri Başkanlı-ğı’na ilettiği,

- Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 18.12.2012 tarih, 4633 sayılı onayı ile ...’in ... naklen atandığı,

- Yine ...’in 25.12.2012 tarihli dilekçesinde kızı ...’in kronik şizof-ren olması ve halen Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi Akıl ve Ruh Sağlığı polikliniğinde yatarak tedavi gördüğü, vasisi olarak Nev-şehir’den ayrıldığı taktirde kızıyla ilgilenecek kimsenin olmaması ne-deniyle eski görev yerinde kalması veya Ürgüp İlçesinde şef kadrosu-na naklen atanmasını talep ettiği, ilgilinin talebinin İl Müftülüğünün 25.12.2013 tarih, 2032 sayılı yazıyla Başkanlığa iletildiği,

- Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 04.02.2013 tarih, 436 sayılı yazıyla da; ...’in eski görevinde bırakılmasını istediğine dair ilgili yazı ve ekle-rinin Hukuk Müşavirliğine intikal ettirildiği, alınan 28.01.2013 tarih, 326 sayılı mütalaada; “ ... yasal gereklerle yapılan yer değiştirmenin mümkün olacağı ancak neticenin hakimliğe bildirilmesinin gerektiği-nin” belirtilmesi üzerine, ilgilinin isteğinin yerine getirilmesi cihetine gidilemediğinin belirtildiği,

Görülmüştür.

Kurumumuz tarafından ...’in şikayet başvurusundaki iddia-lar doğrultusunda Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan 09.05.2013 tarih, 445 sayılı yazıyla gerekli bilgi ve belgeler istenmiş olup, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 20.05.2013 tarih, 2019 sayılı yazı ve eklerinden özetle;

- Taşra teşkilatında görev yapan ve bulundukları görev yerinde 5 yılını dolduran şeflerin ilgili Yönetmeliğin 16/1 maddesi gereği görev yerlerinin değiştirildiği, 15.10.2012 tarihli duyuru ile ilan edilerek mağdur duruma düşmemeleri amacıyla en fazla 10 tercih yapmala-rının istenildiği halde, şikayetçi ...’in sadece görev yeri olan Nevşehir ilini tercih ettiği, ancak yönetmelik gereği bulunduğu yerde 6 yıl 11 ay 7 gündür görev yapan ilgilinin aynı yerde bırakılmasının mümkün

Page 16: Kamu Personel Rejimi 1

11KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olmadığı, aynı ilin ilçelerinde de atanabileceği şef kadrosu bulunmadı-ğından, ... naklen atamasının yapıldığı,

- Şikayetçi ...’in kızının sağlık durumu nedeniyle aynı görev yerin-de bırakılması isteğine dair talebin Başkanlığın Hukuk Müşavirliği’ne intikal ettirildiği, alınan 28.01.2013 tarih, 326 sayılı mütalaada; yasal gereklerle yapılan yer değiştirmenin mümkün olacağı, bu durumda neticenin ilgili Hakimliğe bildirilmesi gerektiğininnbelirtilmesi üzeri-ne, konu hakkında 07.02.2013 tarih, 610 sayılı yazıyı Nevşehir Sulh

Hukuk Hakimliğine bilgi verildiği,

- Şikayetçi ...’in isteğinin yerine getirilmesi cihetine gidilmediğinin 04.02.2013 tarih, 436 sayılı yazıyla kendisine tebliğ edildiği,

- ...’in 15.02.2013 tarihinde naklen atama onayını tebliğ ettiği ve aynı tarihli dilekçe ile Nevşehir İl Müftülüğündeki görevinden ayrıl-dığı, anılan Müftülüğün aynı tarih, 294 sayılı yazıyla durumu Diyanet İşleri Başkanlığı’na bildirdiği,

- Aksaray İl Müftülüğünün Diyanet İşleri Başkanlığı’na yazmış ol-duğu 28.02.2013 tarih, 578 sayılı yazısıyla ...’in Müftülükteki görevine başladığının belirtildiği,

Anlaşılmıştır.

B) Olaylar

Şikayet başvuru dilekçesindeki ilgili olaylar özetle şöyledir:

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 15.10.2012 tarihinde web sayfasından yayımladığı duyuruyla Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 10, 11 ve 16. Maddeleri gereği 25.10.2012 tarihi itibarıyla son görev yap-tıkları yerde azami hizmet süresi bilfiil 5 yıl ve daha fazla olan vaiz, şube müdürü ve şeflerin 16.10.2012 tarihinden itibaren web sitesin-de ilgili adresteki nakil formunu doldurarak müracaatta bulunmaları gerektiği bildirilmiştir. Şikayetçi ... 16.10.2012 tarihinde İl Müftülü-ğüne başvurarak, kızı ...’in 17 yıldır kronik şizofren hastası olduğu-nu, Nevşehir’den ayrıldığı takdirde bakacak kimseleri olmadığını, vasi olduğuna dair Mahkeme kararı ve ilgili sağlık kurulu raporunu dilekçe ekinde sunmuştur. Şikayet başvurusunda, Ankara’ya giderek durumu İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü yetkililerine bildirdiğini, kızının rahatsızlığından ötürü sağlık yönünde tercih yapmasını ve Nevşehir

Page 17: Kamu Personel Rejimi 1

12 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ilini işaretlemesini söylediklerini belirtmiştir. Bunun üzerine şikayetçi tarafından yazılan ikinci bir dilekçe ile tekrar başvuru yapılmıştır. An-cak Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 18.12.2012 tarih, 4633 sayılı onayla şikayetçi ...’in ...naklen ataması yapılmıştır.

... 25.12.2012 tarihli bir dilekçe ile kızının sağlık sorunu nedeniy-le Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi Akıl ve Ruh Sağlığı Polik-liniğinde yatarak tedavi gördüğünü (13-31 Aralık 2012 tarihleri ara-sında), diğer kızının da boşanmış olması sebebiyle eski görev yerinde bırakılmasını, şayet olmazsa Ürgüp İlçe Müftülüğüne atamasını talep etmiş, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 04.02.2013 tarih, 436 sayılı yazısı ile konunun Hukuk Müşavirliğince incelendiği, yapılan mütalaada”... yasal gereklerle yapılan yer değiştirmelerin mümkün olacağı ancak ne-ticenin hakimliğe bildirilmesinin gerektiği” bildirilmiş, bu itibarla ... 15.02.2013 tarihinde eski görev yerinden ayrılarak, 28.02.2013 tari-hinde yeni görev yeri olan Aksaray İl Müftülüğünde göreve başlamış-tır.

III-ŞİKAYET KONUSU İLE İLGİLİ MEVZUAT Şikayet konusu ile ilgili mevzuat aşağıda verilmiştir:

a) Anayasanın 123, 125 ve 128. maddeleri,

b) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 ve 72 nci maddele-ri,

c) 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkın

d) 19.04.1983 tarihli ve 83/6525 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıy-la yürürlüğe konulan Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin 4, 8 ve 9 uncu maddeleri,

e) 25.10.2011 tarih, 28095 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Di-yanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 10, 11, 16, 21 ve 22 nci maddeleri.

IV- ŞİKAYET KONUSUNA İLİŞKİN UYGULAMALARDiyanet İşleri Başkanlığı tarafından 15.10.2012 tarihli yer değiştir-

me duyurusuyla yapılan naklen atamalardan ...’in şikayet başvurusuyla

Page 18: Kamu Personel Rejimi 1

13KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

aynı doğrultuda olup yerel mahkemelere konu olan uygulama örnekle-ri aşağıda özetlenmiştir.

Kastamonu İdare Mahkemesi’nin 04.04.2013 tarih, 2013/91 Esas No.lu yürütmenin durdurulması kararında;

“ ...Dava dosyasının incelenmesinden, Çankırı İl Müftülüğü emrinde İdari ve Mali İşler Kısım Şefi olarak görev yapmakta olana davacının Di-yanet işleri Başkanlığı Personel Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 16. maddesi uyarınca Kastamonu İli Cide İlçe Müftülüğü ‘ne şef olarak 18.12.2012 gün ve 4591 sayılı kararname ile atanması üzerine bakılan da-vanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Yukarıda anılan yasa hükmü ile yasa koyucunun; idarelerce memurla-rını; yer ve görev değişikliği ile atamak konusunda “takdir hakkı” tanıdı-ğı ve bu takdir hakkının tanıdığı ‘’yetki” ile yönetimin memurlarını ve yer ve görev değişikliği atayabilecekleri açıktır, ancak yerleşik ve genel kabul görmüş yargısal içtihatlarda da kabul edildiği gibi, anılan yasa hüküm-lerini öngördüğü atamada “takdir hakkının” tanıdığı yetkinin; mutlak ve sınırsız olmadığı, özelikle işlemin “sebep” ve “amaç” unsurları yönünden hukuksal denetimin idari yargı yerlerince yapılabileceği açıktır. Davacının bulunduğu hizmet biriminde yönetmeliğin 16. maddesi uyarınca azami çalışma süresini tamamlamış olması nedeniyle davalı idarece 15.10.2012 tarihli duyuru ile nakle zorlandığı görülmektedir. Bu durumda, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 21. maddesi uyarın-ca bulunduğu yerde hizmet süresini bitirenlerin atamaları 1 Haziran-] Temmuz arasında yapılacağı hükmüne rağmen, bu atama dönemi dışında davacının Cide İlçe Müftülüğüne atanmasına yönelik dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Hukuka aykırılığı tespit edilen bu atama işlemi sonrası, davacının bu-lunduğu yerden başka bir yerleşim yerine atanması nedeniyle aile bütünlü-ğü ve sosyo-ekonomik durumundaki olumsuz etkilenmeler dikkate alındı-ğında dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulması gerektiği sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 Sayılı Ka-nunun 27.maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin dur-durulmasına”,

Page 19: Kamu Personel Rejimi 1

14 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Ankara 7. İdare Mahkemesinin 10.04.2013 tarih, 2013/203 Esas No.lu yürütmenin durdurulması kararında;

“ ... ..Dava, dosyasının incelenmesinden; Ankara ili, Altındağ İlçe Müf-tülüğünde Şef kadrosunda görev yapan davacının, 18.12.2012 tarihli ve 4671 sayılı işlem ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 76. maddesi ile Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 16. maddesi dayanak alınmak suretiyle Kırıkkale İl Müftülüğüne Personel

Kısım Şefi olarak naklen atamasının yapılması üzerine, söz konusu ata-maya ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

Bakılan davada, dava konusu işlemin, Diyanet İşleri Başkanlığı Ata-ma ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin yukarıda açık metnine yer verilen 21.maddesindeki yer değiştirme zamanı olarak belirlenen zaman aralığına uyulmaksızın tesis edildiği görülmektedir.

Bu durumda, Yönetmelikte öngörülen yer değiştirme zamanı dışında tesis edildiği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle; açıkça hukuka aykırı bulunan ve uygulanması ha-linde telafisi güç ya da imkansız zararlara sebep olacağı anlaşılan dava ko-nusu işlemin 2577 sayılı Yasanın 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksı-zın dava sonuna kadar yürütülmesinin durdurulmasına”,

Aynı yönde olmak üzere, Ankara 15. İdare Mahkemesinin 03.05.2013 tarih, 2013/339 Esas No.lu yürütmenin durdurul-ması kararında;

“ ... Olayda, yukarıda metni yazılı mevzuat hükümlerine göre şef kad-rosunda görev yapan personelin tayin dilekçelerini her yıl 1 Mart -31 Mart tarihleri arasında verecekleri, yer değişikliklerinin ise 1 Haziran- 1 Tem-muz arasında yapılacağının hüküm altına alındığı, anılan düzenlemeler ile yer değişikliklerinin belirli bir düzene sokulduğu, bu konuda ki şekil şart-larının belirlendiği, böylelikle davalı idare bünyesinde görev yapan kamu görevlilerinin ne zaman ve ne şekilde yer değişikliklerinin yapılacağını ön-görebilmelerinin sağlandığı, oysa davalı idarece davacının yer değişikliği-nin mevzuat hükümlerine aykırı olarak Aralık ayında yapıldığı, bu şekilde idarece kendi mevzuatında düzenlenen hükümlere aykırı davranıldığı an-laşıldığından dava konusu işlemle bu yönüyle hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Page 20: Kamu Personel Rejimi 1

15KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Ka-nunun 27.maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdu-rulmasına”,

Karar verildiği görülmüştür.

V-İNCELEME, ARAŞTIRMA ve SONUÇA) Şikayetçinin İddiaları

Şikayetçi ...’in Kurumumuza yapmış olduğu ve 18.12.2012 tarih, 4633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı onayıyla Aksaray İl Müftülüğü-ne naklen yapılan atamasının açıkça hukuka aykırı olması ve telafisi güç ve imkansız zararlara neden olması nedeniyle işlemin geri alınarak eski görevine dönmesi talebini içeren başvurusunda;

İşlem tarihinde yürürlükte bulunan Diyanet İşleri Başkanlığı Ata-ma ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin Yer Değiştirme Zamanı başlıklı 21 inci maddesinde; “Hizmet gereği, mazeret ve karşılıklı yer değiştirme dışında istekleri üzerine görev veya yer değiştirme talebinde bulunan müf-tü, müftü yardımcısı, dini yüksek ihtisas merkezi müdürü, eğitim merkezi müdürü, vaiz, şube müdürü, eğitim görevlisi, uzman, murakıp, sayman ve şeflerin Başkanlığa; Kur’an kursu öğreticilerinin ise il müftülüklerine, mü-racaatlarını Mart ayı sonuna kadar ulaştırmaları şartıyla 15 Mayıs- 15 Temmuz arasında yer değişiklikleri yapılır. Diğer görevliler için bu şart aranmaz. “ hükmünün yer aldığı, yönetmelik hükmü gereği atanması gereken personelin yer değiştirme zamanının 15 Mayıs - 15 Temmuz tarihleri arasında yapılacağının bu doğrultuda açık olmasına rağmen, Diyanet İşleri Başkanlığı ‘ nın 18.12.2012 tarihinde yapmış olduğu naklen atama işleminin açıkça hukuka aykırı olduğu, kış ortasında atanmasını gerektirecek hiçbir zorunluluğun bulunmadığı,

İdarenin ilk yaptığı atamaların mahkeme kararı ile tamamının iptal edilmesi üzerine yeni yapmış olduğu yönetmelik doğrultusunda kendi personelinin ve aile bireylerinin mağdur olup olmamasını önemseme-den atama yaptığı, bir anlamda yargı kararlarını etkisiz kılma çabası içerisine girdiği, takdir hakkının keyfi kullanımının hukuk devleti ilke-siyle bağdaşmadığı, Anayasanın Ailenin Korunması ve Çocuk Hakları başlıklı 41 inci maddesi dikkate alındığında hakkında yürütülen işle-min aile bütünlüğünü bozucu ve eğitim hakkını engelleyici bir niteliğe

Page 21: Kamu Personel Rejimi 1

16 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

büründüğü, çocuklarının eğitim sürecinin bu işlem ile kesintiye uğra-yacağı, vasisi olduğu kızı ...’in 17 yıldır kronik şizofren hastası olduğu ve Nevşehir’ den ayrıldığı takdirde bakacak kimselerinin olmadığı, di-ğer kızı ...’in ise eşinden boşandıktan sonra 2 çocuğu ile beraber ken-disiyle birlikte yaşadıkları, Şef kadrosunda görev yaptığı ve hiç kimse-nin disiplin amiri olmadığı dikkate alındığında, yapılan zorunlu atama işleminde hiçbir kamu yararının bulunmadığı gibi kamu hizmetinin daha iyi yürütülmesi gibi bir amacın da bulunmadığı,

Hususlarını iddia etmiştir.

B) İlgili İdarenin bilgi ve belgeleri

Kurumumuz tarafından şikayetçi ...’in başvurusu üzerine Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan 09.05.2013 tarih, 445 sayılı yazıyla gerekli bilgi ve belgeler istenmesi üzerine, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 20.05.2013 tarih, 2019 sayılı cevabi yazı ve eklerinden;

Anılan Başkanlıkça Vaiz, Şube Müdürü ve Şeflerin rotasyon kap-samında yer değiştirmeleriyle ilgili olarak 15.10.2012 tarihinde du-yurunun yayımlandığı, şikayetçi ... tarafından kızının sağlık durumu ve ailevi nedenlerden dolayı iki defa dilekçe verildiği, duyuruların son bulması sonrasında Başkanlıkça atamaların yapıldığı, 18.12.2012 ta-rihli atama onayı ile de ...’in ... atandığı,

Adı geçenin kızının sağlık durumu sebebiyle vasisi bulunduğu ve eski görev yerinde bırakılmasını istediğine dair talebin 22.01.2013 ta-rih, 207 sayılı yazıyla Hukuk Müşavirliğine iletilerek görüş sorulduğu, 28.01.2013 tarih, 326 sayılı mütalaa ile “yasal gereklerle yapılan yer değiştirmelerin mümkün olacağı, bu durumda neticenin ilgili hakimli-ğe bildirilmesi gerektiği”nin belirtilmesi üzerine ...’in naklen ataması-nın yapıldığının 04.02.2013 tarih, 436 sayılı yazıyla Nevşehir İl Müf-tülüğüne bildirildiği, konu hakkında ise 07.02.2013 tarih, 610 sayılı yazıyla Nevşehir Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimliğine bilgi verildiği, ...’in 15.02.2013 tarihinde görevinden ayrılarak, 28.02.2013 tarihinde Aksaray ilindeki görevine başladığı, bu doğrultuda ...’in söz konusu ta-lebinin reddedildiği,

Anlaşılmıştır.

Page 22: Kamu Personel Rejimi 1

17KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

VI-HUKUKİ DEĞERLENDİRMEA) Hukuka Uygunluk Denetimi Yönünden

... tarafından, ... kadrosundan, ... naklen tayin edilmesine ilişkin Diyanet İşler Başkanlığı’nın 18.12.2012 tarih, 4633 sayılı işleminin açıkça hukuka aykırı olması ve telafisi zor ya da imkansız zarara neden olması sebebiyle, işlem hakkında iptal kararı verilerek eski görev ye-rine dönmesi talebiyle şikayet başvurusunda bulunulduğu, hakkında yapılan atama işleminin Diyanet İşleri Başkanlığı Atama Ve Yer De-ğiştirme Yönetmeliği’nin Yer Değiştirme Zamanı başlıklı 21 inci mad-desine ve genel düzenlemeye açıkça aykırı olduğu, hizmet gerekleri ve kamu yararı bakımından kış ortasında atanmasını gerektirecek bir zorunluluğunun bulunmadığı, bu şekilde yapılan yer değiştirme işle-minin Anayasa’nın 41 inci maddesi hükümleri dikkate alındığında aile bütünlüğünü bozucu ve bir nevi cezalandırıcı bir duruma büründüğü iddia edilmiştir.

... hakkında yürütülen yer değiştirme işleminin yürürlükte-ki mevzuata uygun olarak yapılıp yapılmadığına ilişkin yapılan inceleme neticesinde Kurumumuz aşağıdaki değerlendirmeler-de bulunmuştur.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Yer Değiştirme Suretiyle Atanma başlıklı 72 nci maddesinde; “Kurumlarda yer değiştirme suretiy-le atanmalar; hizmetlerin gereklerine, özelliklerine, Türkiye ‘nin ekonomik, sosyal, kültürel ve ulaşım şartları yönünden benzerlik ve yakınlık gösteren iller gruplandırılarak tespit edilen bölgeler arasında adil ve dengeli bir sis-tem içinde yapılacağı...’,

Memurların atanamayacakları yerler ve bu yerlerdeki görevler ile ku-rumların özellik arz eden görevlerine atanabilmeleri için hangi kademe-lerde ne kadar hizmet etmeleri gerektiği ve yer değiştirme ile ilgili atama esasları Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikle be-lirleneceği”,

Anılan maddeye dayanarak, devlet memurlarının aynı kurum içinde yer değiştirme suretiyle atanmalarını sağlamak amacıyla 19.04.1983 tarihli ve 83/6525 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin çıkarıldığı, Yer Değiştirme Suretiyle Atanma Dönemleri

Page 23: Kamu Personel Rejimi 1

18 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

başlıklı 8 inci maddesinde; “Yer değiştirme sureti ile atanmaların her yılın Haziran - Eylül döneminde yapılacağı, ancak, iş mevsimi bu dönemi kapsayan hizmetler için Mart ve Ekim aylarının esas alınacağı, ...”,

Aynı yönetmeliğin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarda Göz önünde Bulundurulacak Hususlar başlıklı 9 uncu maddesinde; “Yer değiştirme suretiyle atanmaların, Devlet Memurlarının dengeli bir şekilde dağılımını sağlamak için öğrenimi, uzmanlığı, iş tecrübesi, mesleki bilgisi gibi özellikleri ile boş kadro durumu göz önünde bulundurularak kurumla-rınca hazırlanan bir plan dahilinde yapılacağı, yapılacak atamalarda; aile birimini muhafaza etmek bakımından, eş ve sağlık durumları ilgili kurum-lar arasında gerekli koordinasyon sağlanarak dikkate alınacağı, ...”,

Hüküm altına alınmıştır.

633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun Taşra Teşkilatı başlıklı değişik 8 inci maddesinde; “Başkanlı-ğın taşra teşkilatının, il ve ilçe müftülükleri ile doğrudan Başkanlığa bağlı dini yüksek ihtisas merkezleri ve eğitim merkezlerinden oluşacağı, ...Müf-tülük kursu, staj, rotasyon, hizmet içi eğitim, terfi ve performans ölçütleri-ne ilişkin usul ve esaslar ile dini yüksek ihtisas merkezleri, eğitim merkez-leri, Kur’an kursları ile yurt ve pansiyonların çalışma usul ve esaslarının yönetmelikle düzenleneceği”,

633 sayılı Kanuna dayanılarak 25.10.2011 tarih, 28095 sayılı Mü-kerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin Kapsam Başlıklı 2 nci maddesinde; “Yönetmeliğin, Diyanet İşleri Başkanlığı merkez ve taş-ra teşkilatında ilk defa Devlet memuru olarak atanacaklar ile yeniden ata-nacaklar ve halen görevde olup görevini veya görev yerini değiştirmek isteyenler hakkında uygulanacağı”,

Yönetmeliğin 9. maddesinde gruplandırma, sınıflandırma, grup ve sınıf hizmetlerine tabi unvanların belirlendiği,

Grup ve sınıflarda hizmet süreleri başlıklı 10 uncu madde-sinde; “(]) 19 uncu maddenin birinci fıkrasının (f) bendi hükmü saklı kal-mak üzere bütün grup ve sınıflarda hizmet süresinin asgari üç, azami beş yıl olduğu, ..., (2) Asgari hizmet süresini tamamlayanların re’sen başka bir yere atanabilecekleri”,

Page 24: Kamu Personel Rejimi 1

19KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Taşra teşkilatında şeflerin hizmet süresi başlıklı 16 ncı mad-desinde; “(1) Taşra teşkilatında görev yapan şeflerin bulundukları yerde hizmet sürelerinin beş yıl olduğu, bu sürenin Başkanlıkça bir yıl uzatılabileceği”,

İstek üzerine yer değişikliği başlıklı 20 nci maddesinde özet-le; “İstek üzerine yer değişikliğinin; mazeret sebebiyle, süre sebebiyle ve karşılıklı yer değiştirme talepleri üzerine yapılan yer değiştirme iş-lemleri olduğu, mazeret sebebi ile yer değişikliğinin a) Sağlık durumu,

b) Eş durumu, c) Genel hayatı etkileyen doğal afetlere maruz kalan-ların durumu, d) Eğitim durumu olarak belirlendiği, süre sebebiyle yer değiştirme başlıklı kısmında ise süreye ilişkin usul ve esasların belir-lendiği, buna göre atandığı il veya ilçede bir yılını tamamlayanların il içi, üç yılını tamamlayanların il dışı yer değiştirme talebinde buluna-bileceği”,

Yer Değiştirme Zamanı başlıklı 21 inci maddesinde ise; “Hizmet gereği, mazeret ve karşılıklı yer değiştirme dışında istekleri üzerine görev veya yer değiştirme talebinde bulunan müftü, müftü yar-dımcısı, dini yüksek ihtisas merkezi müdürü, eğitim merkezi müdürü, vaiz, şube müdürü, eğitim görevlisi, uzman, murakıp, sayman ve şef-lerin Başkanlığa; Kur’an kursu öğreticilerinin ise il müftülüklerine, müracaatlarını Mart ayı sonuna kadar ulaştırmaları şartıyla 15 Mayıs- 15 Temmuz arasında yer değişikliklerinin yapılacağı, diğer görevliler için bu şartın aranmayacağı.”

Hükme bağlanmıştır.

Yukarıda anılan Yönetmelik hükümleri uyarınca, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın memurlarını yer değiştirme suretiyle naklen atama konusunda takdir hakkına sahip olduğu, bu takdir hakkının tanıdığı yetki ile yer değişikliği yaparak atayabileceği açıktır. Ancak mevzuat ve yerleşik içtihatlarda da kabul edildiği gibi, takdir hakkının tanıdı-ğı yetkinin mutlak ve sınırsız olmadığı, özellikle yapılan işlemin usul, sebep ve amaç unsurları yönünden ilgili mevzuata uygun olarak yapıl-ması gerekmektedir.

Şikayetçinin 15.07.2012 tarihi itibarıyla bulunduğu hizmet biri-minde 6 yıl 11 ay 7 gündür görevde bulunduğu Diyanet İşleri Başkan-lığı tarafından Kamu Denetçiliğimize gönderilen 20.05.2012 tarih,

Page 25: Kamu Personel Rejimi 1

20 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

2019 sayılı yazıdan anlaşılmaktadır. Bu doğrultuda, Atama ve Yer De-ğiştirme Yönetmeliği’nin Taşra teşkilatında şeflerin hizmet süresi baş-lıklı 16 ncı maddesinde belirtilen azami çalışma süresinin tamamlan-mış olması nedeniyle Başkanlığın 15.10.2012 tarihli duyurusu ile şi-kayetçinin mevzuat gereği yer değiştirmeye zorlandığı görülmektedir.

Ancak, Yönetmeliğin Yer Değiştirme Zamanı başlıklı 21 inci maddesi hükümleri doğrultusunda bulunduğu yerdeki hizmet süre-sini bitirenlerin müracaatlarını Mart ayı sonuna kadar ulaştırmaları şartıyla, 15 Mayıs - 15 Temmuz arasında yer değişikliklerinin yapıla-cağı hükmüne rağmen, bahse konu atama dönemi dikkate alınmadan 18.12.2012 tarihli onay ile Aksaray İl Müftülüğüne yapılan atama işle-minin açıkça hukuka aykırı olduğu ortadadır.

Öte yandan, Yönetmeliğin yukarıda yer verilen amir hükmü or-tada iken, yapılan bu atama işlemi sonrası şikayetçi ... tarafından 25.12.2012 tarihli bir dilekçe ile vasisi olduğu kızı ...’in kronik şizofren olması ve halen Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi Akıl ve Ruh Sağlığı polikliniğinde yatarak tedavi görmesi nedeniyle eski görev ye-rinde kalması doğrultusundaki talebin, Diyanet İşleri Başkanlığı’nca Hukuk Müşavirliği’ne gönderildiği, Hukuk Müşavirliği’nce verilen mü-talaada “yasal gereklerle yapılan yer değiştirmenin mümkün olacağı, bu durumda neticenin ilgili hakimliğe bildirilmesinin gerektiği” ge-rekçesiyle reddedildiği anlaşılmıştır. Ayrıca idarece, sadece bulunduğu yerdeki azami çalışma süresini doldurduğu yönündeki hükmün dikka-te alınarak, yer değiştirme zamanı hakkındaki hükmün ihlal edilme-si konusunda geçerli bir sebep de ileri sürülememiştir. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Kurumumuza gönderilen cevabi yazıda da ne-den atama dönemlerine uyulmadığına ilişkin sağlık ve ailevi nedenler noktasında bir izahat verilmemiştir.

Şikayet konusu işlemin hukuka aykırı olduğu yukarıda açıklanan gerekçe ve uygulamayla anlaşılmaktadır. Nitekim, ilk derece mahke-melerinin de kabulleri bu yöndedir.

Nevşehir İl Müftülüğü İdari ve Mali İşler Kısmından Aksaray İl Müftülüğü Personel Kısmına yapılan yer değiştirmenin salt boş kad-ro açısından yapıldığı değerlendirilmektedir. Söz konusu maddi olay-da, Şef unvanlı şikayetçinin herhangi bir idari görevi olmamasına, disiplin amirleri yönetmeliğine göre de bir disiplin amirliği görevini

Page 26: Kamu Personel Rejimi 1

21KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ifa etmemesine bunların yanı sıra sağlık ve ailevi durumları nedeniyle mağdur olduğunu belgelemesine rağmen yer değiştirme suretiyle nak-len atamasının hukuka aykırı olduğu açık olan ve yargı uygulamalarıy-la da desteklenen bir idari işlemle şikayetçinin zor durumda kaldığı, bu konuda idarenin takdir hakkını yerinde kullandığının kabulünün mümkün olmadığı anlaşılmaktadır. 19.04.1983 tarihli ve 83/6525 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan, Devlet Memur-larının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin, Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarda Göz önünde Bulundurulacak Hususlar başlıklı 9 uncu maddesince de eş, sağlık ve aile durumunun gözetilmesi amirdir.

Halihazırdaki mevzuat hükümlerine göre, şef kadrosunda görev yapan personelin yer değişikliği dilekçelerini her yıl Mart ayı sonu-na kadar verecekleri, yer değişikliklerinin ise 15 Mayıs - 15 Temmuz arasında yapılacağının hükme bağlandığı, anılan düzenlemeler ile yer değişikliklerinin belirli bir düzen altına alındığı, bu konudaki şekil şartlarının belirlendiği, böylelikle Başkanlık bünyesinde görev yapan kamu görevlilerinin ne zaman ve ne şekilde yer değişikliklerinin yapı-lacağını öngörebilmelerinin sağlanarak idari işlemlerde şeffaflığın ve açıklığın hayata geçirildiği görülmektedir. İdari işlemlerin nihai amacı-nın kamu yararı olduğu düşünüldüğünde, mevzuat hükümlerine göre haklı beklenti içinde olan Diyanet İşleri Başkanlığı’ndaki yer değiştir-me hükümlerine tabi personelin, normal yer değişikliği dönemi dışın-da özellikle kış aylarında yapılan atamasının aile bütünlüğünü bozucu ve mağdur edici bir yönü de bulunmaktadır.

Şikayet konusuna ilişkin uygulamalar başlığı altında örnek olarak verilen yerel mahkeme kararlarında da, yönetmeliğin yer değiştirme zamanı başlıklı amir hükmüne riayet edilmeden yapılan yer değiştir-melerin açıkça hukuka aykırı olduğu vurgulanmıştır. Aykırılığının tes-piti soması mahkeme yoluna giderek lehte karar alan personelin eski görev yerlerinde kaldıkları ifade edilmektedir. Böylece, aynı durumda olup yargı yoluna gitmeyen personel ile yargı yoluna başvuran perso-nel arasında fiili olarak bir farklılık ortaya çıkmıştır. Kamu yararına ve hizmetin iyi işlemesine yönelmemiş söz konusu uygulamalarla hem personel mağdur edilmiş, hem de Diyanet İşleri Başkanlığı yargılama giderlerine katlanmak zorunda kalarak kamu zararının oluşmasına meydan verilmiştir.

Page 27: Kamu Personel Rejimi 1

22 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Bu doğrultuda, iyi yönetim ilkeleri gereği ilgili yönetmelik hüküm-leri doğrultusunda hukuka aykırılığı açık ve bariz olan yer değiştirme-nin şikayetçi ...’in mağduriyetini giderecek şekilde geri alınması yerin-de olacaktır.

B) Hakkaniyete Uygunluk Denetimi Yönünden

Şikayet konusu olayda ... Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 15.10.2012 tarihli duyuru ve hakkında yapılan 18.12.2012 tarihli yer değiştirme işlemi somasında verdiği dilekçelerde; özellikle vasisi olduğu kızı ...’in kronik şizofreni hastası olduğunu, kendi bakımını yapamayacak durumda olması nedeniyle bakıma muhtaç bir şekilde hayatını idame ettirmeye çalıştığını, görev yeri değiştiği takdirde kızı-na bakacak kimsesinin bulunmadığını, sağlık durumunun daha kötüye gidebileceğini, diğer kızının da boşanmış olması nedeniyle birlikte ya-şadıklarını belgeleyerek, haklı gerekçelerini ifade etmiştir.

Ancak Diyanet İşleri Başkanlığı’nca söz konusu dilekçelerin salt ya-sal gerekçelerle reddedildiği belirtilmesine rağmen, ilgili yönetmelik hükümlerinden sadece görev yerindeki azami süreye bakılıp, görev ye-rinin değiştirme zamanına ilişkin hükme uyulması hakkaniyete uygun değildir. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Aksaray İl Müftülüğü ... kadrosundaki görevin personel temini, görevde yükselme ya da atama yoluna gidilerek her zaman için yürütülmesi mümkündür. Kamu hiz-metinin bütünlüğü ve devamlılığı ilkesi gereğince, kamu görevlilerinin özel koşullarına göre verimliliklerinden ve hizmetlerinden en yüksek oranda yararlanılacak bir biçimde çalıştırılmalarının kamu yararına uygun düşeceği ortadadır. Hakkaniyetin, takdir yetkisini kullanırken hukuk kuralları içinde kalınmasını, hukukun ana ilkelerine uygun ol-masına dikkat edilmesi gerektiğini ifade etmesine karşın, kış ortası yapılan yer değiştirme işlemi soması ...’in kızının sağlık problemleri ve ailevi nedenlerle sıkıntı yaşayacağı ve mağdur olacağı ortada iken, yürütülen yer değiştirme işleminin sürdürülmesinin adalet ve hakka-niyet ilkesiyle bağdaşmayacağı aşikardır.

Diğer taraftan, inceleme konusu şikayetin dayanağı olan idari işle-min ilgili yönetmelik gereği atama zamanına riayet edilmiş olması du-rumunda dahi, şikayetçinin belgelediği gerekçeler değerlendirildiğinde yapılan işlemde 19.04.1983 tarihli ve 83/6525 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan, Devlet Memurlarının Yer Değiştirme

Page 28: Kamu Personel Rejimi 1

23KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin 8. ve 9. maddelerinin göz ardı edilmesinin, hakkaniyete uygun olmadığı, toplumun çekirdeğini oluşturan aile bütünlüğünün bozulacağı ortadadır.

Uluslararası mevzuat açısından da maddi olay incelendiğinde; ida-renin takdir yetkisini kullanırken hakkaniyete uygun olarak hareket etmediği açıktır. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 11 Mart 1980 tarihinde kabul edilen R(80)2 sayılı ve İdari Takdir Yetkisinin Kulla-nılması konulu Tavsiye Kararı’nda “Takdir yetkisini kullanan bir idari makamın; işlemin amacıyla, kişilerin hakları, özgürlükleri ve menfaatle-ri üzerindeki olumsuz etkileri arasında uygun bir dengeyi sağlayacağı ve genel idari ilkeleri uygularken aynı zamanda her olayın özelliklerini göz önünde tutacağı” hüküm altına alınmıştır. Görüldüğü üzere bu ilke özel olarak, bireylerin çıkarlarıyla kamu yararı arasında makul bir denge kurulmasını düzenlerken, takdir yetkisini kullanan idarenin bireye, amacı aşar bir ağırlıkta yük getiremeyeceğini vurgular. Bu ilke idari makamları, alınacak herhangi bir kararın amaçla mütenasip olmayan bir zarar doğuracağı durumlarda karar almaktan kaçınmaya davet eder (Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, cilt 45, sayı 1-4, 1996, sayfa 323-341).

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin 20 Haziran 2007 tarihli ve CM/Rec (2007) 7 sayılı kararıyla kabul edilen “İyi İdare Konusunda Üye Devletlere Tavsiye Kararı” nın “Yasallık ilkesi” başlıklı 2. Mad-desi ve “Orantılılık ilkesi” başlıklı 5. Maddesinde ise “İdarenin, yasaya uygun faaliyette bulunacağı, yetkilerini ve işleyiş yöntemlerini düzenleyen kendi iç düzen kurallarına uygun davranacağı, takdir yetkisini kullandığın-da keyfi kararlar alamayacağı, kararın özel kişilerin hak ve çıkarları üze-rindeki her türlü olumsuz etkisi ile takip edilen amaç arasında uygun bir denge kuracağı ve alınan hiçbir önlemin aşırı olmayacağı...” hükme bağ-lanmıştır.

HAKARAMA ÖZGÜRLÜGÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA) Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması14.06.2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-

nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresinin kaldığı yerden işle-meye başlayacaktır.

Page 29: Kamu Personel Rejimi 1

24 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B) İlgili İdarenin işlemine karşı yargı yolu2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korun-

ması Başlıklı 40. maddesinin 2. fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağım ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uya-rınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde Ankara veya ilgili İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

TAVSİYE KARARI1. Yukarıda açıklanan gerekçelerle ve dosya kapsamına göre ŞİKA-

YETİN KABULÜNE;

2. DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIGI’NA, şikayetçi ... hakkında yü-rütülen yer değiştirme işleminin geri alınması ile bu şekilde haklı ge-rekçelerini belgeleyen çalışanların yer değiştirmelerinde hukuk riayet edilmesi ve idarenin takdir hakkını hakkaniyete uygun kullanması hu-suslarının TAVSİYEDE BULUNULMASINA;

6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesi-nin üçüncü fıkrası uyarınca, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabi-lir nitelikte görülmediği takdirde, gerekçesinin otuz (30) gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna;

Bu kararın gereği için Diyanet İşleri Başkanlığı’ na, bilgi için Ak-saray İl Müftülüğü’ ne ve şikayetçiye tebliğine, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 30: Kamu Personel Rejimi 1

25KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

TAVSİYE KARARI

KARAR NO : 2013/7ŞİKAYETÇİNİN ADI, SOYADI

ŞİKAYETÇİNİN ADRESİ ŞİKAYET EDİLEN İDARE VE ADRESİ : Makina ve Kimya Endüstrisi

Kurumu (MKEK) Genel Mü-dürlüğü 06330 Tandoğan/AN-KARA

ŞİKAYETİN KONUSU :MKEK Genel Müdürlüğü bün-yesinde açılan görevde yüksel-me sınavına girmek için baş-vuruda bulunan şikayetçinin başvurusunun reddedilmesi sonucu, sınava girmesini en-gelleyen “MKEK Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği”nin, “görevde yükselme suretiy-le atanacaklarda özel şartlar” başlıklı 8. Maddesinde gerekli değişikliklerin yapılarak, sına-va girmesine imkan tanınması istemine ilişkindir.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 01.04.2013KARAR TARİHİ : 30/09/2013

Page 31: Kamu Personel Rejimi 1

26 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

USUL

I-ŞİKAYET BAŞVURU SÜRECİŞikayet başvurusu 01/04/2013 tarihinde posta yoluyla yapılmıştır.

Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41. Maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 46. mad-desinin birinci fıkrası ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin inceleme ve araştırılma-sına esas yönünden geçilmiş ve sonucunda öneride bulunulması tale-biyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

II-ÖN İNCELEME SÜRECİYapılan ön inceleme ve araştırma ile sunulan bilgi ve belgelerin in-

celenmesi neticesinde, şikayet dosyasının Kamu Başdenetçisi’ne su-nulmasına engel bir eksikliğin bulunmadığı tespit edilmiştir.

OLAY VE OLGULAR

1-ŞİKAYETİN KONUSU, HUKUKİ SEBEPLER VE İSTEMİN ÖZETİŞikayet başvurusu, Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel

Müdürlüğü bünyesinde açılan görevde yükselme sınavında, “Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği”nde “sivil savunma uzma-nı” unvanlı kadrolar için yükselme olanağı sağlayacak herhangi bir dü-zenlemeye yer verilmemesinden dolayı, şikayetçinin görevde yükselme sınavına başvurarak sınava girme imkanının olmamasına ilişkin olup, şikayetçi, görevde yükselme sınavına girme imkanı sağlanacak şekilde bahsi geçen Yönetmeliğin ilgili hükümlerinin düzeltilmesi talebinde bulunmuştur.

Şikayetin dayanağı mevzuat aşağıda belirtilmiştir:

a) 14/0711965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu;

Page 32: Kamu Personel Rejimi 1

27KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

b) 18/04/1999 tarihli ve 23670 sayılı Resmi Gazetede yayımlana-rak yürürlüğe giren, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yüksel-me ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik;

c) 05/08/2010 tarihli ve 27663 sayılı Resmi Gazetede yayımlana-rak yürürlüğe giren, Sivil Savunma Uzmanlarının İdari Statüleri, Gö-revleri, Çalışma Usul ve Esasları ile Eğitimleri Hakkında Yönetmelik;

d) 05/05/2012 tarihli ve 28283 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlü-ğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği.

II-ŞİKAYET KONUSU OLAYLARKurumumuza 01/04/2013 tarihinde ulaşan şikayet dilekçesi

ve ekinde yer alan belgelerden özetle:

a) MKEK Genel Müdürlüğü ile Fabrika/İşletme Müdürlüklerinde münhal bulunan ve görevlendirme suretiyle yürütülen Hukuk Müşavi-ri, Şube Müdürü, Müdür, Kısım Müdürü kadroları için, görevde yüksel-me sınavı açılmasına ilişkin Genel Müdürlük Makamının 15/02/2013 tarihli ve 761 sayılı Olur yazısı ile başvuruların alınmaya başlandığı;

b) Şikayetçinin, MKEK Genel Müdürlüğü’nün 15/02/2013 tarihli ve 761 sayılı Olur yazısı ile ilana çıktığı görevde yükselme sınavına gir-mek için yapmış olduğu başvurusunun, MKEK Barut Fabrikası Müdür-lüğünün cevabi yazısı ile, MKEK Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin 8 inci maddesi gereğin-ce aranan özel şartlar gerekçe gösterilerek olumsuz değerlendirildiği;

c) Şikayetçinin, MKEK Genel Müdürlüğü İnsan Kaynakları Dairesi Başkanlığına iletilmek üzere Barut Fabrikası Müdürlüğüne verdiği di-lekçesi ile, MKEK’da sayılı cetvelde görev yapan sivil savunma uzman-larının DMK’nın 3. Maddesinde sayılan sınıflandırma, kariyer ve liya-kat ilkeleri gereği MKEK’da nasıl yükseleceğini, GİH sınıfından şube müdürü, müdür, kısım müdürü kadrolarına atamasının nasıl ve hangi yöntemle yapılacağını 4982 sayılı Bilgi Edinme Kanunu kapsamında talep ettiği;

ç) Söz konusu dilekçeye MKEK Genel Müdürlüğünün cevabi yazısı ile, MKEK Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan

Page 33: Kamu Personel Rejimi 1

28 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Değişikliği Yönetmeliğinin 8 inci maddesi gereğince aranan özel şart-lar gerekçe gösterilerek bir kez daha olumsuz cevap verildiği;

d) MKEK Genel Müdürlük Makamının “Sivil Savunma Uzmanla-rı” konulu 25/10/2010 tarihli Olur’una ilişkin yazıda, 5902 sayılı Ka-nun ve Sivil Savunma Uzmanlarının İdari Statüleri, Görevleri, Çalışma Usul ve Esasları ile Eğitimleri Hakkındaki Yönetmelik gereğince, si-vil savunma uzmanlarının Genel Müdürlük merkez ve taşra teşkilatı bünyesinde hiyerarşik konumları ile çalışma usul ve esaslarının ifade edildiği, aynı yazı ekinde yer verilen organizasyon şemasında da sivil savunma uzmanlarının, fabrika müdürüne doğrudan bağlı olarak dü-zenlendiği; anlaşılmıştır.

III-ŞİKAYET KONUSU İLE İLGİLİ MEVZUATa) 14/07/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanu-

nunun “Temel İlkeler” başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fık-rasının “Sınıflandırma” başlıklı (A) bendinde, “Devlet kamu hizmetleri görevlerini ve bu görevlerde çalışan Devlet memurlarını görevlerin gerektirdiği niteliklere ve mesleklere göre sınıflara ayırmak-tır.” hükmüne; “Kariyer” başlıklı bendinde, “Devlet memurlarına, yaptıkları hizmetler için lüzumlu bilgilere ve yetişme şartlarına uygun şekilde, sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkanını sağlamaktır.” hükmüne; ve “Liyakat” başlıklı (C) bendinde, “Dev-let kamu hizmetleri görevlerine girmeyi, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi, görevin sona erdirilmesini liyakat sistemine dayandırmak ve bu sistemin eşit imkanlarla uygulanmasında Devlet memurlarını güvenliğe sahip kılmaktır.” hükmüne yer verilmiştir.

b) 27/9/1984 tarihli ve 3046 sayılı Bakanlık ve Bağlı Kuruluş-larıııııı Kuruluş ve Görev Esasları Hakkında Kanunun “Hiyerar-şik kademeler ve birim unvanları” başlıklı 15inci maddesinde, “Bakanlık merkez, taşra, yurt dışı teşkilatları ile bağlı ve ilgili kuruluş-larının hiyerarşik kademeleri; hizmetin özelliklerinden kaynaklanan farklılıklar dikkate alınmak kaydıyla aşağıdaki şekilde düzenlenir.

Bakanlık merkez teşkilatında:

1. Müsteşarlık,

2. Müsteşarlığa bağlı Genel Müdürlük, Kurul Başkanlığı veya Daire Başkanlığı,

Page 34: Kamu Personel Rejimi 1

29KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

3. Genel Müdürlük veya Kurul Başkanlığına bağlı Daire Başkanlığı,

4. Şube Müdürlüğü,

5. İhtiyaca göre kurulacak şeflik.

b) Bağlı kuruluşlarda:

1. Genel Müdürlük,

2. Daire Başkanlığı,

3. Şube Müdürlüğü,

4. Şeflik,

5. Memurluk.

c) İlgili kuruluşlarda özel kanunlarında gösterildiği şekilde düzen-lenir.” hükmüne yer verilmiştir.

c) 29/05/2009 tarihli ve 5902 sayılı Afet ve Acil Durum Yöne-timi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 25 inci maddesinin beşinci fıkrasında, “ ... Bu kurum ve kuruluşlar ile İçişleri Bakanlığında sivil savunma ve seferberlik hizmetlerini plan-lama ve yürütme görevleri, idari ve mali işler, destek hizmetleri veya bu amaçla kurulmuş hizmet birimleri tarafından yürütülür. Sivil sa-vunma uzmanlarının eğitimleri, idari statüleri, çalışma usul ve esas-ları Başkanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.” hükmü yer almakta olup, sivil savunma uzmanlarının ilgili hizmet birimlerinde görev yapacakları, bu birimlerde çalışma usul ve esaslarının ise yönet-melikle belirlenmesi öngörülmüştür.

ç) 05/08/2010 tarihli ve 27663 sayılı Resmi Gazetede yayım-lanarak yürürlüğe giren Sivil Savunma Uzmanlarının İdari Sta-tüleri, Görevleri, Çalışma Usul ve Esasları ile Eğitimleri Hakkında Yönetmeliğin “Sivil savunma uzmanlarının idari statüsü” baş-lıklı 5 inci maddesinde aşağıdaki hükümler düzenlenmiştir:

“(1) Kamu kurum ve kuruluşlarının sivil savunma, seferberlik ve sa-vaş hali hizmetleri ile afet ve acil durum hizmetlerinin koordinasyonu; kurum ve kuruluşların merkez teşkilatlarında idari ve mali işler, des-tek hizmetleri veya bu amaçla kurulmuş hizmet birimleri bünyesinde birim yöneticisine doğrudan bağlı olarak, kurum ve kuruluşların taş-ra teşkilatlarında ise teşkilatın üst yöneticisine doğrudan bağlı olarak

Page 35: Kamu Personel Rejimi 1

30 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sivil savunma uzmanlarınca yürütülür. Sivil savunma uzmanları ku-rum ve kuruluşlarda şube müdürü görev, yetki ve sorumluluklarına sahiptir.

(2) Birden fazla sivil savunma uzmanı bulunan kamu kurum ve ku-ruluşlarındaki uzmanlardan biri sivil savunma hizmet yetkilisi olarak görevlendirilir.

(3) Sivil savunma uzmanı olabilmek için 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda belirtilen genel koşullara ek ola-rak ilgili kamu kurum veya kuruluşunun açacağı görevde yükselme sı-navında başarılı olma koşulu aranır.

(4) Sivil savunma uzmanları kurumlarının ilgili mevzuatına göre yer değiştirebilir.”

d) 18/04/1999 tarihli ve 23670 sayılı Resmi Gazetede ya-yımlanarak yürürlüğe giren “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yö-netmeliğin” 1 inci maddesinde, “Bu Yönetmeliğin amacı, liyakat ve kariyer ilkeleri çerçevesinde, hizmet gerekleri ve personel planlaması esas alınarak, Devlet memurları ile 8/6/1984 tarihli ve 233 sayılı Ka-nun Hükmünde Kararname kapsamındaki kamu iktisadi teşebbüsle-rinde görev yapan sözleşmeli personelin görevde yükselme ve unvan değişikliklerine ilişkin usul ve esasları belirlemektir.” hükmüne;

2 nci maddesinde, bu Yönetmeliğin, 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin eki (I) ve (III) sa-yılı cetvellerde yer alan kadrolarda il özel idareleri ve belediyeler ile bunların kurdukları birlik, müessese ve işletmelere ait memur kad-rolarında, özelleştirme kapsam ve programında bulunan ku-ruluşlar da dahil olmak üzere kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarına ait memur kadroları ile sözleşmeli personel pozisyonla-rında istihdam edilen personelin, müdür ve daha alt görevlere görev-de yükselme mahiyetindeki asaleten atamaları ile en az ortaöğretim düzeyinde mesleki veya teknik eğitim sonucu ihraz edilen unvanlara ilişkin unvan değişikliği mahiyetindeki asaleten atamaları hakkında uygulanır” hükmüne;

4 üncü maddesinde, “Aynı düzeyde görev: Kurumların; hiyerarşi, görev, yetki ve sorumluluk açısından aynı grupta ya da grup içinde alt

Page 36: Kamu Personel Rejimi 1

31KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

gruplar olması halinde aynı alt grupta gösterdikleri görevleri,”, “Üst görev: 27.9.1984 tarihli ve 3046 sayılı Kanunda belirtilen hiyerarşik kademeler çerçevesinde daha üst hiyerarşi içindeki görevleri,”, “Alt görev: 27.9.1984 tarihli ve 3046 sayılı Kanunda belirtilen hiyerarşik kademeler çerçevesinde daha alt hiyerarşi içindeki görevleri... ifade eder.” hükmüne,

15 inci maddesinin ikinci fıkrasında ise, bu Yönetmeliğin uy-gulanması sırasında doğacak tereddütleri gidermeye Devlet Personel Başkanlığının yetkili olduğu hükmüne yer verilmiştir.

e) 05/05/2012 tarihli ve 28283 sayılı Resmi Gazetede yayım-lanarak yürürlüğe giren Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan De-ğişikliği Yönetmeliğinin 2 nci maddesinde, “Bu Yönetmelik, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelde yer alan memur kadroları ile (II) sayılı cetvelde yer alan sözleşmeli personel po-zisyonlarında istihdam edilen personelden, müdür ve daha alt görevle-re görevde yükselme suretiyle asaleten atanacaklar ile en az ortaöğre-tim düzeyinde mesleki veya teknik eğitim sonucu kazanılan unvanlara ilişkin unvan değişikliği suretiyle asaleten atanacakları kapsar.” hük-müne, 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde, “Gö-revde yükselme: 5 inci maddenin ikinci fıkrasında sayılan görevlere aynı veya başka hizmet sınıflarından yapılacak atamaları... ifade eder.” hükmüne, “Görevde yükselme suretiyle atanacaklarda aranacak özel şartlar” başlıklı 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde aşağıdaki hükümlere yer verilmiştir:

“a) İdari şube müdürü, müdür, kısım müdürü kadrolarına atanabilmek için;

1) Sosyal ve idari bilimler alanlarında en az 4 yıllık yükseköğrenim mezunu olmak,

2) Şube müdür yardımcısı, uzman veya şef pozisyonlarından birin-de bulunmak; şube müdür yardımcısı veya uzman pozisyonunda en az 2 yıl, şef pozisyonunda en az 4 yıl çalışmış olmak,

3) Atanacağı kadronun görev alanına giren konularda en az 5 yıl çalışmış olmak kaydıyla, 657 sayılı Kanunun 68 inci maddesinin (B) bendindeki hizmet şartlarını taşımak.

Page 37: Kamu Personel Rejimi 1

32 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Anılan Yönetmeliğin 25’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, “Gruplar arası görevde yükselme niteliğindeki geçişler ve alt gruptan üst gruplara geçişler görevde yükselme eğitimi ve sı-navına tabidir. Ancak, açıktan atananlar hariç olmak üzere, Kurumda veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarında daha önce bulunulan görev-ler ile bu görevlerle aynı düzey görevlere veya alt görevlere, görevde yükselme eğitimi ve sınavına tabi tutulmadan atama yapılabilir.’’hük-mü;27’nci maddesinde de, “Bu Yönetmelik kapsamına giren unvan-ları,ilgili mevzuatları uyarınca kazananların hakları saklıdır.”hükmü bulunmaktadır.

IV-ŞİKAYET KONUSUNA İLİŞKİN UYGULAMALARKamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan De-

ğişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin 15’inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince bu Yönetmeliğin uygulanması sırasında doğacak te-reddütleri gidermeye Devlet Personel Başkanlığı yetkili kılınmış olup, söz konusu Başkanlığın kamu kurum ve kuruluşlarının uygulamaları-nı yön veren istikrar kazanmış görüşlerine aşağıda yer verilmiştir:

a) Devlet Personel Başkanlığının 24/11/2009 tarihli ve 20885 sa-yılı görüşünde, “sivil savunma uzmanı ile şube müdürü unvanlı kadronun aynı düzeyde görevler olarak değerlendirilmemesi sebebiyle, sivil savunma uzmanı unvanlı kadroda görev yapan personelin şube müdürü unvanlı kad-roya görevde yükselme eğitimi ve sınavına tabi tutulmadan atanmasının ise mümkün bulunmadığı mütalaa edilmektedir. “ denilmekte olup sivil savunma uzmanı unvanlı kadronun şube müdürü unvanlı kadro ile aynı düzey unvan olarak sayılamayacağı ve sivil savunma uzmanının şube müdürü olabilmek için görevde yükselme sınavına girmesi gerek-tiği ifade edilmiştir.

b) Devlet Personel Başkanlığının 10/01/2008 tarihli ve 21036 sa-yılı görüşünde, “sivil savunma uzmanı unvanının talim ve terbiye kurulu uzmanı ve eğitim uzmanı unvanlarıyla aynı düzey görev olarak değerlendi-rilebileceği ve söz konusu unvanlı kadrolar için aranan diğer şartları taşı-manız kaydıyla, görevde yükselme sınavına tabi olmaksızın, sivil savunma uzmanı unvanlı kadrodan talim ve terbiye kurulu uzmanı veya eğitim uz-manı unvanlı kadrolara atanmanız hususunun Milli Eğitim Bakanlığının takdirinde olduğu mütalaa edilmektedir. “ denilmekte olup, söz konusu

Page 38: Kamu Personel Rejimi 1

33KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

mütalaa ile sivil savunma uzmanı unvanlı kadronun kamu kurum ve kuruluşlarının “uzman” unvanlı (657 sayılı Kanunun 36 ıncı maddesi-nin A/11 inci fıkrasında yer verilen kariyer meslek mensupları dışın-daki) kadrolar ile aynı düzey unvan olarak değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmektedir.

V-İNCELEME, ARAŞTIRMA VE SONUÇKurumumuzun Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Mü-

dürlüğüne hitaben 08/05/2013 tarihli ve 426 sayılı bilgi ve belge iste-me yazısına, ilgili Kurumun 22/05/2013 tarihli ve 1765 sayılı cevabi yazısında, MKEK Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Un-van Değişikliği Yönetmeliği gereğince sınava tabi kadro olarak belirlenen şube müdürü, müdür, kısım müdürü kadrolarının (I) sayılı cetvelde yer alan kadrolar olduğu, bu kadrolar için açılan görevde yükselme sınavlarına daha alt görevlerde bulunan ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (II) sayılı cetvelde gösterilen pozisyonlarda istihdam edilen sözleşmeli per-sonelin katılabildiği, sivil savunma uzmanlarının ise hem 399 sayılı KHK eki (I) sayılı cetvelde yer almasından dolayı, herhangi bir pozisyonda söz-leşmeli statüde çalışmıyor olmaları, hem de Sivil Savunma Uzmanlarının İdari Statüleri, Görevleri, Çalışma Usul ve Esasları ile Eğitimleri Hakkın-da Yönetmeliğin 5 inci maddesinin birinci fıkrasına göre, şube müdürünün görev, yetki ve sorumluluklarına sahip oldukları dikkate alınarak, bu tür personelin görevde yükselme sınavına katılarak şube müdürü, müdür ve kı-sım müdürü kadrolarına atanmalarını sağlayabilecek bir düzenlemeye yer verilmediği ifade edilmiş ve şikayet konusunun çözümüne yönelik bir sonuç alınamamıştır.

Kurumumuz Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığına hitaben 19/08/2013 tarihli ve 3805 sayılı yazısı ile Sivil Savunma Uzmanla-rının idari Statüleri, Görevleri, Çalışma Usul ve Esasları ile Eğitimleri Hakkında Yönetmeliğin 5 inci maddesinin birinci fıkrasında yer ve-rildiği üzere sivil savunma uzmanı unvanının şube müdürü unvanı ile eşdeğer unvan olarak belirlenmesinin hangi kıstaslar çerçevesin-de düzenlendiği hususunu talep etmiş olup, bahsi geçen Başkanlığın 19/09/2013 tarihli ve 13613 sayılı cevabi yazısında, “Sivil Savunma Uzmanı kadrolarının kamu kurum ve kurumlarına devredilmesinden son-ra, söz konusu unvanda görev yapan personelin kendi ana görevleri dışında farklı görev ve pozisyonlarda ve şef, şube müdür yardımcısı ve şube müdürü

Page 39: Kamu Personel Rejimi 1

34 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

gibi farklı unvanların altında çalıştırılmaları gibi çeşitli uygulamaların yapılmış olması ve uygulamada statü birliğinin bozulması nedeniyle Sivil Savunma Uzmanlarının görevlerini etkin ve verimli bir şekilde yürütebil-meleri, iş ve işlemlerde yaşanan aksamaların önlenmesi ile statü açısından uygulamada birliğin sağlanabilmesi amacıyla, sivil savunma ve seferberlik hizmetlerini planlama ve yürütme görevlerini icra etmek için belirlenen ve bu hizmetlerin ifası için oluşturulan sivil savunma uzmanı kadrolarının idari statülerinin şube müdürüne eşdeğer tutulması hususu bir kadro ve özlük hakkına ilişkin hak tesisi olmayıp sivil savunma hizmetlerinin doğru-dan birim yöneticisine bağlı olarak yürütülebilmesi amacıyla yapılmış idari bir belirlemedir. Nitekim Anayasa’nın 128 inci maddesine göre özlük hakla-rına ilişkin inşai nitelikteki düzenlemelerin kanunla yapılacağı da açık olup, kanunda belirtilmemiş bir hususun iddia edildiği şekliyle Yönetmelikte dü-zenlenmesi ya da bu şekilde yorumlanması mümkün değildir. Dolayısıyla Yönetmelikteki hüküm yürütülen hizmetin ve görevin gerektirdiği idari pozisyonun görevlendirme sureti ile mali ve özlük haklarında bir değişiklik oluşturmaksızın idari yönden yapılmış bir belirlemedir. “ ifadelerine yer verilmiş olup söz konusu düzenlemenin sivil savunma uzmanları ile şube müdürlerini eşdeğer bir unvan olarak belirlemek amacıyla yapıl-madığı açıklanmıştır.

Kurumumuz Devlet Personel Başkanlığına hitaben 19/8/2013 ta-rihli ve 3806 sayılı yazısı ile, Sivil Savunma Uzmanlarının İdari Statü-leri, Görevleri, Çalışma Usul ve Esasları ile Eğitimleri Hakkında Yönet-melik hükmü göz önüne alınarak sivil savunma uzmanı unvanlı kad-rodan şube müdürü unvanlı kadroya görevde yükselme sınavına tabi olmaksızın atamanın mümkün olup olmadığı hususunu talep etmiş olup, bahsi geçen Başkanlığın 23/09/2013 tarihli ve 15723 sayılı ceva-bi yazısında, “657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 2’nci maddesinde, “Bu Kanun, Devlet memurlarının hizmet şartlarını, niteliklerini, atanma ve yetiştirilmelerini, ilerleme ve yükselmelerini, ödev , hak, yüküm ve so-rumluluklarını, aylıklarını ve ödeneklerini ve diğer özlük işlerini düzenler . Bu Kanunun uygulanmasını göstermek veya emrettiği hususları belirtmek üzere tüzükler çıkarılır. Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulur. “ hükmü yer almaktadır. Söz konusu Kanun; 3’üncü maddesiyle öngörüldüğü şekilde, “sınıflandırma”, “kariyer” ve “ liyakat” ilkeleri üzerine inşa edilmiştir. Böylece, kanun koyucu, Tür-kiye’de kamu hizmeti görevlerine girişi ve bu hizmetlerin yürütülmesine

Page 40: Kamu Personel Rejimi 1

35KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ilişkin belirli bir düzen öngörmüş,· kamu görevlerinin belli esaslara dayan-dırılmış sınıfları olan bir meslek, bir “kariyer” olması sağlanmıştır. Ayrıca, bu Kanunla tarafsız ve verimli bir idare kurmak için “liyakat” ilkesi getiri-lerek nesnel ve yetkin sınav kurulları ile memurlardan ehliyetli olanların ilgili görevlere atanmalarına imkan sağlanmış; çalışan ve yetkili idareci-lerin keyfi talep ve uygulamalarının önüne geçilmiştir. Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik, Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği ve Sivil Sa-vunma Uzmanlarının İdari Statüleri, Görevleri, Çalışma Usul ve Esasları ile Eğitimleri Hakkında Yönetmelik hükümleri çerçevesinde, sivil savunma uzmanlarının kurum ve kuruluşlarda şube müdürü görev, yetki ve sorum-luluklarına sahip olmalarının, şube müdürü unvanlı kadroyu kazanılmış hak olarak elde etmeleri yada şube müdürü unvanlı kadroyla şube müdürü unvanlı kadronun aynı düzeyde görevler olduğu anlamına gelmediği; sivil savunma uzmanı unvanlı kadronun uzman unvanlı kadroyla aynı düzeyde ve şube müdürü unvanlı kadrodan daha alt düzeyde görev olduğu değer-lendirilmektedir. “ ifadelerine yer verilmiş olup bahsi geçen unvanların aynı düzey sayılamayacağından sivil savunma uzmanı unvanlı kadro-dan şube müdürü unvanlı kadroya atanmak için görevde yükselme sı-navına katılmak ve bu sınavı başarıyla geçmek gerektiği anlaşılmıştır.

VI- HUKUKİ DEĞERLENDİRMEI- Hukuka Uygunluk Denetimi Yönünden

Şikayetçinin, MKEK İnsan Kaynakları Dairesi Başkanlığına iletil-mek üzere MKEK Barut Fabrikası Müdürlüğüne 4982 sayılı Bilgi Edin-me Kanunu kapsamında görevde yükselme sınavına başvurusunun kabul edilmeme gerekçesine dair yaptığı başvurusuna, MKEK Genel Müdürlüğünün cevabi yazısında, Makina ve Kimya Endüstrisi Kuru-mu Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişik-liği Yönetmeliğinin hükümlerinden bahsedilerek dolaylı olarak sınava alınamayacağı ifade edilmiştir.

Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Deği-şikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik ile Makina ve Kimya Endüst-risi Kurumu Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin kapsamına ilişkin 2 nci maddelerinde,

Page 41: Kamu Personel Rejimi 1

36 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarına ait memur kadrola-rı ile sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilen personelin, müdür ve daha alt görevlere görevde yükselme mahiyetindeki asaleten atamaları ile en az ortaöğretim düzeyinde mesleki veya teknik eğitim sonucu ihraz edilen unvanlara ilişkin unvan değişikliği mahiyetindeki asaleten atamaları hakkında uygulanacağı açık bir şekilde ifade edil-miş olup, gerek Genel Yönetmelikte gerekse de Kurumsal Yönetme-likte, görevde yükselme ve unvan değişikliğine ilişkin uygulamalarda (I) sayılı cetvele tabi kadrolara yapılacak atamaların yalnızca (II) sayılı cetvele tabi personel arasından olacağına ilişkin kısıtlamayı öngören herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır.

Ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Temel İlkeler” başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının “Sınıflandırma” başlıklı (A) bendindeki, “Devlet kamu hizmetleri görevlerini ve bu görevlerde çalışan Devlet memurlarını görevlerin gerektirdiği niteliklere ve mes-leklere göre sınıflara ayırmaktır.”, “Kariyer” başlıklı (B) bendindeki, “Devlet memurlarına, yaptıkları hizmetler için lüzumlu bilgilere ve yetişme şartlarına uygun şekilde, sınıfları içinde en yüksek derecele-re kadar ilerleme imkanını sağlamaktır.” hükmüne; “Liyakat” başlıklı (C) bendindeki, “Devlet kamu hizmetleri görevlerine girmeyi, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi, görevin sona erdirilmesini liyakat sis-temine dayandırmak ve bu sistemin eşit imkanlarla uygulanmasında Devlet memurlarını güvenliğe sahip kılmaktır.” hükümleri ile kamu görevlerinin belli esaslara dayandırılmış sınıfları olan bir meslek, bir “kariyer” olması, yetkin olanların ilgili görevlere atanması ve bu sis-temin tüm çalışanlara eşit bir şekilde uygulanması neticesinde kamu hizmetlerinde keyfi uygulamaların önüne geçilmeye çalışılmıştır.

Bunun yanında, Sivil Savunma Uzmanlarının İdari Statüleri, Gö-revleri, Çalışma Usul ve Esasları ile Eğitimleri Hakkında Yönetmeliğin 5 inci maddesinin birinci fıkrası ile sivil savunma uzmanlarının görev-lerini ilgili hizmet birimleri bünyesinde birim yöneticisine doğrudan bağlı olarak, kurum ve kuruluşların taşra teşkilatlarında ise teşkilatın üst yöneticisine doğrudan bağlı olarak yürütmesi öngörülmüş ve aynı zamanda kurum ve kuruluşlarda şube müdürü görev, yetki ve sorum-luluklarına sahip oldukları ifade edilmiş olmakla birlikte, unvanlar arasında hiyerarşi/düzey sıralaması yapılabilmesi için görev tanımları,

Page 42: Kamu Personel Rejimi 1

37KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

nitelikleri, hukuki ve mali statüleri, hiyerarşik durumları gibi belirli ölçütlerin esas alınarak değerlendirme yapılması gerekmektedir.

Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Deği-şikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin 4 üncü maddesinde yer alan tanımlarda da açıkça belirtildiği gibi, iki ayrı görevin birbiriyle aynı dü-zeyde olabilmesi için o görevlerin, kurumların hiyerarşik yapısı, görev, yetki ve sorumlulukları açısından aynı grupta, üst görev olabilmesi için 3046 sayılı Kanunda sayılan hiyerarşik kademeler içinde daha üst-te, alt görev olabilmesi için ise, daha altta yer alması gerekmektedir.

Mevcut duruma ilişkin herhangi bir hükmün bulunmaması halinde ise, tereddütleri gidermeye yetkili Devlet Personel Başkanlığının kamu kurum ve kuruluşlarının uygulamalarına yön veren istikrar kazanmış görüşlerinde ve Kurumumuza yönelik cevabi yazısında, sivil savunma uzmanı unvanlı kadronun şube müdürü unvanlı kadro ile aynı düzey unvan olarak sayılamayacağı ve sivil savunma uzmanının şube müdü-rü olabilmek için görevde yükselme sınavına girmesi gerektiği ifade edilmiştir.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının cevabi yazısında da, si-vil savunma ve seferberlik hizmetlerini planlama ve yürütme görevle-rini icra etmek için belirlenen ve bu hizmetlerin ifası için oluşturulan sivil savunma uzmanı kadrolarının idari statülerinin şube müdürüne eşdeğer tutulması hususu bir kadro ve özlük hakkına ilişkin hak tesi-si olmayıp sivil savunma hizmetlerinin doğrudan birim yöneticisine bağlı olarak yürütülebilmesi amacıyla yapılmış idari bir belirleme ol-duğu ifade edilmiştir.

Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin 5 inci madde-sinin ikinci fıkrasında görevde yükselmeye tabi kadro ve pozisyonlar belirlenmiş olup, aynı fıkranın (d) bendinde ise savunma hizmetleri grubunda sivil savunma uzmanı unvanına yer verilmiştir.

Ancak, söz konusu Yönetmeliğin 8 inci maddesinde, görevde yük-selme suretiyle atanacaklarda aranacak özel şartlar belirlenmiş olma-sına rağmen, görevde yükselmeye tabi kadro ve pozisyonlar arasında sayılan sivil savunma uzmanları için herhangi bir yükselme olanağı sağlayan bir düzenleme yapılmadığı, bunun yanında sivil savunma uz-manı ile eşdeğer düzeyde sayılabilecek olan bazı unvanların ise “şube

Page 43: Kamu Personel Rejimi 1

38 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

müdürü, müdür, kısım müdürü” kadrolarına atanma şartları arasında sayıldığı tespit edilmiştir.

Sonuç olarak; sivil savunma uzmanlarının yalnızca bağlı oldukla-rı makam esas alınarak şube müdürü ile eşdeğer olarak belirlenmesi, 3046 sayılı Kanun ve Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yüksel-me ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik hükümleri ve bu konuya ilişkin tereddütleri gidermekle yetkili Devlet Personel Başkanlığının görüşleri ile Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönet-meliğinde sivil savunma uzmanlarının yükselmesine ilişkin herhangi bir düzenlenmeye yer verilmemesi birlikte değerlendirildiğinde ise 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun temelini oluşturan kariyer ve liyakat ilkeleri gereğince hukuka uyarlılık bulunmadığından, şikayete konu Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü Perso-neli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinde sivil sa-vunma uzmanlarına yükselme olanağı sağlayacak şekilde değişikliğe gidilmesinin zaruridir. Ayrıca, yönetmelik değişikliği yönünden, idari başvuru yollarının tüketilmesine yapılan yorumlar gözetildiğinde so-nucu değiştirmeyeceğinden, idari başvuru yollarının tüketilmesinin aranmasına gerek olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

II-Hakkaniyete Uygunluk Denetimi Yönünden

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Temel ilkeler” başlıklı 3 üncü maddesi gereğince, kamu personel rejimi “sınıflandırma”, “ka-riyer” ve “liyakat” ilkeleri üzerine kurulmuş ve bu ilkeler gereğince Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişik-liği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik ve kurumsal yönetmelikler yü-rürlüğe konularak kamu yararı ve hizmetin gerekleri çerçevesinde key-fi uygulamalara imkan vermeksizin adil bir yükselme sistemi ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu kapsamda, kamu kurum ve kuruluşların-da görev yapmakta olan tüm personele yönelik yükselme olanağının eşitlik ve hakkaniyet ilkelerine uygun olarak düzenlenmesi gerektiği değerlendirilmektedir.

Ancak, Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü Per-soneli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği gereğince sivil savunma uzmanlarına ilişkin yükselme olanağı sağlayan herhangi bir düzenlemeye yer verilmemesi ve Sivil Savunma Uzmanlarının İdari

Page 44: Kamu Personel Rejimi 1

39KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Statüleri, Görevleri, Çalışma Usul ve Esaslan ile Eğitimleri Hakkında Yönetmelik gereğince sivil savunma uzmanlarının şube müdürleri ile eşdeğer unvan olarak düzenlenmesi nedeniyle sivil savunma uzman-larının naklen atama yoluyla şube müdürü olma imkanının sağlanma-sı beklenirken, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının ve Devlet Personel Başkanlığının sivil savunma uzmanlarını şube müdürü ile aynı düzey unvan olarak değerlendirmemesi ve şube müdürü olarak atanabilmesi için görevde yükselme sınavına girme şartını asli unsur olarak öngörmesi nedeniyle, sivil savunma uzmanlarının liyakat esas-ları çerçevesinde yükselme olanaklarının kapatılmasının ve Kurumun diğer personeline sağlanan yükselme imkanından mahrum edilmeleri-nin hakkaniyete uygun olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.

VII- HAK ARAMA ÖZGÜRLÜGÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATI-Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanu-nunun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

II- Makina Ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü-nün İşlemine Karşı Yargı Yolu

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması” başlıklı 40. Maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlem-lerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca,Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlü-ğünün işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde Ankara veya ilgili İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

Page 45: Kamu Personel Rejimi 1

40 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

TAVSİYE KARARI

1. Yukarıda açıklanan gerekçelerle ve dosya kapsamına göre ŞİKA-YETİN KABULÜNE;

2. MAKİNA VE KİMYA ENDÜSTRİSİ KURUMU GENEL MÜ-DÜRLÜGÜNE, Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlü-ğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinde, sivil savunma uzmanlarına sınava girerek yükselme olanağı sağlana-cak şekilde mevzuat değişikliğinin gecikme olmaksızın gerçekleştiril-mesi ve mağduriyetlerin giderilmesi hususlarında TAVSİYEDE BU-LUNULMASINA; 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, Makina ve Kimya Endüst-risi Kurumu Genel Müdürlüğünce bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği tak-dirde gerekçesinin otuz (30) gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna;

Bu kararın şikayetçiye ve Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Ge-nel Müdürlüğü’ ne tebliğine Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 46: Kamu Personel Rejimi 1

41KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

TAVSİYE KARARI

KARAR NO : 2013/563KARAR TARİH : 29.01.2014ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİNİN ADRESİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Sosyal Güvenlik Kurumu

Başkanlığı

Ziyabey Cad. No:6 Balgat / ANKARA

ŞİKAYETİN KONUSU : Şikayetçinin, mevzuat değişik-liğinden kaynaklanan makam ve görev tazminatı farklarının, 646 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin yürürlüğe gir-diği 10/07/2011 tarihi ile Sos-yal Güvenlik Kurumu Başkan-lığı’nın ödemeye esas aldığı 31 No.lu Eşitlik Cetveli’nin uygu-lanma tarihi olan 29/02/2012 tarihi arasındaki döneme ait bölümünün faiziyle ödenmesi yönünde karar verilmesi talep edilmektedir.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 21.05.2013

Page 47: Kamu Personel Rejimi 1

42 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

I. USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1) Şikayet başvurusu, Kurumumuza elden teslim edilen, 21.05.2013 tarih ve 2962 sayı ile kayıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvu-ru formu vasıtasıyla yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlan-ması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete-de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulan-masına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilerek 05.2013.563 şikayet numaralı Tavsiye önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulduğu anlaşılmıştır.

B. Ön İnceleme Süreci

2) Yapılan ön inceleme neticesinde, şikayetin inceleme ve araştır-masına engel bir eksikliğin bulunmadığı tespit edildiği anlaşılmıştır.

OLAY VE OLGULARA. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3) Şikâyetçi, Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı emrinde Vergi Denetmeni olarak görev yapmakta iken 18/10/2006 tarihinde emekli-ye ayrıldığını, 10/07/2011 tarihinde yürürlüğe giren 646 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Vergi Müfettişliği kadrosunun ihdası sonrasında kaldırılan Vergi Denetmenliği kadro unvanında bulunmuş olanlar ile bunlardan emekli olanlar veya ölmüş bulunanlar için uygu-lanacak ek göstergelerin Vergi Müfettişi kadro unvanı ile eşitlendiğini, anılan KHK kapsamında eşitliğin sağlanmasıyla 2000 gösterge üzerin-den makam ve 8000 gösterge üzerinden görev tazminatının maaşına yansıtılması gerektiğinden, 10.07/2011 29.02.2012 tarihleri arasında maaşına yansıtılmayan makam ve görev tazminatının faiziyle kendisi-ne ödenmesi gerektiğini iddia etmektedir.

B. İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları

4) Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’ndan konuyla ilgili olarak bilgi ve belge talep edilmiş olup, idarenin, idari başvuru yollarının tü-ketilmesi aşamasında şikayetçiye verdiği cevabın örneğini gönderdiği

Page 48: Kamu Personel Rejimi 1

43KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

11/10/2013 tarihli 12359492/52.425.540 sayılı yazısında özetle; 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu’nun mülga Ek 67. maddesi hükmü uyarınca, kaldırılmış kadrolarda bulunmuş olanlardan iştirakçi bulunanlar ile emekli olanlar veya ölmüş bulunanlar için uygulanacak ek göstergelerin tespitinin Maliye Bakanlığı, Devlet Personel Başkan-lığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı temsilcilerinden oluşan bir komisyon tarafından yapıldığını, mülga Ek 67. maddesi hükmüne göre söz konusu kurum temsilcilerinden oluşan komisyon tarafından ha-zırlanan 31 No’lu Eşitlik Cetveli’nin, Maliye Bakanlığı’nın 28/02/2012 tarihli ve 32 sayılı Olur’u ile yürürlüğe girdiğini, cetvelde Vergi Denet-meni kadro unvanının Vergi Müfettişi kadro unvanı ile eşitlendiğini, makam ve görev tazminatı yönünden söz konusu cetvel uyarınca işlem yapılması nedeniyle cetvelin yürürlüğe girdiği 28/02/2012 tarihini ta-kip eden 01/03/2012 aybaşından itibaren işlem yapıldığını, dilekçede bahsedilen mahkeme kararları şahsa münhasır olduğundan yapılacak işlem bulunmadığını bildirmiştir.

C. Olaylar

5) Şikâyetçi, Vergi Denetmeni olarak görev yapmakta iken 18/10/2006 tarihinde emekliye ayrılmıştır. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, 10/07/2011 tarihinde yürürlüğe giren 646 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) kapsamında yapılan eşitleme işlemi ne-ticesinde, 01/03/2012 tarihinden başlamak üzere eğitim durumu ve kadro derecesini gözeterek 2000 gösterge üzerinden makam ve 8000 gösterge üzerinden görev tazminatını şikayetçinin maaşına yansıtmış-tır. Şikayetçi 02/04/2013 tarihinde idareye yazılı olarak başvurmuş ve mahkeme kararlarını emsal göstermek suretiyle ilgili KHK’nın yürür-lük tarihi olan 10/07/2011’den, idarenin işlem tesis ettiği 01/03/2012 tarihi arasındaki döneme ait maaş farklarının ödenmesini talep et-miştir. İdare, 07/05/2013 tarihli 12359492/56.991.359 sayılı yazıyla, Eşitlik Cetveli’nin yürürlük tarihini ve mahkeme kararlarının şahsa münhasır olmasını gerekçe göstermek suretiyle şahsın hakkında yapı-lacak bir işlem bulunmadığını belirterek şikayetçinin talebini reddet-miştir.

D. Kamu Denetçisinin İnceleme ve Araştırma Bulguları

6) Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kamu Görevlileri Emeklilik Daire Başkanlığı ile şikayetçi

Page 49: Kamu Personel Rejimi 1

44 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

arasındaki uyuşmazlığın çözümüne yönelik olarak arabuluculuk giri-şimlerinden sonuç alınamadığından ve idarenin 11/10/2013 tarihli 12359492/52.425.540 sayılı yazısıyla sunduğu 5. maddeye konu bil-giler uyuşmazlığın çözümü için yeterli görülmediğinden, 31/10/2013 tarihli 6293 sayılı yazı ile idarenin çözüme yönelik görüşleri sorularak, ilave bilgi belge talep edilmiştir.

7) Kamu Görevlileri Emeklilik Daire Başkanlığı’nın 01/11/2013 ta-rihli 12359492/52.425.540 sayılı yazısında, özetle; “646 sayılı KHK ile vergi müfettişliği kadrosunun ihdası sonrasında, kaldırılan Vergi Denetmeni kadro unvanında bulunmuş olanlar ile bunlardan emek-li olanlar veya ölmüş bulunanlar için uygulanacak ek göstergelerin yeniden tespiti amacıyla 5434 sayılı Kanunun mülga ek 67nci mad-desi hükmüne göre Maliye Bakanlığı, Devlet Personel Başkanlığı ve Kurumumuz temsilcilerinden oluşan komisyon tarafından hazırla-nan XXXI No’lu Eşitlik Cetveli Maliye Bakanlığı Bakanlık Makamı’nın 28.02.2012 tarihli ve 32 sayılı Olur’u ile yürürlüğe girmiş, vergi de-netmeni kadro unvanı vergi müfettişi kadro unvanı ile eşitlenmiş, ya-rarlanma şartlarını belirleyen Eşitlik Raporunun 9 uncu sırasında da; ‘178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 12 inci maddesinin sekizinci fıkrasına 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesinin (p) fıkrasıyla eklenen cümleyle getirilen istisnanın anılan madde uyarınca Vergi Müfettişi kadrolarına atanmış sayılanlardan söz konusu cümlenin yürürlüğe girdiği 15.11.2011 tarihi itibarıyla Vergi Müfettişi kadrolarında bulunanlarla sınırlı bulunması nedeniyle, daha önce Vergi Denetmeni kadrolarında bulunanlardan söz konusu cümle kapsamına girmediği gibi 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa ekli I sayılı Cetvelin “I Genel İdare Hizmetleri Sınıfı” bölümünün (g) sırasın-da öğrenim durumu ve atanma şekli itibarıyla belirlenmiş olan şartları da haiz olmayanlar hakkında emeklilik açısından genel hükümlere göre işlem yapılması gerektiğine’ denilmiştir. Buna göre ilgiliye makam ve görev tazminatı hakkında 31 sayılı Eşitlik Cetvelinin yürürlüğe girdiği 28/02/2012 tarihini takip eden 01/03/2012 tarihinden itibaren işlem yapılmıştır. Ayrıca, “emsal mahkeme kararlarına göre Kurumca işlem yapılamamakta olup, ancak verilen bu kararlar doğrultusunda Danış-tay İçtihatları Birleştirme Kurulu kararı ile bu hususun kapsamdaki herkes için uygulanmasına karar verilmesi halinde emsal alınarak işlem yapılmaktadır.” hususları belirtilmiş ve Eşitlik Cetveli’nin bir örneği yazı ekinde yer almıştır.

Page 50: Kamu Personel Rejimi 1

45KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

II. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

8) 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu’nun Ek 67’nci madde-sinde, ek göstergeleri anılan maddenin ikinci ve üçüncü fıkraları uya-rınca belirlenenlere, belirleme işleminden önce ödenmiş emekli, dul ve yetim aylıkları ile emekli ikramiyeleri için herhangi bir fark öde-mesi yapılmayacağına hükmedilmiş olmakla birlikte; makam tazmina-tı ödenmesini gerektiren görevlerde toplam 2 yıl bulunduktan sonra emekliye ayrılanlara görev tazminatı da ödenmesine ilişkin Ek 68’inci maddesinde, eşitleme işleminden önce ödenmiş emekli, dul ve yetim aylıkları ile emekli ikramiyeleri için fark ödemesi yapılmayacağına dair bir hüküm bulunmamaktadır.

9) Ayrıca, idarenin işlem tesisine esas aldığı Eşitlik Cetveli’ne da-yanak teşkil eden 5434 sayılı Kanun’un mülga Ek 67’nci maddesinde; uygulanacak ek göstergelerin, Devlet Personel Başkanlığının görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü tarafından birlikte belirleneceğine hükme-dilmiş olmakla birlikte, söz konusu belirleme işlemi için herhangi bir süre öngörülmemiştir. Mülga Ek 67’nci maddede olduğu gibi 646 sayılı KHK’da da Eşitlik Cetveli’nin düzenlenmesine ilişkin bir süre öngörül-memiş, idare anılan KHK 10/07/2011’de yürürlüğe girmesine rağmen Eşitlik Cetveli’ni 01/03/2012’de uygulamaya başlamıştır.

10) Diğer taraftan şikayetçinin, makam ve görev tazminatı farkı 01/03/2012 tarihinden itibaren maaşına yansıtılmakla birlikte, ida-reden 02/04/2013 tarihli dilekçeyle, noksan ödemeleri talep ettiği gö-rülmüştür. Maaş ödemeleri, bütçelendirilmiş alacaklar arasında yer al-dığından 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 34. maddesinde, Devletten alacağı bulunan kişilerin alacağın ait olduğu mali yılın sonundan başlayarak beş yıl süre içerisinde yazılı bir şekil-de talep edebilecekleri belirtildiğinden, tazminat farkına hak kazanan davacının söz konusu alacağını anılan tarihten itibaren beş yıl süre içe-risinde kalmak şartıyla, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 10. maddesinde öngörülen usule uygun olarak idareye başvurmak su-retiyle talep edebileceği, bu açıdan şikayetçinin talebinin yasal süresi içinde olduğu sonucuna varılmıştır.

Page 51: Kamu Personel Rejimi 1

46 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

11) Ankara 7. İdare Mahkemesi’nin 17/01/2013 günlü, 2012/1642 Esas, 2013/71 sayılı Kararında; “5434 sayılı Kanun’un ek 68’inci mad-desinde, ek göstergede olduğu gibi eşitleme işleminden önce ödenmiş emekli, dul ve yetim aylıkları ile emekli ikramiyeleri için herhangi bir fark ödemesi yapılmayacağına yönelik bir düzenlemeye yer verilmedi-ğinden ve buna göre makam/görev tazminatının 646 sayılı KHK’nın yürürlüğe girdiği 10/07/2011 tarihinden itibaren uygulanması ge-rektiği açık olduğundan, 10/07/2011 ila 01/03/2012 tarihleri arası makam/görev tazminatı farklarının hesaplanarak 3095 sayılı Kanun gereğince yasal faiziyle davacıya ödenmesi gerekmektedir.” yönünde hüküm verilmiştir.

12) Ankara 11. İdare Mahkemesi’nin 28/05/2013 günlü 2012/67 Esas, 2013/811 sayılı Kararında; “…makam ve görev tazminatı için ön-görülen, en az dört yıl süreli yükseköğrenimi bitirmiş ve birinci dere-celi vergi denetmenliği kadrosunda 2 yıl görev yapmış olma şartlarını taşıması nedeniyle, dava açıldıktan sonra, davacının emekli aylıkları-na eşitleme işleminin yapıldığı 01/03/2012 tarihinden itibaren +2000 makam ve +8000 görev tazminatının uygulandığı ve tazminat nede-niyle aylık farkları tutarının tahakkuk ettirilerek ilgili banka şubesine gönderildiği görülmekle birlikte, 5434 sayılı Kanun’un ek 68’inci mad-desinde, ek göstergede olduğu gibi eşitleme işleminden önce ödenmiş emekli, dul ve yetim aylıkları ile emekli ikramiyeleri için herhangi bir fark ödemesi yapılmayacağına yönelik bir düzenlemeye yer verilmedi-ğinden ve buna göre makam/görev tazminatının 646 sayılı KHK’nın yürürlüğe girdiği 10/07/2011 tarihinden itibaren uygulanması gerek-tiği açık olduğundan, dava konusu işlemin makam tazminatı talebi-nin reddine yönelik kısmında mevzuata uyarlık bulunmamakta olup, 10/07/2011 tarihinden itibaren yoksun kaldığı makam tazminatı farklarının idareye başvuru tarihi olan 02/08/2011 tarihinden, gö-rev tazminatı farklarının ise davanın açıldığı 06/01/2012 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerek-mektedir.” hükmüne yer verilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Muhittin Mıhçak’ın Kamu Başdenetçisine Önerisi

13) 5434 sayılı Kanun’un Ek 68’inci maddesinde eşitleme işlemin-den önce ödenmiş emekli aylıkları için fark ödemesi yapılmayacağına

Page 52: Kamu Personel Rejimi 1

47KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

dair hüküm bulunmadığından, şikayetçinin makam ve görev tazmina-tı farklarının 646 sayılı KHK’nın yürürlüğe girdiği 10/07/2011 tari-hinden itibaren yasal faiziyle ödenmesi gerektiği gerekçesiyle şikaye-tin kabulü ile tazminat farklarının yasal faiziyle ödenmesine yönelik işlem tesis edilmesi için tavsiyede bulunulması gerektiği belirtilmiştir.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme ve Gerekçe

14) 5434 sayılı Kanun’un Ek 67’nci maddede belirleme işleminden önce ödenmiş emekli, dul ve yetim aylıkları ile emekli ikramiyeleri için herhangi bir fark ödemesi yapılmayacağına hükmedilmiş olmak-la birlikte; Ek 68’inci maddesinde, eşitleme işleminden önce ödenmiş emekli, dul ve yetim aylıkları ile emekli ikramiyeleri için fark ödeme-si yapılmayacağına dair bir hüküm bulunmamakta ve anılan kanunda Eşitlik Cetveli’nin düzenlenmesine ilişkin bir süre öngörülmeyip 646 sayılı KHK 10.07.2011 tarihinde yürürlüğe girmesine karşın Eşitlik Cetvelinin 01.03.2012 tarihinde uygulanmaya başlanarak, bu tarihten önceki makam ve görev tazminatlarının ödenmesine ilişkin düzenle-me yapılmamasının eksik düzenleme nedeniyle hak sahiplerinin be-lirsiz süreyle kazanımlarından yoksun bırakılmalarına yol açtığından şikayetçinin makam ve görev tazminatı farklarının 646 sayılı KHK’nın yürürlüğe girdiği 10/07/2011 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlik-te ödenmesi gerekirken şikayetçinin konuya ilişkin 02.04.2013 tarihli başvurusunu reddeden 07.05.2013 tarihli işlemde hukuka ve hakkani-yete uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUAT15) 2709 Sayılı 1982 Anayasasının 40/2 maddesinde devletin iş-

lemlerinde ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuraca-ğını ve sürelerini belirtmek zorunda olduğu hükmü yer almış olup, şikayet konusuna ilişkin 02.04.2013 tarihli idareye yapılan başvu-runun reddine ilişkin 07.05.2013 tarihli idari işlemin tebliği üzerine başlayıp, Kurumumuza 21.05.2013 tarihinde yapılan başvuru üzerine duran dava açma süresinin 21.11.2013 tarihinde işlemeye başladığı 15.11.2013 tarih ve 6911 sayılı yazımız ile şikayetçiye bildirildiğin-den, şikayet konusu işleme karşı 21.11.2013 tarihinden itibaren 60

Page 53: Kamu Personel Rejimi 1

48 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

günden arta kalan sürede dava açılmadıysa dava açma süresinin geçmiş olduğu düşünülmekle beraber aksi düşünüldüğü takdirde An-kara İdare Mahkemesine dava açılabilir.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre;

Şikayetin kabulü ile 10.07.2011 -29.02.2012 tarihleri arasında-ki dönemde ödenmeyen makam ve görev tazminatı farklarının yasal faiziyle birlikte şikayetçiye ödenmesine yönelik işlem tesis edilmesi hususunda Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’na TAVSİYEDE BU-LUNULMASINA,

6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca ilgili idarece bu karar üzerine tesis edilecek iş-lem veya tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz (30) gün içinde Kurumumuza bildirilmesi-nin zorunlu olduğuna,

Kararın şikayetçiye ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’na tebli-ğine, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 54: Kamu Personel Rejimi 1

49KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

TAVSİYE KARARI

KARAR NO : 2013/171KARAR TARİH : 30/12/2014ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİNİN ADRESİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : T.C. İçişleri BakanlığıŞİKAYETİN KONUSU : Şikayetçiler, İçişleri Bakanlı-

ğı Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde polis memuru ola-rak görev yaptıklarını, kanunla haftalık çalışma sürelerinin 40 saat olarak belirlenmesine rağ-men bu zamanın çok üstünde çalıştıklarını, mesai dışında ek görevler verildiğini ve bu çalışmaları karşılığında fazla mesai ücreti almadıklarını, bu ağır çalışma saatleri nedeniyle psikolojilerinin, sosyal ve aile hayatlarının bozulduğunu, bu-nunla birlikte kendileri gibi po-lis memuru olan ancak büroda çalışan meslektaşlarıyla aynı maaşı ve ek ödemeyi aldıkları-nı, yaptıkları fazla mesaiye kar-şılık olarak verilmesi gereken idari izinlerinin verilmediğini belirterek, bu uygulamaların hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu gerekçesiyle polislerin özlük haklarının düzeltilmesi konusunda tavsiye kararı veril-mesini talep etmişlerdir.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 20/04/2013

Page 55: Kamu Personel Rejimi 1

50 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

I. USÛLA Şikâyet Başvuru Süreci

1) Şikayet başvurusu, Kurumumuza posta yolu ile gönderilen ve 20/04/2013 tarih ve 171 sayı ile kayıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvuru formu doldurulmak vasıtasıyla yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kuru-mu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yö-netmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci mad-desinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırılmasına geçilmiş, 03.2013/171 şikayet sayılı Tavsiye öneri-siyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2) Yapılan ön inceleme neticesinde; 20/4/2013 9/10/2103 ta-rihleri arasında yapılan, 03.2013/386, 03.2013/482, 03.2013/777, 03.2013/387, 03.2013/665, 03.2013/395, 03.2013/396, 03.2013/686, 03.2013/397, 03.2013/394, 03.2013/389, 03.2013/390, 03.2013/388, 03.2013/391, 03.2013/393 sayılı şikâyet başvurularının aynı sebep ve konudan doğduğu ve biri hakkında verilecek kararın diğerini etkileye-cek nitelikte olduğu sonucuna varıldığından, iş bu dosyaların şikâyet kayıtları kapatılarak 03.2013/171 sayılı şikâyet dosyasında birleştiril-mesine, inceleme ve araştırmanın bu dosya üzerinden yürütülmesine ilgili Yönetmeliğin 22 nci maddesinin 3 üncü fıkrası uyarınca karar ve-rilmiştir.

3) Yapılan ön incelemeler neticesinde, şikayet konusunun Kuru-mumuzun görev alanına girdiği, şikayetçilerin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, şikayetin süresinde yapıldığı, diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, ancak idari başvuru yollarının tüm baş-vurucular tarafından tüketilmediği tespit edilmekle birlikte şikayet konusunun mevzuat değişikliğini gerektirmesi,yıllardır çözüm geti-rilmemiş olması sebebiyle başvuruda bulunulsa dahi İdare tarafından ivedi bir işlem ya da eylem tesis edilmesi beklenemeyeceğinden idari başvuru yolları tüketilmeksizin şikayetlerin incelenmesine ve araştı-rılmasına engel bir durum tespit edilmemiştir.

Page 56: Kamu Personel Rejimi 1

51KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçilerin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

4) Şikâyetçiler, İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü bünye-sinde polis memuru olarak görev yaptıklarını, 657 sayılı Devlet Me-murları Kanununda haftalık çalışma süresinin 40 saat olarak belirlenmesine rağmen belirlenen sürenin çok üzerinde çalış-tırıldıklarını, mesai dışında ek görevlerin verildiğini ve bu ça-lışmaları karşılığında fazla mesai ücreti almadıklarını, bu ağır çalışma şartları nedeniyle psikolojilerinin, sosyal ve aile hayat-larının bozulduğunu;

5) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 178 inci maddesi kapsa-mında yaptıkları fazla mesaiye karşılık olarak verilmesi gereken idari izinlerin verilmediğini; bununla birlikte kendileri gibi polis memuru olan ancak büroda çalışan meslektaşlarıyla aynı maaşı ve ek ödemeyi aldıklarını, bunun da meslektaşlar arasın-daki güven ve adalet anlayışını zedelediğini,

belirterek, bu uygulamaların hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu gerekçesiyle özlük haklarında düzeltme yapılması yönünde tavsiye ka-rarı verilmesini talep etmektedirler.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü İle Yapılan Yazışmalar -Görüşmeler

6) Kurumumuz tarafından 24/06/2013 tarihli ve 2048 sayılı ya-zıyla, İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğünden polislerin günlük ve haftalık çalışma saatleri, özlük haklarıyla ilgili mevzuat hü-kümleri ile bunlarla ilgili yapılan çalışmalar hakkında bilgi ve belge talep edilmiştir. Kurumumuza, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından 22/07/2013 tarihli ve 136452 sayılı yazı ile cevap verilmiştir. Daha sonraki süreçte konuyla ilgili olarak Kurum yetkilileriyle toplan-tı yapılmasına karar verilmiş ancak toplantı her iki tarafın da uygun olduğu 17/12/2013 tarihinde gerçekleştirilebilmiştir.

7) Yapılan toplantı neticesinde yeni bilgi ve belgelere ihtiyaç duyul-muş ve bu kapsamda 26/12/2013 tarihli ve 9017 sayıyla Emniyet Ge-nel Müdürlüğüne yeni bir bilgi ve belge isteme yazısı gönderilmiştir.

Page 57: Kamu Personel Rejimi 1

52 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından 17/01/2014 tarih ve 17673 sa-yılı yazı ile cevap verilmiştir. Ancak Emniyet Genel Müdürlüğü tarafın-dan Kurumumuza verilen cevabi yazılarda Emniyet Genel Müdürlüğü yetkilileri tarafından hata ve noksanlıkların olduğu farkedilmiş ve gö-rüşme talep edilmiştir. Bu doğrultuda Emniyet Genel Müdürlüğü yet-kilileriyle 28/02/2014 tarihinde ikinci bir görüşme yapılmış, yetkililer tarafından bu hata ve noksanlıkların düzeltilmesi için 81 ilin emniyet müdürlükleriyle yazışma yapılması gerektiği belirtilerek ek süre ve ek yazı talep edilmiştir.

8) Söz konusu talep üzerine, ilgili Kuruma 12/03/2014 tarih ve 2033 sayılı bilgi ve belge talebiyle ilgili ek bir yazı gönderilmiş ve Em-niyet Genel Müdürlüğü tarafından son olarak 16/04/2014 tarih ve 59202 sayı ile talep edilen bilgi ve belgeler Kurumumuza iletilmiştir.

İçişleri Bakanlığı tarafından gönderilen cevabi yazıların tet-kikinden;

9) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 99 uncu maddesinde haftalık çalışma saatinin 40 saat olarak belirlendiği ancak özel kanun-larla veya bu kanunlara dayanılarak çıkarılacak tüzük ve yönetmelik-lerle kurumların veya hizmetlerin özellikleri dikkate alınmak suretiyle farklı çalışma saatlerinin tespit edilebileceği, bu ça-lışma saatlerine göre belirlenen çalışma modellerine ilişkin bilgilerin ekte yer aldığı,

10) 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun 61 inci maddesine göre komiser ve polislere yıllık izinlerinden başka haftada 24 saat izin verileceğinin hüküm altına alındığı, ayrıca bu kanunun ek 21 inci mad-desi kapsamında polislere ödenen fazla mesai ücretlerine ilişkin bilgi-lerin ekte yer aldığı,

11) “Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personelinin Çalışma Saatlerine İliş-kin Esaslar” hakkındaki düzenlemenin 4 üncü maddesine göre nö-bet usulüyle çalışma zorunluluğu bulunan polislerin olağanüstü durumlarda 12/12, diğer hallerde 12/24 veya 12/36 esaslarına göre çalışacakları ve bu çalışma esasına mülki idare amirinin karar vereceği, bu esaslara göre iller bazında çalışma saatleri-ne ve ek görevlere ilişkin bilgilerin ekte yer aldığı,

Page 58: Kamu Personel Rejimi 1

53KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

12) Polislerin çalışma şartlarının iyileştirilmesi adına pilot seçilen bazı illerde 8/24 çalışma sistemine dayanan Ergonomik Vardiya Sistemine geçildiği, polislerin yıllık ve mazeret izinleri ile sağlık hakları konularında bazı düzenlemelerin yapıldığı ve buna benzer çalışmaların yapılmaya devam edildiği ve bu konu-lardaki bilgilerin ekte yer aldığı,

belirtilmiştir.

Maliye Bakanlığı ile yapılan yazışma

13) Söz konusu şikayetlere ilişkin inceleme ve araştırma süreci de-vam ederken, “Emniyet Hizmetleri Sınıfı personeline fazla çalışma saati başına ücret ödenebilmesinin önünü açmak üzere, 3201 sayılı Emniyet Teş-kilatı Kanununun Ek 21 inci maddesinde ifade edilen “fazla çalışma ücreti” ibaresinin “güvenlik tazminatı” şeklinde değiştirilmesine yönelik İçişleri Bakanlığı’nca yapılan Kanun Tasarısı teklifi”nin 23/12/2011 tarihli ve 249956 sayılı yazı ile Maliye Bakanlığına iletildiği bilgisine ulaşılmış-tır.

Bu doğrultuda Maliye Bakanlığı’ndan Kanun tasarısı teklifinin bir bütün olarak ve özellikle “fazla çalışma ücretinin güvenlik tazminatı olarak düzenlenmesi”ne ilişkin 2. maddesine münhasıran olmak üze-re;

Kurumlarınca halihazırda yürütülmekte olan bir çalışmanın olup olmadığının, bugüne kadar yapılan çalışmalara ve gelinen aşamaya ilişkin varsa mevcut bilgi, belge ve raporların,

Söz konusu teklifin yasalaşmasının önünde herhangi bir engel olup olmadığının, varsa temel engellerin (hukuki, mali vb.) neler olduğu-nun,

Önümüzdeki dönemde bu konuyla ilgili planlanan yeni bir çalışma olup olmadığı bilgisinin ve,

Söz konusu şikâyet başvurularının çözümünde ilgili olabileceği mü-talaa edilen diğer bilgi ve belgeler ile konuya ilişkin Kurumları görüşü-nün gönderilmesi, talep edilmiştir.

14) Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü tara-fından 25/7/2014 tarihli ve 6487 sayılı yazımıza cevaben gönderilen 18/8/2014 tarihli ve 7151 sayılı yazıda;

Page 59: Kamu Personel Rejimi 1

54 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

2/11/2011 tarihinde yürürlüğe giren 666 sayılı KHK ile çeşit-li statülerdeki kamu personeline mevzuatı uyarınca kurumsal bazda ödenmekte olan her türlü ek ödemeler ile fazla çalışma ücreti ödeme-lerinin yürürlükten kaldırılmasına rağmen Emniyet Genel Müdür-lüğü bünyesinde görev yapan Emniyet Hizmetleri Sınıfına tabi personele 3201 sayılı Kanunun ek 21 inci maddesine göre öden-mekte olan fazla çalışma ücretinin aynen muhafaza edildiği,

Bu doğrultuda söz konusu madde hükmü incelendiğinde, söz konu-su kapsama dahil personele, en yüksek devlet memuru aylığına uygu-lanacak belirli oranları geçmemek üzere, İçişleri Bakanlığı’nca belirle-necek usul ve esaslara göre fazla çalışma ücreti ödenmesinin zorunlu olduğu,

- Öte yandan, İçişleri Bakanlığı’nca hazırlanarak görüşleri-ne sunulan Kanun tasarısı taslağının tüm düzenlemeleri bakı-mından bir bütün halinde incelendiği, neden olacağı mali yü-kün hesaplandığı ve bu ödeme unsurlarına ilişkin farklı hizmet alanlarında görev yapan çeşitli statülerden personelin de ben-zer yöndeki talepleri dikkate alınarak mevcut bütçe imkanları çerçevesinde bu aşamada olumlu mütalaa edilmediği,

bildirilmiştir.

C. Olaylar

İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde polis me-muru olarak görev yapan şikâyetçiler tarafından sunulan bilgi ve bel-gelerden;

15) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre aylık çalış-ma süresinin 160 saat (4 hafta*40 saat) olarak belirlenmesine rağmen fiilen 240 ile 300 saat arasında çalıştıkları ve bu fazla çalışmaları karşılığında fazla mesai ücreti veya idari izin alamadık-ları,

16) Aylık 160 saatin (4 hafta*40 saat) üzerinde çalışan, gece nöbe-tine kalan, ek görevler verilen polis memurlarıyla ayda 160 saat büro-da çalışan polis memurlarının aynı maaşı aldıkları; kendileri gibi polis memuru olan ve masa başı görevi yapan meslektaşlarıyla aynı maaşı almalarının çalışma barışını bozduğu, bu uygulamanın adalet ve hak-kaniyete aykırı olduğu,

Page 60: Kamu Personel Rejimi 1

55KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

17) Yaptıkları fazla mesaiye karşılık olarak verilmesi gere-ken idari izinlerinin verilmediğini, mobbing veya disiplin ceza-sı korkusuyla bu konuda haklarını arayamadıkları,

18) Ağır çalışma şartları nedeniyle polislerin psikolojilerin bozul-duğu, intihar ve cinnet vakalarının meslek içerisinde çok sık görüldü-ğü, aile ve sosyal hayatlarında sıkıntıların, şiddetli geçimsizlik ve bo-şanma vakalarının çok sık yaşandığı, yaşam kaliteleri ve standartları ile mesleki motivasyonlarının düştüğü,

tespit edilmiştir.

19) Şikayetçilerden bir kısmı Kurumumuza başvurmadan önce BİMER aracılığıyla İdareye başvuruda bulunmuş olmakla birlikte ge-riye kalan şikayet başvurucuları idari başvuru yolunu tüketmeksizin Kurumumuza başvuruda bulunmuşlardır. Bu doğrultuda; 20/4/2013-9/10/2013 tarihleri arasında yapılan 16 adet şikayet başvurusu birleş-tirilmiş ve inceleme ve araştırma 03.2013/171 sayılı dosya üzerinden yürütülmüştür.

D. Kamu Denetçisi (Ombudsman) Mehmet Elkatmış’ın İnce-leme ve Araştırma Bulguları

Emniyet Genel Müdürlüğünden ve şikâyetçilerden gelen bilgi ve belgeler ile Kurumumuz tarafından yapılan araştırmalar neticesinde polislerin şikâyet konuları Çalışma Modelleri, Çalışma Saatleri, Ek Görevlendirme, Fazla Mesai, İdari İzin, Büro Hizmetinde Çalışan Polisler, Çalışma Şartları Nedeniyle Yaşanan Sorunlar başlıkları altında incelenmiştir. Bu incelemeler neticesindeki tespit edilen bul-gulara aşağıda sırasıyla yer verilmiştir:

Çalışma Modelleri

20) 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun 61 inci maddesine, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 99, 100 ve 101 inci madde-lerine, 29/09/1995 tarihli “Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personelinin Çalışma Saatlerine İlişkin Esaslar” hakkındaki düzenlemenin 4 üncü maddesine dayanılarak Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde 86 farklı çalışma modelinin uygulandığı görülmüş ve bu çalışma mo-dellerinden en fazla uygulanan 4 modelle ilgili bilgilere aşağıda yer ve-rilmiştir.

Page 61: Kamu Personel Rejimi 1

56 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDE UYGULANAN ÇALIŞMA MODELLERİ(TABLO- I)

NO BİRİMLER

GÖREV YAPAN

PERSONEL SAYISI

ÇALIŞMA MODELİ

12\24 8\24 12\3608.00/17.0009.00/18.00

DİĞER MODELLER

(82 farklı model)

TOPLAM 240.939 63.723 10.706 32.782 79.803 53.925

21) 12/24 Çalışma Modeli: Bu çalışma modelinin toplam 240.939 polis memurundan 63.723 üne, bir diğer ifadeyle polislerin %26,4 üne uygulandığı; polislerin 12 saat çalışıp 24 saat dinlenerek ek görevler hariç haftalık toplamda 57 saat çalıştıkları tespit edilmiştir.

22) 8/24 Çalışma Modeli: Bu çalışma modelinin toplam 240.939 polis memurundan 10.467 sine, bir diğer ifadeyle polislerin %4,4 üne uygulandığı; polislerin 8 saat çalışıp 24 saat dinlenerek ek görevler hariç haftalık toplamda 42 saat çalıştıkları tespit edilmiştir.

23) 12/36 Çalışma Modeli: Bu çalışma modelinin toplam 240.939 polis memurundan 32.782 sine bir diğer ifadeyle polislerin %13,6 sına uygulandığı; polislerin 12 saat çalışıp 36 saat dinlenerek ek görevler hariç haftalık toplamda 42 saat çalıştıkları tespit edilmiştir. An-cak personel sayısının yetersiz olduğu durumlarda söz konusu çalışma modelindeki haftalık toplam çalışma saatinin arttığı anlaşılmıştır.

24) 08.00/17.00 09.00/18.00 Çalışma Modeli: Bu çalışma mo-delinin toplam 240.939 polis memurundan 79.803 üne, bir diğer ifa-deyle polislerin % 33,1 ine uygulandığı; polislerin günde 9 saatten ol-mak üzere ek görevler hariç haftalık toplam 45 saat çalıştıkları tespit edilmiştir.

25) Diğer Modeller: Yukarıda belirtilen çalışma modelleri dışın-da 81 çalışma modelinin daha bulunduğu ve toplam 240.939 polis memurundan 53.925 ine, bir diğer ifadeyle polislerin % 22,3 üne bu çalışma modellerinin uygulandığı tespit edilmiştir. Bu çalışma model-lerinde günlük ve haftalık çalışma saatlerinin görevin mahiyetine ve

Page 62: Kamu Personel Rejimi 1

57KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

içeriğine göre farklılıklar gösterdiği, ek görevler hariç polislerin haftalık çalışma saatlerinin 45 ile 60 saat arasında değiştiği anlaşılmıştır.

Bununla birlikte Emniyet Teşkilatında merkez ve merkeze doğru-dan bağlı birimlerde 9.959, taşra teşkilatında 56.947 olmak üzere top-lam 66.906 polis memurunun bir diğer ifadeyle polislerin %27,7 sinin büro hizmetlerinde çalıştığı anlaşılmıştır.

Çalışma Saatleri

26) Mesai kapsamında değerlendirilmeyen ek görevler hariç il-lere ait haftalık ortalama çalışma saatlerine ait bilgilere aşağıda yer verilmiştir.

İLLER BAZINDA HAFTALIK ORTALAMA ÇALIŞMA SAATLERİ (TABLO -II)

NO İLLER/BİRİMLER HAFTALIK ORTALAMA ÇALIŞMA SAATİ

1 ADANA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 53,00

2 ADIYAMAN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 49,22

3 AFYONKARAHİSAR İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 41,79

4 AĞRI İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 55,64

5 AMASYA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 48,98

6 ANKARA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 42,58

7 ANTALYA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 49,8

8 ARTVİN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 47,00

9 AYDIN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 47,80

10 BALIKESİR İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 45,19

11 BİLECİK İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 47,25

12 BİNGÖL İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 45,60

13 BİTLİS İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 44,19

14 BOLU İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 51,78

15 BURDUR İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 46,00

16 BURSA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 42,86

17 ÇANAKKALE İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 51,20

Page 63: Kamu Personel Rejimi 1

58 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

18 ÇANKIRI İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 49,61

19 ÇORUM İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 46,18

20 DENİZLİ İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 48,69

21 DİYARBAKIR İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 47,21

22 EDİRNE İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 46,31

23 ELAZIĞ İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 50,00

24 ERZİNCAN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 42,06

25 ERZURUM İ LEMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 44,00

26 ESKİŞEHİR İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 48,86

27 GAZİANTEP İL EMNİYETMÜDÜRLÜĞÜ 48,80

28 GİRESUN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 47,00

29 GÜMÜŞHANE İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 47,00

30 HAKKARİ İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 59,15

31 HATAY İL EMNİYE TMÜDÜRLÜĞÜ 50,70

32 ISPARTA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 49,19

33 MERSİN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 55,02

34 İSTANBUL İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 53,93

35 İZMİR İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 52,92

36 KARS İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 55,32

37 KASTAMONU İL EMNİYETMÜDÜRLÜĞÜ 46,26

38 KAYSERİ İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 47,46

39 KIRKLARELİ İL EMNİYETMÜDÜRLÜĞÜ 46,29

40 KIRŞEHİR İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 46,00

41 KOCAELİ İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 53,57

42 KONYA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 45,6

43 KÜTAHYA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 53,05

44 MALATYA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 43,06

45 MANİSA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 51,00

Page 64: Kamu Personel Rejimi 1

59KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

46 KAHRAMANMARAŞ İL EMNİYETMÜDÜRLÜĞÜ 48,00

47 MARDİN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 53,00

48 MUĞLA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 46,60

49 MUŞ İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 45,70

50 NEVŞEHİR İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 49,50

51 NİĞDE İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 51,00

52 ORDU İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 44,40

53 RİZE İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 47,17

54 SAKARYA İL EMNİYET MÜDÜRLĞÜ 41,87

55 SAMSUN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 45,66

56 SİİRT İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 50,10

57 SİNOP İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 51,59

58 SİVAS İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 44,18

59 TEKİRDAĞ İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 48,70

60 TOKAT İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 46,00

61 TRABZON İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 42,80

62 TUNCELİ İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 56,21

63 ŞANLIURFA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 56,80

64 UŞAK İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 51,50

65 VAN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 54,63

66 YOZGAT İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 49,00

67 ZONGULDAK İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 48,70

68 AKSARAY İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 50,80

69 BAYBURT İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 44,96

70 KARAMAN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 49,04

71 KIRIKKALE İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 49,12

72 BATMAN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 53,64

73 ŞIRNAK İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 48,20

74 BARTIN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 47,08

Page 65: Kamu Personel Rejimi 1

60 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

75 ARDAHAN İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 47,06

76 IĞDIR İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 45,92

77 YALOVA İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 44,32

78 KARABÜK İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 43,01

79 KİLİS İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 44,37

80 OSMANİYE İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 54,75

81 DÜZCE İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ 46,79

İLLER GENEL ORTALAMA 47,61

Not: Çalışma saatlerine ek görevler dâhil edilmemiştir.

Bu tablodan, emniyet hizmeti sınıfı personelinin (polislerin) me-sai kapsamında değerlendirilmeyen ek görevler hariç haftalık çalışma saati ortalamalarının illere göre farklılıklar gösterdiği; en düşük ça-lışma saati ortalamasının 41,79 saat ile Ağrı İli’nde olduğu, en yüksek çalışma saati ortalamasının ise 59,15 saat ile Hakkari İli’ne ait olduğu, bir diğer ifadeyle, illere göre haftalık çalışma or-talamalarının 41,79 ile 59,15 saat arasında değiştiği anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, polis memurlarının verilen ek görevler hariç 23 ilimizde haftalık ortalama 50 saatin üzerinde, 40 ilimizde ise haftalık ortalama 45 ile 50 saat arasında, tüm illerde ise hafta-lık ortalama 47,61 saat çalıştığı anlaşılmaktadır.

27) Ayrıca çalışma saatleriyle ilgili olarak Avrupa Birliği tarafın-dan 23/11/1993 tarihinde 93/104 Sayılı Konsey Direktifinin kabul edildiği, Direktifte çalışanlar için fazla mesai dahil haf-tada ortalama maksimum 48 saat çalışma süresinin; gece çalı-şanlar için 24 saatlik bir zaman diliminde ortalama maksimum 8 saat çalışma süresinin; haftada minimum kesintisiz 24 saat dinlenme süresinin belirlendiği görülmüştür. 93/104 sayılı Direk-tifi değiştiren 2000/34 sayılı Direktif 1 Ağustos 2000 tarihinde yürür-lüğe girmiştir. 93/104 sayılı Direktifi yürürlükten kaldıran 2003/88 sayılı Direktif ise, 2 Ağustos 2004 tarihinde yürürlüğe girmiş olmakla, 93/104 sayılı Direktifin çalışma ve dinlenme sürelerini belirleyen te-mel kuralları, 2003/88 sayılı Direktife aynen aktarılmıştır.

28) Aşağıda AB ülkelerindeki bazı uygulamalara yer verilmiştir.

Page 66: Kamu Personel Rejimi 1

61KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ALMANYA: Polisler haftada 40 saat görev yapmakta ve yılda 30 gün izin kullanmaktadır. Hafta sonları ve resmi tatiller bu izne dâhil edilmemektedir. Vardiyalı çalışanlar ise dört vardiya halinde çalış-makta, vardiyalar sırası ile 7 / 8 / 9 ar saat sürmekte ve bu üç vardiya-da çalışan memur bir vardiyayı boş geçmektedir.

FRANSA: Fransa’da polisin çalışma saati yıllık 1.600 saat olmakla birlikte, günlük 8 saat çalışmaktadır. Fazla çalışıldığı zaman mesai ücreti ya da izin verilmektedir.

DANİMARKA: Danimarka’da polisin çalışma sistemi genel olarak üçlü vardiya sistemi uygulanmaktadır. Bunlar: 1. vardiya 07.00- 15.00, 2. vardiya 15.00 -23.00, 3. vardiya 23.00- 07.00 saatleri arasındadır. Günlük çalışma süresi sekiz saattir.

İSPANYA: Polis, yapmış olduğu göreve göre haftalık ortalama 40 saatten fazla çalıştırılmamaktadır. Örneğin futbol maçlarından dolayı hafta sonları çalışmak zorunda olan çevik kuvvetin mesai saati 37,5 saat olarak belirlenmiştir.

İSVEÇ: Polisin çalışma saatleri günlük 8, haftalık toplam 40 saati geçmemektedir. Geçtiği takdirde fazla mesai ücreti, gece çalış-tıkları takdirde iki kat fazla mesai ücreti ödenmektedir.

İTALYA: Polisin çalışma saati günde 6 saat haftada ise 36 saat-tir. 36 saatten fazla çalıştığı her saat ve gece görevleri için ek tazmi-nat ödenmektedir.

Ek Görevler

29) Polislerin ek görevlendirmelerde herhangi bir ek ücret almadıkları ve bu ek görevlendirmelerin birçoğunun mesai içinde değerlendirilmediği hususlarındaki şikâyetleriyle ilgili olarak yapılan araştırmalar neticesinde; ek görevler, ek görev-lerden mesai içinde değerlendirilenler, ek görevlerden görevin mahiyetine göre hem mesai içinde hem de mesai dışında de-ğerlendirilen ve ek ücret verilen ek görevlerle ilgili bilgilere aşağıdaki tabloda yer verilmiştir.

Page 67: Kamu Personel Rejimi 1

62 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

POLİSLERİN EK GÖREVLERİ (TABLO- III)

NO EK GÖREVİN ADI MESAİİÇİNDE DEĞERLEN-DİRİLENLER

GÖREVİN MA-HİYETİNE GÖRE HEM MESAİ İÇİNDE HEM DE MESAİ DIŞINDA DEĞERLENDİRİ-LENLER

EK ÜCRET VERİLEN GÖREV-LER

1 Devlet Büyüklerinin Ziyaretleri

x

2 Yabancı Devlet Büyüklerinin Ziyaretleri

x

3 Dini ve Milli Bayramlar

x

4 Terör Örgütlerinin Sözde Kuruluş, Yakalanma, Ölüm Yıldönümleri vb.

x

5 Önemli Gün ve Haftalar

x

6 Konser Sergi Tiyatro Etkinlikleri

x

7 Üniversite Aktiviteleri

x

8 Konferanslar x

9 Parti, Sendika, Dernek, Oda vb. Etkinlikleri Ve Genel Kurulları

x

10 Kooperatif-Organ Seçimleri

x

11 Sınav Tedbirleri x x12 Şehit Cenazeleri x

Page 68: Kamu Personel Rejimi 1

63KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

13 Ağır Ceza Mahkemeleri

x

14 Askeri ve Cezaevi Tedbirleri

x

15 Devriyeler ve Hazır Kuvvet, Uygulama Tedbirleri

x

16 Seyyar Satıcılar İçin Tedbirler

x

17 Yıkım-İhale-Mahkeme Tedbirleri

x

18 Atletizm ve Spor Müsabakaları

x

19 Hastane Bekleme x

20 Seçim Miting Tedbirleri

x

21 Dış İlçe Takviye Görevlendirilmesi

x

22 Ani Gelişen Toplumsal Olaylar (Örn: Gezi Parkı Olayları, Terör Örgütlerinin Cenaze Toplantıları vb.)

x

23 Yol Güvenliği x

24 Çelenk Koyma-Anma Yürüyüş Tedbirleri

x

25 Cenaze Tedbirleri x

26 Para Nakli x

27 Yabancı Heyetlerin Ziyaretleri

x

Page 69: Kamu Personel Rejimi 1

64 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

28 Huzur Uygulamaları

x

29 Yöresel Etkinlikler

x

30 Diğer Tedbirler (Bakanlık-Vali-Programı)

x

30) Tablodan, polislerin devlet büyükleri ve yurtdışından gelen heyetlerin programları, yabancı devlet büyüklerinin ziyaretleri, dini ve milli bayramlar, terör örgütlerinin sözde kuruluş yakalanma ilk eylemler ölüm yıldönümleri ve benzeri faaliyetleri, konser sergi tiyatro etkinlikleri, atletizm ve spor müsabakaları, ani gelişen toplumsal olay-lar (gösteri, toplantı vb.), sınavlar, seçim ve mitingler, konferanslar başta olmak üzere otuz farklı ek görevde bulundukları,

31) Bu görevler arasından şehit cenazeleri, seyyar satıcılar için ted-birler, yıkım ihale mahkeme tedbirleri ve para nakli ile ilgili ek görevleri-nin mesai içinde kabul edildiği ancak bunların dışındaki yirmialtı (26) ek görevin duruma göre mesai içinde duruma göre mesai dışında kabul edildiği ve bu konuda net bir uygulama ile yasal bir düzenlemenin bu-lunmadığı,

32) Polislerin bu ek görevlerden sınav tedbirleri (AÖF, ÖSYM, MEB sınavları) dışındaki diğer yirmidokuz (29) ek görev karşı-lığında herhangi bir ek ücret almadıkları,

Anlaşılmaktadır.

Fazla Mesai33) Polislerin bir diğer şikayet konusu ise yaptıkları fazla mesailer

ile verilen ek görevler karşılığında herhangi bir ek ücret almadıkları ve kendileri gibi polis memuru olan ancak büro görevinde bulunan polis-lerle aynı maaşı almalarıdır. Polislerin illere göre haftalık çalışma orta-lamasının 41,79 ile 59,15 saat arasında değiştiği; polislerin 30 ek gö-revde bulunduğu ve bunlardan şehit cenazeleri, seyyar satıcılar yıkım-ihale mahkeme tedbirleri, para nakliyle ilgili görevlerin mesai içinde kabul edildiği, diğer ek görevlerin ise duruma göre mesai içinde du-ruma göre mesai dışında kabul edildiği; bu verilen ek görevler-den sadece sınav tedbirleri (Açık Öğretim Fakültesi, ÖSYM ve

Page 70: Kamu Personel Rejimi 1

65KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Milli Eğitim Bakanlığı sınavları) karşılığında ek ücret aldıkları hususlarına yukarıda ayrıntılı olarak değinilmiştir.

34) Polislerin fazla mesai karşılığında ek bir ücret alıp almadıkları hususunda yapılan inceleme neticesinde, 3201 sayılı Emniyet Teşkila-tı Kanununun ek 21 inci maddesi kapsamında polisler arasında dörtlü bir sınıflandırmanın yapıldığı ve bu sınıflandırmaya göre polislere fazla mesai adı altında her ay sabit bir ek ücretin öden-diği tespit edilmiştir. Konuya ilişkin bilgilere aşağıdaki tabloda yer verilmiştir.

3201 SAYILI EMNİYET TEŞKİLATI KANUNUNUN EK 21’NCİ MADDESİ KAPSAMINDA YAPILAN SINIFLANDIRMAYA İLİŞKİN İSTATİSTİKİ

VERİLER (TABLO-IV)SINIFLANDIRMA PERSONEL

SAYILARIORANI% 2014

YILI NET (TL)

a) Emniyet hizmetleri sınıfına dahil kadrolarda bulunanlardan;

1- Özel Harekat ve istihbarat birimlerinde görev yapanlar

13.607 35 377

2- Siyasi hizmet, çevik kuvvet birimleri ile köprü ve hassas bölgeleri koruma görevlerinde fiilen çalışanlarla, panzer sürücüsü ve operatörü olarak görev yapanlar

62.099 31 344

3- Diğer birimlerinde görevli olanlar

169.938 27 290

b) Emniyet hizmetleri sınıfına dahil kadrolarda bulunan Çarşı ve mahalle bekçileri

3.709 13 138

Page 71: Kamu Personel Rejimi 1

66 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

35) Tablodan, fazla mesai kapsamında emniyet hizmetleri sınıfına dahil kadrolarda özel harekat ve istihbarat birimlerinde görev yapan 13.607 kişiye 377 TL; siyasi hizmet, çevik kuvvet birimleri ile köprü ve hassas bölgeleri koruma görevlerinde fiilen çalışanlarla, panzer sü-rücüsü ve operatörü olarak görev yapan 62.099 kişiye 344 TL; diğer birimlerinde görevli olan 169.938 kişiye 290 TL; çarşı ve mahalle bek-çisi 3.709 kişiye 138 TL olmak üzere aylık sabit bir ek ücretin ödendiği anlaşılmaktadır.

36) Fazla mesai konusuyla ilgili olarak Danıştay 11. Dairesine Başkomiser olarak görev yapan davacı tarafından, 3201 sayılı Emni-yet Teşkilatı Kanunu’nun ek 21 inci maddesi gereğince ödenen fazla çalışma ücreti usul ve esaslarına ilişkin 10/11/2003 tarih ve 4206 sa-yılı İçişleri Bakanlığı OLUR’unun; fazla çalışma ücretinin çalışılan süreye bağlı olmaksızın ve peşin olarak aylık işle birlikte öden-mesinin ve yıllık izinde geçen çalışılmayan süreler içinde fazla çalışma ücreti ödenmesinin anayasaya aykırı olduğu iddialarıy-la bu işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle eksik ödenen tutarın yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle dava açılmıştır.

Danıştay 11. Dairesinin 23/06/2009 tarih ve 2006/6559 Esas, 2009/6677 Karar sayısında, söz konusu fazla çalışma ücretini düzen-leyen 10/11/2003 tarih ve 4206 sayılı İçişleri Bakanlığı OLUR’unun 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’na dayandığı ve hukuka uygun olduğu; ödenen fazla çalışma ücretinin mesai dışında yapılan fazla çalışma karşılığı olarak değil, görevin niteliği, yapılan işin zorluğu ve önemi doğrultusunda emniyet hizmeti sınıfı kadrolarında bulunanlar-dan görev yapılan birime göre salt bu görevi yerine getirmele-ri nedeniyle her ay sabit olarak yapılan bir ödeme olduğu ve günlük çalışma saatleri dışında yapılan çalışmaların karşılığı ( alanlar için ) ödenen fazla çalışma ücretinden nitelik olarak farklı olduğunun anlaşıldığı, bu kapsamda yapılan ödemenin hukuka uygun olduğu, yönünde karar verilmiş ve dava redde-dilmiştir.

37) Bununla birlikte Emniyet Teşkilatında merkez ve merkeze doğ-rudan bağlı birimlerde 9.959, taşra teşkilatında 56.947 olmak üzere toplam 66.906 polis memurunun bir diğer ifadeyle polislerin %27,7 sinin yani her dört polisten birisinin büro hizmetlerinde

Page 72: Kamu Personel Rejimi 1

67KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

çalıştığı anlaşılmıştır. 3201 sayılı kanunun ek 21 inci maddesin-de emniyet teşkilatı mensupları (polisler) arasında yapılan dörtlü sı-nıflandırmada “Diğer Birimlerde Görevli” olarak nitelendirilen sınıf içerisinde büro hizmetlerinde görev yapan bu polis memurlarının da bulunduğu ve büro hizmetlerinde çalışan bu kişilerin de 3201 sayılı kanun kapsamında fazla mesai ücreti olarak 2014 yılı iti-barıyla aylık sabit olarak 290 TL aldıkları görülmüştür.

İdari İzin

38) Emniyet teşkilatı bünyesinde görev yapan polisler şikayet baş-vurularında, yoğun çalışma programı ve verilen ek görevler nedeniy-le fazla mesai yaptıklarını ancak 657 sayılı Devlet Memurları Kanu-nu’nun 178 inci maddesinde kapsamında kendilerine verilmesi gere-ken idari izinlerin verilmediğini belirtmişlerdir.

39) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 178 inci maddesinin, kurumların personelini gerekli hallerde günlük çalışma saatleri dışın-da fazla çalışma ücreti vermeksizin çalıştırabilecekleri, ancak perso-nele yaptırılacak fazla çalışmanın her sekiz saati için bir günlük izin verileceği veya bu şekilde verilecek iznin on günlük kısmının yıllık izne ekleneceği şeklinde düzenlendiği görülmüştür.

40) Konuyla ilgili olarak bir polis memuru, 12/24 saat esasına da-yalı çalışma sistemiyle görev yaptığı 04.01.2007- 31.10.2011 tarihleri arasında büroda çalışan bir memurdan 4097 saat daha fazla çalışma yaptığını ileri sürerek bu fazla çalışmasının karşılığı olarak tarafına 25.606,25 TL ile devam eden yıllarda yaptırılacak fazla çalışma ücret-lerinin ödenmesi için Tokat İdare Mahkemesine dava açmıştır.

Tokat İdare Mahkemesinin 2011/804 Esas ile 2012/656 Karar sa-yısı ile konuyla ilgili olarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 178. maddesinin A bendinde, yapılan fazla çalışmaların ücretle kar-şılanacağı hallerin tek tek sayılmak suretiyle açıklandığı, sayılanlar içinde emniyet hizmetlerine ilişkin bir ibare bulunmadığı ve bu ne-denle emniyet hizmetleri sınıfı personeline yaptığı fazla çalışma kar-şılığında ücret ödenmesinin mümkün olmadığı; ancak aynı maddenin B bendinde, personelini günlük çalışma saatleri dışında fazla çalıştı-ran kurumların fazla çalışma ücreti vermeyeceği, ancak kurumların yaptırılacak fazla çalışmanın her sekiz saati için bir gün hesabı ile izin vereceği şeklinde düzenlemenin yer aldığı; buna göre ilgili kanun, tü-zük veya yönetmelikte yer almadığı halde haftada 40 saatten fazla

Page 73: Kamu Personel Rejimi 1

68 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

çalıştırılan personelin çalıştığı her sekiz saat için bir gün izin kullandırılması gerektiği; bir diğer ifadeyle kurumları tarafın-dan haftalık 40 saatten fazla çalıştırılan personelin fazla çalış-tığı sürelerin tamamının fazla çalışma süresinden sayılması ve bu fazla çalışma süresine karşılık 657 sayılı Kanunun 178 inci maddesi uyarınca işlem tesis edilmesinin kanuni bir zorunlu-luk olduğu yönünde karar verdiği görülmüştür.

Büro Hizmetinde Çalışan Polisler

41) Emniyet Teşkilatında merkez ve merkeze doğrudan bağlı bi-rimlerde 9.959, taşra teşkilatında 56.947 olmak üzere toplam 66.906 polis memurunun bir diğer ifadeyle polislerin %27,7 sinin yani her 4 polis memurundan birisinin büro işlerinde çalıştığı; 3201 sayılı Em-niyet Teşkilatı Kanunu’nun ek 21 inci maddesi kapsamında büro hiz-metlerinde görev yapan bu polis memurlarının fazla mesai yapıp yap-madıklarına bakılmaksızın 2014 yılı itibarıyla fazla mesai ücreti olarak aylık sabit 290 TL aldıkları görülmüştür.

42) Bu açıklamalar ve tespitlerden, emniyet teşkilatında büro işle-rinde çalışan polis sayısının oldukça yüksek olduğu, bu polislere 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 21 inci maddesi kapsamında fazla mesai yapıp yapmadığına bakılmaksızın fazla mesai ücretinin verildiği, bu uygulamaların meslek içindeki çalışma huzur ve barışını bozduğu kanaati ve sonucuna varılmıştır.

Çalışma Şartları Nedeniyle Yaşanan Sorunlar

43) Emniyet teşkilatı mensupları Kurumumuza gönderdikleri şi-kayet dilekçelerinde, çalışma şartlarının uygun olmamasından dolayı özel ve sosyal hayatlarında sorunlar yaşadıklarını belirtmişlerdir. Ko-nuyla ilgili yapılan araştırmalar neticesinde polislerin iş yükünün fazla olması, mesleki çalışma şartlarının zorluğu, çalışma sürelerinin uzun-luğu, fazla mesai ve verilen ek görevler nedeniyle ruhsal ve bedensel sıkıntılar ile ailevi ve sosyal sorunlar yaşadıkları, yaşam kalitelerinin ve mesleki verimliliklerinin düştüğü, iş tatminlerinin azaldığı ve tü-kenmişlik hissine kapıldıkları anlaşılmıştır.

44) Kocatepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç. Mehmet Karakaş’ın 8 ilde 800 polis üzerinde yaptığı araştırma sonu-cunda polislerin %75’inin mesleklerinin psikolojik yapılarını tahrip

Page 74: Kamu Personel Rejimi 1

69KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ettiğine, % 74’ünün mesleklerinin aile yaşamına olumsuz etki ettiği-ne, %40’ının toplum içerisinde mesleklerinin saygınlığı olmadığına, inandıkları tespit edilmiştir. Ayrıca bu konuyla ilgili olarak polis inti-harları, polislerin yaş ortalaması ile ruh hastalıkları nedeniyle tedavi görenlerin, sınıf değiştirenler ve malul olanların istatistiki bilgilerine aşağıda yer verilmiştir.

2009 2013 YILLARI ARASINDA İNTİHAR EDEN POLİS SAYI-LARI (TABLO -V)

YILLAR 2009 2010 2011 2012 2013 Genel Toplam

İNTİHAR SAYISI 27 25 29 29 47 157

Tablodan 2009 yılında 27, 2010 yılında 25, 2011 yılında 29, 2012 yılında 29, 2013 yılında 47 olmak üzere son 5 yılda toplam 157 polis memurunun intihar ettiği anlaşılmaktadır.

2009 2013 YILLARINDA RUH HASTALIĞI NEDENİYLE TEDA-Vİ GÖREN, SINIF DEĞİŞTİREN VE MALUL OLAN POLİS İSTA-TİSTİKLERİ (TABLO VI)

YILLAR Ruh Hastalığı Nedeniyle Tedavi Gören

Ruh Hastalığı Nedeniyle Sınıf

Değiştiren

Ruh Hastalığı Nedeniyle Malul

Olan2009 621 64 1

2010 332 43 1

2011 425 64 0

2012 440 79 1

2013 505 110 2

TOPLAM 2323 360 5

Tablodan anlaşılacağı üzere, 2009 ve 2013 yılları arasında toplam 2323 polis memurunun ruh hastalıkları nedeniyle tedavi gör-düğü, 360 polis memurunun ruh hastalıkları nedeniyle çalıştı-ğı sınıfının değiştirildiği ve 5 polis memurunun da malul oldu-ğu anlaşılmaktadır.

Page 75: Kamu Personel Rejimi 1

70 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ÜLKEMİZDE GENEL YAŞ ORTLAMASI VE POLİSLERİN YAŞ ORTALAMALARI (TABLO VII)

Genel Yaş Ortalaması

Polislerin Yaş Ortalaması

73.8 55.9

Akdeniz Üniversitesi Gerontoloji (yaşlılık bilimi) bölümünce yapı-lan araştırmalar neticesinde ülkemizde genel yaş ortalamasının 73.8 olduğu ancak polislerdeki yaş ortalamasının ise 55.9 olduğu tespit edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

Uluslararası Mevzuat

45) İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi

Beyannamenin 23 üncü maddesinin 1 inci fıkrasında, herkesin çalışma, işini serbestçe seçme, adaletli ve elverişli koşullarda çalışma ve iş-sizliğe karşı korunma; 2 nci fıkrasında, herhangi bir ayrım gözetmeksizin eşit iş için eşit ücret alma; 3 üncü fıkrasında ise, herkesin kendisi ve ailesi için insan onuruna yaraşır ve gerekirse her türlü sosyal koruma önlemleriy-le desteklenmiş bir yaşam sağlayacak adil ve elverişli bir ücret alma; hak-kına sahip olduğu;

24 üncü maddesinde ise, herkesin dinlenmeye, eğlenmeye, özellikle çalışma süresinin makul ölçüde sınırlandırılmasına ve belirli dönemlerde ücretli izne çıkma hakkının olduğu,

kurala bağlanmıştır.

46) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

Sözleşmenin “Kölelik ve zorla çalıştırma yasağı” başlıklı 4 ncü maddesinin ikinci fıkrasında, “Hiç kimsenin zorla çalıştırılamayaca-ğı, ve zorunlu çalışmaya tabi tutulamayacağı hüküm altına alındıktan sonra; üçüncü fıkrasında a) Bu Sözleşme’nin 5. maddesinde öngörülen koşullara uygun olarak tutulu bulunan bir kimseden, tutulu bulunduğu sı-rada veya şartlı tahliyeden yararlandığı süre içinde olağan olarak yapması istenilen bir işin; b) Askeri nitelikli herhangi bir hizmet veya vicdanî reddin

Page 76: Kamu Personel Rejimi 1

71KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

meşru sayıldığı ülkelerde, vicdanî reddi seçen kişilere zorunlu askerlik hiz-meti yerine gördürülebilecek başkaca bir hizmetin; c) Toplumun hayat veya refahını tehdit eden kriz veya afet hallerinde gerekli görülen her hizmetin; d) Olağan yurttaşlık yükümlülükleri kapsamına giren her türlü çalışma veya hizmetin “zorla çalıştırma ya da zorunlu çalışma” sayılmayacağı” be-lirtilmiştir.

47) Avrupa Sosyal Şartı (Gözden Geçirilmiş)

Şartın “Adil Çalışma Koşulları Hakkı” başlıklı 2. maddesinde, Akit tarafların adil çalışma koşulları hakkının etkin biçimde kullanıl-masını sağlamak üzere: “Verimlilik artışı ve ilgili diğer etkenler izin ver-diği ölçüde haftalık çalışma süresinin aşamalı olarak azaltılmasını öngören makul günlük ve haftalık çalışma saatleri sağlamayı...” ,

“Adil Bir Ücret Hakkı” başlıklı 4. maddesinde, Akit tarafların, adil bir ücret hakkının etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ama-cıyla; “...Özel durumlara ilişkin istisnalar dışında, çalışanların fazla mesai karşılığında zamlı ücret alma hakkına sahip olduklarını tanımayı..”

taahhüt edeceğini düzenlemiştir.

48) Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesi

Bildirgenin 31 inci maddesinin 1 inci fıkrası, her çalışanın kendi sağlığı, emniyeti ve onuruna saygı gösteren çalışma koşullarından yarar-lanma hakkına sahip olduğu; 2 nci fıkrası, çalışanların azami çalışma sa-atlerinin sınırlandırılması, günlük ve haftalık dinlenme dönemleri ve yıllık ücretli izin hakkına sahip olduğu şeklinde düzenlenmiştir.

49) Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslara-rası Sözleşme

Birleşmiş Milletler tarafından çıkartılan Ekonomik Sosyal ve Kül-türel Haklar Uluslararası Sözleşmesi’nin 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, bu sözleşmeye taraf devletlerin çalışma hakkını tanıyacakla-rı ve koruyacakları, ikinci fıkrasında, bu sözleşmeye taraf bir devletin bu hakkı tam olarak gerçekleştirmek için alacağı tedbirlerin, teknik ve mes-leki rehberlik ile eğitim programlarını, bireyin temel ekonomik ve siyasal özgürlüklerini koruyan şartlar altında, düzenli şekilde ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimi ile tam ve üretken istihdamını sağlamaya yönelik politika ve teknikleri içermesi gerektiği;

Page 77: Kamu Personel Rejimi 1

72 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

7 nci maddesinin (d) bendinde dinlenme, çalışma arası ve çalışma saatlerinin makul ölçüde sınırlandırılması ile ücretli yıllık izin ve resmi ta-tillerde ücret verilmesi haklarının güvence altına alınması gerektiği,

düzenlemelerine yer verilmiştir.

50) Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme

Sözleşmenin 8. maddesinin üçüncü fıkrasında, 3. (a) Hiç kim-seden zorla ya da zorunlu olarak çalışması istenemeyeceği; (b) 3. fıkranın (a) bendinin, bir suçun karşılığı olarak ağır işlerde çalışma cezası ve-rilen ülkelerde yetkili bir mahkeme tarafından verilen böyle bir karar uyarınca ağır işte çalıştırmayı engeller biçimde görülemeyeceği; (c) Bu fıkra açısından, “zorla ya da zorunlu çalıştırma” teriminin: (i) Bir mah-kemenin yasal kararıyla gözaltında bulunan ya da gözaltına alınmasının ardından şartla salıverilmiş bir kimseden normal olarak istenen ve (b) ben-dinde belirtilmemiş olan bir iş veya hizmeti, (ii) Askeri nitelikteki herhangi bir hizmeti ve bu hizmete katılmayı vicdani bakımdan reddetme hakkının tanındığı ülkelerde de bu hakkı kullananlardan yasal olarak istenen her-hangi bir ulusal hizmeti, (iii) Toplumun varlığını ya da refahını tehdit eden olağanüstü hal ya da felaket durumunda istenen herhangi bir hizmeti ve (iv) Olağan kişisel yükümlülüklerin bir bölümünü oluşturan herhangi bir iş ya da hizmeti kapsamayacağı, hüküm altına alınmıştır.

51) ILO Uluslararası Çalışma Örgütü 29 Sayılı Cebri veya Mecburi Çalıştırmaya İlişkin Sözleşme

Uluslararası Çalışma Örgütü ILO (International Labour Organisa-tion) tarafından kabul edilen 29 sayılı Sözleşmenin 2. maddesinde, “’Cebri veya Mecburi Çalıştırma’ ifadesinin herhangi bir kişinin ceza teh-didi altında ve bu kişinin tam isteği olmadan mecbur edildiği tüm iş veya hizmetleri ifade ettiği belirtildikten sonra, “Cebri veya Mecburi Çalıştır-ma” ifadesinin a) Mecburi askerlik hizmeti hakkındaki kanunlar gereğince mecbur tutulan ve sadece askeri bir mahiyet taşıyan işlere hasredilen bir çalışma veya hizmeti; b) Bizzat kendi kendini yöneten bir memleketin va-tandaşlarının olağan kamu hizmeti yükümlülüklerinin bir parçasını teşkil eden bir iş veya hizmeti; c) Çalışma veya hizmetin bir kamu makamının nezaret ve kontrolü altında icra edilmesi ve söz konusu ferdin özel kişilerin, şirketlerin veya özel tüzel kişilerin hizmetine bırakılmaması veya verilme-mesi şartıyla, bir mahkemenin verdiği mahkumiyet kararının sonucu ola-rak yapmaya mecbur edildiği bir iş veya hizmeti;d) Olağanüstü hallerde,

Page 78: Kamu Personel Rejimi 1

73KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yani harp, felaketler veya yangın, su baskını, açlık, yer sarsıntıları, salgın hastalıklar ve şiddetli hayvan salgınları, hayvanların ve mahsule zarar ve-ren böcek veya parazitlerin hastalık yaymaları durumunda ve genel olarak halkın bütünün veya bir kısmının normal yaşama şartlarını veya hayatı-nı tehlikeye koyan tehlikeli veya zarar verici her türlü şartlarda yapılma-sı mecburi bir iş veya hizmet,ve e) Küçük çaplı toplumsal hizmetler, yani toplum fertleri tarafından doğrudan doğruya toplum menfaatine yapılan işler, bizzat toplumun fertleri veya doğrudan doğruya temsilcilerinin bu çalışmaların gerekli olduğunu beyan etmeleri hakkının tanınması şartıyla toplum üyelerine düşen olağan kamu hizmeti mükellefiyetlerini kapsama-dığı, belirtilmiştir.

52) ILO Uluslararası Çalışma Örgütü 111 sayılı Ayrımcılık (İş ve Meslek) Sözleşmesi

Uluslararası Çalışma Örgütü ILO (International Labour Organisa-tion) tarafından kabul edilen 111 sayılı Ayrımcılık (İş ve Meslek) Söz-leşmesinin 1 inci maddesinde, “ayırım”; iş veya meslek edinmede veya edinilen iş veya meslekte tabi olunacak muamelede eşitliği yok edici veya bozucu etkisi olan her türlü ayrılık gözetme, ayrı tutma veya üstün tutma şeklinde tanımlamıştır.

Aynı sözleşmenin 2 nci maddesinde, bu sözleşmenin yürürlükte bulunduğu üye memleketlerde her türlü ayırımı ortadan kaldırmak mak-sadıyla iş veya meslek edinmede ve edinilen iş veya meslekte tabi olunacak muamelede eşitliği geliştirmeyi hedef tutan milli bir politikayı tespit ve ta-kip etmeyi taahhüt edeceği belirtilmiştir.

Ulusal Mevzuat

53) 2709 sayılı T.C. Anayasası

Anayasa’nın “Zorla çalıştırma yasağı” başlıklı 18. maddesin-de, “Hiç kimsenin zorla çalıştırılamayacağı, angaryanın yasak olduğu; şekil ve şartları kanunla düzenlenmek üzere hükümlülük veya tutukluluk süreleri içindeki çalıştırmaların; olağanüstü hallerde vatandaşlardan iste-necek hizmetlerin; ülke ihtiyaçlarının zorunlu kıldığı alanlarda öngörülen vatandaşlık ödevi niteliğindeki beden ve fikir çalışmalarının, zorla çalıştır-ma sayılmayacağı”,

“Çalışma Hakkı ve Ödevi” başlıklı 49 uncu maddesinde, “Çalışmanın herkesin hakkı ve ödevi olduğu; devletin çalışanların hayat

Page 79: Kamu Personel Rejimi 1

74 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ve işsiz-leri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri ala-cağı”,

“Çalışma Şartları ve Dinlenme Hakkı” başlıklı 50 nci mad-desinde, “Dinlenmenin çalışanların hakkı olduğu; ücretli hafta ve bayram tatili, ücretli yıllık izin hakları ve şartlarının kanunla düzenleneceği”,

“Ücrette adalet sağlanması” başlıklı 55. maddesinde, “Ücretin emeğin karşılığı olduğu; Devletin, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için ge-rekli tedbirleri alacağı”,

“Devletin iktisadî ve sosyal ödevlerinin sınırları” başlıklı 65. maddesinde, “Devletin, sosyal ve ekonomik alanlarda Anayasa ile be-lirlenen görevlerini, bu görevlerin amaçlarına uygun öncelikleri gözeterek malî kaynaklarının yeterliliği ölçüsünde yerine getireceği”, hüküm altına alınmıştır.

54) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu

Devlet Memurları Kanunu’nun “Çalışma saatleri” başlıklı 99 uncu maddesinde, memurların haftalık çalışma süresinin genel ola-rak 40 saat olduğu, bu sürenin Cumartesi ve Pazar günleri tatil olmak üzere düzenlendiği ancak özel kanunlarla yahut bu kanuna veya özel kanunlara dayanılarak çıkarılacak tüzük ve yönetmeliklerle, kurumla-rın ve hizmetlerin özellikleri dikkate alınmak suretiyle farklı çalışma sürelerinin tespit olunabileceği;

“Günlük çalışma saatlerinin tespiti” başlıklı 100 üncü mad-desinde, günlük çalışmanın başlama ve bitme saatleri ile öğle din-lenme süresinin, bölgelerin ve hizmetin özelliklerine göre merkezde Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca, illerde valiler tarafından tespit olunabileceği;

“Günün 24 saatinde devamlılık gösteren hizmetlerde ça-lışma saat ve usulünün tesbiti” başlıklı 101 inci maddesinde, günün yirmi dört saatinde devamlılık gösteren hizmetlerde çalışan Devlet memurlarının çalışma saat ve şekillerinin kurumlarınca düzen-leneceği;

Page 80: Kamu Personel Rejimi 1

75KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

“Yıllık izinlerin kullanılışı” başlıklı 103 üncü maddesinde, yıllık izinlerin, amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiya-ca göre kısım kısım kullanılabileceği;

“Mazeret izni” başlıklı 104 üncü maddesinde, mazeretleri se-bebiyle memurlara on gün izin verilebileceği ve izinleri sırasında fiili çalışmaya bağlı her türlü ödemeler hariç malî haklar ile sosyal yardım-lara dokunulamayacağı;

“Deyimler” başlıklı 147 nci maddesinde, fazla çalışma ücreti-nin, kurumların bu kanunun 178 inci maddesinde yazılı esaslar çer-çevesinde normal çalışma saatleri dışında çalıştırdıkları memurlara, fazla çalışma saat itibarıyla ödenen parayı ifade ettiği,

“Fazla çalışma ücreti” başlıklı 178 inci maddesinde, 99 ve 100 üncü madde hükümleri uyarınca tespit olunan günlük çalışma saatle-ri dışında; a) Salgın hastalık ve tabii afetler gibi olağanüstü hallerin olması (Bu hallerin devamı süresince), b) Fabrika, atelye, şantiye, iş-letme gibi yerlerde İş Kanununa tabi olarak işçi çalıştıran kurumlarca hizmetin gereği olarak işçi ile birlikte çalışma saatleri ve günü dışında çalışmanın zorunlu bulunması, hallerine münhasır olmak üzere, yapı-lan fazla çalışmaların ücretle karşılanacağı ve yukarıda sayılan haller-de yaptırılacak fazla çalışmanın süresi ve saat başına ödenecek ücretin Bakanlar Kurulu kararı ile belirleneceği; Kurumların gerektiği tak-dirde personelini günlük çalışma saatleri dışında fazla çalışma ücreti vermeksizin çalıştırabileceği ancak bu durumda personele yaptırılacak fazla çalışmanın her sekiz saati için bir gün hesabı ile izin verileceği ve bu suretle verilecek iznin en çok on günlük kısmının yıllık izinle birleş-tirilerek yılı içinde kullandırılabileceği kurala bağlanmıştır.

55) 3201 Sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu

Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun 61 inci maddesinde, Komiser ve polislere umumi hükümlere göre senelik mezuniyetlerinden başka haftada 24 saat izin verileceği ve çok mühim haller müstesna olmak üzere bu mezuniyetin kesilemeceği;

Ek Madde 21 de ise, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda belirtilen en yüksek Devlet Memuru aylığına göre (ek gösterge da-hil) Emniyet Hizmetleri Sınıfına dahil kadrolarda bulunanlara İçişle-ri Bakanlığınca belirlenecek usul ve esaslara göre fazla çalışma ücreti

Page 81: Kamu Personel Rejimi 1

76 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ödeneceğini, ... Ayrıca, İçişleri Bakanının, büyük ölçekli yolsuzluk, te-rör ve benzeri faaliyetlere karşı ülke çapında gerçekleştirilen operas-yonlara katılanlar ile bunlara idari, teknik, lojistik ve sair destek hiz-metleri sağlayan personele hizalarında gösterilen oranların en çok yarısına kadar ilave ödeme yapmaya, bu ödemeyi; görev yeri ve süresi, görevin zorluk ve risk derecesi, görevlinin kıdemi ve sorumluluğu ile benzeri unsurları dikkate alarak farklı miktar veya oranlarda belirle-meye, buna ilişkin diğer usul ve esasları tespit etmeye yetkili olduğu, bu ücretten damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesintinin yapı-lamayacağı, hususları hüküm altına alınmıştır.

56) Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personelinin Çalışma Saatle-rine İlişkin Esaslar

3201 Sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun 61 inci ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 99, 100 ve 101 inci maddelerine da-yanılarak 29/09/1995 tarihinde hazırlanan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personelinin Çalışma Saatlerine İlişkin Esasların 4 üncü maddesin-de, merkez ve taşra teşkilatında görevli olup, nöbet usulü ile çalışması zorunlu olan personelin çalışma saatlerinin, hizmetin gerekleri göz önünde bulundurularak olağan üstü durumlarda 12/12, diğer hallerde 12/24 veya 12/36 esaslarından herhangi birine veya her birine, göre; taşra teşkilatında mülki amirin, merkez teşkilatında genel müdürün onayı ile düzenleneceği; çalışma süresi 40 saatten az ve 12/24 esasın-dan daha ağır olmayacak biçimde aynı makamların onayı ile değişik çalışma usullerinin uygulanabileceği; büro hizmetlerinde çalışma per-sonelinin çalışma saatleri, herhangi bir olağanüstü durum olmadığı sürece Devlet Dairelerinin tabi olduğu çalışma usulüne tabi olacağı; olağanüstü durumlar dışında, nöbet usulüyle çalışan persone-lin çalışma saatlerinin artırılamayacağı, ancak görev değişimi, durumun gerekleri göz önünde bulundurularak, birim amirin-ce gecikmeli olarak yaptırılabileceği, bu geciktirmenin hiçbir zaman, personelin tabi olduğu görev süresinin dörtte birini aşamayacağı;

5 inci maddesinde, dördüncü maddedeki esaslara göre nöbet usulüyle çalışan personele ayrıca hafta izninin verilmeyeceği ancak hizmet gereği olarak karakol ve benzeri birimlerde araştırma, takip, gözetleme gibi görevlerle özel bir şekilde görevlendirilenler ile büro

Page 82: Kamu Personel Rejimi 1

77KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hizmetlerinde çalışanlara haftada bir günden az iki günden çok olma-mak üzere izin verileceği, olağanüstü durumlar hariç olmak üzere bu iznin kesilemeyeceği, bu şekilde kesilen izinlerin mümkün olduğu tak-dirde aynı hafta içerisinde aksi halde bir sonraki hafta içerisinde telafi edileceği;

7 nci maddesinde bu esasların uygulanmasından bütün sıralı amirlerin İçişleri Bakanına karşı sorumlu oldukları, düzenlenmiştir.

57) Fazla Çalışmanın Uygulama Esaslarını Gösterir Yönet-melik

Fazla Çalışmanın Uygulama Esaslarını Gösterir Yönetmeliğin 1 inci maddesinde, bu yönetmeliğin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu-nun değişik 178 inci maddesi gereğince düzenlendiği ve bu yönetmelik hükümlerinin aynı kanuna tabi memurlar hakkında uygulanacağı;

2 nci maddesinde, yönetmeliğin günlük çalışma saatleri dışında yapılacak fazla çalışmanın uygulanmasına ilişkin esasları düzenlediği;

3 üncü maddesinde fazla çalışma, devlet memurlarının genel ola-rak haftalık çalışma süresi olan 40 saatin üstünde yaptıkları çalışma olarak tanımlanmış ve Bu Yönetmeliğin uygulanması yönünden, özel Kanunlarda mevcut yahut Devlet Memurları Kanunu’na veya Özel Ka-nunlara dayanılarak çıkarılacak Tüzük ve Yönetmeliklerdeki: a) Hafta-lık çalışma süreleri 40 saatten az olan Devlet Memurlarının 40 saatten fazla çalıştıkları süre; b) Haftalık çalışma süreleri 40 saatten fazla olan Devlet Memurlarının; Özel Kanunlarında mevcut veya Devlet Memur-ları Kanunu ya da Özel Kanunlara dayanılarak çıkarılacak Tüzük ve Yö-netmeliklerde belirtilen süreden fazla çalıştıkları sürenin fazla çalışma sayılacağı kurala bağlanmış, Nöbet Hizmeti Kurumların faaliyetleri gereği, güvenliğin veya hizmetin devamını temin amacıyla, normal ça-lışma saatleri içinde veya dışında yapılan çalışma olarak tanımlanmış, 4 üncü maddesinde, fazla çalışmanın ücretle karşılanabilmesi için memurun kadrosuna ait görevini normal günlük çalışma saatleri dı-şında fiilen yapmasının gerekli olduğu,

5 inci maddesinde çalışma saatleri içinde ve dışında yürütülen nöbet hizmetlerinin fazla çalışma sayılmayacağı, belirtilmiştir.

Page 83: Kamu Personel Rejimi 1

78 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 23/11/1983 tarihli 8919/80 başvuru sayılı ... Belçika Kararı

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin mezkur kararı kavramlar, açıklama ve soruna yaklaşım açısından dikkate değer bir karar olarak değerlendirilmiş olup, ayrıntılarına aşağıda yer verilmiştir.

58) ... Belçika davası kararında başvurucu, 1952 doğumlu bir Bel-çika vatandaşı olup avukatlık mesleğini yürüttüğü Antwerp’te otur-maktadır. Başvurucu 27 Eylül 1976 tarihinde stajyer avukat olarak ça-lışmaya başlamıştır ve 1 Ekim 1979’de stajını tamamladığı tarihten bu yana da baroya kayıtlıdır. Başvurucu, stajyerliği sırasında bir davada müdafi olarak mahkeme tarafından görevlendirilmiştir. Mahkemenin görevlendirdiği avukatlara herhangi bir ücret ödenmiyor ve harcama-ları karşılanmıyordu. Başvurucu, mahkeme tarafından atanmış oldu-ğundan dolayı değil, daha ziyade bu görevi reddetmiş olsaydı karşılaşmış olacağı müeyyidelerden ve ayrıca kendisine hiçbir ücret ödenmeyip masraflarının da karşılanmadığından söz ederek bu uygulamanın 4. Madde 2. fıkrayı ihlal eden bir “zorla çalıştırma ya da zorunlu çalışma” durumu olduğunu iddia etmiştir.

59) AİHM, kararında AİHS’nin 4. maddesinin, “zorla çalıştırma ya da zorunlu çalışma”yı tanımlamadığını ve bu konuda Sözleşme’nin hazırlık çalışmalarıyla ilgili çeşitli Avrupa Konseyi belgelerinde de bir açıklama bulunmadığını belirttikten sonra Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi ile 29 No.lu ILO Sözleşmesini dikkate alarak; “29 no.’lu Sözleşme’nin 2. Madde 1. fıkrasına göre, bu Sözleşme’nin “amacı bakımından” “zorla ya da zorunlu çalışma” terimi, “bir kimseden ceza tehdidi altında yapması istenen ve bu kimsenin kendi irade-siyle yerine getirmediği her türlü çalışma ya da hizmet” anlamına gelir. Bu tanım, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 4. Madde-si’nin yorumlanmasında bir başlangıç noktası oluşturabilir.” de-miştir.

60) Mahkeme başvurucunun verdiği hizmetin AİHS 4. Madde 2. fıkrası (madde 4 2) ışığında “emek” olduğu konusunda mutabık kalmış, uygulamanın “zorla ya da zorunlu bir çalışma” olup olmadığını belir-leme noktasında ise şu tespitte bulunmuştur; “Bu sıfatlardan ilki (“zorla”), fiziksel ya da ruhsal kısıtlama fikrini akla getirmektedir

Page 84: Kamu Personel Rejimi 1

79KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ki mevcut davada kesinlikle böyle bir durum söz konusu değildir. İkinci sıfat ise (“zorunlu”), yasal bir yükümlülüğe işaret etmemek-tedir. Örneğin, serbestçe müzakere edilmiş bir anlaşma gereğin-ce yapılması gereken bir işin, sırf taraflardan biri diğerine bu işi yapmayı taahhüt ettiği ve sözünü tutmaması halinde müeyyideyle karşılacağı gerekçesiyle 4. Madde’nin (madde 4) kapsamına girdi-ği düşünülemez. Komisyon’un azınlık görüşünü savunan üyeleri, bu hususta çoğunluğun görüşüne katılmıştır. Burada sözkonusu olması gereken “bir kimseden ceza tehdidi altında yapması iste-nen” ve ilgili kişinin iradesi bu yönde olmamakla birlikte yerine getirdiği, yani “kendi iradesiyle gerçekleştirmediği” çalışmadır”.

61) Mahkeme bu tespiti sonrasında, başvurucunun meşru bir ma-zeret olmadan savunmayı reddetmiş olsaydı, bu reddetme nedeniyle cezai nitelikte bir müeyyideyle karşılaşmayacağını ancak adının Baro-nun stajyer listesinden çıkarılması ya da avukatlık sicil başvurusunun reddedilmesi müeyyidesi ile karşı karşıya kalacağını belirttikten sonra bu konuda ILO tarafından benimsenen standartlar ışığında bu ihtimallerin bir “ceza tehdidi” teşkil edebilecek düzeyde göz korkutucu ihtimaller olduğunu kabul etmiştir.

62) Sonraki aşamada Mahkeme, başvurucunun söz konusu işi “ken-di iradesiyle üstlenip üstlenmediği”ni belirleme yoluna gitmiş ve Ko-misyon’un çoğunluk görüşüne göre başvurucu, şikâyetçi olduğu duru-ma önceden rıza göstermiştir ve daha sonra buna karşı çıkması uygun değildir. Bununla birlikte bir “ceza tehdidi” olarak kabul edilebilecek bir müeyyidenin riskin mevcut olduğu ve başvurucunun “önceden gös-terdiği rızanın” olaydaki önemine belirli bir ağırlık verilmesi gerektiği görüşünde olan Mahkeme, başvurucudan istenen hizmetin zorunlu çalışma yasağına girip girmediğini belirlemek için, davanın bütün ko-şullarını AİHS’nin 4. Maddesi’nin (madde 4) zımnen içerdiği kaygılar ışığında dikkate almış ve; “Belirli bir mesleği edinmek için gerekli görülen hizmetin, bu hizmetin önceden isteyerek kabul edilmiş sa-yılamayacak kadar aşırı bir külfet getirmesi ya da mesleğin ileride sağlayacağı getirilerle orantısız olması halinde (örneğin söz ko-nusu meslekle ilgili olmayan bir hizmet talep edilmesi durumun-da) bir çalışma yasağının söz konusu olabileceğine” hükmetmiştir.

