Upload
vanque
View
229
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
1. Bu kitapçıkta Temel Bilimler ve Klinik Bilimler Testi bulunmaktadır. Soru kitapçığınızın kapağındaki il-gili yerlere adınızı, soyadınızı, T.C. Kimlik numara-nızı ve sınav salonunuzu yazmayı unutmayınız.
2. Bu kitapçıktaki test toplam 240 sorudan oluşmak-tadır.
3. Bu test için verilen toplam cevaplama süresi 300 dakikadır (5 saat).
4. Bu kitapçıktaki testte yer alan her sorunun sadece bir doğru cevabı vardır. Bir soru için birden çok ce-vap yeri işaretlenmişse o soru yanlış cevaplanmış sayılacaktır.
5. İşaretlediğiniz bir cevabı değiştirmek istediğinizde, silme işlemini çok iyi yapmanız gerektiğini unut-mayınız.
6. Bu test puanlanırken doğru cevaplarınızın sayısın-dan yanlış cevaplarınızın sayısının dörtte biri dü-şülecek ve kalan sayı ham puanınız olacaktır. Bu nedenle, hakkında hiçbir fikriniz olmayan soruları boş bırakınız. Ancak, soruda verilen seçeneklerden birkaçını eleyebiliyorsanız kalanlar arasında doğru cevabı kestirmeniz yararınıza olabilir.
7. Cevaplamaya istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz. Bir soru ile ilgili cevabınızı, cevap kâğıdında o soru için ayrılmış olan yere işaretlemeyi unutmayınız.
8. Cevap kağıdında T.C. Kimlik numaranızın eksik ol-ması halinde sınavınız değerlendirmeye alınmaya-caktır.
Bu testin her hakkı saklıdır. Hangi amaçla olursa olsun, testlerin tamamının veya bir kısmının Tustime’ın yazılı izni olmadan kopya edilmesi, fotoğrafının çekilmesi, herhangi bir yolla çoğaltılması, yayımlanması ya da kullanılması yasaktır. Bu yasağa uymayanlar gerekli cezai sorumluluğu ve testlerin hazırlanmasındaki külfeti peşinen kabullenmiş sayılır.
Bu kitapçık basıldıktan sonra ortaya çıkacak baskı hataları ve düzeltmeleri “www.tustime.com” adresin-den takip edebilirsiniz.
ADAYIN
ADI : ....................................................................................................
SOYADI : ....................................................................................................
T.C. KİMLİK NO : ....................................................................................................
SINAV SALONU : ....................................................................................................
MART 2017 TUS’A HAZIRLIK DENEME SINAVI 58SORU KİTAPÇIĞI
GENEL AÇIKLAMA
TEMEL BİLİMLER01. 14. (14 Soru) - Anatomi
15. 22. (8 Soru) - Histoloji, Embriyoloji
23. 32. (10 Soru) - Fizyoloji
33. 54. (22 Soru) - Biyokimya
55. 76. (22 Soru) - Mikrobiyoloji
77. 98. (22 Soru) - Patoloji
99. 120. (22 Soru) - Farmakoloji
KLİNİK BİLİMLER01. 42. (42 Soru) - Dahiliye Grubu (Dahili Bilimler + K. Stajlar)43. 72. (30 Soru) - Pediatri73. 108. (36 Soru) - Cerrahi Bilimler (Genel Cerrahi + K. Stajlar)109. 120. (12 Soru) - Kadın Hastalıkları ve Doğum
İSTANBUL–MERKEZ Aksaray Mah. Cerrahpaşa Cad. No: 59 Haseki-Fatih / İSTANBULTel: 0212 521 77 85
TUSTIME / KADIKÖYİbrahimağa Zaviye Sokak Kat: 1 Bağımsız Bölüm No: 3 Koşuyolu - Kadıköy / İSTANBULTel: 0216 336 24 29
ANKARAMamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı Dikimevi–Mamak / ANKARATel: 0312 417 23 45
İZMİRCumhuriyet Bulvarı No: 99/A Kat: 2 M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü)Pasaport / İZMİRTel: 0232 425 11 55
ISPARTAGazi Kemal Mah. 1317 Sok. Henden Ap. No: 11 D: 9/10 Merkez / ISPARTATel: 0246 232 66 00Gsm: 0507 408 01 51
AYDINHasanefendi Mah. Kızılay Cad. No:34 Merkez - AYDINGsm: 0530 047 00 58
TUSTIME–PENDİK (OFFLINE)Fevzi Çakmak Mah. Çınar Sokak No:2 D:9 Pendik/İSTANBUL
TUSTIME–MANİSA (OFFLINE)Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSA
TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE)Poyraz Sok.No: 4/A Balçova – İZMİR
TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE)Kazım Dirik Mah. 185 Sk. N:2/A Bornova – İZMİR
TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE)Yenişehir Mah. 263. Sok. Doğan Apt. Zemin kat Yahşihan/KIRIKKALE
3DENEME SINAVI – 58
1. Aşağıdaki kemiklerden hangisinin kırılması sonucu n.
fibularis communis hasar görebilir?
A) Femur
B) Tibia
C) Patella
D) Fibula
E) Talus
2. Aşağıdakilerden hangisi fossa pterygopalatina’ya açılır?
A) For. ethmoidale posterius
B) For. zygomaticoorbitale
C) Canalis nasolacrimalis
D) Fissura orbitalis superior
E) For. rotundum
3. Aşağıdaki ganglionlardan hangisi, fossa infratemporalis’te
yer alır?
A) Ganglion oticum
B) Ganglion submandibulare
C) Ganglion cervicothoracicum
D) Ganglion geniculi
E) Ganglion pterygopalatinum
4. Aşağıdaki anatomik yapı ve içinden geçtiği delik/kanal
eşleştirmelerinden hangisi doğrudur?
A) N. mandibularis................... for. rotundum
B) V. ophthalmica .................... canalis opticus
C) V. jugularis interna .............. for. jugulare
D) N. alveolaris inferior ............ canalis infraorbitalis
E) Porus acusticus externus..... n. facialis
5. Aşağıdakilerden hangisi art. coxae’nın bağlarından biridir?
A) Lig. coccygeum
B) Zona orbicularis
C) Chorda obliqua
D) Lig. iliolumbale
E) Lig. collaterale laterale
6. Aşağıdaki kas ve tutunduğu kemik eşleştirmelerinden
hangisi doğrudur?
A) M. vastus lateralis .......... coxae
B) M. pectoralis major ....... scapula
C) M. biceps brachii........... humerus
D) M. triceps brachii........... ulna
E) M. brachioradialis.......... os scaphoideum
7. Sinus coronarius nereye açılır?
A) Ventriculus dexter
B) Ventriculus sinister
C) Vene cava superior
D) Vena cava inferior
E) Atrium dextrum
8. Aşağıdakilerden hangisi a. carotis externa’nın dallarından
biridir?
A) A. vertebralis
B) A. thyroidea inferior
C) A. facialis
D) A. sphenopalatina
E) A. infraorbitalis
2017 MART TUS 58. DENEME SINAVITEMEL BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,Patoloji, Farmakoloji soruları bulunmaktadır.
4 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
9. Aşağıdakilerden hangisinin dural sinuslarla bağlantısı
vardır?
A) V. retromandibularis
B) Vv. diploicaea
C) V. temporalis superficialis
D) Vv. superficiales cerebri
E) Vv. emisseriae
10. Aşağıdakilerden hangisi gl. parotidea’nın içinde bulunan
yapılardan biri değildir?
A) A. facialis
B) V. maxillaris
C) A. carotis externa
D) A. transversa faciei
E) N. facialis
11. Aşağıdaki kafa çiftlerinden hangisinde duyusal lif
bulunmaz?
A) N. vagus
B) N. trochlearis
C) N. trigeminus
D) N. glossopharyngeus
E) N. facialis
12. Aşağıdakilerden hangisi funiculus lateralis’te yer alır?
A) Tractus corticospinalis anterior
B) Fasciculus gracilis
C) Tractus spinocerebellaris anterior
D) Lemniscus medialis
E) Tractus tectospinalis
13. Aşağıdakilerden hangisi fossa rhombodiea’da bulunur?
A) Colliculus superior
B) Colliculus facialis
C) Glandula pinealis
D) Oliva
E) Tuberculum cuneatum
14. Kornea refleksi kaybı ile alın derisinde hipoestezi bulunan
bir hastada aşağıdaki sinirlerden hangisinde hasar vardır?
A) N. intermedius
B) N. ophthalmicus
C) N. abducens
D) N. vagus
E) N. oculomotorius
15. Bir nötrofilin diapedezinde onu endotel hücresine
bağlama görevi olan kalsiyum bağımlı adezyon proteini
aşağıdakilerden hangisidir?
A) E-Kaderin
B) Selektin
C) İntegrin
D) Beta-Katenin
E) Fibronektin
16. Retinada yer alan hücrelerden hangisinin bir koni (cone)
hücresiyle temasta olması beklenmez?
A) Pigment epitel hücresi
B) Bipolar hücre
C) Gangliyon hücresi
D) Horizontal hücre
E) Müller hücresi
5DENEME SINAVI – 58
17. Aşağıdaki dokulardan hangisinin epitelinde özel bir apikal
yüzey farklanması izlenmez?
A) Dış kulak yolu
B) Epididimis
C) Fallopi tüpleri
D) Primer bronşlar
E) Jejenum
18. Lenfosit geçişine izin verir biçimde kübiğe yakın
görünüm gösteren endotel hücrelerinin döşediği venül
organizasyonu hangi organda izlenir?
A) Karaciğer
B) Beyincik
C) Dalak
D) Lenf düğümü
E) Timus
19. Endotel bazal membranıyla yakın ilişki halinde,
kasılabilme yeteneği olduğu gibi kök hücre karakteri de
gösteren hücre hangi seçenekte verilmiştir?
A) Ito hücresi
B) Myoepitel hücresi
C) Kardiyomyosit
D) Podosit
E) Perisit
20. Aşağıdakilerden hangisi Sertoli hücrelerinin görevlerinden
birisi değildir?
A) Testosteron salgılamak
B) Seminifer tübülü döşemek
C) Androjen-bağlayan protein salgılamak
D) Kan-testis bariyerini oluşturmak
E) Sperm artıklarını fagosite etmek
21. Aşağıdakilerden hangisi ara filaman sınıfı arasında yer
almaz?
A) Desmin
B) Vimentin
C) Lamin
D) Keratin
E) Aktin
22. İntrauterin dönemin hangi aşamasında epiblast
hücrelerinin hipoblast hücrelerinin bulunduğu bölgeye
göçü ve invazyonu izlenir?
A) 3. gün
B) İkinci hafta
C) Üçüncü hafta
D) İkinci ayın başında
E) Tanımlandığı gibi bir göç izlenmez.
23. Sıcak ve soğuk duyularının taşınmasında görevli afferent
sinir lifleri hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A) C lifleri – A∆ lifleri
B) C lifleri – Aβ lifleri
C) Aα lifleri – C lifleri
D) B lifleri– A∆ lifleri
E) Grup Ia – Grup Ib
24. Aşağıdakilerden hangisinin hasarında ballismus görülür?
A) Putamen
B) Subtalamik nükleus
C) Globus pallidus interna
D) Substantia Nigra pars compakta
E) Substantia Nigra pars retikularis
6 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
25. Aşağıdakilerden hangisi K+ iyonlarının intraselüler
ortamdan, hücre dışına çıkışına benzer bir mekanizma ile
gerçekleşir?
A) Na+ iyonlarının ouabain-duyarlı protein ile sitozolden
ekstrasellüler sıvıya taşınması
B) İskelet kasına glikoz alımı
C) Ca++ iyonlarının, Na+’a bağlı sitozolden hücre dışı sıvıya
taşınması
D) Glikozun bağırsak lümeninden, bağırsak epitel hücresine
taşınması
E) Aksiyon potansiyelinin depolarizasyonunda Na+
iyonlarının sinir hücresi içine taşınması
26. Aşağıdakilerden hangisinin artışı doğumun başlamasını
tetiklemede en fazla etkilidir?
A) Oksitosin
B) Progesteron
C) Fetal ACTH
D) Prostaglandinler
E) Annedeki ACTH
27.
1. BOS pH’sında azalma
2. Arteriyel PCO2’de artış
3. BOS PCO2’sinde artış
4. Meduller kemoreseptörlerin uyarılması
5. Alveolar PCO2’de artış
Solunumun santral kimyasal kontrolünde gerçekleşen
olayların sırası hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A) 1, 2, 3, 4, 5
B) 4, 1, 3, 2, 5
C) 3, 4, 5, 2, 1
D) 5, 2, 3, 1, 4
E) 5, 2, 3, 4, 1
28. Aşağıdakilerden hangisi renin salınımı üzerinde uyarıcı etki
gösterir?
A) Anjiotensin II
B) Vazopressin
C) Diüretik kullanılması
D) β-bloker kullanılması
E) Aferent arteriyol basıncının artması
29.
I- Arteriyoler vazodilatasyon
II- Total damar uzunluğunun artması
III- Polisitemi
Yukarıda verilen durumlardan hangileri total periferik
direnci artırır?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve II
D) I ve III
E) II ve III
30. Aşağıdakilerden hangisinin plazma seviyesindeki artış ince
barsak motilitesini inhibe eder?
A) Gastrin
B) Sekretin
C) Motilin
D) İnsülin
E) Kolesistokinin
7DENEME SINAVI – 58
31. CD4, aşağıdaki hücrelerin hangisi için tanımlayıcı bir yüzey
proteinidir?
A) B hücreleri
B) Sitotoksik T hücreleri
C) Yardımcı T hücreleri
D) Aktive olmuş makrofajlar
E) Metamiyelositler
32. Aşağıdakilerden hangisi UV ışınlarına maruz kalma sonucu
doğrudan kolaylaşır?
A) 7-dehidrokolesterolün, kolekalsiferol’e dönüştürülmesi
B) 25-hidroksikolikalsiferolün 1,25-dihidroksikolikalsiferol’e
dönüştürülmesi
C) Ekstrasellüler sıvıya kalsiyum taşınması
D) Kalsiyum bağlayıcı proteinin oluşumu
E) Karaciğerde D3 vitamini depolanması
33. Ribozomda sentezlenen proteinler üzerine aşağıdakilerden
hangisi eklendiğinde granüllü endoplazmik retikuluma
yönlendirilir?
A) Mannoz 6 fosfat
B) COP I
C) COP II
D) N terminal sinyal peptidi
E) PTS
34. Aşağıdakilerden hangisinin hücre membranından geçiş
katsayısı en düşüktür?
A) Su
B) Gliserol
C) Sodyum
D) İndol
E) Üre
35. İnsanda, metil vericisi olarak betain veya metil kobalamin
kullanılarak, homosisteinden sentezlenebilen amino asit
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Valin
B) İzolösin
C) Sistin
D) Metionin
E) Sistein
36. Aşağıdaki amino asitlerden hangisi polar bir yan gruba
sahip değildir?
A) Valin
B) Serin
C) Arjinin
D) Lizin
E) Glutamat
37. Amino asit-grup eşleşmesinden hangisi yanlıştır?
A) Prolin – imino
B) Histidin – imidazol
C) Arginin – guanido
D) Fenilalanin – benzen
E) Triptofan - benzen
38. Performik asit, proteinlerde hangi bağları kırmak amacıyla
kullanılır?
A) Peptid bağları
B) N-glikozidik bağları
C) O-glikozidik bağları
D) Disülfit bağları
E) Hidrojen bağları
8 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
39. 4 yaşındaki erkek hasta anemi nedeniyle izlenmektedir.
Hastanın özellikle hipoksi durumunda ağrılı el ayak
krizleri olduğu ve sık enfeksiyon geçirdiği öğreniliyor. Bu
hastada patofizyolojiden sorumlu durum aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Bilüribinin karaciğerde artmış atılımı
B) Globin zincirindeki 6. pozisyonda glutamat yerine valin
geçmesi
C) Globin zincirindeki 6. pozisyonda glutamat yerine lizin
geçmesi
D) Spektrin gen mutasyonu
E) Alfa globülin sentez defekti
40. Aşağıdaki enzimlerden hangisi selenosistein aminoasidi
içerir?
A) Süperoksit dismutaz
B) Glutatyon peroksidaz
C) Ksantin oksidaz
D) Glutatyon redüktaz
E) Ferroşelataz
41. Aşağıdakilerden hangisinde CK düzeyi artmaz?
A) Myokard İnfaktüsü
B) Duchenne Muskuler Distrofi
C) Hipotroidi
D) Hipertroidi
E) Kas içi enjeksiyon
42. Gamakarboksiglutamat aşağıdaki proteinlerden hangisinin
yapısında bulunur?
A) Osteokalsin
B) Fibrinojen
C) Psodokolinesteraz
D) Immunglobulin proteini
E) Gama glutamil transferaz
43. Aşağıdaki reaksiyonlardan hangisi mitokondride
gerçekleşmez?
A) Asetoasetat sentezi
B) b hidroksibütirat yıkımı
C) Palmitat yıkımı
D) Palmitat sentezi
E) Sitrulin sentezi
44. Aşağıdakilerden hangisi glukoneogenez sürecinde aktif
olan enzimlerden değildir?
A) Piruvat karboksilaz
B) Piruvat kinaz
C) PEP karboksikinaz
D) Fruktoz 1,6 bisfosfataz
E) Glukoz 6 fosfataz
45. Krebs siklusu için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Siklusun hız kısıtlayıcı enzimleri insülin tarafından
kovalent modifikasyon ile aktive edilir.
B) Siklusun hız kısıtlayıcı enzimleri; sitrat sentaz, izositrat
dehidrogenaz ve a-ketoglutarat dehidrogenaz’dır.
C) Floroasetat, akonitaz enzimini inhibe eder.
D) a-ketoglutarat dehidrogenaz kofaktör olarak, tiamin
pirofosfat (B1), FAD (B2), NAD (B3), coA, lipoik asit kullanır.
E) Siklusun mitokondri iç membrana bağlı olan tek enzimi
olan süksinat dehidrogenaz’dır.
9DENEME SINAVI – 58
46. Bir glikozaminoglikan olan keratan sülfat’ın yapısı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) N-asetilgalaktozamin - Glukuronikasit
B) N-asetilgalaktozamin – İduronikasit
C) N-asetilglukozamin – Glukuronikasit
D) N-asetilglukozamin – İduronikasit
E) N-asetilglukozamin - Galaktoz
47. Yağ dokusunda adiposit membranında bulunan ve Hormon
Duyarlı Lipaz’ın aşırı triaçilgliserol’un yıkımını inhibe eden
protein aşağıdakilerden hangisidir?
A) Adiponektin
B) Leptin
C) Perilipin
D) Liponektin
E) Lipodistrofin
48. Aşağıdaki reaksiyonlardan hangisinde asetil coA
kullanılmaz?
A) Kolesterol sentezi
B) Keton cisim sentezi
C) Glukoneogenez için gerekli enerjinin sağlanması
D) Glukoz için substrat sağlanması
E) Yağ asidi sentezi
49. İnsülin bağımlı GLUT aşağıdakilerden hangisidir?
A) GLUT-1
B) GLUT-2
C) GLUT-3
D) GLUT-4
E) GLUT-5
50. Aşağıdaki lipoproteinlerden hangisi elektroforezde en hızlı
hareket eder?
A) Şilomikron
B) VLDL
C) LDL
D) IDL
E) HDL
51. Aşağıdakilerden hangisi primer safra asidi nerede hangi hız
kısıtlayıcı enzim etkisi ile sentezlenir?
A) Karaciğer / 7-a hidroksilaz
B) Karaciğer / 7-a dehidroksilaz
C) Barsak / 7-a hidroksilaz
D) Barsak / 7-a dehidroksilaz
E) Karaciğer / HMG coA redüktaz
52. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinde mitokondriyal yağ
asidi yıkımında kusur bulunmaktadır?
A) Jamayka Kusma
B) Tip II Hiperlipidemi
C) Tangier
D) Kistik Fibrozis
E) Refsum
53. Transkripsiyon esnasında ilk sentezlenen RNA tipine ne ad
verilir?
A) mRNA
B) tRNA
C) rRNA
D) miRNA
E) hnRNA
10 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
54. Aynı genden birden fazla protein elde edilmesini sağlayan
mekanizma aşağıdakilerden hangisidir?
A) Splicing
B) 5’CAP Eklenmesi
C) 3’Poli A Eklenmesi
D) Alternatif Splicing
E) DNA Metilasyonu
55. Hangisi kasık mantarına en sık neden olan etkendir?
A) Epidermophyton floccosum
B) T.mentogrophytes
C) T. rubrum
D) M.canis
E) T.schoenlenei
56. Hangisi mısır unlu agara ekildiğinde clamidospor
oluşturur?
A) C. tropicalis
B) C.dublinensis
C) C. parapsilosis
D) C. glabrata
E) C. kefyr
57. Yumurtasında kapak bulunmayan, ama polar filament
bulunduran ve en küçük sestod hangisidir ?
A) H.duminata
B) T.solium
C) H.nana
D) T.saginata
E) D.latum
58. Aşağıdakilerden hangisi megaloblastik anemiye neden
olabilir ?
A) H.nana
B) T.solium
C) S.heamotobium
D) S.mansoni
E) D.latum
59. Aşağıdaki sitokinlerden hangisi hem TH2 hem de
Makrofajlardan salınır?
A) IL 1
B) IL3
C) IL4
D) IL5
E) IL6
60. Hapten hakkında verilen bilgilerden hangisi doğrudur?
I. Hapten tek başına antijenik değil.
II. Hapten MHC ile bağlanamaz
III. Hapten T hücresine sunulamaz
IV. Hapten–Antikor birleşmesi özgül değildir.
A) I ve II
B) I ve III
C) I, II ve III
D) II ve III
E) I, II III ve IV
61. İmmünolojide hangi hücre Ig D ile tanımlanır ?
A) Th1
B) Th 2
C) NK
D) B lenfositi
E) Dentritik hücre
11DENEME SINAVI – 58
62. Ateş, boğaz ağrısı, halsizlik, yorgunluk ve döküntü
şikayetleriyle hastaneye getirilen 10 yaşındaki erkek
çocuğunun yapılan muayene ve tetkiklerinde tonsillerde
hiperemi ve eksüda, servikal lenfadenomegali, lenfositoz,
hepatosplenomegali ve periferik yaymada büyük atipik
lenfositler görülmüş ve heterofil antikorlar negatif
bulunmuştur.
Bu hasta için en olası etken hangisidir?
A) Coxsackie B virüsü
B) CMV
C) Herpes simplex tip I
D) Parvo virüs B 19
E) Herpes simplex tip II
63. Böbrek naklinden sonra üretra tıkanmasına neden olan
virüs hangisidir ?
A) CMV
B) EBV
C) JC virüsü
D) Merkel hücreli virüs
E) BK virüsü
64. Virüs konak reseptörlerinden hangisi doğru değildir?
A) HIV virusunun tutunma proteini... Gp120
B) Rhinoviruslerin tutunma reseptörü... ICAM-1
C) EBV tutunma reseptörü... CR-21
D) Kuduz virusunun tutunma reseptörü... Asetilkolin
reseptörleri
E) Parvovirus B19 tutunma reseptörü... LF-1
65. Türkiyede en fazla saptanan hepatit B genotipi hangisidir?
A) Genotip A
B) Genotip B
C) Genotip C
D) Genotip D
E) Genotip E
66. Hangi aşı gebeye yapılamamalıdır?
A) Hepatit A
B) İnfluenza
C) Tetanoz
D) Hepatit B
E) Çiçek
67. Hangisi dış ortam koşullarına daha dayanıklıdır?
A) Rickettsia
B) Orienta
C) Ehrlichia
D) Coxiella
E) Anaplasma
12 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
68. Hangisinde Ig G’nin Fc parçasına bağlanabilen bir protein
bulunur?
A) S.aureus
B) S.epidermidis
C) Bartonella hanselae
D) Bacillus anthracis
E) Clostridium tetani
69. +4 C’de sogukta zenginleştirilen, süt ve meyva sebze ile
bulaşabilen, zoonotik menenjite neden olan Gram pozitif
basil hangisidir?
A) Corynebacterium diphtreria
B) Bacillus antracis
C) Bacillus cereus
D) Listeria monocytogenes
E) Yersinia pseudotuberculosis
70. Hangisi mukozalardaki immuniteden diğerlerine göre daha
çok etkilenir?
A) N. menengitidis
B) N. gonorrhea
C) H.influenzae
D) Moraxella catarrhalis
E) S. pneumoniae
71. Diş çekiminden 4 ay sonra çene köşesindeki derisinde
gelişen fistülden sarı renkte sülfür granülleri saptanan
hastada en olası etken hangisidir?
A) Actinomyces israelii
B) Staphylococcus aureus
C) Nocardia asteroides
D) Listeria monocytgenes
E) Rhodococcus equii
72. Hemolitik üremik sendroma neden olan, hareketli, Sorbitol
Mc Conkey agar besiyerinde sorbütole etki etmeyen Gram
negatif bakteri hangisidir?
A) Shigella dysenteriae tip I
B) Entero aggregatif E.coli
C) E. coli O157 H7
D) Salmonella typhi
E) ETEC
73. At çiftliğinde çalışan bir hastada nekrotizan Pnömoni
oluşmuş ve balgam kültüründe sonum renginde koloniler
oluşturan bir bakteri üremiştir.
En olası etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Klebsiella pneumoniae
B) Mycobacterium marineum
C) Serratia marscescens
D) Nocardia asteroides
E) Rhodococcus equi
74. Hangisi etkisini bakteri hücre zarını etkisiz hale getirerek
etki gösterir?
A) Kolistin
B) Aztreonam
C) Amikasin
D) Siprofloksasin
E) Doripenem
75. Beta-laktam antibiyotiklerden hangisi penisilin alerjisi olan
bir kişide kullanılabilir?
A) Piperasilin
B) İmipenem
C) Aztreonam
D) Seftriakson
E) Ertapenem
13DENEME SINAVI – 58
76. Hangisinin immun supresif çocuğa uygulanmasında
sakınca yoktur?
A) Kızamıkçık
B) Adenovirüs
C) Sarı humma
D) Meningekok
E) Rotavirüs
77. Gebelikte uterusun büyümesi aşağıdaki hücresel
adaptasyon mekanizmalarından hangisininin bir örneğidir?
A) Hiperplazi ve hipertrofi
B) Hiperplazi
C) Hipertrofi
D) Metaplazi
E) Atrofi
78. Endometriyumda menstrüel siklus kanaması öncesinde,
hücrelerde görülen patolojik değişiklik aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Apoptozis
B) Heterofagositoz
C) Atrofi
D) Koagülasyon nekrozu
E) Likefaksiyon nekrozu
79. Granulamatöz inflamasyon gelişiminde CD4 T lenfositinin
TH 1 yönünde diferansiasyonu için özellikle makrofajlar
tarafından salınan sitokin aşağıdakilerden hangisidir?
A) IL2
B) IL4
C) IL5
D) IL8
E) IL12
80. Aşağıdaki lenfomalardan hangisinde neoplastik hücreler
epidermotropizm gösterir?
A) Hairy cell lösemi
B) Hodgkin lenfoma, mikst sellüler tip
C) Mikozis fungoides
D) Multipl miyeloma
E) Burkitt Lenfoma
81. AIDS hastalarında santral sinir sisteminde mikroglialarda
yaygın HIV virüs varlığıyla karakterli nörolojik bulgu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Progresif multifokal lökoensefalopati
B) AIDS demans kompleks
C) Menenjit
D) Vakuoler myelopati
E) Meningoensefalit
82. Aşağıdaki preneoplastik hastalıklardan hangisinde
adenokarsinom gelişme riski artmıştır?
A) Pernisiyöz anemi
B) Eritroplaki
C) Marjolin ülser
D) Solar keratoz
E) Servikal displazi
83. Genellikle kadınlarda, normal doğum ya da rekürren
sezaryen sonrasında batın ön duvarında gelişen agresif
fibromatozis aşağıdakilerden hangisidir?
A) Dupuytren kontraktürü
B) Lederhausen hastalığı
C) Peyroni hastalığı
D) Desmoid tümör
E) Hipertrofik skar
14 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
84. Son 6 aydır ortalama kan basıncı 220/130 mmHg olarak
saptanan 32 yaşındaki erkek hastanın arteriol duvarında
izlenebilecek histopatolojik bulgu aşağıdakilerden hangisi
ile uyumludur?
A) Mediada lipohiyalinozis
B) İntimada lipit birikimi
C) Hiperplastik arterioloskleroz
D) Rekanalize trombüs
E) Duvarda amiloid birikimi
85. Elli iki yaşında bir erkek hastada splenomegali ve pansitopeni
saptanıyor. Kemik iliği biyopsisinde şeffaf sitoplazmalı, oval-
yuvarlak çekirdekli neoplastik lenfoid hücreler belirleniyor.
İmmünhistokimyasal incelemede neoplastik hücreler CD20
ve TRAP pozitif sonuç veriyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mantle hücreli lenfoma
B) Saçlı hücreli (hairy cell) lösemi
C) B hücreli prolenfositik lösemi
D) Foliküler lenfoma
E) B hücreli kronik lenfositik lösemi
86. Bronkioloalveolar karsinomu diğer akciğer
adenokarsinomlardan ayıran en önemli özellik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnvazyon yokluğu
B) Müsin sekresyonu
C) Tümör çapı
D) Santral skar varlığı
E) Hücre morfolojisi
87. Herediter retinoblastom olgularında izlenen konjenital gen
defekti aşağıdakilerden hangisidir?
A) 13q14 delesyon
B) t (11;22)
C) 11p13 delesyon
D) 17p delesyon
E) t (2;13)
88. Nefrotik sendromu olan 7 yaşındaki bir çocuktan tanı
amacıyla böbrek biyopsisi yapılırsa ışık mikroskopik
incelemelerinde glomerüllerde aşağıdakilerden hangisinin
görülme olasılığı en yüksektir?
A) Subepitelyal elektrondens hörgüçler
B) Glomerüler bazal membranda çift kontür
C) Bazal membranda incelmiş ve kalınlaşmış alanlar
D) Mezengial matriks artışı
E) Normal glomerüller
89. Özefagus distal bölgesinde kusmalar sonrası oluşan
mukoza ve submukozada yüzeyel ülserasyonlar
aşağıdakilerden hangisinde görülür?
A) Akalazya
B) Reflü özefajiti
C) Barret özefajiti
D) Plummer-Winson Sendromu
E) Mallory - Weiss Sendromu
15DENEME SINAVI – 58
90. Erken mide kanseri için vanlıs olan ifade aşağıdakilerden
hangisidir?
A) İnvaziv kanser değildir.
B) Muskularis mukoza tutulabilir.
C) Lenf nodlarına metastaz yapabilir.
D)Submukozaya dek yayılabilir.
E) Çapları çok büyük olabilir.
91. Aşağıdakilerden hangisi ilk 5 yaşta en sık oluşan primer
karaciğer malignitesidir?
A) Hepatik anjiosarkom
B) Hepatoblastom
C) Hepatosellüler adenom
D) Fokal nodüler hiperplazi
E) Hepatosellüler kanser
92. Postmenapozal dönemde uterin kanaması olan bir kadında
aşağıdakilerden hangisinin bulunma olasılığı en yüksektir?
A) Endometrial polip
B) Leiomyom
C) Endometrial atrofi
D) Hiperplazi
E) Kanser
93. Kırk yaşındaki kadının kanlı meme başı akıntısına neden
olan en olası lezyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Fibroadenom
B) Fillodes tümörü
C) Akut mastit
D) intraduktal papillom
E) Sklerozan adenozis
94. Zeka geriliği ve konvülzyon tesbit edilen çocukta inceleme
sonrası deride adenoma sebaseum tesbit edilmiştir.Kapbinde
1 cmlik rabdomyomu olan hastanın böbrek lojunda bir kitle
belirleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Renal hücreli karsinom
B) Nöroblastom
C) Wilms tümörü
D) Anjiomyolipom
E) Adrenal korteks karsinomu
95. Glioblastoma multiformede görülen nekroz tipi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yağ nekrozu
B) Kazeöz nekroz
C) Likefaksiyon nekrozu
D) Koagülasyon nekrozu
E) Gangrenöz nekroz
96. Overde en sık görülen germ hücre tümörü aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Disgerminom
B) Matür kistik teratom
C) Embriyonel karsinom
D) Yolk sak tümörü
E) İmmatür teratom
97. En iyi prognozlu glial tümör aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pilositik astrositom
B) Anaplastik astrositom
C) Glioblastoma multiforme
D) Ependimom
E) Oligodendrogliom
16 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
98. Aşağıdaki troid tümörlerinden hangisi PTEN gen
mutasyonu ileilişkilidir?
A) Papiller karsinom
B) Anaplastik karsinom
C) Medüller troid kanseri
D) Foliküler adenom
E) Lenfoma
99. Oral kullanılan ilacın sistemik dolaşıma karışmadan
önce karaciğerde bir kısmının metabolize edilmesi
aşağıdakilerden hangisi ile ifade edilebilir?
A) Enterohepatik sirkülasyon
B) Presistemik eliminasyon
C) Sekestrasyon
D) Redistribüsyon
E) İyon tuzağı
100. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi psödokolinesteraz tarafından
parçalanmaz?
A) Süksinilkolin
B) Mivakuryum
C) Prokain
D) Remifentanil
E) Prilokain
101. Aşağıdakilerden hangisi adrenalinin endikasyonlarından
biri değildir?
A) Polimorfik ventriküler taşikardi
B) Kardiyopulmoner resüsitasyon
C) Nazal dekonjestan
D) Lokal anesteziklerin etki süresini uzatmak
E) Anaflaktik şok
102. Antimuskarinik ilaçların göz üzerindeki etkilerinden
olmayan aşağıdakilerden hangisidir?
A) Siklopleji
B) Midriyazis
C) Göz yaşı salgısında azalma
D) Akomodasyon kaybolmaz
E) Akut glokoma yol açabilir
103. Depolarizan ve nondepolarizan blokaj için aşağıdakilerden
hangisi yanlıştır?
A) Asidoz nonepolarizan bloğun derecesini artırır
B) Halotan depolarizan blokajı antagonize eder
C) Nondepolarizan bloktan önce belirgin kas fasikülasyonları
görülür
D) Depolarizan blok asetilkolinesterazlarla antagonize
edilemez
E) Nondepolarizan kas gevşeticiler asetilkolinin reseptöre
ulaşmasını önlerler
104. Aşağıdaki kas gevşetici ve etki mekanizması
eşleştirmelerinden hangisi doğrudur?
A) Süksinilkolin -Nikotinik reseptörlerin stimülasyonu
B) Baklofen – GABA B antagonisti
C) Tizanidin – Alfa-1 reseptör agonisti
D) Roküronyum – Muskarinik reseptör blokajı
E) Botilinum toksini – Sarkoplazmik retikulumdaki kalsiyum
kanal blokajı
17DENEME SINAVI – 58
105. Klorpromazin tedavisi almakta olan bir hastada ateş,
kaslarda rijidite ve akinezi, bilinç bulanıklığı ve otonomik
instabilite belirtileri vardır. Kas kaynaklı kreatin fosfokinaz
düzeyi yükselmiştir.
Bu klinik tablo aşağıdakilerden hangisini düşündürmelidir?
A) Tardif diskinezi
B) Nöroleptik malign sendrom
C) Tetanoz
D) Menenjit
E) Malign hipertermi
106. Obsessif-kompulsif hastalıkta en etkili olan trisiklik
antidepresan ilaç aşağıdakilerden hangisidir?
A) Viloksazin
B) Amitriptilin
C) Klomipramin
D) Protriptilin
E) Nortriptilin
107. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi kalpte miyosit içi kalsiyum
miktarını artırarak etki göstermez?
A) Digoksin
B) Levosimendan
C) Dobutamin
D) Amrinon
E) Dopamin
108. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi konjestif kalp yetersizliğinde
mortaliteyi azaltır?
A) Digoksin
B) Valsartan + Sakubitril
C) Amrinon
D) Dobutamin
E) Nesiritid
109. Aşağıdaki beta blokörlerden hangisi özellikle
feokromasitoma ve hipertansif kriz tedavisinde kullanılır?
A) Labetalol
B) Nebivolol
C) Metoprolol
D) Bisoprolol
E ) Atenolol
110. 77 yaşında izole sistolik hipertansiyon tanısı alan bir erkek
hastada aşağıdaki antihipertansiflerden hangisi öncelikle
tercih edilmelidir?
A) Amlodipin
B) Ramipril
C) Valsartan
D) Alfa metil dopa
E) Doksazosin
111. Aşağıdaki MRSA tedavisinde kullanılan antibiyotiklerden
hangisi haftada bir kez intravenöz enjeksiyon şeklinde
uygulanır?
A) Daptomisin
B) Vankomisin
C) Streptogramin B
D) Dalbavansin
E) Tigesiklin
112. Lanosterol demetilasyonunu inhibe ederek ergosterol
sentezini önleyen antifungal aşağıdakilerden hangisidir?
A) Griseofulvin
B) Amfoterisin B
C) Flusitozin
D) Nistatin
E) Ketokonazol
18 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
113. Klorokine rezistan P. falciparum profilaksisinde hangisi en
çok tercih edilen ilaçtır?
A) Primakin
B) Proguanil
C) Meflokin
D) Kinin
E) Pirimetamin
114. Aşağıdaki HIV tedavisinde kullanılan ilaçlardan hangisi
integraz enzimini inhibe ederek etki gösterir?
A) Enfuvirtid
B) Maravirok
C) Sakinavir
D) Raltegravir
E) İbalizumab
115. Aşağıdakilerden hangisi bradikinin reseptör blokörüdür?
A) Remikren
B) Fosforamidon
C) İkatibant
D) Ketanserin
E) Tritokalin
116. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi pulmoner hipertansiyon
tedavisinde kullanılan soluble Guanilat siklaz
stimülatörüdür?
A) Nifedipin
B) Ambrisentan
C) Macitentan
D) İnhaler NO
E) Riociguat
117. Aşağıdakilerden hangisi romatoid artrit tedavisinde
kullanılmaz?
A) D-penisilamin
B) Klorokin
C) Siklofosfamid
D) Altın tuzları
E) Allopurinol
118. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi zayıf androjenik,
glukokortikoid, progesteron ve güçlü antigonadotropik etki
gösterir?
A) Danazol
B) Fulvestrant
C) Fadrozol
D) Bazedoksifen
E) Klomifen
119. Aşağıdakilerden hangisi kronik konstipasyon ve irritable
barsak sendrom hastalığı tedavisi için geliştirilmiş tip-2
klor kanallarını stimüle edererek etki gösteren prokinetik
ilaçtır?
A) Prukaloprid
B) Lubiprostan
C) Alvimopan
D) Metilnaltrekson
E) Metoklopramid
120.
I. Heparin
II. Prilokain
III. Primakin
Yukarıdaki ilaçlardan hangisi ya da hangileri ile oluşan
zehirlenmede methemoglobinemi görülür?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) Yalnız III
D) II ve III
I, II ve III
19DENEME SINAVI – 58
1. 22 yaşında erkek hasta tekrarlayan senkop atakları ile
başvuruyor. Hastanın öyküsünden bir kardeşinin spor
yaparken ani öldüğü öğreniliyor.Fizik muayenesinde anlamlı
bulgu olmayan hastanın EKG’si aşağıdaki gibidir.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hipertrofik Kardiyomyopati
B) Aritmojenik sağ ventriküler displazisi
C) Uzun QT sendromu
D) Dilate kardiyomyopati
E) Brugada sendromu
2. 22 yaşında erkek hasta son 3 haftadır göğüs ağrısı ve
yemeklerden sonra göğüste takılma hissi tarifliyor. Hastanın
öyküsünden son 2 haftadır 5 kg verdiği öğreniliyor.
Aşağıda baryumlu ösefagus grafisi görülen hastada en
olası tanı aşağıdakileredn hangisidir?
A) Diffüz ösfageal spasm
B) Ösefagus karsinomu
C) Schatzki Halkası
D) Akalazya
E) Ösefageal divertikül
3. Akciğer grafisinde ‘’dropped lung sign’’ işareti
görüldüğünde en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bronş rüptürü
B) Atelektazi
C) Pnömotoraks
D) Pnömoni
E) Pulmoner emboli
4. Aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi non-enfeksiyöz
miyokardit yapabilir?
A) Azitromisin
B) Sefoksitin
C) Eritromisin
D) Klaritromisin
E) Tetrasiklin
5. Mezenter arter embolisinin en sık etyolojik nedeni
aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnfektif endokardit
B) Hava embolisi
C) Atrial fibrilasyon
D) Maligniteler
E) DIC
2017 MART TUS 58. DENEME SINAVIKLİNİK BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Bilgisisoruları bulunmaktadır.
20 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
6. 58 yaşında erkek hasta son 3 ayda 12 kg kaybı ve son 3 aydır
ishal yakınması ile başvuruyor. Son 1 yıldır diyabet tanısı
alan hasta insülin kullanıyor. Fizik muayenesinde solukluk
dışında ,alt ektremitelerde eritematöz raşlar izleniyor.
Laboratuvarda anemi (Hb 8.7 gr/dl) dışında patolojik bulgu
saptanmıyor. Hastanın yapılan batın USG karaciğerde 3x3
cm solid kitle saptanması üzerine yapılan abdomen BT’de
pankreasta 2.5x2.7 cm kitle izleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) VIPoma
B) Somatostatinoma
C) Gastrinoma
D) Hepatosellüler karsinom
E) Glukagonoma
7. Mitral stenozda akciğer filminde ‘’Kerley B ‘’ çizgilerini
oluşturan fizyolojik mekanizma aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Pulmoner venöz hipertansiyon
B) Pulmoner arteryel hipertansiyon
C) Artmış sol atrium boyutu
D) Triküspit yetersizliği bağlı sağ atrial büyüme
E) Sağ ventrikül dilatasyonu
8. Son bir haftadır ateş ,kuru öksürük ve yan ağrısı olan 33
yaşında erkek hastanın yapılan fizik muayenesinde kulak
zarında büllöz enfeksiyon ve servikal lenfadenopatisi
saptanıyor. PA Akciğer grafisinde bilateral interstisyel
pattern şeklinde infiltratları olan hastada en olası tanı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mycoplasma pnömonisi
B) Clamidya pnömonisi
C) Lejyonella pnömonisi
D) Hemofilus pnömonisi
E) Aspirasyon pnömonisi
9. Yukarıdaki soruda (8 numaralı ) en iyi tanı yöntemi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kompleman fiksasyon testi
B) Soğuk aglütinin testi
C) Indirekt hemaglütinasyon
D) İdrarda antijen bakılması
E) Kan kültürü
10. Kromat allerjisine en sık neden olan madde
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Metaller
B) Diş protezleri
C) Şampuanlar
D) Lastik
E) Çimento
11. Aşağıdaki sendromların hangisinde deri lezyonları, genital
anomaliler, mental retardasyon, sağırlık ve pulmoner
kapak hastalıkları bir arada bulunabilir?
A) Noonan sendromu
B) Leopard sendromu
C) Turner sendromu
D) Kartagener sendromu
E) Holt-Oram sendromu
21DENEME SINAVI – 58
12. Myokard enfarktüsü nedeniyle primer perkutan girişim
yapılan ve yoğun bakımda takip edilen 48 yaşında erkek
hastada MI’ın 18.saatinde ventriküler fibrilasyon(VF)
gelişmesi üzerine defibrilasyon yapılıyor. Defibrilasyon
sonrası normal sinüs ritmi sağlanan hastada acil kontrol
koroner anjiografi yapılıyor. İnfarkt ilişkili damara takılan
stentin açık olduğu izleniyor.
Diğer damarlarda kritik lezyon saptanmayan hastada
aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Hastada ilk 24 saat içinde gelişen VF ‘nin prognoza etkisi
yoktur.
B) Hastada elektrolit dengesizliği araştırılmalıdır.
