19
İNSAN KAYNAKLI AFETLER VE ÇEŞİTLERİ İNSAN KAYNAKLI AFETLER VE YÖNETİMİ Öğr. Gör. Raziye ENGİN İÇİNDEKİLER • Giriş Afet Türleri Dünyada Gözlenen Afet Türleri Afetlere Neden Olan Etmenler Afetin Büyüklüğüne Etki Eden Faktörler Afetlerin Özellikleri Teknolojik Kaynaklı Afetler İnsan Kaynaklı Afetler Ulaşım Kazaları Kimyasal ve Nükleer Kazalar • Yangın • Savaş Terör Olayları Salgın Hastalıklar İş Kazaları • Özet Değelendirme Soruları Yaralanılacak Kaynaklar HEDEFLER • Bu üniteyi çalıştıktan sonra; • Afet ve afet türleri hakkında bilgi sahibi olabilecek, • Dünyada gözlenen afet türlerini öğrenebilecek, • Afetlere neden olan etmenleri sıralayabilecek, • Afetin büyüklüğüne etki eden faktörleri öğrenebilecek, • Afetlerin özelliklerini öğrenebilecek, • Teknolojik kaynaklı afetleri hakkında bilgi sahibi olabilecek, • İnsan kaynaklı afetler hakkında bilgi sahibi olabileceksiniz. ÜNİTE 1

İNSAN KAYNAKLI AFETLER VE YÖNETİMİ Öğr. Gör. Raziye ENGİN°nsan-Kaynaklı-Afetler-ve... · kazaları, nükleer kazalar, hava kirliliği, su kirliliği, toprak erozyonu ve

  • Upload
    others

  • View
    30

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

İNSAN KAYNAKLI AFETLER VE ÇEŞİTLERİ

İNSAN KAYNAKLI AFETLER

VE YÖNETİMİ

Öğr. Gör. Raziye ENGİN

İÇİN

DEK

İLER

• Giriş

• Afet Türleri

• Dünyada Gözlenen Afet Türleri

• Afetlere Neden Olan Etmenler

• Afetin Büyüklüğüne Etki Eden Faktörler

• Afetlerin Özellikleri

• Teknolojik Kaynaklı Afetler

• İnsan Kaynaklı Afetler

• Ulaşım Kazaları

• Kimyasal ve Nükleer Kazalar

• Yangın

• Savaş

• Terör Olayları

• Salgın Hastalıklar

• İş Kazaları

• Özet

• Değelendirme Soruları

• Yaralanılacak Kaynaklar

HED

EFLE

R

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;

• Afet ve afet türleri hakkında bilgi sahibi olabilecek,

• Dünyada gözlenen afet türlerini öğrenebilecek,

• Afetlere neden olan etmenleri sıralayabilecek,

• Afetin büyüklüğüne etki eden faktörleri öğrenebilecek,

• Afetlerin özelliklerini öğrenebilecek,

• Teknolojik kaynaklı afetleri hakkında bilgi sahibi olabilecek,

• İnsan kaynaklı afetler hakkında bilgi sahibi olabileceksiniz.

ÜNİTE

1

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2

Giriş

Birleşmiş Milletlerinde kabul ettiği en genel tanımıyla insanlar için fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplara neden olan, normal yaşamı durdurarak veya kesintiye uğratarak toplumları etkileyen ve yerel imkânlar ile baş edilemeyen her türlü doğal, teknolojik veya insan kaynaklı olaylara afet denilmektedir. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere bir olayın afete neden olabilmesi için toplumlarda ve yerleşim birimlerinde kayıplar meydana getirmesi ya da insan faaliyetlerini bozarak veya kesintiye uğratarak bir yerleşme birimini etkilemesi gerekmektedir. Başka bir deyişle afet, bir olayın kendisi değil bazen beklenen bazen de aninden ortaya çıkan bir sonucudur.

Doğa olaylarının neden olduğu afetlerin yanı sıra, özellikle teknolojinin gelişmesine paralel olarak insanların neden olduğu afetler meydana gelmeye başlamıştır. Bu sebeple günümüzde insanlar daha fazla afet olayıyla karşı karşıya kalmaktadır. Gerek yaşanan can kayıpları gerekse afetin getirdiği maddi kayıplar, afet sonrası dönemde insanlar kadar devletleri de zor durumda bırakmaktadır.

Türkiye hem doğal afetler açısından hem de insan kaynaklı afetler açısından oldukça riskli bir coğrafyadır. Bir taraftan ülke topraklarının büyük bir bölümünün deprem bölgesi olması ve özellikle belirli bölgelerinin aşırı yağış alması gibi faktörler doğal afetler açısından risk oluştururken diğer taraftan ülkemizin jeopolitik konumu, komşu ülkelerde yaşanan iç karışıklıklar, sık meydana gelen orman yangınları, plansız ve hızlı bir şekilde büyüyen sanayi kuruluşları, gerek komşu ülkelerde bulunan gerekse ülkemizde yapılması planlanan nükleer santraller insan kaynaklı afetlerin görülme ihtimalini artırmaktadır. Ayrıca çarpık kentleşme ve dere yataklarına kurulan yerleşim birimleri, meydana gelecek bir afet nedeniyle ortaya çıkacak zararın büyüklüğünün artmasına neden olacaktır.

Afet Türleri

Doğal Afetler

Doğa olaylarının sebep olduğu afetlerdir. Bu afetler kendi aralarında jeolojik ve meteorolojik olmak üzere iki gurupta incelenir. Jeofizik kökenli afetler; yer kabuğu ya da yerin derinliklerinden kaynaklanan doğal afetlerdir.

Deprem

Heyelan

Kaya düşmesi

Volkanik patlamalar, jeofizik kökenli afetlerdir. Meteorolojik kökenli afetler; Atmosferdeki doğa olayları sonucu meydana gelirler. Sıcaklık, yağış, basınç ve benzeri atmosfer olaylarını insan için yararlı olduğu sınırı aşmasıyla meydana gelir. Meteorolojik afetlerin oluşumunu hazırlayan temel etkenler atmosfer kökenli olmasına rağmen, bazılarında afetin oluştuğu yerin özellikleri de etkili olmaktadır.

Bir olayın afet olarak tanımlanabilmesi için

insanları, yerleşim yerlerini ve sosyal hayatı etkilemesi

gerekmektedir.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3

Sel

Su baskını

Fırtına

Kuraklık

Küresel ısınma

Dev dalgalar

Tropikal siklonlar

Çevre kirlenmesi

Ormanların yok edilmesi

Çölleşme, meteorolojik kökenli afetlerdir.

