20
/ "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER Göngör Dilmen'in 1967 yılında yazdığı ve ilk kez Gülriz Sururi ve Engin Cezzar Topluluğu tarafından oynanan KURBAN, Türk tiyatrosunun önemli eserlerinden biridir. Yarın, tiyatromuzun gelişme çizgisini inceleyenler bu oyundan mutlaka bahsedecekler, bu oyunun yerini, tiyatromuza getirdiğini ve getiremediğini tartışıp, değerlendire- ceklerdir. Özellikle ulusal tiyatromuz sorunu ile ilgilenen sanat düşü- nürlerinin bu yolda atılmış. ciddi bir adımın yerini belirlemek zorunda olduklan meydandadır. Çünkü KURBAN, ulusal malzeme ve bizim zevkimize yönelen sanat öğeleri ile işe başlayıp, evrensel doğruya ve asal estetik değerlere yönelmek gibi çetin bir çaba ürünüdür. Bu zor bir sentez işidir ve peşin yargılarla değil, usta ve yaratıcı sanatçıların üstün duyma ve biçimlerne yeteneği ile başarılabilir. Ulusal Türk ti- yatrosunun böyle bir yol izleyerek mi gelişmesi gerektiği, klasik arı- lıktan ve yoğunluktan mı esinleneceği, şiiri ve şiirin türlü sanatlarını nasıl kullanacağı, biçimlernede hangi yolu tutacağı, ayrıca üzerinde durulmağa değer konulardır. KURBAN'da Güngör Dilmen çeşitli yollardan bir tanesini, fakat zor olanını seçmiştir. KURBAN, Üzerine ortak getirilen bir Anadolu kadının dramıdır. Kadının bu duruma karşı direnme si ve çaresizlik içinde son kurtuluş olarak çocukları ile birlikte ölümü seçmesi, bu korkunç kararı uygu- lamakta gösterdiği yüreği peklik oyuna bir tragedya özelliği kazan- dırır. Erkeğini bir başka kadınla paylaşmak zorunda bırakılan Zehra, tüm toplumun da onayladığı bu durumu aklı, duyguları ve doğal iç güdüsü ile kabul etmemektedir. Çevresi ile çatışır ve yenilgiyi kabul- lenmektense çocuklarını da kurban verip bu kötü düzenden çekilmeği yeğ bulur. Oyun önemli bir kadın sorununu ele almakta ve bu sorunu gergin bir dramatik olay düzeni içinde, düşündürecek ve duygulandı- racak biçimde inandırıcı kişilere yaşatmaktadır. Olay Anadolu'nun Karacaören köyünde, Mahmut'un evinde geçer. Mahmut evli, iki çocuk sahibi, hali vakti yerinde bir köylüdür.

"KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

  • Upload
    lyxuyen

  • View
    252

  • Download
    7

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

/

"KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME.

Doç. Dr. SEVDA ŞENER

Göngör Dilmen'in 1967 yılında yazdığı ve ilk kez Gülriz Sururive Engin Cezzar Topluluğu tarafından oynanan KURBAN, Türktiyatrosunun önemli eserlerinden biridir. Yarın, tiyatromuzun gelişmeçizgisini inceleyenler bu oyundan mutlaka bahsedecekler, bu oyununyerini, tiyatromuza getirdiğini ve getiremediğini tartışıp, değerlendire-ceklerdir. Özellikle ulusal tiyatromuz sorunu ile ilgilenen sanat düşü-nürlerinin bu yolda atılmış. ciddi bir adımın yerini belirlemek zorundaolduklan meydandadır. Çünkü KURBAN, ulusal malzeme ve bizimzevkimize yönelen sanat öğeleri ile işe başlayıp, evrensel doğruya veasal estetik değerlere yönelmek gibi çetin bir çaba ürünüdür. Bu zorbir sentez işidir ve peşin yargılarla değil, usta ve yaratıcı sanatçılarınüstün duyma ve biçimlerne yeteneği ile başarılabilir. Ulusal Türk ti-yatrosunun böyle bir yol izleyerek mi gelişmesi gerektiği, klasik arı-lıktan ve yoğunluktan mı esinleneceği, şiiri ve şiirin türlü sanatlarınınasıl kullanacağı, biçimlernede hangi yolu tutacağı, ayrıca üzerindedurulmağa değer konulardır. KURBAN'da Güngör Dilmen çeşitliyollardan bir tanesini, fakat zor olanını seçmiştir.

KURBAN, Üzerine ortak getirilen bir Anadolu kadının dramıdır.Kadının bu duruma karşı direnme si ve çaresizlik içinde son kurtuluşolarak çocukları ile birlikte ölümü seçmesi, bu korkunç kararı uygu-lamakta gösterdiği yüreği peklik oyuna bir tragedya özelliği kazan-dırır. Erkeğini bir başka kadınla paylaşmak zorunda bırakılan Zehra,tüm toplumun da onayladığı bu durumu aklı, duyguları ve doğaliç güdüsü ile kabul etmemektedir. Çevresi ile çatışır ve yenilgiyi kabul-lenmektense çocuklarını da kurban verip bu kötü düzenden çekilmeğiyeğ bulur. Oyun önemli bir kadın sorununu ele almakta ve bu sorunugergin bir dramatik olay düzeni içinde, düşündürecek ve duygulandı-racak biçimde inandırıcı kişilere yaşatmaktadır.

Olay Anadolu'nun Karacaören köyünde, Mahmut'un evindegeçer. Mahmut evli, iki çocuk sahibi, hali vakti yerinde bir köylüdür.

