Upload
others
View
5
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
NESH TERiM.i VE ,
MUHTEVASI
Aemzi KAYA
Uludağ Üniversitesi ilahiyat Fakültesi Kur'an-ı Kerim Ö. Görevlisi ·
Remzl KAYA
...
1956 yıl ında Balıkesir-Dursunbey (Sağırlarköyü)de doğdu. ilk tahsilini burada tamamladı. Dursunbey Kur'an-ı Kerim Kursunda hıfzını tamamladıktan sonra 1976·77 Edirne imam-Hatip lisesini bitirdi. 1977-81 yıl~rında Burs~ Yüksek Islam Enstitüsünde okudu. 1983 de Uludağ Universilesi Ilahiyat Fakültesi Kur'an·ı Kerim Öğretim Görevlisi olarak göreve başladı. Halen aynı faküıtede K. K. Öğretim Görevlisi olarak görev yapmaktadır.
:•'rJ t-:l' c')IJ...,' .. ~J ı.)4.i..·,.~' r1-- .tıı)'ı .,; ....iJ~>S 1 ~~ t_Uo:-~ (!IJ t-:l' •.r'ı:. ;,r .r .}.!.ı.ı'ı/'.rl'·~' c}; r c~~~ J t-:l'
.i;$~ c-:JI t_}J J'- ;~1 j~IJ ( ... jlol,ll .... ~ ~) _..;~';ı.rJI "-!\:) ...UJJ JW 1ı .J\ı r1-- _;ıı ~~
.y .:ı~ .ı...wı J~~J ,;,__ı(ı .:ıi_;ıı ~.JJr"'iJliJ:ıı_;ı~~· .:ıı,;.ıı ~ ~ ·~ jl.i .f.JJ c-:ı• ;ı,- .y .:ı_,...l-11 t"'"' ,ı;J ·r'rJ J':lb- ı,.; .,rıı r~)lı .j .:ıh lil • ..,......cııJ ;ı.,>.)lı .j >~ ~ .f.JJ 'ı.f''_,:I'J .r'J~"' ~ t-:l' .:ıı
.... ~ıJ ..ı.:,_r., t-:l' ;.;,.... J)> ":ı ,ı; ı..u ~ JJ .t_l.t:-\ı }J .ı..;~~.;_,. :"'<J. ·<~> .,r.ıı .;.;y... J c}J ,ı; ...ıs- t-:l'J
A· NESH KELiMESiNiN iHTiVA EITiGi MANALAR
ı- Nesh Kelimesinin Lugattaki Manaları
Nesh sözcüğü "N S H" kökünden mastar olup,
"gidermek, yok etmek, istinsah etmek, iptal etmek"
manalarına gelmektedir. Kelimeye verilen değişik
manalar filolojik sahada kalmamış buradan fıareket
ederek istilahta da çeşitlimanalarda kullanılmıştır.
. .J •l.;IJI 1, ,J)I .}1 ji~.ıJIJ
a) "Nakl" (aktarma) manasına gelir. Birşeyi bir
yerden aynen alıp diğer biryere veya bir halden diğer
bir hale taşıma işlemine denmektedir. (ll
b) "izale" (giderme) manasına gefir.121 Yüce Al
lah'ın şu ayeti bu manayı ifade etmektedir. "Bu ba
kımdan Allah şeytanın ilka ettiği şeyleri izale eder.
Sonra Allah ayetlerini kuwetleştirir. Allah herşeyi bi
lir. Herşeyde hüküm ve hikmet sahibidir." (Hacc
süresi, 52)
(1) lbn Manzur, Lislinü'f.Arab, IJI,61. (2) es·Serahsi, Usülü's·Serahsi,ll,53; ez·Zerkeşi, ei·Burhan li Ulumi'l·Kur'lin, 11,29; es·Suyüti, el-IIkan fi Ulümi1·Kur'lin,ll,27; ez-Zer·
kiini, Menlihilü7-lrtan li Ulümi'l·Kur'lin,ll,173.
93 ,., . - .. _ ·:--..:.. - - 7' --: ·-·.-:· .. - ::,_
c) Tebdil ve tağyir manası na gelir. Bir nesneyi bir halden diğer bir hale tebdil etmek, farklı durumlara
sokmak, yerine başkasını koymak demektirP> Kur'an-ı Kerim'de "Biz bir ayeti başka bir ayetle teb·
dil ettiğimiz zaman ki- Allah indirdiğini çok iyi bilirşöyle dediler: Sen gerçek bir iftiracısın, halbuki onla
rın çoğu bilmezler." (N ahi Süresi, 101} ayetinde görmekteyiz. Değişik görüşleresahne olan bu konularla ilgili olarak "en·N~sh fi'l-Kur'iın" müellifi eserinde
daha geniş ele almaktadır.<4ı
2· Neshin I$tıJahtaki Manası
Nesh Terimi ve Muhtevası/Remzl KA YA
3· Neshin Varlığı ve . Delll leri
a) Nakli Deliller:
Kur'an-ı Kerim'de nesh'e temas eden dört ayet
bulunur. Bu ayetlerin mealieri şöyledir:
"Biz bir ayetin hükmünü kaldırır yafıut unutturursakonun daha hayırlısını, yahutonun misiini getiririz.