C) Hastada kontrendikasyon yoksa beta bloker ve ACE inh.
tedavisi verilmelidir.
D) Hastaya hemen ICD (implantable cardioverter defibrilatör)
takılmalıdır.
E) Profilaktik amiodaron başlanmasına gerek yoktur.
13. Aşağıdakilerden hangisi kemik iliği nakli yapılmış olan
hastalarda hem mayalara hem de küflere karşı profilakside
oral yoldan kullanılır?
A) Flukonazol
B) Mikafungin
C) Anidulafungin
D) Kaspofungin
E) Posakonazol
14. 63 yaşındaki erkek hasta dekompanse siroz nedeniyle takip
edilirken , hematemez şikâyetiyle acil servise başvuruyor.
Yapılan üst gastrointestinal sistem endoskopisinde, özofagus
varislerinden kanama olduğu tespit ediliyor.
Bu hastada kanamayı durdurmak için aşağıdaki
yöntemlerden hangisinin öncelikle uygulanması gerekir?
A) Terlipressin
B) Luminal tamponad
C) Band ligasyonu
D) Transjuguler intrahepatik portosistemik şant (TİPS)
E) Şant operasyonu
15. 64 yaşında bir erkek hasta acil servise bulantı ve kusma
şikâyetleriyle başvuruyor. Hastanın fizik muayenesinde nabız
40/dakika ve aritmik, kan basıncı 80/50 mmHg saptanıyor.
Laboratuvar incelemelerinde üre 240 mg/dL, kreatinin 11 mg/
dL, sodyum 129 mEq/L ve potasyum 7,6 mEq/L bulunuyor.
Bu hastaya kardiyak arresti önlemek amacıyla öncelikle
aşağıdakilerden hangisi uygulanmalıdır?
A) Acil hemodiyaliz
B) İntravenöz kalsiyum glukonat
C) İnsülin / Dekstroz
D) Oral potasyum tutucu reçine
E) Sodyum bikarbonat
16. Elli iki yaşında erkek hasta sol ayak bileğinde ağrı, kızarıklık
ve şişlik şikayeti ile hastaneye başvuruyor. Yapılan eklem
muayenesinde sadece sağ ayak bileğinde kızarıklık, ısı artışı
ve eklem hareketlerinde kısıtlılık saptanıyor. Laboratuar
tetkiklerinde sedimentasyon 40 mm/saat, CRP 25 mg/dl ve
ürik asit 9,0 mg/dl olarak saptanıyor. Tanı amacıyla yapılan
eklem sıvısı örneklemesinde ürat kristalleri izleniyor.
Bu hastanın tedavisinde akut dönemde aşağıdakilerden
hangisinin yeri yoktur?
A) Probenesid
B) Kolşisin
C) İbuprofen
D) Metilprednizolon
E) ACTH
22 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
17. Aşağıdakilerden hangisi Behçet hastalığının minör tanı
kriterleri arasında yer alan cilt tutulumu bulgularından
biri değildir?
A) Eritema nodosum
B) Pruritus
C) Papülo-püstüler lezyonlar
D) Akneiform lezyonlar
E) Migratuvar süperfisyal tromboflebit
18. Kronik hastalık anemisi ile demir eksikliği anemisinin
ayırıcı tanısında aşağıdaki boyalardan hangisi kullanılır?
A) Hematoksilen-eosin
B) Gümüş nitrat
C) Kongo-Red
D) Prusya mavisi
E) Metilen mavisi
19. 60 yaşında erkek hasta hastaneye halsizlik, yorgunluk
şikayeti ile başvuruyor. Şikayetlerinin 6 aydır var olduğu
öğrenilen hastanın yapılan fizik muayenesinde 8 cm
splenomegali dışında patolojik bulgu saptanmıyor.
Laboratuar tetkiklerinde lökosit sayısı 90000 /mm3
hemoglobin düzeyi 10 gr/dl ve trombosit sayısı 500000/
mm3 olarak saptanan hastanın periferik yaymasında
miyeloblastlardan olgun nötrofillere kadar tüm hücreler
görülüyor.
Bu hastada en olası tanıya yönelik aşağıdaki gen
mutasyonlarından hangisinin varlığı araştırılmalıdır?
A) BCR-ABL gen translokasyonu
B) JAK2 gen translokasyonu
C) Bcl-2 gen translokasyonu
D) C-myc gen translokasyonu
E) Cyclin D1 gen mutasyonu
20. Aşağıdaki non-hodgkin lenfoma tiplerinden hangisinin
prognozu en kötüdür?
A) Diffüz küçük lenfositik lenfoma
B) Folliküler büyük hücreli
C) Diffüz büyük hücreli
D) Lenfoblastik lenfoma
E) MALToma
21. Aşağıdakilerden hangisinin varlığı tam idrar analizinde
izlenen hematürinin glomerül kaynaklı hematüri olduğunu
destekleyen bulgulardan biri değildir?
A) Proteinüri
B) Eritrosit silendiri
C) İdrarda kan pıhtısının saptanması
D) Dismorfik eritrosit
E) Granüler silendir
22. Renin anjiotensin aldosteron sisteminin aktivasyonu
sonucu aşağıdaki değişikliklerden hangisi beklenmez?
A) Hipertansiyon
B) Antinatriüretik etki
C) Vazodilatasyon
D) Susama hissinde artış
E) Glomerüler filtrasyon hızında artış
23DENEME SINAVI – 58
23. Aşağıdakilerin hangisi artmış anyon açıklı metabolik
asidoz nedeni değildir?
A) Ketoasidoz
B) Paraldehit zehirlenmesi
C) Etilen glikol zehirlenmesi
D) Asetazolamid kullanımı
E) Salisilat zehirlenmesi
24. Aşağıdaki hızlı ilerleyen glomerülonefrit nedenlerinden
hangisinin oluşum tipi diğerlerinden farklıdır?
A) Sistemik lupus eritematozus
B) Membranoproliferatif glomerülonefrit
C) Ig A nefropatisi
D) Postenfeksiyoz glomerülonefrit
E) Pauci-immün glomerülonefrit
25. Aşağıdaki malignitelerden hangisinde paraneoplastik
sendrom olarak akantozis nigrikans izlenebilir?
A) Mide adenokarsinomu
B) Multipl myelom
C) Timoma
D) Hodgkin lenfoma
E) Medüller tiroid karsinomu
26. Kolon kanseri tanısıyla bir hafta önce kemoterapi almış
bir erkek hasta ateş yüksekliği nedeniyle başvuruyor. Fizik
muayenesinde ateşi 38,4 oC ölçülen hastanın laboratuar
tetkiklerinde lökosit sayısı 400/mm3 saptanıyor.
Bu hastada aşağıdaki parametrelerden hangisi hastaneye yatış
kararı verilirken değerlendirilen parametrelerden biri değildir?
A) Kronik obstruktif akciğer hastalığı öyküsü varlığı
B) Yaş
C) Geçirilmiş fungal enfeksiyon öyküsü
D) Metastaz varlığı
E) Dehidratasyon varlığı
27. Aşağıdaki oral antidiyabetik ajanlardan hangisinin
hipoglisemi riski diğerlerinden daha düşüktür?
A) Gliklazid
B) Linagliptin
C) Glimeprid
D) Nateglinid
E) Glibenklamid
28. Otuz altı yaşında kadın hasta iç hastalıkları polikliniğine
çarpıntı, ellerde titreme ve boğaz ağrısı şikayeti ile
başvuruyor. Yapılan fizik muayenesinde nabız 105 vuru/
dk, ateş 37,6o C, kan basıncı 130/80 mmHg ve tiroid bezi
palpasyonda ağrılı saptanıyor. Laboratuar tetkiklerinde
sedimentasyon hızı 80 mm/saat, sT3 yüksek , sT4 yüksek
ve TSH düşük olduğu izleniyor. Bunun üzerine yapılan
radyoaktif iyot uptake testinde iyot tutulumu düşük
saptanıyor.
Bu hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir?
A) Subakut granulomatoz tiroidit
B) Subakut lenfositik tiroidit
C) Hashimato tiroiditi
D) Toksik diffüz guatr
E) Multinodüler guatr
24 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
29. Kırk sekiz yaşında kadın hasta yaygın kemik ağrısı şikayeti
ile polikliniğe başvuruyor. Bilinen hastalık öyküsü olmayan
hastanın laboratuar tetkiklerinde serum kalsiyum 11,8
mg/dl, fosfor 2 mg/dl ve serum parathormon düzeyi 250
pg/ml olarak saptanıyor. Bunun üzerine yapılan üriner
ultrasonografisinde özellik saptanmayan hastanın kemik
dansitometri ölçümü sonrası femur boyun T skoru -3,0
saptanıyor.
Bu hastada primer nedene yönelik en uygun yaklaşım
aşağıdakilerden hangisidir?
A) İzlem
B) Intravenöz bifosfonat uygulaması
C) Paratiroidektomi
D) Radyoterapi
E) Intravenöz izotonik NaCl uygulaması
30. Addison hastalığı tanısıyla takip edilen hastanın tam kan
sayımında aşağıdaki bulgulardan hangisinin görülmesi
beklenmez?
A) Polisitemi
B) Nötropeni
C) Lenfositoz
D) Eozinofili
E) Monositoz
31. 28 yaşında erkek hasta ses kısıklığı nedeniyle doktora
başvuruyor. Larenjit teşhisi alıp 15 gün diklofenak ve
lansoprazol kullanıyor. Semptomları geçmeyen hastanın
aşırı halsizlik yakınması var. Konuşması özellikle akşama
doğru güçleşiyor. Akciğer grafisinde sol tarafta aort topuzuna
komşu 5 cm’lik kitle tespit ediliyor.
Bu hastada en olası tanı nedir?
A) Miyastenia gravis
B) Duchenne muskuler distrofisi
C) Amiyotrofik lateral skleroz
D) Freiderich Ataksisi
E) Moya moya hastalığı
32. Yukarıdaki hastaya tanı koymada en iyi yöntem
aşağıdakilerden hangisidir?
A) BT
C) MR
B) PET
D) EMG
E) EEG
33. Akut iskemiyi erken dönemde en iyi gösteren tetkik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bilgisayarlı Tomografi
B) Manyetik Rezonans
C) Pozitron Emisyon Tomografisi
D) Motor Uyarılmış potansiyeller
E) SPECT
34. 48 yaşında erkek hasta sol kolunda ve sol bacağında güç
kaybı, his kusuru ile acile başvuruyor. Hasta yakınları
hastanın düşüp durmasına rağmen yürümeye kalkıştığını
ifade ediyorlar. Muayenede hastaya doktorun elini sıkması
söyleniyor. Hasta sağ eliyle bunu yapıyor. Ancak sol eliyle
sıkamamasına rağmen, sol elinin gücünün iyi olduğundan
bahsediyor.
Bu hastada lezyonun en olası lokalizasyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sol frontal
B) Sağ oksipital
C) Sağ parietal
D) Sol parietal
E) Sağ temporal
25DENEME SINAVI – 58
35. Hipoglisemik semptomlar üzerine hastaneye başvuran 42
yaşında kadın hastanın, daha önceden de farklı illerde karın
ağrısı ve renal kolik gibi şikâyetlerle araştırıldığı öğreniliyor.
Sulfonilüre grubu antidiyabetik ilaç istismar ettiği öğrenilen
hastanın, şehirdeki hastanelere değişik semptomlarla
başvurduğu belirleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Somatizasyon bozukluğu
B) Postravmatik stres bozukluğu
C) Mitomani
D) Munchausen sendromu
E) Dürtü kontrol bozukluğu
36. Aşağıdakilerden hangisi şizofrenide negatif
semptomlardan sorumludur?
A) Mezolimbik yolak hiperaktivitesi
B) Mezokortikal yolak hipoaktivitesi
C) Dopamin reseptör hiperaktivitesi
D) Serotonin reseptör hipoaktivitesi
E) Adenozin reseptör hipoaktivitesi
37. Ankara, Kurtuluş’ta hipotiroidi hastalığı sıklığına
(prevalans) bakmak isteyen araştırıcı hangi tip çalışma
yapmalıdır?
A) Kohort
B) Olgu-Kontrol
C) Kesitsel
D) Deneysel
E) Retrospektif kohort
38. Bir yerleşim biriminde belirli bir yıla ait bulgular aşağıda
verilmiştir.
Canlı doğum 200
Ölü doğum 15
0-7 günde ölen 10
8-28 günde ölen 12
29-364 günde ölenler 3
Anne ölümü 10
Yıl ortası nüfus 20000
Bu kentteki bebek ölüm hızı aşağıdakilerden hangisidir?
A) 25 / 200 x 1000
B) 40 / 200 x 1000
C) 10 / 200 x 1000
D) 35 / 20000 x 1000
E) 22 / 200 x 1000
39. Hastalığın ortaya çıkması ve yayılması ile ilgili tüm
konularda ve hastalığın önlenmesine yönelik sürekli bir
izleme çalışması aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sürveyans
B) İnsidans
C) Prevelans
D) Eredikasyon
E) Karantina
26 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
40. Sol elinin baş, işaret ve orta parmaklarında uyuşma,
karıncalanma ve gece uykudan uyandıran ağrı şikâyetleri
olan bir hastanın muayenesinde bu parmakların palmar
yüzünde hipoestezi ve el bileğinin volar yüzüne çekiçle
vurulduğunda gene bu parmaklara yayılan ağrı ve
karıncalanma saptanmıştır.
Bu hastada etkilenen sinir ve çekiçle yapılan muayene
sonucu gözlenen bulgu aşağıdakilerin hangisinde birlikte
verilmiştir?
Etkilenen sinir Gözlenen bulgu
A) Median sinir Pozitif Phalen manevrası
B) Median sinir Pozitif Tinel bulgusu
C) Ulnar sinir Stiloradial refleks
D) Radial sinir Stiloradial refleks
E) Ulnar sinir Pozitif Tinel bulgusu
41. 60 yaşında kadın hasta yüzünde özellikle burun ve
yanaklarında kızarıklık şikayetiyle başvuruyor.muayenede
yüzde eritem ve telenjektaziler üstünde papül ve püstül tespit
ediliyor.
Bu hastanın en olası tanısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pitriazis rozea
B) Eritrodermik psöriazis
C) Seboraik dermatit
D) Akne vulgaris
E) Akne rozasea
42. Primer lezyonu stratum corneumda açtığı tünel olan
enfeksiyon ajanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pediculosis capitis
B) Pediculosis pubis
C) Scabies
D) Pox virüs
E) Leishmaniasis cutis
43. Sağlıklı bir çocuğun izleminde otizm/otistik spektrum
bozukluğunun taramasının yapılmasının önerildiği aylar
aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A) 6. ve 9. aylar
B) 9. ve 12. aylar
C) 12. ve 18 aylar
D) 18. ve 24. aylar
E) 24. ve 36. Aylar
44. Beş aylık erkek bebek rotavirus ishali nedeniyle çocuk acil
ünitesinde müşahade altına alınıyor. Ağır dehidratasyonu
olan bebeğin serum sodyum düzeyi: 165 mEq/L (normal: 135-
145 mEq/L) olarak saptanıyor.
Bebeğin sıvı replasmanında serum sodyumunun çok hızlı
düşürülmesi sonucu görülen en önemli komplikasyon
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Santral pontin demiyelizasyon
B) Beyin ödemi
C) Derin ven trombozu
D) İntraparankimal beyin kanaması
E) Epidural kanama
45. Yedi yaşında erkek çocuk baş ağrısı ve sol gözde dışa bakış
kısıtlılık nedeniyle başvuruyor. Fizik muayenesinde ayrıca
ense sertliği mevcut, Kerning ve Brudzinski muayeneleri
pozitif saptanıyor. Beyin-omurilik sıvısından (BOS) yapılan
incelemede 150 lökosit/μL (% 90 lenfosit), BOS glukoz: 20
mg/dL ve BOS protein: 400 mg/dL olarak bulunuyor, eş
zamanlı kan şekeri: 110 mg/dL ölçülüyor.
Bu çocukta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bakteriyel menenjit
B) Viral menenjit
C) Ensefalit
D) Tüberküloz menenjit
E) Subaraknoid kanama
27DENEME SINAVI – 58
46. Aşağıdaki viral döküntülü hastalıklardan hangisi invaziv
streptokok enfeksiyonları için risk oluştur?
A) Kızamık
B) Kızamıkçık
C) Suçiçeği
D) Ekzema subitum
E) Eritema infeksiyosum
47.
I) Parainfluenza virus
II) RSV (Respiratuvar sinsityal virus)
III) İnfluenza virusu
IV) Kızamık virusu
V) Adenovirus
Yukarıda verilen virüslerden en sık laringotrakeobronşit
etkeni olan ikili aşağıdakilerden hangisidir?
A) I, II
B) I, III
C) II, III
D) III, IV
E) IV, V
48. Beş yaşında kız çocuğu annesi tarafından sağlık kontrolü
muayenesine geliyor. Bu çocukta hangi sağlık kontrolünün,
bilgilendirilmesinin ve/veya muayenenin yapılması
önerilmez?
A) Tartı-Boy ölçümlerinin yapılması
B) Tansiyon arteryelinin ölçülmesi
C) Görme ve işitmesinin değerlendirilmesi
D) Psikososyal/davranış değerlendirilmesi
E) Cinsel yolla bulaşan hastalıkların taranması
49. Prader-Willi Sendromu düşünülen bir çocukta aşağıdaki
bulgulardan hangisinin görülmesi tipik değildir?
A) Küçük el ve ayaklar
B) Uzun boy
C) Şişmanlık
D) Hipogonadizm
E) Hiperfaji
50. Bebek emzirmesi ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi
yanlıştır?
A) Bebekler ilk 6 ay boyunca sadece anne sütü almalı, 2
yaşına kadar emzirmeye devam edilmelidir.
B) Doğum sonrası en kısa zamanda (30 dk-1 saat) bebek
emzirilmelidir.
C) Her emzirmede bebeğe her iki memeden anne sütü
verilmelidir.
D) Meme de mastiti olan bir annede mastit iyileşene kadar
emzirmeye ara verilmelidir.
E) Emzirirken bir meme tamamen boşaltıldıktan sonra
diğer memeye geçilmelidir.
51. Akut karaciğer yetersizliği ve ensefalopati nedeniyle
çocuk yoğun bakım ünitesinde izlenen ve Reye sendromu
düşünülen bir çocukta aşağıdaki klinik veya laboratuvar
bulgulardan hangisinin olması beklenmez?
A) Hepatomegali
B) Sarılık
C) Hiperpne
D) Karaciğer enzim yüksekliği
E) Hipoglisemi
28 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
52. Akut hepatit B virüs (HBV) enfeksiyonu geçiren bir çocuğun
“pencere döneminde” serolojik olarak kesin pozitiflik
saptanan serolojik laboratuvar bulgusu aşağıdakilerden
hangisidir?
A) HBs Ag
B) HBe Ag
C) Anti HBs
D) Anti HBe
E) Anti HBc IgM
53. Daha önce herhangi bir şikayeti olmayan dört yaşında çocuk
ateş ve konvülziyon geçirme şikayeti ile çocuk acil birimine
başvuruyor. İlk müdahalesi yapıldıktan sonra yapılan
tetkikleri sonucunda akut böbrek yetersizliği, trombositopeni
ve direk Coombs negatif hemolitik anemisi saptanıyor.
Bu çocukta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hemolitik üremik sendrom (HÜS)
B) Trombotik trombositopenik purpura (TTP)
C) Akut bakteriyel menenjit
D) İmmun trombositopenik purpura (ITP)
E) Otoimmun hemolitik anemi
54. Çocukluk çağı Rolantik epilepsi (Sentrotemporal epilepsi)
için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Sıklıkla 9-10 yaşlarında ortaya çıkar
B) Nöbetler sıklıkla uykuda görülür
C) İlk nöbetten itibaren her çocuğa antiepileptik
başlanmalıdır
D) Nöbetler parsiyel özellik gösterir
E) Tercih edilen antiepileptik karbamazepindir
55. Aşağıdakilerden hangisi yalancı pozitif APGAR
nedenlerinden birisi değildir?
A) Prematurite
B) Anneye aşırı sedatif verilmesi
C) Konjenital myopati
D) Maternal asidoz
E) Yenidoğan sepsisi
56. Yenidoğan döneminde pulse oksimetre ile konjenital kalp
hastalığı taramasının yapılma zamanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Doğumdan 24. saatten sonra taburcu olmadan önce
yapılmalıdır
B) Bebek doğar doğmaz yapılmalıdır
C) Doğumdan sonra 1. saatte yapılmalıdır
D) Doğumdan sonra 4. saatte yapılmalıdır
E) Doğumdan sonra 1. haftada yapılmalıdır
57. Premature bebeklerde aşağıdaki laboratuvar
bulgularından hangisinin görülmesi diğerlerine göre daha
sıktır?
A) Metabolik alkaloz
B) Hipopotasemi
C) Hiperkalsemi
D) Hipermagnezemi
E) Hipoglisemi
29DENEME SINAVI – 58
58. Aşağıdaki seçeneklerden hangisi astım ile uyumlu değildir?
A) Salbutamol tedavisi ile vizingi düzelen 3 yaşındaki çocuk
B) Gece öksürük atakları olan 8 yaşındaki erkek çocuk
C) Dispne ile getirilen çocukta; sessiz akciğer olması
D) Normalde yakınması olmayan, ancak futbol oynarken
öksürük ve hırıltıları olan 14 yaşındaki çocuk
E) 6 aydır vizing yakınması devam eden 18 aylık bebek
59. Serum total IgE düzeyi 250 IU/l (yüksek) olan bir çocuğun
ayırıcı tanısında aşağıdakilerden hangisi yer almaz?
A) Bruton hastalığı
B) Atopik dermatit
C) Scabies
D) Job sendromu
E) Alerjik Bronkopulmoner Aspergilloz
60. Adenozin deaminaz (ADA) eksikliği olan bir çocukta,
beklenen klinik hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bruton Agamaglobulinemi
B) Kronik granülomatöz hastalık
C) Wiscott-Aldrich sendromu
D) Ağır kombine immün yetmezlik
E) Job sendromu
61. Aşağıdakilerden hangisi jinekomasti nedenlerinden biri
değildir?
A) Prolaktinoma
B) Hipotiroidi
C) Amiadoron
D) Fiztoyolojik
E) Eksojen östojen alımı
62. Diyabetik ketoasidoz tedavisi sırasında “beyin
ödemi” morbidite ve mortaliteye yol açan önemli bir
komplikasyondur. Aşağıdakilerden hangisi beyin ödemi
gelişimi için risk faktörlerinden biri değildir?
A) Metabolik asidoz
B) Hiperglisemi
C) Erken dönemde bolus insülin
D) Hipokalemi
E) Hiponatremi
63. Aşağıdakilerden hangisi pulmoner hemosiderozisin
kardiyak nedenlerinden biridir?
A) İmmün yetmezlik
B) Pulmoner hipertansiyon
C) Hemolitik üremik sendrom
D) Çölyak hastalığı
E) Sistemik lupus eritematozis
30 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
64. Aşağıdakilerden hangisi primer siliyer diskinezi ile uyumlu
değildir?
A) Bronşiektazi
B) Konjenital kalp hastalığı
C) Nazal polipozis
D) Hidrosefali
E) Kronik ishal
65. Aşağıdakilerden hangisi kronik böbrek hastalığındaki
büyüme geriliği sebeplerinden biri değildir?
A) Düşük kalori alımı
B) Metabolik alkaloz
C) Büyüme hormonuna direnç
D) Kronik anemi
E) Renal osteodistrofi
66. Akut poststreptokokal nefrit nedeniyle izlenen çocuğun,
4. ayın sonunda serum C3 düzeyi düşük saptanan 16
yaşındaki çocuğun en olası tanısı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Membranöz glomerülonefrit
B) Membranoproliferatif glomerülonefrit
C) Fokal segmental glomerüloskleroz
D) IgA nefropati
E) Minimal lezyon hastalığı
67. Aşağıdakilerden hangisinin Kawasaki hastalığında
görülmesi beklenmez?
A) El ve ayaklarda ödem ve soyulma
B) Artrit
C) BCG skarı çevresinde eritem
D) Saçlı deride veziküler lezyonlar
E) Asepik menenjit
68.
I. Tam kan sayımı
II. Serum C3 düzeyi
III. Anti-kardiyolipin antikor
IV. Anti-SSA (Ro) antikor
V. İdrar mikroskopik incelemesi
Sistemik lupus eritematöz ön tanısıyla takip edilen 12
yaşındaki kız çocuğu için, tanı kriterlerini karşılaması için
yukarıdaki testlerden hangisi/leri araştırılması faydalıdır?
A) I, II ve V
B) II, III ve IV
C) II, III ve V
D) I, III, IV ve V
E) I, II, III ve V
69. Akut romatizmal ateşli çocuklarda en sık tutulan iki
kapak aşağıdaki seçeneklerden hangisinde doğru olarak
verilmiştir?
A) Mitral ve triküspit
B) Mitral ve aort
C) Aort ve pulmoner
D) Aort ve triküspit
E) Mitral ve pulmoner
31DENEME SINAVI – 58
70. Fallot tetralojisinin aşağıdaki komplikasyonlarından
hangisinin görülme sıklığı en düşüktür?
A) Siyanotik nöbet
B) Bakteriyal endokardit
C) Kalp yetmezliği
D) Serebral tromboz
E) Beyin apsesi
71. Aş Gelişme geriliği getirilen 15 aylık çocuğun, üst solunum
yolu enfeksiyonlarından sonra alt ekstremitelerde
haraketsizlik, duyu kayıpları ve hassasiyet olduğu öğreniliyor.
Fizik muayenede karaciğer büyüklüğü saptanıyor.
Hipofosfatemi, glikozüri, metabolik asidoz, transaminaz
yüksekliği ve PT uzaması olan hastada en olası
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Galaktozemi
B) Hartnup hastalığı
C) Tirozinemi tip 2
D) Tirozinemi tip 1
E) Herediter fruktoz intoleransı
72. Yakınması olmayan 3 yaşındaki erkek çocuğun muayenesinde
sternumun sol üst kenarında 2°/6° şiddetinde sistolik
üfürüm, 2. kalp sesinde sabit ikilenme duyuluyor. EKG’de
frontal düzlemde QRS aksının (-) 60° olduğu görülüyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sinüs venosus tipte atrial septal defekt
B) Perimembranöz ventriküler septal defekt
C) Pulmoner kapak darlığı
D) Ostiyum sekundum tipte atrial septal defekt
E) Ostiyum primum tipte atrial septal defekt
73. Fındıkkıran özefagusla ilgili yanlış olan aşağıdakilerden
hangisidir?
A) En sık görülen özefagus motilite bozukluğudur
B) En ağrılı olan özefagus motilite bozukluğudur.
C) Hastalarda disfaji ve göğüs ağrısı görülebilir.
D) Ameliyatın en az yararlı olduğu motilite
bozukluklarındandır.
E) Non-peristaltik kontraksiyonların olduğu motilite
bozukluğudur.
74. Özefageal divertiküllerle ilgili şağıdakilerden hangisi
yanlıştır?
A) Zenker divertikülü pulsiyon divertikülü özelliğindedir.
B) Divertiküllerin tanısında tanıya yardımcı olan ve
altın standart yöntem olarak kabul edilen baryumlu
grafilerdir.
C) Zenker divertikülü özefagusun sadece mukoza
tabakasını içerir ve bu yüzden gerçek divertikül olarak
değerlendirilir.
D) Traksiyon divertiküllerinde gerçek patoloji özefagusta
değildir.
E) Divertiküller en sık faringoözefageal bölgededir.
75. Peptik ülserlerinin komplikasyonlarından kanamayla ilgili
hangisi yanlıştır?
A) En sık görülen komplikasyon kanamadır.
B) En mortal komplikasyon kanamadır.
C) Kanamalarda endoskopik tedavi tercih edilebilir.
D) Kanama en sık gastroduodenal artere bağlı yani ön
yüzden gerçekleşir.
E) Kesinlikle cerrahi tedavi gerektirmeyen komplikasyondur.
32 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
76. Erken mide kanserlerinde tümörün duvarda yaptığı
invazyonu en iyi gösteren inceleme aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Manyetik rezonans görüntüleme
B) Bilgisayarlı tomografi
C) Endoskopi
D) Endoskopik ultrasonografi
E) Baryumlu mide grafisi
77. Aşağıdakilerden hangisinin mide kanseri riskini azalttığı
düşünülmez?
A) Taze sebze meyveden zengin beslenme
B) Salisilat
C) C vitamini
D) E vitamini
E) Yağsız beslenme
78. Aşağıdakilerden hangisi marjinal ülser gelişmesine neden
olabilecek durumlardan değildir?
A) Bilateral trunkal vagatomi (BTV)
B) Fonksiyonel paratiroid adenomu
C) Zollinger-Ellison sendromu
D) Mide stazı
E) Helikobakter pilori taşıyıcılığı
79. Chron hastalığının erken karakteristik lezyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Lineer ülserler
B) Enteroenterik fistüller
C) Kript abseleri
D) Aftöz ülserler
E) Serozal renk değişiklikleri
80. Kolonik iskeminin en az etkilediği bölüm aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Çıkan kolon
B) Transvers kolon
C) İnen kolon
D) Sigmoid
E) Rektum
81. Aşağıdakilerden hangisi Lynch sendromu tanısı koymak
için kullanılan Amsterdam kriterlerinden biridir?
A) İki akrabada kolon kanseri olması
B) Kolon kanserlerinden en az birinin 50 yaşın üstünde
ortaya çıkması
C) Kolon kanserlerinin sol kolonda yerleşmesi
D) En az ardışık iki jenerasyonun etkilenmesi
E) Endometrium kanserli en az 1 akraba olması
33DENEME SINAVI – 58
82. Karaciğer amip abseleri ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
doğrudur?
A) Genellikle sol lobta yerleşirler.
B) Genellikle multipledır.
C) Genellikle erkeklerde izlenir.
D) Genellikle 50li yaşların üstündeki yaş grubunda izlenir.
E) Sarılık sık görülen bir semptomdur.
83. Akalkülöz kolesistit ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
doğrudur?
A) Tek tedavisi kolesistektomidir.
B) Çoğu kez hastane dışı ortamda ve yaşlılarda görülür.
C) HIDA sintigrafisi genellikle normal sonuç verir.
D) Temel patofizyoloji safra kesesi stazı ve iskemidir.
E) Ultrasonografide safra kesesi genellikle normaldir.
84. Kronik pankreatitte en sık ameliyat endikasyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ağrı
B) Koledok basısı
C) Duodenum obstrüksiyonu
D) Psödokist
E) Nekroz
85. Aşağıdaki genetik hastalıkların hangisinde pankreas
kanseri gelişme riski belirgin olarak artmaz?
A) Herediter meme-over kanseri BRCA-2 mutasyonu
B) Ataksi-telenjektazi
C) herediter pankreatit
D) Cowden hastalığı
E) Ailesel multipl mol melanoma sendromu
86. Elektif splenektomi en sık aşağıdaki hastalıkların/
durumların hangisi için yapılmaktadır?
A) Travma
B) Hodgkin lenfoma
C) İdiyopatik trombositopenik purpura
D) Herediter sferositoz
E) Hipersplenizm
87. Yetmiş yaşında kadın hasta kolesistektomiden sonra
ateş, sağ üst kadran ağrısı, sağ diyafram yüksekliği ve
sağ bazalde sıvı ile geliyorsa aşağıdakilerden hangisi
düşünülür?
A) Koledokolitiazis
B) Subhepatik apse
C) Sağ alt lob pnömonisi
D) İnterloop apse
E) Toksik hepatit
34 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
88. Fizik incelemede sol memede göğüs ön duvarına fikse, 2,5
cm çaplı kitle ile birlikte sol aksillada düzey II’de konglomere
lenfadenopati tespit edilen bir kadın hastada yapılan
biyopsinin sonucu invaziv meme kanseri olarak geliyor.
Uzak metastaz tespit edilmeyen bu hasta TNM sistemine
göre hangi evrededir?
A) Evre 2A
B) Evre 2B
C) Evre 3A
D) Evre 3B
E) Evre 3C
89. Hem anti inflamatuar hem immün supresif etkili olan
sitokin aşağıdakilerden hangisidir?
A) IL-4
B) IL-10
C) IL-13
D) IL-12
E) IL—6
90. Aşağıdakilerden hangisi hasarla ilişkili moleküler
yapılardan (DAMP) değildir?
A) Isı şok proteinleri
B) Hyalüronik asit
C) Biglikan
D) S-100 Proteini
E) IL-1 beta
91. Troid neoplazmlarında izole edilen genetik
mutasyonlardan hangisi malignitede prognozun kötü
olacağını ve cerrahiden sonra nüks edeceğini gösterir?
A) ras
B) braff
C) ret
D) met
E) p53
92. Pulmoner yetmezlikli hastalarda hazırlanan enteral
formüllerde aşağıdakilerden hangisinin arttırılması
gerekir?
A) Karbonhidratlar
B) Protein
C) Lipitler
D) Vitaminler
E) Esansiyel amino asitler
93. Aşağıdakilerden şıklardan hangisinde travmalı hastalarda
görülen mortal triad doğru olarak verilmiştir?
A) koagulopati, hipotermi, hipotansiyon
B) hipotansiyon, hipotermi, asidoz
C) koagulopati, hipotermi, asidoz
D) hipotermi, asidoz, anüri
E) hipotermi, anüri, asidoz
35DENEME SINAVI – 58
94. Aşağıdakilerden hangisi adrenal krizdeki hastanın kan
tablosu ile uyumlu değildir?
A) plazma sodyumunu 128/meq/l
B) plazma potasyumu 6meq/l
C) kan üre nitrojeni 60 mg/dl
D) kan sekeri 60 mg/dl
E) WBC; 6000/mm3
95. Aşağıdakilerden hangisi hiperfosfotemi nedenlerinden
değildir?
A) Hipoparatroidizm
B) Hipertroidizm
C) Rabdomyoliz
D) Maling hipertermi
E) Refeding sendromu
96. Aşağıdkilerden hangisi kompartman sendromunun ilk
bulgusudur?
A) artan ağrı
B) solukluk
C) nabızsızlık
D) duyu azalması
E) parestezi
97. 3 aylık erkek bebek muayenesinde sağ gözünde lokokori
olduğu gözleniyor. Lokokori etiyolojisinde aşağıdakilerden
hangisi düşünülmez?
A) İris kolobomu
B) Katarakt
C) Persistan hiperplastik primer vitreus
D) Retinoblastom
E) Vitreus hemorajisi
98. Göz içinde yabancı cisim düşünülen bir hastaya aşağıdaki
tetkiklerden hangisinin yapılması sakıncalıdır?
A) Bilgisayarlı tomografi
B) Manyetik rezonans
C) Ultrasonografi
D) Direkt grafi
E) Oftalmoskopik muayene
99. Erişkinlerde balon dilatasyonun tercih edildiği konjenital
hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Valvuler aort darlığı
B) Aort koartasyonu
C) Pulmoner valvuler darlık
D) Ebstein anomalisi
E) Ciddi mitral darlık ve yetmezliği
36 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
100. 43 yaşında kadın hasta baş dönmesi şikayeti ile polikliniğe
başvuruyor. Yapılan tetkiklerinde sol kulakta sinir tipi
işitme kaybı olduğu gözleniyor. MR da sol tarafta 8. sinirde
pontoserebellar köşe tümörü olduğu gözleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Araknoid kist
B) Akustik nörinom
C) Akustik nöroblastom
D) Glomus jugulare tümörü
E) Meniere hastalığı
101. Meniere hastalığı için aşağıdakilerden hangisi doğru
değildir?
A) Tekrarlayan vertigo
B) Nistagmus
C) İleti tipte işitme kaybı
D) Tinitus
E) Kulakta dolgunluk
102. Kadınlarda en sık gözlenen üriner inkontinas tipi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Taşma inkontinansı
B) Gerçek stres inkontinans
C) Aşırı aktif mesane
D) Fonksiyonel inkontinans
E) Mikst inkontinans
103. Künt travmaya maruz kalan hastalarda retroperitoneal
hematomların en sık görülen nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Böbrek parankimi yaralanması
B) Vena kava inferior yaralanmaları
C) Pelvis kırıkları
D) Mezenterik damar yaralanmaları
E) Pankreas yaralanması
104. Üç aylık bebekte doğuştan kalça displazinin tanısını
koymada en yararlı tetkik aşağıdakilerden hangisidir?
A) Konvansiyonal eklem grafisi
B) Bilgisayarlı tomografi
C) Ultrasonografi
D) PET-BT
E) Manyetik Rezonan
105. Aşağıdaki lokal anesteziklerden hangisi en uzun etkilidir?
A) Lidokain
B) Ropivakain
C) Tetrakain
D) Prokain
E) Prilokain
106. Trafik kazası soncu acil servise getirilen 40 yaşındaki kadın
hastanın yakınlarının verdiği anemnezde travma sonrası
kısa bilinç kaybını takiben hastanın şuurunun açıldığı
hastaneye getirilirken tekrar kapandığı bildirildi. Nörolojik
muayenesinde bilinç kapalı, sağ pupil ks dilate ve sol
hemiparezi saptanıyor. Çekilen Bilgisayarlı tomogra sinde
temporal kemikte fraktür ve lens şeklinde kanama alanı
saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Epidural hematom
B) Subaraknoid kanama
C) Subdural hematom
D) İntraserebral hematom
E) Putaminal hematom
37DENEME SINAVI – 58
107. Üreterin en sık rastlanan konjenital anomalisi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Üreterosel
B) Üreteropelvik darlık
C) Ektopik üreter ori si
D) Duplikasyon
E) Posterior üretral valf
108. Aşağıdakilerden hangisi skar oluşumunu inhibe eder?
A) PDGF
B) FGF
C) Keratinosit büyüme faktörü
E) EGF
E) TGF-3
109. Aşağıdakilerden hangisi ektopik gebelik riskini arttırmaz?
A) pelvik inflamatuar hastalık
B) ektopik gebelik öyküsü
C) oral kontraseptifler
D) progesteronlu rahim içi araç kullanımı
E) geçirilmiş tubal cerrahi
110. 45 yaşında 4 doğum yapmış hastanın öyküsünden son
yıllarda dismenore ve menoraji varlığı öğreniliyor. Yapılan
pelvik muayenede uterusun normalden büyük ve yumuşak
olduğu görülüyor.
Bu hastadaki en olası tanınız nedir?
A) adenomiyozis
B) endometrium kanseri
C) premenstruel sendrom
D) myoma uteri
E) endometrial polip
111. Otuz yaşında multipar hasta; her ay menstrüel siklusun
15.gününden sonra, elinde yüzünde şişme, sinirlilik ve
halsizlik şikayetleri olduğu gerekçesiyle kliniğe başvuruyor.
Yapılan incelemeler sonunda hastada organik patoloji
bulunamıyor.
Bu hastanın tedavisinde en etkin yöntem aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Danazol
B) Fluoksetin
C) Vitamin E
D) Spirinolakton
E) Bromokriptin
112. 17. gebelik haftasında yapılan dörtlü testin sonucunda
E3 (östriol) düzeyi düşük olan hastada aşağıdakilerden
hangisinin olma olasılığı en düşüktür?
A) Down sendromu
B) Plasental sülfataz eksikliği
C) Fetal adrenal hipoplazi
D) Plasental aromataz eksikliği
E) Çoğul gebelikler
38 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
113. Yenidoğanda ambigus (belirsiz) dış genitallerin en sık
nedeni hangisidir?
A) XY gonadal disgenezi
B) Gerçek hermafroditizm
C) Feminizan testis sendromu
D) Annenin androjenik maddeler almış olması
E) Konjenital adrenal hiperplazi
114. Progesteron çekilme testi sonucu kanama gerçekleşen bir
olguda; aşağıdakilerden hangisi ilk olarak akla gelmelidir?
A) Hipotroidi
B) Prolaktinoma
C) Polikistik over sendromu
D) Hipertroidi
E) Asherman sendromu
115. HIV pozitif bir gebe için aşağıdaki ifadelerden hangisinin
doğru olma olasığılı en düşüktür?
A) Gebelikte anneye oral zidovudine verilmelidir.
B) Sezeryan doğumdan şiddetle kaçınılmalıdır.
C) P. Carinii pnömonisi riski artmıştır.
D) Anneye doğumdan sonra emzirmemesi önerilmelidir.
E) Erken membran rüptürü riski artmıştır.
116. Preeklampsideki görülmesi olası en karakteristik
glomerüler lezyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Endoteliyozis
B) Kapiller kaçak
C) Patlamış hücreler
D) Clang hücreler
E) Venöz tromboz
117. Aşağıdakilerden hangisi postpartum endometrit için en sık
rastlanan ve en önemli risk faktörüdür?
A) Diabet.
B) Multiparite.
C) Erken membran rüptürü.
D) İleri anne yaşı
E) Sezaryan ile doğum.
118. Endometrium kanseri için aşağıdakilerden hangisi risk
faktörlerinden biri değildir?
A) Kombine oral kontraseptif kullanımı
B) Tamoksifen
C) Polikistik over sendromu
D) Obezite
E) Nulliparite
119. Bethesda sınıflamasına göre aşağıdakilerden hangisi CIN
II’in karşılığıdır?
A) ASC-US
B) ASC-H
C) LSIL
D) HSIL
E) AGC
120. Overde en sık görülen germ hücre tümörü aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Disgerminom
B) Matür kistik teratom
C) Embrionel karsinom
D) Yolk salk tümörü
E) İmmatür teratom
01. 14. (14 Soru) : Anatomi15. 22. (8 Soru) : Histoloji, Embriyoloji23. 32. (10 Soru) : Fizyoloji33. 54. (22 Soru) : Biyokimya55. 76. (22 Soru) : Mikrobiyoloji77. 98. (22 Soru) : Patoloji99. 120. (22 Soru) : Farmakoloji
01. 42. (42 Soru) : Dahiliye Grubu (Dahili Bilimler + K. Stajlar)43. 72. (30 Soru) : Pediatri73. 108. (36 Soru) : Cerrahi Bilimler (Genel Cerrahi + K. Stajlar)109. 120. (12 Soru) : Kadın Hastalıkları ve Doğum
TEMEL BİLİMLER
KLİNİK BİLİMLER
TEMEL BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– D 31– C 61– D 91– B
2– E 32– A 62– B 92– C
3– A 33– D 63– E 93– D
4– C 34– C 64– E 94– D
5– B 35– D 65– D 95– D
6– D 36– A 66– E 96– B
7– E 37– E 67– D 97– A
8– C 38– D 68– A 98– B
9– E 39– B 69– D 99– B
10– A 40– B 70– D 100– E
11– B 41– D 71– A 101– A
12– C 42– A 72– C 102– D
13– B 43– D 73– E 103– C
14– B 44– B 74– A 104– C
15– B 45– A 75– C 105– B
16– C 46– E 76– D 106– C
17– A 47– C 77– A 107– B
18– D 48– D 78– A 108– B
19– E 49– D 79– E 109– A
20– A 50– E 80– C 110– A
21– E 51– A 81– B 111– D
22– C 52– A 82– A 112– E
23– A 53– E 83– D 113– C
24– B 54– D 84– C 114– D
25– E 55– A 85– B 115– C
26– C 56– B 86– A 116– E
27– D 57– C 87– A 117– E
28– C 58– E 88– E 118– A
29– E 59– E 89– E 119– B
30– B 60– C 90– A 120– D
KLİNİK BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– B 31– A 61– B 91– B
2– D 32– D 62– B 92– C
3– A 33– B 63– B 93– C
4– E 34– C 64– E 94– E
5– C 35– D 65– B 95– E
6– E 36– B 66– B 96– A
7– A 37– C 67– D 97– A
8– A 38– A 68– E 98– B
9– B 39– A 69– B 99– C
10– E 40– B 70– E 100– B
11– B 41– E 71– D 101– C
12– D 42– C 72– E 102– B
13– E 43– D 73– E 103– C
14– C 44– B 74– C 104– C
15– B 45– D 75– E 105– B
16– A 46– C 76– D 106– A
17– B 47– A 77– E 107– D
18– D 48– E 78– A 108– E
19– A 49– B 79– D 109– C
20– D 50– D 80– E 110– A
21– C 51– B 81– D 111– B
22– C 52– E 82– C 112– E
23– D 53– B 83– D 113– E
24– E 54– C 84– A 114– C
25– A 55– D 85– D 115– B
26– D 56– A 86– C 116– A
27– B 57– E 87– B 117– E
28– A 58– E 88– D 118– A
29– C 59– A 89– B 119– D
30– A 60– D 90– E 120– B
İSTANBUL–MERKEZ Aksaray Mah. Cerrahpaşa Cad. No: 59 Haseki-Fatih / İSTANBULTel: 0212 521 77 85Faks: 0212 521 77 65
TUSTIME / KADIKÖYİbrahimağa Zaviye Sokak Kat: 1 Bağımsız Bölüm No: 3 Koşuyolu - Kadıköy / İSTANBULTel: 0216 336 24 29Faks: 0216 336 24 82
ANKARAMamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı Dikimevi–Mamak / ANKARATel: 0312 417 23 45Faks: 0312 425 14 09
İZMİRCumhuriyet Bulvarı No: 99/A Kat: 2 M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü)Pasaport / İZMİRTel: 0232 425 11 55Faks: 0232 425 11 57
ISPARTAGazi Kemal Mah. 1317 Sok.Henden Ap. No: 11 D: 9/10 Merkez / ISPARTATel: 0246 232 66 00Faks: 0246 232 77 00Gsm: 0507 408 01 51
AYDINHasanefendi Mah. Kızılay Cad. No:34 Merkez - AYDINGsm: 0530 047 00 58
TUSTIME–PENDİK (OFFLINE)Fevzi Çakmak Mah. Çınar Sokak No:2 D:9 Pendik/İSTANBUL
TUSTIME–MANİSA (OFFLINE)Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSA
TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE)Poyraz Sok.No: 4/A Balçova – İZMİR
TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE)Kazım Dirik Mah. 185 Sk. N:2/A Bornova – İZMİR
TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE)Yenişehir Mah. 263. Sok. Doğan Apt. Kat:1 Yahşihan/KIRIKKALE
TUSTIME YAYINCILIK LTD. ŞTİ.www.tustime.com
3DENEME SINAVI – 58
1. Aşağıdaki kemiklerden hangisinin kırılması sonucu n.
fibularis communis hasar görebilir?