Page 2: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

50 SEVDA ŞENER

Karısı Zehra ile yoksul günlerinde, pek gençken evlenmişler, birlikteçalışıp çabalayarak bu günkü düzenlerini kurmuşlardır. Sağlıklı vesevimli çocukları aileye sevinç ve güven kaynağı olmaktadır. Fakatbir gün Zehra hasta düşmüş, Murat da misafir gittiği başka bir köydenon beş yaşındaki güzel Çerkez kızı Gülsüm'e tutulmuştur. Onu ikincikarısı olarak eve getirmek kararındadır. Gü1süm'ün ağabeyi Mirza,Mahmut'un bu tutkusundan yararlanıp, Gülsüm için büyük bir başlıkkoparmağa çalışır. Zehra hasta yattığı iç odadan önce kocasının ço-cukları ile mutluluk içinde oynamasını, sonra Mirza ile Gülsüm üze-rine yapılan pazarlığı izler. Suskundur. Zehranın üzerine getirilecekkumaya karşı için için direnmesini ancak, çocukların severek büyüt-tükleri koçun gelecek yeni geline kurban edilmesine karşı açıkça di-renmeleri yolu ilehissederiz. Mahmut oğluna, Hazreti İbrahim'inoğlunu Tanrıya kurban etmek üzere iken gökten indirilen kurbanlıkkoyunun hikayesini anlatır. Murat hikayeyi babası ile birlikte yansılarama içinden gene de koçun kesilmesine razı değildir. Oysa oyunun so-nunda koça karşılık kurban edilecek olan kendi ve küçük kız kardeşiZeynep olacaktır.

Murat, ilk karısına duyduğu vicdan borcu ve bağlılığı, çocuklarınasevgisi ile güzel Gülsüm'ün aşkı arasında bocalar. Mirza'nın aşırıistekleri kısa bir süre için onurunu kamçılar ve Gü1süm'den vaz geçipeski düzenini konımağa karar verir. Mahmut'un Mirza ile çatışmasınıyattığı. yerden izleyen Zehra, Mirza gittikten sonra yataktan kalkıpsandıktan çıkardığı gelinliğini giyer, süslenir. Mahmut'a eski günleriniha:tırhltarak bu "yararsız" aşkı yenmesinde yardımcı olmağa çalışır.Bir an eski mutlu günler geri gelir sanki. İlk evliliklerini, çocuklarınındoğuşunu, taşlı toprakla savaşlarını ansırlar. Fakat bu kısa bir andır.Mahmut Zehra'ya yaklaşmak istedikçe Gülsüm'e olan tutkusunu dahabir yeğinlikle duyar. Aşkı büsbütün alevlenir ve tüm parasını ve malınıMirza'nın ayaklarına serip Gü1süm'ü getirmek üzere çıkıpgider. Oyu-nun birinci bölümünün sonudur bu.

İkinci bölümde tüm umutları yıkılan Zehra'nın gördüğü korkulubir düş yer alır: Zehra düşünde komşu kadınların Gü1süm'ü gizliceöldürdüklerini görür. Fakat Gülsüm'ün ölüsü Murat'ın kollarındayeniden hayat bulur. Onunla sevişir; Zehra'nın evine de, çocuklarınada sahip çıkar. Zehra düşünde yenilgisini yaşar; bir kenara itilmiş-liğinin, eskimişliğinin bilincine varır. Uyandığında başka bir Zehraolacaktır artık. Toplumun töresi, yasası ne olursa olsun, boyun eğ-meyecek, erkeğini başka bir kadınla paylaşmağa razı olmayacaktır.

Page 3: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

"KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME 51

Oyunun üçüncü bölümünde Zehra'mn direnişini ve ölüm kararınıuygulayışını görürüz. Köy kadınları Zehra'nın garip halinden ola-ğanüstü bir şeyler olacağım sezinlemişlerdir. Merak ve heyecanla bek-lerler: Zehra çocuklarına kurbanlık koçu azat ettirir, sonra onlara gü-zel bir masal söyleyerek uyutur. Son yolculuğa bir hazırlıktır bu.Gelin alayı tepenin başında görünür. On beşinde ve güzel Gülsüm atabinmiştir. Bir yanında ağabeyi Mirza, öteki yanında Mahmut bulun-maktadır. Fakat alay kapıya geldiğinde umulmadık bir durumla kar-şırlar. Geline kurban edilecek koç ortalarda yoktur ve evin kapısısıkı sıkıya kapalıdır. Zehra pencereden seslenerek kapıyı açmıyacağınıve gelenlerin geri dönmesini söyler. Gelin alayı çekilip gitrrielidir yoksaMahmut bir daha çocuklarını göremiyecektir. Zehra'nın tehdidi vehalindeki gariplik herkesi şaşırtır. Mirza'mn öfkesi, Muhtarın dildökmesi işe yaramaz. Murat, Zehra'nın korkunç bir şeyler yapmasın-dan endişelidir fakat Mirza bunu bir onur meselesi yapmıştır. Kapızorla kırılıp açıldığında çocukların ve Zehra'nın ölüsü ile karşilaşırlar.

Oyunun özetinden de anlaşılacağı gibi olay dizisi dört ana kişiçevresinde örülmüş, özellikle sonucu etkileyen kahraman ise üzerinekuma getirilen Zehra olmuştur. Bütün kişiler Anadolu'nun tipik in-sanlarını temsil etmekle beraber, Zehra, Murat ve Mirza ayrıntılarıile belirtilmiş, özellikle Zehra tipik olmayan yanları da vurgulanmışkarakterlerdir.

Zehra öncelikle orta yaşlı, evli bir kadının ortak özelliklerinitaşır: İyi bir anadır. Çocuklarını tüm tehlikelere karşı korumak,kem gözlerden esirgemek ister. Anaçtır, şevkatl(dir, dikkatlidir.Kocasına iyi bir eş olmuştur. Evini temiz ve düzenli tutmağa çalışır.Ev içindeki sorumluluklarını da, egemenliğini de iyi bilir. Kadınsıbir dayanıklılığı vardır. Durgun, gösterişsiz bir sağlamlıktır bu.Ancak sırası gelince gösterecektir gücünü. Erkeğini, yavrularım, oca-ğını tekeli altında tutmak, kendi kanatları altında mutlu ve güvenlikılmak ister. Zehra bu tipik, kadinsı özelliklerinin yanı sıra Anadolukadını olmanın niteliklerini de taşır. Suskun ve eziktir. Gelenekselataerkil aile düzenininin mahkum ettiği kadının ezikliğidir bu. Ana-doluda erkeğin tüm aşırılığını -koruyan, fakat kadına eşit haklar ta..;nımayan töre, kadını ezmiş, mizacına göre bazen buruk ve kinci, bazengeveze ve vurdumduymaz, bazen yılgın ve bezgin, bazen de çaresizve mutsuz kılmıştır. İşte Zehra bu sonuncu gruba girer. Zehramntrajik bir karekter oluşu ise şöyle açıklanabilir: O dış suskunluğu vedurgunluğu altında patlamağa hazır bir volkan kadar güçlü ve korkunç-