Bilmezmisin,AIIah'ın herşeye gücü yeter." (Bakara Su resi, 1 06)
"Biz bir ayeti başka bir ayetle tebdil ettiğimiz za
man ki- Allah indirdiğini çok iyi bilir- Şöyle dediler: Sen gerçek bir iftiracısın. Halbuki eniann çoğu bilmezler." (Nahl Suresi, 101)
1
Peygamberimizin sağlığı_nda ve daha sonraki ilk
dönemlerde, ne.shin bugünkü gibi toplu bir manasını bulmak mümkün .olm.amaktadır. ı=: akat gerek saha
be a_(asında, gerekse Rasülullah'ın koyduğu hükümlerd .. e ~unun icra edildiği bili.nmekted[r. Bununla bir
lik!~ !lk tarifinin, tabiQn döneminde yapıldığı sanılmaktadır. Zira bu döneme kadar Kur'an ve Hadis il-
. "Allah istediğini kaldırır •. istediğirti .sabit kılar. An a -kitap onun y~nındadır." (Ra' d Suresi, 39)
...... mii'ıi(ı' dışınd~ müstakil bir ilim görmek sözk9_nusu
değilpir.
Daha sonraki dönem lerde "Nesh"le ilgili · birçok tar~f yapılmakla beraber, lafız itibarıyla değişik olan
tarifler şon~çta aynı m~mayı ·ihata etmektedir. Bunlardan bazılarını şu şekilde özetleyebiliriz.
. a) Nesh birayetin hükmünün dahasonradan nazil
· oıa,.ı:ı:,ayetle kaldırılmasıdır. .. ;,...:-:··.:. . .. ...
9>. Şer' i bir hükmün, şer'i bir delille kaldırılmasıdır.
~) Nesh, şer'i bir hükmün sona erdiğini Allah'ın kullarına bildirmesidir.csı
d) Mukaddem tarihli birnass'ın hükmünü, müahhar tarihli birnass ile değiştirmektir.csı
Bu tariflerde de görüldüğü gibi, lafızlar değişik olmakla birlikte netice aynıdır. Emir ve nehiyle ilgili hükümlerden bazıları bir takım hikm.ete biiıaen kaldırılır veya yerine konan bir hükümle değiştirilir. Kur'an'da
hükmü kaldırılmış ayete mensüh, hükmü kaldıran ayete de nasih adı verilir. Kur'an-ı Kerim'deki .nesih'le ilgili zamanımız~ kadar değişik nakille'r gel.mektedir. Men su h ayetleri n sayısıyla ilgili olarak bir-
birini tutm·ayanı hayli rivayet bulunur. Bu yazımııda nesih'le ilgili gı;ınel malumat verip, diğer yazımııda ayetlerin tahlilini yapmış olacağız. .
(3) Zerkeşi, 11,29; Suy(ıti,IJ,27. {4) Zeyd, en·Nesh tn-Kur'ani'I-Kerim, s.59·65.
"Nihayet Allah şey1anın il ka ettiği (o fitneyi) giderir, iptal eder. (Hacc Suresi, 52)
Yukarıya aldığımız ayetlerde neshin lugat manasını görmemiz mümkü~ olmaktadır.;Nesh'le doğru- ·
dan ilgili olan ayetler Ba~ara ve Hacc Surelerinde geçen ayetlerdir. Bakara Suresinde yer alan ayetin
nesh'e delaletini bir il<i alimin dışında, islam alimleri arasında kabul edildiği görülmektedir. Diğer taraftan
Hz. Peygamberin ge~irdiği Kur'an'a inanmayan Yahudiler: MuhammediQ işine hayret etmez misiniz?
Yanındakilere birşeyi emreder sonra onu yasaklar, Kur'an Muhammed'in kendi sözüdür. Çünkü birbirini
tutmaz. C?l demeleri üzerine adı geçen ayetin n azil olduğu bildirilir. AyE1'tin nüzül sebebinde nesh'le ilgili
olduğu görülür (Nahl Suresi 101 ). _Ayette yeralan "Biz bir ayeti diğer bir ayetle tebdil ettiğimiz zaman"
ifadesi bir ayetin, Çaşka bir ayetle d_eğiştirildiğini bil· dirmektedir. Mücahid (1 03/721) den gelen nakilde ayet incelenirken, "Birincisi ni kaldırıp başkasını yeri· ne ka im kılmakla" açıklanmakta, Katade ( 118/736)
de sözkonusu ayeti Bakara Suresindeki -i:::-"' ı.. 4-'i } <ti ·.,. ayetiyle eş değerde gererek, açıkla
ma yapmaktadır. ca ı Katade ve Mücahid'in.değerlen
dirmelerinde görüldüğü gibi, ayetlerin nesh'in varlığını dile getirdiği anlaşılmaktadır.