Doğal Olmayan Afetler

İnsan kaynaklı afetlerdir. Örneğin; savaşlar ve iç savaşlar, orman yangınlarının bir kısmı, meskûn mahallerde görülen yangınlar, tehlikeli madde kazaları, nükleer kazalar, hava kirliliği, su kirliliği, toprak erozyonu ve salgın hastalıklar, silahlı saldırı, isyan, terörizm, insanların mülteci konumuna düşmesine neden olan diğer olaylar, yangınların bir kısmı, salgınlar, su ve gıdaların neden olduğu hastalıklar, bulaşıcı enfeksiyon hastalıkları, AIDS, kolera, sıtma vb.

Karmaşık Afetler

Hem insan hem doğa kaynaklı afetlerdir. Örneğin; orman yangınları, deprem sonrası oluşan yangınlar. Yangınlar, yukarıda sıralanan üç guruba da dâhil edilebilir. Bazı afetler ise beraberinde ikincil afet denilen olayları tetikleyebilmektedir. Örneğin, depremin, tsunami, heyelan, salgın hastalıklar ve yangınlara neden olması bu konunun çarpıcı bir örneğidir.

Afet türleri tehlike başlığı adı altında da değerlendirilip, sürecine ve niteliğine göre de sınıflandırılmıştır.

Aniden ortaya çıkan tehlikeler (jeolojik ve meteorolojik tehlikeler): Depremler, tsunamiler, seller, volkanik patlamalar,

Yavaş ortaya çıkan tehlikeler (çevresel tehlikeler): Kuraklık, açlık, çevresel bozulma, çölleşme vb.

Endüstriyel/teknolojik tehlikeler: Sistem çökmeleri, kazalar, radyasyon vb.

Nükleer kazalar, kimyasal patlama ve büyük yangınlar, uçak kazaları, demiryolu kazaları, gemi kazaları, terör saldırıları, teknolojik sistem hataları ve savaşlar gibi olaylar ise teknolojik ve insan kökenli afetler kapsamında değerlendirilmektedir. Esasen bakıldığında bu iki tip afet türü arasındaki ayrımın giderek belirsizleştiği görülmektedir. Günümüzde afetler birbirini daha çok tetikler hale gelmiş ve afet süreci daha da karmaşık bir yapı almıştır.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4

Olağan yönetim biçimlerinden farklı olarak, bu tip durumların yol açacağı kayıpları en aza indirmek için toplumlar “Acil Durum Yönetimi” ya da “Afet Yönetimi” kavramı üzerinde çalışmak zorundadır. Bunun için her ülke kendine özgü afet risklerini, kendi ulusal devlet yapısını, kültürel ögelerini, sosyal dokusunu, ekonomik yapısını, politik işleyişini ve kendine has diğer başka özelliklerini göz önünde bulundurmalıdır.

Her ülke oluşabilecek tehlikelere karşı zarar azaltma, hazırlıklı olma, müdahale etme ve iyileştirme amacıyla; analiz, planlama, uygulama ve değerlendirme süreçlerini bütünleşik bir şekilde ele alan bir Afet Yönetim Modeli geliştirilmelidir. Böyle bir modelin amacı yalnızca afet anı ve sonrasında yapılacak müdahaleyi değil, aynı zamanda afetler olmadan gerekli hazırlıkların yapılması ve önlemlerin alınmasını da kapsamalıdır. Bunların içinde toplumun zarar görebileceği tüm unsurlar ele alınmalı ve zarar azaltıcı önlemler, olası kayıpları azaltabilmek için mutlaka yer almalıdır. Bahsi geçen önlemler alınmazsa afetlere karşı dirençli bir toplumdan bahsetmek mümkün olmaz ve her afette kronikleşmiş bir şekilde kayıpların yaşanılması kaçınılmaz hale gelir. Dolayısıyla afetlerin insanlar ve toplum üzerindeki etkisi ağırlaşır.

Afetlere Neden Olan Etmenler

Doğal afetlerin bir kısmı doğa kökenli olup bunların oluşumuna insan müdahalesi söz konusu değildir. Bunlar;

Deprem

Volkanik patlama

Tsunami

Hortum, kasırga gibi doğal afetlerdir.

Bazı doğal afetlerin meydana gelmesinde ise insanoğlunun doğrudan ya da dolaylı olarak etkisi vardır. Bunlar;

Heyelan

Sel : Bir bölgede toprağı belirli bir süre için tamamen veya kısmen su altında bırakan; ani, büyük ve düzensiz su akıntılarına verilen isimdir.

Çığ : Farklı nedenlerden dolayı dağdan aşağıya doğru kayan büyük kar kütleleridir. Bol kar yağışı olduğunda, taze kar tabakasının alttaki eski tabakayla kaynaşmaması sonucu, rüzgarın kaldırdığı büyük bir kar kitlesinin aşağı inerek, alttaki kar tabakası üzerinde kayması sonucu oluşabilir. Bir hayvan veya kayakçının oynak kar tabakasını çiğneyerek harekete geçirmesi sonucu çığ oluşabilir.

Kuraklık

Orman yangınları

Bununla birlikte bazı doğal afetler başka bir doğal afetin ortaya çıkmasına neden olabilir. Örneğin, sel ve su baskınları ya da aşırı kuraklık sonucu salgın hastalıklar, okyanuslarda meydana gelen depremler sonucu tsunamiler, volkanik patlamalar sonucunda arazide sarsıntılar meydana gelebilir.

İnsanların yaşam alanı olmayan yerlerde meydana gelen deprem, heyelan, çığ, volkanik patlama, fırtına, aşırı kuraklık ve aşırı soğuklar hiçbir zaman doğal afet olarak sayılmaz. Doğal olayların afete dönüşmesinde insanoğlunun etkisi oldukça fazladır. Örneğin, fay hatlarının çevresindeki alüvyal dolgulu zeminlerin yerleşim yeri olarak seçilmesi oluşan depremlerde can ve mal kayıplarını arttırmaktadır.

Doğal olaylar insanlara

zarar verdiği ve etkilediği sürece afet sayılır.

Bazı afetler ise beraberinde ikincil afet denilen olayları

tetikleyebilmektedir.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5

Yine akarsu yataklarının yerleşime açılması, sağanak yağışlar ve taşkınlarda ev ve işyerlerinin sular altında kalmasına, yanardağların eteklerinin ve çevresinin yerleşim yeri olarak kullanılması, yanardağın patlaması sonucu evlerin tüf ve lavların altında kalması insanların doğa olaylarının afete dönüşmesinde ne kadar etkili olduğunu gösterir.

Doğal afetler insanların doğal dengeyi bozması oranında artarak devam edecektir. Dünyada son 10 yıl içerisinde meydana gelen doğal afetlerde yaklaşık 1 milyon insan hayatını kaybetmiştir. Doğal afetler oluşum hızlarına göre yavaş gelişen doğal afetler ve hızlı gelişen doğal afetler olarak ikiye ayrılabilir.

Yavaş gelişen doğal afetler

Kuraklık,

Erozyon,

Çölleşme,

Hızlı gelişen doğal afetler

Deprem,

Heyelan,

Orman yangını,

Çığ,

Volkanik patlama,

Kasırga,

Tsunami ve sel.