Page 4: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

52 SEVDA ŞENER

tur. İçinde bulunduğu durum ne kadar zorunlu olursa olsun, beğen-mediği, yanlış bulduğuile uzlaşmaz. Tavizler vererek elde edilecekküçük mutluluklarda gözü yoktur. Salt doğru, salt güzelolanı arar.Mutluluğu katkısız olmalıdır. Uzlaşmağa yanaşmaması oyun ilerledikçebir tutku halini alır. Tutkusu uğrunda can veren olduğu kadar taşlaş-tırandır da. Kocasına olan sevgisinin meyvesiolan yavrularını bu sevgikarşılık görmeyince kendi eli ile yok edebilir. 0, ancak temiz ve doğruolan bir dünyada yaşayabilir. Böyle olmayan bir dünyada yaşamaktanve çocuklarını büyütmektense onları da alıp ölüm yoluna çıkmağıyeğ bulur. Zehra'nın bu aşırılığı hem hayranlığımızı uyandırır, hemkorkutur bizi.

Yazar Zehra'yı sadece davranışları, sözleri ile canlandırmaklayetinmemiş, öteki kişiler ağzından kullandığı benzetmeler ve sembol-lerle onun kişiliğini renkli ve belirgin kılmıştır: Bu azaplı kadını temsileden renk kızıldır. Tüm sevinçleri taşlaştıran "kızıllanettir" odasındantaşan. Köy işi gelinliği "açık kırmızı" idi, zifaf odasına mutluluklargetiren. Oysa şimdi öldükten sonra ateşin kızıllığı içinde aynı odayaacısını sindirecektir:

Kara ocak bekle beni,sana konuk geleceğim.kırmızı alevolupMahmud'u seyredeceğim.

Zehirdir, zakkumdur Zehra:Gülsüm, Gülsüm,güllen, sünbüllen gelir,Zehra Zehra, zehirsende zakkumlar çiçeklenir.

Gülsüm'ün kardeşi Mirza Zehra'yı görünce düşünde gördüğüyılanı ansır:

Geçende mor bir yılan çıktı karşımaşöyle bir yekindi topraktan, bana baktı baktı. ..Gözlerinden içime kara bir ışık aktı.Bir türlü unutaınıyorum,Şimdi odaya girince de öyle oldu.

Kadınlar Zehra'ya öğüt verirlerken bu düğünü Mahmut'a "zehir"etmesini söylerler. Yazar Zehra'yı "mağara gibi loş bir iç oda" da oturt-

Page 5: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

"KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME 53

muş birinci bölümde. Mağara sembolü daha 'ilk baştan seyirciye Zeh-ranın karanlık, derin ve esrarlı karakterini sezdirir.

Oyunda Zehra'nın rakibesi olan Gü1süm, kişilik olarak da Zehra'-ya karşıt çizilmiştir. Zehra'nın orta yaşlılığına ve ana oluşuna karşın,Gülsüm genç, taze ve bakiredir. Gücü Zehra'nınki gibi dargun vepekişik değildir. Muradın karşısında eteğini savurup .gezinirken,düğününde oynar, ata binerken Zehra'nın düşünde evi silip süpürürkenhep kıvrak ve dinamik bir gücü olduğunu belirtir. Canlı, diri, hareketlive beceriklidir Gü1süm, Zehra'nın hastalığına, durgunluğuna karşın.Zehra zakkumsa Gü1süm gül ve sünbü1dür. Zehra kızılsa Gü1sümpen-bedir, Zehra karanlıksa Gü1süm ışıktır. "Bir dağ yeli gibi" girmiştirMahmut'un gönlüne.

Yazar sahne üzerinde çok az görünen Gülsüm'ü hep soyut ke-limelerle canlandırır. Bu soyut, uçucu, kaçıcı, kıvrak anlamlı tanım-lamalarla Gü1süm yaşayan bir kişiden çok bir masal kişisini andırır.

II KadınGözleri menekşe

III KadınLepiska saçları

i. KadınBeli zambak demetiHalimeGüzelin çerkezi

Gü1sümüp Çerkes oluşu Karacaören için yabancılığını vurgular.Gelin alayı ile birlikte at üzerindegelen Gü1süm belki de güzel yüzü,esrarlı çekiciliği altında taş yürekli bir masal prensesidir:

I. KadınAtın üzengileri gümüş.

II. KadınDizginleri sırrna.

III. KadınEğeri elmas.

HalimeGülsüm ata binince öyle olmuş.

Page 6: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

54 SEVDA ŞENER

i. Kadın

Gelinin saçları amber.

II. Kadın

Gözleri zümrüt

III. Kadın

Yüreği taş.

Kadınlar

Yüreği taşmış.

Halime

Gelin ata binince öyle olmuş.

i. Kadın

Başı üstünde şahinler çevrinirmiş.

III. Kadın

Bir elinde dizginleri tutmuşbir elinde Zehra'nın yüreğini,işkence edermiş.

Bu benzetmeler Gülsüm'ü yaşayan bir insandan çok bir resim,bir hayalolarak gösteriyor. Zehra da onu ay ışığına benzetiyordu.Donuk, masaısı ay ışığına; bir de büyücüye. Gü1süm Mahmut'ungönlünü çelen esrarlı, güzel bir büyücüdür sanki.

Öte yandan Gü1süm'ün gerçekçi portresini de vermiş yazar. Bugerçekçi çizgilerle Gü1süm «ağasının buyruğundan", "kocasınınbuyruğuna" geçecek bir toy, bir ürkek kızcağızdır. Çocukluktan yeniçıkmış, genç kızlığın çekingenliği içinde temiz, arı fakat güçsüz veiradesizdir. Mahmud'u sevip sevmediğini bile iyice bilmez. Kaderiniağabeysinin eline bırakmış çaresiz bir Anadolu kızıdır. Evli, iki çocuklu,orta yaşlı bir adamın ikinci karısı olmağa razı edilmiştir. Mutluluğupara karşılığı satılığa çıkarılan bahtsız Anadolu kızlarını temsil eder.

