KÖY ENSTİTÜLERİ

KÖY ENSTİTÜLERİ KÖY ENSTİTÜLERİ

"SÜRER EKER BİÇERİZ, GÜVENİP ÖTESİNE,"SÜRER EKER BİÇERİZ, GÜVENİP ÖTESİNE,

MİLLETİN HER KAZANCI MİLLETİN KESESİN MİLLETİN HER KAZANCI MİLLETİN KESESİN

TOPLANDIK BAŞ ÇİFTÇİNİN, ATATÜRK TOPLANDIK BAŞ ÇİFTÇİNİN, ATATÜRK

SESİNE TOPRAKLA SAVAŞ İÇİN, ZİRAAT CEPHESİNE."SESİNE TOPRAKLA SAVAŞ İÇİN, ZİRAAT CEPHESİNE."

KURULUŞUKURULUŞU

Köy Enstitüleri, ilkokul öğretmeni yetiştirmek üzere 17 Köy Enstitüleri, ilkokul öğretmeni yetiştirmek üzere 17 Nisan 1940 tarihli ve 3803 sayılı yasa ile açılmış okullardır. Nisan 1940 tarihli ve 3803 sayılı yasa ile açılmış okullardır.

Eğitim alanında kırsal kesimde yaşayan halk ile kentliler Eğitim alanında kırsal kesimde yaşayan halk ile kentliler arasındaki bozuk dengeyi eşitlemek ve köy halkına pratik arasındaki bozuk dengeyi eşitlemek ve köy halkına pratik bilgi vermek amacıyla 1936'ta Saffet Arıkan' ın Vekilliği bilgi vermek amacıyla 1936'ta Saffet Arıkan' ın Vekilliği döneminde Köy Eğitmeni projesi uygulamasına başlanır. döneminde Köy Eğitmeni projesi uygulamasına başlanır. Askerliğini onbaşı veya çavuş olarak yapan gençler, Ziraat Askerliğini onbaşı veya çavuş olarak yapan gençler, Ziraat Bakanlığı'nın işbirliğiyle, modern tarım tekniklerini Bakanlığı'nın işbirliğiyle, modern tarım tekniklerini uygulayan Mahmudiye Devlet Üretme Çiftliği'nde uygulayan Mahmudiye Devlet Üretme Çiftliği'nde yetiştirilerek köylere gönderilir. Amaç, köye hem bir yetiştirilerek köylere gönderilir. Amaç, köye hem bir öğretmen hem de modern üretim araçları ve tarım öğretmen hem de modern üretim araçları ve tarım yöntemleri sağlamak ve eğitimin mali yükünü yöntemleri sağlamak ve eğitimin mali yükünü hafifletmektir. İsmail Hakkı Tonguç yönetiminde başlanan hafifletmektir. İsmail Hakkı Tonguç yönetiminde başlanan bu projenin başarılı olması üzerine 1937 ve 1939 yıllarında bu projenin başarılı olması üzerine 1937 ve 1939 yıllarında çıkarılan yasalarla köy eğitmeni yetiştirme deneyimi çıkarılan yasalarla köy eğitmeni yetiştirme deneyimi yaygınlaştırılır. Kırsal kesime yönelik bu eğitim uygulaması yaygınlaştırılır. Kırsal kesime yönelik bu eğitim uygulaması hiç şüphesiz daha sonra kurulan Köy Enstitüleri için uygun hiç şüphesiz daha sonra kurulan Köy Enstitüleri için uygun koşullar yaratmış ve Köy Enstitüleri'ne geçişi koşullar yaratmış ve Köy Enstitüleri'ne geçişi kolaylaştırmıştırkolaylaştırmıştır

ÖZELLİKLERİÖZELLİKLERİ

Köy Enstitüleri’nde yaşam, dönemin öğretmen ve Köy Enstitüleri’nde yaşam, dönemin öğretmen ve öğrencilerinin anlatımı ile tam "birliktelik, katılım, yetki" ve öğrencilerinin anlatımı ile tam "birliktelik, katılım, yetki" ve "sorumluluk" eksenlerine oturtulmuştur. "sorumluluk" eksenlerine oturtulmuştur.