Page 85: Kamu Personel Rejimi 1

80 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

63) Bu noktada AİHS madde 4 3’ün madde 4 2’de güvence altına alınmış hakkı “kısıtlayıcı” değil, neyin “’zorla ya da zorunlu çalışma’ sayılmayacağını belirttiği için, bu hakkın içeriğinin “sınırlarını çizme-yi” amaçladığı şeklinde yorumlanması gerektiğini belirttikten sonra “Normal yurttaşlık yükümlülüklerinin bir parçası olan çalışma ya da hizmeti” zorla ya da zorunlu çalışma kapsamından hariç tutan so-nuncu bent (madde 4 3 d), açısından davayı ele almış ve başvurucunun içinde bulunduğu durumu göz önüne alarak, “özgür iradeyle seçilmiş bir meslek bağlamında talep edilen ücretsiz yardımın zorla çalıştırma sayılma-yacağı” sonucuna varmıştır.

Danıştay 11. Dairesinin, 23/06/2009 tarihli ve E: 2006/6559, K: 2009/6677 sayılı Kararı

64) Danıştay 11. Dairesinin mezkur kararına ilişkin açıklamalara yukarıda 36. paragrafta yer verilmiştir.

65) Danıştay 11. Dairesi davada, söz konusu fazla çalışma ücretini düzenleyen 10/11/2003 tarih ve 4206 sayılı İçişleri Bakanlığı OLUR’u-nun 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’na dayandığına ve hukuka uygun olduğuna,

66) Ödenen fazla çalışma ücretinin mesai dışında yapılan fazla çalışma karşılığı olarak değil, görevin niteliği, yapılan işin zorluğu ve önemi doğrultusunda emniyet hizmeti sınıfı kadrolarında bulunanlar-dan görev yapılan birime göre salt bu görevi yerine getirmeleri nede-niyle her ay sabit olarak yapılan bir ödeme olduğuna ve günlük çalışma saatleri dışında yapılan çalışmaların karşılığı ( alanlar için ) ödenen fazla çalışma ücretinden nitelik olarak farklı olduğunun anlaşıldığına, bu kapsamda yapılan ödemenin hukuka uygun olduğuna, hükmetmiş-tir.

Tokat İdare Mahkemesi, 27/09/2012 Tarih, 2011/804 Esas, 2012/656 Karar

67) Tokat İdare Mahkemesi’nin mezkur kararına ilişkin açıklama-lara yukarıda 40. paragrafta yer verilmiştir.

68) Söz konusu İdare Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle birlikte Danıştay 2. Dairesince yapılan yargılama sonucun-da, 19/11/2014 günlü ve E: 2014/2403, K: 2014/10507 sayılı karar ile Tokat İdare Mahkemesi’nce verilen 27.9.2012 günlü E:2011/804,

Page 86: Kamu Personel Rejimi 1

81KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

K:2012/656 sayılı kararın ve dayandığı gerekçenin hukuk ve usule uy-gun olduğu, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına oybirliğiyle ka-rar verilmiştir.

İzmir İnsan Hakları Kurulu Raporu 28/08/2001

69) Polis memuru tarafından İzmir İnsan Hakları Kuruluna yapılan başvuru üzerine Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından hazırlanan 28.08.2001 gün ve 259 sayılı “Polislerin Çalışma Koşulları-nın Anayasada ve Uluslararası Belgelerde Garanti Edilen Hakların İhlaline Yol Açıp Açmadığı” konulu hukuki mütalaada özetle;

70) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 101 inci maddesinde, günün yirmi dört saatinde devamlılık gösteren hizmetlerde çalışan devlet memurlarının çalışma saat ve şekillerinin kurumlarınca düzen-leneceği, bu düzenlemenin kanun, tüzük veya yönetmelik şeklindeki hukuki işlemlerle mümkün olabileceği ancak emniyet teşkilatı men-suplarının çalışma saatlerine ilişkin olarak herhangi bir kanun, tüzük ve yönetmelik düzenlemesinin bulunmadığı ve çalışma sa-atlerinin genelgeyle tespit edildiği, hukuki bakımdan genelgelerle müstakil olarak çalışma saatleri konusunda asli düzenleme geti-rilemeyeceği, dolayısıyla bu çerçevede normlar hiyerarşisi açısın-dan hukuki bir sakatlığın bulunduğu,

71) Çalışma saatlerinin düzenli olmasının İnsan Hakları açısından çok önemli olduğu ve tahammülü aşan bir şekilde çalıştırılmanın ciddi bir hak ihlali olarak ortaya çıktığı, Anayasanın 49 ncu, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 22 nci, Avrupa İnsan Hakları Sözleşme-sinin 4 ncü maddeleri gereğince polisin çalışma koşullarına ilişkin mevcut düzenleme ve uygulamalarının Anayasanın, İnsan Hakla-rı Evrensel Beyannamesinin ve Avrupa İnsanları Hakları Sözleş-mesinin Temel hükümlerine açıkça aykırı olduğu,

72) Anayasanın 59 uncu maddesinde “Dinlenmek çalışanların hakkıdır.” Hükmünün yer aldığı ancak polislerin mevcut çalışma koşullarının düzenli bir dinlenme olanağını vermediği ve bunun anayasaya aykırılık teşkil ettiği,

73) Kamu görevlilerinin görevlerini yerine getirirken mevzuata uygun hareket etmelerinde ağır çalışma koşullarının olumsuz etkisi

Page 87: Kamu Personel Rejimi 1

82 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olabileceğinin göz ardı edilmemesi gerektiği, İnsan Hakları alanın-da eğitim ve bilinçlendirmenin yanı sıra çalışma koşullarının iyi-leştirilmesinin İnsan Hakları ihlallerinin azalmasında önemli bir etken olacağı, hak ihlallerine meydan vermemek için mevzuatın, hukukun temel prensiplerine uygun bir şekilde yorumlanarak uygu-lanmasının ve ayrıca yöneticilerin, takdir yetkilerini en isabetli ölçüler içerisinde özenle kullanmalarının önem taşıdığı,

görüşleri belirtilmiştir.

C. Kamu Denetçisi (Ombudsman) Mehmet ELKATMIŞ’ın Kamu Başdenetçisi’ne Önerisi

74) Kamu Denetçisi inceleme ve araştırması sonucunda; Personel sayısı iki yüz kırk binin (240.000) üzerinde olan Emniyet Teşkilatının çalışma saatlerinin “Emniyet Teşkilatı Kanunu’nda ve tüzük veya yö-netmeliklerde” değil “Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personelinin Çalışma Saatlerine İlişkin Esaslar’’ ile düzenlenmesinin bir eksiklik olduğu; ko-nuyla ilgili olarak AB ülkelerindeki mevzuatın da dikkate alınarak ulus-lararası hukuk ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde emniyet teşkilatı mensuplarının çalışma ile dinlenme saatleri ve şekilleriyle ilgi-li yeni bir yasal düzenleme yapılması gerektiği; Emniyet teşkilatı mensuplarına verilen ek görevlerin neler olduğu, ek görevlerin han-gi durumlarda mesai içinde veya dışında kabul edileceği, ek görevler nedeniyle yapılan fazla mesailere karşılık olarak herhangi bir ücretin verilip verilmeyeceği gibi hususlardaki esasları belirleyen bir düzen-lemenin mevcut olmadığı, dolayısıyla bu kapsamında emniyet teş-kilatı mensuplarının ek görevleriyle ilgili esasları içeren yasal bir düzenleme yapılması gerektiği; 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 21 inci maddesine istinaden 10/11/2003 tarih ve 4206 sayılı Bakan OLUR’uyla ödenen fazla mesai ücretiyle ilgili idari işleminin hukuka uygun olduğu ancak söz konusu fazla me-sai ücretinin kişinin fazla mesai yapıp yapmadığı dikkate alınmaksızın büro hizmetlerinde çalışanları dahil tüm polislere ödenmesinin çalış-ma barışını ve huzurunu bozduğu, ayrıca bu uygulamanın hakkaniyete aykırı olduğu, söz konusu çalışma barışını ve huzurunun sağlanması, hakkaniyete aykırılığın giderilmesi için 3201 sayılı Kanunun Ek 21 inci maddesinin tekrar düzenlenerek veya başka bir düzenle-me yapılarak fazla çalışma ücretlerinin hesaplanmasında her

Page 88: Kamu Personel Rejimi 1

83KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

bir polis memuru için saat başı ücretlendirilmenin dikkate alınmasını; Emniyet teşkilatı mensuplarına yoğun çalışma progra-mı ve verilen ek görevler nedeniyle yaptıkları fazla mesailere karşılık olarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 178 inci madde-sinde kapsamında idari izin haklarının verilmesi gerektiğini; Emniyet Teşkilatının merkez ve merkeze doğrudan bağlı birimlerinde 9.959, taşra teşkilatında 56.947 olmak üzere toplam 66.906 polis me-murunun bir diğer ifadeyle polislerden % 27.7 sinin yani her dört po-lis memurundan birsinin büro hizmetlerinde çalıştığı anlaşılmış olup, söz konusu bu büro işlerinin önem ve mahiyetine göre sınıflan-dırılması, yapılacak bu sınıflandırmaya göre güvenlik zafiyeti oluşturmayacak ve sivil memur eliyle yürütülmesinde sakınca bulunmayan büro işlerinden polislerin alınması ve polislerin asli görevlerini yerine getirmesi için yasal bir düzenlemenin yapılması gerektiği; Emniyet teşkilatı mensuplarının iş yükünün fazla, çalışma sürelerinin uzun olması, mesleki çalışma şartlarının zor-luğu ve ağırlığı, fazla mesai ve verilen ek görevler nedenleriyle ailevi ve sosyal sorunlar ile ruhsal ve bedensel sıkıntılar yasadıkları, toplum-sal olaylarda orantısız güç kullanma nedenleri arasında fazla mesai ve ağır çalışma şartlarının etken olduğu, mesleki verimliliklerinin perfor-manslarının ve motivasyonlarının düşük olduğu, mesleklerinin psiko-lojik yapılarını tahrip ettiği tespit edilmiş, bu tespitler doğrultusunda yukarıda belirtilen yasal düzenlemelerin ivedilikle yapılmasının ve polislere gerekli psikolojik destek ve rehberlik hizmetlerin daha fazla verilmesinin yerinde olacağı belirtilerek idarelere tavsiyede bulunulmasını önermiştir.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme ve Gerekçe

75) İnceleme ve araştırma süreci devam ederken şikayet dosyasının teknik incelemeyi gerektirmesi nedeniyle dosyanın ulusal mevzuat (polis mevzuatı) ve uluslararası insan hakları mevzuatı doğrultusunda emniyet teşkilatının çalışma şartları konusunda araştırma ve çalışma yürüten, polislik mesleği ve kolluk hizmetleri uygulaması hakkında ihtisaslaşmış bilirkişiye tevdiine karar verilmiş olup Hacettepe Üni-versitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümünde görevli öğretim üyesi ... bilirkişi olarak Kurum Yönetmeliğinin 24. maddesine göre seçilmiştir.

Page 89: Kamu Personel Rejimi 1

84 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

76) Bilirkişiden şikayetçinin iddiaları ile idarenin cevabi yazıları ile dosya kapsamında yer alan tüm bilgi ve belgeler gözetilmek kaydıyla mevzuat ve uygulama çerçevesinde;

- Türk polis teşkilatının çalışma sürelerini düzenleyen ulusal mev-zuatımız ve Avrupa ülkelerindeki uygulamalar gözetilerek halihazırda-ki fiili çalışma saatlerinin karşılaştırılmalı olarak bir değerlendirmesi,

- Polislerin fazla çalışma saatlerinin; bu kişilerin biyolojik, psikolo-jik sağlığı vb. üzerindeki etkileri ile güvenlik hizmetinin ifası üzerinde-ki kısa ve uzun vadeli etkilerinin neler olabileceğinin,

- Polislerin fiili olarak çalıştıkları fazla süreler için devletin üstlene-ceği mali yük karşısında, polisin ergonomik olmayan çalışma şartları ve süreleri dolayısıyla halihazırda ödemekte olduğumuz sosyal yükün (toplumsal olaylar esnasında aşırı güç kullanımı, Türkiye’nin AİHM’de mahkum edilmesi, polis teşkilatının toplumdan ayrı ve toplumun kar-şısındaymış gibi algılanması sonucunu doğuran ayrışma/kutuplaşma vb.) karşılaştırılmalı bir analizinin, ortaya konularak sistemin bir bü-tün olarak iyileştirilmesine yönelik raporunu vermesi talep edilmiştir.

77) Bilirkişi konuya ilişkin hazırladığı raporunu 17/12/2014 tari-hinde teslim etmiş olup raporda;

- Polislik mesleğinin iç güvenlik, kamu otoritesi ve düzeni ile genel asayişin sağlanması, kişi hak ve özgürlüklerinin korunması ve devamı-nın sağlanması açısından çok önemli görevleri uhdesinde barındırdı-ğını;

- Bu açıdan “polislik mesleği”nin toplumdaki her birey için diğer bü-tün mesleklerden farklı bir durum ifade ettiğini, gündelik hayatımızın her saniyesinin güven ve huzur içinde devamı için “iyi bir polislik hiz-meti”nin verilmesinin elzem olduğu;

- Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde 86 farklı çalışma modeli-nin uygulanmasının, personelin günlük 8, haftalık 40 saatin üzerinde çalıştırılmasının verimlilik, etkililik, yapılabilirlik, dayanabilirlik ve ça-lışan memnuniyeti açısından fizyolojik, psikolojik ve sosyolojik sorun-lara neden olacağı ve çalışanların performansını düşüreceği;

- Çalışma saatlerinde herhangi bir standardın olmayışı ve bazı keyfi uygulamaların çalışanların ailevi ve sosyal yaşamlarında, geçimsizlik,

Page 90: Kamu Personel Rejimi 1

85KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

şiddet uygulama, boşanma, aile bireylerine ve arkadaşlara – akrabalara yeterli zaman ayıramama, yeterince dinlenememe; bunun sonucunda hem bedenen ve hem de ruhsal yıpranma ve tükenmişlik duygusunu yoğun olarak yaşamalarına neden olacağı;

- Fazla mesai ücreti adı altında yapılan ödemenin fazla mesai yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın ödenmesinin adalet duy-gusunu zedelediği, verimli, adalet duygusunu zedelemeyen, iş ve çalışma barışını bozmayan, tüm çalışanların kendisine eşit davranıldığı duygusunu hissettiği çalışma saatleri ve standart-ları konusunda köklü düzenlemeler yapılması gerektiği; ulus-lararası uygulamalar dikkate alınarak adil, verimli, etkin ve tatmin eden bir çalışma model ve standardının geliştirilerek uygulamaya konulmasının, birey ve toplum yaşamı açısından ertelenemez bir gereklilik arz ettiği,

- Sonuç olarak, polis memurlarının temel şikayetleri olan çalışma saat ve şartlarının çok uzun ve yıpratıcı olduğu, verilen ek görev ve fazla mesaiye karşılık fazladan bir ücret ödenmediği ve bunun polis memurları arasında bir ayrışma yarattığı, bunun da iş barışı, memnu-niyeti ve adalet – eşitlik duygusunu zedelediği,

- Polislik mesleğinin, doğası gereği memurun ruh halini olumsuz etkileme potansiyeli yüksek olan bir meslek olduğu; polislerin diğer meslek sahipleriyle kıyaslandığında, sosyal, duygusal ve kültürel ola-rak çabuk yıprandıkları, polislerin önemli bir bölümünün orta ve alt toplumsal tabakalar kökenli olmalarının, başka iş bulamadıkları için polislik mesleğini seçmelerinin, hem kendileri ve hem de geldikleri ailelerin eğitim düzeyinin çok yüksek olmamasının, işe alınırken kap-samlı bir psiko sosyal inceleme yapılmadan mesleğe kabul edilmeleri-nin ve kültürel olarak daha çok toplumun muhafazakar kesim tabanlı olmalarının, bu yıpranma ve etkilenme hızını artıran önemli faktörler olduğu, tüm bu unsurların bir araya gelmesi sonucunda zaman zaman yaşanan toplumsal olaylarda polislerin aşırı güç kullanma yoluna baş-vurdukları, hususları tespit edilerek,

Bütün bu açıklama, bilgi – belge, analiz ve değerlendirme göz önüne alındığında, polislerin şikayetlerinde haklı oldukları; hem polislerin kendileri ve hem de toplumsal yaşam için sağlıklı – etkili – verimli bir polislik için, AB standartları ve temel insan

Page 91: Kamu Personel Rejimi 1

86 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hakları da göz önüne alındığında; kesinlikle 40 saat/hafta üzerin-de çalıştırılmamaları gerektiği; gece mesaisi ve resmî tatillerde çalışan personelin Maliye Bakanlığının tespit ettiği esaslara göre zamlı mesai ve fazla mesai ücreti ödenerek veya ek dinlenme izin-leri verilerek teşvik edilmesi gerektiği, görev alanına doğrudan girmeyen “Ek” işlerde ise tercihen istekli olan personelin, ücreti karşılığı görevlendirilebileceği, sorunun temelinde fazla çalışma sonrasında polislerin kendilerini yenileyecek ek dinlenme izni ve-rilmemesinin yattığı, fazla çalışma durumlarında polis memurla-rının hem ruhsal ve hem de bedensel dinlenmelerini sağlayacak ek izinlerin mutlak surette verilmesi gerektiği, önerisinde bulunul-muştur.

78) Bilirkişi bu önerilerin hayata geçirilmemesi durumuna ilişkin olarak ise;

Polis memurunun kendine ve ailesine, çevresine zaman ayı-rabilen, kendisini geliştirecek sosyal ve kültürel faaliyetlerde bulunmasına zaman ve imkan yaratmanın son derece önemli olduğunu aksi durumlarda mevcut uygulamanın, hem polisle-rin kendilerine ve hem de hizmet götürdükleri topluma zarar vereceğini; beklenenin altında bir standartta polislik hizmeti-ne yol açacağını ve bunun sonucunda da toplumda hem polise, polis teşkilatına hem de rejime giderek artan ve tamir edilmesi zor olan bir güvensizlik duygusunun oluşacağı tespitinde bu-lunmuştur.

79) İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde polis memuru olarak görev yapan şikâyetçilerin, 657 sayılı Devlet Memurla-rı Kanununda haftalık çalışma süresinin 40 saat olarak belirlenmesine rağmen belirlenen sürenin çok üzerinde çalıştıkları ve bu çalışmaları karşılığında fazla mesai ücreti veya izin alamadıkları, bu ağır çalışma şartları nedeniyle psikolojilerinin, sosyal ve aile hayatlarının bozuldu-ğu; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 178 inci maddesi kapsa-mında yaptıkları fazla mesaiye karşılık olarak verilmesi gereken idari izinlerin verilmediği; bu uygulamaların hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu iddialarıyla ilgili olarak ilk aşamada dosya kapsamındaki bil-gi ve belgeler, yukarıda yer verilen ulusal ve uluslararası mevzuat hü-kümleri ve bilirkişinin dosya kapsamına uygun tarafsız uzman görüşü

Page 92: Kamu Personel Rejimi 1

87KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

doğrultusunda genel bir değerlendirme yapıldıktan sonra, “Çalışma Modelleri Saatleri”, “Ek Görevler”, “Fazla Mesai”, “İdari İzinler”, “Büro Hizmetlerinde Çalışanlar” ve “Çalışma Şartları Nedeniyle Yaşanan So-runlar” olmak üzere altı (6) ana başlık altında değerlendirmede bulu-nulacaktır.

80) Anayasa’nın 2 nci maddesinde Cumhuriyetin nitelikleri arasın-da sayılan hukuk devleti; insan haklarına dayanan, bu hak ve özgür-lükleri koruyup güçlendiren, eylem ve işlemleri hukuka uygun olan, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, konulan kurallarda adalet ve hakkaniyet ölçülerini göz önünde tu-tan, hakların elde edilmesini kolaylaştıran ve hak arama özgürlüğünün önündeki engelleri kaldıran devlet şeklinde tanımlanmıştır.

81) 26/11/2002 tarih ve 2001/79 esas, 2002/194 karar sayılı Ana-yasa Mahkemesi kararında “Anayasanın ikinci maddesinde belirtilen hu-kuk devleti, eylem ve işlemleri hukuka uygun, insan haklarına saygı gös-teren, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa’ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasa ve hukukun üstün kurallarıyla kendini bağlı sayıp yargı deneti-mine açık olan, yasaların üstünde yasa koyucunun da bozamayacağı temel hukuk ilkeleri ve Anayasa bulunduğunun bilincinde olan devlettir…Yasala-rın kamu düzeninin kurulması ve korunması, kamu yararının sağlanması amacına yönelik olması, genel, objektif, adil kurallar içermesi ve hak-kaniyet ölçütlerini gözetmesi hukuk devleti olmanın gereğidir.” açık-laması yapılarak, hukuk devleti ilkesi ile amaçları ayrıntılı bir şekilde belirtilmiş, düzenleme yapılırken adalet ve hakkaniyet ölçütlerinin de gözetilmesinin zorunlu olduğuna vurgu yapılmıştır.

82) Ulusal Polis mevzuatımız açısından şikayet konusu fazla çalışma saatleri incelendiğinde; Emniyet hizmetleri sınıfı perso-nelinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 99. maddesinde be-lirlenen haftalık 40 saatlik çalışma süresinden fazla çalışmasına da-yanak Kanunun 101. maddesinde düzenlenmiş ve emniyet hizmetleri gibi günün yirmidört saatinde devamlılık gösteren hizmetlerde çalışan devlet memurlarının çalışma saat ve şekillerinin kurumlarınca belirle-neceği kurala bağlanmıştır.

Page 93: Kamu Personel Rejimi 1

88 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Bu kapsamda benzer bir ifadeye “Fazla Çalışmanın Uygulama Esas-larını Gösterir Yönetmeliğin” 3. maddesinde; “Haftalık çalışma süreleri 40 saatten fazla olan devlet memurlarının; özel kanunlarında mevcut veya Devlet Memurları Kanunu ya da özel kanunlara dayanılarak çıka-rılacak tüzük ve yönetmeliklerde belirtilen süreden fazla çalıştık-ları süre fazla çalışma sayılır.” denilmek suretiyle yer verilmekte olup, emniyet hizmetleri sınıfı personelinin çalışma saatleri ve sürelerinin İçişleri Bakanlığı’nın 29/9/1995 tarihli onayı ile belirlenen “Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personelinin Çalışma Saatlerine İlişkin Esaslar” ile belirlendiğini görmekteyiz.

83) Kamu hizmeti gereği haftalık 40 saatten fazla çalışan kamu gö-revlilerinin, fazla çalıştıkları sürelerin maaş karşılığı çalışılan süre sa-yılabilmesi için ilgili kanun, tüzük ve yönetmelikte bu fazla çalışma sü-relerine ilişkin açık bir düzenleme olması şarttır. Ancak yukarıda ifade edildiği üzere, 29/9/1995 tarihli “Esaslar” dışında emniyet hizmetleri sınıfı personelinin çalışma saat ve sürelerini belirleyen bir düzenleme yoktur.

84) Buna karşın, söz konusu düzenleyici işlemin tüzük veya yönet-melik hükmünde olmamasının, şikayetçilerin fazla çalışma süreleri karşılığında İdarenin 657 sayılı Kanunun 178. maddesi uyarınca işlem tesis etmesine engel olmayacağı değerlendirilmektedir. Bu sürelerin karşılığı olarak ücret ödenip ödenmemesi noktasında ise; 657 sayılı Kanunun 178/A maddesinde, yapılan fazla çalışmaların ücretle karşı-lanacağı haller tek tek sayılmak suretiyle açıklanmış olduğu, sayılanlar içinde emniyet hizmetlerine ilişkin ibare bulunmadığından bu perso-nele fazla çalışmaları karşılığı ücret ödenmesinin mümkün olmadığı iddia edilebilirse de; 657 sayılı Kanunun 178/B maddesinde ki dü-zenleme de Kurumların gerektiği takdirde personelini günlük çalışma saatleri dışında fazla çalışma ücreti vermeksizin çalıştırabileceği, bu durumda personele yaptırılacak fazla çalışmanın her sekiz saati için bir gün hesabı ile izin verileceği anlaşılmaktadır.

85) Dolayısıyla, ilgili kanun, tüzük ve yönetmelikte yer almadığı halde haftada 40 saatten fazla çalıştırılan emniyet sınıfı personeli-ne fazla çalışmaları karşılığı ücret ödenmesinin 657 sayılı Kanunun 178/A maddesi gereğince mümkün olmadığı öne sürülürse de, fazla

Page 94: Kamu Personel Rejimi 1

89KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

çalıştıkları her sekiz saat için bir gün izin kullandırılması yine mezkur maddenin B bendi uyarınca yasal bir zorunluluktur.

Çalışma Modelleri Saatleri Hakkında Değerlendirme

86) Dosyanın incelenmesinden, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Ka-nunu, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personelinin Çalışma Saatlerine İlişkin Esaslar dayanak gösterilerek Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde 86 farklı çalışma modelinin uygulandığı ve bu çalışma modellerinden; 12/24 çalışma modelinde polislerin ek görevler hariç haftada 57 saat, 8/24 ve 12/36 çalışma modelinde polislerin ek görevler hariç haftada 42 saat çalıştıkları an-cak 12/36 Çalışma Modelinde personel sayısının yetersizliği nedeniyle çalışma süresinin haftalık 42 saatin üzerine çıkabildiği, 08.00/17.00-09.00/18.00 çalışma modelinde polislerin ek görevler hariç haftada 45 saat çalıştıkları, geriye kalan 82 çalışma modelinde ise polislerin görevin mahiyetine ve içeriğine göre haftalık çalışma saatlerinin 45 ile 60 saat arasında değiştiği tespit edilmiştir.

87) Bununla birlikte polislerin 30 ek görevde bulunduğu, bu ek gö-revlerden dördünün (4) mesai içinde kabul edildiği, diğer yirmialtı (26) ek görevin ise duruma göre mesai içinde duruma göre mesai dışında kabul edildiği; polislerin mesai içinde kabul edilmeyen ek görevler hariç iller bazında haftalık ortalama 41,79 ile 59,15 saat arası, ülke genelinde ise haftalık ortalama 47,61 saat çalıştığı anlaşılmıştır.

88) Bu doğrultuda, İki yüz kırk binin (240.000) üzerinde per-soneli olan Emniyet Teşkilatının çalışma saatlerinin “Emniyet Teşkilatı Kanunu’nda ve tüzük veya yönetmeliklerde” değil de sa-dece esaslarla düzenlenmiş olmasının normlar hiyerarşine aykırı olduğu, birlirkişinin dosya kapsamına uygun ayrıntılı ve gerekçeli mütalaası doğrultusunda polis memurlarının 40 saatin üzerinde çalıştırılmamaları, mümkün değilse konuyla ilgili olarak AB mük-tesebatı da dikkate alınarak uluslararası hukuk ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde Avrupa Polis Konfederasyonu’nun (EURO-COP) hazırladığı çalışma saatleri yönergesi (Working Time Dire-ctive) doğrultusunda azami çalışma süresinin 48 saat olarak be-lirlenmesi yönünde yeni bir yasal düzenleme yapılması gerektiği, kanaati ve sonucuna varılmıştır.

Page 95: Kamu Personel Rejimi 1

90 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Ek Görevler Hakkında Değerlendirme

89) Dosyanın incelenmesinden, polislere otuz (30) farklı ek görev verildiği, bunlardan şehit cenazeleri, seyyar satıcılar, yıkım ihale ted-birleri, mahkeme tedbirleri ve para nakli olmak üzere dört (4) görevin mesai içinde kabul edildiği; diğer yirmialtı (26) ek görevin ise duruma göre mesai içinde duruma göre mesai dışında kabul edildiği ve bu ko-nuda net bir uygulama ile yasal düzenlemenin bulunmadığı; polislerin sınav tedbirleri (Açık Öğretim Fakültesi, ÖSYM ve Milli Eğitim Bakan-lığı sınavları) dışındaki ek görevler için herhangi bir ek ücret veya idari izin almadıkları tespit edilmiştir.

90) Söz konusu ek görevlerle ilgili olarak, Emniyet teşkilatı mensuplarına verilen ek görevlerin neler olduğu, ek görevlerin hangi durumlarda mesai içinde veya dışında kabul edileceği, ek görevler nedeniyle yapılan fazla mesailere karşılık olarak her-hangi bir ücretin verilip verilmeyeceği gibi hususlardaki esasları belirleyen bir düzenlemenin mevcut olmadığı, dolayısıyla bu kap-samda, AB müktesebatı da dikkate alınarak uluslararası hukuk ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde emniyet teşkilatı mensuplarının ek görevleriyle ilgili esasları içeren yasal bir düzenleme yapılma-sı, ek görevlendirmelerde gönüllük esasının kabul edilmesi ve me-sai dışında gerçekleştirilen tüm ek görevler için ek ücret ödenmesi gerektiği, kanaati ve sonucuna varılmıştır.

Fazla Mesai Hakkında Değerlendirme

91) Dosyanın incelenmesinden, fazla mesai kapsamında 3201 sa-yılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 21 inci maddesinde emniyet teşkilatı mensupları (polisler) arasında görevin mahiyeti ve içeriğine istinaden dörtlü bir sınıflandırmanın yapıldığı, bu sınıflandırma kapsamında fazla mesai yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın fazla mesai adı altında polislere 377,00 -138,00 TL arasında ay-lık sabit bir ücretin ödendiği,

92) Danıştay 11. Dairesinin 23/06/2009 tarih ve 2006/6559 Esas, 2009/6677 Karar sayısıyla ödenen fazla çalışma ücretinin; mesai dışın-da yapılan fazla çalışma karşılığı olarak değil, görevin niteliği, yapılan işin zorluğu ve önemi doğrultusunda emniyet hizmeti sınıfı kadrola-rında bulunanlardan görev yapılan birime göre ve salt bu görevi yerine getirmeleri nedeniyle her ay sabit olarak yapılan bir ödeme olduğu,

Page 96: Kamu Personel Rejimi 1

91KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ayrıca günlük çalışma saatleri dışında yapılan çalışmaların karşılığı (alanlar için) ödenen fazla çalışma ücretinden de nitelik olarak farklı olduğu yönünde karar verdiği, tespit edilmiştir.

93) 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 21 inci mad-desine istinaden 10/11/2003 tarih ve 4206 sayılı Bakan Olur’uy-la ödenen fazla mesai ücretiyle ilgili idari işlemin hukuka uygun olduğu ancak söz konusu fazla mesai ücretinin kişinin fazla me-sai yapıp yapmadığı dikkate alınmaksızın büro çalışanları dahil tüm polislere ödenmesinin çalışma barışını ve huzurunu bozdu-ğu, ayrıca bu uygulamanın hakkaniyete aykırı olduğu, söz konusu hakkaniyete aykırılığın giderilmesi için 3201 sayılı Kanunun Ek 21 inci maddesinin tekrar düzenlenerek veya başkaca bir yasal düzenleme yapılarak fazla çalışma ücretlerinin hesaplanmasında her bir polis memuru için 40 saatin üzerinde fiilen yapılan fazla çalışma karşılığında saat başı ücretlendirilmenin yapılması ge-rektiği, kanaati ve sonucuna varılmıştır.

İdari İzinler Hakkında Değerlendirme

94) 82 85 numaralı paragraflarda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere ve Tokat İdare Mahkemesinin, 27/09/2012 Tarih, 2011/804 Esas, 2012/656 Karar sayılı kararını onayan Danıştay İkinci Da-iresinin 19/11/2014 günlü ve E:2014/2403 K:2014/10507 sayılı kararı uyarınca halihazırda emniyet teşkilatı personeli olarak görev yapan polislere fazla mesailerine karşılık olarak 657 sayı-lı Devlet Memurları Kanunun 178/B maddesi kapsamında idari izinlerin verilmesinin bir zorunluluk olduğu, kanaati ve sonucuna varılmıştır.

Büro Hizmetlerinde Çalışan Polisler Hakkında Değerlendir-me

95) Dosyanın incelenmesinden, Emniyet Teşkilatının merkez ve merkeze doğrudan bağlı birimlerinde ve taşra teşkilatında olmak üze-re polislerin % 27.7 sinin yani her dört polis memurundan birisinin büro işlerinde çalıştığı; 3201 sayılı kanunun ek 21 inci maddesi kap-samında büro hizmetlerinde görev yapan bu polis memurlarının fazla mesai yapıp yapmadıklarına bakılmaksızın fazla mesai ücreti olarak aylık sabit 290 TL aldıkları, öte yandan Emniyet teşkilatında büro işle-rinde çalışan polis sayısının oldukça yüksek olduğu, bu polislere 3201

Page 97: Kamu Personel Rejimi 1

92 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 21 inci maddesi kapsamında fazla mesai yapıp yapmadığına bakılmaksızın fazla mesai ücretinin ve-rilmesinin çalışma huzurunu ve barışını bozduğu, tespit edilmiştir.

96) Danıştay 11. Dairesinin, 23/06/2009 tarihli ve E: 2006/6559, K: 2009/6677 sayılı Kararından hareketle 3201 sayılı Emniyet Teşkila-tı Kanunu’nun Ek 21 inci maddesi kapsamında fazla mesai yapıp yap-madığına bakılmaksızın yapılan fazla mesai ücretinin mesai dışında yapılan fazla çalışma karşılığı olarak değil, görevin niteliği, yapılan işin zorluğu ve önemi doğrultusunda emniyet hizmeti sınıfı kadrolarında bulunanlardan görev yapılan birime göre salt bu görevi yerine getir-meleri nedeniyle her ay sabit olarak yapılan bir ödeme olduğu ve gün-lük çalışma saatleri dışında yapılan çalışmaların karşılığı ( alanlar için ) ödenen fazla çalışma ücretinden nitelik olarak farklı olduğu mütala-asından hareketle görev tazminatı niteliğindeki bu ödemenin de-vamının gerektiği ancak görevin taşıdığı risk unsurları, işin önem ve mahiyeti ile ölçülü ve orantılı bir ödemeye dönüştürülmesi ge-rektiği;

97) Bunun birlikte şikayetlerin ana konusunu çalışma saatle-rinin belirsizliği ve yoğunluğu ile fiili olarak yapılan fazla çalışma karşılığında fazla mesai ücreti ya da idari izin hakkından yarar-lanamama oluşturduğundan, kısa vadede çözümün ancak, büro işlerinin önem ve mahiyetine göre sınıflandırılarak yapılacak bu sınıflandırmaya göre güvenlik zafiyeti oluşturmayan ve sivil me-mur eliyle yürütülmesinde sakınca bulunmayan büro işlerinden polislerin alınması ve polislerin asli görevlerini yerine getirmesi için yasal bir düzenlemenin yapılması gerektiği sonucuna varıl-mıştır.

Çalışma Şartları Nedeniyle Yaşanan Sorunlar

98) Dosyanın incelenmesinden, iş yükünün fazla, çalışma süre-lerinin uzun olması, mesleki çalışma şartlarının zorluğu ve ağırlığı, fazla mesai ve verilen ek görevler nedenleriyle polislerin aile ve sos-yal hayatlarına yeterli zamanı ayıramadıkları ve bu konularda sorun-lar yaşadıkları, diğer meslek gruplarına göre aile içerisinde daha fazla sorunla karşılaştıkları, eş ve çocuklarıyla iletişim kuramadıkları, po-lis ailelerinde şiddetli geçimsizlik ve boşanma oranlarının daha yük-sek olduğu, polislerin mesleki verimliliklerinin, performanslarının,

Page 98: Kamu Personel Rejimi 1

93KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

motivasyonlarının iş tatminlerinin düşük olduğu ve tükenmişlik hissi-nin kapıldıkları, polislerin toplumsal olaylarda orantısız güç kullanma nedenleri arasında fazla mesai ve ağır çalışma şartlarının etken oldu-ğu, ruhsal ve bedensel sıkıntılar yasadıkları tespit edilmiş ve bu husus bilirkişi tarafından da teyit edilmiştir.

99) Bu açıklamalar ve tespitler dikkate alındığında, polislerin çalışma ve dinlenme saatleri, idari ve yıllık izinleri, verilen ek gö-revler ve fazla mesai gibi konularda gerekli yasal düzenlemelerin uluslararası sözleşmelere uygun olarak ivedilikle yapılmasının el-zem olduğu, kanaati ve sonucuna varılmıştır. Nitekim, polislerin fiili olarak çalıştıkları fazla süreler için devletin üstleneceği mali yük karşısında, ergonomik olmayan çalışma şartları ve süreleri dolayısıyla halihazırda ödemekte olduğumuz sosyal yükün (top-lumsal olaylar esnasında aşırı güç kullanımı, Türkiye’nin AİHM’de mahkum edilmesi, polis teşkilatının toplumdan ayrı ve toplumun karşısındaymış gibi algılanması sonucunu doğuran ayrışma/ku-tuplaşma vb.)çok daha ağır olduğu mütalaa edilmiştir.

100) Tüm bu 6 başlık altında incelenen sorun alanlarına ait mevcut uygulamaların İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi-nin 23. ve 24. maddeleri, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 4. maddesi, Avrupa Sosyal Şartının 2. maddesi, Birleşmiş Milletler Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleş-menin 6 ve 7. maddeleri, Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Hak-lara İlişkin Uluslararası Sözleşmenin 8. maddesi, Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesi’nin 31. maddesi, 29 No.lu Cebri ve Mec-buri Çalıştırmaya İlişkin İLO Sözleşmesinin 2. maddesi, ILO 111 No.lu Ayrımcılık (İş ve Meslek) Sözleşmesinin 1 ve 2. maddeleri amir hükümleri ve Anayasamızın 2., 18., 49., 50., 55. maddelerine aykırılık teşkil ettiği tespit edilmiştir.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

101) Anayasa’nın “Zorla çalıştırma yasağı” başlıklı 18. maddesin-de, hiç kimsenin zorla çalıştırılamayacağı, angaryanın yasak olduğu düzenlenmekle birlikte bu kavramların tanımı yapılmamıştır. Anılan maddenin gerekçesinde, “Çalışma, iş görme kişinin serbest iradesiyle yüklendiği bir faaliyet, diğer bir deyimle serbest iradeyle üstlenilen bir yük-tür. Bu yükün kişiye zorla kabul ettirilmesi, kendisinin, iradesi dışında bir

Page 99: Kamu Personel Rejimi 1

94 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

faaliyette bulunmaya mecbur bırakılması hem kişi hürriyetiyle bağdaşma-yan bir husustur; hem de bu duruma sokulan kişi için bir eziyet teşkil eder. Bu nedenledir ki maddenin birinci fıkrası zorla çalıştırmayı yasaklamak-tadır. Bu fıkra ile aynı zamanda “Angarya yasağı” da getirilmiştir. “Angar-ya”, kişinin emeğinin karşılığını almadan zorla çalıştırılmasıdır. Maddenin ikinci fıkrası “Zorla çalıştırma” sayılmayacak halleri göstermektedir ve bu sayım sınırlayıcıdır.” denmek suretiyle zorla çalıştırma ve angaryanın tanımı yapılmıştır.

Zorla çalıştırma kavramının tanımı ve içeriği belirlenirken temel in-san haklarına ilişkin uluslararası sözleşmelerden, Avrupa İnsan Hak-ları Mahkemesinin yorum ve içtihatlarından faydalanılabilir. Zorla ça-lıştırma yasağına ilişkin bir tanımı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yukarıda uygulamalar başlığı altında yer verilen ... Belçika Kararında 29 No.lu Cebri ve Mecburi Çalıştırmaya İlişkin İLO Sözleşmesinin 2. maddesine ve AİHS’nin 4. maddesine atıfta bulunmak suretiyle yap-mıştır.

102) Söz konusu kararda esas alınan tanıma göre zorla çalıştırma, “herhangi bir kişinin ceza tehdidi altında ve bu kişinin tam isteği olmadan mecbur edildiği tüm iş veya hizmetleri” ifade etmektedir. Buna göre, zorla çalıştırmadan söz edilebilmesi için, kişinin ceza tehdi-di altında ve rızası bulunmaksızın çalıştırılması gerekmektedir (AYM, E.2011/150, K.2013/30, K.T. 14/2/2013).

Anayasa’nın 18. maddesinde zorla çalıştırma yasağıyla birlikte an-garyanın da yasak olduğu belirtilmiştir. Sözleşme’de yer almayan bu ifade, Anayasa’nın 18. maddesinin gerekçesinde “kişinin emeğinin karşılığını almadan zorla çalıştırılması”; Anayasa Mahkemesinin çeşitli kararlarında da “bir maldan ya da bir kişinin çalışmasın-dan karşılıksız yararlanma” şeklinde tanımlanmıştır (Bkz. AYM, E.2011/150, K.2013/30, K.T. 14/2/2013). Buna göre angarya, zorla çalıştırmanın bedel ödenmeksizin yaptırılan şekli olarak kabul edilebi-lir. Dolayısıyla, angarya yasağı ile ilgili şikâyetlerin de zorla çalıştırma yasağı kapsamında incelenmesi gerekir.

103) AİHM’e göre bir eylemin zorla çalıştırma veya zorunlu çalış-ma sayılabilmesi için: Kişinin işi kendi iradesine aykırı olarak yap-ması, işi yapma yükümlülüğünün “haksız” veya “baskıcı” olması veya yapılmasının katlanılmaz sıkıntılara yol açması gerekir.

Page 100: Kamu Personel Rejimi 1

95KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Ayrıca kişinin bu işi önceden rızasıyla yapıp yapmadığı, bir ku-ruma isteyerek girip girmediği, normal yurttaşlık veya mesleki yükümlülüğünün bir parçası olan bir hizmeti ifa edip etmediği ve işin gerektirdiği hizmetin önceden isteyerek kabul edilmiş sa-yılamayacak kadar aşırı bir külfet getirip getirmediği hususla-rı da dikkate alınmalıdır (Bkz. AYM, E.2011/150, K.2013/30, K.T. 14/2/2013 .../Belçika, B. No: 8919/80, 23/11/1983, § 32 41; .../Malta, B. No: 17209/02, 20/6/2006).

104) Yukarıdaki hususlar, dosya kapsamında şikayetçiler ve idare tarafından sunulan bilgi ve belgeler ışığında incelendiğinde, Şikayetçi-lerin polislik mesleğini seçerken, bu işi kendi iradeleriyle üstlendikleri kuş-ku götürmemekle birlikte, “Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personelinin Çalışma Saatlerine İlişkin Esaslar” uyarınca hizmetin gerekleri doğrultusunda ola-ğanüstü durumlarda 12/12, diğer hallerde 12/24 veya 12/36 esaslarından herhangi birine veya her birine göre; çalışma süresi 40 saatten az ve 12/24 esasından daha ağır olmayacak biçimde çalışma usullerinin uygulanabile-ceğini bildikleri ve polislik mesleğinin yazılı ve yazılı olmayan kuralları ve doğası gereği bazı hallerde ise daha ağır çalışma koşulları altında da çalı-şabileceklerini öngörerek bu mesleği seçmiş olduklarını kabul etsek dahi, katlanmak zorunda kaldıkları aşırı külfetin mesleğin gerekleriyle orantısız olduğunun kabulü gerektiği düşünülmektedir.

Bu durum, yukarıda uluslararası mevzuat başlığı altında de-ğinilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 23. ve 24. mad-deleri, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 4. maddesi, Avrupa Sosyal Şartının 2. maddesi, Birleşmiş Milletler Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmenin 6 ve 7. mad-deleri, Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Ulus-lararası Sözleşmenin 8. maddesi, Avrupa Birliği Temel Haklar Bil-dirgesi’nin 31. maddesi, 29 No.lu Cebri ve Mecburi Çalıştırmaya İlişkin ILO Sözleşmesinin 2. maddesi, ILO 111 No.lu Ayrımcılık (İş ve Meslek) Sözleşmesinin 1 ve 2. maddeleri amir hükümleri ve Anayasamızın 2., 18., 49., 50., 55. maddelerine aykırılık teşkil et-tiği tespit edilmiştir.

F. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

105) Polisler, gerek kamu düzeninin sağlanması gerekse bireylerin hak ve özgürlüklerinin korunması gibi çok önemli bir hizmeti yerine

Page 101: Kamu Personel Rejimi 1

96 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

getirmektedir. Topluma kesintisiz olarak sunulan bu hizmetleri yerine getiren bu meslek mensupları arasında özellikle adaletin, huzurun ve dayanışmanın sağlanmış olması çok büyük önem arz etmektedir. Aksi takdirde kendi içinde adaleti, huzuru ve dayanışmayı sağlayamamış bir meslek grubundan ülke içinde adaleti, huzuru ve dayanışmayı sağ-lamasını beklemek yersizdir.

106) AB katılım sürecinde atılan reform adımları, özellikle polis mesleğini daha modern, etkin ve hukuka bağlı olmaya zorlamakta-dır. Bu doğrultuda devletin emniyet mensuplarına yönelik politikaları stratejik plana dayanmalı, mesleğin ihtiyaç ve sıkıntıları tespit edile-rek giderilmeli, toplumun her kesiminden insanların bu mesleğe gir-mesi özendirilmelidir.

107) Bilindiği üzere, konuyla ilgili olarak Kurumumuza, “Taksim Gezi Parkı Projesi çalışmalarını protesto etmek ve yıkıma engel olmak amacıyla, demokratik gösteri haklarını kullanan insanlara yönelik ülke genelinde yaygınlaşan orantısız ve aşırı güç ile şiddet uygulan-dığı iddialarına istinaden, “yıkımın durdurulması ve olaylarda şiddet uygulayan kamu görevlilerinin cezalandırılması” talebiyle yapılan baş-vurular sonucunda, Kurumumuz tarafından 2013/90 sayılı Tavsiye Kararı verilmiştir. Söz konusu Tavsiye Kararı’nın 412 ve 435 nolu pa-ragraflarında; “Toplumsal olaylara müdahalede görevli kolluk personelinin çalışma şartlarının saat bağlamında belirsizliğine, uzun ve belli olmayan çalışma süresine, ikinci bir emre kadar hazır bekletilmesine, izinlerinin ve dinlenme zamanlarının sürekli kesintiye uğratılmasına, sosyal ve eko-nomik durumlarının yeterli olmadığına, aslî görevi dışında ek görevlerin verilmesi nedeniyle iş yoğunluğuna ve aksayan çalışma düzenlerine, yeterli psikolojik destek verilemediğine değinilmiştir. Tavsiye Kararı’nın sonuç kısmında da toplumsal olaylara müdahalede görevli kolluk perso-nelinin sosyal ve ekonomik hakları ile personele yeterli dinlenme süresinin tanınması başta olmak üzere çalışma şartlarının iyileş-tirilmesi ve gerekli psikolojik destek sağlanması konularına daha fazla önem verilmesi yönünde idarelere tavsiyede bulunulmuştur.

108) Bununla birlikte Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından 2014 yılı itibariyle otuz üç (33) İl Emniyet Müdürlüğünün bazı birimlerin-de ergonomik vardiya modeline geçildiği, bu model içerisinde polis-lerin günde 8 saatten olmak üzere haftada 40 saat çalıştığı, modelin

Page 102: Kamu Personel Rejimi 1

97KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

uygulandığı illerdeki polislerden de olumlu geri dönüşlerin olduğu anlaşılmıştır. Emniyet Genel Müdürlüğünün bu konudaki uygulaması takdir edilecek olumlu bir gelişme olarak değerlendirmekte ve bu uy-gulamanın diğer illerde de hayata geçirilmesi gerektiği düşünülmekle birlikte halihazırda şikayet konusuna ilişkin devam eden uygulamala-rın yukarıda değinildiği üzere Anayasaya ve uluslararası düzenleme-lere aykırı olduğu tespitinden hareketle iyi yönetim ilkelerine uygun olduğunu söylemek mümkün olmayacaktır.

109) Dosyada mevcut bilgi ve belgelerden hareketle üzerinde du-rulması gereken ve 2013/90 sayılı Tavsiye kararımızda da eleştirdiği-miz üzere, polis amirlerinin aşırı temkinli bir yaklaşım sergileyerek toplumsal olayların yönetimi konusundaki mevzuat hükümlerini, emri altındaki polis görevlileri açısından keyfi uygulamakta oldukla-rı özellikle emniyet teşkilatında uygulanan ikinci bir emre kadar gö-revden ayrılmanın yasaklanması uygulamasının bu keyfiliğe örnek oluşturduğu tespit edilmiştir. Sorumlu amir ve yöneticiler bu yöndeki yaklaşımı ancak terk edecek olurlarsa yukarıda zikredilen önerilerin hayata fiilen geçebileceği mütaala edilmiştir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

110) 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye ka-rarı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya ey-lemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

111) 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması Başlıklı 40. maddesinin 2. fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu De-netçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uya-rınca, tavsiye kararımıza istinaden idareye başvurulması, başvurunun

Page 103: Kamu Personel Rejimi 1

98 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

reddi halinde Ankara İdare Mahkemesi’ne yargı yoluna gidilmesi mümkündür.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçelerle ve dosya kapsamına göre,

ŞİKAYETİN KABULÜNE;

İçişleri Bakanlığının iç güvenlik konusundaki en temel görevini ye-rine getiren emniyet teşkilatı mensuplarının (polislerin) çalışma hu-zuru ve adaleti içerisinde yetki, görev ve sorumluluklarını insan hakla-rı saygılı ve demokratik hukuk kurallarına bağlı bir şekilde kullanma-larını teminen;

1) Emniyet teşkilatı mensuplarının çalışma ile dinlenme saat-leri ve şekillerinin, uluslararası sözleşmeler ile garanti altına alınan haklar ve hakkaniyet ilkeleri, AB müktesebatı ve üye ülke uygulamala-rı gözetilerek ve normlar hiyerarşisi gereği Kanunla ve kanuna uygun olarak Tüzük veya Yönetmelik ile düzenlemesi,

2) Emniyet teşkilatı mensuplarının 40 saat/hafta üzerinde çalıştırılmamaları, mümkün değilse Avrupa Polis Konfederasyo-nu’nun (EUROCOP) hazırladığı çalışma saatleri yönergesi (Working Time Directive) doğrultusunda azami çalışma süresinin 48 saat olarak belirlenmesi ve 3201 sayılı Kanunun Ek 21 inci maddesinin tekrar dü-zenlenerek veya başkaca bir yasal düzenleme yapılarak fazla çalışma ücretlerinin hesaplanmasında her bir polis memuru için 40 saatin üze-rinde fiilen yapılan fazla çalışma karşılığında saat başı ücretlendiril-menin yapılması,

3) 28 numaralı paragrafta yer verilen Avrupa Birliği ülkeleri uygu-lamaları da gözetilerek kesintisiz çalışma süresinin (nöbet süre-si) 8 saati geçmemesi yönünde düzenleme yapılması,

4) Emniyet teşkilatı mensuplarının ek görevleriyle ilgi-li esasların uluslararası sözleşmeler ile garanti altına alınan haklar gözetilerek düzenleyici bir işlem ile yazılı hale getirilerek hukuki açı-dan bağlayıcı bir niteliğe ve standarda kavuşturulması, ek görevlen-dirme yapılacakların öncelikle istekli olanlara arasından seçilmesi, ye-terli istekli olmadığı taktirde re’sen görevlendirme yoluna gidilmesi,

Page 104: Kamu Personel Rejimi 1

99KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

haftalık çalışma saatini aşan ek görevlendirmeler için fazla mesai ücret ödenmesi,

5) 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 21 inci maddesi kapsamında fazla mesai yapıp yapmadığına bakılmaksızın yapı-lan fazla mesai ücretinin mesai dışında yapılan fazla çalışma kar-şılığı olarak değil, görevin niteliği, yapılan işin zorluğu ve önemi doğ-rultusunda emniyet hizmeti sınıfı kadrolarında bulunanlardan görev yapılan birime göre salt bu görevi yerine getirmeleri nedeniyle her ay sabit olarak yapılan tazminat niteliğinde bir ödeme olduğu yönündeki Danıştay 11. Dairesinin kararı doğrultusunda görev tazminatı niteliğindeki bu ödemenin görevin taşıdığı risk unsurları, işin önem ve mahiyeti ile ölçülü ve orantılı bir ödemeye dönüştü-rülmesi,

6) Büro işlerinin önem ve mahiyetine göre sınıflandırılarak yapılacak bu sınıflandırmaya göre güvenlik zafiyeti oluşturmayan ve sivil memur eliyle yürütülmesinde sakınca bulunmayan büro işle-rinden polislerin alınarak, polislerin asli görevlerini yerine ge-tirmesi için yasal bir düzenlemenin yapılması,

7) Polislik mesleğinin, doğası gereği memurun ruh halini olumsuz etkileme potansiyeli yüksek olan bir meslek olduğu; polislerin diğer meslek sahipleriyle kıyaslandığında, sosyal, duygusal ve kültürel ola-rak çabuk yıprandıkları bu hususun bilimsel düzeyde yürütülen çalış-malarla da ortaya konduğu hususları gözetilerek polislere ihtiyaç duydukları gerekli psikolojik destek ve rehberlik hizmetleri-nin daha fazla ve etkin bir şekilde verilmesini mümkün kılacak önlemleri alması hususlarında İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NA ve MA-LİYE BAKANLIĞI’NA, ilgili Bakanlıklarca hazırlanacak “mevzuat de-ğişikliği teklifi” ne ilişkin tasarıyı gündemine alması hususunda takdir ve gereği için BAŞBAKANLIK’A TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesi-nin üçüncü fıkrası uyarınca, bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde, gerekçesinin otuz (30) gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorun-lu olduğuna;

Page 105: Kamu Personel Rejimi 1

100 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Bu kararın, şikâyetçilere, BAŞBAKANLIK’A, İÇİŞLERİ BAKANLI-ĞI’NA, MALİYE BAKANLIĞI’NA ve EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜ-ĞÜ’NE tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 106: Kamu Personel Rejimi 1

101KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/774KARAR TARİHİ : 11/09/2014

TAVSİYE KARARIŞİKAYETÇİ : -

ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Adalet BakanlığıŞİKAYETİN KONUSU : Kayseri Adli Yargı İlk Derece

Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığı’nca yapılan kadro-lu kalorifercilik sınavı sonucu başarılı olan ve Develi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna açıktan ve aday olarak atanması düşü-nülen şikayetçinin, Sarız Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/65 Esas sayılı dosyası üzerinden hakkında kamu davasının açıl-dığı ve yargılamasının devam ettiği gerekçesiyle güvenlik soruşturması olumsuz değer-lendirilerek iptal edilen atama işleminin iadesi talebi hakkın-dadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 25/2/2014

I. USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1) Şikayet başvurusu, Kurumumuza e başvuru üzerinden iletilen ve 26/2/2014 tarih ve 1788 sayı ile kayıt altına alınan gerçek kişiler için şikayet başvuru formu doldurulmak vasıtasıyla yapılmıştır. Şika-yet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601

Page 107: Kamu Personel Rejimi 1

102 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kuru-mu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yö-netmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci mad-desinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırılmasına geçilmiş, 2014/774 şikayet sayılı Ret Önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2) Yapılan ön inceleme neticesinde, şikayet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu ta-şıdığı, şikayetin süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı tespit edilmekle, şikayetçinin idari başvu-ru yolunu tüketmediği anlaşılmıştır.

3) 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun “Başvuru ve usulü” başlıklı 17nci maddesinin dördüncü fık-rası ile, 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 20 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 12 nci maddesinin dördüncü fıkrasında benzer şe-kilde, Kamu Denetçiliği Kurumuna başvuruda bulunulabilmesi için, 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda ön-görülen idari başvuru yollarının veya özel kanunlarda yer alan zorunlu idari başvuru yollarının tüketilmesinin gerekli olduğu; idari başvuru yolları tüketilmeden yapılan başvuruların ilgili idareye gönderilmesi gerektiği belirtilmiş, ancak Kurumun, telafisi güç veya imkânsız zarar-ların doğması ihtimali bulunan hâllerde, idari başvuru yolları tüketil-mese dahi başvuruları kabul edebileceği hüküm altına alınmıştır.

4) Şikayetçinin iptal edilen atama işleminin iadesine ilişkin tale-binin T.C. Anayasasının 49. maddesinde düzenlenen çalışma hakkı ve ödevine ilişkin olması dolayısıyla başvurusu 6328 sayılı Kamu De-netçiliği Kurumu Kanununun 17 nci maddesinin dördüncü fıkrası ve Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 12 nci maddesinin dördüncü fıkrası kapsamında değerlendirilerek idari başvuru yolu tüketilmeksizin in-celeme ve araştırma aşamasına geçilmiştir.

Page 108: Kamu Personel Rejimi 1

103KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

II. OLAY VE OLGULARA. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

5) Şikayet başvuru belgesinde şikayetçi;

- Kayseri Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Baş-kanlığı tarafından yapılan ceza ve tevkif evleri kaloriferci alımı sınavı-na katıldığını,

- KPSS’den 82... 20412, Sözlü Sınavdan: 100 puanla başarılı oldu-ğunu ve hiçbir sabıka kaydının olmadığını,

- 2009’da hakkında açılan ceza davasının devam etmekte olduğun-dan bahisle güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığını ve ata-masının iptal edildiğini,

- Hakkında kesinleşmiş bir ceza olmadan, her bireyin suçsuz kabul edilmesi gerekmekteyken suçluymuş gibi davranılarak başarılı olduğu sınavın iptal edildiğini belirterek,

Adalet Bakanlığı Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 18. maddesi uyarınca “Haklarında atama şartlarının kaybedilmesini ge-rektirecek nitelikteki eylemlerinden dolayı adli bir soruşturma veya kovuşturma bulunanlardan sınavda başarılı sayılanların atamaları soruşturma veya kovuşturma sonuçlanıncaya kadar bekletilir.”, hük-müne atıfta bulunmak suretiyle, iptal edilen atama işleminin iadesini Kurumumuzdan talep etmektedir.

B. İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları

6) Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünden alı-nan 04.04.2014 tarihli ve 58239 sayılı yazı ve eklerinden özetle;

- Şikayetçi hakkında “dolandırıcılık, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma” ve “tarihi eserleri konu ederek menfaat temin etme-ye çalışan organize bir suç örgütünün içinde yer almak” suçlarından hakkında Sarız Asliye Ceza Mahkemesinde 2009/65 sayılı dosya ile kamu davasının açıldığı ve yargılamanın devam ettiği,

- Adalet Bakanlığı Memur Sınav Atama ve Nakil yönetmeliğinin 6 ıncı maddesinin 18/b bendinde özel şartlar arasında “güvenlik so-ruşturması olumlu olmak” şartının bulunduğu; Bu nedenle, Güven-lik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Nakil Yönetmeliği’nin 15 inci

Page 109: Kamu Personel Rejimi 1

104 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

maddesi gereğince ve emsal Danıştay kararları da dikkate alınarak Kay-seri Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığı’n-ca oluşturulan Komisyon tarafından 3/10/2013 tarihli ve 2013/608 sayılı karar ile ilgilinin ataması uygun görülmediğinden, 11/10/2013 tarihli Bakanlık Olur’u ile atamasının iptal edildiği bildirilmiştir.

7) Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünden alı-nan 1/8/2014 tarihli ve 123139 sayılı yazı ve eklerinde ise, yukarı-daki hususlara ilaveten, şikayetçinin Sarız Asliye Ceza Mahkemesinde görülmekte olan yargılamasının devam etmekte olduğu, henüz kara-ra çıkmadığı ve ilgili hakkında devam eden yargılaması dışında güvenlik soruşturmasının olumsuz olarak değerlendirilmesine neden olan başkaca bir hususun bulunmadığı teyit edilmiştir.

C. Olaylar

8) Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün 21/5/2013 tarihli ve 65788 sayılı yazıları ile Develi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda Kaloriferci unvanında çalıştırılmak üzere sınav izni veril-miştir.

9) İlanda, kadrolu açıktan atanabilmek için aranan genel şartlar arasında; (b) bendinde “Kamu haklarından mahrum bulunmamak, Türk Ceza Kanununun 53’üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezası-na ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlı-ğı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak” şartı ile (d) bendinde “güvenlik soruşturması olumlu sonuçlanmak” şartına yer verilmiştir.

10) Kayseri Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonunca yapılan sınav neticesinde, nihai başarı listesine göre ... şikayetçi 1. sıra-da başarılı olarak atanmaya hak kazanmıştır.

1 1) Şikayetçi, 3/6/2013 tarihli dilekçesiyle hakkında adli sicil ve arşiv kaydının bulunmadığını; 21/6/2013 tarihli dilekçesiyle ise hak-kında Asliye Ceza Mahkemesinde devam etmek olan bir davasının

Page 110: Kamu Personel Rejimi 1

105KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

bulunduğunu ancak içeriğini bilmediğini Kayseri Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonuna sunmuştur.

12) Şikayetçi hakkında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması neticesinde, Kayseri Valiliği İl Emniyet Müdürlüğünün 15/7/2013 tarihli ve 17307001018 sayılı yazısı ile şikayetçinin 2006-2009 yılları arasında “Dolandırıcılık, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak” suçundan Sarız Cumhuriyet Başsavcılığınca So-ruşturma no: 2008/324 Esas no: 2009/68 İddianame No: 2009/33 ile Sarız Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldığı, davanın 2009/65 Esas numarası ile halen devam ettiği bildirilmiştir.

13) Başbakanlık Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğünün 29/7/2013 tarihli ve 951.04.10 sayılı yazıları ile şikayetçi hakkındaki gizli ibareli bilgi notunda “Tarihi eserleri konu ederek menfaat temin etmeye çalışan organize bir suç örgütünün içinde yer aldığı gerekçesiy-le” yargılanmaya başlandığı bildirilmiştir.

14) Bu doğrultuda, kaloriferci adayı şikayetçinin güvenlik soruş-turmalarının olumsuz olduğu, Adalet Bakanlığı Memur Sınav Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 6. maddesinin 18/b bendinde özel şartlar arasında güvenlik soruşturması olumlu olmak şartının bulunduğu ge-rekçesiyle Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliğinin 15. maddesi gereğince Kayseri Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığınca komisyon oluşturularak 3/10/2013 tarih-li ve 2013/608 sayılı Komisyon kararı ile şikayetçinin ataması uygun görülmemiş ve 11/10/2013 tarihli Bakanlık Olur’u ile ataması iptal edilmiştir.

15) Atamanın iptaline ilişkin karar şikayetçiye 30/10/2013 tari-hinde tebliğ edilmiş olup, şikayetçi 25/2/2014 tarihinde Kurumumu-za yaptığı başvurusunda hakkında kesin hükme bağlanmamış ceza da-vası olması nedeniyle atamasının iptal edilmesi işleminin masumiyet karinesine aykırı olduğunu, peşinen suçlu kabul edilmesi anlamına geldiğini belirterek iptal edilen atama işleminin iadesini talep etmiştir.

Page 111: Kamu Personel Rejimi 1

106 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇA. İlgili Mevzuat

16) 2709 sayılı T.C. Anayasasının “C. Suç ve cezalara ilişkin esas-lar” kenar başlıklı 38. maddesi,”... Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz... ”; ”IV. Kamu hizmetlerine girme hak-kı”,”A. Hizmete girme” kenar başlıklı 70. maddesi, “... Hizmete alın-mada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez.” ve “D. Kamu hizmeti görevlileriyle ilgili hükümler”, “1. Genel ilkeler” kenar başlıklı 128. maddesi, “Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yü-kümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzen-lenir...”, hükümlerini amirdir.

17) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun,Devlet memur-luğuna alınacaklarda aranacak genel ve özel şartları düzenleyen 48nci maddesi,

Genel ve özel şartlar:

Madde 48 – (Değişik: 12/5/1982 2670/14 md.)

Devlet memurluğuna alınacaklarda aşağıdaki genel ve özel şartlar aranır.

A) Genel şartlar:

1. Türk Vatandaşı olmak,(1)

2. Bu Kanunun 40 ncı maddesindeki yaş şartlarını taşımak,

3. Bu Kanunun 41 nci maddesindeki öğrenim şartlarını taşımak,

4. Kamu haklarından mahrum bulunmamak,

5. (Değişik: 23/1/2008 5728/317 md.) Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal dü-zene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, (…)(1) zimmet, irtikâp, rüş-vet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli

(1) Bulgaristan’dan Türkiye’ye mecburi göç eden Türk soyundan olanlarda bu şartın aranmıyacağı 27/6/1989 tarih ve 375 sayılı KHK’nin geçici 5 inci maddesi ile hükme bağlanmıştır.

Page 112: Kamu Personel Rejimi 1

107KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçların-dan mahkûm olmamak. (1)

6. Askerlik durumu itibariyle;

a) Askerlikle ilgisi bulunmamak,

b) Askerlik çağına gelmemiş bulunmak,

c) Askerlik çağına gelmiş ise muvazzaf askerlik hizmetini yapmış yahut ertelenmiş veya yedek sınıfa geçirilmiş olmak,

7. 53 üncü madde hükümleri saklı kalmak kaydı ile görevini devamlı yapmasına engel olabilecek (…)(2) akıl hastalığı (…)(2) bulunmamak.

B) Özel şartlar:

1. Hizmet göreceği sınıf için 36 ve 41 nci maddelerde belirtilen öğ-retim ve eğitim kurumlarının birinden diploma almış olmak,

2. Kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak.,

Bu alt bentte yer alan “… milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, … “ bölümü, Anayasa Mahkemesi’nin 25/2/2010 tarihli ve E.: 2008/17, K.: 2010/44 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir.

Bu bentte yer alan “vücut veya” ile “veya vücut sakatlığı ile özürlü” iba-releri 21/4/2005 tarihli ve 5335 sayılı Kanunun 29 uncu maddesiyle yü-rürlükten kaldırılmıştır.

hükümlerini amirdir.

18) Adalet Bakanlığı Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetme-liğinin,

18/1) “Genel Şartlar” başlıklı 5. maddesi; Adalet Bakanlığında me-mur olabilmek için;

a) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin bi-rinci fıkrasının (A) bendinin (1), (5) ve (6) numaralı alt bentlerindeki şartları taşımak,

....

Page 113: Kamu Personel Rejimi 1

108 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

b) Hizmet göreceği sınıfla ilgili özel kanun veya diğer mevzuatta aranan şartları taşımak gerekir.,

18/2) Özel Şartlar başlıklı 6. maddesi;

Genel şartların yanında, atama yapılacak kadroların niteliğine göre aşağıdaki şartlar aranır:

....

Kaloriferci ve aşçı kadrolarına atanabilmek için;

a) En az (Değişik ibare:RG 9/10/2010 27724) lise veya dengi okul mezunu olmak,

b) Halk eğitim müdürlüklerinin veya diğer resmî kurum veya kuru-luşların düzenlediği kurslardan mezun olmak veya ilgili branşta serti-fika sahibi olmak,

...

18) Ceza infaz kurumları ve tutukevleri ile denetimli serbestlik (Mülga ibare:RG 2/4/2013 28606) (…) müdürlüklerinde görev ala-cak bütün unvanlardaki personel için ayrıca aranacak şartlar;

...

b) Güvenlik soruşturması olumlu olmak,

....

19) Adlî ve idarî yargıda görev yapmak üzere atanacak tüm perso-nel hakkında yapılacak arşiv araştırması olumlu olmak.”,

hükümlerini amirdir.

18/3) “Sınavı Kazananların Atanması” başlıklı 18. maddesi:

“... Atama şartlarını taşımayanların atamaları yapılmaz. Bu şekilde ya-pılan atamalar iptal edilir.

Haklarında atama şartlarının kaybedilmesini gerektirecek nitelik-teki eylemlerinden dolayı adlî bir soruşturma veya kovuşturma bu-lunanlardan sınavda başarılı sayılanların atamaları soruşturma veya kovuşturma sonuçlanıncaya kadar bekletilir....”,

hükümlerini amirdir.

Page 114: Kamu Personel Rejimi 1

109KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

19) Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeli-ğinin, 19/1) “Tanımlar” başlıklı 4. maddesi

Bu Yönetmelikte geçen; ... g) Güvenlik soruşturması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında her-hangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bu-lunup bulunmadığının, ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteneğinin mevcut kayıtlardan ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesini,

ifade eder.

19/2) “Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında araş-tırılacak hususlar” başlıklı 11. maddesi

Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında kişinin içinde bu-lunduğu ortam da dikkate alınarak:

a) Kimlik kontrolü, kimlik kayıtlarının doğruluk derecesi, uyruklu-ğu, geçmişte yabancı bir devletin uyrukluğuna girip girmediği,

b) Kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığı, kolluk kuvvetlerinin ve istihbarat ünitelerinin arşivlerinde bilgiler bulunup bulunmadığı, adli sicil kaydının ve hakkında bir tahdidin olup olma-dığı,

c) Yıkıcı faaliyetlerde bulunup bulunmadığı ve 5816 sayıl Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanuna ve Atatürk ilke ve inkılapla-rına aykırı davranıp davranmadığı.

d) Şeref ve haysiyetini ihlal edecek ve görevine yansıyacak şekilde kumara, uyuşturucuya, içkiye, paraya ve aşırı bir şekilde menfaatine düşkün olup olmadığı, ahlak ve adaba aykırı davranıp davranmadığı,

e) Yabancılarla, özelikle hasım ve hasım olması muhtemel Devlet mensupları ve temsilcileriyle ilgili derecesinin iç yüzü ve nedeni,

f) Sır saklama yeteneğinin olup olmadığı, araştırılır.

19/3) “Değerlendirme” başlıklı 15. maddesi

“Yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda elde edilen bilgilerin olumsuz olması halinde, kişinin gizlik dereceli birim, kısım ve gizlik dereceli yerler ile askeri, emniyet ve istihbarat

Page 115: Kamu Personel Rejimi 1

110 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

teşkilatları, ceza infaz kurumları ve tutuk evlerinde çalıştırılıp çalıştı-rılmamaları, yer değiştirerek bu görevlere devam edip etmemeleri gibi hususları incelemek ve sonucunu sorumlu amirin takdirine sunmak üzere; Bakanlıklarda müsteşarın, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında en üst amirin, üniversitelerde rektörün, ilerde valinin başkanlığında, personel birim amiri, hukuk müşaviri ve varsa güvenlik işlerinden so-rumlu birim amirinden oluşan “Değerlendirme Komisyonu” kurulur. Başbakanlıkta kurulacak Değerlendirme Komisyonu Müsteşar veya görevlendireceği müsteşar yardımcısının başkanlığında, Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürü ile Personel ve Prensipler Genel Müdürünün katılımıyla oluşur. Türk Silahlı Kuvvetlerinde ise bu Komisyonun olu-şumu kendi yönergeleri ile belirlenir. Değerlendirme Komisyonunun çalışma tutanakları ve kararları gizlidir.”

hükümlerini amirdir.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

20) Danıştay 12. Dairesinin 14/5/2010 günlü ve E: 2008/2, K: 2010/2540 sayılı kararı

Davacının ... ili M tipi Cezaevi İnfaz ve Koruma memurluğu kad-rosuna açıktan ve yeniden atanmasına ilişkin ... ili Adli Yargı Adalet Komisyonunun 2005/212 sayılı kararının iptaline ilişkin anılan Ko-misyonun 2005/260 sayılı kararının; gerekçe olarak ileri sürülen ... ili 3. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılamanın henüz sonuçlanmadığı, kimsenin hakkında kesin hüküm olmadıkça suçlu sayılmayacağı, dava-lı idarece öncelikle bu davanın sonuçlanmasının beklenmesinin uygun olacağı ileri sürülerek iptaline ilişkin açılan davada İdare Mahkemesi; Bir kamu görevine atama yapmak konusunda idarenin takdir yetkisi-nin bulunduğu ve yargı kararıyla idarenin bu yetkiyi kullanmaya zor-lanamayacağını, olayda davacının hakkında yaptırılan güvenlik soruş-turması sonucunda, 199... 199... ve 199... 199... yılları eğitim öğretim dönemlerinde ... ili Ticaret Meslek Lisesinden rüşvet karşılığı sahte diploma verilmesi olayı nedeniyle hakkında dava açıldığının, yargılama-nın devam ettiğinin ve almış olduğu diplomanın da iptal edildiğinin ancak davacının gerek başvuru formunda gerekse güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması formunda bu hususları gizlemek suretiyle aykırı be-yanda bulunduğu, dolayısıyla infaz ve koruma memurluğunun önem ve özelliği bakımından ataması uygun bulunmayan davacının atamasının

Page 116: Kamu Personel Rejimi 1

111KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yapılmamasına yönelik dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulun-madığı sonucuna ulaşmış, karar Danıştay 12. Dairesince onanmıştır.

21) Danıştay 12. Dairesinin 21/3/2013 günlü, E:2010/5809, K: 2013/1988 sayılı kararı

Davacının İnfaz ve ve Koruma Memurluğu mülakat sınavında ba-şarılı olması üzerine yapılan atamasının iptaline ilişkin ....tarihli ve .... sayılı işlemin, hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakıl-ması kararının memur olmasına engel teşkil etmeyeceği ve hukuka ay-kırı olduğu ileri sürülerek iptali istemiyle açılan davada İdare Mahke-mesi; Uyuşmazlık konusu olayda davacının atanabilmesi için güvenlik soruşturmasının olumlu olarak sonuçlanmasının gerekmekte olduğu-nu, daha önceden yargılandığı ve mahkeme kararı ile ertelenmiş olsa bile ceza aldığı ve bu durumun adli sicil kaydına girdiğini dolayısıyla güvenlik soruşturmasının olumlu olarak sonuçlanmasının söz konu-su olamayacağından, sunulan kamu hizmetinin de niteliği göz önünde bulundurulduğunda kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda takdir yetkisi kullanılarak güvenlik soruşturmasının olumlu olmadığı gerekçesiyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulun-madığından davanın reddine karar vermiştir.

Davacı, tesis edilen işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüş ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelerek bozulması talebin-de bulunmuştur. Danıştay 12. Dairesi yaptığı inceleme sonucunda, davacının eylemine uyan müessir fiil nedeniyle davacının 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, eylemin tahrik altında işlenmesi ve iyi halden cezanın 1 yıl, 6 ay hapis cezasına çarptırılmasına ve cezanın ertelenmesine karar verildiği, daha sonra 2007 yılında yapılan başvu-ru üzerine hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, davacının yaklaşık 6 yıl önce gerçekleşen fiil nedeniyle müessir fiil su-çundan 1 yıl, 6 ay hapis cezasına mahkum olmasına, mahkumiyetinin ertelenmesine dair davacıya ait arşiv kaydının, söz konusu suçun ağır tahrik altında işlenmiş olması ve olayın özelliği göz önüne alındığında, olumsuz olduğundan söz edilemeyeceği, bu nedenle yukarıda belirti-len Yönetmelik hükmünde yer alan “ arşiv araştırması olumlu olmak” şartını taşıdığı sonucuna vardığından, davacının atanmamasına iliş-kin işlemde ve davayı reddeden İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görmemiş ve davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme

Page 117: Kamu Personel Rejimi 1

112 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kararının bozulmasına karar vermiştir. İdarenin karar düzeltme talebi 16/5/2014 günlü ve E:2013/10862, K:2014/4013 sayılı karar ile red-dedilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Mehmet ELKATMIŞ’ın Kamu Başdenetçi-si’ne Önerisi

22) Kamu Denetçisi inceleme ve araştırması sonucunda Danıştay 12. Dairesinin idare lehine olan kararları doğrultusunda ve davacıların iptalini istedikleri işlemin idarenin takdir yetkisi sınırları içinde kaldı-ğını kabul ederek şikayetin reddini önermiştir.

Yasa koyucunun idarenin her türlü faaliyetlerini önceden tüm ay-rıntıları ile tespit edip düzenlemesinin mümkün olmadığı, bu neden-le, kanun koyucunun idari faaliyetlere belirli bir çerçeve çizmesi ve bu çerçeve dahilinde idareyi serbest bırakması, yani başka bir ifadeyle, idareye “takdir yetkisi” vermesinin hukuk devleti ilkesini zedeleme-yeceğini;

Öte yandan yönetime belli konularda takdir yetkisinin tanınması-nın, yönetimin keyfi olarak hareket edebileceği anlamına da gelmeye-ceğini; bu doğrultuda Yönetimin takdir yetkisini kullanırken her şey-den önce, yasanın koyduğu sınırlar içinde kalması, eşitlik ilkesine uygun hareket etmesi, bu yetkiyi kamu yararı için kullanması ve bu yetkinin yasanın öngördüğü amaçtan başka ya da kamu yararı dışında başka bir amaç için kullanmaması, idarenin bu alandaki kararlarının da gerekçeli olması gerektiğini ve takdir yetkisinin kullanılabilme-si için, yasalar özel koşullar öngörmüş ise, yönetimin bunlara da uy-ması gerektiğini, belirtmiştir.

Yukarıdaki açıklamadan hareketle, İdarenin dosyada takdir yetkisi-ni yerleşik yargı kararları ile içtihatlara uygun olarak haklı neden gös-tererek “baskın kamu yararı”nı gözetmek suretiyle, haklı beklenti do-ğuracak nedenleri ortadan kaldırarak dosya sahibi aleyhine kullandığı tespitinde bulunmuştur.

23) Ayrıca, şikayet dosyasının incelenmesinden; Anayasanın “Suç ve Cezalara İlişkin esaslar” başlıklı 38.maddesinin son fıkrasında be-lirtilen “suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.” masumiyet kuralı ile, Adalet Bakanlığı Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 18. maddesinin üçüncü fıkra hükmünün “Haklarında

Page 118: Kamu Personel Rejimi 1

113KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

atama şartlarının kaybedilmesini gerektirecek nitelikteki eylemlerinden dolayı adli bir soruşturma veya kovuşturma bulunanlardan sınavda başa-rılı sayılanların atamaları soruşturma veya kovuşturma sonuçlanıncaya kadar bekletilir. “ hükmü birlikte değerlendirildiğinde bu iki maddenin birbiri ile çelişki doğurduğu, ancak benzer konudaki uyuşmazlıklara ilişkin yerel mahkeme ve Danıştay kararları doğrultusunda en nihaye-tinde idarenin takdir yetkisi kapsamında bu yetkinin haklı nedenler ileri sürülerek her iki yönde kullanılmasının mümkün ve hukuki oldu-ğu değerlendirmesinde bulunmuştur.

24) Yine benzer şekilde Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar İçin Yapılacak Sınavlar Hakkında Yönetmeliğin geçici 1’nci maddesine dayanarak çıkartılan Adalet Bakanlığı Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetmeliğinin “Devlet Memurluğuna Atanabilme Şartlarını düzenle-yen 6. maddesinin 18/b bendinde “güvenlik soruşturması olumlu olmak” ibaresi geçtiğinden, aynı yönetmeliğin “sınavı kazananların atanması”nı düzenleyen 18. maddesinin üçüncü fıkrasının, idarenin takdir yetkisi kapsamında uygulanmasının yerleşik idare mahkemesi kararları ile Danıştay kararları ile birlikte değerlendirilmesi sonucun-da, İdarenin atama işlemini gerekçe ileri sürerek sonradan iptal etme-sinde hukuka aykırılık bulunmadığı; Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliğinin ilgili hükümleri uyarınca ilgili hakkında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması neticesinde sonu-cun Kurumuna bildirildiği ve görev yapılacak kurum ve pozisyonun önemi ve özelliği gerekçesiyle yargı kararlarında da belirtildiği üzere idarenin tesis ettiği işlemin hukuka uygun olduğu değerlendirilmiştir.

25) Hakkaniyete uygunluk yönünden yapılan değerlendirmede de benzer gerekçe ile atama işlemi yapılmış ancak sonradan, “güvenlik so-ruşturması olumlu olmak” ibaresi kapsamında yapılan atama işlemi-nin iptal edilmesi suretiyle yargıya intikal ettirilmiş dosyaların mev-cudiyeti dikkate alındığında, mahkeme kararları ile yerinde görülen idarenin işleminin hakkaniyete de uygun olduğu değerlendirilmiştir.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme ve Gerekçe

26) T.C. Anayasasının 128. maddesi memurlar ve diğer kamu gö-revlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yü-kümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işlerinin kanunla

Page 119: Kamu Personel Rejimi 1

114 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

düzenleneceği hükmünü amir olup, 70 inci maddesinin ikinci fıkra-sında hizmete alınmada görevin gerektirdiği niteliklerden başka bir ayrım gözetilmeyeceği, kuralına yer verilmiştir.

27) 657 sayılı DMK’nın 48. maddesinin A ve B fıkralarında; Ana-yasanın sözü geçen hükümlerine uygun olarak, Devlet memurluğuna atanmanın genel ve özel koşulları objektif kriterler halinde sayılmış olup, özel şartlar başlıklı B fıkrasının 2. bendinde kurumların özel ka-nun ve diğer mevzuatında aranan şartları taşımak koşuluna yer veril-miştir.

28) Paragraf 18’de yazılı olduğu üzere, Adalet Bakanlığı Memur Sı-nav, Atama, Nakil Yönetmeliğinin 18. maddesinde haklarında atama şartlarının kaybedilmesini gerektirecek nitelikteki eylemlerinden do-layı adli bir soruşturma veya kovuşturma bulunanlardan sınavda ba-şarılı sayılanların atamalarının soruşturma veya kovuşturma sonuçla-nıncaya kadar bekletileceği, amir hükmüne yer verilmiştir.

Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliğinin 4. maddesinde Güvenlik soruşturması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafın-dan halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünite-lerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının, ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteneğinin mevcut kayıtlardan ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesini ifade ettiği, belirtilmiştir.

29) C. Olaylar bölümü paragraf 15’te şikayetçinin talepleri yer al-maktadır.

30) Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri ve somut olayımıza dair şikayetçi ve idare tarafından sunulan bilgi ve belgeler kapsamın-da, Sarız Asliye Ceza Mahkemesi nezdinde sanık ... ve diğer sanıklar yönünden 2009/65 esas sayılı dosya üzerinden yargılamanın devam ettiği, henüz karara çıkmamış olduğu bilgisi doğrultusunda şikayet-çi hakkında verilmiş bir mahkumiyet kararı olmadığı halde idarece bu yargılamanın neden gösterilerek güvenlik soruşturmasının olum-lu sonuçlanmadığını öne sürmesinin, Adalet Bakanlığı Memur Sınav Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 18. maddesinde yer verilen hakların-da atama şartlarının kaybedilmesini gerektirecek nitelikteki eylem-lerinden dolayı adli bir soruşturma veya kovuşturma bulunanlardan

Page 120: Kamu Personel Rejimi 1

115KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sınavda başarılı sayılanların atamalarının soruşturma veya kovuştur-ma sonuçlanıncaya kadar bekletileceği amir hükmü karşısında huku-ki dayanaktan yoksun olduğu, ayrıca Anayasanın 38 inci maddesinin dördüncü fıkrasında “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılmaz” hükmüyle yer verilen evrensel ceza hukuku ilkesine aykırılık teşkil ettiği sonucuna varılmıştır.

31) Anayasanın 90 ıncı maddesinin beşinci fıkrasında ise, usu-lüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmaların kanun hükmünde olduğu; bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamayacağı, usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşma-larla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çı-kabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümlerinin esas alınacağı düzenlenmiştir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında; “Bir suç ile itham edilen herkesin suçluluğu sabit oluncaya kadar masum sayılacağı” belirtilmiş, İnsan Hakları Evren-sel Beyannamesinin 11 inci maddesinin birinci fıkrasında ise, “Bir suç işlemekten sanık herkes, savunması için kendisine gerekli bütün güvence-nin sağlanmış bulunduğu açık bir yargılama ile yasaca suçlu olduğu saptan-madıkça, suçsuz sayılır.” hükmüne yer verilmiştir. Anayasanın 38. mad-desinde düzenlenmiş olan ve kısaca “masumiyet karinesi”, “suçsuzluk karinesi” olarak anılan bu ilkeye göre; bir suçtan dolayı kovuşturulan kişinin, suçluluğu mahkeme kararıyla sabit olmadıkça suçlu sayılması veya suçlu gibi muamele görmesi olanaklı değildir. Masumiyet karine-si, kişinin suçsuz olduğu varsayımı ile hareket edilmesini gerektiren temel bir insan hakkıdır.

32) 2013/4 sayılı ve 30/9/2013 tarihli silah taşıma ruhsatının ye-nilenmesi talebinin reddine ilişkin kararımızda da vurgu yaptığımız üzere; Masumiyet karinesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarında da çoğu kez işlenmiş, sınırları, kapsam ve içeriği içtihat-larla belirlenmiştir. AİHM, masumiyet karinesi ilkesinin cezai anlam-da bir usul teminatıyla sınırlı kalmayıp, daha geniş kapsamlı olduğu-na ve hiçbir devlet temsilcisinin bir mahkeme tarafından mahkum edilmeden bir kişiyi suçlu olarak gösteremeyeceğine (Fransa aleyhine Allenet de Ribemont davası), ayrıca masumiyet karinesinin sadece ha-kim ya da bir mahkeme tarafından değil, başka resmi makamlar ta-rafından da ihlal edilebileceğine ( Litvanya aleyhine Daktaras davası)

Page 121: Kamu Personel Rejimi 1

116 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hükmetmiştir. Bu açıdan bakıldığında masumiyet karinesine uygun hareket etme yükümlülüğü sadece yargıya değil, aynı zamanda idareye de ait bir yükümlülüktür.

33) Danıştay 12. Dairesi 14/5/2010 günlü ve E: 2008/2, K: 2010/2540 sayılı kararında; cezaevi infaz ve koruma memurluğu kad-rosuna açıktan ve yeniden atanmasına ilişkin idarenin işlemine ilişkin olarak, davacı hakkında dava açıldığının, yargılamanın devam ettiğinin ve almış olduğu diplomanın da iptal edildiğinin ancak davacının gerek başvu-ru formunda gerekse güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması formunda bu hususları gizlemek suretiyle aykırı beyanda bulunduğu, dolayısıyla infaz ve koruma memurluğunun önem ve özelliği bakımından ataması uygun bu-lunmayan davacının atamasının yapılmamasına yönelik dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, sonucuna ulaşmıştır.

Söz konusu içtihadın incelenmesinden, Danıştay 12. Dairesinin ye-rel mahkeme kararını onamasına esas teşkil eden hususun davacının dürüstlük ilkesine aykırı olarak hareket etmesi olduğu, nitekim ceza-evi ve ıslah evlerinde barındırılan suçluların ihtiyaçlarını karşılayan, mahkumlar ile yakın, birebir temas ve ilişkide olan ve bunların ıslahını sağlayarak topluma yeniden kazandırılmasına yardım eden bir mes-leğin teşkil ettiği öneme binaen, idarenin bu konudaki takdir yetkisi lehine karar verdiği tespit edilmiştir. Somut olayımızda ise, şikayetçi 21/6/2013 tarihli dilekçesiyle hakkında Asliye Ceza Mahkemesinde devam etmekte olan bir davasının bulunduğunu ancak içeriğini bilme-diğini Kayseri Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonuna sunmuş ve “ Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine geti-rirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır.” şeklinde düzenlenen Medeni Kanunun 2. maddesine uygun olarak hareket etmiştir. Kaldı ki, şikayetçinin atanmaya hak kazandığı kalorifercilik kadrosu mah-kumlar ile yakın ve birebir ilişki tesis edilmesini gerektirecek nitelikte de değildir.

34) Danıştay 12. Dairesi 21/3/2013 günlü, E:2010/5809, K: 2013/1988 sayılı kararında ise, davacının İnfaz ve ve Koruma Me-murluğu mülakat sınavında başarılı olması üzerine yapılan ataması-nın, daha önceden yargılandığı ve mahkeme kararı ile ertelenmiş olsa bile ceza aldığı ve bu durumun adli sicil kaydına girdiği dolayısıyla gü-venlik soruşturmasının olumlu olarak sonuçlanmasının söz konusu

Page 122: Kamu Personel Rejimi 1

117KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olamayacağından iptaline ilişkin işleme dair İdare Mahkemesi kara-rında, mahkumiyetinin ertelenmesine dair davacıya ait arşiv kaydının, söz konusu suçun ağır tahrik altında işlenmiş olması ve olayın özelliği göz önüne alındığında, olumsuz olduğundan söz edilemeyeceği sonu-cuna vardığından, hukuka uyarlık görmemiş ve davacının temyiz is-teminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına karar vermiştir.

Söz konusu içtihadın incelenmesinden Danıştay 12. Dairesinin da-vacı mahkum olmuş ve mahkumiyeti ertelenmiş olmasına rağmen, söz konusu suçun (müessir fiil) ağır tahrik altında işlenmiş olmasını ve olayın özelliğini göz önünde bulundurarak, “arşiv araştırması olumlu olmak” şartını taşıdığı sonucuna vardığını görüyoruz. Söz konusu içti-hat karşısında somut olayımız incelendiğinde, şikayetçinin asliye ceza mahkemesinde devam eden davada sanık olduğu bilinmekle, yargıla-masının halihazırda devam ettiğinin, başvurucunun durumunun ceza alıp cezası ertelenen bir sanığın durumundan daha riskli veya aleyhe yorumlanmasının adil olmadığının, mahkeme tarafından mahkum edilmeden suçlu gibi muamele görmesinin olanaklı olmadığının, idare tarafından da devam eden yargılaması dışında güvenlik soruşturması-nın olumsuz olarak sonuçlanmasında başkaca bir hususun bulunma-dığının kabulü karşısında şikayetçinin atamasını iptal eden Kayseri Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığınca oluşturulan Komisyonun 3/10/2013 tarihli ve 2013/608 sayılı Komis-yon kararı ve atamanın iptaline ilişkin 11/10/2013 tarihli Bakanlık Olur’unun hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu kanaati ve sonucuna varılmıştır. (İdarelerin, kişilerin kesinleşmiş mahkumiyetinin söz ko-nusu olmadığı durumda masumiyet karinesine uygun olarak hareket etmesi gerektiğine dair vurgu yapan Başdenetçiliğimizin 2013/4 sayılı tavsiye kararı da benzer mahiyette olup, Kurumumuzun istikrarlı ka-rarları bu yöndedir.)

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

35) 14/6/2012 tarih ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 17 inci maddesinin sekizinci fıkrasına göre göre Kamu De-netçiliği Kurumu’na, dava açma süresi içinde yapılan başvuru, işlemeye

Page 123: Kamu Personel Rejimi 1

118 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

başlamış olan dava açma süresini durdurmakta olup, 21 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

36) 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması Başlıklı 40.maddesinin 2.fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürele-rini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, şikayetçinin dava açma süresini kaçırdığı tespit edilmiş olmakla, aksi düşünülmekte ise 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, Ankara İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçelerle ve dosya kapsamına göre ŞİKAYE-

TİN KABULÜNE,

Şikayetçinin atamasının iptal edilmesine ilişkin işlemin geri alın-ması, atamasının yapılması veya hak kaybının önlenmesi adına Adalet Bakanlığı Memur Sınav Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 18. maddesi amir hükmü uyarınca şikayetçi hakkındaki adli kovuşturma sonuçla-nıncaya kadar atamasının bekletilmesi yönünde ADALET BAKANLI-ĞI’NA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci madde-sinin üçüncü fıkrası uyarınca, bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdir-de gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın şikayetçiye, Adalet Bakanlığı’na, Kayseri Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığı’na tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 124: Kamu Personel Rejimi 1

119KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1. Şikâyet başvurusunun, elektronik başvuru yolu ile 27/02/2014 tarihinde yapıldığı tespit edilmiştir.

2. Şikayet başvurusu, 27/02/2014 tarih ve 1895 sayı ile kayıt altına alınan, elektronik başvuru yoluyla yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fık-rasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 2014/793 şikayet no, 2014/806 karar no.lu Tavsiye Önerisi Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

3. Yapılan ön inceleme neticesinde şikâyet konusunun Kurumumu-zun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı,

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/793KARAR TARİHİ : 25/08/2014

TAVSİYE KARARIŞİKAYETÇİŞİKAYET EDİLEN İDARE : Orman Genel Müdürlüğü

Amasya Orman Bölge Müdür-lüğü

ŞİKAYETİN KONUSU : Şikayetçi, lojmanı süresinde boşaltmadığından dolayı öde-mek zorunda kaldığı işgaliye bedelinin tarafına iade edilme-sini talep etmektedir

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 27/02/2014

Page 125: Kamu Personel Rejimi 1

120 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

idari başvuru yollarını tüketildiği ve diğer ön inceleme konularında bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

4. Şikayetçi, Milli Parklar Amasya Şube Müdürlüğünde Orman Mu-hafaza Memuru olarak çalıştığını, Amasya Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı ... sıra tahsisli lojmanda oturma süresinin 17/05/2012 tarihin-de dolduğunu, 01/10/2013 tarihinde tarafına yapılan tebligat üzerine 08/11/2013 tarihinde oturduğu lojmanı boşalttığını, 15/06/2012 ta-rihinden 08/11/2013 tarihine kadar olan süre için işgaliye bedeli adı altında 3.432 TL ödediğini daha sonra muhasebe biriminin yanlış he-saplama yapması sonucu 767,22 TL ek işgaliye bedeli daha ödediğini belirtmiştir.

5. Şikayetçi, 2946 sayılı Kamu Konutları Kanununda, idarelerin iş-galiye bedeli adı altında kira bedeli tahsil etme yetkisinin belirtilme-diğini, görevli olduğu idare tarafından düzenlenen ödeme listelerin-de de işgaliye bedelini gösteren tutarların bulunmadığını, sadece kira bedelini gösteren tutarların bulunduğunu, tarafından işgaliye bedeli alınmasının hukuka uygun olmadığını iddia ederek ödediği işgaliye bedellerinin tarafına iadesi yönünde tavsiye kararı verilmesini talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

6. Şikayet konusuyla ilgili; Orman Genel Müdürlüğü Amasya Or-man Bölge Müdürlüğüne gönderilen 18/03/2014 tarihli bilgi ve belge isteme yazısına cevaben 04/04/2014 tarihli bilgi ve belgeler gönderil-miştir.

7. Amasya Orman Bölge Müdürlüğü tarafından gönderilen bilgi ve belgelerden özetle,

a) 06/04/2012 tarihli Konut Tahsis Komisyonu Kararıyla ...’ın otur-ma süresinin 15/05/2012 tarihinde dolduğundan lojmanı bir ay içeri-sinde boşaltmasına karar verildiği,

Page 126: Kamu Personel Rejimi 1

121KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

b) Şikayetçiye Amasya Orman Bölge Müdürlüğü tarafından 01/06/2012 tarihli ve lojmanı boşaltması gerektiği boşaltmazsa işgali-ye bedeli alınacağı, açıklamalı yazının gönderildiği,

c) Şikayetçi ...’ın lojmanda oturma süresinin15/05/2012 tarihinde dolduğu halde kendisinin lojmanı 08/11/2013 tarihinde boşalttığı,

d) Şikayetçinin oturduğu lojmanın aylık kira bedelinin 15/01/2012 tarihinde 81,84 TL, 15/01/2013 tarihinde ise 88,11 TL olduğu,

e) Şikayetçinin fazladan oturduğu 17 aylık işgaliye bedelinin 27/03/2012 tarih ve 28246 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Konutları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ge-reği hesap edildiği,

f) ... adına Lojman İşgaliye Bedeli Tahakkuk Cetveli düzenlendiği ve aylık kira bedeline ilk üç ay için 2 katı, sonraki aylar için 4 katı olarak hesaplanmak suretiyle 5.242,63 TL işgaliye bedeli hesaplandığı,

Anlaşılmıştır.

C. Olaylar

Gerek şikâyet başvurusu gerekse ilgili idare tarafından Kurumumu-za iletilen cevabi yazı ve eki belgeler incelendiğinde;

8. Şikayetçinin Amasya Orman İşletme Müdürlüğü lojmanlarında oturma süresinin 15/05/2012 tarihinde dolduğu,

9. Şikayetçiye, adı geçen idare tarafından bir ay içerisinde lojma-nı boşaltması, boşaltmazsa işgaliye bedeli alınacağı açıklamalı yazının 01/06/2012 tarihinde gönderildiği ancak kendisinin 08/11/2013 tari-hinde lojmanı boşalttığı ve kendisinden işgaliye bedeli tahsil edildiği,

10. Şikayetçinin 19/02/2014 tarihinde, Danıştay 5. Hukuk Dairesi-nin 24/09/2012 tarihli ve E.2011/8899 sayılı dava dosyasında, Kamu Konutları Yönetmeliğinin 34 üncü maddesinin 3 üncü fıkrası ile işgali-ye bedeli alınması işleminin yürütülmesinin durdurulması ile sonuçla-nan kararı emsal göstererek ödediği işgaliye bedellerinin iadesi talebi ile idareye başvurduğu ancak idare tarafından 27/02/2012 tarihli ce-vabi yazıyla söz konusu yargı kararı ile yürütmenin durdurulmasının kararlaştırıldığı, esasa ilişkin kararın ise kesinleşmediği bu nedenle ta-rafına işgaliye bedellerinin iadesinin mümkün olmadığının belirtildiği,

Page 127: Kamu Personel Rejimi 1

122 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Görülmüştür.

D. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz MAKAS’ın İnceleme ve Araştırma Bulguları

11. Şikayet konusu işleme ilişkin bilgi ve belgeler Amasya Orman Bölge Müdürlüğü’nden istenilmiş olup adı geçen idare tarafından bel-gelerin örnekleri gönderilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

12. 2946 sayılı Kamu Konutları Kanununun 7 nci maddesi, “Bu Ka-nun kapsamına giren,

a) Özel tahsisli, görev tahsisli ve hizmet tahsisli konutlarda oturan-lar; tahsise esas görevin son bulduğu tarihten itibaren iki ay içinde ko-nutlardan çıkmak zorundadırlar.

b) Sıra tahsisli konutlarda oturanlar; beş yıllık oturma süresinin bi-timinden itibaren onbeş gün veya yararlanacak başka biri olmaması nedeniyle oturmaya devam etmesine izin verilmiş ise çıkması için ida-rece yapılan tebligat tarihinden itibaren bir ay içinde, emeklilik, istifa, başka bir yere nakil ve her ne sebeple olursa olsun memuriyet sıfatı kalkanlar ilişiklerinin kesildiği tarihten itibaren iki ay içinde konutlar-dan çıkmak zorundadırlar.

…..”

13. 2946 sayılı Kamu Konutları Kanununun 8 inci maddesi,

“Konutlar, 7 nci maddede belirtilen süreler sonunda boşaltılmaz ise, tahsise yetkili makam tarafından ilgili mülki veya askeri makam-lara başvurulur. Bu başvuru üzerine konut başka bir bildirime gerek kalmaksızın, kolluk kuvveti kullanılarak bir hafta içinde zorla boşalt-tırılır. Zorla boşalttırmaya karşı, idareye ve yargı mercilerine yapılacak başvuru boşalttırma işleminin icra ve infazını durdurmaz.

Konut tahsisine yetkili makam tarafından kendilerine tahsis yapıl-madan konutları işgal edenler veya tahsis yapıldıktan sonra gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu anlaşılanlar, konut blok veya gruplarında-ki diğer konut sakinlerinin huzur ve sükünunu bozucu, genel ahlak

Page 128: Kamu Personel Rejimi 1

123KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

değerlerini zedeleyici tutum ve davranışlarda bulunmakta ısrar ettiği tesbit olunanlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmüne göre işlem ya-pılır.”

14. 27/03/2012 tarihli ve 28246 sayılı Resmi Gazetede yayımlana-rak yürürlüğe giren 2011/2164 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yapı-lan değişiklikle Kamu Konutları Yönetmeliğinin Konuttan Çıkarılma başlıklı 34 üncü maddesinin üçüncü fıkrası; “20 nci maddenin üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca İdarece konutta oturmasına izin verilen-ler hariç olmak üzere, 33 üncü madde gereğince konutta oturma süre-sini doldurduğu veya konutta oturma hakkı sona erdiği halde konutu tahliye etmeyenlerden, konutu on beş gün içerisinde tahliye ederek boşaltması, aksi takdirde bu sürenin bitiminden itibaren işgaliye bede-li alınacağına ilişkin olarak İdarece yapılacak tebligata rağmen, konutu tahliye ederek boşaltmayanlardan, yeni bir tebligata gerek olmaksızın, konutun tahliye tarihine kadar geçecek süreler için ödenmesi gereken kira bedeli yerine işgaliye bedeli tahsil edilir. Bu bedel; konutun tahliye edilmesi gereken tarihten sonraki üç ay için, ödenmesi gereken kira bedelinin (yakıt, elektrik, su vb. hariç) iki katı, daha sonraki aylar için ise dört katı olarak uygulanır.

Ancak, bu şekilde oturulan süreler 33 üncü madde ile belirlenmiş olan sürelerin uzatılması sonucunu doğurmaz ve oturanlar yönünden bir hak teşkil etmez.”

15. Anayasanın 124 üncü maddesi “Başbakanlık, Bakanlık ve Kamu Tüzel Kişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzük-lerin uygulanmasını sağlamak amacıyla ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelik çıkartabilir”.

16. Anayasanın 123’üncü maddesi “İdare, kurulus ve görevleri ile bir bütündür ve kanunla düzenlenir”.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

17. Danıştay 5. Hukuk Dairesinin 24/09/2012 tarih, 2011/8899 Esas No.lu dava dosyasında; 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu’nun 8 inci maddesinde; konutta oturma süresi sona erenlere karşı idare-lere sadece “konutu boşalttırma” yetkisi tanındığı, konutun boşaltıl-maması durumunda, idareye işgaliye bedeli tahsil yetkisi verilmediği, Kanunun bu açık hükmüne rağmen, Kamu Konutları Yönetmeliğinin

Page 129: Kamu Personel Rejimi 1

124 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

34 üncü maddesine eklenen 3 üncü fıkra ile idareye işgaliye bedeli tah-sil etme hakkı tanınmasının hukuka aykırı olduğu bu nedenle dava konusu işlemin dayanağı olan Yönetmelik hükmünün yürütmesinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Danıştay 2. Hukuk Dairesinin 24/09/2012 tarih, 2013/5756 Esas No.lu dava dosyasında da yine; 2946 sayılı Kamu Konutları Kanu-nu’nun 8 inci maddesinde; konutta oturma süresi sona erenlere karşı idarelere sadece “konutu boşalttırma” yetkisi tanınmış, konutun bo-şaltılmaması durumunda, idareye işgaliye bedeli tahsil yetkisi veril-mediği, Kamu Konutları Yönetmelik hükmünün hukuka aykırı olduğu bu yönetmelik hükmüne dayanarak idareye işgaliye bedeli tahsil etme hakkı tanınmasının hukuka aykırı olduğu bu nedenle dava konusu iş-lemin dayanağı olan Yönetmelik hükmünün yürütmesinin durdurul-masına karar verildiği anlaşılmaktadır.

C. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz Makas’ın Kamu Başde-netçisine Önerisi

19. Kamu Denetçisi tarafından idarenin işleminin, hukuka ve hak-kaniyete aykırı olduğu değerlendirilerek; ...’ın lojmanı süresinde bo-şaltmadığından dolayı ödemek zorunda kaldığı işgaliye bedelinin tara-fına iade edilmesi ve ileride yaşanacak benzer problemlerin önüne ge-çilmesi amacıyla, gerekli mevzuat düzenlenmesinin yapılması husus-larında ilgili idareye tavsiye kararı verilmesi yönündeki öneri Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme ve Gerekçe

20. 2946 sayılı Kamu Konutları Kanununun 8 inci maddesinde yer alan “Konutlar, 7 nci maddede belirtilen süreler sonunda boşaltılmaz ise, tahsise yetkili makam tarafından ilgili mülki veya askeri makam-lara başvurulur. Bu başvuru üzerine konut başka bir bildirime gerek kalmaksızın, kolluk kuvveti kullanılarak bir hafta içinde zorla boşalt-tırılır. Zorla boşalttırmaya karşı, idareye ve yargı mercilerine yapılacak başvuru boşalttırma işleminin icra ve infazını durdurmaz.” hükmü ile süresi içinde konutu boşaltmayanlara uygulanacak yaptırım belirlen-miştir.

Page 130: Kamu Personel Rejimi 1

125KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

21. Söz konusu kanun hükmünün uygulanması amacıyla 16/07/1984 tarih ve 84/8345 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla Kamu Konutları Yönetmeliği düzenlenmiştir. Daha sonra 27/03/2012 ta-rih ve 28246 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 2012/2835 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yapılan değişiklikle Kamu Konutları Yönetmeliğinin, Konuttan Çıkarılma başlıklı 34’üncü mad-desine; “33 üncü madde gereğince konutta oturma süresini doldurdu-ğu halde konutu tahliye etmeyenlerden, tahliye tarihine kadar geçecek süreler için tebligata gerek olmaksızın konutun tahliye edilmesi gere-ken tarihten itibaren kamu kurum ve kuruluşları tarafından işgaliye bedeli tahsil edilir. Bu bedel; konutun tahliye edilmesi gereken tarih-ten sonraki üç ay için, ödenmesi gereken kira bedelinin iki katı, daha sonraki aylar için ise dört katı olarak uygulanır. Ancak, bu şekilde otu-rulan süreler 33 üncü madde ile belirlenmiş olan sürelerin uzatılması sonucunu doğurmaz ve oturanlar yönünden bir hak teşkil etmez.” şek-linde üçüncü fıkra eklenmiştir.

22. Yönetmelikte yapılan söz konusu değişiklikten; konutta otur-ma süresini doldurduğu veya konutta oturma hakkı sona erdiği halde konutu tahliye etmeyenlere, işgaliye bedeli alınacağına ilişkin İdare-ce tebligat yapılacağı buna rağmen, konutu boşaltmayanlardan, yeni bir tebligata gerek olmaksızın, konutun tahliye tarihine kadar geçecek süreler için ödenmesi gereken kira bedeli yerine işgaliye bedeli tahsil edileceği anlaşılmaktadır.

23. Şikayetçi, kanunla düzenlenmediği halde İdareye yönetmelikle işgaliye bedeli alma hakkı tanınmasının hukuka aykırı olduğundan ba-hisle şikayet başvurusunda bulunmuştur. 2946 sayılı Kamu Konutları Kanununun 8 inci maddesinde kanuni süresi içinde konutu boşaltma-yanların konuttan çıkarılma yöntemi belirlendiği ancak işgaliye bede-li adı altında bir yaptırımdan bahsedilmediği görülmektedir. Ancak Kamu Konutları Yönetmeliğinin 34 üncü maddesinin üçüncü fıkrası ile idareye işgaliye bedeli tahsil etme hakkı tanınmıştır. Yönetmelikler, gerek Bakanlıkların gerek Kamu Tüzel Kişilerinin yalnız kendi görev alanlarını ilgilendiren kanun ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak için çıkarılmaktadır. Hukuk devleti ilkesi gereği, yönetmeliklerin, ka-nun ve tüzüklere aykırı hükümleri içermemesi veya kanunla düzen-lenmemiş bir alanı düzenlememesi gerekmektedir. Nitekim yukarıda “Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar” başlığı altında yer alan yargı

Page 131: Kamu Personel Rejimi 1

126 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kararında da kanunda düzenlenmediği halde yönetmelik hükmü ile idareye işgaliye bedeli tahsil etme hakkı tanınması, hukuka aykırı bu-lunmuştur.

24. Özetle, dayanağını Anayasa’nın 123’üncü maddesinden alan idarenin kanuniliği ilkesi gereği daha önce kanunla düzenlenmemiş bir alan idare tarafından düzenleme konusu yapılamayacağından Kamu Konutları Yönetmeliğinin 34 üncü maddesinin 3 üncü fıkrası ile idareye işgaliye bedeli tahsil etme hakkı tanınmasının hukuka aykırı olduğu kanaatine varılmıştır.

E. İyi Yönetişim İlkelerine Uygunluk Yönünden Değerlendir-me ve Gerekçe

25. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim İlkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uy-gunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanıl-maması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap veri-lebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yolla-rının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel ve-rilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” hükmü yer almaktadır.

26. Bir normun kendisinden daha üst konumda bulunan ve daya-nağını oluşturan bir norma aykırı veya bunu değiştirici nitelikte bir hüküm getirmesi mümkün bulunmadığından Kamu Konutları Yönet-meliğinin 34 üncü maddesinin 3 üncü fıkrası ile idareye işgaliye bedeli tahsil etme hakkı tanınmasının hukuka aykırı olduğu açıkça ortada-dır. Şikayetçinin, ilgili idare olan Amasya Orman Bölge Müdürlüğüne işgaliye bedeli ile ilgili itiraz ederek konuyla ilgili Danıştay 2. Hukuk Dairesinin kararını emsal göstermesine rağmen İdare tarafından mağ-duriyetin giderilmemesinin iyi yönetim ilkelerine aykırı olduğu değer-lendirilmektedir.

Page 132: Kamu Personel Rejimi 1

127KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması27. 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-

nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu28. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-

runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı dava açma süresinden arta kalan süre içinde yargı yolu açıktır.

V. KARARAçıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre; şikayetin KABULÜ

İLE;Şikayet başvurusunda bulunan ...’ın ödediği işgaliye bedelinin tarafı-

na iade edilmesi,

Ayrıca, ileride yaşanacak benzer problemlerin önüne geçilmesi ama-cıyla, gerekli mevzuat düzenlenmesinin yapılması hususlarında Orman Genel Müdürlüğü’ne TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanunun 20. Maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, Orman Genel Müdürlüğünce bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesi-nin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın şikayetçiye ve Orman Genel Müdürlüğü’ne tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

Mehmet ELKATMIŞ

Kamu Başdenetçisi V.

Page 133: Kamu Personel Rejimi 1
Page 134: Kamu Personel Rejimi 1

129KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYET NO : 2014/896KARAR TARİHİ : 25/08/2014ŞİKAYETÇİŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1- Bankacılık Düzenleme ve

Denetleme Kurumu(BDDK) (Re’sen)

2- İller Bankası Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü Kavaklıdere Mah. Nevzat Tandoğan Cad. No.4 Çankaya/ANKARA

ŞİKAYETİN KONUSU : Şikayetçi, İller Bankası Ano-nim Şirketi Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulu Kararı ge-reğince, kurum personeline 31/03/2011 tarihinde temet-tü ödendiğini, ancak aradan 2 yıldan fazla bir süre geçtikten sonra ödenen temettü tuta-rının faizi ile birlikte kuruma geri ödenmesinin istenildiğini ve bu durumun haksızlık oldu-ğunu belirterek idarenin bu iş-leminin iptal edilmesini talep etmektedir.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 04/03/2014

Page 135: Kamu Personel Rejimi 1

130 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1) Şikayet başvurusu, Kurumumuza posta yolu ile gönderilen ve 04/03/2014 tarih ve 2048 sayılı evrak numarası ile kayıt altına alınan, ger-çek kişiler için şikayet başvuru formu vasıtasıyla yapılmıştır. Şikayet başvu-rusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu-nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fıkrası-nın (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş-tir.2014/896 şikayet sayılı Tavsiye Karar Önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2) Yapılan ön inceleme neticesinde şikâyet konusunun, Kurumumuzun görev alanına girdiği, şikayetçinin şikayet konusuyla ilgili 08/10/2013 tari-hinde Kurumumuza başvurduğu ve başvurusunun, idari başvuru yolları tü-ketilmediği gerekçesiyle 12/11/2013 tarihli Gönderme Kararı ile İller Ban-kası Anonim Şirketi Genel Müdürlüğüne iletildiği, ancak İdarece verilen cevabı yeterli bulmayan şikayetçinin 04/03/2014 tarihinde tekrar Kurumu-muza başvuruda bulunduğu ve şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da herhangi bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir. Yine İller Bankası banka statüsünde olup, BDDK, ilgili ve ilişkili olduğundan re’sen inceleme ve araştırmada taraf olarak gösterilmesi gerek-miştir.

II. OLAY VE OLGULAR

A. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları3)Şikayetçi, başvurusunda; İller Bankası Anonim Şirketi Genel

Müdürlüğü Yönetim Kurulu Kararı gereğince, kurum persone-line 31/03/2011 tarihinde temettü ödendiğini, ancak aradan 2 yıldan fazla bir süre geçtikten sonra ödenen temettü tutarının

Page 136: Kamu Personel Rejimi 1

131KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

faizi ile birlikte kuruma geri ödenmesinin istenildiğini ve bu durumun haksızlık olduğunu belirterek idarenin bu işleminin iptal edilmesini talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4) Kurumumuz tarafından 25/08/2014 tarih ve 7045 sayılı yazıyla, İller Bankası Anonim Şirketi Genel Müdürlüğünden konuya ilişkin bil-gi ve belgeler talep edilmiştir.

5) Kurumumuza, İller Bankası Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü tarafından 26/09/2014 tarihli ve 21148 sayılı yazı ile cevap verilmiş-tir.İller Bankası Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü tarafından gönderi-len cevabi yazının tetkikinde;

6) İller Bankasının 16/03/2011 tarihinde yapılan genel kurul top-lantısında, 2010 yılı faaliyetleri sonunda oluşan karın %5’inin perso-nele temettü olarak 31/12/2011 tarihine kadar Yönetim Kurulunun uygun gördüğü tarihte dağıtılmasına gündemin 7 nci maddesinde gö-rüşülerek karar verildiği,

7) Yönetim Kurulunun 24/03/2011 tarih ve 12/141 sayılı Kararı ile “Genel Müdürlük Makamınca belirlenecek tarihte, Bankanın 2010 yılı safi karının %5’inin Yönetim Kurulu üyeleri ve personele, Genel Müdürlük Makamınca belirlenecek unvan grupları çerçevesinde da-ğıtım yapılmasına ve yapılacak işlemler hususunda Genel Müdürlük Makamının yetkili kılınmasına” karar verildiğinden, Genel Müdürlük Makamının 29.03.2011 tarih ve 13232 sayılı Olurları gereğince Ban-kanın personeline (emekli, istifa, nakil, ölüm vb. nedenlerle Bankadan ayrılmış olanlar dahil) 2010 yılı içinde Bankada fiilen çalıştıkları gün-lerle orantılı olarak ödeme yapıldığı,

8) Ancak, Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdür-lüğünün, Çevre ve Şehircilik Bakanlığına hitaben yazmış olduğu 20/01/2012 tarih ve 642 sayılı yazıda; Anayasanın 128 inci maddesi-nin ikinci fıkrasında, “Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nite-likleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir” hükmünün yer aldığından bahisle, Devlet memurlarına herhangi bir ödemede bulu-nulabilmesi için, bunun ya kanunda ya da kanunun açıkça bir ücret ödenebilmesinin belirlenmesi konusunda verdiği yetkiye dayanılarak

Page 137: Kamu Personel Rejimi 1

132 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

çıkarılacak diğer mevzuatta düzenlenmiş olması gerekmektedir. İller Bankası Anonim Şirketi Genel Müdürlüğünde, memur unvanlı kadro-larda görev yapmakta iken 6107 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi ile 4046 sayılı Kanunun 22 nci maddesi hükmü uyarınca diğer kurum ve kuruluşlara nakledilmiş olan personele ödenemeyeceği, sözleşmeli personel olarak istihdam edilenlere ise; aylık, ücret, her türlü sosyal yardım, zam, tazminat, ödenek veya diğer adlar altında yapılan bütün ödemelerin aylık ortalaması, Yüksek Planlama Kurulunca banka için tespit edilecek üst sınırı aşmayacak şekilde ödenebileceği …” belirti-lerek, temettü dağıtımına ilişkin olarak ilgililere yapılmış hatalı öde-melerin geri alınması ve neticeden Bakanlıklarına bilgi verilmesinin istendiği,

9) Bankanın menfaatlerinin korunması açısından Yönetim Kurulu-nun 02/05/2013 tarih ve 24/426 sayılı Kararı ile, Maliye Bakanlığı ya-zısı doğrultusunda, Genel Müdürlük Makamının 29/03/2011 tarih ve 13232 sayılı Olurları ile ödenen temettünün, 4046 sayılı Kanunun 22 nci maddesi hükmü uyarınca diğer kurum ve kuruluşlara nakledilmiş olan Banka Personeli ile Hizmet Sözleşmesi imzalamadan bankadan ayrılan personelden, geri alınmasına karar verildiği ve karar doğrultu-sunda işlemler tesis edildiği, hususları belirtilmiştir.

C. Olaylar

10) Şikayetçi ..., İller Bankası Van Bölge Müdürlüğünde ... görev yapmakta iken, söz konusu bankanın statüsünü değiştirerek Anonim Şirket olarak yeniden yapılandıran 6107 sayılı Kanun gereğince, söz-leşmeli olarak çalışmayı kabul etmeyerek nakle tabi personel kapsa-mında Devlet Personel Başkanlığı kanalıyla 28/09/2011 tarihinde Ay-dın Valiliğine memur olarak atanmıştır.

11) Banka tarafından 16/03/2011 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında, 2010 yılı faaliyetleri sonunda oluşan karın %5 ‘inin personele temettü olarak 31/12/2011 tarihine kadar Yönetim Kuru-lunun uygun gördüğü tarihte dağıtılmasına karar verilmiştir. Banka Yönetim Kurulunun 24/03/2011 tarih ve 12/141 sayılı Kararı ile Ge-nel Müdürlük Makamınca belirlenecek tarihte, Bankanın 2010 yılı safi karının %5’inin Yönetim Kurulu üyeleri ve personele, Genel Müdürlük Makamınca belirlenecek unvan grupları çerçevesinde dağıtım yapıl-masına ve yapılacak işlemler hususunda Genel Müdürlük Makamının

Page 138: Kamu Personel Rejimi 1

133KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yetkili kılınmasına karar verilmiş olup, Genel Müdürlük Makamının 29/03/2011 tarih ve 13232 sayılı Olurları gereğince Banka personeli-ne (emekli, istifa, nakil, ölüm vb. nedenlerle Bankadan ayrılmış olan-lar dahil) 2010 yılı içinde Bankada fiilen çalıştıkları günlerle orantılı olarak 31/03/2011 tarihinde ödeme yapılmıştır.

12) Ancak Maliye Bakanlığının 20/01/2012 tarih ve 642 sayılı ya-zısında, memur unvanlı kadrolarda görev yapmakta iken 6107 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi ile 4046 sayılı Kanunun 22 nci mad-desi hükmü uyarınca diğer kurum ve kuruluşlara nakledilmiş olan per-sonele temettü ödenemeyeceği belirtildiğinden, ilgililere yapılmış olan ödemelerin geri alınmasına karar verilmiştir.

13) Buna göre Banka Yönetim Kurulunca, 02/05/2013 tarih ve 14/374 sayılı Yönetim Kurulu Kararı ile 4046 sayılı Kanunun 22 nci maddesi uyarınca diğer kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilmiş olan banka personeli ile hizmet sözleşmesi imzalamadan bankadan ayrılan personele yapılan ödemelerin, geri alınmasına karar verilmiş olup, ilgili personel içerisinde yer alan şikayetçiden 18/09/2013 tarih ve 946 sayılı yazı ile şahsına yapılan 3.561,76 TL ana para tutarı ile hesaplanacak olan faiz tutarının, yazıda belirtilen hesap numarasına 15 gün içerisinde yatırılması istenilmiştir.

14) Şikayetçiye yapılan tebligat sonucu, şikayete konu temettü borç tutarının belirtilen sürede ödenmemesi sonucu bu defa da, söz konu-su tahsilatın yapılması amacıyla, şikayetçinin görev yapmakta olduğu Aydın Valiliğine, Banka tarafından 12/02/2014 tarih ve 205 sayılı yazı gönderilerek, şikayetçinin maaşından en fazla 12 eşit taksitte kesile-rek 3.561,76 TL anapara ile 949,21 TL faizin yazıda belirtilen hesaba yatırılması ilgili kurumdan istenilmiştir.

D. Kamu Denetçisinin İnceleme ve Araştırma Bulguları

15) Şikayete ilişkin inceleme kapsamında 25/08/2014 tarih ve 7045 sayılı yazı ile İller Bankası Anonim Şirketi Genel Müdürlüğünden bilgi ve belgeler istenilmiştir. Gönderilen bilgi ve belgeler dışında İda-rece yapılan hukuki açıklamalara yukarıda “İdarenin şikayete ilişkin açıklamaları” başlığı altında yer verilmiştir.

Page 139: Kamu Personel Rejimi 1

134 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

16) Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında, “herkesin, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, fel-sefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşit olduğu” hüküm altına alınmıştır.

17) 8/02/2011 tarihli ve 27840 sayılı Resmi Gazetede yayımla-narak yürürlüğe giren 6107 sayılı İller Bankası Anonim Şirketi Hakkında Kanunun “Banka Personeli” başlıklı 11 inci madde-sinin birinci fıkrasında, “Banka hizmetlerinin gerektirdiği görevlerin, 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa ve diğer ka-nunların sözleşmeli personel hakkındaki hükümlerine tabi olmayan sözleş-meli personel eli ile yürütüleceği, 13 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında; Bankanın; tahvil ihracı, hesapları, gelirleri, kâr, kontrollük ve sigorta hiz-met gelirlerinin dağıtımı ile bu Kanunda hüküm bulunmayan diğer husus-ların Ana Sözleşme ile düzenleneceği”, Geçici 4 üncü maddesinde de; “Kanunun 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasıyla kadroları iptal edilen per-sonelden Bankada sözleşmeli olarak çalışmak isteyenlerin Kanunun 11 inci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen yönetmeliğin yayımlanmasından itibaren en geç üç ay içerisinde Bankadaki durumlarına uygun pozisyon-lara atanacağı ve söz konusu pozisyonlara atama işlemi yapılıncaya kadar Bankaca ihtiyaç duyulan ve statülerine uygun işlerde görevlendirileceği, bunların, Bankada yeni bir pozisyona atanıncaya kadar, eski kadrolarının aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatlar ile diğer mali haklarını almaya devam edeceği, sözleşmeli olarak çalışmayı kabul etmeyen perso-nelin, Kanunun 11 inci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen yönetmeli-ğin yayımlanmasından itibaren en geç üç ay içerisinde Banka tarafından Devlet Personel Başkanlığına bildirileceği, bu personelin, Devlet Personel Başkanlığınca 24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Özelleştirme Uygula-maları Hakkında Kanunun değişik 22 nci maddesinin ikinci, üçüncü, dör-düncü ve beşinci fıkralarında belirtilen esas ve usuller çerçevesinde, diğer kamu kurum ve kuruluşlarına nakledileceği, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte Bankada görev yapmakta olanlardan emekli aylığı bağlanmasına hak kazanmış olanlara, bu Kanunun 11 inci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen yönetmeliğin yayımlanmasından itibaren iki ay içinde emeklilik

Page 140: Kamu Personel Rejimi 1

135KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

başvurusunda bulunmaları halinde, emeklilik ikramiyelerinin yüzde otuz fazlasıyla ödeneceği” , hüküm altına alınmıştır.

18) İller Bankası Anonim Şirketi Ana Sözleşmesinin “Safi Karın Tespiti, Tahsisi, ve Dağıtımı” başlıklı 30 uncu maddesin-de, “Banka Genel Kurulu tarafından onanan bilançoya göre ortaya çıkan safi karın; yüzde dokuzunun (%9) brüt aylıklarının üç katını aşmamak kay-dı ile Yönetim Kurulu üyeleri ile banka personeline temettü olarak da-ğıtılmak üzere ayrılacağı, yıllık kar (temettü) paylarının hangi tarihte ve ne miktarda ödeneceğinin Yönetim Kurulunca kararlaştırılacağı ve bu Ana Sözleşme hükümlerine uygun olarak dağıtılan karların (temettüler) geriye alınamayacağı” düzenlemesi yer almaktadır.

Aynı sözleşmenin Geçici 1 inci maddesinde de, “6107 sayılı İller Bankası Anonim Şirketi Hakkında Kanunun geçici 1 inci maddesi çerçeve-sinde Bankanın 2010 yılı safi karının, %5 inin Yönetim Kurulunun be-lirleyeceği esaslarda, Yönetim Kurulu üyeleri ve personele temet-tü olarak dağıtılmak üzere ayrılacağı” ifade edilmektedir

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

19) Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 22.12.1973 gün ve E:1968/68, K:1973/14 sayılı Kararında; İdarenin yokluk, açık hata, memurun gerçek dışı beyanı veya hilesi hallerinde süre koşu-lu aranmaksızın kanunsuz terfi veya intibaka dayanarak idarenin öde-diği meblağı her zaman geri alabileceği, belirtilen istisnalar dışında kalan hatalı ödemelerin geri alınmasının ise hatalı ödemenin ilk yapıldığı tarihten başlamak üzere idari dava açma süresi içinde mümkün olduğu, bu süre geçtikten sonra ödemenin geri alınamayacağının içtihada bağlandığı, kararda ortaya konulan il-kelerin, idarece yapılan tüm hatalı ödemelerde uygulanabilecek temel ilkeler niteliğinde olduğu, sözü edilen kararda hatalı ödemenin ilk ya-pıldığı tarihten başlamak üzere 90 günlük dava açma süresi içinde geri alınabileceği belirtilmesine karşın, bu karardan sonra yürürlüğe giren 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7 nci maddesinde dava açma süresinin 60 gün olduğu hükme bağlanmıştır.

Subjektif sonuç doğurmuş ve Yasaya uygun olarak tesis edil-miş idari işlemlerin geri alınması idare hukuku ilkelerine göre mümkün değildir. Anılan Kurul kararı ile de yasaya aykırı ve hatalı işlemlerin de her zaman değil makul bir sürede geri

Page 141: Kamu Personel Rejimi 1

136 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

alınabileceğine işaret edilmiş, yokluk, açık hata ve bu işlemden yararlananın hilesinin söz konusu olması halinde ise idarenin işlemini her zaman geri alabileceği öngörülmüştür.

20) Kurumumuzca; İdareden istenen bilgi ve belgeler arasında yer alan ve şikayetçi ile aynı durumda olan kişilerce konunun mah-kemeye intikali sonucu İdare Mahkemelerince verilen kararlarda da şikayet konusu olayın, ilgili idare aleyhine sonuçlandığı gö-rülmüştür.

Konuya ilişkin; Ankara 8. İdare Mahkemesinin 11/03/2014 tarih-li, E:2013/1655, K:2014/314 sayılı, Ankara 10. İdare Mahkemesinin 24/03/2014 tarihli, E:2013/1659, K:2014/256 sayılı, Elazığ 1. İdare Mahkemesinin 26/03/2014 tarihli, E:2013/1100, K:2014/305 sayı-lı, Trabzon İdare Mahkemesinin 18/04/2014 tarihli, E:2013/1416, K:2014/592 ve E:2013/1407, K:2014/591 sayılı ve Ankara 18. İdare Mahkemesinin 19/06/2014 tarihli, E:2013/1532, K:2014/918 sayılı kararlarında; “Banka ana sözleşmesi hükümlerine uygun olarak dağı-tılan karların (temettülerin) geriye alınmayacağı hususundaki düzen-lemenin gereği olarak ve Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu-nun 22.12.1973 gün ve E:1968/68, K:1973/14 sayılı Kararı uya-rınca yalnız dava konusu işlemin tesis edildiği tarihten geriye doğru (60) günlük süre içinde yapılan ödemelerin tahsili mümkün olduğun-dan, temettü ödemelerinin davacılardan istenmesinin mümkün olma-dığı bu nedenle dava konusu işlemlerde hukuka uyarlılık görülmediği” hükümlerine yer verilmiştir.

C. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

21) Şikayet dosyasının incelenmesinden; şikayetçinin, şikayet edilen idarede görev yapmakta iken 6107 sayılı Kanun gereğince söz-leşmeli olarak çalışmayı kabul etmeyerek 4046 sayılı Yasanın 22 nci maddesi gereğince nakle tabi personel kapsamında atandığı, şahsına 31/03/2011 tarihinde ödenen 2010 yılı temettülerin (kar payının) geri istenilmesine ilişkin işlemin yeniden değerlendirilerek iptal edil-mesi istemiyle Kurumumuza başvurduğu anlaşılmaktadır.

Öncelikle, şikayetçinin ilgili idare emrinde kadrolu memur olarak görev yapmakta iken sözleşmeli olarak çalışmayı kabul etmeyerek nak-le tabi personel kapsamında atanmayı tercih ettiği, bununla birlikte

Page 142: Kamu Personel Rejimi 1

137KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

şikayetçinin naklen başka kuruma atandığı tarihe kadar ku-rum hizmetlerine katkısının bulunduğu, dolayısıyla şikayet-çinin çalıştığı döneme ilişkin temettü ödemesi yapılmaması-nın şikayetçinin çalışmalarının dikkate alınmaması sonucunu doğuracağı, bu durumun ise sözleşmeli pozisyona geçen ancak aynı işi yaptığı personel ile aralarında eşitsizlik oluşturacağı, kaldı ki 6107 sayılı Yasanın 08/02/2011 tarihinde yürürlüğe girdiği, sözleşmeli personel pozisyonuna geçme işlemlerinin de bu tarihten sonra belirli bir süre içerisinde yapıldığı, başka bir deyişle temettü öde-mesinden yararlanan personelin de 2011 yılının belirli bir döneminde kadrolu olarak çalıştığı, nihayetinde şikayetçinin başka bir kuruma atandığı tarihe kadar kurumun bir personeli olduğu, diğer personelin yararlandığı haklardan kendisinin de yararlanmasının Anayasamızın eşitlik ilkesi gereği olduğu sonucuna varılmıştır.

22) İller Bankası Anonim Şirketi Ana Sözleşmesi’nin “Safi Karın Tespiti, Tahsisi ve Dağıtımı” başlıklı 27. maddesinde, “Banka Genel Kurulu tarafından onanan bilançoya göre ortaya çıkan safi ka-rın:.. c) Yüzde dokuzu brüt aylıklarının üç katını aşmamak kaydı ile Yönetim Kurulu Üyeleri ile Banka personeline temettü olarak dağıtıl-mak üzere,...ayrılır.Yıllık kar (temettü) paylarının dağıtılıp dağıtılma-yacağı, dağıtılacaksa hangi tarihte ve ne miktarda ödeneceği Yönetim Kurulunca kararlaştırılır..Bu Ana Sözleşme hükümlerine uygun olarak dağıtılan karlar (temettüler) geriye alınamaz..”düzen-lemesi yer almaktadır. Bu nedenle; 6107 sayılı İller Bankası Anonim Şirketi Hakkında Kanun olan Banka Ana Sözleşmesine göre, sözleşme hükümlerine uygun olarak dağıtılan karların (temettüler) geriye alına-mayacağı açıktır.

23) Öte yandan İller Bankası Anonim Şirketi Yönetim Kurulunun 24/03/2011 tarih ve 12/141 sayılı kararına dayanılarak Genel Müdür-lük Makamından alınan 29/03/2011 tarih ve 13232 sayılı Olur’da; “… hazırlanan kar dağıtım tablosu yazımız ekinde sunulmakta olup, tabloda yer alan unvan gruplarına karşılık gelen miktarların, Yönetim Kurulu üyeleri ile personele çalıştıkları günlerle orantılı olarak ve tüm kesintiler yapıldıktan sonra dağıtımı yapılmak üzere …” ifadesi yer al-maktadır. Dolayısıyla 2010 yılında Bankada fiilen çalışan perso-nelin 2010 yılı kar (temettü) ödemelerinden yararlandırılması gerektiği açıktır. Şikayetçinin de 2010 yılında Bankada fiilen

Page 143: Kamu Personel Rejimi 1

138 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

çalıştığı göz önünde bulundurulursa, temettü tutarı olarak ödenen 3.561,76 TL anapara ile bu tutara bağlı olarak hesapla-nan 949,21 TL faizin şikayetçiden istenilmesine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

24) Danıştay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunun 22/12/1973 gün ve E:1968/8, K:1973/14 sayılı kararında; idarenin yokluk, açık hata, memurun gerçek dışı beyanı veya hilesi hallerinde, süre aran-maksızın hatalı ödendiği meblağı her zaman geri alabileceği, bunun dışında kalan hallerde hatalı ödemelerin geri istenilmesinin hatalı ödemenin yapıldığı tarihten başlamak üzere dava açma süresi içinde olanaklı olduğu, bu süre geçtikten sonra idari istikrar ilkesi uyarınca geri istenilemeyeceği belirtilmiştir. Bu bağlamda; idarelerce kendi ih-malinden kaynaklı olarak yersiz olarak yapılan maaş, ücret, tazminat, temettü gibi ödemelerin de ödeme yapıldığı tarihten itibaren dava açma süresi içinde geri alınması gerektiğinden, şikayetçi ...’ ye ya-pılan ödemenin açık hata kapsamında değerlendirilmesine hukuken imkan bulunmadığı, ayrıca şikayetçinin gerçek dışı beyanı ya da hilesinin bulunduğundan da söz edilemeyeceği so-nucuna varılmıştır. Şikayetçiye yapılan ödemenin dava açma süresi içinde geri istenip istenmediği hususu irdelendiğinde ise şikayetçiye 31/03/2011 tarihinde ödenen 2010 yılı temettülerin (kar payının) geri istenilmesine ilişkin işlemin, 18/09/2013 tarih ve 946 sayılı yazı ile gerçekleştiği anlaşılmıştır.

25) Bu durumda, Banka Ana Sözleşmesi hükümlerine uygun olarak dağıtılan karların (temettüler) geriye alınamayacağı hususundaki düzenlemenin gereği olarak ve Danıştay İçtihadı Birleştirme Kurulu kararı uyarınca yalnız dava konusu işlemin tesis edildiği tarihten geriye doğru (60) günlük süre içinde ya-pılan ödemelerin tahsili mümkün olduğundan, temettü ödeme-lerinin şikayetçiden istenmesinin mümkün bulunmadığı değer-lendirilmekte olup, şikayetçiye ödenen 2010 yılı kar payının faizi ile birlikte iadesine ilişkin 18/09/2013 tarih ve 946 sayılı işlemde ve bu işlemin dayanağı olan 02/05/2013 tarih ve 14/374 sayılı Banka Yö-netim Kurulu Kararında hukuka ve hakkaniyete uyarlık bulunmadığı kanaatine varılmıştır.

Page 144: Kamu Personel Rejimi 1

139KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

D.İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

26) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 1 No’Iu Ek Protokolünün 1 inci maddesi; “Her gerçek ve tüzel kişinin mal ve mülk dokunulmaz-lığına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır. Bir kimse, ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve uluslararası huku-kun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakıla-bilir” düzenlemesine yer vermiştir.

27) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 1 No’lu Protokolünün 1 inci maddesinde mülkiyet hakkının kapsamına bilumum ekonomik hakların girdiği, bir faaliyetin yürütülmesine ilişkin şikayet ko-nusu temettü ödemesinin de bu kapsamda değerlendirilebileceği düşünüldüğünde; Şikayetçinin de 2010 yılında Bankada fiilen çalıştığı göz önünde bulundurulursa, temettü tutarı olarak ödenen miktarın şikayetçiden istenilmesinin mülkiyet hakkının ihlaline sebep olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

28) Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesine göre, Kurumu-muz inceleme ve araştırmasını yaparken, İdarenin insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, ayrımcılığın önlenmesi, eşitlik, haklı bek-lentiye uygunluk gibi iyi yönetim ilkelerine uygun olarak işlem, eylem, tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir.

Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı’nın 41. maddesinde geçen”iyi bir yönetim hakkı”nın uygulamada ne anlama ne anlama geldiğini açık-layan ve ülkemizin de Aday Üye olduğu Avrupa Birliği’nin müktesa-batının bir parçası olan Avrupa Doğru İdare Davranış Yasası’nda iyi yönetişim ilkeleri ortaya konulmuş olup; bu belgenin;

28.1) 10. Maddesinin birinci fıkrası “ Yetkili; hem kendi idari dav-ranışında hem de Kurum’un idari işlemlerinde tutarlı olacaktır.”, ikinci fıkrasında “Yetkili, Kurum’un geçmişteki uygulamaları ışığında, kamu üyelerinin meşru ve makul beklentilerine saygılı davranacaktır.”

28.2) 5. Maddesi “ Yetkili, kamudan gelen taleplerin değerlendi-rilmesi ve gerekli kararların alınması sürecinde herkese eşit muamele yapma ilkesine saygı gösterilmesini sağlayacaktır. Aynı durumda olan kamu mensupları aynı şekilde muamele edileceklerdir.”

Page 145: Kamu Personel Rejimi 1

140 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

28.3) 8. Maddesi “ Yetkili, kamu üyelerini olumsuz yönde etkileye-cek keyfi işlemden ve aynı zamanda gerekçesi ne olursa olsun ayrıca-lıklı uygulamadan kaçınacaktır.”

28.4) 11. Maddesi “ Yetkili tarafsız, adil ve makul davranacaktır.”

28.5) 18. Maddesinin ikinci fıkrası “ Yetkili yetersiz ya da belirsiz ya da bireysel gerekçe içermeyen kararlar almaktan kaçınacaktır.” hü-kümlerini içermektedir.

29) Şikayetçinin naklen başka kuruma atandığı tarihe kadar kurum hizmetlerine katkısının bulunduğu göz önüne alındığında; 6107 sayılı Yasanın 08/02/2011 tarihinde yürürlüğe girdiği, sözleşmeli personel pozisyonuna geçme işlemlerinin de bu tarihten sonra belirli bir süre içerisinde yapıldığı, başka bir deyişle temettü ödemesinden yararla-nan personelin de 2011 yılının belirli bir döneminde kadrolu olarak çalıştığı, nihayetinde şikayetçinin başka bir kuruma atandığı tarihe kadar kurumun bir personeli olduğu, diğer personelin yararlandığı haklardan kendisinin de yararlanması talebi haklı bir beklentidir.

30) Bu kapsamda, şikayetçinin talebine ilişkin olarak İdarenin ver-diği cevaplara bakıldığında, şikayetçiye verilen cevapta hangi kanun yolları ve mercilere başvurabileceği hususunda bilgi verilmediği gö-rülmüştür.Bundan dolayı İdarenin yaklaşımı iyi yönetişim ilkelerine aykırı bir davranış olarak değerlendirilmiştir.

31) Şikayet dosyası kapsamında İdare ile yapılan yazışmaların sü-ratle cevaplandırıldığı, gerek yazılı gerekse telefon ile yapılan görüş-melerde nezaketle hareket edildiği memnuniyetle karşılanmıştır.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

32) 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci maddesi uyarınca, Kamu Denetçiliği Kurumunca inceleme ve araştırmanın, başvuru tarihinden itibaren altı ay içinde sonuçlandırılamaması nedeniyle 02/09/2014 tarihinde süre uzatımı-na ilişkin bilgi yazısı şikayetçiye yazılmıştır.

Page 146: Kamu Personel Rejimi 1

141KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Yargı Yolu

33) 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın “Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması” başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, iş-lemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sa-yılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma sü-resinden arta kalan süre içinde yetkili İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre, ŞİKAYETİN

KABULÜNE;

1) Şikayetçiye 2010 yılı temettü tutarı olarak ödenen 3.561,76 TL anapara ile bu tutara bağlı olarak hesaplanan 949,21 TL faizin istenil-mesine ilişkin idari işlemin iptali ve başvuranın mağduriyetini gide-rilmesi hususunda Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ve İller Bankası Anonim Şirketi Genel Müdürlüğüne TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2) Yukarıda anılan kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uya-rınca, İLLER BANKASI ANONİM ŞİRKETİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜN-CE bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

3) Bu kararın şikayetçiye, BANKACILIK DÜZENLEME VE DE-NETLEME KURUMUNA (BDDK) ve İLLER BANKASI ANONİM ŞİRKETİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE

TEBLİĞİNE

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 147: Kamu Personel Rejimi 1
Page 148: Kamu Personel Rejimi 1

143KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/922KARAR TARİHİ : 27/08/2014

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİŞİKAYET EDİLEN İDARE : Yüksek Öğrenim Kredi ve

Yurtlar Kurumu Genel Müdür-lüğü

ŞİKAYETİN KONUSU : Şikayet, Fen Fakültesi Mate-matik bölümü mezunu olan şikayetçinin Kredi ve Yurt Hiz-metleri Uzman Yardımcılığı sınavına yaptığı başvurunun 06.11.2013 tarih ve 28813 sa-yılı Resmi Gazetede yayımla-nan Kredi ve Yurt Hizmetleri Uzmanlığı Yönetmeliğine göre Fen Edebiyat Fakültesi mezu-nu olmadığı için Yüksek Öğre-nim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü tarafınca reddedilmesi ve Fen Fakültesi mezunlarının mağduriyetinin giderilmesi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 05/03/2014

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1) Şikayet başvurusu, Kurumumuza 05.03.2014 tarih ve 2094 sayı ile kayıt altına elektronik Şikayet Başvuru Formu yoluyla yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve

Page 149: Kamu Personel Rejimi 1

144 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkın-da Yönetmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenme-sine ve araştırmasına geçilmiş, 26/08/2014 tarih 2014/922 karar no.lu Tavsiye önerisiyle Kamu Başdenetçisine sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2) Yapılan ön inceleme neticesinde, şikayet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde ya-pıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumunun olmadığı ve şikayet dosyasının Kamu Başdenetçisine sunulmasına da bir eksikliğin bulunmadığı tespit edilmiştir.

II) OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3) Fen Fakültesi Matematik bölümü mezunu olan Şikayetçi ...’nın Kurumumuza ilettiği şikayeti, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Ku-rumu Genel Müdürlüğü tarafınca istihdam edilmek üzere açılan Kredi ve Yurt Hizmetleri Uzman Yardımcılığı Giriş sınavına yaptığı başvuru-sunun 06.11.2013 tarih ve 28813 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kredi ve Yurt Hizmetleri Uzmanlığı Yönetmeliğine göre Fen Edebiyat Fakültesi mezunu olmadığı için anılan Genel Müdürlükçe reddedilme-si ve şikayetçinin Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının mağduriyeti-nin giderilmesi ve anılan sınava Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının da girebilmesinin sağlanması talebi hakkındadır.

B. İlgi İdarelerin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4) Şikayetçi ...’nın Kurumumuza yaptığı başvurusunun incelemesi kapsamında Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdür-lüğünden şikayet konusu hususlara ilişkin detaylı bilgi, belge ve Yük-seköğretim Kurulu Başkanlığından ise şikayetinin esasını teşkil eden Fen Fakültesi ile Fen Edebiyat Fakültelerinin eşdeğerliliği konusunda uzmanlık görüşü istenmiştir. Bu kapsamda anılan Genel Müdürlüğe; şikayetçi ile aynı bölüm mezunu olup anılan sınava başvurusu kabul

Page 150: Kamu Personel Rejimi 1

145KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

edilen bir adayın olup olmadığı, şikayetçinin sınav başvuru tarihi, şi-kayetçinin sınava başvurusunun reddedildiğinin şikayetçiye bildirilme tarihi, şikayetçi ile yapılan yazışmalar ile şikayetçinin Kurumumuza yaptığı başvurusuna ilişkin anılan Genel Müdürlükte mevcut bilgi ve belgelerin birer örneği, Kredi ve Yurt Hizmetleri Uzmanlığı Yönetme-liğinde yer alan ve sınava başvurmada geçerli olan Fen Edebiyat fa-kültesi mezunu olma şartının neden gerekli görüldüğüne dair değer-lendirmeleri, şikayet konusuna ilişkin olarak yargı organları önünde görülen bir uyuşmazlık bulunup bulunmadığı bilgisi sorulmuştur.

Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü 13.05.2014 tarih ve 2151 sayılı yazısı ile istenen bilgi ve belgeleri Ku-rumumuza iletmiştir. Buna göre;

i -Fen Fakültesi Matematik bölümü mezunu olan şikayetçi ile aynı bölüm mezunu olup anılan sınava başvurusu kabul edilen aday mevcut olmadığı,

ii -Şikayetçi anılan sınava 20.01.2014 tarihinde başvuru yaptığı,

iii -Giriş sınavına girmeye hak kazanan adaylar kişisel olarak 14.02.2014 tarihinde başvuru sisteminden bilgilendirilmiş, bilahare 19.02.2014 tarihinde sınava girmeye hak kazanan adayların listesi Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Genel Müdürlük internet sitelerinde ilan edildiği,

iv -Şikayetçinin itirazını içeren 17.02.2014 tarihli dilekçesine ve bil-gi edinme başvurusuna 28.02.2014 tarihli ve 1013 2952 ve aynı tarihli 1018 2957 sayılı yazılar ile cevap verildiği,

v -06.11.2013 tarih ve 28813 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kredi ve Yurt Hizmetleri Uzmanlığı Yönetmeliğinin 6/1 b 2 maddesin-de giriş sınavına başvurabilecek fakülte mezunları arasında “… fen-edebiyat… mezunu olmak” şartı arandığından Sınav Komisyonunca sadece Fen Edebiyat Fakülteleri mezunlarının sınava başvurabileceği-nin değerlendirildiği ve

vi -Şikayet konusuna ilişkin olarak ise yargı önünde görülen bir uyuşmazlığın mevcut olmadığı anlaşılmıştır.

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığından istenen ve şikayetinin esası-nı teşkil eden Fen Fakültesi ile Fen Edebiyat Fakültelerinin eşdeğerliliği

Page 151: Kamu Personel Rejimi 1

146 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

konusunda uzmanlık görüşünü ilişkin olarak ilk olarak 23.06.2014 ta-rihli ve 37001 sayılı yazı ile cevap alınmış ancak alınan cevabın yeterli açıklamayı içermemesi üzerine Başkanlık ile tekrar irtibata geçilmiş ve 11.07.2014 tarihli ve 40990 sayılı yazı ile uzmanlık görüşü Kurumu-muza iletilmiştir. Buna göre ise;

i- Yükseköğretim kurumları bünyesinde fakülte adı ayrı olmasına rağmen program adlarının aynı olması halinde bu programlar birbiri-ne eşdeğer sayılmaktadır.

ii -Fen Fakültesi Matematik bölümü mezunları ile Fen Edebiyat Fakültesi Matematik bölümü mezunları eşdeğer eğitim ve öğretim al-makta ve mezunları matematikçi unvanını kullanabilmektedir.

iii - Sözkonusu bölüm mezunları eşdeğer olduklarından dolayı kamu ve özel sektördeki iş başvurularında aynı yerlere başvuru ya-pabilmekte olup, Fen Edebiyat Fakültesi Matematik bölümü mezun-larının başvuru yapabildiği yerlere Fen Fakültesi Matematik bölümü mezunları da başvuru yapabilmektedir.

C. Olaylar

5) Fen Fakültesi Matematik bölümü olan şikayetçi ...;

a) Kredi ve Yurt Hizmetleri Uzman Yardımcılığı giriş sınavına 20.01.2014 tarihinde başvuru yapmıştır.

b) Şikayetçinin başvurusu, oluşturulan sınav komisyonunca fen-edebiyat fakültesi mezunu olmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir.

c) Şikayetçi itirazını içeren 17.02.2014 tarihli dilekçesi ve bilgi edinme başvurusunu Genel Müdürlüğe iletmiş, bunlara 28.02.2014 tarihli ve 1013 2952 ve aynı tarihli 1018 2957 sayılı yazılar ile cevap verilmiştir.

d) Şikayetçi 05.03.2014 tarihinde elektronik başvuru yoluyla Kuru-mumuza başvuruda bulunmuştur.

D. Kamu Denetçiliğinin İnceleme ve Araştırma Bulguları

e) Şikayet başvurusuna ilişkin olarak ilgili Kamu Denetçiliğince ya-pılan inceleme kapsamında, ilgili idarelerden temin edilen vea yukarı-da belirtilen bilgi, belge ve uzmanlık görüşü ile aşağıda yer alan ilgili mevzuat dışında, anılan Genel Müdürlük internet sayfasında mevcut

Page 152: Kamu Personel Rejimi 1

147KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olan “T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü Kredi ve Yurt Hizmetleri Uzman Yardım-cılığı Giriş Sınavı Duyurusu” da incelenmiştir (Bakınız; https://eyurt-kur.kyk.gov.tr/Dosyalar/Dosya/SinavDuyurusu_uzm_yrd.pdf ). Bu duyuruda anılan giriş sınavına iki grup fakülte ve bölüm mezunlarının girebileceğinin belirtildiği, 2. grup için “en az dört yıllık lisans eğitimi veren fen edebiyat, ilahiyat, iletişim, eğitim ve eğitim bilimleri fakül-teleri ile bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen yurt içindeki veya yurt dışındaki öğretim kurumlarından mezun olmak” şartının arandığı tespit edilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

f) Şikayet başvurunun incelenmesi kapsamında 06.11.2013 tarih ve 28813 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kredi ve Yurt Hizmetleri Uzmanlığı Yönetmeliği ve bu yönetmeliğin 6 ncı maddesi de incelen-miştir. Anılan madde şu hükmü içermektedir:

“Giriş sınavına başvuru şartları

MADDE 6 – (1) Giriş sınavına başvurmak isteyenlerde son başvuru ta-rihi itibarıyla aşağıdaki şartlar aranır:

a. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinde yer alan genel şartları taşımak,

b. Kurum kadro ve ihtiyaç durumuna göre;

i. En az dört yıllık lisans eğitimi veren hukuk, siyasal bilgiler, iktisat, iş-letme, iktisadî ve idarî bilimler fakültelerinden veya bunlara denkliği Yük-seköğretim Kurulu tarafından kabul edilen yurtiçindeki veya yurtdışındaki öğretim kurumlarından,

ii. En az dört yıllık lisans eğitimi veren bilgisayar, inşaat, gıda, elektro-nik, elektrik ve elektronik mühendisliği bölümleri ile fen edebiyat, ilahiyat, iletişim, eğitim ve eğitim bilimleri fakülteleri arasından Kurumsal hizmet gerekleri çerçevesinde Genel Müdürlükçe sınav duyurusunda belirtilen veya bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulu tarafından onaylanmış yurt içindeki veya yurt dışındaki yükseköğretim kurumlarından,

mezun olmak,

Page 153: Kamu Personel Rejimi 1

148 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

c. Giriş sınavının yapıldığı yılın ocak ayının birinci günü itibarıyla otuz beş yaşını doldurmamış olmak,

ç) Son başvuru tarihi itibarıyla geçerlilik süresi dolmamış KPSS’den başvuru ilanında belirtilen puan türü veya türlerinden asgari puanı almış olmak”

B.Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk ile İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

9) Şikayet başvurusunun, ilgili idarelerden temin edilen bilgi, belge ve uzmanlık görüşleri ile ilgili mevzuat hükümleri ve ilgili Kamu De-netçiliğinin inceleme ve araştırma bulguları çerçevesinde değerlendi-rilmesi neticesinde şu sonuçlara ulaşılmıştır:

i -06.11.2013 tarih ve 28813 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kre-di ve Yurt Hizmetleri Uzmanlığı Yönetmeliğinin 6 ncı maddesi ile T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü Kredi ve Yurt Hizmetleri Uzman Yardımcılığı Giriş Sınavı Duyurusunda sınava girebilecek 2 nci grup fakülte mezunları sı-ralanmıştır. Bunlar arasında Fen Edebiyat Fakültesi mezunları yer alı-yorken “bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen yurt içindeki veya yurt dışındaki öğretim kurumlarından mezun olmak” ifadesinin yönetmelik ve sınav duyurusunda açıkça yer aldığı görülmektedir. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığından te-min edilen uzmanlık görüşünde de Fen Fakültesi Matematik bölümü mezunları ile Fen Edebiyat Fakültesi Matematik bölümü mezunları eş-değer eğitim ve öğretim almakta ve mezunları matematikçi unvanını kullanabilecekleri ve bu bölüm mezunlarının eşdeğer olduklarından dolayı kamu ve özel sektördeki iş başvurularında aynı yerlere başvuru yapabilecekleri açıkça belirtilmiştir. Bu nedenle şikayetçi ...’nın anılan sınava yaptığı başvurusunun Fen Edebiyat Fakültesi mezunu olmayıp, Fen Fakültesi Matematik Bölümü mezunu olduğu gerekçesiyle redde-dilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil edecektir.

ii -Ayrıca, anılan Genel Müdürlükçe oluşturula Sınav Komisyo-nun şikayetçinin başvurunun reddedilmesi sürecinde yukarı belirti-len açık mevzuat hükmü ve sınav duyurusuna rağmen şikayetçinin mezun olduğu bölüm ile sınava başvuru yapabilecek fakülte ve/veya bölüm mezunlarının eşdeğerliliği konusunda bir araştırma yapmadı-ğı da görülmektedir. Bu durumun da Kamu Denetçiliği Kurumunun

Page 154: Kamu Personel Rejimi 1

149KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

uygulanmasını gözetmekle sorumlu olduğu iyi yönetim ilkelerinden olan kararların gerekçeli olması ilkesine de aykırı olduğu değerlendi-rilmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

10) 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B.Yargı Yolu

11) Anayasa’nın “Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması” başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zo-rundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Ku-rumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, adı geçen Kurumun işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde Ankara İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARAçıklanan gerekçelerle;

i. Şikayetin KABULÜNE,

ii. Anılan Genel Müdürlükçe yapılacak Kredi ve Yurt Hizmetleri Uzman Yardımcılığı Giriş Sınavlarında yukarıda açıklanmış olan fa-kültelere denkliği Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen yurt içindeki veya yurt dışındaki öğretim kurumlarında mezun olanların da girebilmesi için Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğüne TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

iii. Kararın şikayetçi ile Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğüne tebliğine, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenet-çisi’nce karar verildi.

Mehmet ELKATMIŞ

Kamu Başdenetçisi V.

Page 155: Kamu Personel Rejimi 1
Page 156: Kamu Personel Rejimi 1

151KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

I. USULA. Şikâyet Başvuru Süreci

1) Şikayet başvurusu, Kurumumuza e başvuru ile gönderilen ve 22.04.2014 tarih ve 3845 sayı ile kayıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvuru formu vasıtasıyla yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci maddesinin birinci fık-rasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırılmasına geçilmiş, 2014/1784 şikayet sayılı Tavsiye önerisiyle Kamu Başdenet-çisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2) Yapılan ön inceleme neticesinde, şikayet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu ta-şıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıl-dığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun olma-dığı tespit edilmiştir.

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/1784KARAR TARİHİ : 08/08/2014

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİŞİKAYET EDİLEN İDARE : Ulaştırma, Denizcilik ve Ha-

berleşme Bakanlığı ŞİKAYETİN KONUSU : Süresiz geçici görevlendirme-

nin iptali ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 22/4/2014

Page 157: Kamu Personel Rejimi 1

152 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. Şikayetçi, Mersin Liman Başkanlığında çalışmaktayken, geçici görevlendirmeyle aile durumu gözetilmeden ve rızası olmadan Mar-maris Liman Başkanlığına süresiz görevlendirmesinin yapıldığını, başvuru tarihine kadar 11 ay süresiz geçici görevle çalıştığını, bir çok dilekçe ile idareden süresiz geçici görevlendirmesinin bitirilmesi iste-ğinde bulunduğunu ancak, dilekçelere cevap dahi verilmediğini, bildir-miştir.

4) Şikayetçinin dilekçesine ek olarak sunduğu belgelerden;

- Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının 28.05.2013 ta-rihli ve 2775 sayılı yazısında, hiçbir yasa veya mevzuata atıf yapılmak-sızın “ekli listede isimleri bildirilen kişilerin belirtilen birimlerde geçici olarak görevlendirmeleri” konulu Müsteşar imzalı OLUR ve eki liste harici başkaca bilgi ve belgenin mevcut olmadığı,

- Sürekli geçici görevlendirmeye ilişkin tebliğ tebellüğ belgesi ince-lendiğinde, başvurucunun şerh düşerek, “(görevlendirme) isteğim dı-şıdır” el yazısıyla, açıklamasında bulunduğu;

- Başvurucunun 20.02.2014 tarihinde geçici görevlendirmenin iptali konusunda Marmaris Liman Başkanlığına dilekçe verdiği, bu dilekçede Anayasa’nın aile bütünlüğünü düzenleyen maddeleri belir-tilerek, geçici görevlendirmeler konusunda 657 sayılı yasanın Ek 8. maddesine de atıfta bulunduğu, ailesiyle birlikte ilköğretim çağındaki üç çocuğunun aile bütünlüğünün bozulduğu maddi ve manevi olarak mağdur edildiğinin de özellikle dilekçede belirtildiği;

tespit edilmiştir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

5) Kurumumuz tarafından 29.04.2014 tarih ve 3671 sayılı yazıyla şikayet konusunun çözümüne dayanak teşkil etmek üzere Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’ndan bilgi ve belgeler talep edil-miştir.

6) Adı geçen Bakanlık tarafından 13.05.2014 tarih ve 2785 sayı ile verilen cevabi yazıda;

Page 158: Kamu Personel Rejimi 1

153KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

- 655 sayılı KHK ile Denizcilik Müsteşarlığı taşra teşkilatında yer alan bölge müdürlüklerinin kaldırıldığı;

- Yeniden yapılanma çalışmaları çerçevesinde söz konusu Mülga Denizcilik Müsteşarlığı Bölge Müdürlüklerinde görev yapan persone-lin ihtiyaç durumuna göre Bakanlıkları Bölge Müdürlükleri ile Liman Başkanlıklarına kadro durumu çerçevesinde atandıkları veya görev-lendirildikleri;

- Şikayetçinin de 28/5/2013 tarihli onay ile Marmaris Liman Baş-kanlığı emrinde görevlendirildiği;

- 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Ek 8 inci maddesi ile kurumlar arası geçici görevlendirmelerin düzenlendiği, kurum içi gö-revlendirmelere ve süre sınırlamasına ilişkin yasal bir düzenlemenin bulunmadığı,

belirtilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

7) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “Özel ve aile hayatı-na saygı hakkı” başlıklı 8. maddesi;

“1. Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve yazışmasına saygı göste-rilmesi hakkına sahiptir.

2. Bu hakkın kullanılmasına bir kamu makamının müdahalesi, ancak müdahalenin yasayla öngörülmüş ve demokratik bir toplumda ulusal gü-venlik, kamu güvenliği, ülkenin ekonomik refahı, düzenin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın veya başkalarının hak ve öz-gürlüklerinin korunması için gerekli bir tedbir olması durumunda söz ko-nusu olabilir.”

8) 2709 sayılı T.C. Anayasasının, “ I. Ailenin korunması ve çocuk hakları” kenar başlıklı

41. maddesi;

“(Değişik: 3/10/2001 4709/17 md.) Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır.

Page 159: Kamu Personel Rejimi 1

154 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korun-ması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerek-li tedbirleri alır, teşkilâtı kurar.

(Ek fıkra: 12/9/2010 5982/4 md.) Her çocuk, korunma ve bakımdan ya-rarlanma, yüksek yararına açıkça aykırı olmadıkça, ana ve babasıyla kişisel ve doğrudan ilişki kurma ve sürdürme hakkına sahiptir.

...”

“D. Milletlerarası andlaşmaları uygun bulma” kenar başlıklı 90. maddesi;

“...Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. (Ek cümle: 7/5/2004 5170/7 md.) Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.”

9) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Kurumlar arası geçici süreli görevlendirme” başlıklı Ek 8. Maddesi (31/7/1970 1327/74 md. ile gelen Ek 1 inci md. hükmü olup madde numa-rası teselsül ettirilmiştir.; Değişik: 13/2/2011 6111/115 md.);

“Memurlar, geçici görevlendirme yapmak isteyen kurumun talebi ve ça-lıştıkları kurumun izni ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarında aşağıda be-lirtilen şartlarla geçici süreli olarak görevlendirilebilir:

a)Yurtdışında görevlendirilen güvenlik görevlileri hariç olmak üzere, memurun görevlendirileceği kurumda göreve ilişkin 4 üncü ve daha yukarı bir dereceden boş bir kadronun bulunması şarttır.

b)Geçici süreli görevlendirilen memurlar, geçici süreli olarak görevlendi-rildikleri kurumların mevzuatına uymakla yükümlüdür.

c)Geçici süreli olarak görevlendirilen memurlar, yurtdışında görevlendi-rilen güvenlik görevlileri hariç olmak üzere, aylıkları ile diğer malî ve sosyal haklarını kurumlarından alır. Bu memurların kadroları ile ilişkileri, kendi sınıf ve derecelerindeki terfi ve emeklilik hakları devam eder.

d)Geçici süreli görevlendirme süresi bir yılda altı ayı geçemez. Yurtdı-şında görevlendirilen güvenlik görevlileri için geçici görevlendirme süresi en çok iki yıldır; gerekli görülmesi hâlinde bu süre bir katına kadar uzatılabilir.

Page 160: Kamu Personel Rejimi 1

155KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

e)Geçici süreli görevlendirmenin, memurların göreviyle ilgili olması şarttır.

f)Geçici süreli görevlendirmede memurun muvafakati aranır.

Birinci fıkrada belirtilen hâller dışında memurlar, kamu yararı ve hiz-met gerekleri sebebiyle ihtiyaç duyulması hâlinde kurumlarınca, Devlet Personel Başkanlığının uygun görüşü alınarak diğer kamu kurum ve kuru-luşlarında altı aya kadar geçici süreli olarak görevlendirilebilir.”