Mahmut varlığını emeği ile elde etmiş çalışkan bir Türk köylU-südür. Ölmüş atını bile vergi listesine yazıp, vergisini ödeyecek kadarnamusludur. Bir yanda çocuklarına duyduğu sevgi ile karısına karşıduyduğu vicdan borcu, öte yandan Gü1süme olan tutkusu arasındabocalar. Törenin erkeğe verdiği hakka dayanarak evine yeni bir kadıngetirmekte sakınca görmez ama çocuklarının ve ilk karısının haklarını

Page 7: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

"KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME 55

çiğnetmek de istemez. Özellikle çocuklarının üveyana elinde hırpa-lanacağından endişe duyar. Murat'ı oyun boyunca huzursuz ve karar-sız bir kişi olarak görürüz. Gülsüme karşı tutkusu ile içten içe savaşırfakat yenik düşer. Arzulu, erkek yanı düşünceli baba ve koca yai1ln-dan baskın. çıkar. Bununla beraber kendisine dininin ve töresinin ta-nıdığı hakkın da, iki çocuğunun anası Zehra'nın hakkının da bilin-cindedir. Davranışlarındaki tutukluk her iki doğruya da hak tanı-masından ileri gelir. Mirza'nın da teşviki ile tutkusuna yenik düştüğüzaman kendisinin ve çocuklarının feHiketini hazırlamış olur. Bu fela-keti sezinlediği zaman ise iş işten geçmiştir. Oyunun başında mutlu,hayattaki başarısı ile güvenli, güzel evlatları ile mağrur ve iyimser.Mahmut, oyunun sonunda tüm varlığını yitirmiş, "yüreği kapkarakatılmış" tır.

Çocuklarımın yokluğunca ağırbu armağanı hangi yürek kaldırır.

Mahmut'un imajı onun felaketini getiren tutkusunu bir has-talık olarak betimler: "ısırmağa sevdiklerini arıyan kudurmuş"kişi, "nöbet" tutmuş hasta, ateşli kişidir Mahmut. Rakı sofrasındakiesrikliği aşkının esrikliğini hatırlatır.

Mirza, tıpkı Gülsüm'ün Zehra'ya karşıt olması gibi, Mahmut'akarşıt olarak çizilmiş kişidir. Mahmut'un tersine çalışıp, alın teri iledünyalık edinmektense, kız kardeşini en yüksek fiata satıp rahat et-rneğe bakar. Ekonomik zorunlulukların şekillendirdiği kurnaz ve be-cerikli Anadolu erkeğini temsil eder. Mahmut'un aksine çıkarını dü-zenle elde etmeğe bakar. Mahmut'uİı tutkusunu alevlendirmek için kızkardeşini övmesi, onun güzelliğinden, gençliğinden ve hele el değ-memişliğinden ve cinsel çekiciliğinden bahsetmesi Anadolu töresineaykırıdır ve Mirza'nın çıkarını ahlak değerlerinden de fazla gözet-tiğini gösterir. Çıkarı tehlikeye düşünce hoyratlaşır. Mahmut'un açıkkalpliliğine karşın sinsi, Mahmut'un duygululuğuna karşın hesapçı,Mahmut'un çalışkanlığına karşın hazır yiyicidiL Öte yandan Mah-mut'tan daha akıllı ve kurnazdır.

Oyunun bu asal dört kişisinin yanında Mahmut'la Zehra'nınçocukları Murat ile Zeynep de önemli bir yer tutarlar. Babalarınıngüvenci, analarının sevgisi olan bu çocuklar ilk bölümde yaşamasevincini, son bölümde ise ölüm acısını getirirler. Seyirci onlarınvarlığında evlat sevgisinin mutluluğunu ve onları yitirmenin korkunçazabını yaşar. Çocuklar -doğanın tüm iyilikleri ve güzellikleri ile be-

Page 8: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

56 SEVDA ŞENER

zenmiş, masum, lekesiz varlıklardır ve bu, sevgileri yalan, mutluluklarıgeçici,kirli dünyada yeşerip boyatamazlar. Ancak daha arı ve katkısızbir aleme gönderilmek üzere kurban edilebilirler ve Zehra kurban ederonları katkısız mutluluk inancı, ya da isterseniz deliliği diyelim, uğruna:

MuratAnlat ana, koçu anlat.

ZehraTüyleri tüm altın kesilmiş.

(kalın sesle koçu yansılıyarak)Murat, Zeynep, Murat, Zeynepsizi götürmeğe geldimtanrı babanın bayramınahazır mısınız?

Murat (o da kalın sesle)Hazırım.

ZehraZeynep de hazır mı?

MuratHazır.

Zeynep.

Öyleyse binin sırtıma,lüle boynuzlarıma iyi tutunun ama,Zeynep de iyi tutunsun söylekıvırcık altın tüylerime. Hoopayağımız kesildi yerden, uçuyoruz.Korkma yok. Sağlam durun.Yükseliyoruz göğe, oy oy oy, güle oynayairi yıldızlara tas vura vura,vay vay salkım saçak ateşlerdökülüyar aşağı, bunlar yıldız parçaları.Böyle şenlik nerde görülmüştür?Uçuyoruz, uçuyoruz oy oy oy oy,sizi seyrediyor aşağıda bütün çocuklar'Şu Murat'la Zeyneb'in kıvancıIia bak' diyorlar'altın tüylü kaça nasıl da .binmişler'.

Page 9: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

"KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME 57

Ağıyoruz, ağıyoruz göğe, oy oy, oy oy.İri yıldızlara tos vura vura.Düşme yok, oy, oy, oy,melekler panayırına yolculuk.

(değişik sesle)

Bu dünyanın mutluluğunu baban çaldı bizdenve öbür kadın.

Oyundaki kadınlar topluluğu ve Halime Antik oyunlardakikoro ile koro başını hatırlatmaktadır. Onlar hem köyün orta yaşlı,aklı başında komşu kadınlarıdırlar, hem de Zehra'nın çevresini sarıpdaraldıkça azabını arttıran çemberin bir yanını teşkil ederler. Ge-leneğin, törenin baskısı bu kadınların kişiliğinde somutlaşıyor. Biryandan Zehra'nın acısına tanık olur, ona hak verirlerken, öte yandanGülsüm'ün gelişini olağan olarak, hatta gizli bir sevinç ve hayranlıklakarşılıyorlar. Zehra bu kadınların yüzyıllar boyu çektiği çileyi, Gü1sümise kadınlığın geçici "fakat parlak zaferini temsil ediyor onlar için.Bu yüzden gönüllerinde ikisine de eş yer veriyor, birind~ mutsuzluk-larını, ötekinde mutluluklarını yaşıyorlar. Sırasında köyün gerçek ka-dınları gibi, sırasında hayatın genel sesi gibi konuşuyorlar.