Enstitülerde kararlar yönetici-öğretici-öğrenci üçlüsünün Enstitülerde kararlar yönetici-öğretici-öğrenci üçlüsünün katkı ve onayıyla alınır. katkı ve onayıyla alınır.

Okul yöneticileri ile öğrenciler her konuyu tartışabilirler. Okul yöneticileri ile öğrenciler her konuyu tartışabilirler.

Enstitüleri’nin kuruluşunda Atatürk politikası uygulanır.Enstitüleri’nin kuruluşunda Atatürk politikası uygulanır.

Tarıma elverişli arazilerin seçilmesine özellikle özen Tarıma elverişli arazilerin seçilmesine özellikle özen gösterilir. gösterilir.

Anlayış o dönemde "Eğitim, Üretim içindedir" şiarıdır. Anlayış o dönemde "Eğitim, Üretim içindedir" şiarıdır.

AMAÇLARIAMAÇLARI

Cumhuriyeti kuran genç kadro, büyük çoğunluğu köylü olan Cumhuriyeti kuran genç kadro, büyük çoğunluğu köylü olan ve aynı oranda okuma yazma bilmeyen toplumu kısa yoldan ve aynı oranda okuma yazma bilmeyen toplumu kısa yoldan okuryazar yapmak,okuryazar yapmak,

Ülkemizin çağdaşlaşma ve modernleşme projesi olması,Ülkemizin çağdaşlaşma ve modernleşme projesi olması,

Çok yönlü yetişmiş, özgüveni gelişmiş, karşılaştığı sorunu Çok yönlü yetişmiş, özgüveni gelişmiş, karşılaştığı sorunu çözebilen yetenekli ve zeki köy çocukları yetiştirmek,çözebilen yetenekli ve zeki köy çocukları yetiştirmek,

Üreten, paylaşan ve dönüştüren demokrat insanlar Üreten, paylaşan ve dönüştüren demokrat insanlar yetiştirerek ülkenin modernizasyonunu hedefliyorlardı. yetiştirerek ülkenin modernizasyonunu hedefliyorlardı.

EĞİTİM PROGRAMLARI VE EĞİTİM PROGRAMLARI VE YÖNTEMLERİ YÖNTEMLERİ

Köy Enstitüleri açıldığında elde hazır bir öğretim Köy Enstitüleri açıldığında elde hazır bir öğretim programı yoktu. Bu dönemde eğitim ve öğretim programı yoktu. Bu dönemde eğitim ve öğretim işleri, İlköğretim Genel Müdürlüğü (İlk Tedrisat işleri, İlköğretim Genel Müdürlüğü (İlk Tedrisat Umum Müdürlüğü)’nün genelgeleriyle Umum Müdürlüğü)’nün genelgeleriyle düzenlenmekteydi. Bu genelgeler arasında 1 düzenlenmekteydi. Bu genelgeler arasında 1 Temmuz 1940 tarih ve 435 sayılı genelgede, Temmuz 1940 tarih ve 435 sayılı genelgede, öğrencilere “Enstitü birinci sınıf tahsili” verileceği öğrencilere “Enstitü birinci sınıf tahsili” verileceği belirtilerek 29 Ekim 1940 tarihine kadar belirtilerek 29 Ekim 1940 tarihine kadar Enstitülerin birinci sınıf öğrencilerine verilecek Enstitülerin birinci sınıf öğrencilerine verilecek eğitim ve yaptırılacak işler ayrıntılı bir biçimde eğitim ve yaptırılacak işler ayrıntılı bir biçimde açıklanıyordu. Geneldeki maddeler, “yapılacak açıklanıyordu. Geneldeki maddeler, “yapılacak işler”, “kazandırılacak beceri ve alışkanlıklar”, işler”, “kazandırılacak beceri ve alışkanlıklar”, “kültürel etkinlikler”, ve “kazandırılacak düşünce, “kültürel etkinlikler”, ve “kazandırılacak düşünce, davranış ve tutum” başlıkları altında toplanabilir. davranış ve tutum” başlıkları altında toplanabilir.