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

10) Danıştay 5. Dairesi 1995/850 Esas ve 1997/861 Karar sa-yılı kararı

22.12.1994 günlü, 22149 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yü-rürlüğe giren Maliye Bakanlığı Personelinin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına ilişkin Yönetmeliğin 8, 11, 12/a b, 13/a c, 17/c, 18. mad-deleri ile Ek 1 No.lu Tabloda yer alan ... ve ... illerine ait hizmet tablo-sunun iptali istemiyle açılan davada;

Dava konusu Yönetmeliğin 12 ( b ) maddesine yönelik olarak yapı-lan değerlendirmede; T.C. Anayasası`nın 41. maddesinde, “Aile, Türk toplumunun temelidir, devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ana-nın ve çocukların korunması ... için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı ku-rar” hükmünün yer almakta olduğu; 657 sayılı yasanın 72. maddesinin 2. fıkrasında, “Yeniden veya yer değiştirme suretiyle yapılacak atama-larda; aile birimini muhafaza etmek bakımından kurumlar arasında gerekli koordinasyon sağlanarak memur olan diğer eşin de isteği ha-linde ataması, atamaya tabi tutulan memurun atandığı yere 74 ve 76. maddelerde belirtilen esaslar çerçevesinde yapılmasının düzenlendiği; Yer değiştirme suretiyle atamaya tabi memurun atandığı yerde eşinin atanacağı teşkilatın bulunmaması ya da teşkilatı olmakla birlikte nite-liğine uygun münhal bir görev bulunmaması ve ilgilinin de talebi ha-linde bu personele eşinin görev süresi ile sınırlı olmak üzere aşağıdaki şartlarda izin verilebilir” hükmüne yer verildiği belirtildikten sonra, “Söz konusu hükümlerle güdülen amacın, aileyi parçalanmaktan kurtarmak, bireylerini bir arada tutmak suretiyle ailenin huzur ve mutluluğunu devam ettirmek ve bu yolla kamu görevlilerinin ailevi kaygılardan uzak bir biçimde kamu hizmetlerini verim-li, etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütmeleri için gerekli ortamı

Page 161: Kamu Personel Rejimi 1

156 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sağlamak olduğunda kuşkuya yer yoktur. Anayasanın, 657 sayılı ya-sanın ve yönetmeliğin sözü edilen düzenlemelerine göre, aynı kurumlarda çalışan eşlerden birinin hizmetin başka bir yere naklini gerekli kılması ha-linde, diğer eşin de coğrafi bakımdan aynı veya aile bütünlüğünün bozulma-sına yol açmayacak kadar yakın bir yere; eşlerin ayrı kurumlarda çalışma-ları halinde ise diğer eşin çalıştığı kurumla gerekli koordinasyon sağlanmak suretiyle bu eşin de isteği halinde, aynı veya yakın yere naklinin yapılarak aile bütünlüğünün bozulmasına yol açılmaması idare için bir yükümlülük” olarak addedilmiştir.

11) Danıştay 5. Dairesinin 2003/3647 esas ve 2006/1140 Ka-rar sayılı kararı

Ağrı Şeker Fabrikasında şef olarak görev yapan davacının, Anka-ra’ya atanması istemini içeren 2.9.2002 günlü başvurusunun cevap ve-rilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı dava-nın; memurların naklen atanmaları konusunda takdir yetkisine sahip olan idarenin, Anayasa ile güvence altına alınan aile birliğinin korun-ması ilkesi çerçevesinde davacının atama istemini değerlendirilmesi ve bu anlamda sürekli bir biçimde geçici görevlendirme müessesesine başvurmak suretiyle davacının Ankara’ya geçici olarak görevlendiril-mesi ve her defasında ilgiliye ödenecek yolluk ve harcırahlarda dikkate alındığında bu durumun idareye ek bir külfet getireceği ve bu şekilde davacıdan verim alınamayacağının kabulü ile davacının atamasının kamu yararı, hizmet gerekleri ve yukarıda anılan Anayasal ilkeler doğ-rultusunda Ankara’ya yapılması gerekirken, davacının başvurusunun cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkili işlemde hukuka ve hizmet gereklerine uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin ip-tali yolunda Erzurum idare Mahkemesi’nce verilen 18.3.2003 günlü, E:2002/1633 K:2003/263 sayılı kararın, temyizen incelenerek bozul-ması isteminden ibarettir.

Danıştay Beşinci Dairesi söz konusu dava dosyasının incelenme-sinden baskın kamu yararı olmadığı durumlarda, kamu görevlilerinin haklı beklentilerinin zedelenmemesi gerektiği yönünde karar vermiş-tir. Buna göre, “Haklı beklenti yönetimin ister bir taahhüt isterse uzun süren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin çıkarlarına ya da leh-lerine olan bir sonuca ulaşabileceklerini ümit etmeleridir. Ailenin korun-ması, Anayasa ile tanınmış sosyal bir haktır ve kamu hizmetinin

Page 162: Kamu Personel Rejimi 1

157KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

daha verimli yerine getirilmesi bakımından, kamu görevlileri için daha da önem taşır. Kaldı ki, kamu hizmetinin olağan işleyişi için-de umulabilecek bir durum vardır ve kamu görevlilerinin böylesi-ne haklı beklentiler içinde olması hizmetin gereğidir. Dava konu-su olaydaki beklenti de makul bir beklentidir. Yönetim, yönetim olmaktan kaynaklanan gücünü ve olanaklarını, bu kişisel konumda kullanarak makul beklentiyi karşılayabilir. Kamu görevlilerinin haklı beklentilerinin korunması, ancak kişisel kararlarda, yönetimin takdir yetkisinin kullanma alanlarında söz konusu olduğundan, baskın kamu yara-rı olmadığı durumlarda, kamu görevlilerinin haklı beklentilerinin zedelenmemesi gerekir. Bu nedenle, davacının yer değiştirme is-teminin, Devletin aile birliğinin sağlanması yönündeki görevi de göz önünde tutularak, haklı beklentiler ilkesi içerisinde idarece değerlendirilmesi gerekirdi.” denilerek açıklanan nedenlerle, dava-lı idarelerin temyiz isteminin reddiyle hukuk ve usule uygun olarak Erzurum İdare Mahkemesi’nce verilen Kararının onanmasına karar verilmiştir.

12) Antalya 2. İdare Mahkemesi 2000/165 E., 2001/573 Ka-rar sayılı kararında özetle; davacının aynı il içerisinde şehir mer-kezine 70 km. uzaklıkta bir göreve idarece atanmasında ve bu mesafe-ye günde 14 toplu taşıma aracının 1 saat 15 dakika arayla işlediğinin mahkemece ara kararla Valilikten sorulması üzerine, Anayasanın 41. ve 657 sayılı yasanın 72. maddeleri gereği, mesafe ve ulaşım güçlü-ğünün makul ölçülerden fazla olduğu ve bu nedenle idarenin eş du-rumunu dikkate almaksızın tesis ettiği işlemde “HUKUKA UYARLIK GÖRÜLMEDİĞİ,” nedeniyle dava konusu işlemin İPTALİ’ne hükmedil-miştir.

Aynı mahkemenin E. 2000/166, 2001/574 sayılı kararı da benzer hüküm ve nedenle idari işlemin İPTAL’i yönünde kaydedilmiştir.

13) Antalya 3. İdare Mahkemesinin 2009/284 E. ve 2009/643 K. sayılı kararında özetle; aile bütünlüğünün sağlanmasına yönelik olarak açılan davada, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 8. ve Ana-yasanın 41. maddelerine atıf yapılarak, “…Devletin, aile olmaktan kay-naklanan haklarla ilgili pozitif ve negatif yükümlülüğü bulunmakta-dır. Negatif yükümlülük anlamında, aile hayatına zarar verici eylem ve işlemleri yapmamak, pozitif yükümlülük anlamında da, bu tür işlem

Page 163: Kamu Personel Rejimi 1

158 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ve eylemlere engel olmak yükümlülüğü vardır.” denilerek eş durumu gözetilmeden tesis edilen idari işlemin iptali yönünde karar vermiştir.

14) Devlet Personel Başkanlığı’nın “Kurum içinde gerçek-leştirilen yurtiçi geçici görevlendirmelerin hangi mevzuat esas alınarak gerçekleştirilebileceği” hakkındaki Mütalaası (19.Bülten 39. Sayfa)

“657 sayılı Devlet Memurları Kanununda Devlet memurlarının asli görevlerinin yanında geçici olarak hangi görevleri yerine getirebilecek-leri düzenlenmiş bulunmaktadır. Mezkur Kanunun Ek 8 ve (Mülga) Ek 9 uncu maddelerinde “geçici süreli görevlendirme”, 86 ncı maddesinde “vekalet görevi”, 87 ve 88 inci maddelerinde ise “ikinci görev” düzen-lenmiş bulunmaktadır. Belirtilen durumlar dışında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda memurların kurum içinde geçici olarak görevlendirilmesine ilişkin açık bir düzenleme yer almamaktadır. Bununla birlikte asli görevleri ile ilgili olarak memurların kurum içinde geçici olarak görevlendirilebilmelerine aykırı bir husus da bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 11 inci maddesine göre Devlet memurları kanun, tüzük ve yönetmeliklerde belirtilen esaslara uymakla ve amirler tarafından verilen görevleri ye-rine getirmekle yükümlü ve görevlerinin iyi ve doğru yürütülmesin-den amirlerine karşı sorumludurlar. Bu hüküm gereğince Devlet me-murları amirlerin verdiği kanuna uygun sözlü ve yazılı emirleri yerine getirmekle yükümlüdürler...

Yukarıda belirtilen hususlar dışında memurların geçici olarak gö-revlendirilmesine ilişkin olarak 6245 sayılı Harcırah Kanununun “Mu-vakkat Vazife Harcırahı (Yol masrafı ve yevmiye)” başlıklı 14 üncü maddesinde hüküm bulunmaktadır...

Bu itibarla, yukarıda belirtilen hükümler çerçevesinde ve gerekli koşul-ların varlığı halinde memurların kurum içinde amirlerince bir görevin ifası için geçici olarak görevlendirilebilecekleri, bu görevlendirmenin memurun asli görevi ile ilgili olması ve hizmetin yerine getirilebilmesi anlayışı çerçe-vesinde süresinin tespit edilmesi gerektiği”

mütalaa edilmiştir.

Page 164: Kamu Personel Rejimi 1

159KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

15) Devlet Personel Başkanlığı’nın “… Bakanlığı kadrola-rında görev yapan ve 15/09/2010 tarihinde İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğünde geçici süreli olarak görevlendirildiği belirtilen personelin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Ek 8 inci maddesine göre geçici süreli görevlendirme süresinin bir yıl-da altı ayı geçemeyeceği hükme bağlandığından, söz konusu personelin görevlendirme süresinin uzatılıp uzatılamayacağı” hakkındaki 04/05/2011 tarihli ve 7513 sayılı Mütalaası

“...657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Ek 8 inci maddesin-de değişiklik yapılmıştır. Mezkur Kanunun Ek 8 inci maddesinin (d) bendinde “Geçici süreli görevlendirme süresi bir yılda altı ayı geçemez. Yurtdışında görevlendirilen güvenlik görevlileri için geçici görevlen-dirme süresi en çok iki yıldır; gerekli görülmesi hâlinde bu süre bir ka-tına kadar uzatılabilir.” hükmü yer almaktadır.

Yukarıda yer verilen hüküm çerçevesinde, “bahse konu görevlen-dirmenin, 657 sayılı Kanunun Ek 8 inci maddesi kapsamında yapılmış olması durumunda, görevlendirme süresinin bir yılda altı ayı geçme-yecek şekilde uygulanması gerekmekle birlikte geçici süreli görevlen-dirmenin 657 sayılı Kanun dışındaki bir düzenlemeye istinaden yapıl-ması durumunda ise anılan hükmün kapsamında değerlendirilemeye-ceği”, mütalaa edilmiştir.

C. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme ve Gerekçe

16) Şikayetçi, Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığının 14.10.2010 tarih ve 19232 sayılı izin yazısı ile 657 sayılı yasanın 74. ve 4046 sayılı yasanın 22.maddelerine dayanarak “il seçme hakkı” ta-nınarak 24.11.2010 tarihinde mülga Denizcilik Müsteşarlığı Mersin Bölge Müdürlüğüne tayin edilmiş, Mersin Bölge Müdürlüğünde görev yapmaktayken, Bakanlık tarafından süresiz geçici görevlendirme ya-pılarak, rızası olmaksızın aile durumu ve 3 çocuğu gözetilmeden Mar-maris Liman Başkanlığında görevlendirilmiştir.

İdare Kurumumuzun bilgi belge talebine karşılık gönderdiği cevabi yazısında, “657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ek 8 nci maddesi ile kurumlar arası geçici görevlendirmelerin düzenlenmiş olduğunu, kurum içi görevlendirmelere ilişkin herhangi bir düzenleme ya da süre sınırlamasına ilişkin yasal bir düzenleme olmadığını” belirtmiş olup,

Page 165: Kamu Personel Rejimi 1

160 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

idarenin ilgilinin ihtiyacına binaen bu süresiz geçici görevlendirmeyi yaptığı anlaşılmaktadır.

17) Anayasanın 128.maddesinde memurların ve diğer kamu gö-revlilerinin niteliklerinin, atanmalarının, görev ve yetkileri, hak ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işlerinin kanunla düzenleneceği hüküm altına alınmış, bu bağlamda 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu 2. maddesi Kanununun amacını, “devlet memur-larının hizmet şartlarını, niteliklerini, atanma ve yetiştirilmelerini, ödev, hak, yüküm ve sorumluluklarını, aylıklarını ve ödeneklerini ve diğer özlük işlerini düzenlemek”, olarak belirlemiştir.

657 sayılı DMK’nın Ek 8. maddesi “kurumlar arası geçici süreli görevlendirme”yi düzenlemekle birlikte “kurum içi geçici görevlen-dirme”ye dair açık bir hükme yer verilmemiştir. Bununla birlikte Da-nıştay 5. Dairesinin belli şartlarda geçici görevlendirmenin mümkün olduğuna dair 1997/2711 E. ve 1998/270 sayılı Kararında geçici gö-revlendirmenin, “bir kamu kurumunun mevzuatla belirlenmiş olan görev alanı içinde yer alan ‘geçici’ nitelikteki bir hizmeti; ya da, değişen ve gelişen sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sonu-cu olarak ortaya çıkan, henüz örgütsel altyapısı oluşturulmamış ve bir kadro ile ilgilendirilmemiş olan “yeni bir kamu hizmetini” yürütmek amacı ile durumu uygun olan kamu görevlilerinin, kad-roları ile hukuki bağlarını sürdürmek ve belli bir süre ile sınırlı ol-mak üzere” yapılabileceğini belirtmiştir.

18) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Ek 8 nci mad-desi ile kurumlar arası geçici görevlendirmelerin düzenlenmiş olup, kurum içi görevlendirmelere ilişkin herhangi bir düzen-leme ya da süre sınırlamasına ilişkin yasal bir düzenlemenin olmaması hususu karşısında Danıştay Beşinci Dairesinin yuka-rıdaki paragrafta kurum içinde geçici görevlendirmenin hangi gerekçelerle ve şartlar dahilinde yapılabileceğini düzenleyen mütalaası da değerlendirildiğinde, idarenin takdir yetkisinin çalışanı aleyhine süresiz idari işlem tesis edebilmesine imkan tanıyacak şekilde geniş yorumlanamayacağı kanaati ve sonu-cuna varılmıştır.

19) İdareye belli konularda takdir yetkisinin tanınması görevle-rinin niteliği yönünden zorunludur. Ancak idareye belli konularda

Page 166: Kamu Personel Rejimi 1

161KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

takdir yetkisinin tanınması, idarenin keyfi olarak hareket edebileceği anlamına gelmez. Bu doğrultuda idare takdir yetkisini kullanırken ya-sanın koyduğu sınırlar içinde kalmalı, eşitlik ilkesine önem vermeli, bu yetkiyi kamu yararı için kullanmalı, yasanın öngördüğü amaçtan başka ya da kamu yararı dışında bir amaç için kullanmamalı ve bu yet-kiyi gerekçeli olarak kullanmalıdır. (Bkz. Prof. Dr. Şeref GÖZÜBÜYÜK, “Yönetim Hukuku”, Eylül/1991 s. 204)

Nitekim Danıştay 11. Dairesinin 08.04.2003 tarihli ve K:2003/1623, E:2000/8963 sayılı kararında “… idareye takdir yetkisi tanınmış ise de bu yetki mutlak ve sınırsız bir yetki olmayıp, anılan yetkinin objek-tif olarak eşit bir şekilde, aynı durumda olan personel arasında ayrım gözetilmeyecek şekilde kullanılması gerekmektedir” hükmü verilerek takdir hakkının ayrımsız olarak ve eşitlik ilkesine uygun kullanılması istenilmiştir.

Danıştay 5. Dairenin (K) 2006/1140 tarih sayılı kararında ise; “bas-kın kamu yararının bulunmadığı durumlarda, kamu görevlilerinin haklı beklentilerinin zedelenmemesi gerektiği hakkında” karar veril-miştir.

20) Buradaki anlatımlardan hareketle, İdare takdir yetkisini yerle-şik yargı kararları ile içtihatlara uygun olarak haklı neden göstererek “baskın kamu yararı”nın ne olduğuna açık ve somut biçimde şüpheden uzak kalarak belirtebilmeli ki, süresiz geçici görevlendirme işleminde idare takdir yetkisinin baskın kamu yararını gözeterek idare lehinde kullanılmıştır, denilebilsin.

Ancak şikayetçi ve idare tarafından şikayet konusunun çözümüne dayanak teşkil etmek üzere sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesin-den, şikayetçinin hizmetine duyulan ihtiyacın somut olarak ortaya konmadığı ve görevlendirmenin ne kadar süreyi kapsayacağı belirtil-mediğinden takdir yetkisinin idare tarafından süresiz kullanılmak su-retiyle memur aleyhine işletildiği, bu durumun ise gerek Anayasamı-zın 41. maddesi gerekse de AİHS 8. maddesi kapsamında devletin yü-kümlülüğü altında olan aile hayatına saygı hakkı ve aile bütünlüğünün korunması hakkına halel getirdiği tespit edildiğinden, İdarenin 655 sayılı KHK ile taşra teşkilatı kaldırılan bölge müdürlüğü çalışanını, ai-lesine çok uzak bir başka ilde süresiz geçici görevlendirmesinin huku-ka ve hakkaniyete uygun düşmediği kanaati ve sonucuna varılmıştır.

Page 167: Kamu Personel Rejimi 1

162 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

21) Uluslararası düzenlemeler açısından da maddi olay incelendi-ğinde; idarenin takdir yetkisini kullanırken hakkaniyete uygun olarak hareket etmediği düşünülmektedir. Avrupa Konseyi Bakanlar Komi-tesinin 11 Mart 1980 tarihinde kabul edilen R(80)2 sayılı ve “İdari Takdir Yetkisinin Kullanılması konulu Tavsiye Kararı’nda “Takdir yetkisini kullanan bir idari makamın; işlemin amacıyla, kişilerin hakları, özgürlükleri ve menfaatleri üzerindeki olumsuz etkileri arasında uygun bir dengeyi sağlayacağı ve genel idari ilkeleri uy-gularken aynı zamanda her olayın özelliklerini göz önünde tuta-cağı” hüküm altına alınmıştır. Görüldüğü üzere bu ilke özel ola-rak, bireylerin çıkarlarıyla kamu yararı arasında makul bir denge kurulmasını düzenlerken, takdir yetkisini kullanan idarenin bi-reye, amacı aşar bir ağırlıkta yük getiremeyeceğini vurgular. Bu ilke idari makamları, alınacak herhangi bir kararın amaçla müte-nasip olmayan bir zarar doğuracağı durumlarda karar almaktan kaçınmaya davet eder.

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin 20 Haziran 2007 tarihli ve CM/Rec (2007) 7 sayılı kararıyla kabul edilen “İyi İdare Konusunda Üye Devletlere Tavsiye Kararı” nın “Yasallık ilkesi” başlıklı 2. maddesi ve “Orantılılık ilkesi” başlıklı 5. maddesinde ise “İdarenin, yasaya uy-gun faaliyette bulunacağı, yetkilerini ve işleyiş yöntemlerini düzenle-yen kendi iç düzen kurallarına uygun davranacağı, takdir yetkisini kul-landığında keyfi kararlar alamayacağı, kararın özel kişilerin hak ve çıkarları üzerindeki her türlü olumsuz etkisi ile takip edilen amaç arasında uygun bir denge kuracağı ve alınan hiçbir önlemin aşırı olmayacağı…” hükme bağlanmıştır.

22) İdarenin takdir yetkisinin kullanımına yönelik olarak gerek Da-nıştay içtihatları gerekse de uluslararası düzenlemeler ile ortaya konan kurallar gözetildiğinde; 657 sayılı Kanunda kurum içi geçici görevlen-dirmelere ilişkin bir hüküm bulunmaması karşısında, Devlet Personel Başkanlığı’nın (Bkz. Par. 15) DMK’nın Ek 8. maddesi dışındaki bir dü-zenlemeye dayanılarak yapılan görevlendirmelerde bu madde hükmü-nün uygulanamayacağı yönündeki mütalaasının, Anayasamızın

41. maddesi ile iç hukukumuzun bir parçası olan ve yasaların da üzerinde olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 8.maddesi gereği, kişiler aleyhine yorumlanamayacağı değerlendirilmiştir.

Page 168: Kamu Personel Rejimi 1

163KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

23) Yasaların kamu düzeninin kurulması ve korunması, kamu yara-rının sağlanması amacına yönelik olması, genel, objektif, adil kurallar içermesi ve hakkaniyet ölçütlerini gözetmesi hukuk devleti olmanın gereğidir.”

Hukuk Devleti, aile bütünlüğünü koruma yönünde Uluslara-rası Sözleşmeler ile Anayasanın ilgili hükümlerini, istisnai du-rumlar harici kişiler lehinde uygulanmasını kişiler için bir hak, devlet için bir ödev olarak tanımlamıştır. “Kurum içi geçici süreli görevlendirme” konusunda yasal bir boşluğun olduğu bilincinde olan idarenin, dosyaya özgü icra ettiği idari işlemlerde üst hukuk normlarını göz ardı edebileceği anlamı çıkartılamayacağından, aile bütünlüğünün korunması ve sağlanmasına öncelik vererek, şikayette bulunanın süresiz geçici süreli görevlendirmesini iptal etmesi, doğacak açığın öncelikle istekli memurlarından karşılan-ması yoluna gidilmesi, istekli personel olmaması durumunda adil biçimde ve süresi gözetilmek ve bildirilmek suretiyle bu ihtiyacın karşılanmasının hakkaniyete daha uygun olacağı değerlendiril-miştir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

24) 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye ka-rarı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya ey-lemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

25) 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40. maddesinin 2. fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürele-rini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uya-rınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde Ankara İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

Page 169: Kamu Personel Rejimi 1

164 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

V.KARARYukarıda açıklanan gerekçelerle ve dosya kapsamına göre ŞİKAYE-

TİN KABULÜNE;

1) Şikayetçi ...’e ait süresiz geçici görevlendirme işleminin İPTAL EDİLMESİ ile bu şekilde yapılacak geçici görevlendirmelerde idarenin takdir hakkını kullanırken ilgililerin Anayasa ve Uluslararası Sözleş-meler ile güvence altında olan aile bütünlüklerinin korunması ilkesine riayet edilerek hukuka ve hakkaniyete uygun hareket edilmesi husu-sunda ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLI-ĞI’NA TAVSİYEDE BULUNULMASINA;

2) “Kurum içi geçici görevlendirmeler” konusunda mevzuatta yer alan boşluğun giderilmesi amacıyla, Anayasanın ve Uluslararası Söz-leşmelerin “aile bütünlüğünün sağlanmasına” ilişkin hükümleri göz önünde bulundurularak, bir düzenleme yapılması hususunda BAŞBA-KANLIK’A TAVSİYEDE BULUNULMASINA;

6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesi-nin üçüncü fıkrası uyarınca, bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde, gerekçesinin otuz (30) gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorun-lu olduğuna;

Bu kararın, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’na, Baş-bakanlık’a, Marmaris Liman Başkanlığı’na ve şikayetçiye tebliğine;

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

Mehmet ELKATMIŞ

Kamu Başdenetçisi V.

Page 170: Kamu Personel Rejimi 1

165KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/4301KARAR TARİHİ : 21/11/2014

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1 -Çiğli İlçe Milli Eğitim Mü-

dürlüğü Belediye İş Merkezi No:533 35580 Çiğli/İZMİR

2 -Çiğli Kaymakamlığı Anadolu Cad. No:951 Belediye İşhanı Kat:5 Ataşehir Mah. Çiğli/İZ-MİR

ŞİKAYETİN KONUSU : Şikayetçinin, 2013-2014 dö-nemlerine ait yıllık izinlerinin kullandırılması talebi.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 08/10/2014

I.USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1) Şikayet başvurusu, Kurumumuza posta yolu ile gönderilen, 08/10/2014 tarih ve 9262 sayı ile kayıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvuru formu vasıtasıyla yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci maddesinin birinci fık-rasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 2014/4301 şikayet no, 12/11/2014 karar tarihli Tavsiye öne-risiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

Page 171: Kamu Personel Rejimi 1

166 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Ön İnceleme Süreci

2) Yapılan ön inceleme neticesinde, şikâyet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşı-dığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikâyetin süresinde yapıldığı ve bu nedenle şikâyetin inceleme ve araştırmasına engel bir eksikliğin bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3) Şikâyetçi, İzmir ... Ortaokulunda Müdür olarak görevli iken 75 puanın altında değerlendirilmiş olması nedeniyle görevlendirmesinin uzatılmadığını ve ... Ortaokuluna Sosyal Bilgiler Öğretmeni olarak atandığını, 2013 yılında okulda yürütülen büyük tadilat, 2014 yılında ise okulun işlerinin aksamaması nedeniyle yıllık izinlerini kullanama-dığını, 2013-2014 yıllarına ait izinlerini kullanmak için Çiğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne dilekçe ile başvurduğunu, atanılan okulda öğret-men ihtiyacı gerekçe gösterilerek talebinin reddedildiğini, Çiğli Kay-makamlığına yaptığı itirazın da eğitim ve öğretimin aksaması gerek-çe gösterilerek reddedildiğini, ancak eğitim öğretimde bir aksaklığın mevcut olmadığını; zira kendisinin raporlu olması nedeniyle ve yıllık izin kullanma dilekçe tarihinden önce, Çiğli İlçesinde norm fazlası olan ... ’ın, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 22/09/2014 tarihinde ... Ortaokulunda Kaymakamlık Oluru ile görevlendirildiğini ifade ederek yıllık izinlerinin kullandırılmasının sağlanması ve bu konudaki mağ-duriyetinin giderilmesi talebinde bulunmuştur.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4) Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 30/10/2014 tarih ve 4888701 sayılı yazısı ekinde alınan Çiğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün 27/10/2014 tarih ve 12962 sayılı cevabi yazısında; ... Müdürü olan şikayetçinin Milli Eğitim Bakanlığına Bağ-lı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine İlişkin Yö-netmelik uyarınca 75 puanın altında kalmasından dolayı 10/09/2014 tarih ve 4865 sayılı kararname ile Çiğli İlçesi ... Ortaokuluna Sosyal Bilgiler Öğretmeni olarak atandığı, şikayetçinin hemen ayrılış yapma-yıp 28(yirmi sekiz) gün rapor kullandığı, bu süre içinde öğrencilerin mağdur olmaması için Çiğli İlçesi ... Ortaokulundan bir öğretmenin

Page 172: Kamu Personel Rejimi 1

167KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

görevlendirildiği, şikayetçinin ayrılış başlayış yaptıktan sonra önceki yıllarda kullanmadığı yıllık izinlerini kullanmak için Müdürlüklerine başvurduğu, Milli Eğitim Bakanlığı İzin Yönergesinin 7 nci maddesi-nin 4 üncü bendi ve 8 inci maddesinin 2 inci bendi hükümlerine ve Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığının 16/10/2014 tarih ve 5563 sayılı “Yıllık İzin” konulu görüş yazılarında yer alan “…yıllık izinlerini eğitim ve öğretimde aksaklığa neden olmayacak şekilde cari yıl içinde kullanmalarının uygun olacağı” ifadelerine yer verilmek suretiyle yıllık izin talebinin uygun görülmediği, şikayetçinin son 2 yıl içinde yıllık izin talebinde bulunmadığı, 2013 yılı için 30, 2014 yılı için 30 gün izin hakkı olduğunun MEBSİS kayıtlarının incelenmesinden anlaşıldığı belirtilmiştir. ... Ortaokulu Müdürlüğünün 10/09/2014 tarih ve 255 sayılı yazısı ve okulun 1 Sosyal Bilgiler öğretmeni ihtiyacı olduğunu gösterir çizelge ise ilgi yazı ekinde sunulmuştur.

C. Olaylar

5) İzmir ... Ortaokulunda Müdür olarak görev yapan şikayetçi ... 10/09/2014 tarih ve 4865 sayılı Kararname ile ... Ortaokuluna Sosyal Bilgiler Öğretmeni olarak atanmıştır.

6) 22/09/2014 tarih ve 11108 sayılı yazı ile ... Ortaokulu Sosyal Bilgiler Öğretmeni ..., ... Ortaokulunda görevlendirilmiştir.

7) 24/09/2014 tarihli dilekçe ile 2013- 2014 yıllarında kullanama-dığı yıllık izinlerini kullanma talebinde bulunmuştur.

8) Yıllık izin talebi Çiğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün 25/09/2014 tarih ve 11337 sayılı yazı ile atama yapılan okulun öğretmen ihtiyacı bulunduğu gerekçesiyle, belirtilen tarihlerde yıllık izin kullanmasının uygun görülmediği bildirilmiştir.

9) Şikayetçi 25/09/2014 tarihli dilekçesi ile Çiğli Kaymakamlığına müracaat etmiş ve yıllık izin hakkının yasal süresi içinde (2014 yılı) kullandırılıp kullandırılamayacağının tarafına bildirilmesi talebinde bulunmuştur.

10) Çiğli Kaymakamlığı 29/09/2014 tarih ve 3340 sayılı yazıda, eğitim ve öğretimin aksamaması için yıllık izin kullanmalarının uygun görülmediğini ve yazının tebliğini müteakip yeni görev yerine başla-maları ricasında bulunmuştur.

Page 173: Kamu Personel Rejimi 1

168 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

11) 29/09/2014 tarihinde ... Ortaokulu Sosyal Bilgiler Öğretmeni ..., ... Ortaokulunda görevine başlamıştır.

12) Şikayetçi 08/10/2014 tarih ve 9262 kayıt numarası alan 01/10/2014 tarihli gerçek kişiler için şikayet başvuru formuyla Kuru-mumuza başvurmuştur.

13) Şikayetçi 13/10/2014 tarihinde ... Ortaokulundaki görevine başlamıştır.

D. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

14) Kurumumuzun 14/10/2014 tarih ve 8375 sayılı bilgi ve bel-ge talep yazısı ile Milli Eğitim Bakanlığından, şikâyetçinin son iki yıl içindeki izin talep yazıları ve cevapları, cari yıl ve bir önceki yıla ait kullanmadığı izin süreleri, izin talebinin uygun görülmeme gerekçesi, Ankara Milli Eğitim Müdürlüğünün “Öğretmenliğe Dönen Yöneticile-rin Yıllık İzin Hakları” konulu 17/09/2014 tarih ve 3971776 sayılı ya-zısı ve benzer durumlarda Bakanlıklarınca yapılan uygulama örnekle-ri, şikayet başvurusunun çözümü için gerekli ve şikayete konu işlemin dayanağı olan bütün bilgi ve belgelerin ve ayrıca şikayet başvurusunda bulunan ile idare arasında şikayet konusu ile ilgili “yargı organlarında görülmekte olan veya yargı organlarınca karara bağlanmış uyuşmaz-lıklar” olup olmadığının, var ise ilgili mahkeme kararları veya belgele-rin Kurumumuza gönderilmesi istenilmiştir.

15) Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 30/10/2014 tarih ve 4888701 sayılı yazısı ekinde; Çiğli İlçe Milli Eği-tim Müdürlüğünün 27/10/2014 tarih ve 12962 sayılı cevabi yazısı, şikayetçinin göreve başlama ve ayrılma yazısı, görevlendirme onayı, kalan yıllık izinlerini gösterir MEBBİS kaydı, ... İlkokulu/Ortaokulu Müdürlüğünün ihtiyaç yazısı ve eki çizelge, ... Ortaokuluna geçici gö-revlendirme yazısı, Çiğli Kaymakamlığı ve Çiğli İlçe Milli Eğitim Mü-dürlüğünün yıllık izin talebine cevabi yazıları, Milli Eğitim Bakanlığı İzin Yönergesi, İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün “okul müdürü iken kullanılmayan yıllık izin konulu” yazısı ve şikayetçiye ait izin ta-kip ve kontrol kartı örnekleri gönderilmiştir.

Page 174: Kamu Personel Rejimi 1

169KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

16) Anayasanın “Çalışma şartları ve dinlenme hakkı” başlık-lı 50 nci maddesinde “… Dinlenmek, çalışanların hakkıdır.

Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir.” hükmü yer almaktadır.

17) Anayasanın 128 inci maddesinin ikinci fıkrası; “Memurla-rın ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetki-leri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. Ancak, malî ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleş-me hükümleri saklıdır.” şeklindedir.

18) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Amaç” başlığı-nı taşıyan 2 nci maddesinin birinci fıkrasında; “Bu Kanun, Devlet memurlarının hizmet şartlarını, niteliklerini, atanma ve yetiştirilme-lerini, ilerleme ve yükselmelerini, ödev, hak, yüküm ve sorumlulukla-rını, aylıklarını ve ödeneklerini ve diğer özlük işlerini düzenler.” denil-mektedir.

19) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 23 üncü mad-desinde; “Devlet memurları, bu kanunda gösterilen süre ve şartlarla izin hakkına sahiptirler” hükmü, “Yıllık izin” başlığını taşıyan 102 nci maddesinde; “Devlet memurlarının yıllık izin süresi, hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (On yıl dahil) olanlar için yirmi gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar için 30 gündür. Zorunlu hallerde bu sürelere gidiş ve dönüş için en çok ikişer gün eklenebilir.” hükmü, “Yıllık izinleri-nin kullanılışı” başlıklı 103 üncü maddesinde ise; “Yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir. Birbirini izliyen iki yılın izni bir arada verilebilir. Cari yıl ile bir önceki yıl hariç, önceki yıllara ait kullanılmayan izin hak-ları düşer.

Öğretmenler yaz tatili ile dinlenme tatillerinde izinli sayılırlar. Bunlara, hastalık ve diğer mazeret izinleri dışında, ayrıca yıllık izin ve-rilmez…” hükmü yer almaktadır.

20) 16/01/2013 tarih ve 34932 sayılı Milli Eğitim Bakan-lığı İzin Yönergesi’nin “Yıllık İzin” başlığını taşıyan 7 nci

Page 175: Kamu Personel Rejimi 1

170 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

maddesinin 1 inci fıkrasında; “Öğretmen dışındaki memurlar, ken-dilerine ikinci görev olarak okul/kurum yöneticiliği verilenler ve yüz yüze eğitim yapılmayan eğitim kurumlarında görevli öğretmenlerden hizmet süresi bir yıldan on yıla kadar (on yıl dâhil) olanların yıllık izin süreleri yirmi gün, on yıldan fazla olanların ise otuz gündür.” 4 üncü fıkrasında; “ Yıllık izinler, görevin aksamaması şartıyla amirin uygun bulacağı zamanlarda toptan veya kısım kısım kullanılabilir.” 5 inci fıkrasında; “ Birbirini izleyen iki yılın izni, içinde bulunulan yılda aynı usulle kullanılabilir. Bir önceki yıldan devreden izin ile içinde bu-lunulan yıla ait izin toplamının kısmen veya toptan kullanılamaması hâlinde, sadece içinde bulunulan yıl iznine denk olan kısmı bir sonraki yılda kullanılabilir. Bu şekilde yıl içinde kullanılan izinler öncelikle bir önceki yıldan devreden izin süresinden düşülür.” 6 ncı fıkrasında; “Diğer hizmet sınıflarına ait kadrolara atanan öğretmenlerden yarıyıl ve yaz tatilini kullanmış olanlara, o hizmet yılına ait yıllık izin veril-mez. Bunlardan yarıyıl tatilini kullanmış ancak yaz tatilini kullanma-mış olanlara, kullanabilecekleri yıllık izin süresinden yarıyıl tatiline ait süre düşülerek o yıl için kalan süre kadar izin kullandırılır.” 10 uncu fıkrasında ise “Öğretmenler yaz ve dinlenme tatillerinde izinli sayı-lırlar. Bunlara ayrıca yıllık izin verilmez.” denilmektedir.

21) Mezkûr Yönergenin “Yıllık izin vermeye yetkili amirler ve amirin takdir hakkı” başlığını taşıyan 8 inci maddesinin 2 nci fıkrasında ise “Amirler, memurların yıllık izinlerini kullanmala-rında takdir hakkına sahiptir. Amirler bu haklarını, görevin aksama-masını ve memurların isteklerini birlikte göz önünde bulundurarak, açıklık ve eşitlik ilkeleri çerçevesinde memurların yıllık izin zamanını planlayarak kullanırlar.” hükmü yer almaktadır.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

22) Danıştay 12.Dairesinin 26/09/2012 tarih ve E:2009/4964 ve K:2012/5278 sayılı kararında; Davacının yasal hakkı olan izin taleplerinin görev yaptığı birimce uygun görülmesine rağmen, onay makamınca somut herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin kullandırıl-maması üzerine duyduğu üzüntü ve ıstırap nedeniyle uğradığı manevi zarar karşılığı 1.000,00 TL’lik manevi tazminat isteminin davanın açıl-dığı tarihten itibaren yasal faiziyle davacıya ödenmesi, fazlaya ilişkin

Page 176: Kamu Personel Rejimi 1

171KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

tazminat talebinin ise reddi yönündeki Bursa 3. İdare Mahkemesince verilen 29.04.2009 günlü, E2008/631,

K:2009/293 sayılı karar temyizen incelenerek onanmıştır.

23) Devlet Personel Başkanlığının 16/10/2014 tarih ve 5563 sayılı yazısında, ilgili mevzuat hükümlerine yer verildikten sonra, yönetici olarak çalışmakta iken ikinci görevine son verilerek öğret-menliğe başlayanların öncelikle yaz tatili ile dinlenme tatillerinde izin kullanmaları gerektiği, fakat öğretmenliğe başladığı yıl içerisinde yaz tatili ve dinlenme tatillerinin geçmiş olması halinde, dinlenmenin Anayasadan kaynaklanan bir hak olduğu da göz önüne alınarak, ilgili-lerin yönetici iken kullanmadıkları yıllık izinlerini eğitim ve öğretimde aksaklığa neden olmayacak şekilde cari yıl içinde kullanmalarının uy-gun olacağı mütalaa edilmiştir.

24) Devlet Personel Başkanlığı 13/07/2012 tarih ve 11967 sayılı yazısında, yıllık izin konusunda amirlerin sahip olduğu takdir yetkisinin sınırına ilişkin olarak; “Kamu hizmetlerinin sevk ve idare-sinin kesintisiz olarak yürütülmesini sağlamak amacıyla, memurların yıllık izin haklarını kullanma zamanları bakımından amirlere tanınan takdir yetkisinin mevzuatın çizdiği sınırlar içinde, adalet ve eşitlik il-kelerine uygun bir şekilde, kamu hizmet ve gerekleri ile kamu yararı amacıyla kullanılması gerektiği değerlendirilmekte olup, bu bağlam-da bahse konu takdir yetkisinin Anayasal ve yasal olarak tanınmış bir haktan ilgililerin faydalanamaması sonucunu doğuracak şekilde kulla-nılmamasının uygun olacağı,” şeklinde görüş bildirmiştir.

C. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın Kamu Başdenetçi-si’ne Önerisi

25) Kamu Denetçisi tarafından “ücretli yıllık iznin” Anayasal bir hak olduğu, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda amirlere tanı-nan takdir yetkisinin, memurların yıllık izin haklarının kullanılma zamanı bakımından olduğu, amirlerin “memura yıllık izin vermek ya da vermemek” şeklinde bir takdir yetkisinin bulunmadığı, eğitim ve öğretimde aksaklık olmaması için gerekli tedbirlerin idarece alınma-sı gerektiği gerekçeleriyle, şikâyetçinin 2014 yılı sonu itibariyle kul-lanamayacağı 2013 yılına ait yıllık izin sürelerinin 2014 yılı sonuna kadar kullandırılması, 2014 yılına ait yıllık izin sürelerinin ise 2014 veya 2015 yılı içinde, eğitim ve öğretimin aksamaması şartıyla, amirin

Page 177: Kamu Personel Rejimi 1

172 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

uygun bulacağı zamanlarda toptan veya kısım kısım kullandırılması-nın hukuk ve hakkaniyet gereği olduğu belirtilerek, şikâyetin kabulü ile şikâyetçinin mağduriyetinin giderilmesi yönünde tavsiyede bulu-nulması önerisi Kamu Başdenetçisi’nin uygun görüşlerine sunulmuş-tur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

26) Şikâyetçinin İzmir Çiğli ... Ortaokulunda Müdür olarak görev yaptığı 2013 2014 yıllarında hiç yıllık izin kullanmadığı ve netice itiba-riyle 2013 yılında 30 gün, 2014 yılında da 30 gün olmak üzere toplam 60 gün yıllık izin hakkına sahip olduğu konusunda herhangi bir uyuş-mazlık bulunmamaktadır.

27) İdare ile şikâyetçi arasındaki uyuşmazlık; okul müdürü olarak görev yapmakta olan şikâyetçinin öğretmen olarak atanması üzerine, yöneticilik görevini yürütürken hak ettiği ancak kullanmadığı yıllık izinlerini kullanma talebinin, eğitim ve öğretimin aksaması gerekçe gösterilerek ve yıllık iznin ne zaman kullanılabileceği yönünde bir açıklama yapılmaksızın reddedilip reddedilemeyeceği noktasın-dadır.

28) İlgili mevzuat bölümünde açıkça belirtildiği üzere “dinlenme ve ücretli yıllık izin” Anayasal bir haktır. Bu hakkın süre ve şartları ise Devlet memurları için 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda ve Mil-li Eğitim Bakanlığında görevli olan kamu personeli için Milli Eğitim Bakanlığı İzin Yönergesinde ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir.

29) Milli Eğitim Bakanlığı İzin Yönergesinin 7 nci maddesinin 6 ncı fıkrasında; öğretmen iken diğer hizmet sınıflarına ait kadrolara ata-nanların yıllık izinlerinin hesaplamasında ve kullanılmasında nasıl bir yol izleneceği düzenlenmiş olmasına karşın, Yönergede diğer hizmet sınıflarına ait kadrolarda veya ikinci görev olarak yönetici kadroların-da çalışmakta iken öğretmen kadrolarına atananların, bu süre içinde kullanmadıkları yıllık izinlerinin nasıl hesaplanacağı ve kullanılacağı yönünde bir düzenleme yer almamaktadır. Ancak Yönergenin 8 inci maddesinde; amirlerin, memurların yıllık izinlerini kullanmalarında takdir hakkına sahip olduğu, amirlerin bu haklarını, görevin aksama-masını ve memurların isteklerini birlikte göz önünde bulundurarak,

Page 178: Kamu Personel Rejimi 1

173KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

açıklık ve eşitlik ilkeleri çerçevesinde memurların yıllık izin zama-nını planlayarak kullanacakları belirtilmiştir.

30) Devlet Personel Başkanlığının mütalaasında da belirtildiği üze-re; amirlerin memurların yıllık izin kullanması konusundaki takdir yetkisi, memurların yıllık izin haklarının kullanılma zamanı bakımın-dan olup, amirin “memura yıllık izin vermek ya da vermemek” şeklinde bir takdir yetkisi bulunmamaktadır. Bu bakımdan, “din-lenme ve ücretli yıllık izin hakkı” Anayasal bir hak olup amirin tak-dir yetkisi dışında kalmaktadır. Amir, yıllık izin haklarının kullanılma zamanı bakımından sahip olduğu bu takdir yetkisini, memurların is-teklerini de göz önünde bulundurarak, adalet ve eşitlik ilkeleri çer-çevesinde, kamu hizmeti ve kamu yararı amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı İzin Yönergesinin 8 inci maddesinin 2 nci bendi uyarınca bir “yıllık izin kullanma planı” hazırlayarak, memurların yıllık izinlerini toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanmalarına imkân sağlama-lıdır.

31) Somut olayda, şikâyetçinin yöneticilik görevinin aksatılmama-sı ve okulda tadilat bulunduğu gerekçeleriyle 2013 ve 2014 yıllarında yıllık izin talebinde bulunmadığı, idare tarafından ise şikâyetçinin yıllık izinlerini ne zaman kullanacağını belirtir bir plan sunul-madığı görülmektedir.

32) Ayrıca şikâyetçinin yıllık izin talebinin idare tarafından, ata-nılan okulun öğretmen ihtiyacı olduğu, eğitim ve öğretimde aksama olacağı şeklindeki genel gerekçelerle reddedildiği, eğitim ve öğretimin aksamaması için şikâyetçinin yıllık izinlerini daha ileri bir ta-rihte kullanabileceği yönünde bir açıklamaya da yer verilme-diği görülmüştür. Kurumumuzun bilgi ve belge talep yazısı üzerine gönderilen Çiğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün 27/10/2014 tarih ve 12962 sayılı yazısında ise; ilçe hudutları içindeki mevcut okulla-rın ve bu okullarda şikayetçi ile aynı alanda görevli öğretmen-lerin sayısı, okullardaki öğretmen ihtiyacı veya fazlalığı gibi, şikayetçinin izin alması halinde öğretmen ihtiyacının giderile-meyeceği veya eğitim ve öğretimin aksamasına neden olunaca-ğı şeklindeki genel gerekçeyi destekleyecek ayrıntılı bir bilgi-ye yer verilmediği, bu konuda sadece ... Ortaokulu Müdürlüğünün 10/09/2014 tarih ve 255 sayılı yazısı ve eki okulun 1 Sosyal Bilgiler

Page 179: Kamu Personel Rejimi 1

174 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

öğretmeni ihtiyacı olduğunu gösterir çizelgeye ve şikayetçinin hemen ayrılış yapmayıp rapor kullandığı süre içinde, öğrencilerin mağdur ol-maması için Çiğli İlçesi ... Ortaokulundan bir öğretmenin görevlendi-rildiği bilgilerine yer verildiği görülmüştür.

33) Yıllık izin hakkının Anayasal bir hak olduğu hususu göz önün-de bulundurulduğunda, şikâyetçinin yönetici iken kullanmadığı 2013 yılına ait yıllık izinlerinin, eğitim ve öğretimde aksaklığa ne-den olmayacak şekilde cari yıl içinde kullanmasının sağlanma-sı gerekmektedir. Eğitim ve öğretimde aksaklık olmaması için gerekli tedbirler ise idarece alınmalıdır. Aksi takdirde, şikâyetçi ile aynı durumda olan yöneticilerin bir kısmı atandıkları okullarda öğ-retmen sayısı yeterli ise yıllık izinlerini kullanabilecek, diğer bir kısmı ise öğretmen sayısının yetersiz olması halinde eğitim ve öğretimde aksaklık oluşacağı gerekçesiyle, yıllık iznini kullanamayacaktır. Bu du-rum ise Anayasada yer alan eşitlik ilkesine aykırılık teşkil etmektedir.

34) Şikayetçinin yıllık izin kullanma talebi üzerine idarenin, şikâ-yetçinin atandığı ... Ortaokulunda eğitim ve öğretimin aksamaması için gerekli tedbirleri alması ve şikâyetçinin yıllık izinlerini kullanabi-leceği tarihleri (toptan veya kısım kısım) bir plan dahilinde şikâyetçiye bildirmesi gerekli idi. İdarece sunulan belgeler incelendiğinde, şikayet-çinin hastalık izni kullanması üzerine 22/09/2014 tarih ve 11108 sa-yılı yazı ile ... Ortaokulundan bir Sosyal Bilgiler Öğretmeninin ... Orta-okulunda görevlendirildiği ve ilgilinin 29/09/2014 tarihinde görevine başladığı anlaşılmaktadır. Bu bilgiler ışığında, idarenin, eğitim ve öğretimde aksaklık olmaması için gerekli tedbirleri almasına engel hukuki ya da maddi bir imkânsızlığın bulunmadığı gö-rülmektedir. Kaldı ki, idarenin eğitim ve öğretimde aksaklık olacağı şeklindeki genel gerekçeyle şikâyetçinin yıllık iznini kullandırmaması, Anayasal ve yasal bir haktan şikâyetçinin faydalanamaması sonucunu doğurur ki, bu durum hukuk dev-leti ilkesiyle çelişir.

35) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 103 üncü maddesin-de yer alan “Cari yıl ile bir önceki yıl hariç, önceki yıllara ait kullanıl-mayan izin hakları düşer” hükmü uyarınca, şikâyetçinin 2013 yılına ait 30 günlük yıllık izninin düşmemesi için, bu iznin 2014 yılı sonu-na kadar kullanılabilmesi gerekmektedir. Şikâyetçinin 2014 yılına ait

Page 180: Kamu Personel Rejimi 1

175KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

30 günlük yıllık izninin ise 2014 veya 2015 yılı içinde kullanabilmesi mümkündür.

36) Diğer taraftan, Çiğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün 27/10/2014 tarih ve 12962 sayılı yazısında; şikayetçinin ... Ortaoku-luna sosyal bilgiler öğretmeni olarak atandıktan sonra ayrılış başlayış yapmadığı ve 28 gün rapor kullandığı belirtilmiştir. İdare tarafından sunulan şikayetçiye ait İzin Takip ve Kontrol Kartı incelendiğinde, şi-kayetçi tarafından 09/09/2014 -23/10/2014 tarihleri arasında 1,2,3 ve 5 günlük sürelerle alınan hastalık raporlarının hayatın olağan akı-şına uygun olmadığı görülmektedir. Başvuru sahibinin öğretmen ol-duğu, sadece öğrencilerine karşı değil hayatın tüm evrelerinde örnek davranış göstermesi gerektiği göz önünde bulundurulduğunda, has-talık raporu alırken ve kullanırken, Türk Medeni Kanununun 2 nci maddesinde “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yeri-ne getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz” ifadeleriyle yer alan dürüstlük kuralları çerçevesinde yerinde ve ma-kul görülmesi mümkün olmamakla birlikte, hakkın kötüye kullanılıp kullanılmadığı ve hastalık raporlarının Devlet Memurlarına Verilecek Hastalık Raporları ile Hastalık ve Refakat İznine İlişkin Usul ve Esas-lar Hakkında Yönetmelikle tespit edilen usul ve esaslara uygun alınıp alınmadığı hususlarının değerlendirmesinin mevcut mevzuat çerçeve-sinde idarenin takdirinde olduğunun belirtilmesi yeterli görülmüştür.

37) Sonuç olarak, şikâyetçinin 2014 yılı sonu itibariyle kullana-mayacağı 2013 yılına ait yıllık izin sürelerinin 2014 yılı sonuna kadar, 2014 yılına ait yıllık izin sürelerinin ise 2014 veya 2015 yılı içinde, eğitim ve öğretimin aksamaması için gerekli tedbirlerin alınması su-retiyle, amirin uygun bulacağı zamanlarda toptan veya kısım kısım kullandırılmasının hukuk ve hakkaniyet gereği olduğu değerlendiril-mektedir.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

38) Çalışanların belirli sürelerle ücretli izin hakkına sahip olduğu, bu hakkın eşit imkânlarla herkese tanınması gerektiği, bu hakkın vaz-geçilmez ve devredilmez bir hak olduğu ülkemizin taraf olduğu ulusla-rarası metinlerde de ifade edilmiştir.

Page 181: Kamu Personel Rejimi 1

176 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

39) Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 10 Aralık 1948 tarih ve 217 A(III) sayılı Kararıyla ilan edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirge-sinin 24’üncü maddesinde; Herkesin, çalışma saatlerinin makul ölçü-de sınırlandırılması ve belirli aralıklarla ücretli izin dâhil olmak üzere, dinlenme ve boş zamanlarını değerlendirme hakkına sa-hip olduğu belirtilmiştir.

40) Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 16/12/1966 tarihli ve 2200 A (XXI) sayılı Kararıyla kabul edilen Ekonomik, Sosyal ve Kül-türel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmenin 7’nci maddesinde; Bu Sözleşme’ye Taraf Devletlerin, herkesin adil ve elverişli çalışma koşul-larından yararlanmak hakkını kabul ettiği ifade edilmiş ve bu hakkın 7/d bendinde yer alan “Dinlenme, boş zaman, çalışma saatlerinin makul ölçülerde sınırlanması, ücretli dönemsel tatiller ve res-mi tatillerde ücret verilmesi”ni güvence altına aldığını belir-miştir.

41) Şikâyetçinin 2013 ve 2014 yıllarına ait yıllık izinlerini kullan-ma talebinin idarece eğitim ve öğretimin aksadığı gerekçesiyle redde-dilmesinin, Anayasamız ve ülkemizin taraf olduğu uluslararası metin-lerde yer alan dinlenme ve ücretli yıllık izin hakkının ihlali niteliğini taşıdığı değerlendirilmektedir.

E. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

42) 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uy-gunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanıl-maması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap veri-lebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yolla-rının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel ve-rilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” hükmü yer almaktadır.

Page 182: Kamu Personel Rejimi 1

177KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

43) Çiğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün 25/09/2014 tarih ve 11337 sayılı, 27/10/2014 tarih ve 12962 sayılı yazısı ve Çiğli Kay-makamlığının 29/09/2014 tarih ve 3340 sayılı yazılarında, eğitim ve öğretimin aksamaması için şikayetçinin yıllık izin kullanmasının uy-gun görülmediği belirtilmekle birlikte yeterli gerekçe sunulmadı-ğı, idarenin bu işlemine karşı hangi kanun yolları ve mercilere başvurulabileceği ve süreleri hakkında bilgiye de yer verilme-diği görülmüştür.

44) Yukarıda yer alan açıklamalar ışığında, idarenin iyi yönetişim ilkelerinden, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kanunilik, eşitlik ilkelerine uygun bir davranışta bulunma-dığı değerlendirilmekte, bundan böyle idarenin daha dikkatli ve titiz davranması, iyi yönetişim ilkelerini ihlal etmemesi beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

45. 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21’inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B.Yargı Yolu

46. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması Başlıklı 40’ıncı maddesinin 2. fıkrasında, “Devlet, işlem-lerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20’ nci maddesinin ikin-ci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde İzmir İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre ŞİKAYETİN

KABULÜNE;

Page 183: Kamu Personel Rejimi 1

178 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

1.Şikayetçinin izin talebinin yeniden değerlendirilerek, ivedi ola-rak mağduriyetin giderilmesi hususunda ÇİĞLİ İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ ve ÇİĞLİ KAYMAKAMLIĞINA TAVSİYEDE BULU-NULMASINA,

2. Yukarıda anılan Kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, ÇİĞLİ İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ ve ÇİĞLİ KAY-MAKAMLIĞINCA bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçe-sinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

3. Bu kararın şikayetçiye ve ÇİĞLİ İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜR-LÜĞÜ ve ÇİĞLİ KAYMAKAMLIĞINA tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 184: Kamu Personel Rejimi 1

179KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

I. USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1. Şikayet başvurusu, Kurumumuza elektronik başvuru yolu ile gön-derilen ve 24.04.2014 tarih ve 3910 sayı ile kayıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvuru formu vasıtasıyla yapılmıştır. Şikayet başvurusu-nun karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uy-gulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41 inci mad-desinin birinci fıkrasının a bendi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci maddesinin birinci fıkrasının e bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 2014/1807 şikayet no.lu Tavsiye önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/1807KARAR TARİHİ : -

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -

ŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1.İç İşleri Bakanlığı(Re’sen)

2.Batman Valiliği

3.Beşiri Kaymakamlığı(Re’sen) ŞİKAYETİN KONUSU : Cizre Kaymakamlığı’nda ...

kadrosunda görev yapan şika-yetçinin Beşiri Kaymakamlığı Yazı İşleri Müdürlüğü bün-yesinde münhal bulunan ... kadrosuna naklen atanma ta-lebinin reddine ilişkin işlemin geri alınması yönünde tavsiye kararı verilmesi talebi.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 24.04.2014

Page 185: Kamu Personel Rejimi 1

180 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde, şikayet konusunun kurumumuzun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari baş-vuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULAR A. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. Şikâyetçi, Şırnak iline bağlı Cizre İlçe Kaymakamlığında ... kadro-sunda bulunduğunu, İlçe Yazı İşleri Müdürlüğü görevini 2 yıldır başarıyla yürüttüğünü, ... ili nüfusuna kayıtlı olduğunu, Beşiri Kaymakamlığında münhal bulunan ... kadrosuna naklen atanma talebi ile Batman Valil-iğine başvurduğunu, Batman Valiliği tarafından muvafakatinin istenildiğini, Şırnak Valiliğince muvafakatinin verildiğini, İçişleri Bakanlığından gerekli atama izninin istenildiğini ve Bakanlık tarafından gerekli izinin verildiğini, fakat Batman Valiliğinin bahse konu kadroya atama yapılmasının acili-yet arz etmediği gerekçesiyle kendisinin atamasını yapmadığını an-cak aynı kadroya başka bir kişinin atama başvurusunun işleme alı-narak atama işlemlerinin tamamlanmak üzere olduğunu, bu durumun eşitlik ilkesine aykırı olduğunu, bakmakla yükümlü olduğu annesinin hastalığından dolayı nüfusuna kayıtlı olduğu Batman iline naklen ata-masının haksız bir şekilde ... tarafından ... kadrosunda çalışan kişiye yardımcı olunmak amacıyla kendisine yanıltıcı bilgi verilerek hemen aka-binde 3 gün içerisinde söz konusu şahsın başvurusunun alınarak bu şahsın atanması için kendisinin atama talebinin durdurulduğunu iddia ederek mağduriyetinin giderilmesini talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4. İçişleri Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü’nün 25/06/2014 ta-rih ve 16137 sayılı yazısında özetle; Şırnak/Cizre Kaymakamlığında ... kadrosunda olan fakat iki yıldır ... görevini yürüten şikayetçinin ... ili, ... ilçesi nüfusuna kayıtlı olduğu, ailesinin ... ilinde ikamet ettiği, bakmakla yükümlü olduğu annesinin rahatsızlığı nedeniyle, Batman/Beşiri Kaymakamlığında münhal bulunan şef kadrosuna naklen atanma tale-biyle 13.01.2014 tarihinde Batman Valiliğine başvurduğu, Bat-man Valiliğinin 21.01.2014 tarih ve 601 sayılı yazısı ile müştekinin

Page 186: Kamu Personel Rejimi 1

181KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

talebinin Beşiri Kaymakamlığına bildirildiği ve uygunluğunun so-rulduğu, Beşiri Kaymakamlığının 03.02.2014 tarih ve 121 sayılı yazısı ile müştekinin talebinin taraflarınca herhangi bir sakıncası olmadığının bildiril-diği, Batman Valiliğinin 10.02.2014 tarih ve 1075 sayılı yazısı ile müştekinin naklen atanma talebinin Şırnak Valiliğine bildirildiği ve naklen atanma talebinde bulunan müştekinin bağlı olduğu Şırnak Valiliğinden muvafa-katinin istendiği ve Valilikçe müştekinin görevinden ayrılmasında bir sakıncanın görülmediğinin bildirilerek muvafakatinin verildiği, Batman Valiliğinin 27.02.2014 tarih ve 1591 sayılı yazısı ile İçişleri Bakanlığından atama izni talebinde bulunulduğu ve Bakanlıkça gerekli iznin verildiği, Batman Valiliğinin 17.03.2014 tarih ve 1996 sayılı yazısı ile bahse konu ... kadrosuna atama yapılması aciliyet arz etmediği gerekçesi ile naklen atama cihetine gidilmediği açıklanmıştır.

5. Bu hususların yanı sıra; 18.03.2014 tarihinde, ...’nın, Beşi-ri Kaymakamlığında münhal bulunan ... kadrosuna naklen atanma talebiyle Batman Valiliğine müracaat ettiği, Batman Valiliğinin 27.03.2014 tarih ve 2289 sayılı yazısı ile müracaat talebinin Beşiri Kayma-kamlığına bildirildiği ve uygunluğunun sorulduğu, Kaymakamlığın müracaat talebinin taraflarınca uygun mütalaa edildiğinin Valiliğe bildirildiği, Batman Valiliğinin 08.04.2014 tarih ve 2548 sayılı yazısı ile ...’nın naklen atanma talebinin Diyarbakır Valiliğine bildirilerek uygunluğunun sorulduğu ve mu-vafakatinin istendiği, Valilikçe ... ’nın görevinden ayrılmasında bir sakınca-nın görülmediğinin açıklanarak muvafakatinin verildiği, gönderilen bilgi ve belgelerden İçişleri Bakanlığından naklen atama izni talep edildiğine ve Bakanlıkça gerekli iznin verildiğine dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığı, Batman Valiliğinin 24.04.2014 tarih ve 2978 sayılı “OLUR”u ile ...’nın 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 74 ve 76. maddeleri ve İçişleri Bakanlığı Personeli Yer Değiştirme ve Atama Yö-netmeliğinin 11. maddesinin (c) fıkrası gereğince ... kadrosuna naklen atandığı izah edilmiştir.

C. Olaylar

6. Şırnak/Cizre Kaymakamlığında ... kadrosunda görev yapan şikayetçi, ailesinin Batman’da ikamet etmesi ve bakmakla yükümlü old-uğu annesinin rahatsızlığı nedeniyle Batman/Beşiri Kaymakamlığında münhal bulunan ... kadrosuna naklen atanma talebiyle 13.01.2014 tarihinde Batman Valiliği’ne başvurmuştur. Batman Valiliği tarafından naklen atanma talebiyle ilgili olarak sırasıyla 21.01.2014 tarihinde

Page 187: Kamu Personel Rejimi 1

182 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Beşiri Kaymakamlığından, 10.02.2014 tarihinde Şırnak Valiliğinden muvafakat istenmiş, 27.02.2014 tarihinde de İçişleri Bakanlığından ata-ma izni talep edilmiştir. Gerek Beşiri Kaymakamlığı gerekse Şırnak Valiliği naklen atama talebine muvafakat vermiştir. İçişleri Bakanlığı tarafından da gerekli atama onayının alındığı anlaşılmış, fakat 17.03.2014 tarihinde Batman Valiliği tarafından boş bulunan kadroya atamanın “aciliyet arz etmediği” gerekçesi ile şikayetçinin naklen ataması yapılmamıştır.

7. Diğer taraftan 18.03.2014 tarihinde ..., Beşiri Kaymakamlığında münhal bulunan ... kadrosuna naklen atanma talebiyle Batman Valiliğine müracaat etmiştir. Batman Valiliği tarafından naklen atanma talebiyle ilgili olarak sırasıyla 27.03.2014 tarihinde Beşiri Kaymakamlığından, 08.04.2014 tarihinde Şırnak Valiliğinden muvafakat istenmiştir. Gerek Beşiri Kaymakamlığı gerekse Şırnak Valiliği naklen atama talebine mu-vafakat vermiştir. Daha önceki prosedürde olduğu üzere İç İşleri Bakan-lığından muvafakat alındığına dair bir bilgi, belge veya yazıya rastlan-mamıştır. 24.04.2014 tarihinde ... kadrosuna naklen ataması yapılmıştır.

8. Şikayetçi Batman Valiliğince bahse konu kadroya atamanın acili-yet arz etmediği gerekçesiyle kendisinin atamasının yapılmadığını ancak aynı kadroya başka bir kişinin atama başvurusunun işleme alınarak atama işlemlerinin tamamlandığını bu durumun eşitlik ilkesine aykırı olduğunu iddia ederek 24.04.2014 tarihinde Kurumumuza şikayet başvurusunda bu-lunulmuştur.

D. Kamu Denetçisi Mehmet Elkatmış’ın İnceleme ve Araştır-ma Bulguları

9. Şikayet konusu işleme ilişkin bilgi ve belgeler İçişleri Bakanlığı Per-sonel Genel Müdürlüğü’nden istenilmiş, ilgili idarece konuya ilişkin belge-lerin örnekleri gönderilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEİlgili Mevzuat

10. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 74. maddesi “Memurla-rın bu Kanuna tabi kurumlar arasında, kurumların muvafakati ile kazanılmış hak dereceleri üzerinden veya 68 inci maddedeki esas-lar çerçevesinde derece yükselmesi suretiyle, bulundukları sınıftan veya öğrenim durumları itibariyle girebilecekleri sınıftan, bir kadroya nakilleri mümkündür.” hükmünü içermektedir. Aynı Kanunun 76.

Page 188: Kamu Personel Rejimi 1

183KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

maddesinde ise; “Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanıl-mış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68 inci maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler.” hükmü düzen-lenmiştir.

11. 08.06.2007 tarih ve 26546 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan İçişleri Bakanlığı Personeli Yer Değiştirme ve Atama Yönetmeliğinin “Atanma Usulleri” başlıklı 11 inci maddesinin c bendi; “Bakanlık taşra teşkilatında görevli il basın ve halkla ilişkiler müdürü, basın ve halkla ilişki-ler müdürü, il idare kurulu müdürü, il mahalli idareler müdürü, il yazı işleri müdürü, şube müdürü, müdür, uzman, şef, mütercim, kütüphaneci, veri hazırlama ve kontrol işletmeni, bilgisayar işletmeni, çözümleyici, prog-ramcı, memur, şoför, teknik hizmetler, sağlık hizmetleri, eğitim öğretim hizmetleri sınıfına dâhil personel ile diğer personel ilgili vali yardımcı-sının teklifi ve vali onayı ile naklen atanırlar.” şeklindedir.

12. Anayasamızın 10 uncu maddesinin beşinci fıkrası “Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesi-ne uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.” hükmünü amirken; 125 inci maddesinin dördüncü fıkrası “Yargı yetkisi, idarî eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olup, hiçbir surette yerindelik denetimi şeklinde kullanılamaz. Yürütme görevinin kanunlarda gösteri-len şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilemez.” şeklindedir.

13. 06.01.1982 tarih ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2 inci maddesinin ikinci fıkrası “İdari yargı yetkisi, idari ey-lem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mah-kemeler; yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini veremezler.” hükmünü düzenlemektedir.

14. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 11 Mart 1980 tarihinde kabul edilen “İdari Takdir Yetkisinin Kullanılmasına İlişkin R(80)2 Sayılı Tavsiye Kararı”na ek İdari Takdir Yetkisinin Kullanılmasında Uygula-nacak Temel İlkeleri, “takdir yetkisini kullanan bir idari makam;(1)Yetki-nin veriliş amacından başka amaç güdemez. (2)Yalnızca olaya ilişkin

Page 189: Kamu Personel Rejimi 1

184 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

öğeleri hesaba katarak nesnelliğe ve tarafsızlığa uyar. (3)Hakkaniyete uymayan ayırımcılığı önleyerek yasa önünde eşitlik ilkesini gözetir.” dü-zenlemesini içermektedir.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

15. Danıştay 2. Dairenin 04/03/2005 tarih ve 2004/3266 Esas, 2005/831 Karar sayılı ilamı; “Dava, Diyarbakır Merkez ... İlköğretim Oku-lunda geçici müdür başyardımcısı olarak görev yapan ve asalaten atanmak için başvuran davacının, yapılan tahkikat sonucu görevi yürütmesinin uy-gun görülmemesi üzerine aynı okula sınıf öğretmeni olarak atanma-sına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır....Davacı, işlemde kamu yararı bulunmadığını, talebi yönündeki kadro ihtiyacının karşılanma-dığını, takdir hakkının keyfi kullanıldığını ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

657 sayılı D. Memurları Kanununun 76. maddesinin 1. fıkrasın-da “Kurumlar, görev ve ünvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.

Bu madde ile memurların naklen atanmaları konusunda idare-ye takdir yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu ya-rarı ve hizmet gerekleri gözardı edilerek kulanıldığının kanıtlan-ması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yerleşmiş yargı-sal içtihatlarla kabul edilmiş bulunmaktadır... Dosyanın incelenme-sinden; Diyarbakır İli Merkez ... İlköğretim Okulunda boş bulunan müdür başyardımcısı kadrosuna asil müdür atanıncaya kadar aynı okulda müdür yardımcısı olan davacının, 28.10.1999 günlü Valilik onayı ile geçici mü-dür başyardımcısı olarak görevlendirildiği, asaleten atanmak için yaptığı başvurusu üzerine 28.7.2000 günlü, 20628 sayılı işlemle hakkında ilgili kurumlarca yapılan tahkikat neticesinde müdür yardımcılığı görevini yü-rütmesinin valilikçe uygun görülmediği belirtilerek geçici idarecilik görevi-nin üzerinden alınıp aynı okulda Sınıf Öğretmeni olarak görevlendirildiği anlaşılmıştır.

7.12.2004 günlü ara kararıyla, davacı hakkında yapılan araştır-ma neticesinde idarecilik görevini yürütmesinin sakıncalı olduğunun

Page 190: Kamu Personel Rejimi 1

185KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

saptandığı iddia edildiğinden bu iddiayı doğrulayan ilgili kurumlarca herhangi bir soruşturma yapılıp yapılmadığının, davacının müdür başyardımcılığı görevi için mevzuat ile öngörülen gerekli ve zorunlu şartları taşıyıp taşımadığının, yöneticilik deneyiminin ve hizmetiçi eğitim durumunun olup olmadığının sorulduğu ve aday veya adaylar hakkında düzenlenen değerlendirme formlarının ve eklerinin davalı idare-den istenildiği, ancak verilen cevabi yazılardan ilgili kurumlarca yapıldığı iddia edilen tahkikat ile ilgili belirli bir olay veya durum gösterilmediği gibi diğer hususlarda da cevap verilmediğinin görüldüğü, bu durumda hiçbir somut olay ve sebebe dayanılmaksızın, mahiyeti açıklanmayan ve hangi kurum tarafından yapıldığı belli olmayan tahkikat sonucunda ulaşılan bilgiye dayanılarak ve ayrıca müdür başyardımcılığı için mevzuat ile öngörülen gerekli ve zorunlu şartları taşıyıp taşımadığı hususları değerlendirilmeden ve hizmet gerekleri gözönüne alınmadan davacı hakkında tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı an-laşıldığından davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararın-da hukuki isabet görülmemiştir.” şeklindedir.

16. Farklı idarelerin tesis ettiği kurum içi naklen atama işlemlerinin iptali için açılan davaların temyiz incelemesinde Danıştay 5. Dairenin 31/01/2005 tarih ve 2003/4864 Esas, 2005/402 Karar sayılı ilamım-da, aynı Dairenin 18/12/2008 tarih 2005/452 Esas, 2007/7033 Karar sayılı ilamında ve Danıştay 2. Dairenin 18/06/2008 tarih ve 2006/3993 Esas, 2008/2945 Karar sayılı ilamında; “657 sayılı Devlet Memurları Ka-nununun 76. maddesinin 1. fıkrasında “Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulun-dukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.

Bu madde ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet gerek-leri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciin-ce saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle İptalini gerektirece-ği yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunmaktadır.” denilerek, idarenin takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek, yerleşik yargısal içtihatlara aykırı kullanıldığı

Page 191: Kamu Personel Rejimi 1

186 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

gerekçesi ile ilk derece mahkemeleri tarafından verilen karar-ların bozulması yönünde karar verdiği görülmektedir.

C. Kamu Denetçisi Mehmet Elkatmış’ın Kamu Başdenetçisi’ ne Önerisi

17. Kamu Denetçisi tarafından şikayetçinin atama talebinin red-dine ilişkin işleminin gerekçesini oluşturan ‘’aciliyet arz etmeyen işlem’’ ibaresinin gerçek ve hukuka uygun olmadığı değerlendirilerek şikayetçinin Beşiri Kaymakamlığı İlçe Yazı İşleri Müdürlüğünde münhal bulunan ... kadrosuna naklen atanma talebinin reddi yönünde Batman Valiliğince tesis edilen 17.03.2014 tarih ve 1996 sayılı ret işleminin geri alınması , ...’nın ... kadrosuna naklen atanması yönünde Batman Valiliğince tesis edi-len 24.04.2014 tarih ve 2978 sayılı atama işleminin iptali ve Şırnak/Cizre Kaymakamlığında ... kadrosunda görev yapan şikayetçi ...’nin, ... kadro-suna atanması yönünde işlem yapılması hususunda Batman Valiliğine tavsiyede bulunulması önerisi ile Kamu Başdenetçisi’nin uygun görüşle-rine arz edilmiştir.

Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlendirme

18. Somut olayda; Cizre Kaymakamlığı’nda ... kadrosunda görev yapan şikayetçinin Beşiri Kaymakamlığı Yazı İşleri Müdürlüğü bün-yesinde münhal bulunan ... kadrosuna naklen atanma talebini Batman Valiliğince bahse konu kadroya atama yapılmasının aciliyet arz etmediği gerekçesiyle reddettiği ancak hemen akabinde aynı kadroya başka bir kişi-nin atama başvurusunun işleme alınarak atama işlemlerinin tamamlandığı bu durumun eşitlik ilkesine aykırı olduğu iddia edilerek Kurumumuza mağ-duriyetinin giderilmesi için başvuruda bulunulduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca şikayetçi, 13.10.2014 tarihli ek dilekçesiyle toplam hizmet süresinin 8 yıl 2 ay 9 gün olduğunu ve 4 yıllık üniversite mezunu olduğunu tevsik eden belgeler ile çalışması sırasında aldığı üstün başarı, başarı ve teşekkür belge-lerini Kurumumuza göndererek idarenin kadroya atamanın aciliyet arz etmeme gerekçesini araştırdığını neticesinde ... tarafından Diyarba-kır İline bağlı Lice İlçe Kaymakamlığında ... kadrosunda çalışan kişiye yardımcı olunmak amacıyla kendisine yanıltıcı bilgi verilerek söz konusu şahsın başvurusunun işleme alınarak en kısa sürede atamasının yapıldığı-nı iddia etmektedir.

19. 10 numaralı paragrafta bahsi geçen 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 76 ncı maddesinde, memurların kurum içinde naklen

Page 192: Kamu Personel Rejimi 1

187KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

atanmaları hususu düzenlenirken aynı Kanunun 74 üncü mad-desinde memurların kurumlar arasında naklen atanmalarının düzenlendiği görülmektedir. Şikayete konu naklen atama işlemleri bahsi geçen 76 ncı madde kapsamında tesis edilen kurum içi naklen atamadır. Zira Valilikler genel bütçe kapsamında yer alan her biri ayrı bir kurum olmayan İçişleri Bakanlığı’na bağlı idari birimlerdir, İçişleri Bakanlığı da genel bütçe kapsamında yer alan bir kurum olması nedeniyle şikayete konu naklen atama işlemlerinin 74 üncü madde kapsamında kurumlar arası naklen atama kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

20. İdareler idari işlem tesis ederlerken; bağlı yetki veya takdir yetkisi kullanmaktadırlar. Bir idari işlemin yetki, şekil, sebep, konu ve maksat unsurlarının tümünün hukuk kuralları tarafından önceden belirlenerek, idareye belli bir yönde hareket etme hususunda bir tercih tanınmamışsa veya idareye belli bir tasarrufta bulunması kesin olarak emredilmişse bağlı yetkiden bahsedilir. İdarenin nerede ve nasıl bir tasarrufta bulu-nacağının hukuk kuralları ile önceden kesin bir şekilde belir-lenmediği durumlarda ise idarenin takdir yetkisinden bah-sedilir. 10 numaralı paragrafta bahsedilen Kanunun 76 ncı maddesi hükmünde olduğu gibi, kanunlar, emredici kelimeler kullanmak yerine, yapabilir, edebilir, tutabilir... gibi, yoruma açık ve seçimlik bir görevi ifade eden kelime ve terimlerin kullanılması hallerinde, idareye takdir yetkisi ver-mektedirler.

21. Şüphesiz ki idareler takdir yetkisini sınırsız ve keyfi olarak kulla-namazlar idareler bu yetkilerini kullanılırken; yasaların koyduğu sınırlar içerisinde kalarak hareket etmeli, eşitlik ilkesine uymalı ve takdir yetki-sini kamu yararı ve kamu hizmeti dışında başka bir amaçla kullanmama-lıdırlar. İdarenin tüm kararlarında olduğu gibi, takdir yetkisini kullandığı kararları da gerekçeli olmalı, yetkinin kullanımı için yasalar özel şartlar öngörülmüşse, bu şartlar da yerine getirilmelidir. 15 ve 16 nu-maralı paragraflarda bahsedilen Danıştay ilamlarında memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı kabul edilmekle bir-likte bu yetkinin mutlak olmadığı, kamu hizmetinin gerekleri ve kamu yararı çerçevesi içinde kullanılması gerektiği aksi halde idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı olacağı açıklanmıştır.

22. İdare şikayetçinin naklen atanma talebini içeren 13/01/2014 tarihli başvurusunu aldıktan sonra, herhangi bir gecikmeye mahal

Page 193: Kamu Personel Rejimi 1

188 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

vermeden, toplam 64 gün içerisinde, sırasıyla münhal olan ... kadro-sunun bulunduğu Beşiri Kaymakamlığından talebin uygun olup olmadı-ğını sorarak ilgili uygun görüşü aldıktan sonra şikayetçinin bağlı olduğu Şırnak Valiliğinden muvafakatini istemiş ve Şırnak Valiliği tarafından muvafakat verildikten sonra İçişleri Bakanlığından atama için izin ta-lep etmiştir. Bakanlık tarafından gerekli izin verilmiş olmasına rağmen 17/03/2014 tarihinde Batman Valiliğince şikayetçinin naklen atanma talebi atanmak istenen kadronun aciliyet arz etmediği gerekçesiyle reddedilmiştir. İdarenin naklen atanma talepli başvuruyu kabul etmesi ve sonrasında usul işlemlerine başlayarak bu işlemleri kısa bir süre içerisinde tamamlaması, ret işleminin gerekçesi yani sebebi ile tezatlık oluşturmaktadır. Zira bahse konu kadro-ya atama yapılmasının aciliyet arz etmediği hususu idarece en başından bilineceği için başvuru sahibine en başında olumsuz cevap verilebilecek iken, atama işleminin gerçekleşmesi için gerekli yazışmalara başlanıp tüm yazışmalar tamamlandıktan sonra talebin reddedilmesi iyi yönetişim ilkelerinden kanunilik, kararların gerekçeli olması ve haklı beklentiye uy-gunluk kurallarına aykırılık oluşturmaktadır.

23. Bunun yanı sıra, şikayete konu 17.03.2014 tarih ve 1996 sayı-lı ret işleminin ertesi günü olan 18/03/2014 tarihinde aynı kadro için başka bir başvurunun kabul edilmesi ve usul işlemlerine başlanması ve bu işlemlerin şikayetçinin başvurusunun tamamlandığı sürenin ne-redeyse yarısı denilebilecek kadar kısa bir sürede, toplam 38 gün içe-risinde tamamlanarak, münhal bulunan ... kadrosuna, 24.04.2014 tarih ve 2978 sayılı atama işlemi ile atama yapılması da ret işle-min gerekçesinin yani sebebinin kamu yararı ve kamu hizmeti kriterlerine uygunluğu gerekçelendirmediği gibi hukuka ve hakkaniyete uygun ol-madığı da açıktır. Atama işleminin istirar kazanmış yargı kararlarında açıklandığı üzere kamu yararı ile değil de bizce tespit edilemeyen yasa, uygulama ve hakkaniyete uymaya kriterlerin gözetildiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

24. Naklen atanma talebi ret edilen şikayetçi ile münhal bulunan ... kadrosuna ataması yapılan ... nın, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden eşit koşullara sahip olduğu görülmektedir. Zira her iki kişi de farklı illere bağlı ilçe kaymakamlıklarında ... kadrosunda istihdam edilmekte ve ilçe ... görevlerini vekâleten yürütmekte olup her ikisinin de 4 yıllık üniver-site mezunu olduğu, haklarında adli ve idari soruşturma bulunmadığı

Page 194: Kamu Personel Rejimi 1

189KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

anlaşılmaktadır. Şikayetçinin, naklen atanma talebini 13/01/2014 tar-ihinde idareye bildirmesi ve bakmakla yükümlü olduğu annesinin sağlık özrünü beyan etmesine rağmen şikayetçinin naklen atanma talebinin reddedildiği 17/03/2014 tarihinden bir gün sonra 18/03/2014 tarihli dil-ekçeyle idareye başvuran ...’nın talebinin 26/04/2014 tarihinde kabul edilerek atamasının yapılmasıyla idarenin kendisine tanınan takdir yet-kisini 12 numaralı paragrafta açıklanan Anayasamızın 10. maddesindeki eşitlik ilkesine ve yerleşmiş idari yargı içtihatlarına aykırı olarak kullandığı görülmüştür. İdarenin naklen atanma talebini ret etmesi hem hizmetin gereklerine hem de kamu yararına uygun değildir.

25. İşlem tarihlerindeki Batman Valisinin yukarıdan bu yana açıklan-dığı üzere hukuka, hakkaniyete, (yerindeliğe) kamu yararı ve hizmetine, yerleşmiş Danıştay içtihatlarına ve iyi yönetişim ilkelerinden haklı beklen-tiye uygunluk, eşitlik, kanunilik, ilkelerine uygun davranmadığı vatandaş nezdinde idareye karşı olan güven saygı ve bunlar gibi unsurların sar-sılmasına neden olduğu gözetilerek bunun tekrarlanmaması gerekmek-tedir.

26. Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İliş-kin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “ Tavsiye Kararı” başlıklı 32 nci maddesinde inceleme ve araştırma sonucunda şikâyetin yerinde olduğu kanaatine varılması hâlinde tavsiye kararı verileceği, kararda hatalı dav-ranıldığının kabulü, işlemin geri alınması, kaldırılması, değiştirilmesi veya düzeltilmesi gibi tavsiyelerden bir veya birkaçına yer verileceği ve bu tavsiyeler dışında başka bir tavsiye kararı da verebileceği düzen-lenmiştir. Açıklanan tüm bu gerekçeler nedeniyle ...’nın ... kadrosuna naklen atanması yönünde Batman Valiliğince tesis edilen 24.04.2014 tarih ve 2978 sayılı atama işleminin iptali, şikayetçinin ... kadro-suna naklen atanma talebinin reddi yönünde Batman Valiliğince tesis edilen 17.03.2014 tarih ve 1996 sayılı ret işleminin geri alın-ması, Şırnak/Cizre Kaymakamlığında ... kadrosunda görev yapan şi-kayetçi ...’nin, Beşiri Kaymakamlığı İlçe Yazı İşleri Müdürlüğünde bu-lunan ... atanması yönünde işlem yapılması hususlarında Batman Valiliğine tavsiyede bulunulması gerekmiştir. Ayrıca Batman Valisinin bundan böyle hukuka ve hakkaniyete uygun iyi yönetişim ilkelerine bağlı kalarak işlemde bulunması beklenirken, şikayet konusu işlemde hatalı davranıldığının kabulü hususunda Batman Valisine tavsiyede bulunulması gerekmiştir.

Page 195: Kamu Personel Rejimi 1

190 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

E. İnsan Hakları Açısından Değerlendirme

27. 14 numaralı paragrafta değinilen Avrupa Konseyinin ‘’İdarenin Takdir Yetkisinin Kullanılmasına İlişkin R(80) 2 sayılı Tavsiye Kararın-da da idarenin takdir yetkisinin kullanımında uyulması gereken bazı temel ilkeler ortaya konulmuştur. Buna göre, idare takdir yetkisini kul-lanırken kendisine verilen takdir yetkisi amacı doğrultusunda hareket etmeli, nesnellik ve tarafsızlık içinde davranmalı, eşitlik ilkesine uy-malıdır. Takdir yetkisine dayanılarak yapılan işlemler gerekçeli olma-lıdır. Yine takdir yetkisine giren işlemler, bağımsız yargı organlarınca denetlenmelidir. İdarenin takdir yetkisinin kendisine verilmesinin da-yanağını oluşturan hizmet gerekleri ve kamu yararı yerine kişisel amaç ve çıkarları gözetmesi, dosya içeriğindeki, belgelerden aynı koşullara sahip iki vatandaş arasında nesnel ve tarafsız tutum göstermemesi ve hakkaniyete uymayan ayrımcılık yasağı, hakların kötüye kullanılması suretiyle eşitlik ilkesini ihlal etmesi sebebiyle şikayet başvurusunun insan haklarına da aykırı davranıldığı sonucuna varılmıştır.

F. İyi Yönetişim İlkelerine Uygunluk Yönünden Değerlendir-me

28. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 6 ncı maddesinin “İyi Yönetim ilkeleri” başlıklı 6 ncı maddesi;” Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunla-ra uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılma-ması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hak-kı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararla-rın gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulun-madığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” şeklindedir.

29. İdarenin tesis etmiş olduğu 17.03.2014 tarih ve 1996 sayılı ret işleminin yeterli olmayan gerekçesi ‘’aciliyet arz etmeyen bir atama işlemi’’ olmasıdır. İdare, aciliyet arz etmeyen bu atama işlemi için en

Page 196: Kamu Personel Rejimi 1

191KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

başında olumsuz cevap verebilecekken atama işlemi için gerekli yazış-malara başlamış ve tamamlamıştır. Ret işlem tarihinin ertesi günü, 18.03.2014 tarihinde, aynı kadro için başka bir başvuru kabul edilme-si, usul işlemlerin başlaması ve bu işlemlerin şikayetçinin başvurusu-nun tamamlandığı sürenin neredeyse yarısına denk gelebilecek kadar kısa sürede toplam 38 gün içinde tamamlanması ve münhal ... kadro-suna 24.04.2014 tarih ve 2978 sayılı atama işlemi ile atama yapılması nedeniyle idarenin işleminin iyi yönetişim ilkelerinden, kanunilik, dü-rüstlük, haklı beklentiye uygunluk,kararların gerekçeli olması ilkelerine aykırıdır.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

30. 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye ka-rarı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya ey-lemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

31. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlem-lerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikin-ci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde Diyarbakır İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre şikayetin

KABULÜNE ;

1. a)...’nın ... kadrosuna naklen atanması yönünde Batman Valili-ğince tesis edilen 24.04.2014 tarih ve 2978 sayılı atama işlemi-nin iptali,

Page 197: Kamu Personel Rejimi 1

192 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

b) Şikayetçinin ... kadrosuna naklen atanma talebinin reddi yönün-de Batman Valiliğince tesis edilen 17.03.2014 tarih ve 1996 sa-yılı ret işleminin geri alınması,

c) Şırnak/Cizre Kaymakamlığında ... kadrosunda görev yapan şi-kayetçi ...’nin, ... kadrosuna atanması yönünde işlem yapılması hususlarında, BATMAN VALİLİĞİNE ,

2. İşlem tarihi itibariyle Batman Valisinin bundan böyle huku-ka ve hakkaniyete uygun iyi yönetişim ilkelerine bağlı kalarak işlemde bulunması için HATALI DAVRANDIĞINI KABUL ETMESİ HUSU-SUNDA BATMAN VALİSİNE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, merciince (Batman Valiliği ve Batman Valisi) bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uy-gulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün için-de Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın şikayetçiye, İçişleri Bakanlığına, Batman Valiliği’ne ve Beşiri Kaymakamlığına tebliğine, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 198: Kamu Personel Rejimi 1

193KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

Şikayet başvurusu, 8/10/2014 tarih ve 9199 sayı ile kayıt altına alı-nan, 2/10/2014 tarihli elektronik posta vasıtasıyla yapılmıştır. Şikâyet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mü-kerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönet-meliğin 41 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve İmza Yetkile-ri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırılmasına geçilmiş, 2014/4316 şika-yet sayılı “Tavsiye” önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Şikâyet başvurusunun yapılan ön incelemesi neticesinde; şikâ-yet konusunun Kurumumuzun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği,

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/4316KARAR TARİHİ : 27/03/2015

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1) Ulaştırma, Denizcilik ve

Haberleşme Bakanlığı

2) Kıyı Emniyeti Genel Müdür-lüğü (KEGM)

ŞİKAYETİN KONUSU : Fazla ödenen avukatlık veka-let ücretinin istirdadına ilişkin işlemin iptali hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 2/10/2014

Page 199: Kamu Personel Rejimi 1

194 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

şikâyetin süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikâyetin incelenmesine ve araştırıl-masına engel bir durumun olmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. Şikayetçi başvurusunda özetle; Kıyı Emniyeti Genel Müdür-lüğü Mali İşler Dairesi Başkanlığı tarafından tebliğ edilen 22/8/2014 tarih ve 43117 sayılı yazıyla, 2006 -2013 yılları arasın-daki dönemde fazla ödenen avukatlık vekalet ücreti olarak ana para 25.019,41 TL ve yasal faiz 9.550,50 TL (30.06.2014 tarihi itiba-rıyla hesaplanan) olmak üzere toplam 34.569,90 TL tutarın öden-mesinin istenildiğini,

4. İdarenin bu talebine karşı 4/9/2014 tarihli dilekçe ile iti-raz ettiğini, itiraz dilekçesinde; 2006 -2012 yılları arasında yanlış li-mit uygulandığını, 2009 -2012 yıllarında ise vekalet ücreti ödemesinin limit uygulanarak yapıldığından hesaplamaların gözden geçirilmesini istediğini, ayrıca 2006 -2013 yılları arasında ödenen vekalet ücretinin yersiz ödendiğinden bahisle geri istenmesinin Danıştay İçtihatları Bir-leştirme Kurulunun 22/12/1973 günlü ve E.1968/8, K.1973/14 sa-yılı kararına aykırılık teşkil ettiğini belirterek, hakkında tesis edilen işlemin ve başlatılan takibatın durdurulmasını idareden talep ettiğini ifade etmiştir. Şikayetçi aynı içerikli ve 8/9/2014 tarihli dilekçeyle Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığına da başvurmuş-tur.

5. Şikayetçi Kurumumuzdan, 2006 -2013 yılları arasında fazladan ödendiği belirtilen vekalet ücretlerinin faizi ile geri istenmesi yönünde tesis edilen işlemin, ayrıca Sayıştay ile Bakanlık Müfettişlerince hazır-lanan raporlar arasında farklılık bulunduğundan, vekalet ücretinin da-ğıtımına ilişkin Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığınca tesi-si istenilen tüm işlemlerin iptalinin tavsiye edilmesini talep etmiştir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

Kurumumuzun bilgi ve belge talep yazısına istinaden, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün 22/12/2014 tarihli ve 67440 sayılı ve 17/2/2015 tarihli ve 9622 sayılı yazıları ve ekli belgelerinin incelenmesinden;

Page 200: Kamu Personel Rejimi 1

195KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

6. Kuruluşun Hukuk Müşavirliğinde görevli avukatlara ve hukuk müşavirlerine vekalet ücretlerinin, 1997 yılından 2006 yılına ka-dar herhangi bir limit gözetilmeksizin Kuruluş Ana Statüsü’nün 25/2 maddesinde belirtilen “Yeni Tüzük ve Yönetmelikler yürürlüğe girinceye kadar T.D.İ. Tüzük ve Yönetmelikleri uygulanır” hükmü ge-reğince T.D.İ.’de uygulandığı gibi uygulanmaya devam edilerek dağı-tıldığı,

7. 25/3/2005 tarihli Müfettiş raporuna istinaden bu tarihe kadar uygulanan yöntemin durdurulduğu; 2006 yılından itibaren vekalet ücretlerinin limitli ancak herhangi bir mevzuata bağlı kalmak-sızın dağıtımının yapıldığı, Hukuk Baş Müşavirliğinin 27/4/2009 tarih ve 2660 sayılı Genel Müdürlüğe muhatap yazısına “Dağıtılacak vekalet ücretlerinin Hukuk Baş Müşavirinin hukuka ve hakkaniyete uygun olarak tespit edeceği oranlar dahilinde, kamu avukatlarına uy-gulanan mer’i mevzuat tahtında limitli olarak uygulanması” derkenarı düşüldüğü ve Genel Müdürlüğün bu talimatıyla vekalet ücretlerinin limitsiz dağıtımı uygulamasından vazgeçilerek 657 sayılı Kanunda yer alan limit dahilinde dağıtım yapılmasının kararlaştırıldığı, İdarenin bu işlemine karşı Hukuk Baş Müşavirliğinde görevli bazı avukatlarca İstanbul 1. İdare Mahkemesinde dava açıldığı ancak dava açanlar ara-sında şikayetçinin bulunmadığı,

8. İstanbul 1.İdare Mahkemesinin 8/4/2010 tarih ve E.2009/1344, K.2010/570 sayılı Kararıyla “vekalet ücretlerinin limitli dağı-tılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı” gerekçesiyle davanın reddedildiği, Mahkemenin bu kararına karşı Danıştay’a temyiz baş-vurusunda bulunulduğu, Danıştay 11. Dairesi tarafından verilen 21/11/2013 tarih ve E:2010/5586, K:2013/10709 sayılı Kararla İdare Mahkemesinin anılan kararının onandığı, bunun üzerine davacı-lar tarafından karar düzeltme istemiyle konunun Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna intikal ettirildiği ve davanın bu aşamada görülme-sine devam edildiği,

9. Bu süreçte 659 sayılı KHK’nın 2011 yılında yürürlüğe girmesiyle birlikte, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün statüsündeki belirsizlik-ten kaynaklı vekâlet ücretlerinin dağıtımı konusunda tereddütleri gi-dermek amacıyla bazı kurumlardan görüş talep edildiği; bu kapsamda Devlet Personel Başkanlığının 20/12/2013 tarih ve 24446 sayılı cevabi

Page 201: Kamu Personel Rejimi 1

196 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yazısıyla;”Genel Müdürlüğün, 659 sayılı KHK’nın kapsamında ol-madığı” yönünde görüş verdiği, Maliye Bakanlığı Baş Hukuk Müşa-virliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğünün 4/3/2013 tarih ve 4872 sayılı yazısında ise; 659 sayılı KHK’nın 5018 sayılı Kanunun (I) ve (II) sayılı cetvellerinde yer alan kuruluşları kapsadığı, dolayısıyla 5018 sayılı Kanundaki cetvellerde yer almayan Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün “Serbest Avukatlardan Hizmet Satın Alınmasına İliş-kin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” hükümleriyle bağlı olma-dığı şeklinde görüş verdiği, Sayıştay Başkanlığının 2013 yılında Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünde gerçekleştirdiği denetim sonucunda düzenlediği raporda da; vekalet ücretlerinin hesaplanması konu-sunda Genel Müdürlüğün, 657 sayılı Kanun, 399, 233 ve 659 sayılı KHK’ların kapsamında olmadığı, bu nedenle vekalet ücreti belir-leme yetkisinin Kuruluş Yönetim Kurulunun uhdesinde olduğunun tespit edildiği,

10. Öte yandan dava görülmekte iken emanet hesabındaki vekalet ücretlerinin dağıtımına ilişkin olarak Hukuk Baş Müşavirliği tarafın-dan Genel Müdürlüğe hitaplı 27/12/2013 tarih ve 61192 sayılı yazıyla, Genel Müdürlüğün “659 sayılı KHK kapsamında olmaması dolayısıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarında yapılan uygulamalar göz önüne alınarak limitin 3 katı şeklinde uygulanması” yönünde öneride bulu-nulduğu, Hukuk Baş Müşavirliğinin bu önerisi üzerine Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığından görüş talep edildiği ve Teftiş Kurulu Başkanlığının 30/12/2013 tarihli görüşleri doğrultu-sunda, Kıyı Emniyeti Genel Müdürünün 30/12/2013 tarihli derkenar talimatıyla, vekâlet ücretlerinin 2013 ve sonrası için limitin 2 katı şeklinde ödenmesi yönünde yönergede değişiklik yapılması is-tenildiği,

11. Bu çerçevede Hukuk Baş Müşavirliği Kuruluş ve Görev Yöner-gesinin 25 inci maddesinde Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulunun 10/1/2014 tarihli ve 2014/7 sayılı kararıyla yapılan deği-şikle vekalet ücretleri dağıtımıyla ilgili limitin 2 kat olarak be-lirlendiği ve bu yönde ödeme yapıldığı,

12. Bu esnada Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirli-ğince mevzuata aykırı olarak personele vekalet ücreti dağıtımı yapıl-dığı yönünde iddialar içeren bazı ihbar dilekçeleri gelmesi üzerine,

Page 202: Kamu Personel Rejimi 1

197KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

konunun incelenmesi için 12/2/2014 tarihli Bakanlık Makamının emri doğrultusunda Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Denetim Hizmetleri Başkanlığından iki müfettişin görevlendirildiği,

13. Müfettişler tarafından yapılan inceleme neticesinde, “Hukuk Baş Müşavirliğinde görevli avukatlara ve bu birimde görevli idari personele 2006- 2013 yılları arasında mevzuata aykırı ola-rak vekalet ücreti ödendiği” tespitlerini içeren 5/6/2014 tarih ve 20/5 sayılı İnceleme Raporu düzenlendiği, 26/6/2014 makam onaylı söz konusu raporda;

13.1. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Ana Statüsünün 3 üncü maddesinde; Kuruluşun, 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve bu Ana Statü Hükümleri saklı kalmak üzere Özel Hukuk Hükümleri-ne tabidir denildiği, ancak Ana Statüde avukatlara dağıtılacak vekâlet ücretlerine ilişkin bir hüküm bulunmadığından, bu hususta 233 sayılı KHK’ya bakılması gerektiği;

13.2. 233 sayılı KHK’ya tabi personelin personel rejiminin 399 sayılı KHK ile düzenlendiği; 399 sayılı KHK’nın Vekâlet Ücretlerini düzenleyen 37 nci maddesinde ise tahsil edilen vekâlet ücretlerinin dağıtımında 657 sayılı Kanunun ilgili hükümleri uygulanır denildiğin-den, tahsil edilen vekâlet ücretlerinin dağıtımında; 659 sayılı KHK’dan önce 657 sayılı Kanunun 146 ncı maddesinin hükümlerinin, bu tarih-ten sonra da 659 sayılı KHK’nın esas alınması bir başka deyişle tüm iş ve işlemlerini kendisine özel “Ana Statüsü” ve 233 sayılı KHK’ya tabi olarak ve Kamu otoritesini kullanarak yerine getirdiğinden, tahsil et-tiği vekâlet ücretlerinin avukatlara ve hukuk müşavirlerine dağıtımın-da, Kanun koyucu tarafından vazedilen özel bir mevzuatı olmadığı sü-rece genel hükümlere tabi olduğu,

13.3. Dolayısıyla 2014 yılı öncesinde yürürlükteki mevzuatın ve genel hükümlerin doğru anlaşılamaması veya yanlış yorumlanması nedeniyle bir mevzuat veya kurala uyulmaksızın dağıtıldığı anlaşılan vekâlet ücretlerinin mevcut yönerge hükümlerine göre ödemesinin durdurulması ve genel mevzuata uygun olmaksızın 2006 2013 tarihle-ri arasında personele ödenen vekalet ücretlerinin, bu kişilerden yasal faizi ile birlikte tahsil edilmesinin gerektiği tespitlerinin yer aldığı, So-nuç olarak idarenin bu yönde işlem tesis ederek, 22/8/2014 tarihli ve

Page 203: Kamu Personel Rejimi 1

198 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

43117 sayılı yazıyla şikayetçiden fazla ödenen avukatlık vekalet ücreti olarak 34.569,90 TL’yi ödemesini istediği belirtilmiştir.

C. Olaylar

14. 26/6/2014 tarihinde Makam onayına bağlanan 5/6/2014 tarih ve 20/5 sayılı İnceleme Raporunda; genel mevzuata uygun olmaksızın 2006 2013 tarihleri arasında personele ödenen vekalet ücretlerinin bu kişilerden yasal faizi ile birlikte tahsil edilmesi gerektiği yönünde gö-rüş ve kanaat bildirilmiş, bu itibarla 22/8/2014 tarihli ve 43117 sa-yılı yazıyla şikayetçiden fazla ödenen avukatlık vekalet ücreti olarak 34.569,90 TL’yi ödemesi istenilmiştir.

15. Şikayetçi tarafından İdarenin bu talebine 4/9/2014 tarihli di-lekçe ile itiraz edilmiş, ancak idare tarafından olumlu veya olumsuz herhangi bir cevap verilmemiştir. Ayrıca şikayetçi tarafından, limitle-rin hesaplamasında yanlışlık yapıldığı gerekçesiyle Bakanlık Denetim Hizmetleri Başkanlığına itirazda bulunulmuştur.

16. Bakanlık Denetim Hizmetleri Başkanlığı tarafından şikayetçi-ye verilen cevapta hesaplamada yanlışlık olduğu kabul edilmiş ve Ku-rumumuz tarafından yapılan yazışma neticesinde yeni bir hesaplama yapılarak daha önce 34.569,90 TL olarak hesaplanan tutar 17.713,77 TL olarak düzeltilmiş ve bu husus 17/12/2014 tarihli ve 64697 sayılı yazıyla şikayetçiye tebliğ edilmiştir.

17. Şikayetçi bu süreçte 8/10/2014 tarihli başvurusuyla, Kurumu-muzdan fazla ödendiği iddia edilen vekalet ücretlerinin geri istenmesi işleminin iptali ile Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığınca tesisi istenilen tüm işlemlerin iptali yönünde tavsiye kararı verilmesi-ni talep etmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE18. Anayasanın “Cumhuriyetin nitelikleri” başlıklı 2 nci

maddesinde; Türkiye Cumhuriyetinin hukuk devleti olduğu, “Mül-kiyet hakkı” başlıklı 35 inci maddesinde ise; herkesin, mülkiyet hakkına sahip olduğu, bu hakların, ancak kamu yararı amacıyla, ka-nunla sınırlanabileceği, mülkiyet hakkının kullanılmasının toplum ya-rarına aykırı olamayacağı, hükümleri yer almaktadır.

Page 204: Kamu Personel Rejimi 1

199KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

19.1. 657 sayılı Kanunun 146 ncı maddesinin mülga üçün-cü fıkrasında; “…vekalet ücretinin yıllık tutarı; hukuk müşavirleri ve avukatlar için 10000, diğerleri için 6000 gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak aylık brüt tutarın oniki katını geçemez.” hükmü yer almaktadır.

19.2. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 146 ncı mad-desinin mülga üçüncü fıkrası için açıklama kısmında; 26/9/2011 tarihli ve 659 sayılı KHK’nın 18 inci maddesiyle, diğer mevzuatta ve-kalet ücretinin ödenmesine ilişkin olarak 657 sayılı Kanunun 146 ncı maddesine yapılan atıfların 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname-ye yapılmış sayılacağı, hüküm altına alınmıştır.

20. 02/11/2011 tarih ve 28103 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin, Davalardaki temsilin niteliği ve vekalet ücretine hükmedilmesi ve dağıtımı” başlıklı 14 üncü maddesi-nin ikinci fıkrasının (b) bendinde;

“Ödenecek vekalet ücretinin yıllık tutarı; hukuk birimi amiri, hu-kuk müşaviri, muhakemat müdürü, avukatlar için (10.000) gösterge (…) rakamının, memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı so-nucu bulunacak aylık brüt tutarının oniki katını geçemez.” hükmü yer almaktadır.

21.18/6/1984 tarih ve 18435 sayılı Resmi Gazetede (Mükerrer) yayımlanan 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Ka-nun Hükmünde Kararnamenin 5/1/1988 KHK 308/13 md. ile de-ğişik “Vekalet Ücreti” başlıklı 52. maddesinde; Teşebbüs, müessese ve bağlı ortaklıklarda mahkeme ve icra dairelerince teşebbüs, müessese ve bağlı ortaklık lehine hükmedilip borçlusundan tahsil olunan veka-let ücretlerinin davaları izleyen ve sonuçlandıran avukatlara dağıtımı-na ilişkin esas ve usullerin Prim ve Ödül Yönetmeliğinde düzenlene-ceği hüküm altına alınmış, söz konusu madde hükmü 22/1/1990 KHK-399/59. maddesiyle mülga olmuştur.

22.1. 29/1/1990 tarih ve 20417 sayılı Resmi Gazetede (Mükerrer) yayımlanan 399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Personel Re-jiminin Düzenlenmesi ve 233 sayılı Kanun Hükmünde Karar-namenin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair

Page 205: Kamu Personel Rejimi 1

200 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Kanun Hükmünde Kararnamenin “Vekalet Ücreti” başlıklı 37 nci maddesinde; “Mahkeme ve icra dairelerince teşebbüs ve bağlı ortak-lık lehine hükmedilip borçlusundan tahsil olunan vekalet ücretlerinin davaları izleyen ve sonuçlandıran avukatlara dağıtımında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümleri esas alınacağı kurala bağlanmış,

22.2. Anılan KHK’nın Ek 1 inci maddesinin birinci fıkrasında; “(Ek : 15/3/1990 KHK 408/3 md.)

……Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş. ... kadroları 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (1) sayılı cetvelden çıka-rılmıştır. Bu teşebbüs ve bağlı ortaklıkların personeli hakkında, bağlı ortaklıklarının veya yeniden teşkilatlanma suretiyle ayrıldıkları teşeb-büs ve bağlı ortaklıkların personelinin 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihten önce tabi oldukları iş kanun-ları hükümleri uygulanacağı” hüküm altına alınmış benzer düzenle-meye geçici 9 uncu maddede de yer verilmiştir.

23. Yüksek Planlama Kurulunun 6/8/1997 tarih ve 97/T 34 sayılı Kararı ile onaylanan Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün Ana Statüsünün “Personele İlişkin Hükümler” başlıklı 25 inci mad-desinin birinci fıkrasında; Kuruluş ve bağlı ortaklıklarda hizmetlerin 1475 Sayılı İş Kanunu ile 854 Sayılı Deniz İş Kanunu hükümlerine göre çalışan işçiler ( Kapsam içi ve Kapsam dışı ) eliyle yürütüleceği, Kuru-luş kapsam dışı personelinin; …..vekalet ücretlerinin dağıtımı……ko-nusunda 399 sayılı KHK’ye 408 sayılı kararname ile eklenen ek madde 1 misüllü işlem yapılacağı, Kuruluşun kapsam dışı personeli hakkında 399 sayılı KHK’nın ek birinci maddesinde belirtilen kamu kuruluşla-rının 233 sayılı KHK’den önce tabi oldukları iş kanunu hükümleri uy-gulanacağı; ikinci fıkrasında, yeni Tüzük ve Yönetmelikler yürürlüğe girinceye kadar T.D.İ. Tüzük ve Yönetmeliklerinin uygulanacağı, 26 ncı maddesinde ise; Bu ana Statüde bulunmayan hususlarda 233 sayılı KHK’nin uygulanacağı hükümlerine yer verilmiştir.

24. Kuruluş Yönetim Kurulunun 14/8/1998 tarih ve 16/1 sa-yılı toplantısında kabul edilen Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtar-ma İşletmeleri Genel Müdürlüğü Hukuk Baş Müşavirliği İç Hiz-met Yönetmeliğinin 10 uncu maddesinde, Hukuk Baş Müşavirliği personeline ödenecek vekalet ücreti hakkında yürürlükteki yasa ve

Page 206: Kamu Personel Rejimi 1

201KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Anastatü hükümlerinin uygulanacağı, ilgili yasa veya Anastatü hüküm bulunmaması durumlarında, vekalet ücretinin Hukuk Baş Müşavirin-ce tesbit edilecek ve Genel Müdürlükçe onaylanacak esaslar çerçeve-sinde ödeneceği hüküm altına alınmış benzer bir düzenlemeye Kuru-luş Yönetim Kurulunun 23/6/1999 tarih ve 14/3 sayılı toplantısında kabul edilen Hukuk Baş Müşavirliği İç Hizmet Yönergesinin 10 uncu maddesinde yer verilmiştir.

25. Kuruluş Yönetim Kurulu tarafından onaylanan 28/6/2012 tarih ve 12/1 sayılı Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Hukuk Baş Müşavirliği Kuruluş ve Görev Yönergesinin “Vekalet Ücretle-ri” başlıklı 25 inci maddesinin tüm fıkraları Yönetim Kurulunun 13/3/2015 tarihli ve 6/8 sayılı oturumunda yeniden düzenlenmiş ve birinci fıkrası ile, Tahkim usulüne tabi olanlar dahil adli ve idari davalar ile icra takiplerinde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Kuruluş-ları lehine hükmedilen veya sulhen üçüncü şahıslardan tahsil edilen ve dosya alacağının tamamen tahsilini müteakip kazanılan vekalet ücret-lerinin dağıtımında 26/9/2011 tarihli ve 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede yer alan limitin kıyasen uygulanacağı, düzenlenmiştir.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

26. Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 22.12.1973 tarihli ve E: 1968, K: 1973/14 sayılı Kararında özetle;

İdarenin yokluk, açık hata, memurun gerçek dışı beyanı veya hilesi hallerinde süre aranmaksızın hatalı ödediği meblağı her zaman geri alabileceği, bunun dışında kalan hallerde hatalı ödemelerin istirdadının ise, hatalı ödemenin yapıldığı tarihten başlamak üzere dava açma süresi içinde olanaklı olduğu ve bu süre geçtikten sonra istirdat edilemeyeceği,

İdarenin sakat ve dolayısıyla hukuka aykırı işlemine, idare edilen-lerin gerçek dışı beyanı veya hilesi neden olmuşsa ya da geri alınan idari işlem yok denilecek kadar sakatlık taşımakta ise, hatalı işlemde idare edilenin kolayca anlayabileceği kadar açık bir hata bulun-maktaysa ve idareyi bu konuda haberdar etmemişse, memurun iyi niyetinden söz etmeye olanak bulunmadığı ve bu işlemlere daya-nılarak yapılan ödemeler için süre düşünülemeyeceği, bu ödemelerin her zaman geri alınabileceği; ancak bunun dışındaki hatalı ödemeler için memurun iyi niyetinin istikrar ve kanunilik kadar önemli bir kural

Page 207: Kamu Personel Rejimi 1

202 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olduğu ve bu nedenle yukarıda belirtilen istisnalar dışındaki hatalı ödemelerin ancak dava süresi içinde geri alınabileceği,

Bunun yanında yapılan ödemenin her zaman geri alınabilmesi ola-nağını tanıyan “Açık hata” halinin; yapılan ödemede, ödemenin muha-tabı olan kişinin (idare edilenin) kolayca anlayabileceği kadar açık bir hatanın mevcudiyetini ifade ettiği, uygulamada bu çoğu kez ilgili mevzuata aykırı bir şekilde ve hiç gereği yokken yapılan öde-meler şeklinde ortaya çıktığı” şeklinde değerlendirme yapılmıştır.

27. Danıştay 2. Dairesinin 27.12.2010 tarihli ve E:2010/6876, K:2010/5111 sayılı Kararında;

Kamu görevlilerine yapılan fazla ve yersiz ödemelerin kamu zararı olup olmadığı ile ilgili olarak “…Kamu görevlilerine daha önce seh-ven kanuna aykırı olarak yapılmış fazla ödemelerin geri alın-masında, 5018 sayılı Kanunun uygulanmasının mümkün olma-dığı sonucuna ulaşıldığından, bu tür uyuşmazlıkların çözümünde anılan Kanun öncesi hukuki durumun değişmediği ortaya çıkmakta-dır. Bu itibarla; kamu görevlilerine sehven yapılan fazla ödemelerin geri alımında, tıpkı 5018 sayılı Kanun öncesinde olduğu gibi Danış-tay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 22.12.1973 günlü, E:1968/8, K:1973/14 sayılı kararının uygulanması gerektiğinde duraksama bu-lunmamaktadır…” açıklamalarına yer verilmiştir. Danıştay 11. Daire-sinin 4.12.2009 tarihli ve E:2009/4252, K:2009/10283 sayılı Kararın-da da benzer şekilde bir değerlendirmede bulunulmuştur.

28. Danıştay 2. Dairesinin 27.12.2012 tarihli ve E:2012/4255, K:2012/10794 sayılı Kararında;

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığında avukat olan davacıya öde-nen vekalet ücretlerinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 146. maddesi ile getirilen sınırlamaya uyulmaması nedeniyle toplam 12.912,99 TL fazla ödeme yapıldığının tespiti ve söz konusu miktarın davacıya ödenen vekalet ücretinden re’sen kesinti yapılması suretiyle tahsil edilmesi yolunda davalı idarece tesis edilen işlemin iptali iste-miyle açılan ve İdare Mahkemesince reddedilmesi üzerine davacı tara-fından temyiz edilen davada; Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu-nun 22.12.1973 gün ve E. 1968, K: 1973/14 sayılı Kararına atıf yapı-larak “Dava konusu olayda, mevzuat hükümlerinin davalı idarece yanlış yorumlanması nedeniyle davacıya yapılan ödemelerde,

Page 208: Kamu Personel Rejimi 1

203KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

davacının hilesinin gerçek dışı beyanının neden olmadığı gibi “açık hata” halinin de bulunmadığının görüldüğü, bu durumda, yukarıda yer verilen Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararı ile belirlenen ilkeler uyarınca, davacıya yersiz ödendiği tespit edilen 2004 yılına ait vekalet ücretinin, en son ödendiği tarihten itibaren dava açma süresi içerisinde geri istenilmesi ya da davacının vekalet ücretinden re’sen kesilmesi mümkün olup, bu süreye uyulmaksı-zın tesis edilen işlemde yasal isabet bulunmadığı” hükmüne varılmış-tır.

29. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünde 2009 yılı vekalet ücretle-rinin limitli dağıtılmasına ilişkin yapılan işlemin iptaline yönelik ku-rum avukatlarının açtığı davada, İstanbul 1. İdare Mahkemesinin 8/4/2010 tarihli ve E:2009/1344, K:2010/570 sayılı Kararında özetle; “….Avukatlık sözleşmesi yapan avukat ile kamu kurum ve ku-ruluşlarında idare ile bir sözleşme yapmadan, statü hukukuna göre gö-rev yapan ve maaşını bağlı bulunduğu yasalara göre alan avukatların durumunun aynı olmadığında kuşku bulunmadığı,

Her ne kadar davacı avukatlar tarafından 399 sayılı KHK’nın Ek 1. maddesi uyarınca 4857 sayılı İş Kanunu hükümlerine tabi oldukları ileri sürülmekte ise de; bu durumun, davacıların kurumla olan ve statü hukuku çerçevesinde bulunan, maaşını bağlı bulunduğu yasalara göre alan kamu görevlisi olma statüsünü ortadan kaldırmadığı, da-valı idareye avukatlık sözleşmesi uyarınca çalışması sonucunu doğurmadığı ve böyle bir hukuki ilişkinin de bulunmadığının açık olduğu,

Bu nedenle, kurum avukatı statüsünde görev yapan davacılara yö-nelik olarak 2009 yılı vekâlet ücretlerinin ödenmesi noktasında geti-rilen dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı” sonu-cuna varılarak davacıların talebi reddedilmiştir. Davacılar tarafından İdare Mahkemesinin söz konusu kararının temyiz edilmesi sonu-cunda, Danıştay 11. Dairesinin 21/11/2013 tarihli ve E.2010/5586, K.2013/10709 sayılı Kararıyla İdare Mahkemesinin anılan kararı onanmıştır. Davacılar tarafından karar düzeltme istemiyle konu Da-nıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna intikal ettirilmiş olup derdesttir.

Page 209: Kamu Personel Rejimi 1

204 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

30. Sayıştay Temyiz Kurulunun 10.07.2012 tarih ve 35407 sayılı Kararında;

“1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun genel nitelikli bir kanun olma-sı nedeniyle kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan avukatları da kapsamaktadır. Ancak anılan Kanun’un 164. maddesi hükmünün iş sahibi ile avukat arasındaki ücret ilişkilerini düzenlediği söz konu-su düzenlemenin tamamen mesleklerini serbest olarak ifa eden avukatlar için geçerli olduğu düşünülmektedir. Nitekim, İdari yargı mercilerinin bir çok kararı avukatlık vekalet ücretinin kamuda görev yapan avukatlara sınırsız uygulanamayacağı yönündedir.

Ayrıca, kamuda istihdam edilen avukatların statü hukukuna tabi olmaları nedeniyle bunlara sadece avukatlık ücreti değil, kad-rolarına bağlı olarak ilgili mevzuatta öngörülen aylık, ek gösterge, zam ve tazminat ile diğer mali, sosyal hak ve yardımlar her ay herhangi bir dava ile ilişki kurulmaksızın ödenmektedir. Bu nedenle, kamuda is-tihdam edilen avukatlara, avukatlık vekalet ücretinin dağıtımında 657 sayılı Kanun’da ve diğer kanunlarda yer alan düzenlemelere uyulması zorunluluğu bulunmaktadır.” şeklinde karar verilmiştir.

C. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

31. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü, Ulaştırma Denizcilik ve Ha-berleşme Bakanlığının ilgili kuruluşu konumunda, 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye tabi, tüzel kişiliğe sahip, faaliyetlerinde özerk, sorumluluğu sermayesi ile sınırlı ve 233 sayılı KHK ve Kuruluş Ana Statüsü hükümleri saklı olmak üzere özel hukuk hükümlerine ve Sayıştay denetimine tabi bir Kamu İktisadi Kuruluşudur. Kuruluş bir KİT olmasına rağmen, KİT’lerde çalışan personel rejimini düzenleyen 399 sayılı KHK’ya tabi değildir. Bu nedenle Kuruluşta çalışan perso-nel, Ana Statünün 25 inci maddesi gereğince 1475 sayılı İş Kanunu ile 854 Sayılı Deniz İş Kanunu hükümlerine göre hizmet vermektedir. Kuruluşun bir KİT olması ancak personel rejimi açısından 399 sayılı KHK’ya tabi olmaması avukat ve hukuk müşavirlerine vekalet ücreti dağıtımında uygulamada bazı belirsizliklerin ortaya çıkmasına yol aç-mıştır.

32. Şöyle ki, Kuruluşun tabi olduğu 233 sayılı KHK’ya bakıldığında; vekalet ücretiyle ilgili 233 sayılı KHK’nın 52 nci maddesinde 5/1/1988

Page 210: Kamu Personel Rejimi 1

205KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

tarih ve 308 sayılı KHK’nın 13 üncü maddesiyle değişiklik yapılmış olup, daha sonra 22/1/1990 tarih ve 399 sayılı KHK’nın 59 uncu mad-desiyle anılan KHK’nın 52 nci maddesi yürürlükten kaldırılmıştır. Kuruluş Ana Statüsünde ise vekalet ücretlerinin dağıtımıyla ilgili açık bir hüküm bulunmamakla birlikte, Ana Statünün 25 inci maddesin-de vekalet ücretlerinin dağıtımı hususunda 339 sayılı KHK’ya atıf ya-pılmıştır. 399 sayılı KHK’ya bakıldığında Kuruluşun söz konusu KHK kapsamından çıkartıldığı, teşebbüs personeli hakkında ise yeni bir dü-zenleme yapılıncaya kadar 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname-nin yürürlüğe girdiği tarihten önce tabi oldukları iş kanunu hükümleri uygulanacağının hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır. 1475 (4857) sayılı İş Kanunu ile 854 sayılı Deniz İş Kanununda da vekalet ücretle-rinin dağıtımına ilişkin bir hüküm bulunmadığı görülmektedir.

33. Öte yandan, 24 numaralı paragrafta açıklanan, Kuruluşun 14/8/1998 tarihli Hukuk Baş Müşavirliği İç Hizmet Yönetmeliği ve 23/6/1999 tarihli Hukuk Baş Müşavirliği İç Hizmet Yönergesinde, ve-kalet ücretlerinin dağıtımında takdir yetkisi Hukuk Baş Müşavirinin tespitleri doğrultusunda Genel Müdürlüğe bırakılmıştır.

34. Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri karşısında , Kuruluşta görev yapan hukuk müşaviri ve avukatlara vekalet ücretlerinin 6 11 nu-maralı paragraflarda ayrıntıları açıklandığı üzere, 1997 yılından 2006 yılına kadar herhangi bir limit gözetilmeksizin dağıtıldığı, 25/3/2005 tarihli Müfettiş raporuna istinaden bu tarihe kadar uygulanan yönte-min durdurulduğu; 2006 yılından itibaren limitli ancak herhangi bir mevzuata bağlı kalmaksızın dağıtıldığı, 2009’dan itibaren ödemelerin Genel Müdürlüğün talimatı doğrultusunda 657 sayılı Kanunda yer alan limit dahilinde yapıldığı, 2013 yılında ise vekalet ücretlerinin da-ğıtımında 659 sayılı KHK’da yer alan limitlerin iki katı şeklinde uygu-lamaya geçildiği tespit edilmiştir.

35. Yukarıdan beri açıklanan hususlar, 26 28 numaralı pa-ragraflarda yer verilen mahkeme kararları, dosya kapsamında mevcut bilgi ve belgeler ile 9 numaralı paragrafta yer verilen kurum görüşleri birlikte değerlendirildiğinde, Kuruluşta görev yapan hukuk müşaviri ve avukatlara vekalet ücretlerinin hangi mevzuat hükümlerine göre dağıtılacağı konusunda belirsizlik bulunduğu ve bu hususun uzun süredir tartışıldığı, konunun

Page 211: Kamu Personel Rejimi 1

206 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

gerek idari makamlara gerekse de yargıya taşındığı, ancak sorunun bir türlü çözüme kavuşturulamadığı, aslında şikayet konusu uyuşmazlığın çıkış noktasının, ilgili mevzuat hükümle-rinin farklı yorumlanmasından ve kamuda uygulamada birlik sağlanamamasından kaynaklandığı, zira Bakanlık müfettişle-rinin düzenlediği İnceleme Raporunda da Genel Müdürlüğün TDİ’den ayrılarak kurulduğu 1997 yılından bu yana, kendine özgü bir mevzuatının olmaması ve uzun süre geçmişten kalan mevzuatı uygulaması nedeniyle Avukatlık vekalet ücretlerinin dağıtımında yanlış uygulamanın kasti olarak değil, mevzuatın yanlış yorumlanması ve bilgi yetersizliği nedeniyle yapıldığı kanaatinin oluştuğu gözetilerek, şikayetçiden istirdadı talep edilen tutarın şikayetçinin hatasından, gerçek dışı beyanı veya hilesinden kaynaklanmadığı ayrıca “açık hata” halinin de bu-lunmadığı yönünde kanaat ve sonuca varılmıştır.

36. Kaldı ki, 27 numaralı paragrafta değinilen karardan anlaşıla-cağı üzere Danıştay, memurlara sehven ya da mevzuatın yorumunda hataya düşülerek yapılan aylık ve ücret farkı ödemelerini kamu zara-rı olarak değerlendirmemiş ve bu tür ödemelerin, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu kapsamında tahsil edilemeyeceği kararını vererek, konu hakkında daha önce alınan Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 22.12.1973 günlü, E:1968/8, K:1973/14 sayılı kararının halen yürürlükte olduğuna vurgu yapmıştır.

37. Şikayetçiden istirdadı talep edilen vekalet ücretlerinin dava açma süresi içerisinde istenilmediği iddiasına ilişkin ya-pılan araştırma ve inceleme neticesinde şikayetçiye,

- 2006 yılında bir defada, 14/12/2006 tarihinde olmak üzere 76,96 TL,

- 2007 yılında iki defada, sonuncusu 22/11/2007 tarihinde olmak üzere toplamda 1572,46 TL,

- 2008 yılında dört defada, sonuncusu 26/12/2008 tarihinde olmak üzere toplamda 4914,61 TL,

- 2009 yılında bir defada, 3/12/2009 tarihinde olmak üzere 104,91 TL,

- 2010 yılında bir defada, 19/8/2010 tarihinde olmak üzere 89,50 TL,

Page 212: Kamu Personel Rejimi 1

207KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

- 2011 yılında bir defada, 9/8/2011 tarihinde olmak üzere 108,63 TL,

- 2012 yılında bir defada, 21/12/2012 tarihinde olmak üzere 119,77 TL,

- 2013 yılında bir defada, 31/12/2013 tarihinde olmak üzere 6265,44 TL,

Toplamda 2006 -2013 yılları arasında 13,252,28 TL fazla ödeme yapıldığı, söz konusu ödemeler toplamı için işletilen yasal faiz top-lamının 4,461,42 TL, toplam borcun ise 17.713,70 TL olduğu tespit edilmiştir.

38. 26 numaralı paragrafta değinilen Danıştay İçtihatları Birleştir-me Kurulunun kararında; “İdarenin yokluk, açık hata, memurun ger-çek dışı beyanı veya hilesi hallerinde süre koşulu aranmaksızın hatalı ödediği meblağı her zaman geri alabileceği kabul edilmekle birlikte, belirtilen istisnalar dışında kalan hatalı ödemelerin geri alınmasının ise hatalı ödemenin ilk yapıldığı tarihten başlamak üzere idari dava açma süresi içinde mümkün olduğu, bu süre geçtikten sonra öde-menin geri alınamayacağı” hükme bağlanmıştır. Danıştay 2. Dairesi de 27 ve 28 numaralı paragraflarda yer verilen son tarihli kararlarında söz konusu içtihada atıfta bulunmuştur.

39. 37 38 numaralı paragraflarda yer verilen açıklamalar doğrultusunda, şikayetçiye fazla yapıldığı iddia edilen en son tarihli ödemenin 31/12/2013’te gerçekleştiği, İdarenin bu ta-rihten itibaren ancak 60 gün içinde hatalı ödemenin geri alın-masını talep edebilecekken, 22/8/2014 tarihli ve 43117 sayılı yazıyla bu talebini ilettiği gözetildiğinde, şikayetçiden istirda-dı talep edilen vekalet ücretlerinin dava açma süresi içerisinde istenilmediği tespit edilmiştir.

40. Sonuç olarak, gerek şikayetçiden istirdadı talep edilen tutarın şikayetçinin hatasından, gerçek dışı beyanı veya hile-sinden kaynaklanmadığı gibi “açık hata” halinin de bulunma-dığı yönünde oluşan kanaat (bkz. par. 35), gerekse de şikayetçi-den istirdadı talep edilen vekalet ücretlerinin dava açma süresi içerisinde istenilmediği dosyasında mevcut bilgi ve belgeler-den tespit edildiğinden, İdarece tesis edilen 22/8/2014 tarihli ve 43117 sayılı işlemin Danıştay içtihatları da gözetildiğinde

Page 213: Kamu Personel Rejimi 1

208 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu kanaati ve sonucuna va-rılmıştır.

D. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

41. Anayasamızın 35. maddesinde herkesin mülkiyet hakkına sa-hip olduğu, bu hakkın ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırla-nabileceği, mülkiyet hakkının kullanılmasının toplum yararına aykırı olamayacağı düzenlenmiştir.

42. BM İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin mülkiyet hakkı-nı düzenleyen 17. maddesi, “Hiç kimsenin keyfi olarak mülkiyetinden yoksun bırakılamayacağı” hükmünü amirdir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne Ek 1 no.lu Protokolün 1. maddesinde “Her gerçek ve tüzel kişinin, mal ve mülk dokunulmazlığına riayet edilmesini isteme hakkının olduğu, herhangi bir kimsenin ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve Uluslararası hukukun genel ilkeleri-ne uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabileceği..” hüküm altına alınmıştır.

43. “Mal ve mülk” kavramı Mahkeme kararlarında çok geniş yo-rumlanmakta, hisseler, patentler, tahkim kararları, emeklilik maaşı hakkı, kira hakları gibi bütün maddi hakları kapsamaktadır (AİHS Kapsamında Mülkiyet Hakkı, Avrupa Konseyi İnsan Hakları El Kitap-ları No:10, ss.8). Somut olayımızda idarenin davalarını takip eden hu-kuk müşaviri ve avukatlara ödenen vekalet ücretlerinin de mülkiyet hakkı kapsamında olduğu değerlendirilmiştir. Bu çerçevede, mevzuat hükümlerinin idarece yanlış yorumlanması nedeniyle yapılan vekalet ücreti ödemelerinde, şikayetçinin açık hatası, hilesi veya gerçek dışı beyanı olmadığı ve bu yöndeki Danıştay içtihatları gözetildiğinde, bu ödemelerin dava açma süresi geçirildikten sonra faiziyle birlikte şi-kayetçiden talep edilmesinin, hem Anayasada hem de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde yer bulan mülkiyet hakkının ihlali anlamına geleceği kanaatine varılmıştır.

Buna karşın, şikayete konu somut olayımızda etkin başvuru yolları-nın açık olduğu tespit edilmekle birlikte, hakların kötüye kullanımı vb. başkaca insan hakları ihlallerine rastlanmamıştır.

Page 214: Kamu Personel Rejimi 1

209KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

E. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

44. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6’ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uy-gunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanıl-maması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap veri-lebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yolla-rının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel ve-rilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” hükmü yer almaktadır. Söz konusu Yönetmelik hük-münde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahse-dilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasasında da yer verilmiştir.

45. Şikayetçinin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’na hitaben yazdığı 8/9/2014 tarihli dilekçesine Bakanlık 23/9/2014 tari-hinde cevap vermek suretiyle, “bilgi edinme hakkı”, “makul süre-de karar verme”, “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi” ola-rak sayılan iyi yönetim ilkelerine uygun hareket etmiş ancak, “karara karşı başvuru yolları ve süreleri” gösterilmediği tespit edilmekle bundan böyle idareden bahse konu iyi yönetim ilkelerine uygun hare-ket etmesi beklenmektedir.

46. Şikayetçinin Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünü muhatap 4/9/2014 tarihli dilekçesine ise söz konusu idare cevap vermemiş an-cak Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın şikayetçinin avukatlık vekalet ücretlerinin yasal limiti hesaplanırken maddi hata yapıldığı yönündeki itirazını kabul eden ve bu hatanın düzeltilmesi istemini içerir 23/9/2014 tarihli cevabi yazısı gereği için söz konusu idareye de gönderilmiştir. Bu noktada idarenin aynı içerikli dilekçeye cevap vermemesi mazur görülebilse de, idare 17/12/2014 tarihine kadar maddi hatanın düzeltilmesi yönünde işlem tesis etmemiş

Page 215: Kamu Personel Rejimi 1

210 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ve karara karşı başvuru yolları ve sürelerini göstermemiştir. İdareden bundan böyle bahse konu iyi yönetim ilkelerine uygun hare-ket etmesi beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

47. 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilemez veya eylem-de bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işle-meye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

48. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın “Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması” Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvura-cağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı (2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7/1 maddesi uyarınca özel kanunlarda ayrı süre gösterilmeyen hallerde) dava açma süresinden arta kalan süre içinde İstanbul İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre, ŞİKAYETİN

KABULÜNE;

1. 2006- 2013 yılları arasında şikayetçiye fazla ödendiği belirtilen vekalet ücretlerinin, yasal faizi ile birlikte toplam 17,713,70 TL’nin istirdadı yönündeki idarenin 17/12/2014 tarihli ve 64697 sayılı işle-mini geri alması ve tekrar geri istenemeyeceği yönünde makul sürede işlem tesis etmesi için KIYI EMNİYETİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE ve ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞINA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2. Şikayetçinin, Sayıştay ve Bakanlık Müfettişlerince hazırla-nan raporlar arasında farklılık bulunduğundan vekalet ücretlerinin

Page 216: Kamu Personel Rejimi 1

211KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

dağıtımına ilişkin Bakanlıkça tesisi istenilen tüm işlemlerin iptali yö-nündeki talebine ilişkin olarak ise; 28/6/2012 tarih ve 12/1 sayılı Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Hukuk Baş Müşavirliği Kuruluş ve Görev Yönergesinin “Vekalet Ücretleri” başlıklı 25 inci maddesinde Yönetim Kurulunun 13/3/2015 tarihli ve 6/8 sayılı kararıyla vekalet ücretleri-nin dağıtımında 26/9/2011 tarihli ve 659 sayılı Kanun Hükmünde Ka-rarnamede yer alan limitin kıyasen uygulanacağı düzenlendiğinden, bu idare açısından konusuz kalan talep hakkında KARAR VERİLME-SİNE YER OLMADIĞINA,

Yukarıda anılan kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarın-ca, merciince bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Kararın şikayetçiye, ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞINA ve KIYI EMNİYETİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE tebliği-ne,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 217: Kamu Personel Rejimi 1
Page 218: Kamu Personel Rejimi 1

213KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/2473KARAR TARİHİ : 25/11/2014

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİŞİKAYET EDİLEN İDARE : Maliye BakanlığıŞİKAYETİN KONUSU : Maliye Bakanlığında Defter-

darlık Uzmanı olarak görev yapan şikayetçilerin; Muhase-be ve Milli Emlak Denetmen ve Denetmen Yardımcısı iken, 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Defterdarlık Uzmanı ve Defterdarlık Uz-man Yardımcısı yapılan kamu personellerinin mağduriyet-lerinin giderilmesi amacıyla, Muhasebe ve Milli Emlak De-netmenlerinin de Vergi Müfet-tişi ve/veya Maliye Uzmanlığı bünyesinde değerlendirilmesi ya da bu grupların sahip oldu-ğu özlük ve statü haklarına eş-değer bir düzenleme yapılması yönünde tavsiye kararı veril-mesi talebi.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : Başvurular 29/05/2014 13/06/2014 tarihleri arasın-dadır. Şikayet başvurusu üze-rine yapılan ön inceleme sonu-cunda;

Page 219: Kamu Personel Rejimi 1

214 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1. Şikayetçiler 12/12/2013 tarihinde Kurumumuza başvuruda bu-lunmuş olup Kurumca İdari Başvuru yolları tüketilmediği gerekçesi ile Maliye Bakanlığına gönderme kararı verilmiştir.

2.Şikayetçiler tarafından yapılan başvuruların incelenmesi netice-sinde; Anayasa Mahkemesinin şikayete ilişkin iptal davasını reddettiği ve şikayet konusu bir kısmın yargı organlarınca görülmekte olan da-valara konu olduğu tespit edilmiştir. 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun “Başvuru ve usulü” başlıklı 17 nci maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendinde, yargı organlarında gö-rülmekte olan veya yargı organlarınca karara bağlanmış uyuşmazlık-lara ilişkin başvuruların incelenemeyeceği düzenlenmiştir.Benzer dü-zenlemeye 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete-de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5 inci maddesinin bi-rinci fıkrasında da yer verilmiştir. Söz konusu hükümler çerçevesinde; şikâyet dilekçelerinde belirtilen taleplerin, yargı organlarında görül-mekte olan veya yargı organlarınca karara bağlanmış uyuşmazlıklara ilişkin olduğu öne sürülebilirse de yargıda görülen ve sonuçlanan Ana-yasa Mahkemesindeki dava ile halen görülmekte olan davaların birebir örtüşmediği, kaldı ki kanun gereği sadece hukuki inceleme, araştırma ve denetim değil hakkaniyet (yerindelik) denetimi yapmasının da görevi kapsamında olduğu, yasal bir engel bulunmadığı, konunun hak-kaniyet yönünden ağırlıklı olarak incelenip karara bağlanması gerek-mektedir.

2/1.İdari başvuru yollarını tüketen şikayetçiler; Kurumumuza pos-ta yolu ile 29/05/2014 13/06/2014 tarihleri arasında başvurularını yapmıştır. Şikayet başvurularının karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esas-lar Hakkında Yönetmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yetkileri Yönerge-sinin 7 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiştir.

Page 220: Kamu Personel Rejimi 1

215KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Ön İnceleme Süreci

3.Yapılan ön inceleme neticesinde, şikayet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikayetçilerin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıl-dığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bulunmadığı tespit edilmiştir.

4.28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede ya-yımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İliş-kin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 22 inci maddesinin üçün-cü fıkrasında aynı sebep ve konuya ilişkin benzer nitelikteki şikâyet başvurularının birleştirilerek incelenebileceği düzenlemesine yer ve-rilmiştir.

Şikayet dosyasının incelenmesinden; konuya ilişkin benzer 3 adet 2014/2643, 2014/2747, 2014/2498 sayılı dosyaların; inceleme konu-su 2014/2473 numaralı şikayet dosyası ile aralarında sebep ve konu yönünden bağlantı olduğu ve anılan şikayet dosyalarının halen ince-lenmekte olduğu anlaşılmaktadır.

Bu durumda, şikayetin aynı sebep ve konudan doğduğu ve biri hak-kında verilecek kararın diğerini etkileyecek nitelikte olduğu sonucuna varıldığından, benzer 3 adet 2014/2643, 2014/2747, 2014/2498 sayı-lı dosyalar 2014/2473 nolu şikayet dosyasında birleştirilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

5. Şikayetçiler, 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yapılan düzenleme neticesinde Defterdar emrinde görev yapan Defterdarlık Uzmanlarının denetim, inceleme ve soruşturma yetkilerinin İdarenin takdirine bırakıldığından bu görevi yürütenlerin bağımsız, tarafsız ve hakkaniyete uygun olarak çalışmasının mümkün olmadığını, bir olurla verilen denetim ve soruşturma yetkisinin her an alınmasının müm-kün olduğunu, denetim yetkili Defterdarlık Uzmanlarının denetim ve incelemesini yaptığı birim müdürünün mahiyetinde çalışmasının mümkün olması ve bunun da herhangi bir kıstasa bağlı olmaksızın ta-mamen idarenin takdirine bırakılmasının çalışma barışını bozacağını,

Page 221: Kamu Personel Rejimi 1

216 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

denetim yetkili Defterdarlık Uzmanlarının bağımsız, tarafsız ve ob-jektif olarak denetim ve inceleme yapmasını ve rapor yazmasını en-gelleyeceğini belirterek; söz konusu 659 sayılı KHK ile Defterdarlık Uzmanı ve Defterdarlık Uzman Yardımcısı yapılan kamu personelleri-nin Maliye Bakanlığı içerisinde fonksiyonel görev tanımı, işe alınma, yetiştirilme, statü, özlük hakları konusunda birebir eşit olan Vergi Denetmenleri (Vergi Müfettişi) ve/veya Maliye Uzmanları ile statü ve özlük hakları bakımından eşitlik sağlanarak mağduriyetlerinin gideril-mesini talep etmektedirler.

B. İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları

6. Yukarıda yer verilen şikayet konusuna ilişkin olarak Kurumu-muzun 24/07/2014 tarih ve 36311982 101.00 6382 sayılı 20/10/2014 tarih ve 36311982 101.00 8582 sayılı yazılarına istinaden Maliye Ba-kanlığı Personel Genel Müdürlüğü tarafından verilen cevabi yazı ve eklerinde;

6/1. 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkın-da Kanun Hükmünde Kararnamenin 43 üncü maddesine dayanılarak 25/06/2012 tarihli ve 28334 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yü-rürlüğü giren Maliye Bakanlığı Defterdarlık Uzmanları Yönetmeliği-nin “Görev yerlerinin belirlenmesi ve yer değişikliği” başlıklı 35 inci maddesinde; “Defterdarlık Uzman Yardımcıları ve Defterdarlık Uz-manlarının, Defterdar emrinde veya Defterdarlık birimlerinde görev-lendirileceği, Defterdar emrinde denetim ve inceleme yapmakla gö-revlendirilecek giriş, temel meslek eğitim ve yeterlik sınavı notları ile çalışmaları ve hizmet gerekleri dikkate alınmak suretiyle Bakanlıkça belirleneceği, Defterdar emrinde denetim ve inceleme yapmakla gö-revlendirilenlerin Defterdarlık birimlerinde, Defterdarlık biriminde görev yapanların ise Defterdar emrinde görevlendirilecekleri, çalış-maları ve hizmetin gereği dikkate alınarak Bakanlıkça belirleneceği...” hükmüne yer verdiği,

6/2. Defterdar emrinde görevlendirilen Defterdarlık Uzmanları ve Defterdarlık Uzman Yardımcılarının ilgili mevzuatı uyarınca görevlen-dirilenler hariç olmak üzere, 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Yönetmelik çerçevesi dışında kalan işlerde çalıştırılmamaları gerek-tiği hususunun 19/03/2013 tarihli ve 5791 sayılı 2013/2 nolu Bakan-lık Genelgesi ile vurgulandığı,

Page 222: Kamu Personel Rejimi 1

217KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

6/3. 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 14 üncü maddesi uyarınca Muhasebe Denetmeni, Milli Emlak Denetmeni ve bunların yardımcıları iken Defterdarlık Uzmanı ve Defterdarlık Uz-man Yardımcısı kadrolarına atanmış sayılanların halen görev yaptık-ları Defterdarlıkta Defterdarın emrinde çalışmaya devam etmeleri hususunda 26/06/2012 tarihli Bakanlık Makamı onayı ile kararlaştı-rılmış olup, bugüne kadar da Defterdar emrinde görevlendirilen Def-terdarlık Uzmanı ve Defterdarlık Uzman Yardımcılarının Defterdarlık birimlerinde görevlendirilmelerinin yapılmadığı,

6/4. 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu hizmetleri-nin düzenli, süratli, etkin, verimli ve ekonomik bir şekilde yürütülme-sini sağlamak üzere kamu hizmetlerinde iş bölümü ve koordinasyo-nun sağlanması, benzer hizmetlerin tek kuruluş veya birim tarafından yürütülmesi ve kaynak kullanımında israfın önlenmesine yönelik ola-rak unvan standardizasyonunun sağlanmasının amaçlandığı,

Söz konusu amaca yönelik olarak kamu hizmetlerinin özelliğine ve gereklerine göre kariyer ve liyakat ilkeleri doğrultusunda yetişmiş nitelikli personelin, en etkin şekilde istihdamını sağlayacak şekilde düzenleme yapıldığını, bu düzenlemede kamu yararı ve hizmet gerek-leri gözetilerek idari teşkilatlanmada yapılan değişiklikler neticesinde kadro unvanları değişen personelin mali hak kaybına uğramalarının önüne geçmek üzere özlük haklarının korunmasına yönelik hususların da hüküm altına alındığı,

6/5.Diğer kurumlardaki düzenlemelere paralel olarak, Bakanlığın asli hizmetlerini yürütmek üzere daha önce merkezde oluşturulmuş bulunan Muhasebat Kontrolörlüğü ve Milli Emlak Kontrolörlüğü ile Devlet Bütçe Uzmanlığı, Devlet Malları Uzmanlığı, Devlet Muhasebe Uzmanlığı kadrolarının kaldırılarak, Bakanlık merkez teşkilatında gö-rev yapmak üzere yeni oluşturulan Maliye Uzmanlığı kadrolarına; Def-terdarlıklar bünyesinde oluşturulan Muhasebe Denetmenliği ve Milli Emlak Denetmenliği ile Muhasebe Uzmanlığı ve Milli Emlak Uzmanlı-ğı kadrolarının kaldırılarak taşra teşkilatında görev yapmak üzere yeni oluşturulan Defterdarlık Uzmanlığı kadrolarına dönüştürüldüğü,

6/6. 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yapılan düzenle-menin; unvan standardizasyonunu gerçekleştirmeye yönelik olup, il-gililerin bulunduğu unvan ile atandığı unvan arasında özlük hakları

Page 223: Kamu Personel Rejimi 1

218 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

bakımından herhangi bir kayba neden olmadığı, aksine yetkilerinde genişlemeye yol açtığı ve ileri sürülen iddiaların daha fazla hak tale-binden ibaret olduğu,

6/7. Ayrıca, söz konusu personelin üyesi olduğu dernekler ve birey-sel olarak idari yargı meciilerinde açılan davaların olduğu,

6/8. 659 sayılı KHK’ nin tümünün ve ayrı ayrı tüm maddeleri-nin iptaline ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle açılan davaya yönelik Anayasa Mahkemesinin 06/06/2013 tarihli ve E:2011/145, K:2013/70 sayılı kararında; söz konusu KHK’nin 17 inci maddesinin beşinci fıkrasının (h) bendiyle 178 sayılı KHK’ye eklenen Geçici 14 üncü maddeye ilişkin olarak Anayasaya aykırı olmadığına ve iptalinin reddine karar verildiği,

6/9. Şikayetçilerin müracaatlarına esas dilekçelerinde belirtmiş oldukları konular hakkında daha önce Türkiye Büyük Millet Meclisi Dilekçe Komisyonuna, Başbakanlığa ve Cumhurbaşkanlığına bilgi ve-rildiği,

hususları ifade edilmiştir.

7. Şikayetçilerden ...’ın Kurumumuza yapmış olduğu 13/12/2014 tarih ve 2013/2524 sayılı başvurusu üzerine Kurumumuzca düzenle-nen 20/02/2014 tarih ve 05.2014/337 sayılı Gönderme Kararı uya-rınca söz konusu şikayetçiye Maliye Bakanlığınca verilen cevapta; 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu hizmetlerinin düzenli, süratli, etkin, verimli ve ekonomik bir şekilde yürütülmesini sağlamak üzere kamu hizmetlerinde iş bölümü ve koordinasyonun sağlanması, benzer hizmetlerin tek kuruluş veya birim tarafından yürütülmesi ve kaynak kullanımında israfın önlenmesine yönelik olarak unvan stan-dardizasyonunun sağlanmasının amaçlandığı ifade edilmiştir.

8. Şikayetçinin dilekçesinde ifade ettiği TBMM Dilekçe Komisyonu Genel Kurulunun haklarında almış olduğu kararın gereklerinin muha-tabı olan kurumlarca ivedi bir şekilde yerine getirilerek mağduriyetine son verilmesini talep etse de bu konuda yasal bir düzenleme yapılması gerektiği belirtilmiştir.

9. Ayrıca 7 Mayıs 2014 tarihli ve 28993 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maliye Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Atama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair

Page 224: Kamu Personel Rejimi 1

219KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Yönetmeliğin 3 üncü maddesi ile Defterdar emrinde görevlendirilen ve en az on yıl görev yapan Defterdarlık Uzmanlarının Defterdar olarak atanmalarına imkân sağlandığı ifade edilmiştir.

C. Olaylar

10. 6/4/2011 tarihli ve 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye daya-nılarak, Bakanlar Kurulu’nca 632 sayılı KHK ile başlanarak toplan 35 adet KHK ile (632 666) kamu idaresinde önemli değişiklikler yapılmış-tır. Kamu kurumlarının teşkilat yapılarında değişiklik yapan birçok KHK ile denetim birimleri özelinde de önemli değişiklikler yapılmıştır.

11. Bu Kanun Hükmünde Kararnamelerden 646, 659 ve 666 sayı-lı Kanun Hükmünde Kararnameler Muhasebe ve Milli Emlak Denet-menlerini doğrudan etkilemiştir. Söz konusu 659 sayılı Kanun Hük-münde Kararnamede; asli görevleri denetim, inceleme ve soruşturma yapmak olan Muhasebat ve Milli Emlak Kontrolörleri, asli görevleri bağlı oldukları genel müdürlüklerin görev alanına giren iş ve işlemleri yürütmek olan Devlet Bütçe Uzmanı, Mali Suçları Araştırma Uzmanı, Devlet Muhasebe Uzmanı, Devlet Gelir Politikaları Uzmanı ve Devlet Malları Uzmanı unvanlı kadrolarda bulunanlarla birlikte, yine daha öncesinde Strateji Geliştirme Başkanlığı Bünyesinde bu başkanlığın görev alanına giren iş ve işlemleri yapmak üzere istihdam edilen Ma-liye Uzmanı unvanlı kadrolara atanmışlardır. Milli Emlak ve Muhase-be Denetmenleri de aynı şekilde Defterdarlık Uzmanlığı’na atanmış-lardır. Söz konusu KHK ile; Ülkenin her ilinde çalışan Milli Emlak ve Muhasebe Denetmenlerine soruşturma ve denetim yetkisi verilmediği gibi; Denetmenlerle eşit statüde değerlendirilen diğer Defterdarlık Uz-manlarının aksine rotasyona tabi tutulmuşlardır.

12. 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Eşit İşe Eşit Ücret ilkesince yapılan düzenlemeler neticesinde; Denetmen unvanlı Vergi Denetmenleri “Vergi Müfettişi” unvanı ile aynı şekilde ortak sınavlarla Maliye Bakanlığına alınan aynı özlük haklara sahip Devlet Muhase-be ve Devlet Malları Uzmanları “ Maliye Uzmanı” altına birleştirilerek mali ve sosyal haklarında iyileştirme yapıldığı halde; Muhasebe De-netmenleri ve Milli Emlak Denetmenleri (Defterdarlık Uzmanları) söz konusu bu düzenlemelerden faydalanamamışlardır.

13. Bu gelişmeler neticesinde; Maliye Bakanlığında görev yapan Defterdarlık Uzmanlarının mağduriyetlerinin giderilmesi talebiyle

Page 225: Kamu Personel Rejimi 1

220 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

29/05/2014 tarihinde Kurumumuza başvuruda bulunmuş olup, Ku-rumumuz tarafından Maliye Bakanlığı’na 24/07/2014 tarih ve 6382 sayılı bilgi belge isteme yazısı gönderilmiştir.

D. Kamu Denetçisinin İnceleme ve Araştırma Bulguları

14. Şikayet konusu olay ile ilgili olarak, şikayetçinin iddialarına Kararın “A. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları” başlıklı bölümünde, şikayet edilen kurum olan Maliye Bakanlığı’ nın yazımıza herhangi bir cevap vermediği ise Kararın, “B. İdarenin Şika-yete İlişkin Açıklamaları” başlıklı bölümünde yer verilmiş olup, dosya kapsamında şikayetçi iddiaları ile idarenin şikayet konusuna ilişkin ce-vap ve değerlendirmeleri yapılmıştır.

15. Şikayetçilerin üye oldukları Muhasebe Denetmenleri Derneği’ nin farklı tarihlerde talebi üzerine birimimizce görüşmeler yapılmış olup; söz konusu şikayetlere ilişkin talepler değerlendirilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

16. 06/04/2011 tarihinde kamu hizmetlerinin düzenli, etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak üzere, 6 ay süreli 6223 sa-yılı Yetki Kanunu çıkarılmıştır. Söz konusu Yetki Kanunu kapsamın-da toplam 35 adet KHK çıkartılmıştır. Bu KHK’lerden 646,659 ve 666 sayılı KHK’ler Muhasebe Denetmenlerini doğrudan etkilemiştir.646 sayılı KHK ile Maliye Bakanlığında Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı kurulurken Teftiş Kurulu Başkanlığı, Hesap Uzmanları Kurulu Baş-kanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı, Gelirler Kontrolörleri Başkanlığı ile Vergi Denetmenleri birleştirilmiş, doğrudan Bakana bağlı olarak Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı kurulmuştur.Bu KHK’nin yürürlüğe girdi-ği tarihte Maliye Başmüfettişi, Baş Hesap Uzmanı ve Gelirler Başkont-rolörü kadrosunda bulunanlar Vergi Başmüfettişi kadrolarına; Maliye Müfettişi, Hesap Uzmanı ve Gelirler Kontrolörü ile Vergi Denetmeni kadrolarında bulunanlar Vergi Müfettişi kadrolarına halen bulunduk-ları kadro derecesiyle herhangi bir işleme gerek kalmaksızın atanmış-lardır.

17. 659 sayılı KHK ile Milli Emlak Başkontrolörü, Muhasebat Baş-kontrolörü; Muhasebat Kontrolörü, Milli Emlak Kontrolörü; Devlet

Page 226: Kamu Personel Rejimi 1

221KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Bütçe Uzmanı, Mali Suçları Araştırma Uzmanı, Devlet Muhasebe Uzmanı, Devlet Gelir Politikaları Uzmanı ve Devlet Malları Uz-manı kadro unvanları “Maliye Uzmanı” şeklinde değiştirilmiştir.Muhasebe Denetmeni ile Milli Emlak Denetmeni ve bunların yardım-cıları ile Muhasebe Uzmanı ile Milli Emlak Uzmanı ve bunların yar-dımcıları “Defterdarlık Uzmanı/ Uzman Yardımcısı” kadro unvanı al-tında birleştirilmiştir.

18. 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin “Maliye Uzmanlığı ve Defterdarlık Uzmanlığı” başlıklı 43. Maddesinde; Bakanlık merkez teşkilatında Maliye Uzmanı ve Maliye Uzman Yardımcısı çalıştırılabi-lir. Maliye Uzmanı ve Maliye Uzman Yardımcılarına diğer görevleri-nin yanı sıra görev yaptıkları başkanlık ve genel müdürlüklerin görev alanına giren konularda ilgili kuruluşlar nezdinde araştırma, inceleme ve analiz işleri ile mevzuatla kendilerine verilen diğer görevler yaptı-rılabilir. Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü, Muhasebat Genel Müdürlüğü, Milli Emlak Genel Müdürlüğü ve Personel Genel Müdür-lüğünde görev yapan Maliye Uzmanlarına, yönetmelikle belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde genel müdürlüklerin görev alanına giren konularda teftiş, denetim, inceleme ve soruşturma işleri yaptırılabilir.

Bakanlık taşra teşkilatında Defterdarlık Uzmanı ve Defterdarlık Uzman Yardımcısı çalıştırılabilir. Defterdarlık Uzmanı ve Defterdarlık Uzman Yardımcılarına diğer görevlerinin yanı sıra genel bütçe kapsa-mındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler ve bunlara bağlı işlet-melerdeki saymanlıklar ve defterdarlık birimlerinde yönetmelikle be-lirlenen usul ve esaslar çerçevesinde denetim ve inceleme yaptırılabi-lir. Defterdarlık uzmanlarından denetim yapmakla görevlendirilenler yer değiştirme suretiyle atamaya tabi olup, bunların görevlendirme, çalışma ve yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle dü-zenlenir.

Maliye Uzman Yardımcılığına ve Defterdarlık Uzman Yardımcılığına atanabilmek için 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci mad-desinde sayılan genel şartlara ek olarak en az dört yıllık eğitim veren yükseköğretim kurumlarının hukuk, siyasal bilgiler, iktisat, işletme, iktisadi ve idari bilimler fakülteleri ile Bakanlığın görev alanına giren ve yönetmelikle belirlenen yükseköğretim kurumlarından ya da bun-lara denkliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen yükseköğretim

Page 227: Kamu Personel Rejimi 1

222 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kurumlarından mezun olmak ve yapılacak özel yarışma sınavında ba-şarılı olmak gerekir. Maliye Uzman Yardımcılığı ve Defterdarlık Uz-man Yardımcılığı yarışma sınavı, yazılı ve sözlü aşamalardan oluşur.

Maliye Uzman Yardımcılığına atananlar, en az üç yıl fiilen çalışmak ve istihdam edildikleri birimlerce belirlenecek konularda hazırlaya-cakları uzmanlık tezinin oluşturulacak komisyon tarafından kabul edilmesi kaydıyla, yapılacak yeterlik sınavına girmeye hak kazanırlar. Süresi içinde tezlerini sunmayan veya tezleri kabul edilmeyenlere tez-lerini sunmaları veya yeni bir tez hazırlamaları için altı ayı aşmamak üzere ilave süre verilir. Yeterlik sınavında başarılı olanların Maliye Uzmanı kadrolarına atanabilmeleri, Kamu Personeli Yabancı Dil Bil-gisi Seviye Tespit Sınavından asgari (C) düzeyinde veya dil yeterliği bakımından buna denkliği kabul edilen ve uluslararası geçerliliği bulu-nan başka bir belgeye yeterlik sınavından itibaren en geç iki yıl içinde sahip olma şartına bağlıdır. Sınavda başarılı olamayanlar veya sınava girmeye hak kazandığı halde geçerli mazereti olmaksızın sınav hakkını kullanmayanlara, bir yıl içinde ikinci kez sınav hakkı verilir. Verilen ilave süre içinde tezlerini sunmayan veya ikinci defa hazırladıkları tez-leri kabul edilmeyenler, ikinci sınavda başarı gösteremeyen veya sınav hakkını kullanmayanlar ile süresi içinde yabancı dil yeterliği şartını ye-rine getirmeyenler Maliye Uzman Yardımcısı unvanını kaybederler ve durumlarına uygun memur unvanlı kadrolara atanırlar.

Defterdarlık Uzman Yardımcılığına atananlar, en az üç yıl fiilen ça-lışmak kaydıyla açılacak yeterlik sınavına girme hakkını kazanırlar. Sınavda başarılı olamayanlar veya geçerli mazereti olmaksızın sınav hakkını kullanmayanlara, bir yıl içinde ikinci kez sınav hakkı verilir. İkinci sınavda başarı gösteremeyen veya sınav hakkını kullanmayanlar Defterdarlık Uzman Yardımcısı unvanını kaybederler ve durumlarına uygun memur unvanlı kadrolara atanırlar.

Bu madde kapsamında bulunan uzman ve uzman yardımcılarına teftiş, denetim, inceleme ve soruşturma işlerine ilişkin görevlendir-melerinde, 10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanununun 33 üncü maddesinin (b) fıkrası hükmü uygulanır.

Maliye Uzmanı, Maliye Uzman Yardımcısı, Defterdarlık Uzmanı ve Defterdarlık Uzman Yardımcılarının mesleğe alınmaları, yarışma sına-vı, komisyonların oluşumu, yetiştirilmeleri, tez hazırlama ve yeterlik

Page 228: Kamu Personel Rejimi 1

223KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sınavları, atanmaları, eğitimleri, çalışma ve görevlendirilmelerine iliş-kin usul ve esaslar ile diğer hususlar yönetmelikle düzenlenir.”

19.659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin h bendinde; Geçici 13 üncü maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki geçici madde ek-lenmiştir. “Geçici Madde 14 ‒ Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı tarihinde;

a) Muhasebat Başkontrolörü, Milli Emlak Başkontrolörü, Muhase-bat Kontrolörü, Milli Emlak Kontrolörü, Devlet Bütçe Uzmanı, Mali Suçları Araştırma Uzmanı, Devlet Muhasebe Uzmanı, Devlet Gelir Politikaları Uzmanı ve Devlet Malları Uzmanı kadrolarında bulunan-lar, Maliye Uzmanı kadrolarına ve bunların yardımcıları ile stajyerleri, Maliye Uzman Yardımcısı kadrolarına,

b) Muhasebe Denetmeni, Milli Emlak Denetmeni, Muhasebe Uz-manı ve Milli Emlak Uzmanı kadrolarında bulunanlar, Defterdarlık Uzmanı kadrolarına ve bunların yardımcıları Defterdarlık Uzman Yar-dımcısı kadrolarına, başka bir işleme gerek kalmaksızın halen bulun-dukları kadro dereceleriyle atanmış sayılırlar.

Muhasebat Başkontrolörü, Milli Emlak Başkontrolörü, Muhasebat Kontrolörü, Milli Emlak Kontrolörü, Devlet Bütçe Uzmanı, Mali Suç-ları Araştırma Uzmanı, Devlet Muhasebe Uzmanı, Devlet Gelir Poli-tikaları Uzmanı ve Devlet Malları Uzmanı kadrolarında geçirilen sü-reler Maliye Uzmanı kadrosunda; Muhasebe Denetmeni, Milli Emlak Denetmeni, Muhasebe Uzmanı ve Milli Emlak Uzmanı kadrolarında geçirilen süreler Defterdarlık Uzmanı kadrosunda; Stajyer Muhasebat Kontrolörü, Stajyer Milli Emlak Kontrolörü, Devlet Bütçe Uzman Yar-dımcısı, Mali Suçları Araştırma Uzman Yardımcısı, Devlet Muhasebe Uzman Yardımcısı, Devlet Gelir Politikaları Uzman Yardımcısı ve Dev-let Malları Uzman Yardımcısı kadrolarında geçirilen süreler Maliye Uzman Yardımcısı kadrosunda; Muhasebe Denetmen Yardımcısı, Mil-li Emlak Denetmen Yardımcısı, Muhasebe Uzman Yardımcısı ve Milli Emlak Uzman Yardımcısı kadrolarında geçirilen süreler ise Defterdar-lık Uzman Yardımcısı kadrosunda geçmiş sayılır.

Bu maddenin yayımı tarihinden önce birinci fıkranın (a) bendinde sayılan kontrolör ve uzman unvanlarını ihraz etmiş olanlardan Daire Başkanı ve üstü kadrolarda görev yapanlar, bu maddenin yayımı ta-rihinde Maliye Uzmanı unvanını ihraz etmiş sayılır. Bunların stajyer

Page 229: Kamu Personel Rejimi 1

224 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

veya yardımcılıklarına ilişkin kadrolarda geçirdikleri süreler Maliye Uzman Yardımcısı; Kontrolör veya Uzman kadrolarında geçirdikleri süreler Maliye Uzmanı kadrosunda geçmiş sayılır.

İlgili mevzuatında düzenleme yapılıncaya kadar, Maliye Uzmanı ve Maliye Uzman Yardımcılarına 657 sayılı Kanunun 152 nci maddesine göre yapılacak zam ve tazminat ödemelerinde Devlet Bütçe Uzmanı ve Devlet Bütçe Uzman Yardımcıları için belirlenmiş olan puan ve oranlar esas alınır. Bu madde uyarınca Maliye Uzmanı ve Maliye Uzman Yar-dımcısı kadrolarına atanmış sayılan Başkontrolör, Kontrolör ve Staj-yer Kontrolörler, bu maddenin yayımı tarihinde 657 sayılı Kanunun 152 nci maddesi uyarınca Maliye Bakanlığı merkez denetim elemanla-rı için belirlenmiş olan zam puanları ile özel hizmet ve denetim tazmi-natı oranlarından, aynı usul ve esaslar çerçevesinde yararlanmaya de-vam ederler.Bu zam ve tazminatlardan yararlananlara Maliye Uzmanı ve Maliye Uzman Yardımcıları için öngörülen zamlar ile özel hizmet ve denetim tazminatı ödenmez.” Hükümlerine yer verilmiştir.