A) Femur
B) Tibia
C) Patella
D) Fibula
E) Talus
Cevap D
FIBULA
• Femur’la eklem yapmaz.
• Caput fibula; iskiyokrural kaslardan m. biceps femoris
burada sonlanır.
• Proksimal kırıklarında (caput, collum); n. fibularis
(peroneus) communis yaralanabilir.
• Malleolus lateralis; fibula’nın alt ucuna verilen isimdir.
• Arkasından m. fibularis longus ve brevis’in tendonu,
• Önünden m. fibularis tertius’un tendonu,
• Arkasından v. saphena parva geçer.
2. Aşağıdakilerden hangisi fossa pterygopalatina’ya açılır?
A) For. ethmoidale posterius
B) For. zygomaticoorbitale
C) Canalis nasolacrimalis
D) Fissura orbitalis superior
E) For. rotundum
Cevap E
FOSSA PTERYGOPALATINA
• Orbita apeksinin altında küçük, piramidal bir boşluktur.
• Fissura orbitalis inferior ile fissura pterygomaxillaris’in
kesişim yerindedir.
• Sfenoid kemiğin proc. pterygoideus’u, palatin kemiğin
lamina perpendicularis’inin dış yüzü ile maksilla
arasındadır.
2017 MART TUS 58. DENEME SINAVITEMEL BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,Patoloji, Farmakoloji soruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
4 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
İçinde bulunan anatomik yapılar
• N. maxillaris
• Gang. pterygopalatinum; n. facialis’le ilgili parasempatik
gangliyondur. Hedef organı gl. lacrimalis’tir.
• A. maxillaris’in terminal parçası; bu arter hem fossa
infratemporalis’te, hem de fossa pterygopalatina’da
bulunur.
• N. canalis pterygoidei (Vidian siniri); n. petrosus major
ile n. petrosus profundus’un birleşmesiyle oluşmuştur.
Fossa pterygopalatina’nın bağlantıları
• Fissura orbitalis inferior ile önde orbita’ya,
• For. rotundum ile arkada fossa cranii media’ya
• For. sphenopalatinum ile iç tarafta cavitas nasi’ye
• Fissura pterygomaxillaris ile aşağı-dış tarafta fossa
infratemporalis’e
• For. palatinum majus ve foramina palatina minora’lar
(canalis pterygopalatinus) ile aşağıda ağız boşluğuna
bağlanır.
3. Aşağıdaki ganglionlardan hangisi, fossa infratemporalis’te
yer alır?
A) Ganglion oticum
B) Ganglion submandibulare
C) Ganglion cervicothoracicum
D) Ganglion geniculi
E) Ganglion pterygopalatinum
Cevap A
FOSSA INFRATEMPORALIS
• Bu fossa; arcus zygomaticus’un arkasında kalan açıklık
ile fossa temporalis’e, fissura pterygomaxillaris ile de
fossa pterygopalatina’ya bağlanır.
• Fissura pterygomaxillaris, maksilla’nın arkası ile
sfenoid kemiğin proc. pterygoideus’u arasında kalan
bir yarıktır. A. maxillaris, bu yarık aracılığıyla fossa
infratemporalis’ten fossa pterygopalatina’ya geçer.
• Fossa infratemporalis; for. ovale ve for. spinosum ile fossa
cranii media’ya bağlanır. For. mandibulae’de bu fossa’dadır.
İçinde bulunan anatomik yapılar
• A. maxillaris ve bu arterin mandibular parçası (1.
parça)’sından çıkan a. meningea media ve a. alveolaris
inferior
• Parotis bezinin derin parçası
• Gang. oticum; for. ovale’nin hemen altındadır. n.
mandibularis’e tutunmuştur. N. glossopharyngeus’la
ilgili parasempatik gangliyondur.
Hedef organı gl. parotidea’dır.
• M. temporalis’in insersiyosu; bu kas hem fossa
temporalis’te, hem de fossa infratemporalis’tedir.
• M. pterygoideus medialis ve m. pterygoideus lateralis
• N. mandibularis ve dalları (n. buccalis, n. lingualis,
n. alveolaris inferior ve n. auriculotemporalis). N.
auriculotemporalis hem fossa infratemporalis’te, hem de
fossa temporalis’tedir.
• Chorda tympani; n. facialis’in dalıdır. Dilin 2/3
ön bölümünden tat duyusunu taşır. Ayrıca gl.
submandibularis ve gl. sublingualis’le ilgili
parasempatik lifleri içerir.
• Plexus pterygoideus; çiğneme kaslarının venlerinin
oluşturduğu pleksustur. Bu pleksusun sinus cavernosus
ile bağlantısı vardır. Bu pleksus mandibulaya yaklaştıkça
uç kısmı v. maxillaris’i oluşturur.
4. Aşağıdaki anatomik yapı ve içinden geçtiği delik/kanal
eşleştirmelerinden hangisi doğrudur?
A) N. mandibularis................... for. rotundum
B) V. ophthalmica .................... canalis opticus
C) V. jugularis interna .............. for. jugulare
D) N. alveolaris inferior ............ canalis infraorbitalis
E) Porus acusticus externus..... n. facialis
Cevap C
5DENEME SINAVI – 58
5. Aşağıdakilerden hangisi art. coxae’nın bağlarından biridir?
A) Lig. coccygeum
B) Zona orbicularis
C) Chorda obliqua
D) Lig. iliolumbale
E) Lig. collaterale laterale
Cevap B
Art. coxae’nın Ligamentleri
• Lig. iliofemorale; eklemin en güçlü ligamentidir. Ters
“Y” harfi şeklinde olan bu ligament, uyluğun aşırı
ekstensiyonunu sınırlandıran esas ligamenttir. Eklemin
stabilizesinden sorumlu en önemli ligamenttir.
• Lig. pubofemorale; Uyluğun aşırı abdüksiyonunu
sınırlandırır.
• Lig. ischiofemorale; Uyluğun aşırı iç rotasyonunu
sınırlandırır.
• Zona orbicularis; eklem kapsülünün derin liflerinin
bir bölümü, femur boynunu sararak bu ligamenti
oluşturur. Negatif hava basıncından sonra, femur başını
acetabulum’da tutan en önemli yapıdır.
• Lig. capitis femoris; Uyluk fleksiyondayken yapılan
addüksiyon ve dış rotasyonu sınırlandırır. İçerisinde
femur başını besleyen a. obturatoria’nın r. aceteabularis’i
bulunur. Bu ligamentin kopması sonucu femur başı
avasküler nekrozu gelişebilir.
• Lig. transversum acetabuli; labrum acetabuli’nin bir
parçasıdır.
6 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
6. Aşağıdaki kas ve tutunduğu kemik eşleştirmelerinden
hangisi doğrudur?
A) M. vastus lateralis .......... coxae
B) M. pectoralis major ....... scapula
C) M. biceps brachii........... humerus
D) M. triceps brachii........... ulna
E) M. brachioradialis.......... os scaphoideum
Cevap D
M. triceps brachii
• Kolun arka tarafındaki tek kastır. Üç başlıdır.
• Caput longum’u, tuberculum infraglenoidale’den başlar
ve m. teres minor ile m. teres major’un arasından geçer.
• Caput mediale ve caput laterale’si humerus gövdesinden
başlar.
• Üç başın ortak sonuç tendonu, ulna’daki olecranon’da
sonlanır.
• N. radialis’den uyarılır.
7. Sinus coronarius nereye açılır?
A) Ventriculus dexter
B) Ventriculus sinister
C) Vene cava superior
D) Vena cava inferior
E) Atrium dextrum
Cevap E
Sağ atrium ana venöz dönüş odasıdır. Sağ atriyum’un iç
yüzünde;
• v. cava superior,
• v. cava inferior,
• sinus coronarius,
• vv. cardiacae anteriores
• vv. cardiacae minimae’lerin ağızları vardır.
8. Aşağıdakilerden hangisi a. carotis externa’nın dallarından
biridir?
A) A. vertebralis
B) A. thyroidea inferior
C) A. facialis
D) A. sphenopalatina
E) A. infraorbitalis
Cevap C
YAN DALLARI
• A. thyroidea superior; arterin ilk yan dalıdır.
• N. laryngeus superior’un ramus externus’u ile
birlikte seyreder.
• Larinks’i besleyen a. laryngea superior isimli dalı, n.
laryngeus superior’un ramus internus’u ile birlikte
membrana thyrohyoidea’yı deler.
• A. lingualis
• R. suprahyoideus, a. sublingualis, a. dorsalis
linguae, a. profunda linguae
• A. facialis
• karotis üçgeninde a. carotis externa’dan ayrılır,
• bademcik ameliyatlarında tonsilla palatina ile yakın
komşuluğu unutmamalıdır,
• gl. submandibularis’in arkasından geçer,
• mandibula’nın alt kenarından pulsasyonu alınır,
• m. masseter’in ön kenarından yukarı doğru yükselir
a. facialis’in önemli dalları;
• a. palatina ascendens; yumuşak damağı besler.
• r. tonsillaris; tonsilla palatina’ları besleyen esas
arterdir.
• rr. glandularis, a. submentalis, a. labialis superior
ve a. labialis inferior
• r. lateralis nasi; burun sırtını ve burun kanatlarını
besler. Bu dal, a. ophthalmica’nın dalı olan a.
dorsalis nasi ile anastomoz yapar (bu anastomozla,
a. carotis externa ile a. carotis interna ağızlaşır).
• a. angularis
• A. pharyngea ascendens; farinks’i besler.
• A. occipitalis
• A. auricularis posterior;
UÇ DALLARI
• A. temporalis superficialis;
• Pulsasyonu, tragus’un hemen önünde alınır ve
kompresyonu da buradan yapılır.
• Çene eklemine dışarıdan yapılacak cerrahi
girişimlerde bu arterin yaralanmamasına dikkat
edilmelidir.
• A. maxillaris; daha büyük olan uç dalıdır.
• Parotis bezinin içinde ayrılır.
• Collum mandibulae ile lig. sphenomandibulare
arasından geçip, fossa infratemporalis’e gelir.
• N. buccalis ile birlikte, genellikle m. pterygoideus
lateralis’in iki başı arasından geçer.
• Daha sonra fissura pterygomaxillaris’den geçip,
fossa pterygopalatina’ya gelir.
7DENEME SINAVI – 58
9. Aşağıdakilerden hangisinin dural sinuslarla bağlantısı vardır?
A) V. retromandibularis
B) Vv. diploicaea
C) V. temporalis superficialis
D) Vv. superficiales cerebri
E) Vv. emisseriae
Cevap E
VV. EMISSARIAE
• Ekstrakranyal venlerle dural sinüsleri bağlarlar. Scalp’ın gevşek areolar tabakasında (L) yer alırlar.
• Vv. emisseriae’ların kafa dışı venlerle olan bağlantıları, kafa dışı infeksiyonların kafa içine yayılmasında önemlidir.
10. Aşağıdakilerden hangisi gl. parotidea’nın içinde bulunan yapılardan biri değildir?
A) A. facialis
B) V. maxillaris
C) A. carotis externa
D) A. transversa faciei
E) N. facialis
Cevap A
8 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Parotis Bezi İçinde Bulunan Yapılar;
• N. facialis ve terminal dalları
• A. carotis externa ve uç dalları olan a. maxillaris ile a. temporalis superficialis
• V. temporalis superficialis, v. maxillaris ve bu venlerin birleşmesi ile oluşan v. retromandibularis
• A. transversa faciei; a. temporalis superficialis’den bez içinde ayrılır
• Parotid lenf düğümleri
11. Aşağıdaki kafa çiftlerinden hangisinde duyusal lif bulunmaz?
A) N. vagus
B) N. trochlearis
C) N. trigeminus
D) N. glossopharyngeus
E) N. facialis
Cevap B
N. TROCHLEARIS (IV)
• Nuc. nervi trochlearis mesencephalon’da collicus inferior seviyesinde yer alır.
• Sadece somatomotor lif taşır.
• Beyin sapını arka yüzünden terkeden tek kranyal sinirdir.
• Beyin sapını terk etmeden hemen önce çapraz yapan tek kranyal sinirdir.
• Bu nedenle mesencephalon’da nuc. nervi trochlearis’i tutan lezyonlar karşı taraf m. obliquus superior’da,
• N. trochlearis’i tutan lezyonlar ise aynı taraf m. obliquus superior’da fonksiyon kaybına neden olur.
• Seyri sırasında okulomotor sinir gibi a. cerebri posterior ile a. superior cerebelli arasından geçer.
• Sinus cavernosus’un dış duvarından geçer.
• Fissura orbitalis superior’dan geçerek orbita’ya girer.
• Anulus tendineus communis (Zinn)’den geçmez.
• M. obliquus superior’u uyarır.
12. Aşağıdakilerden hangisi funiculus lateralis’te yer alır?
A) Tractus corticospinalis anterior
B) Fasciculus gracilis
C) Tractus spinocerebellaris anterior
D) Lemniscus medialis
E) Tractus tectospinalis
Cevap C
9DENEME SINAVI – 58
13. Aşağıdakilerden hangisi fossa rhombodiea’da bulunur?
A) Colliculus superior
B) Colliculus facialis
C) Glandula pinealis
D) Oliva
E) Tuberculum cuneatum
Cevap B
Colliculus facialis; pons’un orta bölümünde (dördüncü
ventrikül’ün tabanında ya da fossa rhomboidea’da) lokalizedir.
Nuc. nervi abducentis ve onu kuşatan fasiyal sinirin motor lifleri
ile oluşturulur.
FOSSA RHOMBOIDEA’DA BULUNAN ÖNEMLİ ANATOMİK
YAPILAR
• Trigonum nervi hypoglossi; bu kabarıntının altında n.
hypoglossus’un çekirdeği vardır.
• Trigonum nervi vagi; bu kabarıntının altında n. vagus’un
parasempatik çekirdeği (nucleus posterior nervi vagi
yada nucleus dorsalis nervi vagi) yer alır.
• Colliculus facialis; bu kabarıntıyı, VI ncı kranyal sinirin
çekirdeği ile bu çekirdeği kuşatan VII nci kranyal sinirin
motor lifleri oluşturur.
• Locus caeruleus; beyinde noradrenalin üreten
nöronların en büyük kaynağıdır.
• Recessus lateralis; burada bulunan vestibüler
çekirdeklerin olduğu alana area vestibularis denir.
Apertura lateralis (foramen Luschka), recessus
lateralis’lerin apekslerindedir.
10 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• Area postrema; kan-beyin bariyerinin bulunmadığı
kemoreseptör bir alandır. Sirkülasyondaki emetik
maddelere (apomorfin ve digital glikozidler gibi) yanıt
olarak kusma refleksini başlatır.
14. Kornea refleksi kaybı ile alın derisinde hipoestezi bulunan
bir hastada aşağıdaki sinirlerden hangisinde hasar vardır?
A) N. intermedius
B) N. ophthalmicus
C) N. abducens
D) N. vagus
E) N. oculomotorius
Cevap B
Kornea refleksi; afferent yolunu n. ophthalmicus (V1),
efferent yolunu n. facialis yapar. Kornea ya da konjunktiva’ya
verilen uyarı, n. ophthalmicus’la alınıp pons’daki nuc principalis
nervi trigemini’ye getirilir. Bu çekirdekten çıkan lifler, FLM’den
internöronlar aracılığı ile n. facialis’in her iki taraf motor
çekirdeğindeki m. orbicularis oculi’ye ait nöronlara gider. Bu
nöronların uzantıları m. orbicularis oculi’yi innerve eder ve her iki
taraf göz kapağı kapanır.
N. ophthalmicus (V1);
• Sadece sensitif lif taşır.
• Sinus cavernosus’un dış duvarında seyreder.
• Orbita’ya fissura orbitalis superior’dan geçerek girer.
• Orbita’ya girer girmez n. nasociliaris, n. frontalis ve
n. lacrimalis dallarına ayrılır.
• Bulbus oculi, burnun derisinin tepesi, üst göz kapağı ve
gözlerin üzerindeki yüz bölgesinin deri duyusunu alır.
15. Bir nötrofilin diapedezinde onu endotel hücresine
bağlama görevi olan kalsiyum bağımlı adezyon proteini
aşağıdakilerden hangisidir?
A) E-Kaderin
B) Selektin
C) İntegrin
D) Beta-Katenin
E) Fibronektin
Cevap B
Lökosit diapedezi’nin iki aşaması vardır. İlk aşama selektin,
ikinci aşamaysa integrin fazıdır.
Hücreler arası ya da hücre-matriks bağlantısında
kalsiyum çok önemlidir. Bağlantı molekülleri Ca++ kullanıp
kullanmamasına göre sınıflandırılır.
Ca++ bağımlı olanlar:
1. Cadherin: Plasental, Epitelyal, Nervoz. Catenin ile hücre
içinde aktine tutunur.
2. Selectin: Platelet, Endotel, Lökosit. Hücre zarı dışında
glikoproteinlerin karbonhidratlarına tutunur.
11DENEME SINAVI – 58
Ca++ bağımsız olanlar:
1. İntegrin: Hücre dışı matriksle ilişkide en önemli olandır.
Hücre içindeki aktin ile talin, vinculin ve alfa-aktinin
aracılığıyla ilişkiliyken; hücre dışında laminin ve
fibronektin (bağ dokunun temel adezyon molekülüdür)
ile ilişki kurarak tip IV kollajen, heparan sülfat, entactin
gibi bazal membran proteinleriyle ilişki kurar.
2. Ig üst ailesi: Vascular, Intercelular, Neural Cell Adhesion
Molecules (V, I, N-CAM)
Genellemek gerekirse; cadherin hücre-hücre; integrin
hücre-ekstraselüler matriks, selektin farklı türden iki hücrenin
bağlanmasında rol alır.
16. Retinada yer alan hücrelerden hangisinin bir koni (cone)
hücresiyle temasta olması beklenmez?
A) Pigment epitel hücresi
B) Bipolar hücre
C) Gangliyon hücresi
D) Horizontal hücre
E) Müller hücresi
Cevap C
Nöral tabakadaki fotoreseptör hücreler koni ve basil
hücreleridir. Koni renkli, basil siyah beyaz görmeden
sorumludurlar. Bunlar bipolar hücrelerle snaps yapar.
Bipolar hücreler de gangliyon hücresine bağlanır.
Gangliyon hücrelerinin aksonları da optik siniri yapar.
Fotoreseptör hücreler ayrıca horizontal nöronlarla da snaps
yapar.
Retinanın destek hücresi (glia hücresi) Müller hücresi olup
retinanın en uzun hücresidir, adeta tüm retinayı kateder.
Amakrin hücre ise aksonu olmayan bir nöron olup
bipolar hücre – gangliyon hücresi snapslarını birbirlerine
bağlar. Horizontal ve amakrin hücreler bu bölgedeki hücreleri
birbirleriyle ilişkilendirerek hücrelerin birbirleri hakkında
bilgilenmesini sağlarken, bipolar ve gangliyon hücreleri
fotoreseptörden gelen sinyali beyne iletmekle görevlidir.
17. Aşağıdaki dokulardan hangisinin epitelinde özel bir apikal
yüzey farklanması izlenmez?
A) Dış kulak yolu
B) Epididimis
C) Fallopi tüpleri
D) Primer bronşlar
E) Jejenum
Cevap A
Fallopi tüpleri ve trakeada kinosilyalı epitel,
Jejenumda mikrovilluslu epitel,
Epididimiste sterosilyalı epitel izlenir.
Dış kulak yoluysa deri epiteliyle kaplı olup özel bir yüzey
farklanması izlenmez.
18. Lenfosit geçişine izin verir biçimde kübiğe yakın
görünüm gösteren endotel hücrelerinin döşediği venül
organizasyonu hangi organda izlenir?
A) Karaciğer
B) Beyincik
C) Dalak
D) Lenf düğümü
E) Timus
Cevap D
Sorudaki tanım yüksek endotelli venül (şekilde HEV
şeklindeki kısaltma) yapısına aittir. Bu yapılar, lenf düğümlerinin
ve tonsillaların derin korteks (parakorteks) bölümleriyle Peyer
plaklarında izlenir.
12 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
19. Endotel bazal membranıyla yakın ilişki halinde,
kasılabilme yeteneği olduğu gibi kök hücre karakteri de
gösteren hücre hangi seçenekte verilmiştir?
A) Ito hücresi
B) Myoepitel hücresi
C) Kardiyomyosit
D) Podosit
E) Perisit
Cevap E
Soruda verilen tanım perisit (Rouget, mural hücre) hücresine
aittir. Bu hücreler venüllerin etrafında da izlenebilir.
20. Aşağıdakilerden hangisi Sertoli hücrelerinin görevlerinden
birisi değildir?
A) Testosteron salgılamak
B) Seminifer tübülü döşemek
C) Androjen-bağlayan protein salgılamak
D) Kan-testis bariyerini oluşturmak
E) Sperm artıklarını fagosite etmek
Cevap A
Seminifer tübüllerin temel yapısını oluşturan hücreler Sertoli
hücreleri olup olgunlaşmakta olan spermatogenik hücreler
bunların arasında yer alır. Testosteron Sertoli hücrelerinden değil
Leydig hücreleri (intertisyel, peritübüler hücreler) tarafından
salınır.
Seçeneklerde verilen diğer bilgiler Sertoli hücrelerinin
görevleri arasındadır.
21. Aşağıdakilerden hangisi ara filaman sınıfı arasında yer
almaz?
A) Desmin
B) Vimentin
C) Lamin
D) Keratin
E) Aktin
Cevap E
Hücre iskeleti bileşenleri üç başlıkta sınıflandırılır. Bunlar;
Mikrotübüller
Ara filamanlar (intermediate filament)
Mikrofilamanlar (aktin)
Ara filamanlar 10-15 nm kalınlığa sahip hücre içi filamentöz
yapıları tanımlar. Soru seçeneklerinde verilen aktin 7 nm çapa
sahip olup bir ara filaman değil mikrofilamandır. Hücrelerdeki
önemli ara filamanlar aşağıdaki tabloda sunulmuştur.
Tip İsim Bulunduğu yer
I Asidik keratinler (40-60kDa) 20 alt türü var. Sitoplazmik plaklar, desmozom ve hemidesmozom
II Nötral ve bazik keratinler (50-70kDa)
III Vimentin (54 KDa) Mezanşim kökenli hc
Desmin (53kDa) İskelet kası ve düz kas
Gliyal Fibrili Asidik Protein (51 kDa)
Astrositler ve Schwann
Periferin (57 kDa) P.S.S’deki nöronlar
IV Nöroflaman’lar (60-160 kDa) (NF-L, NF-M, NF-H)
Akson vedtritlerde ve dentrid
Alfa-interneksin (66 kDa) Medulla spinalis, optik sinir nöronlar
Synemin Kas
Syncoilin Kas
V Lamin’ler (A, B, C) Çekirdek iç zarı
VI Nestin (200 kDa) MSS kök hücrelerinde
22. İntrauterin dönemin hangi aşamasında epiblast
hücrelerinin hipoblast hücrelerinin bulunduğu bölgeye
göçü ve invazyonu izlenir?
A) 3. gün
B) İkinci hafta
C) Üçüncü hafta
D) İkinci ayın başında
E) Tanımlandığı gibi bir göç izlenmez.
Cevap C
Bilaminar germ diskini yapan hücrelerden epiblast
hücrelerinin hipoblast hücrelerinin bulunduğu bölgeye göçü ve
invazyonuna gastrulasyon, ektoderm tarafında gözlenen çizgi
yapısına ilkel çizgi (primitif çizgi) adı verilir. Üç germ yaprağının
oluşumu bunu izleyerek gerçekleşir. Bu olay 3. Haftanın başında
izlenmektedir.
13DENEME SINAVI – 58
Epiblast hücreleri önce hipoblast hücrelerinin yerini alarak
endodermi oluşturur. Daha sonra endoderm hücrelerinin
üzerine bir göç daha yaparak mezodermi oluştururlar. En üstte
kalanlarsa ektoderm hücrelerini yaparlar. Böylece 3 germ yaprağı
oluşur. Teratomalar 3 germ yaprağından köken alan tümörlerdir.
İlkel çizgi (primitif çizgi) 4. haftanın sonu itibariyle izlenmemeye
başlar, yine bu yapı sakrokoksigeal teratomların kökeni olarak
kabul edilir ve %80 kızlarda görülür.
Primitif çizgi oluşma döneminde bunun kranial tarafında
ektoderm–endoderm kökenli prekordal tabaka (plate, plaka)
izlenir ve bu yapı ilerde bukkofaringeal membranın kökenini
oluşturur ve nöral sistemin ve gözlerin gelişimini uyarır.
23. Sıcak ve soğuk duyularının taşınmasında görevli afferent
sinir lifleri hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A) C lifleri – A∆ lifleri
B) C lifleri – Aβ lifleri
C) Aα lifleri – C lifleri
D) B lifleri– A∆ lifleri
E) Grup Ia – Grup Ib
Cevap A
TERMAL DUYU: Duyularla ilgili bilinmesi gereken temel
bilgilerden biri… Sıcak duyusunu miyelinsiz C lifleri, soğuk
duyusunu ise ince miyelinli A∆ lifleri (Adelta) taşır. Her iki duyuda
ağrı lifleri gibi omuriliğe girer girmez çapraz yaparak karşı taraf
anterolateral yol ile taşınırlar.
24. Aşağıdakilerden hangisinin hasarında ballismus görülür?
A) Putamen
B) Subtalamik nükleus
C) Globus pallidus interna
D) Substantia Nigra pars compakta
E) Substantia Nigra pars retikularis
Cevap B
SUBTALAMİK NÜKLEUS:
Korea; aritmik, hızlı, genellikle ekstremitelerin distalini
tutan, küçük amplitüdlü, amaçsız ve sıçrayıcı nitelikte istemsiz
hareketlerdir. Bu istemsiz hareketlerin amplütüdü daha büyükse
ve ekstremitelerin proksimalini de içeriyorsa ballismus adı verilir.
Huntington koreasınde, striatumdaki kolinerjik ve GABAerjik
liflerde dejenerasyon vardır.
Subtalamik nükleusun bilateral lezyonunda ballismus
olur. Lezyon tek taraflı olursa hareket karşı tarafta olur ve buna
hemiballismus denir.
Şekil. Bazal gangliyonların bağlantıları.
14 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
25. Aşağıdakilerden hangisi K+ iyonlarının intraselüler
ortamdan, hücre dışına çıkışına benzer bir mekanizma ile
gerçekleşir?
A) Na+ iyonlarının ouabain-duyarlı protein ile sitozolden
ekstrasellüler sıvıya taşınması
B) İskelet kasına glikoz alımı
C) Ca++ iyonlarının, Na+’a bağlı sitozolden hücre dışı sıvıya
taşınması
D) Glikozun bağırsak lümeninden, bağırsak epitel hücresine
taşınması
E) Aksiyon potansiyelinin depolarizasyonunda Na+
iyonlarının sinir hücresi içine taşınması
Cevap E
Taşınma örnekleri: Seçenekleri inceleyelim. Ama önce
sorunun yorumunu doğru yapalım,
•• K+ iyonlarının intraselüler ortamdan, hücre dışına
çıkışı Basit difüzyon
•• Na+ iyonlarının ouabain-duyarlı protein ile (yani Na-K
ATPaz demek istemiş) sitozolden ekstrasellüler sıvıya
taşınması Primer aktif transport
•• İskelet kasına glikoz alımı GLUT-4 ile kolaylaştırılmış
taşınma
•• Ca++ iyonlarının, Na+’a bağlı sitozolden hücre dışı sıvıya
taşınması Antiport (sekonder aktif taşınma)
•• Glikozun bağırsak lümeninden, bağırsak epitel hücresine
taşınması Simport (sekonder aktif taşınma)
•• Aksiyon potansiyelinin depolarizasyonunda Na+
iyonlarının sinir hücresi içine taşınması Basit difüzyon
(voltaj kapılarının açılmasına bağlı)
26. Aşağıdakilerden hangisinin artışı doğumun başlamasını
tetiklemede en fazla etkilidir?
A) Oksitosin
B) Progesteron
C) Fetal ACTH
D) Prostaglandinler
E) Annedeki ACTH
Cevap C
DOĞUM: Doğumdan önce dolaşımdaki DHEAS’nin artmasına
bağlı olarak dolaşımdaki östrojenlerde artar. Bu durum uterusun
uyarılabilirliğini ve miyometrial gap-juntionların sayısında
artışa neden olur. Ancak, doğumun başlangıcını tetikleyen esas
uyaranlar; fetal ve plasental CRH artışı ile ACTH ve kortizol
artışıdır. Kortizol solunum sisteminin olgunlaşmasını da sağlar.
Diğer taraftan, doğumun başlangıcındaki plazma Oksitosin
düzeyleri, doğumdan önceki düzeyleri ile nerdeyse aynıdır. Ancak
uterustaki reseptörünün sayısı artmıştır. Prostaglandinlerin artışı
da doğumda uterus kasılmalarını güçlendirir.
27.
1. BOS pH’sında azalma
2. Arteriyel PCO2’de artış
3. BOS PCO2’sinde artış
4. Meduller kemoreseptörlerin uyarılması
5. Alveolar PCO2’de artış
Solunumun santral kimyasal kontrolünde gerçekleşen
olayların sırası hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A) 1, 2, 3, 4, 5
B) 4, 1, 3, 2, 5
C) 3, 4, 5, 2, 1
D) 5, 2, 3, 1, 4
E) 5, 2, 3, 4, 1
Cevap D
SANTRAL KEMORESEPTÖRLER: Medulladaki
kemoreseptörler; H+ iyonları tarafından uyarılır ve buradan
sinyaller DSGN’ye aktırılır. Hiperventilasyon oluşur ve kan CO2’si
düşürülür. Bu reseptörlerin aktive olması için verilen olayları
şöyle sıralamak doğru olur:
15DENEME SINAVI – 58
Şekil. Periferal ve santral kemoreseptörler.
Sorudaki numaralarını göre;
5. Alveolar PCO2’de artış 2. Arteriyel PCO2’de artış 3.
BOS PCO2’sinde artış 1. BOS pH’sında azalma 4. Meduller
kemoreseptörlerin uyarılması
28. Aşağıdakilerden hangisi renin salınımı üzerinde uyarıcı etki
gösterir?
A) Anjiotensin II
B) Vazopressin
C) Diüretik kullanılması
D) β-bloker kullanılması
E) Aferent arteriyol basıncının artması
Cevap C
Renin salgılanmasını etkileyen faktörler
Renin salgılanmasını artıran durumlar
Artıranlar•• Renal sinirler yoluyla artmış
sempatik aktivite•• Dolaşımdaki katekolaminlerin
artması•• Prostaglandinler
•• Sodyum kaybı•• Diüretikler •• Hipotansiyon •• Kanama •• Ayakta durma•• Dehidratasyon •• Kalp yetmezliği•• Siroz•• Aorta veya renal arterde
daralma•• Çeşitli psikolojik
uyaranlar
Azaltanlar•• Makula densadan artmış Na+ ve
Cl- geri emilimi•• Afferent arteriol basıncının
artması•• Anjiotensin II•• ADH (vazopressin)
29.
I- Arteriyoler vazodilatasyon
II- Total damar uzunluğunun artması
III- Polisitemi
Yukarıda verilen durumlardan hangileri total periferik
direnci artırır?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve II
D) I ve III
E) II ve III
Cevap E
L: Damar uzunluğu ŋ: Vizkozite (hematokrit) r: damarın yarı
çapı
Verilen bu formüle göre Arteriyoler vazodilatasyon TPR’yi
azaltırken, Total damar uzunluğunun artması ve hematokrit
artışına neden olan polisitemi TPR’yi artırır.
30. Aşağıdakilerden hangisinin plazma seviyesindeki artış ince
barsak motilitesini inhibe eder?
A) Gastrin
B) Sekretin
C) Motilin
D) İnsülin
E) Kolesistokinin
Cevap B
İNCE BARSAK PERİSTALTİZMİ ve HORMONLAR: Daha önce
hatırlanacağı gibi mide motilitesini inhibe etmeyen sorulmuştu
(Motilin). Onun için ince barsak peristaltizmi ve hormonlar
arasındaki ilişkiye bakmakta fayda var…
İnce barsak peristaltizmini etkileyebilen sinir sinyallerine ek
olarak, birkaç hormonal faktör de peristaltizmi etkiler. Gastrin,
CCK, insülin, motilin ve serotonin bağırsak motilitesini ARTTIRIR
ve çeşitli besinlerin sindirimi sırasında salgılanır. Tersine,
SEKRETİN ve GLUKAGON, ince barsak motilitesini İnhibe Eder.
16 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
31. CD4, aşağıdaki hücrelerin hangisi için tanımlayıcı bir yüzey
proteinidir?
A) B hücreleri
B) Sitotoksik T hücreleri
C) Yardımcı T hücreleri
D) Aktive olmuş makrofajlar
E) Metamiyelositler
Cevap C
YARDIMCI T HÜCRELERİ: Kolay soru. Moral olsun…
CD4, MHC sınıf II proteinlerini bağlayan yardımcı T
hücrelerinin yüzeyinde bulunur.
CD8 ise MHC sınıf I proteinlerini bağlayan sitotoksik T
hücrelerinin yüzeyinde bulunur.
32. Aşağıdakilerden hangisi UV ışınlarına maruz kalma sonucu
doğrudan kolaylaşır?
A) 7-dehidrokolesterolün, kolekalsiferol’e dönüştürülmesi
B) 25-hidroksikolikalsiferolün 1,25-dihidroksikolikalsiferol’e
dönüştürülmesi
C) Ekstrasellüler sıvıya kalsiyum taşınması
D) Kalsiyum bağlayıcı proteinin oluşumu
E) Karaciğerde D3 vitamini depolanması
Cevap A
VİTAMİN D (1,25-dihidroksikolekalsiferol)
Cildin absorbe ettiği ultraviyole ışınlar, deride
7-dehidrokolesterolün, kolekalsiferol’e (previtamin D3) doğrudan
dönüşümünü kolaylaştırır. 7-dehidrokolesterolün epidermisde
yaşa bağlı olarak azalması, yaşlılığa bağlı negatif kalsiyum
dengesi ile ilişkilidir.
Vitamin D sentezi, plazma Ca++ ve fosfat düzeyleri tarafından
geri bildirim şeklinde düzenlenir.
Vitaminin D’nin Etkileri: Barsaklarda; kalsiyum ve fosfatın
emilimini arttırır. Bu etkiyi enterositlerde kalbindin yapımını
arttırarak oluşturur. Ayrıca, Ca++ ATPaz’ı aktive ederek emlimi
artırır.
33. Ribozomda sentezlenen proteinler üzerine aşağıdakilerden
hangisi eklendiğinde granüllü endoplazmik retikuluma
yönlendirilir?
A) Mannoz 6 fosfat
B) COP I
C) COP II
D) N terminal sinyal peptidi
E) PTS
Cevap D
Güzel soru.
Ribozomda sentezlenen proteinler üzerine N terminal
sinyal peptidi eklendiğinde granüllü endoplazmik retikuluma
yönlendirilir. Daha sonra bu proteinler GER’de modifiye edilir.
34. Aşağıdakilerden hangisinin hücre membranından geçiş
katsayısı en düşüktür?
A) Su
B) Gliserol
C) Sodyum
D) İndol
E) Üre
Cevap C
Keyif sorusu
Zarla ikiye ayrılmış iki bölüm arasında konsantrasyonun
yüksek olduğu bölümden alçak olduğu bölüme eşit
konsantrasyonda madde oluncaya kadar olan madde akışına
pasif difizyon denir. Enerji harcanmaz. Taşıyıcı proteinler
yoktur. Kanallar hareketsizdir.
Geçiş katsayısı en yüksekten alçağa sırasıyla; Su, indol, üre,
gliserol, triptofan, glukoz, klor, potasyum ve sodyum.
35. İnsanda, metil vericisi olarak betain veya metil kobalamin
kullanılarak, homosisteinden sentezlenebilen amino asit
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Valin
B) İzolösin
C) Sistin
D) Metionin
E) Sistein
Cevap D
Bilgi sorusu.
İnsanda, metil vericisi olarak betain veya metil kobalamin
kullanılarak, homosisteinden sentezlenebilen amino asit
METİYONİN’dir.
17DENEME SINAVI – 58
36. Aşağıdaki amino asitlerden hangisi polar bir yan gruba
sahip değildir?
A) Valin
B) Serin
C) Arjinin
D) Lizin
E) Glutamat
Cevap A
Dikkat sorusu.
Hatırlayalım, polar amino asitler; asit (aspartat, glutamat),
baz (histidin, arginin, lizin), amid hali (asparagin, glutamin),
hidroksilli (serin, treonin, tirozin) ve sistein’dir. Diğer amino asitler
apolar’dır.
37. Amino asit-grup eşleşmesinden hangisi yanlıştır?
A) Prolin – imino
B) Histidin – imidazol
C) Arginin – guanido
D) Fenilalanin – benzen
E) Triptofan - benzen
Cevap E
Basit soru.
Arkadaşlar dikkat! Fenilalanin yapısında BENZEN halkası,
Triptofan içerisinde İNDOL halkasını unutmayalım.
38. Performik asit, proteinlerde hangi bağları kırmak amacıyla
kullanılır?
A) Peptid bağları
B) N-glikozidik bağları
C) O-glikozidik bağları
D) Disülfit bağları
E) Hidrojen bağları
Cevap D
Beklenen soru.
Performik asit, proteinlerin tersiyer yapısındaki kovalent
bağlar olan DİSÜLFİT bağları kırmak amacıyla kullanılır.
39. 4 yaşındaki erkek hasta anemi nedeniyle izlenmektedir.
Hastanın özellikle hipoksi durumunda ağrılı el ayak
krizleri olduğu ve sık enfeksiyon geçirdiği öğreniliyor. Bu
hastada patofizyolojiden sorumlu durum aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Bilüribinin karaciğerde artmış atılımı
B) Globin zincirindeki 6. pozisyonda glutamat yerine valin
geçmesi
C) Globin zincirindeki 6. pozisyonda glutamat yerine lizin
geçmesi
D) Spektrin gen mutasyonu
E) Alfa globülin sentez defekti
Cevap B
Klinik soru.
Orak Hücreli Anemi (HbS); otozomal resesif kalıtılır.
Hemoglobin S yapısında iki normal α globin ve iki mutant b
globin bulunur. Mutant b globinde, 6.pozisyondaki glutamik
asit yerine valin geçmiştir. Dolayısıyla HbS daha az negatif bir
proteindir. Elektroforezde HbA’dan daha yavaş göç eder.
40. Aşağıdaki enzimlerden hangisi selenosistein aminoasidi
içerir?
A) Süperoksit dismutaz
B) Glutatyon peroksidaz
C) Ksantin oksidaz
D) Glutatyon redüktaz
E) Ferroşelataz
Cevap B
Eski TUS sorusu.
Yapısında selenosistein aminoasidi içeren enzimler;
TİOREDOKSİN REDÜKTAZ, 5’DEİYONİDAZ, GLUTATYON
PEROKSİDAZ mutlaka bilinmelidir.
41. Aşağıdakilerden hangisinde CK düzeyi artmaz?
A) Myokard İnfaktüsü
B) Duchenne Muskuler Distrofi
C) Hipotroidi
D) Hipertroidi
E) Kas içi enjeksiyon
Cevap D
Tuzak soru
CK düzeyi; hipotroidi’de artar, hipertroidi’de azalır.
18 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
42. Gamakarboksiglutamat aşağıdaki proteinlerden hangisinin
yapısında bulunur?
A) Osteokalsin
B) Fibrinojen
C) Psodokolinesteraz
D) Immunglobulin proteini
E) Gama glutamil transferaz
Cevap A
Ters köşe sorusu.
Glutamat’tan gamakarboksiglutamat sentezi bir
karboksilasyon reaksiyonudur ve K vitamini kullanılır.
Sentezlenen bu modifiye amino asit; Faktör 2, 7, 9, 10, Protein C,
Protein S ve Osteokalsin yapısına girer.
43. Aşağıdaki reaksiyonlardan hangisi mitokondride
gerçekleşmez?
A) Asetoasetat sentezi
B) b hidroksibütirat yıkımı
C) Palmitat yıkımı
D) Palmitat sentezi
E) Sitrulin sentezi
Cevap D
Keton cisimlerinin (asetoasetat ve b-hidroksi bütirat)
sentezleri ve yıkımları mitokondri matriksinde gerçekleşir. Keton
sentezinin düzenleyici enzimi, hormon duyarlı lipaz, yıkımının ise
tiyoforaz enzimidir. Tiyoforaz aktivatörü süksinil coA’dır.
Yağ asitlerinin ise sentezi sitozolde, yıkımları mitokondri
matriksinde gerçekleşir. Sentezin düzenleyici enzimi asetil coA
karboksilaz, yıkımın ise karnitin aracılı taşımadır.
Üre siklusu, hem sitozolde ve hem mitokondride gerçekleşen
reaksiyonlarla oluşur, sitrülin mitokondride oluşur. Üre sentezinin
hız kısıtlayıcı basamağı KPS I enzimidir ve mitokondriyal
yerleşimlidir.
44. Aşağıdakilerden hangisi glukoneogenez sürecinde aktif
olan enzimlerden değildir?
A) Piruvat karboksilaz
B) Piruvat kinaz
C) PEP karboksikinaz
D) Fruktoz 1,6 bisfosfataz
E) Glukoz 6 fosfataz
Cevap B
Güzel soru.
Glukoneogenez hız kısıtlayıcı enzimleri; Piruvat karboksilaz,
PEP karboksikinaz, Fruktoz 1,6 bisfosfataz ve Glukoz 6 fosfataz’dır.