M. Harndi V azır (Ö.1358/1947) "Bir ayetin yerine diğer ayetingetirilmesi nesih'tir. Kafirler nesih meselesiyle nübüwet-i Muhammediyye hakkında bir şüphe ileri sürmek istemişlerdir ki; zamanımııda da hala . bl! nU. takip eden kafirler ÇOk!~·~. ·su (ayet) onlara Ce· . - ···- ··· -- __ .,._ ..... ··-·-;-
(5) Serahsi, a.g.e .. 11,53; Tarifat, s .163; Zerkani, a.g.e., 11,176; I.A.,ıX.206, {6) Taberl,ı,475; Cerrahoğlu, Tefsir Usülü, s .122. {7) Vihıdi, Esbabü'n-Nüzül;s~abGni, Tefsirv A ·yati't-Ahkam mine7-Kur'iin, 1.94.
94 (8) /bn Xesir, Tefsliu7-Kur'iint'l·Azim, 11,586.
· . .l::ıamı Ara~tırmaıar Sayı: 5 Ekım-1987
Nest:ı Terimi ve Muhtevası/Remzi KAYA
vabtır."<9l demekle .müslüman bir kimsenin, neshin . .... -.varlığını inkar eiı€imiyecegini, edenlerin müslüman
olamıyacağını vurgulamaktadır. Dolayısıyla Allah'ın
bazı ayetlerj kaldırıp, yerine· başkasını koyması hik
metinin gereği kabul edilmekte, bu durum zatının yüceliği ve kullarına olan merhametinin so!1suzluğunu ifa de etmektedir. Ayetin sonunda yer alan "Çokları bilmiyorlar'' deriiierek konunun inceliği dikkatimizi
çekmektedir.
Sünnetten Deliller
Muslim'in rivayetine göre: "Kur'an'ın bazı ayetleri birbirini nesh ettiği gibi, Rasulullah da kendi sözünü~ nesh ederdi."<'0l demekle, KıJ.f'an'ın neshini ileri sürerek hadisin de .birbirini ne sh edeceğini Ifade etmektedir. Bu nakil; Kur'an'daki nesh ıjıeselesine itirazın olmadığını, Sahabe arasında ittifak edildiğini vurgulamaktadır. 1
·Lah ık · b. Humeyd, "Peygamber' in · sözleri
Kur'an'ın misli gibidir. Çünkü Kur'an'ın bazı ayetleri · birbirini nesheder."<ııı demektedir.
Hz. Ali (Ö.40/660) bir gün Kufe'in bir mescidine
uğrar. Orada Ebu fl.1üsa ·ei-Eşarihin .dostu Abdur--· . rahman b. Deebiyi cemaate vaaz ederken görür. Kendisine. Kur'an'daki Nasih-Mensuh ayetleri bilip bilmediğini sorar. Adı geçen şahıs bilmediğini söyleyince, ona dönerek "Serı hem kendini hem de dinleyenleri helak edersin. Seni bir daha vaaz ederken
görmeyeyim."<12l dediği nakledilir.
Peygamberin önc;e kabir ziyaretini yasaklaması, sonra izin vermeleri,ıısı Mut'a nikahı hoş görülürken, Mekke'nin fethinden ~oma· kesin olarak yasaklan
ması,<14' sünnetten gelen nakil olarak kabul edilir. Zira Peygamberin söz, fıil ve takrirleri bizim için takib
edilmesi gereken yok olmakta, sünnet denilince bu üç katagori anlaşılmaktadır. ı ısı Bun).ardan bir tanesi
nin olması delil için geçerli görülmektedir.
b) Akli Deliller ·"-
Neshin varlığı akli yönden izah edili"rken, birçok misal ileri sürülmektedir. Sözkonusu misaller kaynaklarda geçtiği için birkaçını buraya almayı uygun bulmaktayız.
i
ilk Peygamber Hz. Adem ile son Peygamber Hz.
Muhammed arasında görev alan her Rasul'ün tebliğ ettiği lman esasının bir olduğu bilinmektedir. Her · Peygamber inanç konusunda aynı hakikatiari insanlığa iletmiştir.f?u temel meselede nesh mümkün ol
mamaktadır. Diğer taraftan iman esasları aynı kalmakla beraber, her Peygambere gelen emirler arasında bir takım farklılıklar olduğu bilinir. Tevrat, İncil ve:Kur~an arasında da bunu görmek mümkün
dür.Son olarak Kur'an-ı Kerim gönderilir: Kur'an'ın gelmesiyle önceki ilahi kitabiarın yürürlükten kalkmış olması, tabii olmaktadır."Zira Yüce Allah; "Mu-
.. . hammed Allah'ın Rasulü ve Peygamberlerin sonun
cusudur. Allah herş~yi bilir." (Ahzab Suresi,.-40) buyurur. Dolayısıyla Kur'an'ın diğer kitabiarı neshinde
müslümanların ittifakı olmaktadır.
"En-Nesh fi'l-Kur'an"müellifi "Aklı selim kişi aklen neshin mümkü.n olduğunu kabul eder. Neshin imkansızlığında şübheye düşmez. Aklın neshi caiz görmesi varlığına delil olarak yeter."<16l demektedir. N~sh aklen ve naklen mümkün olmaktadır. Mümkün olmarı:ıış o!saydı, Sahabe, Tabii ve isiarn alimlerin
den birçoğu aksi görüşte olması gerekirdi. Oysa, Sahabe ve tabii dönemiride reddedene rastlanmamak-' . tadır.