Yapılacak işler bölümünde;Yapılacak işler bölümünde; Enstitü arazisinin ağaçlandırılması, Enstitü arazisinin ağaçlandırılması,

Bataklık yerlerin kurutulması,Bataklık yerlerin kurutulması,

Yol yapımı, Yol yapımı,

İşlenmemiş toprakların verimli hale getirilmesi,İşlenmemiş toprakların verimli hale getirilmesi,

Öğrencilere her fırsatta hayvanlara ve bitkilere Öğrencilere her fırsatta hayvanlara ve bitkilere zarar veren çeşitli hastalık ve etkenlerden zarar veren çeşitli hastalık ve etkenlerden korunması önlemlerinin öğretilmesi isteniyordu. korunması önlemlerinin öğretilmesi isteniyordu.

Kazandırılacak beceri ve Kazandırılacak beceri ve alışkanlıklar ;alışkanlıklar ;

Bisiklet ve motosiklet kullanma,Bisiklet ve motosiklet kullanma, Yüzme, ata binme, dağa tırmanma,Yüzme, ata binme, dağa tırmanma, Sandal, yelken, motorlu deniz araçları Sandal, yelken, motorlu deniz araçları

kullanma, kullanma, Mandolin, ağız armoniği, flüt gibi bir müzik Mandolin, ağız armoniği, flüt gibi bir müzik

aletini çalma, aletini çalma, Yerel ve ulusal oyunları oynama,Yerel ve ulusal oyunları oynama, Radyo ve gramofondan müzik parçaları Radyo ve gramofondan müzik parçaları

dinleme yer almaktaydı. dinleme yer almaktaydı.

Kültürel etkinlikler; Kültürel etkinlikler;

Köy hayatını konu edinen kitaplar başta Köy hayatını konu edinen kitaplar başta olmak üzere öğrencilerin bilgilerini arttırıcı olmak üzere öğrencilerin bilgilerini arttırıcı nitelikte yayınları içeren kütüphane nitelikte yayınları içeren kütüphane oluşturulmasını, oluşturulmasını,

Her Enstitünün bulunduğu yerin coğrafi ve Her Enstitünün bulunduğu yerin coğrafi ve tarihi özelliklerine göre, etnografik, jeolojik tarihi özelliklerine göre, etnografik, jeolojik ve tarımsal değer taşıyan eşya ile “yurt ve tarımsal değer taşıyan eşya ile “yurt müzesi” kurulmasını, müzesi” kurulmasını,

Öğrencilerin öğretmenlerle birlikte görev Öğrencilerin öğretmenlerle birlikte görev aldığı eğlenti ve müsamerelerin aldığı eğlenti ve müsamerelerin düzenlenmesini kapsıyordu. düzenlenmesini kapsıyordu.

Düşünce, davranış ve tutumlara Düşünce, davranış ve tutumlara ilişkin genelge maddeleri; ilişkin genelge maddeleri;

• • Talebeye her işte tasarrufla hareket, sıhhatlerine itina, Talebeye her işte tasarrufla hareket, sıhhatlerine itina, çocuklara, kadınlara, ihtiyarlara hastalara, düşkünlere yardım çocuklara, kadınlara, ihtiyarlara hastalara, düşkünlere yardım etme, bulundukları yerleri çok temiz tutma itiyatları etme, bulundukları yerleri çok temiz tutma itiyatları verilecektir.verilecektir.

• • Talebe her türlü müşküllerden yılmayacak ve onları yenebilecek Talebe her türlü müşküllerden yılmayacak ve onları yenebilecek evsatta yetiştirilecektir. Onların korkak mütereddit, kararsız, evsatta yetiştirilecektir. Onların korkak mütereddit, kararsız, iradesiz olmamalarına son derece dikkat edilecektir.iradesiz olmamalarına son derece dikkat edilecektir.

• • Enstitülerde planlı, sur’atli iş görmek ve işi başarmak talebe ve Enstitülerde planlı, sur’atli iş görmek ve işi başarmak talebe ve öğretmenler için esas prensiplerden biri olacaktır. öğretmenler için esas prensiplerden biri olacaktır.

• • Talebe ve öğretmen Teşkilatı Esasiye Kanununun 2.maddesinde Talebe ve öğretmen Teşkilatı Esasiye Kanununun 2.maddesinde yazılı Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik yazılı Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik ve İnkılâpçılık prensiplerini Türk Milletinin yükselmesi için ana ve İnkılâpçılık prensiplerini Türk Milletinin yükselmesi için ana prensipler bilerek çalışacaklar, bu prensipleri hiçbir engel prensipler bilerek çalışacaklar, bu prensipleri hiçbir engel tanımadan hayata tatbik edebilen insanlar olacaktır. tanımadan hayata tatbik edebilen insanlar olacaktır.