Oyunun öteki kişileri Muhtar ve Köylüler toplumsalortamıtemsil etmektedirler. Ancak oyunun sonuda Zehra'yı kapıyı açmağazorlar ve kapıyı kırarlarken aksiyona girerler.

Şimdi olayların ve kişilerin ışığında duruma bir göz atarsakşunları görürüz: Şeriatın tanıdığı hakka göre Anadolu'da erkek birdenfazla kadınla evlenebilmektedir. Oysa kocasını başka bir kadınlapaylaşmak, kadının doğal eğilimine aykırıdır. Üzerine kuma getirilenkadının durumu acıklıdır ve hele kadın bu durumla, sonunda yenikdüşeceğini bile bile, savaşabiliyorsa trajik olur. Zehra kadını alçaltanve mutsuz kılan bu töreye karşı isyan ederken, üzerine ortak getirilentüm kadınların içlerinden geçirdiklerini yüksek sesle söylemiş olur:

Halime

Önceleri zor gelir, ama alışırsın.

Kadınlar

Alışmayı usuna koyunca bir kez.

ZehraBunun alışması olur mu? Ben-

Page 10: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

58 SEVDA ŞENER

i. Kadın

üstüne kuma gelen ne ilk, ne son kadınsın sen.

III. Kadın

Yasası böyle kurulmuş erkeklerce

KadınlarErkeklerce.

ZehraBaşka bir yasaBenim yüreğimde, onu izleyeceğim.

II. Kadın

Binlerce Karacaörendebinlerle kadının yazgısı bu,sen mi değiştireceksin?

ZehraNice çoğaltasız örneği boş.Bana aykırı. Binler bin, ben birim,Aşırnı, ocağımı paylaşırım herkesle,paylaşarnam erkeğimi.

Bu, töre ile doğanın çatışmasıdır ve sadece şeriat yasasından değil,ataerkil aile düzeninde yaşayan tüm toplumların erkeği kadına egemenkılan töre kurallarından doğar. Sorun, Anadolu kadının özel sorunuolduğu kadar ataerki! düzende yaşayan tüm Batı ve Doğu toplum-larının da sorunudur. Bizde Muhtar, "Erkeğin gücü nice kadına ye-terse onca kadın helaldir" diyor Zehra'ya. Başka toplumlarda belkiböylesine "heUi!" değildir ama gizli bir imtiyazdır erkeklere verilen;ve yarı gizli, yarı açık olarak bu imtiyazdan yararlanır erkekler.Yazarın oyunda bir toplumsorunu olarak ele aldığı bu durumubiraz daha genelleştirecek doğanın içinde var olan bir çelişme olarakele alabilir miyiz acaba? Asıl çatışma kadının ve erkeğin biyolojikyapılarında bulunan karşıtlıktan mı ileri gelmektedir? Kadın, yuvasınıkorumak, yavrularını sağlıklı ve güvenli olarak yetiştirebilmek içintek erkeğe bağlı kalırken, erkek, türünü çoğaltmak için çok kadınlailişki kurmak mı istemektedir? Kısaca kadının ve erkeğin ezeli müca-delesi törenin doğaya aykırılığından mı, yoksa doğanın kendi içindekibir uyuşmazlıktan mı ileri gelmektedir?

J

Page 11: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

"KYRBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME 59

Aslında bir Anadolu dramı olan KURBAN'ı incelerken bizi dahagenel bir insanlık dramını aramağa iten sebep, Güngör Dilmen'insomut gerçeklerle yetinmeyip, soyutlamalara girişmiş olmasıdır.Anadolu evinin, Anadolu insanlarının gerçekleri verilirken ayrıntıyainilmemiş olması, asal gerçeklerin de bazen doğrudan doğruya, bazende soyut benzetmeler ve sembollerle iletilmesi, vede 0Yl1nun tümününşiirli dili, insanı ister istemez özel gerçeklerden hareketle genel gerçek-leri düşünrneğe götürmektedir. Bahtsız Anadolu kadını Zehra bir yerdetüm kadınlık ve giderek tüm dişi cinstir.

Oyunun başarısı da, başarısızlığı da bu, genel ile özel, soyut ilesomut, trajik ile dramatik, sembolik ile gerçekçi, hayalle gerçek ara-sında gidiş gelişten ve hepsini bir arada vermek istemesinden ileri gelir.Bu gidiş gelişler oyunun tutarlılığından, inandırıcılığından ve sıcak-lığından bir şeyler kaybettirmekte, öte yandan oyuna görüş açısı ge-nişliği, düşünce olanağı, çeşitlilik ve zenginlik kazandırmaktadır.Oyunun yapısını da inceledikten sonra bu konuya bir kez daha dön-

.memiz gerekecek.

Oyunda ele alınan yan temalardan biri genç kızların para karşılığısatılması veya ağasının, ya kocasının buyruğu altında yaşamak zorundaoluşlarıdır. Evliliklerde mutluluk ve uyuşma değil, çıkar gözetilir.

Ayrıca erkekte şehvet ve görev duygularının çatışması, kadındayaşlılık kompleksi de ruhsal temalar olarak işlenmiştir. Üzerine ortakgetirilecek olan Zehra büyük kıskançlığınnın yanı sıra yaşlanmağayüz tutmuş olmanın acısını duyar:

Zehra

Birden ihtiyarlığımı özledim.ihtiyarlık kuytu gölgeler olmalı.

Şimdi öyle bir ot, kök olsabeni bu yaşımdan kurtarsa.Ne zor eşiklerde durmak.