Konuyla ilgili günlük hayalımızdan bazı misaller verilir. Doktorun hastalarını tedavi ederken uygula
dığı prensibler<17ı, annesinin çocuğunu büyütürken tatbik ettiği büyütme usulleri(18l, öğretmenin talebelerini eğitirken basitten zora doğru bir yöntem uygulaması<19l, ileri sürülen akli deliller arasında yeralmaktadır.
(9) eımalılı, Hak Dini Kur"iin Dili, V,3124. (10) Müsllm, ei-Camiu's-Sahih, ı,185. (11) ei·Hamedani; et-itibar fi'n-Nasih ve'l-Mensüh mine'l-As#r, 5.16. (12) Hıbetullah, en-Nasih ve'l-Mensüh, v.r.k,2a; lsferaini, Kitabu'n-Nisih ve'l-Mensüh s 146. (13) Muslim, Cenaiz, 105. • · · (14) lbn Ke5ir,l,474.
• (15) KoÇyığıt, HadisUsülu(ilmüMustalahi'l-Hadis), 5.15. (16) Zeyd, a.g.e., 5.221. ( 17) ei·Amıdi, el-lhkam, li Usüli'l-Ahkam, 111,1 07; Zerkani, Men§hilü'l-irtan fi Usüli'l-Kuran, 11,188. ( 18) Zeı1c8ni, 11,18~. (19) ZerkAni, a.e.
. laı&mı Ara,tı,atıır,Sayı:.S. Ekım:.1 987_ .
--------- . ~-
. .. r .-
Yüce Allah, insanlara önce iman esaslarını emir
buyurmuş, daha sonra tedrici emirler göndermiştir. Kur'an'ın 23 sene gibi bir zamanda gönde~ilmesi in
sanlığın kabülünü daha da kolaylaştırmış olmaktadır. Kötülükleri yavaş yavaş kaldırması, birden ha
ram kılmayışı, islam'ın kabulünü kolaylaştırmış , inananların bağlılığını artırmıştır. Bunlar Allah'ın kullarına olan rahmetinin neticesi olmaktadır.
Hz. Muhammed'in son Peygamberolması<20>, getirdiği dinin en üstün oluşu, bütün insanlığı islami emirlerden sorumlu kılmaktadır. islam' ın herkesi
kapsaması açık şekilde bilinmektedir. Bu durumda diğer dinlerin tamamı nesh edilmiş olmaktadır. Nesh aklen mümkün olmamış olsaydı, sözkonusu ilahi dinlerin de yürürlükte olma~ı gerekirdi. Bunun sonucu Hz. Muhammed'in risaleti belirli bir kavme münhasıf.oluröu ki, bu islam'ın bÜnyesine ters düşmektedir\~! >. Oysa Allah; "Allah indinde tek din islam'dır." . (A'Ii.'Jftıran Suresi ,19).demekte, ancak !slam'dan ra-zı olacağını ifade buyurmaktadırl22>. · · ·
Tefsirle ilgili kaynaklarda yer alan a·kli delillerden yeterli ölçüde yukarıya alınarak konunun. aydınlat!l
masına çalışılmıştır. Alimler arasında neshin reddedilmesi için akla uymayan biryönü görülmemektedir: •
4. Neshin Şartları
Ü~ul ' kitablarında, neshin şartlarıyla ilgili bazı bil
gileryer alır. Sözkonusu şartları taşımıyan ayetlerin nesh'edilemiyeceği kabul edilir. Bu Şartlan şöyle sıralıya-biliriz.
a) Nesh edilen hüküm şer'l bir hüküm olmalı<23>,
mensOh ayetin ebedi olduğuna dair bir ifade bulunmamalıdır. Mesela: Cihad hükmünün nesh edilemiyeceği ileri sürülür. Çünkü kıyamate kadar bakidir . . Hz. Ömer'den gelen rivayet:fe "Atların alınlarında kı-. .
yamete kadar hayır vardırl24!" denilerak . cihad'ın ebedi olduğu bildirilmektedir.
b) Nasih-mensOh arasında zaman aşımı bakı-.
mından fark o~ma!ıdır.. ikisi d.e aynı· anda gelir$~ ne sh olamaz<25>.
ı2o) Bkz. Ahzab: 40. (21 ) Zerkani, 11,190. (22) Bkz. Maide: 3. (23) Amtdi, ag.e., lll, 105; Zerkani, 11,180, Zeyd, s .1n. (24) Buhar!, Cihad:43; Mu~ı.ım, ei·Hay/:96. (25) Zerkani, ll, 180, Amıdi, lll, 105; Zeyd, s .1n. (26) Ebü Zehra, Usulüi-Aklh, s. 164. · (27) Ebü Zehra, Usulüi·Ak1h s. 164. · (28) Zerkiini, a.g.e., 11,209; K';fÇ~
96 (29) Zeyd, s.207. .
Nesh Terimi ve Muhtevası/Remzl KAYA
c) Her iki n ass arasında neshi gerektirecek bir zıt
lığın bulunması gerekmektedir26>. Nasslar arasında neshe konu olabilecek zıtlık yoksa, nesh mümkün görülmez. Diğer tartatan nasih'in de şer' i bir delil ol
ması gerekmektedir.
d) Neshe konu olan hüküm, iyi ve kötü olduğuna dair, akıl erbabının üzerinde ittifak ettiği şey!erden olmamalıdır. Ana-babaya iyilik, zulüm ve ahlaksızlık
gibi hükümlerin neshi sözkonusu değildirl27'.