Glikoliz hız kısıtlayıcı enzimleri ise; Glukokinaz/Hekzokinaz, PFK-1
ve Piruvat kinaz’dır.
45. Krebs siklusu için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Siklusun hız kısıtlayıcı enzimleri insülin tarafından
kovalent modifikasyon ile aktive edilir.
B) Siklusun hız kısıtlayıcı enzimleri; sitrat sentaz, izositrat
dehidrogenaz ve a-ketoglutarat dehidrogenaz’dır.
C) Floroasetat, akonitaz enzimini inhibe eder.
D) a-ketoglutarat dehidrogenaz kofaktör olarak, tiamin
pirofosfat (B1), FAD (B2), NAD (B3), coA, lipoik asit kullanır.
E) Siklusun mitokondri iç membrana bağlı olan tek enzimi
olan süksinat dehidrogenaz’dır.
Cevap A
Trikarboksilik asit siklusuna ayrıca krebs siklusu veya sitrik
asit siklusu da denir. Mitokondri matriksinde gerçekleşen Asetil
coA’nın CO2 ve H2O’ya oksidasyonudur. Asetil coA; glikoliz
son ürünü piruvattan, aminoasitlerden, yağ asitlerinin ve keton
cisimlerinin oksidasyonundan kaynaklanır.
TCA siklüsunde, elektronlarını ETS’ye aktarmak üzere
NADH ve FADH üretimi gerçekleştirilir ve substrat düzeyinde
fosforilasyonla (süksinat tiokinaz) 1 GTP sentezlenir. Siklusun
bütün enzimleri mitokondri matriksindeyken sadece süksinat
dehidrogenaz enzimi mitokondri iç membranında lokalizedir.
TCA siklusu, hormonal düzenlenme (kovalent
modifikasyon) ile kontrol edilmez. Ortamda substrat varlığı ile
aktive olurken, ürünlerin birikimi ile inhibe olur.
TCA hız kısıtlayıcı basamakları; sitrat sentaz, izositrat
dehidrogenaz ve a-ketoglutarat dehidrogenaz (tiamin pirofosfat
(B1), FAD (B2), NAD (B3), coA, lipoik asit).
Siklus’ta bulunan enzimlerde akonitaz, floroasetat tarafından
süksinat dehidrogenaz ise malonat tarafından inhibe edilir.
46. Bir glikozaminoglikan olan keratan sülfat’ın yapısı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) N-asetilgalaktozamin - Glukuronikasit
B) N-asetilgalaktozamin – İduronikasit
C) N-asetilglukozamin – Glukuronikasit
D) N-asetilglukozamin – İduronikasit
E) N-asetilglukozamin - Galaktoz
Cevap E
19DENEME SINAVI – 58
KERATAN SÜLFAT; En heterojen glikozaminoglikandır.
Tekrarlayan disakkarid ünitesi N-asetilglukozamin ve
galaktozdur. Diğer bir ifadeyle yapısında asidik şeker
(uronikasit) yoktur, galaktoz bulunur. İki tipi bulunur. Kıkırdak,
kemik ve ölü hücrelerden oluşan saç, tırnak gibi yapılarda
bulunur.
47. Yağ dokusunda adiposit membranında bulunan ve Hormon
Duyarlı Lipaz’ın aşırı triaçilgliserol’un yıkımını inhibe eden
protein aşağıdakilerden hangisidir?
A) Adiponektin
B) Leptin
C) Perilipin
D) Liponektin
E) Lipodistrofin
Cevap C
Açlıkta (glukagon hakimiyetinde) yağ dokusundaki
hormon duyarlı lipaz enzimi yağları mobilize eder. Perilipin,
adiposit membranında bulunan ve hormon duyarlı lipaz’ın aşırı
triaçilgliserol yıkımını engelleyen protein’dir.
48. Aşağıdaki reaksiyonlardan hangisinde asetil coA
kullanılmaz?
A) Kolesterol sentezi
B) Keton cisim sentezi
C) Glukoneogenez için gerekli enerjinin sağlanması
D) Glukoz için substrat sağlanması
E) Yağ asidi sentezi
Cevap D
Asetil-coA Kullanılan Reaksiyonlar;
• Krebs siklusunda yıkılarak organizmaya gerekli olan
enerjinin (özellikle glukoneogenez için) sağlanmasında
kullanılır.
• Keton cisimlerinin yapımında kullanılır.
• Kolesterol sentezinde kullanılır.
• Steroidlerin sentezi için kullanılır.
• Yağ asidi sentezi
Asetil coA çift karbonlu yağ asitidir dolayısıyla glukoz
sentezinde (glukoneogenez) kullanılmaz. Fakat tek karbon sayılı
(propiyonik asit) yağ asitleri glukoz sentezinde (glukoneogenez)
kullanılır.
49. İnsülin bağımlı GLUT aşağıdakilerden hangisidir?
A) GLUT-1
B) GLUT-2
C) GLUT-3
D) GLUT-4
E) GLUT-5
Cevap D
Eski TUS sorusu.
Dikkat İnsülin bağımlı olan tek GLUT, 4
Pankreas adacık hücresinde bulunan ve insülin salınımını
sağlayan GLUT, 2
50. Aşağıdaki lipoproteinlerden hangisi elektroforezde en hızlı
hareket eder?
A) Şilomikron
B) VLDL
C) LDL
D) IDL
E) HDL
Cevap E
Lipoproteinler elektriksel yüklerine göre (protein içerikleri)
elektroforez yöntemi ile birbirinden ayrılırlar. Lipoprotein
elektroforezinde, şilomikron uygulama yerinde hareketsiz kalır.
Daha sonra sırası ile LDL (β lipoprotein), VLDL (pre β lipoprotein),
HDL (α lipoprotein) şeklinde ayrılırlar. Dolayısıyla HDL en
hareketli lipoproteindir.
51. Aşağıdakilerden hangisi primer safra asidi nerede hangi hız
kısıtlayıcı enzim etkisi ile sentezlenir?
A) Karaciğer / 7-a hidroksilaz
B) Karaciğer / 7-a dehidroksilaz
C) Barsak / 7-a hidroksilaz
D) Barsak / 7-a dehidroksilaz
E) Karaciğer / HMG coA redüktaz
Cevap A
Güzel soru.
Primer safra asitleri; karaciğerde kolesterolden sentezlenir.
Hız kısıtlayıcı enzim 7-a hidroksilaz’dır.
Sekonder safra asitleri barsakta bakteriler tarafından
primerden yapılır; enzim 7-a dehidroksilaz’dır.
20 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
52. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinde mitokondriyal yağ
asidi yıkımında kusur bulunmaktadır?
A) Jamayka Kusma
B) Tip II Hiperlipidemi
C) Tangier
D) Kistik Fibrozis
E) Refsum
Cevap A
Yağ asitlerinin enerji amaçlı mitokondriyal beta
oksidayonunda ilk enzim Açil coA dehidrogenaz’dır. Enzim
aracılığıyla trans–enoil–coA ve FADH2 üretilir. Enzim mitokondri
iç zarında yer alır. Hipoglisin, bu basamağı inhibe ederek
Jamayka kusma hastalığına neden olur.
53. Transkripsiyon esnasında ilk sentezlenen RNA tipine ne ad
verilir?
A) mRNA
B) tRNA
C) rRNA
D) miRNA
E) hnRNA
Cevap E
Transkripsiyonda ilk sentezlenen mRNA’ya hnRNA
(heteronükleer RNA) denir. Daha sonra hnRNA’nın çeşitli
işlemlerden geçirilmesiyle (5’ CAP takılması, 3’ poli (A) kuyruğu
eklenmesi ve intronlar çıkarılıp ların birleştirilmesi) olgun mRNA
oluşturulur.
54. Aynı genden birden fazla protein elde edilmesini sağlayan
mekanizma aşağıdakilerden hangisidir?
A) Splicing
B) 5’CAP Eklenmesi
C) 3’Poli A Eklenmesi
D) Alternatif Splicing
E) DNA Metilasyonu
Cevap D
Aynı genden birden fazla alternatif protein elde edilmesine
Alternatif Splicing denir.
55. Hangisi kasık mantarına en sık neden olan etkendir ?
A) Epidermophyton floccosum
B) T.mentogrophytes
C) T. rubrum
D) M.canis
E) T.schoenlenei
Cevap A
Tinea
T.capitis T.barbae T.ingiunalis T.pedis
T.rubrumE.flocossumT.verrucosum
T.ScholeneiT.verrucosumT.tonsuransM.canis
T.capitis FavozaSkutula denenkurutlar olur
profunda (KRİON),inflamasyon var
superficialisinflamasyon yok
56. Hangisi mısır unlu agara ekildiğinde clamidospor
oluşturur?
A) C. tropicalis
B) C.dublinensis
C) C. parapsilosis
D) C. glabrata
E) C. kefyr
Cevap B
Candidalar;
Kandidalardan C.albicans ve C.dublinensis gerçek ve
yalancı hif oluşturur. Her ikisi de mısır unlu agara ekildiğinde
clamidospor yapar.
• Gerçek hiflerde septa var, yalancı hiflerde septa yoktur.
• Candida glabrata yalancı hif oluşturmaz.
• C.albicans ve dublinensis mısır unlu agarda clamidospor
oluşturur.
• Alınan birçok kan kültüründen birinde bile Candia
ürerse anlamlı kabul edilir.
• Candidaların enfeksiyonunda mannan testi ile serolojik
tanıdan faydalanılır.
• Candida albicans diğer mantarlardan farklı olarak germ
tüpü denen gerçek septalı hiflere sahiptir.
21DENEME SINAVI – 58
57. Yumurtasında kapak bulunmayan, ama polar filament
bulunduran ve en küçük sestod hangisidir ?
A) H.duminata
B) T.solium
C) H.nana
D) T.saginata
E) D.latum
Cevap C
H.nana Dünyada ve ülkemizde en yaygın sestoddur.
Yumurtasında polar filametler bulunur ama kapak bulunmaz.
58. Aşağıdakilerden hangisi megaloblastik anemiye neden
olabilir ?
A) H.nana
B) T.solium
C) S.heamotobium
D) S.mansoni
E) D.latum
Cevap E
• Diphyllobothrium latum (Balık tenyası)
• Birden fazla ara konağa ihtiyacı vardır.
• Balık tenyası olarak bilinir. Baş kısmında çekmen yok
ama iki adet emme çukuru vardır,
• İnsanda bulunan parazitlerin en uzunudur.
• Halkalarında yumurtlama deliği bulunması ve
yumurtalarının kapaklı olması ile diğer sestodlardan
farklıdır.
• İnsanı enfekte eden sestodlar içinde suya gereksinim
duyan tek sestood budur.
• Ara konağı tatlı su balıklarıdır.
• Kasında larva (sparganum) bulunan az pişmiş balıkların
yenmesiyle bulaşır.
• Bu balıklar az pişmiş ve çiğ olarak yendiğinde insana
bulaşabilir. Boyu yaklaşık 20m.
Parazit B12 vitaminini kullandığı için insanlarda makrositer
(megaloblastik) anemi yapar.
59. Aşağıdaki sitokinlerden hangisi hem TH2 hem de
Makrofajlardan salınır?
A) IL 1
B) IL3
C) IL4
D) IL5
E) IL6
Cevap E
60. Hapten hakkında verilen bilgilerden hangisi doğrudur?
I. Hapten tek başına antijenik değil.
II. Hapten MHC ile bağlanamaz
III. Hapten T hücresine sunulamaz
IV. Hapten–Antikor birleşmesi özgül değildir.
A) I ve II
B) I ve III
C) I, II ve III
D) II ve III
E) I, II III ve IV
Cevap C
• Hapten; Tek başına antikor yanıtı oluşturmayan ama
taşıyıcı proteinle bağlandığında immun reaksiyon
oluşturan maddelere hapten denir.
• Tek başına antijenik değildir.
• MHC ile bağlanamazlar ve T hücresine sunulamaz.
• Hapten–Antikor birleşmesi, Antijen–Antikor birleşmesi
gibi özgüldür.
22 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
61. İmmünolojide hangi hücre Ig D ile tanımlanır ?
A) Th1
B) Th 2
C) NK
D) B lenfositi
E) Dentritik hücre
Cevap D
B lenfositii matürlüğü yüzeyindeki ıg D ile anlaşılır.
62. Ateş, boğaz ağrısı, halsizlik, yorgunluk ve döküntü
şikayetleriyle hastaneye getirilen 10 yaşındaki erkek
çocuğunun yapılan muayene ve tetkiklerinde tonsillerde
hiperemi ve eksüda, servikal lenfadenomegali, lenfositoz,
hepatosplenomegali ve periferik yaymada büyük atipik
lenfositler görülmüş ve heterofil antikorlar negatif
bulunmuştur.
Bu hasta için en olası etken hangisidir?
A) Coxsackie B virüsü
B) CMV
C) Herpes simplex tip I
D) Parvo virüs B 19
E) Herpes simplex tip II
Cevap B
Erişkinde şkinde heterofil antikorların negatif olduğu
mononükleoz benzeri tabloya neden olabilir.
Diğer enfeksiyoz mononükleoz benzeri sendrom etkenleri:
• Toxoplasma gondii,
• HIV (akut retroviral sendrom),
• Adenovirüs,
• HAV,
• Rubella,
• HHV–6 dır.
• Bu hastalarda ateş, LAP ve makülopapüler döküntü
görülür.
63. Böbrek naklinden sonra üretra tıkanmasına neden olan
virüs hangisidir ?
A) CMV
B) EBV
C) JC virüsü
D) Merkel hücreli virüs
E) BK virüsü
Cevap E
Papova virüsler papilloma ve polyamma virüsler olmak
üzere ikiye ayrılırlar.
Polyama virüsler ise aşağıdaki şekilde özetlenmiştir.
23DENEME SINAVI – 58
64. Virüs konak reseptörlerinden hangisi doğru değildir ?
A) HIV virusunun tutunma proteini... Gp120
B) Rhinoviruslerin tutunma reseptörü... ICAM-1
C) EBV tutunma reseptörü... CR-21
D) Kuduz virusunun tutunma reseptörü... Asetilkolin
reseptörleri
E) Parvovirus B19 tutunma reseptörü... LF-1
Cevap E
Parvovirüs;
• Genomu en küçük
• Tek iplikli DNA virüsü.
• Zarfsız,
• Deterjanlara ve ısıya dirençli.
• Pıhtılaşma faktörleriyle bulaşan virüslerdir.
• Reseptörrü eritrositler üzerinde bulunan eritrosit P
antijenidir.
65. Türkiyede en fazla saptanan hepatit B genotipi hangisidir?
A) Genotip A
B) Genotip B
C) Genotip C
D) Genotip D
E) Genotip E
Cevap D
• Hepatit B’de A’dan H’a kadar 8 genotipi vardır.
• Ülkemizde görülen hepatit B olguları %95’i Genotip D.
66. Hangi aşı gebeye yapılmamalıdır?
A) Hepatit A
B) İnfluenza
C) Tetanoz
D) Hepatit B
E) Çiçek
Cevap E
Canlı aşılar immun supresife ve gebeye yapılmaz.
Seçeneklerdeki canlı aşı çiçek aşısıdır.
VİRÜS AŞILARININ TİPLERİ
Canlı (Atenue) Aşılar Ölü (İnaktif) Aşı Rekombinan (subunit) Aşı
ÇiçekPolyomiyelit (Sabin)KızamıkKabakulakRubellaSuçiçiğiAdenovirüsSarı hummaRotavirüs
Hepatit APolyomiyelir (Salk)Kuduz (tüm virus)Influenza (subunit)
Hepatit Bhpv
67. Hangisi dış ortam koşullarına daha dayanıklıdır?
A) Rickettsia
B) Orienta
C) Ehrlichia
D) Coxiella
E) Anaplasma
Cevap D
• Sporlu bakteriler dış ortam koşullarına çok daha
dirençlidir.
• Coxiella sporlu olması nedeniyle dış ortam şartlarına
daha dayanıklıdır.
68. Hangisinde Ig G’nin Fc parçasına bağlanabilen bir protein
bulunur?
A) S.aureus
B) S.epidermidis
C) Bartonella hanselae
D) Bacillus anthracis
E) Clostridium tetani
Cevap A
S.aureus da bulunan protein A, Ig G Fc kısımına bağlanır ve
antikoru işlensiz hale getirir.
Özellik S. aureus
Katalaz +
Koagulaz +
Hemoliz Beta
Protein A +
Mannitol fermentasyonu +
DNAase +
Novobiyosin Duyarlı
Basitrasin Dirençli
24 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
69. +4 C’de sogukta zenginleştirilen, süt ve meyva sebze ile
bulaşabilen, zoonotik menenjite neden olan Gram pozitif
basil hangisidir?
A) Corynebacterium diphtreria
B) Bacillus antracis
C) Bacillus cereus
D) Listeria monocytogenes
E) Yersinia pseudotuberculosis
Cevap D
Listerya
Fakültatif intrasellüler, gram (+), kokobasildir.
• Oda ısısında (22 °C’de) hareket ederken, 37°C’de
hareketsizdir.
• Kanlı agarda hemoliz yapar.
• Katı besiyerine ekmeden önce 4 C’de bekletilirse üreme
şansı artar (soğukta zenginleşme) yapılır.
• Glikozdan asit yapar, gaz yapmaz.
70. Hangisi mukozalardaki immuniteden diğerlerine göre daha
çok etkilenir?
A) N. menengitidis
B) N. gonorrhea
C) H.influenzae
D) Moraxella catarrhalis
E) S. pneumoniae
Cevap D
• Seçeneklerde sunulan bakterilerden Morexella
haricindeki diğer tüm bakterilerin Ig A proteazı var.
• Bu nedenle diğer bakteriler mukozzal immuniteden
kaçabilir:
71. Diş çekiminden 4 ay sonra çene köşesindeki derisinde
gelişen fistülden sarı renkte sülfür granülleri saptanan
hastada en olası etken hangisidir?
A) Actinomyces israelii
B) Staphylococcus aureus
C) Nocardia asteroides
D) Listeria monocytgenes
E) Rhodococcus equii
Cevap A
• Actinomyces uzun dallanan filamentoz bakteridir.
Actinomycesler, gram (+), sporsuz, fakultatif anaeroptur.
• Ağızın normal flora üyesidir. Aktinomikoz endojen bir
enfeksiyondur.
• Hastalık bulaşıcı değildir. Actinomyces israeli
aktinomikoz yapar. Diş çekimi gibi lokal travma ile
dokuya invaze olur.
• Sert ve sarı granulalara neden (sulfur granulü) olurki
pü içinde sert bir kitle olarak kendini gösterir.
• Genellikle sinüslerle seyreden kronik, sinsi seyirli ve
ağrısız abselerle seyreder. Vakaların yarısı boyun ve
boğazda meydana gelir.
• Ayrıca göğüs, ve karında veya RİA kullanan kadınlarda
pelvik aktinomikoz oluşabilir
72. Hemolitik üremik sendroma neden olan, hareketli, Sorbitol
Mc Conkey agar besiyerinde sorbütole etki etmeyen Gram
negatif bakteri hangisidir?
A) Shigella dysenteriae tip I
B) Entero aggregatif E.coli
C) E. coli O157 H7
D) Salmonella typhi
E) ETEC
Cevap C
• EHEC fajla kodlanan toksin üretir. Verotksin diye
adlandırılan bu toksin memeli gücrelerinde bulunan
60S ribozomlarının (28 S) paraçasına tutunarak protein
sentezini durdurur.
• Sorbütolü etkilemez.
• Dondurulumuş gıdalarla ve hamburgerle bulaşıp kanlı
ishal meydana getirir. İshalinde antibiyotik verimesi
kontraendikedir.
73. At çiftliğinde çalışan bir hastada nekrotizan Pnömoni
oluşmuş ve balgam kültüründe sonum renginde koloniler
oluşturan bir bakteri üremiştir.
En olası etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Klebsiella pneumoniae
B) Mycobacterium marineum
C) Serratia marscescens
D) Nocardia asteroides
E) Rhodococcus equi
Cevap E
Rhodococcus equi
• Gram-pozitif, ARB (+) kokobasil, fakultatif hücre içi
patojen.
25DENEME SINAVI – 58
• At çifliklerinin tozlarında bol miktarda bulunur.
• Kanlı agarda somon renkli kolonileri 4 gün içinde
oluşturur.
• Domuzlarda ve atlarda enfeksiyon yapar.
• HIV-AIDS ve transplant alıcılarında pulmonar
tuberkulozu taklit eden nekrozitan pnömonili hastalık
yapar.
• Tedavide Levofloksasin+ rifampsisin 2 ay süreyle verilir.
74. Hangisi etkisini bakteri hücre zarını etkisiz hale getirerek
etki gösterir?
A) Kolistin
B) Aztreonam
C) Amikasin
D) Siprofloksasin
E) Doripenem
Cevap A
Kolistin (Polimiksin)
• Katyonik ve sidal bir antibiyotiktir.
• Hücre zarını tahrip ederek etki eder.
• Etkinliği konsantrasyona bağımlıdır.
• Doku dağılımı kötüdür.
• İlaca dirençli Pseudomonas ve Acinetobacter suşlarının
neden olduğu yoğun bakım enfeksiyonlarında kullanılır
ama Proteus ve morganella kökenlerine etkisizdir.
• En önemli yan etkisi nefrotoksisite ve nörotoksisitedir.
75. Beta-laktam antibiyotiklerden hangisi penisilin alerjisi olan
bir kişide kullanılabilir?
A) Piperasilin
B) İmipenem
C) Aztreonam
D) Seftriakson
E) Ertapenem
Cevap C
• Aztreonam, diger beta laktamlarla Çapraz reaksiyona
girmez.
• Penisilin allerjisi olanda kullanılabilir.
• Aztreonam sadece gram (-) basilllere etkilidir
• Aztreonamın anaerob etkinliği ve Gram (+) etkinliği yok.
76. Hangisinin immun supresif çocuğa uygulanmasında
sakınca yoktur?
A) Kızamıkçık
B) Adenovirüs
C) Sarı humma
D) Meningekok
E) Rotavirüs
Cevap D
• Menengokokların kapsül polisakkaritlerinden hazırlanan
aşısı bulunmaktadır.
• Günümüzde immünoprofilaksi amacıyla proteinle
konjuge tetravalan polisakkarit (A/C/Y/W135) aşı
kullanılmaktadır.
• Kapsülü yeterince immünojenik olmadığından, B grubu
bakterileri kapsayan aşı henüz üretilmemiştir.
77. Gebelikte uterusun büyümesi aşağıdaki hücresel
adaptasyon mekanizmalarından hangisininin bir örneğidir?
A) Hiperplazi ve hipertrofi
B) Hiperplazi
C) Hipertrofi
D) Metaplazi
E) Atrofi
Cevap A
Gebelikte uterusun büyümesi düz kas hücrelerinin hem
hiperplazisi, hem de hipertrofisi ile gerçekleşir.
78. Endometriyumda menstrüel siklus kanaması öncesinde,
hücrelerde görülen değişiklik aşağıdakilerden hangisidir?
A) Apoptozis
B) Heterofagositoz
C) Atrofi
D) Koagülasyon nekrozu
E) Likefaksiyon nekrozu
Cevap A
Apopitoz, hücre ölümünün nekroz dışındaki nedenidir.
Fizyolojik ve patolojik süreçlerde oluşabilir.
a. Embriyogenez sırasında implantasyon, organogenez
ve gelişimsel involüsyon olaylarında izlenen
programlanmış hücre ölümü.
26 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
b. Erişkinlerde hormonal uyarı azalması ile oluşabilir
(Endometriumun menstrüel siklusu, emzirme sonrası
meme ve kastrasyon sonrası prostat atrofisi).
c. Prolifere hücre popülasyonlarından hücre ayıklanması
(Barsak kriptleri ).
d. Tümör hücrelerinin ölümü ( sıklıkla tümör regresyonu
sürecinde ).
e. Akut inflamasyon sürecinde nötrofillerin ölümü,
immün sistem hücrelerinin ölümü, timusda otoreaktif
T hücrelerinin ölümü ve foliküllerde B hücrelerinin
ölümü.
f. Virüs ile enfekte olmuş veya neoplastik değişime
uğramış hücrelerin sitotoksik T hücreleri tarafından
apopitoz ile öldürülmesi. ( viral hepatitde oluşan
Councilman cisimleri).
g. Düşük dozda ısı, radyasyon, sitotoksik ilaçlar ve hipoksi
gibi farklı etkenler etkisi ile gerçekleşen hücre ölümü
apopitoz ile gerçekleşirken; yüksek dozda hücre ölümü
ise nekroz ile gerçekleşir.
Apopitozda üç ayrı mekanizma işlemektedir. Bir yandan
endonükleazlar ile kromatin parçalanırken diğer yandan sitozolik
proteazlar sitoplazmayı bozmakta ve aynı zamanda hücre iskeleti
yıkılmaktadır.
79. Granulamatöz inflamasyon gelişiminde CD4 T lenfositinin
TH 1 yönünde diferansiasyonu için özellikle makrofajlar
tarafından salınan sitokin aşağıdakilerden hangisidir?
A) IL2
B) IL4
C) IL5
D) IL8
E) IL12
Cevap E
Granulamatöz İnflamasyonda, antijen ile karşılaşılan
bölgede antijeni fagosite eden ve CD4 (+) T lenfosite sunan
makrofaj IL-12 ile CD4 (+) T lenfositini uyarır. Bu uyarı CD4
(+) T lenfositinin TH 1 yönünde diferansiasyonunu sağlar. TH 1
yönünde diferansiye olan CD4 T lenfositi tarafından salınan IFNγ
etkisi ile kandan olay yerine geçen makrofajlar öldürülemeyen
veya yok edilemeyen antijeni olay yerinde sınırlandırmak için
antijeni çevreler. Zamanla granülom biçimlenir ve makrofajlar
sıkışarak epiteloid görünüm alırlar.
Granülom oluşumu esnasında IL-4 ve IFNγ yardımı ile
makrofajlar birleşerek makrofajlardan dev hücre oluşumunu
sağlarlar (tüberkülozda izlenen Langhans dev hücreleri gibi).
Granülomatöz inflamasyon daima kronik inflamasyonun
bir tipi ve farklı bir paternidir.
Granülomların çevresi pek çok durumda lenfositlerle
çevrilidir. Sarkoidoz ve berilyozis granülomlarında ise çevrelerinde
lenfositik hücre azdır. Buna çıplak granülom adı verilir.
80. Aşağıdaki lenfomalardan hangisinde neoplastik hücreler
epidermotropizm gösterir?
A) Hairy cell lösemi
B) Hodgkin lenfoma, mikst sellüler tip
C) Mikozis fungoides
D) Multipl miyeloma
E) Burkitt Lenfoma
Cevap C
Mikozis fungoides ve Sezary sendromu, primer olarak
derinin CD4+ T hücreli lenfomasıdır. Nonspesifik deri
bulgularından, plak ve tümör aşamasına kadar değişen klinik
bulguları vardır. Epidermisin neoplastik serebriform nüveli
lenfositler (CD4+ T lenfosit) ile infiltrasyonu (epidermotropizm)
ve epidermisde Pautrier mikroapselerinin bulunuşu tipiktir.
Hastalığın son döneminde neoplastik hücreler, periferik kan
ve kemik iliğini tutarak lösemi tablosuna neden olurlar. Lösemi
geliştiğinde tablonun adı Sezary sendromu olarak değişir.
Periferik kanda izlenen neoplastik serebrifom hücreler “sezary
hücreleri” olarak adlandırılırlar. Hastalarda ortalama survey 10
yıl civarındadır.
81. AIDS hastalarında santral sinir sisteminde mikroglialarda
yaygın HIV virüs varlığıyla karakterli nörolojik bulgu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Progresif multifokal lökoensefalopati
B) AIDS demans kompleks
C) Menenjit
D) Vakuoler myelopati
E) Meningoensefalit
Cevap B
HIV/AIDS’de santral sinir sistemi tutulumu %10 olguda ilk
klinik bulgudur. Lenfositik menenjit tanı anında bulunabilir. Fokal
ve generalize bulgular görülebilirse de sıklıkla asemptomatiktir.
• AIDS demans kompleks (en sık nörolojik bulgu):
Mikroglialarda yaygın HIV virüs varlığıdır.
• Progresif multifokal lökoensefalopati: Polyoma virus
oligodendrositleri enfekte ederek demyelinizan hastalık
tablosu oluşturur.
27DENEME SINAVI – 58
• Vakuoler myelopati (medulla spinalis tutulumu)
• Nöropati
• Meningoensefalit
• Menenjit
82. Aşağıdaki preneoplastik hastalıklardan hangisinde
adenokarsinom gelişme riski artmıştır?
A) Pernisiyöz anemi
B) Eritroplaki
C) Marjolin ülser
D) Solar keratoz
E) Servikal displazi
Cevap A
Pernisiyöz anemi veya H. Pylori nedenli gelişen kronik
atrofik gastrit zemininde mide adenokarsinomları gelişme riski
artmıştır. Şıklarda verilen diğer preneoplastik hastalıklarda
skuamöz hücreli karsinom gelişme riski artmıştır
83. Genellikle kadınlarda, normal doğum ya da rekürren
sezaryen sonrasında batın ön duvarında gelişen agresif
fibromatozis aşağıdakilerden hangisidir?
A) Dupuytren kontraktürü
B) Lederhausen hastalığı
C) Peyroni hastalığı
D) Desmoid tümör
E) Hipertrofik skar
Cevap D
Açıklama : Bazı durumlarda yara iyileşmesi ya da kronik
mekanik irritasyon yaşanan bölgelerde, yoğun fibroblast
proliferasyonu oluşur. Bunlar insizyon skarlarında veya travma
alanlarında izlenebilirler. Bu yoğun fibroblast ve buna eşlik eden
yoğun kollajen üretimi, lokal agresif bir tümör olarak gelişebilir.
Cerrahi rezeksiyon sonrası nüks edebilen bu konnektif doku
tümörlerine desmoidler veya agresif fibromatozisler adı verilir.
Gerçek bir neoplazi değil, fibroblastların reaktif proliferasyonu
sonucu ortaya çıkan kitlelerdir.
Agresif fibromatozisler lokal agresif (yetersiz cerrahi çıkarım
sonrası sıklıkla nüks eder, ama metastaz yapmazlar) lezyonlardır.
Dupuytren kontraktürü: Palmar (avuç içi) kontraktür.
Lederhausen hastalığı: Plantar (ayak tabanı) kontraktür
Peyroni hastalığı: Peniste kavernöz doku kontraktürü.
Desmoid tümör: Batın ön duvarı yerleşimlidir. Sıklıkla
kadınlarda normal doğum ya da rekürren sezaryen sonrası
batın ön duvarında sıklıkla izlenir. Desmoid tümör Gardner
sendromunun bir komponentidir. Desmoid tümörü olan her hasta
kolonda adenomatöz polip varlığı yönünden araştırılmalıdır.
84. Son 6 aydır ortalama kan basıncı 220/130 mmHg olarak
saptanan 32 yaşındaki erkek hastanın arteriol duvarında
izlenebilecek histopatolojik bulgu aşağıdakilerden hangisi
ile uyumludur?
A) Mediada lipohiyalinozis
B) İntimada lipit birikimi
C) Hiperplastik arterioloskleroz
D) Rekanalize trombüs
E) Duvarda amiloid birikimi
Cevap C
Hastanın malign hipertansiyonu vardır. Malign
hipertansiyonda özellikle böbrek arteriollerinin duvarında
“soğan-zarı” benzeri konsantrik laminer fibröz kalınlaşma ve
arteriol lümeninde daralma (tıkanma) görülür.
Damar düz kas hücrelerinde hipertrofi, hiperplazi; bazal
membranda kalınlaşma ve reduplikasyon mevcuttur. Sıklıkla
bu konsantrik hiperplastik değişiklik ile birlikte arter duvarında
fibrinoid depozit ve nekroz görülür. Bu nedenle nekrotizan
hiperplastik arterioloskleroz ismi de verilir.
Böbrekte kortikal yüzeyde kanama odakları, geç dönemlerde
fibrozis ve kontraktür belirgindir (malign nefrosklerozis).
85. Elli iki yaşında bir erkek hastada splenomegali ve pansitopeni
saptanıyor. Kemik iliği biyopsisinde şeffaf sitoplazmalı, oval-
yuvarlak çekirdekli neoplastik lenfoid hücreler belirleniyor.
İmmünhistokimyasal incelemede neoplastik hücreler CD20
ve TRAP pozitif sonuç veriyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mantle hücreli lenfoma
B) Saçlı hücreli (hairy cell) lösemi
C) B hücreli prolenfositik lösemi
D) Foliküler lenfoma
E) B hücreli kronik lenfositik lösemi
Cevap B
Saçlı hücreli (Hairy cell) lösemi (HCL), KLL’nin kötü
prognozlu bir alt tipidir (düşük grade’li kronik B hücreli lösemi).
Lösemik hücrelerin ince, saç benzeri sitoplazmik uzantıları
bulunur. Bu nedenle saçak ya da saçsı hücreli lösemi olarak
28 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
adladırılırlar. HCL olgularında kandaki neoplastik hücrelerde
tartarata dirençli asit fosfatazın (TRAP) saptanması kolay ve
oldukça karakteristiktir. Bu nedenle tanıda hemen daima TRAP
pozitifliği kullanılır.
Sıklıkla yaşlı erkeklerin hastalığıdır ve klinik bulgular
neoplastik hücrelerin kemik iliği ve dalak infiltrasyonunun
sonucudur. Splenomegali sıklıkla masiftir ve muayenede
saptanan tek anormal bulgu olabilir (en sık fizik muayene
bulgusu). Hipersplenizm bulguları olguların yarıdan fazlasında
saptanır, bu etki hastada zaman içinde gelişen pansitopeni
tablosuna yardımcıdır.
HCL tipik olarak dalakta kırmızı pulpayı tutar. Neoplastik
hücrelerin kemik iliği infiltrasyonu ve hastalarda genellikle tanı
anında da saptanan kemik iliği fibrozisinin gelişmesinin sonucu
olarak pansitopeni gelişir. Miyelofibrozis nedeniyle kemik iliği
aspirasyonu kurudur (Dry tap). Hepatomegali ve lenfadenomegali
daha az sıklıkta izlenir. Survey yaklaşık tanı sonrası 4 yıldır.
Pansitopeni ve buna bağlı gelişen enfeksiyonlar major ölüm
nedenidir.
86. Bronkioloalveolar karsinomu diğer akciğer
adenokarsinomlardan ayıran en önemli özellik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnvazyon yokluğu
B) Müsin sekresyonu
C) Tümör çapı
D) Santral skar varlığı
E) Hücre morfolojisi
Cevap A
Bronkioloalveoler karsinom, adenokarsinomun bir alt
tipidir. Sigarayla en az ilişkili akciğer karsinomudur. Tip I, tip II
pnömositler (alveoler epitel hücreleri) ve Clara hücrelerinden
kaynaklanır. Alveolden gelişir ve alveol boyunca ilerler. Alveolden
alveole atlıyarak, sadece iç yüzleri örterek (lepidik yayılım
paterni) bütün bir akciğer lobunu dolaşabilir. Ama stromal
invazyon ve lenfatik/vasküler invazyon yapmaz. Bu nedenle
prognozu daha iyidir. Pnömoniyi taklit eder tarzda yaygın
bilateral multipl küçük konsolidasyonlar yapar.
87. Herediter retinoblastom olgularında izlenen konjenital gen
defekti aşağıdakilerden hangisidir?
A) 13q14 delesyon
B) t (11;22)
C) 11p13 delesyon
D) 17p delesyon
E) t (2;13)
Cevap A
Retinoblastom çocukluk çağının en sık malign göz
tümörüdür. Herediter veya sporadik olabilir. Herediter
(familyal) retinoblastom (tüm retinoblastomların %40’ını içerir)
genellikle 2 yaşında tanı alır. Sıklıkla multifokal ve bilateraldir.
Otozomal dominant geçişlidir. Genetik temelli olgularda 13.
kromozom uzun kolunda yerleşimli bir tümör süpresör gen olan
retinoblastom geninde delesyon vardır (13q14 Rb delesyon).
Bu olgularda RB gen kaybı sonrası retinoblastoma ek
olarak osteosarkom başta olmak üzere diğer yumuşak doku
tümörlerine yatkınlık izlenir. Sporadik olgularda tümör 4 yaşında,
%90 tek taraflı ve unifokaldir. Genetik ya da sporadik olarak
oluşan retinoblastomlar arasında prognostik fark yoktur.
88. Nefrotik sendromu olan 7 yaşındaki bir çocuktan tanı
amacıyla böbrek biyopsisi yapılırsa ışık mikroskopik
incelemelerinde glomerüllerde aşağıdakilerden hangisinin
görülme olasılığı en yüksektir?
A) Subepitelyal elektrondens hörgüçler
B) Glomerüler bazal membranda çift kontür
C) Bazal membranda incelmiş ve kalınlaşmış alanlar
D) Mezengial matriks artışı
E) Normal glomerüller
Cevap E
Başka bir klinik bulgusu olmadan nefrotik sendromu olan bir
çocukta en olası tanı minimal değişiklik hastalığı (lipoid nefroz)
dır. Işık mikroskopi normaldir.
89. Özefagus distal bölgesinde kusmalar sonrası oluşan
mukoza ve submukozada yüzeyel ülserasyonlar
aşağıdakilerden hangisinde görülür?
A) Akalazya
B) Reflü özefajiti
C) Barret özefajiti
D) Plummer-Winson Sendromu
E) Mallory - Weiss Sendromu
Cevap E
29DENEME SINAVI – 58
Mallory weiss Sendromu: özellikle alkoliklerde şiddetli
kusmalar sonucu özefagus distali ve mide kardiasında mukoza ve
submukozada yüzeyel, nadiren muskuler tabakaya dek ilerleyen
erezyonlar veya yırtıklar vardır.
90. Erken mide kanseri için yanlış olan ifade aşağıdakilerden
hangisidir?
A) İnvaziv kanser değildir.
B) Muskularis mukoza tutulabilir.
C) Lenf nodlarına metastaz yapabilir.
D)Submukozaya dek yayılabilir.
E) Çapları çok büyük olabilir.
Cevap A
Erken mide kanseri tümörün mide duvarının ne kadar
derinliğine yayıldığını ve tümör prognozu ile ilgili bir kavramdır.
Erken mide kanserinde tümör mukozada sınırlı olabilir
veya muskularis mukozayı aşıp submukozaya dek yayılabilir.
Muskularis propria ve seroza tutulmaz.
Perigastrik lenf nodlarına veya uzak organlara metastaz
yapabilir. Tedavi sonrası 5 yıllık survi %90-95 dir.
91. Aşağıdakilerden hangisi ilk 5 yaşta en sık oluşan primer
karaciğer malignitesidir?
A) Hepatik anjiosarkom
B) Hepatoblastom
C) Hepatosellüler adenom
D) Fokal nodüler hiperplazi
E) Hepatosellüler kanser
Cevap B
Hepatoplastoma çocuklarda sık görülen malign karaciğer
tümörüdür.
92. Postmenapozal dönemde uterin kanaması olan bir kadında
aşağıdakilerden hangisinin bulunma olasılığı en yüksektir?
A) Endometrial polip
B) Leiomyom
C) Endometrial atrofi
D) Hiperplazi
E) Kanser
Cevap C
Postmeneopozal dönemdeki uterin kanamaların en sık
nedeni endometrial atrofidir.
93. Kırk yaşındaki kadının kanlı meme başı akıntısına neden
olan en olası lezyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Fibroadenom
B) Fillodes tümörü
C) Akut mastit
D) intraduktal papillom
E) Sklerozan adenozis
Cevap D
İntraduktal papillomlar (büyük duktus papillomları): Meme
başına yakın bir laktifer duktus içinde oluşan, duktus epitelinden
gelişen, solid veya papiller yapıda, çapı 1 cm’yi aşmayan, kanlı
veya seröz meme başı akıntısı oluşturabilen, subareollar
kitledir.
94. Zeka geriliği ve konvülzyon tesbit edilen çocukta inceleme
sonrası deride adenoma sebaseum tesbit edilmiştir. Kalbinde
1 cmlik rabdomyomu olan hastanın böbrek lojunda bir kitle
belirleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Renal hücreli karsinom
B) Nöroblastom
C) Wilms tümörü
D) Anjiomyolipom
E) Adrenal korteks karsinomu
Cevap D
TUBEROZSKLEROZ
• OD geçiş göstermekle birlikte sporadik vakalarda
mevcuttur. Moleküler olarak TSC–1 veTSC–2 genleri
tanımlanmıştır. TSC–1 hamartin proteinini, TSC–2
tuberin proteinini kodlar. Asemptomatik tablodan ağır
mental retardasyon ve nöbetlere kadar değişen klinik
spektrumu vardır. Kalpte rabdomyom: Fetal EKO ile
saptanabilir. En sık sol ventrikül apeksinde yerleşimlidir.
Spontan gerileme gösterir. Aritmi ve kalp yetersizliği
yapar. Çocuklardaki en sık görülen kardiyak tümördür.
• Diğer organ lezyonlar:
• Böbrekte anjiyomyolipom, renal kistler
• Akciğerde lenfanjiyomyomatozis klasik lezyondur.
30 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
95. Glioblastoma multiformede görülen nekroz tipi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yağ nekrozu
B) Kazeöz nekroz
C) Likefaksiyon nekrozu
D) Koagülasyon nekrozu
E) Gangrenöz nekroz
Cevap D
Beyinde iskemi sonucu görülen nekroz likefaksiyon
nekrozudur.Ancak sss tümörünün içinde koagülasyon nekrozu
görülür.
96. Overde en sık görülen germ hücre tümörü aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Disgerminom
B) Matür kistik teratom
C) Embriyonel karsinom
D) Yolk sak tümörü
E) İmmatür teratom
Cevap B
50 yaş altında en sık görülen over tümörüdür.
En sık görülen germ hücreli over tümörüdür.
Gebelerde tek başına en sık görülen over tümörüdür.
Over torsiyonunun en sık nedenidir.
97. En iyi prognozlu glial tümör aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pilositik astrositom
B) Anaplastik astrositom
C) Glioblastoma multiforme
D) Ependimom
E) Oligodendrogliom
Cevap A
Buradaki şıklar içerisinde en iyi prognozlu olan pilositik
astrositom(Grade I); en kötü prognozlu olan glioblastoma
multiformedir (Grade IV).
98. Aşağıdaki troid tümörlerinden hangisi PTEN gen
mutasyonu ileilişkilidir?
A) Papiller karsinom
B) Anaplastik karsinom
C) Medüller troid kanseri
D) Foliküler adenom
E) Lenfoma
Cevap B
Troid anaplastik karsinom ve foliküler karsinom PTEN
mutasyonuyla ilişkilidir.
99. Oral kullanılan ilacın sistemik dolaşıma karışmadan
önce karaciğerde bir kısmının metabolize edilmesi
aşağıdakilerden hangisi ile ifade edilebilir?
A) Enterohepatik sirkülasyon
B) Presistemik eliminasyon
C) Sekestrasyon
D) Redistribüsyon
E) İyon tuzağı
Cevap B
Presistemik eliminasyon:
Gastrointestinal sistemden emilen ilaçlar öncelikle
karaciğere gelirler. Karaciğer, ilk geçiş sırasında bazı ilaçları
büyük oranda parçalar ve sistemik dolaşıma çok düşük
miktarlarda geçmesine neden olur. Yani ilacın biyoyararlanımı
belirgin olarak azalır. Bu olay presistemik eliminasyondur.
Presistemik eliminasyona uğrayan ilaçlar genellikle lipofilik
ilaçlardır. En iyi örnek de propranololdür. Propranololün oral
dozu ile parenteral dozu arasında bu nedenle onlarca kat fark
vardır.