KURBAN'ın biçimine gelince: Oyun klasik biçimde serim,düğüm ve çözüm olarak düzenlenmiş olup, olaylar birbirini sebep-sonuç bağı ile izler. Oyunun birinci bölümünde geçmiş olayların veşimdiki çetin durumun serimi yapıldığı gibi oyundaki kişiler de tanı-tılır. Serim başlı başına bir bölüm teşkil etmez ve olayların gelişimi

Page 12: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

60 SEVDA ŞENER

arasında serpiştirilerek yapılır. Böylece duruma ve kişilere dair öğren-diğimiz her bilgi olayın gelişim çizgisine de ışık tutmuş olur. Olaylarıngelişimi içinde düğümler ve çatışmalar yer alır. çatışmaların çızıştığı,heyecamIi, gerilimin arttığı anlar kriz anlarıdır. Her düğüm ve çatışma.yeni bir krize, krizlerden sonraki heçici gevşemeler ise yeni düğüm veçatışmalara yol açarlar. Kişilerin iç çatışmaları ve krizleri dış aksiyo-na paralelolarak gelişir.

Oyunda iki asal motif vardır: Bunlardan biri Zehra, kocası veçocukları motifi, diğeri ise Gülsüm, Mahmut ve Mirza motifidir. Bu ikimotif yer değiştire değiştire gelişirler. Birinci bölüm sonunda Gülsümmotifi doruğa, sonuncu bölümde ise Zehra motifi doruğa erişir.Birinci bölüm Gülsüm'ün, son bölüm ise Zehra'mn zaferi ile son bul-muştur. Her iki zafer aym zamanda heyecamn yoğunlaştığı felaketanları olduğu için krizleri teşkil ederler. Olayların dönüm noktasıkesinlikle belirtilmemiş yalmz üçüncü bölümün başında Zehra'mnkafasında korkunç tasarılar olduğu sezdirilmiştir. Bu sezginin ışığıaltında ilgisi yoğunlaşan seyircinin gerilimi de artar. Dışarda kapızorlamrken Zehra'mn kurbamn kesileceği bıçağı raftan alıp iç odayageçmesi ile heyecan doruğuna erişir. Kapı kırıldıktan sonra karşı-laşılan durumun sergilenmesi ile bu heyecan bir kez daha pekiştirilmişolur.

İç ve dış aksiyonu sırası ile izlersek şunları görürüz:

i. BÖLÜM:

A motifi. Serim

B Motifi. Serim

A. Motifi. Düğüm:

B. Motifi. Düğüm:

A. Motifi. Çatışma:

B. Motifi. Çatışma:

A. Motifi. Düğüm

B. Motifi. Düğüm

Mahmut'un çocuklarına sevgisi.Çocukların koça sevgisi.

Eve yeni bir gelin gelecek.Koç geline kurban edilecek.

Çocuklar koç'un kesilmesini istemezler.

Çocuklar yeni gelini istemezler.

Mahmut ile çocuklar. (Koç'un kesilmesikonusunda)

Mirza ile çocuklar. (Yeni gelin konusunda)

Mahmut'un kararsızlığı: Çocukları ileGülsüme tutkusu arasında.

Mahmut'un şüphe si : Acaba Gülsüm deonu seviyor mu?

Page 13: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

"KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEMi' 61

L

A. Motifi. SerimB. Motifi. Serim

B. Motifi. Düğüm

A. ve B. Motifi. çatışma

. A. ve B. Motifi. DüğümB Motifi. Düğüm

çatışmaİç çatışma

KrizDüğümçatışmaçözjim

A. Motifi. Düğümİç düğümGelişmeGelişmeSerim

Düğüm

B. Motifi. Düğüm

A ve B Motifi. çatışma

B. Motifi. Çözüm

Mahmut'un Zehraya güveni ve saygısı.Mirza'nın Mahmut"tan para koparınaniyeti..Mirza'mn ağırdan alması Mahmut'unkızı kaybetme korkusu.Zehra ile Mirza arasında. Zehra kim-senin çocuklarına el süremiyeceğinisöyler.Geçim zor olacak bu evde.Mahmut başlık olarak ne verecek?Mahmut ile Mirza arasındaki pazarlık.Mahmut'un Gülsüm'e tutkusu ilekarısının ve çocuklarımn hakkım çiğ-netmemesi arasında.Mahmut'un Gülsüm'e büyük tutkusu.Kız da onu seviyor mu?Yeniden pazarlık.Mahmut daha fazla vermemekte di-renir ve Gülsüm'den cayar.Zehra şimdi ne yapsın?

. Zehra için umut ve umutsuzluk.Kadınların Mahmut'u uyarması.Mahmut'un Zehra'ya ilgisi.Mahmut'la Zehra'mn eski mutluluk-ları. Bu duruma nasıl birlikte çalışarakgeldikleri ve çocukları.Karı koca arasında giderilemiyen so-ğukluk.Mahmut'un Gülsüm'e karşı tutkusu-nun yeniden uyanması.Mahmut ile Zehra: Mahmut'untutkusunu bastırınakta çektiği zorluk.Mahmut'un varını yoğunu Gülsüm'ünağabeyine verme kararı.

Page 14: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

62

Kriz

SEVDA ŞENE~

Mahmut Gü1süm'ü eve getirmek üzeregider. Koç kesilecek, ev yeni gelini kar-şılamağa hazır olacaktır.

Birinci Bölümün Sonu.

III. BÖLÜM:

Çatışma

A. Motifi. Serim

Düğüm

Çözüm

Mirza ile Mahmut anlaşmışlar. Mah-mut tüm malını ve parasını Mirza'yavermeği kabul etmiş Gelin bugün ge-lecekmiş.

Kadınlar ile Zehra arasında. Zehrabu duruma boyun eğmiyecektir.

Zehra ne yapacak? Gelintaşı hikayesi.

Çocuklar koçu azat etmişler. Koçkesilmiyecek. Kimse azatlı koçu yaka-layıp kurban edemiyecek.

Çözüm ve düğüm: Çocuklarla Zehra da başka bir dün-yada mutluluğu arayacaklar.

B. Motifi: Gelişme

Düğüm

Çatışma

A. ve B. Motifi. Düğüm

Çözüm-Düğüm

Çatışma

Çatışma

Çatışma

Düğüm

Çatışma

Çözüm

Kriz.

Gelin alayı görünür.

Koç yok ortalıkta. Kurbansız kaldıgelin.

Mahmut tedbir alması gerekirdi.

Evin kapısı kapalıdır.

Zehra evdedir fakat kapıyı açmaya-caktır.

Mahmut Zehrayı kapıyı açmıya zorlar.

Mirza Zehrayı tehdit eder.

Muhtar Zehra'yı ikna etmeğe çalışır.

Zehra çocuklarını kurban edeceğindenbahseder.