5. Neshi Tanıma Yolları
Neshi bilme yollarını sıralamadan önce, Kur'an-ı Kerim ilimleriyle mücehhez olmadan, bu konuda fikir yürütmenin son derece zararlı olduğu bilinmektedir.
kesin: delil bulunmadan bir ayetin diğerini ~esh ettiğini söylemek son derece yanlış ve hatalıdır. Zira dirayet
yoluyla, bir takım nazari kaldelere ve kıyas'a dayanarak nesh'in tesbjtine gidilmesi mümkün görülmez.
Bu konuda ihtimali n, yanlış iddianın ve tah m inin yeri olmamaktadır,. U?ul kitaplarında neshi tanımak için
bazı şartlar ileri sürülür. Onları şu şekilde hulasa edebiliriz:
a) Hz. Peygamberin Tasrihi ile Neshin Bilinmesi:
Neshi bilme yollarından en önemlisi bu oimaktadır. Söz konusu bilgi Peygamberin kavli ve fiili sünnetiyle öğrenilir.
b) Sahabenin Verdiği Bilgiyle Nesh'in Bilinmes~281
1 . Hz. Peygamberin sünnetinden·sonra ikinci sırayı
sahabeden gelen nakil almaktadır. Ashab, Peygamberin seçkin arkadaşlarıdır. Her zaman yanında bulunmuşlar, ayet ve hatfisleri en iti.nalı bir şekilde bellemiş!er, islam'ın zamanımıza kadar en mükemmel
bir şekilde gelmesine vesile olmuşlardır. Bu münasebetle onların verdiği bilgiler bizim için önemli ol
maktadır.
c) Nesh'in icma' ile Bilinmesi:<29>
Buradaki icma'dan, ilim adaml~rının belirli mese
lede· , neshin mevcut olduğuna dair fikir birliğinde olmaları gerekmektedir.
-· . Islamı Araştırmalar Sayı: S Eklm-1987
/
Nesh Terimi ve Muhtevası/Remzi KA YA
d) Kronolojik Olarak Nesh'in Tesbiti:
iki emri n bir arada kullanılması mümkün olmadığı. zamanc30ı. :tarih yoluyla ayetterin nüzülü tesbit edilir.
Tarih itibariyle daha sonra gelen emir nasi~ olaral<
kabul edilmektedir. Buna misal vermek gerekirse,
Enfal Süresi 66. ayet! e, kabir ziyaretine izin verilmesi
zikredilebilir31 >.
B- NESH HAKKINDA iLERi SOROL.'EN
GÖRÜŞLER
Kur'an-ı Kerirn' in tefsirini yapmak ve ondan ge
rekli hükümleri çıkarabilmek için -"tefsir açısındanüzerinde durulması gereken konulardan biride nesih'tir. Sözkonusu ayetlerle ilgili fikirler bilinmeden,
l . . haklarında yapılacak açıklamanırJ isabetli olması
mümkün değildir. Bu yazımııda neshle ilgili görüşlere değinilecek, ikinci ve üçüncü rı:ıakalemizde ayet-.
ler ele al inacaktır. islam alimlerinin nesh'le ilgili gö
rüşlerini ~u şekilde özetleyebiliriz ..
1. Neshi Reddedenler.
2. Neshi Kabul Edenler.
1.Neshi Reddedenler
Neshi inkar edenlerin_ başında Yahudiler geJerek, .
kendi kitabiarının geçerliliğini ileri sürerler . . Razi (Ö.
606/1209), Yahudilerin aksine bize göre aklen ve
naklen nesh. mümkündür. Onların kimi akli yönden
inkar ederken, kimisi de kabul etmektedir. Müslü
manlarda~ bazılarınLn neshi inkarettiği rivayetedilse
de, cumhur neshin caiz old~ ğu yolunda delil ileri sü
rer32> demektedir. Diğertaraftan EbU Muslimel-istehani(ö.322/9~4)'nir:ı neshi .kabul etmediği bildirilir.·
O, neshi kabul edenlerin ileri sürdüğü Bakara Süresi
106. ve Nahl Süresi 101. axetlerini ne sh e delil kabul
etmeyip, eski d inlerin neshiyle ilgili-olarak kabul
eder33l. Bunun için şu delilleri ileri sürmektedir:
(30) Zeyd, 5.207. (31) Zerkini, 11,209. (32) Razi, et·Tefsiru 'l·Kebir,lll,227. . (33) RBzi, 111,229; Zerkini,ll,207; Sibüni, 1,101 . (34) Razi, a .e .• : Sabüni, a.e. (35) Zerkani,ll,207: Sabüni,l,101 .
... a) Bakara Süresi 1 0~. ayetin ihtiva ettiği ma na es
ki dinleri kapsar~ı ..
b) " ... 0 (Kur'an) çok· şerefli bir kitaptır. Ona ne
önünden, ne de ardından batı! yaklaşamaz .. . " (Fus
silet Süresi, 41-42)c35> ayetleri delil a lınarak,
Kur'an'da neshin olamayacağı, te'vil suretiyle ayetle·
rin bağdaştırılacağı savunulmaktadır.