20. 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 43. maddesinin 2. fıkrasında;”Bakanlık taşra teşkilatında Defterdarlık Uzmanı ve Def-terdarlık Uzman Yardımcısı çalıştırılabilir. Defterdarlık Uzmanı ve Defterdarlık Uzman Yardımcılarına diğer görevlerinin yanısıra genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler ve bunlara bağlı işletmelerdeki saymanlıklar ve defterdarlık birimlerinde yönet-melikle belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde denetim ve inceleme yaptırılabilir. Defterdarlık uzmanlarından denetim yapmakla görev-lendirilenler yer değiştirme suretiyle atamaya tabi olup, bunların gö-revlendirme, çalışma ve yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yö-netmelikle düzenlenir.” Hükmü yer almaktadır.

21. Anayasamızın 10 uncu maddesinin beşinci fıkrası “Devlet or-ganları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilke-sine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.” hükmü düzenlenmiştir.

22. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 11 Mart 1980 ta-rihinde kabul edilen “İdari Takdir Yetkisinin Kullanılmasına İlişkin R (80)2 Sayılı Tavsiye Kararına ek Takdir Yetkisinin Kul-lanılmasında Uygulanacak Temel İlkeleri, “ takdir yetkisini kullanan bir idari makam; (1) Yetkinin veriliş amacından başka amaç güdemez. (2) Yal-nızca olaya ilişkin öğeleri hesaba katarak nesnelliğe ve tarafsızlığa uyar. (3)

Page 230: Kamu Personel Rejimi 1

225KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Hakkaniyete uymayan ayrımcılığı önleyerek yasa önünde eşitlik ilkesini gözetir.” düzenlemesini içermektedir.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

23. Anayasa Mahkemesinin 23/11/2013 tarih ve 28830 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan E.2011/145, K.2013770 sayılı659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Büt-çeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Ka-nun Hükmünde Kararname’de Değişiklik Yapılması Hakkında Kararı’nda; “Dava konusu kurallarla, Maliye Bakanlığı kadrolarında istihdam edilmekte olan kontrolör, denetmen ve uzmanlar, merkez ve taşra teşkilatları itibarıyla aynı çatı altında toplanarak, Bakanlık merkez teşkilatında Maliye Uzmanı, Bakanlık taşra teşkilatında Def-terdarlık ve bunların yardımcıları şeklinde birleştirilmeleri ile bunla-rın mali hakları, görev, yetki ve sorumlulukları ile mesleğe alınma ve yetiştirilmelerine ilişkin hususlar düzenlenerek halen Maliye Bakan-lığında Muhasebat Kontrolörü, Milli Emlak Kontrolörü, Devlet Bütçe Uzmanı, Mali Suçları Araştırma Uzmanı, Devlet Muhasebe Uzmanı, Devlet Gelir Politikaları Uzmanı ve Devlet Malları Uzmanlarının Ma-liye Uzmanlığı kadrolarına; Muhasebe Denetmeni, Milli Emlak Denet-meni, Muhasebe Uzmanı ve Milli Emlak Uzmanlarının ise Defterdar-lık Uzmanlığı kadrolarına atanmaları ve bu atamalara ilişkin teknik düzenlemeler yapılmıştır.

Kanun koyucu, kamu yararı ve hizmetin gereklerini dikkate alarak kamu görevlilerinin statüsünde, bunların unvanlarında, görev ve yet-kilerinde değişiklikler yapabilir. KHK’nin genel gerekçesinden de anla-şılacağı üzere, Maliye Bakanlığı kadrolarında istihdam edilmekte olan kontrolör, denetmen ve uzmanların merkez ve taşra teşkilatları itiba-rıyla aynı çatı altında toplanarak kontrolörler ve denetmenler eliyle yürütülmekte olan denetim hizmetinin, diğer görevlerinin yanında uzmanlarca yerine getirilmesi suretiyle daha etkin bir uzmanlaşma modelinin oluşturulması amacıyla Maliye Bakanlığının teşkilat yapısı-nın değiştirildiği, bununla bağlantılı olarak yeni bazı unvanların oluş-turulduğu ve eski bazı unvanların ise kaldırıldığı anlaşılmaktadır. Bu amacın kamu yararına yönelik olmadığı söylenemez. Teşkilatın yenile-nen bu yapısı ile kamu yararının gerçekleşip gerçekleşmeyeceği anaya-sallık denetiminin kapsamı dışındadır. Öte yandan, denetim elemanı

Page 231: Kamu Personel Rejimi 1

226 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olarak görev yapan bir kamu görevlisinin (kontrolör, denetmen) bü-tün meslek hayatı boyunca aynı konumunu sürdürmesini gerektiren bir anayasal zorunluluk bulunmadığından Muhasebat Kontrolörü ile Milli Emlak Kontrolörü unvanlarının Maliye Uzmanı ve Muhasebe De-netmeni ile Milli Emlak Denetmeni unvanlarının Defterdarlık Uzmanı olarak değiştirilmesinde Anayasa’ya aykırı bir yön bulunmamaktadır.

Öte yandan, KHK’nin 17. maddesinin (5) numaralı fıkrasının (h) bendiyle 178 sayılı KHK’ye eklenen geçici 14. madde, Muhasebat Kont-rolörü ve Milli Emlak Kontrolörü kadrolarında bulunanların Maliye Uzmanı kadrolarına, Muhasebe Denetmeni ve Milli Emlak Denetmeni kadrolarında bulunanların Defterdarlık Uzmanı kadrolarına atanmış sayılmalarını öngörmektedir. Söz konusu düzenleme, anılan kadrola-rın kaldırılması sonucu ortaya çıkan hukuki ve fiilî zorunluluklar ne-deniyledir. Hukuk aleminde meydana gelebilecek bu değişiklik, daha önce kural tasarrufların doğurmuş olduğu objektif ve genel hukuki durumlara da uygulanabilecektir. Soyut ve genel hukuki durumların (statülerin) en önemli özelliği bunların daima değişebilmesi ve bu de-ğişikliğin de herkese karşı geçerli olmasıdır. Hukuk alanında meydana gelen ve hukuki statüde değişiklik yapan bu düzenlemeler, eski dü-zenleme uyarınca statü kazanmış ve statüsü devam eden bireyleri de kapsar. Dolayısıyla, nesnel hukuki durumların (statülerin) kazanılmış hak bahşetmesi mümkün değildir. Dava konusu kurallarla, önceden Muhasebat Kontrolörü ve Milli Emlak Kontrolörü unvanlı kadrolarda çalışmakta olan kişiler Maliye Uzmanı, Muhasebe Denetmeni ve Mil-li Emlak Denetmeni unvanlı kadrolarda çalışmakta olan kişiler Def-terdarlık Uzmanı unvanlı kadrolara aktarılmışlardır. Kuralda, anılan kişilerin bulunduğu statülerden doğan, tahakkuk etmiş ve kendileri yönünden kesinleşmiş ve kişisel alacak niteliğine dönüşmüş hakla-ra ilişkin bir düzenleme öngörülmediğinden kazanılmış hakları ihlal eden bir müdahale söz konusu değildir. Bu kişilerin yeni atandıkları kadrodaki mali haklarında herhangi bir değişiklik olmamış, bunların önceki maaş ve diğer özlük hakları aynen korunmuştur. Bu nedenle maddede sayılan görevlerde bulunanların kadrolarının değiştirilmesi-ni öngören kuralın kazanılmış hakları ihlal ettiği söylenemez.” açıkla-malarına yer verilmiştir.

24. TBMM Dilekçe Komisyonu Genel Kurulu’nun 04/07/2013 tarih ve 15 sayılı kararında; “659 sayılı KHK ile yapılan

Page 232: Kamu Personel Rejimi 1

227KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

düzenlemelerden sonra; görev, yetki sorumluluk ve özlük hakları bakı-mından emsallerine nazaran daha geride kaldıkları için mağdur olduk-larını ifade eden Maliye Bakanlığına bağlı Milli Emlak Denetmenleri, Muhasebe Denetmenleri vb. çok sayıda meslek mensubunun şikâyet ve talepleri ile Komisyonumuzun bu süreçte yaptığı çalışmalar, tespit-ler ve elde ettiği sonuçlar neticesinde; Başbakanlık ve Maliye Ba-kanlığından; Raporda ifade edilen mağduriyetlerin giderilebilmesi için İçtüzüğün 116 ve 117’nci maddeleri doğrultusunda gerekli yasal düzenlemelerle ilgili çalışmaların yapılmasının istenmesine, Dilekçe Komisyonu Başkanlığının, Rapora/Karara konu edilen tespit, sonuç, kanaat ve değerlendirmelere ilişkin yapılacak düzenleme ve uygulama-ların takipçisi olmasına 3071 sayılı Kanun ve TBMM İçtüzüğünün il-gili maddeleri gereğince, itiraz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.” açıklamalarına yer verilmiştir.

25. Defterdar Emrine Verilen Defterdarlık Uzmanlarının Sorunları ve Çözüm Önerilerine İlişkin Başbakanlık tarafın-dan hazırlanan Haziran 2014 tarihli Özet Raporda; Defterdarlık Uzmanlarına yönelik farklı çözüm önerileri sunularak; bu çözüm öne-rilerinin Maliye Bakanlığı’ nın takdiri dahilinde olup Defterdar emrine verilen Defterdarlık Uzmanları için bir çalışma yapılmasını, bu ça-lışmanın Devlet Personel Başkanlığı, Muhasebe Denetmenleri Derneği ve Milli Emlak Denetmenleri Derneklerinin de görüş-leri alınarak bir düzenleme yapılması gerektiği belirtilmiştir.

26. Defterdarlık Uzmanı olarak görev yapan Davacı “Saki-ne BARIŞ” tarafından Defterdarlık Uzmanlığı Yönetmeliğinin ilgili maddelerinin iptaline yönelik Yürütmenin Durdurulma-sı talepli Maliye Bakanlığı’na karşı açılan davada Danıştay 5. Dairesini E.2012/7185 sayılı ve 06/11/2013 tarihli kararında; yürütmenin durdurulması kararı verilmiştir.

Söz konusu kararda 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası, “Defterdarlık Uzmanı/Uzman Yar-dımcılarına diğer görevlerinin yanı sıra genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler ve bunlara bağlı işletmelerdeki saymanlıklar ve defterdarlık birimlerinde yönetmelikle belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde denetim ve inceleme yaptırılabilir.” Hükmünü içerdiği; ancak 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin teftiş,

Page 233: Kamu Personel Rejimi 1

228 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

denetim, inceleme ve soruşturma yetkilerinin Maliye Uzmanlarına verdiği halde Defterdarlık Uzmanlarına yalnızca denetim ve inceleme yetkilerinin verildiği ve bu sebepten kanunun tanıdığı yetkiyi aşarak KHK ile sadece denetim ve inceleme yetkisi tanınan Defterdar Uz-manlarına, soruşturma yetkisinin de verilmesinin hukuka aykırı gö-rüldüğü ifade edilmektedir. Bu nedenle, Maliye Bakanlığı Defterdarlık Uzmanları Yönetmeliği’nin 43. Maddesinin 1. Fıkrasında yer alan “ve soruşturma” ibaresi, 43. maddesinin 1. fıkrasının (d) ve (1) bentleri, 33. maddesinin 2. fıkrasının b 1 alt bendi ve (c) bendi yönünden, dü-zenlerin yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir.

Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlendirme

27. Kararın “A. İlgili Mevzuat” başlıklı bölümünde yer alan Anayasa Mahkemesi kararı, TBMM Dilekçe Komisyonu Genel Kurulu’nun ka-rarı, yargı içtihatları, hüküm ve açıklamalar ile şikayet dilekçelerinde belirtilen hususlar çerçevesinde;

6/4/2011 tarihli ve 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanıla-rak, Bakanlar Kurulu’nca 632 sayılı KHK ile başlanarak toplan 35 adet KHK ile (632 666) kamu idaresinde önemli değişiklikler yapılmıştır. Kamu kurumlarının teşkilat yapılarında değişiklik yapan birçok KHK ile denetim birimleri özelinde de önemli değişiklikler yapılmıştır. Şöy-le ki:

27/1.633 sayılı KHK ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünye-sinde Denetim Hizmetleri Başkanlığı oluşturularak Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünde Müfettiş kadrola-rında bulunanlar, Genel Müdürlük Müfettişliğinden terfi ettirilerek Bakanlıkta Aile ve Sosyal Politikalar Denetçisi kadrolarına atanmışlar-dır.

27/2.635 sayılı KHK ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bün-yesinde Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı oluşturularak Sanayi Bakanlığı Müfettişleri yeni bakanlıkta Müfettiş kadrolarına atanmışlardır.

27/3.637 sayılı KHK ile (644, 649, 653, 661 sayılı KHK’ler ile de-ğişikliğe uğramış) Ekonomi Bakanlığı bünyesinde Denetim Hizmetle-ri Başkanlığı oluşturularak Dış Ticaret Kontrolörleri, bu birimde Dış Ticaret Uzmanı Kadrolarına atanmışlardır, Denetim elemanlarının uzman yapılmasının ilk örneğini teşkil etmekle birlikte, KHK ile net

Page 234: Kamu Personel Rejimi 1

229KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olarak ifade edildiği üzere Dış Ticaret Kontrolörleri Denetim Hizmet-leri Başkanlığına tahsisli Dış Ticaret Uzmanı Kadrolarına atanmışlar-dır. Yani unvanları değişse de yetkiler yasal zeminde devam etmekte-dir.

27/4.639 sayılı KHK ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bün-yesinde Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı kurulmuştur. Tarım ve Köyişle-ri Bakanlığında Müfettiş kadrolarında bulunanlar Rehberlik ve Teftiş Başkanlığında Müfettiş kadrolarına atanmışlar. Bakanlık Bünyesinde bulunan Kontrolörler, 32’nci madde ile ihdas edilen ve 1 sayılı cetvelde belirtilen kadrolar içinde aynen korunmuşlardır.

27/5.640 sayılı KHK (649 ve 661 sayılı KHK’lerle değişik) ile Güm-rük ve Ticaret Bakanlığı bünyesinde Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı kurulmuştur. Sanayi ve Ticaret Bakanlığında bulunan Müfettişlerden istekte bulunanlar ile Gümrük Müsteşarlığı Müfettişleri başkanlıktaki Müfettiş kadrolarına atanmışlardır. Sanayi ve Ticaret Bakanlığında ve Gümrük Müsteşarlığında görevli Kontrolörler Gümrük ve Ticaret Mü-fettişi kadrolarına atanmışlardır.

27/6.644 sayılı KHK ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bünyesinde “Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı” oluşturulmuş, Çevre ve Orman Bakan-lığında Müfettiş kadrolarında bulunanlar arasından, Çevre ve Şehirci-lik Bakanı ile Orman ve Su İşleri Bakanı arasında yapılacak protokolle belirlenenler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müfettiş kadrolarına atan-mışlardır. Yine Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Müfettişleri bu birimde yer alan müfettiş kadrolarına atanmışlardır.

27/7.645 sayılı KHK ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı bünyesinde “Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı” oluşturulmuş, Çevre ve Orman Bakan-lığında Müfettiş kadrolarında bulunanlar arasından, Çevre ve Şehirci-lik Bakanı ile Orman ve Su İşleri Bakanı arasında yapılacak protokolle belirlenenler Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müfettiş kadrolarına atan-mışlardır.

27/8.646 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 1 inci maddesi ile 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede değişiklik yapılarak, Maliye Başmüfettişi, Baş Hesap Uzmanı ve Gelirler Başkontrolörü kadrolarında bulunan-lar Vergi Başmüfettişi kadrolarına; Maliye Müfettişi, Hesap Uzmanı ve Gelirler Kontrolörü ile Vergi Denetmeni kadrolarında bulunanlar

Page 235: Kamu Personel Rejimi 1

230 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Vergi Müfettişi kadrolarına; Maliye Müfettiş Yardımcısı, Hesap Uz-man Yardımcısı ve Stajyer Gelirler Kontrolörü ile Vergi Denetmen Yar-dımcısı kadrolarında bulunanlar Vergi Müfettiş Yardımcısı kadroları-na atanmışlardır.

27/9.652 sayılı KHK ile Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde Reh-berlik ve Denetim Başkanlığı oluşturulmuş, Müfettiş kadrolarında bulunanlar Rehberlik ve Denetim Başkanlığında Denetçi kadrolarına atanmışlardır.

27/10.655 sayılı KHK ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı bünyesinde Denetim Hizmetleri Başkanlığı oluşturulmuş, Ulaştırma Bakanlığı İle Denizcilik Müsteşarlığında bulunan müfettiş-ler Denetim Hizmetleri Başkanlığındaki müfettiş kadrolarına atan-mışlardır.

27/11.663 sayılı KHK ile Sağlık Bakanlığı bünyesinde Denetim Hizmetleri Başkanlığı oluşturulmuş, Müfettiş kadrolarında bulunan-lar, Denetçi kadrolarına atanmışlardır.

27/12.659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede ise “Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hiz-metlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname” ol-masına rağmen, 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK ile 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanu-nu, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve 5549 sayılı Suç Gelirleri-nin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunda değişiklikler yapıla-rak Maliye Bakanlığı merkez ve taşra denetim elemanları ile uzman-lıklarının hukuki statüleri ve yetkileri ile mali, sosyal ve özlük hakları yeniden düzenlenmektedir.

659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile; Maliye Bakanlı-ğında farklı hukuki statülerde ve farklı unvanlar altında görev yapan, merkez denetim elemanları (Muhasebat Başkontrolör ve Kontrolörle-ri ile Milli Emlak Başkontrolör ve Kontrolörleri ile bunların Stajyerle-ri) ile merkezde görevli uzmanlar (Devlet Bütçe Uzmanı, Mali Suçları Araştırma Uzmanı, Devlet Muhasebe Uzmanı, Devlet Gelir Politikaları Uzmanı, Devlet Malları Uzmanı ve Maliye Uzmanları ile bunların yar-dımcıları) “Maliye Uzmanı” ve “Maliye Uzman Yardımcısı” unvanı; taş-rada görevli denetim elemanları (Muhasebe Denetmeni ile Milli Em-lak Denetmeni ve bunların yardımcıları) ile taşrada görevli uzmanlar

Page 236: Kamu Personel Rejimi 1

231KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

(Muhasebe Uzmanı ile Milli Emlak Uzmanı ve bunların yardımcıları) ise “Defterdarlık Uzmanı” ve “Defterdarlık Uzman Yardımcısı” kadro unvanı altında birleştirilmişlerdir.

Muhasebe Denetmenleri, 178 sayılı KHK’nin 43 üncü maddesinin (c) bendine ve 5.7.1995 tarih ve 22334 sayılı Resmi Gazetede yayım-lanan Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü Muhasebe De-netmenleri Görev ve Çalışma Yönetmeliğinin 4 üncü maddesine göre, genel ve katma bütçeli idareler ile bunlara bağlı işletme ve fonlardaki saymanlıkları denetlemek, denetlenen saymanlıklardaki görevlilerin yeterlik, yetenek ve kişisel durumları ile çalışma yeri ve koşulları hak-kında görüş ve düşüncelerini yazılı olarak bildirmek; yetkili merciler tarafından verilen soruşturma görevlerini yapmak, vb. görevleri yeri-ne getirmektedir.

Milli Emlak Denetmenleri ise, 178 sayılı KHK’nin 43 üncü madde-sinin (c) bendine ve 24.08.1995 tarihli ve 22384 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü Milli Em-lak Denetmenleri Görev ve Çalışma Yönetmeliğinin 7 nci maddesine göre, milli emlak ve Devlet mallarına ilişkin olarak inceleme ve araş-tırmalar; milli emlak birimlerinde denetim yapmak; memur suçlarının kovuşturulmasına ilişkin mevzuat çerçevesinde memurlar hakkında soruşturma yapmak, vb. görevleri yürütmektedir.

31. Denetmenlik de Müfettişlik ve Kontrolörlük gibi kariyer meslektir. Mesleğe özel yarışma sınavıyla denetmen yardımcısı unvanıyla girilmekte; üç yıllık eğitim ve staj süresinin sonunda yapılan yeterlilik sınavını başaran ve mesleğin gerektirdiği ni-telikleri taşıyanlar denetmenlik mesleğine atanmaktadır. De-netmenliğe, özel yarışma sınavı dışında, geçici maddeler gereği yapılan kurum içi yapılan sınavla atama yapılmamaktadır. Maliye Bakanlığı-nın taşra denetim elemanı olan Denetmenler, kariyer mesleğin tüm özelliklerini taşımaları yanında uzmanlıklardan farklı olarak idari hi-yerarşinin dışında denetim hizmetlerini gördükleri ve Maliye Bakanlı-ğının taşradaki en yüksek memuruna (Defterdar/Vergi Dairesi Başka-nı) doğrudan bağlı olarak görev yaptıkları için uzmanlarla aralarında statü farkı olduğu da bir gerçektir. Denetmenlerin, Muhasebe, Milli Emlak ve Gelir Uzmanlarının görevleri gereği yaptıkları iş, işlem ve faaliyetleri Defterdar adına denetleme yetkileri vardır.

Page 237: Kamu Personel Rejimi 1

232 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

32. 659 sayılı KHK ile Maliye Bakanlığının merkez teşkilatında çalışan uzmanlar Maliye Bakanlığının merkez denetim elemanı olan ve doğrudan genel müdüre bağlı görev yapan Kontrolörlerle birleşti-rilir ve 3600 ek gösterge, %130 Özel Hizmet Tazminatı ve 2000 puan Makam Tazminatı haklarına sahip kılınmışladır. Buna karşılık Denet-menlerin özlük haklarında herhangi bir iyileştirme söz konu olmamış-tır. Denetmenlerle Defterdarlık Uzmanı kadrosunda birleştirilen taşra uzmanlarının özlük hakları ise denetmenlerle aynı seviyeye getirilmiş-tir. Neticede merkez kadrolarında istihdam edilen uzmanlara ayrıcalık tanınmış; eş meslek grupları arasında ayrımcılık ya-pılmıştır.

33.659 sayılı KHK ile Maliye Bakanlığının merkez teşkilatında ça-lışan uzmanlar Maliye Bakanlığının merkez denetim elemanı olan ve doğrudan genel müdüre bağlı görev yapan Kontrolörlerle birleştirile-rek ve 3600 ek gösterge, %130 Özel Hizmet Tazminatı ve 2000 puan Makam Tazminatı haklarına sahip olmuşlardır. Buna karşılık Denet-menlerin özlük haklarında herhangi bir iyileştirme söz konu olmamış-tır. Denetmenlerle Defterdarlık Uzmanı kadrosunda birleştirilen taşra uzmanlarının özlük hakları ise denetmenlerle aynı seviyeye getirilmiş-tir. Buna karşın Muhasebe ve Milli Emlak Denetmenleri ile aynı öz-lük haklarına sahip olan Vergi Denetmenleri 646 sayılı KHK ile “Vergi Müfettişi” yapılmıştır. 666 sayılı KHK ile birlikte bu KHK’dan önceki özlük aynı özlük haklarına sahip olan Vergi Denetmenleri ile Muhase-be ve Milli Emlak Denetmenleri arasında Tablo 1’de görüldüğü üzere önemli bir değişiklik olmuştur.

Tablo 1: 646,659 ve 666 sayılı KHK’lar Öncesi Sonrası Özlük Hakları Karşılaştırması

646, 659 ve 666 sayılı KHK ÖNCESİ

646, 659 ve 666 sayılı KHK SONRASI

UNVAN DERECE EK GÖS-TERGE

NET MAAŞ

DERECE EK GÖS-TERGE

MAKAM TAZMİ-

NATI

NET MAAŞ

VERGİ DE-NETMENİ

1/4 2200 2.706 1/4 3600 2000 4.925

DEVLET MUHASEBE UZMANI

1/4 2200 2.698 1/4 3600 2000 4.925

Page 238: Kamu Personel Rejimi 1

233KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

MUHASEBE DENETMENİ(Denetim Yetkili Def-terdarlık Uzmanları)

1/4 2200 2.706 1/4 2200 3.237

Yukarıdaki tablodan anlaşıldığı üzere; 2011 yılı öncesinde mali ve sosyal hakları aynı olan Vergi Denetmenlerinin 646 sayılı KHK ile “ Vergi Müfettişi” yapıldığı ve 666 sayılı KHK ile de özlük haklarında iyileştirme yapıldığı, Muhasebe Denetmenlerinin 659 sayılı KHK ile “ Defterdarlık Uzmanı “yapılarak mali ve sosyal haklar yönün-den mağdur oldukları görülmektedir.

34. Diğer yandan şikayet konusu olayla ilgili Maliye Bakanlığında çalışan Gelir Uzmanlarının TBMM Dilekçe Komisyonuna 2003,2004 ve 2006 tarihlerinde aynı yarışma sınavı ile mesleğe alındıklarını an-cak farklı kadrolara atandıklarını belirterek zaman içerisinde yapılan düzenlemeler neticesinde bu kadrolar arasında ortaya çıkan farklar nedeniyle oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla TBMM Dilek-çe Komisyonu Genel Kurulu’nun 23/12/2013 tarih ve 22 sayılı kararında; “ 2003 ve 2004 yıllarında “ Devlet Gelir Uzman Yardımcılı-ğı, Gelir Uzman Yardımcılığı ve Vergi, Denetmen Yardımcılığı Giriş Sınavı” şeklinde üç sınav için, 2006 yılında ise “Devlet Gelir Uzman Yardımcılığı ve Gelir Uzman Yardımcılığı Giriş Sınavı” şeklinde iki unvan için ortak sınav yapıldığı,sınav giriş ilanlarında, sınava katılma şartları ve sınav konularının “üç unvan” için aynı olduğu üç unvan için de başarı kri-teri olarak yazılı ve sözlü notu ortalamasının 70 olması dışın-da bir şart belirlenmediği…hususları belirlenerek; 646 sayılı KHK ile 3500 Vergi Denetmeninin hiçbir sınava tabi tutulmaksızın Maliye Müfettişi, Hesap Uzmanı ve Gelirler Kontrolörleri ile birlikte Vergi Müfettişi olarak atandıkları ve kariyer imkanları ve özlük haklarının iyileştirildiği, diğer yandan 2003, 2004 ve 2006 yıllarında “Ortak Sı-navların” yapıldığı dönemlerde üç meslek arasında var olan farklılık-ların zaman içerisinde Gelir Uzmanlarının aleyhlerine daha da fazla-laştığı…”Hususları tespit edilmiştir.

TBMM Dilekçe Komisyonu tarafından yapılan bu tespit ve değerlendirmeler 2003 ve 2004 yılları arasında mesleğe giren Mil-li Emlak Denetmeni Ve Muhasebe Denetmenleri için de söz konu-sudur. Zira; 2003 yılında da Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel

Page 239: Kamu Personel Rejimi 1

234 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Müdürlüğü tarafından yapılan sınavda Devlet Malları Uzman Yar-dımcılığı, Milli Emlak Denetmen Yardımcılığı Ve Milli Emlak Uzman Yardımcılığı sınavları ortak yapılmıştır. 659 sayılı KHK sonrası Dev-let Malları “Maliye Uzmanı” yapılarak özlük haklarında iyileştirme yapılırken aynı sınavla mesleğe giren Milli Emlak Denetmenleri (659 sayılı KHK sonrası Defterdarlık Uzmanı) ve Milli Emlak Uzmanları bu haktan yararlandırılmamıştır.

35. Böylece ortak kariyer meslek özelliği yanında statüle-ri ile mali ve sosyal hakları da aynı olan Vergi Denetmenleri, 646 sayılı KHK ile “Müfettiş” statüsüne yükseltilip ve 666 sayı-lı KHK ile de mali ve sosyal haklarında iyileştirme yapılırken; Muhasebe Denetmenleri ile Milli Emlak Denetmenleri ise, 659 sayılı KHK ile “Defterdarlık Uzmanı” yapılarak statü kaybına uğratılmanın yanında, soruşturma yetkileri de ellerinden alın-mış; ayrıca 666 sayılı KHK ile sağlanan mali ve sosyal haklar-dan da yararlandırılmamışlardır.

36. 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 43. maddesi-nin 2. fıkrasında;”Bakanlık taşra teşkilatında Defterdarlık Uzmanı ve Defterdarlık Uzman Yardımcısı çalıştırılabilir. Defterdarlık Uzma-nı ve Defterdarlık Uzman Yardımcılarına diğer görevlerinin yanısıra genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler ve bunlara bağlı işletmelerdeki saymanlıklar ve defterdarlık birimlerinde yönetmelikle belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde denetim ve ince-leme yaptırılabilir. Defterdarlık uzmanlarından denetim yapmakla gö-revlendirilenler yer değiştirme suretiyle atamaya tabi olup, bunların görevlendirme, çalışma ve yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir. Hükmü yer almaktadır.

Söz konusu madde de Defterdarlık Uzmanlarından hangi persone-lin Denetimle yetkili olarak çalışacağı tamamen İdarenin takdirine bı-rakılmıştır. Bununla birlikte Denetim Yetkili Defterdarlık Uzman-ları için rotasyon devam ederken aynı unvana sahip olan diğer Def-terdarlık Uzmanları için rotasyonun olmamasının da çalışma barışını olumsuz etkileyeceği düşünülmektedir.

37. Diğer yandan; Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hak-kında Kanun Hükmünde Kararnamenin Maliye Uzmanlığı ve Defter-darlık Uzmanlığı başlıklı 43 . maddesinde “.. Defterdarlık Uzmanı ve

Page 240: Kamu Personel Rejimi 1

235KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Defterdarlık Uzman Yardımcılarına diğer görevlerinin yanısıra genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler ve bunla-ra bağlı işletmelerdeki saymanlıklar ve defterdarlık birimlerinde yö-netmelikle belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde denetim ve inceleme yaptırılabilir. Defterdarlık uzmanlarından denetim yap-makla görevlendirilenler yer değiştirme suretiyle atamaya tabi olup, bunların görevlendirme, çalışma ve yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir” hükmü yer almaktadır.

İlgili hüküm gereğince denetimle görevlendirilecek Defterdarlık Uzmanları bakanlığın uygun göreceği Defterdarlık uzmanları arasın-dan alınan bir onayla Denetim ve İnceleme yetkili kılınmaktadır. İl-gili kanun maddesine göre Denetim ve İnceleme Yetkili kılınma kanun maddesinde zikredilmiş ancak soruşturma yetkisinden bahsedilme-miştir.Dolayısıyla Kanun maddesine göre Defterdarlık Uzmanlarının kanundan kaynaklanan soruşturma yetkileri bulunmamaktadır.

Maliye Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği Ve Atama Yönetmeliğinin 6. maddesine göre ise “

Bilgi İşlem Merkezi Müdürü, Şube Müdürü, Muhakemat Müdürü, Muhasebe Müdürü, Saymanlık Müdürü, Malmüdürü, Milli Emlak Mü-dürü, Emlak Müdürü, Maliye Kursu Müdürü veya Personel Müdürü unvanında en az altı yıl çalışmış olmak, şartını taşıyan Müdürler Def-terdar olarak atanabilmektedir.

Muhasebe Müdürü, Saymanlık Müdürü, Malmüdürü, Şube Müdü-rü, Milli Emlak Müdürü, Emlak Müdürü ve Personel Müdürü unvanı-na sınavla atanabilmek için ise Defterdarlık Uzmanı unvanında bulunanların en az beş yıl bu ünvanda çalışmış olmaları gerek-mektedir.

Saymanlık Müdür Yardımcısı, Milli Emlak Müdür Yardımcısı, Em-lak Müdür Yardımcısı ve Personel Müdür Yardımcısı unvanına sınavla atanabilmek için ise Defterdarlık Uzmanı, unvanında en az iki yıl çalış-mış olmak şartları aranmaktadır.

Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun 14.03.1986 tarih-li ve K.N:1986/18, EN:1985/141 sayılı kararında; “…..Vali tarafından görevlendirilen soruşturmacıların memurluk görev ve dereceleri-nin, haklarında soruşturma yapacakları memurlardan üst ya

Page 241: Kamu Personel Rejimi 1

236 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

da hiç olmazsa aynı düzeyde olmasının idare hukuku ilkeleri bakımından ve memuriyet güvencesi yönünden önem taşıyaca-ğı kuşkusuzdur.” denilerek açıkça denklik ilkesi kabul edilmiştir.

4483 sayılı Memurlar Ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanununun Ön inceleme başlıklı 5. maddesinde “Ön ince-leme, izin vermeye yetkili merci tarafından bizzat yapılabileceği gibi, görevlendireceği bir veya birkaç denetim elemanı veya hakkın-da inceleme yapılanın üstü konumundaki memur ve kamu görev-lilerinden biri veya birkaçı eliyle de yaptırılabilir.” Hükmü yer almak-tadır.

İlgili hükümler birlikte değerlendirildiğinde Maliye Bakanlığında Müdürlük ve Müdür Yardımcılığı ünvanına görevde yükselme sınavı ile atanabilen Defterdarlık Uzmanları, Müdür ve Müdür yardımcılığı ünvanlarına denk veya üstü olmaması nedeniyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre disiplin soruşturması 4483 sayılı Memur-lar Ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanuna göre ise Defterdarlık Uzmanları, Müdür ve Müdür yardımcılarının üstü olmamaları ve Denetim Elemanı statüsü taşımadıklarından do-layı ön inceleme yapamayacakları açıktır.

Maliye Bakanlığı taşrasında halen soruşturmalar bakandan alınan bir onayla denetim yetkili kılınan Defterdarlık Uzmanlarınca yapıl-maktadır.

38. Anayasanın 2 nci maddesindeki hukuk devleti ilkesine, “hukuk güvenliği ilkesi” açısından da aykırılık oluşturmaktadır. Hukuk gü-venliği ilkesi kurallarda belirlilik ve öngörülebilirlik gerektirir. Hukuk güvenliği, herkesin bağlı olacağı hukuk kurallarını önceden bilmesini, tutum ve davranışlarını buna göre düzene sokabilmesini zorunlu kı-lar. Hukuk devletinde, hukuk normları öngörülebilir olmalı, bireyler tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmeli, devlet de yasal düzenlemelerinde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden ka-çınmalıdır. Hukuki istikrar bunu gerektirir. Muhasebe Denetmenliği ve Milli Emlak Denetmenliği sınavına girerek, kazananlardan ve üç yıl-lık eğitim stajını ve sonrasında yeterlik sınavını vererek Denetmenlik kadrosuna atananlardan, günün birinde “Defterdarlık Uzmanı” kadro görev unvanına atanacaklarını öngörebilmeleri beklenemeyeceği açık-tır.

Page 242: Kamu Personel Rejimi 1

237KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

39. Hukuk güvenliği ve adalet kavramları ile istikrar arasında sıkı bir bağ bulunmaktadır. Hukuk güvenliği ve adalet, çağdaş kamu yönetimi anlayışında, istikrar olgusunun temelini oluşturmaktadır. Hukuk güvenliği, kamu görevlileri yönünden önemli bir güvence-dir. Ortak kariyer meslek özelliği yanında statüleri ile mali ve sosyal hakları da aynı olan Vergi Denetmenleri, 646 sayılı KHK ile “Müfettiş” statüsüne yükseltilip ve 666 sayılı KHK ile de mali ve sosyal hakların-da iyileştirme yapılırken; aynı şartlara haiz Muhasebe Denetmenleri ile Milli Emlak Denetmenlerinin de Vergi Denetmenlerine sağlanan haklar yönünden haklı meşru bir beklentiye sahip oldukları görül-mektedir. Nitekim Anayasa Mahkemesinin konuya ilişkin içtihatla-rı da bu doğrultudadır. (Anayasa Mahkemesi’nin 16.7.2010 tarih ve E.2010/29, K.2010/90; 9.6.2011 tarih ve E.2008/31, K.2011/94 sayılı kararları)

40. Anayasanın, 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında, herkesin dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetmeksizin kanun önünde eşit olduğu; dördüncü fıkrasında, hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamayacağı; beşinci fıkrasında ise, Devlet organları ile idare ma-kamlarının bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun hareket etmek zorunda oldukları kurallarına yer verilmiştir.

Anayasa Mahkemesi, Anayasanın 10 uncu maddesindeki “eşitlik il-kesini”, 27.6.1995 gün ve E.1994/90, K.1995/22 sayılı Kararında; “ Anayasa Mahkemesi’nin birçok kararında vurgulandığı gibi, Anayasa-nın 10 uncu maddesinde öngörülen yasa önünde eşitlik, herkesin her yönden aynı kurallara bağlı olacağı anlamına gelmez. Yasaların uygu-lanmasında dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ayrılığı gözetilmesi ve bu nedenlerle eşitsizliğe, yol açılması Anayasa katında geçerli görülemez. Bu mutlak yasak, birbirinin aynı durumda olanlara ayrı kuralların uygulanmasını ve ayrıcalıklı kişi ve toplulukların yaratılmasını engellemektedir. Kimi yurttaşların haklı bir nedene dayanılarak değişik kurallara bağlı tutulmaları eşitlik ilke-sine aykırılık oluşturmaz. Durum ve konumlarındaki özellikler, kimi kişiler ya da topluluklar için değişik kuralları ve değişik uygulamaları gerekli kılabilir. Özellikle, aykırılıklara dayandığı için haklı olan ne-denler, ayrı düzenlemeyi aykırı değil, geçerli kılar. Aynı durumda olanlar için ayrı düzenleme aykırılık oluşturur. Anayasanın

Page 243: Kamu Personel Rejimi 1

238 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

amaçladığı eşitlik, eylemli değil hukuksal eşitliktir. Aynı hu-kuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar ayrı kurallara bağlı tutulursa Anayasanın öngördüğü eşitlik çiğnenmiş ol-maz. Başka bir anlatımla, kişisel nitelikleri ve durumları özdeş olanlar arasında, yasalara konulan kurallarla değişik uygulamalar yapılamaz. Durumlardaki değişikliğin doğurduğu zorunluluklar, kamu yararı ya da başka haklı nedenlere dayanılarak yasalarla farklı uygulamalar ge-tirilmesi durumunda Anayasanın eşitlik ilkesinin çiğnendiği sonucu çıkarılamaz. Anayasa Mahkemesi’nin yerleşik kararlarına göre, eşitliği bozduğu iddia edilen kural haklı bir nedene dayanmakta veya kamu yararı amacıyla yürürlüğe konulmuş ise bu kuralın eşitlik ilkesini ze-delediğinden söz edilemez.” şeklinde yorumlamıştır.

Anayasa Mahkemesi kararında da vurgulandığı üzere, Anayasa ile eylemli değil, “hukuki eşitlik” amaçlanmaktadır. Anayasanın öngördü-ğü eşitlik ilkesinin çiğnenmemesi için, aynı hukuksal durumların aynı, ayrı hukuksal durumların ayrı kurallara bağlı tutulması gerekmek-tedir. Kişisel durumları ve nitelikleri aynı olanlar arasında, konulan kurallarla değişik uygulamaların yapılmaması gerekmektedir. Ancak, durumlardaki değişikliğin doğurduğu zorunlulukların kamu yararı ya da başka haklı nedenlere dayanılarak yasalarla farklı uygulamalar ge-tirilmesi durumunda Anayasanın eşitlik ilkesinin çiğnendiği sonucu çıkarılamaz.

646 ve 659 sayılı KHK’ler ile; Maliye Bakanlığında görevli merkez denetim elemanları ve taşrada görevli Denetmenler arasında açıkça farklı uygulamalar yapılmıştır. Toplam beş ayrı kadro görev unvanıy-la görev yapan merkez denetim elemanlarından üçü (Maliye Müfet-tişleri, Hesap Uzmanları ve Gelirler Kontrolörleri) doğrudan Maliye Bakanına bağlı Vergi Denetim Kurulu bünyesinde “Vergi Müfettişi” unvanlı kadrolara atanırken, diğer ikisi (Muhasebat Kontrolörleri ve Milli Emlak Kontrolörleri) şube müdürüne bağlı olarak görev yapacak “Maliye Uzmanı” kadro görev unvanına; üç ayrı kadro görev unvanıyla görev yapan taşra denetim elemanlarından Vergi Denetmenleri “Ver-gi Müfettişi” görev unvanlı kadroya atanarak “Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı”nda görevlendirilirken, Muhasebe ve Milli Emlak Denet-menleri ise müdür yardımcısına bağlı görev yapacak olan “Defterdarlık Uzmanı” unvanlı kadroya atanmışlardır.

Page 244: Kamu Personel Rejimi 1

239KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Aynı merkez denetim elemanlığı statüsüne ve aynı özlük haklarına sahip Maliye Müfettişleri, Hesap Uzmanları ve Gelirler Kontrolörleri ile Muhasebat ve Milli Emlak Kontrolörleri arasında; aynı taşra dene-tim elemanlığı statüsüne ve aynı özlük haklarına sahip Vergi Denet-menleri ile Muhasebe ve Milli Emlak Denetmenleri arasında 646 ve 659 sayılı KHK’ler ile konulan kurallarda değişik uygulamalar yapıl-ması ve böylece merkez ve taşra denetim elemanlarından bir kısmı Ba-kana bağlı vergi müfettişi yapılırken, diğerlerinin defterdarlık uzmanı yapılarak statülerinde doğrudan, özlük haklarında ise ileride (666 sa-yılı KHK ve sonrası) oluşacak eşitsizlikler yaratılması, Anayasanın 10 uncu maddesindeki eşitlik ilkesiyle bağdaşmamaktadır.

41. Şikayet konusu, yukarıda belirtilen mevzuat hükümle-ri ve açıklamalar çerçevesinde değerlendirildiğinde; Muhasebe Denetmenleri ile Milli Emlak Denetmenlerinin Kanun Hükmünde Ka-rarname ile yapılan düzenlemeler neticesinde “Defterdarlık Uzmanı” unvanı altında birleştirilerek denetim elemanlarının mesleki unvanla-rına son verildiği ve statü kaybına uğradıkları, aynı hukuksal duruma ve özlük haklarına tabi olan Vergi Denetmenlerinin Hesap Uzmanla-rı, Maliye Müfettişleri ve Gelirler Kontrolörleri ile “Vergi Müfettişi” unvanı altında birleştirilmesinin aynı hukuksal statüde bulunanlara farklı bir düzenlemenin yapılması sonucunu doğurduğu ve bu duru-mun Kanun Hükmünde Kararnameler sonrası Denetmenler arasında eşitsiz bir uygulamaya sebep olduğu hususları tespit edilmiştir.

Bu açıklamalar doğrultusunda; Defterdar emrinde görevli Def-terdarlık Uzmanlarının (Muhasebe ve Milli Emlak Denetmenlerinin) mağduriyetlerinin giderilmesi konusunda ilgili İdarelerce gerekli yasal düzenlemelerin yapılması hakkaniyetin gereği olduğu sonuç ve ka-naatine varılmıştır.

C. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

42. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 11 Mart 1980 tarihin-de kabul edilen “İdari Takdir Yetkisinin Kullanılmasında Uygulanacak Temel İlkeleri, “ takdir yetkisini kullanan bir idari makam; (1) Yetkinin veriliş amacından başka amaç güdemez. (2) Yalnızca olaya ilişkin öğeleri hesaba katarak nesnelliğe ve tarafsızlığa uyar. (3) Hakkaniyete uymayan

Page 245: Kamu Personel Rejimi 1

240 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ayrımcılığı önleyerek yasa önünde eşitlik ilkesini gözetir.” düzenlemesini içermektedir. Buna göre idare takdir yetkisini kullanırken kendisine verilen takdir yetkisi amacı doğrultusunda hareket etmeli, nesnellik ve tarafsızlık içinde davranmalı, eşitlik ilkesine uymalıdır. Takdir yet-kisine dayanılarak yapılan işlemler gerekçeli olmalıdır. Takdir yetkisi-ne giren işlemler, bağımsız yargı organlarınca denetlenmelidir. Şikâ-yet konusu belgelerden; İdarenin statüleri ile mali ve sosyal hakları da aynı olan iki grup arasında nesnel ve tarafsız tutum göstermemesi ve hakkaniyete uymayan ayrımcılık yasağı gibi nedenlerle insan hakları-nın ihlal edilmediği söylenemez.

İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

43. Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesine göre, Kurumu-muz inceleme ve araştırmasını yaparken, İdarenin insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, ayrımcılığın önlenmesi, eşitlik, haklı bek-lentiye uygunluk gibi iyi yönetim ilkelerine uygun olarak işlem, eylem, tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir. Avrupa Birli-ği Temel Haklar Şartı’nın 41. maddesinde geçen”iyi bir yönetim hakkı”nın uygulamada ne anlama ne anlama geldiğini açıklayan ve ülkemizin de Aday Üye olduğu Avrupa Birliği’nin müktesabatının bir parçası olan Avrupa Doğru İdare Davranış Yasası’nda iyi yönetişim il-keleri ortaya konulmuş olup; bu belgenin;

43/1. 10. Maddesinin birinci fıkrası “ Yetkili, hem kendi idari dav-ranışında hem de Kurum’un idari işlemlerinde tutarlı olacaktır.”, ikinci fıkrasında “Yetkili, Kurum’un geçmişteki uygulamaları ışığında, kamu üyelerinin meşru ve makul beklentilerine saygılı davranacaktır.”

43/2. 5. Maddesi “ Yetkili, kamudan gelen taleplerin değerlendi-rilmesi ve gerekli kararların alınması sürecinde herkese eşit muamele yapma ilkesine saygı gösterilmesini sağlayacaktır. Aynı durumda olan kamu mensupları aynı şekilde muamele edileceklerdir.”

43/3. 8. Maddesi “ Yetkili, kamu üyelerini olumsuz yönde etkileye-cek keyfi işlemden ve aynı zamanda gerekçesi ne olursa olsun ayrıca-lıklı uygulamadan kaçınacaktır.”

43/4. 11. Maddesi “ Yetkili tarafsız, adil ve makul davranacaktır.”

Page 246: Kamu Personel Rejimi 1

241KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

43/5. 18. Maddesinin ikinci fıkrası “ Yetkili yetersiz ya da belirsiz ya da bireysel gerekçe içermeyen kararlar almaktan kaçınacaktır.” hü-kümlerini içermektedir.

44. Statüleri, mali ve sosyal hakları 646 ve 659 sayılı KHK’lar ön-cesi aynı olan iki grup arasında KHK’lar sonucunda Vergi Denetmen-lerine sağlanan haklardan Milli Emlak ve Muhasebat Denetmenleri de yararlandırılmalarını istemektedirler ki, bu beklentileri haklı bir bek-lentidir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması45. 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-

nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu46. 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu

Kanununun 21 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, durmuş olan dava açma süresi gerekçeli TAVSİYE kararının ilgiliye tebliğinden iti-baren kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

47. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması Başlıklı 40.maddesinin 2.fıkrasında, “Devlet, işlemlerin-de, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sa-yılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı dava açma süresinden arta kalan süre içinde İdare Mahkemesine yargı yolu başvurucuların takdirindedir.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre, ŞİKAYETİN

KABULÜNE;

Page 247: Kamu Personel Rejimi 1

242 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

1.659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname ile getirilen düzenlemeler neticesinde; görev, yetki, sorumluluk, mali ve sosyal haklar yönünden mağdur olan Def-terdarlık emrinde görev yapan defterdarlık uzmanlarının (659 sayılı KHK öncesi eski unvanlarıyla Muhasebe ve Milli Emlak Denetmenleri-nin) mağduriyetlerinin giderilmesi ile ilgili olarak mevzuat değişikliği konusunda bir tasarı oluşturması hususunda; MALİYE BAKANLIĞI-NA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2. Hakkaniyet ve nesafet ölçülerine aykırı söz konusu uygulamala-rın giderilebilmesi amacıyla, ilgili Bakanlıkça hazırlanacak “mevzuat değişikliği teklifi” ne ilişkin tasarıyı gündemine alması husu-sunda takdir ve gereği için BAŞBAKANLIĞA,

3. Yukarıda anılan kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uya-rınca, MALİYE BAKANLIĞINCA bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği tak-dirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zo-runlu olduğuna,

4. Bu kararın şikayetçilere, BAŞBAKANLIĞA ve MALİYE BA-KANLIĞINA TEBLİĞİNE Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenet-çisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 248: Kamu Personel Rejimi 1

243KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/4011KARAR TARİHİ : 04/12/2014

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİŞİKAYET EDİLEN İDARE : Kültür ve Turizm BakanlığıŞİKAYETİN KONUSU : Ankara ... Üyeliğinin hukuka

aykırı bir şekilde sonlandırıl-ması nedeniyle göreve iade edilmesi talebi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 17/09/2014

I. USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1) Şikayet başvurusu, Kurumumuza elden teslim edilen ve 17/09/2014 tarih ve 8596 sayı ile kayıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvuru formu vasıtasıyla yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fık-rasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 2014/4011 şikayet no, 12/11/2014 karar tarihli Tavsiye öne-risiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2) Şikayet başvurusunun ön incelemesinde, şikayetçinin daha önce 11/07/2014 tarihli dilekçesi ile Kurumumuza başvuruda bulunduğu ve söz konusu şikayet başvurusu ile ilgili 08/08/2014 karar tarihli ve 2014/891 karar numaralı Gönderme Kararı verildiği, Kültür ve Tu-rizm Bakanlığının 11/09/2014 tarihli yazısı ile şikayetçinin talebine

Page 249: Kamu Personel Rejimi 1

244 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olumsuz cevap verilmesi nedeniyle 17/09/2014 tarihli şikayet dilekçe-si ile tekrar Kurumumuza başvuruda bulunulduğu anlaşılmıştır.

3) Yapılan ön inceleme neticesinde; şikayet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu ta-şıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıl-dığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bir eksikliğin bu-lunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

4) Şikayetçi ... başvurusunda, 03/06/2013 tarih ve 108347 sayılı Bakanlık Makamı Oluru ile 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 58 inci maddesi uyarınca ... Kuruluna üye olarak seçildiğini, Bakanlık Makamının 24/06/2014 tarih ve 122750 sayılı Oluru ile üyelik görevinin sonlandırıldığını ifade etmekte; üyeliğinin hukuki dayanaktan yoksun şekilde sona erdirildiği gerekçesiyle kurul üyeliği görevine iadesi yönünde tavsiye kararı verilmesini talep etmek-tedir.

5) Şikayetçi, başvuru dilekçesine ek olarak sunduğu belgelerde; 22 yıldır Ankara’da serbest avukat olarak çalıştığını, 2007 -2010 yılları arasında ... Kurulu Üyesi olarak görev yaptığını, aynı zamanda 2007 -2009 yılları arasında Kültür ve Tabiat Varlıkları Üst Kurul üyeliğinde bulunduğunu, 03/06/2013 tarihinde Ankara kuruluna ... üye olarak seçildiğini, ancak 24/06/2014 tarihinde söz konusu üyeliğinin huku-ki dayanaktan yoksun şekilde sona erdirildiğini, anılan Kurulun ilk ... üyesi olduğunu, ilk günden bu yana görevini başarıyla sürdürdüğünü, görevini eksiksiz icra ettiğini ve (iki kez mesleki mazeretleri dışında) Kurulun tüm toplantılarına eksiksiz katıldığını, tüm gayretiyle çalış-malarını sürdürürken üyeliğinin sona erdirilmesiyle Kurulda başlat-tıkları tüm projelerin yarım kaldığını, en verimli zamanında görevden alınmasının kamu yararına aykırı olduğunu ifade etmiştir.

B. İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları

6) Şikayet başvurusu hakkında, Kültür ve Turizm Bakanlığından, 30/09/2014 tarihli bilgi ve belge isteme yazısı ile şikayete konu ku-rul üyeliğine son verilmesi işleminin hukuki gerekçesi ile şikayet

Page 250: Kamu Personel Rejimi 1

245KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

başvurusunun çözümü için gerekli değerlendirmelere ilişkin bilgi ve belgeler talep edilmiştir.

7) Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün 30/10/2014 tarih ve 207162 sayılı yazısı ile şikayet konusu hakkında istenilen bilgi ve belgeler gönderilmiş, konunun hu-kuki boyutlarına ilişkin açıklamada bulunulmamıştır.

8) Kültür ve Turizm Bakanlığının cevabi yazısında; 2863 sayı-lı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 58 inci maddesi uyarınca Ankara ...nda boş bulunan ... üyeliğe 03/06/2013 tarih ve 108347 sayılı Bakanlık Makam Oluru ile ...’in seçildiği, Makam takdiri doğrultusunda, Bakanlık Makamının 24/06/2014 tarih ve 122750 sa-yılı Oluru ile ...’in üyelik görevine son verildiği, 24/06/2014 tarihli ve 123147 sayılı yazı ile Ankara ... Müdürlüğüne ve ...’e üyelik görevinin sonlandırıldığının bildirildiği izah edilmiştir.

C. Olaylar

9) Şikayetçi, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Ka-nununun 58 inci maddesi uyarınca Ankara ...nda boş bulunan ... üye-liğe 03/06/2013 tarih ve 108347 sayılı Bakanlık Makam Oluru ile seçilmiş olup; Makam takdiri doğrultusunda, Bakanlık Makamının 24/06/2014 tarih ve 122750 sayılı Oluru ile şikayetçinin üyelik göre-vine son verilmiştir.

D. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

10) Şikayet konusunun çözümü amacıyla şikayete konu kurul üye-liğinin sonlandırılması işlemine ilişkin bilgi ve belgeler Kültür ve Tu-rizm Bakanlığından istenilmiş, ilgili idarece konuya ilişkin belgelerin örnekleri gönderilmiştir.

11) Şikâyet konusunun çözümü amacıyla ilgili idareden istenilen bilgi ve belgeler ile idarenin cevabi yazısına, Raporun İdarenin Şikâye-te İlişkin Açıklamaları ve Olaylar başlığı altında yer verilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

12) T.C. Anayasasının 2 nci maddesi, “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan

Page 251: Kamu Personel Rejimi 1

246 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devleti-dir.” hükmünü amirdir.

13) T.C. Anayasasının 8 inci maddesinde ; “Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından, Anayasaya ve kanunlara uygun olarak kullanılır ve yerine getirilir.” hükmüne yer ve-rilmiştir.

14) T.C. Anayasasının kamu hizmetlerine girme hakkına ilişkin 70 inci maddesi kapsamında “Her Türk, kamu hizmetlerine girme hakkına sahiptir. Hizmete alınmada, görevin gerektirdiği nite-liklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez.”

15) 21/07/1983 tarih ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlık-larını Koruma Kanununun beşinci bölümü altında Kültür Varlıkla-rını Koruma Yüksek Kurulu ile Koruma Bölge Kurullarına ilişkin dü-zenlemelere yer verilmiştir. Bu kapsamda, Kanunun 51 inci maddesin-de kurulların kuruluş, görev, yetki ve çalışma şekline ilişkin hususlara yer verilmiştir. Buna göre, yurtiçinde bulunan ve bu Kanun kapsamına giren korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile ilgili hizmetlerin bilimsel esaslara göre yürütülmesini sağlamak üzere, Ba-kanlığa bağlı “Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu” ile Bakanlık-ça belirlenecek bölgelerde “Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulları” kurulmaktadır.

16) Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 55 inci mad-desinde Koruma Yüksek Kurulu ve Koruma Bölge Kurulu üyeliğinin sona ermesi, süresi ve huzur hakkına ilişkin hususlar düzenlenmiştir. Buna göre, Koruma Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurullarının ku-rum temsilcisi üyelerinin üyelikleri kurumlarındaki görevleri süresin-ce devam eder.

17) Koruma bölge kurullarının Bakanlıkça seçilen üyelerinin görev süresi ise anılan hükmün ikinci fıkrasında üç yıl olarak öngörülmüştür.

18) Bahse konu hükmün ikinci ve üçüncü fıkralarında ise Koruma Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurulu üyeliğinin hangi hallerde sona erdirileceği hüküm altına alınmıştır. Buna göre, Koruma Yüksek Kuru-lu ve koruma bölge kurulu üyeleri, görev ve yetki alanlarına giren ko-nularda doğrudan veya dolaylı olarak taraf olamaz ve hiçbir menfaat

Page 252: Kamu Personel Rejimi 1

247KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sağlayamazlar. Aksine davrandığı tespit edilenlerin kurul üyeliği Ba-kanlıkça sona erdirilir. Beşinci fıkrası uyarıca da herhangi bir nedenle bir yıl içinde yıllık izin, hastalık ve mazeret izinleri hariç dört veya üst üste iki toplantıya katılmayan koruma bölge kurulu üyelerinin üyelik-leri sona erer.

19) Kanunun 58 inci maddesinde ise koruma bölge kurullarının oluşumuna ilişkin hususlar düzenlenmiştir. Anılan hüküm kapsamın-da, koruma bölge kurulu üyeleri arasında, “Arkeoloji, sanat tarihi, hu-kuk, mimari ve şehir plancılığı konularında uzmanlaşmış kişiler ara-sından Bakanlıkça seçilecek yedi temsilci” de yer alır.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

20) İstanbul 1. İdare Mahkemesi 2012/1591 Esas, 2013/660 Karar sayılı kararında; İstanbul III Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu üyesi olan davacının görevine son verilmesine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanlığı Olurunun iptali istemiyle açılan davada; 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun Koruma Kurulu üyeliğinin sona ereceği hallerin düzenlendiği 55 inci maddesi kapsamında, Koruma Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurul-larının kurum temsilcisi üyelerinin üyelikleri kurumlarındaki görev-leri süresince devam edeceği, koruma bölge kurullarının Bakanlıkça seçilen üyelerinin görev süresinin üç yıl olarak öngörüldüğü, mevzuat kapsamında, ilgililerin kurul üyeliğinin sonlandırılabilmesi için, görev ve yetki alanlarına giren konularda doğrudan taraf olması ve bu ko-nulardan menfaat sağlaması veyahut mazeretsiz üst üste iki kez veya toplamda dört kez toplantılara katılmamış olması gerektiğinin açık ol-duğu; dava dosyasının incelenmesinden, İstanbul III numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Başkanı ve aralarında davacının da bulunduğu iki kurul üyesi hakkında yürütülen inceleme sonucu dü-zenlenen raporda, bir takım usule uygun olmayan kurul kararlarında imzasının bulunması nedeniyle davacının kurul üyeliğinin sona erdi-rilmesi ve bir daha kurullarda görev verilmemesinin teklif edilmesi üzerine dava konusu işlem ile davacının kurul üyeliği görevinin sona erdirildiğinin anlaşıldığı, bu durumda her ne kadar soruşturma ra-porunda davacının bir takım usule uygun olmayan kararların altında imzasının bulunduğu belirtilse de davacının sorumluluğu alanındaki işlerde taraf tuttuğu ve bu işlerden menfaat temin ettiğine dair hiçbir

Page 253: Kamu Personel Rejimi 1

248 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

iddiaya yer verilmediği, davacının kurul toplantılarına katılmadığı ko-nusunda da herhangi bir itham bulunmadığı göz önüne alındığında, kurul üyeliği görevine son verme işleminin ancak yasal dayanak çer-çevesinde tesis edileceği açık olunduğundan, mevzuatta kurul üyeli-ğinin sona erdirilmesini gerektirecek fiil olarak öngörülmeyen fiilleri nedeniyle davacının görevine son verilmesine ilişkin yasal dayanaktan yoksun dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

21) İstanbul 1. İdare Mahkemesince verilen yukarıda bahsedilen 29/03/2013 günlü, E:2012/1591, K:2013/660 sayılı Kararın temyizen incelenmesi ve yürütülmesinin durdurulması istemiyle Danıştay 14. Daire nezdinde 2013/7029 Esas sayılı dosyasında açılan davanın devam etmekte olduğu anlaşılmış olup, söz konusu dava kapsamında, 01/10/2013 tarihinde, “Temyiz dilekçesinde ileri sürülen neden-ler, İdare Mahkemesince verilen kararın yürütülmesinin dur-durulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden istemin reddine” karar verilmiştir.

22) Antalya 1. İdare Mahkemesi 2013/1152 Esas, 2014/645 Karar sayılı kararında; Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi davacının, Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu üyeliğinin sona erdirilmesine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün işleminin iptali istemiyle açılan davada; “davacının … Myra Andriake kazı ve restorasyon çalışmalarında … soruşturma rapo-runda; çalışmaların bilimselliği ve yürütülen işlerin kalitesinde sorun-lar olması, mal ve hizmet alımlarında yaptığı ciddi kusurlar bulunma-sı, fazla ve dayanağı olmayan belgelendirme ile ödeme yapılmış olması nedeniyle kamu zararına yol açtığı, kazı başkanlığının gerektirdiği donanıma sahip olmadığından bahisle kazı izninin iptal edilmesi ile kazı ruhsatı yenilenmemesinin uygun bulunulduğu teklifi getirildiği, önerilen teklifi doğrultusunda davacının Myra Andriake kazı başkanlı-ğı görevinden alındığı, bu işleme karşı Antalya 3. İdare Mahkemesinde E.2013/1078 sayılı davanın açıldığı, davacının Antalya Kültür Varlık-larını Koruma Bölge Kurulu üyesi olması nedeniyle de yapılacak çalış-malarda sorun yaşanmaması için bölge kurulu üyeliğinin sona erdiril-mesine ilişkin dava konusu işlemin de tesis edildiği anlaşılmaktadır.

Page 254: Kamu Personel Rejimi 1

249KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının kazı başkanlığını yürütürken yaptığı işlem ve faali-yetleri ile ilgili hususların ileri sürüldüğü, koruma bölge kuru-lu üyeliği çalışmaları ve alınmış karalara yönelik görevindeki başarısızlık, devamsızlık yada tarafsızlık yada menfaat sağla-dığına yönelik bilgi ve belgenin ileri sürülmediği anlaşılmakta olup, bu durumda 2863 sayılı Yasanın 55 inci maddesinde dü-zenlenmiş olan koruma kulu üyelerinin görevlerine son veril-mesine ilişkin koşulların hiçbirisinin davacı açısından gerçek-leşmediğinden davacının Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Ku-rulu üyeliğinin sona erdirilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.”

23) Antalya 1. İdare Mahkemesince verilen yukarıda bahsedilen 30/04/2014 günlü, E:2013/1152, K:2014/645 sayılı Kararın temyizen incelenmesi ve yürütülmesinin durdurulması istemiyle Danıştay 14. Daire nezdinde 2014/6877 Esas sayılı dosyasında açılan davanın devam etmekte olduğu anlaşılmakla beraber, söz konusu dava kapsa-mında da 20/08/2014 tarihinde, İdare Mahkemesince verilen kararın yürütülmesinin durdurulmasını istemin reddine karar verilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın Kamu Başdenetçisi-ne Önerisi

24) Kamu Denetçisi tarafından, şikayetçinin Ankara ... üyeliğine son verilmesi işleminin, kanuna aykırı bir şekilde tesis edilmiş olması sebebiyle iptal edilmesi ve görevine iadesinin sağlanması hususunda Tavsiye önerisi Kamu Başdenetçisi’nin uygun görüşlerine arz edilmiş-tir.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

25) Şikayetçinin, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 58 inci maddesi uyarınca, 03/06/2013 tarih ve 108347 sayılı Bakan-lık Makamı Oluru ile Ankara ...na ... üye olarak seçildiği, daha sonra 24/06/2014 tarihinde ise Bakanlık Makamı Oluru ile üyelik görevinin sonlandırıldığı anlaşılmıştır.

Page 255: Kamu Personel Rejimi 1

250 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

26) Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 55 inci maddesinde, koruma bölge kurullarının Bakanlıkça seçilen üyelerinin görev süresi üç yıl olarak öngörülmüştür. Anılan dü-zenlemede üyeliğin hangi hallerde sona erdirilebileceği hüküm altına alınmıştır. Buna göre, görev ve yetki alanlarına giren konularda doğrudan veya dolaylı olarak taraf olduğu veya menfaat sağla-dığı tespit edilmesi hali ile herhangi bir nedenle bir yıl içinde yıllık izin, hastalık ve mazeret izinleri hariç dört veya üst üste iki toplantıya katılmayan üyelerin kurul üyeliği Bakanlıkça sona erdirilir.

27) Şikayet başvurusuna ilişkin idareden temin edilen bilgiler-den, şikayetçinin görev ve yetki alanlarına giren konularda ta-raf olduğu veya menfaat sağladığına dair hiçbir iddiaya yer ve-rilmediği, bu hususta şikayetçi hakkında yürütülmüş herhangi bir soruşturmanın söz konusu olmadığı, aynı şekilde şikayet-çinin kurul toplantılarına katılmadığı konusunda da herhangi bir tespitte bulunulmadığı anlaşılmıştır.

28) 2863 sayılı Kanunda yer alan hüküm kapsamında kurul üye-liği görevine son verme işleminin ancak yasal dayanak çerçevesinde yasada öngörülen sebepler doğrultusunda tesis edilebileceği hususu açık olduğu, hangi durumlarda kurul üyeliği görevine son veri-lebileceğine mevzuatta açık bir şekilde yer verildiği ve idareye bu konuda herhangi bir takdir yetkisi tanınmadığı, Kanunda öngörülen kurul üyeliğinin sona ermesini gerektirecek durum-ların şikayetçi açısından gerçekleşmemiş olduğu anlaşıldığın-dan, şikayetçinin görevine son verilmesine ilişkin yasal dayanaktan yoksun işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

29) T.C. Anayasasının 2 nci maddesinde, Türkiye Cumhuriyetinin Hukuk Devleti olduğu belirtilmektedir. Anayasa Mahkemesi kararla-rında da belirtildiği üzere, Cumhuriyetin nitelikleri arasında yer alan hukuk devleti, bütün işlem ve eylemlerinin hukuk kurallarına uygun-luğunu başlıca geçerlik koşulu sayan, her alanda adaletli bir hukuk dü-zeni kurmayı amaçlayan ve bunu geliştirerek sürdüren, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasaya aykırı durum ve tutum-lardan kaçınan, insan haklarına saygı duyarak bu hak ve özgürlükleri

Page 256: Kamu Personel Rejimi 1

251KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

koruyup güçlendiren, Anayasa ve hukuk kurallarına bağlılığa özen gös-teren, yargı denetimine açık olan devlettir.

30) İdarenin işlem tesis ederken hukuka bağlı olması ve hukuk ka-ideleri içinde hareket etmesi hukuk devleti ilkesinin bir gereğidir. Bu kapsamda, idari işlemin belli bir sebebe dayanması gerektiği açık bir kuraldır. Ayrıca bu sebep, bir hukuk kuralına dayanmalıdır. İdari işle-min sebebinin olmaması ya da sebebinin hukuka aykırı olması halinde işlemin iptali gerekir. İdari işlemin dayanağı olan nedenin açıkça ka-nunlarda gösterilmiş olması durumunda, idari işlemin hukuka uygun olabilmesi için, idarenin aldığı kararın bu nedene dayanması ve bu-nun da kararda açıkça gösterilmesi gerekir. Bu kurala uymayan uygu-lamalar, işlemi neden yönünden sakatlar. İdari işlemlerin doğuracağı sonuçlar da önceden kanunlarla belirtilmiştir. İdarenin, bağlı yetkide olduğu gibi, kanunun koyduğu sınırlar içinde kalması, neden ve konu yönünden kanun ile belirtilen koşullara uyması gerekir.

31) Şikayet konusu olayda, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 58 inci maddesi kapsamında kurul üyeliğinin sonlandırı-labilmesi için, üyenin görev ve yetki alanlarına giren konularda doğru-dan taraf olması ve bu konulardan menfaat sağlaması veyahut maze-retsiz üst üste iki kez veya toplamda dört kez toplantılara katılmamış olması gerekmektedir. Burada Kurul üyeliğinin sonlandırılması, işle-min konusunu oluştururken; Kanunda sayılan üyeliğin sonlandırıla-bilme nedenleri de işlemin nedenini oluşturmaktadır. Bu kapsamda, idare, Kanunun öngördüğü neden ve konu koşullarına uygun hareket etmek zorundadır. İdare, Kanunun öngördüğü bu nedenlere dayana-rak, başka sonuç doğuracak bir işlemde bulunamayacağı gibi, üyeliğin sonlandırılması sonucunu doğurmak için, Kanun ile belirtilen neden-den başka bir neden de kullanamaz; tersine bir uygulama yapıldığında, işlem hukuka aykırı olur ve iptali gerekir. Dolayısıyla şikayet konu-su işlem, konu ve sebep unsurları yönünden hukuka aykırı bir şekilde tesis edilmiştir.

32) Bilindiği gibi her idari işlemin amacı mutlaka kamu ya-rarıdır. Amaç unsuru bakımından idarenin takdir yetkisi bu-lunmamaktadır yani idare bu konuda bağlıdır. Kanunlarda özel amaç belirtilse dahi bu da sonuçta genel amaç olan kamu ya-rarının içinde yer alacaktır. Devlet yetkileri, özel yararlar, kişisel

Page 257: Kamu Personel Rejimi 1

252 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

çıkarlar için kullanılamadığı gibi kişisel inançların, siyasal yeğlemele-rin gerçekleştirilmesinde araç olarak da kullanılamaz. İdarenin kamu yararı dışında bir amaç gütmesi durumunda yapmış olduğu işlem amaç yönünden hukuka aykırı olur (Bkz. Prof. Dr. Şeref GÖZÜBÜYÜK, “Yö-netsel Yargı”, Ekim/1998 s. 256). Bu kapsamda şikayet konusu olay-da, şikayetçinin görev yaptığı alana her yönüyle kültürel ve mesleki olarak katkı sağlamasına, yurtiçi ve yurtdışı bütün toplantılara katıl-masına, ayrıca birime yenilikler katmış olmasına rağmen İdare keyfi davranarak Kanunda öngörülen üç yıllık görev süresi dolmadan üye-liğini sonlandırmıştır. İdare yapmış olduğu işlemde herhangi bir somut olay ve neden göstermemiş, dolayısıyla şikayet konusu işlem kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilmeksizin maksat ve sebep unsurları yönünden hukuka aykırı bir şekilde tesis edilmiştir.

33) İdarenin nasıl davranacağının sınırları önceden bir hukuk ku-ralıyla kesin olarak belirlenmişse, idareye belli bir yönde hareket etme hususunda bir tercih tanınmamışsa veya idareye belli bir tasarrufta bulunması kesin olarak emredilmişse bağlı yetki söz konusudur. İdarenin bağlı yetki içinde tesis ettiği işlemlerde, sebep ve konu unsuru açısından takdir yetkisi söz konusu değildir. İdare, bağ-lı yetki durumunda, kanunun öngördüğü sebebi tespit ettiğinde yine kanunun öngördüğü işlemi yapmak zorundadır. Şikayet konusu olay-da, Kültür ve Turizm Bakanlığınca tesis edilen kurul üyeliğinin son-landırılması işleminde, İdarece herhangi bir neden ileri sürülmemiş, “Makam takdiri” doğrultusunda işlemin tesis edildiği ifade edilmiştir. Oysaki Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 58 inci mad-desi kapsamında kurul üyeliğinin sonlandırılabilme nedenleri açıkça hüküm altına alınmış, bu konuda idareye herhangi bir takdir yetki-si tanınmamıştır. Kanunda seçilen üyenin görev süresi üç yıl olarak düzenlenerek ve görevden alınabilmesi sadece öngörülen nedenlerle sınırlandırılarak, herhangi bir takdir yetkisine müsaade etmeksizin idareyi bağlayıcı bir düzenlemeye gidilmiştir. Bu kapsamda, Kanunda yazılan sebepler dışında idare üyeliğe son veremez, çünkü Kanunun lafzı açıktır; idareye takdir hakkı verebilecek açıklamalar içermemek-tedir.

34) Ayrıca idarenin takdir yetkisinin söz konusu olması halinde dahi keyfi olarak hareket edebileceği anlamına gelmez. İdarenin takdir

Page 258: Kamu Personel Rejimi 1

253KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yetkisini kullanırken de kanunun koyduğu sınırlar içinde kalması, eşit-lik ilkesine önem vermesi, kanunlar özel koşullar öngörmüşse bunlara uyması, bu yetkiyi kamu yararı için ve gerekçeli olarak kullan-ması gerekmektedir. (Bkz. Prof. Dr. Şeref GÖZÜBÜYÜK, “Yönetsel Yargı”, Ekim/1998 s. 264)

35) “Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar” başlığı altında yer verilen İdare Mahkemesi Kararlarında da kurul üyeliği görevine son verme işleminin, ancak yasal dayanak çerçevesinde tesis edilebileceği, mevzuatta kurul üyeliğinin sona erdirilmesini gerektirecek fiil olarak öngörülmeyen fiilleri nedeniyle davacının görevine son verilmesinin hukuka aykırı olduğu ifade edilmiştir. İstanbul 1.İdare Mahkemesi kararında, üyeliği sonlandırılan davacı hakkında düzenlenmiş bir so-ruşturma raporu bulunması, idare tarafından üyenin bir takım usu-le uygun olmayan kararların altında imzasının bulunmasının tespiti yönünde bir neden belirtilmesine rağmen Mahkemece, bu nede-nin Kanunda belirtilen nedenlerden olmaması sebebiyle kabul edilmemiş, idarenin Kanunda sayılan nedenlerle bağlı olması gerektiği belirtilmiş ve işlemin iptali karara bağlanmıştır. Şi-kayet konusu olayda ise İdare, hiçbir sebebe dayandırmaksızın işlem tesis ederek açıkça hukuka aykırı davranmıştır. Oysaki hukuk devleti ilkesinin ve hukuk devleti ilkesinin sağladığı güvencelerin temini açı-sından idarece tesis edilen işlemin gerekçeleriyle ortaya konulması zo-runlu ve gereklidir.

36) Danıştay, 8. Dairesinin E. 2009/7831 kararında da gö-rüleceği üzere; “idari işlemlerin bir sebebe ve gerekçeye dayalı olması hukukun genel ilkelerinden olduğundan, bu ilke genel anlamda düzen-leme veya işlem yapan idareyi uyguladığı ve düzenleme yaptığı alanda doğru ve anlamlı olgular ortaya koymaya ve denetim yapmaya zorlar. İşlemlerde gösterilen sebep ve gerekçe, işlemin yasaya uygunluğu ve dayanağını değerlendirme, itiraz edip etmeme konusunda ilgililere yardımcı olmakla birlikte, idarenin saydamlığı, savunma hakları ve idareye güven ilkeleri ve hukuk devleti anlayışının oluşumu noktala-rında da büyük öneme sahiptir” ifadeleriyle idari işlemlerde gerek-çenin önemine değinmiştir.

37) Anayasa Mahkemesi kararlarında da belirtildiği üzere, hukuk devleti; yönetilenlere hukuk güvenliği sağlayan, adaletli bir hukuk

Page 259: Kamu Personel Rejimi 1

254 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sistemine dayanan devlet düzeninin adıdır. Hukuka güvenin, kamu düzeninin ve istikrarın korunması da kazanılmış hakların korunma-sı ilkesine bağlılık ile mümkündür. Kazanılmış haklar, hukuk devleti kavramının temelini oluşturan en önemli unsurlarındandır. Kazanıl-mış hakları ortadan kaldırıcı nitelikte sonuçlara yol açan uygulamalar, Anayasanın 2 nci maddesinde açıklanan “Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir” hükmüne aykırılık oluşturacağı gibi, toplumsal kararlılığı, hukuksal güvenceyi ortadan kaldırır, belirsizlik ortamına neden olur ve kabul edilemez. Şikayete konu kurul üyeliği görev süresi Kanunda üç yıl olarak öngörüldüğünden, bu süre dolmaksızın şikayet-çinin üç yıllık üyelik görevi hakkının elinden alınmasıyla, kazanılmış hakların korunması ilkesine aykırı davranılmış ve bu suretle hukuk devleti ilkesine bağlılık zedelenmiştir.

38) Her idari işlemin yasal bir dayanağının bulunması ve ya-salara uygun olarak yapılması gerektiği ilkesinden hareketle, şikayetçinin kurul üyeliğine son verilmesi işleminde idarece hukuken geçerli ve somut herhangi bir neden ileri sürülmedi-ğinden, şikayet konusu işlem keyfi bir şekilde kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilmeksizin tesis edildiğinden işlemin hukuka aykırı olduğu kanaat ve sonucuna varılmıştır.

39) T.C. Anayasanın 70 inci maddesinde, kamu hizmetine girme hakkı, Anayasal bir hak olarak düzenlenmiştir. Bu hüküm, söz konusu hizmete girenlerin görevlerinde kalma hakkına da güvence oluştur-maktadır. İdarenin, Kanunda öngörülen görev süresi dolmaksızın ve hukuki bir sebep göstermeksizin, açıkça Kanuna aykırı bir şekilde tesis ettiği kurul üyeliğinin sonlandırılması işlemi, Anayasada öngörülen “hukuk devleti ilkesinin” ve “kamu hizmetine girme hakkının” ihlali niteliğini taşımaktadır. Dolayısıyla Anayasaya ile 2863 sayılı Kanuna aykırı davranılarak tesis edilen üyeliğe son verilmesi işlemin-de, hukuka ve hakkaniyete uyarlık görülmemiştir.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

40) BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmenin 6 ncı maddesi uyarınca; “Devlet, herkesin serbestçe seçti-ği ya da kabul ettiği bir işte çalışarak hayatını kazanma fırsatı veren ça-lışma hakkını tanır ve bu hakkın korunması için gerekli tedbirleri alır.”

Page 260: Kamu Personel Rejimi 1

255KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

41) T.C. Anayasasında, kişilerin kamu kurum ve kuruluşlarında çalışabilmeleri, kamu hizmetine girme hakkı adıyla anayasal bir hak olarak düzenlenmiştir. Anayasanın Siyasal Haklar ve Ödevler bölü-münde düzenlenen 70 inci maddesinde, her Türk vatandaşının kamu hizmetine girme hakkına sahip olduğu belirtilmiş, hizmete alınmada görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayrımın gözetilemeye-ceği düzenlenmiştir.

42) Bu kapsamda, T.C. Anayasasının 13 üncü maddesinde ise, kamu hizmetlerine girme hakkı da dahil olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin ne şekilde sınırlandırılacağı düzenleme altına alınmış-tır. Buna göre, Anayasanın “Temel Hak ve Hürriyetlerin Sınırlanması” başlığını taşıyan 13 üncü maddesi uyarınca temel hak ve hürriyetler özlerine dokunulmaksızın, yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilecek, bu sınırlamalar Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum dü-zeninin ve laik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamayacaktır.

43) Anayasanın 70 inci maddesinde düzenlenen kamu hizme-tine girme hakkı, söz konusu hizmete girenlerin görevlerinde kalma hakkına da güvence oluşturmaktadır. Dolayısıyla İdare, hukuka aykırı bir şekilde üyelik görevine son vermek suretiyle, Anayasal bir hak olarak düzenlenmiş olan kamu hizmetine gir-me hakkını ihlal etmiştir. Bu çerçevede, direkt insan haklarını ihlale rastlanmamışsa da idarenin tesis ettiği işlemin, Anaya-sa, kanunilik, adalet ilkelerinin ihlali niteliği taşıdığı değer-lendirilmektedir.

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

44) Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde geçen “iyi bir yönetim hakkı”nın uygulamada ne anlama geldiğini açıklayan ve ülkemizin de Aday Üye olduğu Avrupa Birliğinin müktesebatının bir parçası olan Avrupa Doğru İdare Davranış Yasasında iyi yöne-tişim ilkeleri ortaya konulmuş olup; bu belgenin “Yasaya uygunluk” başlıklı 4 üncü maddesi; “Yetkili, yasaya uygun davranmalı ve AB mev-zuatında yer alan kuralları ve işlemleri uygulamalıdır. Yetkili, özel-likle bireylerin hak ve menfaatlerini etkileyen kararların yasal

Page 261: Kamu Personel Rejimi 1

256 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

bir dayanağı olmasını ve içeriklerinin yasalara uygun olmasını sağlamaya dikkat etmelidir.”

45) Avrupa Doğru İdare Davranış Yasasının “Yetkinin kötüye kullanılmaması” başlıklı 7 nci maddesine göre; “Yetkiler sadece ilgili hükümler tarafından öngörüldükleri amaçlar için kullanılmalıdır. Yet-kili, bu tür yetkilerini özellikle herhangi bir yasal dayanağı olmayan ya da kamu menfaati gözetmeyen amaçlarla kullanmaktan kaçınacaktır.”

46) Avrupa Doğru İdare Davranış Yasasının 18 inci maddesinin birinci fıkrası; “Kurum’un gerçek bir kişinin hak ve menfaatlerini olumsuz şekilde etkileyebilecek her kararı ilgili olaylar ve hukuki dayanağı işaret edilerek gerekçesini belirtecektir” ikinci fıkrası; “Yetkili yetersiz ya da belirsiz ya da bireysel gerekçe içermeyen kararlar almaktan kaçınacaktır” hükümlerini içermektedir.

47) Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 20 Haziran 2007 tarihli ve CM/Rec (2007) 7 sayılı kararıyla kabul edilen “İyi İdare Konusun-da Üye Devletlere Tavsiye Kararı”nın “Yasallık İlkesi” başlıklı 2 nci maddesinde “İdarenin, yasaya uygun faaliyette bulunacağı, iç hu-kuk, uluslararası hukuk ile faaliyetlerini, örgütleniş ve işleyişini dü-zenleyen hukukun genel ilkelerine uyacağı, yetkilerini ve işleyiş yön-temlerini düzenleyen kendi iç düzen kurallarına uygun davranacağı, takdir yetkisini kullandığında keyfi kararlar alamayacağı, yetkilerini ancak yasa ve olguların izin verdiği biçimde ve yalnızca yetkinin veril-diği amaca uygun olarak kullanacağı” hükme bağlanmıştır.

48) Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin anılan Kararının “İdari İşlemlerin Biçimi” başlıklı 17 nci maddesinde ise “idarece tesis edi-len her birel işlemde, en azından bireysel hakları etkileyen her birel işlemde, kararın dayandığı maddi ve hukuki temelleri gösteren uygun gerekçelerin bulunacağı” ifade edilmiştir.

49) 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uy-gunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanıl-maması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap veri-lebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması,

Page 262: Kamu Personel Rejimi 1

257KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yolla-rının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel ve-rilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar” hükmü yer almaktadır.

50) Kurumumuzun inceleme ve araştırma yaparken gözetmekle yükümlü olduğu ve Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulan-masına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ile benimsenen iyi yönetim ilkeleri arasında yer alan “kanunlara uygunluk” ilkesi gereğince idareler, özellikle bireylerin hak ve menfaatlerini et-kileyen işlem tesis etmeleri ve bu kararları ilgiliye duyurmala-rı sırasında, yasal dayanaklarını dikkatli ve özenli bir şekilde tespit etmekle, dolayısıyla bu kararların içeriklerinin yasalara uygun olmasına dikkat etmekle yükümlüdür.

51) Şikayet konusu olayda, Kanunda üç yıl olarak öngörülmüş olan görev süresi dolmadan Kanuna aykırı ve gerekçesiz bir şekilde kurul üyeliği görevine son vermek suretiyle İdare, kanunlara uygunluk ilke-sini çiğnemiş, bireyin hukuka ve idareye olan güven duygusunu sars-mıştır. İdarece, bu şekilde, yani hukuken geçerli ve somut herhangi bir gerekçe ileri sürülmeksizin, kanuna aykırı ve keyfi bir şekilde işlem tesis edilerek, başta kanunlara uygunluk ilkesi olmak üzere, ka-rarların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösteril-mesi, ayrımcılığın önlenmesi, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, idari kararlara karşı başvuru yollarının gösterilmesi gibi birçok iyi yönetim ilkelerine aykırı davranılmıştır.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

52) 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresinin kaldığı yerden işle-meye başlayacaktır.

Page 263: Kamu Personel Rejimi 1

258 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Yargı Yolu

53) 2709 sayılı 1982 Anayasasının Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlem-lerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı kalan süre içinde yetkili İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V.KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre, ŞİKA-

YETİN KABULÜNE;

1.Şikayet başvurusunda bulunan ...’in Ankara ... kurulu üyeliğine son verilmesi işleminin yeniden gözden geçirilerek geri alınması, eski statüsüne makul sürede iadesi hususunda KÜLTÜR VE TURİZM BA-KANLIĞINA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2. Yukarıda anılan Kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uya-rınca, KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞINCA bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte gö-rülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildiril-mesinin zorunlu olduğuna,

3. Bu kararın şikayetçiye ve KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI-NA TEBLİĞİNE, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 264: Kamu Personel Rejimi 1

259KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

I. USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1. Şikayet başvurusu, Kurumumuza posta yolu ile gönderilen ve 31/10/2014 tarih ve 10109 sayı ile kayıt altına alınan şikayet dilekçesi vasıtasıyla yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayım-lanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yet-kileri Yönergesinin 7 nci maddesinin 1 inci fıkrasının (e) bendi uya-rınca, şikayetin incelenmesine ve araştırılmasına geçilmiş, 2014/4718

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/4718KARAR TARİHİ : 19/03/2015

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİŞİKAYET EDİLEN İDARE : Türkiye İstatistik Kurumu

BaşkanlığıŞİKAYETİN KONUSU : Şikayetçi, ... Kurumu Başkan-

lığında ... olarak görev yap-makta iken tehdit, aşağılama, mobbing ve benzeri davranış-lara planlı ve sürekli olarak maruz bırakıldığını ve netice-de doktora eğitimine devam edebilmek için görevinden is-tifa etmek zorunda kaldığını belirterek, benzer mağduriyet-lerin yaşanmaması için gerekli soruşturma ve işlemlerin ya-pılmasını talep etmektedir.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 31/10/2014

Page 265: Kamu Personel Rejimi 1

260 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

şikayet sayılı dosya Tavsiye Kararı önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Şikayet başvurusunun ön incelemesinde; şikayet konusunun Ku-rumumuzun görev alanına girdiği ve şikayetin süresinde yapıldığı tes-pit edilmiştir. Şikayet konusu ile ilgili olarak şikayet edilen idare nez-dinde idari başvuru yolunun tüketilmediği görülmekle birlikte, şikayet konusunun idarenin tutum ve davranışına yönelik olması sebebiyle Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 12 nci maddesinin 5 inci fıkrası hük-mü uyarınca idari başvuru yollarının tüketilmesi koşulu aranmaksızın inceleme ve araştırma aşamasına geçilmiştir.

Öte yandan, her ne kadar şikayetçi memuriyetten çekilmiş olsa da, şikayete konu edilen mobbing iddiası kapsamındaki eylem ve işlemle-rin doğrudan şahsını hedef almış olması ve bu kapsamda bir şikayetin görevdeyken yapılmasının zorluğu karşısında, şikayet başvurusunun menfaat ihlali koşulunu da taşıdığı, diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin incelenmesine ve araş-tırılmasına engel bir hususun olmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. Şikayetçi dilekçesinde özetle; ... Başkanlığında ... olarak görev yapmakta iken tehdit, aşağılama, mobbing ve benzeri davranış-lara planlı ve sürekli olarak maruz bırakıldığını ve neticede gö-revinden istifa etmek zorunda kaldığını belirterek,

3.1 13/06/2013 tarihinde ... tarafından aşağılayıcı ifadelere maruz kaldığını, sürdürülmek ve disiplin cezası verdirilmek ile tehdit edildiğini,

3.2. Muhakkik raporunun baskı ile aleyhine yazdırtılarak, tarafına 26/07/2013 tarihli uyarma cezası verildiğini,

3.3. Savunması alınmadan ceza verildiği için Disiplin Kurulunun söz konusu cezayı 15/08/2013 tarihinde usul yönünden bozduğunu,

Page 266: Kamu Personel Rejimi 1

261KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

3.4. ...’nin yakın mesai arkadaşı ...’nin göreve gelmesiyle beraber, emri altındaki ...da görevlendirildiğini, ilk iş olarak usulen bozulan cezaya ilişkin savunmasının istenildiğini ve neticesinde 02/10/2013 tarihli yazı ile uyarma cezası ile cezalandırıldığının tarafına bildi-rildiğini,

3.5. Diğer personele işletilmeyen bir usul ile 08/10/2013 tarihli 4 günlük sıhhi raporunun uygunluğuna ilişkin görüş talep edil-diğini,

3.6. 23/05/2013 ve 25/11/2013 tarihleri arasındaki 6 aylık süreç-te 3 kez sözlü ve 2 kez yazılı izin talebine cevap verilmeyerek reddedildiğini ve izin verilmemesi ile ilgili olarak amirleriyle yaptığı görüşmelerde ... tarafından izin verdirilmediğinin tarafına sözlü ola-rak iletildiğini,

3.7. İstanbul Bölge Müdürlüğü için yapılan Anadolu yakası ek hiz-met binasının network kablo kontrolü için kablolama konusunda hiç-bir tecrübesinin olmadığının ve firmanın işlerini bitirmediğinin bilin-mesine rağmen 26/02/2014, 05/03/2014 ve 13/03/2014 tarihlerinde 3 kez yıldırma amacıyla görevlendirildiğini,

3.8. 2008 yılında KPSS A Grubu atamasıyla Bölge Müdürlükleri için yapılan sınavdan ayrı olarak Merkez kadrolarında görevlendi-rilmek için yapılan sınav neticesinde atamasının yapılmasına ve Hacettepe Üniversitesinde doktora öğrencisi olduğunun bi-linmesine rağmen, 30/05/2014 tarihli Yer Değiştirme Kurulu kararı ile ... Müdürlüğüne Bilgisayar Mühendisliği Bölümü mezunu perso-nelin yeterli olmaması gerekçe gösterilerek atandığını,

3.9. Ancak ... Müdürlüğünde göreve başladıktan sonra Bil-gisayar veya Elektrik Elektronik Mühendisi kadrosundaki personelin askerde olduğunu, 2014 yılı Ağustos ayı içerisinde görevine başlayaca-ğını öğrendiğini ve 11/07/2014 tarihinde Bilgi İşlem Takımında per-sonele ihtiyaç bulunmadığı için hiçbir tecrübesinin olmadığı ... görev-lendirildiğini,

3.10. Bu nedenlerle mesleğini yapamayacağı inancı ve Ankara’da devam etmekte olan eğitimi dolayısıyla 01/08/2014 tarihli dilekçesi ile istifa ettiğini ve aynı tarihli onay ile istifasının kabul edildiğini,

İddia ve beyan etmektedir.

Page 267: Kamu Personel Rejimi 1

262 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları

4. Şikayet konusuna ilişkin Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı-nın 02/12/2014 tarihli ve 168 sayılı cevabi yazısında özetle;

4.1. Şikayetçi tarafından Başkan Yardımcısı ... hakkında öne sürü-len iddiaların gerçekten uzak olduğu ve ilgilinin savunması alınmadan verilen cezanın usul hatası yapıldığı gerekçesiyle ... başkanlığındaki Disiplin Kurulu tarafından 02/08/2013 tarihinde kaldırıldığı,

4.2. Kurumda mesai saatlerinin 09:00 -18:00 olduğu, 30 dakikalık tolerans tanınarak mesai saatlerine uymayan personele disip-lin işlemlerinin başlatıldığı, bunun sadece müştekiye yönelik bir işlem olmadığı, 26/07/2013 tarihli usul yönünden bozulan ce-zaya ilişkin olarak 15/08/2013 tarihinde İnsan Kaynakları Daire Baş-kanlığı’ndan Bilişim Teknolojileri Daire Başkanlığına Disiplin Kurulu Kararı doğrultusunda gerekli işlemlerin yapılması talebinin iletildiği,

4.3. ... tarafından ...’nin muhakkik tayin edildiği, 13/05/2013 ta-rihinde uyuyakalması, 27 ve 28 Mayıs 2013 tarihlerinde rahat-sızlığından dolayı mazeretsiz olarak işe geç gelmesi sebebiyle somut bir özür beyan edilemediğinden muhakkik tarafından uyarma cezası teklif edildiği ve Bilişim Teknolojileri Daire Başkanlığı tarafından ve-rilen uyarma cezasına yapılan itirazın reddedilerek 02/10/2013 tari-hinde Disiplin Kurulu Kararıyla uyarma cezası verildiği,

4.4. Şikayetçinin 2013 yılında 46 kez, 2014 yılının ilk 5 ayın-da 27 kez geç geldiği, 2013 yılının mesai bitiminden en az 30 dakika olmak üzere 31 kez erken çıktığı, 2014 yılında ise 13 kez erken çıktığı, Bilişim Teknolojileri Daire Başkanlığında en yük-sek devamsızlığı müştekinin yaptığı, aynı Daire Başkanlığında iki per-sonelin daha mesaiye geç gelme ve erken çıkma alışkanlığı nedeniyle disiplin cezası ile tecziye edildiği ve bu durumun müştekinin şahsına yönelik kasıtlı bir uygulama olmadığının göstergesi olduğu ve aynı Daire Başkanlığında aynı sayıda devamsızlığı olduğu halde di-siplin cezası almamış personelin bulunmadığı,

4.5. Şikayetçinin 2013 yılında 8 farklı zamanda toplam 27 gün rapor aldığı, 08/10/2013 tarihinden önce izin talep ettiği, izin onayını beklemeden aynı gün rapor aldığı, rapor almayı alışkan-lık haline getirdiği ve izin onayını beklemeden rapor alması nedeniyle

Page 268: Kamu Personel Rejimi 1

263KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

bu hakkı kötüye kullandığı düşüncesiyle Kurumda Başkanlığın sık sık rapor kullananların Hakem Hastaneye gönderilmesi uygulaması kap-samında raporun uygunluğunun teyidi için Hakem Hastaneye gönde-rildiği,

4.6. Şikayetçinin bir yıl içerisinde 20 gün yasal izin hakkının olduğu ve tamamını 2013 yılı içerisinde kullandığı, sınav dö-neminde 12 gün izin talebinin karşılandığı, ihtiyaçlarının karşıla-narak performansının artırılmasının amaçlandığı, ayrıca 27 gün rapor alarak mesai saatlerine riayet etmemesi göz önüne alındığında iddia-larının yersiz olduğu, ...’den talep edilen izin isteğinin karşılanmaması hususunun da gerçeği yansıtmadığı,

4.7. Şikayetçinin görev yapmış olduğu ...nun yürütmesi gereken sorumlulukların bir parçası olarak sadece şahsının değil, aynı Grupta görev yapan diğer personelin de muhtelif zamanlarda çeşitli illere gö-revlendirildiği, şikayetçinin sadece İstanbul Anadolu yakası binasının ihtiyaçlarının tespiti amacıyla 2 teknikerle beraber görevlendirildiği, işlerin yetişmemesi nedeniyle ve İstanbul Bölge Müdürlüğünün tale-biyle 26/02/2014 tarihinde yol dahil 3 gün, 05/03/2014 tarihinde yol dahil 5 gün ve 12/03/2014 tarihinde yol dahil 4 gün aynı ekiple gö-revlendirildiği, çalışma hayatı boyunca sadece İstanbul ilinde yol hariç toplam 5 gün görevlendirilmesinin yıldırma amacı ile yapıldığı iddiası-nın haksız ve mesnetsiz olduğu,

4.8. Mesaiye sık sık geç geldiği için soruşturma geçiren ve ceza alan şikayetçinin “Yer Değiştirme Yönetmeliği” kapsa-mında, ...’nin üye olmadığı, Yer Değiştirme Kurulu tarafından ihti-yaca binaen ve görülen lüzum üzerine ... Bölge Müdürlüğüne atanmasının uygun görüldüğü, şahsın kendisi gibi birden fazla ki-şinin de ihtiyaca binaen atamasının yapıldığı,

4.9. Kurumun en kapsamlı çalışmalarından biri olan ve İş İstatis-tikleri Takımı tarafından yürütülen Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistik-leri Anketinde oluşacak hataların önüne geçmek maksadıyla ankete has analiz ve kontrol yazılımlarının oluşturulması ve geliştirilmesinin planlandığı, işyerlerine yeni olan bu uygulama nedeniyle bilgi işlemle ilgili teknik destek verilmesinin gerektiği, bu nedenle ... Bölge Müdür-lüğüne naklen atanan ve 11/07/2014 tarihinde göreve başlayan

Page 269: Kamu Personel Rejimi 1

264 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

şikayetçinin Bilgisayar Mühendisi olması nedeniyle çalışma bi-tinceye kadar (01/12/2014) ... görevlendirildiği,

4.10. Şikayetçinin göreve başladığı gün (11/07/2014) 4 hafta izin talep ettiği, 14 -25/07/2014 tarihleri arasında 2 hafta izin verildiği, izin ve bayram tatili sonrası 31/07/2014 tarihinde görevine başladı-ğı, 01/08/2014 tarihinde de kalan izinleri kullandıktan sonra istifa dilekçesini verdiği, 04 -27/08/2014 tarihleri arasında kalan izinlerini kullandıktan sonra izin bitiminde 27/08/2014 tarihinde görevinden ayrıldığı, ... Bölge Müdürlüğünde fiili olarak sadece 3 işgünü gö-rev yaptığı,

4.11. İlgilinin istifa onayının ...’nin yerine vekaleten bakması nede-niyle Başkan Yardımcısı ... tarafından onaylandığı belirtilmiştir.

C. Olaylar

5. Şikayetçi ve idare tarafından iletilen bilgi ve belgeler doğ-rultusunda olaylar aşağıda özetlenmiştir.

5.1. ... olarak görev yapan şikayetçi ...’ya 2013 yılı Mayıs ayına iliş-kin mesai saatlerine riayet etmediği gerekçesiyle 26/07/2013 tarihli uyarma cezası verilmiştir. Şikayetçi söz konusu cezaya 01/08/2013 ta-rihinde itiraz etmiştir.

5.2. Savunması alınmadan ceza verilerek usul hatası yapılması nedeniyle Disiplin Kurulu söz konusu cezayı 02/08/2013 tarihinde usul yönünden bozmuştur. 29/08/2014 tarihinde şikayetçiden savun-ması talep edilmiş, 02/10/2013 tarihli yazı ile de uyarma cezası ve-rilmiştir. Şikayetçinin 01/11/2013 tarihli itirazı Disiplin Kurulu’nun 07/11/2013 tarihli kararı ile reddedilmiştir.

5.3. Şikayetçinin almış olduğu 08/10/2013 tarihli 4 günlük sıhhi raporun uygunluğunun teyidi için rapor Hakem Hastaneye gönderil-miştir.

5.4. Şikayetçi İstanbul Bölge Müdürlüğü Anadolu yakası ek hizmet binasının network kablo kontrolü için 26/02/2014, 05/03/2014 ve 13/03/2014 tarihlerinde 3 kez görevlendirilmiştir.

5.5. Şikayetçi 30/05/2014 tarihli Yer Değiştirme Kurulu kararı ile ... Bölge Müdürlüğüne resen atanmıştır. Şikayetçi 11/07/2014 tarihin-de ... göreve başlamıştır.

Page 270: Kamu Personel Rejimi 1

265KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

5.6. 01/08/2014 tarihli dilekçesi ile 28/08/2014 tarihinde geçerli olmak üzere memuriyet görevinden çekilme talebinde bulunmuştur. 01/08/2014 tarihli onay ile görevden çekilme isteği kabul edilmiştir.

D. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

6. Memura verilen hastalık raporlarının fen yönünden incelen-mesine ilişkin Devlet Personel Başkanlığının 05/10/2012 tarihli ve 14654 sayılı görüşünde; “Devlet memurunun almış olduğu hasta-lık raporunun fenne aykırı olduğu konusunda tereddüt bulun-ması halinde kamu kurum ve kuruluşlarınca söz konusu raporların hastalık iznine çevrilmemesi gerektiği değerlendirilmekte olup, bahsi geçen hastalık raporunun 29/10/2011 tarihli ve 28099 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Devlet Memurlarına Verile-cek Hastalık Raporları ile Hastalık ve Refakat İznine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte (madde 7) belirtilen sürede kamu ku-rum ve kuruluşlarına intikalinden sonra memurun bulunduğu yere yakın ve Sağlık Bakanlığınca belirlenen bir hakem hastaneye sevk edilmesi gerektiği; Devlet memurunun hastalık raporun-da belirtilen sürenin bitiminden önce hakem hastaneye gitme-si gerektiği; Hakem hastane sağlık kurullarınca Devlet memurunun almış olduğu hastalık raporunun fenne aykırı olduğuna karar verilme-si halinde ise ilgilinin hastalık raporlarında belirtilen sürede izinsiz ve özürsüz olarak görevlerini terk etmiş sayılması ve hakkında 657 sayılı Kanunun ilgili hükümleri uyarınca işlem yapılması gerektiği mütalaa edilmektedir.” denilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

7. 2709 sayılı T.C. Anayasasının “Devletin temel amaç ve gö-revleri” başlıklı 5 inci maddesinde; kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmak sayılmış,

“Çalışma hakkı ve ödevi” başlıklı 49 uncu maddesinde; her-kesin çalışma hakkı ve ödevi olduğu belirtildikten sonra, devletin yü-kümlülükleri arasında, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları

Page 271: Kamu Personel Rejimi 1

266 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

korumak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alacağı, belirtilmiştir.

8. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Amir durumun-da olan devlet memurlarının görev ve sorumlulukları” başlıklı 10 uncu maddesinde, amirin maiyetindeki memurlara hakkaniyet ve eşitlik içinde davranacağı ve amirlik yetkisini kanun, tüzük ve yönet-meliklerde belirtilen esaslar içinde kullanacağı,

“Yıllık izinlerinin kullanılışı” başlıklı 103 üncü maddesinde, Yıllık izinlerin amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiya-ca göre kısım kısım kullanılabileceği, düzenlenmiştir.

9. 19/03/2011 tarih ve 27879 sayılı Resmi Gazete`de yayım-lanan “İşyerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi” konulu Başbakanlık Genelgesinde, kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör işyerlerinde gerçekleşen psikolojik tacizin çalışanların iti-barını ve onurunu zedelediği, verimliliğini azalttığı ve sağlığını kay-betmesine neden olarak çalışma hayatını olumsuz etkilediği, kasıtlı ve sistematik olarak belirli bir süre çalışanın aşağılanması, küçümsen-mesi, dışlanması, kişiliğinin ve saygınlığının zedelenmesi, kötü mua-meleye tabi tutulması, yıldırılması ve benzeri şekillerde ortaya çıkan psikolojik tacizin önlenmesi, iş sağlığı ve güvenliğinin ve çalışma ba-rışının geliştirilmesi için bazı tedbirlerin alınması gerektiği, işyerinde psikolojik tacizle mücadelenin öncelikle işverenin sorumluluğunda ol-duğu, işverenlerin çalışanların tacize maruz kalmamaları için gerekli bütün önlemleri alacakları, bütün çalışanların psikolojik taciz olarak değerlendirilebilecek her türlü eylem ve davranışlardan uzak duracak-ları, belirtilmiştir.

10. 06/12/2007 tarihli ve 26722 sayılı Resmi Gazete’de yayımlana-rak yürürlüğe giren Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı Perso-nelinin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına Dair Yönetme-lik’in “Hizmet bölgeleri ve zorunlu çalışma süreleri” başlıklı 4 üncü maddesi;

(1) Kurumun hizmet bölgelerine giren il merkezleri ile bu bölgeler-deki zorunlu çalışma süreleri Ek -1 sayılı cetvelde gösterilmiştir.

(2) Bu Yönetmelikteki istisnai hükümler dışında zorunlu çalışma süresi I inci bölgede 8, II nci bölgede 6, III üncü bölgede 4 yıldır. …”,

Page 272: Kamu Personel Rejimi 1

267KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Yer değiştirme esasları başlıklı 6 ncı maddesinde;

“(1) Hizmet süresi dolan zorunlu yer değiştirmeye tabi personel, bu Yönetmeliğin Ek 2 sinde yer alan Yer Değiştirme Suretiyle Atanma İstek Formunu doldurmak suretiyle yer değiştirme isteğinde bulunur. Ancak; fiili hizmet süresi dolup, yer değiştirme isteğinde bulunmayan personelin görev yapmakta olduğu birimde çalışmaya devam edip et-meyeceği, aynı veya başka bir hizmet bölgesine atanıp atanmayacağı hususları, hizmetin gereği (Değişik ibare:RG 30/1/2014 28898), norm kadro durumu, iş yükü, iş verimliliği ve bölgeler arasındaki per-sonel dağılımının adil bir şekilde sağlanması hususları gözetilerek Yer Değiştirme Kurulunca re’sen değerlendirilir.

(2)(Ek cümleler:RG 30/1/2014 28898) Bu durumdaki persone-lin atanmasında; gün, ay ve yıl bazında çalıştığı bölge hizmeti dikka-te alınarak, bölge hizmet süresi en fazla olandan başlanmak suretiyle atama yapılır. Hizmetlerin eşit olması durumunda ise EK 3’te yer alan değerlendirme formundaki toplam puana bakılır ve en az puana sahip olandan başlanarak atama yapılır.

(3) (Ek:RG 30/1/2014 28898) Bu Yönetmeliğe tabi personelin, EK 1’de belirtilen hizmet bölgelerinin her birinde, en az bir kere bölge hizmet süresi kadar çalışmış olması zorunludur.

(4) (Ek:RG 30/1/2014 28898) Personelin bölge hizmet süresi he-saplamasında her yılın 1 Mayıs tarihi esas alınır.

(5) (Ek:RG 30/1/2014 28898) Personelin aynı hizmet bölgesi içe-risinde yer değişikliği talebinde bulunabilmesi için, bu hizmet bölge-sindeki zorunlu çalışma süresinin en az yarısını tamamlaması zorun-ludur. Bu durumdaki personelin yer değiştirme talepleri kamu yararı, hizmetin gereği, norm kadro durumu ve iş yükü gözetilerek personelin bölgelerarası adil ve dengeli dağılımı dikkate alınmak suretiyle Yer De-ğiştirme Kurulunca değerlendirilir.”, hükmünü amirdir.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

11. Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 21/02/2014 tarih ve E. 2014/2157 K. 2014/3434 sayılı kararı

Söz konusu kararda; “Hukuk yargılamasında ve özellikle de mobbin-ge dayanan iddialarda yüzde yüzlük bir ispatın aranmadığı, şüpheden

Page 273: Kamu Personel Rejimi 1

268 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

uzak delil aramanın ceza yargılamasına ait olduğu, özel hukuk ve iş hukuku yargılamasında vicdani kanaatin oluşmasına yetecek kadar bir ispatın yeterli olduğu, taraflarca ileri sürülen delillerin sıhhat ve kuvvetinde tereddüt edilmesi halinde işçi lehine yorum ilkesinin uygu-lanması gerektiği, mobbing gibi diğer dava türlerine göre ispatı nispeten daha zor olan bir konuda kesin ve mutlak bir ispatın aranmayacağı, bu konuda işçi lehine ispat kolaylığı göstermenin hakkaniyet ve adalete daha uygun olacağı kanaat ve sonucuna varıl-mıştır” denilmiştir.

12. Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 27/12/2013 tarih ve E. 2013/693 K. 2013/30811 sayılı kararı

Kararda; “Mobbingin varlığı için kişilik haklarının ağır şekilde ihlaline gerek olmadığı, kişilik haklarına yönelik haksızlığın ye-terli olduğu, ayrıca mobbing iddialarında davacı işçinin, kendisine işyerinde mobbing uygulandığına dair kuşku uyandıracak olguları ileri sürmesinin yeterli olduğu, işyerinde mobbing gerçekleşmediğini ispat külfetinin davalıya düştüğü” belirtilmiştir.

13. Bursa Bölge İdare Mahkemesinin 07/11/2014 tarih ve E. 2014/4053; K. 2014/3839 sayılı kararı

Kararda; “Mobbing; bir veya birkaç kişinin bir diğer kişiye uyguladı-ğı, düşmanca ve ahlaka, etiğe aykırı yöntemlerle uygulanan sistematik psikolojik bir baskı olarak ifade edilebilir. Aslında mobbing kelimesi-nin anlatmak istediği şey; iş yerindeki duygusal taciz, psikolojik şid-det, dışlama, aşağılama, rahatsız etme, çalışma motivasyonunu, öz-güvenini kırma ve mutsuz etmedir. Mobbing uygulamalarını ispat etmenin çok zor olduğu kabulüyle mobbinge karine teşkil edebi-lecek delillere dayanılarak yargılama yapılmasını benimsemek zorunludur.”, denilmiştir.

14. Danıştay 5. Dairesinin 07/04/1999 tarih ve E. 1998/2342; K. 1999/853 sayılı kararı

Naklen atama işlemine dayanak olarak davacının almış olduğu di-siplin cezalarının gerekçe gösterilmesi nedeniyle, cezalandırma amacı ile tesis edildiği anlaşılan naklen atama işlemi ile ilgili olarak açılmış olan davada, “görevinde başarısızlığı ya da başkaca bir olumsuz-luğu ileri sürülmeyen ve sicilleri de olumlu olan davacının: bu

Page 274: Kamu Personel Rejimi 1

269KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

eylemlerinin disiplin cezası verilmesini gerektirir nitelikte ol-ması ve bu cezaların verilmiş bulunması karşısında, ayrıca bu eylemlerinin naklen atanmaya da gerekçe alınması, atamanın cezalandırma amacı taşıdığını göstermekte olup söz konusu ce-zaların dava konusu işlemin sebep unsuru olarak kabul edilme-sine imkan bulunmadığından, davanın reddi yolundaki idare mah-kemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir”, denilerek davacının temyiz isteminin kabulüne karar verilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın Kamu Başdenetçisi-ne Önerisi

15. Şikayetin kabulü ile Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığının şi-kayet konusu işlemde hatalı olduğu yönünde tavsiyede bulunulmasına ilişkin öneri Kamu Başdenetçisi’nin uygun görüşlerine sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

16. Mobbing “İşyerlerinde bir veya birden fazla kişi tarafından di-ğer kişi ya da kişilere yönelik gerçekleştirilen, belirli bir süre sistematik biçimde devam eden, yıldırma, pasifize etme veya işten uzaklaştırmayı amaçlayan; mağdur ya da mağdurların kişilik değerlerine, mesleki du-rumlarına, sosyal ilişkilerine veya sağlıklarına zarar veren; kötü niyet-li, kasıtlı, olumsuz tutum ve davranışlar bütünü” olarak tanımlanmış, mobbingin unsurları olarak; işyerinde gerçekleşmesi, sistemli bir şe-kilde yapılması, süreklilik kazanmış bir sıklıkla tekrarlanması, kasıtlı yapılması, yıldırma, pasifize etme ve işten uzaklaştırma amacında ol-ması, mağdurun kişiliğinde, mesleki durumunda veya sağlığında zarar ortaya çıkması hususları sayılmıştır. [Bkz, İşyerlerinde Psikolojik Taciz (Mobbing) Bilgilendirme Rehberi, Psikolojik Tacizle Mücadele Kurulu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (Mayıs 2014)]

17. Psikolojik tacize maruz kalan bireylerin; bıktırma, yıldırma, dışlanma, kurumun hizmetlerinden yoksun bırakılma, aşağılanma, izin ve görevlendirilmelerde yararlandırılmama, zorla tayin gibi psiko-lojik tacize neden olabilecek tutum ve davranışlara maruz kalabilmek-te oldukları, bir olguya işyerinde psikolojik taciz diye bakabilmek için davranışların ayda birkaç kez tekrarlanması, birbiri ardına birtakım evreler içinde geçmiş olması ve bunun tekrarlama sıklığı ve uzun süre devam etmesi ve davranış tarzlarının kişiye kötü muamele şeklinde

Page 275: Kamu Personel Rejimi 1

270 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olması gerektiği, en azından, kasıtlılık, süreklilik ve sistemlilik nite-liklerini taşıması gerektiği belirtilmiş, mobbinge neden olabilecek ida-ri işlemler ise; geçici görevlendirme (görev yeri değişikliği), mesleğin (unvanın) gerektirdiği görevleri vermeme, atama (atamama) özlük haklarının yerine getirilmemesi, disiplin soruşturması açılması ola-rak sayılmıştır. [Bkz, Türkiye Büyük Millet Meclisi Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu İşyerinde Psikolojik Taciz (Mobbing) Ve Çözüm Önerileri Komisyon Raporu (Nisan 2011)]

18. 7 ve 8 numaralı paragraflarda değinilen ulusal mevzuatımız-da devletin, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlayacağı, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ko-rumak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alacağı; ami-rin maiyetindeki memurlara hakkaniyet ve eşitlik içinde davranacağı, amirlik yetkisini kanun, tüzük ve yönetmeliklerde belirtilen esaslar içinde kullanacağı hüküm altına alınmıştır.

19. Şikayet konusu olayların değerlendirilmesinden; 28/02/2008 tarihli onay ile ... olarak göreve başlayan şika-yetçinin bu tarihten itibaren iddiaların başladığı tarih olan 13/06/2013 tarihine kadar çalıştığı Kurumla hiçbir sorun ya-şamadığı, yeterlilik sınavında başarılı olarak ... olmaya hak ka-zandığı, herhangi bir disiplin cezası almadığı tespit edilmiştir.

20. Şikayetçi hakkında 657 sayılı Kanunun 125 inci maddesi uyarın-ca adı geçene mesai saatlerine riayet etmemesi nedeniyle 26/07/2013 tarihli “uyarma” cezası verilmiştir. Söz konusu uyarma cezasının 13/05/2013 ve 27 28/05/2013 tarihlerine ilişkin olarak verildiği, 09:00-18:00 olan mesai saatleri dikkate alındığında şikayetçinin 13/05/2013 tarihinde saat 09:11:52’de göreve geldiği ve saat 18:03:40’ta görevden ayrıldığı, 27/05/2013 tarihinde saat 10:01:24’te göreve geldiği ve saat 18:20:14’te görevden ayrıldığı, 28/05/2013 tarihinde 10:02:10’da gö-reve geldiği ve saat 18:18:58’de görevden ayrıldığı görülmüştür.

21. Söz konusu ceza, savunması alınmadığı gerekçesiyle Disiplin Kurulu kararıyla 02/08/2013 tarihinde usul yönünden bozulmuş, daha sonra şikayetçinin savunmasının tamamlanmasıyla 2/10/2013 tarihinde yeniden verilmiş, bu cezaya ilişkin yapılan itiraz Disiplin Ku-rulunun 07/11/2013 tarihli kararı ile reddedilmiştir.

Page 276: Kamu Personel Rejimi 1

271KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

22. 30 dakikalık tolerans tanınarak mesai saatlerine uymayan per-sonele disiplin işlemlerinin başlatıldığının Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı tarafından belirtildiği dikkate alındığında; şikayetçinin 13/05/2013 tarihinde 11 dakika geç geldiği, bu durumun 30 da-kikalık tolerans süresi içerisinde kaldığı ve 3 dakika geç ayrıl-dığı görülmektedir. 27/05/2013 ve 28/05/2013 tarihlerinde 30 dakikalık toleranstan sonra yaklaşık 30 dakika geç kalan şika-yetçinin yaklaşık 20 dakika gecikmeli olarak mesaiyi tamamla-ması iyi niyetinin göstergesi olarak değerlendirilebilecekken, geçmiş hizmetleri ve daha önce bir disiplin cezası almaması gözetilmeksizin idare tarafından uyarma cezası verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğu tespit edilmiştir.

23. Şikayetçinin 08/10/2013 tarihli 4 günlük sıhhi raporunun uygunluğuna ilişkin Hakem Hastaneye sevk edilmesi iddiası ile ilgili olarak; şikayetçi yerine sadece sıhhi raporun hakem hastaneye gönderildiği, hakem hastanenin TÜİK kayıtlarına 24/10/2013’te giren yazısında, şahsın bizzat muayenesinin gerektiğinin bildirilmesi üzeri-ne 30/10/2013 tarihli yazıyla şikayetçinin hakem hastaneye gitmesi gerektiğinin şikayetçiye bildirildiği, hakem hastane tarafından yapılan muayenede “20 günü aşmış bir sürede akut sinüzit teşhisinin kontro-lünün yapılamayacağının bildirildiği” görülmüştür.

24. Fenne aykırı olduğu konusunda tereddüt bulunan sıhhi raporla ilgili olarak şikayetçinin hastalık raporunda belirtilen sürenin bitiminden önce, bizzat kendisinin bulunduğu yere en yakın hakem hastaneye sevk edilmesi gerekirken, Devlet Me-murlarına Verilecek Hastalık Raporları ile Hastalık ve Refakat İznine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik hükmü ve 6 numaralı paragrafta yer verilen Devlet Personel Başkanlığının görüşüne aykırı olarak şikayetçinin hastalığının teşhisi müm-kün olmayan bir süre geçtikten sonra hakem hastaneye gön-derilmesi uygulamasında, mevzuata aykırı hareket ettiği ve iyi niyetli bir yaklaşım sergilemediği, Kurumda sık sık rapor alan personelin hakem hastaneye gönderildiği yönündeki açıklama-nın ise bu uygulamayı haklı gösteremeyeceği sonuç ve kanaati-ne varılmıştır.

Page 277: Kamu Personel Rejimi 1

272 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

25. Şikayetçiye 23/05/2013 ve 25/11/2013 tarihleri arasında ka-lan 6 aylık dönemde yıllık izin verilmemesi iddiası ile ilgili söz konusu iznin verilmemesine gerekçe olarak, idare tarafından dosyada mevcut bilgi ve belgeler kapsamında şikayetçinin bu dönemdeki hizmetine ihtiyaç duyulduğu yönünde veya söz konusu dönemde görevlendi-rildiği işler dolayısıyla izin verilemediğine dair somut herhangi bir açıklamaya yer verilmediği görülmüştür. Şikayetçiye 6 ay boyunca yıllık izin kullandırılmaması ile ilgili kamu yararı koşullarının oluşmadığı, Türkiye İstatistik Kurumu gibi büyük bir kurum-da şikayetçiye istediği tarihlerde izin kullandırılması halinde idarenin işlerinin aksayacağı yönünde somut bir delil de ortaya konulamadığından, idarenin bu yöndeki açıklamaları yeterli ve makul karşılanmamıştır.

26. Şikayetçi 30/05/2014 tarihli Yer Değiştirme Kurulu kararı ile ... Bölge Müdürlüğüne ...’da Bilgisayar Mühendisi kadrosunun yeterli olmadığı gerekçesiyle naklen atanmıştır. ... Başkanlığı tarafından Ku-rumumuza verilmiş olan cevapta mesaiye sık sık geç geldiği için soruş-turma geçiren ve ceza alan şikayetçinin “Yer Değiştirme Yönetmeliği” kapsamında, ihtiyaca binaen ve görülen lüzum üzerine ... Bölge Mü-dürlüğüne atanmasının uygun görüldüğü belirtilmiştir.

27. Bahse konu Yer Değiştirme Kurulu kararında, kamu ya-rarı ve hizmetin gereği olarak atama işleminin yapıldığı be-lirtilmişse de; 10 numaralı paragrafta belirtilen Yönetmelik hükümleri karşısında, şikayetçinin görev yaptığı birinci böl-gedeki 8 yıllık zorunlu çalışma süresini doldurmadığı, herhan-gi bir yer değişikliği talebinde de bulunmadığı, bulunsa dahi ancak aynı bölge içinde yer değişikliğinin yapılabileceği tespit edilmekle birlikte, buna karşın şikayetçinin ikinci bölgede yer alan iller arasında sayılan ... iline fiili zorunlu çalışma süresini doldurmaksızın resen atanmasının ... Başkanlığı Personelinin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına Dair Yönetmeliğin 4 ve 6 ncı maddesi hükümlerine aykırı olduğu tespit edilmiştir.

28. 14 numaralı paragrafta yer verilen Danıştay kararında, idare tarafından naklen atamanın cezalandırma amacıyla yapılamayacağı belirtilmektedir. İdare, kamu görevlisini mevzuatta belirtilen koşulla-rın varlığı halinde, ancak disiplin cezası verme yoluyla cezalandırabilir.

Page 278: Kamu Personel Rejimi 1

273KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

İdarenin kamu görevlisini başka şekillerde cezalandırma konusunda bir takdir yetkisi bulunmamaktadır.

Somut olayımızda da, hakkında verilen uyarma cezasına ka-dar görevinde başarısızlığı ya da başkaca bir olumsuzluğu ida-rece de ileri sürülmeyen şikayetçinin, ... Bölge Müdürlüğünde görevlendirilmesine yönelik olarak idareden gelen açıklamada yer verilen “Mesaiye sık sık geç geldiği için soruşturma geçiren ve ceza alan ...’nın…. ihtiyaca binaen ve görülen lüzum üzerine ... Bölge Müdürlüğüne atanmasının uygun görüldüğü” yönündeki ifadeden, söz konusu atama işleminin cezalandırma amacıyla yapıldığı yönünde kanaat hasıl olmuştur.

29. Yukarıda yer verilen değerlendirmeler dışında, muhakkik rapo-runun baskı ile aleyhine yazdırtılarak tarafına uyarma cezası verildiği, izin verilmemesi ile ilgili amirleriyle yaptığı görüşmelerde ... tarafın-dan izin verdirilmediğinin tarafına sözlü olarak iletildiği iddialarının ispattan yoksun olduğu; İstanbul Bölge Müdürlüğü için yapılan Ana-dolu yakası ek hizmet binasının network kablo kontrolü için kablo-lama konusunda hiçbir tecrübesinin olmadığının ve firmanın işlerini bitirmediğinin bilinmesine rağmen 3 kez yıldırma amacıyla görevlen-dirildiği iddiasına ilişkin olarak uzmanlık alanıyla ilgili olarak 2 tek-nikerle beraber görevlendirilmesi ve İstanbul Bölge Müdürlüğünün talebi doğrultusunda görevlendirme yapılması hususları birlikte de-ğerlendirildiğinde söz konusu iddiaların haksız olduğu; 2008 yılında KPSS A Grubu atamasıyla Bölge Müdürlükleri için yapılan sınavdan ayrı olarak Merkez kadrolarında görevlendirilmek için yapılan sınav neticesinde atamasının yapılmasına rağmen ... Bölge Müdürlüğüne atandığı iddiasına ilişkin olarak, adı geçenin Yer Değiştirme Yönetme-liğine tabi olduğu, Merkez kadrolarda görevlendirilmesinden dolayı atanamayacağı iddiasının yerinde olmadığı, 11/07/2014 tarihinde ... Bölge Müdürlüğü ... Takımında personele ihtiyaç bulunmadığı için hiç-bir tecrübesinin bulunmadığı ... Grubu, İş İstatistikleri Takımında gö-revlendirildiği iddiası hakkında, uzmanlık alanına yönelik olarak bilgi işlemle ilgili teknik destek verilmesinin gerektiği, Bilgisayar Mühendi-si olması nedeniyle çalışma bitinceye kadar (01/12/2014) İş İstatistik-leri Takımında görevlendirildiği yönünde verilen idarenin açıklaması-nın makul olduğu değerlendirilmiştir.

Page 279: Kamu Personel Rejimi 1

274 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

30. 28/02/2008 tarihinde ... olarak göreve başlayan şikayet-çinin iddialara konu olayların başladığı tarih olan 13/06/2013 tarihine kadar çalışmakta olduğu Kurumla hiçbir sorun yaşa-madığı, yeterlilik sınavında başarılı olarak ... olmaya hak ka-zandığı, herhangi bir disiplin cezası almadığı, bu hususların aksinin idare tarafından da ileri sürülmediği gözetilerek, yu-karıda 22, 24, 25, 27 ve 28 numaralı paragrafların bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde, kişinin psikolojik ola-rak yıpratıldığı, çalışma motivasyonunun düştüğü ve nihayet 01/08/2014 tarihinde memuriyetten istifa ettiği anlaşılmıştır.

Mobbingin varlığı için kişilik haklarına yönelik haksızlığın yeterli olduğunu, bu konuda kesin ve mutlak bir ispatın aran-mayacağını, kişinin mobbing uygulandığına dair kuşku uyandı-racak olguları ileri sürmesinin ve vicdani kanaatin oluşmasına yetecek kadar bir ispatın yeterli olduğunu, bu konuda aksini ispat külfetinin idareye düştüğünü belirten 11 12 numaralı paragraflar arasında yer verilen yargı kararları ile 18 numara-lı paragraf birlikte ele alındığında, somut olayımız açısından şikayetçi ...’ya mobbing uygulandığı sonuç ve kanaatine varıl-mıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

31. Anayasamızın 42 nci maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Söz-leşmesi’nin 1 no’lu Ek Protokolü’nün 2 nci maddesinde hiç kimsenin eğitim ve öğretim hakkından yoksun bırakılamayacağı belirtilmiştir. Sözleşmeye taraf devletler, eğitim ve öğrenim hakkını engellememekle yükümlendirilmiştir. Somut olayımız açısından her ne kadar şikayet-çi memuriyetten çekilme sebepleri arasında doktora eğitimine devam edememesini göstermişse de, birincil yükümlülüğünün kamu hizmeti ifası olduğu dikkate alındığında idarenin şikayetçinin eğitim ve öğre-nimine devam edememe sonucunu doğuran atama işleminin eğitim hakkını ihlal etmediği sonucu ve kanaatine varılmıştır.

32. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi bağlamında her ne kadar Üye Devletlerin, çalışma hakkının etkin bir şekilde kullanılmasını sağlama konusunda Sözleşmeden kaynaklanan bir yükümlülüğü bulunmasa da AİHM, haksız işten çıkarma, işe erişim, dernek kurma özgürlüğü vb.

Page 280: Kamu Personel Rejimi 1

275KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

konularda Sözleşme ihlalleri tespit etmiştir. Somut olayımız açısından şikayetçi tarafından zorla işten çıkarıldığı, kendisine karşı ayrımcılık uygulandığı yönünde bir iddia ileri sürülmediğinden sözleşmenin bu maddeleri açısından bir hak ihlali tespit edilmemiştir.

Diğer yönden başvuran için etkin başvuru yollarının açık olduğu görülmekle birlikte, hakların kötüye kullanıldığına dair vb. başkaca in-san hakları ihlallerine rastlanmamıştır.

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

33. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uy-gunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanıl-maması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap veri-lebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yolla-rının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel ve-rilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” hükmü yer almaktadır. Söz konusu Yönetmelik hük-münde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahse-dilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasasında da yer verilmiştir.

34. Yukarıda yer verilen açıklama ve ilgili mevzuat hükümleri uyarınca idarenin kanunlara uygunluk, nezaket, haklı beklentiye uy-gunluk, yetkinin kötüye kullanılmaması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, karara karşı başvuru yolları ve sürelerinin gösterilmesi gibi iyi yönetim ilkelerine uygun davranmadığı tespit edilmiş olmakla, idare-den bundan böyle işlemlerinde söz konusu ilkelere uygun davranması beklenmektedir.

Page 281: Kamu Personel Rejimi 1

276 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

35) 14/6/2012 tarih ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 17 nci maddesinin sekizinci fıkrasına göre göre Kamu Denet-çiliği Kurumu’na, dava açma süresi içinde yapılan başvuru, işlemeye başlamış olan dava açma süresini durdurmakta olup, 21 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

36. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması Başlıklı 40 ıncı maddesin 2 nci fıkrasında, “Devlet, işlem-lerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin ikin-ci fıkrası uyarınca ilgili idarenin işlemine karşı dava açma süresinden arta kalan süre içinde başvurucunun talebine göre idari ve adli yargı yerlerinde yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre, ŞİKAYETİN

KABULÜNE;

1. Şikayetçi hakkında yapılan işlemlerin hukuka ve hakkaniyete uy-gun olmadığının tespitiyle bu işlemleri yapanların hatalı davrandık-larını hiyerarşik ve sıralı amirlerince kabul etmeleri ve Kurumumuza bildirmeleri yönünde ... BAŞKANLIĞINA TAVSİYEDE BULUNUL-MASINA,

2. Yukarıda anılan kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uya-rınca ... BAŞKANLIĞINCA bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdir-de gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Page 282: Kamu Personel Rejimi 1

277KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

3. Bu kararın şikayetçiye, TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU BAŞ-KANLIĞINA ve bilgi yönünden KALKINMA BAKANLIĞINA TEB-LİĞİNE,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 283: Kamu Personel Rejimi 1
Page 284: Kamu Personel Rejimi 1

279KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2014/5287KARAR TARİHİ : 27/05/2015

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİLER : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1 -Başbakanlık (Re’sen)

Vekaletler Cad. Başbakanlık Merkez Bina Bakanlıklar/ANKARA2 -Maliye Bakanlığı3 -Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü Dikmen Cad. Çankaya/ANKARA

ŞİKAYETİN KONUSU : Şikayetçiler, TBMM Strateji Geliştirme Başkanlığında fiilen muhasebe yetkilisi yardımcısı-nın yaptığı iş ve işlemleri mu-hasebe şefi olarak yapmalarına, görev ve sorumluluğunu taşı-malarına rağmen Muhasebe Yetkilisi Sertifikası Eğitimine katılmak için yapmış oldukları başvurunun reddedildiğini, an-cak başvuru koşullarını taşıma-yan Mali Hizmet Uzmanlarının eğitime kabul edildiğini iddia ederek, söz konusu eğitime katılmak için yapmış oldukları başvuruların kabul edilmesini ya da mali hizmet uzmanları-nın başvurularının da reddedil-mesini talep etmektedirler.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 02/12/2014

Page 285: Kamu Personel Rejimi 1

280 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

I.USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1. Şikayet başvuruları, Kurumumuza posta yolu ile gönderilen ve 02/12/2014 tarih ve 11302 sayı, 02/12/2014 tarih ve 11303 sayı ile ka-yıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvuru formları vasıtasıyla yapılmıştır. Şikayet başvurularının karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu De-netçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1 a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin ince-lenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 2014/5287 şikayet no.lu Tavsiye önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 22 nci maddesinin 3 üncü fıkrasında aynı sebep ve konuya ilişkin benzer nitelikte şikayet başvurularının birleştirilerek incelenebileceği düzenlemesine yer ve-rilmiştir. Yapılan ön inceleme neticesinde, 2014/5287 ve 2014/5288 esas numaralı şikayet başvurularının aynı sebep ve konudan doğduğu ve biri hakkında verilecek kararın diğerini etkileyecek nitelikte olduğu sonucuna varıldığından, inceleme 07/01/2015 tarihli birleştirme ka-rarına istinaden 2014/5287 numaralı dosya üzerinden yürütülmüştür. Anılan Yönetmeliğin 20 nci maddesinin 3 üncü fıkrasında yer alan “ Şikayet edilen idarenin yanlış gösterilmesi durumunda Kurum, resen doğru idareyi belirler ve inceleme aşamasına geçer” hükmü gereği konuyla ilgisi nedeniyle Başbakanlık ve Maliye Bakanlığı re’sen kararda gösterilmiş-tir. Şikâyet konusunun Kurumumuzun görev alanına girdiği, şikâyetçi-lerin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketil-diği, şikâyetlerin süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikâyetlerin inceleme ve araş-tırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

Page 286: Kamu Personel Rejimi 1

281KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

II. OLAY VE OLGULARA. A. Şikayetçilerin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddi-

aları

3. Şikâyetçiler; 29/11/2006 tarih ve 5559 sayılı Kanunla Sayman-lık Müdürlüğü isminin Muhasebe Müdürlüğü olarak değiştirildiği ve 01/12/2011 tarihli ve 6253 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Baş-kanlığı İdari Teşkilatı Kanunu ile muhasebe görevlerini yürütmenin yeni oluşturulan Strateji Geliştirme Başkanlığına verildiği, Muhasebe Müdürlüğünün kapatıldığı ve halen Strateji Geliştirme Başkanlığı Muhasebe Biriminde şef unvanı adı altında görev yaptıkları,

3.1. Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü tarafından açılan 2014 yılı Genel Bütçeli İdareler Muhasebe Yetkilisi Ser-tifikası Eğitimi için başvurdukları, Muhasebe Yetkilisi yardım-cısı ve eşiti görevlerde bulunmuş olmak şartını taşımadıkları gerekçesiyle başvurularının ilgili idarece reddedildiği, ancak gerekli koşulları taşımadığı halde TBMM Başkanlığında mali hizmetler personeli kadrosunda çalışan personelin başvurusu-nun kabul edildiği, halbuki 2012 yılında adı geçen sertifika eğitimi için başvuran şef ve mali hizmetler uzmanı personelin başvurularının muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görev sayılmadığı gerekçesiyle red-dedildiği,

3.2. Muhasebat Genel Müdürlüğüne 18/09/2014 tarihinde yap-tıkları yazılı itiraza 05/11/2014 tarihinde verilen cevapta “5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunun 62 nci maddesinin

(b) bendinde yer alan “Kamu idarelerinin muhasebe hizmetlerinde en az dört yıl çalışmış olmak koşuluyla bu idarelerde muhasebe yetki-lisi veya eşiti görevlerde bulunmak şartını taşımadıkları” gerekçesiyle başvurularının reddedildiğinin bildirildiği,

3.3. Mali hizmet uzmanlarının kabul edilme gerekçesi olarak ise TBMM Başkanlığını, Muhasebe Yetkilisi Adaylarının Eğitimi, Sertifika Verilmesi ile Muhasebe Yetkililerinin Çalışma Usul ve Esasları Hak-kında Yönetmeliğin 4/b maddesi kapsamında değerlendirdikleri ve bu nedenle adı geçen unvanın kabul edildiğinin beyan edildiği, oysa Ku-rumlarının genel bütçeli idareler arasında yer aldığı ve ilgili Yönetme-liğin 4/a maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği,

Page 287: Kamu Personel Rejimi 1

282 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

3.4. 6253 sayılı Kanun ile TBMM’nin yeni bir yapılanmaya girdi-ği, müdür ve müdür yardımcısı kadrolarının kaldırılarak yerine başkan, başkan yardımcısı ve şef unvanları ile yeni bir hiyerarşik düzen getiril-diği, Strateji Geliştirme Başkanlığında Başkan Yardımcısı unvanını ta-şıyan ve Genel Bütçeli İdareler Muhasebe Yetkilisi Sertifikasına sahip muhasebe yetkilisinden sonra gelmek üzere muhasebe iş ve işlemle-rinden sorumlu çalışanların muhasebe şefleri olduğu, mezkur Kanun değişikliğiyle muhasebe yetkilisi yardımcısı koşulunu taşıyan kadrolar kaldırılmış olduğundan Kurumlarında muhasebe yet-kilisi yardımcısı tanımına uyan bir kadronun da bulunmadığını iddia ederek söz konusu eğitime katılmak için yapmış oldukları başvuruların kabul edilmesini ya da mali hizmet uzmanlarının başvurularının da reddedilmesini talep etmektedirler.

B. İdarelerin Şikayete İlişkin Açıklamaları

4. Şikayet konusuna ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı’nın 05/02/2015 tarihli ve 214063 sayılı ce-vabi yazısında özetle;

4.1. Şikayetçilerin şef unvanı ve kadrosunda görev yaptıkları, Baş-kanlıklarında muhasebe işlemlerinin yerine getirilmesi görevine iliş-kin yetki ve sorumluluk sıralamasında muhasebe yetkilisinden sonra şeflerin yer aldığı,

4.2. 6253 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı İdari Teş-kilatı Kanununun 2011 yılında kabulüyle Kurumlarında müdür ve müdür yardımcısı unvanlı kadroların kaldırıldığı, Genel Sekreterlik ve yardımcılıklarından sonra başkanlıklar şeklinde bir teşkilat yapılan-ması; başkan ve başkan yardımcılarından hemen sonra şeflere geçen bir yönetsel yapılanma gerçekleştirildiği, bu yapı içinde Kurumla-rında “muhasebe yetkilisi” sertifikasına sahip bir personelin Strateji Geliştirme Başkan Yardımcılığına atandığı, kendisine gerçekleştirdiği iş ve işlemlerde muhasebe şeflerinin yardımcı olduğu, Başkanlıklarının 5018 sayılı Kanun ekinde yer alan Ge-nel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdarelerini belirleyen (I Sayılı Cetvel) de ilk sırada yer almakta olduğu,

4.3. Muhasebe şeflerinin, muhasebe yetkilisine bağlı olarak He-saplar, Avanslar, kişi Borçları, Emanetler işlemlerinde, İcra, Banka, Satın alma bölümü işlemlerinde çalışmakta oldukları ve görev, yetki

Page 288: Kamu Personel Rejimi 1

283KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ve sorumluluklarının TBMM ve Sayıştay Başkanlığına ait bütçe öde-nek işlemlerinin muhasebe kayıtlarının yapılmasını sağlamak, ödeme belgelerinin muhasebe hesap sistemine giriş kayıtlarını yaptırmak, harcama birimlerinden gelen “Taşınır Yönetim Hesap Cetvelleri”nin muhasebe kayıtlarıyla mutabakatını sağlayarak uygunluk vermek ve “İdare Taşınır Kesin Hesabı”nın çıkarılmasını hazır hale getirmek, mu-hasebe raporlarını çıkarmak ve ilgili kurumlara göndermek, TBMM kesin hesabının hazırlanmasını sağlamak, kamu kurumlarına ait mu-hasebe birimleri arası işlemlerin gerçekleştirilmesini sağlamak, harca-ma birimlerinden gelen ödeme belgelerinin kontrolünü ve mevzuata aykırı olanların iadesini sağlamak, temlik ve haciz bildirgeleri ile ilgili işlemlerin yapılmasını sağlamak, muhasebe kayıtlarının usulüne uy-gun saydam ve erişilebilir şekilde tutulmasını sağlamak vb. olduğu,

4.4. Mali Hizmetler Uzmanlarının Bütçe ve Performans Birimi, İdari ve Mali İşler Birimi ve iç Kontrol Birimlerinde çalışmakta ol-dukları ve görev, yetki ve sorumluluklarının idarenin stratejik plan ve performans programının hazırlanmasını koordine etmek ve sonuç-larının konsolide edilmesi çalışmalarını yürütmek, TBMM bütçesini hazırlamak ve Kurum faaliyetlerinin bunlara uygunluğunu izlemek ve değerlendirmek, ayrıntılı harcama programı hazırlamak ve ödeneğin gönderilmesini sağlamak, bütçe kayıtlarını tutmak, Kurum gelirlerini tahakkuk ettirmek, Kurum faaliyet raporunu hazırlamak, taşınır ve taşınmazlara ilişkin icmal cetvellerini düzenlemek, yatırım programı-nı koordine etmek, ön mali kontrol faaliyetini yürütmek, iç kontrol sisteminin kurulması ve geliştirilmesi konularında çalışmalar yapmak vb. olduğu belirtilmiştir.

5. Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü’nün 16/03/2015 ta-rihli ve 2729 sayılı cevabi yazısında özetle;

5.1. Muhasebe yetkilisi eğitimi, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunun 62 nci maddesine dayanılarak hazırlanan Mu-hasebe Yetkilisi Adaylarının Eğitimi, Sertifika Verilmesi ile Muhasebe Yetkililerinin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin “Ser-tifika eğitim programına başvuracaklarda aranacak şartlar” başlıklı 5 inci maddesine göre hem genel bütçeli idareler hem de kapsama dahil diğer idarelerde muhasebe yetkilisi veya muhasebe yetkilisi yardımcısı unvan tanımı içerisinde “şef” unvanının yer almadığı,

Page 289: Kamu Personel Rejimi 1

284 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

5.1. 18/02/2006 tarihli ve 26084 sayılı Resmi Gazetede yayımla-nan Strateji Geliştirme Birimlerinin Çalışma Usul Ve Esasları Hakkın-da Yönetmeliğin Strateji Geliştirme Birimlerinin Görevleri başlıklı 5 inci maddesinde; genel bütçe kapsamı dışında kalan idarelerde muhasebe hizmetlerinin strateji geliştirme birimleri tarafın-dan yürütüleceğinin belirtildiği, 01/12/2011 tarihli ve 6253 sa-yılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı İdari Teşkilatı Kanunu 22 nci maddesinde de muhasebe hizmetlerinin yürütülmesinin Strateji Geliştirme Başkanlığının görevleri arasında sayıldığı, genel bütçe kap-samı dışındaki idarelerin strateji geliştirme ve mali hizmetler birim-lerinin görevlerinden birisinin de muhasebe hizmetlerini yürütmek olduğu, TBMM’nin idari teşkilat yapısında yapılan değişiklikle muhasebe hizmetlerinin yürütülmesinin Strateji Geliştirme Başkalığının görevleri arasında sayıldığından “genel bütçeli idarelerin muhasebe hizmeti Maliye Bakanlığınca yürütülür” kapsamı dışına çıktığı,

5.3. Muhasebe Yetkilisi Adaylarının Eğitimi, Sertifika Verilmesi ile Muhasebe Yetkililerinin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yö-netmeliğin “Tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinde yer alan unvanlar arasında “mali hizmetler uzmanı” unvanının da bulunduğu, bu neden-le genel bütçe içerisinde yer alan ancak muhasebe hizmetleri Maliye Bakanlığınca değil kendi birimlerince yürütülen TBMM’nin, anılan yönetmeliğin 4 üncü maddesinde belirtilen “kapsama dahil diğer idareler” kapsamında değerlendirilerek Strateji Geliştirme Baş-kanlığında Mali Hizmetler Uzmanı olarak çalışan ve şartları taşıyan 6 adayın muhasebe yetkilisi sertifika eğitimine alındığı,

5.4. 5018 sayılı Kanuna ekli I sayılı cetvelde yer alan Genel Bütçe kapsamındaki Kamu İdareleri bölümünde 55 idarenin yer almakta ol-duğu, bu idarelerden Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ve TBMM Genel Sekreterliğinin duyurularında Maliye Bakanlığı ile birlikte bu cetvelde yer alan diğer idarelerden farklı olarak müracaat edebilecek idareler içinde sayıldığı, Cumhurbaşkanlığı ve TBMM dışındaki diğer idarelerin muhasebe hizmetlerinin Maliye Bakanlığın-ca yerine getirildiği, bu iki idarenin genel bütçe kapsamında-ki idareler arasında yer almasına rağmen, muhasebe hizme-tinin yerine getirilmesi bakımından kapsamdaki diğer özel bütçeli idareler gibi bir düzenlemeye sahip olduğu, bu nedenle

Page 290: Kamu Personel Rejimi 1

285KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kapsama dahil diğer idareler gibi değerlendirilerek, mali hiz-metler uzmanının muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görev ta-nımı kapsamında değerlendirildiği belirtilmiştir.

C. Olaylar

6. Şikayetçiler, 2014 yılı “Genel Bütçeli İdareler Muhasebe Yetki-lisi Sertifika Eğitimine” katılmak için yapmış oldukları başvuruların 17/09/2014 tarihinde yayınlanan duyuru sonuçlarına göre uygun bulunmaması ve 18/09/2014 tarihli itirazlarının Muhasebat Genel Müdürlüğünün 05/11/2014 tarihli yazısı ile reddedilmesi üzerine 02/12/2014 tarihinde şikayet konusu hususun çözümü için Kurumu-muza başvuruda bulunmuşlardır.

D. Kamu Denetçisi Serpil ÇAKIN’ın İnceleme ve Araştırma Bulguları

7. Şikayet konusu işleme ilişkin bilgi ve belgeler Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığına gönderilen 13/01/2015 tarihli ve 265 sayılı yazı ile Muhasebat Genel Müdürlü-ğüne gönderilen 17/02/2015 tarihli ve 1040 sayılı yazıya istenilmiş, ilgili idarelerce konuya ilişkin belgelerin örnekleri gönderilerek verilen cevaplara 4 ve 5 numaralı paragraflarda değinilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

8. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Temel İlkeler” baş-lıklı bölümünde yer alan 3 üncü maddesinin “c” fıkrasında “Liyakat: Devlet kamu hizmetleri görevlerine girmeyi, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi, görevin sona erdirilmesini liyakat sistemine dayandırmak ve bu sistemin eşit imkanlarla uygulanmasında Devlet memurlarını güvenliğe sahip kılmaktır.” hükmü yer almaktadır.

9. 24/12/2003 tarihli ve 25326 sayılı Resmi Gazetede yayımlana-rak yürürlüğe giren 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun “Malî hizmetler birimi” başlıklı 60 ıncı maddesinde (De-ğişik: 22/12/2005 5436/7 md.) “Kamu idarelerinde aşağıda sayılan görevler, malî hizmetler birimi tarafından yürütülür: f) Genel bütçe kapsamı dışında kalan idarelerde muhasebe hizmetlerini yürütmek.” hükmüne,

Page 291: Kamu Personel Rejimi 1

286 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

9.1. “Muhasebe hizmeti ve muhasebe yetkilisinin yetki ve sorumlu-lukları” başlıklı 61 inci maddesinde (Değişik birinci fıkra: 22/12/2005-5436/10 md.) “Muhasebe hizmeti; gelirlerin ve alacakların tahsili, giderlerin hak sahiplerine ödenmesi, para ve parayla ifade edilebilen değerler ile emanetlerin alınması, saklanması, ilgililere verilmesi, gön-derilmesi ve diğer tüm malî işlemlerin kayıtlarının yapılması ve rapor-lanması işlemleridir. Bu işlemleri yürütenler muhasebe yetkilisidir. Memuriyet kadro ve unvanlarının muhasebe yetkilisi niteliğine etkisi yoktur. Muhasebe yetkilisi, bu hizmetlerin yapılmasından ve muhasebe kayıtlarının usulüne uygun, saydam ve erişilebilir şekilde tu-tulmasından sorumludur. 09/12/1994 tarihli ve 4059 sayılı Kanun hükümleri saklı kalmak kaydıyla, genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin muhasebe hizmetleri Maliye Bakanlığınca yürütülür. …(Ek cümle: 22/12/2005 5436/10 md.; Değişik: 24/7/2008 5793/35 md.) Muhasebe yetkililerinin görev ve yetkilerinin yardımcılarına devredilmesine, muhasebe yetkililerinin herhangi bir nedenle gö-revlerinden ayrılmalarında muhasebe hizmetlerinin yürütülme-sine ilişkin düzenleme yapmaya ve sertifika sınavlarına girmeye hak kazanılması bakımından muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görevleri belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.” hükmüne,

9.2. “Muhasebe yetkilisinin nitelikleri ve atanması” başlıklı 62 nci maddesinde, “(Değişik son fıkra: 24/7/2008 5793/36 md.) Muhase-be yetkilisi sertifika programına başvuru şartları, adayların eğitimi, eğitim süresi, sertifika sınavı, sertifika verilmesi, bu işlemlerin genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri itibarıyla ayrı ayrı veya birlikte yapılması ile muhasebe yetkililerinin çalışma usul ve esasları, Maliye Bakanlığınca hazırlanan ve Bakanlar Kurulu tarafından yürürlüğe ko-nulan yönetmelikle düzenlenir.” hükmüne,

9.3. Ek Madde 1 (Ek: 22/12/2005 5436/11 md.) “Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Sayıştayın muhasebe hizmetleri Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Cumhurbaşkanlığı muhasebe hizmetleri ise Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri tarafından atanan muha-sebe yetkilileri tarafından yerine getirilir.” hükmüne yer verilmiş-tir.

10. 18/12/2011 tarihli ve 28146 sayılı Resmi Gazetede yayımla-narak yürürlüğe giren 6253 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi

Page 292: Kamu Personel Rejimi 1

287KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Başkanlığı İdari Teşkilatı Kanununun “Strateji Geliştirme Başkanlı-ğı” başlıklı 22 nci maddesinin 1 inci fıkrasının (b) bendinde Stra-teji Geliştirme Başkanlığının görevleri arasında 5018 sayılı Kanunun 61 inci maddesi çerçevesinde TBMM’nin ve Sayıştayın muhasebe hiz-metlerini yapmak sayılmıştır.

10.1. Geçici 2 inci maddesinin 1 inci fıkrasında “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte TBMM Genel Sekreterliğinde; Genel Sekre-ter, Genel Sekreter Yardımcısı, Daire Başkanı, I. Hukuk Müşaviri, Daire Başkan Yardımcısı, Müdür, Müdür Yardımcısı, Avrupa Parlamentosu Nezdinde Parlamento Temsilcisi, Şube Müdürü, İdari Şube Müdürü, Saray Müdürü, Saray Müdür Yardımcısı, Grup Başkanı, İşletme Mü-dürü, Fabrika Müdürü ve Personel Müdürü unvanlı kadrolarda bulu-nanların görevleri hiçbir işleme gerek kalmaksızın sona ermiş sayılır.” hükmü yer almaktadır.

11. 1/01/2006 tarihli ve 26056 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Muhasebe Yetkilisi Adaylarının Eğitimi, Sertifi-ka Verilmesi ile Muhasebe Yetkililerinin Çalışma Usul ve Esas-ları Hakkında Yönetmeliğin “Kapsam” başlıklı 2 nci maddesinde (Değişik: 15/9/2008 2008/14247 K.) “Bu Yönetmelik, düzenleyici ve denetleyici kurumlar hariç olmak üzere genel yönetim kapsamın-daki kamu idarelerinde muhasebe yetkilisi olarak görev yapacak muhasebe yetkilisi adaylarının sertifika eğitim programına baş-vuru şartları, eğitimi, eğitim süresi, sertifika sınavı, bunlara ser-tifika verilmesi ile muhasebe yetkililerinin çalışma usul ve esasla-rını kapsar.” hükmüne,

11.1. “Tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinde “Bu Yönetmelik-te geçen; muhasebe birimi: muhasebe hizmetlerinin yapıldığı birimi, muhasebe yetkilisi: muhasebe hizmetlerinin yürütülmesinden ve mu-hasebe biriminin yönetiminden sorumlu, usulüne göre atanmış serti-fikalı yöneticiyi, muhasebe yetkilisi yardımcısı: muhasebe yetkililerinin yardımcılarını, (Ek: 15/9/2008 2008/14247 K.; Değişik: 24/12/2012-2012/4097 K.) muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görev: a) Ge-nel bütçeli idarelerde; muhasebe müdürü, saymanlık müdürü, malmüdürü ve vergi dairesi müdürü unvanlarının yardımcısı kadrosunda asıl olarak bulunanlar ile defterdarlık uzmanlığı veya kadrosu ve ataması Bakanlığa ait olan sayman kadrosunda

Page 293: Kamu Personel Rejimi 1

288 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

bulunanlar, b) Kapsama dahil diğer idarelerde; muhasebe işlemle-rinden birinci derecede sorumlu olarak çalışan muhasebe daire başkanı, ge-lir ve gider daire başkanı, hesap işleri daire başkanı, bütçe dairesi başkanı, mali hizmetler dairesi başkanı, strateji geliştirme daire başkanı, bütçe mü-dürü, mali hizmetler müdürü, strateji geliştirme müdürü, finans müdürü, hesap işleri müdürü, gider müdürü ve gelir müdürü gibi unvanların yar-dımcısı kadrosunda asıl olarak bulunanlar ile muhasebeci kadrosunda asıl olarak bulunanlar ve bu idarelerin muhasebe birimlerinde mali hizmetler uzmanı olarak görev yapanlar, tarafından yürütülen görevi, ifade eder.” hükmüne,

11.2. “Sertifika eğitim programına başvuracaklarda aranacak şartlar “ başlıklı 5 inci maddesinde (Değişik: 15/9/2008 2008/14247 K.) “…Adayların sertifika eğitim programına katılabilmeleri için ayrıca aşa-ğıdaki şartları taşımaları gerekir. a) En az dört yıllık yüksek öğrenim görmüş olmak, b) Kamu idarelerinin muhasebe hizmetlerinde en az dört yıl çalışmış olmak koşuluyla, bu idarelerde muhasebe yetkilisi yardımcısı veya eşiti görevlerde ya da daha üst görevlerde bulunmuş olmak, c) Son üç yıl içerisinde olumsuz sicil almamış olmak, ç) Aylık-tan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezası almamış ol-mak.” hükmüne,

11.3. “Muhasebe yetkililerinin atanması” başlıklı 20 nci maddesin-de (Değişik birinci fıkra: 15/9/2008 2008/14247 K.) “Muhasebe yetki-lisi görevini yürütmek üzere atanacaklar, sertifikalı adaylar arasından, 09/12/1994 tarihli ve 4059 sayılı Kanun hükümleri saklı kalmak kay-dıyla, genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinde Bakanlıkça, diğer kamu idarelerinde ise üst yöneticiler tarafından atanır. Ancak, Türki-ye Büyük Millet Meclisi ve Sayıştayın muhasebe hizmetlerini yerine getirmek üzere görevlendirilecek muhasebe yetkilileri, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı; Cumhurbaşkanlığı muhasebe hizmetlerini ye-rine getirmek üzere görevlendirilecek muhasebe yetkilisi ise Cumhur-başkanlığı Genel Sekreteri tarafından atanır.” hükmüne,

11.4. “Muhasebe yetkilisinin görev ve yetkileri” başlıklı 23 üncü maddesinde bu kişilerin görevlerine yer verilmiştir.

12. 18/02/2006 tarihli ve 26084 sayılı Resmi Gazetede yayımlana-rak yürürlüğe giren Strateji Geliştirme Birimlerinin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin “Strateji geliştirme birimlerinin

Page 294: Kamu Personel Rejimi 1

289KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

görevleri” başlıklı 5 inci maddesinde “Aşağıda belirtilen görevler, stra-teji geliştirme birimleri tarafından yürütülür: l) Genel bütçe kapsamı dışında kalan idarelerde muhasebe hizmetlerini yürütmek” hükmüne yer verilmiştir.

B. Kamu Denetçisi Serpil Çakın’ın Kamu Başdenetçisi’ne Önerisi

13. Kamu Denetçisi tarafından Muhasebe Yetkilisi Adaylarının Eğitimi, Sertifika Verilmesi ile Muhasebe Yetkililerinin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin “Tanımlar” başlıklı 4 üncü madde-sinin (a) bendinde yer alan genel bütçeli idarelerde muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görevler arasına TBMM Strateji Geliştirme Başkanlı-ğında Şef kadrosunda çalışanların eklenmesi için ilgili mevzuatta de-ğişiklik yapılması hususunda Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Mü-dürlüğü’ne, ve “Mevzuat değişikliği teklifi” ne ilişkin tasarıyı gündeme alması hususunda takdir ve gereği içinde Başbakanlık’a tavsiyede bu-lunulmasına yönelik öneri Kamu Başdenetçisi’nin uygun görüşlerine sunulmuştur.

C. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

14. Şikayetçiler, halen TBMM Strateji Geliştirme Başkanlığı Muhasebe Biriminde şef unvanı adı altında fiilen muhasebe yetkilisi yardımcısının yaptığı iş ve işlemleri yapmalarına rağ-men Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü tarafından açılan 2014 yılı Genel Bütçeli İdareler Muhasebe Yetkilisi Sertifikası Eğitimi için yapmış oldukları başvurularının, Muhasebe Yetki-lisi yardımcısı ve eşiti görevlerde bulunmuş olmak şartını taşı-madıkları gerekçesiyle reddedildiğini, ancak gerekli koşulları ta-şımadığı halde TBMM Başkanlığında mali hizmetler personeli kadro-sunda çalışan personelin başvurusunun kabul edildiğini iddia ederek söz konusu eğitime katılmak için yapmış oldukları başvuruların kabul edilmesini ya da mali hizmet uzmanlarının başvurularının da redde-dilmesini talep ederek Kurumumuza başvurmuşlardır.

15. 10 numaralı paragrafta belirtilen 6253 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı İdari Teşkilat Kanunu ile TBMM Baş-kanlığında müdür ve müdür yardımcısı unvanlı kadroların kaldırılarak, Genel Sekreterlik ve yardımcılıklarından sonra başkanlıklar şeklinde

Page 295: Kamu Personel Rejimi 1

290 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

bir teşkilat yapılanmasının; başkan ve başkan yardımcılarından he-men sonra şeflere geçen bir yönetsel yapılanmanın gerçekleştirildiği, muhasebe müdürlüğünün ve “muhasebe yetkilisi yardımcısı” koşulunu karşılayan kadroların kaldırıldığı anlaşılmıştır. An-cak 4.2. numaralı paragrafta değinilen TBMM Strateji Geliştirme Baş-kanlığı’nın yazısıyla Kurumlarında “muhasebe yetkilisi” sertifikasına sahip bir personelin Strateji Geliştirme Başkan Yardımcılığına atan-dığı, bu kişinin gerçekleştirdiği iş ve işlemlerde kendisine muhasebe şeflerinin yardımcı olduğu belirtilmiştir.

11.4 numaralı paragrafta değinilen Yönetmelik hükmünden de; muhasebe yetkilisinin görev, yetki ve sorumluluklarının TBMM Strateji Geliştirme Başkanlığı Muhasebe Şeflerinin gö-rev, yetki ve sorumlulukları ile örtüşmekte olduğu, yani fiilen yapılan görev bakımından şeflerin, muhasebe yetkilisi yardım-cısının taşıdığı görev, yetki ve sorumlulukları taşıdıkları anla-şılmaktadır. Ayrıca dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden şeflerin, doğrudan muhasebe yetkilisi başkan yardımcısına bağlı olarak muhasebe, kesin hesap ve raporlama biriminde görev yaptıkla-rı tespit edilmiştir. Tüm bunların yanı sıra TBMM Strateji Geliştirme Başkanlığında çalışmakta olan mali hizmet uzmanlarının görev, yetki ve sorumluluklarının; muhasebe yetkilisi yardımcısının görev, yetki ve sorumlulukları ile örtüşmediği gibi

11.1 numaralı paragrafta belirtilen genel bütçeli idarelerde muha-sebe yetkilisi yardımcısı eşiti görevler arasında değil kapsama dahil di-ğer idareler arasında yer alan idarelerde muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görevler arasında sayıldığı, mali hizmet uzmanlarının muha-sebe yetkilisine değil doğrudan Başkana bağlı olarak muhasebe hizmetleri dışındaki diğer bölümlerde görev yaptıkları anlaşıl-mıştır.

16. Muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görev; 11.1 numaralı paragrafta bahsedilen Yönetmeliğin “Tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinin a bendinde genel bütçeli idareler için tahdidi ola-rak sayma usulüyle belirlenmiştir. TBMM Başkanlığı da, 5018 sayılı Kanun ekinde yer alan ve Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdarelerini belirleyen I Sayılı Cetvelde ilk sırada yer aldı-ğından muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görev Yönetmeliğin

Page 296: Kamu Personel Rejimi 1

291KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

4 üncü maddesinin a bendine göre belirlenmelidir. Ancak Mu-hasebat Genel Müdürlüğü tarafından Yönetmeliğin 4/a maddesinde mali hizmet uzmanlarının sayılmamasına rağmen TBMM’nin muha-sebe hizmetinin yerine getirilmesi bakımından kapsamdaki diğer özel bütçeli idareler gibi bir düzenlemeye sahip olduğu, bu nedenle kapsa-ma dahil diğer idareler gibi değerlendirilerek, mevzuatta olmamakla birlikte bir nevi mevzuat hukuki, yeterli, makul ve hizmet gereklerine dayalı olmadan geniş yorumlanarak mali hizmetler uzmanlarına sına-va başvurma hakkı verildiği ve şeflerle mali hizmet uzmanları ara-sında bir eşitsizliğin yaratıldığı anlaşılmıştır. Her ne kadar mu-hasebe şefleri Yönetmelikte tahdidi olarak sayılan muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görev tanımı kapsamında olmasalar da bu kişilerin fiilen muhasebe yetkilisi yardımcısının görevlerini ifa ettikleri ve söz konusu şikayetlerin 6253 sayılı Kanun ile TBMM Başkanlığında muhasebe yetkilisi yardımcısı olarak görevlendirilecek bir kadronun öngörülmemesinden kaynaklandığı anlaşıldığından bu boşluğun ve bu nedenle oluşan mağduriyetin giderilmesi için mevzuat değişikli-ğine gidilerek Muhasebe Yetkilisi Adaylarının Eğitimi, Sertifika Veril-mesi ile Muhasebe Yetkililerinin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin “Tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinin (a) bendinde yer alan genel bütçeli idarelerde muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görevler arasına TBMM Strateji Geliştirme Başkanlığında Şef unvanında çalışanların eklenerek fiilen muhasebe yetkilisi yar-dımcısı görevi yapan şeflerin söz konusu mağduriyetinin gide-rilmesinin hakkaniyete uygun olacağı değerlendirilmiştir.

17. Ayrıca 03/09/2014 tarihli ve 193429 sayılı TBMM Başkan-lığı İnsan Kaynakları Başkanlığı tarafından Muhasebat Genel Müdürlüğüne yazılan yazıda da gerek Kurumlarınca acil ihtiyaç du-yulan muhasebe yetkililerinin yetiştirilebilmesi ve gerekse 6253 sayı-lı Kanun gereği oluşturulan teşkilat yapısı ve personelleri açısından maruz kaldıkları mağduriyetin giderilebilmesi için personellerinin söz konusu eğitime kabul edilmelerinin ve sonraki yıllarda da aynı mağ-duriyetin yaşanmaması için İdari Teşkilat yapılanması göz önünde bulundurularak söz konusu mevzuatta gereken değişikliklerin İdarece yapılmasının istendiği, İdarenin mevcut soruna karşı ilgisiz kalmaması, bu mağduriyete bir kez de Kurumumuz ta-rafından dikkat çekilmesinin yerinde olacağı, İdarenin de bu

Page 297: Kamu Personel Rejimi 1

292 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

konuya mevzuat değişikliği dahil makul bir çözüm bulacağı beklenmektedir.

D. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

18. Şikayet konusunda, Anayasamız, Birleşmiş Milletler İnsan Hak-ları Evrensel Beyannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde ya-zılı ve güvence altına alınmış olan insan haklarının ihlalinin tespit edi-lemediği, yine insan hakları yönünden ,etkin başvuru yollarının açık olduğu, hakların kötüye kullanılmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

19. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken ida-renin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklen-tiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmek-sizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uy-gun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını göze-tir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” hükmü yer almaktadır.

Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı’nın 41 inci madde-sinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiştir. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayışında idarelerden sadece hukuka uygun olarak hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkeleri-ne de uygun işlem tesis etmeleri beklenmektedir.

20. Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü ile Türkiye Bü-yük Millet Meclisi Başkanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından şikayet konusuyla ilgili bilgi ve belge talep yazılarımıza yasal süre içe-risinde cevap verildiği, şikayet konusuyla ilgili evrakların yazı ekinde gönderildiği, yeterli, makul ve gerekli cevapların verildiği anlaşılmış

Page 298: Kamu Personel Rejimi 1

293KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olup, bahsi geçen idareler tarafından gereken özenin gösteril-diği ve övülmesi gereken bir davranış ve yaklaşım sergilendi-ği görülmüştür. Ancak Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdür-lüğü’nün şikayetçilere vermiş olduğu cevaplarda; gerek Anayasanın 40 ncı maddesinde açık bir şekilde ifade edilen, Danıştay ve Anayasa Mahkemesi Kararlarında üzerinde önemle durulan gerekse iyi yöne-tişim ilkelerinde vurgulanan kararlara karşı başvuru yollarının ve süre-sinin gösterilmesi ilkesine uymadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle bundan böyle İdarenin bahse konu ilkelere uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUAT

A. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

21. 14/06/2012 tarih ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

22. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin 2 nci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin 2 nci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı kalan süre içinde Ankara İdare Mahkemesi’ne yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre şikayetin

KABULÜNE;

1 -Muhasebe Yetkilisi Adaylarının Eğitimi, Sertifika Verilmesi ile Muhasebe Yetkililerinin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönet-meliğin “Tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinin (a) bendinde yer alan genel bütçeli idarelerde muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görevler arasına TBMM Strateji Geliştirme Başkanlığında Şef kadrosunda çalı-şanların eklenmesi için ilgili mevzuatta değişiklik yapılması için tasarı

Page 299: Kamu Personel Rejimi 1

294 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hazırlaması, Başbakanlığa sunması hususunda MALİYE BAKANLI-ĞI İLE MALİYE BAKANLIĞI MUHASEBAT GENEL MÜDÜRLÜ-ĞÜ’NE,

2 -“Mevzuat değişikliği teklifi” ne ilişkin tasarıyı gündeme alması hususunda takdir ve gereği içinde

BAŞBAKANLIK’A TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanunun 20. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, mer-ciince (Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü ve Başbakanlık-ça) bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın gereği için şikayetçilere, Başbakanlık, Maliye Bakanlığı, Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü’ne tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 300: Kamu Personel Rejimi 1

295KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/73KARAR TARİHİ : 08.07.2015

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1- Başbakanlık (Resen)

Vekaletler Cad., Başbakanlık Merkez Bina P.K.06573, Kızı-lay/ANKARA

2 -Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Atatürk Bulvarı, No:98 Bakan-lıklar/ANKARA

ŞİKAYETİN KONUSU : Bağımsız Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmet Kolu ... başkanı olan ilgilinin merkez teşkilat-tan, taşra teşkilatına görev-lendirilmesine ilişkin işlemin iptal edilmesi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 09/01/2015

I. USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1.Şikayet başvurusu, Kurumumuza posta yoluyla gönderilen ve 09/01/2015 tarih ve 254 sayı ile kayıt altına alınan tüzel kişiler için şikayet başvuru belgesi doldurularak yapılmıştır. Şikayet başvurusu-nun karara bağlanabilmesi için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu-nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in 41 inci maddesinin 1 inci fıkrasının (a) bendi ve İmza Yetkileri Yöner-gesi’nin 7 nci maddesinin 1 inci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 16/06/2015 tarihli Kısmen

Page 301: Kamu Personel Rejimi 1

296 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Tavsiye Kısmen Ret Kararı önerisiyle Kamu Başdenetçisine sunulmuş-tur.

B. Ön İnceleme Süreci

2.Yapılan ön inceleme neticesinde, şikayet konusunun Kurumumu-zun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdı-ğı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bulunmadığı tespit edilmiş-tir.

II. OLAY VE OLGULARA.Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3.Şikayetçi, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde görevlendirilen ve ... görevini yürüten ...’in, Ortaöğ-retim Genel Müdürlüğü bünyesinde görev yapmakta iken Ortaöğre-tim Genel Müdürlüğü’nün teklifi üzerine Ankara İl Müdürlüğü emrine görevlendirildiğini, yer değiştirme işlemine gerekçe olarak hizmetine ihtiyaç duyulmadığının belirtilmesine rağmen 231 adet şef, 70 adet memur kadrosu için görevde yükselme sınavının açıldığını, görev yeri değişikliğine gidilmesinin açıkça sendikal faaliyetlerinin engellenmesi şeklinde bir uygulama olduğunu belirterek, taşra teşkilatında görev-lendirilmesinin sonlandırılması ve merkez teşkilat bünyesinde görev-lendirilmesinin yapılmasını talep etmektedir.

B. İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları

4.Şikayet konusuna ilişkin olarak Milli Eğitim Bakanlığı’ndan, şi-kayetçinin kadrosunun daha önce görev yaptığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğünden İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğüne aktarılmasının gerekçesi, görevde yükselme sınavı kapsamında atama yapılacak kad-roların Bakanlık birimleri itibariyle dağılımını gösterir cetvel ile gö-revde yükselme sınavına ilişkin ilanın onaylı örnekleri, Bakanlık taşra teşkilatında görevlendirilen şikayetçinin “...” olmasının göz önünde bulundurulup bulundurulmadığı hususları ile şikayet başvurusunun çözümü için gerekli ve şikayete konu işlemin dayanağı olan diğer bil-gi ve belgeler talep edilmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 25/03/2015

Page 302: Kamu Personel Rejimi 1

297KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

tarihli cevabi yazısı ile şikayet konusuna ilişkin bilgi ve belgeler Kuru-mumuza gönderilmiştir.

5.Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü’nün 25/03/2015 tarihli cevabi yazısında özetle; ...’in Ortaöğretim Genel Müdürlüğü bünyesindeki kadrosunun İnsan Kaynakları Genel Müdür-lüğüne aktarılması yönünde bir işlem yapılmadığı, ilgilinin kadrosu Ortaöğretim Genel Müdürlüğü bünyesinde kalmak suretiyle Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde görevlendirme işleminin Bakanlık Makamı onayı ile Ortaöğretim Genel Müdürlüğünün teklif yazısı doğ-rultusunda gerçekleştirildiği, gelen teklifte ilgilinin ... olduğuna dair herhangi bir bilgiye yer verilmediği, ilgilinin hizmetine ihtiyaç duyul-maması nedeniyle başka bir birimde görevlendirilmesi ile Bakanlık-ta görevde yükselme sınavı yapılması arasında herhangi bir bağlantı bulunmadığı, ilgilinin de katılmış olduğu ancak başarılı olamadığı söz konusu sınavın personelin bulunduğu görevden diğer görevlere görev-de yükselme suretiyle atanacakların belirlenmesi amacıyla yapıldığı, belirtilmiştir.

C.Olaylar

6. Milli Eğitim Bakanlığı, 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yeniden yapılandırılmıştır. Şikayetçi ..., Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni ..., 11/01/2013 tarihli ve 22973 sayılı yazı ile Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’nün görev tanımında olan konularda araştırma ge-liştirme çalışmalarını planlamak ve yürütmek üzere, Milli Eğitim Ba-kanlığı’nın ... olarak oluşturulan çalışma grubu içinde görevlendiril-miştir.

7. Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’nün 28/08/2014 tarihli ve 3603293 sayılı yazı ile adı geçen şikayetçi sendi-ka üyesinin de aralarında bulunduğu “hizmetine ihtiyaç duyulmayan personelin kadrolarının İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğüne akta-rılması” talebi çerçevesinde 24/09/2014 tarihli ve 4168622 sayılı Ba-kanlık Makam Onayı ile söz konusu personelin Bakanlık taşra teşkilatı niteliğinde olan Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde görevlendiril-meleri uygun görülmüştür.

8. Yapılan görevlendirme neticesinde, şikayetçi sendika tarafından 08/10/2014 tarihli ve 27 sayılı yazı ve 30/10/2014 tarihli ve 31 sa-yılı yazı ile sendika başkanı ...’in Bakanlık merkez teşkilatından taşra

Page 303: Kamu Personel Rejimi 1

298 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

teşkilatına görevlendirilmesi işleminin 4688 sayılı Kanun ve uluslara-rası mevzuat gereği iptal edilmesi yönünde talepte bulunulmuştur.

9.9. İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü’nün 12/11/2014 tarihli ve 5255862 sayılı cevabi yazısında, bahsi geçen görevlendirmenin Orta-öğretim Genel Müdürlüğünün teklifi üzerine yapıldığı ifade edilmiş; Ortaöğretim Genel Müdürlüğünün 07/11/2014 tarihli ve 5137876 sayılı cevabi yazısında ise, söz konusu görevlendirme işleminin hiz-metine ihtiyaç duyulmayan personelin daha verimli kullanılması için ihtiyaç duyulan birimlerde istihdam edilmesi amacına matuf olduğu, sadece sendika yöneticiliği görevini yürütenlere uygulanan bir işlem olmadığı, dolayısıyla yapılan işlemde şahıs özelinde bir tasarrufta bu-lunulmadığı ifade edilmiş; görevlendirme işleminin iptali yönündeki talepler reddedilmiştir.

D. Kamu Denetçisi Mehmet ELKATMIŞ’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

10. Şikayet konusunun çözümü amacıyla ilgili idareden istenilen bilgi ve belgeler Kamu Denetçiliği Kurumu’na Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü tarafından 25/03/2015 tarihli 3264269 sayılı yazı ile gönderilmiş, söz konusu bilgi ve belgelere rapo-run “İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları” başlığı altındaki paragraf-larda yer verilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

11.Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “Dernek Kurma ve Toplantı Özgürlüğü” başlıklı 11 inci maddesinin 1 inci fıkra-sında, “Herkes asayişi bozmayan toplantılar yapmak, dernek kurmak, ayrıca çıkarlarını korumak için başkalarıyla birlikte sendikalar kur-mak ve sendikalara katılmak haklarına sahiptir.” hükmü yer al-maktadır.

12.Kamu Hizmetinde Örgütlenme Hakkının Korunması ve İstihdam Koşullarının Belirlenmesi Yöntemlerine İlişkin 151 sayılı ILO Sözleşmesi’nin 4 üncü maddesinde, “Kamu görevlileri, çalıştırılmaları konusunda sendikalaşma özgürlüğüne halel geti-recek her türlü ayrımcılığa karşı yeterli korumadan yararlana-caklardır.” hükmüne yer verilmiştir.

Page 304: Kamu Personel Rejimi 1

299KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

13.Sendika Özgürlüğüne ve Örgütlenme Hakkının Korun-masına İlişkin 87 sayılı ILO Sözleşmesi’nin 3 üncü maddesinde, “Çalışanların ve işverenlerin örgütleri tüzük ve iç yönetmeliklerini dü-zenlemek, temsilcilerini serbestçe seçmek, yönetim ve etkinliklerini düzenlemek ve iş programlarını belirlemek hakkına sahiptirler. Kamu makamları bu hakkı sınırlayacak veya bu hakkın yasaya uygun şekilde kullanılmasına engel olacak nitelikte her türlü müda-haleden sakınmalıdırlar.” hükmü yer almaktadır.

14.Avrupa Sosyal Şartı’nın “Çalışanların temsilcilerinin iş-letmede korunma ve kolaylıklardan yararlanma hakkı” başlıklı 28 inci maddesi, “Akit Taraflar, çalışanların temsilcilerinin görevle-rini yerine getirme haklarını etkili bir biçimde kullanmalarını sağla-mak amacıyla işletmede; (a) işletmedeki çalışanların temsilcisi olarak etkinlikleri ya da statüleri nedeniyle kovulmalarını da içermek üzere kendilerine yönelik zarar verici eylemlere karşı etkili bir korumadan yararlanmalarını, (…) taahhüt ederler.” şeklindedir.

15.T.C. Anayasası’nın “Sendika kurma hakkı” başlıklı 51 inci maddesinde, “Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişki-lerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştir-mek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz. Sendika kurma hakkı ancak, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâk ile başkaları-nın hak ve özgürlüklerinin korunması sebepleriyle ve kanunla sınır-lanabilir.”, “Kamu hizmeti görevlileriyle ilgili hükümler, 1. Ge-nel ilkeler” başlıklı 128 inci maddesinin 2 nci fıkrasında, “Me-murların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir.” hükümleri yer almaktadır.

16.25/06/2001 tarihli ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sen-dikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun “Sendika üyelerinin ve yöneticilerinin güvencesi” başlıklı 18 inci maddesinin 2 nci fıkrasında, “Kamu işvereni, işyeri sendika temsilcisi, sendika işye-ri temsilcisi, sendika il ve ilçe temsilcisi ile sendika ve sendika şube

Page 305: Kamu Personel Rejimi 1

300 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yöneticilerinin işyerini sebebini açık ve kesin şekilde belirtmedikçe de-ğiştiremez.” hükmüne yer verilmiştir.

17.14/07/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanu-nu’nun “Amaç” başlıklı 2 nci maddesinde, “Bu Kanun, Devlet me-murlarının hizmet şartlarını, niteliklerini, atanma ve yetiştirilmeleri-ni, ilerleme ve yükselmelerini, ödev, hak, yüküm ve sorumluluklarını, aylıklarını ve ödeneklerini ve diğer özlük işlerini düzenler.”, “Devlet memurlarının görev ve sorumlulukları” başlıklı 11 inci mad-desinde, “Devlet memurları kanun, tüzük ve yönetmeliklerde belir-tilen esaslara uymakla ve amirler tarafından verilen görevleri yerine getirmekle yükümlü ve görevlerinin iyi ve doğru yürütülmesinden amirlerine karşı sorumludurlar.”, “Memurun başka sınıfta ve dere-cesinin altında bir görevde çalıştırılmayacağı” başlıklı 45 inci maddesinin 1 inci fıkrasında, “Hiç bir memur sınıfının dışında ve sınıfının içindeki derecesinin altında bir derecenin görevinde çalıştırı-lamaz.” hükümleri yer almaktadır.

18.10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu’nun “Harcırah verilecek kimseler” başlıklı 4 üncü maddesi, “Memur veya hizmetli olmamakla beraber kurumlarca geçici bir vazife ile gö-revlendirilenlere”, “Geçici görev gündeliğinin verilebileceği aza-mi süre” başlıklı 42 nci maddesi, “Geçici bir görev ile başka bir yere gönderilenlere, (…) Yurtiçinde bir yıllık dönem zarfında aynı yerde, aynı iş için ve aynı şahsa 180 günden fazla verilemez.” şeklindedir.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

19.Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Türkiye Davası (Baş-vuru no: 20868/02): AİHM, AİHS’nin 11 inci maddesinin, sendikal özgürlüğü dernek kurma hürriyetinin özel bir şekli veya görünümü olarak sunduğunu; söz konusu maddenin sendika üyelerine Devlet tarafından uygulanması öngörülen belirli bir muameleyi ve özellikle sendika üyelerinin yerlerinin değiştirilmemesi hakkını garan-ti altına almadığını, bu nedenle, davada yer değiştirme kararının mevcut haliyle yerindeliğini değerlendirmenin AİHM’nin görevinin olmadığını ancak AİHM’nin amacının, dava konusu kararın, baş-vuranın AİHS’nin 11 inci maddesi bakımından sendikal faali-yetler yürütme hakkı üzerindeki sonuçlarını incelemek oldu-ğunu, nakil kararının Devletin kamu hizmetinin iyi şekilde

Page 306: Kamu Personel Rejimi 1

301KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yönetilmesinin idaresi ve yürütülmesi kapsamına girmemesi durumunda ulusal makamların, başvuranların sendikal faali-yetlerini yürütme hakkına bir müdahale olarak kabul edilebile-ceğini ve yasal olarak kurulmuş bir sendikaya üye olmasından dolayı, başka bir bölgede bulunan bir şehre göndermeye ilişkin bu şekil bir ka-rarın demokratik toplum gereklerine uygun olmadığını, belirtmiştir.

20.Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 14/4/2011 tarihli ve E:2007/2281, K: 2011/244 sayılı Kararında, “...Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin, sendikal faaliyet kapsamında yer alan (toplantı, basın açıklaması ve grev gibi) fiiller nedeniyle cezalandırılan ve/veya görev yerleri değiştirilen memurların başvuruları üzerine Av-rupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 11 inci maddesine dayanarak Tür-kiye’yi mahkum eden çeşitli kararlarındaki gerekçelere bakıldığında, sendika üyesi veya yöneticisi olan ilgililerin sendikal faaliyet-leri nedeniyle görev yeri değişikliği işlemlerinin sendikal faa-liyetlerini yürütme hakkına bir müdahale olduğunu, yasal bir sendikaya üye olan ilgililerin görev yerlerinin değiştirilmesine ilişkin işlemlerin demokratik toplum gereklerine uygun olma-dığını kabul ettiği görülmektedir...” şeklinde belirtilmiştir.

21.4688 sayılı Kanun’un 42 nci maddesinin 1 inci fıkrasının b bendi gereğince söz konusu Kanun’un uygulanmasında per-sonel konularına ilişkin olarak karşılaşılacak sorunları gider-meye Devlet Personel Başkanlığı yetkili kılınmış olup, söz ko-nusu Başkanlığın 08/04/2013 tarihli ve 5292 sayılı görüşünde, bahse konu temsilci ve yöneticilerin 657 sayılı Kanunun mezkur mad-deleri kapsamında yapılacak atamalarında, sebebin açık ve kesin bir şekilde belirtilmesi kaydıyla herhangi bir yargı kararına veya ilgililerin rızasına gerek olmaksızın kamu yararı ve hizmet gerekleri çerçevesin-de idare tarafından yer değiştirmelerinin yapılabileceği değerlendiril-mekte olup, 4688 sayılı Kanunda geçen “sebebin açık ve kesin bir şekilde belirtilmesi” kaydının; kasıtlı olarak sadece sendika yöneticiliği görevine binaen yapılan görev yeri değişiklikleri-nin önüne geçilmesi ve görev yeri değişikliğine ilişkin işlemin denetlenebilmesi amacına matuf bulunduğu mütalaa edilmiştir.

22.Danıştay 5. Dairesi’nin 09/02/1998 tarihli ve E:1997/2711, K:1998/270 sayılı Kararında, “657 Sayılı Devlet

Page 307: Kamu Personel Rejimi 1

302 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Memurları Kanunu’nda aynı kurum içinde geçici görevlendir-me konusu düzenlenmemiş olmakla birlikte, bir kamu kurumunun mevzuatla belirlenmiş olan görev alanı içinde yer alan “geçici” nite-likteki bir hizmeti; ya da, değişen ve gelişen sosyal, ekonomik ve kül-türel koşulların sonucu olarak ortaya çıkan, henüz örgütsel altyapısı oluşturulmamış ve bir kadro ile ilgilendirilmemiş olan “yeni bir kamu hizmetini” yürütmek amacı ile durumu uygun olan kamu görevlileri-nin “kadroları ile hukuki bağlarını sürdürmek ve belli bir süre ile sınırlı olmak üzere” atamaya yetkili amir tarafından geçici olarak görevlendi-rilmelerinin olanaklı olduğu, bu işlemin kurulmasında, yukarıda nitelendirilen kamu hizmetlerinin yürütülmesinin amaç edi-nilmesi gerektiği; kamu yararı ile bağdaşmayan, örneğin kamu görevlisini görevinden fiilen uzaklaştırmak veya onu cezalan-dırmak gibi hizmet gereklerine ters düşen bir sonucun amaç-lanmaması gerektiği” vurgulanmıştır.

23.Danıştay 5. Dairesi’nin 26/02/1997 tarihli ve E:1996/2070, K:1997/419 sayılı Kararında, “657 sayılı Devlet Memurları Ka-nununda, aynı kurum içinde geçici görevlendirme konusu dü-zenlenmemiş olmakla birlikte, bir kamu kurumunun, görev alanı içinde yer alan bir hizmeti yürütmek amacı ile o hizmetle ilgili konuda uzmanlaşmış kamu görevlilerini, kadroları üzerinde kalmak üzere bel-li bir süre ile görevlendirmesi mümkün bulunmakta olup, geçici gö-revlendirmenin ilgilinin kadro görevinden fiilen uzaklaştırması niteli-ğinde olmaması gerekmektedir. Diğer bir deyişle geçici görevlen-dirmenin belli süreli ve bir hizmetin geçici olarak yürütülmesi amacına yönelik olması gerekirken, uygulamada davacıda ol-duğu gibi sürekli bir nitelik kazandığı ve geçici görevlendirme ile hedeflenen amacın dışına çıkıldığı görülmektedir.” şeklinde belirtilmiştir.

24.Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 2. Dairesi’nin 03/12/2008 tarihli ve E:2008/732, K:2008/1217 sayılı Kararında, “657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun ilgili hükümleri birlikte değerlendiril-diğinde memurun kendi kadro görevinde çalışmasının temel ilke ola-rak kabul edildiğinde kuşkuya yer bulunmadığı, söz konusu Kanunda aynı kurum içinde geçici görevlendirme konusunun düzenlenmemiş olmakla birlikte, bir kamu kurumunun mevzuatla belirlenmiş olan gö-rev alanı içinde yer alan “geçici” nitelikteki bir hizmeti, ya da, değişen

Page 308: Kamu Personel Rejimi 1

303KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ve gelişen sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sonucu olarak or-taya çıkan, henüz örgütsel altyapısı oluşturulmamış ve bir kadro ile ilgilendirilmemiş olan “yeni bir kamu hizmetini” yürütmek amacı ile durumu uygun olan kamu görevlilerinin, “kadroları ile hukuki bağ-larını sürdürmek ve belli bir süre ile sınırlı olmak üzere” atama-ya yetkili amir tarafından geçici olarak görevlendirilmelerinin olanaklı olduğu” ifadesine yer vermiştir.

25.Devlet Personel Başkanlığı’nın 19 uncu Bülteninde yer verilen görüşünde, gerekli koşulların varlığı halinde memurların ku-rum içinde amirlerince bir görevin ifası için geçici olarak görevlendiri-lebilecekleri, bu görevlendirmenin memurun asli görevi ile ilgili olması ve hizmetin yerine getirilebilmesi anlayışı çerçevesinde süresinin tespit edilmesi gerektiği mütalaa edilmiştir.

C.Kamu Denetçisi Mehmet ELKATMIŞ’ın Kamu Başdenetçi-sine Önerisi

26.Kamu Denetçisi inceleme ve araştırması sonucunda, şikayetçi sendika üyesi ...’in ... görevini yürütmesi nedeniyle geçici görevlen-dirme işleminin iptal edilmesi yönündeki talebinin reddini, kurum içi geçici görevlendirme niteliğindeki işlemin gerekli şartları taşımaması nedeniyle iptal edilmesi yönünde Milli Eğitim Bakanlığı’na ve mevzu-atla düzenlenmemiş olan ve yargısal içtihatlarla uygulamaya yön ve-rilen “kurum içi geçici görevlendirme”ye ilişkin uygulama birlikteliği-nin sağlanması ve yargıya intikal eden sorunların azaltılması amacıyla konu hakkında 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda hukuki ze-minin oluşturulması yönünde Başbakanlık’a tavsiyede bulunulmasını önermiştir.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

27. Şikayetçi, 3 üncü paragrafta açıklandığı üzere, açıkça sendi-kal faaliyetlerinin engellenmesi şeklinde bir uygulama olduğu-nu belirterek, taşra teşkilatında görevlendirilmesinin sonlandırıl-ması ve merkez teşkilat bünyesinde görevlendirilmesinin yapılmasını talep etmektedir.

28. Bilindiği üzere, sendika hakkı, demokratik toplumun temeli olan örgütlenme özgürlüğünün bir parçasıdır. Örgütlenme özgürlüğü,

Page 309: Kamu Personel Rejimi 1

304 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

bireylerin kendi menfaatlerini korumak için kolektif oluşumlar mey-dana getirerek bir araya gelebilme özgürlüğüdür. Bu özgürlük, bireyle-re bir araya gelerek topluluk halinde siyasal, kültürel, sosyal ve ekono-mik amaçlarını gerçekleştirmelerine imkân sağlar. Sendika hakkı da, çalışanların bireysel ve ortak çıkarlarını korumak amacıyla bir araya gelerek örgütlenebilme serbestîsini gerektirmekte olup, bu niteliğiyle örgütlenme özgürlüğünün bir parçası olarak gö-rülmektedir. (AYM, 10/04/2013 Tarihli, E:2013/21, K:2013/57 sa-yılı Kararı)

29. Anayasamız ve ulusal mevzuatımızda düzenlenen sendikal hak ve özgürlüklerin kapsamı yorumlanırken benzer güvenceler getiren ilgili uluslararası mevzuatta yer alan ve ilgili organlar tarafından yo-rumlanan güvencelerin de göz önüne alınması gerekmektedir. Şikaye-tin 4688 sayılı Kanun’un 18 inci maddesinin 2 nci fıkrası kapsamında sağlanan hakların ulusal ve uluslararası mevzuat açısından değerlen-dirilmesi neticesinde, sendikal hakkın kullanımını sınırlayacak ve bu hakkın kanunlara uygun bir şekilde kullanılmasına engel olacak nite-likte her türlü müdahalenin hukuka aykırı olacağı değerlendirilmekle birlikte; AİHM, Sözleşme hükümlerinin sendika üyelerine Dev-let tarafından uygulanması öngörülen belirli bir muameleyi ve özellikle sendika üyelerinin yerlerinin değiştirilmemesi hakkı-nı garanti altına almadığını açık bir şekilde ifade etmiş olup, AİHM ve yargı kararları ışığında söz konusu müdahalenin doğ-rudan sendikal faaliyet ile ilişkilendirilmediği anlaşılmıştır.

30. 4688 sayılı Kanun ile güvence altına alınan sendikal faaliyetleri engelleme amacı güdülerek bu işlemin yapıldığı iddia edilmişse de, baş-vuranın bunun sendikal faaliyet sebebiyle yapıldığını ispat edemediği, bu konuda bilgi, belge, tanık vb. ibraz edemediği ve öne süremediği, yapılan inceleme ve araştırmada da sadece sendikal faaliyeti sebebiyle bu işlemin yapıldığının ve kasıtlı davranıldığının tespit edilemediği, yalnızca şikayetçiye ilişkin yapılan bireysel bir işlem de olmadığı göz önünde bulundurulduğunda idarece yapılan görevlendirmede hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.

31. Diğer taraftan, şikayet konusu olayda, şikayetçi Sendika üye-sinin Bakanlık merkez teşkilatından taşra teşkilatına görevlendi-rilmesinin “kurum içi geçici görevlendirme” niteliğinde olduğu

Page 310: Kamu Personel Rejimi 1

305KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Anayasamızın 128 inci maddesi gere-ğince, memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. Buna karşın, “kurum içi geçi-ci görevlendirme” ile ilgili kamu personel rejimine ilişkin mev-zuatta açık bir düzenleme bulunmamakla birlikte, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereği asli görevleri ile ilgili olarak memurların kurum içinde geçici olarak görevlendirilebilmele-rine aykırı bir husus da bulunmamaktadır. 657 sayılı Kanun’un 11 inci ve 45 inci maddeleri gereğince Devlet memurları amirlerin ver-diği kanuna uygun sözlü ve yazılı emirleri yerine getirmekle yükümlü olmakla birlikte, memurların kamu hizmetlerindeki belirli kadrolarda, sınıfına ve sınıfı içindeki derecesine uygun görevlerde çalıştırılması-nın zorunlu kılınması ve böylece keyfi görevlendirmelerin önlenmesi amaçlanmıştır.

32. Ayrıca, 6245 sayılı Harcırah Kanunu’nun 4 üncü ve 42 nci mad-delerinde de, kurumlarınca geçici bir görev ile başka yere gönderilen memurların harcırah alabileceği ancak aynı yerde aynı iş için yalnızca 180 gün için gündelik verilebileceği düzenlenmiştir.

33. Kurum içi geçici görevlendirme müessesine ilişkin usul ve esasların belirlenmesinde söz konusu madde hükümleri esas alınmakla birlikte söz konusu hükümlerin somut olaylara uygulanma biçimlerinin belirlenmesi açısından yargı kararları büyük önem taşı-makta olup, bahsi geçen hükümlerde yer verilen hususların dışında yerleşik içtihat haline gelen idari yargı kararlarıyla kamu personel reji-minin esasları göz önünde tutularak kurum içi geçici görevlendirmeye ilişkin şartlar, açık ve net bir şekilde ortaya konulmuştur.

34. Buna göre, kurum içi geçici görevlendirme; bir kamu ku-rumunun mevzuatla belirlenmiş olan görev alanı içinde yer alan “ge-çici” nitelikteki bir hizmeti; ya da değişen ve gelişen sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sonucu olarak ortaya çıkan, henüz örgütsel alt-yapısı oluşturulmamış ve bir kadro ile ilgilendirilmemiş olan “yeni bir kamu hizmetini” yürütmek amacı ile gerçekleştirilmeli, görevlendi-rilecek memurların görev ve yetkileri net bir şekilde belirlenerek ve kadroları ile hukuki bağları sürdürülerek yapılmalı, sunulacak hizmet ile ilgili konuda uzmanlaşmış/durumu uygun olan kamu görevlilerinin

Page 311: Kamu Personel Rejimi 1

306 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hizmetlerine duyulan ihtiyaç net bir şekilde ortaya konulmalı, belli bir süre ile sınırlı olmalı ve atamaya yetkili amir tarafından ya-pılmalıdır.

35. Anayasanın 2 nci maddesinde Devletin temel nitelikleri arasın-da hukuk devleti ilkesine yer verilmiş olup, hukuk devletinin temel ilkelerinden biri “belirlilik”tir. Bu ilkeye göre, hukuki düzenleme-lerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olması, ayrıca kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarına karşı koruyucu önlem içermesi de gereklidir.

36. Belirlilik ilkesi, hukuksal güvenlikle bağlantılı olup bi-rey, yasadan, belirli bir kesinlik içinde, hangi somut eylem ve olguya hangi hukuksal yaptırımın veya sonucun bağlandığını, bunların idareye hangi müdahale yetkisini doğurduğunu bil-melidir. Ancak bu durumda kendisine düşen yükümlülükleri öngö-rebilir ve davranışlarını ayarlar. Hukuk güvenliği, normların öngörü-lebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılar (AYM, 17/04/2008 Tarihli, E.2005/5, K.2008/93 sayılı Kararı).

37. Ayrıca, idarenin işlem tesis ederken hukuka bağlı olması ve hukuk kuralları içinde hareket etmesi hukuk devletinin bir diğer ilkesidir. Bu kapsamda, idari işlemin belli bir sebebe dayan-ması gerektiği açık bir kuraldır. İdarenin takdir yetkisinin söz konusu olması halinde dahi keyfi olarak hareket edebileceği anlamına gelmez. İdareye yasalarla tanınan takdir yetkisi mutlak olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerekleri ile sınırlıdır. İdare takdir yetkisini kullanırken ken-disine verilen yetkinin amacı doğrultusunda hareket etmeli, nesnellik ve tarafsızlık içinde davranmalı, orantılılık ilkesine uymalı, kanunlar özel koşullar öngörmüşse bunlara uymalı, bu yetkiyi kamu yararı için ve gerekçeli olarak kullanmalıdır.

38. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin 11/05/1980 tarihinde kabul edilen İdari Takdir Yetkisinin Kullanılmasına İlişkin R(80)2 Sa-yılı Tavsiye Kararına Ek Takdir Yetkisinin Kullanılmasında Uygulana-cak Temel İlkeler bölümünde, “Takdir yetkisini kullanan bir idari makam; (1) Yetkinin veriliş amacından başka amaç güdemez.

Page 312: Kamu Personel Rejimi 1

307KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

(2) Yalnızca olaya ilişkin öğeleri hesaba katarak nesnelliğe ve tarafsızlığa uyar. (3) Hakkaniyete uymayan ayırımcılığı önle-yerek yasa önünde eşitlik ilkesini gözetir. (4) İşlemin amacıy-la, kişilerin hakları, özgürlükleri veya menfaatleri üzerindeki olumsuz etkileri arasında uygun bir denge sağlar.” ifadelerine yer verilmiştir.

39.Danıştay 8 inci Dairesi’nin 2009/7831 Esas sayılı Kararı’nda, “idari işlemlerin bir sebebe ve gerekçeye dayalı olması hukukun ge-nel ilkelerinden olduğundan, bu ilke genel anlamda düzenleme veya işlem yapan idareyi uyguladığı ve düzenleme yaptığı alanda doğru ve anlamlı olgular ortaya koymaya ve denetim yapmaya zorlar. İşlem-lerde gösterilen sebep ve gerekçe, işlemin yasaya uygunluğu ve dayanağını değerlendirme, itiraz edip etmeme konusunda ilgi-lilere yardımcı olmakla birlikte, idarenin saydamlığı, savunma hakları ve idareye güven ilkeleri ve hukuk devleti anlayışının oluşumu noktalarında da büyük öneme sahiptir.” şeklinde belir-tilerek, idari işlemlerde gerekçenin önemi ortaya konulmuştur.

40.657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun ilgili hükümleri bir-likte değerlendirildiğinde, memurun kendi kadro görevinde ve kadro-sunun bulunduğu birimde çalışması temel ilke olarak kabul edilmekle birlikte, meri mevzuat ve yargı içtihatlarında kamu hizmetinin yürü-tülmesinde, memurun başka bir yerde geçici görevlendirilmesi, olağan bir yöntem olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından zorun-luluk bulunması halinde istisnai olarak başvurulabilecek bir müessese olarak öngörülmüştür.

41.Öte yandan, şikayet konusu geçici görevlendirme işleminin istisnai bir durum nedeniyle tesis edilmediği, görevlendirmenin ne kadar bir süre için yapıldığının belirtilmediği, işlemin hukuken ka-bul edilebilecek geçerli bir nedeninin olmadığı ve idari yargı mercile-rince geçici görevlendirme için aranan şartların olayda bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu yönüyle geçici görevlendirmeye ilişkin işlemin şikayetçi Sendika üyesinin, süresi idarece belirlenmemiş bir zaman diliminde asıl kadrosundan uzak tutulmasına yol açıcı olduğundan kurum içi geçici görevlendirme işleminin hukuka uygun olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.

Page 313: Kamu Personel Rejimi 1

308 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

42.Ayrıca, kurum içi geçici görevlendirmede, idarenin takdir yetki-si bulunmakla birlikte, yukarıda ifade edildiği üzere, bu yetki mutlak ve sınırsız bir yetki olmayıp kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınır-lıdır. Bu nedenle, görevlendirme işleminin hukuken geçerli bir nedene dayanması bir gerekliliktir.

43.Şikayet konusu olayda, ilgilinin geçici görevlendirmesine da-yanak teşkil edecek nitelikte “görevinde başarısız olduğu”, “hizmete ilişkin kusuru bulunduğu” veya “ilgili birimin görev ve yetkilerinde de-ğişikliğin olduğu”na dair herhangi bir somut bilgi ve belge sunulmak-sızın yalnızca “hizmetine ihtiyaç duyulmaması” gibi bir soyut gerekçe ve değerlendirme neticesinde görevlendirme işleminin tesis edildiği, ilgili idareye tanınan takdir yetkisinin kamu ya-rarı ve hizmet gerekleri uyarınca kullanılmadığı, sunulan ge-rekçenin makul ve hukuken geçerli bir nedene dayanmadığı an-laşılmakta olup, şikayete konu işlemin sebep unsuru yönünden de hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

44. Şikayet konusu olayda ... görevini yürüten ilgilinin kurum içi geçici görevlendirilme işleminin, T.C. Anayasa’nda, Avrupa İnsan Hak-ları Sözleşmesi’nde, ilgili ILO Sözleşmeleri’nde ve Avrupa Sosyal Şar-tı’nda yer verilen genel olarak örgütlenme özgürlüğünün, özel olarak sendika hakkının ayrıca Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının vb. insan haklarının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanılmamıştır.

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

45. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde; Kurumun inceleme ve araştırma yaparken insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ay-rımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşit-lik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hak-kı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, ka-rarların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi,

Page 314: Kamu Personel Rejimi 1

309KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözeteceği düzenlenmiştir. Söz konusu Yönet-melik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası’nda da yer verilmiş-tir.

46. İlgili idareden istenilen bilgi ve belgelerin süresi içerisinde gön-derildiği görülmüştür. Söz konusu diğer ilkeler yönünden yapılan de-ğerlendirme neticesinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönünden değerlendirme bölünde belirtilen hususlar yönünden, idarenin iyi yö-netişim ilkeleri arasında yer alan “kanunlar uygunluk, haklı beklentiye uygunluk, hesap verilebilirlik ve yetkinin kötüye kullanılmaması” il-kelerine uygun davranmadığı, ayrıca şikayetçinin başvuru dilekçe-sine ilgili idare tarafından verilen cevapta hangi sürede hangi merci-lere başvurabileceğinin gösterilmemiş olması sebebiyle “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uyulmadığı da anlaşılmış olup, idarenin bu hususlara da bundan böyle uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması47.14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-

nunu’nun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

48.2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin 2 nci fıkrasında, “Devlet, işlem-lerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun 20 nci maddesinin ikin-ci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma

Page 315: Kamu Personel Rejimi 1

310 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

süresinden arta kalan süre içinde Ankara İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre ŞİKAYETİN

KABULÜNE,1 -Şikayet başvurucusu hakkında İdarenin, gerçek sebebi açık ve

kesin bir şekilde belirtilmeden, kamu yararı ve hizmeti kriterlerine uyulmadan ve “Kadroları ile hukuki bağlarını sürdürmek ve belli bir süre ile sınırlı olmak” ilkeleri gözetilmeden Ankara İl Milli Eğitim Mü-dürlüğü’ne yaptığı görevlendirme İŞLEMİNİ GERİ ALMASI, İdarece tekrar bir görevlendirme düşünüldüğünde, koşulları oluşmak kaydıyla yukarıda sayılan kriterler gözetilerek görevlendirme işlemi yapması, yeni bir görevlendirme yapılmayacaksa mağduriyetin makul sürede gi-derilmesi için yeni bir işlem tesis etmesi hususunda MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2- Mevzuatla düzenlenmemiş olan ve yargısal içtihatlarla uygula-maya yön verilen “kurum içi geçici görevlendirme”ye ilişkin uygulama birlikteliğinin sağlanması ve yargıya intikal eden sorunların azaltıl-ması amacıyla belirlilik ve öngörülebilirlik kuralı gereği kadroları ile hukuki bağlarını sürdürmek ve makul bir süre ile sınırlı olmak üzere 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yasal düzenleme yapılması hususunda BAŞBAKANLIK’A TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

-6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun 20 nci madde-sinin üçüncü fıkrası uyarınca bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdir-de gerekçesinin 30 gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın, ŞİKAYETÇİ, MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ve BAŞ-BAKANLIK’A tebliğine, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 316: Kamu Personel Rejimi 1

311KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/402KARAR TARİHİ : 14.07.2015

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1)BAŞBAKANLIK, Vekaletler

Cad. Başbakanlık

Merkez Bina Kızılay/ANKARA

2)MALATYA VALİLİĞİ, Ata-türk Cad. İnönü Kapalı Çarşı Yanı No: 1 Merkez/MALATYA

ŞİKAYETİN KONUSU : Şikayetçinin kurum içi geçici görevlendirilmesinin sonlan-dırılması talebi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 26/01/2015

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1) ... tarafından Kurumumuza elektronik ortamda yapılan 26/01/2015 tarihli şikâyet başvurusu, 26/01/2015 tarih ve 1023 sayı ile kayıt altına alınmıştır. Şikâyet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede ya-yımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İliş-kin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41’inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7’inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araş-tırmasına geçilmiş, 02/07/2015 tarihli Tavsiye Kararı önerisiyle Kamu Başdenetçisine sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2) Yapılan ön incelemesi neticesinde, şikâyet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu ta-şıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikâyetin süresinde yapıldığı

Page 317: Kamu Personel Rejimi 1

312 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik olmadığı, bu nedenle şikâyetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3) ...’ın dilekçesi ve eklerinden özetle;

3 -1) ... kadrosunda görev yapmakta iken Makamın 13/03/2014 ta-rih ve 3050 sayılı oluru ile İl İdaresi Kanunun 8’inci maddesinin (c) fıkrası gereği, Veri Hazırlama Kontrol İşletmeni (VHKİ) talep eden ... Kaymakamlığına görevlendirildiği;

3 -2) 31/03/2014 tarihinde adı geçen Kaymakamlıkta görevine baş-ladığı;

3 -3) 29/09/2014 tarihli dilekçesi ile 6 aylık sürenin dolması nede-niyle geçici görevlendirmesinin iptalini istediği, ancak dilekçesine ya-zılı bir cevap alamadığı;

3- 4) Kendisi ile birlikte ... Kaymakamlığına görevlendirilen ...’ın aç-mış olduğu davada ... İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali-ne karar verildiğini emsal olarak gösterdiği;

3 -5) Geçici görev süresini tamamladığını belirterek ... emrine gö-revlendirilmeyi talep ettiği;

Anlaşılmıştır.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4) 13/02/2015 tarih ve 36311982101.06.02.021007 sayılı yazımız ile ...nden ...’ın şikâyet başvurusunun çözümü için gerekli ve şikâyete konu işlemin dayanağı olan tüm bilgi ve belgeler ile ayrıntılı açıklama talep edilmiş olup, Valiliğin 25/02/2015 tarih ve 80597322 903.07.01-2266 sayılı cevabi yazısı ve eklerinde özetle:

4- 1) 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmümde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 2’inci maddesinin 12’inci bendi-ne istinaden ... İlçesinin yüzölçümünün 235 km² iken 1026 km² oldu-ğu ve nüfusunun arttığı;

Page 318: Kamu Personel Rejimi 1

313KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

4 -2) Önceden Valilikçe yürütülmekte olan 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun, 4483 sayılı Memur ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hak-kında Kanun ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu ile ilgili iş ve işlemler ile internet kafe iş ve işlemleri gibi birçok iş ve işlemlerin kısmen veya tamamen ilçelere devredilmesi nedeniyle iş yükünün arttığı;

4- 3) ... Kaymakamlığınca iş yükünün arttığını gerekçe gösterilerek 19/11/2013 tarih ve 1142 sayılı yazı ile ...nden ihtiyaç duyulan perso-nel (2 şef, 3 bilgisayar işletmeni, 6 V.H.K.İ., 2 hizmetli, 1 kaloriferci, 1 dağıtıcı) kadrosunun İçişleri Bakanlığından talep edilmesinin istendi-ği,

4 -4) ... Kaymakamlığının 19/11/2013 tarih ve 1142 sayılı yazısı ilgi tutulmamış olsa da aynı gerekçe ve Valilik Makamının 13/03/2014 ta-rih ve 80597322 903.07.01 3050 sayılı Onayları ile 5442 sayılı İl İdaresi Kanunun 8’inci maddesinin (c) bendine istinaden özlük hakları kendi kurumlarında kalmak kaydıyla şikâyetçinin de aralarında bulunduğu 5 personelin adı geçen Kaymakamlığa geçici olarak görevlendirildikleri ve şikayetçinin 31/03/2014 tarihinde Kaymakamlıkta göreve başladı-ğı;

4 -5) Şikayetçinin Valilik Makamına sunulmak üzere ... Kayma-kamlığına hitaplı geçici görevlendirilmesinin sonlandırılması talepli 29/09/2014 tarihli dilekçesinin, Kaymakamlığın Valilik Makamına hi-taplı 02/10/2014 tarih ve 19022560 903.07.01 2426 sayılı yazısından anlaşılacağı üzere uygun görülmediği;

4 -6) Şikayetçinin geçici görevlendirilmesinin bu ilçedeki iş yükü-nün hafiflemesi durumunda sonlandırılabileceği;

4 -7) Şikayetçi tarafından emsal olarak sunulan (Valilik Makamının 13/03/2014 tarih ve 3050 sayılı oluru ile Yeşilyurt Kaymakamlığına geçici görevlendirilmesi yapılan) ... hakkında Malatya İdare Mahkeme-since verilen kararın, ... adına verilmiş olduğu gerekçesi ile Şikayetçi ...’a uygulanamayacağı;

4 -8) Şikayetçinin geçici görevle görevlendirilmesinin; aile bütünlü-ğünü bozacak, ikametgahını değiştirmeye zorlayacak veya görev ma-halline gidiş ve dönüşlerde toplu taşıma araçlarını kullanış yönünden mağduriyetine sebep olacak bir görevlendirme işlemi olmadığı;

Page 319: Kamu Personel Rejimi 1

314 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

4- 9) Kaymakamlıkta görevlendirilecek yeteri kadar V.H.K.İ. perso-nel bulunmadığından bu görevlendirmenin yapıldığı;

4 -10) Şikayetçinin geçici görevlendirilmesinin ilgili mevzuat hü-kümlerine uygun olduğu, Valiliğin yetki ve görevi dahilinde olduğu, tesis edilen işlemin yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönünden mev-zuata ve hukuka uygun olarak gerçekleştirildiği;

Belirtilmiştir.

5) ...nden 21/05/2015 tarih ve 36311982 101. 06.02.02 4086 sayılı yazımız ile şikayete konu hususun tekrar değerlendirilmesi istenmiş ve Valilik tarafından 29/05/2015 tarih ve 80597322 000 6280 sayılı cevabi yazısı ile yukarıdaki bilgilere ek olarak özetle;

5 -1) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Memurların Kurum-larınca Görevlerinin ve Yerlerinin Değiştirilmesi” başlıklı 76’ncı madde-sinde “Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68 inci maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler…” hükmüne atıf yapıldığı;

5 -2) 5442 sayılı İl İdaresi Kanunun 8’inci maddesinde tüm memur-ların il içindeki nakil ve yer değişikliği işlemlerinin Valiler tarafından yapılabileceğinin belirtildiği , söz konusu düzenleme ile yapılacak yer değişikliğinin geçici veya sürekli şekilde olacağına dair bir ibareye yer verilmediği; şikayetçi hakkında tesis edilen görevlendirme işleminin bu Kanunun 8’inci maddesinin (c) bendi ile Valilere tanınan yetki çer-çevesinde “kamu yararı ve hizmet gerekleri, iş ve işlemlerin daha sıhhatli, etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi” amacıyla tesis edildiği,

5 -3) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Ek 8’inci madde-sinde “kurumlar arası geçici görevlendirme” hususlarının düzenlendiği, Valilikleri tarafından tesis edilen işlemin “kurumlar arası geçici görev-lendirme” işlemi olmayıp, “kurum içi görevlendirme”ye yönelik bir işlem olduğu;

5 -4) Şikayetçinin emsal olarak gösterdiği Uzman ... hakkında Ma-latya İdare Mahkemesince verilen iptal kararının Valiliğin itirazı ile Malatya Bölge İdare Mahkemesince bozulduğu ve davanın reddedil-diği, bunun üzerine adı geçenin Yeşilyurt Kaymakamlığı emrine geçici görevle tekrar görevlendirildiği;

Page 320: Kamu Personel Rejimi 1

315KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

5 -6) Yine ...’nde görev yapmakta olan VHKİ ... tarafından geçici gö-revlendirilmesini iptali istemiyle açılan davada da Malatya İdare Mah-kemesince yürütmenin durdurulması isteminin reddedildiği;

5 -7) 13/03/2014 tarihli Valilik Onayında teknisyen olarak görev yapmakta olan şikayetçinin kadro görevine uygun olmayan VHKİ kad-rosuna geçici olarak görevlendirilmediği, onayda böyle bir ibareye yer verilmediği, şikayetçinin kadro görevine uygun teknisyen olarak gö-revlendirildiği

Belirtilerek, söz konusu işlemin mevzuata ve hukuka uygun oldu-ğunun yargı kararları ile doğrulandığı ifade edilmiştir.

C. Olaylar

6) Şikâyet konusu talep ile ilgili olarak;

6 -1) ... Kaymakamlığının iş yükünün arttığı gerekçesi ile 2 şef, 3 bilgisayar işletmeni, 6 V.H.K.İ., 2 hizmetli, 1 kaloriferci, 1 dağıtıcı kad-rolarında personel talep etmesi üzerine, ... kadrosunda görev yapmak-ta olan ...’ın Valilik Makamının onayı ile geçici olarak görevlendirildiği;

6 -2) Şikayetçinin adı geçen Kaymakamlıkta 31/03/2015 tarihinde göreve başladığı;

6- 3) Şikayetçi ...’ın geçici görevlendirilmesinin sonlandırılması ta-lepli 29/09/2014 tarihli dilekçesinin reddedildiği;

6 -4) 26/01/2015 tarihinde Kurumumuza aynı taleple şikayet baş-vurusu yapıldığı Görülmüştür.

D. Kamu Denetçisi Mehmet ELKATMIŞ’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

7) Kamu Denetçiliğimizce ...nden bilgi ve belge talep edilmiş ve gönderilen cevap üzerine yapılan inceme ve araştırma neticesinde iş-lemin hukuka uygun olmadığı kanaatine varıldığı için adı geçen Vali-likten şikayete konu geçici görevlendirilme işleminin sonlandırılması hususunun tekrar değerlendirilmesi talep edilmiş, ancak ilgili idarece işlemin mevzuat hükümlerine ve hukuka uygun olarak gerçekleştiril-diği yönünde ayrıntılı açıklama yapılmıştır.

Page 321: Kamu Personel Rejimi 1

316 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

8) 5442 sayılı İl İdaresi Kanununda;

“Madde 8 Yetiştirme ve ikmal kaynakları Bakanlıklar veya tüzel kişiliği haiz genel müdürlüklere bağlı olup il genel teşkilatı içinde birden fazla istih-dam yerleri bulunan meslek, fen ve uzmanlık kadrolarına dahil görevlerden:

A) İlçe idare şube başkanı sıfatını haiz olanlarla il merkezinde Devlet gelir, giderlerinin ve mallarının tahakkuk, tahsil, ödeme ve idaresiyle ilgili ikinci derecedeki müdürler, şube şefleri ve kontrol memurları, nakit muha-sipleriyle, lise, orta ve o derecelerdeki okul müdür ve öğretmenleri, hastane-ler mütehassıs hekimleri, Bakanlıklar veya tüzelkişiliği haiz genel müdür-lükler tarafından tayin edilirler.

B) Bunun dışında kalan bütün memurlar Bakanlıklar veya tüzelkişiliği haiz genel müdürlükler tarafından valilik emrine tayin edilerek il idare şube başkanının inhası üzerine valiler tarafından istihdam yerleri tespit olunur;

C) Yukardaki fıkralarda yazılı bütün memurların lüzumu halinde il için-de nakil ve tahvilleri mensup olduğu il idare şube başkanlarının inhası üze-rine valiler tarafından icra edilmekle beraber mensup oldukları Bakanlıklar veya genel müdürlüklere sebepleriyle bildirilir.

Yukarda (A, B) fıkraları dışında kalan il merkez teşkilatına bağlı me-murlar ilgili idare şube başkanının inhası ile valiler tarafından tayin, nakil ve tahvil olunurlar.

Tayin, nakil ve tahviller için gereken yolluk ödenekleri bütçe yılı başında ilgili Bakanlık veya genel müdürlüklerce valiler emrine gönderilir.”

Hükmüne yer verilmiştir.

9) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda;

9- 1) “Madde 36 – Bu Kanuna tabi kurumlarda çalıştırılan memurların sınıfları aşağıda gösterilmiştir.

I -GENEL İDARE HİZMETLERİ SINIFI:

Bu Kanunun kapsamına dahil kurumlarda yönetim, icra, büro ve ben-zeri hizmetleri gören ve bu Kanunla tespit edilen diğer sınıflara girmeyen memurlar Genel İdare Hizmetleri sınıfını teşkil eder.

Page 322: Kamu Personel Rejimi 1

317KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

II TEKNİK HİZMETLER SINIFI:

Bu Kanunun kapsamına giren kurumlarda meslekleriyle ilgili görevleri fiilen ifa eden ve meri hükümlere göre yüksek mühendis, mühendis, yük-sek mimar, mimar, jeolog, hidrojeolog, hidrolog, jeofizikçi, fizikçi, kimyager, matematikçi, istatistikçi, yöneylemci (Hareket araştırmacısı), matematik-sel iktisatçı, ekonomici ve benzeri ile teknik öğretmen okullarından mezun olup da, öğretmenlik mesleği dışında teknik hizmetlerde çalışanlar, Mi-marlık ve Mühendislik Fakültesi veya bölümlerinden mezun şehir plancısı, yüksek şehir plancısı, yüksek Bölge Plancısı, 3437 ve 9/5/1969 tarih 1177 sayılı Kanunlara göre tütün eksperi yetiştirilenler ile müskirat ve çay eks-perleri, fen memuru, yüksek tekniker, tekniker teknisyen ve emsali teknik unvanlara sahip olup, en az orta derecede mesleki tahsil görmüş bulunan-lar, Teknik Hizmetler sınıfını teşkil eder…”

9 -2) “Madde 45 Hiç bir memur sınıfının dışında ve sınıfının içindeki derecesinin altında bir derecenin görevinde çalıştırılamaz.”

Hükümlerine yer verilmiştir.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

10) Danıştay 5. Dairesinin 09/02/1998 tarihli ve E:1997/2711, K:1998/270 sayılı Kararında, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanu-nunda aynı kurum içinde geçici görevlendirme konusu düzenlenme-miş olmakla birlikte, bir kamu kurumunun mevzuatla belirlenmiş olan görev alanı içinde yer alan “geçici” nitelikteki bir hizmeti; ya da, deği-şen ve gelişen sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sonucu olarak ortaya çıkan, henüz örgütsel altyapısı oluşturulmamış ve bir kadro ile ilgilendirilmemiş olan “yeni bir kamu hizmetini” yürütmek amacı ile durumu uygun olan kamu görevlilerinin “kadroları ile hukuki bağlarını sürdürmek ve belli bir süre ile sınırlı olmak üzere” atamaya yetkili amir tarafından geçici olarak görevlendirilmelerinin olanaklı olduğu, bu iş-lemin kurulmasında, yukarıda nitelendirilen kamu hizmetlerinin yü-rütülmesinin amaç edinilmesi gerektiği; kamu yararı ile bağdaşmayan, örneğin kamu görevlisini görevinden fiilen uzaklaştırmak veya onu cezalandırmak gibi hizmet gereklerine ters düşen bir sonucun amaç-lanmaması gerektiği vurgulanmıştır.

11) Danıştay 5. Dairesinin 26/02/1997 tarihli ve E:1996/2070, K:1997/419 sayılı Kararında, “657 sayılı Devlet

Page 323: Kamu Personel Rejimi 1

318 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Memurları Kanununda, aynı kurum içinde geçici görevlendirme konusu düzenlenmemiş olmakla birlikte, bir kamu kurumunun, görev alanı içinde yer alan bir hizmeti yürütmek amacı ile o hizmetle ilgili konuda uzmanlaş-mış kamu görevlilerini, kadroları üzerinde kalmak üzere belli bir süre ile görevlendirmesi mümkün bulunmakta olup, geçici görevlendirmenin ilgili-nin kadro görevinden fiilen uzaklaştırması niteliğinde olmaması gerekmek-tedir. Diğer bir deyişle geçici görevlendirmenin belli süreli ve bir hizmetin geçici olarak yürütülmesi amacına yönelik olması gerekirken, uygulamada davacıda olduğu gibi sürekli bir nitelik kazandığı ve geçici görevlendirme ile hedeflenen amacın dışına çıkıldığı görülmektedir.” denilmiştir.

12) Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 2. Dairesinin 03/12/2008 tarihli ve E:2008/732, K:2008/1217 sayılı Kararında, “657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümleri birlikte değerlendirildiğinde memurun kendi kadro görevinde çalışmasının temel ilke olarak kabul edil-diğinde kuşkuya yer bulunmadığı, söz konusu Kanunda aynı kurum içinde geçici görevlendirme konusunun düzenlenmemiş olmakla birlikte, bir kamu kurumunun mevzuatla belirlenmiş olan görev alanı içinde yer alan “geçici” nitelikteki bir hizmeti, ya da, değişen ve gelişen sosyal, ekonomik ve kültü-rel koşulların sonucu olarak ortaya çıkan, henüz örgütsel altyapısı oluştu-rulmamış ve bir kadro ile ilgilendirilmemiş olan “yeni bir kamu hizmetini” yürütmek amacı ile durumu uygun olan kamu görevlilerinin, “kadroları ile hukuki bağlarını sürdürmek ve belli bir süre ile sınırlı olmak üzere” ata-maya yetkili amir tarafından geçici olarak görevlendirilmelerinin olanaklı olduğu” ifadelerine yer verilmiştir.

13) Devlet Personel Başkanlığının 19. Bülteninde yer veri-len görüşünde, gerekli koşulların varlığı halinde memurların kurum içinde amirlerince bir görevin ifası için geçici olarak görevlendirilebi-lecekleri, bu görevlendirmenin memurun asli görevi ile ilgili olması ve hizmetin yerine getirilebilmesi anlayışı çerçevesinde süresinin tespit edilmesi gerektiği mütalaa edilmektedir.

C. Kamu Denetçisi Mehmet ELKATMIŞ’ın Kamu Başdenetçi-sine Önerisi

14) Kamu Denetçisi inceleme ve araştırması sonucunda, şikayetçi ...’ın geçici görevlendirilmesi işleminin iptal edilmesi yönündeki ta-lebinin kabulü ile işlemin gerekli şartları taşımaması nedeniyle iptal edilmesi yönünde ...ne ve mevzuatla düzenlenmemiş olan ve yargısal

Page 324: Kamu Personel Rejimi 1

319KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

içtihatlarla uygulamaya yön verilen “kurum içi geçici görevlendirme”ye ilişkin uygulama birlikteliğinin sağlanması ve yargıya intikal eden so-runların azaltılması amacıyla konu hakkında 657 sayılı Devlet Memur-ları Kanununda hukuki zeminin oluşturulması yönünde Başbakanlığa tavsiyede bulunulmasını önermiştir.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

15) Şikayetçi, 3’üncü paragrafta açıklandığı üzere, ... Valilik Ma-kamınca ... Kaymakamlığına yapılan geçici görevlendirilme işleminin sonlandırılmasını talep etmektedir.

16) Anayasamızın 128’inci maddesi gereğince, memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakla-rı ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. Buna karşın, “kurum içi geçici görevlendirme” ile ilgili kamu personel rejimine ilişkin mevzuatta açık bir düzenleme bulunmamak-la birlikte, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereği asli görevleri ile ilgili olarak memurların kurum içinde geçici olarak görevlendirilebil-melerine aykırı bir husus da bulunmamaktadır.

17) 657 sayılı Kanunun 11’inci maddesine göre Devlet memurları amirlerin verdiği kanuna uygun sözlü ve yazılı emirleri yerine getir-mekle yükümlüdür. Diğer taraftan aynı Kanunun 45’inci maddesi ile de memurların kamu hizmetlerindeki belirli kadrolarda, sınıfına ve sınıfı içindeki derecesine uygun görevlerde çalıştırılması zorunlu kı-lınmış ve böylece keyfi görevlendirmelerin önlenmesi amaçlanmıştır.

18) Kurum içi geçici görevlendirme müessesine ilişkin usul ve esas-ların belirlenmesinde söz konusu madde hükümleri esas alınmakla birlikte bu hükümlerin somut olaylara uygulanma biçimlerinin belir-lenmesi açısından yargı kararları büyük önem taşımaktadır. Bahsi ge-çen hükümlerde yer verilen hususların dışında yerleşik içtihat haline gelen idari yargı kararlarıyla kamu personel rejimimizin esasları göz önünde tutularak kurum içi geçici görevlendirmeye ilişkin şartlar, açık ve net bir şekilde ortaya konulmuştur.

19) Buna göre, kurum içi geçici görevlendirmenin;

- Bir kamu kurumunun mevzuatla belirlenmiş olan görev alanı içinde yer alan “geçici” nitelikteki bir hizmeti; ya da değişen ve gelişen

Page 325: Kamu Personel Rejimi 1

320 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sonucu olarak ortaya çıkan, henüz örgütsel altyapısı oluşturulmamış ve bir kadro ile ilgilendiril-memiş olan “yeni bir kamu hizmetini” yürütmek amacı ile gerçekleşti-rilmesi;

- Sürekli bir işin geçici görevle sürdürülmesi mahiyetinde olmaması,

Görevlendirilecek personelin görev ve yetkilerinin net bir şekilde belirlenmesi ve personelin kadrosu ile hukuki bağının sürdürülmesi,

- Sunulacak hizmet ile ilgili konuda uzmanlaşmış/durumu uygun olan kamu görevlilerinin hizmetlerine duyulan ihtiyacın net bir şekil-de ortaya konulması,

- Belli bir süre ile sınırlı olması,

- Atamaya yetkili amir tarafından yapılması, Gerekmektedir.

20) Anayasanın 2’inci maddesinde Devletin temel nitelikleri ara-sında hukuk devleti ilkesine yer verilmiş olup, hukuk devletinin temel ilkelerinden “belirlilik” ilkesine göre, hukuki düzenlemelerin hem kişi-ler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olması, ayrıca kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarına karşı koruyucu önlem içermesi gereklidir.

21) Belirlilik ilkesi, hukuksal güvenlikle bağlantılı olup; birey, ya-sadan, belirli bir kesinlik içinde, hangi somut eylem ve olguya han-gi hukuksal yaptırımın veya sonucun bağlandığını, bunların idareye hangi müdahale yetkisini doğurduğunu bilmelidir. Ancak bu durumda kendisine düşen yükümlülükleri öngörebilir ve davranışlarını ayarlar. Hukuk güvenliği, normların öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçın-masını gerekli kılar (AYM, 17/04/2008 tarihli, E.2005/5, K.2008/93 sayılı kararı).

22) Ayrıca, idarenin işlem tesis ederken hukuka bağlı olması ve hu-kuk kuralları içinde hareket etmesi hukuk devletinin bir diğer ilkesidir. Bu kapsamda, idari işlemin belli bir sebebe dayanması gerektiği açık bir kuraldır. İdarenin takdir yetkisinin söz konusu olması halinde dahi keyfi olarak hareket edebileceği anlamına gelmez. İdareye yasalarla

Page 326: Kamu Personel Rejimi 1

321KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

tanınan takdir yetkisi mutlak olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerek-leri ile sınırlıdır. İdare takdir yetkisini kullanırken kendisine verilen yetkinin amacı doğrultusunda hareket etmeli, nesnellik ve tarafsızlık içinde davranmalı, orantılılık ilkesine uymalı, kanunlar özel koşullar öngörmüşse bunlara uymalı, bu yetkiyi kamu yararı için ve gerekçeli olarak kullanmalıdır.

23) Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 11/05/1980 tarihin-de kabul edilen İdari Takdir Yetkisinin Kullanılmasına İlişkin R(80)2 Sayılı Tavsiye Kararına Ek Takdir Yetkisinin Kullanılmasında Uygu-lanacak Temel İlkeler bölümünde, “Takdir yetkisini kullanan bir idari makam; (1) Yetkinin veriliş amacından başka amaç güdemez. (2) Yalnızca olaya ilişkin öğeleri hesaba katarak nesnelliğe ve tarafsızlığa uyar. (3) Hak-kaniyete uymayan ayırımcılığı önleyerek yasa önünde eşitlik ilkesini göze-tir. (4) İşlemin amacıyla, kişilerin hakları, özgürlükleri veya menfaatleri üzerindeki olumsuz etkileri arasında uygun bir denge sağlar.” ifadelerine yer verilmiştir.

24) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümleri bir-likte değerlendirildiğinde; memurun kendi kadro görevinde ve kadro-sunun bulunduğu birimde çalışması temel ilke olarak kabul edilmekle birlikte, meri mevzuat ve yargı içtihatlarında kamu hizmetinin yürü-tülmesinde, memurun başka bir yerde geçici görevlendirilmesi, olağan bir yöntem olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından zorun-luluk bulunması halinde istisnai olarak başvurulabilecek bir müessese olarak öngörülmüştür.

25) Şikayete konu olayda; 6360 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesi ile ilçe sınırları genişleyen ... Kaymakamlığının nüfus ve iş yoğunluğu-nun arttığı, burada oluşan personel ihtiyacın geçici nitelikte olmadığı, sürekli bir ihtiyacın doğduğu, Kaymakamlığın Bakanlıktan kadro ta-lep edilmesini istediği, ancak ...nin bu ihtiyacı geçici görevlendirme ile gidermeyi uygun gördüğü, açıktan veya naklen memur alımı yapılana kadar personel ihtiyacının karşılanması için geçici görevlendirme mü-essesinin kullanılmasının doğal olduğu, ancak ... tarafından bu ihtiya-cın karşılanması için İçişleri Bakanlığından kadro talep edildiğine dair herhangi bir bilginin Kurumumuzla paylaşılmadığı ve geçici görevlen-dirme işleminde sürenin de belirtilmemesinden hareketle bu görev-lendirmenin sürekli nitelik kazandığı görülmüştür. Ayrıca, ... Valilik

Page 327: Kamu Personel Rejimi 1

322 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Makamının 13/03/2014 tarihli onayında geçici görevle görevlendiri-len personelin görev ve yetkilerinin belirlenmediği de anlaşılmıştır.

26) Sonuç olarak; ...Valiliğince şikayetçinin ... Kaymakamlığına ge-çici olarak görevlendirilmesi işleminin;

- İstisnai bir durum nedeniyle tesis edilmediği, sürekli bir işin geçici görevle sürdürülmesi mahiyetinde olduğu,

- Görevlendirilen personelin görev ve yetkilerini net bir şekilde içermediği,

- Ne kadar bir süre için yapıldığının belirtilmediği,

- Teknisyen ihtiyacı bildirilmeyen (şef, bilgisayar işletmeni, V.H.K.İ., hizmetli, kaloriferci, dağıtıcı personel talep edilen) bir birime yapıldı-ğı,

Anlaşıldığından, şikayete konu işlemin idarenin takdir yetkisinin geniş yorumlanması anlamına geldiği, hukuki belirlilik ve güvenlik il-kelerine aykırı olduğu, işlemin hukuka uygun olmadığı kanaatine va-rılmıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme;

27) Şikayet konusu olayda, Anayasamızda ya da Avrupa İnsan Hak-ları Sözleşmesinde yer alan herhangi bir insan hakkının ihlal edildiği-ne dair bir iddia ileri sürülmediği gibi, ilgili idarenin insan haklarına aykırı davrandığına dair herhangi bir bilgi veya bulguya da rastlanma-mıştır. Ayrıca, etkin başvuru yolları açık olup hakların kötüye kullan-dığına dair de bir unsura rastlanmamıştır.

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

28) 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına da-yalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanıl-mış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı

Page 328: Kamu Personel Rejimi 1

323KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, ki-şisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilke-lerine uyar.” hükmü yer almaktadır. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41’inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmek-tedir ve benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiştir.

29) ...Valiliğince, şikayetçinin kendi kadro görevinde ve kadrosu-nun bulunduğu birimde çalıştırılmaması, dilekçesine yazılı cevap ve-rilmemesi ve istisnai bir uygulamanın sürekli hale getirilmesi neden-leriyle; kanunlara uygunluk, ölçülülük, haklı beklentiye uygunluk, ka-rara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi ilkelerine uyulmadığı anlaşılmış olup, idarenin bu husus-lara bundan böyle uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

30) 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21’inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

31) 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40’ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve süre-lerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20’nci maddesinin ikinci fıkrası uya-rınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan sürede ... İdare Mahkemesinde yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre şikayetin ka-

bulüne;

Page 329: Kamu Personel Rejimi 1

324 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

1) Memurun kendi kadro görevinde ve kadrosunun bulunduğu bi-rimde çalışmasının temel ilke olması; geçici görevlendirmenin belirli süreli ve istisnai olması, kalıcı olmaması; ... Kaymakamlığında doğan personel ihtiyacının mevcut kadro imkanları dikkate alınarak müm-kün olduğunca atanma suretiyle karşılanması gerektiğinden; ...’ın ku-rum içi geçici görevlendirilmesi İŞLEMİNİN MAKUL SÜREDE GERİ ALINMASI, idarece tekrar bir görevlendirme düşünüldüğünde, ko-şulları oluşmak kaydıyla yukarıda sayılan kriterler gözetilerek görev-lendirme işlemi yapması, yeni bir görevlendirme yapılmayacaksa mağ-duriyetin makul sürede giderilmesi için yeni bir işlem tesis edilmesi hususunda ... VALİLİĞİNE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2) Mevzuatla düzenlenmemiş olan ve yargısal içtihatlarla uygula-maya yön verilen “kurum içi geçici görevlendirme”ye ilişkin uygulama birlikteliğinin sağlanması ve yargıya intikal eden sorunların azaltılma-sı amacıyla, belirlilik ve öngörülebilirlik kuralı gereği, görevlendirilen personelin kadroları ile hukuki bağlarını sürdürmek ve makul bir süre ile sınırlı olmak üzere 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda yasal düzenleme yapılması hususunda BAŞBAKANLIĞA TAVSİYEDE BU-LUNULMASINA,

6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20’nci maddesi-nin üçüncü fıkrası uyarınca bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin 30 gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu ol-duğuna,

Bu kararın, ŞİKAYETÇİ, ... VALİLİĞİ ve BAŞBAKANLIĞA tebli-ğine, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 330: Kamu Personel Rejimi 1

325KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/701KARAR TARİHİ : 04.07.2015

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Abdullah Gül Üniversitesi

Rektörlüğü

Sümer Kampüs KAYSERİŞİKAYETİN KONUSU : Görev tahsisli lojmanın bo-

şaltılmasına dair alınan karar sebebiyle yaşanan mağduriye-tinin giderilmesi talebi hak-kındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 13/02/2015

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1) Şikayet başvurusu, e başvuru yoluyla 13/2/2015 tarihinde yapıl-mış ve 1752 evrak numarası ile kayıt altına alınmıştır. Şikâyet başvu-rusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanu-nunun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetme-lik’in 41 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve İmza Yetkileri Yönergesi’nin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikâyetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 13/5/2015 tarihli Tavsiye Kararı Önerisiyle Kamu Başdenetçisine sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2) Yapılan ön inceleme neticesinde, şikâyetçinin daha önce 23/12/2014 tarihinde Kurumumuza başvurduğu, söz konusu baş-vuruyla ilgili olarak idari başvuru yollarının tüketilmemiş olması ge-rekçesiyle 26/12/2014 tarihli Gönderme Kararı verildiği, Gönderme Kararı üzerine idare tarafından verilen 4/2/2015 tarihli yanıt üzerine

Page 331: Kamu Personel Rejimi 1

326 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

şikayetçinin tekrar Kamu Denetçiliği Kurumuna başvurduğu, dolayı-sıyla idari başvuru yollarının tüketilmiş olduğu, diğer yandan şikâyet konusunun Kurumumuzun görev alanına girdiği, menfaat ihlali koşu-lunu taşıdığı, şikâyetin süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konu-larında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikâyetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3) Şikâyetçi ... başvurusunda özetle; Abdullah Gül Üniversitesinde (AGÜ) Yardımcı Doçent kadrosunda görev yaptığını, Üniversite tara-fından kendisine 2011 yılının Aralık ayında sıra tahsisli olarak kamu konutu (lojman) tahsis edildiğini, şu anda Üniversite tarafından geçici görevlendirilmiş olarak çalışmalarını Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) bulunan Massachusetts Institute of Technology (MIT) Üniver-sitesinde devam ettirdiğini, görevlendirme süresinin 2/9/2015 tari-hinde sona ereceğini ve AGÜ’deki görevinin başına döneceğini, AGÜ Rektörlüğü tarafından 9/9/2014 tarihinde yürürlüğe konulan Konut Tahsis Yönergesi’nin 11/e maddesine istinaden 6 ay veya daha fazla süreyle lojmanı kullanmadığı gerekçesiyle lojmanı boşaltması veya da-irenin tüm kirasının ev sahibine kendisi tarafından ödenmesi gerekti-ğinin elektronik posta yoluyla 2014 yılı Eylül ayı içerisinde bildirildi-ğini, bu konuda herhangi bir resmi tebligat yapılmadığını, yurtdışı gö-revlendirmesinin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunmayan hükümlere istinaden kendisine gösterilen bu tutumun haksız olduğunu, Kamu Konutları Kanunu ve yönetmeliğinde bu durumdaki bir kişinin konu-tunu boşaltması ile ilgili bir maddenin olmadığını, halen eşyalarının da içinde bulunduğu konutu boşaltmak istemediğini belirterek mağ-duriyetinin giderilmesini talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4) Şikâyet konusuyla ilgili olarak Abdullah Gül Üniversitesi Rektör-lüğünden 25/2/2015 tarihli ve 1396 sayılı yazı ile bilgi ve belge talep edilmiş; anılan idare tarafından düzenlenen bila tarihli ve 66715963 6401309 sayılı cevabi yazı ekinde lojman tahsis dağıtım komisyonu kararları, şikâyetçinin yurtdışı görevlendirilmesi ile ilgili Üniversite Yönetim Kurulu kararları ve Rektörlük Olur’ları, lojman olarak verilen

Page 332: Kamu Personel Rejimi 1

327KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

daireye ilişkin üniversite ile ev sahibi arasında yapılan kira sözleşmesi gönderilmiştir.

5) İdare, şikâyetçinin lojmandan çıkarılmak istenmesi ile ilgili mev-zuata ilişkin hususların, daha önce şikayetçiye de gönderilen AGÜ Hu-kuk Müşavirliği görüş yazısında açıklıkla belirtildiğini ifade etmiş ve söz konusu görüş yazısını cevabi yazı ekinde sunmuştur.

6) AGÜ Hukuk Müşavirliğinin 30/1/2015 tarihli söz konusu görüş yazısında özetle;

6.1) Üniversite tarafından gerçek kişiden kiralanan ve şikayetçiye tahsis olunan konutun kamu konutu vasfından çıkarılmasına ve bu hususun kendisine bildirilmesine dair 1/8/2014 tarihinde ilgili komis-yonca karar alındığı ve konutun 30/9/2014 tarihine kadar boşaltılma-sı gerektiği ile ilgili olarak şikayetçiye gerekli ve yeterli bildirimlerin yapıldığı,

6.2) Mülk sahibinin de dilekçe vererek, Üniversite ile yeni bir söz-leşme yapmayacağını beyan ettiği, idare tarafından sunulan sözleşme-nin yenilenmesi talebinin mülk sahibi tarafından kabul görmediği, şi-kayetçinin bina yönetimine 16 aylık aidat borcunun biriktiğinin tespit edildiği,

6.3) Mülk sahibinin dilekçesine istinaden, kira sözleşmesinin “7.1” numaralı maddesi uyarınca, dairenin sözleşme süresinin bitiminden itibaren tazminatsız olarak 2 aylık sürede boşaltılması için şikayetçiye bildirim yapıldığı, mülk sahibine de şikayetçinin yurtdışında bulunma-sı sebebiyle dairenin boşaltılmasının zaman alabileceğine ilişkin bilgi verildiği, 2 aylık sürenin dolmasıyla idarenin ödeme yapamaz hale gel-diği, bundan sonra yapılacak ödemelerin kamu zararı oluşturacağı, bu ödemeleri yapan personel açısından sorumluluk doğacağı,

6.4) Kamu Konutları Yönetmeliği’nin 33 üncü maddesinde konut-lardan çıkış tarihi olarak “…staj, kurs, tedavi amacıyla konutlarından geçici olarak ayrılanların aileleri…” hükmü dikkate alındığında iki hu-susun ortaya çıktığı; bu hususlardan ilkinin, şikayetçinin görevlendir-mesinin son bir yılının ücretsiz izinli olduğu, idare ile arasında aylık ödenmesi hususunda herhangi bir bağlantısının kalmadığı, aylığından kesilmesi gereken miktarın kesilememesi nedeniyle öz gelire aktarım yapılamadığı, Kamu Konutları Yönetmeliği’nin 23 üncü maddesi (bkz.

Page 333: Kamu Personel Rejimi 1

328 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

paragraf 16.1) gereği idari personelin kişisel kusurlarının ortaya çıka-bileceği; ikinci husus olarak ise, adına kamu konutu tahsis edilen kişi-nin ailesinden sayılan yakınlarının kendi adına tahsis edilmiş bulunan bu konutu fiilen kullanması gerektiği, ancak şikayetçinin bu konutta sadece eşyalarını bıraktığı, ailesinin konuttan ayrıldığı, istifade anla-mında herhangi birisi tarafından kullanılmadığı dolayısıyla konutu boşaltması gerektiğinin anlaşıldığı,

6.5) Anayasanın 128 inci maddesinde kamu konutlarının; “memur ve diğer kamu görevlilerinin görevlerini ifa ederlerken ortaya çıkabi-lecek olan barınma sorununun çözebilmek, onların bu açıdan moti-ve edilmelerini sağlayabilmek için Kamu kurumlarınca satın alınarak veya kiralanarak yahut yaptırılarak onlara tahsis edilen konutlardır.” şeklinde tanımlandığını, buna göre kamu konutunu kullanım hakkına fiilen görev yapan, mesaisini ülke için sarf eden kişilerin sahip oldu-ğu, şikayetçinin bu şartı taşımadığı, Üniversitenin sınırlı sayıda konut kiralamasının imkanlar dahilinde olduğu, çoğu yurtdışından gelmiş öğretim görevlilerinin misafir edilmesi için konuta ihtiyaç duyulduğu gerçeğinden hareketle 2 yıl konutun atıl kalmasının izahının olamaya-cağı,

6.6) Kamu Konutları Yönetmeliğinin 34 üncü maddesinde yöne-tici veya idare tarafından alınan kararlara uymayanlar ve kendisine yapılan yazılı uyarılara rağmen bu davranışlarında ısrar ettiği tespit edilenler hakkında yetkili makam tarafından ilgili mülki veya askeri makamlara başvurulacağı, bu başvuru üzerine konutun, başka bir bil-dirime gerek kalmaksızın, kolluk kuvveti kullanılarak, bir hafta içinde zorla boşalttırılacağının düzenlendiği, 16 aylık apartman aidatını öde-mediği anlaşılan şikayetçiye bu hükmün uygulanmasının gerektiği

6.7) Kamu Konutları Yönetmeliğinin ek maddesinde yer alan “Ku-rumlarından aylıksız veya aylıklı izinli olarak başka kurumlarda gö-revlendirilen personelin, izinli oldukları kamu kurumu konutundan görev tahsisli veya sıra tahsisli olarak yararlanmaları halinde, … bu konutlarda oturmalarına devam olunur.” hükmünde yer alan “oturma-larına devam olunur” ibaresinin 33 üncü madde ile birlikte değerlendi-rilmesinden, bunun konuttan fiilen yararlanmak, kullanmak anlamına geldiği,

Page 334: Kamu Personel Rejimi 1

329KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

6.8) Şikayetçiden, AGÜ Konut Tahsis Yönergesi’nin yürürlük tari-hi itibari ile ve fiilen kullandığı dönemde konutu boşaltmasının iste-nilmediği gibi, mevcut sözleşme sonuna kadar da konuta ait kiranın ödenmesine devam olunduğu, ancak daha sonra yapılan revizyon ile 11 inci maddeye eklenen (e) bendinde yer alan, “6 ay veya daha fazla süreyle lojmanı kullanamayacağı durumlarda lojmanın kullanıcı tara-fından boşaltılmasıyla idareye teslim edilmesi.” ifadesinin eklendiği ve ülke dışına çıkan kişinin konutu fiilen kullanmaya devam eden aile bi-reylerinin olmaması durumunda bu hükmün uygulanacağı,

6.9) İlgiliye bundan sonra ödenecek miktarın işgaliye bedeli olarak alınacağının ve idarece uğranılan kamu zararının şikayetçiden tahsil olunmak üzere yasal işlem başlatılacağının bildirilmesi gerektiği ifade edilmiştir.

7) Bunun dışında idare tarafından Kurumumuza gönderilen ceva-bi yazıda, mevzuata uygun işlem yapılması için hareket edildiği, mülk sahibi ile görüşmeler yapıldığı, bir süre daha şikayetçinin işgal ettiği konut için, dava açma hakkı saklı kalmak üzere kamuya güvenin ze-delenmemesi amacıyla üniversite tarafından kira ödemesinin yapıl-masına karar verildiği, şikayetçinin ülkeye dönüşünde derhal konutu boşaltması ve bu tarihe kadar üniversite tarafından ödenen miktarın kamu zararı sayılarak yasal faizi ile birlikte 657 sayılı Devlet Memur-ları Kanunu, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönet-melik hükümleri uyarınca şikayetçiden tahsili yoluna gidileceği husu-sunda karara varıldığı ifade edilmiştir.

C.Olaylar

8) Başvuru dilekçesi ve ekleri ile dosya kapsamında idare tarafın-dan gönderilen bilgi ve belgelerden tespit edilen ilgili olaylar özetle şöyledir:

8.1) AGÜ Rektörlüğü Lojman Tahsis Dağıtım Komisyonunun 30/12/2011 tarihli ve 2011 07 sayılı kararı ile şikayetçiye görev tah-sisli olarak lojman verildiği, söz konusu konutun ... isimli kişiye ait olduğu, adı geçen ile AGÜ arasında kira sözleşmesi imzalandığı,

8.2) AGÜ Yönetim Kurulunun 27/6/2013 tarihli kararı ve Rektörlüğün 27/6/2013 tarihli Olur’u ile 2/9/2013 – 2/9/2014

Page 335: Kamu Personel Rejimi 1

330 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

tarihleri arasında 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 39 uncu maddesi kapsamında doktora sonrası araştırmalarda bulunmak üze-re ABD’de bulunan MIT Üniversitesinde yolluksuz yevmiyesiz-aylıklı izinli olarak görevlendirildiği,

8.3) Bu arada AGÜ ile şikayetçiye tahsis edilen konutun sahibi ... arasında 1/10/2013 tarihinde imzalanan Gayrimenkul Kiralama Hiz-met Sözleşmesinde; sözleşme süresinin 12 ay olduğu ve 1/10/2014 tarihinde sona ereceğinin, yakıt bedelinin kira bedelinden ayrı olarak kiracı tarafından karşılanacağının kararlaştırıldığı,

8.4) Daha sonra, AGÜ Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakülte-si Yönetim Kurulunun 18/7/2014 tarihli kararı ve Rektörlüğün aynı tarihli Olur’u ile, şikayetçinin ABD’deki söz konusu görevlen-dirmesinin 03/09/2014 02/09/2015 tarihleri arasında 1 yıl süre ile yolluksuz yevmiyesiz, aylıksız görevli izinli olarak uzatıldığı,

8.5) Şikayetçinin eşi ...’ın da yurtdışında geçici olarak görevlendi-rildiği,

8.6) AGÜ Lojman Tahsis Dağıtım Komisyonunun 21/7/2014 ta-rihli kararı ile, AGÜ tarafından yürürlüğe konulan Konut Tahsis Yö-nergesi’nin 6 ay veya daha fazla süreyle lojmanı kullanmayacağı durumlarda lojmanın kullanıcı tarafından boşaltılarak idareye teslim edileceğini düzenleyen 11/e maddesine istinaden şika-yetçiye; tahsis edilen lojmanı boşaltması gerektiğinin, boşal-tılmaması halinde idare tarafından yapılmakta olan ödemele-rin iptal edilerek ödemelere kendisinin devam edeceğinin bil-dirilmesine karar verildiği,

8.7) Bu karara istinaden şikayetçiye yazılan 5/9/2014 tarihli yazıyla konutu 30/9/2015 tarihine kadar boşaltmasının istendiği, 24/9/2014 tarihli ikinci bir yazıyla ilk yazıda sehven 30/9/2015 olarak belirtilen boşaltma tarihinin 30/9/2014 olarak düzeltildiği, söz konusu yazı-larda muhatabın adresi olarak şikayetçinin Üniversitede görev yaptığı fakültenin gösterildiği,

8.8) Mülk sahibi ...’ın 30/09/2014 tarihinde Üniversiteye verdiği dilekçe ile sözleşmeyi yenilemek istemediğini ifade ederek konutun boşaltılmasını talep ettiği,

Page 336: Kamu Personel Rejimi 1

331KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

8.9) Bu kez AGÜ tarafından 02/12/2014 tarihinde şikayetçinin ABD’deki adresine ve e posta adresine yazı yazılarak, lojmanı 2 yıl boyunca fiilen kullanamayacağı için kurumca ödenecek mik-tarın kamu zararı oluşturacağının anlaşıldığının, diğer yandan lojmanının kira süresinin 01/10/2014 tarihinde sona erdiğinin, 2 aylık boşaltma süresinin de 01/12/2014 tarihinde dolduğunun, bu durum-da doğmasına sebebiyet verdiği kamu zararının tahsili mak-sadıyla aleyhine işlem başlatılacağının bildirildiği ve konutun boşaltılması veya boşaltılmayarak konut kirasının kendisi tarafından ödenmeye devam edilmesi durumları arasında tercihini hangisinden yana kullandığının çok acele açıklanmasının istendiği,

8.10) Bunun üzerine şikayetçinin 23/12/2014 tarihinde Kamu Denetçiliği Kurumuna başvurduğu, Üniversiteye e posta göndererek konuyla ilgili Amerika’daki adresine herhangi bir resmi evrakın tebliğ edilmediğini, e posta yolu ile durumu öğrenip Kurumumuza başvurdu-ğunu, Kurumumuzdan çıkacak kararı beklediğini bildirdiği,

8.11) Konuyla ilgili idari başvuru yollarının tüketilmediği anlaşıl-dığından 26/12/2014 tarihli Gönderme Kararı verilerek AGÜ Rektör-lüğüne gönderildiği,

8.12) Bu arada mülk sahibi ...’ın, Üniversiteye verdiği 10/1/2015 tarihli dilekçe ile, önceki kira sözleşmesinin hü-kümlerini aynen kabul ettiğini ve kira artışı istemediğini be-lirttiği, buna rağmen Üniversitenin, şikayetçinin ABD’deki ad-resine ve e posta adresine 04/02/2015 tarihli yazı ve bu yazıya ekli Hukuk Müşavirliğinin görüşünü göndererek, kendisinin yurda döndüğü tarihte konutu boşaltması gerektiği ve bu tari-he kadar Üniversitenin yapacağı ödemelerin kamu zararı ola-rak kendisinden tahsil edileceği, kendisine şu an tahsis edilecek başka bir konutun bulunmadığı bilgisinin verildiği,

8.13) Söz konusu yazı üzerine şikayetçinin Kurumumuza 13/02/2015 tarihinde tekrar başvurduğu ve başvurusunda konutu boşaltmak istemediğini belirttiği,

8.14) Şikayetçinin, başvurusuna ek yaptığı belgelerden Eylül/Ekim/Kasım/Aralık 2014 dönemlerine ait lojman kira bedeli olarak aylık 250 TL ve Ocak 2015 ayına ait ise 260 TL olarak Üniversitenin hesabına yatırdığı, her ayın kira bedelini süresinde

Page 337: Kamu Personel Rejimi 1

332 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yatırdığı bilgisini e posta yoluyla Kurumumuza bildirdiği, 17/2/2015 tarihinde ise kendisinin apartman yönetimi ile görüşerek, konu-tun aidat bedeli ile ilgili olarak 1.900 TL ödediği, yurda döndü-ğünde apartman yönetimi ile birlikte kalorimetre değerlerinin tekrar ölçülüp borç alacak değerlerinin tekrar hesaplanmasına karar verdiklerini ifade ettiği anlaşılmıştır.

D. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

9) 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun “Bilgi ve belge isteme” başlıklı 18 inci maddesi uyarınca AGÜ Rektörlüğünden 25/2/2015 tarihli ve 1396 sayılı yazı ile şikayet konusuna ilişkin bilgi ve belge talep edilmiş; anılan idare tarafından gönderilen bila tarih-li ve 66715963 6401309 sayılı cevabi yazı ve ekleri Kamu Denetçiliği Kurumu evrak kaydına 18/3/2015 tarih ve 3462 sayı ile kaydedilerek dosyasına hıfzedilmiştir.

10) İlgili idarenin konuyla ilgili hukuki açıklamalarına “İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları” başlığı altında; şikayete konu olayın ge-lişim sürecine ilişkin tespitlere ise “Olaylar” başlığı altındaki paragraf-larda yer verilmiştir.

11) Kamu Denetçisi tarafından Üniversite ... ile yapılan uzlaş-ma görüşmeleri neticesinde şikayetçinin e posta adresine 26/2/2015 tarihli bir e posta yollandığı, bu e postaya ... tarafından düzenlenen yazının eklendiği, söz konusu yazıda, konunun sulh yoluyla çözümü amacıyla şikayetçinin konutla alakalı yaptığı ödemelerin ve sorunun çözümüyle ilgili planlarının ve ileride yapacağı ödemelerin bilgilendir-mesini yapmasının istendiği,

12) Genel Sekreterlik tarafından, şikayetçinin mağdur olmaması için başka bir lojmanın tahsis edilip edilemeyeceğinin Konut Tahsis Komisyonuna sorulduğu ve Komisyonun 10/3/2015 tarihli toplan-tısında; ev sahibi ile sözleşmenin yenilenmediği, konutun sözleşme bitim tarihinden itibaren boşaltılmasının istenmesine karar verildi-ği, AGÜ Konut Tahsis Yönergesi’nin 11/e maddesine uygun işlem ya-pılmaya başlandığı, komisyon uhdesinde olup da şikayetçinin fayda-lanmasına verilecek herhangi bir konut tahsis imkanının şu an için bulunmadığı, şikayetçinin Üniversiteye dönüş tarihi itibariyle konut tahsis talebinde bulunabileceği, bu talebin komisyon tarafından ayrıca

Page 338: Kamu Personel Rejimi 1

333KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

değerlendirileceği, eşinin de Üniversite personeli olduğundan onun da lojman talep hakkının bulunduğu kararına varıldığı anlaşılmıştır.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:A. İlgili Mevzuat

13) 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 2 nci madde-sinde, Türkiye Cumhuriyetinin, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devleti olduğu belirtilmiş; 5 inci maddesinde, ki-şilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamanın, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmanın Devletin temel amaç ve görevlerinden olduğu hüküm altı-na alınmıştır.

14) Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin 27 nci maddesinin birinci fıkrasında herkesin bilimsel gelişmeye katılma ve bundan yararlanma hakkına sahip olduğu vurgulanmış; 29 uncu mad-desinin ikinci fıkrasında ise, herkesin haklarını kullanırken ve özgür-lüklerinden yararlanırken, başkalarının hak ve özgürlüklerinin tanın-ması ve bunlara saygı gösterilmesinin sağlanması ve demokratik bir toplumda genel ahlak ve kamu düzeniyle genel refahın gereklerinin karşılanması amacıyla yalnız yasayla belirlenmiş sınırlamalara bağlı olduğu belirtilmiştir.

15) 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu’nun;

15.1) “Kapsam” başlıklı 2 nci maddesinde, anılan Kanunun kapsa-mına giren kurum ve kuruluşların personeli için ayrılacak kamu ko-nutlarının kiralama suretiyle de temin edilebileceği

düzenlenmiştir.

15.2) “Kamu konut türleri ve konut tahsisi” başlıklı 3 üncü madde-sinde, kamu konutlarının tahsis türüne göre ‘Özel, Görev, Hizmet ve Sıra’ tahsisli konutlar olmak üzere dört gruba ayrıldığı düzenlenmiş; “Oturma süreleri” başlıklı 4 üncü maddesinde ise, özel, görev ve hizmet tahsisli konutlarda tahsise esas olan görev veya hizme-tin devamı süresince oturulabileceği belirtilmiştir.

Page 339: Kamu Personel Rejimi 1

334 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

15.3) “Kira bedeli” başlıklı 5 inci maddesinde, konutların aylık kira bedellerinin, personelin aylık veya ücretinden peşin olarak bordro üze-rinden kesilmek suretiyle tahsil edileceği düzenlenmiştir.

15.4) “Konuttan çıkma” başlıklı 7 nci maddesinin (a) bendinde, özel tahsisli, görev tahsisli ve hizmet tahsisli konutlarda oturanların, tahsise esas görevin son bulduğu tarihten itibaren iki ay içinde konut-lardan çıkmak zorunda oldukları düzenlenmiştir.

16) 23/9/1984 tarihli ve 18524 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Konutları Yönetmeliği’nin;

16.1) “Aylık Kira Bedelinin Tespit ve Tahsili” başlıklı 23 üncü mad-desinde konutların aylık kira bedellerini personelin aylık veya ücretin-den kesmeyen tahakkuk memuru ve saymanların, kesmedikleri kira karşılıklarından sorumlu olduğu düzenlenmiştir.

16.2) Ek maddesinde, kurumlarından aylıksız veya aylıklı izinli olarak başka kurumlarda görevlendirilen personelin, izinli oldukları kamu kurumu konutundan görev tahsisli veya sıra tahsisli olarak ya-rarlanmaları halinde, görevlendirildikleri kurumlarda görev yaptıkları süre içerisinde puanları dondurulmak ve süre kaydı aranmaksızın bu konutlarda oturmalarına devam olunacağı düzenlenmiştir.

17) 9/9/2014 tarihli AGÜ Rektörlüğü Senato Kararı ile kabul edilip yürürlüğe konulan ve bir öncekini yürürlükten kaldıran AGÜ Konut Tahsis Yönergesi ‘nin “Konutların teslimi ve geri alınması” baş-lıklı 11 inci maddesinin ek değişik (e) bendinde “6 ay veya daha fazla süreyle lojmanı kullanmayacağı durumlarda lojmanın kullanıcı tarafından boşaltılmasıyla idareye teslim edilmesi.” ifadesi yer almaktadır.

18) 7/11/1983 tarihli ve 18214 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yurtiçinde ve Yurtdışında Görevlendirmelerde Uyulacak Esas-lara İlişkin Yönetmeliğin 5 inci maddesinde, öğretim üyelerinin ay-lıklı yurtdışı görevlendirmeleri süresinin bir yılı aşamayacağı, bir yıl sonunda isteği üzerine gerekli görüldüğü takdirde bu sürenin aylıksız olarak bir yıla kadar uzatılabileceği düzenlenmiştir.

19) 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’nun 20 nci maddesinde, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde 2547 sa-yılı Yükseköğretim Kanunu ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu

Page 340: Kamu Personel Rejimi 1

335KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiş; 2547 sayılı Yükseköğre-tim Kanunu’nun 64 üncü maddesinde ise, öğretim elemanlarının yıllık izin dışındaki diğer izin işlerinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümlerine göre yürütüleceği belirtilmiştir. Dolayısıyla ay-lıksız izinle ilgili olarak 657 sayılı Kanun’a bakıldığında, 108 inci maddesinin (F) bendinde, aylıksız izin süresinin bitiminden önce mazereti gerektiren sebebin ortadan kalkması hâlinde, on gün içinde göreve dönülmesinin zorunlu olduğu, aylıksız izin süresinin bitimin-de veya mazeret sebebinin kalkmasını izleyen on gün içinde görevine dönmeyenlerin, memuriyetten çekilmiş sayılacağı düzenlenmiştir.

20) 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 71 inci maddesinde “Kamu zararı”; kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya ey-lemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye ne-den olunması şeklinde tanımlanmıştır.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar:

21) Sayıştay Başkanlığının 01/02/1988 tarihli ve 4620/1 sayılı Ge-nel Kurul Kararı ile, aylıksız izin kullananların memuriyetle ilgileri-nin devam edip etmediğine açıklık getirilmiş olup söz konusu kararda özetle, 657 sayılı Kanunda yer alan aylıksız izin müessesesinin memurlar için getirilmiş bir izin hakkı olduğu, bu hakkın yal-nız memurlara has bir hak olduğu, bu nedenle izinli olan kişi-nin memuriyetle ilişkisinin devam ettiği, burada iznin sadece aylıksız olma koşulunun bulunduğu, bu koşulun, kişiye aylık ve aylığa bağlı ödemelerin yapılmasına engel olmakla birlikte, kişiyi memuriyet statüsünden çıkarmaya yetmeyeceğinin açık olduğu, aylıksız izne sebep olan durumun ortadan kalkması ile memurun derhal görevine dönmek zorunda olduğu, yani kişi-nin memuriyetle ilişkisinin devam ettiği, ancak göreve dönme-mesi durumunda kişinin “memuriyetten çekilmiş” sayılacağı dolayısıyla aylıksız izinli memurların memuriyet sıfatının de-vam ettiği kanaatine varıldığı anlaşılmıştır.

C. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın Kamu Başdenetçisi-ne Önerisi

22) Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme neticesinde; şika-yetçinin kamu konutunu kullanmaya devam edebileceği ve kendisinin

Page 341: Kamu Personel Rejimi 1

336 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

herhangi bir kamu zararına sebebiyet vermediği yönünde AGÜ Rek-törlüğüne tavsiyede bulunulması önerilmiştir.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

23) Şikayetçi, Abdullah Gül Üniversitesinde Yardımcı Doçent kad-rosunda görev yapmaktayken kendisine görev tahsisli olarak lojman tahsis edilmiş, bir diğer ifadeyle görev süresi sona erene kadar lojman hakkını elde etmiş, daha sonra Rektörlük Olur’u ile ilk yılı aylıklı ikinci yılı aylıksız izinli sayılarak yurtdışında geçici olarak görevlendirilmiş, şikayetçi yurtdışındayken gerek konut sahibinin kira sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin verdiği dilekçe gerekse Üniversite Konut Tahsis Yönergesinde yapılan değişiklikle getirilen “6 ay ve daha fazla süreyle lojmanı kullanmayanların konutu boşaltacağı” yönündeki hüküm gerekçe gösterilerek kendisinden lojmanı boşaltması istenilmiş, şika-yetçi de lojman hakkının devam ettiği düşüncesiyle lojmandan çıkmak istemediğini belirterek mağduriyetinin giderilmesi için Kamu Denet-çiliği Kurumuna başvurmuştur.

24) Her ne kadar şikayetçi başvurusunda, lojmanın sıra tahsisli olarak verildiğini beyan etse de idare tarafından sunulan ilgili Konut Tahsis Komisyon Kararından lojmanın görev tahsisli olarak tahsis edildiği tespit edilmiştir.

25) 2946 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesinde görev tahsisli konut-larda tahsise esas olan görevin devamı süresince oturulabileceği dü-zenlendiğinden, şikayetçinin de üniversitedeki söz konusu göre-vi devam ettiği sürece kendisine tahsis edilen lojmanda oturma hakkı bulunmaktadır. Bu noktada, aylıksız izinli olmasının söz ko-nusu görevle ilişiğinin kesildiği manasına gelip gelmediğinin tartışıl-ması gerekmektedir.

26) 19. paragrafta işaret edilen mevzuat hükümleri uyarınca, öğre-tim elemanlarının aylıksız izin işlemleri 657 sayılı Kanun’a göre yürü-tülmektedir. Anılan Kanun’un 108 inci maddesinin (F) bendi dikkate alındığında (bkz.paragraf 19), aylıksız izin alan bir memurun bu dönemde göreviyle ve memuriyetle bağının devam ettiği, an-cak maddede belirtilen sürede görevine dönmemesi halinde memuriyetle ilişiğinin kesildiği anlaşılmaktadır. Aylıksız iznin memura tanınmış bir hak olduğu, dolayısıyla kişinin görevini

Page 342: Kamu Personel Rejimi 1

337KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sona erdirmediği, kadrosuyla olan bağının, aylığı dışındaki hak ve yükümlülüklerinin devam ettiği, bunun da 21 inci paragraf-ta yer alan Sayıştay Genel Kurul Kararı ile teyit edildiği birlikte değerlendirildiğinde, şikayetçinin yurtdışında aylıksız olarak geçici görevlendirilmiş olmasının göreviyle ilişiğinin kesildiği manasına gelmeyeceği, iznin bittiği tarihi müteakip görevine fiilen devam edeceği, dolayısıyla lojman hakkının bu sebeple sona erdirilemeyeceği kanaatine varılmıştır.

27) Diğer yandan, normlar hiyerarşisi, yazılı olan kurallar arasındaki derece ve kuvveti gösteren sistem olarak ifade edilmektedir. Her bir norm kendinden sonra gelen hukuk normuna kaynak teşkil etmekte ve sıralamada sonraki normlar önceki normlara uygun olmak zorun-dadır. Alt basamakta yer alan norm geçerliliğini üst basamakta yer alan normdan alır ve dolayısıyla ona uygun olmak zorundadır. Hukuk devleti ilkesinin özü, devlet organlarının eylem ve işlemlerini, hukuk kuralları içinde kalarak yerine getirmesidir. İdarenin, düzenleyici işlem tesis ederken üst hukuk normlarına uygun hareket etme-si, bir hakkın tesisi ve sona erdirilmesi noktasında üst norma aykırı olacak şekilde söz konusu normlarda öngörülmemiş bir yükümlülük öngörmemesi gerekmektedir. Aksi durumda kanu-nilik ilkesi ihlal edilmiş olacaktır.

28) 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu’nda, aylıksız izin alan personelin konutu boşaltması gerektiğine dair bir hüküm bulunmadığı gibi, Kamu Konutları Yönetmeliği’nin ek maddesinde, Kurumlarından aylıksız veya aylıklı izinli olarak başka Kurumlarda gö-revlendirilen personele dahi, bu konutlarda oturmalarına devam ede-bilme imkânının tanındığı görülmüştür. Yine söz konusu Kanun ve Yönetmelik’te, lojmanı fiilen kullanmayanların lojmanı boşalt-ması gerektiğine dair herhangi bir düzenlemenin de bulunma-dığı tespit edilmiştir.

29) Dolayısıyla AGÜ Rektörlüğünün düzenleyici işlemlerin-den birisi olan ve normlar hiyerarşisinde kanun ve yönetme-liklerden sonra gelen Konut Tahsis Yönergesi’nin 11 inci mad-desinin (e) bendindeki “6 ay ve daha fazla süreyle lojmanı kul-lanmayanların konutu boşaltacağı” yönündeki hükmün, 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu ve Kamu Konutları Yönetmeliği

Page 343: Kamu Personel Rejimi 1

338 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hükümlerine uygun olmadığı, idarenin, yasa koyucu tarafından belirlenen konuttan çıkma ve çıkarılma hallerine mevzuatta bulunmayan yeni ve kısıtlayıcı bir husus ekleyerek normlar hi-yerarşisine aykırı ettiği, netice itibariyle şikayetçinin lojmanı boşaltması gerektiğine dair yasal bir dayanak bulunmadığı an-laşılmıştır.

30) Diğer yandan, AGÜ Rektörlüğü Hukuk Müşavirliğinin 30/1/2015 tarihli görüş yazısında, 1982 Anayasası’nın 128 inci mad-desinde kamu konutlarının tanımlandığı ve buna göre kamu konutu-nu kullanım hakkına fiilen görev yapan, mesaisini ülke için sarf eden kişilerin sahip olduğu, şikayetçinin ise bu şartı taşımadığı yönünde-ki değerlendirmeye katılmak mümkün görülmemiştir (bkz. paragraf 6.5). Zira, dayanak gösterilen Anayasa’nın 128 inci maddesinde bu yönde bir düzenlemenin mevcut olmadığı tespit edilmiştir.

31) Lojman olarak tahsis edilen konutun sahibinin idareye verdi-ği 10/1/2015 tarihli yeni bir dilekçe ile önceki kira sözleşmesinin hü-kümlerini aynen kabul ettiğini ve kira artışı istemediğini belirtmesine, dolayısıyla sözleşme ilişkisinin devam ettirilebileceği zeminin sağlan-mış olmasına rağmen, idare tarafından şikayetçinin lojmanı 6 aydan fazla süreyle kullanmadığı da gerekçe gösterilerek ve konut sahibinin sözleşmenin yenilenmemesine yönelik önceki beyanına itibar edile-rek şikayetçiyi lojmanı boşaltmaya zorlaması ve bu arada üniversite tarafından ödenen kira bedellerinin kamu zararı niteliğinde olduğunu iddia ederek şikayetçiden tahsil edileceği yönünde karar alması, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 2 nci maddesinde ifadesini bu-lan dürüstlük kuralını da ihlal eder nitelikte bulunmuştur.

32) Zira aylıksız izinde olan şikayetçinin kendi payına düşen kira bedelini her ay Üniversitenin banka hesabına yatırmaya devam ettiği anlaşılmış (paragraf 8.14), bu durum AGÜ Rektörlüğü ... ... ile yapılan görüşme sırasında web tabanlı saymanlık otomasyon sisteminden bakılarak teyit edilmiş ve tutanağa bağlanarak dosyası-na hıfz edilmiştir. Dolayısıyla, idare tarafından ileri sürülen, şi-kayetçiye aylık ödenmediği için kira bedelinin de aylığından kesilemeyeceği ve dolayısıyla ilgili saymanlık personelinin so-rumluluğunun doğacağı gibi bir duruma da mahal verilmediği anlaşılmıştır (bkz. paragraf 15.3 ve 16.1).

Page 344: Kamu Personel Rejimi 1

339KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

33) Keza konutun aidat borcu ile ilgili olarak şikayetçinin 1.900 TL ödediği, yurda döndüğünde apartman yönetimi ile birlikte kalorimet-re değerlerinin tekrar ölçülüp borç alacak değerlerinin tekrar hesap-lanmasına karar verdikleri de dosya kapsamında anlaşılmıştır.

34) İdarenin konut sahibine ödemeye devam ettiği kira bedelleri-nin kamu zararı teşkil ettiği iddiası ile ilgili olarak; 20 nci paragrafta yer verilen mevzuat hükmünden anlaşılacağı üzere kamu zararının, kamu görevlisinin aldığı veya yerine getirdiği karar, işlem veya eyle-min hukuka yani genel olarak yürürlükte bulunan yasal düzenlemele-re aykırı olması ya da kamu görevlisinin yasal olarak yerine getirmek zorunda olduğu halde bir kararı, işlemi veya eylemi yerine getirmeme-si sonucunda doğacağı anlaşılmaktadır. Diğer bir ifadeyle kamu gö-revlisinin karar, işlem ya da eyleminin hukuka aykırı olmama-sı durumunda herhangi bir zarar meydana gelmeyeceğinden, kamu zararından bahsedilemeyecek, dolayısıyla hukuka uygun karar, işlem ya da eylemi gerçekleştirilen kamu görevlisinin mali sorumluluğuna da gidilemeyecektir.

35) Şikayetçinin hukuki açıdan lojmanı kullanmaya devam et-mesinde bir sakınca olmadığı anlaşıldığından, aylıksız izinde olması sebebiyle aylığından kesilemeyen kira bedelinin şikayetçi tarafından Üniversiteye ödenmesi gerekecektir. Nitekim şikayetçinin bu yüküm-lülüğünü yerine getirdiği anlaşılmaktadır. Kamu zararının oluşumu için ortada Anayasa, kanun, kanun hükmünde kararname, tüzük, yönetmelik veya diğer düzenleyici işlemlerin bulunması ve yapılan iş-lem veya eylemin bu düzenlemelere aykırı olması gerekmektedir. Do-layısıyla şikayetçinin kasıt, kusur veya ihmal sonucu mevzuata aykırı karar, işlem veya eylem ile Üniversitenin gelirinde bir azalmaya sebebiyet vermediği anlaşıldığından kamu zararın-dan söz etmenin mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır.

36) Yukarıda yer verilen açıklamalar doğrultusunda, Üniversite tarafından şikayetçiye görev tahsisli olarak verilen kamu konutunu şikayetçinin boşaltması gerektiği yönündeki kararının, Kamu Konut-ları Kanununa, Kamu Konutları Yönetmeliğine; Üniversitenin konutla ilgili ev sahibine ödeyeceği kira bedelinin tümünün kamu zararı ola-rak kendisinden tahsil edilmesi yönündeki kararının ise 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na aykırı olduğu, dolayısıyla

Page 345: Kamu Personel Rejimi 1

340 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Üniversitenin bu kararlarının hukuka ve hakkaniyete uygun olmadığı kanaatine varılmıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme:

37) Anayasamızın 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 nci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı anlaşıldığından, şikâyete konu olayda insan hak-ları ihlalinin söz konusu olmadığı sonucuna varılmıştır.

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme:

38) 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in “İyi Yönetim İlkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde; Kurumun, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uy-gunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanıl-maması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap veri-lebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yolla-rının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel ve-rilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözeteceği düzenlen-miştir. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiştir.

39) Yukarıda açıklandığı üzere idarenin, görev tahsisli lojman veri-len şikayetçinin göreviyle ilişiği devam ettiği halde, AGÜ Konut Tahsis Yönergesi ile getirilen ve üst hukuk normlarında öngörülmeyen kısıt-layıcı bir hüküm ile lojman hakkının sona erdiği yönünde değerlendir-me yaparak lojmanı boşaltmaya zorlaması; her ne kadar konut sahibi daha önce üniversite ile kira ilişkisini devam ettirmeyeceğini beyan etmişse de daha sonra kira sözleşmesinin aynı hükümlerle aynen de-vam etmesi yönünde istekte bulunarak idareye şikayetçiyi lojmandan

Page 346: Kamu Personel Rejimi 1

341KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

çıkarma kararından vazgeçmeye yönelik uygun hukuki zemin sağla-mışsa da idarenin hukuka aykırı şekilde aldığı lojmanın boşaltılması kararında ısrar etmesi; şikayetçinin, kendi payına düşen kira bedeli-ni idarenin banka hesabına yatırarak aylıksız izinli olmasından dolayı idarenin kira tahsilatı konusunda sıkıntıya düşmesinin önüne geçtiği halde idarenin konut sahibine ödenen kira bedellerini kamu zararı ad-dederek şikayetçiye rücu edileceğini beyan etmesi; diğer yandan şika-yetçiye muhatap karar ve yazılarında şikayetçinin söz konusu karar ve işlemlere karşı hangi sürede hangi mercilere başvurulabileceğinin gösterilmemiş olması sebepleriyle idare tarafından yukarıda sayılan iyi yönetim ilkelerinden “kanunlara uygunluk”, “yetkinin kötüye kullanılmaması”, “dürüstlük”, “kazanılmış hakların korunma-sı” ve “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkelerine aykırı hareket edildiği görülmüş olup, idareden bu hususlarda bun-dan böyle daha özenli davranması ve bu ilkelere uyması beklenmekte-dir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUAT:A. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması:

40) 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu Tavsiye Kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu:

41) 2709 sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun 20 nci maddesinin ikinci fık-rası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı dava açma süresinden arta kalan süre içinde Kayseri İdare Mahkemesinde yargı yolu açıktır.

Page 347: Kamu Personel Rejimi 1

342 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

V. KARAR:Açıklanan gerekçelerle ŞİKAYETİN KABULÜNE,

Şikâyetçi ...’ın kamu konutunu kullanmaya devam edebileceği ve lojmanda herhangi bir kamu zararına sebebiyet verdiğinin tespit edilemediği,idarece hakkında lojmandan çıkarılması yönünde alınan karar ve işlemlerin makul sürede geri alınması ve koşulları devam et-tiği sürece lojmanda oturması için yeni bir işlem tesisi hususlarında ABDULLAH GÜL ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanun’un 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, Abdullah Gül Üniversitesi Rektörlüğünce bu karar üzerine tesis edile-cek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görül-mediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildiril-mesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın ŞİKÂYETÇİYE ve ABDULLAH GÜL ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE

tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisince karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 348: Kamu Personel Rejimi 1

343KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/1056KARAR TARİHİ : 18/08/2015

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Maliye Bakanlığı, Başbakan-

lık (Re’sen)ŞİKAYETİN KONUSU : Pamukkale Üniversitesinde

2006 yılından bu tarafa ... ola-rak görev yapan şikayetçinin; 666 Sayılı Kanun Hükmün-de Kararname (KHK) ile aynı meslek gurubundaki personel arasında özlük olarak farklılaş-tırmaya gidilmesi sonucunda oluşan mağduriyetin ve ay-rımcılığın giderilmesine ilişkin tavsiye verilmesi talebi.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 25.2.2015

I. USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1. Şikayetçi 08/12/2014 tarihinde Kurumumuza başvuruda bulun-muş olup Kurumca İdari Başvuru yolları tüketilmediği gerekçesi ile 22/12/2014 tarih ve 10935 sayı ile Devlet Personel Başkanlığına gön-derme kararı verilmiştir.

2. İdari başvuru yollarını tüketen şikayetçi; Kurumumuza 25/02/2015 tarihinde e- başvurusunu yapmıştır. Şikayet başvurusu-nun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayı-lı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci maddesinin birinci fık-rasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiştir.

Page 349: Kamu Personel Rejimi 1

344 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Ön İnceleme Süreci

3. Yapılan ön inceleme neticesinde, şikayet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu ta-şıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıl-dığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bir eksikliğin bu-lunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

4. Şikayetçi, 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yapılan düzenleme neticesinde, aylıklarını 657 sayılı Devlet Memurları Kanu-nuna (DMK) göre alan bazı devlet memurları için yeni bir maaş sis-temi öngörülmesi sonucunda, 5018 sayılı Kanunda verilen vazifeleri yerine getiren ve bu Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak Resmi Gaze-tede (RG) 06/02/2013 tarih ve 28551 sayı numarası ile yayımlanmış Mali Hizmetler Uzmanlığı Yönetmeliğinde, aynı vazifelerle görevlen-dirilmiş ve memuriyet unvanları aynı olan meslek gurubu içinde farklı özlük uygulaması yapılması neticesinde çalışma barışının bozulmasın-dan bahisle; yeni maaş sitemine geçen meslektaşlarıyla özlük hakları bakımından eşitlik sağlanarak mağduriyetlerinin giderilmesini talep etmektedir.

B. İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları

5. Yukarıda yer verilen şikayet konusuna ilişkin olarak Kurumumu-zun 25/12/2014 tarih ve 10935 sayı ile Devlet Personel Başkanlığına yazılan Gönderme Kararına, Devlet Personel Başkanlığı 16/02/2015 tarih ve 1089 sayılı yazı ile cevap vermiş, farklı maaş uygulamalarının mevcut mevzuatın gereği olduğundan bahisle yapılacak bir işlemin bu-lunmadığını belirtmiştir.

6. Şikayetçi ...’un Kurumumuza yapmış olduğu 25/02/2015 tarih ve 2419 sayılı başvurusu üzerine Kurumumuzca Maliye Bakanlığına hitaben düzenlenen 15/04/2015 tarih ve 3147 sayılı bilgi-belge isteme yazısına Maliye Bakanlığınca 27/05/2015 tarih ve 5008 sayılı yazı ile cevap verilmiş; memurların ve diğer kamu görevlilerinin özlük hakları-nın kanuni düzenlemelerle belirlenmesinin zorunlu olduğunun, idari

Page 350: Kamu Personel Rejimi 1

345KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

işlemlerle bu konuda belirleme yapılmasının mümkün bulunmadığı-nın, buna göre kamu personelinin mali ve sosyal hakları, genel olarak personel kanunlarında statülerine uygun olarak başta hizmet sınıfı, kadro ve görev unvanı ile derecesi, görev yapılan teşkilat ve birimi, gö-rev yeri, yetkisi, eğitim durumu, görevin önemi, sorumluluğu ve riski, özellikle kurum içi hiyerarşik yapı ve benzeri hususlar esas alınmak suretiyle yasama organı tarafından belirlendiğini ve yürürlükteki mev-zuat gereğince Bakanlıkça yapılacak bir işlem olmadığını belirtmiştir.

C. Olaylar

7. 6/4/2011 tarihli ve 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye daya-nılarak, Bakanlar Kurulu’nca 632 sayılı KHK ile başlanarak toplan 35 adet KHK ile (632-666) kamu idaresinde önemli değişiklikler yapıl-mıştır.

8. Bu Kanun Hükmünde Kararnamelerden 666 sayılı Kanun Hük-münde Kararname Mali Hizmetler Uzmanlarının özlüğünde değişik-liğe neden olmuştur. Söz konusu 666 sayılı Kanun Hükmünde Karar-namenin 1 inci maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye eklenen ek 10 uncu maddede, yeni maaş sisteminin kapsamı, sayma yoluyla; kurum, teşkilat ve personel bazında belirlenmiş ve yargı or-ganları, mahalli idareler ile üniversitelerde çalışan mali hizmetler uz-manları Kanun Hükmünde Kararnamenin ilgili maddesinin kapsamı dışında bırakılmıştır.

9. 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerinin açıklan-masına dair 01/01/2012 tarihli ve 28160 sayılı Resmi Gazete’de ya-yımlanan Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinde (Seri No: 161) de yükseköğretim kurumlarının ek 10 uncu madde kapsamında olma-dığı açıkça ifade edilmiştir.

10. Bu gelişmeler neticesinde; Mahalli İdareler ile Üniversitelerde çalışan Mali Hizmetler Uzmanlarının mağduriyetlerinin giderilmesi talebiyle 25/02/2015 tarihinde Kurumumuza başvuruda bulunulmuş olup, Kurumumuz tarafından Maliye Bakanlığı’na 15/04/2014 tarih ve 3147 sayılı bilgi belge isteme yazısı gönderilmiştir.

D. Kamu Denetçisinin İnceleme ve Araştırma Bulguları

11. Şikayet konusu olay ile ilgili olarak, şikayetçinin iddialarına; Kararın (II) Olay ve Olgular ana başlığı altında “(A) Şikayetçinin Konu

Page 351: Kamu Personel Rejimi 1

346 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları” alt başlığında yer verilmiş ve yine idarelerin şikayete ilişkin cevabi yazısına (II) Olay ve Olgular ana başlığı altında

(B) İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları alt başlığında yer veril-miştir.

12. Şikayetçinin ... olması sebebiyle Mali Hizmetler Uzmanları Der-neğinden yetkililerle birimimizce görüşmeler yapılmış olup; söz konu-su şikayete ilişkin talepler değerlendirilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

13. 24/12/2003 tarih ve 25326 sayı ile Resmi Gazetede yayımla-nan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 60 ıncı maddesi;

“Mali Hizmetler Birimi

Madde 60- (Değişik: 22/12/2005-5436/7 md.)

…….

(Değişik son fıkra: 25/4/2007-5628/3 md.) İdarelerin malî hiz-metler birimlerinde malî hizmetler uzman yardımcısı ve malî hizmet-ler uzmanı çalıştırılabilir. Malî hizmetler uzman yardımcısı kadroları-na veya pozisyonlarına atanabilmek için 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde sayılan genel şartlara ilave olarak;

a) En az dört yıllık lisans eğitimi veren hukuk, siyasal bilgiler, ik-tisat, işletme, iktisadi ve idari bilimler fakültelerinden veya bunlara denkliği yetkili makamlarca kabul edilen yurt içi veya yurt dışındaki öğretim kurumlarından mezun olmak,

b) Yapılacak özel yarışma sınavında başarılı olmak,

c) Sınavın yapıldığı yılın başı itibarıyla 30 yaşını doldurmamış ol-mak, şartları aranır.” hükmü,

14. 5436 sayılı Kanunun Geçici 2 nci maddesi;

“Geçici Madde 2- 16 ncı maddenin altıncı fıkrasına göre ihdas edi-lip kurumlara tahsis edilecek Malî Hizmetler Uzmanı unvanlı serbest kadro adedinin yarısını geçmemek üzere;

Page 352: Kamu Personel Rejimi 1

347KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

a) Strateji Geliştirme Başkanlığı veya Strateji Geliştirme Daire Baş-kanlığı kurulan idarelerin,

1) Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu başkanlıklarında,

2) İdarî ve Malî İşler Dairesi başkanlıklarında,

3) Araştırma Planlama ve Koordinasyon Dairesi başkanlıklarında,

4) Strateji Geliştirme Daire başkanlıklarında,

5) İdarî ve Malî İşler Şube müdürlüklerinde,

6) Saymanlıklarında,

b) Geçici 1 inci maddenin dördüncü fıkrası uyarınca devredilen per-sonel dahil Bütçe ve Mali Kontrol

Genel Müdürlüğünde ve Muhasebat Genel Müdürlüğünde,

Genel idare hizmetleri sınıfına dahil kadrolarda sınav tarihi itiba-rıyla fiilen toplam en az üç yıl hizmeti bulunmuş ve Malî Hizmetler Uz-man Yardımcılığı giriş sınavına katılabilmek için gerekli öğrenim şartı-nı taşıyanlar, 30.5.2006 tarihine kadar bir defaya mahsus olmak üzere Maliye Bakanlığınca Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlı-ğına veya Millî Eğitim Bakanlığı Ölçme ve Değerlendirme Merkezine yaptırılacak yazılı sınav ve yerleştirme sonucuna göre Malî Hizmetler Uzmanı kadrolarına atanırlar.

Sınav komisyonunun oluşturulması, sınav konuları ile sınav ve yer-leştirmeye ilişkin usûl ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.” hük-mü,

15. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun geçici 17 nci maddesi; “Geçici Madde 17 –(Ek: 25/4/2007-5628/5 md.)

22/12/2005 tarihli ve 5436 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin al-tıncı fıkrasına göre ihdas edilerek kamu idarelerine tahsis edilen malî hizmetler uzmanı unvanlı boş bulunan kadrolara, ilgili kamu idarele-rince talep edilecek sayıyı aşmamak üzere, aşağıda belirtilen şartları taşıyan adaylar arasından 31/10/2007 tarihine kadar bir defaya mah-sus olmak üzere Maliye Bakanlığınca, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezine veya Millî Eğitim Bakanlığı Ölçme ve Değerlendirme Mer-kezine yaptırılacak yazılı sınav ve yerleştirme sonucuna göre atama yapılır.

Page 353: Kamu Personel Rejimi 1

348 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

…….

Sınav komisyonunun oluşturulması, sınava katılabilecekler, sınav konuları, sınav ve yerleştirme ile söz konusu kadrolara atama ve ata-nanların eğitimine ilişkin esas ve usûller Maliye Bakanlığınca belirle-nir.

5436 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesi ve bu madde gereğin-ce malî hizmetler uzmanı kadrolarına atandıktan sonra en az üç yıl süreyle atandıkları idarelerde söz konusu kadrolarda görev yapanlar, kendilerinin isteği ve idarelerinin muvafakati ile başka bir kamu ida-resinin aynı unvanlı kadrolarına atanabilirler.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin olarak ortaya çıkabilecek te-reddütleri gidermeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.” hükmü,

16. 24/12/2005 tarih ve 26033 sayı ile Resmi Gazetede yayımlanan 5436 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanununun 16 ncı maddesinin 6 ncı fıkrası;

MADDE 16:

…….

“Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idare-lerden 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye tâbi olanların malî hizmetler birimlerinde kullanılmak üzere genel idare hizmetleri sı-nıfından üçüncü dereceli 800 adet Malî Hizmetler Uzmanı, sekizin-ci dereceli 400 adet Malî Hizmetler Uzman Yardımcısı kadrosu ihdas edilmiştir. Bu kadrolarda derece değişikliği yapmak suretiyle bu ida-relerden uygun görülenlere tahsis etmeye Maliye Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu yetkilidir.” hükmü,

17. 5436 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin (b) bendi;

“657 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin “Ortak Hükümler” bölümü-nün (A) fıkrasının (11) numaralı bendine “Gelir Uzman Yardımcıları,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Malî Hizmetler Uzman Yardımcıla-rı,” ibaresi, “Gelir Uzmanlığına,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Malî Hizmetler Uzmanlığına,” ibaresi eklenmiştir.” hükmü,

18. 5436 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin (c) bendinin 1 nolu alt bendi;

Page 354: Kamu Personel Rejimi 1

349KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

“657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 152 nci maddesi II-Taz-minatlar kısmının A-Özel Hizmet Tazminatı Bölümünün (i) bendine “Gelir Uzmanları,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Malî Hizmetler Uzmanları,” ibaresi eklenmiştir.” hükmü,

19. 5436 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin (d) bendinin 3 nolu alt bendi;

“3) (h) bendine “Gelir Uzmanları” ibaresinden sonra gelmek üzere “Malî Hizmetler Uzmanları,” ibaresi eklenmiştir.” hükmü,

20. 02/11/2011 tarihli ve 28103 sayılı Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 666 sayılı Kamu Görevlilerinin Mali Haklarının Düzenlenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Ka-rarname ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye 1 inci madde ile eklenen ek 9 uncu madde;

MADDE 1- 27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Ka-rarnameye aşağıdaki ek maddeler eklenmiştir.

“EK MADDE 9- Aylıklarını 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununa göre almakta olan per-sonele, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (II) sayılı Cet-vele dahil pozisyonlarda istihdam edilen sözleşmeli personele, subay, sözleşmeli subay, astsubay, sözleşmeli astsubay, sözleşmeli subay ve astsubay adayları ile uzman jandarma ve uzman erbaşlara, mali haklar kapsamında yapılan her türlü ödemeler dahil almakta oldukları top-lam ödeme tutarı dikkate alınmak suretiyle aynı veya benzer kadro ve görevlerde bulunan personel arasındaki ücret dengesini sağlamak amacıyla, en yüksek Devlet memuru aylığına (ek gösterge dahil), ekli (I) sayılı Cetvelde yer alan kadro ve görev unvanlarına karşılık gelen oranların uygulanması suretiyle hesaplanan tutarda ek ödeme yapılır.

…….

Ücret ve tazminatları ek 10 uncu maddeye göre ödenenlere, 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kanuna ekli (III) sayılı Cetvelde sa-yılan düzenleyici ve denetleyici kurumlarda görev yapan personele ve bir kadroya açıktan vekil olarak atananlara bu madde uyarınca ek öde-me yapılmaz.

Page 355: Kamu Personel Rejimi 1

350 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

……..

Bu maddenin uygulamasına ilişkin olarak ortaya çıkabilecek tered-dütleri gidermeye ve uygulamayı yönlendirmeye Maliye Bakanlığı yet-kilidir.” hükmü yer almaktadır.

(I) SAYILI CETVEL

EK ÖDEME ORANLARI

Kadro ve Görev UnvanıEk Ödeme Oranı

(%)

j) Bakanlık, müsteşarlık, başkanlık, bağımsız genel müdürlük taşra teşkilatları ile yükseköğretim kurumlarında ve mahalli idarelerde özel yarışma sınavı sonucunda mesleğe uzman ve denetmen yardımcısı olarak alınıp belirli süreli meslek içi eğitimden sonra özel bir yeterlik sınavı sonunda uzman ve denetmen unvanlı kadrolara (mevzuatı uyarınca söz konusu kadrolara atananlar dahil) atananlar ile belediye iktisat müfettişlerinden;

1) 1-2 dereceden aylık alanlar 140

2) 3-4 dereceden aylık alanlar 135

3) Diğer derecelerden aylık alanlar 130

4) Bunların yardımcıları 125

21. 666 sayılı KHK’nın 1 inci maddesiyle ile 375 Sayılı KHK’ya 1 inci madde ile eklenen ek 10 uncu madde;

“EK MADDE 10- Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, Türkiye Bü-yük Millet Meclisi Genel Sekreterliği, Başbakanlık ve bakanlıklar ile bunların bağlı ve ilgili kuruluşları (Milli İstihbarat Teşkilatı Müste-şarlığı ile 2659 sayılı Kanunun 30 uncu maddesi ve 399 sayılı Kanun Hükmünde

Kararnamenin ek 2 nci maddesi kapsamında bulunanlar hariç), sosyal güvenlik kurumları, Yükseköğretim Kurulu, Üniversitelerarası Kurul ve Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığının;

Page 356: Kamu Personel Rejimi 1

351KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

a) Merkez teşkilatlarında Mülki İdare Amirliği Hizmetleri Sınıfına ait kadrolarda yer alanlar hariç olmak üzere bu Kanun Hükmünde Ka-rarnameye ekli (II) sayılı Cetvelde yer alan unvanlı kadrolarda bulu-nanlardan,

b) Taşra teşkilatlarına ait kadrolarda bulunup, kadro unvanları ekli (II) sayılı Cetvelde yer alanlardan,

c) Merkez teşkilatlarında; Dışişleri Meslek Memuru ve Konsolosluk ve İhtisas Memurları, özel yarışma sınavı sonucunda mesleğe yardımcı veya stajyer olarak alınıp belirli süreli yetiştirme döneminden sonra özel bir yeterlik sınavı sonunda müfettiş, uzman, denetçi, kontrolör, aktüer ve stenograf unvanlı kadrolara (mevzuatı uyarınca söz konusu kadrolara atananlar dahil) atananlar ve bunların yardımcı ve stajyerle-ri ile iç denetçilerden ekli (III) sayılı Cetvelde yer alan unvanlı kadrolar-da yer alanlardan, aylıklarını 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre almakta olanlara anılan Cetvellerde kadro unvanlarına karşılık gelen gösterge rakamlarının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonu-cu bulunacak tutarlarda ücret ve tazminat verilir. Bu ödemelere hak kazanılmasında ve bunların ödenmesinde aylıklara ilişkin hükümler uygulanır. Ekli (II) ve (III) sayılı Cetvellerde atandıkları kadro derece-leri esas alınarak belirlenen ücret ve tazminatlar, 657 sayılı Kanunun 45 inci maddesine göre atananlar ile haklarında aynı Kanunun 67 nci maddesi uygulananlar için kazanılmış hak aylık dereceleri dikkate alı-narak ödenir. Tazminat damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tabi tutulmaz.

…….

Diğer kanunların bu maddeye aykırı hükümleri uygulanmaz.

Bu maddenin uygulamasına ilişkin olarak ortaya çıkabilecek tered-dütleri gidermeye ve uygulamayı yönlendirmeye Maliye Bakanlığı yet-kilidir.” hükmü,

Page 357: Kamu Personel Rejimi 1

352 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

(III) SAYILI CETVEL

(Ek 10 uncu Maddenin Birinci Fıkrasının (c) Bendi Kapsamında Yer Alan Personelin Ücret ve Tazminat Gösterge Cetveli)

Kapsama dahil idarelerin merkez teşkilatına ait mali hizmetler uzmanı kadrolarında bulunanlardan;

Kadro Derecesi 1 olanlar 37.250 20.500Kadro Derecesi 2 olanlar 35.650 19.650Kadro Derecesi 3 olanlar 34.400 18.925Kadro Derecesi 4 olanlar 33.150 18.250Kadro Derecesi 5 olanlar 32.650 17.950Kadro Derecesi 6 olanlar 31.450 17.300Kadro Derecesi 7 olanlar 30.250 16.650

3 üncü sırada sayılanların yardımcıları 25.875 14.225

22. 06/02/2013 tarihli ve 28551 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Mali Hizmetler Uzmanlığı Yönetmeliğinin 22 inci ve 23 üncü maddesi;

“MADDE 22 – Uzman ve uzman yardımcıları aşağıda belirtilen gö-revleri yürütürler.

a) 5018 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinde sayılan görevlere ilişkin olarak kendilerine verilen iş ve işlemleri yapmak.

b) 22/12/2005 tarihli ve 5436 sayılı Kanunun 15 inci maddesinde sayılan görevlere ilişkin olarak kendilerine verilen iş ve işlemleri yap-mak.

c) Kanun, tüzük, yönetmelik ve yönergelerle malî hizmetler birim-lerine verilen görevlerden kendilerine verilen diğer iş ve işlemleri yap-mak.

ç) Görevleriyle ilgili mevzuatın uygulanmasına ilişkin görüş ve öne-rilerini bildirmek.

d) Görev alanlarıyla ilgili araştırma, inceleme ve etüt yapmak ve bunları raporlamak.

Page 358: Kamu Personel Rejimi 1

353KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

e) İdareleri tarafından yapılacak eğitim programı hazırlık çalışmala-rına ve uygulamalarına katılmak.

f) Amirleri tarafından verilen benzeri görevleri yapmak.

2) Uzmanlar, uzman yardımcılarının bilgi ve tecrübelerinin gelişti-rilmesine katkıda bulunur.

3) Uzman ve uzman yardımcıları kendilerine verilen görevleri mevzuata, plan ve programlara uygun olarak zamanında ve eksiksiz yerine getirmekten sorumludurlar.

4) Adaylar özel yarışma sınavındaki başarı sıraları ve yaptıkları ter-cihlere göre ÖSYM tarafından idarelere yerleştirilirler.

MADDE 23 – Uzman ve uzman yardımcıları, malî hizmetler birimi dışında çalıştırılamaz. Uzman ve uzman yardımcılarına Yönetmelikte belirtilen görevler dışında görev verilemez.

(2) İdarelerin, uzman ve uzman yardımcılarını malî hizmetler bi-riminin tüm fonksiyonlarında bilgi ve deneyim elde etmelerini sağla-mak üzere dengeli bir şekilde görevlendirmeleri esastır.” hükmü,

23. 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerinin açıklan-masına dair 01/01/2012 tarihli ve 28160 sayılı Resmi Gazetede ya-yımlanan Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinin (Seri No: 161) (B) “375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 10 uncu maddesi uyarınca ödenecek ücret ve tazminata ilişkin açıklamalar” başlıklı bö-lümünün 1 inci maddesinin (b) bendi;

“b) Söz konusu ücret ve tazminatlardan yararlanacakların belirlen-mesinde ek 10 uncu madde hükümleri ile ekli (II) ve (III) sayılı cet-vellerin değerlendirilmesi gerekmektedir. Kadro unvanları (II) ve (III) sayılı cetvellerde yer almakla birlikte kadrolarının bulunduğu kamu kurum ve kuruluşları ek 10 uncu madde kapsamında olmayanların belirlenen ücret ve tazminatlardan yararlanma imkanı bulunmamak-tadır. Örneğin, mahalli idareler ve bunların bağlı kuruluşları, yükseköğretim kurumları ve yargı kuruluşları ek 10 uncu mad-de kapsamında yer almadığından, bu idarelere ait kadrolarda bulunan memurlara, (II) ve (III) sayılı cetvellerde öngörülen ücret ve tazminat ödenmeyecektir.” hükmü.

Page 359: Kamu Personel Rejimi 1

354 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

24. Anayasa Mahkemesinin 23/11/2013 tarih ve 28830 sayılı Res-mi Gazetede yayımlanan E.2011/145, K.2013770 sayılı 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Karar-name’de Değişiklik Yapılması Hakkında Kararı;

……….

“Anayasa’nın 10. maddesinde yer verilen eşitlik ilkesi hu-kuksal durumları aynı olanlar için söz konusudur. Bu ilke ile eylemli değil, hukuksal eşitlik öngörülmüştür. Eşitlik ilkesinin amacı, aynı durumda bulunan kişilerin yasalar karşısında aynı işleme bağlı tutulmalarını sağlamak, ayrım yapılmasını ve ay-rıcalık tanınmasını önlemektir. Bu ilkeyle, aynı durumda bu-lunan kimi kişi ve topluluklara ayrı kurallar uygulanarak yasa karşısında eşitliğin ihlali yasaklanmıştır. Yasa önünde eşitlik, herkesin her yönden aynı kurallara bağlı tutulacağı anlamına gelmez. Durumlarındaki özellikler, kimi kişiler ya da topluluk-lar için değişik kuralları ve uygulamaları gerektirebilir. Aynı hukuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar farklı kural-lara bağlı tutulursa Anayasa’da öngörülen eşitlik ilkesi zede-lenmez.” açıklamalarına yer verilmiştir.

25. TBMM Dilekçe Komisyonu Genel Kurulu’nun 04/07/2013 ta-rih ve 15 sayılı kararı; “659 sayılı KHK ile yapılan düzenlemelerden sonra; görev, yetki sorumluluk ve özlük hakları bakımından emsalleri-ne nazaran daha geride kaldıkları için mağdur olduklarını ifade eden Maliye Bakanlığına bağlı Milli Emlak Denetmenleri, Muhasebe Denet-menleri vb. çok sayıda meslek mensubunun şikâyet ve talepleri ile Komisyonumuzun bu süreçte yaptığı çalışmalar, tespitler ve elde ettiği sonuçlar neticesinde; Başbakanlık ve Maliye Bakanlığından; Raporda ifade edilen mağduriyetlerin giderilebilmesi için İçtüzüğün 116 ve 117’nci maddeleri doğrultusunda gerekli yasal düzenlemelerle ilgili çalışmaların yapılmasının istenmesine, Dilekçe Komisyonu Baş-kanlığının, Rapora/Karara konu edilen tespit, sonuç, kanaat ve değer-lendirmelere ilişkin yapılacak düzenleme ve uygulamaların takipçisi olmasına 3071 sayılı Kanun ve TBMM İçtüzüğünün ilgili maddeleri

Page 360: Kamu Personel Rejimi 1

355KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

gereğince, itiraz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.” açık-lamalarına yer verilmiştir.

26. TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanlık Divanının 17/02/2014 tarihli ve 10483 sayılı kararı; “Dilekçi; Mali Hizmetler Uzmanlarına yapılan adaletsizliğin giderilebilmesi için mevzuat değişikliği yapılma-sını talep etmektedir.

Dilekçe üzerinde yapılan inceleme sonucunda, muhtelif kanunlar-da değişiklik veya bazı alanlarda yeni yasal düzenlemeler yapılmasının istendiği anlaşılmıştır. Dilekçe Komisyonu, Anayasa’nın, TBMM İçtü-züğü’nün ve 3071 sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanu-nun ilgili hükümleri çerçevesinde çalışmalarını sürdürmektedir. Ana-yasa’nın 88’inci maddesinde, kanun teklif etmeye milletvekillerinin ve Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu belirtilmiştir. TBMM İçtüzüğü’nün 116/1’inci maddesinde “Dilekçe Komisyonunu... Başkanlık Divanı.... Yeni bir kanunu veya bir kanun değişikliğini gerektiren... dilekçelerin, görüşülemeyeceğini karara bağlar.” denilmiş olmasına rağmen dilekçe bilgi amaçlı Başbakanlığa ve Maliye Bakanlığına gönderilmiştir.” de-nilmiştir.

C. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

Kararın (III) Hukuki Değerlendirme ve Gerekçe ana başlığının, (A) İlgili Mevzuat başlıklı alt başlığında yer alan hususlar çerçevesinde; 6/4/2011 tarihli ve 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak, Bakanlar Kurulu’nca 666 sayılı KHK ile kamu idaresinde önemli deği-şiklikler yapılmıştır. Bu çerçevede bazı Mali Hizmetler Uzmanlarının özlüklerinde de değişiklikler olmuştur. Şöyle ki:

27. 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle eklenen ek 10 uncu maddesi ile değişen özlük haklarından faydalanılabilecek personel kurum bazında sayma yoluyla belirtilmiş, yargı organları, üniversiteler ve mahalli idarelerde çalışan Mali Hizmetler Uzmanları özlük anlamında meslektaşlarından ayrı tutulmuştur.

28. 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerinin açıklan-masına dair 01/01/2012 tarihli ve 28160 sayılı Resmi Gazetede ya-yımlanan Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinin (Seri No: 161)

Page 361: Kamu Personel Rejimi 1

356 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

(B) başlıklı bölümünün 1 inci maddesinin (b) bendi ile; mahalli ida-reler ve bunların bağlı kuruluşları, yükseköğretim kurumları ve yargı kuruluşlarında çalışan memurlara, (II) ve (III) sayılı cetvellerde öngö-rülen ücret ve tazminatların ödenmeyeceği kurumlara bildirilmiştir.

29. 06/02/2013 tarihli ve 28551 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Mali Hizmetler Yönetmeliği ile mesleğe giriş, yetiştirme ve çalışma usulleri ile vazifelerde de 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu ve 10 uncu maddesine göre çalışan Mali Hizmetler Uzmanları arasında farklılık olmadığı ortaya konmuştur.

30. Kurumumuzca Maliye Bakanlığına yazılan bilgi ve belge iste-me yazımıza verilen 27/05/2015 tarih ve 5008 sayılı cevabi yazıda da; bakanlıkların merkez teşkilatları ile mahalli idareler, üniversiteler ve yüksek yargı organlarının, gerek geçiş sınavıyla gerekse özel yarışma sınavıyla mali hizmetler uzmanları veya uzman yardımcısı kadroları-na atananlar arasında mesleğe giriş, yetiştirilme ve uzmanlığa kabul açısından bir farklılık bulunmadığı belirtilerek farklı özlüklere tabi ça-lışan Mali Hizmetler Uzmanlarının aynı şartlar aranarak mesleğe alın-dığı kabul edilmiştir.

31. Maliye Bakanlığının cevabi yazısında; bakanlıkların merkez teşkilatında çalışanlar ile mahalli idareler, üniversiteler ve yüksek yar-gı organlarda çalışan mali hizmetler uzmanlarının görev ve sorumlu-lukları yönetmelik hükmü ile düzenlenmiş olduğu ve yapılan görev ve sorumluluk açısından farklılık bulunmadığı belirtilmiştir.

32. Yine Maliye Bakanlığının cevabi yazısında; idarelerde uzman kadrolarına atandıktan sonra bu kadroda 657 sayılı Kanuna tabi ola-rak en az üç yıl süreyle görev yapanlar, kendilerinin isteği ve idareleri-nin muvafakatiyle başka bir idarenin aynı unvanlı kadrolarına naklen atanabileceklerini, dolayısıyla 2006 yılında mali hizmetler uzmanı ola-rak yerleşen ...’un atandığı idarede en az üç yıl süreyle görev yaptıktan sonra kendisinin isteği ve idarelerinin muvafakatiyle, 375 sayılı kanun Hükmünde Kararnamenin 10 uncu maddesinde sayılan kurumlardan herhangi birine geçmesinin önünde bir engel olmadığını belirtmiştir.

Bu durumun atanma için talepte bulunanları, mevzuatın dı-şında başka yöntem ve yollara sevk edeceği, bu imkanı sağla-yanların atamalarını yaptırarak avantaj sağlayacakları, yaptı-ramayanların ise mağdur olacakları kuşkusuzdur.

Page 362: Kamu Personel Rejimi 1

357KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

33. Diğer yandan şikayet konusu olayla ilgili Maliye Bakanlığında çalışan Gelir Uzmanlarının TBMM Dilekçe Komisyonuna 2003, 2004 ve 2006 tarihlerinde aynı yarışma sınavı ile mesleğe alındıklarını an-cak farklı kadrolara atandıklarını belirterek zaman içerisinde yapılan düzenlemeler neticesinde bu kadrolar arasında ortaya çıkan farklar nedeniyle oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla TBMM Dilekçe Komisyonuna yaptıkları başvurularına, TBMM Dilekçe Komisyonu Genel Kurulu’nun 23/12/2013 tarih ve 22 sayı ile verdiği karar-da, ortak sınavların yapıldığı dönemlerde “üç meslek arasında var olan farklılıkların zaman içerisinde “Gelir Uzmanlarının” aleyhlerine daha da fazlalaştığı…” hususuna ilişkin tespit ve değerlendirmeler 2006 ve 2007 yıllarında mesleğe giren Mali Hizmetler Uzmanları ile 2009 yılında mesleğe giren Mali Hizmetler Uzman Yardımcıları içinde söz konusudur.

Zira 2011 yılında Resmi Gazetede yayımlanan 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye kadar tüm özlük hakları aynı olan Mali Hiz-metler Uzmanları, maaş farkı bulunmaması nedeniyle üniversiteler, mahalli idareler ve yargı organlarını tercih etmekte bir beis görmemiş-tir. Maliye Bakanlığının cevabi yazısı incelendiğinde, şikayetçi ...’un da 82,134 puan alarak Pamukkale Üniversitesine yerleştiği, şikayetçiden 10 puana yakın düşük alan birçok Mali Hizmet Uzmanınınsa 375 sayılı KHK’nın 10 uncu maddesinde sayılan kurumlara yerleştiği görülmek-tedir.

34. 375 sayılı KHK’nın ek 10 uncu maddesinde sayılan kurumlarda çalışan Mali Hizmetler Uzmanları ile aynı KHK’nın ek 9 uncu maddesi-ne göre çalışan Mali Hizmetler uzmanlarının maaş hesaplama formülü değiştirildiği için genel bütçeli veya özel bütçeli bir kurumda çalışan 1 inci derecedeki bir Mali Hizmetler Uzmanı ile mahalli idareler, yargı organları ve üniversitelerde çalışan 1 inci derece bir Mali Hizmetler Uzmanı arasında 800 TL ye varan maaş farkı ortaya çıkmıştır.

Page 363: Kamu Personel Rejimi 1

358 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

35. KIYASLAMALI TABLO:

Şubat 2015tarihi itibariyle

Mali Hizmetler Uzmanlığı (Genel Bütçe ve özel bütçe kapsamındaki İdarelerde)

Mali Hizmetler Uzmanlığı (YüksekMahkemeler, Üniversiteler ve Mahalli İdarelerde)

9/1 Yrd. maaşı 2.841 TL 2.661 TL ( - 180 TL )

7/1 Uzman maaşı 3.286 TL 2.937 TL ( - 349 TL )

1. derece Uzman maaşı 4.056 TL 3.241 TL ( - 815 TL )

36. Hukuk güvenliği ve adalet kavramları ile istikrar arasında sıkı bir bağ bulunmaktadır. Hukuk güvenliği ve adalet, çağdaş kamu yöne-timi anlayışında, istikrar olgusunun temelini oluşturmaktadır. Hukuk güvenliği, kamu görevlileri yönünden önemli bir güvencedir. Aynı ka-riyer mesleği ifa edip aynı özlüğe sahip olan Mali Hizmet Uzmanla-rı, 666 sayılı KHK ile ikili bir yapıya geçirilmiş 375 sayılı KHK’nın ek 10 uncu maddesinde tek tek sayılan kurumlarda çalışanların özlüğü düzeltilirken, sayılan kurumlarda çalışmayan Mali Hizmetler Uzman-larının özlüklerinde aynı nispette değişikliğe gidilmeyerek haksızlığa uğratılmış ve üniversiteler, yargı organları ve mahalli idarelerde ça-lışan Mali Hizmetler Uzmanları haklı meşru bir beklentiye sahip olmuşlardır.

37. Anayasanın, 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında, “herkesin dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetmeksizin kanun önünde eşit olduğu; dördüncü fık-rasında, hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamayacağı; beşinci fıkrasında ise, Devlet organları ile idare makamlarının bütün işlem-lerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun hareket etmek zorunda olduk-ları” kurallarına yer verilmiştir.

Anayasa Mahkemesi, Anayasanın 10 uncu maddesindeki “eşitlik ilkesini”, 27.6.1995 gün ve E.1994/90, K.1995/22 sayılı Kararında; “Anayasa Mahkemesi’nin birçok kararında vurgulandığı gibi, Anayasa-nın 10 uncu maddesinde öngörülen yasa önünde eşitlik, herkesin her yönden aynı kurallara bağlı olacağı anlamına gelmez. Yasaların uygu-lanmasında dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din ve

Page 364: Kamu Personel Rejimi 1

359KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

mezhep ayrılığı gözetilmesi ve bu nedenlerle eşitsizliğe, yol açılması Anayasa katında geçerli görülemez. Bu mutlak yasak, birbirinin aynı durumda olanlara ayrı kuralların uygulanmasını ve ayrıcalıklı kişi ve toplulukların yaratılmasını engellemektedir. Kimi yurttaşların haklı bir nedene dayanılarak değişik kurallara bağlı tutulmaları eşitlik ilke-sine aykırılık oluşturmaz. Durum ve konumlarındaki özellikler, kimi kişiler ya da topluluklar için değişik kuralları ve değişik uygulamaları gerekli kılabilir. Özellikle, aykırılıklara dayandığı için haklı olan neden-ler, ayrı düzenlemeyi aykırı değil, geçerli kılar. Aynı durumda olanlar için ayrı düzenleme aykırılık oluşturur. Anayasanın amaçladığı eşitlik, eylemli değil hukuksal eşitliktir. Aynı hukuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar ayrı kurallara bağlı tutulursa Anayasanın öngör-düğü eşitlik çiğnenmiş olmaz. Başka bir anlatımla, kişisel nitelikleri ve durumları özdeş olanlar arasında, yasalara konulan kurallarla değişik uygulamalar yapılamaz…” şeklinde yorumlamıştır.

Aynı sınav, yetiştirme, yükselme kriterlerine bağlı ve aynı unvanı kullanan personel arasında kanuni düzenleme ile ayrım yapılarak öz-lük haklarında eşitsizlikler yaratılması, Anayasanın 10 uncu madde-sindeki eşitlik ilkesiyle bağdaşmamaktadır.

38. Anayasa Mahkemesinin 26/07/2013 tarihli ve 28719 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2013/71 Esas ve 2013/77 Karar numara-sı ile verdiği kararda şöyle denilmektedir;

……

“Hukuk güvenliği, normların öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçın-masını gerekli kılar. Yasa kuralları, ilgili kişilerin mevcut şartlar altın-da belirli bir işlemin ne tür sonuçlar doğurabileceğini makul bir düzey-de öngörmelerini mümkün kılacak şekilde düzenlenmelidir. Hukuki öngörülebilirlik ilkesi olarak kabul edilen bu ilke sayesinde kişilerin geleceği öngörebilmeleri ve her türlü faaliyetlerini buna göre planla-yıp yürütmeleri sağlanır.” denilmektedir. Bu çerçevede düşünüldü-ğünde tüm hak ve yükümlülükleri aynı olan aynı unvanlarda bulunan ancak farklı kurumlarda çalışan Mali Hizmetler Uzmanlarının özlük anlamında farklı normlara tabi tutulmasında özellikle 02/11/2011 ta-rihli ve 28103 sayılı mükerrer Resmi Gazetede yayımlanan 666 sayılı

Page 365: Kamu Personel Rejimi 1

360 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Kanun Hükmünde Kararnameden önce işbaşı yapan Mali Hizmetler Uzman ve Yardımcıları için temel hukuk ilkeleri bağlamında hem hu-kuki eşitlik hem öngörülebilirlik ilkesi açısından mağduriyet tespit edilmiş, 666 sayılı KHK’dan sonra iş başı yapan Mali Hizmet Uzman ve Yardımcıları içinse sadece Hukuki Eşitlik ilkesi açısından mağdur edildikleri anlaşılmıştır.

D. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

39. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki et-kili başvuru hakkının ve 17 nci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanma-dığı gibi, şikayet konusu olayda insan hakları ihlaline de rastlanma-mıştır.

E. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

40. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğinin 6 ncı maddesinde; “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlen-mesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uy-gunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların ge-rekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yö-netim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bu-lunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” şeklinde yer verilmektedir. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkele-rin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer il-kelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiştir.

41. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme netice-sinde; şikâyet başvurusu kapsamında ilgili idareden istenilen bilgi ve belgelerin idarece gönderildiği, ancak “kararların gerekçeli olma-sı” ve “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine

Page 366: Kamu Personel Rejimi 1

361KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

uygun davranılmadığı anlaşılmış olup, idareden bundan böyle bu ilkelere daha özenli davranması ve uyması beklenmektedir.

42. Statüleri, mali ve sosyal hakları aynı olan, mahalli idareler, üniversiteler ve yargı organlarında çalışan Mali Hizmetler Uzman ve Yardımcılarının diğer Mali Hizmetler Uzmanlarıyla aynı özlüğe göre çalışma istekleri haklı bir beklenti olarak değerlendirilmektedir, bu yönüyle yukarıda belirtilen “iyi yönetim ilkelerinin”, şikayet konusu özelinde de en kısa sürede hayata geçirilmesi beklenilmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

43. 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

44. 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, durmuş olan dava açma süresi gerekçeli TAVSİYE kararının ilgiliye tebliğinden iti-baren kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

45. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fık-rası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı dava açma süresinden arta kalan süre içinde İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre, ŞİKAYETİN

KABULÜNE; 666 sayılı Kamu Görevlilerinin Mali Haklarının Düzen-lenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname ile getirilen

Page 367: Kamu Personel Rejimi 1

362 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

düzenlemeler neticesinde; mali ve sosyal haklar yönünden mağdur olan mahalli idareler, üniversiteler ve yargı organlarında çalışan Mali Hizmetler Uzmanlarının mağduriyetlerinin giderilmesi ile ilgili ola-rak mevzuat değişikliği konusunda bir tasarı oluşturması hususunda; MALİYE BAKANLIĞINA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

1. Hakkaniyet ölçülerine aykırı söz konusu uygulamaların giderile-bilmesi amacıyla, ilgili Bakanlıkça hazırlanacak “mevzuat değişikli-ği teklifi” ne ilişkin tasarıyı gündemine alması hususunda tak-dir ve gereği için BAŞBAKANLIĞA,

2. Yukarıda anılan kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uya-rınca, MALİYE BAKANLIĞINCA bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği tak-dirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zo-runlu olduğuna, 4.Bu kararın ŞİKAYETÇİYE, BAŞBAKANLIĞA ve MALİYE BAKANLIĞINA TEBLİĞİNE,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

Mehmet ELKATMIŞ

Kamu Başdenetçisi V.

Page 368: Kamu Personel Rejimi 1

363KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)ŞİKAYET NO : 2015/1582KARAR TARİHİ : 14/09/2015

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Başbakanlık Hazine Müste-

şarlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü Dikilitaş Mah. YenidoğanSk. No:55, 34349, Beşiktaş/İS-TANBUL

ŞİKAYETİN KONUSU : 4857 sayılı İş Kanunu kapsa-mında vasıflı işçi olarak çalışan personelin sıra tahsisli lojman talebinin idare tarafından red-dedilmesi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 16.3.2015

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1. Şikayet başvurusu, Kurumumuza ait elektronik posta yoluyla gönderilen ve 17/03/2015 tarih ve 3347 sayı ile kayıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvuru formu vasıtasıyla yapılmıştır. Şika-yet başvurusunun karara bağlanabilmesi için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in 41 inci maddesinin 1 inci fıkrasının (a) bendi ve İmza Yetkileri Yönergesi’nin 7 nci maddesinin 1 inci fıkrasının (e) bendi uya-rınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 15/06/2015 tarihli Tavsiye Kararı önerisiyle Kamu Başdenetçisine sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde, şikâyet konusunun kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu

Page 369: Kamu Personel Rejimi 1

364 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikâyetin süresinde yapıl-dığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikâyetin inceleme ve araştırmasına engel bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. Şikâyetçi, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Darphane ve Dam-ga Matbaası Genel Müdürlüğü’nde vasıflı işçi olarak çalıştığını, 21/11/2014 tarihinde lojman tahsis talebinde bulunduğunu, Darp-hane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’nün 03/02/2015 tarih ve 2292 sayılı cevabi yazısında, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalı-şan personelin mali ve sosyal haklarının işletme iş sözleşmesi çerçeve-sinde belirlenmesi nedeni ile lojman tahsis talebinin uygun bulunma-dığının belirtildiğini, 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu’nun 2 nci maddesinde söz konusu Kanunun kapsamındaki idareler belirtilirken “personel” ifadesinin olması nedeniyle herhangi bir statü ayrımı yapıl-madığını ve yine Kamu Konutları Yönetmeliğinin 2 nci maddesinde de statü ayrımı yapılmadan “personel” ifadesinin kullanılması nedeni ile kendisinin de lojman hakkından yararlanması gerektiğini, bunun yasal hakkı olduğunu, diğer kurumlarda işçilerin lojman hakkını kullanabil-dikleri gerekçesiyle, ilgili kuruma başvuru tarihi itibari ile sıraya alınarak kendisine lojman tahsis edilmesini talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4. Şikayet konusuna ilişkin olarak Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü ve Devlet Personel Başkanlığı’ndan bilgi ve belgeler talep edilmiştir. Başbakanlık Hazi-ne Müsteşarlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’nün 29/04/2015 tarihli ve Devlet Personel Başkanlığı’nın 04/09/2015 ta-rihli cevabi yazıları ile şikayet konusuna ilişkin ilgili bilgi ve belgeler Kurumumuza gönderilmiştir.

5. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Darphane ve Damga Matbaa-sı Genel Müdürlüğü’nün 29/04/2015 tarihli ve 9299 sayılı yazısında özetle; şikayetçinin Kurumlarında 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında vasıflı işçi olarak çalıştığı, mali ve sosyal haklarının İşletme Toplu

Page 370: Kamu Personel Rejimi 1

365KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

İş Sözleşmesi ile belirlenmekte olduğu, lojman imkanının söz-leşme kapsamında yer almadığı, belirtilmiştir.

6. Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün 19/06/2014 tarihinde şikayetçiye gönderdiği yazısında özetle; Kamu Konutları Kanunu’nun 2 nci maddesinde; kurum ve kuruluşlar perso-nelinin kamu konutundan yararlanacağının belirtilmekte olduğunu, sözleşmeli personel, memur, geçici personel ve işçi ayrımı yapılmadı-ğından işçi olarak görev yapmakta olan personelin Kamu Konutları Kanunu ve Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde konut tahsis talep-lerinin değerlendirilmeye alınmasında sakınca bulunmadığını, konunun idare tarafından değerlendirilmesi gerektiğini, belirt-miştir.

7. Devlet Personel Başkanlığı’nın 04/09/2015 tarihli 31292642-E.5753 sayılı yazısında özetle; 2946 sayılı Kamu Konutları Kanu-nu’nun 2 inci maddesinde belirtilen kurum personeline kamu konut-larının tahsis şekli, oturma süresi, kira, bakım, onarım ve yönetimi-ne ait usul, esas ve şartlar ile uygulamaya dair diğer hususları tespit etmek amacıyla hazırlanan Kamu Konutları Yönetmeliğinin Maliye Bakanlığı koordinatörlüğünde hazırlanması sebebiyle ilgi yazıda bahsi geçen konulardaki görüş talebinin adı geçen Bakanlığa iletilmesinin daha uygun olacağının değerlendirildiği, belirtilmiştir.

C. Olaylar

8. Şikayetçinin 11/06/2014 tarihli bilgi edinme dilekçesine, Ma-liye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından 19/06/2014 tarihinde “konut tahsis taleplerinin değerlendirilmeye alınmasında sakınca bulunmadığı, konunun ilgili idare tarafından değerlendirilme-si gerektiği” yönünde cevap verilmesi üzerine, şikayetçi 21/11/2014 tarihinde Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’ne verdiği dilekçe vasıtasıyla, kendisine lojman tahsis edilmesi talebinde bulun-muştur. İdare tarafından cevap verilmemesi üzerine, dilekçesi üze-rine tesis edilen işlem hakkında kendisine bilgi verilmesi talebiyle, 27/01/2015 tarihinde yeniden Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’ne başvurmuştur. Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü ise, 03/02/2015 tarihinde “lojman tahsis talebinin uygun bulunmadığı” şeklinde cevap vermiştir. Şikâyetçi, idarenin bu cevabı üzerine 16/03/2015 tarihinde Kurumumuza başvuruda bulunmuştur.

Page 371: Kamu Personel Rejimi 1

366 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

D. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

9. Şikayet konusunun çözümü amacıyla ilgili idareden istenilen bil-gi ve belgeler Kamu Denetçiliği Kurumu’na Başbakanlık Hazine Müs-teşarlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel müdürlüğü tarafından 29/04/2015 tarihli 55707125 sayılı yazı ile gönderilmiş, söz konusu bilgi ve belgelere raporun “İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları” baş-lığı altındaki paragraflarda yer verilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE A. İlgili Mevzuat

10. T.C. Anayasası’nın Başlangıç bölümünde, “Her Türk vatan-daşının bu Anayasadaki temel hak ve hürriyetlerden eşitlik ve sosyal adalet gereklerince yararlanarak milli kültür, medeniyet ve hukuk dü-zeni içinde onurlu bir hayat sürdürme ve maddi ve manevi varlığını bu yönde geliştirme hak ve yetkisine doğuştan sahip olduğu” belirtilmiş-tir.

11. T.C. Anayasası’nın 5 inci maddesinde, “Devletin temel amaç ve görevleri”, 10 uncu maddesinde “Kanun önünde eşitlik”, 49 uncu maddesinde ise “Çalışma hakkı ve ödevi” düzenlenmektedir.

12. T.C. Anayasası’nın “Ücrette adalet sağlanması” başlıklı 55 inci maddesinde, “Ücret emeğin karşılığıdır. Devlet, çalışanla-rın yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır…” hükmü yer almaktadır.

13. T.C. Anayasası’nın 128 inci maddesi “Devletin, kamu ikti-sadi teşebbüsleri ve diğer kamu tüzelkişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle gö-rülür. Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. Ancak, malî ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleşme hükümleri saklıdır…” şeklindedir.

14. 27/09/2006 gün ve 5547 sayılı Kanun ile onaylanması uy-gun bulunan ve 09/04/2007 gün ve 26488 sayılı Resmi Gazete’de

Page 372: Kamu Personel Rejimi 1

367KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yayımlanan Avrupa Sosyal Şartı’nın 1 inci bölümünün 2 nci maddesin-de “Tüm çalışanların adil çalışma koşullarına sahip olma hakkı vardır.” hükmüne; 16 ncı maddesinde ise, “Akit Taraflar, toplu-mun temel birimi olan ailenin tam gelişmesi için gerekli ko-şulları sağlamak amacıyla; sosyal yardımlar ve aile yardımları, mali düzenlemeler, konut sağlama, yeni evlilere yardım ve diğer uygun araçlarla aile yaşamının ekonomik, yasal ve sosyal ba-kımdan korunmasını teşvik etmeyi taahhüt ederler.” hükmüne yer verilmiştir.