Mahmut ile Mirza arasında

Gü1süm evine dönerse Zehra kararın-dan vaz geçecektir.

Mirza da Zehra da . dediklerinde di-renirler.

Page 15: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

. "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME 63

Gevşeme

Düğüm

çatışma

Çözüm

Düğüm

Çatışma

Kriz

Düğüm

çatışma

Kriz

Çatışma

Düğüm

Gelişim

Çözüm

Doruk

Zehra yumuşar gibidir.

Zehra Gülsüm'den oynamasını ister.O zaman açacaktır kapıyı.

Mirza Gülsüm'ü oynatmaz.

Çevredekilerin karışması ile Gülsümdans eder.

Zehra kapıyı açma kararından vazgeçer.

Mirza ile Zehra arasında.

Zehra'nın bilincini yitirir gibi olması.onu tanıyanların korkusu.

Çerkez köyünden gelenlerin geri dön-memekte direnmeleri.

Kapıya yüklenirler.

Zehra bilincini yitirmektedir. Raftanbıçağı alır.

Mahmut zorla içeri girilmesine engelolmak ister. Kokmaktadır.

Acaba Zehra dediğini yapacak mıdır?

Kapı kırılır, içeri girilir.

İçerde Zehra'nın çocuklarını öldür-dükten sonra intihar ettiği görülür.

Mahmut ve tüm gelin alayı taş kesil-mışlerdir.

Oyunun Sonu.

Bu iki bölüm arasında Zehra'nın ı-üyası yer almaktadır. Buara bölümde Zehra önce köy kadınlarının Gülsüm'ü öldürdüklerinive ölüsünü eve getirdiklerini görür rüyasında. Fakat GülsümMah-mut'un kollarında canlanır, gençliği, güzelliği, gücü, kıvraklığı iletüm eve hakim olur. Çocuklarının sevgisini bile çalar ondan. Sonun-da Zehra'yı, hasta olduğunu bahane ederek, şehirdeki akrabalarınınevine gönderirler.

Page 16: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

64 SEVDA ŞENER

Page 17: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

"KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME 65

lılık göstermez. Tüm kişiler aynı deyişipaylaşırlar. Dilin böylesineyoğun bir şiir dili olması yüzünden konu ve oyunun tümü de doğalgörünümünden uzaklaşmakta, genel ve soyut bir anlam kazanmak-tadır. Dekorda ve giysilerde gözetilen sadelik ve elden geldiğince ano-nimlik, dilde doruğuna ulaşmıştır. Seyirciyi özel bir Anadolu gerçeğinidüşündürmekten çok genel yargılara götüren de budur. Dil belli bir ger-çeğin ifadesi olmaktan öte, kendi başına bir gerçeklik, bir sanat ger-çekliği kazanmıştır ve kendi başına şiir zevkini tattınr. Bu dil zevkininoyunun verdiği zevke yardımcı olup olmadığını ayrıca tartışmak gerekir.

Yazardekorun elden geldiğince yalın olmasını istemiştir. Bunun-la beraber Zehra'nın, Mahmut'un kullandığı eşyada gerçekçi ayrıntıyada yer verilmiştir. Evin iç içe iki odasından içerlek ve loş olanı Zeh-ra'nın kapanık, mutsuz dünyasını belirtir. Pencereleri dışarı açık önoda ise gönlüne el kızına kaptıran Mahmut'a uygun düşer. Evin önün-deki avlu köydür, toplumdur, dış dünyadır oyunda. Evin sağındankıvrılarak bir tüm seği aşan yol ise yabandan, uzaktan gelecek olan-ları ansıtır. Dışarıda çayırı. yeşili, hayat soluğu ile Doğa, içerde isesadece kaba taslak şekiller olarak belirlenmiş, renksiz, ölü eşya. Yere

. serili döşek hem Zehra'nın hastalığını, hem de Mahmut'un Gülüms'lezifaf gecesini düşündürür.

Bildiğimiz gibi KURBAN'ın konusu Antik çağın ünlü Medeatemasına çok benzer. Euripides'in MEDEA isimli oyununda elealdığı bu tema şöyledir: İason' ile evlenebilmek için uzaklardaki yur-dunu bırakıp kaçmış, bu uğurda babasını aldatmış, ağabeyini öldür-müş olan Kolehis prensesi Medea, kocasının Korintos Kralı Kreon'unkızı ile evleneceğini öğrenir. Öç almağa karar verir. Medea barbar birülkeden gelmekte, soyu Tanrılara dayanmaktadır. Büyü gücü vardır.Bu güçten korkan Kreon, Medea'nın şehri terketmesini ister, fakatMedea'nın isteği üzerine bir gün daha kalmasına izin verir. Medeakısırlıktan yakınan ve yardımını isteyen Kral Aegeus ile konuştuktansonra bir erkekten alınacak en acı verici öcün onun evlatlarından yok-sun kılmak olduğunu anlamıştır. Korkunç kararını uygular: Öncebüyü ile Kreon'u ve kızını öldürür, sonra da çocuklarını bıçaklar.Çocuklarının ölülerini de alıp Tanrılarının gönderdikleri uçan arabaile, onu korumağa söz vermiş olan Kral Aegeus'un ülkesine yol alır.Medea kökünden koparılmış, sonra da ihanete uğramıştır. İason'akarşı duyduğu büyük aşk,. aynı yoğunluktaki nefrete dönüşmüştür.Sevgisinde de, öfkesinde de herkese benzemeyen insandır Medea.Davranışlarının korkunçluğuna rağmen tutkularındaki bu yoğunluk

Page 18: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

66 SEVDA ŞENER

ve kararlarını uygulamakta gösterdiği güçlülük Medea'yı bir tragedyakahramanı yapmıştır. Medea korku ve merhamet değil, korku ve nefretuyandıran fakat üstün iradesi ile seyircinin şaşkınlıkla karışık hayran-lığını da çeken bir kahramandır. İlkel tutkuları, tanrılar soyundangelişi, büyük ıstırabı saygı uyandırır. Medea'nın sonunda ceza görmeyipİason'un yenikliği karşısında muzaffer, çekilip gitmesi seyircinin ada-let duygusunu incitmez, çünkü yaptığı işin bilincinde olduğu ve buyüzden azap çektiği bellidir. Onun zaferi en çok kendine pahalıya malolmuştur; Iason'a olduğundançok Medea'ya mutsuzluk getirmiştir.