Köy Enstitülerinin programları;Köy Enstitülerinin programları; akademik, akademik, teknik ve tarım okullarının programlarından teknik ve tarım okullarının programlarından tamamen farklıydı. Enstitüler yıl boyunca açıktı ve tamamen farklıydı. Enstitüler yıl boyunca açıktı ve öğrenciler 45 günlük bir tatile sırayla giderlerdi. öğrenciler 45 günlük bir tatile sırayla giderlerdi. Ancak tatilde bile öğrencilerin Enstitü ile ilgili Ancak tatilde bile öğrencilerin Enstitü ile ilgili sorumlulukları vardı. Öğrencilerden tatil sorumlulukları vardı. Öğrencilerden tatil dönüşünde köylerinden topladıkları bitki ve dönüşünde köylerinden topladıkları bitki ve hayvan türleri örneklerini, el zanaatı işlerini, halk hayvan türleri örneklerini, el zanaatı işlerini, halk türküleri örneklerini Enstitüye getirmeleri türküleri örneklerini Enstitüye getirmeleri beklenirdi. Bunun yanı sıra öğrencilerden, köyleri beklenirdi. Bunun yanı sıra öğrencilerden, köyleri konusunda bilgi toplamaları ve Enstitüyü konusunda bilgi toplamaları ve Enstitüyü köylerinde temsil etmeleri de istenirdi.köylerinde temsil etmeleri de istenirdi.

KÖY ENSTİTÜLERİNİN KÖY ENSTİTÜLERİNİN KAPATILMASIKAPATILMASI

2.Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru 1945 yılında 2.Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru 1945 yılında Sovyetler Birliği’nin lideri Stalin'in Türkiye'den Sovyetler Birliği’nin lideri Stalin'in Türkiye'den Kars, Ardahan ve Artvin’i ve Boğazlarda askeri üs Kars, Ardahan ve Artvin’i ve Boğazlarda askeri üs istemesi üzerine, Milli Şef de ABD'den askeri istemesi üzerine, Milli Şef de ABD'den askeri destek istemişti. Bu desteği vermeye hazır destek istemişti. Bu desteği vermeye hazır olduğunu belirten ABD,Truman olduğunu belirten ABD,Truman Doktirni ile yardıma başlamıştı ama karşılığında Doktirni ile yardıma başlamıştı ama karşılığında Türkiye'de serbest seçimlere dayanan demokrasi Türkiye'de serbest seçimlere dayanan demokrasi düzeninin yerleştirilmesini ve Milli Şeflik, "5 yıllık düzeninin yerleştirilmesini ve Milli Şeflik, "5 yıllık kalkınma planları" ve "Köy Enstitüleri"leri gibi kalkınma planları" ve "Köy Enstitüleri"leri gibi Sovyet sistemine benzer uygulamaların Sovyet sistemine benzer uygulamaların kaldırılmasını talep etti.kaldırılmasını talep etti.


1946 yılında hükümetin yaklaşan seçimleri 1946 yılında hükümetin yaklaşan seçimleri yitirme kaygısıyla CHP içinden muhalif yitirme kaygısıyla CHP içinden muhalif milletvekillerinin başını çektiği örgütlü milletvekillerinin başını çektiği örgütlü muhalefetin kampanyasıyla, müfredatında muhalefetin kampanyasıyla, müfredatında ve yapılanmasında kuruluş amaçlarından ve yapılanmasında kuruluş amaçlarından uzaklaşan değişiklikler yapıldı. İlerleyen uzaklaşan değişiklikler yapıldı. İlerleyen yıllarda da, daha önceleri sıkı sıkıya bağlı yıllarda da, daha önceleri sıkı sıkıya bağlı olduğu "iş için iş içinde eğitim" ilkesinden olduğu "iş için iş içinde eğitim" ilkesinden uzaklaştırıldı. Önceleri yaratıcılığın ön uzaklaştırıldı. Önceleri yaratıcılığın ön plana çıktığı eğitim anlayışının yerine plana çıktığı eğitim anlayışının yerine giderek geleneksel, ezberci eğitimin giderek geleneksel, ezberci eğitimin yerleştiği öğretmen okullarına yerleştiği öğretmen okullarına dönüştürülerek 1945'te kapatıldılar. dönüştürülerek 1945'te kapatıldılar.