Türk müfessiri Ömer · Rıza Doğru! (Ö.1366/
1947)C:i6>, un yukarıya alınan Ebu Muslim'i~ görÜşlerine katıldığı, aynı doğr~ltuda açıklamalarda bulu'n
duğu görülmektedir.
2. Neshi Kabul Edenler .
islam alim ler! arasinda, Ebu Muslim istisna edile
cek olursa, neshi kabul ı:ıden lerin çoğunlukta olduğu
bildirilir37>. Kabul edenlerin ileri sürdükleri deliller
den bazılannı buraya .alnıış .olacağız:
a) "Biz bir ayet in hükmünü kaldırır, yahut unuttu
rursak onun mislini veya daha hayırlısını getiririz."
( Bakara Süresi, 1 06)C.38l
b) "Biz bir ayeti baŞka bir ayetle tebdil ettiğimiz
zaman ... " (Nahl'Suresi, 101)C39> ayetinde yer alan ·
tebdil kelimesinin iıeshe ·delalet ettiği kabul edilir.'
c)"Allah istediğini kaldırı r, istediğini baki kılar, ana kitap onun yanındadır." (Ra' d Süresi, 39) imam Şa
fi'i, (Ö.2ö4/819) bu ayete mana verirken; "Allah istediği tar-Zı imha, istediği fariı .baki kıiar."(40> ifadesiyle
açıklayarak nestiin varlığını savunmaktadır. Ayrıca BakaraSüresi 14~ , 143vid44 ayetleriveEnfalSüre
si 65-66 ayetleri ileri sürülerek neshin varlığı kabul
edilmektedlr411.
Ayetin_ Hadisi~ .Nesh ilişkisi
Ayetin ayetıe, hadisin hadiste neshi, ittifak edil
mektedir. ihtilaf: hadisin ayeti neshindedir. Buradaki
ihtilafın kaynağı sünnetin ayetle aynı seviyede ola
mıyacağı görüşüdür. imam Şafi'i; ·ayeti-ayetin, ha-
(36) Ooğruı, Tanfl Buyrugu Kur'an-1 Kerim Tercemeve Telsiri, LXXXVI. {37) Amidi, 111,106. . . (38) Razi,lll,229: Amıdi, 111,107; Sibüni,l,1011. (39) Sübüni , 1,1 02. (40) Şafii, er·Risale, 5.55. (41) Bkz. Razi, 111,229vd; Amldi, 111.106· 120: Siibüni,ı,1oo-3.
Islami Araştırmalar Sayi: s"E'kiin-1987 . 1. --- --
..1 . -
disi-hadisin nesh edebileceği kanaatindedir. Bunun için Bakara Suresi 106. ayeti delil alarak "AIIah'ın kitabını ancak Allah'ın kitabı nesh eder"l~2' demektedir. Bu hususta; Yunus Suresi, 15. ve Ra'd Suresi,
39.ı.s:ıı ayetleri delil olarak gösterir.
Sünnetin ayeti neshi hususunda imam Şafi 'i, farklı düşünmekle beraber, Mu tezile ve Eşari kelamcılarının birçoğu, imam Malik, Ebü Hanife ve ashabı , hadisin Kur'an'ı nesh edebileceğini ileri sürmek
tedirler.'44'
Kabu: Edenlerin Delilleri
"0, ~endi arzusuyla konuşmaz. (Onun konuştuğu
şeyler) kendisine gelen vahiyden başka birşey değil·dlr:" (Necm Suresi, 3-4)145t ayetleri sünnetin Kur'an
gibi olduğunu ifade etmektedir. Zira.lr~' .:r ..;k:t ı.. J
::-::::. ayeti sün-netin açıkça vahy olduğunu göste
. r.ir: Dolayısıyla hadisin ayeti neshedeceği kabul edi
lir.
Peygamberden gelen hadisin Kur'an'a uygun
olup olmadığı araştırılı r. Mutabık ise alınacağı, değilse terkedileceği, dolayısıyla kaynaklarının bir olduğu
kabul edilmektedir. '48' ~~ynağı aynı olunca birinin di
ğerini neshetmesinde sakınca olmamaktadır. Bu-
. .nıinla birlikte, Haşr Süresi 7. ayet;<471 Nur Suresi 2. ·'ayette yeralan evli kadınlar için "yüz~r deynek vuran" emri, Peygamberin hadisinde yer alan "recm" c'ezasıyla kaldırıldığı,'481 kaldırılan hadisin de "ben
den alıp belleyin"149' hadisinin olduğu kabul edilir.
Nesh Edilen ve Edilmeyen Ayetler
Kur'an-ı Kerim'deki ayetlerin herbiri.aynı konuyu ihtiva etmemekte, dünya ve ahiretle ilgili değişik konuları bünyesinde· bulundurmaktaCı ır. Bu münasebetle usul kitabiarında neshedilen ve edilmeyen
ayetlerin vasıfları yer almaktadır.