Afet bir olayın kendisinden çok ortaya çıkardığı sonuçlara verilen isimdir. Afetlerin ortaya çıkardığı sonuçlara bakıldığında en başta can ve mal kaybına neden oldukları görülür. Can kayıpları insan ve hayvanların ölmesi; mal kayıpları ise eşya, bina ve tarım alanlarının zarar görmesidir. Kayıpların bir kısmı doğrudan afetle birlikte ortaya çıkarken diğer kısmı ise belirli bir süre sonra ortaya çıkabilir. Örneğin; sel sırasında can ve mal kaybı meydana gelmektedir. Ancak, sel baskınından sonra sellerin taşıdığı moloz, kum ve çamur tarım alanlarını verimsizleştirerek dolaylı ve uzun süreli zararlar da meydana getirebilmektedir.

Dünyada Gözlenen Afet Türleri

Jeolojik Afetler: Deprem, kaya düşmesi, volkan patlamaları, çamur akıntıları, tsunami.

Klimatik Afetler: Sıcak dalgası, soğuk dalgası, kuraklık, dolu, hortum, yıldırım, kasırga, tayfun, sel, siklonlar, tornado, çığ, aşırı kar yağışları, asit yağmurları, sis, buzlanma, hava kirliliği, orman yangınları.

Biyolojik Afetler: Erozyon, orman yangınları, salgınlar, böcek istilası.

Sosyal afetler: Yangınlar, savaşlar, terör saldırıları, göçler.

Teknolojik afetler: Maden kazaları, biyolojik, nükleer, kimyasal silahlar ve kazalar, sanayi kazaları, ulaşım kazaları.

Dünya genelinde afet türü olarak yaklaşık 52 çeşit afet bulunduğu kabul edilirse, bunlardan yaklaşık 21’inin Türkiye’de gerçekleştiği varsayılabilir. Otuz bir çeşit doğal afetin 28 çeşidini meteorolojik afetlerin oluşturduğu görülmektedir. Doğal afetlerin çeşitleri ve önem sıraları ülkeden ülkeye değişmektedir. Örneğin, Akdeniz bölgesinde doğal afetler kuraklık, seller, orman yangınları, heyelan, dolu fırtınaları, çığlar, donlardır.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6

Ülkemizde ise en sık görülen meteorolojik karakterli doğal afetler dolu, sel, taşkın, don, orman yangınları, kuraklık, şiddetli yağış, şiddetli rüzgâr, yıldırım, çığ, kar ve fırtınalardır. Dünya Meteoroloji Örgütüne (WMO) göre yalnızca 1980’li yıllarda dünyada 700,000 kişi meteorolojik afetlerden dolayı hayatınıkaybetmiştir (MMO, 1999).

Genel anlamda ülkemizdeki afetlerin oranlarına bakıldığında % 61’le deprem başta gelmekte, bunu % 15 ile heyelan ve % 14 ile de sel izlemektedir. Son on yıllık geçmiş verilere bakıldığında ilk iki sırayı deprem ve selin aldığı anlaşılmaktadır.

TCK, 1959, 7269/ 1 Afet Kanunu’na göre, Türkiye’de yaşanan afetlerin önem sıraları:

Deprem,

Yangın,

Su baskını,

Yer kayması,

Kaya düşmesi,

Çığ,

Kuraklık şeklinde belirtilmiştir.

Türkiye, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı verilerine göre;

• Richter ölçeğiyle 5,5’in üzerinde deprem sıklığıyla dünyada 6.sırada,

• Afet nedeniyle yıllık ölen (950 kişi) sayısı ile dünyada 3.sırada,

• Yıllık ortalama 2.745.757 kişilik afete maruz kalıp ölen sayısı ile dünyada 4. sırada yer almaktadır.

Afetin büyüklüğü genel olarak bir olayın meydana getirdiği can kayıpları, yaralanmalar, yapısal hasarlar, yol açtığı sosyal ve ekonomik kayıplarla ölçülmektedir. Bu değişik kavramlar içerisinde en kutsalı ve en önemlisi insan canı olduğu için kamuoyunda afetin büyüklüğünü yol açtığı can kaybı ve yaralanmalarla değerlendirme eğilimi vardır.

Afetin Büyüklüğüne Etki Eden Faktörler

Afetin büyüklüğüne etki eden ana faktörler ise aşağıdaki gibi özetlenebilir:

Olayın fiziksel büyüklüğü,

Olayın yoğun yerleşme alanlarına olan uzaklığı,

• Fakirlik ve az gelişmişlik,

• Hızlı nüfus artışı,

• Tehlikeli bölgelerdeki hızlı ve denetimsiz kentleşme ve endüstrileşme,

• Ormanların ve çevrenin tahribi veya yanlış kullanımı,

• Bilgisizlik ve eğitim eksikliği,

• Toplumun afet olaylarına karşı önceden alabildiği koruyucu ve önleyici önlemlerin ulaşabildiği düzey.

Afetler, acil durumdan daha büyük düzeyde müdahale gerektiren

olaylardır.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7

Afetin büyüklüğü kaybedilen insan sayısına, ekonomik ve, kültürel kayıplarla ölçülür. İnsanlığın var olduğu günden beri afetler toplumların yaşamlarını etkilemiştir.Afetler Dünyadaki tüm teknolojik gelişim düzeyine karşın toplumları etkilemeye devam etmektedir. Bir durumu afet olarak tanımlayabilmek için gerçekleşen durumun büyüklüğüne, etkilediği bölgeye ve etkilediği kişi sayısına kabul edilemez bir seviyede olması gerekmektedir. Afet olarak nitelendirilen olgunun, gerçek anlamda afet olup olmadığını ortaya koymak için herkesin üzerinde anlaştığı temel ölçütler bulunmamaktadır. Bir olayı afet olarak tanımlayabilmek için gerçekleşen olayın büyüklüğüne göre afet olup olmadığı sınıflandırılmaktadır. Gerçekleşen olay kabul edilebilir bir seviyede veya tolere edilebilir seviyede ise buna afet olarak sınıflandıramaz. Afetin büyüklüğü kaybedilen insan miktarına, ekonomik kayıplara, kültürel kayıplarla ölçülür. İnsanlığın var olduğu günden beri afetler toplumların yaşamlarını etkilemiştir.

Afetlerin Özellikleri

Afetlerin ilk genel özellikleri açısından; aniden ortaya çıkmış olması, can ve mal kayıplarına neden olması, kişiler tarafından engellenememesi gösterilebilir. Bazı afetler yeryüzünde bazı bölgelerde daha çok görülmektedir.

Afetlerin bazı ortak özellikleri aşağıda belirtildiği gibidir.