Cumhuriyet Halk Partisi içinden Köylüyü topraklandırma Cumhuriyet Halk Partisi içinden Köylüyü topraklandırma Yasasına karşı çıkan bir kesim milletvekili Demokrat Partiyi Yasasına karşı çıkan bir kesim milletvekili Demokrat Partiyi kurdu. Bu parlamenterler içinde Atatürk Devrimlerine karşı kurdu. Bu parlamenterler içinde Atatürk Devrimlerine karşı olup tek parti diktatörlüğünde bu düşüncelerini açığa olup tek parti diktatörlüğünde bu düşüncelerini açığa vuramayanlar olduğu, Atatürk devrimlerine muhalefet vuramayanlar olduğu, Atatürk devrimlerine muhalefet hisleri besleyen ancak bu karşıtlıklarını ortaya koymaya hisleri besleyen ancak bu karşıtlıklarını ortaya koymaya cesaret edemeyen siyasi ve toplumsal yapının bir karşı cesaret edemeyen siyasi ve toplumsal yapının bir karşı devrim atağı başlatarak Köy Enstitülerinin kapatılmasını devrim atağı başlatarak Köy Enstitülerinin kapatılmasını sağladığı iddia edilmiştir. Hasanoğlan Köy Enstitüsü eski sağladığı iddia edilmiştir. Hasanoğlan Köy Enstitüsü eski müdürü Rauf İnan ve Hıfzı Veldet Velidedeoğlu,Köy müdürü Rauf İnan ve Hıfzı Veldet Velidedeoğlu,Köy Enstitülerinin kapatılmasının Atatürk Devrimleri karşıtlarınca Enstitülerinin kapatılmasının Atatürk Devrimleri karşıtlarınca başlatılan bir Karşı Devrim hareketi olduğunu söylemişlerdi. başlatılan bir Karşı Devrim hareketi olduğunu söylemişlerdi. 1945 yılında Köy Enstitüleri hakkında komünistlerin, 1945 yılında Köy Enstitüleri hakkında komünistlerin, dinsizlerin yetiştiği fuhuş yuvaları olduğu söylenerek saldırı dinsizlerin yetiştiği fuhuş yuvaları olduğu söylenerek saldırı kampanyaları başlatılmıştı. Parlamentoda bütçe kampanyaları başlatılmıştı. Parlamentoda bütçe görüşmelerinde milletvekili Emin Sazak'ın Köylere giden görüşmelerinde milletvekili Emin Sazak'ın Köylere giden enstitü mezunları kendilerini birer Atatürk zannediyorlar enstitü mezunları kendilerini birer Atatürk zannediyorlar demesi üzerine,Hasan Ali Yücel Bu çocukların her birinin demesi üzerine,Hasan Ali Yücel Bu çocukların her birinin birer Atatürk olması temenni edilir şeklinde cevap vermişti. birer Atatürk olması temenni edilir şeklinde cevap vermişti. Köy enstitüleri 1954 yılında kapatılmıştı. Köy enstitüleri 1954 yılında kapatılmıştı.

Köy Enstitülerine yöneltilen ve kapatılmaları ile Köy Enstitülerine yöneltilen ve kapatılmaları ile

sonuçlanan belli başlı eleştirilersonuçlanan belli başlı eleştiriler Enstitülerde öğrenciler tek tip üniforma giyiyordu ve enstitü müdürü bile Enstitülerde öğrenciler tek tip üniforma giyiyordu ve enstitü müdürü bile

buna uyup aynı üniformayı giyiyordu. buna uyup aynı üniformayı giyiyordu.

Öğrenciler bizzat yönetime katılıyorlardı. Bu ve benzeri sebepler ile Öğrenciler bizzat yönetime katılıyorlardı. Bu ve benzeri sebepler ile enstitülere komünistlik suçlamaları yapılıyor arada bir ihbar mektuplarını enstitülere komünistlik suçlamaları yapılıyor arada bir ihbar mektuplarını dikkate alan polisin baskınlarına uğruyordu.dikkate alan polisin baskınlarına uğruyordu.