15. 06/04/1949 gün ve 9119 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarın-ca, 27/05/1949 gün ve 7217 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Birleş-miş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 7 nci madde-sinde; “Herkes yasa önünde eşittir ve ayrım gözetilmeksizin yasanın korunmasından eşit olarak yararlanma hakkına sahiptir. Herkesin bu Bildirgeye aykırı her türlü ayrım gözetici işleme karşı ve böyle işlemler için yapılacak her türlü kışkırtmaya karşı eşit korunma hakkı vardır.” hükmü bulunmaktadır.

16. 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu’nun “Amaç” başlıklı 1 inci maddesinde, “Bu Kanunun amacı; kamu konutlarının tahsis biçimi, oturma süresi, kira, bakım, onarım ve yönetimine ilişkin temel ilkeleri belirlemektir.” hükmü yer almaktadır.

17. 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu’nun “Kapsam” baş-lıklı 2 nci maddesinde, “Bu Kanun; a)Genel bütçeye giren daireler, katma bütçeli kurumlar, il özel idareleri, belediyeler, il özel idareleri ve belediyelerin kurdukları birlikler ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar… Tarafından yurt içinde ve yurt dışında inşa ettirme, satın alma, kiralama suretiyle temin olunan ve bu kurum ve kuruluşlar personelinin yararlanması için ayrılan kamu konutlarını kapsar. Ancak kiralama zaruri hallerde ve kısıtlı olarak yapılabilir. Bunun uy-gulaması yönetmelikte belirtilir.” hükmü yer almaktadır.

18. 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu’nun “Kamu konut türleri ve konut tahsisi” başlıklı 3 üncü maddesi, “Kamu konut-ları, tahsis esasına göre aşağıda belirtilen dört gruba ayrılır:

a)Özel tahsisli konutlar; yönetmelikte belirlenecek temsil özelliği olan makam ve rütbe sahiplerine tahsis edilen özel nitelikli konutlar-dır.

Page 373: Kamu Personel Rejimi 1

368 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

b)Görev tahsisli konutlar; yönetmelikte belirlenecek makam ve rütbe sahiplerine, görevlerinin önemi ve özelliği, yetki ve sorumluluk-ları gereğince tahsis edilen konutlardır.

c)Sıra tahsisli konutlar; hizmet süresi, daha önce kamu konutların-dan yararlanma durumu ve süresi, çocuklarının ve bakmakla mükellef olduğu aile fertlerinin sayısı, aile fertlerinin gelir durumu, konuttan yararlanma için bekleme süresi,

eşinin de bu Kanun kapsamına giren kurum ve kuruluşlarda çalışan personel olması gibi hususlar dikkate alınarak yönetmelikte belirlene-cek puanlama esasına göre tahsis edilen konutlardır.

d)Hizmet tahsisli konutlar; hudut karakolu, istasyon, haberleşme, gözlem, araştırma, inşaat mahalli gibi, meskun yerlerden uzak, sosyal ve ekonomik zorlukları olan, ulaşım ve iskan imkanları kısıtlı yerler-de, normal çalışma saatleriyle sınırlandırılması kabil olmadan görev başında bulundurulması gerekli olan personel ve koruma görevlisi, makam şoförü, kapıcı, kaloriferci gibi personel için inşa veya tefrik edilerek tahsis edilen bina, baraka, prefabrik yapı, şantiye eklentisi, tadil edilmiş veya edilmemiş karavan, kulübe ve benzeri konutlardır.

Konut tahsisinin yapılmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelik-te düzenlenir.” şeklindedir.

19. 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu’nun “Yasak hüküm-ler” başlıklı 10 uncu maddesinde, “Toplu iş sözleşmelerine ve özel sözleşmelere bu Kanuna aykırı hükümler konulamaz, ida-ri yetki kullanımı yoluyla bu Kanuna aykırı işlem yapılamaz.” hükmü yer almaktadır.

20. 23/09/1984 tarih ve 18524 sayılı Resmi Gazete’de ya-yımlanarak yürürlüğe giren Kamu Konutları Yönetmeliği’nin “Kapsam” başlıklı 2 nci maddesi, “Bu Yönetmelik, 2946 sayılı Kamu Konutları Kanununun 2 nci maddesinde sayılan kamu ku-rum ve kuruluşları personelinin yararlanması için yurt içinde ve yurt dışında inşa ettirme, satın alma ve kiralama suretiyle sağla-dıkları kamu konutlarını kapsar. Kurum ve kuruluşlarınca bir bölümü kamu konutuna tahsis edilen hizmet binalarındaki konutlar hakkın-da da bu Yönetmelik hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir. Yönetmeliğin 5 inci maddesinde kamu konutlarının türleri, 6 ncı

Page 374: Kamu Personel Rejimi 1

369KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

maddesinde kamu konutu özelliğini kazanma, 9 uncu maddesinde de sıra tahsisli konutların tahsis şekli düzenlenmektedir.

21. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “istihdam şe-killeri” başlıklı 4 üncü maddesi, “Kamu hizmetleri; memurlar, sözleşmeli personel, geçici personel ve işçiler eliyle gördürü-lür…D) İşçiler: (A), (B) ve (C) fıkralarında belirtilenler dışında kalan ve ilgili mevzuatı gereğince tahsis edilen sürekli işçi kadrolarında belirsiz süreli iş sözleşmeleriyle çalıştırılan sürekli işçiler ile mevsimlik veya kampanya işlerinde ya da orman yangınıyla mücadele hizmetlerinde ilgili mevzuatına göre geçici iş pozisyonlarında altı aydan az olmak üzere belirli süreli iş sözleşmeleriyle çalıştırılan geçici işçilerdir. Bunlar hakkında bu Kanun hükümleri uygulanmaz.” şeklindedir.

22. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Dört istihdam şekli dışında personel çalıştırılamayacağı” başlıklı 5 inci mad-desinde, “Bu Kanuna tabi kurumlar, dördüncü maddede yazılı dört istihdam şekli dışında personel çalıştıramazlar” hükmüne yer veril-miştir.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

23. Danıştay 2 nci Dairesi’nin 2012/1727 esas sayılı kararın-da; “Milli Eğitim Bakanlığı Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün 23/01/2012 tarihli ve 2012/08 sayılı Genelgesi’nin 4 üncü madde-sinde yer alan “Okullardaki sıra tahsisli konut dağıtımında öncelik eğitim öğretim hizmetleri sınıfı personeline verilecektir.” şeklindeki düzenleme ile 11 inci maddesinde yer alan “Eğitim öğretim hizmet-leri sınıfı personeline tahsisten sonra gerek görev tahsisli kategoride gerekse sıra tahsisli kategoride boş konut kaldığı takdirde diğer hiz-met sınıfı personeline sıra çizelgesi esas alınarak tahsis yapılacaktır. Bu tahsislerden sonra boş konut bulunması halinde, Hazinenin gelir kaybına neden olmamak bakımından, il ve ilçe merkezlerindeki diğer okul ve kurumlarımızda görev yapan personele duyuru yapılacak ve puanlama çizelgesi esas alınmak suretiyle (2) yıldan az, (5) yıldan fazla olmamak üzere konut tahsis komisyonu kararı ile şartlı olarak tahsis yapılabilecektir.” şeklindeki düzenlemenin; normlar hiyerarşisine göre kanundan sonra gelen yönetmelik, genelge gibi düzenle-melerin ancak kanunda verilmiş olan hakkın kullanılmasının açıklanması ile ilgili olacağı, bu metinlerde kanun ile verilmiş

Page 375: Kamu Personel Rejimi 1

370 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olan hakkı genişletici veya daraltıcı mahiyette hükümlere yer verilemeyeceğinin hukukun genel ilkelerinden olduğu, sıra tah-sisli konutlar için kanun ve yönetmelikte olmayan bir bususun genelge ile eğitim öğretim hizmetleri sınıfına dahil olan personele öncelik hak-kı verilerek tanınması nedeniyle diğer hizmet sınıfına dahil personelin hakkının daraltılması ve kısıtlanması sonucunu doğuracak hükümler getirildiği, öte yandan üst hukuk normlarında yer almadığı halde eği-tim öğretim hizmetleri sınıfına dahil tüm personel için adeta görev tahsisli konut uygulamasının getirildiği, oysa görev tahsisli konutların tahsis edileceği personel kapsamında Müdür Yardımcısının altındaki görevlerin Kamu Konutları Yönetmeliği’nde sayılmadığı” gerekçesiyle, anılan Genelge ibarelerinin yürütmesinin durdurulmasına karar ver-miştir.

24. Danıştay 12 nci Dairesi’nin 22/02/2006 tarihli, E: 2004/4382, K: 2006/539 sayılı kararında, “idare hukuku alanında eşitlik ilkesi kamu hizmeti kavramı ile birlikte aktarılmaktadır. Buna göre eşitlik kamu hizmetinin genel ilkelerinden biridir. Bu çerçevede idare, kamu hizmetini dilediğine sunmakta özgür olmadığı gibi, eşit durumda bulunanlara eşit biçimde sunmak zorundadır. Kamu hiz-metinin tarafsızlığı ilkesi, ayrımcılık yapmama yükümlülüğü-nü de içinde barındırmaktadır.” şeklinde vurgulanmıştır.

C. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın Kamu Başdenetçisi-ne Önerisi

25. Kamu Konutları Kanunu’nda konutların personele tahsis edi-leceği ifade edildiğinden, vasıflı işçi statüsünde çalışmakta olan ve hu-kuken personel kapsamında değerlendirilmesi gereken şikayetçinin, sıra tahsisli konut talebinin toplu iş sözleşmesinde konut hakkına yer verilmediği gerekçesiyle reddedilmesi, Kanun’un 10 uncu maddesinde yer alan “Toplu iş sözleşmelerine ve özel sözleşmelere bu Kanuna aykı-rı hükümler konulamaz, idari yetki kullanımı yoluyla bu Kanuna aykırı işlem yapılamaz.” amir hükmüne aykırı olduğundan, ayrıca bu yönüyle Anayasa’da ve Ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde yer alan eşitlik ilkesi ile ayrım yapmama ilkesinin ihlali anlamı taşıdığın-dan, söz konusu talebin kabul edilerek bu yönde işlem tesis edilmesi hususunda tavsiye önerisinde bulunulmuştur.

Page 376: Kamu Personel Rejimi 1

371KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

26. Şikâyetçi, 3 üncü paragrafta belirtildiği üzere, Başbakanlık Ha-zine Müsteşarlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’nde vasıflı işçi olarak çalıştığını, 21/11/2014 tarihinde lojman tahsis tale-binde bulunduğunu, 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu’nun 2 nci maddesinde söz konusu Kanunun kapsamındaki idareler belirtilirken “personel” ifadesinin olması nedeniyle herhangi bir statü ayrımı ya-pılmadığı ve yine Kamu Konutları Yönetmeliğinin 2 nci maddesinde de statü ayrımı yapılmadan “personel” ifadesinin kullanıldığı gerek-çesiyle, ilgili kuruma başvuru tarihi itibari ile sıraya alınarak kendisine lojman tahsis edilmesini talep etmektedir.

27. Kamu personeli, belli bir görevi yerine getirmek üzere kamu kurum ve kuruluşlarında çalıştırılan, bu işi meslek ola-rak yürüten ve karşılığında yaşamını sürdürebileceği bir ge-lir sağlayan kişilerdir. Bu çalışma ilişkisi, memurlar için süreklilik arz etse de, sözleşmeli personel, geçici personel ve işçiler için taraflar arasında düzenlenen bir akit ile belli bir zaman dilimiyle sınırlandı-rılabilmektedir. Kamu personeli sayılma açısından önemli olan, istihdam edilen kişinin organik anlamda kamu kurum veya ku-ruluşlarına bağlı olarak çalışıyor olmasıdır. Bu açıdan, Cumhur-başkanı’ndan, kamuya ait bir fabrikada işçi olarak çalışanlara kadar herkes kamu personeli tanımının içerisinde sayılmalıdır.

28. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “İstihdam şekilleri” başlıklı 4 üncü maddesinde memur, sözleşmeli personel, geçici perso-nel ve işçiler olarak dört ana gruba ayrılmış; 5 inci maddesinde ise, bu Kanuna tabi kurumların, dördüncü maddede yazılı dört is-tihdam şekli dışında personel çalıştıramayacakları şeklinde ya-saklayıcı bir hükme yer verilmiştir.

29. Her ne kadar 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4 üncü maddesinde dördüncü istihdam şekli olarak düzenlenen “işçiler” kıs-mında, işçiler hakkında bu Kanun hükümlerinin uygulanmayacağı be-lirtilmiş ise de, 5 inci madde ile işçiler de personel olarak tanımlan-mıştır. Nitekim, Devlet Personel Başkanlığı tarafından “Kamu Perso-nel İstatistikleri” kapsamında, işçiler de istihdam rakamlarına dahil edilerek, uygulamada da bu yönde hareket edilmektedir.

Page 377: Kamu Personel Rejimi 1

372 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

30. Ayrıca, kamu kurumlarının işçi alımlarında aracı kuruluş olan İŞKUR tarafından gerçekleştirilen alımlar esnasında, işçi veya engel-li işçi olarak istihdam edileceklerden Kamu Personeli Seçme Sına-vı’ndan (KPSS) belli bir puan almış olma şartı aranmaktadır. Diğer yandan, işçi istihdam eden kamu kurum ve kuruluşlarında, işçilere ilişkin özlük işleri Personel Daire Başkanlıkları altında yürütül-mektedir.

31. Kamu Konutları Kanunu’nun 2 nci maddesinde memurlar ve di-ğer statülerdeki personel açısından herhangi bir ayrıma gidilmeyerek, Kanun kapsamında tahsis edilecek konutların bu madde kapsamında zikredilen kurum ve kuruluşların personelinin yararlanılması için ayrılan konutlar olduğu düzenlenmiştir. Bu husus, Kamu Konutları Yönetmeliğinin kapsam başlıklı 2 nci maddesinde de aynı şekilde dü-zenlenmiştir.

32. Kamu Konutları Kanunu ve Yönetmelik hükümlerinin bütün olarak değerlendirilmesinden, özel tahsisli ve görev tahsisli konutla-rın hangi unvan sahiplerine tahsis edilebileceğinin belirtilmesi dışın-da, kamu konutlarının personele tahsisi konusunda memurlar, işçiler veya sözleşmeli personel arasında ayrıma gidilerek memurlara öncelik hakkı tanınacağı veya memurlar dışındaki personelin bu haktan ya-rarlandırılamayacağına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığı anla-şılmıştır. Yönetmeliğin 9 uncu maddesinde sıra tahsisli kamu konutla-rının, Yönetmeliğe ekli (4) sayılı puanlama cetveli esas alınarak konut dağıtım komisyonunca hak sahiplerine tahsis edileceği belirtilmekte-dir.

33. Diğer yandan, Kamu Konutları Kanunu’nun 10 uncu madde-sinde “Toplu iş sözleşmelerine ve özel sözleşmelere bu Kanuna aykırı hükümler konulamaz, idari yetki kullanımı yoluyla bu Kanuna aykırı işlem yapılamaz.” hükmü yer almaktadır. Bu hük-me göre, toplu iş sözleşmelerine veya özel sözleşmelere Kanuna aykırı hüküm konulsa bile bunun geçerli olmayacağı; idarelerin genelge, yö-nerge, talimat vb. yollarla Kanun hükmünü daraltıcı ve sınırlandırıcı hükümler ihdas edemeyeceği veya idari yetkilerini kullanarak bu ko-nuda yapılacak başvurularda Kanun hükümlerine aykırı yönde takdir yetkilerini kullanamayacakları anlaşılmaktadır.

Page 378: Kamu Personel Rejimi 1

373KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

34. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Darphane ve Damga Matba-ası Genel Müdürlüğü’nün şikayetçiye verdiği 03/02/2015 tarihli ve 2292 sayılı cevabi yazısında, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalı-şan personelin mali ve sosyal haklarının İşletme İş Sözleşmesi ile belir-lendiği, söz konusu sözleşmede mali ve sosyal haklar belirlenirken bu şartlarda göz önüne alındığı, bu nedenle talebinin uygun bulunmadığı belirtilmiştir.

35. Şikayetçinin tabi olduğu Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü ve Bağlı İşyerleri İş-letme Toplu İş Sözleşmesi’nin 21 inci maddesinde “Toplu İş Sözleşme-sinde aksi belirtilmedikçe hizmet akitleri toplu iş sözleşmesine aykırı olamaz. Hizmet akitlerinin toplu iş sözleşmesine aykırı hükümlerinin yerini toplu iş sözleşmesindeki hükümler alır. Hizmet akitlerinin üye yararına olan hükümleri saklıdır.” hükmünün yer aldığı anlaşılmış olup, lojman tahsis edilmesine ilişkin olumlu veya olumsuz herhangi bir hükme rastlanmamıştır.

36. Yukarıdan bu yana tüm açıklananlar birlikte değerlen-dirildiğinde, Kamu Konutları Kanunu’nun 2 nci maddesinde me-murlar ve diğer statülerdeki personel açısından herhangi bir ayrıma gidilmeyerek, Kanun kapsamında tahsis edilecek konutların bu madde kapsamında zikredilen kurum ve kuruluşların personelinin yararla-nılması için ayrılan konutlar olduğunun düzenlendiği, Kamu Konut-ları Kanunu ve Yönetmelik hükümlerinin bütün olarak değerlendiril-mesinden, kamu konutlarının personele tahsisi konusunda memurlar, işçiler veya sözleşmeli personel arasında ayrıma gidilerek memurlara öncelik hakkı tanınacağı veya memurlar dışındaki personelin bu hak-tan yararlandırılamayacağına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığı, Toplu iş sözleşmelerine ve özel sözleşmelere bu Kanuna aykırı hüküm-ler konulamayacağı ve idari yetki kullanımı yoluyla bu Kanuna aykırı işlem yapılamayacağı, Toplu İş Sözleşmesinde lojman tahsis edilme-sine ilişkin olumlu veya olumsuz herhangi bir hükme rastlanılmadı-ğı, bir anlamda yasa açık olduğundan Toplu Sözleşmeye bununla ilgili hüküm koyulmasına gerek olmadığı ve Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün 19/06/2014 tarihinde şikayetçiye gönderdiği yazısında, konut tahsis taleplerinin değerlendirilmeye alınma-sında sakınca bulunmadığını, konunun idare tarafından de-ğerlendirilmesi gerektiğini belirttiği anlaşılmıştır. Dolayısıyla,

Page 379: Kamu Personel Rejimi 1

374 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

4857 sayılı İş Kanunu kapsamında vasıflı işçi olarak çalışan şikayetçi-nin lojman talebinin idare tarafından reddedilmesi işleminin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğundan, şikayetçinin mağduriyetinin gide-rilmesi yönünde tavsiye kararı vermek gerekmiştir.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

37. Somut olayımızda, T.C. Anayasası ve uluslararası sözleşme hü-kümleri ile 24 üncü paragrafta belirtilen Danıştay Kararı da dikkate alındığında, personel statüsünde yer alan ve vasıflı işçi olan şikayet başvurucusunun, lojman talebinin toplu iş sözleşmesinde lojman hak-kı tanınması yönünde bir hükme yer verilmediği gerekçesiyle idare tarafından reddedilmesinin eşit davranma ilkesine ve ayrımcılık yasa-ğı ilkesine aykırı olduğu anlaşılmaktadır. Diğer yönden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 nci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının vb. başka-ca insan haklarının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanılmamıştır.

F. İyi Yönetim İlkelerine Uygunluk Yönünden Değerlendirme

38. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde; Kurumun inceleme ve araştırma yaparken insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ay-rımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşit-lik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hak-kı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, ka-rarların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözeteceği düzenlenmiştir. Söz konusu Yönet-melik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiş-tir.

Page 380: Kamu Personel Rejimi 1

375KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

39. İdarenin, şikayet konusuyla ilgili bilgi ve belge talep yazılarımı-za yasal süre içerisinde cevap verdiği, şikayet konusuyla ilgili evrakları yazı ekinde gönderdiği anlaşılmış olup, iyi yönetişim ilkelerine uygun davrandıkları görülmüştür.

İdarenin, şikayetçiye hitaben gönderdiği 03/02/2015 tarihli ve 2292 sayılı yazısında, ilgili idarenin, hangi sürede hangi mercilere baş-vurabileceğinin gösterilmemiş olması sebebiyle “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uyulmadığı da anlaşılmış olup, idare-nin bu hususlara da bundan böyle uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

40. 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu Tavsiye Ka-rarı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya ey-lemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

41. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması başlıklı 40’ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlem-lerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20’nci maddesinin ikin-ci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde İstanbul İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre, şikâyetin KA-

BULÜ ile

Şikayetçinin, vasıflı işçi statüsünde çalıştığı ve personel kapsamın-da değerlendirilmesi gerektiği, koşulları oluştuğu takdirde değerlen-dirmeye alınması, uygun görüldüğünde lojman tahsisi konusunda makul süre içerisinde mağduriyetinin giderilmesi hususunda işlem

Page 381: Kamu Personel Rejimi 1

376 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

tesisi için BAŞBAKANLIK HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI DARPHANE VE DAMGA MATBAASI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin 3 üncü fıkrası uyarınca, merciince (Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Darphane ve Damga Mat-baası Genel Müdürlüğü’nce) bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin 30 gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu ol-duğuna,

Bu kararın gereği için şikayetçiye ve Başbakanlık Hazine Müsteşar-lığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’ne tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 382: Kamu Personel Rejimi 1

377KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/3038KARAR TARİHİ : 16/11/2015

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : İstanbul Büyükşehir Belediye

BaşkanlığıŞİKAYETİN KONUSU : İstanbul Büyükşehir Belediye

Başkanlığı Veteriner Hizmet-leri Müdürlüğü emrine naklen atanan şikayetçiye sürekli gö-rev yolluğunun yasal faiziyle ödenmesi talebi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 26.5.2015

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1. Şikayet başvurusu, Kurumumuza elektronik başvuru yöntemiyle yapılan 26 /05/2015 tarih ve 6425 sayılı evrak numaraları ile kayıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvuru formu vasıtasıyla ya-pılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esas-lar Hakkında Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönerge-sinin 7 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş 2015/3038 şikayet no.lu Tav-siye Önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde şikâyet konusunun, Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu taşı-dığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıldığı

Page 383: Kamu Personel Rejimi 1

378 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ve diğer ön inceleme konularında da herhangi bir eksiklik bulunmadı-ğı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. Şikayetçi dilekçesinde özetle; Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan-lığı ... İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü emrinde memur kad-rosunda görev yapmakta iken 2014/2 EKPSS merkezi yerleştirme so-nuçlarına göre İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Veteriner Hiz-metleri Müdürlüğü emrine ... kurum sicil numarası ile ... olarak naklen atandığını, yeni görevine 09/01/2015 tarihinde başladığını, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na harcırahının ödenmesi konusunda başvurmasına rağmen talebinin reddedildiğini, bunun üzerine Mali-ye Bakanlığı’na harcıraha müstahak olup olmadığı hususunda bir bilgi edinme başvurusu yaptığını, verilen cevapta harcıraha müstahak oldu-ğunun bildirildiğini, bilgi edinme başvurusuna verilen olumlu cevaba istinaden, harcırahının ödenmesi talebinin tekrar değerlendirilmesi amacıyla kuruma yeniden başvurduğunu, bu defa da bir mahkeme ka-rarı gerekçe gösterilerek talebinin reddedildiğini belirterek, harcırahı-nın hesaplanacak yasal faizi ile tarafına ödenmesini talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4. Konu kapsamında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığından 02/09/2015 tarih ve 6980 sayılı yazı ile gerekli bilgi ve belgeler talep edilerek konu hakkında idarenin görüşü ile açıklamaları istenilmiş, adı geçen İdarece 18/09/2015 tarih ve 1389 sayılı yazı ekinde ilgili bilgi ve belgeler gönderilmiş ancak maalesef konu hakkında herhangi hukuki açıklamada bulunulmamıştır.

C. Olaylar

5. Gerek şikayetçinin dosyaya sunduğu gerekse İdarenin gönderdi-ği belgelerin incelenmesinden; şikayetçinin ... İl Gıda ve Hayvancılık Müdürlüğünde Genel İdare Hizmetleri sınıfında memur kadrosunda görev yapmakta iken EKPSS 2014/2 merkezi yerleştirme ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi Veteriner Hizmetleri Müdürlüğünde Sağlık Hizmetleri Sınıfı ... olarak yerleştirmesinin yapıldığı, kendisine Gıda

Page 384: Kamu Personel Rejimi 1

379KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca 17/11/2014 tarih ve 31048 sayılı yazı ile muvafakat verildiği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlı-ğınca 09/12/2014 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Veteriner Hizmetleri Müdürlüğünde Sağlık Hizmetleri Sınıfı ... 657 Sayılı Dev-let Memurları Kanunu’nun 71 ve 74 üncü maddeleri gereğince naklen ataması yapıldığı anlaşılmaktadır.

5.1. Şikayetçi İstanbul Büyükşehir Belediyesinde göreve başlaması-nı müteakip, 13/01/2015 tarihli ve Veteriner Hizmetleri Müdürlüğü-ne hitaben yazdığı dilekçeyle sürekli görev yolluğu ödenmesi talebin-de bulunmuş, Gıda Tarım ve Hayvancılık Daire Başkanlığı Veteriner Hizmetleri Müdürlüğünün 11/02/2015 tarih ve 206 sayılı yazı ekinde şikayetçiye ait harcırah bildirimi ve ödeme emri belgesi Bütçe ve Dene-tim Müdürlüğüne oradan da dosya Giderler Müdürlüğüne iletilmiştir. Müdürlüğünün 19/02/2015 tarih ve 726 sayılı yazısında 6245 sayılı Harcırah Kanununun 9 ve 10 uncu maddeleri ile 37 Seri Nolu Harcırah Kanunu Genel Tebliği hükümlerine göre ilgiliye sürekli görev yolluğu ödenemeyeceğinden ödeneğin iptal edilerek dosyanın Veteriner Hiz-metleri Müdürlüğüne iade edilerek, Veteriner Hizmetleri Müdürlüğü-nün 27/02/2015 tarih ve 280 sayılı yazısıyla Giderler Müdürlüğü ve Bütçe Denetim Müdürlüğünün yazıları ilgi gösterilerek sürekli görev yolluğu ödenemeyeceği şikayetçiye bildirilmiştir.

6. Ayrıca şikayetçi Bilgi Edinme Kanunu çerçevesinde Maliye Ba-kanlığına 24/02/2015 tarihinde başvurarak harcıraha müstahak olup olmadığını sormuştur, Maliye Bakanlığınca verilen cevapta şikayetçi-nin talebinin bilgi edinme kapsamında yer almamasına karşın, 6245 sayılı Kanunun 10 uncu maddesi çerçevesinde çalıştığı kurumdan mu-vafakat alınarak yeni kurumuna atanan memur ve hizmetlilerin ata-malarının naklen atama kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden, ... İl Tarım Müdürlüğünden muvafakat alarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi ataması yapıldıysa sürekli görev yolluğunun ödenmesi ge-rektiği bildirilmiştir. Şikayetçi Maliye Bakanlığının cevabına istinaden 13/03/2015 tarihli dilekçeyle yeniden Kurumuna başvurmuş dilekçesi Giderler Müdürlüğüne iletilmiş, Giderler Müdürlüğü 30/03/2015 ta-rihli yazısında İstanbul 9. İdare Mahkemesinin 30/09/2014 tarihli ve E: 2014/196 K: 2014/1678 sayılı kararı ve daha önce yazılan yazıda yer alan gerekçelerden dolayı sürekli görev yolluğu ödenemeyeceği bil-dirilmiş, söz konusu yazı 03/04/2015 tarihinde şikayetçiye bildirilmiş,

Page 385: Kamu Personel Rejimi 1

380 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

şikayetçi de 26/05/2015 tarihli dilekçeyle Kurumumuza başvurmuş-tur.

D. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz Makas’ın İnceleme ve Araştırma Bulguları

7. Şikayet konusu işleme ilişkin bilgi ve belgeler İstanbul Büyükşe-hir Belediye Başkanlığından 02/09/2015 tarih ve 6980 sayılı yazı ile istenilmiş, ilgili İdarece 18/09/2015 tarih ve 1389 sayılı yazı ile konu-ya ilişkin belgeler gönderilmiş konu hakkında herhangi bir açıklamada bulunulmamıştır.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

8. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 74 üncü maddesi “Memurların bu Kanuna tabi kurumlar arasında, kurumların muvafakati ile kazanılmış hak dereceleri üzerinden veya 68 inci maddedeki esaslar çer-çevesinde derece yükselmesi suretiyle, bulundukları sınıftan veya öğrenim durumları itibariyle girebilecekleri sınıftan, bir kadroya nakilleri mümkün-dür. Kazanılmış hak derecelerinin altındaki derecelere atanabilmeleri için ise atanacakları kadro derecesi ile kazanılmış hak dereceleri arasındaki far-kın 3 dereceden çok olmaması ve memurların isteği de şarttır.” şeklindedir.

9. 6245 Sayılı Harcırah Kanunu’nun “Harcırah verilecek kimse-ler” başlıklı 4 üncü maddesi; “Bu Kanunda belirtilen hallerde 1. Bu Ka-nun kapsamına giren kurumlarda çalışan memur ve hizmetliler ile aile fert-lerine ve aynı kurumlarda fahri olarak çalışanlara 2. Memur veya hizmetli olmamakla beraber kurumlarca geçici bir vazife ile görevlendirilenlere… harcırah verilir.” hükmünü,

9.1. Aynı Kanunun “Harcırahın unsurları” başlıklı 5 inci maddesi “Harcırah; yol masrafı, yevmiye, aile masrafı ve yer değiştirme masrafını ihtiva eder. İlgili, bu kanun hükümlerine göre bunlardan birine, birkaçına veya tamamına müstahak olabilir.” hükmünü,

9.2. Kanunun “Daimi vazife harcırahının mebdei” başlıklı 9 uncu maddesi “Daimi vazife harcırahı: a) (Mülga: 31/7/2003-4969/1 md.) b) Naklen veya tahvilen başka bir mahalle gönderilenlere, bu tayinleri sı-rasında mezunen başka bir mahalde bulunsalar dahi, eski memuriyetleri mahallinden c) Muvakkat vazife ile veya vekaleten bir yerde bulundukları

Page 386: Kamu Personel Rejimi 1

381KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

esnada asli vazife mahalli değişenlere eski memuriyetleri mahallinden iti-baren verilir.” hükmünü,

9.3. Kanunun “Yol masrafı, yevmiye, aile masrafı ve yer değiştirme masrafının birlikte verilmesini icabettiren haller” başlıklı 10 uncu mad-desinin birinci fıkrası “Yol masrafı, yevmiye, aile masrafı ve yer değiş-tirme masrafı aşağıdaki hallerde verilir: 1. (Değişik: 1/7/2006-5538/2 md.) Yurt içinde veya yurt dışında görev yapmakta iken yurt içinde veya yurt dışındaki sürekli bir göreve naklen atanan ya da yabancı ülkelerdeki memuriyet merkezi değiştirilen memur ve hizmetlilere yeni görev yerlerine kadar…” hükmünü düzenlemektedir.

10. Engelli Kamu Personel Seçme Sınavı Ve Engellilerin Dev-let Memurluğuna Alınmaları Hakkında Yönetmeliğin “Yerleştir-me ve atama yapılmayacak haller” başlıklı 14 üncü maddesinin birin-ci fıkrası “Halen memur olarak çalışmakta olanlar, başka hizmet sınıfı kapsamındaki kadrolar ile bulundukları kadrolardan farklı olmak kaydıy-la mezunu oldukları eğitim programları itibarıyla ihraz etmiş oldukları unvanlara ilişkin kadrolar hariç olmak üzere bu Yönetmelik kapsamında yerleştirme işlemlerine başvuramaz, yerleştirilseler dahi atamaları yapıla-maz.” şeklindedir.

11. 26/08/2003 tarihli 25211 sayılı Resmi Gazetede yayımla-nan Maliye Bakanlığı’nın 37 Seri Nolu Harcırah Kanunu Genel Tebliğinde; 31/07/2003 tarihli ve 4969 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun ile getirilen yeni hükümlerin uygulanmasında birliğin sağlanması ama-cıyla açıklamalar yapılmış olup; Tebliğin 1 inci maddesinin (a) ben-dinde; 4969 sayılı Kanunun l inci maddesinin (a) bendi ile 6245 sa-yılı Harcırah Kanununun 10 uncu maddesinin (I) numaralı bendinin “Kendi yazılı talepleri üzerine gönderilenler hariç olmak üzere; yurt içinde veya dışındaki daimî bir vazifeye naklen tâyin olunanlarla yabancı memle-ketlerdeki memuriyet merkezi tebdil olunan veyahut bu yerlerden yurt için-de diğer bir daimî vazifeye tâyin edilen memur ve hizmetlilere yeni vazife mahallerine kadar;” şeklinde değiştirildiği daha önce bent metninde yer alan “yeniden veya” ibaresinin, çıkarılmasıyla, 22.7.2003 tarihin-den itibaren 6245 sayılı Harcırah Kanunu kapsamında bulunan kurum ve kuruluşlarda, ilk defa veya yeniden ataması yapılanlar ile bunların aile fertlerine söz konusu atamalara bağlı olarak harcırah ödenmesine

Page 387: Kamu Personel Rejimi 1

382 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

imkan bulunmadığı, naklen ataması yapılanlardan ise, sadece ilgili ku-rumca re’sen ataması yapılanlara, başka bir ifade ile kişinin isteğine bağlı olmaksızın kurumlarca doğrudan ataması yapılanlara harcırah ödeneceği, bunun dışında ilgililerin yazılı talepleri üzerine gerçekleş-tirilen atamalar için harcırah ödenmeyeceği açıklamalarına yer veril-miştir.

12. 07/01/2006 tarihli 26046 sayılı Resmi Gazetede yayımla-nan Maliye Bakanlığı’nın 38 Seri Nolu Harcırah Kanunu Genel Tebliğinde; 27/04/2005 tarihli ve 25798 sayılı Resmi Gazetede ya-yımlanan 21/04/2005 tarihli ve 5335 Sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hük-münde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 4 üncü maddesiyle 10/02/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanununda ya-pılan değişikliklere getirilen yeni hükümlerin uygulanması sırasında ortaya çıkan ve çıkacak tereddütlerin giderilebilmesi ve uygulamada birliğin sağlanması amacıyla birtakım açıklamalar yapılmıştır. Tebli-ğin 1 inci maddesinde; “5335 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (a) ben-diyle 6245 sayılı Harcırah Kanununun 10 uncu maddesinin (1) numaralı bendindeki “Kendi yazılı talepleri üzerine gönderilenler hariç olmak üzere;” ibaresi, “Zorunlu yer değiştirme, sınav, sağlık sebepleri ve eş durumu (bu madde uyarınca sürekli görev yolluğu almaya hak kazananların eşlerinin atamaları) dışında kendi yazılı talepleri üzerine gönderilenler hariç olmak üzere;” şeklinde değiştirilmiştir. Buna göre, 6245 sayılı Harcırah Kanunu kapsamında bulunan kurum ve kuruluşlarda naklen ataması yapılanlardan sadece ilgili kurumca re’sen, başka bir ifadeyle kişinin isteğine bağlı olmak-sızın kurumlarca doğrudan ataması yapılanlara ve zorunlu yer değiştirme, sınav, sağlık sebepleri ve eş durumuna (sürekli görev yolluğu almaya hak kazananların eşlerinin atamaları) dayalı olarak ilgililerin yazılı talepleri üzerine gerçekleştirilen atamalar için harcırah ödenecektir. Zorunlu yer de-ğiştirme, sınav, sağlık sebepleri ve eş durumu dışında ilgililerin yazılı talep-leri üzerine yapılan atamalar için ise harcırah ödenmeyecektir. Bu nedenle; ilgili mevzuatı uyarınca zorunlu yer değiştirmeye tabi tutulan personelden, belirli hizmet bölgeleri veya yerlerinde öngörülen görev sürelerinin dolması sebebiyle kurumlarınca başka bir yere veya hizmet bölgesine atanacakla-ra, memuriyete veya yapılan görev ya da işe ilişkin görevde yük-selme, yeterlik veya kariyer meslek sınavları gibi sınavlar sonu-cunda kadro unvanı değişerek başka yerlere atanacaklara kendi-sinin veya aile fertlerinin heyet raporuyla tevsik edilecek sağlık

Page 388: Kamu Personel Rejimi 1

383KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sebepleriyle başka yerlere atanacaklara harcırah ödenecektir.” açıklamalarına yer verilmiştir.

13. Devlet Personel Başkanlığı’nın 14/12/2006 tarih ve 24283 sayılı mütalaasında; memur adaylarının aynı sınav sonu-cunu kullanarak merkezi yerleştirme sisteminden birden fazla ya-rarlanması engellendiğinden, kamu kurum ve kuruluşlarında Devlet Memuru olarak çalışırken, yeni bir KPSS sonucunu kullanarak ÖSYM Başkanlığınca gerçekleştirilen merkezi yerleştirme işlemlerine başvu-ran ve yerleştirilmesi yapılan adayların, aday ya da asil Devlet memuru olduğuna bakılmaksızın, atanmayı hak ettikleri kadrolara çalıştıkları kurumun muvafakatiyle atanmalarının mümkün olduğu açıklamala-rına yer verilmiştir.

14. Devlet Personel Başkanlığı’nın 05/01/2011 tarih ve 2555 sayılı mütalaasında; aday memur olarak çalışmakta olan persone-lin KPSS süreci sonunda başka kurumun memur kadrosuna yerleşti-rilmesi durumunda, çalışmakta olduğu kurumun muvafakat vermesi durumunda atanmasının mümkün olup olmadığı hakkında bilgi talebi üzerine 657 sayılı Kanunun 54 üncü maddesinde geçen “nakil” iba-resinden memurun başka kurumlarda durumuna uygun bir kadroya sınava tabi tutulmaksızın naklen atanmasının anlaşılması gerektiği, aday memur iken kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılan özel yarışma sınavı neticesinde (A) Grubu bir kadroya atanma hakkı kazananların veya KPSS sonucuna göre gerçekleştirilen merkezi yerleştirme işle-mi neticesinde (B) grubu bir kadroya yerleştirilenlerin atanmalarının ise 657 sayılı Kanunun 54 üncü maddesinde geçen “nakil” anlamında değerlendirilemeyeceğinin düşünüldüğü açıklanarak halen çalışılan kurumun muvafakatıyla naklen atanmanın mümkün bulunduğunun değerlendirildiği açıklamalarına yer verilmiştir.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

15. Anayasa Mahkemesi 04/05/2005 tarih ve E: 2004/54 K: 2005/24 sayılı kararıyla; 6245 sayılı Harcırah Kanunu’nun, 4969 sayılı Kanun’un 1. maddesiyle değişen, 10. maddesinin “Kendi yazılı talepleri üzerine gönderilenler hariç olmak üzere; Yurt içinde veya dışındaki daimi bir vazifeye naklen tayin olunanlarla yabancı mem-leketlerdeki memuriyet merkezi tebdil olunan veyahut bu yerlerden yurt içinde diğer bir daimi vazifeye tayin edilen memur ve hizmetlilere yeni

Page 389: Kamu Personel Rejimi 1

384 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

vazife mahallerine kadar;” şeklindeki (1) numaralı bendinin başın-daki “Kendi yazılı talepleri üzerine gönderilenler hariç olmak üzere;” ibaresinin iptali talebi üzerine yaptığı incelemede iti-raz konusu kuralın Anayasa’nın 2. ve 10. maddelerine aykırılık oluşturması nedeniyle iptaline karar vermiştir. Mahkemenin gerekçesi; “…İtiraz konusu kuralla, “kendi yazılı talepleri üzerine”, yurt içinde veya dışındaki daimi bir vazifeye naklen tayin olunanlarla, yaban-cı memleketlerdeki memuriyet merkezi tebdil olunan veyahut bu yerlerden yurt içinde diğer bir daimi vazifeye tayin edilen memur ve hizmetlilere, yeni vazife mahallerine kadar, yol masrafı, yevmiye, aile masrafı ve yer değiştir-me masrafı verilmemesi öngörülmüştür. Temel ve asli fonksiyonları kamu hizmetini yürütmek olan ve bir statü içerisinde görevlerini yerine getiren kamu görevlileri, kamu hizmetinin iyi işlemesi, idarenin fonksiyonlarını rasyonel ve verimli olarak yerine getirebilmesi için, ya kendi isteklerine da-yalı olarak ya da re’sen, kanunlarda yer alan kurallar çerçevesinde, yetkili idari makamlarca bulundukları yerden başka bir yere veya bulundukları görevden başka bir göreve atanabilmektedirler. Bu atamaya bağlı olarak da, yeni görev yerlerinde göreve başlayabilmek için bazı giderler yapmak zorunda kalmaktadırlar. İşte, kanunkoyucu tarafından, atama işlemi sonu-cunda, görev yeri değişen kamu görevlisinin, maddi açıdan belli bir külfetle karşı karşıya kalması ve bu külfetin, kamu hizmetinin yürütülmesinden kaynaklanması nedeniyle ve kamuca karşılanması amacıyla, yasal düzen-lemeler yapılmıştır. Harcırah Kanunu, kamu hukuku alanında, çalışanla çalıştıranlar arasındaki istihdam ilişkilerini ve buna dayanan mali hakları düzenleyen bir Kanun değil, 1’inci maddesinde belirtildiği üzere, genel, kat-ma ve özel bütçeli idarelerde, bunlara bağlı sabit ve döner sermayeli kurum-larda, özel kanunlarla kurulmuş banka ve teşekküllerde (…) yolluk ödenme-sini gerektiren hizmet yapılması hallerinde uygulanacak kuralları içeren bir gider kanunudur. Yolluk ödemesi, kamu hizmetinin gerektirdiği du-rumlarda, bu hizmet için görevlendirilen kişilerin katlanacakları giderleri karşılamak üzere yapılan parasal bir idari işlemdir. Baş-ka bir deyişle, gerektiğinde görevlendirilen kişilere, katlandıkla-rı zorunlu giderlerin karşılığı olarak yapılan bir ödemedir….Öte yandan, 657 sayılı Kanunun 62. maddesinin 2595 sayılı Kanunun 4’üncü maddesiyle değişik 3’üncü paragrafında, yer değiştirme suretiyle yapılan atamalarda, memurlara, yolluklarının, atama emirleri tebliğ edilince öde-me emri aranmaksızın, saymanlıklarca derhal ödeneceği hükmü yer almış, anılan Kanun hükmünde görev yerinin değişmesinin isteğe bağlı

Page 390: Kamu Personel Rejimi 1

385KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olup olmaması yönünden, bir ayrım yapılmamıştır…..Kendi yazılı talepleri üzerine nakledilen kamu görevlileri ile re’sen nakledilen kamu görevlilerinin, nakil işleminin hukuksal niteliği yönünden ve yer değiştirmeye bağlı olarak ödenen harcırah bakımından, aynı hukuksal konumda oldukları kuşkusuzdur. Aynı hukuksal ko-numda olanlar arasında farklı kurallar öngörülmesi Anayasa’nın 10. mad-desindeki eşitlik ilkesine aykırılık oluşturur.” şeklindedir.

16. Danıştay 2. Dairesi’nin 16/06/2015 tarihli ve E: 2015/1900 K:2015/6522 sayılı kararı; “Davacının, Düzce İlinde 657 Sayılı Kanunun 4/B maddesi kapsamında sözleşmeli statüde İngi-lizce öğretmeni olarak görev yapmakta iken, İstanbul İline kadrolu öğ-retmen olarak atandığı, bu atama sebebiyle alamadığı yolluğun öden-mesi isteğiyle davalı idareye başvurduğu, başvurusunun reddi üzerine bu işlemin iptali ile yolluğunun yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açtığı davanın, atamasının ‘açıktan ilk atama’ nite-liğinde olması gerekçesiyle reddi üzerine yaptığı incelemede; “Mevzu-atımızda açıktan atama, “yer değiştirme” kavramı içinde yer alan atama biçimleri dışında düzenlenmiş olup, bir koşul işlem niteliği taşımaktadır. Nesnel hukuktan doğan bir güç ve yetkinin kullanılması sonucu kişi, atama işlemiyle, hak ve yükümlülükleri, yetki ve sorumlulukları kural işlemlerle önceden belirlenmiş bir statüye sokulmaktadır. Yer değiştirme işlemlerin-de ise, görev yerinin ya da kurumun değiştirilmesi söz konusu olmaktadır. Yukarıda yer verilen düzenlemeler ve yargı kararları ışığında bir değerlen-dirme yapıldığında; davacının sözleşmeli öğretmen olarak görev yapmaya başlamasıyla kamu görevlisi statüsüne girmiş olduğu, diğer bir deyişle ilk defa devlet memurluğuna atanan kişi konumunda bulunmadığı, aynı ku-rum içinde sözleşmeli personel statüsünden görev yeri değişerek ve arada herhangi bir kesinti olmaksızın KPSS puanına göre kadrolu statüye geçme-sine dair atama işleminin ise içerik itibariyle naklen atama niteliğinde ol-duğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu durumda; naklen atama işleminden dolayı, 6245 Sayılı Kanun uyarınca davacıya yolluk ödenmesi gerektiğinden, söz konusu atamadan doğan yolluğun ödenmemesine dair davaya konu işlem-de hukuka uyarlık, davanın reddi yönünde verilen Mahkeme kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır.” gerekçeleriyle İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Birinci kurulunca verilen 14/05/2014 tarih E:2014/7786, K:2014/9947 sayılı kararını kanun yararına bozmuştur.

Page 391: Kamu Personel Rejimi 1

386 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

17. Şikayet edilen İdarece şikayetçinin talebinin reddi iş-lemine emsal gösterilen İstanbul 9. İdare Mahkemesi’nin 30/09/2014 tarihli ve E: 2014/196 K: 2014/1678 sayılı kararın-da;

“…Dava, davacının, Muş İl Özel İdaresi’nde bahçıvan olarak görev yap-makta iken 2013/1 KPSS sonucu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlı-ğı Zabıta Dairesi Başkanlığına zabıta memuru olarak 23/09/2013 tarihli atanması nedeniyle harcırah verilmediğinden bahisle yaptığı başvurunun reddine yönelik 25/11/2013 tarih, 4355 sayılı işlemin iptali ile hak ettiği yevmiye ve yolluğun yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi iste-miyle açılmıştır. …. Uyuşmazlıkta davacının durumu irdelediğinde, 2013/KPSS sonucu - ki bu sınav Kamu kurum ve kuruluşlarının bazı kadro ve pozisyonlarına, “Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar İçin Yapılacak Sı-navlar Hakkında Genel Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde gerçekleştiril-mektedir- Muş İl özel İdaresinde bahçıvan olarak görev yapmakta iken 2013/1 KPSS sonucu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Zabıta Daire Başkanlığı’na zabıta memuru olarak atandığı anla-şılmakta olup, davacının atamasının kurumlar arası yeniden ilk atama olarak kabulü gerektiği, dolayısıyla davacının anılan ta-rihteki atamasının naklen atama suretiyle bir atama olmadığın-dan ve 2013/1 KPSS sonucu ilk defa(atamayla) zabıta memurlu-ğu kadrosuna atanan davacıya harcırah verilmesine imkan veren mevzuatta bir hüküm, yasal zorunluluk bulunmadığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı-na karar verilmiştir.” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz Makas’ın Kamu Başde-netçisi’ne Önerisi

18. Kamu Denetçisi tarafından İdarenin sürekli görev yolluğunu ödememe işleminin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu değerlen-dirilerek şikâyetçiye, sürekli görev yolluğunun yasal faiziyle birlik-te ödenmesi yönünde İdareye tavsiyede bulunulmasına ilişkin öneri kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme ve Gerekçe

19. 3 numaralı paragrafta açıklandığı üzere şikayetçi ... İl Gıda Ta-rım ve Hayvancılık Müdürlüğünde memur kadrosunda görev yapmakta

Page 392: Kamu Personel Rejimi 1

387KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

iken 2014/2 EKPSS sınavıyla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlı-ğında ... olarak naklen atanmış ancak kendisine sürekli görev yolluğu-nun ödenmesi talebinin idarece reddedilmesi nedeniyle sürekli görev yolluğunun faiziyle ödenmesi talebiyle Kurumumuza başvurmuştur.

20. Somut olayda şikayetçinin sürekli görev yolluğu talebi İdarece gerek 11 numaralı paragrafta değinilen Maliye Bakanlığı’nın 37 Seri Nolu Harcırah Kanunu Genel Tebliği gerekse 17 numaralı paragrafta bahsedilen İstanbul 9. İdare Mahkemesinin kararı emsal gösterilerek reddedilmiştir. 6245 sayılı Harcırah Kanunu’nun 10. maddesinin 1. bendinin eski halinde yer alan “Kendi yazılı talepleri üzerine gönderilen-ler hariç olmak üzere” ibaresi 15 numaralı paragrafta değinilen Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmiş ve madde 9.3 numaralı paragrafta belirtildiği son halini almıştır. Maddenin bu son haliyle kendi yazı-lı talebi olsun veya olmasın, isteğe bağlı ya da re’sen atama fark etmeksizin, yurt içinde veya yurt dışında görev yapmakta iken yurt içinde veya yurt dışındaki sürekli bir göreve naklen ata-nan ya da yabancı ülkelerdeki memuriyet merkezi değiştirilen memur ve hizmetlilere yeni görev yerlerine kadar sürekli görev yolluğu verilmesine imkan verilmiştir.

21. 6245 sayılı Harcırah Kanunu’nun 9 ve 10 uncu maddeleriyle birlikte 16 numaralı paragrafta açıklanan Danıştay kararı doğrultu-sunda ilk atama ve açıktan atama yapılması durumunda kişilere yolluk ödemesi yapılmayacağı, naklen atama durumlarında görev yeri deği-şenlere sürekli görev yolluğu ödeneceği hususu anlaşılmaktadır. Bu nedenle şikayetçinin atamasının açıktan, ilk atama veya naklen atama olup olmadığı hususunun açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.

22. 10 numaralı paragrafta bahsi geçen Yönetmelik hükmü ile istis-nai olarak, başka hizmet sınıfı kapsamındaki kadrolar ile bulundukları kadrolardan farklı olmak kaydıyla, mezunu oldukları eğitim program-ları itibarıyla ihraz etmiş oldukları unvanlara ilişkin kadrolar için yer-leştirme işlemlerine izin verilmek suretiyle, halen bir kamu kurumun-da memur olarak görev yapıyorken, bu kapsamda bulunanların naklen atanmasına cevaz verilmiştir. Ayrıca 13 ve 14 numaralı paragraflarda yer verilen Devlet Personel Başkanlığı mütalaalarında da, kamu ku-rum ve kuruluşlarında Devlet Memuru olarak çalışırken, yeni bir KPSS sonucunu kullanarak ÖSYM Başkanlığınca gerçekleştirilen merkezi

Page 393: Kamu Personel Rejimi 1

388 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yerleştirme işlemlerine başvuran ve yerleştirilmesi yapılan adayların, aday ya da asil Devlet memuru olduğuna bakılmaksızın, atanmayı hak ettikleri kadrolara çalıştıkları kurumun muvafakatiyle atanmalarının mümkün olduğu değerlendirmelerine yer verilerek bu kapsamda olan-ların 657 sayılı 74 üncü maddesi çerçevesinde naklen atanabilecekleri yönünde uygulamaya yer verilmiştir.

23. Şikayetçinin de bir üst paragrafta bahsedilen düzenlemeler doğrultusunda; ... İl Gıda ve Hayvancılık Müdürlüğünde Genel İdare Hizmetleri sınıfında memur kadrosunda görev yapmakta iken EKPSS 2014/2 merkezi yerleştirme ile İstanbul Büyükşehir Belediyesine Sağlık Hizmetleri Sınıfı ... olarak yerleştirmesinin yapıldığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının 08/10/2014 tarih ve 18921 sayılı yazısı ile Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından şikayetçinin nak-len atamasının yapılabilmesi için muvafakat istendiği, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca 17/11/2014 tarih ve 31048 sayılı yazı ile şikayetçinin muvafakatinin verildiği, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığınca 09/12/2014 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Veteriner Hizmetleri Müdürlüğünde Sağlık Hizmetleri Sınıfı veteriner hekimliğine 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 71 ve 74 üncü maddeleri gereğince naklen atamasının yapıldığı anlaşılmaktadır. Görüldüğü üzere şikâyetçinin halen çalışmakta olduğu idareye memur statüsünde atanması, bir kamu kurumunda çalışmakta iken bu kurumun muvafakat vermesi koşuluna bağlı olarak 657 sayılı Kanunun 74 üncü maddesi çerçevesinde gerçekleşmiştir. Bu durumda şikayetçinin atamasının naklen atama olduğunda hiçbir tereddüt bulunmamaktadır.

24. Yolluk ödemesinin, kamu hizmetinin gerektirdiği durumlarda bu hizmet için görevlendirilen kişilerin katlanacakları giderleri karşı-lamak üzere yapılan bir parasal ödeme olması karşısında, şikayetçinin bulunduğu yerden başka yere atanması sebebiyle kamu hizmetinin yü-rütülmesinden kaynaklı bir mali külfetle karşı karşıya kaldığı hususu tartışmasızdır.

25. Yukarıdan beri anlatılan hususlar, bilgi, belge ve dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; şikayetçinin atamasının 657 sayılı Kanunun 74 üncü maddesi çerçevesinde naklen atama kapsamında gerçekleştiği, idarenin şikayetçinin talebinin ret gerekçesini oluşturan

Page 394: Kamu Personel Rejimi 1

389KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

37 Seri Nolu Harcırah Kanunu Genel Tebliğinin 1 inci maddesinin (a) bendinde yer alan açıklamaların, 6245 Harcırah Kanununun 10 uncu maddesinin (I) numaralı bendinin, daha sonraki tarihlerde değişikliğe uğraması sebebiyle hukuken uygulanmasına imkan bulunmadığı, yine İdarenin ret gerekçesini teşkil eden İstanbul 9. İdare Mahkemesinin kararında ise Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar İçin Yapılacak Sınavlar Hakkında Genel Yönetmelik hükümlerine göre yapılan ata-maların yeniden ilk atama niteliğinde bir atama olduğundan bahse-dildiği, karardaki olayla şikayet konusu olayımızın farklı olduğu bu nedenle mahkeme kararının emsal niteliği taşımayacağı ve olayımıza uygulanamayacağı şikayetçinin naklen atanmasına bağlı olarak yeni görev yerinde göreve başlayabilmek için mali bir külfete katlandığı hu-susları gözetildiğinde İdare tarafından kendisine sürekli görev yolluğu ödenmemesi işleminin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.

26. Ayrıca gerek Anayasamızın 125. maddesi uyarınca gerekse yar-gı içtihatları doğrultusunda İdarenin hukuka aykırı eylem ve işlem-lerden doğan zararları kusurlu sorumluluk esaslarına göre ödemesi gerekmektedir. Şikâyetçinin faize ilişkin talebi de gözetildiğinde; İda-rece hukuka aykırı olarak sürekli görev yolluğu talebinin reddedilmesi nedeniyle şikayetçinin yoksun kaldığı maddi tutara ilişkin zararının idare tarafından karşılanması hukuki bir zorunluluk olup, idareye baş-vurduğu 13/01/2015 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizin de kendisine ödenmesi gerekmektedir.

D. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

27. Anayasamızın 35. maddesinde herkesin mülkiyet hakkına sa-hip olduğu, bu hakkın ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırla-nabileceği, mülkiyet hakkının kullanılmasının toplum yararına aykırı olamayacağı düzenlenmiştir. BM İnsan Hakları Evrensel Beyanname-si’nin mülkiyet hakkını düzenleyen 17 nci maddesinde, “Hiç kimsenin keyfi olarak mülkiyetinden yoksun bırakılamayacağı” hükmü, Avrupa İn-san Hakları Sözleşmesi’ne Ek 1 No’lu Protokolün 1 inci maddesinde ise; “Her gerçek ve tüzel kişinin, mal ve mülk dokunulmazlığına riayet edil-mesini isteme hakkının olduğu, herhangi bir kimsenin ancak kamu yara-rı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve Uluslararası hukukun genel

Page 395: Kamu Personel Rejimi 1

390 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabileceği” hükmü düzenlenmiştir.

28. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne göre “Mal ve mülk” kav-ramı iç hukukumuzdaki tanımdan bağımsız olarak ayrı ve çok geniş bir anlama sahiptir. Mahkemeye göre; “Mal ve mülk” kavramı maddi varlığa sahip her türlü taşınır ya da taşınmaz malı içerdiği gibi; maddi varlığa sahip olmayan hak ve menfaatleri, mameleke dahil her türlü aktifi, mali ve ekonomik değeri olan hisseler, patentler, tahkim karar-ları, emeklilik maaşı hakkı, sosyal katkı payları, kira hakları gibi değer-leri de içermektedir. Somut olayda da, şikâyet başvurusunun mülkiyet hakkı çerçevesinde ele alınması gerektiği ve bu kapsamda şikayetçiye ödenmesi gereken sürekli görev yolluğunun ödenmemesinin mülkiyet hakkı ihlaline yol açtığı tespit edilmiştir. Bu hakkın ihlali dışında, Ana-yasamızın 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 nci maddesindeki hakları kötüye kullan-ma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlan-madığı ve şikâyete konu olayda başkaca bir insan hakkı ihlalinin söz konusu olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

29. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayı-şında idarelerden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil aynı za-manda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklenmek-tedir. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğinin 6 ncı maddesinde: “Kurum inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına davalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçü-lülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, ne-zaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvu-ru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel ve-rilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tulum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” şeklinde yer verilmektedir. Söz konusu Yönetmelik hükmünde

Page 396: Kamu Personel Rejimi 1

391KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmek-te olup benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiştir.

30. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesin-de; İdareden istenilen bilgi ve belge talebiyle birlikte idarenin görüşü-nün sorulduğu yazımıza İdarece yasal süre içerisinde cevap ve-rildiği ancak konuya ilişkin herhangi bir açıklama yapılmaksı-zın gerekçesiz olarak üst yazı ile belgelerin gönderildiği, ayrıca gerek İdarece şikâyetçiye verilen cevapta gerekse İdarenin tesis ettiği işlemde Anayasanın 40 ıncı maddesinde açık bir şekilde ifade edilen, Danıştay ve Anayasa Mahkemesi kararlarında üzerinde önemle duru-lan gerekse iyi yönetim ilkelerinde vurgulanan “karara karşı başvu-ru yollarının ve süresinin gösterilmesi” ilkesine uyulmadığı gibi İdarenin kanunlara uygunluk, haklı beklentiye uygunluk, karar-ların gerekçeli olması ilkelerine de aykırı davrandığı anlaşılmış olup; İdareden bundan böyle bu ilkelere daha özenli davranma-sı ve bu ilkelere uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

31. 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye ka-rarı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya ey-lemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

32. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın “Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması” başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve süre-lerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uya-rınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde İstanbul İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

Page 397: Kamu Personel Rejimi 1

392 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKAYE-

TİN KABULÜNE,

İdarece şikayetçinin sürekli görev yolluğu ödenmesi talebinin reddine ilişkin işlemin GERİ ALINMASI;

Şikayetçinin sürekli görev yolluğunun İdareye başvurduğu 13/01/2015 tarihinden hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenerek mağduriyetinin giderilmesi için MAKUL SÜREDE YENİ BİR İŞLEM TESİSİ hususunda İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKAN-LIĞI’NA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, merciince (İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı) bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nite-likte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Kararın şikayetçiye ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na tebliğine, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 398: Kamu Personel Rejimi 1

393KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/4114KARAR TARİHİ : 11/01/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1) İçişleri Bakanlığı

2)İstanbul Valiliği (Re’sen)ŞİKAYETİN KONUSU : İçişleri Bakanlığınca açılan

Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavına yapılan başvurunun, hizmet süresinin yeterli olmaması nedeniyle reddedilmesi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 31.7.2015

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1) Şikâyet başvurusu, 31/07/2015 tarih ve 8866 sayı ile kayıt altına alınan şikâyet başvuru belgesi ile yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fık-rasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 2015/4114 şikayet numaralı “Tavsiye Kararı Önerisiyle” Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2) Yapılan ön inceleme neticesinde, şikâyet konusunun Kamu De-netçiliği Kurumunun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarını tükettiği, şikâyetin süresinde

Page 399: Kamu Personel Rejimi 1

394 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı ve dolayısıyla şikâyetin incelenmesine ve araştırılmasına engel bir du-rumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3) Şikâyetçi; İstanbul Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığında çalıştığını, İçişleri Bakanlığınca açılan Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavına yaptığı başvurunun hizmet süresinin yeterli olmaması nedeniyle reddedildiğini, ancak sınava başka illerden başvuran ve kendisiyle aynı du-rumda olan bazı kişilerin müracaatlarının ise kabul edildiğini belirterek bu mağduriyetinin giderilmesini talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4) Şikâyet başvurusunda yer alan iddialarla ilgili gerekli inceleme-lerin yapılabilmesi amacıyla İçişleri Bakanlığı ile yazışma yapılarak ge-rekli bilgi ve belgeler temin edilmiştir. İçişleri Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü’nün 18/09/2015 tarihli ve 14380 sayılı yazısında; şikayet başvurucusunun 18/10/1989 – 30/03/2014 tarihleri arasında İstan-bul İl Özel İdaresinde görev yaptığı; 6360 sayılı Kanun gereğince oluş-turulan İstanbul Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonunun 30/03/2014 tarihli kararı ile İstanbul Yatırım İzleme ve Koordi-nasyon Başkanlığı emrine ... kadrosuna atandığı; 20/05/2015 tarihi itibariyle toplam 25 yıl 7 ay 1 gün hizmet süresinin oldu-ğu; ancak son başvuru tarihi itibariyle Bakanlık taşra teşkila-tında 1 yıl 1 ay 19 gün fiili hizmetinin bulunduğu,

4.1) Şube Müdürü unvanına müracaatta bulunan ...’ın ilan edilen kesin olmayan sonuç listesine 3 işgünü içerisinde herhangi bir itirazı-nın olmadığı; listelerin 25/06/2015 tarihinde kesinleştiği,

4.2) İçişleri Bakanlığı Merkez Sınav Kurulunun 02/04/2015 tarih ve 05 sayılı kararında, 6360 sayılı Kanun kapsamında tüzel kişilik-lerinin sona ermesi nedeniyle Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komis-yonlarınca Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıklarına atama-ları yapılan İl Özel İdaresi personeli ile belediye ve bağlı kuruluşlara devredilen norm kadro ve ihtiyaç fazlası personelden Devlet Personel

Page 400: Kamu Personel Rejimi 1

395KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Başkanlığının atama teklifleri doğrultusunda Bakanlık emrine atama-ları gerçekleştirilen ve halihazırda Bakanlık emrinde görev yapmakta olan personelden, Bakanlıkça açılan Görevde Yükselme ve Unvan De-ğişikliği Sınavına başvuru yapmak isteyen adayların daha önce İl Özel İdaresi veya Belediye personeli olarak geçen hizmet sürelerinin devlet memurluğunda geçen hizmet sürelerine dâhil edildiği; fakat Bakanlık merkez veya taşra teşkilatında geçen hizmet süresinden sayılmaması-na karar verildiği belirtilmektedir.

C. Olaylar

Başvuru dilekçesi ve ekler ile dosya kapsamında idare tarafından gönderilen bilgi ve belgelerden tespit edilen ilgili olaylar özetle şöyle-dir:

5) 1989-2014 yılları arasında İstanbul İl Özel İdaresinde çalışan şikâyetçi , 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun uyarınca kurulan İstanbul Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonunun 30/03/2014 tarihli ka-rarıyla İstanbul Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı emrine ... olarak atanmıştır.

5.1) 23/08/2015 tarihinde yapılacak olan İçişleri Bakanlığı Gö-revde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavına 15/05/2015 tarihinde Şube Müdürü unvanlı kadrolara yükselmek için başvuru yapan şikayet-çinin başvurusu; İstanbul İli Sınav Kurulu Başkanlığınca 16/06/2015 tarihinde ilan edilen kesin olmayan değerlendirme sonuç listesi kap-samında reddedilmiş ve bu karar şikayetçiye 18/06/2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. 18-19 Haziran 2015 tarihleri arasında iki gün süreyle İstanbul Valiliği internet adresinde (www.istanbul.gov.tr) ilan edilen kesin olmayan değerlendirme sonuç listesine 3 işgünü içinde şikayetçi tarafından herhangi bir itiraz olmaması üzerine listeler 25/06/2015 tarihinde kesinleşmiştir.

5.2) Yukarıda belirtilen olaylar neticesinde şikayetçi ... 31/07/2015 tarihinde idari başvuru yollarını tüketmiş olarak Kurumumuza elekt-ronik başvuru yoluyla başvuru yapmıştır.

Page 401: Kamu Personel Rejimi 1

396 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

D. Kamu Denetçisi Muhittin Mıhçak’ ın İnceleme ve Araştır-ma Bulguları

6) Şikayet başvurusunun incelenmesi aşamasında Kurumumuzun 20/08/2015 tarih ve 6590 sayılı yazımız ile şikâyet başvurusu ile il-gili yapılacak değerlendirmeye esas olmak üzere; şikayetçinin talebi-nin yerine getirilmesinin hangi gerekçelerle uygun görülmediği hu-susundaki ayrıntılı açıklamalar ve konuyla ilgili tüm bilgi ve belgeler İçişleri Bakanlığından talep edilmiştir. İçişleri Bakanlığı tarafından 18/09/2015 tarihli ve 14380 sayılı yazıya Kararın 4 numaralı paragra-fında yer verilmiştir

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

7) 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti “Kamu Hizmeti Görev-lileriyle İlgili Hükümler” Ana başlığında “Genel Hükümler” kenar başlıklı 128 inci maddesinde; “Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yü-kümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzen-lenir. Ancak, malî ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleşme hükümleri saklıdır.” Hükmü yer almaktadır.

8) Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin “Hizmet süresi” başlıklı 6 ncı maddesinde “Kurumlar, görevin niteliği itiba-rıyla görevde yükselme suretiyle atanacak personel için bulunduğu kurumda veya diğer kurumlarda alt görevlerde çalışmış olma şartı ve süresi arar. İlan edilen kadro veya pozisyon için bu şartı sağlayan per-sonel bulunmaması durumu hariç olmak üzere, bu sürelerin en az altı ayının atamanın yapılacağı kurumda geçmiş olması esastır. Kurumlar atanılacak görevin niteliği itibariyle aranacak hizmet sürelerini, Dev-let Memurları Kanununun 68 inci maddesinin (B) bendi hükümlerine göre değerlendirerek kendi kurumlarında ve diğer kurumlarda geçen süreleri dikkate alarak belirler.” Şeklindedir.

9) İçişleri Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Usul ve Esaslarına Dair Yönetmeliğin “Görevde yükselme sınavı sonucu atanacaklarda aranacak özel şartlar” başlıklı 7 nci maddesinin (ç ) bendinde, “Şube Müdürü kadrosuna

Page 402: Kamu Personel Rejimi 1

397KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

atanabilmek için; 1) Fakülte veya dört yıllık yüksekokul mezunu ol-mak, 2) Son müracaat tarihi itibariyle; Bakanlık merkez veya taşra teş-kilatında il planlama uzmanı, sivil savunma uzmanı, eğitim uzmanı, uzman, şef veya daha üst unvanlı bir kadroda en az üç yıl çalışmış ol-mak kaydıyla toplam on yıl hizmet süresi bulunmak”,

Yönetmeliğin “Devredilen veya özelleştirilen kuruluşlardan atama” başlıklı 25 inci maddesinde;” Bu Yönetmelik hükümle-ri aşağıdaki durumlarda uygulanmaz. a) 24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanunun 22 nci maddesi kapsamında Bakanlığa ilk defa atanacaklarda, b) 12/11/2012 tarihli ve 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde De-ğişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile büyükşehirlerde tüzel kişilikleri sona eren İl Özel İdarelerinden Yatırım İzleme ve Koordinasyon Baş-kanlıklarına Devir, Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonlarınca atanan ya da belediye ve bağlı kuruluşlara devredilen norm kadro ve ihtiyaç faz-lası personelden aynı Kanununun geçici 1 inci maddesi kapsamında Bakanlığa ilk defa atanacaklarda”,

Aynı Yönetmeliğin “Yönetmelikte hüküm bulunmayan hal-ler” başlıklı 28 inci maddesinde; “Bu Yönetmelikte hüküm bulun-mayan hallerde 15/3/1999 tarihli ve 99/12647 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik hü-kümleri uygulanır.” Hükümleri yer almaktadır.

10) 6360 Sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi Ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Ka-rarnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun”Büyükşe-hir belediyesi kurulması ve sınırlarının belirlenmesi” başlıklı 1 inci maddesinin 4 üncü ve 5 inci fıkralarında; “(4 )İstanbul ve Kocaeli il mülki sınırları içerisinde bulunan köylerin tüzel kişiliği kal-dırılarak bağlı bulundukları ilçe belediyesine mahalle olarak katılmış-tır. (5)Birinci, ikinci ve dördüncü fıkrada sayılan illerdeki il özel idare-lerinin tüzel kişiliği kaldırılmıştır”,

Geçici 1 inci maddesinin 1 inci fıkrasında; “Bu Kanundaki de-vir, tasfiye ve paylaştırma işlemlerini yürütmek üzere vali tarafından, bir vali yardımcısının başkanlığında, valinin uygun göreceği kurum ve

Page 403: Kamu Personel Rejimi 1

398 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kuruluş temsilcilerinin ve ilgili belediye başkanlarının katılımıyla de-vir, tasfiye ve paylaştırma komisyonu kurulur. Bu komisyona yardımcı olmak üzere valinin görevlendirmesi ile alt komisyonlar da kurulabi-lir”,

Aynı Kanunun Geçici 1 inci maddesinin 6 ncı fıkrasında; “Bu Kanuna göre tüzel kişilikleri kaldırılan il özel idarelerinin personeli, komisyon kararıyla ilgisine göre yatırım izleme ve koordinasyon baş-kanlığı, büyükşehir belediyesi, bağlı kuruluşu veya ilçe belediyesine devredilir.” Düzenlemelerine yer verilmiştir.

11) 3152 sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilatı ve Görevleri Hak-kında Kanunu’nun (Ek: 12/11/2012-6360/34 md.) “Yatırım İzleme ve Koordinasyon” başlıklı 28/A maddesinde; “Büyükşe-hir belediyelerinin bulunduğu illerde kamu kurum ve kuruluşlarının yatırım ve hizmetlerinin etkin olarak yapılması, izlenmesi ve koordi-nasyonu, acil çağrı, afet ve acil yardım hizmetlerinin koordinasyonu ve yürütülmesi, ilin tanıtımı, gerektiğinde merkezi idarenin taşrada yapacağı yatırımların yapılması ve koordine edilmesi, temsil, tören, ödüllendirme ve protokol hizmetlerinin yürütülmesi, ildeki kamu ku-rum ve kuruluşlarına rehberlik edilmesi ve bunların denetlenmesini gerçekleştirmek üzere valiye bağlı olarak Yatırım İzleme ve Koordinas-yon Başkanlığı kurulmuştur. Bakanlıklar ve diğer merkezi idare kuru-luşları, kaynağını aktarmak şartıyla illerde yapacakları her türlü yatı-rım, yapım, bakım, onarım ve yardım işlerini bu başkanlık aracılığıyla yapabilirler..” Hükmünü amirdir.

12) 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu’nun “İl özel idaresinin görev ve sorumlulukları” başlıklı 6 ncı maddesinin 2 nci fıkra-sında; “Bakanlıklar ve diğer merkezi idare kuruluşları; yapım, bakım ve onarım işleri, devlet ve il yolları, içme suyu, sulama suyu, kanali-zasyon, enerji nakil hattı, sağlık, eğitim, kültür, turizm, çevre, imar, bayındırlık, iskan, gençlik ve spor gibi hizmetlere ilişkin yatırımlar ile bakanlıklar ve diğer merkezi idare kuruluşlarının görev alanına giren diğer yatırımları, kendi bütçelerinde bu hizmetler için ayrılan ödenek-leri il özel idarelerine aktarmak suretiyle gerçekleştirebilir.” Hükmü yer almaktadır.

Page 404: Kamu Personel Rejimi 1

399KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

13) Danıştay Beşinci Dairesinin 11/10/2013 tarihli ve E.2012/11186 sayılı Kararında; Sinop İli Dikmen Kaymakamlı-ğı emrinde hizmetli olarak görev yapan davacının; veri hazırlama ve kontrol işletmeni kadrosu için görevde yükselme eğitimi ve sınavına katılmak istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 19/08/2011 gün ve 01 sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davada, Samsun 1. İda-re Mahkemesince, İçişleri Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Usul ve Esaslarına Dair Yönetmeliğin bağlı ve ilgili kuruluşlar personelini kapsamadığı, dolayısıyla bu kuruluşlardaki hiz-met sürelerinin Bakanlık merkez ve taşra teşkilatında geçmesi gereken hizmet süresine dahil edilemeyeceği açık olup davacının bağlı kuruluş olan Emniyet Genel Müdürlüğü teşkilatında geçirdiği hizmet süresi-nin görevde yükselme başvurusunda dikkate alınmasına olanak bu-lunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen kararın temyizi üzerine mahkemece; ... 30/11/2006 tarihinde Sinop İli Dikmen İlçe Emniyet Müdürlüğü emrinde göreve başlayan ve Dikmen Kaymakam-lığı emrine atandığı 25/04/2011 tarihine kadar anılan birimde teknis-yen yardımcısı olarak görev yapan davacının bu hizmetleri nedeniyle söz konusu Yönetmeliğin 7/k-2 maddesinde aranan iki yıllık hizmet süresini tamamlamış olduğu dikkate alındığında, davalı idarece, dava-cının Dikmen İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde geçmiş olan hizmet süresinin değerlendirmeye alınmaması suretiyle adı geçenin söz konu-su başvurusunun reddi yolunda tesis edilen işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet bulmadığı belirtilerek davacının temyiz isteği kabul edilerek söz konu-su idare mahkemesinin kararının bozulmasına karar verilmiştir.

14) Diyarbakır Üçüncü İdare Mahkemesinin 13/08/2015 tarihli ve E.2012/692 numaralı Yürütmenin Durdurulmasına ilişkin olarak verdiği Kararda; davacının 6360 sayılı yasa uyarın-ca Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı emrine atanması ne-deniyle İçişleri Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan De-ğişikliği Usul ve Esaslarına Dair Yönetmeliğin 25.maddesinin (b) ben-dinde öngörülen hüküm uyarınca mezkur yönetmelik hükümlerine tabi personel durumunda olmadığı, mevcut durumu nedeniyle davacı hakkında uygulanacak olan yönetmeliğin Kamu Kurum ve Kuruluşla-rında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel

Page 405: Kamu Personel Rejimi 1

400 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Yönetmelik hükümleri olduğu, bu yönetmeliğin konuyla ilgili 6.madde hükmünde öngörülen hizmet süresi kriteri bakımından da davacının gerekli olan şartları haiz olduğu anlaşıldığından, aksi yorumda bulun-mak suretiyle davacının 2015 yılında yapılacak İçişleri Bakanlığı Gö-revde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavına katılmaması sonucunu doğuran dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmış; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden teminat aranmaksızın dava konusu işlemin yürütülmesinin durdurulmasına oybirliğiyle ka-rar verilmiştir.

15) Sakarya Birinci İdare Mahkemesinin 07/10/2015 tarihli ve E.2015/803 numaralı Yürütmenin Durdurulmasına ilişkin olarak verdiği Kararda; uyuşmazlıkta her ne kadar İçişleri Bakan-lığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Usul ve Esas-larına Dair Yönetmeliğin 7.maddesinde Şef kadrosuna atanmak için Bakanlık merkez veya taşra teşkilatında en az iki yıl çalışma koşulu öngörülmüş ise de davacının 6360 sayılı Kanunun Geçici 1 inci mad-desi kapsamında ataması yapılarak 31/03/2014 tarihinden itibaren Kurum personeli olduğu, Yönetmeliğin 25 inci maddesinin (b) ben-dinde il özel idaresinden devrolan personele bu yönetmeliğin atamaya ilişkin hükümlerinin uygulanmayacağının kurala bağlandığı, ancak bu maddenin kurala bağlandığı 19/01/2015 tarihinden önce davacının Kurum personeli olması ve süre bakımından da herhangi bir kısıtla-manın öngörülmemesi göz önüne alındığında anılan hükmün dava-cının sınava alınmaması sonucunu doğuracak şekilde yorumlanarak il özel idaresinde geçen hizmet süresinin Bakanlık merkez veya taşra teşkilatında geçen çalışma süresinden sayılmamasını gerektirir nite-likte görülmediği sonucuna varılmış; farklı kurumda (il özel idaresin-de) görev yaptığı hizmet süresinin de görevde yükselme ve unvan de-ğişikliği sınavına katılma başvurusunda dikkate alınması gerekirken bu sürenin Bakanlık merkez veya taşra teşkilatında geçen çalışma sü-resinden sayılamayacağı yönünde tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı tespit edilmiş; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden te-minat alınmaksızın dava konusu işlemin yürütülmesinin durdurulma-sına oybirliğiyle karar verilmiştir.

Page 406: Kamu Personel Rejimi 1

401KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Her ne kadar Diyarbakır Üçüncü İdare Mahkemesi ve Sakar-ya Birinci İdare Mahkemesinin kararları İdari Yargıda içtihat niteliğinde olmasa dahi İdari Yargıdaki uygulamaların ince-leme konusu şikayet ile hukuk ve hakkaniyet uygulamasında aynı olduğu değerlendirildiğinden bu kararlara yer verilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Muhittin Mıhçak’ın Kamu Başdenetçi-si’ne Önerisi

16) Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma ne-ticesinde; şikayet konusu olayın hukuka ve hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilerek şikayetin kabulü yönündeki öneri Kamu Başdenetçi-si’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

17) 3 numaralı paragrafta açıklandığı üzere şikayetçi, İçişleri Ba-kanlığınca açılan Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavına yaptığı başvurusunun hizmet süresinin yeterli olmaması nedeniyle reddedilmesi sonucu oluşan mağduriyetinin giderilmesi talebiyle şika-yet başvurusunda bulunmuştur.

18) Şikayet başvurucusu 1989-2014 yılları arasında İstanbul İl Özel İdaresinde görev yapmakta iken, 10 numaralı paragrafta belirti-len 6360 sayılı Kanun uyarınca, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Baş-kanlığına “...” kadrosuyla atanmıştır. Tüzel kişiliği sone eren il Özel İdaresinde toplam hizmet süresi 25 yıl 7 ay 1 gün, ataması yapılan İçişleri Valilere bağlı İstanbul Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkan-lığındaki hizmet süresi de 1 yıl 1 ay olan şikâyetçi, Bakanlıkça açılan 2015 Yılı Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavına İstanbul Valiliğince ilan edilen “Şube Müdürü” unvanı için müracaata bulun-muş, ancak bu talebi İçişleri Bakanlığı personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Usul ve Esaslarına Dair Yönetmeliğin 25 inci mad-desi ile Bakanlık Merkez Sınav Kurulunun 5 sayılı kararı gerekçe gös-terilerek reddedilmiştir.

19) 9 numaralı paragrafta açıklanan İçişleri Bakanlığı Personeli Gö-revde Yükselme ve Unvan Değişikliği Usul ve Esaslarına Dair Yönet-meliğin ilgili maddeleri gereğince, Şube Müdürü atanmak için Bakan-lık veya taşra teşkilatında en az üç yıl çalışmış olma şartı belirlenmiş

Page 407: Kamu Personel Rejimi 1

402 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ise de aynı yönetmeliğin 25 inci maddesinde, il özel idarelerinden devrolan personele bu Yönetmeliğin atamaya ilişkin hükümle-rinin uygulanmayacağının kurala bağlandığı, dolayısıyla söz ko-nusu yönetmelik hükmünün şikayet başvurucusu hakkında uygulan-masının mümkün olmadığı, mevcut durum nedeniyle şikayetçi hak-kında uygulanması gerekli mevzuat hükmünün 8 numaralı paragrafta belirtilen Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik hükümle-rinin olduğu anlaşılmıştır.

20)Yukarıda 8 numaralı paragrafta açıklandığı üzere Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğe göre, Kurumların görevin niteliği itibarıyla görevde yükselme suretiyle atanacak personel için bulunduğu kurum-da veya diğer kurumlarda alt görevlerde çalışmış olma şartı ve süresi arayabileceği, ancak ilan edilen kadro veya pozisyon için bu şartı sağla-yan personel bulunmaması durumu hariç olmak üzere, bu sürelerin en az altı ayının atamanın yapılacağı kurumda geçmiş olmasının esas olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu kapsamda, İstanbul Ya-tırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığında 1 yıl 1 ay 19 gün hizmeti olan şikayet başvurucusunun bu yönetmelik hükümleri-ne göre sınava girebilme şartlarını taşıdığı anlaşıldığından, 2015 yılı içinde düzenlenmiş olan İçişleri Bakanlığı Görevde Yükselme ve Un-van Değişikliği Sınavına katılma talebinin ret edilmesine ilişkin idari işlemin hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.

21) Ayrıca Sınav kurullarının görev ve yetkileri İçişleri Bakanlığı Personel Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Usul ve Esasları-na Dair Yönetmeliğin ilgili maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre görevde yükselme sınavı ile unvan değişikliği sınavları ile ilgili iş ve işlemleri yürütmek üzere Bakanlık ve illerde sınav kurulları teşekkül ettirilecek ; bu kurullar başvurular tamamlandıktan sonra merkez ve/veya taşra teşkilatında müracaat eden her adayın, ilgili Yönetmelikte belirtilen hükümleri taşıyıp taşımadıklarını tespit edecek; Bakanlıkça yapılacak sınavlara ilişkin iş ve işlemler ile görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavında sorulacak soruların bilgi kaynağının hazırlan-ması veya hazırlatılması, sınav sonuçlarının ilanı, yapılacak itirazla-rın sonuçlandırılmasına dair görevler ile bu Yönetmelik kapsamında verilen diğer işleri yürütecektir. Bununla birlikte İdarenin Şikayete

Page 408: Kamu Personel Rejimi 1

403KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

İlişkin Açıklamaları Bölümünde 4.1 numaralı paragrafta ifade edilen şikayet başvurucusunun her ne kadar ilan edilen kesin olmayan sonuç listesine 3 işgünü içerisinde herhangi bir itirazının olmadığı; listelerin 25/06/2015 tarihinde kesinleştiği iddia edilse de bu durumun İçişleri Bakanlığı’nın sınavlarla ilgili iç işleyiş mekanizmasını ilgilendirdiği ve bireylerin hak arama yollarına engel bir durumun olmadığı sonucuna varılmıştır.

22) Görev tanımına bakıldığında sınav kurullarının, 8 numaralı paragrafta belirtilen Yönetmeliğin 7 nci maddesinde öngörülen sü-relerin hesaplanmasında ve değerlendirilmesinde daha önceki ku-rumlarda geçen hizmet sürelerinin nasıl değerlendirileceğini düzen-leme ve değerlendirmeye karar verme yetkisi olmadığı; dolayısıyla da önceki çalışma sürelerinin devlet memurluğunda ya da merkez veya taşra teşkilatında geçen sürelerden sayılıp sayılmayacağına karar ve-remeyeceği değerlendirilmektedir. Keza, Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonunun kararıyla il özel idarelerinden devri yapılan personel hakkında İçişleri Bakanlığı Personel Görevde Yükselme ve Unvan De-ğişikliği Usul ve Esaslarına Dair Yönetmeliğinin uygulanmayacağı da bu yönetmeliğin 25.maddesinin (b) bendinde hüküm altına alınmıştır. Yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde Kamu Kurum ve Kuruluş-larında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin uygulanması gerektiği hususuna da yer verilmektedir. Bu nedenle İçişleri Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Usul ve Esaslarına dair yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik hükümlerinin uygulan-ması gerektiği düzenlenmiş iken Bakanlık Merkez Sınav Kurulu tara-fından alınan 02/04/2014 tarihli ve 05 sayılı karar ile yeni bir kural ihdas edilerek personelin sınava girememesi sonucunu doğuran kural koyma işleminin hukuki dayanaktan yoksun olduğu değerlendiril-mektedir.

23) Diğer taraftan şikâyet konusunun hakkaniyet yönüyle değerlendirilmesinde; 10 ve 11 numaralı paragraflarda belirtilen 6360 sayılı Kanun ile yeni oluşturulan Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı ile İl Özel İdarelerinin görev ve sorumlulukları incelenip karşılaştırıldığında, 5302 sayılı Kanun’un 6. maddesi ikinci fıkrasıyla Bakanlıklar ve diğer merkezi idare kuruluşlarınca yapılacak yatırım ve

Page 409: Kamu Personel Rejimi 1

404 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hizmetlerin il özel idarelerince yapılmasına olanak tanınırken; 6360 sayılı Kanun ile bu görevler büyükşehirlerde, il özel idarelerinin kal-dırılması nedeniyle, valiliklere bağlı olarak ihdas edilen “Yatırım İz-leme ve Koordinasyon Başkanlıklarına” verilmiştir. Yine 5302 sayılı Kanun’un, il özel idaresinin görevlerini “belediye sınırları dışında” ve “il sınırları içinde” olmak üzere ikiye ayırmıştır. İl özel idareleri, bele-diye sınırları dışında ağırlıklı olarak mahallî hizmetleri yürütmekte; belediye sınırları içerisinde ise daha çok merkezî idarenin yatırımları-na aracılık etmektedir. Ancak 6360 sayılı kanunla birlikte Büyükşehir-lerin sınırlarının il mülki sınırlarıyla özdeşleştirilmesi sonucunda bu düzenlemenin doğal sonucu olarak İl özel idaresinin belediye sınırları içindeki merkezî idareye ilişkin görevleri büyük ölçüde, 5302 sayılı Ka-nunun 28/A maddesiyle valiye bağlı olarak ihdas edilen “Yatırım İzle-me ve Koordinasyon Başkanlığı’na verilmiştir.

24) Yukarıdan bu yana yapılan açıklamalar, anılan mevzu-at hükümleri, idarenin cevabi yazıları, yargı kararları ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; son 4 yılı ... kadrosunda ol-mak üzere toplamda 25 yılı aşkın bir süre İl Özel İdarelerinde görev yapan şikayet başvurucusunun, bir anlamda İl Özel İdarelerinin kal-dırılmasıyla ortaya çıkan idari boşluğu doldurmak ihtiyacı ile kurul-duğu değerlendirilen Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlı-ğına atanması, kişinin bu alandaki deneyim ve tecrübesinden istifade edilmesi bakımından da isabetli ve yerinde olacaktır. Kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması kapsamına hiç şüphesiz ki personelin bilgi, birikim, yetenek, deneyim ve tecrübesi de girmekte; geçmiş birikim ve deneyimlerin gör-mezden gelinerek dikkate alınmaması kamu kaynağının isra-fına yol açacağı gibi personel üzerinde de motivasyon kaybına sebep olarak iş verimini düşürebileceği göz önüne alındığında şikayetçinin sınava başvurusunun reddedilmesinin hakkani-yete aykırı olduğu, İstanbul Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığında 1 yıl 1 ay 19 gün hizmeti olan şikayet başvuru-cusunun Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik hükümle-rine göre sınava girebilme şartlarını taşıdığı anlaşıldığından, 2015 yılı içinde düzenlenmiş olan İçişleri Bakanlığı Görevde

Page 410: Kamu Personel Rejimi 1

405KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavına katılma talebinin ret edilmesine ilişkin idari işlemin hukuka da aykırı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

25) T.C. Anayasasının “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi şikâyete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Be-yannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alınmış olan başkaca bir insan hakkı ihlalinin tespit edilemediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

F. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

26) Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anla-yışında idarelerden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklen-mektedir.

27) 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğinin 6 ncı maddesinde: “Kurum inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına davalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlen-mesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uy-gunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların ge-rekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yö-netim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tulum veya davranışta bu-lunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar. “ şeklinde yer verilmektedir. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkele-rin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup benzer il-kelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasasında da yer verilmiştir.

Page 411: Kamu Personel Rejimi 1

406 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

28) Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme ne-ticesinde; şikayet başvurusu kapsamında Kurumumuzca istenilen bilgi ve belgelerin İdare tarafından süresi içerisinde ve gerekçeli olarak Kurumumuza gönderildiği, şikayetçinin başvurusu ile ilgili yaptığı iti-raza İdare tarafından gerekçeli olarak cevap verildiği böylece “makul sürede karar verme” ilkelerine uygun hareket ettiği, dolayısıyla ida-renin bu yönlerden iyi yönetişim ilkelerine uygun davrandığı anlaşıl-mıştır. Ancak İstanbul Valiliği’nin, şikâyet başvurucusunun konuyla ilgili ilk başvurusunu gerekçeli olarak reddetmesine rağmen, karara karşı başvuru yolunu göstermediği belirlenmiştir. İyi yönetişim ilkele-rinde vurgulanan “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uymadığı anlaşılmış olup, İdarenin bundan böyle bu ilkelere de uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

29) 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

30) 2709 sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlem-lerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin ikin-ci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde İstanbul İdare Mahkemesinde yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKÂYE-

TİN KABULÜNE;

Page 412: Kamu Personel Rejimi 1

407KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

1) Şikâyet başvurucusunun sınav başvurusunun reddine ilişkin iş-lemin geri alınarak başvurucunun mağduriyetinin giderilmesi ve ma-kul sürede yeni bir işlem tesisi konusunda İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NA ve İSTANBUL VALİLİĞİ’NE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2) Yukarıda anılan Kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, İçişleri Bakanlığı ve İstanbul Valiliği’nce bu karar üzerine te-sis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bil-dirilmesinin zorunlu olduğuna,

3) Bu kararın şikayetçi, İÇİŞLERİ BAKANLIĞI ve İSTANBUL VALİLİĞİ’NE TEBLİĞİNE

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 413: Kamu Personel Rejimi 1
Page 414: Kamu Personel Rejimi 1

409KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/4368KARAR TARİHİ : 19/02/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1- İçişleri Bakanlığı (Re’sen)

T.C. İçişleri Bakanlığı, Bakan-lıklar / ANKARA 2- Emniyet Genel Müdürlüğü

Ayrancı Mahallesi Dikmen Caddesi No:11 ÇANKAYA/AN-KARA 06100

ŞİKAYETİN KONUSU : Şikayet başvurucusunun em-niyet hizmetleri sınıfı per-sonelinin ikinci bölgede geçici olarak görev yaptığı sürenin, ikinci bölgede geçen hizmet süresi hesabına dahil edilmesi talebi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 19.8.2015

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1. 19/08/2015 tarihinde e-başvuru yoluyla yapılan şikâyet başvu-rusu ve ekleri, 9360 evrak numarası ile kayıt altına alınmıştır. Şikâyet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mü-kerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönet-meliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci madde-sinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 28/01/2016 tarihli Tavsiye Kararı Önerisiyle Kamu Başdenetçisine sunulmuştur.

Page 415: Kamu Personel Rejimi 1

410 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Ön İnceleme Süreci

2. Şikâyet başvurusunun ön incelemesinde; şikâyetçinin 25/06/2015 tarihli ilk şikâyet başvurusunun diğer şartları taşıdığı an-cak 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun 17 nci madde-sinin 4 üncü fıkrası ve anılan Yönetmeliğin 12 nci maddesi uyarınca 06/01/1982 tarih ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda öngörülen idari başvuru yolları ile özel kanunlarda yer alan zorunlu idari başvuru yollarının tüketilmemiş olduğu gerekçesiyle başvuru ve eklerinin bahsi geçen Yönetmeliğin 20 nci maddesinin 2 nci fıkrası-na göre, İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğüne gönderilme-sine 13/07/2015 tarihinde karar verilmiştir. Gönderme kararı üzeri-ne 14/08/2015 tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğünce şikâyetçiye olumsuz yanıt verilmesi üzerine şikâyetçi 19/08/2015 tarihinde Ku-rumumuza tekrar başvurmuştur.

3. Yapılan ön inceleme neticesinde, şikâyet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikâyetin süresinde ya-pıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik olmadığı, bu nedenle şikâyetin inceleme ve araştırmasına engel bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

4. Şikayet başvurucusu; 2010 yılında İzmir’de görev yaptığı sırada 70 gün süre ile Siirt İlinin Pervari İlçesinde geçici olarak görevlendi-rildiğini, 09/07/2012 tarihinde hizmet süresi 3 yıl olan Van İlinde gö-revini ifa etmeye başladığını, 2014 yılında 4 ay süre ile ücretsiz izne ayrıldığını, bu nedenle hizmet süresinin 09/07/2015 tarihi yerine 18/11/2015 tarihinde tamamlanacağı hususunun idarece tespit edil-diğini belirterek, 2010 yılında Siirt İlinin Pervari İlçesinde 70 gün süre ile gerçekleştirilen geçici görevlendirilme süresinin bölgede geçen hiz-met süresinden sayılmasını talep etmiştir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

5. Emniyet Genel Müdürlüğünden konuyla ilgili 18/09/2015 tarih ve E.7267 sayılı yazımızla gerekli bilgi ve belgeler talep edilmiş olup, 20/10/2015 tarih ve 137935 sayılı cevabi yazıda özetle;

Page 416: Kamu Personel Rejimi 1

411KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

5.1. Emniyet hizmetleri sınıfı personelinin atamalarının ve hizmet süresi hesaplamalarının “Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Ata-ma ve Yer Değiştirme Yönetmeliği” hükümleri çerçevesinde yapıldığı,

5.2. Mezkur Yönetmeliğin “Bölgeler ve Hizmet Süreleri” başlıklı 23 üncü maddesi gereği şikayet başvurucusunun ikinci bölge hizmet sü-resi hesaplanmasında naklen atamasının yapıldığı yerde göreve başla-ma tarihinin esas alınması gerektiği,

5.3. Adı geçen Yönetmeliğin 42 nci ve 43 üncü maddelerinde hangi hallerin şark hizmetinden sayılacağının açıkça belirtildiği, bu nedenle birinci bölgede görevli iken ikinci bölgede geçen geçici görevlerin ikinci bölge hizmet sürelerine eklenemeyeceği,

5.4. Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri gereğince şikayet başvurucusunun ikinci bölge illere yapılan geçici görevlendirmesinin zorunlu hizmet süresini başlatmayacağı, göreve başladığı 09/07/2012 tarihinin esas alınması gerektiği,

5.5. Emniyet hizmetleri sınıfına dahil personelin, birinci bölge-de görevli iken ikinci bölgede geçen geçici görevlendirmelerinin şark hizmetinde ne şekilde değerlendirileceğine dair düzenlemelerin yeni mevzuat planlamasında mevcut olduğu belirtilmiştir.

C. Olaylar

6. Şikayet başvurucusu tarafından şikayet başvurusuna eklenen belgeler ile ilgili idareyle yapılan yazışmalar sonucunda elde edilen bil-gi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde;

6.1. Emniyet hizmetleri sınıfına dahil olan polis memuru şikayet başvurucusunun, 2010 yılında birinci bölge kapsamında olan İzmir ilinde görevliyken, 70 gün süre ile Siirt İlinin Pervari İlçesine geçici görevlendirme ile görevlendirildiği,

6.2. Şikayet başvurucusunun 09/07/2012 tarihinde Van İli Başka-le İlçesinde, üç yıl hizmet süresi belirlenmiş olan zorunlu ikinci bölge hizmetine başladığı, 01/11/2012 tarihinden itibaren görevine Van İli Gürpınar İlçe Emniyet Amirliğinde devam ettiği, 2014 yılında başvu-rucunun 4 ay aylıksız izin kullandığı,

6.3. Adı geçenin 20/04/2014 tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü-ne başvuruda bulunarak Van İlindeki hizmetinin sona ereceği tarihin belirlenerek tarafına bildirilmesini istediği,

Page 417: Kamu Personel Rejimi 1

412 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

6.4. İlgili idare tarafından Van İlindeki hizmet süresinin 18/11/2015 tarihinde biteceğinin başvurucuya bildirilmesi üzerine adı geçenin, 2010 yılında Siirt İlinde geçici olarak görevli bulunduğu 70 günlük sü-renin de dikkate alınması talebinde bulunduğu,

6.5. Başvurusunun Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 43 üncü maddesi gerekçe gösterile-rek reddedildiği anlaşılmıştır.

D. Kamu Denetçisi Mehmet ELKATMIŞ’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

7. Şikâyet konusuna ilişkin olarak idareden bilgi ve belgeler talep edilmiş, ilgili idarece kararın 5 numaralı paragrafında açıklanan bilgi ve belgeler gönderilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

8. 2709 sayılı T.C. Anayasasının “Çalışma hakkı ve ödevi” başlıklı 49 uncu maddesinde; herkesin çalışma hakkı ve ödevi olduğu belirtildik-ten sonra, devletin yükümlülükleri arasında, çalışma hayatını geliştir-mek için çalışanları korumak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alacağı, belirtilmiştir.

9. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Amaç” başlıklı 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında; “Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulur.” hükmüne, “Yer değiştir-me suretiyle atanma” başlıklı 72 nci maddesinde; “Memurların atana-mayacakları yerler ve bu yerlerdeki görevler ile “kurumların özellik arz eden görevlerine atanabilmeleri için hangi kademelerde ne kadar hiz-met etmeleri gerektiği ve yer değiştirme ile ilgili atama esasları Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikle belirlenir.” hük-müne yer verilmiş,

10. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 2 nci ve 72 nci mad-delerine dayanılarak çıkarılan Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik’in “Özel Yönetmelikler” baş-lıklı 28 inci maddesinde “… Özel Yönetmeliklerde bu Yönetmeliğe ay-kırı hükümler yer alamaz. Ancak, Mülki İdare Amirliği Hizmetleri ile

Page 418: Kamu Personel Rejimi 1

413KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Emniyet Hizmetleri sınıflarına dahil memurlar hakkında kendi özel yönetmeliklerinin uygulanmasına devam edilir.” hükmüne,

11. Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin “Hizmet Bölgeleri” başlıklı 21 inci maddesinde “Emni-yet Hizmetleri Sınıfına mensup olanların atama ve yer değiştirmeleri için yurdumuz birinci ve ikinci bölge olmak üzere iki hizmet bölgesine ayrılmıştır.” hükmüne,

12. Aynı Yönetmeliğin “Bölgeler ve Hizmet Süreleri” başlıklı 23 üncü maddesinde “Personelin hizmet süresinin hesaplanmasında süre baş-langıç tarihi, atandığı yerde göreve başlama tarihidir.” hükmüne,

13. Mezkur Yönetmeliğin “Bölgedeki Hizmet Süresinden Sayılacak Süreler” başlıklı 42 nci maddesinde “Yıllık izinler, mazeret izinleri ve yılda toplamı 30 günü geçmeyen sağlık izinleri ile görev nedeniyle ya-ralanma halinde tedavi ve istirahat süreleri, o bölgedeki hizmet süre-sinden sayılır.” hükmüne,

14. Yine aynı Yönetmeliğin “İkinci Bölgedeki Hizmet Süresinden Sa-yılmayacak Süreler” başlıklı 43 üncü maddesinde “Aşağıda belirtilen hallere ait süreler ikinci bölgedeki hizmet süresinden sayılmaz.

a) Yurt içinde; öğrenim, kurs, staj ve geçici görevlendirme gibi ne-denlerin birine veya birkaçına bağlı olarak toplamı 4 aydan fazla olan ve diğer bölgede geçen süreler, b) Yurt dışında; kurs ve öğrenim, mis-yon koruma, barış gücü gibi görevlerde geçirilen sürelerin hiçbiri, c) Görevden uzaklaştırılan, tutuklanan veya hüküm giyenlerin 3 ayı aşan süreleri, d) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümlerine göre ay-lıksız izin almak suretiyle geçirilen süreler, e) Sağlık sebebiyle 42 nci maddede belirtilen istisnası saklı kalmak şartı ile sağlık izinlerinin yıl-da 30 günü aşan süreler,” hükmüne yer verilmiştir.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

15. Anayasa Mahkemesinin 17/04/2008 tarih E:2005/5 ve K: 2008/93 sayılı kararında; Bilindiği üzere, Anayasanın 2 inci mad-desinde Devletin temel nitelikleri arasında hukuk devleti ilkesine yer verilmiş olup, hukuk devletinin temel ilkelerinden biri “belir-lilik”tir. Bu ilkeye göre, hukuki düzenlemelerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olması, ayrıca kamu

Page 419: Kamu Personel Rejimi 1

414 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

otoritelerinin keyfi uygulamalarına karşı koruyucu önlem içermesi de gereklidir. Belirlilik ilkesi, hukuksal güvenlikle bağlantılı olup birey, yasadan, belirli bir kesinlik içinde, hangi somut eylem ve olguya han-gi hukuksal yaptırımın veya sonucun bağlandığını, bunların idareye hangi müdahale yetkisini doğurduğunu bilmelidir. Ancak bu durumda kendisine düşen yükümlülükleri öngörebilir ve davranışlarını ayarlar. Hukuk güvenliği, normların öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, dev-letin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılar.

16. Kurumumuzca Devlet Personel Başkanlığına yazılan 08/02/2016 tarihli ve E.935 sayılı yazı ile Başkanlığın şikayet konu-suna ilişkin mütalaası sorulmuş olup, Devlet Personel Başkanlığı tarafından gönderilen 16/02/2016 tarihli ve E.989 sayılı cevabi yazıda; Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik’in 28 inci maddesinde kamu kurum ve kuruluşları tarafından hazırlanan özel yönetmeliklerde Genel Yönetmeliğe aykırı hükümlerin yer alamayacağı belirtilmekle birlikte, mezkur maddede Mülki İdare Amirliği Hizmetleri ile Emniyet Hizmetleri Sınıflarına da-hil memurlar hakkında kendi özel yönetmeliklerinin uygulanmasına devam edileceğinin hüküm altına alındığı, Emniyet Hizmetleri sınıf-larına dahil memurların zorunlu yer değiştirmesinin usul ve esasla-rına ilişkin hükümlerin kendi özel yönetmeliklerinde düzenlenmesi sebebiyle polis memurlarının geçici görev sürelerinin hangi bölge hiz-metinden sayılması gerektiğine dair hususun Emniyet Hizmetleri Sı-nıfı Mensupları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde yer verilen hükümlerin dikkate alınması suretiyle Emniyet Genel Müdürlüğünün Kurumumuza göndermiş olduğu 5. paragrafta belirtilen yazıda yer alan görüşü çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğinin mütalaa edil-diği belirtilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Mehmet ELKATMIŞ’ın Kamu Başdenetçi-sine Önerisi

17. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma ne-ticesinde; Emniyet hizmetleri sınıfının ikinci bölgedeki hizmet süre-si hesabı ile ilgili Yönetmeliğin 42 ve 43 üncü madde hükümlerinin farklı uygulamalara ve tereddütlere yer vermeyecek şekilde açıklığa

Page 420: Kamu Personel Rejimi 1

415KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kavuşturulması yönünde gerekli çalışmaların yapılması için şikayetin kabulü yönündeki öneri Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme ve Gerekçe

18. Şikayet başvurucusu 3 numaralı paragrafta açıklandığı üzere; birinci bölgede çalışmaktayken (İzmir) geçici görevli olarak 70 gün sü-reyle ikinci bölgede (Siirt İli Pervari İlçesi) görev yaptığını, daha sonra ikinci bölgeye atandığını (Van) belirterek, söz konusu geçici görev sü-resinin ikinci bölge hizmet süresinden sayılması talebiyle şikayet baş-vurusunda bulunmuştur.

19. Anayasanın 49 uncu maddesinde, çalışmanın herkesin hakkı ve ödevi olduğu belirtilmiştir. Anayasal hükümler doğrultusunda çı-karılan 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda “kurum içi geçici gö-revlendirme” ile ilgili açık bir düzenleme bulunmamakla birlikte, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereği asli görevleri ile ilgili olarak memurların kurum içinde geçici olarak görevlendirilebilmelerine aykı-rı bir husus da bulunmamaktadır.

20. Emniyet Hizmetleri sınıflarına dahil memurların atanması ve yer değiştirmesi hakkında Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Ata-ma ve Yer Değiştirme Yönetmeliği hükümleri uygulanmaktadır. Mez-kur Yönetmeliğe göre yurdumuz birinci ve ikinci bölge olmak üzere iki hizmet bölgesine ayrılmış, her bölge bölgeye dahil olan il ve ilçeler itibariyle alt bölgelere ayrılmış ve her bir alt bölge için zorunlu hizmet süreleri belirlenmiştir.

21. Şikayet konusu uyuşmazlık ise idare tarafından Yönetmeliğin 23 üncü maddesinde belirtilen personelin hizmet süresinin hesaplan-masında süre başlangıç tarihinin, atandığı yerde göreve başlama tarihi olması nedeniyle şikayet başvurucusunun zorunlu ikinci bölge hizmet süresinin başlangıç tarihinin 09/07/2012 tarihi olarak ele alınması ve Yönetmeliğin “Bölgedeki Hizmet Süresinden Sayılacak Süreler” başlıklı 42 nci maddesi ile “İkinci Bölgedeki Hizmet Süresinden Sayılmayacak Sü-reler” başlıklı 43 üncü maddesinde birinci bölgede görevliyken ikinci bölgede geçen geçici görevlerin ikinci bölge hizmetine eklenip eklene-meyeceğine ilişkin farklı yorumdan kaynaklanan sorundur.

Page 421: Kamu Personel Rejimi 1

416 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

22. Buna göre; şikayet başvurucusunun ikinci bölge hizmet süre-sinin başlangıç tarihi hususunda herhangi bir ihtilaf mevcut bulun-mayıp (başlangıç tarihinin doğası gereği), başvuruya konu talep, ikinci bölgedeki hizmet süresinin başlangıç tarihinden ayrı olarak, İzmir’de (birinci bölge) görevini ifa ederken Siirt’te (ikinci bölge) geçici olarak görevlendirilen personelin Siirt’teki hizmet süresinin, ikinci bölgedeki hizmet tarihinden sonra atandığı Van’da (ikinci bölge) ifa ettiği görevi için geçerli olan hizmet süresinin hesaplanmasında göz önünde bulun-durulup bulundurulmayacağıdır.

23. Birinci bölgede görevliyken ikinci bölgede geçen geçici görevle-rin ikinci bölge hizmetine ekleneceği hususu incelenirken ikinci bölge-de hizmet süresinden sayılacak hallerin tespiti önem kazanmaktadır. Bu nedenle adı geçen Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin, birinci ya da ikinci bölge ayrımı yap-maksızın “bölgede hizmet süresinden sayılacak haller”i hüküm altına alan 42 nci maddesi sorunun çözümünde incelenmesi gerekli ilk mad-dedir. Maddede tahdidi bir sayıma gidilerek bölge hizmet süresinden sayılacak durumlar belirtilmiştir. Şikayete konu talebin maddede sayı-lanlarla ilgili olmadığı görülmektedir.

24. Bununla birlikte, adı geçen Yönetmeliğin 43 üncü maddesinin sadece ikinci bölgedeki hizmet süresini konu edindiği ve 4 aydan fazla geçici görevlendirme nedeniyle geçen sürelerin ikinci bölgedeki hiz-met süresinden sayılmayacak haller arasında sayıldığı tespit edilmiş-tir. Bu düzenleniş hali ile 43 üncü maddenin mefhumu muhalif yorumundan hareketle 4 aydan daha az geçici görevlendirme nedeniyle geçen sürelerin ikinci bölge hizmet süresinden sayı-lacağı sonucuna ulaşılmaktadır.

25. Süresi 4 ayı aşmayan geçici görevlendirmenin 43 üncü madde-nin tersi yorumu nedeniyle, ilgili süre 4 ayı geçmediği için bu sürenin ikinci bölgede geçen hizmet süresinden sayılacağı hukuki mevzuat yö-nünden mümkün olduğu gibi hakkaniyetin de gereğidir. Düzenleme-nin yoruma açık olduğunun kabulü halinde aşağıda daha ayrıntılı açık-lanacağı gibi hukuk güvenirliliğinin ihlali sonucunu doğuracağı kuşku-suzdur. Aynı şekilde geçici görevlendirme düzenlemesi bir personelin ikinci bölgede bölge süresini aşacak şekilde pek çok kez geçici görev-lendirilmesine olanak sağlamaktadır. Bu durum ise personel arasında

Page 422: Kamu Personel Rejimi 1

417KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

eşitlik ve adaletin sağlanması noktasında sübjektif değerlendirmelere yol açabilme ve mağduriyetlere sebep olma ihtimalini doğurabileceğin-den hakkaniyete de (somut olay adaleti) uygun düşmeyecektir.

26. Diğer taraftan hukuk devletinin temel ilkelerinden biri olan “belirlilik” ilkesine 15. paragrafta değinilmiştir. Bu ilkeye göre, hu-kuki düzenlemeler hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir olmalıdır. Birey, yasadan, belirli bir kesinlik içinde, hangi somut eylem ve olguya hangi hukuksal yaptırımın veya sonucun bağ-landığını, bunların idareye hangi müdahale yetkisini doğurduğunu bil-melidir. Yukarıda belirtilen maddelerin değişik şekilde yorumlanmaya açık olması “belirlilik” ilkesine de aykırılık oluşturmaktadır.

27. Aynı zamanda emniyet hizmetine dahil bir personelin başka bir bölgeye atanması konusunda o bölgedeki hizmet süresini tamamlayıp tamamlamadığı ilk araştırılması gerekli husus olduğundan, ilgili mad-delerin doğru bir şekilde yorumlanması önem arz etmektedir. Bir kamu personelinin bir bölgeden başka bir bölgeye atanması hususunun, bu personelin özel yaşamında ne kadar önemli etkiler doğurabileceğinin (yerleşim yerinin belirlenmesi, lojman tahsis dönemleri, okul kayıt ta-rihleri gibi) izahtan vareste olduğu göz önünde bulundurulduğunda, söz konusu Yönetmelik maddelerinin, farklı yorumlamalara meydan verebilecek, ucu açık bir şekilde düzenlenmemesi gerekmektedir. Ni-tekim 5.5. paragrafta belirtildiği üzere İdarenin birinci bölgede görevli iken ikinci bölgede geçen geçici görevlendirmelerinin şark hizmetinde ne şekilde değerlendirileceğine dair düzenlemelerin yeni mevzuat planlamasında mevcut olduğunu belirtmesi mevcut belirsizliğin hakkaniyete uymadığı sonucuna vardığı yönünde değerlendirilmiştir.

28. Yukarıdan bu yana yapılan açıklamalar, anılan mevzu-at hükümleri, idarenin cevabı yazıları, yargı kararları ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; o bölgede göreve başlama tarihinde hizmet süresinin başlangıç alınacağının kuşkusuz olduğu, bunun başvurucu aleyhine değerlendirilmesini veya yorumlanmasını gerektirir mevzuatta açık, net bir düzenle-meye rastlanmadığı, yargı camiasındaki uygulamalarda da alt bölgelerde geçen sürelerin yargı mensupları lehine uygulandı-ğı, insan odaklı yaklaşımın ve uygulamanın da bunu gerektirdiği, söz

Page 423: Kamu Personel Rejimi 1

418 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

konusu sürenin ikinci bölge hizmetinden sayılmasında hukuki yönden bir engelin olmadığı, ayrıca daha ağır şartları haiz olan ikin-ci bölgede gerçekleştirilen geçici görevin ikinci bölge hizmet süresinin hesaplanmasında dikkate alınmamasının hukuka ve hakkaniyete de (somut olay adaleti) uygun düşmediği, doğacak başka mağdu-riyetlerin önlenmesi adına, yukarıdan bu yana anlatılan hususlar gö-zetilmek suretiyle Emniyet Hizmetleri sınıfının geçici görevlendirme süresinin daha önceki ikinci bölgedeki hizmet süresinin bulunduğu bölgeye atanma tarihi hangi tarih olursa olsun sayılması gerektiği;

Diğer yönden değişik yorumlara fırsat vermeme adına da Yönetme-lik hükümlerinin yeniden düzenlenmesi gerektiği değerlendirilmek-te olup, bu itibarla şikayet başvurucusunun ikinci bölgeye atan-masından önce, birinci bölgede görev yaparken geçici görevle ikinci bölgede görev yaptığı sürenin ikinci bölgede geçen hiz-met süresinden sayılması ve Emniyet Hizmetleri Sınıfı Men-supları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde birinci böl-gede görevliyken ikinci bölgede geçen geçici görev sürelerinin ikinci bölge hizmet süresinden sayılmasına yönelik düzenleme yapılması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

29. T.C. Anayasasının “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi şikâyete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Be-yannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alınmış olan başkaca bir insan hakkı ihlalinin tespit edilemediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

30. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayı-şında idarelerden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil, aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklen-mektedir.

Page 424: Kamu Personel Rejimi 1

419KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

31. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim İlkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde; Kurumun, inceleme ve araştırma yaparken insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ay-rımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması; eşit-lik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hak-kı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, ka-rarların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözeteceği düzenlenmiştir. Söz konusu Yönet-melik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiş-tir.

32. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesin-de; şikayet başvurusu kapsamında Kurumumuzca istenilen bilgi ve belgelerin İdare tarafından süresi içerisinde ve gerekçeli olarak Ku-rumumuza gönderildiği, şikâyetçinin ilk başvurusu hakkında verilen gönderme kararı sonrası verilen cevap ile idarenin “makul sürede karar verme” ilkelerine uygun hareket ettiği, dolayısıyla idarenin bu yön-lerden iyi yönetişim ilkelerine uygun davrandığı anlaşılmıştır. Ancak idarenin gönderme kararımıza istinaden şikâyetçiye gönderdi-ği cevapta ilgili Yönetmelik’in 42 nci maddesinde önceki 2 nci bölge görevindeki geçici görev sürelerinin zorunlu 2 nci bölge hizmetinden sayılacağına dair bir hüküm bulunmadığını belirtmekle yetinerek şika-yet konusu iddiaların tamamını karşılayacak şekilde gerekçeli cevaplar vermediği ve karara karşı başvuru yolunu göstermediği, bu durumda iyi yönetişim ilkelerinde vurgulanan “kararların gerekçeli olması” ve “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkelerine uy-gun davranmadığı anlaşılmış olup, İdarenin bundan böyle bu ilkele-re de uyması beklenmektedir.

Page 425: Kamu Personel Rejimi 1

420 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

33. 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

34. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40’ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20’nci maddesinin ikinci fıkra-sı uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük süreden arta kalan sürede Kastamonu İdare Mahkemesinde yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKÂYE-

TİN KABULÜNE;

1. Şikayet başvurucusunun ikinci bölgeye atanmasından önce bi-rinci bölgede görev yaparken geçici görevle ikinci bölgede görev yaptığı sürenin ikinci bölgede geçen hizmet süresinden sayılması hususunda mağduriyetinin makul sürede giderilmesi ve yeni bir işlem te-sis etmesi için EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NE,

2. Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin “İkinci Bölgedeki Hizmet Süresinden Sayılmayacak Süreler” başlıklı 43 üncü maddesinin ikinci bölgede geçici görevli ola-rak geçirilen yasal sürelerin bölge hizmetinden sayılacak şekilde de-ğiştirilmesi hususunda makul sürede mevzuat çerçevesinde değişiklik yapılması için İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NA TAVSİYEDE BULUNUL-MASINA,

6328 sayılı Kanunun 20. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, mer-ciince (İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü) bu karar üzerine

Page 426: Kamu Personel Rejimi 1

421KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nite-likte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu

olduğuna,

Bu kararın gereği için şikayetçiye, İçişleri Bakanlığı ve Emni-yet Genel Müdürlüğü’ne tebliğine, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

Serpil ÇAKIN

Kamu Başdenetçisi V.

Page 427: Kamu Personel Rejimi 1
Page 428: Kamu Personel Rejimi 1

423KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/4707KARAR TARİHİ : 22/04/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Batman ValiliğiŞİKAYETİN KONUSU : Programcı kadrosunda çalı-

şan şikâyetçinin, 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ekinde yer alan mühendislik zam ve tazminatlarının tarafı-na ödenmesi talebi hakkında-dır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 16.9.2015

I- USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1. Şikâyet başvurusu, ...’in 16/09/2015 tarih ve 10190 sayı ile kayıt altına alınan şikâyet başvuru belgesi ile yapılmıştır. Şikâyet başvurusu-nun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayı-lı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fık-rasının (e) bendi uyarınca, şikâyetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 15/04/2016 tarihli Tavsiye Kararı Önerisiyle Kamu Başde-netçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde şikâyet konusunun, Kurumumu-zun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikâyetin süresinde yapıldığı, diğer taraftan şikâyet dosyasında yer alan Ankara 15. İdare Mahkemesinin

Page 429: Kamu Personel Rejimi 1

424 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

23/10/2014 tarih ve Esas No:2014/881, Karar No:2014/1300 sayılı kararı ile diploma denklik belgesi sorununun çözüme kavuşturulduğu, mahkeme kararının şikâyet başvuru konusu olan mühendislik zam ve tazminat farklarının ödenmesi hususuna ilişkin olmadığı anlaşılmış olup, diğer ön inceleme konularında da herhangi bir eksiklik bulun-madığı, bu nedenle şikâyetin inceleme ve araştırmasına engel bir du-rumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II- OLAY VE OLGULARA.Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. Şikâyetçi başvuru belgesinde özetle; ... Valiliği Bilgi İşlem Şube Müdürlüğünde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tâbi olarak Teknik Hizmetler Sınıfında “programcı” unvanı ile çalışmakta olduğunu belirterek, “Olaylar” bölümünde yazılı sürece ve nedenlere göre 01/01/2014-30/05/2015 dönemine ilişkin “mühendislik” mali haklarından faydalandırılması suretiyle mağduriyetinin giderilmesini talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4. Şikâyet konusuna ilişkin olarak bilgi ve belge talebi ya-zımıza istinaden ... Valiliği tarafından gönderilen 04/12/2015 tarihli ve 10894 sayılı yazı ile eki bilgi ve belgelerde özetle: Şikâ-yetçiye ait “diploma denklik belgesinin” mahkemenin vermiş olduğu kararla “bilgisayar mühendisliği” olarak kabul edilmesi üzerine YÖK tarafından 20/05/2015 tarihinde kararlaştırılarak düzenlendiği, mah-keme kararında geriye dönük hak talebine ilişkin ayrıca bir hüküm bu-lunmadığı, 160 seri no.lu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinde yer alan ödeme konusuna ilişkin hükme göre belge ibrazı yapıldığı ay başından itibaren şikâyetçiye söz konusu zam ve tazminatların öden-diği, bahse konu ödeme usulleri ile konuya ilişkin mahkeme kararı hükmü esas alınarak yapılan değerlendirmede, şikâyetçinin memuri-yete atandığında ibraz etmiş olduğu “bilgisayar” bölümü diplomasının ibraz tarihinin “bilgisayar mühendisliği” diplomasının ibraz tarihi ola-rak kabul edilmesinin mümkün olmadığı ifade edilmiştir.

Page 430: Kamu Personel Rejimi 1

425KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

C. Olaylar

5. Dosya içeriği belgeler ile ilgili idare tarafından iletilen bilgi ve belgelerin tetkikinden:

5.1. Şikâyetçinin, yurt dışındaki bir üniversitenin Bilgisayar Mü-hendisliği bölümünden mezun olduğu, Yükseköğretim Kuruluna (YÖK) denklik başvurusu sonucunda adına 2009 yılında lisans “Bilgi-sayar” bölümü denklik belgesi düzenlendiği, bu diploma ile 2011 yılın-da KPSS ile programcı kadrosuna atandığı, “Bilgisayar Mühendisliği” mezunu olduğu halde YÖK tarafından adına lisans “Bilgisayar” bölümü denkliği verildiği için 11/03/2013 tarihinde YÖK’e itiraz ettiği, YÖK’ün talebini ret etmesi üzerine konunun mahkemeye taşındığı, Ankara 15. İdare Mahkemesinin 23/10/2014 tarih ve Esas No:2014/881, Karar No:2014/1300 sayılı kararı ile davanın şikâyetçi lehine sonuçlandığı, bu sebeple adına düzenlenmiş olan lisans “Bilgisayar” bölümü diploma denklik belgesinin iptal edilerek yerine Yükseköğretim Yürütme Ku-rulunun 20/05/2015 tarihli kararıyla mezunu olduğu “Bilgisayar Mü-hendisliği” bölümü denklik belgesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.

5.2. Şikâyetçi, ... Valiliğinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanu-nuna tâbi olarak Teknik Hizmetler Sınıfında “programcı” unvanı ile görev yapmakta olup; 6 ncı dereceden aylık almaktadır. Şikâyetçi, 01/01/2014-30/05/2015 tarihleri arası döneme ilişkin olarak “mü-hendislik” zam ve tazminatlarından yararlanma talebiyle, 03/06/2015 tarihinde ... Valiliğine müracaat etmiştir.

5.3. Şikâyetçinin talebine ilişkin olarak Valiliğin 04/09/2015 tarih-li ve 7542 sayılı cevabî yazısında;

söz konusu mali haklardan faydalandırılmanın “bilgisayar mühen-disliği” diplomasının idareye ibraz edildiği ay başından (09/06/2015) itibaren geçerli olduğu, önceden ibraz edilen diplomanın “mühendis-lik” diploması olmadığı gerekçesiyle geriye dönük “mühendislik” zam ve tazminatlarından faydalandırılmanın mümkün olmadığı belirtile-rek, şikâyetçinin talebi reddedilmiştir.

5.4. Şikâyetçi 01/01/2014-30/05/2015 tarihleri arası döneme iliş-kin olarak “mühendislik” zam ve tazminatlarından yararlanma tale-biyle 16/09/2015 tarihinde Kurumumuza şikâyet başvurusunda bu-lunmuştur.

Page 431: Kamu Personel Rejimi 1

426 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

D. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz MAKAS’ın İnceleme ve Araştırma Bulguları

6. Şikâyet konusuna ilişkin olarak idareden istenen bilgi ve belgeler ile idarenin cevabi yazılarına “İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları” ve “Olaylar” başlığı altındaki paragraflarda yer verilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

7. T.C. Anayasasının “D. Kamu hizmeti görevlileriyle ilgili hükümler” “1. Genel ilkeler” başlıklı 128 inci maddesinin ikin-ci fıkrasında; Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve öde-nekleri ve diğer özlük işlerinin kanunla düzenleneceği; ancak, malî ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleşme hükümlerinin saklı olduğu,

8. 06/02/2014 tarihli ve 6518 sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmün-de Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararna-melerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 112 nci madde-sinin üçüncü fıkrasında; 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı cetvelin kurumlara ait bölümleri ile diğer ilgili mevzuatta yer alan Programcı ve Çözümleyici unvanlı kadroların sınıfının Teknik Hizmetler Sınıfı olarak değiştirildiği,

9. 24/06/2013 tarihli ve 2013/5002 sayılı Bakanlar Kurulu-nun Kararında; Programcı ve çözümleyici unvanlarının 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesinin birinci fıkrasının Teknik Hizmetler Sınıfı başlıklı II numaralı bendi kapsamına alındığı,

10. 17/04/2006 tarihli ve 2006/10344 sayılı Bakanlar Kuru-lunun Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara İliş-kin Kararının 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendin-de; Kurumların teknik ve sağlık hizmetleri sınıflarına ait kadrolarında bulunanlardan, bulundukları hizmet sınıflarına atanılabilecek mesleki bir üst öğrenimi bitirenlere, cetvellerde ayrıca belirtilen istisnai du-rumlar hariç olmak üzere, kariyerleri (mesleki üst öğrenimleri) esas alınarak zam ve tazminat ödeneceği,

Page 432: Kamu Personel Rejimi 1

427KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

10.1. I sayılı İş Güçlüğü, İş Riski, Temininde Güçlük ve Mali Sorumluluk Zammı Cetvelinin

(B) Teknik Hizmetler Bölümünün 2 nci sırasında; en az dört yıllık yükseköğrenim görmüş

mühendislere, kendi ihtisas dallarında 5 yıla kadar hizmeti olanlara, 800 puan iş güçlüğü zammı ile 975 puan temininde güçlük zammı, 5 yıl ve daha fazla hizmeti olanlara, 800 puan iş güçlüğü zammı ile 1400 puan temininde güçlük zammı ödeneceği,

10.2 II sayılı Özel Hizmet Tazminatı Cetvelinin (E) Teknik Hizmetler Bölümünün 1 inci sırasının (b) bendinde; en az dört yıllık yükseköğrenim görenlerden, mühendislerden, 1-4 derece dışında-ki derecelerden aylık alanlar ve 5 inci bölgede çalışanlar için tazminat oranının %152, ek tazminat oranının %23 olarak hesaplanacağı,

11. Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yöne-lik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2014 ve 2015 Yıllarını Kapsa-yan 2. Dönem Toplu Sözleşmenin;

11.1. “Kapsam” başlıklı 1 inci maddesinde; “Bu Toplu Sözleş-me; kamu görevlilerinin geneline ilişkin mali ve sosyal haklarla ilgili bölümü 4688 sayılı Kamu Görevlileri ve Toplu Sözleşme Kanunu kap-samına giren kamu kurum ve kuruluşlarının, her bir hizmet kolu kap-samına giren mali ve sosyal haklarla ilgili bölümü ise ilgili hizmet kolu kapsamına giren kamu kurum ve kuruluşlarının kadro ve pozisyonla-rında istihdam edilen kamu görevlileri hakkında uygulanır.”

11.2. “Kamu Görevlilerinin Geneline Yönelik Mali ve Sos-yal Haklar” başlıklı İkinci Kısmının “Programcı ve çözümle-yici kadrosunun hizmet sınıfı” başlıklı 24 üncü maddesinde; 190 sayılı KHK eki Cetveller ile diğer ilgili kadro cetvellerinde genel idare hizmetler (GİH) sınıfında yer alan, ancak 24/06/2013 tarihli ve 2013/5002 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla unvanları Teknik Hiz-metler Sınıfına alınan “Programcı” unvanlı kadroların hizmet sınıfının “TH” olarak uygulanacağı,

11.3. “Programcı ve çözümleyici” başlıklı 25 inci maddesin-de; 17/04/2006 tarihli ve 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kara-rı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Taz-minatlara İlişkin Karara ekli (I) sayılı Cetvelin “(B) Teknik Hizmetler

Page 433: Kamu Personel Rejimi 1

428 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Bölümü”nün 4 üncü ve 5 inci sıralarında öğrenim durumları ve hiz-met yılları dikkate alınarak öngörülen iş güçlüğü ve temininde güçlük zammı puanları ile (II) sayılı Özel Hizmet Tazminatı Cetvelinin “(E) Teknik Hizmetler” bölümünün 1 inci sırasının (d) bendi ile 2 nci sıra-sında öğrenim durumları ve dereceler itibarıyla öngörülen tazminat ve ek tazminat oranlarının hizmet sınıfı “TH” olarak uygulanacak olan programcı unvanlı kadrolarda bulunan devlet memurları için de uygu-lanacağı,

11.4 Yürürlük süresine ilişkin 3 üncü maddesinde; Bu Toplu Sözleşmenin

01/01/2014-31/12/2015 tarihleri arasında uygulanacağı,

12. 160 Seri No.lu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği-nin E bölümünün 3 üncü maddesinde; Kadroları teknik ve sağlık hizmetleri sınıflarında bulunan personelden, bulundukları hizmet sınıflarına atanılabilecek mesleki bir üst öğrenimi bitirerek, diploma veya çıkış belgelerini kurumlarına ibraz edenlere, intibak işlemlerinin yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın, belgelerin kuruma ibrazını takip eden ay başından geçerli olmak üzere, ita amirlerinden alınacak öde-me onayı ile, cetvellerde ayrıca belirtilen istisnai durumlar hariç olmak üzere bitirilen aynı sınıfla ilgili mesleki üst öğrenimin karşılığı olan zam ve tazminatların ödeneceği,

hükümlerine yer verilmiştir.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

13. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Dördüncü Dairesinin 24/06/2008 tarihli ve 49548/99 sayılı “Sefine BAŞ/Türkiye Da-vası” Kararında:

“İdare mahkemesi kararıyla belirli bir tarihten itibaren geçerli ol-mak üzere dul aylığına hak kazandığının tespit edilmesinin başvura-nın mağdur sıfatını ortadan kaldırdığı söylenemez. Bunun olabilmesi için ileri sürülen ihlalin hem zamanlıca, hem mağdurun bu hakkı kul-lanamadığı süre göz önüne alınarak telafi yoluna gidilmesi gerekirdi. Söz konusu unsurlar göz önüne alındığında, AİHM, 1 No’lu Ek Proto-kolün 1 inci maddesinin ihlal edildiğini tespit etmektedir.”

Page 434: Kamu Personel Rejimi 1

429KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

14. Danıştay 1. Dairesinin 07.06.1982 tarihli ve E.1982/112, K.1982/130 sayılı Kararında:

“İdari işlemin yargısal bir kararla iptali halinde, bu iptal karar-larının işlemin yapılması sırasında unsurlarında bulunan sa-katlıkları saptadığı, işlemi yapıldığı andan başlayarak orta-dan kaldırdığı bu özelliği nedeniyle geriye yürüyen sonuçlar doğurduğu, başka bir anlatımla, işlemin tesis edildiği tarihten önceki hukuki durumun geçerliğini sağladığı idare hukukunun bilinen ilkelerindendir. Yukarıda anılan Anayasa, yasa hükümleri ve idare hukuku ilkesi karşısında, idare, iptal kararının amaç ve kapsamına göre yeni bir işlem ya da işlemler yapmak, iptal edi-len işlemden doğan sonuçları ortadan kaldırmak, işlemin hiç yapılmamış sayılması ilkesi gereği olarak, önceki hukuki duru-mun geçerliğini sağlamak görevi ile yükümlüdür. İptal kararının bu sonuçları doğurduğu göz önüne alındığında, haklarında göreve son verme, görevinden çekilmiş sayılma ya da benzeri işlemler yapı-lan kamu görevlilerinin, yargısal yoldan bu işlemlerin iptalini sağla-maları halinde, idarenin, bu kararlara uygun işlem tesis etmesi ve işlemin doğurduğu hukuki ve fiili bütün sonuçları ortadan kaldırmak için memurun iptal edilen işlem ile sıkı ilişkisi bulu-nan bütün maddi haklarını, o görev yapılmış gibi ve başkaca bir hükme gerek olmaksızın kendiliğinden ödemesi gerekli bulun-maktadır. İptal kararı üzerine memurun, görevine iadesi ile yetinip, memuriyet görevinin fiilen yapılmadığı süreye ilişkin maddi haklarını ödememek, iptal kararı ile ortadan kaldırılmış bir işlemin sonuçlarını geçerli bırakmak anlamına gelir ki, bunun yukarda açıklanan idare hu-kuku ilkesiyle bağdaşmayacağı açıktır. Bu durumda, haklarında tesis edilen göreve son verme, görevden çekilmiş sayılma ya da benzeri iş-lemlerin yargısal kararla iptali üzerine göreve döndürülenlere, dava dilekçelerinde bir istemde bulunmuş olup olmadıklarına bakılmaksızın, işlemin tesisi tarihinden sonraki bütün maddi haklarının ödenmesi gerekir.” ifadelerine yer verilmiştir.

Danıştay 3. Dairesinin 12/03/1980 tarihli ve E.1980/32, K.1980/39 sayılı Kararı ile Danıştay 5. Dairesinin 09/02/2000 tarihli ve E.1997/2609, K.2000/437 sayılı Kararında da aynı doğrultuda hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.

Page 435: Kamu Personel Rejimi 1

430 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

15. Maliye Bakanlığının 03/03/2014 tarihli ve 1817 sayılı “Programcı ve Çözümleyici Zam ve Tazminatları” konulu görü-şünde:

Toplu Sözleşmenin 25 inci maddesinde yer alan hüküm ile yükse-köğrenim mezunu olup programcı ve çözümleyici unvanlı kadrolarda görev yapan Devlet memurlarından, yükseköğrenimleri mesleki tek-nik olmayanların yararlanacağı zam ve tazminatların belirlendiği; söz konusu hükmün mesleki teknik yükseköğrenim görmüş olanlar için uygulanamayacağı, bu personel için 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) ben-di gereğince kariyerleri esas alınarak bu karara ekli cetvelle-rin Teknik Hizmetler bölümlerinin ilgili sıralarında öngörülen puan ve oranlar üzerinden zam ve tazminatlardan yararlandı-rılması gerektiği belirtilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz MAKAS’ın Kamu Başde-netçisi’ne Önerisi

16. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neti-cesinde; şikâyetçinin 01/01/2014-31/12/2015 dönemine ilişkin mü-hendislik zam ve tazminatların ödenmesi talebinin reddine ilişkin iş-lemin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu değerlendirilerek tavsiye önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

C. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

17. Şikâyetçinin, mühendis kariyeri için öngörülen zam ve tazmi-natların tarafına ödenmesi talebinin, idarenin 04/09/2015 tarihli işle-mi ile reddedilmesi üzerine Kurumumuza başvurduğu görülmektedir.

18. 8, 9, 10 ve 11 inci paragraflarda ye verilen düzenlemeler uyarın-ca; programcı unvanı Teknik Hizmetler Sınıfı kapsamına alınmış, Top-lu Sözleşmede, 190 sayılı KHK ekindeki kadro cetvellerinde yer alan programcı ve çözümleyicilerin hizmet sınıfının Teknik Hizmetler Sı-nıfı olarak değiştirilmesine karar verilmesiyle programcı kadrosunda yer alanlar Teknik Hizmetler Sınıfına ait mali haklardan yararlanmaya başlamış, Toplu Sözleşmede yer alan düzenlemeye bir kez de 6518 sa-yılı Kanunda yer verilerek Toplu Sözleşmede yer alan süreli düzenleme süresiz hale getirilmiştir. Anılan düzenlemeler uyarınca, programcı

Page 436: Kamu Personel Rejimi 1

431KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kadrosunda yer alan şikâyetçinin Teknik Hizmetler Sınıfına ait mali haklardan yararlanmaya başlaması, Toplu Sözleşmenin uygulanmaya başladığı 01/01/2014 tarihinden itibaren söz ko-nusu olmuştur.

19. Bu kapsamda, 5 numaralı paragrafta belirtildiği üzere, şikâyet-çinin “bilgisayar” bölümü denklik belgesinin hukuka aykırı olduğu id-diası ve kendisine “bilgisayar mühendisliği” denklik belgesi verilmesi talebiyle 11/03/2013 tarihinde YÖK’e başvurduğu, 24/02/2014 tari-hinde söz konusu talebin YÖK tarafından reddedildiği, şikâyetçi ta-rafından idari yargıda açılan iptal davası neticesinde 23/10/2014 ta-rihli mahkeme kararı ile bu ret işleminin iptal edildiği, bunun üzerine 02/06/2015 tarihinde YÖK tarafından “bilgisayar mühendis-liği” denklik belgesi düzenlendiği ve bu belgenin 09/06/2015 tarihinde ilgili idareye ibraz edildiği anlaşılmıştır.

20. İdarenin mühendislik zam ve tazminatlarının ödenmesi talebi-ne ilişkin ret işleminin gerekçesi, mesleğe başlarken ibraz edilen diplo-manın mühendislik diploması olmamasıdır. Diploma ya da denklik belgesi düzenlenmesi ayrı bir idari işlem olup, şikâyete konu talebin reddine ilişkin işlem, başka bir idari işleme bağlı ola-rak tesis edilmektedir. Bir idari işlem diğer bir idari işleme da-yandırıldığında, bu işlemin hukuka aykırılığı tespit edilmişse, buna dayanılarak tesis edilen işlemin de hukuka aykırılığı söz konusu olur.

21. Şikâyet konusu olayda mahkemece verilen iptal kararı ve bu ka-rar doğrultusunda tesis edilen YÖK işlemi, şikâyetçi tarafından ilgili idareye ibraz edilen diplomanın “bilgisayar” bölümü diploması değil, “bilgisayar mühendisliği” diploması olduğunu göstermektedir. Dola-yısıyla iptal kararı ve YÖK işlemi ile birlikte ortaya çıkan yeni hukukî durum karşısında, şikâyet konusu işlemin dayanağı olan işlemin hukuka aykırı hale geldiği, bu anlamda, hukuka aykırı-lığı mahkeme kararıyla anlaşılan başka bir idari işleme daya-nak gösterilen şikâyete konu talebin reddedilmesi işleminde de hukuka uyarlık görülmediği anlaşılmıştır. Bu kapsamda, yeni hukuki durum karşısında, idarenin tesis etmiş olduğu ikin-ci denklik belgesi verilmesi işleminin, kendisine bağlı olarak tesis edilen diğer işlemler açısından da olmak üzere geçmişe

Page 437: Kamu Personel Rejimi 1

432 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

etkili sonuçlar doğurması gerekmektedir. Dolayısıyla mahke-me kararıyla hukuka aykırı olduğu anlaşılan idarenin denklik belgesi işlemi gerekçesiyle alınamayan ve bu işleme sıkıca bağlı olan mali avantajlardan, yeni hukuki durum karşısında, huku-kun ve yüksek yargı kararlarının bir sonucu olarak başvuranın geçmişe etkili bir şekilde yararlanabilmesi gerekmektedir.

22. Diğer bir anlatımla, YÖK tarafından “bilgisayar mühen-disliği” denklik belgesi verilen diplomanın şikâyetçinin mesle-ğe giriş sırasında idareye ibraz ettiği diploma olduğu göz ardı edilmemelidir. Nitekim şikâyetçi söz konusu diplomayı aldıktan sonra herhangi başka bir öğrenim sürecinden geçerek mühendislik denkliğini hak etmiş değildir. YÖK tarafından önce “bilgisayar” bölü-mü diploması olarak nitelendirilen bu diplomanın hukukî niteliğinin aslında “bilgisayar mühendisliği” diploması olduğu, diplomanın “bilgi-sayar” bölümü diploması olduğu yönündeki nitelendirmenin hukuka aykırı olduğu tespit edilmiştir. İdarenin hukuka aykırı tesis ettiği denklik belgesi işlemine dayalı olarak oluşturulan, yani idare-nin hatasından kaynaklı işlem sebebiyle, şikâyetçinin ilgili dü-zenlemeler uyarınca 01/01/2014 tarihinden itibaren kazanmış olduğu haktan yaralanmaktan mahrum edilmesi hem hukuka hem hakkaniyete aykırı olmaktadır.

23. İptal kararlarının işlemin yapıldığı andan başlayarak orta-dan kaldırması özelliği nedeniyle geriye yürüyen sonuçlar doğur-duğu, başka bir anlatımla, işlemin tesis edildiği tarihten önceki hukuki durumun geçerliğini sağladığı ilkesinden hareketle, idare, iptal edilen işlem ile buna bağlı olarak tesis edilen bütün işlemler-den doğan sonuçları ortadan kaldırmakla yükümlüdür. İdare bu işlemler tesis edilmemiş gibi eski durumu tamamen tesis ve iade etmekle yükümlü olduğundan idarenin, işlemin doğurduğu hukuki ve fiili bütün sonuçları ortadan kaldırmak için memurun iptal edi-len işlem ile sıkı ilişkisi bulunan bütün maddi haklarını başkaca bir hükme gerek olmaksızın kendiliğinden ödemesi gerektiği kuş-kusuzdur. İdarenin hukuka aykırılığı sonradan anlaşılarak iptal edilen diploma denklik belgesi işlemine dayanılarak, mesleğe giriş sırasında ibraz edilen diplomanın “bilgisayar mühendisliği” diploması olmadığı gerekçesiyle, anılan dönemler için şikâyetçinin hak ettiği mali haklar-dan yararlanamamasında hukuka uyarlık tespit edilememiştir.

Page 438: Kamu Personel Rejimi 1

433KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

24. İdare tarafından, denklik belgesi işlemine ilişkin mahke-menin iptal kararında geriye dönük hak talebine ilişkin ayrıca bir hüküm bulunmadığı hususu, söz konusu ödemelerin yapı-lamayacağına gerekçe gösterilmişse de; idare hukuku kuralları ile yukarıda yer verilen Danıştay içtihatlarında da istikrarlı bir şekilde kabul edildiği üzere, iptal kararı geçmişe dönük olarak etki göstermekte, davanın mahiyeti itibariyle mahkeme kara-rında ayrıca geriye doğru geçerlidir diye bir tespit ve ibareye yer vermesi gerekmemekte, iptal kararının tüm etkileri ile bir-likte yerine getirilmesi beklenmektedir.

25. Sonuç olarak, yukarıdan beri açıklanan gerekçeler ile dosya-daki bilgi ve belgeler, yüksek mahkeme kararları ve tüm dosya bir-likte değerlendirildiğinde; idarenin şikâyetçinin talebini reddetmesi işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı, ilgili düzenlemeler uya-rınca programcı unvanının Teknik Hizmetler Sınıfına alın-dığı ve daha sonrasında programcı kadrosunda yer alanların 01/01/2014 tarihinden itibaren Teknik Hizmetler Sınıfına ait mali haklardan yararlanmaya başladığı, şikâyetçinin mesleğe giriş sırasında idareye ibraz ettiği diplomanın niteliğinin mah-keme kararı ve sonrasında YÖK tarafından tesis edilen denklik belgesi işlemiyle “bilgisayar mühendisliği” olduğu anlaşıldı-ğından; şikâyetçinin, 10 uncu paragrafta yer verilen Bakanlar Kurulu Kararına ekli cetvellerin ilgili sıralarında mühendis ka-riyeri için öngörülen zam ve tazminatları 01/01/2014 tarihin-den itibaren hak ettiğinin kabul edilmesi gerektiği, dolayısıyla mühendis kariyeri için öngörülen söz konusu puan ve oranlar üzerinden zam ve tazminatların 01/01/2014-30/05/2015 arası dönem için de hesaplanarak şikâyetçiye ödenmesi gerektiği ka-naat ve sonucuna varılmıştır.

D. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

26. Anayasanın 35 inci maddesinde herkesin mülkiyet hakkına sa-hip olduğu, bu hakkın ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırla-nabileceği, mülkiyet hakkının kullanılmasının toplum yararına aykırı olamayacağı düzenlenmiştir. BM İnsan Hakları Evrensel Beyanname-sinin mülkiyet hakkını düzenleyen 17 nci maddesi, “Hiç kimsenin key-fi olarak mülkiyetinden yoksun bırakılamayacağı” hükmünü amirdir.

Page 439: Kamu Personel Rejimi 1

434 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Ek 1 no.lu Protokolün 1 inci mad-desinde “Her gerçek ve tüzel kişinin, mal ve mülk dokunulmazlığına ri-ayet edilmesini isteme hakkının olduğu, herhangi bir kimsenin ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve Uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bı-rakılabileceği” hüküm altına alınmıştır.

27. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine göre “Mal ve mülk” kav-ramı iç hukukumuzdaki tanımdan bağımsız olarak ayrı ve çok geniş bir anlama sahiptir. Mahkemeye göre; “Mal ve mülk” kavramı maddi varlığa sahip her türlü taşınır ya da taşınmaz malı içerdiği gibi; maddi varlığa sahip olmayan hak ve menfaatleri, mameleke dahil her türlü aktifi, mali ve ekonomik değeri olan hisseler, patentler, tahkim karar-ları, emeklilik maaşı hakkı, sosyal katkı payları, kira hakları gibi bü-tün maddi hakları kapsamaktadır. Bu bağlamda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 1 No’lu Ek Protokolün 1 inci maddesinde düzenlenen mül-kiyet hakkı kapsamında, şikâyetçinin talebinin reddine ilişkin idari iş-lemin, mülkiyet hakkı ihlaline yol açtığı tespit edilmiştir.

28. Bunun dışında şikâyete konu olayda, T.C. Anayasasının “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhan-gi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi şikâyete konu olayda, Birleş-miş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alınmış olan başkaca bir insan hakkı ihlalinin tespit edilemediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

29. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayı-şında idarelerden sadece hukuka uygun olarak hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem ve eylem tesis et-meleri beklenmektedir.

30. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim İlkele-ri” başlıklı 6 ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yapar-ken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara

Page 440: Kamu Personel Rejimi 1

435KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanıl-maması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap veri-lebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yolla-rının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel ve-rilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum ve davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” hükmü yer almaktadır.

31. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesin-de; idareden istenilen bilgi ve belgelerin süresi içinde gerekçeli olarak Kurumumuza gönderildiği, bu yönüyle idarenin kanunlara uygunluk, hesap verilebilirlik, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi ilkelerine uygun davrandığı; ancak idarenin şikâyetçiye verdiği cevapta hangi sürede hangi merci-lere başvurabileceğini göstermediği, bu yönüyle karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi ilkesine uymadığı anlaşılmış olup; idarenin bundan böyle bu ilkeye de uyması beklenmektedir.

IV-HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

32. 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun “Dava açma süresinin yeniden işlemeye başlaması” baş-lıklı 21 inci maddesinde, Kamu Denetçiliği Kurumunun inceleme ve araştırmasını, başvuru tarihinden itibaren altı ay içinde sonuçlandıra-maması hâlinde durmuş olan dava açma süresinin kaldığı yerden işle-meye başlayacağı belirtilmiş; Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 38 inci maddesinin dördüncü fıkrasında da Kurumun inceleme ve araştırma-sını, şikâyet başvuru tarihinden itibaren, altı ay içinde sonuçlandıra-maması halinde durumun gerekçesiyle birlikte şikâyetçiye tebliğ edi-leceği ve durmuş olan dava açma süresinin tebliğden itibaren kaldığı yerden işlemeye başlayacağı belirtilmiştir. Bu kapsamda incelemenin altı ayda bitirilememe gerekçesi ve dava açma süresinin kaldığı yerden

Page 441: Kamu Personel Rejimi 1

436 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yeniden işlemeye başlayacağı hususu 07/03/2016 tarihli ve 1733 sayılı yazı ile şikâyetçiye bildirilmiştir.

B. Yargı Yolu

33. 2709 sayılı 1982 Anayasasının Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlem-lerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma sü-resinden varsa arta kalan süre içinde ... İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

KARARYukarıda açıklanan gerekçelerle, ŞİKÂYETİN KABULÜNE;

Şikâyet başvurucuna, 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ekindeki cetvellerde mühendis kariyeri için öngörülen puan ve oranlar üzerinden 01/01/2014-30/05/2015 tarihleri arası döneme ilişkin zam ve tazminatların hesaplanarak ödenmesi, makul süre içerisinde başvu-rucunun mağduriyetinin giderilmesi için yeni bir işlem tesis edilmesi hususunda ... VALİLİĞİNE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, idarece bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çö-zümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın, ŞİKÂYETÇİYE ve ... VALİLİĞİNE tebliğine, Türki-ye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verilmiştir.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 442: Kamu Personel Rejimi 1

437KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/4730KARAR TARİHİ : 26/02/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ -ŞİKAYET EDİLEN İDARE :1) T.C. Sağlık Bakanlığı (Re-

sen) Mithatpaşa Cad. No : 3

P.k: 06434 Sıhhiye / ANKARA 2) Türkiye Kamu Hastane-leri Kurumu (Resen) Nasuh Akar Mh. 1407. Sk. Pk: 06520 Çankaya/ANKARA 3) Kilis İli Kamu Hastaneleri Birliği Ge-nel Sekreterliği, Ekrem Çetin Mah. Anafartalar Cad. No: 4 KİLİS

ŞİKAYETİN KONUSU : İdare tarafından yapılan gö-revlendirmenin geri alınarak, görev tanımına uygun görev-lendirmenin yapılması talebi-ne ilişkindir.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ :17.9.2015

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1. Şikayet başvurusu, Kurumumuza 17/09/2015 tarih ve 10257 sayı ile kayıt altına alınan, elektronik şikayet başvuru belgesi doldu-rulmak suretiyle yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 8 inci mad-desinin ikinci fıkrası ile 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41 inci maddesinin birinci fıkrasının

Page 443: Kamu Personel Rejimi 1

438 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

(a) bendi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırılması-na geçilmiş olup, 2015/4730 şikayet sayılı “Ret” önerisiyle Kamu Baş-denetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde, şikâyet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu ta-şıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikâyetin süresinde yapıl-dığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikâyetin incelenmesine ve araştırılmasına engel bir hususun olmadığı tespit edilmiştir.

3. Şikayet başvuru belgesinde şikayet edilen idare olarak her ne ka-dar Kilis Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği gösterilmişse de, 2/11/2011 tarihli ve 28103 Mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayım-lanan “663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” gereğince Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu resen şikayet edilen idareler arasında gösterilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

4. Şikayetçi başvurusunda, ... Devlet Hastanesi’nde tıbbi teknolog olarak görev yaptığını, 26/08/2015 tarihli görevlendirme yazısıyla is-tatistik bölümünde görevlendirildiğini, “Sağlık Meslek Mensupları ile Sağlık Hizmetleri Kadrolarında Çalışan Diğer Meslek Mensuplarının İş ve Görev Tanımına Dair Yönetmelik”te tıbbi teknoloğun görev ta-nımının açıkça yazıldığını, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda tıbbi teknologların sağlık hizmetleri sınıfında yer almasına karşın is-tatistik memurlarının genel idare hizmetleri sınıfında bulunduğunu, ayrıca “tıbbi teknolog” olabilmek için 4 yıllık üniversite bitirme şartı aranırken “istatistik memuru” olabilmek için lise ve dengi okul mezu-nu olmanın yeterli olduğunu, bu gerekçelerle yapılan görevlendirme-nin 657 sayılı Kanunun 45’inci maddesinde yer alan “hiçbir memur sınıfının dışında ve sınıfının içindeki derecesinin altında bir derece-nin görevinde çalıştırılamaz” hükmüne aykırılık teşkil ettiğini iddia ve ifade ederek, söz konusu görevlendirmenin geri alınmasını, görev

Page 444: Kamu Personel Rejimi 1

439KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

tanımına uygun olarak görevlendirilmesinin yapılmasını talep etmek-tedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

5. Söz konusu şikayet kapsamında bilgi ve belge talebimize istinaden Sağlık Bakanlığı Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu ... İli Kamu Has-taneleri Birliği Genel Sekreterliği tarafından gönderilen 19/11/2015 tarihli ve 5937 sayılı cevabî yazıda; ...’in Genel Sekreterliklerine bağlı olarak 30/03/2015 tarihinde tıbbi teknolog olarak göreve başladığı ve görev tanımına uygun olarak eğitim biriminde görevlendirildiği, ancak göreve başladığı tarihten itibaren 48 gün yıllık izin, 75 gün de çeşitli hastalıklar sebebiyle istirahat raporu kullandığı, eğitim ile ilgili hiçbir çalışmada bulunmadığı belirtilerek; “Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği”ne uygun olarak 26/08/2015 tarihinde sağlık istatistikle-ri ile ilgili çalışma yapmak üzere istatistik biriminde görevlendirildiği, görevlendirildiği birimde çalışan tek personel olması ve de söz konusu alanda personel ihtiyacı olması nedeniyle bu alanda daha verimli ola-cağı kanaatine varılarak söz konusu görevlendirmenin yapıldığı, tıbbi teknolog unvanının teknik hizmetler sınıfında değil sağlık hizmetleri sınıfında yer alan bir unvan olduğu açıklamalarında bulunulmuştur.

C. Olaylar

6. Şikayetçi 30/03/2015 tarihinde ... Devlet Hastanesinde Tıbbi Teknolog olarak görevine başlamış, akabinde 48 gün yıllık izin ve 75 gün sağlık izni kullanmıştır. 26/08/2015 tarihi itibarıyla istatistik bi-riminde görevlendirilen şikayetçi görevlendirilmesinin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla ilgili idareye başvurarak hak ihlalinin giderilmesini talep etmiştir. Şikayetçi ilgili idarece talebinin reddedilmesi üzerine 17/09/2015 tarihinde Kurumuza başvuruda bulunarak söz konusu görevlendirme işleminin geri alınmasını ve görev tanımına uygun ola-rak görevlendirilmesinin yapılmasını talep etmiştir.

D. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

7. Şikayet konusu işleme ilişkin bilgi ve belgeler Kurumumuzun 26/10/2015 tarihli yazısı ile ... Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekre-terliğinden istenilmiş, söz konusu bilgi ve belgelere ilişkin değerlen-dirmelere “İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları” başlığı altında yer verilmiştir.

Page 445: Kamu Personel Rejimi 1

440 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. A. İlgili Mevzuat

8. 2709 sayılı T.C. Anayasası

8.1. “Cumhuriyetin nitelikleri” başlıklı 2 nci maddesi; Tür-kiye Cumhuriyetinin, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sos-yal bir hukuk devleti olduğu,

8.2 8.2. “Kamu hizmeti görevlileriyle ilgili hükümler” baş-lıklı 128’inci maddesinin ikinci fıkrası; memurların ve diğer kamu görevlilerinin niteliklerinin, atanmalarının, görev ve yetkilerinin, hak-larının ve yükümlülüklerinin, aylık ve ödeneklerinin ve diğer özlük iş-lerinin kanunla düzenleneceği, hükmünü amirdir.

9. 23/7/1965 tarihli ve 12056 sayılı Resmi Gazetede yayımla-nan “657 sayılı Devlet Memurları Kanunu”

9.1. “Tesis edilen sınıflar” başlıklı 36 ncı maddesinin “III. Sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık hizmetleri sınıfı” kenar başlıklı üçüncü fıkrası; Bu sınıfın, sağlık hizmetlerinde (Hayvan sağlığı dahil) mesleki eğitim görerek yetişmiş olan tabip, diş tabibi, eczacı, veteriner hekim gibi memurlar ile bu hizmet sahasında çalışan yüksek öğrenim görmüş fizikoterapist, tıp teknoloğu,…..ve benzeri sağlık personelini kapsadığı,

(Ek paragraf: 10/7/2003-4924/11 md.) Bu sınıfa dahil personel ta-rafından yerine getirilmesi gereken hizmetlerin, lüzumu halinde be-deli döner sermaye gelirlerinden ödenmek kaydıyla, Bakanlıkça tespit edilecek esas ve usullere göre hizmet satın alınması yoluyla gördürü-lebileceği,

9.2. “Memurun başka sınıfta ve derecesinin altında bir gö-revde çalıştırılmayacağı” başlıklı 45 inci maddesi; hiçbir memu-run sınıfının dışında ve sınıfının içindeki derecesinin altında bir dere-cenin görevinde çalıştırılamayacağı,

hükmünü amirdir.

Page 446: Kamu Personel Rejimi 1

441KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

10. 2/11/2011 tarihli ve 28103 Mükerrer sayılı Resmi Ga-zetede yayımlanan “663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuru-luşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname”nin “Genel Sekreterin ve hastane yöneticisinin gö-rev, yetki ve sorumlulukları” başlıklı 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi; Birlik bünyesindeki sağlık kurumlarında etkili ve verimli hizmet sunumunu sağlamak, bu amaçla kaynak ve perso-nel ihtiyaçlarını tespit etmek, istihdam planlaması yapmak ve perso-nel hareketlerini gerçekleştirmek görevinin Genel sekreterin görevleri arasında sayıldığı, üçüncü fıkrası; Hastane yöneticisinin, hastane öl-çeğinde Genel Sekreterin görev, yetki ve sorumluluklarına sahip olup, hastanede tüm hizmetlerin verimli ve mevzuata uygun şekilde yürü-tülmesinden Genel Sekretere karşı sorumlu olduğu,

düzenlemelerini içerir.

11. “Sağlık Meslek Mensupları ile Sağlık Hizmetlerinde Çalı-şan Diğer Meslek Mensuplarının İş ve Görev Tanımlarına Dair Yönetmelik”

11.1. “Amaç” başlıklı 1 inci maddesi; Bu Yönetmelik ile sağlık meslek mensupları ile sağlık hizmetlerinde çalışan diğer meslek men-suplarının iş ve görev tanımlarını düzenlemenin amaçlandığı,

11.2. “Tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinin birinci fıkrası-nın (c) bendi; Sağlık hizmetlerinde çalışan diğer meslek mensupla-rının; sağlık meslek mensubu olmadığı halde, sağlık hizmet sunumu çerçevesinde özgün görevi olan ve bu alanda çalışan diğer meslek men-suplarını ifade ettiği,

11.3. “Diğer Meslek Mensuplarının Sağlık Hizmetlerinde İş ve Görev Tanımları” başlıklı Yönetmelik Ek-2’de; Sağlık eğitim-cisi/Tıbbi teknoloğun görevlerinin;

a) Sağlığın geliştirilmesi çalışmaları kapsamında; birey ve toplu-mun sağlığının korunması sağlık düzeyinin yükseltilmesine yönelik davranış değişiklikleri oluşturmak ve sürdürmek amacıyla sağlık eğiti-mi programları hazırlamak ve uygulamak,

b) Eğitim faaliyetleriyle ilgili ölçme ve değerlendirme faaliyetlerini yürütmek,

Page 447: Kamu Personel Rejimi 1

442 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

c) Alanı ile ilgili politika geliştirmesinde ve farkındalık oluşturma-sında görev almak olduğu, düzenlemelerini içerir.

12. 13.1.1983 tarihli ve 17927 Mükerrer sayılı Resmi Gaze-tede yayımlanan Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği

12.1. “Amaç” başlıklı 1 inci maddesinde; Yönetmelik ile Yatak-lı Tedavi Kurumlarında çeşitli hizmetlerin uygulama esaslarını, per-sonelin görev, yetki ve sorumluluklarını belirlemek ve modern çağın icaplarına ve memleket gerçeklerine uygun, süratli, kaliteli, ekonomik bir hastane işletmeciliği sağlamanın amaçlandığı,

12.2. “Baştabibin Görev ve Yetkileri” başlıklı 110’uncu mad-desinin (v) bendinde, baştabibin, başhemşire ve hastane müdü-rünün görüşünü almak suretiyle hemşire, ebe ve yardımcı hizmetler sınıfı personelin, eğitim hastanelerinde ise tababet uzmanlık tüzüğü hükümlerine uygun olarak uzmanlık eğitimi görenlerin görev yerlerini belirleyeceği, bu hususta kendisine yapılan önerileri değerlendirerek karara bağlayacağı,

Hükmünü amirdir.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar13. Danıştay 2. Dairesinin 22/01/2008 tarihli ve E.2007/1114,

K.2008/0000 no.lu kararında; yetkinin kullanımının kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olması gerektiğine, kamu yararı ve hiz-met gerekleri göz ardı edilerek tesis edilen idari işlemin sebep ve amaç yönlerinden hukuka aykırılık oluşturacağına, ayrıca idari işlemlerin hukuken kabul edilebilir bir gerekçeye dayanması gerektiğine hükme-dilmiştir.

14. Danıştay 5. Dairesinin 15/11/1977 tarihli ve E.1976/432, K.1977/5482 no.lu kararında, madde hükmünün kurumlara me-murları sadece meslekleri ile ilgili sınıftan genel idare hizmetleri sını-fına veya genel idare hizmetleri sınıfından meslekleri ile ilgili sınıflara naklen atama yetkisi verdiği, öngörülen sınıflardan yardımcı hizmet-ler sınıfına atamak yolunda idarelere herhangi bir takdir hakkı tanı-madığından bahisle genel idare hizmetleri sınıfında tahsildar olarak hizmet gören davacının yardımcı hizmetler sınıfındaki odacılık göre-vine atanmasında hukuka uyarlık

bulunmadığına hükmetmiştir.

Page 448: Kamu Personel Rejimi 1

443KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

C. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın Kamu Başdenetçi-si’ne Önerisi

15. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma so-nucunda; söz konusu görevlendirmenin 25453 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Sağlık ve Yardımcı Sağlık Personeli Ta-rafından Yerine Getirilmesi Gereken Hizmetlerin Satın Alma Yoluyla Gördürülmesine İlişkin Esas ve Usuller” uyarınca yapılacak Hizmet Satın Alma İşlemlerinde İdarelerce Hazırlanacak Teknik Şartname Eki Görev Tanımlarında sayılan tıbbi teknoloğun görev tanımına uygun olarak yapıldığı, söz konusu görevlendirmenin 657 sayılı Devlet Me-murları Kanununda belirtilen sağlık hizmetleri sınıfının görev tanı-mına aykırı yapıldığı iddiasının kabul edilebilir nitelikte olmadığı; bu görevlendirmenin idarenin takdir yetkisine bağlı bir görevlendirme olduğu, idarenin takdir yetkisini kullanırken kamu yararı ve bireysel yarar dengesini gözettiği, kararın objektif ve gerekçeli olduğu, idarece tesis edilen işlemin şekil ve amaç yönünden hukuka ve hakkaniyete uygun olduğu tespitleriyle şikayetin REDDİ önerilmiştir.

D. Hukuka Uygunluk Yönünden Değerlendirme ve Gerekçe16. Şikayet başvurucusu paragraf 3 ve 4’ te yazılı olduğu üze-

re, kurum içi istatistik biriminde görevlendirilmesine ilişkin işlemin geri alınmasını ve ünvanına uygun yeni bir görevlen-dirmenin yapılmasını talep etmiştir.