( 42) Şafii, a .g.e ., s.55. ( 43) Şafii, a.e. (44) Amidi, 111,136; Zerkani, 11,237; Sabüni,ı,105. (45J Zerkan i, 11,239; Sabüni,ı,t06. . (46) Seröhsi, 11,68. ' (47) Amiifı, ıll,141; Zerkani, 11,239. (48) Koçkuzu, Hadiste Nasih-Mensuh, s.106. (49) Muslim, Hudud, 12; Ebü oavud, Hudud, 23. (50) Serahsi, 11,5!h-(5ı) Serahsi, a.e. (52) Ta beri, ı,475; Serahsi, 11,60. . (53) Taberi, 1,475; Ser~si, a.e. ./ (54) Bilmen, Hukuki islamiyye-rte'istilahatt Akhtyye Kamusu, ı,25. (55) Bilmen, a.e. .
· (56} Amidi, ııı,ı 04·5. 98
N es h Terimi ve Muhtevası/Remzl KA YA
a) Allah 'ın zat ve sıfatıanndan b.ahseden ayetlerde neshin varlığı mümkün görülmei50~
b) itikadi hükümleri taşıyan ayetlerde n es h olmaz.
Mesela; imanın yapısını teşkil eden (AIIah'a, Meleklere. Peygamberlere, Kitabiara ve Ahirete) ayetlerde nesh olmamaktadır.ısıı
c) Bünyesinde haber bulunan ayetlerde nesh ol
mamaktadı'F.heçmiş, gelecek ve belirli bir zamanda olacak hadisleri bildiren ayetler muhkem olarak değerlendirilir. ·
d) Ne sh emir ve nehiyde olur. Helalı haram, hara
rnı helala değiştirmek ve mubahı yasak, yasağı mubah yapmakla meydana gelmektedir.ı53ı icma, kıyas ve reyle sabit olan hüküm lerde, neshin olamıyacağı kabul edilir. Çünkü nesh ayet ve hadiste olmak
ta, vahiy sona erdikten ve Hz. Peygambervefat ettikten sonra nesih olmamaktadır.
Nesh, istisna ve Tahsis Münasebetleri
. istisna: Bir kısım ayetlerin hükmünü"~~" gibi bir
edatla hariç bırakma demektir.l54l
Tahsis: Am m olan bir sözü, içine aldığı fertlerden
bazılarına hasretmektir. Namaz her müslümana tarzdır, fakat baliğ olmayanlara farz değildir denildiğinde, yalnız erginlik çağına gelenlere farz olduğu anlaşılır.ıssı
1
Bazı alim leke, Kur' an-ı . Kerim'de nesh ayetleri-nin fazla olarak değerlendirilmesi, ilk asırlarda söz
konusu kelimelerin aynı anlamda kullanıldığından . kaynaklanmaktadır. Çünkü mensuh kabul edilen birçok ayette bu durumu Qörmekteyiz. Halbuki nesh ile tahsis ve nesh ile istisna birbirinden farklıdır. Bunları aynı anlamda değerlendirmek mümkün değildir. "el- · ihkam"müellifi nesh-tahsis konularına geniş yer ve
rerek, herbirinin birbirinden farklı olduğunu ifade etmektedir_ıssı ·
lsıami_Araştırmaıar Sayı: 5 Eklm-1987
Nesh Terimi ve Muhtevası/Remzi KAYA
· - ----·"et=Movatakat"ya:zarrda; Mekki'den naklen ibn Abbas' ın, .içinde istisna edatı bulunan birçok ay~te
mensüh dediğini nakleder.<57>ibnAbbas'agöre( .:ı_,..wı ~ .ı_,.._!.!ı_: ) (Şür? Süresi, 224:) aye-
tin::·, ( .. . ..:..lLL-dı ı_,w. J ı_,.,. i .:r.llı >'! ) (Şura: Süresi,
227 ayetiyle nesh edildiği bildirilmektedir,<ssı Şatıbi(Ö.780/1388), sözkonusu ayetle birlikte birçok ayeti aynı kategoride değerlendirmektedir.
Hibetullah(Ö.41 0/1 099), ( . .,.->- ....cı .:ıL.Nı .:ıı (Asr Süresi,2) ayetinin ( ... ..:..Ll-L-dı ı_,w. J ı_,.,.i .:r.llı >'!)
., (Asr Süresi,3) ayetiyle nesh veya istisna hususunda ihtilafın olduğunu zikretmektedir.<59l Dikkat edilirse bu ve benzeri ayetlerin neshi mümkün değildir. Su
relere göre neshe konu olan ayetleri incelediğimizde, nesihle alakası olmayan ayetlere mensüh dendi
ği gğirülmektedir. Mesele olduğundan çok fazla abartılmış, ilk kaynaklarda geçen haberlerin sağlam
bir kritiği yapılmadan aynen aktarılmıştır. Bu çalışmamızda nesihle ilgili genel malumat verilmiş olup, ayetlerin tahlili bundan sonraki iki makalemizde incelenmeye çalışılacaktır.
BiBLiYOGRAFY A ,.
Abdulbaki, Muhammed Fuad, ei-Mu'cemu'IMufehres li Elfazt'I-Kur'Bni'I-Kerim, Kahire 1958. •
ei-Amidi, Ebu'I-Hasan(ö.631/11233), el-ihkam fi UsüluJ-Ahkam, c. H V,' Kahira 1968.