Kız öğrencilerin erkek öğrenciler ile karma eğitim görmesi sonu gelmez Kız öğrencilerin erkek öğrenciler ile karma eğitim görmesi sonu gelmez dedikodulara neden oluyordu.dedikodulara neden oluyordu.

Köylüler okul ve enstitü inşaatlarına yardım ile devlet tarafından mükellef Köylüler okul ve enstitü inşaatlarına yardım ile devlet tarafından mükellef kılınmıştı. Bu zorlamalar köylülere angarya olarak geliyordu.kılınmıştı. Bu zorlamalar köylülere angarya olarak geliyordu.

Öğrencilerin boğaz tokluğuna öğrenim görecekleri kendi okullarının Öğrencilerin boğaz tokluğuna öğrenim görecekleri kendi okullarının inşasında çalıştırılmaları eleştirilmekteydi.inşasında çalıştırılmaları eleştirilmekteydi.

Köylere atanan öğretmenler yörenin toprak ağalarıyla sorunlar yaşıyorlardı. Köylere atanan öğretmenler yörenin toprak ağalarıyla sorunlar yaşıyorlardı. Bu geçimsizlikler köy öğretmenlerinin toprak ağalarının seçtirdiği Bu geçimsizlikler köy öğretmenlerinin toprak ağalarının seçtirdiği milletvekillerine şikayet olarak ulaşıyordu. Bu durum toprak sahiplerinin milletvekillerine şikayet olarak ulaşıyordu. Bu durum toprak sahiplerinin durmaksızın Ankara'ya baskı yapmalarına neden oluyordu. durmaksızın Ankara'ya baskı yapmalarına neden oluyordu.

KÖY ENSTİTÜLERİNİN TÜRK KÖY ENSTİTÜLERİNİN TÜRK EĞİTİM TARİHİNDEKİ ÖNEMİEĞİTİM TARİHİNDEKİ ÖNEMİ

Köy Enstitüleri, kuruluşundan itibaren Atatürk Devrimlerinin Köy Enstitüleri, kuruluşundan itibaren Atatürk Devrimlerinin itici gücü olma yolunda hızla yol almış, kapatılana kadar, itici gücü olma yolunda hızla yol almış, kapatılana kadar, buralardan birçok öğretmen, eğitmen ve sağlık memurunun buralardan birçok öğretmen, eğitmen ve sağlık memurunun yanısıra, Fakir Baykurt, Talip Apaydın, Mahmut Makal, yanısıra, Fakir Baykurt, Talip Apaydın, Mahmut Makal, Mehmet Başaran ve Dursun Akçam gibi önde gelen yazarlar Mehmet Başaran ve Dursun Akçam gibi önde gelen yazarlar ve düşünürler yetişmişlerdir.ve düşünürler yetişmişlerdir.

Gerçek anlamda devrimci bir hareket olan Köy Enstitüleri Gerçek anlamda devrimci bir hareket olan Köy Enstitüleri çağın en ileri eğitim modeliydi. Anlayan, düşünen, çağın en ileri eğitim modeliydi. Anlayan, düşünen, sorgulayan ve üreten bireyler yetiştirmiştir. Köy Enstitüleri sorgulayan ve üreten bireyler yetiştirmiştir. Köy Enstitüleri üretim ve kültür eksenli olduğu için öğrencilerin öz güvenini üretim ve kültür eksenli olduğu için öğrencilerin öz güvenini geliştirmiştir. geliştirmiştir.

Türkiye'de bilimsel düşünceyi köylere kadar götürmüştür. Türkiye'de bilimsel düşünceyi köylere kadar götürmüştür. Ancak, toplumumuzun eğitim düzeyi, demokrasiyi sindirme Ancak, toplumumuzun eğitim düzeyi, demokrasiyi sindirme bilinci, soğuk savaş koşulları ve batının baskısı sonucu ne bilinci, soğuk savaş koşulları ve batının baskısı sonucu ne yazık ki bu kazanım korunamadı. yazık ki bu kazanım korunamadı.