Bireyleri ve canlıları etkilemektedir,

Belirli bir tehlike tarafından tetiklenmektedir,

Direkt zarar görebilme ilişkilidir,

Toplumların afetle baş edebilme kapasitesini aşabilir,

Sosyal süreçte önemli rolü mevcuttur,

Teknoloji ve doğa olayı olmamasından dolayı doğrudan toplum ve insan odaklı bir durumdur.

Bu özelliklerin yanı sıra; Afetlerin büyüklüğü toplumlar ve örgütler açısından neden kaynaklı olduğu ve yarattığı zararlar ile ölçülüdür.

Teknolojik Kaynaklı Afetler

Teknolojik kaynaklı afet türleri bazı literatürlerde insan kaynaklı afetlerle beraber incelenirken, bazı kaynaklarda ise insan kaynaklı afetlerin alt başlığı olarak ya da ayrı bir başlık olarak ele alınmaktadır. Teknolojik afetler, genel olarak ekonomik açıdan daha yıpratıcı olmaktadır. Nükleer ve kimyasal kazalar, sanayi kazaları, maden kazaları, trafik kazaları, baraj patlamaları, yangınlar, salgın hastalıklar, savaşlar, terör olayları, terörizm ile ilgili eylemler teknolojik ve insan kaynaklı afetler içinde yer almaktadır.

Sınai Patlamalar: Sınai, Türk Dil Kurumunda kelime anlamıyla sanayi ile ilgili, endüstriyel anlamlarına gelmektedir. Japonya’da depremden sonra zarar gören nükleer santraller den sızan radyasyonları bu patlamalara dâhil edilmektedir. Türkiye’de 1999 depremin sonra İzmit rafinesine büyük hasar vermiştir. Türkiye ekonomisinin sadece Tüpraş yangınından tahminen 80 milyon dolar olarak belirlenmiştir. Türkiye sadece deprem afetiyle karşılaşmamış, depreminle beraber sanayi patlamasıyla mücadele etmiştir.

Teknolojik ve insan

kaynaklı afetler doğal bir afet tarafından da

tetiklenebilmektedir.

Afetin büyüklüğü

kaybedilen insan miktarına, ekonomik kayıplara,

kültürel kayıplarla ölçülür.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8

Resim1.1. www.emaze.com

Baraj Patlamaları: Baraj, su biriktirmek amacı ile hazne oluşturmak üzere bir akarsu vadisini kapatarak akışı engelleyen yapıdır. Barajın su biriktirme yanında, su seviyesi yükseltme ve geniş su yüzeyi meydana getirme gibi iki önemli fonksiyonu daha vardır. Çok nadir olarak da barajların çökmesi ve taşmasından kaynaklanan sellere rastlanılmaktadır.

Resim1.2. www.cafesiyaset.com.tr

İnsan Kaynaklı Afetler

İnsan kaynaklı afetler, doğa ile aralarında bir neden sonuç ilişkisi kurulamayan ve doğrudan insan faktörüne bağlı olarak gelişen afetlerdir.

En sık görülen insan kaynaklı afetler;

Ulaşım kazaları,

Kimyasal ve nükleer kazalar,

Yangın,

Savaş,

Terör olayları,

Salgın hastalıkla,

İş kazaları gibi durumlardır.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9

Genel olarak trafik kazası ve iş kazasını da içine alan travmalar, dünyada 40 yaş altındaki insanların ölüm oranları arasında birinci sıradadır. Uçak, gemi ve tren kazaları çok sık görülmemelerine rağmen bu afetler meydana geldiğinde çok sayıda insanın ölümüne yol açabilmektedir.

Teknolojinin gelişmesi insan hayatının kolaylaşması adına birçok avantaj sağlarken, diğer taraftan da insan yaşamını tehdit eden yeni risklerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu nedenle insan kaynaklı afetler, teknolojik kaynaklı afetler olarak da adlandırılmaktadır. Üretimde ham madde olarak kimyasal ve biyolojik maddelerin kullanılması, enerji üretiminde her geçen gün nükleer reaktörlerin sayısının artması, silah sanayinin gelişmesi, akarsular önüne setler kurularak barajlar oluşturulması bir yandan hayatımızı kolaylaştırırken diğer yandan olası bir kaza sonucu yaşamımızın risk altına girmesine neden olmaktadır.

İnsanlar doğal olmayan afetlerin kaynakları oldukları gibi aynı zamanda yaptıkları hatalar ve bilinçsiz davranışlar ile doğal afetleri tetikleyen ve verdiği zararı artıran bir etkide de bulunur. Sağlam olmayan binalar nedeniyle depremde yaşamını yitirme veya dere yatağına yapılan yerleşim alanları nedeniyle selden olumsuz etkilenme doğal afetlerin verdiği zararları artırıcı yönde insanların yaptıkları etkilere örnek olarak verilebilir.

Ulaşım Kazaları

Kazalar, beklenmedik bir anda karşılaşılan, ölüm, yaralanma ve sakatlanmalara yol açan durumlardır. Uluslararası verilere göre bir kaza sonucu en az 10 kişi hastaneye yatar ve en az 25 kişi zarar görürse bu kaza afet niteliği kazanmaktadır. Ulaşım kazaları, başta kara yollarında meydana gelen kazalar olmak üzere günümüzde en sık karşılaştığımız insan kaynaklı afetlerdir. 2004 yılında Dünya Sağlık Örgütü ve Dünya Bankasınca ortak hazırlanan Trafik Kazalarının Önlenmesine İlişkin Dünya Raporu’na göre her gün 3.342 kişi trafik kazaları nedeniyle ölmektedir. Yani her yıl ortalama 1,2 milyon kişi trafik kazaları nedeniyle yaşamını yitirmekte ve tüm dünyada meydana gelen ölümlerin %2,1’i trafik kazaları sonucu olmaktadır. Ayrıca ölümlerin yanı sıra her yıl yaklaşık 50 milyon kişi trafik kazaları sebebiyle yaralanmakta ya da sakat kalmaktadır. Trafik kazalarının diğer bir olumsuz yanı neden olduğu ekonomik kayıplardır. Trafik kazaları tüm dünyada her yıl ortalama 518 milyar dolar kayba neden olmaktadır.

Trafik kazası geçiren kişilerin sağlık harcamaları ve tedavi giderleri de düşünüldüğü zaman ortaya çıkan maddi hasarın boyutu çok daha fazladır. Ayrıca trafik kazası nedeniyle yaşamını yitiren veya sakat kalan kişilerin aileleri ve yakınları da hem kaza geçirenin gelirinden mahrum kalacak hem de kaza geçirenin tedavisi ve bakımı için harcama yapacağından olumsuz olarak etkilenecektir.