Presistemik eliminasyona uğrayan en önemli ilaçlar;
β-blokörler
Narkotik analjezikler ve antagonistleri
Seks hormonu ilaçlar
Trisiklik antidepresanlar
Lidokain
Verapamil/Diltiazem
31DENEME SINAVI – 58
100. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi psödokolinesteraz tarafından
parçalanmaz?
A) Süksinilkolin
B) Mivakuryum
C) Prokain
D) Remifentanil
E) Prilokain
Cevap E
Psödokolinesterazla parçalanan ilaçlar
• Remifentanil
• Asetilkolin
• Atropin / Skopolamin
• Ester yapılı lokal anestezikler
• Süksinilkolin / Mivakuryum
HATIRLATMA;
Bu ilaçlar çok kısa etkilidir.
En kısa etkili opiat remifentanil,
En kısa etkili nöromuskuler bloker süksinil kolin,
En kısa etkili lokal anestezik prokaindir.
Prilokain amid yapılı bir lokal anesteziktir …
101. Aşağıdakilerden hangisi adrenalinin endikasyonlarından
biri değildir?
A) Polimorfik ventriküler taşikardi
B) Kardiyopulmoner resüsitasyon
C) Nazal dekonjestan
D) Lokal anesteziklerin etki süresini uzatmak
E) Anaflaktik şok
Cevap A
Adrenalinin önemli endikasyonları:
• Akut allerjik reaksiyonlar sonucunda oluşan
bronkokonstrüksiyon tedavisi
• Anafilaktik şok tedavisi
• Kardiyak arrest
• Nazal dekonjestan olarak kullanım
• Lokal anesteziklerle kombine kullanım
102. Antimuskarinik ilaçların göz üzerindeki etkilerinden
olmayan aşağıdakilerden hangisidir?
A) Siklopleji
B) Midriyazis
C) Göz yaşı salgısında azalma
D) Akomodasyon kaybolmaz
E) Akut glokoma yol açabilir
Cevap D
Antimuskarinik ilaçların göz üzerine etkileri:
Pupiller konstrüktör kas muskarinik kolinerjik aktivasyona
bağımlıdır. Bu aktivasyon topikal olarak atropin ve diğer tersiyer
antimuskarinik ilaçların uygulanmasıyla etkin biçimde bloke
edilir ve karşı konulamayan sempatik dilatatör aktivite ve
midriyazis ile sonuçlanır.
Antimuskarinik ilaçların ikinci önemli oküler etkisi silyer
kas paralizisi veya sikloplejidir. Siklopleji sonucu akomodasyon
yapma yeteneği kaybolur, tam olarak atropinlenmiş göz yakın
görme için odak yapamaz.
Midriyazis ve siklopleji oftalmolojide terapötik olarak
yararlıdır. Aynı zamanda potansiyel olarak tehlikelidir. Çünkü dar
bir ön kamera akut glokoma zemin hazırlar.
Antimuskarinik ilaçların üçüncü oküler etkileri gözyaşı
salgısını azaltmalarıdır. Yüksek dozda antimuskarinik ilaç alan
hastalar kuru ve kum dolu gözlerden yakınır.
103. Depolarizan ve nondepolarizan blokaj için aşağıdakilerden
hangisi yanlıştır?
A) Asidoz nonepolarizan bloğun derecesini artırır
B) Halotan depolarizan blokajı antagonize eder
C) Nondepolarizan bloktan önce belirgin kas fasikülasyonları
görülür
D) Depolarizan blok asetilkolinesterazlarla antagonize
edilemez
E) Nondepolarizan kas gevşeticiler asetilkolinin reseptöre
ulaşmasını önlerler
Cevap C
32 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Depolarizan Bloğun Özellikleri Nondepolarizan Bloğun Özellikleri
•• Depolarizan gevşeticilerin, agonist ve asetilkolini taklit eden etkisi ile gelişir. Blok süresince sodyum kanalları açık durumda kalır ve kas lifi diğer uyarılara yanıt vermez.
•• Bloktan önce depolarizasyona bağlı fasikülasyonlar görülür.
•• Asetilkolinesterazlarla antagonize edilemez, aksine derinleşir.
•• Etkisine taşiflaksi gelişir. •• Asetilkolin, izofluran,
enfluran, respiratuvar alkaloz, hipotermi ve magnezyum etkisi ile potansiyelize olur.
•• Eter, halotan, asidoz ve nondepolarizan gevşeticilerle antagonize olur.
•• Nondepolarizan kas gevşeticilerin, asetilkolinin reseptöre ulaşmasını önleyerek, motor son plağın depolarizasyonuna engel olması ile gelişir.
•• Bloktan önce fasikülasyon görülmez.
•• Antikolinesterazlarla antagonize olur.
•• İnhalasyon anestezikleri, magnezyum ve hipotermi (33 °C’nin altı) etkisi ile potansiyalize, hafif hipotermi ile antagonize olur.
•• Asidoz bloğun derinlik ve süresini artırır.
•• Adrenalin, süksinilkolin ve asetilkolin bloğu azaltır.
•• Paralitik kas lifi direkt elektrik ve mekanik uyarılara yanıt verir.
104. Aşağıdaki kas gevşetici ve etki mekanizması
eşleştirmelerinden hangisi doğrudur?
A) Süksinilkolin -Nikotinik reseptörlerin stimülasyonu
B) Baklofen – GABA B antagonisti
C) Tizanidin – Alfa-1 reseptör agonisti
D) Roküronyum – Muskarinik reseptör blokajı
E) Botilinum toksini – Sarkoplazmik retikulumdaki kalsiyum
kanal blokajı
Cevap C
Santral kas gevşeticiler ve nöromüsküler blokörler tus
farmakolojisi için önemli konulardır…
Baklofen: GABA B agonistidir. Omurilik yaralanmalarında
spastik kasılmaları önlemede kullanılır.
Tizanidin: Alfa-2 agonisti santral miyorelaksandır.
Roküronyum: Nöromüsküler blokördür. Sinir kas
kavşağındaki musküler tip nikotinik reseptörleri bloke eder.
Botilinum toksini: Presinaptik kolinerjik nöronlardan
Asetilkolin salınımını engeller
Süksinilkolin: Sinir kas kavşağındaki musküler tip nikotinik
reseptörleri sürekli uyararakyani depolarizasyonlu blok yaparak
etki gösteren nöromusküler blokördür.
105. Klorpromazin tedavisi almakta olan bir hastada ateş,
kaslarda rijidite ve akinezi, bilinç bulanıklığı ve otonomik
instabilite belirtileri vardır. Kas kaynaklı kreatin fosfokinaz
düzeyi yükselmiştir.
Bu klinik tablo aşağıdakilerden hangisini düşündürmelidir?
A) Tardif diskinezi
B) Nöroleptik malign sendrom
C) Tetanoz
D) Menenjit
E) Malign hipertermi
Cevap B
Soruda tariflenen tablo nöroleptik malign sendromdur.
Fenotiyazin türevleri ve butirofenonlarla %0.1 oranında oluşan
bir sendromdur. Erken teşhis edilip ilaç kesilmezse fatal olabilir.
Mekanik soğutma, kas gevşeticiler (parenteral dantrolen ve
diazepam) ve dopaminerjik agonistler ile tedavi edilir. Nöroleptik
malign sendromda dantrolen ilk tercihtir.
106. Obsessif-kompulsif hastalıkta en etkili olan trisiklik
antidepresan ilaç aşağıdakilerden hangisidir?
A) Viloksazin
B) Amitriptilin
C) Klomipramin
D) Protriptilin
E) Nortriptilin
Cevap C
Bazı antidepresan ilaçlar ve önemli bazı özellikleri şöyledir:
Klomipramin: Antidepresan ilaçlar arasında antiobsesyonel
etkisi en güçlü olandır.
İmipramin: Anksiyolitik etkisi en güçlü olan, panik bozuklukları
ve enürezis noktürnada kullanılan antidepresan ilaçtır.
Desipramin: Noradrenalin reuptake’ini en güçlü bloke eden
antidepresandır.
Amitriptilin: En güçlü antikolinerjik ve en fazla kardiyotoksik
olan antidepresan ilaçtır.
Protriptilin: En uzun etkili antidepresan ilaçtır.
Viloksazin: En kısa etkili antidepresan ilaçtır.
Amoksapin: Tek ekstrapiramidal yan etki oluşturan
antidepresan ilaçtır.
Trazodon: En fazla sedasyon oluşturan antidepresan ilaçtır.
Bupropion: En fazla konvülsiyon oluşturan antidepresan ilaçtır.
Mianserin: Aplastik anemi yapabilen antidepresan ilaçtır.
Maklobemid: Etkisi en çabuk başlayan ve atipik depresyonda
kullanılan antidepresan ilaçtır.
33DENEME SINAVI – 58
107. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi kalpte miyosit içi kalsiyum
miktarını artırarak etki göstermez?
A) Digoksin
B) Levosimendan
C) Dobutamin
D) Amrinon
E) Dopamin
Cevap B
Farkı anlamak farmakolojide fark yaratır!...
Digoksin Na-K ATP’ az enzimini inhibe ederek, dobamin,
dobutamin, amrinon, milniron gibi dijital dışı potizif inotrop
ilaçlar ise cAMP üzerinden hücre içi kalsiyum miktarını artırır.
Levosimendan ise troponin C’ nin kalsiyuma afinitesini
artırarak pozitif inotrop etki gösterir. Hücre içi kalsiyum miktarını
artırmaz.
108. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi konjestif kalp yetersizliğinde
mortaliteyi azaltır?
A) Digoksin
B) Valsartan + Sakubitril
C) Amrinon
D) Dobutamin
E) Nesiritid
Cevap B
ARNİ (Anjiotensin Reseptör Neprilisin İnhibitörü- LCZ 696):
Valsartan + Sakubitril kombinasyonudur.
Valsartan; Anjiotensin 2’nin AT1 reseptör blokörüdür.
Sakubitril ise Neprilisin inhibitörüdür. Neprilisin ise
bradikinin, ANP gibi bir takım vazoaktif moleküllerin
parçalanmasından sorumlu enzimdir. Yapılan çalışmalarda Evre
2-4 kalp yetersizliğinde mortaliteyi azalttığı gösterilmiştir
Digoksinin mortalite üzerine etkisi nötraldir.
Amrinon; akut veya dekompanse kalp yetersizliği tedavisinde
kullanılan tip 3 PDE inhibitörü, dijital dışı inotrop ilaçtır. Dijital
dışı pozitif inotrop ilaçlar kalp yetmezliği tedavisinde mortaliteyi
artırırlar.
Kalp yetmezliğinde mortaliteyi azaltan ilaçlarACE inhibitörleriBeta blokörlerSpironolakton / Eplerenonİsosorbid dinitral–HidralazinARNİ (Valsartan + Sakubitril)İvabradin
109. Aşağıdaki beta blokörlerden hangisi özellikle
feokromasitoma ve hipertansif kriz tedavisinde kullanılır?
A) Labetalol
B) Nebivolol
C) Metoprolol
D) Bisoprolol
E ) Atenolol
Cevap A
Labetalol bilinmesi gereken önemli bir betablokördür!...
Labetolol; Hem α-1 hem β reseptörleri bloke eder
ve feokromasitoma tedavisinde kullanılır. Labetolol
feokromasitomanın en etkili ilacıdır ve feokromasitoma
tedavisinde tek başına kullanılabilen beta blökördür.
Labetalol ayrıca hipertansif kriz, gebelik ve aort diseksiyonu
tedavisinde kullanılır.
110. 77 yaşında izole sistolik hipertansiyon tanısı alan bir erkek
hastada aşağıdaki antihipertansiflerden hangisi öncelikle
tercih edilmelidir?
A) Amlodipin
B) Ramipril
C) Valsartan
D) Alfa metil dopa
E) Doksazosin
Cevap A
Hangi hasta da hangi antihipertansif ?
DM, metabolik sendrom; ACE inhibitörü, Anjiotensin Reseptör
Blokörü
Proteinürü, Kronik Böbrek Hastalığı, Nefrotik sendrom; ACE
inhibitörü, Anjiotensin Reseptör Blokörü
Akut Miyokard İnfarktüsü; Beta blokör, ACE inhibitörü
Konjestif Kalp Yetmezliği; Beta blokör, ACE inhibitörü,
Diüretik
Koroner Arter Hastalığı; Beta blokör, ACE inhibitörü
Supraventriküler Taşikardi; Beta blokör, Verapamil,
Diltiazem
Benign Prostat Hiperplazisi; Selektif alfa-1 blokör
Siroz; Spironolakton
Yaşlı Hasta-İzole Sistolik Hipertansiyon; Kalsiyum kanal
blokörü, diüretik
Osteoporoz; Tiyazid diüretikler
34 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Gebelik; Metildopa, Kalsiyum kanal blokörleri (nifedipin..),
Hidralazin, Beta blokörler (Labetolol....)
Periferik Arter Hastalığı; Kalsiyum kanal blokörleri
Reynauld sendromu; Kalsiyum kanal blokörleri, Anjiotensin
Reseptör Blokörü
111. Aşağıdaki MRSA tedavisinde kullanılan antibiyotiklerden
hangisi haftada bir kez intravenöz enjeksiyon şeklinde
uygulanır?
A) Daptomisin
B) Vankomisin
C) Streptogramin B
D) Dalbavansin
E) Tigesiklin
Cevap D
Dalbavansin/Telavansin: Lipoglikopeptid yapıda olan yeni
antibiyotiklerdir.
Etki mekanizmaları Vankomisine benzer.Primer
endikasyonları MRSA tedavisidir.
Dalbavansin; Teikoplaninden sentezlenir ve eliminasyon yarı
ömrü oldukça uzundur. Elimininasyon yarı ömrü; 6-11 gündür.
Hafta da bir kez intravenöz enjeksiyon şeklinde kullanılır.
112. Lanosterol demetilasyonunu inhibe ederek ergosterol
sentezini önleyen antifungal aşağıdakilerden hangisidir?
A) Griseofulvin
B) Amfoterisin B
C) Flusitozin
D) Nistatin
E) Ketokonazol
Cevap E
İmidazol Türevleri (Ketokonazol, İtrakonazol, Flukonazol):
Fungus membranında ergosterol sentezleyen 14a-demetilaz
enzimini inhibe ederler. Ergosterol olu_umunu engellerler. Bu
nedenle Amfoterisin B ile birlikte kullan1lmamal1d1rlar.
113. Klorokine rezistan P. falciparum profilaksisinde hangisi en
çok tercih edilen ilaçtır?
A) Primakin
B) Proguanil
C) Meflokin
D) Kinin
E) Pirimetamin
Cevap C
Klorokine rezistan Plazmodium falciparum’da profilaksi
için en çok meflokin tercih edilir. Meflokine alternatif olarak
doksisiklin tercih edilir. Meflokin şizontosittir ve klorokine rezistan
P. falciparumda supresif tedavi sağlar.
114. Aşağıdaki HIV tedavisinde kullanılan ilaçlardan hangisi
integraz enzimini inhibe ederek etki gösterir?
A) Enfuvirtid
B) Maravirok
C) Sakinavir
D) Raltegravir
E) İbalizumab
Cevap D
HIV tedavisinde kullanılmaya başlanan yeni ilaçlardan soru
beklenmektedir…
ENFUVİRTİD
• Virüs zarfının Gp41 proteinine bağlanarak inhibe eder.
• Böylece ; HIV virüsünün hücreye tutunması yani füzyonu
engellenmiş olur.girmesine
• Enfuvirtid; subkutan uygulanır
MARAVİROK
• CD4 + T helper hücrelerinde bir kemokin reseptörü olan
CCR5 reseptörlerini inhibe ederek; HIV virüsünün CD4
hücresine tutunmasını ve dolayısıyla hücre içine girişini
engeller.
RALTEGRAVİR
• HIV virüsünde Proviral DNA’nın konakçı genomuna
integre olmasını sağlayan integraz enzimini inhibe
ederler.
• HIV 1 ve HIV 2 virüs tiplerinin ikisine birden etkilidir.
• Kreatinin kinaz artışı ve rhabdomiyolize neden olabilir.
İBALİZUMAB
• CD4’ e karşı geliştirilmiş monoklonal antikordur
35DENEME SINAVI – 58
115. Aşağıdakilerden hangisi bradikinin reseptör blokörüdür?
A) Remikren
B) Fosforamidon
C) İkatibant
D) Ketanserin
E) Tritokalin
Cevap C
İkatibant/Deltibant:Bradikinin reseptör blokörleridir.
116. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi pulmoner hipertansiyon
tedavisinde kullanılan soluble Guanilat siklaz
stimülatörüdür?
A) Nifedipin
B) Ambrisentan
C) Macitentan
D) İnhaler NO
E) Riociguat
Cevap E
Bazı detayları ve yeni bilgileri bilmek fark yaratır..
Riociguat; Pulmoner arteryel hipertansiyon tedavisi için
geliştirilmiş soluble Guanilat siklaz stimülatörü yeni ilaçtır.
117. Aşağıdakilerden hangisi romatoid artrit tedavisinde
kullanılmaz?
A) D-penisilamin
B) Klorokin
C) Siklofosfamid
D) Altın tuzları
E) Allopurinol
Cevap E
Romatoid artrit tedavisinde kullanılmayan ilaçlar:
•• Asetaminofen (antiinflamatuvar etkisi yoktur)
•• Allopurinol (guta spesifik bir ilaçtır)
•• Kolşisin (gut dışındaki artritlerde nadiren etkilidir)
118. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi zayıf androjenik,
glukokortikoid, progesteron ve güçlü antigonadotropik etki
gösterir?
A) Danazol
B) Fulvestrant
C) Fadrozol
D) Bazedoksifen
E) Klomifen
Cevap A
Danazol: Zayıf androjenik güçlü antigonadotropik özelliği
vardır. Danazol ayrıca zayıf progesteron ve zayıf glukokortioid
etkiye sahiptir. İdiopatik trombositopenik purpura (İTP) ve
anjionörotik ödem tedavisinde kullanılır. Ayrıca antigonadotropik
özelliği olduğu için memenin fibrokistik hastalığı, endometriozis
ve over hiperfonksiyonu tedavisinde kullanılır.
Fulvestrant: Östrojen reseptör antagonistidir. Tamoksifenin
başarısız olduğu östrojen reseptörü pozitif meme kanseri
tedavisinde kullanılır.
Anastrazol /Letrozol/ Vorozol/Formestan/Eksemestan/
Testolakton/Fadrazol: Adipöz dokuda androjenleri östrojene
çeviren aromataz enzimini inhibe ederler.Dolayısıyla yağ
dokusunda östrojen sentezini bir miktar inhibe ederler. Fadrazol;
diğerlerinden farklı olarak non steroid yapıdadır. Tamoksifenin
başarısız olduğu östrojen resepötörü pozitif olan meme
kanseri tedavisinde kullanılırlar. Medikal adranelektomi yapan
aminoglutetimid de aromataz inhibisyonu yapar.
Klomifen: Parsiyel agonisttir. Periferde zayıf östrojenik
aktiviteye sahiptir. Fakat hipotalamusta yer alan östrojen
reseptörlerine antagonsistik etki gösterir, böylece östrojenin
buradaki negatif feed back etkisi ortadan kalkacağı için hipofizden
fazla miktarada FSH ve LH salınımı olur. Dolayısıyla klomifenin
primer etki gösterdiği yer hipotalamustur. Gonodatropinlerin
miktarını artırır. En önemli kullanım endikasyonu; PCOS
hastalarında olduğu gibi ovulasyon indüksiyonudur.
SELEKTİF ÖSTROJEN RESEPTÖR MODÜLATÖRLERİ (SERM)
Tamoksifen: Memede antiöstrojenik, uterus,kemik ve beyinde
östrojenik aktivitesi vardır.Östrojen reseptörü pozitif olan meme
kanserinde kullanılır. Uzun süreli kullanımında endometriyal
hiperplaziye ve endometrium kanserine yol açabilir.
Raloksifen: Kemikte östrojenik aktiviteye sahiptir.
Tamoksifenin aksine endometriyum üzerine östrojenik etkisi
yoktur. Tamoksifenden daha uzun etkilidir ve günde tek doz
kullanılır. Özellikle postmenopozal gelişen osteoporoz tedavisinde
kullanılır. Vasomotor semptomlara etkisi yoktur.
Taromifen: Tamoksifenle benzer şekilde östrojen reseptörü
pozitif olan meme kanseri tedavisinde kullanılır.
Bazedoksifen: Yeni nesil SERM olarak tanımlanır.
Konjuge östrojenle kombine edilen preparatı; postmenapozal
semptomların tedavisi ve postmenapozal osteoporozun tedavisi
için kullanılmaya başlanmıştır.
36 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
119. Aşağıdakilerden hangisi kronik konstipasyon ve irritable
barsak sendrom hastalığı tedavisi için geliştirilmiş tip-2
klor kanallarını stimüle edererek etki gösteren prokinetik
ilaçtır?
A) Prukaloprid
B) Lubiprostan
C) Alvimopan
D) Metilnaltrekson
E) Metoklopramid
Cevap B
Yeni prokinetik ilaçlara dikkat edilmelidir!...
Prukaloprid: Kabızlık tedavisinde kullanılan serotonin 5 HT4
reseptörlerinin potent agonisti olan prokinetik ilaçtır.
Lubiprostan: Kronik konstipasyon ve irritable barsak
sendrom hastalığı tedavisi için geliştirilmiş tip-2 klor kanallarını
stimüle ederek etki gösteren prostanoik asit türevi yeni bir ilaçtır
Alvimopan: Barsak cerrahisi sonrası gelişebilecek ilues
riskini azaltabilmek için kullanılan yeni opiyat reseptör
antagonistidir.
Metilnaltrekson: Palyatif tedavi olarak narkotik analjezik
kullanılan terminal dönem hastalarında gelişen konstipasyonun
tedavisi için geliştirilmiştir.
Metoklopramid: D2,5HT3 reseptör blokörüdür. Bu yüzden
anti emetik ilaçtır. 5HT4 reseptör agonistidir. Bu yüzden
prokinetik ilaçtır. Dopamin blokajına bağlı hiperprolaktinemi,
parkinsonizm, akatizi gibi ekstrapiramidla yan etkilere yol
açar. Bu yüzden hiperprolaktinemi istenmeyeceği için meme
kanseri tedavisinde kullanılmaz. Özellikle diyabetik gastroparazi
tedavisinde kullanılır.
120.
I. Heparin
II. Prilokain
III. Primakin
Yukarıdaki ilaçlardan hangisi ya da hangileri ile oluşan
zehirlenmede methemoglobinemi görülür?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) Yalnız III
D) II ve III
I, II ve III
Cevap D
Methemoglobinemi yapan en önemli ilaçlar; nitratlar,
nitritler, fenasetin, lokal anestezikler, sülfonamidler, primakin,
metilen mavisidir.
37DENEME SINAVI – 58
1. 22 yaşında erkek hasta tekrarlayan senkop atakları ile
başvuruyor. Hastanın öyküsünden bir kardeşinin spor
yaparken ani öldüğü öğreniliyor.Fizik muayenesinde anlamlı
bulgu olmayan hastanın EKG’si aşağıdaki gibidir.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hipertrofik Kardiyomyopati
B) Aritmojenik sağ ventriküler displazisi
C) Uzun QT sendromu
D) Dilate kardiyomyopati
E) Brugada sendromu
Cevap B
Tabi ailede ani ölüm öyküsü ve genç hasta IHSS(Hipertrofik
KMP) akla getirsede bu soruyla sporcularda 2. En sık ölüm nedeni
olan ARVD’yi (Aritmojenik sağ ventriküler displazisi) sorgulamak
istedik. Özellikleri;
•• Özellikle V1 de epsilon dalgası ile karakterize sağ
ventrikül myosit yerine yağ dokusu olması şeklinde
kısaca tanımlanabilir.
•• Paroksismal ventriküler aritmiler ve ani kardiyak
ölüm ile ilişkili kalıtsal bir myokardiyal hastalıktır.
•• Patolojik olarak sağ ventrikül myokardında fibröz
yağlanma ile karakterizedir.
•• < 35 yaş hastalarda %20’ye varan ani kardiyak ölüme
neden olması dolayısı ile genç hastalarda ani kardiyak
ölümün en sık ikinci sebebi (HOKMP’den sonra).
•• Değişik penetrans ve ekspresyon ilişkileri ile otozomal
dominant kalıtım özelliklerine sahiptir (Naxos
Hastalığı adı verilen, yünsü saçlar ve cilt değişiklikleri ile
karakterize otozomal resesif formu mevcuttur).
•• Erkeklerde kadınlara oranla (3:1), ve İtalyan ve Yunan
toplumlarında daha yaygındır.
•• Tüm dünyada yaklaşık 1/5000 kişiyi etkilemektedir.
ARVD, karakteristik EKG anormallikleri ile birliktedir:
•• Epsilon dalgaları (hastaların %30’unda görülür, en
spesifik bulgudur).
•• V1-3’te T dalga inversiyonları (hastaların %85’inde)
•• V1-3’te 55 ms’ye uzamış S dalga çıkışı (hastaların
%95’inde)
•• V1-3’te lokalize QRS genişlemesi
•• Sol dal bloğu morfolojisinde ani ventriküler taşikardi
atakları (ör. sağ ventriküler VT)
2. 22 yaşında erkek hasta son 3 haftadır göğüs ağrısı ve
yemeklerden sonra göğüste takılma hissi tarifliyor. Hastanın
öyküsünden son 2 haftadır 5 kg verdiği öğreniliyor.
Aşağıda baryumlu ösefagus grafisi görülen hastada en
olası tanı aşağıdakileredn hangisidir?
A) Diffüz ösfageal spasm
B) Ösefagus karsinomu
C) Schatzki Halkası
D) Akalazya
E) Ösefageal divertikül
Cevap D
2017 MART TUS 58. DENEME SINAVIKLİNİK BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Bilgisisoruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
38 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Hastada göğüs ağrısı ,takılma hissi ve kilo kaybı hepsi
aslında hem akalazya hem ösefagus kanserinde olabilir.Ama
baryumlu grafide hem hava sıvı seviyesi hem de alt ösefagusta
kalem ucu ya da kuş gagası şeklinde görünüm olması
AKALAZYA için tipiktir. Aslında soruları beklenen farklı şekilde
sorulunca kaçırmamak için dizayn edilmiş bir soru.
3. Akciğer grafisinde ‘’dropped lung sign’’ işareti
görüldüğünde en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bronş rüptürü
B) Atelektazi
C) Pnömotoraks
D) Pnömoni
E) Pulmoner emboli
Cevap A
Akciğer grafisi ve özellikli bulgular her zaman karşımıza
çıkabilir. Bronş yaralanması var ise, yaralanmanın olduğu tarafta
düşük akciğer bulgusu (dropped/fallen lung sign) görülebilir.
Akciğer hilustan daha aşağı pozisyondadır.
Kulaklarımızın çınladığını biliyoruz ama sıkın dişinizi az kaldı
sınava.
4. Aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi non-enfeksiyöz
miyokardit yapabilir?
A) Azitromisin
B) Sefoksitin
C) Eritromisin
D) Klaritromisin
E) Tetrasiklin
Cevap E
Kazık bir soru yine. Non enfeksiyöz miyokaridt yapan
ilaçlardan bazıları aşağıda verilmiştir.
Sulfonamidler
Asetozolamid
Indometazin
Tetrasiklin
Isoniazid
Fenitoin
Metildopa
Amfoterisin B
5. Mezenter arter embolisinin en sık etyolojik nedeni
aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnfektif endokardit
B) Hava embolisi
C) Atrial fibrilasyon
D) Maligniteler
E) DIC
Cevap C
Eğer sistemik arteryel emboli varsa herhangi bir yerde 2
etyoloji düşünmek gerekir;
1- Atrial fibrilasyon (AF)
2- Ateroskleroz
Mezenter arter embolisi için en sık neden AF ‘dir.En sık
serebral sisteme emboli kaynağı olsa da AF ‘li karın ağrısı
olan hastalarda mezenter arter embolisi önemli bir akut batın
nedenidir.
6. 58 yaşında erkek hasta son 3 ayda 12 kg kaybı ve son 3 aydır
ishal yakınması ile başvuruyor. Son 1 yıldır diyabet tanısı
alan hasta insülin kullanıyor. Fizik muayenesinde solukluk
dışında ,alt ektremitelerde eritematöz raşlar izleniyor.
Laboratuvarda anemi (Hb 8.7 gr/dl) dışında patolojik bulgu
saptanmıyor. Hastanın yapılan batın USG karaciğerde 3x3
cm solid kitle saptanması üzerine yapılan abdomen BT’de
pankreasta 2.5x2.7 cm kitle izleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) VIPoma
B) Somatostatinoma
C) Gastrinoma
D) Hepatosellüler karsinom
E) Glukagonoma
Cevap E
Kilo kaybı ve ishakl yakınması olan hastaklarda muhakkak
önce malabsorbsiyon senaryoları düşünmek gerekir. Dahili
pratikte malabsorbsiyon deyince 2 organ akla getirmeli
pankreas ve ince barsaklar. (İB)
İB hastalıkları genelde abdominal şişkinlik ve karbonhidrat
malabsorbsiyon kliniği ile gelirken;
Pankreas hastalıkları için özellikle DM ve B 12 eksikliğini
ön planda tutmak gerekir.Özellikle pankreas adacık hücrekli
tümörlerde bu senaryonun bir parçasıdır.
Glukagonoma hastaları için özellikle nekrolitik migratuar
eritem (NME) deri bulguları tanıya giderken en önemli
39DENEME SINAVI – 58
bulgulardan biridir.Bu soruda NME ve pankreasta kitle cevabı
kolayca verir. Karaciğerde ki kitle lezyon kafa karıştırabilir.
Glukagonoma genelde malign olup metastatik karaciğer kitleleri
ile karşımıza çıkabilir.
7. Mitral stenozda akciğer filminde ‘’Kerley B ‘’ çizgilerini
oluşturan fizyolojik mekanizma aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Pulmoner venöz hipertansiyon
B) Pulmoner arteryel hipertansiyon
C) Artmış sol atrium boyutu
D) Triküspit yetersizliği bağlı sağ atrial büyüme
E) Sağ ventrikül dilatasyonu
Cevap A
Kazık gibi duran ama önemli bir soru ;kalp yetersizliğinin
radyolojisinde Kerley çizgileri önemlidir.
Kerley A çizgileri (beyaz saplı oklarla gösterilmiştir):
Periferik ve santral lenfatiklerin arasındaki anastomoz
kanallarının distansiyonu nedeniyle oluşurlar. Hilusdan perifere
doğru uzanan genellikle 4-5 cm uzunluğunda lineer çizgilerdir.
Kerley B çizgileri (beyaz ok başları ile gösterilmiştir):
İnterlobüler septalardaki ödem nedeniyle olurlar. Genellikle
kısadırlar. Pulmoner venöz basıncın artışına bağlıdır.
Özellikle kostofrenik bölge olmak üzere, AC bazal bölgelerinde
aranmalıdır.Plevraya dik pozisyondadırlar. AC ödemi için en
spesifik radyolojik bulgudur.
Kerley C çizgileri (siyah ok başları ile gösterilmiştir):
Akciğer bazalinde retiküler opasiteler formundadır.Non spesifik
başka akciğer patolojilerinde de görülebilirler.
8. Son bir haftadır ateş ,kuru öksürük ve yan ağrısı olan 33
yaşında erkek hastanın yapılan fizik muayenesinde kulak
zarında büllöz enfeksiyon ve servikal lenfadenopatisi
saptanıyor. PA Akciğer grafisinde bilateral interstisyel
pattern şeklinde infiltratları olan hastada en olası tanı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mycoplasma pnömonisi
B) Clamidya pnömonisi
C) Lejyonella pnömonisi
D) Hemofilus pnömonisi
E) Aspirasyon pnömonisi
Cevap A
9. Yukarıdaki soruda (8 numaralı ) en iyi tanı yöntemi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kompleman fiksasyon testi
B) Soğuk aglütinin testi
C) Indirekt hemaglütinasyon
D) İdrarda antijen bakılması
E) Kan kültürü
Cevap B
Özellikle atipijk pnömonilerin en sık etkeni olan mycoplasma
pnömonisi klasik sınav sorularından birisidir.
Ekstrapulmoner yani atipik bulghuları arasında eritema
multiforme ve büllöz mirinjit çok önemlidir.
Yine LAP ve nabız diskonkordansı dışında nörolojik
defisitlerle seyredebilir.
Tanısında serolojik testlerden soğuk aglütinin testi en
duyarlıdır.
10. Kromat allerjisine en sık neden olan madde
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Metaller
B) Diş protezleri
C) Şampuanlar
D) Lastik
E) Çimento
Cevap E
Son 2 sınavdır allerji sorularının dahiliye kısmında geldiğini
düşünürsek bu sorunun önemi ortaya çıkacaktır.
40 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Kromatlar Krom içeren kromatlar sıklıkla alerjik kontakt
dermatite neden olur. Kromatlar çimento, deri, bazı kibritler,
boyalar ve paslanmayı giderici ürünlerde bulunur. Bu madde
ile temas, otomobil, kaynak, çimento, döküm işleri, yol yapımı
işleriyle uğraşanlarda sıktır. Kromatlar açık kahve renkteki
deri ayakkabı ve kıyafetlerin yapımında da kullanılır. Ayakkabı
dermatitleri kromat içeren deri ürünlerinin kullanılması
sonucunda oluşur.
11. Aşağıdaki sendromların hangisinde deri lezyonları, genital
anomaliler, mental retardasyon, sağırlık ve pulmoner
kapak hastalıkları bir arada bulunabilir?
A) Noonan sendromu
B) Leopard sendromu
C) Turner sendromu
D) Kartagener sendromu
E) Holt-Oram sendromu
Cevap B
TUS ve sendrom birlikteliği sürekli olasılık dahilindedir.
Mümkün olduğunca daha az bilinen sendromları sorgulamaya
çalışıyoruz. En azından soruda 2 tane bildiğinizi düşündüğümüz
sendrom mevcut.
Kartagener: Situs inversus, Bronşektazi, Sinüzit
Turner sendromu: Özellikle aort koarktasyonu ve biküspit
aorta.
Noonan sendromu:Fenotip olarak turner sendromuna
benzesede OD geçerek her 2 cinste de görülebilir. En sık
pulmoner stenoz görülür. Bu sendromda da göz, deri ve genital
anormallikler olabilir fakat sağırlık görülmez.
Holt-Oram Sendromu: Üst ekstremite anormallikleri ve ASD
ile seyreder.
LEOPARD
Derideki çoklu siyah ila koyu kahverengi “çil benzeri” lekeler
olan (L)entiginleri;
(E)lektrokardiyografik ileti defektlerini;
(O)küler hipertelorizmi;
(P)ulmoner stenozunu;
Genital bölge (A)normalliklerini;
kisa boya yol açan büyüme (R)etardasyonunu;
ve iç kulagin malfonksiyonuna bagli isitme kaybi veya
sagirligi (D)eafness) (sensorinöral sagirlik) göstermektedir.
12. Myokard enfarktüsü nedeniyle primer perkutan girişim
yapılan ve yoğun bakımda takip edilen 48 yaşında erkek
hastada MI’ın 18.saatinde ventriküler fibrilasyon(VF)
gelişmesi üzerine defibrilasyon yapılıyor. Defibrilasyon
sonrası normal sinüs ritmi sağlanan hastada acil kontrol
koroner anjiografi yapılıyor. İnfarkt ilişkili damara takılan
stentin açık olduğu izleniyor.
Diğer damarlarda kritik lezyon saptanmayan hastada
aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Hastada ilk 24 saat içinde gelişen VF ‘nin prognoza etkisi
yoktur.
B) Hastada elektrolit dengesizliği araştırılmalıdır.
C) Hastada kontrendikasyon yoksa beta bloker ve ACE inh.
tedavisi verilmelidir.
D) Hastaya hemen ICD (implantable cardioverter defibrilatör)
takılmalıdır.
E) Profilaktik amiodaron başlanmasına gerek yoktur.
Cevap D
MI sonrasında en sık görülen komplikasyonlar aritmiler olup;
ölümünde en sık nedeni aritmiler ve VF’dir. Özellikle hastane içi ilk
24 saatte gelişen VF’lerin prognoza direkt etkisi yoktur. Profilaktik
antiaritmik dirençli olmayan ventriküler aritmiler için gerekli
değildir.
Hastalarda Beta bloker ve ACE inh. Zaten mortaliteyi azalttığı
için başlanmalıdır. VT ve VF’ye neden olabilecek elektrolit
imbalansı düzeltilmelidir.
ICD MI sonrası yaklaşık 40 gün sonra EF’si düşük olan
hastalarda düşünülmelidir.
13. Aşağıdakilerden hangisi kemik iliği nakli yapılmış olan
hastalarda hem mayalara hem de küflere karşı profilakside
oral yoldan kullanılır?
A) Flukonazol
B) Mikafungin
C) Anidulafungin
D) Kaspofungin
E) Posakonazol
Cevap E
Bu da sınavın kazık intaniye farmakoloji sorularından
biri. Yeni antifungallerden posakonazol tedavisi oral yoldan
kullanılabilir. Kemik iliği nakli yapılmış hastalarda özellikle
nötropenik hastalarda profilaktik olarak kullanılabilir.
Yine kulaklarımız çınladı ama rahat olun önemli olan
gerçeği.
41DENEME SINAVI – 58
14. 63 yaşındaki erkek hasta dekompanse siroz nedeniyle takip
edilirken , hematemez şikâyetiyle acil servise başvuruyor.
Yapılan üst gastrointestinal sistem endoskopisinde, özofagus
varislerinden kanama olduğu tespit ediliyor.
Bu hastada kanamayı durdurmak için aşağıdaki
yöntemlerden hangisinin öncelikle uygulanması gerekir?
A) Terlipressin
B) Luminal tamponad
C) Band ligasyonu
D) Transjuguler intrahepatik portosistemik şant (TİPS)
E) Şant operasyonu
Cevap C
Özellikle varis kanaması sirozda en sık ölüm nedenidir.
Herşeyden önce masif ağrısız üst GIS kanamasının en sık nedeni
olması bu soruyu önemli kılar. Artı genel cerrahi içinde önemli
bir sorudur.
Bütün GIS kanamalaruında ilk yaklaşım endoskopik
yöntemle tanı ve tedavidir. Önce band ligasyon olmazsa, TİPS ve
şant şeklinde decam edilebilir.
15. 64 yaşında bir erkek hasta acil servise bulantı ve kusma
şikâyetleriyle başvuruyor. Hastanın fizik muayenesinde nabız
40/dakika ve aritmik, kan basıncı 80/50 mmHg saptanıyor.
Laboratuvar incelemelerinde üre 240 mg/dL, kreatinin 11 mg/
dL, sodyum 129 mEq/L ve potasyum 7,6 mEq/L bulunuyor.
Bu hastaya kardiyak arresti önlemek amacıyla öncelikle
aşağıdakilerden hangisi uygulanmalıdır?
A) Acil hemodiyaliz
B) İntravenöz kalsiyum glukonat
C) İnsülin / Dekstroz
D) Oral potasyum tutucu reçine
E) Sodyum bikarbonat
Cevap B
Defalarca sorgulanmış bir vaka sorusu. Hiperkalemi
tedavisinde kalp diastolde durur deyip hemen kalsiyumla
müdahele edeceğiz. En etkin tedavinin diyaliz olduğunu
unutmayacağız.
16. Elli iki yaşında erkek hasta sol ayak bileğinde ağrı, kızarıklık
ve şişlik şikayeti ile hastaneye başvuruyor. Yapılan eklem
muayenesinde sadece sağ ayak bileğinde kızarıklık, ısı artışı
ve eklem hareketlerinde kısıtlılık saptanıyor. Laboratuar
tetkiklerinde sedimentasyon 40 mm/saat, CRP 25 mg/dl ve
ürik asit 9,0 mg/dl olarak saptanıyor. Tanı amacıyla yapılan
eklem sıvısı örneklemesinde ürat kristalleri izleniyor.
Bu hastanın tedavisinde akut dönemde aşağıdakilerden
hangisinin yeri yoktur?
A) Probenesid
B) Kolşisin
C) İbuprofen
D) Metilprednizolon
E) ACTH
Cevap A
52 yaşında erkek hasta monoartrit kliniği ile hastaneye
başvuruyor. Tetkiklerinde hiperürisemisi var. Gut olmasın diye
eklem sıvısı alınmış ürat kristalleri görülmüş. Hastamız dört
dörtlük akut gut atağındaki bir hasta. Peki akut gut atağında ne
verilir ne verilmez ?
Akut gut atağında ilk tercih ajanlar nonsteroid
antienflamatuar ajanlar ve kolşisindir. Kolşisin ve nonsteroidlerin
kontraendike olduğu durumlarda oral veya intraartiküler
kortikosteroid ve ACTH akut atakta kullanılabilir.
Allopurinol ve probenesid ise akut dönemde kullanılmazken.
Akut dönem geçtikten sonra serum ürik asit düzeyini düşürmek
ve atak sıklığını azaltmak için kullanılabilir.
HİPERÜRİSEMİ ve GUT
Gut, hiperürisemi ve eklemlerde monosodyum ürat
kristallerinin birikmesiyle ortaya çıkan, ailesel veya sporadik bir
grup artritle giden hastalığı tanımlar.
Hiperüriseminin nedeni yapım artışı ya da atılım azlığıdır
(%90‘ının nedeni). Yapım fazlalığı olan hastaların % 10 unda
neden, doğuştan var olan ve genetik olarak X’e bağlı kalıtılan
hipoksantin–guanin fosforibozil transferaz eksikliği (Lesch–Nyhan
sendromu) ve 5–fosforibozil–1–pirofosfat sentetaz aktivitesindeki
artıştır. Ürik asit yapımının artmış olduğu gut hastalarının %
85’i obezdir ve ürik asit yapımındaki artışın nedeni tam olarak
bilinmemektedir.
Hastalık genelde orta yaş grubu erkeklerde görülür.
Postmenopozal donemde kadınlarda da görülür. Hastalar
genelde obezdir. Hastalık genelde monoartikülerdir.
42 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Gut için predispozisyon yaratan durumlar:
• Travma
• Cerrahi
• PTE, MI, SVO
• Açlık
• Alkol kullanımı
• İnfeksiyonlar
• Asidoz
Akut Atak Tedavisi
Akut atakta hastaların çoğunda ayak baş parmağının
metatarsofalangeal eklemi tutulur. Eklem şiş, kızarık ve ağrılıdır.
Hasta ekleme dokundurtmaz. Bu eklemin tutulumuna podogra
denir. Ürik asit kristalleri iğne gibi görünüp polarize ışığı kuvvetli
negatif çift kırarlar. Genelde akut atak esnasında eklem sıvısında
görülürler. Gut atağının kesin tanısı aspire edilen eklem sıvısında
ürik asit kristallerinin varlığının gösterilmesiyle konur. Eklem
sıvısı genelde polimorfonukleer hücre hakimiyeti vardır.
Akut atağın tedavisinde en uygun ilaç indometazin ya
da diğer NSAID grubundan bir ilacın seçilip 7–10 gün kadar
verilmesidir. Böbrek yetmezliği, peptik ülseri ya da konjestif
kalp yetmezliği olan hastalarda kullanımı kontrendikedir.
Bronkospazma neden olabildikleri için nazal polibi olan ya
da aspirin sensitivitesi olan hastalarda kullanılmamalıdır.
İkinci seçilecek ilaç ise kolşisindir. Kolşisin hem akut gut atağı
tedavisinde hem de kronik tedavide kullanılabilir. Oral ya da
intraartikuler kortikosteroid kullanımı diğer seçenek bir tedavidir.
Akut atak tamamen yatışmadan allopurinol ve probenesid
verilmemelidir. Kolşisinin gastrointestinal yan etkileri oldukça
önemlidir. kolşisin IV verildiğinde gastrointestinal yan etkileri
daha az gorulebilir ama kemik iliği supresyonu yan etkisi artar,
ekstravaze olursa cilt altında infiltratlara neden olur.