KURBAN'da da kocası başka bir kadınla evlenen kadının dramıele alınmış fakat bu ikinci evlilik geleneksel töre ile açıklanmıştır.Anadolu'da din ve töre erkeğe ikinci, hatta üçüncü ve dördüncü kadın-larla evlenme hakkını tanımıştır. Bu yüzden Zehra'nın öfkesi Medeagibi sadecekocasına karşı değil, töreye ve düzene karşıdır. Kocasınayardım etmek ister; anlayışlıdır; kocası ile değil, Mirza ile, Muhtarile, Köylüler ile, Kadınlar ile çatışır. Oyunun başlarında hatta tümbirinci ve ikinci bölümlerde Medea'dan farklı olarak çaresiz ve eziktir.Hasta yatağında yatması da bunu belirler. Bununla beraber son bö-lümdegörülecek patlamanın tohumlarını içinde taşıdığı da. bellidir.Zehra'nın büyük direnme gücüne ve iradesine ancak son bölümdetanık oluruz. Zehra Medea gibi doğa üstü bir güce de sahip değildir."Bin bir yıldır, Anadolu kadınının sustuğu çığlıktır yüreğinden fış-kıran" Zehra'nın; kişisel öfke ve kin değiL.bu çığlığı koparabildiğiiçin yücelir gözümüzde. Zehra'yı, olağanüstü nefreti, kişisel tutku-larının yoğunluğu değil, egemen olan düzene karşı açtığı adalet ve haksavaşı ve bu savaşta en değerli varlığını feda etmeği göze alması tra-gedya kahramanı yapmıştır. Zehra çocuklarını, biraz Murat'a yokluk-larını duyurmak, fakat en çok da onları böyle bir düzende yaşamağalayık görmediği için kurban eder:

Zehra

Erkeklik öyle aşağıladı ki Karacaörende,Öyle örneksiz kaldı kiZeynebim kadın 'olmamalı.

Muradım,kurbanlıkkoça acıyan Muradımerkek olmamalı.

Page 19: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

"KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME 67

Gelişmemiş iki yıldız gibi kalmalı onlarTanrının mavi bağında." (S. 116)

Yazar, her şeye rağmen, Zehra'nın çocuklarını öldürmeden önceusunu yitirir gibi olduğunu,. tüm iradesi ile verdiği kararı, bu korkunçve doğaya aykırı kararı uygularken aklı başında olmadığını belirtmiş.Çevresindekilerin de sezinlediği bir garip hal vardır Zehra'da. Gözleridonuklaşmıştır. Sonradan "Tanrı doluyar içime" sözleri ile bu sezgiyidoğrular Zehra. Bu ayrıntı Zehra'nın trajik karakterini biraz zayıf-latan, buna karşılık onu seyirciye yaklaştıran bir sempati unsurudur.

Oyunda duygu ve düşünce payı dengelenmiştir. Duygu düşünce-den doğmaktadır. Seyirci önce durumu görür, sözleri işitir ve değer-lendirir, sonra duygulanır. Zevk, düşünce ile düşünceyi hemen arka-sından izleyen duygunun beraber algılanmasından doğar. Şiirsel ifa-dede seyircinin duygularına olduğu kadar aklına da yönelinmiş olması,olayların düzeninde gereksiz heyecanlar yaratmaktan kaçınılması,bütün etkili sahnelerin hazırlığının önceden. yapılması sahne ile seyirciarasında tragedyaya has bir uzaklık sağlanmasına yardım etmiştir.

Yazar dekor tarifinde doğalcılıktan kaçınılmasını salık veriyor.Aynı doğalcılıktan kaçınma konuşmalarda ve davranışlarda da belli-dir. Yazar ayrıntıdan kaçınıp genel çizgilerle yetiniyor. Soyut kavram-lar sık sık somut gerçeklerinyerini alıyor. Oyun bu soyutlama. vegenellerne havası içinde antik tragedyalara benzemektedir. Bununlaberaber bu trajik durumun Anadolu'nun özel durumu, bu trajtikkadının, Türk köylü kadını, bu Mirza'nın, bu Gülsüm'ün, bu toplu-mun, bu evin, bu köyün bu çocukların Anadolu'nun özel gerçekleriolduğu da belirtilmiştir. Oyun bazen çok somut, gerçekçi ve özel,bazen d.e soyut, sembolik ve genel izlenimini uyandırmaktadır. Sözlerde davranışlar da ikilem içindedir. Bu ikilemin, oyun sahneye konul-diğu zaman, trajik yoğunluğu sağlamakta yetersiz, dramatik sıcaklığı veyakınlığı sağlamağa ise engelolabileceği düşünülebilir. Sahneye. koyucubu. ikilemden yararlanip seyirciyi özelden genele, yakından uzağa,doğal ve bizden olandan doğru ve evrenselolana yöneltemezse başa-rısızlığa uğrayabilir. Seyirci tüm olup bitene ya soğuk ve yabancı,ya da salt merhamet duyguları ile dolmuş olarak cevap verebilir veistenen üstün zevk uyandırılamamış olur.

KURBAN'ın kaderi ezeli hayat ile sanat ikileminin elindedir.Hayat nerede biter, sanat nerede başlar? Hayatın gerçeği nedir, sa-natın gerçeği nedir? Doğallık ile biçimsel düzen, içtenlikle yapmacık,

Page 20: "KURBAN" ÜZERİNE BİR İNCELEME. Doç. Dr. SEVDA ŞENER

68 SEVDA gENER

kısacası öz ile şekil arasındaki ilişkidir bu. Ulusal türk tiyatrosunungelişmesinde bu endişelerle hareket etmek, salt bizim malzememizideğil, bize özgü biçimleri de bulmak zorundayız. Güngör Dilmen bi-zim özümüzden hareketle, bizim sözcüklerimizden hareketle .Antiktragedya sadeliğini, düşünselliğini ve trajik zevkini getirmiş tiyatroya.Aydın zevkine yönelen çetin bir yol tutmuş. Özü ile biçimini bir dere-ceye kadar başarı ile bağdaştırmış. Tüm yazarlarımızın böyle bilinçlibir çaba ile yeni sentezler denemelerini dileriz.