Resim1.3. www.iha.com.tr

İş kazaları, günümüzde en sık görülen insan kaynaklı

afetlerdir.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10

Deniz ulaşımı, özellikle taşıma sektöründe yoğun olarak kullanılır. Son yıllarda hava ulaşımında yaşanan gelişmelere rağmen özellikle uzak mesafelerde maliyeti daha düşük olduğu için deniz ulaşımı tercih edilmektedir. Deniz kazaları, gemide olan bir olaydan kaynaklanan veya gemi ile ilişkili olarak meydana gelen ölüm, yaralanma ve maddi hasarlara yol açan kazalardır. Türkiye, gerek üç tarafının denizlerle çevrili olması gerekse Çanakkale ve İstanbul Boğazı gibi tüm dünyada büyük öneme sahip geçiş noktalarına sahip olması nedeniyle deniz kazalarının sıklıkla görüldüğü bir ülkedir.

Deniz kazalarında ölü sayısı genellikle çok fazla olmaz ancak kimyasal madde gibi tehlikeli yükler taşıyan gemilerin yaptıkları kazalarda oluşan çevre kirliliği canlı yaşamını tehdit eder niteliktedir. 18 Mart 1967 yılında Torrey Canyon isimli 120 bin ton kapasiteli petrol tankeri, İngiltere sahillerinde navigasyon arızası nedeniyle karaya oturmuş ve çok büyük deniz kirliliğine neden olmuştur. Yaklaşık 120 bin ton petrol denize karışarak pek çok canlının yok olmasına neden olmuştur.

Resim1.4. www.aa.com.tr

Hava taşımacılığı, teknolojinin gelişmesine paralel olarak gündemimizde daha fazla yer almaya başlamıştır. Hava kazaları çok nadir görülmekle birlikte, meydana geldiğinde çok sayıda insanın yaşamını yitirmesine yol açan kazalardır. 1959 ve 2001 yılları arasında jet motorlu ticari uçakların yaptıkları kazaları incelemek için yapılan bir araştırmada, söz konusu dönemde 1307 uçak kazası meydana geldiği ve bu kazalarda toplam 24 700 kişinin yaşamını yitirdiği tespit edilmiştir. Ülkemizde meydana gelen uçak kazaları incelendiğinde; 1955 ve 2003 yılları arasında 562 sivil uçak kazası meydana geldiği, 37 kazada uçakların tamamen hasara uğradığı ve bu kazaların 237’sinde en az bir ölü veya yaralı olduğu görülmektedir. Her ne kadar hava araçları ile meydana gelen kazalarda ölüm riski yüksek ise de kaza oranları açısından hava ulaşımı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de en güvenli ulaşım yoludur.

Deniz kazalarında ölü sayısı genellikle çok fazla olmaz.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11

Resim1.5. www.iha.com.tr

Nükleer ve Kimyasal Kazalar

Nükleer ve kimyasal kazalar nadir olarak meydana gelmekle birlikte son elli yıl içinde teknolojik faaliyetlerdeki gelişmelere paralel olarak artış göstermektedir. Nükleer felaket insanlara fiziksel, zihinsel, duygusal ve ekonomik hasar vererek olumsuz etkileyen ayrıca gelecek nesiller üzerinde ciddi sonuçlara yol açacak genetik etkiler ortaya çıkaran afetlerdir. Nükleer ve kimyasal maddelerin neden olduğu kazaların afet boyutuna ulaşması genellikle bu maddelerin terör faaliyetlerinde veya savaşlarda silah olarak kullanılması ile olur.

Nükleer kazalar, sonuçları itibari ile büyük yıkımlara neden olabilecek afetlerdir. Bugüne kadar dünyada dört büyük nükleer afet meydana gelmiştir. Bu afetler; 1979 yılında Amerika’da, 1986 yılında Çernobil’de, 1999 yılında Tokyo’da ve yine 2011 yılında Japonya’nın Fukuşima kentinde meydana gelmiştir. Nükleer kazaların etkileri geniş bir coğrafyada uzun yıllar devam eder. Örneğin 1986 yılında meydana gelen Çernobil nükleer afetinin etkileri, Karadeniz bölgesinde hala görülmektedir. Dünyada meydana gelen en büyük kimyasal kaza ise 1984 yılında Hindistan’da bir fabrikada meydana gelmiştir. Kimyasal gaz sızıntısı sonucunda 3000’i ani olmak üzere toplam 6000 kişi yaşamını yitirmiştir. Ayrıca 200 binden fazla insan da gaz sızıntısı nedeniyle hastalanmış ya da sakat kalmıştır. 1952 yılında Londra’da meydana gelen hava kirliliği olayında ise 4000 kişi yaşamını yitirmiştir.

Yangınlar

Yangın, maddenin ısı ve oksijenle birleşmesi sonucu oluşan yanma reaksiyonlarının neden olduğu bir afettir. Yangınlar doğal afet olarak da kabul edilebilir ancak yangınların sebepleri çoğu kez insanların bilinçli veya bilinçsizce yaptıkları davranışlardır. Bu nedenle yangınları insan kaynaklı afetler olarak kabul etmek daha doğru olacaktır. Yangınların meydana geldikleri coğrafi alanda maddi hasara ve can kayıplarına neden olmasının yanı sıra, orada yaşayan canlılar ve ekolojik denge üzerine son derece olumsuz etkileri vardır.

Nükleer kazalar, sonuçları itibari ile büyük yıkımlara

neden olabilecek afetlerdir.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12

Yangınlar genellikle insanların bilinçsizliği veya kasıtlı davranışları sonucu çıkmaktadır. Ayrıca elektrik enerjisinin kullanımının artması yangın riskini artırmıştır. Ev ve işyerlerinde kullanılan araçların büyük bir çoğunluğu elektrikle çalışmaktadır. Bu araçların bakım ve onarımlarının düzenli yapılmaması veya yetersiz yapılması ilerleyen dönemlerde bu araçların arızalanmasına ve dolayısıyla yangınların meydana gelmesine neden olabilmektedir.

Yangın ev, iş yeri ve orman yangınları şeklinde çeşitlendirilebilir. Bu yangınlar çeşitlerinden belki de en tehlikelisi orman yangınlarıdır. Orman yangınları yıldırım, kuraklık, cam parçalarının optik özellik göstermesi, aşırı rüzgârda dalların birbirine sürtünmesi gibi doğal sebeplerle çıkabilir ancak bu sebeplerle çıkan orman yangınlarının tüm orman yangınları arasındaki payı sadece %1-2’dir. Geriye kalan kısmı ise insanların çeşitli aktivitelerinden kaynaklanır. Bu aktiviteler ekonomik ya da terör amaçlı bilinçli davranışlar olabileceği gibi sigara izmariti, piknikte yakılan ateşler ve kazalar gibi istem dışı dikkatsiz ve ihmalkâr davranışlar da olabilir.

Türkiye’nin büyük bölümü, yazları sıcak ve kurak bir iklim kuşağında yer aldığı için orman yangını konusunda yüksek risk altındadır. Özellikle Akdeniz, Marmara ve Ege bölgelerinde bulunan ormanlarda, yaz aylarında çok sayıda orman yangını meydana gelmektedir.