KURULUŞUNDA EMEĞİ KURULUŞUNDA EMEĞİ GEÇENLERGEÇENLER

Mustafa Kemal Atatürk : Mustafa Kemal Atatürk : “Okul, genç “Okul, genç dimağlara insanlığa saygıyı, ulusa ve dimağlara insanlığa saygıyı, ulusa ve yurda sevgiyi,onuru, bağımsızlığı öğretir.... yurda sevgiyi,onuru, bağımsızlığı öğretir.... Yurdu ve milleti kurtarmaya çalışanların Yurdu ve milleti kurtarmaya çalışanların aynı zamanda mesleklerinde namuslu birer aynı zamanda mesleklerinde namuslu birer uzman olmaları gerekir. Bunu sağlayan uzman olmaları gerekir. Bunu sağlayan okuldur. Eğitim programımızın temeli, okuldur. Eğitim programımızın temeli, bilgisizliğin yok edilmesidir. Bunu yok bilgisizliğin yok edilmesidir. Bunu yok etmedikçe yerimizdeyiz. Yerinde duran bir etmedikçe yerimizdeyiz. Yerinde duran bir şey geriye gidiyor demektir.”şey geriye gidiyor demektir.”


Hasan Ali Yücel : Hasan Ali Yücel : "Biz, istiklâl mücadelesinden itibaren "Biz, istiklâl mücadelesinden itibaren sosyal hayatımızda yaptığımız büyük devrimleri köylere sosyal hayatımızda yaptığımız büyük devrimleri köylere götürecek adam yetiştirmek isteriz. Çünkü, ümmet devrinin götürecek adam yetiştirmek isteriz. Çünkü, ümmet devrinin böyle bir adamı vardır. Bu, imamdır. İmam, insan doğduğu böyle bir adamı vardır. Bu, imamdır. İmam, insan doğduğu vakit kulağına ezan okuyarak, vefat ettiği vakit mezarının vakit kulağına ezan okuyarak, vefat ettiği vakit mezarının başında telkin verene dek, doğumundan ölümüne kadar bu başında telkin verene dek, doğumundan ölümüne kadar bu cemiyetin manen hâkimidir. Bu manevi hakimiyet, maddi cemiyetin manen hâkimidir. Bu manevi hakimiyet, maddi tarafa da intikal eder. Çünkü köylü hasta olduğu vakit de tarafa da intikal eder. Çünkü köylü hasta olduğu vakit de sual mercii imam olur. Biz imamın yerine, köye devrimci sual mercii imam olur. Biz imamın yerine, köye devrimci düşüncenin adamını göndermeyi isteriz. İmam basıl düşüncenin adamını göndermeyi isteriz. İmam basıl doğarken ezan, vefatında telkin ile doğuştan ölümüne kadar doğarken ezan, vefatında telkin ile doğuştan ölümüne kadar elinde tuttuğu küçük toplumun hâkimi ise, önderi ise, bizim elinde tuttuğu küçük toplumun hâkimi ise, önderi ise, bizim ki de bir taraftan maddi, diğer taraftan manevi köyün imamı ki de bir taraftan maddi, diğer taraftan manevi köyün imamı olsun. Ve imam nasıl onun çocuğunu okutuyorsa (Elif olsun. Ve imam nasıl onun çocuğunu okutuyorsa (Elif be'den başlayıp amme tebareke'ye kadar) bizimki de onun be'den başlayıp amme tebareke'ye kadar) bizimki de onun çocuğunu okutsun. Çocuğunu okutmak için bu otoriteyi elde çocuğunu okutsun. Çocuğunu okutmak için bu otoriteyi elde etmesi lâzımdır, düşüncemiz bu idi." etmesi lâzımdır, düşüncemiz bu idi."


İsmet İnönü : ‘İsmet İnönü : ‘Köy Enstitülerini Köy Enstitülerini Cumhuriyetin eserleri içinde en Cumhuriyetin eserleri içinde en kıymetlisi , en sevgilisi sayıyorum. kıymetlisi , en sevgilisi sayıyorum. Köy Enstitülerinden yetişen Köy Enstitülerinden yetişen evlatlarımızın muvaffakiyetlerini evlatlarımızın muvaffakiyetlerini ömrüm boyunca yakından ve candan ömrüm boyunca yakından ve candan takip edeceğimtakip edeceğim.’.’