Ataksız Dönemde Tedavi
Hastalara oral kolşisin ve allopurinol ya da probenesid
verilerek gut atağı geçirmeleri engellenmelidir. Probenesid
ürikozüriktir. Tubuler reabsorbsiyonu inhibe ederek ürikozürik
etki yapar. Böbrek taşı hikayesi olan ya da 24 saatlik idrarda ürik
asit atılımı fazla olan hastalarda kullanılmamalıdır. Allopurinol
ise ürik asit yapımını azaltarak serum ürik asit seviyesini azaltır.
Böylece ikisi de hipoürisemi yapar. Aminosalisilik asit probenesidin
ürikozürik etkisini tam olarak bloke eder. Çünkü aminosalisilik
asit ürik asitin tübüler sekresyonunu bloke eder. Probenesid
aminosalisilik asit ve indometazinin böbreklerden atılımını azaltır.
Probenesid ile metotreksatla birlikte kullanılmamalıdır çünkü
probenesid metotreksatın serum seviyesini arttırır.
Allopurinol böbrek yetmezliği olan ya da ürat taşı hikayesi
olan hastalarda da kullanılabilir. Xantin oksidazı inhibe ederek
etki eder. Aşırı miktarda tofüsü olan hastalarda allopurinol
kullanılmamalıdır. Allopurinol deri döküntüleri ve eozinofiliye
neden olacak şekilde yan etkilere neden olabilir. Hepatit, böbrek
fonksiyonlarında bozulma, eritematoz deskuamatif döküntüler bu
hastalarda görülebilir. 6–merkaptopurin ve azatiopurin kullanan
hastalar aynı zamanda allopurinolde alıyorsa doz azaltmak
gerekir. Febuksostat da kronik tedavide kullanılan bir Xantin
oksidaz inhibitorudur.
17. Aşağıdakilerden hangisi Behçet hastalığının minör tanı
kriterleri arasında yer alan cilt tutulumu bulgularından
biri değildir?
A) Eritema nodosum
B) Pruritus
C) Papülo-püstüler lezyonlar
D) Akneiform lezyonlar
E) Migratuvar süperfisyal tromboflebit
Cevap B
Behçet hastalığı her çapta ve her damarı (arter, ven, venül)
tutabilen sistemik bir hastalıktır. Tanısı tekrarlayan oral aftlarla
beraber iki minör kriterin varlığı ile konulur.
Tanı Kriterleri
Major tanı kriterleri
• Tekrarlayan oral aftlar
Minör tanı kriterleri
• Göz tutulumu (Posterior üveit, iridoksiklit,retinaş
vaskülit)
• Deri tutulumu (Eritema nodosum, piyodermi, papülo-
püstüler lezyonlar, migratuar süperfisyal tromboflebit,
psödofollikülit ve postadelosan olmayn veya steroid
kullanmayan hastalarda akneiform nodüller)
• Tekrarlayan genital ülserler
• Paterji testi pozitifliği
Kaşıntı anlamına gelen Pruritus Behçet hastalığının tanı
kriterleri arasında yer almaz.
18. Kronik hastalık anemisi ile demir eksikliği anemisinin
ayırıcı tanısında aşağıdaki boyalardan hangisi kullanılır?
A) Hematoksilen-eosin
B) Gümüş nitrat
C) Kongo-Red
D) Prusya mavisi
E) Metilen mavisi
Cevap D
43DENEME SINAVI – 58
Kronik hastalık anemisi ile demir eksikliği anemisnin
ayrımında ilk olarak laboratuardan faydalanılır. Kronik hastalık
anemisinde serum ferritini demir eksikliğinden farklı olarak
armıştır. Ayrıca kronik hastalık anemisinde demir ile demir
bağlama kapasitesi beraber azalmış ve transferrin satürasyonu
normaldir.
Kronik hastalık anemisi ile demir eksikliği anemisinin kesin
ayrımı ise kemik iliği örneğinde Prusya mavisi boyası ile demir
depolarının gösterilmesi ile yapılır. Demir depoları doluysa
kronik hastalık anemisi, boşsa demir eksikliği anemisi lehine bir
bulgudur.
19. 60 yaşında erkek hasta hastaneye halsizlik, yorgunluk
şikayeti ile başvuruyor. Şikayetlerinin 6 aydır var olduğu
öğrenilen hastanın yapılan fizik muayenesinde 8 cm
splenomegali dışında patolojik bulgu saptanmıyor.
Laboratuar tetkiklerinde lökosit sayısı 90000 /mm3
hemoglobin düzeyi 10 gr/dl ve trombosit sayısı 500000/
mm3 olarak saptanan hastanın periferik yaymasında
miyeloblastlardan olgun nötrofillere kadar tüm hücreler
görülüyor.
Bu hastada en olası tanıya yönelik aşağıdaki gen
mutasyonlarından hangisinin varlığı araştırılmalıdır?
A) BCR-ABL gen translokasyonu
B) JAK2 gen translokasyonu
C) Bcl-2 gen translokasyonu
D) C-myc gen translokasyonu
E) Cyclin D1 gen mutasyonu
Cevap A
60 yaşında hasta 6 aydır devam eden halsizlik yorgunluk ile
başvuruyor. Masif splenomegalisi var. Tetkiklerinde ise myeloid
seri maturasyonuna ait basamaklardaki tüm hücreleri içeren
lökositoz mevcut. Periferik yayma kemik iliği gibi. Peki biz bu
durumu hangi hastalıkta görüyoruz. Tabiki Kronik myelositer
lösemi. Sonraki soru kronik myelositer lösemide hangi mutasyon
izlenir. Bu hastaların %95’inde Philedelphia kromozomu t(9,22)
pozitiftir. t(9,22) aynı zamanda BCR-ABL gen translokasyonunu
ifade eder.
Kronik myelositer lösemi (KML):
KML pluripotent stem celin kazanılmış bir bozukluğundan
kaynaklanan, granulositik serinin maturasyonunda bozuklukla
karakterize bir myeloproliferatif hastalıktır. Hastaların % 95
inde Phildelphia kromozomu t (9, 22) pozitiftir. Translokasyonun
sonucu olarak oluşan bcr–abl fuzyon geni farklı yapıda bir
protein oluşumuna neden olur. Bcr–abl gen fuzyonu sonucu
oluşan protein tirozin kinaz seviyesinde upregulasyona neden
olur. Bu upregulasyon myeloid oncullerinin artmasına ve normal
hematopoezisin baskılanmasına neden olur. Hastalık prelosemik
bir hastalık olabilir. En sık akut losemiye donuşum AML ye
donuşum şeklindedir. Kemik iliğinde myeloblast, megakaryoblast,
eritroblast, B– lenfoblastlarda artış görülür.
Kötü prognostik faktörler; 45 yaşından buyuk olmak, masif
splenomegali olması, başlangıç trombosit sayısının 700 000 den
büyük olması, t (9, 22) negatif olmasıdır. Hastalıkta blast oranının
artışıyla kendini gösteren akut forma (blastik taransformasyon)
donuşum görülebilir. Kronik fazda perifer kanda ve kemik iliğinde
blast oranı % 10 nun altındadır. Akut faza dönüşümde ise blast
oranı artar ve genelde % 20 nin üstündedir.
Semptomlar:
Dispne, halsizlik, anoreksi, gece terlemesi, kilo kaybı,
abdominal dolgunluk (genelde splenomegaliye bağlı),
kanamalar, gut, priapizmdir.
Laboratuar:
Lokositoz hemen daima vardır. Lokosit sayısı 100000’li
değerlere ulaşabilir. Periferik yaymada myeloid seri
maturasyonundaki tum basamaklara ait hücreler görülebilir
(periferik yayma kemik iliği gibidir). Eozinofili ve bazofili
görülebilir. Myeloproliferatif hastalık olduğu için trombositoz
görülebilir.
Lokosit alkalen fosfataz aktivitesi duşuk yada yoktur. Bu
sayede enfeksiyoz ononukleoz, aplastik anemi, paroksismal
nokturanl hemoglobinuriden ayrılablir. En sık karıştığı durum
olan lokomoid reaksiyondan ayıramanın yoluda lokosit alkalen
fosfataz aktivitesine bakmaktır. KML de lokosit alkalen fosfataz
aktivitesi azalmış ya da yoktur, lokomid reaksiyonda ise artmıştır.
Serum transkobalamin I seviyesi arttığı için serum B12 vitamini
düzeyi artmıştır. Kemik iliği hiposelülerdir ve myelofibrozis
görülebilir.
Tedavi:
KML tedavisinde en sık kullanılan ajanlar: hidroksiure,
busulfan ve IFN alfa 2a–2b ve IMATİNİB ‘dir. Hidroksiure en sık
kullanılan ve en etkin ajandır ama yan etkileri fazla olduğu
için dikkatli kullanılmalıdır. Hidroksiure kullanılırken periferik
yaymada megaloblastik değişiklikler görülebilir. Busulfan
karaciğerin venookluzif hastalığı ve interstisyel pnomoni yaptığı
için kemik iliği nakli düşünülen hastalarda tercih edilmez.
Busulfanın diğer yan etkileri: uzamış myelosupresyon, deride
hiperpigmentasyon, germinal hücre atrofisidir. IFN alfa 2a–2b ise
Philadelphia kromozomunu suprese ederek etki eder.
Blastik krizin tedavisinde bol hidrasyon, idrar
alkalinizasyonu, allopurinol kullanımı, kranial radyasyon ve
lokosit aferezidir. Hastalığın kesin tedavisi uygun donorden
yapılacak olan allojenik KİT tir.
44 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
20. Aşağıdaki non-hodgkin lenfoma tiplerinden hangisinin
prognozu en kötüdür?
A) Diffüz küçük lenfositik lenfoma
B) Folliküler büyük hücreli
C) Diffüz büyük hücreli
D) Lenfoblastik lenfoma
E) MALToma
Cevap D
Yüksek grade lenfomalar en kötü prognoza sahip
lenfomaladır. Bu grupta Burkitt (Küçük çentiksiz B hücreli) ve
lenfoblastik lenfoma bulunur.
Non hodgkin lenfomaların sınıflaması aşağıdaki tabloda
detaylı olarak belirtilmiştir.
Düşük dereceli
Diffüz küçük lenfositik lenfoma,
Folliküler küçük çentikli hücreli,
Folliküler miks hücreli
Orta dereceli
Folliküler büyük hücreli
Diffüz küçük çentikli hücreli
Diffüz büyük hücreli (erişkinde en sık)
Diffüz miks hücreli
Yüksek dereceli
Lenfoblastik (çoğunlukla T kökenli)
İmmünoblastik
Küçük çentiksiz hücreli (Burkitt, indiferansiye)
21. Aşağıdakilerden hangisinin varlığı tam idrar analizinde
izlenen hematürinin glomerül kaynaklı hematüri olduğunu
destekleyen bulgulardan biri değildir?
A) Proteinüri
B) Eritrosit silendiri
C) İdrarda kan pıhtısının saptanması
D) Dismorfik eritrosit
E) Granüler silendir
Cevap C
Tam idrar analizinde izlenen hematüri makroskopik veya
mikroskopi hematüri olabilir. Mikroskopi hematüriyi destekleyen
bulgular arasında proteinürinin eşlik etmesi, eritrositlerin dismorfik
yapıda olması, eritrosit ve granüler silendirlerin varlığı yer alır.
İdrar kan pıhtısının izlenmesi ise makroskopik bir
hematürinin bulgusudur.
22. Renin anjiotensin aldosteron sisteminin aktivasyonu
sonucu aşağıdaki değişikliklerden hangisi beklenmez?
A) Hipertansiyon
B) Antinatriüretik etki
C) Vazodilatasyon
D) Susama hissinde artış
E) Glomerüler filtrasyon hızında artış
Cevap C
Renin anjiotensin aldosteron sisteminin aktivasyonu sonrası
kanda renin salgısı artar. Renin, anjiotensinojen’i anjiotensin I’
e cevirir. ACE (anjiotensin donuşturucu enzim); Ang I’i Ang II’ye
cevirir. Bu donuşum başta akciğerler olmak üzere vücudun
tümünde gercekleşir. Ang II sürrenal kortekste bulunan zona
granuloza hücrelerinden aldosteron salgısını arttırır. Ang II’nin
vazokonstruksiyon, antinatriuretik (sodyum retansiyonu) ve
susama hissini uyarıcı etkileri vardır.
Anjiyotensin II vazokonstriktor bir ajan olmasına rağmen
GFD’ yi arttırır. Bu etkiyi efferent arteriyollerde afferentlere gore
daha fazla reseptörü olması nedeniyle efferent arteriyolerde
daha fazla vazokonstriksiyon gercekleştirerek meydana getirir.
Bu sayede bilateral renal arter stenozunda GFD normale yakın
tutulur. Bilateral renal arter stenozunda ACE inhibitorleri
kontrendikedir.
23. Aşağıdakilerin hangisi artmış anyon açıklı metabolik
asidoz nedeni değildir?
A) Ketoasidoz
B) Paraldehit zehirlenmesi
C) Etilen glikol zehirlenmesi
D) Asetazolamid kullanımı
E) Salisilat zehirlenmesi
Cevap D
Anyon gap ölçülebilir major katyon ile major anyonlar
arasındaki farktır. Bu fark ölçülebilir katyonun ölçülebilir
anyonlardan daha fazla olmasına bağlıdır (veya ölçülemeyen
katyonların, ölçülemeyen anyonlardan daha az olması).
Normalde serumda katyonlarla anyonlar dengededir ve gerçekte
bir anyon gap yoktur.
(Na+)+Ölçülemeyen katyonlar=(Cl–)+(HCO3 –)+Ölçülemeyen
anyonlar
Bu formulde ölçülebilen değerlerin serum düzeyleri yerine
konacak olursa [Anyon gap=Na – (HCO3+Cl)] arada yaklaşık
10–12 mEq/L bir fark görülecektir. Bu normal anyonik gap olarak
45DENEME SINAVI – 58
tanımlanmaktadır. (Na:140 mEq/L, Cl:104 mEq/L, HCO3:24
mEq/L)
Anyon gap değerine göre metabolik asidoz ikiye ayrılır:
1. Artmış anyon açıklı metabolik asidoz (Normokloremik
metabolik asidoz):
Esas mekanizma endojen asit yükünün artması ve
tamponlanma kapasitesinin yetmemesidir. Etyolojide;
•• Ketoasidoz (diyabet, aclık, alkol)
•• Laktik asidoz (şok, doku perfuzyon bozuklukları)
•• Uremi
•• Salisilat, metil alkol, etilen glikol ve paraldehit
zehirlenmesi
Artmış Anyon Gaplı Asidozlar:
Formül: KUSMAL
Ketoasidoz, Uremi (KBH– gec evre), Salisilat, Metanol, Alkol,
Laktik asidoz
2. Normal anyon açıklı metabolik asidoz (Hiperkloremik
metabolik asidoz):
HCO3’tan zengin sıvıların kaybı soz konusudur. Etyolojide;
•• İshal
•• Pankreatik veya bilier drenaj
•• Hiperparatroidi
•• Asetazolamid kullanımı
•• Ureterosigmoidostomi, ileostomi ve ileal diversiyon
operasyonları (esas olarak Cl emilimi artmıştır ve
kolondaki anyon değişim pompaları emilen Cl yerine
HCO3 sekrete ederler)
•• Total parenteral beslenme (amino asit),
•• HCl tedavisi
•• Renal tubuler asidozlar (Bkz. Pediatrik Nefroloji)
Normal Anyon Gap Asidozlar: GIS’den HCO3 kaybı ve renal
kayıp
Formül: USED CAR (Kullanılmış araba !!)
Uretero–Sigmoidostomy, Enteric fistula– pancreatic or
gallbladder fistula, Diarrhea, Carbonic anhydrase inhibitors,
Alimentation– TPN, HCl, RTA, renal failure (erken evre)
24. Aşağıdaki hızlı ilerleyen glomerülonefrit nedenlerinden
hangisinin oluşum tipi diğerlerinden farklıdır?
A) Sistemik lupus eritematozus
B) Membranoproliferatif glomerülonefrit
C) Ig A nefropatisi
D) Postenfeksiyoz glomerülonefrit
E) Pauci-immün glomerülonefrit
Cevap E
Rapidly Progresif GN (RPGN)
Hızla (günler veya haftalar) böbrek yetmezliğine ilerleyen bir
grup glomerulonefritin oluşturduğu hastalık grubudur. Kresentik
glomerülonefrit olarak da bilinir.
Etyoloji: Primer (idiopatik) (%40), diğer glomerulonefritlere
ikincil (APSGN, Berger, MPGN) veya sekonder [enfeksiyon,
sistemik hastalıklar (SLE, PAN, diğer vaskulitler), ilaclar] bir
hastalığa bağlı olarak gelişebilir. Primer RPGN 3 tipe ayrılır; tip
I: anti–glomeruler bazal membran (anti–GBM), tip II: immun
kompleks hastalığı ve tip III: “pauci immun” veya anti–notrofil
sitoplazmik antikor (ANCA) pozitif hastalık ismi verilir.
Rapidly Progresif Glomerülonefrit Nedenleri
Tip 1: Anti–glomerüler bazal membran ilişkili
• Anti–GBM hastalığı
• Good–pasture sendromu
Tip 2: İmmün Komplekse Bağlı
• SLE
• Postenfeksiyöz Glomerülonefrit
• MPGN
• Ig A Nefropatisi
Tip 3: Pauci –immün (ANCA ilişkili)
• Pauci–immün GN (sadece böbrek tutulumu)
• Wegener Granülomatozu
• Mikroskopik Polianjitis
• Churg–strauss sendromu
Patogenez: Anti–GBM, ANCA veya immunkomplekslerin
tetiklediği immünolojik hasar patogenezden sorumludur.
Klinik: Hızlı gelişen böbrek yetmezliği ile karekterizedir.
Tedavi edilmeyen vakalar 6 ay–1 yıl içinde % 80 SDBY ile
sonuclanır. Dolaşımda Tip I’de anti–GBM (% 80–90), tip II’de
immun kompleksler ve tip III’de ANCA (%60–70) artmış olarak
saptanır. Dolaşımdaki duzeylerle hastalık aktivitesi arasında
korelasyon vardır ve tedaviye cevapta kriter olarak kullanılır. Tip
I’de % 30 oranında ANCA pozitifliği saptanabilir. Ayırıcı tanıda
anti–GBM pozitif (Goodpasture) ve ANCA pozitif [mikroskopik PAN
(p–ANCA), Wegener granulomatozis (c–ANCA)] diğer hastalıklar
düşünülmelidir.
46 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Patoloji: Mezenkim, endoteliyal ve epiteliyal proliferasyon
Bowman aralığına inerler ve Bowman aralığında obliterasyon,
skleroz ve spesifik kresent oluşumu meydana gelir. Diffuz kresent
oluşumu tipikdir. Kresent oranı yüksek ise prognoz kotudur (>%
50). Tip I’de lineer anti–GBM ve tip II’de granuler immunkompleks
birikimi vardır. Tip III’de immun depolanma yoktur. Prognozu en
iyi olan grup tip II’dir ve spontan remisyon daha sıktır.
Tedavi: Steroid (yüksek doz intravenoz)+ siklofosfamid (pulse
yuksek doz) onerilen standart tedavidir. Dolaşımda antikor titresi
yuksek olanlarda plazmaferez yapılabilir.
Akut (staf. aureus) ve subakut (strep. viridans) endokardit
seyrinde de GN gelişebilir. Beyine atrio–ventrikuler şant takılan
hastalarda sık görülen staf. epidermidis enfeksiyonuna bağlı
glomerulonefrit gorulebilir. Buna şant nefriti denir. Bu tip
enfeksiyonlarda lokal proliferatif GN gelişimi tipiktir. Subendotelyal
IgG, M ve C3 depolanması görülebilir. C3 düzeyi düşüktür.
Kronik glomerulonefritte proliferasyon, hyalinizasyon
ve hipersellularite yerini skleroza bırakır, ayrıca olaya bazal
membran kalınlaşması eşlik eder.
25. Aşağıdaki malignitelerden hangisinde paraneoplastik
sendrom olarak akantozis nigrikans izlenebilir?
A) Mide adenokarsinomu
B) Multipl myelom
C) Timoma
D) Hodgkin lenfoma
E) Medüller tiroid karsinomu
Cevap A
Paraneoplastik Akantozis nigrikans tipik olarak
gastrointestinal sistem tümörlerinde görülür. Özellikle mide
adenokarsinomunda izlenir. Nadiren over, meme ve akciğer
malignitelerinde de izlenebilir.
26. Kolon kanseri tanısıyla bir hafta önce kemoterapi almış
bir erkek hasta ateş yüksekliği nedeniyle başvuruyor. Fizik
muayenesinde ateşi 38,4 oC ölçülen hastanın laboratuar
tetkiklerinde lökosit sayısı 400/mm3 saptanıyor.
Bu hastada aşağıdaki parametrelerden hangisi hastaneye yatış
kararı verilirken değerlendirilen parametrelerden biri değildir?
A) Kronik obstruktif akciğer hastalığı öyküsü varlığı
B) Yaş
C) Geçirilmiş fungal enfeksiyon öyküsü
D) Metastaz varlığı
E) Dehidratasyon varlığı
Cevap D
Kolon kanseri tanılı hasta kemoterapi sonrası ateş
yüksekliği+ lökopeni ile hastaneye başvurmuş. Febril
nötropeninin tanımını hatırlayalım. Mutlak nötrofil sayısı <500 /
mm3 ve bir kere ölçülen 38,3oC veya bir saatten uzun süren 38.0oC
ateş varlığında febril nötropeniden söz edilir. Bizim hastamızda
lökosit sayısı 500 ün altında ise nötrofil sayısıda 500 ün altındadır
ve 38,3 oC üzerinde ölçülmüş ateş değeri var. Hasta dört dörtlük
febril nötropeni hastası. Peki febril nötropenide kimi hastanede
yatıracağız.
Risk değerlendirmesi hastanın ayaktan tedavisinin mümkün
olup olmadığının belirlenmesi için erken değerlendirmenin
önemli bir unsurudur. Bu amaçla MASCC (Multinational
Association of Supportive Care in Cancer) skoru yaygın olarak
kullanılır. Hastaların oral antibiyoterapi ve ayaktan takibine karar
vermemize yardımcı olabilir. Bu skorlamada 21 puanın üzeri
düşük riskli olarak kabul edilir ve ayaktan tedavi düzenlenebilir.
MASCC RİSK SKORU
Özellik Skor
Semptomun yaygınlığıAsemptomatikHafif semptomatikOrta derecede semptomatik
553
Hipotansiyon olmaması 5
KOAH olmaması 4
Solid organ tümörü veya fungal enfeksiyon olmaması 4
Dehidratasyon olmaması 3
Ateşin hastane dışında başlaması 3
Yaş<60* 2
* 16 yaş altına bu skorlama uygulanamaz
27. Aşağıdaki oral antidiyabetik ajanlardan hangisinin
hipoglisemi riski diğerlerinden daha düşüktür?
A) Gliklazid
B) Linagliptin
C) Glimeprid
D) Nateglinid
E) Glibenklamid
Cevap B
Oral antidiyabetik ajanlar insülin sekresyonu uyaranlar,
insülin duyarlılığını arttıranlar ve glukoz absorbisyonunu
azaltanlar olmak üzere 3 gruba ayrılırlar. Hipoglisemi riski en
yüksek olanlar insülin sekresyonunu uyaranlardır. Bu grupra
sülfonilüreler, meglitinid analogları ve DPP-4 inhibitörleri
bulunur.
Verilen şıkların hepsi insülin sekresyonunu uyaran ajanlar.
Peki bunlardan hangisinin hipoglisemi riski düşüktür? DPP-4
ihbitörleri pankreastan glukoz duyarlı olarak insülin salınımına
47DENEME SINAVI – 58
neden olduklarından hipoglisemi riskleri diğerlerine oranla
düşüktür. Bu grupta vildagliptin, sitagliptin, saksagliptin ve
linagliptin yer alır.
28. Otuz altı yaşında kadın hasta iç hastalıkları polikliniğine
çarpıntı, ellerde titreme ve boğaz ağrısı şikayeti ile
başvuruyor. Yapılan fizik muayenesinde nabız 105 vuru/
dk, ateş 37,6o C, kan basıncı 130/80 mmHg ve tiroid bezi
palpasyonda ağrılı saptanıyor. Laboratuar tetkiklerinde
sedimentasyon hızı 80 mm/saat, sT3 yüksek , sT4 yüksek
ve TSH düşük olduğu izleniyor. Bunun üzerine yapılan
radyoaktif iyot uptake testinde iyot tutulumu düşük
saptanıyor.
Bu hastada en olası tanınız aşağıdakilerden hangisidir?
A) Subakut granulomatoz tiroidit
B) Subakut lenfositik tiroidit
C) Hashimato tiroiditi
D) Toksik diffüz guatr
E) Multinodüler guatr
Cevap A
Hipertiroidi semptomları + boğaz ağrısı ile kliniğe
başvuran bir hasta. Laboratuar tetkiklerine baktığımızda
ise tirotoksikoz + sedimentasyon yüksekliği var. Peki hangi
hangi tiroid bozukluğunda hem boğaz ağrısı hem hipertiroidi
bulguları olabilir. Subakut ve akut tiroiditte tiroid bezi ağrılıdır
ve hipertiroidi eşlik edebilir. Diğer tiroid bozukluklarında bu
bulguların bir arada görülmesi beklenmez.
Subakut granülomatöz tiroidit: (De–Quervain Tiroiditi)
Kolay atlanan hastalıklardandır. Genelde bir üst solunum
yolu infeksiyonunu takiben gelişir. Boğaz veya yaygın boyun
ağrısı beklenir. Bazen yalnız yutkunma zorluğu da olabilir. Tanısı
kolaydır. Anamnez öncelikle tanıyı akla getirir. Beraberinde
tirotoksikozun tüm klinik bulguları mevcuttur. Hastalık kendi
kendisini sınırlar ve genelde söner. Zira dekstruktif tiroiditlerden
olup tirositlerin parçalanması ve depodaki tiroid hormonlarının
perifere salınmasıyla gelişen bir durumdur. Yeni hormon sentezi
yoktur. Aktif dönemde serbest tiroid hormonları artar, TSH düşer.
Dekstruksiyon sona erince kısa sureli otiroidizm ve bunu takiben
hipotiroidi safhaları görülür. Bez tekrar yenilenince hastalık kürle
sonuçlanır ve hasta tekrar ötiroid kalır. Vakaların %10’unda kalıcı
hipotiroidi gelişebilir. Bu nedenle hastalar izlenmelidir. Tipik
laboratuar bulgularından biri de yüksek sedimentasyon hızıdır.
Tiroid sintigrafisinde tiroid kelebeğinin gözlenmemesi ve düşük
uptake dikkat çekicidir. Tedavisinde tirotoksikoz safhasında
semptomatik tedavi amacıyla beta blokerler kullanılabilir.
Antitiroid tedavi endikasyonu yoktur. Ağrıyı gidermek için ve
inflamasyonu azaltmak için hastaya antiinflamatuar ilaçlar
(asetil salisilik asid 4–6 gr/gun) verilebilir. Ciddi vakalarda
glukokortikoidler de kullanılabilir (60 mg/gun). Hipotiroid
safhada geçici olarak hastaya L–T4 verilebilir.
29. Kırk sekiz yaşında kadın hasta yaygın kemik ağrısı şikayeti
ile polikliniğe başvuruyor. Bilinen hastalık öyküsü olmayan
hastanın laboratuar tetkiklerinde serum kalsiyum 11,8
mg/dl, fosfor 2 mg/dl ve serum parathormon düzeyi 250
pg/ml olarak saptanıyor. Bunun üzerine yapılan üriner
ultrasonografisinde özellik saptanmayan hastanın kemik
dansitometri ölçümü sonrası femur boyun T skoru -3,0
saptanıyor.
Bu hastada primer nedene yönelik en uygun yaklaşım
aşağıdakilerden hangisidir?
A) İzlem
B) Intravenöz bifosfonat uygulaması
C) Paratiroidektomi
D) Radyoterapi
E) Intravenöz izotonik NaCl uygulaması
Cevap C
48 yaşında hastalık öyküsü olmayan kadın hastada
hiperparatiroidi saptanıyor. Hemen kalsyum ve fosfora bakıyoruz.
Kalsiyum düşük fosfor yüksek primer hiperparatiroidi ile
uyumlu. En sık nedeni paratiroid adenomudur. Peki primer
hiperparatiroidili hastaya neler yapılmalı? Sorumuzda olduğu
gibi semptomatik ve hiperparatiroidinin komplikasyonları mevcut
olan bir hasta ise primer nedene yönelik yapılması gerek en
uygun yaklaşım paratiroidektomidir.
Hiperparatiroidiye bağlı olarak gelişen osteoporozdan
ve paratiroidektomi sonrası aç kemik sendromunda korumak
için ıv bisfofonat ve d vitamini tedavisi verilebilir. Bu tedavi
yaklaşımı semptoma yöneliktir. Primer nedene yönelik bir
koruma sağlamaz. Benzer şekilde ıv izotonik NaCl ile hidrasyonda
hiperkalsemiyi önlemek için verilebilir.
Primer hiperpartiroidizmde cerrahi endikasyonları:
•• Hiperkalsemi: Hasta asemptomatik de olsa total
kalsiyum düzeyi 11. 5–12. 0 mg/dl üzerine çıkarsa cerrahi
tedavi endikedir. Hiperkalsemi semptomlarının varlığı.
•• Böbrek hastalığı: Rekürren böbrek taşı ve
nefrokalsinozis cerrahi endikasyon doğurur. Başka
sebeplerle açıklanamayan GFR duşuluğu.
•• Osteitis fibroza sistika: Kemik etkileniminin ciddiyetini
gösterir. Beraberinde osteoporoz olması da cerrahi
endikasyonu yaratır.
48 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
•• Nörolojik: Hiperparatiroid nöromuskuler hastalık
bulguları. (kas güçsüzlüğü, myopati, kas liflerinde
noropatik atrofi)
Asemptomatik Primer hiperpartiroidizmde cerrahi
endikasyonları
•• 50 yaş altı
•• Kemik mineral yoğunluğunun azalması (Lumbar
vertebra, total kalca, femoral boyun T skorunun <-2.5
SD olması) veya frajilite kırığı öyküsü
•• Serum kalsiyum duzeyinin ust limitin 1mg/dl’nin
uzerinde olması
•• GFR’nin 60 ml/dk altında olması
Cerrahi Endikasyonları Karşılamayan Asemptomatik
Hiperpartiroidizmli Hastalarda İzlem
•• Serum kalsiyumunun yılda bir olcumu
•• Serum kreatininin yılda bir olcumu
•• Vertebra, kalca ve on kolda 1-2 yılda bir kemik
dansitesinin ölçümü
30. Addison hastalığı tanısıyla takip edilen hastanın tam kan
sayımında aşağıdaki bulgulardan hangisinin görülmesi
beklenmez?
A) Polisitemi
B) Nötropeni
C) Lenfositoz
D) Eozinofili
E) Monositoz
Cevap A
Adrenal bezin hipofonksiyonunun izlendiği Addison
hastalığında tam kan sayımında polisiteminin aksine hematokrit
yüzdesinde azalma izlenir. Diğer laboratuar bulguları aşağıda
belirtildiği gibidir.
Biyokimya:
•• Hponatremi (< 130 meq/L)
•• Hiperpotasemi(> 5 meq/L)
•• Hipoglisemi
•• Üremi
•• Bikarbonat’da azalma (<28 mEq/L)
•• Hipokortizolemi
•• ACTH yüksekliği
•• İdrar 17-ketosteroid ve 17-hidroksi kortikoidleri
azalmıştır.
Hematoloji:
•• Hematokrit’ de azalma
•• Notropeni
•• Lenfositoz
•• Eozinofili
•• Monositoz
31. 28 yaşında erkek hasta ses kısıklığı nedeniyle doktora
başvuruyor. Larenjit teşhisi alıp 15 gün diklofenak ve
lansoprazol kullanıyor. Semptomları geçmeyen hastanın
aşırı halsizlik yakınması var. Konuşması özellikle akşama
doğru güçleşiyor. Akciğer grafisinde sol tarafta aort topuzuna
komşu 5 cm’lik kitle tespit ediliyor.
Bu hastada en olası tanı nedir?
A) Miyastenia gravis
B) Duchenne muskuler distrofisi
C) Amiyotrofik lateral skleroz
D) Freiderich Ataksisi
E) Moya moya hastalığı
Cevap A
32. Yukarıdaki hastaya tanı koymada en iyi yöntem
aşağıdakilerden hangisidir?
A) BT
C) MR
B) PET
D) EMG
E) EEG
Cevap D
MYASTENİA GRAVİS
Nöromusküler kavşak hastalığıdır. Otoimmün post-
sinaptik asetil kolin reseptörlerine karşı gelişmiş antikor
vardır. Tekrarlayıcı hareketlerle artan kas güçsüzlüğü ve
antikolinesterazlarla bu güçsüzlüğün düzelmesi tipiktir. Her
yaşta başlayabilir. 20-40 yaş kadınlarda sıktır. %8-10 timoma ile
birliktedir.
Hastalık çoğu zaman oküler belirtilerle en sık olarakta tek
taraflı pitozisle başlar. Daha sonra çift görme eklenir. Tek başına
bu bulgularla seyreden hastalara oküler MG denilir (% 10).
Konuşma güçlüğü, yutma güçlüğü, çiğneme güçlüğü ve
solunum güçlüğü bulber bulgulardır.
Erken yorulma ekstremitelerde daha önce başlayabilmesine
rağmen sıklıkla bulber bulgular daha önce oluşur.
Tanı: Antikolinesteraz ilaçlardan yararlanılır. Edrofonyum
49DENEME SINAVI – 58
klorid (Tensilon) enjekte edilir. Gözle görülür iyileşme (pitozda
düzelme) varsa test pozitiftir. EMG tanıda kullanılır.
Tedavi: Asetilkolinesteraz inhibitörleri (Pridostigmin),
Steroidler, plazmaferez, immun supresifler, azotioprin, IgG ve
timektomi uygulanabilir.
33. Akut iskemiyi erken dönemde en iyi gösteren tetkik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bilgisayarlı Tomografi
B) Manyetik Rezonans
C) Pozitron Emisyon Tomografisi
D) Motor Uyarılmış potansiyeller
E) SPECT
Cevap B
Akut infarktta BT ilk 12-24 Saatte bulgu vermeyebilir. MR
difuzyon sekansı ilk 1 saat içinde sitotoksik ödemi saptar.
34. 48 yaşında erkek hasta sol kolunda ve sol bacağında güç
kaybı, his kusuru ile acile başvuruyor. Hasta yakınları
hastanın düşüp durmasına rağmen yürümeye kalkıştığını
ifade ediyorlar. Muayenede hastaya doktorun elini sıkması
söyleniyor. Hasta sağ eliyle bunu yapıyor. Ancak sol eliyle
sıkamamasına rağmen, sol elinin gücünün iyi olduğundan
bahsediyor.
Bu hastada lezyonun en olası lokalizasyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sol frontal
B) Sağ oksipital
C) Sağ parietal
D) Sol parietal
E) Sağ temporal
Cevap C
Hastada neglect(ihmal) mevcuttur. Sağ parietal hemisfer, 3
boyutlu konformasyondan sorumludur. Bu nedenle sağ paryetal
hemisfer lezyonlarında hasta dünyanın sol kısmını, dolayısı ile
felcini algılayamaz.
35. Hipoglisemik semptomlar üzerine hastaneye başvuran 42
yaşında kadın hastanın, daha önceden de farklı illerde karın
ağrısı ve renal kolik gibi şikâyetlerle araştırıldığı öğreniliyor.
Sulfonilüre grubu antidiyabetik ilaç istismar ettiği öğrenilen
hastanın, şehirdeki hastanelere değişik semptomlarla
başvurduğu belirleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Somatizasyon bozukluğu
B) Postravmatik stres bozukluğu
C) Mitomani
D) Munchausen sendromu
E) Dürtü kontrol bozukluğu
Cevap D
Munchausen sendromu bilinçli olarak kronik semptom
ürütme ve hastane hastane dolaşma eğilimi gösterirler. Hastalar
sürekli olarak karın ağrısı, bulantı, baş dönmesi, renal kolik gibi
semptomlar üretirler ve hastanede kalırlar. Burada uydurmalar
bilinçli olarak yapılır. Hasta bilerek yapay bozukluklar oluşturur.
36. Aşağıdakilerden hangisi şizofrenide negatif
semptomlardan sorumludur?
A) Mezolimbik yolak hiperaktivitesi
B) Mezokortikal yolak hipoaktivitesi
C) Dopamin reseptör hiperaktivitesi
D) Serotonin reseptör hipoaktivitesi
E) Adenozin reseptör hipoaktivitesi
Cevap B
Normalde mezokortikal yolak VTA dan neokortekse
(prefrontal) projekte olmaktadır. Prefrontal bölge kişilik, sosyal
etkileşim, planlama gibi fonksiyonlara sahiptir. Prefrontal
fonksiyon kaybında sosyal defisit ve performans kaybı iyi
bilinmektedir. Şizofreni hastalarında mezokortikal bağlantıların
kaybı negatif semptomlardan sorumludur.
37. Ankara, Kurtuluş’ta hipotiroidi hastalığı sıklığına
(prevalans) bakmak isteyen araştırıcı hangi tip çalışma
yapmalıdır?
A) Kohort
B) Olgu-Kontrol
C) Kesitsel
D) Deneysel
E) Retrospektif kohort
Cevap C
50 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Vaka-kontrol araştırması
Belirli bir hastalığı olan kişilerle (vaka grubu), bu hastalığı
olmayan kişiler (kontrol grubu) arasında geçmiş yaşamlarındaki
(retrospektif) bir takım özellikler yönünden araştırılır. Bu tür
araştırmalarda kontrol grubunu oluşturan kişilerin, araştırılan
hastalık dışında pek çok özellik bakımından vaka grubundakilere
benzer olması gerekir. Bu benzerlik sağlanabildiği ölçüde çıkan
sonucun güvenirliği artar.
Kesitsel araştırmalar
Bu araştırmada herhangi bir zamanda hem hastalık hem
de neden olduğu düşünülen ve araştırılan faktör değerlendirilir.
Ancak kesitsel araştırmalarda her iki olay da aynı anda
değerlendirildiği için hangisinin önce, hangisinin sonra olduğunu
değerlendirmek güçtür. Bu yüzden neden sonuç ilişkisi konusunda
çoğunlukla kesin yargıya varılamaz. Hastalığın araştırma yapılan
zaman kesitindeki sıklığını yani, prevalansı verir.
Kohort araştırmaları
Çok ayrıntılı, büyük ekip gerektiren çalışmalardır. Toplumda
sık görülen latent dönemi kısa olan hastalıklar için kullanılır.
Bu tür araştırmalarda bir grubun izlenmesi söz konusudur. Yani
ileriye dönük (prospektif) çalışmalardır.
38. Bir yerleşim biriminde belirli bir yıla ait bulgular aşağıda
verilmiştir.
Canlı doğum 200
Ölü doğum 15
0-7 günde ölen 10
8-28 günde ölen 12
29-364 günde ölenler 3
Anne ölümü 10
Yıl ortası nüfus 20000
Bu kentteki bebek ölüm hızı aşağıdakilerden hangisidir?
A) 25 / 200 x 1000
B) 40 / 200 x 1000
C) 10 / 200 x 1000
D) 35 / 20000 x 1000
E) 22 / 200 x 1000
Cevap A
Bir toplumdaki sağlık, özellikle çocuk sağlığı düzeyinin
en önemli göstergesi bebek ölüm hızıdır. Bebeklik dönemi
doğumdan itibaren yaşamın ilk 365 günüdür. Bu dönemin
tamamında ölüm riski ve nedenleri aynı değildir. Bu nedenle hız
doğumdan sonraki ilk 7 gün, 8-28 günler ve 29-365 günler için
ayrı ayrı hesap edilir.
0-7 günde ölen 10
8-28 günde ölen 12
29-364 günde ölenler 3
Bebek Ölüm Hızı: (10+12+3)/200 X 1000
39. Hastalığın ortaya çıkması ve yayılması ile ilgili tüm
konularda ve hastalığın önlenmesine yönelik sürekli bir
izleme çalışması aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sürveyans
B) İnsidans
C) Prevelans
D) Eredikasyon
E) Karantina
Cevap A
Sürveyans: Hastalığın ortaya çıkması ve yayılması ile ilgili
tüm konularda ve hastalığın önlenmesine yönelik sürekli bir
izleme çalışmasıdır.
Karantina: Bir bulaşıcı hastalıkla karşılaştığı düşünülen
sağlam kişilerin o hastalğın inkübasyon periyodu kadar bir
süre için bulaşmayı engellemek amacıyla hareketlerinin
kısıtlanmasıdır.
Eradikasyon: Sadece klinik olarak vakaların görülmemesi
değil, aynı zamanda hastalığa neden olan virüsün de tüm
dünyada yok edilmesidir. Çiçek hastalığı dünyadan eradike
edilmiştir.
40. Sol elinin baş, işaret ve orta parmaklarında uyuşma,
karıncalanma ve gece uykudan uyandıran ağrı şikâyetleri
olan bir hastanın muayenesinde bu parmakların palmar
yüzünde hipoestezi ve el bileğinin volar yüzüne çekiçle
vurulduğunda gene bu parmaklara yayılan ağrı ve
karıncalanma saptanmıştır.
Bu hastada etkilenen sinir ve çekiçle yapılan muayene
sonucu gözlenen bulgu aşağıdakilerin hangisinde birlikte
verilmiştir?
Etkilenen sinir Gözlenen bulgu
A) Median sinir Pozitif Phalen manevrası
B) Median sinir Pozitif Tinel bulgusu
C) Ulnar sinir Stiloradial refleks
D) Radial sinir Stiloradial refleks
E) Ulnar sinir Pozitif Tinel bulgusu
Cevap B
51DENEME SINAVI – 58
Hastanın anamnezinde tarif edilen karpal tunel
sendromudur. Karpal tunel sendromu, median sinirin elin fleksör
yüzünde bulunan karpal tünelden geçerken sıkışmasına bağlı
oluşan tuzak nöropatisi sınıfında nörolojik hastalıktır.
Phalen manevrasında her iki el fleksiyonda tutulur ve
beklenir. Median sinir inervasyon sahasında ağrı ve karıncalanma
oluşur.
Tinel bulgusu ise karpal tunel geçiş yerine çekiçle vurulması
ile elde edilen muayene bulgusudur.
41. 60 yaşında kadın hasta yüzünde özellikle burun ve
yanaklarında kızarıklık şikayetiyle başvuruyor.muayenede
yüzde eritem ve telenjektaziler üstünde papül ve püstül tespit
ediliyor.
Bu hastanın en olası tanısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pitriazis rozea
B) Eritrodermik psöriazis
C) Seboraik dermatit
D) Akne vulgaris
E) Akne rozasea
Cevap E
Akne Rozasea (Gül Hastalığı)
Genelde postmenopozal kadınlarda daha sık görülen, yüzde
eritem ve telenjiektaziler üstünde papül ve püstül gelişimi ile
karakterize bir hastalıktır. Genelde yüzün çıkıntılı bölgelerini
tutar. Skar gelişmez. Gözde keratit sonucu körlük gelişebilir.
42. Primer lezyonu stratum corneumda açtığı tünel olan
enfeksiyon ajanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pediculosis capitis
B) Pediculosis pubis
C) Scabies
D) Pox virüs
E) Leishmaniasis cutis
Cevap C
UYUZ (SCABİES / GALE)
Ektodermal paraziter bir deri hastalığıdır. Insan vucüdu
dışında yaşayamaz. Etken Sarcoptes scabie‘dir. Dişi akar insan
stratum korneumuna girer ve yumurtalarını bırakır. Primer
lezyonu korneumda açtığı tünel dir (TUS). Bu tünelin ucunda
vezikül bulunur (vezikül perle).