Savaşlar

Savaş; ülkelerin insan ve beyin gücünü, ekonomik ve doğal zenginliklerini, toplumsal ve kültürel değerlerini ve uzun yıllar boyunca yapılan yatırım ve üretimle sağlanan bütün birikimini çok kısa bir sürede yok edebilecek büyüklükte bir afettir. Savaş, tamamen insan faktörüne bağlı olarak gelişen, silahlı iki taraf arasında gerçekleşen bir afettir. Tarafların amacı ya öldürmek ya da ölmemek için kendini savunmaktır. Bu nedenle boyutu ne olursa olsun savaşın kaçınılmaz sonucu çok sayıda ölü ve yaralı, geride kalan kimsesiz ve bakıma muhtaç insanlardır. Eski çağlarda savaşlar yüz yüze ve daha ilkel silahlar kullanılarak yapılıyordu. Bu şekilde yapılan savaşlarda ölü ve yaralı sayısı genellikle az sayıda olmaktaydı. Ancak 13. yüzyılda barutun ateşli silah yapımında kullanılmasıyla başlayan süreçte savaş için kullanılan silahlar değişmiş ve daha komplike bir yapı almaya başlamıştır. Bu durum savaşlarda meydana gelen ölüm ve yaralanma olaylarını da etkilemiş ve savaş anında silahla çok sayıda insanın olumsuz bir şekilde etkilenmesinin yolu açılmıştır. Günümüzde savaş sanayi öyle bir hal almıştır ki, II. Dünya Savaşı’nda olduğu gibi bir bomba ile koca bir şehir yok edilebilmekte ve silahın etkisi insanların ve çevrenin üzerinde yıllarca sürebilmektedir. Savaşlar bir bölgenin hatta bir ülkenin karşılaşabileceği en acımasız ve en kötü afetlerdir. Çok sayıda insan savaşlar nedeniyle ölmekte, geri kalanlar ise psikolojik yönden olumsuz etkilenmektedir. II. Dünya Savaşı’nda yaklaşık olarak 40 milyon insanın yaşamını

Çok sayıda insan savaşlar nedeniyle ölmekte, geri

kalanlar ise psikolojik yönden olumsuz olarak

etkilenmektedirler.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13

yitirmesi ve 200 milyon insanın ise yaralanması bir savaşın ne kadar büyük bir afet olduğunu göstermiştir.

Resim1.6. www.orghaber.com.tr

Terör Olayları

Terör, Türkiye’de ve dünyada sık sık karşı karşıya kalınan, çok sayıda ölüm ve yaralanmalara yol açan bir olaydır. Terör eylemleri çoğu kez askerî mekân ve kişileri hedef almakla birlikte siviller de bu eylemlerin hedefi olabilmektedir. Ölüm ve yaralanmaların yanı sıra sakat kalan kişilerin sosyal ve ekonomik yönden topluma entegre edilme sorunu da terör olaylarının önemli bir sonucudur.

Terör eylemlerinde yaralanmalar sıklıkla ateşli silahlarla veya bombalarla olmaktadır. Nadiren de olsa terör saldırıları kimyasal ve biyolojik silahlar kullanılarak yapılır. Kimyasal silahlar, laboratuvar ortamlarında kimyasal karışımlar kullanılarak elde edilmekte, solunum ve deri yoluyla kana karışarak sinir sistemini etkilemekte ölümlere veya kalıcı sakatlanmalara neden olmaktadır. 1995 yılında Tokyo Metrosu’na kimyasal bir gaz kullanılarak yapılan terör saldırısında 12 kişi ölmüş ve binlerce insan yaralanmıştır. Biyolojik silahlar ise doğadaki mevcut canlıların, virüslerin, bakterilerin ve zehirlerin laboratuvar ortamlarında çoğaltılarak silah haline getirilmesi ile elde edilmektedir. Bu tür saldırılarda genellikle solunum yolu ile alınan kimyasal ve biyolojik madde etkilenmeye yol açar. Bomba ile yapılan terör saldırılarında ise insanlar hem bombanın direkt etkisi ile yaşamını yitirmekte veya yaralanmakta hem de bombanın etkisi ile yıkılan duvarlar, kırılan camlar ve meydana gelen patlamalar gibi ikincil tehlikeler nedeniyle etkilenebilmektedir.

Türkiye’de son yirmi yıl içinde kırk yaş altı genç nüfusta görülen ölümlerin trafik kazasından sonra en büyük nedeni ateşli silah yaralanmalarıdır. Ateşli silah yaralanmalarının da en büyük sebebi terör faaliyetleridir.

Resim1.7. www.kenardabirkuyu.org

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14

Salgın Hastalıklar

Afet sonrası kanalizasyon, su şebekesi, yollar, iletişim sistemleri ve diğer altyapı tesisleri büyük çapta hasar görür.

Bunların sonucunda su kaynaklarına kanalizasyon karışır ve sular hastalık etkenleriyle kirlenmiş hâle gelir. Ölmüş insan ve hayvanların cesetleri bir süre sonra kokuşur ve hastalık etkeni mikroorganizmaların üremesi ya da çoğalması için uygun ortam oluşturur. Hasta ve yaralı insanların tedavisi uygun ve yeterli biçimde yapılamaz. Yeterli ve sağlıklı içme ve kullanma suyu temin edilemez. Sağlıklı ve yeterli gıda temin edilemez. Yollar ve iletişim sistemlerinin tahrip olması sonucu olarak gıda ve ilaç gibi yardımları, ihtiyaç sahiplerine zamanında ulaştırılmaz ve dağıtımı yapılamaz. Bozulan ortamda bulaşıcı hastalıkların taşıyıcısı olan, fareler, sivrisinekler ve diğer vektör canlılar kontrolsüz biçimde ürer ve çoğalır. İnsanlar sağlıksız barınaklarda yaşamak zorunda kalır. Bulaşıcı ve salgın hastalıklar insan hayatında, sadece biyolojik değil psikolojik ve sosyal boyutlarla da etkili olmaktadır. Hastalık halinde vücudun fizyolojik dengesi bozulur ve buna bağlı olarak hastanın kendisinin, yakın çevresinin hatta toplumun hayat kalitesi düşer.