İdare ile şikâyetçi arasındaki uyuşmazlık özetle , tıbbi teknolog ola-rak göreve başlayan şikayetçinin daha sonra kurum içi görevlendirme ile istatistik biriminde görevlendirilmesinden kaynaklanmakta olup, şikayetçi tarafından görevlendirmenin görev tanımına uymadığından bahisle hukuka aykırı olduğu iddia edilmekte, idare ise şikayetçinin mesleki görev tanımına uygun olarak Yataklı Tedavi Kurumları İşlet-mesi Yönetmeliğince görevlendirilmesi ile kamu hizmetinin daha ve-rimli ve etkili sunulmasının amaçlandığını ileri sürmektedir.

17. Şikayet konusu görevlendirme işleminin hukuka uygunluğu-nun değerlendirilmesi, tıbbi teknoloğun görev tanımının şikayetçinin görevlendirildiği birim ile uyumlu olup olmadığının ortaya konmasını ve idarenin söz konusu işlemi tesis ederken gösterdiği sebebin huku-ken geçerli ve kendisine verilen yetkinin amacına uygun olup olma-dığının tespitini gerekmektedir. İdarenin cevabi yazısı incelendiğinde (bkz. par. 5) şikayetçinin istatistik biriminde görevlendirilmesinin

Page 449: Kamu Personel Rejimi 1

444 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

gerekçesi üç ana sebebe dayanmaktadır. Bunlar istatistik birimindeki iş gücü ihtiyacı, şikayetçinin sık sık izin kullanması ve sağlık raporu alması olarak belirtilmiştir.

18. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Tesis edilen sınıflar” başlıklı 36 ncı maddesi incelendiğinde tıbbi teknoloğun “III. Sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık hizmetleri sınıfı” başlıklı üçüncü fıkra-da sayılan personel arasında yer aldığı, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmün-de Kararnamenin 40 ıncı maddesi hükümlerine dayanılarak hazırla-nan “Sağlık Meslek Mensupları ile Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Di-ğer Meslek Mensuplarının İş ve Görev Tanımlarına Dair Yönetmelik” incelendiğinde ise tıbbi teknoloğun sağlığın geliştirilmesi çalışmaları kapsamında birey ve toplum sağlığının korunması ve sağlık düzeyinin yükseltilmesine yönelik farkındalık oluşturmasında görev almak, dav-ranış değişiklikleri oluşturmak ve sürdürmek amacıyla sağlık eğitimi programları hazırlamak, uygulamak ve söz konusu eğitim faaliyetle-riyle ilgili ölçme ve değerlendirme faaliyetlerini yürütmek ile görevli olduğunun düzenlendiği görülmektedir.

19. Bir başka anlatımla şikayetçi, 657 sayılı Devlet Memurları Ka-nunu kapsamında sağlık hizmetleri sınıfında memur statüsünde gö-rev yapmaktadır. Yukarıda bahse konu Yönetmelikte tıbbi teknoloğun ölçme ve değerlendirme görevi, hazırlayacağı ve uygulayacağı sağlık eğitimi programları ile sınırlandırılmıştır. Her ne kadar hastane yöne-ticisine 663 sayılı KHK’nın 31inci maddesi uyarınca sağlık kurumla-rında etkili ve verimli hizmet sunumunu sağlamak, bu amaçla kaynak ve personel ihtiyaçlarını tespit etmek, istihdam planlaması yapmak ve personel hareketlerini gerçekleştirmek yetkisi verilmişse de, şikayet-çinin tıbbi teknoloğun görev tanımının sınırlarını aşar nitelik-te olan ve diğer hizmet sınıflarında bulunan kamu personelinin görevi kapsamında yer alan istatistik biriminde görevlendiril-mesi 657 sayılı DMK’nın 45 inci maddesinde düzenlenen hiç-bir memurun sınıfının dışında bir görevde çalıştırılamayacağı hükmüne aykırılık oluşturduğundan idari işlemi konu yönün-den hukuka aykırı hale getirmektedir.

20. 657 sayılı DMK’nın yıllık izin hakkını ve bu izin hakkının nasıl kullandırılacağını düzenleyen 102 ve 103. maddeleri incelen-diğinde, Devlet memurlarına tanınan yıllık izin hakkının, amirin uygun bulacağı zamanlarda toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım

Page 450: Kamu Personel Rejimi 1

445KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kullanılabileceğinin hüküm altına alındığı, görülmekle, idarenin me-murun yıllık izin kullanma zamanıyla ilgili olarak bir takdir yetkisinin bulunduğu, bu takdir yetkisinin hizmetlerin kesintisiz yürütülmesi-nin sağlanması ve kamu yararının gözetilmesi amacına uygun olarak kullanılabileceği hususunda şüphe bulunmamaktadır. Bu bağlamda somut olayımızda idarenin, şikayetçinin farklı zamanlardaki izin taleplerini kabul ederken ve söz konusu izinleri kullan-dırırken kamu hizmetinin aksamasına yol açmayacağını gö-zeterek değerlendirdiğinin kabulü gerekmektedir. Dolayısıyla idarenin şikayetçinin hizmet sınıfına ve görev tanımına uygun olmayan görevlendirmesinin gerekçelerinden biri olarak sık sık izin kullanıyor olmasını ileri sürmesinin hukuka uygun ol-madığı tespit edilmiştir.

21. 657 sayılı Kanunun 105 inci maddesinin altıncı fıkrasına isti-naden hazırlanarak 22/8/2011 tarihli ve 2011/2226 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kabul edilen ve 29/10/2011 tarihli ve 28099 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Devlet Memurlarına Verilecek Hastalık Raporları ile Hastalık ve Refakat İznine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”in “Hastalık izni verilmesi” başlıklı 7 nci maddesinin yedinci fıkrasında; “Hastalık raporlarının fenne aykırı olduğu konusunda tereddüt bulunması hâlinde, memur hastalık izni kulla-nıyor sayılmakla birlikte Sağlık Bakanlığınca belirlenen ve memurun bu-lunduğu yere yakın bir hakem hastaneye sevk edilir ve sonucuna göre işlem yapılır. Hakem hastane sağlık kurulları bu nitelikteki başvuruları öncelik-le sonuçlandırır.” hükmü yer almaktadır. Bir başka deyişle bahse konu Yönetmelik hükmü uyarınca memurun almış olduğu hastalık raporu-nun fenne aykırı olduğu konusunda bir tereddüt bulunması hâlinde hastalık raporunun idareye intikalinden sonra Yönetmelikte belirtilen sürede idare tarafından, memurun, bulunduğu yere yakın ve Sağlık Bakanlığınca belirlenen bir hakem hastaneye sevk edilmesi her zaman mümkündür. Somut olayımız bu açıdan incelediğinde ise, idare nezdinde bu yönde bir tereddüt varsa da buna ilişkin hukuki yollara başvurulmadığı görüldüğünden idarenin şikayetçinin sık sık hastalık izni kullanıyor olmasını hizmet sınıfına ve gö-rev tanımına uygun olmayan görevlendirmesinin gerekçelerin-den biri olarak ileri sürmesinin de hukuka uygun olmadığı so-nucuna varılmıştır.

Page 451: Kamu Personel Rejimi 1

446 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

22. Ayrıca, şikayet konusu olayda ilgili idarece tesis edilen görevlen-dirme işleminin Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliğine göre yapıldığı ifade edilmiş ise de, işlemde yer alan hastane yöneticisinin “olur”undan işlemin 663 sayılı KHK’nin 31’inci maddesine göre yapıl-dığı açıktır. Kaldı ki şikayet konusu işlemin Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği kapsamında tesis edilmesi durumunda söz ko-nusu işlem yetki unsuru yönünden hukuka aykırı olacaktır. Şöyle ki, anılan Yönetmeliğin “Baştabibin Görev ve Yetkileri” başlıklı 110’uncu maddesinin (v) bendinde, baştabibin, başhemşire ve hastane müdürünün görüşünü almak suretiyle hemşire, ebe ve yardımcı hizmetler sınıfı perso-nelin, eğitim hastanelerinde ise tababet uzmanlık tüzüğü hükümlerine uygun olarak uzmanlık eğitimi görenlerin görev yerlerini belirleyeceği, bu hususta kendisine yapılan önerileri değerlendirerek karara bağlayacağı be-lirtilmektedir. Bu hükmün baştabibe ‘görev yerlerini belirleme’ yetkisi verdiği açık olmakla birlikte bu yetki hemşire, ebe ve yardımcı hizmetler sınıfı personeli ile sınırlandırılmıştır. Dolayısıyla ‘sağlık hizmetleri sı-nıfı’ baştabibin ‘görev yerlerini belirleme’ yetkisi kapsamı dışında bı-rakılmıştır.

Yukarıdan bu yana açıklanan gerekçeler, dosyadaki bilgi ve belgeler, Yüksek mahkeme içtihatları ve tüm dosya birlikte de-ğerlendirildiğinde,tıbbi teknolog olarak görev yapan şikayet-çinin istatistik biriminde görevlendirilmesinin hukuka uygun olmadığı kanaat ve sonucuna ulaşılmış ve idareye tavsiye kara-rı vermek gerekmiştir.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme23. 2709 sayılı T.C. Anayasasının “Kanun Önünde Eşitlik” başlık-

lı 10 uncu maddesinde ifadesini bulan eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edil-diğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi şikayete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alın-mış olan haklara da aykırı bir durum tespit edilememiştir.

F. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme24. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anla-

yışında idarelerden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklen-mektedir.

Page 452: Kamu Personel Rejimi 1

447KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

25. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 6 ncı maddesinde “Ku-rum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı ada-let anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakla-rın korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yol-larının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” hükmü yer almaktadır. Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesinin 41 inci maddesi ve Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen Avrupa Doğru İdari Davranış yasası gibi uluslararası mevzuatlarda da iyi yöne-tim ilkelerinin ne olduğuna ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

26. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme ne-ticesinde; şikayet başvurusu kapsamında İdarenin şikayet konusuyla ilgili bilgi ve belge talep yazılarına yasal süre içerisinde, yeterli, makul ve gerekli cevapları verdiği, dolayısıyla makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, kararın geciktirilmeksizin bildi-rilmesi ilkelerine uygun hareket ettiği, ancak şikayetçinin talebini inceleyen idarenin ret kararında “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uyulmadığı anlaşılmış olup İdarenin bundan böyle bu ilkeye de uygun hareket etmesi beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması:27. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci

maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu28. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-

runması Başlıklı 40.maddesinin 2.fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürele-rini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu

Page 453: Kamu Personel Rejimi 1

448 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uya-rınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde Gaziantep İdare Mahkemesi’ne yargı yolu açık-tır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKAYE-

TİN KABULÜNE,Şikayetçinin istatistik biriminde görevlendirilmesi işleminin huku-

ka aykırı olduğunun tespitiyle söz konusu işlemin makul süre içinde geri alınması, görev tanımına uygun olarak yeni görevlendirilmesinin yapılarak mağduriyetinin giderilmesi yönünde yeni bir işlem tesisi için ... KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİNE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

Yukarıda anılan Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uya-rınca, idarece bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin 30 (otuz) gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın şikâyetçiye, Sağlık Bakanlığı’na, Türkiye Kamu Hasta-neleri Kurumu’na ve ... Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği’ne tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 454: Kamu Personel Rejimi 1

449KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/4794KARAR TARİHİ : 14/03/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Gümüşhane ValiliğiŞİKAYETİN KONUSU : Şikayet başvurucusunun ika-

met ettiği sıra tahsisli lojmanı tadilat nedeniyle tahliye ettik-ten sonra lojmanın kendisine tahsis edilmeyip kalan süresi-nin tamamlattırılmaması ve yeniden başvuru alınarak sıra-ya konulması nedeniyle uğra-dığı mağduriyetin giderilmesi için söz konusu lojmanın ken-disine tekrar tahsis edilmesi talebi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 29.9.2015

I. USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1. 29/09/2015 tarihinde e-başvuru yoluyla yapılan şikayet başvu-rusu ve ekleri, 10460 evrak numarası ile kayıt altına alınmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mü-kerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönet-meliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci madde-sinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 08/02/2016 tarihli Tavsiye Kararı Önerisiyle Kamu Başdenetçisine sunulmuştur.

Page 455: Kamu Personel Rejimi 1

450 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön incelemede, şikayet konusunun Kurumumuzun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari baş-vuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıldığı ve diğer ön in-celeme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları3. Şikayet başvurucusu, Gümüşhane İl Sağlık Müdürlüğüne lojman

başvurusu yapması neticesinde kendisine sıra tahsisli olarak lojman tahsisi yapıldığını, müdürlük lojmanlarında genel onarım yapılacağı gerekçesiyle yer teslimi yapılıncaya kadar lojmanların tahliye edilmesi gerektiğinin kendisine ve lojmanlarda kalan personellere bildirildiği-ni, buna istinaden tadilat ve onarım bitirilip kendisine teslim edilene kadar lojman hakkının saklı kalmasını, kira kesintisi yapılmamasını ve onarım nedeniyle lojmanda kalamadığı sürenin 5 yıllık tahsis süresin-den sayılmamasını talep ederek lojman teslim tutanağı ile eşyalarını tahliye ederek geçici olarak lojmanı boşalttığını, lojman teslim tutana-ğında da bu durumu belirttiğini, fakat yer teslimi sonrasında tarafına lojman teslimi yapılmadığını ve kendisinden tekrar lojman tahsisi için başvuru yapılmasının istendiğini, halbuki kendisiyle birlikte lojmanı tahliye eden diğer bazı personellerin sıralamaya tabi tutulmadan loj-manlarına döndüklerini ifade ederek yaşadığı mağduriyetin giderilme-si talebiyle Kurumumuza başvuruda bulunmuştur.

B. İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları

4. Gümüşhane Valiliğinden konuyla ilgili 26/10/2015 tarih ve E.8088 sayılı yazımızla gerekli bilgi ve belgeler talep edilmiş olup, Gü-müşhane Valiliği Halk Sağlığı Müdürlüğünün 09/12/2015 tarih ve 824 sayılı cevabi yazısı ile konuyla ilgili belgeler yazı ekinde gönderil-miş fakat herhangi bir açıklama ve değerlendirme yapılmamış-tır.

C. Olaylar

5. Şikayet başvurucusu tarafından şikayet başvurusuna eklenen belgeler ve ilgili idare tarafından yazı ekinde gönderilen belgeler bir-likte değerlendirildiğinde;

Page 456: Kamu Personel Rejimi 1

451KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

5.1. Sağlık Hizmetleri Sınıfına tahsisli lojmana talepli çıkma-ması nedeniyle 21/09/2012 tarihli ve 33 numaralı Komisyon Kararı ile başvurucuya şartlı olarak tahsis edilmiştir.

5.2. Şikayet başvurucusuna verilen Sağlık Hizmetleri Sınıfına tah-sisli lojman, 29/11/2013 tarihli ve 19 numaralı Komisyon Kararı ile Yardımcı Sağlık Hizmetleri Sınıfına tahsis edilerek, şartlı ola-rak oturulan sürelerin de sıra tahsisli süreden sayılması koşu-luyla başvurucuya 5 yıl süreyle sıra tahsisli olarak tekrar tahsis edilmiştir.

5.3. Lojmanların tadilat ve genel onarımı yapılacağı gerekçesiy-le, Gümüşhane İl Sağlık Müdürlüğünün 08/08/2014 tarihli yazısıyla, yer teslimi yapılıncaya kadar lojmanlarda oturan personellerin oturdukları lojmanları tahliye etmeleri istenmiş; bunun üzeri-ne başvurucu 03/11/2014 tarihinde imzaladığı Kamu Konutları Geri Alma Tutanağı ile lojmanı teslim ve tahliye etmiştir.

5.4. Başvurucu ile birlikte lojmanlarını tahliye etmesi istenilen personellerden ..., ..., ... ve ...’nin vermiş olduğu dilekçeleri ile lojman-lardaki tadilatın uzaması dolayısıyla mağdur olduklarını ve doğabi-lecek olumsuzluklardan dolayı yüklenici firma ile Kurumun sorumlu olmayacağını kabul edeceklerini belirterek kendilerine sıra tahsisli olarak verilen lojmana girmek istediklerini beyan etmeleri üzerine 20/04/2015 tarihli Ek Komisyon Kararı ile bu personellerin lojmana geçmelerine izin verilerek, lojman onarımı bittikten sonra tahsis dağı-lımı ile mevcut oturanlar ve oturacak olanların durumlarının yeniden değerlendirileceği karara bağlanmıştır.

5.5. 19/06/2015 tarihinde yapılan ilan ile 2015 yılı içerisinde per-sonel lojmanlarında boşalma olması durumunda tahsis edilebilmesi için personellerin lojman tahsis talep beyannamesi ile başvuruda bu-lunması istenmiş olup, şikayet başvurucusu da bu ilan kapsamına alınarak tekrar puanlandırılmaya tabi tutulmuş ve 72,75 pu-anla on beşinci sırada yer almıştır. Fakat 20/04/2015 tarihli Ek Komisyon Kararı ile lojmanlarına geçenler puanlama yapılıp sıraya girmeksizin lojmandan yararlanmaya devam etmişlerdir.

5.6. Yukarıda belirtilen olaylar neticesinde şikayetçi, 12/05/2015 tarihinde mağduriyetinin giderilmesi amacıyla idari başvuru yolla-rını tüketmiş olarak Kurumumuza başvuru yapmıştır. Bu başvuruya

Page 457: Kamu Personel Rejimi 1

452 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

istinaden Kurumumuzun arabuluculuğu neticesinde şikayet başvurucusunun Gümüşhane Valiliği ... ile görüşmesi sağlan-mıştır. 20/05/2015 tarihli Tutanak ile kayıt altına alınan ve Vali Yar-dımcısı ... ile Kurumumuz tarafından yapılan telefon görüşmesinde; “şikayet başvurucusunun talebinin lojman onarımı bittikten sonra yerine getirileceği, bu konunun kendileri tarafından takibinin yapılacağı” belirtilmiştir. Bunun üzerine şikayet baş-vurucusu Kurumumuza göndermiş olduğu 20/05/2015 tarihli dilek-çesinde, idare ile yapılan görüşme sonucunda, mağduriyetinin giderileceğinin kendisine söylendiğini belirterek tekrar baş-vuru hakkı saklı kalması koşuluyla şikayetinden vazgeçtiğini belirtmiştir. Başvurucunun bu talebi nedeniyle Kurumumuz tarafın-dan 2015/2772 Esas No.lu dosya hakkında 21/05/2015 tarihli “Karar Verilmesine Yer Olmadığına Dair Karar” verilmiştir.

5.7. Ayrıca Gümüşhane İl Sağlık Müdürlüğü tarafından 30/06/2015 tarihli yazı ile Sağlık Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlü-ğüne “genel bakım ve onarım dolayısıyla lojmanlarda sıra tahsisli ve şartlı olarak oturan personellerin tahliyesinin yapıldığı, onarım bitim tarihinin 15/07/2015 olarak planlandığı, lojman süresini tamamla-mayan ve çıkışını resmi olarak yapmayan personelin kalan oturma süresinin devamı için mi lojmana dönecekleri, yoksa tekrar dilekçe ve-rerek yapılacak puanlama doğrultusunda mı lojman başvurusunda bu-lunacakları” hususlarında tereddütte kalındığı bildirilmiş ve konuyla ilgili görüş istenmiştir. Sağlık Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Ge-nel Müdürlüğünün 29/07/2015 tarihli yazısında konuyla ilgili olarak “tereddüte düşülen hususlarda Kamu Konutları Yönet-meliğinin 20 nci maddesi uyarınca sürelerin tamamlatılması” istenilmiştir.

5.8. Şikayet başvurucusu mağduriyetinin giderilmediğini belirte-rek 29/09/2015 tarihinde yeniden Kurumumuza başvuruda bulun-muştur.

D. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

6. Şikayet konusuna ilişkin olarak idareden talep edilen bilgi ve bel-geler neticesinde ilgili İdare tarafından gönderilen cevabi yazıya Kara-rın 4 numaralı paragrafında yer verilmiştir.

Page 458: Kamu Personel Rejimi 1

453KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

7. Kamu Konutları Kanununun “Kamu konut türleri ve konut tahsisi” başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde; “Sıra tah-sisli konutlar; hizmet süresi, daha önce kamu konutlarından yararlanma durumu ve süresi, çocuklarının ve bakmakla mükellef olduğu aile fertleri-nin sayısı, aile fertlerinin gelir durumu, konuttan yararlanma için bekleme süresi, eşinin de bu Kanun kapsamına giren kurum ve kuruluşlarda çalışan personel olması gibi hususlar dikkate alınarak yönetmelikte belirlenecek puanlama esasına göre tahsis edilen konutlardır.” hükmüne, 2 nci fıkra-sında; “Konut tahsisinin yapılmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikte düzenlenir.” hükmüne,

8. Mezkur Kanunun “Oturma süreleri” başlıklı 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; “Sıra tahsisli konutlarda ise oturma süresi beş yıldır. Ancak; bu sürenin tamamlanmasından sonra konuttan yararlanacak başka birinin olmaması halinde, belli bir süre verilmeksizin ve şartlı olarak otur-maya devam edilmesine izin verilebilir.” hükmüne,

9. Aynı Kanunun “Konuttan çıkma” başlıklı 7 nci maddesinin (b) bendinde; “Sıra tahsisli konutlarda oturanlar; beş yıllık oturma süresi-nin bitiminden itibaren on beş gün veya yararlanacak başka biri olmaması nedeniyle oturmaya devam etmesine izin verilmiş ise çıkması için idarece yapılan tebligat tarihinden itibaren bir ay içinde, (…) konutlardan çıkmak zorundadırlar.” hükmüne,

10. Yine aynı Kanunun “Konuttan çıkarılma” başlıklı 8 inci madde-sinde “Konutlar, 7 nci maddede belirtilen süreler sonunda boşaltılmaz ise, tahsise yetkili makam tarafından ilgili mülki veya askeri makamlara başvurulur. Bu başvuru üzerine konut başka bir bildirime gerek kalmak-sızın, kolluk kuvveti kullanılarak bir hafta içinde zorla boşalttırılır. Zorla boşalttırmaya karşı, idareye ve yargı mercilerine yapılacak başvuru boşalt-tırma işleminin icra ve infazını durdurmaz. Konut tahsisine yetkili makam tarafından kendilerine tahsis yapılmadan konutları işgal edenler veya tahsis yapıldıktan sonra gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu anlaşılanlar, konut blok veya gruplarındaki diğer konut sakinlerinin huzur ve sükunu-nu bozucu, genel ahlak değerlerini zedeleyici tutum ve davranışlarda bulunmakta ısrar ettiği tesbit olunanlar hakkında da yukarıdaki fıkra hük-müne göre işlem yapılır.” hükmüne,

Page 459: Kamu Personel Rejimi 1

454 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

11. Kamu Konutları Yönetmeliğinin; “Sıra Tahsisli Konutların Tah-sis Şekli” başlıklı 9 uncu maddesinin birinci fıkrasında; “Sıra tahsisli konutlar, Yönetmeliğe ekli (4) sayılı puanlama cetveli esas alınarak konut dağıtım komisyonunca hak sahiplerine tahsis edilir. Hak sahiplerinin puan-larının eşit olması halinde, hizmet süresi fazla olana, hizmet süresi de eşit ise, yetkili ev dağıtım komisyonunca ad çekme yoluyla, konut tahsis edilir.” hükmüne, 3 üncü fıkrasında; “Konutların herhangi bir nedenle boşalma-sı halinde fiilen boşaltıldığı tarihten itibaren en geç 30 gün içinde Yönetme-lik hükümlerine göre hak sahiplerine tahsis edilmesi gerekir.” hükmüne,

12. Aynı Yönetmeliğin “Konutlarda Oturma Süreleri” başlıklı 20 nci maddesinin ikinci fıkrasında; “Sıra tahsisli konutlarda ise oturma sü-resi beş yıldır. Ancak, a) Bu sürenin tamamlanmasından sonra, konut-tan yararlanacak başka personelin olmaması halinde, belli bir süre ve-rilmeksizin ve şartlı olarak konutta oturmaya devam edilmesine izin verilebilir. b) Konuta girmek için sıra bekleyen bulunduğu takdirde, beş yıldan fazla oturma süresi en fazla olandan başlamak üzere, tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde konut boşaltılır.” hükmüne,

13. Yine aynı Yönetmeliğin “Kurum ve Kuruluşlarca Karşılanacak İş-letme, Bakım ve Onarım Giderleri” başlıklı 26 ncı maddesinin ikinci fık-rasında; “Konutta oturanlar, kurum ve kuruluşlara ait olup, yapılması uygun görülen onarımların yapılmasına engel olamazlar ve meşru bir mazeret olmadıkça tarihini erteleyemezler.” hükmüne yer verilmiştir.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

14. Anayasa Mahkemesinin 31/01/2013 tarih E. 2011/45 K. 2013/24 sayılı kararında; “Hukuk devleti ilkesi idarenin “belirlilik”, “istikrar”, “öngörülebilirlik” ve “haklı beklenti” ilkelerine uygun dav-ranmasını içermektedir. Buna göre, idarenin vatandaşların güvenini boşa çıkaracak uygulamalardan kaçınması gerekir. Hukuk devletinde idareden beklenen açık ve güvenilir olma yükümlülüğüne uygun dav-ranmasıdır. Haklı beklenti, idarenin ister bir taahhüt, isterse uzun sü-ren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin bir çıkarları ya da lehlerine olan bir sonuca ulaşabileceklerini ya da edinebileceklerini ümit etmelerini ifade eder.” denilmiştir.

15. Anayasa Mahkemesinin 13/07/2015 tarih E. 2014/88 K. 2015/68 sayılı kararında; “Anayasa’nın 2 nci maddesinde yer alan hukuk devleti ilkesinin temel gereklerinden biri kazanılmış haklara

Page 460: Kamu Personel Rejimi 1

455KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

saygı gösterilmesidir. Kazanılmış haklara saygı, hukuk güvenliği ilke-sinin bir sonucudur. Kazanılmış hak, kişinin bulunduğu statüden do-ğan, tahakkuk etmiş ve kendisi yönünden kesinleşmiş ve kişisel alacak niteliğine dönüşmüş haktır.” denilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın Kamu Başdenetçisi-ne Önerisi

16. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neti-cesinde; şikayet konusu olayın hukuka aykırı olduğu değerlendirilerek şikayetin kabulü yönündeki öneri Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

17. Şikayet başvurucusu 3 numaralı paragrafta açıklandığı üzere; ikamet ettiği sıra tahsisli lojmanı tadilat nedeniyle tahliye ettikten sonra lojmanın kendisine yeniden tahsis edilmemesi nedeniyle yaşa-mış olduğu mağduriyetin giderilmesi talebiyle Kurumumuza başvuru-da bulunmuştur.

18. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; 29/11/2013 tarihinde başvuru-cuya sıra tahsisli olarak tahsis edilen lojmanın tadilat ve genel onarımı yapılacağı gerekçesiyle yer teslimi yapılıncaya kadar tahliyesinin iste-nilmesi üzerine 03/11/2014 tarihinde tahliye edildiği, ancak tahliye ettiği sıra tahsisli lojmanın tadilat ve onarım tamamlandıktan sonra tekrar başvurucuya tahsis edilmeyerek puanlandırılmaya tabi tutul-duğu ve on beşinci sırada yer aldığı için lojman tahsisin yapılmadığı anlaşılmıştır.

19. Kamu konutları, tahsis esasına göre özel tahsisli, görev tahsis-li, hizmet tahsisli ve sıra tahsisli olmak üzere dört gruba ayrılmıştır. Özel tahsisli, görev tahsisli ve hizmet tahsisli konutlarda oturma sü-resi, tahsise esas olan görev veya hizmetin devamı süresincedir; sıra tahsisli konutlarda ise oturma süresi 8 inci ve 12 inci paragraf-larda belirtildiği gibi beş yıldır.

20. Sıra tahsisli konutlarda beş yıllık oturma süresi tamamlanma-dan konuttan çıkarılmanın ancak konut tahsisine yetkili makam tara-fından kendilerine tahsis yapılmadan konutların işgal edilme-si, tahsis yapıldıktan sonra gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunun anlaşılması, konut blok veya gruplarındaki diğer konut sakinlerinin

Page 461: Kamu Personel Rejimi 1

456 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

huzur ve sükununu bozucu, genel ahlak değerlerini zedeleyi-ci tutum ve davranışlarda bulunulmasında ısrar edildiğinin tesbit edilmesi hallerinde mümkün olduğu 10 uncu paragrafta belirtilmiştir.

21. 14 üncü paragrafta hukuk devleti ilkesinin idarenin “belir-lilik”, “istikrar”, “öngörülebilirlik” ve “haklı beklenti” ilkele-rine uygun davranmasını içerdiği ve idareden beklenenin açık ve güvenilir olma yükümlülüğüne uygun davranması olduğu, 15 inci paragrafta ise kazanılmış haklara saygının hukuk güvenliği ilkesinin bir sonucu olduğu belirtilmiştir.

22. Yukarıdan bu yana tüm açıklananlar, mevzuat, yargı kararları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; yaklaşık 1 yıl kullandığı lojmanı yukarıda sayılan çıkarılma şart-ları sebebiyle değil genel onarım nedeniyle tahliye etmek zorunda kalan şikayet başvurucusunun yaklaşık 4 yıllık bir süre daha lojmandan yararlanma hakkı bulunmasına rağmen, “belirlilik”, “istikrar”, “öngörülebilirlik” ve “haklı beklenti” ilkeleri ile açık ve güvenilir olma yükümlülüğüne aykırı olarak ve başvurucu bazında bir anlamda kazanılmış hakkı ihlal edilerek tadilat ve onarım bit-tikten sonra lojmanın tekrar başvurucuya teslim edilmeden yeniden puanlamaya tabi tutulmasına dair şikayet konusu işlemin hukuka ay-kırı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

23. T.C. Anayasasının “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 nci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi şikayete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Be-yannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alınmış olan başkaca bir insan hakkı ihlalinin tespit edilemediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

24. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayı-şında idarelerden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil, aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklen-mektedir.

Page 462: Kamu Personel Rejimi 1

457KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

25. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de ya-yımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İliş-kin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim İlkeleri” baş-lıklı 6 ncı maddesinde; Kurumun, inceleme ve araştırma yaparken insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması; eşitlik, tarafsız-lık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerek-çeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın gecik-tirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim il-kelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulun-madığını gözeteceği düzenlenmiştir. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şar-tının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiştir.

26. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesin-de; şikayet başvurusu kapsamında Kurumumuzca istenilen bilgi ve belgelerin idare tarafından süresi içerisinde cevap verilmekle birlikte, konuyla ilgili hiçbir açıklamada bulunulmadan sadece belgelerin yazı ekinde gönderilmiş olması nedeniyle “kararların gerekçeli olma-sı”, “nezaket” ve “hesap verilebilirlik” , genel onarım nedeniyle lojmandan tahliye ettirilen şikayet başvurucusunun onarım sonrası tekrar lojmana alınmamasının ve 5.6 ncı paragrafta belirtildiği gibi Kurumumuzun arabuluculuk girişimleriyle şikayet başvurucusunun Gümüşhane Valiliği Vali Yardımcısı ... ile görüşmesinin sağlanması neticesinde Vali Yardımcısı ... tarafından “şikayet başvurucusunun talebinin lojman onarımı bittikten sonra yerine getirileceği ve bu ko-nunun kendileri tarafından takibinin yapılacağı”nın tarafımıza belir-tilmesi ile şikayet başvurucusunun Kurumumuza göndermiş olduğu 20/05/2015 tarihli dilekçesinde, idare ile yapılan görüşme sonucunda, mağduriyetinin giderileceğinin söylendiğini belirtmesine rağmen söz konusu mağduriyetin giderilmemesi neticesinde “haklı beklentiye uygunluk”, “dürüstlük” ve “kazanılmış hakların korunması”, “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkelerine uyul-madığı anlaşılmış olup, idarenin bundan böyle bu ilkelere de uyması beklenmektedir.

Page 463: Kamu Personel Rejimi 1

458 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

27. 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

28. Anayasamızın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişi-lerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini be-lirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu De-netçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarın-ca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük süreden arta kalan sürede Trabzon İdare Mahkemesinde yargı yolu açıktır.

V. KARAR

Yukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKAYE-TİN KABULÜNE;

Şikayet başvurucusunun kendisine tahsisi yapılan sıra tahsisli loj-mandan 5 yıllık kullanım süresinden bakım ve onarım nedeniyle tahli-ye edilen süre düşüldükten sonra arta kalan süre boyunca yararlanma-sının sağlanması ve mağduriyetinin makul sürede giderilmesi için yeni bir işlem tesisi yönünde GÜMÜŞHANE VALİLİĞİ’NE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, merciince (Gümüşhane Valiliği) bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği tak-dirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zo-runlu olduğuna, Bu kararın ŞİKAYETÇİYE ve GÜMÜŞHANE VALİ-LİĞİ’NE tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 464: Kamu Personel Rejimi 1

459KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/4813KARAR TARİHİ : 30/03/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1-Başbakanlık (Re”sen)

Vekaletler Cad. Başbakanlık Merkez Bina Bakanlıklar/AN-KARA

2- Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Ziyabey Cad. No:19 06520 Balgat–Çankaya/ANKARA

ŞİKAYETİN KONUSU : Şikayet başvurucusu; huzur hakkı ödemelerinden sadece Türk Dil Kurumu Bilim Kuru-lunun asli üyelerinin yararla-nabileceğinin, dolayısıyla asli üye sıfatını haiz olmayan şah-sına bu ödemenin yapılama-yacağının tarafına bildirilmiş olduğunu, bu uygulamanın ise eşitlik ve adalet ilkelerine aykırılık teşkil ettiğini belirte-rek, söz konusu uygulamanın değiştirilmesinin sağlanması talebinde bulunmaktadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 30.9.2015

Page 465: Kamu Personel Rejimi 1

460 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

I. USULA. Şikayet Başvuru Süreci

1. Şikayet başvurusu, Kurumumuza elden ve 30/09/2015 tarih ve 10506 sayılı evrak numarası ile kayıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvuru formu vasıtasıyla yapılmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 inci maddesinin birinci fık-rasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 28/01/2016 tarihli Tavsiye Kararı Önerisiyle Kamu Başde-netçisine sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Şikayet başvurusunun ön incelemesinde; şikayet başvurucusu-nun 20/10/2014 tarihli ilk şikayet başvurusunun diğer şartları taşı-dığı ancak 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun 17 nci maddesinin dördüncü fıkrası ve anılan Yönetmeliğin 12 nci maddesi uyarınca 06/01/1982 tarih ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Ka-nunu’nda öngörülen idari başvuru yolları ile özel kanunlarda yer alan zorunlu idari başvuru yollarının tüketilmemiş olduğu gerekçesiyle baş-vuru ve eklerinin bahsi geçen Yönetmeliğin 20 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumuna gönde-rilmesine 13/04/2015 tarihinde karar verilmiştir. Gönderme kararı üzerine Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunca başvurucuya cevap verilmemesi üzerine başvurucu 30/09/2015 tarihinde Kurumu-muza tekrar başvurmuştur.

3. Yapılan ön inceleme neticesinde, şikayet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu ta-şıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik olmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bulunmadığı tespit edilmiş-tir.

Page 466: Kamu Personel Rejimi 1

461KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

II. OLAY VE OLGULARA.Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

4. Şikayet başvurucusu Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Ku-rumu Başkanlığı tarafından, 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununun 97 nci maddesinin (b) bendi ile 664 sa-yılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 13 üncü maddesinin ikin-ci fıkrası hükmü gerekçe gösterilerek, huzur hakkı ödemelerinden sa-dece Türk Dil Kurumu Bilim Kurulunun asli üyelerinin yararlanabile-ceğinin, dolayısıyla asli üye sıfatını haiz olmayan şahsına bu ödemenin yapılamayacağının bildirilmiş olduğunu, bu uygulamanın ise eşitlik ve adalet ilkelerine aykırılık teşkil ettiğini belirterek, söz konusu uygula-manın değiştirilmesinin sağlanmasını talep etmektedir.

B. İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları

5.Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı-na yazılan 08/12/2014 tarih ve 10310 sayılı yazılarımızla gerekli bil-gi ve belgeler talep edilmiş olup, bahse konu yazılarımıza istinaden Başkanlık tarafından Yüksek Kurum Başkanı imzasıyla gönderilen 08/01/2015 tarihli ve 27 sayılı cevabi yazıda özetle;

5.1 Yüksek Kurum ve bünyesinde bulunan kurumların faaliyetle-riyle ilgili olarak kimlere ve hangi esaslara göre ücret ve huzur hakkı ödemesi yapılacağının, 14/05/2013 tarihli ve 28647 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2013/4539 sayılı Bakanlar Kurulu Kara-rının ekiyle tespit edildiği,

5.2 Mezkur Bakanlar Kurulu Kararına hukuki dayanak teşkil eden 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununun 97 nci maddesinin (b) bendi gereği kurul faaliyetlerine ilişkin herhangi bir görevi ifa eden, bilim kurullarının asli üyeleri dışındaki kişilere üc-ret veya huzur hakkı ödenmesine imkan bulunmadığı, bu doğrultuda bilim kurulu asli üyesi olmayanlara yapılan ödemelerin yersiz olduğu-nun açık olduğu, Yüksek Kurum ve bağlı kurumlarının mer’i mevzuata uygun hareket etmesinin zorunlu olduğu,

5.3 Ancak şikayet konusu hususu ortadan kaldırmaya matuf belli adımların atılması mümkün olduğu gibi gerekirse yasal düzenlemelerinde yapılabileceği, 1-Asli üyeler dışında hizmetine

Page 467: Kamu Personel Rejimi 1

462 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ihtiyaç duyulacağı düşünülen kişi yada kişilerin akademisyen olduğu takdirde 2547 sayılı Kanunun 38 inci maddesine göre görevlendirile-bileceği, 2-Akademisyen olmayan ancak hizmetine ihtiyaç oldu-ğu düşünülen kişi yada kişilerin Kurum ve Yüksek Kurum Baş-kanının birlikte önerisiyle Yönetim Kurulu tarafından Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Asli, Şeref ve Haberleşme Üyeleri Yönetmeliği gereğince asli üye olarak seçilebileceği, 3-Yönetmelik-te yapılacak değişiklikle üye sayısının artırılabileceği, 4-2876 sayılı Kanunun 97/b maddesinde değişikliğe gidilerek asli üyeler sı-nırlamasının kaldırılabileceği belirtilmiştir.

6. Türk Dil Kurumu Başkanlığına yazılan 08/12/2014 tarih ve 10309 sayılı yazı ile gerekli bilgi ve belgeler talep edilmiş olup, Başkan-lık tarafından gönderilen cevabi yazıda özetle;

6.1 2 Kasım 2011 tarih ve 28103 sayılı Resmi Gazetede yayımlana-rak yürürlüğe giren 664 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Ka-rarnamenin 10 uncu maddesinde Türk Dil Kurumunun görevleri-nin belirlenmiş olduğu, bu görevlerin yerine getirilmesiyle ilgili olarak kurumlar bünyesinde bilim kurullarının oluşturulduğu ve 31 Temmuz 2012 tarih ve 28370 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe gi-ren Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Bilim Kurulu Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 7 nci madde-sinde; “Kurum içi ve kurum dışı kapsamlı araştırma projelerine da-yalı ilmi çalışmalar yapmak ve yaptırmak, her dil ve disiplinden bilim, düşünce ve sanat eserlerini tercüme etmek ve ettirmek, ilmi araştır-maları ve yapılan tercümeleri değerlendirmek, takip etmek, sonuçlan-dırmak, yayımlamak, kültür etkinlikleri düzenlemek ve bu yolla bilgi ve çeviri üretimi ve yönetimi faaliyetlerini gerçekleştirmek; Türk dili, kültürü, tarihi ve bütün yönleriyle Atatürk ve eserleri üzerinde çalış-malar yapmak üzere; Kurumun teklifi ve Yönetim Kurulunun kararı ile ihtiyaç duyulacak değişik alanlarda bilim ve uygulama kolları, diğer kol, komisyon ve çalışma grupları kurulabilir.” aynı Yönetmeliğin 12 nci maddesinde; “Komisyonlar ve çalışma grupları, Yüksek Kurum ve ilgili Kurumun görev alanıyla ilgili konularda çalışan bilim adam-ları ve alanında yetkin kişilerden oluşur.” düzenlemelerine değinile-rek, Kurumun, Yasada sayılan görevlerini yerine getirebilmesi, çalışmalarını daha etkin ve verimli yürütebilmesi için bilim ve

Page 468: Kamu Personel Rejimi 1

463KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

uygulama kollarının yanında komisyonlar, çalışma grupları ve yazı kurulları oluşturması gerektiği, dil çalışmalarında, dil bilim alanında çalışan bilim adamlarının yanında bütün disip-linlerdeki bilim adamlarıyla, alanının yetkin kişilerine, sanat-çılara, edebiyatçılara ihtiyaç duyulduğu ve bu tür çalışmaların çoklu disiplinlerden kişilerin bir araya getirilmesini mecburi kıldığı,

6.2 Ancak Kurumun bağlı bulunduğu mevzuat hükümleri sebebiy-le şu anda 20 bilim kurulu üyesi dışında hiç kimseye bilim ve uygulama kolu, çalışma grubu, komisyon ve yazı kurullarında yapacakları görev dolayısıyla huzur hakkı ödenemediğinden Kurum çalışmalarının sınırlandığı, daha önce başlatılan ve KHK hükümleri gereği sonlandırılan bazı çalışma gruplarında yarım ka-lan ilmi çalışmaların tamamlanamadığı; Tıp Terimleri Sözlüğü, Osmanlı Türkçesi Sözlüğü, Ekonometri Terimleri Sözlüğü, Hemşirelik Terimleri Sözlüğü, Uluslararası İlişkiler Sözlüğünün bunlardan bazıla-rı olduğu,

6.3 Kurumun süreli yayını olarak, aylık Türk Dili dergisinin 64 yıl-dır kesintisiz olarak yayımlanan bir dil ve edebiyat dergisi olduğu, bu derginin başlangıcından bu yana birçok şair, yazar, sanatçı ve bilim adamının bu dergide hem yazdığı hem de yayın kurulunda yer aldığı, şikayet başvurucusunun KHK’dan önce de sonra da Türk Dili dergisi yazı kurulu üyesi olarak görev yaptığı, diğer yazı kurulu üyeleri gibi düzenli olarak toplantılara katıldığı, dergiye hem yazılarıyla hem de inceleme ve değerlendirmeleriyle çok değer-li katkılar sunduğu,

6.4 Kurumun, alanları dil ve edebiyatla sınırlı 20 üyesi ile ve bu üyelerin ancak ayda katılabilecekleri dört toplantı ile halk-taki beklentileri karşılayacak ilmi çalışmaları gerçekleştirme-sinin ve sorumluluklarını yerine getirebilmesinin mümkün gö-rülmediği, ayrıca Türk Dil Kurumunun asıl ilmi faaliyetlerini kollar, komisyonlar, çalışma grupları ve yazı kurulları aracılı-ğıyla yürütmekte olduğu, bu sebeple Kurumun, hem çalışma-larının etkin, verimli ve katılımcı bir anlayışla yürütülmesi bakımından hem de çalışanlar arasındaki ücret adaletsizliği-nin giderilmesi bakımından, asli üyeler yanında diğer üyele-rinde bu ödemelerden yararlanacak şekilde yeni bir düzenleme

Page 469: Kamu Personel Rejimi 1

464 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yapılmasının, Kurumları açısından da gerekli olduğu belirtil-miştir.

6.5 Yazı ekinde gönderilen belgelerden şikayet başvurucusu ile be-raber 6 üyeden daha ödenen huzur hakkının iadesinin istenildiği, ge-nel olarak ayda bir toplantı yapıldığı, ...’in Türk Dili Dergisinin bütün toplantılarına eksiksiz katılımda bulunduğu, görev ya-pılan yerin “Türk Dili Dergisi Yazı Kurulu Çalışma Grubu” ola-rak isimlendirildiği, 18/01/2013 tarihli toplantıda Türk Dili Der-gisinde yayımlanmak üzere gönderilen yazıların incelenmesi için Yazı Kurulu üyelerine verilmesi, Derginin 734. Şubat 2013 sayısında yer alacak yazıların belirlenmesi, bir önceki toplantıda Yazı Kurulu üyele-ri tarafından alınan yazıların değerlendirilmesi işlemlerinin yapıldığı, 22/02/2013 tarihli toplantıda ...’un “Ateşten Kelimeler” adlı şiirinin yayımlanması, ...’in “Saz Aşığı” adlı hikayesinin yayımlanması vb. 37 eserin değerlendirilerek yayımlanması kararının alındığı,13/06/2014 tarihinde 29 eserin değerlendirilerek yayımlanması kararının alındığı, diğer toplantılarda da benzer mahiyette çalışmalar yapıldığı anlaşıl-mıştır.

7. Şikayet konusunun çözüme ulaştırılması amacıyla 24/03/2016 tarihinde Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ziyaret edi-lerek ... ve ... ile şikayet konusuna ilişkin bir toplantı yapılmış olup, 24/03/2016 tarihli tutanak ile kayıt altına alınan söz konusu toplan-tıda adı geçen ... tarafından Yüksek Kurumun düzenleyici, denetleyi-ci, koordinasyonu sağlayan bir yapısı olduğu, yapılan Yönetmelik de-ğişikliği ile asli üye sayısının en çok 40 olacak şekilde değiştirildiği, Başkan ve Başkan Yardımcısının doğal üye oldukları, fiilen üye sayısı-nın şu anda 22 olduğu, şikayet konusunun çözümünün başvuru-cunun asli üyeliğe alınarak, Telif Yönetmeliği gereği başvuru-cunun yaptığı inceleyicilik görevi nedeniyle başvurucuya telif bedeli verilerek kaybı olan huzur hakkının telafi edilebileceği veya mevzuat değişikliği ile 664 sayılı KHK’da yer alan üyelik çeşitlerinde ve 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununun 97 nci maddesinin (b) bendinde değişik-lik yapılarak sorunun çözülebileceği belirtilmiştir. ...’in Türk Dil Kurumu Başkanının önerisi ve Yönetim Kurulu kararı ile üye seçildiği, bunun 664 sayılı KHK’da yer alan üyelik çeşitleri ara-sında sayılmadığı, bu üyelik yolu ile fiili bir yol oluşturulduğu,

Page 470: Kamu Personel Rejimi 1

465KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

1993 ve 2011 yılları arasında Anayasa Mahkemesinin iptal ka-rarı nedeniyle usulüne uygun seçilmiş bilim kurulu üyesinin bu-lunmadığı, fiili yolun bu nedenle oluşturulduğu belirtilmiş, Türk Dili Dergisi Yazı Kurulu üyelerinin hangi isimlerden oluşturulacağının da yer aldığı 15/08/2012 tarihli Yönetim Kurulu Toplantısı kararının bir örneği tarafımıza teslim edilmiştir. Netice olarak adı geçen ... baş-vurucunun asli üye olmayı hak etmesi ve toplantılara katılma-yan pek çok üyenin yanında bütün toplantılara katılarak çok kıymetli katkılar sunması nedeniyle asli üye yapılarak şikayet konusunun çözülmesinin en uygun yol olduğunu belirterek, bu konuyu Yüksek Kurum Başkanı ve Türk Dil Kurumu Başkanı ile görüşeceklerini ve asli üye olması teklifini getireceklerini ifa-de etmişlerdir. 25-28-29/03/2016 tarihlerinde yapılan telefon görüşmelerinde ise şikayet başvurucusunun asli üyeliğinin bu aşamada gerçekleştirilemediği ifade edilmiştir.

7.1 7 nci paragrafta belirtilen toplantının devamı olarak 30/03/2016 tarihinde yapılan ve aynı tarihli tutanak ile kayıt altına alınan toplan-tıda ise şikayet konusunun çözümü için nasıl bir mevzuat de-ğişikliği yapılabileceği hususunda yapılan görüşme neticesinde yapılabilecek değişikliğin 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Ta-rih Yüksek Kurumu Kanununun 97 nci maddesinin (b) bendinin son alt bendinde “Bu Kanun gereğince kurulan bilim ve uygulama kolları, diğer kol, komisyon ve çalışma grupları başkan ve üyeleri ile faaliyet ve hizmetin niteliğine göre uzmanlık gerektiren belirli hususlarda görevlendirilenlere, bu görevleri karşılığında bu bent kapsamında Bakanlar Kurulunca asli üyeler için tespit edilen tu-tarda huzur hakkı ya da telif mevzuatı hükümlerine göre ödeme yapılır.” şeklinde olabileceğine ilişkin görüş bildirilmiştir.

C. Olaylar

8. Başvuru üzerine, idareden gelen bilgi ve belgeler neti-cesinde (bkz.pr.6.4) arabuluculuk ve uzlaşı ile soruna çözüm aranmış, ilerleyen bölümlerde buna yer verilmiş, sonuçta ida-renin olumsuz cevabı üzerine uzlaşmayla çözüme gidilememiş-tir.

8.1 Başvurucunun Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu-na bağlı Türk Dil Kurumunun süreli yayınları içerisinde yer alan ve Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yönetim Kurulunun

Page 471: Kamu Personel Rejimi 1

466 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

23/01/2002 tarih ve 429/6 sayılı kararı ile oluşturulmuş olan Türk Dili Dergisi Yazı Kurulu Üyesi olarak görev yaptığı,

8.2 Başvurucunun Türk Dil Kurumu Başkanının önerisi ve Yöne-tim Kurulu kararı ile üye seçildiği, bunun 664 sayılı KHK’da yer alan üyelik çeşitleri arasında sayılmadığı, bu üyelik yolu ile fiili bir yol oluş-turulduğu, 1993 ve 2011 yılları arasında Anayasa Mahkemesinin iptal kararı nedeniyle usulüne uygun seçilmiş bilim kurulu üyesinin bulun-madığı, fiili yolun bu nedenle oluşturulduğu,

8.3 2 Kasım 2011 tarih ve 28103 sayılı Resmi Gazetede yayımlana-rak yürürlüğe giren 664 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Ku-rumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname-nin 14 üncü maddesi ile Kurumların asli, şeref ve haberleşme olmak üzere üç türlü üyesinin olduğunun hükme bağlandığı,

8.4 Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı İnsan Kaynakları ve Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığının, 31/01/2014 tarih ve 29072104-903,07,62 sayılı Oluru ile Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ve bünyesi kurumlarda görevli olanlara yapılan ücretler ile huzur hakkı ödemelerinin mevzuata uygunluğunu araştır-mak ve uygulama birliğinin sağlanması amacıyla, ... ile ...’nin muhak-kik olarak görevlendirildiği,

8.5 Muhakkiklerce hazırlanan 14/03/2014 tarih ve 813 sayılı İn-celeme ve Araştırma Raporunun değerlendirme kısmında, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ve bünyesi kurumlarda görevli kişilere ödenecek ücret ve huzur haklarına ilişkin 14/05/2014 tarih ve 28647 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararı-nın 4 üncü maddesinin dördüncü ve beşinci fıkralarında yer alan üc-ret ve huzur haklarıyla ilgili düzenlemelere göre, sadece bilim kurulu asli üyelerine ve 2547 sayılı Yasaya göre görevlendirilen kişilere huzur hakkı ödemesi yapılabileceğinin ifade edildiği, ancak aralarında başvu-rucunun da bulunduğu 2547 sayılı Kanuna göre görevlendirilmeyen ve bilim kurulu asli üyesi olmayanlara da bu tür ödemelerin yapıldığının tespit edildiği,

8.6 Söz konusu durumun Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Ku-rum ... imzalı bila tarih ve bila sayılı yazıyla başvurucuya bildirildiği ve yapılan yersiz ödemelerin iadesinin istenildiği,

Page 472: Kamu Personel Rejimi 1

467KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

8.7 İadesi istenen söz konusu meblağın 1.097,86 TL olduğu,

8.8 Başvurucunun bahse konu uygulamanın adaletsizlik ve eşitsiz-lik oluşturduğu iddiasıyla 20/10/2014 tarihinde Kurumumuza yapmış olduğu ilk şikayet başvurusu hakkında verilen 13/04/2015 tarihli Gön-derme Kararı üzerine Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunca başvurucuya cevap verilmemesi üzerine başvurucunun 30/09/2015 tarihinde Kurumumuza tekrar başvuruda bulunduğu anlaşılmıştır.

D. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz MAKAS’ın İnceleme ve Araştırma Bulguları

9. Şikayet konusuna ilişkin olarak idareden bilgi ve belgeler talep edilmiş, ilgili idarece kararın 5 ve 6 numaralı paragrafında açıklanan bilgi ve belgeler gönderilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

10. 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununun “Personel statüsü ve özlük hakları” başlıklı 97 nci mad-desinde “Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumunda ve bağlı kuruluş-larında görevlendirilecek bütün personelin özlük hakları aşağıdaki şekilde düzenlenir:

a) (Değişik : 7/2/1990 - 3612/58 md.) Atatürk Araştırma Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu ve Atatürk Kültür Merkezinde, uz-manlığı gerektiren belirli görevler için ihtiyaç duyulacak sözleşmeli perso-nele verilecek ücret ve sair haklar, bu husustaki kısıtlamalara bağlı kalmak-sızın Yüksek Kurum Başkanının önerisi, Maliye ve Gümrük Bakanlığının uygun görüşü üzerine Bakanlar Kurulunca kararlaştırılır.

b) (Değişik birinci fıkra; 15/5/1991 - 3742/1 md.) Bu Kanun gereğince haklarında 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun görevlendirmeye ilişkin hükümleri uygulananlara, Yönetim Kuruluna (…)(1) ve Yüksek Danışma Kuruluna seçilen üyelere ödenecek ücretler ile (…)(1) Milli Komiteye Cum-hurbaşkanı tarafından seçilen üyelere ve bilim kurullarının asli üyelerine ödenecek huzur hakları Yüksek Kurum Başkanının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca tespit edilir.

Page 473: Kamu Personel Rejimi 1

468 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Bu suretle atanan veya görevlendirilenlerin, varsa emekli aylıkları ke-silmez.

Bu Kanun gereğince kurulan bilim ve uygulama kolları, diğer kol, komis-yon ve çalışma grupları başkan ve üyeleri hakkında, faaliyet ve hizmetin niteliğine göre, şartları varsa, uzmanlığı gerektiren belirli görevlere ilişkin hükümler veya yayın ve telif mevzuatı uygulanır.” hükmüne,

11. 2 Kasım 2011 tarih ve 28103 sayılı Resmi Gazetede yayımlana-rak yürürlüğe giren 664 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yük-sek Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin “Kurumlar” başlıklı 8 inci maddesinde; “Atatürk Araş-tırma Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu ve Atatürk Kültür Merkezi başkanlıkları, Yüksek Kurumun kuruluşuna dâhil olan Kurumlar-dır. Kurumlar ayrı kamu tüzel kişiliğine sahip olup, hizmet ve görevlerini mevzuat hükümleri ile Yönetim Kurulunca belirlenen ilke, politika ve stra-tejiler doğrultusunda Yüksek Kurum Başkanlığının gözetim, denetim ve eşgüdümünde yerine getirir.” hükmüne,

12. Aynı KHK’nın “Türk Dil Kurumu Başkanlığı” başlıklı 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında; “Türk Dil Kurumu Başkanlığı, Yüksek Kuruma bağlı, özel bütçeli ve kamu tüzel kişiliğine sahip, görev alanında bilimsel hizmet ve faaliyette bulunan bir kurum olup, Başkan, bir Başkan yardımcısı ve bilim kurulundan oluşur. Başkanlığın merkezi Ankara’dadır.” hükmüne, ikinci fıkrasında “Türk Dil Kurumu Başkanlığının görevleri şunlardır: a) Türk dilinin kaynak eserlerini tespit ederek incelemek ve ya-yına hazırlamak, Türkçe ile ilgili yurtiçinde ve yurtdışında yapılan araştır-maları takip etmek; Bütünleşik Bilgi Sistemi dâhilinde, arşiv ve doküman-tasyon merkezi, bilgi bankaları ve veri tabanları oluşturmak…c) Türkçenin söz ve anlam yapısını korumak ve geliştirmek, yazılı ve sözlü kaynaklardan Türk dili ile ilgili derleme ve taramalar yapmak. ç) Türk dilinin zenginleş-mesine yönelik inceleme ve araştırmalar yapmak, yazım kılavuzları ve söz-lükler hazırlamak, bilim, sanat, spor terimleri ile teknik terim ve kavramla-rı karşılayacak Türkçe terim ve kavramların bulunmasına yönelik araştır-ma ve incelemelerde bulunmak. d) Türkçe dil bilgisi üzerinde araştırma ve incelemelerde bulunmak, buna dayalı olarak Türk dilinin yapısına ilişkin dil bilgileri ile Türkçenin tarihi ve karşılaştırmalı dil bilgilerini hazırlamak ve bunları yayımlamak. …ğ) Görevleri ile ilgili konularda yurtiçi ve yurtdışın-daki yayımları izlemek, incelemek, değerlendirmek. …i) Yönetim Kurulunca

Page 474: Kamu Personel Rejimi 1

469KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

belirlenecek esaslara göre Türk dili ve kültürüyle ilgili yerli ve yabancı temel eserler ile bu konulardaki tarihî, ilmî ve edebî değeri bulunan eserlerle ilgili çeviri, sadeleştirme ve tıpkıbasım çalışmaları ile içerik incelemelerini yü-rütmek, desteklemek ve bu çalışmaların sonuçlarını yayımlamak. …l) Di-ğer birimlerle koordinasyon içinde tespit edeceği ölü ya da yaşayan dünya dillerindeki klasikleşmiş bilim ve düşünce eserlerinin, Kurum bünyesinde veya üniversitelerde ya da kamu veya özel diğer araştırma kurumlarında, tercüme grupları oluşturmak veya hizmet satın almak suretiyle Türkçeye çevrilmesini sağlamak; bunun için yapay zekâya dayalı otomatik dil araç-ları geliştirmek veya geliştirilmesini desteklemek ve elde edilen sonuçları yayımlamak; basılan eserleri kütüphanelere göndermek….” hükmüne,

13. Mezkur KHK’nın “Bilim kurulları” başlıklı 13 üncü maddesin-de; “(1) Kurumların bünyesinde bilim kurulları kurulur. (2) Bilim kurulla-rı, Kurum Başkanı, Başkan yardımcısı ve aslî üyelerden oluşur. (3) Bilim kurullarının oluşumu, üyelerinin seçimi, görevleri, çalışma usûl ve esasları ile bilim kurullarına ilişkin diğer hususlar yönetmelikle düzenlenir.” hük-müne,

14. Yine aynı KHK’nın “Kurum üyeleri” başlıklı 14 üncü madde-sinde; “Kurumların aslî, şeref ve haberleşme olmak üzere üç türlü üyesi vardır. Üyelikler için gereken nitelikler, yapılacak seçim ve görev-lendirmelerin usûlü, üyeliklerin sayısı ve görev süresi, üyelerin görev, yetki ve sorumlulukları ile üyelikle ilgili diğer hususlar yönetmelikle düzenlenir.” hükmüne,

15. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Asli, Şeref ve Haberleşme Üyeleri Yönetmeliğinin “Tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinde; “(1) Bu Yönetmelikte geçen; a) Aslî üye: Kurumların bilimsel çalışmalarını yürütmek üzere seçilen üyelerini, b) Bilim Kurulu: Kurumla-rın bünyelerinde oluşturulan Bilim Kurullarını, c) Bilim Kurulu üyesi: Ku-rumların Bilim Kurulları üyelerini, ç) Bilim ve Uygulama Kolu: Bilim Kurul-larına bağlı olarak bilimsel çalışmaları yürütmek üzere oluşturulan kolları, d) Çalışma grubu: Kurumların Bilim ve Uygulama Kollarına bağlı bilimsel çalışma gruplarını, e) Haberleşme üyesi: Kurumların haberleşme üyelerini, …ğ) Şeref üyesi: Kurumların şeref üyelerini, …ifade eder.” hükmüne,

16. Aynı Yönetmeliğin “Üyeler” başlıklı 5 inci maddesinde; “(1) Kurumların üç tür üyesi vardır:

Page 475: Kamu Personel Rejimi 1

470 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

a) Aslî üyeler b) Şeref üyeleri c) Haberleşme üyeleri” hükmüne, “Aslî üyeler” başlıklı 6 ncı maddesinde “(1) Aslî üyeler, Kurumların görev alanına giren konularda üstün nitelikli bilimsel araştırma ve eserleriyle, eğitim, öğretim, kültür ve sanat hizmetleriyle temayüz etmiş, Türkiye Cum-huriyeti uyruklu kişiler arasından seçilir. (2) Aslî üyeler, Yüksek Kurum Başkanı ile ilgili Kurum başkanının birlikte önereceği iki katı aday arasından Yönetim Kurulunca seçilir. (3) (Değişik: 27/01/2016) Aslî üyelerin sayısı her kurum için en az 20, en çok 40 kişidir. (4) (Deği-şik: 27/01/2016) Aslî üyelerin görev süresi 3 yıldır. Süresi biten aday yeniden seçilebilir. Bu üyeliklerden birinin boşalması hâlinde, aynı usulle seçim yapılır. Bu şekilde seçilen üyelerin görev süresi de 3 yıldır.” hükmü-ne, “Şeref üyeleri” başlıklı 7 nci maddesinde; “(1) Şeref üyeleri, Atatürk ve eseri, Türk kültürü, dili ve tarihine yönelik bilim, sanat ve kültür ala-nındaki araştırmalarıyla, eserleri ve hizmetleriyle temayüz etmiş; Kurum-ların görev alanına giren konularda üstün hizmetlerde bulunmuş, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı veya yabancı uyruklu kişiler arasından seçilir. (2) Şeref üyelerinin sayısı ve üyelik süreleri herhangi bir sınırlamaya tabi de-ğildir. (3) Şeref üyeleri, Bilim Kurulunun kararı, Kurum başkanının teklifi ve Yönetim Kurulunun onayı ile seçilir.” hükmüne, “Haberleşme üyeleri” başlıklı 8 inci maddesinde; “(1) Haberleşme üyeleri, Kurumların görev alanlarına giren konularda, bilim, kültür, eğitim ve sanat alanındaki çalış-malarıyla ve hizmetleriyle temayüz etmiş, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı veya yabancı uyruklu gerçek veya tüzel kişiler arasından seçilir. (2) Haber-leşme üyelerinin görev süresi 5 yıldır. Süresi biten üye yeniden seçilebilir. (3) Haberleşme üyeleri, Bilim Kurulunun kararı Kurum Başkanının tekli-fi ve Yönetim Kurulunun onayı ile seçilir.” hükmüne, “Üyelerin Görev ve Sorumlulukları” başlıklı 9 uncu maddesinde; “(1) Aslî üyeler, Kurum Başkanı ve Başkan Yardımcıları ile birlikte Kurumların Bilim Ku-rullarını oluşturur ve görevlerini ilgili mevzuat hükümlerine göre yürütür. (2) Şeref üyeleri Bilim Kurulu toplantılarına katılabilir ancak oy kullanamazlar. (3) Haberleşme üyeleri, Kurumların yurt içindeki ve yurt dışındaki hizmet ve faaliyetlerine yardımcı olmak veya bu faaliyetlerini yü-rütmek üzere görevlendirilebilir.” hükmüne,

17. 10/04/1985 tarihli ve 18721 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Atatürk Kültür, Dil Ve Tarih Yüksek Kurumu İle Bağlı Kuruluş-ları Telif Hakkı, Yayın Ve Satış Yönetmeliğinin “Telif ve İşlenme Üc-retinin Ödenemeyeceği, Eksik Ödeneceği veya Bölüneceği Haller” başlıklı 9

Page 476: Kamu Personel Rejimi 1

471KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

uncu maddesinde; “Yüksek kurum ve bağlı kuruluşlarda kadrolu personel ile sözleşmeli uzman personelin görevi gereği yaptığı çalışmalara telif, ter-cüme veya işlenme ücreti ödenmez. Ancak, yukarıda sözü geçen personelin makale, tebliğ ve konferansları ile mesai dışında meydana getirdiği eserler bunun dışındadır. Ücret alan bilim ve uygulama kolu başkan ve üyelerinin görevi gereği yaptığı çalışmalara ayrıca telif hakkı ödenmez. (Üçüncü fıkra mülga : 27/4/1996 - 96/8128 K.) … Yayın komisyonunun kendi içerisinden veya dışarıdan bir eser veya işlenmeyi incelemek için verdiği kişi veya kişi-lerin rapor ve değerlendirmesi, yayın komisyonu ve yürütme kurulu önerisi ile yönetim kurulunda yeterli ve başarılı bulunduğu takdirde inceleyen uz-man veya uzmanlara 7 nci maddedeki baskı sayısı karşılığı telif ücreti hariç, itibari sayfa karşılığı telif ücretinin % 10 unu ve ansiklopedi komisyonu üyelerine ve redaktörlere % 5 ini geçmemek üzere inceleme ücreti verilebilir. Kadrolu uzmanlara inceleme ücreti verilmez. İnceleme ücreti yazara verile-cek telif ücretinden kesilmez. Tediyeye ilişkin bu hüküm dışarıdan verilen veya kurumca hazırlattırılan eserler için basılmasına karar verilmese dahi, uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir.

18. 08/04/2004 tarihli Başbakanlık Olurunun 5 inci madde-sinde; “(d) Bilim Kurulu Asli üyelerine her toplantı için; 5000, (e) bendinde “Yüksek Kurum Başkanlığınca onaylanmış yıllık planlarda belirtilen Bilim ve Uygulama Kolu, diğer çalışma gru-bu kol ve komisyon toplantılarına katılan Başkan ve Üyelere her toplantı günü için; 3500 rakamlarının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarda hu-zur hakkı ödenir.” ifadelerine,

19. 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Ka-nununun 97 nci maddesine dayanılarak hazırlanan ve 14/05/2013 tarih ve 28647 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Ücret ve Huzur Haklarına İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı uya-rınca çıkarılan Kararname eki Kararın “Amaç ve Kapsam” başlıklı 1 inci maddesinde; “Bu Karar, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunda 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununa göre görevlendirilenler ile Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yüksek Danışma Kurulu üyelerine, Yö-netim Kurulu üyelerine ve bilim kurullarının asli üyelerine yapılacak ödemeleri belirlemek amacıyla düzenlenmiştir.”, ifadesine, “Ücret ve huzur hakları” başlıklı 4 üncü maddesinin beşinci fıkrasında; “Yüksek Kurum ve Kurumlarda kurulan bilim kurullarının asli üyelerine her toplantı günü

Page 477: Kamu Personel Rejimi 1

472 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

için (5.000) gösterge rakamının memur aylık katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarda huzur hakkı ödenir. Bu fıkra kapsamında bir kişiye ayda en fazla dört toplantı günü için ödeme yapılır” hükmüne yer verilmiştir.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

20. Anayasa Mahkemesinin 31/01/2013 tarih E. 2011/45 K. 2013/24 sayılı kararında; “Hukuk devleti ilkesi idarenin “belirlilik”, “istikrar”, “öngörülebilirlik” ve “haklı beklenti” ilkelerine uygun dav-ranmasını içermektedir. Buna göre, idarenin vatandaşların güvenini boşa çıkaracak uygulamalardan kaçınması gerekir. Hukuk devletinde idareden beklenen açık ve güvenilir olma yükümlülüğüne uygun dav-ranmasıdır. Haklı beklenti, idarenin ister bir taahhüt, isterse uzun sü-ren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin bir çıkarları ya da lehlerine olan bir sonuca ulaşabileceklerini ya da edinebileceklerini ümit etmelerini ifade eder.” denilmiştir.

21. Danıştay 8. Dairesinin 13/02/2006 tarihli ve 2004/5352 Esas ve 2006/544 sayılı kararında; “Huzur hakkı, sözlük anlamı ile kurul ya da komisyonda bulunan üyelerin, buralarda yaptıkları ça-lışma ve harcadıkları emeklerinin karşılığının verilmesi için ödenen ücreti ifade eder.” denilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz MAKAS’ın Kamu Başde-netçisine Önerisi

22. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neti-cesinde; şikayete konu idari işlemin dayanağı olan 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununun 97 nci maddesinin (b) bendinin huzur hakkı ödenemeyeceği yönünde bir kısıtlama içer-memesi nedeniyle huzur hakkı ödenmesine devam edilmesi, ayrıca söz konusu tereddüdün ortadan kaldırılması amacıyla, 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununun 97 nci maddesinin ve bu maddeye dayanılarak hazırlanan Bakanlar Kurulu kararname eki kararının kapsamının yeniden düzenlenmesine yönelik mevzuat çalışması başlatılması hususunda Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumuna tavsiyede bulunulması gerektiğine ilişkin şikayetin kabulü yönündeki öneri Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

Page 478: Kamu Personel Rejimi 1

473KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme ve Gerekçe

23.Şikayet başvurucusu 4 numaralı paragrafta açıklandığı üzere; huzur hakkı ödemelerinden sadece Türk Dil Kurumu Bilim Kurulunun asli üyelerinin yararlanabileceğinin, dolayısıyla asli üye sıfatını haiz ol-mayan şahsına bu ödemenin yapılamayacağının bildirilmiş olduğunu, bu uygulamanın ise eşitlik ve adalet ilkelerine aykırılık teşkil ettiğini belirterek, söz konusu uygulamanın değiştirilmesinin sağlanmasını talep etmektedir.

24.Huzur hakkı, Türk Dil Kurumunca, “Belli bir konuyu görüşmek için toplanan bir kurulun üyelerine ödenen para.” şeklinde tanımlanmış olup; 21 nci paragrafta belirtilen Danıştay kararında ise “Kurul ya da komisyonda bulunan üyelerin, buralarda yaptıkları çalışma ve harcadıkları emeklerinin karşılığının verilmesi için ödenen ücret” olarak belirtilmiştir.

25. Dosya kapsamında; şikayet başvurucusunun Türk Dil Kuru-mu Başkanının önerisi ve Yönetim Kurulu kararı ile üye seçilerek Türk Dil Kurumu bünyesinde çıkarılan Türk Dili Dergisi Yazı Kurulu Üye-si olarak görev yaptığı ve bu derginin toplantılarına yazı kurulu üye-si olarak katıldığı, çalışmalarının ve emeğinin karşılığı olarak huzur hakkı aldığı, bunun 664 sayılı KHK’da yer alan üyelik çeşitleri arasın-da sayılmadığı, bu üyelik yolu ile fiili bir yol oluşturulduğu, 664 sayılı KHK’dan önce de söz konusu görevi yürüttüğü, söz konusu Türk Dili Dergisi Yazı Kurulunun “çalışma grubu” olarak tanımlandığı, Yüksek Kurum muhakkiklerince hazırlanan 14/03/2014 tarih ve 813 sayılı İnceleme ve Araştırma Raporunun değerlendirme kısmında, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ve bünyesi kurumlarda görevli kişilere ödenecek ücret ve huzur haklarına ilişkin 14/05/2014 tarih ve 28647 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararı-nın 4 üncü maddesinin dördüncü ve beşinci fıkralarında yer alan üc-ret ve huzur haklarıyla ilgili düzenlemelere göre, sadece bilim kurulu asli üyelerine ve 2547 sayılı Yasaya göre görevlendirilen kişilere huzur hakkı ödemesi yapılabileceği, ancak aralarında başvurucunun da bu-lunduğu 2547 sayılı Kanuna göre görevlendirilmeyen ve bilim kurulu asli üyesi olmayanlara da bu tür ödemelerin yapıldığının tespit edilme-si üzerine, Türk Dili Dergisi Yazı Kurulu Üyesi olarak görev yapmakta

Page 479: Kamu Personel Rejimi 1

474 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olan başvurucunun içerisinde bulunduğu üyelerden, söz konusu öde-melerin iadesinin istenildiği anlaşılmıştır.

26.Yine dosya kapsamında; Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumuna dahil Türk Dil Kurumu bünyesinde bilim ve uygulama kol-ları ile çalışma grupları yer almakta olup, söz konusu çalışma kolu ve gruplarında, yönetim kurulu kararıyla belirlenen asli 20 üye yanında haricen yine Kurum Başkanının teklifi ve Yönetim Kurulunun onayı ile seçilerek belirlenen bilim adamları ve alanında yetkin kişilerden olu-şan üyelerin yer aldığı, Kurumun görevleri arasında, Kurum içi ve ku-rum dışı kapsamlı araştırma projelerine dayalı ilmi çalışmalar yapmak ve yaptırmak, her dil ve disiplinden bilim, düşünce ve sanat eserlerini tercüme etmek ve ettirmek, ilmi araştırmaları ve yapılan tercümeleri değerlendirmek, takip etmek, sonuçlandırmak, yayımlamak, kültür etkinlikleri düzenlemek ve bu yolla bilgi ve çeviri üretimi ve yöneti-mi faaliyetlerini gerçekleştirmek; Türk dili, kültürü, tarihi ve bütün yönleriyle Atatürk ve eserleri üzerinde çalışmalar yapmak üzere; Ku-rumun teklifi ve Yönetim Kurulunun kararı ile ihtiyaç duyulacak deği-şik alanlarda bilim ve uygulama kolları, diğer kol, komisyon ve çalışma grupları kurulabileceği belirtilmiş ayrıca, komisyonların ve çalışma gruplarının, Yüksek Kurum ve ilgili Kurumun görev alanıyla ilgili ko-nularda çalışan bilim adamları ve alanında yetkin kişilerden oluşacağı ifade edilmiştir.

27. İlgili Kurumun yukarıda sayılan görevlerini yerine getirebilme-si ve çalışmalarını daha etkin ve verimli bir şekilde yürütebilmesi için bilim ve uygulama kollarının yanında komisyonlar, çalışma grupları ve yazı kurulları oluşturmasının gerekliliği açıktır. İlgili Kurumun görüş yazısında da belirtiği üzere, Dil çalışmaları, dil bilim alanında çalışan bilim adamlarının yanında bütün disiplinlerdeki bilim adamlarıyla, alanının yetkin kişilerine, sanatçılara, edebiyatçılara ihtiyaç duymak-ta ve çoklu disiplinlerden kişilerin bir araya getirilmesini mecburi kıl-maktadır.

28. Ancak Türk Dil Kurumunun Kurumumuza göndermiş ol-duğu bilgi ve belgeler ile açıklamalarında, Kurumun bağlı bu-lunduğu mevzuat hükümleri sebebiyle şu anda 20 bilim kurulu asil üyesi dışında hiç kimseye bilim ve uygulama kolu, çalışma grubu, komisyon ve yazı kurullarında yapacakları görevler

Page 480: Kamu Personel Rejimi 1

475KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

dolayısıyla huzur hakkı ödenemediğinden, Kurumun çalışma-larının sınırlandığı, daha önce başlatılan ve KHK hükümleri gereği sonlandırılan bazı çalışma gruplarında yarım kalan ilmi çalışmaların tamamlanamadığı, ayrıca alanları dil ve edebiyat-la sınırlı 20 asli üyesi ile ve bu üyelerin ancak ayda katılabile-cekleri dört toplantı ile halktaki beklentileri karşılayacak ilmi çalışmaları gerçekleştirmesinin ve sorumluluklarını yerine getirebilmesinin de mümkün görülmediği hususları dile geti-rilmiştir. Kurumun asıl ilmi faaliyetlerini kollar, komisyonlar, çalışma grupları ve yazı kurulları aracılığıyla yürütmekte oldu-ğu, bu sebeple Kurumun, hem çalışmalarının etkin, verimli ve katılımcı bir anlayışla yürütülmesi bakımından hem de çalışan-lar arasındaki ücret adaletsizliğinin giderilmesi bakımından, asli üyeler yanında diğer üyelerinde bu ödemelerden yararla-nacak şekilde yeni bir düzenleme yapılmasının, Kurumları açı-sından da gerekli olduğu belirtilmiştir. Söz konusu yazıların Kurumumuza gönderilmesinden daha sonra 27/01/2016 tari-hinde ilgili Yönetmelikte değişiklik yapılarak “aslî üyelerin sa-yısı her kurum için en az 20, en çok 40 kişidir.” düzenlemesine yer verildiği, ancak halen 20 asli üye ile faaliyette bulunulduğu anlaşılmıştır.

29. 14 üncü paragrafta belirtilen 664 sayılı KHK’da Kurumların aslî, şeref ve haberleşme olmak üzere üç türlü üyesinin bulunduğu, 10 uncu paragrafta belirtilen 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununun 97/b maddesinde bilim kurullarının asli üyelerine ödenecek huzur haklarının Yüksek Kurum Başkanının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca tespit edileceğine yer verilmiştir. Buna göre; başvurucunun hali hazırda asli üye sıfatına haiz olmama-sı nedeniyle huzur hakkı alamadığı, ancak asli üyelerle aynı işi yaparak 02/11/2011 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 664 sayılı KHK’dan öncede sonrada söz konusu görevi yürüten ve 7 nci paragrafta belirtildiği gibi toplantılara katılmayan pek çok asli üyenin yanında bütün toplantılara katılarak çalışan ve emek sarf eden başvurucunun 02/11/2011 tarihli KHK ve 14/05/2013 tarihli Ücret ve Huzur Haklarına İlişkin Bakanlar Kurulu Kararından sonrada muhakkik raporunun hazırlandığı 14/03/2014 tarihine kadar huzur hakkını almaya devam ettiği anlaşılmıştır.

Page 481: Kamu Personel Rejimi 1

476 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

30. 20 nci paragrafta belirtilen Anayasa Mahkemesi Kara-rında hukuk devleti ilkesinin idarenin “belirlilik”, “istikrar”, “öngörü-lebilirlik” ve “haklı beklenti” ilkelerine uygun davranmasını içerdiği, idarenin vatandaşların güvenini boşa çıkaracak uygulamalardan ka-çınması gerektiği, haklı beklentinin idarenin ister bir taahhüt, isterse uzun süren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin bir çıkarları ya da lehlerine olan bir sonuca ulaşabileceklerini ya da edinebilecekle-rini ümit etmelerini ifade ettiği belirtilmiştir.

31. Mezkur mevzuat hükümlerinden de önce asli üyelerle aynı gö-revi yürütmekte olan başvurucunun huzur hakkından yararlanması gerektiği, ücret adaletsizliğinin giderilmesi bakımından, asli üyeler yanında diğer üyelerinde bu ödemelerden yararlanacak şekilde yeni bir düzenleme yapılmasının, Kurumları açısından da gerekli olduğu ilgili idareler tarafından gönderilen yazılar ve ilgi-li Kurum yöneticileriyle yapılan görüşmelerde de ifade edilmektedir. Başvurucu ile asli üyeler açısından yapılan işler, çalışma koşulları, ya-pılan bilimsel faaliyetler ve üretilen hizmet açısından herhangi bir fark da yoktur. Ayrıca başvurucu huzur hakkından yararlanamamasına rağmen toplantılara aynı şekilde katılmaya ve aynı şekilde çalışmaya devam etmesi iyi niyetinin göstergesi olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle huzur hakkının ödenmesi açısından yapılan ayrım adalet ve hakkaniyete uymamakta olup, yukarıda yer alan açıklamalardan anla-şılacağı üzere başvurucunun çalışma ve emeği karşılığının karşılanma-dığı gibi, başvurucunun haklı beklentisini de karşılamamaktadır.

32. Söz konusu durumun nasıl çözülebileceğine ilişkin Yük-sek Kurumun bizatihi kendisi tarafından Kurumumuza gön-derilen öneriler ise 5.3 üncü paragrafta belirtilmiş olup, şika-yet konusu hususu ortadan kaldırmaya matuf belli adımların atılması mümkün olduğu gibi gerekirse yasal düzenlemelerin-de yapılabileceği ... tarafından belirtilmiştir. Çözüm önerisi olarak; akademisyen olmayan ancak hizmetine ihtiyaç olduğu düşünülen kişi ya da kişilerin Kurum ve Yüksek Kurum Başka-nının birlikte önerisiyle Yönetim Kurulu tarafından Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Asli, Şeref ve Haberleşme Üyeleri Yönetmeliği gereğince asli üye olarak seçilebileceği, Yö-netmelikte yapılacak değişiklikle üye sayısının artırılabileceği, 2876 sayılı Kanunun 97/b maddesinde değişikliğe gidilerek asli

Page 482: Kamu Personel Rejimi 1

477KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

üyeler sınırlamasının kaldırılabileceği belirtilmiştir. Yine 7 nci paragrafta ... Yardımcıları tarafından şikayet konusunun çözü-münün başvurucunun asli üyeliğe alınarak, Telif Yönetmeliği gereği başvurucunun yaptığı inceleyicilik görevi nedeniyle baş-vurucuya telif bedeli verilerek kaybı olan huzur hakkının telafi edilebileceği veya mevzuat değişikliği ile 664 sayılı KHK’da yer alan üyelik çeşitlerinde ve 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Ta-rih Yüksek Kurumu Kanununun 97 nci maddesinin (b) bendin-de değişiklik yapılarak sorunun çözülebileceği belirtilmiştir.

33. Buna göre; 27/01/2016 tarihinde aslî üyelerin sayısının her ku-rum için en az 20, en çok 40 kişiden oluşabileceği yönünde düzenleme yapılmış ve aslî üyelerin ...ı ile ilgili Kurum başkanının birlikte önereceği iki katı aday arasından Yönetim Kurulunca seçileceği 16 ncı paragrafta belirtilmiş olup, bu nedenle çalışma alanı gereği yalnızca akademis-yenlerden oluşmaması gereken bilim kurulu üyeliklerine başvuran gibi yıllardır her toplantıya katıldığı anlaşılan ve Türk Dili ve Edebiyatı dünyasında bilinen, itibar edilen edebiyat insanının asli üye olarak seçilip seçilmeyeceği hususunda idarenin takdir yetkisinin bulunduğu, ancak bunun bu güne kadar ilgili Kurum Başkanlarınca her ne dense asli üye yapılması yönünde değer-lendirilmediği, yazı değerlendirme kurulu üyesi başvurucunun mağdur edildiği açıktır. Nitekim 7 nci paragrafta idareyle Ku-rumumuz arasında yapılan görüşmelerde bu konunun Yüksek Kurum Başkanı ve Türk Dil Kurumu Başkanı ile görüşüleceği ve asli üye olma teklifinin getirileceği belirtilmişse de, daha sonra Kurumumuza şikayet başvurucusunun asli üyeliğinin bu aşamada gerçekleştirilemediği ifade edilmiştir.

34.Yine 17 nci paragrafta belirtilen Atatürk Kültür, Dil Ve Tarih Yüksek Kurumu İle Bağlı Kuruluşları Telif Hakkı, Yayın Ve Satış Yönet-meliği hükümlerine göre başvurucuya telif ücreti verilmesi mümkün olmakla birlikte, başvurucunun talebi olan huzur hakkının ödenmesi konusunun telif ücretinin dışında bir konu olduğu, telif ücreti öden-mesinin ilgili idare tarafından ayrıca değerlendirilmesi gerektiği açık-tır.

35. Yukarıdan bu yana yapılan açıklamalar, anılan mevzu-at hükümleri, idarenin cevabi yazıları, yargı kararları ve tüm

Page 483: Kamu Personel Rejimi 1

478 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

dosya birlikte değerlendirildiğinde; başvurucuya ve diğer asli üye sıfatı haiz olmayan üyelere, huzur hakkı ödenip ödenme-mesinin, söz konusu üyenin Türk Dili Dergisi Yazı Kurulu üyesi olup olmama hususuyla veya bu Kurula yaptığı çalışmalar ne-ticesindeki katkılarıyla ilgili olmayıp, Türk Dil Kurumu Bilim Kurulunun asli üyesi olup olmama kriterine dayanan hukuki düzenlemelerle ilgili olması nedeniyle ve diğer çözüm öneri-lerinin yukarıda açıklandığı üzere ilgili Kurum Yöneticilerin-ce önerilmesine rağmen bu güne kadar uygulanmaması nede-niyle yine ..., ... ve ... çözüm önerisi olarak belirttiği mevzuat değişikliğinin 7.1 inci paragrafta belirtildiği üzere, 2876 sayılı Kanunun 97 nci maddesinin (b) bendinin son alt bendinde de-ğişikliğe gidilerek mevzuat değişikliği yapılmasının adalet ve hakkaniyetin gereği olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

36. T.C. Anayasasının “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi şikâyete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Be-yannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alınmış olan başkaca bir insan hakkı ihlalinin tespit edilemediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

37. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayı-şında idarelerden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil, aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklen-mektedir.

38. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de ya-yımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İliş-kin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim İlkeleri” baş-lıklı 6 ncı maddesinde; Kurumun, inceleme ve araştırma yaparken insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması; eşitlik, tarafsız-lık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye

Page 484: Kamu Personel Rejimi 1

479KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerek-çeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın gecik-tirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim il-kelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulun-madığını gözeteceği düzenlenmiştir. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şar-tının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiştir.

39. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesin-de; şikayet başvurusu kapsamında Kurumumuzca istenilen bilgi ve belgelerin idare tarafından süresi içerisinde ve gerekçeli olarak Kuru-mumuza gönderildiği, böylece idarenin “makul sürede karar verme” ve “kararların gerekçeli olması” ilkelerine uygun hareket ettiği, ancak Kurumumuzun verdiği Gönderme Kararına idare tarafından ce-vap verilmediği ve idare tarafından Kurumumuza gönderilmiş olan çö-züm önerileriyle ilgili ise bir girişimde bulunulmadığı anlaşılmıştır. İyi yönetişim ilkelerinde vurgulanan “hesap verilebilirlik”, “haklı bek-lentiye uygunluk” ve “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi” ilkesine uymadığı anlaşılmış olup, idarenin bundan böyle bu ilkeye de uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması40. 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-

nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu41. Anayasamızın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması Başlıklı

40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişile-rin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, ilgili

Page 485: Kamu Personel Rejimi 1

480 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

idarenin işlemine karşı 60 günlük süreden arta kalan sürede Ankara İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKAYE-

TİN KABULÜNE;

1- 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununun “Personel statüsü ve özlük hakları” başlıklı 97 nci maddesinin (b) bendinin son alt bendinin “Bu Kanun gereğince kurulan bilim ve uygulama kolları, diğer kol, komisyon ve çalışma grupları başkan ve üyeleri ile faaliyet ve hizmetin niteliğine göre uzmanlık gerektiren belirli hususlarda görevlendirilenlere, bu gö-revleri karşılığında bu bent kapsamında Bakanlar Kurulunca asli üyeler için tespit edilen tutarda huzur hakkı ya da telif mevzuatı hükümlerine göre ödeme yapılır.” şeklinde değiştirilmek suretiy-le ilgili mevzuatta makul sürede değişiklik yapılması hususunda ka-nun değişiklik taslağı hazırlayıp Başbakanlığın takdirine sunulması ve mağduriyetin giderilmesi için ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMUNA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2- İlgili Kurumca, “Mevzuat değişikliği teklifi”ne ilişkin taslak su-nulduğunda gündeme alınması hususunda gereğinin takdiri için BAŞ-BAKANLIĞA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, merciince (Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Başbakanlık) bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uy-gulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün için-de Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın gereği için şikayet başvurucusuna, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ve Başbakanlığa tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 486: Kamu Personel Rejimi 1

481KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/5178KARAR TARİHİ : 27/04/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİŞİKAYETÇİ VEKİLİŞİKAYET EDİLEN İDARE : 1) Çevre ve Şehircilik Bakan-

lığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü

2) Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (Re”sen)

ŞİKAYETİN KONUSU : Şikayet başvurucusu, Tabi-at Varlıklarını Koruma Bölge Komisyon üyeliğinin hukuka aykırı bir şekilde son verildiği-ni belirterek tekrar komisyon üyeliğine iadesi yönünde karar verilmesini talep etmektedir.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 2.11.2015

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1) Şikayet başvurusu Kurumumuza elektronik ortamda yapılan 02/11/2015 tarih ve 11498 sayı ile kayıt altına alınan imzalı dilekçe ile yapılmıştır. Şikâyet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esas-lar Hakkında Yönetmeliğin 41 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fıkrası-nın (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçil-miş, 2015/5178 şikayet numaralı “Tavsiye Kararı” önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ ne sunulmuştur.

Page 487: Kamu Personel Rejimi 1

482 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Ön İnceleme Süreci

2) Şikâyet başvurusunun ön incelemesinde; şikâyetçinin, daha önce 19/08/2015 tarihli e-başvuru ile Kurumumuza başvuruda bulunduğu, ancak şikayetin gerekli idari başvuru yolları tüketilmeden yapıldığı anlaşıldığından 26/08/2015 tarihli Gönderme Kararıyla ilgili idareye gönderildiği, bahsi geçen Gönderme Kararına istinaden idare tarafın-dan herhangi bir cevap verilmemesi üzerine şikâyetçi tarafından bir kez daha 02/11/2015 tarihli e-başvuru ile Kurumumuza başvuruda bulunulduğu anlaşılmıştır. Şikâyet başvurusuna yapılan ön inceleme neticesinde; şikâyet konusunun Kurumumuzun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, şikâyetin süresinde ya-pıldığı, idari başvuru yolları tüketilmiş olduğu anlaşılmış olup, diğer ön inceleme konularında da bir eksikliğin olmadığı bu nedenle şikâ-yetin inceleme ve araştırmasına engel bir hususun bulunmadığı tespit edilmiştir

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3) Şikâyet başvurucusu, 26/12/2014 tarih ve 13346 sayılı Bakan-lık Makamı Oluru ile 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koru-ma Kanununun Ek 4 üncü maddesi uyarınca ... 2 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu üyesi olarak seçildiğini, 2015 yılı başında başlayan görevinin 30/06/2015 tarihinde katıldı-ğı son komisyon toplantısını müteakiben Bakanlık Makamının 02/07/2015 tarih ve 122750 sayılı Oluru ile üyelik görevinin sonlandırıldığını ifade etmekte olup ilgili mevzuat uyarınca üye-liğin sona ereceği hallerden herhangi birisi bulunmaksızın ve kanununda hüküm altına alınan üyelik süresi dolmadan üye-liğinin hukuki dayanaktan yoksun bir şekilde sona erdirildiği gerekçesiyle komisyon üyeliği görevine iadesi yönünde tavsiye kararı verilmesini talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4) Şikâyet başvurusunda yer alan iddialarla ilgili gerekli inceleme-lerin yapılabilmesi amacıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Var-lıklarını Koruma Genel Müdürlüğünden bilgi ve belge isteme yazımıza

Page 488: Kamu Personel Rejimi 1

483KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

istinaden ilgili idare tarafından verilen 08/01/2016 tarih ve 140-116 sayılı yazılı cevabi yazıda;

4.1) Şikâyet başvurucusunun 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlık-larını Koruma Kanununun Ek 4 üncü maddesine göre 15/04/2014 tarih ve 3392 sayılı Bakanlık Oluru ile ... 2 nci TVK Bölge Ko-misyonu üyesi olarak atandığı, 02/07/2015 tarihine kadar ko-misyon üyeliğini sürdürdüğü,

4.2) Şikâyetçinin komisyon üyeliği görevine son verilmesi hususu-nun, 30/06/2015 tarihinde parselde yer alan Arboretum alanının içe-risinde bulunan Mülga ... Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 28/08/2001 tarih ve 7506 sayılı kararı ile 1. derece doğal sit alanı olarak tescil edilen 80 hektarlık alana ... Gölü dip çamurunun temizliği, gölü besleyen derelerin ıslahı ve göl çevre düzenlemesi işle-rinin yapılması kapsamında 30-35 cm kalınlığında yaklaşık 500.000 m3 çamur serilmesi için gerekli izinlerin verilmesi talebinin değer-lendirilmesi ve karar alınmasında sürecin uzamasına sebebiyet verecek bir etkide bulunması ve kamu yararına yapılacak bir projenin gecikmesine sebebiyet vermesi olduğu, şikâyetçinin komisyon üyeliğinden alınmasından sonra yapılan ilk komis-yon toplantısında aynı konunun yeniden değerlendirildiği, bahse konu toprağa ilişkin Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdür-lüğünün 25/06/2015 tarih ve 7379 sayılı yazısı ekinde iletilen ... Gölü dip çamuru analizi doğrultusunda tarımda kullanılabilir özelliklere sa-hip olması, alana ilişkin onaylı 1/25000 ölçekli ... Özel Çevre Koruma Bölgesi Çevre Düzeni Planında “Arboretum Alanı” kullanımına uygun olması sebebiyle 728 sayılı ilke kararı doğrultusunda üyeliğin sona er-dirilme işleminin uygun olduğuna karar verildiği,

4.3) Şikâyetçinin Ekim 2011 tarih ve 28088 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonları Kuruluş ve Ça-lışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik”in Bölge komisyonlarında üyelik süresi ve üyeliğin sona ermesi başlıklı 10 uncu maddenin ikinci fıkrası gereği 02/07/2015 tarih ve 7695 sayılı Bakan onayı ile komis-yon üyeliği görevine son verildiği, ifade edilmiştir.

C. Olaylar

5) Şikâyet başvurucusunun 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıkları-nı Koruma Kanununun Ek 4 üncü maddesi kapsamında 15/04/2014

Page 489: Kamu Personel Rejimi 1

484 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

tarih ve 3392 sayılı Bakanlık Makam Oluru ile ... 2. Tabiat Varlıkla-rını Koruma Bölge Komisyonu üyesi olarak atandığı;

5.1)30/06/2015 tarihinde yapılan komisyon toplantısında görü-şülen konularla ilgili olarak gerekli değerlendirmenin ve karar alma sürecinin uzamasına sebebiyet verecek bir etkide bulunması ve kamu yararına yapılan projenin gecikmesine sebebiyet verdiği gerekçeleriyle Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonları Kuruluş ve Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmeliğin 10 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereği 02/07/2015 tarih ve 7695 sayılı Bakan onayı ile komisyon üyeliği-ne son verildiği tespit edilmiştir.

5.2) Şikayet başvurucusu söz konusu işlemin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Kurumumuza ilk defa 19/08/2015 tarihinde başvuru yap-mış, ancak gerekli idari başvuru yolları tüketilmeden yapıldığı anlaşı-lan bu başvuru Gönderme Kararı ile Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğüne gönderilmiş, idarece talebe cevap verilmemesi üzerine yeniden 02/11/2015 tarihinde Kurumumuza başvurulmuştur.

D. Kamu Denetçisi Muhittin Mıhçak’ ın İnceleme ve Araştır-ma Bulguları

6) Şikâyet konusunun çözümü amacıyla ilgili idareden istenilen bil-gi ve belgeler ile idarelerin cevabi yazılarına Raporun İdarenin Şikâ-yete İlişkin Açıklamaları ve Olaylar başlığı altındaki paragraflarda yer verilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

7) 2709 sayılı T.C. Anayasasının “Cumhuriyetin nitelikleri” başlıklı 2 nci maddesinde; “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzu-ru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere da-yanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir”,

7.1) “Yürütme yetkisi ve görevi” başlıklı 8 inci maddesinde; “Devlet, sosyal ve ekonomik alanlarda Anayasa ile belirlenen görevleri-ni, bu görevlerin amaçlarına uygun öncelikleri gözeterek malî kaynak-larının yeterliliği ölçüsünde yerine getirilir”,

Page 490: Kamu Personel Rejimi 1

485KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

7.2) “Kamu hizmetlerine girme hakkı” başlıklı 70 inci mad-desinde; “Her Türk, kamu hizmetlerine girme hakkına sahiptir. Hiz-mete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez.”,

7.3) “Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” başlıklı 74 üncü maddesinde; “Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir. Hükümlerini amirdir.

8.3) 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Ku-rumu Kanununun “Kurumun Görevi” başlıklı 5 inci maddesinin 1 inci fıkrasında; “Kurum, idarenin işleyişiyle ilgili şikayet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygun-luk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulun-makla görevlidir.” Hükmü yer almaktadır.

9) 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanu-nun Ek 4 üncü maddesinde; “Taşınır tabiat varlıkları hariç tabiat varlıkları, doğal sit alanları ve bunlara ilişkin koruma alanları ile ilgili olarak bu Kanunda öngörülen iş, işlem ve kararlar bakımından görevli ve yetkili bakanlık, Çevre ve Şehircilik Bakanlığıdır. Tabiat varlıkları, doğal sit alanları ve bunlara ilişkin koruma alanları ile ilgili hususlarda karar almak ve bu Kanunda öngörülen diğer iş ve işlemlerde Çevre ve Şehircilik Bakanlığına yardımcı olmak üzere; Çevre ve Şehircilik Ba-kanlığı merkez teşkilatı bünyesinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müs-teşarının veya ilgili Müsteşar Yardımcısının başkanlığında, söz konusu varlıkların ve alanların özelliklerine göre konusunda uzmanlaşmış mi-mar veya şehir plancısı, orman veya çevre mühendisi (1) ve hukukçu-lar ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca uygun görülecek uzmanlardan Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonu ve taşrada (…)(1) aynı meslek alanlarından yeterli sayıda uzmanın katılması suretiyle yete-ri kadar Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu teşkil edilir. Bu komisyonların iş, işlem ve kararları konusunda, bu Kanunun Koruma Yüksek Kurulu ve koruma bölge kurulları ile ilgili hükümleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca alınan ilke kararları çerçevesinde kıyasen uy-gulanır.

Bu Kanunda Koruma Yüksek Kurulunca alınması öngörülen ka-rarlar, tabiat varlıkları, doğal sit alanları ve bunlara ilişkin koruma

Page 491: Kamu Personel Rejimi 1

486 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

alanları bakımından Koruma Merkez Komisyonunca, koruma bölge kurullarınca alınması öngörülen kararlar koruma bölge komisyonla-rınca alınır ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığının onayıyla yürürlüğe ko-nulur.

Bu Kanunda ve diğer mevzuatta tabiat varlıkları, doğal sit alanları ve bunlara ilişkin koruma alanları bakımından Koruma Yüksek Kuru-luna ve koruma bölge kurullarına yapılan atıflar ilgisine göre Koruma Merkez Komisyonuna ve koruma bölge komisyonlarına yapılmış sa-yılır ve ilgili maddelerde geçen Koruma Yüksek Kurulundan Koruma Merkez Komisyonu ve koruma bölge kurullarından koruma bölge ko-misyonları anlaşılır.” Şeklindedir.

10) 18/10/2011 tarih ve 28088 sayılı Resmi Gazetede ya-yımlanan Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonları Kuruluş ve Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmeliğin Bölge Komis-yonlarının Oluşumu Başlıklı 9 uncu maddesinde;”(1) Bakanlık, iş ve işlemlerin sayısı ve içeriğini dikkate alarak bölge komisyonları kurar. Bölge komisyonlarının üye sayısı ve nitelikleri bölgedeki tabiat varlıkları ve doğal sitlerin genel durumuna göre belirlenir. (2) Bölge komisyonları, nitelikleri Kanunun ek 4 üncü maddesinde belirtilen en az beş, en çok yedi üyeden oluşur.”,

10.1) Yönetmeliğin “Bölge komisyonlarında üyelik süresi ve üyeliğin sona ermesi” başlıklı 10 uncu maddesi ise “(1) Bölge komisyonu, ilk toplantısında üyelerden birini başkan olarak seçer. Ba-kanlıkça her yıl Ocak ayında komisyon üyelikleri yenilenir. Yeni üyeler görevlendirilene kadar mevcut üyeler görevine devam eder. (2) Her-hangi bir nedenle bir yıl içinde yıllık izin, hastalık ve mazeret izinleri hariç dört veya üst üste iki toplantıya katılmayan bölge komisyonu üyelerinin üyelikleri kendiliğinden sona erer.” Hükmünü amirdir.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

11) İstanbul 1. İdare Mahkemesi 2012/1591 Esas, 2013/660 Karar sayılı kararında; İstanbul III Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu üyesi olan davacının görevine son verilmesine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanlığı Olurunun iptali istemiyle açılan davada; 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu-nun Koruma Kurulu üyeliğinin sona ereceği hallerin düzenlendiği 55 inci maddesi kapsamında, Koruma Yüksek Kurulu ve koruma bölge

Page 492: Kamu Personel Rejimi 1

487KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kurullarının kurum temsilcisi üyelerinin üyelikleri kurumlarındaki görevleri süresince devam edeceği, koruma bölge kurullarının Bakan-lıkça seçilen üyelerinin görev süresinin üç yıl olarak öngörüldüğü, mevzuat kapsamında, ilgililerin kurul üyeliğinin sonlandırıla-bilmesi için, görev ve yetki alanlarına giren konularda doğru-dan taraf olması ve bu konulardan menfaat sağlaması veyahut mazeretsiz üst üste iki kez veya toplamda dört kez toplantıla-ra katılmamış olması gerektiğinin açık olduğu; dava dosyasının incelenmesinden, İstanbul III numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Başkanı ve aralarında davacının da bulunduğu iki ku-rul üyesi hakkında yürütülen inceleme sonucu düzenlenen raporda, bir takım usule uygun olmayan kurul kararlarında imzasının bulunması nedeniyle davacının kurul üyeliğinin sona erdirilmesi ve bir daha kurullarda görev verilmemesinin teklif edilmesi üzerine dava konusu işlem ile davacının kurul üyeliği görevinin sona erdirildiğinin anlaşıldığı, bu durumda her ne kadar soruşturma raporunda davacı-nın bir takım usule uygun olmayan kararların altında imzasının bulunduğu belirtilse de davacının sorumluluğu alanındaki iş-lerde taraf tuttuğu ve bu işlerden menfaat temin ettiğine dair hiçbir iddiaya yer verilmediği, davacının kurul toplantılarına katılmadığı konusunda da herhangi bir itham bulunmadığı göz önüne alındığında, kurul üyeliği görevine son verme işleminin ancak yasal dayanak çerçevesinde tesis edileceği açık olundu-ğundan, mevzuatta kurul üyeliğinin sona erdirilmesini gerektirecek fiil olarak öngörülmeyen fiilleri nedeniyle davacının görevine son verilmesine ilişkin yasal dayanaktan yoksun dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından dava konusu işlemin iptali-ne karar verilmiştir.(Benzer yönde karar için bkz. Antalya 1. İdare Mahkemesi 2013/1152 E, 2014/645 sayılı kararı)

11.1) İstanbul 1. İdare Mahkemesince verilen yukarıda bahsedilen 29/03/2013 günlü, E:2012/1591, K:2013/660 sayı-lı Kararın temyizen incelenmesi ve yürütülmesinin durdurul-ması istemiyle Danıştay 14.Daire nezdinde 2013/7029 Esas sayılı dosyasında açılan dava ile ilgili olarak 18/02/2015 ve K:2015/1211 sayılı kararla temyiz talebinin, anılan kararın bozul-masını gerektirecek herhangi bir sebep bulunmadığından reddedilerek anılan mahkeme kararının onanması kararı verilmiştir.

Page 493: Kamu Personel Rejimi 1

488 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

C. Kamu Denetçisi Muhittin Mıhçak’ın Kamu Başdenetçi-si’ne Önerisi

12)Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neti-cesinde; şikâyet konusu olayın hukuka ve hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilerek şikâyetin kabulü yönündeki öneri Kamu Başde-netçisi’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

13) Şikâyet başvurucusu 3 numaralı paragrafta açıklandığı üzere; Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyon üyeliğinin hukuka aykırı bir şekilde son verildiğini belirterek tekrar komisyon üyeliğine iadesi yönünde karar verilmesini talep etmektedir.

14) Başvurucunun Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanu-nunun Ek 4 üncü maddesi uyarınca, 15/04/2014 tarih ve 3392 sayılı Bakanlık Makamı Oluru ile ... II Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonuna üye olarak seçildiği, 4.2 numaralı paragrafta belir-tildiği üzere; ... Gölü dip çamurunun temizliği, gölü besleyen derelerin ıslahı ve göl çevre düzenlemesi işlerinin yapılması kapsamında 30-35 cm kalınlığında yaklaşık 500.000 m3 çamur serilmesi için gerekli izin-lerin verilmesi talebinin değerlendirilmesi ve karar alınmasında sürecin uzamasına sebebiyet verecek bir etkide bulunması ve kamu yararına yapılacak bir projenin gecikmesine sebebiyet vermesi gerekçeleriyle 02/07/2015 tarihinde ise Bakanlık Makamı Oluru ile üyelik görevinin sonlandırıldığı anlaşılmıştır.

15) 10.1 numaralı paragrafta yer verilen Tabiat Varlıklarını Koru-ma Komisyonları Kuruluş ve Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönet-meliğin 10 uncu maddesinde, her yıl Ocak ayında komisyon üyelikleri-nin yenileneceği öngörülmüş olup anılan düzenlemede üyeliğin hangi hallerde sona ereceği hüküm altına alınmıştır. Buna göre, herhangi bir nedenle bir yıl içinde yıllık izin, hastalık ve mazeret izinleri hariç dört veya üst üste iki toplantıya katılmayan bölge komis-yonu üyelerinin üyelikleri kendiliğinden sona ereceği hüküm altına alınmıştır.

16) Somut olayımızda şikâyet başvurusuna ilişkin idareden te-min edilen bilgilerden, şikâyetçinin komisyon toplantılarına

Page 494: Kamu Personel Rejimi 1

489KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

katılmadığı ve kararların gecikmesine sebebiyet vermiş oldu-ğu iddialarına yönelik herhangi bir delil, bilgi, belge sunulma-dığı, idarenin soyut olarak gerekçesiz kararların gecikmesine neden olduğu iddiasını ispatlayamadığı gibi dosya içerisinde de başvurucunun aleyhine herhangi bir bulgu ve delil tespit edilememiş-tir. Bu doğrultuda; Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonları Kuruluş ve Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelikte yer alan hüküm kap-samında komisyon üyeliği görevine son verme işleminin ancak yasal dayanak çerçevesinde mevzuatta öngörülen belirli sebep-ler doğrultusunda tesis edilebileceği ve idareye bu konuda her-hangi bir takdir yetkisi tanınmadığının açık olması ile anılan yönetmelikte öngörülen komisyon üyeliğinin sona ermesini gerektire-cek sebeplerin şikâyet başvurucusu açısından vuku bulmadığı anlaşıl-dığından, şikâyetçinin görevine son verilmesine ilişkin yasal dayanak-tan yoksun işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

17) T.C. Anayasasının 2 nci maddesinde, Türkiye Cumhuriyetinin bir Hukuk Devleti olduğu belirtilmektedir. Nitekim Anayasa Mahke-mesi kararlarında da belirtildiği üzere, Cumhuriyetin nitelikleri ara-sında yer alan hukuk devleti, bütün işlem ve eylemlerinin hukuk kural-larına uygunluğunu başlıca geçerlik koşulu sayan, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurmayı amaçlayan ve bunu geliştirerek sürdüren, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasaya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, insan haklarına saygı duyarak bu hak ve öz-gürlükleri koruyup güçlendiren, Anayasa ve hukuk kurallarına bağlılı-ğa özen gösteren, yargı denetimine açık olan devlettir. İdarenin işlem tesis ederken hukuka bağlı olması ve hukuk kaideleri içinde hareket etmesi hukuk devleti ilkesinin bir gereğidir. Bu kapsamda, idari işle-min belli bir sebebe dayanması gerektiği açık bir kuraldır. Ayrıca bu sebep, bir hukuk kuralına dayanmalıdır. Dolayısıyla idari işlemin sebe-binin olmaması ya da sebebinin hukuka aykırı olması halinde işlemin iptali gerekir. İdari işlemin dayanağı olan nedenin açıkça mevzuatta gösterilmiş olması durumunda, idari işlemin hukuka uygun olabilmesi için, idarenin aldığı kararın bu nedene dayanması ve bunun da karar-da açıkça gösterilmesi gerekir. Bu kurala uymayan uygulamalar, işlemi neden yönünden sakatlar. İdari işlemlerin doğuracağı sonuçlar da ön-ceden yasalarla belirtilmiştir. İdarenin, bağlı yetkide olduğu gibi, ya-sanın koyduğu sınırlar içinde kalması, neden ve konu yönünden yasa

Page 495: Kamu Personel Rejimi 1

490 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

ile belirtilen koşullara uyması gerekir. Bu kapsamda şikâyet konusu işlem, 16 numaralı paragrafta açıkladığı üzere konu ve sebep unsur-ları yönünden hukuka aykırı bir şekilde tesis edilmiştir.

18) Bilindiği üzere idarenin nasıl davranacağının sınırları önceden bir hukuk kuralıyla kesin olarak belirlenmişse, idareye belli bir yönde hareket etme hususunda bir tercih tanınmamışsa veya idareye belli bir tasarrufta bulunması kesin olarak emredilmişse bağlı yetki söz konu-sudur. İdarenin bağlı yetki içinde tesis ettiği işlemlerde sebep ve konu unsuru açısından takdir yetkisi söz konusu değildir, idare bağlı yetki durumunda mevzuatın öngördüğü sebebi tes-pit ettiğinde yine mevzuatın öngördüğü işlemi yapmak zorun-dadır. Somut olayda, Kültür ve Turizm Bakanlığı, tesis edilen komis-yon üyeliğinin sonlandırılması işleminin, Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonları Kuruluş ve Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetme-liğin 10 uncu maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde, “Bakan Oluru” doğrultusunda tesis edildiğini ifade etmiştir. Oysaki anılan yönetme-liğin 10 uncu maddesi kapsamında komisyon üyeliğinin sona erme ne-denleri açıkça hüküm altına alınmış, bu konuda idareye herhangi bir takdir yetkisi tanınmamıştır. Yönetmelikte seçilen üyenin görev süresinin seçilmesini takip eden yıl Ocak ayına kadar devam ettiği ve görevden alınabilmesinin sadece öngörülen neden-lerle sınırlandırılarak, herhangi bir takdir yetkisine müsaade etmeksizin idareyi bağlayıcı bir düzenlemeye gidilmiştir. Bu kapsamda, Yönetmelikte yazılan sebepler dışında idare üyeliğe son ve-remez, çünkü Yönetmeliğin lafzı açıktır; idareye takdir hakkı verebile-cek açıklamalar içermemektedir.

19) 11 numaralı paragrafta açıklanan İstanbul 1. İdare Mahkeme-si’nin kararında da kurul üyeliği görevine son verme işleminin, ancak yasal dayanak çerçevesinde tesis edilebileceği, mevzuatta kurul üyeli-ğinin sona erdirilmesini gerektirecek fiil olarak öngörülmeyen fiilleri nedeniyle davacının görevine son verilmesinin hukuka aykırı olduğu ifade edilmiştir. Şikâyet konusu somut olayda da idare, dayanaktan yoksun bir işlem tesis ederek açıkça hukuka aykırı davranmıştır. Oysa-ki hukuk devleti ilkesinin ve hukuk devleti ilkesinin sağladığı güven-celerin temini açısından idarece tesis edilen işlemin gerekçeleriyle ortaya konulması zorunlu ve gereklidir.

Page 496: Kamu Personel Rejimi 1

491KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

20) Yukarıdan bu yana yapılan açıklamalar, anılan mevzu-at hükümleri, idarenin cevabi yazıları, yargı kararları ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; ilgili idare tarafından şikâyet başvurucusunun komisyon üyeliğinin Tabiat Varlıklarını Koruma Ko-misyonları Kuruluş ve Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmeliğin 10 uncu maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde sona erdiği belirtilse de idarenin Kurumumuza ilettiği bilgi ve belgelerinden başvurucunun Yönetmelik hükümleri gereğince bir yıl içerisinde dört veya üst üste iki kez toplantıya katılmadığına dair herhangi bir tespite yer verilmediği anlaşıldığından söz konusu üyeliğe son verme işleminin sebep unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu kanaa-tine varıldığından, Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonları Kuru-luş ve Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmeliğe aykırı davranılarak tesis edilen üyeliğe son verilmesi işleminde hukuka uygunluk tespit edilememiştir.

E.İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

21) T.C. Anayasasının “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi şikâyete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Be-yannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alınmış olan haklara da aykırı bir durum tespit edilememiştir.

F. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

22) Günümüz demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayışın-da idareden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklenmektedir.

23) 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim İlkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde, Kurumun, inceleme ve araştırma yaparken insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ay-rımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması; eşit-lik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, hak-lı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme

Page 497: Kamu Personel Rejimi 1

492 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilme-si, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davra-nışta bulunup bulunmadığını gözeteceği düzenlenmiştir. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avru-pa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup benzer ilkelere Avrupa parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası’nda da yer verilmiştir.

24) Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neti-cesinde; şikâyet başvurusu kapsamında Kurumumuzca istenilen bilgi ve belgelerin İdare tarafından süresi içerisinde ve gerekçeli olarak Ku-rumumuza gönderildiği, şikayetçinin başvurusu ile ilgili yaptığı itiraza idare tarafından gerekçeli olarak cevap verildiği böylece “makul süre-de karar verme” ilkelerine uygun davrandığı, dolayısıyla idarenin bu yönlerden iyi yönetişim ilkelerine uygun davrandığı anlaşılmıştır. Ancak idarenin, cevabi yazılarında, karara karşı başvuru yolunu gös-termediği belirlenmiştir. İyi yönetişim ilkelerinde vurgulanan “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uymadığı anlaşılmış olup, İdarenin bundan böyle bu ilkelere de uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

25) 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

26) 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40. maddesinin 2.fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürele-rini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu

Page 498: Kamu Personel Rejimi 1

493KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uya-rınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde Ankara İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKÂYE-

TİN KABULÜNE;

1) Şikayet başvurucusunun ... 2 numaralı Kültür Varlıklarını Koru-ma Bölge Komisyonu üyeliğine son verilmesi işleminin iptal edi-lerek, makul sürede başvurucunun mağduriyetinin giderilmesi için yeni bir işlem tesisi konusunda ÇEVRE ve ŞEHİRCİLİK BA-KANLIĞI’NA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2) Yukarıda anılan Kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uya-rınca, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmedi-ği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın şikâyet başvurucusu ve ÇEVRE ve ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI İLE ÇEVRE ve ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI TABİAT VARLIKLARINI KORUMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NE TEBLİĞİNE

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’ nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 499: Kamu Personel Rejimi 1
Page 500: Kamu Personel Rejimi 1

495KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/5307KARAR TARİHİ : 09/04/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Adıyaman Üniversitesi Rek-

törlüğüŞİKAYETİN KONUSU : 2010 yılında hakkında uygu-

lanan disiplin cezasının özlük dosyasından silinmesi talebi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 12.11.2015

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1. Şikâyet başvurusu, Kurumumuza posta yolu ile gönderilen 10/11/2015 tarihli dilekçe ile yapılmış olup, başvuru 12/11/2015 ta-rih ve 11852 sayısı ile kayıt altına alınmıştır. Şikâyet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fık-rasının (e) bendi uyarınca, şikâyetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 24/03/2016 tarihli Ret Kararı Önerisiyle Kamu Başdenetçi-si’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde; şikâyet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşı-dığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, “süre gelen etki” kuralı gere-ği olarak şikâyetin süresinde yapıldığı ve şikâyetin diğer ön inceleme

Page 501: Kamu Personel Rejimi 1

496 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

konularında da eksikliğin bulunmadığı, bu nedenle şikâyetin incelen-me ve araştırılmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiş-tir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. Şikâyetçi, 2010 yılında almış olduğu “uyarma” cezasının mevzu-atta belirtilen 5 yıllık sürenin geçmesi nedeniyle özlük dosyasından silinmesi için idareye başvuruda bulunduğunu, ancak 3 aylık bir za-man geçmesine rağmen kendisine cevap verilmediğini ve söz konusu cezanın silinmediğini, bu durumun tayini için gerekli muvafakat iş-lemlerinde sorun çıkardığını ifade ederek mağduriyetinin giderilmesi talebiyle Kurumumuza başvuruda bulunmuştur.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4. Şikayet başvurusunda yer alan iddialar hakkında incelemelerin yapılabilmesi amacıyla Adıyaman Üniversitesi Rektörlüğü ile yazışma yapılarak gerekli bilgi ve belgeler temin edilmiştir. Adıyaman Üniver-sitesi Rektörlüğü’nün 11/01/2016 tarih ve E.183 sayılı yazısında; şi-kayetçinin 2010 yılında almış olduğu “uyarma” cezasının mevzuatta belirtilen 5 yıllık sürenin geçmesi nedeni ile silinmesi için başvuruda bulunduğu, ancak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Disip-lin cezalarının bir süre sonra özlük dosyasından silinmesi” başlıklı 133 üncü maddesinde belirtilen “Disiplin cezalarına çarptırılmış olan memur uyarma ve kınama cezalarının uygulanmasında 5 sene, diğer cezaların uygulanmasında 10 sene sonra atamaya yetkili amire başvu-rarak, verilmiş olan cezalarının özlük dosyasından silinmesini isteye-bilir. Memurun yukarıda yazılan süreler içerisindeki davranışları, bu isteğini haklı kılacak nitelikte görülürse, isteğinin yerine getirilmesine karar verilerek bu karar özlük dosyasına işlenir.” hükümlerinin bulun-duğu,

4.1 Şikâyetçinin 2010 yılında nakil yoluyla memleketi Osmani-ye’deki bir kuruma geçmek istediği, bu nedenle 2014 yılında kendi-sine muvafakat da verildiği, ancak geçmek istediği kurumun naklen geçme talebini kabul etmediği, yaklaşık 2 yıldan beri değişik yolları deneyerek (Cumhurbaşkanlığı, BİMER, YÖK vb.) kişisel sorunlarıyla hem üniversiteyi hem de ülkemizin güzide kurumlarını şikayetleriyle

Page 502: Kamu Personel Rejimi 1

497KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sürekli meşgul ettiğini, şikayetçinin bu davranışı ile memurluk vakarı-na yakışmayan davranışlar sergilemeye devam etiği,

4.2 Şikayetçinin kurum içinden ..., ..., ... ve ... olmak üzere doğru-dan ve kurum dışından da defalarca araya koyduğu kişiler vasıtasıyla Üniversite yönetimi üzerinde psikolojik ve siyasi baskı kurma çabaları içerisine girdiği, bu nedenlerle şikayetçi hakkında uygulanan söz ko-nusu disiplin cezasının kaldırılmasının düşünülmediği belirtilmiştir.

C. Olaylar

5. Başvuru dilekçesi ve ekler ile dosya kapsamında idare tarafından gönderilen bilgi ve belgelerden tespit edilen ilgili olaylar özetle şöyle-dir:

6. Adıyaman Üniversitesinde memur olarak görev yapan şikâyet-çi, hakkında Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği uyarınca başlatılan disiplin soruştur-ması sonucunda, Adıyaman Üniversitesi Rektörlüğünün 04/08/2010 tarihli ve 1644 sayılı yazısıyla “uyarma” cezası uygulanmıştır.

7. Şikâyetçi, Adıyaman Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanlığına vermiş olduğu 07/07/2015 tarihli dilekçesi ile 2010 yılında almış ol-duğu “uyarma” cezasının 05/08/2015 tarihinden itibaren mevzuatta belirtilen 5 yıllık sürenin dolması nedeniyle, Yükseköğretim Kurumla-rı Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliğinin 49 uncu maddesi uyarınca silinmesini talep etmiş olup, bu dilekçesi De-kanlığın 07/07/2015 tarihli ve 11864 sayılı uygun görüş yazısı ekinde Rektörlük Makamına gönderilmiştir.

8. Söz konusu dilekçeye herhangi bir cevap verilmediğinden, şika-yetçi 06/10/2015 tarihli ikinci dilekçesi ile Turizm Fakültesi Dekan-lığına tekrar başvuru yaparak söz konusu disiplin cezasının silinip silinemeyeceğine dair tarafına bilgi verilmesini istemiş, bu dilekçesi de idarece 05/11/2015 tarih ve E.18879 sayılı yazı ile Rektörlük Maka-mına iletilmiş, ancak Rektörlükçe bu dilekçesine de herhangi bir cevap verilmemiştir. Bunun üzerine, şikayetçi 10/11/2015 tarihinde Kuru-mumuza başvuru yapmıştır.

Page 503: Kamu Personel Rejimi 1

498 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

D. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

9. Şikâyet konusuna ilişkin olarak idareden bilgi ve belgeler talep edilmiş, ilgili idarece kararın “İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları” ile “Olaylar” başlıkları altında yer verilmiştir.

III.HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

10. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Cumhuriyetin Nite-likleri” başlıklı 2 nci maddesinde; “Türkiye Cumhuriyeti, … bir hu-kuk devletidir.”;

10.1. “Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” başlıklı 74 üncü maddesinin birinci fıkrasında; “Vatan-daşlar ve karşılıklılık esası gözetilmek kaydıyla Türkiye’de ikamet eden ya-bancılar kendileriyle veya kamu ile ilgili dilek ve şikâyetleri hakkında, yetki-li makamlara ve Türkiye Büyük Millet Meclisine yazı ile başvurma hakkına sahiptir”; 4 üncü fıkrasında; “Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir.”; 5 inci fıkrasında; “Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idare-nin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler.” hükümleri yer almaktadır.

11. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun “Ku-rumun görevi” başlıklı 5 inci maddesinin 1 inci fıkrasında; “Ku-rum, idarenin işleyişi ile ilgili şikâyet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştır-mak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.” hükmü bulunmaktadır.

12. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Disiplin ceza-larının bir süre sonra özlük dosyasından silinmesi” başlıklı 133 üncü maddesinde; “Disiplin cezaları memurun özlük dosyasına işlenir. Devlet memurluğundan çıkarma cezasından başka bir disiplin cezasına çarptırılmış olan memur uyarma ve kınama cezalarının uygulanmasından 5 sene, diğer cezaların uygulanmasından 10 sene sonra atamaya yetkili amire başvurarak, verilmiş olan cezalarının özlük dosyasından silinmesini isteye-bilir. Memurun, yukarıda yazılan süreler içerisindeki davranışları, bu isteğini haklı kılacak nitelikte görülürse, isteğinin yerine geti-rilmesine karar verilerek bu karar özlük dosyasına işlenir.”

Page 504: Kamu Personel Rejimi 1

499KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

12.1 Genel Haklar Bölümünün “Uygulamayı isteme hakkı” başlıklı 17 nci maddesinde; “Devlet memurları, bu kanun ve bu ka-nuna dayanılarak yayınlanan tüzük ve yönetmeliklere göre tayin ve tespit olunup yürürlükte bulunan hükümlerin kendileri hakkında aynen uygulan-masını istemek hakkına sahiptirler.”

12.2 “Müracaat, şikâyet ve dava açma” başlıklı 21 inci mad-desinde; “Devlet memurları kurumlarıyla ilgili resmi ve şahsi işlerinden dolayı müracaat; amirleri veya kurumları tarafından kendilerine uygula-nan idari eylem ve işlemlerden dolayı şikâyet ve dava açma hakkına sahip-tirler. Müracaat ve şikâyetler söz veya yazı ile en yakın amirden başlayarak silsile yolu ile şikâyet edilen amirler atlanarak yapılır. Müracaat ve şikâyet-ler incelenerek en kısa zamanda ilgiliye bildirilir. Müracaat ve şikâyetlerle ilgili esas ve usuller Başbakanlıkça hazırlanacak bir yönetmelikle düzenle-nir.” hükümleri yer almaktadır.

13. 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun “Atamalar” baş-lıklı 52 nci maddesinin (c) bendi; “Memurların atanmaları; fakülte-lerde ve bağlı kuruluşlarda dekanların, rektörlüğe bağlı kuruluşlarda ilgili müdürlerin, yükseköğretim üst kuruluşlarında ve üniversite merkez örgü-tünde genel sekreterin önerisi üzerine kadro esas alınmak üzere başkan veya rektör tarafından yapılır.” şeklindedir.

14. Devlet Memurlarının Şikayet ve Müracaatları Hakkında Yönetmeliğin “Kapsam” başlıklı 2 nci maddesinde; “Bu Yönet-melik hükümleri 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik birinci fıkrasında sayılan kurum ve kuruluşlarda çalışan memurlar hakkında uy-gulanır.”

14.1 Aynı Yönetmeliğin “Müracaat Hakkı ve İhbar Yükümlü-lüğü” başlıkla 11 inci maddesinde; “Devlet memurları, kurumları ile ilgili resmi ve şahsi işlerinden dolayı müracaat hakkına sahiptirler.”

14.2 Aynı Yönetmeliğin “Karar Mercii” başlıklı 12 nci mad-desinde; “Müracaatlar hakkında karar verme yetkisi, kurumların çalışma usul ve esaslarını belirleyen Kanun, Tüzük ve Yönetmelikler ile müracaat konusunu çözümlemeye yetkili kılınan mercilere aittir. Müracaatı kabul eden ancak sorunu çözümleme yetkisi bulunmayan amirler bunları silsile yolu ile birinci fıkrada belirtilen mercilere 3 gün içinde intikal ettirilir.” hü-kümleri bulunmaktadır.

Page 505: Kamu Personel Rejimi 1

500 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

15.2 Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı Ve Memurları Disiplin Yönetmeliğinin “Disiplin Cezalarının Bir Süre Sonra Özlük Dosyasından Çıkarılması” başlıklı 49 uncu maddesi “Disiplin cezaları özlük dosyasına işlenir. Kamu görevinden çı-karma cezasından başka bir disiplin cezasına çarptırılmış olanlar uyarma ve kınama cezalarının uygulanmasından 5 sene, diğer cezaların uygulan-masından 10 sene sonra atamaya yetkili amire başvurarak, verilmiş olan cezalarının özlük dosyasından silinmesini isteyebilir. Ceza alan kişinin, yukarıda yazılan süreler içerisindeki davranışları, bu isteği haklı kılacak nitelikte görülürse, isteğinin yerine getirilmesine karar verilerek bu karar özlük dosyasına işlenir.” şeklindedir.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

16. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesince 11 Mart 1980 ta-rihinde kabul edilen “İdari Takdir Yetkisinin Kullanılmasına İlişkin R(80) 2 Sayılı Tavsiye Kararında; İdari Takdir Yetkisinin Kullanılmasında Uygulanacak Temel İlkelere göre takdir yetkisini kul-lanan bir idari makamın, (1)Yetkinin veriliş amacından başka amaç güdemeyeceği, (2)Yalnızca somut olaya ilişkin öğeleri hesaba katarak nesnelliğe ve tarafsızlığa uyacağı, (3)Hakkaniyete uymayan ayırım-cılıktan kaçınarak yasa önünde eşitlik ilkesini gözeteceği (4) işlemin amacıyla, kişilerin hakları, özgürlükleri veya menfaatleri üzerindeki olumsuz etkileri arasında denge sağlayacağı (5) işlemi, her somut ola-ya göre belirlenen makul süre içinde yapacağı…” belirtilmiştir.

17. Anayasa Mahkemesinin 13/11/2014 tarih ve E. 2013/95, K. 2014/176 sayılı kararında; “İdareye takdir yetkisi tanınması, idarenin “keyfi” olarak hareket edebileceği anlamına gelmez. İdareye tanınan takdir yetkisinin, somut olayın özellikleri, eylemin ağırlığı, oluşan zararın büyüklüğü gibi durumlar göz önünde bulundurularak eşitlik, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanılması hukukun genel ilkelerindendir.” denilmektedir.

18. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 17/04/2008 ta-rihli ve E,2005/270 K.2008/1286 sayılı kararında, Anayasa’nın 2 nci maddesinde belirtilen hukuk devleti ilkesine vurgu yapılarak bu bağlamda, işlemlerde kamu yararının sağlanması amacının güdül-mesi, nesnel adil ve hakkaniyet ölçütlerinin gözetilmesi gerektiği, bu nedenle, idarenin yasalarla kendisine tanınan takdir yetkisini adalet,

Page 506: Kamu Personel Rejimi 1

501KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hakkaniyet ve kamu yararı ölçümlerini göz önünde tutarak kullanma-sı, Anayasanın 10 uncu maddesi kapsamında, kanun önünde eşitlik ilkesine uygun hareket etmesi gerektiğine vurgu yapılmıştır.

19. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi İkinci Daire Başkanlı-ğının Haziran 2013 tarihli E.2013/740 K. 2013/710 sayılı ka-rarında; idareye tanınan bu takdir yetkisinin sınırsız olmayıp, takdir yetkisinin objektif ölçütler doğrultusunda kamu yararı ile birey yararı gözetilerek kullanılması gerektiği; takdir hakkının (yetkisi) hiçbir za-man mutlak ve sınırsız olmadığı; kamu hizmetinin verimliliği, etkin-liği ve kamu yararı ile kişi yararı arasında bir denge kurulması zorun-luluğunun, bu hak ve yetkinin sınırını oluşturduğu ve dava konusunu teşkil eden davacıya muvafakat verilmemesi işleminde takdir yetki-sinin, idarece kamu yararı ile birey yararı dengesi gözetilerek ve objek-tif ölçütlere bağlı kalınarak kullanıldığından bahsetmenin mümkün olmadığı; tüm bu nedenlerle, tesis edilen dava konusu işlemin sebep ve amaç unsurları yönünden hukuka aykırı olduğu değerlendirmesin-de bulunulmuştur.

C. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın Önerisi

20. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma ne-ticesinde; gerek disiplin cezasının sicilden silinmesi gerekse başka bir yere tayinle ilgi muvafakat verilmesi talepleri ile ilgili olarak olumsuz ithamlarla Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Yükseköğretim Kurulu gibi makamlara şikayetlerde bulunduğu, bu durumun Üniversite yö-netiminin başı ve aynı zamanda şikayetçiyi atamaya yetkili amir olan Üniversite Rektöründe şikayetçinin disiplin cezasının sicilden silinme-mesi konusunda bir kanaat oluşturduğunun açık olduğu, bu nedenle idarenin takdir yetkisini ortadan kaldıracak biçimde karar verileme-yeceğinden ve idarenin takdir yetkisini kötüye kullandığına ilişkin herhangi bir somut belgeye rastlanmadığı gerekçesiyle şikâyetçinin talebinin Reddi gerektiği yönündeki Öneri Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

21.Şikayetçi 3 numaralı paragrafta açıklandığı üzere, 2010 yılın-da hakkında uygulanan “uyarma” cezasının, mevzuatta belirtilen 5 yıllık sürenin geçmesi nedeni ile silinmesi için idareye başvuruda

Page 507: Kamu Personel Rejimi 1

502 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

bulunduğunu, ancak cezanın silinmediğini belirtilerek mağduriyetin giderilmesi talebiyle şikayet başvurusunda bulunmuştur.

22. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 133 üncü maddesin-de, disiplin cezalarının muayyen bir süre sonunda (uyarma disiplin cezası için 5 sene) memurun özlük dosyasından silinmesi iki ana ko-şula bağlanmıştır. Bu koşullardan birincisi, hakkında disiplin cezası uygulanmış memurun atamaya yetkili amire başvurarak verilmiş olan cezaların özlük dosyasından silinmesine ilişkin talebinin olması, ikin-cisi ise, atamaya yetkili olan amirin memurun mevzuatta belirtilen süreler içerisindeki davranışlarının, bu isteğini haklı kılacak nite-likte olduğuna kanaat getirmesidir. Aynı düzenlemeye Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetme-liğinde de yer verilmiştir.

23.Söz konusu mevzuat hükümleri uyarınca, disiplin cezalarının özlük dosyasından silinmesi konusunda, atamaya yetkili amirin ta-lepte bulunanın davranışlarını değerlendirerek karar verme açısından takdir yetkisinin bulunduğu açıktır. Bununla birlikte, 16 numaralı paragrafta bahsi geçen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin Tavsi-ye Kararında ve yine yukarıda yer alan yargı içtihatlarında belirtildiği üzere, idarenin kendisine yasalarla tanınan takdir yetkisini hu-kuk devletinin bir gereği olarak, kamu yararı ve hizmetin ge-reğine uygun olarak nesnel ve adil bir şekilde hakkaniyeti göz önünde bulundurarak hukuka uygun sebeplerle kullanması ge-rektiği de kuşkusuzdur.

24. Şikayet konusuyla ilgili olarak, idare tarafından şikayetçinin talebinin yerine getirilmeme gerekçesi olarak şikayetçinin yaklaşık 2 yıldan beri değişik yolları deneyerek (BİMER, Cumhurbaşkanlığı, YÖK vb. gibi) kişisel sorunları ile ilgili olarak hem Üniversiteyi hem de Ül-kemizin güzide kurumlarını sürekli olarak şikayetleriyle meşgul etti-ği, bu davranışıyla memurluk vakarına yakışmayan davranışlar ser-gilemeye devam ettiği, ayrıca üniversite içinden ve dışından değişik makam ve kişiler vasıtasıyla idare üzerinde psikolojik ve siyasi baskı kurduğu, bu nedenle disiplin cezasının kaldırılmasının düşünülmediği belirtilmiştir.

25. İdarece Kurumumuza gönderilen bilgi ve belgelerin incelenme-si neticesinde, mevzuatla öngörülen 5 yıllık süre içerisinde şikayetçi

Page 508: Kamu Personel Rejimi 1

503KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hakkında başkaca herhangi bir adli/idari bir inceleme veya soruştur-ma yapılmadığı, bu süre zarfında şikâyetçinin uyarı/ikaz almadığı gö-rülmektedir. Yine bu süre içerisinde başvuranın davranışları veya bu kapsamda aynı şekilde değişik makamlara dilekçe gönderdiği iddia edilmediği gibi bu konuda dosya içerisinde herhangi bir bilgiye rast-lanmamıştır. Ayrıca, disiplin cezasının silinmemesine gerekçe göste-rilen çeşitli kurumlara yaptığı başvurular, idare tarafından ifade edil-diği şekliyle “memurluk vakarına yakışmayan davranışlar” olarak de-ğerlendirilmesine rağmen şikayetçi hakkında herhangi bir işlem tesis edilmediği de anlaşılmaktadır.

26. Bunun yanında, şikayetçinin almış olduğu “uyarma” cezasının 05/08/2010 tarihinde verildiği, şikayetçinin disiplin cezasının silin-mesini 07/07/2015 dilekçesiyle idareden talep ettiği, cevap verilme-mesi üzerine 06/10/2015 tarihinde talebini tekrarladığı, idare tara-fından şikayetçi hakkında disiplin cezasının silinmemesine gerekçe gösterilen “ülkemizin güzide kurumlarını sürekli meşgul ettiği”ne örnek olarak gösterilen başvurularının ise BİMER aracılığıyla YÖK’e yaptığı 12/11/2015 tarihli ve yine BİMER aracılığıyla Cumhurbaşkan-lığına yapmış olduğu 09/11/2015 ve 19/11/2015 tarihli başvuruları olduğu, ayrıca şikayetçinin 12/11/2015 tarihinde Kurumumuza da şi-kayet başvurusunda bulunduğu, söz konusu bütün dilekçelerinin ana temasının ise 5 yıllık süre geçmesine rağmen disiplin cezasının idare tarafından silinmemesi ile tayin için muvafakat verilmemesi işlemi ol-duğu, bunun yanında idare tarafından şikâyetçinin son 2 yıl boyunca bu tür başvurular yaptığına ilişkin herhangi bir belge sunulmadığı gö-rülmektedir. Yine başkalarını devreye koyup tavassutta bulunduğu ve idareyi psikolojik baskıya maruz bıraktığı iddiasıyla ilgili olarak, idare, gerekçesini kanıtlayıcı delil, bilgi, belge sunmadığı gibi bu iddiayı doğ-rulayıcı bilgiye de rastlanılmamıştır. Kaldı ki, başvurucuya idare cevap verseydi şikayetçinin tutum ve davranışı farklı olabilecekti.

27. Bu kapsamda, idarenin disiplin cezasının silinmemesi işlemine gerekçe olarak mevzuatta belirlenen muayyen süre boyunca (5 yıllık süre zarfınca) meydana gelen olayları esas almadığı, idare tarafından bu döneme ilişkin bahsedilen gerekçeye uygun bir kanıt sunulamadı-ğı, talep tarihinden sonra meydana gelen olayları gerekçe gösterdiği, diğer bir ifadeyle idarece sunulan gerekçelerin mevzuatça esas alın-ması gereken 5 yıllık sürenin dolmasından sonraki sürece ait olduğu,

Page 509: Kamu Personel Rejimi 1

504 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

şikayetçinin hakkını aramak amacıyla “şikayet hakkı” çerçevesinde yaptığı başvurularını daha önceki zımnen ret işlemine gerekçe olarak gösterildiği anlaşılmaktadır.

28. Başbakanlığın “Dilekçe ve Bilgi Edinme Hakkının Kullanılması” başlıklı 2004/12 sayılı Genelgesinde de belirtildiği gibi; bireylerin bu haklarını kullanmaları eşitlik, tarafsızlık ve açıklık ilkeleri temelinde demokratik ve şeffaf bir yönetimin gereğidir. İdare-birey ilişkisinde hukukun üstünlüğünü, demokratikleşmeyi ve saydamlığı sağlayabil-mek için, idari faaliyetlerini yürütülmesi sırasında bireysel hak ve öz-gürlüklere duyarlı davranılması hukuk devletinin en temel nitelikle-rinden biridir. Bu bağlamda, idarenin şikayetçinin dilekçelerine zama-nında cevap vermeyerek Anayasa’nın 74 üncü maddesiyle ile güvence altına alınan “dilekçe hakkı”nı, ayrıca 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda memurlara tanınan “uygulamayı isteme” ve “müraca-at” haklarının suç veya disiplini ihlal etmedikçe aleyhine sonuç do-ğurması hukuka, hesap verilebilirliğe, şeffaflığa, uluslararası normlara aykırılığı açıktır.

29. Diğer yandan, mevzuat tarafından her ne kadar disiplin ceza-larının silinmesi konusunda atamaya yetkili amire (Rektöre) takdir yetkisi tanınmışsa da, adı geçen şikayetçinin dilekçesine istinaden Dekanının uygun görüş verdiği, Dekanının birlikte çalışmakta olması hasebiyle şikayetçiyi Rektöre nazaran daha yakından tanıyabileceği, tutum ve davranışlarını gözlemleyebileceği, yetkili amirin D e k a n ı n bu yöndeki görüşünü gözetmesinin beklenmesinin doğal olduğu, an-cak bu yaklaşımın sergilenmediği tespit edilmiştir.

30. Sonuç olarak, yukarıdan bu yana yapılan açıklamalar, anılan mevzuat hükümleri, yargı kararları ve idarenin cevabi yazıları birlik-te değerlendirildiğinde; şikâyet konusu olan disiplin cezasının özlük dosyasından silinmemesi konusunda, hukuka uyarlılık ile idarenin iş-leminde ve somut olay adaletine bakıldığında hakkaniyete uygunluk tespit edilememiş, yetkili amirin takdir hakkını 23 üncü paragraftaki koşullara uygun kullanmadığı kanaat ve sonucuna varılmıştır.

31. Şüphesiz idarecilerimiz yaptıkları eylem ve işlemleri sonucu koşulları oluştuğunda rücu davası suretiyle tam kaza (idari tazminat) davalarının sonuçlarına muhatap olabilecekleri gibi şahsi tazminat da-valarıyla da karşı karşıya kalabilecekleri bilinmektedir. İdarecilerimiz

Page 510: Kamu Personel Rejimi 1

505KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hukuk devleti ilkelerine uygun, tarafsız, objektif, kamu hizmeti ve ya-rarı ilkelerine uygun eylem ve işlem yaptıkça birey memnuniyeti ve toplumsal barışa pozitif bir şekilde katkıda bulunacakları kuşkusuz-dur.

32. Her ne kadar Kamu Denetçisi 20 nci paragrafta belirtilen gerek-çeye göre Ret Önerisi’nde bulunmuş ise de, yukarıda da ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, mevzuatla belirlenen disiplin cezalarının silinmesi için öngörülen 5 yıllık süre içindeki eylem ve işlemlerden dolayı ami-rince değerlendirme yapılmasının zorunlu olduğu, oysa şikayetçinin bu süre içerisindeki eylem ve işlemlerden bahsedilmeksizin bu süre-den sonra bazı yerlere verilen dilekçelerin esas alındığı, diğer yandan Denetçinin öne sürdüğü olumsuz ithamların sübjektif bir değerlendir-me olduğu, adli veya idari yönden herhangi bir işleme tevessül edilme-diği, bireyin kanunlar çerçevesinde kullandığı şikayet ve bilgi edinme haklarının yürürlükteki mevzuata göre vazgeçilmez haklarından oldu-ğu gözetilerek ret görüşüne iştirak edilmemiştir.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

33. T.C. Anayasasının “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi şikâyete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Be-yannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alınmış olan başkaca bir insan hakkı ihlalinin tespit edilemediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

F. İyi Yönetim İlkelerine Uygunluk Yönünden Değerlendirme

34. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayı-şında idarelerden sadece hukuka uygun olarak hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri bek-lenmektedir.

35. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanması-na İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 6 ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı

Page 511: Kamu Personel Rejimi 1

506 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülü-lük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakla-rın korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yol-larının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar” hükmü uyarınca, Kurumumuz inceleme ve araştırmasını yaparken, ida-renin iyi yönetim ilkelerine uygun olarak işlem, eylem, tutum veya dav-ranışta bulunup bulunmadığını gözetmektedir. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahse-dilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiştir.

36. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesin-de; şikayet başvurusu kapsamında Kurumumuzca istenilen bilgi ve bel-gelerin süresi içerisinde gönderildiği, ancak şikayetçinin idareye vermiş olduğu 07/07/2015 ve 06/10/2015 tarihli dilekçelerine hiçbir cevap verilmediği böylece “makul sürede karar verme”, “şeffaflık”, “ka-rarların geciktirilmeksizin bildirilmesi” ve “bilgi edinme hak-kı”, dolayısıyla “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkelerine uygun hareket etmediği anlaşılmış olup, İdarenin bundan böyle bu ilkelere uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

37. Şikayetçinin ilk başvuru tarihi olan 07/07/2015 tarihi esas alın-dığında, idari dava açma süresini geçirdiği düşünülse de, mevzuatta disiplin cezalarının özlük dosyasından silinme talepleriyle ilgili “süre-gelen etki” söz konusu olduğundan, herhangi bir süre kısıtlaması ge-tirilmediği, şikayetçinin her zaman için idareye başvurmak suretiyle talebini yenileyebileceği dikkate alındığında dava açma süresinin he-saplanmasında şikayetçinin 06/10/2015 tarihli dilekçesinin de dikkate alınması gerektiği değerlendirilmiş olup; buna göre, 6328 sayılı Kamu

Page 512: Kamu Personel Rejimi 1

507KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uya-rınca, bu Tavsiye Kararı üzerine herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

38. 2709 sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin 2 nci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fık-rası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süre-sinden arta kalan süre içinde Şanlıurfa İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

V. KARARAçıklanan gerekçeler ve dosyanın kapsamına göre; ŞİKAYETİN

KABULÜNE;

Şikayet başvurucusunun 5 yıl önce almış olduğu “uyarma” cezasının özlük dosyasından silinmesine ilişkin koşulların oluştuğunun tespiti-ne, idarenin makul sürede şikayetçinin mağduriyetini gidermesi için yeni bir işlem tesisinde bulunması konusunda ADIYAMAN ÜNİVER-SİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, merciince (Adıyaman Üniversitesi Rektörlüğü) bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte gö-rülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildiril-mesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın gereği için şikayet başvurucusuna ve Adıyaman Üni-versitesi Rektörlüğüne tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 513: Kamu Personel Rejimi 1
Page 514: Kamu Personel Rejimi 1

509KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/5347KARAR TARİHİ : 22/04/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Kocaeli Büyükşehir Belediye

BaşkanlığıŞİKAYETİN KONUSU : Zabıta personeli olarak çalış-

makta olan şikayet başvurucu-sunun görevde yükselme sına-vı açılması talebi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 15.11.2015

I. USULA. Şikayet Başvuru Süreci

1. 15/11/2015 tarihinde e-başvuru yoluyla yapılan şikayet baş-vurusu ve ekleri, 119118 evrak numarası ile kayıt altına alınmıştır. Şikayet başvurusunun karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkın-da Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenme-sine ve araştırmasına geçilmiş, 05/04/2016 tarihli Tavsiye Kararı Öne-risiyle Kamu Başdenetçisine sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön incelemede, şikayet konusunun Kurumumuzun görev alanına girdiği, şikayetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari baş-vuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıldığı ve diğer ön in-celeme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bulunmadığı tespit edilmiştir.

Page 515: Kamu Personel Rejimi 1

510 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

II. OLAY VE OLGULARA. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. Şikayet başvurucusu, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığın-da zabıta memuru olarak 2007 yılından bu yana görev yaptığını ve bu zamana kadar zabıta komiserliği ile ilgili görevde yükselme sınavı açılmadığını, bu unvanın görevlendirme yolu ile temin edildiğini, bu nedenle mağdur olduklarını belirterek zabıta komiserliği kadrosu için Belediye Zabıta Yönetmeliğinde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde görevde yükselme sınavı açılması talebinde bulunmaktadır.

B. İdarenin Şikayete İlişkin Açıklamaları

4. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığından konuyla ilgili 08/12/2015 tarihli ve E.8855 sayılı yazımızla gerekli bilgi ve belgeler talep edilmiş olup, 29/12/2015 tarihli ve 179577 sayılı cevabi yazıda özetle;

4.1. Başvurucunun Zabıta Dairesi Başkanlığında zabıta memuru kadrosunda görev yaptığı,

4.2. Belediye ve Bağlı Kuruluşları ile Mahalli İdare Birlikleri Norm Kadro İlke ve Standartlarına Dair Yönetmelik uyarınca ihdas edilen 54 adet Zabıta Komiseri kadrosunun bulunduğu, bu kadroda 1 personelin kadrolu olarak, görevlendirme yoluyla da 6 personelin görev yaptığı,

4.3. Zabıta personeline yönelik 2000 yılından bu yana görevde yük-selme sınavı açılmadığı,

4.4. Zabıta Komiseri ve Zabıta Amiri kadrolarının mesleki bilginin yanında yöneticilik vasfı gerektiren kadrolar olduğu, Belediye zabıta yönetmeliği hükümlerine göre yapılacak bir sınavda bu niteliklere göre personel belirlenmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle Zabıta Komi-seri ve Zabıta Amiri ihtiyaçlarının görevlendirme yapılarak giderildiği,

4.5. Zabıta personeline yönelik planlanan bir görevde yükselme sı-navının bulunmadığı belirtilmiştir.

C. Olaylar

5. Şikayet başvurucusu tarafından şikayet başvurusuna eklenen belgeler ile ilgili idareyle yapılan yazışmalar sonucunda elde edilen bil-gi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde;

Page 516: Kamu Personel Rejimi 1

511KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

5.1. Başvurucunun 01/10/2007 tarihinden bu yana Kocaeli Büyük-şehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı Trafik Zabıta Şube Müdürlü-ğünde zabıta memuru olarak çalıştığı,

5.2. Anılan Başkanlıkta 54 adet Zabıta Komiseri kadrosunun bu-lunduğu, bu kadroda 1 personelin kadrolu olarak, görevlendirme yo-luyla da 6 personelin görev yaptığı,

5.3. Zabıta personeline yönelik 2000 yılından bu yana görevde yük-selme sınavı açılmadığı,

5.4. Başvurucunun zabıta personeline yönelik görevde yükselme sınavı açılması talebiyle 15/09/2015 tarihinde yapmış olduğu başvu-ruya anılan idare tarafından cevap verilmediği,

5.5. 27/10/2015 tarihli dilekçe ile tekrar başvurması üzerine 06/11/2015 tarihli yazı ile planlanmış bir görevde yükselme eğitimi ve sınavının bulunmadığının bildirildiği,

5.6. Sınav açılması talebiyle başvurucu dahil 21 zabıta memurunun başvuruda bulunduğu ve olumsuz cevap aldığı anlaşılmıştır.

D. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

6. Şikayet konusuna ilişkin olarak idareden bilgi ve belgeler talep edilmiş, ilgili idarece kararın 4 numaralı paragrafında açıklanan bilgi ve belgeler gönderilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

7. Anayasamızın “Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” başlıklı 74 üncü maddesinin üçüncü fıkrasın-da; “Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir.” hükmüne,

8. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun “Kuru-mun görevi” başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasında; “Ku-rum, idarenin işleyişi ile ilgili şikayet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı

Page 517: Kamu Personel Rejimi 1

512 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştır-mak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.” hükmüne,

9. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Temel ilkeler” başlıklı 3 üncü maddesinde; “Bu kanunun temel ilkeleri şunlar-dır:

…Kariyer:

B) Devlet memurlarına, yaptıkları hizmetler için lüzumlu bil-gilere ve yetişme şartlarına uygun şekilde, sınıfları içinde en yük-sek derecelere kadar ilerleme imkanını sağlamaktır.

Liyakat:

C) Devlet kamu hizmetleri görevlerine girmeyi, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi, görevin sona erdirilmesini liyakat siste-mine dayandırmak ve bu sistemin eşit imkanlarla uygulanmasın-da Devlet memurlarını güvenliğe sahip kılmaktır.” hükmüne,

10. 13/07/2005 tarihli ve 25874 sayılı Resmi Gazetede ya-yımlanan 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun;

10.1. “Belediye teşkilatı” başlıklı 48 inci maddesinde; “Belediye teşkila-tı, norm kadroya uygun olarak yazı işleri, malî hizmetler, fen işleri ve zabıta birimlerinden oluşur.” hükmüne,

10.2. “Norm kadro ve personel istihdamı” başlıklı 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında; “Norm kadro ilke ve standartları İçiş-leri Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığı tarafından müştereken belir-lenir. Belediyenin ve bağlı kuruluşlarının norm kadroları, bu ilke ve stan-dartlar çerçevesinde belediye meclisi kararıyla belirlenir.” hükmüne, ikinci fıkrasında “Belediye personeli, belediye başkanı tarafından atanır. Birim müdürlüğü ve üstü yönetici kadrolarına yapılan atamalar ilk toplantıda be-lediye meclisinin bilgisine sunulur.” hükmüne,

10.3. “Zabıtanın görev ve yetkileri” başlıklı 51 inci madde-sinin üçüncü fıkrasında; “Belediye zabıta teşkilatının çalışma usûl ve esasları, çalışanların görev ve yetkileri, memurluğa alınması için taşımaları gereken nitelikler, alacakları meslek içi eğitim, görevde yükselme, meslek-ten çıkarılma, giyecekleri kıyafet ve savunma amaçlı olarak kullanacakla-rı aletler ile zabıta teşkilatında hizmet gereklerine göre oluşturulacak bi-rimler, İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

Page 518: Kamu Personel Rejimi 1

513KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Belediye, bu yönetmeliğe aykırı olmamak üzere ek düzenlemeler yapabilir.” hükmüne,

11. 11/04/2007 tarihli ve 26490 sayılı Resmi Gazetede ya-yımlanan Belediye Zabıta Yönetmeliğinin;

11.1. “Kadro ve unvanlar” başlıklı 6 ncı maddesinde; “Belediye zabıta teşkilatı personel kadro ve unvanları; belediyenin norm kadrosuna uygun olarak daire başkanı, zabıta müdürü, şube müdürü, zabıta amiri, zabıta komiseri ve zabıta memuru unvanlı kadrolar ile hizmet için gerekli diğer kadrolardan oluşur.” hükmüne,

11.2. “Görevde Yükselme Şartları” başlıklı 17 nci maddesin-de; “(1) Bu Yönetmeliğin 6 ncı maddesinde sayılan unvanlardan daire baş-kanı ve zabıta müdürü dışındaki kadrolara yapılacak atamalarda aşağıdaki şartlar aranır.

a) Zabıta şube müdürlüğüne atanabilmek için; 1) Meslekle ilgili yük-sek öğrenimi bitirmesi veya en az 4 yıllık yüksek öğrenim mezunu olmak, 2) En az iki yıl zabıta amiri olarak çalışmış olmak, 3) 1-4 dereceli kadrolara atanmak için 657 sayılı Kanunun 68 inci maddesinin (B) bendinde belirti-len süre kadar hizmeti bulunmak, 4) Son üç yıllık sicil notu ortalaması en az iyi derecede olmak, 5) Görevde yükselme sınavında başarılı olmak, 6) Kadro durumu elverişli olmak,

b) Zabıta amirliğine atanabilmek için; 1) En az lise mezunu olmak, 2) 4 yıllık yüksek öğrenim mezunları için 2 yıl; 2 yıllık yüksek okul mezun-ları için 3 yıl, lise ve dengi okul mezunları için 4 yıl zabıta komiseri olarak çalışmış olmak, 3) Yüksek öğrenim mezunu olanların 1-4 dereceli kadrolara atanmaları için 657 sayılı Kanunun 68 inci maddesinin (B) bendinde be-lirtilen süre kadar hizmeti bulunmak, 4) Son üç yıllık sicil notu ortalaması en az iyi derecede olmak, 5) Görevde yükselme sınavında başarılı olmak, 6) Kadro durumu elverişli olmak,

c) Zabıta komiserliğine atanabilmek için; 1) En az lise mezunu ol-mak, 2) 4 yıllık yüksek öğrenim mezunları için 2 yıl; 2 yıllık yüksek okul mezunları için 3 yıl, lise ve dengi okul mezunları için 4 yıl zabıta memuru olarak çalışmış olmak, 3) Son üç yıllık sicil notu ortalaması en az iyi derece-de olmak,4) Görevde yükselme sınavında başarılı olmak, 5) Kadro durumu elverişli olmak, şartları aranır.” hükmüne,

Page 519: Kamu Personel Rejimi 1

514 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

11.3. “Görevde yükselme sınavı” başlıklı 23 üncü maddesi-nin birinci fıkrasında; “Görevde yükselme eğitimini tamamlayanların görevde yükselebilmeleri için Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Başkanlığına, Milli Eğitim Bakanlığına veya yüksek öğretim kurumlarından birine yap-tırılacak sınavlara katılmaları ve başarılı olmaları şarttır.” hükmüne yer verilmiştir.

B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar

12. Danıştay 2. Dairesinin 02/03/2016 tarihli ve E:2016/309, K:2016/997 sayılı kararı; “657 sayılı Yasanın 3. maddesinde, “sınıf-landırma”, “kariyer” ve “liyakat” ilkeleri bu Kanunun temel ilke-leri olarak belirlenmiş; kariyer ilkesi, Devlet memurlarına yaptıkları hizmetler için lüzumlu bilgilere ve yetişme şartlarına uygun şekilde, sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkanı sağlamak; liyakat ilkesi ise, Devlet kamu hizmetleri görevlerine girmeyi, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi, görevin sona erdirilmesini yeterlilik sistemine dayandırmak ve sistemin eşit imkanlarla uygulanmasında Devlet memurlarını güvenliğe sahip kılmak olarak tanımlanmıştır. Görüldüğü üzere Yasa, devlet memurluğunu bir meslek olarak kabul etmekte ve bunlara sınıfları içinde en yüksek derecele-re kadar ilerleme imkanı sağlanmasını, sınıflar içinde ilerleme ve yükselme istemlerinin liyakat sistemine dayandırılmasını öngörmektedir. Bu iki ilkenin temelinde, objektif kurallar çer-çevesinde işin ehline verilmesi ve hak etme kavramı yatmakta olup, kamu hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde gerçekleş-tirilmesinin tek güvencesinin de, hizmetin yetişmiş, ehil kamu görevlilerince yerine getirilmesinden geçeceği de tabiidir. …Yu-karıda yer alan mevzuat hükmünün incelenmesinden, değerlendirme kriterlerinden bir kısmının somut bilgi ve belgeye dayandırılması zorunluluğu bulunmakta iken, bir kısmının gözlem ve kanaate dayalı olduğu açıktır. Ancak, sözlü sınava ilişkin Görevde Yükselme Sözlü Sınavı Değerlendirme Formunda yer alan kriterlerden bir kısmı gözlem ve kanaate dayalı olmakla birlikte, söz konusu kriterler çer-çevesinde bir bütün olarak yapılan değerlendirme sonucunda adayın başarılı ya da başarısız olduğunun belirlendiği dikkate alındığında; gözlem ve kanaate dayalı kriterler yönünden ilgilinin başarısız olarak değerlendirilmesine etki eden hususların ortaya konul-ması, somut bilgi ve belgeye dayandırılması mümkün olan haneler

Page 520: Kamu Personel Rejimi 1

515KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

bakımından ise başarısız olarak değerlendirilmesine etki eden husus-ların somut bilgi ve belge ile kanıtlanması gerekmektedir.” şeklindedir.

13. Danıştay 5. Dairesinin 02/03/2016 tarihli ve E:2015/4531, K:2016/1092 sayılı kararı; “İdarenin, bir kadroya atama yapma konusunda sahip bulunduğu takdir yetkisinin mutlak ve sınır-sız olmadığı, bu yetkinin kamu yararı ve kamu hizmetinin ge-rekleri göz önünde tutularak kullanılması gerektiği idare huku-kunun bilinen ilkelerindendir.” şeklindedir.

14. Danıştay 5. Dairesinin 17/09/2003 tarihli ve E.2003/868, K.2003/3533 sayılı kararı: “…Bu hükümlerin incelenmesinden, kamu görevlerinin vekaleten yürütülmesinin, ancak hizmetin gerektirdiği durumlarda geçici olarak başvurulacak bir yol ol-duğu anlaşılmaktadır. Ayrıca aynı Kanunda “tedviren görevlendirme veya atama” şeklinde bir usul öngörülmemiş olup; uygulamada, asilde aranan şartlara sahip vekil memur bulunmadığı hallerde, idare-lerce hizmetin aksamadan yürütülebilmesi bakımından herhangi bir şekilde boşalmış veya boş bulunan bir görev asilde aranan şartlara en yakın personel arasından tedviren görevlendirme yapılmakta ve idari görev bu şekilde yürütülmektedir. Buna göre, vekaleten ve tedviren görevlendirmenin geçici ve istisnai durumlarda başvurulan bir yol olduğu, tedviren görevlendirilen personelin o kadro için öngörülen şartları da taşımadığı göz önüne alındığında, kamu hizmetlerinin tedviren ya da vekaleten yürütülmesini sürekli hale getirecek şekilde uygulama yapılamayacağı, bu yöndeki işlemlerin 657 sayılı Yasanın 3. maddesinde ifadesini bulan kariyer ve yeterli-lik ilkelerine de aykırı olacağı açıktır.” şeklindedir.

C. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın Kamu Başdenetçisi-ne Önerisi

15. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma ne-ticesinde; başvurucunun Görevde Yükselme Sınavı açılması talebinin kabulünün hakkaniyete uygun olacağı değerlendirilerek Tavsiye Ka-rarı verilmesi yönündeki öneri Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme ve Gerekçe

16. Şikayet başvurucusu 3 numaralı paragrafta açıklandığı üzere; zabıta memuru olarak 2007 yılından bu yana görev yaptığı Kocaeli

Page 521: Kamu Personel Rejimi 1

516 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından görevde yükselme sınavı açılmadığını belirterek zabıta komiserliği kadrosu için görevde yüksel-me sınavı açılması talebinde bulunmaktadır.

17. Dosya kapsamında; başvurucunun 01/10/2007 tarihinden bu yana Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı Trafik Zabıta Şube Müdürlüğünde zabıta memuru olarak çalıştığı, anılan Başkanlıkta 54 adet Zabıta Komiseri kadrosunun bulunduğu, bu kad-roda 1 personelin kadrolu olarak, görevlendirme yoluyla da 6 perso-nelin görev yaptığı, zabıta personeline yönelik 2000 yılından bu yana görevde yükselme sınavı açılmadığı ve planlanan bir görevde yükselme sınavının bulunmadığı, sınav açılmama gerekçesi olarak idare tarafın-dan Zabıta Komiseri ve Zabıta Amiri kadrolarının mesleki bilginin yanında yöneticilik vasfı gerektiren kadrolar olduğu, Belediye zabıta yönetmeliği hükümlerine göre yapılacak bir sınavda bu niteliklere göre personel belirlenmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle Zabıta Komi-seri ve Zabıta Amiri ihtiyaçlarının görevlendirme yapılarak giderildiği şeklinde açıklamada bulunulduğu anlaşılmıştır.

18. Zabıta birimleri belediye teşkilatının bir parçasıdır ve zabıta bi-riminin çalışma esasları, çalışanların görev ve yetkileri, alacakları mes-lek içi eğitim, görevde yükselme ve benzeri birçok konu İçişleri Bakan-lığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenmektedir. (Bknz. 10 uncu paragraf) Belediye zabıta teşkilatının personel kadro ve unvan-ları Belediye Zabıta Yönetmeliğinde daire başkanı, zabıta müdürü, şube müdürü, zabıta amiri, zabıta komiseri ve zabıta memuru olarak sayılmış olup, daire başkanı ve zabıta müdürü dışındaki kadrolara yapılacak atamalarda belli şartlar aranmaktadır. Bu şartlardan biride görevde yükselme sınavında başarılı olmak-tır. Görevde yükselme eğitimi aldıktan sonra görevde yüksel-me sınavına katılıp başarılı olan zabıta memurları durumuna uy-gun unvan ve kadroya atanabileceklerdir. (Bknz. 11 inci paragraf)

19. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun temel ilkeleri arasında sayılan kariyer, Devlet memurlarına sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkanını sağlamak şeklinde, liyakat ise sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi liyakat sistemine da-yandırmak ve bu sistemin eşit imkanlarla uygulanmasında Dev-let memurlarını güvenliğe sahip kılmak şeklinde tanımlanmıştır.