Bilmen, Ömer Nasuhiö.1391 /1971 ), Hukuk-t · islamiyye ve lsttlahiıt-t Ftkhiyye Kamusu,
c.l-VIII, istanbul 1967. , ei-Buhari, Muhammed b . ismailö.256/869),
ei-Camiu's-Sahih, c.I-VIII, istanbul1979. Cerrahoğlu, ismail, Telsir Usülü, (ilm u Usüli't
Tefsir), Ankara 1979 . . Doğrul, Ömer Rıza(ö.1372/1952). Tanrt Buy
ruğu Kur'§.n-t Kerim'in Tercemeve Tefsiri, . istanbul1980. ·
ei-Hamadani, Musa ei-Hazimiö.1188/1584 ), . el-i'tibar fi'n-Nasih vei-Mensüh mine'l
A 'sar, Beyrut 1928. Hibetullah; Kasım b. Sellam e( ö.41 0/1 019),
en-Nasth vei-Mensüh, 1093. (Yazma Bur-sa Harççıoğltı No:.145). .
ibnu'I-Arabi, Muhammed b.. Ab.dullah, ( ö.543/1148), Ahkamu'I-Kur'Bn, c.I-IV, Mısır 1957.
ibn Hazm,· Muhammed b . Hazm(ö.322/923), fi-Marifeti'n-Nasih ve!- Mensüh (Cela-leyn!h8;misi) .. · . , · · ·
ibn Kesir, ısmail b.Ömer(ö.774/1372), Tefsiru'I-Kur'Bni'I-Azim, c.H V, Beyrut 1969.
ibn Manzur, Cemaluddin Muhammed(ö.711 1 1311 ), Lisanü'I-Arab, c.I-XV, Beyrut 1955.
el-isferaini, Muhammed b. Abdullah( ö.11 77 1 1763), Kitabu'n-Nasih vei-Mensuh istanbul 1873.
Kasım i, Muhammed Cemaluddin( ö.1332/ 1913), Mehasinu't-Te'vil, c.ı-xvıı, y.y. 1956.
Koçkuzu, Ali osm~n. Hadiste Nasih-Mensüh, istanbul 1985.
(57) Şatıbi, et·Muvatakat, 111,109.
Müslim, Müslim b.- ei-Haccac(ö.61/878), Sahih, c.I-VIII, Beyrut T.y.
Kaya, Remzi, Kur'§.n-t Kerim'de Nasih-Mensüh Ayet/erin Tesbiti, 1986 . .
en-Nesai, Ebu Abdurrahman b. Şuayb(ö.303/915), Sünen, c.I-VIII, istanbu! 1981 . .
er-Razi, Fahruddin Ebu Abdullah Muhammed b. Ömer(ö.606/1209), Mefatihu'IGayb, c.I-XXXII, Mısır t.y.
~-Sabuni, Muhammed ftli, R~vaiu'I-Beyan Tefsiru Ayati'l-.Ahkam, c.l-11, Dımaşk 1977.
es...:Sarahsi, Ahmed b. Ebi Sehl( ö.490/1 097), Usülus-Serahsf, c. HI, Beyrut t.y.'
es-Suyuti, Celaluddin Abdurrahman b. Ebi · a~kr(ö.911/1 505), el-ltkan fi Ulümi'l-Kı.ir'Bn; c:l-11, Mısır 1975. · .
eş-Şatıbi, ihrahim b. Musa(ö.790/1388), eiMuvafakqt fi Usüli'l-Ahkam, c.I-IV, Beyrut 1975. .
Taberi, Muhammeı:;l b. Cerir(ö.310/922), Tefsiru't-Taberi, c.I-XXX, Mısı r 1903.
Vahıdi, ·Ebu Hasan Ali b.'· Ahmed(ö.468/ 1 075), Eslı'Bbu'n-Nuzul, Mısır 1968.
Wensink, A.J. et. J.P. Mensing, W.P. DeHaas, Concordance, c.I-VII, E.J. Brill 1969.
Yavuz~ A~ Fikri, Kur'an-t Kerim ve izahltMea/i~ istanbul t.y.
Yazır, Elmaith Muhammed Hamdi(ö.1342/ 1946) Hak Dini Kur'§.n Dili, c.H X, istanbul 1960.
ez-Zerkani, Muhammed Abdülazım( ö.1362/ 1943), Menahilu'l-irtan· fi Ulümi'l-Kur'§.n, c.i-11, Mısır 1943.
ez-Zerkeşi, Muhammed b. Abdullah(ö.794/ 1392), el-Burhan fi Ulümi'l-Kur'an, c.HV, Mısır 1972:
Zeyd, Mustaf~, en-Nesh fi'I-Kur'ani'l-Kerim, Mısır 1383/1963.
(58) Şatıbi, a.e.; Kiisımi, Mehasinu·ı-re·vi/.1 ,34·5; Suyüti, a .g.e .. : 11.29. (59) Hibelullah, a.g.e. , vrk.,46a.
---~~ıiiml Araştırmalar sryr: 5 ı;:rcım~1 987 · ~ •