İş Kazaları

İnsanlar tarih boyunca yaşamlarını sürdürmek ve geçimlerini sağlamak için çalışmışlardır. Endüstrileşme döneminin öncesinde bu işler daha bireysel ve basit bir şekilde olmaktayken, makinelerin yaygınlaşması ve fabrikaların ortaya çıkması ile çalışma hayatında ve iş ilişkilerinde köklü değişiklikler meydana gelmiştir. Bu değişikliklerin toplumsal ve ekonomik boyutta birçok etkisi olmuştur. Bu etkilerden biri de gelişen ve değişen üretim şekillerine bağlı olarak ortaya çıkan ve günden güne artarak çalışanları tehdit eden iş yerindeki sağlık ve güvenlik sorunlarıdır.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) iş kazalarını önceden planlanmamış, çoğu kez kişisel yaralanmalara, üretimin bir süre durmasına yol açan bir olay şeklinde tanımlarken, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) belirli bir zarar ya da yaralanmaya neden olan beklenmeyen ve önceden planlanmamış bir olay olarak tanımlamaktadır. 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 13. maddesinde ise iş kazaları; işin yürütümü esnasında veya işle ilgili bir esnada meydana gelen ve işçiyi hemen veya daha sonra bedenen veya ruhen zarara uğratan olay olarak tanımlanmıştır. İş kazalarının meydana gelmesinde genel kabul görmüş iki faktör rol oynamaktadır. Bunlardan biri beşeri faktörler de denilen insanlardan kaynaklanan nedenler diğeri ise teknik nedenlerdir. İş kazalarının meydana gelmesinde insanlardan kaynaklanan nedenler teknik nedenlere oranla daha fazla pay sahibidir. Dikkatsizlik, iş kazalarına neden olan en önemli insanî faktör iken iş yerinin uygun olmayan ergonomik yapısı teknik nedenlerle meydana gelen iş kazalarının en büyük sebebidir.

Bulaşıcı ve salgın hastalıklar, insan

hayatında, sadece biyolojik değil, psikolojik ve sosyal

boyutlarla da etkili olmaktadır.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15

Mülteci Hareketleri

Mültecilerin Hukuki Durumuna Dair Sözleşme’nin 1. maddesinde, mülteci; kendi doğduğu ülkenin dışında yaşayan ırkı, dinî, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşünceleri yüzünden zulme uğrayacağından korkan ve bu zulüm korkusu nedeniyle ülkesinin korumasından yararlanmayan veya yararlanmak istemeyen ve ülkesine dönmeyen kişi olarak tanımlanmıştır.

Vatandaşlarını korumak devletlerin birinci ve asli görevidir. Devletler vatandaşlarını koruyamaz veya korumak istemezlerse, kişi tabii olduğu devletin korumasını istemez ise fertler kişisel haklarının ciddi bir şekilde ihlal edilmesi ile karşı karşıya kalabilirler ve bunun sonucunda başka bir ülkede güvende olmak için yaşadığı yeri hatta ailesini terk edebilir. Bu durumda iltica eden kişi yeme, içme, barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşılayamayarak muhtaç duruma düşer. İltica edilen ülke ise mültecilerin temel ihtiyaçlarını karşılamak için çaba sarf etmek durumunda kalır.

Mültecilerin iltica ettikleri devletten yararlanacağı en önemli hak, kaçtığı ülkeye geri dönmeye zorlanamamasıdır. Bunun yanı sıra İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde belirtildiği gibi her insan onurlu bir yaşam sürme hakkına sahiptir. Bunun için devletler kendi vatandaşlarına yararlandırdıkları, kişi özgürlüğü ve güvenliği, işkence, zulüm, insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele ve cezalandırmanın olmaması, düşünce, vicdan ve din özgürlüğü gibi temel hakları kendine iltica eden mültecilere de yararlandırmalıdır.

1980 yılında tüm dünya genelinde mültecilerin sayısı yaklaşık olarak 5 milyon iken 1994 yılında bu rakam 20 milyon kişiyi aşmıştır. Bu kişiler savaş veya iç karışıklık gibi nedenlerle yaşadığı ülkeden başka ülkeye sığınan kişilerdir. Ayrıca bu rakamlara ilaveten tüm dünyada 30 milyon kişi iç savaş, açlık, terör vb. nedenlerle yaşadığı ülkedeki bir bölgeden başka bir bölgeye yani iç göçe zorlanmıştır. 2011 yılı Nisan ayında Suriye’de başlayan iç karışıklıklar nedeniyle, bu ülkeden Türkiye’ye mülteci geçişleri olmuş ve bugüne kadar 190 binden fazla Suriye vatandaşı 7 ilde kurulan çadır kentlere yerleştirilmiştir. Mülteciler, hem kendi sağlıkları hem de içinde bulundukları toplumun sağlığını etkileme potansiyelinden dolayı halk sağlığı açısından önem taşırlar. Aynı zamanda mülteciler, gereksinimleri ve hakları açısından sosyal politikacıların ilgi alanına girmektedir. İltica edilen devlet, hem mültecilerin acil dönem ihtiyaçlarını karşılayacak önlemler alır hem de mültecilerin haklarını korumaya yönelik politik uygulamaları devreye sokar. Bu önlem ve uygulamalarda Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği devletlere destek sağlar.

Resim1.8. www.alsazeera.com.tr

Vatandaşlarını korumak devletlerin birinci ve asli

görevidir.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16

Öze

t•Birleşmiş Milletlerin de kabul ettiği ve en genel tanımıyla insanlar

için fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplara neden olan, normal yaşamı durdurarak veya kesintiye uğratarak toplumları etkileyen ve yerel imkânlar ile baş edilemeyen her türlü doğal, teknolojik veya insan kaynaklı olaylara afet denilmektedir. Afetler genel olarak alışılmışın dışında, istikrarı bozucu, kargaşaya neden olan ve sosyo-kültürel çöküntü meydana getiren olaylar olarak tanımlanır. Afetler doğal afetler doğal olmayan afetle ,karmaşık afetler olmak üzere üç kısımda incelenir. Afet türleri tehlike başlığı adı altında da değerlendirilip, sürecine ve niteliğine göre de sınıflandırılmıştır. Doğal afetlerin bir kısmı doğa kökenli olup bunların oluşumuna insan müdahalesi söz konusu değildir. Bazı doğal afetlerin meydana gelmesinde ise insanoğlunun doğrudan ya da dolaylı olarak etkisi vardır. Doğal afetler oluşum hızlarına göre yavaş gelişen doğal afetler ve hızlı gelişen doğal afetler olarak ikiye ayrılabilir. Dünya genelinde afet türü olarak yaklaşık 52 çeşit afet bulunduğu kabul edilirse, bunlardan yaklaşık 21’inin Türkiye’de gerçekleştiği varsayılabilir. Afetin büyüklüğü genel olarak bir olayın meydana getirdiği can kayıpları, yaralanmalar, yapısal hasarlar, yol açtığı sosyal ve ekonomik kayıplarla ölçülmektedir.İnsan kaynaklı afetler, doğa ile aralarında bir neden sonuç ilişkisi kurulamayan ve doğrudan insan faktörüne bağlı olarak gelişen afetlerdir. Ulaşım kazaları, kimyasal ve nükleer kazalar, yangın, savaş,terör olayları salgın hastalıklar İş kazaları, günümüzde en sık karşılaşılan insan kaynaklı afetlerdir.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17

DEĞERLENDİRME SORULARI

1. İnsanoğlunun doğrudan ya da dolaylı olarak etkisi olan afet

aşağıdakilerden hangisidir?