Page 522: Kamu Personel Rejimi 1

517KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

(Bknz. 9 uncu paragraf) Görüldüğü üzere Yasa, devlet memurluğunu bir meslek olarak kabul etmekte ve bunlara sınıfları içinde en yük-sek derecelere kadar ilerleme imkanı sağlanmasını, sınıflar içinde ilerleme ve yükselme istemlerinin liyakat sistemine da-yandırılmasını öngörmektedir. Bu iki ilkenin temelinde, objektif kurallar çerçevesinde “işin ehline verilmesi ve hak etme kavra-mı” yatmaktadır. (Bknz. 12 nci paragraf)

20. İdarenin, bir kadroya atama yapıp yapmama hususunda takdir yetkisine sahip olduğu, ancak bu yetkinin mutlak ve sınırsız olma-dığı, kamu yararı ve kamu hizmetinin gerekleri göz önünde tutu-larak kullanılması ve takdir yetkisine dayalı olarak tesis edilen işlem-lerin hukuken geçerli sebeplere dayanması gerektiği idare hukukunun bilinen ilkelerindendir. (Bknz. 13 üncü paragraf) Kamu görevlerinin görevlendirme yoluyla yürütülmesi ise ancak hizmetin gerektirdiği geçici ve istisnai durumlarda başvurulan bir yoldur. Kamu hizmetle-rinin tedviren ya da vekaleten yürütülmesini sürekli hale getirecek şekilde uygulama yapılamayacağı, bu yöndeki işlemlerin ka-riyer ve yeterlilik ilkelerine de aykırı olacağı açıktır. (Bknz. 14 üncü paragraf)

21. Yukarıdan bu yana yapılan açıklamalar, anılan mevzu-at hükümleri, idarenin cevabi yazıları, yargı kararları ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; sınıfları içinde en yüksek de-recelere kadar ilerleme imkanının bulunduğu zabıta memurlarının görevde yükselmelerine olanak tanıyacak sınavın 2000 yılından bu yana açılmadığı ve görevlendirme yolu ile zabıta komiseri ihtiyacının karşılandığı, görevlendirme yapma veya sınavın açılmasına ka-rar verilmesi hususlarında idarenin takdir yetkisi bulunmakla birlikte, söz konusu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet ge-reği ile hukuka uygunluk ilkelerine uygun kullandığına dair bir bilgi ve belge sunulmadığı, sınav açılmama gerekçesi olarak idare tarafından Zabıta Komiseri ve Zabıta Amiri kadrolarının mesleki bil-ginin yanında yöneticilik vasfı gerektiren kadrolar olduğu, yapı-lacak bir sınavda bu niteliklere göre personel belirlenmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle Zabıta Komiseri ve Zabıta Amiri ihtiyaçlarının görevlendirme yapılarak giderildiği şeklinde ya-pılan açıklamanın ancak somut bir sınav neticesinde söylene-bileceği, kaldı ki görevde yükselme eğitimine ve diğer hizmet içi

Page 523: Kamu Personel Rejimi 1

518 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

eğitimlere söz konusu vasıfların çalışanlara kazandırılması amacıyla ilgili mevzuatta yer verildiği, geçici ve istisnai olarak başvurula-cak bir yol olan görevlendirmenin sürekli hale getirilerek 2000 yılından bu yana uygulandığı, bu nedenlerle kariyer ve liyakat ilkelerine aykırı olarak memurların sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkanının kısıtlanması sonucunu doğuran görevde yükselme sınavı açılma talebinin reddi işle-minin idarenin planlanan bir görevde yükselme sınavının bulunma-dığı açıklaması da dikkate alınarak hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

22. Anayasamızın “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10 uncu mad-desinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 nci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edil-diğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi şikayete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alın-mış olan başkaca bir insan hakkı ihlalinin tespit edilemediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

23. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayı-şında idarelerden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil, aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklen-mektedir.

24. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim İlkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde; Kurumun, inceleme ve araştırma yaparken insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ay-rımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması; eşit-lik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hak-kı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, ka-rarların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi

Page 524: Kamu Personel Rejimi 1

519KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözeteceği düzenlenmiştir. Söz konusu Yönet-melik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiş-tir.

25. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesin-de; şikayet başvurusu kapsamında istenilen bilgi ve belgelerin idare tarafından süresi içerisinde Kurumumuza gönderildiği; ancak idare-nin şikayet başvurucusunun konuyla ilgili ilk başvurusuna cevap ver-mediği, ikinci başvurusuna verilen cevabın gerekçeli olmadığı ve ka-rara karşı başvuru yollarının gösterilmediği anlaşılmıştır. Bu nedenle idarenin iyi yönetişim ilkelerinde vurgulanan “makul sürede karar verme”, “hesap verilebilirlik”, “kararların gerekçeli olması” ve “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkelerine uyma-dığı anlaşılmış olup, idarenin bundan böyle bu ilkelere uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

26. 14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Ka-nununun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

27. Anayasamızın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişile-rin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirt-mek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçi-liği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, il-gili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden arta kalan süre içinde Kocaeli İdare Mahkemesinde yargı yolu açıktır.

Page 525: Kamu Personel Rejimi 1

520 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKAYE-

TİN KABULÜNE;

İdarenin zabıta komiserliği görevde yükselme sınavı açması ve bu konuda makul sürede mağduriyetleri gidermesi için yeni bir işlem tesis etmesi hususunda KOCAELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞ-KANLIĞINA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, merciince (Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı) bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nite-likte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu kararın ŞİKAYETÇİYE ve gereği için KOCAELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞINA tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 526: Kamu Personel Rejimi 1

521KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2015/5724KARAR TARİHİ : 30/04/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Elektrik Üretim Anonim Şir-

keti Genel MüdürlüğüŞİKAYETİN KONUSU : Başvurucunun yıllık izninin

30 gün üzerinden hesaplan-ması talebi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 15.12.2015

I. USULA. Şikâyet Başvuru Süreci

1. Şikâyet başvurusu, Kurumumuza gerçek kişiler için şikâyet baş-vuru formu doldurulmak suretiyle posta marifetiyle yapılmış olup 15/12/2015 tarih ve 12919 sayı ile kayıt altına alınmıştır. Şikâyet baş-vurusunun karara bağlanması için 28/03/2013 tarihli ve 28601 mü-kerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönet-meliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7’nci madde-sinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikâyetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 2015/5724 şikâyet numaralı “Tavsiye Kararı Önerisiyle” Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde; şikâyet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikâyetin süresinde ya-pıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle de şikâyetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

Page 527: Kamu Personel Rejimi 1

522 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. 01/06/1988-15/05/2004 tarihleri arasında Kamu İktisadi Te-şebbüsü (KİT) olarak faaliyet gösteren Karadeniz Bakır İşletmelerine ait Samsun İşletme Müdürlüğü emrinde 1475 sayılı İş Kanununa tabi olarak çalıştığını; özelleştirme uygulamaları nedeniyle söz konusu iş yerinin özelleştirilmesi sonucunda ihaleyi kazanan ... İnşaat A.Ş. fir-masınca iş akdinin fesh edildiğini; 22/05/2007 tarihinde yine KİT ola-rak faaliyet gösteren Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlü-ğü’ne (EÜAŞ) bağlı Çanakkale Çan Termik Santrali’ne daimi işçi olarak atamasının gerçekleştirildiğini ve halende EÜAŞ’a ait ...- ... HES İşlet-me Müdürlüğü bünyesinde işçi olarak görev yaptığını; göreve başladığı 2007 yılından sonra 2008-2009 yıllarına ait yıllık iznini hizmet birleş-tirmesi nedeniyle 30 gün kullanmasına karşın idarenin 2010 yılından günümüze kadar olan süreçte hizmet birleştirme işlemini uygulama-ması nedeniyle yıllık izninin 20 güne düşürüldüğünü; bu durumu defa-larca söz konusu idareye bildirmesine karşın ilgili idarenin Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin E:2008/17170, K:2010/3987 sayılı kararını gerekçe göstererek talebini kabul etmediğini; oysaki kendisiyle aynı durumda olan iş arkadaşı ...’nün durumu yargıya taşıması sonucunda Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin E:2013/26133, K:2014/7471 sayılı kararı gereğince yıllık izninin 30 gün üzerinden verildiğini; konuyu yargıya taşıması durumunda yargının iş yükünün zaten haddinden fazla olduğunu; o nedenden dolayı söz konusu kararın kendisi için de uygulanmasının hukuka ve hakkaniyete uygun olacağını belirterek Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nün yapmış olduğu uygulamanın ta-rafımızca incelenerek söz konusu yıllık izninin 30 gün üzerinden hesaplanmasını talep etmektedir.

B. İdarelerin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4. Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nden alınan 24/02/2016 tarih ve 9193 sayılı cevabi yazı ve eklerinde özetle;

4.1. Yapılan incelemeler neticesinde halen ...-... HES İşletme Mü-dürlüğü bünyesinde 4857 sayılı yasaya tabi olarak çalışan ilgilinin; eski hizmetlerini geçirdiği Karadeniz Bakır İşletmeleri Genel Müdürlüğü Samsun İşletme Müdürlüğü’nün 22/04/2004 tarihinde özeleştirilmesi

Page 528: Kamu Personel Rejimi 1

523KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sonucu ... A.Ş. firmasına devredildiğini, devir sonucunda söz konusu işçi personellere ait tüm hak ve menfaatlerin devralan firmaya geçti-ğini, ...’in de devir sonucu devralan firmada bir süre çalıştıktan sonra iş akdinin devralan firma tarafından feshedildiğini, ilgilinin tüm yasal alacakları ile birlikte fesih sırasında kullanmadığı yıllık izin ücretinin de devralan firma tarafından kendisine ödenme zorunluluğunun mül-ga 1475 sayılı İş Kanunu’nun 56. ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 59. maddesi gereğince zorunlu olduğunu;

4.2. Hizmet birleştirme konusunda Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin E:2006/12556, K:2007/1252 sayılı kararı ile “ Dairemizin istikrar kazanan uygulamasına göre işçinin aralıklı çalışmalarında iş sözleşmesinin feshinin ardından, bir dönem için kıdem taz-minatı ödenmiş olması halinde bahsi geçen çalışmaların tas-fiye edilmiş olduğu sonucuna varılmaktadır. Kıdem tazminatı ödenmek suretiyle tasfiye edilen sürelerin işçinin aynı işvere-nin bir ya da değişik işyerlerinde daha sonra gerçekleşen hiz-met süresine eklenmesi, mümkün görülmemektedir... Kıdem Tazminatı hesabında dikkate alınması gereken hizmet süresi yönünden varılan bu sonucun, yıllık izne hak kazanma nokta-sında da dikkate alınması yerinde olur” şeklinde hüküm tesis et-tiğini, bu bağlamda şikâyetçinin eski hizmetlerinin yıllık ücretli izin süresi hesabında dikkate alınmayacağını;

4.3 Diğer yandan personelleri ... tarafından kurumları aleyhi-ne açılan ve aleyhlerinde sonuçlanan Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 2013/26133 Esas ve 2014/7471 Kararı ile kesinleşen kararında “ da-vacının senelik izin ücret alacağının tarafına ödendiğine dair olarak resmi bir belgenin bulunmadığı açıkça belirtilmiş ve bu nedenle davacıya senelik izin alacağının özelleştirilen kurumca ödenip ödenmediğinin tespit edile-mediği” hususunun yer aldığını;

4.4 Bu aşamada, 04.02.2016 tarih ve E.5855 sayılı yazıları ile Ka-radeniz Bakır İşletmeleri Genel Müdürlüğüne şikâyetçinin iş akdinin feshedildiği tarihte kullanmadığı yıllık izin ücretinin ödenip ödenme-diğinin sorulduğunu, ilgili Genel Müdürlüğün 11.02.2016 tarih ve 840 sayılı yazısında; şikâyetçinin Genel Müdürlükleri ile ilgili herhangi bir bağının kalmadığı ve şikâyetçi ile ilgili sicil dosyasını da içeren tüm bilgilerin devralan firma olan ... AŞ’ne bağlı ETİ Bakır A.Ş. Samsun

Page 529: Kamu Personel Rejimi 1

524 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

İşletmesinde bulunduğunun belirtildiğini, daha sonra, 19.02.2016 ta-rih ve E.8535 sayılı yazıları ile ETİ Bakır A.Ş. Samsun İşletmesinden konuya ilişkin bilgi istenildiğini ve söz konusu cevabi yazının beklen-diğini;

4.5. Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde de ... ve benzeri durumdaki personellerinin Kurumlarında iş başı yapmadan önceki tasfiye edilmiş eski hizmetlerinin yıllık ücretli izin süresi hesabında dikkate alınmayacağını;

belirtmiştir.

5. Devlet Personel Başkanlığı’ndan alınan 29/01/2016 tarih ve 640 sayılı cevabi yazıda özetle;

5.1 Söz konusu personelin işçi statüsünde görev yaptığının anla-şılması münasebetiyle, çalışma hayatı ile ilgili mevzuatı uygulama ve işçi, işveren ilişkilerini düzenleme görevinin 3146 sayılı kanun gere-ğince Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın uhdesinde bulunması münasebetiyle konuya ilişkin hukuki görüşün söz konusu bakanlıktan istenmesinin daha uygun olacağını;

6.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Hukuk Müşavirli-ği’nden alınan 28/03/2016 tarih ve 1522 sayılı cevabi yazıda özetle;

6.1. Kamu sektöründe çalışan işçilerin yıllık ücretli izinlerinin he-sabında, bir kamu işverenine bağlı olarak geçen sürenin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 54. maddesinin son fıkrasında sayılan bir başka kamu işverenine bağlı olarak geçen süreyle birleştirilebileceğini;

belirtilmiştir.

C. Olaylar

7. Şikâyetçinin Tes-İş Sendikası ile imzalanan 16. Dönem toplu iş sözleşmesinin 110’uncu maddesi kapsamında yıllık ücretli izninin 30 güne çıkartılmasına ilişkin 19/11/2015 tarihinde Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’ne başvuruda bulunduğu;

7.1 Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nce 24/11/2015 tarihinde söz konusu talebin reddedildiği ve söz konu-su ret kararının Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü

Page 530: Kamu Personel Rejimi 1

525KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Hidrolik Santrallar Dairesi Başkanlığı’nın 04/12/2015 tarih ve 95765 sayılı yazılarınca ilgiliye bildirildiği;

7.2 Şikâyetçinin de, Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Mü-dürlüğü’nün yapmış olduğu uygulamanın tarafımızca incelenerek söz konusu yıllık izninin 30 gün üzerinden hesaplanması talebiyle 15/12/2015 tarihinde Kurumumuza başvuruda bulunduğu;

anlaşılmıştır.

D. Kamu Denetçisi Muhittin Mıhçak’ ın İnceleme ve Araştır-ma Bulguları

8. Şikâyet konusu işleme ilişkin ilgili idarelerden istenen bilgi ve belgeler ile idarelerin cevabı yazılarından;

8.1. EÜAŞ 18 Mart Çan Termik Santrali İşletme Müdürlüğü’nün 04/02/2010 tarih ve 236 sayılı yazıları gereğince özelleştirme kapsa-mında müdürlüklerine atanan ve şikâyetçi ...’in de aralarında bulun-duğu personellerin yıllık izinlerinin nasıl kullandırılacağına ilişkin Ge-nel Müdürlükten görüş talep ettiği ve söz konusu yazı ekinde yer alan listeye göre ilgilinin 30 gün yıllık izin kullandığı ve kıdem tazminatı almış olarak belirtildiği;

8.2. EÜAŞ Genel Müdürlüğü’nün 18 Mart Çan Termik Santrali İşletme Müdürlüğü’ne göndermiş olduğu 08/03/2010 tarih ve 1485 sayılı cevabi yazılarında Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin E:2006/12556, K: 2007/1252 sayılı kararı gereğince özelleştirmeden gelen persone-lin geçmiş hizmetlerinin dikkate alınmaması gerektiği yönünde görüş bildirdiği;

8.3. EÜAŞ 18 Mart Çan Termik Santrali İşletme Müdürlüğü’nün İzin Takip Çizelgesine göre işçi ...’in 2008 yılında 10’ar gün olmak üze-re toplam 30 gün izin kullandığı, 2009 yılında 10 ve 12 olmak üzere 22 gün izin kullandığı ve 8 günlük izninin devrettiği, 2010 yılında ise izninin 20 güne düşürüldüğü ve tüm iznini kullandığı;

8.4. Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nden alınan 24/02/2016 tarih ve 9193 sayılı cevabi yazı ve ekinde gönderilen ...’ye ait sicil dosyası CD’sinin incelenmesinden;

Page 531: Kamu Personel Rejimi 1

526 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

8.4.1. Samsun Gübre Sanayi A.Ş.’nin 30/06/2005 tarih ve 3163 sayılı yazıları gereğince Kıdem ve İhbar tazminatının ...’nün hesabına yatırılarak iş akdinin fesh edildiği;

8.4.2. Türkiye İş Kurumu İşten Ayrılma Bildirgesine göre ...’nün 04/07/2005 tarihli Özelleştirme kararı ile bir Kamu Kurumu olan Samsun Gübre Sanayi A.Ş.’nin hisse devri ile blok satışı sonucunda Kı-dem Tazminatı ödenerek 13/07/2005 tarihinde ayrılış bildirgesinin düzenlendiği;

8.4.3. EÜAŞ Genel Müdürlüğü Hidrolik Santraller Daire Başkanlığı Altınkaya Hidroelektrik Santrali İşletme Müdürlüğü’nün 11/07/2006 tarih ve 903/02 sayılı yazıları gereğince ...’nün 11/07/2006 tarihinde işçi personel olarak göreve başladığı;

8.4.4. ...’nün 20/12/2010 tarihinde geçmiş hizmetlerinin izin yö-nünden birleştirilmesi talebiyle idareden talepte bulunduğu ve söz konusu talebine idarenin 4857 sayılı İş Kanununa Tabi Personelin Hizmet Hesaplamaları Cetveli kapsamında Diğer Kamu Kurum ve Ku-ruluşlarda geçen hizmetlerin senelik izin hesabında dikkate alınmaya-cağını gösterir tablo nedeniyle ret kararı verdiği;

8.4.5. ...’nün 27/01/2011 tarihinde geçmiş hizmetlerinin yıllık izin süresinden sayılması hususunda Bafra Asliye Hukuk Mahkeme-sine dava açtığı ve söz konusu davanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin E:2013/26133, K:2014/7471 sayılı ilamı ile lehine sonuçlandığı ve il-gilinin yıllık izinlerinin 30 gün olarak hesaplandığı;

8.4.6. Söz konusu Yargıtay ilamını müteakip TES İş Samsun Şube Başkanlığı’nın söz konusu mahkeme kararının emsal teşkil ettiğini belirtir yazısı ile benzer durumda olan diğer personeller içinde uygu-lanması talebi ile idareye başvurduğu ve EÜAŞ İnsan Kaynakları Daire Başkanlığı’nın 14/11/2014 tarih ve 100272 sayılı yazıları gereğince söz konusu kararın davayı açan şahıs için verildiğinden bahisle diğer işçiler için uygulanamayacağı şeklinde cevap verildiği;

8.5. Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’nden alınan 24/02/2016 tarih ve 9193 sayılı cevabi yazı ve ekinde gönderilen ...’e ait sicil dosyası CD’sinin incelenmesinden;

8.5.1 Türkiye İş Kurumu İşten Ayrılma Bildirgesine göre ...’in 15/04//2004 tarihli Özelleştirme kararı ile bir Kamu Kurumu olan

Page 532: Kamu Personel Rejimi 1

527KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Karadeniz Bakır İşletmeleri A.Ş.’nin hisse devri ile blok satışı sonu-cunda Kıdem Tazminatı ödenerek 17/05/2004 tarihinde ayrılış bil-dirgesinin

düzenlendiği;

8.5.2. İlgilinin 28/04/2005-21/05/2007 tarihleri arasında Samsun İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde 657 sayılı kanunun 4/c maddesi kapsamında sözleşmeli personel olarak görev yaptığı;

8.5.3. İlgilinin 22/05/2007 tarihinde EÜAŞ Genel Müdürlüğü 18 Mart Çan Termik Santrali İşletme Müdürlüğü’nde İş Kanununa tabi personel olarak işe başladığı;

8.5.4. İlgilinin 31/01/2008 tarihinde yıllık izin sürelerinin birleşti-rilmesine yönelik EÜAŞ Genel Müdürlüğü 18 Mart Çan Termik Sant-rali İşletme Müdürlüğü’nden talepte bulunduğu;

8.5.5. İzin çizelgesine göre ...’e 2008 (30 gün), 2009 (20 gün), 2010 (20 gün), 2011 (20 gün), 2012 (20 gün), 2013 (24 gün), 2014 (24 gün) ve 2015 (24 gün) izin hakkının tanındığı;

8.5.6. İlgilinin Sosyal Güvenlik Kurumu Sigortalı İşe Giriş Bildir-gesine göre halen 4/a kapsamında EÜAŞ ...-... HES İşletme Müdürlüğü bünyesinde işçi olarak çalıştığı;

görülmüştür.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

9. 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın Cumhuri-yetin nitelikleri başlıklı 2’nci maddesinin “ Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan hakları-na saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkele-re dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.” hükümlerini ihtiva ettiği;

10. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın çalışma hakkı ve ödevi başlıklı 49’uncu maddesinin

“Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir.

Page 533: Kamu Personel Rejimi 1

528 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliş-tirmek için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, iş-sizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır.” hükümlerini ihtiva ettiği;

11. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın çalışma şartları ve dinlenme hakkı başlıklı 50’nci maddesinin “ …Dinlenmek, çalı-şanların hakkıdır.

Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları ka-nunla düzenlenir. “hükümlerini ihtiva ettiği;

12. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın Dilekçe, Bilgi Edin-me ve Kamu Denetçisine Başvurma Hakkı başlıklı 74’üncü mad-desinin “ … Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir.(Ek fıkra: 12/9/2010-5982/8 md.) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işle-yişiyle ilgili şikâyetleri inceler.” hükümlerini ihtiva ettiği;

13. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun Kuru-mun Görevi başlıklı 5’inci maddesinin “Kurum, idarenin işleyişi ile ilgili şikâyet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve dav-ranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakka-niyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.” hükmünü ihtiva ettiği;

14. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 24’üncü maddesi-nin “ Her insanın dinlenmeye, eğlenmeye, özellikle çalışma süresini akla uygun sınırlar içinde tutmaya ve belli aralıklarla ücretli tatillere hakkı var-dır. hükümlerini ihtiva ettiği;

15. 22/05/2003 tarihinde 4857 sayılı İş Kanunu ile yürürlük-ten kaldırılan 1475 sayılı İş Kanunu’nun 49’uncu maddesinin; “…aşağıdaki süreler kadar yıllık ücretli izin verilir.

Hizmet Süresi:

Bir yıldan beş yıla kadar olanlara yılda 12 gün

Beş yıldan fazla ve onbeş yıldan az olanlara yılda 18 gün

Onbeş yıl ve daha fazla olanlara yılda 24 gün,

Page 534: Kamu Personel Rejimi 1

529KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Bu süreler toplu iş sözleşmeleri ve hizmet akitleri ile arttırılabilir. Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez. “hükümlerini ihtiva ettiği;

16. 1475 sayılı İş Kanunu’nun 50’nci maddesinin; “ …Aynı ba-kanlığa bağlı işyerleri ile, aynı bakanlığa bağlı tüzel kişiliklerin işyerlerinde geçen süreler ve Kamu İktisadi Teşebbüsleri yahut özel kanuna veya kanun-la verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplan-masında göz önünde bulundurulur. “hükümlerini ihtiva ettiği;

17. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 54’üncü maddesinin; “ …Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerle-rinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya özel kanunla verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuru-luşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur. “hükümle-rini ihtiva ettiği;

18. Tes İş ve Kamu İş arasında EÜAŞ Elektrik Üretim A. Ş. Genel Müdürlüğü ve bağlı işyerleri ile Bağlı Ortaklıklar için ba-ğıtlanan 16. Dönem Toplu İş Sözleşmesinin Yıllık Ücretli İzin başlıklı 110’uncu maddesinin “ a) İş Yasası hükümleri dairesinde işçilerin yıllık ücretli izin hakları aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir… Hizmet süresi 15 yıldan fazla olanlara 30 işgünü, izin verilir.” şeklinde hükümler içerdiği

görülmüştür.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

19. Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 24/06/2013 tarih ve E: 2013/3516, K: 2013/11865; Yargıtay 9. Hukuk Dairesi-nin10/05/2011 tarih ve E: 2009/9547, K: 2011/14096; Yargı-tay 9. Hukuk Dairesinin 18/04/2011 tarih ve E: 2009/11682, K: 2011/11652; Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 25/01/2011 tarih ve E: 2010/41671, K: 2011/250; Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 10/02/2015 tarih ve E: 2014/15857, K: 2015/1135 numaralı kararlarında özetle; “ …Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü İŞVERENE AİTTİR. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belgeyle KANITLAMALIDIR. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.

Page 535: Kamu Personel Rejimi 1

530 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Aktin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar.

4857 s. Kanunun 54’ncü maddesinde, yıllık ücretli izine hak kazan-mak için gerekli sürenin hesabında, işçinin aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştığı sürelerin birleştirilerek göz önüne alınacağı HÜKME BAĞLANMIŞTIR. Bu durumda, işçinin daha önce aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerinde geçen hizmetlerinin yıllık izne hak kazanma ve izin sü-releri hesabı yönlerinden dikkate ALINMASI GEREKİR. Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetlerin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden BİRLEŞTİRİLMESİ ZORUNLUDUR. Bununla birlikte, işçiye önceki feshe bağlı olarak kullanmadığı izin ücretleri tam olarak ödenmişse, bu dönemin sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı MÜMKÜN DEĞİLDİR. Önceki çalışma döneminde izin kullandırılmak veya fesihte karşılığı öden-mek suretiyle tasfiye edilmeyen çalışma süreleri, aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerindeki çalışmalara eklenir. İşçinin aralıklı olarak aynı işverene ait işyerinde çalışması halinde, önceki dönemin kıdem tazminatı ödenerek feshedilmiş olması, izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmaz. Yine, önceki çalışılan sürede bir yılı doldurmadığı için izne hak kazanılmayan süreler de, işçinin aynı işvere-ne ait işyeri ya da işyerlerindeki sonraki çalışmalarına eklenerek yıllık izin HAKKI BELİRLENMELİDİR. Yıllık izin, özde bir dinlenme hakkı olup, ara-lıklı çalışmalarda önceki dönem zamanaşımına uğramaz.

Yıllık izin hakkı Anayasal temeli olan bir dinlenme hakkı olup, işçinin iş sözleşmesinin devamı sırasında ücrete dönüşmez ve bu haktan vazgeçile-mez. İşçinin iş sözleşmesinin devamı süresinde kullanmadığı yıllık izinlere ait ücreti istemesi MÜMKÜN DEĞİLDİR. Bu nedenle, işçinin iş sözleşme-sinin devamı sırasında izin hakkının bulunduğunun tespitini istemesinde hukuki MENFAATİ VARDIR. “ şeklinde hüküm tesis edildiği;

20. Bafra 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin E:2011/44, K:2013/172 sayılı kararında “ Davacı ...’nün dava dışı TÜGSAŞ Samsun Gübre Sanayi A. Ş.’de geçen hizmet süresi 10 yıl 1 ay 24 gün, dava tarihi itibariyle EÜAŞ’da geçen hizmet süresi 4 yıl 6 ay 17 gün ola-rak tespit edilmişti. Buna göre davacının birleştirilen hizmet süreleri toplamı 14 yıl 8 ay 11 gün üzerinden davacı adına yıllık ücretli izin gün

Page 536: Kamu Personel Rejimi 1

531KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sayısı tespit olunacak, yıldan arta kalan süreler hesaplamada dikkate alınmadığında, davacının dava tarihi olan 27/01/2011 itibari ile hak edip de kullanamadığı ve davalı işverenden talep edebileceği bakiye senelik ücretli izin gün sayısının 97 gün olduğu anlaşılarak davanın kabulü” şeklinde hüküm tesis ettiği ve söz konusu kararın EÜAŞ tarafından temyizi sonucunda da Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 24/09/2013 tarih ve E:2013/26133, K:2014/7471 numaralı ka-rarında özetle” hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesi sebebiyle temyiz isteminin reddi ile söz konusu kararın oybirliğiyle onanmasına” şeklinde hüküm tesis edil-diği;

21. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi E: 2006/12556, K: 2007/1252 numaralı kararında özetle “ Davacı işçi işyerinde halen çalışmakta olduğunu ve yıllık izin sürelerinin hesabında aynı işverenin başka bir işye-rinde 1986-1990 yılları arasında geçen hizmetlerinin de dikkate alınması gerektiğinin tespiti isteği ile bu DAVAYI AÇMIŞTIR.

Öte yandan, davanın dayanağını 4857 sayılı İş Kanununun 54 üncü maddesinin ilk fıkrasında yer alan “Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerle-rinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır” şeklindeki kural oluşturur. Gerçekten, işçinin aynı işverenin bir yada değişik işyerlerinde çalıştığı sürelerin yıllık izin hesabı yönünden birleştirilmesi anılan yasanın AMİR HÜKMÜDÜR.

Benzer bir düzenleme de, 4857 sayılı İş Kanununun 120. maddesi hük-müne göre halen yürürlükte olan 1475 sayılı yasanın 14 üncü maddesinin 2 nci fıkrasında YER ALMAKTADIR. Anılan hükümde, “İşçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler gözönüne alınarak hesaplanır” şeklinde kurala YER VERİLMİŞTİR. Daire-mizin istikrar kazanan uygulamasına göre işçinin aralıklı çalışmalarında iş sözleşmesinin feshinin ardından, bir dönem için kıdem tazminatı ödenmiş olması halinde bahsi geçen çalışmaların tasfiye edilmiş olduğu SONUCU-NA VARILMAKTADIR. Kıdem tazminatı ödenmek suretiyle tasfiye edilen sürelerin işçinin aynı işverenin bir yada değişik işyerlerinde daha sonra ger-çekleşen hizmet süresine eklenmesi, MÜMKÜN GÖRÜLMEMEKTEDİR.

Page 537: Kamu Personel Rejimi 1

532 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Buna karşın, iş sözleşmesi feshedildiği halde tazminatları ödenerek tasfi-ye edilmeyen hizmetlerin sonraki çalışma süresine ekleneceği, Dairemizce KABUL EDİLMEKTEDİR. Yine, işverenin ilerde daha az kıdem tazminatı ödemek için gerçekte iş sözleşmesi sonlandırılmadığı halde kıdem tazminatı ödeme şeklinde bir uygulama içine girmesi halinde, işçi aleyhine sonuçlar doğuran bu tutumu yasalar karşısında korunmamakta ve yapılan ödeme avans niteliğinde KABUL EDİLMEKTEDİR.

Kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması gereken hizmet süresi yönünden varılan bu sonucun, yıllık izne hak kazanma nok-tasında da dikkate alınması yerinde olur. Gerçekten 1475 sayılı ya-sayla 4857 sayılı İş Kanununun bahsi geçen hükümleri, birbirine oldukça yakın düzenlemeler içermektedirler.” şeklinde hüküm tesis edildiği;

görülmüştür.

C. Kamu Denetçisi Muhittin Mıhçak’ın Kamu Başdenetçi-si’ne Önerisi

22. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma ne-ticesinde; şikâyet konusu olayın hukuka ve hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilerek şikâyetin kabulü yönündeki öneri Kamu Başde-netçisi’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

23. Başvurucu 3 numaralı paragrafta ayrıntılı olarak açıklandığı üzere; 01/06/1988-15/05/2004 tarihleri arasında Karadeniz Bakır İşletmelerinde, 22/05/2007 tarihinden Kurumumuza başvuru tarihi-ne kadar da EÜAŞ Genel Müdürlüğü bünyesinde hizmeti olduğundan bahsederek, bu Kamu İktisadi Teşebbüslerinde geçen hizmet sürele-rinin birleştirilerek, yıllık izninin 30 gün üzerinden hesaplanmasını talep etmektedir.

24. Buna karşın şikâyet edilen idare konumunda bulunan EÜAŞ Genel Müdürlüğü ise 4 numaralı paragrafta ayrıntılarıyla açıklandığı üzere başvurucunun iş akdinin feshi sırasında tüm yasal haklarını al-dığını, geçmiş dönemin bu fesih sırasında tasfiye edildiğini ve tasfi-ye edilmiş eski hizmetlerin yıllık ücretli izin süresi hesabında dikkate alınmayacağını belirtmektedir.

Page 538: Kamu Personel Rejimi 1

533KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

25. Yıllık izin süreleri Anayasal temeli olan bir dinlenme hakkını ilgilendirdiğinden, önceki dönemin tasfiyesinden etkilenmez. İş Ka-nunu’nun 54. maddesinde de tasfiye yerine hizmetlerin birleştiril-mesinden söz edilmiştir. Ancak işçinin önceki dönemde iş sözleşmesi feshedilmiş ve paraya dönüşen yıllık izin hakları ödenmişse ödemesi yapılan izin sürelerinin ikinci dönem çalışması sırasında kullandırıl-ması talep edilemez. 4857 sayılı Kanunun 54 üncü maddesinde, yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında, işçinin aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştığı sürelerin birleştirilerek göz önüne alınacağı hükme bağlanmıştır. Bu durumda, işçinin daha önce aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerinde geçen hizmetlerinin yıllık izne hak kazanma ve izin süreleri hesabı yönlerinden dikkate alınması gerekir. Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetle-rin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden birleştirilmesi zo-runludur. İş Kanunu’nun 54’üncü maddesinin son fıkrasında ise aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerle-rinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanu-na veya özel kanunla verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulunduru-lur hükmüne amirdir. Madde metninden de açıkça anlaşılacağı üzere kamu iktisadi teşebbüslerinde geçen hizmet süreleri yıl-lık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulun-durulur. 6 numaralı paragrafta da ayrıntılı olarak açıklandığı üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da KİT’lerde geçen sürelerin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında birleşti-rilerek uygulanması gerektiğini belirtmektedir.

26. Başvurucunun 01/06/1988-15/05/2004 tarihleri arasında ça-lışmış olduğu Tasfiye Halinde Karadeniz Bakır İşletmeleri A. Ş.’nin resmi internet sitesinden alınan bilgiye göre; şirket 22.10.1983 tari-hinde yürürlüğe giren 2929 sayılı İktisadi Devlet Teşekkülleri ve Kamu İktisadi kuruluşları hakkındaki kanunla Etibank’a bağlı ortaklık haline getirilmiş bir KİT’tir. ( kbi.gov.tr/tarihce),(Erişim Tarihi:29/03/2016).

27. Bunun yanında başvurucunun halen çalışmakta olduğu EÜAŞ Genel Müdürlüğü de “ Türkiye Elektrik Üretim-İletim A.Ş. (TEAŞ) Ge-nel Müdürlüğünün, 02.03.2001 tarih ve 24334 sayılı Resmi Gazetede

Page 539: Kamu Personel Rejimi 1

534 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yayımlanan 05.02.2001 tarih ve 2001/2026 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Elektrik Üretim A.Ş. (EÜAŞ), Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ), ve Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt A.Ş. (TETAŞ) unvanlı üç ayrı anonim şirket olarak teşkilatlandırılan bir KİT’tir. (euas.gov.tr/Sayfalar/Kuruluş-Ve-Tarihçe),(Erişim Tarihi:29/03/2016).

28. Başvurucunun 8.5. numaralı paragrafta ayrıntılarıyla açıklan-dığı üzere 01/06/1988-15/05/2004 tarihleri arasında toplam 15 yıl 11 ay 14 gün KİT olarak faaliyet gösteren Karadeniz Bakır İşletmele-ri Samsun İşletme Müdürlüğü emrinde hizmetinin bulunduğu; daha sonra özelleştirme kapsamında yerleştirildiği ve yine bir KİT olan EÜAŞ Genel Müdürlüğü 18 Mart Çan Termik Santralinde 22/05/2007 tarihinde İş Kanununa tabi personel olarak göreve başladığı ve Kuru-mumuza başvuru tarihi olan 15/12/2015 itibariyle söz konusu genel müdürlük bünyesinde İş Kanununa tabi personel olarak toplam 8 yıl 6 ay 23 gün hizmetinin bulunduğu anlaşılmaktadır.

29. Buna karşın başvurucunun kullandığı izin süreleri ise 2008 (30 gün), 2009 (20 gün), 2010 (20 gün), 2011 (20 gün), 2012 (20 gün), 2013 (24 gün), 2014 (24 gün), 2015 (24 gün) üzerinden hesaplanmış-tır. Başvurucunun sendikası ile idare arasında imzalanan Toplu İş Söz-leşmesi hükümleri gereğince de hizmet süresi 1 yıldan 5 yıla (5 yıl da-hil) kadar olanlara yılda 20 işgünü, 5 yıldan 10 yıla (10 yıl dahil) kadar olanlara yılda 24 işgünü, 10 yıldan 15 yıla (15 yıl dahil) kadar olanlara yılda 24 işgünü, 15 yıldan fazla olanlara 30 işgünü yıllık ücretli izin kullandırılacağı imza altına alınmıştır. Bu veriler ışığında görüleceği üzere EÜAŞ Genel Müdürlüğünce 2009 ve devreden yıllarda başvuru-cuya toplu iş sözleşmesinde belirtilen ve geçmiş hizmetleri dikkate al-mayan bir yaklaşımla yıllık izin kullandırılmıştır.

30. Başvurucunun geçmiş hizmetlerinin yıllık izin sürelerinin tes-pitinde göz önünde bulundurulması durumunda ise 2009 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-20 gün kullanılan izin)=10 gün, 2010 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-20 gün kullanılan izin)=10 gün, 2011 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-20 gün kullanılan izin)=10 gün, 2012 yılı için (30 gün kullandırılması ge-reken izin-20 gün kullanılan izin)=10 gün, 2013 yılı için (30 gün kul-landırılması gereken izin-24 gün kullanılan izin)=6 gün, 2014 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-24 gün kullanılan izin)=6 gün,

Page 540: Kamu Personel Rejimi 1

535KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

2015 yılı için (30 gün kullandırılması gereken izin-24 gün kullanılan izin)=6 gün, toplamda ise (10+10+10+10+6+6+6)=58 gün izin hakkı-nın bulunduğu sonucuna varılacaktır.

31. Yukarıdan bu yana tüm açıklananlar, başvurucunun id-diaları, idarenin konu ile ilgili açıklamaları, mevzuat, yargı ka-rarı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 4857 sayılı İş Kanunun 54’üncü maddesinin bir bütün olarak düşünülmesi gerektiği; yasa koyucunun iş akdinin feshine bağlı ücretli izin düzenle-melerini yaparken özel sektör için ayrı, kamu sektörü için ayrı düzen-lemelerde bulunduğu; söz konusu maddenin son fıkrası kapsamında KİT’lerde çalışılan sürelerin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasın-da dikkate alınacağı; buna rağmen söz konusu idarenin 4857 sayılı İş Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 22/05/2003 tarihinden önce düzenle-miş olduğu ve işlemlerine dayanak teşkil eden 4857 sayılı İş Kanu-nuna Tabi Personelin Hizmet Hesaplamaları Cetveli kapsamında Diğer kamu Kurum ve Kuruluşlarda geçen hizmetlerin senelik izin he-sabında dikkate alınmayacağını gösterir tabloyu uygulamasının huku-ken dayanağı ve geçerliliğinin bulunmadığı; diğer yandan söz konusu idarenin Kurumuza göndermiş olduğu cevabi yazıda belirtmiş olduğu ...’ye ait Yargıtay Kararında senelik izin ücret alacağının tarafına öden-diğine dair her hangi bir resmi belgenin bulunmadığı belirtilerek idari işlemini gerekçe öne sürdüğü oysa, hem başvurucunun hem de ...’nün personel dosyalarının incelenmesinden her ikisinin de aynı durumda olduğu, Türkiye İş Kurumu İşten Ayrılma Bildirgelerine göre Kıdem Tazminatı ödenerek iş akitlerinin fesh edildiği; tüm bu nedenlerle de başvurucunun yıllık izinlerinin 30 gün üzerinden hesaplanması ta-lebini içerir başvurusuna Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Mü-dürlüğü’nün vermiş olduğu ret işleminde hukuka uygunluk tespit edilememiştir.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

32. 2709 T.C. Anayasasının “Kanun önünde eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesindeki eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesinde-ki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bilgi ve bulguya rastlanmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

Page 541: Kamu Personel Rejimi 1

536 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

33. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anla-yışında idarelerden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklen-mektedir.

34. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim İlkeleri” başlıklı 6’ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uy-gunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanıl-maması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap veri-lebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yolla-rının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel ve-rilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum ve davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” hükmü yer almaktadır. Söz konusu Yönetmelik hük-münde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41’inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahse-dilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasasında da yer verilmiştir.

35. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesin-de; idarenin şikâyetçiye ayrıntılı cevaplar verdiği, şikâyet konusuyla ilgili evrakların süresinde gönderildiği, verilen cevapların yasal daya-naklarının gerekçeli şekilde açıklandığı anlaşılmış olup, böylece idare-nin “kararların gerekçeli olması”, “kanunilik” ve “makul sürede karar verme” ,” kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi” ilkelerine uygun ha-reket ederek iyi yönetişim ilkelerine uygun davrandığı, buna kar-şılık idarenin cevabi yazılarında, hangi sürede hangi mercilere başvu-rabileceğinin gösterilmemiş olması sebebiyle “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uyulmadığı anlaşılmış olup ida-renin bu hususlarda bundan böyle iyi yönetişim ilkelerine uyması beklenmektedir.

Page 542: Kamu Personel Rejimi 1

537KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

36. 29/06/2012 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 17 inci maddesinin sekizinci fıkrasına göre Kamu Denetçiliği Kurumu’na, dava açma süresi içinde yapılan başvuru, işlemeye başlamış olan dava açma süresini durdur-makta olup, 21 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korun-ması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fık-rası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı dava açma süresinden arta kalan süre içinde iş mahkemesinde adli yargı yolu açıktır.

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKÂYE-

TİN KABULÜNE;

1. İdarenin şikâyet başvurucusunun geçmişteki hizmet sürelerinin birleştirilerek, yıllık izninin 30 gün üzerinden verilmesi, makul süre-de başvurucunun mağduriyetinin giderilmesi ve yeni bir işlem tesisi hususunda; ELEKTRİK ÜRETİM ANONİM ŞİRKETİ GENEL MÜ-DÜRLÜĞÜNE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2. 6328 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarın-ca, merciince (Elektrik Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü) bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygu-lanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Page 543: Kamu Personel Rejimi 1

538 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Bu kararın ŞİKÂYETÇİYE ve gereği için ELEKTRİK ÜRETİM ANONİM ŞİRKETİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 544: Kamu Personel Rejimi 1

539KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2016/744KARAR TARİHİ : 04/08/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : İçişleri Bakanlığı (Re’sen)

Emniyet Genel MüdürlüğüŞİKAYETİN KONUSU : Şikayet emniyet teşkilatında

yardımcı hizmetler sınıfında teknisyen yardımcısı kadro-sunda istihdam edilen per-sonelin branşları, eğitim du-rumları ile kadroları dikkate alınmaksızın çay ocakları, bu-laşıkhaneler, bariyer taşıma, garson ve temizlik gibi görev tanımına uygun olmayan hiz-metlerde şifahen çalıştırıldık-ları iddiası hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 16.2.2016

I. USÛLA. Şikayet Başvuru Süreci

1. Şikayet başvurusu, 16/02/2016 tarih ve 1854 sayı ile kayıt altına alınan şikayet dilekçesi ile elden yapılmıştır. Şikayet başvurusunun ka-rara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygu-lanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1-a mad-desi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş,

Page 545: Kamu Personel Rejimi 1

540 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

22/07/2016 tarihli Tavsiye Karar Önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne su-nulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde, şikâyet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşı-dığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikayetin süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik olmadığı, bu nedenle şikayetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikayetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3. Şikayetçi Sendika, Emniyet Teşkilatında Yardımcı Hizmetler Sı-nıfında Teknisyen Yardımcısı Kadrosunda istihdam edilen personelin, 2828 Sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu kapsamında ve Kamu Persone-li Seçme Sınavı (KPSS) mesleki alan kodu ile (Elektrik 2215, Tesisat 2295, Mobilya 2043, Metal 2209, Kuaför 2131 vb.) mesleğe alındığı-nı; bu personelin branşları ve eğitim durumları ile kadroları dikkate alınmaksızın aynı gün içerisinde çay ocakları, bulaşıkhaneler, bariyer taşıma, garson ve temizlik vb. hizmetlerde şifahen çalıştırıldıklarını; konuyla ilgili olarak Emniyet Genel Müdürlüğüyle yapılan yazışma-larda Müdürlük tarafından “Teknisyen Yardımcısı” unvanının Teknik Hizmetler Sınıfında olmadığı sebebi ile diğer hizmet sınıflarının görev alanı dışında kalan ve hizmet gerekleri çerçevesinde ana hizmetlere yardımcı mahiyette, amirlerince verilen görevlerde çalıştırılabilecekle-ri değerlendirmesinin yapıldığını,

3.1. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün daha önceki yazışmalarda atıf-ta bulunduğu ve yasal dayanak olarak gösterdiği, Emniyet Teşkilatın-da Çalışan Yardımcı Hizmetler Sınıfı Personeli Kıyafet Yönetmeliğinin 1’inci maddesinde Yönetmeliğin hangi amaçla hazırlandığının açıkça belirtildiğini, bu amacın herhangi bir görevlendirme, görev alanı be-lirtme, görev tanımlama değil, personelin kıyafet birlikteliğini ve kul-lanım süresini belirttiğini, söz konusu Yönetmeliğin; görev alanları-nın, unvanların, branşların belirleyicisi olarak yasal bir dayanak gibi düşünülüp, Teknisyen Yardımcılarının görevlendirilmesinde kullanıl-masının mantıklı ve hukuki olmadığını,

Page 546: Kamu Personel Rejimi 1

541KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

3.2. Şikayet konusuyla ilgili olarak Devlet Personel Başkanlı-ğı ile yapılan yazışmalar neticesinde, Devlet Personel Başkanlığı’nın 22/04/2015 tarih ve 2806 sayılı yazısından, Teknisyen Yardımcısı personelin, unvan bazında görev tanımı kapsamında sadece teknik konularla ilgili işlerde yardımcı mahiyette çalıştırılabileceğinin, çay ocakları, bulaşıkhaneler, bariyer taşıma, temizlik, garsonluk vb. işler-de çalıştırılamayacağının anlaşıldığını, Teknisyen Yardımcılarının gö-revlendirilmeleri hususunda örnek teşkil edecek olan dilekçe ekinde yer alan İdare Mahkemesi kararında görüleceği üzere, “Görev Tanımı ve Görevlendirmeler” konusunda Emniyet Teşkilatında hukuka uygun olmayan bir uygulamanın söz konusu olduğunu belirterek KPSS usu-lüyle alımı gerçekleştirilen teknisyen yardımcılarının kadro ve branşlarına uygun olarak görev tanımlarının yapılmasını ve bu tanıma göre görevlendirilmelerini, 2828 sayılı Sosyal Hizmet-ler Kanunu kapsamında alınan teknisyen yardımcılarının ise sertifika ve yeteneklerine göre görevlendirilmelerini ve görev tanımlarının yapılmasını talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyetle İlgili Açıklamaları

4. Şikayet konusuyla ilgili olarak, İçişleri Bakanlığı ile Devlet Perso-nel Başkanlığına yazılan bilgi/belge isteme yazılarına istinaden, İçişle-ri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü’nden alınan 10/07/2015 tarih ve 98977 sayılı yazıda,

5. Emniyet Teşkilatında 5966 (beş bin dokuz yüz altmış altı) Tek-nisyen Yardımcısının görev yaptığı, Teşkilatta Teknisyen Yardımcısı unvanında personel alımının Emniyet Teşkilatında Emniyet Hizmet-leri Sınıfı Dışında Görevli Kadrolu ve Sözleşmeli Personel Yönetmeliği çerçevesinde KPSS sonuçlarına istinaden, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu kapsamında Devlet Personel Başkanlığı tarafından ve Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı (EKPSS) sonuçlarına göre ÖSYM tara-fından, Teşkilatın ihtiyaç duyduğu özel şartlar (eğitim, güvenlik soruş-turması, sağlık şartları vs.) belirlenerek yapıldığı, atanan personelin görev yaptıkları birimlerde uzmanlık alanı ile ilgili görevlerde hizmeti-ne ihtiyaç duyulması durumunda görevlendirildikleri, uzmanlık alanı ile ilgili görevi bulunmaması veya ihtiyaç duyulmaması durumunda ise 657 sayılı Kanun çerçevesinde belirtilen Yardımcı Hizmetler Sınıfının tanımına uyan görevlerde çalıştırıldıkları,

Page 547: Kamu Personel Rejimi 1

542 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

5.1. Personel Bilgi Sistemi verilerine göre Emniyet Genel Müdür-lüğü bünyesinde 2003 yılından sonra KPSS sonuçlarına göre personel alımına başlandığı, Teknisyen Yardımcılarından KPSS sonuçlarına göre ÖSYM tarafından Teşkilata merkezi yerleştirmesi yapılan veya KPSS sonuçlarına göre Teşkilat tarafından alımı yapılan toplam 1698 personelin bulunduğu, öğrenim durumuna göre alımı yapılan Teknis-yen Yardımcılarından, 261 personelin “elektrik” ile ilgili ortaöğretim kurumlarından, 240 personelin “tesisat” ile ilgili ortaöğretim kurum-larından, 207 personelin “mobilya” ile ilgili ortaöğretim kurumların-dan, 35 personelin “aşçılık” ile ilgili ortaöğretim kurumlarından me-zun olarak görev yaptığı, ayrıca sadece orta öğretim kurumlarının her-hangi bir bölümünden mezun olma şartının arandığı personel alımları (KPSS sonucuna göre, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununa göre, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanununa göre vs.) sonucunda teşkilata yerleşen personelden 31 personelin “bilgisayar” ile ilgili ortaöğretim kurumlarından, 40 personelin “çocuk gelişimi” ile ilgili ortaöğretim kurumlarından, 15 personelin “makine” ile ilgili ortaöğretim kurum-larından, 30 personelin “inşaat” ile ilgili ortaöğretim kurumlarından mezun olarak görev yaptığı, geriye kalan diğer personelin ise ortaöğ-retim kurumlarının farklı bölümlerinden (Edebiyat, Matematik vs.) mezun olarak Teşkilata yerleştiği,

5.2. Teknisyen Yardımcısı unvanının DMK’nın 36’ncı madde-si kapsamında Yardımcı Hizmetler Sınıfı içerisinde bulunduğu, ilgili personelin Yardımcı Hizmetler Sınıfı görev tanımı içerisinde kurum hizmetlerinde çalıştırıldığı, görevlendirmenin günlük olarak Personel Bilgi Sistemi görev modülü üzerinden yapıldığı, konu ile ilgili olarak İstanbul, Ankara, İzmir, Diyarbakır ve Adana illerine görüş sorulduğu ve gönderilen cevabi yazıların yazı ekinde sunulduğu, söz konusu per-sonelin özel işlerde görevlendirilmediği,

5.3. İçişleri Bakanlığı bünyesinde çalışan Teknisyen Yardımcıları-nın görev tanımını içeren 22/02/2013 tarihli “Teknisyen Yardımcısı Görev Tanımı” başlıklı yasal düzenlemenin olup olmadığının İçişleri Bakanlığına sorulduğu, Bakanlık bünyesinde Teknisyen Yardımcısı olarak istihdam edilenlerin 657 sayılı Kanunun 36’ncı maddesinde yer alan Yardımcı Hizmetler Sınıfı için belirlenmiş bulunan görevleri yerine getirmekle sorumlu oldukları, bunun dışında hazırlanmış ya-sal düzenlemenin bulunmadığının bildirildiği, Teşkilat bünyesinde de

Page 548: Kamu Personel Rejimi 1

543KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

görevli Teknisyen Yardımcıları için “Teknisyen Yardımcısı Görev Tanı-mı” başlıklı yasal düzenlemenin bulunmadığı,

5.5. Teşkilat bünyesinde görevli Teknisyen Yardımcılarının çalışma saatlerinin 657 sayılı Kanunun “Çalışma Saatleri ve İzinler” başlıklı 99, 100 ve 101’inci maddeleri çerçevesinde düzenlendiği, fazla çalışma süresinin “Fazla Çalışma Ücreti” başlıklı 178’inci maddesi çerçevesinde uygulandığı, fazla çalışılan her sekiz saat için bir gün hesabı ile izin verildiği, teşkilatta çalışan sivil personelin atama ve yer değiştirme ta-lepleriyle ilgili olarak “Emniyet Teşkilatında Emniyet Hizmetleri Sınıfı Dışında Görevli Kadrolu ve Sözleşmeli Personel Yönetmeliği” hüküm-lerinin uygulandığı,

6. Devlet Personel Başkanlığı’ndan alınan 02/12/2015 tarih ve 7343 sayılı yazıda ise özetle; 657 sayılı Kanun’un 36’ncı madde-sinde yer alan tanımlamaların sınıf tanımlamaları olduğu, o sınıfın yaptığı işlerin kapsamını gösterdiği, bu sınıf tanımla-malarının o sınıfta yer alan kadro unvanlarının görev tanım-lamalarını değil, o sınıf dahilindeki görev unvanlarının sınır-larını belirlediği, kamu kurum ve kuruluşlarının istihdam et-tikleri personeli, kadro unvanlarına uygun görev tanımlama-ları doğrultusunda istihdam etmelerinin gerektiği, 190 sayılı KHK’nin eki cetvellerde aşçı, kaloriferci, bahçıvan, hizmetli vb. unvanların yer aldığı, bu alanda bir hizmet söz konusu ise ilgi-li unvanların yer aldığı kadro unvanlarında personel istihdam edilmesi gerektiği, nihai şekli verilmemiş olmakla birlikte 657 sayılı Kanun’a tabi memur kadroları ile 399 sayılı KHK’ye tabi sözleşmeli personel pozisyonları esas alınarak yapılan, resmi olmayan taslak çalışmada; Teknisyen Yardımcılarının görev ta-nımlamasının yapıldığı ilgili sendikalara ve Emniyet Genel Mü-dürlüğü’ne iletildiği, Başkanlık tarafından yapılan görev ta-nımlamalarının genel görev tanımlaması olduğu, her kuruma özgü bir tanımlamanın yapılmadığı, söz konusu sendikalara, talepleri doğrultusunda iletilen tanımların ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne iletilen teknisyen yardımcılarının görev tanım-lamasına uygun olarak istihdam edilmelerine ilişkin yazıların yazı ekinde sunulduğu,

belirtilmiştir.

Page 549: Kamu Personel Rejimi 1

544 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

7. Bununla birlikte, Devlet Personel Başkanlığı’nın Kurumumuzun talebine istinaden göndermiş olduğu 01/06/2016 tarih ve 3300 sayılı cevabi yazısında ise; 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamında olan kamu kurum ve kuruluşla-rında yer alan Yardımcı Hizmetler Sınıfına ait unvanlar gönderilmiş olup, söz konusu unvanlara aşağıda yer verilmiştir.

YARDIMCI HİZMETLER SINIFI

9300 Teknisyen yardımcısı

9325 Sağlık teknisyen yardımcısı

9400 Hizmetli

9405 Hastabakıcı

9415 Aşçı

9435 Kaloriferci

9465 Bekçi

9475 Gassal

9485 Dağıtıcı

9480 Mübaşir

9350 Laborant yardımcısı

9330 Otopsi teknisyen yardımcısı

9410 Hayvan bakıcısı

9420 Terzi

9425 Berber

9445 İtfaiye

9423 Garson

9435 Kaloriferci

9455 Bahçıvan

9375 Rasatçı yardımcısı

7970 Matbaacı

9412 Bakıcı anne

9470 Bekçi-Bakıcı

Page 550: Kamu Personel Rejimi 1

545KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

C. Olaylar

8. Uyuşmazlık konusu olaya ilişkin sürece Karar Önerisinin; 3 ila 7 no.lu paragraflarında yer verilmiştir.

D. Kamu Denetçisi Mehmet ELKATMIŞ’ın İnceleme ve Araş-tırma Bulguları

9. Şikâyet konusu olay ile ilgili olarak, şikâyetçinin iddialarına “A. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları” başlıklı bö-lümünde, şikâyet edilen kurum olan Emniyet Genel Müdürlüğü’nün cevaplarına ise “B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları” başlıklı bölümünde yer verilmiş olup, şikayet başvuru ve ekleri ile idarelerin şikâyet konusuna ilişkin cevabi yazıları ve eklerinde yapılan inceleme ve araştırmalar neticesinde tespit edilen hususlara aşağıda yer veril-miştir.

10. Teknisyen yardımcılarının alım süreçlerine yönelik tes-pitler:

10.1. Şikayet konusuna ilişkin olarak şikayetçi ve idare tarafından gönderilen bilgi ve belgeler üzerinde yapılan inceleme neticesinde Em-niyet Teşkilatına alınan Teknisyen Yardımcılarının Teşkilatın ihtiyaç duyduğu özel şartlara (eğitim, güvenlik soruşturması, sağlık şartları vs.) göre; Emniyet Teşkilatında Emniyet Hizmetleri Sınıfı Dışın-da Görevli Kadrolu ve Sözleşmeli Personel Yönetmeliği çerçeve-sinde KPSS sonuçlarına, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu kapsamında Devlet Personel Başkanlığı ile EKPSS sonuçlarına göre ÖSYM tarafından olmak üzere 3 farklı şekilde teknisyen yardım-cısı alımı yapıldığı anlaşılmış olup, söz konusu alım süreçlerine ilişkin bilgilere aşağıda yer verilmiştir.

10.2. Emniyet Teşkilatında Emniyet Hizmetleri Sınıfı Dışında Gö-revli Kadrolu ve Sözleşmeli Personel Yönetmeliği çerçevesinde merke-zi sınav KPSS sonuçlarına göre yapılan alımlarda Bakanlığın personel alım ilanında belirtilen nitelik ve öğrenim durumu (mutfak, sıhhi tesi-sat, mobilya giyim, kuaförlük vb.) şartlarını taşıyanlar arasından KPSS puanına göre en yüksekten en düşüğe göre sıralama yapıldığı, sırala-maya girenler arasından da Bakanlık tarafından sözlü ve/veya uygula-malı sınavda başarılı olanların atandığı,

Page 551: Kamu Personel Rejimi 1

546 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

10.3. 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu kapsamında Devlet Per-sonel Başkanlığı tarafından öğrenim durumlarına göre teknisyen yar-dımcısı alımlarının gerçekleştirildiği,

10.4. EKPSS sonuçlarına göre ÖSYM tarafından Ortaöğre-tim, önlisans ve lisans mezunu engelli adaylardan nitelik ve öğ-renim durumu (mutfak, sıhhi tesisat, mobilya giyim, kuaförlük vb.) şartlarını taşıyanlar arasından EKPSS’de aldıkları puanla-ra göre teknisyen yardımcısı olarak alındıkları tespit edilmiş-tir.

11. Teknisyen yardımcılarının görevlendirme yazılarıyla ilgi-li tespitler:

11.1. Emniyet teşkilatı bünyesinde görev yapan teknisyen yardım-cılarının görevlendirilme yazılarında yapılan incelemede bariyer taşı-mada, çay ocaklarında, çamaşırhanelerde, depo sorumluluğunda, de-mir atölyesinde, elektrik atölyesinde, sıhhi tesisat ve kalorifer işlerin-de, ısı merkezlerinde, terzi atölyesinde, kuaförde, yatakhanelerde, her türlü temizlik işinde olmak üzere birçok alanda görev ve sorumluluk verildiği, söz konusu görev ve sorumluluklar belirlenirken teknisyen yardımcılarının işe alınırken aranan niteliklerinin ve uzmanlık alan-larının dikkate alınmadığı, bir diğer ifadeyle, teknisyen yardımcıları-nın ihtiyaç duyulan işlerde görevlendirildikleri tespit edilmiş olup, söz konusu görev ve sorumluluk yazılarına ait bazı örneklere aşağıda yer verilmiştir.

11.2. Kütahya Polisevi’nin 16/03/2015 tarihli ve “Emet İlçe Emni-yet Müdürlüğü Teknisyen Yardımcıları Görev Dağılımı” başlıklı yazı-sıyla teknisyen yardımcılarının polis merkezi ve polis lokalinin genel temizliği başta olmak üzere çok geniş bir alanının temizliğinden, polis lokalinde çay yapımından ve katlara servisinden sorumlu tutulduğu;

11.3. Antalya Valiliği Emniyet Müdürlüğünün 30/04/2015 tarih ve 81812 sayılı ve 22/04/2015 tarih ve 7466 sayılı yazılarıyla teknisyen yardımlarının emniyet müdürlüğüne ait bariyerleri taşıması için gö-revlendirildiği;

11.4. Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğünün bila tarihli (birim ya-zısının kodu: 81592504-73362) yazısında; Teknisyen yardımcılarının iş/görev tanımı kısa bir şekilde yapıldıktan sonra günlük yapılacak

Page 552: Kamu Personel Rejimi 1

547KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

işler olarak; sorumlu bulunduğu 1 inci ve 2 nci kattaki odaların (amir odası, idari işler odası, sistem odası, trafik büro odası, misafir odası, mescit, koridor ve wc) temizliğinden; mesai saatleri içerisinde katlar-da lüzumsuz yanan elektrik lambalarının kapatılmasından ve musluk-ların kapatılmasından; görev alanındaki elektronik eşyaların, masa-ların, sandalyelerin, dolapların, aynaların, zemin ve bahçenin tertip düzen ve temizliğinden; çay hazırlamaktan ve servisinden; birimlerce kendisine teslim edilen evrak ve dosyaları talimatlara uygun bir şekil-de belediye hudutları dahilindeki kamu ve özel kurumlar ile kişilere götürülmesinden ve getirilmesinden; kurumun sıhhi tesisatında (lava-bolar, musluklar, vanalar, klozetler, su pompaları, bataryalar, vanalar) incelemelerde bulunmak; kazan dairesi, klima, jeneratör gibi binanın mütemmimlerinde meydana gelebilecek arıza ve aksaklıklar için ön-lem almak, kalorifer kazanının kullanma talimatına göre binanın sı-caklığına dikkat etme; birimin taşınır ve taşınmaz mallarını korumak; depo, ambar ve arşivde yerleştirme ve taşıma işleri yapmak; sabah ve akşam göreve gelecek personelin görev alanına bakmaksızın bütün binada bulunan elektronik eşyaların, masaların, sandalyelerin, dolap-ların, zeminin, bahçenin, tuvaletlerin temizliğini yapmak; haftalık yapılacak işler; kalorifer kazanının, yatay bacaların ve boruların te-mizliğini yapmak; kömürü depodan kazan önüne getirerek yakmak, külleri taşımak, kazan dairesinin genel temizliğini yapmak; sorumlu bulunduğu alanlardaki pencere, cam, duvarlar, dolap içleri, dolap üst-leri, aydınlatma lambalarının üstleri, arşiv görevlisi nezaretinde arşivi temizlemek; deterjanlı su ile wc ve wc de bulunan lavaboları yıkamak ve temizlemekle,

11.5. 08/05/2015 tarihli görev tanımı başlıklı yazı ile teknisyen yardımcısının özetle; mesai saatleri içerisinde sürekli içmeye hazır çay demleme, çay ve içecek hizmetlerini yerine getirme; çay ocağını, tez-gahını, bardakları ve ilgili malzemeleri temiz tutmak; çay bardaklarını içildikten sonra toplamak; memur gazinosuna her gün paspas çekmek ve gerekli temizliği yapmak; memur gazinosunun balkonunu temizle-mek; çay ocağı üst katında bulunan ve depo olarak kullanılan 3 odanın haftalık temizliği yapmak ve temiz tutulmasını sağlamak; amirlerin yardımcı hizmetler sınıfı ile ilgili vereceği diğer görevleri yapmakla,

11.6. 19/12/2014 tarih ve bila sayılı tebliğ tebellüğ belgesi başlıklı yazı ile teknisyen yardımcılarının çamaşırhanelerde, çay ocaklarında,

Page 553: Kamu Personel Rejimi 1

548 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

depo sorumluluğunda, demir atölyesinde, elektrik atölyesinde, sıhhi tesisat işlerinde, ısı merkezlerinde, terzi atölyesinde, kuaförde, yatak-hanelerde,

Görevlendirildiği tespit edilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat.

12. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 23 üncü madde-sinin 1 inci fıkrasında herkesin çalışma, işini serbestçe seçme, ada-letli ve elverişli koşullarda çalışma ve işsizliğe karşı korunma; 2 nci fıkrasında herhangi bir ayrım gözetmeksizin eşit iş için eşit ücret alma; 3 üncü fıkrasında ise herkesin kendisi ve ailesi için insan onu-runa yaraşır ve gerekirse her türlü sosyal koruma önlemleriyle destek-lenmiş bir yaşam sağlayacak adil ve elverişli bir ücret alma hakkının olduğu kurala bağlanmıştır.

13. 2709 sayılı 1982 Anayasası’nın “Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” başlıklı 74’üncü maddesinde; “Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir. Türkiye Bü-yük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Ku-rumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler…” hükmü yer almakta-dır.

14. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun “Ku-rumun Görevi” başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrası; “Kurum, idarenin işleyişiyle ilgili şikayet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlem-leri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı için-de, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.” şeklindedir.

15. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Tesis Edilen Sı-nıflar başlıklı 36’ncı maddesinde bu kanuna tabi kurumlarda çalış-tırılan memurların sınıfları gösterilmiş, Yardımcı Hizmetler Sınıfı ile ilgili olarak;

15.1. Yardımcı hizmetler sınıfı, kurumlarda her türlü yazı ve dos-ya dağıtmak ve toplamak, müracaat sahiplerini karşılamak ve yol gös-termek; hizmet yerlerini temizleme, aydınlatma ve ısıtma işlerinde çalışmak veya basit iklim rasatlarını yapmak; ilaçlama yapmak veya

Page 554: Kamu Personel Rejimi 1

549KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yaptırmak veya tedavi kurumlarında hastaların ve hastanelerin temiz-liği ve basit bakımı ile ilgili hizmetleri yapmak veya kurumlarda koru-ma ve muhafaza hizmetleri gibi ana hizmetlere yardımcı mahiyetteki görevlerde her kurumun özel bünyesine göre ve yine bu mahiyette ol-mak üzere ihdasına lüzum gördüğü yardımcı hizmetleri ifa ile görevli bulunanlardan 4 üncü maddenin (d) bendinde tanımlananların dışın-da kalanları kapsar,

15.2. Bu sınıfa dahil personel tarafından yerine getirilmesi gereken hizmetlerden hizmet yerlerinin ve tedavi kurumlarının temizlenmesi, tesisatın bakım ve işletilmesi ve benzeri nitelikteki hizmetlerin üçün-cü şahıslara ihale yoluyla gördürülmesi mümkündür hükümlerine yer verilmiştir.

16. 657 sayılı Kanunun “Memurun Başka Sınıfta ve Derece-sinin Altında Bir Görevde Çalıştırılamayacağı” başlıklı 45 inci maddesinde “Hiç bir memur sınıfının dışında ve sınıfının içindeki derecesinin altında bir derecenin görevinde çalıştırılamaz.” hükmü yer almaktadır.

17. 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hük-münde Kararname kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarında yer alan Yardımcı Hizmetler Sınıfına ait unvanlara 7 nci paragraftaki tab-loda yer verilmiştir.

18. Emniyet Teşkilatında Emniyet Hizmetleri Sınıfı Dışında Görevli Kadrolu ve Sözleşmeli Personel Yönetmeliğinin 1 inci maddesine göre; Yönetmeliğin amacı, Emniyet Teşkilatında gö-rev yapacak kadrolu ya da sözleşmeli personelin seçimi ve ilk atamaları, personelin kurum içi atamaları, geçici süreli görev-lendirilmeleri, çalışma saatleri, fazla çalıştırılmaları, perso-nelin kurumlar arası naklen atamaları ile Emniyet Hizmetleri Sınıfı personelin sağlık sebebiyle hizmet sınıfı değiştirmeleri-ne ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. Yönetmeliğin sonraki maddelerinde ise, ilk atama esaslarına, kurum içi ve kurumlar arası naklen atama esaslarına, kurum içi ve kurumlar arası ge-çici süreli görevlendirmeye, çalışma saatleri ve fazla çalışmaya yönelik hükümlere yer verilmiştir.

Page 555: Kamu Personel Rejimi 1

550 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

19. Danıştay 5 inci Dairesi, 16/09/2005 tarihli ve E:2001/2534, K:2005/3655 sayılı kararında özetle; teknisyen unvanıyla görev yapmakta iken şahsın teknisyenlik görevinin dışın-da kendi görev alanı ve sorumluluğuna girmeyecek şekilde ambulans şoförü olarak görevlendirilmesi neticesinde hayatını kaybetmesine ilişkin davada mahkeme, idarenin bu görevlendirme ile ağır hizmet kusuru işlediği ve bu işleminden doğan zararı tazminle yükümlü oldu-ğu şeklinde karar vermiştir.

20. Danıştay 5 inci Dairesi, 11/02/2011 tarihli ve E: 2008/6654, K: 2011/526 sayılı kararında özetle; Belediye Baş-kanlığı Destek Hizmetleri Müdürlüğü emrinde bekçi kadrosunda gö-rev yapan davacının, Sağlık İşleri Müdürlüğü’nde odacı olarak görev-lendirilmesine işlemiyle ilgili olarak davacının, bulunduğu sınıf içinde istihdam edilmekle birlikte, kadrosu ile birlikte bir başka birimde gö-revlendirilmesiyle bulunduğu bekçi kadrosu dışında odacı kadrosunun görevini yerine getirmekle yükümlü tutulduğunu, davacının odacı ola-rak görevlendirilmesinin kadro unvanı olan bekçi kadrosunun görev tanımı ile uyuşmadığından, dava konusu görevlendirme işleminde hu-kuka uyarlık bulunmadığı şeklinde karar vermiştir.

21. Danıştay 5 inci Dairesi, 22/12/2006 tarihli ve E:2003/5464, K:2006/6717 sayılı kararında özetle, Giresun Be-lediyesi’nde 657 sayılı Kanun’un 36/II ve 45/1 inci maddelerine ay-kırı olarak “Sağlık Hizmetleri Sınıfı’nda kimyager kadrosunda” görev yapan davacının kadrosunun “Teknik Hizmetler Sınıfı’nda kimyager kadrosu” olarak değiştirilmesi ve adı geçenin, Teknik Hizmetler Sını-fı’nda ihdas edilecek olan söz konusu kimyager kadrosuna davalı Bele-diye tarafından atamasının yapılması gerekirken; Bakanlar Kurulu’nca alınan 30/12/1999 tarihli ve 99/13884 sayılı kararın davacı ile ilgili kısmında var olan ve yukarıda vurgulanan “mevzuata aykırılık” halinin sürdürülmesi ve bu nedenle, davacının, “hizmet sınıfı dışında çalışmak zorunda bırakılması” sonucunu doğuran dava konusu 30/12/2002 ta-rihli ve 2002/5278 sayılı Bakanlar Kurulu kararının Giresun Belediye Başkanlığı ile ilgili kısmında ve buna dayanılarak tesis edilen Belediye Başkanlığı işleminde mevzuata ve hukuka uyarlık görülmemiştir.

Page 556: Kamu Personel Rejimi 1

551KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

22. Genel olarak ilk derece idare mahkemelerinde “her ne kadar 657 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinde hizmet yerlerini temizleme işi Yardımcı Hizmetler Sınıfında yer alan memurların görevleri arasında sayılmakta ise de; Yardımcı Hizmetler Sınıfına göre tahsis edilen kad-rolar arasında Hizmetli kadrosunun bulunduğu ve hizmet yerlerini te-mizleme görevinin Hizmetli Kadrosunda bulunan memurlarca yerine getirileceği açık olup, teknisyen yardımcısı olarak görev yapan dava-cının görev alanına girmeyen hizmetleri yerine getirmesini öngören dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği” şeklinde kararlar verilmektedir.

C. Kamu Denetçisi Mehmet ELKATMIŞ’ın Kamu Başdenetçi-sine Önerisi

23. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neti-cesinde; şikâyet konusu işlemin hukuka ve hakkaniyete uygun olma-dığı değerlendirilerek Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde yardımcı hizmetler sınıfında çalışan personele ilişkin görev tanımlamalarının yapılması ve nitelik ve öğrenim durumlarına göre alımı yapılan perso-nelin hangi nitelik kodu ile alımı yapılmışsa o alanda görevlendirilmesi gerektiği yönündeki Tavsiye Kararı Önerisi Kamu Başdenetçisi’ne su-nulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

24. Şikâyetin konusu, Emniyet Teşkilatında Yardımcı Hizmetler Sınıfında Teknisyen Yardımcısı kadrosunda istihdam edilen persone-lin, branşları, eğitim durumları ile kadroları dikkate alınmaksızın çay ocakları, bulaşıkhaneler, bariyer taşıma, garsonluk, temizlik vb. görev tanımına uygun olmayan hizmetlerde şifahen çalıştırıldıkları iddiası-na ilişkindir.

25. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile kamu personel rejimi-mize kazandırılan “kadro” kavramı devlet örgütü yapısının oluşturul-masında, kamu hizmet ve faaliyetleri ile bunu yürütecek işgücünün planlanmasında kullanılan hukuksal bir araçtır. Kadro, memurun çalıştığı görev yerini, yapacağı işi, bir başka ifadeyle yapacağı görevi tanımlaması açısından önemlidir. Sınıflandırma ise, hizmete ağır-lık verilerek memurların görev ve sorumluluklarının dikkate alına-rak kümelendirilmesidir. 657 sayılı Kanunun 3 üncü maddesine göre

Page 557: Kamu Personel Rejimi 1

552 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Sınıflandırma: “Kamu hizmetlerini, görevlerini ve bu görevlerde çalışan Devlet memurlarını görevlerin gerektirdiği niteliklere ve mesleklere göre sınıflara ayırmaktadır.” şeklinde tanımlanmıştır. Adı geçen Kanunun “tesis edilen sınıflar” başlıklı 36 ncı maddesinde bu kanuna tabi kurum-larda çalıştırılan memurlar Genel İdare Hizmetler, Teknik Hizmetler, Sağlık Hizmetleri ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri, Eğitim ve Öğretim Hizmetleri, Avukatlık Hizmetleri, Din Hizmetleri, Emniyet Hizmetle-ri, Yardımcı Hizmetler, Mülki İdare Amirliği Hizmetleri, Milli İstihba-rat Hizmetleri olmak üzere toplam on sınıfta düzenlenmiştir.

26. 7 no.lu paragrafta yer alan tabloda görüleceği üzere, şikayet konusunu oluşturan teknisyen yardımcısı unvanı 190 sayılı KHK’de yardımcı hizmetler sınıfına ait unvanlar başlığında düzenlenmiş olup, 657 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinde yardımcı hizmetler sınıfının ta-nımı ile bu sınıfa dahil personel tarafından yerine getirilmesi gereken hizmetlerden hangilerinin ihale yoluyla üçüncü kişilere gördürülmesi-ne ilişkin hükümlere 15.1. ve 15.2. no.lu paragraflarda yer verilmiştir.

27. Kamu kurum ve kuruluşlarına ait kadroların ihdası, iptali ve kullanılmasına dair esas ve usullerini düzenleyen 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarında yer alan Yardımcı Hizmetler Sınıfına ait unvanlar Teknisyen yardımcısı, Sağlık teknisyen yardımcısı, Hiz-metli, Hastabakıcı, Aşçı, Kaloriferci, Bekçi, Gassal, Dağıtıcı, Mübaşir, Laborant yardımcısı, Otopsi teknisyen yardımcısı, Hayvan bakıcısı, Terzi, Berber, İtfaiye, Garson, Kaloriferci, Bahçıvan, Rasatcı yardım-cısı, Matbaacı, Bakıcı anne, Bekçi-Bakıcı şeklinde farklı unvanlara ay-rılmıştır.

28. Kararımızın 10.1-10.4. no.lu paragraflarında değinildiği üze-re; Emniyet Teşkilatına alınan Teknisyen Yardımcılarının Teşkilatın ihtiyaç duyduğu özel şartlara (eğitim, güvenlik soruşturması, sağlık şartları vs.) göre; Emniyet Teşkilatında Emniyet Hizmetleri Sını-fı Dışında Görevli Kadrolu ve Sözleşmeli Personel Yönetmeliği çerçevesinde KPSS sonuçlarına, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu kapsamında Devlet Personel Başkanlığı ile EKPSS so-nuçlarına göre ÖSYM tarafından olmak üzere 3 farklı şekilde tek-nisyen yardımcısı alımı yapıldığı, söz konusu alım süreçlerinde yapılan incelemede, kişilerin öğrenim durumu, nitelikleri ve uzmanlık alanları kriterlerinin dikkate alındığı,

Page 558: Kamu Personel Rejimi 1

553KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

29. 11.1-11.6. no.lu paragraflarda değinildiği üzere; Emniyet teş-kilatı bünyesinde görev yapan teknisyen yardımcılarının görevlendi-rilme yazılarında yapılan incelemede söz konusu personele bariyer taşımada, çay ocaklarında, çamaşırhanelerde, depo sorumluluğunda, demir atölyesinde, elektrik atölyesinde, sıhhi tesisatta, kalorifer işle-rinde, ısı merkezlerinde, terzi atölyesinde, kuaförde, yatakhanelerde, her türlü temizlik işinde olmak üzere birçok alanda görev ve sorum-luluk verildiği, söz konusu görev ve sorumluluklar belirlenirken tek-nisyen yardımcılarının işe alınırken aranan niteliklerinin ve uzmanlık alanlarının dikkate alınmadığı, bir diğer ifadeyle, teknisyen yardımcı-larının ihtiyaç duyulan işlerde görevlendirildikleri,

30. İçişleri Bakanlığı tarafından bilgi-belge talebimize verilen ve 5-5.4. no.lu paragraflarda yer verilen cevabi yazıdan, yardımcı hizmet-ler sınıfında yer alan teknisyen yardımcısı unvanının kanunun özüne ve ruhuna aykırı bir şekilde yorumlandığı, bir diğer ifadeyle, yardımcı hizmetler sınıfı altında bulunan unvanları dikkate alınmaksızın tek-nisyen yardımcısı unvanının torba bir unvan olarak kullanıldığı ve ki-şilerin işe alım süreçlerindeki nitelikleri dikkate alınmaksızın teknis-yen yardımcısı kadrosunda çalıştırıldıkları,

31. Konuyla ilgili olarak DPB tarafından verilen ve 6 no.lu parag-rafta yer verilen cevabi yazıda ise “657 sayılı Kanun’da yer alan sınıf tanımlarının, o sınıfın yaptığı işlerin kapsamını gösterdiği ve o sınıf dahilindeki görev unvanlarının sınırlarını belirlediği, kamu kurum ve kuruluşlarının istihdam ettikleri personeli, kadro unvanlarına uygun görev tanımlamaları doğrultusunda istihdam etmelerinin gerektiği, 190 sayılı KHK’nin eki cetvellerde yer alan unvanlarla ilgili olarak, bu alanda bir hizmet söz konusu ise ilgili unvanların yer aldığı kadro un-vanlarında personel istihdam edilmesi gerektiği” ifade edildiği,

32. Danıştay 5 inci Dairesinin 20. no.lu paragrafta yer veri-len kararında görüleceği üzere, bekçi kadrosunda görev yapan davacının, farklı bir birimde odacı olarak görevlendirilmesi işleminde, davacının odacı olarak görevlendirilmesinin kadro unvanı olan bekçi kadrosunun görev tanımı ile uyuşmadığı ge-rekçesiyle hukuka uyarlık bulunmadığı ve 22. no.lu paragraf-ta değinildiği üzere ilk derece idare mahkemelerinin, teknis-yen yardımcısı kadrosunda görev yapmakta olan memurların, idarenin “hizmet yerlerini temizleme” görevinin kendilerine

Page 559: Kamu Personel Rejimi 1

554 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

tevdi edilmesi işleminde hukuka uyarlık görülmediği yönünde kararlar verdikleri,

33. 657 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesinde öngörülen “kadrosuz memur çalıştırılamayacağı” kuralı ile yine aynı Kanun’un 45 inci mad-desinde yer alan “hiçbir memurun sınıfının dışında ve sınıfının içinde-ki derecesinin altında bir derecenin görevinde çalıştırılamayacağı” yo-lundaki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, personel hukukumuzda memurun kendi sınıfının içinde ve kadro görevinde çalışmasının temel bir ilke olarak kabul edildiği hususunda kuşkuya yer bulunmadığı, do-layısıyla kamu personelinin bulunduğu hizmet sınıfı içinde ve kadrosu dışında bir görevde istihdam edilemeyeceği, görev tanımlaması olma-sa da memura verilecek görevlerin unvanıyla uyumlu olması gerektiği anlaşıldığından, yukarıdan bu yana yapılan açıklamalar, anılan mev-zuat hükümleri, yargı kararları ile dosya içindeki bilgi ve belgelerin bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde; şikâyete konu teknisyen yardımcılarına yönelik uygulamaların mevzuata uygun olmadığı, do-layısıyla da Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde yardımcı hizmetler sınıfında çalışan personele ilişkin görev tanımlamalarının yapılması ve nitelik ve öğrenim durumlarına göre alımı yapılan personelin hangi nitelik kodu ile alımı yapılmışsa o alanda görevlendirilmesi gerektiği, bu itibarla idarenin, başvuru konusuyla ilgili işlemlerinde ve görevlendirmelerinde hukuka uygunluk bulunmadığından, şi-kayetin kabulüne karar verilmesi kanaat ve sonucuna varılmış-tır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

34. 2709 sayılı T.C. Anayasasının “Kanun önünde eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesindeki eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 4 üncü maddesindeki zorla çalıştırma yasağının, 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bilgi ve bulguya rastlanmadığı gibi şikâyete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evren-sel Beyannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alınmış olan başkaca bir insan hakkı ihlali tespit edilememiştir.

Page 560: Kamu Personel Rejimi 1

555KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

F. İyi Yönetişim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

35. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayı-şında idarelerden sadece hukuka uygun olarak hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri bek-lenmektedir.

36. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim İlkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uy-gunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanıl-maması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap veri-lebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yolla-rının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel ve-rilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” hükmü yer almaktadır.

37. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme ne-ticesinde; Kurumumuzca istenilen bilgi ve belgeleri idarenin yasal süresi içerisinde gerekçeli olarak Kurumumuza gönderdi-ği, ayrıca idarenin başvurucu ile ilgili işlemlerde makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, kararın geciktiril-meksizin bildirilmesi ilkelerine uygun hareket ettiği; Ancak; idarenin, kanunilik, haklı beklenti, kararlara karşı başvuru süresi ilkelerine uygun davranmadığı görüldüğünden, idarenin bundan böyle bu ilkelere de uyması beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

38. 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 17 inci maddesinin sekizinci fıkrasına göre Kamu Denet-çiliği Kurumuna, dava açma süresi içinde yapılan başvuru, işlemeye

Page 561: Kamu Personel Rejimi 1

556 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

başlamış olan dava açma süresini durdurmakta olup, 21 inci madde-nin ikinci fıkrası uyarınca bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

39. 2709 Sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin 2 nci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fık-rası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı dava açma süresinden arta kalan süre içinde Danıştay’a yargı yolu açıktır.

V. SONUÇYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKÂYE-

TİN KABULÜNE,

Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından nitelik ve öğrenim durum-larına göre yardımcı hizmetler sınıfında alımı yapılan personelin, sı-nıflarına ve 190 sayılı KHK’ye ekli listedeki unvanlara makul sürede uygun görev tanımlamalarının yapılması, yardımcı hizmetler sınıfın-da görevli personelin unvanları dışındaki görevlerde çalıştırılmaması ve mağduriyetlerinin giderilmesi için yeni bir genel düzenleyici işlem tesisi hususunda İÇİŞLERİ BAKANLIĞI ile EMNİYET GENEL MÜ-DÜRLÜĞÜ’NE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

Yukarıda anılan Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarın-ca, İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nce bu karar üze-rine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumu-muza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu Kararın Şikâyetçi ve İçişleri Bakanlığı ile Emniyet Genel Müdürlüğü’ne tebliğine, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenet-çisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 562: Kamu Personel Rejimi 1

557KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2016/904KARAR TARİHİ : 11/08/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Posta ve Telgraf Teşkilatı Ano-

nim Şirketi Genel MüdürlüğüŞİKAYETİN KONUSU : TODAİE yüksek lisans eğiti-

mi nedeniyle geçici görev yol-luğu ödenmesi talebi hakkın-dadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 25.2.2016

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1. Şikâyet başvurusu, Kurumumuza e-başvuru yolu ile gönderilen 25/02/2016 tarih ve 2252 sayı ile kayıt altına alınan gerçek kişiler için şikâyet başvuru formu vasıtasıyla yapılmıştır. Şikâyet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fıkra-sının (e) bendi uyarınca, şikâyetin incelenmesine ve araştırmasına ge-çilmiş, 2016/904 2016/991 şikayet numaralı Tavsiye önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde; şikâyet konusunun Kurumu-muzun görev alanına girdiği, şikayet edilen merciin 08/06/1984 tarih ve 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine tabi olarak kurulmuş olan ve bu çerçevede faaliyet gösteren sermayesinin tamamı Devlete ait olan bir kuruluş ol-ması nedeniyle 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kanunun 3 maddesinin

Page 563: Kamu Personel Rejimi 1

558 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

birinci fıkrasının (e) bendinde tanımlanan “idare” kapsamında oldu-ğu, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yol-larının tüketildiği, şikâyetin süresinde yapıldığı ve şikâyetin diğer ön inceleme konularında da eksikliğin bulunmadığı, bu nedenle şikâyetin incelenme ve araştırılmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II. OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

3.Şikâyetçi, Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi (PTT) bünye-sinde 2006 yılından itibaren 399 sayılı KHK’nın II sayılı cetvel esasları çerçevesinde memur olarak görev yaptığını, 2015 yılı içerisinde Türki-ye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü (TODAİE) giriş sınavlarında başarılı olarak “Kamu Yönetimi” alanında yüksek lisans yapmaya hak kazandığını, TODAİE’nin kuruluş yasasında eğitim için izin verilen personelin tüm özlük ve mali haklarından yararlanmaya devam edece-ğinin düzenlendiğini, bu hükme istinaden 10/12/2015 tarihinde bağlı bulunduğu Kurumdan harcırah talebinde bulunduğunu ancak baş-vurusuna hala cevap verilmediğini, kendisi ile birlikte yüksek lisans yapan diğer kamu görevlilerine kurumlarınca harcırah ödemesi yapıl-dığını ifade ederek kendisine de harcırah ödemesi yapılmasını talep etmektedir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

4. Şikâyet başvurusunun çözüme kavuşturulması amacıyla Kuru-mumuzun talebi üzerine, Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi tara-fından gönderilen cevabi yazıda;

4.1. İlgilinin 10/12/2015 tarihli dilekçesindeki harcırah talebi hak-kında kendisiyle şifahi görüşme yapıldığı, adı geçenin dilekçesini geri çekme düşüncesinde olduğunu, ancak karar verebilmesi için kendisine zaman tanınması gerektiğini beyan etmesi üzerine, söz konusu dilek-çeye cevap verilmediği,

4.2. TODAİE Teşkilat Kanununun yürürlüğe girdiği 1950’li yıllarda ülkemizde yüksek lisans yapılacak kurumların azlığı, yüksek lisans ya-pacak kariyeri haiz memurların sınırlı sayıda olması nedeniyle kamu-da yüksek lisans eğitiminin teşvik edilmesi amacıyla böyle bir uygula-maya gidilmiş olduğu, günümüzde ise gerek Devlet üniversitelerinde

Page 564: Kamu Personel Rejimi 1

559KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

gerekse özel üniversitelerde lisansüstü eğitim olanaklarının ikinci eğitim ve internet ortamında uzaktan eğitim uygulamaları gibi esnek eğitim modelleriyle yaygınlaştığı, bu bağlamda kamu kurumlarının anılan Kuruma lisansüstü eğitim uygulamalarındaki bağımlılığının azaldığı,

4.3. Sayıştay Genel Kurulunun 19/12/1988 tarihli, 4636/1 sayılı kararı ile Sayıştay Temyiz Kurulunun 27/05/2002 tarihli, 25703 sayılı ve 07/06/2005 tarihli, 27986 sayılı kararlarında: “TODAİE’de eğitim gören Devlet memurlarının bu eğitimlerinin hizmet içi eğitim sayıla-bilmesi ve dolayısıyla bunlara geçici görev yolluğu ödenebilmesi için, ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından usulüne uygun olarak hazırlan-mış bir hizmet içi eğitim yönetmeliğinin bulunması ve bu yönetmelik-te anılan Enstitüdeki eğitim programlarına katılmaya imkan sağlaya-cak bir hükme yer verilmiş olması ve ayrıca, memurların söz konusu Enstitüdeki eğitim programlarına katılmalarının kurumların isteği ile gerçekleşmesinin gerektiği” hükmü gereğince ücretli izinli olarak yük-sek lisans programlarına katılan personelin kendisine ayrıca harcırah ödenmesine ilişkin taleplerin Şirketlerince uygun görülmediği,

4.4. Ayrıca, TODAİE’de 24 Eylül 2012 - 08 Temmuz 2013 tarihleri arasında yüksek lisans yapan personelden ... tarafından, yüksek lisans yaptığı döneme ilişkin yevmiye ve yolluk ödenmesine dair Van 3 üncü İdare Mahkemesinin 2013/1 esasına kayden açılan davada 01/10/2013 tarih ve K:2013/1375 sayılı kararı ile davanın reddine, Van Bölge İdare Mahkemesinin 09/04/2014 tarih ve E:2013/468 ve K:2014/421 sayılı kararı ile de davacının idare mahkemesi kararına itirazın reddine ve yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verildiği,

4.5. Ancak, Şirket personelinden ...’yi temsilen vekili ... tarafından, TODAİE Kamu Yönetimi Tezli Yüksek Lisans Programına katılmaya hak kazanan müvekkilinin tarafına harcırah ödenmesi talebiyle yap-tığı başvurusunun reddine yönelik 09/12/2014 tarih ve 17109 sayılı işlemin iptali ve hak edilen harcırahın yasal faiziyle birlikte ödenmesi talebiyle, Şirket aleyhine Hatay idare Mahkemesinin E:2015/653 sa-yılı dosyası üzerinden açılan dava sonucu verilen anılan Mahkemenin 29/01/2016 tarihli ve E:2015/653, K:2016/99 sayılı kararında, dava-cının tarafına harcırah ödenmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddi-ne yönelik işlemin iptaliyle davacıya yüksek lisans yaptığı döneme ait

Page 565: Kamu Personel Rejimi 1

560 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

harcırahlarının ödenmesine karar verildiği, söz konusu karara Şirket tarafından itiraz edildiği,

5.Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü tarafından gönderilen cevabi yazıda;

5.1. Konuya dair iş ve işlemlerin bu konudaki genel bir düzenleme olan Harcırah Kanununa tabi olduğu, 7163 sayılı Teşkilat Kanununun 15/2 nci maddesi hükmü gereği başvuruları üzerine giriş sınavını ka-zananlara kurumları tarafından öğrenim süresince izin verildiği, bu durumun kurumların ihtiyarında olmayıp izin vermeyen kurumlar aleyhine açılmış davaların bu yönde neticelendiği, aynı madde hükmü-nün devamında “Bu kimseler bütün özlük haklarından faydalanmakta, maaş ve ödeneklerini kendilerine izin veren daire, müessese ve teşek-küllerden almakta devam ederler.” şeklinde bir düzenleme bulunduğu, 6245 sayılı Harcırah Kanununun 37/1 ve 42/a maddeleri uyarınca ilk 90 gün için tam, takip eden 90 gün için 2/3 oranında geçici görev gün-deliği ve yolluk ödenmesi gerektiği;

5.2. Belirtilen kanun hükümlerinin açık olduğu, TODAİE yüksek lisans programları öğrencilerinin eğitim süresince yolluk ve geçici gö-rev gündeliği alabilmesi ile ilgili bir mevzuat çalışmasının gerekli gö-rülmediği, bu konuda bir çalışmalarının bulunmadığı;

5.3. Konuyla ilgili TODAİE aleyhine açılmış bir dava bulunmadığı, Lisansüstü Öğretim Yönetmeliklerinin 24/g maddesi uyarınca eğitim süresince kurumlarından izin alarak geldikleri halde kendilerine yol-luk ve geçici görev gündeliği ödenmemiş öğrencilerin mensup olduk-ları kamu kurumlan aleyhine açtıkları davalarda ödenmeme işleminin hukuka aykırı bulunduğuna dair verilmiş Danıştay içtihatlarının istik-rar kazanmış durumda olduğu;

5.4. Danıştay 5 inci Dairesinin 1987 yılına ait iki, 1990 yılına ait bir ve 2000 yılına ait iki adet emsal kararlarının tümünde harcırah ödenmemiş olmasının hukuka aykırı bulunduğu gerekçesiyle olum-suz işlemin iptaline karar verildiği, ayrıca Danıştay 5 inci Dairesinin 26/05/1987 tarih E:1986/1174, K:1987/843 sayılı kararıyla, bu ko-nuda bir dönem 28 sayılı Harcırah Kanunu Genel Tebliğinin B bölü-münün 3 üncü fıkrasında yer alan “anılan enstitü programına katılan personele gündelik ve yol masrafı ödenmeyeceği” yolundaki hükmün

Page 566: Kamu Personel Rejimi 1

561KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

iptal edildiği, buradaki sorunun Sayıştay kararındaki değerlendirme-lerden kaynaklandığının düşünüldüğü;

5.5. TODAİE olarak yüksek lisans öğrencilerinin farklı uygulama-larla karşılaşması, doğrudan Kurumlarının işlemlerini etkileyen bir durum olmamakla birlikte; kamu yönetimi ilkelerinin göz önüne alı-narak aynı mevzuata tabi kurumların aynı konuda benzer işlem yap-masının TODAİE açısından da uygun görüleceği, yol masrafı ve sınır-landırılmış geçici görev gündeliğinin ödenmesi gerektiği hususundaki uygulama birliğinin Maliye Bakanlığınca Harcırah Kanunu Genel Teb-liğinde yer verilerek sağlanabileceği,

6. Maliye Bakanlığı tarafından gönderilen cevabi yazıda ise; 6245 sayılı Harcırah Kanununun 37 nci maddesi uyarınca, TODAİE’nin eğitimine katılan devlet memurlarına yönetmeliklerinde bu eğitim programına katılmaya imkân veren bir hüküm bulunmasa dahi anılan Kanunun 42 nci maddesinde belirtilen hükümler dikkate alınarak geçici görev yolluğunun ödenmesi gerektiği mütalaa edildiği ifade edilmiştir.

C. Olaylar

7. Şikayetçi, Kocaeli PTT Başmüdürlüğü Derince Merkez Müdür-lüğünde memur olarak görev yapmakta iken, TODAİE sınavlarında 2015-2016 Akademik Yılı Kamu Yönetimi Yüksek Lisans Progra-mı giriş sınavında başarılı olduğundan programa katılma talebiyle 02/07/2015 tarihide Derince PTT Merkez Müdürlüğüne başvuru yap-mış, bunun üzerine 7163 sayılı TODAİE Teşkilat Kanununun 15 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Devlet dairelerinde, mahalli idarelerde, İktisadi Devlet Teşekküllerinde çalışanlardan müsabaka imtihanını kazananlara tahsil süresince izin verilir.” hükmü gereğince eğitim programı süresince ilgilinin ücretli izinli sayılması hususu Ge-nel Müdürlük Makamının 24/07/2015 tarihli ve 10589 sayılı Oluru ile uygun görülmüştür.

8. Şikayetçi daha sonra 10/12/2015 tarihinde kendisine harcırah ödenmesi talebiyle ilgili Derince PTT Merkez Müdürlüğüne başvur-muş; ancak başvurusuna 60 gün içerisinde cevap verilmeyerek zımnen reddedilmiştir.

9. Şikayetçi başvurusunun zımnen reddedilmesi üzerine, 25/02/2016 tarihinde Kurumumuza başvuru yapmış ve geçici görev harcırahının tarafına ödenmesi talebinde bulunmuştur.

Page 567: Kamu Personel Rejimi 1

562 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

D. İnceleme ve Araştırma Bulguları

10.Şikayet başvurusunun incelenmesi aşamasında, Kurumumuzun 05/04/2016 tarihli ve 2758 sayılı yazısıyla PTT Genel Müdürlüğün-den, 05/04/2016 tarihli ve 2757 sayısıyla TODAİE’den, 05/04/2016 tarihli ve 2756 sayısıyla Maliye Bakanlığından şikayet konusu hak-kında bilgi, belgeler ve görüşlerinin gönderilmesi talep edilmiş; bu-nun üzerine PTT’nin 03/05/2016 tarihli ve 8393 sayılı yazısı, TODA-İE’nin 28/04/2016 tarihli ve 545 sayılı yazısı ve Maliye Bakanlığının 28/08/2016 tarihli ve 3866 sayılı yazısı ile istenen bilgiler, belgeler ve görüşler Kurumumuza gönderilmiş olup; söz konusu bilgilere raporun “İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları” ile “Olaylar” başlıkları altında yer verilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

11. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının

11.1. “Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” baş-lıklı 74 üncü maddesinde; “Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisi-ne başvurma hakkına sahiptir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlı-ğına bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiy-le ilgili şikâyetleri inceler.” hükmü,

11.2. “Genel ilkeler” başlıklı 128 inci maddesinde; “Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri ka-nunla düzenlenir.” hükmü,

11.3. “Sayıştay” başlıklı 160 ıncı maddesinde; “Sayıştay, merkezî yönetim bütçesi kapsamındaki kamu idareleri ile sosyal güvenlik ku-rumlarının bütün gelir ve giderleri ile mallarını Türkiye Büyük Millet Meclisi adına denetlemek ve sorumluların hesap ve işlemlerini kesin hükme bağlamak ve kanunlarla verilen inceleme, denetleme ve hük-me bağlama işlerini yapmakla görevlidir. Sayıştay’ın kesin hükümleri hakkında ilgililer yazılı bildirim tarihinden itibaren on beş gün içinde bir kereye mahsus olmak üzere karar düzeltilmesi isteminde buluna-bilirler. Bu kararlar dolayısıyla idari yargı yoluna başvurulamaz. Vergi, benzeri malî yükümlülükler ve ödevler hakkında Danıştay ile Sayıştay

Page 568: Kamu Personel Rejimi 1

563KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

kararları arasındaki uyuşmazlıklarda Danıştay kararları esas alınır.” hükmü,

12. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun “Kuru-mun görevi” başlıklı 5 inci maddesinde; “Kurum, idarenin işleyişi ile ilgili şikayet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.” hükmü,

13. 6085 sayılı Sayıştay Kanununun “Danıştay ile Sayıştay karar-ları arasındaki uyuşmazlık hali” başlıklı 60 ıncı maddesinde; “Vergi, benzeri mali yükümlülükler ve ödevler hakkında Danıştay ile Sayışta-yın kesinleşmiş kararları arasındaki uyuşmazlıklarda, 52 nci maddede belirtilen ilgililerin 56 ncı maddedeki esas ve usuller dairesinde başvu-ruları üzerine Sayıştay kararı yargılamanın iadesi yoluyla görüşülerek uyuşmazlık Danıştay kararı doğrultusunda giderilir.” hükmü,

14. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun

14.1. “Yolluk giderleri ve gündelikleri” başlıklı 177 nci maddesin-de; “Bu Kanun hükümlerine tabi Devlet memurlarından bir görevin ifası için sürekli veya geçici olarak görev yerinden ayrılanların yol giderleri ve gündelikleri, yolluklar hakkındaki özel kanun hüküm-lerine göre ödenir.” hükmü,

14.2. “Kurumların memurlarını hizmet içinde yetiştirme esasları” baş-lıklı 214 üncü maddesinde; “Devlet memurlarının yetişmelerini sağlamak, verimliliğini artırmak ve daha ileriki görevlere hazırlamak amacıyla uygulanacak hizmet içi eğitim, Devlet Personel Başkanlığı ta-rafından ilgili kurumlarla birlikte hazırlanacak yönetmelikler dahilin-de yürütülür.” hükmü,

15. 6245 sayılı Harcırah Kanununun “Yurtiçi ve yurtdışında kurslara katılanlara verilecek gündelik” başlıklı 37 inci maddesinde; “Mesleki bilgilerini artırmak amacıyla memuriyet mahalli dışında açı-lan kurs veya okullara gönderilenlere, bu Kanuna göre geçici görev gündeliği verilir.” hükmü,

16. 7163 sayılı Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitü-sü Teşkilat Kanununun

Page 569: Kamu Personel Rejimi 1

564 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

16.1.“Teşkilat ve vazifeleri” başlığı altındaki birinci maddesin-de; “Amme İdaresinin muasır telakkisine göre gelişmesine yararlı ça-lışmalar yapmak suretiyle idare sanatında eleman yetiştiren ve me-murların idari sahada olgunlaşmasını sağlamayı hedef tutan ve 6139 sayılı kanunla musaddak Teknik Yardım Anlaşması gereğince kurul-muş olan Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü ilmi, idari ve mali muhtariyeti ve hükmi şahsiyeti haizdir.” hükmü,

16.2. Aynı başlık altındaki 2 nci maddesinde; “Enstitünün başlıca vazifeleri şunlardır: Öğretim ve yetiştirme: … 2. Amme İdaresi görevlilerinin modern idare prensipleri ve tekniğine göre bilgilerini ar-tıracak ve tekamülünü sağlayacak tedbirler almak ve bu gibi tedbirleri teşvik etmek ve desteklemek” hükmü,

16.3. “Giriş şartları” başlıklı 15 inci maddesinde; “Amme İdare-si Enstitüsünün giriş müsabakasına katılabilmek için üniversite veya yüksekokul mezunu olmak şarttır. Bu şartı haiz bulunan kimseler ara-sından, idare heyetinin tespit edeceği esaslar dairesinde yapılacak mü-sabaka imtihanını kazananlar Türkiye ve Orta Doğu Amme Enstitüsü-ne devam edebilirler. Yukardaki evsafı haiz olup da Devlet dairelerinde, mahalli idarelerde, İktisadi Devlet Teşekküllerinde çalışanlardan mü-sabaka imtihanını kazananlara tahsil süresince izin verilir. Bu kimseler bütün özlük haklarından faydalanmakta, maaş ve ödeneklerini kendilerine izin veren daire, müessese ve teşekküllerden almakta devam ederler. Ensti-tüdeki tahsillerini başarı ile bitirenlerin Enstitüde geçirdikleri müddet kıdemlerine sayılır ve bu müddetin bir katı (bir seneden az olmamak üzere) kıdemlerine eklenir.” hükmü,

17. 18/01/2001 tarihli ve 24291 sayılı Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü Lisansüstü Öğretim Yönetmeliğinin “Amaç” başlıklı birinci maddesinde; “Bu Yönetmeliğin amacı, kamu görevlilerinin kamu yönetimi ve yönetim bilimi alanında uzmanlaş-malarını sağlamak, kamu yönetiminin orta ve üst düzey yönetici ih-tiyacını karşılamaya katkıda bulunmak ve kamu yönetimi alanına öğretim elemanları yetiştirilmesine yardım etmek üzere, Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü tarafından yürütülen lisansüstü öğretim programlarını düzenlemektir.” hükmü,

18. Posta ve Telgraf Anonim Şirketi Hizmet İçi Eğitim Yö-netmeliğinin “Mali Hükümler” başlıklı 26 ncı maddesinin (e) ben-dinde; “Diğer Kurum ve Kuruluşlarda eğitim programlarına katılan

Page 570: Kamu Personel Rejimi 1

565KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Kuruluş personeli için Harcırah Kanunu hükümleri uygulanır.” hükmü yer almaktadır.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

19. Danıştay 5 inci Dairesinin 26/05/1987 tarihli ve E:1986/1174, K:1987/843 sayılı kararıyla; Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görevli iken Türkiye ve orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü Kamu Yönetimi uzmanlık programına devam eden davacının, kendi-sine harcırah ödenmemesine dayanak olarak gösterilen 14/08/1985 tarih ve 28 sayılı Harcırah Kanunu Genel Tebliğinin iptali istemiyle aç-tığı davada, söz konusu yönetmeliğin bazı kursların değerlendirilme-sine ilişkin B bölümünün 3 üncü fıkrasında anılan Enstitüye katılan personele gündelik ve yol masrafı ödenemeyeceği yolundaki hükmün iptaline karar verilmiştir.

20. Danıştay 2 nci Dairesinin 10/06/2015 tarihli ve E:2014/7811, K:2015/6394 sayılı kararında; “... 7163 sayılı Ya-sa’nın birinci maddesinde de açıkça belirtildiği üzere TODAİE kamu yönetiminin iyileştirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla asıl olarak kamu görevlilerinin idare sanatında yetişmesini, memurların idari sahada olgunlaşmasını sağlamak amacıyla kurulmuş olup, bu yönüyle yürüt-tüğü eğitimin kamusal faaliyet dışında ya da hizmet ile alakasız bir fa-aliyet olarak görülmesine olanak yoktur. Bu nedenledir ki, 7163 sayılı Yasa’nın 15 inci maddesinde öğrenime hak kazanan kamu görevlileri-nin, yapmakta oldukları görevin niteliğine ve pozisyonuna bakılmak-sızın kurumlarınca eğitim süresince izinli sayılacakları yönündeki em-redici hükme yer verilmiş, bununla da yetinilmeyerek izinli oldukları bu süre boyunca tüm özlük haklarının görevlerine devam ediyormuş gibi değerlendirilmek suretiyle gerçekleştirileceği, eğitimi başarıyla bi-tirenlerin ise ayrıca belirtilen süre kadar kademe ilerlemesi alacakları yönündeki hükümlere yer verilmiştir. Bu durumda, TODAİE’de eğitim hakkı kazanan ve kurumunca eğitim süresince izinli sayılan davacının, memuriyet mahalli dışına gönderilen memur pozisyonunda olduğu açık olup, yukarıda yer verilen 6245 sayılı Yasa hükümleri işletilmek suretiyle tarafına yol ücreti ve Yasa’da belirtilen süre ve oranlarda gündelik ödenme-si gerekirken, ana düzenlemeleri 7163 sayılı Yasa ile yapılan bir hususta yasal düzenleme yerine Sayıştay Genel Kurulunun 19/12/1988 tarih ve 4636/1 sayılı kararının sonuç bölümünde; ilgili kurumun usulüne uygun olarak hazırlanmış bir hizmet içi eğitim yönetmeliğinin bulunması ve bu

Page 571: Kamu Personel Rejimi 1

566 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yönetmelikte söz konusu Enstitüdeki eğitim programlarına katılmaya im-kan veren bir hükmün yer alması, memurun buradaki eğitime kurumunun isteği üzerine katılmış olması gerektiği yönünde yer verilen kriterler esas alınarak davacının başvurusunun reddi yolunda tesis edilen dava konusu işlemde ve davayı reddeden idare mahkemesi kararında hukuksal isabet bu-lunmamaktadır.” hükmü verilmiştir.

21. Danıştay 5 inci Dairesinin 31/01/2000 tarihli ve E:1997/1377, K:2000/339 sayılı kararında; Ankara 3 üncü İdare Mahkemesinin, 6245 sayılı Yasanın 37 nci maddesinde mesleki bilgi-lerini arttırmak amacıyla memuriyet mahalli dışında açılan kurs ve okullara gönderilenlere bu kanuna göre geçici görev gündeliği ödenece-ğinin hükme bağlandığı, 7163 sayılı Yasanın 15 inci maddesinde de il-gili sınavı kazananlara TODAİE’deki tahsil süresince izin verileceğinin öngörüldüğü, davacının, açılan sınavı kazanıp idarenin izniyle TODA-İE’nin Kamu Yönetimi Lisans Üstü Uzmanlık Programına katıldığına göre 6245 sayılı Yasanın 37 nci maddesinde yer alan hüküm uyarınca memuriyet mahalli dışına gönderilen bir memur durumunda olduğu, öte yandan, 14/08/1985 günlü ve 28 sayılı Harcırah Kanunu Genel Tebliğinin bazı kursların değerlendirilmesine ilişkin (B) Bölümünün 3 üncü fıkrasında yer alan “anılan enstitü programına katılan persone-le gündelik ve yol masrafı ödenmeyeceği” yolundaki hükmün Danış-tay Beşinci Dairesinin 26/05/1987 günlü, K:1987/843 sayılı kararıyla iptal edilerek Enstitü programına katılanlara gündelik ve yol masrafı ödenmesi gerektiğinin hükme bağlandığı gerekçesiyle, dava konusu iş-lemin iptal edilmesi ve izinli sayıldığı günler için hesaplanacak geçici görev yolluğu ve gündeliğinin yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi yönündeki 05/03/1997 günlü, E:1996/1316, K:1997/317 sayılı kara-rının; idare tarafından, davacının anılan kursa kendi isteği ve iradesiyle sı-nava girip kazanmak suretiyle katıldığı, davacının istediği geçici görev gün-deliğinin verilebilmesi için Bakanlıkça gönderilmesi gerektiği, öte yandan, Adalet Bakanlığının hizmet içi eğitim yönetmeliğinin de bulunmadığını öne sürerek temyizen bozulması talebiyle yaptığı başvurusunun, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinde idare mahkemelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozu-labilmeleri için gerekli hususlardan hiçbirine uymadığı ifade edilerek, mahkeme kararındaki gerekçelerle davacının hak ettiği geçici görev günde-liklerinin 6245 sayılı Yasanın 42 nci maddesinin (a) fıkrasında belirtilen sınırlar içerisinde hesaplanarak kendisine ödenmesi gerektiğinde kuşkuya

Page 572: Kamu Personel Rejimi 1

567KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yer bulunmadığı hükmüne varılmıştır. Benzer nitelikteki Danıştay 5 inci Dairesinin 15/03/1990 tarihli ve E:1989/895, K:1990/512 sayılı kararında da, idarenin temyiz talebi reddedilerek, idare mah-kemesince verilen karar hukuk ve usule uygun olduğundan ve bozul-masını gerektirecek bir husus bulunmadığından, kararın onanmasına karar verilmiştir.

22. Danıştay 8 inci Dairesinin 08/01/1997 tarihli ve E:1995/11, K:1997/2 sayılı kararında 6245 sayılı Harcırah Kanu-nunun 37 nci maddesine göre geçici görev yolluğu ödenebilmesinin ön koşulunun ilgili kimselerin bu okul veya kurslara idare tarafından hiz-met gerekleri itibariyle duyulan gereksinim sonucu re’sen gönderilme-si olduğu, olayda davacı için bu ön koşulun gerçekleşmemiş olmakla kendisine geçici görev gündeliği ödenemeyeceğinden bu yöndeki iş-lemde bir hukuki isabetsizlikten söz edilemeyeceği yönündeki Bursa 2 nci İdare Mahkemesinin 09/03/1994 sayılı ve 90 sayılı kararının hu-kuku aykırı olduğunu öne sürülerek temyizen bozulması istemi karşı-sında; yasal düzenlemeler çerçevesinde davacının talebinin davalı idarece karşılanmasının zorunlu olduğu, idarece isteminin reddi yolundaki işlemde ve İdare Mahkemesi kararının davacının anılan kursa kurumu tarafından hizmet gerekleri itibariyle duyulan gereksinim sonucu görevlendirme ile re’sen gönderilmediği için kendisine geçici görev yolluğu ödenemeyeceğine ilişkin kısmında hukuki isabet görülmediği şeklinde karar verilmiştir.

23. Sayıştay Genel Kurulunun 19/12/1988 tarihli ve 4636/1 sayılı kararında; “Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsünde eğitim gören devlet memurlarının bu eğitimlerinin hizmet içi eğitim sayılabilmesi ve dolayısıyla bunlara geçici görev yolluğu ödenebilmesi için, ilgili kurum ve kuruluşlar tarafında usulüne uygun olarak hazır-lanmış bir hizmet içi eğitim yönetmeliğinin bulunması ve bu yönetme-likte, söz konusu Enstitüdeki eğitim programlarına katılmaya imkân veren bir hüküm yer alması, ayrıca memurun buradaki eğitime, kuru-munun isteği üzerine katılmış olması gerektiği” hükmüne varılmıştır.

24. Sayıştay Temyiz Kurulunu 21/09/2010 tarihli ve 31610 tutanak numaralı kararında; memuriyet mahalli dışında açılan kurslara katılanlara geçici görev gündeliği verilebilmesi için ilgili kur-sun, şahsın mesleki bilgisini arttırıcı özellikte olması diğer bir deyiş-le, hizmet içi eğitim kapsamında olması ve kurum tarafından bu kur-sa gönderilmesi gerektiği; Devlet memurlarının mesleki bilgilerinin

Page 573: Kamu Personel Rejimi 1

568 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

artırılmasına, bir başka deyişle yetiştirilmelerine ilişkin esas ve usul-lerin 657 sayılı yasanın 214 ila 220 nci maddelerinde düzenlendiği, buna göre hizmet içi eğitimin Devlet Personel Dairesi tarafından il-gili kurumlarla birlikte hazırlanacak yönetmelikler dâhilinde yürü-tüleceği; gerek doğrudan TODAİE tarafından düzenlenen uzmanlık programlarına, gerekse yine aynı Enstitü tarafından kurumların isteği üzerine düzenlenen diğer eğitim programlarına katılan Devlet Me-murlarının bu eğitimlerinin hizmet içi eğitim sayılabilmesi için, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 214 üncü maddesi uyarınca, ilgili kurum ve Devlet Personel Başkanlığının birlikte hazırlayacağı “Hizmet içi Eğitim” yönetmeliğinin bulunması ve bu yönetmelikte, TODAİE’de eği-tim yapmaya imkan veren bir hükmün mevcut olması gerektiği; diğer bir koşulun ise, söz konusu Enstitüde düzenlenen uzmanlık programları ile diğer programlara katılmanın idarenin takdir ve onayı ile gerçekleş-mesi olduğu, ancak söz konusu olayda anılan kişinin kursa kendi iste-ğiyle katıldığı ve sınavı kazanması üzerine de kendisine idare tarafından zorunlu olarak izin verildiği, 6245 sayılı yasanın değişik 37 inci mad-desinde sözü edilen “gönderme” keyfiyetinin idarenin takdir yetkisini de içine alan bir anlam ifade etmekte olduğu, 7163 sayılı yasanın 15 inci maddesi uyarınca yarışma sınavını kazanarak TODAİE’de öğreni-me hak kazananlara verilmesi zorunlu olan “izin” ile bir tutulmaması gerektiği, dolayısıyla kararda (Sayıştay Genel Kurulunun 19/12/1988 tarihli ve 4636/1 sayılı kararında) öngörülen kurum tarafından gön-derilme şartı gerçekleşmediği; ayrıca, kişinin talebiyle ve yarışma sına-vını kazanması sonucunda başlayan böyle bir eğitimin, memurun mesleki bilgisini artırmak amacına dönük olduğunu ve idarelerin gösterdiği lüzuma müsteniden gerçekleştiğini söylemenin de pek kolay olmadığı, 7163 sayılı yasanın öngördüğü eğitim, (2) yıllık ek bir öğrenim niteliğinde olduğu, yani burada memurun kendi isteği ile bir üst öğrenime devam etmesi söz konusu olduğu; diğer taraftan, 7163 sayılı yasanın 15 inci madde-sinde, TODAİE’ye devam etmeye hak kazanmaları nedeniyle kurum-larınca izinli sayılan Devlet Memurlarının, izin süresince her türlü maaş ve özlük haklarından faydalanacakları, maaş ve ödeneklerinin verilmeye devam edileceği belirtilmişse de, belli bir hizmetin görülmesi amacıyla yapılan masraf karşılığı olan harcırahın bu niteliği itibariyle öz-lük hakları kapsamında düşünülmesi mümkün olmadığından ve maddede harcırah ödeneceğine dair bir hükme de yer verilmediğinden, idarenin isteği dışında kendi talebi ve arzusu ile TODAİE’deki öğrenime devam

Page 574: Kamu Personel Rejimi 1

569KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

eden Devlet Memurlarına geçici görev yoluğu ödenebilmesinin, bu açı-dan da mümkün görülmediği; harcırah ödenmesi gerektiği yönünde muhtelif Danıştay Kararlarının olduğunu iddiası karşısında ise, (832 sayılı) Sayıştay Kanununun 65 inci maddesine göre genel mahkemelerce verilen hükümlerin, Sayıştay’ın hesap ve işlemler yönünden denetimine ve hükmüne engel olmadığından bu iddianın da kabulünün mümkün gö-rülmediği ifade edilerek; bahsi geçen şartlar yerine gelmeden TODA-İE’nin 2005-2006 akademik yılı Kamu Yönetimi Yüksek Lisans Prog-ramına katılan …’e bu programa katıldığı günler için gündelik ve yol masrafı ödenmesine imkân bulunmadığı şeklinde karar verilmiştir. Ayrıca, Sayıştay Temyiz Kurulunun aynı yönde 27/05/2002 tarihli ve 25703 sayılı, 07/06/2005 tarihli ve 27986 sayılı, 03/10/2006 tarihli ve 28833 sayılı kararları bulunmaktadır.

C. Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın Kamu Başdenetçisi-ne Önerisi

25. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neti-cesinde; şikayet başvurucusunun geçici görev yolluğu ödenmesi tale-binin reddine ilişkin işlemde hukuka ve hakkaniyete uygunluk bulun-madığı değerlendirilerek, şikayetçinin TODAİE programına katılması nedeniyle hak kazandığı gündeliğin, 7163 sayılı Kanunun 15 inci mad-desi ile 6245 sayılı Kanunun 37 nci maddesi gereğince, 6245 sayılı Ka-nunun 42 nci maddesi çerçevesinde ödenmesi hususunda TAVSİYE ka-rarı verilmesi gerektiği yönündeki öneri Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

26. Şikayet başvurucusu, 3 nolu paragrafta değinildiği üzere, TO-DAİE giriş sınavlarında başarılı olarak yüksek lisans yapmaya hak ka-zanması üzerine, 7163 sayılı Kanunda yer alan eğitim için izin verilen personelin tüm özlük ve mali haklarından yararlanmaya devam edece-ği hükmüne istinaden kendisine harcırah ödemesini talep etmektedir.

27. TODAİE’nin açtığı sınavları kazanarak kurumlarından ücretli izinli sayılan devlet memurlarına gündelik ödenip ödenmeyeceği ko-nusunda, uygulamada “İlgili Mevzuat” bölümünde yer alan 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun, 6245 sayılı Harcırah Kanununun ve 7163 sayılı TODAİE Kanununun ilgili hükümlerinin farklı yorumlan-masından kaynaklanan bir ihtilaf bulunduğu görülmektedir.

Page 575: Kamu Personel Rejimi 1

570 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

28. Bu durumda, konuyla ilgili mevzuat hükümlerinin nasıl yo-rumlanması gerektiğinin açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Bu bağlamda, öncelikle, TODAİE’nin uzmanlık programlarına katılan ve kurumlarınca ücretsiz izinli sayılan personele gündelik ödenme-si yönündeki Danıştay kararlarının Sayıştay Temyiz Kurulu kararları ile çelişmesi konusunun, idarelerin bazılarınca yorumlandığı şekliyle, Anayasa’nın 160 ıncı maddesinde yer alan “Vergi, benzeri malî yüküm-lülükler ve ödevler hakkında Danıştay ile Sayıştay kararları arasındaki uyuşmazlıklarda Danıştay kararları esas alınır.” hükmünün kapsamına girip girmediğinin açıklığa kavuşturulması yerinde olacaktır.

29. Vergi, benzeri mali yükümlülükler ve ödevler; Devletin kamu hizmetlerinin finansmanında kullanmak üzere, kamu gücüne dayana-rak, tek taraflı ve cebri bir surette mükelleflerden tahsil ettiği harç, resim, şerefiye, stopaj, fon payı, katkı payı, geç ödeme zammı, destek-leme fonu kesintisi, tevkifat, ecrimisil gelirleri, senyoraj geliri vb. şe-killerde karşımıza çıkan kamu gelirleridir. Bu açıdan, Devlet giderleri kapsamında değerlendirilmesi gereken memurlara ödenen geçici gö-rev yolluğunun ödenmesine ilişkin olan şikayete konu işlemin “vergi, benzeri mali yükümlülükler ve ödevler” kapsamına dahil olmadığı an-laşılmaktadır.

30. Görüldüğü üzere, somut olayımızda Danıştay ile Sayıştay’ın birbirleriyle çelişen istikrar kazanmış kararları bulunmaktadır. Kanun koyucu, ne Anayasa’da ne de başkaca bir Kanunda diğer alanlarda Da-nıştay ve Sayıştay karalarının çelişmesi halinde nasıl hareket edilmesi gerektiği konusunda herhangi bir düzenleme yapmamıştır. Bununla birlikte, her ne kadar Sayıştay’ın Anayasal hükümler gereğince bütün devlet kurumlarının gelir ve giderlerini Türkiye Büyük Millet Mecli-si adına denetleyerek kesin hükme bağlama görevi bulunsa da, idari mahkemelerce verilen karar ve hükümlerin son inceleme mercii olarak Anayasa’da yüksek mahkemeler arasında düzenlenen Danıştay’ın ka-rarları ile Sayıştay kararları arasında “Vergi, benzeri yükümlükler ve ödevler ile diğer alanlardaki uyuşmazlıklarda Danıştay kararlarının esas alınması gerektiği değerlendirilmektedir.

31. Şikayetin esasına ilişkin yapılan incelemede ise, 7163 sayılı TODAİE Teşkilat Kanununun hedef ve vazifelerini ortaya koyan mad-delerinde açıkça belirtildiği üzere, TODAİE kamu yönetiminin iyi-leştirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla asıl olarak kamu görevlilerinin

Page 576: Kamu Personel Rejimi 1

571KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

idare sanatında yetişmesini, memurların idari sahada olgunlaşmasını sağlamak amacıyla kurulmuş olduğu görülmektedir. Bu açıdan, bu eği-timler 657 sayılı Kanunun 214 üncü maddesindeki hizmet içi eğitimin esaslarını ortaya koyan “Devlet memurlarının yetişmelerini sağlamak, verimliliğini artırmak ve daha ileriki görevlere hazırlamak” amaçlarına uygun düşmektedir.

32. Kanun koyucu, kamu görevlilerinin TODAİE tarafından eğitil-meleri konusunda ayrı bir yol öngörmüş ve kamu görevlilerinin kamu yönetimi ve yönetim bilimi alanında uzmanlaşmalarını sağlamayı ve kamu yönetiminin orta ve üst düzey yönetici ihtiyacını karşılama-ya katkıda bulunmayı amaçlayan uzmanlık programları için yapılan müsabaka imtihanını kazananlara tahsil süresince kurumlarının izin vermesini zorunlu tutarak personelin bu açıdan yetişmesi konusunda takdir yetkisini idarelere bırakmamıştır.

33. Geçici görev gündeliği açısından bakıldığında ise, 6245 sayılı Kanunun 37 nci maddesinde “Yurtiçi ve yurtdışında kurslara katılan-lara verilecek gündelik” başlığı kullanılmış olup, madde içeriğinde de söz konusu gündeliğin sadece hizmet içi eğitim yönetmeliklerinde yer alan kurslar için verileceğine ilişkin herhangi bir ifadeye yer verilme-miştir. Her ne kadar maddede yer alan “gönderilen” kelimesinin ida-renin takdir yetkisini içine alan bir anlam ifade ettiği yorumu yapılsa da, madde metninin incelenmesinden kurumların personeli zorunlu olarak eğitime göndermeleri ile re’sen göndermeleri ile arasında bir ayrıma gidilmediği görülmektedir. Bu açıdan, Devlet memurlarının yetiştirilmesi kriteri dikkate alındığında, kanunla getirilen bahsi geçen kural gereğince zorunlu olarak gönderme ile hizmet içi eğitim yönet-melikleri kapsamında gönderme arasında amaç açısından fark olmadı-ğı, bu sebeple bu iki keyfiyetin birbirinden farklı bir işleme tabi tutul-masının ve kanun uyarınca zorunlu olarak gönderilenlerin gündeliği hak etmediğini ileri sürmenin doğru olmadığı değerlendirilmektedir.

34. Diğer yandan, TODAİE eğitimlerinin 657 sayılı Kanunun 117 maddesinde bir görevin ifası için ödenecek olan ve özel bir kanunla düzenlenmesi öngörülen harcırah kapsamında düşünülemeyeceği yönündeki görüşe de katılmak mümkün değildir. Söz konusu madde uyarınca çıkarılan ve memurların özlük haklarından olan harcırahı bü-tün yönleriyle düzenleyen 6245 sayılı Harcırah Kanununda, doğrudan bir hizmetin yerine getirilmesi mahiyetinde olmasa da, gerek kamu

Page 577: Kamu Personel Rejimi 1

572 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

yararı amacıyla gerekse devletin pozitif yükümlülükleri çerçevesinde, idarenin kendi isteğiyle yürütülen bir faaliyet nedeniyle veya zorunlu nedenlerle gerçekleşen birçok durumda memurun harcırah ve günde-liklerden yararlandırılması gerektiğinin düzenlediği görülmektedir. Örneğin, doğrudan kamu hizmetinin görülmesi amacıyla yapılan bir masraf olmasa da, idarenin kendi isteğiyle memuriyet mahalli dışına hava değişimi maksadıyla gönderdiklerine, idare arzu etmese de harp zaruretleri ve olağanüstü haller dolayısıyla memuriyet mahallerini terk etmeye mecbur olanlara veya bir atama kararının mahkeme kararıyla iptali durumunda memurun geri dönmesi esnasında ilgili personele, hatta çeşitli hallerde aile fertleri için harcırah ve gündelik ödenmesi öngörülmüştür. Bu çerçevede, somut olayımızda, yukarıda bahsedilen diğer hususlar da göz önünde bulundurulduğunda, sadece hizmet içi eğitim yönetmeliklerinde hüküm bulunanlardan idarenin kendi iste-ğiyle eğitim için gönderilenlerin değil, zorunlu olarak gönderilenlerin de özlük kapsamında değerlendirilmesi ve geçici görev gündeliği öden-mesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

35. Maliye Bakanlığı da, her ne kadar 14/08/1985 tarih ve 28 sayılı Harcırah Kanunu Genel Tebliğinde Enstitüye katılan personele gün-delik ve yol masrafı ödenemeyeceği şeklinde bir düzenlemeye gitmiş-se de, bu hükmün Danıştay tarafından iptali sonrasında, gerek Kuru-mumuza verdiği görüşte gerekse diğer Kurumlara verdiği görüşlerde, yönetmeliklerinde bu eğitim programına katılmaya imkân veren bir hüküm bulunmasa dahi anılan Kanunun 42 nci maddesinde belirtilen hükümler dikkate alınarak geçici görev yolluğunun ödenmesi gerektiği yönünde görüş bildirmiştir.

36. Bütün bunların yanında, hizmet içi eğitim yönetmeliği bulun-ması ve bu yönetmelikte TODAİE uzmanlık programlarına katılmaya imkan veren bir hükmün bulunması gerektiği düşünülmesi halinde, memuriyet mahalli dışında TODAİE’nin uzmanlık eğitimine katılanlar açısından, hizmet içi eğitim yönetmeliği bulunup da TODAİE’de eğiti-me katılması yönünde bir hüküm bulunduğundan eğitim harcırahı alan personel ile hizmet içi eğitim yönetmeliği bulunmayıp veya hizmet içi eğitim yönetmeliği bulunsa da TODAİE’deki eğitime katılması yönün-de bir hüküm bulunmayıp da geçici görev yolluğu alamayan personel arasında bir eşitsizlik durumu ortaya çıkacaktır. Bu bağlamda, kanun koyucunun izin verilmesini zorunlu tutarak yetiştirilmelerini amaçladı-ğı bu kişilerden, idarelerin ikinci mevzuatlarındaki düzenlemelerindeki

Page 578: Kamu Personel Rejimi 1

573KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

farklılık nedeniyle, bazılarının bu gündelikten faydalanırken bazılarının faydalanamaması adil olmayacağı gibi, hakkaniyet ve eşitlik ilkelerine aykırı olacaktır.

37. Yukarıdan bu yana yapılan açıklamalar, dosyadaki bilgi ve belgeler, anılan mevzuat hükümleri, yüksek yargı kararları ve tüm dosya içeriği göz önünde bulundurulduğunda; 20 No.lu Paragrafta yer alan Danıştay kararında da belirtildiği üzere, TODAİE’de eğitim hakkı kazanan ve kurumunca eğitim süresince izinli sayılan şi-kayetçinin memuriyet mahalli dışına gönderilen memur pozisyonun-da olduğu açık olup, TODAİE’nin yürüttüğü eğitimin kamusal faaliyet dışında ya da hizmet ile alakasız bir faaliyet olarak görülmesine imkan bulunmadığından; Danıştay’ın konuyla ilgili olarak şikayete konu gün-deliğin ödenmesi yönünde istikrar kazanmış kararlarının ve Maliye Ba-kanlığının bu yöndeki görüşü dikkate alınarak, idarenin işleminde huk-ka uyarlılık bulunmadığı kanaat ve sonucuna varılmıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

38. İdarenin işlemi açısından, Anayasamızın “Kanun önünde eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesindeki eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı m maddesindeki adil yargılanma hakkının, 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bilgi ve bul-guya rastlanmadığı gibi şikâyete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinde yazılı ve güvence altına alınmış olan kişi hak ve özgürlüklerine aykırı bir durum tespit edilememiştir.

F. İyi Yönetim İlkelerine Uygunluk Yönünden Değerlendirme

39. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayı-şında idarelerden sadece hukuka uygun olarak hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri bek-lenmektedir.

40. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 6 ncı maddesinde “Ku-rum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetki-nin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık,

Page 579: Kamu Personel Rejimi 1

574 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunma-sı, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösteril-mesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulu-nup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar” hükmü uyarınca, Kurumumuz inceleme ve araştırmasını yaparken, idarenin iyi yönetim ilkelerine uygun olarak işlem, eylem, tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetmektedir.

41. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme ne-ticesinde; şikâyet başvurusu kapsamında idarenin başvuranla ilgili iş-lemleriyle ilgili bilgi ve belgelerin süresi içinde ve gerekçeli olarak Kuru-mumuza gönderildiği, bu anlamda “kararların gerekçeli olması”, “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi” ve “makul sürede karar verme” ilkelerine uygun hareket edildiği;; ancak şikayetçinin idari başvuru yollarını tüketmek adına 10/12/2015 tarihli dilekçesiyle yaptığı başvurusu karşı-sında cevap vermeyerek bu açıdan “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi” ve “makul sürede karar verme” ilkelerine aykırı davrandığı anlaşıl-dığından, idarenin bundan böyle bu hususlara uygun hareket etmesi beklenmektedir.

IV. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUAT A. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

42. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 21 inci mad-desinin ikinci fıkrası uyarınca, bu Tavsiye Kararı üzerine herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

43. 2709 sayılı 1982 Anayasası’nın Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin 2 nci fıkrasında, “Devlet, işlem-lerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma sü-resinden arta kalan süre içinde Kocaeli İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

Page 580: Kamu Personel Rejimi 1

575KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

V. KARARYukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre ŞİKAYETİN

KABULÜNE;

Şikayet başvurucusunun TODAİE programına katılması nedeniyle 7163 sayılı Kanunun 15 inci maddesi ile 6245 sayılı Kanunun 37 nci maddesi gereğince hak kazandığı gündeliğin 6245 sayılı Kanunun 42 nci maddesi çerçevesinde ödenerek mağduriyetinin makul süre içeri-sinde giderilmesi konusunda yeni bir işlem tesisi hususunda POSTA VE TELGRAF ANONİM ŞİRKETİNE TAVSİYEDE BULUNULMASI-NA,

6328 sayılı Kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, POSTA VE TELGRAF ANONİM ŞİRKETİNCE İl Müdürlüğünce bu ka-rar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çözümün uygu-lanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Kararın şikâyetçi ile Posta ve Telgraf Anonim Şirketine tebli-ğine, Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 581: Kamu Personel Rejimi 1
Page 582: Kamu Personel Rejimi 1

577KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

T.C.

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

ŞİKAYET NO : 2016/1517KARAR TARİHİ : 03/10/2016

TAVSİYE KARARI

ŞİKAYETÇİ : -ŞİKAYETÇİ VEKİLİ : -ŞİKAYET EDİLEN İDARE : Giresun Valiliği İl Kültür ve

Turizm MüdürlüğüŞİKAYETİN KONUSU : Banka ile yapılan promosyon

protokolünden sonra göreve başlayan şikâyetçiye promos-yon ücreti ödenmesi talebi hakkındadır.

ŞİKAYET BAŞVURU TARİHİ : 1.4.2016

I. USÛLA. Şikâyet Başvuru Süreci

1. Şikâyet başvurusu, Kurumumuza posta yoluyla, 01/04/2016 ta-rihli ve 4064 evrak numarası ile kayıt altına alınan, 31/03/2016 tarihli dilekçeyle yapılmıştır. Şikâyet başvurusunun karara bağlanması için 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayım-lanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41/1-a maddesi ve İmza Yet-kileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uya-rınca, şikâyetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 19/07/2016 tarihli Tavsiye Kararı Önerisiyle Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

B. Ön İnceleme Süreci

2. Yapılan ön inceleme neticesinde, şikâyetçinin daha öncesinde 09/02/2016 tarihinde Kurumumuza şikayet başvurusunda bulundu-ğu, idari başvuru yollarının tüketilmemiş olması sebebiyle taleplerinin 09/03/2016 tarihli Gönderme Kararı ile Giresun Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Türkiye İş Bankası A.Ş.ye iletildiği, söz konusu

Page 583: Kamu Personel Rejimi 1

578 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Gönderme Kararı üzerine anılan İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün 25/03/2016 tarihli ve 643 sayılı yazısıyla şikayetçinin talebinin red-dedildiği ve şikayetçinin 01/04/2016 tarihinde Kurumumuza yeniden başvuru yaptığı anlaşılmaktadır.

3. Bunun dışında şikâyet konusunun Kurumumuzun görev alanı-na girdiği, şikâyetçinin menfaat ihlali koşulunu taşıdığı, idari başvuru yollarının tüketildiği, şikâyetin süresinde yapıldığı ve diğer ön ince-leme konularında da herhangi bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle şikâyetin inceleme ve araştırmasına engel bir durumun bulunmadığı tespit edilmiştir.

II- OLAY VE OLGULARA. Şikâyetçinin Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

4. Şikâyetçi başvurusunda özetle; 09/07/2015 tarihinde Giresun Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünde memur olarak göreve baş-ladığını, 04/03/2015 tarihinde anılan İl Müdürlüğü ile Türkiye İş Ban-kası A.Ş. arasında 3 yıllığına banka promosyon maaş anlaşması yapıla-rak kurumda çalışan personele promosyon ödemesi yapıldığını, ancak tarafına banka promosyonu ödenmediğini belirterek, banka promos-yon ücretinin ödenmesini talep etmiştir.

B. İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları

5. Giresun Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünden 26/04/2016 tarihli ve E.3327 sayılı yazımız ile bilgi ve belge talep edilmiş olup, mezkûr Müdürlük tarafından Kurumumuza iletilen 06/05/2016 tarihli ve 1036 sayılı yazıda;

5.1. Türkiye İş Bankası A.Ş. Giresun Şubesi ile Müdürlükleri arasın-da 04/03/2015 tarihinde maaş ödeme protokolü imzalandığı,

5.2. Anılan protokol uyarınca bankadan alınan 60.250 TL promos-yon ödemesinin o tarihte çalışmakta olan 55 kurum personeline eşit şekilde dağıtıldığı,

5.3. Şikayetçi ...’ın 09/07/2015 tarihinde Müdürlüklerinde açıktan atanarak göreve başladığı,

5.4. Müdürlüklerinin Türkiye İş Bankası Giresun İnönü Şubesi ile yapmış olduğu 04/03/2015 tarihli protokolle; söz konusu sözleşmenin

Page 584: Kamu Personel Rejimi 1

579KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

o günkü 55 kişilik personel listesi üzerinden yapıldığı, sonradan per-sonel sayısında artış olması halinde bankadan ilave bir promosyon ödemesi yapılması talebinde bulunulmayacağına dair karşılıklı taah-hüt anlaşması yapılmış olduğundan şikayetçi ...’a promosyon ödemesi yapılmadığı,

5.5. Yapılan protokolün 5 inci maddesinde, personel sayısında artış olması veya promosyon almayan personel bulunması ve bunlarla sı-nırlı olmamak üzere başkaca bir neden veya gerekçe ile bankadan ilave bir promosyon ödemesi yapılması talebinde bulunmayacağının kabul, beyan ve taahhüt edildiği,

5.6. Protokol tarihinden sonra göreve başlayıp şikâyetçi ile aynı du-rumda olan 2 personelin daha bulunduğu,

5.7. Protokol tarihinde halihazırda Kurumlarında çalışmakta olup, promosyon ödemesi yapılan personelin, protokol süresi dolmadan Ku-rumlarından ayrılması durumunda ödenmiş olan promosyon tutarla-rından kalan süreye tekabül eden kısmının iadesi Türkiye İş Bankası Giresun İnönü Şubesi ile yapılan protokolde belirtilmediğinden talep edilmediği,

hususları bildirilmiştir.

6. 29/04/2016 tarihli ve E. 3488 sayılı yazımız ile Başbakanlık-tan, kurum ve kuruluşlar ile bankalar arasında yapılan protokollerin yürürlüğe girdiği tarihten sonra göreve başlayan kamu personelinin promosyon ödemesinden faydalanabilmesine ilişkin sorunların çözü-lebilmesi, personelin mağduriyetlerinin giderilebilmesi ve bu konuda kurum ve kuruluşlar arasında yeknesak bir uygulama temin edilebil-mesi için, eşitlik ilkesi gereği ve çalışma barışının korunması doğrul-tusunda genel bir düzenleme yapılıp yapılamayacağına ilişkin görüş talep edilmiştir. Söz konusu yazımıza cevaben Kurumumuza ileti-len Başbakanlık Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğünün 20/05/2016b tarihli ve 6127 sayılı yazısında özetle;

6.1. “Promosyon” adı altında bankalar tarafından sunulan bu ek mali imkânların tasarrufuna ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluş-larında uygulama birliğinin sağlanması amacıyla 19/07/2007 tari-hinde “Banka Promosyonları” konulu 2007/21 sayılı Başbakanlık

Page 585: Kamu Personel Rejimi 1

580 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

Genelgesinin yayımlandığı, 2008/18 ve 2010/17 sayılı Başbakanlık Genelgeleriyle söz konusu Genelgede bazı değişikliklerin yapıldığı,

6.2. 2008/18 sayılı Başbakanlık Genelgesi ile 2007/21 sayılı Genel-genin 5 inci maddesinde yapılan değişiklikle; banka promosyonlarının ödeme takvimi ve tutarı konusunun, bankalarla kurumlar arasında ya-pılan protokollere bırakıldığı, böylece promosyon ödemelerinde kamu kurum ve kuruluşlarına teşkilat ve personel yapılarına uygun yöntem-leri tercih etmeleri konusunda imkân tanındığı,

6.3. Keza, kurumların bankalarla yaptıkları protokol tarihinden sonra göreve başlayan personelin hangi koşullarla banka promos-yonlarından yararlanabileceğine ilişkin hususların niteliği itibarıyla uygulamaya ilişkin olduğu; kurumların teşkilatı, personel yapısı ve hareketlerine göre değişebileceği göz önüne alındığında; genel bir dü-zenlemeye konu edilmesi yerine, kamu kurum ve kuruluşlarının ban-kalarla yaptıkları protokoller çerçevesinde ele alınmasının daha uygun olduğunun değerlendirildiği,

ifade edilmiştir.

C. Olaylar

7. Şikâyet dosyası kapsamındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi ne-ticesinde;

7.1. Türkiye İş Bankası Giresun İnönü Şubesi ile Giresun Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü arasında 04/03/2015 tarihinde maaş ödemesi protokolü imzalandığı,

7.2. Protokol uyarınca bankadan alınan 60.250 TL promosyon öde-mesinin o tarihte çalışmakta olan 55 kurum personeline eşit şekilde dağıtıldığı,

7.3. Şikayetçinin 04/03/2015 tarihinde Giresun Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünde göreve başladığı ve bahsi geçen protokol uyarınca kendisine de promosyon ödemesi yapılması taleplerinin red-dedilmesi üzerine 01/04/2016 tarihinde Kurumumuza şikayet başvu-rusunda bulunduğu,

anlaşılmıştır.

Page 586: Kamu Personel Rejimi 1

581KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

D. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz MAKAS’ın İnceleme ve Araştırma Bulguları

8. Şikâyet konusuna ilişkin olarak İdareden istenen bilgi ve belgeler ile idarenin cevabi yazısına “İdarenin Şikâyete İlişkin Açıklamaları” ve “Olaylar” başlığı altındaki paragraflarda yer verilmiştir.

III. HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇEA. İlgili Mevzuat

9. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 74 üncü maddesinde;

“Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sa-hiptir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler.” hükmüne yer verilmiştir.

10. Anayasanın 10 uncu maddesinde; “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebep-lerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.” hükmüne yer ve-rilmiştir.

11. Anayasanın 125 inci maddesinin yedinci fıkrasında; “İda-re, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.” hükmü yer almaktadır.

12. 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kuru-mu Kanununun “Kurumun görevi” başlıklı 5 inci maddesinde; “Kurum, idarenin işleyişi ile ilgili şikâyet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.” hükmü yer almaktadır.

13. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 164 üncü mad-desinin son fıkrasında; “Üçüncü fıkra kapsamına giren personelin her türlü özlük haklarının ve tahakkuk işlemlerinin belli merkezlerden yapılabilmesi ve ödemelerin bankacılık sistemi aracılığı ile gerçekleşti-rilmesi için gerekli düzenlemeleri yapmaya ve gerekli tedbirleri almaya Maliye Bakanlığı yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.

Page 587: Kamu Personel Rejimi 1

582 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

14. 20/04/2004 tarihli ve 25379 (1. Mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Mü-dürlüğünün 6 sıra nolu Genel Tebliğinde de kamu görevlilerinin aylık ve diğer özlük haklarının banka aracılığıyla ödenmesi ve buna ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir.

15. Bankalar tarafından sunulan bu ek mali imkânların tasarrufu-na ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşlarında uygulama birliğinin sağlanması amacıyla 20/07/2007 tarihli ve 26588 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2007/21 nolu Başbakanlık Genelgesinin 4 üncü maddesi, 10/08/2010 tarihli ve 27668 sayılı Resmi Gaze-tede yayımlanan 2010/17 nolu Başbakanlık Genelgesi ile değiş-tirilerek, “Banka tarafından verilecek promosyon miktarının tamamı personele dağıtılacaktır.” şeklinde düzenlenmiştir.

16. Genelgenin 5 inci maddesi de 05/08/2008 tarihli ve 26958 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2008/18 nolu Başba-kanlık Genelgesi ile değiştirilerek “Dağıtılacak promosyonlar, ilgili banka tarafından personel adına açılan hesaba aktarılmak suretiyle ödenecektir.” şeklinde yeniden düzenlenmiştir.

17. Genelgenin 7 nci maddesinde ise; “Genelge çerçevesinde ya-pılacak uygulamalar kurum personelinin rahatlıkla bilgi edinebileceği şekilde ilan panoları ve internet siteleri yoluyla ilan edilecek, aleniyet ilkesine titizlikle riayet edilecektir” hükmüne yer verilmiştir.

B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar

18. Kayseri 1. İdare Mahkemesinin 31/01/2012 tarihli ve E:2011/940; K:2012/104 sayılı Kararında;

“...06.08.2010 tarihinde görevine başlayan davacı tarafından, 30.04.2010 tarihinde yapılan protokol uyarınca okul çalışanlarına ve-rilen promosyonunda tarafına verilmesi istemiyle yeni kurumuna ya-pılan 16.03.2011 tarihli başvurunun promosyon anlaşması yapıldığı tarihte görevde olan personelin hesabına ödendiği, bu tarihten sonra göreve başlayan davacıya promosyon ödemesinin yapılmasının müm-kün olmadığı gerekçesiyle 03.05.2011 tarih ve 195 sayılı işlemle red-dedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır. …

… davacının banka promosyonunun tarafına ödenmesi istemiyle yaptığı başvuru üzerine banka ile yapılan sözleşmenin imza tarihinden

Page 588: Kamu Personel Rejimi 1

583KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

sonra atandığından bahisle promosyon ödemesi yapılmamış ise de… anlaşma süresi olan 4 yıl boyunca davacının maaşının bu ban-ka aracılığıyla ödeneceği ve bu promosyonların peşin olarak ödendiği dikkate alındığında, davacıya… yapılan anlaşma doğ-rultusunda hakettiği banka promosyonunun ödenememesinde hukuka ve hakkaniyete uyarlılık görülmemiştir.

…. davacının yeni görev yerine atanıp göreve başladığı 06.08.2010 tarihinden itibaren 4 yıl süre ile Halkbank A.Ş. ara-cılığıyla maaşını alacağı açık olup bu banka ile yapılan sözleş-meden kaynaklanan promosyonun kendisine ödenmesi hakka-niyet gereğidir.

Diğer taraftan, Anayasa’nın 125. maddesinin son fıkrası olan ida-renin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükmü uyarınca, davacıya ödenmeyen promosyon tutar-larının davalı idareye başvurduğu tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerekmektedir...” ifadelerine yer verilmiştir.

Kayseri Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere veri-len karar itiraz yolu tüketilmeksizin kesinleşmiştir.

19. Banka promosyonu maaş anlaşmasından sonra göreve başla-yan bir personelin, kendisine promosyon ödenmesi talebinin Fortis Bank Uşak Şubesi tarafından reddi üzerine Tüketici Sorunları Hakem Heyetine yaptığı başvuru neticesinde, Uşak Valiliği Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığının 12/10/2009 tarihli ve 13/19/06 nolu ka-rarı ile, promosyon ödenmesine karar verilmiş; bankanın karara itirazı üzerine Uşak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, Tüketici Mahkemesi sıfa-tıyla baktığı davada, 22/04/2010 tarihli ve E:2009/360, K:2010/111 sayılı Kararı ile itirazın reddine karar vermiştir. Bankanın kararı tem-yiz etmesi üzerine Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 11/11/2010 tarihli ve E:2010/12597, K:2010/15688 sayılı Kararı ile temyiz dilekçesi; ke-sinlik sınırının altında kalmasından dolayı reddedilmiştir.

C. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz MAKAS’ın Kamu Başde-netçisi’ne Önerisi

20. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neti-cesinde; şikâyet konusu olayın hukuka ve hakkaniyete uygun olmadığı

Page 589: Kamu Personel Rejimi 1

584 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

değerlendirilerek, şikayetçinin göreve başlama tarihi ile protokolün bitiş tarihi arası dönem için hesaplanacak promosyon bedelinin şika-yetçiye ödenmesi yönündeki Tavsiye Kararı Önerisi Kamu Başdenetçi-si’ne sunulmuştur.

D. Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlen-dirme

21. Şikâyet başvurucusu 4 numaralı paragrafta açıklandığı üzere; kendisine promosyon ödenmesi talebinde bulunmaktadır.

22. Şikayetçinin 09/07/2015 tarihinde Giresun Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünde açıktan atanarak göreve başladığı, Türkiye İş Bankası ile anılan Müdürlük arasında 04/03/2015 tarihinde imzalan-mış olan maaş ödemesi protokolü uyarınca Banka tarafından Kurum personeline promosyon ödemesi yapıldığı, ancak protokol tarihinden sonra göreve başlamış olması sebebiyle şikâyetçiye promosyon ödeme-si yapılmadığı anlaşılmıştır.

23. Kamu görevlilerinin aylık ve diğer özlük hakları bankalar ile ilgili kamu görevlisinin çalıştığı kurum arasında yapılan sözleşme ve protokoller çerçevesinde bankalar aracılığıyla ödenmekte, bankalar ise bu ödemelerden gelir elde etmektedirler. Bu gelirin karşılığı olarak bankalar tarafından ilgili kurumlara promosyon adı altında mali im-kanlar sunulmaktadır. Bankalar tarafından sunulan bu ek mali imkân-ların tasarrufuna ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşlarında uygula-ma birliğinin sağlanması amacıyla 15, 16 ve 17 numaralı paragraflarda bahsedilen Başbakanlık Genelgeleri düzenlenmiştir.

24. Kurumumuza aynı konuda değişik tarihlerde yapılan başvuru-larda, banka ile yapılan promosyon protokolünden sonra göreve başla-yan personele göreve başlanan tarih ile protokolün geçerli olduğu son tarih arası dönem için hesaplanacak promosyon bedelinin ödenmesi talep edilmiş olup; Kurumumuzca yapılan inceleme ve araştırma neti-cesinde söz konusu talebin kabulü ve banka ile protokol imzalanırken sonraki dönemde muhtemel personel atamalarının göz önünde bulun-durulması yönünde ilgili idarelere tavsiyede bulunulmasına karar ve-rilmiştir (bkz. Kamu Başdenetçisi’nin 24.07.2014 tarihli ve 2014/432, 2014/630, 2014/660 sayılı, 15/06/2016 tarihli ve 2016/532 sayılı Tavsiye Kararları).

Page 590: Kamu Personel Rejimi 1

585KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

25. Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerin incelenmesi ne-ticesinde, İdare ile Banka arasında yapılmış olan 04/03/2015 tarihli protokolde; söz konusu sözleşmenin o günkü 55 kişilik personel listesi üzerinden yapıldığı, sonradan personel sayısında artış olması halin-de bankadan ilave bir promosyon ödemesi yapılması talebinde bulu-nulmayacağına dair karşılıklı taahhüt anlaşması yapılmış olduğundan şikayetçiye promosyon ödemesi yapılmadığı anlaşılmıştır. İdarenin de iradesini ortaya koyarak imzaladığı bu protokolden kaynak-lanan uyuşmazlıklarda idarenin hiçbir sorumluluğunun bulun-madığı kabul edilemez. Bu anlamda idare, protokolü imzaladı-ğı tarihte basiretli davranmalı ve Kurumunda daha sonra yeni çalışanlar istihdam edeceğini hesaplamalı, öngörülebilirlik ilkesine uygun hareket edip sözleşme hükümlerini tartışarak imza altına almalıdır. Aksi takdirde İdare, Anayasanın 125 inci maddesinde de yer verildiği üzere, çalışanına vermiş olduğu bu zararı tazmin etmekle yükümlüdür. Bu yönüyle idarenin şikâ-yete konu edilen işleminin hukuka ve hakkaniyete aykırı oldu-ğu anlaşılmaktadır.

26. Diğer taraftan somut olayda, İdare ile Banka arasında düzen-lenen protokol gereği şikayetçi de dâhil olmak üzere Kurumda çalışan personelin aylık ve diğer özlük hakları 15/03/2018 tarihine kadar anı-lan Bankada adlarına açılan hesaplara aktarılmak suretiyle ödenecek-tir. Bununla birlikte anılan Protokolün 5 inci maddesi gereği; Kuruma yeni alınacak personelin otomatik olarak bu Protokol kapsamına dahil olacağı ve Kuruma yeni alınacak personelin maaş ve diğer ödemele-rinin Protokol süresince Banka tarafından gerçekleştirileceği, ancak Protokolün 20 ve 21 inci maddeleri gereğince de Kurumun personel sayısında artış olması veya promosyon almayan personel bulunması ve başkaca bir nedenle Bankadan ilave bir promosyon ödemesi yapıl-ması talebinde bulunulmayacağı hususu kabul, beyan ve taahhüt edil-miştir. Bu anlamda şikayetçinin promosyon ödenmesi talebi, protokolde yer alan hükümler sebebiyle karşılanmamıştır. Ne var ki şikâyetçinin göreve başlama tarihi olan 09/07/2015 ta-rihinden protokolün geçerlilik süresinin sonu olan 15/03/2018 tarihine kadarki yaklaşık 3 yıllık sürede, Türkiye İş Bankası A.Ş. aracılığıyla maaşını alacağı açık olup, yargı kararlarında

Page 591: Kamu Personel Rejimi 1

586 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

da yer verildiği üzere, banka ile yapılan sözleşmeden kaynakla-nan promosyonun şikayetçiye ödenmesi hakkaniyet gereğidir.

27. Şikayet başvurucusunun mülkiyet hakkını ilgilendiren, kişisel hakkıyla ilgili, idarenin bankayla bir başkasının mülki-yet hakkına yönelik hakkından feragatini doğuracak şekilde protokol imzalamasının Medeni Kanun, Borçlar Kanunu vb. mevzuat hükümlerine açıkça aykırı olduğu gibi sözleşme ser-bestisine de aykırıdır.

28. Kaldı ki protokol tarihinden sonra göreve başlayan per-sonele promosyon ödemesi yapılmaması, Anayasanın 10 uncu maddesinde yer alan eşitlik ilkesine aykırıdır. Bu anlamda özlük haklarını aynı banka aracılığıyla almakta olan tüm kurum çalışanının, bu bankanın sağlayacağı ek mali imkânlardan yararlanabilmesi eşitlik ilkesinin bir gereğidir. Protokolün imzalandığı tarihte görev yapmak-ta olan personele promosyon ödemesi yapılarak, protokol tarihinden sonra göreve başlayan personele söz konusu ödemenin yapılmaması suretiyle kurumundaki eşitlik ilkesinin ihlali neticesinde ortaya çıka-cak durumun ise personel arasındaki çalışma barışına zarar vereceği açıktır.

29. Bunun yanı sıra Başbakanlık Personel ve Prensipler Genel Mü-dürlüğünün 6 numaralı paragrafta yer verilen görüşlerinde; kurum-ların bankalarla yaptıkları protokol tarihinden sonra göreve başlayan personelin hangi koşullarla banka promosyonlarından yararlanabile-ceğine ilişkin hususların niteliği itibarıyla uygulamaya ilişkin olduğu ve kurum ve kuruluşlarının teşkilatı, personel yapısı ve hareketleri-ne göre bankalarla yaptıkları protokoller çerçevesinde ele alınmasının daha uygun olacağı yönünde değerlendirme yapılmış olup; idareler kendilerine tanınan hareket alanı içerisinde öngörülebilirlik ilkesi çerçevesinde en makul çözümü bulmaları gerekmektedir. Nitekim şikâyet edilen idare küçük bir teşkilatlanma olduğundan ve personel sayısının da az olduğu anlaşıldığından, teşkilat yapısı ve personel sayısında çok büyük değişikliklerin olmayacağı da aşikârdır. Bu anlamda personel hareketliliğinin tahmin edile-bilir bir çerçevede kalacağının öngörülmesi mümkündür.

30. Diğer taraftan Kurumumuza yapılan şikayet başvurularından, şikayete konu promosyon ödemelerinde idarelerin benzer nitelikte

Page 592: Kamu Personel Rejimi 1

587KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

protokol hükümlerini kabul etmek suretiyle hatalı davranmaya ve bu konuda mağduriyetler yaşanmaya devam edildiği anlaşılmıştır. Dolayı-sıyla idarenin ve protokol tarihi sonrasında göreve başlayan kamu per-sonelinin aleyhine olan ve eşitlik ilkesine aykırılık oluşturarak çalışma barışına da zarar veren bu tür idareyi kısıtlayıcı protokol hükümlerinin taahhüt edilmesinin engellenmesi hususunun üst düzenlemelerle ida-relere bildirilmesine, idarelerin bu konuda bilgilendirilmesine ihtiyaç hasıl olduğu değerlendirilmektedir. Bu bağlamda, bankalar tarafından sunulan bu ek mali imkânların tasarrufuna ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşlarında uygulama birliğinin sağlanması amacıyla 15, 16 ve 17 numaralı paragraflarda bahsedilen Başbakanlık Genelgele-ri düzenlendiği hususu göz önünde bulundurulduğunda, pro-tokol tarihlerinden sonra göreve başlayan kamu personelinin promosyon ödemesinden istisna tutulmasına ilişkin protokol hükümleri uygulamalarının ve bu konuda oluşacak mağduri-yetlerin giderilmesi hususlarının Başbakanlık Genelgeleriyle düzenleme altına alınmasının yerinde olacağı değerlendiril-mektedir.

31. Sonuç olarak yukarıdan bu yana yapılan açıklamalar, anılan mevzuat hükümleri, yargı kararları ile dosya içindeki bilgi ve belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde; şikâyetçinin, banka promosyo-nu ödenmesi talebinin idarece reddine ilişkin işlemin hukuka ve hak-kaniyete uygun olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

32. Şikâyete konu olayda, yukarıdaki paragraflarda da yer verildi-ği üzere, T.C. Anayasasının “Kanun Önünde Eşitlik” başlıklı 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin ihlal edildi-ği değerlendirilmiştir.

33. Bunun dışında, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakla-rı kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi; şikâyete konu olayda, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ile İnsan Hakları Avrupa Sözleş-mesinde yazılı ve güvence altına alınmış olan başkaca bir insan hakkı ihlalinin tespit edilemediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

Page 593: Kamu Personel Rejimi 1

588 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

F. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

34. Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anla-yışında idarelerden sadece hukuka uygun hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklen-mektedir.

35. 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi Yönetim İlkeleri” başlıklı 6 ncı maddesi; “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idare-nin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilme-si, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davra-nışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar.” şeklindedir. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkelerin kay-nağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci mad-desinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen “Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiştir.

36. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirmeler neti-cesinde; şikâyet başvurusunun inceleme ve araştırması kapsamında Kurumumuzca istenilen bilgi ve belgelerin idare tarafından süresi içerisinde ve gerekçeli olarak Kurumumuza gönderildiği, böylece “ka-rarların gerekçeli olması ve makul sürede karar verme” ilkelerine uygun davranıldığı anlaşılmıştır.

37. Buna karşılık ilgili Kuruma yeni atanan personelin protokol so-nuna kadar maaşını ilgili bankadan alacağı da dikkate alınarak; perso-nel arasında haksızlık ve eşitsizlik yaratılmaması, çalışma huzur ve dü-zeninin bozulmasına neden olunmaması gerekmektedir. Kurumda ça-lışmakta olan personelin protokol ödemesinden yararlandırılıp, proto-kol tarihinden sonra göreve başlayan personelin yararlandırılmaması bakımından idarenin, “eşitlik” ve “haklı beklentiye uygunluk” ilkelerine

Page 594: Kamu Personel Rejimi 1

589KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

uygun davranmadığı değerlendirilmektedir. Diğer taraftan idare-nin, promosyon ödemesi yapılamayacağına ilişkin olarak, şikayetçiye ve Kurumumuza iletmiş olduğu yazılarda idarenin bu kararına karşı hangi sürelerde hangi mercilere başvurulabileceğinin gösterilmediği anlaşıldığından “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uygun davranılmadığı tespit edilmiş olup, idareden bu hususlarda bundan böyle daha özenli davranması beklenmektedir.

IV-HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUATA. Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

38. 14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 17 inci maddesinin sekizinci fıkrasına göre Kamu Denet-çiliği Kurumuna, dava açma süresi içinde yapılan başvuru, işlemeye başlamış olan dava açma süresini durdurmakta olup, 21 inci madde-nin ikinci fıkrası uyarınca bu tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

B. Yargı Yolu

39. 2709 sayılı 1982 Anayasasının Temel Hak ve Hürriyetlerin Ko-runması Başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet, işlemle-rinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin ikinci fık-rası uyarınca, ilgili idarenin işlemine karşı dava açma süresinden arta kalan süre içerisinde Giresun İdare Mahkemesinde yargı yolu açıktır.

V. SONUÇYukarıda açıklanan gerekçeler ve dosya kapsamına göre ŞİKÂYE-

TİN KABULÜNE;

1- Protokol tarihinden sonra göreve başlayan şikayetçiye, göreve başladığı 09/07/2015 tarihi ile söz konusu protokolün geçerli olduğu son tarih olan 15/03/2018 tarihi arasında hesaplanacak promosyon tutarının makul sürede ödenmesi ve promosyon sözleşmesi imzalan-masından sonra idarelerine açıktan veya naklen atanacak personelin

Page 595: Kamu Personel Rejimi 1

590 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU

olabileceğini göz önünde bulundurularak ileride yaşanabilecek benzer problemlerin önüne geçilmesi amacıyla bundan sonra yapılacak pro-tokollerde bu durumların göz önünde bulundurulması hususlarında, GİRESUN VALİLİĞİ İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜNE TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

2- Diğer taraftan şikayete konu edilen idarenin uygulamalarının ve yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi için anılan konuların Başba-kanlık Genelgeleriyle düzenlenmesi hususunun değerlendirmeleri ve bilgileri için (prg. 30) kararın bir örneğinin BAŞBAKANLIĞA GÖN-DERİLMESİNE,

6328 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, merciince bu karar üzerine tesis edilecek işlem ya da tavsiye edilen çö-zümün uygulanabilir nitelikte görülmediği takdirde gerekçesinin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Bu Kararın şikayet başvurucusuna ve gereği için GİRESUN VA-LİLİĞİ İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ ile BAŞBAKANLI-ĞA tebliğine,

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisince karar verildi.

M.Nihat ÖMEROĞLU

Kamu Başdenetçisi

Page 596: Kamu Personel Rejimi 1