İsmail Hakkı Tonguç : İsmail Hakkı Tonguç : “Bizce adam “Bizce adam demek, iş gören, işi başarabilen adam demek, iş gören, işi başarabilen adam demektir. İş yapmadan sadece söyleyen, demektir. İş yapmadan sadece söyleyen, yada yazan insana biz iyi adam demeyiz, yada yazan insana biz iyi adam demeyiz, iş görmeyen bir insanın dürüst, akıllı iş görmeyen bir insanın dürüst, akıllı olacağına da inanmayız. Böyle insanların olacağına da inanmayız. Böyle insanların bir ulusu iyi yola götürdükleri bir ulusu iyi yola götürdükleri görülmemiştir. Beceriksiz insanlar vatanı görülmemiştir. Beceriksiz insanlar vatanı sevdiklerini söylerler,ama bu boş ve sevdiklerini söylerler,ama bu boş ve havada bir sevgidir. Çalışan, iş gören havada bir sevgidir. Çalışan, iş gören insanlar böylelerini sevmezler. Bizce köylü insanlar böylelerini sevmezler. Bizce köylü ile okur-yazar arasındaki ayrılığın nedeni ile okur-yazar arasındaki ayrılığın nedeni budur.”budur.”

Sonuç olarak ;Sonuç olarak ;

Köy Enstitüleri eğitim modeli, bireylere olayların farkına varabilme yetisi Köy Enstitüleri eğitim modeli, bireylere olayların farkına varabilme yetisi kazandırıyordu. Kendi bilincine varan, ülkesinin ve dünyanın değerlerinin kazandırıyordu. Kendi bilincine varan, ülkesinin ve dünyanın değerlerinin farkına varır. Bu da yurttaşlık bilincini yaratır. Ancak ülkemizi bu duruma farkına varır. Bu da yurttaşlık bilincini yaratır. Ancak ülkemizi bu duruma getiren soğuk savaş mantığı sahipleri, ülkemizin geleceğe yönelik yetişmiş getiren soğuk savaş mantığı sahipleri, ülkemizin geleceğe yönelik yetişmiş insan yetiştirme projesini erken fark ettiler ve engelleyebildiler.insan yetiştirme projesini erken fark ettiler ve engelleyebildiler.

Köy Enstitüleri’nin kapanması ülkemizin bağımsızlık politikasının kırılma Köy Enstitüleri’nin kapanması ülkemizin bağımsızlık politikasının kırılma noktası ve miladı olarak görülebilir. Bu tarihten sonra eğitimin dokusu ve noktası ve miladı olarak görülebilir. Bu tarihten sonra eğitimin dokusu ve felsefesi değişmiş, köylere kültürel ağırlıklı eğitim, yerini ezberci eğitime felsefesi değişmiş, köylere kültürel ağırlıklı eğitim, yerini ezberci eğitime bırakmıştır. Cumhuriyetin temel hedefi olan köylüyü aydın çiftçi durumuna bırakmıştır. Cumhuriyetin temel hedefi olan köylüyü aydın çiftçi durumuna getirmek yerine sahipsiz, kendi sorunlarını devlete iletemeyecek kadar getirmek yerine sahipsiz, kendi sorunlarını devlete iletemeyecek kadar yalnız ve aciz bırakılmış, çaresiz durumda görmek hepimizi rahatsız yalnız ve aciz bırakılmış, çaresiz durumda görmek hepimizi rahatsız etmektedir.etmektedir.

Köy Enstitüleri’nin temel espirisi, bu eğitim modeli kişinin kendi farkına Köy Enstitüleri’nin temel espirisi, bu eğitim modeli kişinin kendi farkına varılabilirliğini kazandırmasıydı. Anlıyor, düşünüyor, sorguluyor ve üretiyor. varılabilirliğini kazandırmasıydı. Anlıyor, düşünüyor, sorguluyor ve üretiyor. Yaptığı işin verdiği mutluluk ile yaşamına anlam katabiliyordu. Yaptığı işin verdiği mutluluk ile yaşamına anlam katabiliyordu.

DİNLEDİĞİNİZ İÇİN DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZTEŞEKKÜR EDERİZ

2005470080 BESTE SELAY ÖZÖLKE2005470080 BESTE SELAY ÖZÖLKE

2006470055 AYŞE NUR ÖZİL2006470055 AYŞE NUR ÖZİL

Documents

KÖY ENSTİTÜLERİ