a) Deprem

b) Heyelan

c) Volkanik patlama

d) Tsunami

e) Hortum

2. Aşağıdakilerden hangisi hızlı gelişen doğal afetlerden birisi değildir?

a) Erozyon

b) Deprem

c) Heyelan

d) Orman yangını

e) Çığ

3. Aşağıdakilerden hangisi biyolojik afetler içinde yer alır?

a) Yangınlar

b) Savaşlar

c) Terör saldırıları

d) Erozyon

e) Göçler

4. Türkiye’de yaşanan afetlerin önem sırasına göre aşağıdakilerden hangisi

üçüncü derece öneme sahiptir?

a) Deprem,

b) Yangın,

c) Yer kayması,

d) Kaya düşmesi

e) Su baskını,

5. Aşağıdakilerden hangisi afetin büyüklüğüne etki eden ana faktörlerden

birisi olarak gösterilemez?

a) Olayın fiziksel büyüklüğü

b) Olayın yoğun yerleşme alanlarına olan uzaklığı

c) Yaşlı nüfusun fazla olması

d) Fakirlik ve az gelişmişlik

e) Tehlikeli bölgelerdeki hızlı ve denetimsiz kentleşme

6. Aşağıdakilerden hangisi afetlerin ortak özellikleri arasında gösterilemez?

a) Teknoloji ve doğa olayı olmasından dolayı doğrudan toplum ve

insan odaklı bir durumdur.

b) Bireyleri ve canlıları etkilemektedir.

c) Belirli bir tehlike tarafından tetiklenmektedir.

d) Direkt zarar görebilme ilişkilidir.

e) Toplumların afetle baş edebilme kapasitesini aşabilir.

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18

7. Aşağıdakilerden hangisi insan kaynaklı afetlerden değildir?

a) Ulaşım kazaları

b) Kimyasal ve nükleer kazalar

c) Yangın

d) Tusunami

e) Terör olayları

8. Aşağıdakilerden hangisi insan kaynaklı afetlerin oluşmasına etki eden

faktörlerden birisi değildir?

a) Üretimde ham madde olarak kimyasal ve biyolojik maddelerin

kullanılması.

b) Enerji üretiminde her geçen gün nükleer reaktörlerin sayısının

artması.

c) İnsanların alım gücünün artması.

d) Silah sanayinin gelişmesi.

e) Akarsular önüne setler kurularak barajlar oluşturulması.

9. Hava taşımacılığı için aşağıdakilerden hangisi doğru bir ifade değildir?

a) Teknolojinin gelişmesine paralel olarak gündemimizde daha

fazla yer almaya başlamıştır.

b) Hava kazaları çok nadir görülmektedir.

c) Hava kazaları meydana geldiğinde çok sayıda insanın yaşamını

yitirmesine yol açan kazalardır.

d) Hava araçları ile meydana gelen kazalarda ölüm riski yüksektir.

e) Türkiye’de ve Dünya’da güvenliği en zayıf ulaşım yoludur.

10. Aşağıdakilerden hangisi terör olaylarının önemli bir sonucu olarak

görülmez?

a) Terör Türkiye’de ve Dünya’da sık sık karşı karşıya kalınan bir olgudur.

b) Çok sayıda ölüm ve yaralanmalara yol açmayan bir olaydır.

c) Terör eylemleri çoğu kez askeri mekân ve kişileri hedef almaktadır.

d) Terör eylemleri sivilleri de bu eylemlerin hedefi olarak görmektedir.

e) Ölüm ve yaralanmaların yanı sıra sakat kalan kişilerin sosyal ve

ekonomik yönden topluma entegre edilme sorunu da terör

olaylarının önemli bir sonucudur.

Cevap Anahtarı

1.B, 2.A, 3.D, 4.E, 5.C, 6.A, 7.D, 8.C, 9.E, 10.B

İnsan Kaynaklı Afetler Ve Çeşitleri

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19

YARARLANILAN VE BAŞVURULABİLECEK DİĞER KAYNAKLAR

Civaner, M., Vatansever, K., Balcıoğlu, H., Yavuz, C. I., & Sarıkaya, Ö. (2011). Olağandışı Durumlarda Sağlık Hizmetleri Eğitimi: Mezuniyet Öncesi Tıp Eğitimi İçin Önemli Bir Gereklilik. Balkan Medical Journal, 28(3).

Erkal, T., & Değerliyurt, M. (2009). Türkiye’de afet yönetimi/dısaster management of Turkey. Doğu Coğrafya Dergisi, 14(22).

Ersel, M., Aksay, E., & Kıyan, S. (2009). Disaster prepradeness and education levels at Turkish Academic Emergency Departments. Türkiye Acil T, 115-21.

Güner, Y. (2016). Çanakkale ili 112 acil sağlık hizmetleri istasyonlarında çalışan personelin afet tıbbı konusundaki bilgi düzeyleri.

Işık, Ö., Aydınlıoğlu, H. M., Koç, S., Gündoğdu, O., Korkmaz, G., & Ay, A. (2012). Afet yönetimi ve afet odaklı sağlık hizmetleri. Okmeydanı Tıp Dergisi, 28(2), 82-123.

Işık, Ö., Aydınlıoğlu, H. M., Koç, S., Gündoğdu, O., Korkmaz, G., & Ay, A. (2012). Afet yönetimi ve afet odaklı sağlık hizmetleri. Okmeydanı Tıp Dergisi, 28(2), 82-123.

Kadıoğlu, M. (2011). Afet Yönetimi Beklenilmeyeni Beklemek, En Kötüsünü Yönetmek. İstanbul: Marmara Belediyeler Birliği.

Kaya, M., & Şahin, S. Z. (2013). Türk Kamu Yönetiminde Gönüllülük ve Afet Yönetimi.

Koenig, K. L., & Schultz, C. H. (2010). Disaster medicine: comprehensive principles and practices.

Özceylan, D. (2011). Afetler İçin Sosyal ve Ekonomik Zarar Görebilirlik Endeksi Geliştirilmesi: Türkiye’deki İller Üzerine Bir Uygulama. Doktora Tezi, Sakarya Üniversitesi.

Sarıköse, S. T. (2013). XIX. yüzyılda Çukurova'da doğal afetler ve salgın hastalıklar (Doctoral dissertation, Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü).

Şahin, C., & Sipahioğlu, Ş. (2002). Doğal afetler ve Türkiye. ANKARA: Gündüz Eğitim ve Yayıncılık.

Yavuz, Ö. (2014). Afetler sonrası yapılan sosyal yardımlar ve hizmetler.

Yiğiter, R. G. (2005). Kentsel Yerleşmeleri Afetlere Hazırlama Odaklı Kent Planlaması ve Zarar Azaltma. Genel Afet Yönetimi Temel İlkeleri” içinde, JICA Yayınlar, (1).

http://bisurdanbiburdan.blogspot.com.tr/2014/12/dunyadan-havaclk-kazalar.html