Klinik:
Tükrüğün ve yumurtaların tahrişi ile kaşıntı oluşur, Genelde
gece kaşıntıları olur. Aile içi bulaşma önemli bir sorundur.
Tedavide bütün aile tedavi edilir. Bütün giysi ve çarşaflar kaynar
suda yıkanmalıdır.
Topikal Tedavi: Permetrin, benzil benzoat, Sistemik:
İvermektin (TUS)
PEDİCULOSİS (BİT)
A) P.CAPITIS: Yumurtalarını başta saçlı deriye bırakır. Kan
emerek beslenir. Yumurtalarına sirke denir. Saçlara sıkıca
yapışır. Aşırı kaşıntılıdır. Tedavi: Benzen hexoklorid, Permetrin,
Benzen Benzoat’tan oluşan şampuan kullanılır (TUS).
B) P.CORPORİS (VESTİMENTOZUM): Elbiselerin dikiş
yerlerinde yaşar.
C) P.PUBİS (PİTRİUS İNGUİNALİS): Cinsel ilişki ve enfekte
giysiler ile bulaşır. Apokrin ter bezlerinin olduğu yere yerleşir.
43. Sağlıklı bir çocuğun izleminde otizm/otistik spektrum
bozukluğunun taramasının yapılmasının önerildiği aylar
aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
A) 6. ve 9. aylar
B) 9. ve 12. aylar
C) 12. ve 18 aylar
D) 18. ve 24. aylar
E) 24. ve 36. Aylar
Cevap D
Sağlıklı bir çocuğun izlemindeki kurallar mutlak sınav
sorularındandır. Otizm ve otistik spektrum taraması için sağlıklı
bir çocukta 18. ve 24. aylarda tarama yapılması önerilmektedir.
44. Beş aylık erkek bebek rotavirus ishali nedeniyle çocuk acil
ünitesinde müşahade altına alınıyor. Ağır dehidratasyonu
olan bebeğin serum sodyum düzeyi: 165 mEq/L (normal: 135-
145 mEq/L) olarak saptanıyor.
Bebeğin sıvı replasmanında serum sodyumunun çok hızlı
düşürülmesi sonucu görülen en önemli komplikasyon
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Santral pontin demiyelizasyon
B) Beyin ödemi
C) Derin ven trombozu
D) İntraparankimal beyin kanaması
E) Epidural kanama
Cevap B
52 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Sodyum elektrolit tedavi düzeltilmesinde karşılaşılan en
temel 2 komplikasyon şudur;
•• Sodyumun hızlı yükseltilmesi santral pontin
demiyelizasyona neden olur.
•• Sodyumun hızlı düşürülmesi beyin ödemine neden olur.
45. Yedi yaşında erkek çocuk baş ağrısı ve sol gözde dışa bakış
kısıtlılık nedeniyle başvuruyor. Fizik muayenesinde ayrıca
ense sertliği mevcut, Kerning ve Brudzinski muayeneleri
pozitif saptanıyor. Beyin-omurilik sıvısından (BOS) yapılan
incelemede 150 lökosit/μL (% 90 lenfosit), BOS glukoz: 20
mg/dL ve BOS protein: 400 mg/dL olarak bulunuyor, eş
zamanlı kan şekeri: 110 mg/dL ölçülüyor.
Bu çocukta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bakteriyel menenjit
B) Viral menenjit
C) Ensefalit
D) Tüberküloz menenjit
E) Subaraknoid kanama
Cevap D
Menenjitli bir olgudaki BOS bulguları ayırıcı tanı için önemli
yol göstericidir.
BOS Bakteriyel menejit Viral menejit Tüberküloz menejit
Renk Bulanık Berrak Berrak
Protein Artmış Artmış Artmış
Hücre PMN Lenfosit Lenfosit
Glukoz Düşük Normal Düşük
Tanı Kültür, gram PCR Kültür, PCR, EZN
46. Aşağıdaki viral döküntülü hastalıklardan hangisi invaziv
streptokok enfeksiyonları için risk oluştur?
A) Kızamık
B) Kızamıkçık
C) Suçiçeği
D) Ekzema subitum
E) Eritema infeksiyosum
Cevap C
Suçiçeği infeksiyonu çok kaşıntılıdır. Kaşıntı sonrası derideki
döküntülerde zedelenme ve sekonder bakteriyel enfeksiyonlara
neden olur. En sık etken streptokok pyogenesis tir. Suçiçeği
invaziv streptokok için risk oluşturan bir döküntülü enfeksiyondur.
47.
I) Parainfluenza virus
II) RSV (Respiratuvar sinsityal virus)
III) İnfluenza virusu
IV) Kızamık virusu
V) Adenovirus
Yukarıda verilen virüslerden en sık laringotrakeobronşit
etkeni olan ikili aşağıdakilerden hangisidir?
A) I, II
B) I, III
C) II, III
D) III, IV
E) IV, V
Cevap A
Verilen virüslerden hepsi laringotrakeobronşit etkenidir. En
sık etken Parainfluenzadır, ikinci sıklıkta ise RSV virüstür.
48. Beş yaşında kız çocuğu annesi tarafından sağlık kontrolü
muayenesine geliyor. Bu çocukta hangi sağlık kontrolünün,
bilgilendirilmesinin ve/veya muayenenin yapılması
önerilmez?
A) Tartı-Boy ölçümlerinin yapılması
B) Tansiyon arteryelinin ölçülmesi
C) Görme ve işitmesinin değerlendirilmesi
D) Psikososyal/davranış değerlendirilmesi
E) Cinsel yolla bulaşan hastalıkların taranması
Cevap E
Cinsel yolla bulaşan hastalıkların taranması 11 yaşında ve
sonrasında yapılması önerilmektedir.
53DENEME SINAVI – 58
Sağlam çocuk izlemi programı-2
49. Prader-Willi Sendromu düşünülen bir çocukta aşağıdaki
bulgulardan hangisinin görülmesi tipik değildir?
A) Küçük el ve ayaklar
B) Uzun boy
C) Şişmanlık
D) Hipogonadizm
E) Hiperfaji
Cevap B
Pediatrik Genetik ve çocuk Endokrinoloji polikliniklerinde sık
karşılaşılan bir sendrom olan Prader-Willi Sendromun özellikleri
bilinmesinde fayda vardır.
Prader-Willi Sendromunun özellikleri
Yukarı çekik palpebral fissür
Küçük el ve ayaklar
Hipotoni
Şişmanlık
Aşırı iştah (hiperfaji)
Hipogonadizm
Hipopigmentasyon
Kısa boy ve mental gerilik
Yaş 5.
yaş
6. yaş
7. yaş
8. yaş
9. yaş
10. yaş
11. yaş
12. yaş
13. yaş
14. yaş
15 yaş
16. yaş
17. yaş
18. yaş
Öykü/ Fizik muayene x x x x x x x x x x x x x x
Ölçümler Tartı x x x x x x x x x x x x x
Boy x x x x x x x x x x x x x
Baş çevresi
Boya göre tartı (RT)
Vücut kitle indeksi (VKİ) x x x x x x x x x x x x x
Tansiyon arteryel x x x x x x x x x x x x x
Duyusal tarama Görme x x * x * x * x * * x * x
İşitme x x * x * x * * * * * * *
Davranış değerlendirmesi
Gelişimsel tarama
Otizm taraması
Gelişimsel izlem x x x x x x x x x x x x x
Psikososyal/davranış değerlendirmesi
x x x x x x x x x x x x x
Alkol ve ilaç kullanımı değerlendirmesi
* * * * * * *
Kurallar veya Prosedürler
Yenidoğan metabolik /hemoglobulin taraması
Aşılama x x x x x x x x x x x x x
Hemoglobulin /Hematokrit * * * * * * * * * * * * *
Kurşun taraması * *
Tuberkulin deri testi * * * * * * * * * * * * *
Dislipidemi taraması * * * * * * * * * x
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar taraması
* * * * * * *
Servikal displazi taraması * * * * * * *
Ağız Sağlığı taraması x
Rehberlik x x x x x x x x x x x x x x
54 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
50. Bebek emzirmesi ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi
yanlıştır?
A) Bebekler ilk 6 ay boyunca sadece anne sütü almalı, 2
yaşına kadar emzirmeye devam edilmelidir.
B) Doğum sonrası en kısa zamanda (30 dk-1 saat) bebek
emzirilmelidir.
C) Her emzirmede bebeğe her iki memeden anne sütü
verilmelidir.
D) Meme de mastiti olan bir annede mastit iyileşene kadar
emzirmeye ara verilmelidir.
E) Emzirirken bir meme tamamen boşaltıldıktan sonra
diğer memeye geçilmelidir.
Cevap D
Bebek emzirmesi ile ilgili önemli bilgiler;
• Bebeklerin; ilk 6 ay yalnızca anne sütü ile beslenmesi,
6 aydan itibaren anne sütü ile beraber tamamlayıcı
beslenme geçilmesi, 2 yaşına kadar anne sütüne devam
edilmesi önerilmektedir.
• Doğum sonrası en kısa zamanda (30 dk-1 saat)
emzirilmeli.
• Her emzirmede bebeğe her iki meme de vermelidir.
•• Birinci meme tamamen boşaltıldıktan sonra ikinci
memeye geçilir.
•• Eğer bir meme ile beslenmişse, sonraki emzirmede
diğer meme verilmeli.
•• Eğer iki meme verilmişse son emzirmede en son
hangi memeyi verdiyse bir sonrakinde o memeden
emzirmeye başlamalıdır.
51. Akut karaciğer yetersizliği ve ensefalopati nedeniyle
çocuk yoğun bakım ünitesinde izlenen ve Reye sendromu
düşünülen bir çocukta aşağıdaki klinik veya laboratuvar
bulgulardan hangisinin olması beklenmez?
A) Hepatomegali
B) Sarılık
C) Hiperpne
D) Karaciğer enzim yüksekliği
E) Hipoglisemi
Cevap B
Reye sendromunda en önemli özellik akut karaciğer
yetersizliği olmasına rağmen sarılık ve bilirubin artışı olmaz.
Reye sendromunda Klinik:
•• Viral enfeksiyon sonrası şiddetli kusmadır (EN SIK)
•• Kişilik değişikliği, ensefalopati, koma, konvülziyon
•• Hiperpne, pupil dilatasyonu, hiperefleksi, dekortike-
deserebre
•• Hepatomegali görülür. SARILIK olmaz.
Reye sendromunda Laboratuvar
•• ALT-AST yüksek, hipoglisemi, koagulopati, Faktör VII
azalır.
•• CK, LDH, amonyak, laktat yüksek.
•• Respiratuvar alkalozmetabolik asidoz
•• Hiperaminoasidemi (Glutamin, alanin, lizin), Strulinemi
•• BOS basıncında artma, aselüler, glukoz düşük olabilir
•• EEG’de yaygın yavaş dalga. Bilurubin artmaz***
52. Akut hepatit B virüs (HBV) enfeksiyonu geçiren bir çocuğun
“pencere döneminde” serolojik olarak kesin pozitiflik
saptanan serolojik laboratuvar bulgusu aşağıdakilerden
hangisidir?
A) HBs Ag
B) HBe Ag
C) Anti HBs
D) Anti HBe
E) Anti HBc IgM
Cevap E
Akut hepatit B virüs (HBV) enfeksiyonunda HBs Ag, HBe Ag
antijenlerinden Anti HBs, Anti HBe antikorlarının oluşmasına
kadar geçen dönem pencere dönemi olarak ifade edilir. Bu
dönemde mutlak pozitiflik gösteren serolojik test anti HBc IgM’
dir.
55DENEME SINAVI – 58
53. Daha önce herhangi bir şikayeti olmayan dört yaşında çocuk
ateş ve konvülziyon geçirme şikayeti ile çocuk acil birimine
başvuruyor. İlk müdahalesi yapıldıktan sonra yapılan
tetkikleri sonucunda akut böbrek yetersizliği, trombositopeni
ve direk Coombs negatif hemolitik anemisi saptanıyor.
Bu çocukta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hemolitik üremik sendrom (HÜS)
B) Trombotik trombositopenik purpura (TTP)
C) Akut bakteriyel menenjit
D) İmmun trombositopenik purpura (ITP)
E) Otoimmun hemolitik anemi
Cevap B
Ateş, nörolojik bulgular, akut böbrek yetersizliği,
trombositopeni ve direk Coombs negatif hemolitik anemisi olan
bir olguda en olası tanı trombotik trombositopenik purpuradır
(TTP). TTP en çok HÜS ile karışır.
HÜS= Akut böbrek yetersizliği+Hemolitik
anemi+Trombositopeni
TTP= HÜS+Ateş+Nörolojik bulgular
54. Çocukluk çağı Rolantik epilepsi (Sentrotemporal epilepsi)
için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Sıklıkla 9-10 yaşlarında ortaya çıkar
B) Nöbetler sıklıkla uykuda görülür
C) İlk nöbetten itibaren her çocuğa antiepileptik
başlanmalıdır
D) Nöbetler parsiyel özellik gösterir
E) Tercih edilen antiepileptik karbamazepindir
Cevap C
Sentrotemporal dikenli bening parsiyel epilepsi (Rolantik
epilepsi)
• 2-14 yaşlarında (ortalama 9-10 yaş) görülür.
• Nöbetler sıklıkla uykuda görülür, parsiyeldir ve
çoğunlukla yüzde lokalizedir (Oroferengeal semptomlar)
• Bazen parsiyel başlayıp generalize olabilir.
• Bilinç sıklıkla korunmuştur ve bazen bulanıktır
• Nöropatolojik lezyonu yoktur, prognozu iyidir.
• EEG de tipik rolantik fokus (sentrotemporal) mevcuttur.
• İlk nöbetten sonra antikonvülzan başlanmamalıdır.
• İlk tercih edilen antiepileptik karbamazepindir.
55. Aşağıdakilerden hangisi yalancı pozitif APGAR
nedenlerinden birisi değildir?
A) Prematurite
B) Anneye aşırı sedatif verilmesi
C) Konjenital myopati
D) Maternal asidoz
E) Yenidoğan sepsisi
Cevap D
YALANCI (+) APGAR
• İmmatürite, prematürite
• Narkotik- sedatif magnezyum verilmesi
• Hızlı doğum
• Serebral veya spinal travma
• Konjenital miyopati ve nöropati
• SSS anomalisi
• Diafragma hernisi, koanal atrezi
• Sepsis
• Hemoraji- hipovolemi
• Düzelme dönemindeki asfiksi
YALANCI (-) APGAR
• Yüksek fetal katekolamin düzeyi
• Maternal asidoz
• Bazı term bebekler
56. Yenidoğan döneminde pulse oksimetre ile konjenital kalp
hastalığı taramasının yapılma zamanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Doğumdan 24. saatten sonra taburcu olmadan önce
yapılmalıdır
B) Bebek doğar doğmaz yapılmalıdır
C) Doğumdan sonra 1. saatte yapılmalıdır
D) Doğumdan sonra 4. saatte yapılmalıdır
E) Doğumdan sonra 1. haftada yapılmalıdır
Cevap A
Her yenidoğana pulse oksimetre ile konjenital kalp hastalığı
taraması yapılmalıdır.
• Ne zaman yapılmalıdır?: 24. Saatten sonra taburcu
olmadan önce. Eğer bebek 24. Saatten önce taburcu
oluyorsa taburcu olmadan hemen önce.
• Nereden yapılmalıdır?: Sağ el ve sol veya sağ
ayak, preduktal ve postduktal alanların ikisi birden
ölçülmelidir.
56 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• Hangi değerleri normal kabul etmeliyiz?: Her iki
ölçüm de <95% ise, iki ölçüm arasında >3%’ten fazla
fark var ise hasta acil olarak pediatrik kardiyolojiye
ekokardiyografi açısından danışılmalıdır.
• Sensitivite ve spesifisitesi nedir? : Eğer test sonucunda
her iki ekstremite saturasyon değeri ≥95 % ve ektremite
saturasyon farkı değeri ≤3 ise %99 ihtimalle bebeğin
kritik konjenital kalp hastalığı bulunmamaktadır.
57. Premature bebeklerde aşağıdaki laboratuvar
bulgularından hangisinin görülmesi diğerlerine göre daha
sıktır?
A) Metabolik alkaloz
B) Hipopotasemi
C) Hiperkalsemi
D) Hipermagnezemi
E) Hipoglisemi
Cevap E
•• PREMATÜRELERDE; Metabolik alkaloz, hipopotasemi
(hiperkalemiye eğilimlidirler), Hiperkalsemi,
hipermagnezemi, Polisitemi GÖRÜLMEZ.
•• PREMATÜRE ve SGA’da; Hipoglisemi, Termoregülasyon
bozukluğu ve Hipokalsemi GÖRÜLÜR.
58. Aşağıdaki seçeneklerden hangisi astım ile uyumlu değildir?
A) Salbutamol tedavisi ile vizingi düzelen 3 yaşındaki çocuk
B) Gece öksürük atakları olan 8 yaşındaki erkek çocuk
C) Dispne ile getirilen çocukta; sessiz akciğer olması
D) Normalde yakınması olmayan, ancak futbol oynarken
öksürük ve hırıltıları olan 14 yaşındaki çocuk
E) 6 aydır vizing yakınması devam eden 18 aylık bebek
Cevap E
Astım - Klinik Bulgular ve Tanı
•• En sık bulgu aralıklı kuru öksürük ve /veya ekspiratuar
hışıltıdır. Sadece kuru öksürük ile gelen öksürük
varyant astım da görülebilir. Semptomlar sabaha karşı
belirginleşir. Fiziksel aktivitede azalma, yorgunluk (uyku
bozukluğuna bağlı), nefes darlığı, göğüste sıkışma hissi
olabilir.
•• Bronkodilatör ve steroidlere yanıt iyidir ve tetikleyiciler
ile semptomlar artar.
•• Bronkodilatatör ile hızlı düzelme (10 dk) astım tanısını
destekler.
•• Ataklar arasında normaldır, hastanın öyküsü tanı için
önemlidir.
•• Atak sırasında ekspiryumda uzama, ronkus, vizing,
solunum seslerinde azalma duyulabilir
•• Dispne, solunum yetmezliği, ekstrem vakalarda sessiz
akciğer görülebilir.
59. Serum total IgE düzeyi 250 IU/l (yüksek) olan bir çocuğun
ayırıcı tanısında aşağıdakilerden hangisi yer almaz?
A) Bruton hastalığı
B) Atopik dermatit
C) Scabies
D) Job sendromu
E) Alerjik Bronkopulmoner Aspergilloz
Cevap A
•• Allerjik hastalıklardan IgE’yi en çok arttıranlar sırasıyla;
atopik dermatit, astım, allerjik rinit. Parazit infestasyonu,
enfeksiyonlar, immün yetmezlikler [OD (STAT3
mutasyonu; Job sendromu) ve OR (DOCK8 mut) Hiper
IgE Sendromları, IgA eksikliği, Nezelof sendromu, Timik
hipoplazi, Wiskott-Aldrich Send] ve hodgkin hastalığı
birçok hastalıkta serum IgE yüksekliği görülebilir.
•• Total Ig E ölçümünün tanı kriteri olduğu hastalık: Alerjik
Bronkopulmoner Aspergilloz (APBA)
60. Adenozin deaminaz (ADA) eksikliği olan bir çocukta,
beklenen klinik hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bruton Agamaglobulinemi
B) Kronik granülomatöz hastalık
C) Wiscott-Aldrich sendromu
D) Ağır kombine immün yetmezlik
E) Job sendromu
Cevap D
Ağır Kombine İmmün Yetmezlik - Tipleri
•• X-linked SCID
• Sitokin ortak γ chain (γc) defekti: En sık (%43) görülen
tiptir. Fenotip T-B+NK-’dir. IL-2, IL-4, IL-7, IL-9, IL-15, IL-
21 üretimi bozulur.
•• OR SCID:
• ADA eksikliği: 2. en sık görülen tiptir. Biriken adenozin
T-hücre apopitozuna neden olur. Şiddetli lenfopeni
(<500/mm3) vardır, T-B-NK- fenotiptedir. Diğer ayırt
edici bulguları: Raşitik rozari benzeri kemik lezyonları,
57DENEME SINAVI – 58
iliak kemikte apofiz, kemik içinde kemik görünümü,
ileum vertabra ve kostokondral bileşkelerde belirgin
kemik lezyonları olur.
• Janus kinase 3 (Jak-3) defekti: T-B+NK- fenotiptedir.
• IL-7Rα defekti: 3. en sık görülen tiptir. T-B+NK-
fenotiptedir
• Rekombinaz aktive gen (RAG )1 ve RAG2 defekti:
RAG antijen reseptör genidir. T-B-NK+ veya lenfosit
fenotipleri görülebilir. Omenn sendromu da içerir.
OR, cilt, barsak, karaciğer ve dalakta klonal T hücre
infiltrasyonu ile eksfolyatif dermatit, lenfadenopati,
HSM ve dirençli ishal ile karekterizedir. Bu hastalarda
lökositoz (belirgin eozinofili ve lenfositoz-Th2), IgE
yüksek, IgG, IgA, IgM ve B lenfositler düşük veya yoktur.
• Artemis defekti
• Ligaz-4 defekti
• DNA-PKcs
• CD3d, CD3e ve CD3x defektleri
• CD45 eksikliği
61. Aşağıdakilerden hangisi jinekomasti nedenlerinden biri
değildir?
A) Prolaktinoma
B) Hipotiroidi
C) Amiadoron
D) Fiztoyolojik
E) Eksojen östojen alımı
Cevap B
JİNEKOMASTİ: Erkeklerde meme dokusunun büyümesidir.
•• Psödojinekomasti: Obesitesi olanlarda glandüler meme
dokusunun artmamış olmasına rağmen artan yağ
dokusu yüzünden olan yalancı meme büyümesidir.
•• Fizyolojik jinekomasti: Erkeklerin 2/3’ünde puberte
sırasında olan geciçi meme dokusu büyümesidir. Meme
büyümesinin sebebi östrojen ve testosteron arasındaki
dengesizliktir (T/E oranı azalır). Yenidoğan döneminde
de birkaç haftada geçen fizyolojik jinekomasti olur.
•• Jinekomasti sebepleri:
•• Fizyolojik jinekomasti
•• Ailevi jinekomasti; artmış aromataz aktivitesi
•• Eksojen östrojen alımı; özellikle prepubertal çocuklarda
kazara annelerinin kremlerini yemeleri- sürmeleri
sonucu olur.
•• Karaciğer fibrolameller karsinomu (artmış aromataz
aktivitesine bağlı östrojen yapımı)
•• Hipertiroidi
•• Prolaktinoma; jinekomasti galaktore ile birlikte ise
önemli.
•• İlaçlar; digoksin, kokain, ketokonazol, amiidaron,
simetidin, flutamid, spironolakton, metil dopa gibi
ilaçlar daha çok yetişkinde olur
62. Diyabetik ketoasidoz tedavisi sırasında “beyin
ödemi” morbidite ve mortaliteye yol açan önemli bir
komplikasyondur. Aşağıdakilerden hangisi beyin ödemi
gelişimi için risk faktörlerinden biri değildir?
A) Metabolik asidoz
B) Hiperglisemi
C) Erken dönemde bolus insülin
D) Hipokalemi
E) Hiponatremi
Cevap B
DKA / Beyin Ödemi
•• Tip 1 Dm hastalarda DKA’nın morbidite ve mortaliteye
yol açan en önemli komplikasyonudur. Etiyoloji net
bilinmemektedir.
Risk faktörleri:
• Asidoz, Na, K ve BUN bozukluklukları
• Erken bolus insülin ve fazla sıvı
•• Radiyolojik görüntüleme faydasızdır. Her hasta yakından
izlenmelidir.
•• Bulgular; bilinç değişikliği, solunum depresyonu,
kötüleşme, baş ağrısı, bradikardi, apne, pupil
değişiklikleri, papilödem, postur bozukluğu ve
konvülziyon
•• Tedavide mannitol kullanılır. Hazırda bulundurulmalı
•• Dikkat! Hipokalemi ve hipoglisemi hızlıca oluşur
Beyin ödemi riskinin azaltılması için:
•• Sıvı kaybının genellikle 36-48 saatte yerine konması
•• 24 saatte verilen sıvının 4 L/m2/gün’ü geçmemesi
•• Sıvının sodyum konsantrasyonunun yüksek tutularak
serum osmolalitesinde hızlı düşüsün önlenmesi
•• Kan şekerinde şekilde kademeli düşüş önerilmektedir.
•• Bikarbonat kullanımından kaçınılır.
58 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
63. Aşağıdakilerden hangisi pulmoner hemosiderozisin
kardiyak nedenlerinden biridir?
A) İmmün yetmezlik
B) Pulmoner hipertansiyon
C) Hemolitik üremik sendrom
D) Çölyak hastalığı
E) Sistemik lupus eritematozis
Cevap B
• Pulmoner Hemosiderozis: Pulmoner kapillerit olup
olmamasına göre sınıflandırılır.
Pulmoner kapillerit olan hastalıklar
İdiopatik pulmoner kapilleritGranulomatozis + poliangitis (Wegener granulomatosis)Mikroskopiks poliangitisSLEGoodpasture sendromuAntifosfolipit antikor sendromeHenoch-Schönlein purpuraİmmunoglobulin A nefropatiBehçet sendromuKryoglobulinemiİlaç-induced kapillerit (hypersensitivity)İdiopatik pulmoner-real sendromEozinofilik granülomatozis angiitis (Churg-Strauss sendromu)
Pulmoner kapillerit olmayanlar
Non-KVS Nedenler
İdiopatik pulmoner hemosiderozisHeiner sendromuİnfantın akut idiopatik pulmoner hemoraji Kemikk iliği transplantasyonİmmün yetmezlikKoagulasyon bozukluklarıHÜSÇölyak hastalığı (Lane-Hamilton sendromu)İnfanticid (çocuk istismarı)Enfeksiyon (HIV, cryptococcosis, Legionnaires hastalığı)
KVS
Mitral stenozPulmoner venookliziv hastalıkArteriovenöz malformasyonPulmoner lenfanjiomiyomatozisPulmoner hipertansiyonPulmoner kapiller hemanjiomatozisKronik kalp yetmezliğiVasküler trombüse bağlı infarktüs
64. Aşağıdakilerden hangisi primer siliyer diskinezi ile uyumlu
değildir?
A) Bronşiektazi
B) Konjenital kalp hastalığı
C) Nazal polipozis
D) Hidrosefali
E) Kronik ishal
Cevap E
PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ (PCD; İMMOTİL SİLYA
SENDROMU; KARTAGENER)
• Tekrarlayan ve kronik akciğer enfeksiyonlarına neden
olan kalıtsal siliyer fonsiyon bozukluğudur. % 25’inde
Kartagener sendromu (situs inversus, kronik sinüzit-otit
ve bronşektazi) vardır.
• Görülme sıklığı; 1/12.000-20.000’dır. Genetik kronik
akciğer hastalıkları içinde kistik fibroz ve immun
yetersizlikten sonra 3. en sık nedendir.
• Silyalar (9+2) şeklinde düzenlenmiştir. Periferde birbirine
9 çift ve santral 2 tane mikrotübül içerir. Birbirlerine
dynein kolları ile bağlanırlar. Dynein kollarında ATP az
aktivitesi vardır.
• İnsanda 6 çeşit silya bulunur:
• Hava yolu, ventriküler, olfaktör, fotoreseptörler,
embriyonal ve sperm flagellası. Embriyonal silya
anomalileri situs inversusa neden olur.
• Embriyonal ve fotoreseptörler (9+0) şeklindedir
• PCD’de santral ve periferik dynein kollarında eksiklik
vardır.
• Silyalar mukusu ağza doğru itilmeye çalışılır. • Silyer hareketin azalması:
•• Bakteri
•• Nem azalması
• Arttıranlar:
•• Asetilkolin
•• Bradikinin
•• Seratonin
•• β2 adrenerjikler
Klinik Bulgular
• Prodüktif öksürük, sinüzit, otit en sık rastlanan
bulgulardır. Tekrarlayan akut otitler ve kronik seröz otit
kistik fibrozdan ayırmada önemli bulgulardır. Orta kulak
hastalığı ve tekrarlayan solunum yolu semptomları
varlığında PCD düşünülmelidir.
59DENEME SINAVI – 58
PCD’de Klinik Bulgular
Solunum SistemAkciğer• Neonatal respiratuvar distres (KF’da olmaz)• Kronik öksürük• Rekürren pnömoni• BronşiektaziOrta kulak• Kronik otit• İletimi tipi işitme kaybıParanazal Sinus• Neonatal rhinitis• Chronic mucopurulent rhinitis• Chronic pansinusitis• Nasal polyposisGenitoüriner Sistem• Erkek ve kadın infertilitesiSol-Sağ Oryantasyon defektleri • Situs inversus• Heterotaksi• Kongenital kalp hastalığı
MSS• Hidrosefali• Retinitis pigmentoza
Tanı
• Tanı için yüksek şüphe gerekir. Ortalama tanı yaşı 4’tür.
• Altın standart elektron mikroskobik incelemedir.
• Soluk havasında NO normalden düşük saptanır. (KF, sinüzit, idiyopatik bronşiektazide ise yüksektir).
• Tedavide fizyoterapi esastır.
65. Aşağıdakilerden hangisi kronik böbrek hastalığındaki büyüme geriliği sebeplerinden biri değildir?
A) Düşük kalori alımı
B) Metabolik alkaloz
C) Büyüme hormonuna direnç
D) Kronik anemi
E) Renal osteodistrofi
Cevap B
Kronik Böbrek Hastalığının Patofizyolojisi
Asidoz Asit atılımı, amonyum sentezi, bikarbonat emiliminin ↓
Hiperkalemi GFH↓, alım↑, met. Asidoz
Renal osteodistrofi Dvit yapımında↓, hiperfosfatemi, hipokalsemi, hiperparatoidi
Büyüme geriliği ↓ kalori alımı, BH rezistansı, anemi, renal osteodistrofi,Metabolik asidoz
Anemi Eritropoetin, demir, folik asit, vit.B12 ↓, eritrosit ömründe kısalma
60 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
66. Akut poststreptokokal nefrit nedeniyle izlenen çocuğun, 4. ayın sonunda serum C3 düzeyi düşük saptanan 16 yaşındaki
çocuğun en olası tanısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Membranöz glomerülonefrit
B) Membranoproliferatif glomerülonefrit
C) Fokal segmental glomerüloskleroz
D) IgA nefropati
E) Minimal lezyon hastalığı
Cevap B
Akut Glomerülonefritte Ayırıcı Tanı
Akut glomerülonefrit klinik özellikleri
Serum komplemanları (C3 ve CH50) ↓↓↓Sistemik hastalıklar
- Lupus nefriti- Subakut bakteriyel endokardit- Şant nefriti- Esansiyel miks kriyoglobulinemi- Visseral abseler
Renal hastalıklar- APSGN- Memranoprolifertatif GN Tip-1
Serum komplemanları normalSistemik hastalıklar
- PAN- Hipersentivite vaskülitleri- Wegener granülomatozis- HSP- Good Pasture sendromu
Renal hastalıklar- IgA nefropati- İdiiopatik RPGN- Tip I, II, II GN- Postenfeksiyon GN (Non-streptokokal)
Streptokokal enfeksiyon kanıtı (ASO, anti-DNAaz B, streptozim test)
Pozitif ve/veya 6-8 haftada C3’nün normale dönmesi
Negatif veya 6-8 haftada C3’nün normale dönmemesi
APSGN Lupus nefriti (ANA, anti-ds DNA)Esansiyel miks krigolubinemi (kriyoglobulin, hepatit C virüsü)Şant nefritiVisseral abse (kan kültürü)Memranoproliferatif GNBakretiyal endokarditPost-Enfeksiyöz (Non-streptokokal)
61DENEME SINAVI – 58
MEMBRANOPROLİFERATİF GLOMERÜLONEFRİT (MPGN)
• Son dönem böbrek yetersizliğine ilerlediğinden kronik
glomerulonefrit (KGN) de denir. MPGN büyük çocuklarda
ve genç erişkinlerde kronik glomerülonefritin en sık
nedenidir. Primer ve skonder olarak ayrılabilir.
• Sekonder formu; hepatit B ve C enfeksiyonu, subakut
bakteriyel endokardit, infekte şantlar ve SLE’ye bağlı
gelişebilir.
• Başlangıcından itibaren C3’ün düşük olması ile diğer
kronik glomerülonefrit nedenlerinden ayrılır.
MPGN Tipleri
•• Tip 1: En sık görülen tiptir. Mezengial matriks ve hücre
artışına bağlı olarak glomerüllerin görünümü lobüle
şekildedir. Granüler tarzda C3 birikimi daha az olarak Ig
birikimi görülür.
•• Tip 2: Mezengial değişiklikler daha azdır. Hastaların
serumunda bulunan C3 nefritik faktör nedeni ile alterne
yol devamlı aktive olur ve C3 aşırı düşük saptanır.
Lamina densada elektron yoğun, düzensiz birikim
vardır (bu sebeple “dense depozit hastalığı” da denir).
Transplantasyon sonrası nüks çok fazladır (%90).
67. Aşağıdakilerden hangisinin Kawasaki hastalığında
görülmesi beklenmez?
A) El ve ayaklarda ödem ve soyulma
B) Artrit
C) BCG skarı çevresinde eritem
D) Saçlı deride veziküler lezyonlar
E) Asepik menenjit
Cevap D
KAWASAKİ SENDROMU
• Kawasaki Hastalığı (KH), eskiden mukokutanöz lenf nodu
sendromu veya infantil PAN olarak da bilinir. %20-25
hastada koroner arter tutulumu (IVIG alan çocuklarda
<%5) yapan bir vaskülittir. Gelişmiş ülkelerde edinsel
kalp hastalığı nedenidir.
• Etiyolojisi bilinmiyor, en sık Asyalı çocuklarda görülür.
Küçük çocuklarda ve erkeklerde sık görülür.
• Orta büyüklükteki artlerin vaskülitir, en sık koroner arter
tutulur.
Klinik Bulgular
• Uzun süren ateş (>38.3’C): Antibiyotiğe yanıtsız, 1-2 hafta
devam eder. Ateşe diğer tanı kriterleri eşlik eder.
Tanı Kriterleri
•• En az 5 gün süren ateş. Antibiyotiklere ve ateş düşürücülere cevapsızdır
•• Aşağıdaki durumlardan en az 4’ü:1. Bilateral eksüdasız bulbar-konjonktival konjesyon2. Çapı 1,5 cm›den büyük, tek taraflı servikal LAP3. Orofarinks mukozasında değişiklikler: Orofarinkste
kızarıklık, dudaklarda kırmızılık, kurumuş ve çatlamış dudaklar, çilek dili. Ülser olmaz.
4. Polimorfik döküntü5. Periferik ekstremite değişiklikleri; akut dönemde el
ve ayaklarda ödem ve/veya eritem, subakut dönemde periungual başlayan desquamasyon
•• Benzer hastalık tablolarının dışlanması
• Perineal desqumasyon akut dönemde sıktır. Peiungal
desqumasyon subakut dönemde başlar.
• Tanıdan 10 gün öncesine kadar GİS (kusma, ishal, karın
ağrısı) ve solunum (burun akıntısı, öksürük) problemleri
olabilir.
KH’da Diğer Tutulumlar
•• KVS: En önemli tutulumdur. Erken dönemde
miyokardit (ateşle orantısız taşikardi ve sol ventrikül
fonksiyonda düşme) çoğu hastada oluşur. Kardiyojenik
şok, perikardit, valvular regurjitasyon,ve koroner arter
anevrizması oluşabilir. Koroner arter problemi tedavisiz
hastaların %25’nde 2-3 haftada gelişir.
•• Kas iskelet sistemi: Artrit, artralji
•• GİS: Diare, kusma, karın ağrısı, karaciğer fonksiyon
bozukluğu, safra kesesi hidropsu
•• Santral sinir sistemi: Aşırı irritabilite (özellikle küçük
çocuklarda), aseptik menenjit, nörosensoryal işitme
kaybı
•• Genitoüriner: Uretrit/meatit (steril piyüri)
•• Diğer: BCG yerinde eritem ve endürasyon, anterior üveit,
desquamasyon
62 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
68.
I. Tam kan sayımı
II. Serum C3 düzeyi
III. Anti-kardiyolipin antikor
IV. Anti-SSA (Ro) antikor
V. İdrar mikroskopik incelemesi
Sistemik lupus eritematöz ön tanısıyla takip edilen 12
yaşındaki kız çocuğu için, tanı kriterlerini karşılaması için
yukarıdaki testlerden hangisi/leri araştırılması faydalıdır?
A) I, II ve V
B) II, III ve IV
C) II, III ve V
D) I, III, IV ve V
E) I, II, III ve V
Cevap E
Verilen seçeneklerden tanı kriterlerini karşılayan testler E
seçeneğinde doğru olarak verilmiştir.
SLICC (Systemic Lupus International Collaborating Clinics) Sınıflama Kriterleri• Klinik ve immünolojik kriterlerden en az birer tane olmak
üzere 4 kriter varlığında SLE olası tanı konulur, klinik tanı değil
Klinik KriterAkut kutanöz lupus (Malar rash, büllöz rash, toksik epidermal nekroliz varyant, makülopapüler rash)Kronik kutanöz lupus (Klasik diskoid ras, lupus pannikülit, mukozal lupus)Oral ve nazal ülserAlopesi (skar bırakmayan)Sinovit (≥2 eklem)Serozit (plörezi veya perikardiyal ağrı>1 gün, plevral effüzyon, perikardiyal effüzyon, EKG kanıtlı perikardit)Renal (idrarda eritosit, proteinüri)Nörolojik (Nöbet, psikoz, mononörit, perifeal veya kraniyal nöropati veya akut konfüzyon)Hemolitik anemiLökopeni (WBC<4000; lenfopeni<1000/mm3)Trombositopeni (<100,000/mm3)
İmmünolojik KriterlerANA pozitifliğiAnti ds DNA pozitifliğiAnti-Sm pozitifliğiAnti-fosfolipit Ab pozitifliğiKompleman düşüklüğü (C3 ve C4 veya CH50)Direk coombs pozitifliği (hemolitik anemi yokluğunda)
69. Akut romatizmal ateşli çocuklarda en sık tutulan iki
kapak aşağıdaki seçeneklerden hangisinde doğru olarak
verilmiştir?
A) Mitral ve triküspit
B) Mitral ve aort
C) Aort ve pulmoner
D) Aort ve triküspit
E) Mitral ve pulmoner
Cevap B
ARA / Kardit:
•• En ciddi bulgusu olup morbidite ve mortaliteden
sorumludur. %50-60 oranda görülür.
•• Pankardit şeklinde görülür ve sekel bırakır. Tutulum
ölümcül eksudatif pankarditten hafif ve geçici kalp
tutulumu şeklinde olabilir.
•• Endokardit her zaman varken, myokardit ve perikardit
değişkendir.
•• Tutulum izole mitral veya mitral+aortun birlikte
tutulumu şeklindedir.
•• Akut ve iyleşme döneminde kapak yetersizliği şeklinde
olurken kapak stenozları ataktan yıllar sonra veya
erişkin döneminde görülür.
ARA’da kapak tutulumları ve özellikleri
Mitral yetersizliği çocukluk çağında en sık görülen, endokardite
ait bulgudur. Bu tanı için 2-3/6 şiddetinde, maksimum noktası
apekste bulunan ve koltuk altına yayılan pansistolik bir üfürüm
karakeristiktir.
Carey-Coombs üfürümü: ARA’da mitral yetersizliğe bağlı sol atriuma
fazla kan kaçması yüzünden apeksde duyulan middiastolik üfürüm.
Rölatif mitral darlığı üfüfrümüdür. MY derecesi sonraki yıllarda azalma
gösterir.
Aort yetersizliği: Aort yetersizliği daha nadirdir. Beraberinde çoğu kez
MY’de bulunur.
AY bulguları: Nabızlar büyük ve siçrayıcı tarzdadır. S2’yi takip eden,
aort odağında, sternum sol kenarından aşağı doğru yayılan diastolik
bir üfürüm karakteristiktir.
Austin-Flint üfürümü: AY apekste duyulan presistolik bir üfürüm.
(Diastolde ventriküle geri kaçan kan mitral kapakları, atriuma doğru
iterek, atriumdan diastolde ventriküle gelen kana karşı direnç oluştu-
rurması ile oluşur)
Mitral stenozu: Başlangıçta olmaz. MS’nun oluşması için 6-10 sene
geçmesi gerekir.
MS dinleme bulguları: SI ‘in şiddetlenmesi, Mitral açılma sesi (opening
snap), middiastolik ve presistolik üfürüm. EKG’de sol atrial büyüme ve
sonrasında sağ ventrikül hipertrofisi gibi bulgular karekteristiktir.
63DENEME SINAVI – 58
70. Fallot tetralojisinin aşağıdaki komplikasyonlarından
hangisinin görülme sıklığı en düşüktür?
A) Siyanotik nöbet
B) Bakteriyal endokardit
C) Kalp yetmezliği
D) Serebral tromboz
E) Beyin apsesi
Cevap C
Fallot Tetralojsi / Prognoz ve komplikasyonlar:
•• Serebral trombüsler; polistemi ve dehidratasyon
varlığında görülür.en sık serebral venler ve dural
sinüslerde olur. Arterlerde nadirdir.
• Sıklıkla 2 yaşın altındaki çocuklarda görülür.
• Flebotomi ve TDP ile volüm replasmanı yapılır.
Heparinin faydası düşüktür, hemorajik serebral
infarkta kontrendikedir.
•• Beyin apsesi; Sıklıkla 2 yaşından büyüklerde görülür.
Sinsi başlangıçlı olup, ateş ve davranış değişikliği ile
karakterizedir. Bazen akut başlangıçlı bulantı, kusma ve
baş ağrısı görülür.
•• Bakteriyel endokardit; Sağ ventrikül infindibulumunda,
pulmoner, aortik ve nadiren triküspit kapakta görülür.
Kalp yetersizliği; FT’de beklenmez(!!!!). Asiyanotik bebeklerde görülebilir.
71. Aş Gelişme geriliği getirilen 15 aylık çocuğun, üst solunum
yolu enfeksiyonlarından sonra alt ekstremitelerde
haraketsizlik, duyu kayıpları ve hassasiyet olduğu öğreniliyor.
Fizik muayenede karaciğer büyüklüğü saptanıyor.
Hipofosfatemi, glikozüri, metabolik asidoz, transaminaz
yüksekliği ve PT uzaması olan hastada en olası
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Galaktozemi
B) Hartnup hastalığı
C) Tirozinemi tip 2
D) Tirozinemi tip 1
E) Herediter fruktoz intoleransı
Cevap D
Tirozinemi- Tip 1:
Otozomal resesif geçer.
Tirozinoz, fumaril asetoasetat hidrolaz eksikliği,
hepatorenal tirozinemi de denir.
Karaciğer, böbrek periferik sinir sistemi en sık tutulan
yerlerdir.
Nadir bulgusu hipertrofik kardiyomyopatidir.
Kan tirozini orta derecede yüksektir.
Hastalık akut, subakut ve kronik formda olabilir.
Bulgulardan sorumlu olan tirozin metaboliti süksinil
asetondur.
İlk 2- 6 ayda asemptomatik olur. 2 haftadan önce ve 1 yaştan
sonra nadirdir. Erken başlayanda mortalite daha yüksek olur.
Karaciğer tutulumu;
•• Çoğunlukla araya giren enfeksiyonlarla akut hepatik
krizle gelirler.
•• Kusma, ateş, karaciğer enzimlerinde artma, sarılık
hipoglisemi, kanama bozukluğu sıktır.
•• Metionin artışına bağlı çürük lahana kokusu olur.
•• Çoğu hepatik kriz kendiliğinden çözünür.
•• Aralarda büyüme geriliği, kanama bozukluğu,
hepatomegali devam eder.
•• Karsinom riski artmıştır.
•• Hepatoselüler karsinom 2 yaştan önce nadiren gelişir.
Böbrek tutulumu:
Renal tubüler fonksiyon bozukluğu (Fankoni sendromu),
nefromegali, nefrokalsinoz ve vitamin D dirençli raşitizm görülür.
Normal anyon açıklı metabolik asidoz, hipofosfatemi ve
hiperfosfatüri olur.
Periferik nöropati: Porfiri benzeri krizlere neden olur. ALA
dehidratazın süksinil aseton tarafından inhibisyonu nedeni ile
olur. Ataklar 1- 7 günde geçer.
•• Bacak ağrıları, paralitik ileus, kusma, karın ağrısı
•• Baş ve gövdede hipertonik postür
•• Nadiren self mutilasyon görülür.
Laboratuvar bulguları:
•• Serum bilirubininde (direkt + indirekt) artış
•• Karaciğer enzimlerinde yükselme, koagülasyon
fakörlerinde azalma
•• Alfa-fetoprotein düzeyinde artış. Kord kanında bile
yüksek (intrauterin hasar göstergesi). malignite
gelişiminde daha da artar.
•• ALA düzeyinde artış
•• Plazma tirozin, metionin ve p-hidroksifenil pirüvikasit
artışı
•• Generalize aminoasidüri, glukozüri, fosfatüri
•• Serumve idrarda süksinil aseton artışı tanısaldır.
•• Süksinilaseton yüksek olmayan ogularda karaciğer
biyopsisi ile enzim tayini
64 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Tedavi:
Nitisinon (NTBC, 2-(nitro-4-trifluoromethylbenzoyl)-1,3-
cyclohexanedione) kullanılır.
72. Yakınması olmayan 3 yaşındaki erkek çocuğun muayenesinde
sternumun sol üst kenarında 2°/6° şiddetinde sistolik
üfürüm, 2. kalp sesinde sabit ikilenme duyuluyor. EKG’de
frontal düzlemde QRS aksının (-) 60° olduğu görülüyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sinüs venosus tipte atrial septal defekt
B) Perimembranöz ventriküler septal defekt
C) Pulmoner kapak darlığı
D) Ostiyum sekundum tipte atrial septal defekt
E) Ostiyum primum tipte atrial septal defekt
Cevap E
Atriyal Septal Defekt (ASD)
Primum ASD:
•• Septumun ventiküle yakın kısmında yerleşir ve AV kanal
defekti( endokardiyal yastık defekti) ile birlikte olabilir.
•• Çoğunlukla mitral kapağın anterior yaprakcığında yarık
görülür.
•• Erken dönende pulmoner vasküler hastalık
gelişebileceği için kapatılmalıdır.
•• Down sendromu ile beraberdir.
•• EKG ‘de sol aks görülür
73. Fındıkkıran özefagusla ilgili yanlış olan aşağıdakilerden
hangisidir?
A) En sık görülen özefagus motilite bozukluğudur
B) En ağrılı olan özefagus motilite bozukluğudur.
C) Hastalarda disfaji ve göğüs ağrısı görülebilir.
D) Ameliyatın en az yararlı olduğu motilite
bozukluklarındandır.
E) Non-peristaltik kontraksiyonların olduğu motilite
bozukluğudur.
Cevap E
Fındıkkıran (nutcracker) özefagus; primer özefagus motilite
bozukluklarının en sık görülenidir. Yüksek amplitüdlü veya
basınçlı kontraksiyonlar vardır. Basınç 400 mmHg yi aşabilir.
Disfaji ve şiddetli göğüs ağrısı tipiktir. Ayrıcı tanı çok önemlidir
çünkü cerrahi tedavi endikasyonu yoktur; myotominin yararı
yoktur.
74. Özefageal divertiküllerle ilgili şağıdakilerden hangisi
yanlıştır?
A) Zenker divertikülü pulsiyon divertikülü özelliğindedir.
B) Divertiküllerin tanısında tanıya yardımcı olan ve
altın standart yöntem olarak kabul edilen baryumlu
grafilerdir.
C) Zenker divertikülü özefagusun sadece mukoza
tabakasını içerir ve bu yüzden gerçek divertikül olarak
değerlendirilir.
D) Traksiyon divertiküllerinde gerçek patoloji özefagusta
değildir.
E) Divertiküller en sık faringoözefageal bölgededir.
Cevap C
Divertiküller özefagus duvarının poş halini almasıdır. En sık
faringoözefageal bölgededir. Etyolojisine göre intra özefageal
basıncın yüksek olmasıyla oluşan pulsiyon ve gerçek patolojinin
özefagusta olmadığı çekmeye bağlı oluşan traksiyon divertikülü
olarak ayrılır. Divertiküller tam kat yani gerçek divertikül
olabileceği gibi Zenker divertikülündeki gibi sadece özefagus
mukozasını içeren yalancı divertikül olarak da değerlendirilirler.
Tanıda altın standart baryumlu grafilerdir.
75. Peptik ülserlerinin komplikasyonlarından kanamayla ilgili
hangisi yanlıştır?
A) En sık görülen komplikasyon kanamadır.
B) En mortal komplikasyon kanamadır.
C) Kanamalarda endoskopik tedavi tercih edilebilir.
D) Kanama en sık gastroduodenal artere bağlı yani ön
yüzden gerçekleşir.
E) Kesinlikle cerrahi tedavi gerektirmeyen komplikasyondur.
Cevap E
Peptik ülser komplikasyonlarından en sık ve en mortal
olan kanamadır. Kanamalara şiddetine ve durumuna göre
medikal, endoskopik ve cerrahi girişim gerekebilir. Kanama en sık
gastroduodenal artere bağlı arka yüzden gerçekleşir.
65DENEME SINAVI – 58
76. Erken mide kanserlerinde tümörün duvarda yaptığı
invazyonu en iyi gösteren inceleme aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Manyetik rezonans görüntüleme
B) Bilgisayarlı tomografi
C) Endoskopi
D) Endoskopik ultrasonografi
E) Baryumlu mide grafisi
Cevap D
Mide kanserlerinde tümörün duvarda yaptığı invazyonun
derecesini en iyi gösteren inceleme endoskopik ultrasonografidir.
77. Aşağıdakilerden hangisinin mide kanseri riskini azalttığı
düşünülmez?
A) Taze sebze meyveden zengin beslenme
B) Salisilat
C) C vitamini
D) E vitamini
E) Yağsız beslenme
Cevap E
Beslenme alışkanlıkları, diyet mide kanseri için üzerinde
çok durulmuş risk faktörüdür. Yüksek oranda nitrit içeren
tütsülenmiş yiyecekler, konserve, tuzlu kurutulmuş gıda
tüketenlerde risk artmaktadır. Aklorhidrik midede kolonize olan
bakteriler de,diyetle alınan nitratları nitritlere ve yine gıdalarla
alınan aminleri de nitritlerin varlığında karsinojenik N-nitrozo
bileşiklerine dönüştürürler. Vitamin C; E ve diğer antioksidanlar
da nitritlerden mutajenik bileşikler oluşmasını önlediği için
mide kanseri riskini azaltır. Ayrıca taze sebze ve meyveler de
koruyucudur.Düzenli aspirin kullanımı koruyucu olabilir. Yağlı
beslenme riski arttırıyor olabilir ama yağdan fakir beslenme mide
kanseri riskini azaltmaz.
78. Aşağıdakilerden hangisi marjinal ülser gelişmesine neden
olabilecek durumlardan değildir?
A) Bilateral trunkal vagatomi (BTV)
B) Fonksiyonel paratiroid adenomu
C) Zollinger-Ellison sendromu
D) Mide stazı
E) Helikobakter pilori taşıyıcılığı
Cevap A
Marjinal ülserler asit-pepsin aktivitesinin devam
etmesine ikincil gelişen rekürren peptik ülserlerdir. Genellikle
anastamozun hemen yakınında götürücü (afferent) jejenum ansı
tarafında olurlar. Marjinal ülser gelişimine neden olabilecek
durumlar;
•• Tam olmayan (eksik) vagatomi (en sık neden)
•• Rezidü antrum mukozasının kalması
•• Fonksiyonel paratiroid adenomu
•• Zollinger-Ellison Sendromu
•• Mide stazı
•• Helikobakter pilori taşıyıcılığı
79. Chron hastalığının erken karakteristik lezyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Lineer ülserler
B) Enteroenterik fistüller
C) Kript abseleri
D) Aftöz ülserler
E) Serozal renk değişiklikleri
Cevap D
Chron hastalığında görülen en erken lezyon aftöz ülserlerdir.
Zamanla lineer ülserler gelişir. İlerleyen aşamalarda da tüm
barsak duvarı tutulur.
80. Kolonik iskeminin en az etkilediği bölüm aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Çıkan kolon
B) Transvers kolon
C) İnen kolon
D) Sigmoid
E) Rektum
Cevap E
En iyi kanlanan yani iskemini en az olduğu bölge rektumken
en fazla iskemiye açık bölge splenik fleksuradır.
66 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
81. Aşağıdakilerden hangisi Lynch sendromu tanısı koymak
için kullanılan Amsterdam kriterlerinden biridir?
A) İki akrabada kolon kanseri olması
B) Kolon kanserlerinden en az birinin 50 yaşın üstünde
ortaya çıkması
C) Kolon kanserlerinin sol kolonda yerleşmesi
D) En az ardışık iki jenerasyonun etkilenmesi
E) Endometrium kanserli en az 1 akraba olması
Cevap D
HNPCC (Lynch Sendromu) tanısı koymak için;
Amsterdam kriterleri:
1. Bir tanesi birinci derece akraba olan en az 3 akrabada
kolorektal kanser olması
2. En az iki ardışık kuşakta ortaya çıkması
3. Etkilenen akrabalardan en az birisinde 50 yaşından önce
kolorektal Ca gelişmesi
82. Karaciğer amip abseleri ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
doğrudur?
A) Genellikle sol lobta yerleşirler.
B) Genellikle multipledır.
C) Genellikle erkeklerde izlenir.
D) Genellikle 50li yaşların üstündeki yaş grubunda izlenir.
E) Sarılık sık görülen bir semptomdur.
Cevap C
Karaciğer amip absesi genellikle gençlerde ve erkeklerde
izlenir. Daha çok karaciğerin sağ lobunda yerleşir hemen her
zaman tektir. Sarılık olağan bir semptom değildir.
83. Akalkülöz kolesistit ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
doğrudur?
A) Tek tedavisi kolesistektomidir.
B) Çoğu kez hastane dışı ortamda ve yaşlılarda görülür.
C) HIDA sintigrafisi genellikle normal sonuç verir.
D) Temel patofizyoloji safra kesesi stazı ve iskemidir.
E) Ultrasonografide safra kesesi genellikle normaldir.
Cevap D
Akalkülöz kolesistit (taşsız kolesistit) çoğu kez hastanede
yatan, büyük ameliyat olmuş, komorbid faktörleri olan yaşlılarda
görülür. Temel patofizyoloji safra kesesi stazı ve iskemidir.
Ultrasonografide safra kesesinde taş görülmez. Kese hidropiktir.
Duvar kalınlaşması ve perikolesistik sıvı görülebilir.
HIDA sintigrafisinde safra kesesinde dolum defekti
gözlenmez. Eğer mümkünse en uygun tedavi acil
kolesistektomidir. Hastaların birçoğunda komorbid faktörler
bulunabileceği için kolesistektomi yerine ultrasonografi eşliğinde
peruktan kolesistostomi de bir başka seçenektir. Hastaların %90ı
peruktan kolesistostomi ile iyileşir.
84. Kronik pankreatitte en sık ameliyat endikasyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ağrı
B) Koledok basısı
C) Duodenum obstrüksiyonu
D) Psödokist
E) Nekroz
Cevap A
Kronik pankreatit için en sık ameliyat endikasyonu
analjeziklere hatta bazen narkotiklere cevap vermeyen karın
ağrısıdır. Nekroz kronikten ziyade akut pankreatitte görülür.
85. Aşağıdaki genetik hastalıkların hangisinde pankreas
kanseri gelişme riski belirgin olarak artmaz?
A) Herediter meme-over kanseri BRCA-2 mutasyonu
B) Ataksi-telenjektazi
C) herediter pankreatit
D) Cowden hastalığı
E) Ailesel multipl mol melanoma sendromu
Cevap D
Cowden hastalığı hamartamatöz polipozis sendromlarından
biridir, PTEN mutasyonu vardır. İnce barsaklarda hamartomlar,
bening ve malign meme tümörleri, tiroid maligniteleri görülür.
Pankreas kanser riskinin arttığı herediter sendrom ve
hastalıklar aşağıda listelenmiştir.
• Herediter non polipozis kolon kanseri
• Familiyal meme kanseri (BRCA-2)
• Peutz-jeghers
• Ataksi telenjektazi
• Familiyal multipl mol melanoma
• Herediter pankreatit
67DENEME SINAVI – 58
86. Elektif splenektomi en sık aşağıdaki hastalıkların/
durumların hangisi için yapılmaktadır?
A) Travma
B) Hodgkin lenfoma
C) İdiyopatik trombositopenik purpura
D) Herediter sferositoz
E) Hipersplenizm
Cevap C
Splenektomi en fazla travmatik rüptür için yapılmaktadır.
elektif splenektomi ise en çok ITP için yapılır.
87. Yetmiş yaşında kadın hasta kolesistektomiden sonra
ateş,sağ üst kadran ağrısı, sağ diyafram yüksekliği ve
sağ bazalde sıvı ile geliyorsa aşağıdakilerden hangisi
düşünülür?
A) Koledokolitiazis
B) Subhepatik apse
C) Sağ alt lob pnömonisi
D) İnterloop apse
E) Toksik hepatit
Cevap B
Hastada subhepatik abse kliniği tarif edilmektedir. En önemli
ipucu kolesistektomi sonrasında gelişmesidir. Koledok taşında
tıkanma sarılığı beklenir.
88. Fizik incelemede sol memede göğüs ön duvarına fikse, 2,5
cm çaplı kitle ile birlikte sol aksillada düzey II’de konglomere
lenfadenopati tespit edilen bir kadın hastada yapılan
biyopsinin sonucu invaziv meme kanseri olarak geliyor.
Uzak metastaz tespit edilmeyen bu hasta TNM sistemine
göre hangi evrededir?
A) Evre 2A
B) Evre 2B
C) Evre 3A
D) Evre 3B
E) Evre 3C
Cevap D
Evreleme
Tis: DCIS / LCIS
T1: Tümör ≤ 2cm
T2: tümör 2-5cm arassında
T3: tümör >5cm
T4a: tümörün göğüs duvarına invazyonu
T4b: Tümörün cilt invazyonu (portakal kabuğu,
ülserasyon,satellite cilt lezyonları varlığı)
T4c: a + b
T4d: İnflamatuar karsinom
Klinik (preoperatif)
• N1: İpsilateral aksillada mobil lenf nodu / nodları
• N2: İpsilateral aksillada hareketsiz lenf nodu /nodları,
veya ipsilateral internal mammarian lenf nodları
• N3: ipsilateral aksilla ve internal mammarian nodların
birlikte bulunması veya ipsilateral infraklavikular
nodlar, veya ipsilateral supraklavikular nodlar
Patolojik (postoperatif)
• N1: 1-3 lenf nodu
• N2: 4-9 lenf nodu
• N3: >10 lenf nodu
M0: uzak metastaz yok
M1 uzak metasaz var
Memenin TNM evrelemesi
Evre T N M
0 is 0 0
1 1 0 0
2A 0 1 0
1 1 0
2 0 0
2B 2 1 0
3 0 0
3A 0 2 0
1 2 0
2 2 0
3 1 0
3 2 0
3B 4 0 0
4 1 0
4 2 0
3C Herhangi T 3 0
4 Herhangi T Herhangi N 1
68 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
89. Hem anti inflamatuar hem immün supresif etkili olan
sitokin aşağıdakilerden hangisidir?
A) IL-4
B) IL-10
C) IL-13
D) IL-12
E) IL—6
Cevap B
IL-10 hem anti inflamatuar hem immün supresif etkilidir.
IL-10 Çözünen TNFR salınımını arttırır. Reaktif oksijen
metabolitlerinin makrofajlar tarafından üretimini azaltır.
IL-10, B Lenfositlerden IG salınımını arttırır.
90. Aşağıdakilerden hangisi hasarla ilişkili moleküler
yapılardan (DAMP) değildir?
A) Isı şok proteinleri
B) Hyalüronik asit
C) Biglikan
D) S-100 Proteini
E) IL-1 beta
Cevap E
Travma DAMP molekülleri immünolojik açıdan aktif
olan farklı yapılardaki endojen moleküller olup bu maddeler
genellikle hasaralı hücrelerden pasif olarak yada travmadan
sonra uyarana yanıt olarak salınırlar. Başlıca DAMP molekülleri;
•• HMGB-1
•• ISI ŞOK PROTEİNLERİ
•• S-100 PROTEİNİ
•• HİYALÜRONİK ASİT
•• MİTOKONTRİAL DNA
•• BİGLİKAN
•• IL-1 ALFA
•• FORMİL PEPTİTLER
91. Troid neoplazmlarında izole edilen genetik
mutasyonlardan hangisi malignitede prognozun kötü
olacağını ve cerrahiden sonra nüks edeceğini gösterir?
A) ras
B) braff
C) ret
D) met
E) p53
Cevap B
Troid neoplazmlarında en sık izole edilen onkogen RAS’tır.
Ancak en sık izole edilen tümör supresyon gen p53’tür. Ancak
braff mutasyonu olan hastalarda malignitenin kötü prognozlu
olacağını ve cerrahiden sonra nüksün yüksek olacağını gösterir.
92. Pulmoner yetmezlikli hastalarda hazırlanan enteral
formüllerde aşağıdakilerden hangisinin arttırılması
gerekir?
A) Karbonhidratlar
B) Protein
C) Lipitler
D) Vitaminler
E) Esansiyel amino asitler
Cevap C
Pulmoner yetmezlikli hastalarda total kalorinin yarısı
lipitlerden sağlanmalıdır. Pulmoner yetmezlıklı hastalarda
lipit içeriği artarken karbon hidrat içeri azaltılmaldır. Çünkü
karbon hidratların sindirimi sonrasında açığa çıkan CO2 diğer
metabolitlerin yıkımı sonucu açığa çıkan CO2 düzeyinden daha
fazladır. Onun için pulmoner yetmezlikli hastada CO2 yükünü
azaltmak için karbonhidrat azaltılmalıdır. Metabolitlerin yıkımı
sonucu açığa çıkan CO2 düzeyi çoktan aza doğru karbonhidratlar,
proteinler, lipitler şeklinde sıralanır.
93. Aşağıdakilerden şıklardan hangisinde travmalı hastalarda
görülen mortal triad doğru olarak verilmiştir?
A) koagulopati, hipotermi, hipotansiyon
B) hipotansiyon, hipotermi, asidoz
C) koagulopati, hipotermi, asidoz
D) hipotermi, asidoz, anüri
E) hipotermi, anüri, asidoz
Cevap C
69DENEME SINAVI – 58
Travmalı hastalarda görülen mortal triad koagulopati,
hipotermi ve metabolik asidoz’dan oluşur. Bu mortal triadı
düzeltmek için yapılan massif kan transfüzyonu ve laparatominin
uzaması durumunda bu triadın mortaliteyi daha fazla arttırdığı
bilinmektedir.
94. Aşağıdakilerden hangisi adrenal krizdeki hastanın kan
tablosu ile uyumlu değildir?
A) plazma sodyumunu 128/meq/l
B) plazma potasyumu 6meq/l
C) kan üre nitrojeni 60 mg/dl
D) kan sekeri 60 mg/dl
E) WBC; 6000/mm3
Cevap E
ADRENAL KRİZDEKİ HASTANIN KAN TABLOSU:
Plazma kortizol düzeyi<18 mikrogram /dl
Hiponatremi
Hiperkalemi
Eozinofilinin hakim olduğu lökositoz
Azotemi
Hipoglisemi
95. Aşağıdakilerden hangisi hiperfosfotemi nedenlerinden
değildir?
A) Hipoparatroidizm
B) Hipertroidizm
C) Rabdomyoliz
D) Maling hipertermi
E) Refeding sendromu
Cevap E
HİPERFOSFATEMİ NEDENLERİ
Hipoparatridizm
Hipertroidizm
Rabdomyoliz
Hemoliz
Ağır hipotermi
Malign hipertermi
Renal yetmezlik
HİPOFOSFATEMİ NEDENLERİ
Respiratuar alkaloz
İnsülin tedavisi
Aç kemik sendromu
Refeeding sendromu
96. Aşağıdkilerden hangisi kompartman sendromunun ilk
bulgusudur?
A) artan ağrı
B) solukluk
C) nabızsızlık
D) duyu azalması
E) parestezi
Cevap A
KOMPARTMAN SENDROMUNUN GELİŞTİĞİNİ DÜŞÜNDÜREN
BULGULAR
Artan ağrı (kompartman sendromunun ilk klinik bulgusu
ağrıdır.)
Solukluk
Nabız yokluğu
Duyu azalması
Şişlik
Paralizi
97. 3 aylık erkek bebek muayenesinde sağ gözünde lokokori
olduğu gözleniyor. Lokokori etiyolojisinde aşağıdakilerden
hangisi düşünülmez?
A) İris kolobomu
B) Katarakt
C) Persistan hiperplastik primer vitreus
D) Retinoblastom
E) Vitreus hemorajisi
Cevap A
Lokokori beyaz göz reflesi demektir. İris kolomu konjenital
olarak iriste yarık bulunmasıdır. Lokokori sebebi değildir.
Hiperplastik primer vitreus ise fetal hayatta lensi besleyen
arter olan a.hyaloideanın regrese olmamasına bağlı vitreus içinde
fibrotik band oluşturmasıdır.
70 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
98. Göz içinde yabancı cisim düşünülen bir hastaya aşağıdaki
tetkiklerden hangisinin yapılması sakıncalıdır?
A) Bilgisayarlı tomografi
B) Manyetik rezonans
C) Ultrasonografi
D) Direkt grafi
E) Oftalmoskopik muayene
Cevap B
Göz içi yabancı cismi metal olursa MR da manyetik etkiyle
hareketlenerek göz içi yaptığı hasar artabileceğinden MR
çekilmesi bu gibi durumlarda kontrendikedir
99. Erişkinlerde balon dilatasyonun tercih edildiği konjenital
hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Valvuler aort darlığı
B) Aort koartasyonu
C) Pulmoner valvuler darlık
D) Ebstein anomalisi
E) Ciddi mitral darlık ve yetmezliği
Cevap C
Erişkinlerde balon dilatasyonun tercih edildiği konjenital
hastalık Pulmoner valvuler darlıktır.
100. 43 yaşında kadın hasta baş dönmesi şikayeti ile polikliniğe
başvuruyor. Yapılan tetkiklerinde sol kulakta sinir tipi
işitme kaybı olduğu gözleniyor. MR da sol tarafta 8. sinirde
pontoserebellar köşe tümörü olduğu gözleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Araknoid kist
B) Akustik nörinom
C) Akustik nöroblastom
D) Glomus jugulare tümörü
E) Meniere hastalığı
Cevap B
8. sinirin en sık görülen kitlesi akustik nörinomdur. Vertigo,
tinnitus, işitme kaybı ile karakterizedir.
101. Meniere hastalığı için aşağıdakilerden hangisi doğru
değildir?
A) Tekrarlayan vertigo
B) Nistagmus
C) İleti tipte işitme kaybı
D) Tinitus
E) Kulakta dolgunluk
Cevap C
Meniere hastalığı tekrarlayan ventrigo, genelde tek taraflı
sensorinöral tipte işitme kaybı, tinitus atakları ve atak öncesi
kulak dolğuluğu ile karakterizedir. Temelde yatan patolojik olay
endolenfotik hidropstur.
MENİERE HASTALIĞI Klinik Genelde tek tara ı (%80), uktuan
ve progresif sensorinoral işitme kaybı vardır. Vertigo atakları
arasında işitme iyidir. Hastalarda Rekruitment (ses intoleransı)
vardır. Tinnitus devamlıdır.
102. Kadınlarda en sık gözlenen üriner inkontinas tipi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Taşma inkontinansı
B) Gerçek stres inkontinans
C) Aşırı aktif mesane
D) Fonksiyonel inkontinans
E) Mikst inkontinans
Cevap B
Kadınlarda en sık izlenen üriner inkontinas tipi gerçek
stres (anatomik) inkontinanstır. Bu inkontinans tipinde karın içi
basıncını artıran aktiviteleri (öksürme, ıkınma, egzersiz, gülme,
vb.) takiben istemsiz idrar kaçırma meydana gelir. Tipik olarak
mesaneyi yerinde tutan kasların zayıflamasına veya mesane
ile üretra arasındaki anatomik açılanmanın bozulmasına bağlı
olarak ortaya çıkar ve en sık nedeni doğum travmalarıdır. Aşırı
aktif mesane (urge inkontinans), ani ortaya çıkan idrar hissi
ve takiben gelişen istemsiz idrar kaçırma olarak tanımlanabilir.
Urge inkontinans, mesanenin istemsiz kontraksiyonuna bağlı
olarak gelişir ve altta tipik olarak nörolojik sistem hastalıkları
(Alzheimer veya Parkinson hastalığı vb.) bulunur. Ayrıca
insterstisyal sistit bir risk faktörüdür.
Taşma inkontinansında hastalar mesanelerini tamamen
boşaltamazlar ve sık idrara çıkma veya damlama şeklinde
idrar kaçırma yakınması vardır. Tipik olarak mesane kaslarının
nöronal bir hasara sekonder (diyabet vb.) zayıflamasına bağlı
olarak gelişir. Fonksiyonel inkontinans Parkinson hastalığı,
71DENEME SINAVI – 58
Alzheimer veya artriti olan yaşlı hastalarda en sık ortaya çıkan
üriner inkontinans olarak bilinir. Tipik olarak iletişim problemi
veya hareket kısıtlılığına bağlı olarak tuvalete yetişememe
problemi vardır.
103. Künt travmaya maruz kalan hastalarda retroperitoneal
hematomların en sık görülen nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Böbrek parankimi yaralanması
B) Vena kava inferior yaralanmaları
C) Pelvis kırıkları
D) Mezenterik damar yaralanmaları
E) Pankreas yaralanması
Cevap C
Pelvis kırıkları genelde yüksekten düşme veya trafik kazası
gibi yüksek enerjili kırıklardır. Basitten çok komplike, anstabil
kırıklara kadar gidebilir. Beraberinde majör kanamalar, iç organ
yaralanmaları, başka majör kemik kırıkları da görülebileceğinden
hayati tehlike vardır. Acil olarak multisistem değerlendirilmesi
yapılmalıdır. Acil eksternal ve hasta stabilleşince internal
fiksasyon uygulanır.
104. Üç aylık bebekte doğuştan kalça displazinin tanısını
koymada en yararlı tetkik aşağıdakilerden hangisidir?
A) Konvansiyonal eklem grafisi
B) Bilgisayarlı tomografi
C) Ultrasonografi
D) PET-BT
E) Manyetik Rezonan
Cevap C
Gelişimsel Kalça displazisi ve/veya Çıkığının (GKÇ) görülme
sıklığı 1000 canlı doğumda 1-4 arasındadır. Kız bebeklerde 4-5 kat
fazla görülür. İlk doğan çocukta görülme şansı daha yüksektir.
Tek başına sol kalçada görülme sıklığı %67 dir. İkinci sıklıkta ise
bilateral görülür. İlk ayda DKÇ teşhisinde en yararlı tetkik USG dir.
105. Aşağıdaki lokal anesteziklerden hangisi en uzun etkilidir?
A) Lidokain
B) Ropivakain
C) Tetrakain
D) Prokain
E) Prilokain
Cevap B
En uzun etkili lokal anestezik Ropivakaindir.
106. Trafik kazası soncu acil servise getirilen 40 yaşındaki kadın
hastanın yakınlarının verdiği anemnezde travma sonrası
kısa bilinç kaybını takiben hastanın şuurunun açıldığı
hastaneye getirilirken tekrar kapandığı bildirildi. Nörolojik
muayenesinde bilinç kapalı, sağ pupil ks dilate ve sol
hemiparezi saptanıyor. Çekilen Bilgisayarlı tomogra sinde
temporal kemikte fraktür ve lens şeklinde kanama alanı
saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Epidural hematom
B) Subaraknoid kanama
C) Subdural hematom
D) İntraserebral hematom
E) Putaminal hematom
Cevap A
Epidural Hemoraji sıklıkla kafa kemiklerinde olan fraktürlere
eşlik eder. A.meningia media kanamasına bağlıdır. BT de
lens seklinde (bikonveks) olarak gözükür. % 20 vakada lusid
interval denilen tablo oluşturur. Hastada kafa travması sonrası
2-3 saat sonra bilincin aniden kapanması ile giden tablo
oluşturabilir. Tanı BT ile konulur.
107. Üreterin en sık rastlanan konjenital anomalisi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Üreterosel
B) Üreteropelvik darlık
C) Ektopik üreter ori si
D) Duplikasyon
E) Posterior üretral valf
Cevap D
KONJENİTAL ÜRİNER ANOMALİLER
Böbrek Sayı Anomalileri: Bilateral agenezi, unilateral renal
agenezi ve ikiden fazla böbrek olabilir. En sık görüleni unilateral
agenezidir ve genelde asemptomatiktir.
72 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Böbrek Lokalizasyon Anomalileri: Malrotasyon, renal
ektopi, intratorasik böbrek olabilir. En önemlisi renal ektopidir
ve beraberinde genellikle pelvis renalis öne dönüktür
(malrotasyon). Renal ektopinin en sık karşılaşıldığı yer kemik
pelvis içidir (pelvik böbrek). Böbreği tutan yapıların zayıflığı
sonucu böbreğin düşüklük göstermesine pitozis denir ve
arasındaki fark pitotik böbreğin üreter ve damarlarının normal
morfoloji ve uzunlukta olmasıdır.
Böbrek Füzyon Anomalileri: İki böbreğin birleşmesi anlamına
gelir ve ektopi ve malrotasyonla birliktedir. En sık görüleni
atnalı Böbrektir. Atnalı böbrek erkekte daha sıktır ve 1/3 hasta
asemptomatiktir. Atnalı böbrekte gövdenin aşırı ekstansiyonunda
ağrı olması tipiktir (Rowsing belirtisi) atnalı böbrek hastalığında
neoplaziler daha sık görülür (Wilms tümörü gibi) Tanı için en
yararlı tetkik IVP dir. Tedavi genellikle gerekmez.
KONJENİTAL ÜRETER ANOMALİLERİ
Üreter duplikasyonu yani bir böbreğin iki üretere sahip
olması üriner sistemin en sık malformasyonudur. Genellikle
pelvis renalisleri de ayrı olur. Tanıda ilk yapılması gereken test
IVP dir.
108. Aşağıdakilerden hangisi skar oluşumunu inhibe eder?
A) PDGF
B) FGF
C) Keratinosit büyüme faktörü
E) EGF
E) TGF-3
Cevap E
TGF -1 ve 2 skar oluşumunu arttırırken TGF-3 skar
oluşumunu azaltır.
109. Aşağıdakilerden hangisi ektopik gebelik riskini arttırmaz?
A) pelvik inflamatuar hastalık
B) ektopik gebelik öyküsü
C) oral kontraseptifler
D) progesteronlu rahim içi araç kullanımı
E) geçirilmiş tubal cerrahi
Cevap C
• Genel olarak tüm kontraseptif yöntemler gebelik
oluşumunu önledikleri için ektopik gebelik
oluşumunuda azaltırlar bu durumun tek istisnası
progesteronlu RİA kullanımıdır.
• Levonorgestrelli RİA ektopik gebelik riskini arttırmazlar.
• Gebelik oluşumu durumunda, gebeliğin ektopik olma
ihtimalini en fazla arttıran yöntem tubal sterilizayondur.
Oral kontraseptif ve bariyer yöntem kullananlarda bu
oran en düşüktür.
110. 45 yaşında 4 doğum yapmış hastanın öyküsünden son
yıllarda dismenore ve menoraji varlığı öğreniliyor. Yapılan
pelvik muayenede uterusun normalden büyük ve yumuşak
olduğu görülüyor.
Bu hastadaki en olası tanınız nedir?
A) adenomiyozis
B) endometrium kanseri
C) premenstruel sendrom
D) myoma uteri
E) endometrial polip
Cevap A
• Adenomiyozis, endometrial stromal ve glanduler
dokunun myometriuma yerleşmesi ile karakterize
durumdur.
• Daha çok orta yaş kadınlarda ve multiparlarda görülür.
• Pelvik muayenede uterus yumuşak ve normalden büyük
cesamettedir.
• Hastalarda özellikle dismenore ve menoraji şikayeti
bulunur.
• Medikal tedaviden genellikle yanıt alınamaz ve tanı
büyük olasılıkla histerektomi materyalinin patolojik
incelenmesi ile konur.
111. Otuz yaşında multipar hasta; her ay menstrüel siklusun
15.gününden sonra, elinde yüzünde şişme, sinirlilik ve
halsizlik şikayetleri olduğu gerekçesiyle kliniğe başvuruyor.
Yapılan incelemeler sonunda hastada organik patoloji
bulunamıyor.
Bu hastanın tedavisinde en etkin yöntem aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Danazol
B) Fluoksetin
C) Vitamin E
D) Spirinolakton
E) Bromokriptin
Cevap B
73DENEME SINAVI – 58
Hastada premenstrüel sendrom tariflenmektedir.
PMS tanısında kriterler:
1. Organik bir neden olmamalıdır
2. Semptomlar siklusun ikinci yarısında ortaya çıkmalıdır
3. Folliküler fazda en az 7 gün tamamen asemptomatik
olmalıdır
4. Arka arkaya en az 2 siklus semptomlar izlenmeli ve tıbbi
tedavi ihtiyacı gösterecek kadar şiddetli olmalıdır
5. Mensturasyonla semptomlar kaybolabilir
6. Prepubertal, postmenopozal ve gebelik dönemlerinde
görülmez
7. Mensturasyon olması şart değil, overleri korunmuş
histerektomili kadınlarda da görülebilir.
Tedavide: Ovulasyonun baskılanması kesin çözümdür.
Uygulanan yöntemler:
• Egzersiz
• Diyet: karbonhidrattan zengin diyet, kafein, alkol, sigara
ve kakao alımının kısıtlanması
• Kalsiyum, magnezyum, vitamin E ve B6
• NSAID ve spironolakton (ödem için)
• Danazol
• Bromokriptin (mastalji için)
• GnRH analogları
• Selektif serotonin geri-alım inhibitörü (SSRIs): Medikal
tedavi yöntemleri içinde en etkin ajan (Desipramin,
L-triptofan, Fenfluramine, Buspirone, Chlomipramine)
• Anksiyolitikler: Alprazolam ve buspiron
• Cerrahi: Overlerin çıkarılması son çaredir.
112. 17. gebelik haftasında yapılan dörtlü testin sonucunda
E3 (östriol) düzeyi düşük olan hastada aşağıdakilerden
hangisinin olma olasılığı en düşüktür?
A) Down sendromu
B) Plasental sülfataz eksikliği
C) Fetal adrenal hipoplazi
D) Plasental aromataz eksikliği
E) Çoğul gebelikler
Cevap E
Gebelik sırasında E3 ana östrojendir (%90). Düzeyi gebelik
öncesi döneme oranla 1000 kat artış gösterir. E3 sentezi gebelikte
fetus, plasenta ve annedeki bir grup metabolik aşamadan geçerek
meydana gelmektedir. Başlıca etkileri:
• Uterin kan akımını artırır..
• Östriol, östradiolden daha az aktiftir ancak aynı etkiyi
gösterir.
• Uteroplasental yatağa direkt östriol salgısı çok fazla
olduğundan kan akımını artıran ana hormonun östriol
olduğu düşünülmektedir.
• Plasental progesteron üretiminin regülasyonunda rol
oynarlar.
Gebelikte E3 düzeyi ikinci trimesterden itibaren belirgin bir
şekilde artmaya başlamaktadır. E3 fetusun ve plasentanın iyilik
halinin bir göstergesidir.
E3 düzeyinin düşük olduğu durumlar:
• Down sendromu
• Fetal ölüm
• Anensefali
• Annenin steroid tedavisi
• Fetal adrenal hipoplazi
• Plasental sülfataz eksikliği
• Plasental aromataz eksikliği
• Diabetes mellitus
• Preeklampsi, eklampsi
• Molar gebelik
E3 düzeyinin yüksek olduğu durumlar:
• Annede renal hastalık (serumda değişmez veya artar,
idrarda azalır)
• Preeklampsi, eklampsi
• Fetal hipoksi (ACTH artışına bağlı olarak DHEAS artar)
• Çoğul gebelikler
• Rh izoimmunizasyon
113. Yenidoğanda ambigus (belirsiz) dış genitallerin en sık
nedeni hangisidir?
A) XY gonadal disgenezi
B) Gerçek hermafroditizm
C) Feminizan testis sendromu
D) Annenin androjenik maddeler almış olması
E) Konjenital adrenal hiperplazi
Cevap E
Ambigus (belirsiz) dış genital organlar ile doğanların
neredeyse yarısı (%40-45’i) konjenital adrenal hiperplazili
bebeklerdir. En sık görülen şekli 21 Hidroksilaz eksikliğidir. 21
Hidroksilaz eksikliğinde % 50-70 ihtimalle tuz kaybı da vardır. Bu
74 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
çocuklarda doğumdan sonra beslenme güçlüğü, apati ve kusma
başlar. Bebekte hiponatremi, hiperkalemi ve dehidratasyon
gelişir. Bu çocuklar eğer müdahale edilemezse 5 ile 15 gün
içerisinde ölürler. Ve bu yenidoğanda rastlanılan endokrinolojik
ölümlerin en sık nedenidir.
Ambigus genitelyaya neden durumlar şunlardır:
1. 21 Hidroksilaz eksikliği
2. 11 Beta Hidroksilaz eksikliği
3. 3 Beta Dehidrogenaz eksikliği
4. Plasental Aromataz eksikliği
5. Annenin hamile iken androjenik ilaçlar kullanması veya
yüksek dozda androjen üreten tümörlere sahip olması.
Örnek: Gebelik Luteoması, Sertolli Leyding hücreli
tümörler.
114. Progesteron çekilme testi sonucu kanama gerçekleşen bir
olguda; aşağıdakilerden hangisi ilk olarak akla gelmelidir?
A) Hipotroidi
B) Prolaktinoma
C) Polikistik over sendromu
D) Hipertroidi
E) Asherman sendromu
Cevap C
Progesteron çekilme testi sonucu kanama gerçekleşen
bir olguda; ilk olarak anovulasyon düşünülmelidir. Klinikte
en sık karşılaştığımız hastalıklardan birisi kronik anovulasyon
zemininden gelişen polikistik over sendromudur.
115. HIV pozitif bir gebe için aşağıdaki ifadelerden hangisinin
doğru olma olasığılı en düşüktür?
A) Gebelikte anneye oral zidovudine verilmelidir.
B) Sezeryan doğumdan şiddetle kaçınılmalıdır.
C) P. Carinii pnömonisi riski artmıştır.
D) Anneye doğumdan sonra emzirmemesi önerilmelidir.
E) Erken membran rüptürü riski artmıştır.
Cevap B
• Araştırmalar, HIV pozitif anne bebeklerinin sezeryanla
doğumda bebeğin daha az risk altında olduğunu
gösterdiği için vaginal doğum değil sezeryan doğum
önerilmektedir.
Gebelikte HIV pozitifliği tesbit edildiğinde anneye oral
zidovudin verilmelidir. Bilinen bir teratojenik etkisi yoktur.
116. Preeklampsideki görülmesi olası en karakteristik
glomerüler lezyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Endoteliyozis
B) Kapiller kaçak
C) Patlamış hücreler
D) Clang hücreler
E) Venöz tromboz
Cevap A
Preeklampsi sistemik bir hastalık olup jeneralize vazospazm
sözkonusudur. Böbreklerde spesifik glomerüloendoteliyozise
neden olur.
Preeklampsiye eşlik eden diğer patolojiler,
İnfarkt oluşumuna zemin hazırlayan plesental hipoperfüzyon
Vazodilatörlerin trofoblastlar tarafından kullanımının
azalması. Normal gebeliklerde PGI2, PGE2 ve nitrik oksit,
angiotensin -renin etkisine karşı koyarlar.
İskemik plasenta tarafından doku faktörü ve tromboksan gibi
tromboplastik ürünlerin salgılanması
Plasentada görülen morfolojik değişiklikler:
Plasental villüsler, ödem, hipovaskularite ve artmış sinsityal
epitelyal düğümler gibi erken yaşlanma değişiklikleri
Spinal arterlerde akut arterozis belirgindir. Damar
duvarlarında kalınlaşma fibrinoid nekroz ve fokal olarak lipid
yüklü makrofaj toplulukları izlenir.
Böbreklerde ise;
Glomerul kapillerlerinde fibrin trombüsleri, endoteliyal
şişme, mezengial hiperplazi gibi değişiklikler. Fokal
glomerulonefrit korteks kan akımı azalır ve renokortikal nekroz
meydana gelir.
117. Aşağıdakilerden hangisi postpartum endometrit için en sık
rastlanan ve en önemli risk faktörüdür?
A) Diabet.
B) Multiparite.
C) Erken membran rüptürü.
D) İleri anne yaşı
E) Sezaryan ile doğum.
Cevap E
Sezaryan ile doğum postpartum endometriti en fazla arttıran
faktördür. Burada doğum şekli çok önemlidir:
• En sık puerparal enfeksiyon endometrit’tir.
• Puerparal enfeksiyonlar için risk faktörleri:
• Vaginal doğum sırasındaki risk faktörleri
75DENEME SINAVI – 58
• Uzamış membran rüptürü
• Sık vaginal muayene
• İnternal fetal monitarizasyon
• İntra - amniyotik enfeksiyon
• Sezaryan
• Anemi ve malnütrisyon tartışmalı
• Grup B streptekok, klamidya trakomatis, mikroplazma
hominis, Gardneralla vaginalis ile genital tractus
kolonizasyonu.
Sezaryan ile puerparal enfeksiyon riski % 15-50 arasında
değişir. Eğer hastada intra amniotik enfeksiyon var ve profilaktik
antibiotik tedavisi almamışsa risk %90 olur. Vaginal doğumda %
13’tür.
118. Endometrium kanseri için aşağıdakilerden hangisi risk
faktörlerinden biri değildir?
A) Kombine oral kontraseptif kullanımı
B) Tamoksifen
C) Polikistik over sendromu
D) Obezite
E) Nulliparite
Cevap A
Endometrium kanseri riskini azaltan faktörler
Doğum, oral kontraseptif kullanımı ve sigaradır.
Nulliparite, erken menarş, geç menapoz, östrojen,
PCOS, tamoksifen kullanımı ve karaciğer patolojilerinde ise
endometrium kanseri risk artışı olur.
119. Bethesda sınıflamasına göre aşağıdakilerden hangisi CIN
II’in karşılığıdır?
A) ASC-US
B) ASC-H
C) LSIL
D) HSIL
E) AGC
Cevap D
Sitolojik Klasifikasyon Sistemlerinin Karşılaştırması
PAP WHO CIN Bethesda (2001)
Class I Normal Normal
Class II Atipik İnfeksiyon Benign veya ASC
ASC–US ve ASC–H
Class III Displazi SIL
Hafif HPV Atipi (koiolosi-toz)CIN I
LGSIL
Orta CIN II HGSIL
Class IV Şiddetli CIN III
Class V CIS
120. Overde en sık görülen germ hücre tümörü aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Disgerminom
B) Matür kistik teratom
C) Embrionel karsinom
D) Yolk salk tümörü
E) İmmatür teratom
Cevap B
• Overde en sık görülen germ hücre tümörü matür kistik
teratomdur (dermoid kist).
• Disgerminom ise en sık görülen malign germ hücre
tümörüdür.
76 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES